iç ve TDRKHII
dış uçuş noktaları haritası
YOLlARI
_ _ Demiryolu _ _ Dtoban ve uzun ~esafe yolları
....... .... Onemli ulaşım bağı
~ Baraj ~~s~rv Tuz gölü ~- ~
Bataklık
Deniz derinliğ i 6000
4000
2000
200
500
1000
2000
4000 m
d
buzul
domestic and international network system
ANT TO:
Frankfurt Munich Amsterdam Berlin (SXF) Hamburg Cologne Hannaver Düsseldorf Jeddah Dhahran lefkoşe
Alhens Frankfurt Munich Zurich London Paris Hannaver Düsseldorf Cologne MilanD Roma Stuttgart lefkoşe
'\e
london Frankfurt Munich Zurich lefkoşe
ADANA Jeddah lefkoşe
DALAMAN'DAN Frankfurt
EKIM 1 OCTOB ER 1987 YIL: 4 SAYI: 54
iÇiNDEKiLE (CONTENTS) KAPAK KONUSU
Türlc Hava Yollan a dın a sahibi: (Publis h er) Yılmen Oral
TÜRKiYE DÜNYANN BELli B~U TURIZM MERKEZLERINDEN BiRi OLMA YOLUNDA." ÜLKEMiZIN EŞSiz TARIH VE TABiAT ZENGiNLiKLERi DAHA FAZLA YABANCIYI ÇEKiYOR.
Y ay ın
Ku rulu Baş k anı of t h e E d i toria l Board) Mthmtt Kutlu
( Chairman
COVER STORY
Yazı İş l eri Müdürü (Ma n al(inl( Editor)
TURKEY IS WELL ON ITS WAV TO BECOMING ONE OF THE WORLD'S MAJOR TOURISM CENTERS , AS OUR COUNTRY'S UNSURPASSED RICH HISTORY AND NATURAL BEAUTY ATTAACTS MORE AND MORE TOURISTS
Ertıcın Öntn
Enırt
Y ay ın Kuru lu (Editoria l Board) •tin. Günvar Otmanböllik Y a pı m
rr:dit ı·d
R.v1
KARACAN YAYlNLARI
A . Ş.
Genel Ko orci inatö r ( Ad mi n is lra tiıw Dirı•ctur) Oğuı ~mircioğlu Y ay ın Yiinetim ( E.Yt•cutiı • ı• J.:ditor) Tuna Serim Grafi k ve Sayfa Düze ni f( iraph ic and Art /Ji rı•cto ri Serap Sarıu~ak Pro mosyon rPmm otion i Alp Doğan Yıldıran FotoAraflar (Photo!(raphs) Nihat Gö m leksiı, Tayyar Yıldız
Ilan V!' 1lıı;; lli ı;;kil t•r Koordi n atiirl!'ıi a11d Puhlic Rf'latim ı si Cahit Ceylan , Nilgün Alemdar
rAdn •rti.~ı·mı 'lll
4
46
li.AŞnRMA BAKAHUm'NDA NÖBET DECIŞIMi
iSTANBUL'DA SANAT DOLU GÜNLER
(CHANGING OF THE GUARD AT THE MINISTRY OF TRANSPORTA TION)
8 THY HABERLER
(THY NEWS)
14
48 AKDENiZ'IN iNdSl GElişMENIN DÖRTYOL A~ZI MERSIN
(THE PEARL OF THE MEDITERRANEAN , THE CROSSROAD OF PROGRESS: MERSiN
THY'DE YENI ÇAÖ
(THE NEW ERA FOR ,THY)
20 UÇUŞ
OKULU AÇlDI
(FLIGHT SCHOOL OPENED) Ofset H azırlık (Offset Preparatio n ) Cengiz Hastürk B as kı
fPrintinRi Sinan Gü ıtngt
Ka lite Kontrol ve Röprodüksiyon (Qua.lity Cont rol and Reproductio n) Osman Altın<tki< öu der~i K~ ra.:an O fset tesisleri nde hazırlanmı ş \ 't H arris M-1000 çift kuru r m a lı ro rarifre b as ılnıı ş rı r .
KARACAN YAYlNLARI
rlpp
(lntrrna.'ional Frdrralton of tlır Ptriodiral PfPss-) Uluslararası Sürrli Basın F«<rras.l'onu ilyrsidir.
24 TURIZMDE LIDER ÜLKE: TÜRKIYE
(THE LEADER IN TOURISM : TURKEY)
30 KAYSERI EVLERi
36
TÜRK MUTFAÖINDAN
MUKADDES EMANETLER
58
(SACRED HERITAGE)
KANUNI NEW YORK'TA
43
64
THY MOVIE AND VIDEO PROGRAM
HOW DO YOU SAY IT IN TURKISH?
r @THY HABERLER THY NEWS THY HABERLER THY NEWS THY RABEtLER THY
ULAŞTl RMA BAKANLIGI'NDA
NÖBET DEGiŞiMi Anayasa gereği görevinden
ayrılan
Veysel Atasoy'un yerine
Veysel Atasoy, Ulaştırma Bakanlıgı'
ndaki devir·teslim töreninde veda konuşmasını
yaparken (yanda).
Törenden sonra, eski Bakan Veysel Atasoy, yeni Bakan lhsan Pekel'i tebrik ederek, kendisine başarılar diledi (altta).
yerime Bakan olarak atanması, hepimizin onurlandırılması anlamına gelmektedir. lçimizden yetişmiş, yıllarca bu camiaya hizmet vermiş bir arkadaşımızın atanması, Sayın Başbakanımı · zın sadece Pekel'i onore etmesi degil, bütün Bakanlık mensuplarımızı ve Bakanlı/1ımızı onore
Türkiye Büyük Millet Meclisi' nin erken seçim kara n alması üzerine, Ulaştırma Bakanı V eysel Atasoy, Anayasa gere~ görevinden aynldı. Onun yerine de, Bakanlar Kurulu kararıyla İhsan Pekel atandı. 16 Eylül günü, Ulaştırma Bakanlı~ı'ndaki nöbet teslimi dolayısıyla bir tören düzenlendi. Atasoy, şu konuşmayla görevini devre tti: "Sayın lhsan Pekel'in benim 4
etmesi demektir. 13 Aralık 1983 tarihinde göreve başladı/1ım zaman, Ulaş· tırma Bakanlıgı benim için deği şik bir yerdi. Ama, her şeyden önce, ayrılırken itiraf edeyim, bu işi çok sevdim, zevk aldım. Zevk le çalıştım. Sizleri sevdim ve her zaman Söylediltim gibi, bu siyasi görev içersinde bir meslek daha edindim. Zevkle icra ettigirniz bir meslek oldu. Hakikaten, halka en vakın bir Bakanlık burası ... lnsan halka, vatandaşa · hizmet edebilmenin gururunu bu Bakanlık ta çok iyi bir şekilde yaşaya biliyor. Ben, Bakanlıgı yine çok iyi yücelteceltinize, çalışmalarınızda çagdaş. medeniyet seviyesine süratle ulaşacaJ1ımıza ve aşaca/1ı mıza
inanmaktavım.
Savın
Pekel'e başarılar dilerken, ke~di sini bir kere daha kutluyorum. Hepinize de geçmiş mesailerinizden dolayı yürekten teşekkür edivorum." 'naha sonra, İhsan Pekel söz aldı ve şunları söyledi:
tırma Bakanlığı
Ulaş
Müs-
te ş arı lhsan Pekel atandı. Pekel, seçimden sonra, yenı hükümetin güvenoyu almasına kadar görevini yürütecek. "Bugün, dört yıla yaklaşan bir süredir maiyetinde çalıştı/1ım Sayın Bakanım, Anayasamızın
amir hükmü gereJ1ince görevinden ayrılmakta. ilk Bakanlı/1ı devresinde Sayın Bakanımızia çalışmaya başladı/1ımda, kendilerinin fevkalade olumlu, yapıcı , kararlı tutum ve davranışlan,fev kalade üstün insani meziyetleri, devlet adamlı/1ı ve lider olma vasıfları hepimizi etkilemiş, hepimizin gönlünde güvenilir iz bırak maştır , heyecan uyandırmıştır. Memleketsever duygular içersinde, yüce Atatürk 'ün gösterdigi çagdaş medeniyet seviyesine ulaşma azmini bizde yaratmıştır. Bu yönde, her kuruluşumuzda disiplinli, azimli, kararlı , heyecanlı çalışma başlamıştır. Ve kamuoyunun takdir ettigi bir seviyeye gelinmiştir. Şunu sami· miyetle ifade ediyorum: Yüce Atatürk'ün gösterdigi bu hedefin, yine yüce Atatürk 'ün müjdeledigi şu sözleri ile gerçekleşeceğine samirniyetle inanıyoruz. Yüce Atatürk, 'Türklü~ün unutulmuş büyük medeni vasfı, büyük medeni kabiliyeti, gelece~in yüksek medeniyet ufkunda bir güneş gibi do~acaktır' demiştir. Yüce Atatürk sıradan bir insan degildir. O, müstesna bir liderdir. Dehadır. Hiçbir sözünde isabetsizlige uJ1ramamıştır. Diger söz-
NEWS THY HABERLER THY NEWS THY HABERLER THY NEWS THY HABERLER
Devir-teslim töreninin
ardından , Ulaştırma Bakanlıgı
leri ve hareketleri gibi, bu sözleri de gerçekleşecektir. Ve Türkiye bu yola girmiştir . Samirniyetle söylüyorum, Sayın Bakan'ın çalışma devresinde, ulaştırma ve haberleşme hizmetleri, bunun öncülüğü vasfını, şere · {ini kazanmıştır. Hepimi z bir nefer heyecanı ile, memleketsever duygular içersinde bu yola gönül verdik, yola çıktık. Şimdi, bir seviyeye gelinmiştir. Hedefler bellidir: Çağdaş seviyeyi tutturmak, hatta üstüne çıkmaktır. Sayın Bakanımın başlattığı bu çalışma h ızını kesmernek için, hep beraber yine aynı heyecanla , aynı azimle, aynı birlik ve beraberlik duyguları içinde çalışmayı sürdüreceğimize samirniyetle inanıyo rum. Sayın Bakanıma, hepinize güvenerek, bunun için diyorum ki: Bıraktığınız emanet, kısa süre de olsa, hepimizin gayreti ile kesilmeyecektir. Devam edecektir. Bu duygular içinde, Sayın Bakanıma yen i çalışma hayatında başarılar diliyoruz, Cenab-ı Allah 'ın kendisine ya rdımcı olmasını diliyoruz. Ailece mutluluk içinde yaşama s ını diliyoruz. Bizi unutmamasını diliyoruz. Her zaman, yine değerli ya rdı mlarını bekliyoruz. Kendilerine, te krar hepiniz namına şük ranlarımı arz edivorum. Ayrıca, yine b.u çalışma devresinde, fevkalade üstün değer ver-
personeli, eski ve yeni bakantarla
diğim Sayın Bakanıma Müsteşar lık görevimi yapmış olmak, güvenini kazanmış olmak, benim çalışma hayatım içinde müstesna
hatıra fotogra{Uırı
çektirdiler.
bir devre teşkil etmektedir. Bu yönden de Cenab-ı Allah'a şükrediyorum . "
İhsan Pekel, milletvekili genel seçimlerinden sonra kurulacak yeni hükümetin TBMM'de güvenoyu almasına kadar Ulaştırma Bakanlı~ı görevini sürdürecek.
PEKEL'İN BİYOGRAFİSİ
Yeni Ulaştırma Bakanı İhsan Pekel, 1930 yılında Çorum' da do~du. 1963 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun olarak ö~renimini tamamladı. 1948 yılında PTT Genel Müdürlütu'nde devlet memuriyetine başlayan Pekel, askerli~ni yedek subay olarak yaptı. Daha sonra, sırasıyla şu görevlerde bulundu: - PTT Adana Bölge Başmüdür Yardımcılı~ı (1.11.196320. 7.1967 tarihleri arasında). - PTT Afyon Bölge Başmüdürlü~ü (20.7.1967- 3.6.1975 tarihleri arasında). - Ulaştırma Bakanlı~ı Haberleşme Genel Müdü:ı;lütü (3.6.1975-16.6.1976 tarihleri arasında). - Ulaştırma Bakanlı~ Müsteşar Yardımcılı~ı (16.6.197627 .2.1982 tarihleri arasında). - Ulaştırma Bakanlı~ı Genel Sekreterli~i (27.2.198213. 7.1982 tarihleri arasında). -Ulaştırma Bakanlı~ Müsteşar Yardımcılı~ı (13.7.19824.5.1984 tarihleri arasında). - Ulaştırma Bakanlı~ı Müsteşarlı~ı (4.5.1984-16.9.1987 tarihleri arasında). 16 Eylül1987 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan kararname ile Ulaştırma Bakanlı~ı'na atanan İhsan Pekel, evli ve 3 çocuk babası.
As
a result of the decision taken by the Turkish N ational Assembly to have an early election, Minister of Transportation Mr. Veysel Atasoy resigned his position as required by the Constitution. Mr. İhsan Pekel was appointed in his place by the Council of Ministers. Ata ceremony heldon Septemher 16, Mr. Atasoy turned over his duty and stated that: "The appointment of İhsan Pekel as Minister of Transportation is an honor to us all. The fact that the PrimeMinister has appointed one who c ome s from among us, a friend who has served this community for so many years, has not bestowed honor onto Mr. Pekel alone, but on to all of those involved with this Ministry. The Ministry of Transportation was a stranger to me when I first started my duties in December, 1983. But, as I am leaving, I must admit, prior to anything else, that! ha ve truly enjoyed working in this position and with this community. And, as I have so often mentioned, I have acquired a sub-career in addition to that of my political career in general. This Ministry is truly the closest one to the public, within which one may take pride in actually serving the people. I believe the Ministry will continue working toward the standarta of a modern civilization. As I wish success to Mr. Pekel, I once again congratulate him on his appointment. And thank you all very much for your services during my term." İhsan Pekel, upon taking the podium, commented that: "In working with Mr. Atasoy for the past four years, I have been, as has everyone else, greatly effected by his positive outlook, constructive and definitive attitude and behavior, exceptionally humanistic merits and skillsasa statesman and leader. He has crea ted within all of us the resolution to reach and surpass the standarta of a modern country, as shown by the illustrious Atatürk. And as a result, a disciplined, resolute and exciting
>- s
As required by a Constitutional amendment, the post held by Mr. Veysel Atasoy is now occupied by former Undersecretary to the Ministry, Mr. ihsan Pekel, who will carry out his duties until the new government receives a vote of confidence. work tempo was entered into at the Ministry. Let me use Atatürk' s words to sum up my feelings: 'The forgotten grea t skills and abilities of Turkey will shine like the sun on the horizon of a greater ci viliza tion.' Atatürk is an unequalled leader, never once having been mistaken in his insight. His
statements will be realized -Turkey is well on i ts way. I must sincerely say that the accomplishments of Mr. Atasoy in the field s of transporta tion and communication have set the ball rolling. The target is obvious: to reach modem~tandarts, and to even surpass !hem. And we are all individually excited to have embarked on this road, continuing at the same speed and determination as Mr. Atasoy. And to him I ha ve this to say: that which you have entrusted to us will continue its forward motion. I wish him success in his new career, and happiness to him and his family. We hope that he will not forget us, and we await his most valuable help. Again, speaking for everyone, I extend him my gratitude. In addition, I thank God for having won Mr. Atasoy's trust during my duty as his undersecretary, which constitutes an extraordinary period in my career." İhsan Pekel will continue as Minister of Transportation until the new govemment will be form ed.
@THY HABERLER THY NEWS THY HABERLER THY NEWS THY HABERLER
ACENTELER TOPLANTISI HY acentelerinin temsilcileriyle, ortaklık yetkilileri arasında, 30 Eylül günü bir toplantı düzenlendi ve sorunlar dile getirildi. Atatürk Havalimanı'ndaki E~tim Başkanlı(p Salonu'nda yapılan toplantıda acenteler, yolcu taleplerini karşılamak ve zamanında rezervasyon yapamamaktan do(tan sıkıntılannı anlattılar. Buna karşılık gelişmiş ülkelerin havayollaonda oldu(tu gibi, acentelerin de terminal donarnınma kavuşturulmalan teklif edildi. Toplantıya katılan bilgisayar firmalan temsilcileri, dirter ülkelerde uygulanan sistemleri sergiiediler ve bunlann özellikleri hakkında bilgi verdiler.
T
THY ~
TEKiRDAG'DA GENEL SATIŞ ACENTESi AÇTI ÜRK Hava Yollan'nın Tekirda(t Genel Satış Acentesi, a(tustos ayı başında düzenlenen bir törenle hizmete girdi. Açış konuşmasını yapan Tekirda(t Valisi Süleyman O(tuz, bölgede lOO'ün üzerinde fabrika oldu(tunu, dolayısıyla önemli bir yolcu potansiyeli bulundu(tımu belirtti. Törene Tekirda(t Belediye Başkanı Mahmut Çarthyurt ve Hayrabolu, Malkara, Saray Belediye Başkanlan ile THY temsilcileri katıldılar . Akşamüzeri gelen Devlet Bakanı Ahmet Karaevli ise, milli havayolumuzun gösterdieti gelişmenin memnuniyet verici oldurtunu kaydederek, Tekirda~ halkından, kendi uçaklanınızla seyahat ('tmelerini istedi.
T
TERCÜMAN LiSESi'NDE DEV ATATÜRK TABLOSU
T lisi'nin Sanat ressam Yaşar Çal lı , Özel Tercüman
ÜRKİYE Büyük Millet MecDanışmanı,
Lisesi'ne dev boyutlu bir Atatürk kompozisyonu hediye etti. 3 metre yüksekli(tinde, 2 metre enindeki ya(tlıboya tabloda, Atatürk ile 8 çocuk yer alıyor . Siyah önlük giyen 7 ö(trenci günümüzün çocuklannı , bayrak taşıyan küçük ise gelecek nesilleri temsil ediyor. Ö(trencilerden biri " Atatürk'ün Nutku"nu, bir
dirteri "Cumhuriyet Tarihi" kitabını taşıyor. Bir kız ö(trenci ise, san çiçeklerden oluşan bir buket tutuyor. Arka planda Ankara Kalesi görülüyor. Ressam Çallı, üzerinde 3 ay ve "Atatürk'ü Düşünü yorum" adını verdieti bu tablo ile "Türk çocuklarının Atatürk sevgisini yansıtmaya çalıştı(tını" belirtiyor. çalıştırtı
IMMENSE PORTRAIT OF ATATORK PRESENTED TO TERCÜMAN HIGH SCHOOL AINTER Yaşar Çallı, who is artistic advisor at the Grand National Assembly of Turkey, has made a gift of a portrait of Atatürk , of immense proportions, to the Tercüman High School. The pain ting of Atatürk surrounded by eight children is 3 metres high and 2 m etres wide. Seven school children wearing black school uniform, represent the children of today while a sınaller one, carrying a flag , stands for the generations to come. One of
P
rj..s
the children is carrying the book of "Atatürk's Speech", whilst another is holding a book entitled ''The History of the Republic". Some of the others have bunches of yellow flowers in their hands. In the hackground one can see Ankara Castle. Painter Çallı said that the he tried to reflect the love of Turkish children for Atatürk in the painting, which took him three months to complete and is titled "1 am thinking of Atatürk ."
••
• •
•
• •
GUVENILIR BIR HABERLESME ORTAMI lClN. -
-
Ulusal haberleşme ağı yenileniyor.
Olanaklardan yararlanmak,
işyerinizin ihtiyacına
uygun, çağdaş , güvenilir bir iç ve dış haberleşme sağlamak için
Netaş' ı arayın .
Netaş/Spacenet Elektronik Santral ve Elektronik Şefsekreterierin modüler yapıları, 3'ten 3000'e ulaşan kapasite imkanı yaratır. Dünya standartlarındaki teknoloji ile tamamı Türkiye'de üretilen Netaş/Spacenet'lerin 100ü aşkın yeteneğine, yoğun araştırma-geliştirme faaliyetleriyle daima bir yenisi eklenir. Netaş/Spacenet kullanmanın önemli bir avantajı da, yaygın satış sonrası servisi ve cihazı en ufak ayrıntısına kadar tanıyan uzman personelldir. Netaş , yetkin ve kaliteli ürünleriyle çalışma hayatına ve insanımıza haberleşme desteğini sunmaktan gurur duyuyor. ''~J
l/ •#.
U$
3'TEN 3000'E
•Istanbul.: 172 34 72 • Ankara: 117 22 00 •lzmır: 19 33 33 • Adana: 30 472
-
İ~lam ülkelerinin ulaştırma bakanları ve üst seviyedeki temsilcileri, pavyonumuzu gezerek ilgililerden bilgi aldılar. Buradaki standta, THY'nin iç ve dış uçuş a~nı gösteren ışıklı pano, uçak koltuklan ve foto~aflar sergilendi.
THY STAND AT OTIM HY was amongst the participants at the Transport Sector Fair held at the Middle T East Trade Centre to coincide with the Mee-
OTIM'DE THY PAVYONU
ı
SLAM Ülkeleri Ulaştırma Bakanları Toplantısı dolayısıyla 6-13 Eylül tarihleri arasında
Ortado~ Ticaret Merkezi OTİM' de açılan Ulaştırma Sektörü Fuan'na, Türk HavaYolları da bir pavyonla iştirak etti. Ulaştırma Bakanı Veysel Atasoy ile
ting of Transport Ministers from Islamic Countries between the 6th and 13th September. Transport Minister, Veysel At~oy, and the Transport Ministers and official representatives ·from the Islamic countries participa· ting, visited our stand and asked for information from the staff in attendance. An illuminated panel, showing THY's domestic and international flight network, aeroplane seats and photographs, as on exhibit at the fair.
HOSTESS ® RECRUITS RECEIVE DIPLOMAS HE 60th recruitment of new air-hostesses
T for THY has been made and the candida-
tes recei ved their diplomasata ceremony orga-
nİsed in the Conference Hall of the Training Department at Atatürk Airport on 21st September. General Director of THY, Yılmaz Oral, who made a speech at the meeting, likened the hastesses toroses and said that if they frowned, they would fade. The had, he said, to be cheerful at all times, even when in deep distress. General Director, Yılmaz Oral, Deputy Manager of Administration, Vahdettin Gündüz, and President ofln-Flight Management, Oktay Öztekin, presented the diplomas to the recruits. With this la test addition of 103 new air-hostesses, the number of hastesses in the company has risen to 800.
>- 10
HOSTES ADAYLARI DIPLOMALARINI ALDI Yollan'nın
ÜRK Hava 60. dönem uçucu adaylan, 21 Eylül günü, Atatürk T hostes E[ptim Konfe-
Havalimanı'ndaki
Müdürlü~
rans Salonu'nda düzenlenen törenle diplamalarmı aldılar. Toplantıda bir konuşma yapan THY Genel Müdürü Yılmaz Oral, hostesleri güle benzetti; somurturlarsa solacaklarını, içierinin kan a~ladı~ günde bile güler yüzlü olmalan gerekti~ini söyledi. Adaylarm diplomalannı Genel Müdür Yılmaz Oral, Genel Müdür İşletme Yardımcısı Vahdettin Gündüz ve Uçuş İşletme Başkanı Oktay Öztekin da~ttılar. 103 uçucu hostesin daha katılmasıyla, ortaklı~n hostes kadrosu 800'e ulaştı.
Garanti'li Dostlannız diyor ki:
STVTTGARI:
Harndi Karagöz
"Bilgisaytlf hızıyla Garanti'li havale kuruş Anında '!ek
ödemeden.
memlekette.'' ZÜRİCH:
Suzan Güne/
fuvALELERİNİZ şimdi memlekete bilgisayar hızıyla ulaşıyor. Güvenilir ve çabuk... Üstelik, tek kuruş ödemeden! Pararuzı, Garanti' nin · ·Bilgisayarlı Havale Sistemi'' ile gönderin, memlekete anında ulaşsın. Garanti'li Dostlarınız size her zaman ve her konuda yardımcı olmaya hazırdır. Garanti Bankası Temsilciliklerine mutlaka uğrayın, bekliyoruz! ..
ARANTi
m~ANKASI
Garanti Bankas1'mn
YurcdJŞI ıemsildlikleri:
S1VTTGAFU' GARANTi Urbansırasse 92 7000 Stuııgan ı 'Jel: 264449-264433 ıelex: 72 1924 gası d DOR7MUND GARANTi Freistuhl / Königswall 17 4600 Dorımund ı '!el: 140155-141180 ıeleX': 8227545 atgb d NÜRNBERG GARANTi Wölckernstrasse 80 8500 Nürnberg 40 '!el: 436077-436078 ıelex: 626273 ganu d ZüR;cH GARANTi
Bahnhofsırasse 16 CH-8001 Zürich '!el: 221 3023-211 7902 ıelex: 813624 gare ch
~THY HABERLER THY NEWS THY HABERLER THY NEWS THY HABERLER iSEDAK 3. TOPLANTISI iSTANBUL'DA YAPILDl
iSLAM ÜLKELERi ARASINDA ULAŞIM
.
Sf;AM ~~n~eraı:sı. Teşkpat~ Ticari v? Ekonomık İşbırlıği Daıını Komıtesı tSEDAK ın 3. toplantısı ile İslam Konferansı Ulaştırma Bakanlan Toplantısı 7-10 Eylül 1987 tarihleri arasında
I
. . . . ARTACAK ....,
IŞBIRLIGI
İstanbul'da yapıldı. İslam Konferansı'na üye 46 ülkenin, ekonomiden
sorumlu bakan veya bakan seviyesindeki yetkililerinin katıldığı tSEDAK toplantısı, Kuran'ı Kerim okunarak başladı. Açış konuşmasını yapan Cumhurbaşkanı Kenan Evren, "(Jç yıldan beri Islam ülkeleri arasında yapılmakta olan düzenli çalışmala rın olumlu sonuçlarının alınmakta olduğunu ve özellikle ticari işbirliği alanında somut gelişmeler kaydedildigini" belirtti. Evren, "Inanıyorum ki, üye ülkeler arasında tatminkar işbirliği yapılabildiği takdirde, bu ülkeler milletlerarası forumlarda müzakere güçlerini artıra bilirler" dedi. Baş bakan Turgut Özal ise "Barış Boru Hattı" diye tanımladığı su ve petrol taşımalarını öngören projeler üzerinde durdu ve Arap Yarımadası'na Dicle ve Fırat'ın suyunu taşıyacak boru hattının, bölgede barış ve refahı gerçekleştirecek önemli bir yapıtaşı olduğunu kaydetti. . İSEDAK toplantılarına paralel olarak yürütülen Ulaştırma Bakanlan Toplantısı'nı ise Ulaştırma Bakanı Veysel Atasoy yönetti. Atasoy, Türkiye'nin ulaştırma ve haberleşme alanında son yıllarda kaydettiği gelişmeler hakkında bilgi verirken "Bu çalış maların ana esprisi altında, Türkiye'nin menfaatleri yanında, hiç şüphesiz bütün dost ve kardeş Islam ülkelerinin menfaatlerinin de yatmakta olduğunu"
CHAIRMAN Cumhurbaşkanı Evren ve Başhakan Ozal (üstte}. Veysel Atasoy ve Kaya Erdem (altta} toplantıda.
söyledi. Bakan, İslam ülkeleri arasında sağlıklı bir ulaşım ağı kurulmasının f:!yda!arı üzerinde de durdu. Islam Konferansı Ulaştırma Bakanlan Toplantısı'nda alınan kararları açıklayan Veysel Atasoy, kara, deniz, hava ve demiryolu ulaşımı alanında bundan böyle daha sıkı bir işbirliğinin gerçekleştirileceği müjdesini verdi.
TRANSPORT COOPERATION BETWEEN ISLAMIC COUNTRIES TO INCREASE
T
HE third meeting of ISEDAK (the Standing Committee for Commercial and Economic Cooperation of the Islamic Conference Organisation) as well as a meeting of the Transport Ministers of the Islamic Conference took place in Istanbul between 7th and lOth September 1987. The ISEDAK meeting, attended by ministersin charge of economy or by officials representing those minİsters from 46 member countries, was opened with a reading from the Koran. President Kenan Evren, who made the opening speech, pointed out that positive results have been achieved from the harmonious cooperation taking place between Islamic countries
over the la st three years and that really development has been m ade particularly in the field of commercial cooperation. Mr. Evren said,"l believe that ifsatisfactory cooperation can beachieved between the member countries, these countries will find 'themselves in a stronger position in international negotiations." Prime Minister, Turgut Özal dwelt on the projects that he deseribed as "the Peace Pipelines", meaning the transport of petrol and water. He stressed that the water which is to be transported from the Tigris and Euphrates rivers would play an important role in providing pea ce and comfort in the region. Turkish Minister of Transport, Veysel Atasoy, chaired the meetings which took place between the Transport Ministers, parallel to the ISEDAK Meeting Atasoy, w hile giving information on thedevelopment which has tak en place in Turkey in the field s of transport and commnication over the last few years, said, "The truth behind these developments is that they benefit not only Turkey, but also all Islamic countries ho are our friends." The Minister emphasised the advantages to be had in establishing a healthy communication network between Islamic countries. Publicising the decisions reached at this fırst meeting of the Transport Ministers of the Islamic Conference, Veysel Atasoy had some good news to offer in the form of a pledge for tighter cooperation in road, sea, air and rail transport in the future.
Bilgisayariann hayatımıza girmesi hayatımızı Bu doğru.
değiştirdi.
Şimdi Türkiye'de bllglsayarlarla Ilgili pek çok düşünceyi, pek çok beklentlyi değiştirecek olağanüstü bir bilglsayar var: Amlga. Artık
ONlAR SADlGI BilGiSAYAR. BU
herhangi bir bilgisayardan yararlanabllecek Insanlarla, yaratıcılıkianna sınır tanı· mayanlann yolları ayrılıyor.
Amlga, bilgisayardan alışılmış yeteneklerinin üzerinde Işlevler talep edenler Için Commo· dore'un en yeni ürünü.Teleteknlk'ln armağanı. iş hayatında, günlük hayatında yarabcılığının sınırlan nı zorlayanları Şimdi ciddi biryol ayn· mındasınız.
Ya sadece bilglsayar alacaksınız, ya Am lg al
IGA.
Grafikerieri Mlmaı1arl MOhendls· leri Doktorlari Tasanmc:tlarl Eğl· tlmc:llerllfldamı.ıl Müzlsyenlerl Yaratıcılığına sınırtanımayan pro-
fesyonelleri
YA SADECE BilGiSAYAR YA
ı4MIGA Arr1ga 500. Ekran görüntüsü Dpaint2 programı ile hazırlanmıştı.
( 1
eteknik
ELEKTRONIK SANAYI VE TICARET A.Ş. Teleteknlk bir Kavala Grubu
kuruıu,udur.
Mtıtıeı: Rıhlım Cad. Nesil Han 207/4, 800ll KataiWy, istanbul Tel: t-14513 30 (4 hal) Tlx: 257311111ı Ir. FW: t-145 07 93 BilgiNyer Dlnlfl!lllleı1ılzl: Siahhane Cad. Reli Apt. 59 80200 Teşvikiye,lsıanbul. Tel: t-13115 so Anklırlllilrolu: Tunalı Hiıni Cad. Pati< Apt. 114126, 06700 Kavaklıdere, Ankaıa Tel: 4·167 73 47/46 Tlx: 467491X111r. Faks: 4-127 37 00
Amiga'nın görülmamiş grafik ye· tanekleriyle çizer, boyar, büyültür, küçültür, eğer, büker, siler, düzen· ler, saklar, ku Ila-,.=. nır, hareketlerdirir, videoya ak· tanr, videodan aktarır, kullanırsınız. .__....__ Amiga' nın duyulrnamış ses özel· likleriyle 4 stereo kanaldan, iste· diğiniz enstrürnanla beste ya· par, görüntüyle 1 • · •• senkron çalar, din or, uzeltır, dilerseniz kendi sesinizle bile konuşursunuz. Aynı anda birden çok programla çalışır, programlan birbiriyle entegre kullanır, birinden ötekine geçers iniz. "Mouse" ve kolay an· laşılır semboller aracılığıyla klavyeye dokunmadan he· man her işlevi rahatlıkla kullana bilirsiniz. Bütün bunlan, herhangi bir b11gisayarden beklenmayacak bir hız la, yakın bir çalışma arkadaşıyle üretiyor gibi zevkle yaparsınız. Amiga'nın dilerseniz Amiga 500, dilerseniz Amiga 2000 modellerinden yarar1anırsınız. Amiga 2000, bütün Amiga özelliklerinin yanı sıra, daha geniş kapasitesi ve standart PC, AT özellikleriyle kuruluşunuzun bilgisayar ihtiyacı nı mükemmal biçimde çözer.
e 1984-1986 arasında 5 adet B-727, 7 adet Airbus uçagı filoya katıldı. iki yıl içerisinde orta ve uzun menzilli 5 Airbus daha geliyor. e Geçen yıl ülkemize 301 milyon dolar kazandıran THY, bu yıl sonuna kadar 100 milyon dolar dış borç ödeyecek. e Ortaklıbın elektronik abırlıklı bakım tesislerinde, filodaki bütün uçakların bakım, tamir ve revizyonları yapılabiliyor. e Bu yıl sonuna kadar Tunus ve Cezayir, gelecek yıl Sydney, Tokyo, New York, Budapeşte, Varşova, 1989'da ise Helsinki hatları nın açılması planlandı.
Uçuş şebekesi beş
k1taya
,
uzanacak
1983 seçimlerinden sonra kurulan hükümette Ulaştırma tayin edilen ve yaklaşık dört yıl süreyle bu görevde kalan Veysel Atasoy, Türkiye'nin ulaştırma ve hab e rleşme alanında adeta çab debiştirmesini sablayan kişi oldu. Atasoy'un bakanlıbı döneminde, Türk Hava Yolları da her açıdan büyük gelişm e le r gösterdi ve dış pazarlarda güçlü rakiplerle boy ölçüş e bilecek seviyeye yükseldi. Bakanlıbı 'na
İLLETVEKİLİ genel seçimleri dolayısıyla , Anayasa gereıti görevinden ayrılan Ulaştırma Ba k a nı Veysel Atasoy , İcraatının sonuçlarını bir b as ın toplantısıyla kamuoyuna sundu.
M
Atasoy'un ifadesine göre, dört yıl içinde ulaştırma alanında "teknolojik bir devrim " başanlmış ve adeta "çağ atlanmıştı ". Bu başarıyı gösteren kuruluşlar arasında Türk Hava Yolları da bulunuyordu. Gerçekten, 1984 yılından itibaren yepyeni birişlet mecilik anlayışıyla uygulamaya konulan hamle programı ile kısa zamanda büyük mesafeler aşılmış ve Türk Hava Yollan, millet adına övünülecek bir gelişme çizgisine oturtulmuştu . Uçak filosunun yenileştirilmesi, uçuş şebekesinin kıtalararası uzun menzillere yöneltilmesi ve hizmet kalitesinin yükseltilmesi şeklinde ifade edilebilecek bu hamlertin sonuçlan şöyleydi : Yolcu ve yük potansiyelinde hızlı tırmanış ... Döviz girdilerinde "patlama" ölçüsünde artışlar ... Ve milletlerarası pazarlarda yer tutabilecek rekabet gücüne erişilmesi ... Ancak, hemen işaret etmek gerekir ki, baş an grafi(rindeki bu çıkış , geçici parlayış hükmünde de~ildi. On yıllık bir master plan çerçevesinde gelece~in yatı nm hedefleri belirlenmiş ve gerekli çalışmalara baş lanmıştı. Bir- iki yıl içinde daha uzak noktalara ha va köprüleri kurulacak ve THY bayra~ını beş kıta üzerinde dalgalandırabilme şerefinin mutlulu~u yaşan a caktı.
Nereden nereye gelindi~ini ve nerelere uzanılaca rakamlarla, kesinleşmiş projelerle izaha
~ını, şimdi çalışalım.
14
E
• UÇAKFILOSU
Daha rantabl ve verimli bir hava işletmecili~i için ilk tedbir, uçak tiplerinin sayısını azaltmak olacaktı. Çünkü, THY filosunda 7 ayn tip uça~n kullanılması teknik problemleri a~ırlaştınyor, ticaret ve işletmeci lik açısından zaaflara yol açıyordu . Bu dezavantajı gidermek üzere, ilk etapta, kiralık üç adet Boeing-707 ve 3 adet Dash-7 uçaklan iade edildi. 2 adet F-28 uça~ı da satış için devreden çıkanldı. Böylece üç - dört tip uçak kullanma politikasına yönelmekle, hizmetkapasitesi otomatikman artırılıyordu. İşin di~er yönü, modem teknolojinin ürünü yeni uçaklarla filonun güçlendirilmesiydi. Bu amaçla, 1984-1986 arasında toplam 5 adet Boeing-727 ve 7 adet Airbus uça~ı satın alınarak, koltuk kapasitesi 3870'ten 4678'e çıkarıldı. Önümüzdeki yıl3, 1989'da ise 2 adet uzun menzilli Airbus uça~ının filoya katılması kesin siparişe ba~ lanmış bulunuyor. Dolayısıyla Uzakdo~u'nun en uç noktasına, Avustralya'ya ve Amerika'ya da seferler düzenlenmesi konusu gündeme gelecek.
YOLCU VE YVK ARTIŞI 1984 başından itibaren uygulanmaya başlanan yeni politika, "dışa açılma ve karlılığı artırma" şek linde özetlenebilir. İşte, tilonun modern ve büyük uçaklarla takviye edilmesinin ardındaki ana sebep buydu. Kısa süre içinde de olumlu sonuçlar alınmaya başlanacak, yolcu ve yük taşıma potansiyelinde dikkat çekici ilerlemeler kaydedilecekti. Nitekim, Ortaklı~ın 50. kuruluş yılında 29 bin sefer yapılmış, 2 milyon 600 bin yolcu taşınmıştı. Üç
Başbakan
Turgut (jzal , 9-14 Nisan 1986 tarihleri arasındaki Hindistan seyahatinde THY hostesleriyle birlikte (üstte). THY'nin elinde, şu anda 7 A irbus u çagı bulunuyor. Ik i yıl içinde uzun menzilli 5 yeni Airbus daha filoya katılacak (altta).
yıl
sonra, 1986 sonu itibariyle, bu rakamlar, 35 bin sefer ve 3 milyon yolcu ola rak istatistiklere geçti. Aynı süre içinde, arz edilen koltuk-km 4,2 milyarda n 5,3 milyara, ücretli yolcu- km ise 2,6 milyarda n 3,2 milyara yükselmişti . Gelelim 1987 yılı tablosuna ... Büyüme hızının , sıh hatli biçimde tırmanışını sürdürdül'rü görülüyor. Öyle ki, 1987'nin Ocak-Temmuz dönemind e, bir önceki yılın aynı dönemine göre, arz edilen koltuk-km oranında yüzde 17,6, ücretli yolcu-km o ra nınd a ise yüzde 27,8 artış vardır. Üstelik, doluluk oranı yüzde 59'dan yüzde 64'e çıkmıştır. İç ve dış ha tlar ile zincirleme çarter ve özel kira seferlerinde yakl aşık 2 milyon yolcu taşına rak, 1986' nın Oca k-Temmuz dönemine göre yüzde 23,5 artışa ulaşılmıştır. Bu yılın son u itibariyle, yolcu sayısının 3,5 milyon olaca l'rı tahmin edilmektedir. Bir de kargo taşımacılı~na gö z atalım : 1983'te 30 bin 600 ton ... 1986'da 35 bin 700 ton ... Ve 1987'nin sadece ilk altı ayında 22 bin 297 ton .. .
D(JVIZ PATLAMASI Türk Hava Yollan , 1983 yılım 4 milyar 200 milyon lira karla kapatmıştı . Kar miktarlan 1984'te 27 milyar, 1985'te 25 milyar 100 milyon lira olarak gerçekleşti. 1986'da ise 4 milyar liraya indi. Bunun sebebi, filoya katılan yeni Airbus uçakla n nın a na para ve faiz ödemeleri ile a mortisman giderlerinden kaynaklanıyordu .
Öte yandan, döviz girdilerinde sürekli bir çol'ralma var. Nitekim, 1983 yılı 221 milyondolar girdiyle kapatılırken, 1985'te 288, 1986'da ise 301 milyon dolarlık gelir sal'rlanması bunu gösteriyor. İçinde bulundu~u muz yılın sonunda ise , 1983'e göre yüzde 60 dalaylannda bir artış gerçekleştiritmiş olacak. Türkiye'ye döviz kazandıran kuruluşlar arasında böylece seçkin bir mevkie yerleşen THY, bir yandan
da kendi imkanlanyla borç ödüyor. Geçen yıl 74 milyon dolar ödenmişken, bu yılın sonuna kadar ödenecek miktar 100 milyon dolan bulacak.
YATIRIMLAR Hizmet kapasitesi ve kapsamı genişletilirken , şüp hesiz sadece uçak alımlanyla yetinilmeyecekti. Gelişen potansiyele cevap verebilecek yeni tesislere, teknikiere ve el'ritimli personele de ihtiyaç vardı. Bu ihtiyaçlan karşılamak amacıyla 1984'te 4 milyar 100 milyon, 1985'te 132 milyar 200 milyon, 1986'da 103 milyar 400 milyon lira harcama yapıldı. 62 milyar lira olarak belirlenen 1987 yatınm programının Jı>.
Tar.k Hava Yolları'n~n ~ tatark Ha va Limanı 'ndaki modern bakım tesislerinde, filoya dahil bUtUn uçakların bakım revızyonları elektronık cıha zlarla yapılıyor. Ortaklık, ayrıca 9 yabancı şirketin uçak bakımlarını da gerçekleştiriyor. gerçekleşmesi yatırım planı ise oldukça landı : 232 milyar lira .. .
yüzde yüz
bekleniyor. Gelecek yüksek bir rakamda
yılın ba~
Bu harcamalarla, uçak alımlan dışında, şimdiye katlar neler yapıldı , hangi noktaya gelindi ve nereye do~ru gidiliyor? Kaba çizgilerle anlatmaya çalışalım: e Elektronik a~ırlıklı bir düzene kavuşturulan bakım ünitelerinde, artık filodaki bütün uçakların bakım , tamir ve revizyonu milletlerarası standartlarda yapılabiliyor . Airbus motorlannın kısmi tamiri , modül de~işimi ve testleri de yine aynı ünitelerde gerçekleştirilebilmekte . Bu arada İstanbul'da 7 Ankara'da 2 yabancı işleticinin uçak bakımlannı~ sorumlulu~u üstlenildi. Aynca 3 adet NATO erken uyan (AWACS) uça~ının komple revizyonu, 1986'da THY tesislerinde başlatıldı ; bu bakımlar sonunda yaklaşık 3 milyon dolar gelir elde edilecek. DC-9 uçaklannın önümüzdeki 10 yıl içinde yüksek güvenilirlikle ve konforlu hizmetle uçurulmalan için başlatılan modernizasyon çalışmaları da sürdürülüyor. e Kompütürize rezervasyon ve mesaj yönlendirme faaliyetleri, Mart 1984'te Ortaklı~ın bilgi-işlem merkezine aktarıldı. Ekim 1986 tarihi itibariyle de, yurtiçi ve dışındaki 59 satış bürosunun rezervasyon, satış ve
ve
mesaj yönlendirme işlemleri, yaklaşık 30 ekranlı terminal aracılı~ı ile bilgi-işlem merkezine ba~landı. Rezervasyon süresi, şu anda 3 saniyenin altına indiriimiş durumda. e Bu yıl başında hizmete açılan yeni e~itim binasında, geniş kapsamlı bir e~itim verme amacına yönelik programlar uygulanıyor. e Ortaklık faaliyetlerine büsbütün hız ve güvenilirlik kazandıracak olan "Yönetim Bilişim Sistemi", "Personel Bilişim Sistemi", "Hat Maliyeti", "Ofis Otomasyonu", "Personel Oc ret Birleştirilmesi" projeleri ile, ticari politika ve hedeflere uygun destek verecek "Otomatik Bilet işleme ve tJcret Hesaplanması", "Hareket Kontrol", " Yurtdışı Hesapların Belli Bir Kaynaktan işlem Görmesi" sistemleri de hızla, birbiri ardına devreye girecek. · e 1986 Mayıs ayı sonlannda temeli atılan Genel Yönetim binasının 1988 başlarında bitmesi planlandı.
YENI UÇUŞ HEDEFLERI Türk Hava Yolları, şu anda iç hatlarda 15, Avrupa'da 24, Asya'da 15 ve Kuzey Afrika'da 2olmak üzere, toplam 56 noktaya tarifeli sefer düzenliyor. Aynca, Kıbns Türk Hava Yollan'nın tarifeli seferleri için uçak tahsis ediyor. Dışa açılma politikasında, son dört yılda önemli atılımlar oldu. Bunlar, 1983'te Kuveyt; 1984'te Şam, Sofya, Belgrad, Madrid; 1986'da Stockholm, Bahreyn, Singapur, Bombay; 1987'de ise Yeni Delhi ve Kuala Lumpur hatlannın uçuş şebekesine dahil edilmesi ... Yıl sonuna kadar, Cezayir ve Tunus hatlan da hizmete girecek. Ve hamleler durmayacak. Gelecek yıl Sydney, Tokyo, New York, Budapeşte ve Varşova, 1989 yılında da Helsinki'ye seferler düzenlenmesi planlandı.
Kısacası, THY tam anlamıyla kabuk de~iştiriyor. Girdi~i yeni ça~da, dev ' adımlarla ilerlemenin sevin-
cini,
heyecanını,
gururunu
yaşıyor.
ı
1
J
1
The offices of THY's General Directorship will be carried
to
its new and modern building in
Yeşilköy
by 1988.
Scheduled flights to cover 5 continents
B
1 ı
THE NEW ERA FOR THY
EFORE resigning from his post, as required by a Constitutional amendment in view of National Assembly elections, Minister of Transportation Mr. Veysel Atasoy presented the results of his operations to the public during a press conference. According to Mr. Atasoy, the field of transportation has seen a successful "technological revolution" in which the doors to a "new age" were opened. THY is among those companies sharing in this achievement. In the short time since 1984 when a whole new business administration- minded program was put into action, great advances have been recorded and THY has embarked on a path of successes the country may be proud of. The results of renewing the fleet, expanding flights to cover long - range intercontinental routes and raising the quality of service are as follow: a rapid rise in passenger and cargo potential... an "explosion" in foreign revenue ... and successfully competing in international markets ... However, it must be quickly noted that these elirobing graphics are not "here today, gone tomorrow ." A
e Between 1984 and 1986,five B-727's and seven Airbuses have joined the fleet. Within two years, five short and long-range Airbuses will be added. e Last year THY eamed $ 301 million for our country, and this year will pay$ 100 million in foreign debts. e The fleet's maintainence, service and revision will be hand/ed completely at the Company'~; electronics-stressed service facilities. e By year's end, THY will be flying to Tunisia and Algeria. Next year Sydney, Tokyo, New York, Budapestand Warsaw will be added to the list, as will Helsinki in 1989.
lO-year master plan establishing investment goals has already been put into effect. Within the next two years, bridges to even farther points on-the map will be secured and THY will enjoy the
honor of flying i ts colors over five continents. Let's try to put all of this into figures.
FLEET In order to achieve a more profitable and fruitful air administration, the first action to be taken was to reduce the number of aircraft models, as the (previous) use of the seven types increased technical problems, causing losses in terms ofbusiness and administration. Thus, the rental of three Boeing 707's and three Dash-Ts were terminated, while two F-28's were sold. The policy of making use of only 3-4 model s automatically increased service capacity. On the flip-side, the fleet was strengthened between 1984 and 1986 through the purchase offive Boeing 727's and seven Airbuses, thus increasing seating capacity from 3870 to 4678. Next year three, and in 1989 two long-range Airbuses will be acquired, allowing flights to three Far East points, along with those to Australia and America, to take place.
INCREASE IN PASSENGER ANDCARGO The policy practiced since 17 , .
Th e increase in the amount of cargo carried by THY is paralle i to that of passengers carried. Cargo handledduringthe first 6 m onth s of 1987 was 22.297 tons . ı 984 my be su m med up as "opening out to the world and increasing profits." This was the catalyst behind the strengthening of the fleet, which in return produced attractive adva nces in passenger and cargo transportation . And , as it happens , during the 50th a nniversary of THY , a total of 29.000 flights were logged, and 2.600 .000 passengers served . Three years later, in ı986 , these statistics went up to 35.000 flights and 3 million passengers, while requested seating (in kilometerskm) went from 4.2 billion to 5.3 billion, and passengers with tickets (km) rose from 2.6 billion to 3.2 billion. And the graphics for ı 987 show that the expansion rate is continuing a healthy elim. The January-July period recorded an increase of ı 7.6 %in requested seating (km) and one of 27 .8 % in passengers with tickets (km) over the same period in ı986. T he percentage of full - capacity elimbed from 59 to 64 %. The ı987 total is expected to be 3.5 million pa ssengers. And what has happened with cargo: in ı983 30.600 tons ... in ı986 35.700 tons ... and in the first six months of ı987, 22.297 tons ha ve been carried.
FOREIGN CURRENCY EXPLOSION THY's final profits in TL between ı983 and 1986 are asfollow, ~ 18
respectively: 4.2 million , 27 billion, 25.160 billion and 4 billion. The 1986 drop was a r esult of amortization expenses due to the funding a nd pa yment of interest for th e new Airbuses. However, th ere is a strong and con tinual rise in foreign currency revenue, with an expected increase (of 60 %) in 1987 over 1983. Thus THY has settled into a sel13ct position as a supplier of foreign currency for Turkey, while at the sam e time paying debts through its own resources - $ 73 million in ı986 and $ 100 million by year 's end .
INVESTMENTS Buying airplanes is, in and of itself undoubtedly i nsufficient to expand service capacity a nd scope. What is additionally needed is new facilities, techniques and trained personnel in order to answer the developing potential. To this end, expenditures of TL 4.100 billion, 132 .200 million and 103.400 million were recorded between 1984 and 1986, respectively. This year's investment of TL 6.2 billion is expected to come to 100 % fruition. The 1988 fund has already been establish ed as TL 232 billion. Let us try to roughly explain wha t has been done with , what point has been reach ed by and what is the projected target of these expenditures: e All ma intainence, service a nd revision for aircraft are at
international standards. Along wit h this, servicing of 9 foreign arilines has been undertaken. Additionally, NATO aircraftrevisions are carried out at the THY facilities, (thereby securing $ 3 million in revenue.) e All reservations, ticket sales and messages are handled completely by computers. At present, reservation time is under 3 second s. e A wide -s ca le training program is now carried out at the newly opened training center. e All other departments are quickly becoming computerrized in order to provide faster, more professional service. e The new General Administration building will be read by 1988.
NEWFLIGHT TARGETS Presently, there are 15 points of destination within Turkey, 24 in Europe, 15 in Asia and 2 in North Africa, for a totalof56 scheduled flight routes. In 1987 New Delhi and Kuala · Lumpur were added to the itinerary, and Algeria and Tunisia will be so by year's end. In 1988 Sydney, Tokyo, New York, Budapeat and W arsaw will become new destination points, as will Helsinki in 1989. Thus, THY is actually shedding its skin.It is enjoying the excitement and pride of entering a new era in leaps and bounds.
THY'YE SIVIL EGITIMLE PILOT YETIŞTIRILECEK
UÇUŞ T
HY
uçaklarının
OKULU AÇlLDI
pilotları,
artık
sivil eğitimle yetiştiri lecek. Bu amaçla kurulan ilk "Uçuş Okulu", Türk Hava Kurumu 'nun Ankara Etimesgut' daki Türkkuşu tesislerinde faaliyete geçti ve 18 pilot adayı gencin eğitimlerine başlandı. Sivil ha vacıhğımızda
çok önemli bir hamle olan okulun açı lışı dolasıyiyle , 24 Eylül günü Türkkuşu tesislerinde bir tören düzenlendi. Hava şehitlerimiz için yapılan saygı duruşu ve İstik lal Marşı'nın okunmasınd a n sonra , Türk Hava Kurumu Genel Başkanı Doç. Dr. İnanç Ayas, açış konuşmasını yaptı. Dün yanın birçok ülkesinde olduğu gibi, Türkiye 'de de, sivil pilot ihtiyacının Hava Kuvvetleri kaynaklanndan karşılandı
ğını belirten Doç. Dr. İnanç Ayas,
yıllardan beri hayal edilen uluslararası çapta uçuş okulu projesının nihayet gerçekleştiğini ifade ederek şunları söyledi :
" Sivil kökenli üniversit e mezunu gençlerimizin Türk Hava Yolları 'na kazandırılması için yapılan elemeler sonunda seçilen adaylar burada pilotluk eğitimi görecek, daha sonra dışarda elektronik kurslarını tamamlayacak/ardır.
Türk Hava Kurumu, 30 yıla süredir pilot eğitimine ara
yakın
~ 20
v e rmişti .
Başbakan Turgut Özal, Devlet
ayrıca
Bakanı Ali Bozer, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Metin Erniro~lu, Tarım Orman ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Do~an ve Ulaştırma Bakanlığı M üsteşar Yardımcısı Ayhan Bolay'ın başarı telgraflan okundu. Törenin son konuşmasını, Ulaştırma Bakanı İhsan Pekel yaptı . Pekel, sivil havacılık alanında son yıllarda büyük gelişme ler kaydedildiğini, Türk Hava Yollan'nın büyümesi yanında, özel havayolu şirketlerinin de birbiri ardına kurulduğunu ve pilot ihtiyacının ileri boyutlara vardı ğını ifade etti. Bu durum karşı sında , Genelkurmay Başkanlığı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı ile yapılan çalışmalar sonucu ilave kaynak yaratılmasına karar verildiğini bildiren Bakan, şöyle devam etti: "Bu, tarihi bir olaydır. tJlkemiz için, sivil ha vacılığımızın gelişmesi için behemehal başarılı olması zarureti vardır. Türk Hava Kurumu ile Türk Hava Yolları 'nın etkin ve seviyeli işbir liği ile attıkları adım, hepimizin iftihar edeceği bir başlangıçtır. Bu başlangıç bizi daha mutlu neticelere götürecek ve sadece Türkiye için değil, komşu ülkeler için de kaynak olacak, ümit ediyorum. Harekete geçirilen kaynağın
Bu yıl içinde 20 pilot, ileri derecede eğitime devam eden 8 pilot yetiştirilmiş tir. Biz, gerek ticari, gerekse sportif amaçlı pilot y e tiştirme faaliyetine hı z ka zandıracak ve en kısa zamanda kapasitemizi artıracağız. 55 milyonluk bir ülkede pilotların sayısı yüzler/e, planörcüler binler/e, paraşütçüler b eş binlerle, model uçakçı/ar on binler/e konuşulmazsa , sivil hava cılığın ge lişmesinde n bahsedilemez. !lk defa pilot ye tiştirmek üzere bir araya gelmemiz ve bu okulu açmamız bize büyük kıvanç vermektedir." Daha sonra THY Genel Müdürü Yılmaz Oral kürsüye geldi. Ora l, THK Uçuş Okulu'nun faaliyete geçirilmesiyle, Hava Kuvvetleri'nden sonra ikinci bir pilot kaynağına daha kavuşuldu ğunu bildirerek şöyle dedi : "tJlkemizde sivil havacılığın uçaklar elektronik sanaviinin ürünlerivledonandıkça, pÜotların eğitim-i de önem kazanıyor. Vniversite mezunu olan bu gençler, belirli bir bilgiyle pilotluk eğitimine başlayacak/ar. Dnce temel, sonra özel ~ğitimden geçirilecek ve ehliyetlerine kavuşacaklar. Projenin, ülkemiz ve milli havayolumuz için parlak sonuçlar vermesini diliyorum." Oral'ın konuşmasından sonra ağırlığı arttıkça ,
THY bünyesinde {(Örev almak üzere. e~itimf' başlayan pilot adayları .
Ulaştırma Bakanı lhsan Pekel
Pilot
adayları,
lm uçaklarla
uçuş
intibak
THY Genel Müdürü
başarılı olması için, ölçüler titiztayin edilmiştir. Seçilen arkadaşlarımız çok ciddi, disiplinli bir çalışma içersine gireceklerdir. Şunu kendilerine hatır latmak isterim: Bu genç arkadaş larımız, hakikaten tarihi bir
likle
mesuliyeti yük/eniyor/ar.
Bu,
başarının sorumluluğudur. Memleketin kendilerine harcadığı
imkanları behemehal iyi bir şekilde karşılama sorumluluğu
dur. Türkiye'nin yüzünü güldürme sorumluluğudur ve sivil havacılık sahasındaki gelişmesi başarısını sağlama sorumluluğudur. Bu arkadaşlarımız, buradaki eğitimlerini müteakip Yugoslavya'da eğitimlerine devam edecek-
nin
lerdir. Orada, kabiliyetlerinizi, meziyetlerinizi daha da geliştir melisiniz. Yabancı bir ülkede Türkiye'yi temsil eden gençler
Türk Hava Kurumu'nun Türkkuşu tesislerinde uçuş intibak eğitimi görecek olan adaylar, daha sonra Yugoslavya'da elektronik kurslarına gidecekler. Ulaştırma Bakanı ihsan
Pekel, uçuş okulunun açılış töreninde yaptığı konuşmada, "Bu tarihi bir olaydır" dedi.
eğitimle rini
Yılmaz
tamamlayacaklar {üstte).
Oral
olarak, milli ahlak, kültür ve karakterinizi muhafaza etme/i, iyi bir eğitimle dönmelisiniz. Sizden beklediğimiz budur. THY'nin dışa açılma politikası, sizlerin katılması ile daha da güç kazanacaktır. Hepinize gönülden başarı diliyorum." Konuşmalann sona ermesini takiben, pilot adaylan ilk uçuşla nm yaptılar. Hepsi de üniversite mezunu ve yabancı dil bilen bu gençler, Türkiye'deki e~itimlerini tamamladıktan sonra Yugoslavya'da teknik kurslar görüp yetişe cek ve THY'de görev alacaklar. VP.rilen bilgiye göre, önümüzdeki yıllarda, pilot adaylannın teknik eAitimleri de Türkkuşu tesislerinde yapılacak. Bu arada, özellikle Ortado~ ülkelerinin pilot adaylannı yetiştirme projesinin de gerçekleştirilmesine çalışılacak.
FLIGHT SCHOOL
OPENED Candidates being trained for flight adaptation at the Turkish Air lnstitute's Türkkuşu facilities will later attend electronics courses in Yugoslauia. In his speech during the opening ceremony, Minister of Transportation Mr. lhsan Pekel stated, "This is an historic event."
T
HY pilots are now being trained through civil instruction . The flight school opened to this end at the Turkish Air Institute's Türkkuşu facilities in Etimesgut, Ankara is now actively training 18 young pilot candidates. On September 24 an opening ceremony was held at the Türkkuşu facilities, marking this important forward leap for the Turkish Air Institute. Mter a moment of silence in observance of those who died while serving the Turkish Air Force and theplaying of the National Anthem, Asso. Prof. İnanç Ayas, Director of the Turkish Air Institute, gave a speech in which he noted that Air Force resources are providing Turkey's need for civilian pilots. Stating that such a project had fınally been realized after many years of dreaming and planning, Dr. Ayas went on to say, "The selected.civilian university graduates wiU go through training here and then go on to take part in electronics courses outside of Turkey. For 30 years the Turkish Air hıstitute had stopped training
pilots. This year, 20 pilots have been trained, and 8 ofthem have continued to higher levels oftraining. We will increase and speed up our training services andcapacity for both commercial and hobby pilots. In a country of 55 milli on, if one cannot s peak of the number of pilots, glider pilots, parachuters in the lOO's , lOOO's and 5000's respectively, then one cannot speak of the development of civil air navigation. The opening of this school in order to realize those numbers gives us all tremendous pride." Mter THY General Manager Mr. Yılmaz Oral stepped on the podium, he spoke of the fact that the THY training school was the second source of pilots after the Air Force. He added that: "As the im portance of civil air navigation increases and as planes are being dressed with electronics, the importance of the training of pilots also increases. The university graduate pilots begin training with a certain degree of knowledge, and after a basics course they go on tospecialized training in order to get their licenses. It is my hope that this
project will give promısıng results, both for Turkey and for our national airlines." Afterwards, telegraphs sent by Prime Minister Turgut Özal, Minister of S ta te Ali Bozer, Minister of Education, Youth and Sports Metin Emirojtlu, Minister of Agriculture, Forestry and YilIage Mfairs Hüsnü Dojtan and Undersecretary to the Minister of Transportation Ayhan Bolay were read. The Minister of Transportation Mr. İhsan Pekel gave the final speech, commenting that as civil air navigation develops, as THY expands outside of Turkey and as private airlines are established one after the other, the need for pilots naturally increases. ''This is an historic. event. For our country's sake, the development of civil air navigation , in any way, isa must. Thejointsteps taken by the Turkish Air Institute and THY is a beginning of which we can all be proud. It is my hope that this will give successful results ant that it will be a source not only for Turkey, but for our neighbors as well. Everything has been well planned for this to be a success. I would like to remind the trainees that they should not forget they are taking ona truly historic responsibility. As the country is supporting and funding them, they must in retum give positive results in the name of the development of civil air navigation. These trainess will go on to Yugosla via. As you will be representing Turkey, you must maintain your good conduct, national culture and good character, and return with a good education. This is what we expect from you. I wish all of you heartfelt success." At the end of all speeches, the pilot candidates charted their first flights. All are university graduates with knowledge of a foreign language. After completing basics courses in Turkey and technical courses in Yugoslavia, they will begin their duties at THY. It has been stated that in the years ahead the technical courses will be given at the Türkkuşu facilities. In the meantime, the project for training pilots for Middle East couniries is in the planning stages! Turkish Air Institute Director Dr. Inanç Ayas (left).
·- · 1
• 2,5-3-4 ton kapasiteli 3 değişik model • Orijinal KOMATsu su soğutmalı dizel motor • Tork-konverter sistem • Sessiz, titreşimsiz üstün yapı • 6 ay ve/veya 1000 saat garanti •Özel alaşımlı monoblok asansör profili • Dövme çelik çatal • Bol yedek parça • Tüm yurda yayılmış servis hizmeti • '1'WME)e güvencesi lsTANIIUL ll6lge llüroau Kıstkh Cad No 90 Ahunızacte 81190 Uskudor·iSTANBUL Tel (11 3305820 (10 Hat) r•ıı. 29057-29427 Fax 3349798
ANKARA Bolge Burosu Gazı Mustafa Kemal Buhıı, t ı No· 9516 Malt&ı:>e· ANı<ARA Tel (41 2 303894 Teteıc 44442·46005 Faıc 3463334
izMiA Bblgı• Burosu Ataturıı. Hanı
Cad Ak
ıs
No 380/106
1 KordOn·IZMIR
224960
Teı
ıSli
Tete•
1853050
ANTALYA
irtiNt Buroau SAPEKSA AS Ah Ceıınkaya Cad No 106/AANTALVA Tel 1311) 16186
~M€)G) bır Hacı Omer €)E)BANCI Holdıng kuruluşudur
KOLTOR VE TURIZM BAKANI MESUT YILMAZ, "THY MAGAZIN"IN SORULARINI CEVAPLANDIROl
Turizmde
ü 1 k e:
e Son 7 yıl içinde, turizm dövizlerimiz 5, ülkemize gelen yabancı sayısı 2,5 kat arttı.
e 1988'e 120 bin turistik yatak kapasitesi ile giriyoruz. 1990'da bu sayı 220 bini bulacak.
e
e Yatırımlardaki büyüme, turizm gelirlerimizi 2 yılda ikiye katlama imkanını getirecek.
Bu yıl sonuna kadar, yabancı ziyaretçi sayısının 3 milyonu, turizm gelirinin ise 2 milyar doları bulması bekleniyor.
24
1i d e r
KUltar ve Thrizm
Bakanı
Mesut
Yılmaz,
T turizm merkezlerinden biri olma yolunda... Ülkemizin ÜRKİYE,
dünyanın
belli
başlı
ı
ı
eşsiz tarih ve tabiat zenginlikleri, daha fazla yabancıyı çekiyor. Üstelik olay, gerçek bir "patlama" ölçüsünde... Çünkü, turist sayısı ile turistik döviz gir· dilerindeki artış oranlan itibariyle, şu anda bütün ülkelerin önündeyiz. Hem de açık farkla ilerde olarak ... Bu gelişmelerin toplu bir de~erlendirmesini ve yakın hedeflerin neler oldu~nu, en yetkili a~ızdan dinledik. Kültür ve Turizm Bakanı Mesut Yılmaz, bir Ankara-Trabzon uçak yolcuı u~u sırasinda soru! arımızı cevaplandırdı ve rakamlara dayalı şu bilgileri verdi: "Son 7 yıl içerisinde, turizm dövizlerimiz yaklaşık 5 kat artmıştır. Ihracat dövizZerindeki artış gibi, bu alanda da dünyada tek ülke konumundayız. Türkiye ' ye gelen yabancı sayısındaki artı şın 2·2,5 kat olmasına karşılık, gerek bu sa yı içindeki turist oranı nın artması ve gerekse ülkemizdeki kalış sürelerinin uzaması, turizm gelirZerimizde daha yük-
pilot koltutunda bir sare oturdu ve THY
sek bir artış dogurmuştur. Bir diger olumlu gelişme, menşe itibariyle gelen turistlerin kompozisyonundaki degişmedir. Turizm açısından dogal pazarı mız durumundaki Batı Avrupa ve Arap ülkelerinin payı giderek büyümektedir.Bu ülkelerden gelen turistlerin fert başına tüketim eDi· timlerinin vüksek olması, turizm gelirlerimizi olumlu etkilemektedir. 1987 yılında hedeflenen yaban· cı ziyaretçi sayısı , 3 milyon, turizm geliri ise 2 milyar dolardır. lik 8 aylık veriler, bu hedeflere ulaşılabilecegini ortaya koymaktadır. "
Bu gelişmeler , elbette politikasındaki reformun uygulamalann getirdi~ lardı. Mesut Yılmaz, söz
turizm ve yeni sonuç· konusu politikayı ve uygulamaları, içinde bulunulan sıkıntılarla birlikte şöyle özetledi: "Başlıca hedefimiz, turistik yatak k pasitesini artırmaktır. Ancak bu hedefe ulaşmak için çaba gösterirken , ülkenin en önemli turistik sermayesini teşkil eden tarihi ve dogal zenginliklere zarar vermemek, bunları korumak, turizm politikasının ana
uçaAının
özellikleri
hakkında
bilgi
aldı.
unsurlarından
birisi olmaktadır. Türkiye'nin turistik yatak kapasitesini artırma konusunda karşı karşıya bulundugumuz en önemli darbogaz, altyapı yetersizligidir. Kurulu kapasitenin kullanı ınında karşılaşılan en önemli dar· botaz ise, personel etitimi olarak ortaya çıkmaktadır . Genelde bütün bu unsurları dikkate alarak, turistik yatak kapasitemizi turistik potansiyelimize uygun düzeye yükseltmek, turizm politikamızın esasını teşkil etmekte-
. " d ır.
1983 yılında , Türkiye'nin turistik yatak kapasitesi 55 bin civarında idi. 1988'e 120 binlik bir kapasite ile girilecek. 1990'da ise, yatak sayısı 220 bine ulaşacak. Kısacası, 7 yılsonunda 4 misli bir artış gerçekleşticilmiş olacak. Kültür ve Turizm Bakanı Mesut Yılmaz, bu açıklamalar· dan sonra, sözlerini söyle ba~lıyor: " Yatırımlardaki
büyüme, bi· raz önce degindigim sorunların çözümlenmesi şartıyla, turizm gelirlerimizi önümüzdeki 2 yıl içersinde ikiye katlama olanaDını yaratacaktır. "
25
>-
MINISTER OF CULTURE AND TOURISM MESUT YILMAZ ENLIGHTENS "THY Magazin"
The Leader in Tourism:
TURKEY T
URKEY is well on i ts wayto becoming one of the world's major tourism centers, as our country's unsurpassed rich history and natural beauty attracts more and more tourists. Actually, this has become more of an "explosion" ... In view of the increasing ratio of thenumber of tourists and foreign currency revenue from tourism, Turkey is the leader among all tourism centers ... and it is so by a very wide margin. During a fligh t from Ankara to Trabzon, the Minister of Culture and Tourism, Mr. Mesut Yıl maz explained the meaning of and the short-term goals concerning these facts: "In the past 7 years, the 5-fold increase of foreign currency via tourism pushes Turkey into first place in terms of tourism, as it already is so in the area of foreign currency via exportation. The facts that the number of foreign tourists has increased by 2-2.5 times and that visitors are staying on foralanger period of time have together opened the way for an even greater increase in tourism revenue. Anather positive development is in the way of the nationality of tourists, such that there are more west European and Arab country tourists. As their huying power per capita is quite high, rev en u e is positively effected. The target figures for 1987 are 3 million tourists and $ 2 billion worth of revenue. The data for the past 8 months show that we are already quite close to these goals." This progress is largely due to the reform and to the new practices in the tourism policy. Mr. YılMr. Mesut Yılmaz, The Minister of Culture and Tourism, answered THY Magazin's questions on the plane.
~26
e
In the past 7 years, foreign currency via tourism has increased 5fold and the number of tourists by 2.5 times.
e This year, the number of visiting tourists is expected to reach 3 million, while revenue from tourism, $2 billion. e
By 1988, tourist bed capacity will be 120.000. This number will be 220.000 by 1990.
e
The increase in investments will enable revenue from tourism to double within 2 years.
maz summed these up, along with their downfalls, as follow: "Our first and major goal is to increase to urist bed capacity. One of the principle components ofthe new policy is to protect and maintain what represents the most important portion of our tourist attractions, and thus brings in the greatest revenue- our rich history and natural beauty. The biggest pitfall of increasing bed capacity is that of substructure inferiority, however. With the presently operating establishments, the problem of the lack of properly trained personuel comes to fore. Paying attention to all ofthese elements, increasing bed capacity in accordance to our tourism potential re pres en ts the major component of our tourism policy." In 1983, tou· rist bed capacity was in the area of 55.000.1n 1988, this number will be 120.000 and, in 1990, 220.000. In other words, in 7 years an increase of 4 times will have been realized. In closing, Mr. Yılmaz pointed out that: "On the condition that the problems I have mentioned are solved, the retum from tourism will double within the next two years."
!
•
Ihracat yolları Ram'la · RAM, KOÇ HOLDiNG'in dış ticaret şirketidir.
-
ı
-·r
&,ısa· 1 yeni pazariara ftJ • J.J • R~~~-Orta Doğu,
Halen, 50'nin üzerinde ülkeyle iş ilişkisi içinde olan RAM, 200 seçkin Türk kuruluşuna ait çeşitli ürünlerin ihracatını yapmaktadır. RAM ' ın sunduğu hizmetlerden yararlanarak yapacağınız ihracattan şi mdi çok önemli avantajlar sağlayabilirsin iz. RAM, önemli avantajlar sağlar. Ihracatın sadece satışla sınırlı olmadığını
bilen RAM, teşvik gaylaşma, finans, nak)jye ve sigorta konularındaki hizmetleriyle de Türk şirketlerinin dış pazarlara yönelik etkinliklerini büyük ölçüde artırmaktadır.
Kuzey Afrika, Avrupa, Amerika ve Comecan ülkeleriyle olan bağlantıları yoluyla, değişen pazar eğilimlerini sürekli değer lendirmekte ve yeni pazar i mkanlarını düzenli olarak araştırmaktadır. RAM, 50'nin üzerinde ülkeye yayılan uzman kadrosu ve büroları aracılığıyla, ürettiğ i niz bütün mal ları bu pazarlara sunmaya hazırdır.
RAM'la çalışarak ihracat yollannı siz de kısaltın. Ayrıntıl ı bilgi için lütfen 166 52 03,172 4511 (4 hat) ve 173 11 22 (2.hat) no'lu telefonlardan Süha AKTAŞ'ı arayınız.
! J
J
RAM'la
Ram
Eczacıbaşı
Sevdiğiniz
Bir Vitra
bütün renkler Vitra'da.
satıcısına uğrayın, Vitra'nın
yaratacağınız güzelliğin doruklannı
Karannız
Ya da
ya pembe bir Vitra
Vitra'nın
renklerini görün. Vitra'yla
görün.
olacaktır,
ya yeşil bir Vitra ...
33 renginden biri! Vitra ya da Vitra
KAYSERİ EVLERi Kayseri evleri 150 yıllık bir geçmişe sahip. Bunlar korumaya alındıkları için özelliklerini kaybetmediler. Araştırmacı-yazar lrfan Unutmaz, bize tüm özellikleri ile Kayseri evlerini anlatıyor.
B
İNLERCE yıldan beri çev-
diğer
dejpştirme çabasında insanın, elde etmiş olduğu
sahip
resini
olan kültürel birikimin etkisiyle gerçekleştirdi~i ilk mimari faaliyet "ev"dir. Yontmataş Devri'nde başlayan bu gelişme, sonralan kerpiçin kullanılmasıyla köylerin kurulmasına yol açtı. Tunç Devri' ne doğru daha büyük şehirler kurulup , devletler ortaya çıkar· ken, ev mimarisi de buna ba~lı olarak gelişmesini sürdürdü. Böylelikle meydana gelen çeşitlilik, tarihi ça~lardan sonra her farklı bölgede, malzeme ve iklim şartla rına ba~lı olarak belli ev tiplerinin gelişmesine yol açtı. Giderek yöre ve kültürel özelliklerin ağır bastığı konaklar, saraylar ve köşkler inşa edildi. Yüzyılımızın başlarından itibaren ise , demirve beton gibi tek tip malzem elerin kullanılması , geleneksel ve klasik mimari tarzlannın hızla ortadan kalkmasına sebep oldu. İşte Kapadokya bölgesi de,
örneklerde olduğu gibi, olduğu özellikleri kısmen korumasının yanı sıra gitgide
yerti biçimlere bürünmektedir. Bu yüzden, bölgenin ilk ça~lardan beri başkenti durumundaki Kayseri'nin tarihi evleri günümüzden en çok 150 yıl öncesine kadar uzanmaktadır. Şehrin ilk kuruluşu, bugünkü konumuna göre güney yönüne düşen ve adı da kendisi gibi Mazaka olan tepelerle örtülü bölgede gerçekleşmiş tir. Ancak eski günlerden buyana Kayseri, Kızılırmak veya kuzey yönündeki ovalara doğru genişle mektedir. Evler bu gelişme yönünün aksine olarak modern şehrin güneyinde ve sözünü etti~miz Mazaka'ya yakın olan Setenönü, Kiçikapı ve Tavukçu mahallelerin e yayılmışlardır. Bölgenin belki en güzel mimari özelliklerini ol uşturan Kayseri evleri, genellikle tek veya iki k atlı olarak inşa edilmişlerdir. Yapı malzemesi olarak çoğun-
Kavseri ev leri kor-unmava alın dı/ar. Bu. sayede bir kısmı hô.lô. dimdik durabiliyor. Ama çoğu bu ka ra rdan önce kaybolup gitti. Evierden sağlam kalanların içinde insanların yaşaması bu evlerin görünümüne ayrı bir özellik katıyor.
taş kullanılmış ve buna olarak, taş yontmacıh~ı da evlerin çeşitli yerlerinde her fır satta uygulanmıştır. Yaygın taş kullanımının yanında binalar
lukla
bağlı
ahşap
hatıllarla
bağlanmıştır .
İkinci malzeme olarak ele alınan ahşap , çoğunlukla iç bölümlerde ve döşeme, tavan, pencere, dolap gibi kısımlarla bazı merdivenlerin yapımında kullanılmıştır.
Kayseri'nin eski evlerinin mahalleleri gezdi~ mizde, ilk dikkatimizi çeken konu, evlerin sahiplerinin ekonomik gücüne göre çeşitli hacim ve boyutlarda inşa edilmiş olması dır . Ölçtilerin çeşitlilik göstermesine rağmen, hemen büt ün ev leri n "iç so{alı" plan şemasına göre yapılmış olması önemli bir ortak yandır. Çoğunlukla köylerde kullanılmış olan tek katlı evleri bir kenara bırakırsak, en yaygın ev tipi iki katlı olarak karşımıza çıkar. Orta halli kesimin oturduğu bu tipierin dışında ise çok katlı evler ve konaklar göze çarpar. Hangi tip olursa olsun, evler, bir sofa ve bunun bir ucunda dış dünya ile bağiantıyı sağlayan bir kapıya sahiptirler. Kapı genellikle sağlam bir biçimde yapılmış olup, adeta bir kale kapısı gibi dirençlidir. Evler iklim özelliğinin de etkisiyle dış tan oldukça düz ve yalın biçimde inşa edilmişlerdir. Dış yüzeyde evin boyutuna göre, her katta s ağlı so ll u olmak üzere ikişer pencere bulunur. Bunların dışa bakan yüzlerinde demir parmaklıklar ve tahta kepenkler vardır. bulunduğu
Ev leri n ikinci katlan ise birincilere göre daha özenli ve gösteriş lidir. Bu katlardaki en önemli özellik, alt kata göre yapmış olduklan çıkıntılardır. Ahşap payandalar veya taş konsollada oluşan bu tip çıkmalı evlere Kayseri'de "eli böğründe" adı verilmiştir. Hayat, özellikle yazın, avlu ve çevresindeki katta geçer. Ev leri n dışlannda çeşitli taş süslemeler bulunmasına karşılık, asıl süslü ve gösteriş li bölümler içte, odalardadır . Yapı lann dışındaki süslerin biraz abartılı olmasına karşılık , odalann iç duvar ve tavanlanndaki ahşap süslemeler, kendi türünün
sanat şaheserleri olarak gösterilebilirler. Zar adı verilen bu ahşap süslemeler daha çok odaların çepeçevre bütün duvarlanyla tavanlannda yer alır . Tavanlar işlemelerindeki biçim ve şekill ere göre üçe aynlırlar. · Göb ekli ve Friz!i Ta van: Tavan bütünüyle ahşap oyma süslemelerle kaplıdır , bazen dı ş çerçevenin dört bir tarafınd a süslü bordürler bulunur. Tekne Tavan: Tavanın geniş olan orta kısmı, kenarlanndaki bordür kısımlanndan daha çukur ve bir yüzey farkı bulunacak tarzda yapılmıştır. Böylece tava n ortada tekne gibi girgin bir şekil alır. Bu çukur kısım öncekinde oldujpı gibi ahşap süslemelerle kaplı olup bazılannda küçük bir göbek de bulunur. Göbeksiz ve Frizli Ta van: Göbekli-Frizli tavaniann benzeridir. Yalnızca tavanın ortasında göbek kısmı yoktur. Her üç tavan biçiminde de, duvardan tavana geçişi sag-layan 30-40 cm yükseklig-inde frizler veya bordürler yer alır .
Kabaca tanıtmaya çalıştığı mız eski Kayseri evlerinin burada sayamadıg-ımız daha birçok özellikleri var. Günümüzde korunmaya alınmış olan bu evlerin, yer yer onanmlanna da başlanmış tır. Henüz pek tanınmayan evlerin onanınlan bittig-inde, hiç kuşku yok ki, Kapadokya yeni bir özellik kazanmış olacaktır .
Kayseri evleri görülTI'U!ye deger yapı la r arasında (üstt e). Iki penç kı z bu yaşaya n tarih denilebilecek evierden birinin önünde (altta). Ik isi de haya tları ndan me m· n un görünüyo r/ar.
~J
~-
~ ~
''iyi ortak, vaktinizi ti1.zla nakte รงevirir:/
l'{it!$1
482' 4lY
~ ~· r•
Vaktiniz, naktiniz kadar değerliyse••• ... Pamukbank On Line Sistemi havalede, provizyonda ve her türlü bankaciiik işleminde en h1zll hizmettir.
.- Pamukbank vaktinizin nakit olduğunu iyi bilir. işlemlerinizi hızla yerine getirir. ~ Pamukbank On Line Sistemi'ne bağlı yurt içi şube ve Almanya temsilciliklerinde havale, çek, senet, provizyon işlemleri için beklemezsiniz. ~ Pamukbank On Line Sistemi ile çalışın. Pamukbank hızıyla çalışın. Vaktiniz değerini bulsun. ~
Sistemi, iyi
Pamukbank On Line
ortağın sayısız hizmetlerinden yalnızca biridir ...
... vaktinize naktiniz kadar değer veren önemli bir hizmet.
"' ~AMUKBANK • • 1y 1
bankad1r
YOLLARI \TURKISH
uçuş noktaları haritası
1 network system
İslamın en değerli yadigarları Topkapı Sarayı 'nda
MUKADDES EMANETLER e
Bırka-i Saadet Dairesi' nde, Hz. Peygamberin hırkası, kılıçları, yayı,
mührü, mektupları, sakal telleri, dişinden kırılan bir parça, ayağının izi ve savaşlarda kullandığı
bayraklar var.
e
Diğer bazı
peygam berlere, halifelere, islam büyüklerine ve Hz. Peygamberin yakınlarına ait eşyalar ile el yazması Kuranlar ve Kabe 'den getirtilen objeler de Bırka-i Saadet Dairesi'nde sergileniyor. ~ 36
71 4 Ridaniye
yıl
önce...
Me ml ılk
Sultanlı~ı ' na son veren Savaşı kazanılmış , Mısır'ın fethi tamamlanmıştı.
Muzaffer Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim, 6 Temmuz 1517 günü, Kahire'de önemli bir ziyaretçiyi huzuruna kabul etti. Gelen, Mekke Şerifi Ebu ·Berekat'ın o~lu Ebu Numeyy idi. Numeyy , Mekke ve Medine'nin ana hta rlannı sun uyor ve Osmanlılar ' a ba~lılı~ım arz ediyordu. Ama, ziyaretin çok daha anlamlı bir yönü vardı:O da, yüce İslam Peygamberi Hz. Muhammed ile İslam büyüklerinden hatıra kalan bazı eşyalann teslimiydi. Ve sonraki devirlerde, parça parça birtakım eserler daha İstanbul'a getirilecekti. Topkapı
Sarayı'nın
"Hırka-i
Saadet" Dairesi'ni gezerseniz, "Mukaddes Emanetler" olarak, yüzyıllar boyu titizlikle korunan bu de~erli eşyalan görebilirsiniz. Orada, İslam 'ın do~uş günlerinin heyecanını yaşar, 14. yüzyıl ötesine uzanan bir tarihin kalıntıla nnı enfes malıfazalar içinde seyreder ve manevi bir huzur duyarsınız . Hırka-i Saadet adı, Peygamberimize ait bir hırkanın burada muhafaza edilişinden dolayı
verilmiş. Fatih Sultan Mehmed tarafından yaptınldı~ı anlaşılan
bina, kare bir zemin üzerinde, dört kubbeli ve etrafı revaklı... Giriş kapısının çevresi, çini panellerle örtülü. Kapının üzerinde, Sultan III. Ahmet'in imzasını taşıyan bir " besmele" ile, sa~ üst köşede "tuğra" yer alıyor.
H ırka - i Saadet Dairesi 'n in gırış kapısıüzerinde III.Ahmed'in "besmele" si ile tuğrası y er alıyo r (üstte). Has Oda 'da Peygamberimize ait hırkanın muhafaza edildiği sandık, pencere arkasından seyredilebiliyor. Ön tarafta Hz. Peygamberin iki kılıcı ve yayı sergiteniyor (yanda).
Girişteki mermer platform, vefat eden padişahlann cenaze törenleri için kullanılırdı. Plat· form önündeki küçük kuyuya ise, Hırka-i Saadet'in temizli~i sıra sında çıkan tozlar atılırdı. Revak· lann birleşti~i köşede bulunan mermer havanda, içeride yakıl· mak üzere, anber ve öd a~acından tütsü kurslan hazırlamrdı. Hırka-i Saadet kapısından girince, küçük bir mermer şadır vanla karşılaşırsınız . " Has Odalılar" denilen görevliler, temizlik işini tamamladıktan sonra, burada ellerini yıkar ve hemen ötedeki mermer set üze· rinde namaz kılarlardı. Duvarlan çinilerle bezenmiş olan Şadırvanlı Sofa'ya, üç oda açılır : 17. yüzyıl başlanndan iti· baren, padişahlann vezirlerini kabul ettikleri Arzhane; Mukad·
des Emanetler'in ziyareti sıra· sında kulanılan tülbentlerin imal edildi~ Dest-mal Odası ve Hırka-i Saadet'in bulundu~ Has Oda ... PEYGAMBERİMİZE AİT
YADİGARLAR
Hırka-i
Saadet Ünlü Arap şairi Ka 'b bin Zübeyr, İslam'ın azılı düşmanla nndandı. Sürekli olarak Hz. Muhammed'i hedef alan hicivler yazıyordu. Hakaretlerini aşın ölçülere vardırdı~ı için, Müslümanlar onu öldürmeyi kararlaş tırmışlardı.
Ka'b, günün birinde pişman oldu ve kimli~ini gizlerneyi başa rarak Peygamber'in huzuruna çıktı. " Ya Muhammed! Ka'b tövbe eder Müslüman olursa, onu bağışlar mısın?" <!_iye sordu. Olumlu cevap alınca kendisini tanıttJ. , yazdı~ı "Kaside-i Bürde"
(H ır ka Kasidesi) şiirini okudu. Hz. Peygamber, olaydan çok memnun kalmış ve Ka'b ' ı affet· ti~ gibi, sırtındaki bırkasını da çıkanp vermişti . Ka'b'ın ölümünden sonra, onun varisleri, 20 bin dirhem (gümüş para) karşılı~ında , hırkayı , Emevi hanedanının kurucusu Hz. Muaviye'ye sattı lar. Bu de~erli yadigar, daha sonra Abbasiler'e geçti , nihayet Sultan Selim tarafından İstanbul ' a getirildi. Siyah yilnden yapılmış , içi bej renkli kumaşla kaplı, 1.24 metre boyundaki hırka , özel kumaşiara sarılı olarak, altın bir çekmecede muhafaza ediliyor. Bunlar da , yine altından yapılmış, a yak· lan altın kaplama olan bir sandı· ~n içinde bulunuyor. Sandık ve çekmece, Sultan Abdlllaziz tarafından yaptınlmış.
• 37 >-
MUKADDES EMANETLER
Mısır'daki Kıbt ka vmi hükümdarı Mııkavkıs 'a gönderilen, deri üzerine yazılmış ls lama davet mektubu, altın bir çekmece içinde (üstte). Hz. Peygamberin akik taşı üzerine kazı nmış , mührü, geçen yüzyılın ortalarında Bağdat'ta bulundu (altta).
rak altın bir çekmecede sergileniyor. Çekmecenin üstü ve altı, kabartma çiçek desenleriyle süslü. Hırka-i Saadet Dairesi'nde, yine deri üzerine yazılmış, 6 adet daha "name-i saadet" mevcut. Mühr-ü Saadet Hz. Peygamber, İslam' a davet mektuplanın yazdı~ında, bunlann altına mührünü basardı. Peygamberimizin mührü, vefatından sonra sırasıyla Hz. Ebubekir, Hz. Ömer ve Hz. Osman'a geçti. Hz. Osman, onu bir kuyuya düşü rerek kaybetti. Geçen yüzyılın ortalannda Ba~dat'ta bulunarak İstanbul'a gönderilen mühür, bir santim uzunlu~unda, ortası hafif bombeli akik taşına ~azınmış . Üzerinde kufi hat ile "Muhammed Resulullah" ibaresi okunuyor. Dendan-ı Saadet 625 yılında yaprlan Uhud Savaşı , önce Müslümanla-r lehine gelişmişti . N e var ki , Hz. Peygamber'in talimatını dinlemeyen okçular yerlerini terk edince Mekkeliler topariandı · ve karşı hücuma geçip üstünlük sa~ladı lar. Bu çarpışmalar sırasında Hz. Peygamber'in zırhı yanaklanna batmış , dişi kınlmıştı.
Süyuf-ı N e be vi Has Oda'daki Hırka-i Saadet' in ön tarafında, "Süyuf-ı Nebevi" olarak adlandınlan, Peygamberimize ait iki kılıç teşhir ediliyor. Bunlann üzeri altın ve mücevhE!rlerle bezenmiş . Kılıçiann önünde ise, yine Hz. Peygamber'e ait, bambudan yapılma yay (Keman-ı Peygamberi), altın kaplamalı bir kılıf içinde yer alıyor .
N arne-i Saadet Hz. Peygamber Medine'de iken, başta Bizans İmparatoru ve
~ 36
İran Kisrası (hükümdan) olmak üzere, çeşitli devletlerin başkania nna ve kabilelerin reislerine, İslam'a davet mektuplan gönder· mişti. Bunlardan Mısır'daki ·Kı bt kavmi hükümdan Mukavkıs ' a gönderilen mektup, 1850 yılında bir Fransız araştıncı tarafından bulundu ve İstanbul'a getirildi.
"Name-i Saadet" adı verilen söz konusu mektup, kahverengi bir deri üzerine siyah mürekkeple yazılmış 12 satırdan ibaret. Etrafına altın çerçeve geçirilmiş ola-
İşte bu kınlan dişten ufak bir parÇa, IV. Mehıned tarafından yaptınlan, üzeri inci, zümrüt, yakut ve zebercetle süslü, küçük bir altın kutuda korunuyor. Lihye-i Saadet Hz. Peygamber traş oldu~u zaman, kesilen sakal telleri Müs1timanlar tarafından toplanır ve saklanırdı . Bugün, İslam ülkelerindeki camilerde, " Lihye-i Saadet" adlı verilen bu sakal telleri, özel şişeler içinde tutulur ve Ramazan aylannın Kadir gecelerinde ortaya çıkanlarak öpülür. N akş-ı Kadern-i Şerif Hicret'ten 1,5 yıl kadar önce Hz. Muhammed, bir gece Mescid-i Aksa'ya götürülmüş, oradan özel bir binekle gö~e yükseltilmiş ve Allah ' ın huzuruna çıkanlmıştı. Bu seyahat sırasında Hz. Peygamber'in bastı~ı taş üzerindeki ayak izi (Nakş-ı Kadern-i Şerif) , altın bir çerçeve içinde teş hir ediliyor. Çerçevenin altından bir kapa~ı da var. Hırka-i Saadet' te, bundan baş ka, taş ve tu~ la üzerinde 5 ayak izi daha bulunuyor. Sancak-ı Şerif
Hz.
Peygamber'in ordusu, " Ukab " adı verilen siyah veya beyaz bayraklar kullanırdı. Bunlardan siyah renkli olanı, Mısır Memlilk Sultan Hayırbay tarafından İstan bul'a gönderilmişti. Ancak fazla savaşlar sırasında ,
yıprandıA"ı ve çürüdüA"ü için, yeşil ipek ipliklerle 38x113 santim boyutlannda bir yenisi yaptınl mış, eski bayraktan da bazı parçalar buna eklenmiştir . Y ansı çift katlı olan bu bayraktaki kırmızı atlas üzerine "Allah", "Muhammed" ve cennetle müjdelenen on kişinin (Aşere-i Mübeşşere) isimleri işlenmiştir . Savaşa gidilirken, Hırka-i Saadet'te "Fetih Saresi" okunur ve pa diş ah Sancak-ı Şerifi alarak Arz Odası 'na getirirdi. Orada "Yasin" okunur, duaedilir ve sancak ordu başkumandanma verilerek, özel törenle Davutpaşa Kışlası'na getirilirdi. Savaş dönüşünde de, yine başkumandan tarafından saraya teslim edilirdi. Bu mukaddes emanet, bir sandık içinde tutulmaktadır . Teyemmüm Taşı Asur devrine ait pişirilmiş kilden bir tablet olup, üzerinde Asurbanipal'in 57 satırdan ibaret, çivi yazısıyla yazılmış bir mektubu bulunur. Kaynaklar, bu tabletin, Hz. Peygamber tarafın dan "teyemmüm" yapmak amacıyla kullanıldığını yazar. Bunların dışında, birinin üzerine "Ayetel Kürsi" kazınmış 3 çift takunya, Peygamberimizin ayaklarını yıkamak için kullandı~ rivayet edilen bir şişe ve ölümünden sonra ·gasil suyunun konulduğu şişeden kalan kınk parçalar muhafaza edilmektedir. DİGER EMANETLER Hırka-i Saadet Dairesi, İslam tarihi araştırmacılan için bulunmaz bir hazinedir. Çünkü burada, Hz. Peygamber'in dava arkadaş larına , halifelere ve İslam büyüklerine ait yadig§.rlar, Kfibe'ye ait o bjeler ve paha biçilmez el yazması Kuran'lar da vardır . "Süyuf- ı Mübareke " olarak adlandırılan 20 kadar kılıcın en önemlilerinden biri, Davud Peygamber'e izafe edilenidir. Üzerindeki Arapça yazıda , Hz. Davud'un bu kılıçla dev Calut'u öldürdüğü , en sonunda yeniden dirilecek olan Hz. İsa'nın bu kılıcı alıp koparaca~
1
Deccal'ın
kafasını
kaydedilir. İslam 'ın ilk dört halifesi olan Hz. Ebubekir'in bir, Hz. Dmer'in 3, Hz. Osman'ın 2 ve Hz. Ali'nin bir kılıcı ile devrin dini ve siyasi liderlerine ait kılıçlar, Osmanlılar tarafından değerli taşlarla işlen miş kınlar içinde korunmaktadır .
Ömer'in kılıçları kılıç törenlerinde, Halid bin Velid'in kılıcı ise padişahlann cülus alaylannda takılırdı. Diğer kılıçlar Zübeyr bin Avvam, Ebu'l Hasan (Peygamber'in Hz.
kuşanma
phud Savaşı 'nda Peygamberimizin dişinden kırılan bir parça, üzeri degerli larla süslü bir kutuda muhafaza ediliyor (üstte). Sultan Abdülmecid adına yaptırılmış sakal·ı şerif kutusu (altta ).
k§.tibi), Cafer-i Tayyar, Zeynel Abidin ve Arnmar bin Y asir' indir. lbrahim Peygamber'in tenceresi, Musa Peygamber'in asası, Hz. Peygamber'in kızı Hz. Fatıma'nın seecadesi ile peçesi, Hz. Peygamber'in eşi Hz. Aişe' nin şah , Abdülkadir Geylani' nin tarikat tacı , İmam- ı Azam Ebu Hanife 'nin cü b besi, Veysel Karani'nin külahı, Hz. Ebubekir'in elbisesinden bir parça ve Hz. Hüseyin'in hırkasından bir parça arşivlerde korunmaktadır. Saray kayıtlarına göre, Osmanlı Imparatorluğu devrinde, Hırka-i Saadet'te 139 Kuran-ı Kerim ile çeşitli dini eserler bulunuyordu. Bunlar arasında en önemlisi, Hz. Osman 'ın şehadeti sırasında okumakta olduğu rivayet edilen büyük boy Kuran-ı Kerim'dir. Söz konusu eser, son
taş
Hırka-i Saadet'ten alınarak Topkapı Sarayı Kütüphanesi'ne intikal etmiş ve Süleymaniye Kütüphanesi'nde onarı larak yenileştirilmiştir.
zamanlarda
Hz. Ali'ye izafe olunan Kuran ile Ahmet K arahi sari, Yakut ·ve İranlı Nişaburi tarafından yazılanları, müzenin en deA-erli eserleridir. Kitaplar arasında, bizzat Sultan Abdülmecid'in yazdıA'ı bir "Amme Cüzü" de vardır. Hırka-i Saadet Dairesi'nde, KAbe'den alınmış objeler de ayrı bir yer tutar. Bunlardan 34 anahtar ve 2 kilit, 2 anahtar ucu, bir kilit parçası sergilenmektedir. Ayrıca, Hacerü'l-Esved'in 2'si gümüş, biri altından yapılmış 3 mahfazası, altın veya altınkapla malı gümüşten 3 çatı oluğu , KAbe örtüleri ve "Tevbe Kapısı"nın bir kanadı bulunmaktadır.
39
SACRED HERITAGE
Fontprint of the Proph et Mohammed which remained in the place from whe re he stepped while risinp into the sk.v during his ascent to heaven
The swords belonpin[.! to the first four Caliphs of Islam Abu-Bakr . Omar, Othman and Ali exhibited in the fountain hall -
71 years ago the Ridania War w as won, bringing an end to the Mernluk Sovereignty, and th e conquest of Egypt was corn pleted. On 6th July 1517 the victorous Ottornan Sultan, Selim I , recei ved an im portant visitor in C ai ro. This visitor w as Ebu Nurneyy, so n of Ebu Bere kat, the govemor of Mecca and he had com e to present the keys of Mecca a nd the Medina and to declare h~ allegiance to the Ottomans. But the visit had more importance in another way: A number of objects kept in meınory of Mohammed, the Prophet ofisi arn, and the great Islamic saints were also handed over. And in years to come other relics wereto be brought, piece by piece, to Istanbul. If you look around the Hırka-i Saadet in Topkapı P alace, you will be able to see these valuable objects, this "Sacred Heritage", all of which have been scrupulously preserved
4
~ 40
over the centuries. Here, you will sense the feeling of excitement which prevailed in the early days of Islam, see what rernains of a history stretching back 14 centuries, displayed in magnificent cases, and experience a moment of spiritual release. The name Hırka-i Saadet, meaning the Prophet's Cloak , was given to the department because Mohamrned's cloak was kept there. The building, which is thought to have been. built by Mehmet II the Conqueror, is square in shape, has four domes and is surrounded by porches. Asa result, however, of various additions and restorations throughout the centuries, i ts appearance has changed considerably since it was first built. Cerarnic tiles surround the entrance gate and "Bisrnillahirrahmanirrahirn" is written in Ara bic over the top, accornpanied by the Sultan's monogram in the upper right-hand corner. Both carry the signature of Sultan Ahmed III. The rnarble platform at the entrance was used forfuneral cerernonies when one of the sultans died. Even the dust cleaned out of the H ırka-i Saadet was considered sacred and was thrown in to a smail pit in front of the platform . Pastilles made of arnbergris and agallocum, to be burnt within the building, were prepared in a marble mortar in the comer where the porches rneet. As you pass through the Hırka-i Saadet gate, you come across a smail marble fountain . The servants, known as " Has Odalılar", had to wash their ha nd s here , having cornpleted the task of deaning the place, and then performed namaz (the act of pra yer) on the rnarble area just beyond. There are three roorns going off the hall with i ts fountain , decorated with cerarnic tiles. The first, the Arzhane (Sultan' s audience hall) was where the Sultans received their viziers. The next one, the Dest-rnal Room, was where muslin cloths, worn during visits to the holy relics, were woven. The fina! room, th e "Has Oda" is where the relics are kept. HIRKA-1 SAADET There was once a farnous Arabic poet called Ka'b bin Zübeyr, who was one of the most ferocious enernies of Islam . He continually wrote satirical poetry attacking the Prophet Moharnrned a nd fin a ll y took the whole thing too far to the point where a number of Muslirns decided to kill him . One day, Ka 'b decided to repent and was allowed in to the presence of the Proph et by dint of concealing his identity. "Great Moharnrned, if Ka'b repents and becomes a Muslim , will yo u forgive him ?" h e asked . When the Prophetsaid yes, he revealed his identity a nd read outa poern,called '''Kasid~i Bürde" (An Ode to the Cloak), which h e him se if had written. The Prophet was very pleased with what had happened and not onl y forgave him but a lso took offhis cloakand gave it to Ka'b. After Ka 'b died, his heirs sold the cloak to the founder of the Ornayyad dynasty, Muaviye, for 20 thousand drachrnas (sil ver coins). This valuable heritage la ter passed into the hands of the Abbasids and was fina lly brought to Istanbul by Sultan Selim I. The cloak is rnade of black wool,lined with beige rnaterial and is 1:24 rnetres long . It is kept, wrapped in special rnaterial, in a golden d ra wer in a che st of solid gol d which was cornrnissioned by Sultan Abdulaziz. SÜYUF-İ NEBEVİ
In front of the Hırka-i Saadet in the Has Oda, there are two swords on display. Called the "Süyuf-i Nebevi", they als o belonged to the Prophet and are encrusted with gol d and gerns. In front of these again is the Keman-i Peygamberi, Mohamrned's bow, rnade ofbamboo and displayed ina goldplated case. NAME-İ SAADET When the Prophet Moharnrned was in Medina, he sent Jetters to various leaders, i ncluding the Byzantine Ernperor and the Persian Ruler, urging thern to convert to Islam. One of these Jetters was sent to Mukavkis the Egyptian ruler and w as, by coincidence, found by a Fren ch histarian in 1850 and subsequently sent to Istanb ul. The letter, called "N arne-i Saadet", consists of twelve Jines written in black ink on a
.
· ~-......
.:: .... : · '
<
,.. ,1 "';·
..• . . .......
_.
The Holy Koran, thought to ha ue been read by Othman just before his death, has been taken the Hırka- i Saadet in order to be repaired and placed in the Library.
ı
r
piece ofbrown hide. It has been placed ina gold frameand exhibited in a golden drawer, decorated with flower patterns. There are, in fact, anather 6 " name-i saadets" in the Hırka -i Saadet also written on h ide, but these are very worn and the writing is illegible so they are not exhibited. MÜHR-Ü SAADET When the Prophet Mohammed wrote the above- mentioned letters, he sealed them. The prophet's seal continued to be used after his death by Abu-Bakr (the first Caliph), O mar (the second Caliph) and Othman (the third Caliph) respectively. Othman, however, dropped the seal into a well and lost it. The seal, which was fo und in Baghdad in the mid- nineteenth century and sent to Istanbul, is onecentimetre long and engraved in a cornelian slightly raised in the middle. " Muhammed Resulullah" meaning "the Apostle and Prophet of God, Mohammed" is engraved on it in the Cufic form of Arabic script. DENDAN-İ SAADETThe Uhud Battle, which took place in 625 A.D., first of all went in favour of the Muslims. But when thearehere failed to obey orders from Mohammed and left their positions, the Meccans pulled themselves together and defeated the Muslims as the resultof a counter -offensive . During the fighting Mohammed 's armour plunged into his cheeks and his tooth was broken. This smail piece of tooth has been preserved and is on display in a little golden box commissioned by Mehmed IV and encrusted with pearls , emeralds, rubies and beryls. LİHYE-İ SAADET When the Prophet shaved his beard the hair was collected a nd kept by Muslims. Today this hair, called Lihye-i Saadet, is kept in special bottles in mosques throughout the Islamic world. These bottles are brought out and kissed im the Night of Power (the 27th day of Ramazan and the day on which the Koran was revealed). There are about sixty hairs from his beard in Topkapı ·Palace, twenty fo ur of which are kept in golden boxes encrusted with precious stones. There is a lso a hair belonging to Abu-Bakr, the first Caliph . THE PROPHET'S FOOTPRINI' About 1 1/ 2 years before the Prophet Mohammed moved from Mecca to Medina, he was taken to Mescid-i Aksa, the mosque just south of the Dome of Rock in Jerusalem, where he rose into the sky and entered the presence of God. The incident is referred to as the "Mi ' rac" (the Prophet's ascent into heaven) in the Koran . N aksi-i Kadern-i Serif, a footprint left in a stone by the Prophet Mohammed during these travels, is also on display ina gold frame . Along with this there are another five footprints in stones and bricks in the Hırka- i Saadet. SANCAK-İ ŞERİF
/
The Prophet's army carried black and white flags when going into battle, known as "Ukab". One such flag was sent to Istanbul by the Egyptian Memluk Sultan Hayirbey. It was , however, so worn and rotted that a new one, 38 cm by 113 cm, was m ade using green silk thread and partlyincorporating parts of the old flag. " Allah", '"Mohammed"' and the names of people who had been promised a place in the kingdom of heaven were woven in red satİn in to this flag. . Before the Ottomans went to war, the "S ura ofConquest" from the Koran would be read in the H ırka-i Saadet and the Sultan would tak e the Sancak-i Şerif, ·t he Prophet's flag that was unfurled only for holy war, and take it to the audience hall in Topkapı Palace. There the "Yasin" (the thirty- sixth sura of the Kor an) was read , prayers were said and the flag was given to the commander - in - chief of the army and taken to the Davutpaşa Barracks. On their return, the commander-in- chiefhanded it back to the palace. This sacred relic is kept ina chest. We do not have sufficient information about the other five flags.
TEYEMMÜM TAŞI This is a tabJet of fired clay dating back to the Assyrian Period . On it there isa Jetter of 57 lines written by the Assyrian king, Asurbanipal in cuneiform script. Sources claim that this tabJet was used by Mohammed for ritual ablution purposes . Ap art from these, there are 3 pairs of clogs on which the "Ayetülkürsi" (the 256th verse of the 2rxi s ura of the Ko ran) is engraved . A bottle thought to have been used by the Prophet to wash his feet and the broken pieces of anather bottle in which the water used for washing him after he died is said to have been put, have also been preserved. FURTHER RELICS The Hırka -i Saadet is a unique treasure trove for historians of Islam. There are al so relics which belonged to friends and companions of Mohammed who fought for the same cause, as well as to the Caliphs and Islamic saints. One of the most important of the 20 swords called the "Süyuf-i Mübareke" is the one attributed to the prophet David. The Arabic writing on itsays that David used it to kil! Goliath and that Jesus, when he re turn s to life, will take this same sword and use it to cut off the head of Dadjdjal (a legendary character in Muslim eschatology). The swords, of which one belonged to Abu-bakr, three to Omar, two to Othman, one to Ali and others to various political and religious leaders of the same period, are kept in sheaths encrusted with precious stones made by the Ottomans. The swords of Omar were worn at s word ceremonies and the sword of Halid Bin Velid was worn during the first months following the accession of a new sultan to the throne. The other swords belonged to Zübeyr Bin Avvam , Ebu'! Hasan (the Prophet's clerk ), Cafer-i Tayyar, Zeynel Abidin and Arnmar Bin Yasir. Other keepsakes include a saucepan said to have belonged to the Prophet Abraham , the rod of Mo ses, a prayer rug and veil which belonged to the Prophet's daughter, Fatima, a shawl which belonged to his wife, Aishe, the crown of the religious order of Abdulkadir Geylani, a robe belonging to Imam -ı Azam Abu-Hanifa (the founder of the Hanifite School of Islam), the conical hat of Veysel Karani (a renowned follower of the Prophet), a piece of Abu - Bakr's dress and a piece from Hussein's (son of the fourth Caliph, Ali) cloak are all kept in the archives. According to the palace records, there were, throughout the period of Ottoman rule, 139 Korans and a variety of religious literature in the Hırkai - Saadet. The most important of these was a very large copy of the Koran, which Othman is said to have been reading just before his death. This has recently been taken out of the Hırka-i Saadet and placed in the Topkapı Palace library, having been repaired and rebound in the Süleymaniye Library. A Koran said to have belonged to Ali and others written by Ahmet Karahisari, Yakut and Nishaburi, the Persian, are the most valuable pieces in the museum. Amongst the other books there is also an "Amme Cüzü" (the seetion of the Koran that begins with the 78th sura and contains all the sh ort s uras to the end of the book), written by Sultan Abdülmecid himself. The objects taken from the Kaaba at Mecca have an exclusive place in the Hırka-i Saadet Department. Of these, 34 keys, 2 locks, 2 k ey tip s anda piece of a lock are on display. There are also 2 silver containers and one gold one holding Hacerü'l- Esved (a holy stone), and 3 roof gutter pipes made of silver and plated with gold. Kaaba covers and one side ol the "Tevbe Kapısı" (the Gate of Repentance) are also in the department. 41 -,.,
THY Movie & Video Program liN MAN
"' 1 1
Yapımyılı: 1987 Sare: lll dakika Starring: Richard Dreyfuss, Danny Devito, Barbara Hershey. Two fueding aluminuro siding salesrnan wage a war for revenge in which the wüe of one of the salesrnan becomes the unsuspecting pawn. A comedy · drama about a hustler (Dreyfuss) anda loser (de Vito), both in the aluminumsiding business. Whose lives converge after their cars meet in an accident.
Tipik bir Amerikan komedi yapımı. Filmin ünlü oyunculan bir araba
kazasında karşılaşırlar. İkisi
,,
de alüminyum konstrüksiyon satan satış elemanlarıdır. Bill ve Tilly bu küçük kaza sonunda birbirlerine düşman olup, duygulannı öç alma biçimine dönüştürürler. Nitekim taraftarlardan biri diterinin aile düzenini bozmaya kadar ileri gider. Ancak onlan ilginç bir son beklemektedir.
ADYENTURES I.N BABYSiniNG Yapım yılı: 1987 Sare: 99 dakika Starring: Elisabeth Shue - Keith Coogan Tl)is comedy adventure chronicles one eventful evening in the lüe of a suburban 17 year old babysitter (Elisabeth Shue) stranded in the rough side of Chicago, "Babysitter" must rescue her girlfriend at the bus station, outwit car thieving crooks, fend off the advances of a love - struck 15 year old (Keith Coogan), and keep track of a "super hero" worshipping babysittee.
Bir macera · komedisi olan
yapımda
sevgilisi
tarafından atıatılan bir genç kızın o gece boyunca başından geçen olaylar anlatılıyor. Heyecan dolu tesadütler, bu filmde komik olaylarla birleştiril miş. Sevgilisine kırgın olan genç kız komşulannın çocuklarına bakmayı kabul eder. Evde on yaşla nnda bir kız çocu~u ile on beş yaşlannda henüz
bulu~ ça~ına gelmiş
bir delikanlı vardır. :Bu genç, evlerine gelen kıza büyük bir aşkla ba~lanır. Aynı gece bir tren istasyonunda, eve dönmek üzere olan bir kız arkadaşı gözlüklerini yitirir. Delikanlı, kayboldu~unu sanarak kızı arar. Kız çaresizlik içerisinde çocuklan da alarak arkadaşını kurtarmak için şehre iner. Inanılmaz aksilikler sonunda bebek bakıcı, arinelerinden önce eve getirmeyi başanr.
istanbul Sanat ve Kültür Vakfı tarafından
1.
düzenlenen
Milletlerarası Çağdaş
Sergileri 15 açık
Kasım
Sanat
tarihine kadar
kalacak.
lLLETLERARASI İstanbul Sanat Festihaklı bir ün sağla İstanbul şehri, yıldan itibaren her yıl tekrarlanacak yeni bir festivali gerçekleştiriyor: ı. Milletlerarası Çağdaş Sanat Sergileri. İstan bul Sanat ve Kültür Vakfı tarafından düzenlenen bu festivalde mekan olarak Aya İrini, Mimar Sinan'ın Ayasofya Hamamı, Beşiktaş Resim ve Heykel Müzesi ile Harbiye Askeri Müzesi kullanılıyor. ı5 Eylül'de başlayan festival ı5 Kasım'da sona erecek.
vali ile bütün dünyada M yan bu
AYA IRINI A vlulu Bizans kiliselerinin ender örneklerinden biri olan Aya İrini'de Fransa'dan Jean Michel Alberola ve François Morellet, Avusturya'dan Arnulf Rainer, Almanya'dan Marcus Lupertz, İtalya'dan iki ünlü "Arte Povera" temsilcisi, Gilberto Zorio ve Michelangelo Pistolette eserlerini sergiliyorlar. AYASOFYA HAMAM/ Kanuni Sultan Süleyman'ın eşi Haseki Hürrem Sultan adına yaptınlan hamam iki bölümden meydana geliyor. Ayasofya yönündeki erkekler bölümü ve Sultanahmet yönündeki kadınlar bölümü. Büyük kubbeli orta salon ve ı556 yılında
~46
DOLU GÜNLER buraya açılan kubbeli dört küçük odanın çevrelediği ana mekanda Bedri Baykam, Mehmet Güleryüz, Mehmet Gün, Sarkis, Ömer Uluç, Şenol Y orozlu eserlerini sergiliyorlar. RESIM VE HEYKEL MVZESI Burada iki değişik mekanda iki değiŞik çeşitte eserler yer alıyor. Ana salonda İstanbul koleksiyonlarında "Çağdaş Türk Resmi" sergisi var. Doğum tarihleri ı 900 ile ı925 yıllan arasına rastlayan ve Türk sanatına katkılan m bugün de sürdürmekte olan 23 ressamın, 30 İstanbul koleksiyonundan seçilmiş ı50 eseri burada sergileniyor. Resim ve Heykel Müzesi'nin Hareket Köşkü' nde ise '80'li yıllann Fransız resim sanatı sergileniyor. HARBIYE ASKERI MVZEsl Askeri Müze'nin Milli Sergiler bölümünde, Handan Börtücene, Saim Bugay, Gürdal Duyar, Ali Teoman German er, Meriç Hızal, Füsun Onur ve Seyhun Topuz'un eserlerinin yer aldığı heykel sergisi var. Seramik sergisinde ise Alev Ebuzziya, Cand~er Furtun, Atilla Galatalı, Güngör Güner ve Melike Abasıya mk Kurtiç'in eserleri bulunuyor.
Yine Harbiye'de Galeriler Sergisi ve Fuan bölümünde Utku Varlık, Hayri Karay, Adnan Çoker, Kornet,ÖzdernirAltan, Neşe Erdok, Erdal Alantar, Hale Arpacıo~lu, Nur Koçak, FUreya, Koray Ariş, Burhan Uygur, Tamer Akakıncı, Tirnur Kerim İnce dayı, İbrahim Örs ve Yunus Tonkuş 'un eserleri göıülebilir. Bu arada iki ünlü sanatçı Erol Akyavaş ve Burhan Do~ançay Askeri M üze'nin misafirleri arasında.
Özgün
Baskı
Koleksiyonlan
ve
Fikret
Mualla'nın da aralarında bulundu~u dünyaca ünlü sanatçılann eserleri de Harbiye Askeri
Müzesi'nde. A. Tenman Germaner'in hevkelleri
Harbiye Askeri M üze'de serpiicniyor. Yanda sa n alçının bir he_ykeli pöriiliiyor. Altta ise Frans ız sanatçısı Rob ert Cnmbas'ın tual üzerine akrilik bir çalışması. Eser 1982 yılmda yapılmış (220x l29).
f
Burhan DoAançay'ın eserleri Harbiye Askeri M üze'de sergi-
lenıyor (üstte, solda). Fotogro(ta sanatçının "Muhteşem Deuir" adlı eserigörülü_vor (165x360). Degişik çalışmaları ile
Dagançay sergiyi gezenlerin çok ilgisini çekiyor. Ostteki resim ise Aya Irini'de sergilenen eserler arasında ver alan Marcus Lupertz'in bir tablosu. 1984-85 yılında yapılan tabw degişik bir çalışmayı sergiliyor (122x97).
Mersin hem modern, hem de tabii
gtızelliklerle
dolu bir
şehir.
Yeni
şehireilik
Mersin 'e apayn
görtıntım kazandırıyor.
AKDENIZ'IN INCISI GELIŞMENIN DÖRTYOL AGZI
• ERSİN,
Türkiye'nin en M biri. güzel Akdeniz'in ineisi Bir yanda şehirlerinden
tarihi ve tabii güzellikleri, öte yanda sürekli bir gelişmenin satladıtı rahat ve güzel görünüm. Renkli tarihi, tabiat kaynakları, ılıman iklimi, verimli .,_,48
topraktan, çalışkan ve yenilite açık sıcakkanlı insanlan, stratejik cotra:ti konumu ve ulaşım batiantılan ile Mersin hızla modemleşen, nüfusu en hızlı çotalan, en büyük gelecek vaat eden şehirlerimizin başında geliyor. İhracat artı· yor, sanayileşme hıztanıyor ve
bu da dev yatının hamlelerini gündeme getiriyor. Neler mi yapılıyor Mersin' de? .. 35 bin konutluk toplu yerleşim projeleri, asfalt yollar, hal, otogar, bol su getirecek
..r
şebekeler, ya~mur sulannın şehre zarar vermemesi için yeni yatınmlar, çocuk parklan ve di~erleri ...
Bugün bir şantiye görünümünde Mersin. Nasıl olmasın, Türkiye genelinde binde 42 olan nüfus artışı, Mersin'de binde 69'u geçiyor. 1985 sayı mına göre, 314 bin kişinin yaşadı~ şehir, bu gidişle 2000 yılında 1.200.000 kişiyi banndıracak. Bu da hızlı kalkın mayı, toplu konutlan, düzgün şehirleşmeyi ve modernleş meyi mecburi hale getiriyor.
r
Akdeniz'in incisi, gelişme nin dört yol a~ı, ticaretin kavşak noktası ve Türkiye'nip dünyaya açılan kapısı olarak tanımlanan Mersin'in renkli geçmişine de kısaca göz atalım isterseniz ... Mersin'in tarihi, M.Ö. 6000 yılına kadar uzanıyor. Burada
Bugün bir şantiye görünümünde Mersin ... Nasıl olmasın ki, Türkiye genelinde binde 42 olan nüfus artışı, Mersin'de binde 69'u geçiyor. 1985 sayımına göre, 314 bin kişinin yaşadığı şehir, bu gidişle 2000 yılında 1.200.000 kişiyi barındıracak. ..
•
Mersin'in tarihi M.O. 6000 yılına kadar uzanıyor. Burada ilk siyasi hakimiyeti Hititler kurmuş. Bölge çeşitli uygarlıkZara beşiklik ettikten sonra, 16. yüzyılda Osmanlıların eline geçmiş ...
ilk siyasi hakimiyeti M.Ö. 2000 yılında Hititler kurmuş. Bölge; Asur, Pers, Roma ve Arap uygarlıkianna beşiklik etmiş ve 16. yüzyılda Osmanlı lar 'ın eline geçmiş. Yaklaşık 400 yıl önce Mersinlio~lu Türkmen Oyma~ , bu zengin tarihi ve kültürel geçmişi, Zephyrium şehrinin kalıntılan üstünde yeniden canlandır mış. Böylece büyümeye başla yan şehir 1894'te Sancak olmuş, 1915'te ba~ımsız mutasamflık haline getirilmiş. Zengin tarihi, tabii ve arkeolajik de~erlere sahip olan Mersin, Türkiye'nin çok yönlü gelişmeye elverişli bölgeleri içinde ön safta yer alıyor. Komşu Arap ülkelerine, Kıb ns'a ve bütün Akdeniz şehirle rine deniz ba~lantısı var. Adana'ya hava, Güneydo~u ve Orta Anadolu'ya dakarayoluyla ba~lantılı. Ve Mersin, yakın gelecekte bütün dünyaya sesini duyurabilecek. Çünkü, Türkiye'nin ilk "serbest bölgesi" burada kuruluyor.
ömleklerin Vakko'su ... Başka
gömleklerden daha fazla kumaş kullanılarak üretilir: Öncü modanın çizgilerini eşsiz bir rahatlık ile birleştirmek için. Telası, düğmesi, ipliği hep özeldir ve her ayrıntısı özenli: Gömleklerin kralı, Vakko'su olabilmesi için.
" MODA
DE VAKK O ' D UR"
expands, the avenue for gigantic investments widens. What is going on in Mer· sin?.. Projects establishing housing developments of 35.000, asphalt roads, a whotesale food market, an inter-city bus depot, a water works system, investments for infrastructure improvement, parks, and others ...
THE PEARL OF THE MEDITERRANEAN THE CROSSROAD OF PROGRESS
•
ERsİN
is one of Turkey' s The most beautiful M pearl of the Mediterranean. On cıties.
the one hand, it is a haven of history and natural beauty, and on the other, it displays the comfortable and modem image resulting from progress. With its colorful past, natural resources, warm climate,
fertile soil, hard - working and open - minded people, strategic geographic location and easy access, Mersin is a city which is quickly modernizing, showing the fastest increase in population and promising the brightest future of a ny other region. As exportation increases and i ndustr ialization
Mersin presently has the appearance of a construction site. And how can it not be so while the increase in population for Turkey in general is 4.2 o/o, it is 6.9 o/o in Mersin. At this rate, a population that was 314.000 in 1985 will near 1.200.000 by the year 2000, necessitating increased progress, housing, organized city planning and modernization. Let's take a look at the colorful histor y of Mersin, recognized as the pearl of the Mediterranean, a crossroad of progress, a junction for business and Turkey' s newest door to the world ... Its beginnings extending to 6000 B.C. , Mersin was the site of the world's first political domination, established by the Hitites in 2000 B.C. The region, once a cradie for the Assyrian, Persian, Roman and Arabic civilizations, was taken under Ottoman control in t he 16th century. Approximately 400 years ago, Mersinlio~lu Türkmen Oym$, rebuilding over the ruins of the city of Zephyrium, revived the rich historical and cultural past. This growing city became a provincial subdivision in 1894, and in 1915 was made an independent governorship. As Mersin is rich in history and a valuable resource of natural and archeological trea· sures, it is the Turkish region most open to a many -faceted progression. It is accessible by sea to neighboring Arab countries, Cyprus and to all Mediterranean cities, by air to Adana and by land to Southeast and Mid-Anatolia. And as Mersin is Turkey' s first planned unrestricted area, it will soon make its voice heard throughout the world. 51
PHlllP MORRlS SiZi YORI<'A . l UN1 Gl SERGiSi'NE . D~ EDiYORl 路
PHILIP MORRIS
Philip Morris, Marlboro ve Parliament gibi dünyaca tercih edilen sigaraların üreticisi; dünyanın, bu alanda en büyük kuruluşlarından biridir. Sanata, kültüre ve spor etkinliklerine katkılarıyla ünlüdür. İşte bu uluslararası firma şimdi de Türkiye'den üç kişiyi, bir sanat şöleniyle ödüllendiriyor. Dünyanın iki büyük merkezine, birer konuklarıyla birlikte gönderiyor:
D ı kişiyi, konugtıyla birlikte, New York'a Kanuni Çagı Sergisi'ne. Bir haftalıgına. D ı kişiyi, konuguyla birlikte, Londra'ya, British Museum'daki Kanuni Çagı r
Sergisi'ne ve görülmeye deger yerlere. Dört günlügüne. D Ve ı kişiyi, konugtıyla birlikte, Londra'ya. İki günlügüne. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin büyük destegi ve degerli katkılarıyla gerçekleştirilen, Philip Morris tarafından finanse edilen Kanuni Çagı Sergisi'nde, Kanuni Sultan Süleyman döneminin zengin sanat ve kültür birikimi sunuluyor. İşte Philip Morris'in sizi davet ettigi bu eşsiz sergi Washington ve Chicago'dan sonra, şimdi de New York'da yüz binlerce Amerikalı tarafından ziyaret ediliyor.
Aşıtgıdaki
sorulan dogru olarak cevaplandınn. Cevaplan, adınız, soyadınız ve adresinizle birlikte Cevap Kuponuna yazın. Kuponu kesip en geç 20 Kasım 1987 tarihinde elimizde olacak şekilde P.K. 76, Teşvikiye-İSTANBUL adresine postalayın. Çekilişe katılın. Bu büyUk kUltür olayını yerinde izleyin. Uzman bir jUri tarafından hazırlanan yanşma sorulanna verilecek cevaplar, aynı jUri tarafından degerlendirilecektir. JUri, şu kişilerden oluşmaktadır: Prof.Aptullah Kuran, Dr.Filiz Çıtgman (Topkapı Sarayı Minyatilr Departmanı Başkanı), Doç. Dr.İlber Ortaylı, Nazan Ölçer (TOrk ve İslam Eserleri MUzesi MUdUru). Yanşma sorulanna dogru cevap verenler arasında çekilecek kurada kazanan 50 kişiye birer sergi katalogu; yanşmaya katılan herkese serginin birer orijinal posteri armagan edilecektir. Yanşmaya katılmak için, 18 yaşından bilyük ve T.C. vatandaşı olmak; TOrkiye'de ikamet etmek gerekmektedir. İmzanızı atın.
SORUUR.
CEV'AP KUPONU •••••••••••••••••••••••••••••••••••
Kanuni Sultan SOieyman'ın dogdugu, öldugu yer ve tarihleri ile anne ve babasının isimlerini yazınız. D Kanuni'nin, adına 2 cami yapılan kızının ismi nedir, bu camiler nerelerdedir ? D Kanuni, ordusunun başında kaç kez sefere çıkmıştır, bunlann en uzun sllrelisi hangisidir ve ne kadar sllrmUştilr ? 19 Kanuni'nin Sadrazaını İbrahim Paşa'nın ses uyumu ile birlıirinl andıran ve biri ölUmunden sonra takılan iki lakabını yazınız. D İstanbul SUleymaniye KUiliyesi'nde bulunan darUlhadis, Kanuni döneminlı unlu bir muftıısunun adını taşımaktadır. Klındir bu mufto ? 1':1 Mimar Sinan, Kanuni'nin hangi seferine ilk defa iştirak etmiştir ? O Kanuni Sultan SUieyman Için Mimar Sinan iki önemli kUlliye yapmıştır. Bunlardan blri Istanbul'da bulunur. Öteki nerededir 1 (i) Kanuni dönemi mimarisinin görkemli ömegi SU!eymaniye Camii'nin yazılannı yazan hattat Hasan Çelebi'nin hacası ve koruyucusu olan Unlu hattat kirndir ? l:J Kanuni Sultan SUleyman dönemi saray nakkaşhanesinde yetişm iş serlıöiUk ve semakkaşlık görevlerinde bulunmuş, Osmanlı sanaunda bahçe çiçekçUıgınden kaynaklanan sUsleme Uslubunu yerleştirmiş sanatçının adı nedir ? ii!J Bu yıl AB.D.'de dUzenlenen Kanuni Sultan SUieyman Çagı Sergisi'nde en çok ilgi çeken parçalardan biri Plri Reis haritasıdır. Kanuni döneminin tanınmış cografyacısı ve denizeisi Plri Reis'in bu haritası hangi kıtalan Içermektedir ve ne zaman yapılınışur ?
O
.-
• Çfkiliş llOO!r lımınııda ~· • Plıilip Moot, Maılrroı/l.eo IUnea, A Ye B Halkla ilışkiJer çaişııılan Ye yakınlan yaıışıııaya kaııiamazlar.
e Yaışııa mÇan,
kazanaııJann
adresine pa;tılaruıcakıı.
Adı/Soyadı:
.'.dm/I'el: İıırza:
''
''
Passengers who make reservation on a flight but deny boarding without information of cancellatian are called "NO SHOW"... N the industrial world of avia tion, in accordancl' with the development of economy and tech nology, raise in num ber of passenger causl' the increase in num ber of "NO-SHOW"s. Co nsequently it is a constant complaint of all world airlines but no satisfactory results can be obtained to minİnıize the problem . Association of European Airlines (AEA 1 which has 20 mem · bers including Tur· kish Airlines have been searching for the precautioııı:; that have to be taken against the " NO-SHOW" affair. According to the research of the association, approximately 900.000 passengers are "NO-SHOW" in annual seat utilisation. From the point of financial aspect, it means a loss of 200.000.000 US dollars for the members. This topic is discussed annualy in special meetings by AEA of in which last meeting the precautions held by each member and their benefits are discussed . Besides a campaign is launched by AEA to educate and promote passengers, agencies and airlines which are thought to be the main reasons in this dam aging statement.
I
E, unwilinly must state that THY customers take quite a place in the q uantity of " no-show" results eleciared by AEA. We heli ve that passengers do not spend the same care for the caneellation of their denied seats as they do for their reservations. Passengers having reservations on a determined flight and having the wish of flying on a· previous one or changing the carrier, without any information of caneellation will take part in the "NO-SHOW" problem. In this case, the airline feels not only the financial pressure but also the psychological defect of dissatisfaction for the customers on the w aiting list. On the other hand, the vacant seats caused by "NO-SHOW", passengers attracts attention and critics of the on es who had diffuculty in obtaining seat or found space by chance on the same flight. Webelieve cooperation shown by both passengers and agencies to caneel se ats in advance, in case of denial will complete the efforts of airlines tominimize "no-shows." The will relieve unnecessary hardship for both companies and passengers.
W
AEA selected symbol {or no-show campaign.
N
O
S
H O W İLE İLGİLİ AÇIKLAMA
İLİNDİGİ
üzere, no-show(rezervasyon B halde gelmeyen yolcu) konusu tüm dünya sürekli kaydı yaptırdığı
havayollarını
meşgul
eden, ticari kayıplar yanısıra yolcu hizmetlerini de aksatan bir sorundur. Uçaklarda rezervasyon yaptırdığı halde yolcunun uçmaması durumunda no-show diye adlandırılan "uçakta yer yok dendiği halde yer olması" olayı ortaya çıkmaktadır. Karşı tedbirlerin alınmaması halinde koltuk kaybına yol açan bu konu sadece THY'na özgü bir sorun olmayıp tüm hava yollarının bir problemi olarak görülmekte-
dir. 20 üyeli AEA (Avrupa Hava Taşıyıcı Birliği) hava yollannın bir yıllık taşımalannda gelmeyen (no-show) yolcu nedeniyle 1 milyon koltuğun değerlendirile mediği, bunun da, toplarnın o/o 5'ine tekabül eden 200 milyon dolarlık bir kayba sebep ları
olduğu görülmüştür.
AEA, önemli mertebelere ulaşan bu kayıpların önlenmesi için bir kampanya açmış; yolcu, acente ve hava yollarının bu konuda sürekli ilgi ve eğitimini hedef almış tır. THY da bu kampanyaya katılmış bulunmaktadır.
..::."'
Jewellery ... Passion of thousands of years ... Excellent blending of the contemporary art of jewellery and the traditional finesse and dexterity of Anatolian culture heritage. Can be seen sametimes as a bracelet, sametimes as a necklace, sametimes as a ring ...
And authentic BAZAAR 54 collection, reflecting the eyestrain and handwork spent for each pi ece.
/
Alljeuı•llel~ ' "''
.<ili<' at mu· sbllfl< /11 bı• tle/w. ·n•tllo , ·uslmnı•l:< m!lı ll · (.i•r/!{1<~1/ı• ll{.lı •tn•llı•rı- ·
Bazıar ~ ıs
an
esıabhshment
ol NET
~OUP
ll COMPAlUEl
TÜKK MUTfı\ÖI
PiLAV ÜSTÜ ŞIŞ KEBAP
T hemen
ÜRKİYE
denince yabancıların
aklına
şiş kebap gelir. Ç~u kimse evde yapılan şişin yeterince yumuşak olmadı~ından şikAyet eder. Oysa iyi ve lezzetli bir şiş için iyi bir
kasaba ve etierin bir gece soda (maden.suyu) ve süt kanşımı içinde beklerneye ihtiyacı vardır. Şişlik eti kasaptan aldıktan sonra çukur bir kabın içine koydu~unuz süt, soda kanşımına batınn ve bir gece bu kabın içinde ve buzdolabında bekletin. Misafirleriniz geldi~nde şişleri ~ 56
dolaptan çıkarın ve metal şişlere, so~an, et, domates, biber gibi bir sıra ile dizin. Sonra barbeküde pişmeye bırakın. Göreceksiniz tüm misafirleriniz yedikleri şişe hayran olacaklardır. Şiş kebap kalabalık bir sofrada karın doyurmayaca~ndan bir tencere pilav yapmayı da ihmal etmeyin. Özellikle servis pilav üstünde yapılırsa hem daha iştah açıcı olur, hem de görüntüsü ile davetiileri büyülersiniz. Hepinize afiyet olsun ...
..y
'.,'
•
.. ._tt'
--..... •••••••••••• •••••••••••• . . . . ..... -~-----
••••••••••• •••••••• ••• •••••••••••
•
h dana
1 r r
r r
TÜRK TURİZMiNDE 15. YIL
ı
Zevkle döşenmiş gömme banyolu, telefonlu, minibarlı 3 kanal müzik yayınlı, renkli TV ve uydu sistemli klimatize oda ve suite daireleri, enternasyonal ve Türk mutfağının seçkin yemeklerinin sunulduğu restoranlan, gece klüpleri, balo ve seminer salonlan, kuaför ve berber salonlan, butikleri, kapalı garajlan, yüzme havuzlan, sauna ve Türk hamamlan, talih oyunlan .~a!~nu ve 74 saat hizmetinize. _ . ., hazır, seçkin personeli ile SURMELI KONUKSEVERLIGINI sizlere sunmaktan mutluluk duyanz.
THE lSth ANNIVERSARY IN TURKISH TOURIZM
'.
We would be happy to offer you "SÜRMEU HOSPITALITY" with our tastefully furnished airconditioned rooms and suits with built-in bath tub, telephone, 3- channel piped in music, color TV and sattelite system, restaurants, where selected dishes of both Turkish and international cuisines are served; night clubs, bali rooms and seminar halis, hairdressing and barher shops, boutiques, dosed-in garages, swimming pools, saunas and Turkish baths, gaming rooms, and our selected personnel who will be at your service around the clock. İstanbul B~yük Sünneti Oteli Gayrettepe-lSTANBUL Phone: 172 ll 60(10lines) 112 os ıs TPIPx: 26656 suot tr
Ankara Büyük Sünneti Oteli Cihan Sok. 6 Sıhhiye-ANKARA Phone: 230 S2 40 {lO lines) Telex: 44110 sbo-tr Fax:229SI76
.,,
"'. .,,
~
~dana Büyük Sünneti Oteli Özler Cad. Kuruköprü ADANA Phone: 23 600 {ı Olines) Telex: 62282 bsot-tr Fax:2194S
ADANA/ANKARAliSTAN BUL
Adana Sünneti Oteli İnönü Cad. No: ısı ADANA Phone: 17 321 {7 lines) Telex: 62 330 sutu-tr Fax: 18973
J 1
•
KANUNI NEW YORK'TA ENİDÜNYA'yı büyüleyen,
Chicago'da müze Yönünde uzun kuyruklar meydana getiren Kanuni Washington
sergilenişi sırasında
ve
binaları
nın
Sultan Süleyman ve Ça~ı Sergisi, 4 Ekim'den itibaren New York'a geçti. Washington'da 4 ay, Chicago' da ise 3 ay açık kalan sergi, NewYork Metropolitan Müzesi'nde 17 Ocak 1988 tarihine kadar devam edecek. Amerika'daki iki şehirde Kanuni Sultan Süleyman ve Ça~ Sergisi'ni tam 800 bin kişi gezdi. New York sergisinde ise bu rakamın çok yukarılara çıka ca~ı tahmin ediliyor. Sergide, ço~u Topkapı Sarayı'ndan olmak üzere Türk müzelerinden, bir kısmı da Amerika ve Avrupa ülkelerindeki koleksiyonlardan ödünç alına n 200 parça eser yer alıyor. Bunlar arasında resimli el yazmalan, altın, gümüş ve mücevherlerle süslü kristalden yapılma imparatorluk eşyalan, kumaş, halı ve danteller, çini, seramik ve tahta işleri bulunuyor. Serginin New York'taki d ura~ Metropolitan Sanat Müzesi'nin Müdürü Philippe Montebello , Türk sanatının en mükemmel örneklerini ve efsanevi Sultan Süleyman'ın zengin saray hayatı ile sanat faaliyetlerini yansıtan bu serginin, Amerikan halkı için iyi fırsat oldu~nu ve yirmi yıldan uzun bir süredir, Amerika'da ilk defa böylesine bir serginin açıldı ~ını belirtiyor.
Muhteşem
Süleyman Çağı sergisi Washington ve Chicago'dan sonra bu defa da New York'ta açılıyor.
Metropolitan
Müzesi'ndeki sergi, 17 Ocak 1988 tarihine kadar açık kalacak. Kanuni sergisirule yer alan eserlerden ikisi. Ya nda siyah
altın y u ualı , yakut ve firu ze ile süsle nm iş maşrapa , üstte ise bir minya tür görülüyo r.
58
taş
Basanh birmodacı ALKENT'i secti. •
r
Ayşe
A
yşe Jourdan,19531stanbul do~umlu başarılı
bir moda-
cı. fıkokulu Işık Lisesi'nde
okuduktan sonra, ö~renimini yurtdışında sırasıyla Wycombe
Abbey, Ecole lnternationale de Geneve okullarında sürdürdü. Ecole Hateliere Lausanne'da okurken Charles Jourdan'la tanışıp evlendi. 1976'da, Paris'te, Yves Saint LaurentRive Gauche adlı buti~ i açtı. Bu butik, YSL-Rive Gauche'un dünyadaki 120 buti~inden biridir ve yıllık cirosu açısından dünyada ikinci sırada bulunmaktadır.
r
Ayşe
Jourdan, moda konusunda müşterilerinden satıcıianna kadar herkese
~ &~~D({@
lıı:ı.t
ALKENT
sade ve zarif olmalarını tavsiye ediyor. Önceleri, eşi Charles Jourdan'a yardım ederken daha sonra Champs Elysees'deki buti~ini, YSL-Rive Gauche'u açmaya karar vermiş. Işi , çok çalışmayı ve dinamizmi gerektiren, yorucu fakat zevkli bir iş. Ayşe Jourdan, iş saatleri dışında bütün vaktini ailesiyle geçiriyor. 11 , 9 ve 7 yaşlarında üç çocu~u var.Onlarla birlikte olmaktan çok mutlu oluyor. llerde, Türkiye'de de bir iş yapmak isteyen Ayşe Jourdan, lstanbul'u çok seviyor. Bu yüzden, Türkiye'yi ziyaret etti~inde kalmak için ALKENT'ten bir daire seçti.
JOUROAN. modacı
Bu seçiminde, geçerli bir kriteri var: Çocuklannın, allesinin rahat etmesi. Ayşe Joun;ıan ... Başarı lı bir modac ı , başarı lı bir iş kad ın ı ve çocukla rı na her şeyden .çok önem veren mutlu bir anne ... ALARKO'nun Etiler'de inşa etti~i ALKENT'in Açelya bloklarından bir daire seçti. Mutlu bir yaşam için ALKENT' i seçen di~er kişiler gibi.
ALKENT
BAH C E
[JR
MUTLU
ŞEHİR
Tepecik Yolu, ETiLER-iSTANBUL Tel: 163 19 25/ 163 81 43-44/ 157 13 01
....,
ı
- G
Ü
- L . _·.·
~E
L
i
M
lr ll ı ıl
• önce şiir okudu~m kadının sen oldu~una inanamam.
20 Uyuusuun da büyüsün,
kaaardeeşiiim!
yıl
Tamam,
anladık,
saatinle suya girebilirsin!
••
DUNYA DIŞARDA
KALSIN .
·-..-.~~.....,.,..~~"""""""'_,..,.,.""d'· ,
Trafik keşmekeşi dışarda kal9n ... Yo;Jun toplantılar, rakamlar, bilançolar dışarda kalsın ... Sıcak ya da so;Juk, gürültü, hengame dışarda kal9n. .. PiMAPEN ~ncere Sistemi ile, evinizi, huzurlu, sakin bir yaşama alanı haline getirin. Mükemmel ses yalıtımı, % 45.33'e ulaşan ısı yalıtımı ile, çağdaş malzeme sert PVCnin yarattığı ideal ortamın keyfini, mutluluğunu yaşayın. ~ncerelerinize
PiMAPEN taktın n, eve döndüğünüzde, dünya dışarda kalsın .
..IMA$ PLASTIK INŞAAT MALZEMELERI A . Ş . Abide-i Hürriyet Cad. Göktitiz işhanı Kat: 10. Mecidiyeköy/ ISTANBUL Tel: 1721910 (8 hat), Teleks: 26992 pmas tr. ANKARA BÖLGE TEMSILCILIÖI: Hilmi Cad. Seymenler Han 96/15 Kavaklidere/ ANKARA Tel: 168 00 85 • 168 01 55 Tunalı
PiMAPEN BiR PIMA$ ÜRÜNÜDÜR.
WL Marlhoro .
路 T~E PRICE - ~{ST OF .'I;HE DUTY FR~E. SHO,P Yeni
Rak谋
(Exp) ........................... 70 Cl: 5.- DM
Kent ............................................ 100's: 13.- DM
Cep Whisky ........................ ...... 37,5 Cl: 8.- DM
Rothmans ..................................... K.S: 13.- DM
Whisky ......................... ............ 100 Cl: 16.- DM (White Label, White Horse, 100 Pipers, J .B., Haig, Black & White, Ballantine's, Long John, Bell's). Samsun ..... ....... .... ............... ......... Exp: 11.- DM
Dunhill .... ......................... ............ K.S.: 13.- DM
Marlboro ....................... ........... .. 100's: 15.- DM Parliament ............................... .. 100's: 15.- DM
Lux .............................................. FiZter 13.- DM Ernte-23 ... ...................................... K.S: 13.- DM
Pallmall ...................................... 100's: 13.- DM
Best .......... ...................................... K.S: 12.- DM
Camel ........................................ Filter: 13.- DM H.B . .................... ............................ K.S: 13.- DM Lord .................. .............. ............... K.S: 13.- DM
1 (j
62
Alkent'te, cagdas bir havuz var. Yüzmek, güneslenmek, dinlenmek icin !..
(
Havuz, ALKENT'in çaOdaş ve modern ölçülerde i nşa edilen spor ve dinlence tesislerinden yalnızca biri. % 80'1 yeşil,% 20'sl tehlr olan Alkent'te, havuzun yan ısıra saOiıklı olmak ve dinlenmek için gerekli bütün imkanlar var. DoOayı reddetmeyen ve doOanın reddetmediOi bu "Bahçe Şehir" , tenis kartları , voleybol, basketbol alanları , jimnastik ve raketbol salonları ve yüzme havuzuyla, 'şehir'de yeni bir güne saOiıklı ve dinlenmiş olarak başlamak için bütün imkanlara sahip. ALKENT'te dilerseniz sporunuzu yapacak, dilerseniz havuzda güneşlanecek ve serinleyecek, dilerseniz cafe'de sıcak ya da soQuk içkinizi içebileceksiniz. ALKENT'te, mutlu, sorunsuz, tasasız ve kişiye özel yaşayacak; çaOdaş kullanılan teknoloji sayesinde aradıQınız her bulacaksınız.
ALKENT'in bloklarına ALKENT "Bahçe Şehir" de günün çlçekler,çlçekll aQaçlar ad 24 saati faaliyette olan bir verdiler... Hepsi, doOrudan organizasyonla hiçbir hizmet asansöre baOianan yeraltı aksamayacak. garajlı, ısındıOınız kadar yazan Aniayıt ve nezaketten olutan elektronik sayaçlarıyla merkezi ve bir ortamda, çiçekler Içinde, tabandan ısıtmalı bu blokların mutlu ve huzurlu çagdaş dairelerind. .. ya 18yın ... her teY sizi · ~!!!~~ konforunuz; ·· ALKENT'TE "ŞEHIR mutluluQunuz ve güvenceniz SORUNLARI" OLMAZ! Için. GELIN, ALKENT'I GÖRÜN ... Suların hiçbir zaman kesilmediOi. 24 saat sıcak suyun aktıOı. ltalyan fayans ve karolarıyla döşeli banyo ve mutfak ... Görüntülü kapı telefonu ... Dünyanın dört bir yanını alabilen uydu anten sistemi .. . Toplantı salonu ... Restoran .. . Gece klübü ve diskotek... Koşu yolları ... Spor alanları ... Ve aklınıza gelebilecek her şeyin elinizin altında olduOu alışveriş merkezi ... bütün bu özellikleriyle tam bir rekreasyon merkezi.
B AH
SE HİR
MUTLU
ŞEHİR
~ ~16LA~D(@ Tepecik Yolu, ETILER-iSTANBUL Tel: 16319 25/163 81 43-44/15713 01 ~ A LKI!NT
TURKISH
THE WAY IT READS
Yes .............................. Evet ........................................... Ehveht No ................................. Hayır ......................................... Hahyir Please ........................... Ltıt(en ....................................... Lewtfehn Thank you .................... Teşekkar ederim ....................... Tehshehkkewr ehdehreem Thank you very much .. Çok teşekkar ederim ................ Chok tehshehkkewr ehdehreem Hello .............................Merhaba .................................... MehrhJıahbah Good morning .............. Ganaydın .................................. Gewnighdin Good afternoon ..... ....... TUlıaydın ................................... Tewnighdin Good evening ............... Iyi akşamlar ......... ....................'Eeyee ahkshahmlahr Good night ...... ..........ly,i gec~ler ........................ ..Eeyee gehjehlehr Good-bye ... ........ .. .. . .. JA llahaısmarladık.......... ..'Ahllahhahismahrlahdik STP.l6JlP.~n. gewleh
............................ Niçin? ...................................... Neechen? • h'l. ......................... .cıangısı rJ • ''l . r r' h ngeessee.'l ..................................... na W1i ıc What do you call this?.Bunun adı ne? ........................... Boonoon ahdi neh? Could you speak more .Latfen daha ağır ............. , ......... Lewtfehn dahhah arir slowly, please? ............. konuşur musunuz? ............. , ...... kanooshoor moossoonooz: I understand ................ Anlıyorum .............. ............. .... Ahnliyoroom I don't understand ...... Anlamıyorum ........... "''''"'''' ...... Ahnlahmiyoroom Can I have ... ? ................. rica edebilir miyim?.............. reejah ehdehbeeleer meeyeem? Can we have? .................. rica edebilir miyiz? ............... reejah ehdehbeelermeeyeez? Can you show me... ? . .. Bana ... gösterebilir misiniz? ... Bahnah ... gurstehreh beeleer meesseeneez? Can you tell me? ......... Bana ... söyle~ebilir misiniz? ... Bahnah ... surylehyeh beeleer meesseeneez?
Carpet
. 1\rallhııl
. ll .
ı ll . ı nı ll. ,,·c "·ıl \ \·oıı'lı ilcııııi-,·.roııri ır ııı:c <11\'L' tl.\ ( · .... 1, ·cııı cı cııı. \ '('ll(
ı
ı
· pıcııscc 1ro .\ ~O~ 'i]O XO X
Tel: 520 xo
.
The largest calleetion of the best quality Turkish Carpets. • ISTANBUl •IZMIR o KUŞADASI o MAR.MARIS o BODRUM Nuruosmaniye Cad. 1373 Sok. 4/A,B.C Oküz Mehmet Paşa Yat Limanı Neyzen Tevfik 54 CağaloOiu Alsancak Kervansarayı Barbaros Cad. 1 Cad. 186/ A Tel. (1) 5112150 Tel.(51)14 13 82-14 86 35 Tel. (6361) 3411 Tel. (6121) 2786 • Tel. (6141) 2445
o ANTAlYA
Yat Limanı Kaleiçi 4 Tel. (311) 10290
o ASPENDOS
Alanya Yolu. Belkıs Harabeleri Serik Antalya Tel. (3221) 2900
o
CAPPADOCIA Avanos Zelve yolu Tel. 148611 1561
J(
TÜRK HAVA YOLLARI, MÜRACAAT VE REZERVASYON TURKISH AIRLINES, INFORMATION AND RESERVATIONS ABUDAB! · ABU DHABI:
DELH!
GSA. Sultan Bin Youauf and Şono Sheikh Ha ndan St. Tel: (9712) 33 87 61 · 32 62 60/ 49
56 Janpath Firat Floor New Delhi llOOOl Tel: 328661 Telex : 31-4881
ADANA: Stadyum Cad. No:1 Tel: (711) 431 43 . 372 47
AMMAN: Jabal Amma n Rlyadh Center 8th F loor P.O. Box 39177 Tel: (06) .65 91 02. 65 91 12
AMSTERDAM: Leidaeotraat 61017 1 PA. Tel: (020) 22 79 1 84 1 86 1 86 / 8 7
ANKARA : Hipodrom Cad. Gar Yanı Tel: (41) 12 49 00 1 43 · 12 49 33 · 12 49 10 . 12 62 00 1 08
ANKARA: Kava khdere, Atatürk Bulvan 167 1 A, Tel: (41) 125 52 58 · 133 76 27 · 312 44 90
ANTALYA: Haatane Cad. No: 66 Tel: (311) 128 30 · 234 32
ATINA· ATHENS: Phileltion Str. 19, Athena llS Tel :" (01) 322 10 35 · 322 25 69 · 324 60 24 . 324 59 75
BA(WAT · BAGlfDAD: Hamed Haaan al . Obeidi Travel Office Saadoun Str . l.okender Stephan Building. Tel : (Ol) 888 13 83 · 868 21 68 · 887 50 92
KONYA Alaaddin Cd. No: 22 K-1 / 106 Tel : 120 00 . 120 32
Al · Rayan Travel Ageney GSA . Tel: (974) 82 19 lO. 32 12 26 . 41 29 09
KOPENHAG -COPENHAGEN Ved Veeterport 6 1612 Tel: (Ol) 14 44 99 - 14 51 90
DUBAI: Sweadan, Trading Company GSA . 63 b, Sheikh Raahid Bldg. Almaktom Street. Tel: (971·4) 22 60 38
KOLN Trankgaoee 7-9 6000 Köln· 1 Tel: (0221) 13 40 71 1 73 · 13 44 43
KUALA LUMPUR Ofisi:
DUBLIN:
Şehir
GSA. Aer Lingua · Upper O'Connel Str. 40 Dublin Tel: (01) 37 77 33
DUSSELDORF: ı
ELAZIG: Rızaiye Mah. Şehit tthanlar Cad . No: 26 Tel: (811) 116 76 · 123 00
ERZURUM: H aataneler Cad. 38 Evler, No : 26/ B Tel: (011) ll9 04 . 134 09 · 185 30
FRANKFURT: Baaeler Str. 35 · 37 6000 Frankfurt Main Tel: (069) 25 30 1 31 1 32 1 33
BAHREYN · BAHRAIN:
GAZIANTEP: Atatürk Bulvan No: 38/ C Tel: (851) 164 35 · 203 82
BELGRAD:
Serçeönü Mah. Yıldırım Cad. 1 Tel: (351) 139 47 · ııo oı
DOHA ·(KATAR · QATAR):
Car 'Park Building Cen ter Main Govemment Road; Manama P.O. Box 2777 Tel: 27 77 47
HAMBURG: Adenauer Allee 10 2000 Hamburg 1 Tel : (040) 24 14 72 · 24 14 73
TRG Mark aa 1 Engel aa 8 1 I V.
HANNOVER:
ı ıooo
3000 Hannover Lange Laube Str. 19 Tel: (051 1) 32 60 87 1 88
Airport büro no: 1051 Tel : 011/ 601 555'ten 2969
BERLIN: Budapeater Str. 18 B 1000 Berlin 30 Tel: (030) 262 40 33 · 262 40 34
!STANBUL: Abidel HUrriyet Cad . Vakıf ı. Hanı Kat: 2, şı.li Tel: (Ol) 146 40 17 · 146 38 48
BOMBAY:
lZM!R:
305, Maker Cham bera No. V Nariman Fbint BOMBAY · 400 021 Tel: 2046491
BUyük Efes Oteli altı Tel: (51) 14 12 2().. 25 82 80 (5 hat)
BRVKSEL · BRUEXELLES: 51 Canterateen 1000 Bruxelles Tel: (02) 612 67 81 1 82 · 511 76 76
B URSA: Cemal Nadir Cad. Kocagil Apl Tel: (241) 218 66 . lll 67 · 128 38
CENEVRE · GENEVA : Rue Chantepoulet No: 1-3 1201, Geneva Tel : (022) 31 61 20 . 31 61 29 63 Rue Larbi Ben Mhidi Alger Tel: 64 78 21
C!DDE · J EDDAH: Clty Center An nex 12 -13 Medina Road P.O. Box 188 16 Tel: (02) 660 Ol 27 · 660 06 74660 08 15 - 660 17 43; GSA ABC ~a vel Ageney Medina Road Falcor Bunding P.O. Box 11679 Tel : (02) 653 27 84 · 653 13 76 · 651 79 00 . 651 83 00
DAHRAN · DHAHRAN: GSA ABC Travel Ageney King Abdulaziz St. Al Khodari Bldg. Al Khobar Drahran Tel: (03) 895 00 44 - 895 49 04 · 894 79 17
DALAMAN:
66
Turkish Airlines Hotel Equatorial Lot 6, Lobby Floor Jalan Sultan larnail 60250 Kuala Lompur Malezya o Tel : 261 40 55 · 261 40 58 Meydan Ofisi: Tel: 746 27 97 . 746 45 65 1 2770
MVN!H · MUNICH: 2 Bıı.vern Str. 43 . 45/ 1 8, MUnchen Telefon : lotaayon: 92ll8515 . 92ll8516 . 92ll8517
NVRNBERG: 8500 NUrnberg Am . Pherrer 80 Tel: (0911) 26 53 Ol - 26 53 02
OSLO: Dronninges Gate 34. 3 Etaaje Oolo 1 Tel: (47-2) 41 28 41
oı54
PARIS: 34 Avenue de L'Opera 75002 et ll Tel: (Ol) 47 42 80 65 · 42 65 17 10
R!YAD · RIYADH: GSA ABC Travel Ageney Al Arbaeen Str, Tel: (01) 477 90 03 - 477 90 55
RIZE
KUVEYT · KUW AIT:
Belediye kar,ıoı . Tel: (054) ı 10 07
Fahad El Salem Str. Al Abrar Bldg. P.O. Box 23959 Safat, 13100 Safat, Kuwait Tel : 246 06 56 · 242 07 77 . 242 46 39 (ll hat)
Plazza della, Republica 56 · 00185 Tel: (06) 475 ll 49 . 475 96 35
LEFKOŞE ·
NICOSIA :
Oomanpa,a Cad . Lefkoae · Kıbno Tel : (620) 710 61 · 713 82
LONDRA · LONDON: Hanover Str. ll-12 W. 1 Tel: (Ol) 499 92 47 1 48 · 499 92 40
ROMA · ROME: ROTTERDAM: Weena 140 3012 Cr. Tel: (10) 33 21 77 . 33 24 65
SAMSUN KAzımpa•a
Cad . No: ll / A Tel: (361) 134 55 · 182 60
S!NGAPUR · SINGAPORE:
MADR!D:
646 Orchaıd Rd 02-21 Far Eaot Shopping Centre Singapur 0923 Tel : 7324656 SIVAS : Belediye Siteoi ll . Blok, No: 7 Tel: (477) ı ll 47 · 136 87
Plaza de Eopana Torre de Madrid Planta 4 Officina No: 20 Tel: (Ol) 483 23 12 · 263 23 61
Bul. AL. Stamboliiiki Noll-a Tel: (02) 87 42 40 . 86 35 96
LYON: 91 Rue Bugeaud 69006 Lyon-France Tel: 78241324 (5 hat)
MALATYA : Dörtyol Hal ep Cad. N o: 1 Tel: (821) ı 19 22 · 140 53
MARMARIS:
KAH!RE · CAIRO:
Atatürk Bulvan 30/ B Tel: (6 121) 3751-3752
GSA . lmperial Travel Cenıer, Mahmoud Baaaiouny Sır. No : 26 Tel: (02) 76 17 69 · 76 00 71 · 758939 - 733400
latiklal Cad. 27. Sokak Çelebi !,hanı No: 2 T•l: (741) 212 78 · 152:;32
MERSIN:
SOFYA · SOFIA: STOKHOLM · STOCKHOLM: Vaaagatan 7: 10120 Stockholm Tel: (08) 21 85 34 1 35
STUTTGART: La utenochlager Str. 20 7000 Stuttgart' Tel: (0711) 22 14 44 . 22 14 46 ŞAM·
DAMASCUS:
GSA. Al · Faradeeo Travel and Tourlam Ageney P.O. Box 6132 Mayaaloun St. Dar el Mauh andeaeen, Damaocuo - Syrial Tel: (Oll) 22 72 86 · 23 21 90 (10 hat)
TAHRAN· TEHRAN: 4000 Avonue Hafez 3 ıd . !&>or No: 7 Colleıre · Crouing Tehran Tel: (021) 66 90 26 . 66 46 09
TRABZON: Kemerkaya Mah. Meydan
CEZAYIR:
Dala man Havaalanı, Tel: (6 11 9) 1899
MlLANO · M/LAN: Via P . da Cannobio 37/ 2 20120 Tel : 8056233 - 8053976 866350
KAYSERI:
DfYARBA KIR: lzzetpa,a Cad. Demir Oteli altı Tel: (831) 123 14 · llS 74 · 101 Ol
Graf Adolf Sır. 41 4000 Duaaeldorf Tel: (0211) 37 47 99 - 37 40 80 · 37 40 89
KARAÇI · KARACHI: Paktürk Tra vel Agenciea 12 Aven ue Centre Stracher Rd. Tel: (021) 62 74 71 1 72 • 52 32 49
Parkı
ker,uı
Tel : (031) 116 80 . 134 46
TR!POL!: Muhammed Megarif Str. Cezayir Sq.
Tel: 60 50 68 · 60 60 68 1 418
TOKYO: GSA JAL. Daini Building Meruno· uchi Tokyo Tel: (02) 74 35 51
VAN: Enver PerlhanoRlu 1, Merkezi, Cumhuriyet Cad. 196 Tel: (061 1) 1241 . 1768
VIYANA · VIENNA : Opemgaoee 3, 1010 Wien Tel: (0222) 56 37 96 . 56 37 68
ZVR!H · ZURICH: Mu ıtla
Tal Str, 68. 8001 Zurich Tel: (Ol) 211 86 67 · 211 10 70 1 71
Treat yourself to a travel 路comfort and traditional Turkish hospitality on board.
Fly_ Turkish Airlines toEura e, 路
Middle~
and Asla.
Famous Turkish hospitality enhanced by the comforts of the world's most advanced jetliners and the most convenient flight schedules. Our extra-roomy Airbus A31 O's offer faster service and the option of full First Class service that makes flying a real pleasure. Call our nearest sales office or ask your travel ageney to be booked on Turkish Airlines.
1
iQ
ve
dış uçuş noktaları haritası THY TYPE
Azami K•k•t AOıırhQI {Maximum Tak e ol Welgt'
v••• Kapnıt"ı (Fuel Capaclty)
Azami Menzll (Maximum Aange)
S b i ry a
s
s
1
Azami Uçut Tavinı (Maximum Celllng)
Normal Seyir SOratı (Normal Cruise Speed)
Koltuk Adt<ll (Seatlng Capaclty) Flloda Mevcut Adet (Numbtf ol Alreratts)
Nüfusu G 1.000.000'dan fazla 500.000.1 .000.000 o 100.000. 500.000 o 100.000'den az yerler Altı clzili olanlar Baş şehirdir
o
Demiryolu Kanal __........
Şelale
Baraj Bataklık
ve Tuzla Devlet hududu
Dr-
"o
Yükseklik
z d erinliği
Jo .oro o
2 oo t=o== 20~0c__ Oii~~====2r00~
11111111111111 1111
1
ı
•
)mestic and international network system B-727-2F2
ÇAK TiPLERi VE ÖZELLiKLERI ND CONFIGURATION OF AIRCRAFT ao•e 707
AtASUS
B-727 2F2
A· 310
DC-10110
U . 969 Kg.
86.409 Kg .
142.000 Kg
115.048Kg.
151.000 Kg.
11.180 Kg .
24.688 Kg.
43.450 Kg .
88.138 Kg.
141.100.115 / 2.201
14.500 lb.
15.500 lb.
50.000 lb.
39.000 lb .
17.500 Ibi
2405 km.
3518 km .
5560 km .
5550 km.
400 mil. x (1.853)
35.000 lt.
42.000 ft .
41 .000 ft.
42.000 tt.
45.000 ft.
1170 km / h
900kmltı
929 km /h
980 km / h
560
(1 .153)
Km 1 h
796 km /h
862 km /h
662 km/ h
875 km / h
470 •(1 .853)
Km / h
DC-9 1)
Ko,..
X
Km / h
DC-9
40.000 kg.
245 mJ 111 / 115 9
167
210
9
7
345
2
2
DC-10/10
A-310 AIRBUS
TORK HAVAYOLLARI
•
Iş Bankers believe in business.
1·
In Turkish "İş" means business... your business. İş Bankers are experts on trade fınanc ing, foreign currency transfers and a whole range of international business transactions. Importers, exporters and investors can rely on our in-depth knowledge of the Turkish market. After all, İş Bank has more domestic branches than any other private bank in Turkey. It alsa has the largest number of overseas branches and representative offıces, not to mention a network of Head Office:
Ankara, Turkey
Foreign Department:
Abdi lpekçi Gad. No. 75 80412 Maçka, Istanbul Tel: ( 1ı 133 03 60 Tlx: 31000 ısex tr
Branches abroad:
1000 carrespandem banks araund the world. İş Bank is a partially employee-owned institution. So İş Bankers are more than employees; as owners they have a stake in the Bank' s progress. And no one ina company works harder than the owner.
iŞ iANKil
' İş' ,
pronounced as in Turkish, means 'business'.
=
Frankfurt/Main Branches In the Turkish Kalserstrasse 3 Republic of Northem Llc~d dffiQı!lt taker 0·6000 Frankfurt/Main 1 2ı Al ermanbury Tel: (069) 29 90 10 London EC2V 7HA Tlx: 4189385 ısch d Tlx: 57123 usb tk Tel: (Ol ı 606 7151 W. BerUn Maııosa Tlx: 8951543 tıbank g Admiralstrasse 37 Tlx: 57179 ısbm tk Gime D·IOOO W. Berlin 36 Tlx: 57233 ısh tk Tel: (030ı 614 3034 Tlx: 181481 ıschb d London
Rcpresentatlvc
Munich Tlx: 528347 ısmue d Stungart W. Gemıany Tlx: 722746 ısch d Frankfurt/Main Gelsenkirchen Tlx: 414143 ısch d Tlx: A2457R ısch d Cologne HoUand Tlx: 8886609 ısch d The Haj!Ue Hamburg Tlx: 34259 ısban nl Tlx: 21 73975 ıshh d
Offices: