YAYIN KURULU
Fatih UYUMAZ Şehriban UYUMAZ Özgür TÖNBÜL
YAZI İŞLERİ VE TASARIM
Fatih UYUMAZ Şehriban UYUMAZ Özgür TÖNBÜL
İLETİŞİM VE YAZI GÖNDERME psikomavi@gmail.com https://www.facebook.com/psikomavidergisi https://instagram.com/psikomavidergisi
Psikomavi E-Dergisi 2 ayda bir yayınlanmaktadır. Psikoloji, kültür ve edebiyat konularında yazılar içermektedir. Dergide yayınlanan yazılardan yazarın kendisi sorumludur.
Psikomaviden… Kayıp insanı derinden yaralayan bir süreçtir. Sanki yeniden kaybettiğimiz kişinin ardından hayata tutunamayacakmışız gibi gelir. Her şey anlamsız gelir, ölümün soğuk yüzü gerçeği ayaz bir kış sabahı gibi hissettirir.
Bu sayımızda insan yaşamının doğal dengesi içerisinde var olan bir konuyu gündemimize taşıdık. Yas konusu insanın üzerine konuşmak istemediği, geçiştirdiği bir konu olsa da biz ruh sağlığı elemanları olarak biliyoruz ki yas sürecinde konuşmak sağlıklı yasın tamamlanması için şarttır.
Yazılarımız boyunca yasın patolojik hallerine, varoluşumuzdaki yerine, yas sürecine bilimsel olarak değindik. Ayrıca iki arkadaşımızın dergimizin yeni sayısı sürecinde yaşadıkları yas sürecinde hissettiklerini kaleme almalarına ve yas süreçlerini tamamlamalarına katkı sunduk. PsiKitap ve PSinema bölümlerimizde yine değişik sanatsal süreçlere yer verdik.
İyi okumalar.
İÇİNDEKİLER
1
Psihaber-Araştırma
13-15
2-4
Kaybın Psikopatolojik Yansıması
16
5-6
Yas Süreci
17 PSinema
7
Serbest Çağrışım
8-10
İki Kadın İki Anne
11-12
Varoluş ve Yas
Son Kandil PsiKitap
Psikomavi
1
Psikohaber – Araştırma
Çocukta ölüm psikolojisi Kayıplar (ölüm) kavranması, benimsenmesi zor bir gerçektir. Yetişkinler ölümü tanımalarına rağmen sevdiklerine, yakınlarına, bir türlü konduramaz, yakıştıramaz ve kabullenemezken, bu gerçeği çocukların anlayıp kavraması hiç kolay değildir, çocukta ölüm psikolojisi oldukça zor bir durumdur. Bu durum onların bilişsel olgunluk düzeyine göre değişir. Çocuklar çok erken yaşta ölümle ilgilenmeye başlarlar. İlk çocukluk yıllarında ölüm korkutucu değildir. – 3-4 yaş için, uzun bir ayrılık, yada dönüşü olan bir yolculuktur. Bu yaşlarda ölüm, sadece canlılar için değil, cansızlar için de vardır. – 5-6 yaşlarında ölümün bir son olduğunu anlamaya başlarlar. Ancak asla geri dönüşü olmayacağını tam olarak kavrayamazlar. Bu yaşlarda gömülme ile ilgili sorular sorarlar. – 6-7 yaşlarında ölüme karşı duygusal tepkiler başlar. – 7-10 yaşlarında artık ölüm bir sondur, evrenseldir, kaçınılmazdır. – 10-12 yaşlarında ise ölümün felsefi yönü ile ilgilenirler.
Çocukta ölüm psikolojisi nasıldır? Çocuklar, kayıplar karşısında yetişkinler gibi üzülseler de bunu farklı tepkilerle ortaya koyarlar. Kızgınlık suçluluk duyabilirler bunun sonucunda da tutarsız tepkiler gösterebilirler. Bazen hüzünlü, bazen neşeli olabilirler. Kendisinin öleceğinden korkarak, kayıp karşısında, itiraz etme, inkar etme gibi duygulara sığınabilirler. Kaygıları artabilir, öfkeli olabilirler. Uykuya dalma güçlükleri görülebilir. Okul sorunları veya çeşitli fiziksel şikayetler olabilir. Bazı çocuklar ise hiç bir şey olmamış gibi yaşantılarına devam edebilirler.
2
Psikomavi Makale
KAYBIN PSİKOPATOLOJİK YANSIMASI Özgür TÖNBÜL Psikolojik Danışman/Aile Danışmanı Freud, yas sürecini doğal bir süreç olarak
GİRİŞ İnsanın normal yaşam seyrinde kayıpların olması doğal bir sonuçtur. Her kaybın ardından birey biyopsikososyal bir değişim içine girer. Bu değişimi Freud yas olarak tanımlamıştır.
Yas;
kayıp
yaşantısına
verilen yeniden yapılanma tepkisi olarak
tanımlamış
ve
müdahale
edilmemesi
gerektiğini öne sürmüştür. Yas süreci sorgulanırken bu durumun beklenilenin dışında gelişmesinin psikolojik olarak etkileyeceğine dikkat etmek gerekir. Yas süreci beş aşamadan oluşur:
tarif edilebilir. Asıl tepki kaybedilenle var
1. Şok
olan yaşantılara verilen tepkilerdir. Birey
2. Öfke ve İnkar
kaybı ne kadar içselleştirmişse ve kayıp ile
3. Tanrıyla pazarlık
ilgili pişmanlıkları, keşkeleri büyükse yas
4. Depresyon
süreci ve tepkisi de daha uzun ve şiddetli
5. Kabul ile yeniden yapılanma
olacaktır. YAS KAVRAMI
Bu aşamalar arasında kesin sınır ve çizgi yoktur. Kayıp yaşayan kişi bu aşamaları iç içe de yaşayabilir.
Psikomavi
3
YAS TEPKİLERİNİ VE SÜRECİNİ
birlen karşılaştıklarında bireyler yas
BELİRLEYEN ETMENLER
sürecini derinden yaşar.
Her insanın parmak izleri nasıl farklı ise her insanın kayba verdiği yas tepkileri de birbirinden
farklıdır.
Bu
farklılıkları
belirleyen kişinin duygu durumu, savunma düzenekleri, baş etme stratejileri, kişilik yapısı gibi birçok faktör vardır. Yapılan bilimsel
çalışmalar
süreçlerini
belirleyen
yas
tepkileri
etkenleri
ve
şöyle
açıklamıştır:
Duygusal yatırım yapılan birini kaybetmek sadece fiziksel değil ruhsal kayıpları da içerir. Sevdiği kişi ile ne kadar yakın ise birey yas sürecini derinden yaşar. 2. Kaybedilen Kişiyle Olan İlişkinin Kaybedilen
kişi
ile
yaşanılan yaşantılar yas sürecini etkiler.
Etkenler:
Yas
tutan kişinin ekonomik sıkıntısının olmaması, aile ve sosyal desteğe sahip
olması
yas
sürecini
kolaylaştırıcı etkiye sahiptir 5. Yas
Tutan
Yaşantıları:
Kişinin
Travmatik
Geçmişte
yaşanan
başka kayıplar ve travmatik olaylar bireyin
daha
ağır
yas
süreci
yaşamasına neden olabilir.
1. Kaybedilen Kişinin Kim Olduğu:
Niteliği:
4. Sosyoekonomik
Kaybedilen
kişi
ile
çözümlenmemiş sorunların olması, problemli yaşantılar gibi durumlar yas sürecinde kişinin kendini daha çok suçlayıcı davranmasına neden olur. 3. Kişinin Nasıl Öldüğü: Sevilen kişinin ani ve beklenmedik bir şekilde kaybı bireyde travmatik etki yaratır. Doğal afetler, intihar ve kaza gibi durumlarda ölüm ile
PATOLOJİK YAS Yas süreci, fazla
tepkilerin beklenenden
sürmesi,
kayıp
ile
vedalaşamamak, inkarın uzun sürmesi gibi bir çok faktörden etkilenir. Yas süreci işlevselliğini kaybederse yada beklenilenin dışında gelişirse patolojik yastan söz edilir. Lindermann tarafından patolojik yas şu şekilde sınıflandırılmıştır: 1. Gecikmiş yas tepkisi 2. Çarpıtılmış yas tepkisi a. Beklenilenden
fazla
aktivite
gösterme b. Ölenin şikayetlerini taklit etme c. Psikosomatik durumların ortaya çıkması d. Kişilerarası ilişkide bozulma e. Düşmanca tutum sergilenmesi
4
Psikomavi f. Kabul
edilemeyen
öfke
ve
düşmanca duygular g. Sosyal
ilişkilerdeki
ve
ağır
depresyon
belirtileri
5. Yaşadığınız yas tepkileri ne olursa olsun
bunların
6. Kaybettiğiniz
Yas süreci komplike bir süreçtir. Bir çok ruhsal sorun bir arada yas sürecinde Yas
normal tepkiler
olduğunu unutmayın
SONUÇ
yaşanabilir.
4. Daha önce kayıp yaşamış kişilerle konuşmak sizi yas sürecine hazırlar
h. Kendine zarar verici davranışlar İntihar
katkı
sağlayacaktır.
yetersizlikler
i.
tamamlanmasına
sürecini
sağlıklı
kişinin
cenaze
törenine katılmanız ve mezarını ziyaret etmeniz yas süreci için size fırsat sağlar
atlatabilmek için şu önerilere dikkat etmek gerekir:
KAYNAKÇA
1. Kaybınızı tek başınıza yaşamayın, güvendiğiniz
birilerine
yaşadıklarınızı anlatın 2. Yas
Tepkileri ve Yas Süreci
için
fiziksel
Travmatik Yas. Kriz Dergisi II (2)
uyku,
yemek,
29-34
3. Ailecek kaybedilen kişiyle ilgili anılardan
Yas
Yas Kavramına Yeni Bir Yaklaşım:
sağlık) özen gösterin
güzel
Kayıplar,
sağlıklı
tamamlayabilmek (
Zara,
2. Seda Çelik ve Işık Sayıl, Patolojik
sürecini
ihtiyaçlarınıza
1. Ayten
konuşmak,
hatıraları paylaşmak yas sürecinin
Psikomavi
5
Makale
YAS SÜRECİ Fatih UYUMAZ Psikolojik Danışman
Yas bir yakınımızın, sevdiğimiz
Matemi yaşamak, mezarlığa ziyaret etmek,
birinin vefatının ardından yaşanan bir
ağlamak acının ertelenmemesi önemlidir ve
durumdur. Yasla birlikte şiddetli bir
tedavi
şekilde yaşanan acı durumu da kederdir.
bastırmak fiziksel ya da farklı ruhsal
Kederli insanlar bu acılarını toplumun
sorunlara neden olabilir. Yastaki bir kişiye
kuralları ve düzenine göre yaşaması
destek
durumuna da matem denir.
edilmelidir. Kişinin kendini acısını ifade
Bu
süreçte
acının
hafifletilmesinde
edicidir.
olunurken
Bu
bu
süreçte
duyguları
duruma
dikkat
etmesine imkan sağlanmalıdır. Kişi sevdiği
duygusal desteğin etkisi büyüktür. Yas
kişiye
durumunda sağlanan destek ruhsal dengenin
duygusu hissedebilir. Kendisine gülmeyi
inşasında
ve
kişinin
rutin
hayatına
dönmesinde hızlandırıcı bir etkisi vardır.
kaybetmekten
dolayı
suçluluk
6
Psikomavi
ve eğlenmeyi yasak edebilir. Ya da bu tarz
sağlamaya başlar. Kişi diğer insanlarla ve
bir davranışta bulunursa etraf tarafından
etkinliklerle
kınanacakları
sorumlulukları
yanılgısına
düşebilirler.
ilgilenmeye yeniden
hayatındaki eskisi
gibi
Kendini suçlu hissetmemesi için dikkatli
yapmaya başlar. Bazı durumlarda bu
davranmak gerekir. Yas durumunu yaşayan
evreye geçmek çok uzun zaman alabilir.
kişi eşini kaybettiyse depresyon ihtimali
Dördüncü ve son evre kimliğin yeniden
daha da artmaktadır. Böyle bir durumda
kurulduğu
uzman desteği almak bir kat daha önem arz
olmadan nasıl bir yönde ilerleyeceğinin
etmektedir.
kararını verir ve ona göre yaşamına devam
Yası yaşayan kişiye hem sevgi bağlılık
eder. Örneğin eşini kaybeden bir bayan
hissettirilip ilgi gösterilmeli hem de kendi
yeniden evlenmeyi tercih edebilir, başka
kararlarını alabilmesi açısından özgür de
biri ise çocuklarını hayatının merkezine
bırakılmalıdır. Destek olmak amacıyla
koyup
yaşatılan baskı hissi kederli bireyin ani ve
yapıp, tüm psikolojik yatırımını bu yönde
yanlış kararlar almasına neden olabilir.
kullanabilir.
Yas süreci içindeki bireyler bazı evrelerden
duyulmalıdır.
geçerler. Bunlardan ilki şok, uyuşukluk ya
Yas ve matem hayatımızın kaçınılmaz bir
da inkar dediğimiz evredir. Kişi sevdiği
gerçeği. Yaşanmalıdır ama hayat boyu
kişinin
ederek
olması sağlıklı değildir. Ölüme karşı
psikolojik olarak kendini korumaya alır. bu
verdiğimiz tepki ruhsal olgunluğumuzun
sırada
yaşanır.
bir işaretidir. Önemli olan ölümü kabul
Örneğin; eşinin kaybeden bir bayanın
edip hayata ona göre yön verebilmektir.
akşamları masaya eşi için de tabak
Yas ve matem sürecinin öğretici olduğu
koyması
duygular
gerçeği de vardır. Yapılan araştırmalar yas
yaşadığını gösterebilir. İkinci evre özlem
dönemini geçen bireylerin yarıya yakınının
ve
bu süreçte olumlu faydalandıkları ve ciddi
vefat
ettiğini
duygular
ne
depresyon
çok
denli
inkar
yoğun
yoğun
evresidir.
Kişi
burada
evredir.
kendilik
ağlama, kaybettiği sevdiğine karşı ciddi
bir
özlem
koymaktadır.
duyma,
onun
anısına
sarılma
davranışları sergiler. Bu evrede bazen öfke, korku ve uykusuzluk da yaşanabilmektedir.
Bu
deneyim
Kişi
tanımını
sevdiği
kişi
çocuklarıyla
tercihlere
yaşadıklarını
saygı
ortaya
KAYNAKÇA *TARHAN,N. AileOkulu, TimaşYay, İstanbul, 2010. *ONUR,B. Gelişim Psikolojisi, İmge Kitabevi,
Üçüncü evrede kişi yeni koşullara uyum
2006, Ankara.
Psikomavi
7
Serbest Çağrışım Serbest çağrışım psikanalizin en önemli tekniklerindendir. Danışana herhangi bir konu hakkında aklına gelenleri baskı uygulamadan serbestçe aktarması söylenir. Söylenen şeyler bilinçaltının bir yansıması olarak kabul edilir. Bu sayımızda “Yas” ile ilgili serbest çağrışımlarımızı aktarıyoruz. Her renk bir kişiye ait çağrışımları betimlemektedir.
KIRMIZI
SİYAH
YEŞİL
Karanlık
Boğulmak
Susuzluk
Matem
Siyah
Aşk acısı
Ölüm
Cenaze
Sevda
Ruh
Sevdiğimiz kişiler
İstenmeyen duygular
Derin üzüntü
Cennet
Zorunluluk
Cehennem
Şişmanlık
MAVİ Para TURUNCU Ölüm Ayrılık Özlem
Ben Ölüm Şehit
Matem
Arakan
Boşanma
Mutsuzluk
KAHVERENGİ Ayrılık Ölüm Vuslat Çaresizlik Travma Sıcak Cennet
8
Psikomavi Deneme
İKİ KADIN, İKİ ANNE Sündüs ADEM Psikolojik Danışman, Sanat Terapisti
Nurten ORHAN ile Aliağa R.A.M. kuruluş
çocuğun performansını en iyi yansıtan
sürecinde altı yıl birlikte çalışmıştık.
sonuç mu? Ölçüm aracından alınan sonucu
Mesleğimde dokuz yıl geçmişti ancak daha
diğer yan uygulamaların sonuçları da
önce özel eğitim veya Rehberlik Araştırma
destekliyor
Merkezi’nde çalışmamıştım. Bu alandaki
sorardı. Uzun süren toplantılarda çocuk
deneyimlerimi
için
kişisel
anlamda
edinirken, bana
mesleki
katkı
ve
en
mu?”
uygun
sorusunu
yerleştirme
mutlaka
kararı
sağlayan
alınmasında son derece titiz davranırdı.
rehberlik yapan kişi olmuştur kendisi.
Bütün bu titizliğin sonucunda, özel eğitim
Yaptığımız iş, eğitsel tanılama idi, Wısc-r,
değerlendirme kurulu raporu hazırlanması
Binet vb. ölçüm araçları uygulayarak veri
için yönlendirdiğimiz çocuk hastaneleri
topluyorduk. Zeka testleri uygulayarak
Psikiyatri servisleri kurumumuza verdikleri
puansal değerleri bulmak işin ilk aşaması
olumlu referans ile kısa sürede profesyonel
idi. Bölüm başkanı olarak, “Bu sonuç,
ve güvenilir bir kurum olarak tanınmıştık.
Psikomavi
9
Öğrenmeyi severdi ve öğrendiğini uygulamada ise daima hızlıydı. D.E.H.B.
konudaki
danışmalar
ve
uygulamalar
dinlermiş
gibi
görünür ama sonuçta yapacağını yapardı.
ve Ö.Ö.G. olan çocuklar ve aileleri ile yaptığı
uyarılarımızı
Bu
hafta
bu
kadın
toprakla
bütünleşti. Tıbbi ve alternetif yollarla
karşısında şaşırırdım. Aynı eğitimi almış
denediği
olmamıza rağmen onun bu bilgileri pratiğe
sonuçlanmadı.
geçirmekteki
görüşmemiştik. Hastanede olup durumun
rahatlığını
kıskanırdım.
tedavi,
umut Uzun
gibi
süreden
beri
Kurallar ve sınırların insan yaşamında ve
ağır
kişilik gelişim sürecinde çok önemli ve
kalbimde büyük bir ağırlık hissettim, içim
işlevsel olduğunu bana ilk anlatan ve fark
acıdı,
ettiren de kendisi olmuştur.
“gitmeliyim”
Özellikle
yaz
olduğunun
ettiğimiz
bu
kez
haberini
aldığımda
cesaretimi
diyerek
toplayarak
yola
çıktım.
dönemlerinde
Hastanede yatan kişiyi önce tanıyamadım,
sabahları hep birlikte onun deniz manzaralı
saçları kazınmış, rengi solmuştu. Çok
odasında kahvaltı yaparak güne başlardık.
ağrısı vardı. Acı çekiyordu. Durumu ağırdı.
Ona göre, bir ekip olmanın ilk şartı birlikte
Ama orada, onunla birlikte olmak garip bir
hareket etmekti. Bu konuda mücadeleci bir
şekilde bana iyi geldi. Kötü olur, ağlar
kişiliği vardı. Rahatsız olduğu şeyleri
zırlarım diye düşünmüştüm ama sakin ve
söylemekten ve savunmaktan çekinmezdi.
soğukkanlıydım.
Güçlü bir adalet duygusu ve insan sevgisi onun karakterinin yapı taşlarıydı.
Her şey o kadar hızlı oldu ki !!!
Çocukları çok severdi. Sadece kendi
Yirmi dört saat içinde o kadar farklı
doğurduğu çocuklarını değil her çocuğu
duygular
çok severdi, onlarla birlikte gülmeyi ve
arasında onun kefene sarılmış bedeninin
eğlenmeyi
oyun
toprağa konulduğuna tanıklık ettim. Elime
sonunda
küreği alarak, toprak attım. Önümde oluşan
odasından mutlu olarak çıkarlardı. Onlara
mezarına su döküldüğünü, toprağın üstüne
mutlaka olumlu şeyler söyleyerek ve
bırakılan gülleri gördüm.
gülümseyerek uğurlardı. Kendi içindeki
tanıdıklarına başsağlığı diledim. Aslında
çocuk da bu ilişkiden beslenirdi belki de.
şoktaydım.
de.
arkadaşıydı,
Çok
iyi
çocuklar
bir
test
yaşadım
ki,
Konuşurken
hıçkırıklarım
Akraba
ve
karşımdaki
seven,
arkadaşıma “Nurten” dememe güldüm, o
dünyanın her yanındaki haksızlıklara karşı
akşam birlikte onunla ilgili anılarımızı
duyarlı bir yapısı vardı. Aktif olarak
konuşurken ikimiz de “sanki ölmemiş gibi
sendikal çalışmalarda katılır, eylem ve
“dedik. “Bedeni öldü toprağa kondu ama
mitinglerde en önde yer alırdı. İnsanlara
ruhu bizimle” dedik. Onun yokluğuna
hayır demekte zorlanırdı, bu nedenle
alışmak, artık onu göremeyeceğimizi
Hayatı
ve
yaşamayı
maddi ve manevi olarak zarara uğrardı. Bu
10
Psikomavi kabullenmek için zamana ihtiyacımız var
aslında güzel yanı da var. Kişilikleri,
galiba. Unutmayacağız. Anılarımızda ve
özellikleri, düşünceleri, duyguları farklı
sohbetlerimizde yaşayacak, onun ismini
olan pek çok kişi bir araya geliyor, ölen
gülümseyerek anacağız.
kişiye karşı insanlık görevini yapmanın
Güneş
oluyor,
huzurunu yaşıyor. Acısını içine atıyor.
uyuyoruz.
Diğerlerine destek oluyor. Ölüme teslim
Yapılması gereken işlerimizi düşünüyor,
oluyor ama nefes aldığı için de yaşam
gelecekle ilgili planlar yapıyoruz. Yaşamın
mücadelesine devam ediyor. Bu dünyanın
ölümden daha güçlü olmasının nedeni de
düzeni bu…
acıkıyoruz,
doğuyor, susuyoruz,
sabah
bu. Devam eden ve sürekli olan bir akışı
Bu yazıyı yazmak istedim çünkü
var çünkü. Bu yazıyı yazmaya çabalarken
Nurten Orhan ve Ebru Yardım’ ı sizler
tanıdığım başka bir arkadaşımın da aynı
de tanıyın istedim. Hatta bu yazıyı paylaşın
hastalıktan dolayı ölüm haberini aldım. İki
isterim, daha çok kişi onları tanısın diye.
gün arayla iki ölüm haberi. Bana ağır
Onlar ikisi de güler yüzlü, iyi niyetli,
geldiğini
mücadele
itiraf
etmeliyim.
Ne
eden,
ulaştıkları
düşüneceğimi, ne hissedeceğimi gerçekten
dokundukları
bilmiyorum.
meslektaşlarımdılar.
Psikolojik
Danışmanlık,
yüreklerde
ve
iz
bırakan
Sadece
kendi
Terapistlik bütün ünvanlar rafa kalktı.
çocuklarına değil, tüm çocuklara, annelere,
Bütün teorik bilgiler de. Pişmanlıklarımız
babalara annelik ettiler. Duyarlılıkları ve
kalıyor geriye. Keşkeler. Acabalar…
sevgileri ile hatıralarda yaşayacaklar. İyi ki
İnsan olarak
hepimiz öleceğiz.
onları tanıdım, onlarla birlikte anılara
Bunu unutmamak gerekiyor. Ölüm, kelime
sahibim. Bunlar
için onlara teşekkür
olarak bile hepimizi korkutuyor. Ama
ediyorum. Huzurla uyusunlar…
Psikomavi
11
Makale
VAROLUŞ VE YAS Dilek Söylemez Psikolojik Danışman
Tahir
Özakkaş
hocamızın
Bütüncül
noktada varoluşçu terapistlerin insanların
Psikoterapi kitabını okurken,
varoluşçu
sıkıntılarını varoluşsal sorulara atfederek
psikoterapi ile ilgili açıklamasında ki bir
anksiyete
cümle beni oldukça etkilemişti. Diyordu ki
çalıştıklarını anlatıyordu kitaptaki bölüm.
oluşturmadan
çözümlemeye
“Geleceğim ile ilgili bildiğim tek şey ölüm gerçeği iken niçin bir ömür boyu bunu yadsıyorum, inkâr ediyorum.” İnsanoğlu varoluşundaki tek ve mutlak gerçeği yani ölümü unutur. Aslında bu hayatta tüm olasılıklardan bağımsız tek bir gerçek var ki hepimiz bir gün öleceğiz. Böyle direkt söyleyince tuhaf kaçtı farkındayım ancak gerçek bu. Bu ve buna benzer pek çok temel soruları ya inkâr edeceğiz bir yanılsama
içinde
kaybolacağız
ya
da
varoluşumuzun keyfini yaşayacağız. İşte bu
İnsanlar bu gerçeği unutmasaydı yaşam zor olurdu. Büyük kayıplar yaşamış insanlar bu gerçekle yüzleştikleri içindir ki farklı bakarlar hayata.
Bu yazıda klasik yas
sürecinden bahsetmeyeceğim size. Elbette şok, inkâr, isyan ve kabullenme oluyor, herkes de süresi ve dozu farklı oluyor. Bunu Google da arattığınızda pek çok makale de bulabilirsiniz. Ben size bu kayıpları yaşayan kişilerde hayata bakış nasıl
oluyor
ondan
bahsedeceğim.
12
Psikomavi
Bir makalede okuduğuma göre her dört kişiden biri büyük kayıp yaşamış. Böyle bir durumu deneyimleyen kişiler, öncelikle hayatın anlamını derinden sorgulamaya başlıyor ve bu dünyadaki her şey değerini yitiriyor, anlamsızlaşıyor. Eşyalar, dünyevi uğraşlar, hatta ilişkiler bile manasız bir hal alıyor. Bunu maalesef bizzat yaşamış biri olarak ve diğer yaşayan kişilerden aldığım izlenim bu yönde oldu hep. Büyük kayıp yaşamayan kişilerin diğerlerini –gerçekanlamda hissetmesi de mümkün olmuyor. Pek çok danışanımın kurduğu cümle şu oldu
‘daha
önce
başkalarının
başına
geldiğinde tam anlayamamıştım.’ Pek çok düşünce, duygu karmaşası yaşıyor insan bu süreçte. Birlikte yaşanılacak zamanların, biriktirilecek güzel anıların eksik kaldığı gerçeği ile burkuluyor insanın içi ya da hayatta
iken
yaşanamamış,
ertelenmiş
boşluğu ve anlamsızlığı insanı etkiliyor. Bu boşluk duygusu derinden hissediliyorsa günlük uğraşıların da anlamsızlığı sarıyor insanı.
Çevredeki
insanların
benlik
düzeyindeki üzüntüleri, kederleri, sıkıntıları derin
katmanlardaki
boşluk
hissini
benliğinde hissetmiş kişi için anlamsız gelmeye başlıyor. Bu boşluk hissi ile boğuşmanın derecesi ve süresi kişiden kişiye değişmekle birlikte günlük hayata ne kadar çabuk adapte olursan derinlere inmek de zorlaşıyor. Zaten o derinlerde kişiye fayda sağlayacak bir kırıntı yok aksine dağılma
var.
Bu
sebeple
yaşamın
getirdikleri ve günlük sorunlarda benlik düzeyinde hissedilen sıkıntılar, anlamsızlık duygusundan kaynaklı bunaltının sürekli benlik düzeyine çıkmasını engelliyor. Diğer türlüsü psikoterapi gerektiren durumlara giriyor.
olanların pişmanlığıyla kahroluyor. Elde kalan güzel anılarla avunuyor sadece.
Kişi
bundan
sonra
kaybına
karşı
hissettikleri ile boğuşurken bir süre sonra Ardından tutulan yasta giden kişinin yarım bıraktıkları, hayalleri, beklentileri, umutları hakkında düşünürken dünya işlerinin
hayatın bir
süreç olduğunu,
yaşamın
getirdiklerini ve ölüm gerçeğini de kabul ederek var oluşunu anlamlandırma yoluna giriyor.
Psikomavi
13
SON KANDİL Duygu BATI Sanat Terapisti, Resim öğretmeni, Psikiyatri Yüksek Hemşire Asıl tutulan yas yaşayamadıklarımıza,
O yok oluş ki bir var oluştur aslında. Kendi
ellerimizden kayıp giden
içinde gezintiye çıkmış bir derviştir ruh.
hayallerimizedir.
Zamanı mekanı sorgulamadan bir pervane
Ayrılık yada ölüm bir vedadır. Sahip
gibi yarasında döner. Dermansız yara
olduğumuz sırça
valiz
içinde kanar kabuk tutmasına izin vermek,
hazırlığında yada kalp durmasıyla yerle bir
yok saymaktır özleneni... onun için hep
oluverişidir. Artık ne hayalleriniz kalır ne
kanar
de sizi oraya ulaştıracak vasıta.
değişerek
Çölün ortasında susuz ve aç yürümektir
tamamlar.
yas tutmak. O acı içinde özleneni aramak
O acı içinizde onu bulduğunuz en güzel
ve bu acıdan o olduğu için zevk almaktır.
yerdir. Sizi hep orda bekler.
hayallerin
O acı ile tekrar o olmaktır.
bir
yada
kanatılır
iyileştiğinde
ve
belki
derviş
şekil
seferini
14
Psikomavi Her ağlayışınızda kalbinizde hissettiğiniz
Psikiyatri ‘normal’ yas sürecini yapılan
ritim bozukluğu onun varlığıdır.
araştırmalarla
Yas tutanın acısı söz olur ağıt olur bağıra
sınırlamıştır. Ayrıca Amerikan Psikiyatri
bağıra dokunur zamana. Bazen siyah
Birliği‘nin yayınladığı henüz geçerlilik
kurdele
asılır
kazanmamış olan psikiyatrik tanı el
yakalara. Yanaktan süzülen sessiz gözyaşı,
kitabının son versiyonu DSM-5’e göre
bazen de sus olur. Sus, pus olur. Nedeni
ise
bilinmeyen sıkıntı olur. Dokunduğun yerde
sonra yas belirtilerinin devam ettiği
pul pul yara olur. Dikenli tellerde çırpınıp
görüldüğünde
duran kuş olur.
önerilmektedir. (A.Hasanoğlu). Bence bir
En zor konuşulandır. En küçük hissettiğin
yıl dönümü yası tamamlama sürecidir. Ve
andır yaşanan. Yıkım öyle yoğundur ki
rituellerimiz yine yıl dönümünde bize bir
rüyada tabir edilen evlerin yerle bir
sofra kurmamızı önerir. Geçen bir yıl
oluşudur. İş ki inşaa ettiğin ev eskisi gibi
içinde
olmaz hiç bir zaman çünkü sen eski sen
özlenensiz yaşanan yılbaşı, yıldönümü ve
değilsin ki bir yarın toprak...
bayramlar... Yeniden anlamlandırılır ve
Yaşanan yas ritüellerle sarılır sarmalanır.
yeni sizi oluşturacak içselleştirmeler ve
Üç gün sonra helva yersin mesela, yedi
yapılanmalarla doludur bu yıl. Karın
gün sonra yemek verilir, yasinler okunur
yağışı, baharla lalelerin açması bile eskisi
birbirine bağlanır. Kırk gün sonra ise hayır
gibi olmayacaktır artık.
dağıtılır eşe dosta. Her bir ritüel eşi dostu
‘Yas’ın
çağırmak için bir mazeret gibidir. Zordur
yanmadan
çünkü, gelen acıyana çare olamaz. Yıkılan
sürecini. Acıtmadan, yakmadan yaşanan
için söylenen tüm sözler boş gelir. Sen
yas (yalancı) pseudo etkidir. Peki ne zaman
sadece sessizce oturanı seçersin onlar ki en
biter yas? Yangın ne zaman söner?
dürüst olanlarıdır. Orada öylece bir ağaç
Benim inancım sevilen ile ilgili olan tüm
gibi durur sen onun dalından medet
yaşanmışları
umarsın.
vedalaştığınızda
Yas tutanın içinde o gün, 40 kandil yanar.
başlar.
olur
gönülden
kopup
Ve her günle bu kırk kandil teker teker söner . Her biri sönerken yaşanan acı gözyaşı ile söndürülür. Fakat kırk günün sonunda bir kandil ki hep yanık kalır. İşte o kaybedileni bulman için hiç sönmez. Onu bulduğun yerdedir son kandil .
ortalama
iki
ayla
kayıp yaşayan kişide iki hafta
depresyon
ilmek
ilmek
yangını
tedavisi
dokunur
içinde
kavrulmadan,
tamamlayamazsınız
benliğinizde süreç
ruhuna,
yas
tamamlayıp
tamamlanmaya
Psikomavi
15
gelebilir. İşte böylece yas süreci uzar ve Yeni sırça hayalleri yaşam yolunuza donattığınızda ve onu geçmişe güvenle iade ettiğinizde biter yas. Çünkü o artık geçmişe ait, orada güvende ve değerlidir. Bu güne çekmeye çalışmak yorucu olduğu kadar nafile bir çabadır. Yas her bireyde farklı yaşanır. Uzun yaşamak yada kısa yaşamak
kişisel
seçimlerle
ilgilidir.
Kaybedileni bulduğunuz alanda kalmak istemek ve hayattan elinizi çekmek iyi
sizi
yaşayacaklarınızdan
alıkoyar.
Unutulmamalıdır ki yaşamsal zorluklar kişiyi bir adım yukarı taşır. Zorlanma evrilme
sürecinin olmazsa
Ayağa
kalkabilmek
için
olmazıdır. edindiğiniz
zorluklar sizin bu yoldaki kol değneğiniz olacaktır. Belki de gönlünüzde taşıdığınız son kandil karanlıkta yolunuza tutacağınız ışık
olacaktır.
16
Psikomavi PsiKitap
KAYIPTAN SONRA YAŞAM Sayfa Sayısı : 146 İlk Baskı Yılı : 2017 Baskı Sayısı : 1. Basım
“Bu kitabı yazmak, beni yaşamımın bazı yönlerinin yasını yeniden tutmaya zorladı. Beni, kayıp karşısındaki incinebilir yanlarımın ve savunmalarımın hesabını bir kez daha yapmaya yöneltti ve insanın doğasına ilişkin anlayışımı derinleştirdi. Tüm bunlar, kaybın büyüme için bir araç olabileceği konusundaki düşüncemi pekiştirdi. Öyle umuyorum ki bu kitabı okuyunca yas ve kederin dinamikleriyle ilgili anlayışınız artacak ve insan ruhunun kayıp karşısındaki esnekliğine siz de benim gibi şaşacaksınız.” -Prof. Dr. Vamık D. Volkan-
“Neden bazılarımız yasın tamamlanması için gereken acı verici ve zorlu psikolojik uzlaşmaları yapabiliriz de bazılarımız yapamaz? Neden bir zamanlar en yakınımızın ölümü ya da boşanma gibi daha yıkıcı kayıpların yasını tutabilmişken, yaşamımızın bir döneminde bir evcil hayvanın ölümü ya da bir çocuğun üniversiteye gitmek için evden ayrılışı bizi keder içinde bırakır ve bir teselli bulamayıp kendimizi kolumuz kanadımız kırılmış gibi hissederiz?” Prof. Dr. Vamık Volkan tüm bu soruların yanıtlarını bulabileceğimiz kitabında, ölüm ve diğer kayıplara verdiğimiz psikolojik bir yanıt ve iç dünyamızla gerçeklik arasında uyum sağlayabilmek için yaptığımız bir uzlaşma olan yası ve çözümlenmemiş yasın yaşamımızı nasıl biçimlendirdiğini, kaderimizi nasıl yönlendirdiğini kendi yaşam öyküsünden kesitler ve uzun yıllara dayalı profesyonel deneyimlerinde karşılaştığı vakalardan örneklerle anlatıyor.
-Psikoterapi ve Psikoterapistler Derneği (PSİKODER)-
Prof. Dr. Vamık Volkan, kayıpların en somutu olan ölümün ve yarım kalmış, dayatılmış ya da aceleye getirilmiş ayrılıkların kalıntılarının insanın duygusal yapısını ve yası yaşayış biçimini nasıl etkilediğini anlattığı bu kitabında, kayıplardan sonra geçirilen psikolojik süreçleri, başarılı yas tutmanın dinamikleri sonucunda gerçekleşen değişimleri ve yenilenmeleri tüm ayrıntılarıyla ele alıyor. Yası komplike hale getiren risk etkenlerini ve komplike yası derinlemesine inceleyerek, çözümlenmemiş yasın izlediği belli başlı yolları psikanalitik ve psikoterapötik olgularla açıklıyor. Yasın insanın esnekliği, yaratıcı uyum ve terapi yoluyla çözümlenişini gerçek yaşamdan çarpıcı örneklerle gözler önüne seriyor. Ayrıca sanatçılar için esin kaynağı olarak yas ve keder ile yaratıcı süreç arasındaki bağlantıları açıklıyor.
Psikomavi
17
PSinema
ONE MORE TIME WITH FEELING 73. Venedik Film
Festivali’nde
yarışma dışı
gösterilen Andrew Dominik’in belgeseli ‘One More Time With Feeling’ ünlü müzisyen Nick Cave’in çıkacak yeni albümü ‘Skeleton Tree’nin kayıt sürecine odaklanıyor.
Film, çekildiği dönem itibarıyla sadece basit bir albüm kaydı belgeseli değil. Nick Cave’in oğlu Arthur’un geçen yıl trajik bir kazada hayatını kaybetmesinin gölgesi hem albümün hem belgeselin üzerine düşüyor. Dominik yas sürecindeki aileyi, yargılarını ve sesini kaybettiğini söyleyen Cave’in yaratıcı süreçteki hallerini yakalamakla da kalmıyor. Warren Ellis’le dostluğunun öneminden, hayatta olan oğlunun babasının gözünün içine bakması gibi küçük anlara uzanabiliyor. Dolayısıyla bir albüm kaydı belgeseli değil, bir sanatçının diğer bir sanatçıya dokunaklı bir bakışı olarak çok daha fazlası olarak görülmeyi hak ediyor. Başlı başına kayıp ve yas üzerine çekilmiş bir eser olarak yorumlanması gerekiyor.