marketing europe & anatolia Sayı: 060

Page 1

marketing europe & anatolia Tarih: Şubat 2017 Sayı: 60

retorik

Sonra suç bende olmasın..

kelebiğin fırtınası

Televizyon maceram...

satır ayracı

Yeni Kararlar Ritüeli...

et t... b le iye e l r İ u h m Cu



İçindekiler

marketing europe & anatolia Sayı: 60 Tarih: Şubat 2017 İmtiyaz Sahibi Eksantrik Film Prodüksiyon P.K.: 112 34725 Fenerbahçe- İstanbul - Tr. Genel Yayın Yönetmeni ve Sorumlu Yazı İşler Müdürü Elvin Ekşioğlu e-mail: elvineksioglu@gmail.com Haber ve Fotoğraflar Agency Europe & Anatolia aeanews@aeanews.com.tr aeanews@gmail.com Katkıda Bulunanlar Nurgül Eryıldır Günay Ali Erdem Ekşioğlu Seval Duban Kübra Nebioğlu Yusuf Yener Günay Danışman Abdullah Ekşioğlu İlan Rezervasyon Gözde Öztürk

Kısa Kısa

04 - 07

Teknoloji

10 - 11

retorik

13

Medya Dünyası

14 - 15

Konuk yazar

17

Röportaj

18 - 21

kelebeğin fırtanası

23

Reklam dünyası

24 - 25

satır ayracı

27

Kampanyalar

29 - 33

Gezi

34 - 35

Game On

36 - 39

Kültür Sanat

40 - 41

Yayın Türü Süreli Yayın Yönetim Yeri Agency Europe & Anatolia e-mail: meadergi@gmail.com marketing europe & anatolia Agency Europe & Anatolia tarafından Süreli yayınlanan bir e-dergidir. Bu yayının tüm hakları Eksantrik Film Prodüksiyon’a aittir. Tamamı ya da bir bölümü yayıncısının izni olmaksızın çoğaltılamaz ve yayınlanamaz. Tüm ilanların sorumluluğu firmalara, makalelerdeki görüşler ve hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Bu derginin yayınlanma sürecinde hiçbir ağaç zarar görmemiştir. http://www.meadergi.com mobil: http://m.meadergi.com http://www.facebook.com/meadergi instagram: meadergi https://twitter.com/meadergi Bir Ekşioğlu Medya Grup kuruluşudur.

marketing europe & anatolia / 1



Köşe Elvin Ekşioğlu / elvin@eksantrik.com

( editörden)

Nice 60 sayılara... Merhaba Bu ay marketing europe & anatolia'nın 60. sayısını çıkartmaktan gurur duyuyoruz. Bugüne kadar sektör içerisinde hiçbir ajans, dergimizle ekonomik bir ilişki için aranmadı ve rahatsız edilmedi. Zaten marketing europe & anatolia'nın ilan yayınlama konusunda oluşturduğu hedef kitle ajanslar değil, okuyucu kitlesiyle, hedef kitleleri örtüşen kuruluşlar ki çıkış amacı yayıncılıktan para kazanmak olmayan dergimizde ilan gelirlerinin oluşması için de hiçbir zaman saldırgan bir politika izlenmeyerek, süreç doğal mecrasında serbest bırakıldı. Okuyucu sayımız her geçen gün artıyor ve dergimize olan bu teveccüh bizleri mutlu ediyor. Reklamcılar Derneği'nin açıklamalarıyla reklam sektöründe 3 bin kişinin çalıştığını düşünecek olursak, öğrenciler, PR, medya ve reklamveren de bu rakama ilave edildiğinde ulusal alanda hedef 10 bin okuyucu olabilecekken, marketing europe & anatolia hiçbir reklam katkısı olmadan şu anda aylık 7.500 bin okuyucu ortalamasına ulaştı. Bu rakam gün geçtikçe artacak, uluslararası alandaki atılımlarımız gerçekleştiğinde ise diğer dergilerin hayal edemeyecekleri rakamlara ulaşacak. Bu ay dergimizde konuk yazar olarak CRM Medya Ajans Başkanı Ramazan Becer'in 2017 yılı reklam değerlendirmelerini okuyabilirsiniz. Bir süredir yazılarına ara veren Sevgili köşe yazarımız Nurgül Eryıldır Günay aramıza yine o keyifli uslubuyla kaleme aldığı yazılarıyla döndü. Kendisine en içten duygularımızla geçmiş olsun diyoruz. Sevgiyle kalın.

marketing europe & anatolia / 3


Kısa Kısa

22. İnsan kaynakları zirvesi... Management Centre Türkiye (MCT)’nin her yıl geleneksel olarak düzenlediği İnsan Kaynakları Zirvesi, bu yıl da birbirinden önemli konuşmacıların katılımıyla 15 – 16 Şubat 2017 tarihlerinde İstanbul Lutfi Kırdar’da gerçekleştirilecek. Bu yıl zirve “DNA – Decoding The New Age” – “Yönetim, Yeni Çağın Kodları ile Yeniden Yazılıyor” temasıyla gerçekleştirilecek. QNB Finansbank ve Kariyer.net’in Ana Sponsorluğunu üstlendiği zirvenin dikkat çeken konukları arasında bu yıl Karsu, İş’te Koro ile Levent Yüksel ve Yılmaz Erdoğan da yer alıyor. 22.İnsan Kaynakları Zirvesi’nin Konferans Başkanlığını “Forty Over 40 2015” listesinde yer alan ve dünyada takip edilmesi gereken 40 kadın arasında gösterilen Management Centre Türkiye Genel Müdürü Didem Gürcüoğlu Tekay ile Management Centre Türkiye Yönetim Kurulu

Başkanı Alper Utku üstlenecek. Zirvenin dikkat çeken isimleri arasında, Dünya Ekonomik Forumu tarafından “Dünyayı Şekillendirenler”den biri olarak belirlenen, Ekonomi ve Toplum için Kadınlar Forumu tarafından “Parlayan Bir Yetenek” olarak tanımlanan Stratejist ve Dijital Antropolog Rahaf Harfoush da bulunuyor. Yükselen teknoloji, inovasyon ve dijital kültür arasındaki geçişlere odaklanan bir strateji uzmanı olan Harfoush, deneyimlerini ve önerilerini katılımcılarla paylaşacak. Kurumsal liderlik ve değişim alanlarında lider uygulayıcılar ve öğretim üyeleriyle uzun yıllar çalışan The Right Conversation Araştırma Direktörü John Higgins de, kişilerin gerçek deneyimleri ve kendi karakterlerini kullanarak çalışmaları konusunda konuşacak.

AVM endeksi...

Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) ile AkademetreResearchCompany işbirliğiyle hazırlanan, 7 yıllık karşılaştırmalı verileri içeren ‘AVM Endeksi’ düzenlenen basın toplantısı ile açıklandı. AYD Başkanı Hulusi Belgü’nün ev sahipliğinde ve Prof. Dr. Emre Alkin’in moderatörlüğünde gerçekleşen toplantıya Akademetre Research Company Yönetim Kurulu Başkanı Halil İbrahim Zeytin, Kiğılı Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kiğılı, Ko-

4 / marketing europe & anatolia

ton Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Yılmaz katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan AYD Başkanı Hulusi Belgü, AVM’lerin ülkemize milli, fonksiyonel ve toplumsal fayda sağladığını belirterek şunları söyledi: “Organize perakendeyi besleyen AVM’lerimiz yabancı yatırımcı ve uluslararası markaları ülkemize çekerken yerli markalarımızın yabancı markalarla aynı ortamda rekabet ederek güçlenmesini ve global pazarlar için deneyim kazanmasını sağlıyor. Bu ülkemiz için ‘milli bir fayda’ niteliği taşıyor.” Belgü sözlerine şöyle devam etti: “AVM’lerimiz bugün gelinen noktada 53,5 milyar dolarlık yatırımı ve 450 bin nitelikli istihdamı temsil ediyor. Bulunduğu bölgenin değerini %50 ile %100 arasında artırdığı da bir gerçek. Tüm bunları AVM’lerimizin ülkemize sunduğu ekonomik faydalar olarak sıralayabiliriz.” İstanbul yıllık toplam ciro endeksi yıl bazında artış göstererek 2016 yılı son çeyrek periyotta 205 puana yükselmiştir. Artış oranı belirlenen 7 yıl içerisinde % 105 oranındadır. Artışın en düşük olduğu yıl 2016 olarak görülürken en yüksek olduğu yıl 24 puan ile 2011 yılıdır.


Kısa Kısa

LG dördüncü çeyrek sonuçları...

LG Electronics (LG) yaptığı açıklamayla 2016 yılının tamamı ve dördüncü çeyrek dönemine yönelik finansal sonuçlarını açıkladı. Sonuçlara göre LG, 2016 yılında beyaz eşya, iklimlendirme çözümleri ve ev eğlence bölümlerinin güçlü performansı sayesinde2015’e oranla yüzde 12.2’lik bir artışla 1.16 milyar dolarlıkişletme kârı elde etti.Tüm 2016 ele alındığında ise LG’nin elde ettiği gelirlerinin 47.92 milyar dolar ve net gelirlerinin ise 109.31 milyon dolar olduğu açıklandı. 2016 yılınındördüncü çeyrek dönemindeki satışların ise bir önceki çeyrek döneme göre yüzde 11.7 ve geçen yılın aynı dönemine oranla da

yüzde 1.5 oranında artışla 12.79 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiği açıklandı. LG Beyaz Eşya & İklimlendirme Çözümleri ve LG Ev Eğlence bölümleri ise 2016 yılındaki en güçlü işletme kârı rakamlarını açıkladı. Otomotiv bileşenleri ve mobil iletişim bölümlerindeki kayıplardan dolayı 223,98 milyon dolarlık daralma gerçekleşti.LG Beyaz Eşya&İklimlendirme Çözümleri tüm 2016 yılı için 14.92 milyar dolar, 2016 dördüncü çeyrek dönemi için de 3.50 milyar dolarlık gelir bildirdi. Bu rakamlar geçen yıla göre yüzde 5.6’lık bir artışa denk gelirken, özellikle Kore ve Kuzey Amerika pazarlarındaki TWINWash çamaşır makineleri ve Pratik Kapı buzdolaplarının giderek popülerleşmesiyle güçlenen satış rakamları bu artışta önemli bir rol oynadı.2015 yılına oranla yüzde 36 artışla 1.15 milyar dolar seviyesinde gerçekleşen işletme geliri ise tüm LG bölümleri arasındaki en yüksek rakam olarak öne çıktı.

Boeing dördüncü çeyrek sonuçları... Boeing, üretim programları ve hizmetlerinin güçlü bir şekilde yerine getirilmesinin sonucu olarak, 23,3 milyar dolar seviyesindeki dördüncü çeyrek gelirini, GKGMİ hisse başına 2,59 dolarlık kazancını ve (GKGMİ dışı) hisse başına 2,47 dolarlık esas kazancını açıkladı. Şirket bazında artmakta olan güçlü ticari teslimatlar ve hizmetlerin yansımalarıyla tüm yıla ilişkin kazanç 94,6 milyar dolar oldu. GKGMİ hisse başına kazançta 7,61 dolara, (GKGMİ dışı) hisse başına kazançta ise 7,24 dolara ulaşıldı. 2017 beklentisi GKGMİ hisse başına kazancı 10,25 ila 10,45 dolar, (GKGMİ dışı) hisse başına kazancı 9,10 ila 9,30 dolar arası olarak belirlenmiştir. Kazanç beklentisi, 760 ila 765 arası ticari teslimat artışı ile 90,5 milyar dolar ila 92,5 milyar dolar arasında gerçekleşti. Faaliyet nakit akışının tahmini olarak 250 milyon dolar artarak 10,75 milyar dolara yükselmesi, sermaye masraflarının ise tahmini 300 milyon dolar azalarak 2,3 milyar dolara gerilemesi bekleniyor. Yönetici Genel Başkan CEO Dennis Muilenburg, “Güçlü bir dördüncü çeyrek faaliyet performansı ve stratejik bir

odaklanma ile yüzüncü yılımızda uzay ve havacılık pazarındaki önderliğimizi daha da genişlettik ve Boeing’i ikinci yüzyılında devamlı büyüme ve başarı sağlayacağı konuma getirdik” dedi. “Sektöre ticari uçak teslimatlarında art arda 5 yıl boyunca liderlik ettik. Savunma, uzay ve hizmet alanlarında başarılı satışlar gerçekleştirdik, yeniliklere ve insana yatırımı destekleyen rekor faaliyet nakit akışını yarattık ve hissedarlara önemli geri dönüşler sağladık.” “İleriye dönük olarak; yeni entegre hizmetler birimimizi güçlendirerek ve müşterilerimize, hissedarlarımıza ve çalışanlarımıza daha iyi hizmet vermek için büyümekte olan küresel uzay ve havacılık sektöründe daha da büyük bir pay edinerek, 500 milyar dolarlık geniş ve çeşitli sipariş rezervlerimizden yükselen bir nakit ve karlılık değeri elde edebilmek için verimliliği ve program yönetimini hızlandırmakta kararlıyız.”

marketing europe & anatolia / 5


Kısa Kısa

Şirket haberleri... - Turkcell Global Bilgi’de Bilgi Teknolojileri’nden Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığına Necdet Akyel atandı. - EWE Turkey Holding şirketlerinden EWE Enerji’nin yeni Satış ve Pazarlama Direktörü Kadir Bulut oldu. - Castrol’ünOgilvy PR iletişim danışmanlığını üstlendi. - Ofton Turizm Grubu otellerinden The Elysium IstanbulM Gallery by Sofitel ve ibis Styles Taksim’in Yiyecek & İçecek Müdürlüğü pozisyonuna Erkan Varul atandı. - OYAK Çimento’nun Satış ve Pazarlama Genel Koordinatörlüğü’ne Akçansa Genel Müdürü Umut Zenar atandı. - Eczacıbaşı İcra Kurulu Başkanı (CEO) olarak görev yapan Erdal Karamercan, bayrağı Atalay Gümrah’a devrediyor. - TEB Kurumsal Bankacılık Grup Başkam Gülümser Özgün Henden, TEB Sanal Hesap ile BBA’dan aldıkları “En iyi Yeni Ürün/Servis” birincilik ödülünden büyük gurur duyduklarını söyledi. - Boyner Büyük Mağazacılık A.Ş.’nin Genel Müdürlük görevine Bülent Başaran getirildi. - Turkcell Global Bilgi’de Bilgi Teknolojileri’nden Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığına Necdet Akyel atandı. - Eczacıbaşı Yapı Ürünleri Grubu’nun Başkanlığına Ali Aköz atandı. - Billur Tuz ve Fora Zeytin tüm iletişim süreçlerini A İletişim ile yürütmeye karar verdi. - Türk Eğitim Derneği’nin Hatay Şubesi TED Hatay Koleji’nin iletişim ajansı NİŞ PR oldu. - Doğtaş Kelebek Mobilya’ya, ünlü yatırım gurusu Mark Mobius’un yönettiği Franklin Templeton Investments ortak oldu. - EnerjiSA, The ONE Awards’ta enerji sektöründe itibarını en çok artıran marka oldu. - The ONE Awards Bütünleşik Pazarlama Ödülleri’nde gazsız içecek sektöründe ‘En Başarılı Marka’ Hayat Su seçildi. - Ford Otosan, Türkiye İhracatçılar Meclisinin (TİM) düzenlediği “Türkiye’nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı” araştırmasında “Mühendislik Hizmetleri” alanında birincilik ödülünün sahibi oldu. - Doğan Dağıtım A.Ş. İcra Kurulu Başkanlığı görevine Kürşat Demircioğlu getirildi. - Nestle Türkiye İK Direktörlüğü görevine Nilüfer Demirkol, atandı. - Microsoft Türkiye Kamudan sorumlu Genel Müdür Yar-

6 / marketing europe & anatolia

dımcılığı görevine Levent Erkan atandı. - TEB Faktoring Genel Müdürü Çağatay Baydar, FactorsChainInternational’m (FCI) ikinci kez başkanı oldu. - AVON’un yeni genel müdürü, marka bünyesinde iki yıldır satış direktörü olarak çalışan Orkun Gül oldu. - Türk Sanayicileri ve İş Adamları Derneği’nin (TÜSİAD) yeni Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik oldu. - PIRELLI Endüstriyel ve Ticari Lastikler İnsan Kaynakları Direktörü görevine Alper Tokalp getirildi. - Tamek, iletişim çalışmalarını Caretta İletişim ile yürütme kararı aldı. - Bilyoner.com, tüm iletişim süreçlerini A İletişim ile yürütmeye karar verdi. - Garanti Emeklilik, Contact Center World Awards 2016’da kendi kategorisinde ‘Dünyanın En İyi Çağrı Merkezi’ seçildi. - Doğtaş Kelebek, İstanbul Mobilya Fuarı (İSMOB) kapsamında düzenlenen Tasarım Yarışması’nda ‘Genç Odası’ ve ‘Yemek Odası’ kategorilerinde 2 ödül aldı. - Arçelik, Enerji Verimliliği Haftası kapsamında Sanayide Enerji Verimliliğinin Artırılması Projeleri (SEVAP) kategorisinde birincilik ödülünü aldı. - Marketing Türkiye ile Akademetre’nin ortaklaşa düzenlediği “The ONE Awards Bütünleşik Pazarlama Ödüllerinde, Gliss ikinci kez TheOneAwards ödülüne layık görüldü. - Mikro pr ajansı HeraldJr. ve Medialine ajans iletişim dünyasına katıldı. - Four Seasons Hotels İstanbul Genel Müdürlüğü görevine Tarek Mourad atandı. - Volvo Car Turkey Pazarlama ve PR Direktörü Ebru Ekşi, Volvo Cars’ın 3 yönetim bölgesinden biri olan Asya-Pasifik bölgesine atandı. - BP Türkiye Akaryakıt Türkiye Bayi Satış Müdürü Erol Varlık olurken Yiğit Meral ise Akaryakıt Türkiye Yatırım Müdürü görevini devraldı. - Vodafone Türkiye Bireysel İş Birimi İcra Kurulu Başkan Yardımcısı olarak görev alan Ender Buruk‘un yerine Engin Aksoy getirildi. Beta Tea iletişim, pazarlama ve marka danışmanlığı çalışmaları için Inhouse İletişim’i seçti. - The Boston ConsultingGroup (BCG) yeni iletişim ajansı olarak Marjinal PorterNovelli seçti. Kaynak: MTM Medya Takip Merkezi


Kısa Kısa

BP enerji görünümü 2017 raporu...

BP’nin, enerji sektöründeki gelişmeleri mercek altına alan geleneksel “Enerji Görünümü” raporu yayımlandı. Uzun vadeli enerji trendlerini değerlendirerek dünya enerji piyasaları için gelecek 20 yıla yönelik tahminler geliştiren “BP Enerji Görünümü 2017” raporuna göre, global enerji talebi yılda ortalama yüzde 1,3 artışla 2035’e kadar yüzde 30 civarında yükselecek. Enerji talebindeki bu artış, global GSYİH’de beklenen yıllık yüzde 3,4 artıştan daha düşük olacak.Kömür, petrol ve

doğalgaz ise 2035’e kadar ana enerji kaynağı olarak kalacak. BP CEO’su Bob Dudley,“BP Enerji Görünümü 2017”raporu ile ilgili olarak “Global enerji görünümü değişiyor. Hızlı yükselişte olan pazarlar, geleneksel talep merkezlerinin yerini almış bulunuyor. Teknolojik ilerlemelerin ve çevreyle ilgili endişelerin yönlendirmesiyle enerji karması değişiklik gösteriyor. Sektörümüzün bu değişen enerji gereksinimlerine hiç olmadığı kadar çok uyum sağlaması gerekiyor” diye konuştu. Raporda, fosil dışı yakıtların önümüzdeki 20 yılda enerji kaynaklarındaki artışın yarısına karşılık gelmesi beklenirken, kömürle birlikte petrol ve doğalgazın dünya ekonomisine güç veren ana enerji kaynağı olarak kalacağı ve 2015’te yüzde 86 olan toplam enerji arzı içindeki ana enerji kaynakları karşılığının 2035’te yüzde 75’in üstünde olacağı öngörülüyor. Rapora göre, 2035’e kadar olan dönemde petrolle ilgili talep artışının tamamı yükselen pazarlardan gelecek ve bu artışın yarısının kaynağı Çin olacak.

2017 İK’da değişimin yılı olacak... Dijitalleşme ve yeni neslin kendine has özellikleri son dönemlerde İnsan Kaynakları alanında radikal sayılabilecek değişiklikler meydana getirdi. İK profesyonellerinin daha önceden alışık olmadığı yeni uygulamalar 2017’de yaygınlık kazanacak. Assessment Systems CEO’su Levent Sevinç, yeni yılın İK belirleyicilerini açıkladı. Dijitalleşmenin kendi içerisindeki doğruları insan kaynakları süreçlerine uyarlandığında köklü sayılabilecek değişiklikler ortaya çıkıyor. Dijitalleşmenin öne çıkardığı kitle kaynak kullanımı, büyük veri, duygu analizi gibi özellikle şirketlerin pazarlama bölümlerinin yakın zamanda kullanmaya başladığı farklı araç ve yöntemlerin insan kaynakları alanında kullanımı giderek artıyor. Yeni neslin kendine has özellikleri ise, insan kaynaklarına bu yeni neslin bakış açısıyla bakmayı ve bu doğrultuda uygulamaları dönüştürmeyi içeriyor. Yeni nesil işgücü içerisinden yetenekleri bulmak, kuruma kazandırmak ve kalıcı olmalarını sağlamak, klasik İK araçlarını kullananlar için 2017’de de zorlayıcı bir görev olmaya devam edecek. Bu nedenle, İK profesyonellerinin dönüşmeye hazır ve açık olması gerekiyor. marketing europe & anatolia / 7




Teknoloji

Honeywell akıllı termostat... ısıtma giderleri hanedeki harcamaların ortalama yüzde 16’sını oluşturuyor. Buna rağmen katılımcıların yüzde 53’ü ısıtma giderlerini düşürmek için hiçbir adım atmadıklarını belirtiyor.Katılımcıların yarıdan fazlası (yüzde 52), kış aylarında doğalgaz faturalarının “yüksek” ya da “çok yüksek” olduğunu kaydederken, yüzde 35 oranında evsahibi, enerji giderlerini ancak kombi ısısını devamlı düşük tutarakkontrol altına aldıklarını, ama yeterli derecede ısınamadıklarını söylüyor. Honeywell, evsahiplerine, evdeki odaları sadece ihtiyaç duydukları oranda ısıtmayı, oda sıcaklığını bir termostatilekontrol etmeyi ve kullanılmayan odalarda ısının 15oC altına düşmesini önlemeyi öneriyor. Ev ısıtma alışkanlıklarında daha istikrarlı ve kontrollü bir yaklaşım sağlandığında, evsahipleri bu kışı hem sıcak kalarak hem de faturalardan tasarruf ederek geçirebilecek. Honeywell Akıllı Termostat ile akıllı telefon ya da tabletleri aracılığıyla evdeki Honeywell tarafından gerçekleştirilen kombi kullanım alışkanlıkları araştırması, Türkiye’deki pekçok kombi kullanıcısının, daha konforlu ve düşük maliyetli ısıtma için doğru teknolojiden faydalanmadığını gösteriyor. Honeywell’in 2016 yılıbaşında açıkladığı araştırmaya göre,

Reeder P11SE Art... Reeder’ın ara tatil döneminde tanıttığı akıllı telefon modelinin adı P11SE Art. Ana kamera ve ana kameraya daha geniş bir açı ve netleme özelliği ekleyen yardımcı kamera ile sunulan modelle çekilen fotoğraflarda geniş bir açı ve güçlü bir odaklama yakalamak mümkün. Bu güçlü odaklama, odakladığınız obje dışında kalan alanı bulanıklaştırırken fotoğraflarınızda ‘’bokeh’’ (Japonca da bulanıklık ) efekti, oluşturur. Bu sayede sanatsal fotoğraflar ortaya çıkarmanız mümkün. Reeder P11SE Art modelinin ana kamerası 13 Megapiksel, yardımcı kamerası ve ön kamerası ise 8 Megapiksel. Full HD görüntü kalitesi sunan 5.5 inç multi-touch geniş ekrana sahip olan cihazda 32 GB dahili hafıza ve 3 GB Ram mevcut. 4 çekirdekli MediaTek işlemcisi ile 1.45 GHz işlemci hızına ulaşabilen cihazda parmak izi okuyucu özelliği de mevcut. 3300 mAh batarya gücü ile uzun ömürlü bir batarya performansı sunan P11SE Art 4.5G teknolojisini de destekliyor. 3,5mm kulaklık ve micro USB bağlantı çıkışlarına sahip olan modelde 4.0 Bluetooth bağlantısı kurmak da mümkün. Reeder P11SE Art 1149 TL fiyatıyla tüm tekno marketlerde ve firmanın resmi web sitesi reeder.com.tr üzerinde satışta. 10 / marketing europe & anatolia

sıcaklığı kontrol edebilen ev sahipleri, dışarıda oldukları süre boyunca evin sıcaklığını doğru biçimde yönetebiliyor, evin sadece gerektiği ölçüde ısınmasını sağlayan düzeyde enerji tüketimiyle,gereksiz doğalgaz harcamalarının önüne geçiyor.


Teknoloji

“Global İnovasyon Merkezi” Oksijen... Vodafone Türkiye, globalinovasyon şirketi OKSİJEN aracılığıylayenilikçi mobil ve sabit iletişim teknolojileri geliştirmeye devam ediyor.Vodafone Grubu’nun ortaklıklarıyla birlikte 26 ülkedeki 400 milyonu aşkın Vodafone abonesi için teknoloji üreten ve Türkiye’den yurtdışına teknoloji ihraç eden OKSİJEN, 2016yılında geliştirdiği buluşlarla Türk Patent Enstitüsü’ne 125 patent başvurusu gerçekleştirerek rekorunu tazeledi. Vodafone Türkiye’nin Global İnovasyon Merkezi OKSİJEN Genel Müdürü Murat Ekşioğlu, şunları söyledi: “Oksijen olarak, bilgi niteliğindeki fikrin önemli bir şirket varlığı olduğuna inanan Vodafone Türkiye çatısı altında teknoloji üretirken global birikimimizi kullanıyor ve yine global müşterilerimizeen yeni mobil teknolojileri sunmaya çalışıyoruz.

Bu varlığımızdan elde ettiğimiz getirileri artırmak amacıyla bilgi ve birikimlerimizi daha iyi bir şekilde değerlendirmenin yollarını arıyoruz. Bu kapsamda, Vodafone’un‘Fikir Hakları Stratejisi’ doğrultusunda, buluşların tespit edilmesi ve uygun bulunması durumunda patent başvurusu yapılması gibi çeşitli yollarla önemli bilgi varlıklarımızı tespit ediyor ve koruyoruz. Fikir hakkının şirketimize sağladığı değere ve katkıya verdiğimiz önemin bir göstergesi olarak, yeni buluşların yaratılmasını destekliyor ve Vodafone Türkiye’nin Global İnovasyon Merkezi OKSİJEN’e ait patent başvuruları yaparak bu değerli fikirlerin korunmasını sağlıyoruz. 2016 yılında yaptığımız 125 patent başvurumuzla kendi rekorumuzu kırmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Vodafone Türkiye’nin dijitalleşmesi vizyonu çerçevesinde ülkemizin bir teknoloji üretim merkezi olması yolunda çalışmalarımızı devam ettireceğiz.” İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ARI Teknokent’teçalışmalarını yürüten OKSİJEN, ağırlıklı olarak Lokasyon Bazlı Servisler, Kurumsal ve Bireysel Çözümler, Akıllı İletişim Çözümleri gibi alanlarda faaliyet gösteriyor

Spotify ve Samsung Gear S3 işbirliği... ma, müzik kütüphanesinde dolaşma gibi temel özelliklerden yararlanmaimkanı sunuyor. Aynı zamanda Samsung’un imzası niteliğindeki bezel çevrilerek de müzik akışı kontrol edilebiliyor. İster Gear S3’ün içindeki hoparlör sayesindeister bir kablosuz kulaklık aracılığıyla Spotify’dansevdiğiniz müzikleri rahatlıkla dinleyebilirsiniz. Samsung Gear S3 hakkında daha fazla bilgiyehttp:// www.samsung.com/tr/wearables/gear-s3/ adresinden ulaşabilirsiniz.

SamsungElectronics, Gear S3 ve Gear S2 akıllı saat modelleri için, kullanıcıların heyecanla beklediği resmi Spotify uygulamasının yayınlandığını duyurdu. GalaxyAppsStore üzerinden ücretsiz olarak indirilebilen Spotify uygulaması, SamsungGear ailesine özgü benzersiz özelliklere uyumlu olacak şekilde geliştirildi. Uygulama, Gear S3 ve Gear S2’nin dokunmatik ekranlarıyla müzikleri oynatma, listelere göz gezdirme, sanatçıları aramarketing europe & anatolia / 11



Köşe

( retorik)

Abdullah Ekşioğlu / eksioglu70@gmail.com

Sonra suç bende olmasın... Enteresan günlerden geçiyoruz. Gündemimizde bir anayasa değişikliğinin referanduma gidiş süreci var.Tasarı bir çok eksiklik ve belirsizlik içeriyor. Referandumda "Hayır" denmesini savunanlar sorgulayıcı olmamızı önerirken "Evet" cephesini savunanlar ise mutlak bir güven ve sadakatle tüm eksikliklerin kişisel iyi niyetle kötüye kullanılmayacağına ve zaman içerisinde düzeltileceğine iman etmemizi istiyorlar. Herkes konuya kendi cephesinden bakarken Hayır cephesi daha gerçekçi bir önermeyle karşımıza çıkıyor. Evet cephesinin ise bir kişinin istikbalini, ülkenin istiklalinden üstün tuttuğu ve bu bagajla tüm eksiklikleri görmezden gelmeye çalıştıp, bizi de "ne var canım, halka soruyoruz işte" argümanıyla ikna etmeye çalıştıkları görünüyor. Ben de konuya kendi zaviyemden yaklaşmak istiyorum. Kişisel deneyimlerimden yola çıkarak, kişilerden bağımsız, tarafsız bir sonuca varmak istiyorum. Öncelikle kendi kişisel deneyimlerime bir bakayım. Ben reklam filmleri yönetmenliği yapıyorum. Kendime ait bir prodüksiyon şirketim var. Bir reklam ajansı bana bir reklam filmi yaptırmak istediği zaman senaryo, storyboard ya da ön bilgilendirmede neler sunulmuşsa o doğrultuda, yapımcı, kostümcü, sanat yönetmeni, cast sorumlusu, location manager vs. çalışmalarını başlatıyor. Yapılan çalışmalar bir PPM dosyasında derli toplu bir sunum haline getirilip, ajans ve reklamverenle gerçekleştirilen PPM'de detaylarıyla tartışılıp karara bağlanıyor. Reklam filminin operasyon kısmı ise ancak bu PPM'den sonra gerçekleştirilebiliyor. Yani bütçesi ortalama 30 bin USD ile 1 milyon 500 bin USD arasında değişen bir reklam filmi için bile her aşama, her nokta operasyon öncesinde kesinleştirilip sonra realize ediliyor. Örneğin ben eksiklerle ve açık noktalarla dolu bir PPM dosyasıyla toplantıya girip, endişelenmeyin bana güvenin hallederiz desem, belki müşterilerimin bir kısmı bana olan kişisel güvenlerinden dolayı bunu kabul edebilirler ama iş ahlakım ve sektörel gelenekler bu lakayt çalışma şekline izin vermez. İş ahlakı ve sektörel gelenekleri bir yana bırakıp böyle belirsiz bir iş modelinde ısrar edersem de bu modelin sürdürülebilirliği olmayacaktır. Şimdi bu kişisel deneyimden yola çıkarak anayasa değişikliği sürecini ele alalım. Ben bir reklam filmi prodüksiyonu için dahi bu kadar özenle akılda hiç bir soru bırakmayacak bir ön hazırlık yaparken, bir ülkenin istikbalini belirleyecek bir anayasa değişikliğinde

cevaplanmamış açık bırakılmış onlarca konu olması ve bir ülkenin istikbalini bu kadar eksik bir anayasayla kim olursa olsun bir faninin insafına bırakmak bana pek de mantıklı gelmiyor. Evet cephesi ısrarla halkın %50 si + 1 kişinin oy vereceği kişinin mutlak bir güveni hak ettiğini ve hata yapmayacağını öne sürüyorlar. Benimse aklıma 1982 anayasasına halkın %92'sinin evet oyu verdiği ve o referandumda bir darbeciyi de cumhurbaşkanı seçtiği geliyor. Az önce de söylediğim gibi kimin seçileceği hiç önemli değil, bütün yürütme yetkilerini, yargıda ve bürokrasideki atama yetkilerini, bir parti genel başkanı olarak meclisin büyük olasılıkla çoğunluğunu belirleme yetkisini, hiç bir kriter ve sınırlama koymaksızın (Örneğin tüm başkan yardımcıları ve bakanları kendi aile bireylerinden atamasının karşısında hiç bir önlem düşünülmemiş) bir kişinin eline bırakmak "Evet"çiler kusuruma bakmasın ama benim bir faniye duyabileceğim azami güveni kat kat geçiyor. "Evet" denmesini savunanlar, seçilecek kişinin tüm insani zayıflıklarımızdan ari, adeta ilahi bir yaratık olduğuna inanmamızı istiyorlar. Bense buna bir kıssa ile cevap vermek istiyorum. Kıssadan hisse çıkarmayı da sizin ferasetinize bırakıyorm. Çok eski zamanlarda bir hükumdar yanına tüm servetini ve dünyalar güzeli eşini alarak en güvendiği kişilerle bir yolculuğa çıkmış, Yolda düşmanları tarafınan bir baskına uğrayınca eşini ve servetini en güvendiği adamına bırakarak "Sen eşime ve servetime göz kulak ol. Ben teslim olacağım demiş." ve teslim olmuş. Birkaç yıl esir kaldıktan sonra ülkesine döndüğünde o çok güvendiği adamının eşi ile evlendiğini, servetine ve devletine el koyduğunu görmüş. Gördüğü manzara karşısında sitemini dile getirdiğinde, yeni hükümdar; "Bütün bunları eşini ve servetini bana bırakıp teslim olurken düşünecektin. O gün ben eşim ve servetimle kaçayım sen ölene kadar savaşıp beni koru deseydin senin için ölmeye hazırdım, sen ise bunun yerine kendin teslim olup bir faniyi baştan çıkaracak kadar fazla servetini ve insanın bakmaya kıyamayacağı eşini bana bıraktın. Bir süre nefsimle mücadele ettim ama devleti başsız bırakmamak gerektiğine dair bir gerekçeyle vicdanımı rahatlatınca kaçınılmaz olanı ertelemeyi bıraktım. Suç benim değil senindir." demiş. Yarın suçlu ben olmamam için bugün Hayır diyorum.

marketing europe & anatolia / 13


Medya Dünyası

Görev değişiklikleri... Yazılı Basında Görev Değişiklikleri - Yeni Asır gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Şebnem Bursalı, ATV’nin Ankara temsilcisi oldu. - İzmir merkezli Yeni Asır gazetesinde Genel Yayın Yönetmeni değişikliği yaşandı. İstanbul’dan atanan Ercan Demir gazetenin Genel Yayın Yönetmeni olarak atandı. - Posta Gazetesi Reklam Servisi’nde 9 yıldır görev yapan Reklam Direktörü Özden Can da grup ile yollarını ayırdı. - Habertürk Gazetesi’nin eski yazarı Soli Özel, Doğan Yayın İlkeleri Kurulu üyeliğinden istifa etmesinin ardından yeniden Habertürk’e geri döndü. - Şok Gazetesi Yazı İşleri Mü-

Görsel Basında Görev Değişiklikleri - 24 TV’nin Haber Müdürlüğü görevine çifte atama yapıldı. İbrahim Güneş ile Münir Koçarslan Haber Müdürlüğü görevine getirildiler. - Show Haber’de 3 yıldır görev yapan muhabir Miray Meraküm kanal ile yollarını ayırdı. - Habertürk TV İstihbarat Şefi Umut Tütüncü kanal ile yollarını ayırdı. - LİG TV, Maraton programına yorumcu olarak Hollanda’nın efsane futbolcusu RuudGullit’i transfer etti. - 360 TV’nin Genel Yayın Yönetmeni ve Genel Müdürü İlkin Ündeş Kavukçu, Yayın Koordinatörü Şeyda Özşan, Ekonomi Müdürü Uyanış Tuğtaş

dürü Kaan Özbek, gazetede Genel Yayın Yönetmeni görevine getirildi. - Halk TV’den ayrılan Ayşenur Arslan, Bir Gün Gazetesi’nde yeniden yazılarına başlayacağını duyurdu. - Hande Fırat’ın Hürriyet’in Ankara Temsilciliği görevine getirilmesinin ardından boş kalan CNN Türk Ankara Temsilciliği koltuğuna deneyimli haberci Hakan Çelik getirildi. - Uzun yıllardır Akşam Gazetesi reklam departmanının başında yer alan isim Yasemin Gebeş Reklam Genel Müdürlüğü görevinden ayrıldı. - Sözcü Gazetesi’nden ayrılan Oray Eğin, Habertürk ile anlaştı. - Atlas Dergisi’nde yayın yönetmenliği görevine Kansu Şarman getirildi. - Hürriyet Gazetesi Washington Temsilciliği görevine Cansu Çamlıbel getirildi. - Ohal döneminde kapatılan Zaman Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmenliği görevinde olan Kenan Kıran, şimdi Sabah Gazetesi ile anlaştı. - Milliyet Gazetesi Ege Bölge Temsilcisi ve köşe yazarı Hamdi Türkmen gazete ile yollarını ayırdı. - Hürriyet Antalya Bölge Temsilciliği görevine Bikan Karaca getirildi. - Ekonomi Gazetecileri Derneği üyesi Nurten Erk, Tosuner CommunicationPartner’daki Genel Müdür Yardımcılığı görevinden ayrıldı.

Bayar kanalla yollarını ayırdı. - Spor spikeri İsmail Şenol, 2006 yılından bu yana görev yaptığı NTV Spor’dan ayrıldı. Şenol, yılbaşı itibarıyla Lig TV’de çalışmaya başlayacak. - Lig TV Haber Müdürlüğü görevine spor medyasının deneyimli ismi Gökmen Özdemir getirildi. - LİG TV, Maraton programına yorumcu olarak Hollanda’nın efsane futbolcusu RuudGullit’i transfer etti. - TRT 1 Ana Haber, deneyimli haberci Yavuz Oymak ile anlaştı. - Gazeteci Ahmet Hakan, Kanal D Haber Dairesi Başkanlığı görevine getirildi. - 24 TV’nin haber moderatörü Gökay Kalaycıoğlu, artık 360 TV Ana Haber Bülteni’ni sunacak. - Selçuk Yöntem’in sunduğu yarışma programı “Kim Milyoner Olmak İster’i bundan sonra Murat Yıldırım sunacak. - Eski ismi Lig TV olan beIN Sports, Galatasaray Kulübü’nün resmi yayın kanalı GSTV’den spiker Çağıl Özge Özkul’u transfer etti. - TV 8’de yayınlanan “Aramızda Kalmasın” programından ayrılan Funda Özkalyoncuoğlu ve Sena Keçeli’nin yerine Hakan Ural ile Survivor yarışmacılarından Duygu Çetinkaya getirildi. - TGRT Haber başarılı anchorman Mustafa Aslaner’i bünyesine kattı. Kaynak: MTM Medya Takip Merkezi

14 / marketing europe & anatolia


Medya DĂźnyasÄą

marketing europe & anatolia / 15



Köşe

( konuk ) yazar

Ramazan Becer/ CRM Medya Ajans Başkanı

2017 Yılında reklam sektörü... Hepinizin bildiği gibi sosyal medya, günün her saatinde değişkenlik gösterebiliyor. Bir konu sabah en yoğun takibi ve yorumu alırken akşama kalmadan unutulabiliyor. Hızına yetişmek için çok çaba gerek. Öte yandan bugün umutla beklediğimiz bir uygulama yarın yerini başka ve daha yaratıcı bir uygulamaya bırakabiliyor. Her yeni yıl, büyük beklenti ve öngörülerle bekleniyor ve bunu bilen uygulama yapımcıları beklentileri fazlasıyla karşılıyor. Gelişen teknolojinin etkisiyle her geçen yıl bir değil, birkaç fazla adım atıyoruz. 2017 nasıl bir yıl olacak? derseniz ise küçük bir zamanda büyük bir hızla gelişen sosyal medyanın trendleri sıklıkla değiştiğini söylemiştim. Geçtiğimiz birkaç yıla dönüp baktığımızda geldiğimiz nokta; her seferinde, işin içinde olmamıza rağmen bizi şaşırtıyor. Dolayısıyla 2017’de aktif olması beklenen çok fazla aplikasyon var. Sosyal medyanın gücünü bilen markalar, yatırımlarının çoğunu bu alanda yapıyor. Vine ve benzeri uygulamaları geride bırakan Snapchat ve Instagram yeni yıl ile beraber artık tamamen etkileşim üzerine güncellemeler yapıyor olacak. Snapchat bu konuda bir öncü ve öyle olmaya devam edecek. Artık kendimize ve arkadaşımıza uygulayabildiğimiz çeşitli filtreler odamıza, ofislerimize kadar genişledi. 2017’de ‘izle ve geç’ sistemi tamamen oturmuş olacak. 2017’de yaygınlaşması en çok beklenen olaylardan birisi de sanal gerçeklik. Bununla alakalı bir çok uygulama beta sürümü olarak uygulama dükkanlar da yerini aldı. Kısacası 2017; canlı yayın, sanal gerçeklik ve sanal bulut üzerinden pazarlama konusunda hızlı bir adım atılan bir yıl olacak. Bu kadar hızlı değişen bir dünyada yeniliklerin olmaması zaten düşünülemez. Ancak Türkiye’nin bütün sektörel yatırımlarının büyüme emarelerine rağmen henüz hakettiği noktada olmadığını söyleyebiliriz. Son rakamlar ve büyüme oranlarına bakıldığında hala dünyanın gerisinde duruyoruz. Fakat bu şekilde yüksek oranda büyümeye devam edersek dünya rakamlarına ulaşmamız hayal olmayacak. İstikrar bozulmadığı takdirde bu hedefi gerçekleştirmemiz muhtemel. Günümüzde şirketler reklam yatırımlarının gücünü görmeye başladılar. Ürün veya hizmet sunumunun her zaman doğru reklam mecralarında, doğru bütçe, doğru hedef ve doğru aksiyon planıyla yönetilmesinin getirilerinin farkındalar. Bu yıl değerlendirilen verilerin analizinde değişikliğe gidildi ve mobil, format olmaktan çıkarılarak platform olarak konumlandırıldı. Dijital çağ son sürat ilerliyor… Öte yandan son dönemde özellikle dijital alanda mobil reklamcılık, hızla gelişen dijital çağın gereği olarak yüzde 22’lik bir oranla yükselişini sürdürüyor. Aslında genel olarak bütün reklam mecraları bütçelerinde bir artış olduğunu görüyoruz. Ülkede yaşanan politik veya sosyal dalgalanmalar direkt olarak ekonomiyi etkiliyor. Bu

nedenle ekonomiye değer katan yatırımcı ve üreticilerin, tüketicilere kendini doğru anlatması ve güven vermesi için reklam mecraları çok önemli ve etkili bir araç. Bunu dikkatli kullanmak uzun vadede kazanç getireceğine inanıyoruz. Ayrıca dijital reklam yatırımlarını da yani display, mobil ve search de unutmamamız gerekiyor. Özellikle bu üçlünün arasında display reklamlar, gelişen her türlü teknolojiye ayak uydurarak online reklam yatırımlarından önemli bir pay almayı başardı. Önceden sadece web’le sınırlı olan display reklamlar, günümüzde ihtiyaçlara ve tercihlere göre artık farklı mecralarda da önemli yer ediyor. Aslına bakaranız şirketler, reklam yatırımlarının gücünü görmeye başladı. Bu nedenle dijital reklam yatırımlarında Türkiye’nin yılın ilk dokuz aya ilişkin rakamlarının oldukça başarılı olduğunu söylesek yanılmayız. Çünkü ülke olarak geçmişten farklıyız ve artık dijital dünyanın gücünü biliyoruz. O dönemdeki rakamlara göre Facebook paylaşımları normalin iki katına, Twitter ise 4 katına çıktı. Periscope üzerinden yapılan canlı yayınlarla haber paylaşımları yapıldı. Dolayısıyla bu süreçte firmalar reklam vermekten çekinmedi. Bir diğer konu da günümüzde şirketler, reklam yatırımlarının gücünü görmeye başladılar. Ürün veya hizmet sunumunun her zaman doğru reklam mecralarında, doğru bütçe, doğru hedef ve doğru aksiyon planıyla yönetilmesinin gerekliliğinin farkındalar. Çünkü tanıtımını yapmak istedikleri o ‘ürün’ neyse, tüketicilere doğru anlatılması ve güven vermesi için dijital reklamların çok önemli ve etkili bir araç olarak görüyorlar. Bu kapsamda markaların teknoloji desteğini de arkalarına alarak dijitale odaklanması çok önemli bir konu olarak karşımıza çıkıyor. Dijital reklamlar geleneksel reklam anlayışından farklı olarak kullanıcıların ilgisini doğrudan hedefe yönelik olarak çekiyor. Böylece tüketici, yürütülen pazarlama sürecinin bir parçası haline gelirken, tüketiciyle marka arasında bir bağ oluşuyor ve marka imajı kuvvetleniyor. Dijital reklamcılığının gücünü bilen markalar, yatırımlarının çoğunu bu alanda yapıyor. Bir diğer konuda konut sektöründe ‘dijital artık olmazsa olmazlar’ arasına girdi. İlk dönemde işin önemini ve dijitalin kendileri için sağlayacağı katma değeri konutla ilgilenen müşterilerimize anlatırken bugün; geldiğimiz noktada müşteriler bize ‘dijitalde yılın 12 ayı olmalıyız’ demeye başladı. Dolayısıyla küçük bir zamanda büyük bir hızla gelişen ‘dijital’ pazarın trendleri sıklıkla değişiyor. Geçtiğimiz birkaç yıla dönüp baktığımızda geldiğimiz nokta, her seferinde, işin içinde olmamıza rağmen bizi şaşırtıyor. Teknolojiye de arkasına alan dijital pazarın hızına yetişmek için çok çaba istiyor. Gelişen teknolojinin etkisiyle her geçen yıl bir değil, birkaç fazla adım atıyoruz. Bu bakış açısıyla 2016 yılında olduğu gibi 2017 yılında da sektörün büyüme ivmesini yakalayacağını düşünüyoruz.

marketing europe & anatolia / 17


Röportaj

Gönen’den dünyay Teksüt Yönetim Kurulu Başkanı Cevdet Arınık

. Firmamız ilk kurulduğunda yerel ölçekte beyaz peynir üretimiyle yola çıktı. Süreç içinde hem tesisimizi genişlettik hem de ürünlerimizi arttırdık. Zaman içinde firmanın yönetimini babamdan devraldım. Yıllar içinde gelişimimizi sürdürdük ve Gönen’de 27 bin metrekaresi kapalı toplam 80 bin metrekare üzerine kurulu modern bir fabrika kurduk. elvineksioglu@gmail.com - Bize biraz kendinizden ve iş yaşamınızdan bahseder misiniz? Kuruluş tarihi itibarıyla Türkiye’nin en köklü süt ve süt ürünleri firması olan Teksüt Süt Mamülleri A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanlığını yapıyorum. Firmamız 1956 yılında Balıkesir’in Gönen ilçesinde babam Recep Arınık tarafından kuruldu. Firmamız ilk kurulduğunda yerel ölçekte beyaz peynir üretimiyle yola çıktı. Süreç içinde hem tesisimizi genişlettik hem de ürünlerimizi arttırdık. Zaman içinde firmanın yönetimini babamdan devraldım. Yıllar içinde gelişimimizi sürdürdük ve Gönen’de 27 bin metrekaresi kapalı toplam 80 bin metrekare üzerine kurulu modern bir fabrika kurduk. Geldiğimiz noktada, süt ve sütü ürünleri sektöründe ülkemizin en büyük 10 markası arasındayız ve Türkiye’nin en büyük kuruluşlarını gösteren İstanbul Sanayi Odası İSO 500 sıralamasında da 444’üncü sırada yer alıyoruz. 18 / marketing europe & anatolia

-Firmanızın diğer şirketlerinden farklılaşmasında nasıl sağladınız? Aktardığım gibi kuruluşumuz 1956 yılına dayanıyor. Dolayısıyla süt ve süt ürünleri sektöründe 61 yıllık deneyimimiz var. Bu sektörün bütün gelişim aşamalarında yer aldık diyebiliriz. Süreç içinde karşılıklı etkileşim içinde hem süt ve süt ürünleri sektörü gelişti hem de biz geliştik. Bugün günde 550 ton süt işliyoruz ve 8 kategoride 40’i aşkın ürünümüz var. Ürünlerimizi süt endüstrisinde uygulanan en yeni teknolojilerle dünya standartlarına uygun şekilde güvenilir, hijyenik, sağlıklı şekilde üretiyor ve dağıtıyoruz. Teksüt olarak kalitemiz ve lezzetimizle farklılaştığımızı çok net söyleyebiliriz. Kalitemiz daha en başta en iyi hammaddeyi almamızla başlıyor. Bu anlamda tesisimizin bulunduğu yer olan Gönen açısından çok şanslı olduğumuzu söyleyebilirim. Genel olarak Balıkesir,


ya...


Röportaj çıtayı yukarıya taşıyan sektör öncüleri var. Rekabetin hem firmalar hem de ürünler bazında bu denli yoğun olduğu bir sektörde, markalaşmanın en temel kriteri, iyi ürün üretmekten ve bu iyi ürünü tüketiciye en iyi şekilde sunabilmekten geçiyor. Teksüt olarak marka başarımızın altında da bunları doğru yapabilmemiz yatıyor. İyi ürün, hatta en iyisini üretme konusunda iddialıyız. Ürünlerimizi de tüketiciye en iyi ve en sağlıklı şekilde sunuyoruz. Ürün yelpazemiz geniş. Dolayısıyla tüketicilerimize güçlü ve çok yönlü seçenekler sunuyoruz. UHT süt, beyaz peynir, kaşar peyniri, krem peynir, tereyağ,

Türkiye’nin önemli gıda ambarlarından biri. Gönen bölgesi ise süt ve sütçülük açısından çok verimli bir bölge, süt hayvancılığının Türkiye’de en iyi yapıldığı beldelerden biri. Ayrıca yöre insanı, iyi süt elde etme konusunda son derece tecrübeli. Bu nedenle sütü ağırlıklı olarak Gönen çevresindeki köy ve çiftliklerden temin etmeyi tercih ediyoruz. Bu noktadan başlayan kalite yolculuğu, daha hammadde tesise ulaşmadan başlayan analiz ve kontrollerle devam ediyor ve üretim prosesinin her aşamasında yapılan denetimlerle, ürün tamamlanıp sevkiyat aşamasına gelinceye kadar sürüyor. Uluslar arası standartlar çerçevesinde gösterdiğimiz titizlik, yüksek kalitemizin 20 / marketing europe & anatolia

Sütü ağırlıklı olarak Gönen çevresindeki köy ve çiftliklerden temin etmeyi tercih ediyoruz. oluşmasına, lezzetli yöresel sütlerimiz ise ürünlerimizin damak tadımızı şenlendirecek hale dönüşmesini sağlıyor. - Rekabet açısından çok sayıda oyuncunun bulunduğu bir sektörde markalaşma başarısının arkasında yatan dinamiği bizimle paylaşabilir misiniz? Türkiye’de irili-ufaklı 2 binin üzerinde süt işleme tesisi var. Ulusal, bölgesel, yerel yüzlerce oyuncu var. Ayrıca bizim gibi yüksek standartlarda üretim yapan,

sürülebilir beyaz peynir, süzme peynir, labne, kaymak, yoğurt ve ayranın yanı sıra Mihaliç, Çeçil, Dil, Çerkez, Otlu, Urfa, Örgü, Üçgen, Misket, Çubuk gibi yöresel peynir çeşitleri, tüketicilerimize sunduklarımızın sadece bir bölümü. Ürünlerimizin oluşturulması noktasında tüketicilerimizden ve paydaşlarımızdan gelen öneri ve değerlendirmeler büyük önem taşıyor. Talep, istek, beğeni ve önerileri dinliyor ve ürün yelpazemizi buna göre yönlendiriyoruz. Elbette ulaşabilirlik de çok önemli. Ulusal, bölgesel ve yerel, neredeyse tüm marketlerde varız. Önümüzdeki dönemde bu konudaki varlığımızı daha da güçlendirmeyi hedefliyoruz. - Markalaşma, bilinirlik, tüketici güveni, sadakati açılarından gelişimini firmanızı nasıl değerlendirirsiniz? Kurulduğumuz 1956 yılından bu yana gelen süreçte hem sektörün en büyüklerinden biri, hem de Türkiye’nin en büyük sanayi işletmelerinden biri haline geldik. Bütün bunlar, tüketicimizin bize duyduğu güven sayesinde oldu. Tüketicilerimizin Teksüt’e güven duymasının altında ise sağlık ve kalite odaklı üretimimiz yatıyor. Fabrikamızda bugün 420 kişi çalışıyor. Akademisyen


Röportaj

ve uzmanların katkısıyla son 10 yıldır personelimize hijyen ve gıda güvenliğine ilişkin sürekli eğitimler veriyoruz. Firma olarak yüksek kalite, gıda güvenliği, çevreye ve doğaya saygı, insana yatırım felsefesiyle hareket ediyoruz. Bu kapsamda üretimimizi İSO9001 Kalite Yönetim Sistemi, FSSC 22000 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi, BRC Food ve Helal Gıda gibi yönetim sistemleri ve sertifikaları doğrultusunda gerçekleştiriyoruz. Bütün bunlar Teksüt’ü, tüketicinin severek tercih ettiği bir marka haline getirdi ve getirmeye devam ediyor. - Kaç ülkeye ihracatınız var? 2017 yılı için hedefleriniz nelerdir? Ürünlerimizi Amerika Birleşik Devletleri, Libya, Kuveyt, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri, Azerbaycan, Türkmenistan ve Kosova’ya gönderiyoruz. 2017 başında bu listeye Tayvan’ı da ekledik. Böylece ihracat yaptığımız ülke sayısını dokuza yükselttik. Önümüzdeki dönemde hem ülke sayı-

İhracat yaptığımız ülke sayısını dokuza yükselttik.

sını hem de bu ülkelerdeki hacmimizi artırmak istiyoruz. - Sizin eklemek istediğiniz bir şey var mı? İlginize teşekkür ediyoruz.

marketing europe & anatolia / 21



Köşe Nurgül Eryıldır Günay / nurguleryildir@gmail.com

Televizyon maceram... Zor bir kalp ameliyatı süresinin ardından nihayet geri döndüm. Sevdiklerime geri döndüm, evime geri döndüm, işime geri döndüm, hayata geri döndüm. Yeniden doğmuş gibiyim, mutluyum.

( kelebeğin fırtınası) sağlığımı yitirmek üzereyim :) Eeeeyyy yetkililer, eeeyyy ilgililer lütfen bu konuya acil bir çözüm bulun. Aile kurmak, evlenmek gibi çok önemli bir konuyu, pazardan mal almak gibi bir düzeye indiren bu programlara bir çeki düzen verin. Böyle devam ederse hergün beynine seviyesizlik pompalanan anneler çocuklarını nasıl yetiştirecek? Bu pespayelik içinde yetişen çocuklardan nasıl düzgün insanlar çıkacak?

Genel olarak işim gereği çok çalışıyorum, gecem gündüzüm belli değil. Bazen şöyle ayaklarımı uzatıp hiç bişey düşünmeden akşama kadar televizyon izlesem derdim. Ameliyat sonrası nihayet bu isteğim gerçekleşti. Uzat ayağını akşama kadar keyif yap. Ohhh ne güzel Akşam oldu çok şükür, artık güzel bir program izlerim hayat. Ama kazın ayağı öyle değilmiş. İki aydır devam diye düşünüyorsanız yine yanılıyorsunuz. Bu kez de eden televizyon maceramı sizlerle de paylaşmak istiyorum. karşınıza aile içi komploların olduğu diziler çıkıyor. Evli kadın karakterler ya eski sevgilisinden hamile oluyor, ya da Öncelikle şunu belirtmeliyim, iki ayda uzun yıllardır kocası istemediği halde kandırarak hamile kalıyor. Erkek izlemediğim kadar tv izledim. Evlendirme programları ve karakterler ise ya istemediği biriyle evli, ya da karısına akşam dizileri tarafından kuşatılmış durumdayım. Tematik hastalıklı derecede aşık. Yani bir ortası, normali yok. kanallar dışında kalan ulusal kanalların nerdeyse hepsinde Aynı evde oturan kalabalık aileler sabahın köründe 7'den aynı formatlar var. Sabahları otlarla çöplerin kaynatıldığı 70'e şık kıyafetler ve full makyajla kahvaltıya oturuyor. ardından yağlı yemeklerin yapıldığı sağlıklı beslenme Zannerdersin ki İngiliz Kraliyet ailesi. Ya kardeşim hiç mi kuşağı, öğleden sonra evlendirme programları, akşam pijamayla kahvaltı eden yok. Hafta sonu eşofman diye biribirine çok benzeyen diziler ve kapanış. bişey sizin semtlerde bilinmiyor mu? Rahat olun, gerçekçi olun biraz ya. Zencefili safrana bulayıp, sarımsakla kaynatın, sonra Bir diğer saptama da her dizinin mutlaka bir saf salağı da dizlerinize sürün, mide ağrınız geçer gibi (bunu olması. Etrafında kıyamet kopuyor, en yakınındaki tamamen uydurdum) acaip formüllerin verildiği sabah kuyusunu kazıyor, ama bizimkinin dünyadan haberi yok. programlarından gına geldi. Koca koca profesörler öyle bir Hala lay lay lom dolaşıyor ortalarda. anlatıyorlar ki, sanki söylediklerini yapınca anında zımba Genelde zenginler daha ihtiraslı, daha parıltılı ama gibi olacaksın. Ağrı, sızı, dert, keder kalmayacak. Mutlaka entrikalarla dolu mutsuz bir hayat sürerken evlerindeki yararı vardır, iyileştirme konusunda katkısı vardır, ama hizmetçiler, şoförler zor koşullarda ama daha mutlu. "Para biraz insaflı olun Allah aşkına. Karıştır, kaynat, iç bitti gitti. saadet getirmez" sözünün canlı örnekleri adeta. Subliminal Bu kadar basit mi? Ekran karşısında milyonlarca insan mesaj: Fakir olun, şükredin. Zenginlik başa bela. sizi izliyor, etkileniyor. Sevgili doktorlar sizden ricam lütfen ekranın büyüsüne kapılıp abartmayın, ölçüyü kaçırmayın. Velhasıl bir an önce iyileşip işe dönmek için daha hevesli oldum. Kim kiminle çaya çıkacak 4. Murat'ın yeni gözdesi Öğleden sonra kuşağı evlendirme programları ayrı kim olacak bilmek istemiyorum. Sezon filmlerine, NatGeo bir şenlik. Kendisine talip olan adamları sinir etmek belgeselleri ve açık oturumlara geri dönüyorum. için çakkıdı çakkıdı göbek atan kızlarla, nasıl bir evlilik istedikleri belli olmayan adamların bir dargın bir barışık Yeri gelmişken başta ailem olmak üzere tüm bu süreç halleri dedikodu kültürümüzün tavan yapmasını sağlamış. boyunca yanımda olan, arayıp soran herkese sonsuz Millet kendi derdini bir kenara bırakıp Hanife evlenecek mi, şükranlarımı sunuyorum. İyi ki varsınız. Hayat sizlerle Solmaz Nurullah'a dönecek mi derdine düşmüş. Her gün güzel... aynı insanlar, aynı kavgalar. Kalp sağlığım iyileşti ama akıl marketing europe & anatolia / 23


Reklam Dünyası

Head&Shoulders’ın marka elçisi... Head&Shoulders’ın kadınlara özel yeni ürünleri için kamera karşısına geçerek, önümüzdeki günlerde reklam filmi de olmak üzere pek çok iletişim çalışmalarıyla sevenlerinin karşına çıkacak. Serenay Sarıkaya’nın Head&Shoulders için çektiği ilk reklam filmi ise özel bir basın etkinliği sonrası izleyicilerle buluşacak. Serenay Sarıkaya ve Head&Shoulders 2017’de büyük sürprizlere devam edecek.

Head&Shoulders’ın Türkiye’deki marka elçisi Serenay Sarıkaya oldu. Ünlü oyuncu, Head&Shoulders markasının Türkiye’de çalıştığı ilk kadın marka elçisi olacak. Head&Shoulders 2017’ye büyük sürprizlerle girdi vesadece kadınlara özel,3 etkili formülüyle yenilenen şampuan ve saç bakım kremlerini Türkiye’de satışa sundu. Markanın Türkiye’deki ilk kadın marka elçisi olan Serenay Sarıkaya,

2016’da en çok cep telefonu ve restoran aradık... Yellow Pages, 2016 yılı boyunca kullanıcıların en çok neleri aradığını açıkladı. YellowPages’inverilerine göre 2016’daen çok cep telefonu kategorisinde arama yapıldı. Aramalarda en göze çarpan sonuçlardan biri de mobil cihazların kullanımı. Arama yapanların %55’i dijital platformlarda yaptığı aramalarda akıllı telefon ve tabletlerini kullandı. En çok aramayı 18-34 yaş arası kullanıcılar yaptı. 2016 yılı boyunca hastanelerden restoranlara, devlet dairelerinden bankalara kadar birçok yeri dijital platformlar üzerinden aradık. Yaygınlaşan mobil cihazlarla birlikte arama tercihlerimizde de önemli bir değişim yaşandı. Cep telefonu ve tabletlerden yapılan aramalar, 2016 yılında masaüstü cihazlardan yapılan aramaları geçti. 2016’da en çok ‘’cep telefonu’’ aradık YellowPages’in verilerine göre, 2016’dadijital platformlarda en çok aranılan kategoriler arasında ilk sırada cep telefonu aramaları yer aldı.YellowPages.com.tr üzerinde 850 binden fazla firma bulunduran Yellow Pages’ta yapılan aramaların %5’i cep telefonu kategorisinde gerçekleşti. Aramaların %55’i mobil cihazlardan yapılırken %45’i masaüstü cihazlardan yapıldı. Cinsiyet açısından bakıldığında, aramaların%69’u erkekler %31’i ise kadınlar tarafından ger24 / marketing europe & anatolia

çekleşti.Demografik kriterler bazında bakıldığında da ilginç veriler dikkat çekiyor. %56’lık oranla en çok arama yapan yaş aralığı 18-34. 35-53 yaş aralığında bu oran %34, 55 ve üstü yaş aralığında ise %10. En çok arama yapan şehirler ise İstanbul (%36), Ankara (15), İzmir (%9), Adana (%4) ve Bursa (%3).


Reklam Dünyası

Demet Akalın, Çetmen’in marka yüzü oldu... 2017 yılı için marka yüzünü belirleyen Çetmen, ünlü sanatçı Demet Akalın ile el sıkıştı. Bu işbirliği çerçevesinde, Çetmen’in reklam çalışmalarında Demet Akalın yer alacak. Fark yaratan tasarımları ve geniş ürün yelpazesi ile mobilya sektöründe 55 yılı geride bırakan Çetmen, 2017 yılı marka yüzünü belirledi. Tüm yıl boyunca gerçekleştirilecek iletişim çalışmaları için ünlü şarkıcı Demet Akalın ile anlaşan Çetmen, yeni koleksiyonu ve renkli çekimleriyle fark yaratmaya devam edecek. Marka yüzü olarak Demet Akalın’ın seçilmesinde sanatçının; başarılı, güzel, enerjik, modern, ne istediğini bilen ve güvenilir olmasının büyük rol oynadığını belirten marka yetkilileri, Demet Akalın’ın uzun yıllardır işinde göstermiş olduğu başarı grafiği ve güven veren yapısının da Çetmen markasıyla bütünleşen önemli unsurlar arasında yer aldığını söylediler. Çetmen’in koleksiyon çekimleri için kamera karşısına geçen ve markanın ilk reklam filminde sevilen şarkısı ‘Koltuk’u yeniden yorumlayan Demet Akalın, enerjisiyle çekimlere ayrı bir keyif katarken, reklam filmi de oluşturduğu ritim ve ahenkle, izleyenlere eğlenceli görüntüler sunuyor.

IAB Türkiye’de yeni yönetim kurulu... önümüzdeki dönem odaklanılacak projelere de değindi. Konuşmasında iki yıl boyunca Yönetim Kurulu ve Yürütme Kurullarında görev alan üyelere teşekkür eden Dr. Mahmut Kurşun, 2016’nın son çeyreğinde yayınlanan Dijital Reklamın Ekonomiye Katkısı Raporunun önemine değindi ve 1 TL’lik dijital reklam yatırımının ekonomiye 17,2 TL olarak döndüğünü vurguladı. 2017’nin ilk çeyreğinde yayınlanması planlanan Dijitalin Marka Değerlerine Etkisi

IAB Türkiye’de yeni Yönetim Kurulu seçildi. 2015 yılında Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini devralan Dr. Mahmut Kurşun yeniden başkan seçildi. IAB Türkiye 4. Olağan Genel Kurulu’nu 18 Ocak 2017’de gerçekleştirdi. Faaliyet raporunun sunulmasının ardından 2017-2018 Dönemi’nde görev yapacak yönetim, denetim ve disiplin kurullarının seçimine geçildi. Genel Kurul sonrası yapılan ilk Yönetim Kurulu’nda IAB Türkiye’nin Başkanlığını yürüten 2015-2016 döneminde yürüten Dr. Mahmut Kurşun yeniden Başkan seçildi. Genel Kurul’da söz alan Kurşun, geride kalan iki senede yapılan çalışmaları değerlendirirken

Araştırması’ndan söz ederken, dijitalin sadece sonuç getiren değil, aynı zamanda markaların gelişimini sağlayan bir mecra olduğunun altını çizdi. Başkan aynı zamanda yeni dönemde İnternet Ölçümleme Araştırması’nda günlük rapora geçileceğinin müjdesini verdi. Kurşun ayrıca dijital dünyanın önemli konularından biri olan ad blocking’e de değinerek, sektörün tüm taraflarını LEAN ve DEAL reklamcılık anlayışını benimsemeye ve desteklemeye davet etti. Kurşun sözlerini bitirirken yeni IAB Türkiye yönetimine başarılı, verimli bir dönem diledi ve “Hep birlikte sektörümüzü geliştirecek, güçlendirecek çalışmalara imza atmaya devam edeceğiz. Hedefimiz her zamanki gibi sürdürülebilir ve kontrollü büyüme olacak.” dedi. marketing europe & anatolia /25



Köşe Kübra Nebioglu / nebioglukubra@gmail.com

( satır ) ayracı

Yeni Kararlar Ritüeli... Her yıl “yeni kararlar”ritüeli ile başlar değil mi? Bu ritüel için herkesin birbirinden eşsiz yöntemleri olduğununa eminim. Yılbaşında yeni kararlar alındıktan sonra insanın duruşuda bir değişiyorsan ki. Yıl ortasına doğru biraz değişiklik gösterse de duruşumuz, başlarda çene hafif yukarıda, omuzlar daha bir dik, havalı havalı yürüyen insanlar ile doluyor sokaklar. Bazen işler yolunda gitmiyor, kendi yolumuzdan şaşabiliyoruz. Bazen bir sabah öyle bir haber ile kalkıyoruz ki yataktan, dünya sanki tam tersine dönüyor. En yakınımızdakine şöyle derken bulabiliyoruz kendimizi sonunda; “Artık bunları yapsam ne olacak ki, ne değişecek, kim görecek, görse ne olacak? Memleketin haline bak, yapsam ne olur yapmasam ne olur, can güvenliği bile yok artık, boşver şimdi bunları, bu seneyi sağ salim atlatalım seneye bakarız, herşey yoluna girerkendi kendine nasıl olsa…” Belki benzerleri belki de daha farklı halleri olabilir ama yaşandı ve söylendi değil mi bunlar? 2016 iyiyi kötüyü gördüğüm garip bir yıldı benim için. Kim için garip değildi desenize. Neler yaşadık neler gördük… Herkesin gerçekleştirdiği ya da bir şekilde gerçekleştiremediği onlarca kararı vardır. Benim kendi keşif yolculuğum ile ilgili en büyük kararım koçluk eğitimine başlamaktı ve yılsonunda da olsa bunu gerçekleştirdim. Eğitimime The Performans Coach Türkiye ile başladım. Bununla birlikte hem koçluk aldığım hem de koç olduğum 2017 için “yenikararlar” ritüelim çok güzel geçti ve en büyük kararlarımdan biri de çok daha fazla okumak, daha iyi dinlemek ve daha fazla mutlu olmak için elimden geleni yapmak oldu. En önemlisi değer bunları yaparsam kendime ve çevreme daha faydalı olacağıma inanmak… Okuduğum kitaplarımdan biri Sir John Whitmore’a ait Performans İçin Koçluk (Coacing for Performance) J.Whitmore’a ait bir çok ilginç şey yazabilirim fakat ilginizi çekiyor ise araştırmanızı tavsiye edeceğim. Kitabından beni çok ama çok etkileyen bir paragrafı paylaşmaki stiyorum; "Başkalarının kendisine inanmasını sağlamak, onları kontro letme ya da bizim üstün becerilerimize duyduklar ıinancı sürdürme arzusundan vazgeçmeyi gerektirir. Onlar için yapabileceğimiz en iyi şeylerden biri, bizden üstün olmaları için onları desteklemek. Çocukların en unutulmaz ve heyecan verici anları, genellikle bir yetenek oyununda ebeveynlerini yendikleri ilk seferdir. Işte bu nedenle ilk

zamanda bizi yenmelerine izin veririz. Çocuklarımızın bizi geride bırakmalarını isteriz ve bunu yaptıklarında onlarla gurur duyarız. Personelimiz aynı şeyi yaptığında da duyamaz mıyız! Onların daha üstü nperformansları ve onların büyümesine yardım edip bunu izlemekten tatmin olmak bize sadece kazanç sağlar. Ne var ki büyük bir çoğunlukla, işimizi, otoritemizi, güvenirliliğimizi ya da kendimize olan inancımızı kaybetmekten korkarız. Bu paragrafı okuduğumda yaşadığım bir çok şey canlandı gözümde, eminim sizler içinde aynı şey geçerlidir. Yazılanları farklı taraflarından düşünmeye davet ediyorum sizi. Önce kendi durduğunuz yerden bakın etrafınıza sonra bir de onların gözünden bakmaya çalışın etrafa. Kendi doğru ve yanlışlarınız ile değil olabilecek tüm seçenekleri fark etmeye, yaşadığınız dünyayı gerçekten görmeye ve anlamaya çalışın. İlişkilerinize bakın, nasıl bir annesiniz, nasıl babasınız ya da nasıl bir çocuksunuz? Nasıl bir yönetici, nasıl bir lider ya da nasıl bir ekip arkadaşısınız? Etrafınıza bakın, etrafınızı dinleyin, neler olduğunu fark edin.. Bunu bir süre yapmak gerekiyor sanırım çünkü hemen herşeyi anlamlandırmak ve neler olup bittiğini görmek hiçte yazıldığı kadar kolay değil gibi sanki. Ama daha göremediğiniz şeyleri fark ettiğinizde de yaşadığınız şaşkınlık, sevinç, mutluluk, karamsarlık yani o duygu her ne ise geçmeden, bitmeden ve değişmeden bir şeyler yapın, gördükleriniz sizin için doğruysa destekleyin, yanlışsa karşı çıkın! Başkasının zaferleri sizi mutlu edebildiği anda artık kendinizi tanıyorsunuz, kendinize inanıyorsunuz demektir. Eğer biri sizin başarınız ile mutlu olamıyorsa, o kişi de kendisini tanımıyor ve kendisine olan inancını kaybetmiş demektir. “Insanlardan alınabileceken iyiyi almak için, en iyinin orada olduğuna inanmamız gerekli” diyor kitabında J. Whitmore. İçimizde ve etrafımızda “en iyinin” orada olduğuna inanmamızı engelleyecek çok fazla karanlığın olduğunu biliyorum ama en iyiyi yaşamak için inanmak, daha fazla okumak, daha derinden dinlemek ve biraz sakin olmak gerekiyor sanırım. Haklılık payım var mı, siz ne dersiniz? Sevgiler.

marketing europe & anatolia / 27



Kampanyalar

Biscolata Mood’un yeni reklamı...

Biscolata Mood’un tüm fallara adeta meydan okuyan yeni reklam filmi izleyiciyle buluştu. BiscolataMood’un yeni reklam filminde Biscolata erkeği bu defa gizemli bir falcı olarak karşımızda. Biscolata erkeğinin Mood’la baktığı faldan ise aşk çıkıyor. Keyifli reklam filminin yaratıcı ajansı Rabarba. Prodüksiyon ajansı Dijital Sanatlar olan reklamın yönetmen koltuğunda Can Ulkay oturuyor. Kampanya Künyesi Reklamveren: Şölen Reklamveren Temsilcileri: Hayat Kapukaya Turaman, Ülkü Vural Er, Eyüp Türkoğlu Reklam Ajansı: Rabarba Yaratıcı Ekip: Pemra Ataç Açıktan, Murat Yaylagül, Elif Özüdoğru, Volkan Yanık, Ayça Eriş, Şadi Akbudak Müşteri İlişkileri: İrem Akbaşak, Ezgi Sezar Stratejik Planlama: Oğuz Savaşan Prodüksiyon: Pelin Önal, Duygu Demirkoparan Medya Planlama/Satınalma: Speed Medya Yapım Evi: Dijital Sanatlar Mecra: TV, Sinema, İnternet, Radyo

marketing europe & anatolia / 29


Kampanyalar

Bizim evde hiçbir şey eskimez... Bingo’nun ‘Yeni Bingo Sıvı Performans Deterjan Ailesi’ni sunduğu reklam filmi; “Bizim evde hiçbir şey eskimez!” diyen küçük bir kız çocuğunun, annesinin yaratıcı fikirlerini anlatmasıyla başlıyor. Yönetmenliği Ferit Katipoğlu, prodüksiyonu Autonomy ekibi tarafından gerçekleştirilen film TV ve dijital platformda yayınlanacak. Kampanya Künyesi Reklamveren: Hayat Kimya Reklamveren Temsilcisi: Gülhan Eğilmez, Esra Gerek, Işıl Zorlu Reklam Ajansı: TBWA GROUP CCO : İlkay Gürpınar Kreatif Direktör : Arkın Kahyaoğlu Yaratıcı Ekip: Can Bilginer, Umut Geliday, Mustafa Gülsen, Önder Bayraktar, İpek İkizoğlu, Kerem Şeşen

Dünya tek biz ikimiz”... Molped, ikinci reklam filminde yepyeni Gece Pedi’ni tanıtıyor. İki en yakın arkadaşın hikayesinin geçtiği reklam, genç bir kızın Molped Gece Pedi’ne duyduğu güven sayesinde, yakın arkadaşının gece onlarda kalma teklifini kabul etmesini ve tüm geceyi rahat geçirmesini konu alıyor Kampanya Künyesi Reklamveren: MOLPED Reklamveren Temsilcileri: Gülhan Eğilmez, Eda Arslan Kapanlı, Afife Çelik, Balca Enşenol, Duygu Nazlıbilek Yaratıcı Ajans: Happy People Project Yaratıcı Grup: İdil Akoğlu, Alper Tunga Şen, Hasan Çalışkan, Zeynep Yalçınkaya, Mert Sönmez Strateji : Mert Soyal, N. Özlem Akbaş, Zeynep Milli, Maral Karagöz Müşteri İlişkileri: Pelin Börklüoğlu, Meltem Gençkırlı, Nagihan Ahlatcı, Gözde Tezbıkmaz Ajans Prodüktörü : Begüm Baran, Ezgi Soysal Yapım Şirketi : Anima Yapımcı : Güzin Savurgan Yönetmen : Aytuğ Üngör 30 / marketing europe & anatolia

Görüntü Yönetmeni: Özgür Eken Post Prodüksiyon : Sinefekt Demo : Animasyon Cumhuriyeti Müzik : Model


Kampanyalar

#Saçlarınıtaçlandır...

Dove, yeni reklam filmi #SaçlarınıTaçlandır ile bu kez kız çocuklarına ve kadınlara “ister düz ister bukleli, saçlarınızı olduğu gibi sevin” diyor. Dove tam da bu nedenle yeni reklam filminde, “sizi böyle çok seviyorlar, siz de saçlarınızı her

Reklam Ajansı: Ogilvy & Mather Ajans Başkanı: Elif Adalı Erten Yaratıcı Yönetmen: Selim Ünlüsoy Sanat Yönetmeni: Burcu Günister

Metin Yazarı: Erşan Develier Marka Ekibi: Murat Derman, Simge Özgülenç Kampanya Künyesi Ajans Yapımcısı: Fulya Akay, Begüm Özkul Reklamveren: Dove / Unilever Yapım Şirketi : Voynn Reklamveren Temsilcileri: Alper Eroğlu, Nazlı Malatyalı Yönetmen: Emre Başaran Yılmaz, Kübra Kandemir, Selin Güneş haliyle sevin” mesajı veriyor.

Meyvelerin enerjisi kışın da sizinle... DİMES, Hayata Başka Bak reklam filmlerinde bu etkiye vurgu yapıyor. Reklam filminin başrolünde, insana mutluluk ve enerji aşılayan rengarenk meyveler yer alıyor. Reklam kampanyasının, hayata farklı bir gözle bakmanın gücünü vurguladığını dile getiren DİMES Pazarlama Müdürü Duygu Süleymanoğlu, “Doğadan ve meyvelerden aldığımız ilhamla hayatın her anına başka bir gözle bakan bir markayız. Bu ilhamın ve hayata başka bakmanın gücünü, tüketicilerimizle paylaşmak bize heyecan veriyor. Filmimizde geçen bulutları hiç kafana takma, nasıl olsa güneş yine açar mesajımızda olduğu gibi, tüketicilerimizle birlikte hayatın güzel yanına odaklanıyoruz.” dedi.

Kampanya Künyesi Reklamveren: Dimes Reklamveren Temsilcileri: Duygu Süleymanoğlu, Burcu Karadayı Gülşen, Merve Güven, Serkan Oğuz, Ayşenur Küçüksipahi Reklam Ajansı: Medina Turgul DDB Yaratıcı Grup: Gökhan Erol, Erdem Köksal, Ozan Bozkurt, Hakan Bıçakçı, Buse Say, Emre Koç, Fatma Öcal, Ece Gönenç, Aybikem Alemdar, Cihan Metin Üstek Stratejik Planlama: Canan Pehlivanoğlu, Beliz Top Müşteri İlişkileri: Lawrence Dupre, Miray Çakın, Ceylan Delipalta AjansProdüktörleri: Ümit Bak ProdüksiyonŞirketi : Lunapark Film Yönetmen : Kullanılan Mecra: Tv, internet

marketing europe & anatolia / 31


Kampanyalar

Herkese tatil lazım...

Tatil.com, karlı günlerde yayına aldığı erken rezervasyon Reklam Ajansı: FactoryByKS reklam filmiyle içimizi ısıtmayı başardı. Reklam Ajansı Fac- Ajans Başkanı: Kübra Sönmez toryByKs tarafından hazırlanan ve yönetmenliğini Alper Yaratıcı Yönetmen: Mehmet Şen Yaratıcı Ekip: Selin Kandemir, Özer Aslan, Umut Çelik, Babayağmur’un yaptı. Berke Can Fercan Müşteri İlişkileri: Özgül Ertüzün, Mina Gökten Kampanya Künyesi Yönetmen: Alper Babayağmur Reklam veren: Tatil.com Yapım Şirketi: CMP Film Ürün: Erken Rezervasyon Otelleri Yapımcı: Berna Berdan Reklam veren Temsilcisi: Esat Dumlupınar Mecra: TV, online, radyo, sinema

puhutv... Doğuş Grubu tarafından internetin hızlanması ve akıllı cihazların yaygınlaşmasıyla değişen televizyon izleme deneyimini Türkiye’ye getiren puhutv’nin reklam kampanyası,televizyonun yanı sıra, dijital mecralarda da aynı anda yayına girdi. Kampanya Künyesi Reklamveren: puhutv Reklamveren yetkilisi: Merve Naz Atmaca Reklam Ajansı : Kompüter Prodüksiyon şirketi: Autonomy Yönetmen: Melih Eryılmaz Post prodüksiyon: Autonomy Post, Node VFX Medya Ajansı: MAXUS Kullanılan Mecra : TV, internet, radyo, gazete, dergi

32 / marketing europe & anatolia


Kampanyalar

Tadella reklam filmi...

Tadelle yeni yıla yeni bir iletişim kampanyası ve dört farklı reklamla merhaba dedi. İkonik kırmızı paketinin üzerine “affet”, “çalış”, “haykır”, “ağla” gibi filleri yerleştirerek duygularımıza tercüman olan Tadelle, kampanyasını 4 farklı reklam filmiyle tanıtıyor. Kampanya Künyesi

Yaratıcı Direktörler: Haluk Erkmen Yaratıcı Ekip: Ömer Onsun, Selim Bekil, Can Karayalçın, İlker Yalçın, Asena Saklayıcı Müşteri İlişkileri: Deniz Yaşar, Sevda Ersoy Yapım Şirketi: Vana Film

Yönetmen: Hande Türkel DOP: Florent Herry Yapımcı: Seda Özdemir Kullanılan Mecralar: TV, Gazete, Dergi, Radyo, Açıkhava, İnternet

Reklamveren: Tadelle Reklamveren Yetkilisi: Aslı Eren Şengezer, Nilüfer Rezaie Adli Reklam Ajansı: Puck Global

Parmak ısırtan lezzet...

Executive Kreatif Direktör: Gökhan Erol Kreatif Direktör: Erdem Köksal Yaratıcı Ekip: Hakan Bıçakcı, Cihan Eryılmaz, Ece Gönenç, Fatma Öcal Marka Ekibi: Elif Önen Sakin, Zeynep Kızılcan, İltan Gözen Stratejik Planlama Direktörü: Canan Pehlivanoğlu, Arda Sesli Ajans Prodüktörü: Ümit Bak, Nedret Gürlek Prodüksiyon Şirketi: PtoT Jingle: Ömer Ahunbay Yönetmen: Ozan Açıktan

KFC Türkiye, yeni ürünü Duble Çıtır Kova için yeni bir reklam filmi hazırladı. KFC’nin yeni sloganı “Parmak ısırtan lezzet”in de ilk kez tavukseverlerle buluştuğu reklam filmi, “Parmaklarınıza hak ettiği özgürlüğü verin” diyor. Kampanya Künyesi Reklamveren: KFC Türkiye Reklamveren yetkilileri: Zeliha Şener, Mert Yener, Damla Günay, Kardelen Zengin Reklam Ajansı: Medina Turgul DDB

marketing europe & anatolia / 33


NewG


wGezmelerdeyim... York Newyork...


Game On

Overwatch...

Ali Erdem Ekşioğlu

Arkadaşlarınızla Keyifle Oynayın Arkadaşlarınızla farklı takımlar ve stratejiler deneyebileceğiniz zevkli bir oyun.

Renkli Karakterler Her biri kendi oyununun başrol oyuncusu olabilecek zengin karakter kadrosu.


GameOn Youtube: http://www.youtube.com/user/meaGameOn

Hareketli ve Hızlı Maçlar Sade ama Asla Yavan Değil Çekişmeli oyunlar arasında belki de maçları Farklı roller ve haritalarla her maç, en kısa süren, her saniyesi aksiyonla dolu bir öncekinden farklı. bir shooter.


Gameon

Çeşitli karakter kadrosu, hızlı, çekişmeli online oyun tecrübesiyle oyun dünyasını sarsan FPS aksiyon oyunu Overwatch farklı haritaları ve takım rolleriyle oyunculara her maçta farklı bir tat sunuyor. İlk görüşte basit ve tek düze duran oyun 6 kişiden oluşan iki takımın belli bölgelerde bulunan görev noktaları veya nesneleri üzerinde birbirlerine üstünlük kurması üzerine kurulu. Bu basit gözüken sistem ise farklı haritalar ve karakterlerle her maç çok farklı bir tecrübeye dönüşebiliyor. Oyunda ne kadar belli başlı 4 rol olsa bile bu rolü üstlenen karakterlerin her biri birbirinden farklı. Winston ve Roadhog temelde aynı rolde gözükselerde bir takıma kattıkları ve oyun stilleri birbirinden çok daha farklı. Bu çeşitlilik oyuncuyu her saniye adepte olmaya itiyor. Yeni haritalara, amaçlara, yeni takım arkadaşlarına ve yeni düşmanlara karşı her saniye yeni stratejiler geliştirmeyi ve bu stratejilere uygun oynamayı gerektiriyor. Bazen bu adaptasyon oyuncuya boğucu gelse de oynadığınız hiçbir maçın bir öncekine benzememesini sağlıyor. Birçok insan tarafından Online Shooter'larla karşılaştıralan oyun 38 / marketing europe & anatolia

Sizin için deneyimleyip montajladığımız review videosunu http://www.youtube.com/user/meaGameOn

adresinden izleyebilirsiniz.

bence tam olarak bu sınıfa uymuyor. Battleborn'un konseptine benzer bir şekilde MOBA ve Online Shooterları ustaca birleştiren Overwatch bütün

bu oyunların ulaşmakta zorlandığı görev bazlı, takım duygusu yüksek, hareketli, akıcı ve hızlı oyun tecrübesine ulaşmayı başarıyor. 7-10 dakika süren maçları sayesinde yorucu bir yenilgiden çıksanız bile kendinizi öfkeli ya da yorgun hissetmiyorsunuz ve bir sonraki maçınıza ilerliyorsunuz. Oyunda tek kişilik bir hikayenin eksikliğini hissetsem de renkli karakterleriyle Overwatch bu eksikliği bana hızlı bir şekilde unutturdu. Online aksiyon oyunu fanları için bir vazgeçilmez olduğunu düşündüğüm Overwatch'ı bütün okurlarıma öneriyorum.


Gameon

Türkiye, oyun fuarı…

PlayStation Türkiye, 2-5 Şubat tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde ikincisi gerçekleşecek GIST (Gaming İstanbul) oyun fuarına katılarak son yeniliklerini ve PlayStation®VR sistemini oyun severlerle buluşturacak. Sony, bu yıl ikincisi İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenecek olan GIST (Gaming İstanbul) oyun fuarına katılıyor. 2-5 Şubat tarihleri arasında gerçekleşecek fuarda Sony, oyun severlere PlayStation®VR sistemini, en yeni oyunlarını veson teknolojilerini tanıtacak. PS4 platformundaki birçok

oyunu deneme imkânı sunacak olan fuarda, katılımcılar, PS VR ve PS4 temalı özel hediyeler kazanabilecek. Oyun dünyası ile amatör ya da profesyonel olarak ilgilenen herkesin davetli olduğu 10.000metrekarelik Gaming İstanbul Fuarı’na uluslararası ve yerel oyun stüdyoları, oyun dağıtımcıları, konsol ve donanım üreticileri, mobil oyun üreticileri, oyun dernekleri, oyun tasarımcıları ve geliştiriciler de katılacak.

Monster notebook gaming İstanbul’da... Türkiye’deki tüm oyunseverler bugünlerde heyecanla 2 Şubat’ta kapılarını ikinci kez açması beklenen GIST 2017 için geri sayımın bitmesini bekliyor. Yerli ve yabancı pek çok firmanın katılacağı fuarda, Monster Notebook da oyun turnuvası sponsorlukları ve çok özel ödüllerle bu etkinliğin bir parçası olacak. Gamecell tarafından düzenlenen League of Legends turnuvasının teknoloji sponsoru olan Monster Notebook, GIST 2017’de oynanacak olan turnuvanın final maçlarına muhteşem oyun bilgisayarlarıyla güç verecek. Monster’ın performansını merak eden tüm oyun tutkunları fuar boyunca markanın ürünlerini yakından görebilecekler. Ayrıca 18 Ocak tarihinde Monster’ın Facebook sayfası üzerinden başlayan yarışmanın kazananı, ödülü olan Monster Abra A5 V8.1.2 Oyun Bilgisayarı’na fuarda kavuşacak. Eğer o şanslı kişi siz olmak isterseniz yarışmaya katılma fırsatı devam ediyor. Abra A5 V8.1.2 oyun bilgisayarını kazanmak için beğendiğiniz bir Monster modelini oyun blokları, oyun hamuru, toprak, karton gibi farklı malzemeler kullanarak ve hayal gücünüzü de katarak yapın. Ardından bunu bir videoyla #monsterlarcanlanıyor etiketiyle Facebook, Twitter

veya Instagram’dan herkese açık olarak paylaşmanız gerekiyor. Katılımınızın geçerli olması için Monster’ın Facebook sayfasındaki yarışma duyurusunu herkese açık olarak paylaşmayı unutmayın. Yarışmaya ilişkin detaylara ve kurallara https://www.facebook.com/notes/monster-notebook/ adresinden ulaşabilirsiniz. Oyun ve eğlence dolu 4 gün geçirmek için siz de 2-5 Şubat arasında Gaming İstanbul 2017 Oyun Fuarı’nı mutlaka ziyaret edin.

marketing europe & anatolia / 39


Kültür - Sanat

Pınar çocuk resim yarışması...

Pınar, tüm çocuklarımızı 1 Nisan’a kadar resim yapmaya açmaya davet ediyor. Bu yıl 36. kez düzenlenen Uluslararası Pınar Çocuk Resim Yarışması’na, Türkiye’nin yanı sıra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Almanya, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt ve Suudi Arabistan’dan çocuklar katılıyor.

Son Ütopya... Koç Üniversitesi Yayınları (KÜY) Tarih, Siyaset kategorisinde Son Ütopya: Tarihte İnsan Hakları adlı kitabı yayımladı. Harvard Üniversitesi’nde tarih profesörü ve Humanity dergisi yayın kurulu üyesi Samuel Moyn tarafından derlenen kitap, Firdevs Ev tarafından Türkçeye kazandırıldı. Koç Üniversitesi Yayınları (KÜY) tarafından yayımlanan ve Harvard Üniversitesi’nde tarih profesörü ve Humanity dergisi yayın kurulu üyesi Samuel Moyn tarafından derlenen, Son Ütopya: Tarihte İnsan Hakları kitabı raflardaki yerini aldı. Siyaset kategorisinde yayımlanan kitap Firdevs Ev tarafından çevrildi.

40 / marketing europe & anatolia

Adaylar yarışmaya 25 cmx35 cm veya 35 cmx50 cm ölçülerinde resim kâğıdına, her türlü resim ve boya malzemesiyle (sulu boya, pastel boya, kuru boya, yağlı boya vb.) yapılmış resimleriyle katılabiliyor. Her okul ve öğrenci, istediği sayıda resimle 1 Nisan’a kadar yarışmaya başvurabiliyor. Yarışmacıların resimlerinin arka sağ alt köşesine adlarını, soyadlarını, e mail adreslerini; sınıflarını, okullarının ismini, adresini ve okulun telefon numaralarını yazmaları gerekiyor. Yarışmaya katılacak çocukların resimlerini 1 Nisan’a kadar “Yaşar Birleşik Pazarlama Dağıtım Turizm ve Ticaret A.Ş. -Esenşehir Mahallesi, Kürkçüler Caddesi, Kanuni Sokak, No: 4 Dudullu-İstanbul’’ adresine göndermesi gerekiyor. Sosyal medyadan katılım Tüm çocuklarımız resimlerini #pinarresimyarismasi hashtag’i ile 1 Nisan’a kadar sosyal medya üzerinden de paylaşabilecekler. #pinarresimyarismasi hashtag’ine gönderilen resimler arasında jüri elemeleri sonucunda seçilecek 1 resmin sahibi tablet ve sanat haftasına katılma hakkı kazanacak.

Pınar Kür roman ve öyküleri Can yayınlarında... Usta yazar Pınar Kür roman ve öyküleriyle Can Yayınları’nda Türkçe edebiyatın büyük yazarlarından Pınar Kür’ün klasikleşmiş eserleri Yarın Yarın, Küçük Oyuncu, Akışı Olmayan Sular, Bir Deli Ağaç ve Bitmeyen Aşk, Can Yayınları etiketiyle tüm kitapçılarda. Pınar Kür’ün ilk romanı Yarın Yarın, 1976 yılında yayımlandığında yazın dünyasında daha önce görülmemiş bir etki yaratmış ve yazarını bir anda üne kavuşturmuştu. Aradan geçen onlarca yıl romanın değerini azaltmadı. Yayımlandığı dönemde soruşturmalara uğrayıp toplatılan bu kitap, o günden beri okunmayı ve zaman içinde edebiyatımızın ustaları arasına girmiş olan Pınar Kür’ün ilk kitabı olarak ilgi çekmeyi sürdürüyor.


Kültür - Sanat

Genç yeteneklerden dev konser... 2009 yılında ÇEV (Çağdaş Eğitim Vakfı) öncülüğünde başlayan, “Harika Yetenekler”olarak da bilinen “Forte 24 Genç Yetenek” projesi ilk günkü heyecanı ile devam ediyor. Kültür ve sanat alanında çok değerli isimlerin desteği ile hayata geçirilen proje, sanatın farklı alanlarındaki yetenekli öğrencileri, 2017 Gala Konseri ile desteklemeyi sürdürüyor. 13 Şubat Pazartesi akşamı “Forte 24 Genç Yetenek” Projesi yararına, Zorlu Center Performans Sanatları Merkezi (PSM) ev sahipliğinde, dünyaca ünlü keman sanatçısı Prof. Cihat Aşkın’ın sanat yönetmenliğinde gerçekleştirilecek konser, ünlü şef İbrahim Yazıcı’nın yönetimindeki senfoni orkestrası eşliğinde gerçekleşecek. Genç yetenekler bu çok özel gecede sahneyi Halit Ergenç ve Zuhal Olcay ile paylaşacaklar. Haldun Dormen’in Kutup Yıldızları adına onur konuğu olarak ev sahipliği yaptığı gecede, Nebil Özgentürk tarafından geceye özel hazırlanan kısa film gösteriminin yanı sıra fotoğraf sanatçısı Ebru Ceylan’ın objektifinden yansıttığı “Kutup Yıldızı” fotoğrafları da sergilenecek.

Sony, özel belgesel yarışması... Sony, belgesel yapımcılarına, muhteşem bir kamera olan yeni PXW-FS7M2K’yi kazanma şansı veriyor. Katılımcıların kendi hikaye anlatma becerilerini sergileyen kısa, bir dakikalık bir belgeseli göndermeleri gerekiyor. İçerik oluşturucu, hikayesini anlatırken kullandığı tekniklere göre değerlendirilecektir. Yarışmaya katılmak için, tüm başvurular YouTube’a yüklenmeli ve Sony Profesyonel formuyla birlikte 12 Mart’a kadar gönderilmelidir. 1-12 Mart tarihleri arasında YouTube’da en çok “beğeni” alan ilk on video finale kalacak ve tanınmış film yapımcısı Philip Bloom, yarışmanın birincisini ve ikincisini seçecektir. Yarışmanın birinci ve ikincisi, 22 Mart’taki canlı sinema web semineri sırasında duyurulacaktır. İkinciye video kamera Sony α7S II verilecektir. Sony Profesyonel Avrupa’nın Avrupa Ürün Pazarlama Müdürü James Leach yarışma hakkında şu açıklamayı yaptı: “Bu yıl yeni bir film yapımı yarışması düzenlemekten, tutkulu içerik oluşturuculara çalışmalarını sergileyecekleri bir platform sunmaktan ve onlara yeni FS7 II’yi kazanma imkanı vermekten çok mutluyuz. marketing europe & anatolia /41



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.