YAYIN KURULU
Fatih UYUMAZ Şehriban UYUMAZ Özgür TÖNBÜL Yasemin ÖZÇELİK Rahime ÜNAL ÇETİNKAYA
YAZI İŞLERİ VE TASARIM
Fatih UYUMAZ Şehriban UYUMAZ Özgür TÖNBÜL Yasemin ÖZÇELİK Rahime ÜNAL ÇETİNKAYA
İLETİŞİM VE YAZI GÖNDERME psikomavi@gmail.com https://www.facebook.com/groups/psikomavi/
Psikomavi E-Dergisi 2 ayda bir yayınlanmaktadır. Psikoloji, kültür ve edebiyat konularında yazılar içermektedir. Dergide yayınlanan yazılardan yazarın kendisi sorumludur.
Psikomaviden… Psikomavi Dergisi olarak ilk sayımıza gösterdiğiniz ilgi için çok teşekkürler. Umut ederek çıktığımız yolumuzda bizlere inanç ve güven verdiniz.
İkinci sayımızda “güven” kavramıyla karşınızdayız. Toplumsal güvensizliğin had safhada olduğu bu günlerde belki de en çok ihtiyacımız olan şey “güven”. Bu yüzden “Güven”i gelişimsel, psikolojik ve felsefi boyutlarıyla ele aldık ve daha yakından görme imkanı sunmaya çalıştık.
“Güven”in; psikopatolojik ilişkisi, romantik ilişkilerde güven, psikoterapi alanlarında güven, bağlanma süreçleri, ten tene temas, örgütsel ilişkilerde güven faktörü, çocuklara güven vermek gibi çeşitli boyutlarını sayfalarımızda bulabilirsiniz. Ayrıca Serbest Çağrışım ve Mavi Ayraç bölümlerimizi de keyifle okuyacağınızı umuyoruz. PSinema ve PsiKitap köşemizde sizler için derlediğimiz seçkilerimizin de dikkatinizi çekeceğinizi düşünüyoruz.
İyi okumalar…
İÇİNDEKİLER
1-2 3-6
Psihaber-Araştırma Temel Güven ve Bağlanma İlişkisinin Psikopatolojik Etkileri
7-9
Bağlanma Tarzı ve Romantik İlişkiler
10-13
Kendine Güven Terapisi
14
Serbest Çağrışım
15-17
Çocuklara Güven Verin
18-20
Güvenin Temeli –Doğumda Ten Tene Temas-
21-23
Her Şey Güvenle Mi Başlar Yada Güven Mi Bitirir Her Şeyi?
24
Mavi Ayraç
25-27
Güven Aşısı
28-29
Kadim Zamanlardan Bir Öğreti: Güven
30-32
Çocuklarda Özgüven:Ailelere Öneriler
33
PSinema
34
PsiKitap
Psikomavi
1
Psikohaber – Araştırma
Mutluluğumuz İçin Önemli Yadsınamaz Bir Faktör: Güven Bireylerin yaşamdan aldıkları doyumu ve mutluluklarını etkileyen faktörler son zamanlarda pek çok araştırmaya konu oluyor. Psikolojik faktörlerin nasıl hissettiğimizi ve yaşamdan ne derece keyif aldığımızı belirleme konusunda önemli etkilere sahip olduğu bilinmekle birlikte, sosyal bazı etmenlerin de rolü büyük. Türkiye’de bu konuda yapılan yeni bir araştırma sosyal sermaye ve mutluluk arasındaki ilişkileri inceledi. Ekici ve Koydemir’in yaptığı araştırmada 1999 ve 2008 yıllarında Türkiye’deki geniş iki örneklem incelendi. Araştırmada, bireylerin birbirine duyduğu güven ne kadar artarsa, yaşam doyumları ve mutluluklarının da o kadar arttığı sonucu elde edilirken, kurumlara (örneğin eğitim, polis, sağlık kurumları gibi) duyulan güvenin de mutluluğu etkilediği görüldü. Bunun yanında var olan demokrasiden ve devletin işleyişinden memnun olmak da bireylerin yaşamdan aldıkları doyumu etkileyen faktörler arasında. Ancak genel
olarak Türkiye’de bireylerin hem birbirine hem kurumlara duyduğu güvenin özellikle Avrupa ülkeleriyle kıyaslandığında oldukça düşük seviyede olduğu gözlendi. Elde edilen diğer bir sonuçsa hem bir iş sahibi olmanın, hem işinden memnun olmanın yaşam doyumuna ve mutluluğa olumlu katkıda bulunduğu yönünde. Son olarak, 2008 yılında incelenen bireyler arasında inançlı olma seviyesi arttıkça yaşam doyumunun azaldığı görüldü. Bu araştırma, özellikle güven kavramının mutluluk ve yaşam doyumumuz üstündeki önemine işaret ediyor; sosyal sermayenin gelir seviyesinden bağımsız olarak iyi yaşama katkıda bulunabileceğine vurgu yapıyor. 1
http://ajanspsikoloji.com/mutlulugumuzicin-onemli-yadsinamaz-bir-faktor-guven
2
Psikomavi
Güven Algısı İlişkideki Uyumu Artırıyor
*Psikolog Selin MISIR’ın 23/07/2014 tarihli yazısından alınmıştır. Yakın ilişkilerde fiziksel veya psikolojik şiddete maruz kalmak, bir çok kalıcı etki yaratabiliyor. Örneğin şiddet sonrasında bireylerde travma sonrası stres bozukluğu belirtileri görülebiliyor. Bazı özellikler ve yaşantılarsa ilişkilerde koruyucu güce sahip. “Güven algısı” bunlardan birisi. David Servino ve arkadaşlarının yaptığı bir araştırmada, özellikle şiddet içerikli ilişkilerde güven algısının önemli bir yer tuttuğu ve partnerler arası uyumun, güven algısı ile yakından ilişkili olduğunu görülüyor. Güven algısı düştükçe partnerler arası uyumun da azalıyor. Ayrıca güven algısı azaldıkça, şiddet gören
partnerde travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) belirtilerine daha sık rastlanıyor. Bu belirtilerin ne yoğunlukta olduğu, ilişkideki şiddetin sıklığı ve şiddeti ile doğru orantılı olarak görülüyor ve beklendiği gibi TSSB belirtileri arttıkça ilişkideki güven algısı düşüyor. Aynı zamanda sadece fiziksel şiddet değil, psikolojik istismar da ilişkideki güven algısını zedeliyor. Kısaca ilişkide güven algısı arttıkça partnerler arasındaki uyum ve ilişki tatmini de artıyor. Buna bağlı olarak da TSSB belirtilerinde, fiziksel ve psikolojik şiddette azalma gözleniyor. 2
http://ajanspsikoloji.com/guven-algisiiliskideki-uyumu-artiriyor
Psikomavi
3
Makale
TEMEL GÜVEN VE BAĞLANMA İLİŞKİSİNİN PSİKOPATOLOJİK ETKİLERİ Özgür TÖNBÜL Psikolojik Danışman/Aile Danışmanı
İnsan doğumuyla birlikte kendisine bakım
bağlanmanın
bebeğin
veren kişiye muhtaçtır. Onun bakımına,
düştüğü
ilgisine ve sevgisine ihtiyaç duyar. Bu
söylemektedirler.
andan
anne
itibaren
rahmine geliştiğini
noktayı keşfedenlerden olan Erikson ilk on sekiz ayı psikososyal gelişim kuramında
Temel
güven
ve
bağlanma
“temel güvene karşı güvensizlik” evresi
süreçlerinin sonuçlarını belirleyen anne ya
olarak tanımlamıştır. Bowlby de bu evreyi
da
bağlanmanın en önemli aşaması olarak
tutumlarıdır.
görmüş ve bağlanmanın temeline güveni
etkileyen bu süreçte annenin yaklaşımına
oturtmuştur. Günümüzde bağlanma kuramı
bağlı olarak psikopatolojik durumlar ortaya
üzerine
çıkabilmektedir.
çalışan
uzmanlar,
güven
ve
bebeğe
bakım
veren
Birbirlerini
kişinin derinden
4
Psikomavi yanında olmasa bile ulaşabileceklerini Bowlby’e göre bağlanma figürü çocuğa
bilirler.
yakın
Kaygılı-kararsız
ve
ulaşılabilir
hissedilen
ilişkiyi
olursa,
bağlanma
ilişkisinde
güvenli
anne çocuğun gereksinimlerine karşı ilgili
keşfetmeye
ve duyarlı değildir. Bu çocuklar ise
odaklanabilir ya da kendisi veya bağlanma
annelerinden ayrıldıkları zaman yoğun
figürü ile olan ilişkisini tehdit eden bir
kaygı
durumla karşılaştığında kaygılanmasına
yaşamaktadırlar.
neden olur. Sıcak ve sevgi dolu annelere
Kaçınan bağlanma stilinde ise anneler
sahip çocuklar kendilerini de sevgiye layık
çocuklarına karşı duyarlı değildir. Çocuk
görürler ve diğer insanları da güvenilir
bu tavra anneye karşı uzaklık ve duygusal
insanlar
kopukluk
davranabilir
ve
anlayarak
çocuk
çevresini
olarak
algılarlar.
Güven
ve
kızgınlık
geliştirerek
duygusu
tepki
duygusundan yoksun çocuklar endişeli,
Annelerinin
yalnız ve ilişkilerinde başkalarına bağımlı
duymazlar, anne geri döndüğünde yakınlık
bireyler olarak yetişme eğilimindedirler.
göstermezler.
Erikson da bakım veren tarafından bebeğin
ihtiyaçlarının
gidişinden
gösterir. rahatsızlık
Bir bebek için tüm bu yaşantılar olumsuz
yeterince
olarak ilerledikçe psikopatoloji kaçınılmaz
karşılanmasının temel güven duygusunu
olarak ortaya çıkacaktır. Erken çocukluk,
geliştireceğini
ergenlik
söylemektedir.
Güven
ve
yetişkinlik etkiler
döneminde
duygusu sadece bireyin kendisine değil
psikopatolojik
farklı
olan
çevresine ve diğer insanlara olan güven
rahatsızlıklara neden olabilmektedir.
duygusunu da içermektedir. Erken Çocukluk Dönemi Psikopatolojileri Ainswort bağlanma ve temel güven duygusuna bağlanma
odaklanıp kuramını
biraz
Bowlby’nin
Erken çocukluk döneminde görülebilecek
daha
psikopatolojilerden
ileri
bebeklik
ilki
götürerek, bebeklikten yetişkinliğe etkisi
depresyonudur. Bebeklik depresyonu anne
olan üç çeşit
bebek ilişkisinin kısa ya da uzun süreli
bağlanma
stili ortaya
koymuştur:
kesilmesine bağlı olarak oluşur. Kısa süreli çocuk
anne yoksunluğunda anne üç ay içerisinde
ilişkisinde anneler çocuklarına karşı ilgili
geri döndüğünde depresif belirtiler ortadan
ve duyarlıdırlar. Bu çocuklar anneleri
kaybolmaktadır.
Güvenli
bağlanmada,
anne
yoksunluğunda,
Uzun çocuk
süreli
anne anneden
Psikomavi
5
ayrıldığında kaldığında
ya
da
bakım
evlerinde
bir
durumdur.
görülebilen
istismar gibi travmatik yaşantılara açık hale gelmesine neden olabilmektedir.
Yoğun depresif belirtiler, yemek yememe, uyku
sorunları,
ilişki
ve
arkadaşlık
Ergenlik
ve
Yetişkinlik
Dönemi
kuramama gibi semptomlara rastlanır.
Psikopatolojileri
Ayrılma Anksiyetesi genellikle 1-3 yaş
Çocukluk döneminde yaşanan güvensiz
arasında, anne ile temel güven ilişkisi
ortamlarda büyüme ve bağlanma sorunları
içerisine girememiş ve bağlanma sorunları
ileriki yaşlarda; ergenlik ve yetişkinlik
yaşayan çocuklarda sık olarak görülür.
dönemlerinde
İleriki yaşlarda çocuğun okula başlaması
olabilmektedir.
ile bu kaygı durumu kendisini “Okul
Ergenlik döneminin en önemli kritik evresi
Fobisi”
olan kimlik gelişimi ergenlikte krizlere
olarak
gösterir.
Ayrılık
ruhsal
sıkıntılara
neden
Anksiyetesinde;
neden olabilmektedir. Erken çocukluk
-Anne-baba çocuğa okulda veya herhangi
döneminde güven ve bağlanma yeterince
bir yerde bir şey olacak diye korkmaktadır
sağlanamadığında
-Anne-babanın kronik anksiyeteleri vardır
gelişiminde çatışmalara girebilmektedir.
-Anne
Bu
baba
kendilerine
tutumlarında bağımlı
çocuğa
kalmalarını
evrede
ergen
ergen
kimlik
büyüdüğünü
kabul
ettirebilmek ve değer görebilmek açısından
istemektedirler
antisosyal davranışlar, çete oluşumları,
-Çocuk kendi yokluğunda anne babasına
madde kullanımı gibi davranışlar içerisine
bir şey olacak korkusunu yaşar
girebilmektedir.
-Çocuk
anne
babasının
yokluğunda
Ayrıca
ergenlikte,
çocukluk döneminde elde edilen bağlanma
kendisine bir şey olacakmış korkusunu
stillerinin
yansımaları
yaşar
Çocuklukta
edindiği
da bağlanma
görülür. stilini
ergenlikte de sürdüren genç kaygılı ya da Tepkisel Bağlanma Bozukluğu; 5 yaşından
kaçınan bağlanmalar kurar. Gelişigüzel
önce başlar ve çocuğun gelişimine uygun
insanlarla ilişkiler kurma, aşk ya da sevgi
olmayan
ilişki
adı altında yanlış bağlanmalar ergenleri
kurulur. Çocuk yabancı olduğu kişilere
travmatik yaşantılara itebilir ve ergenlerde
karşı bir yakınlık gösterebilmekte ve
intihar gibi depresyonun ileri boyutu
bağlanacağı
görülebilir
bir
şekilde
kişileri
toplumsal
gelişigüzel
seçmektedir. Bu durum çocuğun cinsel
6
Psikomavi Depresyon
ergenlik
görülebilen
bir
ve
yetişkinlikte
rahatsızlıktır.
Erken çocukluk döneminde kendisine ve
Bilişsel
çevresine güven duymayarak yetişen bir
terapiye göre depresyon, kişinin kendisi,
çocuk, hem çocukluk döneminde hem de
çevresi ve geleceğiyle ilgili olumsuz
yetişkinlik
inançlarından
Sosyal
çocukluk
yaşayabilir.
oluşan
olumsuz
inançlar,
bulunmakta zorlanabilir, konuşma yapmak
şeklinde
düşünce
yapısını
zor gelebilir. Bu gibi durumlar anksiyete
oluşturarak yetişkinlik döneminde bazı
düzeylerini yükseltir. Yüzleri kızarır, nefes
insanları
olarak
almakta zorlanırlar, boğazlarına bir şey
çocukluk
düğümleniyormuş gibi hissederler, sesleri
yanlış
sanki çıkmayacakmış gibi olur, gözleri
şemalar
depresif
etkileyebilmektedir. dönemindeki
Erken
güvensizlik
ve
bağlanma stilleri bu kişilerin yetişkinlik
İnsanların
Fobi
Erken
döneminde
oluşur.
döneminde
içerisinde
dolar…
döneminde daha kolay depresif belirtiler göstermesine neden olmaktadır.
Erken çocukluk döneminde anne-babalar çocuklarına
güvenli
bir
Ayrıca erken çocukluk döneminde kaçınan
yaptıklarında,
onlara
bağlanma
verdiklerinde,
güvenli
stili
oluşturan
çocukların
yetişkinlik döneminde Obsesif-Kompulsif
oluştuğunda
Bozukluk belirtileri gösterebileceği yapılan
çocuklar yetişecektir.
araştırmalarda bulunmuştur.
ruhsal
yatırım
sorumluluklar bağlanmalar
gelişimi
sağlıklı
Psikomavi
7
Makale
BAĞLANMA TARZI VE ROMANTİK İLİŞKİLER Şehriban UYUMAZ Psikolojik Danışman
Bana tutku verecek herhangi bir şeye ya da
söyler. Bowlby buna bağlanma ilişkisi
kimseye artık rastlamayacağımı biliyorum.
adını verir. Bağlanma tarzına yönelik
Birisini sevmeye kalkışmak, önemli bir işe girişmek gibidir bilirsin. Enerji kendini veriş
birçok
araştırma
yapılmıştır.
Bu
körlük ister. Hatta başlangıçta bir uçurumun
çalışmalarda yetişkin bağlanma tarzıyla
üzerinden sıçramanın gerektiği bir an vardır.
ilgili dört türden bahseder. Yakınlık ve terk
Jean Paul Sartre-Bulantı
edilme korkusuyla dört tarz bağlanma vardır.
Yakın zamanlı araştırmalar yetişkinlerin romantik ilişkilerini açıklamak için, nesne ilişkileri kuramı ve bağlanma kuramını kullanır. Araştırmacılar John Bowlby ve Mary Ainsworth’un çalışmalarını temel alarak yetişkin bağlanma tarzlarının anne baba
çocuk
ilişkileriyle
şekillendiğini
Güvenli,
kaygılı-kararsız,
kaçınmacı ve kafası karışık olmak üzere.
8
Psikomavi Bağlanma tarzları romantik ilişkilerimizi
romantik ilişkilerin sevgi, bağlılık ve
gerçekte etkiler mi? Bu soruya yanıt
yüksek
vermek için öncelikle ilişkilerinden ne
belirtmişlerdir.
derece memnun olduğunu sormak gerekir.
eşlerin hatalarına rağmen onları oldukları
Yapılan araştırmalar güvenli bağlanma
gibi kabul eder. Güvenli eşler arasındaki
tarzına sahip yetişkinlerin diğer tarzlara
konuşmalar kaygılı kararsız eşlere göre
sahip yetişkinlere göre ilişkilerinde daha
daha sıcak ve samimidir. Diğer eşlerin
mutlu olduklarını gösterir. Bu olgu diğer
uygun olan zamanlarda kişisel bilgilerini
yönden
paylaşma eğilimi daha fazladır.
de
geçerlidir.
Yani
güvenli
oranda
güven Bu
barındırdığını
güvenli
bireylerin
bağlanma tarzı olan bir eşe sahip olan
Kaçınmacı tarza sahip yetişkinler yakınlık
yetişkinlerin
korkusuyla
ilişkilerinde
mutlu
olma
ve
kıskançlık
sorunuyla
olasılığı daha yüksektir. Beklendiği üzere
uğraşmak zorunda kalır. Gerçek aşkın
güvenli
sonsuza dek sürmeyeceği ve insanın
bağlanma
tarzına
sahip
yetişkinlerde genellikle benzer bağlanma
kendisinden
tarzına sahip kişilerle eşleşir.
olmasının sadece romanlarda ve filmlerde
Bir
grup
araştırmacı
52
yaşındaki
olduğunu
geçirecek
söyler.
Ayrıca
kadar
yapılan
aşık
bir
bireylerden oluşan bir grubun bağlanma
araştırmada kaçınmacı tarza sahip olduğu
tarzlarını ölçmüştür. Araştırmacılar aynı
belirlenen lisans öğrencilerinin %43’ü hiç
bireylerin 21, 27 v 43 yaşındayken
aşık olmadıklarını belirtmişlerdir.
ilişkilerinden
memnuniyeti
Kaygılı kararsız bağlanma tarzına sahip
ölçmüşlerdir. Örnekleme alınan güvenli
kişiler sık sık aşık olurlar; ama umutsuzca
yetişkinlerin uzun süreli sağlam ve tatmin
aradıkları mutluluğu bir türlü bulamazlar.
edici romantik ilişkileri olmuştur. Güvenli
Bu
yetişkinlerin evlenme ve evliliği sürdürme
korkarlar ve bu yüzden onları mutlu etmek
olasılığı kaçınmacı deneklere göre daha
için her istediklerini yapmaya hazırdırlar.
yüksektir. 52 yaşına geldiklerinde güvenli
Kaygılı kararsız bireylerin kendilerine
yetişkinlerin %95’i evlidir ve sadece %21’i
karşılık vermeyen kişilere aşık olma
boşanmıştır.
olasılıkları daha yüksektir.
duydukları
Buna
karşın
kaçınmacı
yetişkinlerin %72’si evlidir ve %50’sinin başından boşanma geçmiştir. Acaba
güvenli
yetişkinlerin
ilişkileri
kaçınmacı ya da kaygılı kararsız kişilerin ilişkilerine
göre
neden
daha
iyi
gitmektedir. Bu soruya yanıt vermek için araştırmalar özelliklerine
romantik bakmışlardır.
ilişkilerin Güvenli
bağlanma tarzı olan insanlar yaşadıkları
insanlar
eşlerini
kaybetmekten
Psikomavi
9
Bağlanma tarzı yetişkinlerin ilişkilerindeki stres ve
ayrılma
olayına
tepki
Ayrıca kaçınmacı bireyler duygusal desteğe
araştırmada
gereksinim duydukları zaman bunu eşlerinden
havaalanında bekleme salonundaki çiftlerden bir
istemekte zorlanırlar. Yapılan bir araştırmada
bağlanma tarzı anketi doldurmaları istenmiş.
bayanlara az sonra bir odada tek başına bazı
Daha
yakından
tehlikeli elektronik aletlerden oluşan kaygı
gözlemlenmiş ve sarılma, göz teması, yakın
yükselten bir deneyim yaşayacakları söyleniyor.
oturma gibi çeşitli davranışları kodlanmıştır.
Güvenli bayanlar kaygıları arttıkça eşlerinden
Ayrılma
çiftler
daha çok destek isterken kaçınmacı bayanlar daha
davranışı
az destek istemişlerdir. Aynı deneydeki güvenli
göstermiştir. Kaçınmacı denekler ise kendilerini
erkek eşler kaygılı eşlerine duygusal destek
eşlerinden
verirken kaçınmacı erkekler bunu yapmamıştır.
göstereceklerini de
sonra
etkiler.
çiftlerin
vakti
karşı
Bu
güvenli
yakınlaşma
uzaklaştırma
bulunmuşlarıdır.
Bir
davranışları
yaklaştıkça
birbirlerine daha çok
nasıl
davranışlarında
kaçınmacı
yetişkinler
Son olarak insanlar güvenli uzun süreli bir
eşlerinden ayrılma korkusuyla bağlantılı olarak
ilişkiye
girdiklerinde
bağlanma
tarzlarını
kaygı ve korku yaşamaya başlamışlardır.
değiştirmeleri mümkün müdür? Özellikle sevgi ve güven dolu bir yetişkin ilişkisi bazı bireylere çocukken
sunulmayan
güvenli
bir
model
oluşturur. Buna yönelik olarak yapılan bir araştırmada genç kadınların %30’unun iki yıllık bir süre içinde bağlanma tarzlarını değiştirdikleri gözlemlenmiştir.
KAYNAKLAR *Jerry M. Burger, Kişilik, Kaknüs Yay, İstanbul 2006. *Frank M. Dattilio, Bilişsel Davranışçı Çift ve Aile Terapisi, İstanbul, 2012.
10
Psikomavi Makale
KENDİNE GÜVEN TERAPİSİ Fatih UYUMAZ Psikolojik Danışman
İnsanları diğer canlılardan ayıran en temel
hissinde
özelliklerden bir tanesi farkındalıktır. Birey
Bebeklik ve ilk çocukluk dönemindeki bir
geliştikçe kendi kimliğini tanımlar. Bu
birey istek ve ihtiyaçlarını bir an önce
kimlikte sevdiği ve sevmediği şeyler
giderme
mevcuttur. İşte bireyin kendine güveninde
zamanında
yaşadığı sorunlar tam bu noktada ortaya
dünyanın iyi ve güvenilir olduğu hissini
çıkar. Bir yemeği, bir eşyayı bir kitabı
yaşar. Bireyin kendine olan güvenini
sevmeyebilirsiniz; ancak kendinize ait bir
ortaya çıkaran çalışmayı da Edward
parçayı reddediyorsanız kendinize olan
Tronick
güveniniz bundan zarar görecektir.
yapmıştır. Çocuğuyla sıcak bir şekilde
Bu
duygunun
rol
telaşındadır.
oynamaktadır.
Bu
giderildiğinde
“Donuk
Surat”
ihtiyaçlar birey
dış
deneyiyle
inmeye
ilgilenen bir anne bir anda yüzünü donuk
araştırmalar
bir hale getirip tepkisizleşir. Bebek biraz
gösteriyor ki üç dört yaşına kadar ki
paniğe kapılır, tedirgin olmaya başlar.
dönemde anne ve babanın yetiştirme
Annenin
biçimi bireyin kendine duyduğu güven
yapmaktan tutun da
çalıştığımızda,
kökenine
önemli
yapılan
karşılık
vermesi
için
cilve
Psikomavi
11
ağlamaya kadar her yolu dener. Tronick’e
Bu olumsuz iç sesi fark ettiğiniz
göre çocuklar bu aşamada ne kadar başarılı
anda içinizden söyleyebileceğiniz
olurlarsa o kadar ustalaşırlar. “Bu tür
kısa bir karşılık cümlesi bulun.
bebekler insanlar arasında etkileşimlerin
(Kes
onarılabileceğini yani işler başkalarıyla
Engelliyorsun gibi.)
yolunda gitmediğinde durumu düzeltme
sesini,
Kendinize
Yeter,
“Bu
iç
Beni
sese
kulak
kapasitesine sahip olduklarını görürler.”
vermem bana nelere mal oluyor?”
Böylece kendilerini etkili ve olumlu bir
diye sorun.
birey olarak görerek büyürler. Peki
Kendi değerinizin farkında olun ve
yaşamımızın
dönemlerinde
elde
ettiğimiz
erken
bunu kabul edin. İşler ne kadar
olumsuz
kötüye gitse de yaşamaya çalışıyor
tecrübeler bizi hayatımızın geri kalanında kendine güveni eksik olumsuz benlik algısına
sahip
bireyler
olarak
mı
ve çaba harcıyorsunuz. 2.
Gerçekçi
Benlik
Değerlendirmesi:
Özgüveni
düşük
bireyler
olumlu
yaşatacak? Bu soruya yanıtı UCLA’dan
yanlarını görmeyip olumsuz yanlarını
Shore
aşırı bir şekilde abartma eğilimindedir.
veriyor:
“Yaşamın
ilerleyen
dönemlerinde besleyici ilişkiler çocukluk
Kendinizi
sırasında
sinirsel
değerlendirmesi yapmak için bir kağıt
senaryoları bir ölçüde yeniden yazabilir.
çıkarın. Bunu bir çizgiyle ikiye bölün.
Etkili bir terapist, bir dost, bir sevgili ve
Bir
kişinin bireysel çabasıyla bu olumsuz
başkalarıyla
yaşantıların üstesinden gelinebilir.”
özellikleri,
beyne
kodlanmış
O vakit yetişkin bir birey olarak
gerçekçi
tarafına
bir
benlik
fiziksel
olan
görünüş,
ilişkiler,
başkalarının
sizi
kişilik nasıl
gördüğü, işyerindeki başarı, günlük
kendimize olan güvenimizi tazeleyecek
işlerdeki
neler yapabileceğimizi konuşalım. Şimdi
konularında tamamen olumlu şeyleri
ifade edeceğim çözüm yöntemleri aşamalı
çizginin diğer tarafına da tamamen
olarak ve düzenli bir biçimde yapıldığı
olumsuz
takdirde yardımcı olacaktır.
ifadelerle yazınız. Sonra bunları düz
1.
başarı
şeyleri
ve
cinsel
somut
hayat
ve
açık
Eleştirel iç sesinizi tanıyın ve onu
yazı şeklinde yazarak birleştiriniz.
susturun:
Özgüveni düşük insanlar
Bunu her gün bir kere okuyabilirsiniz.
kendilerini diğer insanlara göre daha
3.Bilişsel Bozukluklarla Mücadele: Zarar
çok
suçlar,
veren ve etkili davranmayı engelleyen
başkalarıyla kıyaslar, mükemmeliyetçi
düşünce kalıplarına müdahale için etkili
hedefler koyar ve bunlara ulaşılmasını
karşı çıkış cümleleri bulun. Örneğin
ister. Bu olumsuz iç sesi tanıyın.
kendinizle ilgili asla, hiçbir zaman gibi
eleştirir.
Kendilerini
kelimelerle başlayan olumsuz cümleler
12
Psikomavi kurduğunuzda “Bunun doğru olduğunu
demek yerine, yapsam iyi olur, yapmak
nasıl
sonuca
isterim sözlerini kullanın. Zorunlularınızın
varmak için yeterli kanıtın var mı?” ya
kısa ve uzun vadede sonuçlarına bakın. Bu
da
ifadelerin yapınıza uygun olup olmadığına
denetleyebilirim?
Bu
kendinizi
etiketleme
durumundaysanız buna karşı koymak
dikkat edin.
için “Bu ben değilim kendime ad
6. İstekleri Dile Getirmek: Bir isteği ifade
takmayı reddediyorum.” Gibi cümleler
ederken açık ve kesin olarak ifade edin.
kullanabilirsiniz. Burada önemli olan
Size zor gelen bir konuda isteğinizi ifade
şey
etmeden önce prova yapın. Mesajınızı tam
bizi
engelleyen,
sınırlayan
düşüncelere yönelik inandığımız net
olarak
vermek
karşı çıkış cümlesi bulmaktır. (Bilişsel
duygularınızı da isteğinize ekleyin.
düşünce
7.
terapinin geniş bir çalışma alanını
yapabilir. En sevdiğiniz kişilerin isimlerini
oluşturmaktadır.
daha
ve yaptıkları hataların listesini yapın. Parlak
ayrıntılı bilgi almak için Dr. Dennis
ve zeki kişiler bile hata yapabilir. Bu yüzden
Greenberger-Dr
A.
kendinizin de hata yapabileceğini kavrayın.
Evinizdeki
Kendi hatalarınızın listesini yapın. Bu
Terapist ve David Burns’un yazdığı İyi
hatalarda verdiğiniz kararları, duygu ve
Hissetmek
düşüncelerinizi
Padersky’nin
konuda
Christine yazdığı
kitaplarından
faydalanılabilir.)
Yönetin:
Herkes
ve
bozukluklarla mücadele konusu bilişsel
Bu
Hatalarınızı
için
hatırlayın.
hata
Ne
amaçlıyordunuz? O zamana aynı şekilde
4. Kendinizle ilgili hoşunuza gitmeyen
geri
şeyleri kabul edin. Ama bunları kendinizi
davranırdınız? Kendinizi affedin; çünkü en
hırpalamak için kullanmayın.
iyi kararı vermeye çalıştınız zaten hatanın
5.-Meli
-Malı’larla
Hayatımızda
Mücadele mantıklı
mecburiyetlerimiz
vardır
elbette;
Edin:
dönülmüş
oldunuz.
ama
8. Eleştiriye Yanıt Verme: Diyelim ki biri
zaman
hata
değerlendirmede
yapmamalıyım, hiç korkmamalıyım gibi.
yapılabilecekler.
İlişkilerinizde, hayatınızda
sosyal, ne
gibi
Hiç
dini,
mı
olan
yaptığınız
olmalıyım,
farklı
acı sonuçlarını yaşayarak da bedelini ödemiş
bazıları bize zarar verir. Örneğin, “Her başarılı
olsaydı
cinsel
zorunluluklar
bir
işle
ilgili
bulundu.
olumsuz
Bunun
için
Onay: karşınızdaki kişi eleştirisinde haklı ise
“Haklısın,
yüklendiğinizi keşfedin. Bunlara yönelik
anladığınızı
karşı koyma cümleleri bulun. Yapmalıyım
verebilirsiniz.
deyip
söylediklerini
gösteren
geribildirim
Psikomavi
13 Onayın amacı burada eleştiriyi bir
yapıcı isteklerde bulunmaya iter ve
anda kesmektir. Buna ek olarak sizi
sizi sürekli rahatsız eden eleştirileri
eleştiren kişiye sizin için uygunsa
sürekli duymanıza engel olur.
teşekkür edebilirsiniz.
Kendimize olan güvenimizi aşamalı olarak
Örtülü Onay: Sizi eleştiren kişi
geliştirmeyi
sağlayacak
çalışmaları
yanlış
sırasıyla vermeye çalıştık. Burada söz
düşündüğünde kullanılır. Burada
etmeye çalıştığımız güven şişirilmiş bir
evet
egodan ziyade benlik saygısı yüksek bir
yapıcı
olmadığında
senin
ve
gözlemlediğin
olumsuzlukları görüyorum ama o
bireyin
kendini
olumsuzlukların bazıları ben de
bünyede ortaya çıkan güvendir.
yok demiş oluyorsunuz. Başka bir
KAYNAKÇA
boyutu ise yapılan eleştirinin olma
*Nevzat Tarhan, Duyguların Psikolojisi,
olasılığına onay verilebilir.
Timaş Yay. İstanbul 2011. *Daniel
Araştırma Yöntemi: Eleştirilerin çoğu belirsizdir.
Eleştirinin
niyetini
ve
anlamını tam olarak ortaya çıkarmaya çalışın. Örneğin “Tam olarak neyi yanlış yaptığımı söyler misin?” ya da “Tembel olduğumu gösteren bir örnek verir
misin?”
gibi.
Bu
yaklaşım
karşınızdaki kişinin sizden somut ve
değerli
bulduğu
Goleman,
Zeka,(Çev.Osman
Çetin
bir
Sosyall Deniztekin),
Varlık Yay. İstanbul,2007. *Hasan Bacanlı, Gelişim ve Öğrenme Psikolojisi, Nobel Yay. Ankara,2004. *Matthew
Mckay,
Patrick
Fanning,
Özgüven, Arkadaş Yay. Ankara,2011. *David Burns, İyi Hissetmek, Psikonet Yay. İstanbul,2009.
14
Psikomavi
Serbest Çağrışım Serbest Çağrışım, modern psikanalizin en önemli tekniklerindendir. Danışana herhangi bir konu hakkında aklına gelenleri baskı uygulamadan serbestçe aktarması söylenir. Söylenen şeyler bilinçaltının bir yansıması olarak kabul edilir. Bu
sayımızda
“Güven”
ile
ilgili
serbest
çağrışımlarımızı aktarıyoruz. Her renk bir kişiye ait çağrışımları betimlemektedir.
KAHVERENGİ
YEŞİL
MOR
Anne
Anne
Huzur
Dua
Çelişki
Dost
Tedbir
Kardeş
Sohbet
Rahat bir uyku
Çocukluk
Sevgi
Koy
Paylaşım
TURUNCU
Sır
Mutluluk
MAVİ
Huzur
Mutluluk
KIRMIZI
Sıcak
Huzur
Sadakat
Gülümseme
Sıcak
Özlemek
Barış
Gülümseme
Yanında olmak
Barış
Huzur Aile Ev Sıcak
Psikomavi
15
Makale
ÇOCUKLARA GÜVEN VERİN Yasemin ÖZÇELİK Psikolojik Danışman
Güven,
yapabileceğim
inanıyorum
davranışlarla çocuklarının “güven” ini de
demektir veya başkasının yapabileceğine
doldurmaya
inanmaktır.
zamanında
yemesi,
okşanması
ve
Dünyaya reflekslerle
savunmasız gelen
ihtiyaçlarındandır
başlarlar. kucakta
bunun
sevilip
gibi
basit
bebeklerin
temel
çocuğun
karnı
doldurup geliştirmesini sağlayacaktır.
Anne
zamanında
temel
sadece
güven.
gereksinimlerin
Yemeğini
“güven”ini
yapılması
olumlu
olarak
güven için ideal bir ortamdır böyle bir yerden bağımsızlığa ihtiyacının
dünyaya, gelen tabii
karmaşıklığa, çocuğun
olarak
Anne
ve
babası
tarafından
zorunlu
güven
ihtiyaçları karşılanan ve yeterince sevgi
karşılanması
gören çocuk güven içinde büyümeye
gerekir.
başlayacaktır.
Güven
duygusu
böyle
olumlu temeller üzerinde atılmış çocuğun Anne baba bu ihtiyacın karşılanması sırasında
sergiledikleri
tutum
ve
gelişimi de sağlıklı ilerleyecektir.
16
Psikomavi Çocuk
büyümeye
başladıkça
farklı
Çocuğunuzu dinleyin, farklı bir fikir
gereksinimleri ortaya çıkar. Anne baba her
her zaman yeni ufuklar açar.
yaşta çocuğunun yanında olmalı ona
Çocukların
kendini güvende hissettirmelidir. Bunu
olumlu olumsuz yönlerini bilmeleri, iyi
yaparken de dikkat etmesi gereken önemli
oldukları alanları kullanmaları ve eksik
durumlar vardır.
alanlarını da geliştirmeleri “güven”lerini
kendilerini
fark
etmeleri,
oluşturmada önemli etkenlerden biridir. Herkes
eksikleri
hatalarıyla
vardır,
Burada anne baba çocuğun yönlendirilmesi
çocuğunuzda öyle. Yaptığı yanlışlarda
ve
kendini
fark
etmesini
azarlanan, fiziksel cezalar verilen çocuk
açısından önemlidir. Çocuğunu tanıyan aile
yeni deneyimlere daha kapalı olacak yeni
onun
şeyler yapmak istemeyecektir çünkü yanlış
yönlendirmeyi yapacaktır.
geliştirilmesi
için
sağlaması
de
doğru
ya da hata yaparsa cezalandırılacağını düşünecektir. Tam tersi yanlışlarının ona
Çocuğunuzu tanıyın ve ona başarılı
deneyim olduğunu vurgulayan, hatalarında
olduğunu hissettirin.
veya yanlışlarında onun yanında olan ve her konuda ailesinin desteğini arkasında
Kıyaslanmak kimsenin hoşuna gitmez ama
hisseden çocuk “güven”i tam olarak
bilerek ya da bilmeyerek herkes bunu
sağladığı
yapar. Çocukta kıyaslanma her zaman
için
yeni
ortamlara
yeni
deneyimlere her zaman açık olacaktır.
gerileme meydana getirir. Anne baba karşılaştırmalar
yaptığında,
çocuğun
Çocuğunuzu sevin, ona sahip olduğunuz
başarılarını görmeyip hep daha iyisini
için ne kadar şanslı olduğunuzu ona
isteyerek onu yetersiz bulduğunda çocuğun
hissettirin.
“güven” anlayışı yine sarsılacaktır. Yaptığı çalışmalarda
pekiştirilen
ve
başarıları
Çocukların kendilerini ifade etmeleri ve
görülüp takdir edilen çocuklarda durum
fikirlerinin
onların
olumlu yönde olacak ve “güven” bir kez
önemli
daha pekiştirilecektir.
önemsenmesi
“güven”ini
de
geliştirmedeki
etkenlerdendir. Fikirlerini söyleyebildiği veya
çocuğa
‘Senin
de
söylemek
istediklerin var mı?’ diyerek düşüncelerini
Çocuğunuzun
yaptıklarıyla
mutlu
olmayı bilin.
ifade etmesinin sağlandığı bir ortamda çocuk
tabi
hissedecektir.
ki
de
önemsendiğini
Anne baba olarak her zaman çocuğunuzun yanında olun ve bunu da onlara hissettirin.
Psikomavi
17
Sizi yanında hisseden çocuk her zaman
yetenekli olduğu bir konuda ustalaşabilir.
kendini güvende bilecektir. Her şeyde
Eğer
olduğu gibi güven konusunda da temeller
durursa çocuk kendisini yalnız hisseder.
ailede atılır. Güvende olduğunu hisseden
İstediği şeyi başarsa dahi yalnızlıktan
ve güven veren çocuk da gelişimini olumlu
kaynaklanan bir korku hissedebilir. İdeal
devam ettirecektir. Nevzat Tarhan’a göre
olan
çocuk, temel güven duygusu oluştukça
kendisinin başarmasını sağlamaktır. Bunu
bireyselleşir. Kendi kişiliğini kazanmaya
başarabilen anneler kendine güveni tam
başlar.
evlatlar yetiştirebilirler.
Eğer
anne
babanın
çocuğa
anne
çocukla
çocuğu
ilgilenmez,
cesaretlendirip,
uzak
gerisini
davranışları tatlı bir disiplin de doğurursa
KAYNAKÇA
çocukta
*http://www.nevzattarhan.com/guven.html
esnasında
güven iyi
oluşur. olduğu
Yetiştirilmesi konularda
desteklenen kişi, o konuda ustalaşır. Çünkü çocuğun özgüven sahibi olmasında “ben yaptım” demesi, zafer duygusu yaşaması çok
önemlidir.
Yüreklendirilen
çocuk
18
Psikomavi Makale
GÜVENİN TEMELİ -DOĞUMDA TEN TENE TEMASCeren GELMEDİ Psikolojik Danışman/Aile Danışmanı Analitik kuramcılardan Erik Erikson’ a
yeni doğanın tüm ihtiyaçlarını annenin
göre temel güven duygusu 0-1 yaş arasında
karşılaması
oluşmaktadır (4). Japon kültürüne göre ise
oluşturmasıyla
çocuk
yaşantılar
duygunun en derininde tutarlılık önemlidir
geçirmekte, yaş almaya başlamakta ve
ve ihtiyaçları düzenli olarak karşılanmayan
doğduğu an itibariyle de bir yaşında
bebek geleceğe dönük olarak kaygıya
sayılmaktadır
kapılır. Bu ihtiyaçlar beslenme, şefkat,
doğmadan
(5).
önce
Görüldüğü
üzere
ve
huzur
şekillenir.
ortamını Ancak,
bu
kültürel anlayışlar ve kuramsal temeller var
uyku vb. şekildedir.
olmanın, ilk anlarını ve bu anların önemini
Varoluşcu yaklaşıma göre doğum, insanın
hatırlatmaktadır.
günümüzde
ilk ölümüdür ve doğum anında rahimden
varlığın ilk an’ı - doğum anı - gözden
başka bir dünyaya gelen bebek, an
kaçırılabiliyor.
itibariyle şaşkınlık içerisindedir. İlk an,
Güven
duygusu,
Ancak;
hem
duygu
olarak
bebeğin dünya hakkındaki görüşlerinin
güvenebilmeyi hem de sağlıklı bağlanma
oluştuğu, koşullar hakkında fikir edindiği
gerçekleştirebilmeyi ifade etmekte olup,
Psikomavi
19
zamandır. İnsan, doğası gereği tutarlı olan
güven duygusunu yaşayarak daha huzurlu
kişi ya da kişilere güvenme eğilimindedir.
olduğu görüşündedir.
Bakım sürecinde önerilen anne tutumunun
Hayata
“tutarlı” olmasının bu anda, doğumda da
sosyalleşme başlamadığı için başta birincil
sergilenmesi
tanıdık
önemlidir.
Ancak;
dair
olan
güven
duygusu,
annenin
yeni
henüz
doğanın
ameliyathane sıcaklığının düşük olması,
ihtiyaçlarına ne derece yanıt verdiğiyle
gebe sayısının fazlalığı, alışılmış mesleki
ilişkilidir ki, bebek kabul gördüğünü
deneyimler gibi çeşitli nedenlerle bebek
hissettiği anda güvenir ve bağ kurar.
doğum itibariyle daha öncesinde plasenta
Bağlanma kuramının temellerini oluşturan
(ortak eş) ile birbirine bağlı olduğu, ilk
Bowlby,
güvenerek
ihtiyaçlarını
vb.)
“beşikten
mezara”
karşılayan ve ilk güvendiği kişi olan
yaşantıya
genelleyerek
anneden alıkonmakta ya da ten temasının
ayrılıkların dahi uzun süreli etkilerinin
süresi minimal tutulmaktadır. Tüm bu
olduğuna vurgu yapmış olup, ayrılıkların
durumlara rağmen kanıta dayalı çalışmalar,
umutsuzluğa, güvensizliğe ve kaygıya yol
ten tene temas uygulamasının bebeğin daha
açtığını
sakin olmasına, daha az ağlamasına, daha
destekleyen bir diğer düşünce Ainsworth’
kolay uykuya geçmesine, daha az korku ve
a
yeni doğan anksiyetesi yaşamasına katkı
tanınmayan ilk çevrelerinde ne derece
sağladığını ortaya koyduğu gibi hem
kabul edildiklerini anlayabilmek adına
bebeğin anneye bağlanmasına hem de
yakınlık ve temas arayışında oldukları
annenin
maternal
şeklindedir (1). Doğum anındaki ten tene
ettiğini
temas, ileriki yaşantılar için en temel andır
(yeme,
bebeğine
bağlanmasına
boşaltım
olan hizmet
ait
ifade
olup
bağ
kurmayı
ifadesiyle
etmiştir.
açıklaması,
kısa
Bu
tüm süreli
anlayışı
bebeklerin
göstermektedir (3).
ve hastane rutinleri nedeniyle annenin
Dünya Sağlık Örgütü de 2003 yılından
bebeğine dokunması, bebeğin annesini
itibaren anne-bebek sağlığı yerindeyse
hissetmesi gecikebilmekte ya da birkaç
doğumdan hemen sonra ten temasını
saniye ile sınırlı kalmaktadır. Yukarıda
önermektedir
ana başlıklarla ifade edilen nedenlerle
ki,
bebeklerin
anne
göğsündeyken rahimdeki alışık oldukları
doğum anındaki ten tene temas mümkün olduğunca
en
üst
düzeyde
20
Psikomavi önemli olup önerilmektedir. Öte yandan,
duygusal sağlığını koruması için günde
1983 yılında yapılan bir araştırmada
sekiz ve gelişmesi için günde en az on iki
Amerikalı çocukların %25’ inin bağlanma
kez
türlerinden kaygılı/kaçınmacı
Virginia Satir
bağlanma
kucaklanmaya
ihtiyaca
vardır”
davranışlarını sergiledikleri ortaya konmuş olup, kaygılı bağlanmanın nedeni güvensiz
Kaynakça:
ortam ve bedensel yakınlığın olmayışı 1.
olarak açıklanmıştır (2).
Ainsworth, M.D.S., Blehar, M.C., Waters, E., & Wall, S. (1978). Paterrns of
Bağlanma sistemi ve doğuştan güvenlik
attachment: A psychological study of the
gereksinimi konularının ortak düşüncesi
strange situtaion, Hillsdale, NJ: Lawrence
kişinin güvensiz bağlanmadan çok güvenli
Erlbaum Associates. 2.
bağlanmaya yönelik değişim gösterdiği
Campops, J.J., Barrett K., Lamb, M.E., Goldsmith, H.H. & Stenberg, C. (1983). Ed.
yönündedir. Bağlanma sisteminin öncelikli
P.H.
stratejisi ise her zaman için güvenlik
development.
Mussen.
Socioemotional
Handbook
of
child
psychology: Infancy and developmental
aramaktır (6).
psychobiology. 2 (783-915). New York:
Buna bağlı olarak yeni doğanın da ilk ihtiyacı ve ilk arayışı güvendir. Bunu
Wiley. 3.
Chwo MJ, Anderson GC, Good M, Dowling DA, Shiau SH, Chu DM. (Haziran, 2007). A
sağlayacak ilk kişi ise dokuz ay önce
randomized controlled trial of early
tanışılmışlığın getirisiyle öncelikli olarak
kangaroo care for preterm infants: effects
anne olup, anne bebek etkileşimini olumlu
on temperature, weight, behavior, and
yönde etkileyen ten teması eylemi ile
acuity. J Nurs Res. 10(2):129-42.
gerçekleştirilmelidir.
Güven
duyan
4.
Bedirhan Üstün-Vedat Şar), Ankara, 1984,
bebekler için doğum anındaki ten tene temas aceleyle tamamlanmamalı, bu an
Erikson, Erik, H., İnsanın sekiz çağı, (çev.
s. 39. 5.
Janus, L. (2001). The enduring effects of
mümkün oldukça hızlandırılmamalı ve
prenatal experiencing echoes from the
hem annenin hem de bebeğin hissederek
womb. Trans. Terence Dowling. ISBN 3-
anda kalmasına katkı sağlanmalıdır.
930978-52-0 6.
Main, M. (1990).Ed. K.E.Barnard & T.B. Brazelton. Parental aversion to infant-
Güvenebilmek
için sağlıklı bağlanma,
initated contact is correlated with parent’
bağlanma için doğum anında ve sonrasında
s own rejection during childhoof: The
ten tene temas …
effects of experience on signals of security with respect to attachment. In , Touch: The foundation of experience. 461-495.
“Her insanın varlığını idame ettirmesi için
Madision, CT: International Universities
günde dört kez,
Press.
Psikomavi
21
Makale
HERŞEY GÜVENLE Mİ BAŞLAR YA DA GÜVEN Mİ BİTİRİR HERŞEYİ? Erkan ÖZ Psikolojik Danışman/Kariyer Danışmanı
“Güvendiğiniz dağlara karlar yağdığında
söyleyeceğiniz
en güzel çare, dağ ile karı baş başa bırak
kelimesine
der” Mevlana. Peki, nedir güven, kimdir
gülümseyerek ona bir öneride bulundu:
güvenilecek kişi, dağ, kar kimdir bu
"Peki, simdi gideceğimiz yerde beni hiç
sözdeki? Güven göreceli bir kavram mıdır?
tanımıyorlar" dedi."
Toplumdan topluma değişir mi? Aslında
O halde bugün palto ve şapkalarımızı
birçok sorunun cevabını ararız hayatımız
değiştirelim,
boyunca. Oysa Freud derki “güç ve güveni
konuşmayı, ben de arka sırada seni
hep dışımda aradım ama bunlar insanın
dinlerim." Şoför, gerçekten çok başarılı
içinden gelir ve her zaman oradadırlar”.
bir konuşma yaptı ve sorulan tüm soruları
Einstein konferanslarına hep özel şoförü ile
doğru yanıtladı.
giderdi. Yine bir konferansa gitmek üzere
sırada bir kişi, o güne kadar konferansta
yola çıktıkları bir gün şoförü Einstein'a ;
sorulmamış bir soru sordu. Şoför, hiç
"Efendim, uzun zamandır siz konuşmanızı
duraksamadan soruyu soran kişiye döndü
yaparken ben de arka sıralarda oturup sizi
ve "Böylesine basit bir soruyu sormanız
dinliyorum
gerçekten
ve
artik
neredeyse
her
biliyorum"
benim
çok
şeyi
kelimesi
dedi.
Einstein
yerime
sen
yap
Tam yerine oturacağı
garip"
dedi.
22
Psikomavi Sonrada Einstein’ı işaret ederek söyle
başarıya etkisi tartışılmaktadır. ABD’de
devam etti: "Simdi size arka sırada oturan
1960’lardan 1990’lara kadar olan yaygın
şoförümü
sorduğunuz
anlayış yüksek özgüvenin başarılı olmayı
soruyu, göreceksiniz, o bile yanıtlayacak.
sağladığını, başarıyı artırdığını söylese de
Kendine güvenin bu kadarını gördünüz
1990
mü?
özgüveni arttırmanın başarıyı her zaman
Güven kavramı çok geniş anlamlar ifade
arttırmadığı gibi bazı koşullarda olumsuz
etmekle birlikte psikoloji bakış açısında
anlamda etkilediğini ortaya koymuştur.
genel olarak çocukluk çağında anne-baba
Başarıyı
ile geliştiği bilinmektedir. Erik Erikson’un
tartışılsa da özgüvenin kişinin okul ve iş
psikososyal gelişim kuramında birinci
hayatında önemli yer tuttuğu kesindir.
basamağı
güvendir.
Özgüven eksikliği kişinin evde, iş yerinde,
Dolayısıyla güven kavramının oluşması ve
sosyal çevresinde yaşadığı olumsuz yaşam
gelişmesinde
deneyimleriyle ortaya çıkar. Çözülmeyen,
çağıracağım
oluşturan
ve
unsur
kişinin
çevresinin
de
kendisi etkili
kadar
olduğunu
söyleyebiliriz. Güvenden
direk
halledilmeyen kişilerde
bahsederken
kavramına
sonrası
değinmemek,
onu
yapılan
etkileyip
araştırmalar
etkilemediği
olumsuz
travmatik
deneyimler
izler
bırakabilir.
özgüven
Günümüzde özellikle sosyal çevrenin
atlamak
etkisi,
bakış
açısı,
kurulan
iletişim
yanlış olur. Özgüven, kişinin kendisine
kişilerin
duyduğu güven, kendisi ve yetenekleriyle
şekillendirmede önemli ölçüde etkilidir.
ilgili pozitif ve gerçekçi bir anlayışa sahip
Özgüveni artırmak için yapılması gereken
olması anlamlarına gelir. Başka bir deyişle
ilk şey aslında kişinin kendisiyle ilgili
kişinin kendisiyle ilgili kısmı özgüveni,
olumlu
çevresiyle ilgili kısmı güveni temsil eder.
başka
Her insanın birey olmaya başladığı
güvenini-özgüvenini
düşünmeye deyişle
hissetmeli,
kişi
kendisine
başlamasıdır.
Bir
kendini
değerli
değer
vermeli,
andan itibaren kariyeri, kariyer hedefi ve
yapabileceklerinin farkına varmalı, pes
hayalini
kendi
etmemeli ve mücadele etmelidir.
inancı
İş dünyasına baktığımızda verimlilik ve iş
büyük önem taşır. Özgüveni yüksek ya da
yerine bağın oluşmasında en önemli
düşük olmak, eğitim hayatımızı devamında
unsurun güven olduğunu söyleyebiliriz.
da iş, kariyer hayatımızı büyük ölçüde
Karşılıklı güven kişiler arası etkileşimi,
belirleyen bir durumdur.
iletişimi
sağlamakta,
verimliliği
kişilerin
birbirlerine
aynı
belirleme
kapasitesine,
Son
noktasında;
yeterliliğine
yıllarda
olan
sıklıkla
özgüven
kavramının başarıya ne kadar etki ettiği sorusu ve sınavlarda ya da iş hayatında özgüvenin yüksek ya da düşük olmasının
ve
zamanda
kurumlarına bağlılığı arttırmaktadır.
Psikomavi
23
Tüm bu durumları ifade eden kavram
ilişkilerin her aşamasına ve taraflarına
“örgütsel
sirayet ettiğini gösterir.
güven”dir.
Örgütsel
kurum-şirket
içi
adaletin
çalışanların
istek
ve
güven
sağlanması,
Güvenilir olmak boyutu kişilerin
ihtiyaçlarının
toplum içerisinde görülmek istendiği yeri
karşılanması, kurum içi sosyal ilişkilerin
belirleyebilir.
Örneğin
bir
siyasetçi
istenen düzeye çıkarılmasını sağlar.
öncelikle güvenilir olmalıdır. Kendisine
Prof.Dr. Acar BALTAŞ güveni
güvenilen lider kişiler bulunduğu toplumda
insan hayatında yemek ve içmekten sonra
çok önemli makamlara yükselebilir. Başka
en temel ihtiyaçlardan biri olarak tanımlar.
bir örnekte hizmet karşılığı para kazanan
İnsanların sosyal hayatında, iş yaşamında
esnaf, tüccar gibi kişilerin sağlaması
kurduğu
süresini,
gereken ilk şeylerden biri belki de en
kalitesini güven belirler. İş ortamında
önemlisi güvenilir olmaktır. Güvenilir
güvenin varlığı işleri hızlandırır dolayısıyla
siyasetçi tercih edilir, güvenilir esnaf
maliyeti düşürür.
kazanır, büyür yani güvenilir insan olmak
ilişkinin,
Birçok
iletişimin
işyerinde,
çalışanlar
toplumda sizi hep bir adım önde tutar.
birbirlerine mesafeli yaklaşırlar. Bunun
Son olarak güvenin olumsuz olabilecek,
esas
kadar
olumsuz durumlar doğuracak yanlarından
oluşmamış olmasıdır. Zaman ilerledikçe,
da bahsetmek gerekir. Kişinin kendisine
paylaşımlar
olan
nedeni
güvenin
arttıkça
yeteri
karşılıklı
güven
aşırı
güveni,
kişinin
başkasına,
oluşacak buna bağlı olarak verimlilik ve
toplumun bir kurumuna veya bir oluşuma
başarı artacaktır. Ekip-takım çalışmasına
duyduğu güven aşırı düzeye yükselmesi
dayalı
kendisine
dolayısıyla
verecektir.
Güvenin gözünü kör etmesi,
işyerlerinde
çalışanlar
arasındaki
veya güven
kurumlarda eksikliği,
topluma
zarar
işlerin yapılmasında, bitirilmesinde ve
bazı şeyleri görememesi ya da görmek
ilerlemenin sağlanmasında olumsuz etki
istememesi
toplumda
yapacaktır.
oluşmasına
neden
yanlış
olacaktır.
şeylerin Özellikle
Görüyoruz ki güven kavramının
içinde bulunduğumuz toplumun yanlış,
farklı boyutları vardır. Kişinin kendine
aşırı güven algısı, koşulsuz kabulü her
güvenmesi(özgüven de diyebiliriz), kişinin
şeyin özetini oluşturmuyor mu?
başkalarına güven duyması ve başkalarının
“Bir başkasını etkilemenin en iyi yolu, o
o kişiye güvenmesi boyutları güvenin
kişiyi hak ve çıkarlarını garanti altına
aslında ne kadar kapsamlı olduğunu,
alınmış hissedeceği bir ruh durumuna sokmaktır” Alfred Adler.
24
Psikomavi “Mavi Ayraç” “Mavi Ayraç” köşemizde edebiyat ve psikoloji alanında yer alan yazarların konu ile ilgili alıntılamalarına yer veriliyor. Bu ayki konumuz “Güven”…
“Düşünceler göklere yükseliyor,fakat
odalarda. Ötekiler‘in gözündeki varlığımı
vücut toprağa bağlı...Tek tek koparılması
derinden hissetmekteyim.”
kolay olan milyonlarca iplikle bağlı.”
Jean Paul Sartre - Varlık ve Hiçlik
Oğuz Atay –Tutunamayanlar
******
******
“Hayatta en güvendigim insana karşı duyduğum bu kırgınlık adeta bütün insanlara dağılmıştı çünkü o benim için bütün insanlığın sembolüydü.” Sabahattin Ali - Kürk Mantolu Madonna ****** “Birlikte dolaşan insanlara çok rastlanmaz.Nedendir bilmem.Şu kahrolası dünyada insanlar birbirlerinden korkuyorlar da ondan, belki." John Steinbeck - Fareler ve İnsanlar ******
“İnsanlar birbirlerini tanımanın ne kadar güç olduğunu bildikleri için bu zahmetli işe teşebbüs etmektense, körler gibi rastgele dolaşmaya ve ancak çarpıştıkça birbirlerinin mevcudiyetinden haberdar olmayı tercih ediyorlar.” Sabahattin Ali - Kürk Mantolu Madonna ****** “Bir anahtar deliğine eğilmişim, birden ayak sesleri duyuyorum. Tüylerim diken diken oluyor, utanç duygusu kaplıyor bedenimi. Birisi beni gördü mü? Doğruluyorum. Bomboş koridoru tarıyor gözlerim. Yanlış alârm. Rahat bir nefes alıyorum. Kendini "yok" eden bir tecrübe değil mi bu yaşanan? Biraz yakından bakalım: Ötekiler‘in varlığı hiç bir şüpheye yer bırakmayacak kadar kesin. Bu yanlış
“Biz güven çağına gelmiş olmalıydık
alarm sonucunda gözetlemekten
artık!”
vazgeçebilirim. Devam edersem kalp
Nilgün Marmara - Metinler
atışlarımı duyacağım ve merdivenin her
****** “Sevgili dost, eğer yeryüzündeki bütün elleri bir masanın üzerine koysalar, elini bulabilirim onların içinden” Ali Ural - Posta Kutusundaki Mızıka
gıcırtısında yerimden sıçrayacağım. İlk alarmdan sonra "Ötekiler" yok olmadı. Ötekiler her yerde, altımda, üstümde, yan
Psikomavi
25
Makale
GÜVEN AŞISI Rahime ÜNAL ÇETİNKAYA Rehber Öğretmen programlanmış olarak doğar. Sesini bir İnsanda doğuştan güven duygusu arayışı vardır. İnsanoğlu dünyaya diğer canlılara göre daha savunmasız olarak gelir. Çocuk doğduğu zaman ilk olarak güvenli bir sığınak
arar.
İnsanoğlunun
en
temel
süredir duyduğu, o önemli kişiyi görmeyi, göz göze gelmeyi ister, buna ihtiyacı vardır. Bağlanmak, güvende hissetmek, kendini teslim edip, bırakabilmek, uyumak, büyümek, büyümek için…
ihtiyacı olan güven duygusu anne ile çocuğun
tanıştığı
olan
Bebek dünyaya geldikten itibaren yaklaşık
hamilelikle beraber başlamaktadır. Bebek
2-3 yıl boyunca güven açısından hassas bir
önce anne ve babasının hayalinde var olur.
zeminde durur. Hem biyolojik hem ruhsal
Anne ve babanın bebeğe duygusal olarak
ve sosyal olarak hayatta kalabilmek,
bağlanması, bebek dünyaya gelmeden çok
olgunlaşabilmek için annenin istikrarlı
önce başlar. Bebek daha doğmadan, anne
bakım ve ilgisine ihtiyaç duyar. Bebeğin
ve babasının iç dünyasında yer almaya
bu ihtiyacının karşılanması ancak anne ile
başlamış,
kişiliğini
kuracağı sağlıklı bir bağlanma ilişkisi ile
oluşturması için gerekli olacak psikolojik
mümkündür. Bebekliğin ilk iki yılı anne
ortam
kendini ne kadar çocuğa bırakırsa, çocuk
insan
onun
başlanmıştır.
için
ilk
dönem
olması,
hazır
Bebekte
edilmeye bağlanmaya,
bağlanacağı bireyleri bulmaya yönelik
26
Psikomavi da
kendini
anneye
ancak
o
Çocuklara şefkat ve sevgilerini
kadar
açıkça belli eden,
bırakabilir.
Bağımız oyunlarına daha fazla
Bebeklerin hayatlarında anneleri en önemli
destek verici….
kişi olarak yer alır. Bebek anne bağımlıdır. Beslenmesinde, bakımında, temizliğinde,
Güvenli bağlanma sürecinde çocuk bir
hastalık ve sağlığında anneye ihtiyaç
takım aşamadan geçer. Doğumdan sonra
duyar. Bir bebekte güven duygusunun
ilk 3-4 ayda bebek görüş alanındaki
gelişmesinin ilk şartı bu ihtiyaçlarının
kişilere ayrım yapmadan tepkide bulunur,
karşılanmasıdır. Bebek için önemli olan
3-5 aydan itibaren tepkilerini ayırt edici bir
bunlardır. Hayat bebekler için basittir.
şekilde
Karınları doyarsa, bakımları iyi yapılırsa
diğerlerinden ayırabilir. 6-7 aylar sırasında
mutlu olurlar ve annesine ve çevresine
bebek tek bir kişiye bağlanır ve bu
karşı bir güven duygusu geliştirmiş olur.
genellikle
Tabi
güvenin oluşmasında en önemli dönemdir.
böyle
bir
güven
duygusunu
gösterir.
annedir.
Bu
dönem
özellikle bir annenin bebeği için güvenli
psikolojik
bir ortam yaratabilmesi için bebeğini iyi
Psikolojik gelişim açısından incelersek;
tanıması
bebeğin anne ve babasına bağlanması,
davranışlarının,
ağlamalarının,
huzursuzluğunun ne anlama geldiğini iyi anlaması gerekir ki, bebek ile arasındaki bağ güçlensin. Her annede bebeği ile güvenli bağlanma ilişkisi kurma kapasitesi vardır. Bunu başarmak çok zor bir şey değildir. Çocuğun ihtiyaçlarına duyarlı olan ve tutarlı davranan her anne çocuğu ile
güvenli
bir
bağlanma
ilişkisi
geliştirebilir. Yapılan bir araştırmaya göre annelerine karşı güvenli bağ geliştiren bebeklerin annelerinin özellikleri şöyledir;
Çocuklarının daha duyarlı,
gereksinimlerine
bir
temel
Temel
Bebeğinin
duygusu
annesini
geliştirmek kolay değildir. Ebeveynlerin
gerekir.
güven
Artık
bebeğin
sağlığının temel koşuludur.
Psikomavi
27
bebeğin psikolojik gelişimi ve benliğini, kimliğini oluşturması açısından önemlidir. Bunun için anne ve babasının, bebeğin iç dünyasını anlamaya çalışması gerekmektedir. Altı temiz, karnı tok, gazı yok niye ağlıyor ki diye düşünmek yanlıştır. Bebek yakınlık kurmak istiyor, ilgi istiyor, güven arıyor olabilir, annesini görmek istiyor olabilir. Evet, bebekler de çok erken aylardan itibaren bunları hissedebilir. Annenin bebeğinin gerçek duygu ve tepkilerini görmesi ve anlaması Bebek temel güven duygusu oluştukça bireyselleşir. Kendi kişiliğini kazanmaya başlar. Bebeğin güven duygusunu hissetmesi, annenin fırsat buldukça bebeği ile oynaması, onunla ilgilenmesi onun sadece kişilik gelişimini değil, zeka gelişimini de destekler. Bebek kendini güvende hissetmeye başladıktan sonra, çevreyi merak eder, bulunduğu çevreyi, bulunduğu ortamdaki kişileri ve nesneleri merak eder, araştırmaya başlar. Uzmanlara göre, bir hayatının ilk bir yılında öğrenmiştir:
bebek şunları
bunları, uygun bir ses tonu, jest ve mimiklerle, bebeği ile iletişim kurması bu bağlanmayı geliştirir, bebeğin güven hissetmesini sağlar. Anne ve babaların çocuğun kendini güvende hissetmesi için hem sözle hem de davranışlarıyla ona güven vermeleri, çocuğa gösterdikleri ilgi ve sevginin herhangi bir koşula bağlı olmadığını ona hissettirmeleri gerekmektedir ki bebekte temel güven duygusu güçlensin. eğlenceli ve ilginç bir yer olduğunu öğrenmiştir. * Eğer bebeğiniz yaşamının ilk yılı sonunda bütün bunları yaşamışsa, kendisine ve dünyasına güvenle ve iyimser bir açıdan bakmayı öğrenmiştir. Şurası kesinlikle unutulmamalıdır ki bebekte güven duygusu oluşturmak ebeveynlerin ve özellikle bir annenin en temel görevlerinden birisidir. Fakat ne yazık ki dünyada bu temel görevlerini yerine getirmeyen birçok anne ve baba bulunmaktadır… KAYNAKÇA
* Eğer karnı acıktığı zaman doyurulmuşsa, bu dünyanın yaşamaya değer, açlığının çabucak giderildiği bir yer olduğunu öğrenmiştir. * Eğer sık sık kucağa alınıp okşanmışsa, bu yaşta anlamlı olabilecek bir biçimde ana kucağının sıcaklığını duyarak ve bedensel temas yoluyla sevgiyi öğrenmiştir. * Eğer her ağlayışında sizi yanı başında bulduysa, gerekli olduğu zaman annesinin onun yardımına koşacağını öğrenmiştir. * Eğer temel ihtiyaçlarını karşılayan annesi ile yakın ve sıcak * Eğer çevresindeki nesnelerle, annesiyle ve diğer yetişkinlerle giriştiği deneyler yoluyla duyuları ve beyni uyarılmışsa, dünyanın tatsız-tuzsuz bir hapishane değil,
Adem GÜNEŞ, Güvenli Bağlanma, Timaş Yayınları, İstanbul, 2013 Adem GÜNEŞ, Çocuk Eğitiminde Pozitif İletişim, Nesil yayınları, İstanbul, 2013
Nevzat TARHAN, Güven, Kopuzlar Dergisi, 2012
http://semerkanddergisi.com/be bekte-guven-duygusu-ve-anne/
28
Psikomavi Makale
KADİM ZAMANLARDAN BİR ÖĞRETİ: GÜVEN Şehriban UYUMAZ Psikolojik Danışman
Görebilmek bir kum tanesinde bir dünyayı
Güvenin tanımlaması konuyla ilgilenen
Yabani bir çiçekte ise bir cenneti
bilim adamları tarafında çeşitli şekillerde
Sığdırabilmek avucuna sınırsızlığı Ve tek bir saatin içine sonsuzluğu William Blake
yapılmıştır. Rotter’a göre güven diğer insanların getireceğine
Modern zamanlarda hiçlikten, yokluktan,
oluşturulmuş
vaat dair
ettiklerini
yerine
inanca
yönelik
genel
beklentidir.
boşluktan doğrulmak ve çıkabilmek için
Luhmann’ın işaret ettiğine göre güven
insan varlığının içinde taşıdığı gizil güce
talep edilebilir bir şey değil yalnızca teklif
güven
bir
edilebilir ve kabul edilebilir bir şeydir.
aynı
Baron güveni bir yardımseverlik bir inanç
diyoruz.
anlamıyla
Güvenin
metafizik
kozmik
yorumudur
zamanda. Güven insanın varlık alanına
ve bir davranış olarak tanımlar.
erişmesiyle
kendini
Güven felsefe açısından insanın varlıkla
gösterir. Bir duygu bir davranış biçimi bir
yüzleşmesini hiçlikle karşılaşabilmesini
tutum olarak yaşanır ama en yoğun ahlak
olanaklı kılan temel bir haldir.
farklı
alanında görünür.
biçimlerde
Psikomavi
29
Güven taahhütlerde bulunma ve bunların yerine getirilmesidir. Vaatlerle duygularla ve kişinin iç tutarlılığı ile imal ettiği yarattığı
inşa
ettiği
koruduğu
ve
sürdürdüğü bir şeydir ve anahtarı eylemdir. Söz verip yerine getirmek güvenin çok önemli bir unsurunu teşkil eder. Güven insanın kendisiyle bir diğer insanla kurduğu ilişkilerde ortaya çıkan bir duygu değildir yalnızca. İnsanda duygu olarak ortaya çıksa da ruhsal bir duygulanımla sınırlanamaz ve evrenle ilgili anlamı var. Varlığın kendini ortaya koyuşunda varlığa
Kadim zamanlardan beri ruhumuza üflenen
çıkarılışında güvenin yeri vardır. Güvenin
bir öğreti Güven! Çünkü insan kendine ve
varoluşsal
buna.
başkasına güvenmekle göklere yükselir.
Yokluktan çıkışın tek yolu ve ontik
İyilik ve huzura giden yol güvenmeyi
enerjinin gücüdür.
becerebilmekten geçer. Güvenmek yanı
Ruhsal yaşamımız içinde kendini deyim
başında duranı fark etmek demektir.
yerindeyse bir kök duygu olarak gösterir.
Nezaket ve varlığa saygıdır. Sıcak ve
Duygusal yaşam onun değişik katmanları
şefkatlidir
tonları renkleriyle yaşanır Bir var oluş
çiçeklenmesine müsaade eder. Yeniden
atılımı en derinde çekirdek güven temel
söylersek Güveniyorum o halde varım.
güvenin zeminini oluşturur. İnsanın içinde
Çünkü yaşamak güvenmektir.
uyanmak isteyen bir hatıradır. Güven için
St Exupery “Ne kadar verirsen sana o
sevmenin ön koşul
manevi
kadar kalır.” der. İçinde yaşadığımız
disiplinlerde güven için de sevmek gerekir.
dünyada sahici ve sağlam ilişkiler kurmak
Yani güvenin insanın tam da içinde
ve geliştirmek için güvenmeyi bilmeliyiz.
ruhunun derinliklerinde saklı olduğunu ve
Yanı başımızda duran ruhu anlayabilmek,
ancak bilinçli bir gayretle gün yüzüne
fark edebilmek ve yeniden okuyabilmek
çıkabileceğini gösterir.
ümidiyle güvenelim!
özelliği
diyebiliriz
sayıldığı
ve
en
iyi
imkanların
Çoğu zaman gözle görünmez bir şey olsa da sürekli özen ve çaba ister. Bir kez tesis edildi mi arka plana geçer ve bilinçli olmayan alışkanlık ve uygulama halini gelir. Varlığından ziyade yokluğu güveni ön plana çıkarır.
İki şey ruhumuzu merak ve huşu ile dolduruyor. Üzerimizdeki yıldızlı sema ve içimizdeki ahlak yasası İmmanuel Kant
30
Psikomavi Makale
ÇOCUKLARDA ÖZGÜVEN: AİLELERE ÖNERİLER* Özgür TÖNBÜL Psikolojik Danışman/Aile Danışmanı *Popüler Psikiyatri Dergisi 80. Sayıda Yayınlanmıştır Çocuklarda sorumluluk ve özgüven birlikte gelişen davranışlardır. Aileler olarak bizler çocuklarımıza sorumluluk kazandırmada ve özgüveni olan çocuklar yetiştirmekte zorlanmaktayız. Özellikle son yıllarda modern çağın getirdiği yeni aile tipleri ve teknolojik gelişmeler çocuklarda sorumluluk ve özgüven düzeylerini düşürmektedir. Özgüven; çocukların yeni şeyleri deneme konusunda kendine güvenmelerini, engeller karşısında çaba göstermeye devam etmelerini, başkaları ile sağlıklı etkileşimlerde bulunmalarını, beklenmedik güçlüklerle baş edebilmelerini ve kendi davranışlarını etkin bir şekilde idare edebilmelerini sağlar. Güçlü bir özgüven duygusu, çocuğa sürekli değişen dünya ile baş etmek ve buna uyum sağlamak için gerekli esnekliği ve kaynakları sağlar. Çocuğun okulda kendisiyle alay edilmesinden, elindeki oyuncağının alınmasına ve ergenlik döneminde alkol, uyuşturucu gibi zararlı maddeleri reddedebilmeye kadar pek çok konu ile mücadele edebilme yeteneğini artırır. Çocukta Özgüven Sinyalleri:
Eksikliğinin
Temel
- Kendi başına hiç bir karar alamaz, her şeyi ebeveynlerine sorar ve onay ihtiyacı hisseder. -Hata yapmaktan çok korkar. -İçe kapanıktır, sessizdir, yaşıtları ile iletişim kurmakta zorlanır. -Hakkını koruyamaz, kendisini savunamaz. -Davranışları tutuktur. -Uyaranlara karşı orantısız ve abartılı tepkiler verebilir. Özgüven, baskıcı ortamda, uyguladıkları kuralların nedenlerini çocuklarına açıklama gereği duymayan ailelerde, yeterince gelişmez. ( heykeltıraş aileler). Özgür ve demokratik aile ortamlarında, olayların nedenlerini açıklayan, çocuğun ihtiyaçlarını göz önünde bulunduran anne ve baba yaklaşımıyla gelişebilir. (Bahçıvan aileler) Sorumluluk ise başkalarının haklarına saygı göstermek ve kendi davranışlarının sonuçlarını kabul etmektir. Çocuğa sorumluluk vermek, kişilik gelişimine pozitif yönde etkileyen ve hızlandıran bir unsurdur. Uygun dozda (yaşına, cinsiyetine, fizik gücüne uygun) yüklenen sorumluluk; çocuğun kendine güvenini arttırır, paylaşma ve başarma duygularını tatmin eder, insiyatif koyma, çevresini ve kendini organize ve kontrol etme becerilerini geliştirir.
Psikomavi Sorumlu çocuklar; kendi kaynaklarını kullanan, kendine güvenen, kendi kararlarını kendisi veren, bağımsız hareket eden, davranışlarının haklarını çiğnemeden, kendini ihtiyaçlarını karşılayabilen çocuklardır. Sorumluluk ile kişilik bir birbirini tamamlayan iki özelliktir, kişilik sahibi olunmadan sorumluluk kazanılmaz. Çocukta kişilik gelişimi doğumdan itibaren başlar ve 6 yaşlarında büyük çapta tamamlanmış olur. Sorumluluk duygusu kişilik gelişimiyle doğrudan orantılıdır. Duygularını, tepkilerini rahatça ifade etmesine, gerektiğinde “Hayır” demesine izin verilmeyen çocuklarda bağımsız bir kişilik gelişmediği için sorumluluk duygusu da kazanamazlar. Aşırı korumacı ve müdahaleci anne babalar çocuklarında köle bir kişilik geliştirdiklerini farkında değillerdir. AİLELERE ÖNERİLER ÇOCUKLARIN ÖZGÜVENLERİNİ GELİŞTİRMEK İÇİN YAPILMASI GEREKENLER -Çocuklarla konuşurken; kendilerine güvendiğimizi, onların seçiminin bizim için değerli olduğunu vurgulamamız gerekir. * Senin de fikrini almak istedik. * Buna sen karar ver. * Bu senin seçimine bağlı… * Sence nasıl olur? - Var olmalarının sizin için ne kadar önemli olduğunu onlara gösterin. * İyi ki varsın… * Seni çok seviyorum. -Kendilerine olan özgüvenlerinde sarsıntı gördüğünüz an harekete geçin. * Ben senin bunu yapabileceğine inanıyorum. * Sen istediğin her şeyi başarırsın gibi… -Çocuğunuza kendisine has yeteneklerini ortaya çıkartmasında yardımcı olun. -Çeşitli aktivitelere katılmasına, değişik ortamlara girmesine yeni arkadaşlıklar kurmasına fırsat yaratın
31 -Yaptıkları ve ilgilendikleri şeylerin sizin için ne kadar önemli ve değerli olduğunu gösterin. *Ne kadar yaratıcı bir gücün var, şu yaptığın harika şeye bak… *Tabloda kullandığın renkler ne kadar uyumlu… -Birlikte vakit geçirin. -Beklentileriniz çocuğunuzun seviyesine uygun olsun, onu aşacak beklentilerden kaçının. -Kendi ideal ve standartlarınızı çocuğunuza dayatmayın. O sizin yapamadıklarınızı başarmakla görevli değildir. Sizin beklentileriniz onun beklentileri OLMAYABİLİR. -Yapması gereken şeyleri onu yerine siz yapmayın. -Sadece çok özel yetenek ya da başarılarına değil, her şeyine değer verdiğinizi ve takdir ettiğinizi belirtin. -Çocuğunuzla ilgili problemleri onu suçlamadan ya da onun karakterini eleştirmeden tartışın. -Davranışı zorlama ile değiştirebilirsiniz ama kişiliğini değiştiremezsiniz. Yani yapılan iş ile kişiyi ayırın. -Onların özgüvenlerini yükseltmek için olumlu ve sevgi dolu bir dil kullanın Çocuğa kendine yetmeyi ve kendi kendini yönetmeyi öğretin. Öyle bir özgür ortam hazırlayın ki, ayakları üzerinde durmayı, kendi kanatlarıyla uçmayı öğrenebilsin. Çocuğa yaşına ve gelişim düzeyine uygun görev ve sorumluluklar verin. İki ve Üç Yaş Çocuklarının Alabilecekleri Sorumluluklar Bu yaş grubunda bulunan çocuklar giyilmesi basit olan giyecekleri kendi başlarına giymeyi başarabilirler. Acemice de olsa yemek esnasında çatal kaşık kullanabilirler. Bu yaşta bardaktan su içme denemeleri de gözlemlenebilir. Yemeğini biraz dökerek yediği için anne tarafından yedirilen çocuğun çatal kaşık kullanma yeteneği, kendi başına yemek yeme denemesine imkan sunulan çocuğa nazaran daha fazla gelişecektir.
32
Psikomavi Yuva ve hazırlık sınıfı derken Dört ve Beş Yaş Çocuklarının Alabilecekleri Sorumluluklar Bu yaş grubundaki çocuklar kolay ev işlerine yardımcı olabilirler .Elini ve yüzünü yıkayabilirler. Bilişsel, fiziksel ve sosyal becerilerin gelişimi ile birlikte, sorumluluk kavramı bu yaş döneminden itibaren daha da önem kazanmaya başlar. 2-3 yaş döneminin inatçılıklarının azaldığı, günlük hayat ile ilgili gözlemlerin ve ilginin arttığı bu dönemde, çocuklar “bir iş yapmaktan” ve bunu göstermekten büyük bir keyif alırlar. Bu yaştaki çocuğunuzdan odasındaki oyuncakları toplamasını, kendi başına elini
birinci sınıfa başlayan çocukların dünyasında Dış
zaman
için yeterli zaman verildikten sonra
yaşaması duygusunun
Yaş
da
sorumluluk
gelişmesi
için
önemlidir. Bu yaş grubundaki çocuklar kendi ile ilgili sorumlukların yanı sıra tüm aileyi ilgilendiren sorumlukları da yerine getirebilirler.
Ama hala
yardıma ihtiyaçları vardır.
Yedi
gelişmesi
söz konusu ise çocuğun hazırlaması
geliştireceklerdir. Ayrıca bu yaşta
ve
becerinin
Ayrıca eğer bir yere geç kalınması
ve onların desteği ile deneyerek
Altı
bu
gecikecektir.
yüzünü
için
hazır
seferde “ben giydireyim” derse o
anne babayı bire bir gözlemleyerek
bağlamak
ve
geç kalmanın sonucunu çocuğun
yıkamak gibi. Tabi bu becerileri
bağcıkları
beceri
Eğer anne baba sabredemeyip bu
yapmak için ilk adımı atabilirler;
giyebilirler.
ait
başlarına giyinip soyuna bilirler.
Öz bakım becerilerini kendi başına
ayakkabılarını
ailesi
duruma gelmişlerdir. Artık kendi
tuzluk) götürmesini bekleyebilirsiniz.
elini
dünyaya
sorumlulukları kazanmaya
masa hazırlanırken bir şeyleri (örneğin
fırçalamak,
sadece
yoktur.
yüzünü yıkamasını, yemeğini yemesini,
diş
artık
Sekiz
ve
Dokuz
Yaş
Çocuklarının
Alabilecekleri Sorumluluklar
Çocuklarının
Alabilecekleri Sorumluluklar
* Yardım almadan banyo yapabilmek, * Çekmece ve dolaplarını temiz ve düzenli tutmak,
Okul
öncesi
dönemden
okul
dönemine geçiş yapan bu yaş çocukları artık yavaş yavaş kendi ayakları
üzerinde
başlamışlardır.
durmaya
* Kimse söylemeden okul giysilerini değiştirmek, * Kimse söylemeden derslerini düzenli olarak yapmak
Psikomavi
33
PSinema
SYBIL (1976 ve 2007) Filmde özetle Sybil Dorset takma adıyla da bilinen asıl adı Shirley Ardell Mason olan bir kadının hayatını anlatılıyor. Düşünün ki bedeninizde sizden habersiz on üç kişi daha yaşıyor. Kim olduklarını bilmek istemez misiniz? İşte bu filmde Çoklu Kişilik Bozukluğu’na sahip Shirley A. Mason’un rahatsızlığının
teşhisi,
on
altı
ayrı
kimliğinin ortaya çıkarılması ve bozukluğa sebep olan travma ile yüzleşip en azından kişiliklerinin birbirlerini tanıyıp tek bir kişilikte birleşme çabası anlatılıyor. Çoklu Kişilik Bozukluğu, bir kişinin, birbirinden habersiz ve bağımsız, iki veya daha fazla, belirgin şekilde ayırt edilebilen farklı kimlikler geliştirmesine deniyor. Bu yönde yapılan pek çok araştırmada, alt ego denilen bu kişilikler ortaya çıktığında, hastanın genel psikolojik durumunda ve alışkanlıklarında belirlenen farklılıkların yanı sıra, bedeninde ve beyin dalgalarında da gözle görülür farklılıklar tespit edildiği biliniyor. Bu hastalığın en belirgin semptomlarını zaman
kaybı
veya
karışıklığı,
çoklu
davranış şekilleri, taban tabana zıt tutumlar, inanışlardaki değişiklikler, açıklanamayan baş ve vücut ağrıları, hatırlanmayan travma anılarının zaman zaman ortaya çıkması, ani ve nedensiz öfke, sıklıkla anksiyete ve panik ataklar, açıklanamayan fobiler, ilişki kurmakta zorluk, sesler duymak ve paranoya olarak sayabiliriz. Uzmanların çoğu bu rahatsızlığa sebep olarak özellikle erken yaşlarda veya ergenliğe yakın çocuklukta yaşanan, kaza, ölüm veya kayıp gibi büyük travmalar, çocuk tacizi, şiddet ve işkence gibi yoğun stres sebebi olayları gösteriyor. Anne ve çocuk arasındaki güven ilişkisinin boyutunun bir çocuğun kendini savunmak için geliştirdiği disosiyasyon mekanizmaları ile ruhundaki bölünmeleri anlatan gerçek yaşamdan çarpıcı bir film.
34
Psikomavi PsiKitap Kendine Güven Peter LAUSTER Doruk Yayınları 2000
"Özgüvenden yoksun olan bir kişi her şeyden önce kendisiyle başa çıkma yeteneklerine sahip değildir.
Kendini
anlamakta
ve
tanımakta
zorluklar yaşar. Kendini tanımakta zorluklar yaşadığı için bizzat kendisi bir bilmecedir ve bilmeceyi çözecek cesarete de sahip değildir.
Zayıf bir özgüven doğuştan gelme bir şey değildir. Yaşantımız boyunca oluşur. Peki bu süreç hangi yasaya göre işler. Cevabı çok basit aslında:
Özgüven
yaşantımızda
yoksunluğunun
karşılaştığımız
sebebi
bozgunlardır.
Yaşama sevinci, sağlam bir özgüvenin bileşenlerindendir. Kendini kabullenen bir kimse başkalarını
da
kabullenme
yeteneğine
sahiptir.
Kendine güvenen ve çevresinde etki bırakan bir kişi çevresiyle ilişkilerinde daha başarılı olur; düşüncelerini etkili bir şekilde savunur ve sözleri karşısındaki kişi üzerinde etkili olur.
Kendine güvenen ve psikolojik olarak sağlıklı bir erkek için cinsel ilişki eylemi bir güç kanıtı, intikam
eylemi
ya
da
evlilikte
yerine
getirilmesi
gereken
bir
görev
Kendine güvenen bir kadın ise kendini asla cinsel bir nesne olarak hissetmez."1
1
http://www.dr.com.tr/kitap/kendine-guven/peter-lauster/egitim-basvuru/kisiselgelisim/urunno=0000000147243
değildir.
TOPLUMSAL GÜVENSİZLİK Güven ilk önce anne ile temasta başlar dünyaya gözlerini açmış bir bebekte. Annesinin o özel kokusunu kaydeden bebek, annesinin her ihtiyacında yanında olduğunu fark ettiğinde artık güvenin temelleri atılır. Büyüdükçe annesinden aldığı güvenle yeni çocuklarla tanışır. arkadaşları
olur.
Önce park
Oyunla
birlikte
sosyalleşir, arkadaş edinir. Anneden aldığı güveni arkadaşlarıyla da geliştirir. Sonra
okulöncesi
dönem
başlar.
Öğretmenle tanışır, daha çok arkadaşı olmuştur. Artık her etkinlikte, grup çalışmasında kendine ait grupları vardır. Güvenir onlara. İlkokula başlar sınıfı daha da genişler. Ortaokul, lise derken çevresi genişlemiş olur. Ama büyüdükçe anneden aldığı güven duygusu zamanla azalmalar gösterir. İnsanları tanıdıkça, arkadaşlarının kişiliklerini öğrendikçe güvensizlik baş göstermeye başlar. Anne babalar hep söyler “biz sana güveniyoruz çevreye güvenmiyoruz” diye. Toplumda insanlarla iç içeyken artık güvenemez olur. Kimin ne zaman ne yapacağı belli olmaz. Hep bir şüpheyle güvensizlik üst düzeye çıkar. Modern çağda artık kimseye güvenemez olduk. Her gün farklı bir şiddet, taciz ve tecavüz olayları, insanların toplumu nasıl yozlaştırıldığının göstergesi değil midir? Bunların farkında olan insanların tedirgin olması, güvensizlik hissetmesi de normaldir. Birkaç yıl sonra meslektaşımız olacak olan Özgecan, belki de psikolog olduğunda istismar durumlarıyla çalışacaktı. Travma mağdurlarına yardım edecekti belki de. Kendisinin uğradığı acımasızlık tüm toplumda şok etkisi yarattı. Artık anne babalarımızın dediği söz gerçek oluyordu: “çevreye güvenmiyoruz”. Kadınlar artık daha tedirgin, daha şüpheci. Toplumsal güvensizlik had safhada.
Meslektaşımızı saygıyla anıyoruz…