POSTA212 - SAYI 21 - EK by Posta212 Gazete

New York rekoru ABRAMOVICH’in

AMERİKA’DA BAYRAM TELAŞI

■ Ünlü Rus zengin Roman Abramovich, New York 5. Cadde’deki Fransız özellikleri taşıyan bir konağa 75 milyon dolar gibi astronomik bir bedel ödeyerek şehirdeki ‘en pahalı co-op’ rekorunu açık ara farkla kırdı. » 14’TE

■ ABD’de yaşayan Türkleri ve tüm Müslümanları yaklaşan Kurban Bayramı telaşı sardı. Kurbanlıklar görücüye çıkarken, başta Büyükelçilik ve konsolosluklar olmak üzere pek çok Türk derneğinde bayramlaşma ve etkinlikler düzenleniyor » 3 ve 4’TE

9 Ekim 2013 Çarşamba YIL 1 • SAYI 21

HAFTALIK ÜCRETSİZ

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

www.posta212.com

TÜRKİYE’DE ÇOCUK OLMAK ABD Çalışma Bakanlığı’nın hazırladığı ‘Çocuk İstihdam Raporu’na göre, Türkiye’deki silahlı Kürt gruplar küçük yaştaki çocukları evlerinden alıp, ellerine silah veriyor ve terör örgütüne militanlar yetiştiriyor.

Birbirinden çarpıcı sonuçların yer aldığı aynı raporda ayrıca, Türkiye’nin hemen hemen her yerinde, yasak olmasına rağmen başta tarım olmak üzere sanayi ve orta ölçekli işletmelerde küçük çocuklar adeta karın tokluğuna çalıştırılıyor » 8’DE

Yarısı çocuk 100 bin SEKS KÖLESİ ■ Kadına karşı şiddeti durdurmak için kadınları “cinsel ilişki grevi”ne davet eden ve erkek genelevi açılması çağrısıyla gündeme gelen ŞefkatDer’den çok ilginç bir araştırma » 8’DE

İnternette bir dakikada neler yapılıyor? ■ Bugün internete bağlı cihaz sayısı dünya nüfusuna eşit. 2015’te bu sayının dünya nüfusunun iki katı olması bekleniyor. Peki bütün dünyada internete bağlı cihazlar 1 dakikalık bir süre içinde neler yapıyor? » 6’DA

AVRUPA SÜNNETE KARŞI ■ Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi çok tartışılacak bir kara imza attı: Sünnet erkek çocukları için ‘tıbben gerekli değil’ ve ‘çocukların rızası olmadan yapılamaz’ » 12’DE

İnsansız hava araçları günlük yaşamımıza giriyor

Türk Mutfağı okulu açalım » 7’DE

Nurdan Yüzbaşıoğlu ile Life & Style

» 15’DE

VİZYON

■ Washington’daki uluslararası fuarda sergilenen otonom araçlar eğer bir gösterge ise İHA denen insansız hava araçlarının da artık yaşamımızın bir parçası olmasına yavaş yavaş alışmamız gerekiyor. . » 6’DA

Haftanın ﬁlmleri » 11’DE

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

Kurban Bayramı Özel

GAZETESİ

BAYRAMLAŞMA VE ETKİNLİKLER

Başta Washington Büyükelçiliği ve New York Boşkonsolosluğu olmak üzere ABD'deki tüm Türk-Amerikan derneklerinde bayram etkinlikleri düzenliyor ● T.C. Washington Büyükelçiliği, Kurban Bayramı nedeniyle 15 Ekim Salı günü saat 12.30- 14.00 saatleri arasında Büyükelçilik’te bayramlaşma düzenleneceğini duyurdu. Tüm vatandaşların davetli olduğu belirtilen duyuruda katılmak isteyenlerin isim-soyisim, e-posta adresi, telefon numarası ve katılımcı sayısı bilgilerini içeren bir mesajı, 10 Ekim 2013 Perşembe günü mesai saati bitimine kadar contact@turkishembassy.org adresine

göndermeleri istendi. ● 825 Third Avenue, 5. Kat’ta bulunan T.C. New York Başkonsolosluğu’nda bayramlaşma düzenlenecek. Konsolosluktan yapılan açıklamada 17 Ekim saat 18.0020.00 saatleri arasında düzenlenecek bayramlaşmaya tüm vatandaşların davetli olduğu belirtildi. ● Madıson Türk Amerikan Kültür Merkezi (TACC – Madison), 18 Ekim saat 19.00’da Eagle Heights Community Center’da et-

kinlik düzenliyor. ● North Carolina Amerikan Türk Derneği (ATA-NC), Charlotte kolu Kurban Bayramı ve Cumhuriyet Bayramı nedeniyle 19 Ekim’de Rea Woods Club House’da bir yemek düzenliyor. Programa katılım ATANC üyeleri için 5, üye olmayanlar için 15 dolar olarak ücretlendiriliyor. ● Central Ohio Türk Amerikan Derneği (TAACO), 18 Ekim’de Cafe İstanbul’da Kurban Bayramı yemeği düzenliyor.

Duman’dan, kutlama mesajı New York Din Hizmetleri Ateşesi Süleyman Duman, POSTA 212 gazetesi aracılığıyla bir mesaj yayınladı, Duman ''Kurban Bayramı'nın barış ve huzur getirmesini diliyoruz. Bayramlar toplumun sevinçlerini paylaştığı ve dayanışmanın olduğu özel günlerdir. Bu vesileyle tüm müslümanların bayramını tebrik ediyorum. Geçtiğimiz günlerde Amerika'dan ve Kanada'dan yolcu ettiğimiz hacılarımızın da

hac görevlerini sağlıkla yerine getirmelerini diliyorum. Ancak bazı islam bölgelerindeki iç karışıklık ve akan kan, bayramı sevinçle kutlamamıza gölge düşürüyor. Kendi içimizde bunu düşünüp çözümler üretmeliyiz. Dua ediyoruz ki tüm İslam alemi barış ve huzur içinde kutlasın bayramlarını. Tekrar Amerika'dak ve ana vatandaki müslümanlar başta olmak üzere tüm İslam aleminin bayramını kutlarım'' dedi.

TASON’DAN BAĞIŞ KAMPANYASI (NEBRASKA – POSTA 212 ) Nebraska Türk Amerikan Cemiyeti (TASON), 2013 Kurban Bayramı için bir bağış kampanyası başlattı. Bu çerçevede dernek tarafından toplanan bağışlarla ABD’nin Ortabai bölgesinde ve Afrika’da ihtiyaç sahibi ailelere kurban eti ulaştırılacak. Kurban bağış tutarının 200 dolar olarakbelirlenirken, ilgilenenlerin ttp://www.tason.org/qurbanidonationdrive2013/ adresi üzerinden kurban bağış formlarını doldurarak yetkililerle irtibat kurmaları isteniyor.

9 Ekim 2013 Çarşamba

BAYRAM NAMAZI SAATLERİ ■ Eyüp Sultan Camii- 2812 Brighton 3 rd. St.Brooklyn, NY 11235 Saat: 8:30 ■ Kırım Türkleri Camii- 4509 New Utrecht Ave. Brooklyn, NY. 11219 Saat: 8:00 ■ Mimar Sinan Camii- 4506 Skillman Ave. Sunnyside, NY 11104 Saat: 8:15 ■ Karaçay Türkleri Camii- 32 Chestnut St. Peterson, NJ 07501 Saat: 8:00 ■ Bergen Diyanet Camii- 240 Knox Ave. Cliﬀside Park, NJ, 07010 Saat: 8:00 ■ Peterson Ulu Camii- 408 Knickerbocker Ave. Peterson, NJ, 07503 Saat: 8:00 ■ Long Island Mevlana Camii - 366 Terry Ville Road Port Jeﬀerson Station, NY, 11766 Saat: 8:30

Kurbanla ilgili merak ettikleriniz Kurban, kelime anlamı ile yakınlaşma demektir. Dini anlamı ise, Allah’a yakınlaşma anlamına gelir. Kevser Suresi’ndeki emrin bir başka manaya da gelme ihtimalinden ötürü alimlerin bazıları kurbanın kesin bir farz olmadığı görüşündeler. Hanefiler ise bu emrin, kesin yapılması gerektiğini düşünüyor. Hanefiler farz değil. Vacip kavramını kullanırlar. Safiler ise kurban sünnettir ama sıradan bir sünnet değildir. Kurbanı zenginler keser. Bunun ölçüsü ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra kendisini zengin kılacak kadar malı mülkü bulunmaktadır. Böyle olan malın mülkün üzerinden zekatta olduğu gibi bir yıl geçmesi de gerekmez. Hanefilere göre kadının da kendi malı mülkü, altını ya da parası varsa onun da kurban kesmesi gerekir. Hatta kadın aileye bakmakla yükümlü olmadığı için ihtiyaçlarını karşılayacak parasının bulunması aranmaz. Zengin olan kadın kurban keser ya da vekalet vererek kestirir. Dini ölcülerle yolcu sayılan bir insana kurban kesmek vacip değildir. Kurban. Kurban Bayramı’nın ilk 3 gününde kesilir. Kurban kesim vakti, Bayram namazı kılınan yerlerde bayram namazı kılındıktan sonra bayram namazı kılınmayan yerlerde ise sabah

namazı vakti girdikten sonra başlar. Bayramın üçüncü günü güneş batıncaya kadar devam eder. Kurbanların gündüzleri kesilmesi uygundur. Bayramın birinci günü kesmek daha fazilettir. Kurban ancak keçi, koyun, sığır, deve ve mandadan olur. Büyükbaş hayvanlara birden yediye kadar ortak olunabilir. Küçük baş hayvanlardan ise ancak bir kurban olur. Kurban keserken özellikle hayvana sıkıntı vermemeye dikkat edilmelidir. Kanın tamamen boşaltılıp boşalmaması hükmü değişmez. Kafasına vurulduğunda hayvan ölürse ölmüş hayvanı boğazlamak onu helal kılmaz. Kurban kesmekte asıl amaç, Allah için kan akıtmaktır. Bu yapıldıktan sonra kurban tamamdır, ancak elbette kurban kesmenin hikmetlerinden biri de ihtiyaç sahiplerinin et yemesidir. Bunu sağlamak ve kurban etini olabildiğince dağıtmak gerekir. Güvendiği ve bu görevi yerine getirdiğinden emin olunan hayır kurumlarına vekalet vererek kurban kesilebilir. Kurban için kılınan iki rekat şükür namazı, kurbanını kendi kestiğinde de başkasına kestirdiğinde de kılınmalıdır. Borç para ile başka şeyler almak caiz olduğuna göre kurban almak da caizdir.

Kurban Bayramı Özel

9 Ekim 2013 Çarşamba

KISA KISA

TASON’DAN BAĞIŞ KAMPANYASI (NEBRASKA – POSTA 212 ) Nebraska Türk Amerikan Cemiyeti (TASON), 2013 Kurban Bayramı için bir bağış kampanyası başlattı. Bu çerçevede dernek tarafından toplanan bağışlarla ABD’de Ortabai bölgesinde ve Afrika’da ihtiyaç sahibi ailelere kurban eti ulaştırılacak. Kurban bağış tutarının 200 dolar olarakbelirlenirken, ilgilenenlerin http://www.tason.org/qurbanidonationdrive2013/ adresi üzerinden kurban bağış formlarını doldurarak yetkililerle irtibat kurmaları isteniyor. Kurban, dini görevlerin yerine getirildiği bir bayram olmanın yanı sıra, özellikle Türkiye’de kurban derisi ile de tartışmaların da odak noktası

BAŞBAKAN’IN KURBANLARINI KIZILAY KESECEK Başbakan Recep Tayyip Erdoğan üçü Pakistan’da, üçü Saraybosna’da ve biri de yurtiçinde belirlenecek bir bölgede kesilmek üzere Kızılay’a kurban vekaleti verdi. Erdoğan’ın kurban hissesi karşılığı ödediği para Türk Kızılay Başkanlğı tarafından makbuza döküldü. Türk Kızılay’ı Genel Başkanı Ahmet Lütfü Akar, “Kendisinden kurban vekaletini Türk Kızılay’ına vermesini arz ettik. Kendisi de kabul buyurdular. Toplam 7 hisse kurban bağışını yurtiçinde ve yurtdışında kesmek üzere verdiler “dedi.

REKLAM VERMEK İÇİN...

reklam@posta212.com

KURBAN BAYRAMININ TELAŞI HIZLI BAŞLADI

ABD’de yaşayan başta Türkler olmak üzere bütün Müslümanları ‘kurban’ telaşı sardı. Kimi dini görevini kendi yerine getirmek isterken, kimileri de ‘vekalet’ yolunu tercih ediyor DİLEK ESKİ BEZİRKAN (NEW YORK – POSTA 212) Tüm dünyada ve Türkiye’de olduğu gibi Amerika’da da 15 Ekim’de başlayacak Kurban Bayramı telaşı erken başladı. Amerika’da yaşayan Türkler de Kurban Bayramı öncesi ‘kurban kesme’ yükümlülüklerini yerine getirme hazırlığında. Amerika’da yaşayan Türkler, kurban kesim yerlerinin yetersizliği nedeniyle daha çok vekalet yoluyla kurban kesimi tercih ediyorlar. Bazı Türkler de, kurban eti dağıtımının Türkiye’deki ya da diğer ülkelerdeki ihtiyaç sahiplerine dağıtılması için tercihini vekalet yolulya kesimden yana kullanıyor. Öte yandan her yıl olduğu gibi bu yıl da ‘bağış mı, kurban kesmek mi’ tartışması güncelliğini korurken, kurban derisi toplama tartışması da Türk Hava Kurumu’nun (THK) yani sıra diğer kurum ve kuruluşların yetkilendirilmesi ile sona erdi.

» VEKALET 380 TL

Diyanet İşleri Başkanlığının, Türkiye Diyanet Vakfı aracılığıyla yürüttüğü ‘Vekalet Yoluyla Kurban Organizasyonu’ başlatıldı. Organizasyonla, kurbanlar, yurtiçi ve başta Afrika ülkeleri olmak üzere Ortadoğu, Orta Asya, Balkanlar ve Kafkaslarda 40’i aşkın ülkede, kesim merkezlerinde oluşturulan komiteler nezaretinde dini esaslara uygun kesilecek. Diyanet İşleri Başkanlığı organizesinde Türkiye Di-

yanet Vakfı aracılığıyla yürütülen vekalet yoluyla kurban organizasyonu için bu yılki bedelin yurtiçinde 550 TL, yurtdışında ise 380 TL olarak belirlendiği kaydedildi. Organizasyon kapsamında kurban bedellerinin www.diyanetvakﬁ.org.tr internet adresinden de online olarak yapılabileceği belirtildi. Vekalet yolu ile kurban bedellerinin 14 Ekim Pazartesi günü mesai bitimine kadar yapılabileceeği ifade edildi. Kurbanların yuticinde müftülükler ve vakıf şubeleri yurtdışında ise, Din Hizmetleri Müşavirlikleri, Ataşelikler, Başbakanlık TIKA ve Dışişleri Bakanlığı görevlileri aracılığıyla ihtiyaç sahiplerine dağıtılacağı bilgisi verildi. Öte yandan Diyanet İşleri’nin verdiği bilgiye göre, 2012 yılında 55 bin 939 adet vekaletten kurban alındı. Kurbanların 49 bin 865 adedi yurtdışına, 6 bin 74’u ise yurt içinde kesildi

» MEHMETÇİK VAKFI DA VAR

Öte yandan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yanı sıra TSK Mehmetçik Vakfı da vekaleten kurban kesme uygulamasını yerine getirecek. 1996 yılından bu yana kurban bağış faaliyetinin sürdürüldüğü bilgisi verilen vakfın ınternet sitesinde, kurban kesiminin modern tesislerde ve dini kurallara uygun yapıldığı bilgisi verildi. Kesilen kurbanların bir bölümünün kesim bölgelerindeki şehit ve gazi ailelerine dağıtıldığı, dağıtılmayan kısmının ise ekonomik olarak değerlendirilerek

yardım planına dahil şehit yakınları ve gazi çocuklarına yardım için kullanıldığı bilgisi verilen internet sitesinde kurban kesim bedelleri yurtiçinde 545 TL, yurtdışında 265 dolar ve 200 Euro olarak belirlendi.

» KIZILAY’DA KURBAN 300 TL

2007 yılından beri vekaletle kurban kesimi kampanyası düzenleyen Türk Kızılay’ı da bu yıl da aynı uygulamayı sürdürecek. Ancak bu yıl ‘Kurban bereketi yıl boyu sürsün’ sloganıyla hareket ettiklerini belirten Türk Kızlay Başkanı Ahmet Lütﬁ Akar, kurban bedellerinin hisse karşılığı yurtiçinde 575 TL, yurtdışında ise 300 TL olduğunu söyledi. Türk Kızılay’inin ‘Kurban’da Kızılay Modeli’ sayesinde hayırseverlerin Kurban ibadetlerini, amacına ve kuralına uygun olarak yerine gtirbileceklerini dile getiren Akar, şu bilgileri verdi: ‘Bu çağdaş model sayesinde özenle seçilen kurbanlıklar, Et ve Süt Kurumu’nun modern kombinalarında vekâlet sahiplerinin isimleri okunarak, Kurban Bayramı’nın ilk üç günü kesilecek. İslami şartların tamamına uygun şekilde gerçekleştirilecek kesimlere din görevlileri, veterinerler ve noter de eşlik edecek. Kurban etlerinden elde edilecek kavurma, konserve haline getirilerek 800 gramlık teneke kutulara konulacak. Kavurma konserveleri Türk Kızılayı Şubeleri aracılığıyla yıl boyunca ihtiyaç sahiplerine dağıtılacak.’ Türkiye’de uzun yıllardır kur-

ban derisi toplama konusunda tek yetkili Türk Hava Kurumu (THK) idi. Ancak bu yıl ilk kez değeri 100 milyon TL olarak ifade edilen kurban derisinde THK’nın tekeli kaldırılmış oldu. Resmi Gazete’de Yardım Toplama Esas ve Usulleri Hakkındaki Yönetmelik’te yapılan değişiklikle, kurban derisi ve bağırsağı toplama, fıtre ve zekat zarfı dağıtarak yardım toplama konusunda Türk Hava Kurumu’na tanınan tüm yetki düzenlemeleri çıkarıldı. Öte yandan CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, söz konusu kararı Meclis’e taşımıştı. Oran. Başbakan Erdağan’a verdiği soru önergesinde alınan kararın ‘Atatürk’ün kurduğu THK’nın tamamen bitirilmesine yol açmayacak mı? ‘ diye sordu.

» KURBAN MI BAĞIŞ MI

Her Kurban Bayramı geldiğinde tartışmalara neden olan ‘bağışın kurban kesmenin yerine geçip geçmeyeceği tartışması hala devam ediyor. Bazı din uzmanları ‘İbadet kuralları lokal şartlarla değişmez, kurban kesmeniz şart” derken, bazıları da ‘kan akıtmanın şart olmadığını, depremzede ya da zor durumda olan insanlara bağışta bulunmanın çok daha doğru olduğunu düşünüyorlar. İstanbul Müftüsü Mustafa Çağrıcı,

bağışın kurbanın yerine geçmeyeceğini savunuyor. Dinin ibadet kurallarının sabit olduğunu belirten Çağrıcı, “ Onları bizim değiştirme yetkimiz yoktur. Dinin kurallarını özel şartlara göre, lokal şartlara göre, geçici durumlara göre değiştirmeye kalktık mı, dinin bütünü elden gider’ dedi. İlahiyatçı Yazar İhsan Eliaçık da, kurbanın sadece hacca gidenlerin yerine getirmesi gerektiğini ileri sürerek, ‘Eski Saman kültüründe kurban dinin direğidir. Samanizm’de mescit ya da cami yoktur ama kurban vardır. Hala 2 bin yıllık Saman kültürünün etkisi altındayız. Kurban İslam dininde sadece hac ibadeti ile ilişkiliyken samanizmle karışıp çok önemli bir ibadet halini almıştır’ diye konuştu. İlahiyatçı Prof, Dr, Beyza Bilgin ise, kan akıtılmasının şart olmadığını, bağışın da kurbanın yerine geçebileceğini ifade etti.

Kurban Bayramı’nda 7 milyon kişi yollarda olacak Toplam 9 güne çıkan Kurban Bayramı tatili, iç ve dış turizme yaradı. 341 firma 8500 otobüs ile yollarda olacak (ANKARA - ANKA) Türkiye, Kurban Bayramı’nda bir kez daha yoğun bir yolcu trafiğine hazırlanıyor. Karayolu yolcu taşımacılığı sektörü ek seferlerle artan talebi karşılamayı hedefliyor. Sektörün lider firması Kamil Koç Otobüsleri Genel Müdürü Kemal Erdoğan, “Dokuz günlük tatil Türkiye çapında yoğun bir yolcu trafiği yaratıyor. Bu yıl Kurban Bayramı süresince 341 firma, 8 bin 500 otobüsü ile yaklaşık 7 milyon yolcu taşıyacak. Toplu ulaşım, bireysel araçla seyahate göre daha güvenli, rahat ve çevreci bir seçenek sunuyor” dedi. Türkiye karayolu taşımacılığı sektörü, Kurban Bayramı nedeniyle hareketli günler yaşıyor. Dokuz günlük bayram tatiline sayılı gün-

ler kala, şehirlerarası toplu ulaşım için talep artmaya devam ederken otobüs firmaları ek seferlerle yoğun talebi karşılamayı amaçlıyor. Kâmil Koç Otobüsleri Genel Müdürü Kemal Erdoğan sektörün bu yıl da yoğun geçecek uzun bir tatil dönemine hazırlandığını belirterek şunları söyledi: “Dokuz günlük tatil Türkiye çapında yoğun bir yolcu trafiği yaratıyor. Bu yıl Kurban Bayramı süresince 341 firma, 8 bin 500 otobüsü ile yaklaşık 7 milyon yolcu taşıyacak. Toplu ulaşım bireysel araçla seyahate göre daha güvenli, rahat ve çevreci bir seçenek sunuyor. Sektörümüz, artan talebi en iyi şekilde karşılayarak, yolcuları bir kez daha seçimlerinde haklı çıkarmaya hazırlanıyor.” Kurban Bayramı’nda artan talep nedeniyle Kâmil Koç Otobüs-

leri A.Ş’nin 2 bin ek sefer düzenleyeceğini söyleyen Kâmil Koç Otobüsleri Genel Müdürü Kemal Erdoğan şöyle konuştu:

» KAMİL KOÇ TAM KADRO

“Kurban Bayramı’nda Kâmil Koç Otobüsleri yolcularına rahat bir yolculuk deneyimi yaşatmak için tüm hazırlıklarımızı yaptık. Dokuz günlük tatil süresince 670 otobüsümüzle Türkiye çapında yaklaşık 700 bin yolcu taşımayı planlıyoruz. Bu süre içinde 2 bin ek olmak üzere toplam 12 bin sefer düzenleyeceğiz. Ek seferler sayesinde tüm talepleri karşılamayı amaçlıyoruz. Uzun bayram tatilinin herkes için en güzel şekilde geçmesini diliyoruz, bunun için yolcu odaklı hizmetlerimiz, ileri teknoloji donanımına sahip otobüslerimizle yolda olacağız."

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

Yaşam

GAZETESİ

9 Ekim 2013 Çarşamba

Arzu Kaya

Uranlı twitter@arzukayauranli

Okumak

‘A

Üstün Hoca’yı ağlatan mektup Hayatını lösemi hastası çocuklara adayan LÖSEV Başkanı Dr. Üstün Ezer, geçtiğimiz günlerde küçük bir hastasından mektup aldı. Zarfı açınca önce şaşıran sonra da okudukça gözyaşlarına boğulan Üstün Hoca, duygularını da mektubu da bizimle paylaştı. İşte Üstün Hoca’yı duygulandıran ve aynı zamanda gözyaşlarına neden olan o mektup ve duyguları…

TÜRKİYE YAŞLILAR İÇİN CENNET DEĞİL

“Bugün benim adıma özel, el yazısıyla yazılmış bir mektup aldım ve okuduklarıma inanamadım. Bir yandan gözyaşları içinde hüzünlenirken öte yandan bu ülkede paranın esir olmadan, onurlu ve gururlu büyüyecek çocukların varlığı ile umutlandım. Mektup Adana Kozan’dan geliyordu. 11 yaşındaki lösemili Onur Can Akan yollamıştı. Zarfın içinde de 100.-TL’lik bir banknot ve vesikalık bir resmi. El yazısı ile özetle şöyle yazmış;

Dünyada yaşlıların en rahat yaşadığı ülkenin İsveç, yaşlılar açısından en kötü koşulların bulunduğu ülkeninse Afganistan olduğu açıklandı. Türkiye 70’inci sırada yer aldı (BBC)- Birleşmiş Milletler’in toplumdaki daha yaşlı insanların katkılarına dikkat çekmek için ilan etmiş olduğu “Uluslararası Yaşlılar Günü” dolayısıyla, yaşlıların yaşam koşullarına dair bir sıralama yayımlandı. Global AgeWatch Index’e göre ekonomileri hızla gelişen kimi ülkeler, yaşlıların yaşam koşulları sıralamasında aşağı sıralarda yer alıyor. Hindistan 73, Rusya ise 78. sırada. Brezilya 31, Çin 35. sırada yer alıyor. İlk 20 ülke arasındaysa Batı Avrupa ülkeleriyle Kuzey Amerika, Japonya, Avustralya ve Şili görülüyor. 2050 yılında dünyadaki yaşlıların sayısı 15 yaşın altındakileri aşacak. Bu insanların büyük çoğunluğu da kalkınmakta olan ülkelerde yaşıyor olacak. Help Age International adlı vakıf, bu tahminleri dikkate alarak dünyadaki 91 ülkede yaşlıların yaşam niteliğini inceleyen çalışmalar yürütüyor. Bu çerçevede yaşlıların gelirleri, bu gruba yönelik sağlık hizmetleri, çevre koşulları ve eğitim olanakları inceleniyor.

Merhaba Üstün Hocam ve benim ikinci ailem LÖSEV; Lösemi hastalığına yakalandığım 2006 yılından beri bir gün bile unutmadınız, yardımsız, hediyesiz bırakmadınız. Sizin verdiğiniz güç ve destekle tedavilerim sonuç verdi, iyileştim ve okuluma başladım. Hocam, hep siz bana yardım ettiniz. Şimdi sıra bende. Biriktirdiğim harçlıklardan küçük de olsa ben de lösemili kardeşlerime yardım etmek istedim. Az ama kusura bakmayın. Durumumuz iyi değil, babam asgari ücretle çalışıyor, evimiz kira. Bir abim üniversitede diğeri lisede okuyor. Sizden başka kimse bizim durumumuzu sormuyor. Tek umudum sizsiniz. Tüm LÖSEV ailesine tek tek selam eder, özellikle Üstün Hocamın ellerinden öperim. Allah’ım bana ömür verdikçe sizden hiç ayrılmayacağım. Hoşçakalın. Selamlar, şerefler Onur Can Akan / Kozan Adana”

LANDİYA HELSİNKİ, FİN

»VARLIKLI ÜLKE OLMAK ŞART DEĞİL

Raporda birçok ülkenin yaşlanmakta olan nüfuslarına destek sağlayacak yeterli donanıma sahip olmadığı vurgulanıyor. Araştırmacılar, yaşlı nüfusa daha iyi davranmak için mutlaka varlıklı olunması gerekmediğine dikkat çekiyor; Mauritius, Bo-

İSTAN MUMBAİ, HİND

12 cüzdandan 9’u geri döndü.

BUDAPEŞTE MACARİSTAN,

livya ve Sri Lanka’nın, kendilerinden daha zengin ülkelerden daha yüksek sıralarda olmalarını örnek gösteriyor. Araştırmayı hazırlayan bilim adamlarından Prof. Aşgar Zaidi, “Bu sıralama, Rusya, Hindistan ve Güney Afrika gibi dünyanın yükselen ekonomilerine sahip

bazı ülkelerin, yaşlı nüfuslarına bakma konusunda beklenenden kötü olduklarını ortaya koyuyor” diyor ve kalkınmakla olan ülkelerin, toplumlarının nasıl yaşlanacağına ve yaşlıların nasıl faal tutulacağına daha fazla akıl yorması için hiç de geç kalmadıklarını söylüyor.

İstatistiklere göre, dünyada TV karşısında en çok vakit geçiren ikinci ülke biziz. İlk sırada Amerikalılar var. Ama Amerikalı, o kadar çok TV izlemesine rağmen okumaya da vakit bulabiliyor. Ya biz? Milli Eğitim Bakanlığı›nca hazırlanan bir raporda, Türk insanının TV karşısında günde ortalama dört saat geçirirken kitap okumak için yalnızca 20 saniye ayırdığını gösteriyor. İstatistikler Türkiye›de senede altı kişiye bir kitap düştüğü belirtiliyor. Ne dersiniz? Acaba, korsan kitap satın almaz, okuduğumuz kitapların bir kısmını da kütüphanelere bağışlarsak bu yüzdelerin olumlu yönde değişmesini sağlayabilir miyiz? Bugün sahaﬂara uğrayıp yeni bir kitap almaya, bulunduğunuz semtteki kütüphaneye uğrayıp etkinlikleri hakkında bilgi edinmeye ve -hiç olmazsa- ‹ayda bir kitap okuma› kararı alarak haftaya güzel bir başlangıç yapmaya var mısınız?

İŞTE EN DÜRÜST ŞEHİRLER

(NEW YORK – POSTA 212) Dünyanın farklı noktalarındaki 16 muhabir, 12’şer adet cüzdanı bulundukları şehirlerin farklı noktalarına bıraktı. Cüzdanların geri dönüşlerine göre de liste oluşturuldu. İşte bu listeye göre dünyanın en dürüst şehirleri...

16. Lizbon, Portekiz 12 cüzdandan sadece bir tanesi geri döndü.

10. Varşova, Polonya 12 cüzdandan beşi geri döndü.

15. Madrid, İspanya 12 cüzdandan ikisi geri döndü.

9. Londra, İngiltere 12 cüzdandan beşi geri döndü

14. Prag, Çek Cumhuriyeti 12 cüzdandan üçü geri döndü.

8. Ljubljana, Slovenya 12 cüzdandan altısı geri döndü.

13. Zürih, İsviçre 12 cüzdandan dördü geri döndü.

7. Berlin, Almanya 12 cüzdandan altısı geri döndü.

12. Rio de Janerio, Brezilya 12 cüzdandan dördü geri döndü.

6. Amsterdam, Hollanda 12 cüzdandan yedisi geri döndü.

11. Bükreş, Romanya 12 cüzdandan dördü geri döndü.

5. Moskova, Rusya 12 cüzdandan yedisi geri döndü.

TERE LONDRA, İNGİL

ü. sekizi geri dönd 12 cüzdandan

12 cüzdandan sekizi geri döndü.

» ABD VE BİZ

Okuyuculara farklı alanlarda öneriler sunan Reader’s Digest internet sitesi, Kayıp Cüzdan adını verdiği bir testle dünyanın en dürüst şehirlerini belirledi…

12 cüzdandan 11’i geri döndü

MERİKALILAR’IN en takdir ettiğin yönü ne?’ diye sorulsa hiç düşünmez ‘okuma alışkanlıkları’ derim. Onları metroda, trende, otobüste kimi zaman kulağında walkman ama hep elinde kitabıyla görürsünüz. Postanede, otobüs durağında, doktorun ofisinde en ufacık bir boşluk bulsalar hemen kaldıkları yerden okumaya devam ederler. Ama ABD’de kitap fiyatlarının çok da düşük olduğunu sanmayın! Güncelliğine, kalınlığına, ebatlarına, kağıt kalitesine göre kitaplar da fiyatları da çeşitleniyor. Kitaplar, ilk olarak ciltli, aradan biraz vakit geçince karton kapaklı basılıyor. Kitap güncelliğini kaybedince de ikinci el kitapçılarda karşınıza çıkıyor. Bu arada Barnes&Noble, Borders gibi kitapçılardan da bahsetmeden geçemeyeceğim. ABD’nin dört bir yanına yayılmış bu kitapçılarda, sevdiğiniz kitabı beş kuruş ödemeden okuma şansınız da var! Herhangi bir kitabı incelemek istiyorsanız, bunu, kitapçının bu iş için düşünülmüş kocaman koltuklarına sere serpe yayılarak ya da halıyla kaplı koridorlarında yere bağdaş kurup oturarak, hatta kafeteryasında içeceğinizi yudumlayarak yapabilirsiniz. Sanal kitap sorunu Bu dev kitapçıların en büyük rakibi ise sanal kitapçılar. İnternet aracılığıyla ulaştığınız sanal kitapçılarda, yeni ya da kullanılmış kitapları, küçük bir posta ücreti ödeyerek mağaza fiyatlarından çok daha ucuza temin edebiliyorsunuz. Öte yandan, Amerikalılar kütüphanelerden kitap ödünç alıp okumayı da hiç ihmal etmiyor. ‘Kütüphane kartı olmayan Amerikalı yoktur’ desem hiç de abartmış olmam. Halk Kütüphaneleri, her gün, günlük gazeteleri okumak için gelen emeklilerle doludur. Birçok yaşlı, her gün işe gider gibi kütüphaneye gidip tüm günlük gazeteleri okumayı kendine iş edinmiştir. Ayrıca, kütüphanelerin çocuklar için çok güzel programları var. Çocukları okumaya özendirmek için okullar ve özel teşebbüsler kütüphanelerle birlikte çalışıyor. Mesela, Mc Donald›s restoranlar zinciri bu yaz boyunca kütüphaneden beş kitap ödünç alıp okuyan her çocuğa Mc Donald›s›tan bir çocuk menüsü hediye ediyor. Ne kadar çok okursa o kadar çok Mc Donald›s›a gideceğini bilen çocuk da daha bir şevkle okuyor. ‹Ağaç yaşken eğilir› misali ABD›de okuma alışkanlığı bireye henüz bebekken verilmeye başlanıyor. Her kütüphanenin bebeklere yönelik ücretsiz programları oluyor. Kütüphanedeki okuma saati boyunca, hem yaşıtlarıyla birlikte olmanın tadını çıkararak eğleniyor, hem rengarenk kitaplarla haşır neşir oluyor, resimlerine bakıp yepyeni keşifler yapıyorlar; hem de okuma ve kütüphaneye gitme alışkanlığı kazanıyorlar.

Teknoloji

9 Ekim 2013 Çarşamba

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

IOS 7 HASTA EDİYOR Apple’ın yeni mobil işletim sistemi iOS 7, kullanıcılarını hasta ediyor. Uzmanlar, baş dönmesi, mide bulantısı ve halsizlik gibi rahatsızlıklara neden olduğu belirtilen iOS 7’nin, tasarımını sorumlu gösteriyor (NEW YORK – POSTA 212) iPhone, iPad ve iPod’larını iOS 7 işletim sistemine güncelleyen Apple kullanıcıları, deniz tutması gibi belirtilerle doktorlara başvurmaya başladı. Uzmanlar, birçok kullanıcıyı etkileyen ortak rahatsızlıkların, ekranın çok parlak olması ve ikonların tasarımından kaynaklanıyor olabileceğini belirtti. Apple’ın destek sayfasına sıkıntılarını belirten okuyuculardan biri, ‘telefonunu sadece 20 dakika kullandıktan sonra kusacak hale geldiğini’ belirtti. Psikolog Frederick Bonato, iOS 7’nin eski versiyonlara kıyasla animasyonlara ve dinamik bir arka plana sahip olduğunu belirterek, ‘ekran hareketliliğinin rahatsızlıklardan sorumlu olabileceğini’ öne sürdü. LiveScience sitesine açıklamaya yapan ABD’nin Montclair State Üniversitesi’nden Bonato, “Yeni iPhone’lar ile deney yapmadık, ancak yaşanan sorunların ekrandaki hareketlerle bağlantılı olduğuna eminiz... Dahası, ekran çözünürlüğü çok yüksek. Bu da çok keskin, net ve hareketli görüntülerle karşı karşıya kalıyorsunuz” dedi. Uzmanlar, iOS 7’deki ikonların sürekli olarak arka planla birlikte hafifçe hareket ettiğini, böylece ortaya 3D etkisi çıktığını belirtti. Paralaks etkisi olarak tanımlanan durum, ikonların arka plan üzerinde süzülüyormuş gibi görünmesine neden oluyor. Bonato, “Düz olduğunu bildiğiniz bir ekran üzerinde üç boyutlu görünüm tecrübe etmek, mide bulandırıcı bir etki oluşturabilir” dedi.

» IPAD’DE ETKİ DAHA FAZLA

iOS 7, uygulamalar arasında geçiş yaparken, ekranın yakınlaştığı ve uzaklaştığı izlenimi doğuruyor. Bu izlenim, kullanıcılara sanki hareket ediyorlarmış etkisi veriyor. Bonato, “Görsel olarak, girdi hareket ettiğiniz izlenimi veriyor... Ancak diğer tüm duyularınız aksini söylüyor. Yeni iPhone modelleriyle bu etki fazlasıyla hissediliyor” yorumunu yaptı. IMAX sinemaları ve uçuş simülasyonlarının yarattığı etkiyi küçük ekranda az da olsa ortaya çıkaran iOS 7, beynin hareket algısında şüpheye düşmesine neden oluyor. ABD’nin Saint Peter’s Üniversitesi’nde ‘siber hastalıkları’ araştıran Andrea Bubka, “iOS 7 etkisi, iPad’de daha kötü. Ekran daha büyük ve daha fazla bir görüş alanı kapsıyor” dedi. iOS 7, iki boyutlu olmasına rağmen üç boyutlu gibi görünüyor, bu nedenle gözler odaklanacağı noktayı karıştırıyor. Minnesota Üniversitesi’nde hareket kaynaklı rahatsızlıkları araştıran Thomas Stoffregen, “iOS 7’nin neden olduğu bu sorunlar beni şaşırtmadı... Görüntüleme teknolojisi geliştikçe daha yüksek ekran çözünürlüğü karşımıza çıkıyor ve bu durum insanları hasta etmeye daha fazla meyilli oluyor” dedi.

İnternette 1 dakikada

neler oluyor?

Bir dakika kısa bir zaman dilimi. Ancak internette bir dakika içinde neler yapılabildiği görüldüğünde pek de kısa olmadığı anlaşılıyor (NEW YORK – POSTA 212) Son yıllarda bilgisayarların yanında akıllı telefonlar ve tabletlerin de kullanılır olması, sosyal medyanın gitgide yaygınlaşarak tüm dünyayı birbirine bağlaması, internet kullanımını önemli oranda arttırdı. Bugün internete bağlı cihaz sayısı dünya nüfusuna eşit. 2015 itibariyle bu sayının dünya nüfusunun iki katı olması bekleniyor. Peki 1 dakika içinde internette neler oluyor? l Youtube’a toplam 30 saatlik video yükleniyor. l 100 bin tweet atılıyor. l Google’da 2 milyon arama yapılıyor. l Flickr’a 3 milyon fotoğraf ekleniyor. l 277 bin kişi Facebook’a giriyor. l Amazon’da 83 bin satış geçekleşiyor. l LinkedIn’de 100 yeni hesap açılıyor. l Wikipedia’ya 6 yeni makale giriliyor. l 47 bin uygulama indiriliyor.

Apple’ın doğum yeri korumaya alınıyor Teknoloji devi Apple şirketinin kurucularından Steve Jobs’un ortağı Steve Wozniak’la birlikte ilk Apple bilgisayarları ürettiği evin ‘tarihî öneme sahip yer’ statüsüyle koruma altına alınması için Los Altos kentinin Tarih Komisyonu ve Jobs ailesi arasındaki görüşmeler sürüyor. Bu görüşmeler başarıyla sonuçlanırsa, 1952’de inşa edilen ev bugünkü haliyle, Steve Jobs’un anısına koruma altına alınacak.

İNSANSIZ HAVA ARAÇLARI HAYATIMIZA GİRECEK İnsansız hava araçları (İHA), yasal düzenlemeler yapıldıktan sonra ticari olarak da kullanılabilecek ve günlük yaşama girecek…

(WASHINGTON) Washington’da yapılan uluslararası fuardaki otonom araçlar bir gösterge ise İHA denen insansız hava araçlarının da artık yaşamımızın bir parçası olmasına alışmamız gerekiyor. Ancak bu araçların ticari kullanımı bazı kural ve denetimler nedeniyle yavaş gelişiyor. İHA’ların birçok avantajı var. Satın alması, kullanımı ve tamiri pilotlu taşıtlardan daha ucuz. Bu araçları mürettebatı tehlikeye atmadan tehlikeli görevlere göndermek mümkün. Ve İHA’ların potansiyeli askeri kullanımın çok ötesine gidebilir. Doğada kaybolmuş kişileri bulabilirler, tarlaların gelişimini, yabani yaşamı izleyebilirler ve şarap bağlarını ilaçlayabilirler. Ayrıca ilaç sevkiyatı yapabilir, petrol arayabilir, yüksek gerilim hatlarını gözlemleyebilir

hatta evinize yemek getirebilirler. İHA’ların sivil hayatta kullanımını engelleyen tek neden, gerekli düzenlemelerin olmaması. Ulusal Havacılık Dairesi, Amerikan hava sahasını düzenliyor ve İHA’ların az hava trafiği olan Alaska gibi yerlerde kullanımına izin veriyor. İHA kullanmak isteyenlerin Deneysel Uçabilirlik Sertifikası alması gerekiyor. Ulusal Havacılık Dairesi, Amerika’nın Sesi’ne bu sertifikanın kişi ve mal taşımayı kapsamadığını, araştırma ve geliştirmeye izin verdiğini, uçuş ve tanıtım amaçlı ya da mürettebat eğitimi için kullanılabileceğini bildirdi. AeroVironment şirketi de başarılı İHA modeli Puma ile bunu yapmayı planlıyor. David Heidel firmanın pazarlama müdürü: “İki hafta önce açıkladığımız gibi sınırlı sınıflamada bir izin alacağız, Ulu-

sal Havacılık Dairesi de bize Kutup bölgesinde uçuş yapma izni verecek. Biz de petrol sızıntılarını, vahşi yaşamı ve kıyıları gözlemleyeceğiz.” Washington Konferans Merkezi’nde birçok insansız uçak ve helikopterin yanı sıra uzaktan kumandalı birçok kara ve sualtı aracı da sergilendi. Üreticiler bu araçlar askeri amaçla üretilse de sivil hayatta da kullanılabileceklerini söylüyor. Jason Rittenhour Applied Research adlı araştırma şirketinde mühendis: “Havadan izleme, polisiye kullanım, askeri kullanım, sınır güvenliği ve itfaiyeler… Şu anda ordu, sınır güvenlik ekipleri, itfaiyeler ve polisle çalışıyoruz. Polis teşkilatları çok ilgi gösteriyor. Özellikle özel timler müdahale için havadan görüntü alabilmek istiyor. Ancak bu İHAların sivil kullanımı için süreç teknolojiden daha ağır ilerliyor çünkü Ulusal Havacılık Dairesi kişilerin özel yaşam haklarını koruyacak düzenlemeleri henüz yapmadı. Kongre, Ulusal Havacılık Dairesi potansiyel özel yaşam hakları ihlalleri ile ilgili ra-

porunu bitirinceye kadar bu konudaki çalışmaları durdurabilir. Bu sırada üreticiler ordu ve polisle ticaret yapmaya devam etmeyi planlıyor. (Geoge Putic – VOA)

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

Food and Dining

GAZETESİ

TÜRK MUTFAĞI OKULU AÇALIM

Haftalik Burcunuz Koç: Hafta ortasına kadar her alanda çok olumlu gelişmeler var. Parasal konularda şanslısınız. Hafta sonuna doğru iş ve aile hayatınızda sabırlı olmanızı gerektiren durumlarla karşılaşabilirsiniz. İş hayatınızda otorite konumundaki insanların şartlarına uymak zorunda kalabilirsiniz. Boğa: Beklenmedik harcamalara dikkat etmelisiniz. Düşünmeden yaptığınız harcamalar ilerleyen zamanlarda sizlere sıkıntı yaratabilir. Misafirleriniz olabilir. Siz de seyahat planı yapabilirsiniz. Kariyer alanında çekişmeli bir rekabetin içinde bulabilirsiniz kendinizi. Arkadaşlarınızla tartışmalardan uzak durmalısınız. İkizler: Yoğun ve hareketli bir hafta sizleri bekliyor. İş hayatınızda sorumluluklarınız artabilir. Maaş zammı yada beklediğiniz pirim oranları umduğunuz oranda olmayabilir. Geçmiş dönemlerde değerini bilemediğiniz ve pişmanlık duyduğunuz kişiler hayatınıza girebilir. Yengeç: Parasal kaynaklardan yana şanslı bir haftadasınız yengeçler. Buna karşılık harcamalarınızda artış olabilir. Değişik iş fırsatları çıkabilir, bunlardan küçük kazançlar sağlayabilirsiniz. Dua ve meditasyona zaman ayırmalısınız. Çocuklarınızla ilgili konularda sorumluluklarınız artabilir. Sağlık problemleriniz bitiyor. Aslan: Diyete başlamak için çok uygun bir haftadasınız sevgili aslanlar. Sağlığınıza dikkat etmelisiniz. Enerjiniz düşebilir. Kendinizi gergin biraz depresif hissedebilirsiniz. Dua ve meditasyona zaman ayırmalısınız. Aile içi sorumluluklarınız artabilir. Dostlarınızla fikir ayrılığı yaşayabilirsiniz. Sevgi ve aşk ilişkilerinizde şanslı bir haftadasınız. Partnerinizi üzmemeye çalışın. Başak: Aile içi ilişkileriniz artıyor. Emlak alım satımı konularındaki şansınız devam ediyor. İş hayatınızda yoğun bir döneme giriyorsunuz. Çocuk sahibi olmak için çok olumlu bir dönemdesiniz. İkili ilşkilerde zorlanabilirsiniz. Partneriniz yada ortağınızla tartışabilirsiniz. Bir arkadaşınızla küsebilir yollarınızı ayırabilirsiniz. Gereksiz tartışmalardan uzak durmalısınız. Sağlık açısından kilonuza dikkat etmelisiniz. Terazi: Eğitim-öğretim, kurslar, kariyer programları ve seyahat alanlarında çok şanslısınız. Her alanda iletişiminiz artıyor. Harcamalarınıza dikkat etmelisiniz. Kariyerinizde zorlayıcı şartlarla karşılaşabilirsiniz. İş arkadaşlarınızla sürtüşmeler, fikir ayrılıkları yaşayabilirsiniz. İş ortamınızda bayanlarla ilişkilerinize dikkat etmelisiniz. Başarınızı kıskananlar olabilir. Akrep: Bu hafta para şansınız artıyor sevgili akrepler. Para geliyor ama harcamalarınızda fazlalaşıyor. Nasıl olsa öderim diyerek İçinizden geleni satın almayın, ilerleyen aylarda zorlanabilirsiniz. Araba alım-satım konuları gündeme gelebilir. Seyahat programları yapabilirsiniz.Çocuklarınızla ilgili iletişim sorunları olabilir, yanlış anlaşılmalar yaşayabilirsiniz. Yay: Enerjiniz yükseliyor bu hafta sevgili yay burçları. Çekiciliğiniz artıyor, bol iltifat alacağınız bir haftadasınız. Konuşmalarınız daha sevgi dolu daha estetik bir hal alıyor. Bu dönemi iyi değerlendirmelisiniz. Harcamalarınıza dikkat etmelisiniz. Borçlarınızın son ödeme tarihlerini atlamamaya özen göstermelisiniz. Yaratıcı bir dönemdesiniz. Aklınıza yeni iş fikirleri gelebilir, ekstra iş fırsatları yaratabilirsiniz. Oğlak: Dostlarınızdan, aile üyelerinden maddi destek alabilirsiniz. Harcamalarınızda da artış var. Sosyal çevrenizle mesafeli iletişim kurmak isteyebilirsiniz. Bu ara biraz gergin ve öfkelisiniz. Öfkenizi kontrol etmekte zorlanabilirsiniz. Sabrınızın olmadığı bir haftadasınız, çatışmalardan uzak durmalısınız, özellikle iş arkadaşlarınızla mesafeli olmalısınız. Kova: İş hayatınızda enerjiniz yükseliyor sevgili kovalar. Güzel, eğlenceli arkadaş gruplarına katılabilirsiniz. Bol eğlenceli, arkadaş sonbetleri sizleri bekliyor kova burçları. Takıntılarınız artabilir, gereksiz detayları büyütebilirsiniz. İş hayatınızda sorumluluklarınız artabilir, ekstra görevler verilebilir. İş hayatında sizden gizlenmiş konuları duyabilirsiniz. Sağlığınıza dikkat etmelisiniz. Balık: Farklı yerlerden para gelebilir sevgili balıklar. Çok şanslı ve bereketli bir dönemdesiniz. Sosyal statünüz yükselebilir. Değişik iş fırsatları çıkabilir. Ev yada araba satın alabilirsiniz. Yeni aşklar, yeni flörtler başlayabilir. Sağlığınıza dikkat etmelisiniz. Özellikle bel şikayetleriniz artabilir. Kendinizi yormamaya çalışmalısınız.

9 Ekim 2013 Çarşamba

New York’ta Amerikalılara yaprak sarmayı öğreten Şef Süleyman Seçer, buradaki Türk restoranlarının en büyük sorununun yetişmiş eleman bulmak olduğunu söylüyor ve “Artık başkasının aşçısını almadan, aşçı yetiştirmemiz lazım” diyor (DİLEK ESKİ BEZİRKAN/NEW YORK –POSTA 212) Amerika'nın önde gelen NBC, FOX News, CW11 gibi televizyon kanallarında katıldığı yemek programlarında Amerikalılara yaprak sarma ve Adana kebap yapmayı öğreten Şef Süleyman Seçer, sektörün en büyük sorununun yetişmiş eleman olduğunu belirterek, bu sorunun aşılması için Türk mutfağı okulu açılması önerisinde bulundu. Ankara Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi Bölümü'nü bitirmesinin ardından 1980'li yılların ortalarında başlayan Amerika yolculuğunu bugün birbiri ardına açtığı restoranlarla sürdürüyor. Kendisini 'lider, hırslı ve yaptıklarıyla yetinmeyen' olarak tanımlıyor Süleyman Seçer. Amerika'nın önde gelen NBC, Fox News ve CW 11 gibi televizyon kanallarında yemek programlarına katılıp Amerikalılara yaprak sarmayı ve kebap yapmayı öğretti. Tarsuslu olan Seçer, bugün işletmeciliğini sürdürdüğü Alaturka ve Turco gibi çok sayıda restoranı da sektöre kazandırdı. Türk mutfağının Amerika'da çok yol aldığını ve bugüne kadar Türk işletmecilerinin bu konuda çok çaba gösterdiğini belirten Seçer, sektörün en büyük sorununun yetişmiş eleman olduğunu söyledi. Bu sorunun çözümü için Türk mutfağı okulu açılması önerisinde bulunan Seçer, bunun için girişimlerde bulunacağını ve bu konuda her türlü desteği bulunmaya hazır olduğunu ifade etti. Oğlu Sercan Seçer ve yeğenleri Umut Maya, Utku Seçer ve Ersin Seçer ile çalışmalarını sürdüren ve önümüzdeki aylarda kumpir arabasından yapılan restoran yatırımını hayata geçirmeye hazırlanan Süleyman Seçer, POSTA 212'nin sorularını şöyle yanıtladı: n Manhattan'da ilk işletmenizi ne zaman açtınız? Manhattan'da kendime ait ilk işyerimi 1995'de açtım. Ali Baba diye fast food restoranı açtım. Times Squire'de ilk dönercilerden biriydi. Çok tutuldu. O zamanlar profesyonel işler yapabilecek insanlar yoktu. O nedenle restoran yerine fast food açtım. Üstelik o zaman işimiz daha zordu. Amerikalılar hiç tanımıyordu bizi. Restoran açmak çok kolay ama sürdürebilmek çok zor. Bizi çok emek verdik. O zamanlar profesyonel çalışan bulmak çok zordu. O nedenle çok çaba sarf ettik. Ali Baba'dan sonra 34 tane daha restoran açtık. Benim kişiliğimde kavgacılık, liderlik vardır, Hedefe ulaşmak için çok emek veririm. Hedefi de büyük gösteririm.

» ROCKEFELLER'DA ADANA KEBAP

n Amerika'nın önde gelen bazı televizyon kanallarında yemek programlarına katılma başarısı gösterdiniz. Bu nasıl oldu? Bir gün spor yaptıktan sonra restorana gelmişim. Garsonlardan biri müşterilerden birisinin beni istediğini söyledi. Müşterinin yanına gittim, benden servis yapmamı istedi. Ben de garson varken neden benden istediğini sordum. Onlar da bana aynı zamanda yemekleri öğrenmek istediklerini söylediler. Kabul edip

servis yaptım. Bana NBC televizyon kanalında Adana kebap yapmamı önerdiler. Birkaç arkadaşıma bu tekliften söz ettim onlarda olumlu yaklaştı. Düşünsenize Rockefeller Center'ın üzerinde Adana kebabı yapacak ve Amerika'ya tanıtacaktım. Kabul ettim ve yaptım. Aynı zamanda Türk mutfağını da tüm dünyaya tanıttım. Düşünebiliyor musunuz Tarsus'un bir köyünden gelip Rockefeller'da yemek yapıyorum. Amerika size bu imkanı veriyor. Türkiye'de olsaydım bu imkanlara sahip olmak mümkün olmazdı. Ondan sonra kendimi daha çok önemsemeye başladım. Başka hedefler koymaya başladım. Sen bunu yapabiliyorsan dedim başka şeyler de yapabileceğimi gördüm. n Türk mutfağı Amerika'da yeterince biliniyor mu sizce? İlk yıllarda çok yalnızdık. Türkiye'yi de bilmiyorlardı. Önce Türkiye'yi, sonra Türk mutfağının tanıtımı için çok çaba gösterdik. Türki-

İtalyan, Çin ya da Yunan restoranı değiliz burada. Onlar çok uzun zamandır buradalar, biz ise daha 20 yıldır buradayız. Eğer herhangi bir Türk restoranında bir sorun olursa bunun zararı hepimize olur. n Günümüzde Türk restoranlarında kalite yakalandı mı? Şimdi, evet yakalandı. Çok parası olan bilmeden Türk restoran açılıyordu. Ancak günümüzde öyle değil. Açılan restoranlara bakıyorsunuz oldukça kaliteli. Hem eski hem de bizlerin yanlarında bu işi öğrenen gençlerin açtığı restoranlara bakıyorsunuz. Oldukça kaliteli ve gurur verici. Ayrıca bence biz en iyi mutfağız. Hem çok sağlıklı hem de her damak zevkine göre zengin seçeneğimiz var. Amerika'da en iyi alternatif bizim mutfağımız. En iyisi de biz olmalıyız. Doğru olacaksın, dürüst olacaksın, düzgün insanlarla çalışacaksın o kadar. Etten sebzeye kadar çok seçeneğimiz var.

gelmesinin önünde en büyük engel, yetişmiş eleman ihtiyacı. Yakın bir zamanda yetkililerle bu konuyu konuşmak istiyorum. Buradaki en büyük ihtiyacımız yetişmiş eleman. Bu sorunun giderilmesi için Türk mutfağı okulu açılmalı. Ataşelik bize bu konuda önayak olmalı. Bu okulda sektördeki ihtiyaç olan her eleman yetiştirilmeli. Örneğin bir arkadaşın aşçıya ihtiyacı varsa okuldan isteyebilmeli. Bunun için de bu okula maddi ve manevi her türlü katkıda bulunmaya hazırım. Bizler de istenirse bu okullarda öğrendiklerimizi aktarabiliriz. İyi bir işletmenin açılması için iyi bir ekibe ihtiyacınız var. Yetişmemiş, önüne gelen herkesi restoranda çalıştırmak zorunda kalmamalıyız. Çünkü yetişmiş eleman olmadığı için restoran sahipleri öyle yapmak zorunda kalıyorlar. Okul olsa telefon edersin okula, dersin ki benim şöyle bir elemana ihtiyacım var, okul da gönderir. Binlerce genç var burada, Çok akıllı çocuklar var,

“STEVEN SEAGAL'A BENZETİP RESİM ÇEKTİRMEK İSTİYORLAR” n Amerikalı film yıldızı Steven Seagal'a benzetiliyorsunuz? Evet benzetiyorlar. Hatta benzettikleri için resim çektirmek isteyenler de oldu. Bir gün restorana bir müşteri geldi. Beni Steven Seagal zannedip fotoğraf çektirmek istedi. Ben de kendisine Seagal olmadığımı söylemiştim. Müşteri çok benzediğimi söyleyip inanmakta güçlük çekti. Beraber güldük. Hoş bir anı oldu.

Süleyman Seçer, yeğeni Umut Maya (sağda) ile çalışmalarını anlattı.

ye'nin son yıllarda yıldızı parlamaya başladı. Kültür ve Turizm Ataşeliğinin de burada ülke tanıtımında çok büyük katkıları olduğunu düşünüyorum. Bizlerde ülke tanıtımına paralel olarak Türk mutfağının tanıtımı için elimizden geleni yaptık. Kendi adıma yabancı televizyon kanallarında Türk mutfağını tanıtmaya çalıştım. Aynı zamanda diğer arkadaşlarımız da benzer katkılar da bulundu. Örneğin Orhan Yeğen dünya basınında yer aldı ve Türk mutfağının tanıtımında büyük katkıları oldu. Geçmişte çok büyük emekler verildi. Bunlara devam ettiğimiz sürece başka restoranlar da açılır Keşke çok sayıda Türk restoranı açılsa. Manhattan kaldırır. Ancak şunu da söylemeliyim. Mesela Amerikalı Manhattan'da dolaşırken bir restoranına girdi diyelim. Yediler içtiler. Sonra rahatsız oldular. Demezler filanca restoran kötü diye. Türk restoranı kötü derler. Dolayısıyla bizim çok dikkat etmemiz gerekiyor. Biz daha bir

» 'İŞİNİN HER AN BAŞINDA OLACAKSIN' n Genç girişimcilere önerileriniz nedir? Bizim işimizde en önemli şey lokasyon, yani restoranı nerede açacağınız. Örneğin Alaturka'nın olduğu yerde kumpir satamazsınız. O bölgedeki müşteri profiline bakacaksınız, yaş, cinsiyet gibi, ne kadar zaman restorana geliyor, ne kadar zaman geçiyor gibi. Bu meslekte öyle çok ciddi büyük paralar gerekmiyor yatırım için. Kendin çalışacaksın. İşinin her an başında olacaksın. Restoranı açmışın, aşçın hasta oldu, çalışmadı. Ne yapacaksın restoranı mı kapatacaksın? Yani mutfaktan başlayıp restoranın her yerinde çalışabiliyor olman lazım.

» BİRBİRİMİZİN AŞÇISINI ALMAYALIM

n Sektörde karşılaşılan sorunlar nedir? Bizim artık aşçı yetiştirmemiz lazım. Başkasının aşçısını almayacaksın. Hala bu büyük bir sorun. Bence Türk mutfağını hak ettiği yere

Bunların kazanılması gerekiyor. Burada yetişen çocuklara istihdam da sağlanır. Bu konuda gerekli girişimler de bulunmayı planlıyorum.

» HELL'S KITCHEN’DA KUMPİR SATACAK

n Bundan sondaki hedefleriniz nedir? Manhattan'da 9. Avenue 43. Street'te Türko diye bur restoranımız var, 2 yıl önce açıldı. Yeğenlerim ve oğlum ile birlikte burada çok güzel bir başarı yakaladık. Dünya mutfaklarının olduğu bir yer. Hell's Kitchen deniyor buraya. 9. Avenue 45. Street'te bir yer daha aldık. Turco olacak buranın ismi de. Orda döner satmayacağım. Kumpir ve pide satacağım sadece. Kumpir arabasına çevireceğim restoranı. Yakın bir zamanda Türkiye'ye gidip gerekli malzemeleri getireceğim. Artık farklı konseptler arıyorum. Türk mutfağı çok zengin. İki ay sonra bu restoranı açmayı hedefliyorum. Bundan sonra da restoran kurmaya devam edeceğim. Durmak yola devam. Yeni şeyleri çok seviyorum.

Posta 212 Bulmaca

SOLDAN SAĞA 1) Kur’an’sal bir terim olarak yolsuzluk yapanlar anlamında bir kelime 2) Gelenek 3) Son harfi yumuşak sessiz olarak yemin - Kısaca erken gelen oturur - Bir nota 4) Kırmızı - Sahip - Bir kavim adı 5) Beyaz - Kısaca Alman - Meslek 6) ABD’nin orijinal yazılışı - Ekmeğin ana maddesi - Taam 7) Uzaklık işareti - Olanak 8) Ana Dolu Türkçesiyşe evet - Sazın en kalın teli 9) Mecazen ağlatmaktan emir - Bir renk 10) Genişlik - Ana gibi 11) Utanı - Bir ses sanatçısı 12) Yöntem Masal dağının adı 13) Dakik - Bir olumsuzluk ön eki 14) İcat - İnce deri. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1) Eski dilde su, ab - Dik durma - Rüzgar - Eski dilde su, ma 2) Bir erkek adı Tabak - Yüce, ali 3) Şafak zamanı - Milli ajansımız - Eşit - Akıtma 4) Sırtlan - Hilal - Beklenti 5) Altıncı harfimiz - Kükürdün imi - Devlet işi - Bir erkek adı 6) Altıncı harfimiz - Beşinci harfimiz - Kısaca Ankara - Bir Azeri çalgısı 7) Zorla yerleşme - Çok değil - Betondan boru 8) Büyük ağaçlık - Çalgı Uzak anlatan ön ek 9) Vilayet - Onuncu harfimiz - Ayakla kalça arası organımız 10) Siyahlaşan 11) Evleri yan yana olan - Bir soru takısı - Ufuklar. Bulmacanın cevapları haftaya bu bölümde

T A K I E M A N N E F A L E K A İ S D A N A A S M L A V A E B A

M E S E L

T E L E S

İ N T İ L

N E L T E M M E A D T E O N K İ

Y E T E K E N

Yaşam Toplum

9 Ekim 2013 Çarşamba

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

Türkiye’de çocuk olmak (ANKARA - ANKA) ABD Çalışma Bakanlığı’nın dünyada çocuk istihdamını durumu incelediği raporunda Türkiye’de Kürt militan grupların çocukları silah altına aldıkları belirtildi. Dünya ülkelerinde çocuk çalıştırma sorununun ülkeler bazında ele alındığı çalışmada 2013 başlarında ilan edilen bir ateşkes yürürlükte olsa da çocukların Kürt militan gruplar tarafından silah altına alındıkları ileri sürüldü.

ABD Çalışma Bakanlığı’nın hazırladığı ‘Çocuk İstihdam Raporu’na göre, Türkiye’de Kürt gruplar küçük çocukları alıp, eline silah verip asker olarak yetiştiriyor. Yine rapora göre, başta tarım olmak üzere sanayi ve orta ölçekli işletmelerde küçük çocuklar karın tokluğuna çalıştırılıyor

» ÇALIŞIRKEN YARALANMA VE ÖLÜMLER

Rapora göre Türkiye’de çocuklar başta tarımdaki tehlikeli faaliyetler olmak üzere çalışmanın en olumsuz biçimlerine dâhil oluyor. Çocuklar pamuk, fındık, turunçgiller ve şekerpancarı üretiminde çalıştırılıyor. Fındık hasadı sırasında çocuklar koruyucu giysi giymiyor ve yoğun çalıların yol açtığı yaralanmalarla karşılaşıyor. Çocuklar baklagil ve baharat tarımında da çalışıyor. Çocuklar tarımda uzun saatler çalıştırılabiliyor, ağır yükleri taşıyor ve yetersiz beslenme, kimyasallara ve göç sırasında ağır strese maruz kalıyor. Türkiye’de çocukların çuvalların ağırlığı dolayısıyla çalıştıkları ağaç tepelerinden düştüklerine rastlanıldığı kaydedildi. Yaz tatilindeki fındık hasadı hariç çocukların çoğunlukla aileleriyle birlikte gittikleri tarım işlerinde sağlık ve eğitime erişimlerinin sınırlı olduğu anlatıldı. Rapora göre Türkiye’de çocuklar KOBİ’lerde marangozluk, araba ve ayakkabı tamiri, gıda işleme ve mobilya üretiminde çalışıyor. Tuğla, deri giysi, ayakkabı ve tekstil üretiminde en olumsuz biçimlerde çalıştıklarına ilişkin tam olmasa da bilgi bulunuyor. Buralarda uzun saatler ve tehlikeli alet, makina ve kimyasallarla çalışmak risk oluşturuyor. Çocuk işçiler küçük işletmelerde çoğunlukla 1-9 arası mevcutla çalışıyor. Türkiye’ye ilişkin bölümde şu özet yapıldı: “2012’de Türkiye çocukları çalıştırmanın en olumsuz biçimlerini ortadan kaldırma çabaları yönünde makul ilerleme sağladı. Hükümet zorunlu eğitim yaşını 17’ye çıkaran bir yasa çıkardı ve ulusal çocuk istihdamı araştırmasını tamamladı. Ayrıca Hükümet iş müfettişlerinin sayısını 141 kişi artırdı ve yerel yönetimlerin çocuk çalıştırılması sorununa yönelme kapasitelerini oluşturmayı hedefleyen yeni bir projeye başladı. Hükümet özellikle tarımda olmak üzere çocuk çalıştırma ve yoksullukla mücadeleye dönük bir dizi programı desteklese de sanayi işlerinde ve küçük ve orta ölçekli giri-

şimlerdeki tehlikeli işlerde çocuk çalıştırmayla mücadele edecek programlar yok. Çocuklar tarımda tehlikeli faaliyetlerde çalıştırmanın en kötü biçimlerine dâhil olmaya devam ediyorlar” denildi.

» SOKAKLAR DA TEHLİKELİ

Eski Sovyet devletlerinden ticari amaçlı cinsel sömürü ve zorla çalıştırma amaçlı kaçırılan çocukların Türkiye’ye getirildiğini savunulan raporda, ticari olarak sömürülen çocukların turist bölgelerinde ve tren istasyon-

larından alındığı belirtiliyor. Çocukların sabıkalılar tarafından cinsi amaçlı sömürülme olayları da var. Bu sabıkalıların uyuşturucu ticaretinde çocukları kullandıkları belirtiliyor. l Roman çocukların çoğunlukla kimlik kağıtları yok ve sonuç olarak kendilerini en olumsuz koşullarda çalışmaktan koruyacak eğitim gibi kamu hizmetlerinin dışında kalıyorlar. Türkiye’de çocukların çalışma yaşı 15. Tehlikeli işlerde asgari çalışma yaşı 18. 14 yaşındakilerin ise yapacakları gazete, dergi, çiçek

satıcılığı gibi hafif işler. 16, 17 yaşındaki çocukların tehlikeli işlerde çalışmaları yasak. Teknik eğitim alan çocuklar gerekli önlem alınmak şartıyla mesleklerine uygun işlerde çalıştırılabiliyor. l Çalışma kanunları 50 ya da daha az işçi çalıştıran tarımsal girişimleri ve üç kişiye kadar işçi çalıştıran küçük dükkânları çalıştırmıyor, çocukların çoğu bu tür ortamlarda çalışıyor. l Çalışma Yasası, çocukları tehlikeli çalış-

ma koşullarına karşı hukuki korumadan yoksun ve kırılgan bırakıyor. l Türk çalışma kanunlarını tümünün uygulanmasını sağlayacak müfettişlerin sayısının hala çok düşük olduğu değerlendirilse de Hükümet talebi karşılamak için ciddi çaba gösterdi, 2008’den bu yana iş müfettişlerinin sayısını iki kat artırdı. l 2012’de denetlenen 6 bin 958 çocuk işçiden 67’sinin yasal çalışma çağında olduğu anlaşıldı. lAdalet Bakanlığı 2012 Ocak-Eylül ayları arasında 78 yeni çocuk kaçakçılığı soruşturması açıldığını bildirdi. l Polis teşkilatında 3 bin 500 uzman polis çocukların korunması konusunda çalışıyor. Ancak buna çocukların çalıştırılmaları yoluyla sömürülmeleri dâhil değil. l Devlet cinsi istismar amaçlı insan kaçakçılığı, zorla çalıştırmayı yasaklayan 80’inci madde çerçevesinde 226 sanık hakkında dava açtı ve 47 kaçakçılık suçlusunu mahkûm etti. Bunlardan kaçının çocuk kurbanlarla ilgili olduğu belli değil. l Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı özellikle tarımsal işlerde çalışan çocukların eğitim ve sağlık sorunlarına yönelik projeler gerçekleştiriyor. l Sokakta çalışan çocukların topluma kazandırılması için projeler gerçekleştiren Çocuk ve Gençlik Merkezleriyle altı yuva 201’de 8 bin 424 çocuğa ulaştı. l Hükümet sokakta çalışan çocuklar ve tarımda çalışan göçmen çocukları hedefleyen programlar yürütse de Zamana Bağlı Politika ve Program’ın hedeflediği sektörler, sanayide çalışma ya da kobilerde ağır ve tehlikeli işleri hedefleyen programlara sahip değil. l Hükümet yoksulluğu azaltmak için nakit transferini öngören Şarta Bağlı Eğitim ve Sağlık Yardım Programını sürdürdü. Programa katılmak isteyen aileler için şartlardan biri 6-15 yaş arası çocuklarını düzenli olarak ilköğretime göndermekti. Öncelik çoğunluğu mevsimlik tarım işlerinde çalışan en yoksul yüzde 6 aileye verildi. Hükümet aynı zamanda tüm ilkokul öğrencilerine süt temin etti ve bedava kitap dağıttı. Program ailelerin çocuklarını işten alma ve okula göndermelerinde etkili olmuş olabilir. Ancak bu yoksulluğu azaltma programlarının çocukların çalıştırılması üzerinde etkili olup olmadığı sorusunun ele alındığı görülmüyor.”

YARISI ÇOCUK YÜZ BİN SEKS KÖLESİ

Coca Cola CEO’su Muhtar Kent: Yunanistan’ın şimdi yardıma ihtiyacı var.

Şefkat-Der’in raporuna göre, Türkiye’deki seks kölelerinin sayısı 100 bini geçerken bunların 50 bini çocuk. Fuhuş mafyasının eline genellikle yoksul aile çocukları düşüyor (NEW YORK – POSTA 212) Milliyet’ten Evin Demirtaş’ın haberine göre kadına karşı şiddeti durdurmak için daha önce kadınları “cinsel ilişki grevi”ne davet eden ve erkek genelevi açılması çağrısıyla gündeme gelen ŞefkatDer’in genelev raporu, “seks köleliği” gerçeğini ortaya koydu. Rapora göre Türkiye’de 55 ilde bulunan resmi genelevlerde çalışan kadın sayısı 3 bin, genelev harici vesikalı kadın sayısı 15 bin, sokaklarda çalıştı-

YUNAN DİASPORASINA YARDIM EDİN ÇAĞRISI (NEW YORK POSTA212) NewYork’ta Yunan diasporasına konuşan Coca Cola’nın Başkan ve CEO’su Muhtar Kent, “Yunanistan’ın yarın değil, öbür gün değil bugün yardıma ihtiyacı var. Küresel toplum olarak, krizden etkilenen ailelere yardım eli uzatan kuruluşları desteklemeyiz. Ekonominin yeniden canlanması için yatırım ve teşvikleri özendirmeliyiz” dedi. l Yunanistan Başbakanı Antonis Samaras’ın da katıldığı ve Hellenic Initiative (Yunan Girişimi) tarafından organize edilen galada, Yunanistan’ın içinde bulunduğu ekonomik krizin aşabilmesi için ABD’deki Yunan diasporasından yardım istendi. l ABD’nin en zengin Yunanlı işadamlarının katıldığı galada, Yunanistan’a daha fazla yatırım yapılması, Yunan turizmi, küçük işletmeler ve küçük girişimcilerin desteklenmesi için fonlar oluşturulması ve bu konularla ilgili aktif çalışan organizasyonların desteklenmesi çağrısında bulunuldu. l 2009 krizinden sonra GSMH’sının yüzde 25’ini kaybeden Yunanistan’da işsizlik oranı yüzde 27.6’ya çıkarken, bu oran gençler arasında yüzde 67 olarak gösteriliyor. Ekonomik kurtuluşunu ABD’de yaşayan ve asimile olmuş 3 milyonluk diasporada arayan Yunanistan, zengin işadamları ve ailelerden bu girişime destekte bulunmalarını istiyor. l Amerikan ABC kanalından George Stefanapoulos’un sunduğu geceye Yunanistan Başbakanı Antonis Samaras, Libra Group Başkan ve CEO’su George M. Logothetis, Stavros Niarchos Vakfı’ndan Andreas Dracopoulos, The Dow Chemical Company Başkan ve CEO’suAndrew N. Liveris ve The Coca-Cola Company Başkan ve CEO’su Muhtar Kent katıldılar.

aieaeia

rılan vesikasız seks kölesi kadınlarının sayısı ise 100 binden fazla. Türkiye’deki seks kölelerinin 50 bini ise henüz çocuk.

» 60 YAŞINDA BİLE VAR

Özellikle yoksul ve parçalanmış ailelerin çocukları, evlerinden kaçan, kaçırılan çocuklar, öz aile bireyleri ya da üvey baba tarafından cinsel istismara uğrayan çocuklar, yetimhanelerden yaşları dolduğu için sokaklara terk edilen çocuklar ve zihinsel engel-

li çocuklar, fuhuş tüccarlarının tuzağına düşüyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yoksul, işsiz, çok çocuklu, eğitimsiz ailelerin çocukları da, “evlatlık verilme ya da evlilik” bahanesi kullanılarak fuhuş mafyasıyla tanışıyor. Rapora göre genelevlerde 60 yaşında kadınlar da çalıştırılırken Türkiye’deki bazı genelevlerde tek ev bedelinin 300 bin TL’den 3 milyon TL’ye kadar çıktığı belirtildi.

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

Yaşam

GAZETESİ

9 Ekim 2013 Çarşamba

TÜRK MUCİTLER FUARI

Türk mucitler 24-27 Ekim’de yatırımcıyla buluşacak. İstanbul Fuar Merkezi'nde düzenlenecek İnovasyon Fuarı’nda 500'e yakın KOBİ ve genç girişimcinin patenti alınmış 850 buluşu görücüye çıkacak FUARDA SERGİLENECEK YENİ ÜRÜNLERDEN BAZILARI

● Bitlenmeyi engelleyen kapaklı, kapsüllü toka, küpe

vb. gibi aksesuarlar

● Müşterilerinizin vücut hareketlerini algılayan,

tıcı olacak" dedi.

DİLEK ESKİ BEZİRKAN

MTA’ya rehber köpek cezası New York’ta şehrin ulaşım şirketi MTA, engelli bir yolcuya yanındaki köpek nedeniyle zorluk çıkarttıkları gerekçesiyle 150 bin dolar ödeyecek (NEW YORK – POSTA 212) Rehber köpeğiyle gezen engelli Estelle Stamm, 1998 ve 2004 yılları arasında 32 kez otobüs şoförleri, metro görevlileri ya da kondüktörler tarafından durduruldu, neden rehber köpeğe ihtiyaç duyduğu sorgulandı ve hatta kendisine ceza kesildi. Çocukluğunda yaşadığı cinsel

taciz nedeniyle travma sonrası stres bozukluğu yaşadığı ve duyma kaybı olduğu gerekçesiyle rehber köpekle gezen Stamm, MTA görevlilerinin ısrarlı sorgulamaları nedeniyle şirkete dava açtı. Ses getiren davada, MTA, Stamm’ın 54 kilo ağırlığındaki çoban köpeğinin saldırgan olmasıyla övündüğü internet gönderile-

rini mahkemeye kanıt olarak sunsa da hakim, Stamm’ın şikayetlerinin dikkate alınmamasının “kasti ilgisizlik” olduğuna karar verdi davacıdan yana durdu. ABD’de engelliler yasasına göre, özel hayatın gizliliği nedeniyle, ulaşım görevlilerinin yolcuların engellerini sorgulaması yasak.

KULLANIM TARİHİ GEÇEN YİYECEKLER SATAN SÜPERMARKET AÇILIYOR ABD’nin Boston kentinde sadece tarihi geçmiş yiyecekler satan bir süpermarket açılacak. Bazı uzmanlar kullanım tarihi geçen gıdaların bazılarının bozulmadığını, sadece tat değişikliğine uğradığını savunuyor (NEW YORK) ABD'de satın alınan yiyeceklerin yüzde 40'ı çöpe atılıyor. Bunun bir nedeni de yiyecekler üzerindeki son kullanma tarihleri. Tarihi geçmiş birçok gıdanın yenebilir olduğuna dair bir rapor hazırlayan Doğal Gıdaları Savunma Konseyi (NRDC) gıda uzmanı Dana Gunders, bazı son kullanma tarihlerinin sağlık için değil, tat açısından önem taşıdığını söylüyor.

Önümüzdeki yılın başlarında iş adamı Doug Rauch, sadece tarihi geçmiş yiyecekler satan bir süpermarket ile bir restoran açacağını açıkladı.

» PEKİ BURADA NE TÜR YİYECEKLER SATILACAK?

"Tortilla cipslerini son kullanma tarihinden bir ay sonra da yeseniz, hasta olmazsınız," diyor Gunders, "Ama tadı biraz bayat gelebilir." Bun-

NEW YORK - İSTANBUL – POSTA 212) Geçtiğimiz yıl ilk defa düzenlenen İnovasyon Türkiye Fuarı, 24-27 Ekim 2013 tarihleri arasında ikinci kez yüzlerce yenilikçi ürünü yatırımcıyla buluşturacak. İstanbul Fuar Merkezi'nde düzenlenecek İnovasyon Fuarı’nda 500'e yakın KOBİ ve genç girişimcinin patenti alınmış 850 buluşu görücüye çıkacak. Aktif Fuarcılık Genel Müdürü Mustafa İsmail Çetin, Türk Patent Enstitüsü (TPE), TÜBİTAK ve İstanbul Kalkınma Ajansı onaylı yeni buluşların üretime katkı sağlaması amacıyla yatırımcıyı bir araya getireceğini söyledi. Çetin, “Fuarda savunma sanayii, tıp, bilişim teknolojisi, gıda sektörüyle ergonomik mutfak eşyalarına kadar çok farklı alanlarda patenti alınmış, kullanışlı ve şaşırtıcı icatlar sergilenecek. Bu yıl yapılacak fuar hem yatırımcılar hem de meraklılar için heyecan verici ve şaşır-

» 60 BULUŞ ÜRETİME GEÇTİ Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, TPE ve TÜBİTAK'ın da desteklediği fuara geçtiğimiz yıla oranla bu yıl yurtiçi ve yurtdışından yoğun katılım olacağını kaydeden Çetin, "Türkiye'de, ﬁrma ve kuruluşların kendi AR-GE veya Teknopark, Tekmer gibi teknoloji merkezlerinde, büyük emeklerle araştırılmış, geliştirilmiş ürünleri bulunuyor. Bunların bazısı ticari hayata kazandırılırken, bazıları kazandırılamıyor. Geçtiğimiz yıl bu fuar sayesinde 112 buluş yatırımcıyla yeni anlaşmalar imzalarken, 60 farklı buluş da üretime geçti” diye konuştu. Söz konusu fuarın Avrupa ülkelerinde yıllardır yapıldığını belirten Çetin, “Geçtiğimiz yıl şirket CEO'ları, yöneticileri, yabancı ve yerli yatırımcı işadamları ve meraklılardan oluşan toplam 9 bin 826 kişi fuarı ziyaret etti. Fuarı ziyaret eden öğrenci sayısı ise 2 bin 454 oldu " dedi.

interaktif reklamcılık sektörüne yeni bir boyut kazandıran akıllı reklam ve tanıtım sistemi ● Hareket eden ağırlıklardan elektrik üretimi ● Farklı yakıt ve yalıtım malzemelerine göre optimum yalıtım kalınlığı ve emisyon tespit programı ● Alüminyum ve CTP üzeri doğal ahşap kaplama ● Termal serada mikroalgal biyokütle üretimi ● İnsansız tekniker robot platformu ● Nanolif biyomalzemelerin ve hücrelerin kullanımıyla çok katlı biyoyapay dokuların geliştirilmesi ● Askeri ve ticari araçlara yönelik komponent geliştirilmesi ● Otomatik karıştırıcılı tencere ● Yumurta kabuğundan doğal antibakteriyel eldesi ● Domatesin tütüne aşılanması ve nikotinli domates eldesi ● Vidalı tırnak düzeltme aparatı ● Epilepsi hastalarında epileptojenik bölgenin ileri analiz metotları ile görüntüleme yöntem ● Merdiven çıkan bavul ● Görüntü oynatabilen tepsi ● Simit otomatı ● Hareketle ışıklandırılan aydınlatma elemanına haiz süpürgelik (YS)

Al-Marwa entegre et tesislerimizde Kurban bayramı boyunca kurban kesimi yapılacaktır. Küçük ve büyükbaş kurbanlarınızı kendiniz seçip, tecrübeli kasaplarımıza kestirebilir ve en kısa zamanda teslim alabilirsiniz. Kahvaltı ve öğlen yemeği ikramımız mevcuttur.

Bayramınız mübarek olsun ları yağlayıp fırına sürerek yeniden tazeleyebilirsiniz. Kapalı bir kapta saklayıp rutubetten etkilenmesini önleyerek daha uzun süre dayanmasını sağlayabilirsiniz.”

» YOĞURDUN ASIL ÖMRÜ DAHA UZUN

Gunders, yoğurdun ömrünün de altı haftadan fazla olduğunu ve üzerinde oluşan küf tabakasının atılarak yenilebileceğini söylüyor. "Ben son kullanma tarihinin üzerinden aylar geçmiş yoğurtlar yiyorum, şimdiye kadar hiçbir sorunla karşılaşmadım." Gunders, çikolatanın da oldukça dayanıklı olduğunu belirtiyor. Çikolatanın hava ile teması sonucunda üzerinde oluşabilecek beyaz tabakanın küf olmadığını, eriyip yüzeye çıkan zararsız yağ olduğunu belirtiyor. Yumurtaların da gereğinden çok daha erken çöpe atılmasından şikayet eden Gunders, yumurtanın 3-5 hafta tazeliğini koruyabileceğini ifade ediyor. Ancak Minnesota Üniversitesi'nde gıda bilimi profesörü Ted Labuza, Salmonella bakterisinin ürememesi için yumurtaların 5 santigrat derecenin altında saklanmasını tavsiye ediyor. Bozulan sütün kötü koku ve tat ile kendisini belli edeceğini ifade eden Labuza, sütün oda sıcaklığında saklanamayacağını, havadaki mikropların sütü bozacağını, bu nedenle derhal kapağının kapatılıp 2 derece civarında, buzdolabında saklanması gerektiğini söylüyor. (Rajini Vaidyanathan BBC)

AL MARWA LLC. 670 E.Cherry Rd. Quakertown, PA 18951 Tel: (215) 536-6050 Fax: (215) 536-1355 al_marwa@verizon.net

Mübarek Kurban bayramınızı tebrik eder, tüm Islam alemine barıs, huzur ve mutluluk getirmesini temenni ederiz. VINTAGE FOOD CORP. 849 Newark Tpke, Kearny, NJ 07032 Tel: (201) 955-1505 Fax: (201) 955-2906 info@vintagefood.com

Seri İlanlar

9 Ekim 2013 Çarşamba

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

DETAYLI BİLGİ İÇİN İLAN DANIŞMA HATTINI ARAYINIZ: 347 730 42 36

POSTA212 Seri İlan Sayfaları USAilan.com ile ortak hazırlanmaktadır...

Long Island’da Kiralık Ofis Binası

Devren Satılık Restaurant ve Market

Tecrübeli Usta/Aşçı Aranıyor

Long Island, Suffolk County’de, 2200 square feet ofis binası kiralıktır. Bina 6 oda, 2 1/2 banyo, mutfak ve bitmiş bodrum içermektedir. Merkezi klima ve ısınma sistemi ayrıca merkezi sulama sistemi mevcuttur. Binaya engelli arabası ile giriş mümkündür. Long-Island Expressway ve Sunrise Highway’e ulaşım çok yakın olup Ronkonkoma train istasyonuna ve Mac-Arthur havaalanına 5 dakika uzaklıkta bulunmaktadır. İş yeri olarak kullanmak için bütün izinleri mevcuttur. Özel park yeri bulunmaktadır. Doktor, avukat, sigorta ve muhasebe ofisi için mükemmel bir lokasyonda bulunmaktadır. İlgilenenler bize e-mail adresimizden ulaşabilirler.

$100,000

Manhatttan’da bulunan restaurantımıza tecrübeli usta aranıyor. 5 ya da 6 gün full time çalışacak tecrübeli bay aşçılara ihtiyaç vardır.

1609 Grundy Ave. Holbrook 11741 New York E-mail: gamzearat@aol.com

20 kişilik ve bütün malzemeleri yeni satılık restaurant. 167 Hempstead Ave West Hempstead Telefon: 631 428 0317

Bu ilan sadece Amerika’da yaşayanlara açıktır.

$22,000 Pazarlığa açık, satılık meyve tezgahı. Manhattan, New York E-mail: oegunes@gmail.com

Manhattan’da fast food restoranda gece çalışacak ve kasaya bakacak erkek yardımcı aranıyor.

ELEMAN ARANIYOR

Telefon: Bo: 516 343 7787 Burak: 516 849 7169

Warehouse’ta görevlendirilmek üzere, daha önce shipping/receiving tecrübesi olan, dikkatli, düzenli ve ayrıntılara önem veren takım arkadaşları alınacaktır.

Dairemin odası bay için kiralıktır. Brooklyn College, 2 ve 5 trenine yakındır.

Başvurularınızı cem@cibovita.com adresine gönderebilirsiniz.

Telefon: 347 499 8730

Fair Lawn, New Jersey

Manhattan’a 5 dakika,

KISA DÖNEM KİRALIK ODA

Kebap, Meze ve Türk Yemekleri İçin Personel Aranıyor Açılmak üzere olan profosyonel ekibimize dahil etmek istediğimiz;

141.000 Mil’de, temiz ve her bakımı yapılmıştır.

3 odalı evimin 2 odası kısa süreli ziyaretçiler için kiralıktır. Ev Lincoln Tunnel’den önceki son duraktadır ve evin önünden 24 saat minibüs ve otobüs ile Manhattan’a ulaşım sadece 5-10 dakika sürüyor.

Telefon: 732 762 9093 Bergen, New Jersey

Queens, Sunnyside’da kiralık salon Sunnyside’da 2 oda bir salon evin salonu kiralıktır. Salonda yatak ve diğer eşyalar vardır. İnternet mevcuttur. Kira herşey dahil $500’dır. Trene 2 blok, Manhattan’a 15 dakikadır. 29 Eylül’den sonra taşınmaya müsaittir. İlgilenen arkadaşlar detaylar için 718 937 3456 numaralı telefondan Muzaﬀer Bey ile temasa geçebilir.

Cafede Çalışmak Üzere Aşçı Yardımcısı Aranıyor Cafemizde çalışmak üzere aşçı yardımcısına ihtiyaç vardır.

Telefon: (347) 730 4236 E-mail: seriilan@posta212.com

TİCARİ İLAN Ürün Tanıtımı, Kurul, Bilanço İlanları

Ayrıca güleryüzlü ve pozitif adaylara iş alınımında öncelik tanınacaktır.

1995 Toyota Camry $1,650

Seri İlanlar Kazandırır!

SOSYAL İLAN Kutlama, Anma, Teşekkür, Doğum, Vefat İlanları

Astoria, New York

Adayların iyi derecede İngilizce bilmeleri ve sigara içmemeleri zorunludur.

E-mail: bebekbakimi@hotmail.com

Hiç bir sorunu yoktur.

SERİ İLAN Emlak, Eleman, Vasıta, Alım/Satım, Çeşitli İlanlar

718 213 8652 numaralı telefondan Murat Bey’den randevu alarak görüşmeye gelebilirsiniz.

Manhattan’da bulunan cafemize saat 12-9 PM arası çalışabilecek bayan eleman aranmaktadır.

Manhattan, New York

Detaylı bilgi için 917 907 0707 numaralı telefonu arayınız. Brooklyn, New York

Marketimizde, 8:00 am - 4:00 pm aralığında, çalışma izni olan bayan eleman ihtiyacımız vardır.

Manhattan’da Bayan Eleman Aranıyor

2 yaşındaki çocuğumuz için haftanın 5 günü full time çalışacak, tecrübeli, Amerika’da oturma izni olan bakıcı arıyoruz. New York.

Brooklyn’de bulunan Kings Plaza Mall’da standımızda çalışacak full ya da part time elemanlar arıyoruz.

ELEMAN ARANIYOR

Bayan Eleman Aranıyor

İlgilenenler sabah 11 ile akşam 9 arası 917 214 3088 numaralı telefondan Murat Usta ile irtibata geçebilir.

Brooklyn’de Elemanlar Aranıyor

Gece Fast Food Restoranda Çalışacak

GAZETESİ

İlgilenenlerin Ruşen Hanım’la iletişime geçmeleri rica olunur. Brooklyn, New York Telefon: 347 652 7721

Daire full eşyalı, oldukça temiz ve konforlu bir dairedir. Hi-Speed internet, AC, çamaşır ve kurutma makinesi, bulaşık makinesi, cable TV, fırın, microdalga, tost makinesi, kettle gibi bütün ihtiyaç duyulabilecek ev gereçleri kullanımınız için mevcuttur. Oda ﬁyatı bir kişi $50, iki kişi $75’dır. Telefon: 646 508 9074 Union City, New Jersey

70 West 39th Street New York Telefon: 347 615 1609

Türk yemek ve mezelerine vakıf, dünya mutfağı ile ilgisi olan, özellikle karakter ve davranışlarıyla çevresindeki iş arkadaşlarına uyum sağlayabilen, mesleğini sahiplenmiş, çalışkan, öğrenmeye de meğilli olan, uzun vadeli düşündüğümüz restaurant bar konseptimize ekip arkadaşları aramaktayız. New York Telefon: 631 482 5857

Limo Driver Aranıyor

Türk restaurantına delivery boy aranmaktadır. Araba veya motor kullanan tercihtir. İş haftanın altı günüdür. Pazartesi tatildir.

New Jersey’de bulunan Limo şirketimiz için tecrübeli limo driver aranmaktadır.

Telefon: 347 610 7112 Kew Gardens, New York

İlgilenenler 551 804 6434 numaralı telefondan bize ulaşabilir.

Çocuk Bakıcısı Arıyoruz

2 yaşındaki kızımıza bakacak, haﬁf ev işleri ve yemek konusunda yardımcı olabilecek, kötü alışkanlıkları (sigara, içki vb) olmayan, 40 ile 50 yaş arası, güvenilir, yatılı bir bayan arıyoruz. Kızımız gayet uysal, cana yakın, akıllı ve çok sevimlidir. Evimiz, kalacak bayan için uygun olup kendisine ait oda, tuvalet ve banyosu olacaktır. Evimizde internet, televizyon ve telefon servislerimiz mevcuttur. İlgilenenler 973 769 8766’dan ulaşabilirler. Morris County, New Jersey

Haftada 4 gün çalışabilecek garson aranıyor. Tecrübe şart değil. Queens, New York. E-mail: thugzpassion1453@hotmail.com

ELEMAN ARANIYOR Warehouse’ta görevlendirilmek üzere, daha önce shipping/receiving tecrübesi olan, dikkatli, düzenli ve ayrıntılara önem veren takım arkadaşları alınacaktır. Başvurularınızı cem@cibovita.com adresine gönderebilirsiniz. Fair Lawn, New Jersey

GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ’NDEKİ BAŞKONSOLOSLUKLAR T.C. ATLANTA FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (404) 848-9600 +1 404 848 9600 mdiamond@honturkishconsulga.org Chairperson, The American Turkish Friendship Council 1266 West Paces Ferry Rd. NW Suite 257 Atlanta, GA 30327 Web sitesi www.honturkishconsulga.org T.C. BALTIMORE FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (410) 889-0697 +1 (410) 889-0697 czkiratli@bcpl.net 313 Wendover Road, Baltimore, MD 21218

T.C. BOSTON BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon e-Posta Adres

+1 857 250 47 00 consulate.boston@mfa.gov.tr 31 Saint James Avenue,Suite #840, Boston, MA 02116 Web sitesi boston.bk.mfa.gov.tr T.C. DETROIT FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (248) 701-1050 +1 (248) 626-8279 nurten@turkishconsulategeneral.us P.O. Box 986, Farmington, MI 48332-0986

T.C. FLOWOOD FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (601) 936-3666 x128 +1 (601) 939-5685 ejones@mmiemail.com 1000 Red Fern Place, Flowood, MS 39232

T.C. HOUSTON BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 713-622 58 49 +1 713-622 03 24 +1 713-622 32 05 +1 713-622 32 76 Faks +1 713-623 66 39 e-Posta consulate.houston@mfa.gov.tr Adres 1990 Post Oak Boulevard Suite 1300, Houston, Texas 77056-3813 U.S.A Web sitesi http://houston.bk.mfa.gov.tr

T.C.KANSAS FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (816) 415-8325 +1 (816) 415-8325 emruerten@gmail.com 812 N. Woodridge Lane, Liberty. MO 64068

T.C.LOS ANGELES BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 (323) 655-8832 +1 (323) 655-8039 +1 (323) 655-8056 +1 (323) 655-8329 Faks +1 (323) 655-8681 e-Posta consulate.losangeles@mfa.gov.tr Adres 6300 Wilshire Blvd.,Suite 2010, Los Angeles, CA 90048 Web sitesi losangeles.bk.mfa.gov.tr T.C.NEW YORK BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 (646) 430-6560 +1 (646) 430-6590 (Konsolosluk Çağrı Merkezine 1-888-566-76-56 numaralı telefondan 7 gün 24 saat ulaşılabilmektedir) Acil Sağlık konuları için: Prof.Dr.Adnan Çinal E-mail:acinal@gmail.com Faks +1 (212) 983-1293 e-Posta consulate.newyork@mfa.gov.tr Adres 825 3rd Avenue, 28th Floor, New York, NY 10022 Web sitesi newyork.bk.mfa.gov.tr T.C.SAN FRANCISCO FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (707) 939-1437 +1 (707) 939-1433 bonnie@kaslan.com 1281 Oak Creek Drive, Suite A, Sonoma, CA 95476

T.C.SEATTLE FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (206) 662-8234 +1 (425) 739-6722 john.gokcen@boeing.com 12328 NE 97th Street, Kirkland, WA 98033

TC WASHINGTON BÜYÜKELÇİLİĞİ Telefon Adres

+1 (202) 612-6700 2525 Massachusetts Ave NW Washington, DC 20008

T.C.ŞİKAGO BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 312 263 06 44 +1 312 263 12 95 Faks +1 312 263 14 49 e-Posta consulate.chicago@mfa.gov.tr Adres 455 N. Cityfront Plaza Dr., (NBC Tower), Suite:2900, Chicago, IL 60611 - USA Web sitesi sikago.bk.mfa.gov.tr BAĞLI BİRİMLER BASIN MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6807 Faks (202) 319.1087 e-Posta trpressoffice@verizon.net DİN HİZMETLERİ MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202-612-6816 Faks 202-332-1841 EĞİTİM MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612-6810 Faks (202) 319-1538 e-Posta education@turkishembassy.org egitim@turkishembassy.org EKONOMİ MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6790 Faks (202) 238.0627 e-Posta washingtoneco@verizon.net EMNİYET MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202-612-6809 e-Posta washington@egm.gov.tr GÜMRÜK MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202 612 6794 Faks 202 518 4116 e-Posta gtbusa@gtb.gov.tr KÜLTÜR TANITMA MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6800 Toll free: (877) FOR TURKEY Faks (202) 319.7446 e-Posta dc@tourismturkey.org SİLAHLI KUVVETLER ATAŞELİĞİ Telefon (202) 612.6770 Faks (202) 238.0623 e-Posta adminattache@wtska.com defensesec@wtska.com wska@wtska.com milattache@wtska.com navalattache@wtska.com TİCARET MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6780 Faks (202) 238.0629 e-Posta vasington@dtm.gov.tr dtvas@verizon.ne

HAVAYOLLARI TÜRK HAVA YOLLARI Telefon 1-800-874 8875 Web sitesi www.turkishairlines.com DELTA HAVAYOLLARI Telefon 800-221-1212 Web Sitesi http://www.delta.com UNITED AIRLINES Telefon 1-800-864-8331 Web Sitesi http://www.united.com

ACİL TELEFON VE YARDIM HATLARI Yangın İhbar Polis İmdat Ambulans Zehirlenme Kontrol Merkezi Tecavüz Kriz Merkezi Adsız Narkotikler Adsız Alkolikler Aile İçi Şiddet Yardım Hattı Kriz Hattı Kayıp Ve İstismar Edilen Çocuklar Ulusal Merkezi

911

(212) 7647667 (212) 267-7273 (212) 929-7117 (212) 647-1680 (800) 621-4673 (212) 219-5599 (800) 843-5678

DEVLET KURUMLARI ABD Vergi İdaresi (IRS) Sosyal Güvenlik İdaresi (SSA) Federal Soruşturma Bürosu (FBI)

(800) 829-1040 (800) 772-1213 (212) 384-1000

ULAŞIM REHBERİ Amtrak Demiryolu New York La Guardia Havaalanı Uluslararası Newark Havaalanı Uluslararası New York J.F.K. Havaalanı (JFK) Metropolitan Ulaşım İdaresi (MTA) Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu

GEREKLİ TELEFON NUMARALARI

(800) 872-7245 (718) 533-3400 (973) 961-6000 (718) 244-4444 (866) 743-3682 (888) 352-9886

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

Kültür Sanat

GAZETESİ

9 Ekim 2013 Çarşamba

VİZYON HALDU

N ARM

AĞAN

Shakespeare'den Dickens'a beyazperdede klasikler haftası Haftanın ﬁlmleri edebiyat uyarlamaları açısından ve özellikle sinema perdesinde klasik eserlerin ruhunu özleyenleri mutlu edecek müjdelerle dolu. William Shakespeare'in ölümsüz eseri, sayısız ﬁlme ilham kaynağı olan aşk hikayesi Romeo ve Juliet, bir kez daha sinemada. Charles Dickens klasiği "Büyük Umutlar" ise haftanın bir diğer edebiyat uyarlaması. Macera aksiyon arayanlar için "Machete Kills" ve "Captain Phillips" sinemasal anlamda gözdoldurucu seçenekler sunuyor.

GREAT EXPECTATIONS

CAPTAIN PHILLIPS

Nisan 2009’da yaşanan gerçek bir olayı konu alan “Captain Phillips” Maersk Alabama isimli bir geminin kaptanı olan Richard Phillips’in Somalili korsanlar tarafından rehin alınması öyküsünü anlatıyor. “Bourne” serisinin son iki ﬁlmini çeken yönetmen Paul Greengrass’in bu seriyi bırakıp odaklandığı proje olan ‘Captain Phillips’in başrollerinde Tom Hanks, Catherine Keener ve Michael Chernus var. VİZYON TARİHİ 11 EKİM

ROMEO AND JULIET

Ölümsüz eser “Romeo ve Juliet” bir kez daha sinema seyircisiyle buluşmaya hazırlanıyor. En son Romeo-Juliet uyarlaması günün moda akımlarına göre adapte edilmiş ve ortaya post-modern denebilecek bir aşk hikayesi çıkmıştı. Bu kez ise durum farklı. Julian Felowes tarafından sinemaya uyarlanan yeni yorumda Romeo rolünü, daha önce birkaç televizyon dizisinde rol alan Douglas Booth, Juliet’i ise genç yaşta Oscar adaylığı bulunan Hailee Steinfeld canlandırıyor. Juliet’in kuzeni Tybalt rolünde de Gossip Girl’den tanıdığımız Ed Westwick var. “Romeo ve Juliet”, Leonardo DiCaprio ve Claire Danes’in rol aldığı ve hikayenin modern bir uyarlaması olan ﬁlmin aksine, Shakespeare hayranlarını mutsuz etmeyecek ölçüde esere bağlı kalarak çekilmiş. VİZYON TARİHİ 11 EKİM

MACHETE KILLS

Tür filmlerine getirdiği sıradışı yorumla dikkat çeken yönetmen Robert Rodriguez’in 2010 yılında vizyona giren filmi Machete’nin beklenen devamını izlemek isteyenler için iyi haber. Türkçeye “Ustura” olarak çevrilen Machete filminin sonunda devamının geleceğine ilişkin bir sinyal zaten verilmişti. Yeniden Robert Rodriguez yönetimindeki devam filmi “Machete Kills” oyuncu kadrosu da bir hayli iddialı. Danny Trejo’nun yanı sıra Mel Gibson, Charlie Sheen, Sofia Vergara, Jessica Alba, Michelle Rodriguez, Vanessa Hudgens, Antonio Banderas, Cuba Gooding Jr., Alexa Vega ve Lady Gaga gibi isimler kadroda bulunuyor. Machete karakteri bu kez Amerika devleti ile birlikte çalışarak Meksika sınırında terör estirecek. VİZYON TARİHİ 11 EKİM

YOUTUBE, HİT ŞARKILARA ÖDÜL TÖRENİ DÜZENLİYOR (NEW YORK –POSTA 212) YouTube’un resmi blogunda “geçtiğimiz yıl ‘hit’ haline gelen sanatçı ve şarkıları onurlandıran bir etkinlik” olarak YouTube Müzik Ödülleri düzenleneceği açıklandı. 3 Kasım’da New York’ta yapılacak etkinlikte Lady Gaga, Eminem ve Arcade Fire’ın da aralarında olduğu bir dizi sanatçı ve grup yer alacak. Ödül adayları, geçen yıl içinde izlenip paylaşılan videolar arasından seçilecek. Daha sonra YouTube kullanıcılarından, adaylar arasından seçtiklerini sosyal medyada paylaşmaları istenecek. Adaylar 17 Ekim’de açıklanacak; kazananlar ise YouTube’da canlı yayımlanacak bir törenle ilan edilecek. New York’tan canlı yayınlanacak olan etkinliğin yanı sıra Seul, Moskova, Londra ve Rio de Janeiro’da da gösteriler olacak. YouTube Müzik Ödülleri töreninde sunuculuğu Amerikalı sanatçı Jason Schwartzman yapacak. Etkinliğin yaratıcı yönetmenliğini ise The Chemical Brothers ve Bjork için video ve belgesel hazırlayan Spike Jones yapacak.

Ünlü yazar Charles Dickens’ın klasik eseri “Great Expectations” romanından uyarlanan ﬁlm çocukluğu yoksulluk içinde geçen yetim Pip’in hikayesini anlatıyor. Pip’in hayatı birdenbire nereden geldiğini bilmediği bir yardımla değişir ve bir beyefendiye dönüşür. Hızla sınıf atlayan genç adam bu konumunu çocukluk aşkı Estella’ya yeniden ulaşmak amacıyla kullanır. Fakat Estella’yı büyüten Bayan Havisham karşı cinse karşı büyük nefret beslemektedir; başta Pip’e olumlu yaklaşıyor görünse de işler planlandığı gibi ilerlemez. Estella’ya beslediği aşk, Pip’te büyük bir hayal kırıklığına neden olacaktır. Filmin başrollerinde Jeremy Irvine,Helena Bonham Carter, Ralph Fiennes gibi önemli isimler var; yönetmen ise Mike Newell. VİZYON TARİHİ 11 EKİM

16 YAŞINDAKİ LORDE BÜYÜK FARK ATTI

Etnik müzik grupları harikalar yaratıyor New York’un çok kültürlü nüfusu, sanat ve müzikte kaynaşma için çok uygun bir ortam oluşturuyor. Etnik müzik grupları da verdikleri konserlerle harikalar yaratıyor. Bu etnik müzik gruplarından biri de Red Baraat… (NEW YORK) Amerika’nın Sesi’nden Carolyn Weaver Brooklynli Red Baraat grubunu izledi. 80 kişiden oluşan grup Kuzey Hindistan’ın bhangra müziğiyle caz, hip hop ve diğer türleri birleştiren bir müzik yapıyor. New York’taki Hudson Nehri kıyısında yapılan Clearwater Festivali’nde bu yıl Red Baraat grubu da sahne aldı. Grup korno ve vurmalı çalgılardan oluşuyor, gürültülü ve serbest bir tarzı var. İzleyenler bu müzikle dans etmeyi çok seviyor. Grubun lideri Sunny Jain birinci nesil Hintli Amerikalı ve dhol çalıyor. Dhol, bhangra’nın yani Pencap bölgesinin folklor müziğinde kullanılan çift taraﬂı bir vurmalı çalgı. Jain, caz davulcusuyken Hindistan’a yaptığı bir yolculukta dhol’un sesine tutulmuş: “Bu alet benim için çok farklı bir enerjiye sahip. Çok gürültülü bir alet. Omuza asılıyor. Bateride olduğu gibi sabit oturmuyorum. Hareket edebiliyorum.”

Red Baraat 1998’de kurulmuş ve adını Kuzey Hindistan’a ait geleneksel bir düğün töreninden almış. Hayranları arttıkça grup, festivallerde ücretsiz müzik yapmaktan, geçen yıl Beyaz Saray’da çalma noktasına gelmiş.

Müzik eleştirmenleri grubun, Pencap dans müziğiyle New Orleans cazı, funk, hip hop ve go-go’yu harmanlayarak yeni bir tür müzik oluşturduğunu söylüyor. Jain her müzisyenin önemli katkısı olduğunu söylüyor: “Yalnızca caz müzisyenleri olsun istemedim. Farklı öz geçmişleri olan müzisyenler aradım. Sunny Singh trompet çalıyor ve Sikh gurularıyla büyümüş, tapınakta dua etmiş ama aynı zamanda ska ve reggae dinlemiş. MiWi La Lupa bas trompet çalıyor ve rhythm and blues, caz dinleyerek büyümüş. Ernest Stuart ise Philadelphia’da bir siyah kilisesinde yetişmiş. Yani herkesin çıkış noktası farklı.” Jain, Red Baraat’ın Bhangra’dan ilham alsa da aslında Brooklyn’e ait olduğunu ve kendisinin hem Hintli ve Amerikalı yanını yansıttığını düşünüyor. Bu dinleyicilerin giderek sınır tanımayan zevkleriyle de uyum sağlamış. (CAROLYN WEAVER – VOA)

(NEW YORK - POSTA 212) Yeni Zelanda’da bir sahil kasabasında büyüyen ve henüz 16 yaşında olmasına rağmen Billboard Hot 100 listesinde birinci olmayı başaran Lorde, geçtiğimiz ay Wrecking Ball şarkısına çektiği klip ile dünya çapında ses getiren Miley Cyrus’u ve yeni şarkısı Roar şarkısıyla müzik listelerine çok hızlı bir giriş yapan Katy Perry’yi geçti. Billboard’a göre, Lorde 1988 yılında 16 yaşındaki şarkıcı Tiffany’nin “I Think We’re Alone Now” adlı şarkısıyla Hot 100 listesinde birinci olmasından itibaren aynı tahta oturabilmeyi başaran en genç şarkıcı. 13 yaşındayken Universal Müzik Grubu ile bir albüm anlaşması yapan Lorde, geçtiğimiz eylül ayında “Pure Heroine” adlı ilk stüdyo albümünü çıkarmıştı. Daha önceden de, Billboard dergisi tarafından “Alternatif Müziğin Yeni Kraliçesi” seçilmişti. Müziğini dinleyen herkesin kendisinden bir şeyler bulabildiğini, bu nedenle diğer şarkıcılardan farklı olduğunu ileri süren genç şarkıcı, aynı zamanda yaptığı işlerin zekice olduğunu düşünüyor.

Bu haftanın Billboard Hot 100 listesinin ilk 10’u:

1) Lorde - Royals 2) Katy Perry - Roar 3) Miley Cyrus - Wrecking Ball 4) Drake Featuring Majid Jordan - Hold On, We’re Going Home 5) Avicii - Wake Me Up 6) Jay Z Featuring Justin Timberlake - Holy Grail 7) Robin Thicke Featuring T.I. + Pharrell - Blurred Lines 8) Ylvis - The Fox 9) Lady Gaga - Applause 10) Lana Del Rey & Cedric Gervais - Summertime Sadness

Sağlık

9 Ekim 2013 Çarşamba

İpek Ağaca Özger, kâbus yaşamadan 10 adımda ideal kiloya ulaşmanın mümkün olduğunu açıklayarak kilo vermek isteyenlere tavsiyelerde bulundu

(İSTANBUL - ANKA) İdeal kiloya ulaşmanın çoğu zaman bir kâbusa dönüşebildiğini belirten Esteworld Plastik Hastaneler Grubu’ndan Uzman Diyetisyen İpek Ağaca Özger, kâbus yaşamadan 10 adımda ideal kiloya ulaşmanın mümkün olduğunu açıklayarak kilo vermek isteyenlere şu önerilerde bulundu: Özger, “Yavaş ve iyi çiğneyin: Tokluk hissi, yemek yendikten 20 dakika sonra hissedilmeye başlanır. Yemeğinize sık sık ara verin” dedi.

» REÇETELERDE ARTIŞ

» KÜÇÜK TABAK KULLANIN

İdeal kiloya kavuşmak için yapılması gerekenleri sıralayan İpek Ağaca Özger şunları aktardı: “Pilav, makarna, börek gibi yiyecekleri küçük tabaklara koyun. Günde2-3 Litre su için.. Fazladan abur cubur tüketmek yerine acıktığınız zamanlarda su için. Yeterli posa tüketimini sağlamak için öğünlerinizde mutlaka sebze yemeği ve salata tüketmeye çalışmalısınız. Ekmeğinizi tam buğdaylı/çavdar gibi

Araştırmacılar, bu tedavinin, hastaları iyileştirmese de, ömürlerini uzatacağını umuyor. Losartan, 10 yıldan fazla süredir güvenli bir yüksek tansiyon ilacı olarak kullanılıyor. Bu ilaç, damarları gevşeterek basıncın azalmasını ve daha fazla kan taşınmasını sağlıyor. Massachusetts Hastanesi araştırma ekibi, ilacın göğüs ve pankreas kanseri olan farelerde yarar gösterdiğini ortaya koydu. İlacın, tümör etrafındaki bölgelere daha fazla kan akışı sağlayarak, kemoterapi ilaçlarının hedefe daha iyi ulaşmasına olanak verdiği görüldü. Genel kemoterapi yerine bu tedavinin uygulandığı farelerde yaşam süresinin uzadığı tespit edildi. İngiltere Kanser Araştırmaları Vakfı’ndan Dr Emma Smith, “Fareler üzerindeki bu ilginç araştırma, yüksek tansiyon ilacının kemoterapiyi nasıl daha etkili kıldığını gösteriyor; fakat insanlarda da aynı sonucun alınıp alınmayacağını henüz bilmiyoruz” dedi. Smith, ilacın tüm hastalar açısından ya da diğer kemoterapi ilaçları ile karıştırılması durumunda güvenli olup olmadığını tespit etmek için klinik denemelerin sonuçlarını beklemek gerektiğini belirtti.

posa değeri yüksek olanlardan tercih edin, gün içerisinde 3-5 porsiyon meyve tüketin, haftada mutlaka 1-3 kez kurubaklagil (kuru fasulye, nohut, mercimek, barbunya gibi) yemekleri tercih edin. Yemekleri pişirirken özellikle hayvansal kökenli doymuş yağlar (tereyağı, sadeyağ, iç yağı vb.) mutfağımızda mümkün olduğunca yer almamalıdır.”

» ZEYTİNYAĞI MUCİZESİ

Diyetisyen Özger, zeytinyağının faydalarına değindikten sonra önerilerini şöyle sıraladı: “Yemeklerde margarine yağlar yerine zeytinyağı kullanın. Fazla içilen şekerli ve kalori içeriği yüksek içecekler, kilo almamıza davetiye çıkartır. Tatlı yerine meyve tüketin.”

» ÖĞÜN ATLAMAYIN

Öğünler içerisinde kahvaltının atlatılmaması gerektiğinin altını çizen Diyetisyen İpek Ağaca Özger, “Ortalama 8-9 saatlik açlık sonrası vücut, beslenmeye en çok sabah ihtiyaç duyar. Bu yüzden de en önemli öğün kahvaltıdır. Yapılan çalışmalarda düzenli kahvaltı

yapmayan veya kahvaltıda yeterli miktarda ve doğru besinleri tüketmeyen kişilerin daha fazla obez olduğu görülmüştür” açıklamasında bulundu” diye konuştu. “Günde 6-8 öğün beslenmelisiniz” diyen Diyetisyen Özger, şöyle konuştu: “3 ana öğün, diğerleri ise ara öğünler olarak planlanmalıdır. Atladığınız öğün, kan şekeri regülasyonunuzda düzensizliğe ve çabuk acıkmanıza neden olur. Bunun sonucunda ise bir sonraki öğünde farkında olmadan daha çok besin tüketir, böylece gereğinden fazla miktarda enerji almış olursunuz. Bu durum, kilo alımlarını beraberinde getirmektedir.” Ayrıca İpek Ağaca Özger, sporun insan psikolojisine ve kilo vermede önemine değinerek, “Öfke, depresyon, sıkıntı, anksiyete ve yalnızlık gibi negatif duygu durumlarında fazla yeme davranışının ortaya çıktığı yapılan pek çok bilimsel araştırmada da görülmüştür. Böyle durumlarda yemek yerine yürüyüş yaparak veya dans ederek stresinizi atabilirsiniz” dedi.

ORGANLARIN BOYUTU HASTALIK BELİRLİYOR

Organların boyu, sağlık durumunu ve hastalık riskini belirlemeye yardımcı olabilir (NEW YORK – POSTA 212) Araştırmalar, organların boyutuyla hastalıklar arasında ilginç bağlantılar olduğunu gösteriyor. İşte organlarımız ve hastalıklarla olan ilişkileri:

guladı. Murty, küçük kulakların göz seviyesinin çok altında olmasının böbrek hastalıklarına işaret ettiğini ancak bunun sebebinin henüz bilinmediğini belirtti.

“Çekici” görünse de küçük kulaklıların, egzama ve böbrek hastalıklarına daha sık yakalandığı belirlendi. Leicester Üniversitesi Hastanesi’nden George Murty, küçük kullaklarda, küçük kulak kanallarının bulunduğunu belirtti. Kanalların, deriyle örtülü olduğunu ve birikintilerin atılması gerektiğini ancak küçük kulaklarda dışa atımın zorlaştığını, bu durumun da egzamaya davetiye çıkardığını vur-

Büyük dile sahip olanlarda uyku apnesinin daha sık görüldüğünü belirten Murty, dilin uyurken soluk borusuna doğru katlanarak hava kanalını tıkadığını, tıkanma küçükse horlandığını açıkladı. Tıkanmanın büyük olması halinde ise apnenin ortaya çıktığına, çoğu durumda kişinin 30 saniye nefesinin kesilebileceğine dikkati çekti.

» KÜÇÜK KULAKLAR

KANSERE KARŞI TANSİYON İLACI

İYILEŞTİRMESE DE ÖMRÜ UZATIYOR

GAZETESİ

10 YOLU

(NEW YORK – POSTA 212) British Medical Journal’da yayımlanan çalışmada, ölümün önlenmesi konusunda egzersiz ve ilaçların yararları değerlendirmek için yaklaşık 340 bin hastayı kapsayan verilere bakıldı. Fiziksel faaliyet, bazı kalp ilaçlarıyla boy ölçüşecek düzeydeyken, inme ilaçlarını geride bıraktı. Araştırmacılar bulguların egzersizin reçetelere eklenmesi gerektiğini gösterdiğini söylüyorlar. Uzmanlar, hastaların egzersiz için ilaçlarını bir yana atmaktan ziyade birlikte kullanmaları gerektiğini vurguladı.

(NEW YORK – POSTA 212) Uzmanlar, kansere karşı geleneksel ilaçların yanında kullanıldığında, “Losartan”ın ömrü uzatabileceğine inanıyor. İnternet üzerinden yayın yapan Nature Communications, farelerde uygulanan başarılı denemenin ardından, doktorların, “Losartan”ı, tedavisi zor bir kanser türü olan pankreas kanseri hastalarına vermeyi planladıklarını yazdı. Günümüzde pankreas kanseri hastalarının sadece yüzde 5’i beş yıldan fazla yaşıyor. Bunun nedenlerinden biri, pankreas kanseri hastalarının sadece 10’da birinde tümör üzerinde ameliyat yapılabilmesi. ABD’deki Massachusetts Hastanesi’nden araştırmacılar, ameliyat edilemeyecek pankreas kanseri hastalarına, kemoterapinin yanı sıra Losartan’ın verilmesini öngören tedavi için, gönüllü hasta aramaya başladı.

TÜRKLERİN

İDEAL KİLOYA ULAŞMANIN

İLAÇ MI, EGZERSİZ Mİ?

Halen çok az yetişkin yeterli düzeyde egzersiz yapıyor. İngiltere’de insanların sadece üçte biri önerildiği şekilde haftada 2,5 saat veya daha fazla orta yoğunlukla ﬁziksel faaliyet içinde. Bu tür faaliyetler, bisiklet sürmeyi veya hızlı yürümeyi içeriyor. Buna karşılık, reçeteli ilaç kullanma oranları artmaya devam etmekte. Çalışma için, LSE, Harvard ve Stanford üniversitelerinden bilim adamları, ilaçlarla egzersizin karşılaştırıldığı bir araştırma bulmak için tıp literatürünü taradı. Kalp hastalığı, felç rehabilitasyonu, kalp yetmezliği ve gizli şeker gibi durumlarda neler yapılabileceğini araştırdılar. İlaç mı, egzersiz mi? Araştırmacılar bir bütün olarak veriler ele alındığında, egzersiz ile ilaçların ölüm oranları açısından benzer sonuç verdiğini gördüler. Ama iki istisna vardı. Egzersiz, yaşam beklentisi açı- sından inme hastaları için iyi sonuç verirken, kalp yetmezliği hastaları için idrar söktürücü ilaçlar tercih edilmeli. İngiliz Kalp Vakfı’ndan üst düzey kalp hemşiresi Amy Thompson da, “aktif bir yaşam tarzının sağlık açısından birçok yararı olmasına rağmen, ilaca tercih edilebileceğine dair kesin bir sonuca varmak için yeterli kanıt bulunmadığını” söyledi. Felç Derneği’nden Dr. Peter Coleman ise, ilaçların yanında egzersiz de yapılmasının yararlarının, daha fazla araştırma gerektiren bir konu olduğunu söylüyor. (BBC)

A M E R İ K A’ D A K İ

» BÜYÜK DİL

» BÜYÜK KALÇA

Büyük kalçalara sahip kişilerde hafıza kayıplarına daha fazla rastlandığı belirtildi. Chicago’daki Northwestern Üniversitesi’nden bilim adamlarının yaptığı, 65-79 yaşındaki menopoza giren 8 bin 750 kadının katıldığı araştırma, büyük kalçalıların hafıza testi sonuçlarının daha kötü olduğunu gösterdi. Araştırmacılar, biriken yağın beyne kanın gitmesini sınırlayarak hafızayı etkileyebileceğini ifade etti.

» EL PARMAKLARI

El parmaklarının boyunun depresyon ve prostat kanse-

ri riskinin habercisi olabileceği belirlendi. Warwick Üniversitesi’nden bilim adamları prostat kanserine yakalanan 1500 kişinin elleriyle 3 bin sağlıklı kişininkini karşılaştırdı. İşaret parmağı, yüzük parmağından uzun olanların prostat kanserine yakalanma riskinin daha az olduğu görüldü. Bilim adamları bunun, anne karnında maruz kalınan testosteron seviyesinden kaynaklanıyor olabileceğini, az testosterona maruz kalanların işaret parmağının daha uzun olduğunu belirtti. Alberta Üniversitesi’nden bilim adamlarının yaptığı araştırma ise genellikle kadınlarda olduğu gibi, işaret parmağı yüzük parmağından uzun erkeklerin daha depresif olduğunu gösterdi. Depresyonun, rahimde maruz kalınan testosteron seviyesiyle bağlantılı olabileceği ileri sürüldü.

» AYAK PARMAKLARI

Ayakta ikinci parmağın baş parmaktan uzun olmasının acı verici ayak sorunlarına yol açtığı belirtildi. Uzman David Houlihan-Burne, ikinci parmağın uzun olmasının yaygın Freiberg hastalığının gelişmesine yol açabileceğini açıkladı.

» DAR KALÇA

Dar kalçanın kalp hastalıklarının habercisi olabileceği belirtildi. Danimarka’da yapılan, yaklaşık 3 bin kişinin katıldığı araştırma, dar kalçalıların kalp hastalıkları ve erken ölüm riskinin daha fazla olduğunu gösterdi. Bu bölgede kas yoğunluğunun az olmasının kalp hastalıklarına yol açabileceği, insülin duyarlılığının da etkilenebileceği açıklandı.

» BÜYÜK GÖZLER

Büyük gözlülerin göz sorunlarıyla boğuşma riskinin daha fazla olabileceği ortaya çıktı. Standart göz boyunun 24 milimetre olduğunu belirten bilim adamları, gözlerin bundan 1 milimetre büyük olmasının bile görme bozukluklarına yol açabileceğini kaydetti. Uzman Trevor Rowley, normal boydaki gözün ışığı daha iyi alabildiğini vurguladı.

» KISA BACAKLAR

Kısa bacaklıların tip 2 diyabete yakalanma riskinin daha fazla olduğu belirlendi. Bristol Üniversitesi’nden bilim adamlarının yaptığı araştırma, bacak uzunluğunun her 4,3 santimetre artmasının diyabet riskini yüzde 19 azalttığını gösterdi. Hamilelikte annenin kötü beslenmesinin kısa bacaklı doğma ihtimalini artırdığı da belirtildi.

AVRUPA SÜNNETE KARŞI Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nde kabul edilen kararda sünnetin erkek çocukları için ‘tıbben gerekli olmadığı’ ve ‘çocukların rızası olmadan yapılmaması’ ifadelerine yer verildi (POSTA212) Modern Avrupa, Yahudi ve Müslüman dinî geleneklerinin vazgeçilmezlerinden olan sünnet hakkında tarihi bir karara imza attı. Türkiye’nin de üyesi olduğu Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) tarafından Strasbourg’da kabul edilen kararda, sünnetin erkek çocukları için “tıbben gerekli olmadığı” ve “çocukların rızası olmadan yapılmaması” ifadelerine yer verildi. AKPM üyesi Türk parlamenterlerin karar metnini değiştirme çabaları ise sonuç vermedi. AKPM Sosyalist Grup üyesi Alman parlamenter Marlene Rupprecht tarafından kaleme alınan “Çocukların Fiziksel Bütünlük Hakkı” başlıklı rapor ve beraberindeki karar taslağı nihai oylamada 19’a karşı 77 oyla kabul edildi, 12 parlamenter ise çekimser kaldı. Rapor sadece erkek çocukların sünnet edilmesini konu almasa da Avrupa Konseyi kulislerinde “sünnet raporu” olarak anılıyor.

» 14 YAŞINA KADAR BEKLENMESİ ÖNERİSİ Alman raportör, oylama öncesi genel kurulda yaptığı konuşmada, sünnetin erkek çocukların psikolojik sağlığı üzerinde

uzun vadede bıraktığı izlerin sorgulanmasını ve sünnet öncesinde erkek çocuklarının onayının alınmasını istedi. Raporun açıklama bölümünde, “Erkek çocukların onayının alınması için 14 yaşına kadar sünnet için beklenilmesi gerekir”

deniliyor.

» SÜNNETİN TARİHÇESİ Sünnet Batı Afrika ülkelerinde 5 bin, Yakın ve Orta Doğu ülkelerinde ise en azından 3 bin yıldır süregelen bir uygula-

ma. Avrupa Konseyi verilerine göre, kimi kültürler için bir tür ayin olan sünnet, tıbbi operasyon olarak 19’uncu yüzyılın sonundan itibaren uygulanmaya başlanıyor. Dünya Sağlık Örgütü günümüz dünyasında erkeklerin yaklaşık yüzde 30’unun sünnetli olduğunu tahmin ediyor. Sünnet özellikle Müslüman ve Yahudiler açısından dinî öneme sahip. Müslüman ve Yahudilerde yüzyıllardır gelenek haline gelmiş sünnet çocukların rızası alınmaksızın gerçekleşiyor. Kuzey Amerikalılar ise daha çok hijyene bağlı nedenlerden ötürü sünnet oluyor. ABD merkezli Amerikan Pediyatri Akademisi (AAP) sünnetin özellikle yeni doğmuş erkek bebeklerin sağlığı açısından önemine dikkat çekiyor. AAP tarafından 2012 yılında yayımlanan bir raporda, sünnetin; üriner enfeksiyonlar, HIV virüsü, cinsel enfeksiyonlar ve penis kanserine karşı mücadelede olumlu etkileri sıralanıyor. Dünya Sağlık Örgütü de sünnetin heteroseksüel erkeklerde HIV enfeksiyonu riskini yaklaşık yüzde 60 oranında azalttığını belirtiyor. Deutsche Welle Kayhan Karaca / Strasbourg /Editör: Ercan Coşkun

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

Spor

GAZETESİ

9 Ekim 2013 Çarşamba

İSTANBUL’DA

‘THUNDER’STORM NBA Global Games 2013 kapsamında Türkiye’ye gelen iki sezon öncenin NBA ﬁnalisti Oklahoma City Thunder, Fenerbahçe Ülker’i, Ülker Sports Arena’da 95-82 mağlup etti (İSTANBUL-POSTA 212) As oyuncularından Russel Westbrook dışında ideal kadrosuyla Istanbul’a gelen Thunder’da NBA’in son 3 sezonki sayı kralı Kevin Durant 24 sayıyla oynarken, 8 de ribaunt aldı. Mücadeleye iyi başlayan sarı-lacivertliler ilk çeyreği önde kapatsa da Thunder, geriye kalan 3 periyotta oyunun kontrolünü ele alarak Fenerbahçe’nin hücum yollarını kapattı ve maçı kazanmayı bildi. Geçtiğimiz sezon bir baş-

ka NBA devi Boston Celtics ile karşılaşan ve sahadan galip ayrılan Fenerbahçe Ülker böylece NBA takımlarına karşı ilk yenilgisini almış oldu. Mücadelede sarı-lacivertli genç oyuncular (Metecan, Kenan, Izzet, Melih) da uzun süreli şans bulurken iki takım arasındaki en büyük fark olarak atletizm göze çarptı. Fiziksel oyunda da sarı-lacivertlilere karşı üstünlük kuran Thunder ribaunt istatistiğinde de 52-27 gibi ezici bir üstünlük kurdu.

EDİTÖR NOTU: Her iki takım da yolun henüz başında. Şöyle diyelim bu maç Thunder için hazırlık kampı öncesi bir maçtı. Düşünün daha hazırlık kampını açmadılar bile. Fenerbahçe açısındansa gücünü dışlı bir rakibe karşı test edebileceği bir maçtı. Öyle de oldu skordan çok kazanımlara bakmak lazım. Atletik bir rakibe karşı Fenerbahçe’nin ne kadar anti-atletik bir takım olduğunu görmemizi sağladı. Ayrıca sözleşme yenileme tekliﬁni reddeden sarı-lacivertlilerin Hırvat yıldızı Bojan Bogdanoviç’in NBA için artık hazır olduğunu da anlamis olduk. Önümüzdeki sezondan sonra Bogdanoviç’i NBA’de izleyeceğimiz kesin gibi. Tüm bunlara rağmen kadrosunda hala 4 as oyuncusundan yoksun oynayan Fenerbahçe’nin iyi bir sınav verdiğini söyleyebiliriz.

Durant: Fenerbahçe iyi savunma yaptı (İSTANBUL-POSTA 212) Maç sonrasında medya sorularını yanıtlayan Oklahoma City Thunder’in süper yıldızı Kevin Durant, yeni sezon öncesi ilk maçlarında Fenerbahçe karşısında iyi bir oyun ortaya koyduklarını belirterek, “İlk periyotta tutunmaya çalıştık. Rakip 28 sayı attı. Sonra savunmayı sıkılaştırdık. Top çevirdik ve şutlarımız da girdi. Önemli olan savunmanın iyi yapılıyor olmasıydı. Sezon öncesi ilk maçımızdı, fena olmadı diye

düşünüyorum. Bunun üzerine inşaa etmeyi sürdüreceğiz” şeklinde konuştu. Brooks: Türkiye’den harika anılarla ayrılıyoruz Thunder koçu Scott Brooks da maç sonunda mücadele kadar Türk misaﬁrperverliğinden de övgüyle bahsetti. Türkiye’de bulunmaktan büyük keyif aldıklarını ve konukseverliğin oyuncularla aralarında bağ kurmalarını kolaylaştırdığını belirterek, “İyi bir takıma karşı oynayacağımızı

biliyorduk. Topu iyi dolaştırdılar, biz de ilk 3 periyot içinde maçtan kopmamaya çalıştık ve bunu yaptık” dedi. Brooks ayrıca, Türkiye’de yaşadıkları harika deneyim için teşekkür ederek, “Yeniden gelmekten memnuniyet duyarız” dedi. Metecan: PC oyunlarında hep Kevin Durant’i oynuyordum Fenerbahçe Ülker’in genç oyuncusu Metecan Birsen, bilgisayar oyunlarında oynadığı Kevin Durant’a karşı forma

giymenin mükemmel bir duygu olduğunu ifade etti. Genç oyuncu duygularını, “Müthiş bir maçtı. Kevin Durant’a karşı oynamak… Bir ara onu tuttum, heyecanlandım ama müthiş bir tecrübe oldu. Bilgisayar oyunlarından Kevin Durant’ı oynuyordum. Şimdi ona karşı oynamak mükemmel bir şey” şeklinde dile getirdi. Sarı-lacivertli ekibin tecrübeli oyuncusu Bogdanovic ise yeni sezon öncesi için takım adına iyi bir deneyim olduğunu belirtti.

(NEW YORK – POSTA 212) Formula 1’de sezonun 14. durağı olan Kore Grand Prix’si gectigimiz pazar koşuldu. Son üç sezonun şampiyonu olan Red Bull’un Alman sürücüsü Sebastian Vettel, 55 tur sonunda 1:43:13.701’lik derecesiyle podyumun ilk basamağında yer aldı. Bu sezonki 8., üst üste ise 4. zaferini yaşayan Vettel, tüm zamanlardaki galibiyet sayısını ise 34’e yükseltti. Kore’de 2.’lik Lotus’tan Kimi Raikkonen’e giderken, podyumun son basamağıda yine aynı takımdan Romain Grosjean yer aldı. Sezonun bitimine beş yarış kala Sebastian Vettel 272 puanla genel klasman liderliğini korurken, en yakınt takipçisi Fernando Alonso’nun 195 puanı bulunuyor. Formula 1’de sezonun 15. yarışı 13 Ekim’de Japonya’da koşulacak.

BU TÜRKÜ BİTMEZ KİM ne derse desin artık resmiyet kazandı. Fenerbahçe ile Trabzonspor artık resmen kanlı bıçaklı. Ne hoş bir durum değil mi! Trabzonspor Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu stat çıkışında neredeyse linç edilecek. Karadenizli ve korkusu yok. O kadar insanın üzerine atlayabilecek cesareti gösteriyor. Ama neyin cesareti neyin saldırısı bu? 3 kiloluk bir metal parçasının kavgası olayları buralara kadar getirdi. Kupa benim! Hayır benim! Ondan alın bana verin! Hayır kupamı vermem! Alsan bir türlü almasan bir türlü. UEFA bir yanda, TFF bir yanda, yargı bir yanda, bol kepçeden atanlar diğer bir yanda. Kimse de çıkıp hızla büyüyen bu tehlikeyi durdurmak için elini masaya vurmuyor. İki kulübün resmi internet sitelerinden, kişisel hakaret boyutuna kadar gelen açıklamalar; kitleleri nereye götürecek, hiç düşünen yok. Yahu kardeşim bu iki takım sürekli karşı karşıya gelecek. Sonunda bir tanesinde ortalık kan gölüne dönünce mi müdahale edeceksiniz? Yerim kupasını mupasını. Bu nasıl bir saçmalıktır? Birileri resmen kan dökülsün diye yırtınıyor, birileri de sesini soluğunu çıkartmadan oturup izliyor. O kadar genç insanın vebalini kim ödeyebilecek? İşi gücü olmayan, gördüklerinden hemen etkilenip kendisini her türlü ateşin içerisine atmaya hazır, eğitim seviyesi düşük gençlerin karşı karşıya getirildiğinde neler olabileceğini düşünemiyor musunuz? Bu koltuk sevdası, bu hırs, bu sağa sola yalakalık zihniyeti ve özellikle önüne geçilemez ego. Bunların hepsi birleşiyor ve tehlike günden güne büyüyor.

» TERİM İTALYA YOLCUSU

Fatih Terim’in Galatasaray’dan gönderilişinin yankıları hala sürüyor ve sürecek gibi de görünüyor. Terim şu anda Milli Takımdaki görevinin başında. Ama henüz yenilenen bir sözleşme yok. Peki şimdi sormak gerekir bu paylaşılamayan adam ne oldu da her iki tarafta da sözleşmesi uzatılamadı? Ünal Aysal olsun Yıldırım Demirören olsun Terim için neler söylüyordu? Milyon dolarlar, uzun sözleşmeler nerede şimdi? E peki icraat nerede? Ben mi yanlış hatırlıyorum?

Emniyetten ‘holigan’ dosyası (İSTANBUL-POSTA 212) Beşiktaş-Galatasaray derbisinde yaşanan ve taraftarların sahaya girmesi sonucunda da maçın tamamlanamamasıyla sonuçlanan olaylar halkasında emniyet Türk Futbolu’na dair ‘holigan dosyası’nı yayınladı.

» DOSYA KABARIK

Dosyada, televizyon kanalı basan Ultraslan’dan tutun Fenerbahçe tribünlerine hakim olma mücadelesi veren Genç FB’ye ve Beşiktaş Carsı Grubu’na dair birçok iddialar var. Grupların çoğu ‘suç örgütü’ kapsamına alınırken liderleri de ‘çete lideri’ olarak yargılanacaklar. Dosyada neler yok ki; Kasten adam öldürmeden tutun da si-

lahlı eylem planlarına kadar her şey. İşte emniyet raporunda bulunan akla hayale gelmeyecek ‘futbol sahalarında görmek istemediğimiz hareketler’den bazıları... ● Bir başka taraftar grubunun liderini tedavi gördüğü hastenede vurmak için plan yapmak. ● Yöneticilerden alınan biletleri karaborsa yoluyla satarak haksız kazanç sağlamak. ● Tribünlere hakim olma maksadıyla diğer taraftar gruplarını sindirme amaçlı silahlı ve şiddet içerikli eylemler planlamak. ● Stat dışında diğer taraftar gruplarına döner bıçakları, satır

gibi silahlarla saldırmak. ● Maç sonunda kasten adam öldürmeye teşebbüs. ● Bedava bilet dağıtımını kesen yönetim üzerinde baskı kurmak ve tehditlerde bulunmak, ● Bir televizyon kanalını basmak ve yayına müdahale etmeye çalışmak, İşte bunlar Avrupa’da başarı kovalayan ve Avrupa Finans Ligi’nde gözünü sözde zirveye diken Türkiye’nin daha 3 Büyüğü’nün tribünlere hakim taraftar gruplarının kaba bir suç proﬁli. Şiddeti futboldan uzak tutmaksa amaç her şeyden önce tribünler özgürleşmeli aksi halde zaten bataklıkta olan futbolumuzun sonu oldukça karanlık.

FIFA’DA KATAR KRİZİ...

F1’DE VETTEL ŞAMPİ...

Harun Muslu

Başbakan maçtan sonra çıkıyor ve “Trabzonspor başkanına yapılan olay çok yanlış. Başkanın o anki duruşunu da beğendim” diyor. Ben gerçekten inanamıyorum. Bu olayların buralara gelmesi mi konuşmamız gereken yoksa bu olaylara yorum yapılması mı? Bunlar tehlikeli işler. Yorum yapmaktansa yanlışı tespit edip kangreni kesmektir asıl yapılması gereken. Bu tabloyu buralara getirenler, önce yanlışlarını düzeltsin sonra da futboldan elini eteğini çeksin. Zaten ülke olarak bir sürü sorunumuz var, bir de hazımsız insanların saçmalıklarının bedelini ödemeyelim.

525 GÜN SONRA YENİDEN PARKEDE: DERRICK ROSE (CHICAGO- POSTA 212) Tam 525 gün.. Dile kolay ama Derrick Rose’a zor geldi bu dönem... Chicago Bulls’un yıldız oyuncusu Derrick Rose, geçen yıl Nisan ayında, kopan çapraz bağları nedeniyle uzak kaldığı parkelere tam 525 gün sonra geri döndü ve takımıyla beraber hazırlık kampını açıp ve ilk maçına da çıktı. Indiana Pacers ile oynanan hazırlık karşılaşmasında sahada yer alan Rose, Bulls’un 82-76 kazandığı mücadelede 20 dakika sahada kaldı ve 13 sayı, 3 asist ile oynadı. Sakatlığın iyileşme sürecinde takımını play-oﬀ yarısında yalnız bıraktığı konusunda eleştirilen Rose tüm yorumlara rağmen %100 olmadan dönmeyeceğini çünkü tam iyileşmeden geçireceği bir sakatlığı daha ne Chicago Bulls’un ne de kendisinin kaldırabileceğini ifade etmişti. Bulls, Brooklyn Nets, Indiana Pacers, New York Knicks ve son iki sezonun NBA şampiyonu Miami Heat ile sezon öncesinde Doğu Konferansı’nın favorileri arasında gösteriliyor.

(KATAR – POSTA 212) 2022 Dünya Kupası’na ev sahipliği yapacağı açıklanan Katar’da sular durulmuyor. FIFA Yürütme Kurulu, Katar’ın 2022 Dünya Kupası’na hangi aylarda ev sahipliği yapacağını incelemek için bir çalışma grubu kuracak. FIFA toplantının ardından iddiaların aksine 2022 Dünya Kupası’nın Katar’dan alınmayacağına dair açıklamalarda bulundu. Kupa için Avustralya, Japonya, Güney Kore ve ABD ile yarışan ve rakiplerini geçip Dünya Kupası’nı düzenleme hakkı elde eden Katar’a yönelik eleştiriler şu yönde; ● Kupaya ev sahipliği yapacak olan Katar, bir süredir inşaat çalışmalarında işçilere köle muamelesi yapıldığı iddiaları ile karşı karşıya. 2022 Dünya Kupası hazırlıkları sı-

rasında Katar’daki çok sayıda yabancı işçiye kötü davranıldığına işaret eden uluslararası çevreler, ülkeye yönelik baskılarını artırıyor. İngiltere hükümetinin spordan sorumlu bakan yardımcısı Hugh Robertson, her türlü spor etkinliğinde, sağlık ve güvenlik açısından en yüksek standartların uygulanması şarttır” dedi. Sendikalar, Katar’da 2022 yılına kadarki hazırlık çalışmaları sırasında ölenlerin sayısının 4 bini bulabileceğini kaydediyor. Ülkedeki inşaat alanlarında ölen ya da yaralanan yabancı işçilerin ailelerinin temsilcileri, “en kısa zamanda Doha yetkilileri, çalıştırdığı işçilerin güven-

Herkes çıkıp “Terim bu ülkenin en büyük teknik adamıdır” demiyor muydu? E Terim Galatasaray’dan sözüm ona başkanın mesajlarına cevap vermediği için gönderildi. Peki Yıldırım Demirören neyi bekliyor? Cevap yok. Ben size söyleyeyim. Fatih Terim zeki bir spor adamıdır. Çok iyi koklar ve hareketini yapar. Bu şartlarda Milli Takımdaki görevine de devam edeceğini düşünen yanılır. Demirören elini çabuk tutup Terim’in istediği şartları yerine getirmezse, Fatih Terim’i rüyasında görür. Terim İtalya’da görüşmelere başladı bile. Türkiye’de yaşadıkları artık canına tak etmiş. 3 sene daha teknik direktörlük yapıp mesleği bırakmak istiyor. Bu arada ben Yıldırım Demirören’in de Fatih Terim gibi bir karakterle işe devam etmek istediğini düşünmüyorum bu saatten sonra. Çünkü her fırsatta Terim hem Milli Takımın hem de Demirören’in önüne geçecektir. Bir başkan da kendisinin önüne geçen bir teknik adamı fazla istemez. Ünal Aysal’da olduğu gibi.

liği konusunda güvence veremezse, FIFA’dan turnuvanın bir başka ülkeye devredilmesini” istedi. ● Ayrıca Körfez ülkesinde 40 dereceyi aşan yaz sıcaklıklarının oyuncuların ve taraftarların sağlığını tehlikeye atabileceği yolunda kaygılar bulunuyor. FIFA Başkanı Sepp Blatter, yazın yaptığı açıklamada, geleneksel olarak Haziran ve Temmuz aylarında yapılan Kupa’nın kış aylarına kaydırılmasını istemişti. 2022 Dünya Kupası adaylığını inceleyen FIFA heyetinin başkanı Harold Mayne-

Nicholls, turnuva tarihlerinin değiştirilmesi üzerinde uzlaşılırsa, en uygun zamanın Katar’da sıcaklığın 22 derece civarında olduğu Ocak ve Şubat ayları olduğunu tavsite etti. Ancak böyle bir tarih değişikliği halinde Dünya Kupası, Şampiyonlar Ligi’nin yanı sıra Kış Olimpiyatları ve Super Bowl ile çakışma ihtimalini doğuruyor. UEFA’nın 54 üyesi, Dünya Kupası’nın tarihinin değiştirilmesi ﬁkrine destek veriyor. Avrupa’nın önde gelen kulüpleri 2022 kişinda Katar’da Dünya Kupası düzenlenmesi olasılığına olumlu bakıyor. Yaz aylarının sıcaklığına karşı çok yeni bir klima teknolojisi geliştirmeyi taahhüt eden Katar ise, dün, Dünya Kupası’nı herhangi bir zamanda düzenlemeye hazır olduğunu tekrarladı.

Emlak

9 Ekim 2013 Çarşamba

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

EMLAK MUHABBETİ

Yeşim Numan newyorkusatiyorum@gmail.com

Soru - cevap BU HAFTA Posta 212 okuyucularından gelen sorulara ayırdım köşemi. Her hafta e-posta ile pek çok soru geliyor. Bunlara tek tek yanıt veriyorum, ama istedim ki burada paylaşayım, sormayı düşünüp de bir sebepten soramamış olanlara da faydası olsun. İşte en sık sorulan sorulardan bazıları: Amerikan vatandaşı değilim, ama uzun süredir ABD’de yaşıyorum ve çalışıyorum. New York’ta ev almak için ne yapmam gerekiyor? ABD’de yasal olarak bulunuyorsanız ve en az iki senedir çalışıp vergi ödüyorsanız, sizden bir Amerikan vatandaşından farklı olarak, çalıştığınız işin geçici bir görev olmadığını gösteren bir belge isteyebilirler. Bunun dışında Amerikan vatandaşı olsun olmasın, herkesin iyi bir kredi geçmişi, düzenli ve yeterli bir geliri ve alınacak mülkün (coop/condo) ve kredinin cinsine göre istenen miktarda birikimi olması gerekir. Türkiye’de yaşıyorum. Amerika’da mortgage ile ev alabilir miyim? Evet. İki hafta önce bu köşede çıkan yabancılar için mortgage konulu yazımda mortgage uzmanı Jack Kasavi’nin belirttiği gibi, yabancılara yönelik mortgage programları küresel kriz sırasında tamamen kesilmişti. Ancak krizin etkileri azaldıkça, bu tür programların tekrar ortaya çıktığını görüyoruz. En az yüzde 40 peşinatla başlayan seçenekler hakkında detaylı bilgiyi Jack Kasavi’den alabilirsiniz. jack@guaranteedrate.com Türkiye’de yaşıyorum. Sık sık New York’a gidip geliyorum. Geldiğimde kalmak, diğer zamanlarda kısa dönemli kiraya vermek üzere bir daire almak istiyorum. Ne yapmam gerek? Öncelikle, coop’lardan uzak durmanız gerek, çünkü coop’ların yüzde 99’u hem yabancı yatırımcılara satış yapmaz, hem de kiralama konusunda çok sıkı kurallar koyar. Condo alırken de, kısa dönemli kiralamaya izin verip vermediklerini araştırmanız gerek. Condo yönetimleri genel olarak kiralama konusunda çok daha esnek olsalar da, özellikle lüks binalarda, bir seneden kısa süreli kontratlara izin verilmesi çok nadirdir. Çalıştığınız emlak danışmanına durumunuzu iyice açıklarsanız, size şartlarınıza uygun evleri gösterecektir. New York’ta yatırım amaçlı ev satın almak istiyorum. Kazanç vergisi, veraset vergisi gibi konularda şahıs adına mı, şirket adına mı almak daha avantajlıdır? Vergi ve hukuk konularında emlak danışmanlarının bilgi vermesi ve tavsiyede bulunması yasaktır. Ancak, dilerseniz bu konuda size yol gösterecek son derece deneyimli bir kaç avukatın (Türk olabilir) iletişim bilgilerini verebilirim. Manhattan’da ev kiralamak konulu yazınızı okudum. Abarttığınızı düşünüyorum. Gerçekten bu kadar zor mu? Maalesef evet. Sosyal güvenlik numarası ve geliri olmayan birisinin Manhattan’da ev kiralaması için ya ABD vatandaşı bir kefili olması, ya da yüklü miktarda peşin kira/ depozit vermesi gerekir. Bunun dışında bir de son yıllarda lüks kiralık binalarda yaygınlaşan “insürent” uygulaması var. Kısaca “kiralık kefil” olarak tanımlayabileceğimiz bu uygulamada, normal şartlarda kabul edilmeyecek kiracılar (öğrenciler, henüz kredi geçmişi olmayan expatler gibi) İnsürent adlı şirkete (www.insurent.com), durumlarına bağlı olarak 1 veya 2 aylık kira bedelini ödüyorlar. Bunun karşılığında, bu şirket kira kontratına kefil oluyor. Tabii bu, sadece İnsürent ile anlaşması olan binalarda geçerli. ABD’de emlakçı komisyonu ne kadar? Alım-satımlarda komisyon genel olarak %6’dir. Bunu satıcı öder. Komisyon alıcının emlakçısı ve satıcının emlakçısı arasında bölüşülür. Alıcılar tarafından çokça yapılan bir hata, fiyatta yüzde 3 indirim alacaklarını sanarak, emlakçıyla çalışmamaktır. Oysa ki, alıcının emlakçısı olsa da olmasa da, ödenecek komisyon sabittir. Kiralıklarda, New York’ta yaygın olarak yıllık kiranın %15’i alınır. Ancak, kira komisyonlarında, özellikle tek emlakçı olan durumlarda, pazarlık daha yaygındır. Hele düşük sezonda (Kasım – Mart), işin içinde iki emlakçı yoksa, komisyon bir aylık kiraya kadar düşürülebilir. Hatta kiralık piyasasının durgun olduğu zamanlarda, pek çok ev sahibi, komisyonu ödemeyi üstlenir. Ancak son iki senedir olduğu gibi sıcak bir piyasada bu tür teşvikler yok denecek kadar azdır. Amerika’da emlakçı olmak için ne yapmak gerekir? Amerika’da lisans gerektiren pek çok meslek gibi emlakçılığın da kuralları eyelet yönetimi tarafından düzenlenir. Her eyaletin kuralları farklıdır, ve anlaşmalı eyaletler dışında, bir eyaletin lisansı başka eyaletlerde geçerli değildir. New York’ta emlak lisansı almak için öncelikle eyaletin onayladığı bir okulda 75 saatlik bir eğitim alıp, hem okulun, hem de eyaletin sınavını geçmek gerekiyor. Sınavları geçenler “emlak satış elemanı” (salesperson) lisansı alabilmek için, kendilerine sponsor olacak bir “emlak komisyoncusu” (broker) bulurlar. Emlak satış elemanları maaş almazlar. Gelirleri tamamen komisyon üzerindendir. Aldıkları komisyonu çalıştıkları şirketle bölüşürler. Bu bölüşmenin oranı şirkete ve elemana göre değişir. Yapılan her kiralama ve satış işleminin belli bir puan değeri vardır. Satış elemanları en az iki sene bir emlak komisyoncusunun yanında çalışıp, 3,500 puanlık işlem yaptıklarında “broker” lisansı almak için başvurabilirler. Bunun için 45 saatlik ders alıp, okul ve eyalet sınavlarını geçmeleri gerekir. Emlak satış elemanlarının ve komisyoncuların lisanslarını yenileyebilmek için iki senede bir 22 buçuk saatlik “süregelen eğitim” alma zorunluluğu vardır.

Emlak sayfası A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

emlak sohbetleri

www.emlaksohbetleri.com

işbirliğiyle hazırlanmaktadır. Sayfada yer almasını istediğiniz proje bilgilerinizi bize gönderebilirsiniz. e-mail: erdal@emlaksohbetleri.com

ABRAMOVICH REKOR KIRDI Rus zengin Roman Abramovich, New York’ta bir konağa 75 milyon dolar ödeyerek şehrin “en pahalı co-op” rekorunu açık ara farkla kırdı. Beşinci Cadde’deki konak Fransız tarzı özellikleri taşıyor

(NEW YORK – POSTA 212) New York 5. Caddedeki tarihi bir konak 75 milyon dolara el değiştirerek şehirde en yüksek rakamın ödendiği “co-op” tarzı yapı oldu. 828 Beşinci Cadde’deki konak, Roman Abramovich ve çocuğunun annesi Dasha Zhukova tarafından alındı. Çiftin bir yıla yakın süredir ev baktığı söyleniyordu. Daha önce co-op tarzı yapılarda şehrin fiyat rekorunu, sosyete üyesi Denis Rich’in evini 54 milyon dolara satın alan müzik ve film dünyasından David Geffen kırmıştı. Abramovic’in Central Park manzaralı yeni evi 1886 yılında Fransız tarzında inşa edilmiş.

Vadistanbul'a Avrupa'dan ödül Artaş İnşaat - Avrupa Konutları, Aydınlı Grup ve Keleşoğlu İnşaat'ın ortaklığıyla hayata geçirilen Vadistanbul, Avrupa Gayrimenkul Ödülleri'nde ödüle layık görüldü (POSTA212 - İSTANBUL) Türkiye'nin en büyük gayrimenkul projeleri arasında yerini alan ve donatılarıyla adeta bir şehri andıran Vadistanbul, mimarisiyle Avrupa'dan ödül aldı. Her yıl, dünya çapında bir çok inşaat projesinin yarıştığı Avrupa Gayrimenkul Ödülleri'nde (International Property Awards Europe 2013) Vadistanbul, "Yaşam Yerleşkesi Gelişim" kategorisinde ödül aldı. Mimarisinde dünyaca ünlü SOM Architecture ve Türkiye'nin ödüllü mimarlık ofisi İki Design Group'un imzası bulunan Vadistanbul, mimari açıdan da sembol niteliğinde bir değere sahip. İnşa edildiği bölgenin dönüşümünde büyük rol oynayan Vadistanbul, bölgedeki sanayi alanlarının taşınmasıyla birlikte çevrenin gelişimine önemli ölçüde katkı sağlıyor. TEM Otoyolu'nun yanı başında konumlandırılan Vadistanbul, konumu itibariyle Maslak ve Büyükdere Cadde'sinin alternatifi niteliğinde bir değere sahip. Konut bloklarının yanı sıra ofis, alışveriş ve yaşam alanlarıyla da İstanbulluların buluşma noktası olacak Vadistanbul, Ayazağa'nın yeni bir merkez olmasını sağlıyor.

merkezlerinin yanı sıra eğlence merkezlerine sahip olacak. İstanbul'un en değerli bölgelerinden Ayazağa'da hayata geçirilen Vadistan-

Avrupa ve Arap ülkelerinin de dikkatini çeken Vadistanbul'un 1.111 konuttan oluşan ilk etabında dairelerin yüzde 60'ı sahiplerini buldu. Türkiye'nin en büyük sanayi ve kentsel dönüşüm projesi olarak öne çıkan Vadistanbul'da ilk etabın yüzde 45'i tamamlandı. 1 milyon 100 bin metrekarelik inşaat alanına sahip Vadistanbul, teras evler, oﬁsler, alışveriş caddeleri, kafeler, oteller ile alışveriş

bul, TEM, Metro, üçüncü havaalanı ve üçüncü köprü yolu bağlantısıyla da her yöne ulaşım imkânı sağlayan bir yaşam merkezi olacak. Üç yıl içinde İstanbul'un en değerli ve yüksek prim yapan lokasyonu haline geleceği belirtilen Vadistanbul'da 1+1, 2+1, 3+1, 4+1 ve 5+1 dubleks daireler yer alıyor ﬁyatlar ise 455 bin TL'den başlıyor. Alternatif ödeme planlarının sunulduğu projede 120 aya kadar yüzde 0,84 faiz oranıyla kredi kullanılabiliyor.

Haftalık Amerika mortgage faizleri Mortgage faizleri haftayı düşüşle kapattı. Bütçe görüşmelerinde sonuç elde edilemeyince, 17 seneden sonra ilk kez Federal hükümet kısmı olarak kapandı. An-

cak bu durumun, mortgage faizleri üzerindeki etkisi şaşılacak kadar azdı. Kapanış mortgage işlemlerinin yürütülmesinde aksaklıklara sebep olduysa da, faiz oranlaMortgage Faizleri ( 7 Ekim 2013 itibariyle) rını çok az etkiledi. Program Faiz (%) * Ücret APR Ya4,250 3,375 3,250 3,250

1,310 dolar 1,310 dolar 1,310 dolar 1,310 dolar

(NEW YORK – POSTA 212) New York emlak piyasasına yaz adeta hiç gelmedi. İlkbahar aylarındaki hareketlilik sonbahara kadar hız kesmeden devam etti. Corcoran Sunshine, 2013’ün üçüncü çeyreğinde Manhattan’da 3400 sözleşme imzalandığını, bunun bir önceki yıla göre yüzde 17’lik bir yükselişi yansıttığını açıkladı. Şirket, daha da verimli geçen ikinci çeyrekte 7,6 milyar dolarlık satış yaparak tüm zamanların ikinci en iyi dönemini yaşadı.

» SATIŞLAR PATLADI

» İLK ETABIN YÜZDE 45’İ TAMAM

30 yıl sabit 15 yıl sabit 5/1 ARM (Değişken) 5/1 ARM Jumbo

NEW YORK EMLAK PİYASASI UÇUYOR

Yüzde 4,287 Yüzde 3,438 Yüzde 3,045 Yüzde 3,031

* Faizler eyaletten , eyalete degişebilir. Detaylar için Jack Kasavi’den bilgi alabilirsiniz. 203 718 81 42 – 917 770 89 34 -jack@guaranteedrate.com

tırımcılar kapanışa fazla tepki göstermediler, ve borç tabanı görüşmelerini takip etmeyi tercih ettiler. Hazine’nin raporuna göre, hükümet 17 Ekim civarında borç eşiğine ulaşacak. Eğer Kongre eşiği yükseltmezse, federal hükümetin yükümlülüklerini yerine getirememesi söz konusu olabilir. Böyle bir durum ABD ekonomisini ve ﬁnans piyasalarını şiddetle sarsabilir. Ancak şu anda böyle bir şeyin olmasına ihtimal verenlerin sayısı çok az.

Bu yıl şimdiye kadar piyasaya 1600 yeni konut girdi ve yıl sonunda kadar bu rakamın iki katına çıkması bekleniyor. Üstelik bu yeni konutların fiyat ve talep üzerindeki baskıyı azaltması bile beklenmiyor. Miller Samuel’ın CEO’su Jonathan Miller’ın geçtiğimiz hafta yayınladığı bir piyasa raporuna göre Manhattan’da boş ev sayısı son 13 yılın en düşük seviyelerinde gezerken, satışlar 2007’den beri en yüksek seviyede. Piyasaya yeni giren birçok ev ise arsa fiyatlarının yükselmesi nedeniyle oldukça pahalı. Ağustos ayında ünlü müteahhit Michael Shvo, New York’ta bir konut bölgesine verilen en yüksek arsa bedelini ödeyerek 23,5 milyon dolara 239, 10. Cadde’deki benzinliği satın aldı. High Line’a yakın olan bu arsaya bir apartman inşa etmeyi planlıyor. Dairelerin fiyatı henüz belli olmasa da yakınlardaki binalardan fiyatların ne kadar uçuk olacağını tahmin etmek güç değil. 508 Batı 24. Cadde’de en küçük daire 3,35 milyon dolara satılıyor.

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

LIFE& STYLE

Nurdan Yüzbaşıoğlu

BAZI YERLER ‘BEAUTY & ESSEX’

The Stanton Social ekibi tarafından Manhattan Lower East Side’da açılan Beauty&Essex, görmek ve görünmek isteyenlerin popüler adreslerinden birisi. Bir pawn shop’ın içinden geçerek güvenlikli bir kapıyla bambaşka bir dünyaya adım atıyorsunuz. Pawn shop’taki ürünler şimdilik satılık değil ‘Kimbilir belki bir gün...’ diyerek cevaplıyorlar sorunuzu. Mekanın ilginç tasarım detayları her köşede dikkat çekerken rahat oturma grupları da bir o kadar davetkar. Bu koltuklarda yer kapabilmek için biraz hızlı olmanızda yarar var. Dev incili avize ve dana derisi halılar mekana farklı bir hava katarken kadınlar tuvaletindeki şampanya barı da şaşırtmaktan geri kalmıyor. Ne yazık ki erkekler bu konuda o kadar da şanslı değiller. Üç katlı Beauty&Essex de yaklaşık 300 kişi aynı anda yemek yiyebiliyor. Ünlü şef Chris Santos aynı zamanda restoranın ortağı. 10.000 SF büyüklüğündeki mekan eskiden Katz&Sons mobilya mağazası iken AvroKo ﬁrması tarafından tasarlanarak şimdiki şahane restoranbara dönüşmüş. Fiyatlar, harika dekorasyon ve ambiyansı göz önüne alacak olursak gayet mantıklı. Küçük paylaşılan tabakların çok övgü aldığı menüde beğenilen diğer bir seçenek ise lemongrassla tatlandırılmış lobster-bisque dumpling. Fiyatı 14 dolar Mutfak haftasonları gece 1’e kadar açık. Fiyat aralığı 17-48 dolar arası. Haftanın 7 günü akşam yemeği servisi var ancak kapıda saatler geçirmek istemiyorsanız rezervasyonsuz gitmeyin.

REKLAM VERMEK İÇİN...

Yaşam

GAZETESİ

reklam@posta212.com

ALEXANDRE BIRMAN Bu haftaki bir diğer güzelimiz ise son yıllarda başarılı bir yükseliş grafiği yakalayan ayakkabı markası AB. Birmna 2013 kışında yeni malzemeler, yeni dokular ve yeni formlarla karşımıza çıkıyor. Zengin bir renk paleti ile gerçekten şık ve feminen yansımalarla kendi adını taşıyan koleksiyonunu genişletmeye devam ediyor. Bu yeni koleksiyonun 3 teması var; “Tie me up” “Organic camouflage “Chic essentials” Tie me up, Pedro Almodovar’ın ‘Tie me up, tie me down’ filminden esinleniyor. Sade, güçlü elegan ve yaratıcı yeni karışımlardan oluşuyor. Çarpıcı metal düğümler ve seksi bağcıklar yeni topuk yorumlarıyla hayat buluyor. Organic camouflage ise süet, deri ve pitonun

dalgalarla iç içe geçmesinden oluşan bir seri. Organik detaylar ve duygulara hitap eden yeni tasarımlar bu serinin öne çıkan detayları. Chic essentials’da klasik bir stil ön planda. Yenilikçi malzeme karışımları elegan renk kombinasyonuyla hareketleniyor. Tüm bu parçalar bir araya geldiğinde Alexandre Birman’ın muhteşem 2013 kış koleksiyonu gözler önüne seriliyor. Sıra dışı, bir o kadar da elegan olmayı başaran markanın takipçileri de her geçen gün artıyor.

Max Azria Herve LEGER by Max Azria 2013 kış koleksiyonunda doğanın gücünden ilham aldı. Max Azria Ünlü bandaj elbiseler için bu sezon sürreal hayvan ve doğa heykelleriyle ünlü Sanatçı Les Lalanne’den etkilendiğini belirtti. Büyük bir bahçenin renk paletini kullanan marka mühendislik teknikleri ile adeta zamansız heykeller yaratıyor. Croco puﬀa ve boncuk detaylarıyla birlikte bandaj elbiselere derinlik ve canlılık eklenmiş.

Haftanın güzeli

Jawbone up bileklik

İçinde “Fullpower-MotionX” adındaki hareket algılama motoru sayesinde bir dizi istatistik veri depolayan bileklik, bu veriler sayesinde graﬁksel açıklamalarla bizleri yönlendiriyor. Bu bir dizi veri, atılan adım sayısı, yürünen yada koşulan mesafe ve uyurkenki hareketleriniz. Bileklik siz uyurken de devrede olduğu için saatinizi kurduğunuz zaman yaklaştığında sizin derin uykuda olmadığınız bir anı kollayarak bir kaç dakika önceden haﬁf titreşimler vererek daha rahat uyanmanıza olanak sağlıyor. Aynı zamanda iPhone’larınızla yiyeceklerinizin fotoğrafını çekerek (özellikle iPhone çünkü şu an için sadece İOS’a özel bir sistemi içeriyor) kalorilerini hesaplayabiliyorsunuz.

9 Ekim 2013 Çarşamba

Moda Dünyası Öncelikle moda kavramına bir göz atalım. “Sözsüz iletişimin en güçlü kaynağı” olarak tanımlanan bu kavramı, insanlar üzerindeki psikolojik etkilerini de göz ardı etmeden inceleyelim. Trend analizcilerine göre moda anlayışlarını dört ana unsur belirliyor; gelenek, duygu, kaçış ve mantık. Stiliniz, bu duygulardan hangisi ile alışveriş ettiğinize göre oluşuyor. Örneğin gelenek hissiyle alışveriş yapan insanların aile, iş arkadaşlık gibi değerlerinin daha güçlü olduğu söyleniyor. Tamamen duygusal etki altındayken yapılan alışverişlerde ise genelde ihtiyaç duyulmayan şeylerin alındığı bir tavırdan bahsediliyor. Özellikle canımız sıkkın olduğunda ne aldığımızdan ziyade alırken geçirdiğimiz sürenin önemli olduğunu görüyoruz. Veya hiç stilimize uymayan renk ve modelde kıyafetler alabiliyoruz. Bu durumda insanların ne giydiğine bakarak psikolojilerini anlamak da mümkün görünüyor. Giyinmek çok kişisel birşey, kişiliğimizin bir yansıması. Stil de çok kişisel olması gereken bir kavram, Marie Claire editörü ve project runway jürisi Nina Garcia’nın stil kitabında ise tanımı şöyledir; Stil kim olduğunuzun güçlü kişisel bir ifadesidir ve her giyindiğinizde kimliğinizin bir parçasını beyan edersiniz. Bu durumda stilimizi kendimizi ne şekilde beyan etmek istediğimize dikkat ederek oluşturmakta fayda var. Unutmayalımki her şey tanıştığımız andaki ilk 5 saniyede başlıyor. Görüntümüz hem kendimize hemde etrafımıza mesaj veriyor. Yeni tanıştığımız kişilerle ilgili ilk yargımızı da kıyafetlerine bakarak oluşturuyoruz. Örneğin dekolte bir kıyafetin iş görüşmesi için hiç olumlu bir mesaj içermeyeceğini biliyoruz. Bunun gibi sayısız örnek verilebiliriz ancak Plaja makyaj ve topuklu terlikle spora ise frapan bir kıyafetle gidilmeyeceğinin bilindiğini varsayarak bu detaylara hiç girmiyoruz. Günümüzde çoğu markanın ortalama vücut ölçülerine göre kıyafet yaptığını düşünecek olursak farklı beden ölçülerine sahip kişilerin bir stil oluşturması ise daha zor görünsede imkansız değil. Rahat, üzerinde fazla uğraşılmamış bir tarz ve vücudunu iyi tanımanın her şartta sizi iyi göstereceğinden şüpheniz olmasın. Trendler ne olursa olsun sizin içinde rahat edeceğiniz kıyafet en güzel kıyafettir. Bu tarz kıyafetlerle kendinize daha çok güveniyor olduğunuzdan daha mutlu hissedeceğiniz kesin. Bu şekilde kıyafetin orasını burasını çeliştirmeye harcayacağınız zamanı daha sevimli işler için kullanabilirsiniz. Vidaşı gevşemiş dizlere sahipmişiz izlenimi yaratan yürüyemediğimiz topuklu ayakkabılarla görüntümüz ne kadar sevimsizse, toplu hipnoz seanslarında beyin yıkamayla ellerimize tutuşturulmuş gibi duran aynı model çantaların da bir o kadar tuhaf bir görüntü oluşturduğunu söyleyebiliriz. Tüm bunlardan çıkaracağımız sonuç: Para güzel kıyafetler satın almak için yeterli olsa da sizi stil sahibi yapmaz. O nedenle, trendler içinde boğulmak yerine kendimize en uygun stili geliştirip modayı daha eğlenceli bir hale getirmek en iyisi galiba, ne dersiniz? Bu konuya anlamlı bir sözle şimdilik ara veriyoruz... “Sadece çok akıllı kadınlar, sade bir stile sahip olmayı başarabilirler” Stendhal Haftaya görüşmek üzere...