2010-05

Page 1

SAYI / ISSUE 322 MAYIS 2010 / MAY 2010

ALABİLİRSİNİZ / YOUR COMPLIMENTARY COPY

NEW YORK Rüyası NEW YORK’S Dream Denizlerden Bir PERİ MASALI A TALL TALE on The High Seas İstanbul’un Rengi: ERGUVAN The Color of Istanbul: THE JUDAS TREE Doğanın Armağanları: EGE OTLARI The Blessings of Nature: AEGEAN HERBS Dağların Söyleştiği: AĞRI Where Mountains Talk: AĞRI

TOROSLAR’DA TAURUS BÜYÜK UYANIŞ GREAT AWAKENING IN THE


İŞTCELL’LE AVRUPA’DAN

SESİNİZİ %75 İNDİRİMLİ

DUYURUN Hi! ... What? ... Nice! ... Good... My name is Namık Huyukuru.

Günde ilk 3 dakikadan sonra %75 indirimli konuşmak için,

EVET

5575

Ayrıntılı bilgi için 444 0 532’yi arayabilirsiniz. Avrupa’dayken Turkcell hattınızla Turkcell’e, diğer operatöre ya da sabit hatlara yapılan tüm aramalar kapsam dahilindedir. Kampanyaya üye olan abonelerden Doğu Avrupa* bölgesinden çağrı yapanlar, aynı gün için ilk 3 dakikada 5,5 TL/Dk; 3 dakikadan sonraki aramalarında 1,375 TL/Dk olarak ücretlendirilir. Kampanyaya üye olan abonelerden Batı Avrupa** bölgesinden çağrı yapanlar, aynı gün için ilk 3 dakikada 4,6 TL/Dk; 3 dakikadan sonraki aramalarında 1,15 TL/Dk olarak ücretlendirilir. Fiyatlara tüm vergiler dahildir. Ücretlendirme periyodu 60 saniyedir. Turkcell Dünya Tarifesi fiyatlandırması hakkında detaylı bilgi için www.turkcell.com.tr. Bir gün GMT’ye göre 00:00-23:59 saatleri arasını kapsar. Türkiye’den Avrupa’ya yapılan çağrılarla yurtdışındayken alınan çağrılar, yurtdışındayken yapılan GPRS-WAP kullanımları, MMS ve SMS kullanımları kampanya kapsamında değildir. Kampanya tüm faturalı aboneler için geçerlidir. Kampanyaya katılım için çağrı merkezi ve online işlem merkezinden başvurulabileceği gibi, SMS’le 5575’e gönderim yaparak da katılınabilir. Kampanya, geçerlilik süresi boyunca siz iptal etmediğiniz sürece, iptal edilmez. Kampanya, 03.11.2009 ile 31.12.2010 tarihleri arasında geçerlidir. Yurtiçinde kullanılan ses ya da internet paketleri yurtdışında

SkyLife (215x275 CSyf).indd 2

22.04.2010 10:34


Mr. Huyukuru! Abi seyahat boyunca konuşacaksan, İşTcell’in kampanyasına katıl da indirimli konuş bari.

İŞTCELL’İN GÜCÜ, İŞLETMENİZİN GÜCÜ geçerli değildir. Kampanyaya SMS’le başvurmak için, EVET yazıp 5575’e; abonelik durumu sorgulamak için, DURUM yazıp 5575’e, kampanyayı iptal etmek için, IPTAL yazıp 5575’e kısa mesaj atabilirsiniz. Turkcell, kampanya koşulları ve ücretlendirmelerde değişiklik yapma hakkını saklı tutar. Ayrıntılı bilgi için, www.turkcell.com.tr. Kampanyanın geçerli olduğu ülkeler: *Doğu Avrupa Ülkeleri: Andora, Arnavutluk, Beyaz Rusya, Bosna Hersek, Bulgaristan, Estonya, Hırvatistan, Karadağ, Letonya, Litvanya, Macaristan, Makedonya, Romanya, Sırbistan, Slovakya, Slovenya, Yunanistan. **Batı Avrupa Ülkeleri: Almanya, Avusturya, Belçika, Çek Cum., Danimarka, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İngiltere, İrlanda, İspanya, İsveç, İsviçre, İtalya, İzlanda, Lihtenştayn, Lüksemburg, Malta, Monako, Norveç, Polonya, Portekiz, San Marino. Doğu Avrupa ve Batı Avrupa bölgesinden kampanya dahilinde aranamayacak ülkeler: American Samoa, Ascension Adaları, Australian External Territories, Cook Adaları, Diego Garcia, Kiribati, Marshall Adaları, Micronesia, Nauru, Niue, Palau, Saint Helena, San Marino, Solomon Adaları, Tokelau, Tuvalu, Vanuatu, Wallis ve Futuna, Zanzibar, Sao Tome Principe, Guinea Bissau, Küba, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti, Timor Leste, Papau Yeni Gine.

Untitled-2 1

4/23/10 10:57 PM


SAYI / ISSUE 322 MAYIS 2010 / MAY 2010

ALABİLİRSİNİZ / YOUR COMPLIMENTARY COPY

NEW YORK Rüyası NEW YORK’S Dream

05/10

Denizlerden Bir PERİ MASALI A TALL TALE on The High Seas İstanbul’un Rengi: ERGUVAN The Color of Istanbul: THE JUDAS TREE Doğanın Armağanları: EGE OTLARI The Blessings of Nature: AEGEAN HERBS Dağların Söyleştiği: AĞRI Where Mountains Talk: AĞRI

TOROSLAR’DA TAURUS BÜYÜK UYANIŞ GREAT AWAKENING IN THE

sky onayli kapak 0510.indd 1

MAYIS MAY

4/23/10 5:24 PM

CITYSCOPE 17

İSTANBUL PERDE AÇIYOR THE CURTAIN GOES UP ON ISTANBUL

20

17

TEK BİR KONSER A SINGLE CONCERT

22

YOKSA SİZ HÂLÂ… STILL LOOKING ON FROM AFAR?

26

AKDENİZLİLER İSTANBUL’DA MEDITERRANEAN ARTISTS IN ISTANBUL

28

22

ŞİİRLİ KENTİN FESTİVALİ TEM QUAM SAM VOLOREREM

30

SÜPÜRGE UÇUYOR! FLYING BROOMSTICKS

34

BAŞLANGIÇ NİYETİNE… FOR A START...

58

36

HASANKEYF’İ BİLİR MİSİNİZ? DO YOU KNOW HASANKEYF?

58 AJANDA AGENDA

62

ANNEYLE SEYAHAT TRAVELS WITH MOM

64

64

YEDİ TEPELİ KUZEYLİ:UFA SEVEN-HILLED CITY OF THE NORTH: UFA

142

TOROSLAR’DA BÜYÜK UYANIŞ

Akdeniz’de ilkbahar Toroslar’da başlar. Sarp vadilere, derin kanyonlara ve dağ köylerine can gelir. Bin bir çiçek yamaçları kaplar, nehirler çağlar, bağa bahçeye bereket gelir, yüzler güler. İlkbahar aylarında yapacağımız bir Toros yolculuğuyla doğanın tüm güzelliklerini duyumsamaksa bize düşer.

GREAT AWAKENING IN THE TAURUS

Spring in the Mediterranean begins in the Taurus when life returns to the deep valleys, steep canyons and mountain villages. Myriad flowers carpet the slopes, rivers rush, garden and orchard break into bloom and smiles return to faces. And it is our business to tout all the beauty of nature that will be yours on a trip to the Taurus in early spring. KAPAK / COVER AHMET BILAL ASLAN

2 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

002-004-icindekiler SL0510.indd 2

4/23/10 5:52 PM


002-004-icindekiler SL0510.indd 3

4/23/10 5:52 PM


MAYIS MAY 10 68

NEW YORK RÜYASI NEW YORK DREAM

88

116

DAĞLARIN SÖYLEŞTİĞİ: AĞRI WHERE MOUNTAINS TALK: AĞRI

100

68

108

88

DENİZLERDE BİR PERİ MASALI A TALL TALE ON THE HIGH SEAS

KIRPILMIŞ KUMAŞLARIN RENKLİ DÜNYASI THE COLORFUL WORLD OF PATCHWORK

116

124

MANGA OYLARINIZI BEKLİYOR WAITING FOR YOUR VOTES: MANGA

124

İSTANBUL’UN RENGİ ERGUVAN THE COLOR OF ISTANBUL THE JUDAS TREE

134

KAPADOKYA’DA TAŞTAN SANAT LAND ART IN CAPPADOCIA

142

TOROSLAR’DA BÜYÜK UYANIŞ GREAT AWAKENING IN THE TAURUS

152

162

NEDEN BİZİM LOUVRE’DAN İYİ MÜZEMİZ OLMASIN? FROM THE HALUK PERK MUSEUM COLLECTIONS

100

158

İÇİMİZDEKİ IŞIK DARÜLACEZE THE LIGHT WITHIN

162

DOĞAL ENERJİ: RAFTİNG NATURAL ENERGY: RAFTING

166

DOĞANIN ARMAĞANLARI EGE OTLARI THE BLESSINGS OF NATURE AEGEAN HERBS

166

177 INFO 178 Sizin için seçtiklerimiz/Upfront, 181 Filmler/Movies, 186 Müzikler/Music, 188 Yemekler/Meal, 190 Online Check-in, 191 Self Check-in, 193 Çevrimiçi/Online, 198 Uçuş Bilgileri/Flight info, 199 Bagaj/Luggage.

4 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

002-004-icindekiler SL0510.indd 4

4/23/10 5:52 PM



YÖNETİM MANAGEMENT Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Hamdi Topçu Chairman of the Board and of the Executive Committee Türk Hava Yolları Adına Sahibi | Genel Müdür, Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Üyesi Doç. Dr. Temel Kotil Publisher on behalf of Turkish Airlines | CEO, Member of the Board and of the Executive Committee Kurumsal İletişim Başkanı Zeki Çukur Senior Vice President Corporate Communication Halkla İlişkiler Müdürü | Public Relations Manager Murat Öz Aysun Ulusu aulusu@thy.com Ahmet M. Müftüoğlu ahmetm@thy.com Gökçen Ata gokcenata@thy.com Marka İletişim Danışmanı | Brand Communications Consultant Serdar Özer Öztürk

Türk Hava Yolları Genel Yönetim Binası Atatürk Hava Limanı 34149 iSTANBUL Tel: +90 212 463 63 63 / 1164 YAYIN YÖNETIM

MANAGEMENT

Yayın Grubu Başkanı | President

Serkan Ünal

Grup Koordinatörü | Coordinator

Mehmet Mücahid Demir

Finans Koordinatörü | Finance Coordinator YAPIM Yayın Koordinatörü (Sorumlu) | Editorial Coordinator Kültür-Sanat Editörü | Arts and Culture Editor

PUBLICATION

Tarih Editörü | History Editor Lifestyle Editörü | Lifestyle Editor Gezi Editörü | Travel Editor Redaksiyon Editörü | Copydesk Editor İngilizce Editörü | English Editor Grup Tasarım Direktörü | Group Design Director Fotoğraf Editörü | Photo Editor Yardımcı Fotoğraf Editörü | Assistant Photo Editor Tasarım ve Uygulama | Design and Layout ÖZEL PROJELER

Selim Kara PRODUCTION Serdar Turan serdar.turan@infomag.com.tr Jülide Karahan julide.karahan@infomag.com.tr Hasan Mert Kaya mert.kaya@infomag.com.tr Oktay Tutuş oktay.tutus@infomag.com.tr Melih Uslu melih.uslu@infomag.com.tr Suavi Yazgıç suavi.yazgic@infomag.com.tr Virginia Taylor Saçlıoğlu Nejat Emrah Yörük emrah.yoruk@infomag.com.tr Ahmet Bilal Arslan ahmet.bilal@infomag.com.tr Şahin Aslan sahin.aslan@infomag.com.tr Halil Öter | Bertuğ Yasavullar | İbrahim Kaplan CUSTOM PROJECTS

Koordinatör | Coordinator

Baha Yılmaz

Müşteri Direktörü | Account Director

Çisem Kartal

Müşteri Temsilcisi | Account Executive Editör | Editor Art Direktör | Art Director REKLAM Reklam Satış Müdürü | Advertising Sales Manager Reklam Satış Yöneticisi | Advertising Sales Executive Uluslararası Reklam Satış Yöneticisi | International Ad Sales Manager Marka Müdürü | Brand Manager Üretim Müdürü | Production Manager Reklam Rezervasyon | Ad Reservation Muhasebe | Accounting

Zeynep Nil Suner Aynur Şenol Altun Özkan Oral ADVERTISING Sema Teker Eğilmez sema.teker@infomag.com.tr Ömer Arıcı omer.arici@infomag.com.tr Abidin Karabulut abidin.karabulut@infomag.com.tr +352 (0) 621 51 33 21 Emin Görgün emin.gorgun@infomag.com.tr Gökhan Gönüldaş gokhan.gonuldas@infomag.com.tr İlknur Eruzun ilknur.eruzun@infomag.com.tr Veysi Güneş veysi.gunes@infomag.com.tr

SKYLIFE dergisine internette, www.thy.com üzerinden SKYLIFE ikonuna tıklayarak ulaşabilirsiniz. Access SKYLIFE magazine on the internet by clicking the SKYLIFE icon in www.thy.com

İnfomag Yayıncılık, Bilişim,Tanıtım ve OrganizasyonHizmetleri LTD. ŞTİ. Akatlar Mahallesi, Ebulula Mardin Cad. 4. Gazeteciler Sitesi A8/1 1. Levent / İSTANBUL Tel: +90 212 324 55 15 • Faks: +90 212 324 55 05 skylife@infomag.com.tr • www.infomagyayincilik.com.tr Baskı-Cilt | Printing-Binding Promat Basım Yayın San.ve Tic. A.Ş. Tel: +90 212 622 63 63 • http://www.promat.com.tr

SKYLIFE dergisi ile ilgili öneri ve şikayetleriniz için customer@thy.com adresine mail gönderebilirsiniz. Any suggestions or complaints about SKYLIFE magazine are welcomed and should be addressed to customer@thy.com. Dergimizde yayımlanan yazı ve fotoğraflardan yayıncının izni alınmadan, kaynak belirtilmeden tam veya özet alıntı yapılamaz. Neither, text nor photographs from this publication may be reproduced either in full or summary without acknowleding the source and without prior permission from the publisher. SKYLIFE, THY tarafından ayda bir yayımlanır. SKYLIFE is published monthly by Turkish Airlines.

6 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

008-kunye.indd 2

4/23/10 4:51 PM


011-onsoz.indd bodru.indd 7 S&M_215x27.5 1

4/24/10 7:32 AM 21.04.2010 18:43



HOŞGELDİNİZ WELCOME ABOARD Değerli Konuklarımız,

Dear Guests,

Görev bilincimiz yanında, insanlığa hizmet vesilesi olarak gördüğümüz havacılık sektöründe sizlere hizmet etmeyi seviyoruz.

While being fully conscious of our responsibilities, we greatly enjoy serving you in the aviation sector, which we regard as a vehicle in service of humanity.

Her ay Skylife aracılığıyla sizlerle buluşmanın tatlı bir heyecanını yaşıyoruz. Kurumumuz açısından bir ay boyunca gelişen önemli olayları bilgilerinize sunuyor, aldığımız stratejik kararlara dair vizyonumuzu sizlerle paylaşıyoruz.

Each month, we experience the sweet excitement of connecting with you through Skylife. We present information on important corporate developments that have taken place over the past month and share our vision regarding strategic decisions we have made.

Türk Hava Yolları, son beş yıllık yeniden yapılanma sürecinde bilişim altyapısını güçlendirici ve kaynaklarını etkin ve verimli kullanılmasını sağlayıcı önemli adımlar atmıştır. Amacımız hava yolları firmaları içinde bilgi teknolojilerindeki yenilikleri en iyi takip eden kuruluş olmaktır. Bu doğrultuda Gelir Yönetimi, Ekip Planlama ve Uçuş Filo Yönetimi (Dispatch) gibi birçok alanda en yeni yazılımları devreye aldık. Süper Bilgisayarlarımızda her gün yüz binlerce yolcumuzun işlemleri etkin bir şekilde yapılmaktadır. Bilişimi etkin kullanmanın yanında büyüme politikamıza da paralel bir biçimde, bütün iş süreçlerinin yeniden yapılandırıldığı ve tüm bu süreçlerin birbiriyle entegre hale getirileceği ERP projesini 2010 yılı itibari ile başlatmış bulunmaktayız. 22 milyon dolarlık bir altyapı yatırımı ile başlayan bu proje kendi alanında, ülkemizdeki en büyük proje olup, dünyada da sayılı projeler arasında yer almaktadır. Ortaklığımız bu geçiş sürecini doğru ve eksiksiz bir şekilde yönetmek amacıyla konusunda uzman 150 bilgi teknolojileri danışmanı, bünyesindeki her ünite içerisinden seçilen 80 anahtar kullanıcı ve yeni istihdamı sağlanan, konusunda uzman 70 kişi ile birlikte çalışmaktadır.

Turkish Airlines has taken significant steps during the restructuring process of the past five years to bolster its IT infrastructure and to ensure that its resources are used effectively and productively. We aim to be the most up-to-date company among aviation firms regarding developments in information technology. We have put the latest software to use in fields such as Revenue Management, Team Planning, and Fleet Dispatch Management. Our supercomputers process the information of hundreds and thousands of passengers daily in an effective manner. With the active use of information technology and our policy of expansion in mind, we have started work on the ERP project as of the year 2010, which will see the restructuring and integration of all business processes. This project, which started with an investment of 22 million dollars, is the most comprehensive project in this area in Turkey and is already part of a small and distinguished group of such projects worldwide. Aiming to handle this period of transition prudently and thoroughly, our partnership is working closely with 150 information technology consultants, 80 key users chosen from the ranks of each division, and 70 additional individuals who have been newly hired and are all experts in their own fields.

Tüm sektörlerin olduğu gibi havacılık sektörünün de krizden etkilendiği 2009 senesinde Türk Hava Yolları yüzde 12’lik bir artışla yaklaşık 26 milyon yolcu taşımıştır. Ekonominin ve sektörün nispeten daha iyi bir performans sergilemesi beklenilen 2010 senesinde yüzde 25’lik artışla 31 milyon yolcu taşımayı hedeflemektedir. Açılan yeni hatlarla genişleyen uçuş ağının beraberinde getirdiği transit yolcu, artan bağlantılı uçuş çeşitliliği ve bağlantı kalitesi bu hedefleri gerçekleştirmedeki en büyük yardımcılarımız olacaktır. Amacımız Türk Hava Yolları’nı 2010 yılı sonu itibari ile uçuş ağı genişliğinde dünya sekizinciliğine taşımaktır. Geçtiğimiz ay, İzlanda’da volkanik hareketine başlayan yanardağın neden olduğu kül bulutlarının, hava ulaşımına yaptığı olumsuz etkiler gerek bizlerin gerekse de yolcularımızın gündemini oldukça meşgul etti. Uçuş güvenliğine yönelik prosedür ve standartlarında hiçbir şekilde esnekliğe yer vermeyen Ortaklığımız, güvenlik nedeni ile iptal ettiği söz konusu uçuşlarında bileti bulunan yolcularımızı mağdur etmemek adına gerekli tedbirleri aldı. Ücretsiz parkur ve tarih değişimi alternatiflerinin yanısıra, uçulabilen meydanlara ek seferler konularak, yolcularımızın hızlı ulaşım ihtiyaçlarına cevap verilmeye çalışıldı. Bu önlemler, yolcu memnuniyetini devam ettirmekle birlikte, Ortaklığımız’ın bu coğrafi olay karşısındaki zararını minimum seviyelere çekti. Sayın yolcularımız, Altı yaş ortalaması ile Avrupa’nın en genç filosuna sahip hava yollarından biri olan Türk Hava Yolları, genç, dinamik ve güler yüzlü personeli ile gerek uçuş öncesi, gerekse uçuş esnası ve sonrası hizmetleri ile toplam kalite vizyonu ile çalışmalarına devam etmektedir. Genç ve dinamik Türk Hava Yolları ailesinin Genel Müdürü olarak, sizlere keyifli uçuşlar dilerken, sizlerle bir başka Türk Hava Yolları uçuşunda görüşmeyi ümit ederiz.

Sevgi ve saygılarımla, Doç. Dr. Temel Kotil, Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Üyesi

In 2009, a year during which the aviation sector was affected by the global economic crisis as every other sector, Turkish Airlines has carried 26 million passengers – an increase of 12 per cent. In 2010, when the economy and the sector are expected to show comparatively better performance, we aim to carry 31 million passengers, an increase of 25 per cent. Transit passengers brought by the expansion of our flight network with the addition of new routes and the increase in the variety and convenience of connecting flights will be of great importance toward realizing these goals. Our aim is that Turkish Airlines will be the world’s eighth in terms of the breadth of its flight network by the end of the year 2010. The negative effects inflicted on air travel by ash clouds, which were caused by the activity of the volcano in Iceland, were high on the agendas of ourselves and of passengers alike. Our partnership, which allowed for absolutely no lapses in its procedures and standards regarding flight safety, took all necessary steps to ensure that our passengers whose flights were canceled due to safety would not be stranded. Besides offering alternatives on other dates and on other routes, we tried to address our passengers’ need for rapid transportation by adding additional flights to areas which could be flown to. These measures ensured the continued satisfaction of our passengers and brought our partnership’s losses due to this geographical event to minimum levels. Dear passengers, Turkish Airlines, which possesses one of Europe’s youngest fleets with an average age of six and a half years, persists in its efforts toward realizing its vision of total quality with the services carried out by its young, dynamic, and cheerful staff before, during, and after flights. As the CEO of the young and dynamic Turkish Airlines family, I wish you a pleasant flight while hoping that we shall meet on board another Turkish Airlines flight.

Sincerely yours, Temel Kotil, Ph.D. CEO and Member of the Board

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 9

011-onsoz.indd 9

4/25/10 9:59 AM


011-onsoz.indd 10

4/24/10 7:32 AM


011-onsoz.indd 11

4/24/10 7:32 AM


KATKIDA BULUNANLAR CONTRIBUTORS HÜSEYİN EMİROĞLU

İLHAN ERŞAHİN

Erguvan İstanbul Derneği Başkanı Hüseyin Emiroğlu, bir gazeteci, yazar ve gezgin. “İstanbul’un yerli ağacıdır” dediği erguvan 10 yıl kadar once yaptığı bir gezi sırasında ilgisini çekmiş. Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi olan Emiroğlu, gönül verdiği erguvanı SKYLIFE’a anlattı.

İsveç doğumlu İlhan Erşahin, 16 yaşından beri müzikle uğraşıyor ve yirmili yaşlarından beri de New York’ta yaşıyor. “İsveç çok fazla hayal gücüne imkân vermiyordu. New York farklı, eğer müzik söz konusuysa New York’ la hiçbir şehri karşılaştıramazsınız” diyen Erşahin, SKYLIFE için kendi New York’unu anlatarak yazımıza katkıda bulundu. Born in Sweden, İlhan Erşahin has been playing music since the age of 16 and living in New York since his twenties. “Sweden did not give much scope for the imagination,” he says. “New York is different. You can’t compare New York with any other city when it comes to music.” Erşahin contributed feature by describing ‘his’ New York for SKYLIFE.

President of the Istanbul Judas Tree Society, Hüseyin Emiroğlu is a writer, traveler and journalist. The Judas tree, which he dubs ‘Istanbul’s native tree’, first captured his interest during a trip he made some ten years ago. A founding member of the Board of Directors of the Istanbul branch of the Turkish Writers Association, Emiroğlu described for SKYLIFE the tree to which he has devoted so much of his life.

HAKAN HATAY

1970 İzmit doğumlu. Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde Metalurji mühendisliği ve ardından Southern Illinois University’de MBA aldı. 2003 yılından beri İFSAK üyesidir. Born in Izmit in 1970, Hatay studied metallurgical engineering at Middle East Technical University and then received his MBA from Southern Illinois University. He has been a member of İFSAK (Istanbul Photography and Film Amateurs Society) since 2003.

AKGÜN AKOVA

GAMZE YAVAŞCAN ÜNAL

2004 yılında Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü’nden mezun oldu. Çeşitli dergilerde çalıştı. Halen bir reklam ajansında yazarlık görevini sürdürüyor. SKYLİFE için Toroslar’da baharı fotoğrafladı.

A 2004 graduate of the Department of Public Relations and Promotion of the Marmara University School of Communications, Ünal, who has worked for various magazines, is currently employed as a writer with a leading advertising agency. She photographed the Taurus in spring for SKYLIFE.

YELDA BALER

İstanbul Üniversitesi’nde fizik, Boğaziçi Üniversitesi’nde bilgisayar eğitimi aldı. Uluslararası dergilerin Türkiye temsilciliğini yaptı. Gezi, kitap ve fotoğraf editörlüğü yaptı, yayın koordinatörlüğü üstlendi. 2007 yılında ‘Pervaneyim’ adlı kişisel fotoğraf sergisini açtı. Halen fotoğraf eğitimi üzerine dersler veriyor, söyleşiler düzenliyor ve kitap projeleri üzerinde çalışıyor. Pek çok gazete ve dergi için içerik üretmeyi sürdüren Baler, Ağrı dosyasını fotoğrafladı.

Yazar, şair, fotoğraf sanatçısı. Bugüne kadar yirmiden fazla kitapta imzası bulunan Akova, yıllardır Türkiye’nin dört bir köşesinde geziyor, fotoğraflıyor ve izlenimlerini paylaşıyor. Yapıtları birçok dile çevrilen ve edebiyat ödülleri de alan sanatçı; dergi, kitap ve broşürleriyle turizme katkıda bulunuyor. Gezi yazılarıyla da tanıdığımız Akova, Ağrı kentini bizim için kaleme aldı. Writer, poet and photographer, Akova has more than twenty books to his name. He has been exploring and photographing every nook and cranny of Turkey for years and sharing his experiences. The artist, who works have been translated into several languages and won him literary prizes, contributes to tourism through magazines, books and brochures. Also known for his travel writings, Akova wrote about Mt. Ağrı for us.

Baer, who studied physics at Istanbul University and computer education at Boğaziçi University, has represented Turkey on various international publications as well as editing and coordinating the publication of many travel and photography books. She held a solo photography exhibition in 2007 and currently gives photography classes as well as organizing informal chats and working on book projects. Baler, who produces content for a large number of newspapers and magazines, photographed the Ararat feature for us.

12 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

012-contributor.indd 12

4/24/10 1:17 PM


Satş Ofisi: 0212 444 13 28 011-onsoz.indd 13

4/24/10 7:32 AM


011-onsoz.indd 14

4/24/10 7:32 AM


011-onsoz.indd 15

4/24/10 7:32 AM


TAM Airlines has joined Star Alliance Making it easier to get to the heart of Brazil and beyond In comfort and style Two things I know a bit about. I’ve earned it.

Márcio Utsch, CEO São Paulo Alpargatas, Creators of Havaianas and Star Allian ce Gold Status

starallian ce.com

011-onsoz.indd 16

4/24/10 7:32 AM


CITYSCOPE Süpürge uçuyor! Flying broomsticks!

30 48

İSTANBUL PERDE AÇIYOR Doğa perdelerini açtı. Ağaçlar silme çiçek, her yer börtü böcek. Sıra İstanbul’da. Perdeler 10 Mayıs’ta açılıyor. • JÜLİDE KARAHAN

Cityscope.indd 17

Sinemanın kalbi Cannes’ta The heart of cinema in Cannes

62

Anneyle seyahat Travels with mom

THE CURTAIN GOES UP ON ISTANBUL Nature has raised its curtain. The trees are bursting with blossoms, the earth is crawling with life. Now it’s Istanbul’s turn, and the curtain goes up on May 10.

4/24/10 2:08 PM


ETKİNLİK EVENT

JOHN MALKOVICH SAHNEDE Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali; önce her yıl, sonra yılaşırı olmak üzere 1989’dan beri bir şekilde düzenleniyor. Festivalin kimleri ağırladığını sayıp, kaçırdıklarımıza hayıflanmayı bir kenara bırakalım ve önümüze bakalım: 17.’si 10 Mayıs - 10 Haziran tarihleri arasında gerçekleşecek festivalin programı epey sıkı. Programda; yurtdışından dokuz tiyatro ve dans topluluğu ile Türkiye’den seyirciyle ilk kez buluşacak 30’a yakın oyun, dans, performans ve özel gösteri var. 18 farklı mekânda sahnelenecek 90 gösteri… Ayrıca ünlü konukların katılacağı söyleşi ve atölye çalışmaları... Festivalin en dikkat çekici yapımı; Avrupa

sahnelerinde büyük ses getiren, John Malkovich’in başrolünü oynadığı ‘Şeytani Komedya’. ‘Barok orkestra için oyun’ olarak tanımlanan yapım, 14 Mayıs’ta tek temsil yapacak. Avusturyalı yazar, şair, gazeteci ve seri katil Jack Unterweger’ın gerçek hikâyesini sahneye taşıyan oyunda John Malkovich, 1974’te tutuklanarak hapse giren ve özgürlüğüne kavuştuktan sonra yazılarıyla şöhreti yakalayan ama cinayetlerinden vazgeçmeyen Unterweger’ı canlandırıyor.

Festivalle ilgili ayrıntılı bilgi için: www.iksv.org/tiyatro For information about the festival: www.iksv.org/tiyatro

ÇEHOV ANISINA ÜÇ OYUN Doğumunun yüz ellinci yılında tüm dünyada çeşitli

Troçki Trotsky

JOHN MALKOVICH ON STAGE The International Istanbul Theater Festival has been held since 1989, first every year, then every other year. Instead of enumerating the names it has hosted and lamenting those we missed, let’s look ahead. For the program of this year’s 17th festival, May 10 - June 10, is jam packed. Included are nine theater and dance ensembles from abroad and close to thirty theatrical, dance and other performances as well as special shows from Turkey, all coming to Istanbul audiences for the first time. But the festival’s pièce de résistance is ‘The Divine Comedy’ starring John Malkovich, which has already created a stir in Europe. Described as ‘a play for Baroque orchestra’, the production will be staged only once, on May

14. In the play, a stage adaptation of the true story of the Australian writer, poet, journalist and serial killer Jack Unterweger, John Malkovich plays Unterweger, who was imprisoned in 1974 and later released, earning fame for his writings but unable to give up his life of crime.

THREE PLAYS IN MEMORY OF CHEKHOV The Russian playwright Anton Chekhov, who is being remembered around the world this year in a variety of events on the 150th anniversary of his birth, is coming to 17th International Istanbul Theater Festival

18 SKYLIFE | NİSAN | APRIL 2010

Cityscope.indd 18

4/24/10 2:09 PM


etkinliklerle anılan Rus oyun yazarı Anton Çehov, 17. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali’nde üç farklı gösteriyle izleyici karşısında. Bir Çehov klasiği olan ‘Vanya Dayı’, Nesrin Kazankaya çevirisi ve yorumuyla bir Tiyatro Pera yapımı olarak festivalde. Trevor Griffiths’in Çehov’un Plathenov’undan esinlenerek yazdığı ‘Piyano’, Talimhane Tiyatrosu ve Akbank Sanat ortak yapımıyla ve Mehmet Ergen rejisiyle sahnede. Tiyatro Oyunbaz ise festivale ‘Martı’ ile katılıyor. Oyunun yönetmeni Abdullah Cabaluz.

DİKKAT ÇEKENLERDEN… Almanya, Avusturya, Belçika, Hollanda, İngiltere, İtalya ve Japonya’dan grupları ağırlayan festivalin dikkat çeken yabancı yapımları arasında Alman tiyatrosunun ‘yaramaz yönetmeni’ Andreas Kriegenburg yorumuyla izleyici karşısına çıkacak Kafka’nın ‘Dava’sı bulunuyor. Festivaldeki bir diğer Alman yapım; yazar ve yönetmen Rene Pollesch’in sıra dışı projesi Ruhr Üçlemesi’nin ikinci bölümü ‘Cinecitta Aperta’. Londra’nın ünlü dans merkezlerinden Sadler’s Wells, Sidi Larbi Cherkaoui koreografisiyle sahnelenecek ‘Sutra’ ile

Cityscope.indd 19

audiences in three different productions. ‘Uncle Vanya’, a Chekhov classic, is Theater Pera’s contribution, translated and interpreted by Nesrin Kazankaya. ‘Piano’, written by Trevor Griffiths with inspiration from Chekhov’s ‘Plathenov’, is a joint Talimhane Theater - Akbank Sanat production directed by Mehmet Ergen. Theater Oyunbaz is joining the festival with ‘The Seagull’, directed by Abdullah Cabaluz.

WORTHY OF NOTE... Among the noteworthy foreign productions of the festival, which is welcoming groups from Austria,

FESTİV

Bayram ALİN MEK A Reşit R paşa Eski Cez NLARI e a Garajis y Konser Salo evi, Caddebo ta s Sahnes nbul, Haldun nu, Çıplak Ay tan Kültür M erkezi, aklar D i, Kum T a n e r C b S a Sarayı, Sabanc aracı50, Lütfi ahnesi, Harb ns Stüdyosu, emal iy Kumpa K ı nya Çe Üniversitesi ırdar Uluslara e Muhsin Ertu vre Tiy Göster Talimh ğrul rası Ko atr iM a Üsküda ne Tiyatrosu, osu, Ses Tiy erkezi, Salo ngre ve Serg atrosu i n Tiyatro r Stüdy , Sema ,Ş Pera, Ü o Sahn esi. sküdar işli Cevahir S ver FESTIV ah Tekel S ahnesi nesi, The for AL VENUE ve mer Ba S Cemal y Reşit R rampaşa pris ey Con on, Cad Garajis ce ta d Kumba nbul, Haldun rt Hall, Çıplak ebostan Cultu racı50, Taner S r A Lütfi Kır Hall, Sa tage, H yaklar Dance e Center, a b d Çevre T ancı Universit ar Internatio rbiye Muhsin Studio, n h E y festivalde. Theate eater, Ses Th Show Cente al Conference rtuğrul Stage r Pera, r, Daha önceki yıllarda Üsküda eater, Şişli Ce Salon, Sema and Exhibitio , va n r Tekel v Stage a hir Stage, Tali er Kumpanya festivale ‘Diyonisos’ ve nd Üsk m üdar Stu hane Theate ‘Ivanov’ yorumuyla katılan r, dio Sta ge.

Belgium, Britain, England, Germany, Holland and Japan, is the ‘bad boy’ of German theater, director Andreas Kriegenburg, with his interpretation of Kafka’s ‘The Trial’. Another German production in the festival is ‘Cinecitta Aperta’, the second part of writer and director Rene Pollesch’s offbeat Ruhr Trilogy. London’s famous Sadler’s Wells Ballet will be here as well with ‘Sutra’, choreographed by Sidi Larbi Cherkaoui. Tadashi Suzuki, who took part in earlier festivals with his interpretations of ‘Dionysus’ and ‘Ivanov’, is in Istanbul this time with ‘Electra’. A household name in world theater, the Japanese director, writer and philosopher will also be presented with the festival’s lifetime achievement award. Another festival award recipient is the veteran actor, director and trainer of Turkish theater, Erol Keskin.

Tadashi Suzuki, bu sefer ‘Elektra’ ile İstanbul’da. Dünya tiyatrosunun yakından tanıdığı Japon yönetmen, eğitimci ve yazar Tadashi Suzuki, ayrıca Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali Onur Ödülü alacak. Ödülü alacak bir diğer isim ise Türk tiyatrosuna yıllardır oyuncu, yönetmen ve eğitimci olarak hizmet veren Erol Keskin.

4/24/10 2:09 PM


ETKİNLİK DÜNYADAN AROUND THE WORLD EVENT

TEK BİR TEM QUAM KONSER SAM VOLOREREMA SINGLE CONCERT Modern en büyük müzisyenlerinden of the greatest musicians of modern times, TEMzamanların QUAM SAM VOLOREREMOne Bob Dylan, 21 yıl aradan sonra tekrar İstanbul’da. Bob Dylan is back in Istanbul after 21 years. • EPEDMO MAGNISIUM

İlkbaharın son gecesinin yazın ilk gündüzüne bağlandığı gün: 31 Mayıs. Öğle üzeri ılık, gece birden serin. Denize dönüp ikinci bir kahve söylemek için uygun vakit: ‘One more cup of coffee’… Ve şarkıyı mırıldanmak için. Ve her seferinde farklı bir şeylerden bahseden - savaşların anlamsızlığı, adaletsizlik, aşk – Bob Dylan’ı dinlemek için… Gün bugün. Şehir İstanbul. Mekân Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu. 21 yıl aradan sonra tekrar İstanbul’a gelen Bob Dylan, eski ve yeni klasiklerini sığdırabildiği kadar sığdıracak geceye. Dylan en son 1989 yazında yine Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda bir konser vermiş. Rock devrini atlatıp caz çağını yaşayanlar biliyor ve bilmeyenlere anlatıyor. Hakkında en fazla kitap yazılan şarkıcılardan biri Bob Dylan. Röportaj kitapları, biyografiler, akademik çalışmalar... Ama yine de hatırlamakta fayda var: 1941 yılında Minnesota’da dünyaya geldi sanatçı. Asıl adı Robert Allen Zimmerman’ı değiştirerek, onu en çok etkileyen şair Dylan Thomas’ın ilk ismini aldı. Sansasyonel hayat tarzı, dönem dönem değişen farklı kişilikleri, muhalif duruşu ve devrimci dünya görüşü herkesin malumu. Daha fazlası için mekân ve zaman belli.

May 31st, the last night of spring that wakes up to the first day of summer. The days are warm, the nights suddenly chilly. A perfect time to turn to the sea and have ‘One more cup of coffee…’ as you hum the song softly under your breath. And a perfect time to listen once again to Bob Dylan, who speaks always of something new - love, injustice, the senselessness of war… The day, today. The city, Istanbul. The place, Harbiye Cemil Topuzlu Open Air Theater. Coming to Istanbul again after a hiatus of 21 years, Bob Dylan is planning to squeeze as many of his classics, old and new, into the evening as possible. Dylan last performed at the Harbiye Cemil Topuzlu Open Air Theater in the summer of 1989. Those who moved on from the rock period to the jazz age will know. Let those who know tell those who don’t… Bob Dylan has the distinction of being one of the singers about whom the most books have been written. Interviews, biographies, even scholarly studies… But still we will do well to remind readers that Dylan was born Robert Allen Zimmerman in Minnesota in 1941. Later he took the last name Dylan in tribute to Dylan Thomas, one of his favorite poets. His hippy lifestyle, his persona that changed with the times, his protest stance and revolutionary world view are familiar to all of us. For more, you know the time and place.

ULLATUSAMUS DUSDAM/ ULLATUSAMUS DUSDAM Samus, nulles quid es quatatia cuscia apis comnisimi, odiossunt. Unt et optat unt et eaquam inctas electe nullatusamus dusdam as min cone de is quunt que sant aut Samus, nulles quid es quatatia cuscia apis comnisimi, odiossunt. Unt et optatPozitif unt etorganizasyonu eaquam inctasve electe nullatusamus dusdamkatkılarıyla Garanti Bankası’nın as mingerçekleşecek cone de is quunt Bobque Dylan konseri, sant aut 31 Mayıs’ta Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda. Bilgi için: www.pozitif.info Realized with the contributions of Pozitif and Garanti Bank, the Bob Dylan concert is on May 31 at the Harbiye Cemil Topuz Open Air Theater.

20 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 20

4/24/10 2:09 PM


C

Cityscope.indd 21

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

4/24/10 2:09 PM


ETKİNLİK EVENT

YOKSA SİZ HÂLÂ… STILL LOOKING ON FROM AFAR? İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı’nın düzenlediği etkinlikler, Mayıs ayı boyunca doludizgin sürüyor. Yoksa siz hâlâ uzaktan bakanlardan mısınız? May is chock full of more events organized by Istanbul 2010 European Capital of Culture. Or are you one of those still looking on from afar?

CHOPIN PİYANO HAFTALARI İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ‘2010 Dünya Chopin Yılı’ kutlamalarında İstanbul’u adres gösteriyor. 11 Nisan’da Kadıköy Süreyya Operası Sahnesi’nde gerçekleşen Gülsin Onay resitaliyle başlayan ‘İstanbul 2010 Chopin Piyano Haftaları’, 9 Mayıs’a dek sürecek. Resitaller dizisinde öne çıkan isimlerden biri Chopin’in vatandaşı Polonyalı piyanist Marek Drewnowski.

CHOPIN PIANO WEEKS The Istanbul 2010 European Capital of Culture Agency is indicating Istanbul as the place for the ‘2010 World Chopin Year’ celebrations. Kicking off with a recital by Gülsin Onay at the Süreyya Opera Theater in Kadıköy on April 11, ‘Istanbul 2010 Chopin Piano Weeks’ will continue through May 9. Among the leading names in the festival series is the Polish pianist and Chopin compatriot, Marek Drewnowski.

TESBİH, FİNCAN, RAHLE VS... İstanbul’un belleğinde yer etmiş yedi obje; tesbih, kahve fincanı, beşi bir yerde, rahle, lokumluk, hamam seti ve boyacı sandığı; yedi Türk tasarımcı tarafından ‘kültürel sürdürülebilirlik’ kavramından yola çıkarak yorumlandı ve çağdaş tasarımlarla yeni hallerini aldı. ‘İstanbul Otherwise’ projesinde yer alan isimler arasında; Erdem Akan, Ayşe Birsel, Ela Cindoruk, Defne Koz, Tanju Özelgin, Meriç Kara ve Koray Özgen yer alıyor. Daha önce Milano’da görücüye çıkan eserler, 18 – 31 Mayıs tarihleri arasında Yıldız Teknik Üniversitesi’nde görülebilecek.

TÜRK GÖZÜYLE JAPON SANATI İstanbul Büyükşehir Belediyesi Cumhuriyet Sanat Galerisi (MAKSEM), ‘Geçmişten Geleceğe İletişimler ve Bir Türk Gözüyle Japon Sanatı’ başlıklı sergiyi ağırlıyor. 2 Mayıs’tan itibaren izlenebilecek sergide; sanatçı Semih Akdal’ın yağlı boya, rölyef, sulu boya, mozaik ve akrilik çalışmalarından oluşan 100 kadar eseri yer alıyor. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti ve Türkiye’de Japon Yılı etkinlikleri kapsamındaki sergi için son tarih 22 Mayıs.

PRAYER BEADS, COFFEE CUPS, LECTERNS AND MORE

JAPANESE ART THROUGH TURKISH EYES

Prayer beads, coffee cups, ‘beşi bir yerde’ gold pieces, carved wooden lecterns, Turkish Delight dishes, Turkish bath sets and elaborate shoeshine boxes are seven items engrained in the Istanbul memory. Taking ‘cultural sustainability’ as their point of departure, seven Turkish artists have now recast these cultural icons in contemporary designs. Artists featured in the ‘Istanbul Otherwise’ project are Erden Akan, Ayşe Birsel, Ela Cindoruk, Defne Koz, Tanju Özelgin, Meriç Kara and Koray Özgen. Exhibited earlier at Milan, the works can be seen at Yıldız Technical University, May 18-31.

The Istanbul Metropolitan Municipality’s Republic Art Gallery (MAKSEM) is hosting an exhibition entitled, ‘Communications from Past to Future and Japanese Art Through Turkish Eyes’. The exhibition, which can be seen starting from May 2, consists of some 100 works by artist Semih Akdal, including paintings in oil, water color and acrylic as well as reliefs and mosaics. May 22 is the last day for this exhibition, which is part of Istanbul 2010 European Capital of Culture and Japan Year in Turkey.

22 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 22

4/24/10 2:09 PM


KUKLALAR İSTANBUL’DA KALDI İstanbul’da 21 Mart Dünya Kukla Günü’nde başlayan gösteriler, 13. Uluslararası İstanbul Kukla Festivali ile devam ediyor. Dünyanın seçkin kukla gruplarını İstanbul’da bir araya getiren festivalin gösterileri, 4 - 16 Mayıs tarihleri arasında Garajistanbul, Fransız Kültür Merkezi, Taksim Meydanı, Kukla İstanbul ve Ümraniye Meydan AVM’de izlenebilecek.

KAPILAR AÇILDI İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetmenliği’nin 2008 yılında ‘İstanbul Üniversiteleri Tiyatro Şenliği’ adıyla başlattığı, 2009 yılında ‘Türkiye Üniversiteleri Tiyatro Şenliği’ olarak genişleyen etkinlik bu yıl kapılarını Avrupa’ya açıyor. 2 – 16 Mayıs tarihlerinde gerçekleşecek Şenlik; Avrupa’dan 14, Japonya’dan bir ve Türkiye’den 36 olmak üzere 51 üniversite tiyatro topluluğunu İstanbul’da buluşturuyor. İstanbul, 15 gün boyunca 1000’in üzerinde genç tiyatrocunun oyununa sahne olacak. Ayrıntılı bilgi için: www.istanbul2010.org

PUPPETS IN ISTANBUL

OPENING DOORS Launched by the Theater and Performing Arts Directorate of the Istanbul 2010 European Capital of Culture Agency, the ‘Istanbul Universities Theater Festival’ is an event that was expanded in 2009 to embrace all of Turkey. Renamed the ‘Turkish Universities Theater Festival’, it is opening its doors this year to Europe. Slated to take place May 2-16, the festival is bringing together 51 university theatrical ensembles, fourteen from Europe, one from Japan and and 36 from Turkey, in Istanbul, which will set the stage for over 1,000 young dramatists’ plays over a 15-day period. For details: www.istanbul2010.org

The shows that began in Istanbul on World Puppet Day, March 21st, are continuing in the 13th International Istanbul Puppet Festival. Productions in the festival, which brings together in Istanbul outstanding puppet groups from around the world, can be seen at Garajistanbul, the French Culture Center, Taksim Square, Kukla Istanbul and the Ümraniye Meydan AVM, May 4 through 16.

OSMANLI ÇEŞMELERİ

OTTOMAN FOUNTAINS

İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Geleneksel Sanatlar Yönetmenliği ve İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Deontoloji Anabilim Dalı işbirliğiyle hayata geçen ‘Bezemeleri ve Minyatürleri ile Osmanlı Çeşmeleri’ sergisi 20 Mayıs – 9 Haziran tarihleri arasında Dolmabahçe Sarayı’nda görülebilecek.

‘Ottoman Fountains and their Decorations and Miniatures’ is an exhibition mounted jointly by the Traditional Arts Directorate of the Istanbul 2010 European Capital of Culture Agency and the Department of Deontology and History of Medicine of Istanbul University’s Cerrahpaşa Medical School. The exhibition may be seen at Dolmabahçe Palace between May 20 and June 9. 2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 23

Cityscope.indd 23

4/24/10 2:09 PM


Cityscope.indd 24

4/24/10 2:09 PM


Cityscope.indd 25

4/24/10 2:09 PM


ETKİNLİK EVENT

AKDENİZLİLER İSTANBUL’DA MEDITERRANEAN ARTISTS IN ISTANBUL Akdenizli genç sanatçı ve tasarımcılar 3 – 8 Mayıs tarihleri arasında İstanbul’da buluşuyor. Young Mediterranean artists and designers are coming together in Istanbul May 3-8. İstanbul; Akdeniz’den gelen sanatçı, tasarımcı, öğretim elemanı ve öğrencileri ağırlıyor. Akdeniz Havzası’nda yer alan ülkelerde yüksek öğretim düzeyinde sanat eğitimi veren 30 kurumu İstanbul’da bir araya getiren 10. Akdeniz Sanat Okulları Buluşması; atölye çalışması, söyleşi ve sergilerden menkul. Geçmişten gelen kültürel benzerliklere sahip katılımcılar, birlikte ürettikleri eserlerle İstanbul’da kalıcı bir iz oluşturmak için bir hafta süresince çalışacaklar. ‘Turkuaz, Deniz ve Toprak’ teması çerçevesinde üretilen eserler, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (MSGSÜ) Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi’nde sergilenecek. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkinlikleri kapsamında gerçekleşecek buluşmaya katılan şehirler arasında; Aix-enProvence, Amman, Ankara, Aubagne, Batna, Beyrut, Cezayir, Cenova, Erzurum, Eskişehir, İskenderiye, İstanbul, İzmir, Lizbon, Marsilya, Mostaganem, Ramallah, Saraybosna, Sevilla, Split, Selanik, Şam, Tetuan, Tiran, Toulon, Tunus ve Venedik yer alıyor.

I.Marsilya, II.Cezayir, III.Tunus, IV.Sevilla, V.Cenova, VI.Cezayir, VII.Tetuan, VII.Şam, VIII.Ankara, IX.Beyrut, X.İstanbul

Istanbul is hosting artists, designers, instructors and students from the Mediterranean at the 10th Mediterranean Art Schools Meeting, which brings together thirty institutions of higher learning in the Mediterranean Basin offering instruction in art for a series of workshops, informal chats and exhibitions. The participants, who share cultural similarities from the past, will work together in Istanbul for a week to leave a permanent mark through the works they create. Based on the theme, ‘Sea, Soil and Turquoise’ the art works produced will be displayed at Mimar Sinan University of the Fine Arts (MSGSÜ) and Tophane-i Amire Culture and Art Center. Among the cities taking part in the meeting, which is being realized in conjunction with Istanbul 2010 European Capital of Culture, are: Aix-en-Provence, Alexandria, Algiers, Amman, Ankara, Aubagne, Batna, Beirut, Damascus, Erzurum, Eskişehir, Genoa, Istanbul, Izmir, Lisbon, Marseilles, Mostaganem, Ramallah, Salonica, Sarajevo, Seville, Split, Tetuan, Tirana, Toulon, Tunis and Venice.

MSGSÜ Öğrenci Sergisi ‘Seçki / Selection’, 3 - 14 Mayıs tarihleri arasında MSGSÜ Osman Hamdi Bey ve Mimar Sinan Salonu’nda. 10. Akdeniz Sanat Okulları Buluşması Atölye Çalışmaları Sergisi ise 7 - 21 Mayıs tarihleri arasında MSGSÜ Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi’nde. The MSGSÜ Student Exhibition, ‘Seçki/Selection’, is at the university’s Orman Hamdi Bey and Mimar Sinan Hall, May 3-14. The Workshops Exhibition of the 10th Mediterranean Art Schools Meeting is at MSGSÜ Tophane-i Amire Culture and Art Center, May 7-21.

Bilgi için: www.msgsu.edu.tr: For details www.msgsu.edu.tr

Cityscope.indd 26

4/24/10 2:09 PM


JOE265845 150# HC2 D:O&M10-10

TITLE:DHL_Skylife_215x275MM

İthalat

DHL ile ithalat

DHL İLE İTHALAT KOLAY. DHL İLE İTHALAT KOLAY. Bazen yaptığınız yanlış bir hareket emeklerinizin boşa gitmesine sebep olabilir. Neden DHL'in IMPORT EXPRESS WORLDWIDE hizmetini kullanarak karmaşık taşımacılık işlemlerinizi çözüme ulaştırmıyorsunuz? Kapıdan kapıya teslimat hizmeti ile tek bir firma. Tek para biriminde tek bir taşımacılık faturası. Kolay ve hızlı çözüm. DHL’in Import Express Worldwide hizmeti hakkında daha fazla bilgi edinmek ve size özel hediyelerimizden kazanmak için choose.dhl.com/turkey sitesine kayıt olun veya 444 00 40'ı arayın.

İTHALAT GÖNDERİLERİNİZİ DHL İLE YAPIN, KAZANIN. İthalat gönderilerinizi DHL ile yapın, size özel hediyelerimizden kazanın*. Şimdi choose.dhl.com/turkey sitesine kayıt olun.

2009 DECEMBER | ARALIK | SKYLIFE 27

*Kampanya katılım koşulları choose.dhl.com/turkey sitesinde yer almaktadır.

Cityscope.indd 27

4/24/10 2:09 PM


ETKİNLİK EVENT

Joumana Haddad

11 – 15 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek festivalle ilgili ayrıntılı bilgi için: www.istanbulsiirfestivali.org For details of the festival, May 11-15: www.istanbulsiirfestivali.org

Tarek Eltayeb

ŞİİRLİ KENTİN FESTİVALİ FESTIVAL FOR A POETIC CITY İstanbul’a en çok yakışan festival, ‘Uluslararası İstanbul Şiir Festivali’, baharla birlikte şehirde... Dünyadan ve Türkiye’den önemli şairleri bir kez daha İstanbul’da buluşturacak ‘Uluslararası İstanbul Şiir Festivali’, 11 Mayıs akşamı Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde Zuhal Olcay konseriyle başlıyor. Açılışta ayrıca, İstanbul üzerine yazdıkları şiirlerle akıllarda yer eden yerli ve yabancı pek çok şair kendi şiirini okuyacak. İstanbul şairleri arasında; Vedat Türkali, Turan Oflazoğlu, Melisa Gürpınar, Hüseyin Avni Dede, Christopher Middleton, Luis Alberto Cuenca, Vasiliki Papageorgiyu ve Marc Deleuze bulunuyor.

İRLANDA ŞİİRİ VE EDEBİYATI Uluslararası İstanbul Şiir Festivali’nin bu seneki ana teması İrlanda şiiri ve edebiyatı. Temadan hareketle Beyoğlu Sanat Galerisi’nde Yeats’den günümüze retrospektif nitelikte bir ‘Modern İrlanda Şiiri Sergisi’ düzenlenecek. Temaya ilişkin bir diğer çalışma ise hazırlıkları süren ‘Çağdaş İrlanda Şiiri Antolojisi’. 15 Mayıs’a kadar sürecek festivale 20 Türk, 24 yabancı olmak üzere toplam 44 şair katılıyor. Festival etkinliklerinin gerçekleşeceği mekânlar ise; Arkeoloji Müzesi, Yerebatan Sarnıcı, Galata Kulesi, D&R kitabevleri ve köşkler.

The International Istanbul Poetry Festival is an event eminently befitting the city, especially in spring…

The International Istanbul Poetry Festival is bringing prominent poets of Turkey and the world together once again in Istanbul. The festival will kick off with a Zuhal Olcay concert at the Harbiye Muhsin Ertuğrul Theater on the evening of May 11. A number of Turkish and foreign poets who have carved a place in memory with their poems about the city will also read from their own works on opening night. Among these Istanbul poets are: Vedat Türkali, Turan Oflazoğlu, Melisa Gürpınar, Hüseyin Avni Dede, Christopher Middleton, Luis Alberto Cuenca, Vasiliki Papageorgiou and Marc Deleuze.

IRISH POETRY AND LITERATURE The theme of this year’s International Istanbul Poetry Festival is the poetry and literature of Ireland. Taking this theme as its point of departure, a ‘Modern Irish Poetry Exhibition’ in the nature of a retrospective looking back from our day to W.B. Yeats will be held at the Beyoğlu Art Gallery. Another project based on the same theme is the ‘Anthology of Modern Irish Poetry’, currently in preparation. A total of 44 poets, 20 Turkish and 24 foreign, are participating in the festival, which runs through May 15. Venues for the festival activities are: the Archaeological Museum, Yerebatan Cistern, Galata Tower, the D&R Bookshops, and various mansions around the city.

28 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 28

4/24/10 2:10 PM


Cityscope.indd 29

4/24/10 2:10 PM


ETKİNLİK EVENT

SÜPÜRGE UÇUYOR!

Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali 6 Mayıs’ta Ankara’da başlıyor. Bu defa istikamet ‘Kötülük’…

FLYING BROOMSTICKS

The Flying Broomstick International Women’s Film Festival is starting in Ankara on May 6. And this time the theme is ‘Evil’…

13. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali için geri sayım başladı. ‘Kötülük’ temasıyla yola çıkan festival, eski ve yeni filmlerin yanı sıra belgesel sinemadan güç alarak ilerliyor ve Kızılırmak Sineması ile Alman Kültür Merkezi’nde izleyiciyle buluşuyor. Sinema tarihinden filmlere özel yer ayıran festival, bu yıl Avrupa Birliği’ne üye ülkelerin kadın yönetmenlerinin filmlerini bir araya getiriyor. Iciar Bollain’den Lynn Ramsey’e, Ruth Mader’dan Dorotha Kedziersazska’ya kendi sinema dilini oluşturmuş yedi usta kadın yönetmenin filmlerini özleyenler ve ilk kez görecekler 6 – 13 Mayıs tarihlerinde Ankara’da bulunmaya gayret etsin. Bu gayretin bir diğer sebebi ‘Derimden İçeri’ (Esther Rots) ile ‘Nora’sız Beş Gün’ü (Mariana Chenillo) perdede izlemek olabilir… Festivalin ‘En İyisi…’ bölümünde ise izleyiciyi 1993 yapımı ‘Piyano’ bekliyor. Bir Jane Campion klasiği olan film, yönetmenine ‘Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye alan ilk kadın yönetmen’ ile ‘Oscar’a aday olan ikinci kadın yönetmen’ unvanlarını kazandırmıştı. 30 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 30

The countdown has begun for the 13th Flying Broomstick International Women’s Film Festival. Based on the theme of ‘Evil’, this year’s festival includes not only old and new films but draws its strength from documentaries as well. Venues for the festival are the Kızılırmak Cinema and the German Culture Center. According a special place to films from the history of cinema, the festival this year is bringing together films by women directors from the member countries of the European Union: seven women master directors from Iciar Bollain and Lynn Ramsey to Ruth Mader and Dorota Kedziersawska, who have created their own cinematic language. All those interested in seeing their films and other feature debuts should try to be in Ankara May 6-13. The screening of ‘Can Go Through Skin’ (Esther Rots) and ‘Cinco dias sin Nora’ (Mariana Chenillo) is another reason to be there. Meanwhile, the festival’s ‘Best’ is the 1993 production of Jane Campion’s now classic ‘The Piano’, which earned her the distinction of being the first woman to take the Golden Palm at Cannes and the second woman to be nominated for an ‘Oscar’.

‘GENÇ CADI ÖDÜLÜ’/ Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nin genç kadın oyuncuları desteklemek ve kadınlar için olumlu, güçlü rollerin yazılmasını teşvik etmek amacıyla düzenlediği ‘Genç Cadı Ödülü’ festivalin kapanış gecesinde sahibine verilecek. 2009 – 2010 Mayıs ayları arasında gösterime giren yapıtların değerlendirildiği yarışmanın öne çıkan isimleri arasında Görkem Yeltan (Uzak İhtimal), Damla Sönmez (Bornova Bornova), Saadet Işıl Aksoy (Başka Dilde Aşk), Selma Ergeç (Ses), Nergis Öztürk ve Berrak Tüzünataç (Kıskanmak) var. ‘YOUNG WITCH AWARD’ Designed to support young female actors and to encourage the writing of stronger, more positive roles for women, the Flying Broomstick International Women’s Film Festival’s ‘Young Witch Award’ will find its recipient on the festival closing night. Among the leading contenders in the competition, which looks at films that were released between May 2009 and May 2010, are Görkem Yeltan (Uzak İhtimal), Damla Sönmez (Bornova Bornova), Saadet Işıl Aksoy (Başka Dilde Aşk), Selma Ergeç (Ses) and Nergis Öztürk and Berrak Tüzünataç (Kıskanmak).


2009 DECEMBER | ARALIK | SKYLIFE 31

Cityscope.indd 31

4/24/10 2:10 PM


Cityscope.indd 32

4/24/10 2:10 PM


Cityscope.indd 33

4/24/10 2:10 PM


ETKİNLİK EVENT

BAŞLANGIÇ NİYETİNE… FOR A START... İstiklal Caddesi yeni bir çağdaş sanat mekânına daha kavuşuyor: ‘Arter – Sanat İçin Alan’ İstiklal Caddesi is acquiring yet another new venue for contemporary art: ‘Arter - Sanat İçin Alan’ (Arter - A Space for Art). Fısıltı Gazetesi epeydir yazıyor, çiziyordu. Biliyorduk, Beyoğlu’ndaydı. Açılışı bu gündü, yarındı. Gazetenin dediği çıktı; o gün 8 Mayıs. Bir Vehbi Koç Vakfı (VKV) projesi olan ‘Arter – Sanat İçin Alan’ 8 Mayıs’ta ‘Starter’ başlıklı sergiyle açılıyor. Sergide, vakfın çağdaş sanat koleksiyonundan seçilen 87 sanatçının 160’ı aşkın eseri yer alıyor. Mekân; Fısıltı Gazetesi’nin yazdığı üzere İstiklal Caddesi’nde, Borusan Müzik Evi’nin karşısında, no: 211’de… Gazetenin yanıldığı tek bir şey var: Arter bir müze değil ve ileride müzeye dönüştürülmesi planlanmıyor. Mekân, Vehbi Koç Vakfı’nın ileride kurmayı hedeflediği müze için bir hazırlık, araştırma ve laboratuar ortamı olabilir en fazla. Arter’in amaçlarının başında; yeni üretimleri destekleyip sergilemek ve sanatçılara görünürlük kazandırmak var. Sanatçılara kaynak, sergileme, tanıtım, yayın ve eğitici etkinlikler anlamında sürdürülebilir bir üretim altyapısı sunmak Vakfın koleksiyonunu genişletmesine de katkı sağlayacak.

Nam June Paik

‘MEYMARET HAN’ Arter’e ev sahipliği yapan binanın sergi alanına

Asta Gröting

The scuttlebutt has had it for months. We all knew. It was in Beyoğlu. The opening was coming soon. And sure enough, scuttlebutt got it right. The day is May the 8th. A Vehbi Koç Foundation project, ‘Arter - A Space for Art’ is opening May 8th with an exhibition appropriately entitled, ‘Starter’. Featured in the exhibition are over 160 works by 87 artists chosen from the Foundation’s contemporary art collection. The location, just as scuttlebutt had it, is İstiklal Caddesi No. 211, opposite Borusan Müzik Evi. Scuttlebutt got only one thing wrong: Arter is not a museum, nor is it slated to become one. At most the space could become a laboratory and research venue for putting together the museum the Vehbi Koç Foundation aims to found in the future. Topping the

34 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 34

4/24/10 2:10 PM


dönüştürülmesi için üç yıldır süren çalışmalar nihayetlendi. 1900’lerin başında dönemin 6. Belediye Dairesi (Beyoğlu) mimarı Petraki Meymaridis Efendi tarafından inşa edildiği tahmin edilen bina, Cumhuriyet dönemi kayıtlarında ‘Meymaret Han’ adıyla geçiyor. ‘Meymaret Han’, dört kata yayılan 864 metrekarelik alanında Arter’in ilk sergisi ‘Starter’ı ağırlıyor. Serginin küratörü, Türkiye sanat ortamının 1995’te gerçekleşen 4. Uluslararası İstanbul Bienali ve eşzamanlı Fluxus Retrospektifi’yle tanıdığı bir isim: René Block. Vehbi Koç Vakfı koleksiyonundaki gelişmelerin habercisi niteliğindeki ‘Starter’da 1960’lardan günümüze pek çok çağdaş sanatçının yapıtı yer alıyor. Sergiye; Adel Abidin, Halil Altındere,

list of Arter’s aims is to support and exhibit new artistic productions and afford artists more visibility. Providing the infrastructure for sustainable production in the form of resources, exhibitions, promotions, publications and educational activities for artists will at the same time foster the expansion of the Foundation’s collection.

‘MEYMARET HAN’

John Cage Arter’in ilk Nevin Aladağ, Maja Bajevic, sergisi ‘Starter’, 8 Elina Brotherus, Cevdet Mayıs - 19 Eylül tarihleri Erek, Michael Sailstorfer arasında ziyaret edilebilir. Bilgi gibi sanatçılar güncel için: www.arter.org.tr yapıtları; Joseph Beuys, Arter’s first exhibition, ‘Starter’, runs John Cage, Cengiz Çekil, from May 8 through Ayşe Erkmen, Rebecca September 19. Horn, Gülsün Karamustafa, Sophie Calle ve Allan Kaprow gibi çağdaş sanat öncüleri ise klasikleşmiş yapıtlarıyla katılıyor.

Efforts to turn the building that hosts Arter into an exhibition space go back three years. Thought to have been built by Petraki Meymaridis Efendi, the architect of the city’s 6th Municipal District (Beyoğlu) at the start of the 1900’s, the building appears as ‘Meymaret Han’ in Republican period records. Now Meymaret Han is welcoming Arter’s first exhibition, ‘Starter’, in an 864-square meter space spread over four floors. Curator of the exhibition is René Block, a name well-known to the Turkish

art world from the 1995 Fourth Istanbul Biennial and concurrent Fluxus Retrospective. A harbinger of developments in the Vehbi Koç Foundation, ‘Starter’ features works by a number of contemporary painters from the 1960’s right up to our day. Some of the participating artists are Adel Abidin, Halil Altiındere, Nevin Aladağ, Maja Bajevi, Elina Brotherus, Cevdet Erek and Michael Sailstorfer with their current work, as well as such precursors of the contemporary as Joseph Beuys, John Cage, Cengiz Çekil, Ayşe Erkmen, Rebecca Horn, Gülsün Karamustafa, Sophie Calle and Allan Kaprow with their now classic creations.

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 35

Cityscope.indd 35

4/24/10 2:10 PM


ETKİNLİK EVENT

HASANKEYF’İ BİLİR MİSİNİZ?

DO YOU KNOW HASANKEYF?

Pek tabii. Peki, onu usta fotoğrafçılardan dinlemeye ne dersiniz?

Of course you do. But how would you like to hear about it from the master photographers?

‘Hasankeyf’i Bilir Misin’ fotoğraf sergisi 31 Ağustos’a kadar Kadir Has Üniversitesi Rezan Has Müzesi’nde görülebilir. Bilgi için: www.rhm.org.tr The ‘Do you know Hasankeyf?’ photo exhibition can be seen at Kadir Has University’s Rezan Has Museum through August 31.

Okan Bayülgen

Kutup Dalgakıran

Hasankeyf, doğal zenginlikleri ve 15 bin yıllık geçmişiyle UNESCO’nun on ‘Dünya Mirası’ kriterinden dokuzunu sağlayan dünyadaki tek yer. Ilısu Barajı’nın suları altında kalma tehdidiyle karşı karşıya olan bu kültürel miras, ‘Hasankeyf’i Bilir Misin’ başlıklı fotoğraf sergisiyle sesini bir kez daha duyuruyor. Bu sese kulak vermek isteyenler 18 Mayıs’tan itibaren Kadir Has Üniversitesi Rezan Has Müzesi’ne uğrayabilir.

With its natural riches and 15,000-year past, Hasankeyf is the only site in the world that meets nine of UNESCO’s ten ‘World Heritage’ criteria. Threatened with inundation by the waters of Ilısu Damn, this cultural heritage is making its voice heard once again in a photography exhibition titled, ‘Do you know Hasankeyf?’ Those who want to listen can visit Kadir Has University’s Rezan Has Museum starting from May 18th.

ONUR KONUĞU ARA GÜLER

Every photographer has been to Hasankeyf to capture his own images of the scene in a six-month-long series of photographic shoots that more than pleased the locals. Journalists Çoşkun Aral and Mithat Bereket turned their lenses on the site. Naz Köktentürk, Kutup Dalgakıran and Tahsin Aydoğmuş snapped documentary shots, and Saygun Dura made a study of Hasankeyf’s relationship with the water. Tamer Yılmaz focused on the architecture, Okan Bayülgen on nature, and Ali Konyalı on the cultural heritage. Levent Yalınay meanwhile immortalized Hasankeyf in his panoramic photos. Guest of honor of the project, which used both digital and analog cameras and black-and-white as well as color film, was the ‘dean of Turkish photography’, Ara Güler. Realized by Rezan Has Museum and the Photographers Without Borders Group, the project ‘Do you know Hasankeyf?’ offers more than a series of photographs. A number of panels and informal chats will also be held at Kadir Has University during the exhibition.

Altı ay süren ve Hasankeyflilerin epey keyif aldığı fotoğraf çekimlerinde her sanatçı kendi bakış açısıyla yöreyi görüntüledi. Coşkun Aral ve Mithat Bereket haberci kimlikleriyle objektiflerini Hasankeyf’e çevirdi. Naz Köktentürk, Kutup Dalgakıran ve Tahsin Aydoğmuş belgesel fotoğrafçı gözüyle bölgeyi ele alırken Saygun Dura Hasankeyf’in suyla olan birlikteliğini işledi. Tamer Yılmaz mimariye, Okan Bayülgen doğaya, Ali Konyalı ise kültürel mirasa odaklandı. Levent Yalınay ise Hasankeyf’i panoramik fotoğraflarıyla ölümsüzleştirdi. Dijital yanı sıra analog fotoğraf makineleriyle renkli ve siyah beyaz filmlerin kullanıldığı projenin onur konuğu usta fotoğrafçı Ara Güler oldu. Rezan Has Müzesi ve Sınır Tanımayan Fotoğrafçılar Grubu’nun hayata geçirdiği ‘Hasankeyf’i Bilir Misin’ projesi sadece fotoğraf sergisinden ibaret değil. Sergi boyunca Kadir Has Üniversitesi’nde pek çok söyleşi gerçekleşecek.

GUEST OF HONOR: ARA GÜLER

36 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 36

4/24/10 2:11 PM


Avea ile konuştukça mil kazanın. Şimdi Avea faturanız veya yüklemenizdeki 1 TL’ye 5 bonus mil hediye. Dilerseniz Miles&Smiles millerinizi de TL ve dakika olarak harcayabilirsiniz. Avea ile rahat rahat konuşun, doya doya uçun.

THY boşluk Miles&Smiles numaranızı yazıp 7755’e ücretsiz SMS gönderin, programa kayıt olun.

avea.com.tr 0555 444 1 500 avea içi 500

avea bayileri

Miles&Smiles üyesi olan ve ödenen son fatura tutarı 50 TL ve üzeri veya son yüklemesi 30 TL ve üzeri olan Avea aboneleri bonus mil kazanabilirler. Kazandıkları Miles&Smiles milleriyle bir ayda en az 40 TL/100 dakika, en fazla 200 TL/250 dakika yükleyebilirler. Dakikalar 10’un katları olacaktır. 75 mil karşılığında 1 TL, 40 mil karşılığında 1 dakika yüklenebilecektir. Kampanya koşullarına www.avea.com.tr’den, millerin kullanım kurallarına ise www.thy.com.tr’den ulaşılabilir.

Cityscope.indd 37

4/24/10 2:11 PM


ETKİNLİK EVENT

9 MAYIS AVRUPA GÜNÜMÜZ KUTLU OLSUN CELEBRATING OUR 9 MAY EUROPE DAY Bugün Avrupa Birliği’ne dönüşen sürecin ilk adımı 9 Mayıs 1950’de atılmıştı. 1985’ten bu yana Avrupa Günü olarak kutlanan 9 Mayıs, 60 yıllık bir başarı öyküsüne yeniden bakmak için bir fırsat niteliğinde… The first step in the process that led to today’s EU was taken on May 9, 1950. Celebrated as Europe Day since 1985, May 9th offers an opportunity for taking a fresh look at this 60-year success story... Ünlü Fransız bürokrat ve Avrupa Birliği’nin baş mimarı Jean Monnet’nin rüyası, Fransız Dışişleri Bakanı Robert Schuman’ın Bildirgesi’yle hayata geçirilmişti. Barış, özgürlük, refah ve birlikte yaşama adına gerçekleştirdiği başarıları Avrupa Birliği 1985 yılından beri, her yıl ‘9 Mayıs Avrupa Günü’ olarak kutluyor.

The famous French bureaucrat Jean Monnet’s dream of a European Union became reality, through a declaration by then-French Foreign Minister Robert Schuman. Every year since 1985 the European Union has been celebrating the success it has achieved in the cause of peace, freedom, prosperity and coexistence on ‘Europe Day, May 9th’.

TÜRKİYE’NİN AB ÜYELİK HEDEFİ Türkiye’nin AB’ye üyelik yolunda gerekli siyasi kriterleri yeterli ölçüde karşıladığına ilişkin oybirliğiyle alınan kararın ardından, 2005 yılında üyelik müzakereleri başladı. Üyelik süreciyle birlikte hız kazanan siyasi, ekonomik ve sosyal dönüşümlerle Türkiye AB’ye her geçen gün biraz daha yaklaşıyor, üyelik müzakerelerine de kararlılıkla devam ediyor.

AVRUPA GÜNÜNÜN TARİHÇESİ Fransız Dışişleri Bakanı Robert Schuman, 9 Mayıs 1950’de, başlangıçta Jean Monnet tarafından tasarlanan Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu’nun (AKÇT) kurulmasını önerdi. Bu proje, Robert Schuman tarafından, Schuman Bildirgesi olarak bilinen bir açıklamayla

Cityscope.indd 38

TURKEY’S EU MEMBERSHIP GOAL Membership negotiations commenced in 2005 following a unanimous decision that Turkey had adequately met the necessary political criteria on the road to EU membership. Turkey is pursuing membership negotiations with determination and getting closer to the EU each day through the political, economic Avrupa Parlamentosu’nun and social transformation that has gathered momentum during Türkiye ile üyelik müzakerelerinin başlatılması the membership process. çağrısını yaptığı 2004 Türkiye Raporu’nu oylaması The European Parliament voting for the 2004 Turkey Report, calling for the opening of accession negotiations with Turkey

HISTORY OF EUROPE DAY French Foreign Minister Robert Schuman proposed the founding of the European Coal and Steel Community (ECSC), originally designed by Jean Monnet, on May 9, 1950. Announced to the international press in a statement known as the Schuman Declaration, the project constituted the first concrete step towards

4/24/10 2:11 PM


uluslararası basına sunuldu. Böylece Avrupa Birliği’ne giden yolda ilk somut adım atıldı. Schuman’ın bu teklifinin ardındaki düşünce, savaş sanayinin ana maddeleri olan kömür ve çeliğin üretim ve kullanımının bütün olarak bir Avrupa Yüksek Mercii’nin yönlendirmesinde tutulmasıyla, Avrupa’nın birleşmesi ve kalıcı bir barış sağlanması amacına ulaşmaktı. Bu amaç daha sonra Avrupa Birliği’ne üye olacak ülkelerin siyasi ve ekonomik açıdan büyük bir güç olmasına önemli katkılarda bulundu. Bu nedenle, 1985 yılında Milano Zirvesi’nde bir araya gelen AB liderleri, 9 Mayıs’ın her yıl ‘Avrupa Günü’ olarak kutlanmasına karar verdiler.

the European Union. The idea behind Schuman’s proposal was that by turning over the production and use of coal and steel, the principal materials of the war industry, as a whole to a common European higher authority, the purpose of unification and a lasting peace in Europe would be achieved. Later this purpose contributed significantly to the member countries of the European Union becoming a great power politically and economically. Coming together at the Milan Summit in 1985, the EU leaders therefore decided to celebrate May 9th every year as ‘Europe Day’.

ANKARA’DA AVRUPA GÜNÜ

Europe Day, May 9th, is being celebrated this year in Ankara in a festival to be held in the city’s Gençlik Parkı (Youth Park) as a joint effort of the Secretariat General for EU Affairs, the Ankara Metropolitan Municipality, the Delegation of the European Union to Turkey, and the Embassy of Spain, current EU Term President. The festivities will kick off with a bicycle tour in which Minister for EU Affairs and Chief Negotiator Egemen Bağış and Ankara Mayor will take part along with EU Ambassadors in Ankara, and member country Embassies will set up stands to share their national cultures with the Turkish people. The bicycle is regarded as a symbol of European Union integration, and the Secretariat General for EU Affairs this year would like to draw attention to the theme, “We must work together with resolve for integration with the EU.” As part of the May 9th Europe Day Festivities, Europe Day is being commemorated on National Lottery tickets to be drawn that day as well as on PTT (Post, Telephone and Telegraph) stamps that will go into circulation the same day. The last but not the least, on May 15th, a Europe Day Concert will take place under the auspices of Minister for EU Affairs and Chief Negotiator and his wife, in İstanbul Cemal Reşit Rey Concert Hall.

9 Mayıs Avrupa Günü, bu yıl Ankara’da Avrupa Birliği Genel Sekreterliği, Ankara Büyükşehir Belediyesi, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu ve AB Dönem Başkanı olan İspanya’nın Ankara Büyükelçiliği ile işbirliği içerisinde Ankara Gençlik Parkı’nda düzenlenecek bir şenlikle kutlanıyor. Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı’nın, Ankara’daki AB Büyükelçileri ile birlikte katılacakları bisiklet turu ile başlayacak olan şenlik çerçevesinde, üye ülke Büyükelçilikleri stantlar açarak ülkelerinin kültürlerini Türk halkı ile paylaşacaklar. Bisiklet, Avrupa Birliği bütünleşmesinin de bir simgesi olarak kabul ediliyor ve ABGS bu yıl dikkatleri “AB’yle bütünleşme için birlikte ve kararlı bir şekilde çalışmalıyız” temasına çekmek istiyor. 9 Mayıs Avrupa Günü Şenliği etkinlikleri kapsamında; Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü 9 Mayıs çekiliş biletlerinde, PTT Genel Müdürlüğü de 9 Mayıs’ta tedavüle çıkacak pullarında Avrupa Günü konusuna yer veriyor. 15 Mayıs 2010 tarihinde ise ilgili Devlet Bakanı ve eşi himayelerinde İstanbul Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda ‘Avrupa Günü Yüreklendirme Konseri’ düzenleniyor.

EUROPE DAY IN ANKARA

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 39

Cityscope.indd 39

4/24/10 2:11 PM


Cityscope.indd 40

4/24/10 2:11 PM


Cityscope.indd 41

4/24/10 2:11 PM


DÜNYADAN AROUND THE WORLD

SULTAN HAZİNELERİ MOSKOVA’DA TREASURES OF THE SULTANS IN MOSCOW Moskova Kremlin Sarayı Osmanlı sultanlarının hazinelerini ağırlamaya hazırlanıyor.

Moscow’s Kremlin Palace is getting ready to host the treasures of the Ottoman sultans.

TOPKAPI KREMLİN’İ AĞIRLIYOR İstanbul Topkapı Sarayı, geçtiğimiz aylarda açılan ‘Moskova Kremlin Sarayı Hazineleri Topkapı Sarayı’nda’ başlıklı sergiyi ağırlamaya devam ediyor. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı’nın desteklediği sergide; Osmanlı - Rus ilişkilerinin barış dönemini kapsayan 16 ve 17. yüzyıllara ait eserler yer alıyor. Çarların devletin başı ve ordu komutanı olarak işlendiği sergide 100 kadar eser bulunuyor. Osmanlı sultanlarının çocuklukları, gençlikleri, yaşamları, eğitimleri ve tabii ki hazineleri her zaman merak konusu olmuştur. Moskova Kremlin Sarayı, 26 Mayıs’tan itibaren ‘İstanbul Topkapı Sarayı Osmanlı Sultanları’nın Hazineleri’ başlıklı sergiye ev sahipliği yaparak bu merakı az da olsa giderecek. 16. ve 17. yüzyıla ait eserlerin izlenebileceği sergide; Osmanlı sultanlarının saltanat sembollerinden şahsi eşyalarına, tören kaftanlarından elbise koleksiyonlarına soyağacı ve saray yaşamıyla ilgili 106 parça eser yer alıyor. Topkapı Sarayı Müzesi Hazine Bölümü’ne ait altın, yakut ve zümrüt gibi değerli taşlarla kaplı yazı kutusunun dâhil olduğu serginin dikkat çeken parçalarından biri Sultan II. Bayezid portresi. Sergi için son tarih 15 Ağustos. 42 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 42

Osmanlı sultanlarının hazineleri 26 Mayıs – 15 Ağustos tarihleri arasında Moskova Kremlin Sarayı’nda görülebilir. Bilgi için: www.kremlin.museum.ru Treasures of the Ottoman Sultans can be seen at Moscow’s Kremlin Palace from May 26 through August 15. For details: www.kremlin. museum.ru

The childhood and youth and education, indeed the entire lives of the Ottoman sultans, as well as their opulent treasures have long been an object of curiosity. Now Moscow’s Kremlin Palace is going to satisfy at least some of that curiosity by hosting an exhibition titled ‘Treasures of the Ottoman Sultans’ from May 26th. Featured in the exhibition, which consists of 16th and 17th century artifacts from Istanbul’s Topkapı Palace, are 106 pieces relating to the Ottoman dynasty and palace life, all the way from symbols of the sultanate and personal effects to ceremonial caftans and collections of robes. One of the most remarkable pieces of the exhibition, which includes a writing box encrusted with gold, rubies, emeralds and other precious stones, is a portrait of Sultan Bayezid II. Through August 15th.

TOPKAPI IS HOSTING THE KREMLIN Istanbul’s Topkapı Palace is continuing to host the exhibition ‘ Treasures of the Moscow Kremlin at Topkapı Palace’, which opened last month. Featured in the exhibition, which is sponsored by the Istanbul 2010 European Capital of Culture Agency, are artifacts from the 16th and 17th centuries, a period of peace in Ottoman-Russian relations. The exhibition consists of some 100 pieces, which focus on the lives of the tsars in their capacity as heads of state and army commanders.

4/24/10 2:11 PM


2 adet açık yüzme havuzu, 1 adet kapalı yüzme havuzu, fitness merkezi, spa (masaj odaları, jakuzi, hamam, buhar odası), pilates ve yoga stüdyoları, tenis kortu, basketbol sahası, çocuk oyun odası ve parkı, restaurant-bar, kart oyun odası…

Ve hepsi sadece size özel...

Krea Grup, İstinye’de yeni bir yaşam anlayışını hayata geçiriyor... L’ist İstinye Suites

İstinye Yokuşu Sulh Sk. No:10 İstinye 34460 İstanbul T. 0212 323 70 30 F. 0212 323 70 32 www.lististinye.com.tr 2009 | ARALIK | SKYLIFE 43 43 2010DECEMBER APRIL | NİSAN | SKYLIFE

Cityscope.indd 43

4/24/10 2:11 PM


DÜNYADAN AROUND THE WORLD

PECS ESSEN İSTANBUL YAZARLARDAN AVRUPA TURU Aralarında Ayşe Kulin, Şebnem İşigüzel, Adalet Ağaoğlu, Sema Kaygusuz, Murat Uyurkulak, Elif Şafak ve Ayfer Tunç gibi isimlerin bulunduğu Türk yazarlar ‘Avrupa Edebiyatı Türkiye’de – Türkiye Edebiyatı Avrupa’da’ projesi kapsamında 4 – 7 Mayıs’ta Sofya, 10 – 14 Mayıs’ta Bükreş, 18 – 23 Mayıs’ta Pecs, 25 – 29 Mayıs’ta Viyana, 31 Mayıs – 5 Haziran’da Venedik, 7 – 11 Haziran’da Zürih, edebiyatseverlerle buluşacak.

TURKISH WRITERS TOUR EUROPE ‘A group of Turkish writers, including Ayşe Kulin, Şebnem İşigüzel, Adalet Ağaoğlu, Sema Kaygusuz, Murat Uyurkulak, Elif Şafak and Ayfer Tunç, will be meeting with literature lovers in eight European cities as part of the ‘European Literature in Turkey Turkish Literature in Europe’ project. The schedule is as follows: Sofia on May 4-7, Bucharest on May 10-14, Pécs on May 18-23, Vienna on May 25-29, Venice on May 31 - June 5, Zurich on June 7-11.

2010’un üç şanslı kentini bir araya getiren ‘Essen-Pecs-İstanbul On Bike’ projesi Essen’den yola çıktı. The ‘Essen-Pécs-Istanbul on Bike’ project has set out from Essen, bringing three lucky cities together in 2010. 2010 yılının üç Avrupa Kültür Başkenti var: İstanbul (Türkiye), Pecs (Macaristan) ve Essen (Almanya). Bu üç şanslı kenti bir araya getiren ‘Essen-Pecsİstanbul On Bike’ projesinin fikir babası Hollandalı bisiklet sporcusu Simon Wintermans, 10 Nisan’da Essen Zollverein’den yola çıktı. Wintermans, 2010 kültür başkentlerini birleştiren yolculuğu kapsamında 9 Mayıs’ta Pecs’e, 22 Haziran’da ise İstanbul’a ulaşacak. İstanbul 2010, Pecs 2010 ve Ruhr 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansları’nın desteğini alan proje kapsamında her şehrin kültür aktörleriyle görüşmeler yapılacak. Bisiklet gezisi boyunca üç kentin tarihi ve kültürel miras yapıları kaydedilecek. Elde edilen görüntülerle bir belgesel film hazırlanacak ve gezinin hatıratları kitap haline getirilecek.

The cities of Essen (Germany), Pécs (Hungary) and Istanbul (Turkey) share the title of European Capital of Culture this year. Originated by Dutch bicycling enthusiast Simon Wintermans, the ‘EssenPécs-Istanbul on Bike’ project is bringing these three lucky cities together. Wintermans, who set out from Essen-Zollverein on April 10, will reach Pécs on May 9 and Istanbul on June 22 on his journey connecting the 2010 cultural capitals. The project, supported by the Istanbul 2010, Pécs 2010 and Ruhr 2010 European Capital of Culture Agencies, also features talks with cultural figures in each city. The three cities’ historical and cultural heritages will be documented during the bike tour and the images obtained used to make a documentary film and a book commemorating the trip.

44 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 44

4/24/10 2:11 PM


2009 | ARALIK | SKYLIFE 45 45 2010DECEMBER APRIL | NİSAN | SKYLIFE

Cityscope.indd 45

4/24/10 2:11 PM


Cityscope.indd 46

4/24/10 2:12 PM


Cityscope.indd 47

4/24/10 2:12 PM


DÜNYADAN AROUND THE WORLD

SİNEMANIN KALBİ YER DEĞİŞTİRDİ HEART OF CINEMA SHIFTS TO CANNES Sinemanın kalbi Berlin ve İstanbul’un ardından Cannes’da atıyor. 63. Uluslararası Cannes Film Festivali 12 Mayıs’ta başlıyor. 12 – 23 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek 63. Cannes Film Festivali’nin merakla beklenen yarışma listesi açıklandı. Dikkat çeken isimler arasında Abbas Kiarostami, Takeshi Kitano, Mike Leigh, Nikita Mikhalkov ve Bertrand Tavernier var. Alejandro Gonzalez Inarritu gibi genç ustaların da yer aldığı Altın Palmiye listesindeki film sayısı her geçen gün değişiyor. Son anda film eklemelerinin mümkün olduğu programın yarışma dışı isimleri ise Woody Allen, Stephen Frears ve Oliver Stone. Yarışmanın jüri başkanlığını Amerikalı yönetmen Tim Burton yapacak. Jüride; Tim Burton yanı sıra İranlı yönetmen Cafer Panahi, İtalyan sinemacı Alberto Barbera, İngiliz oyuncu Kate Beckinsale, Fransız sinemacı Emmanuel Carrere ile Benicio Del Toro, Victor Erice ve Vittoria Mezzogiorno yer alıyor.

AÇILIŞ FİLMİ ‘ROBİN HOOD’ Festivalin açılış filmi; Ridley Scott’un yönettiği, Russel Crowe’un başrolde oynadığı ‘Robin Hood’. 14 Mayıs’ta tüm dünyada gösterime girmesi planlanan filmde Russell Crowe’a Cate Blanchett, William Hurt ve Max Von Sydow eşlik ediyor.

12 – 23 Mayıs tarihlerinde Cannes’ ta gerçekleşecek festiv al hakkında ayrıntılı bilgi için: www.festival-cann es.com For details about the festival, which will take place in Cannes May 12-23

Following Berlin and Istanbul, the heart of cinema is beating this month in Cannes with the start of the 63rd International Cannes Film Festival on May 12th.

Robin Hood

The eagerly awaited lineup for the 63rd International Cannes Film Festival, May 1223, has been revealed. Among the names of note are Abbas Kiarostomi, Takeshi Kitano, Mike Leigh, Nikita Mikhalkov, and Bertrand Tavernier. The number of films on the Golden Palm list, which includes young masters like Alejandro Gonzales Inarritu, is changing by the day. Meanwhile, Woody Allen, Stephen Frears and Olive Stone are some currently out-of-competition names on the program, to which films can be added at the last minute. Chairman of this year’s jury is the American director, Tim Burton. With Burton on the jury are Iranian director Jafer Panahi, Italian filmmaker Alberto Barbera, English actor Kate Beckinsale and French filmmaker Emmanuel Carrere as well as Benicio Del Toro, Victor Erice and Vittoria Mezzogiorno. Opening the festival is Ridley Scott’s ‘Robin Hood’ with Russell Crowe in the lead role and starring Cate Blanchett, William Hurt and Max Von Sydow.

48 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 48

4/24/10 2:12 PM


Cityscope.indd 49

4/24/10 2:12 PM


ETKİNLİK EVENT

SİNEMASEVERLER İÇİN KONSER A CONCERT FOR FILM BUFFS

‘Harry ile Sally Tanışınca’ filmini unutamayanlardan mısınız? Öyleyse İstanbul’da ve takipte kalın. Bilhassa takvim 18 Mayıs’ı gösterdiğinde… Are you one of those who can’t forget ‘When Harry Met Sally’? If so, then stay in Istanbul and stick with us. Especially when the calendar rolls around to May 18…

ING BANK sponsorluğundaki Harry Connick Jr. konseri, 18 Mayıs akşamı Harbiye’deki İstanbul Kongre Merkezi’nde. Ayrıntılı bilgi için: www.iksv.org Sponsored by ING Bank, the Harry Connick Jr. concert is at Istanbul Conference Center in Harbiye on the evening of May 18.

Frank Sinatra ve Tony Bennett gibi ekollerin izinden giden Harry Connick Jr., 18 Mayıs akşamı ilk defa İstanbullu hayranlarıyla buluşacak. Hayranları, şarkıcılığın yanında piyanistlik ve aktörlük gibi marifetleri de bulunan New Orleans doğumlu sanatçıyla tanışalı epey oluyor gerçi. Sanatçı; Meg Ryan ve Billy Crystal’ın rol aldığı romantik komedi ‘Harry ile Sally Tanışınca’ filminin soundtrack’indeki ‘It Had To Be You’ şarkısıyla geniş kitlelere ulaşmıştı. Beyazperdeyle ilişkisi müzisyenlikle sınırlı kalmayan Connick, 1995’te başrollerini Holly Hunter ve Sigourney Weaver ile paylaştığı ‘Kopyacı’ filmiyle sinema eleştirmenlerinden tam not alarak oyunculuğa devam etti. ‘Umut Dalgaları’nda başrolü Sandra Bullock, ‘Böcek’te Ashley Judd, ‘Not: Seni Seviyorum’da Hillary Swank ve Gerald Butler, ‘Kasaba’nın Yenisi’nde ise Renée Zellweger ile paylaştı. Geçtiğimiz günlerde eski şarkıları yeni düzenlemelerle yorumladığı albümü ‘Your Songs’ ile karşımıza çıktı sanatçı. Harry Connick Jr. dinleyicilerinin yanı sıra kolay dinlenen şarkılara teşne müzikseverlerin de ilgisini çekti bu albüm… 18 Mayıs’taki konser de öyle olacağa benzer…

A singer who has followed in the footsteps of crooners like Frank Sinatra and Tony Bennett, Harry Connick Jr. is meeting his Istanbul fans for the first time the evening of May 18. The New Orleans-born artist, who not only sings but can also play the piano and act, has actually been around for a while after reaching millions with his rendition of ‘It Had To Be You’ on the soundtrack of the romantic comedy, ‘When Harry Met Sally’, starring Meg Ryan and Billy Crystal. Connick, whose association with the big screen is not confined to music, earned top marks from the critics for his role in ‘Copycat’ (1995), in which he shared the lead with Holly Hunter and Sigourney Weaver. Connick also co-starred with Sandra Bullock in ‘Hope Floats’, with Ashley Judd in ‘Bug’, with Hillary Swank and Gerald Butler in ‘PS I Love You’, and with Renée Zellweger in ‘New in Town’. Recently the singer released an album of new arrangements of old songs titled ‘Your Songs’, which has attracted the interest not only of Harry Connick Jr. fans but also of music lovers who enjoy easy listening. And the concert on May 18 looks like being more of the same…

50 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 50

4/24/10 2:12 PM


Cityscope.indd 51

4/24/10 2:12 PM


KİTAP BOOKS

TÜRK EDEBİYATI DÜNYA DİLLERİNDE TURKISH LITERATURE IN WORLD LANGUAGES Türk edebiyatının dünyanın çeşitli dillerine çevrilme macerası ivme kazandı. Nitekim biz de son aylarda yabancı dillere çevrilen kitaplardan küçük bir seçme yapmakta zorlandık. The translation of Turkish literature into the world’s diverse languages is gaining momentum. So much so that we had difficulty making a small selection from among all the books. translated into foreign languages in recent months.

TÜRKÇE’NİN HAVA BURCU AIR

TÜRKÇE’NİN SU BURCU WATER

TÜRKÇE’NİN ATEŞ BURCU FIRE

Refik Algan

Aslı Erdoğan

Murat Uyurkulak

‘Kısa metin’ ya da ‘kıpkısa öykü’yü ilk deneyen yazar olarak adını duyuran Refik Algan’ın öyküleri, Şili’de İspanyolca yayınlandı. Sait Faik Öykü Ödülü de bulunan Algan, geçtiğimiz günlerde kitaplarının yayımlanışı sebebiyle yayınevinin konuğu olarak Şili’ye gitti ve oradaki okurlarıyla buluştu.

Fransız edebiyat dergisi Lire’in Mayıs 2005 sayısında 21. yüzyılda edebiyat dünyasına damgasını vuracak 50 yazarın içinde gösterilen Aslı Erdoğan’ın bütün öyküleri şimdi Fransızca’da. Öykü kitabı, yazarın 1997’de Alman radyo kuruluşu Deutsche Welle’in düzenlediği yarışmada birincilik ödülü alan ‘Tahta Kuş’ (Les Oiseaux de Bois) isimli hikâyesinin adıyla yayınlandı.

Genç yazarlardan Murat Uyurkulak’ın ‘Bir İntikam Romanı’ alt başlığıyla yayınlanan ilk romanı Tol, aynı isimle Fransızca’da. Şair Haydar Ergülen’in “Tol; şiirdir, şiirsel bir dili ve şairane bir üslubu yoktur, bizzat şiirdir.” sözleriyle tanımladığı roman, Türk edebiyatına getirdiği taze solukla dikkat çekmişti.

The stories of Refik Algan, who made his name as the first writer to experiment with the ‘brief text’ or ‘very short short story’, have been published in Spanish in Chile. Winner of the Saik Faik Short Story Award, Algan recently traveled to Chile and to meet with his readers there on the occasion of the publication of his book.

Cityscope.indd 52

Cited in the May 2005 issue of France’s Lire magazine among the 50 writers that will leave their mark on world literature in the 21st century, Aslı Erdoğan’s complete short stories are now available in French. The book, ‘Tahta Kuş’ (Wooden Birds), has been published under the title ‘Les Oiseaux de Bois’, the title of a short story by the writer that took first prize in a 1997 competition sponsored by the German radio network Deutsche Welle.

A first novel sub-titled ‘A Novel of Revenge’ by young writer Murat Uyurkulak, ‘Tol’ has now appeared in French under the same title. The novel, described by poet Haydar Ergülen as “sheer poetry, with no poetical language or sentimental style,” brings a breath of fresh air to Turkish literature.


Cityscope.indd 53

4/24/10 2:12 PM


TARİH HISTORY

CUMHURİYETE GİDEN YOL THE ROAD TO THE REPUBLIC 1919 yılı Mayıs ayının ortalarında bir gemi rotasını İstanbul’dan Karadeniz’e çevirip sessizce yol almaya başladı. İçindeki az sayıdaki yolcular arasında, Mustafa Kemal adlı, tarihin akışını değiştirecek bir Osmanlı subayı da vardı.

• HASAN MERT KAYA

In mid-May 1919 a ship turned its prow from Istanbul towards the Black Sea and steamed quietly on. Among its few passengers was an Ottoman officer named Mustafa Kemal, who would change the course of history. This leader, who would rekindle a nation’s fading passion for freedom and lead the way to independence, opened his telling of that story of honor and glory with the words, “I stepped ashore at Samsun on May 19th, 1919”, in his work titled ‘Nutuk’ (The Speech), which he penned years later.

Bir milletin küllenmeye yüz tutan özgürlük tutkusunu yeniden canlandıracak ve özgürlüğe giden yolda önderlik yapacak olan bu lider, yıllar sonra kendi yazdığı Nutuk adlı eserinde “1919 yılı Mayıs’ın 19’uncu günü Samsun’a çıktım” diyerek başlar.

SETTING FOOT IN ANATOLIA

ANADOLU’YA İLK ADIM Orijinal adı ‘Pandarme’, tanındığı ismi ise ‘Bandırma’ olan gemi, 19 Mayıs 1919 günü Karadeniz’in hırçın dalgalarını aşıp Samsun kıyılarına demir attığında, kayıkçı Karakaş Mustafa, Gazi Mustafa Kemal’i sandalıyla karaya çıkarmaya hazırdır. Çekilen kürekler aslında sadece karaya doğru değildir. Çekilen her kürek, uzun ve güçlüklerle dolu bir mücadelenin içine doğru yaklaştırır, Gazi’yi. Mustafa Kemal ve arkadaşları Samsun’da ilk adımlarını Reji İskelesi’ne atarlar. Burada aralarında Samsun Mutasarrıfı İbrahim Ethem Bey’in de bulunduğu küçük bir grup tarafından karşılanan Mustafa Kemal, maiyetiyle birlikte ‘Mantika Palas’a yerleşir. Uzun yıllar ‘Mıntıka Palas’ olarak adlandırılan bu otel günümüzde ‘Gazi Müzesi’ adıyla,

Atatürk ve beraberindekileri Samsun’a taşıyan Bandırma Gemisi. Bandirma boat which has carried Atatürk and his friends to Samsun

The ship, the ‘Bandırma’, originally known as ‘Pandarme’, crossed the Black Sea’s turbulent waters to anchor off the coast of Samsun on May 19th. When it did so, a boatman by the named of Karakaş Mustafa was waiting to take Gazi Mustafa Kemal ashore. In fact, the oars were being pulled not only towards land. With every stroke of the oars, the Gazi was being drawn deeper into a protracted struggle fraught with hardships. Mustafa Kemal and his comrades first set foot in Samsun at a landing place called ‘Reji’, after the Turkish tobacco monopoly. Met here by a small group of people, among them the governor of Samsun province, İbrahim Ethem Bey, Mustafa Kemal and his entourage settled into the ‘Mantika Palas’ hotel. Known as the ‘Mintıka Palas’ for years, this hotel preserves the memory of its distinguished

54 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 54

4/23/10 5:34 PM


ağırladığı bu değerli konuklarının hatıralarını yaşatıyor.

DENİZLER KİTAPEVİ KOLEKSİYONU

GENÇLIĞE ARMAĞAN VE EMANET 19 Mayıs 1919’da başlayan inanç ve kararlılık dolu zafer yürüyüşü Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atılmasıyla sonuçlandı. Bu genç devletin hedefi ise, teknoloji ve bilimin baş döndürücü bir hızla geliştiği 20. yüzyıla uyum sağlamak, hatta içinde bulunduğu ‘muasır medeniyet seviyesinin’ de üstüne çıkmak olacaktı. Yeni devletin yaşayıp, gelişebilmesi bu anlayışa bağlıydı. Bu noktada gazinin temel güven kaynağı gençlikti. Devleti yüceltmek gençliğin çalışmalarına, gençlerin başarılı çalışmaları da onların beden ve ruh sağlığının gelişimiyle mümkündü. Gazi Mustafa Kemal, genç cumhuriyetin korunup, kalkındırılması ödevini, çok sevdiği gençliğe verdi. Bu ödevi de gençlerin beden ve ruh sağlığını geliştirecek çabaları her yıl tüm ulusla paylaşmak için bir bayramla kutlamayı kararlaştırdı. 19 Mayıs 1919’da ulusa ve gençliğe inanarak başlatılan yürüyüşün ilk günü Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı olarak armağan edildi. Kutlu olsun!

1950’li yıllarda düzenlenen 19 Mayıs kutlamalarında gösteri yapan gençler. Young people demonstrating in May 19 celebrations of 1950s

guests as the ‘Gazi Museum’ today.

A GIFT ENTRUSTED TO THE NATION’S YOUTH The victory march that commenced with conviction and determination on May 19, 1919, culminated in the laying of the foundations of the Republic of Turkey. The young state aspired to adapt to the 20th century, in which science and technology were developing at a dizzying pace, and to attain the level of the modern civilization in which it found itself. The new state’s ability to survive and grow depended on this mentality. And the Gazi’s fundamental source of confidence on this point was the nation’s youth. Exalting the state was possible through the successful endeavors of the nation’s young people, and those endeavors in turn were possible only through the development of sound minds and bodies. Gazi Mustafa Kemal entrusted the task of preserving and developing the young republic to the youth that he loved so much. And he decided to celebrate those efforts to develop the bodies and minds of young people in a special day to be shared every year with the whole nation. The first day of the march that commenced on May 19, 1919 with faith in the nation and its youth was therefore declared the Commemoration of Atatürk, Youth and Sports Day and is celebrated as such every year. Happy Holiday!

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 55

Cityscope.indd 55

4/23/10 5:34 PM


Cityscope.indd 56

4/24/10 2:13 PM



AJANDA AGENDA MAYIS/MAY

2

Bu yıl beşincisi düzenlenen

Uluslararası İşçi Filmleri Festivali, 2 Mayıs’ta Beyoğlu Yeni

Pek çok farklı koleksiyonda eserleri bulunan ressam Özden Narin, 16. kişisel sergisini İstanbul Yeminli Mali Müşavirler Odası’nda açıyor. Zamanında Prof. Ercüment Kalmık ve Prof. Mahmut Cüda atölyelerinde çalışan sanatçının sergisi için son tarih 8 Mayıs.

Organized this year for the fifth time, the International

Painter Özden Narin, whose works can be found in a number of different collections, is opening her 16th solo show at the Istanbul Chamber

Rüya Sineması’nda başlıyor. 10 Mayıs’a kadar İstanbul, Ankara ve İzmir’de eş zamanlı gerçekleşecek ve akabinde Anadolu’yu dolaşacak festivalde 50’den fazla film var.

Workers’ Film Festival

is starting at the Yeni Rüya Cinema in Beyoğlu on May 2nd. There are more than 50 films in the festival, which will run simultaneously in Istanbul, Ankara and Izmir through May 10 before touring Anatolia.

5

of Certified Financial Consultants. May 8th is the

last day for this exhibition by an artist who in her time worked in the studios of Prof. Ercüment Kalmık and Prof. Mahmut Cüda.

8

Gitarın ünlü ustaları ve genç yetenekleri İstanbul’da buluşuyor. Akbank Sanat Gitar Günleri 6 Mayıs’ta Fatih Akbulut’un resitaliyle başlıyor. Etkinliğin diğer konukları arasında; eğitmen olarak önemli çalışmalara imza atan Hollandalı gitarist Enno Voorhorst, Augustin Barrios Mangoré üzerine kaydettiği albümüyle dikkat çeken Enno Voorhorst ve kariyerinde 20’nin üzerinde birincilik ödülü bulunan Belgrad’lı gitarist Sabrina Vlaskalic bulunuyor. Akbank Sanat’ta gerçekleşecek Gitar Günleri’nin 27 Mayıs’taki kapanış konserinde ise sahneye Ukraynalı gitarist Nadja Kossinskaja çıkıyor.

6

Famous masters of the guitar are coming together with young talents in Istanbul. Akbank Sanat Guitar Days is kicking off on May 6 with a recital by Fatih Akbulut. Other guests of the event include the Dutch guitarist Enno Voorhorst, who drew attention for the album he recorded with Agustin Barrios Mangoré, and Sabrina Vlaskalic, a guitarist from Belgrade who has garnered more than 20 top prizes in her career. To be held at Akbank Sanat, Guitar Days will end on May 27 with a closing concert by Ukrainian guitarist Nadja Kossinskaja.

İki sergi birden… Sanatçı

Tufan Baltalar’ın son

11

dönem çalışmalarından oluşan ‘Seyir Terası’ ve sanatçı Melis Ağazat’ın yeni denemeler yaptığı ‘Bir yaz günü öğleden sonra’ isimli sergileri 15 Mayıs’a kadar Outlet / İhraç Fazlası Sanat’ta görülebilir.

Ormo Sanat Galerisi, 11 Mayıs’tan itibaren sanatçı İsmail Tetikçi’nin son dönem eserlerinden oluşan kişisel sergisini ağırlıyor. Geçmiş ve gelecek arasına sıkışan duyguları resimleriyle açığa çıkaran sanatçının sergisi, 5 Haziran’a dek açık kalacak. Ormo Art Gallery is welcoming a solo show of recent works by artist İsmail Tetikçi starting May 11. The exhibition by this artist, who in his paintings expresses emotions caught between past and future, runs through June 5.

15

Two exhibitions in one… The exhibitions, ‘Viewing Terrace’, consisting of recent works by artist Tufan Baltalar, and Melis Ağazat’s new experiments, which she calls ‘One Summer Afternoon’, can be seen at Outlet Sanat through May 15.

58 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 58

4/24/10 2:13 PM


1988’de Paris’te ‘Yalınayaklı Diva’ isimli albümü kaydettiğinden beri dünya müziğinin divası sayılan Cesaria Evora bir kez daha İstanbul’da. Sanatçı, yeni albümü ‘Nha Sentimento’nun turnesi kapsamında 18 Mayıs’ta

Sultanahmet Türk ve İslam Eserleri Müzesi, 13 Mayıs’tan itibaren ‘Ab-ı Hayat

Cemal Reşit Rey

Konser Salonu’nda olacak.

18 29

first solo show in Turkey by

Julian Opie, one of the

leading representatives of contemporary art in Britain. The exhibition includes the artist’s works in acrylic on wood, glass and aluminum as well as videos. Through May 29.

Broadway tarihinin en çok sahnelenen müzikali Grease,

Sultanahmet Museum of Turkish and Islam Arts will

be hosting ‘Ab-ı Hayat Geçmişten Günümüze İstanbul Suları ve Su Kültürü” exhibition starting May 13th. Presenting many distinguished and rare pieces, the exhibition can be visited till July 20th.

Arif Aşçı’nın ‘İstanbul Galerist, İngiliz Panorama’ isimli son sergisi çağdaş sanatının önemli temsilcilerinden Julian 11 Mayıs’a kadar ‘Cezayir Opie’nin Türkiye’deki ilk Salon’da görülebilir. kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. 29 Mayıs’a kadar Arif Aşçı’s ‘Istanbul görülebilecek sergide; sanatçının Panorama’ exhibition can be ahşap, cam, alüminyum üzerine seen at the ‘Cezayir Salon’ akrilik ve video işleri yer alıyor. through May 11.

Galerist is hosting the

11

28 1927 yılında kurulan

Rus Kızılordu Korosu, 28 - 30 Mayıs tarihleri arasında Tim Maslak Gösteri Merkezi’nde olacak.

Founded in 1927,

Russia’s Red Army Chorus will be at the Tim Maslak Show Center May 28-30.

Uluslararası Türkçe Olimpiyatları 26 Mayıs’ta

25 Mayıs - 2 Haziran

tarihleri arasında Turkcell

başlıyor. 120 ülkeden 650 finalistin katıldığı elemeler; Ankara, İzmir, Bursa, Konya, Antalya, Erzurum, Gaziantep ve Kayseri’de yapılacak. Harbiye Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek ödül töreni ise 10 Haziran’da.

Kuruçeşme Arena’da

sahne alacak. Müzikalin başrol oyuncuları Brandi Burkhardt (Sandra Olsson), Derek Keeling (Danny Zuko) ve Jake Odmark (Kenickie).

The 8th International Turkish Olympics are starting on May 26.

The longest-running musical on Broadway, Grease will be staged at the Turkcell

Kuruçeşme Arena May 25 though June 2.

Lead roles in the musical will be played by Brandi Burkhardt (Sandra Olsson), Derek Keeling (Danny Zuko) and Jake Odmark (Kenickie).

13

Regarded as the diva of world music after recording her album ‘The Barefoot Diva’ in Paris in 1988, Cesaria Evora is back in Istanbul. On tour for her new album, ‘Nha Sentimento’, the artist will be at the Cemal Reşit Rey Concert Hall on May 18.

Geçmişten Günümüze İstanbul Suları ve Su Kültürü’ başlıklı sergiye ev sahipliği yapıyor. Pek çok nadir ve kıymetli eserin yer aldığı sergi 20 Temmuz’a kadar ziyaret edilebilir..

25

Six hundred and fifty finalists from 120 countries will compete in the eliminations, to be held in Ankara, Izmir, Bursa, Konya, Antalya, Erzurum, Gaziantep and Kayseri. The award ceremony is slated to take place at Istanbul’s Harbiye Conference Center on June 10.

26

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 59

Cityscope.indd 59

4/24/10 2:13 PM


BİR ŞEHİR BİR ÜNLÜ A CITY AN EXPLORER

SAFFET EMRE’NİN İSTANBUL’U SAFFET EMRE’S ISTANBUL Gezdiği 112 ülke ile Türkiye’nin en çok seyahat eden rehberi ödüllü gezgini Saffet Emre Tonguç, ‘İstanbul Hakkında Her Şey’ adlı yeni kitabı nedeniyle sorularımızı yanıtladı. Award-winning travel writer Saffet Emre Tonguç has traveled to 112 countries and is Turkey’s most welltraveled guide. He answered our questions about his new book, ‘Everything about Istanbul’. • MELİH USLU İstanbul’un gördüğünüz 788 şehirden farkı ne? İstanbul, hâlâ dönmeyi en sevdiğim şehir. Görkemiyle insana her şeyi unutturuyor. İstanbul, üç imparatorluğa başkentlik yapmış, iki kıta üzerine kurulmuş, içinden denizin geçtiği tek şehir. Doğunun gizemi, batının zarafetiyle harmanlanmış. İstanbul’da mutlaka görülmesi gereken yerler nereler? Bunu iki satıra sığdırmak çok zor. Topkapı, Ayasofya, Sultanahmet, Kariye, Dolmabahçe Sarayı, Kapalıçarşı, Yerebatan Sarnıcı ve Mimar Sinan’ın şaheserleri ilk aklıma gelenler. Kitabınız için üç senedir İstanbul’u adım adım gezdiniz. Yeni keşifleriniz var mı? Profesyonel rehber olduğum için 23 yıldır şehri dolaşıyorum. Üç senede arabayla ve yürüyerek yaklaşık 15 bin 600 kilometre yol yaptık. En büyük keşfimiz, Cerrahpaşa ve Samatya. İkisi de çok sayıda hazine barındırıyor. İstanbul’dan ne alınır ve ne yenir sizce? Halı, lokum, deri, mücevher, baharat ve sanat eserleri. Boğaziçi’nde balık, Beyoğlu tarafında mezeler yenir. Şehrin farklı köşelerinde Türkiye’nin yöresel yemeklerini bulabileceğiniz çok güzel restoranlar var.

What do you regard as the must-see places in Istanbul? It’s hard to say in a few words. But Topkapı Palace, the Hagia Sophia, the Blue Mosque, the Kariye Mosque (St. Savior in Chora), Dolmabahçe Palace, the Grand Bazaar, the Yerebatan Cistern and the masterpieces of Mimar Sinan are the first that spring to mind. You scoured Istanbul inch by inch for three years for your book. Did you make any new discoveries? I have been touring the city for 23 years because I’m a professional guide. I covered approximately 15,600 kilometers on foot and by car in three years. My biggest discoveries were Cerrahpaşa and Samatya. Both of them harbor numerous treasures. What should people buy and eat in Istanbul? Carpets, Turkish delight, jewelry, spices and works of art. Fish should be eaten on the Bosphorus and ‘mezze’, or appetizers, in Beyoğlu. There are also a lot of great restaurants in different parts of Istanbul where you can find Turkey’s regional cuisines. What is the best way to enjoy spring in Istanbul? Get on a ferry and take a Bosphorus tour. Go to Emirgan, Yıldız and the Fethi Paşa Groves for the Judas trees, the purple wistaria and the dance of the storks. Tour the islands in a phaeton. Or enjoy a brief getaway at Polonezköy, Riva, Şile, Ağva or Kilyos.

AYKAN ÖZ

ENER

İstanbul’da ilkbaharın tadı nasıl çıkarılır? Bir gemiye binilip Boğaz turu yapılır. Erguvanın, mor salkımlar ve leylaklarla dansı için Emirgân, Yıldız ve Fethi Paşa Koruları’na gidilir. Adalarda faytonla dolaşılır. Polonezköy, Riva, Şile, Ağva ve Kilyos’ta keyif yapılır.

How is Istanbul different from the 788 other cities you’ve seen? Istanbul is still the city I most love to come back to. It is so magnificent it makes a person forget everything else. Istanbul straddles two continents, it is the only city bisected by the sea, and it was capital of three great empires. The mystery of the East and the refinement of the West intermingle here.

Cityscope.indd 60

4/24/10 2:13 PM


2009 DECEMBER | ARALIK | SKYLIFE 61

Cityscope.indd 61

4/24/10 2:13 PM


SEYAHAT TRAVEL

ANNEYLE SEYAHAT TRAVELS WITH MOM Bu yıl 9 Mayıs Pazar günü kutlanacak Anneler Günü’nde annenizle bir geziye çıkarak, onu çok mutlu edebilirsiniz. İşte annenizin ‘hayır’ diyemeyeceği beş özel seyahat önerisi.

Mother’s Day is Sunday, May 9th. To celebrate, make your mother happy by taking her some place. Here are five suggestions ‘no’ mom will be able to resist.

• MELİH USLU • EFE YÖRÜK 1 YOROS KALESİ Anadolukavağı’daki yeşil bir tepe üzerinden eşsiz Boğaz manzarası. Püfür püfür Karadeniz rüzgârları eşliğinde sahile yürüyüş ve mevsim balıkları eşliğinde ziyafet. Dilerseniz vapur seferleri ile karşı kıyıdaki Rumelikavağı’na ya da Boğaz iskelelerine uğrama fırsatı. ULAŞIM: THY ile İstanbul’a uçup Beykoz üzerinden Anadolukavağı’na ulaşabilirsiniz.

1 YOROS CASTLE This castle with its matchless Bosphorus panorama stands on a green hill at Anadolukavağı. Enjoy a stroll along the windswept Black Sea coast followed by a lunch of fresh fish in season. If you like, you can take a ferry across to Rumelikavağı on the opposite shore or to other stops along the Bosphorus. GETTING THERE: Fly Turkish Airlines to Istanbul and make your way to Anadolukavağı via Beykoz.

2 MAHMUT BEY CAMİİ Kastamonu’ya bağlı Kasaba’da 600 küsur yıllık ahşap cami. Çivi kullanmadan, geçme sistemiyle yapılmış. Çatı işçiliğinin tamamı ve ahşap sütunların bir kısmı orijinal. Renkli süslemeleri ve ahşap oymalarıyla gerçek bir şaheser. ULAŞIM: Kastamonu’ya ulaşmanın en pratik yolu THY ile Sinop’a uçup Kastamonu’ya geçmek.

2 MAHMET BEY MOSQUE A 600+ year old wooden mosque in Kastamonu province’s town of Kasaba. Built of interlocking timbers without the use of any nails, its entire roof and some columns are original. A true masterpiece with color decorations and elaborate carving. GETTING THERE: The most practical way of getting there is to fly Turkish Airlines to Sinop and then travel overland to Kastamonu.

3 MİDAS ANITI Eskişehir’deki Yazılıkaya’nın ıssız bir köşesinde, yedi katlı apartman yüksekliğinde bir kaya cephesi. Ünlü kral Midas’ın mezarı olduğu rivayet edilse de eski bir tapınak kalıntısı. Üzeri geometrik kabartmalarla kaplı. Kenarındaki 2 bin 700 yıllık yazıt, Frigya dilinde. ULAŞIM: THY, İstanbul’dan Eskişehir’e haftanın her günü karşılıklı seferler düzenliyor.

3 MIDAS MONUMENT A rock face the height of a seven-story building in a remote corner of Yazılıkaya in Eskişehir province. Remains of an ancient temple rumored to be the grave of the famed King Midas. Covered in geometric reliefs with a 2,700-year-old inscription in the Phrygian language around the edge. GETTING THERE: Turkish Airlines flies from Istanbul to Eskişehir and back every day of the week.

4 ESKİ MİDYAT Taş konaklar ve kemerli geçitlerle kademe kademe yükselen bir labirent içinde tarihe yolculuk. Bir eski zaman sarayı gibi görünen taş konakların arasından çan kuleleri yükseliyor. Taş işlemeleri telkâriden farksız. Yakın çevredeki Tur Abdin köyleri çok eski Süryani yerleşimleri. ULAŞIM: THY ile İstanbul’dan Mardin’e uçup, karayolu ile Midyat’a geçebilirsiniz.

4 OLD MİDYAT A journey back in time through an ascending labyrinth of arched passageways and stone mansions. Bell towers rise among the mansions, which make an impression like an ancient palace. The stonework is pure filigree. The villages of nearby Tur Abdin are home to some very old Assyrian settlements. GETTING THERE: Fly Turkish Airlines to Mardin and then travel overland to Midyat.

5 SEDİR ADASI Marmaris’te, kıyıdan birkaç

5 SEDİR ISLAND A magical ancient harbor a few kilometers off the shore of Marmaris. The environs are chock full of ruins of the ancient city of Kedrai. Covered with olive trees, the island boasts a sand beach, the Cleopatra Plage, on its eastern coast. Mothers will love the sand, which is believed to have enhanced the beauty of the ancient Egyptian queen. GETTING THERE: Fly Turkish Airlines to Dalaman or Bodrum, then travel overland to Marmaris where you can get a boat to the island.

kilometre açıkta tılsımlı bir antik liman. Çevre antik Kedrai Kenti’nin harabeleriyle dolu. Zeytin ağaçlarıyla kaplı adanın doğu kıyısındaki kumsalın adı, Kleopatra Plajı. Eski Mısır kraliçesini güzelleştirdiğine inanılan kumsala anneler bayılacak. ULAŞIM: THY ile Dalaman ya da Bodrum’a uçup Marmaris’e, denizyoluyla da Sedir Adası’na ulaşabilirsiniz. 62 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 62

4/24/10 2:13 PM


Cityscope.indd 63

4/24/10 2:13 PM


SEYAHAT TRAVEL

YEDİ TEPELİ KUZEYLİ

UFA 1

Rusya Federasyonu bünyesindeki İdil-Ural Bölgesi’nin en büyük ikinci şehri olan Ufa, tarih yüklü sokakları, efsaneleri ve mimarisiyle Rusya’nın göz alıcı rengi. İşte Başkortostan Özerk Cumhuriyeti’nin başkentini görmek için 8 neden. The second largest city of the Russian Federation’s Idil-Ural Region, Ufa boasts a quintessential Russian atmosphere with its architecture and streets steeped in legend and history. Here are 8 reasons to see this capital of the Republic of Bashkortostan.

Botanik Bahçesi Doğu Avrupa ile Orta Asya florasının benzersiz bir sentezini sunan Ufa kenti, doğal güzellikleriyle de bir cazibe merkezi. Yöreye özgü karakteristik ve nadir bulunan bitki türlerinin görülebileceği Ufa Botanik Bahçesi, bölgenin doğal zenginliklerini tanımak için görmeniz gereken yerlerin başında yer alıyor. Botanical Garden Boasting a unique synthesis of Eastern European and Central Asian flora, the city of Ufa is also attractive for its natural beauty. The Ufa Botanical Garden with its native and rare plant species heads the list of must-see’s for a taste of the region’s natural riches.

SEVEN-HILLED CITY OF THE NORTH

2 Opera Sarayı Dünyaca ünlü balet Rudolf Nureyev’in de memleketi olan Ufa’nın görülmeye değer yerlerinden biri de Başkort Devlet Opera ve Bale Tiyatrosu. Bir zamanlar Nureyev’in de dans ettiği tarihi binada sanatçının bazı fotoğrafları da sergileniyor. Opera House The Bashkir State Opera and Ballet Theater is another sight worth seeing in Ufa, home of the Russian ballet dancer Rudolf Nureyev. Photographs of various artists are also on display in this historic building where the famous Nureyev once danced.

3 Ulusal Müze 1864 yılında kurulan Sovetskaya’daki müzede, Başkortostan’ın mirasına ilişkin 120 binden fazla eser sergileniyor. Ayrıca kent merkezindeki tarihi bir binada bulunan Başkortostan Müzesi’nde, etnografik nitelikteki giysi, takı ve eşyalarla birlikte binlerce yıl öncesine ait bazı mamut kalıntıları görülebilir. National museum Over 120,000 artifacts of the Bashkortostan heritage are on display at this museum on Sovietskaya St., built in 1864. In addition, millennia-old skeletons of mammoths can be seen along with clothing, jewelry and other items ethnographic in nature at the Bashkortostan Museum, housed in an historic building at the city center.

64 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 64

4/24/10 2:14 PM


Lale Camii 1990’lı yıllarda inşa edilen Lale Camii (Lala Tulpan), Rusya’daki en güzel camilerden biri kabul ediliyor. Modern ve farklı mimarisiyle dikkat çeken cami projelendirilirken sevgi, barış, dostluk ve kardeşlik gibi temaların sembolü olarak lale formu seçilmiş. Kentteki bir diğer İslam eseri olan Tukay’daki Ufa Camii ise 1830 yılında inşa edilmiş. Lala Tulpan Built in the 1990’s and noteworthy for its unusual, modern architecture, this mosque is regarded as one of Russia’s finest. Its tulip shape was chosen as a symbol of peace, love and brotherhood. Another Islamic structure in the city is the Ufa Mosque at Tukay, built in 1830.

8

6

4 5 Salavat Yulayev Heykeli Başkortların milli kahramanı Salavat Yulayev’in dev anıtı, Belaya Nehri’nin kıyısındaki yüksek bir meydandan geniş bir panoramaya bakıyor. Çarlık Rusya’sının isyan ettiği için 22 yaşında sürgüne gönderilen Şair Salavat’ın 25 metre yüksekliğindeki anıtının çevresinde kültürel etkinlikler de düzenleniyor. Statue of Salavat Yulayev This giant monument to the Bashkir national hero Salavat Yulayev overlooks a broad panorama from a square high on the banks of the Belaya River. Cultural events are organized around the 25-meter-high statue of Salavat, a poet who was sent into exile at the age of 22 for rising up against Tsarist Russia.

Dostluk Anıtı Belaya Nehri kıyısındaki Rus-Başkort Dostluk Anıtı, kent gezisi için iyi bir başlangıç noktası. Ruslarla Başkortların el sıkışmasının 400. yılı olan 1957’de bu anıtın yapımına başlanmış. 100 basamakla çıkılan 33 metre yüksekliğindeki anıtın çevresini çeşitli rölyeflerle birlikte Rus ve Başkort kızlarının heykelleri de süslüyor. Friendship Monument The Russian-Bashkir Friendship Monument on the banks of the Belaya River makes a good starting point for a city tour. Construction of the monument commenced in 1957, on the 400th anniversary of Russia’s reconciliation with the Bashkirs. Thirty-three meters tall with 100 steps to the top, the monument is covered in reliefs and surrounded by statues of young Russian and Bashkir girls.

7 Yedi tepe Tam 22 köprüye sahip Ufa, denizden uzak olmasına rağmen bir yarımada görünümünde. Batıdaki Ufimka Nehri, şehrin doğusundan kıvrılıp güneyine uzanan Belaya Nehri ile birleşerek bu yarımadayı oluşturuyor. Nehirlerin çevrelediği yedi tepe üzerine kurulmuş Ufa ise tıpkı İstanbul gibi ‘yedi tepeli kent’ olarak anılıyor. Seven Hills Boasting exactly 22 bridges, Ufa appears to be a peninsula despite its great distance from the sea. The Ufimka River on the west curves around to the east of the city and merges with the southward-flowing Belaya to form the peninsula. Situated on the seven hills encircled by the two rivers, Ufa like Istanbul is known as a ‘city of seven hills’.

Başkort mutfağı Başkort mutfağı geleneksel Türk mutfağının özelliklerini taşıyor. Et, süt, un ürünleri ve özellikle kaymak tüketiliyor. Kuzu etinden yapılan beşparmak, tukmas, halma, kullama, etli çorba tadılması gereken lezzetler. Hamur işleri ve her zaman olduğu gibi çay yine baş köşede. Bashkir Cuisine Bashkir cuisine shares some characteristics with traditional Turkish cooking. Meat, milk, flour and, especially, ‘kaymak’ (clotted cream) are widely consumed. Beşparmak (‘Five Fingers’), tukmas, kullama, and hearty meat soups are a few of the dishes worth trying, not to mention the ubiquitous tea and pastries.

THY, İstanbul’dan Ufa’ya haftanın üç günü karşılıklı sefer düzenliyor. İstanbul’dan hareket, Çarşamba, Cuma, Pazar 23:15’te; dönüşler Pazartesi, Perşembe, Cumartesi 07:40’ta. Turkish Airlines flies from Istanbul to Ufa and back three times a week. Departures from Istanbul are on Wednesdays, Fridays and Sundays at 11:15 p.m. and returns on Mondays, Thursdays and Saturdays at 7:40 a.m.

2009 DECEMBER | ARALIK | SKYLIFE 65

Cityscope.indd 65

4/24/10 2:14 PM


ETKİNLİK EVENT

GÖNÜLLER YAPMAYA GELDİ HE CAME TO MEND BROKEN SOULS Bir Anadolu değeridir Yunus Emre. 13. yüzyıl’da yaşayan bu gönül kurucuyu anmaya ve anlamaya çalışmaya bu yıl da devam ediyoruz. Yunus Emre is an Anatolian treasure. And this year we continue to remember and attempt to understand this ‘soul mender’ who lived in the 13th century. Kendini bilme ilmini öğrenmek isteyenlerin ilham kaynaklarından biridir, Yunus Emre. 13. yüzyıl’da yaşamış bu arif kişi, şiirleriyle yüzyılları ve iklimleri aşan mesajlar verir. Bu mesajlar öyle sevilir ve benimsenir ki edebiyat tarihimizde birçok Yunus Emre yer alır. Zaten bu yüzden 15 yerde makamı ve türbesi vardır, Yunus’un. Sabahattin Eyüboğlu bunu: “Anadolu da binlerce ağızdan söylenmiş ve söylenen bir Yunus korosu var.” sözüyle izah eder. Taptuk Emre’nin deyişiyle ‘Bizim Yunus’; yaşadığı toprakların harcına sevgi, hoşgörü ve muhabbet katmaya devam ediyor. Sözü Anadolu’nun sözü olmuş bu büyük ozan, bugün de dilimizin ve edebiyatımızın mimarları arasında yer alıyor.

ULUSLARARASI FESTİVAL Yunus Emre, her sene olduğu gibi bu sene de 6 ile 9 Mayıs tarihleri arasında Eskişehir’de düzenlenen uluslararası bir festivalle yad ediliyor. Festivalde ayrıca Eskişehir Valiliği ve Anadolu Üniversitesi’nin işbirliğiyle düzenlenen ‘Yunus Emre Resim Yarışması’nın ödülleri verilecek ve yarışmaya katılan resimlerden yapılan bir seçki sergilenecek.

Yunus Emre is a source of inspiration to all those who desire to learn to know themselves. This wise man, who lived in the 13th century, conveys in his poems messages that exceed the bounds of time and place. Those messages have been so well-loved and taken to heart that several different Yunus Emre’s people the history of Turkish literature. Not to mention the 15 monuments erected to him around the country. As Sabahattin Eyüboğlu put it: “There is in Anatolia a Yunus chorus sung and still being sung by thousands of voices in unison. ‘Our Yunus’, as Taptuk Emre called him, continues to permeate the land in which he lived with love, tolerance and affection. Today as well this great poet, whose words have become the words of Anatolia, continues to occupy a place among the architects of our language and literature.

INTERNATIONAL FESTIVAL Yunus Emre is being remembered this year as every year at an international festival in Eskişehir, May 6-9. Also at the festival, prizes will be awarded in the ‘Yunus Emre Painting Competition’, jointly organized by the Office of Governor of Eskişehir Province and Anadolu University, and a selection of the paintings displayed as well.

66 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Cityscope.indd 66

4/24/10 2:14 PM

Untit


Cityscope.indd 67 Untitled-1 1

4/24/10 12:31 2:14 PM 4/21/10



NEW YORK DREAM

• SERRA GÜRÇAY

• MEHMET DEMİRCİ

Gökdelenlerin arasında yeşeren bahar dalları, arka sokakları süsleyen kiraz ağaçları ve kabuk değiştiren New York... Amerikan Rüyası’nın başkenti yeni fikirleri ve keşfedilmeyi bekleyen sokaklarıyla 23 Mayıs’ta yapılacak Türk Günü’ne hazırlanıyor. Budding trees amidst the skyscrapers, cherry trees blossoming in the side streets and New York changing skin… With new ideas and back streets just waiting to be explored, the capital city of the American Dream is getting ready for Turkish Day, to be held on May 23rd.


zun zaman önceydi, Amerikan Rüyâsı beni de baştan çıkarıvermişti bir gün. ‘Yeni dünya’ya ilk ayak basan Avrupalıların duyduğu heyecana benzer bir ruh halinde özgürlük şarkıları söylüyordum. Hangi devirde ve nerede yaşarsan yaşa, ergenliğin sihirli kelimeleri bu şehrin DNA’sında yüklüydü: Sonsuz fırsatlar ve özgürlük... Bunların hepsini tek bir şehirde, New York’ta bulacağımı umuyordum. Ne var ki, aynı dönem merak sardığım Amerikan edebiyatının içine daldıkça New York konusunda soru işaretlerim çoğalmıştı. Oyun yazarı Edward Albee’nin Central Park’ta geçen ve absürd tarzın en iyi örneklerinden ‘Hayvanat Bahçesi’ oyununda toplum dışına itilmiş Jerry karakteri, Arthur Miller’ın ‘Satıcının Ölümü’nde işlediği o derin çaresizlik ve 80’lerin sonunda ‘New York Üçlemesi’nin yazarı Paul Auster’ın kilitli odaları keyfimi kaçırmıştı. Yakın şehirlerin tanıdık konforuna yenik düşüp “Amerika artık başka bahara” demeyi tercih etmiştim. NEW YORK KLASİKLERİ Milenyuma yakın bir kış günü New York’a turist olarak ilk ayak bastığımda amacım belki de neler kaçırdığımı görmekti. Brooklyn Köprüsü’nü geçip Manhattan Adası’na girdiğimde, sokaklar, caddeler

Özgürlük Anıtı’nı yakından görmek için iki saatlik gemi turuna zaman ayırmak gerekli. To see the Statue of Liberty you need to allow two hours for the boat trip.

t was a long time ago. One day the American Dream seduced me. I went around singing freedom songs in a heightened state of mind like that of the first Europeans who set foot in the New World. Wherever and whenever you grow up, the magic words of adolescence are encoded in this city’s DNA: freedom and endless opportunity. I was hoping to find them in just one city, New York. But then I got interested in American literature and questions started to rise in my mind. The character of social outcast Jerry in playwright Edward Albee’s ‘The Zoo’, set in Central Park and a prime example of the theater of the absurd, the profound desperation portrayed in Arthur Miller’s ‘Death of a Salesman’, and the locked rooms of Paul Auster’s late eighties ‘New York Trilogy’ all marred my pleasure. So, captivated by the familiar comfort of other, more nearby cities, I decided to leave America for another spring.

NEW YORK CLASSICS It was a winter day around the turn of the millennium when I first set foot in New York as a tourist. My sole purpose was to discover what I’d perhaps been missing. When I crossed the Brooklyn Bridge and entered Manhattan, all the streets and avenues were familiar to me. Like every tourist arriving in the city, my first job was to go to the top of the Empire State Building. After waiting hours in line, I was whisked to the 102nd floor by elevator in a few seconds. Here for the first


newyork.indd 71

4/24/10 1:14 PM


hepsi tanıdık geldi. Şehre gelen her turist gibi ilk işim Empire State Binası’nın tepesine çıkmak oldu. Saatlerce kuyrukta bekledikten sonra 102. kata asansörle birkaç saniyede çıkıvermiştim. 170 ayrı dilin konuşulduğu, üç kişiden birinin yabancı olduğu New York mikro-dünyasıyla ilk kez orada tanıştım. Gördüklerim güzel veya çirkin değil sadece şaşırtıcıydı: Gökdelenlerin içinde odalar, odaların içinde insanlar, kutuların içinde karıncalar gibi görünüyordu. Gece mavisi ışıkların altından süzülerek ilerlediğim gemi turunda şehrin büyüsüne kapılmış, Özgürlük Anıtı’nı tahminimden küçük bulmuştum. Fotoğraf makinemi elimden düşürmemiş, Rockefeller Center ve Trump Binası’nı gezen Uzakdoğulu turistlerin, ofislerine giden New Yorkluların bile fotoğrafını çekmesini şaşkınlıkla izlemiştim. 5. Cadde’de vitrinlere bakıp 57. Sokak’taki zarif tasarımlı mücevherleri görünce aklıma Audrey Hepburn’un Breakfast at Tiffany’s filmi gelmiş, sonra da aynı ismi taşıyan Deep Blue Something’in o çok sevdiğim şarkısını mırıldanmaya başlamıştım. “New 72 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Guggenheim Müzesi, 5. Cadde ya da Central Park... Her biri New York’un farklı tatları. The Guggenheim Museum, Fifth Avenue or Central Park… Tastes of New York, each one different.

time I made the acquaintance of the New York microcosm, where 170 different languages are spoken and every third person is a foreigner. What I saw was neither beautiful nor ugly but simply astonishing: The rooms in the skyscrapers and the people in those rooms looked to me like ants in boxes. Falling under the spell of a city like a ship, through which I glided under night-blue lights, I found the Statue of Liberty smaller than I expected. Never putting my camera down for a minute, I watched with amazement as tourists from the Far East snapped shots of Rockefeller Center and the Trump Towers, even of New Yorkers on their way to work. When I looked in the shop windows on Fifth Avenue and saw the elegant jewelry along 57th Street, I remembered Audrey Hepburn in ‘Breakfast at Tiffany’s’ and I started humming ‘Blue River, wider than a mile...’ that I had loved so much from the movie. Wondering to myself if there was a single paving stone in all of New York that had not been filmed at one time or another, I thought a man who passed me looked incredibly like Woody Allen, and, imagining that perhaps I might be being filmed at that very moment, I told myself that in New York, anything is possible. I went to Broadway musicals, and when I came to Times Square I felt I was ‘at the center of the world’. I didn’t realize it but the city had literally gone to my head. All I knew on my return was that I wanted to get back as soon as possible.



York’un filmi çekilmemiş tek bir taşı var mıdır?” diye düşünürken, yanımdan geçen adamın fena halde Woody Allen’a benzediğini görünce “Her şey olabilir burası New York” deyip belki de şu an kendimin de bir film karesinde olduğunu hayal etmiştim. Broadway’de müzikallere gitmiş, Times Square’e gelince “işte dünyanın merkezindeyim” hissine kapılmıştım. O zamanlar farkında değildim ama şehir adeta başıma vurmuştu. Dönüş yolunda tek bildiğim buraya en kısa zamanda geri döneceğimdi. GİZLİ KALMIŞ NEW YORK Gerçekten de öyle oldu. Seneler içinde birkaç kez nokta atışı geldiğim New York’u bu sefer doyasıya gezme niyetindeyim. Manhattan’daki otel odamdan aradığım New Yorklu dostuma, “neler kaçırdım merak ediyorum, bana şehrin gizli kalmış köşelerini anlat” derken, daha fazla bekleyemiyor ve kendimi sokaklara atıyorum. İşte New York yine etkisini gösterdi. Üstelik mevsim de bahar. İstanbul’da, Boğaz’da açan erguvanların üzerine ağaç tanımam ama Upper West Side’da yürürken gördüğüm çiçek açmış kiraz ağaçları ve mimozalar da hatırı sayılır güzellikte. İstanbul’un tozu daha ayağımdayken Central Park’ın yolunu tutuyorum. Efsanevi Beatles grubundan John Lennon anısına yapılmış, ortasında Imagine yazan mozaiğin yanından geçerken Lennon’un hayranı bir evsizin anıta taze çiçekler bıraktığını görüyorum. Köşedeki Dakota apartmanında oturmuş ve aynı yerde vurulmuş olan 74 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Gün boyu canlılığın hiç eksilmediği Brodway caddelerinde hayat akıyor. Life flows along Broadway, which hums with activity all day long.

HIDDEN NEW YORK And that is indeed what happened. I am determined to tour to my heart’s content the city I’ve breezed in and out of over the years. When I call up my New York friend from my Manhattan hotel room, she chides me a little for having waited so long between visits. I tell her I wonder what I’ve missed and ask her to show me New York’s hidden corners. Unable to wait any longer, I hit the streets. There’s that New York spell again! What’s more, it’s springtime. There is nothing like


newyork.indd 75

4/24/10 1:14 PM


Beatles üyesi anısına parkın bu bölümünün ismi ‘Strawberry Fields’ olarak kalmış. Parkın içinde ve civarında görülecek çok şey var: Hayvanat bahçesi, mimari tasarımıyla dikkat çeken Guggenheim Müzesi, Metropolitan Museum of Art ve irili ufaklı galeriler... ŞAŞIRTICI CHELSEA Bu kez adanın batı yakasına doğru maratonum başlıyor. Hedefim sanat galerilerinin yeni adresi olan ve şehrin son senelerde yıldızı parlayan Batı Chelsea Mahallesi’ni keşfetmek. 20 ile 23. sokaklar arasında Art Gallery District’te 350 kadar sanat galerisi dizilmiş beni bekliyor. Çoğu öğleden önce kepenk kaldırmadığından sadece birkaçına girebiliyorum. Chelsea’nin simgesi haline gelmiş mimar Frank Gehry imzalı dokuz katlı ultra modern cam binanın yanından geçip, isminden mahalle pazarı olduğu izlenimi veren Chelsea Pazarı’na (Chelsea Market) geliyorum. Karşımda dev gibi duran bina 1890 tarihli ve uzun süre dünyanın en büyük bisküvi fabrikalarından biriymiş. Kapandıktan sonra Postendüstriyel bir dönüşümle şehre geri kazandırılmış. Eskiden gelen kültür birikiminin sergilendiği binanın girişi şık yiyecek tezgâhları, kafe ve dükkânlarla dolu. Eski fabrika zemini olduğu gibi korunmuş, etrafı kullanılmayan borular süslüyor ve aydınlatma gece kulübü havasında. Etrafıma baktığımda 76 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Sanatın duvar ve sokaklara taştığı New York’ta tabelalar en önemli yönlendirici. Signs are an important guide in New York, where art spills over onto walls and streets.

the judas trees that bloom on the Bosphorus in spring, but the blossoming mimosas and cherry trees I see as I stroll along the Upper West Side are also unforgettably beautiful. With the dust of Istanbul still on my shoes, I head straight for Central Park. As I pass by the monument erected in memory of Beatle John Lennon with ‘Imagine’ set in mosaics at the center, I notice a homeless Lennon fan leaving fresh flowers. The name ‘Strawberry Fields’ has stuck in this part of the park, in memory of Lennon, who lived in the Dakota Apartments on the corner where he was also shot. There are many things to see in the park and its environs: the Zoo, the architecturally remarkable Guggenheim Museum, the Metropolitan Museum of Art and the many galleries large and small.

SURPRISING CHELSEA Now begins my marathon to the island’s west side. My goal is to explore the quarter of West Chelsea, the city’s shining star of late and new address for art galleries. Some 350 galleries await me in the Art Gallery District between 20th and 23rd streets. I can enter only a few since most don’t open till afternoon. Passing architect Frank Gehry’s signature ultra-modern nine-story glass building, now a Chelsea icon, I come to Chelsea Market, a virtual neighborhood bazaar as the name indicates. Opposite me stands a giant of a building dating to 1890. Long one of the world’s largest cracker factories, it has been reclaimed now in the city’s


newyork.indd 77

4/24/10 1:14 PM


rengârek cupcake satan dükkânın yanında olduğumu farkediyorum. Binanın üst katlarındaki eski bisküvi depoları tek odalı milyon dolarlık loft’lara dönüşmüş. KASAP MAHALLESİ Pazardan yola çıkmışken bir de bitişikteki kasap mahallesine göz atmakta yarar var. Beş dakika yürüdükten sonra yıldızı son senelerde parlayan Meat Packing District’teyim. Eskiden şehrin kasaplarının toplandığı ve hâlâ kamyonların cirit attığı bu bölgenin on sene öncesine kadar özellikle akşamları kötü bir şöhreti varmış. Son senelerde bu mahalle de büyük bir değişim geçirdi: Meşhur modacıların, tabanı kırmızı ayakkabı markasının avcılarının ve ünlülerin nereye taşındığını merak edenlerin akınına uğruyor. Gece olduğunda New York’ta yaşayan manken ve aktrislerin de buradaki çok sayıdaki kulüplerde boy gösterdiği mekân girişlerinde bir saatlik kuyruklar oluştuğunu anlatılıyor. Renkli gecelerin yaşandığı bu sokaklarda gündüz yapacak fazla bir şey yok, ancak her an bir moda çekimine denk gelebilirsiniz.

Sokak müzisyenlerinin şenlendirdiği New York’ta pek çok festival düzenleniyor. Many festivals in New York are livened up by street musicians.

post-industrial transformation. Fashionable shops, cafes and snack bars crowd the entrance of the building, which exhibits the culture of an earlier era. Preserved as a factory floor, its now unused pipes serve as decor, while the lighting gives the impression of a night club. When I look around, I realize that I’m standing next to a shop selling colorfully decorated cupcakes. The former cracker storage areas on the building’s upper floors have been converted into million-dollar oneroom lofts.

THE SLAUGHTERHOUSE DISTRICT Leaving the market behind I take a look at the neighboring slaughterhouse district. A five-minute walk and I’m in the Meat Packing District, rising star of recent years. Formerly the place where the city’s butchers were concentrated and an area still clogged with trucks, until ten years ago this district had a bad reputation, evenings especially. But more recently it has undergone an enormous transformation, attracting


newyork.indd 79

4/24/10 1:14 PM


AVRUPAİ GREENWICH Kasapları bırakıp Greenwich Caddesi’nden ilerledikçe baharda açan çiçekler konfeti gibi etrafta uçuşuyor. Manhattan’ın en yeşil sokakları sanki buraya toplanmış. Tarihi evlerin çoğunun dökme demirden yapılmış yangın merdivenlerini saksılar süslüyor. Şehrin bu tarafı oldukça sakin ve huzurlu. Bu mahallenin sakinleri arasında Dustin Hoffman ve daha bilmediğim nice sanatçı var. New Yorklular buraya kısaca Village diyor. Nedenine gelince: 1822’de tüm şehri tehdit altına alan sarıhumma salgınından kaçanlar burayı bir köy olarak kurmuş. Dikey ve gelişigüzel sokaklar, Manhattan’ın cetvelle çizilmiş planından farklı ve biraz eski kıtayı andırıyor. Geçtiğim parkta Türkçe konuşmalar duyunca kulak kabartıyorum. Bu sene 23 Mayıs günü Madison Caddesi’nde kutlanacak olan 29. Türk Günü Yürüyüşü’ne Türk Milli Futbol Takımı da katılacağından Türkler çok heyecanlı. Biraz önce buluştuğum ve 30 senedir Village’da oturan fotoğraf sanatçısı Metin Öner anlatıyor: “New York’ta Türkçe konuşulduğunu sıkça duyarım. Hayallerinin peşinden koşmak isteyenler buraya hala geliyor. Son senelerde NYC’de Türklerin sayısı mı arttı 80 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

an invasion of celebrated fashion designers, hunters of brand name red-shoes, and those curious about where the famous have moved. When night falls, New York’s models and actresses flock here to be seen in the district’s countless nightclubs, often waiting in line for an hour or longer just to get in. Although there’s little to do in this district of colorful nightlife during the daytime, you might encounter a fashion shoot at any moment.

EUROPEAN GREENWICH

Müzik ve çiçek tutkunları, balayı çiftleri, hayvanseverler... New York’ta herkese göre birşeyler var. Animal lovers, honeymooners and lovers of music and flowers… There’s something for everybody in New York.

Leaving the butchers, I head down Greenwich Avenue where petals fly like confetti in the spring air. All of Manhattan’s greenest streets seem to be concentrated here, where flowerpots grace the wrought iron fire escapes of most of the historic houses. Rather quiet and peaceful, this part of the city boasts among its residents Dustin Hoffman and many other film artists of whom I am as yet unaware. New Yorkers call it simply ‘The Village’. Why? Refugees fleeing the yellow fever epidemic that threatened the entire city in 1822 founded a village here. Departing from Manhattan’s ruler-drawn city plan, its mix of random and perpendicular streets is reminiscent of the old continent. My ears perk up when I hear Turkish being spoken as I pass a park. The Turks are excited about the 29th ‘Turkish Day Walk’, in which Turkey’s National Soccer Team is also taking part, to be celebrated on Madison Avenue, May 23rd. Photographic artist Metin Öner, who has lived in the Village for 30 years, explains: “I often hear Turkish being spoken in New York. People still come here in pursuit of their dreams. I don’t know if the number of Turks in New York has increased in recent years or not, but our presence has definitely become more noticeable.” We stroll through the district. Long


newyork.indd 81

4/24/10 1:14 PM


“BENiM ÖZGÜRLÜK ŞEHRiM” İlhan Erşahin (Müzisyen) New York’a 1990 yılında taşındım. ‘Warriors’ isimli filmi seyretmiş, Kerouac’ın “On the Road” kitabından etkilenmiştim. Rolling Stones grubundan Sonny Rollings’in saksafon solosunu ve Peter Tosh’u dinlediğimde New York hayalleri kurmaya başlamıştım. New York her zaman müziğin kaynağı olmuştur. Bir gün burada yaşayacağımı biliyordum. Bu şehir bana gerçek anlamda özgürlük veriyor. En azından yaşadığım East Village öyle. Burada sanki kendi adanda yaşar gibisin. Mesela Paris çok güzel bir şehir ama Fransızların kurallarına uymak zorundasın. NYC bambaşka, burada kendinin efendisisin. Biraz Vahşi Batı gibi. Burada küçük bir kasabada gibiyim. Mahalle pazarından taze balık ve sebze alıyorum, konser veya partiye davetli değilsem mahallemden dışarı pek çıkmıyorum. Bisikletle dolaşıyorum. Burada sağlıklı ve organik ürünlere hemen ulaşmak büyük şans. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar yüksek standartlı gıdayı bulamazsınız.

“MY FREEDOM CITY” İlhan Erşahin (Musician) I moved to New York in 1990. I watched the film ‘Warriors’ and was influenced by Jack Kerouac’s ‘On the Road’. I started daydreaming about New York when I listened to Peter Tosh and to Sonny Rollins’ saxophone solo on the Rolling Stones album. New York has always been the source of music. I knew I was going to live here one day. This city gives me freedom in the true sense of the word, at least in the East Village where I live. It’s as if you live on your own island here. Paris, for example, is very beautiful, but you have to follow the rules of the French. NYC is completely different. Here you’re your own boss. It’s a little like the Wild West. I’m like in a small town here. I buy fresh fish and vegetables from the neighborhood market. I don’t go outside my neighborhood much unless I’m invited to a party or a concert. I get around by bicycle. There is a big chance to get healthy and organic products here immediately. You won’t find standard produce of this quality anywhere else in the world.

bilmiyorum ama kesinlikle varlığımız daha bir hissedilir oldu.” Mahallede yürüyoruz, Greenwich sanatçıların uzun zaman kalesi olmuş ama emlak fiyatları artınca mahalle profili biraz değişmiş. Şimdi Village’ın neredeyse yarısına New York Üniversitesi sahip. Akademisyen ve öğrencilere özellikle Washington Meydanı Parkı’nda rastlanıyor. Nihayet New York’un yeni bir yüzüyle daha tanışıyorum. Fotoğraf tutkunları için bu şehir bir cennet. Müzelerde, sanat galerilerinde sürekli sergi var. Şehir de zaten ‘beni çek’ diye bağırıyor. SOHO’DA BİR KAFE Rotamı aşağıya Soho’ya doğru çeviriyorum. Burada sokak tezgâhlarında türlü Hollywood filminin orjinal senaryoları satılıyor. Soho’nun Cast Iron Historic Distric diye geçen tarihi demir dökme binaların olduğu Wooster, Greene, Mercer sokakları çok canlı. 82 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

the province of the Village artists, its profile has changed somewhat in recent years due to rising real estate prices. New York University now owns almost half the Village, and you will encounter students and academics in Washington Square Park especially. Finally I am getting to know yet another face of New York. This city is a haven for photography buffs. There are ongoing exhibitions in the many museums and art galleries of this city, which literally cries out to be photographed. Tıpkı Grand Central Tren İstasyonu gibi kentte pek çok tasarım harikası yapı bulunuyor. Many of New York’s buildings are design wonders, like Grand Central Station.

A CAFE IN SOHO I turn now to Soho, where original Hollywood filmscripts are sold at street stalls. Known as the Cast Iron Historic District for its historic buildings made of cast iron, Soho’s Wooster, Greene and Mercer streets are very lively. A chic stationery shop catches my eye among the restaurants that


newyork.indd 83

4/24/10 1:14 PM


İYİLEŞTİRİCİ BİR ŞEHİR: NEW YORK Melis Alphan (Gazeteci, moda uzmanı) New York kadar hiçbir şehirde yürümüyor insan. Topuklu veya rahatsız bir ayakkabı New York seyahatini zulme çevirebilir. Bunun yanında tişört ve jean’den başka bir şeye ihtiyacı yok insanın bence. Yalnız, akşamları şık restoranlara gitmeyi düşünenler uygun kıyafetler getirmeyi ihmal etmemeli, bazı restoranlara jean ile gidilmiyor. New York benim için ‘iyileştirici’ bir şehir. Dünyanın en kozmopolit kenti, dolayısıyla insan kendini hiç yabancı veya dışarıdan biri gibi hissetmiyor. İstanbul dışında yaşayacağım tek kent New York. Her gittiğimde her alanda bir sürü yenilik olduğunu görüyorum. Değişik kıyafet peşinde olanlar Soho’daki veya Brooklyn’deki butiklere bakabilir. İnsan oradaki her şeyi almak istiyor.

Prince Caddesi’nde sıralanmış restoranlar arasında şık bir kırtasiyeci dikkat çekiyor. Burada herşey kâğıttan yapılmış. Aralarında avize, masa ve her tür hediyelik eşya var. Artık bir yorgunluk kahvesi içmenin zamanı geldi. Elime aldığım New York dergisinin editörlerinin hazırladığı ‘My First New York’ isimli kitapta Liza Minnelli New York ile ilgili “Burada herkes hevesli, aceleci ve hep daha fazlasını istiyor, hepimiz hala yeni yetmeler gibiyiz” diyor. Düşünüyorum da yıllardır okuduğum Amerikalı yazarlar beni fena halde yanıltmış. New York rüyası ölmemiş, aksine elle tutulur bir gerçeğe dönüşmüş.

NEW YORK: A THERAPEUTIC CITY Melis Alphan (Journalist, fashion expertı) A person walks more in New York than in any other city. High heels or uncomfortable shoes can turn a New York visit into torture. At the same time, a person doesn’t need anything other than jeans and a T-shirt in my opinion. But those who are thinking of going to fancy restaurants in the evening shouldn’t neglect to bring appropriate clothes because you can’t wear jeans to some restaurants. For me New York is a ‘therapeutic’ city. It is the most cosmopolitan city in the world, and therefore a person never feels like a stranger or an outsider here. New York is the only city in the world where I would live outside Istanbul. Every time I go there I see a ton of innovations in every area. Those in search of unusual outfits can look in the boutiques in Soho or Brooklyn. A person wants to buy everything she sees there.

line Prince Avenue. Everything here is made of paper, including chandeliers, tables and gift items of every kind imaginable. But I’m tired and it’s time for a ‘pick-me-up’ coffee. I pick up a book titled ‘My First New York’ compiled by the editors of New York magazine and read about Liza Minnelli’s New York: “Everybody here is enthusiastic, in a hurry and always wanting more,” she says. “We’re all still like adolescents.” I’m thinking the American writers I read so many years ago got it badly wrong. The New York dream is not dead. Quite the contrary it has become palpable reality.

İş dünyasının kalbinin attığı Wall Street, şehrin önde gelen finans merkezlerinden biri. Wall Street, where the heart of the business world beats, is the city’s leading financial center.

84 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010


newyork.indd 85

4/24/10 1:14 PM


NASIL GİDİLİR? HOW TO GET THERE THY, İstanbul’dan New York’a haftanın her günü karşılıklı sefer düzenliyor. İstanbul’dan hareket saat 11:00’de, dönüşler ise 16:45’te yapılıyor. Turkish Airlines flies to New York and back every day of the week. Departures from Istanbul are at 11:00 a.m., returns at 4:45 p.m.

NE ALINIR? WHERE TO SHOP Madison ve 5. Cadde lükste zirve. Tasarım ve yaratıcılık arayanlar Soho’daki butiklerden şaşmamalı. New York’a bir saat mesafede tüm markaların toplandığı outletler var. Luxury is at its zenith on Fifth Avenue and Madison Avenue. Those seeking design and creativity should not be surprised by the boutiques in Soho. And just an hour from New York there are outlets selling all the name brands.

NE YENİR? WHAT TO EAT Yeni bohem tarz restoran ve kafeler Tribeca, Prince Street ve Williamsburg’ta. China Town, Little Italy, 5. Cadde ve 57. Sokak yakınlarındaki Fransız-Vietnam-Uzakdoğu mutfakları denemeye değer. The new bohemian-style cafes and restaurants are in Williamsburg and on Prince Street in Tribeca. It’s also worth trying Chinatown, Little Italy and the French-Vietnamese-Far Eastern cuisines on Fifth Avenue near 57th Street.

4/24/10 2:54 PM


newyork.indd 87

4/24/10 1:15 PM


AĞRI

DAĞLARIN SÖYLEŞTİĞİ

WHERE MOUNTAINS TALK • AKGÜN AKOVA

• YELDA BALER

Kış, beyaz dişlerini Doğu coğrafyasından yavaş yavaş çekiyor. Bahar, mayısta gözlerini açıyor Ağrı’da. Dev gibi bir dağ yukarıdan bakıyor karların erimesine ve baharın gözleri buzları eriyen göllere dönüşüyor. Winter is slowly retreating from the East. Spring opens its eyes in May at Ağrı, where a giant of a mountain looks out over the melting snows and the eyes of spring become so many thawing lakes.

88 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

agri.indd 88

4/23/10 5:15 PM


2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 89

agri.indd 89

4/23/10 5:15 PM


er büyük yazar, ulu bir dağdır. Sözcükleri dağları da aşar hatta, gökyüzüne doğru savrulur. Rüzgâr alır onları; uzaklardakilere, bizlere taşır. Her harf beyaz bir kuşa dönüşür, yüreğimizdeki karları eriyen som mavi göllere kanatlarını çarpar. İşte bu yüzden, yalnızca bu yüzden bile Yaşar Kemal’in ‘Ağrı Dağı Efsanesi’ni okumadan yola çıkılmaz Ağrı’ya, Doğubayazıt’a, Diyadin’e doğru… Çünkü o kitabın daha ilk sayfasında, Yaşar Kemal, Ağrı Dağı’nın dört bin iki yüz metresindeki Küp Gölü’ne baharın çiçeklerle gelişini öyle bir anlatır ki, dağcı olasınız gelir. Ağrılı olasınız gelir, Ahmet olasınız gelir, Gülbahar olasınız gelir. Üstelik sınır demeden, uzak demeden, söylence mi gerçek mi demeden. Ağrı’yı sevmek, dağları sevmek midir? Süphan’ın, Tendürek’in gölgesini sevmek midir? Bakraçlardaki koyun yoğurtlarını, pembe renkli köy ilkokullarını, Urartulu taş ustalarını, koç başlı mezar taşlarını sevmek midir Ağrı’yı sevmek? Derelere halıları indirip hep beraber yıkayan kadınların emeğini, söylencelerde kalmış geyik sürülerini, zor koşulların içe işleyen sızısını, kış damlarının yalnızlığını sevmek midir? Yoksa hepsi midir bunların, hatta çok daha ötesi? Ağrı’yı sevmek, Uç Doğu’yu sevmektir. Buz damlayan baharı sevmektir. Zoru sevmektir.

Ağrı Dağı eteklerinde kurulan kamp çadırları ilkbahar aylarında artış gösteriyor. Campers pitching tents in the foothills of Mt Ağrı show an increase in spring.

very great writer is a majestic mountain. His words traverse mountains and are tossed as high as the skies where the wind bears them far away, to us. Every letter becomes a white bird whose beating wings melt the snow in our hearts. And that is the reason - but not the only reason - why one cannot go to Ağrı Dağ Doğubayezıt or Diyadin without reading Yaşar Kemal’s ‘Legend of Mount Ağrı’. For on the first page of his book, Yaşar Kemal describes how spring comes to the Küp Gölü, a lake at 4,200 meters, with the blooming of the flowers, and you wish you were a mountain climber, a native of Ağrı, the novel’s protagonist Ahmet himself, or Gülbahar if you are a woman. No matter the distance. No matter whether the story is fact or legend. Does loving Ağrı mean loving mountains? Loving the shadow cast by Süphan, or Tendürek? Does loving Ağrı mean loving the sheep’s milk yoghurt in metal vessels and pink-painted village schools, Urartu stonemasons and ram’s head gravestones? Does it mean loving the toil of women who take their carpets down to the river to wash them together, legendary herds of stags, challenge, the isolation of huts in winter? Or does it mean all this and much more? Loving Ağrı means loving Turkey’s Far East. It means loving melting icicles in spring. Loving hardship.

THE TOWNS OF AĞRI There stands Eleşkirt. There Taşlıçay. There Hamur, and there Patnos. There Doğubayezıt like a falling star, a rock like a red tooth driven into the earth. There lie dormant volcanoes, and

90 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

agri.indd 90

4/24/10 1:54 PM


agri.indd 91

4/23/10 5:15 PM


Ağrı’dan manzaralar: Ahmed-i Hani Türbesi, Balık Gölü ve lostra salonlarından biri.

AĞRI’NIN İLÇELERİ… Orda durur Eleşkirt. Orda durur Taşlıçay. Orda durur Hamur. Orda durur Patnos. Orda durur Doğubayazıt. Çakılmış bir yıldız gibi. Orda durur kırmızı diş gibi saplanmış kayalar. Orda uyur yanardağlar ve Nuh’un Gemisi. Ve orda durur İshakpaşa Sarayı, adını taşıdığı valinin 1784 yılında kanatlarını açan taş kartalı olarak. Sırtını kayalıkların güvencesine vermiş, Ağrı Dağı’na bakar. Ona özeniyor olabilir mi? Sanmıyorum… Saygıyla bakıyor olması daha büyük olasılık. Saraya tırmanırken, Urartu kalıntılarının arasından geçersiniz. Döne döne çıkarsınız, sırtınızı Ağrı Dağı’na verirsiniz sık sık. Sonra, bu coğrafyaya göre sarışın diyebileceğiniz bir avluda bulursunuz kendinizi. Saray, gerçekte bir külliyedir ve Topkapı Sarayı’ndan sonra ikinci büyük Osmanlı sarayı olduğu yazılıdır tarih sayfalarında. 360 tane olduğu söylenen odalarından bir bölümü yıkılmış olsa da, insanı derinden etkiler. Yalnızca Osmanlı, Fars ve Selçuklu mimarisinin iç içe geçtiği bir yapı olduğu için değil; konumu itibarıyla bir coğrafya öğretmenini andırdığı için de etkiler.

Views from Ağrı: The Tomb of Ahmed-i Hani, Balık Gölü (Fish Lake) and one of the many shoeshine parlors.

Noah’s Ark. And there stands the Palace of İshakpaşa, a stone eagle that spread its wings in the year 1784 of the Governor whose name it bears. Its back resting against the rocks for protection, it looks out on Mt Ağrı. Is it trying to ape the mountain? I doubt it…It must be gazing on the mountain with reverence. As you drive up to the palace, you will pass through Urartu ruins. Winding your way up, you will frequently leave Mt. Ağrı behind you. Then suddenly you will find yourself in a courtyard one could describe as yellow for this landscape. The palace is a complex in the full sense of the word, the second largest Ottoman palace in history after Topkapı in Istanbul. Although a section said to have consisted of 360 rooms has been destroyed, one is deeply impressed nonetheless. Not only because it is a structure that combines elements of Persian, Seljuk and Ottoman architecture but because it is a virtual lesson in geography due to its location.

THE TOMB OF AHMED-I HANI Below the steep rocks above and the ruins of an Urartu castle below, the Tomb of Ahmed-i Hani near the the Shafi mosque is never without visitors. On Fridays and holidays especially it is literally thronged with people. Those who come to pray, to seek a cure for their ills, to make wishes, those who even camp out around the tomb. For some Ahmed-i Hani is a philosopher and a sage. For others a poet, a Sufi mystic. For still others he is a saint. At weddings people wish the bride and groom ‘Father Hani’s blessing’. The people have taken him to heart. And not only his tomb… Even his epic love story, Mem u Zin, has been turned into a magnificent work of literature.

AĞRI DAĞ, DIYADIN AND PATNOS… The first at 5,137 meters, and the second at 3,896 meters, Big Ağrı

92 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

agri.indd 92

4/24/10 1:54 PM


agri.indd 93

4/23/10 5:15 PM


AHMED-İ HANİ TÜRBESİ… Yukarısında sarp kayaların ve yok olmaya yüz tutmuş Urartu Kalesi’nin altında, Şafii Camii’nin yakınında Ahmed-i Hani’nin türbesi ziyaretçisiz kalmaz. Hele cuma günleri, hele bayramlarda dolar taşar. Dua edenler, dilek bezi bağlayanlar, şifa arayanlar, türbenin kıyısında düşe yatanlar… Kimi için Ahmed-i Hani bir bilgedir, filozoftur. Kimi için şairdir, sufidir. Kimi için evliyadır, ermiştir. Düğünlerde, gelinle damada bakanlar, “Hani Baba bereketi” dilerler. Halk bağrına basmıştır onu. Yalnız türbesi ile değil, Mem u Zin gibi bir aşk hikâyesini görkemli bir edebiyat yapıtına dönüştürdüğü için de… AĞRI DAĞI, DİYADİN VE PATNOS… Büyük Ağrı ve Küçük Ağrı... Birbirlerine sonsuz bir bakışla bakar gibi duran iki dağ… Birisi, 5137 m ile Türkiye’nin zirvesi, diğeri 3896 m yüksekliğinde. Büyük Ağrı, çıkıştaki zor hava koşulları nedeniyle dağcıların ilgi odağıdır; ama Nuh’un Gemisi’nin bu dağda olduğuna inanılması onu dünyadaki bütün dağlardan ayrıcalıklı kılar. Ağrı Dağı’nın karşısındaki Telçeker’de, soğuyan lavların bir yamaçta yarattığı gemiye benzeyen oluşum, bu inanışı sürekli sıcak tutar. Doğubayazıt’tan Diyadin’e giderken yine coğrafya konuşur dağları üstünüze üstünüze göndererek. 2010 rakımlı İpek Geçidi izin verir geçmenize. Diyadin Kaplıcaları, şehir merkezine 15 km uzaklıktadır. Bir yanda doğal termal havuzlar, fıskiyeler, bir yanda kır gazinoları, pansiyonlar ve karşınızda “Buralar benden sorulur!” diyen Tendürek Dağları... Kaplıcalar çevredeki birçok ilden gelenlerle bir sağlık turizmi yaratır Ağrı’da.

Diyadin Kaplıcaları yörenin şifa kaynağı ise, köylerdeki tandır fırınları da birer lezzet merkezi. The Diyadin Spas are a local source of therapy, while each of the tandoor ovens in the villages is a gastronomic center.

and Little Ağrı are two mountains that seem to stand surveying each other in locked gaze. Due to the severe weather conditions at the summit, Big Ağrı is a challenge for mountain climbers. But the belief that Noah’s Ark lies somewhere on its slopes places it among the most distinguished mountains in the world. And a formation reminiscent of a ship on a slope covered with solidified lava on Telçeker just opposite it keeps such beliefs alive and current. As you travel from Doğubayezıt to Diyadin, the mountains seem to talk. The İpek Geçidi (Silk Pass) at 2010 meters affords passage. Just 15 km from the city center are the Diyadin Spas with their natural thermal pools and fountains on the one hand and rustic bed&breakfasts and nightclubs on the other, and the Tendürek Mountains standing opposite saying, “If you want to know this place, ask me!” The thermal springs offer health tourism for people from the neighboring provinces. Mountain

“İNSANLIĞIN BEŞİĞİDİR AĞRI” (Haluk Şahin, gazeteci-yazar) Bir dağı görmek için bir ülkenin bir ucundan ötekine gidilebilir mi? Gidilebilir. Hele bu dağ Ağrı ise. Ben gittim. Unutamadığım gezilerimden biridir. Ağrı Dağı’na bir kez bakmak bile insana nasıl bir yerde yaşadığımızı hatırlatabilir. 1829 yılında büyük şair Puşkin gelmiş eteklerine ve bakmış: “Efsanevi dağa var gücümle baktım” demiş. Ben de 1989’da yaptım aynı şeyi. Var gücümle baktım. Eteklerinde dolaştım. Bir de kitap yazdım ‘Ağrı’ya Dönüş’ diye. Hazreti Nuh’un, başka peygamberlerin, keşişlerin ve kartalların nefes aldığı bir başka saat. Bir İsviçre dağı değil bu, insanlığın beşiği, dünyanın en ünlü dağı... “AĞRI IS THE CRADLE OF MANKIND” (Haluk Şahin, writer and journalist) Would a person travel from one end of a country to the other just to see a mountain? He would. Especially if that mountain is Ağrı. I did, and it was one of the most unforgettable trips of my life. Just one look at Mt. Ağrı is enough to remind a person of what kind of place we live in. The great Russian poet Pushkin came to the foothills of Ağrı in 1829 and said: “I looked with all my might at this legendary mountain.” I did the same in 1989. I looked with all my might. I wandered in its foothills. And I wrote a book, ‘Return to Ağrı’. Ağrı, where Father Noah, prophets, priests and eagles all lived and breathed in another time. This is not a Swiss mountain. This is the cradle of mankind, the most famous mountain in the world... 94 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

agri.indd 94

4/24/10 1:54 PM


agri.indd 95

4/23/10 5:16 PM


Ağrı Dağı’na tırmanan dağcılar, Meteor Çukuru’nu ve Buz Mağarası’nı görmeye gelenler de turizmin diğer bir kolunu oluşturur. Doğubayazıt Ağrı Dağı’na bakadursun, bir başka sönmüş yanardağın, Süphan’ın gölgesinde kuruludur Patnos. Hayat orada tipik bir Anadolu kasabasında olduğu gibi başlar ve biter. Sabah erkenden dükkânların kepenkleri açılır, çıraklar dükkanları siler süpürür, Ağrı-Van Caddesi’nde çaylar demlenir, tiryakiler yudum yudum başlarlar içmeye. Ürettikleri peyniri, yoğurdu, sebzeyi satmak için köylerden gelenlerle ve onların sesleriyle dolar Patnos pazarı. Erkenden başlar hayat Ağrı’nın tüm ilçelerinde, Doğu’da günü erkenden yudumlamak gerekir. Girik Tepe’deki kazılardan çıkarılan insan yüzlü seramik ve boncuklardan oluşan motifi ve hatta Nuh’un Gemisi’ni de onunla birlikte kumaşa işleyen genç kız için de böyledir bu, kırmızı pullu alabalık ve sazan tutmak için Taşlıçay’da Balık Gölü’ne inen balıkçılar için de... Diyadin kaplıcalarında çalışanlar için de böyledir, iyileşmek için kaplıca havuzlarına giren insanlar için de... İpek halılara ejderhalarla birlikte işlenen kuşlar için de erkenden başlar hayat Ağrı’da, kepeneklerinin altında sürüsünü otlatmaya götüren çobanlar için de...

Traces of an elegant past can be found in the carpets, kilims and textiles of Ağrı.

climbers come to scale Ağrı, and those who come to see the Meteor Crater and Ice Cave make up another group. Doğubayezıt’s Ağrı aside, another dormant volcano in the shade of Mt. Süphan is Patnos, where the day begins and ends as in a typical Anatolian town. The shops raise their shutters in the early morning hours, and the apprentices sweep them clean. Tea is steeped along Ağrı-Van Caddesi and the aficionados immediately start their day-long sipping. The Patnos Market hums with the sounds of people who have come from the villages to sell their cheese, yoghurt and vegetables. Life begins early in all the towns of Ağrı as it does by necessity all over the East. It is the same for a young girl embroidering cloth with motifs from the ceramics and beads with human faces unearthed in the excavations on Girik Tepe, and even with Noah’s Ark, and the same for the fishermen who come down to Balık Gölü (Fish Lake) at Taşlıçay to catch carp. The same for those who work in the spas at Diyadin and for those who take the therapeutic waters for their health. Life begins early for the birds, too, birds that are worked into the region’s silk carpets alongside dragons. And for the shepherds in their felt cloaks who bring their flocks here to graze…

“A WHITE BIRD COMES…” What did we say at the outset? Every great writer is a majestic mountain. So, let us usher in spring on one of those great mountains with Turkish writer Yaşar Kemal. And as we read let us drink in the fragrance of the flowers: “Every year when spring breaks into bloom and the world becomes a lullaby, the shepherds of Mt Ağrı come from all over and, casting their felt cloaks on the copper earth around the lake, they sit down. As the sun rises, they pull their reed flutes from their belts and play the fury and passion of Mt. Ağrı. And as the day is dawning a white bird comes…” If you have never gone to Ağrı, please don’t say it’s too late… And when you go, be sure to get up early, for Ağrı’s mountains promise to show you different colors at every moment. Mountains that are white mornings, red at evening and purple as night is falling… The East describes itself best to travelers crossing the foothills of those mountains.

RUTRUM ACCUMSAN

“BİR AKKUŞ GELİR...” Ne demiştik başlarken? Her büyük yazar, ulu bir dağdır... İşte o ulu dağlardan birine baharı Yaşar Kemal ile getirelim ve okurken de çiçek kokusunu hissedelim: “Her yıl, bahar çiçeğe durduğunda, dünya nennilendiğinde, Ağrı Dağı’nın çobanları dört bir yandan gelirler, kepeneklerini gölün bakır toprağına atıp üstüne otururlar. Tanyerleri ışırken kavallarını bellerinden çekip Ağrı Dağı’nın öfkesini, sevdasını çalarlar. Ve gün kavuşurken bir ak kuş gelir...” Bugüne kadar Ağrı’ya gitmediyseniz, artık geç demeyin lütfen... Gittiğinizde siz de erkenden kalkın, çünkü Ağrı’nın dağları her an size başka renkler göstermeyi vaad eder. Sabahları ak, akşamüstü kızıl, gece başlarken mor dağlar... Ve Doğu kendini en çok o dağların eteklerinden geçen yolculara anlatır.

Ağrı’daki halı, kilim ve dokumalarda geçmişin zarif izlerine rastlamak mümkün.

96 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

agri.indd 96

4/24/10 1:55 PM


agri.indd 97

4/23/10 5:16 PM


NASIL GİDİLİR? HOW TO GET THERE Ağrı Havalimanı ekim ayı sonuna kadar kapalı. En yakın uçuş noktası Erzurum. THY, İstanbul’dan Erzurum’a karşılıklı seferler düzenliyor.

Obis quis ipsaepe riostes aliberiam quamus, que omni dolorrume conectur? Qui soluptatem que si voluptatur autatem est, cones es doluptat. Nis nis nobitatium inietur? Qui cus etur alibus, et iusci auditas sequatur modigendam

Ağrı Airport is currently closed until October, so the nearest flight destination is Erzurum. Turkish Airlines has regular scheduled flights to Erzurum and back.

NE ALINIR? WHAT TO BUY Halı ve kilime meraklıysanız Ağrı tam size göre. Ayrıca Doğubayazıt’taki pasajlar eşarp, takı ve dekoratif objeler yönünden zengin. If you are interested in carpets and kilims, Ağrı is just the place for you. The markets of Doğubayezıt are also rich in scarves, jewelry and decorative items.

NE YENİR? WHAT TO EAT Yöreye özgü bir tür içli köfte olan Abdigör köftesi, ‘kete’ denilen geleneksel ekmek, saç kavurma, kızıl alabalık, beyaz bal ve erişte Ağrı’nın önemli lezzetlerinden.

RUTRUM ACCUMSAN

Abdigör kofta are a kind of stuffed meatballs unique to the region. Traditional ‘kete’ bread, shredded lamb fried on a hot iron plate, red trout, white honey and homemade noodles are other local specialties.

98 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

agri.indd 98

4/24/10 1:55 PM


2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 99

agri.indd 99

4/23/10 5:16 PM


DENİZLERDE BİR PERİ MASALI A TALL TALE ON THE HIGH SEAS 2010 Avrupa Kültür Başkenti olan İstanbul’un denizleri 27–30 Mayıs tarihleri arasında muhteşem yelkenlileri ağırlayacak. The seas of Istanbul, 2010 European Capital of Culture, will be welcoming a fleet of magnificent sailing vessels between May 27 and 30. • HASAN MERT KAYA

yelkenli.indd 100

4/23/10 5:21 PM


yelkenli.indd 101

4/23/10 5:21 PM


Obis quis ipsaepe riostes aliberiam quamus, que omni dolorrume conectur? Qui soluptatem que si voluptatur autatem est, cones es doluptat. Nis nis nobitatium inietur? Qui cus etur alibus, et iusci auditas sequatur modigendam

TEMİZ DENİZLER VE BARIŞ Yarışmanın organizatörlüğünü üstlenen ‘STI’ (Sail Training International) vakfı, 2007 yılında Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildi. Deniz severleri 56 yıldır din, dil ve etnik fark gözetmeksizin kaynaştırmak, deniz kirliliği ile savaşmak, deniz kültürünü yaymak için yaptığı çalışmalarla takdir toplayan vakıf, deniz sevgisini geniş kitlelere ulaştırıp yaymayı amaçlıyor. ENGİN DENİZLERDE KIYASIYA MÜCADELE Boylu Soylu Yelkenliler, dünya denizlerini aşarak 9–12 Mayıs’ta Volos (Yunanistan), 21-24 Mayıs’ta Varna (Bulgaristan), 27 -30 Mayıs’ta İstanbul ve 4-7 Haziran’da Lavrion (Pire) limanlarında olacaklar.

D

ubbed by the English the ‘Tall Ships’, these noble swans of the sea will be crossing the high seas this month to anchor in the cool waters of the Bosphorus. Spearheaded by Greece and Bulgaria with organization by Sail Training International (STI), the event, which is being realized with joint contributions by the Istanbul 2010 European Capital of Culture Agency and the Chamber of Maritime Commerce, goes far beyond the usual yacht race.

CLEAN SEAS AND PEACE Competition organizers ‘STI’ were nominated for the Nobel Prize in 2007. Recognized for their efforts over 56 years to bring together all lovers of the sea without distinction of race, religion or language, to battle water pollution and to spread maritime culture, STI aims to inspire large numbers of people with a love of the sea.

BATTLING THE HIGH SEAS Ports of call for the Historical Seas Tall Ships Regatta will be Volos (Greece) May 9-12, Varna (Bulgaria) May 21-24, Istanbul May 27-30, and Lavrion (Greece) June 4-7.

A FEAST FOR THE EYES Bosphorus cruises and canoeing and rowing races will also be held on the regatta days. It is hoped that the event, a fabulous feast for the eyes, will raise awareness of, and boost interest in, maritime sports for participants as well

RUTRUM ACCUMSAN

ngilizlerin ‘Tall Ships’ adını verdikleri, dilimize ‘Boylu Soylu Yelkenliler’ şeklinde çevrilen denizlerin bu güzel ve asil kuğuları, uzak denizleri aşıp Boğaz’ın serin sularına demir atacak. ‘Sail Training International’ organizatörlüğü, Yunanistan ve Bulgaristan’ın katkıları ile Türkiye’den Deniz Ticaret Odası’nın öncülüğü ve İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı’nın ortak çalışma ve katkılarıyla gerçekleşme fırsatı bulan etkinlik, aslında sıradan bir yarışma olmanın çok ötesinde.

102 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

yelkenli.indd 102

4/23/10 5:21 PM


2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 103

yelkenli.indd 103

4/23/10 5:21 PM


Obis quis ipsaepe riostes aliberiam quamus, que omni dolorrume conectur? Qui soluptatem que si voluptatur autatem est, cones es doluptat. Nis nis nobitatium inietur? Qui cus etur alibus, et iusci auditas sequatur modigendam

MUHTEŞEM BİR GÖRSEL ŞÖLEN Yarışma günleri boyunca Boğaz turları, kano, kürek gibi deniz yarışları da düzenlenecek. Etkinliklerle, katılımcıların ve izleyicilerin deniz sporlarına ilgisinin ve farkındalık düzeyinin arttırılması arzulanıyor. Öte yandan görsel bir şölen niteliğindeki Boylu Soylu Yelkenliler Yarışı’nda yarışmacılar (Historical Seas Tall Ships Regatta ) büyük dalgalar, güçlü akıntılar ve kuvvetli rüzgârların yanı sıra birbirleriyle de mücadele etmek durumundalar. Mücadelede başarıyı yakalamak tam bir takım çalışmasına ve birbirlerine kenetlenmiş, uyumlu bir ekip oluşturmaya bağlı. Yelkenlilerin İstanbul’da olduğu dört gün, tam bir şenlik havası içinde kutlanacak. TÜRK KARA SULARINDA İLKLER Türk kara sularında ilk defa gerçekleştirilecek olan yarışma başka ilklere de sahne olacak. Öncelikle, ‘tarihi denizler’ olarak da bilinen Ege, Marmara ve Karadeniz’e bu büyüklükte tarihi bir filo ilk defa gelmiş olacak. Yine böyle bir filo ilk

as spectators. In addition to competing with each other, contestants in the Historical Seas Tall Ships Regatta will also have to do battle with giant waves, powerful currents and strong winds. Capturing victory in the struggle depends on developing a close-knit, harmonious team and perfect team work. A veritable festival atmosphere will reign in Istanbul during the four days the vessels are in the city.

SOME FIRSTS IN TURKISH WATERS Visiting Turkey’s territorial waters for the first time, the regatta will set the stage for other firsts as well. This will be the first time, for example, that a historic fleet of this size has ever visited the Aegean, Marmara and Black Seas, known as the ‘historical seas’ of the world. It will also be the first time such a fleet has traversed the Turkish straits, as well as the first time large sailing vessels have ever raced on open water

104 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

yelkenli.indd 104

4/23/10 5:21 PM


yelkenli.indd 105

4/23/10 5:21 PM


defa Türk Boğazları’ndan geçip, Karadeniz’de de büyük yelkenliler ‘açık deniz yarışı’nı birinci kez gerçekleştirecekler. Tabii, unutulmaması gereken bir ilk de bu peri masalı filonun İstanbul’a ilk defa ve Avrupa Kültür Başkenti olduğu 2010 yılında konuk olması!

in the Black Sea. And of course another first that should not be forgotten is that this spectacular fleet is making its first visit to Istanbul in 2010 as a guest of European Capital of Culture.

DOĞAYA VE YAŞAMA KATKI Yarışmanın geçmiş yıllarda düzenlendiği bölgelerde çevreye, kent yaşamı ve mimarisine yönelik olumlu etkiler ve dönüşümler gözlenmiş. Bu dönüşümün en belirgin olarak görüldüğü yerler ise yelkenlilerin denizlerin köpüklü dalgalarını yara yara uğrayıp, ziyaret ettiği limanlar ve çevresi olmuş. Ziyareti izleyen yıllarda önemli kıyı düzenlemelerinin gerçekleştiği, turist sayısında artış görüldüğü ve liman, marina, barınak gibi denizle ilgili yapıların hızla çoğaldığı, yeni iş sahalarının açıldığı kayıtlara geçmiş.

Positive changes and transformations have been observed in the environment and in city life and architecture in all regions where the regatta was held in past years. Areas where this transformation is most noticeable are the ports and their environs where the vessels dock after cleaving the frothy main. In ports the fleet has visited, important coastal improvements have been made in the years following its visit, increases have been observed in the number of tourists, there has been a rapid proliferation in infrastructure such as port facilities and marinas, and new areas of employment have been opened up.

GÖRÜN, KATILIN! İstanbul’da yaşıyorsanız ya da 27-30 Mayıs 2010 tarihlerinde İstanbul’da olma şansınız varsa, kıtaların ve kültürlerin buluşma noktası bu güzel kentte denizlerin boylu, soylu yelkenlerinin şölenini kaçırmayın. Avrupa Kültür Başkenti etkinlikleri çerçevesinde 2010 yılı içerisinde denizle ilgili 11 organizasyon düzenleniyor. Boylu, soylu yelkenler ise tüm bu organizasyonlar içinde dikkati en çok çekenler arasında.

CONTRIBUTING TO LIFE AND NATURE

JOIN IN THE FUN! If you live in Istanbul or have a chance of being there May 27-30, don’t miss seeing the Tall Ships in this stunning city at the crossroads of continents and cultures. Eleven different maritime events are being organized in 2010 in conjunction with European Capital of Culture activities, the Tall Ships Regatta is one of the most spectacular among them.

106 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

yelkenli.indd 106

4/23/10 5:22 PM


ABC D

yelkenli.indd 107

4/30/10 10:56 AM


KIRPILMIŞ KUMAŞLARIN RENKLİ DÜNYASI THE COLORFUL WORLD OF PATCHWORK • JÜLIDE KARAHAN

• TEKSTİL SANATLARI DERNEĞİ

Her geçen gün daha fazla kişiyi etkisi altına alan renkli bir dünyanın kapısını aralıyoruz; patchwork dünyasının…

We take a look here at a colorful world that is attracting more and more people by the day… the world of patchwork.

108 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Patchwork.indd 108

4/23/10 5:56 PM


2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 109

Patchwork.indd 109

4/23/10 5:56 PM


ürk kahvesiyle cevizli kekin kokusu pencere pervazlarından ve kapı aralarından geçerek Kuzguncuk’taki Perihan Abla Sokak’a yayılıyor. Her akşamüstü, muntazaman… Kadın kahkahası, dikiş makinesi sesi, iğne iplik kardeşliği ve kumaş kargaşası da cabası. Canhıraş bir hazırlık. Tekstil Sanatları Derneği, 5 – 16 Mayıs tarihlerindeki ‘Kırkpare – Patch’ sergisine hazırlanıyor. Harbiye’deki Askeri Müze’de gerçekleşecek sergide; Türkiye yanı sıra ABD, Avusturya, Belçika, İrlanda, İngiltere, Japonya, Macaristan ve Yunanistan’dan patchworkler var. Sergiyi bahane edip patchworkün renkli, paylaşımcı ve dost dünyasının kapılarını araladık. BİR SANDVİÇ MİSALİ Türkçe’de kırkpare, yamalı bohça, kırkyama, hanım dilendi - bey beğendi gibi pek çok isimle anılan patchwork; parça kumaşların birleştirilmesinden menkul. Bir sandviç misali… Şöyle ki: Birinci kat parçalı yüz. İkinci kat ara katman olan elyaf. Üçüncü kat en alta konan yekpare arka kumaş. Bu üç kat, ‘yorganlama’ veya ‘kapitone’ tekniğiyle birbirine dikilip tek vücut haline geldiğinde işte size patchwork. Eski zamanlarda ihtiyaçtan doğan bu meşgale, günümüzde gittikçe popülerleşen bir hobi, sanat, hatta moda. Üstelik sadece hanımların değil, beylerin dünyasında da. Tanınmış iki erkek patchwork ustasından dem vurmanın zamanı: Biri; aslında inşaat mühendisi olan John Flynn. Eşine yardım etmek için

very evening without fail the aroma of Turkish coffee and the pungent scent of walnuts waft out of windows and half open doors into Perihan Abla Street at Kuzguncuk. The sound of women’s laughter mingles with the hum of sewing machines. But the union of needle and thread and a riot of fabrics are the real focus here. Frenzied preparations are under way. The Textiles Arts Society is getting ready to hold their Patchwork Exhibition, May 5-16. Besides Turkey there will be examples from Austria, Belgium, England, Greece, Hungary, Ireland, Japan and the U.S. We took the exhibition as an excuse to explore the friendly and colorful world of patchwork.

LIKE A SANDWICH Known by a number of different names in Turkish, patchwork is the sandwich-like joining together of tiny squares of different kinds of cloth. It goes like this: The first patch forms the surface, the second or intermediate layer provides the fiber, and the third layer is another patch of cloth sewn underneath. Together, these three layers, sewn together by the quilting technique known as ‘Kapitone’ or ‘yorganlama’ in Turkish, produce a single padded quilt, or ‘patchwork’ to us. Born of need in earlier times, this occupation is an art, a hobby, indeed a rage today that is becoming more popular by the minute. What’s more, it is not the province of women alone but also of men! So it’s high time we mentioned a couple patchwork masters, both of whom are men. The first is John Flynn. A civil engineer by training, Flynn started doing patchwork to help his wife and was so successful that he abandoned his profession. Now he designs his own

PATCHWORKÜN PÜF NOKTALARI • Kullanacağınız kumaşların türü aynı olmalı; ya tamamen sentetik ya da tamamen pamuklu. • Kumaş kalınlıkları aynı olmalı. • İnce ve kaygan kumaşlar kullanmak istiyorsanız onları yapışkan tela ile sabitlemelisiniz. • Kumaşlar kullanılmadan önce yıkanıp apreleri alınmalı. Böylece çekip çekmediği, boya verip vermediği anlaşılabilir.

SOME PATCHWORK TIPS • The pieces of cloth you use should be of the same type: either all synthetic or all cotton. • The cloth pieces should be of equal thickness. • If you want to use very thin, slippery fabrics, you should definitely fasten them in place with adhesive buckram. • All cloth used should be laundered in advance to guard against shrinkage and running colors.

110 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Patchwork.indd 110

4/24/10 1:46 PM


Patchwork.indd 111

4/23/10 5:56 PM


patchworke başlayan Flynn, o kadar başarılı olmuş ki, asıl mesleğini bırakmış. Şimdi hem kendi markası olan ürünler tasarlıyor, hem kitaplar yazıyor hem de uluslararası festivallerde patchwork dersleri veriyor. Bir diğer ödüllü patchwork ustası ise Colorado’da kendi stüdyosunda çalışan Ricky Tims. Aynı zamanda müzisyen olan Tims, emekli bir kamyon şoförü olan babasını bile patchwork yapmaya ikna etmiş. GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE Patchwork’ün çıkış noktası, ihtiyaç ve eldeki malzemenin ziyan edilmeden kullanılması. Bazı kaynaklara göre Orta Asya, bazılarına göreyse Mısır kaynaklı. Bugün elde olan en eski patchwork parça, bir İskit Kabile Reisi’nin mezarında bulunmuş. M.Ö. 100 - M.S. 100 yılları arasına ait olduğu düşünülen parçanın üzerinde hayvan şekilleri yer alıyor. Budist rahiplerin yamalarla yapılmış giysiler kullandıkları, İpek Yolu yolcularının yol üzerindeki mabetlere kumaş parçaları bıraktıkları ve bu parçalarla çeşitli örtü ve objeler yapıldığı Marko Polo’nun gezi yazılarından malumumuz. Patchwork’ün Haçlı Seferleri’yle Asya’dan Avrupa’ya ve daha sonra da Amerika’ya geçtiği düşünülse de günümüzde ilk durak Doğu değil Batı, hatta bilhassa Amerika... Her hobi üzerine bir endüstrinin kurulduğu Amerika, ticari amaçla da olsa, patchworkün beşiği. Her genç kızın evlenmeden önce çeyiz olarak yapması beklenen çift alyans modeli, Baltimore’un albüm aplikeleri, yoyolar, ipek ve kadifeli çılgın model en bilinen örneklerden.

products and has his own trademark. He writes books on the subject and gives patchwork classes at international festivals. Another prize-winning patchwork artist is Ricky Tims, who has his own studio in Colorado. Also a musician, Tims has even talked his father, a retired truck driver, into doing patchwork!

FROM PAST TO PRESENT Patchwork arose out of a concern to use up the old scraps of fabric everyone has lying around. According to some sources, it originated in Central Asia, according to others in Egypt. The oldest existing example of patchwork today was found in the tomb of a Scythian tribal chief. Animal motifs adorn this specimen, which is thought to date to the period between 100 B.C. and 100 A.D. We know from the travel writings of Marco Polo that Buddhist priests wore robes made of patchwork and that Silk Road merchants left behind at temples along the way pieces of patchwork from which a variety of covers and other items were made. Even though patchwork came from Asia to Europe with the Crusades, making its way from there to the Americas, it is the West, not the East, the U.S. in particular, that is the center of patchwork today. As a country where an industry immediately springs up around every hobby, the U.S. is now the cradle of patchwork, albeit for commercial purposes. Every marriageable young woman today has in her trousseau a few patchwork quilts, such as the coveted Double Wedding Ring quilts and Baltimore Album Samplers, hand-appliquéd with silk and velvet and ‘yo-yo’ puffs. Done differently in every country, patchwork is used as a vehicle for expressing political views in Central and South

112 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Patchwork.indd 112

4/23/10 5:56 PM


2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 113

Patchwork.indd 113

4/23/10 5:56 PM


Her ülkede farklı şekilde uygulanan patchwork, Orta ve Güney Amerika’da politik görüş ifade etme yöntemlerinden biri olarak kullanılıyor. Hindistan ve Pakistan’da minik aynalar, Afrika’da ise sade ve geometrik şekiller öne çıkıyor. En güzel patchworklerin yapıldığı ülkelerden biri ise Japonya. Sabırlı Japon hanımlar, ince zevklerini ülke kültürüyle birleştiriyor ve ortaya benzersiz eserler çıkarıyor. Japon patchwork ustalarının son gözdesi epey tanıdık: Türk oyaları.

America. In India and Pakistan tiny mirrors are used in the designs, while African patchwork stands out for its plain, geometric shapes. One of the countries where the most beautiful patchwork is done is Japan. Famous for their patience, Japanese women combine their refined taste with their national culture to produce some of the finest examples of this art. And the latest favorite with the Japanese patchwork artists is none other than our familiar Turkish embroidery!

TÜRKİYE’DE PATCHWORK Patchworkün Türkiye’deki geçmişini düşünürsek epey eskiye gitmemiz gerekecek. Osmanlı İmparatorluğu ve öncesine… O günlerde en güzel örnekler çadır ve gölgeliklerde görülüyor. Saray nakkaşhanesi tarafından yönlendirilen ve devrin sanat akımları doğrultusunda aplike desenlerle süslenen çadırlar, saray ve köşklerin dış mekâna taşınmış örnekleri olduğundan epey detaylılar. Günlük hayatta seccade, giysi, çanta, masa ve yatak örtüsü olarak karşımıza çıkan patchworkün bir de yakın akrabası var Türkiye’de: Yorgancılık. Tek parçalı ve kalın ara katmanlı sıcacık işler çıkaran Türk yorgancıların sayısı her geçen gün azalsa da; genel anlamda son 20 – 30 yılda pek çoklarının hayatına tutkulu ve yaratıcı bir uğraş olarak girdi patchwork. ‘Elle mi yapılsın, makineyle de olur mu?’ tartışmaları bir kenara, patchworke gönül verenler kendilerini renkli ve dayanışması bol bir dünyanın kapısında buluyor. Eşikten geçtiklerindeyse birleşenin sadece kumaşlar olmadığını fark ediyor. Son sözü Tekstil Sanatları Derneği kurucularından Selma Kenter’e bırakalım: “Patchwork bize sabır, gayret, paylaşım ve üretimin inceliklerini öğretti.”

We have to go back very far for the history of patchwork in Turkey. To the Ottoman Empire and even earlier. The most beautiful examples in those days are seen on tents and baldachins. Commissioned to the Palace ‘Nakkaşhane’ or imperial art studio, and appliquéd with designs in keeping with the art currents of the day, these tents were quite ostentatious since they were used outside the palace and imperial pavilions. Used in everyday life in prayer mats, garments, bags, tablecloths and bedspreads, patchwork has another close relative in Turkey in the form of the ‘yorgan’ or quilt, made of a single piece of cloth with a thick, warm intermediate layer of filling. Although the number of Turkish yorgan makers is diminishing by the day, patchwork remains a creative and much-loved pastime that has entered the lives of many people in the last 20-30 years. Putting the handmade vs machine-made debate aside, those who devote themselves to patchwork find themselves in a colorful world of friendship and solidarity. The minute you cross the threshold into the patchwork workshop, you realize that the little squares of cloth are just a part of it. Let us leave the last word to Selma Kenter, one of the founders of the Textiles Arts Society: “Patchwork has taught us the fine points of patience, striving, sharing and being productive.”

PATCHWORK IN TURKEY

114 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Patchwork.indd 114

4/23/10 5:56 PM


Patchwork.indd 115

4/23/10 5:56 PM


• JÜLİDE KARAHAN

116 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

manga.indd 116

4/23/10 6:00 PM


R O Y I L K E B I Z I N I OYLAR IS EXPECTING YOUR maNga, 55. Eurovision Şarkı Yarışması’nda Türkiye’yi ‘We Could Be The Same’ şarkısıyla temsil edecek. Ekip, oylarınızı bekliyor…

VOTES

maNga is going to represent Turkey in the 55th Eurovision Song Contest with their song, ‘We Could Be The Same’. The team is expecting your votes…

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 117

manga.indd 117

4/23/10 6:00 PM


Obis quis ipsaepe riostes aliberiam quamus, que omni dolorrume conectur? Qui soluptatem que si voluptatur autatem

stanbul’da civcivli bir gün. Güneş pırıl pırıl parlıyor, laleler şehri renge kesmiş. 55. Eurovision Şarkı Yarışması’nda Türkiye’yi ‘We Could Be The Same’ şarkısıyla temsil edecek maNga’yla Yıldız Parkı’nda buluşuyoruz. Alabildiğine telaşlı bir yolculuk arifesinde ekip. Bugünün işini yarına bırakacak lüksleri yok. Mayıs’a hızlı giriyorlar. Görüşmeler, röportajlar, konserler… Sonrası malum; önce 27 Mayıs’taki yarı finalde, onu geçmeleri halinde 29 Mayıs’taki finalde Türkiye’yi temsil edecekler.

t’s a busy day in Istanbul. The sun is shining brightly, the city is the color of tulips. We meet in Yıldız Park with maNga, who are going to represent Turkey in the 55th Eurovision Song Contest with their song, ‘We Could Be The Same’. The group stands on the brink of an arduous journey. Not for them the luxury of putting off until tomorrow what can’t be done today. May will be here before you know it with press conferences, interviews, concerts… The rest is clear: first the semi-finals on May 27th, and then, if they get through, they will represent Turkey in the finals on May 29th.

Buraya kadar biliyoruz. Bundan sonrası? Bundan sonrasını gün be gün paylaşacağız. Eurovision hikâyesindeki tüm gelişmeleri video, fotoğraf ve günlük olarak kayıt altında tuttuk zaten. Şarkı yapma, seçme, sponsorluk görüşmeleri, prova ve konserler… Her şeyi kaydettik. Sitemizde yayınlıyoruz peyderpey. Ama asıl Oslo’ya gittiğimiz andan itibaren yaşananları günlük tadında web’den anında paylaşacağız.

We know the story up to here. What comes next? We are going to share what comes next day by day. We have recorded all the developments in the Eurovision story in diaries and photographs and on video. Making and choosing the song, the sponsorship negotiations, the rehearsals, the concerts… We recorded them all. We are putting them up on our website one after the other. But we are also going to share our experiences from the moment we go to Oslo as they happen, on the web, like a real-time diary.

Çekirdek çitleterek Eurovision izlediğiniz yıllarda yarışmaya gideceğiniz hiç aklınıza gelir miydi? Evet ya, çekirdek çitleterek ailece izlerdik. Numaralar açıklandıkça bir üzülür, bir sevinirdik. Bir hafta konuşurduk sonra üzerinde. Önemli buluyorduk demek, hâlâ buluyoruz aslında. Sonuçta Avrupa Televizyonlar Topluluğu’nun organizasyonu. Ama katılacağımız aklımıza gelir miydi? Yok.

In all the years you sat and watched Eurovision, did it ever occur to you that you might go there to compete? Oh yes, we used to watch the contests at home as a family, and be either sad or happy as the votes were announced. We would talk about it for a week afterwards. We thought it was important, and actually we still do. It is, in the end, an event sponsored by the European Broadcasting Union. But did it ever occur to us that we

TURGUT ENGİN

est, cones es doluptat. Nis nis nobitatium inietur? Qui cus etur alibus, et iusci auditas sequatur modigendam

118 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

manga.indd 118

4/23/10 6:00 PM


manga.indd 119

4/23/10 6:00 PM


would compete? No.

Çok yarışma gördü geçirdi maNga; yarışmaların özel bir önemi olsa gerek hayatınızda… Olmaz mı? Şarkı kaydetmemize, albüm yapalım mı diye düşünmemize bir yarışma sebep oldu sonuçta. Yarışma beklenti oluşturuyor ve bizi daha çok çalışmaya zorluyor. Bir de yarışmalar büyüdükçe büyüdü. MTV Avrupa Müzik Ödülleri’nde ‘Avrupa’nın En İyi Sanatçısı’ seçildik, şimdi Avrupa’da bir beklenti var. Bir albüm, en azından bir single… Şarkı yapma süreciniz nasıl işliyor? Önce müzik, yani beste çıkıyor ortaya. Sonra üzerine söz yazıyoruz. Söz üzerine müzik yaptığımız çok nadirdir, ya da ikisinin başa baş gittiği… Ferman ve Yağmur müziği yapıyor; genellikle Ferman sözleri yazıyor.

How does the process of making a song go for you? The music, in other words, the composition, comes first. Then we write the lyrics to go with it. It’s very rare that we make up music for the lyrics, or that the two develop together… Ferman and Yağmur make the music, and Ferman usually writes the lyrics. Let’s turn to Ferman then. What does Ferman read, watch, do that he writes these lyrics? This time it’s more or less clear from the title of the album: Melancholy City. The influence of Orhan Pamuk and Ahmet Hamdi Tanpınar is quite prominent in the album. Through me, these two writers made a big contribution to maNga and to the melancholy expressed in the album. Orhan Pamuk, as you know, describes melancholy for two or three pages in his ‘Istanbul: Memories and the City’. A woman waiting on the road at five in the morning with a plastic shopping bag in her hand, dried oil paint on a 400-yearold fountain… The way the writer described the buildings also affected me and made me feel melancholy. That’s how it was when I read Tanpınar’s ‘Letters’ and ‘Five Cities’ after Orhan Pamuk’s references to him.

RUTRUM ACCUMSAN

O zaman Ferman’a dönelim. Ferman ne okur, ne izler, ne yaşar da bu sözleri yazar? Bu defa albümün isminden biraz belli oluyor aslında: Şehr-i Hüzün. Orhan Pamuk ve Ahmet Hamdi Tanpınar etkisi çok fazla albümde. Bu iki yazar maNga’ya ve albümdeki hüzne benim üzerimden çok katkı yaptı. Orhan Pamuk ‘İstanbul Hatıralar ve Şehir’de iki üç sayfa boyunca hüznü anlatır ya... Sabah beşte elinde poşetle yolda bekleyen kadın, 400 yıllık çeşmenin üzerinde kurumuş yağlıboya… Yazarın binaları tasviri de beni ayrıca etkiledi ve hüzne sürükledi. Orhan Pamuk’un Ahmet Hamdi Tanpınar’a göndermeleriyle Tanpınar’ın ‘Mektuplar’ını ve ‘Beş Şehir’i okuyunca da işte böyle…

maNga has been in a lot of contests. They must have a special place in your life... How could they not? A contest is in the end a reason for us to record a song, to think about making an album. Contests create expectations and force us to try even harder. The competitions have also gotten bigger and bigger. We were chosen ‘Best Artist of Europe’ in the NTV European Music Awards, so now there is an expectation in Europe. For an album, or a single at least…

120 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

manga.indd 120

4/23/10 6:00 PM


manga.indd 121

4/23/10 6:00 PM


Obis quis ipsaepe riostes aliberiam quamus, que omni dolorrume conectur? Qui soluptatem que si voluptatur autatem est, cones es doluptat. Nis nis nobitatium inietur? Qui cus etur alibus, et iusci auditas sequatur modigendam

Yazarlar vesile olmuş ama sizi asıl İstanbul vurmuş galiba… İstanbul beni, bizi zaten çok etkiledi. Ankara’dan buraya geldiğimiz zaman özellikle… Bir büyülenme durumu yani. Elimde Orhan Pamuk’un kitabı, kulağımda Türk sanat müziği, karşımda İstanbul. İnsanın yazası geliyor, elde değil. O sırada yapılan müzikler de duruma ayak uydurdu. Müziğin size hissettirdiği şeyleri yazıyorsunuz sonuçta, çağrıştırdıklarını...

So, these writers were the vehicles but in fact it was Istanbul that really made an impression on you… Istanbul has always affected me in a big way in any case. Especially when I arrived here from Ankara… It was like a spell. I had Orhan Pamuk’s book in my hand, Turkish art music ringing in my ears, and Istanbul before me. It makes a person want to write; he can’t help it. The music being made at the time was right in keeping with the situation. In the end you write the things the music makes you feel, the things it conjures up…

Ankara’dan sonra İstanbul bambaşka bir film mi? Ankara sanat filmi gibiydi. Havası, kasveti ve durağanlığıyla... İstanbul ise Türk filmi, hatta Yeşilçam filmi gibi. Daha canlı, daha heyecanlı.

So Istanbul was a completely different film after Ankara? Ankara is like an art film. The atmosphere, the dreariness, the stagnation… Istanbul on the other hand is like a Turkish film, in fact like a Yeşilcam film. Livelier, more exciting.

Belli ki maNga için sinema epey önemli. Yoksa MTV’de ödülünüzü alırken yaptığınız konuşmada Nuri Bilge Ceylan’ın yalnız ve güzel ülkesine neden atıfta bulunasınız ki? Sinema nadir ortak noktalarımızdan biri. Yeni filmleri ve eski klasikleri takip ediyoruz. Film konusunda ortak bir zevkimiz bile var. Epeydir oturup beraber film izlemişliğimiz yok ama ondan önce, özellikle beraber yaşadığımız dönemde çok izlerdik.

It’s clear that cinema is very important for maNga. Why else would you make a reference to Nuri Bilge Ceylan’s ‘lonely and beautiful country’ in the talk you gave when you received the MTV award? Cinema is one of the rare things we have in common. We watch new films as well as old classics. We even have a common taste in films. We haven’t sat down and watched a film together for a long time, but we used to do that, especially during the time we lived together.

Birinci olursanız ne değişir? Bir şeyler elbette değişir, en azından hızlanır. Uluslararası bir grup olmak istiyorduk; o süreç hızlanır bir kere. Dünya grubu olmayı kim istemez! Bakalım, inşallah.

What will change if you are first? Some things will change, that’s for sure, or at least they will gather momentum. We wanted to be an international group, and that process will speed up for one thing. Who wouldn’t want to be a world group? Let’s see what happens. Inshallah!

122 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

manga.indd 122

4/23/10 6:00 PM


manga.indd 123

4/23/10 6:00 PM


İSTANBUL’UN RENGİ

ERGUVAN THE COLOR OF ISTANBUL Asırlardır imparatorların, sanatçıların baş tacı ettiği erguvanlar çiçek açtığında İstanbul bambaşka bir çehreye bürünür. Gezilmesi, görülmesi çok daha keyifli bir yer olur. Çünkü erguvan İstanbul’un rengi ve neşesidir... • MELİH USLU • HALİM KULAKSIZ

erguvan.indd 124

THE JUDAS TREE

For centuries Istanbul has been bathed in purple every spring when the Judas trees bloom, crowning glory of artists and empires. And touring the city is even more enjoyable when it is sporting its quintessential color.

4/24/10 2:24 PM


erguvan.indd 125

4/24/10 2:24 PM


rguvan, İstanbul’a olduğu kadar hiçbir kente ait değildir. Çünkü o hem Bizans’tır hem Osmanlı’dır hem de Türkiye’dir. İmparatorların, imparatorlukların rengidir. Ayasofya’nın duvarlarını süsleyen bin küsur yıllık fresklerde onun rengini görebilirsiniz. İstanbul surlarında da onun renklerine rastlarsınız. Tarihte erguvanla İstanbul’u özdeşleştiren pek çok kanıt var. Örneğin, kesintisiz iki bin küsur yıldır kent kültürünü yaşatan İstanbul’un erguvan zamanı kurulduğu söylenir. Bir başka rivayet, Bizans’ı simgeleyen rengin erguvan moru olduğu. Geçmişte bir çeşit midye kabuğundan üretilen erguvan moru, bir zenginlik ve iktidar sembolü olarak Bizans imparatorlarının pelerinlerini süslemiş. Bizans’ın ileri gelenleri, soyluluklarını vurgulamak için kanlarının bile erguvan rengi aktığını söylemiş. Bizans’tan çok daha önceleri İstanbul’a gelen denizciler, hastalıkları kovmak için erguvan yapraklarını kaynatıp içerlermiş.

HALİT ÖMER CAMCI

YUDUM YUDUM İSTANBUL Erguvanın Osmanlı kültüründe de özel bir yeri var. Osmanlı’da 15. yüzyılda başlayan erguvan şenlikleri, ‘erguvan cemiyeti’, ‘erguvan faslı’, ‘erguvan bayramı’ gibi isimlerle anılmış. Ayrıca Osmanlı’da erguvanın güçlü dalları baston yapımında kullanılmış. Mor, lila ve pembe arası çok özgün bir renge sahip erguvan çiçeklerinin eski İstanbul mutfağında salatalara renk

he Judas tree or ‘Eastern Redbud’ (‘erguvan’ in Turkish) belongs to Istanbul as to no other city in the world. It is at once Byzantine, Ottoman and Turkish, the color of emperors and empires. You will see its purple color in the centuries-old frescoes that adorn the walls of the Hagia Sophia. You will see it again on the historic Istanbul city walls. There is no shortage of historical evidence that the name Istanbul, a capital of culture for more than two millennia, is synonymous with the Judas tree. The city is rumored, for example, to have been founded when the Judas trees were in bloom. Similarly royal purple was the traditional symbol of the Byzantine emperors. Produced from the shells of a certain species of mussels, the color purple adorned the capes of the Byzantine emperors as a symbol of power and riches. The prominent men of Byzantium are even said to have injected the tree’s purple color into their veins to emphasize their nobility. The seafarers who arrived in Istanbul long before the Byzantines boiled the petals of the Judas tree blossoms and drank the infusion to ward off disease. The Judas tree had a special place in Ottoman culture as well. Judas tree festivals, which had their inception in the 15th century Ottoman empire, were known variously as `erguvan’ days or gatherings. What’s more, the Judas tree’s sturdy boughs were also used by the Ottomans to fashion walking canes. Boasting a unique color somewhere between purple, lavender and pink, the blossoms of the Judas tree are also known to have added color and flavor to salads in the traditional Istanbul cuisine of the past.

126 SKYLIFE | NİSAN | APRIL 2010

erguvan.indd 126

4/24/10 1:43 PM


erguvan.indd 127

4/23/10 10:30 PM


ISTANBUL, GULP BY GULP

ve lezzet kattığı da biliniyor. Erguvanın güzelliğine duyulan hayranlığı edebiyatımızda da görüyoruz. Edip Cansever şiirlerinde İstanbul’u görkemli bir erguvan imparatorluğuna benzetir. Orhan Veli’ye göre insanı deli eden bir dünyadır. Necip Fazıl’a göre memleketin gerçek renkleridir. Ahmet Hamdi Tanpınar, eserlerinde bu narin ağaçtan, ”adına bayram yapılacak kadar nadide bir çiçektir erguvan’’ diye bahseder. Her kalemin tanımı farklı olsa da o hep hayran olunandır. ERGUVAN ÂŞIKLARI Boğaziçi, erguvan ağaçlarının pembe çiçekli elbisesini giymesiyle muhteşem bir tabloya bürünür. İstanbul florasının doğal türlerinden olan bu ağacın, ilkbahar aylarında açan eflatun, pembe ve lila tonlardaki yaprakları, adeta bir çiçek topunu andırır. Yaprakları salkım salkım olan erguvan, sonbahar aylarında fasulye benzeri tohumlar bırakır. Oysa yapraksız hali çalıyı andıran cılız bir ağaçtır. Tohumlar sonbaharda ve kurumadan toprağa düşerse, ilkbaharda can bulur. İstanbul fidanlıklarında erguvan fidesinin tane fiyatı, boyuna göre 20 ila 120 TL arasında değişiyor. Erguvanlar başlangıçta yavaş büyüseler de sonraları büyümeleri hızlanıyor. Altı metre boya ve dört metre genişliğe kadar ulaşabiliyorlar. Yüzünü denize çevirmiş, güneşe bakan, hafif eğimli

Admiration for the beauty of the Judas tree is evident in Turkish literature as well. Edip Cansever in his poems likens the city to a magnificent ‘empire of erguvan’. According to Orhan Veli, it is a world that can drive a person mad while Necip Fazıl calls it the country’s ‘true color’. Ahmet Hamdi Tanpınar characterizes this elegant tree as “a rare flower worthy of a special day in its name”.

ERGUVAN LOVERS Erguvan ağacının tomurcukları mor, lila ve pembe arası tonlarda özgün bir renge sahip. The blossoms of the Judas tree are unique in color, in tones ranging from purple and lavender to bright pink.

The Bosphorus is clothed in a magnificent cloak of purple when the Judas trees bloom in spring. This tree, one of the native species of Istanbul flora, is like a bouquet of flowers in every hue from purple and lavender to shocking pink. With petals like clusters of grapes, the Judas tree in autumn produces bean-like seeds. Without its leaves, it is a scrawny tree resembling a bit of scrub. If the seeds fall to the ground in autumn before drying out, they will come to life in spring. The price of a Judas tree sapling at one of Istanbul’s many nurseries ranges from 20 to 120 Turkish Liras, depending on how tall it is. Although Judas trees grow slowly at first, they shoot up later reaching as much as six meters in height. Their favorite habitats are the low hills and gentle slopes exposed to the sea and the sun. There are many species of Judas tree, but the most popular is the purplish-pink one which has become emblematic of Istanbul. The part of the city where Judas trees are most abandant is along

128 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

erguvan.indd 128

4/23/10 10:30 PM


2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 129

erguvan.indd 129

4/23/10 10:30 PM


yamaçlar ve küçük tepeler en sevdikleri yaşam alanları. Farklı farklı türleri olan erguvan ağaçlarının gözdesi İstanbul’la özdeşleşen pembe-mor olan tür. İstanbul’da en yaygın olarak görüldüğü bölge, Boğaz’ın Kandilli ile Paşabahçe arasında kalan sahil şeridi. Son yapılan sayımlara göre Boğaz’ın her iki kıyısında iki bine yakın erguvan ağacı yaşıyor. Asırlardır İstanbul’un simgesi olan bu nadide ağacın eşsiz güzelliğinin farkına varan doğa tutkunları günümüzde çeşitli etkinlikler düzenliyor. İlkbahar aylarında fidan dikme günleri düzenliyor, deniz yoluyla ya da yürüyerek erguvan turlarına çıkıyor, Boğaziçi kıyılarında adım adım erguvanların izini sürüp fotoğraflıyorlar. Ceplerine tohum doldurup, gezdikleri semtlere serpecek, internette mail grubu kurup yıl boyunca tartışacak kadar çok seviyorlar bu ağacı. Ortak hayalleri, şehrin erguvanlarını çoğaltmak, Japonların kiraz ağacı şenlikleri gibi İstanbul’u erguvanla özdeşleştirecek festivaller düzenlenmek. TOMURCUKLARIN PEŞİNDE Laleler, mimozalar, papatyalar, orkideler… İstanbul çiçekleriyle güzel. Ama şimdi şehri bir renk cümbüşüne çevirme sırası erguvanlarda. Erguvan dostlarının söylediklerine bakılırsa, erguvanların eşsiz güzelliğinin izlenebileceği altı merkez var

the Anatolian shore of the Bosphorus between Kandilli and Paşabahçe. By the latest count, the two banks of the Bosphorus boast close to two thousand Judas trees. Nature lovers who appreciate the matchless beauty of this rare tree, an Istanbul icon for centuries, are organizing a variety of events these days: tree planting days in spring, Bosphorus cruises or walking tours to view the trees, photographic outings to take pictures of the blossoms. Filling their pockets with seeds, they scatter them wherever they go. So much do they love the Judas tree that they have even set up an e-mail group to exchange information about it all year long. Their common purpose is to increase the number of Judas trees in the city and organize Istanbul Judas blossom festivals like Japan’s cherry blossom festival. İlkbahar aylarında çiçeklenen erguvan ağaçları İstanbul’u bir renk cümbüşüne çeviriyor. Blossoming in early spring, the Judas trees transform Istanbul into a rainbow of color.

IN PURSUIT OF THE BLOSSOMS… Tulips, mimosas, daisies, orchids… All of Istanbul’s flowers are beautiful. But right now it’s the turn of the Judas trees to transform the city into a cloud of color. Judging by what the Friends of the Judas Tree have to say, there are six areas in Istanbul where these trees can best be viewed in all

“INTEREST IN JUDAS TREE TOURS IS GROWING” Hüseyin Emiroğlu (President of the Istanbul Judas Tree Society) The Judas tree is a culture, a natural heritage. Whatever the cherry (sakura) is to Japan, the Judas tree is the same for Istanbul. The Judas tree has become the heart and soul of our literature and all our other arts. It is the color of the Beloved’s cheek. The number of Turkish and foreign tourists who come to Istanbul for Judas tree season is increasing by the year. And if more Judas trees are planted in Istanbul, even more tourists will come. The most practical way of seeing the Judas trees in Istanbul is to take a Bosphorus cruise. You may watch the Judas trees through the Golden Horn, on the coast at Moda and Salacak, in the parks at Fenerbahçe, in the Fethipaşa, Yıldız, Emirgan and Hidiv Groves, at Rumelihisar and Aşiyan, and at Yeniköy, Vanikoy, Çubuklu and Kanlıca on the Bosphorus.

RUTRUM ACCUMSAN

“ERGUVANA İLGİ ARTIYOR” Hüseyin Emiroğlu (Erguvan İstanbul Derneği Başkanı) Erguvan bir kültürdür, bir tabiat mirasıdır. Japonlar için kiraz ağacı ne ise İstanbul için de erguvan odur. Erguvan, edebiyatımızın ve tüm diğer sanatlarımızın sözü ve rengi olmuştur. Sevgilinin yanağı olmuştur. Erguvan zamanı İstanbul’a gelen yerli ve yabancı turist sayısında her yıl artış var. İstanbul’a dikilen erguvan ağaçları daha da artarsa turist sayısı da artacaktır. İstanbul Boğazı’nda deniz yolculuğuyla erguvanları mutlaka izlemelisiniz. Ayrıca Haliç, Moda ve Salacak kıyılarında; Fenerbahçe parklarında; Fethipaşa, Yıldız, Emirgan ve Hidiv Koruları’nda; Rumelihisarı ve Aşiyan’da, Vaniköy, Yeniköy, Çubuklu ve Kanlıca’da erguvanlar yoğun olarak izlenebilir.

130 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

erguvan.indd 130

4/24/10 1:44 PM


2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 131

erguvan.indd 131

4/23/10 10:30 PM


their unrivaled splendor: Üsküdar’s Fethi Paşa Grove, the Çubuklu hills above Beykoz, the hills above Vaniköy and Kandilli, the Aşiyan slope, Pierre Loti on the Golden Horn, and Mihrabat Grove. As you follow the Judas trees around Istanbul, you are going to need some interesting facts to share with your friends. You should know, for example, that one of Istanbul’s oldest Judas trees is in the Validebağ Grove at Bağlarbaşı. To see the tallest Judas trees, you will have to branch out to Nişantaşı’s neighboring district of Maçka. Meanwhile the coast at Üsküdar boasts some rare white Judas trees, while the century-old Judas trees on the hills of Kandilli are a boon for photographers. The Judas tree is as capricious as it is beautiful. Some species take

RUTRUM ACCUMSAN

İstanbul’da: Üsküdar Fethi Paşa Korosu, Beykoz’un Çubuklu Tepeleri, Vaniköy ve Kandilli Sırtları, Aşiyan Yokuşu, Piyer Loti ve Mihrabat Korusu. İstanbul’da erguvanların izini sürerken dostlarınıza anlatabileceğiniz ilginç bilgilere ihtiyacınız olacak. Örneğin, İstanbul’un en yaşlı erguvanlarından birinin Bağlarbaşı’ndaki Validebağ Korosu’nda bulunduğunu bilmelisiniz. İstanbul’un en uzun erguvan örneklerini görmek için Nişantaşı’nın kapı komşusu Maçka’ya uzanmalısınız. Nadir bulunan beyaz erguvanların adresi ise Üsküdar kıyıları. Kandilli tepelerindeki yüz yıllık erguvanlar, fotoğraf tutkunları için bulunmaz bir malzeme. Erguvan, güzel olduğu kadar da nazlı

132 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

erguvan.indd 132

4/23/10 10:30 PM


bir ağaç. Kimi erguvan türlerinin çiçeklenmesi için beş - altı yıl beklemek gerekebiliyor. Şiddetli yağmur ve rüzgârla karşılaştığında ömrü sadece 15 gün sürebiliyor. Özetle erguvan, baharın müjdecisi, canlılığın, yeniden doğuşun simgesi. Çalıyı andıran kuru dallardan fışkıran salkım saçak çiçekleriyle çevresine güzellikler saçan ve toprağı zenginleştirerek, etrafındaki bitkilerin gelişmesine yardımcı olan özel bir ağaç. Unutmayın, ilkbaharın ve erguvanın tadını çıkarmak için zamanınız kısa. Siz iyisi mi acele edin. İstanbul’u yeniden keşfetmenin, bu renk cümbüşünün keyfine varmanın şimdi tam zamanı.

up to four or five years to bloom, and if they meet with wind and hard rains their blossoms may last only a couple weeks. In short, the Judas tree is the harbinger of spring, the symbol of life and rebirth. A special tree that aids the growth of the flowers around it by enriching the soil and imbuing its environs with beauty in the form of clusters of blossoms that burst from its desiccated, shrub-like branches. Don’t forget, time is short for savoring the pleasure of spring and the Judas tree. So make haste. Now is the time to rediscover Istanbul and relish this rainbow of color.

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 133

erguvan.indd 133

4/23/10 10:30 PM


Mevsim iyiden iyiye bahar. Kapadokya’ya gitmek için pek çok sebep var. Doğa, tarih, efsane ve şimdi de sanat…

LAND ART IN CAPPADOCIA Nothing beats spring. And there is no shortage of reasons to go to Cappadocia. Nature, history, legend, and now art…

134 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

andrew.indd 134

4/23/10 6:11 PM


2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 135

andrew.indd 135

4/23/10 6:12 PM


A

ylarca elden ele geçti taşlar. Yöre halkı tüm samimiyetiyle katıldı çalışmaya. Genç yaşlı, kadın erkek, çoluk çocuk. Her biri ucundan kıyısından tuttu işin. Avusturalyalı heykeltıraş Andrew Rogers’ın ‘Hayatın Ritimleri’ isimli ‘land art’ (arazi sanatı) projesinin Türkiye ayağı için… Nevşehir’in Göreme beldesi Karadağ mevkiinde 2007 yılında başlayan ve 2009 ortalarında tamamlanan proje kapsamında 230 kişi çalıştı ve ortaya uzaydan bile görülecek büyüklükte heykeller çıktı. Dev heykellerin ilki dünyanın diğer bölgelerindekinin aynı; Hayatın Ritimleri adı. Ardından ‘güzel atlar diyarı’ Kapadokya’ya yakışacak At, Kibele, Düven Taşı, Melek Yüzlü Kuş, Hayat Ağacı, Çift Gövdeli Tek Başlı Aslan, Taş Devri ve İlk Tapınak isimli heykeller geldi. Şimdi sıra geciken açılışta. Sekiz heykelden oluşan ‘Zaman ve Mekan’/‘Time and Space’ başlıklı açık hava sergisinin açılış tarihi 29 Mayıs olarak belirlendi. Yöre halkının katılımıyla şenlik havasında geçecek açılışta çeşitli dans ve müzik gösterileri yanı sıra Borusan Orkestrası’nın bir konseri olacak. Açılışın en büyük sürprizi ise toplam 100 ton ağırlığında taşlardan oluşacak bir anfitiyatro yapımına başlanacak olması. ‘Zaman ve Mekan’/‘Time and Space’ dünyadaki en büyük çağdaş sanat sergilerinden biri olmaya teşne. Yerel halkın da desteğiyle tek tek elle yapılan sekiz dev yapı birbirlerine yaklaşık iki kilometre uzaklıkta. 450 kilometre yükseklikten, yani uzaydan hepsini bir arada görmek mümkün. Yaklaşık 11 bin ton taş

Avusturalyalı sanatçı Andrew Rogers, dünyanın 12 ayrı bölgesine uzaydan görülebilecek heykeller yaptı. Australian artist Andrew Rogers has fashioned sculptures visible from outer space in 12 different parts of the world.

he stones were passed from hand to hand for months. The local people joined in with genuine enthusiasm. Whole families, young and old, men and women alike. Each one involved in one way or another for the Turkey leg of Australian sculptor Andrew Rogers’ ‘land art’ project, which he calls ‘Rhythms of Life’. Two hundred and thirty people worked on the project, which got under way in the village of Karadağ near Nevşehir province’s town of Göreme in 2007 and was completed in mid-2009. The result, sculptures so big that they can be seen even from outer space. The first of the giant sculptures, dubbed ‘Rhythms of Life’, is the same as those in other parts of the world. In its wake came more sculptures befitting ‘land of beautiful horses’ Cappadocia: Horse, Cybele, Threshing Stone, Angel-faced Bird, Tree of Life, Double Lion with Single Head, Stone Age, and First Temple. And now the time has come for the delayed opening. May 29th has been designated as opening day for the open-air exhibition of eight giant sculptures titled ‘Time and Space’. Besides music and dance shows, the Borusan Orchestra will be giving a concert at the opening, which is expected to create a veritable festival atmosphere with the participation of the local folk. The opening’s biggest surprise is the commencement of construction on an amphitheater out of stones totaling 100 tons in weight. ‘Time and Space’ is tipped to be one of the largest exhibitions of contemporary art in the world. The eight giant sculptures, fashioned one by one by hand with the support of the local population, are two kilometers apart. All of them are visible from a height of 450 kilometers, in other words, from outer

136 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

andrew.indd 136

4/24/10 1:32 PM


YAPI MALZEMELERİ FUARI BUILDING MATERIALS FAIR TASARIM, MİMARLIK, İNOVASYON VE TEKNOLOJİNİN YENİ BULUŞMA NOKTASI NEW MEETING POINT FOR DESIGN, ARCHITECTURE, INNOVATION AND TECHNOLOGY 30 EYLÜL - 03 EKİM 2010 İSTANBUL FUAR MERKEZİ, CNR EXPO SEPTEMBER 30 - OCTOBER 03, 2010 ISTANBUL EXHIBITION CENTER, CNR EXPO BUILDIST.COM.TR

ÖZEL FUAR KONSEPTİ < SPECIAL FAIR CONCEPT KAPSAMLI ETKİNLİK PROGRAMI < COMPREHENSIVE EVENT PROGRAM YAYGIN İLETİŞİM KAMPANYASI < EXTENSIVE COMMUNICATION CAMPAIGN ULUSLARARASI ZİYARETÇİ < INTERNATIONAL VISITORS GAYRİMENKUL BULUŞMASI < PROPERTY MEETING YARATICI TEKNOLOJİK ÇÖZÜMLER < CREATIVE TECHNOLOGICAL SOLUTIONS EKOLOJİK YAKLAŞIMLAR < ECOLOGICAL APPROACHES Siz de markanızı yepyeni bir vizyonla tanıştırmak için BUILdIST Yapı Malzemeleri Fuarı’nda yerinizi alın. Take your place in BUILdIST fair of building materials to take your brand meet with a new vision.

Mobil barkod okuyucuyu cep telefonunuza yüklemek için: http://m.buildist.com.tr/mobiletag

andrew.indd 137

4/23/10 6:12 PM


Obis quis ipsaepe riostes aliberiam quamus, que omni dolorrume conectur? Qui soluptatem que si voluptatur autatem est, cones es doluptat. Nis nis nobitatium inietur? Qui cus etur alibus, et iusci auditas sequatur modigendam

kullanılarak yapılan heykelleri görmek için dünyanın dört bir yanından sanatsever Kapadokya’ya gelmeye başladı. Hatta Kapadokya üzerinde yapılan balon turlarının güzergâhı, heykelleri görmek isteyenler düşünülerek değiştirildi de... DÜNYANIN 12 FARKLI BÖLGESİNDE Andrew Rogers, sanki sırf uzaylılar görebilsin diye dünyanın dört bir yanına devasa ölçeklerde izler bırakan Avustralyalı bir heykeltıraş. Sanatçı, 10 yıl önce başladığı ve ‘Hayatın Ritimleri’ adını verdiği projesi kapsamında dünyanın 12 farklı bölgesine uzaydan görülebilen heykeller bıraktı. ‘Hayatın Ritimleri’ bugüne kadar İsrail Arava Çölü, Şili Atacama Çölü, Bolivya Altiplano, Sri Lanka Krunegala bölgesi, Avustralya’nın Geelong yöresi, İzlanda’nın Akureyri noktası ve Çin’deki Gobi Çölü dâhil 12 farklı bölgede yapıldı. Her bölgeye birden fazla yeryüzü heykeli bırakan sanatçı, yapıtlarının biçimi için, gittiği ülkelerin kültürlerine mal olmuş

Kapadokya’daki ‘Hayatın Ritimleri’ isimli land art projesi yöre halkının desteğiyle tamamladı. Called ‘Rhythms of Life’, the land art project in Cappadocia was completed with the help of the local people.

space. Art lovers from around the world have already started gathering in Cappadocia to view the sculptures, which were made using some 11 thousand tons of stone. Indeed, operators of balloon tours over the region have already altered their route with these visitors in mind.

IN 12 DIFFERENT PARTS OF THE WORLD Andrew Rogers is an Australian sculptor who is leaving his mark all over the world on a colossal scale, seemingly just so space aliens will take notice. The artist has left sculptures visible from outer space in 12 different regions of the world as part of his project, ‘Rhythms of Life’, which he embarked on ten years ago. ‘Rhythms of Life’ has been constructed in twelve different parts of the world so far: Israel’s Arava Desert, Chile’s Atacama Desert, the Bolivian Altiplano, Sri Lanka’s Krunegala district, Australia’s Geelong region, North Iceland’s capital Akureyri, and China’s Gobi Desert. The artist, who has left more than one sculpture in each region, points out that he has incorporated into his sculptures the symbols and legends

138 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

andrew.indd 138

4/24/10 1:32 PM


2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 139

andrew.indd 139

4/23/10 6:12 PM


efsane ve sembollerden faydalanmaya dikkat ediyor. Rogers’ın bir diğer alışkanlığı da yerel halkla çalışmak. Sanatçı, 12 bölgedeki 40 kadar heykel için nerdeyse 5 bin kişiyle çalıştı. Sanat sözlüklerinde ‘Geoglyph / Yeryüzü Heykelleri’ tabiriyle anılan bu devasa yapıtların üretiminde insan emeği yanı sıra doğal malzeme kullanıyor sanatçı. Genellikle geniş ve çorak arazi ile çöl veya eriyen buzullarda çalışan Rogers, yapıtlarının küresel ısınmayla ilgili duyarlılığı pekiştireceğini düşünüyor. BİR SONRAKİ DURAK KENYA Kapadokya’da bulunan ve yükseklikleri 10 metreye ulaşan heykeller, Rogers’ın en son yaptığı eserler arasında. 27 yıl önce ziyaret ettiği Kapadokya bölgesinin doğal güzelliklerinden etkilendiği için burayı tercih ettiğini söyleyen sanatçı, çalıştığı yerlerdeki tarihi dokuya epey önem veriyor. Eserlerinde o yörenin kendine has özelliklerini yansıtmaya özen gösteren sanatçı, “Heykellerde kullandığım taşların bölgeye ait olması benim için çok önemli. Yaşadığımız topraklarda geçmişten gelen bir hayat var ve biz o hayatı düşünüp mevcut değerleri korumakla yükümlüyüz. Bunu gelecek nesillere borçluyuz.” diyor. Teknoloji ilerledikçe insanın doğadan uzaklaştığını söyleyen Rogers, heykellerin dev formlarının taşlarla inşa edilmesinin çok zor bir çalışma olduğuna dikkat çekiyor ve ekliyor: “İşin içine bu toprakların sahibi yerel halk girince heykellerin değeri daha da artıyor. Çünkü bu heykeller onların geçmişlerinden geleceklerine birer köprü görevi görüyor. Her şeyin birbiriyle bağlantısı var. Gelecek bilgimizde bile geçmişin bir parçasını taşıyoruz.” Andrew Rogers’ın Kapadokya’dan sonraki durağı Kenya olacak. Sanatçı Kenya’ya dev bir aslan hediye etmek için kolları çoktan sıvadı.

of the cultures of the countries to which he has traveled to fashion his works. Another of Rogers’ practices is to work with the local people. The artist has worked up to now with close to five thousand people on some forty sculptures in 12 parts of the world. Besides the human labor involved in producing these colossal works, which are known in art dictionaries as ‘geoglyphs’ or ‘earth sculptures’, the artist also employs natural materials. Rogers, who usually works in vast arid landscapes of desert or melting glaciers, believes that his works help to reinforce sensitivity to global warming.

NEXT STOP KENYA Rising to 10 meters in height, the sculptures in Cappadocia are among Rogers’ most recent. The artist says he was impressed by the natural beauty of the Cappadocia region, which he visited 27 years ago, and therefore wanted to work here. Giving considerable importance to the historical texture in the regions where he works, he also takes pains to represent the unique qualities of the local people in his creations. “It is important to me,” explains Rogers’, “that the stones I use in my sculptures belong to the region. There is a thread of life running from past to present in the lands in which we live, and we are obligated to take that life into consideration and to preserve its existing values. We owe this to future generations.” Rogers, who says that humans beings have gotten away from nature with advances in technology, points out what difficult work it is to construct shapes out of stone and adds: “The value of the sculpture is enhanced when the local people who own these lands are involved in the work. For each of these sculptures functions as a bridge between their past and their future. Everything is connected to everything else. Even in our future knowledge we carry a part of the past.” Kenya is Andrew Rogers’ next stop after Cappadocia. The artist is already getting ready to gift a giant lion to Kenya.

Sekiz heykelden oluşan ‘Zaman ve Mekân’ başlıklı açık hava sergisinin açılış tarihi 29 Mayıs. May 29th is the opening date for the open air exhibition, ‘Time and Space’, which is made up of eight sculptures.

140 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

andrew.indd 140

4/23/10 6:13 PM


Tek tek elle yapılan 8 dev yapı 450 kilometre yükseklikten, yani uzaydan görülebiliyor. The eight giant hand-made sculptures are visible from a height of 450 kilometers, in other words, from outer space.

TIME AND SPACE - THE RHYTHMS OF LIFE

Birbirlerine 2 kilometre uzaklıktaki heykellerin yapımında yaklaşık 11 bin ton taş kullanıldı.

STRENGTH SIREN

SUSTENANCE

GRIND

PREDICTING THE PAST

Approximately 11 thousand tons of stone were used to make the sculptures, which are spaced two kilometers apart.

RHYTHMS OF LIFE

TIME AND SPACE

THE GIFT

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 141

andrew.indd 141

4/23/10 6:13 PM



TOROSLAR’DA BÜYÜK UYANIŞ GREAT AWAKENING IN THE TAURUS • MELİH USLU

• TİMURTAŞ ONAN

Akdeniz’de ilkbahar Toroslar’da başlar. Sarp vadilere, derin kanyonlara ve dağ köylerine can gelir. Bin bir çiçek yamaçları kaplar, nehirler çağlar, bağa bahçeye bereket gelir, yüzler güler. İlkbahar aylarında yapacağımız bir Toros yolculuğuyla doğanın tüm güzelliklerini duyumsamaksa bize düşer. Spring in the Mediterranean begins in the Taurus when life returns to the deep valleys, steep canyons and mountain villages. Myriad flowers carpet the slopes, rivers rush, garden and orchard break into bloom and smiles return to faces. And it is our business to tout all the beauty of nature that will be yours on a trip to the Taurus in early spring.


Anadolu’nun güneyinden Akdeniz’e bakan karlı zirveleriyle Toros Dağları, her köşesi başka sürprizlere açılan bir doğa anıtı gibidir. Kayaların arasında hayat bulan yalnız bir ağacın göz kamaştırıcı güzelliği, yaşama sevinciyle dolmak için başlı başına yeterli bir neden değil midir?

With their snow-capped peaks overlooking the Mediterranean from southern Anatolia, the Taurus Mountains are like a natural monument, every corner of which reveals some new surprise. The sheer beauty of a lone tree sprouting from between the rocks is reason enough for one’s heart to fill with the joy of living. 144 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010


3.000.000

270 45

15

1 What symbol is it? Bu simge de ne? It’s a symbol which brings different numbers together but gives the same result. 3.000.000 pieces yearly sales in just EU countries, 270 distributors, custom manufacturing for 45 brands in 15 countries... Equal to 1 company that symbolizes the trust. It’s the symbol of Ayvaz.

Bu simge, sürekli değişen rakamları bir araya getirir ama her zaman aynı sonucu verir. Sadece Avrupa’da yılda 3.000.000 parça satış, yurt dışında 270 distribütör, 15 ülkedeki 45 marka için özel üretim... Hepsini bir araya getirin. Sonuç; güveni simgeleyen 1 şirket. Bu simge, Ayvaz’ın simgesi. Our Products / Ürünlerimiz

Expansion Joints Kompansatörler

Flexible Metal Hoses Esnek Metal Hortumlar

info@ayvaz.com

www.ayvaz.com

Steam Traps Buhar Kapanları

Level Controllers Seviye Kontrol Cihazları

Valves Vanalar

Fire Fighting Equipment Yangın Grubu

gücü kazandırır


İlkbaharla birlikte zirvelerdeki beyazlık yavaş yavaş çekilir, eteklerdeki ağaçların dallarına konar sanki. Yemyeşil kırlar, kar beyazı tomurcuklarla eşsiz bir ahenk oluşturur. Toroslar’ın karstik vadileri arasında kıvrılıp giden yollar, bu güzelliği gezip görmek için bir çağrı gibidir.

Little by little the snow on the summits retreats in spring, as if to alight instead on the branches of the trees in the foothills. Verdant meadows form a perfect harmony with the snow-white blossoms. The roads that wind between the karstic valleys of the Taurus seem to summon us to come and behold their beauty.



Dağcıların, kuş ve bitki gözlemciliğinin ve fotoğrafçıların gözde mekânı Toroslar’da görülecek yer çok. Yeter ki siz ona zaman ayırın. Kıvrılarak zirvelere tırmanan dağ yolları, karşınıza binlerce yıllık uygarlıkların izlerini ve misafirperver köyler çıkaracak. These spots in the Taurus are favorites with mountaineers,

photographers, birders and botany buffs. And there is no

end to them. The only problem is setting aside enough time. The tortuous roads winding up to the summits will reveal to you hospitable villages and vestiges of civilizations thousands of years old.



Toroslar’da ilkbaharla birlikte yaşanan canlanma köy yollarıyla sınırlı kalmaz. Zirvelerde eriyen karların beslediği nehirler, rafting tutkunları için de cazibe merkezidir. Ormanlar arasında kıvrılan zümrüt renkli nehirler, adrenalin tutkunlarına unutulmaz anlar yaşatır.

But the rebirth of the Taurus in spring is not confined to its village roads. The rivers fed by the melting snows on the peaks are also a drawing point for rafting enthusiasts. These emerald green rivers that wind through forests will afford adrenaline addicts moments they will never forget.



HALUK PERK

KOLEKSİYONU

NEDEN BİZİM LOUVRE’DAN

İYİ MÜZEMİZ OLMASIN? FROM THE HALUK PERK MUSEUM COLLECTIONS • HASAN MERT KAYA

• AHMET BİLAL ARSLAN

Avukat ve işadamı Haluk Perk, zamanını ve maddi birikimini bu toprakların kültür hazinelerine sahip çıkılmasına adayan bir koleksiyoner. Lawyer and businessman Haluk Perk is a collector who devotes his time and material wealth to preserving the cultural treasures of Turkey.


Seramik Kâse, Büyük Selçuklu dönemi M.S. 12.yy


luşturduğu koleksiyonlarla özel müzecilik girişimlerinin öncülerinden olan Haluk Perk ile koleksiyonerliği ve koleksiyonerliğin ortaya koyduğu katma değerleri konuştuk. Koleksiyonerliğe nasıl başladınız? Koleksiyonerliğe 1995 yılında, İstanbul Arkeoloji Müzeleri’ne kayıtlı olarak başladım. Üniversite yıllarında hukuk eğitimi aldım. Hukuk öğrencileri iyi bilir; Roma Hukuku, hukuk öğreniminin temel derslerindendir. Roma medeniyetinin Avrupa anakarası ile birlikte geliştiği en önemli yerlerden birisi de Anadolu topraklarıdır. Roma İmparatorluğu’nun başkenti Roma dışında imparatorluk sikkesi üretilen en büyük darphaneler olan Efes, Kayseri ve Antakya Anadolu’dadır. Roma Hukuku’na olan ilgim beni Anadolu’yu ve Anadolu uygarlıklarını araştırmaya yönlendirdi. Araştırmalarım sonucu Roma medeniyetinin aslında genel Anadolu medeniyetleri içinde denizde bir damla olduğunu gördüm. Koleksiyonerliğe başlamamda ait olduğum toprakların bu zenginliği etkili olmuştur. Anadolu’nun kültürel zenginliği kavramından ne anlamalıyız? Anadolu’nun kültürel zenginliği denildiğinde ilk akla gelen çeşitlilik oluyor. Yani ne kadar çok uygarlık yaşamışsa o kadar zenginsiniz gibi bir anlam kazanıyor bu söylem. Oysa bana göre bu 154 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Figürin Başları Pişmiş Toprak, Roma Dönemi Bir tanesi tıp adağıdır. Baş ağrısı çeken hastaların iyileşmek veya iyileştikten sonra şükranlarını belirtmek için sağlık tanrılarına sundukları adaklardandır. Figurine Heads Terracotta, Roman Period One is a medical votive offering, to be presented to the gods of health by a patient suffering from headache, either for his recovery or to offer thanks following recovery.

A

pioneer of private museum initiatives in Turkey with the collections he has amassed, Haluk Perk is Skylife’s guest this month. We talked with him about collecting and the added value it creates. How did you first become a collector? I started collecting by registering with the Istanbul Archaeological Museums in 1995. I studied law at university. Law students know very well that Roman Law is one of the basic courses in any legal training. And Anatolia, along with the European continent, is one of the most important areas in which Roman civilization evolved. Apart from its capital at Rome, the largest mints where Roman imperial coins were produced were in the Anatolian cities of Efes (Ephesus), Kayseri (Caesarea) and Antakya (Antioch). My interest in Roman Law led me to study Anatolia and the Anatolian civilizations. As a result of those studies, I realized that Roman civilization was actually just a drop in the ocean among the Anatolian civilizations in general. I could say that the cultural wealth of these lands is what prompted me to become a collector. What should we understand by the concept of cultural wealth in Anatolia? Diversity is of course the first thing that springs to mind at the mention of the cultural wealth of Anatolia. In other words, you are rich in proportion to the number of civilizations that have flourished on your soil. To my mind, however, this is a very superficial way of looking at it. Wealth only has value to the


son derece yüzeysel ve derinliği olmayan bir tespit. Zenginlik, kültüre ve kültürel bilince yansıtılıp, aktarıldığı ölçüde değer ifade eder. Mısır örneğine bakın. Anadolu ile kıyasladığınızda, Anadolu kadar zengin değil. Dikkat edildiğinde en temel uygarlık aksı Mısır’ın Firavun Hanedanları dönemi üzerine kurulu olduğunu görüyorsunuz. Her şey o eksende dönüp duruyor. Bugün ABD’den Avrupa’ya kadar dünyanın birçok üniversitesinde Mısırbilim fakülteleri, araştırma enstitüleri bulunuyor. Oysa bizim o döneme muadil muhteşem bir Hitit uygarlığımız var. Ama ne Türkiye’de ne de dünyada bir Hitit fakültesi maalesef mevcut değil. Türkiye sadece Hitit uygarlığı ekseninden dahi dünyada söz sahibi olacak potansiyele sahip ki bunun da ötesinde bir Urartu, Antik Yunan, Roma, Bizans ve Anadolu Türk uygarlıkları mevcut. Tüm bu zenginliklerimiz adeta ham bir elmas gibi ehil ellerde işlenmeyi, hak ettiği yüksek önemi görmeyi bekliyor. Kuru kuruya ‘kültürel ve tarihi zenginliklerimiz’ var ifadesi pek bir anlam ifade etmiyor. Sahip olduğumuz bu değerleri

Kutsal Ekmek Mührü Pişmiş Toprak, Bizans Dönemi Hristiyanlık inancında ekmek mührü ile basılarak yapılan ekmeklerin insanlara iyi geldiğine inanılmaktaydı. Belli bir ritüele göre hazırlanarak kullanılması yaygındır. Günümüzde de kullanılan örnekleri vardır. Sacred Bread Seal Terracotta, Byzantine Period It was believed in Christianity that bread stamped with a bread seal was good for people. Prepared according to a specific ritual, the use of such seals was widespread, and there are examples still used today.

extent that it is reflected and embodied in culture and cultural awareness. Take the example of Egypt. Compared with Anatolia, it is not as rich. If you notice, you see that civilization in Egypt was founded during the period of the Pharaonic Dynasties. Everything revolves around that. There are research institutes and departments of Egyptology in many of the world’s universities today from Europe to the U.S. We on the other hand have the magnificent Hittite civilization which was contemporary with that period. Unfortunately, however, there is no School of Hittitology Faculty either in Turkey or

Kantar Ağırlığı Kurşun/Bronz, Erken Bizans Dönemi Kantar ağırlığı insanlara güven vermek amacıyla Tanrı Athena şeklinde yapılmıştır. Scale Weight Lead, Bronze, Early Byzantine Period Scale weights were made in the shape of the Goddess Athena to instill customer confidence.

Testi, Urartu M.Ö. 8-7 yy Sırlı Kırmızı sırlı bu testi, sadece Urartu’lara özgüdür. Literatürde saray seramikleri olarak da bilinir. Ekmek Mührü Bronz, Bizans Dönemi. Pitcher, Urartu, 8-7th cent. B.C. Unique to the Urartus, this jug with a red glaze is of the type known in the literature as palace ceramics.

2010 APRIL | NİSAN | SKYLIFE 155


Lir Çalan Apollon Figürini Ayaklı Kandil Bronz, Büyük Selçuklu Dönemi M.S.12 yy. Figure of Apollo playing a lyre Terracotta, Roman Period Footed Candlestick Bronze, Period of the Great Seljuks, 12th cent. A.D.

ne ölçüde bilgiye, sanata ve hatta hayata kattığımız önemli. Neden bizim bir British Museum, bir Hermitage ya da Louvre düzeyinde, hatta onlardan daha da ileride müzelerimiz olmasın? Bence sahip olduğumuz bu eşi benzeri olmayan zenginliklerimiz kadar, konuya yaklaşımımızı da geliştirmemiz gerekli. Müze koleksiyonlarının ağırlığını hangi eserler oluşturuyor? Koleksiyonu oluştururken tematik konular seçmeye özen gösterdim. Anadolu’da bütün tarihsel süreçleri içine alan mühür, tıp, silahlar, figürinler, tılsımlar, aydınlatma araçları yanında Prehistorik, Yunan, 156 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

Pişmiş Toprak, Roma Dönemi Ayaklı Kandil Bronz, Büyük Selçuklu Dönemi M.S.12 yy Tanrıça Figürini / Çıngırak Pişmiş Toprak, İlk Tunç Çağ İçinde tohumlarda bulunduğundan sallanılınca ses çıkmaktadır. Çocukların sakinleştirilmesi, oyalanması için çıngırak olarak ve yine çocukların kötü ruhlardan korunması için stilize tanrıça şeklinde iki işlevli olarak yapılmıştır. Ceramic Bowl, period of the Great Seljuks, 12th cent. A.D. Goddess Figurine / Bell Terracotta, First Bronze Age It has seeds inside and produces a sound when shaken. Made in the shape of a stylized goddess, it had two functions: to distract children and calm them down, and to protect them from evil spirits.

anywhere else in the world. Turkey has the potential to make a name for itself purely by virtue of the Hittites, yet at the same time it also has the Urartu, ancient Greek, Roman, Byzantine and Anatolian Turkish civilizations. All these riches are waiting virtually like a raw diamond to be given the high importance they merit and be studied by the experts. The idea that we have untapped cultural and historical wealth doesn’t tell the whole story. What is important is the extent to which we add those treasures of ours to knowledge, to art, indeed to life itself. Why should we not have museums on a par with, even more outstanding than, say, the British Museum, or the Hermitage or the Louvre? As I see it, just having these unique assets is not enough; we also need to develop our approach to the subject.


Taht Modeli Pişmiş Toprak, Erken Tunç Çağı, M.Ö. 3.500-2000 Terracota, Early Bronze Age, 3.500-2000 B.C. Model Throne Terracotta, Early Bronze Age, 3,500 - 2,000 B.C.

Yıldızlı Çini Seramik, Büyük Selçuklu dönemi M.S. 12.yy Üzerinde dua yazılı olan çininin döşendiği mekânların korunduğuna inanılmaktadır. Ceramic tile in the shape of a star. Period of the Great Seljuks, 12th cent. A.D. Areas paved with prayer inscribed tiles were believed to be protected.

Roma, Bizans, Selçuklu gibi dönemsel olarak da eser grupları oluşturduk. Tematik koleksiyon grupları oluşturulurken kayıt zorunluluğu olmayan Osmanlı Cumhuriyet dönemi eserlerini de topladım. Her tematik koleksiyon grubu birer müze konusu oluşturacak bir değere ve birikime sahiptir. Koleksiyonerlik hedefiniz nedir? Koleksiyon oluşturulurken ana hedef, bilinmeyen ve araştırmaya yönelik eser alınması, konservasyonlarının yapılarak korunması ve daha da önemlisi bunların yayınlanmasıdır. Gösterişli eserlerden ziyade daha çok üzerinde bilimsel araştırma yapılacak eser toplamayı hedefledim. Bu tercihimin gayesi Anadolu uygarlıklarına ait kültürlerin bilinmeyen yönlerinin tanıtılması ve gün yüzüne çıkartılması. Ayrıntılara önem verdiğim için pek çok bilinmeyen ve bilimsel yayınlara konu olabilecek eserlere sahip oldum zaman içinde. Müze koleksiyonlarındaki eserlerin pek çoğu üzerinde araştırma yapılmadığı için henüz yayınlanmamıştır. Aynı zamanda koleksiyonlarda pek çok bilinmeyen eser mevcut.

What sort of artifacts make up the bulk of the museum’s collections? I took pains to choose themes when putting together the collection. Besides artifacts such as seals, medical instruments, weapons, figurines and talismans that represent all the historical periods in Anatolia, we also created basic groups such as the Prehistoric, Greek, Roman, Byzantine, and Seljuk. When I was putting together the thematic groups, I also collected artifacts of the Ottoman and Republican periods which require no registration. Every thematic group is of sufficient size and value to warrant a museum in its own right. What is your goal as a collector? The primary aim of collecting is to acquire unknown items for research, to preserve them through conservation and, even more importantly, to publish them. My own aim was to collect items worthy of scientific and scholarly research rather than ostentatious pieces. The reason for that was to bring to light the unknown aspects of the cultures of the Anatolian civilizations and make them known. Because I paid attention to the details, in time I acquired a number of previously unknown artifacts that could be subjects of scientific and scholarly publications. Most of the artifacts in the museum collections have not yet been published because no research has been done on them. At the same time the collections also include quite a number of unknown items.

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 157


İÇİMİZDEKİ IŞIK

DARÜLACEZE

THE LIGHT WITHIN


Osmanlı İmparatorluğu’nun sonlarına doğru, sokaklarda kalan yaşlılara, kimsesiz çocuklara ve hastalara sahip çıkmak, onları sıcak ve güvenli bir çatı altında toplamak üzere kurulmuş Darülaceze. The Darülaceze was founded towards the end of the Ottoman Empire to collect the ill, the orphaned and the homeless elderly under a safe, warm roof and care for them. • HASAN MERT KAYA

• YAVUZ MEYVECİ, HAKAN HATAY


ayat acısıyla, tatlısıyla, bolluğu ve darlığıyla yaşanıyor. Darülaceze hayatın biraz da madalyonun diğer yüzü diyebileceğimiz, zor günlerde insanların yanında olmak için var. Özellikle Anadolu Türk İslam kültüründe çok büyük önemi olan sosyal yardımlaşma konusu bu topraklarda çok ilginç alanlara kadar yayılmış. Göçmen kuşlara yardım eden vakıflardan yolda kalanlara, evlenmek isteyip de imkân bulamayanlarla dayanışmaya kadar çeşitlenen bu yardımlaşma geleneğini Osmanlı sultanı II. Abdülhamit Darülaceze ile taçlandırmış. Sultan, Darülaceze binalarının yapımı için kişisel eşyalarından bir kısmını satmış. Dönemin hayırseverleri de cömert davranıp, taşın altına ellerini sokunca 1896 yılında Darülaceze doğmuş.

Darülaceze’de HOŞGÖRÜ VE KÜLTÜREL ZENGİNLİĞİN AYNASI 0-6 yaş arası otuz Darülaceze, sadece barınma mekânı olmanın çok çocuk bulunmakta. Meyveli ötesinde. Toplumun çok kültürlü yapısına uygun, sütü çok seviyorlar. Bizden hemen her kesimden insanın yabancılık çekmeden söylemesi... uyum sağlayabileceği ve inançlarını yaşayabileceği There are thirty children aged six and bir çatı burası. Burada cami, kilise ve sinagog aynı under at the Darülaceze, and we’ll bahçede, bir arada. İnsanlar buraya kabul edilirken give you a hint: They love kimse onların dinlerini, inançlarını ve geçmişlerini fruit-flavored milk! sorgulamıyor. Kimler misafir olmamış ki bu kurumda? Devlet adamları, müzisyenler, ressamlar, zamanın tüccarları. Top oynarken düşüp, ayağını inciten bir çocuğa gösterilen anne şefkati gibi olmuş Darülaceze. Sadece yatacak yer ve yiyecek sağlamamış. Gerçekten dost olmuş sakinlerine her zaman. Kalplerine ve gönüllerine de seslenmiş, gülen gözleri olmuş insanların. 160 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

ain and joy, plenty and scarcity are part and parcel of life. The Darülaceze, or Ottoman almshouse, exists to stand beside people in difficult times, times we might call the ‘other side’ of life’s coin. The subject of social assistance, which was of great importance in Anatolian Turkish Islamic culture, expanded in these lands into some very interesting areas, all the way from foundations to help migrant birds to solidarity with those stranded on the road and couples who wanted to marry but lacked the means. And in the late nineteenth century the Ottoman sultan Abdülhamid II crowned this tradition with the Darülaceze, literally House of the Shelterless, going so far as to sell off a portion of his personal property for the construction of the Darülaceze buildings.

MIRROR OF TOLERANCE AND CULTURAL RICHNESS But the Darülaceze is far more than a mere shelter. In keeping with the multicultural nature of Turkish society, it is a roof under which people from every walk of life can feel at home and express their beliefs without feeling alienated. A mosque, a synagogue and a church stand together in the same garden here. When people are admitted to the Darülaceze, no one asks them about their religion, their beliefs or their past. And who all has not been a guest of this institution? From men of state, musicians and painters to the merchants and businessmen of the day. And like a mother who cares for a child who has fallen and hurt his leg playing ball, the Darülaceze has shown compassion to all of them. The Darülaceze does not provide only food and a place to sleep. It has always been a true friend to its residents, a friend that spoke to their hearts and minds, that made their eyes smile.


Darülaceze bağış ve yardımlarla yaşayan bir kurum. Hemen her türlü bağışta bulunabileceğiniz Darülaceze’ye biriken gazetelerinizi de atmayıp, gönderebilirsiniz. İletişim için: Tel: +90 (212) 220 1020 www.darulaceze.gov.tr The Darülaceze depends on donations and contributions. You may contribute to the Darülaceze in any way you like, including collecting old newspapers and sending them to the institution.

ÇALIŞIP, ÜRETİYORLAR Darülaceze’nin bahçesine girdiğinizde geniş, sakin bir bahçe karşılıyor sizi. Ortam sessiz, banklarda oturan yaşlıların arasında yemlenen güvercinler, oyun oynayan sevimli kediler görüyorsunuz ilk başta. Ama bu durgun manzara sizi aldatmasın. Burada görünce çok şaşıracağınız bir rehabilitasyon merkezi var ki adeta küçük bir fabrika. Darülaceze’nin misafirleri buradaki atölyelerde çorap üretip satıyorlar. Her ne kadar devlete bağlı olsa da resmi bir ödeneği olmayan, harcamaları tamamen hayırseverlerce temin edilen bir kurum için sakinlerinin gösterdiği bu üretken çaba çok anlamlı. Üstelik burada sadece çorap üretmekle de yetinilmemiş. Siirt’ten dokuma tezgâhları, özel yün ve uzmanlar getirilmiş. İsteyenlere Siirt battaniyesi ve seccadeleri üretmeleri için dokuma kursu verilmiş. Yöresel motifleriyle bezeli ve gayet güzel dokunan bu ürünlerin satışından da Darülaceze’ye katkıda bulunuyor misafirler. Gazete kâğıtlarını kırpıp, hamur yaptıktan sonra çeşitli hediyelik objelere dönüştürenler de cabası! Bizlere ise onların yaşama tutunma çabalarını gönülden desteklemek düşüyor. Bu desteği çok çeşitli yollardan verebilirsiniz. Kimi zaman evinizde biriken gazeteleri iletebilir, özel günlerde ve bayramlarda bağışlarda bulunabilirsiniz. Miniklerin onları ziyaret edip güler yüzleriyle ellerini öpmeleri ise belki de verilebilecek en güzel destek…

Kuruluşundan itibaren üç nesil gören Darülaceze, bu sürede toplumun hemen her kesiminden 30.000 çocuk, 70.000 yetişkin olmak üzere yaklaşık 100.000 kişiyi misafir etmiş. Kurumda halen 600 civarında misafir barındırılıyor. Having spanned 3 centuries in its 112 years, the Darülaceze during this period has been home to close to 100.000 residents - 30.000 orphans and 70.000 adults - from almost every segment of society. The institution currently provides shelter to some 600 people.

PRODUCTIVE AND DILIGENT When you enter the grounds of the Darülaceze you encounter a quiet garden. The first thing you see in this tranquil environment are pigeons feeding and cute, cuddly cats cavorting amidst the elderly people sitting on benches. There is a rehabilitation center here as well, which you’ll be amazed to see since it virtually runs like a small factory. Residents of the Darülaceze make socks in the workshops here and sell them. The productive activity the residents engage in for this institution, which although state-run receives no official funds and whose expenses are met entirely through charitable donatitions, is very touching indeed. What’s more, this activity is not confined to the knitting of socks. Looms, experts and special wool have been brought in from Siirt in the east so that residents can, if they wish, take a course in the production of Siirt blankets and prayer rugs. Guests can contribute to the Darülaceze by buying these lovely woven items adorned with local motifs. And the various gift items made of papier maché are the icing on the cake! It is up to us to support from the heart their efforts to cling to life. You can provide that support in numerous ways. For example, by contributing the old newspapers that accumulate around your house, or by making donations on holidays and special days. But perhaps the best support of all would be for children to pay residents a visit and kiss their hands with a smile. 2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 161


DOĞAL ENERJİ

RAFTİNG NATURAL ENERGY Coğrafi özellikleri ve zengin parkur seçenekleriyle Türkiye tam bir rafting ülkesi. Nehirlerin çağladığı ilkbahar ayları adrenalin yüklü bu doğa sporunu yapmak için en ideal zaman. • MELİH USLU • KEOSTE LACEPEL With its geographical features and wide choice of rivers, Turkey is an ideal country for rafting. And spring is the perfect time for engaging in this high-adrenaline nature sport. • MELİH USLU

162 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

• AHMET BİLAL ASLAN



A

karsu yatağı ve su akışının uygun olduğu yerlerde özel tasarlanmış şişme botlarla yapılan nehir krosu olarak tanımlamak mümkün raftingi. Doğanın kucağında heyecan dolu dakikalar yaşamak istiyorsanız bu spor tam size göre. İşte püf noktaları ve en iyi parkurlarıyla rafting hakkında her şey.

afting could be defined as a cross-country water sport done in specially designed inflatable boats on rivers of sufficient flow. If you want to experience thrill-packed moments in the heart of nature, this sport is just for you. Here are a few tips about the fine points of the sport and the best rivers for rafting.

MACERA DÜRTÜSÜ Rafting botuyla köpük köpük sularda süzülürken vadiler, kanyonlar geçer; zaman zaman sert dönüşlerle karşılaşırsınız. Her anınızda doğanın dilini duyumsarsınız. Bedeniniz adrenalin yüklenir. Dalgalı sular altınızda olanca hızıyla akıp giderken yapacağınız tek şey, botunuzun burnunu dik tutup bedeninizi enerjiyle dolduracak bu eğlenceli sporun doyasıya tadını çıkarmaktır. Özel bir uzmanlık ve fiziksel kondisyon gerektirmeyen bu aktiviteye sağlık sorunu olmayan ve heyecana dayanıklı herkes katılabiliyor. Elbette zorluk derecesi yüksek parkurlarda deneyim sahibi olmak şartıyla... Son yıllarda macera turizmi alanında en hızlı gelişen doğa sporlarının başında gelen rafting için Türkiye’nin sahip olduğu olanaklar hayli fazla. İdeal debi ve beslenme rejimleri nedeniyle yılın 12 ayı rafting yapılabilen Türkiye nehirlerinde bu heyecanlı spor için en iyi zaman ilkbahar ayları.

As you navigate white waters in a raft, you will glide through valleys and canyons and encounter the occasional sharp turn. You will commune with nature in every moment and experience an adrenaline rush. As the white water races by beneath you at top speed, the only thing you have to do is keep your raft upright and enjoy to the hilt this fun sport that will fill your body with energy. Every healthy person who can take the excitement can participate in rafting, a sport that requires no special expertise or physical conditioning. Provided, of course, that you have the requisite experience when rafting on the more difficult white water rivers. Turkey offers a large number of alternatives for rafting, one of adventure tourism’s most rapidly developing nature sports in recent years. And spring is the best time for this exciting sport on the country’s rivers, which are suitable for rafting 12 months of the year due to their ideal currents and flow.

BUNLARA DİKKAT! Buz gibi nehir sularına düşme olasılığınızı göz önünde bulundurarak, kolay su tutmayan giysi ve ayakkabılar tercih etmenizde yarar var. Zor parkurlarda ilave olarak su ve rüzgâr geçirmeyen, ıslandığında bile sıcak tutan malzemeler ve kask bulundurmak gerekli. Tüm gün açık havada kalacağınızı göz önüne alarak güneş ışınlarının zararlı etkilerine karşı koruyucu kremler ve şapkalar kullanmalısınız. Ayrıca çantada yedek tişörtler bulundurmak her zaman için yararlı. Rafting botlarının devrilme ihtimali son derece az olsa da suya düştüğünüzde yapacağınız ilk şey, panikten uzak durmak. Sonraki adımda kendinizi su üzerinde tutmaya ve kollarınızı ya da küreğinizi havada tutarak yerinizi işaret etmeye çalışmalısınız. Botunuz yakınsa küreğinizi uzatıp takım liderinin sizi bota çekmesine yardımcı olabilirsiniz. Eğer bottan uzaklaşmışsanız, ayaklarınızı akıntının yönüne doğru uzatıp kollarınızla dengeyi sağlamaya çalışın. Böylece hem başınızı kayalara karşı korumuş olacak hem de önünüzü görebileceksiniz. Takım liderleri ve rehberler, ulaşım organizasyonundan nehir güvenliğine, iş bölümünden malzeme teminine kadar rafting seyrinin bütün aşamalarından sorumlu. Takım liderleri; botu ve grubu yönlendiren, karar alan ve uygulayan, kurtarma, ilk yardım, bakım, tamirat ile nehir okuma konularında özel eğitim görmüş, farklı karakterlerdeki nehir koşullarında deneyim kazanmış kişilerden oluşuyor. Seyir öncesi sporculara verilen brifing, kürek çekme teknikleri, nehirdeki riskler, komutlar, yüzme prensipleri ve ekip ruhunun önemi gibi konuları kapsıyor. 164 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

THE URGE FOR ADVENTURE

THINGS TO WATCH OUT FOR! Since there is always a possibility of tumbling into icy river waters, it’s a good idea to wear waterproof shoes and clothing. On difficult rivers, a helmet and other gear are a must to keep out wind and water and keep you warm even when wet. Remember that you will be out in the open air all day long, so you should also use sun screen and wear a hat for protection against the sun’s harmful rays. It’s always advisable to have an extra T-shirt or two in your bag as well. Even though the chance of a rafting boat capsizing is very small, the first thing to do if you do fall into the water is not panic. Next is to stay afloat and try to indicate your location by holding your arms or your paddle in the air. If your boat is nearby, you can reach out with your paddle and help your team leader pull you back in. If you have drifted away from the boat, extend your legs in the direction of the current and try to maintain your balance with your arms. That way you will be able to see in front of you while at the same time protecting your head against possible rocks. Team leaders and guides are responsible for every phase of the rafting trip from organizing transportation and supplying gear to river safety and division of labor. Rafting operators are people who have been specially trained in skills such as leading boats and groups, making and implementing decisions, rescue, first aid, maintenance, repair and river readings and who have experience under all kinds of river conditions. The briefing rafters are given before a trip include such things as paddling techniques, assessing river risk, commands, principles of swimming and the importance of team spirit.


5

GÜZEL PARKUR SUITABLE RIVERS

KÖPRÜLÜ CANYON: Located at Beşkonak in Antalya province, the Köprüçay Rafting Center is a favorite with celebrities. The river, which flows through Köprülü Canyon National Park, has little current and waves of maximum 30 cm. The occasional sharp turns on this river, which has two separate routes totaling 12 km, ratchet up the excitement. Jeep safaris and overnighting in a mountain cabin are some other Köprülüçay attractions.

KÖPRÜLÜ KANYON: Antalya’ya bağlı Beşkonak mevkiindeki Köprüçay Rafting Merkezi, ünlülerin favorisi. Köprülü Kanyon Milli Parkı içerisindeki akarsu, az akıntılı ve dalga boyu en fazla 30 santim. 12 kilometrelik iki farklı parkura sahip çayda, yer yer sert dönüşler heyecanı artırıyor. Rafting sonrası cip safari ve dağ evinde konaklama Köprüçay’ın cazibelerinden. ÇORUH NEHRİ: Dünyanın en iyi rafting parkurları arasında gösterilen Artvin yakınlarındaki nehirde zorluk dereceleri farklı parkurlar var. Nehrin BayburtYusufeli arasında kalan bölümünde uluslararası yarışmalar düzenleniyor. Toplam uzunluğu 160 kilometreyi bulan parkurları tamamlamak için bir haftaya yayılan kamp programları öneriliyor.

ÇORUH RIVER: There are routes of varying difficulty on this river near the town of Artvin, which is cited as one of the world’s best rafting sites. International competitions are held on the section between Bayburt and Yusufeli. Camping programs spread over a week are recommended for completing the routes, which total 160 km in length.

MELEN ÇAYI: İstanbul ve Ankara’ya iki buçuk saat uzaklıktaki Düzce’de bulunan parkur, hafta sonu macerası için ideal. Dokuzdeğirmen Köyü’nden başlayarak Beyler Köyü’nde son bulan yaklaşık 15 kilometrelik parkur üç farklı zorluk derecesinden oluşuyor. Yer yer keskin dönüşleri ve coşkun çavlanlarıyla da katılımcılarının adrenalin düzeyini artırıyor. FIRTINA VADİSİ: Rize’nin doğa harikası Fırtına Vadisi, zorluk dereceleri farklı olan yaklaşık 20 kilometrelik bir parkura sahip. Dünya Doğayı Koruma Vakfı WWF’nin koruma listesindeki vadinin yakın çevresini Doğu Karadeniz’in en güzel yaylaları süslüyor. Orta ve zor kategorisinde parkurlara sahip vadi, Kaçkar Dağı tırmanışları için de başlangıç noktası.

MELEN RIVER: This route, at Düzce midway between Istanbul and Ankara at two and a half hours from each, is ideal for a weekend adventure. The 15kmlong route, which starts from the village of Dokuzdeğirmen and ends at the village of Beyler, is of three different levels of difficulty. The occasional tortuous turns and exuberant cascades give rafters an adrenaline rush.

FIRTINA VALLEY: Rize’s natural wonder, the valley of the Fırtına River boasts a close to 200km-long route of varying degrees of difficulty. Some of the eastern Black Sea’s most beautiful highlands surround this valley, which is on the World Wildlife Fund’s protected list. With routes in the medium to difficult category, the valley is also the starting point for ascents into the Kaçkar Mountains.

DALAMAN ÇAYI: Fethiye, Marmaris ve Bodrum gibi turizm merkezlerine yakınlığı nedeniyle her yıl on binlerce rafting tutkununu ağırlayan akarsu, Muğla sınırlarında. Asırlık köprülerin altından geçen sporcular eşsiz manzaraları görebiliyor. Uzunluğu 12 kilometreyi bulan parkurda zorluk derecesi farklı iki ana etap var. Kolay etap, ilk kez deneyenlere göre.

DALAMAN RIVER: This river on the border with Muğla province hosts tens of thousands of rafting enthusiasts every year due to its proximity to the touristic centers of Fethiye, Marmaris and Bodrum. Rafters enjoy matchless landscapes as they glide beneath centuries-old bridges. The degree of difficulty of the 12km-long route is in two stages, the easier one being suitable for first-time rafters.


166 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010


DOĞANIN ARMAĞANLARI

EGE OTLARI

Kentlisiyle köylüsüyle Ege insanı, doğada kendi başına yetişen otlardan yapılan yemekleri hâlâ sofralarında başköşeye buyur ediyor.

THE BLESSINGS OF NATURE AEGEAN HERBS

Dishes made with herbs that grow wild in nature are accorded pride of place on the tables of the Aegean people, be they villager or city-dweller. • VEDAT BAŞARAN

D

• SERKAN ELDELİKLİOĞLU

ünya mutfaklarında yenilikler takip edilemez hızla gelişiyor. Sürekli değişen yemek tüketme alışkanlıkları ve pişirme teknikleri, artan tüketim arzularının kaçınılmaz sonucu. Değişimin geleneksel beslenme sistemleri üzerinde az da olsa olumlu etkileri bulunuyor. Fakat değişimin toplumları daha çok endüstriyel beslenme sistemlerine yöneltmesi, yaşadığımız dünyanın muhteşem formüllü ve fonksiyonlu lezzetlerinden uzaklaşmamıza neden oluyor. Bu durum genelde sadece kentler için geçerli kabul edilirdi. Şimdilerdeyse iletişimin yaygınlaşmasıyla kırsal kesimlerde yaşayan yeni nesillerin de tercihleri bu yönde değişiyor. Osmanlı döneminde basılmış yemek kitaplarında ottan yapılan yemeklerin tariflerine yok denecek kadar az sayıda rastlanıyor. Bazı yorumcular bu durumu padişahların otların ucuz olması nedeniyle sofralarında bulundurmamalarına bağlıyor. Buna karşılık otların faydaları üzerine Osmanlı döneminde yazılmış önemli tıbbi risaleler ve kitaplar mevcut. Üstelik yemeklerin pişirilmesinde ve çeşitli içeceklerde otların ve çiçeklerin suyunun kullanıldığı biliniyor. Ege’nin insanları ise doğada kendiliğinden biten ot çeşitlerine büyük itibar gösterirler ve otlar ile hazırlanmış yemekleri de sofralarının en asil köşelerine yerleştirirler. Bu insanların otlara karşı saygıları o kadar derindir ki onları domates veya herhangi bir kuvvetli katkı kullanmadan yalın hâlleriyle pişirirler. Böylece otların doğal karakterlerini olduğu gibi damaklarında hissederler. Üstelik otların çoğunun kekremsi bir lezzeti olmasına rağmen ısrarla ot yemeklerinde etkili lezzet katkıları kullanmazlar. Ot yemeklerine alışkın olmayanlar ise bu tür yemekleri yerken genellikle pek keyif almazlar. Özellikle Orta Anadolu ve doğusunda hatta Karadeniz de otlardan yapılan yemekler geleneksel olarak pişirilir. Fakat Ege’nin aksine bu yemekler daha baharatlı ve katkılı olur.

nnovations in the world’s cuisines are occurring at breakneck speed, so fast that it is impossible to keep track of them all. These constantly changing tastes in food and cooking techniques are the inevitable result of a growing desire to consume. And the change in turn is having an impact, albeit it small, on the world’s traditional nutritional systems. But the fact is that this change is steering more and more people to industrially prepared foods, which means that we are getting farther and farther away from the natural foods of the world we live in with their glorious components and functions. This phenomenon has generally been confined to our cities, but now, with the spread of communications, the tastes of the younger generation of rural people are changing in the same direction. Recipes calling for fresh herbs are so few as to be almost nonexistent in cookbooks printed during the Ottoman period. Some experts attribute this to the fact that the empire’s rulers did not encourage the use of herbs in cooking since they were so cheap. There are, in contrast, important books and treatises on the health benefits of fresh herbs that were written during the Ottoman period. What’s more, it is well known that infusions of herbs and even flowers were used both as beverages and in the preparation of food. The people of the Aegean however have great respect for the herbs that grow wild in nature and accord dishes made with them pride of place on their dining tables. So profound is their veneration for these herbs that they sometimes cook them on their own without tomatoes or any other powerful additives so as to savor the natural taste of the herb itself on their palate. What’s more, they deliberately shun the use of taste enhancers in herb dishes even though most herbs are tart in flavor. Such herbal dishes are an acquired taste, and the uninitiated may not take to them at first. Turkey’s traditional herbal dishes are characteristic in general of Central and Eastern Anatolia, even of the Black Sea. But unlike their Aegean counterparts these dishes tend to be spicier and use more additives. 2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 167


ZEYTİNYAĞLI EBEGÜMECİ SARMASI Malzemeler: 3 bağ ebegümeci, ½ su bardağı zeytinyağı, 1 adet limon, 1 adet kuru soğan, 1 adet havuç, 1 su bardağı su, 1 yemek kaşığı tuz. Hazırlanışı: Tencerede zeytinyağını kızdırıp çam fıstıklarını atarak pembeleşinceye kadar kızartalım. Doğranmış kuru soğanı ilave edip 8 – 10 dakika kavuralım. Pirinçleri ıslatıp yıkayalım, süzdürülerek ilave edelim ve beraberce kavuralım. Bütün baharatları ilave edip karıştıralım. Bir su bardağı kaynamış su ilave edip karıştırarak, tencerenin kapağını kapatılım ve ocağın altını kısalım. Suyunu çekinceye kadar bekletip soğumaya bırakalım. Soğuyunca doğranmış maydanoz ve dereotu ilave edelim. Yapılışı: Ebegümeci yaprakları kaynar suya hemen batırıp çıkarılım. Suyunu süzdürüp hazırladığımız zeytinyağlı dolma harcından alarak sarma gibi saralım. Hepsi sarıldıktan sonra tencerenin altına bir adet kuru soğan, havuç dilimleri ve ebegümeci yaprakları koyalım. Sarmalar tencereye dizelim. Tuz, şeker, zeytin yağı ve suyu dökülüp limon dilimleri sarmaların üzerine yerleştirelim. En üste tabak veya tencere kapağı yerleştirilip kısık ateşte yaklaşık 30 – 35 dakika pişirelim. Soğuyunca servis edelim.

STUFFED MARSH-MALLOW COOKED IN OLIVE OIL Ingredients: 1 bunch marsh-mallow, 1/2 cup olive oil, 1 lemon, 1 onion, 1 carrot, 1 cup water, 1 tsp salt Preparation: Heat the olive oil in a pot and brown the pine nuts. Add the chopped onion and sauté 8-10 minutes. Wash and rinse the rice, drain well and add to the sautéing mixture. Add the spices and mix well. Add one cup boiling water, mix well, cover the pot and lower the heat. When the water is absorbed, let cool. When cool, add the chopped parsley and dill.

RUTRUM ACCUMSAN

Preparation: Blanch the marsh-mallow leaves in boiling water and drain. Fill each leaf with some of the rice stuffing and roll up. When all the leaves have been filled, line the bottom of a pot with chopped onion, carrot slices and marsh-mallow leaves and arrange the ‘dolma’s on top. Add salt, sugar, olive oil and water and place a slice of lemon on top of each ‘dolma’. Cover with a plate or pot lid and cook over low heat for 30-35 minutes. Serve cold.absorbed, let cool. When cool, add the chopped parsley and dill.

168 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010


2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 169


HARDALOTU SALATASI Malzemeler: 2 demet ayıklanmış hardalotu, 1 çay bardağı dövülmüş ceviz içi, 1 yemek kaşığı zeytinyağı, 1 limon suyu, ½ çay kaşığı tuz, ½ çay kaşığı beyaz toz biber, 2 yemek kaşığı tarator sos. Hazırlanışı: Hardalotu bol kaynar suda haşlanıp soğuk suya alınır. Suyu süzdürülür,istenilen şekilde doğranır. Karıştırma kabına alınıp zeytinyağı, limon suyu, tuz, biber ve tarator sos eklenip iyice karıştırılır. Dövülmüş ceviz içini serpiştirip servis tabağına alınır. Arzuya göre dövülmüş sarımsakta konulabilir.

MUSTARD GREENS SALAD Ingredients: 2 bunches mustard greens, cleaned, 1/4 cup crushed walnut meats, 1 tbsp olive oil, juice of one lemon, 1/4 tsp salt, 1/2 tsp ground white pepper, 2 tsbp ‘terator’ sauce Preparation: Boil the mustard greens in plenty of water, then plunge into cold water. Drain well and chop as desired. Remove to a mixing boil, add the olive oil, lemon juice, salt, white pepper and ‘terator’ sauce and mix well. Sprinkle with the walnut meats and remove to a serving platter. Crushed garlic may be added according to taste.

170 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

ege_otlari.indd 170


ÇİPARTA ÇORBASI (OT ÇORBASI) Malzemeler: ½ demet doğranmış radika, ½ demet turp otu, ½ demet gelincik, ½ demet ısırgan, 1 adet ince doğranmış rezene, 2 adet taze soğan, 2 yemek kaşığı tuz, 1 tatlı kaşığı karabiber, 1 lt su, 100 gr tereyağı. Terbiyesi için 2 yemek kaşığı un, 4 yemek kaşığı yoğurt, 2 adet yumurta sarısı, yarım limon suyu. Hazırlanışı: Tencerede tereyağını eritip rezene ve taze soğanı 2 – 3 dakika kavuralım. Otları ilave edip iki dakika karıştırıp tuz, biber ve suyunu ekleyip 15 dakika orta ateşte pişirelim. Terbiye malzemesi karıştıralım. Çorbanın suyundan iki kepçe alıp, karıştırmaya devam edelim ve yedirerek çorba kıvamına getirelim. Bir taşım kaynatıp üzerine gelen köpüğü alalım. Sıcak olarak servis edelim. İsteğe göre üzerine kızdırılmış biberli tereyağı gezdirelim.

HERB SOUP Ingredients: 1/2 bunch radicchio, chopped, 1/2 bunch turnip greens, 1/2 bunch poppy greens, 1/2 bunch nettles, 1 head of fennel, chopped, 2 green onions, 2 tsp salt, 1 tsp black pepper, 1 liter of water, 100 gr butter For the ‘Terbiye’ sauce: 2 tbsp flour, 4 tbsp yoghurt, 2 egg yolks, juice of half a lemon Preparation: Melt the butter in a pot and sauté the fennel and green onion for 2-3 minutes. Add the herbs and sauté a couple more minutes. Then add the salt, pepper and water and mix well. Cook for 15 minutes over medium heat. Mix the ‘terbiye’ ingredients together. Slowly add two ladlefuls of the hot soup to the mixture, then return slowly to the soup until it reaches the right consistency. Bring to a boil and skim off the foam. Serve piping hot. If desired, drizzle with butter melted with red pepper.


THY HABER TURKISH AIRLINES NEWS THY’DEN GOLFE BÜYÜK DESTEK

TURKISH AIRLINES‘ BIG SUPPORT FOR GOLF

THY, bu yıl The European Challenge Tour’un Antalya Belek’te ‘Turkish Airlines Challenge’ adıyla düzenlenen etabına sponsor oldu. Toplam 279 deliğin bulunduğu 11 lüks golf sahasına sahip Belek’te 29 Nisan - 2 Mayıs tarihleri arasında düzenlenecek turnuva için 156 profesyonel golfçü Türkiye’ye gelecek. The European Challenge Tour direktörü Alain de Soultrait, anlaşmanın imzalanmasının ardından yaptığı açıklamada turnuvanın isim sponsorluğunu üstlenen Türk Hava Yolları’na teşekkür etti. THY’nin sponsor olduğu bir diğer önemli organizasyon olan Turkish Airlines Ladies Open ise 6–9 Mayıs tarihleri arasında yine Belek’te yapılacak. Ülkemizde daha önce 2008’de düzenlenen Avrupa Bayanlar Golf Turnuvası’nın (LET) Türkiye organizasyonu olan turnuvanın TV görüntülerinin bir milyar kişiye ulaşması bekleniyor. Antalya Belek’te bulunan National Golf Club, Turkish Airlines Ladies Open Türkiye kapsamında 30’dan fazla ülkeden 108 profesyonel bayan golfçüyü ağırlayacak.

Turkish Airlines has become sponsor of the Turkey leg of this year’s European Challenge Tour, to be held at Antalya-Belek under the name ‘Turkish Airlines Challenge’. A hundred and fifty-six professional golfers will come to Turkey for the tournament, April 29 - May 2 at Belek, which boasts 11 luxury golf courses with 279 holes. In an announcement he made following the signing of the agreement, Alain de Soultrait, Director of The European Challenge Tour, thanked Turkish Airlines for undertaking name sponsorship of the tournament. Meanwhile the Turkish Airlines Ladies Open, another major event of which Turkish Airlines is a sponsor, will be held, again at Belek, May 6-9. Television coverage of the Turkey leg of the Ladies European Tour (LET), previously held in Turkey in 2008, is expected to reach a billion viewers worldwide. The National Golf Club at Antalya Belek will be hosting 108 professional women golfers from more than 30 countries for Turkish Airlines Ladies Open Turkey.

Å

Å


THY BATUM’DA OFİS AÇTI

e

THY, artan yolcu taleplerine daha hızlı cevap verebilmek için Batum’da şehir ofisi açtı. 1 Nisan 2010’da gerçekleşen Batum Şehir Ofisi açılış törenine Artvin Valisi Mustafa Yemlihalıoğlu, Acaristan Özerk Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Levan Varshalomidze, THY Pazarlama ve Satış Başkan Yardımcısı (Doğu Avrupa ve Balkanlar) Mehmet Başpınar, THY Batum Müdürü Deniz Öztırpan katıldı.

TURKISH AIRLINES OPENS OFFICE IN BATUM

e

Turkish Airlines has opened an office in the city to respond more rapidly to increasing passenger demand. Participating in the opening ceremony for the Batum City Office on April 1, 2010, were Artvin Governor Mustafa Yemlihalıoğlu, Head of the Government of Autonomous Republic of Adjara Levan Varshalomidze, Vice-President of Marketing and Sales (Western Europe and Balkans) Mehmet Başpınar, THY Batum Director Deniz Öztırpan.

SINIR ÖTESİ YOLCULUKLAR

e

Şanlıurfa El Ruha Oteli’nde THY Pazarlama ve Satış Başkanı (1. Bölge) ve Başkan Yardımcısı (Türkiye) öncülüğünde ‘Sınır Ötesi Yolculuklar Toplantısı’ düzenlendi. 9 Nisan 2010’da gerçekleşen toplantıda Türkiye’ye komşu ülkelerin sınıra yakın şehirlerinde yaşayanları en yakın uçuş noktasına transfer ettikten sonra İstanbul üzerinden tüm dünyaya ulaşımlarını sağlama fikri detaylı olarak incelendi, alınması gereken tedbirler tartışıldı ve karara bağlandı.

TRAVEL BEYOND BORDERS

e

Turkish Airlines held a ‘Travel Without Borders’ meeting, which was headed by Turkish Airlines Marketing and Sales Director (1st Region) and Vice President (Turkey), at the El Ruha Hotel in Şanlıurfa on April 9th. The topic of the meeting was the idea of providing transport around the world via Istanbul for people living in border cities in Turkey’s neighboring countries after first transferring them by land or sea to the nearest flight destination. The topic was examined in detail, and the measures to be taken were discussed and tied to a decision.

PAKİSTAN’DAN TEŞEKKÜR

j

Hamdard Ünıversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nasım Khan THY Karaçi Müdürü’nü ofisinde ziyaret ederek Pakistan’da kültür ve eğitim alanında yaptığı çalışmalardan dolayı kendisine ‘Kültür ve Eğitim Özel Ödülü’ takdim etti. Ödül töreninde konuşan Prof. Dr. Nasım Khan son 2 yılda THY’ye Pakistan’da uluslararası kültür ve eğitim konusunda yaptığı başarılı tanıtım faaliyetlerinden dolayı teşekkür etti ve Pakistan’ın yanında yer aldığı için THY’nin Karaçi Müdürü Utku Yazan’a şükranlarını ifade etti. Karaçi Müdürü Yazan ise THY’nin kültürlerarası bir köprü olduğunu 2009 yılında olduğu gibi 2010 yılında da Pakistan’da THY’nin başarı yılı olarak tüm Pakistanlı dostlarımızın kalbinde ve belleğinde yer edeceğini ifade etti.

GRATITUDE FROM PAKISTAN

j

The Vice-Chancellor of Hamdard University, Prof. Dr. Nasim Khan, paid a visit to Turkish Airlines’ Karachi Manager in his office to present him with the ‘Special Culture and Education Award’ for his efforts on behalf of culture and education in Pakistan. Speaking at the ceremony, Prof. Dr. Kasım Khan thanked Turkish Airlines for the successful promotional activities it has carried out in Pakistan over the last two years in the field of international culture and education and expressed his gratitude to the airline’s Karachi Manager, Utku Yazan, for standing beside Pakistan. Yazan for his part said that Turkish Airlines was an intercultural bridge and that our Pakistani friends would be in our hearts and minds in 2010 as in 2009, a year of success for Turkish Airlines in Pakistan.

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 173


THY HABER TURKISH AIRLINES NEWS MOLDOVA’DAN THY’YE TAKDİR

V

Moldova Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından Türk Hava Yolları Moldova Müdürlüğü`ne Kişinev’de 10 yıldır kusursuz faaliyette bulunması sebebiyle Takdir (Öncelikli Partner) Plaketi takdim edildi. Ödülü THY Moldova Müdürü Ahmet Tarhan, Kişinev Merkez Dairesi Başkanı Iurue Sisianu`nun elinden aldı. Sisianu, THY`nin Moldova’da faaliyette bulunan tüm firmalara örnek olması gerektiğini vurguladı.

APPRECIATION FOR TURKISH AIRLINES FROM MOLDOVA

V ASTANA’DA ACENTE YEMEĞİ

AGENTS’ DINNER IN ASTANA

Hem Kazakistan’da 8 Mart Kadınlar Günü’nü kutlamak hem de 2009 yılında ortaklığımızı en çok destekleyen üç acentemize ödül vermek amacıyla 5 Mart’ta Ramada Plaza Otel de Astana’da düzenlenen toplantı düzenlendi. İlk üç acenteye verilen hediyelerin yanı sıra Topkapı Palace otelde bir hafta konaklama imkânı sağlandı. Gecenin açılış konuşmasını yapan THY Astana Müdürü Mustafa Kemal Kızılay ödül alan acentelere teşekkür ederek işbirliklerinin devam etmesi temennisinde bulundu.

r

A meeting was held at the Ramada Plaza Hotel in Astana on March 5 to celebrate Women’s Day, March 8th, in Kazakhstan and to present awards to three of our agents who lent strong support to our airline in 2009. In addition to being presented with gifts, the top three agents were also awarded a week’s stay at the Topkapı Palace Hotel. Giving the opening address of the evening, Turkish Airlines Astana Manager Mustafa Kemal Kızılay thanked the award-winning agents and said he hoped their cooperation would continue.

THY’DEN UKRAYNA’LI ÇOCUKLARA HEDİYE

GIFTS FROM TURKISH AIRLINES TO CHILDREN OF UKRAINE

23 Nisan’da düzenlenecek Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamalarına katılarak ülkelerine özgü gösterileri sunacak olan Ukraynalı 23 çocuk, THY sponsorluğunda Türkiye’ye geldi. Ukrayna’daki çocuklar yola çıkarken, Kiev Borispol Havaalanı’na gelerek çocuklarla tek tek ilgilenen THY Kiev Müdürü Erol Akçal, 23 çocuğu Türkiye’ye uğurladı.

Twenty-three Ukrainian children who are going to put on shows unique to their country as part of the April 23rd National Sovereignty and Children’s Day celebrations have arrived in Turkey sponsored by Turkish Airlines. Taking an individual interest in each one of the Ukrainian children as they arrived at Kiev’s Borispol Airport to depart Ukraine, Turkish Airlines’ Kiev Manager Erol Akçal saw them off to Turkey.

q

r

q

The Moldova Tax Office Department has presented Turkish Airlines’ Moldova Management with a Privileged Partner plaque for its flawless record over the past ten years. Turkish Airlines’ Moldova Manager Ahmet Tarhan accepted the award from the Head of the Kishinev Central Office, Iurue Sisianu. Sisianu said that Turkish Airlines should be an example to all firms working in Moldova.

RUSYA’YA YENİ BİR HAT: SOÇİ

q

THY, 25 Mayıs’tan itibaren İstanbul-Soçi arasında haftada üç sefer düzenleyecek. Soçi, THY’nin Rusya’ya uçuş düzenlediği yedinci şehir olacak. Soçi uçuşlarıyla birlikte Türk Hava Yolları’nın yurt dışı uçuş nokta sayısı 121’e ulaşacak.

SOCHI: NEW ROUTE TO RUSSIA

q

Turkish Airlines will start Istanbul-Sochi flights on May 25. The flights will get under way three times a week. Sochi is the seventh city to which the airline flies in Russia. The number of Turkish Airlines’ flight destinations abroad will rise to 121 with the addition of the Sochi flights.

Kalkış / Departure

Varış / Arrival

12:45

15:30

Soçi / Sochi-İstanbul

Kalkış / Departure

Varış / Arrival

Salı, Perşembe, Pazar Tuesdays, Thursdays, Sundays

16:50

17:55

İstanbul-Soçi / Sochi Salı, Perşembe, Pazar Tuesdays, Thursdays, Sundays

174 SKYLIFE | NİSAN | APRIL 2010


THY’DEN DÖRTLÜ FİNAL’E DESTEK

B

THY, Euroleague Dörtlü Final’in resmi havayolu sponsoru oldu. Avrupa’nın en büyük ve prestijli kulüplerarası basketbol ligi olan Euroleague’de Dörtlü Final maçları, Fransa’nın başkenti Paris’te Bercy Arena’da 7–9 Mayıs tarihlerinde yapılacak. 7 Mayıs Cuma akşamı önce Rusya’nın CSKA Moskova takımı ile İspanya’nın Regal FC Barcelona takımları, daha sonra da Yunanistan’dan Olympiakos ve Sırbistan’dan Partizan takımları finale kalmak için mücadele edecekler. 185 ülkede canlı olarak yayınlanacak Dörtlü Final’in final maçı ise 9 Mayıs Pazar günü yapılacak. Aynı gün ilk maçı kaybedenler ise üçüncülük dördüncülük maçında karşı karşıya gelecekler. Ekim 2009’da başlayan, 13 ülkeden 24 takımın katıldığı Euroleague Dörtlü Final organizasyonu 1988 yılından beri düzenleniyor. Türkiye’den her yıl Efes Pilsen ve Fenerbahçe Ülker’in de düzenli olarak katıldığı Euroleague’de geçen sene kupayı Berlin’de oynanan maçta CSKA Moskova’yı 73–71 mağlup eden Yunanistan’ın Panathinaikos takımı kazanmıştı.

TURKISH AIRLINES SUPPORT FOR THE FINAL 4

B

Turkish Airlines has become official airline sponsor of the Euroleague Final 4. The Final 4 matches of the Euroleague, Europe’s largest and most prestigious basketball competition, will be played in the French capital Paris’s Bercy Arena May 7-9. To decide who goes to the final, Russia’s CSKA Moscow team will first compete with Spain’s Regal FC Barcelona on the evening of Friday, May 7, to be followed by a faceoff between Olympiakos of Greece and Partizan of Serbia. The final match of Final 4 will be played on Sunday, May 9, and broadcast live to 185 countries. On the same day, the losers in the first match will compete for 3rd and 4th place. Starting with the participation of 24 teams from 13 countries in October 2009, Euroleague Final 4 has been played since 1988. Turkey’s Efes Pilsen and Fenerbahçe Ülker have been taking part every year in Euroleague, in which Greece’s Panathinaikos team won last year’s cup by defeating CSKA Moscow 73-71 in a match played in Berlin.

LEBARA’DAN THY BİLETİ KAZANANLARA HEDİYELERİ VERİLDİ

j

Lebara Mobile’ın düzenlediği kampanyada THY’den Amsterdam– İstanbul gidiş-dönüş uçak bileti kazanan 30 talihli, düzenlenen bir törenle biletlerini aldı. Lebara Mobile’ın merkezinde düzenlenen törene, şirketin Genel Müdürü Marcel Timmerhuis ve THY Amsterdam Müdürü Metin Gözüaçık ile Pazarlama ve Halkla İlişkiler Sorumlusu Celal Baykal’ın yanı sıra bilet kazananlar katıldı. Amsterdam Müdürü Metin Gözüaçık, Sabiha Gökçen seferleriyle Anadolu’ya seyahatin kolaylaştığını ve 15 Mayıs itibariyle Ankara seferlerinin de AnadoluJet ile gündüz saatlerinde uygulanacağını ifade etti.

GIFTS GIVEN TO WINNERS OF TURKISH AIRLINES TİCKETS FROM LEBARA

j

The 30 lucky winners of the Amsterdam-Istanbul round-trip plane tickets from Turkish Airlines, being offered in a campaign launched by Lebara Mobile, received their tickets at a ceremony held at the Lebara Mobile headquarters. Participating in the ceremony alongside the ticket winners were the firm’s General Manager Marcel Timmerhuis, the Manager of Turkish Airlines Amsterdam, Metin Gözüaçık, and Celal Baykal, who is responsible for Marketing and Personal Relations. Pointing out that travelling to Anatolia is more easier with Sabiha Gökçen flights, Amsterdam Manager Metin Gözüaçık said that AnadoluJet flights from Ankara will also be held in daytime starting from May 15.

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 175


Better with Hazelnuts

Most of your favorite flavors are accompanied by Turkish hazelnuts. With Turkish hazelnuts, every flavor is more delicious.

Fındıkla daha güzel Sevdiğiniz bir çok lezzete Türk fındığı eşlik ediyor. Türk fındığının bulunduğu her tat fındıkla daha da güzelleşiyor.

www.ftg.org.tr


180

INFO183

En güncel bilgi ve haberler THY AVOD sisteminde

‘Amelia ‘ filminde Hillary Swank başrolde. Hillary Swank stars in ‘Amelia’.

Get updates and latest news on the Turkish Airlines AVOD system.

THY uçuşlarında henüz “UÇUŞ MODU” uygulaması bulunmadığından lütfen cep telefonlarınızı uçakta kapalı tutunuz.

193

thy.com’a kısa bir ziyaretle hayat artık daha kolay! Life is easier now with a short visit to thy.com.

182

27 DRESSES

Since FLIGHT MODE isn’t available on board, please keep your cellphones off.

ÖNCE BULMACAYI BULUN, SONRA BULMACALARI Bulmaca ekimizi koltuk gözünde bulamadıysanız ayda iki kez yenilenen ve sekiz sayfaya çıkan ekimizi kabin görevlisinden isteyiniz.

PUZZLES: FIND THEM TO SOLVE THEM If you couldn’t spot our puzzle supplement in your seat pocket, please request our puzzle booklet from the cabin crew. The supplement has reached eight pages in length and is updated twice a month.

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 177


ÖNE ÇIKANLAR UP FRONT HUGH GRANT VE DREW BARRYMORE

‘Hugh Grant ve Drew Barrymore’u buluşturan

bir filmden bahsederken kullanacağımız sıfatlar belli: Komik, samimi, romantik, eğlenceli… ‘Dört Düğün Bir Cenaze’den beri romantik filmlerin vazgeçilmezi Hugh Grant ile ‘İlk 50 Öpücük’te ne kadar romantik olabileceğini fazlasıyla kanıtlamış Drew Barrymore’u bir araya getiren film; ‘Söz ve Müzik’. Mark Lawrence imzalı ve 80’lere vefalı ‘Söz ve Müzik’, eski bir ‘PoP’ grubunun silik üyesi Alex’in 2000’lerin başında yaşadığı hayata odaklı. Zaman zaman kuşağının seyircisiyle zorlama parti ve şovlarda buluşan Alex’in beklediği fırsat, ünlü bir pop şarkıcısına söz yazma teklifiyle karşısına çıkar. Aranınca bulunmayan ilham ise evin çiçek bakıcısı Sophie’den gelir, romantizmle birlikte...

HUGH GRANT & DREW BARRYMORE

While defining a movie, which brings together Hugh Grant and Drew Barrymore, it’s obvious to pick up the following adjectives: Funny, romantic and amusing… ‘Music and Lyrics’ is the movie, which put Hugh Grant, who has become the indispensable actor of the romantic films since ‘Four Weddings and A Funeral’, together with Drew Barrymore, who has exceedingly proved how romantic she can be in ‘50 First Kisses’. Directed by Mark Lawrence and faithful to 1980s, ‘Music and Lyrics’ is focusing on the early 2000s life of Alex, who is an insignificant member of an old band called ‘PoP’. Meeting up with the audience of his generation in compelling parties and shows, Alex finally finds the chance to write lyrics for a popular singer. And his inspiration comes together with the romanticism, from the flower-sitter of his house; Sophie...

İPUCU: BAGAJINIZ SİZE YÜK OLMASIN... Serbest bagaj taşıma hakkınızın uçuş ve bilete göre nasıl değiştiğini duymuş muydunuz? Peki ya kabin içi bagajınızın ebatları ve ağırlığı ne olmalı? Bagajınızın başına bir şey gelirse thy.com’dan takip edebileceğinizi biliyor muydunuz? Bagajınızla ilgili tüm detaylar için lütfen sayfa 199’a bakınız.

TIP: DON’T LET YOUR LUGGAGE WEIGH YOU DOWN… Have you heard that the free luggage allowance differs according to your flight and ticket? How about the dimensions and weight of your cabin baggage? Did you know that you can follow your baggage in case of loss or damage? For full details on your luggage please refer to page 199.

178 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

24 saat / 7 gün www. tkcargo.com adresinden kargolarınızı takip edebilirsiniz. You may track your cargo any time 24/7 via www.tkcargo.com.


SİZİN İÇİN SEÇTİK: YILDIZLAR GEÇİDİ Yolcularımızın seyahatleri esnasında geçirdikleri vakitleri hem keyifli hem de dolu dolu yaşamaları için sunduğumuz hizmetlerden biri de müzik kanallarımız. Hemen her tür müzikten en güncel, en popüler müzisyenlere ve eserlere bu kanallardan ulaşmanız mümkün. Çok zengin müzik kanallarımız hakkında fikir vermek için size kısa bir tercih listesi hazırladık.

WE HAVE SELECTED FOR YOU: STAR PARADE Another service we offer our passengers, for them to enjoy their time to the fullest during their journey, are the music channels. With them you have access to almost any popular singer or track of any kind of music. To give you an idea about our well-stocked music channels, we have prepared a selection for you. CAZ JAZZ

TÜRK POP TURKISH POP

NEW AGE

Diana Krall Let’s Fall In Love

Kenan Doğulu Beyaz Yalan

Trincha Live From Heart

Stanley Clarke Quiet Aftternoon

Nazan Öncel Hatırına Sustum

Poe Haunted

Mindi Abair True Blue

Funda Arar Yak Gel

Blue Stone Dreamcatcher

Byron Woods Fly Away

Göksel Baksana Talihe

Vargo The Moment

Jaheim My Place

Manga Beni Benimle Bırak

Zero 7 Destiny

VEJETARYENLERE ÖZEL LEZZETLER

SPECIAL TASTES FOR VEGETARIANS

Zengin mönü seçkimiz içinde vejetaryenleri de unutmadık. Hiçbir hayvansal gıda içermeyen vejetaryen yemeklerimiz günlük üretimler ve bitkilerden elde edilen ürünler kullanılarak hazırlanıyor. Ayrıca özel yemek alternatiflerimiz içinde Jain alışkanlıklarına göre hazırlanan Vejetaryen Hindu yemeği de mevcut.

We also didn’t forget about our vegetarian guests among our rich menus. Vegetarian meals, containing no animal by products, are being prepared with fresh ingredients and all plant derived foods. Additionally,Vegeterian Jain meals which are prepared according to Jain customs,are also one of our special meal alternatives.

Türk Havayolları’ndaki özel yemek seçenekleri için sayfa 188’e bakınız

For more details about the special courses please refer to page 188.

Detaylı bilgi: sayfa 186 More info: page 186

HABERSİZ KALMAYIN

Uçuşlarımız hakkında en güncel bilgilere ulaşacağınız, o an bulunduğunuz rota, zaman dilimi gibi bilgilere de AVOD sisteminden ulaşabilirsiniz. Dünya haberleri saat başı güncellenerek sunulmaktadır.

Uçuşlarımızda son dönem filmlerden sevilen müziklere, yolculuğunuzu keyifli hale getirecek pek çok alternatif mevcut. In our flights there are lots of alternatives for you such as pleasurable blockbuster movies and the latest music hits.

GET THE LATEST NEWS You can reach all the flight information details from the AVOD system. World news is updated hourly.

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 179


ÖNE ÇIKANLAR UP FRONT AVOD NEDİR? A330, B777, bazı A340 ve bazı A321 (C/CL) tipi uçaklarımız ile gerçekleştirilen belirli hatlarda, kabin içi eğlenceye yönelik AVOD (Audio Video On Demand) dijital sistemi kullanılıyor. Yolcularımız program seçimlerini koltuklarındaki kumandayla ya da ekranlarına dokunarak seçebilirler. AVOD sistemindeki programlar, “Bilgi”, “Eğlence” ve “İletişim”den oluşmakta. Eğlencede her zevke filmler; her isteğe cevap veren kısa program kanalı; Pop’tan Türk Sanat Müziği’ne, Jazz’dan New Age’e zengin bir yelpazede müzik dinleme imkânı yer almakta. Ayrıca bireysel ve çoklu oyunculu oyun, çocuk ve sesli kitap kanalları da var İletişim bölümünde ise kısa mesaj/elektronik posta iletişimi kurulabilir. Haber kanalında ise dünya haberlerinin metinleri yolcularımıza sunulmakta. On-line gerçekleştirilen yayında hava durumu haberleri dört saatte bir, diğer haberler de saat başı yenilenmektedir. Bilgi bölümünde; Filo, Kargo, Türk Hava Yolları Özel Yolcu Programı, Destinasyon Rehberi, Türkiye Bilgi Rehberi, Havaalanı Haritası, Uçuş Haritası, Uçuş Kamerası yer almakta. Uçağın önünde ve altındaki iki kamera ile tüm yolcularımız iniş ve kalkışı izleyebilmektedir.

BİLGİ Filo • Kargo • Türk HavaYolları Özel Yolcu Programı • Destinasyon Rehberi • Türkiye Bilgi Rehberi • Havaalanı Haritası • Uçuş Haritası • Uydu, Küre, Gündüz|gece, Gece, Uçuş Rotası, Pilot Görüşü, Zaman Dilimi, Uçuş Bilgisi gibi farklı seçeneklerle görüntülemeyi sağlayan dünya haritası • Uçuş Kamerası: Uçağın önünde ve altındaki iki kamera ile tüm yolcularımız iniş ve kalkışı izleyebilmektedir. • Bağlantılı Seferler Kanalı: Yolcularımız şimdilik sadece İstanbul istasyonundan devam edecekleri bağlantılı seferlerine ilişkin kapı, sefer saati, rötar vs bilgilerini bu kanaldan öğrenebileceklerdir.

INFORMATION Fleet • Cargo • Turkish Airlines’ Frequent Flyer Program v Destinations Guide • Informative Guide to Turkey • Map • Flight Map • Advanced Ixplore: World Map can be followed in Globe, Satellite, Day|Night, Night, Fllow Plane, Pilot’s view, Time Zone, Flight Info view alternatives. All maps can be zoomed. • Flight Camera: All passengers can watch take off and landing on two cameras mounted in the front and back of the plane. • Connecting to Gate: Passengers can follow their connecting flights’ time, gate number, delay info etc. from this channel, at the moment just from Istanbul Airport.

WHAT IS AVOD? The digital AVOD (Audio Video on Demand) in-cabin entertainment system is in use on certain routes served by our A330, A340, B777 and A321 (C/CL) -type aircraft. Passengers can select their program either from the panel in the arm of the seat or simply by touching the screen. Programs in the AVOD system fall into three categories: ‘Information’, ‘Entertainment’ and ‘Communications’. The entertainment program includes films to suit every taste, a short program channel to meet every demand, and a rich spectrum of musical listening from Pop, Jazz and New Age to Turkish Art Music. Also available are a Game Channel with games for single or multiple players, a Children’s Channel, Audio Books. The communications program enables passengers to send and receive short text messages and E-mail. The news channel offers world news, and the on-line broadcast updates the weather forecast every four hours and the news every hour on the hour. ‘Information’ section includes the following choices; Fleet, Cargo, Turkish Airlines’ Frequent Flyer Program, Destinations Guide, Informative Guide to Turkey, Airport Map, Flight Map, and Flight Camera. All passengers can watch takeoff and landing on two cameras mounted in the front and back of the plane.

180 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

EĞLENCE Film kanalı • Kısa program kanalı (dizi, belgesel, çizgi film) • Müzik (250 CD’lik albüm + radyo kanalları) • Oyun Kanalı (Bireysel ya da çoklu oyunculu) • Çocuk Kanalı • Sesli Kitap Kanalı.

İLETİŞİM Kısa mesaj|elektronik posta gönderme|alma • Her bir kısa mesaj ve|veya elektronik posta 1.60 USD ile ücretlendirilir. • Geçerli olan bir kredi kartınızı telefonun yan yüzünden geçirip okutarak kısa mesaj|elektronik posta gönderebilir ya da alabilirsiniz. • İniş esnasında teknik sebepler nedeniyle gönderilemeyen mesaj için ücret alınmayacaktır. • Kısa mesajınızı veya Elektronik postanızı gönderilen adrese ulaştırma garantisi verilememektedir. • On Line Haber Yayını • Ekonomi, Magazin, finans, hava durumu vs. içerikli dünya haberleri text halinde yolcularımıza sunulur. • Hava durumu haberleri 4 saatte bir, diğer haberler saat başı yenilenir.

ENTERTAINMENT Film channel • Short films channel (series, documentaries and cartoons) • Music (a 250CD album + radio stations) • Game Channel (for single or multiple players) • Children’s Channel • Audio Books.

COMMUNICATION Send and receive SMS|email • Each SMS and|or E-mail fee is 1.60 USD • All our passengers are able to send and receive SMS and E-mail by swiping a valid credit card to the system and approve charging amount of 1.60 USD both for to send and receive. • You will not be charged for unsent messages. • We cannot guarantee delivery of email and sms messages. • Live Text News • World news such as Economy, Financial, Magazine, Weather etc. are presented in Live Text News Channel • Weather news are renewed in every 4 hours, the other news are renewed every hour.


FİLM MOVIE THE INFORMANT!

Oyuncular | Cast Frank Welker, Matt Damon, Melanie Lynskey, Scott Bakula, Patton Oswalt Yönetmen | Director: Steven Soderbergh Çarpıcı gerçek bir öyküye dayanan bu heyecanlı komedide, büyük bir şirkette çalışan manikdepresif Mark Whitacre, şirketin vergilerde dolandırıcılık yaptığını anlar ve FBI’a onlar için gönüllü muhbirlik yapmak istediğini belirtir.

POST GRAD

Oyuncular | Cast Alexis Bledel, Jane Lynch, Michael Keaton Yönetmen | Director: Vicky Jenson

Based on a fascinating true story, this comedic thriller recounts the tale of Mark Whitacre, a brilliant corporate man who was the highest-ranking executive to ever turn whistleblower in U.S. history. A hero who becomes mentally unhinged.

Ryden Malby üniversiteden mezun olunca her biri birbirinden ilginç olan aile üyeleri ile yıllar sonra yeniden bir arada yaşamak durumunda kalır. When recent college graduate Ryden Malby can’t nab her dream job in publishing, she is forced to move back in with her eccentric family. Torn between her best friend and her hot next-door neighbor, Ryden realises she needs a new life plan.

ALL ABOUT STEVE

Oyuncular | Cast Bradley Cooper, Sandra Bullock, Ken Jeong, DJ Qualls, Thomas Haden Church Yönetmen | Director: Philip Traill Gazeteler için bulmaca hazırlayan Mary,ilk randevusu sonrasında bir TV muhabirine delicesine aşık olur. Bütün ülkeyi gezerek türlü haberlerde kendini gösterecek ve ona birbirleri için yaratıldıklarını göstermeye çalışacak. Sandra Bullock stars in this romantic comedy about a crossword puzzle creator who falls for a TV journalist after one blind date. Madly in love, she follows him around the country as he moves from one major breaking story to another.

WHITEOUT Oyuncular | Cast Kate Beckinsale, Columbus Short, Tom Skerrit, Alex O’Loughlin, Gabriel Macht Yönetmen | Director: Dominic Sena Antartika’da görevli Carrie Stetko, bölgede işlenmiş bir cinayet için görevlendirilir. Antartika altı ay boyunca karanlığa gömülmeden önce bu soruşturmayı çözmek zorundadır. U.S. Marshall Carrie Stetko is sent to the most unforgiving place on Earth just days before the start of the polar winter to investigate Antarctica’s mysterious first homicide -- a quest that leads her to secrets buried far below the ice. 2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 181


FİLM MOVIE 27 DRESSES Oyuncular | Cast: Brian Kerwin, Charlie Barcena, Peyton List, Jane Pfitsch Yönetmen | Director: Anne Fletcher 27 kez nedimelik yaptıktan sonra, platonik aşkı ve kız kardeşinin evlilik hazırlığı esnasında kız kardeşinin yanında olma fikriyle boğuşan genç bir kadın. After serving as a bridesmaid 27 times, a young woman wrestles with the idea of standing by her sister’s side as her sibling marries the man she’s secretly in love with.

JASHNN : THE MUSIC WITHIN

Oyuncular | Cast Adhyayan Suman, Anjana Sukhani, Shahana Goswami, Yönetmen | Director: Raksha Mistry , Hasnain H Hyderabadwala Akasha Verma şarkıcı olmak isteyen ancak bunu gerçekleştirememiş birisidir. Ne zamanki yaşamı paramparça olmaya başlıyor o zaman içindeki cevhere ulaşıyor.Hayatın arzusu ile dolu bir melodi yaratıp bir gecede yıldız oluyor. Akash Verma desires to become a singer but is unable to make it.It’s only when he’s shattered by life,is he able to touch his inner core.Akash creates a tune soaked in the passion of life, which makes him an overnight star

FAME: THE ORIGINAL MOVIE

Oyuncular | Cast Lee Currer, Irene Cara, Paul McCrane, Albert Hague, Antonia Franceschi, Eddie Barth, Tresa Hughes Yönetmen | Director: Alan Parker NYC’de High School of Performing Arts okulunda şöhret sahibi olmak için yanıp tutuşan bir grup dansçı, şarkıcı ve aktörün yaşamını konu alan Oscar ödüllü film. Bu gençler şöhrete kavuşabilecekler mi acaba? The original Oscar-winning hit that chronicles a group of talented dancers, singers, and actors as they make their way through NYC’s High School of Performing Arts in pursuit of that elusive goal -- fame. Can these kids make it to the top?

PREACHER’S KID Oyuncular | Cast: LeToya Luckett, durrell babbs, Trey Songz, Clifton Powell, Gregory Alan Williams Yönetmen | Director: Stan Foster 23 yaşındaki masum ve güzel bir kız olan Angie kasabada yetişmiştir. Babasının hayatındaki tek kadın olarak babasının ihtiyaçlarına destek olmaktadır fakat kendi hayatını yaşayamadığını hissediyordur. This story revolves around the central character of Angie, who is a beautiful, but innocent 23-year-old woman. She tends to all of her father’s needs but she feels that life is passing her by.

182 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

161-192-skyinfo_SL0510.indd 182

4/23/10 10:24 PM


AMELIA Oyuncular | Cast: Christopher Eccleston, Hilary Swank, Richard Gere, Mia Wasikowska, Ewan McGregor Yönetmen | Director: Mira Nair Amelia kadın bir pilot olarak yaptığı cesaret abidesi uçuşlarıyla ünlü tarihi bir karakterdir. Film, 1937 yılında Pasifik üzerinde dünyayı turlamak için yola koyulan ve sonra kayıplara karışan Amelia Vidal’ ın hayatı üzerine kurulu. Oscar® winner Hillary Swank plays the legendary aviator whose pioneering solo flights made her a celebrity. Born in Kansas, Earhart didn’t learn to fly until her twenties, yet flew solo across the Atlantic just twelve years later.

MARLEY & ME

MUSIC & LYRICS

Oyuncular | Cast: Owen Wilson, Jennifer Aniston, Eric Dane, Kathleen Turner, Alan Arkin Yönetmen | Director: David Frankel

Oyuncular | Cast Hugh Grant, Drew Barrymore, Scott Porter, Nick Bacon Yönetmen | Director: Marc Lawrence

Bu filmde, evliliğin zorluklarını aşmaya ve bir aile kurmaya çalışan John ve Jen’in ilişkisi ele alınıyor. Sevimli ama yaramaz ve nevrozlu köpeklerinden önemli hayat dersleri öğrenirler. Marley & Me chronicles the relationship of John and Jen as they face the challenges of marriage and work to start a family. They learn important life lessons from their adorable, but naughty and neurotic dog.

Unutulmuş bir pop star olan Alex Fletcher, yeni diva Cora Corman ile bir düet yazma ve seslendirme teklifi aldığında çok mutlu olur. Kendisi, en mükemmel melodiyi yazmaya çalışırken, tuhaf botanikçi sevgilisi ona yardım eder. Washed up 80s pop star, Alex Fletcher, is thrilled when he receives an offer to write and perform a duet with hot new diva Cora Corman. However, he struggles to pen the perfect tune so his quirky plant lady, Sophie, steps in to help.

TUM MILE Oyuncular | Cast: Emraan Hashmi, Soha Ali khan Yönetmen | Director: Kunal Deshmukh Görünüşte masum bir karşılaşma gibi görünen birbirlerine önceden aşık iki kişinin aralarındaki ilişki. Tüm Mumbai şehrini tehdit eden felaket ile karanlık dolu saatlerde aşka dönüşür. A seemingly innocuous encounter for two former lovers turns into a time of revelations as they ride the darkest hours of a natural disaster that threatens to take over the city of Mumbai.

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 183

161-192-skyinfo_SL0510.indd 183

4/23/10 10:24 PM


FİLM MOVIE

Okyanus aşırı ve Avrupa seferlerimizde yolcularımıza sunulan Video Gösterim programlarımız uçak tipine ve uçuş süresine bağlı olarak değişmektedir.

INVICTUS

Oyuncular | Cast Morgan Freeman, Matt Damon, Marguerite Wheatley, Tony Kgoroge, Linga Moonsamy Yönetmen | Director: Clint Eastwood

ZODIAC

Nelson Mandella’nın (Morgan Freeman) ülkesinde birliği ve beraberliği sağlamak için Güney Afrika futbol takımı kaptanıyla (Matt Damon) yaptığı işbirliğinin ilham verici hikayesini anlatıyor.

Oyuncular | Cast: Jake Gyllenhaal, Mark Ruffalo, Robert Downey Jr., Anthony Edwards, Brian Cox Yönetmen | Director: David Fincher Bu film, ABD’ndeki en ilginç, çözülmemiş gerçek suçlardan birini ele alıyor. Dört adamın takıntısına dönüşen bir seri katil vakasında, sonu gelmez ipuçları arasında hayatların ve kariyerlerin nasıl ilerleyip mahvolduğunu izleyeceksiniz.

From director Clint Eastwood, “Invictus” tells the inspiring true story of how Nelson Mandela (Morgan Freeman) joined forces with the captain of South Africa’s rugby team (Matt Damon), to help unite their country.

Based on the true story of one of the most intriguing unsolved crimes in American history, “Zodiac”. The serial killer case will become an obsession for four men as their lives and careers are built and destroyed by an endless trail of clues.

TOOTHFAIRY

Oyuncular | Cast Dwayne Johnson, Ashley Judd, Stephen Merchant, Ryan Sheckler, Seth MacFarlane, Julie Andrews, Yönetmen | Director: Michael Lembeck Diş kırma konusunda ünlenmiş olan buz hokeyi oyuncusu Derek Thompson , son maçında talihsiz bir kazaya neden olur. Bunun üzerine Derek gerçeküstü bir cezaya mahkum edilir: Bir hafta boyunca diş perisi ülkesinde hizmet edecektir. Dwayne Johnson will star as the title character in “The Tooth Fairy,” an ordinary man who’s brought in to try to save the tooth fairy kingdom.

PERCY JACKSON&THE OLYMPIANS:THE LIGHTNING THIEF Oyuncular | Cast: Logan Lerman, Brandon T. Jackson, Alexandra Daddario, Sean Bean, Pierce Brosnan Yönetmen | Director: Chris Columbus Rick Riordan’ın aynı adlı romanından uyarlanan bu filminde Percy kendini ispatlamak için Zeus’un çalınan şimşeğini bulup hırsız olmadığını herkese göstermek zorunda kalıyor. A young boy discovers he’s the descendant of a Greek god and sets out on an adventure to settle an on-going battle between the gods. Based on the book by Rick Riordan.

184 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

161-192-skyinfo_SL0510.indd 184

4/23/10 10:24 PM


The video programs available to passengers on our European and trans-Atlantic flights vary with the type of aircraft and length of the flight.

GET SMART Oyuncular | Cast: Steve Carell, Anne Hathaway, Dwayne Johnson, Alan Arkin Yönetmen | Director: Peter Segal Gizli bir ABD casus örgütünün merkezi saldırıya uğradığında ve casusların kimlikleri açığa çıktığında, Şef, hevesli analisti Maxwell Smart’ı terfi ettirmek zorunda kalır. Smart, güzel ama ölümcül emekli Ajan 99 ile çalışacaktır. When the headquarters of a secret US spy agency is attacked and the identities of its agents compromised, the Chief is forced to promote his ever-eager analyst Maxwell Smart, partnering him with the lovely-but-lethal veteran Agent 99.

CASABLANCA

WHERE THE WILD THINGS ARE

Oyuncular | Cast: Ingrid Bergman, Peter Lorre, Humphrey Bogart, Paul Henreid Yönetmen | Director: William Wyler

Oyuncular | Cast: Catherine Keener, Forest Whitaker, Paul Dano, Catherine O’Hara, James Gandolfini Yönetmen | Director: Spike Jonze Maurice Sendak’ın sevilen çocuk kitabının büyük ekrana yansıtılmış şekli! Max, akıllı ama hassas ve alıngan bir çocuktur ve evdeki sıkıcı hayatından Vahşi Şeyler ile dolu gizemli bir adaya kaçış yapar – orada Kral ilan edilir!

II. Dünya Savaşı sırasında Rick’in Kasablanka’daki gazinosu, Victor ve Ilsa Laszlo gibi göçmenlerin rağbet ettiği bir yerdir. Yardım talebine Rick karşı çıkar, çünkü Ilsa’yı daha önceden tanımaktadır... Üç Oscar® sahibi bir film.

Maurice Sendak’s beloved children’s book comes to life on the big screen! Max, a rambunctious and sensitive child, escapes the frustrations of home to an island inhabited by mysterious creatures, The Wild Things -where he is crowned King!

THE DEVIL WEARS PRADA

Oyuncular | Cast Stanley Tucci, Anne Hathaway, Meryl Streep, Simon Baker, Gisele Bundchen Yönetmen | Director: Glenn Gordon Caron

During WWII, Rick’s café in Casablanca is the hottest night spot and a popular meeting place for refugees -- like Victor and Ilsa Laszlo. When asked for help, Rick hesitates, for he and Ilsa are no strangers... Winner of three Oscars®.

Moda editörü Miranda Priestly, inatçı bir eski muhabir olan Andy Sachs’a Runway magazinde asistan olarak görev verir. Andy başarılı olur ama vicdanı ile de karşı karşıya kalır... Based on the best-seller: imperious fashion editor Miranda Priestly gives Andy Sachs, a geeky journalism major, a job as her assistant at Runway magazine. Andy blossoms into a looker but soon faces a crisis of conscience... Wicked satire!

2010 | MAYIS | SKYLIFE 2009MAY SEPTEMBER | EYLÜL |185 SKYLIFE 000

161-192-skyinfo_SL0510.indd 185

4/23/10 10:24 PM


Uzmanlar göre Mozart’ın müziği, akneden Alzheimer’a pek çok hastalığın tedavisinde etkili.

MÜZİK MUSIC KLASİK MÜZİK CLASSICAL MUSIC

POP HITLINE

Craig Armstrong Weather Storm • Tchaikovsky Piano Concerto No1 In B Flat Minor • Elgar Nimrod • Tschaikovsky Dance of The Reed Flutes • Alexander Borodin Sring Quartet No2 In D Major Notturno Andante • Ludwig Van Beethoven Piano Sonata No8 in C minor • Gabriel Faure Pavane (Arr. Craig Leon) • Samuel Barber Adagio For Strings • Johann Pachelbel Canon In D • Giuseppe Verdi La Donna E Mobile (Rigoletto) • Antonio Vivaldi Concerto ‘L’estate’, RV 315 - III- Presto • Frédéric Chopin Piano Concerto No1 In E Minor • Michael Nyman The Heart Asks Pleasure First • Johann Sebastian Bach Air ‘On The G String’ • Johannes Brahms Waltz No. 15 In A Flat • Gustav Mahler Symphony No. 5 In C Sharp Minor - IV. Adagietto • Sergei Rachmaninow Piano Concerto No. 2 In C Minor (Opening) • Wolfgang Amadeus Mozart Lacrimosa (Requiem In D Minor K626) • Johann Strauss On The Beautiful Blue Danube • Stanley Myers Cavatina • Craig Armstrong Balcony Scene • Wolfgang Amadeus Mozart Piano Concerto No21 in C • Vaughan Williams Greensleeves • Johann Sebastian Bach Goldberg Variations

CAZ JAZZ Earl Klugh Sleepyhead • Herbie Hancock Solitude • Diana Krall Lets Fall In Love • Ramsey Lewis Sun Goddess • Weather Report A Remark You Made • Stanley Clarke Quiet Afternoon • The Sax Pack Fallin For You • Rick Braun Shining Star • Peter White Dreamwalk (with Phil Kenzie on Alto Sax) • Mindi Abair True Blue • Marion Meadows Suede • Byron Woods Fly Away • Brian Simpson It’s All Good • Dave Koz Faces of The Heart • Chuck Loeb Tropical • Jaheim My Place • Kenny G Silhouette • Stan Getz

& João Gilberto Ft. A. Carlos Jobim Desafinado • Luis Armstrong What A Wonderful World

Black Eyed Peas Boom Boom Pow • Beyonce Halo • Jamie Foxx Blame It (On The Alcohol) ft. T-Pain • Jordin Sparks Battlefield • Kid Cudi Day ‘N’ Nite • Shinedown Second Chance • Sean Kingston Fire Burning • Adam Lambert Mad World • Keri Hilson Knock You Down • Keith Urban Kiss A Girl • Black Eyed Peas I Gotta Feeling • Kris Allen No Boundaries • Lady Gaga Love Game • Souljah Boy Kiss Me Thru The Phone • Kelly Clarkson I Do Not Hook Up • T.I ft Justin Timberlake Dead and Gone • Kristina Debarge Goodbye • David Cook Permanent • Pink Please Don’t Leave Me • Charice Note to God • Nickelback If Today Was Your Last Day • Lady Antebellum I Run To You • Taylor Swift You Belong With Me

HAFİF MÜZİK EASY LISTENING

Berlin Take My Breath Away • Roxette Listen To Your Heart • Brian Ferry & Roxy Music Jealous Guy • Fleetwood Mac Seven Wonders • Crowded House Don’t Dream It’s Over • Duran Duran Ordinary World • Frankie Goes To Hollywood The Power Of Love • George Michael with Aretha Franklin I Knew You Were Waiting (For Me) • Phil Collins Separate Lives • Hall and Oates She’s Gone • Whitesnake Is This Love • Carly Simon & Michael McDonald You Belong To Me • Foreigner I Want To Know What Love Is • The Corrs What Can I Do • George Michael A Different Corner • Nazareth Love Hurts • Extreme More than Words • Joe Cocker & Jennifer Warnes Up Where We Belong • Sinead O’Connor Nothing Compares To You • Firehouse Love Of A Lifetime

NEW AGE

Amethystium

Arcus • Emiliana Torrini Unemployed In Summertime • Paul Schwarz Veni Redemptor Gentium • Trincha Live From Heart • Achillea Amor (Parte I) • 3rd Force Echoes of a Dream • B-Tribe Sensual • Poe Haunted • Jens Gad Navajo • Blue Stone Dreamcatcher • Cantoma Essarai • Agron Love My Soul • Diane Arkenstone Under The Blue Sky • Kevin Wood Honoring Tradition • Vargo The Moment • Narsilion Faraway • Medwyn Goodall The Willow • Zero 7 Destiny

Avustralya kökenli country muzik sanatçısı Keith Urban, şu sıralar önümüzdeki aylarda çıkacağı küçük dünya turnesine hazırlanıyor. Sanatçı 16 Nisan’da Floransa, 24 Nisan’da California, 29 Mayıs’ta Lousiana’da olacak.. New Zealand-born Australian country music singer Keith Urban is getting ready to take off on a short world tour in the months ahead. The singer will appear in Florence on MAY 16, California on MAY 24, Louisiana on May 29. .

Müzik programları okyanus aşırı seferlerimiz ile uçuş süresine bağlı olarak Avrupa seferlerimizde müzik sistemine sahip uçak tiplerinde dinlenebilmektedir. Music program can be listened to on long distance flights and Europe flights depending on the flight duration with the aircrafts equipped with music system.

186 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

161-192-skyinfo_SL0510.indd 186

4/23/10 10:24 PM


According to the experts, the music of Mozart is effective in treating a raft of diseases from acne to Alzheimer’s.

UÇAK TİPİNE GÖRE MÜZİK KANALLARI MUSIC CHANNELS BY CRAFT TYPE A340

FEATURED TURKISH ARTIST FEATURED TURKISH ARTIST A330

A320|21

B737-800

Caz Jazz Hafif Müzik Easy Listening Pop Hitline Klasik Classical New Age Türkçe Pop Turkish Pop Ayın Sanatçısı Featured Artist (Tr) Türk Halk + Sanat Traditional + Classical Turkish Uçağa giriş Boarding

TÜRK SANAT MÜZİĞİ + HALK MÜZİĞİ TRADITIONAL + CLASSICAL TURKISH Zeki Müren İmkânsız • Muazzez Ersoy Gözlerimden Yüzün • Yılmaz Morgül Köprüler Yaptırdım • Hülya Sözer Mihrabım Diyerek • Umut Akyürek Artık Yeşerecek Bir Dalım Yok • Zekai Tunca Eski Dostlar • Emel Sayın Bülbülün Çilesi • Muazzez Abacı Yaşımı Sormayın • Necmettin Yıldırım Nasıl Geçti Habersiz • Mediha Demirkıran Seninle Bir Sonbahar • Emel Sayın Duydum ki Unutmuşsun • Hüner Coşkuner Seni Ben Ellerin Olsun • Cengiz Kurtoğlu Tara Saçını Tara • Şükriye Tutkun Pencereden Kar Geliyor • Orhan Hakalmaz Aslım Paktır • Arzu Oy Sevdiğim • Kıvırcık Ali Bir Selam Sal • Elif Yıldız Kalenin Bedenleri • Onur Akın 33 Kurşun • İlkay Akkaya Ordunun Dereleri • Kubat Sen Gülersen • Şevval Sam Dertliyim Kederliyim • Aydın Öztürk Bela Çiçeğim

• Notalar Savaşınca (Kıbrıs Belgeselinden) • Sarı Zeybek • Yeşilada (Kıbrıs Belgeseli) • Zaman İçinde • Fahir Atakoğlu 2 Sultan • Uzaklara • Beyoğlu • Geçiniz • As One As One • Hayat • Sonbahar About Autumn • La Luna As One As One World Lounge Mix • One Onun için • Beyza’nın Kadınları Soundtrack Beyza’nın Kadınları • İz Geze Geze • Gözyaşı • İstanbul (Sertab Erener) • İlk Aşk • Ağır Roman Bale Suiti 2 • Istanbul In Blue Istanbul In Blue

BATI YAKASI

TÜRK POP MÜZİĞİ TURKISH POP Nalan Yaralıyım • Özgün Zilli • Ajda Pekkan Resim • Murat Boz Özledim • Gülben Ergen Giden Günlerim Oldu • Kenan Doğulu Beyaz Yalan • Niran Ünsal Sen Nasıl Delikanlısın • Serdar Ortaç Hadi Çal • Nazan Öncel Hatırına Sustum • Yalın Ah Be Kardeşim • Funda Arar Yak Gel • Gökhan Tepe Çok Özlüyorum • Sıla İnşallah • Batı Yakası 4 Gün Önce • Göksel Baksana Talihe • Manga Beni Benimle Bırak • Ziynet Sali Beş Çayı • Meyra Karar Bize Ait • Müslüm Gürses Tutamıyorum Zamanı • Gülben Ergen Söz • Teoman Çoban Yıldızı • Ebru Yaşar İçime Çeke Çeke

161-192-skyinfo_SL0510.indd 187

Fahir Atakoğlu 1 12 • Demirkırat (Jenerik) • Deniz • Mavi

Türkiye’nin genç gruplarından Batı Yakası’nın temelleri, 2003’te iki arkadaş Ergün ve Korhan’ın ellerine gitarı almasıyla atıldı. O zamanlar okulun bazı etkinliklerinde ve küçük kafelerde çalıyorlardı. Rock grubu kurmaya karar verdiklerinde biri, Ergün, mecburen davula geçti. Lise arkadaşları İlkay (elektrogitar) ve Tolga’yı (basgitar) da yanlarına alarak isimlerinin baş harflerinden oluşan E.T.K.İ.’yi kurdular. Çanakkale, Türkiye’nin en batısında olduğundan oy birliğiyle ‘Batı Yakası’ isminde karar kılan grup; 2008’de bir müzik yarışmasına katıldı ve birinci oldu. İlk albümlerini geçtiğimiz Mayıs ayında grubun ismiyle çıkaran Batı Yakası, o konser senin bu konser benim gezmeye devam ediyor.

One of Turkey’s up-and-coming young rock groups, Batı Yakası (West Side) got its start when two friends, Ergün and Korhan, got their hands on guitars back in 2003. Playing at school events and in small cafes, they eventually formed their own group, which meant Ergün had to take up percussion. Adding high school buddies İlkay (electroguitar) and Tolga (bass guitar) to the group, they formed E.T.K.İ (IMPACT), using the first initials of their first names. The group, which voted unanimously to take the name ‘West Side’ since Çanakkale is Turkey’s westernmost point, entered a music contest in 2008 and won. Bringing out their first album last May under the same name as the group, West Side, they continue to give concerts all over the place.

4/23/10 10:24 PM


YEMEK FOOD ÖZEL YEMEK SERVİSİ

UNUTMAYIN!

Yapılan araştırmalar, özel yemek servisinin yolcularımızın bireysel ihtiyaçlarını karşılamak anlamında son derece önemli olduğunu kanıtlamaktadır. Türk Hava Yolları A.O. yüksek kalite standartlarında üretilen özel yemek servisi ile; yolcularımıza uçaklarımızda özel misafir konumunda olduklarını hissettirmenin yanı sıra, yolculuklarının uzun süre hatırlanabilecek güzel hatıralarla dolu olmasını da amaçlamaktadır.

DBML ( DİABETİK YEMEK) Kan şekeri düzeyini belli bir seviyede tutmak zorunda olan yolcularımız için hazırlanan yemek tipidir.

yemek tipidir. Türk Hava Yolları’nın uçuşlarında sunulan tüm yemek çeşitleri MOML (Müslüman Yemeği) kuralları kapsamındadır.

• Özel Yemek talepleri uçuş rezervasyonu sırasında veya uçuştan en az 24 saat öncesinde yapılmalıdır.

FPML (MEYVE ÇEŞİTLERİNDEN

• Gıdalara karşı herhangi bir alerjik durumu olan yolcularımızdan, özel yemek siparişleri sırasında doktor raporu ile birlikte bu konunun iletilmesi talep edilmektedir.

GFML (GLUTENSİZ YEMEK) Tahıl proteinine alerjik olan yolcularımız için sunulmakta olan; buğday, arpa, yulaf ve çavdar gibi ürünlerin kesinlikle kullanılmadığı yemek tipidir.

NLML (AZ LAKTOZLU YEMEK) Süt proteinine alerjisi olan yolcularımız tarafından tercih edilen bu özel yemekte, süt ve süt ürünleri kullanılmamaktadır.

IATA üyesi olan tüm havayolları, kuruluşun belirlemiş olduğu tiplerde özel yemekleri uçaklarında sunmaktadır.

• İç hat seferlerimizde özel yemek servisi bulunmamaktadır.

• Türk Hava Yolları’nın uçuşlarında sunulan tüm yemek çeşitleri MOML (Müslüman Yemeği) kuralları kapsamındadır. AVML

(HİNT TİPİ VEJETARYEN YEMEK)

Hayvansal protein içermeyen Asya/ Hint tipi baharatlı vejeteryan yemek çeşididir. BBML (BEBEK YEMEĞI) Hazır kavanoz bebek mamaları istek üzerine uçaklarımızda sunulmaktadır. Mamalar meyveli ve sebzeli olarak 2 çeşittir. Ailelerin yanlarında kendi mamalarını getirmeleri halinde uçuş ekibimiz hazırlaması konusunda yardımcı olabilecektir.

OLUŞAN YEMEK)

Meyve çeşitlerinden oluşan yemek tipidir.

HNML (HİNT YEMEĞİ) İçeriğinde sığır eti ve yumurta kullanılmayan Hint tipi vejeteryan yemek. (Tüm Hindistan seferlerimizde YC için sunulan sıcak yemek seçenekleri arasında Hint yemeği seçeneğimiz de özel yemek siparişi verilmeksizin uçaklarımızda sunulmaktadır.) KSML (KOSHER YEMEĞİ) Tamamıyla Musevi beslenme kural ve inançları doğrultusunda hazırlanarak sunulan yemek tipleridir. LCML (DÜŞÜK KALORİLİ YEMEK) Düşük yağlı, yüksek proteinli ve şeker içeriği bakımından düşük seviyede olan yiyecekler ile hazırlanan yemek tipidir.

BLML (SİNDİRİMİ KOLAY YEMEK) Bu yemek tipi sindirim sistemi ve çiğneme problemi olan yolcularımız içindir.

LFML (AZ YAĞLI YEMEK) Hayvansal yağlar bakımından zayıf, kızartma ve yumurta içermeyen yemek tipidir.

CHML (CHILD MEAL / ÇOCUK YEMEĞİ) Görsel olarak eğlenceli bir tabak dizayn ve sunumu ile çocuklara hitap edebilecek ürünler ile hazırlanan yemek tipidir. 02-12 yaş arası çoçuk yolcularımız için önerilmektedir.

LSML (AZ TUZLU YEMEK) Minimum düzeyde sodyum/tuz içeren yemek tipidir. MOML (MÜSLÜMAN YEMEĞİ) İçeriğinde domuz ve/veya domuz ürünleri bulunmayan, üretim aşamalarında alkol kullanılmayan

RVML (ÇİĞ SEBZE/MEYVE YEMEĞİ) Çiğ sebze ve meyvelerden oluşan yemek tipidir. SFML(DENİZ ÜRÜNLERİI YEMEĞİ) Deniz ürünleri içeren yemek tipidir. VGML (KOYU KURALLARA BAĞLI VEJETARYEN YEMEK)

Koyu kurallara bağlı, süt ürünleri de içermeyen vejeteryen yemek tipidir. VJML (JAIN (VEJETARYEN HİNDU) YEMEĞİ)

‘Jain’ alışkanlıklarına göre hazırlanan Vejetaryen Hindu yemek tipidir. VLML (YUMURTA VE SÜT ÜRÜNÜ KULLANILABİLEN VEJETARYEN YEMEK)

Et, balık, deniz ürünleri içermemektedir. İçeriğinde süt, tereyağ, peynir vs. ürünler kullanılabilen yemek tipidir. VOML (SEBZE VE MEYVELER İLE

HAZIRLANAN VEJETARYEN YEMEK)

Sebze ve meyveler ile hazırlanan vejetaryen yemek tipidir. SPML (ÖZEL YEMEK (KUTLAMA PASTASI))

Doğum günleri, yıldönümleri gibi özel günler için sunulan kutlama pastasıdır.

Fotoğraflarda gözüken menü içeriklerindeki ürünler mevsimlere, uçulan hatlara ve kalkış saatlerine göre değişebilmektedir.

DBML (DIABETIC MEAL)

GFML (GLUTEN FREE MEAL)

CHML (CHILD MEAL)

188 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

161-192-skyinfo_SL0510.indd 188

4/23/10 10:25 PM


SPECIAL MEAL SERVICE

Recent polls carried out show that meeting special meal requirements is of the utmost importance for customer satisfaction. By presenting special meals with the highest degree of quality and consistency, Turkish Airlines aims to make your travel a memorable one, besides making you feel like a special guest on our flights. IATA member airlines, supply the special meal types that are defined according to IATA SPML guidelines.

DON’T FORGET!

• There is no special meal

DBML (DIABETIC MEAL) For those who need to manage their blood sugar levels.

• Special meal requests have

FPML (FRUIT PLATTER MEAL)

service on our domestic flights.

to be done during your reservation to a flight or at least 24 hours in advance of your flight.

• Please advise if you have any allergies, like nut allergy etc., with a doctor’s report.

• All the meals served in Turkish Airlines can be determined as MOML (Muslim Meal).

AVML (VEGETARIAN HINDU / ASIATIC MEAL )

Spicy vegetarian combinations with limited use of dairy products. BBML (BABY MEAL ) Two types (with fruit and vegetable) of glass jar baby food will be available on request. If parents bring their own, our cabin crew would help for preparation. BLML (BLAND MEAL) For those with digestive tract, gut disorders or chewing problems. CHML (CHILD MEAL)

Contains a combination of appropriate and nicely decorated foods which appeal to children. Recomended for children aged 02-12 years.

CHML (CHILD MEAL)

Contains seasonal fresh fruits. GFML (GLUTEN INTOLERANT MEAL)

Supplied for those who are allergic to grain flour which does not contain products like wheat, barley, oat and rye. HNML (HINDU MEAL)

Vegetarian food prepared in an Indian style which does not contain beef or eggs. (We serve Hindu meal choices in our India flights for YC services.) KSML (KOSHER MEAL)

These meals are prepared to comply with Jewish dietary laws. LCML (LOW CALORIE MEAL) A low calorie diet should not contain excessive protein portions and should be low in fat and sugar. LFML (LOW FAT MEAL) High fiber meal with reduced amounts of fat. Does not contain eggs or products fried in fat.

Airlines can be determined as MOML. NLML (LOW LACTOSE MEAL) Generally prefered by customers who are allergic to dairy products. Does not contain dairy products or their derivatives. RVML (VEGETARIAN RAW MEAL) Contains only raw vegetables or fruits. SFML (SEA FOOD MEAL) Contains a selection of seafood. VGML (STRICT VEGETARIAN MEAL)

No dairy products.

VJML (JAIN MEAL) Hindu Vegetarian food prepared Indian style, based on Jain customs. VLML (VEGETARIAN LACTO OVO MEAL)

Does not contain meat or seafood. May contain dairy products such as milk, butter, cheese etc. VOML (VEGETARIAN ORIENTAL MEAL)

LSML (LOW SALT MEAL) Low sodium meal; prepared with ingredients that are low in salt and sodium content.

Prepared with vegetables and fruits.

MOML (MUSLIM MEAL ) Does not contain pork, and/or pork products. Also alcohol is not used in the production process. All the meals served by Turkish

Cake for greetings like birthdays and honeymoons.

SPML (SPECIAL MEAL (CELEBRATION CAKE))

The contents of the meals in the photographs may be different according to the season, destination points and departure time.

SFML (SEAFOOD MEAL)

VGML (VEGETARIAN MEAL)

HNML&JNML (HINDU MEAL- JAIN MEAL)

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 189

161-192-skyinfo_SL0510.indd 189

4/23/10 10:25 PM


ONLINE CHECK-IN

Online Check-in işlemlerinizi uçuşunuzun kalkış saatinden 24 saat öncesinden başlayıp uçuşunuza 90 dakika kalıncaya dek gerçekleştirebilirsiniz. Online check-in is available from 24 hours to 90 minutes before the departure time of your flight.

NASIL YAPILIR? HOW TO CHECK-IN ONLINE

1

2 3

4 AVANTAJLARI NEDİR? WHAT ARE THE ADVANTAGES?

• Tüm uçuşlara ait koltukları seçebilir, • Miles&Smiles kart bilginizin sisteme • You can select your own seats for all flights. işlenmesini sağlayabilirsiniz. • You can enter your Miles&Smiles card • ‘Koltuk değiştirme’ imkânından information if it has not been recorded faydalanabilir,

• You can also use the seat change facility.

in your reservation.

• www.thy.com adresinde bulunan

‘Online İşlemler’ bölümünde işleminizi isim ve soyadı bilgilerinizin yanı sıra, elektronik bilet numaranızı ya da rezervasyon numaranızı (PNR) yazarak başlatabilirsiniz. • By using the ‘Online Services’ link from www.thy.com you can initiate your check-in online. Besides your name, you need to enter your Electronic Ticket number or Reservation Code (PNR). •Rezervasyon kaydınızdan check-in yapmak istediğiniz yolcuları seçerek oturmak istediğiniz koltukları belirleyebilirsiniz. Bu aşamada bağlantılı tüm uçuşlara check-in yapabilirsiniz. • You can select the passengers that you want to check-in online from your reservation record and then you can select your seats. You can also check in online for connected flights.

•E-posta veya cep telefonu bilginizi

girerek check-in işleminizin son durumu hakkında bilgi talep edebilirsiniz. •You can ask for information about the status of your check-in by entering your e-mail address or mobile phone number.

• Uygulamanın geçerli olduğu

istasyonlardan başlayan uçuşlarınız için biniş kartı bastıktan sonra doğrudan biniş kapısına gidebilirsiniz. (Bu işlem elektronik biletli yolcularımız için geçerlidir.) • At the airport, get your boarding cards printed out at Departures where this application is in use and then you can proceed directly to the boarding gate.(Only for the passengers with e-tickets)

• Eğer bagajınız yok ise uçuş kartınızı bastırıp doğrudan uçuş kapısına gidebilirsiniz. Bagajınız var ise size özel Online Check-in kontuarından bagaj işlemlerinizi yaptırabilirsiniz. • If you do not have any baggage you can proceed directly to the boarding gate after printing out your boarding card. If you have baggage you can complete your baggage operation from online check-in desks at the airport.

190 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

161-192-skyinfo_SL0510.indd 190

4/23/10 10:25 PM


Daha fazla bilgi almak için

www.thy.com’u

ziyaret edebilirsiniz.

For further information please visit www.thy.com

SELF CHECK-IN NASIL YAPILIR? HOW TO DO SELF CHECK-IN?

1 2

• Havalimanına ulaştığınızda

Self Check-in cihazlarının ekranına dokunarak uygulamayı başlatabilirsiniz. • At the airport you can easily initiate your check-in by using our Self-Check-in kiosks.

• Tercihinize göre Miles&Smiles veya

herhangi bir banka kartınızı kullanarak ya da ad, soyad yanı sıra Rezervasyon Kodu (PNR) veya Elektronik Bilet numaranızı girerek bir sonraki adıma ilerleyebilirsiniz. (Biletini internet üzerinden kredi kartı ile alan yolcularımızın check-in yapabilmeleri için ödemeyi yaptıkları kredi kartını kullanmaları gerekmektedir.) • Based on your preference you can either use your Miles&Smiles or any credit/debit card or enter your name and surname and your Reservation Code (PNR) or Electronic Ticket number to proceed the next step. (Passengers who have purchased their tickets via the internet using a credit card need to use the same card to be able to check-in.)

3

• Uçuş bilgilerinize ulaştıktan sonra

4

• Biniş kartınızı bastırabilir ve doğrudan

listeden kendinizi ve|veya beraberinizde check-in yapmak istediğiniz yolcuları seçerek oturmak istediğiniz koltukları belirleyebilirsiniz. • After viewing your flight information, you can select your name and/or those of any accompanying passengers that you want to check-in, and then you can choose your seats.

uçuş kapısına gidebilirsiniz.

• You can then print your boarding cards and proceed directly to the boarding gate.

BAGAJINIZ VARSA... IF YOU HAVE BAGGAGE... Bagaj işlemlerinizi check-in bankolarından ya da ‘Bagaj Teslim Bankosu’ndan tamamlayabilirsiniz. You may check your baggage from check-in desks or from the ‘Baggage Drop Off’ points. 2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 191

161-192-skyinfo_SL0510.indd 191

4/23/10 10:25 PM





thy.com 34 dilde yayında thy.com is online in 34 languages

ONLİNE ORTAMDA SEYAHATİNİZİ PLANLAYIN

Gideceğiniz destinasyondaki otel rezervasyonlarını yapabilirsiniz.

PLAN YOUR TRIP ONLINE You may book the hotel reservations for your destinations.

ÇEVRİMİÇİ ONLINE ONLINE İŞLEMLER İLE ZAMAN KAZANIN Online biletten check-in’e birçok işlemi thy.com’dan yapabilirsiniz.

SAVE TIME WITH THE ONLINE SERVICES You may buy your online ticket & check-in via thy. com.

BİLGİ EDİNİN

Türk Hava Yolları ile ilgili merak ettiğiniz her şey burada.

GET INFO Everything you want to know about Turkish Airlines is here.

SKYLIFE DERGİSİNİ OKUYUN Skylife dergisinin tüm içeriğine online ulaşabilirsiniz.

READ SKYLIFE MAGAZINE You can access the whole content of Skylife magazine.

MİLLERİNİZİ YÖNETİN Miles&Smiles üyeleri milleriyle ilgili her türlü işlemi online yapabilir.

MANAGE YOUR MILES Miles&Smiles members can easily manage their accounts online.

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 193

161-192-skyinfo_SL0510.indd 193

4/23/10 10:25 PM


MİSAFİRLERİMİZ OUR GUESTS BEBEKLER İÇİN • Bebek maması,

uçuşlarımızda “özel yemek” kapsamındadır. Rezervasyon sırasında ve tarifeli kalkış saatinden en az 24 saat önce; özel yemek (BBML - Bebek Maması) talebi yapmalısınız. • Cam kavanozda verilen mamalarda meyveli ve sebzeli iki seçenek bulunmaktadır. • Özel yemek talebinde bulunamayan yolcularımız için İstanbul ve Ankara çıkışlı iç hat ve tüm dış hat uçuşlarımızda, uçaklarımızda kısıtlı miktarda ekstra bebek maması bulundurulmaktadır. Talep etmek için lütfen kabin ekbimize bildiriniz. Yoğun talepten dolayı tükenmiş ise özür dileriz. • Yer numaranızı alırken, bebeğinizin olduğunu ve önde oturmanız gerektiğini hatırlatmalısınız. Kabin girişinde, sağ, sol veya orta sıra koltukların önündeki pusetleri kullanabilirsiniz. (Her uçağımızda bebek puseti mevcut değildir) • Bebeğinizin bakımı için, özel modifikasyonlu tuvaletleri kullanabilirsiniz.

INFANT PASSENGERS

• Since baby food falls into the

category of ‘special food’ on our flights, special food (Baby Food) request must be made either when making a reservation, or at least 24 hours before scheduled takeoff. • Two types of baby food, fruit and vegetable, are available in jars. • In case of failure to request in advance, a limited amount of extra baby food is available on flights originating from Istanbul and Ankara airports. Please contact our cabin crew for your request. We apologize if baby food has run out due to high demand. •You must specify that you have an infant with you at check-in so that you can be placed in the front row of seats. You can use the cribs, which can be hung on the walls at the entrance to the cabin in front of the right, left and central rows of seats (Cribs are not available for all types of flights.) • You may use the specially modified lavatories for baby care.

HASTA VE BEBEK BEKLEYEN YOLCULAR İÇİN

• Hasta yolcu için bilet

alınırken ‘Hasta Yolcu Formu’ düzenlenerek bilete iliştirilmelidir. Hasta yolcunun seyahat edebilmesi için hastalık türünü belirten ve hastalığın yolculuğa engel olmayacağına dair son 10 gün içinde alınmış doktor raporu gereklidir. • Bakıma muhtaç olan yolcu, refakatçi ile kabul edilir. • Tek bebek bekleyen yolcular, 28. haftadan-36. haftaya kadar doktorundan alınmış (son 7 gün içinde ) “Uçakla Seyahatinde Herhangi Bir Sakınca Yoktur” rapor ile uçuşa kabul edilebilir. 36 haftadan sonra ise doktor raporu olsa dahi kabul edilmez. • İki veya daha fazla bebek bekleyen yolcular, 28. haftadan- 32. haftaya kadar doktorundan son 7 gün içinde alınmış “Uçakla Seyahatinde Herhangi Bir Sakınca Yoktur” raporu ile uçuşa kabul edilebilir. 32 haftadan sonra ise doktor raporu olsa dahi kabul edilmez. • Tüm doktor raporları üzerinde raporu düzenleyen doktorun adı, soyadı, diploma numarası ve imzası bulunması zorunludur.

EVCİL HAYVANLAR İÇİN • Uçak kabininde evcil hayvan

taşıyabilmeniz için rezervasyon yaptırmalısınız. • Evcil hayvan, yolcu tarafından getirilen uygun özel bir kafes, kutu ya da çanta içerisinde kabine alınır. Standartlara uymayan muhafazalar kabul edilmez. Yolcu, evcil hayvanın geçerli bir sağlık belgesi ve aşı kağıdını yanında bulundurmalıdır. • Evcil hayvanlar kabinde oldukları süre içinde bulundukları muhafazalarından çıkartılamaz ve muhafazalar sahiplerinin oturdukları koltukların önünde kabin içindeki

SICK PASSENGERS AND EXPECTANT MOTHERS

• While purchasing the ticket,

a Sick Passenger Form must be filled and attached to the cover of the ticket. A medical clearance is obligatory and it must be dated max 10 days prior to the flight date. • Passenger whose illness is severe enough to require care cannot fly unaccompanied. • If the mother is pregnant with one baby; she is permitted to travel between 28-36 weeks of the pregnancy with the medical clearance (issuing date max 7 days) which states “Fit to travel by air carriage” by the doctor. It is not permitted to travel after 36 weeks pregnancy even with a medical clearance. • If the mother is expecting twins or more; it is permitted to travel between 28-32 weeks of the pregnancy with the medical clearance (issuing date max 7 days) which states “Fit to travel by air carriage” by the doctor. It is not permitted to travel after 32 weeks pregnancy even with a medical clearance. • The doctor’s name, surname, diploma number and signature must be shown clearly on the medical clearance.

PETS gidiş ve gelişe engel olmayacak şekilde yerleştirilir. • Yolcu kabininde taşınması mümkün olmayan evcil hayvanlar ise yolcu tarafından sağlanan ve gerekli şartlara uygun muhafazaların içinde, kargo kompartmanında taşınır. • Check-in sırasında sadece kedi ve köpek (amerikan pitbull terrier, amerikan staffordshire terrier, bull terrier, staffordshire bull terrier, japanese tosa, dogo argentino, doberman, rottweiller gibi tehlike arz eden köpekler hariç) kabul edilir.

• Reservations are required for carriage

of pets in the cabin. • Passengers may carry pets in the cabin only if they are in cages which meet airline specifications. Domestic animals flying in the passenger cabin must possess a valid and up-to-date record of health and vaccination. •While on the aircraft, pets are not allowed out of their containers, which must be placed in front of the owner’s seat so as not to obstruct movement within the cabin.

•Pets, which cannot be carried in the

cabin, can be carried in the hold in appropriate containers supplied by their owners. • Only cats and dogs (except American pitbull terrier, American Staffordshire terrier, bull terrier, Staffordshire bull terrier, Japanese tosa, dogo argentino, doberman, rottweiller etc type of fighting dogs) are allowed on Turkish Airlines flights.

194 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

161-192-skyinfo_SL0510.indd 194

4/23/10 10:25 PM


GÖÇMEN YÖNETMELİĞİ IMMIGRATION REGULATIONS ABD’ye uçakla giden bütün yolcuların (ya da her aileyi temsilen yalnızca bir kişinin) Gümrük Deklare Formu doldurması gerekmektedir. ABD vatandaşları, yeşil kart sahipleri, Kanada vatandaşları ya da yeni göçmenlerin dışında, geçerli bir ABD vizesine sahip ve son varış noktası ABD ya da ABD’nin dışındaki bir ülkeye transit olan yolcuların beyaz renkli I-94 formunu doldurması zorunludur. Aşağıda adı geçen ülkelerden birine ait bir pasaportla giriş yapıyorsanız ya da ABD vizesi olmadan (vize muafiyet programı altında) transit yolcu gibi konaklıyorsanız yeşil renkli I-94W formunu doldurulmanız gerekmektedir. Ülkeler: Andorra, Avustralya, Avusturya, Belçika, Danimarka, Finlandiya, Almanya, Büyük Britanya, İzlanda, İtalya, Japonya, Liechtenstein, Lüksemburg, Monako, Hollanda, Yeni Zelanda,Norveç, San Marino, İspanya, İsveç ve İsviçre.

If you are flying to the United States, please note that all passengers (or one passenger per family) must complete a Customs Declaration Form. Apart from US citizens, greencard holders, Canadian citizens and new immigrants, all passengers travelling to the United States, whether as their final destination or in transit to another country, are obliged to fill out the white I-94 form. The green I-94W form must be completed if you hold a passport from one of the countries below or if you are making an intermediate stop in U.S as a transit passenger without a U.S. visa under the visa waiver program. Countries: Andorra, Australia, Austria, Belgium, Denmark, Finland, France, Germany, Great Britain, Iceland, Italy, Japan, Liechtestein, Luxembourg, Monaco, Netherlands, New Zealand, Norway, San Marino, Spain, Sweden or Switzerland.

N

161-192-skyinfo_SL0510.indd 195

4/23/10 10:25 PM


B 777-300 ER Uçak adedi • Number of aircraft: 4 Azami kalkış ağırlığı Maximum take off weight: 351.534 kg (TC-JJA,JJB,-JJC), 337.926 kg (TC-JJD) Kanat açıklığı • Wing span: 64.80 m Gövde uzunluğu • Length: 73.90 m Yerden yüksekliği • Height: 18.75 m Yatay uçuş sürati: • Cruise speed: 900 km|h

Yolcu kapasitesi • Passenger capacity: 312 Koltuk aralığı • Seat pitch (inch): 33, 34 (EC); 49 (BC) ; 90 FC Azami yatay uçuş yüksekliği • Maximum cruising altitude: 43.100 ft Azami menzil • Maximum passenger range: 14.685 km Azami kargo kapasitesi • Maximum cargo capacity: 57.784 kg|201.6 m3

A 340-311|313 Uçak adedi • Number of aircraft: 9 Azami kalkış ağırlığı • Maximum take off weight: 257.000 kg (A 340-311), 275.000 kg (A340-313) Kanat açıklığı • Wing span: 60.30 m Gövde uzunluğu • Length: 63.69 m Yerden yüksekliği • Height: 16.85 m Yatay uçuş sürati: • Cruise speed: 890 km|h

Yolcu kapasitesi • Passenger capacity: 270 (TC-JIJ , TC-JIK 278 yolcu) Koltuk aralığı • Seat pitch (inch): 33,34(EC);60 (BC) (TC-JIJ , TC-JIK 71-73 inch) Azami yatay uçuş yüksekliği • Maximum cruising altitude: 41.100 ft Azami menzil • Maximum passenger range: 11.952 km Azami kargo kapasitesi • Maximum cargo capacity: 44.836 kg|152.80 m3

A 330-203 Uçak adedi • Number of aircraft: 7 Azami kalkış ağırlığı • Maximum take off weight: 233.000 kg Kanat açıklığı • Wing span: 60.30 m Gövde uzunluğu • Length: 58.80 m Yerden yüksekliği • Height: 17.40 m Yatay uçuş sürati: • Cruise speed: 890 km|h

Yolcu kapasitesi • Passenger capacity: 250 (TC-JNA-...-JNE), 281 (TC-JNF,-JNG) Koltuk aralığı • Seat pitch (inch): 32, 33 (EC); 55, 61 (BC) Azami yatay uçuş yüksekliği • Maximum cruising altitude: 41.000 ft Azami menzil • Maximum passenger range:10.371 km Azami kargo kapasitesi • Maximum cargo capacity: 37.528 kg|105.95 m3

A321-231|211 Uçak adedi • Number of aircraft: 21 Azami kalkış ağırlığı • Maximum take off weight: 89.000 kg Kanat açıklığı • Wing span: 34.09 m Gövde uzunluğu • Length: 44.51 m Yerden yüksekliği • Height: 11.76 m Yatay uçuş sürati: • Cruise speed: 835|844 km|h

Yolcu kapasitesi • Passenger capacity: 178/181/194/195/196/210 Koltuk aralığı • Seat pitch (inch): 30, 31, 32 (EC); 33, 34, 36, 48 (BC) Azami yatay uçuş yüksekliği • Maximum cruising altitude: 39.000 ft Azami menzil • Maximum passenger range: 2.250|3.200 km Azami kargo kapasitesi • Maximum cargo capacity: 12.837-11.548 kg/58-46.49 m3

196 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

161-192-skyinfo_SL0510.indd 196

4/23/10 10:25 PM


B 737-800 Uçak adedi • Number of aircraft: 47 Azami kalkış ağırlığı • Maximum take off weight: 79.015 kg Kanat açıklığı • Wing span: 34.31 m|35.78 m Gövde uzunluğu • Length: 39.47 m Yerden yüksekliği • Height: 12.55 m Yatay uçuş sürati: • Cruise speed: 858 km|h

Yolcu kapasitesi • Passenger capacity: 165 (TC-JFC-...-JGF, TCJGJ...-JGP,TC-JGY...-JHF), 155 (TC-JGG...-JGI, TC-JGR...-JGV) Koltuk aralığı • Seat pitch (inch): 30 (EC); 31 (EC); 35, 38 (BC) Azami yatay uçuş yüksekliği • Maximum cruising altitude: 41.000 ft Azami menzil • Maximum passenger range: 4.755 km Azami kargo kapasitesi • Maximum cargo capacity: 8.408 kg|45.05 m3

B 737-700 Uçak adedi • Number of aircraft: 4 Azami kalkış ağırlığı • Maximum take off weight: 61.998 kg Kanat açıklığı • Wing span: 35.80 m Gövde uzunluğu • Length: 33.60 m Yerden yüksekliği • Height: 12.55 m Yatay uçuş sürati: • Cruise speed: 858 km|h

Yolcu kapasitesi • Passenger capacity: 149 Azami yatay uçuş yüksekliği • Maximum cruising altitude: 41.000 ft Azami menzil • Maximum passenger range: 1.800 km Azami kargo kapasitesi • Maximum cargo capacity: 4178 kg | 27.30 m3

A 320-232 Uçak adedi • Number of aircraft:: 22 Azami kalkış ağırlığı • Maximum take off weight: 73.500|77.000 kg Kanat açıklığı • Wing span: 33.91 m|34.09 m Gövde uzunluğu • Length: 37.57 m Yerden yüksekliği • Height: 11. 76 m Yatay uçuş sürati: • Cruise speed: 858 km|h

Yolcu kapasitesi • Passenger capacity: 159/162/167 Koltuk aralığı • Seat pitch (inch): 30, 31 (EC); 32, 33 (BC) Azami yatay uçuş yüksekliği • Maximum cruising altitude: 39.000|39.800 ft Azami menzil • Maximum passenger range: 2.963|3.350 km Azami kargo kapasitesi • Maximum cargo capacity: 9.435 kg|37.06 m3

B 737-400 Uçak adedi • Number of aircraft: 3 Azami kalkış ağırlığı • Maximum take off weight 68.038|65.090|64.637 kg Kanat açıklığı • Wing span: 28.90 m Gövde uzunluğu • Length: 36.40 m Yerden yüksekliği • Height: 11.13 m Yatay uçuş sürati: • Cruise speed: 797 km|h Yolcu kapasitesi • Passenger capacity: 150

Koltuk aralığı • Seat pitch (inch): 30, 31, 32 (EC); 34 (B C) Azami yatay uçuş yüksekliği • Maximum cruising altitude: 37.000 ft Azami menzil • Maximum passenger range: 3.350 km Azami kargo kapasitesi • Maximum cargo capacity: 7.491 kg|39.22 m3

A 319-132 Uçak adedi • Number of aircraft: 4 Azami kalkış ağırlığı • Maximum take off weight 70.000 kg Kanat açıklığı • Wing span: 34.10 m Gövde uzunluğu • Length: 33.84 m Yerden yüksekliği • Height: 11.76 m Yatay uçuş sürati: • Cruise speed: 844 km|h

Yolcu kapasitesi • Passenger capacity: 132 Koltuk aralığı • Seat pitch (inch): 30 (EC); 37 (BC) Azami yatay uçuş yüksekliği • Maximum cruising altitude: 39.800 ft Azami menzil • Maximum passenger range: 3.704 km Azami kargo kapasitesi • Maximum cargo capacity: 6.786 kg

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 197

161-192-skyinfo_SL0510.indd 197

4/23/10 10:25 PM


UÇUŞ BİLGİLERİ FLIGHT INFO İstanbul’dan | From Istanbul ABU DABI | ABU DHABI AUH ADDIS ABABA ADD ALMATY ALA AMMAN AMM AMSTERDAM AMS ASTANA TSE AŞKABAD | ASHGABAD ASB ATİNA | ATHENS ATH BAĞDAT | BAGHDAD (BGW) BAHRAIN BAH BAKÜ | BAKU GYD (BAK) BANGKOK BKK BARCELONA BCN BASEL BSL BATUM BUS BELGRAD | BELGRADE BEG BERLIN TXL BEYRUT | BEIRUT BEY BIRMINGHAM BHX BİNGAZİ BEN BİŞKEK | BISHKEK FRU BRÜKSEL | BRUSSELS BRU BOLONYA | BOLOGNO BLQ BUDAPEŞTE | BUDAPEST BUD BÜKREŞ | BUCHAREST OTP (BUH) CAKARTA | JAKARTA CGK CAPE TOWN CPT CENEVRE | GENEVA GVA CEZAYİR | ALGIERS ALG CIDDE | JEDDAH JED DAKAR | DAKKAR DKR DİNYEPER | DNEPROPETROVSK DNK DOHA DOH DONETSK DOK DUBAI DXB DUBLIN DUB DUŞANBE | DUSHANBE DYU DÜSSELDORF DUS EKATERINBURG SVX FRANKFURT FRA GOTEBORG GOT HALEP|ALEPPO ALP HAMBURG HAM HANNOVER HAJ HARTUM | KHARTOUM KRT HELSINKI HEL HONG KONG HKG JOHANNESBURG JNB KAHİRE | CAIRO CAI KARAÇİ | KARACHI KHI KAZABLANKA|CASABLANCA CMN (CAS) KAZAN KZN KOPENHAG | COPENHAGEN CPH KİŞİNEV | CHISINAU KIV KİEV KBP (IEV) KÖLN | COLOGNE CGN KUVEYT KWI LAGOS LOS LEFKOŞA ECN LİZBON | LISBON LIS LONDRA | LONDON LON (LHR) LJUBLJANA LJU LVIV LWO LYON LYS MADRID MAD MANCHESTER MAN Antalya’dan | From Antalya STOCKHOLM ARN DUSSELDORF DUS PARİS CDG MOSKOVA SVO MİLANO MXP

Dergimizin bu sayfasında yayımlanan km ve mil (deniz mili) değerleri, uçağın uçtuğu irtifada takip ettiği rotanın yer üzerindeki iz düşümünün ölçülen mesafesidir.

Km 3246 3935 4145 1528 2356 3902 2636 580 1890 2787 1845 7819 2278 1963 1122 893 1858 1046 2750 1395 4047 2228 1565 1189 576 9816 9185 1952 2471 2584 5480 1009 3122 1150 3274 3033 3587 2182 3035 1909 2389 993 2180 2061 2963 2292 9078 7920 1293 4210 3469 2252 2109 724 1109 2146 2632 4852 837 3484 2580 1337 1149 2174 2821 2785 Km 2831 2626 2872 2296 2307

N. Miles 1753 2125 2238 825 1272 2107 1423 313 1021 1505 996 4222 1230 1060 606 482 1003 565 1485 753 2185 1203 845 642 311 5300 4959 1054 1334 1395 2959 545 1686 621 1768 1638 1937 1178 1639 1031 1290 536 1177 1113 1600 1238 4902 4276 698 2273 1873 1216 1139 391 599 1159 1421 2620 452 1881 1393 722 620 1174 1523 1504 N. Miles 1529 1418 1551 1240 1246

The distance in kilometres and nautical miles in the table on this page is the projected distance on the ground for the route flown by the aircraft.

İstanbul’dan | From Istanbul MEDİNE | MEDINA MED MEŞHED | MASHAD MHD MİLANO | MILAN MXP (MIL) MINSK MSQ MOSKOVA | MOSCOW SVO (MOW) MUMBAI BOM MUSKAT | MUSCAT MCT MÜNİH | MUNICH MUC NEW YORK JFK (NYC) NAIROBI NBO NICE NCE NÜRNBERG | NUREMBERG NUE ODESSA ODS OSAKA KIX OSLO OSL PARIS CDG PEKİN | BEIJING BJS PRAG | PRAGUE PRG PRİŞTİNA | PRISTINA PRN RIGA RIX RIYAD | RIYADH RUH ROMA | ROME (FIUMICINO) FCO ROSTOV ROV SAN’A SAH SAO-PAULO SAO SARAYBOSNA | SARAJEVO SJJ SEUL | SEOUL ICN (SEL) SIMFEROPOL SIP SİNGAPUR | SINGAPORE SIN SOÇİ | SOCHİ AER SOFYA | SOFIA SOF ST. PETERSBURG LED STOCKHOLM ARN (STO) STUTTGART STR ŞAM | DAMASCUS DAM ŞANGAY | SHANGHAI PVG ŞİKAGO | CHICAGO ORD (CHI) TAHRAN | TEHRAN IKA TAŞKENT | TASHKENT TAS TEBRİZ | TABRIZ TBZ TEL AVIV TLV TİFLİS | TBILISI TBS TİRAN | TIRANA TIA TOKYO NRT (TYO) TORONTO YYZ TRABLUS | TRIPOLI TIP TUNUS | TUNIS TUN UFA UFA ÜSKÜP | SKOPJE SKP VARŞOVA | WARSAW WAW VENEDİK | VENICE VCE VİYANA | VIENNA VIE YENİ DELHİ | NEW DELHI DEL İstanbul’dan | From Istanbul (Sabiha Gökçen Airport) AMSTERDAM AMS BERLİN SXF HANNOVER HAJ KÖLN | COLOGNE CGN MOSKOVA | MOSCOW DME LONDRA | LONDON LON (STN) STUTTGART STR MÜNİH MUC

Uçaklarımızın içindeki monitörlerde görülen rakam ise, uçağın havada katettiği mesafedir.

Km 2399 2806 1735 1561 1932 5014 3531 1637 8575 4884 1983 1733 663 10536 2734 2358 7690 1613 860 1866 2602 1489 1379 3550 10905 1461 8708 659 9172 973 574 2253 2408 1830 1193 8566 9204 2165 3517 1552 1261 1439 872 10149 8597 1941 1796 2619 704 1446 1510 1356 4841

N. Miles 1295 1515 937 843 1043 2707 1907 884 4630 2637 1071 936 358 5689 1476 1273 4152 871 464 1008 1405 804 745 1917 5888 789 4702 356 4953 525 310 1217 1300 988 644 4625 4970 1169 1899 838 681 777 471 5480 4642 1048 970 1414 380 781 815 732 2614

Km

N. Miles

2403 1939 2215 2225 1995 2667 1938 1739

1297 1047 1196 1201 1077 1440 1046 939

The figure shown on the cabin monitors give the actual distance flown by the aircraft through the air, including adjustments of direction to compensate for wind, and other weather conditions.

Ankara’dan | From Ankara (Esenboğa Airport) AMSTERDAM AMS BRÜKSEL | BRUSSELS BRU DÜSSELDORF DUS FRANKFURT FRA TAHRAN | TEHRAN IKA VİYANA | VIENNE VIE PARIS CDG KÖLN | COLOGNE CGN MÜNİH | MUNICH MUC

Km N. Miles 2702 2590 2495 2299 1764 1699 2724 2481 2000

İstanbul’dan | From Istanbul (Atatürk Airport) ADANA ADA ADIYAMAN ADF ANKARA ESB ANTALYA AYT BATMAN BAL BODRUM | MİLAS BJV ÇANAKKALE CKZ DALAMAN DLM DENİZLİ DNZ DİYARBAKIR DIY ELAZIĞ EZS ERZİNCAN ERC ERZURUM ERZ ESKİŞEHİR AOE GAZİANTEP GZT HATAY HTY ISPARTA ISE İZMİR ADB KAHRAMANMARAŞ KCM KARS KSY KAYSERİ ASR KONYA KYA MALATYA MLX MARDİN MQM MERZİFON MZH MUŞ MSR NEVŞEHİR NAV SAMSUN SZF SİNOP SIC SİVAS VAS ŞANLIURFA GNY TRABZON TZX UŞAK USQ VAN VAN Ankara’dan | From Ankara (Esenboğa Airport) İSTANBUL İST İZMİR ADB SABİHA GÖKÇEN SAW İstanbul’dan | From Istanbul (Sabiha Gökçen Airport) ADANA ADA ANKARA ESB ANTALYA AYT İZMİR ADB BODRUM BJV DALAMAN DLM

Türk Hava Yolları Özel Yolcu Programı Miles&Smiles’da uygulanan mil değerleri ise, Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı’nın (IATA) yayımlamış olduğu rakamlar olup yukarıda yazılan mil değerlerinden farklıdır.

1459 1398 1347 1241 952 917 1471 1340 1080 Km 824 955 459 535 1144 526 267 648 461 1087 961 987 1091 305 983 959 463 419 874 1265 696 530 861 1140 610 1168 635 698 543 734 1072 974 424 1304 Km 467 645 402 Km 780 402 489 431 555 564

The miles used by Turkish Airline’s Frequent Flyer Programme Miles&Smiles are those published by the International Air Transport Association (IATA) and therefore they are different from the distances in miles noted above.

* Gümrük uygulaması olan istasyonlarımız; İstanbul (IST), Ankara (ESB), İzmir (ADB), Antalya (AYT), Adana (ADA), Trabzon (TZX), Gaziantep (GZT), Dalaman (DLM), Bodrum (BJV), Samsun (SZF), Konya (KYA), Kayseri (ASR), Denizli (DNZ), Nevşehir (NAV), Hatay (HTY)‘dır. * Customs; Istanbul (IST), Ankara (ESB), Izmir (ADB), Antalya (AYT), Adana (ADA), Trabzon (TZX), Gaziantep (GZT), Dalaman (DLM), Bodrum (BJV), Samsun (SZF), Konya (KYA), Kayseri (ASR), Denizli 198 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010 (DNZ), Nevşehir (NAV), Hatay (HTY).

161-192-skyinfo_SL0510.indd 198

4/23/10 10:25 PM


BAGAJ LUGGAGE • Seyahat ettiğiniz

havayolu şirketinden bagajınızı nereye kadar etiketleyeceğini ve kaç kiloya kadar taşıma hakkınız olduğunu öğrenip biletinizden kontrol ediniz.

• Please check destination to

which your baggage should be labelled and the weight limit marked on your ticket.

• THY’nda kabine

alabileceğiniz el bagajları standart boyut ve ağırlığı 23x40x55 cm ve 8 kg’dır.

• Turkish Airlines allows one piece of cabin baggage measuring 23x40x55 cm and weighting a maximum of 8 kg.

• Bagajınıza kişisel

bilgilerinizi içeren isim adres etiketini mutlaka takınız. Etiketleri bankolarımızdan temin edebilirsiniz.

• Every piece of your baggage

should be labelled with your name, telephone number and destination adress. Tags are available from our check-in desks.

• Bagajlarınızın teslim

işlemini adınıza yaptırınız ve etiketlerinizi kontrol ediniz. Bagajınızı başka yolcu adına kaydettirirseniz, kayıp veya hasarda tarafınıza tazminat ödenmesi mümkün olmaz.

• Present your baggage in your

own name, and check the information on the baggage receipts given to you. If your baggage is registered in the name of another passenger, you will not be able to claim for lost or damaged baggage.

• Uçağa binmeden bagaj

gösterme uygulaması varsa bagajınızı görevlilere

gösteriniz.

• You may be required to

identify your baggage before boarding. Please point out each piece of your baggage to the staff member on duty.

• Serbest bagaj taşıma

hakkı uçuş ve bilete göre değişmekte olup taşıma hakkınızı aştığınız takdirde fazla bagaj ücreti ödemeniz gerektiğini unutmayınız.

• Free Baggage Allowance

differs according to flight and ticket. If your baggage exceeds the weight allowance, remember that you will be liable to pay additional charges.

• First Class 60 kg

Business Class 30 kg Economy Class 20 kg Business Class (Amerika ve Kanada uçuşlarında): Maksimum iki adet (bir adet 32 kg.) / Economy Class (Amerika ve Kanada uçuşlarında): Maksimum iki adet (bir adet 23 kg). Business Class için her bir parçanın üç boyutu toplamının maksimum 158 cm, Economy Class için iki parçanın üç boyutu toplamının maksimum 273 cm yi geçmemesi gerekmektedir. 32 kg’ı aşan bagajlar hiç bir şekilde check-in işlemi esnasında kabul edilmemektedir. Bagaj/ bagajlarınızın taşıma esnasında fazla doluluktan dolayı zarar görmemesi için genişlik sınırlarını ve ağırlık taşıma kapasitesini zorlamayınız.

32 kg) Economy Class (For USA and Canada flights): two pieces max. (Each piece 23 kg) For Business Class sum of the three dimensions of each piece is maximum 158 cm. For Economy Class sum of the three dimensions of two pieces is maximum 273 cm. Baggage exceeding 32 kg. will not be accepted

in Turkish Airlines flights. Do not overfill your suitcases and bags beyond their weight or volume capacity. This can lead to the handle breaking and other damage to your baggage.

• Knives, pen-knives, nail

scissors, cigarette lighters and other cutting, piercing and explosive items are not allowed in the cabin for security reasons.

• Kesici, delici ve patlayıcı

eşyaların kabinde bulunması güvenlik açısından sakıncalıdır, lütfen yanınızda bulundurmayınız

Bagajınız kaybolursa | hasar görürse… If your baggage is lost | damaged… • Varışınızda teslim alamadığınız

bagajınız ve anında fark edebileceğiniz türden hasarlarınız için, havalimanını terk etmeden önce Kayıp ve Bulunan Eşya Ofisine yapacağınız başvuruda biletinizi, bagaj etiketinizi, kimliğinizi ibraz ediniz.

• Anında fark edemediğiniz hasar

ve eksiklikler içinse 7 günde ilgili havayoluna müracaat ediniz.

•Bagajınız 5 gün içinde bulunamadığı

takdirde bagaj talep formunuz, orijinal biletiniz, bagaj etiket(leriniz, -varsa- fazla bagaj biletiniz ve kimlik belgeniz ile birlikte en yakın THY ofisine veya Bagaj Aksaklıkları Takip Merkezi Müdürlüğü’ne müracaat ediniz.

• In the case of luggage that does not arrive

at your destination, or that arrives with immediately apparent damage, present your your ticket, baggage claim check and ID to the Lost and Found Office before leaving the airport.

• With damage that only becomes apparent

later, contact the airline in question within seven days of your travel date.

• Should your baggage not be traced within

5 days, please apply to the nearest Turkish Airlines office or Baggage Tracing Center with your Property Irregularity Report, original ticket, original baggage receipt(s), excess baggage receipt (if any) and a valid identification document.

İrtibat Bilgileri: Contact Information: Tel: +90 212 444 0 849 Fax: +90 212 465 23 87 Email: bat@thy.com Web: www.thy.com

. First Class 60 kg / Business Class 30 kg / Economy Class 20 kg / Business Class (For USA and Canada flights): two pieces max. (Each piece

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 199

161-192-skyinfo_SL0510.indd 199

4/23/10 10:25 PM


Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan, iç hat noktalarına haftanın her günü minimum kargo taşımaları gerçekleştirilmektedir. Minimum cargo transport service is given daily to domestic destinations from Istanbul Sabiha Gökçen Airport.

KARGO CARGO THY KARGO NE TAŞIR?

THY KARGOYA NASIL ULAŞILIR?

Tekstil ürünleri, yedek parça, makine aksamı, hi-tech ürünler, çiçek, canlı hayvan, deri, yaş sebze, meyve, veya değerli eşyalarınız...

24 saat | 7 gün internet üzerinden, www.TKCargo. com adresinden kargolarınızı sürekli takip edebilir, iç hat kargo ücret ve tarife bilgilerimize ulaşabilirsiniz.

THY KARGO NEREYE TAŞIR? Uzakdoğu’dan Amerika’ya, Avrupa’dan Ortadoğu ve Afrika’ya kargo taşıdığımızı biliyor musunuz? Yolcu uçaklarının kargo kompartımanlarının yanı sıra 36 ton kapasiteli A310-304 kargo uçakları ile de kargo hizmeti sunan THY Kargo, tarifeli kargo seferleri düzenlediği Frankfurt, Maastricht, Londra, Tel Aviv, Şam, Almaata, Delhi, Paris, Zürih, Köln, Tiflis, Dubai, Cezayir, Milano, Amman, Casablanca, Madrid, Priştine, Kahire, Beyrut , Tiran ve Trablusgarp noktalarına sizlerden gelen talepler doğrultusunda yenilerini ekleyecektir.

Alo Kargo Servisimiz vasıtasıyla 24 saat telefonunuzun tuşlarını kullanarak, konşimento numaranız ile kargonuz hakkında her türlü bilgiyi öğrenebilirsiniz. Türkiye’den yurtdışına kargo göndermek istediğinizde, size gümrük işlemleri, konşimento kesimi, ücretlendirme, paketleme vs. konularında yardımcı olacak IATA (Uluslararası Hava Taşımacıları Birliği) üyesi kargo acentelerimize başvurmalısınız. IATA üyesi kargo acentelerimizin erişim bilgilerine, (+90) 212 463 63 63 | 5815-5841 no’lu telefonlardan ulaşabilirsiniz.

BİLİYOR MUSUNUZ ? DID YOU KNOW? Kargonuzu, tarifeli yolcu ve kargo uçak seferlerimizin yanı sıra, özel kira (charter) seferlerimiz ile istediğiniz gün ve saatte, istediğiniz yere taşımamız mümkün.

If you want to send your cargo not on one of our scheduled passenger or cargo flights but on a special charter flight, we can transport it any time to any place you wish.

Kargo Erişim Cargo Service Access

(+90) 212 465 25 25 7 hat | lines

Sabiha Gökçen Havaalanı / Airport

(+90) 216 588 02 09 (+90) 216 585 59 34 (+90) 216 585 59 35 Yurtdışından Türkiye’ye kargo göndermek istediğinizde ilgili ülkedeki satış ofisimizle bağlantı kurmanız gerekecektir. If you want to send cargo to Turkey from abroad, you will need to contact our sales offices in the country from which you are sending.

WHAT DOES THY CARGO TRANSPORT? Textile products, automobile and machinery spare parts, hi-tech products, fresh flowers, live animals, leather, fresh fruits and vegetables and your valuable goods…

WHERE DOES THY CARGO TRANSPORT TO? Did you know that we are transporting cargo from the Far East, the Middle East and Europe to America and Africa on the same plane as you? In addition to the cargo compartments of its passenger aircrafts, Turkish Airlines Cargo also offers cargo services with its 36 tons capacity A310-304 cargo aircrafts which are scheduled to fly from Istanbul to Frankfurt, Maastricht, London, Tel Aviv, Damascus, Almaty, Delhi, Paris, Zurich, Cologne, Tbilisi, Dubai, Algiers, Milan, Amman, Casablanca, Madrid, Pristina, Cairo, Beirut, Tiran and Tripoli. In line with demands coming from you, its customers, it is now going to add new destinations to these.

HOW TO REACH THY CARGO You may track your cargo once you have sent it over the Internet any time 24|7 www. TKCargo.com. You may also call our Alo Cargo Service 24 hours a day for information by punching in your airwaybill number on your touch-tone phone. If you want to send cargo abroad from Turkey, you may consult our cargo agents. As members of IATA (International Air Transporters Association), they will assist you with customs formalities, airwaybill issuance, rates, packaging and other questions. You may reach our IATA-member cargo agents by phoning (+90) 212 463 63 63 | 5815-5841.

THY Kargo Özel Kira Seferlerine Nasıl Ulaşılır? (+90) 212 465 24 67 (+90) 212 463 63 63 | 5311 | 5807 no’lu telefonları arayarak (+90) 212 465 24 74’e faks çekerek, cargocharter@thy.com adresine mail göndererek ulaşabilirsiniz.

How Can You Reach Special Charter Service?

For your special charter requests by call (+90) 212 465 24 67 (+90) 463 63 63 | 5311 | 5807 , by sending a fax to (+90) 212 465 24 74 by sending e-mail to cargocharter@thy.com 200 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

161-192-skyinfo_SL0510.indd 200

4/23/10 10:25 PM


THY uçuşlarında henüz “UÇUŞ MODU” uygulaması bulunmadığından lütfen cep telefonlarınızı uçakta kapalı tutunuz. Since FLIGHT MODE isn’t available on board, please keep your cellphones off.

GÜVENLİK SECURITY

LÜTFEN KAPALI TUTUNUZ!

ÜZERİNİZDE VEYA EL BAGAJINDA TAŞIMAYINIZ!

Uçak içerisinde, inişte, kalkışta ve tüm uçuş boyunca kullanılması, ayrıca açık bırakılması yasak cihazlar.

Çakı, bıçak, tornavida, iğne, jilet gibi tüm kesici ve delici aletler yasaktır.

PLEASE TURN OFF!

DON’T CARRY IN YOUR CABIN BAGGAGE

Equipment which it is forbidden to use or turn on during take off or landing, and throughout the flight.

All kinds of cutting equipments such as jack-knife, knife, screwdriver, needle and razor are forbidden.

BAVULUNUZDA | EL BAGAJINIZDA RİSK TAŞIMAYIN!

ABD SEFERLERİNDE Çakmak, kibrit vb. tutuşturucuları üzerinizde, el bagajınızda ve bavulunuzda taşımanız kesinlikle yasaktır.

Parfüm gibi alkollu sıvılar, boya ve tiner gibi yanıcı her türlü maddeyi yanınıza almayınız.

FOR U.S. FLIGHTS

DON’T TAKE ANY RISK WITH YOU

It’s forbidden to carry lighters and matches on your person, in your cabin and checked baggage.

Don’t take any kind off flammables materials such as parfumes, paint and thinner

• Tüm uçuş boyunca

kullanılması sakıncalı ve yasak olan cihazlar: Radyo ve telsiz vericileri, uzaktan kumandalı oyuncaklar ve elektromanyetik dalga yayan tüm aletler.

•Duty-free mağazalarından

veya uçuş esnasında satın alınan sıvı maddelerin kapalı, özel poşetlerin içerisinde faturası ile birlikte taşınması gerekmektedir. Lütfen seyahatinizin son noktasına kadar kapalı poşetleri açmayınız. Aksi takdirde güvenlik kontrol noktalarında poşetin içeriğine el konulabilir.

• The operation of the following

items is forbidden during the entire flight: Radio and TV transmitter, walky talkies, remote controlled toys and any other electronic equipment transmitting electromagnetic waves.

•All tax-free liquid items

purchased at the airport DutyFree Shops or on board must be in sealed, special plastic bag with the receipt. Please do not open the sealed bag until the final destination. Otherwise the content of bag maybe seized at security check point.

• Türk Hava Yolları şirket

• According the Turkish Airlines

•Türk Hava Yolları şirket

• According the Turkish Airlines

• Uçuş emniyeti için inişte,

• Using the following items

kuralları gereği, B/C tuvaletleri ve elbise dolapları yalnız B/C yolcularımızın kullanımı içindir. kuralları gereği, uçak içerisinde yolcuların yanlarında taşıdıkları alkollü içeceklerin tüketilmesine izin verilmemektedir.

kalkışta ve kemer ikaz ışıkları yanarken kullanılması sakıncalı ve yasak olan cihazlar: Mp3 çalar, elektronik oyunlar, taşınabilir bilgisayar, disk çalar, radyo ve televizyon alıcıları, taşınabilir video aletleri, DVD, VCD ve benzeri batarya ile çalışan elektronik ve elektrikli aletler.

company rules, B/C restrooms and coatrooms are only for the use of B/C passengers.

company rules, passengers are not permitted to consume their own alchoholic beverages.

is forbidden during take off, landing and when the seat belt sign is on: Mp3 players, electronic games, portable computers, compact disc players, radio and TV receivers, portable video equipment, DVD, VCD or similar battery powered electrical and electronic equipment.

Eğer AB ülkelerinde ya da ABD aktarmalı bir uçuşunuz var ise önceden satın alınmış olan dutyfree ürünlerinin (100 ml’yi aşan) kilitli poşetlerin içerisinde dahi olsa el bagajı olarak taşınmasına izin verilmemektedir. If you have any flight transfer in EU countries or in United States, all dutyfree liquid items (over 100 ml) which have already purchased in sealed bags are not allowed to carry as hand luggage.

Tüm uçuş boyunca, lütfen sigara, pipo, puro vb. tütün mamullerini içmeyiniz. Please refrain from smoking cigarettes, pipes and cigars during the flight.

2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 201

161-192-skyinfo_SL0510.indd 201

4/23/10 10:25 PM


161-192-skyinfo_SL0510.indd 202

4/23/10 10:25 PM


161-192-skyinfo_SL0510.indd 203

4/23/10 10:25 PM


161-192-skyinfo_SL0510.indd 204

4/23/10 10:25 PM


161-192-skyinfo_SL0510.indd 205

4/23/10 10:26 PM


ATATÜRK HAVALİMANI / ATATÜRK AIRPORT

206 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

161-192-skyinfo_SL0510.indd 206

4/23/10 10:26 PM


2010 MAY | MAYIS | SKYLIFE 207

161-192-skyinfo_SL0510.indd 207

4/23/10 10:26 PM


SABİHA GÖKÇEN HAVALİMANI / SABİHA GÖKÇEN AIRPORT

THY’nin Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan yurtdışı uçuşları başladı!

GİDEN YOLCU KATI DEPARTURES LEVEL

Turkish Airlines’ international flights from Sabiha Gökçen Airport have started!

GELEN YOLCU KATI ARRIVALS LEVEL

İdari Bölümler Office Areas

Airport Hotel Airport Hotel

Danışma Information

Otobüs Bus

Dış Hatlar Yolcu Koridoru International Passengers Hall

Bagaj Alım Baggage Claim

Duty Free Mağazaları Duty Free Shops

Otopark Carpark

İç Hatlar Yolcu Koridoru Domestic Passengers Hall

Bagaj Arabaları Baggage Trolleys

Elektronik Check-in Electronic Check-in

Pasaport Kontrol Passport Control

THY Bilet Satış THY Ticket Sales

Check-in Kontuarları Check-in Counters

Güvenlik Kontrol Security Control

Taksi Taxi

Anadolu Jet Bilet Satış Anadolu Jet Ticket Sales

CIP Salonu Merdiveni CIP Lounge Stairs

Havaş Servis Havaş Service

Yiyecek İçecek Alanları F&B Areas

208 SKYLIFE | MAYIS | MAY 2010

161-192-skyinfo_SL0510.indd 208

4/23/10 10:26 PM




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.