MAVİŞEHİR DERGİSİ HAZİRAN 2018 by Mavisehir Dergisi

Haziran 2018 Yıl.5 Sayı.53 5.00 Genel kültür,

MODA 60’ların ruhu

İsmail Gökgez’in özel röportajı

Bu ay size önerilerimiz Özgür Yurdusev Tattoo B&MUPPET Bostanlı Atölye Tat

Mavişehir Dergisi; Duygu Attila Reklam Tasarım Hizmetleri’ne aittir. Dergi T.C. yasalarına uygun olarak yayınlanır. Dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve grafiklerin her hakkı saklıdır. İzinsiz kaynak gösterilerek dahi alıntı yapılamaz. Mavişehir Dergisi’nde yayınlanan ilan ve reklamların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir. İmtiyaz Sahibi (Sorumlu)

Duygu Attila

Genel Yayın Yönetmeni

Aras Attila

aras@kabinekibi.com.tr Reklam ve Pazarlama Sorumlusu

Aylin Günay

kurumsal@mavisehirdergisi.com Görsel Yönetmen / Editör Kabin Ekibi Tasarım Stüdyosu

Duygu Attila

Hukuk Danışmanı

Av. Kemal Buğday Reklam Rezervasyon / Bilgi

0(549) 323 3031 - 0(549) 501 8832 Yapım ve Tasarım

Kabin Ekibi Tasarım Stüdyosu Yayın Türü

Yerel - süreli - aylık Yönetim Yeri Yalı Mh. 6404 Sk. No.15 D:1 Karşıyaka / İZMİR Web Sitesi

www.mavisehirdergisi.com Baskı:

ÖNSÖZ

LAN Toplanın, Mavişehir Dergisi yine acayip bir yazı yazmış… Etrafımıza bakınca herkes bir şeyler için gerçekten çabalıyor. Kimi kendini geliştirerek, kimi yeteneğiyle, kimi efor sarfederek, kimi haksızlık yaparak… Başlıkta ayıp ettiğim için kusuruma bakanlar varsa, etraflarındaki esas ayıpları görmeleri için artık zihinlerini gerçekten açmaları gerekiyor. Ben genelde bu yazıları haksızlık kıstasına bağlı kalarak kurguluyorum, çünkü bilgisiz bir birey; bırakın duyduğunu, gördüğünü bile doğru değerlendirebilecek yetilere sahip olamıyor. Mesela günümüzün parlayan değerlerinden sosyal medya!!!! Bir gecede gelen şöhretle hesaplar “onbinlerce takipçiye” bürünüyor, paylaşılan her şey patır patır “beğeni yağmuruna tutuluyor.” Yüksek takipçiyi ve beğenileri gören bilgisiz ahali, ne büyük bir LAN diyor haliyle... Ama arada unutulan birkaç paylaşıma bir bakıyorsunuz 14-15 beğenide kalmış. Bilenler; ona LAN sağ olsun diyorlar. Yani LAN LAN olalı böyle zulüm görmemiş oluyor. Ne bu LAN? diyebilirsiniz. LAN; kısaca bilgisayar ağı anlamına geliyor. İnternetin başlangıcı… Küçük bir alan içerisindeki veya uzak mesafelerdeki bilgisayarların ve/veya iletişim cihazını iletişim hatları aracılığıyla birbirine bağlandığı, dolayısıyla bilgi ve sistem kaynaklarının farklı kullanıcılar tarafından paylaşıldığı, bir yerden başka bir yere veri aktarımının mümkün olduğu iletişim sistemi… Yani MEVZU DERİN. Ama bizim teknolojiyi bilmemiz, bilimi ve yenilikleri takip etmemiz gerekiyor. Bizim derken sizden, bizden, hepimizden bahsediyorum. Türkiye’nin bilgili, geleceğimizi kurtarmamız için sürekli içerik üreten, konuşan ve öğreten kişileri bunu çok sık dile getiriyor; bizim teknoloji üretmemiz, yazılım üretmemiz ve bilime yüzümüzü dönmemiz gerekiyor. LAN’ı bilmeyenler mutlaka vardır, bu ayıp değil. Ayıp; bunu bilmeyenlerin zaaflarını kullanıp onları kandıranlarındır. Öğrenmelerini istemeyip, zihinlerini ve dikkatlerini gereksiz şeylere çekenlerindir. Yolunuz hep iyi niyetli insanlarla kesişsin… Saygılarımla,

Basım ve Yayın Tarihi

aras@kabinekibi.com.tr Katkıda Bulunanlar Uğur Oral İsmail Barış Özpazarcık Arzu Özpazarcık Serdar Sütcü Özgür Şişik Yeliz Fidan Melike Baykara Birinci İsmail Gökgez

facebook.com/mavisehir.dergisi twitter.com/mavisehirdergi instagram.com/mavisehir_dergisi

• • • • • •

İÇİNDEKİLER

Lugo Kids Eğitim Kurumları (6-7) Sörfün yeni adresi Yenifoça (10) Öykü Gürman ile özel röportaj (36-41) Moda: 60’ların ruhu (44-45) Teknoloji (54-55) Köşe Yazıları

Uğur Oral - Özgür Şişik - Serdar Sütcü İsmail Barış Özpazarcık - Emrah Önder

w. om i w w r g i .c er g de - D i y i z i e da en r gin i a t ın in i z . D e f o r m b il ir s a uy ok

MAVİŞEHİR DERGİSİ her ay binlerce kişinin posta kutusuna ücretsiz ulaşıyor. Ayrıca her ay MaviBahçe AVM ve EgePark AVM’deki standımızdan derginizi ücretsiz alabilirsiniz.

ALSANCAK’IN KALBI LOCO’DA ATIYOR !

ılgın ve deli anlamına gelen Loco, Alsancak’ın en güzel, en hareketli yerinde gününüzü şahane geçirmeniz için sizi davet ediyor. Burası, isterseniz bir kahve eşliğinde dinlenebileceğiniz, isterseniz birbirinden lezzetli ve zengin menüsünde ana yemeklerden

tatlılara kadar birçok ürünü sipariş edebileceğiniz samimi, modern ve popüler bir mekan. Menüsüne eklenen yeni lezzetler daha şimdiden ziyaretçilerinin tutkusu olmayı başardı. Ayrıca doğal ürünler kullanılarak hazırlanan kahvaltılar güne mutlu ve keyifli başlamanızı sağlıyor. Loco; masanıza getirdiği Hotstone ile size kendi etinizi istediğiniz kıvamda pişirebilme imkanı sunuyor. Bu yağsız ve sağlıklı pişen etleri mutlaka denemenizi, Loco’nun keyifli ortamına kendinizi bırakmanızı tavsiye ediyoruz.

Kültür Mahallesi, Dr. Mustafa Enver Bey Cd. No:20, 35220 Alsancak İzmir

Rez. 0(530) 240 42 22 4

Haziran- 2018

3D Modelleme & 3D Printer

2 Temmuz’da

Robotik Kodlama

başlayacak

yaz atölyelerini kaçırmayın

Kodlama

Elektronik

URETIM DOLU MUCIT ATOLYELERI BASLIYOR Hayal et Tasarla Üret

Tüm atölye çalışmalarımız için bizi sosyal medyadan takip edebilirsiniz.

“Sen de Yap İzmir” diyerek başladığımız bu yolda, çocukların yaratıcı fikir ve renkli hayal güçlerini gerçeğe dönüştürmek istiyoruz. Düşündüğü ve hayal ettiğini, bilgisayar ortamında tasarlayabileceği, 3 boyutlu yazıcıda üretebileceği, ürettiklerini kodlayarak hareket ettirebileceği atölyeler için, kendi oyununu kendisi yazan nesiller için Maker ve Steam atölyemiz DREAMMAKER Mucit Atölyesi sizlerle.

Adres : 8019 sok. No:2/B K:3 D:9 Ataşehir Mah. / İzmir (Can Hastanesi Yanı) Tel : 0531 201 80 39 Mail : info@dreammakerlab.com Web : www.dreammakerlab.com Facebook – İnstagram : /dreammakerlab

MUTLU, ÖZGÜVENLİ ve ETKİN ÇOCUKLAR

ugo Kids Eğitim Kurumları olarak amacımız; 2-6 yaş aralığında, Billingual eğitim sistemi ile çocukların İngilizce’yi etkin kullanmalarını sağlamak, ahlaki ve etik değerlere önem veren, teknolojiyi doğru kullanmayı bilen mutlu çocuklar yetiştirmektir.

Canan Tiryakigil

LUGO Okul Öncesi Eğitim Kurumları kurucusu Canan Tiryakigil profesyonel eğitim kadrosu ve planlanmış eğitim faaliyetleri ile 2-6 yaş sağlıklı gelişimini kendine misyon edinerek kurumlarını bu yönde yapılandırmıştır.

2-6 yaş aralığı dil öğrenimi açısından en önemli yaşlardır. Günümüzde okullarda saatlerce İngilizce dersleri verilmesine rağmen iletişim kurmakta sıkıntı yaşayan çocuklar yetiştirildiğini görmekteyiz. Biz kendi okullarımızda Billingual eğitim sistemi ile 2 yaşından itibaren, iletişim kurabilen, söylemek istediklerini İngilice anlatabilen çocuklar yetiştiriyoruz. Değerler eğitimi ile iyi ve mutlu birey olmayı öğretiyor ve buna çok önem veriyoruz. Farklı konularda işbirliği yaptığımız çözüm ortaklarımızla çocuklarımızın eğlenerek ve

oynayarak öğrenmelerini sağlıyoruz. Eğitimin ticari kaygılardan uzak tutulması gerektiğini düşünüyor, çocuklarımızın sıkılmadan en doğru eğitimi almalarını sağlıyoruz. Okullarımızda, konusunda deneyimli ve uzman personeller çalıştırıyoruz. Mutlu çocukları, mutlu öğretmenlerin yetiştirebileceğine inanıyoruz. Kurallara uyan, insanları, hayvanları ve doğayı seven, kendini seven, kendine inanan, özgüveni yüksek, etrafındakilere saygı gösteren, karşısındakini incitmeden hislerini ifade edebilen çocuklar yetiştiriyoruz. Düşünsenize; saygılı davranan, sevmeyi seven, paylaşmayı seven, öğrenmeyi seven çocuklar bugün şikayet ettiğimiz her şeyi gelecekte değiştirebilirler. Çocuklarımızın, yarınlarımız, geleceğimiz olduklarının bilincindeyiz ve onları buna uygun şekilde yetiştirmek için var gücümüzle çalışıyoruz.

MAVİŞEHİR LUGOKIDS

LUGO KIDS ANAOKULLARI’NDA YAZIN DA EĞLENCE DORUKTA M avişehir Spor Klübü ve Şavkar’ın işbirliğiyle düzenlenen yaz okullarında çocuklarımız, sabahları okulun bahçesinde yapılan keyifli kahvaltıların ardından spor okullarında 3 gün hareket eğitimi ve survivor, 2 gün yüzme dersleri ile sağlıklı yaşam sürdürerek spor yapacaklar. Öğleden sonraları ise okulda düzenlenen İngilizce eğitim, su savaşları, bahçe etkinlikleri, farklı partiler ve oyunlar, deneyler, drama dersleri ve hikaye dinletileri ile senenin yorgunluğunu hem atacaklar hem de eğlenerek öğrenmeye devam edecekler.

8291/2 Sk. No: 1/E Ataşehir Mahallesi Family Park Villaları Mavişehir Tel: 0232 324 56 00 Gsm: 0534 015 70 64 mavisehir@lugokids.com

KARŞIYAKA LUGOKIDS

Bahriye Üçok Bulvarı Latife Hanım Sk. No: 33/1 Karşıyaka Tel: 0232 323 24 00 Gsm: 0552 220 07 94 karsiyaka@lugokids.com

aşadığımız şehirde her gün yeni bir dövme salonu açılıyor değil mi? Dövme tutkunlarının her yeni açılan yerde dövme yaptırıp, denemek gibi bir lüksü yok. Böyle bir macera için ne sokağa atacak paramız, ne umursamıcağımız kadar çok zamanımız ne de vücudumuzda göz ardı edebileceğimiz bir yer yok. Bu nedenle, dövme yaptırmak için gideceğimiz yer hakkında ziyadesiyle titiz davranmak zorundayız, ancak titizlikten kastımız nedir? Dövme yaptırmadan önce dikkat etmemiz gereken unsurların başında; sanatçının kendi alanındaki profesyonelliği ve de bu alandaki yeteniği gelir. Bunun hemen akabinde ise dövme yapılan ortamın ve de kullanılan malzemelerin aynı şekilde profesyonel ve steril olmasına dikkat edilmelidir. Bir İskoç atasözü der ki “Bir şeye bir defa aldanma hakkın var, eğer ikinci defa aldanıyorsan suç senindir, aldatanın değil’’ Şimdi bu noktada size neden Özgür Yurdusev’i tavsiye ettiğimize birlikte bir göz atalım...

Düşünceden bedene sizin memnuniyetiniz ve sağlığınız, bizim kendi adımız. Dövme sanatçısı Özgür Yurdusev kişiye özel tasarımlar uygulayarak siz değerli dövme sevelere kendinizi bir kez daha özel hissetme fırsatı sunmaktadır. Dahası bu özel tasarımları uygularken aynı zamanda müşterilerine memnuniyet garantisi veren Özgür Yurdusev’in nasıl bu denli özgüven sahibi olduğunu anlamak için kendisinin işçiliklerinden birkaçını görmeniz bile yeterli olacaktır. Bütün bunları ele alarak, birçok dövme sanatçısının yapmaktan çekineceği önceden vücuda uygulanmış dövmeleri kapatma, düzeltme, yara ve ameliyet izi kapatma gibi işlemlerde ise son derece profesyonel olduğunu gözlemlemek mümkündür. Sağlık ve hijyen faktörü dövme sanatı söz konusu olunca sanatçının yeteniğinden bile daha ön plana çıkabilmektedir. Bu nedenle size tavsiyemiz; bir dövme salonuna gittiğinizde sadece dövme yapılan stüdyo bölümünün değil, salonun genelinin

temizliğini değerlendirmenizdir. Dövme sanatında sağlık ve hijyen unsurlarının öneminin son derece farkında olan Özgür Yurdusev’in bu konudaki hassasiyetinden size biraz bahsedelim. Özgür Bey’in stüdyosunda günde iki kez genel temizlik yapılmasının yanı sıra, müşterilerin oturuduğu koltuğun kılıfına kadar her türlü malzeme, kullan-at sistemiyle kullanılmaktadır. Sektörde en fazla kabul gören ve de dünya genelinde en yaygın şekilde kullanılan dövme malzemeleri, profesyonelliği ve tatminkar sonuçları tamamlayan diğer unsurlardır. Tüm bu sebeplerden dolayı biz Mavişehir Dergisi olarak size Özgür Yurdusev Tattoo stüdyosunu ısrarla tavsiye ediyoruz. Dövme yaptırmasanız bile güler yüzlü personeliyle tanışıp, dövme hakkında bilmek istediğiniz her şeyi sorup, eşsiz Bostanlı manzarasında bir kahvelerini içebilirsiniz.

ÖNCESİ

SONRASI

ÖNCESİ

Ameliyat izlerinin dövme ile kapatılmış örneği

SONRASI

Afrikan saç örgüsü ve Rasta saç örgüsü işlemleri de uygulanmaktadır. www.ozgurtattoo.com ozguryurdusev

ozguryurdusev

Özgür Yurdusev Özgür Yurdusev Tattoo Cemal Gürsel Cad. Hurşitbey Apt. No: 89 K:5 D:5 (Topçu Rest. üstü) Bostanlı - İzmir Tel: 0537 891 01 36

Bu kupon ile birlikte Mavişehir Dergisi okurlarına özel tüm işlemlerinizde %15 indirim uygulanacaktır. Özgür Yurdusev Tattoo Tel: 0537 891 01 36

ALSANCAK’TAN SONRA

MAVİŞEHİR ŞUBEMİZLE DE HİZMETİNİZDEYİZ

1996 yılından bu yana doktor muayenehanelerinin yoğun olduğu Alsancak Talatpaşa Bulvarı’nda hizmet vermekte olan Talatpaşa Tıp Laboratuvarı, 2016 yılında Alsancak Atatürk Kapalı Spor Salonu karşısında açtığı ikinci şubesi ve 2018 yılının Mayıs ayında Karşıyaka Mavişehir’de açtığı 3. Şubesi ile büyümeye ve kaliteli hizmet anlayışını yaymaya devam ediyor. Üç şubesi ile değişen teknolojiyi ve bilimsel gelişmeleri yakından takip ederek kendini sürekli geliştiren Talatpaşa Tıp Laboratuvarı güncel

tıbbi cihaz donanımları, konusunda uzman güler yüzlü kadrosu ile etik ilkelerden ödün vermeden doğru, güvenilir ve hızlı sonuç üreten tanı merkezi olmayı ilke edinmiştir. Kurumsal olarak 200’e yakın muayenehaneye hizmet vermekte olan laboratuvar, Hormon, Biyokimya, Seroloji, Mikrobiyoloji, Real Time PCR testleri, Alerji testleri, Gıda duyarlılığı testleri ve Fetal DNA testleri gibi birçok testleri çalışabilmektedir. Bebek ve çocuk dostu bir laboratuvar olmayı kendine ilke edinmiş olan

Talatpaşa Tıp Laboratuvarı bebek ve çocuk kan almada özel eğitimli, deneyimli uzman kadrosuyla ailelerin yanında yer almaktadır.

Uzm. Dr. Özlem Günay

Uzm. Dr. Serdar Seven

Ayrıca yoğun iş temposundan, günlük hayattaki işlerden ya da çeşitli sağlık sebeplerinden dolayı laboratuvara numune vermeye gelemeyen hastalara, haftanın 6 (altı) günü evde veya iş yerinde kan alma hizmeti sunulmaktadır. Talatpaşa Tıp Laboratuvarı yönetim kurulu başkanı Dr. Serdar SEVEN 3. şubemizle Karşıyaka bölgesinde hasta odaklı hızlı ve doğru sonuç üreten laboratuvar olmayı amaçladık. Hastalarımıza hijyenik, şık, temiz bir ortamda ve donanımlı personellerimiz ile hizmet vermeyi hedefledik dedi.

Yalı Mah. 6523 Sk. No:32/B Kat:4 D:417 Park Yaşam Ofisleri Mavişehir

Tel: 0232 404 0 555 (Pbx) - Fax: 0232 404 0 557 Merkez: Talatpaşa Bulvarı No: 61 D: 2 Alsancak - İZMİR

Tel: 0 232 422 68 75 (Pbx)

Şube: Mimar Sinan Mah. 1394 Sk. No:15 D:2 Alsancak - İZMİR Tel: 0 232 464 88 88 (Pbx)

www.talatpasatip.com

BOUTIQUE

Tam 41 yılı geride bır ak an

Boutıque Br awo Egepark AVM ve İstanbul Nişantaşı’ndaki mağazasından sonr a şimdi de Alsancak Gül Sok ak’ta modanın nabzını tutmaya devam edecek. ( Venedik Pizza k arşısı )

BR AWO ŞİMDİ ALSANCAK

GÜL SOK AK’TA Güldehen Marmara ile...

Adres: Egepark AVM Mavişehir Kat:1 No:140 / İzmir Tel: 0(232) 324 29 36 Adres: 1382 Sokak No:7/A Kültür Mh. Gül Sokak Alsancak Tel: 0(232) 465 00 08 Adres: Rumeli Caddesi No:57/2 Nişantaşı İstanbul Tel: 0212 230 77 78 www.boutiquebrawo.com

Gelirini sokaktaki hayvan dostlarımızla paylaşan

Casper Pet Store & Cafe Bostanlı’da.

op Casper Cafe’de worksh rüyor. etkinlikleri büyük ilgi gö

Adres: Bostanlı Mah. 2014 Sokak No:5/A Karşıyaka - İZMİR Tel: 0533 164 61 99 Instagram: casperpetstorecafe

FÜN SÖR RESİ İ AD YEN OÇA F İ N YE

Ilgaz Bulut

Nadir Nizam

YENİFOÇA RÜZGAR SÖRFÜ & YELKEN SPOR KULÜBÜ “7’den 70’e Windsurf” sloganıyla hizmet veren Yenifoça Rüzgar Sörfü & Yelken Spor Kulübü, Yenifoça ve çevresindeki deniz tutkunlarını, rüzgar sörfü ve yelken sporu ile tanıştırmayı, gençleri de birer yelken sporcusu yapmayı hedef edinmiş. Yenifoça; İzmir’e yakınlığı, kesintisiz İmbat rüzgarı, kapalı ve güvenli bir koy olan denizi, çevresindeki çam ormanıyla, sörf ve yelken tutkunları için ayrı bir keyif. Yenifoça Rüzgar Sörfü & Yelken Spor Kulübü’nde 7 yaşından itibaren, her yaşta ve her seviyede sporcuya, fiziğine ve havaya uygun ekipmanlarla, TYF lisanslı profesyonel eğitmenler eşliğinde, Funboard, Slalom, Olimpik Techno, RSX Yelken, Optimist ve Laser Yelken eğitimleri veriliyor. Ayrıca her yaz 7-14 yaş grubu çocuklar için YAZ OKULU düzenleniyor. Burada yetişen gençler, lisanslı birer sporcu olarak kulüp takımına kazandırılıyor ve olimpiyatlara uzanan yolculukta kendilerine eşlik ediliyor.

Bugüne kadar pek çok genci Rüzgar Sörfü sporuna kazandıran Yenifoça Rüzgar Sörfü & Yelken Spor Kulübü, Ulusal ve Uluslararası müsabakalarda yarışmış ve başarılar elde etmiş sporcular yetiştirmiştir. Türkiye yelken federasyonu uygunluk belgesine sahip olan Yenifoça Rüzgar Sörfü & Yelken Spor Kulübü’nde Rüzgar sörfü eğitimleri, TUYEP müfredatına uygun olarak veriliyor. YWSC eğitim ve kiralama ekipmanlarında, NEILPRYDE, JP ve STARBOARD markalarını tercih ediyorlar. Her yıl yenilenen ekipmanları, yelken ve board kurulum, söküm, yıkama, depolama ve tamir alanları, plaj ve dinlenme alanı, kafeteryası, bay ve bayan ayrı soyunma kabinleri ve duş, denize çıkan sporcu ve misafirlerimiz için güvenlik botu ve gözetleme kulesi ile Yenifoça’da hem spor hem tatil yapmak isteyenler için hizmet veriyor.

Sörfünü kendi malzemeleriyle yapmak isteyenler için 12 ay boyunca depolama hizmeti, sporunu pratik yaparak geliştirmek isteyenler için, her seviyeye uygun ekipmanları 2 saatten başlayarak sezon boyunca devam eden kiralama programları ile üyelik hizmeti de veriliyor. Rüzgar Sörfü ve Yelken, günümüzde bir hobi değil, eğitim alanında burs avantajları sağlayan, özellikleri gereği yaşamın her alanına faydalı olan ve gençlerimizin iş yaşamında, gelecekteki kariyerlerinde büyük faydalar sağlayacak bir yaşam biçimi olmuştur. Yenifoça Rüzgar Sörfü & Yelken Spor Kulübü, hayatı daha çok keyif alarak yaşamak isteyen herkesi davet ediyor.

Adres: İnönü Bulvarı No:1 Yenifoça / İzmir info@yenifocawindsurf.com Tel: 0555 685 25 25 - 0555 347 17 39

Kesinlikle bir pizzadan daha fazlası! Her gün katkısız olarak hazırlanan, özel hamurdan yapılan pizzalar

deneyenleri kendine hayran bırakıyor.

Pizza & More’ da tatlı, kahve, salata,

hamburger, makarna ve yeni ürünleri

PİDZA seçeneklerini de bulabilirsiniz.

Paket Servis 0(538) 026 22 26

Caher Dudayev Bulvarı No:132/A Atakent Mah. Karşıyaka - İzmir Tel: 0(232) 503 06 25 www.pizzaandmore.com.tr pizzaandmoretr

CELAL UÇUCU’NUN YENİ ALBÜMÜ MÜZİK SEVERLERLE BULUŞTU İzmir’in sevilen sanatçılarından Şef Celal Uçucu, yeni albümü Kürdili Hicazkar Faslı’nı Mavişehir Dergisi okurları için anlattı.

zmir’de Türk Sanat Müziği denilince akla ilk gelen isimlerden olan Şef Celal Uçucu, yeni albümü Kürdili Hicazkar Faslı’nı müzikseverlerle buluşturmanın heyecanını yaşıyor. Özellikle 40’lı yaşlardan sonra bu tür müziklerin kıymetinin daha çok anlaşıldığını belirten Uçucu; yeni albümü ile birlikte sizi geçmişinize ve anılarınıza götürmeye hazır olduğunu söylüyor.

ulaşabileceğini sözlerine ekleyen Celal Uçucu, geçmişi çağlar öncesine kadar dayanan bu eşsiz müzik türüne sahip çıkılması gerektiğinin altını çiziyor. Uçucu, albümünde Türk Sanat Müziği’nin en sevilen eserlerine yer vermiş. Bu güzel albümü dinlemenizi tavsiye ediyoruz.

Son olarak özel gecelerde, ve konserlerde sahne aldığını, profesyonel bir müzik dinletisi isteyen herkesin kendisine 18

celalucucu Haziran- 2018

MAVİŞEHİR

AYAK BAKIM MERKEZİ PODOLOGIE CENTER

• Batık tırnak tedavisi • 3TO Spangle tel uygulaması • Deforme tırnak bakımı • Kalınlaşmış tırnak bakımı • Mantarlı tırnak bakımı • Jel tırnak uygulaması • Nasır bakımı • Diyabetli ayak bakımı • Deformasyon ve sertleşme tedavisi • Çatlak topuk bakımı • Sporcu ayak bakımı • El - Ayak bakımı (kuru sistem) • Kalıcı oje •Protez tırnak Adres: 6518/1 Sk. Ofis 35 No:42 D:11 Mavişehir Tel: 0232 503 05 10 - 0545 312 02 56 Facebook: Mavişehir el ve ayak bakım merkezi İnstagram: el_ayak_bakim

www.mavisehirayakbakim.com

MAVİŞEHİR DERGİSİ her ay binlerce kişiye ücretsiz ulaşıyor

Her ay binlerce kişi evlerine ücretsiz ulaşan Mavişehir Dergisi’ni okumanın keyfini yaşıyor. Okuyucu kitlesini her geçen gün arttıran Mavişehir Dergisi, sizlere daha iyi hizmet verebilmek için dağıtım ağını genişleterek, Mavişehir ve Ataşehir bölgesindeki yeni toplu konut sitelerinde oturan okuyucularına da ulaşıyor. Ayrıca her yeni sayıda Mavişehir Ege Park AVM’de ve MaviBahçe’de açtığımız standımızdan derginizi ücretsiz alabilirsiniz. Bizi ziyaret eden okurlarımıza ve destekçilerimize çok teşekkür ederiz.

EgePark AVM’deki standımız

MaviBahçe’deki standımız

www.mavisehirdergisi.com

“Toprak, köklerimizin olduğu yerdir. Çocuklara doğa ile uyumlu hissetmek ve yaşamak öğretilmelidir.” Dr. Maria Montessori

Erken kayıtlarımız devam etmektedir. Oyun Yaz grupları okulu

ÖZEL A NAOK U LU BILINGUAL MONTESSORI PRESCHOOL • Türkçe - İngilizce Eğitim • Dil Gelişimi Çalışmaları • Görsel Sanatlar Çalışmaları • Jimnastik • Müzik ve Drama Çalışmaları • Akıl ve Zeka Oyunları • Dikkat Algı ve Konsantrasyon Çalışmaları • Orman Etkinlikleri • Bilim Etkinlikleri ve Ekoloji • Portfolyo Sunumu • Sosyal Sorumluluk Projeleri • Mutfak Atölyesi • Preschool Prodigies Programıyla Müzik Eğitimi

www.kucukkaptan.com.tr

Adres: Çiğli Aydınlıkevler - Çiftehavuzlar mevkii 6779 Sk. No: 23

Tel: 0543 370 1011 - 0232 370 1011

kucukkaptananaokulu

ATIK MALZEMEDEN EJDERHA YAPTILAR İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin önderliğinde bir araya gelen 1500 çocuk, “doğayı koruma” temalı birbirinden eğlenceli atölye çalışmalarına katıldı. En beğendikleri çalışma ise üniversite öğrencilerinin atık malzemelerden yaptığı ejderha heykeli oldu. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çocuklarda çevre bilincinin geliştirilmesi amacıyla yürüttüğü “Bir Yokmuş Bir Varmış Projesi” kapsamında eğitim gören minikler, Dünya Çevre Günü’nü 3 günlük renkli etkinlikle kutladı. Atölye çalışmalarına katılan 1500 öğrenci, Fuar 1 A Nolu Hol’de hem fidan dikimini, ebru sanatın ve doğal boyalarla bezden çanta yapmayı

öğrendi hem de ‘Doğayı Nasıl Koruruz?’ sorusuna yanıt buldu. Etkinlikleri gezen minikleri karşılayan büyük bir sürpriz de vardı. Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyeleri Dr. Gökçen Ergür, Dr. Neşem Ertan Ayata, Araştırma Görevlisi Işınsı Ersan ve öğrencilerinden oluşan ekip, 2 kamyon atık malzemeyi ejderhaya dönüştürdü. Çevre koruması adına önemli bir mesaj veren ejderha heykelinin 13 Haziran Çarşamba günü İzmir Tarihi Havagazı Fabrikası’nda gerçekleştirilecek 21.

Haziran- 2018

Atık Pil Toplama Kampanyası Ödül Töreni’nde sergileneceği öğrenildi. Ayrıca atölye çalışmalarına katılan çocuklar, İzmir Büyükşehir Belediyesi makine teknikerlerinin, hurdaya ayrılan makine, motosiklet, araba ve vinç parçalarını birer sanat eserine dönüştürdüğü sergiyi de ilgiyle gezdi.

TAM 18 YILDIR BOSTANLI’DA EN GÜZEL ANILARINIZI ÖLÜMSÜZLEŞTİRİYORUZ

Adres: Şehitler Bulvarı No:52/B Bostanlı Tel: 0232 337 34 97 Gsm: 0541 521 9842

MEKAN TASARIMCISI

YELİZ FİDAN ile BAHÇE VE TERASLARINIZ İÇİN DEKORASYON ÖNERİLERİ

avaların ısınmasıyla kullanılmaya başlanan yaşam alanlarında tercihim naturel dokuyla uyumlu mobilya ve aksesuardan yana oluyor. Dış mekanların da kendine özgü bir kimliği olmalı. Doğaya dönme isteğinin peşimizi bırakmadığı yaşamlarımızda, doğal dekorasyon çözümleri her yıl daha fazla kendini gösteriyor. Bambu mobilyalar, tik ahşaplar, hasır ve rattan dokular bizi naturalist yaşama her geçen gün bir adım daha yaklaştırıyor. Keyif odaklı açık hava mekanları dekore etmenin yolu, yastıklarla konfor dozu arttırılmış kanepe, koltuk ve salıncaklardan geçiyor.

Çiçeklik Zarahome 259,95 TL

Yargıcı - 1.499,90 TL

Ananas formlu mumluk H&M 29,99 TL

Özelliklede bahçe ve teraslarda dinlenme ve enerji depolama mevsiminde koltuk ve kanepelere en büyük rakip hergeçen sezon çeşitlenen salıncaklardır.

Rüzgar çanı Yargıcı 49,90 TL

Papağan figürlü obje - Mudo 195 TL

Uzmanlar sallanma eyleminin stres, kızgınlık, ve huzursuzluk gibi kötü his ve düşüncelerden uzaklaştırmak için bir deşarj yolu olduğunu söylüyorlar. Gölgelik görevi gören şemsiyeler doğru seçim yapıldığında aynı zamanda bir dekorasyon objesi haline de gelebiliyor.

Yargıcı - 239,90 TL

Ayrıca hasır saksılıklara eşlik eden bitkiler de bu sezon ve gelecek sezonlarda olmazsa olmazlar arasında yer alıyor.

Salıncak Mudo 2.360 TL

Yine hasır sepetler serin gecelerin kurtarıcısı şallar için salıncağın yanında hem işlevsel hem de tarz duruyor.

udo Kırlent - M 47,96 TL

Saçaklı küp şeklinde puf Zarahome 499,95 TL

Yapay bitki İkea - 299 TL

TL Yargıcı - 4.999,90

yelizkahvecioglufidan

IZMIR’IN ÖZEL TERCIHI Z

NOCHES

eytin ağaçları, hoş bir müzik, son derece zevkli bir dekorasyon ve birbirinden lezzetli yemekler... İzmir’in son dönemlerde en sık tercih edilen mekanlarından biri olan Noches, kendinizi iyi hissetmeniz için gideceğiniz en doğru adres.

Yemeklerin önce göze hitap etmesi gerektiğine inananlardansanız Noches’in zengin menüsünden zevkinize uygun bir yemeği sipariş ederek harika bir deneyim yaşayabilirsiniz.

Dünya mutfağı kimliğini, İzmir’de hakkıyla temsil edecek bir restaurantın müziğe, kaliteye ve lezzete gösterdiği önem kendinizi iyi hissetmenize fazlasıyla yetecek. İyi hissetmek için rahat ve kaliteli bir ortama, iyi müziğe ve çok lezzetli yemeklere ihtiyacınız varsa Noches’i mutlaka ziyaret etmelisiniz. Tek tek saymak diğer yemeklere haksızlık olacak belki ama; deniz mahsülleri ile aranız iyiyse Noches’e hayran kalacağınız kesin. 26

Haziran- 2018

Adres: Kültür Mahallesi, Doktor Mustafa Enver Bey Caddesi No:14 Alsancak nochesrestaurantbar

Dünya mutfağının eşsiz lezzetleri, canlı müzik performansları ve büyüleyici bir atmosfer ile İzmir’in özel tercihi Noches...

No:14 35220 Alsancak İzmir - Türkiye

Rez: 0(530) 240 42 22

Tasarım: KABİN EKİBİ

Kültür Mahallesi, Doktor Mustafa Enver Bey Cd.

SANAT

GÖKÇE TÜRK’LE BAYRAM GELIYOR

eyefendi şarkısıyla dikkat çeken Gökçe Türk, müzik yolculuğunda iddialı... Yaza özel bir sahne showu hazırlığında olan şarkıcı yeni çalışması için ‘Bu şarkı benim bayramım olacak!’ diyor. Beyefendi adlı şarkısıyla yükselişine devam eden Gökçe Türk, söz ve müziği gençlerin çok sevdiği Emir Can İğrek’e ait olan yeni şarkısı “Bayram” için gün sayıyor!

“Biz Beyefendi ile hem basından hem dinleyicilerden çok güzel tepkiler aldık. Beyefendi’nin remix versiyonunu da yayınladık. Şarkımıza destek veren herkese çok teşekkür ederim. Yeni şarkımız gerçekten çok özel bir şarkı. Adı gibi bu şarkı benim de bayramım olacak!” diyen Türk, yaza özel bir sahne showu hazırladıklarını belirtti.

Gökçe Türk hakkında Küçük yaşlarda ses yapısının Türk Sanat Müziği’ne yatkınlığı fark edilince, Türk Sanat Müziği Çocuk Korosu’na katılan, ardından İcra Heyeti’ne seçilen Gökçe Türk, 7 sene boyunca şan ve keman üzerine eğitim aldı. İstanbul Ticaret Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden mezun oldu.

Alper Fıratlı’dan

Her Şey Çok Güzel Olacak filminin 20. yılına özel şarkı!

eni single çalışması Her Şey Güzel Olacak’ı dinleyiciyle buluşturmak için gün sayan Alper Fıratlı, şarkısını Cem Yılmaz ve Mazhar Alanson’un unutulmaz filmine özel besteledi. Ömer Vargı’nın yönetmenliğini yaptığı, Cem Yılmaz ve Mazhar Alanson’un başrollerini paylaştığı sevilen film Her Şey Çok Güzel Olacak 1998 yılında çekilmişti. Filme ve Cem Yılmaz’a olan hayranlığını belirten sanatçı “Hem mühendislik hem dövmecilik kariyerimle ilgili her çalışmada masada yan tarafta filmi açık bırakıyorum. Artık bütün diyalogları ezbere biliyorum. Her Şey Çok Güzel Olacak filminin bana

Haziran- 2018

hissettirdiklerini anlatmaya çalıştım. Bu cümleyi duymaya ihtiyacımız var. “diyor. Filmin 20. yılına özel olarak bir izleyici sürprizi olma özelliği taşıyan şarkı için yine filme özel çekilen klip çok yakında yayınlacak!

İzmir’in kalbi

KABİN EKİBİ

EGE PARK’ta atıyor

Serdar Sütcü www.serdarsutcu.com

ELİNDEN GELENİN EN İYİSİNİ YAPMAYA ÇALIŞ

erkesin bir potansiyeli vardır ve herkes bu potansiyeli belli bir yere kadar arttırabilir. Ama öyle bir sınır vardır ki artık ulaşabileceğiniz en yüksek performansınıza ulaşmışsınızdır, her şeyi deneyip elinizden gelenin en iyisini yaptığınız zaman, zaten yapabileceğinizi yapmışsınızdır. Artık sonuç ne olursa olsun onu kabullenmek durumundasınızdır. Çünkü mevcut şartlarda siz elinizden gelenin en iyisini orta

koymuş ve geride olsanız bile, işler sizin için ters gitse bile siz tüm gücünüzle en iyi performansınızı göstermeye çalışmışsınızdır. Bu benim sporcumdan beklediğim en önemli davranıştır. Çünkü sporcum bu şekilde davranarak spor hayatına devam ederse mutlaka bir gün istediği hedeflere ulaşır. Fırsatları yakala Tenis aslında fırsatları değerlendirme oyunudur. Bir tenis maçında her iki

oyuncu da, maçı kazanma adına önce kendisine fırsatlar yaratmaya çalışır ve sonra bu fırsatları değerlendirip rakibine üstünlük sağlamaya çalışır. Oyun sisteminizi fırsat yaratmak ve sonrasında bu fırsatları kullanma adına oluşturmak, gereksiz risklere girmemek, kurguladığınız oyuna sadık kalmak, sonuca ulaşmanızda size yardımcı olacaktır.

İHANETİN EN AKIL DIŞI HALİ ZAHİRİ Zahiri kitabının yazarı Pınar Eygi, kendisini ve kitabını Mavişehir Dergisi okurları için anlattı.

80 kuşağının şanslı çocuklarından biri olarak büyümüş, başarılı bir öğrencilik hayatından sonra mühendis olarak yoluna devam etmiş, birçok şirkette yönetici pozisyonlarında çalışmış, halen de Başrol bir kadın... Nefes ile nefs teki nüans kadar sıra dışı ama bir e harfi kadar da olağandı aslında yaşamı... Sonra bir anda bugüne kadar hiçbir yerde görülmemiş kadar çarpıcı bir yalan ve aldatma içinde buldu kendisini. Sadece düşüncesi bile akılda depremler yaratacak kadar büyüktü. Başına gelmesi ise bu dünyanın kıyameti... Hangi kadın ya da hangi erkek bu kitabı okuyacak olsa ‘Ben olsam ne yapardım?’ sorusuna asla cevap bulamayacaklar. Bu kitap büyük bir yüzleşme. Hayata, sevmeye, aşka ne kadar cesaretiniz olduğu ve neyi

danışmanlık yaparak aktif iş hayatımı sürdürmekte olan bir iş insanıyım. Annelik gibi bir onurla yaşantım taçlandıktan sonra hayat beni kalemimden dökülenlerin yoluna çıkardı. 2015 yılında yayınlanan ilk kitabım “Gümüş Aşk Balığı” ile 2. baskıya ulaşan geniş bir okuyucu kitlesine ulaştık. göze alabildiğinize dair büyük bir sınav. Dünü, bugünü ve yarını yok edecek bir doğruyu öğrenmeyi mi tercih ederdiniz yoksa bir yalanı yaşamayı mı? Gerçekler her zaman bizim için en doğru seçenek midir? Tüm bunların cevabı ne idi? Ya da cevap var mıydı? Aylin, Emre ve Onur bu cevapları ararken kendilerini mi kaybedeceklerdi yoksa ‘Emir’ yerine geldiği için aslında bu yaşadıkları bir kendini buluş muydu? Bir emirdi tüm yaşananlar aslında. Zahiride aşk, batınide sevda olan... Yaradan “ol” dediği için olan...

Haziran- 2018

Devamında bir hikaye dolaşmaya başladı aklımın ucunda. Zahiri’de aşk batınide sevda olan. Böylece 2018 Mart ayında “Zahiri” çıktı raflara. Şimdi yüzlerce yürek ile buluşup, övgülerle yolculuğuna başladı. Yazmaya tutkulu, mühendis, anne, kadın… Kısaca bu dünyadaki nefeslerden sadece biri…

Taze ve lezzetli

Uzun yıllarıdır yöneticilik ve aşçılık yapan Salih Burçoğlu, sevgi ile bağlı olduğu bu hobisini kendi işletmesi olan Atölye Tat’ta her gün farklı yemek sürprizleriyle sizlerle buluşturuyor. Uygun fiyatları, hijyeni, her gün değişen sıcak yemek mönüsü, zeytinyağlıları ve tatlılarıyla 4 yıldır Mavişehirlilerin vazgeçilmezi haline gelen Atölye Tat, yeni yılda da yeni lezzetleri ile sizleri bekliyor. Türk ve dünya mutfağından en özel lezzetleri Atölye Tat’ın rahat ve huzurlu ortamında yiyebilirsiniz. Özel günlerinizde de önceden vereceğiniz siparişlerinizle misafirlerinizi en iyi şekilde ağırlayabilirsiniz. Atölye Tat haftaiçi 18:30’a, cumartesi günleri ise 17:00’a kadar hizmet veriyor. Tirileçe tatlısında oldukça iddialı olan Atölye Tat’ta supangle, kremkaramel, tiramisu, incirli cevizli ve mozaik pastayı da mutlaka denemelisiniz. 6470/2 Sk. No:17/A Yalı Mah. Atakent (Başkent Polikliniği sokağı) Tel: 0(232) 336 3060

www.atolyetat.com

SANATLA DOLU KONSEPT BİR MEKAN

B&MUPPET

ıllardır İzmirlilerin canlı müzik dinlemek için tercih ettiği yerlerin başında gelen B&Muppet, dekorasyonu ve eşsiz manzarası ile herkesi kendine hayran bırakıyor. Sık sık farklı müzik gruplarının sahne aldığı, ağırlıklı olarak rock, cazz ve blues tarzı müzikler çalan mekan, sanatı ve eğlenceyi aynı anda sunuyor.

Dekorasyonu ile fark yaratan, konsept bir eğlence yeri olan B&Muppet’ın manzarası eşliğinde içeceklerinizi yudumlarken sevdiklerinizle keyif dolu anlar yaşayabilirsiniz.

Adres: Cemal Gürsel Caddesi No:472/1 Bostanlı İzmir Rezervasyon: 0537 253 46 97 0532 242 43 75 facebook: MuppetsPub instagram: bmuppet

Uğur Oral Gazeteci - Yazar ugur@uguroral.com.tr

RAST GELE Bilmiyorum, hiç balık avladınız mı? Herhangi bir hobiden ziyade, adeta bir tutkudur benim için balıkçılık. Daha yedi yaşındaydım ilk balığımı tuttuğumda. O gün bugün misina hiç düşmedi elimden. Denemediğim türü kalmadı balıkçılığın. Su altında dalarak, su üstünde; tekneden, karadan olta sallayarak, ağ, paragat, sepet atarak… Ama en çok oltayla avlanmayı sevdim. Belki de şartların nispeten daha eşit olmasından ötürü… Daha etik bulduğumdan belki de... Bugün itibarıyla balıkçılığımın profesyonel düzeyde olduğunu söylersem abartmış olurum; ama amatör kelimesi de fazla mütevazı kalır açıkçası. Bir gün, küçük bir sahil kasabasına yerleşip; balıkçılıkla geçirilecek sade, basit bir hayat hayali hiç terk etmez beni… 32

*** Sadece bir hobi midir balıkçılık? Sanmıyorum. Bence balıkçılık, yaşamın ta kendisi aslında. Bir felsefe… Bir bilgelik öğretisi… Bir tür “hayat okulu” balıkçılık bence…

Ve hayat kavgasının kazananları sabretmesini bilenler değil midir? Bazen bir acıya göğüs gerebilme gücünü bulmak için sabretmek. Bazen bir hayale ulaşmak için çile çekerken sebat etmek. Umut gözden kaybolmuş gibi görünse de, isyan etmeyip sabretmek. Hep o “belki”yle hayata bağlı kalmak.

*** Sabretmeyi öğretir balıkçılık insana. Sallarsınız oltayı suya, beklersiniz, beklersiniz, beklersiniz… Saatler geçer, minik bir balık bile vurmaz bazen. Hele hele gece avına çıktıysanız, sabahı sabah edersiniz misinayı etrafına doladığınız taşın yerinden fırlayıp gitmesini bekleyerek… Hayat da bir sabretme süreci değil midir aslında? Ana rahminde, dünyaya gelebilmek için dokuz aylık bekleyişle başlayan… Haziran- 2018

Ve umudu hep korumak sabrederken… *** Biraz da şanstır balıkçılık. Ne kadar sağlam kerteriziniz olursa olsun; kâr etmez şansınız yoksa. İstediğiniz kadar usta balıkçı olun, şans sizinle değilse, eliniz boş dönersiniz eve. Ya da tam tersi, şanslı gününüzdeyseniz, Poseidon tüm balık sürülerini gönderir oltanızın ucuna. Tıpkı, hayatın kendisi gibi…

www.mavisehirdergisi.com

Hangi ailenin çocuğu olarak doğacağınız şansınızla bağlantılıdır örneğin. Kimileri doğuştan şanslıdır, kedi misali, dört ayak üzerine düşer hep. Kimileri ise şansını kendi yaratmak zorunda kalır ömrü boyunca. Bedel öder, çiler çeker sahip olduğu her şey için. Şanslıysanız hiç ummadık bir anda biri girer hayatınıza, bir dokunuşta değiştirir tüm yaşam çizginizi. Ya da tam tersi yanlış birisinin peşine takılır, harcarsınız yıllarınızı. Biraz da şansa şans tanımak değil midir hayat dediğimiz şey? *** Rüzgârlı havalarda karışır bazen açtığınız misina… Öyle kötü karışır ki; balıkçı tabiriyle kadayıf olur, çözemezsiniz. Kesersiniz karışan kısmı, basarsınız düğümü devam edersiniz avlanmaya. Bir düğüm, iki düğüm, üç düğüm… Ve her düğüm misinanın sağlamlığını azaltır. Düğüm yerleri misinayı toplarken takılır, yeni karışıklıklar yaratır. Misinaya attığımız o düğümler hayatlarımızdaki yanlışlara, vicdan azaplarına, pişmanlıklara benzer. John Locke’un Tabula Rasa felsefesindeki gibi boş bir levha olarak geliriz dünyaya… Hata yapa yapa, kazık yiye yiye, düşe kalka alırız hayattan dersimizi. Ve her yanlışımız yer eder içimizde. Affedemeyiz kendimizi üzerinden yıllar geçse de.. Her hayal kırıklığımız saklanır yüreğimizin bir köşesinde ve hatırlatır mevcudiyetini yeri, zamanı geldiğinde. Ne kadar kaçarsak kaçalım kovalar bizi pişmanlıklarımız.

*** Velev ki çok büyük bir balık takıldı oltaya. Bir anda asılırsanız, koparır gider misinayı. Çekip çekip salarsınız; yorarsınız, sersemletirsiniz balığı. Paniğe kapılmadan, yavaş yavaş, serinkanlılıkla… Hayatın kendisi de serinkanlı davranmayı öğretmez mi insana? O meşhur tapınak yazıtında yer alan “gürültü patırtının ortasında sükûnetle dolaş” öğüdündeki gibi. Kimileri en ufak bir başarısızlıkta yıkılır, biter. Mutsuzluk, yenilgi kapısını çaldığından ardına kadar açar “gel gir” der sanki. Küçücük bir zorlukta paniğe kapılır, ne yapacağını bilemez, eli ayağına dolaşır. Ya da isteklerinin dozunu kaçırır. Büyük bir şevkle başlar nerede duracağını bilemez. İhtiraslarının esiri olur, doymaz gözü, hep daha fazlasını ister. Balıkçılık mutlulukta da, hüzünde de ölçülü olmayı öğretir insana. Zira telaşla oltaya asıldığınızda, koparıp gider misinayı levrek… *** “Hava döndü” der balıkçılar. Balık keser, yani kaybolur bir süre. Bazen bir gün, bazen iki, bazen üç; bazen bir hafta. İşte o zaman beklemesini bilmek durumundadır, balıkçı. Israr, boşa kürek çekmektir o günlerde. İnsan da gereksiz ısrar huyundan ötürü kaybetmez mi hayatta? Olmayacak sevdaların peşinde tüketmez mi ömrünü bazen? “Elindeki anahtarla açılmayan kapı senin kapın değildir” öğretisini çok

severim. İnsan, her istediğine sahip olamayacağı gerçeğiyle yüzleştiğinde tanışır mutlulukla. Huzur çok fazla şeye sahip olmak değil, çok az şeye ihtiyaç duymaktır. Bir erdemdir şükredebilmek. Ve şükretmesini bilmeyenin kaderidir kendini kahretmek… *** Velhasıl balık avlamak yaşamın ta kendisidir aslında. Son ana kadar bilemezsiniz ne olacağını. Saatlerce boş atıp çektiğiniz oltanızı tam toplarken kocaman bir balık takılabilir iğnenin ucuna. Talihsizliklerle geçen hayatınız hiç ummadığınız bir anda size hiç beklemediğiniz güzellikte bir sürpriz de yapabilir. Doğru yemle, doğru misinayla, doğru yerde avlanıyorsanız ve şanslıysanız, kovanız dolar taşar balıkla. Yaşamdaki başarı da doğru yerde, doğru zamanda, doğru insanlarla birlikte olmak değil midir zaten? Ve balıkçı için, çıktığı avın heyecanı, yakaladığı balıktan çok daha önce gelir çoğu zaman. Hayat yolculuğunun büyüsü de nereye ulaştığınızdan ziyade “yolda olmak”tadır son tahlilde. Bir balık avcılığıdır hayat… Çabalarsınız, emek verirsiniz, sabredersiniz… Ondan sonrası, rast gele!

Unuttuk, hazmettik sanır, kendimizi kandırırız. Ve her yeni hatamızda, hepsi topyekûn sökün eder adeta, doluşur usumuza. Fotoğraflar: pexels.com

İlk düğümün ardından bozulan misina misali, ilk hatamızdan sonra vedalaşırız içimizdeki o masum, naif çocukla… Asla eski “biz” olamayız artık.

Haziran - 2018

Her ne kadar alacağımız mal için en ucuz ihtimali değerlendirmek istesek de, elimizden geldiği ve bilgimiz yettiğince, teknik ve fiziki değerleri açısından da değerlendiriyoruz. Eğer güven vermediyse, ya da ihtiyacımızı karşılamadığını farkettiysek diğer alternatiflere yöneliyoruz.

Özgür Muharrem ŞİŞİK Sigorta Danışmanı ozgur@kavramsigorta.com.tr

UCUZ ETİN YAHNİSİ İktisat biliminde bir kavram vardır : Homo Economicus En düşük maliyetle en yüksek faydayı elde etmeye çalışan ekonomik insan olarak açıklamaya çalışsam sanırım en temel anlatıma ulaşmış olurum. Bu her insanın doğasında olan birşeydir. Ya aynı paraya en çok faydayı (mal ya da hizmet) sağlamak isteriz, ya da aynı faydayı daha düşük maliyetle elde etmek isteriz. Pazarlıklar da hep bu yüzden yapılır zaten. Bu noktada, iktisadi açıdan çok bir sorun yok. Peki sorun nerede? Sorun, sadece fiyata odaklanmamızda. İlk önceliğimizin ucuzluk olmasında. Elbette içinde bulunduğumuz ekonomik ortama paralel bir şekilde tutumlu olmak durumundayız. Fazla harcamalardan kaçınmalı, birikimimizi korumaya çalışmalıyız. Fakat bu, sadece daha ucuz olduğu için işimize yaramayacak ürünü satın almamız demek değildir. Ucuz mal alacak kadar zengin değilim..

Araştırma yapmak istiyor fakat hakkında hiç bir bilgimiz yoksa, o ürün hakkında bilgisine güvendiğimiz bir arkadaşımızın fikrini soruyoruz. Bir televizyon alacağımız zaman, teknik özellikleri konusunda teknoloji ile haşır neşir olan bir arkadaşımızın görüşlerini alırız genelde. Ya da bir araç alacağımız zaman, birkaç kişiye sorarız, nesine bakmak lazımdır diye. Çünkü ucuz olanı alıp da, sonrasında başımıza açacağı ek maliyetler nedeniyle, aslında diğer benzerlerinden daha pahalıya sahip olmuş olabiliriz ürüne. Defalarca tamir ettirmek durumunda kalıp, hatta sonradan aldığımız fiyatın çok daha altına satıp da kurtulmak bile isteyebiliriz. Konu sigorta olunca araştırmaksızın sadece ucuzu satın almış olmak çok daha riskli olmaktadır. Çünkü 100.-TL tasarruf etmeye kalkarken binlerce lira tazminat ödemek durumuyla karşılaşabiliriz. İçine hile katmadan, hiçkimse aynı malı daha ucuza satamaz. Sigorta poliçesi sadece bir evraktan ibaret görüldüğü zaman, sigortaya hapılan harcama da gereksiz görülebilmektedir. Fakat bir yandan da sigorta güvencesinin de dışında kalıp huzursuz olmak istemediğimizde, aldığımız tekliflerin en ucuzu bize en mantıklı tercih gibi gelebilmektedir.

yaşantımızın kendisi olduğunu anlatmaya çalışmak zorundayız. Hayatımız boyunca binbir zorlukla edindiğimiz kazanımları, tam manasıyla koruyabilmek adına, en doğru poliçenin oluşturulmasını talep etmeliyiz. Sigorta teklifi adı altında 10-15 tane sigorta şirketinin alt alta sıralanmış primlerinin bilgisinin sunulması sadece en ucuz poliçenin satılmaya çalışılmasıdır. Orada sigortacılık mesleğinden bahsedilmesi çok mümkün değildir. Tavsiyelerin olmadığı, önerilerin olmadığı yerde uzmanlıktan bahsedilemez. Uzmanlığın olmadığı yerde de, bedelini ödeyerek almak istediğimiz hizmeti de alamayacak olmamız çok olasıdır. Belki meslektaşlarım bu sözlerime kızacaklardır ama, bu şekilde icra edilen sigortacılık mesleği ne yazık ki mutsuz sigortalılar yaratılmasına ve orta-uzun vadede sigorta sektörüne duyulan güvenin azalmasına sebep olmaktadır. Pahalı demek, iyi demek değildir. Bu noktayı da göz ardı etmemek gerekir elbette. Her zaman daha pahalı olan daha iyi olan anlamına gelmemektedir. Kapsamı hepsinden geniş olup da, diğer tüm şirketlerin sunduklarından daha ucuza bir poliçe satın almamız da oldukça mümkündür. Ben doğru ürünü almak için daha pahalıyı seçmemiz gerekir demiyorum. “Aldığımız ürünün bizim ihtiyacımızı karşılayan ürün olduğundan emin olmak için, okumamız, sormamız gerekir. Belirleyici tek kriter fiyatının en ucuz olması olmamalıdır.” diyorum.

Bunun böyle olmadığını, satın alınan sigorta poliçesindeki en ufacık bir detayın zaman zaman başımıza çok dert açabileceğini bilmemiz gerekir.

Yani sadece homo economicus (ekonomik insan)” olmak yetmemeli, homo comprehensis (anlayan insan) da olmak gerekmektedir.

Bu konuda tabii ki en büyük görev yine biz sigortacılara düşmektedir. Sigortanın bir evraktan öte,

Sevgiler.

Haziran- 2018

MAKROYAPI’dan Foça’da muhtesem proje... Foça Terrace evleri, size sahip olmak istediğiniz metrekareyi belirleyebilme imkanı sunan özel bir proje...

Tasarım Ofisi: Tel : 0232 3298029 - 0232 329 9029 www.makroyapitasarim.com

Merkez: Tel: 0232 329 7900 (pbx 4 hat) Faks: 0232 833 3323 www.makroyapi.com.tr

www.focaterrace.com

ÖYKÜ GÜRMAN

www.mavisehirdergisi.com

KARADENİZ’İN HIRÇIN KIZI Bana soruyorlar şu ana kadar röportaj yaptığın ünlülerden hangisi en samimi olanıydı? Cevabı yapıştırıyorum: Öykü Gürman. Senelerdir tanışan iki arkadaş gibiydik. Zevklerimiz bile benzerdi, dinlediğimiz müzikler izlediğimiz filmler... Sanırsın ki ilkokul arkadaşları seneler sonra bir araya gelmiş ve hasret gideriyor. Ya ondan ya benden arada sırada şu cümle tekrarlanıyordu: “aa ben de öyleyim” Benim gibi insanları sınıflandırmayı sevmiyor. İçinden geldiği gibi, kimseye

oynamıyor ve insanlara çıkar gözüyle bakmıyor. Ünlüler dünyasındaki “ender” bulunan insanlardan yani! Samimiyeti ve enerjisi insana geçiyor. Bu yüzden de “Sen Anlat Karadeniz”deki karakteri çok sevildi: izleyici o samimiyeti hissetti. Dizideki replikleri fenomen oldu, dizide seslendirdiği şarkılar milyonlarca kez dinlendi, adına sayısız fan sayfaları açıldı. İşte karşınızda Sen Anlat Karadeniz’in Asiye’si Öykü Gürman’ın çok özel röportajı, İsmail Gökgez farkıyla sadece Mavişehir Dergisi’nde!

Haziran - 2018

Neden bir gencin röportaj talebini kabul ettiniz? Seni Instagram’dan takip ettim ve blogunun adını gördüm, “doğuştan yazar” benim dikkatimi çeken şey o oldu. Ben de küçüklüğümden beri yazan bir insan olduğum için, çok ciddi boyutlara taşımasam da yazmak benim için mahremiyeti olan bir şey. Kabul etmemin sebebi destek olmak, çünkü ben insan ilişkilerinde hesap üzerinden yürümüyorum. Piyano, keman... Aldığınız eğitimlerden bahseder misiniz? Pera Güzel Sanatlar’ın kurs bölümüne gidiyorduk. Orası Eğitim Bakanlığı’na bağlandı, bağlandıktan sonra lisesine devam ettik. Berk’ten görüp gitar dersine de başlamıştım. Berk “öğrenirken bana sorma, ben kendim öğrendim sen de kendin öğren” dedi. Beni gitardan soğuttu. Gitarı bırakınca keman bölümüne geçtim ve Cihat Aşkın’dan keman dersleri almaya başladım. Cihat Hoca’yla derslerim üniversiteye kadar devam etti. İstanbul Teknik Üniversitesi Ses Eğitimi mezunuyum. Alaattin Yavaşça’yla çalıştım.

Sizdeki bu Flamenko aşkı nereden geliyor? Küçüklükten geliyor. Babamla annem Pape de Lucia ve Cameron dinliyordu. Evde ister istemez onlar dinlenince biz de kendimizi besliyorduk. Kendinizi beslediniz ama bunu profesyonelliğe dökmek nasıl gelişti? O Berk’in fikriydi. Şener Şen’le Uğur Yücel’in “Muhsin Bey” filmi var. Filmin konusu; Uğur Yücel, Şener Şen’e albüm yapıyor ve o filmde “Evlerinin Önü Boyalı Direk” söyleniyor. Biz Berk’le ikisini de çok severiz, onlar bizim için idoldür. Berk de gitarından ayrı yaşayan biri değildir fiziken. Gerçekten gitarla yatıyor, her dakika gitar çalıyor. Baktım Boyalı Direk’i çalmaya çalışıyor “Öykü şu türküyü söylesene, palmas yapar mısın” dedi ve biz bir anda şarkıyı söylemeye başladık sonra da kaydettik.

“

Şarkı patlama etkisi yaratmayabilirdi? Biz biliyorduk yaratacağını, inancımız çok yüksekti. O dönem çok şanslı bir dönemdi: müzik sektörünün durumu, yeni şeylere ihtiyacın olması, bizim 26 yaşına kadar olan tecrübemiz… Biz bir şarkı koyup meşhur olmadık, biz 26 yaşına kadar bir şey biriktirdik ve o biriktirdiğimiz şey üç buçuk dakikalık Boyalı Direk’le ortaya çıktı. Türkiye’de yaptığı müziği YouTube kanalına koyan ilk biziz! Şimdi ise herkes yapıyor. Bunun getirisi size ne oldu diye soracak olursan maddi olarak olmadı ama manevi olarak oldu. O zamanki telif yasaları çok şeffaf değildi, meslek birliklerine üye olmanız gerekiyordu ve bize kimse söylemedi. Çünkü herkes çıkarının peşindeydi. 20 milyonluk tıklanmanın getirisinden açık söylemek gerekirse başkaları nemalandı. Bugünkü tıklanma sayılarına biz seneler önce ulaştık.

TÜRKİYE’DE

YAPTIĞI MÜZİĞİ YOUTUBE K ANALINA KOYAN İLK BİZİZ.

“

BUGÜNKÜ TIKLANMA SAYILARINA BİZ SENELER ÖNCE

Radyolarla aranız nasıl? O benim bir yaram. Radyolar biraz acımasız davranıyor. Her şarkıyı çalmıyorlar. O zaman da ben şarkılarımı tanıtamıyorum. “Canevi”

ULAŞTIK.

Haziran- 2018

www.mavisehirdergisi.com

albümümde “Rüya Bitti”de tam radyoluk şarkılarım vardı: Derbeder, Efsane… İlk şarkı hariç diğer şarkılara üvey evlat muamelesi yapılıyor. Bütün şarkılara da klip çekemiyorsun çünkü gerçekten maliyeti yüksek. Kitaplarla aranız nasıl? Şu an Ahmet Batman’ı okuyorum, kitaplarına bayılıyorum. Tanımıyorum kendisini hiç ama herkes desteklesin istiyorum. Sadece kitaplarından tanıyorum. Okumadığın, bilmediğin şeyleri kitaplar sayesinde öğreniyorsun. Birisi gelip hapla ya da şırıngayla beynine atmıyor. Bu yüzden kitaplarla aram oldukça iyidir. Mesut Yar’ın programına kaç defa katıldınız? Gülüyor. Mesut’a ve Okan’ 4’er defa sanırım. Mesut Yar’ı ben çok seviyorum. Destek olmuşlardı, biz TRT’de program yaptığımızda ikisi de gelmişti. Çok yakın bulduğum iki insandır, iyi insanlar. Bilgileri yüksek bir şey öğrenebileceğin insanlar, sohbetleri de güzel. Turgay (Tanülkü) Bey’le nasıl bir ilişkiniz var? Eşme’ye gitmiştim ben Uşak’a, orda karşılaşmıştık. Mesut Yar’ın programına giderken konuklardan birisi olduğunu yolda öğrendim. Çok seviyorum Turgay Ağabeyi. Telefonlarımız bile yoktur birbirimizde ama denk geldikçe sürekli konuşuyoruz. Bazı insanlar öyledir ya hiç konuşmasan bile o senin gönlündedir. Sosyal sorumluluk projelerinden sonra eve gidince ne hissediyorsunuz? Ben mesela kadınları dans ettirdiğim için çok mutlu olmuştum. Kanseri atlatmış olanlar, yeni yakalananlar vardı, göğsünü kaybedenler de vardı ama kaybetmeyenler de vardı. O konserde bütün salonu ayağa kaldırıp oynattım. Eve gittiğimde dedim ki “bugün ben iyi bir şey yaptım” İstanbul’u seviyor musunuz? Seviyorum ama bence artık İstanbul Haziran - 2018

sevmiyorum. Mesela seni dışarıdan gördük öyle mi böyle mi şöyle mi! Şusu var mı busu var mı! Kıyafetine bakıp nereden almış! Zaten hesaplı yaşayamayan bir insan etiketleri de sevmez. Sadece etiketleri değil insanlara şekilci yaklaşmayı da sevmiyorum. O zaman sizin çoğu ünlünün aksine marka takıntınız da yoktur? Marka takıntım yok ama çanta, ayakkabı ve güneş gözlüğü konusunda biraz titizim. Ayakkabım iyi olmalı. En çok ayakkabı ve parfüm konusunda hassasım. Neden bu kadar çok düet yapıyorsunuz? Kimseyi kıramıyorum. Mesela Murat arkadaşım olduğu için oldu. Onur Akın’ın albümü tamamen Yavuz’un istemesiydi. Müslüm Baba’yı ben sevdiğim için zaten müzik şirketim yardımcı oldu. Badem’i de aynı şirkette olduğumuzdan dolayı yaptık. Tuna da Pasaj Müzik’in destekleriyle oldu. Geri kalan Murat ve Onur tamamen benim kişisel isteğim sayesinde gerçekleşti.

çok sahte bir şehir oldu. Benim için tamamen “the fake” Çünkü herkes herkesi kandırıyormuş gibime geliyor. Şehir dışına falan gittiğimde özlüyorum. İşte ben de onu çözemedim. Hem bu kadar özleyip hem de yaşamakta bu kadar zorlandığım bir şehir olamaz. Trafiğinden havasına her şeyi zor geliyor artık.

demek. Benim de adım Öykü, ben bir anlatıcıyım. Dolayısıyla benim o şarkıyı insanlara doğru düzgün anlatmam lazım.

Şarkı seçimlerinde neye dikkat ediyorsunuz? En başta benim sesime uygun mu diye şarkıyı söyleyip bakarım. Vokal melodisi olmayan şarkıları hiç sevmiyorum ben. Onlar bana çocuk şarkısı gibi geliyor. Yukarıya doğru nağmeler o meyan kısmı gösterişi olan şarkıları seviyorum. Ama daha çok sözlere dikkat ederim. Çünkü şarkı söylemek hikâye atlatmak

Arkadaşlarınızla nasıl bir ilişkiniz var kimlerle arkadaşsınız? Murat Evgin çok can arkadaşım, çok severim. Tuna Kiremitçi de öyle. İyi insanlar, yaratıcı insanlar. Niran Ünsal’ı çok beğenirim. Sesini severim, çok can bir kadındır.

Hiç bu şarkıyı ben söylemeliyim dediğiniz oldu mu? İki tane var aslında; Belki Üstümüzden Bir Kuş Geçer ve Unutamam.

Etiketleri hiç sevmediğinizi duydum? Ben etiketi de, önyargıyı da Haziran- 2018

Müslüm Gürses’le hiç yan yana geldiniz mi? Uzaktan kayıt yaptık ama bir araya çok geldik. Beyaz Show’da geldik, Show TV’nin Van Depremi gecesinde geldik. Ben vefat etmeden önce Müslüm Baba’yla yan yana geldiğim için gerçekten kendimi seçilmiş şanslı insanlardan sayıyorum. Ben çok seviyorum onu çünkü-allah rahmet eylesin-efsane, ölümsüz! Efsane demişken… Ajda Hanım hakkında ne düşünüyorsunuz? Ben bir röportajımda en sevdiğim şarkının şu olduğunu söylemiştim bak: “yüzündeki çizgilerinle saçındaki beyazlarla benim için eskisinden daha güzelsin” Çok tarz bir kadın. Çok erken yaşta büyük başarılara imza atmış bir insan. Yurtdışına açılmak gibi bir hayaliniz var mı? Berk’le İspanya’da bir televizyon programına çıktık. İlk Türkçe sözlü Flamenko yapan ikizler diye. Yine İspanya’ya gitmek, oradaki

www.mavisehirdergisi.com

festivallerde konser vermek isterim. Müzik yarışmaları hakkında ne düşünüyorsunuz? Ben hem şov hem de müzik olduğunu düşünüyorum. Hani yarışmalara çıkıyorlar sonra da esameleri okunmuyor ya işte bu duruma karşı gençlere bilinçli olmalarını öneririm. Şöhretin geçiciyse, sabun köpüğü gibi gider. Bu bir şans, karşıyım diyemem. Eğer bu şansı değerlendirip topluma faydalı olabilecek bir boyuta taşınırsa güzel ama insanlar kendilerine zarar verirlerse kötü. Ülkemizdeki insanların müziğe bakış açısını nasıl değerlendiriyorsunuz? Çabuk tüketen görüyorum. Arşivci olan da-senin gibi-var. Eğlence ve sanat yapmak ayrı şeyler. Önce bu ikisini ayrıştırmak lazım. Sizce albüm yapmak akıl işi midir? Ben hala albümsüzlüğe alıştığımızı düşünmüyorum. Ben nasıl düşünüyorum biliyor musun? Üreten yaşayacaktır, üretmeyen sönecektir. Albüm yapmaya gelince de çok akılcı bulmuyorum. Proje albümü olabilir ama komple bir albüm yapmak mantıklı değil. Gençleri nasıl görüyorsunuz? Bence senin gibi olurlarsa süper. Bazıları çok duyarlı ve sosyal ama bazıları da hiç oralı değilmiş gibi. Ama benim için hayatta önemli olan şey nedir biliyor musun? Saygıdır. Çünkü saygı olmadan sevgi olmaz. Bir tek onu beklerim. Gerisi, nasıl yaşadıkları beni ilgilendirmiyor. Topluma faydalı olsunlar, tabii ilk başta kendilerine faydalı olsunlar. Hangi yaşa gelirlerse gelsinler saygılı olsunlar. Çünkü saygını yitirdiğin zaman kimseyi sevemezsin. Bir şarkıcı olarak kimleri dinlersiniz, neleri seversiniz? Gülay’ı severim. Gece Yolcuları’nı beğeniyorum. Ama tam bir İlhan İrem fanatiğiyim. Barış Manço, Neşet Ertaş, Nesrin Sipahi, Belkıs Özener, Erol Evgin, Cem Karaca… Bütün müzik türlerini dinlerim ama ne dinleyemezsin diye sorarsan: Metal, kafam kaldırmıyor.

Biraz atarlı olduğunuzu duydum? Bu konuda beni onaylıyor musunuz? O adalet duygumdan. Birine haksızlık yapıldığı zaman tahammül edemiyorum. Hayatta en sinirlendiğim şey önyargı. Sen Allah değilsin ki... Kimsenin kimseyi haksız yere eleştirmeye hakkı yok. Eleştirilere bakış açınızı öğrenebilir miyim? Bence insan her türlü eleştiriyi okumalı. Olumlu ya da olumsuz olabilir ama eleştirinin hası güzeldir. Benim için eleştiriyi yapan ağız önemlidir. Duruşu, tavrı, yaşantısı, mesleği... Sağlam bir yerde duran birisinin ağzından çıkıyorsa onu dikkate alırım. Cahil, bilinçsizce, sırf sallamış olmak için yapan insanı dikkate almam. İnsanlar başkalarını eleştirmeden önce kendilerine bakmalı. Sorularımı beğendiniz mi? Çok beğendim, ne güzel sohbet ettik, kesinlikle bir şeyler olacak senden. Haziran - 2018

Röportaj: İsmail Gökgez Instagram: isogkgz 41

SAGLIKLI

ARA ÖĞÜN

alternatifleri G

ün içinde sağlıklı ara öğün tüketen kişiler açlığı daha fazla kontrol edebilip, daha kolay kilo verebilirler. Ara öğün yapmamızdaki ilk amacımız ise kan şekerimizi dengede tutup çabuk acıkmayı ve bir sonraki öğünde çok fazla yemeyi engellemektir. Atladığımız her öğünden bir sonraki öğüne kadar çok acıkır ve karşımıza çıkan her yemeği miktar kontrolü yapmadan tüketiriz. Bu nedenle gün içerisinde açlık durumunuza göre 2-3 saat aralıklar ile öğünlerinizi tüketin, kan şekeri dengenizi sağlayarak açlık yaşamadan kilo verin. Ara öğün yapmanın bir diğer avantajı ise tatlı isteklerini azaltmasıdır. Ayrıca ara öğün yaparak sık sık beslenmeyi alışkanlık haline getirecek ve buna bağlı olarak metabolizma hızımız da artacaktır. Metabolizma hızımızın artmasına bağlı olarak da kilo kaybımız hızlanacaktır. Bu noktada ara öğünlerde ne tür besinler tüketildiği de çok önemlidir. Ara öğünlerde abur-cubur ve zararlı besinler yerine sağlıklı besinleri tercih etmelisiniz.

“

Ar a öğün yapmamızdaki ilk amacımız k an şekerimizi dengede tutup çabuk acıkmayı ve bir sonr aki öğünde çok fazla yemeyi engellemektir.

“

Diyetinizi keyifli hale getirecek 100 kalorilik ara öğün alternatifleri; 6 adet çiğ badem + 2 yemek kaşığı kuru üzüm + 1 bardak beyaz çay 1 ince dilim az yağlı peynir + Domates + 1 adet etimek 2 yemek kaşığı az yağlı yoğurt + 4 adet küçük galeta 1 orta boy kivi + 2 adet çiğ ceviz 1 yumurta + 1 adet etimek + 2 salatalık + 1 bardak yeşil çay 2 adet etimek + ½ dilim az yağlı peynir + 1 adet kırmızı biber 5 adet grissini + ½ dilim az yağlı peynir + 1 adet havuç 5 adet kepekli bisküvi + 1 domates + 1 bardak kiraz saplı çay 9 adet mini grissini + 2 salatalık + 1 bardak kuşburnu çayı 3 adet diyet limonlu bisküvi + 1 fincan yağsız sütlü kahve 1 bardak toz tarçınlı yağsız süt + 1 adet meyve

1 bardak light kefir + 1 avuç beyaz leblebi 3 kuru kayısı + 5 adet çiğ badem + 1 bardak beyaz çay 2 adet hurma + 5 adet çiğ ceviz + 1 bardak yeşil çay Diyetisyen Batuhan Çitemel

Melike Baykara Birinci Instagram: pisimel pisimelblog@gmail.com

60’ların Ruhu M arilyn Monreo, Audrey Hepburn, Beatles, Serge Gainsbourg ve Jane Birkin’nin bohem aşkı ve daha unutulmayan, döneme damga vuran pek çok insan, film, müzik… Ah ne de güzelmiş 60’lı yıllar.

Zarafetin ve feminenliğin ön planda olduğu o yıllarda, moda denilince hepimizin aklına ilk gelen isim tabii ki Marliyn Monreo; onun ikonik stilinden ne çok şey öğrenildi ve tekrardan ibaret olan moda sayesinde günümüze kadar geldi.

Neler yok ki bu kült akımın içinde? Mom jean üzerine giyilen boy friends gömleklerden tutun da, puantiyelere kadar uzanan geniş bir skala. O bayıldığımız instagram hesaplarını süsleyen pek çok moda akımının alt yapısında Marliyn’nin imzası var mesela, bilmem farkında mısınız? Evet o tam bir moda ikonu; hala onu konuşuyor, hala onun başlattığı pek çok moda akımının izlerini sürüyoruz.

Bu sezon Marliyn’nin puantiyeleri küllerinden yeniden doğuyor resmen; hem de yalnızca siyah ve beyaz olarak değil, tüm renk skalası ile

“

iyi bir dış görünüş, iyi bir tavsiye mektubudur.

“

bütün puantiyeler bize göz kırpıyor. Aslında sadece sezon trendi demek yanlış olur, o artık bir gardrop klasiği! Hepimizin mutlaka puantiyeli bir bluzu, bir eteği veya bir tokası olmuştur. Peki nasıl kombinlenir bu puantiye? Benim üzerimde gördüklerinizden yola çıkarsak, puantiyeyi oldukça sade aksesuarlarla tamamlamak ilk ve en önemli kural. Fazla göz karmaşasından mümkün olduğunca uzak durmaya çalışıp, düz ve sarı bir çanta ile görüntüme kararında bir renk kattım. Üç dört sezondur trend olan ip sandaletlerle de son dokunuşu yapıp stilimi tamamladım. Belime taktığım siyah lastik kemer,

siyah bileziğim ve saatim; işte hazırım! Burada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, puantiyeye desen karıştırmaktan kaçınmak ve olabildiğince sade, olabildiğince stil sahibi görünmeyi hedeflemek. Ne demişler; “iyi bir dış görünüş, iyi bir tavsiye mektubudur” 60’lı yılların en asil kadınlarının tercih ettiği puantiyeye, bugün kendimce bir bakış açısı getirdim. Renk ve model seçimi, hangi aksesuarlarla tamamlamak istediğiniz tamamen sizin zevkinize kalmış. Altını çizdiğim noktalara dikkat ettiğiniz sürece mükemmel görüneceğinizden emin olabilirsiniz. Şimdilik hoşçakalın.

YAZ MODASI Bu yaz özellikle sahiller, vintage

esintilerden günümüzün dinamik parçalarına kadar uzanan çok geniş bir moda yelpazesi sunuyor.

M ay o H 99, 99 &M Tl

e ly w Ko re C J

Ayakkabı Dolge&Gabbana

Telefon kılıfı Dolge&Gabbana

Mayo Victoria S ecret

Büstiyer Dolge&Gabbana

Ananas formlu çanta Betsey Jhonson

Küpe Mango 39TL

ol Küpe İpeky L T 59

Gözlük Zara 89,99 TL

Çanta Oysho 99TL

Saat Gucci

Plaj havlusu Versace

DAHA MUTLU OLMAK IÇIN

Kendine iyi bak !

Çağımızın en büyük sorunlarından biri olan hızlı tüketim, yaşam telaşını beraberine getiriyor. Sabah gözümüzü açtığımızdan gece yatağımıza girene kadar bir koşturmaca içerisindeyiz. Bize sunulan teknoloji, tükettiğimiz ürünler, daha lükse ulaşma isteği, belki de hiç farkında olmadan hepimizi yorgun düşürüyor.

Bedenimiz ve ruhumuz bütün bu yorgunluğun içinde her şeye rağmen sağlıklı kalmalı. Ancak o zaman kaliteli bir yaşam sürebiliriz. İşte bu yüzden ilk amacımız kendimize iyi bakmak olmalı. Sadece sağlıklı besinler tüketip, güzel giyinmek değil elbette. Asıl önemlisi düşüncelerimizi temiz tutmak, mutlu olmaya çabalamak.

Daha önceki yıllarda kurduğunuz hayaller gerçekleşmediği için umudunuzu yitirmeyin. Hayal kurmaya ve istemeye devam edin; ancak kurulan her hayalin ardındaki hayal kırıklıklarına karşı hazırlıklı olun. Her durumu olgunlukla ve sevgiyle karşılamak bizi yeni güzelliklere hazırlayacak ilk adımdır. Elde edemediklerinize

odaklanıp onlara üzülmek yerine, çok ufak şeylere sahip olsanız bile onlar için sevinin. Sonuçta onlar size aitler. Hayatın zor olduğu düşüncesinden kendinizi uzaklaştırmak için çabalayın. Çünkü zor olduğuna inandığınız sürece hayat size hep zorluklar çıkaracaktır. Hayatınızda günde en az 15 dakika spor için yer açın. Eğer zaten spor yapıyorsanız monotonluktan kurtulmak için yeni sporlar deneyin. Yeni deneyimler sizi heyecanlandıracağı için mutlu olmanıza yardımcı olur. Güzel yemekler yiyin! Hatta uzun zamandır kullandığınız tabakları değiştirip şık bir sunum için gerekli ortamı hazırlayın ve kendiniz farklı tarifler deneyin. Ailenize güzel bir sofra sunmak, önce göze hitap eden yemekler yemek çok eğlenceli olabilir. İşlenmiş gıdalardan mümkün olduğunca uzak durun. İşlenmiş gıdalar yemek, kendinizi şişkin hissetmenize ve sindirim sorunu yaşamanıza neden olabilir. Bu da hem strese davetiye çıkarır, hem de kronik bir hastalık deneyimlemenize yol açar.

Ailenizin değerini bilin! Çoğu insanın, aile yaşamında kavgalar, tartışmalar olmuştur. Ama hiçbir sorun, ailemizle olan ilişkimizi yıpratacak kadar büyük olmamalı. Eğer daha mutlu bir gelecek düşlüyorsanız, ailenizi ihmal etmeyin. Onlarla geçirdiğiniz her an aslında mutlu olmanız için en büyük sebeplerden biri, bunu unutmayın. Hayvanlara yardım edin! Sokaktaki hayvanların yemek ve su ihtiyaçlarını karşılamak hem çok kolay hem de sağlıklı bir ruh haline sahip olmanın en güzel yollarından biri. Bir canlıya yardım ediyor olmanın verdiği huzur günümüzü daha keyifli geçirmemize yardımcı olur. Hayvanların sadece yemek ve su ihtiyaçlarının olmadığını, aynı zamanda şefkate ve yaşam haklarına saygı duyulmaya ihtiyaçlarının olduğunu da çevremizdeki herkese anlatmalıyız. Tatile zaman ayırın! Tatil kelimesi bile kulağa hoş geliyor değil mi? Şunu lütfen unutmayın, tatil bir lüks değil, bir ihtiyaçtır. Herkesin tatil anlayışı farklıdır. Birçoğumuz yüksek bütçeler ayırarak tatil yapmayı severken, birçoğumuz

daha mütevazı bir ortamda kafa dinlemeyi tercih ederiz. Tercihimiz ne olursa olsun her yıl mutlaka tatil için zaman ayırmalıyız. Yaşam alanlarınızı düzenli ve temiz tutun! Hiç birimiz dekorasyon konusunda uzman olmak zorunda değiliz. Ama kendi zevkimize göre düzenlemeler yapmak, kendimiz için yapacağımız en iyi şeylerin başında yer alıyor. Düzensiz ve pis olan, çalışma alanı, yatak odası ve oturma odaları daha olumsuz bir ruh haline bürünmemize sebep olabiliyor. Gününüzü aydınlık ve temiz ortamlarda geçirmeye özen gösterin. Meditasyon yapmayı öğrenin! Uzmanlar, meditasyon yapmanın sınırsız faydası olduğunu belirtiyorlar. Bedenimizle birlikte niye ruhumuzu da dinlendirmeyelim ki? Ve tabii ki uyku. Sessiz, karanlık bir odada ve rahat bir yatakta en az 8 saat uyumak, ertesi güne mutlu uyanmak için son derece önemli.

DUNYADAKI DOGA HARIKASI YERLER BÜYÜK PRİZMATİK KAPLICA - WYOMING

lk olarak 1800’lerin başında, Yellowstone Ulusal Parkı’nın ortasında keşfedilmiş, doğa harikası, bir asırdan fazla bir süredir göz kamaştırarak tüm ihtişamı ile ziyaretçilerine eşsiz bir deneyim yaşatan kaplıca, gökkuşağını andıran renkleri ile dikkat çekiyor. Havuz, kırmızıdan yeşile kadar değişen renk halkalarıyla çevrili ortası koyu mavi bir doğa harikası. Bol bol ziyaretçi çekmesi dışında dünyaya bir diğer etkisi ise kaplıcayı çevreleyen sıcak ve mineralli suyun içinde üreyen pigmentli bakteri ve mikropların çeşitliliği. Havuzun etrafını çevereyelen renkler

mevsimlerle birlikte değişiyor. O mevsimin hava koşullarında hangi tür bakterilerin geliştiğine bağlı olarak renkler solgunlaşıyor veya canlanıyor. Örneğin yaz aylarında kaplıcanın kenarları turuncu ve kırmızı oluyor. Kışın çoğu zaman koyu yeşil tonlarını görmek mümkün oluyor. İlkbaharın ortasında ise su çok daha sıcak olduğu için bakteriler yetişemiyor. 1968’de araştırmacı Thomas Brock, Yellowstone’un son derece sıcak su kaynaklarından birinde yaşayan bir mikrop keşfetti. O günden bu yana, Yellowstone’un mikropları üzerine yapılan araştırmalar, tüm

insan genomunun dizilişi de dahil olmak üzere büyük tıbbi ve bilimsel ilerlemelere yol açmıştır. Bugün, bu buharlı, parlak mavi havuz aslında bir kaplıcadır. Ancak 1800’lü yılların sonlarında, yaklaşık 300 metrelik yüksekliği olan patlamalar yaşandı. 20. yüzyılın büyük bir bölümünde, 1985’te iki gün aniden yaşanan patlamalar herkesi şaşırttı. Patlamalarının bir kısmı 80 feet yüksekliğe ulaştı. Şu anda sessiz bir havuz olmasına rağmen, Yellowstone’un sürekli değişen termal yapısı Excelsior Gayzer’i bir kez daha eski ihtişamına dönüştürebilir.

CASCATE DEL MULINO

ascate Del Mulino, Saturnia’nın hemen dışında yer almaktadır. Bu eşsiz şelaleleri ilk kez ziyaret ettiğinizde eminiz ki bir süreliğine kendinizi cennette gibi hissedeceksiniz. Romalıların zamanından beri küçük hastalıkları tedavi ettiği bilinen bu sıcak su, kükürt ve diğer minerallerle dolu bir yeraltı kaynağından geliyor. Dünyaca ünlü spa komplekslerinde aynı suyun tadını çıkarmak için bir çanta dolusu para ödemek istemeyen bölgenin yerlileri sürekli olarak bu şelaleye geliyorlar. Yıllarca suyun şiddeti ile doğal yollarla oyulmuş kayaların içinde oturarak Toskana kırsalının ihtişamını izlemek son derece keyifli bir deneyim olabilir.

AVUSTRALYA’DAKİ KUTSAL KAYA: ULURU

ölün ortasında yanan bir kor gibi görünen kaya, 1870 yılının başlarında Ernest Giles ve William C. Rose isimli iki kaşif tarafından keşfedilinceye kadar, hiçbir Avrupalı tarafından görülmemişti. Daha sonraları Güney Avustralya Bölgesi başbakanı olan Sir Henry Ayers adına ithafen bu

kutsal kayaya Ayers Rock dendi. Bu yaşlı kızıl kaya kütlesi, milyonlarca yıldır rüzgarların savurduğu kumlarla aşınarak meydana gelmiş. Avustralya yerlileri Aborjinler için kutsal olan bu kaya, günümüzde Avustralya’nın sembollerinden biri haline gelmiş. Bu göletlerde yaşayan ve boyları 1.8

metreye kadar uzayan son derece zehirli yılanlar, Aborjinler tarafından kutsal kayanın koruyucusu olarak kabul ediliyor. Kangurular, farklı kuş türleri, yabani deve, çok çeştili cinste kertenkeleler, kurbağa, keseli köstebek ve fare, bu ekolojinin bir parçası olarak bu bölgede yaşamını sürdürüyor.

İsmail Barış Özpazarcık - Arzu Özpazarcık

SORGULADIĞIN KADAR ÖZGÜRLEŞİRSİN

aşadığımız günler, eski düşünce kalıplarının kırıldığı, eskimiş inanışların kökünden değiştiği, dönüştüğü süreçleri içinde barındırıyor. Kah düşüyoruz, kah kalkıyoruz, olaylar ve insanlar karşısında kah geriliyoruz, kah şaşıp kalıyoruz. Film senaryolarını aratmayacak cinsten olaylar örgüsünü yaşarken, nutkumuzun tutulduğu, sıtkımızın sıyrıldığı , hop oturup hop kalktığımız, deveyi hendekten atlattığımız bir çok deneyimle hayat denilen bilmeceyi çözüyoruz. Hayat, eski düşünce ve inanışlarımızı değiştirmemiz, kırmamız için bizi önce nazikçe uyarıyor. Nasıl uyarıyor? Başımıza bir şey geliyor mesela. Göğsünüze bir dirsek yemek gibi, ayağa bir çelme almak gibi, omzunuza basarak çıkılması gibi... Hayatın bu nazikçe uyarısını, işaret dilini okumak yerine, diğerlerini mi suçladın? Bir tokat geliyor. Bu tokadı okumadın ve kendini mi suçlamaya başladın? Bir tokat daha iniyor. Bu kez, ağır oluyor ama eli... Muhtemelen, uykusuz geceler,

psikiyatri seansları, ilaçlar... Bu tokadı okumadın ve durumu kabullenemedin mi? Kabulleninceye kadar diptesin... Hayatın inişli çıkışlı tiyatro sahnesinde olayları yanlış yerden tuttuğunda, “Neden?...” diye sormaya başlarsın. “Neden ben?..”, “Neden hep beni buluyor bu terslikler?”, “Neden haklı olduğumu anlamak istemiyorlar?..” Bir dokun bin ah işit durumuna döndürmek istemiyorum mevcut durumu. Sadece, sorgulamak istiyorum. Çünkü biliyorum ki, sorguladığın kadar özgürleşirsin. Yaşadığımız deneyimi diğerlerinin üstüne yıkmak, hayatın adaletsizliğine, zalimliğine bağlamak kolay. Hele hele kadere havale etmek, neredeyse ilk refleks. Bu ilkel beynimizin yaptığı bir şey. Fakat böyle olmak durumunda değil. Kendini gözden geçirme davranışı, yaşadığımız değişim çağında yaptığımız ilk şey, ilk refleks olmak durumunda artık. Bunun zamanı geldi de geçiyor bile. Sorgulayan insan tavrı, hayatın bütün zorluklarına göğüs germemizi sağlayacak ve bizi Haziran- 2018

güçlendirecek en değerli adım. İletişimde temel farkındalıkları gözden geçirelim önce: •İç dünyamızda nasıl olduğumuz, dış dünya ile kurduğumuz iletişimi belirler. Yani, sen kendinle iletişiminde nasıl hissediyorsan kendini, diğer insanlarla ilişkinde de öyle hissedeceğin evrensel bir kural. Sen değer veriyorsan kendine, başkalarının da sana değer vereceği basit bir denklem. “Niye bana değer vermiyor kimse?” demek yerine, şu soruyu sormaya başladık mı, bir şeyler olumlu yönde değişiyor demektir: “Kendime gerçekten değer veriyor muyum?” • Olumsuz zeminden algılıyorsak, zihnimiz olumsuz durumları bize gösterir. Olumlu zeminden algılıyorsak, bardaktaki suyun dolu tarafını da görür, bunu ifade ederiz. • Kişisel algıladığımızda zihnimiz senaryo yazar, durumu büyütür. Kişisel algı, üzerimizde yönetilmesi zor stres yaratır. Kişisel algılamayı bıraktığımızda, durumu yönetebilir hale geliriz. • Farkındalıkla kendini gözlemlediğinde, olaylara dışarıdan

www.mavisehirdergisi.com

baktığında, olumsuz döngülerin de içinden çıkarsın. Bu duruma kuantum, “Gözlemleyen gözlemleneni etkiler” diyor. Kendini gözlemlemeye başladığında, kendini kontrol etmeye başlarsın. • Kendini kontrol ettiğinde, iletişim ve ilişkilerini bilinçli olarak yönlendirmeye başlarsın. Karşındakinin seni manipüle etmesine izin vermezsin. Efendiliğini bozmazsın. Sonradan pişman olacağın tepkiler vermezsin. Sakinliği elden bırakmazsın. Hatırlamak lazımdır ki, sakinlik en büyük güçtür. O halde, iletişim tarzımızı, ifade biçimimizi yeniden gözden geçirmenin zamanı gelmedi mi?

***** Eski ifade biçimi: “Beni sömürdü...” Sorgulayarak durumu analiz etme/ Kendini gözden geçirme biçimi: “Sömürülmeye izin veren tarafımı nasıl değiştirebilirim?” Hangi konuda sınırlarımı netleştirmem gerekiyor?” “Gerektiği zaman hayır demek ve kişinin durması gereken yeri çizmek konusunda öğrenmem gereken nedir? Bunu nasıl yapabilirim?” “Benim onu ya da herhangi birini sömürdüğüm oldu mu, böyle bir davranışı yapmış olabilir miyim?” “Ebeveynlerimin sömürüldüğüne tanık oldum mu? Onlardan bu konuda neler öğrendim?..” “Sömürülmek konusunda çocukluğumda bana verilen mesaj neydi?..” ***** Eski ifade biçimi: “Bana haksızlık yaptın...” Sorgulayarak durumu analiz etme/ Kendini gözden geçirme biçimi: “Tam olarak ne yaşadım? Bu durumu, haksızlık olarak niçin algılamış olabilirim? “Kendime haksızlık yapmış olabilir miyim?”

“Ben, ona/ ya da bir başkasına haksızlık yaptığım olmuş olabilir mi? “Ebeveynlerimin haksızlığa uğradığı oldu mu? Onlardan bu konuda neler öğrendim?” “Haksızlık konusunda çocukluğumda bana verilen mesaj neydi?..” ***** Eski ifade biçimi: “Senin yüzünden bunu yaşadım...” Sorgulayarak durumu analiz etme/ Kendini gözden geçirme biçimi: “Burada fark etmem, görmem, öğrenmem gereken ne?” “Bu durumda benim kontrolümde olan, yapabileceğim ne var(dı)?” “Bu durumu bir daha yaşamamak için hangi sorumluğu almam, nasıl inisiyatif geliştirmem gerekiyor?..” “Ebeveynlerim benimle konuşurken suçlayıcı iletişim dilini kullandı mı?..” ***** Varoluş, hayatın her döneminde karanlıktan aydınlığa evrilmiş. Önce zalim rolünü, sonra da alim rolünü oynuyoruz belki de kim bilir? Fakat insanın kendi kendine yaptığı zalimlik, en acısı. Bu acı reçeteyi bozmanın zamanı geldiyse, sorgulamanın gücünü öğrenmeliyiz. Ruhumuzun özgür olmasını istiyorsak şayet, her zaman hatırlayalım: Sorguladığın kadar özgürleşirsin.

Fotoğraf: freepik.com

İletişimde temel farkındalıkları şimdi hayatın içindeki örneklerle buluşturalım... Eski ifade biçimi: “Bana değer vermiyorsun.” Sorgulayarak durumu analiz etme/ Kendini gözden geçirme biçimi: “Benim değer kriterlerim neler?..” “Bana ne yapıldığında değer verilmediğini düşünüyorum? Ne yapıldığında değer verildiğini düşünüyorum?..” “Kendime gerçekten değer veriyor ve bunu gösteriyor muyum?” “Ben ona gerçekten değer veriyor ve bunu gösteriyor muyum?” “Ebeveynlerim kendine değer veriyorlar mı? Annem ve babamdan kendine değer vermek konusunda ne

öğrendim?..” “Çocukluğumda kendine değer vermek konusunda bana verilen mesaj neydi?..”

Haziran - 2018

TEKNOLOJİ

Emrah Önder

APPLE’DAN GÜZEL HABERLER Dünyanın lider teknoloji firmalarından Apple tarafından her yıl düzenlenen ve takipçileri tarafından merakla beklenen WWDC (Worldwide Developers Conference- Evrensel Geliştiriciler Konferansı) 2018’i geride bıraktık. iOS’dan macOS’a, tvOS’dan watchOS’a kadar oldukça geniş bir ürün yelpazesinde yapılan yeniliklerin anlattığı WWDC 2018’in satır başlarını aktarmaya çalışayım. iOS 12 Belki de en çok beklenen kısım budur son kullanıcılar için. En önemli farkın hız olacağını vurgulayayım öncelikle. iOS 12 yüklü cihazlarda uygulamaların açılış hızı yüzde 40, klavye görüntülenme hızı da yüzde 50 artacak. Kamerada ise yüzde 70’e kadar hızlanma öngörülüyor. Bu sayede enerji kullanımında da ciddi bir avantaj sağlanacak gibi görünüyor. Eylül ayında kullanıcılarla buluşması planlanan yeni sürümle başka neler gelecek bir göz atalım: • Animoji galerisi hayalet, koala, kaplan ve t-rex karakterlerinin eklenmesiyle daha genişliyor. • Memoji özelliği ile kendi karakterimizi oluşturmak ve bunu mesajlarda kullanmak oldukça eğlenceli olacak. • Tüm Animoji ve Memoji’ler göz kırpma, dil çıkarma gibi daha fazla ifadeyi yakalayabilecek şekilde gelişecek. • iOS kurulu cihazlarda rahatlıkla görüntüğü konuşmayı sağlayan FaceTime, aynı anda birden fazla 54

kişiyle (32 kişiye kadar) sohbeti destekleyecek Group Facetime özelliğine kavuşacak. • Siri’ye gelecek Shortcuts (Kısayollar) özelliği sayesinde önceden planlanmış şekilde birçok aksiyon tanımlayabileceğiz. Örneğin her sabah belirli saatte yemek sipariş etmek veya ay ortasında dergimizin yeni sayısının hatırlatması gibi :) • Fotoğtaflara gelecek “For You” sekmesi ile anılarımız tek bir yerde toplanacak ve ayrıca yine fotoğraflar uygulamasına gelen yeni paylaşım özelliği ile beraber fotoğraf çektiğimiz arkadaşımız da otomatik algılanıp fotoğrafı göndermek isteyip istemediğimiz sorabilecek. • Yeni sürümle beraber iBooks uygulamasının ismi Apple Books olarak yenilenecek, kitaplaran daha kolay erişim deneyimi sunacak. • Güncellenen Carplay uygulaması da üçüncü parti uygulamalara açılmış durumda. Eklenecek ilk üçüncü parti uygulama ise Google Maps. • Gelişen bildirim kontrol yöntemi ile uygulamaların bildirimlerini kolaylıkla gruplayıp kapatabileceğiz. Bu sayede ekranlardaki bildirim kirliliği azalacak. • Son olarak da birçok sosyal medya bağımlısına ilaç gibi gelecek bir özellikten bahsetmek istiyorum. Artık uygulamaları ne kadar kullanmak istediğinizi belirleyip süre sonuna bildirim alabilecek hatta uygulamalar otomatik olarak kapanabilecek. Bu sayede saate bakmak için açtığımız telefon ekranında instagramdan Haziran- 2018

facebook’a kaybolup saatlerce dolaşmanın bir nebze önüne geçebileceğiz. iOS 12’nin iOS 11 yüklü tüm cihazlarda kullanılabileceğini belirtelim. macOS Mojave Apple Mac ailesinin beklenen işletim sistemi, daha önceki sürümlerin aksine Kaliforniya’daki dağlardan değil Kaliforniya çölünden ilham alınarak isimlendirildi ve Mojave adını verdi. • Çölün gece görünümden ilham alınarak kullanıcıların içeriğe odaklanmasına olanak sağlayacak karanlık mod geldi. • Masaüstünün kolaylıklar organize edilmesini sağlayan Desktop Stack özelliği ile masaüstünüzde bulunan her şeyi türüne veya zamana göre otomatik olarak kategorize edilebilinecek ve kolaylıkla derlenmiş dosyalara girip istediğimiz alıp devam edebileceğiz. • Haberler, Hisse Senetleri, Sesli Notlar ve Ev’i içeren iOS uygulamaları artık Mac’de de kullanılabilecek. • Mac App Store, iOS App Store’dan ilham alınarak baştan aşağı yenilenecek. • Yeni sürüm ile Apple, geliştiricilerin iOS uygulamalarını MacOS’a uyarlamalarını kolaylaştıran bir geliştirici çerçevesini 2019 sonlarında geliştiricilere sunacağını duyurdu.

www.mavisehirdergisi.com

tvOS 12 • iTunes müşterileri, daha önce satın aldıkları filmleri ücretsiz olarak 4K HDR olarak yükseltebilecek ve Apple Tv’den erişebilecekler. Bununla beraber Apple, en geniş 4k HDR arşivini de kullanıcılara sunuyor. Dolby loboratuvarlarının sinemalar için geliştirdiği yeni nesil üç boyutlu bir ses teknolojisi olan Dolby Atmos ile evinizde sinema keyfi yaşayabileceksiniz. • Yüzlerce yeni canlı yayın ve içerik operatörü ile Apple TV’nin içeriği de artık daha zenginleşecek. Diğer Satırbaşları •Geliştiriciler ve araştırmacıların daha iyi teşhis ve tedavi geliştirebilmeleri için bir API (Application Programming Interface - Uygulama programlama arayüzü)

geliştirildi ve bu API sayesinde kullanıcı izinleri doğrultusunda sağlık kayıtlarına erişilebilecek. Kullanıcılar, ilk defa kendi istekleri ile sağlık kayıtlarını birden fazla hastane ve klinikle paylaşabilecek ve hem kendileri hem de diğer hastalar için yeni gelişmelere yardımcı olabilecekler. Sağlık Kayıtları özelliğinde şu anda 500 hastane ve klinik listeleniyor. Araştırmacılar, katılımcılarının sağlık geçmişine daha yakından bakmak için Sağlık Kayıtlarına girebilecekler. • watchOS 5 ile Apple Watch kullanıcıları yeni yarışma özelliğiyle arkadaşlarıyla etkinlik paylaşarak yarışabilecekler. Egzersiz yapmaya başladığınızda bunu algılayabilen Apple Watch, otomatik olarak egzersize başlama bildirimi

ve bildirimleri sonlandırma seçeneklerini sunacak. • Bas-konuş (Walkie-Talkie) özelliğine kavuşacak Apple Watch’a ayrıca iOS için tanıtılan Shortcuts uygulaması da gelecek.

INSTAGRAM, 1 SAATLİK VİDEOLARI TEST EDİYOR

The Moment Bilim-kurgu filmlerini aratmayacak bir haber geçtiğimiz günlerde İngiltere’den geldi. Bilim insanları, beynin gönderdiği sinyallere göre yön değiştiren bir film çekti. 6 farklı versiyonu olan ‘The Moment’ adlı film başarılı olursa ve benzerleri çekilmeye başlanırsa şüphesiniz sinema sektörünün temellerinden sarsılıp büyük bir devrime yol açacak. Nottingham Üniversitesi’nden nöroloji ve bilgisayar bilimleri uzmanları, izleyicilerin başlarına takılan bir kaskla filmin ilerleyişine yönelik beklentilerini saptayıp konusunu ona göre değiştiren bir film çekti. Bilim insanları, beyin dalgaları aktivitesinin elektriksel yöntemle izlenmesini ölçen Elektroensefalografi (EEG) adlı cihazla temin edilen verileri anlık olarak değerlendirip, izleyicinin reaksiyonuna göre filmi tekrar kurguladı.

Facebook’un bünyesine geçtiği andan itibaren radikal değişikliklere uğrayan Instagram, şimdi de YouTube’a rakip olmaya hazırlanıyor. Platformun test aşamalarında, 1 dakikalık mevcut video sınırının 1 saate çıkartıldığı söyleniyor. Son döenmlerdeki skandallarla popüleritesini yavaş yavaş kaybetmeye başlayan ve genç kitlelerin ilgisini artık çekemeyen Facebook, Instagram’a dönemin en trend özelliklerini getirerek güncellemeler yapıyor. Örneğin Snapchat’den aldığı Hikayeler özelliği buna en somut kanıt olabilir. YouTube’un video içerik platformu olma konusundaki rakipsizliği konusunda ciddi endişeleri olan Facebook, daha uzun videoların yer alabileceği bir uygulama yapısı üzerinde çalışıyor. Çalışmaların ne zaman tamamlanacağı ve son kullanıcıların 1 saatlik videolara tam olarak ne zaman kavuşacağı henüz netleşmiş değil.

7 Haziran’da, Sheffield Belgesel Festivali kapsamında izleyiciyle buluşan film için karavandan dönüştürülmüş mini bir sinema salonuna EEG cihazları yerleştirildi ve seyirci kaskları hazırlandı. İzleyicilerin ilgisi azaldığında bunu hemen fark edip değişen filmin konusu ise, toplumdan uzaklaşma adına beyin kontrolü teknolojisine sığınan 2 insanın hikayesi. Filmde her sahnenin 6 değişik versiyonu mevcut ve söz konusu versiyonlar öbürüne geçtiğinde herhangi bir kopukluk oluşmuyor. Bakalım gelecekte izlememiz istenen mi yoksa izlemek istediklerimizi mi izliyor olacağız? Ayrıntılı bilgi için filmin sitesini ziyaret edebilirsiniz: http://braincontrolledmovie.co.uk Haziran - 2018

DERGİ İNDEKSİ

Derginizin bu sayısında yer alan haber ve reklamların telefon ve adres bilgilerine kolaylıkla ulaşabilmeniz içindir.

Casper Pet Store & Cafe Bostanlı Mah. 2014 Sokak No:5/A Karşıyaka Tel: 0533 164 61 99

Arfa Image Fotoğrafçılık Adres: Şehitler Bulvarı No:52/B Bostanlı Tel: 0232 337 34 97 Gsm: 0541 521 9842

MakroYapı - İç Mimari Tasarım 0 (232) 329 80 29 - 329 90 29 İstasyonaltı, Semra Aksu Cd No:6 35630 Çiğli / İzmir

Pizza&More Caher Dudayev Bulvarı No:132/A Atakent Mah. Karşıyaka - İzmir Tel: 0(232) 503 06 25 Talatpaşa Tıp Laboratuvarı Talatpaşa Bulvarı No: 61 D: 2 Alsancak Tel: 0 232 422 68 75

Atölye Tat 6470/2 Sk. No:17/A Yalı Mah. Atakent Tel: 0(232) 336 3060 www.atolyetat.com

Dream Maker Adres: 8019 sok. No:2/B K:3 D:9 Ataşehir Mah. Tel : 0531 201 80 39 www.dreammakerlab.com

Mavişehir Ayak Bakım Merkezi 6518/1 Sk. Oifs 35 No: 42 D:11 Mavişehir Tel: 0232 503 05 10

Brawo Boutique Egepark AVM Mavişehir Kat:1 No:140 Tel: 0232 324 29 36

EKMAS Mavişehir Tel: 444 04 59 www.ekmasmavisehir.com

Özel Küçükkaptan Anaokulu Adres: Aydınlıkevler Mahallesi 6779 Sk. No: 23 Çiğli Tel: 0232 370 1011

B&Muppet Adres: Cemal Gürsel Caddesi No:472/1 Bostanlı İzmir Rezervasyon: 0537 253 46 97 0532 242 43 75

Lugo Kids Eğitim Kurumları 8291/2 Sk. No: 1/E Ataşehir Mah. Family Park Villaları Mavişehir Tel: 0232 324 56 00

ŞEHİR REHBERİ Alo Trafik Ambulans Bilinmeyen Numaralar Elektrik Arıza İtfaiye İzsu Arıza Polis İmdat Sahil güvenlik Telefon Arıza Uyandırma

15 4 112 118 18 6 1 10 185 155 15 8 121 135

HASTANELER VE POLİKLİNİKLER Başkent Üni. Zübeyde Hanım Hast. İkinci Yaşam Diyaliz Merkezi Karşıyaka Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Karşıyaka Devlet Hastanesi Medical Park Hastanesi Özel Egem Fizik Tedavi Dal Merkezi Özel Kardiya Kardiyoloji Dal Merkezi Özel Karşıyaka Göz Hastanesi Özel Zübeyde Hanım Tıp Merkezi Atakalp Kalp Hastanesi Ege Üniversitesi Hastanesi 9 Eylül Üniversitesi Hastanesi Central Hospital El ve Mikrocerrahi Hastanesi (EMOT) Kent Hastanesi Özel Çınarlı Kadın Doğum Hastanesi Park Tıp Merkezi

VETERİNER KLİNİKLERİ Pet-Vet Mavişehir Veteriner Kliniği Atakent Veteriner Kliniği Bostanlı Veteriner Polikliniği

YARDIM

Kardelen Çilingir Karşıyaka Güvenlik DGS Alarm ve Güvenlik Sistemleri Çilingir Bay Adem

DİŞ POLİKLİNİKLERİ Smiles İzmir Diş Kliniği

Özgür Yurdusev Tattoo Cemal Gürsel Cad. Hurşitbey Apt. No: 89 K:5 D:5 (Topçu Rest. üstü) Bostanlı - İzmir Tel: 0537 891 01 36

EVLERE SERVİS

LÜZUMLU TELEFONLAR

241 10 00 382 06 07 444 35 43 366 88 88 399 50 50 367 70 70 336 35 35 362 54 54 366 22 77 483 14 14 444 13 43 412 22 22 341 67 67 441 01 21 222 53 68 462 27 27 367 22 22

368 96 66 337 27 33 336 44 89 330 55 16

441 92 16 381 28 22 376 14 96 337 21 36

408 88 84

Yeliz Fidan Adres: Cehar Dudayev Bulvarı No:77 D:5 Mavişehir Tel: 0(232) 336 27 42

RESTORAN VE CAFELER

RESTORAN VE CAFELER Red Dragon - Uzak Doğu mutfağı Mc Donald’s Tarihi Bafra Pidecisi Burger Republic Babafingo Burger - pizza

483 00 79 444 62 62 336 72 64 290 20 20 362 65 66

Red Dragon Mc Donald’s Borga Çiğ Börek Filos Atölye Tat Babafingo Burger - pizza

368 11 24 290 06 22

TAKSİ DURAKLARI

483 00 79 444 62 62 330 24 12 362 48 84 336 30 60 362 65 66

MARKET ve ŞARKÜTERİ Ömerağa Tire Market Şarküteri

SOSYAL KULÜPLER VE DERNEKLER Karşıyaka Briç Derneği 368 73 08 Karşıyaka Spor Kulübü 368 69 95 Bostanlıspor Gençlik SK Derneği 0544 735 19 12 İzmir Dağcılık Kulübü 483 22 42 Ege Açık Deniz Yat Kulubü 234 63 24 İzmir Fotoğraf Sanatları Derneği 464 32 12 BESİAD 330 90 01 Mavişehir TSM Platformu Derneği 0532 788 93 33 Mavişehir Tenis Atölyesi 0505 580 00 25

ÜNİVERSİTELER

Ege Üniversitesi Dokuz Eylül Üniversitesi İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Özel İzmir Ekonomi Üniversitesi Özel Yaşar Üniversitesi

TİYATROLAR

Karşıyaka Oda Tiyatrosu İzmir Sanat Kulesi Sanat Merkezi Konak Sahnesi Bornova Sahnesi Ege Sanat Merkezi Hamle Tiyatrosu Pınar Çocuk Tiyatrosu Bostanlı Açık Hava Tiyatrosu

311 10 10 412 12 12 750 60 00 329 35 35 279 2525 411 50 00

369 64 87 368 22 39 445 34 55 245 30 92 323 21 02 446 88 57 463 15 15 362 61 61

Atakent Bostanlı Birlik Bostanlı Köprü Mavişehir Etap Karşıyaka Merkez Umut Taksi Mavişehir Taksi

OTOBÜS ŞİRKETLERİ Ulusoy Turizm Kamil Koç Turizm Pamukkale Turizm Varan Turizm Metro Turizm

KÜLTÜR MERKEZLERİ

Karşıyaka Belediyesi Kültür Merkezi İzmir Sanat Kulesi Sanat Merkezi Bülent Ecevit Kültür Merkezi Atatürk Kültür Merkezi Sabancı Kültür Merkezi İZFAŞ Sanat Galerisi İtalyan Kültür Merkezi Fransız Kültür Merkezi Ziya Gökalp Kültür Merkezi

330 10 77 362 28 28 336 70 94 324 01 00 381 37 15 330 17 92 324 16 66

362 41 53 323 46 20 330 52 01 362 19 92 362 00 79 369 27 90 368 22 39 361 47 93 483 85 20 446 06 64 497 10 00 421 52 42 466 00 13 366 44 59

MAVİŞEHİR SİTE YÖNETİMLERİ 1. Etap Yönetim 2. Etap Yönetim Albatros Yönetim Soyak A Bölgesi Soyak B Bölgesi

Listede yer almak istiyorsanız lütfen 0(549) 323 30 31 numaralı telefonu arayınız veya

56 bilgi@mavisehirdergisi.com adresine iletişim bilgilerinizin bulunduğu e-posta gönderiniz.

324 10 12 324 10 14 324 25 26 324 60 93 324 55 70

www.alacatiimren.com

Tasarım: Kabin Ekibi Fotoğraf: Aras Attila

MAKROYAPI’dan

Foça’da muhtesem proje...

Foça taşından yapılmış Dublex ve Triplex lüks villalar, doğa ile başbaşa olmak isteyenleri davet ediyor.

Tasarım Ofisi: Tel : 0232 3298029 - 0232 329 9029 www.makroyapitasarim.com

Merkez: Tel: 0232 329 7900 (pbx 4 hat) Faks: 0232 833 3323 www.makroyapi.com.tr