TURKISH
AIRLINES
KARADENiZ'DE BiR TARiH HAZiNESi: TRABZON 1 TRABZON: AN HISTORICAL TREASURE ON THE BLACK SEA • LALE DEVRi COŞKULARI 1JOYS OF THE TULIP AGE
HOLIDAYINN A WORLD FAMOUS HOTEL IN ISTANBUL ... Away from the no ise of do\\'ntt l\\·n. t ralTi c
Holiday Inn with 170 sp:ıcious rooms , all \Vith
congestions and air pol lution .
halconies overlooking the seı of Marmara, offering
It is located within easy reacl1 from tlıe airport. ;ıs
minihars, sarell ite 1V, safe deposit boxes and
well as b usiness and touristic centers t ıf Istanbul. in
queen size heds in the rooms has hecome even ·one 's choice.
peaceful su rroundi ngs of Atakö\· Marina.
Shou ldn ' ı it he vours
STAY WlTH SOMEONE YOU KNOW .
Sahil Yo l u 34 7 10 Alaköy-ISTANRIIL
Phrme: O1 560 4 1 10
FrL\':
O1 t 55<) 4<; 05
T/x: .200_W H ımı tr.
i ..
•
1 e rasarruflarınıza imkanlarını
en yüksek gelir sağlayan güçlü yapı
e Vurdu n her köşesinde en süratli hizmeti sunabilen on-line sistem bankacılık ve geniş muhabir ağı e rüm bankacılık işlemlerini yüksek teknoloji kullanımı ile çözümleyen dinamik bir organizasyon e Ferdi krediden, kredi kartına kadar tüm bireysel bankacılık hizmetlerini alabileceğiniz çağdaş anlayış
e ve sizi, evinizdeki
rahatlığınııda ağırlayan,
güleryüzlü çözümler getiren uzman personel sorunlarınıza
m
BANK, çağdaş bankac1hğ1n bu 5 önemli noktas1n1 Türkiye çapinda 5 önemli noktada sunuyor. TORtdY! TURIZM YAnRtM ve DIŞ TICARET BANKASI A.Ş .
B
A
N
K
e m
IIANK Haıt>lye: Cumhuriyet Cad. 301 Harbiye/ iSTANBUL TEL: 134 51 60 (10 hat) 131 50 27
e m
IIANK Nuruosmanlye: Nuruasmaniye Cad. 94 Ca Qalo{jlu/ isTANBUL TEL: 512 86 44-46
e m
IIANK Ankara: Cin na h Cad. Görerne Sk. Nazmi Bey iş Merkezi 1/ 2 Kovoklıdere/ANKAAA TEL: 127 28 7CP2
e m
IIANK Anlalya: Cumhuriyet Cad. 70/ A ANTALYA TEL: 18 75 38 (4 hat)
emiiANKiımlr. Cumhuriyet BuM:ın87/A Aisancak/iZMiR
TEL: 135354
l l l l l
Tam güvenlik
Bakım ve onarım Pedestal üniteleri Sosyal etkinlikler
Sınırsız ve ekonomik hizmet
Koodinatlar: 28°S2' SS" E. 40°S8' 22" N.
f(\')f
Sahil Yolu, 34 71 O Ataköy , lstanbul(I'ÜRKİYE Tel:560 42 70 (1OHat) Fax:560 72 70 Telex:28677 atum tr
Netaş
her sektöre uygun çözümler üretir ...
Netaş
25
yıldır
liderdir. Çünkü
Türk
Netaş
25
iletişim sorunlarına kalıcı dünyanın
haberleşme yıldır
sektöründe
ve egitim
safhalarına
Türkiye'nin
projelerde
ortak
çözüml er sunmakta ve
pek çok ülkesine en son te knolojiye
sahip ürünl er
Grubu'nda 200'ü
teknisyen karşı l ayan
araştırma
geliştirme
geliştirir.
Çalışma
fizibi lite
sonucunda Netaş,
büyük
sistem
ka rş ılanınasında . tas a rımı.
uygulama
çalışma
ile
inanır.
prensibine
yakın işbirligi
içinde
kalıcı
çözümler getirir. Ne ta ş,
ihtiyaçlara Farklı Çözümler...
her
sektörde
kuruluşun ihtiya ç larına
telefon
santralları,
telefon
teknolojinin tüm a kış ını
ve
her
büyüklükte
cevap veren PABX özel
şe fsekreter
makinaları
sistemleri
üretmektedir.
olanaklarına
net ve kusursuz
ya ban c ı kuruluşların
ihtiyaç larının
raporlarından
bugün,
gelmiştir.
Prensibi ...
ya da küçük, ye rli ya da haberleşme
mühendis ve
Neta ş,
ça lışına l arı
teknoloji ihraç eder konuma
Ortak
aşkın
ülke gereksinimlerini tam olarak projeler
mü şteri
Farklı
pazarlamaktadır.
Araştırma Geliştirme ... Netaş'ın Araştırma Geliştirme
Sorunlara
kadar üstlendigi tüm
Sayısal
sahip bu santrallar
h abe rleş me
hızlandırmakta
ve
saglamakta, iş
ve
iş
verimini
artırmaktadır.
Ne taş,
bugünden
21.
yüzyılın haberleşme olanaklarını
sunmanın
gurunınu
duymaktadır.
Netas
iletişimin
gü cü
Netaş Satış Teşkilatı : istanbul t 1 ı 2- ı .~ı -ı Ankara t ı ı ı ı- lJ') 00 izntir t.::; ı J ll) 55 5.~ Antalya (.~ı ı ı H .:;o .:;o .\'etaş Dfuuşma .fierı • l:•tl: ()()() IX 19 10 t T Cırkt\t' ' nın lıt·r \erındt:n ll< n.·t ..,ı; ol.ır;ı~ .ır.ı \ ·: ıhılır•.ını/ ı
iNDEKiLER 1 CONTENTS
__,__
:z
......
:• .1 :::ı:
en
slP NiSAN 1992 APRIL YıllYear
1O
Sayı/Number
107
s/ p SO
ı 02
THY'DEN HABERLER/ NEWS
Amerikalı Turizmciler THY'de 1 American Travel Agents Visit Turkish Airlines el ~·iınizden Biri
- - -- - - -- - - - -- - - -- - - -- Teşhis Için Bir Damla SAGLIK
~----
-
6
---
16
Kan
BIR KENT / A SPECIAL CITY
Trabzon
lO
GELENEK /TRADITION
Manisa'nın M esir Macunu Maııisa's Jmperial Elixir
)4
UÇUŞ NOKTASI / DESTINA TION
Hollıında '92: Avnıpa'nııı Çi çeği Hol/and '92: Tlıe Flo wer of Euro pe
40
---------------------Lale Devri Coşku ları TARIH 1 HISTORY
so
j oys oftlıe Tu/ip Age
Kapak Fotoğrafı 1 (over Photograph by: Süleyman lskender
SERÜVEN / ADVENTURE
Fırat Üzerinde H eyecanlı Saatler Rafting Down tlıe Eupiırates
60
SEMT / NEIGHBORHOOD
Altın Şehir
68
Th e City of Go/d YEMEK / EA11NG OUT
Karaden izli Küçük Bir K ı z
Young Girl from Black Sea Region
ARKEOLOJI / ARCHAEOLOGY
Kanaat : Alaturka Bir Lokanta A Haveıı ofOld-FasJıioııed Cooking
78
Bergama
84
Kaııaat Lokaııtası:
Perganıon: Aııcieııt
Center of Healiııg
------------------Türkiye EXPO '92 Kainat Sergisi'nde SERGI / EXHIBITION Turkey KOLEKSIYON
1COLL[CTION
iıı
94
EXPO '92 Universa l Exlıibitioıı
Beykoz Camları The Art o/Turkish Class
102
DUTY FREE
ı
THY BILGILERI /THY INFORMATION
120
ll
Dergımızde yayınlanan yazılardan
kaynak:
belirtmeksızın
özet alınt ı yapılamaz
tam veya
THY'DEN HABERLER
Şenliklerle •
1
çinde
dolu bir ay
bulunduğumuz nisan ayı, bayram ve şenlikler ile dolu bir ay.
4-5-6 Nisan, Şeker Bayramı. Tüm yolculanmiZ/n bayramını kutluyor,
gelecek günlerin
kendılerine sağlık
ve mutluluklar getirmesini diliyoruz.
Türkiye, çocuk/anna bir resmi bayram
/920
yılında
armağan
eden ilk ve tek ülke.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açıldığı gün olan 23 Nisan.
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak bu yıl da şenlikler ile kutlonacok. Bu vesile ile SKYL/FE tüm Türk
çocuklarını kucaklıyor.
Nice mutlu bayram/ara, nice mutlu
Turk Hava Yollan A.O.
Sanat Yönctmenı
ad ına sah ıbı
Art Dırecwr Kemal Öktem
Te:ıı:can
1 Pubıısheı
M.
şenlik/ere....
Yaramancı
Genel Koo ı dınat öı
General Coordmator Çetin Ö:ıı:bey
Reklam 1 4dvel!lsıng Duygu Tamer Yurdagül Altınö:ıı: Tel: 574 73 00 (Ext) 1184/1 185
Genel Yayı n Yönc t mcn ı Edııor ın Chıe(
Lale Apa Tel: 264 64 20
Dağıt ı m
1 Oısrnburıon Mustafa
Sökmenoğlu
Tcl: 574 73 00 Yazı I şl en M udüri.J 1 Edııoı
(Ext)ll86
Ane Üçok IJieyen T cl: 264 64 20
Adres 1 Address
Y ayı n
Türk Hava Yolları Genel Yönetim
Kurulu
Publıshıng
Boord
Engin Öktemer Turgay Tekin Ergun Ergur
Binası
Atatürk Havalimanı
YeJIIköy 34830 Istanbul
Engııslı Edıto11aı yapı m. bask ı
ACC Ltd
Tasan m.
GümÜJSUYU Istanbul
Desıgn. productıon. p11ntıng
Tel: 245 19 60
-:-:\
ara
Fotoğra fl ar 1 Phaıographs
Apa Ofset
Bünyad Dinç Refik Ongan Er4!ial Alok
Levent, Istanbul
Basımevi
Tel: 264 64 20
4 1992 SKYLIFE S
HABERLER /NEWS FROM l
Amerikali turizmciler THY'de
A
m erikan Seyahat Acentaları Birliği'nin (ASTA) 20. ulu~ lararası konferansı 20-29 Şubat
tarihle ri arasında İstanbul'da yapıldı. Konferans dışındaki zamanlarında şehri gezme fırsatı bulan turizmcil e r Türkiye'den güzel anılarla ayrıldılar. Bu arada , Türk Hava Yolları ASTA üyeleri onuruna genel yönetim binasıııda bir kokteyl ve rdi. Turizm Bakanı Abdülkadir Ateş'in de bulunduğu toplantıya Türk Hava Yolları Yön etim Kurulu Ba~ kanı Erınan Yerd ele n ve Genel Müdür Tezcan M. Yaramancı da katıldı. Gene l Müdür Tezcan M. Yar a mancı toplantıda yaptığı konuşmada Türk Hava Yolları'nın Amerika seferleri ile ilgili bilgi verdi ve ülkemizin dünya turizmi açı sından ta:;;ıdığı büyük önemi anlattı. Türk Hava Yolları'nın genel yönetim binasında bulunan kokteyl salonu toplantı için özel olarak elekore edilerek otantik bir hava yaratıldı. Kokt eyl salonunun girişinde mi s afirlere Türkiye' nin olağanüstü zengin kültürü, gelenekleri ve günlük yaşamından çeşitli k es itl e r sunuldu. Özellikle, ebru yapan u sta ile ipek halı dokuyan kadın turizmcilerin çok ilgisini çekti. ASTA başkanı Philip Davidoff Türk Hava Yo ll arı Gen e l Müdürü'n e, Am erikan ve Türk turizmine katkıları neden iyle Am e rikan Seyahat Ac e nt e le ri Birliği ' nin t eşe kkürl e rini simgeleyen bir gümüş tabak hediye etti. •
American travel agents visit Turkish Airlines
T
Turizm
Bakanı
Abdülkadir
Ateş, THY ve TÜRSAB yö-
neticileriyle birlikte (en üstte). Misafir/ere ebru tanıtıldı (üstte). THY Yönetim Kurulu Başkanı Erman Yerdelen misafirler/e birlikte (solda). Tlıc Mır11s1cr
o( Tourısrrı
Abdii/kuJır Ateş wgeıher
A·rıh ıhe: <J•recwrs o( THY and 1ÜRSAB (wp). Gues1s "'ere g1ver rn(ormauon rıbouı che arı o( ebr!l (obove). f.ukısh Aırlrnes Clıarrrnarı ot rlıe Board. E•r>ıarı Yerdelerı wrch the ~·.eSIS (lcfr,
C5 SKYLIFE 4 1992
he American Society of T ravel Agents (ASTA) hel d the ir 20th ıntematıonal confeı-ence ın Istanbul from February 20th-29th. The travel agents had the opportunıty to do extensve sıghtseeıng ın the cıty and left Turkey wıth good memones. Durıng theır stay. T urkısh Aırl ın es hosted a cocktaıl dınner ın honoı- of AST A at the head office building at Atatürk Aırport. Mı-. Abdülkadır Ateş. the Mınısteı- of T ourısm. attended the event as did General Manageı- Tezcan M. Yaı-amancı and Chaınman of the Board Enman Yeı-delen. General Manager Tezcan M. Yaramancı gave a brıef pı-esentatıon on T urkısh Aırlınes flıghts to the Unıted States and the ı m portance of Turkey for world tourısm.
The cocktaıl salon was specıally decorated for the evenıng to ueate an authentıc atmosphere. Turkey' s extraoı-dınarıly nch culture, tradıtions and scenes from daily lıfe were presented. The women ın the group showed particulaı inteı-est ın the cı-aftsmen doıng ebılJ and weavıng sılk carpets. AST A Presıdent Ph ıl ıp Davıdoff presented the Geneı-a Manager wıth a sılver- plate symbolızıng the thanks of the Amerıcan Socıety of Tı-avel Agents for the contnbutıon of T uıi<ısh Au-lınes to Amerıcan and T uıi<ısh tounsm. •
iÇiMiZDEN BiRi
THY Kabin H izmetleri Müdürü Figen Baturay:
''Hosteslik mesleğinde
tecrübe çok önemli" fiziğe
sahip, pratik zekası olan, sorun çözebilen ve ev sahibesi özelliği taşıyan her genç kız uçucu hostes olabilir." Yukarıdaki sözler Türk Hava Yol· ları'nda hosteslerin -Ortaklık'taki tanımı ile kabin memurlarının· bağlı oldukları Kabin Hizmetleri Müdürlüğü görevini yürüten Figen Bayülgen'e ait. Türk Hava Yolları'nda bugün sayıları 880'i bulan hostesler, kişisel isteklerini, ekip isteklerini, uçuşta başlarına gelen veya yolcu hizmetini olumsuz etkileyen olayları Kabin Hizmetleri Müdürlüğü'ne getiriyorlar. Kabin Hizmetleri Müdürlüğü bunları yazılı raporlara dönüştürüp ilgili ünitelere göndererek, görüşmeler yapa· rak çözüme kavuşturuyor. Figen Bayül· gen çalışma esaslarını özetlerken şöyle diyor: "Amaç ve hedef, yolcu hizmetini daha iyi bir noktaya götürmek. Bunun için stan· dartları belirlemek ve devamını sağlamak gerekmektedir. Hostesler, yolcu hizmetinde görev yapan en önemli gruplardan biridir. Çünkü yolcuyla çok uzun süre beraber olan onlardır. Ayrıca verilen hizmet sadece uçuş emniyeti ve ikramla sınırlı kalmaz. Kabin memurları kimi zaman bir bebeği ailesine götüren bir anne, bazen hastalanan bir yolcuya ilk yardım yapan kişi, uzun bir yolculukta yolcularla sohbet ederek misafirperverliğini en iyi şekilde gösterme görevlerini de üstlenirler." Figen Bayülgen, Kabin Hizmetleri Müdürlüğü'nü de şöyle tanımlıyor: "Telefonu sürekli çalan, devamlı iş ziyareti yapılan bir ofis." Sonra da ekliyor: "800 küsur kişinin ay boyunca hergün müracaat ettiğini düşü nün. Hosteslerin de özel sorunları var. Mazeret izni var, boş gün isteği var, sağ lık izni durumu var. Bütün bu hizmetler de Kabin Hizmetleri Müdürlüğü kanalıyla veriliyor. Bunların yanı sıra Baş Kabin
'' N
ormal bir
bakımlı, canlı,
Memuru ile birlikte olayları değerlendirir, hizmet standartını geliştirmek için neler yapabileceğimizi düşünürüz. Eğitim ihti· yaçlannı saptanz." Bugünlerde hosteslere verilen eğitim konularından biri de vücut dili. Psiko· logların, sosyologların gündeme getirdiği, bireyin toplum yaşamında başarısına katkıda bulunabilmek için bedenini daha iyi kullanmasını öğreten teoriler, şimdi· lerde hosteslere anlatılıyor. Figen Bayülgen bu konuya değinirken, "Kişilerin kar· şılarındaki kişilerle iletişim sağlarken o· lumlu bir imaj bırakabilmeleri için vücudun dilini kullanmaları çok önemli. Bu sene hosteslerimize bu konuyu eğitim programları içinde bir ders olarak veriyoruz." diyor. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ni bitirdikten sonra 1967 yılında, ken· di ifadesiyle "Bir süre denemek için" THY'ye başvuran Figen Bayülgen, önce uçucu hostes oldu. Bayülgen mesleğin deki ilk yılları şöyle anlatıyor: "İki yıllık kabin memuru iken Kontrol Hostesi, 1972 yılında ise Baş Kabin Me-
m uru oldum. 1973' ~ geldiğimizde evlili· nedeniyle görevimden ayrılmak zo· runda kaldım. Bu o zamanlar kaçınılmaz bir kuraldı. Evlenen hostes ayrılıyordu. Ben de THY'de Eğitim Bölümü'ne öğret men olmak üzere başvurdum. Uzun süre bu bölümde çalıştım. Sonra Kabin Eğitim Şefi oldum. 1989'da da şimdi görevime getirildim." Hostes, sürekli eğiti l en, değişen ihtiyaçlara, yenilenen teknolojilere uygun olarak yeni bilgilerle donatılan kişi. Figen Bayülgen hosteslik mesleğinin özellikleri ğim
hakkında şö'yle konuşuyor:
"Hostes açısından bu mesleğin en zor sürekli insan ilişkilerine bağlı oluşu· dur. Bu nedenle de hosteslikte tecrübe çok önemlidir. Zaman içinde kazanılan tecrübe birikimi hizmetin kalitesinin artı· rılmasında en büyük etken oluyor. Hosteslerimiz hergün çok sayıda yolcu ile karşılaşarak, sorunlar ile boğuşarak tec· rübe kazanıyorlar. Bugün 10 yılını geride bırakmış bir hostes yolcuyu çok güzel yönlendirip, karşılaşıl an sorunları rahat· lıkla çözebiliyor." • yanı
4 1992 SKYLIFE 7
IÇI N OLAGANÜ STÜ ÇABA GÖSTERIYOR.
FREQlJENT FLYER
---------· ---------
'''' 405 SRI
1905 cc /23 HP
'''' Peugeot'nun en gözde 92 modelleri yerlerinde duramıyorlar ! Onları arayın: (1) 274 99 24
satış mağazalarında
sizi beklerken
---------· --------205 GTI
1905 cc IJO HP
'''' 605 SRI
1998 cc IJO HP
PEUGEOT
p[[ OTO II OTIV 1 S
O · ı O \1 O B ı 1. ll ~.
" K ,1 1. ı C ı
<; l Z ~ ı 1. ı
(;
ı
"
·1 ll ·1 '
ı
' .
1' E l <; E O T .
,1 \ ll l 1' A ' '
ı
'
<; ı · Ç 1. l
A R S 1. A N ' 1 .
İŞ
ELEKTRONiK
BANKA C lLIK
MERKEZi ' NDEN
HABERLER
•
Is harcamalarında atılan her imzanın arkasında .;
artık
İs B ankası olacak . .;
Cünkü sirndi İş Banka~ı Busi~ess Card var. İş
gez il e ri ... İ ş ye m e kl e ri . .. Şirk e t iç in a lı ş
v e ri ş ler. .. H a v aa l a nları ...
Yurt iç inde ve yurt ni z, onun
adına
Ote lle r. .. Restoranl ar. .. temsi l
dı ş ınd a ş irk e tini z i
harcama
y aptı ğ ını z
her ye rde
e tti ğ i
im za nı z
bir güce dönü şe ce k: İ ş B ank as ı gücüne. İ ş Banka s ı ' nın " Şirk et
Kredi Kartı ", Vi sa Business
C ard , dün ya nın her yerinde hem s ize ya rd ım c ı bir dost o laca k, hem sayg ınlı ğ ını z ın göste rges i. Biletini z i a lacak, y onlarını z ı
ödeyece k, reze rvas-
unuttu ğ unu z d osya nı z ı
ge tirtecek , has -
siz inle ilg il enecek ... isterseni z nakit avans
a lın a nı z ı sağ l ayaca k .
Artık
yurt dışında bir dostunuz var. i ş B a nka s ı
daki iki
herhangi bi r sorunla
kar ş ıla ş tıkl a rında
SOS
Hi zme t Merkez leri ' nin (International SOS Assis tance) yardımınd a n ya rarl anabilecekl er.
İş Bankası Visa Business Card şirket
muhasebesine de avantajlar
Şirk e t
muhasebes inde n
s ık s ık
sağlayacak.
nakit
ç ıkı ş ı
ö nl e-
necek. Şirk e t e ayd a iki kez hesap özeti gönderilece k. Harcama lar ko layca ko ntro l ec,Jil ece k. Ve ş irk e t iste rse,
garantileyecek, indirimli otomobil kirala -
yac ak , uçakt a t a l a nırsa nı z
h esa bını zı
alınmı şsa,
k o l ay lı ğ ı. ..
bunca
a v a nt ajı. ..
bunca g üve ncey i size İ ş B a nk as ı Visa Bus iness Card sunu yo r.
yardımımza koşacak
Vi sa Bu siness Card sahibi ve ya nın
ki ş i , eğe r
Bunca
yo lculuk bile tl eri Bu siness Card' Ja
Ç ünkü üstünde,
b aş ka
hiç bir
kartta o lm ayan bir isim
••
•
TURKIVE
ta ş ı y or.
•
IŞ
BUSINESS
CARD
BANKASI
lnvented by LEZZO
OPEL
VECTRA
BİR DENEME SURUŞÜYLE
GÖRECEKSiNiZ: BİR BAŞKA OTOMOBİL DEGiL,
BAMBAŞKA Bugünlerde bir Opel bayiine giderseniz heyecan dolu bir dünyayla karşılaşacaksınız: Opel Vectra dünya sıyla ... Almanya'da tasarlanan , Türkiye'de üretilen Opel Vectra , deneme sürüşü için hazır. Vectra'nın ferah ve konforlu iç mekanını , mükemmel aerodinamik tasarımını, hidrolik direksiyon (standart model hariç) keyfini, 1.8 ve 2.0i litrelik üstün Opel motorunun sagladıgı yol performansını keşfedin . Türkiye'nin her bölgesine
ll~ ff&· ::;:A
BİR
••
D U NYA.
yayılmış
servis ve yedek parça agını tanıyın . bir otomobili degil, Türkiye'nin en heyecan verici otomobilini kullanın . Opel Vectra ile bir deneme sürüşü için bir Opel bayiine mutlaka ugrayın .
Sıradan
Daha iyi bir otomobil. Daha iyi bir seçim.
~~~~! .......
OPEL. EURO 92
OFRCIAL SPONSOR
OPEL S
ı
sağl1kl1
Her harekette tek bir havlu sağlayan "multifoldn
alınmasını
kattama
Marathan Havlularda var.
yalnız
Başkalann
ca el sürülmemlş , tertemiz havlulara ulaŞmanın
en sağlıklı yolu.
ok
pratik
Özel dis enseri ile Marathan Havlular şık ,
deko atif. Elektrikli kurutma makine-
lerinin b
ım, onarım ;
tekstil
havluların
SACiLIK
Te,his için bir damla kani çalışmalarını bakanlıkla işbirliği içinde
Tarama
yürüten Fenilketonürili Çocukları Tarama ve Koruma Derneği, önümüzdeki dönemde bölgesel laboratuvarların kurulmasını hedefliyor. er çocuk bir çiçektir, n eşe dir, şenliktir.. . Onlar toplumumuzun geleceği, yan nımızın güvencesi, yavrularım ız ... Ancak ad ını bile duymadığın ı z binbir çeşit hastalık birer tehlike olarak aniann yaşam yolu üzerinde sıral anmış bekliyor. Işte Fenilketonüri de bu hastalıklardan yalnızca biri. Adının pek bilinmemesine karşın, ülkemizde her yı l 400-500 çocuk bu hastalıkla doğuyor. Daha da ürkütücü olanı ise her 20-25 kişiden birinin fenilketonüri taşıyıcısı ol m ası. Akraba evliliklerinin hiHfı görülmesi de hastalığa sık rastlanmasında başlı ca rolü oynuyor. Peki nedir fenilketonüri, çocuklara na-
H
s ıl
geçer, tedavisi var m ıdı r ? Bu ve benzeri so ruların ya nı tları nı Türkiye'ye duyurabi lmek ve çözüme katk ıd a bulunabilmek için kurulan Feni lk etonürili Çocuk l arı Tarama ve Koruma Derneği'nin Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Çocuk Sağlığı Enstitüsü Temel Çocuk Sağlığı Bilimleri Ana Bilim Dalı Başkanı Profesör Dr. lmran Özalp anlatıyor:
"Fenilketonüri kalıtsal bir meta bolik Bu hastalıkla doğan çocuklar proteinli gıda l a rd a bulunan fe nilalanin isimli bir arnina asidi metabolize edemezler, sonuçta kanda ve diğer vücut sıvıla rında artmış olan fenilalanin ve onun artıkl an çocuğun gelişmekte olan beyninini harabeder. Sonuçta ileri derecede zeka özürlü olmasına ve sinir sistemini ilgilendiren daha birçok belirtinin ortaya çık masına yolaçar. Eğer teşhis konulamazsa, bu hastalığa yakalanan minik yavrular 5. ve 6. ayianna geldiklerinde zeka gerilikleri ile akranl arından hemen farkedi liyo rlar. Başların ı tu tamıyor, çevreleri ile hiç ilgilenmiyor, giderek oturamıyor, konuşamıyorlar. Beyi n ge li ş iml e ri normal o lm ad ı ğında n başları da yaşıtlarına göre küçük kalan fenilketonürili çocuklar için artık tıbbın yapabileceği fazla birşey kalmıyor." Oysa erken teşhis ed ildi ğinde, hastalığın kontrol altına alınıp tedavisi ve fenilketonürili çocukların da yaşıtlan gibi normal gelişmesi mümkün. Bu amaçla tarama çalışmalannı bakanlıkla işbirliği içinde yürüten Fenilketonürili Çocuk l arı Tarama ve Koruma Derneği, önümüzdeki dönemde bölgesel laboratuvariann kurulmasını hedefliyor. Prof. Dr. lmran Özalp hastalığın teşhisi için uygulanan yöntem ve hastalıktır.
anne-habalara uyanlannı şöyle sıralıyo r : "Fenilketonüri hastalığı ile doğan bebeğin beyni etkileurneden erken olarak tanımlanması çok önemlidir. Bu amaçla geli ştiri lmi ş, her yeni doğan çocuğa uygulanabilecek pratik, ekonomik bir test vardır. Hayatın ilk 24 saatinden sonra bebeğin topuğundan özel bir filtre kağıdına alınan 2 damla kan teşhis için yeterlidir. Çocuk bu kalıtsal hastalıkla birlikte doğu yor. O madde kanında var. Eğer erken teşhis edilemezse bu çocuklar ne eğitil e biliyor ne öğretile biliyor. " Hastalıkta erken teşhis bu kadar önem kazanınca, anne ve babalara da büyük görevler düşüyor. Örneğin hastalığın önemli i şaretleri nd en birisi, bebeğin idrarı nın değişik bir ko ku vermesi. Erken teşhis edilen bir çocuğun tedavi şansı nedir? Prof. Dr. lmran Özalp'in yanıtı net ve umut verici: "Erken yakalayıp tedaviye almışsak o çoc uğu kurtarıyoruz. Sekiz aydan sonra hastalık teşhis edilmişse zeka geli şiminde pek fazla birşey alamıyor ama çocukta zeka geliş iminin ötesinde bir de motor gelişimi var. Bu gibi fonksiyonlar o yaştan sonra da payda bulabiliyor. Bu nedenle üç yaşına kadar bize gelmi ş her vakayı alı yoruz. Tabii yerinden kalkamayan çocuğun biraz hareketlenınesi de birşey." Hastalığın tedavisinde genel ilke olarak gıda ile alınan fenilanin miktan azaltılarak kandaki fenilalanin düzeyi normal sınırlan içinde tutuluyor. Diyet tedavisi için fenilalanini çok azaltılmış ya da fenilalanin içermeyen özel ve ilaç niteliğind e mamalar kullanı lı yor. Tedavinin çocukta beyin dokusunun en hızlı geli ştiği 8-10 yıl boyunca sürdürülmesi de gerekiyor. Diyet için kullanılan ilaçların kutusu ise 900 bin lira. Fenilketonürili Çocukları Tarama ve Koruma Derneği, ailelere bu konuda da katkıda bulunuyor. Dernek konserler ve kermes düzenleyerek, bağış alarak tarama programının tüm maddi giderlerini karşılıyor. Sağlık kuruluşlarından kan örneklerinin toplanması ve tarama merkezlerine ulaştırılması Sağlık Bakanlığı'nın organi zasyonu ile yapılıyor.
Ankara Etlik ve Ankara Ayvalı Lions Kulüpleri de Fenilketonürili Çocukl arı Tarama ve Koruma Derneği'ni destekliyor. Lions Kulüpleri hastalığın tanıtımı için bir proje yürütmeye başladılar. Aynca tararnada yakalanan hasta çocuklardan, ailesinin ekonomik gücü yetmeyeniere parasal destek de sağlıyorlar . • 16 SKYLIFE 4 1992
Club Hotel Sera Lara -Antalya Tel.: (9.31) 191181 - 191440 Fax.: (9.31) 233577 - 191290
Club Casino Sera
ri~
Latt4
g'~
TÜRKİYE'NİN İLK VE TEK OTOMATİK SİGüRTAClLIK SİSTE11İ
Ege-Baltica,
şimdi haftanın
her günü, günün
her saati sigorta hizmeti sunuyor. Diyelim ki, tatile sigortası
evinizin
yok, üstelik günlerden de pazar.
Ya da gece yola trafik
çıkıyorsunuz,
çıkmanız
sigortanızın
geçmiş.Ne
gerekiyor,
da süre s i
yaparsınız?
Çözüm:Her an hizmetinizde olan EGE-BALTICA SİGORTAMATİK. EGEBANK
şu belerindeki
Self Servis
otomasyon sistemini kullanarak, Ege-Baltica'nın
konut, ferdi kaza, trafik
sigortalarını artık dilediğiniz
kendiniz
anda
yapabilirsiniz.
Türkiye'nin ilk ve tek otomatik sigortacılık
sisteminden yararlanm.
EGE-SALTlCA SiGORTA A.Ş. * Ege-Baltica Sigorta A.Ş. ; Avrupa'nın en büyük sigorta kuruluşlanndan Baltica, Danimarka Yatırım Fonu IFU ve Egebank ortaklıgıdır.
İLERiYE
BAKlYORSUNUZ.
GÖRDÜKLERİNiZ
1992 ' de
ileriyi
kazanacak . Siz , uygulamaya kredi
Halk
olursa
geçirebiliyor
musunuz?
bir
bilançosunda
ve
ödeme
i çin
bizi
yatırımlara
modern
Halk
borç
olarak
Leasing
yöntemi yer
sağlayacak
ve
bu
profesyonel
yönelen
doQru
Özkaynaklarınızı
finansman
avantajı
Leasing 'i n deneyimli
görüşmek
ve
olsun , projelerin i zi
tüketmeden .
avantajlı
çok
Şirketin i zin
verg i
ne
çapı
limitler i n i z i
iç i n size
size
gören , dinamik
GERÇEK.
anda
harcamadan ,
yatırımlarınız
sunuyor .
almayacak , yöntemi uzmanlarıyla
arayın
ll
HALKLEASING UZAKGÖRÜŞLÜ
VE KARLI Halk Finansal Kiralama A.Ş . 19 Mayıs Cad No ı Golden Plaza Ka12 80220 Şışlı/ Tel 234 48 79 230 92 48 Fax 230 46 69
KUNTRAT lsla n bu l
BIR KENT 1 A SPECIAL CITY
A trading center since Hellenistic times, the Black Sea port of Trabzon beckons visitors with its verdant mountain landscapes, histarical treasures and distinctive foods. Katherine Precht explores the city and its surroundings. Turkish Airlines jlies fro m Istanbul to Trabzon seven days a week.
Throughout the year the Black Sea Mo un taıns are blanketed ın mıst and lush vege tatıon ((ront page). In the Black Sea regıons bread ıs made (rom maıze ıns tead o( wheat (left., above rıght). Young gırls are ınstructed ın the tradıtıonal art o( embroıdery (lower nght). Yemyeşil bir bitki örtüsüyle kaplı olan Karadeniz dağlan hep yoğun bir sis altındadır (önceki say(a). Karadenizli kadınlar işbaşında:
mısır
Eski yöntemlerle hether you approach Trabzon from the air, by sea or by road. the city's symbiotic relationship wıth the Black Sea immediately strikes you. The Black Sea Mountains, also known as the Pontic Alps, follow the length of the coastline, squeezing the city into a strip of land between the foothills and the water. This craggy range, blanketed on its north face with lush vegetation. forms a banrier between the arid plains of Anatolia and the damp climate of the Black Sea coast. The constant clouds and mist that swathe the peaks create a rich humidity that nurtures the varied flora and agriculture of the region. These same mountains also separate the coastal peoples from those who live inland; the native culture encompasses a rich history and language. and a distinct style of mus ic, food and handicrafts. Si nce H elienistic times Trabzon, or T rebizond as it was then called. has been a major port and trading center. The conquest of Constantinople by the Fourth Crusade in 1204 and the murder of the Byzantine emperor, saw several claımants to the throne. One of these. Alexis Comnene, grandson of the emperor, established his rival kingdam in Trabzon. Even after the restaration of the capital on the Bosphorus, the T rebizond empire prospered under the Comnene dynasty until it finally fell to the Ottomans in 1461. Trabzon's monuments and arch itecture reveal much of the course of the city's history. The dark stone defensive walls. marked periodically by the famous towers. delineate a trapezoid from which the city's name derives. To the east and the IIJııı>-
W
l l SKYLIFE 4 1992
öğütüyor (sağda),
yufka
ekmeği
hazırlıyor
(en sağda üstte) ve çeyizleri için nakış işliyorlar (en sağda altta).
Hellenistik Çağ'dan beri bir ticaret merkezi olan Trabzon, Karadeniz k1y1s1n1n en büyük limanlarindan biri. Yemye'il dağlari, tarih hazineleri ve kendine has yemekleriyle, bugün de ziyaretçiler için çekici bir kent. Katherine Precht, Trabzon'u ve çevresini tan1t1yor. THY Trabzon'a hergün uçuyor. rabzon'a ister hava yo luyla, ister deni zde n, iste r karadan gidin, kentin yaşamının Karade niz'le na s ı l içiçe geçtiğini h emen farkedersiniz. Pontus Alple ri de denile n Karadeniz Dağları , k ıyı boyunca uzayıp gider, kenti dağ etekleriyle denizin arasındaki incecik bir şe ride sıkıştırırlar. Kuzeye bakan yamaçları çok gür bir bitki örtüsüyle kaplıdır. Bu sarp sıra dağl ar, Anadolu'nun kıraç düzlükleriyle alabildiğine nemli Karadeniz iklimi arasında aşılmaz bir duvar gibi yükselirler. Dorukları saran sis bulutları hiç eksilmez. Bu yoğun n e m, bölge deki çok çeşit li bitkileri ve tarım ürünlerini besle r durmadan . Karadeniz Dağları aynı zamanda, kıyı halkını iç kesimlerdeki insanlardan ayıran bir sınır çizer sanki. Karadeniz Bölgesi, ç ağlar boyunca yaşadığı tarihsel
T
olaylar, müzik, el sanatları ve mutfağıyla, ilginç bir kültüre sahiptir. Hellenistik Çağ'dan beri Trabzon ya da o zamanki adıyla Trebizond, h er zaman büyük bir liman ve ticaret merkeziydi. 1204'te, dördüncü Haçlı Seferi sırasında İstanbul alındı, Bizans imparatoru da öldürüldü. Tabii bu durumda, taht üzerinde hak iddia eden birçok ki ş i çıktı ortaya. Bunlardan biri de, ölen imparatorun torunu Alexis Komnenos'tu; Trabzon'a gelerek kendi krallığını kurdu burada. Hatta Bizanslılar Boğaziçi kıyı sındaki başkent
lerini geri
aldıktan
sonra bile, Trebizand
Imparatorluğu Komn e no s han e danının
yönetiminde varlığını ba şa rıyla sürdürecek ve ancak 1461'de Osmanlılar tarafından yıkılabilecekti.
Trabzon'daki anıtlar ve mimari eserler, kent tarihini özetliyor gibi. Düzenli aralık-
BI R KENT 1 A SPECIAL CITY
west. the walls follow the edge of deep ravines and fortify a natural barrıer. lt was in the third and most impregnable enclosure in the walled city that the Grand Comnene placed his palace. T rabzon's most irnportant rnonurnent. the Church of the Haghia Sophia. now a national rnuseurn, stands to the west of the city. Buılt in the 13th century durıng the apogee of the Cornnene dynasty. ıt ıs a jewel of Byzantine architecture. Like many churches in the afterrnath of the Ottornan conquest. it was converted into a rnosque: oveı· the centuries the building also served as a rnilitary depot and a hospital. In the 19 SO s, British archaeologists undertook an extensive restoration and revealed a magnificent interior covered with brilliantly coloı·ed frescos of bı biical figures and scenes that are riveting in their vitality. The cruciforrn plan church sits on a peaceful landscaped tenrace arnid rose bushes and fig trees overlooking the Black Sea. After adrniring the sımplicity and elegance of the architecture and the startling colors of the fresco, spend a few rninutes relaxing in the garden. gazing out at the expanse of water. Trabzon's posıtion on the Black Sea has always been central to the city' s econorny. and its port an essential cornponent of its wealth. Centuries ago Trabzon lay on the Silk Road. an ernbarkatıon port for the jourrıey to Ch ina. Marco Polo passed through the city in the 14th century. T oday. Trabzon has becorne a rnajor conduit for the trans-Asia trade as wel l as a trading center for rnerchants from Georgia. AzerbaiJan and Arrnenia. Makeshıft and irnprornptu rnarkets have sprung up all over the city to accornodate the influx of tı·aders. With 1.000 people crossing the border on sorne days. ıt is not surprising that signs in Geoı·gian have begun to be erected in the city. T rabzon's dependence on the Black Sea is not only cornrnercial but also dietary. The Black Sea people have a passion for hamsi, or anchovy. and they ....
Nowhere else in Turkey do you experience such overwhelming greenness. The humid air, tiltere d clean by all the vegetation, smells sweet and pure. 14 SKYLIFE 4 1992
Today only a shell o( the ongmal Sumela monastery exists, but 1ts spectaculor locotlon m the sheer rock cliff is well worth the JOumey up. Bnlhontly colored (rescos odom the walls and ceiflngs.
Sume/a ManastJrl karta/ yuvasi konumuyla yukan kadar tirmanmaya değer bir manzoraya sahiptir (sağda). ManastJrln duvar ve tavanlan canlı renkli fresklerle bezenmiştir (en sağda üstte ve altta).
larda yükselen ünlü kulelerin böldü ğü, koyu re nkli taşlardan örülmüş savunma duvarları bir trapez formu oluşturmakta . Kentin ad ı da buradan geliyor zaten. Doğu ve batı tarafındaki duvarlar, derin dere yatakları boyunca uzanıyor; bu doğal engellerd en yararlanarak savunma sistemi daha da güçlendirilmiş . Kommenoslar kendi sarayl arı için, kenti çevreleyen bu surların zaptecli lm esi en güç üçüncü halkasını seçmişl er.
Trabzon 'un tarihi yap ıları içinde e n öne mlisi, kentin b at ı s ında ye r alan Aya Sofya Kilisesi. Bugün müze olan kilise, 1238-1268 yılları arasında, Komnenosların e n g üçl ü dön e minde yapılmış. Bizans mimarlığının gerçek bir mü cevheri Aya Sofya. Osmanlı fethinden sonra, birçok örnekte olduğu gibi, o da camiye çevrilmi ş; daha sonra ları askeri depo ve hastane olarak kullanıldığı da olmuş. 1950'lerde İngiliz arkeologlar Aya Sofya'da geniş bir r es tor asyo n ça lı şması gerçek l eşti rdi. Görkemli iç m ekanı süsleyen freskler yeniden ortaya çıkarıld ı. Azizierin ve Kutsal Kitap'tan sah ne lerin resmedildiği bu freskler parlak renklerle boyanmış, izleyiciyi şaş ırtan canlı bir anlatıma sahipler. Haç planlı kilise güllerle, incir ağaçla rıyl a süslü, güzel manzaralı, huzur dolu bir terastan Karadeniz'e bakıyor. Binanın hayranlık uyand ıran basit ve zarif mima-
risini, fresklerin çarpıc ı renklerini izledikten sonra, denizin üstüne uzanmış gibi duran bahçeele birkaç dakika geçirmek, son derece clinlenclirici. Trabzon'un Karaeleniz kıyı s ındaki konumu , her zaman kentin eko nomisinde merkezi bir rol oynamış, !imanla gelen zenginliğin asıl kaynağı olmuş. Yüzlerce yıl önce bu liman, İpek Yolu üzerinde bulunuyordu; gemilerle getirilen mallar burada bo şaltı lır, Çin'e kadar sürecek kara yolcu luğuna buradan başlarlardı. 14. yüzyılda Marco Polo da geçmişti Trabzon'clan. Bugün de Asya'ya yönelik transit ticaret yolunun en önemli uğraklarından olan Trabzon limanı , Gürcistan, Azerbaycan ve Ermenistan'dan gelen tüccarlar için vazgeçilmez bir merkez. Kendiliğind en kuruluve ren pazarlar, artık şe hrin her kö şe sine yayılmaya başladı. Gürcistan'dan kalkıp gele nl e rin say ısı, bazı günler bini buluyor. Bu yüzden de, Gürcü dilinde yazılmış ilanlar, kentin olağan gö rüntüleri arasına çoktan karı şmış durumda. Trabzon sadece ekonomik bakımdan değil, besin kaynakları bakımından da Karadeniz'e bağımlı . Karadenizliler hamsiyi çok severek yiyor ve büyük miktarlarda tüketiyorlar. Hamsiyi pişirmenin pek çok yolu var. Mısır ununa bulayıp tavası, limon suyunda salamurası, hatta ekm eği
Nusret Nurdan Eren
BIR KENT / A SPECIAL CITY
consume great quantities of the smail fısh. Anchovies appear in many ways: fried in commeal. marinated in leman juice and even baked into bread. Unlike the rest of Turkey where wheat is the staple grain, along the Black Sea, bread is made from maize. Combread accompanies kuymak, the Trabzon fondue, made from a mixture of commeal. butter and the local stringy cheese. A 45-minute drive to the Sumela monastery, bui lt on a cliff-face, reveals the astounding beauty of the Black Sea landscapes. The raıny yet mild climate and the mountainsides' fertile soil create a rich environment for agriculture. Nowhere else in Turkey do you experience such overwhelmıng greenness. The thick humıd air, fıltered clean by all the vegetation, smells sweet and pure. The who le face of the precipıtous hi llside is cultivated, even up to the highest altitudes. Black Sea women, wearing the traditional pe ş temal. or red and white stnped cloth, araund theır waists or over their heads stand out prominently as they tend theır crops their c lothes a splash of brightness in a landscape of unremitting green. Along the stream banks and half way up the hı llside are orchards of regulaı-ly planted hazelnut bushes that biossam in the spring with delicate white flowers. The higher elevations are carpeted with sculptured tea bushes that look like soft pillows of green. Tea, a crop only introduced to the region ın the early part of thıs centuıy, supplıes all Turkey' s domestıc needs with a surplus for export. The remains of the Su me la monasteıy are the most d ramatic sight of the regıon. Taday only a shell of the ongınal buildıng, the monastery's attı·action lıes in ıts fantastic location in the sheer rock cliff face and in the splendid frescos that adom the interior and extenor of the church. Founded in 385 AD., the present fonm of the building dates to the 18th century. The contemplative life of the monks is not difficult to appreciate when the clouds and mists lift and you gaze across to the serenity of the verdant pine forests on the opposite side of the valley. Sumela ıs only one among several monasteries hidden in the remote Black Sea valleys. The wealth of monuments in the region reflects the complexity of Black Sea culture. the histarical importance of the city of Trabzon, and the ınvitation of ıts green hillsides and valleys. lt is an area well worth exploring. • 16 SKYLIFE 4 1992
Now o museum, the 13th century Church o( the Hogh1o Soph1o,
w1th its cruo(orm plan and superb (rescos, IS Trobzon's most 1mportont monument. Onüçüncü yüzyılda inşa edilen Aya Sofya Kilisesi şimdi müzeye dön üştü rü lmüştü r.
Kilise Bizans mimarisinin nadide bir mücevheri gibidir.
yapılabiliyor.
Türkiye'nin hemen her yerinde en çok üretilen tahıl buğday olduğu halde, Karadeniz kıyısında ekmeği mısırdan yapıyorlar. Yanında da mısır unu, tereyağ ve yör e nin lifli pey niri karıştırılarak hazırlanan Trabzon fondüsü "kuymak" yeniyor. Trabzon'un çevresinde, yollar boyunca uzanan mısır tarlalan görüyorsunuz. Şeh re 45 dakika mesafedeki Sumela Manastırı, bir uçurumun başına inşa edi l mi ş . Karadeniz manzaralarının şaş ırtıcı güzelliğini bir kez daha gözler önüne seren bir yer. Yağışlı ama ılıman iklim, bereketli dağ yamaçlannda tarıma çok elverişli bir ortam yaratıyor. Türkiye'nin ba şka hiçbir yerinde böyle etkileyici bir ye şil egemenliği göremezsiniz. Sık bitkilerin süzüp temizlediği kesif ve nemli havanın tatlı, duru bir kokusu var. Bol yağış alan yamaçlardaki topraklar, ta en yüksek noktalara kadar baştan aşağı işlenmekte . Karadeniz kadınları, bellerine ya da başianna doladıkları kırmızı-beyaz şeritli geleneksel p eştemallarla çalışıyor lar tarlalarda. Sonsuz yeşilliğin ortasında parlak renk lekeleri gibi giysileri. Daha çok akarsu boylarında, kıyı dan dağlara
doğru çıkarken orta dereced eki yüksekliklerde görülen ve bahar geldiğinde narİn, beyaz çiçeklerle süslenen fındık ağaçları, düzenli bir şekilde, küçük kümeler halinde dikiliyorlar. Yeş il , yumuşak yastıklara benzeyen öbekler halinde ekilen çay bitkisiyse, daha yüksek kısıml an halı gibi örtmüş. Bölgedeki görülmeye d eğe r yerlerin en çarpıcısı, Sumela Manastırı'nın kalıntıları. Aslında binanın sadece kabuğu kalmı ş; ama dimdik bir kayadan oluşan uçurumun ortasında yer alan bu ınanastır, kilisenin hem içini hem dışını donatan treskleriyle gerçekten büyüleyici. M.S. 385'te kurulmuş, bugünkü şe klini 18. yüzyı l da almış. Bulutlar ve sis kalkıp vadinin karşı yamacındaki yemyeşil çam ormanının ihtişamı ortaya çıkınca, rahiplerin tefekkür dolu yaşamını tasavvur etmek pek de güç olmuyor. Suınela, Karadeniz vadilerinin derinliklerine saklanmış birçok manastırdan sadece biri. Bölgedeki anıtların böyle bol ve zengin olu ş u, Karad e niz kültürünün karmaşık yapısını ve Trabzon 'un tarihi önemini ortaya koyuyor. Birbirle rinden g üzel dağ l arla , vadilerle dolu bu yöreyi gezip tanımaya değer. •
A
PERCEPTI ON 0
OI'E\ 1\! ; SI'H I\!; 1992 1\ EX CEI'TIO\AI. S ETT I\!; .. A DISTI\CTI VE WOHLIJ e CE~THALLY LOCI'I Ell YET QLII:"ILY SECI.l"IJEIJ i\DJOJ\1\!; YILIJI/ l\IPEHIAL c; ,IKIJJ·. \S e OVEHLOOKJ\(; Illi BOSPIJORUS. WlTil A SWEEPI\G VI ElV OF Til E en Y e 614 KOm1S A\D SLITES e EX ECLJTJVE l·LOOKS e KOm1S lVITil I'Kl\" .1 ll· 1ERKACTS e SIJOPPJ\C; ,IHCADE e C.ISI\1 1 e Si\TELLn E TV e il ~IXI -CIR PAHK FO H BUSINESS A\IJ PI.LI SUHE THEHE IS \0 I'LACE BElTER e C0\11'REIIE\SIVE BL:S I ~ESS. \1EETI\G AND CO\FERE\tT h\CJI.ITIES e S 1,11 E OJ· rlllo ART BLSI\1 ·'.'. EQC IP\J E:>:T e LARGE llALLROOM L~I\TERRCI'TED BY COLlJ\1\S e llARS e RISI AL'Rii\TS e 'ilGin CLCB e 1\DOOR -OLTIJOOR SW1\1.\11 \G POOLS e TE:-<\IS Clll R1'. ADDRESS : YIL DIZ CAllllESI
BEŞIKTAŞ
X1171l11 ISTA\lll'l. . ITRKEY
TELEI'II O\E 1911111122 7 .lO Illi I·.\CSI\111.E . 1'111111 1 !5'1 66 1>7
I
STYLE
UNIQUE
TO
CONRAD
SOON TO APPEAR IN ISTANBUL... FOLLOWING LONDON, DUBLIN, MEXICO, THE GOLD COAST, ST. MARTIN AND HONG KONG . BE OUR GUEST AND DISCOVER WHY CONRAD IS THE FIRST NAME AMONG INTERNATIONAL HOTELS.
<
"...
::>
F
z
E
L
A
"rf4,
·.
:.."''
...
o
' -H
~
T
E
L
A
N
İ
~
J,l
~
•·
·~·· . -~
~-~· ~.(
1>!': ı
:AJ--. < ••
.Jt he a,b,c of civiliziltion~~-~.- "
~· ~,
y
A
:t
..,. J
ı"'
,
.ı
J
. .. }'
' '.
'·
ı
!"
.. ~
~~i i
ı
....
"-
•.
... and its x,y,z ..~ ·~
...
-1. -'.
~f ').
-.~li,., .·~ ~
-
~l-
.
•
<
Falez Hotel On the westem shore of Antalya is a 5 star hotel. overlooking the widest seascape possible 320 rooms and 22 suits with an executive business floor 5 restaurants, a casino, and 4 bars A 3 levelled swimming pool of 1200 mz with heated indoor pool 4 tennis courts, tennis practice room Fully equipped fitness center Sailing, windsurfing, pedal boats Golf practice court (pitch & putt, putting green, driving netsl Facilities for international business Seminars, conferences and banquets, 7 halis and rooms from 25 m z
to 400 m 2 with complete sound and projectian equipment Simultaneous translation and other equipments if required.
FAL EZ
..*:;
HOTEL Konyaaltı Falez Mevkii. Antalya Tel: (9-31) 18 50 00/ 25 Lines Telex: 56081 faiz-tr. Fax: 18 50 25-18 50 26
T/l
.sr•~~· AST. Premium ailesinin en küçük modelini
T"v"'""' t.a:.t U I""'-1
3 kg ağırlığında bir " notebook" bilgisayar: Premium Exec . Sadece 28 .9 x 22.8
tanıtıyor.
x 5,7 cm ölçülerinde. yöneticilerin vazgeçilmez kitabı.
Premium Exec . uyumluluğu. ergonomisi . tüm Premium serisinde olduğu gibi CPU büyüme ö7elliği . kalitesi ve güvenilirliğiyle sürekli gelişmekte olan notebook pazarında. çok özel bir yere sahip. Üstelik son derece ekonomik.
r::::::!
Önce klavyesini inceleyin. Klavye. masa üstü sistemlerin ge li şmiş klavyesine Jcnziyor. 82 tuşlu. tüm fonksiyon tuşlarını ~e ters " T" şeklindeki hareket tuşlarını çeriyor. Dolayısıyla yeni bir klavye Jüzenine alışmanız gerekmiyor. En önemlisi . Prcmium ~ xec klavyesinde standart olarak Türkçe harner var. Sonra sistemi
açın. Karşınıza
32 ton gri renk
gö;terebilen bir VGA monitör çıkar. Kağıt beyazı bu ekran. gözünüzü ycrmayan net bir görüntü veriyor. Sağladığı rezo!üsyon ise 640 x 480. Tasarımında en son teknoloji : "CCFT film supcrwist LCD" kullanı lmı ş. Bu özelliği sayesinde daha az güç tüketiyor. daha parlak ve daha yüksek kontrası sağlıyor.
Premium Exec serisi iki modelden oluşur. Premium Exec sistemini 12MHz bir 80286 olarak alabilir ve ihtiyaç duyduğu nu ıda 20 MHz 80386SX haline getirebilirsiniz. Veya direk olarak üst modeli. yani 20 MHz 80386SX'i seçebilirsiniz. Bellek ve Disk kapasitelerinden feragat edilmemiş. Premium Exec sistemlerinde (modele bağlı olarak) 1 veya 2MB bellek standart. Bu miktar 8MB'a kadar yükseltilebiliyor. 20. 40 veya 60M B disk seçenekleri var. Kullanılan 2.5 •
disk sürücüler. yine notebook bilgisayarlarda mevcut en son teknoloji . Ya di~er Özellikleri. Bu bilgisayardan daha fazla özellik bekleyebilirsi niz. Çünkü Premium Exec. AST markasını taşır.
Örneğin şarj edilebilen NiCad batarya. en az 3 saat kesintisiz çalışma imkanı sağlıyor. Örneğin sistem. şa rjı biterken sizi uyarıyor. Örneğin masa üstü sisteminizle dosya transferi sağlamak üzere LAPLINK lll yazılımı var. Ve tabii ki harici klavye. harici monitör. yazıcı ve dahili modem bağlantı olanak l arı mevcut.
AST Premium Exec serisi almak için. VESTA ' y ı arayı n .
hakkında detaylı
AS[ SEÇiMiN FARKI \'EST A BİLGİ SA \'AR SİSTEMLERİ SAN ..VE TiC. A.Ş. Otello Kamil Sokak Ya~ar Apt. .112:1 803lKl Mecidiycköv. htanbul Tel: J7.J2.139. Fah 1 7~ 26~)
bi lgi
ZİRAAT•TAM
HİZMET
BANKACILIG
.
~h ~sı T.C. ZIRAAT BANKASI
BA
RT'LA • • ZIRAAT, SELF SERVIS Bankkart'ınızla
gece gündüz para çekme-yatırma
imkanı:
Ziraat'in on-line hizmet veren şubelerinde vadesiz hesabı nız varsa, hemen bir Bankkart alın . Sonra, ZiraatSelf Servis Terminalinin kolaylığını vaşayın. Bankava girmeden Bankkart 'ın ızl a her an para ve çek vatınn, para çekin, havale gönderin, hesap durumunuzu öğrenin.
Yarının
büyükleri için de aynı Bankkart geçerli.
Yaşınız
18'in
altında
imkanı sağlar.
da olsa, Ziraat size Bankkart alma Siz de Ziraat Self Servis' le bugünden
tanışırsınız.
Ziraat'te teknoloji konuşur. Vakit geçirmeden siz de yararlanın.
l~ T.C. ZİRAAT BANKASI " Hizmet bank "
HV-MG330 Taday, incompatibility is on the way out. lncompatible systems? lncompatible power supplies? To you, these problems are history. Your AIWA HV-MG330 video deck adjusts automatically to all voltage standard s. lt plays videos recorded in every major broadcast format, and its Digital Converter lets you convert from PAL to NTSC or from NTSC to PAL. Now it's easy to exchange videos with lariiung family or freinds. lt all adds up to a borderless world of viewing pleasure.
• Multi Digital Canverter System (PAL +-+ NTSC) • Multi System Compatible-recording and playback (PAUMESECAM/NTSC 3.58/NTSC 4.43) • Digital Effect-Digital stili and Flash motion • Digital Auto Tracking • Auto Voltage (90V - 260V usable)
HV-EI02
HV-ESOSMkll
Our Best Seller VCP !ncluding a Shuttle Remote Controller and Auto Voltage Compatibility at a Reasonable Price
Employing Shuttle Remote Control, Linerecording and Auto Voltage System to Extend
- - - -- - - - -- - - -
VX- TIOOOMklll
TV and VCR Packed into One Unit with 3-System Compatibility Enhances Easy Operation
-
........
-
.
-
~ - ~
-'
.
User Convenience
HV-G70 Inearparating a .Wide Variety of Popular Features; AutoVoltage and Full Automatic Fundianing
8111fCl REGIONAL DISTRIBUTION CENTERIMIDOLE EAST & AFRICA: AIWA GULF CO. P.O. BOX 16n4 JEBEL AU . DURAI·U.A.E. 064·56013 FAX 064·56135 TLX 49130 AIWA CO EM DISTRIBUTED BY: AL SAYEGH BROTHERS TRADING (U.A.E.) TEL 04·285956. AHMED AB DUL WAH ED ABDULLAN TRADING EST (SAUDI ARABIA) JEDOAH HEAD OFFICE TEL 6425333/6425777. AIYAOH BAANCH TEL 403120 114031368 AL KHOBAR BAANCH TEL 6986935 HUSSAIN FA HAD AL·OMAR EST. (KUWAIT) TEL 4742460 ALMOAYYED ELECTRONICS (BAHRAIN ) TEL 2534351275347 OHI ELECTRONICS iSULTANATE OF OMAN) TEL 7060101793608. SATUAN ELEKTRON ICK SAN VE TIC LTD STI (TURKEY) TEL 01·1357624 VIDEO HOME & ELECT RONIC CENTER W.L.L. (QATAR) TCL 4286201445314 AJ T[R SAL[S SE:RviCES AR[ AlSO AVA.IL.AÜL[ IN IHl ABOV[ COUNTRI(S ANO IN IRAN'PAKISTAN INDIM GYPI
GELENEK /TRAD/TION
MAN SA' SMPER AL EL XR1 Manisa'nin Mesir Macunu The centuries old tradition of mesir macun, a sticky potion which reputedly sav ed the health of Süleyman the Magnijicent's mother, is reenacted each April in Manisa. Chris Hellier deseribes the festival and the city's heritage.
34 SKYLIFE 4 1992
n the prosperous Aegean city of Manisa, the ancient Magnesia, a tradition more than 450 years old lives on during the town's springtime festival. Each year in April thousands of local people gather in front of the 16th century Sultan Mosque where ton s of mesir gum, an imperial elixir that once cured Süleyman the Magnifıcent's ailing mother. are thrown from the roof tops. Crowds scramble for the sticky gum which many believe cu res all manner of ailments. Manisa's claim to medical fame dates back to the early 16th century when Sultan Selim 1appointed his son, Süleyman. to the govemership of Manisa. As was to be expected Süleyman's mother, H afsa Hatun Sultan, accompanied her son to his new posting. She was
among the fırst of the impenal Ottoman women to engage in power struggles within the court and gained ı ncreasing influence over the sultan and his govemment by cooperating with different political factions. But her position appeared in jeopardy when she was struck down with a serious illness. lmperial doctors at Topkapı Palace were unable to diagnose the problem. so Süleyman asked the renowned Manisa doctor, Merkez Müslihiddin Efendi, to pn~pare a cure. Merkez Efendi rose to the challenge, mixing the powerful mesir elixir from forty-one different ingredients including saffron. liquorice and mustard. The potion was subsequently dispatched to the palace and the Sultan Valide made a rapid recovery. While the story of Merkez Efendi ....
Hekim Merkez Müslihiddin Efendi ve yardımcılan Manisa sakaklarmda saltanat arabasını izliyorlar (solda). Hekimin ya rdımcı/an, Sultan Medresesi'nin da mından halka mesir yağdrrryor (üstte). Doctor Merkez Müslihiddm E(endı and hıs drscrples (ollow the royal carriage through the streets o( Manisa (le(t). The doctar's assistants throw mesir to the crowd (rom the roo(tops o( the Sultan Medrese (nght).
Mesir macunu, Manisa'nin yüzy1llard1r süregelen bir geleneği. Her y11 nisan ay1nda yeniden canland1r1llyor. Bu yap1şkan k1vaml1 kar1ş1m, rivayete göre Sultan Süleyman'In annesini de sağliğina kavuşturmuş. Chris Hellier, Manisa'daki festivali ve kentin tarihsel miras1n1 anlat1yor. ntik dönemin Magn es ia'sı, bugünkü Ege'nin müreffeh şehri Manisa'da, 450 y ıllık geçmişe sahip bir gele nek, her yıl kentin bahar festivalinde yeniden hayata dönüyor. Nisan ayında yöre halkın dan binlerce kişi. 16. yüzyıla ait Sultan Camii'nin önünde topl a nıp y ukarıdan atılan tonlarca mesir macununu kapı ş ıyor. Mesir macunu, bir hükümdar iksiridir; Kanuni Sü l eyman'ın ann esini d e rınansız bir hastalıktan kurtardı ğ ı hala anlatı lır . Topl a nan kalabalı ğ ın bir parça macun kapmak için çabalamas ı bo ş un a d eğildir , onun her türlü hastalığa iyi ge ldi ğine
A
inanırlar.
Manisa.
tıp alanındaki
ününü, 16 . O zamanlar Sultan I. Selim, oğlu Süleyman'ı Manisa Valiliği'ne getir mi şti. Tabii Süleyman'ın annesi Hafsa Hatun Sultan da, bu yeni görevinde oğlunun yanından ayrılmadı. Osmanlı Imparato rluğu'nda saray içinde sürüp giden iktidar mücadelelerine aktif olarak katılmı ş ilk kadıniardandı Hafsa Sultan, çeşitli siyasal hiziplerle i şbirliği yaparak sultan ve yönet iciler üzerindeki etkisini giderek artırmayı bilmi şti . Ne var ki, yakalandığı ciddi bir h asta lık e lini kolunu bağladı; politik durumu tehlikeye yüzyılın başlannda kazanmış.
düşmü ştü artık. Topkapı Sarayı'nın h eki mb aşları.
hasta-
4 1992 SKYLIFE
lS
GELENEK / TRADIT/ON
and Süleyman's mother has now passed into the realms of popular history much is stili claimed for mighty mesir. In Tu rkey it is widely available as sticky sweets or sold in orange jars. Proponents claim it has strong laxative qualities. reduces pain. and is an antidote against snake and insect bites. The people of Manisa are certainly grateful to the Ottoman doctor and his royal patient. In the park adjacent to the Sultan mosque both are immortalized in bronze. The two also come 'alive' each April. during the annual m esir festival. Around midday on one of the last Sundays in April. Merkez Efendi and his follower.;, dressed in fiowing robes and tali felt hats. gather outside Manisa town hall. A gaily painted camage drawn by a white horse awaits Hafsa Hatun Sultan. in reality the local beauty queen. Süleyman's mother descends the town hall steps. escorted by her attendants, and is then driven around the town followed by Merkez Efendi and lığa teşhis bile koyamadılar . O zaman Süleyman, Manisa'nın ünlü hekimi Merkez Müslihiddin Efendi'ye ba ş vurdu, bir tedavi yolu bulmasını istedi. M e rkez Efendi tedaviyi üstlendi ve tam kırk bir maddeyi kanştırarak güçlü mesir iksirini hazırladı. Safran, meyan kökü , hardal ve daha nicelerind en oluşmuş bu yapışkan karışım, hazı rlanması bitince saraya sunuldu ve Valide Sultan'ın hı zla iyileşme sini sağladı. Merkez Efendi'yle Süleyman'ın annesi nin bu öyküsü artık halkın belleğine, o allanıp pullanan tarihi olaylar dağarcığına girmiş durumda. Güçlü mesir macunundan çok şey bekleniyor hala. Küçük çubuk şeklinde paketlenmiş olarak ya da kavanozda satılan mesiri, Türkiye'nin pek çok yerinde bulmak mümkün. M e raklıları mesirin kuwetli bir müshil ol duğunu , ağ rıyı d indi rdiğini, yılan ve böcek sokmalarına karşı panzehir etkisi yaptığını savunuyorlar. Hiç şüphesiz Manisalılar, hem ünlü Osmanlı hekimine hem de onun saraylı ha stasına şükran duygularıyla
dolu. Sultan Camii'nin bitişiğindeki parkta, ikisinin de bronzdan heykelleri dikilmiş.
Bu iki tarihi şah siyet, her yıl nisan ayın daki mesir bayramında "canlanıp" dönerle r dünyamıza. Nisan ayının so n pazar günü öğle saatleri nd e Merkez Efeneli ve yard ım cıları ağır cüppeler içinde, başların da keçeclen yüksek kavuk l arıyla ç ıkagelir , belediye binasının önünde toplanırlar. Beyaz atların çektiği rengarenk boyanmış lC5 SKYLIFE 4 1992
bir araba, aslında yörenin güzellik kraliçesi olan Hafsa Sultan'ı beklemektedir. Süleyman'ın annesi maiyetiyle birlikte belecliye binasının merclivenlerini iner, arabaya kurulup kenti dolaşmaya çıkar. Merkez Efendi'yle öğrencile ri de peşi sıra izlerler onu. Saltanat arabası, 1522'de Hafsa Sultan'ın emriyle yaptırılan Sultan Camii'nin doğu girişine vardığında, büyük kalabalık toplanmaya başlamıştır bile. Ama macuni karışım hemen dağıtılamaz; ibadet zamanıdır şimdi. Müezzinin çağrısı kentin üzerinde yankı lanırken, kalabalık sessizleşir. Ezan sona erdiğin d e , hazır bulunanlar her yıl yinelenen dağıtırnın başlaması için iste kl e rini dil e g e tirecektir. M e rk ez Efeneli'nin on iki yardımcısı, ç uvallar dolusu mesirle birlikte caminin yanındaki medresenin daınma ç ıkarlar. "Mesir! Mesir!" diye haykırmaktadır kalabalık, "Hayeli bakalım!" Yardımcılar, güzelce paketlenmi ş macunu avuçlayarak halkı daha da kı ş kır tırlar. "Haydi bakalım!" Sonunda binlerce renkli paketçik. Merkez Efendi'nin mucizevi karışımını kapmak için bir o yana bir bu yana koşuşan insan yığınının üstün e yağar. Bir zamaniann ünlü hekimi, Süleyman 'ın annesini iyi leştire n ilaemın kentte her yıl yap ılan bahar festivalinde başrolü oynadığını görse, herhalele şaş ırır ve kimbilir ne kadar sevinirciL M esir bayramı yöre halkı ve ziyaretçiler için yılın doruk noktasıdır daima; ama aslında Manisa, bu ölçüde hareketli
Kanuni Sultan annesi Ha(sa Hatun Sultan ve Hekim Merkez Müslihiddin Efendi'nin büstleri (üstte solda ve sağda). Y1ll1k mesir bayrami Sirasında saltanat arabas1, gerçekte yörenin güzellik kraliçesi olan "valide sultan"' Manisa sokaklannda gezdiriyor (sağda) . Hekim Merkez Müslihiddin kalabaliğa hitap ediyor (sağda üstte). Süleyman 'ın
The bust of Hafsa Hatun Sultan. the mather of Sultan Süleyman the Magnifıcent (far le{t). Oactar Merkez Müslihiddin Efendi (left). Oactar Merkez Müslihiddin addresses the crowd (above right).
his disciples. At the Sultan Mosque, bui lt on the orders of Hafsa Sultan in 1522, large crowds have already begun to gather as the royal caniage pulls up at the eastem entrance. But before the sticky potion can be distributed it is time for prayer. The crowd quiets as the wail of the müezzin echoes across the town. Then, as prayer ends. the crowd begins to appeal for the annual handout. A dozen of Merkez Efendi' s followers climb onto the roof tops of the adjacent medrese loaded with sacks of mesir. "M esir! M esir!" yell the crowd in unison. "Haydi baka l ım!" ("Come on!") Grabbing huge handfuls of the gaily wrapped elixir from their bags the disciples taunt the crowd. "Haydi bakalım!" Finally, thousands of co loured sweets rain down on the assembled masses who sway one way and then another as they scramble for Merkez' s miraele potion. The erstwhile doctor
would no doubt be pleased and probably surprised that his medicine that once cured Süleyman's mother has become the focus of the town's annual springtime festival. The mesir festival is a highlight of the year for locals and visitors but Manisa has a number of other interesting, if less animated, attractions. Opposite the Sultan Mosque lies the Muradiye Mosque, the most attractive edifice in the town. lt was designed by the great classical architect Sinan for Murat lll, although it is unlikely that Sinan ever saw what was to be one of his last buildings. Sinan was well into his nineties when the mosque was built and he probably remained in Istanbul while Ali Ağa, who was to succeed him as imperial architect. supervised the work on site. The mosque neverthless bears the hallmarks of the true master with its clarity of form and splendid interior of radiant lznik tiles. The school and kitchens attached to ....
GELENEK 1 TRADITJON
the mosque have now been converted into the local archaeological and ethnographic museum. Many of the tombs, fine pottery, metalworl< and marble statues displayed here were uncovered during excavations at Sardis, the once wealthy capital of Lydia where the world's first coins were minted. There are also several mosaic pavements, including the fine 'dolphin mosaic', unearthed from the sites of old Roman villas nearby. Although little remains of old Manisa today - much was destroyed during the T url<ish W ar of lndependence- a rare survivor of the past li es at the foot of Mount Sipylus to the south of the town. This is the Ulu or Great Mosque bui lt in 1366 by lshak Çelebi. the grandson of Suruhan Bey, who had proclaimed Manisa the capital of the Suruhan dynasty in 13 13 after defeating the local Byzantines. Bui lt beneath the ramparts of the Byzantine
citadel, the mosque incorporates Byzantine or Roman elements, including capitals and columns, from earlier buildings. In the comer of the courtyard is the tom b of its founder. Also at the base of Sipylus mountain stands an isolated rock, twenty meters high, which alludes to classical mythology. In outline it is said to resemble the fonm of N iobe, the unhappy daughter of King Tantalos. Niobe gave birth to six sons and six daughters, raising pangs of jealousy in the heart of the goddess Leto who had only two children. Driven by envy Leto ordered her son and daughter, Apollo and Artemis, to ki ll her rival's offspring. After mouming the ki ll ing of her children for nine days. Zeus took pity on the unfortunate Niobe. But unlike Merkez Müslihiddin Efendi. whose elixir restored the Sultan Valide's health, Zeus could only en d Niobe's m isery by tuming her to stone. •
Mim ar Sinan 'ın 1583- 1586 yılların da tasarladığı Muradiye Camii'nin içi büyük mimarın zarif üslubunu yansıtır. lnterior of the Murodiye Mosque designed by Mimar Sınan
in 1583- 1586
(left). The imperial carriage carries the Sultan Va/ide, in reality the local beauty queen, through the streets of Manisa during the annual mesir festival (lower right).
38 SKYLIFE 4 1992
olmasa bile, daha başka ilgi çekici güzelliklere de sahip . Örneğin, Sultan Camii'nin tam karşı sın daki Muradiye Camii, kentin en çekici yapısı. Sultan III. Murat için, Mimar Sinan tarafından tasarlanmış. Yazık ki Sinan'ın son eserlerinden olan bu camiyi bizzat görmüş olması epeyce ku ş kulu . O sıralar artık doksanlarında olan büyük mimar, herhalde İstanbul'da bulunuyordu. Manisa'da in şaatı bilfiil sürdürense, Sinan'dan sonra saray mimarlığına gelecek olan Ali Ağa'ydı. Yine de bu cami, berrak biçim anlayışı ve ışıltılı İznik çinilerinin süslediği görkemli iç mekanıyla, asıl ustasının zarif üslubunu yan sı tıyor .
Camiyle bir bütün oluştu ran medrese ve aşevi, şimdi kentin arkeoloji ve etnoğ rafya müzesine dönüşmüş. Dünyada ilk sikkenin ba s ıldığı Lidya'nın zengin ba ş kenti Sard'da yapılan kazılarda bulunmuş birçok lahit, güzel çömlek örnekleri, madeni eşya ve mermer heykeller bu müzede görülebilir. Aynca, yakınlardaki Roma viiialanndan çıkarılmış mozaik levhalar da sergileniyor. Zarif "yunus mozaiği" de bun l arın arasında. Kurtuluş Savaşı'nda büyük hasar gören eski Manisa'dan kalanlar, ne yazık ki pek az. Ama bu eserler arasında, tarihin değerli bir tanığı da var: Kentin güneyinde yükselen Sipylus Da ğ ı ' nın e teğindeki U1ucami, İshak Çelebi tarafından, 1366'da yaptırılmış. İshak Çelebi, bölgedeki Bizanslıları yenilgiye uğrattıktan so nra 1313'te Manisa'yı Saruhan hanedanının başkenti ilan eden Samhan Bey'in torunu. Bizans kalesinin duvarları dibinde inşa edilen camide, Bizans ve Roma izleri, örneğin eski yapılara ait sütunlar ve sütun başlıkları da görülüyor. Avlunun kö şe sindeyse, İshak Çelebi'nin mezan var. Yine Sipylus D ağ ı'na s ırtını v e rmi ş yirmi metre yüksekliğind e bir kaya var, klasik mitolojinin bir anıb gibi, öylece tek başına duruyor. Dış hatlanyla Kral Tantalos'un talihsiz kızı Niobe'yi andırıyor bu kaya. Niobe'nin altı oğlu, altı da kızı varmış. Sadece iki çocuğu olan tanrıça Leto'nun yüreği ne kıskançlık ateşi d ü şür müş bu doğurganlık Haset içindeki Leto, kendi oğl u ve kı zı Apolion'la Artemis'e rakibesinin çoc u klarını öldürmelerini buyurmu ş. Evlat acıs ıyla çılgınlar gibi dokuz gün boyunca k ıvranan zavallı Niobe'ye, sonunda Zeus acımış. Ama anlaşı lan, iksiriyle Valide Sultan'ı sağlığına kavuşturan Merkez Mü slihiddin Efendi kadar başanlı d eğilmi ş Zeus. Sadece, Niobe'yi taşa çevirerek acısına son vermek gelmiş elinden. •
Garant
1
'den
muşter
ALO-GARANTİ
lerıne
Telefon
en
kı sa
(1) 234 34 34
Bankacılığı
ALO-GARANT Telefon •
Şimdi
bankacılığının
evinizden,
adı.
Garanti'li
işyerinizden,
•
Yılın
tuşlayıp,
365 günü her an
..
yurtiçinden,
yurtdışından; ALO-GARANTİ' nin
çevirip ya da
telefon numarasını
ona kolayca bankacılık
ulaşabilirsiniz.
hizmetlerinden
yararlanabilirsiniz. kartınızın
• Hesap bakiyenizi ve kredi öğrenebilir,
ekstre
tutarını
havale gönderebilirsiniz.
• Garanti 24 kartı başvurusu yapabilir, hesap özetinizin faks ile gönderilmesini isteyebilirsiniz. • Döviz
kurları,
mevduat faiz
oranları,
tüketici
kredileri gibi birçok konuda bilgi alabilirsiniz. ALO-GARANTİ, Garanti 24 kartı sahiplerine tanınan önemli bir ayrıcalıktır. Mutlaka y ararlanın ı ..
m
GARANTi W BANKASI "H e r m e r i b r y 1d z d r" üş t
i
ı
yoı
ı
ı
UÇUŞ
NOKTASI 1 DE ST/NA TION
very springtime, Halland is host to thousands of garden lovers who stream in for bulbfield tours. But this summer will offer something extra special: Floriade 1992 - a once - in - ten year event bill ed as 'the greatest flower show on earth'. The springtime display will run as usual. with miles of bulbfıelds south of Haarlem in full bloom throughout April until midMay. The 30-hectare Keukenhof Park, di sp lay center for 1200 varieties of daffodils, hyacinths and tulips, opened in Iate March for its regular eight-week se ason.
E
This year, the six-month extravaganza of Floriade will be open from April 1O to October 1 1 on a site 16 km east of The Hague. Fabulous displays will feature 70 hectares of bulbs and flowers, plants and trees, fruits and vegetables - all in amazing variety. Floriade 1992 rates as a world horticultural exhibition. Exhibits from twenty countries including Japan, Russia, USA and Britain will compete for 3,000 international prizes. lt all adds to a blockbuster promotion of the tourist and horticultural industries, backed by a $ 100 million budget. liJıııı-
Yeldeğirmenleri Hollanda'nın
simgesi haline gelmi§tir (önceki sayfa). Amsterdam 1 1O km'lik bir suya/u ofu§turan BO kanalı ve 600 köprüsüyle "Kuzey'in Venedik 'i" olarak kabul ediliyor. Her tarafı camlar/o çevrili tekneler/e bir kanal turu yapmak, bu ilginç kenti tanımanın en iyi yollanndan biri...
The windmill is the symbol o( Halland (front page). Wıth 110 km o( waterways, 80 canals and 600 bndges. Amsterdam is known as the "Venıce o( the North ". The best way to tour the city is to take a boot ride through the labyrinth o( cana/s.
ubıquitous
Dünyanin en büyük çiçek fuar• bu y11 Hollanda'da açiiacak. Reg Butler bahçecilik festivallerini ve Avrupa'nin en büyüleyici kentlerinden Amsterdam'•n görülmeye değer yerlerini anlatiyor. Türk Hava Yollar•'n•n Amsterdam'a haftada dört uçu~u var. 41 SKYLIFE 4 1992
ollanda her baharda, çiçek gezmeye gelen binlerce bahçe meraklısını ağırlar. Ama bu yaz, çiçekseverleri çok daha özel bir şey bekliyor: Floriade 1992 -on yılda bir düzenlenen bu fuar, "dünyanın en büyük çiçek şovu" olarak adlandınlmakta. Bahar sergilerinde bir değişiklik yok. Haarlem'in güneyinde kilometrelerce uzanan tarlalar, nisandan mayıs ortasına kadar, tüm güzellikleriyle açmış çiçeklerle dolacak. Mart sonunda açılan 30 hektarlık Keukenhof Parkı'nda tam 1200 çeşit nergis, sümbül ve Jale görmek mümkün. Ama bu yılın asıl fantastik olayı, Den Haag'ın (Lahey) 16 km doğusunda, 10 Nisan'dan ll Ekim' e kadar altı ay sürecek olan Floriade h iç şüphesiz. 70 hektara yayılan bu inanılmaz fuarda akıl almaz çeşitlilikte çiçek soğanları ve çiçekler, bitkiler ve ağaçlar, meyveler ve sebzeler sergilenecek. Aralarında japonya, Rusya, ABD ve
H
tarlalarını
Britanya'nın
da bulunduğu yirmi ülkenin Floriade 1992, gerçekten de bir dünya bahçecİlik fuarı olarak kabul ediliyor. Katılanlar, 3 bin uluslararası ödül için yanşacak. Fuann, 100 milyon dolarlık bütçesiyle turizm ve bahçecilik sanayilerinde bomba etkisi yapacağı da şi m diden belli. Hem açık havada hem de çok sayıdaki salon, sera ve pavyonda düzenlenen bitki sergilerinin yanı sıra, fuarın bir özelliği de Uluslararası Halk Müziği Haftalan. Bu haftalar çerçevesinde yer alan festivaller, tiyatro gösterileri, dansçılar, müzisyenler ve palyaçolar, Floriade 1992'yi daha da katıldığı
zenginleştirecek
Hollanda çiçekçilik sanayiinin, Türkiye'yle yakın bir bağı var aslında. Lalelerin Hollanda'ya 16. yüzyılda İstanbul ve Levant'tan geldiği, tarihsel bir gerçek. 1630'1arda Jale sevgisi öyle yaygınlaştı ki, "tulipomani" diye adlandırılan hastalıklı bir tutku halini aldı. Herkes Jale peşinde koşuyordu. Tabii bu ilginç spekülasyondan tatlı kazançlar da sağlanıyor, değerli
Jale soğanları inanılmaz fiyatlara müşteri buluyordu. Siyah Jale yetiştirebilmek için büyük çaba harcanmaktaydı. Sonunda balon patladı, binlerce kişi iflas etti. Yine de boşa geçmiş bir dönem değil bu. Laleyle uğraşırken Hollandalılar öyle uzmanlaşmışlardı ki, çiçekçilikte liderliği bir daha hiç bırakmadılar. Üstelik bugün bu işte en büyük ağırlığa sahip olan çiçek, yine Jale . Amsterdam'ın Schiphol Havaalanı'na sadece birkaç kilometre mesafedeki Aalsmer Çiçek Mezatı'nda her gün ortalama ll milyon çiçekle 1 milyon saksı bitkisi satılmakta. Avrupa'nın en büyüleyici kentlerinden biri olan Amsterdam'da bulunuyorsanız, bu birbirinden güzel çiçek ve bitkileri görme şansına sahipsiniz demektir. Hollanda'nın başkenti, geziler için mükemmel bir çıkış noktası. Ülkedeki mesafeler öyle kısa ki, görülmeye değer yerlerden çoğuna otobüs ya da elektrikli trenle bir saat içinde u l aşabiliyorsunuz. Sadece 45 do lar ödey ip bir Hollanda Demiryolları Abonmanı alırsanız, 15 4 1992 SKYLIFE 4J
UÇUŞ
NOKTASI 1 DE ST/NA TION
Ouite apart from the floral exhibits there will be International Country Theme Weeks with festivals and strolling players , dancers, musicians, and clowns performing in the open air and in numerous halis, green houses and pavilions. The Dutch flower industry has a very strong Turkish connection. H istorically, tulips were introduced into the N etherlands from Constantinople and the Levant in the 16th century. In the 1630s. the popularity of the flower led to a fantastic speculation called "tulipomania" in which incredible prices were paid for select bulbs. There was an intense search to breed a black tulip. Finally the bubble burst. and thousands went bankrupt. H owever, the expertise leamed during this episode led directly to the Dutch predominance in flower cultivation, with tulips stili paramount. At the Aalsmeer Flower Auction, only a few kilometers from Amsterdam's Schiphol Airport, an average of 1 1 million flowers and one million potted plants aresold every day. All these floral delights can easily be visited by anyone staying in Amsterdam, which rates high among Europe's most charming cities. Amsterdam, the Dutch capital. ıs an excellent excursion center. Distances in Holland are so smail that you can reach most sightseeing highlights by bus orelectric train within an hour. A H olland Rail Pass costs about $45 for unlimited touring any three days within a 1S day period. Haarlem. ıust north of the bulb-growrng regron, ıs only 20 km from Amsterdam. Floriade is 60 km away. Blue-pottery Delft ıs 64 km. Utrecht and its unrversrty is 4 3 km. Gouda with a famed Thursdaymoming cheese market is 56 km. The Hague and its seaside suburb of Scheveningen is 53 km. A favorite tourist excursion is a half-day bus tour from Amsterdam to the eelfishrng villages of Marken and Volendam. National costume in these vrllages ıs carefully preserved to boost tounst busrness. Along the waterfront you can enjoy gastronomic specıalties like smoked eel. raw herring with onion, and fried fısh and chips. The adıorning countryside ıs all reclarmed polder, below sea level. Guarded by the dykes. cattle graze on nch meadowland. Tours normal Iy vrsit a farmhouse to show how Edam cheese is made. Amsterdam itself claims 80 canals. 600 bridges and a million bicycles. The canals total 1 1O km of waterway. to ~ 44 SKYLIFE 4 1992
g ünlük bir süre içinde herhangi üç gün, s ınırs ızca seyahat etme imki"ını elde edebilirsiniz. Çiçek sağanı yetiştir il e n bölge nin hemen kuzeyinde kalan Haarlem, Amsterclam'a topu topu 20 km mesafede, Floriacl e ise 60 km uz a klıkta . Mavi-çö mle k k e nti De lft 64 km, üniv e rsite ke nti Utrecht 43 km, p erşe mb e sabahlan kurulan peynir paz a rı y l a ünlü Gouda 56 km, Den Haag ve deniz k ıyısındaki banliyösü Scheveningen ise 53 km. En çok rağbet gören turistik gezilerden biri , Amst e rd a m'dan, yılanbal ı ğ ı ye ti şt iril e n Marken ve Volendam köyle-
rine yapı l an yarım günlük otobüs turu. Turizmi ge li şt irm e k amac ı yla, bu iki köyde ulusal giysiler titizlikle korunmu ş . Su k e narında oturup füm e yı lan balığı, soğanlı ç i ğ ringa, kı z armı ş balık ve patates gibi gastronomik spesiyalite leri deneye bilirsiniz. Çevredeki bütün arazi "polder" de nilen, denizden kazanılmı ş ve ı slah e dilmi ş topraklardan olu şuyor. Deniz seviyesinin altında o lduğu için setle rle korunan bu yerler. bü yük s ı ğ ır sürül e rinin olladığı bereketli çayırlad a kaplı. Bu turlarda genellikle bir de çiftlik ziyaret edilip, Eelarn peynirinin nasıl yapıldığı izle niyor. Tabii
Amsterdam 'ın
17.
16 ve
yüzyıllarda
şekillenmiş
kent dokusu korunarak bugüne kadar gelebilmiştir (solda) . Şehrin sokaklarmda sık sık kaldırım
kahvelerine rastlanır (sağda üstte). Ulaşım aracı olarak bisikletin yaygın biçimde kullanıldığı
Amsterdam'da 1 milyon bisiklet mevcuttur (sağda). Much o( the urban (abnc o( Amsterdam remaıns as ıt was ın the 16th and 17th centuries (left). Sidewalk ca(es are a comman sıte ın Amsterdam (above rıght) . Amsterdam residents possess over one millıon bıcycles: on the narrow streets and bridges this means o( transport is the most convenient way to get araund (nght).
Amsterdam'ın
kendisi de 80 kanalı, 600 köprüsü ve bir milyon hisikietiyle hayli ilg inç bir kent. Toplam 110 kın'lik bir suyolu oluşturan kanallarıyla, gerçekten de "Kuzey'in Venedik'i" durumunda. Bu su dünyasın ı gezip tanımanın en iyi yolu, her tarafı camlarla çevrili teknelerle yapılan bir saatlik kanal turuna katılmak. Bir de, kanallarla birlikte Jim anın da gezildiği uzun tur var. Rehberler, İngilizce, Almanca ve Fransızca olarak yapıyo rl ar
yan sokağa sapar, sonra bir başka kanalı izlersiniz. Çoğu 16. ve 17. yüzyıllarda yap ılmı ş kentli tüccarlara ait gözalıcı evlerin, aradan geçen yıllar içinde fazla değişınediği görülür bu gezilerde. Her gün birkaç kez, çok büyük ve alabildiğine süslü bir geleneksel Hollanda orgundan dökülen gösterişli müziği duyarsınız. Bu çalgıların kolunu çevirmekle uğraşan da pek kalmamış art ık. Çoğu benzinli motorlarla
açıklamalarını.
çalıştınlıyor ı
Dilerseniz, daha sonra saatlerce kendi kendinize de dolaşabilirsiniz; bir kanal boyunca yürür, bir köprüd en geçer. bir
Amsterdam, sanatseve rlerin Kabe'si gibi. Hollanda okulunun en ze ngin koleksiyonlarını barındıran Rijks
Müzesi'nin ga lerileri. baştan sona Rembrandt. Vem1eer, jan Steen ve Pieter de Hooch'un şaheserleriyle dolu. Heme n yak ındaki Belediye Müzesi'yse, modern resim yönünden çok zengin. Van Gogh'un Toulouse-Lautrec, Gauguin ve diğe r bazı çağdaşlarıyla paylaştığı kendi ayrı müzesi var. Rembrandt'ın içinde 50 yıl yaşayıp resim yaptığı evi de. özenle korunmakta. Su sayanlar da unutulmu ş değil Amsterdam'da. Her gün 28 Stadhouderkade'deki Heineken bira fabrikasına tam günlük rehb e rli tur yapılıyor. Üstelik sonunda bira bedava! 4 1992 SKYLIFE 4S
UÇUŞ
NOKTASI / DEST/NATION
make Amsterdam the "Venice of the N orth." The best sightseeing buy is a one-hour canal tour by glass-covered launch. A longer version includes a harbor circuit. Guides give commentaries in English, Genman and French. Splendid merchant town houses, bui lt mainly in the 16th and 17th centuries, have changed little over the years. Several times daily you'li hear the jaunty music of a traditional Dutch organ - very large and richly decorated. Many are now powered by a gas engine to mechanize the job of tuming the handle! Amsterdam is an art lover's pardise. The Rijksmuseum is supreme in Dutch School. with entire galleries of masterpieces by Rembrandt. Venmeer, jan Steen and Pieter de Hooch. The Municipal Museum close by is rich in modem paintings. Van Gogh has a museum to himself. shared by T oulouse-Lautrec, Gauguin and other contemporaries. Carefully preserved is Rembrandt's house, where he lived and painted for SO years. On a thirsty note, there are guided tours every day through the Heineken brewery at 28 Stadhouderkade, with a free beer at the end. Less generous about samples, diamondcutting fınms show the ir workshops in operation. Strictly, it's by invitation only, but an introduction card is easily obtained through your hotel d esk or at the Central Tourist Infonmation Office at S Rokin. Most sightseeing coach tours also include a diamond factory visit. To sustain your strength during all this sightseeing and gallery-visiting, Dutch hotels give a better-than-Continental breakfast that usually includes cheese and a boiled egg. The midday favorite is a lunch called koffıetafel. This comprises several types of bread, including cunrant loaf. a plate of cheese, sliced cold meats. butter and plentiful coffee. Sometimes koffıetafel also includes a bowl of thick pea soup, or a hot croquette. For a leisurely dinner, try one of Amsterdam's many lndonesian restaurants. which have added a fascinating touch of the Orient to Dutch eating habits. The top specialty is rijsttafel. Around a foundation of rice you help yourself to platters of mysterious spicy foods that are placed by the dozen on your- table: bean sprouts. fried bananas. cucumber in sour sauce, fried grated coconut. chunks of roast meats, prawn crackers ... Tighten your beit all day. otherwise you'li never make rt 1 •
46 SKYLIFE 4 1992
Elmas kesme atölyelerinin nasıl çalış da görebilirsiniz; ama bu ş irketl e rin ürünl e rini s unma konusunda bira c ılar kadar e li açık olacaklarını sanmayın sakın! Ziyare t için kesin li kle özel izin gerekli. Ama otelinizin resepsiyonundan ya da 5 Rokin 'deki Merkez Turist Enformasyon Bürosu'ndan kolayca bir giriş kartı edinebilirsiniz. Otobüs turlarının çoğu, elmas atölyesi gezisini de kap sıyor zaten. Bu atölyelerde bakmak serbest, satın almak zo runlu d eğ il. Amaç tanıtım sadece; e lmasların bir hanıının e n yakın dostu olduğunu, hatta bir demet çiçekten lığını
bile daha iyi bir armağan sayılmaları tüm dünyaya hatırlatmak. Bütün bu geziler ve ziyaretler için gücünüzü toplayabilesiniz diye, Hollanda otell e rind e Continental ka h valtı dan da daha iyisi sunuluyor. Genellikle peynir ve baş lanmı ş yumurta da buna dahil. Ö ğl e saatinde e n ço k te rcih e di le n mönünün adı "koffitafel". Ku ş üzümlü olanı da dahil birkaç çeş it ek mek, bir peynir tabağı , soğuk et dilimleri, te reyağ ve bol kahveden o l uşuyor. Bazen b u nların yanında koyu bir bezelye ço rbası ya da sıcak kroket de bulunabilir. Key ifli bir akşam yemeği için gerektiğini
Hollanda'da çiçekçi/ik sanayii çok gelişmiş durumdadır.
/6.
yüzyılda
lafey/e
tanışan Hollondalılar
işte öyle uzmanlaştılar ki, çiçekçi/ikteki liderliği
bu
bir daha hiç bırakmadılar
(solda, ve üstte). Hollanda, falesinin yanı sıra peyniriyle de ünlü. Ülkenin bir çok kentinde açık havada peynir pazar/on kuruluyor (sağda altta ve en altta). soğda
Sınce the tu/ıp wos mtroduced to Halland ın the /6th century. the country has developed the most odvonced Porol ındustry m the world (left and obove rıght) . Halland ıs fomous for the mony types of cheese ovaılab/e m open-oır morkets araund the cıty (tower nght. /owest nght).
Amsterdaın'ın
pek çok Endonezya lokanbirini deneyebilir, Hollanda mutfağıyla Doğu'nun çekici lezzetlerini birlikte tadabilirsiniz. Bu lokantalann en önemli spesiyalitesi "rijsttafel". Bekleneceği gibi, altyapısı pilav olan bir ınönü. Pilavın yanında sofraya gelen bir düzine kadar baharatlı, esrarengiz yemeği istediğiniz gibi tadabiliyorsunuz: soya filizi, kızamuş muz, ekşi soslu sa l atalık, kızarmış hindistan cevizi rendesi, kızartma etler, karides pane ... İyisi mi, gün boyu keınerinizi hiç gev~ e tmeyin. yoksa bir daha hiç sıkamaya bilirsiniz. • tasından
4 1992 SKYLIFE 47
HOTEL
- - - -ffierit - - - ALTINEL Establishment of NET GROUP OF COMPANIES
Tel: 231 77 60 Fax: 230 23 30Telex: 44419 ebot tr Cable : Merit-Albnel 06570
Tandoğan-Ankara
TV' u~ projeksiyonu~
tepegözü~ slaytları~ kağıtları ... Unutun!
Prezentasyonda ELECTROHOME çağı yaşamyor. Artık prezentasyonlarınızda
TVu,
projeksiyonu, tepegözü, slaytları , kağıtları. .. Unutun! Her türlü prezentasyon ortamını ELECTROHOME'la yaratın , çağı yakalayın. İşinizin kalitesini, prezentasyon kalitenizle bütünleyin.
ELECTROHOME BÜYÜK PERDE PROJEKSiYON SİSTEMİ, video veya bilgisayarla hazırlanan görüntülrri direkt olarak büyük prrdeyr yansıtır. Prrzrntasyonlara büyük işleme kolaylığı, yüksrk trknoloji Vf' dinamizm getirir. Tüm ayrıntıları -oda ışığında bilemükemmel bir görüntü kalitrsiylt> aktarır. Açma-kapama, tüm renk, ışık ve netlik ayarları elektronik ve uzaktan kumandalıdır. Bugün hemen bizi arayın. Size bir. prezentasyon yapalım . Büyük ekran prezentasyon dünyasını siz de krşfedin.
Türkiye Yetkili Satıcısı
MBS Hizmetleri ve Tic. LTD. ŞTi. Büyükdere Cad. 4/ 7 Şi~li - istanbul Tel: 131 80 08 - 13415 66 Fax: 140 36 64
TARiH !HISTORY
•
LALE DEVRI
COŞKULARI
Joys of the Tulip Age Lale, Osmanlıların 18. yüzyılın başlangıcında on iki yıl süreyle yaşadığı yaratıcılık ve zevk çağının sembolü olmuştur. Profesiir Talat S. Halman bizi o devirZere götürüyor.
SO SKYLIFE 4 1992
Tulips symbolize the sensuous outburst of creativity which characterize a haleyon epoch in Ottoman history. Talat s. Halman enlightens us.
Sôddbad'm, Fazı/ Enderuni tarafından yazılan HubanndmeZenanndme adlı eserde yer alan görünümü. Outdoor excursıons became especwlfy pop ular ın the Tulıp Ero. Royal Ottoman women and theır attendants en;oy the pleasant gardens o( Sôddbad. From Fazı/ Enderunı's
HubanndmeZenanndme.
"Eğlenelim,
raksedelim /ale zamanı !"
Laleye övgüle r doldurmu ş tu gökleri. 18. yüzyılın ilk yarısında, on iki yıl, padişah ve halk müziğin, şölenlerin, geçit törenlerinin, rakslann coşkusu içindeydi. Osmanlı İmparatorlu ğ u'nun b aş k e nti İstanbul'u "Mavi İnci" , "Şafak Aydınlığı",
''Yakut
Damlası",
"Kutlu Taht" gibi isimler Jal e süs lüyordu. 20. yüzyı lda yaşayan bir tarihçinin "Lale Devri" diye adland ı rdığı bu dön e m , bir barı ş , sefa, eğlence, yaratıcılık çağıydı. Bu isim sürüp gidecek , çü nkü Jal en in yaratıcı sanatlar için bir ilham kaynağı o lduğu ve yaşama sevincini simgelediği on iki yıllık bir barı ş ve zevk çağının ruhunu mükemmel dile getiriyor. Dört yüzyıl sürmüş savaş, fe tih ve yenilgilerden so nra Osmanlılar, Üçüncü Ahm e d 'in saltanatında ansızın hayatın tadını ç ıkarıp keyif sürmeye karar verditaş ıyan sayısız
ler. Devleti yönetenler, askeri harekattan ve diplomasiden vazgeçerek şarap , kadın ve şa rkı ya verdiler kendilerini. Şimdi ö nem li olan gününü gün etmek, anı yaşamaktı. Amaç, "Yeryüzü Ce nn eti"ni yaratmaktı. "Zevk ülküsü" onlara ilke oldu . Fransa Büyükelçisi de Villeneuve, Osmanlı Sarayı'nı şöyle anlatıyordu: ''Yeni gezinti ve eğlentilerden ba ş ka bir şey düşünmüyorlar, hep görkemli geçit törenlerind e ler ya da Boğaziçi ile Haliç 'in dalgalarını aşıp gidiyorlar." Sekiz ay içinde, büyükelçi sad razaını bir kerecik görebiliyor, o zaman da, sadrazam yalnız ca Jalelerden söz ediyordu. Her yeri Jale le r kaplamıştı. Sadece Topkapı Sarayı ve zenginlerin bahçeleri değil, yoksul halkın yaşadığı evle rd e ki kü ç üc ük bahçe le rl e pe nc erelerd e de Jaleler vardı. Sanatçılar bu Türk ç i çeğin in şa nını çin ilere, kuma ş l a ra, nakışlara, ....
"Let us have fun, fet us all dance and play, for it is tulip ume!" Paeans to the tulip resounded in the air. In Istanbul, in the early 18th century, the Sultan and the populace rejoiced in music, festivities. parades and dances. Countless tu lips of all varieties with such poetic names as "Biue Pearl. "Light of Dawn", "Ruby Drop" and "The Divine Throne" adamed the Ottoman imperial capital. lt was a period of peace, lavish entertainment and creativity. An early 20th century histarian gave it the name of "The T ulip Age". This perfect name will endure, because it encapsulates the spirit of a haleyon epoch of about twelve years during which the tulip was the symbol of the sensuality of the creative arts ... and the joy of life as an art. In the reign of Sultan Ahmed lll, fallawing more than four centuries of war, conquest and defeat. the Ottomans suddenly decided to enjoy "la dolce vita". The ruling establishment tumed away from military engagement and diplomacy to wallow in wine, women and song. Carpe diem: Seize the day. All they wanted was to create "Paradise on Earth". "The Pleasure Principle" became their doctrine. The French Ambassador, de Villeneuve. reported that the Turkish Court seemed "perpetually bent upon some new excursion, continually tiling by in gorgeous cavalcades or floating upon the waves of the Bosphorus or the Golden Hom". In eight months, after repeated requests, he was able to see the Grand Vizier once - and the Grand Vizier talked to him only about tu lips. Tu lips were ubiquitous - not only in the gardens of the Topkapı Palace and of wealthy people, but also in the backyards and window-sills of the houses where the poor lived. Artists glorified this timehanared Turkish flower on tiles, fabrics, embroideries, miniature paintings. book illuminations, head-dress and slippers, rowboats and tombstones. painted glass 4 1992 SKYLIFE
S1
La/e Devri boyunca caddelerde geçit törenleri düzenleniyor, /onca/ar, esnaf ve sanatkarlar halka mari(etlerini ve eserlerini sunuyor/ardı (solda). Grcaı parades werc orgamzed ın lstonbul's anCient Hıppodrome. Artısans presented theır wares on (an ıostıc ~oats: daneers ın color(ul garb entertoıned the sulton and hıs cntourogc
(le(i).
Sl SKYLIFE 4 1992
minyatürle re , tez hiplere , başlıklara ve terliklere, kayıklara ve mezartaşlarına, vitraylara ve ev eşyas ına işleyip duruyorlardı. Lale motifi, bütün yaratıcı türlerin canına can katıyordu. Orta Asya ile Ön Asya'da Türklerin egemenlik kurduğu birçok bölgede doğup büyümüş olan !ale, Osmanlılann "has çiçeği " idi. Din sel bir anlam da kazanmı ş tı, çünkü Arap yazısında "lale"nin yazı !ı ş ı "Allah" kelimesini andırır. Ama, Fransı zca "tulipe", Ingi lizc e "tulip", "dülbent" ya da "türban"dan gelme dir: Avrupalı ve İngiliz gezginler, kavukları laleye b e n zet mi ş ve dülbent kelimesini yakıştım1ışlardır . Avrupalıların Muhteşem diye adlandıracağı Kanuni Sultan Süleyman 1520'de tahta çıktığında, bu "Türk çiçeğ i ", Osmanlı bahçelerinde, görsel sanatlard a, Divan ş iirind e kendi sa ltanatını çoktan
TARIH / HISTORY
.q p
Ha/iç'te Aynalıkavak önlerinde düzenlenen sünnet Sarayı
•
düğünü şen /ekierin deki
gece (en solda, üstte); Sultan lll. Ahmed düğünü izliyor (solda). Levni imzasını taşıyan bir kadın minyatürü (solda) . eğlenceleri
Ottoman
mmıature
paıntıngs ıllustrate
the
(estıvıtıes he/d at the Aynalıkavak Palace
/L
kurmu ş tu.
Kanuni'nin Şey hüli s lamı, belki de en büyük fıkıh ü s tadı Ebu ssuud Efe nd i ç içe kl e r e , özellikle de laleye gönül ve rmi şti. 1554'te Avusturya imparatoru 'nun büyükelçisi olarak İstanbul'a gelen Busbecq, Osm anlı başk e ntind e çiçekl erin türlerin i ve gür y aşamlarını görünce şa şakalmı ş tı. "Her yerde" diye yazıyo rdu , "çiçekler fı şkı rm ı ş oldu ğ unu gördük ... Türklerd e öyle bir çiçek aşkı var ki kı taların çiçekler üzerind en yürüyüp geçmesi ya s aklanmı ş . " Avrupalıların hiç tanım a dı ğ ı Jal e, Bu s becq 'i hayran e tmi ş : Büyükelçi Viyana'ya dönerken yanına birkaç tane Jale soğ anı almı ş . 1559 'd a İsv i ç r e li çiçe k uzmanı Konrad Gesner, bahçe Jalerini ilk ke z orada g örmü ş ve 1561 ' de ç ıkan "Bah çe Çi çekl e ri Kitabı " nda ilk Jal e resmini ''kırmızı zambağa benze r büyük kırmı z ım s ı bir çiçek" diye ta nımi ay arak O s manlıların
yay ınl a mı ş .
on the banks o( the Golden Hom (or the occasion o( Sultan Ahmet lll son's cırcumcisıon (/efi. page). A grace(ul woman dancer pamted by Levni (/efi.).
So nra , H o llandalı uzm an Clusius, Busbecq'ten birkaç soğan alarak yeni türler ge li ştirmi ş. Sonraki onyıll arda, Jale Avrupalıl ar arasında co şkun bir sevgi yar atmı ş . 1630'1u y ıllarda , Hollanda'da "Jale ç ıl g ınlı ğ ı " b aş l a mı ş. Lale ticareti yüzünden, muazzam servetler kazanılmı ş ve yitirilmi ş. Ancak o dönemden beri geçen 350 y ıld a Jaleni n ince es t e ti ği Hollanda'da yaşayage lmi ştir. O smanlılarda "Lale Ç ılgınlığı " , 1710'1u y ıllar kapanırk e n ba şg ö s t e rmi şti. Hem yerli türler ge li ştiriliy ordu, hem de Holland a ve ba ş ka ye rl e rd e n ye ni türle r getirtiliyordu. 1720'lerin o rta s ınd a, her biri d eği ş ik bir ad taş ıya n 900 kadar tür va rdı. Bir ba ş ka b e lgeye g öre , say ı 1730'du. Bunların bazılarının fiyatı, 1000 altındı. Bir yabancı elçi padi ş aha sunulmak üze re ye ni , gö rül me m iş bir Jale soğanı getirip İ stanbul'd a kaybetti- IJıı-
and household utensils. As a leitmotif. it enlivened all the creative genres. The tulip, indigenous to parts of Central Asia and Asia Minor where the T urks had already held sway for many centuries, stood as the premier flower of the Ottomans. lt even acquired a religious significance because, in the Arabic script that the Ottoman used, the name of the tulip. lale. bears a resemblance to "Allah". The etymology of the word tulip, however. may be traced to dulband, or turban, which European and British travellers likened to the shape of the flowers. This "Turkish flower" was already cherished in Ottoman gardens, visual arts, and classical poetry by the time Sultan Süleyman the Magnificent ascended the throne in 1520. His supreme judge, perhaps the greatest legal mind of Ottoman Islam, Ebussuud Efendi had a passian for flowers, especially for tu lips. In 1554, Ambassador Busbecq came to the court of Süleyman the Magnificent as the envoy of the Austrian Emperor and was struck by the varieties and the vibrancy of flowers in the Ottoman imperial capital. He wrote: "We saw everywhere an abundance of flowers ... The T urks are so fond of flowers that even the marching troops have their orders not to trample on them." Busbecq was especially astonished to see the tulip, a flower unknown to Europeans. H e took some bulbs with him back to Vienna where, in 1559, the Swiss botanist Konrad Gesner saw garden tu lips for the first time, and the first picture of the tulip, wh ich he deseribed as "a big reddish flower similar to a red lily", appeared in his "Book of Garden Flowers" in 1561 . Later the celebrated Dutch botanist Clusıus obtained a number of bul bs from Busbecq, developed many new varieties - and in a few decades, tulips had triumphantly fired the European imagination. In the 1630, a craze often referred to as "Tulipomania" swept through Holland. Vagaries of the tulip trade resulted in vast fortunes made or lost. Yet, the aesthetic experience oftulips has endured in Halland for more than 350 years now. The "Tulip Ottomania" erupted as the second decade of the 18th century drew to a close. Ottomans were breeding their own varieties and impcrting dozens more from Halland and elsewhere. By the mid1720s they had close to 900 varieties each bearing a special name. A later document states that there were as many as 1,750 varieties. Some were sold for 4 1992 SKYLIFE S3
ğincle, Istanbul sokaklarına tellallar çıkartılarak bulana bir servet elenecek kadar yüksek eleğerele mükafat verileceği ilan edilmişti. Ama, bu Jale soğanı ya bulunamadı ya cia bulan, getinnecli. lstanbul'u kaplayan Jale öbekleri ve "Lale Devri"nin aşırılıkl an, yaratı cı ruhun yanıncia önemini yitiriyor gibiydi. Masallarclaki gibi 40 gün 40 gece süren şölenlerde, 25 yüzyıllık egemen tarihiyle övüne n eski İstanbul, zenginleri için , arasıra cia tüm halkı için yeri göğü clolcluran sesler, görü nüml er ve efsanevi eğ lencelerle gününü gün ediyordu . O çağcia yaşayan bir tarihçiye bakılırsa. bazı günler, 1500 aşçı ile yardımcı . 100 bin kişiye yemek pişiriyor, bu amaçla 16 bin tavuk, kaz ve hincli kullanılıyor, 15 bin porsiyon etli pilav, 10 bin şişe meyva suyu clağıtılıyorclu.
Gece, başkenti 15 ila 25 bin fener. gökleri 5 ila 7 bin havai fişeği aydın54 SKYLIFE 4 1992
TARIH 1 HISTORY
Bebek'teki Hümayunabad, bu dönemde yapılan pek çok köşk ve kasırdan biridir (solda). Kağıthanede
düzenlenen eğlenceleri gösteren bu gravür Thomas Al/om imzasını taşıyor (solda altta). Melling's engravıng o( the Bebek /(josk. one o( the many royal resıdences located on the shores o( the Bosphorus (left). Thomas Allom's engraving depicts an aftemoon o( leısure under the plane trees ın Kagıthane ((ar left)
!atıyordu. Mü zik, dans, ce nk oyunları , kome di , cambazlar, hokkabazlar, cirit oyunları, ı şık ve meş ale şölenleri. .. Durup dint e nrn e k bilme ye n eğ l e n ce l e r. .. Vur patlasın çal oynasın ... Gündüz, Atmeydanı'nda ve caddelerde ardı arka s ı ge lm e z g eçit tör e nl e ri , bü yüleyici g öste ril e r dü ze nle niyordu . Loncalar, esnaf, ve s anatkarlar, yollara birikmi ş halka manfetlerini ve eserlerini sunup geçi y orlardı. Bütün şe h i r , s ihir içinde yaşıyor gibiydi. ' "Lale Devri" ruhunun co şku su, yepyeni kıvrak bestele r , (ö zellikle canlı bir üslubun yaratıcısı Levni'nin eserleri başta olmak üzere) minyatürler, gözkamaştırıcı süsle meler, erotik ve yaşam sevinciyle dolu nefis şiirlerle dolup taşıyordu . N e ş e yi ba ş tacı eden gaz e l ve ş arkılarında Nedim, h e rk esi ye ryüzü ce nnetine çağ ırıyordu : "Gülelim, oynayalım , kam alalım dünyadan!" On iki yıllık
bir süre içinde, "Lale Devri", O s manlı san atiarına yeni yönler ve cesur boyutlar getirdi. Bu dönemde, Avrupa ile ili şkile r de ge li şt i. İ stanbul , mimarid e Avrupa ü s lupl a rının do ğu ş un a tanık oldu. He m de, O s manlı e tk ile ri bu dönemde baş la y arak kı s a s ür e iç ind e Avrupa 'da "Turque rie" mod as ının alıp yürümesine yol açtı. "Lale Devri ", Türkçe kitapların bas ımının başladığı dönem olmak şerefini de ta şır. Bilimde, kütüphanecilikte, çeviride, entelektüel ilgi ve qrayı şlarda önemli ilerlemeler oldu. Alabildiğine sürüp giden eğ l e nc e l e r , sefaJe t içinde ya ş ay a n ç o ğ unlu ğ u avutamazdı elbette. Geçim s ıkıntı sı, pahalılık , kıtlık y üzünd e n ba ş la y an ayaklanma sonucunda padi şah tahttan indirildi. 1730 yılınd a , "Lale Devri" sona eriverdi. Ama, sa natlarının görkemi bug ün de gö zle r önünd e dir -Jale sevgimiz de h e p s ürecektir. •
1,000 gold pieces each. When a foneign ambassador brought but lost a special new breed intended as a gift for the Sultan, town eriers strolled through Istanbul streets offering a huge neward, a fortune, to the li nder. lt was never found - or never tu med in. But the creative spirit as well as the excesses of the Age dwarfed the tulip fıelds. Festivals wene held lasting the proverbial 40 days and 40 nights. Istanbul. the ancient crty that alneady boasted of 2S centuries of sovereign history, kept vibrating with the sounds, sights and pleasures of the nevelries organized for its wealthy residents and sometimes for the entine populace. A chronicler neports that 1,SOO cooks prepared for 100,000 people a day sumptuous food made of 16,000 chickens, geese and turkeys and IS,OOO cauldrons of meat pilaf were consumed. At night IS to 2S thousand lantems illuminated the city and S,OOO to 7,000 fınecrackers decked the skies. Music, dance, mock battles, comedy, acrobatics, magic shows, javelin games, torch pageants - an inexhaustible diversity of entertainment. During the day, parades with fascinating floats and displays went through the ancient hippodrome and some of the main avenues. Guilds of artisan s, one after another, pnesented the ir works and wanes. The who le city was enchanted. The spirit of the age revelled in new lilting compositions, in miniatune paintings (particularly those by the gneatest stylist Levni), in dazzling decorative arts, in erotic and hedonistic poetry. especially the cheerful verses of Nedim (who rhapsodized: Let's laugh and play, let's enjoy the world to the hi lt.) In about twelve years, the T ulip Age gave new direction and brave new dimensions to many Ottoman arts. This was also the period which intensified relations with Europe. Istanbul witnessed the emergence of European architectural styles - and Ottoman influence would lead to the European fad that came to be known as "T urquerie". The T ulip Age al so ushered in the printing press for the publication of books in the Turkish language. lmpetus was given to science. libraries, translation. and intellectual exploration. All the merriment in the world could not distract the poverty - stricken people. T oo much circus and not enough bread led to a plebian uprising, and the Sultan was toppled. In 1730 the T ulip Age came to an abrupt end. But the glory of its arts endunes - and the love for tu lips. • 4 1992 SKYUFE
SS
Dedeman offers you five star comfortand facilities; indoor and outdoor pools, meeting rooms,congress halis, ballrooms, restaurants, casinos, bars, saunas, jakuzzis, solariums and Turkish Baths ...
Dedeman service style and traditional hospitality make the comfort different.
RENAULT
2
ı
•''
Bazı
anlar
vardır ...
l'aşamı sınırlayan herşeyi ardınızda
Jıra kıp , sadece ... ama
Renault 21 Concordc. Hcnault 21 Manager ve Renault 21 sizi ba ş ka hiçbir otomobilin vcrcıneyc
sadece duygu arın egemen o ldu ğu bir yönelişin ceği olağanüstü duyguları yaşamaya )eşinde yeni serüveniere doğru davet ediyor ... Henaulı yetki li caçıp gitmek i s t ediğiniz anlar .. . satıcıianna gelin. bu olağanüstü )zgür o lmak. .. Hızın , konforu n. du yguları siz de yaşayın . ~ücü n ta dına varmak. .. )zlemleri , tutkuları aşmak ... ~ydınlık, ferah bir dünyada RENAULT raşamak. .. Varolduğunu hissetme k. .. YAŞAf\'ACAK )ize bu olağanüstü duyguları yaşa _O_T_O_M_O_B---:--İ L_L_E_R acak otomobilleri Renault sunuyor ...
O
Renault 21 'lerin
sunduğu
Dışarıdaki ı s ı ,
ortalama
ortalama
hı z
zenginlikler: yakıt
tüketimi ,
gibi bilgileri gösteren
7 fonksiyonlu bilgisayar, elektronik enjeksiyon sistemi, hidrolik ve yükseklik
ayarlı
direksiyon, otomatik ön ve arka camlar, klima , içerden oto matik aynaları,
benzersiz
Renault 21 'i konforda
ayarlı
rahatlıkta
dikiz
koltuklar
e ri ş ilm ez kılmaktadır.
THE PALMCORDER W ITH A DIGITAL繚 DIFFERENCE Ponasonic's smallest, lightest Palmcorder yel. And the first to 覺ncorporate
digital
technology extensively for a wide array of cutting-edge features. !ncluding a 12x digital zoom to bring the world closer. An original Digital
/2., f/1:'
Image Stab 覺lizer to ensure rocksteady images by compen.sating for shaky shooting hands. And digital Al aulo focus to pinpoint your
the blink of an eye Plus special effects functions like Digital Mirror Recording and Digital Snapshot & Stili Recording. The NV-S500.
See the difference.
MJS(ij !'ll \
Worldwide Sponsor 1992 Olympic Games
Panasonic
... Lütfen dikkat. .. Attention please ... :Bitte Achtung ... Attention s'il vous platt. .. AKTiF BANKACillK
Only Yapı Kredi ATMs (Automated Teller Machines) are at your service in Turkish airports. Furthermore only 1 Yapı Kredi ATMs are connected to VISA. MasterCard/Eurocard and Plus System international ATM network.
Yapı
Kredi 'nin "24 saat bankacılık" anlayışının ürünü olan Telebankalar. havaalanlarında da günün 24 saati hizmetinizdedir.
1
Yalnızca Yapı
Kredi'nin . Türkiye'nin 6 büyük havaalanında sunduğu bu "özel hizmet'ten tüm Telecard. Genç Telecard ve Yapı Kredi kredi kartı sahipleri yararlanabilir.
You may obtain instant cash from Yapı Kredi ATMs located in the arrival halis of istanbul Atatürk. Ankara Esenboğa. izmir Adnan Menderes. Dalaman. Antalya and Adana airports.
istanbul Atatürk. Ankara Esenboğa. izmir Adnan Menderes. Dalaman. Antalya ve Adana havaalanlarının iç Hatlar Geliş Terminalleri 'nde. Türkiye'nin dört bir yanında ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 'nde bulunan 400 Telebanka 'dan dilediğiniz an para çekebilir, para ya da çek yatırabilir. havale yapabilirsiniz.
Yapı
Kredi ATMs are alsa available 24 hours aday. at 400 convenient locations in Turkey and the Turkish Republic of Northern Cyprus. Have a nice flight.
iyi uçuşları
"Yapı
Dünyası " nda VAPJ V~f' KREDJ•
Siz de Kredi imkanlar y a ş a m a y a b a ş 1 a y ı n . Telebanka rahatlığını yaşayın!
f~
~
"hizmette
sınır
yoktur"
SERÜVEN 1 ADVENTURE
••
•
FIRAT UZERINDE HEYECAN Ll SAATLER Rafting Down the Euphrates Profesyonel Doğa ve Kültür Rehberi Vedat Vural ve ekibi Fırat'ın henüz üzerinde bir baraj bulunmayan bölümünde bir raft yolculuğu yaptılar.
Bu serüvenin notlarını onun güneesinden okuyoruz.
_H [J
:52
C50 SKYLIFE 4 1992
e r şey i e n in ce ay rıntı s ın a kadar h esa pl amı ştım . Kamp m alze me le rim iz in ı s i a n m a m as ı için s u geç irm ez PVC torbala r, h afif ve ha re ke ti e ngelle meye n uyg un can ye le kle ri , kau çuk esaslı giysiler, çad ı rl ar , izolasyo n matlan,
plastik variller, ipler, ilkyardım, yiyecek malzemeleri, tamir takımları ve nehir rotasını içine alan büyük ölçekli hari talar ... İnce bir detayı görememek bütün seyahatin gidişatını etkileyebilirdi. Yı ll ardır bu anı bekliyordum. Çocukluğumda kıyı lannda yüzdüğüm, binlerce yıldır geçtiği yerlere hayat, topraklarına verim taşıyan Fırat Nehri'nin özgürce akabildiği tek yer olan Erzincan ile Bağıştaş arasındaki bölümünü sonunda raftımızla geçmeye hazırdık Aynı rotanın yabancılar tarafından kano ile geçildiğini biliyorduk. Ancak literatüre göre daha önce hiçbir Türk bizim yapacağımız türden birşey denememişti. Olay tam anlamıyla gerçek bir öncü keşif gezisi idi. Yapılacak rotanın büyük bir kı s mını 1991 yılının Nisan ayında adım adım yürüyüp saptaınıştım. Bu arada katı lı mcılar da belli olmuştu. Ekipte benimle birlikte, nehir rehber asistanı olarak Sualtı Sporları Kulübü üyesi Aydın Kande mir, Boğaziçi Üniversitesi öğretim görevlisi Canan Danışınan ve Londra'dan Cape Town'a gitmek için 6 aylık bir yolculuğa ç ıkmı ş olan Yeni Zelandalı eski dostlarım veteriner Caroline Logan ve Allan ?robert çifti bulunuyordu. Sabahın erken saatlerinde Haydarpaşa Garı ' na varıp, eşyalarıınızı kargo bölümüne teslim ettiğimizd e yaklaşık 200 kg. yükümüz o l duğunun farkına vardıın. Trenin ka l kmasına 15 dakika vardı. Doğu Expresi levhası önünde fotoğ rafıınız çekiliyordu; hey ecan ımız had safhadaydı. Iç inde 30 saatimizi geçireceğimiz 3 . vagona yerleştiğiınizd e kendimi çok rahatlaınış hi ssetti m. Ankara'da Caroline ve Allan'ın da bize katılmasıyla ekip tamarnlanmıştı. Bu uzun geceden sonra saat 8.30'da gözlerimizi IJıııı-
Vedat Vural, a professional nature guide, led an expedition down the only undammed seetion of eastern Turkey's great river. Here is his diary of the white water adventure. had planned eveıything down to the smal lest detai l: PVC bags so the camping gear wouldn 't get wet. light and flexible life vests. rubber outerwear, tents, insulated mats. plastic ban·els. ropes, first-aid supplies. food, repair kıts and navıgation maps. To overlock the smallest detail would affect the entıre course of the tnp. We knew that foreıgners had done the same trip by canoe. But according to the ava ilable reports. no T urk had ever attempted what we were about to do. lt was a pioneenng expedition in the true sense of the word. 1scout ed the aı·ea by foot to be su re of the teıTa ı n, then deteımined the participants of the expedition: Aydin Kandemir, a member of the Under-water Sports Club as the assıstant nver gu ı de; Canan Danışman. an ınstructor at Boğaz ı ç ı Unıveı-sıty, and Camline Logan and Allan Probert. old fnends from New Zealand. who were ı n the mıddle of a six-month t ı·ek from London to Ca peT own.
1
We met at Haydarpaşa train statıon ın the early hours of the moming and dumped our 200 ki los of gear at the cargo desk. W e posed for a photograph in front of a trolley full of our gear with a pester for the Eastem Express in the background. Ou r excitement was at a high point. Caroline and Altan joined us in Ankara. completing the team. After a long night, 1opened my eyes at 8:30 and we were just pulling into the Sıvas station. In the Iate aftemoon. we disembarked at Dumanlı and set up our camp nearby. on the sh o re of the Euphrates. W ith great excitement we inflated and tried out the five-meter raft which would canry us down the river for the next three days. O cto ber 16 1 unde rstood how far east we were when 1 rose with the sun at S: IS. Luckıly. the weather w as beautiful; the sun warmed our faces. Placing the camp ı ng geaı· ın waterproof bags and I cad ı ng the boat took much tonger than 1 had expected. Before start ı ng off. we qu ı ckly ı·evıewed essential lifesaving measures. and then, the moment we had been wa ıting: push om Everyone gı·abbed an oar, attemptıng to steer the boat. O ur canfidence soared as we successfully negotıated the first current. Half an hour later, the curı·ent propelled us to the concrete foundation of a highway bridge. W e struggled to redirect the raft. but to no ava ı l, and we plummeted ı nto one of the feet of the bı·idge. The fierce current capsized the boat and we found ourselves ın the cold water of the Euphrates. No one panıcked though and the team quıc kly regrouped on the shore SO meters ahead. Our 4 1992 SKYLIFE
61
Sivas
Garı 'nda açtık.
Öğleden sonra geç saatte ise Dumanlı
istasyonunda inip Fırat kenarında kurduk. Büyük bir heyecanla, bizi üç gün boyunca taşıyacak olan 5 metre boyundaki raftımızı ş i şirip denedik
kampımızı
16 Ekim ne kadar yaklaştığımızı sabah gün ağarırken saatime baktığımda anladım. 5:1 5, benzin ocağınıızda çayı hazırlayıp kalıvaltıyı bitirdiğimizde iki saat geçmişti bile. Hava şansımıza çok güze ldi. güneş yüzümüzü ısıtıyordu. Kampın· toplanan malzemelerini su geçirmez tarbalara koyup bota yüklemek talıminimden ~·ok zaman aldı. Bota binmeden önce son bir kez daha hayati değer taşıyan teorik ve pratik bilgileri kısaca gözden geçirdik Ve işte beklenen an: "Haydi gidiyoruz!" Herkes kürek çekip bolu yönlendirmeye çalışıyordu. Girdiğimiz ilk akıntılarda bolumuzun göstermiş olduğu Doğuya
61 SKYLI FE 4 1992
performans güvenimizi artırınıştı. Ancak saat sonra yakal andığ ımız kuvvetli bir akıntı bizi karayolu köprüsünün ayaklarına doğru sürüklüyordu. Kürek çekmek nafile. köprü ayaklarından birine yan çarpmaktan kurtulamadık. Şiddetli akıntı botu yandan hemen tersyüz etti. biz de kendimizi Fırat'ın soğuk sularında buluverdik. Soğukkanlı lı ğı sayesinde kısa sürede toparlanan ekip 50 metre sonra karaya çıktı. Daha işin başında devrilmemiz üzerimizde akla gelmeyecek kadar olumlu bir etki yapmıştı. moralimiz yerindeydi. İki set kauçuk giysi dışında bir kaybıınız da yoktu. Bu ilk günde toplam 39 kın. mesafe aşıp Kemalı'a varınayı planlaınıştıın. Saat 16:30 civarı Kemalı'a 5 kın. kala geniş bir balıçelik arazide kaınpımızı kurduk. yarım
17 Ekim Ertesi gün sabah 5:30'da kalktık ama kendimi hiç yorgun lıissetıniyordum . Biraz uğraştıktan sonra benzin ocağını
yakıp çayımızı demlediın.
O sırada bir köylü bizimle selam ia şıp getirdiği parça petek balını verdi. Bugünkü yolumuz oldukça uzundu: En az 40 km.'lik yolumuz vardı. Kamptan ayrıldıktan hemen sonra sağ taraftaki kayalık tepe üstünde Sultan Melikşalı'ın türbeleri gözükmüştü. Nelırin e n hızlı akan bölümlerine bugün girecektik. Dün edindiğimiz tecrübe güvenimizi artı rıyordu. Fakat mevsim ıwdeniyle su seviyesinin düşüklüğü rm.:u kayaların yüzeye çıkmasına nı · ckn c)Jınu~tu. Kısa süre sonra Su) · ıın 1 iı/.ı·yini yalayarak geçtiği büyük~·ı· bir kayaya oturmuşluk bile. Nelırin tam ortasında takılıp kalmıştık. Yapılabilecek tek şey aynı kayadan ayakla güç alıp botu biraz hareket ettirebilınekti. Onu yaptık ve başardık da ... Nelıir boyunca seyrek de olsa rastladığımız balık tutanlardan biri beni geçen sene yaptığım araştırma yürüyüşünden tanımıştı. Biraz sohbet ettikten sonra bizi yanımıza yaklaşan yaşlı
uyardı:
SERÜVEN 1 ADVENTURE
As the current gained force, adrenaline coursed through our bodies. After navigating a sharp turn, we entered the white water. Using the oars only to steer the boat, we coasted through the rapids, the happiness and excitement of the moment apparent on our faces.
"Dikkat edin önümüzdeki kanyonda 2-3 metrelik düşüş var." Akıntılar giderek fazla l aştıkça vücutlarımız adrenalin pompalamaya başlamıştı bile. Önümüzdeki k e skin dönüşü aldıktan sonra tamamiyle beyaz suların içine girdik . Kürekleri sadece botu yönlendirmek için kullanıyorduk. Ekip elemanları , dalgaların arasından çıktıkça mutlulukları yüzlerinden okunuyordu. Kuvvetli akıniının yarattığı azgın dalgalar botumuzu hızla karşıdaki masif kayalıklara doğru sürüklüyordu: "Sağ ileri!". "Hep beraber ileri' Daha h ızlı." Arka taraftan son bir dümen hareketiyle botun burnunu ç e virip dönüşümüzü tamamlarken boyumuzu aşan dalgalar bize soğuk bir du ş aldırıyordu. Bir anda raftımızın için e dolan su, tahliye deliklerinin ve rimli çalı şmasıyla dışanya atılıyordu. Böylesine kısmet az görülür; o anda ş idd e tli çarpmadan su altında nasibini alan bir aynalı kefal , can havliyl e havaya IJıııı>
morale was stıll hıgh. lt seemed the had a surprısıngly beneficial effect on us. Except for two sets of rıubbeı outerwear we hadn't lost anything. W e had planned to go as far as Kemah. same 39 km away: at 4:30 ın the aftemoon. we set up camp ı n a large field 5 km from our planned destınatıon. dunkıng
October 17 The next day we rose at 5:30 but 1 dıdn't feel twed at all. After strıugglıng wıth the gas stove. 1was able to light ıt and brew tea. An old vıllager stopped by to say hello and gıve us a pıece of honeycomb. T oday we had to cover a lot of temtoıy. About 40 km fmm the cam p . we spıed the tomb of Sultan Malıkshah on the top of a rocky ınclıne. We would pass th.-ough the fastest seetrans of the nveı· taday. Our experıence yesterday had boosted our courage. But because of the season. the water level was law and most the mcks
weı·e vısıble.
Nevertheless. we snagged a boulder lurkıng ıust below the surface of the water rıght ın the middle of the nver. Our only recourse was to tıy to push the raft off the rock with ouı- feet. That pmved successful and we were on our way once aga ın . We encountered a fisherman along the river who m 1 had met last year whi le do ing research for the trıp. We chatted a bıt. then he wamed us: "Look out for a drop of two to three meteı-s ın the canyon up ahead ... As the current gaıned force. adrenaline coursed through our bodies. After navıgatıng a sharp tum. we entered the white water. Using the oars only to steer the boat. we coasted through the rapıds. the happıness and exc ıtement of the moment appaı-ent on our faces. The powerful waves created by the strong current were goıng to smash our raft agaınst the sol ı d rocks opposıte' "R ıght fprward' Forward all togetherl ·· W ıth a last desperale moverren we 4 1992 SKYLIFE
CU
SERÜVEN 1ADVENTURE
atlayıp raftımızın içine düşüverdi. 40 cm. boyundaki kefalle ilgi l en ıneye vakit yoktu; o anda az ilerideki 3 metrelik düşüşün farkına vardık. Raftımı zı yönlendirebilmek için n e hird en d aha h ız lı g itm emiz ge re kiyordu . "Hep bera ber, daha kuvvetli!" Sesimin tonu direkt beyinlerele yankılanıyorclu, bu gi bi an lar d a in san lar dü ş ün ce l e rinel e n ta mamiyle soyu t l an ıp nehir rehb erinin komutlarından başka b irşey al gı lamıyo rl a r. Komutlarıın suyu n gürültüsüne karıştığı sırada clü ştüğüınüzü hi sse ttim. Ken dimi ortada yüzükoyun yatarken bulduğuın za ma n sağ salim indi ğ imi z i anladım . Herkes son derece ınutluydu, "Haydi tekrar cleneyeliın, bu müthi ş bir duygu" diyen heyecanlı sesler birbirine karışıyordu. Zaman çabuk geçiyordu. Konaklamayı planladı ğ ıınız Güllübağ ' a daha çok yolumuz vardı. Hava kararınaya yüz tuttuğu s ırada 98 numaralı tüneli geçtikten sonra söğ üt ağaçlarıyla kaplı kumsalın k e narında kaınp ıın ızı kurmak zo rund a kaldık. Ace le ile pişirdiğim mercim ek çorbası iliklerimizi ı sıttı. Yatmadan önce çevre ele n topl a dığıını z çalı ç ırpı ile yaktığıınız kamp ateşi etrafında oturup günün olaylarını bir kez daha yaşadık.
18 Ekim Hava beklediğimiz kadar iyi d eğild i. Bugün Fırat'ın en dar yerlerinden biri olan "Şeytan Gediği'nden geçip en uzun kanyonuna girecektik. Masif kayalık olan kanyonun sağından ve solundan inanılmaz güzellikte ye raltı s ul arı fışkırıyordu. Set halinel e o lu şmuş çi me nl erin üzerinden akan şelaleler bizi b amb aşka bir dünyaya götürüyorclu. Botuınuz yüksek kayalıkların arasından hı zl a süzülüp geçe rken bu el eleğınemiş görüntü bizi adeta sarh oş ediyordu. Saatl er s ür e n yo l culuğumuz 16:30 civarında Bağıştaş köyünele sona e rdi. Yöre h a l k ının gös term i ş o ldu ğu misafirperverlik unutulacak gibi d eğildi. Bizleri o yağ murlu havada evlerin e davet edip s ı cak çay, bal, peynir, te r eyağ ve köy ekmeği su ndular. Dünyanın aşağ ı yukarı her tarafmı gezmiş olan Caroline ve Allan böylesine sıcak ilgi ve misafirperverliğe rastl amaclıklarını söylüyorlard ı.
Nehir bu noktadan sonra
a rtık yavaş
yavaş gö ll eş ın eye başlıyordu.
Belki bi zim bu yo l c ulu ğu yapt ı ğ ımı z bölümü el e iki y ıl so nra bir göle dönüşecek . Ama nehir boyunca yaptı ğım ı z bu yo lculuk an ıl ı. rıını zcla n hiçbir zaman silinmeyecek. Hoşçakal Fırat. • F ır at' ın
64 SKYLIFE 4 1992
completed our tumabout. The waves towered above us. drenchıng us. just at that moment. in a strıke of good fortune. a strıped mullet disturbed by the rush of water leapt into our boat. But there was no tıme to pay attention to the 40 cm. ~sh, because just ahead we glımpsed the thr·ee meter· drop. In order to steer the raft we had to go faster· than the rıver. "All together now! Full speed aheadı" At moments lıke these people stop thinking and lısten only to the commands of the river guide. W e fe ll as my shouted commands mıxed w ıth the sound of the water~ 1 understood we had made it ın one piece when 1 found myself lying face down ın the r·aft. Everyone was overıoyed: "Come on. let's do rt agaın!" But tıme was pass ı ng quickly. W e were stıll a long way from Güllübağ where we had planned to spend the nıght. As dar-kness fell. we decıded to make camp ın a sandy ar·ea bor-dered by willow tr·ees. Araund a camp ~re later. we r·elıved the events of the day before tumıng in for the nıght.
October 18 The weather wasn't as good as we had hoped. W e were about to pass through the narmwest and longest canyon on the Euphrates. known as Devil's Gap. Water gushed out from both sides of the solid r-ock canyon and waterfalls fiowed down levels of gr·ass. creating a magical world. Our silent passage between the hıgh mcks surrounded by the untouched glory of the spot left us drunk with wonder. Our JOumey came to an end at 4:30 rn the viiiage of Bağıştaş. The hospitality of the people of the region was unforgettable. They ınvited us into their houses and served us hot tea. honey. cheese. butter and vrllage bread. Caroline and Al lan have traveled araund the world but they had never encountered such genuine warmth and interest. After Bağıştaş. the rıver begıns to fonm la kes. The seetion of the Euphrates we traveled is alsa destined to be dammed up. Per·haps in two years. it wıll alsa be a lake. But the memories of our trıp down the free flowing river wıll neveı- fade. •
Kısa
Vade
Alacağınız
bilgisayar en
gelişmiş ayrıntıların doğru
ve uyumlu bütünü olmalı. Hız, verim, kapasite ve ergonomisiyle hemen işe yaramal ı.
Orta Vade
Uzun Vade
Diğer
Gelecekte ortaya çıkacak teknolojik gelişmelerle gelişebilmeli. Otomasyon ve bilgisayar ağı içinde güçlü bir birim olarak yer alacak üstünlüklere sahip olmalı.
bilgisayarlar ve sistemleri ile tam uyumlu olmalı. Tüm işletim sistemleri ve yazılım paketlerinin en uç iletişim
noktalarında çalışabilmeli.
lST bilgisayar teknolojisini ülkemize doğru çözümler üretmek için yorumluyor. Teknolojideki tüm yenilikleri dünya ile aynı anda uygulayarak hemen, sonra ve daha sonra beklentileri tam karşılayacak bilgisayarlar sunuyor. Ve uzman teknik kadrosu, eksiksiz yedek parça stoklarıyla bilgisayarlarının hiç durmaksızın yüksek verimle çalışmasını sağlıyor. Bilgisayara geçmek için ince hesap yapın. lST bilgisayarlarını mutlaka inceleyin. Üstünlüklerini göreceksiniz !
lST Bilgisayar Sanayi ve Tic. A.Ş . Merkez: Rorya iş Merkezi Beşyol, Londra Asfaltı Sefaköy 34630 istanbul Tel. 599 30 62 (4hat) Faks. 598 53 53 Ankara Bölge Müdürlüğü : Balıkçıoğlu iş Merkezi, Necatibey C. 4/92-93 Sıhhiye 06430 An_kara Tel. 229 14 95 - 230 55 08 Faks. 230 68 56
ISTANBUL: Kompumak 251 91 50 • GTK 241 02 19 • Stırt 231 30 56 • Bilkur 573 4213 • Entegre 241 48 52 • Yönsis 345 04 69 • Uniwrsa1342 54 84 • Unisec 249 98 15 • Çesesa 267 49 46 • Sispa 232 06 18 Jüpiter 329 47 00 • Biltek 249 85 45 • Usp 288 ı7 83 • Destek 254 23 18 • Güreli 280 71 00 • Nelkom 582 45 25 ANKARA: Asist 140 62 14 • Eprom 230 81 03 • Bayem 125 75 49 \1odem 231 11 34 • Asbimsan 127 28 16 • Asal 125 77 45 • ·Yatay 418 34 81 • Tekstar 213 30 00 MARMAIWIIURSA: Monitor Digital Teknik 21 73 37 • BAliKESlR: Göldıil 25 989 WAPAZARI: Digital13 794 ÇUKUROVNADANA: Afbim 15 74 47 AKDENIZJAHTALYA: Bilişim 1714 21 KARAOEN~SUN: Perspektif 14 77 22 OROU: Perspektif 13 023 EGfAZMIR: TeknotJim 12 33 33 OENIZıJ: Dos·Bil51 353 AYDIN: Aybim 18 008 MOOLA: Tire Bilgisayar 14 388 KONYA : OEM 12 67 51 ÇORUM: M2 Büro 25 734 EIAZIC: ŞerefoQiu 17 799 DIYARBAKlR: lrem 25 725
Nissan Path:fin.der N issa n P a thfind e r, ço k v e l üks ... •
Ar az i vi t ep i i I c
A ç ılı r
daya nıklı
h e r yo l
ya t a bil c n Gc li ş mi ~
dü ze n eğ i.
t a van
ko ~ u
I un a
h ac ıTl i .
u y u n, .
dö rt çe k e r (4x4) . • Çok konforlu :
d i rek s i y on . ıTlü z ik
g ü ç lü ,
Çok güçlü: 2.400 cc. mo t or
Ge re kti ğ ind e
Ta m a m e n
a m aç lı ,
Hava l ı
koltukl a r .
s ü s p a n s i y on. G ü ç l ü
l s ıtm a-s o ğ utn, a
g ün eş li ğ i.
G eni ş b a gaj . •
ö n
Göv d eyc
s i s t e mi .
as ılı
s t e pn e.
Çok güvenli: Ö nd e h ava lı di s k ,
a rk a d a
o t o m a tik
aya rl ay ı c ılı
k a mp a n a
s i s t e mi . Her tü r lü a r az i ve k e nt sa r s ıntı s ı z
f re ı
k oş ulund .
yo l c uluk. Ay rı n tı lı
bi lgi için, lütfl'n
~ı rayın :
İ z mir S h o w - Roo m : A n kara Asfa lt ı No: 64 Bornova :ıSHXl Tel : 61 OR 41 ( 10 ha
is ta nbul S h o w - Ro om : Aka be T icaret Me r kezi Büyükdere Cad . 7R· Hll / 2 Mecid iyeköy R0450 is ta nbul Tel : 267 4R OR
~ +·e~·l ~ 1r;_i--m.~ Türkiye 'de yaygm .. . dünya d a say g m ..
..• Uzayl1lar da biliyor. ''Mükemmel Televizyon''Ar,elik 'tir. Uydu yayınlarını ve kobiolu yayınları mükemmel olabilen, doğrudan kanal seçen , tüm işlemleri otomatik olarak ekranda gösteren, sese derinlik veren , renk geçişlerinde tam keskinlik sağlayan , modern ve estetik
tasarımı ile her mekana yakışan, stereo yayınlara hazır, uzaktan kumandalı
~
mükemmel Arçelik Televizyon lar! Siz, uzaylılardan çabuk davranıp bugünlerde bir Arçelik yetkili satıcısına uğrayın!. .. ARÇELIK. ~ Koç
izans zamanında Üsküdar'ın adı Chrysopolis, "Altın Şe hir" ... Tarihçiler ve etimologlar bunu eski kentin maddi zeng inliğiyl e açıklayabilir; oysa buna biraz hayalgücü katmak isterseniz, her akşam, günbatım ı zamanı karşı sahilden bakıp, Üsküdar evlerinin altın pencerelerini göre bilirsiniz.
B
Git
bu mevsimde, grup vakti Cihangir'den bak! Bir zaman kendini karşındaki rüyaya bırak! Başkadır çünkü
bu
akşam
bütün akşam/ardan;
Güneşin
vehbi saraylar yaratın cam/ardan;
Bir şehri gezerken onun anlamını merak edenlerin uğraması kaçınılmaz olan semtler vardır: İstanbul için Üsküdar böyle bir özellik taşır. Burası, Boğaz ya da Topkapı gezilerinin görsel zenginliğini biraz daha derinleştiren anahtar noktalardan biridir. Bugünkü Üsküdar, 1960'lara kadar biraz unutulmuş, oldukça yoksul, eskilerin deyişiyle köhn e bir bölgeydi. 60'lardan sonra bütün kentteki nüfus patlamasıyla birlikte hinteriandı olağanüstü genişledi ve çok canlı bir merkez haline geldi. Bunun yanı sıra, elbette ve ne yazık ki kaçı nılmaz olarak da hızlı kentleşmenin bütün olumsuzl uklarından etkilendi. Böylece, 70 SKYLIFE 4 1992
SEMT I NEJGHBORHOOD
Founded in the 7th century B.C., Üsküdar is the oldest district in Istanbul. Taciser Belge takes us on a walking tour into the past and present of this fascinating area.
T
h,e charming neighborhood of Usküdar is located on the Asian side of Istanbul where the sea of Marmara meets the Bosphorus Straits. The Çamlıca hills provide a d ramatic backdrop for this lively center of commerce and history. Üsküdar was founded in pre-Byzantine times and Üsküdar'a ayak bastığınız zaman önce ve düzensizlik çarpacaktır gözünüze. Sonra, renk, ı şık ve mimari. İstanbul Bağazı'nın Marmara Denizi ile birleştiği noktada kurulmuştur Üsküdar. Sahilden hemen sonra toprak dikl eşir , Bülbül Dere, Çavuş Dere gibi sulann getirdiği sürüntü maddelerle o lu şan düzlüklerin ardında, şehrin en yüksek tepeleri Büyük Çamlıca ile Küçük Çam lı ca yükselir. Üsküd ar'ın yerleştiği Toygar Tepe ve Sultan Tepe'nin yüksekliği ortalama 100 metredir. Yüksek, çamlıklı dağ larla enfes bir kıyının bulu ştuğu bu coğ rafyada sık sık merdivenli sokaklara, dar kalabalık
yokuşlara rastlamanız bundandır.
Üsküdar'ı simgeleyen bir yapı seçmek isteseniz, S inan ' ın yapıl a rından Kız Kulesi'ne, III. Ahmed Çeşme'sinden , Çürüksulu yalısına, Selimiye Kışlası'ndan, eski gravürlerden beri görünümü d eğişmeyen ve bugün şe hrin ortasında en i ş l ek caddelerden birinin hemen yanın da , büyük bir servi ormanı görü nümüyle Karacaahmet Mezarlığı 'na kadar uzanan bir çeş itlilik karşısında e pey güçlük çekebilirsiniz. Üsküdar'ı gezmek için, bir tam gün ayırınanız gerekir. Ve köprüden arabayla gelebileceğiniz gibi bu gezi için Beşiktaş ya da Eminönü'nden vapurla yola çıkmayı tercih e derseniz. ya nlı ş karar vermi ş olmazsınız.
Üsküdar İstanbul'un fethinden 100 yıl önce Türklerin egemen liğin e girdiği ve İstanbul'un en eski Müslüman yer- ~
its ancient appellation was Chrysopolis, the City of Gol d. Historians attribute the classical name to the material wealth of the area: certainly the golden shimmer of Üsküdar windows at sunset help to perpetuate this legend of a gilded past. In the Iate Byzantine period the town was called Scutari from whence the Turkish name, Üsküdar, was derived. Üsküdar was conquered 100 years before the Ottomans took Istanbul and thus is one of the oldest districts in the city. A rich array of monuments. indeed some of the oldest and finest in Istanbul, can be found here. Leander's Tower, the fountain of Ahmet lll, the Çürüksulu yalı (seaside mansion), the Selimiye military barracks, and the Karacaahmet cemetery with its stately cypress trees. all beckon the first-time visitor and the resident with their intriguing pasts. The first im press ion of Üsküdar is overwhelming. Alighting from the Beşiktaş or Eminönü ferry, one notices the chaos
istanbul Bağazı'nın Marmara Denizi ile birleştiği noktada kurulmuş alan Üsküdar'm vapur iske/esi (önceki sayfa). Üsküdar kentin en eski Müslüman yerleşim
merkezlerinden biri alduğu için çok sayıda da camiye sahiptir. Şemsipaşa
Camii
(solda altta), iskele Camii (solda üstte), Salacak Ayazma
Camii (sağda üstte) ve Yeni Va/ide Camii (sağda) ilçenin en önem/i camilerindendir. Üsküdor and its lively harbor are /ocated at the point where the Mormora Seo meets the Bosphorus (front page). One o( the oldest districts in Istanbul, Üsküdor has severol ftne exomples o(Ottomon orchitecture. The Şemsipaşa Mosque (below !efi'). Iskele Mosque (obove le(t). Ayozmo Mosque (obove right) and Yenı Volide Külliye (right) are all in Üsküdor. 4 1992 SKYLIFE 7·1
leşim
merkezlerinden biri olduğu için cami ve mimarisi açısından büyük bir zenginlik ve çeşitlilik gösterir. Üsküdar Meydanı'na inince sola doğru hemen karşını zda, yüksek set üzerinde görkemli bir Sinan Camii göreceksiniz: Mihriman Sultan (İskele Camii olarak da bilinir-1457) . Önünde, İ stanbul'un e-n güzel çeşmele rinden, III. Ahmed'in 1726 tarihli barak çeşmesi yer alır. Sağınııda ise, söylentiye göre üzerine hiç ku ş kanmayan ve halk arasında Kuşkonmaz olarak bilinen Sinan'ın küçük külliyesi, Şemsipaşa vard ır. Sinan'ın 1580'de Vezir Paşa için yaptığı bu çok sevimli külliyenin kütüphanesi bugün de kullanılmaktadır. Meydanı süsleyen üçüncü büyük cami Yeni Valide, (17081710) Valid e Gülnus Emetullah'a Stiltan III. Ahmed tarafından armağan edilmi ştir. Meydanı böyle seyrettikten sonra, sahilden başlayıp, sola saparak, Şemsipaşa'nın önünden Salacak yö nünde ilerlerseniz burada dış yüzü Bizans yapıtiarına çok benzediği öne s ürülen Rum Mehmet Paşa, (1471-72) ve Ayaıma Camii (1760.. 61, Sultan Mustafa II) gibi yapıl arı gezebilirsiniz. Bu sokaklarda ayrıca birbirinden güzel, birçoğu restore edilmiş ahşap evle r dikkatinizi çekecektir. Ayaıma Camii'nden içeri doğru ilerlemeye devam edip II. Selim'in Se limiye Kı ş i ası'nın yanında barokun en iyi örneklerinden biri olan Selimiye Camii'ni (1803-04) de gezebilirsiniz. Kı şla nın Kadıköy'e yakın olan cephesinde Kırım savaşında şehit 71 SKYLIFE 4 1992
SEMT INEIGHBORHOOD
Deniz kıyısmdaki tezgahlarda çeşit çeşit balık satılır
(solda). Karacaahmet tarihi mezar taşlarına rastlarsmız (solda altta). Havanın iyi olduğu günlerde motorta ka rşıya geçmek ayrı bir keyiftir (sağda altta).
Mezarlığı 'nda
On wooden carts fishermen sel/ the daily catch (left). The Karacaahmet Cemetary is a peaceful idy/1 of tambstones and cypress trees (below left). Crossing the Bosphorus (below riht).
olan askerler için yapılmış bugün de kullanılan bir İngiliz mezarlığı olduğunu
da buraya ekleyelim. Selimiye Camii'nin ön kapısından dı ş arı çıkınca karşınız d a Karacaahmet Mezarlığı'nı bulacaksını z. Çeşit çeşit eski mezar taştan , su-teraıileıi ve koyu gölgeli servileıiyle Karacaahmet, Eyüp Mezarlığı kadar ilginçtir. Üsküdar'dan başlayıp aynı noktaya varmak için ikinci bir güzergah da, iskeleden bakınca tam karşınıza gelen ana caddeden ilerlemekti r . Burada önce klasik dönemin son yapılarından, Eminzade Hacı Ahmet Paşa'nın Ahmediye Külliyesi'ni (1 722) ve ardında da, Üsküdar'ın değil belki İstanbul'un, Süleymaniye'den sonra en görkemli, en anıtsal yapısı olan Atik Valide'yi (1583) gezebilirsiniz. Sinan'ın Nur Banu Sultan için yaptığı bu külliye, medrese, hastane, imaret, kervansaray ve hamamdan oluşur. Atik Valide 'nin dış mimarisi kadar avlusu, asırlık ağaçları ve iç süslemeleri de çok etkileyecidir. Çok geniş bir alanı kapsayan külliyenin imaret ve hamam bölümü yakın zamanlara kadar cezaevi olarak kullanılan bir başka yapının bahçesi içinde yer alı yordu. Atik Valide'nin hemen yakınında, beyaz zemin üzerine mavi ve turkuaı çinileriyle ünlü ve adını da bundan alan Çinili Camii (1640) ve halen kullanılmakta olan Çinili Hamam vardır. Mahallenin karakolu da Çinili Karakol adını taşır ve 19. yy. sonlarından kalma, tiyatro dekorunu anımsatan d eğişik, sevimli bir .....
and disorder of a neighborhood which has had to accomodate a rapidly expanding population. A longer. second look reveals the colorful threads of old and new which have been woven together over centuries creating a unique urban fabric. The fırst stop on our tour is the Iskele Meydanr which in Ottoman times was called the Square of the Falconers. From this square the sultan's royal caravan would begin the long and arduous haj to Mec ca. To the left of the square is the impressive 16th century Iskele Mosque bui lt by the famous Ottoman architect. Sinan. for Mihrimah Sultan. the daughter of Sultan Süleyman the Magnifıcent. With its double porch and elevated position the mosque is an impressive structure. lt forms part of a kül liye. or complex, which included a medrese, or religious education building. and a primary school. The lovely baroque fountain at the foot of the mosque's steps was built by Sultan
Ahmet lll. The master architect Sinan also bui lt a smaller and more intimate mosque on the water's edge for the Vizier Şemsi Paşa in 1580. The mosque is quite simple in plan but its location is stunning and affords a wonderful view of the European side of Istanbul. The third mosque located off of the Iskele Square dates to the early 1Bth century and was bui lt for the mother of Sultan Ahmet lll. The külliye ofValide Gülnus Emetullah consists of a large open tomb, a great fountain, a smail school, or mektep. a soup kitchen and a mosque. Continue walking to the south towards the quay. through quaint streets lined with old Ottoman wooden homes, and you will encounter the Rum Mehmet Paşa Mosque. one of the oldest monuments in Üsküdar. lt was built in the ISth century for Mehmet Paşa. a vizier of Greek origin. The mosque has certain Byzantine characteristics such as the high cylindrical drum of. its dome. and provides an
yap ı dır.
Gene aynı mahallede, aynı dönemden kalma Ermeni ve Rum kiliseleri ve bugün terkedilmiş ve bak ı msı z bir durumda da olsa eski Fransız okulunun Avrupai mimarisi sizi şaş ı rtacaktır. Bu bina önceki yüzyıla ait yüzüyle, bugün de çevresiyle uyum içindedir. Bütün bu dolaştığınız sokaklar ayrıca çeşme, hamam, türbe, tekke gibi yapılar yönünden de çok verimlidir. Üsküdar gezinizin bir noktas ı nda Çamlıca tepesine kadar uzanabilirseniz, Çelik Gülersoy'un Istanbul'un en güzel köşelerine kazandırdığı çay evlerinden birinele dinlenebilirsiniz. Hava yönünden şansınız varsa, Çamlıca size muhteşem bir günbatımı sunacaktır . VE BUGÜN Üsküclar gün geçtikçe sayı ları azalan Türk mutfağ ı sunan lokantalardan en iyilerinden birine sahip olmanın da gururunu taşıyor. Üsküclar Meydanı'nda Bağ larbaşı yönünü gösteren ok u izleyerek yaklaşık 200 metre ilerlerseniz Kanaat Lokantası'na varırsınız. Öğleleri özellikle canlı olan bu lokanta akşam on bire kadar misafirperverliğini esirgemez. Kanaat Lokantası'nın hemen karşısındaki sokak Üsküclar çarşısıclır. Istanbul'un hemen her köşesinde olduğu gibi, burada da taze meyve sebze, 74 SKYLIFE 4 1992
SEMT !NEIGHBORHOOD
Salacak'taki
balıkçı
korunağına sığınmış
tekneler (solda). Üsküdar'ın sınırları
içindeki Kız Kulesi konumu nedeniyle kentin en ilgi çeken yapılarından biridin (solda altta). Üsküdar'ın arka sokakları bugün de geçmişin anılarını yaşatmaktadır (sağda altta).
At the quoy, o shelter for the (ıshennen 's boots (left). The legendoıy Leonder's Tower stonds on on ıslet neor the ferıy londing (below le(t). Old Ottomon houses, fountoins. boths and vestıges of o bygone ero awaıt the bockstreet explorer
(nght).
interesting contrast to the later Ottoman structures. Up the winding street behind the Rum Mehmet Paşa Mosque is the lovely Ayazma Mosque built in the 18th century by Mustafa lll for his mother. This monument. the Selimiye, and the Ahmediye complex display the baroque tendeney found in post-classical Ottoman architecture. The facades are less severe than earlier works, exterior lines undulate. and interiors are more flamboyant. Exiting through the front gate of Selimiye Mosque you will find the Karacaahmet cemetery. a peaceful idyll shaded by cypress trees and a fascinating variety of Ottoman tombstones. Above Toptaşı Street is one of the fınest mosques in all of Istanbul- the Atik Valide Külliye. Built by Sinan in 1583 for the mother of Murat lll. Sultan Valide Nur Banu, it is an architectural rival of the great Süleymaniye Mosque across the water. In addition to the mosque, the complex is comprised of a medrese, hospital. soup-kitchen. caravansaray. bath, and a school for reading the Koran. As in
the Süleymaniye, the uneven tenrain of the mosque's site required creative planning on the architect's part. Sinan's solution was brilliant and while the plans of several of the structures are irregular. all the buildings work together to create an integrated design. The prayer niche inside the mosque contains some of the best lznik tiles in Istanbul. From Çavuş Dere Street wander down through the narrow streets where you will su rely discover baths, fountains, and smail tombs in the hidden comers of this old neighborhood. If you have an extra hour on your itinerary, and all this exploring has given you an appetite, try Kanaat Restaurant. one of the best spots in the city for traditional Turkish cu isine, conveniently located near the harbor. After your meal a fenry will be waiting to take you across the Bosphorus to the European side. Order a Turkish coffee, give your weary feet a rest, and prepare for a glorious sight. As you watch the shimmering reflection of the sun setting on Üsküdar you will understand why its inhabitants stili call it the "City of Gold.''•
ve çeş it çeş it balıklar so kağa t aşan tezgahlarda sergilenir; baharat ç ı s ı , t ur ş u cusu, c iğe rcisi, tavukçu ve fırınlarıyla, burası geleneksel bir İstanbul çarşısının bütün özelliklerini banndınr. Üsküdar M eydanı'na h er iki yö nd en açılan bütün arka sokaklar y o ğ un bir ticaret merkezidir. Burada, Uncular tarafında, nalburlar, elektrikçiler, yapı malzemeleri satan dükkanlar; bankalar, otobüs i.~ l etme l e ri g ibi ticare thanele r bulunur. Obür yanda ise, videocular, kasetçiler ve kuyumcular yanında ku ş ve balık satan bir dükkan ilginizi çekebilir. Aynı çarşının devamında bele diye bina s ının arkasında, yavaş yava ş antikacılığa geçe n es kici dükkaniarının bulunduğu kö şeye gelirsiniz. Burada sokakta sergilenen rasgele toplanmı ş eski eşyalara aldanmayın, sağ daki binanın içinde, çok zevkli antika değerinde parçalar bulunabilir. Ne yazık ki Üsküdar Meydanı'nı çepeçevre ku ş atan ve çok geniş bir alanı kapsayan anıt d eğe rind e ki eski g üzel duvarlar, önlerind e ye rl eş mi ş bulunan otobüs duraklan ve çok sayıda seyyar satı cı nedeniyle görünmez haldedir. Dikkatli bir göz bu duvariann meydana çıkanldığı durumda kazanılacak güzelliğin azımsa nacak bir şey olmadığını hemen farkeder. Ve son not: Üsküdar'a gelmeden önce, Ruhi Ayangil'in "Uyan Ey Gözlerim" adlı kasetini dinlemeye çalı şın ! • 4 1992 SKYLIFE
75
OTOMOBiLiN YARINI ÜZERiNE ... 1
••
••
••
••
GiZLi GOZUN GORUS• ALANI ••• Giderek
yoğunlaşan iş
stresi ,
i ş dışındaki
alanlarda
sağlayan
Dijital Motor
Elektroniği ...
hız
Ortalama
ve
yakıt
belli bir konfor ihtiyacı yaratıyor . Özellikle de
tüketimi gibi, yolculukla ilgili bilgileri veren ya
otomobilde.
da buzlanma durumunda acil
70'1i
yıllarda
olarak üzerinde
çalıştığı
değişik
çalışma şartları hakkında
zevkinize en uygun
pek çok konu ,
o dönemde otomobilseverlere birer hayal gibi geliyordu: 20
On Board Computer (Yol
BMW'nin konforla ilgili
seziciyle otomobilin bilgi
toplayıp değer-
lendiren, böylece motorun sessiz ve verimli
Park Distanc e Control ( Partı.
Uzaklık
Kontrolu) ,
uyarılar
yapan
Bilgisayarı) .. . Kişisel
sürüşü gerçekleştirebil
meniz için E-ekonomi, S-spor ve
* - kış
prog-
otomobilin ön ve arka tamponianna yerleftirilen dörder adet elektronik &öz yardımıyta , park sı rasında cörüş alanı dı tında
ramlarını
çalışmasını
sunan otomatik
şanzıman ...
kalan eneeller için
sesle uyanda bulunan bir sistem.
gelen konforu
BMW sahipleri bugün, bu üstünlüklerle yaşıyor.
Ve çok
yakında başka
hayaller de
gerçekleşecek: Örneğin, Park Distance Control (Park Uzaklık
yakında
Kontrolu). dörder adet elektronik göz
sırasında görüş alanınız dışında
yardımıyla,
taktığınızda
otomatik olarak devreye giriyor ve bir engele kaldırırnal yaklaştıkça frekansı
park
kalan engelleri haber
veren bir sistem . Otomobili geri vitese
başlıyor.
(örneğin
artan bir alarmla sizi uyar-
Sistem, otomobil ilerlemeye
başladığında
çalıştıkları
kullanılan
kalıyor.
Bunun
d ı şında diled i ğiniz
meye basarak sistemi devreye
zaman bir
sokmanız
düğ
mümkün.
bir
diğer
çift cam
donanımına
konu da çift cam
tekniğinin
lanarak otomobiliere ses ve
sahip olacak.
uygulaması .
belirli bir incelik ve
uygulanması
ısı yalıtımı sağlanıyor.
tüm gürültülerden uzakta,
yalnızca
Binalarda
berraklık sağ
sayesinde mükemmel bir
BMWnin çift
bir konforu sunuyor. Çift cam da
camları, dışarıdaki
evinizde yaşayabileceğiniz
yakın
da tüm BMWlerde olacak.
ilk 50 m'de ve 30 km/saate kadar otomatik olarak devrede
tüm BMW'ler PDC
BMW mühendislerinin konforla ilgili olarak üzerinde
PDC , otomobilin ön ve arka tamponianna yerleştirilen
maya
Çok
Otomobilin tarihinde "ilk"lerin yaratıcısı nında
BMW'dir. Otomobilin
da BMW
imzası
olacak.
yarı
Sizi geleceğe ulaştiracak.
BMW Türkiye Genel MümesstU Bum san Otu Serois ve Tican!l
AŞ
YEMEK / EAT/NG OUT
KANAAT: ALATURKA BIR LOKANTA •
Kanaat Lokantas1: A Haven of Old-Fashioned Cooking Günümüzde İstanbul'da Türk muifağının geçmişten süzülüp gelen tadiarını yaşatan tokantalar hala mevcut. İşte bunlardan biri olan Kanaat Lokantası'nı Coşkun Çokyiğit anlatıyor.
iyelim ki, soğuk fakat pırı l bir kı ş öğl e so nrasın da Usküdar'dasınız. Salacak'a do ğ ru şöy l e bir uzanıp Kızkulesi'ni, Sarayburn u'nu, Topk a pı Sarayı ' nı , Ayasofya ve Sultanahme t'i n siluetlerini seyrettiniz .. . Tarihin bu kadar ihtiyar fakat görkemli yüzünü se yrede r ke n geçm i ş zama nda hayali bir yolculu k yapıyorsun u z : Koskoca bir impar ato rlu ğun ağı r ve derinden akıp g iden h ayatını birkaç saniye içinele aklınızdan geçiriveriyorsunuz. Güneş pırıl pırıl ve kocaman bak ı r bir teps i g ibi yuvas ın a dönüyor .. . Birelen sesler duyuyorsunuz. Topkapı Sarayı 'nın nı ut fağın daki büyük kazanlar ateşe sürü lüyormuş meğe r .. . Binbir iklimden gelen her türlü g ı da maddesi. baharat ve yemek türü ile burada bir sentez ol u şturuluyor ve bütün Osmanlı ülkesine ağız ta dı oluyor ... Sesler k es ildi ğinde kendinizi ac ıkmı ş hi ssediyorsu nu z. Yürü ye re k Üsküclar iskelesi'ne mi geldiniz? Hayır durun! Öyle
D
ı:ıırıl
7 8 SKYLIFE 4 1992
akşam s inıidi , kokoreç, büfelercle döner, sosis. hamburge r filan yemeyin . Bakın ş u kocaman camiyi görüyor musunuz? Onun arka tara fınd a Selnı an ipak Caddesi vard ı r. Bir zahmet oraya kadar gidip, bu yerinele 1933' cl en beri hi zm et veren Kana at Lokant ası 'n a g iri veri n. İ şte Topkapı Saray ı'nın Matbab-ı Amiresi'nden geriye kalanlar burada! "Haydi ca nını" elemeyin girin ve bir deneyin. Sizi muhakkak beyaz gö ml eğini giym i ş, muhtemelen i şç ile riyle birlikte servis yapan Fuat Karg ılı ka rş ı lay acakt ı r. Kim mi? Sahibi. Evet, sahibi. Bunda şaşıracak ne var ca nı m! Neticeele o "Alaturka" bir s unu ş biçiminin ins an ı. Tıpk ı clecleleri, eleelelerinin eleeleleri g ibi, tıp k ı geçmi şte bu ülkenin uçsuz bucak sı z beldelerinde o ldu ğu g ibi insana hizmeti bir borç ve zevk biliyor o da. Önce şöyle g üzel bir ço rbaya ne de rsiniz? Mesela Fuat Bey'in s öyl e di ğ i g ibi Beykoz'da ad ı bile kalmadığ ı halde efsanesi Kanaat 'te süren Beykoz Pa ças ı'n a. Olmazsa yedi sekiz çeş it ço rbamı z daha
tadına b akmanız
için s ırada bekliyor.. . oturan bir bakan olabilir. Şurad a oturan bir gaze teci, ş uradaki bir av uk at, ş u radak i herhang i bir ta ks ini n şö förü ... Öylesine ilg inç biı- "imtizaç" ki. hayret e ders ini z. Çünkü bura dak i yemekler geçm i şte tıpkı sarayda olduğu gi bi evle rd e anne le rimizin m a ltı z ateş inel e pi şirdiği tencere yemeklericlir. Ku zu e tind en yapı lı r çoğ u. D eğ i şe n ciamak zevkine göre b azıları da dana etinde n .. . Ancak Fuat Bey h e rşeye rağm en çizgilerini "eski çizgi" olarak vurguluyor. "Hiç değişmeeli ve cl eğ i ş m eyecek" diyerek tekrar tekrar altını çiziyor. Ne istercliniz? Elbasan Tava mı? Elbette ne den olmasın! Süt kuzusu inci ğİ nd e n yapılır. Un, yumurta, yoğurt, nıargarin (tereyağı mı istersiniz, hayhay), salça ... Etler bir tencereye clizilir, yağ ve su ilave edilir. Kı sık at eş te piş irilir. Un kavrulur. Et suyu, telle çı rpılmı ş yumurta, yoğurt ka rı ştırılır o da kıs ık a t eşte pişirilir. Sonra pi ş mi ş etler fırın tepsisine di zilir, pişiri l e n hamur Bak ın ş u rada
Kanaat is a must on any Üsküdar itinerary. Co~kun Çokyiğit
deseribes its special cuisine.
he pace of modem day life is often too hectic to allow for a leisurely aftemoon respite at a good traditional restaurant. But if you fınd yourselfon the As ian si de ın Üsküdar it would be well worth your time to slow down a bit and stop in at the Kanaat Restaurant. located on Selmanipak Street JUSt behind the Iskele Mosque. Sınce 1933 Fuat Kargılı and his dedicated staff of 40 have been serving an excellent variety of old-fashioned Turkish dishes. The atmesphere at Kanaat is wanm and welcoming because the owner and waiters take pride in serving good meals to satisfıed customers. who range from businessmen to students to workers. A number of time-honored speoalties can be found at the Kanaat. The Beykoz paça soup. made from sheep's feet. is more famous here than it is in Beykoz. JUSt up the Bosphorus. If this doesn't appeal to you, there are seven or eight less exotic but equally delicious soups on the menu. The elbasan tava. a tasty melange of lamb. flour. eggs. yogurt. tomatoes and butter is an outstanding entree enhanced by the traditıonal cooking expertise of the head chef and owner. Fuat Kargılı. Other favoı-ite entı-ees are hünkar beğendi. lamb chunks served on an eggplant puree. kağ ıt kebabı . meat and vegetables baked ın paper. and etli kuru fasulye. white beans cooked with bits of meat. Food at the Kanaat is distinguished by its freshness and the exeellence of the ingredients. For desseı1 Kanaat serves a light and tasty puddıng that is never too fılling at the end of the meal. Ice erearn is served only ın certain seasons. So if you fınd yourselfon the Asian side with some time to spaı-e. forego the fast food hamburgers. the speedy cheese sandwiches, and stop in at Kanaat for a wonderful repast of old-fashioned Turkish cooking and hospitality. Hours are very accomodating as the restaurant is open from 6:00 A.M until 1 1:00 P.M. eveıy day of the year. •
T
ve daha sonra
sulandırı lmı ş
salça dökülür, kadar kızartılıp servise sunulur hale gelir. .. Afiyetle yediğiniz Elbasan Tava kısaca böyle hazırlanıyor, ancak burada anlatıl dığı kadar kolay olduğunu hiç sanmayın. Bu yemekiere lezzetini veren, malzemesi ve hazırlanıp pişirilmesi kadar önemli birşey daha var: Tarihi olan bir birikim. O da ustanın tam kalbinde ve zihninin bir yerinde durur. Nesilden nesile usta çırak münasebetiyle aktarılır. Tatlı alır ınıydınız? Ağır mı gelir? Hayır canım, nereden çıkart ıyorsunuz, sizin için hafif bir tatlı var. Su muhallebisi. İsterse niz üstün e pudra şekeri dökm e zsiniz. Böylece kilo almak korkunuz hafifler ... Kanaat Lokantası, Galata Köprüsü ahşap o ldu ğu y ıll arda bile vardı. İstanbul'un değişik yerlerind e faaliyet göstermiş olan lokanta en az ikiyüz yıllık bir geçmişe sahip. Bu da ikiyüz yıllık birikim demek. Personelini okul gibi kendisi eğitiyor . 40 personel var. Böylece de dafı rında pembeleşinceye
mak tadı ve ekol d eğişmiyor. Kanaat. yemeklerde standart tadı yakalayan ender Türk mutfaklanndan biri. Diyelim ki yaz günü gidip dondurma yediniz. Bir hafta sonra tekrar yediniz. Bir ay sonra tekrar. Bir defa daha uğradınız, "Dondurma yok" dediler. "Olur mu?" demeyin, dondurma mevsimi Kanaat için bitmiştir. Neden mi? Çünkü soğutucularda şoke e dilmi ş sütler bitmiştir. Buzhaneele süt bitince dı şarıdan süt almak bu işi bilen için ihanet olur. Çünkü tad d e ği ş ir. .. Bu standart Hünkarb e ğ e ndi için ele. Kuzu Ciğ e r Dalına için de , Kağıt K e babı için ele geçerli. Kurufasulyeyi 10 yıl boyunca yiyin, hep aynı lezze ti bulabilirsiniz çünkü burada pi şen kurufasulyeler ta Erzincan'dan gelir ve 10 numaraclır. Geleliniz Üsküclar'a. acaba açık ını kapalı ını diy e e neli şe e tm e yin . Sabahın altısından akşam ın 1l.OO'ine kadar hergün açık . Dört yı ld a bir gün tatil yapılıyor sadece. O da sayım günü! Ha unutmayın, Üsküclar'cla sabah erken oluyor. •
4 1992 SKYLIFE
79
Audi 100 ... Mükemmel detaylardan, kusursuz bir bütüne ...
Bütün otomobillerin bir kimli ğ i vardır. .. Ö zelliklerine Hatt a, m ark as ı y l a, teknoloji s iyl e, konforu yla kendi si söyler size, n as ıl bir ki ş ili ğ i olduğunu ... S ize ye ni A udi 100' ün m o to r g üc ünü , ta sa rımı nı , tek ni k özelliklerini uzun uzun anl atmamı za gerek oldu ğunu sa n m ı yo ru z ... A udi 100' ün t ava nı g eni ş l e tildi ... Gün eş ı ş ınl arınd a n rah at sız o lm anı z ı engellemes i için... Sürtünme kat say ı s ı sadece 0,29 cd .. . Rü zgar sesini hi ç du y mam a nı z ve yakıt tan k aza nın anı z için ... Sürücü k o ltu ğ u yeniden t asarl a ndı. .. Bedenini zi bir eldi ven gibi s armas ı için ... Procon-ten siste mi ile do n atıldı... Gü ve nli ğ ini z için ... Kas a s ı 4 cm . daha büyütüld ü ... Ferahlı ğ ı , rah atlı ğ ı doy as ı ya y aş amanı z için ... b a kın ca a nl a r s ını z ...
A udi 100 ' ün ya kınd a n
yetkili
di ğe r
öze llikl e rini görm e niz ve için s iz i Audi I 00 davet edi yoru z.
t a nım a nı z
satı c ıi a nn a
Sanata dönüşen Teknoloji
Türk i ye
Genel
Distr i bütörü
ÇİFTÇİLER Ş irk e tl er G urubu Zinci rlikuyu Meydanı Barbaros Bulvan No: 62 T el : 275 07 55 (5 H at) F ax :2 66 50 77
Audi'leri görüp
inceleyebileceğiniz
Çiftçiler Bayileri:
• ADANA: ATLI OTOMOTiV Tel.(71) 147 232 • ANKARA : OTONAM Tel: (4)2 133002 • ANTALYA : DOGANER Tel: (31) 12 7093 • BURSA: OTO TEZiŞ Tel: (24) 14 64 27 • ESKiŞEHiR: ERKARA OTOMOTiV Tel: (22) 17 21 60 • iSKENDERUN: ANIL TiCARET Tel: (881)18 573 • i STANBUL: ÇiFTÇiLER Tel:275 07 55 (5 Hal) • SERViS OTO Tel:274 68 34 ZINCiRLIKUYU • ENKAR OTOMOTiV Tel : 528 21 61 · 586 50 97 SiRKECI • ŞAGULLAR OTOMOTiV Tel :349 BO 51 1 52 ZiVERBEY • Tel . 521 63 93 UNKAPANI • GUVEN OTO Tel: 373 84 Ol · 373 83 89 BOSTANCI • iZMiR: VENA OTO Tel: (5 1) 63 68 85 • SERVIS OTO Tel: (5 1)25 01 58 • KONYA: GÜNDÜZLER Tel: (33) 131 942 • MERSiN: ATERTAŞ Tel: (74) 117 672
SHERATON HOTEL Istanbul
SHERATON HOTEL Ankar.ı
THEMARMARA HOTEL Istanbul
KİRİŞWORLD
FANTASIA HOTEL
MUNAMAR OTEL
HOTEL Kemer
Kuşadası
Marmaris
ALBEACH PARADISE HOTEL Be/ek
PARADISE APART HOTEL
~g~J~li~~ELSİOR
Manavgat
S ide
NJPPON HOTEL
ALTIN YUNUS OTEL
lstJınbul
RAMADA HOTEL
Mersin
Çeşme
GRANDHOTEL Ya/ta, RUSYA
ADORA RESORT HOTEL Belu
PARADISE MIRAMARE BEACH
Antalya 1 Side
ÇlRA(; AN PALACE HOTEL Istanbul
HOTELSARAY REGENCY Si de
GRANDSTAR OTEL
lstJınbul
RİNAOTEL Kuşadası
DEDEMAN OTEL Istanbul
ABANTOTEL Abanı
ÖZMENOTEL
lstJınbul
SEVEN SEAS RESO HOTEL Sid.;Mıuıavgat
DEDEMAN OTEL Antalya
FAVORIAQ UA RESORT HOTEL Kemer
DEDEMAN OTEL Nevşehir
GRANDAZURE HOTEL Mannaris
KLASSiS HOTEL Silivri
MÖVENPiCK HOTEL Istanbul
GRAND PRESTIGE HOTEL Titreyengöl
GARDEN BEACH HOTEL Sangerme
FALEZOTEL Antalya
ÖZKAYMAK RESORT HOTEL Alanya
ELLER . H ETTILER ... S'le erdeliğe ·ıer ...
ZÜRİHOTEL
ls tanbol
!...
KAPADOKYA ROBiNSON LODGE HOTEL 1Nevşehir
GOLDENAGE OTEL Istanbul
!...
COLOUR HOTEL Istanbul
SEYHANOTEL
ANAJiiAS OTEL
Adana
Alanya
AKGÜN OTEL
DiVANOTEL Istanbul
İSTANBUL
Istanbul
! ...
JO istanbul Tt•l: lll 1-'X 61 _, 7- 1-'7 67 _,6
! ...
!.. .
Fabrika Bursa Tt•l: 12-'l -' -'5 50X- 09
ARKEOLOJ I 1 ARCHAEOLOGY
Çağ'da
"Pergamon" bilinen Bergama, yeryüzünün en zengin tarih ve kültür miraslarından birine sahip olan Anadolu'nun içinde küçük ama çok önemlibir yere sahip ... Söylenceye göre Bergama adı, Akhilleus'un oğlu Neoptolemos ile Andromake'den doğan Pergamon'dan geliyor. Yunanistan'dan Anadolu'ya kaçan Pergamon, s ı ğındığı kentin kralını öldürür. Daha sonra da hem kentin kralı olur hem de kente kendi adını verir. Bergama M.Ö. 5. yüzyıldan bugüne dek pek çok uygarlığın iz bıraktığı bir kent. Bugün de, tüm bu uygarlıklara ait izleri kentin her köşesinde görmek mümkün. İlk kurulduğu yıllarda verimli bir tarım alanının ortasında, gösterişsiz bir kent olan Bergama, önce Sparta ' nın eski kralı Demaratos'un, daha sonra da Pers komutanlarından Me mnon'un dul eşi Barsini'nin olmuş. En parlak günlerini ise , M.Ö. 2. yüzyılda Attaloslar zamanında yaşamış. Attaloslar, Bergama'yı dönemin sanat ve düşünce merkezi durum una getirmişler. Kent, o zamana kadar eşi benzeri görülmemiş bir biçimde düzenlenmiş. İşte bugün görd ü ğ ü müz ka lı ntı l arın en önemlileri o döneme ait. Tarihine baktığ ı mızda, uzun yıllar bağımsız bir kent olmayı sürdürdüğünü görüyoruz Bergama'nın. Bağımsızlığını kaybetmesi Pontus Krallığı tarafından ele geçirilmesinden sonraya rastlıyor. Roma döneminde de görkemli bir kent olmayı sürdürüyor. Hıristiyanlığın yayılmasında çok önemli bir etkisi olan Bergama, Bizans dönemind e Efes Başpiskoposluğu'na bağlanıyor. 716 yılında Arap ordularının aldığı kent , ardından Karasioğulları'nın, son olarak da Osmanlı Imparatorluğu'nun egemenli ğine giriyor. Bir Ilkçağ kenti olan Bergama'da kalı ntılar, başlıca üç bölgede yoğunlaşır. İl k bölge; Bergama'nın ilk kurulduğu bölüm olan Yukarı Hisar'daki Akropolis'tir. Kent, Roma dönemind e ovaya yayılmıştır. Burada, Hadrianus dön eminde yapılmış bir tapınak, dış surlar, tanrı Dionysos adına yapılmış bir tapınak, Hellenistik Çağ'dan kalma bir tiyatro, zamanında 200 bin ciltli kitabı barındıran büyük Bergama Kitaplığı'nın kalınt ı ları, çevre avlusuyla Athena tapı nağı, Bergama kra ll arının zafer simgesi olan heykelcikler, kralların tapınma yeri olan Heroon ve kentteki en önemli İ l kçağ yapıtı Zeus Sunağı bulunmaktadır. Ancak muhteşem sunaktan geriye
A
ntik
adıyla
86 SKYLIFE 4 1992
Yukarı Hisar'daki Akropolis, Bergama'nm ilk kurulan bölümüdür. Burada, zamanmda 200 bin ciltli kita bı barındıran büyük Bergama Kitaplığı ve He/lenistik Çağ'dan kalma bir tiyatro ile çok sayıda kalıntı bu lun maktadır
(önceki sayfa ve sağda).
In oncient tımes the Pergomon ocropolıs wos on ımpregnoble fortress. The (omous lıbrory o( Atta/us 1and the spectacu/ar omphıtheoter. where mock seo-bottles were stoged. are locoted here ((ront page. right).
yalnızca
temel ve basamaklar kalmıştır. Zeus Sunağı'nın en önemli bölümleri, 1879 yılında Almanlar tarafından Berlin 'e götürülerek, "Pergamon Müzesi" adı verilen bir müzede mimari özellikle rine aynen sadık kalınarak yeniden kurulmuştur. Bugün Zeus Sunağı'nın , ait olduğu yere getirilmesi konusundaki tartışmalar hala sürmekte. Bergama ' nın doğu yakasındak i orta k e nt bölümünd e bulunan e n önemli kalıntılar Hellenistik Çağ yapıtı olan iç surlar ile Kızıl Avlu'dur. Aynı zamanda "Serapis Tapınağı" olduğu sanılan Kızıl Avlu İlkçağ Bergaması 'ndan günümüze kadar gelebilmiş e n sağlam yapılardan biridir. Avlunun altındaki bir likçağ tüneli içinden, Bakırçay'ın kollarından biri ....
Pergamon has been home to many civilizations throughout history. In ancient times this Henenistic city rivalled Athens and Alexandria as a center of trade and culture. Ayla Kapan takes us on a tour of the site.
elieved to be one of the most beautiful cıtıes in the Hellenist ı c world, Per-gamon, ı s a mu st on any tour of Classical sites. The ruıns are ınterspersed among the modem day town of Bergama and have been u nder the puıview of German archaeologısts s ı nce the Iate 19th century. Accordıng to certaın legends. Pergamon w as the grandson of Achi lles who escaped from Greece to Anato lra. usurped the throne of the city. and renamed it after himself. The apogee of Pergamon's power was reached ın the 2nd century B.C. durıng the reigns of Attalus 1and Eumenes ll. The city had arnıcable relatıons wıth Rome and mainta ı ned its independence from the capital untıl 133 B.C. As part of
B
the Ephesus Patrıarchy, Pergamon played an important role in the spread of Christianity until it was invaded by the Arabs in 71 6. The site then passed to the Byzantınes. Selçuk Turks, the Latins, T amerlane, and fınally the Ottomans. A tour of Pergamon begins at the Acropolis. The Roman emperors Trajan and Hadrian were worshipped here, and you can stili see the columns of the former's temple. Walkı ng east you will fınd the meager ruıns of two palaces of the kings of Pergamon. Continue past these and you will fınd yourselfat the legendary Pergamon library. lntent upon surpassing the Alexandria lıbrary, the Pergamon kings ruth lessly acquired rare manuscripts and works of art to augment their collection. The
ıealous
Ptolemaic kings in Egypt responded by prohibiting the exportation of papyrus upon which ancient books were written. Pergamon's rulers responded by inventing a kind of parchment made from tanned sheep and goat hides treated with lime. A good substitute, it could not be rolled into serolis like papyrus. and was assembled as a codex, from which the modem book takes its form. The rivalry ended on a sad note for Pergamon as its 200,000 volumes were bequeathed by Anthony to Cleopatra and went up in flames along with the Alexandria calleetion in Egypt. Next to the Library is the 4th century B. C. Doric style temple of Athena, the original home of the famous reclining "Dying Gaul", now in Rome. From here a 4 1992 SKYLIFE
87
ARKEOLOJ I 1 ARCHAEOLOGY
Asklepieion, ilkçağ'In en önemli s ağlik merkezlerinden biriydi. Burada hastalarin spor ve mü:zikle uğra,arak sağliklarina kavu,malarl sağlan1rd1 ... olan Bergama Çayı akar. O zamanlar tapınaktaki kutsal havu zları do lduran bu su, törenlerde yıkanmak için kullanılıyordu. Bu kalıntılar dışında M.Ö. 3. yüzyı l dan kalma Demeter Tapınağı ve çevre avlusu, gymnasium, agora, Eumenes Kapısı da Bergama'daki diğer önemli kalı nt ıl ard ı r. Kendi başına bir kentçik durumunda olan Asklepieion ise, Bergama'nın 2-3 km kadar gü neybatı sında yer alır. Pergamon'a sütunlu bir cadde ve üstü örtülü tören yolu ile bağlıdır. Asklepieion, adın ı mito lojide "Hekim Tan rısı" demek olan "Asklepoios"tan almı ş . Asklepieion yalnızca bir tapınak değil, aynı zamanda likçağ'ın e n önemli sağ lı k merkezlerinden biriydi. Burada çamur banyolan ve bitkilerden elde edilen ilaçların kull a nı ın ı gib i tedavi yöntemleri kullanı lırdı. Hastaların spor ve müzikle uğ raşmalan sağl anır, kimi zaman da gördükleri rüyal arın yorumu yap ılı p telkin yoluyla sağlıkianna kavuşmaları iç in çalışılırdı.
150
yılında yaptırılmı ş
Askl e pios
tapınağı,
3500
kişi l ik
tiyatro, avlun un güney b atı köşes i nde kadın l ar ve erkekler için ayrı ayrı yapılmış , likçağ'dan kalma tuvaletler, hala kullanı lan havuzlu içme suyu çeşmesi, hastalar için iyileştirici etkisi olduğuna inanılan · yıkanma havuzu ve hastaların kaldığı odalar Asklepieion'da bugün görülebilecek kalıntılardan bazı l arıdır. Önce Balıkesir'e, sonra Manisa'ya ve 1875 yılında da İzmir ' e bağla n an Bergama, ilin, yüzölçümü bakımından en büyük ilçesi. Kente 105 kilometre uzaklıktaki Bergama yüzbinden fazla nüfusa sahip. Kuzey kesimleri ormanlarla, güney kesimleri de ovalarla kaplı bu ş i rin ilçede yaşaya nl arın başlıca gelir kaynağı halıcılık, tütün, pamuk, susam, zeytin, üzüm ve diğer meyvaların üretimi. Bergama'nın rengarenk boyalı evleri, kentin görünümünü bir renk cümbüşüne dönüştürür . İnsanları samimi, meyva bahçeleri gayet davetkar olan Bergama'da, tarihin ayak izlerinden yürüyerek gündelik hayata karışmak büyük bir haz verir insana... •
Bugünkü Bergama, antik kalıntılarla içiçedir (s olda). ilkçağ Bergam ası 'ndan
günümüze kadar gelebilm iş en sağla m yapılardan biri olan Kızıl Avlu, M ısır tan rısı Serapis için inş a e dilm iş, Bizanslı/a r zamanında
Pau/'e
da St.
adanmış tır
(sağda). Bergama 'nın
rengarenk evleri antik şeh rin beyaz sütu n larıyla tam bir tezat oluşturur (sağda altta). Classıcol ruıns are interspersed throughout the modem town o[ Bergama (le(t) . The Red Courtyard. angıno/Iy o Classıcol temp/e buı/t (or the Egyptian gad. Serapis. was la ter dedıcated to St Paul during the Byzantme era (right). The color(ul vemacular archıtecture ın
Bergama contrasts with the stark white columns in the ancient city (tower nght).
staircase takes you to the spectacular amphitheater. where BO rows of seats could hold over 10.000 spectators. Catch your breath and get a foothold before embarking on the steep descent to the temple dedicated to Dionysus, the god of theater. Also located on the Acropolis was the Temple of Zeus. an outstandıng Hellenıstic monument covered with reliefs depicting a battle between gods and giants. Eveıything but the foundations of the Temple w as removed in the Iate 19th century by German archaeologists and ıs now on display in the Berlin Museum. In mid-town Pergamon, where the common folk resided. there are a number of interesting ruins. The Temple of Demeter was the site of mystical ceremonies such as the Eleusinıan Mysteries. There are gymnasiums located on each of the three terraces. In the modem town of Bergama is the Kızıl Avlu or the Red Courtyard. a large brick structure that was initially built as a temple of Serapis (the Egyptıan god Osiris) and was later converted into a 88 SKYLIFE 4 1992
basilica by the early Christians. The Bergama Stream flows under the foundations of the Red Courtyard through an ancient tunnel. A 2km walk to the west of the Red Courtyard will take you to the famous sanctuary of healıng. the Asclepıeon. Named after Apo llo's son, Asclepieos. the god of healing. this sanctuary and the physician-priests who worked here cured a variety of ilis with specıal foods. baths. music and dream interpretation. A medical school was attached to the sanctuary and one of its teachers w as Galen, the famous rival of H ippocrates. From the center of the Asclepıeon a 266 foot tunnel leads to a two-storey brick rotunda known as the T emple of T elesphorus. lts original functıon ıs st ı l i debated but it was probably affıliated with the Asclepieon; in Byzantine tımes it was used as a cistem. You can round off you ı· tour· of Pergamon with a visit to the modest but interesting Archaeology and Ethnographıc Museum which d ı sp l ays recently • excavated finds from the site. 4 1992 SKYLIFE 89
AS/400~ü
olanlar ve olınayanlar! IBM AS/400 E Serisi~yle tanışınalısınız. " IBM AS/400, bilgi larını z ı
gü vt> nce
büyüyebilecek Döı·t y ıl
a ltına
i ş iPnı alanındaki yat ınııı işiniziP
a larak.
l ıi diktı ·
kalıcı biı· yatınmdıı·:·
önce IBM AS/400'ü
se ktöı·e
tanı
çözüm sundu,
6 kat
s izleı·e tanıtırken
genişledi, say ı s ız
kullanıeılanyla
büyüdiL Hala da büyümey e
yeni bi ı ·
oı·ta
devanı ediyoı-.
boy bilgi sa ya ı·
se ı·i s i.
bankacılığa. eğitimdf'n
kadar her alanda çok mesi, 3.000
kullanımı
M uha sP-
IBM AS/400 AJANSLARI ADANA HELP
ı4 ı 2
95
Bt;RSA DESTEK 2 ı 97
n:ı
lST AN BU ABAK US Karaköy 252 23 04 BILTA Ş
Karaköy 25 ı 08 57 ll& :vı Suudiye 363
ı2
30
DEST EK Mecidiyeköy 275 ı 9 77 FORMAT Erenköy 363 49 42 KOTATEK 26 ı 94 83
Be~ ik ta~
STEP 224 59
Şi~ li
so
TEKIMED Mecidiyeköy 274 26 77 IZMIR BILTAŞ Alsarıcak
22 58 7 ı
KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURIYETI SOFTWARE Lejko~e R3:l 13
hizmet
Dileı ·se niz veı·ecek
AS/400
ila 1Jc45
oı·aı11nda aı· tıı·abilecekleı· .
Yann
IBM
3,
dileı ·se niz
kadaı·
t'snek.
küçük
lıilgisayadannın peı·fonnan s ını
kt-ndileı · iyle lıidikte
modeli ,
kullanıcılan
kullanırılan ,
lıiı·
büyümeye
IBM AS/400 Seı·is i 'y le
geniş yaz ılım
güvencı·s i yle.
devanı
hf'men
ederek. uğı·ayın.
tanışın .
yP lpazesi, servi s
AS/400 E
Tam 13
de s teği
Sı>ı·is i ' nin
- - - ·-
ve
pe rfor-
man s ınızı na s ıl artıracağını göı·erek öğrenin.
----------- -------
o/o 15
AS/400'1el'i
Ajansı'na
uygulamalaı·a
vcı·imli. Kunılma s ı, öğn'nil
çok kolay .
kullanıcıya
ticaı·i
ilaveyle
IBM AS/400 E
be uygulamalanndan ofis otomasyonuna. ~anayi den
lıiı·
özellikleı·iyle yaln ız ca
da hiznlt'tindf'. AS/400
bidikte
IBM AS/400 E, bu büyümenin sonucunda doğan
yı·ni kııllanıcılannın d eği l , nın
bu sözü venn i ştik. Sözümüzü tuttuk. AS/400. o günden bu yana
IBM AS/400 E, tüm bu
Konukseverlik bizim doğam1zda var ... M A R M A R
S .. .
Yemyeşilçam ormanlarının,
masmavi denizin, içiçe koyların insanlara kucak açt ı ğı yer. Her yıl ziyaretine gelen konuklarına aynı güzelliği sunan, onları tekrar
tekrar ağırlamaktan mutlu olan Marmaris. Yaşlı dünyamızın bozulmamış, kirlenmemiş son köşelerinden biri .
işte bizim doğamız. Önce konukseverlik, sonra yılların deneyimi ile sunulan
beş yıldızi ı konfor.
Sakin bir dinlenme ortamı, yoğun iş toplantıları ya da çılgınca eğlenceli bir tatil. ..
Aradığınız her ne olursa olsun
bizim doğamızda bulacaksınız.
~
~
ALTINYUNUS
* * ***
(§:@) Koç
Pamucak Mevki ı, 48700 Marmaris - Mugıa 1 Turlcey Tel19-6 ı 2) ı 36 ı 713 hal) -19-6 ı 25)2200 pbx Fax: 19-6 ı 2)
ı ı 2ı
4
Tıx : 5060ı
mayn Ir. 50589 aıyu Ir.
A FIVE RIGHT
STAR TURKISH
BATH.
IN THE CENTER OF ISTANBUL
Whether you 're a tourist, a businessman or a permaneni resülent of Istanbul, you can fully enjoy the wonders of this extmordinary city at The Marmara Hotel. Preseniing five-star style and comfort right in the center of the city. Taday, The Marmara defines the heart of Istanbul. Listen to the heartbeat of Istanbul at The Marmara.
~
- -- - T H E - - - -
MARMARA ISTANBUL Taksi
nı
Squar e R0090- Ist a nbul
Te l : ( 1 ) 15 14 6 96 Fax : ( 1 ) 144 05 09 Tlx : 241:17
nıarnı ır
OSMANLI BANKASI BiREYSEL BANKAClLIK HİZMETLERİNDEN
~~ -~~~
-- =:ai
KONUT KREDİSİ
TAŞlT KREDİSİ
MESLEK KREDİSİ
ÖZEL DESTEK KREDİSİ
Ülkemiz bankacılık geleneğinin deneyimli ismi Osmanlı Bankası, siz seçkin müşterilerine zengin çeşitlilikte ve uygun koşullarla bireysel kredi alternatifleri sunuyor. Bireysel Bankacılıkta da Osmanlı Bankası Farklılığından Yararianın
OSMAN LI BANKASI Voyvoda Cad_ 35-37 Karaköy, 80000/ lstanbul. Tel: 152 30 00 (30 Hat) Tlx: 25383 diro tr. Fax: 144 64 71, Reuter: Obit
SERGi I EXHIBITION
••
•
TURK YE EXPO '92 KAINAT SERG S'NDE •
•
•
Turkey in EXPO '92 Universal Exhibition Yirmi iki yıl sonra yeni bir kainat sergisi açılıyor bu ay... Sergiye aralarında Türkiye'nin de bulunduğu toplam ll O ülke katılıyor.
XPO '92 Kainat Sergisi 20 Nisan tarihinde İ spanya' nın Sevill a kentinde açılıyor. Toplam 110 ülkenin katılacağı sergi 12 Ekim 1992 tarihine kadar sürecek. Expo '92, 1970 yılınd a Japonya'nın Osaka kentinde açılandan sonra düzenlene n ilk kainat sergisi. Amerika'nın keşfinin 500. yıldönümü olan 1992 senesine denk getirilen serginin ana teması "Keşifler çağı". Sergide, ülkelerin her konudaki bulu ş ve keşifleri, felsefi, kültürel, bilimsel ve tekn ik , sosyopolitik ve ekonomik geli ş meleri yansıtılacak . Türkiye de, dış tanıtımı açısından çok büyük önem taşıyan bu sergiye aktif bir biçimde katılıyor. Kainat Sergisi'nde kalıcı bir pavyon binasıyla yer alacak olan Türkiye, zengin kültür ve tarih birikimini bugünkü çağdaş yapısı ve teknolojik düzeyi ile birleştirerek Expo '92'nin açık olduğu a l t ı ay boyunca sergileyecek. Türkiye'nin EXPO '92'deki pavyon binas ının mimari projesi, açılan yarışınada 119 eser arasında birinci olan Y. Mimar Öner Tokcan , Hulusİ Gönül ve İld e r Tokcan'dan oluşan mimarlar grubunun çalı ş ması. Tü rk pavyonu film, müzik, multivizyon, projeksiyon. oda orkestras ı , bale, defile ve benzeri etkinlikle rinin ge rç ekleştirileceği çok amaçlı bir ön salon; Türk lokantası; VIP salonu; ka lı cı ve geçici IJiıııı-
E
94 SKYLIFE 4 1992
EXPO '91 is the first Universal Exhibition to take place si nce 1970. Turkey is offering an exciting program of events --from folk music concerts to contemporary fashion shows--at the Turkish Pavilion. ver 100 countries are busy preparing for the EXP0'92 Universal Exhibition, an event which celebrates the SOOth anniversary of the discovery of America. and the exhibition is being held this year in Seville, Spain. Festivities begin April 20th and last through October 12th. As the opening date draws near, efforts ın all participating countries, including T url<ey
O
Sevilla'daki Koinot Sergisi'nde açılacak Türk pavyonunun maketi (s olda); sergi süresince eski ve çağdaş kadın
giysilerinin sunu la cağı de(ileler düzenlenecek. Turkey
wıll
be ollawed
to use the Povilion (or 40 years ((or le(t).
are increasing. Turl<ey's role in EXP0'92 began in 1988 after receiving approval from the Ministries of State, Foreign Affairs, Culture, and Tourism. A wordinating commitlee was formed and various organizational jobs were delegated to committee members. EXP0'92 is the first Universal Exhibition si nce the 1970 O saka Exhibition. The theme this year in Seville is "An Era of Discoveries" and focuses on the advances that the 11O participating countries have made in technology. science, culture, the economy, and govemment. T url<ey has applied for full membership in the European Community: EXP0'92 affords an excellent opportunity to present recent advances made in this country as well as our rich culture and history. In 1988 the wordinating committee decided that Turl<ey should build a pavilion that was a permanent structure. 118 architects participated in a cantest and the project created by üner T okcan. Hulusi Gönül and lider Tokan won. The Turl<ish Pavilion comprises several multipurpose rooms for the presentation of
films, music. multivisian projection. ballet performances. and fashion shows. There is also a VIP lounge. a seetion for permanent and temporary exhibitons. a Turl<ish cafe, a treilised tenrace. and an amphitheater. In accordance with the EXP0'92 rules, the project. engineering and inspection services are be ıng managed by the Spanish firm, lnterstudio. Seville Service won the tender that was offered to a number of Spanish companies for the construction of the T url<ish Pavilion. Turl<ey will be allowed to use the Pavilion for the next 40 years. The intention of EXP0'92 is to present the histoncal role each country played during the ISth century. as well as contributions made in the following SOO years. and future goals. The develooment
Türk kültür ve sanatının değişik
yönleri sergi boyunca izleyici/ere tanıtılacak.
Exomples o( trodıtıonol Ottoman costume and hondıcro(ts are on dısploy at the Povılıon
((or le(t and belov.
SERGI 1 EXHIBITION
sergile r için bölümle r; Türk kahvesi ve gösteri antisi gibi bölümle rd en olu ş u y or . Bu bina 40 y ıl süre ile Türkiye tarafından kullanıl abilec ek . EXPO '92'de yer alan ülkeler, 15. yü zyıl dün ya kültürün e katkıl a rından h are ket e derek 500 yıllık ge li şiml e ri ve ge l e c eğe b akı ş larını yansıtacaklar. Türkiye de bu te ma çerç evesinde Türk sa n at ı, örf ve adetleri, toplumsal yaşamı , sanayi ve ticareti, Türk devlet yapı s ı, k a dın h akl a rı ve Türk de mokrasisi konularında 500 yıllık ge li ş imini çeş i tli görsel materyalle r yardımıyla diğe r ülkelerin gö rü şün e sunacak. Ayrıc a, sergiyi geze nler Türki ye pavyonunda yer alan ve i ş l e tm es i Divan Oteli'nce yürütü len restoran ve Türk Kahves i'nd e, Tü rk Mutfağı ' nın seçkin örneklerini tatma imkanını bulacaklar. Bu arada Türk pavyonunda sunulmak üzere resmi ve sivil Türk kıyafetl e ri, minyatür rep l ik al arı se rgisi , çeş itli müzelerdeki boğa motifleri içe ren ese rlerin replikaları sergisi, tezhip ve minyatür sanatından örnekle rin s unula cağ ı vid eo ve slayt gösteri si, güncel fotoğ ra f ve resim sergileri, eski ve çağ daş Türk kadın g iys ileri se rg ilerind en olu an bi r program ha zırlandı. Ayrı ca Kültür Bak a nlı ğ ı ' n c a , pavyon dı ş ında Türk Halk D a n s l a rı gösterisi, Sema göste risi, Tasavv uf Musikisi kon seri,Halk Müziği konse ri , sinema filmleri gösterimi düzenlenmesi planl anıyor. EXPO '92 Kainat Sergisi süresince Türkiye pavyonunda ge rçe kl eştiril ecek diğe r belli b aşlı faaliyetler de şöyl e: * EXPO '92 kap s amın d a k a tılımcı her ülke için bir milli gün b el irl e nmi ş durumda. Devlet B akanlığı'nın o n ayı Türkiye'nin "milli g ünü "nün 19 Mayı s olm as ı kararl aştınldı. Türkiye'nin kültür faa liyetlerinin etkin bir şe kild e s unu l a c ağ ı , EXPO '92 İ spanya Ge nel Yönetimi'nin çeş itli kutlamalar düz e nl ey eceği ve diplomatik ili ş kil e rin yo ğ un ol ac ağ ı bu g ünde, Türkiye 'nin en üst düzeyde temsil edilmesi İs panyol yetkililerce talep edildi. * Turi zm Bak a nlı ğ ın ca 11 -15 M ay ı s 1992 tarihle ri aras ınd a yapılm as ı planlanan Turizm Haftas ı 'nd a, Türk turizmini tanıtım amac ıyl a filmler, konfe ranslar, seminerler yoluyla etkin bir faaliyet p rogramı ç ardaklı te ra s ı;
ge rçekleştirilecek.
* 1-7 Eylül 1992 tarihleri arasınd a Türk Sanayi, Ticaret ve İhracat Haftası düzenlenecek, Türk-İspanyol İ ş Konseyi de bu hafta içinde yapı l acak. * TRT ve GAP İd ares i B aş ka nlı ğı'n ca hazırlanan ve Gün eydo ğ u Anadolu Projesi'ni tanıtan 8-10 dakik alık tanıtım filml eri, Türk pavyonu içinde gün boyunca gösterime sunulacak • 96 SKYLIFE 4 1992
of Turkish art. traditions. lifestyle, commerce, industry. govemment. women's rights. and democracy is displayed in numerous exhibits. Also. Turkish food. prepared by the D ivan Hotel, is available at the Turkish restaurant and cafe in the Pavilion. During the Exhibition, each country will be honored with a "national day". The M inistry of State approved May 19th for thıs occasion. and a variety of special cultural and diplematic activities will take place on this day. The Mehteran, Turkey's traditional military band, will join the festivities as well. O ther events commemerating Turkey have been organized by the Span ish planning commitlee of EXP0'92. The Ministry of Culture has been very active in EX P0'92. They have coordinated exhibits of official and everyday Turkish atlire, O tloman and cont emporary Turkish painting, and ancient Anatelian metalcraft. T raditional fo lk dancing. and the dances of the Whirling Dervishes will also be perfonmed. Concerts of tasavvuf, or mystical music. and folk music concerts have been planned. T wo fashion shows displaying traditional and contemporary Koinot Sergisi boyunca Türk iye pavyonunda Türk el sanatlarından
örnekler sergilenecek.. Exqwsıte sılverwork
and delica te embroıdery attest to Turkey's rıch artıs uc herıtage.
women 's wear have also been organized. A number of Turkish items will be on sale: handicrafts. books. cassetles. stamps and old coi ns. May 1 Ith t o May I Sth is "tourism week" during which films. conferences and seminars on T urkey will occur. From the 1st t o the 7th of September IGEME (Export Promotion Center of Turkey) and TOBB (Chamber of Commerce, lndustry and Commodity Exchanges) will sponsor a "Turkish lndustry. Commerce and Exportation " week. Courses related to Turkish and Span ish business ventures will be held at this t ime. Turkish Radio and T elevisian and the planning commitlee of the Southeastem Anatelian Project have prepared a 1O minut e film about Turkey which ıs beıng shown in the Pavilion several tim es a day. A seetion of the n ava i forces is also expected to visit Seville during the course of the Exhibiton. An exciting repertoire of events has been lined up for the next seven months and all those involved in EXPO '92 look forward to introducing many visitors to the rich traditional culture of Turkey and the exciting changes that are happening in our country today. •
!....
覺-:-
. , .
1
~
~
.:: ---'1!!!!. ~ - :_ -'
._,.. ...,....
f\ S \If
~~:L& ~
ANKA RA 路 ISTANBUL路 ANTALYA
FOR RESERVATIONS PHONE ANKARA (90) (4) 468 5454. ISTANBUL (90)
(!)
231 2121. ANTALYA (90) (31) 182 182
ITT Sheraton THr.
NATURAL CHc覺覺cr.
••
•
•
1991 HISSE SENEDIIŞLEM HACMINDE
e e
3 Trilyon 700 Milyar TL işlem hacmi, ll O Aracı kurum ve 60 Banka Arasında
birineiyiz
ÇARMEN'le yeni binam1zda yıllarca birliktefiğe
ÇARMEN ~~[Ri~~ [Rijj}~~~(lJJ[L [Q)~~~[gi[L~[gi ~u~ u "Konusunda bir numara" ÇARMEN BiNASI inönü Cad. No: 66 Gümüşsuyu - Taksim/istanbul Tel: ı /252 76 50 (9 Hat) Fax: ı /245 34 87- ı /25ı 96 65 KADlKÖY /ANKARA/ iZMiR / SAMSUN Şubeleriyle Hizmetinizdeyiz.
KOLEKSiYON 1 COLLECTION
BEYKOZ CAMLAR The Art of Turkish Glass Büyükelçi Fuat Bayramoğlu, Beykoz camlarının tanınıp korunmasında büyük emeği geçen bir Boğaziçi Beyefendisi. Kendisiyle görüşen Turgut Salgar Bayramoğlu'nun geniş koleksiyonunu da görüntü/edi..
B
oğaziçi'nin, Üsküdar'dan baş layıp
Beykoz'a kadar sıralanan Anadolu yakas ı köyleri hep gizemlidir. Karadeniz çıkışına yak ın , Boğaziçi'nin e n eski yerleşim lerinden Beykoz, sisler içindeki geçmişinde, ilginç sanat eserleri de saklıyor: Beykoz cam eserleri. "Ka lkanı, dalyanı, cevizi, paçası", Karakulak ve Sırmakeş memba suları, ulu ç ınarlarla çevrelenmiş mesire yerleri, kor ul arı Beykoz'un sahip olduğu gastronom ik ve doğal güzellikler. .. Günümüzde Beykoz'dan en çok söz ettiren, bütün bu özelliklerinden ziyade Beykoz'un cam eserleridir. 19. yüzyılda Beykoz'da yaratı l an bu camlar, Osmanlı hayatının ve zevkinin ipuçlarını günümüze taşıyorlar. Beykoz cam eserlerinin tanınmasına, toplanıp korunmasına, uluslararası eski eser çevrelerinde anılmasına en büyük katkıyı bir Boğaziçi Beyefendisi, emekli
102 SKYLIFE4 1992
Büyüke lçi Fuat Bayramoğ lu sağladı. Büyükelçi Bayramoğlu bugün Boğaz'ın Anadolu kıyısındaki yalısın da, eski IsIanbul günlerinin anılan, Osmanlı sanat eserleri, kitapları ve sevgili "Beykoz " ları ile çev relenmiş bir yaşa m sürdürüyor. Bayramoğl u ' nun 1974'de T ürki ye İş Bankası tarafından Türkçe yayın l a nan "Türk Cam Sanatı ve Beykoz İşleri ", 1976'da "Turkish Glass Art and BeykozWare" ad ıyla RCD Cultural Institute'un İngilizc e yayın l adığı kitapları "Beykoz İşleri "nin günümüzde kazandığı ilginin başlıca nedeni oldu. Büyükelçi Bayramoğlu'nun kitabında, Prof. Celal Esad Arseven'in "Tü rk Dekoratif Sanatları" isimli Fransızca kitabından naklettiği üzere , "Ondokuzuncu yüzyı lda İstanbul'da cam imalathaneleri ortaya çıkar ve yerel bir damgası olan çok özel cam eşyal ar üretirler. İlk imalathane, Boğaziçi'nin Anadolu yakasındaki Beykoz köyü yakınlarında, bir IJııııı>-
Fuat Bayramoğlu's collection of Turkish glass is among the richest in the world. While photographing these exquisite works of art, Turgut Salgar talked to him about Beykoz and the history of Turkish glass. uat Bayramoğlu began collecting glass in the 19SO's while serving as an ambassador to T ehran. The author of an authoritative study of T url<.ish gl ass. he brought this superb art form to the attention of international antique collectors and glass connoisseurs. T oday the retired ambassodor lives in his yalı (seaside mansion) on the shores of the Bosphorus, a true gentleman surrounded by his memories of old Istanbul: beautiful Ottoman art objects and his beloved Beykoz glass collection. Beykoz is a smail viiiage near the Black Sea on the Asian side of the Bosphorus. lt is one of the oldest communities in Istanbul and has been a center of glass manufacturing for over a century. Along with its renowned glassware, this area is famous for walnuts. (the name Beykoz means the Prince's Walnut) turbot, fresh spring water. trotter soup and its spacious
F
Fuat Bayramoğlu koleksiyonunun nadide bir parçası olan mavi cam ibriği inceliyor (en solda üstte). Vazolar, gülabdanlar ve ibrikler Osmanlıların günlük yaşamında önemli yeri olan cam eşya/ardı (solda, en altta). Opal camdan yapılmış kuş şeklinde zarif bir gülsuyu şişesi (solda). Kırmızı cam gülabdanlar (solda ortada). Ya/dız süslemeli şeffaf cam ve kristal Beykoz eserleri (en altta). Fuat Bayramoglu studies a delıcate blue parl<s with towering plane trees. Glass-making began in Beykoz in the Iate 18th century when a M evievi dervish, Mehmed Dede, opened an atelier in Beykoz and began producing a variety of decorative and functional glass objects. The glass had a special stamp showing Beykoz provenance and was usually a mil ky white or opaque bl ue color. Mehmed Dede had travelled to ltaly during the reign of Sultan Selim lll to leam the art of glass-making. At that time glass objects, known as "Verre Tu re'', were being made in Yenice and Bohemia especially for export to Ottoman clients. Glass had been produced in Istanbul since the 15th century; sources inform us that the industry w as located near the old Byzantine palace, T ekfur Saray, Eğri kapı, and present day Bakırköy. Sand for the glass came from the shores of Kumburgaz on the Marmara Sea. and was of such high quality that it was exported to V en ice. When Mevlevi Mehmed Dede retumed from ltaly he brought back same of the Venetian techniques and initiated an Ottoman glass-making renaissance that would flourish in Beykoz for 60 years. In 1843, the Ottoman newspaper, Takvim-i Vekayi, records the opening of a worl<shop in Çubuklu and then Beykoz, under the directian of Tahir Efendi. Later Mustafa Nuri Paşa established a crystal factory in Incir Köy near Beykoz. But after 1855, Beykoz glass could not compete with the cheaper prices of imported glass and the factory was closed. Genuine Beykozware, which was produced in these early ateliers and factories, is indeed rare.
Beykoz ewer (above (ar le(t). Bud vases. ewers, rose-water sprinklers, and perfume ~asks were the accoutemıents o( Ottoman lı(e ((ar lower le(t). An elegant dove of white opal glass was used eıther as a perfume ~ask or baby's bottle (above le(t). Sırıkıng red rosewater spnnklers (mıddle le(t). Beykozware wıth gılt decoratıon (lower le(t).
4 1992 SKYLIFE
1 Ol
KOLEKSIYON 1 COLLECTION
Mevlevi
dervişi
olan Mehmed Dede sanatkar tarafından kurulur. Fincanlardan sürahilere, bardaktan çiçek vazolarına, reçel kavanozlarından gülabdanlara kadar çok çeşitli cam eşya üretilir. Bu cam eserlerin renkleri şeffaf, süt beyazı ya da opak mavilere kadar çeşit leniyordu ve yal dı z süslemeler taşıyor l ardı. Bu tür cam eşyal ar bütün ülkeye yay ı lm ı ş l ard ı ve imal edildikleri yerin adıyla, Beykoz olarak anılıyorlardı." Kitapta Mevlevi Mehmed Dede'nin Sultan III. Selim döneminde İtalya'ya gide rek bu sanatı öğrendiği de nakledil.mekte. Beykoz'da cam üretiminin baş l amas ı ndan çok önceleri Venedik ve Bohemya'da, ''Verre Turc" adıyla Osmanlı zevk ve ihtiyaçl arına uygun cam eserler üretiliyord u . B u nları ve daha sonra İran'da üretilenleri gerçek Beykaziardan ayırabilmek için uzman olmak gerekiyor. Kull anılan renkler, desenler, formlar, boyama ve kulpl arın montajı teknikleri adındaki
Beykoz l arı diğer l erinden ayırmakta ip u çları
verir. Beykoz cam eserleri üretiminin Mehmed Dede ile Beykoz'da 1795 y ı lında baş l adığ ı hesabediliyor. Takvim-i Vekayi'ye göre, 1843'de Sultan 104 SKYLIFE 4 1992
Abdülmecit döneminde, Tahir Efendi yönetiminde önce Çubuklu'da sonra da Beykoz'da bir imalathane açılmış , sonra da Bursa valisi Mustafa Nuri Paşa Beykoz yakınlarındaki İncir Köy'de bir cam ve kristal fabrikası kurdurm u ş. 1855'lere gelindiğinde yurtdışından ithal edilen camların yarı fiyata varan ucuz luğ u ve rekabeti imkans ı z kılması Beykoz'daki cam imalatının da sonu olmuş . Ancak üretiminin 50 yıl gibi kısa bir süre içinde baş layıp sona ermesi gerçek Beykozl arı da nadir kılmış durumda ... Beykoz'da kristal cam ve opal cam kullanılarak değişik eserler yapılmıştır. Bunlar Çeşm-i Bülbül, şeffaf cam, kristal, opal ve renkli camlar olarak sınıflan dırılabilir. Çeşm-i Bülbül ismi hakkında rivayet çeşitli. Bir söylenceye göre bu isim camiann Bülbül Çeşmesi civanndaki imalathanede yapılmalarından kaynaklanıyor, diğerine
göreyse bülbül gözündeki hareleri hatırlatan deseniere sahip olmasından ... Şef faf ve renkli camiann helezonlar şeklinde kullanıldığı Çeşm-i Bülbüller, Venedik'in "latticinio"su ile aynı tekniktedir. Bu tür cam eserleri Osmanlılar için İtalya'da da imal edi l mi ş olu p, Beykoz'da üre- ....
The Çe ş m-i Bülbü l is the most famous type of glass produced in Beykoz. lt uses clear and colored glass, inearparating spiral patterns within the design. The manufacturing technique is similar to that used in the Venetian " latticinio" and it is often diffıcult to distinguish between these two types of gl ass. Connoisseurs claim the directian of the sp iral is the key to the object's origins. A number of legends sunraund the name Çeşm -i Bülbü l, which means the fountain of the nightingale. According to one, the Beykoz factory was located next to the N ightingale Fountain. A more colorful explanation is that the name is derived from the glass designs which recall the mottling in the nightingale's eye. Transparent glass and crystal w ere also made in Beykoz and usually gilded. Large bowls, plates, ewers and bottles were embellished with gilded floral and vegetal motifs. The glassware with the maydanoz, or parsley, design is the most famous of th is type and usually has a cover resembling a dervish turban. The delicate white transparency of Beykoz opal glass was diffıcult to create
Beykoz'da üretilen süt ve opak mavi cam gülabdanlar, kaseler ve ibrikler rengarenk kır çiçekleri ve meyva motifleriyle süslenmiş tir (solda ve altta). beyazı
(
White opol and blue gloss bowls. bud voses. rose-woter spnnklers and ewers are color(ully, decoroted with fruıts and flowers (le(t. for left).
and highly valued in Ottoman times. This precious gl ass was used for vases, pitchers and objects of artistic value. Beykoz glass al so cam e in a variety of colors: the red. blue and lapis objects are exquisite. Beykozware came in many different shapes. The gülabdan, or rosewater pitcher, was widely used in Ottoman times, its surface often decorated with colorful fruit, flowers, geometric designs, gilded stars and cresent moons. The slender ibrik. or ewer, was al so u sed to hold rosewater and is prized for the narrow construction of the mouth and handle. Bird-shaped bottles were commonly used for rosewater and baby bottles. Slender bud vases are amongst the most elegant pieces. T he variety of glass objects produced in Beykoz - dippers, oil lamps, washbasins, water ewers, inkwells, and flasks-have lost their purpose in taday' s world. Fuat Bayramoğlu ' s calleetion and ,his book. Turkish Glass Art and Beykoz-Ware, (RCD Cultural Institute, 1976) reminds us not only of the elegance of anather era, but of the important contribution of Turkish glass. • 4 1992 SKYLIFE
1OS
KOLEKSIYON I CQLLECT/ON
Opal camdan yapılan ibrik, ~eker/ik ve gülabdanın üstü pastel renkli geometrik desenler/e bezenmiştir (solda). Ay-yıldız moti~i opal cam şamdanlar (altta). A white opol ewer, bowl, and rose-woter sprinkler, with ottroctive cross-hotch designs (le(t). Condlesticks o( ~h i te apoline with stor and crescent designs (below le(t).
tilenlerle ayırdedilmesi son derecede güçtür. Helezo nların saat yönünde ya da aksi yönde o l ması ile ayrıldığı söylenmekle birlikte, bu konuda kesin bilgi yoktur. Şeffaf cam ve kristal camdan yapılan eserler yaldız süslemeler taşırlar. Formları genellikle opal eserlerle aynıdır. Renksiz camdan ise tabaklı büyük kaseler, ibrikler ve büyük şişeler yapılmıştır. Yald ı z süslemeler genellikle gül, bitki ve e n çok da maydanoz desenlerinden oluşur. Bu desenli cam eşyaya "maydanoz i şleri" denir. Bu camiann genellikle derviş sanğını andıran bir kapağı vardır. Beykoz cam eşyalannın en ünlüleri opal camdan yap ılanl arıdır. Vazo, sürahi ve bardak üretiminde en çok opal kullanılmı ştır. Opal, şeffaf olmayan beyaz bir cam türüdür ve ı şığı geçirir. Bir diğer Beykoz cam çeşidi de renkli camlard ır. Bunlar ışık geçirmez, kırmızı, mavi ve lacivert gi bi renklerde, di ğer Beykoz camları ile ile aynı form ve fonksiyonlarda olurlar. Beykozların en iyi bilinenleri gü labdanlardır. Osmanlı döneminin en yaygın partümü olan gülsuyunu, zarif bir şekild e serprneye yarayan bu şişe l eri n 106 SKYLI FE4 1992
üzerinde renkli meyva, çiçek, geometrik desenler ve yaldızlı ay-yıldızlara rastlanır. !brikler gene gülsuyu için kullanılıp, sapl arının ve ağızlarının narin yapıları dolayısıyla çok değerlidirler. Sapının gövdeye bağlanış şekli Avrupa yapımı olanlardan aynimasını sağlamaktadır. Kuş şeklind eki ş i şeler gene gülsuyunun yanı sıra bebeklere süt şişesi olarak kullanılmışlardı. Gülabdanlar gelinierin çeyizlerinin önemli bir parçası olmuştur. Fincan ve tabaklar, maşrapalar, tuzluk ve biberlikler, sürahiler, şekerlikler, kapaklı kulplu kaseler, yağ lambaları , leğen-ib rikler, nargileler, mürekkep hokkaları, mataralar Beykoz cam i şle rinin eski yaşantıdan günümüze süzülerek gelen örnekleridir. Fakat bir türüne özel bir yer ayırmak gerekiyor. O da tek bir laleyi gözlere sunmak için yaratılmı ş olağanüstü zarafetteki laledanlar. Sözü , Boğaziçi ' ndeki çocukl u ğunu n yalı sında bulunan "Havuzlu Oda"yı anlatan yazar Alıdülhak Şinasi Hisar'ın duyarlı satırl arı ile bitirelim. " ... penbe, tirşe, fıstıki renkli fanuslar taşıyan lambalarla onlann birer hemşiresine benzeyen narin yap ılı , zun saplı, uçuk renkli vazolar vardı." Beykoz laledanlan... •
l
WITH
~ Koรง
IlliBB
ll
D D D D D D D D D D D D D D D D D D
ca" vlenna
To keep control in today's -world you need the help of a sn覺all miracle.
O
ne tiny miscalculation. One missed opportunity. It doesn't take much to lose your foothold on the corporate ladder. Then again, it doesn't take much to subscribe to the OAG Worldwide Pocket Flight Guide, a publication that will help you observe an important business principle: being in the right place at the right time. The OAG Worldwide Pocket Flight Guide contains detailed flight information of scheduled airlines operating within and between Europe, Africa and the Middle East and from these areas to the rest of the world. It puts the options instantly at your f覺ngertips : flight numbers, frequency, minimum connecting times for each airport, airline reservation numbers, even travel times between airports and city centres. Everything, in fact, to keep you in control of your travel itinerary. If you would like to know more about the OAG Worldwide Pocket Flight Guide please contact Lisa Rogers at: Official Airline Guides, Bridge House, 4 Lyons Crescent, Tonbridge, Kent, TN9 tEX, England. Fax: 44 (O) 732 770005 Tel: 44 (O) 732 352668 In Turkey please call: 1 163 0008
Semiramis Club Uluslararası Tatil Değişim Sistemi size dünyanın kapılarını açıyor!
Semiramis Club, Uluslararası Tatil Değişim Sistemi ile tüm dünya sizin! Bu fırsatı, RCI, Interval International ve Semiramis birlikte sunuyor. Bütün dünyada 3000'in ~ ll üzerinde lüks konutta ... Hiçbir konaklama ücreti ödemeden...
n. . . ..
dilediğiniz
her köşesinde evin ı olsun... Siz de uluslararası Semiramis dünyasına katılı ı Semiramis Club Badrum Güllük'te; 1400 dönüm içinde zeytin ağaçları, palmiyeler, dere/er, gölcük/er.. . insana ve çevreye saygılı, doğayla uyumlu... Her şey hazır...yaşamın tüm kolaylıkları sizi bekliyor. Daha ayrıntılı bilgi için bizi arayın .. E telefon tatil anlayışınızı ve hayatınızı yenileyece. mevsim...
Dünyanın
şte
evinizin olduğu yörelerden bitkaçı: Singapur • Hong Kong • Bangkok • Malta • Bermuda • Babama • Barbados • Hawaii • Kaliforniya • Las Vegas • Mısır • Miami • Costa Rica • Sicilya • jamaika • Meksika • Kanarya Adaları • Venezuela • Malaga • St. Tropez • Londra • Riviera Rio de janeira • Florida • Paris • Texas • Honolulu Rodos • Kanada • Venedik • Yeni Zelanda • Sardunya
<
"'....
s
;:ı
Is tanbul Büros u: Karanfil Sok. ~o : 4 1 Iç Le~·ent 806.10 Istanbul Tel : l"H 10 6l -l78l9 .H - l 78 19 9-ı - l78 16 4l fak s: l78 .15 ll Semlra mi s NRT AG: ~at ural Resou rces TradinR AG 84 .17 Zurzach -ISVIÇRt:
'
""
~
Semirami s Güllük: P.K. lO Gül lük -ı86 7 0 Milas- MuAia Tel : (61.17 ) l l'IO Faks: (6 1.1") 11 79
mNTERVAL
E.C.A: K
O
M
JUNKERS·
B
Merkezi 1s1tma ve an1n·da s1cak su birarada
CENTRAL HEATING & INSTANT HOT WATER Genel
Dağıtım :
HiMTAŞ BiLUMUM iNŞAAT MALZEMELERi TiCARET A.Ş.
ANKARA
iZMiR
80020 Karaköy 1 ISTANBUL Tel: 145 24 37 - 149 60 35
Atatürk Bulvan 199-A Sefaretler Ap . K.4 No.: 30 Kavaklıdere 1 ANKARA Tel : 126 67 04- 06
ELBA A . Ş. Yanı I ş ıkkent Kolej Yolu 1 IZMIR Tel: 18 19 57
Fax: 145 03 57
Fax: 126 67 04
Fax: 18 06 56
Kemeraltı Cad . Ümmehan No:71/3
BIMTAŞ A.Ş. ELGINKAN TOPLULUGU Kuru/uşudur.
•
1
•
ı
Danışmanlık
2 _
Mamul ve Ekipman
3
•
Kuruluşun uzun temizlik sorununun çözümü için Lever Endüstriyel ile temiz bir anlaşma yapın. Danışmanlık , mamul ve ekipman, eğitim, servis konularında profesyonel bir kuruluşu yanınıza alın .
Eğitim
~4
Servis
Lever Endüs riyel MERKEZ Tel: (1) 279 35 64 ISTANBUL Tel (1) 584 12 87 · 584 16 04 KADlKÖY Tel: (ı 1372 2 ı Oı BURSA Tel : (24) 11 06 91 ANKARA Tel: (4) 286 75 59 · 286 64 86 SAMSUN Tel : (36)18 28 67 IZMIR Tel : (51) ı6 18 93 ANTALYA Tel: (31) 34 31 80 - sı ADANA Tel : (71)18 22 14
THY ViDEO PROGRAMI /VIDEO PROGRAM
Life Stinks Oyuncular 1 Cast: Me/ Brooks. Lesley Ann Warren, jeffrey Tambar. Stuart Pankm. Howard Moms. çgözlü site yapınıcıs ı . Brooks, tüm varlığını genele bırakıp, Los Angeles sokaklannda bir kuruşsu z , bir ay yaşamak üzere bahse g irer. Zengin bir ailenin çoc u ğu olarak dünyaya gelen Brooks bugüne kadaı: h ayatın bütün ac ı gerçekl erınden uzak yaşamı ş tır. Ama bahse ginnesiyle birlikte bir günde Bol_t bina sının en üstünd en, sokaktakı kim sesizler ordusunun arasına kat ılıverir. Dün herşey toz pembe iken, bugün hayat koku ş mu ş tur.
A
young couple, Ben and Flo. decıde to adopt a chıld . Soon the seven-year-old imp creates a hell in their quiet home. He becomes the terror of the couple's lı fe. Ben who believes love will solve everything decides he has to protect his family. An Amencan family drama with comıcal scenes.
A
Kindergarten Cop
M
oney-hungry develeper Brooks makes a bet that he can survive on the streets of Los Angeles for one month wıth no money. Bom with a silver spoon in hıs mouth. he doesn 't understand the realıties of life untıl he makes a big mistake. In one day. he goes from the top of the Bolt Buıldıng to the bottom of Skid Row. Yesterday. the world was his bed of roses. T oday, life stinks.
Problem Child Oyuncular 1 Cast: john Ritter, Amy Yasbeck. Michael Oliver, jack Warden en ve Flo çifti, çocukları o lm adığı için bir evlatlık almaya karar verirler. Yedi ya;; ındaki bu küçük şeytan k ı sa zamanda sessiz ve sakin evlerinde bir cehennem ya ratır. Sevginin h e rşeyi halle d e bi l eceğin e inanan Ben, ailesini korumak için elinden geleni yapar.
B
Oyuncu lar 1 Cast: Anıold Schwarzenegger. Penelope Ann Mil/er. Pamelo Reed edektif John Kim b le bir katili yakalamak için yuva öğretmeni kılığına girer. Katil , yuvadeki çocuklardan birinin babasıdır ve bo şandı ğı karısında kalan çocuğunu kaçırmak için planlar yapmaktad ır. Kimble, katilin harekete geçmesini bekle diği sırada, çocuklarla birlikte geç irdiği tatlı saatler sonucunda kendisinin hiç bilme di ği yönlerini keşfede r.
D
T
he mean streets of Los Angeles have prepared detective john Kimble for just about anything. Anythıng. that is,
untıl he goes undercoveı· as a kindergarten teacher in order to catch a ki ller. The father of one of the children is a murderer lookıng for his ex-wıfe and child in order to take the child away from her. She. it tums out. ıs a beautiful school teacher ın whom the detectıve takes more than a passıng interest. . While he is waıtıng for the kıller to make his move, the undereover cop leams there ıs a much softer side to his nature than even he imagined and, ın the end, it ıs hard to teli who has leamed a bigger lesson --the kıds in his class or the cop.
Robin Hood Oyuncular 1 Cast: Kevm Costner. Morgan Freeman. Christian Slater ral Richard 'la birlikte Haçlı Seferleri'ne kat ılm ak üzere lngiltere'den ayrılan Locksley'li Robin , esir düştüğü hapishaneden kaçarak memleketine döner. Ve Nottingham' ın kötü ruhlu yöneticisinin kralı tahtından indirmek üzere arkasından planlar hazırladığını , halkı soyduğunu ve
K
babasını öldürdüğün ü öğrenir.
Heyecan ve mizah dolu bir film ...
AIRBUS UÇAKLARlNDA Y APlLAN MÜZIK YAYlNLARI Müzik Türü Fılm Fılm
Klasik Müzik Türl< Müziği Oratoryo Yunus Emre (Esın Avşar)
D obin Hood: prince of thieves. 1\mixes action, thnlls and large doses of humor as it teli s the tale of Robin of Locksley. who has left England with King Rıchard to fıght in the Crusades. After escapıng from prison. Robın Hood retums to England to fınd that the evil Sheritf of Nottingham is plottıng to overthrow the absent king, has pillaged the land, slaın Robin's father. and seeks the heart of the beautiful Lady Marion.
Pop-Rock
2 3 4
s 6 7 8
MUSIC ON BOARD AIRBUSES Entertainment Se/ec!ion Movıe Movıe
2 3
Classıcal Mu sıc
4
T url<ısh Music Oratorio Esin Avşar sings Yunus Emre's songs Pop-Rock 4 1992 SKYLIFE
s 6
7 8 1 19
MÜRACAAT VE REZERV ASYON 1 INFOR!v1A TION AND RES ER VA TION
DIŞ BÜROLAR/
INTERNATIONAL OFFICES
BUCHAREST·BÜKRE$ (G5A) TAROM, Ul, Republrc 16 Te, (09)147433
GENEVA-CENEVRE Rue de Chantepoulet No ı-3
1201 Geneva Te (022) 73161207l16ı29-73ı2194
CAIRO·KAHIRE Moı...s:aıa Kame Sq Teı Rez. 3908960/6
ABU DHABI (GSA) Su,tarı Bn Yousur ane So~ s Harıb Tower Grouıd Foor lntersect~on Eıectra Road
Te (20) (2) 761769-758939 Banııhoısvoroa:.z
AMMA N jaoa A,.,.,-.af" T" re C r-e e A Rya d"' Centre Strı roor Te· SM 1Rez (962-6) 659ı02-
659ıı2
Str. lOS 57 Athens
DHAHRAN·DAHRAN (GSA) ABC Trave Ageney Kıng Aoavaz ı Str A.n -nran Comp ex Centre
PO Box 739 A <i'obar l ı952 Te (66) (l) 89500<4-8954904 -89•7917 DHAKA·DAKKA (G5A) Benga Arn h Ltd 54 Mot.ıhee CA Dhaka 1000
Ter SM (Oı)J245975 Rez ı) 3222569-3221035 322056 -3246024
:o
Banglacesh
Road 10500 Bang<ok
aı
USSR
BEIJING· PEKIN (GSA1
CAAC Be· ııg Sa es o« ce 7 Oo"'gs. West S~ree~ Te (665)55886 -551031
BEIRUT·BEYRUT GO Pa-ı Asıatıc Gefıno .. Cerıtre Rı.e C emenceau PO Box 113-5486 Te 867<25-361230-l BELGRADE·BELGRAD TRG Marl<sa 1Enge1sa 81< ll 000 Beıgraoe Te SM (ll) Jll277 Rez 11)332561 {GSA) JAT Yugosıavan Aır1ınes Ho S Mınova 16 11070 Nev· Beograd
Te1 Re< (ll) 2222123
(GSA) A fa'<!dees Trave and Touns!T' Ageney Dar e! Mouhandeseen Bıdg Maysoıoun Str
PO. Box BJJ9 Te (ll) 227266-239770-232190 10
Te' (852)
8611Jıı
JEDDAH·CIDDE Cty Center Bdg 12/1 J Roac
POBox ıı679 Te (966 (2) 6518300-6519440 JOHANNESBURG (GSA) South Afnean
Aırways
PO Box. 7778 Te (7ıJ)2206
ınes-nat)
KARACHI·KARAÇI DOHA·KATAR (GSA) Aı-Rayan
Travel Ageney
P.O. Box 363 Te SM. ,974) 329963 Rez 1974) •ı2911-12 DU BAl Almaktourn Street 63 B
Avenue Centre Stracnen Road {GSA; PaKtürk Traveı Agenc:es 2 Avenue Centre Straehen Road
Tel· SM'
(922ı)
(SaTıe address/aynı
adres)
51 3837
LEFKOŞA
Osmanpaji! Cad. No 32 Te, (520) 71382-7ı061-77124 (GSA) Geç·t<a e Te 520 (77113)
DUBLIN (GSA)
SENGHAZI-BINGAZI
Aer Lıngus Dublin
Tnpol Qff,ce
'12113
BERLIN Buaapester Strase 8 1000 Berlın 30 Ter. (030) 26240)] 5M (030) 2624035 Rez (030) 26240])/]4 BOMBAY MaKer Crwrıbers 305 rd F:oo.- No 3055 Nenman Poınt Bombay 400 02ı
Ter' SM, {22) 2040744 Rez (22) 2043605 BRUSSELS·BRÜKSEL Cantersteen
t()(X) Bn..ıxe:.es
Te SM. (32) (2) 5126781-82 Rez (32) (2) 5117676
Aırport
Ter (3531)370011
LISBON·LIZBON (GSA) TAP-Edıfco 25. Aeroport L sboa 5 Portuga'
DUSSELDORF Graf Adolf 5tr. No. 4ı 4000 Dusseldorf ı Tel' Rez. (49) (0211) 374080!89 FRANKFURT
Te.
(l51ı)89912ı
LONDON-LONDRA HannoverStr.
lt-ı2
London W 1 R 9Hf Te SM - Rer (071) 499<499 (5 hnes-hat)
Base.er Str. 35-37 6()(X) Frankfurt Ma n ı
Te1 SM' (069) 27300716117 Rez, (069) 273 00720/2ınmı 1-(GSA) Necmı Oc S 1-5. 6800 Mann-heım Tel (0621) 10980 2-(GSA) Re.sebüro Aslan Hınter Be.erer 57 6500 Ma ıız Te (06ı ı ı) 6903250-6903923 3-(GSA) De ta Re sen GMBH Bö"5enstrasse ı7 6000 Frankf..Jrt-Me n
Te (069)
129ı 066/67
LYON 9 ! Rue
MANILA-MANILA (GSA) DeksAırınc
770 ı Golden Roe< Bdg 168 5a;ceoo S:r Legaspı Vıllage Ma~t
Tei. (2)
Metro - Man1ia
8ı21455-8121452-8123865
MILAN·MILANO Vıa P. da Cannob1o 37 20ı22 M1lano Teı, SM. (02) 866350 Rez (02) 8056233-8053976 MOSCOW·MOSKOVA Kuznetsky Most 1/l Tel: 5M/Rer (7)(095) 2921667-2922151 (GSA) AEROFLOT Lenıngradsky Prospelr. 37 Te (7) (095) ı555494 MUNICH·MÜNIH Bayerstrasse 43 8(XX) MUnehen 2
Tel SM. (9221) 525922-525766 Rez. (9221) 513837-525487
Shaıklı
Rashrd B;dg PO Box 1200 Te (971) ~ 226038-215970 (G5A) 5v.eeoan Trad,ng Co
TURKISH AlAUNU (i""\ TÜRK HAVA VOLlARI ~
RMS 1603--' Feet House 38 Gıoucester Ra
Med ne Road Aıqu'thmı Bldg
1 BAKU. Azerba
9220iı
12-14 00100 Her s ni< HONG KONG (GSA) Best Ho daY" Ltd
Te SM 11) 227266 Rez 228284-239770-232190
Te (8922) 985114
Te, (061
Meehelınınkatu
Aifarelos Str ton leydoun B;dg 3rd '!oor ıoı.res-rat 1
Lenırı A~eıue
Te SM. (358) (O) 628173 Rer (358) (O) 628199 (GSA) Ten Tour> Ltd.
ıes-hat 1
BAKU
ıJI8590-
He1Sn(l
Thaıand
DAMASCUS·ŞAM
CP Tower 3rd Floor 3 13
CIPLOUNCE
HELSIN KI A e<Santennkatu 48 B 306 OOıOO
POBox 11563 Te (966) (2) 6600127 (4 llnes/hat) (GSA) ABC Trave Ageney
Gu!r Exoress Transpo~ Ageney
Te SM. (2)23ı 0308 ReziBI 12) 2310300-07 :8
0...''"01.'~'"'" .................. . . .. ....... r .. ,o. .... r
ee
HANNOVER l.lnga-l.lube No. 19 Te SM Rer(49)(0Sıl) Il18599
Medrıe
Te 243059
BANGKOK
sı
ı
COPENHAGEN·KOPENHAG VeC Vesterport 6 16 t 2 Copeıınage11 Te SM. (ll) 144055 Rez (ll)l<~499
ATHENS·ATINA
S.ıom
-SOCOCoog'1e
Te SM (022 ', ,]444] Rez (022 ) ı J4071 172 BS (0221) 134073
AMSTERDAM Staohouders<aae 2 1054 ES Amsterdarrı Te SM Rez (020) 68SJ80ir< ıes-ıat) eılınon
Adenaueraı
1O 2000 Hamburg ı Tel (49) (040) 241472 (411nes/hat)
COLOGNE·KÖLN
ADIS·ABABA (GSA, Etn opar Arvıes Bo e Ar-port PO Box ı75S Te (25)(ı) ı82222
-
HAMBURG
(GSA, ımperıa Trave Center 26 Mahmoud Basıouny Str.
1 Aırpo"t
PO. Box 698 Te RezJJ8845 BS 2ı 19<
19. f,
o. 3
Bugeaı.ıo
69006 Lyon Tel (ll) 78241 324 MADRID Paza de Espana
18Ton-ede Madnd 7n 28008 Madnd Te, (34) (1) 5416426-5416849
M SM. (49) (89) 51410920/21 Rez (49) (B9) 5ı410922 (GSA) Kont Rersen Marlqıiatz 2 8870 Günzbung Te' (08221) 6036 - 6037 MUSCAT·MASKAT (GSA) AZD Travel and Tounsm Agencıes LLC, PO BOx 5490 Ruwı,
Muscat
Te, (968) 707303-707310 NEWYORK 821 UN Plaza 4th floor NY IOOı7US.A Tel SM (1) (212) 8678925 Rez (ı) (2ı2) 9865050 NURNBERG Am
Pıarer
8-8500
Numberg 80 Tei (49) (911) 265301/02 PARIS 2 Rue de L'Eche e 75001 Pans Tel ( 1) 42602808-42605675 PRAGUE·PRAG (GSA) Ceskosıavensk.e Aeroııne Re,oya<hı 1. ı60 15 Praque ı
Tel (422)
2ı46
RIY ADH·RIYAD Khaııdıya
PO Box
B'dg. Olaya
Maın
Str
25ı94
Rıyadh ı
1466 Te· SM-Rez(966) ( 1) 46] ı600-•632B07 (GSA) ABC Travel Ageney (Same address-aynı adres)
Te' (966) (1) 22022624125
TURKISH
ROME-ROMA Piaza
BUSINESS CLASS AIRLINES 110 SKYLIFE 4 1992
De·ıa Republıca
55 00185 Rame M SM, (039) (06) 487Jl68 Rez (039) (06) 4819535-4827149 (GSA) Amga Group Ltd 248 Tower Road Shena Malta Te: (4)80426
DIYARBAKlR Kültür Sarayı Sak. No
KARAMAN (ıcı Tunzm Seyahat Tıc. Sa~. ve Ltd. Konya Cad. No.SS Orman lşıetmesı karşısı Karaman
ıs
Tel: S'1. (Bl 1) 40428-43366 BS:Rez·(831) 12314-26143
Ştı.
Tel: (343 ı) 48S9 ELAZIC'i Şeh• ilhan'ar Cad No. 24
23 100
Tel: SM/Rez 12300-IIS76
KAYSERI
ERZINCAN (GSA) Polat Tunzm ve Seyahat Acentas Cumhunyet Meydanı Be edıye Sıtes No 2
Te (023)2214
Sahab~e Mah. Yıldınm Cad No. ı Tel: (lS) ll 1001
KIRŞEHIR (GSA) ÇavuşoRJu Tunzm ve Seyahat Acentası
Atatürk ERZURUM ı 00. Yıl Cad. SSK Rant
No. 24
Weena -Zud 140 3012 NC Tel: SM 1 Rez: ( 1O) 4332177-4332465
SINGAPORE·SINGAPUR
S4S Orchard Road 02-21 and 02-18 Far East Shopp,ng Center 0923 Aı Stambol's~ 11 A Tel SM 1 Rez (6S) 7324SS61S7
Stadyum Cad No. 1 Teı:SM. (71) 141S•5 Rez (71) 37247-143143 143SJ8-142393 BS (71) 130867
Cıhanbeylı-Konya
HATAY (GSA) An-Tur. Antakya Tunzm ve Seyahat
Al Stambohs~ 11 A Tel SM - Rez: 88JS96-874220 (GSA) Sof,a Mport Te' (2)661690 STOCKHOLM·STOKHOLM
Vasagatan 7 PO. Box. 73 1O121 Stockholm Tel (08) 218SJ4/JS
AFYONKARAHISAR (GSA) Goıd Tunzm ve Seyahat Acentas Merl<.ez Otogar gınş No. 1
STUTTGART LAutensch~ger Sti 20 70CYJ Stuttgart 1 Tel: SM. (0711) 221444 Rez (0711) 22144S - 226808S
SYDNEY·SIDNEY
Amencan Express Tower 1602 388 George Street NSW 20CYJ Sydney Tel: SM: (02) 2ll210S Rez: (02) 2211711 TAIPEI (GSA) Golden Foundatıon Tau~ Corp Hsıao
Rd
TEHRAN ·TAHRAN
Ostad Metahan Ave. No 239 Tel: SM: (21) 627464 Rez (21) 669026-627383 TELAVIV
Hayatkon Str. Telavıv
(Ol) SI72JJJ.J4-JS
TOKYO Vrtur )apan Company ltd
lshu Bldg 16-8. 1-Chome Taranaman Mınato-ku Tokyo 1OS Teı SM. (Ol) JS9S-30SI
Rez (03) 3S9S-2901/02103 TRIPOLI · TRABLUS Mohammed Meganf Str
Algena Sq. Tel: (21821) 48798-38236 TUNISIA· TUNUS
Complex El Mechtel Boulevard Oulet Haffouz Etage 3 Tunıs Tel: SM 1 Rez: ( 1) 786473-787033 VIENNA · V lY ANA
A IOIOW~enOpemgasse 3 Tel: (222) S862024 (S "nes-h<t)
AKSARAY (GSAi
i-Aksaray Tunzm ve Seyahat Acent.as Lse ıwş,,, Kütcphane Sok. No d/2 Te (481) 123 32 2 Aksaray Seyahat Acentası
Tal Strasse SB 8001 Zunch Tel: SM: (1) 2111008-2111047 Rez (1) 2111070171-2118S67
yanı
Tel (4) 3124900 SM (4) J 10474S Rez. (4) 3090400 (10 hnes-hat) BS. (4) 3124900/43 lnfl Danışrıa. (4) 3124910-3124900-/33 Bakanlıklar Satış
Bürosu
(Sales Office): Atatürk Bu~an 167/A (GSA) Çavuşoglu Tunzm ve Seyahat Acentası
AtatürkCad Adalılar
So<. No: 16
Şenefl,koçh
sar/Ankara Tel: (4S41) 2383
(GSA) , A YDlN Osman Tunzm Tıcaret AŞ Atatürk Bulvan Yat lımanı ~ısı
Tel: (891) 1S893-17282 ISTANBUL
Tel. (636) 142 OS MALATYA
Kanalboyu Cad. No. 1OOrduevı Tel: (821) 11920-16489 Rez: (821) 11922-140S3
Atatürk Cad No. 30/B Tei:SM/Rez(612) 137511S21S3
ı
Kadköy . Bahanye Cad Opera lşhanı Kat 2 Tel (1) 3371876-3371891 2 Harb,ye Cumhunyet Cad 199120 1 Te. (1) 2316120-21-22 3 ş,şhane Tel· (ı) 24S4208/09-24S4238-2440296 Aksaray Satış Müdürlügü Mustafa Kemal Paşa Cad. Te SM ( 1) S882S38-5881221 BS (1) 5867793-5867514-5881222 1.
Sırkecı
MERSIN
Tel:
(ı)
S28
Cad. 27. Sok Çelebı lşh.1nı No: 6 33060 Me"ın Tel. (OSI) IS232-21278-J0274-JOIOO RIZE Beledıye kaJ1ısı
SAKARYA (GSA) Sakarya Tunzm v~ Seyahat Acentası
Kudüs Cad Brlık lşhanı Kat. 3 Tel: (91) S223 SAMSUN K.lz,mpaşa Cad. No. IllA Tei:SM:(l6) 118260-IIS06S Rez: (36) 11506S-122323
IZMIR
Buyük Efes Ote aoı Tel· (51) 141220 (6 hneslhat)- 13SI21 lnfJDan,şma (SI) 14122017S-76 SM: (SI) 140802 Re~ (SI) 2S8280 (S hneslhat) Charter Rez· (SI) 141220/JS
TEKIRDAC'i (GSA) Trakya Tunzm ve Seyahat Acentası
Atatürk Bu~an No. 68 Tel: (1861) 8438/39 TRABZON Kemerl<.aya Mah. Meydan
UŞAK
Teı:
BODRUM (GSA) , MUC'iLA Touraıpın Travel Ageney
Çakırhamam
Temız Cad
ÇORUM (GSA) Çavuşogıu Tunzm ve Seyahat Acentas Yenıyol Ma-ı. Kuiaks'Z Sok. No: 4/ A
(GSA)
Vatan Seyahat Acenta.sı ismeıpaşa Cad. No 85 Kat2
TK
No 16/B &ır>a Tel: (24) 221866 Rez: (24) 211167-212838
Parxı kaf}ısı
Tel: SM: (031) 22219 BS (OJ 1) 13446- ll 680
(GSA) An Tunzm ve Seyahat Acentası Bestancı Pınar Cad. no: ı6 Alanya
BURSA
.
Tel. (OS4) 11007-IS513
4~ 08-S228888-S284261
Te, SM (ll) 128S22-IIOSS8 Rez: (lı) 112830- ll 5238 123432-126272 BS: (31) 127862
Neyzen Tevik Cad. No: 218 Tel (6141) 332S- 1786
.
lstıklal
Gar karjısı Do~ubank işhanı altı Kat ı
Cumhunyet Cad. Özel idare işhanı altı
Te (323) 1194-11821
karşısı
MARMARIS
Promosyon!Promotıon: 1482631 Sat. ş Bürolan . Sales Offices
ANTALYA
(6411) 20JJ
VAN Enver Penhanogıu iş Meı'ke.zı
~M::~~~v:~~~:!.~~ ® 81'1~
.._ARTI 1 80·UW" (· Pot'' ISNı No
YOZGAT (GSA) Çavuşogıu Tunzm ye Seyahat Acentası
No 1 FirıN No
Lıse Cad. Sayarar lşhanı No: 13 Te,: BS: (473) 19193 SM. (473) 13946
'I'C"f No
U~ı.ıı
Cumhunyet Cad. No. 196 Tel: SM (061) 11768 BS. (061) 11241
TK
Tel: (469) •3928 Rez : Rezervasyon 1 Reservatıon
DALAMAN , MUC'iLA
Tel: Rer (6119) 1291 SM
:
Satış
Mudürü 1 Sales Manager
DENIZLI
isı,klal
Cad No: 2
Zeytıncı
ZURICH·ZORIH
Oevıet Hastanesı Karşısı
No: 1 Ortaköy Te (1462 3471 ANKARA H•podrom Cad Gar
KUŞADASI
inönü Cad. No. 37
istanbul Rez: ( 1) S74 82 00 (2S hnes-hat) Cumhunyet Cad. No. 199-201 Kat J Harbıye Te (1) 2464017-2471338-2402316 SM (1) 2301817
Te· (4981) 1194-1044 Şube Emek Otel gınşı Tel (491) 18836
Zafer Mah
Te (3421) 1367 2 (GSA) Ortıangazı Yıldı:z Sey Acentası: Atatürk Cad. No 10/A Kulu -Konya Tel: (3424) 1710- 1350
Acentası
Emırdag-Afyon
SOFIA·SOFYA
78
Cad No. 22 Kat. 11106 Te (ll) ll 2WJ- ll 2032 ı (GSA) Vatan Seyah<t Acentası Ankara Cad. Ayvaz Pasaıı No 41 A~dd,n
Atatürk Bu~an No. 38/C Te SM (918S) IOIS63-64 Rez (9185) IOIS6S-66
ADANA
Seasomun Oong jung-gu Repub '' of Konea Tel: (822) 7517-115
Te~
DOMESTIC OFFICES
KONYA
AtatürkCad Tel: Rez (61SI) 2034-2443 GAZIANTEP
SEOUL·SEUL (GSA) KAL Buıldıng 4 1-3
SF. 1]4 See. 4. Chung Lung Men Bldg. Tel: (02) 773-3266
FETHIVE (GSA) , MUC'iLA FETURTunzm ve Seyahat Acentas
iÇ BÜROLARI
Ankara Cad.
Kat ı No: 316 Tel (487) 21172
Te' (011) 11904-13409-ISSJO ROTTERDAM
Bu~
Tüccarlar lşhanı Tesıs en
Apt
GSA : Genel
anı
GSAKöseo2ıu Tunzm ve Enver Paşa Cad. No:91
Te (621) 13746-S070S
SatışAcentası
General Sales Ageney
Tel: (621) 48 661-48671 Seyahat Acentası BS
: Blet
Satış
1T,cket Sales
4 1992 SKYLIFE
lll
FlRSATI KAÇIRMAYlN ! .. Azerbaycan ve Kuveyt Türk Firmalann1 bekliyor 1
11
2. Türk Ihraç Urünleri
Fuarı
2nd Turkish Export Goods Fair 5 - 9 Mayıs 1992 Bakü Azerbaycan Cumhuriyeti 5-9 May 1992 Azerbaijan Republic, Baku KONGRE
GEZI
TÜRK HAFTASI
..
BAKU
Türkiye Azerbaycan Cumhuriyeti Ekonomik ilişkiler Kongresi Azerbaycan - Bakü 6 Mayıs 1992
GEZiSi Unutamayacağınız
bir gezi 1. Tur: 2-11 Mayıs 1992 2. Tur : 4 - 8 Mayıs 1992
1
Fuar süresi boyunca Türk Karma Sergisi Türk Halk D ansları Toplului<larının Gösterileri Türk Giysileri Delilesi Konferans ve Semınerler -Türk Sanat ve Türk Halk M üziği Konserleri gibi çeşitli etkinlikler Bakü'de Ressa mları
gerçekleştirilec ekti r .
11
Türk Ihraç Urünleri
Fuarı
Turkish Export Goods Fair 29 Ekim- 2 Kasım 1992 Kuveyt 29 October - 2 November 1992 Kuwait KONGRE Türkiye- Kuveyt Ekonomik ilişkiler Kongresi 30 Ekim 1992 1 Kuveyt
-~· IMBAT FUARCillK
KUVEVT GEZISI Yalnız işadamları
için özel uçaklarla gezi 1. Tur : 26 Ekim- 4 Kasım 1992 2. Tur : 28 -3 1Ekim1992
iMBAT FUARCillK &HORA HALKLA iLiŞKiLER TANITIM MERKEZ : ŞUBE
:
Selanik Caddesi, No : 41 13 K ı zılay - 06650 1 ANKARA Telefon : 4180059-417 06 03-4185675Telex : 465150rg - tr Fax: 4175253 Prof. Dr. Nurettin Mazhar Öktel Sokak No : 18 16 Lale Palas Apt. Şiş li- 80260 1 ISTANBUL Telefon : 232 72 46-232 61 25 247 50 70 Fax: 231 57 83
"'
...,
m
r 'Ti
"'-<
V>
""
$
~
THY U ÇUŞLARI 1 THY FUGHTS THT UÇU Ş LARI 1 THT FLIGHTS
714 366 484 476 409 103S
ERZURUM ERZ GAZiANTEP GZT iZMiR ADB MALATYA MLX TRABZON TZX VAN VAN
(km) / From Istanbul (km)
ADANA ADA ANKARA ESR ANTALYA AYT DALAMAN DLM DENiZLi DNZ DiYARBAKlR DIY
İstanbul 'dan
MESAFELER 1 THY FL/GHT DISTANCES
-
IOSO 871 332 841 920 1270
ANTALYA AYT BURSA BTZ DALAMAN DLM DiYARBAKIR D lY ELAZIG EZS ERZiNCAN ERC lSTAN BUL lST iZMiR ADB KARS KYS MALATYA MLX ŞANLIURFA SFQ
396 394 297 368 S80 63S 366 S76 79S 491 700
BURSA BTZ DENiZLi DNZ KAYSERi ASR SAMSUN SSX
139 409 648 702
İstanbul'dan (km)/From !stanbul (km)
MESAFELER 1 THT FLIGHT DISTANCES Ankara'dan (km)/From Ankara (km)
ADANA ADA
783
İzmir'den (km)/From !zmir (km)
:ı:
rn Vı
z
r-
n
::j
rn Vı
~
CJ
.......
> :a
-t
l>
.-.,
DIŞ
HATLAR 1 INTERNATIONAL LIN ES
o
124 SKYLIFE 4 1992
..."'
.
;; vooso ~
tJav覺e
niz;
,--- - - -- -- - - - - - - - -- - ---DIŞ HATLAR 1 INTERNATIONAL LINE S
" U'M-M 1
--- --·--
---
A .N
DENiZi
Sokotro // ( Yemen D H Cl
- ·j1
Lokkodiv Adi :. ( H ın O t5)
1
SEYLAN
1
Colombo
i
1 --
MALDiV ADALARI
!
Ekvator
H
i
N
T
o
K ChOQOS Tokımod . (In g 1
1 26 SKYLIFE 4 1992
y
A
N
u s u
U U
BiLGiLERi I FL/GHT INFORMATION
MESAFELER 1 FL/GHT DISTANCES Istanbul'dan (km)/From Istanbul (km) AMMAN AMM
1680
LONDRA 1 LONDON LHR
AMSTERDAM AMS
2209
LYON LYS
1994
MADRiD HAD
2713
ATiNA 1 A THENS A TH
S66
2SI2
BAKÜ BAK
2147
MiLANO 1 M ILAN MXP
1701
BANGKOK BKK
7478
MOSKOVA 1 MOSCOW MOW
1779
BASEL BSL
1839
MÜNiH 1 MUNICH MUC
IS67
NEW YORK /NYC
80SI 2037
BELGRAD 1 BELGRADE BEG
812
BERLiN SXF
1716
NICE NCE
BEYRUT 1 BEIRUT BEY
IOS4
NURNBERG NUE
1674
BiNGAZi 1 SENGHAZI BEN
1247
PAP.iS 1 Orly ORY
2240
BOMBAY BOM
4820
RiYAD 1 RIYADH RUH
24S6
BRÜKSEL 1 BRUSSELS BRU
2166
ROMA 1 ROME 1 Flumıcıno FCO
1384
CENEVRE 1 GENEVA GVA
1911
SiNGAPUR 1 SINGAPüRE SIN
8662
CiDDE 1JEODAH JED
2377
SOFYA 1 SOFIA SOF
DUBAi DXB
3007
STOKHOLM 1 STOCKHOLM ARN
20SO 1863
488
DÜSSELDORF DUS
2038
STRASBOURG SXB
FRANKFURT FRA
1862
STUTIGART STR
1760
HAMBURG HAM
1986
1082 2043 1136
1927
1 DAMASCUS DAM TAHRAN 1 TEHRAN THR
HELSiNKi HEL
2166
TELAViV TLV
KAH iRE 1 CAIRO CAl
1229
TRABLUS 1 TRIPOLI TIP
1669
KARAÇi 1 KARACHI KHI
39S7
TOKYO NRT
8999
KOPENHAG 1 COPENHAGEN CPH
2009
TUNUS 1 TUNUSIA TUN
1667
KÖLN 1 COLOGNE CGN
1992
ViYANA 1 VIENNA VIE
12S2
767
ZÜRiH 1 ZURICH ZRH
1762
HANNOVER
LEFKOŞA
HAJ
ECN
ŞAM
THY-THT UÇAK TiPLERi VE ÖZELLiKLERi TYPE AND CONFIGURA TION OF AIRCRAFT DC 9-32
B 727-2F2
B 737-400
A 3 10-304
A 31 0-203
THT BAe-ATP
Azami Kalkıt Ağırlığı Max Take Off Weıght 48 989 kg
86 408 kg
68 038 kg
IS3 000 kg
142 000 kg
22 930 kg
107
164
ıso
210
22s
64
ı ı 200 kg
24 soo kg
6 140 kg
48 872 kg
44 000 kg
s 080 kg
2x 14 SOO Ib
3x IS SOO Ib
2x23 SOO Ib
Azami Menzll Maxımum Range
2 40S km
3 42S km
3 889 km
8 100 km
6 480 km
3 soo km
Azami Uçuf Tavanı Maximum Altitude
3S 000 ft
42 000 ft
37000ft
41 OOOft
41 IOOft
2SOOOft
Azami Sürat Maxımum Speed
870 km/hr
900 kmlhr
8S6 km/hr
900 km/hr
900 km/hr
475 km/hr
Normal Seyir Sürat l Normal Cruıse Speed
796 km/hr
862 kmlhr
648 km/hr
860 kmlhr
860 km/hr
4SO km/hr
6 088 kg
7710kg
7 soo kg
18 650 kg
25 000 kg
9
9
7
7
Koltuk Adedi Seating Capacıty Yakıt Kapasitesı
Fuel Capacrty
ı
Motor Gücü Engıne Thn..ıst
Kargo Kapasıte sı Cargo Capacıty
2xSS 000 Ib 2xSO 000 Ib
2x2 300 hp
U~akAdedl
Number Of Planes
4 1992 SKYLIFE
117
BULMACA
2
ı----+--
3 4
s 6 7
8
ı-----+--
t--+---+t--+---+-
9 10
ll
ı----+--
12
SOLDANSAGA 1- Darülbedayi ve tiyatro sahnelerinin ilk Müslüman kızı olup bu nedenle birçok oyunu polis tarafından engellenen, çeşitli kumpanyaların temsillerind e rol alarak Türk kızının sahneye çıkmasında öncülük ve fedailik yapan ünlü tiyatro sanatçımız Peyarnİ Safa'nın polisiye romanlarında kullandığı takma adı 2- Taşiann yapısını inceleyen bilim dalı - Madame Bovary'nin küçük adı - Erimekte bulunan buzun sıcaklığı ile kaynar suyu buhar sıcaklığı arası seksene bölünerek d erece lenmiş olan ve yapıc ı sının adını ta ş ıyan s ıcak ölçer 3- Bir gıda madde si - Ha şarı Vücuttaki AIDS virüsünü sap tamakta kullanılan test. 4- "Gül .... sümbül perişan bağıinn şevki yok" (Recaizade Mahmut Ekrem) - Deliorman, Dobruca, Besarabya ve Ukrayna'da oturan Örtodoks Türklere verilen ad 5- Olgun olmayan - Sahip - Çok an lamlı bir sözcüğü her defasında başka bir a n lamın ı öngörerek birbirine yakın birkaç yerde kullanma - Bir nota - Bir cetvel türü 6- Hile, düzen - Kanlı basur hastalığı - Geminin hangi devlete ait olduğunu gösteren b ayrak 7- Avusturya'da bir kent - Atların taşınması için yapıl m ı ş kapalı ta şı ma aracı - Karmaşık, güç, çetin - Boğa güreşi yap ıl a n alan 8 Sıkıntı verme, ü zme - İ stanbul'un eski adianndan biri - Öğütülmüş tahıl 9- Kesici ve batıcı araçların kesen ya da batan bölümü - 1882-1960 yılları arasında yaşamış, özgün yorumuyla Türk resminde izl e nimci anlayışın ilk ve en önemli temsilcilerinden biri olmuş ünlü ressa mımı z 10- Tepki - Kutsal kitap larda M ezo potamya il e Suriye'yi içine alan bölgeye ve ril e n ad - Yunani stan'da bir liman k e nti ll- Mate matikte kullanılan sabit bir sayı - Bir nota - Çam ağacından 128 SKYLIFE 4 1992
yapılmış su testisi - Ayak direrne - Keçi tüyü 12- Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun, Cumhuriyet'in ilk yıllarını konu alan ünlü romanı - Metal ip - Resmi bir erkek giysisi - Eski dilde su.
YUKARIPAN ~GIYA . . 1- TV d ı zısı halıne de getırılen "Kökler" adlı romanıyla tanınan ve geçtiğimiz aylarda 71 yaşındayken ölen ABD'li yazar - Eski dilde ayak 2- Ödeşme, razı olma Eskiden kökboya bitkisinin köklerinden, bugün ise bireşim yoluyla e lde edilen kırm ızı boya maddesi 3- Köpek - Hektometrenin kısa yazılışı - "Sen ki bülbül için ... edersin bi-derd" (Nedim) 4- Panltısını artırmak için elmas taşlannın altına konan ince metal yaprak - Belirti - Harç alıp sürmeye yarayan duvarcı ve sıvacı aracı SBir ilimiz- Senegal'in başkenti 6-18981989 yıllan arasında yaşayan, çeşitli ülke ve olayları şi irl e gerçeğin kaynaştığı büyüleyici bir dill e anlattığı b e lge sel filmleriyle çağımızın e n büyük si ne ma u sta larından biri say ılan Hollandalı yönetmen 7- Gizli görevli - " ... taneleri gibi gülemedim/ Aradım aradım bulamadım/Kendi ecelimle ölemedim" (Bedri Rahmi Eyüboğ l u) - Duman lekesi 8Miske1Plimonu da denilen küçük bir lımon cinsi - Erkekle dişiyi ayırt etti ren özel yaratı lı ş 9- Avrupa Güvenlik İ ş birliği Konferansı 'nın kısa yazılışı - Peşin para ile belli bir süre için bir şeye alıcı olma işi 10. Namaz çağrı s ı - Denizcilerinki gibi geniş ve yatık yakaya verilen ad ll- Sarnaryum elementinin simgesi - Endonezya Hava Yolları'nın adı 12- Briçte bir löveyi üstün bir kağıtla al ınay ı p daha aşağı bir kağıtla alma - İnsan zekasının ve insan kişiliğinin e ri şeb il eceğ i en yüksek k erte 13- Eski Mısır'da güneş tanrısı - "Çok ho ş" anla-
ınında kullanılan argo sözcük 14- Kaide Kumar oynatanın kazançtan aldığı pay 15Rütbesiz asker - Budizm'in, Budha'yla tek vücut olmayı amaçlayan kolu - Cennet lSGerçek - İneğin erkek yavrusu - Boru sesi 17- Namık Kemal'in mezarının bulunduğu, Gelibolu ilçesine bağlı bucak Uzunçalar da denilen 33 devirli plakları b e lirtmekte kullanılan kısaltına 18Araplarda ve daha başka Müslüman ülkelerde bir kavim, kent ya da ülkenin başı - Tiyatro oyununda karşısındakinin sözüne gerekli karşılığı verme 19- İçinde anason , sakız gibi kokulu madde ler olmayan üzüm rakısı - Güneş doğmadan önceki alaca karanlık - Orta Asya'da yaşayan Şamanist Türkler arasında çeşitli şeylerden anlam çıkartarak bakılan fal 2(). Bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü - Balık yakalama aracı - Bir göz rengi.
BULMACANIN ÇÖZÜMÜ ·e13 - '4V - apeJJ - J!W3 i!1 N - d'J - JıAeıoa -n ıı - eırea- ıaa~ "91 :ııew~n - uaz - J3 ~1 ouew - [11Jn}i -A i'1 UlJ.IP!H - A - ~ -r1 s - e4aa - sedw:;ı -;;:1 }i - eprue!) -ws -n ıa uJew - uez:;ı "()1 auoqv- )iJ!)V- 3 -6 laı\ısu!J- wıı i! SJ- JeN- uefv -L-v- suat.ıs pof -9 Je:ııea - ~ızeı:;ı -s eıew- ZJ- eı\o~ ·f> }i - a ıeN - UJH -ll ·f: upezııv - lH -;;: ed - ı\aıeH xaıv :y,u~vSv NVGJHV)IfU ·ewuı:ııows - ıaı - eJe:ııUV -;;:1 Jl)l -WUJ - :ııauas eı- !d -n aJ!d- weJV- uoı\ıs:ııea~ "()1 - ıııej WJ411Jqy - treUJ[l1}.. i) 0 - d - un - lapeeSJaQ - ez:;ı i! eua.ıy -ııpnw- ueA- zun -L eJıpıreg - ~ - :ıııuı~J- ıv "9 aı-;..- a~ - seuıJ -sı - weH ~ Q - Jl1[Z11Ae.8e!) - uızeH - X i' ezı13 -}i- d - zeweJeA -l3 i: J!}UJOa~ - eww:;ı - ıfoıol!1 -;;: w aqJaAJas -aıef a.mv -I:V~VS NValOS - 01:
wuı
- ıreı- zna "61
:ımda~