Matildalar’ın Antalya keyfi
T
n Antalya’da kamp yapan “Matildalar” lakaplı Avustralya Kadın Milli Futbol Takımı’nın hedefi, Dünya Kupası’nda final oynamak...
28 MAY 2019
Miniklerle geçmişe yolculuk...
rkısh NEWS PRESS
26
YEŞIL SAYFA 19’DA
SIZIN SÖZÜNÜZ
l www.turkishnewspress.com.au
IFTAR DOSTLUĞU RAMAZANIN GÜZELLIĞI AVUSRALYALI TOPLUMLARI BIRLEŞTIRDI
SESİ
info@turkishnewspress.com.au 1300 917 566
. . T rkıye’nın
RADYOSU
SYDNEY DIGITAL 985
MELBOURNE NORTH
SAAT 5-6 ARASI
SAAT 5-6 ARASI
FM 98.9 HAFTANIN 7 GÜNÜ WEST HER ÇARŞAMBA
H NEWS IN ENGLIS
4/5/11/17/27
Sahara Dairy were awarded the coveted national awards n Australian owned and operated Picnic Dairy Foods premium brand Sahara Dairy were awarded two coveted national awards: “Highest Scoring Organic Product for Sahara Organic Natural Kefir” and “Most Outstanding Show Exhibit, Small Scale Producer again for Sahara Organic Natural Kefir”.
5
TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY
IBRAHIM KALIN
‘Hayy ibn Yaqdhan’ and the European Enlightenment -2-
11
E
BRISBAN
SYDNEY
19 Mayıs ve beka meselesi PROF. DR. MEHMET ÇELİK YAZISI 8’DE
YA’NIN L A R T S U AV ANINDA I Y R I B T R DÖ AMMED H U M I N EZA NIYOR A L I K N A Y
Sydney’deki Commonwealth Bank ve Brisbane’daki Türk iftarına katılan Müslüman toplumu ile Avustralya’nın diğer kesimlerine mensup yetkililer, “bir ve beraberiz” mesajları verdiler.
M
üslümanları birleştiren Onbir Ayın Sultanı Ramazan, iftarlar vesilesiyle insanlığı da bir araya getiriyor. Bunun en güzel örneğini Avustralya’da toplumlar arasındaki dayanışma gösteriyor. Bayrama bir hafta kala cemiyet iftarları da hız kazandı. Geçtiğimiz hafta Brisbane’daki Queensland Eyaleti Parlemantosu’nda Türki-
Tatlı zehir! SİBEL ÖRNEK’İN YAZISI 2’DE
Necip Fazıl YILDIRAY ASLANTAŞ’IN YAZISI 4’TE
Tam sayfa bulmaca keyfi ye’nin Avustralya Büyükelçisi Korhan Karakoç’un teşrif ettiği Türk iftarı ile Sydney’de Başkonsolusumuz Melih Karalar’ın da katıldığı Commonwealth Bank iftarına Avustralya toplumunun tüm kesimlerinden katılım oldu. Programlarda ilk defa ezanı dinleyenler duygulanırken, dostluk havası esti.
15-16
> 25. Sayfa
2
T
28 Mayıs 2019
D
AVUSTRALYA
GÜZELLIK & SAĞLIK
Tatlı zehir!
eğerli okurlarım, vazgeçilmezimiz olan besinlerde önde gelen şeker olarak nitelendirdiğimiz aslında zehir mi? Muhtemelen siz de şekerin zararlarının farkındasınız. Ama sadece kilo aldırıyor diye düşünüyorsunuz. Fark etmesek de çocuklarımız şekere bağımlıdır. Şekerin vücudumuzda oluşturduğu tahribat çok fazla. Fakat tüketenler ondan habersiz. Şekerin zararları tartışılamaz, vücudumuzun baştan aşağı ne şekilde etkilendiğini sizlerle paylaşacağım. Kişi başı yıllık 20 kilodan fazla şeker tüketiyoruz. Şekerli içecekler, şekerlemeler, unlu mamuller ve şekerli sütler ana kaynaklarıdır. Ancak iş bununla bitmiyor. Ekmekler, salçalar gibi tuzlu yiyecekler bile şekere sahip olabilirler. Tuzlu, tatlı hemen hemen her yiyecekte şeker bulunuyor. Fruktoz, glikoz... Ne denirse densin şeker şekerdir ve vücudunu birçok yönden olumsuz yönde etkileyebilir. Dilerseniz şekerin sağlığınızla nasıl oynadığına daha yakından bakalım... Şeker beyninize ‘dopamin’ adı verilen bir kimyasalın büyük bir dalgalanmasını
rkısh NEWS PRESS
SIBEL ÖRNEK sornek@turkishnewspress.com.au
sağlar. Dopamin “mutluluk hormonu” olarak anılır. Meyveler ve sebzeler gibi tüm yiyecekler beynin dopamini serbest bırakmasına neden olmadığından, beyniniz aynı zevk hissini almak için daha fazla şekere ihtiyaç duymaya başlar. Bu, yemek sonrası dondurma yemek için evcilleştirilmeleri çok zor olan “sahip olma” duygularına neden olur.
nızdaki ekstra insülin atar damarlarınızı etkileyebilir. Duvarlarının normalden daha hızlı büyümesine ve gerginleşmesine neden olur, bu da kalbinize stres katar ve zamanla zarar verir. Kalp hastalığına, krizlerine ve felçlere yol açabilir. Daha az şeker tüketmek ise kan basıncını düşürür. Yeni çok fazla şeker tüketen kişilerin normal beslenen insanlara göre iki kat daha fazla ölüm riski taşıdığını ekleyelim. UNUTMAYIN!
ŞEKER BAĞIMLILIK YAPAR!
Eklem ağrınız varsa, şekeri bırakmak için daha fazla sebebiniz var demektir. Ayrıca, bilimsel çalışmalar şeker tüketiminin romatoid artrit gelişme riskinizi artırabildiğini göstermektedir. Aşırı şeker yediğinizde, kan dolaşımı-
Şeker tüketiminiz artınca; l Diyabet riskiniz artar l Kilo riskiniz yükselir l İnsülin direnciniz tetiklenir l Tansiyon ayarınız bozulur l İltihap süreçleri hızlanır l Pıhtılaşma sistemi bozulur l Kanser riskiniz artar l Ürik asit çoğalır l Damar sertliği hızlanır Şekerin zararlarını, hangi hastalıkları tetiklediğini sizlere yukarıda belirttim. Şekersiz bir hayat düşünemiyorsanız da azaltmakta fayda vardır. Haftaya yeni bilgilerle karşınızdayım. Sağlıcakla ve sevgiyle kalın...
Avustralyalı Türklerin “kimliği” Anadolu’da
Melbourne’daki bu müzede İslam’ın güzellikleri anlatılıyor 2014 yılında hizmete giM elbourne’da ren Avustralya İslam Müzesinde di-
ni bilgilerin yanı sıra ülkedeki Müslümanların tarihi, yaşantıları, kimlikleri hakkında bilgiler veriliyor. Federal hükümetin desteğinde Müslüman iş adamı Moustafa Fahour tarafından kurulan ülkenin ilke ve tek İslami müzesi, açıldığı günden itibaren 50 binden fazla ziyaretçiyi ağırladı. Haftanın 6 günü hizmet veren müzede İslami bilgilerin dışında, hat sanatlarından konferanslara, tarihi eser sergilerinden minyatür kurslarına, el sanatlarından güncel konulara kadar çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Müzeyi ikinci kez ziyaret eden Avustralyalı Robert Millart, “Kuran’ın etkileyici olduğunu düşünüyorum. Keşke herkes aynı şekilde İslam’ı kucaklayabilseydi ki birbirimizi anlayabilseydik” dedi.
T
M
Mersin’de Avustralyalı Türklerin hayatlarını anlatan “Kimlik” sergisini açan Avustralya’nın Ankara Büyükelçisi Marc Innes-Brown: “150 bin Türk asıllı vatandaşımız bulunuyor. Hepsinin ülkemize büyük katkıları bulunmaktadır.” ersin’de, Avustralyalı Türklerin ülkedeki hayatlarını anlatan “Kimlik” adlı sergi, Avustralya’nın Ankara Büyükelçisi Marc Innes-Brown’ın katılımıyla açıldı. Innes-Brown, kentteki programı kapsamında ilk olarak Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’i makamında ziyaret etti. Seçer ve Innes-Brown, bir süre sohbet etti, hediye takdiminin ardından da hatıra fotoğrafı çektirdi. Innes-Brown daha sonra Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayında düzenlenen, Avustralyalı Türklerin ülkedeki hayatlarını anlatan “Kimlik” adlı serginin açılışına katıldı. Innes-Brown, açılıştaki konuşmasında, geçen yıl Türkiye’den Avustralya’ya göçün 50. yıl dönü-
münü kutladıklarını hatırlattı. Türkiye ve Avustralya arasında uzun yıllardır göç trafiğinin yaşandığını vurgulayan Innes-Brown, “Avustralya’ya gelen Türklerin çoğunun niyeti kısa bir süre kalkmaktı ama oraya geldikten sonra uzun süreli kalmak isteyenler oldu. Bugün yaklaşık 150 bin Türk asıllı Avustralyalı vatandaşımız bulunuyor. Hepsinin Avustralya’ya büyük katkıları bulunmaktadır” dedi. TÜRKLER MİSAFİRPERVER Innes-Brown, Türk vatandaşlarının misafirperver olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti: “Mersin’i ilk defa ziyaret ediyorum. Bu buluşma bu sebeple benim için de çok önemli. Mersin, Türkiye ve Avustralya arasında-
ki ilişkilerde özel bir yere sahip. Türkiye’deki en büyük Avustralya yatırımı Mersin’de yapılıyor. Mersin Limanı’na yatırımlar yapmış bulunuyor. Bu sebeple Mersin’e gelmeyi çok istemiştim. Her şey için teşekkür ediyorum.” ŞERBETÇİ DE GELDİ Konuşmaların ardından ‘Şerbetçi Amca’nın da aralarında bulunduğu Avustralya’dan kente gelen Türk vatandaşlarının yer aldığı katılımcılar sergiyi gezdi. Innes-Brown, Seçer ve katılımcılara sergiye konu olan Türklerin hikayelerini anlattı. Programın sonunda, Avustralya’da yaşayan bir Türk vatandaşı, InnesBrown’a üzerinde Mustafa Kemal’in sözleri ve fotoğrafının yer aldığı tablo hediye etti.
rkısh NEWS PRESS
Year: 2 Volume: 56
President Yüksel Çifçi
Newspaper Editors Adem Taliç, Sinem Taslak, Hilal Kırmızı Page Layout & Design Necmettin Öksüz
Page Editors Tanyeli, Ali Haydar (Diyanet), Hakan Aslan (Fishing&Sport), Recep Ağar (Sport&Recreations), Cem Birben-Murat KıvrakDavut Kılıç (Sports), Sibel Örnek (Beauticians Topics), Ayad Naji (Page editing and Graphic Designs) Fatma Gençtürk (Meals&Recipes), Op. Dr. Haydar Özcan (Medical&Health), Dr. Hilal Coruhlu, İzzet Anmak (Australian English&Politics) Melbourne Team Murat Gümüş (General Manager), Ümit Uyar (Distribution), Şahin Şahinkaya-Ömer Boyacı (Youth&Sport), Emre BoyacıŞaban Han-Salim Boyacı-Ali Kurt-Evlaa Han (Editors) Brisbane Team Yıldıray Aslantaş (General Manager), Said Erdem-Ömer Akdeniz-Metin Uyanık (Editors) Western Australia: Mehmet Kırmızıoğlan South Australia: Mustafa Ergül Advertisements Sydney (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Melbourne (Ümit Uyar): 0481 136 901 Brisbane (Serkan Uyanık): 0433 162 655 Western Australia: 0401 556 500 South Australia: 0421 889 296 Canberra: 0433 162 655 Sydney Office: P.O Box 12 Guildford NSW 2161 Phone: 1300 917 566 Fax: 612 9774 8650 E-mail: info@turkishnewspress.com.au Sizden Gelen Haberler: news@turkishnewspress.com.au
www.turkishnewspress.com.au
RAMAZAN 2019 SHOP 3, 12-20 RESERVOIR DRIVE COOLAROO, 3048, VICTORIA
Level 1, 48 Railway Parade Granville, NSW, 2142
Sadaqa.org.au
4
28 May 2019
Editor: Dr M. Said Erdem (MD, BMedSci)
YILDIRAY ASLANTAŞ yaslantas@turkishnewspress.com.au
Edebiyatın üstadı: Necip Fazıl Kısakürek
N
ecip Fazıl Kısakürek, 26 mayıs 1904’de İstanbul’da doğdu. Maraşlı bir ailenin tek çocuğu olan Fazıl’a ‘Ahmet Necip’ adı verildi. 1941 yılında Fatma Neslihan Balaban ile evlendi. Çocukluk yılları büyükbabasının Çemberlitaş’taki konağında geçti. Zor bir çocukluk dönemi yaşadı. Kız kardeşi Sema’nın 5 yaşında ölümünden sonra annesi vereme yakalanınca ailesi Heybeliada’ya taşındı. Fazıl, Bahriye Mektebi’ndeki öğrencilik yılarında şiirle ilgilenmeye başladı. İstanbul’un işgali sırasında annesi ile birlikte Erzurum’daki dayısının yanına gitti. Fazıl, çok genç yaşta olan babasını kaybetti. 1921 yılında Darülfünûn’un Edebiyat Medresesi Felsefe Şubesi’ne girdi. 1925’te ilk şiir kitabı ‘Örümcek Ağı’, 1928 yılında ikinci şiir kitabı olan ‘Kaldırımlar’ yayımlandı. ‘Ben ve Ötesi’nin yayınlanmasından sonra üne kavuştu
HEALTH
C R O U P
Croup is a common childhood respiratory illness, mostly affecting age groups between 6 months to 5 years old. The classical symptoms usually include a barking cough with a high-pitched noise when breathing in called ‘stridor’. If not managed early, the condition can become life-threatening.
C 1942 kışında askerde iken siyasi bir yazı kaleme alması nedeniyle mahkûm oldu ve ilk kez hapis cezası aldı. 1943 yılından itibaren ‘Büyük Doğu’ dergisini çıkarmaya başladı. 1949’da Büyük Doğu Cemiyeti’ni kurdu. Türkiye’nin çeşitli yerlerinde konferanslar verdi. Sık sık kapatılan ve toplatılan Büyük Doğu’nun çıkmadığı sürelerde günlük fıkra ve yazıları çeşitli gazetelerde yayınladı. 26 Mayıs 1980’de Türk Edebiyat Vakfı tarafından ‘Şairler Sultanı’ ve 1982 yılında yayınlanan ‘Batı Tefekkürü ve İslâm Tasavvufu’ isimli eseri münasebetiyle de ‘Yılın Fikir ve Sanat Adamı’ seçildi. Türk Edebiyatının Üstadı Necip Fazıl, 25 Mayıs 1983’te hayatını kaybetti. Eyüp Sultan Mezarlığı’na defnedildi NECIP FAZIL KISAKÜREK SÖZLERI “Mutlak istiklal, mutlak hakikat sahibinindir. İslam, ona teslim olup selameti bulmaktan ibarettir. Hürriyet ve istiklalin hakikati de işte bu hakikate teslimiyet ve esaret... Kendini Allah’a esir ver ki, hürriyeti bulasın ve hayvan hürriyetinden kurtulasın.” “Sonunda, ‘Eyvah!’ diyeceğin şeye, başında, ‘Eyvallah!’ deme. Pişman ol, fakat pişman ölme!” “Duayı kabul eden, dilekleri veren, vermeyi murad edince el açtıran, ancak sevdiği kuluna dua ettiren, sevmediklerinin elini ve dilini bağlayan ve kendisine yönelmekten alıkoyan Allah’ım! Bizi affet!” Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun...
T
rkısh NEWS PRESS
roup comes from the old Scottish word meaning ‘to cry hoarsely’. The condition is also called laryngotracheobronchitis as it involves inflammation of the throat (larynx), windpipe (trachea) and bronchi (branching of windpipe into lungs). It is usually caused by a viral infection such as parainfluenza or influenza virus. Initially, children may have mild cold-like symptoms including a mild fever, runny nose and dry cough. Throughout the next few hours to a day, the cough will start to become harsher and barking in nature. It has also been described as sounding like a seal. The child’s voice may also sound hoarser when speaking. Breathing may also gradually become more difficult and with many children, there is development of a high-pitched noise when breathing in which is called ‘stridor’. As it becomes more difficult to breathe, signs of increased work of breathing will
start to develop. This can include the skin between the ribs and above the collar bone being sucked in, flaring of the nostrils and head bobbing. The symptoms are usually worse at night and usually peak by the third day of the illness before gradually resolving within a week. Sometimes the cough can continue to last for up to two or three weeks. Call an ambulance immediately if you notice the child having a lot of difficulty breathing, they appear pale, lips become blue (cyanosis), appear drowsy or they cannot swallow or begin to drool. These are life-threatening signs of croup and will need immediate medical treatment. Diagnosis is usually made by taking a thorough history and clinical examination. Sometimes a swab through the nose to the back of the throat can be done to determine the exact cause of croup, however this does not change the way croup is treated. Treatment usually will depend on the severity of croup. Mild cases, such as with only the barking cough
(and no stridor) as well as a low fever, can be managed at home by ensuring plenty of rest. Fluids should be given in small amounts as tolerated and paracetamol or ibuprofen can be given to help with the fever and irritability. It is important to keep the child calm as breathing becomes more difficult if they become distressed. Sometimes croup can last more than four days, or they may begin to develop stridor. The child should be seen by a doctor who may decide to prescribe corticosteroid medication, such as prednisolone or dexamethasone which helps settle in the inflammation in the airways. In severe cases, croup will need to be treated in hospital which may require oxygen and nebulised (inhaled vapour) adrenaline with a period of close monitoring. The virus that causes croup can be spread through coughing or sneezing so children with croup should stay home from school or childcare until they are well. Good hygiene with regular hand washing also helps minimise spread. Speak with your doctor if you suspect your child has croup or if you have questions about the condition. More information can also be found on the Better Health Channel (www. betterhealth.vic.gov.au/health/ ConditionsAndTreatments/croup) and Royal Children’s Hospital Melbourne Fact Sheet (www.rch. org.au/kidsinfo/fact_sheets/ croup/).
BUSINESS
T
rkısh NEWS PRESS
28 May 2019
5
ÖMER AKDEMIR oakdemir@turkishnewspress.com.au
Orucun Allah’ın Rububiyeti ve toplum hayatına katkıları
K
Sahara Dairy were awarded the coveted national awards
T
he Dairy Industry Association of Australia (DIAA) held their annual prestigious Awards of Excellence Gala Dinner on Friday 10th May 2019 at the Plaza Ballroom in Melbourne. The guest list included representatives from most of Australia’s dairy companies including Fonterra, Bega, Chobani, Picnic Dairy Foods and others. Australian owned and operated Picnic Dairy Foods premium brand Sahara Dairy were awarded two coveted national awards: “Highest Scoring Organic Product for Sahara Organic Natural Kefir” and “Most Outstanding Show Exhibit, Small Scale Producer again for Sahara Organic Natural Kefir” The Picnic Dairy Foods team were honoured and privileged to be recognised by the peak dairy industry body, the DIAA. Managing
Director Ibrahim Ozdemir said “These awards are a fitting tribute to the Picnic Dairy Foods team and the amazing effort they put in every day in enhancing the natural goodness of Australian dairy.”
Picnic Dairy Foods is proud to work with Victorian farmers and support Australia’s world leading dairy industry by promoting ethical farming and partnering directly with dairy farms.
ainat, bütün nimetleri içinde barındıran ve bütün lezzetleri bünyesinde taşıyan büyük bir sofradır. Bu sofrada küçük bir karıncadan tut, ta büyük bir file kadar her canlının ihtiyaç ve rızkı hazırlanmıştır. Bu sofranın baş misafiri ise insandır. Bütün bu sofraların mükemmel bir şekilde tanzim ve tefriş edilmesinde, Allah’ın Rububiyet sıfatı baş aktördür. Yani O’nun tedbir ve terbiye vasfı olan Rububiyet sıfatı, her canlının rızkı ve terbiyesi ile alakadardır ve onların en basit ihtiyacını dahi tedarik ediyor. Bu kainat sofrasında, Allah şefkat ve terbiyesini şiddetli bir şekilde ilan ve izhar ettiği halde, maalesef insanlar birtakım felsefi fikirlerin ve gaflet sayesinde sofranın ve terbiyenin farkında değiller. İşte Ramazan bu gafleti kırmak ve dağıtmak için, bütün Müslümanları muazzam bir ordu hükmüne geçirip, her gün özgürce yediği içtiği şeyleri yasak ederek, insanları yemek için buyurun emrini beklemek şekline sokunca, sofranın ve sofra üstünde parlayan tedbir ve terbiyenin bir anda farkına vardırıyor. Ve her şeyin tedbir ve terbiyesinin Allah’ın elinde bulunduğunu idrak ettiriyor. Bunun etkisi ile insanın şükürde bulunmasına vasıta oluyor. Oruç bir nevi bu büyük sofranın dellalı ve hissettiricisi hükmündedir. İnsanlık en büyük musibetleri ekonomik sebeplerden dolayı görmüştür. Dünyanın kaynakları belli zümrelerin elinde toplanırken, insanların ekserisi açlık ve sefalet içinde yaşamışlar. Bu dengesizliği gidermek ya çatışma yolu ile olacak ki bunun bedeli çok ağırdır, Birinci ve İkinci Dünya Savaşları bunu ispat eder. Ya da adil ve şefkatli bir şekilde zengin ve fakir sınıfı arasında bir köprü kurmak ile mümkündür. İslam dini bu iki sınıfı çarpıştırmak yerine, iki sınıf arasına köprü kurarak, toplumsal dengeyi sağlıyor. Yani zekat ve yardımlaşma köprüleri ile zengin ve fakir sınıflarını kaynaştırıyor. Zengine helalden kazan, işçinin hakkını ver, zekat ile fakir fukarayı gözet diyerek, onu murakabe ederken; fakire de ona itaat ve hürmet et diyerek, iki sınıf arasında karşılıklı rıza ve hoşgörüye dayalı sağlam bir ilişki oluşturuyor. Bu ilişkilerin hakim olduğu bir toplum, hem siyasi hem de iktisadi açıdan üretken ve verimli bir toplum olur. Zira iktisat, güven ve asayiş ile terakki eder. Güven ve asayişin olmadığı yerde meşru iktisat değil, sömürü ve haksız kazanç hakim olur. Bu da haramzade zenginlerin zenginliğine zenginlik katar, fakir ise iyice sefilleşir. Buradaki mana, Ramazan orucunun bu sosyal ilişkilerdeki rolü, iki sınıf arasında empati kurdurmasıdır. Yani oruç öyle bir ibadettir ki, bütün sosyal tabakaları bir aylığına eşitliyor, şartları aynı kılıyor ki, diğer tabakaların halleri tam anlaşılsın. Yoksa başka türlü empati kurması pek mümkün değildir. İşte ramazan ve zekatın, bu muazzam toplumsal faydası, insanlığın tek kurtuluş yolu ve reçetesidir. Özet olarak oruç; zengin ile fakir arasında kuvvetli bir köprü ve tesirli bir empati kurma aracıdır. Böyle bir ramazan başka hiçbir dinde ve ideolojide yoktur.
T
.
NOSTALJI
rkısh NEWS PRESS
28 Mayıs 2019
7
N İ N E M T E ABD’Lİ ÖĞR I K Ş A U L O ANAD
Misafirperverlik Türkiye’ye bağladı B
Eğitim projesi için geldiği Afyonkarahisar’da kendisine gösterilen ilgi ve samimi yaklaşımdan etkilenen Yahudi asıllı ABD vatandaşı Markk Kirstein, 13 yıldır aralıksız ziyaret ettiği Türkiye’de yeni dostlar ve arkadaşlar ediniyor. Türkiye’deki anılarını kaleme alan Kirstein, “Türk halkı çok iyi ve cömert. Kendileriyle gurur duymalılar” diyor. Seyahatlerinde insanların dinlerine olan bağlılıklarını da fark eden Kirstein, İslam hakkındaki ön yargılı düşüncelerin de değişmesini istiyor... ir eğitim projesi için 2006’da geldiği Afyonkarahisar’da, kendisine gösterilen ilgiden çok etkilenen ABD’li Markk Kirstein, bu tarihten sonra aralıksız ziyaret ettiği Türkiye’de yeni arkadaşlıklar ve dostluklar kuruyor. İngiltere’de öğretmenlik yapan Kirstein, 13 yıl önce uluslararası eğitim çalışması kapsamında geldiği Afyonkarahisar’da, misafirperverlik ve samimi yaklaşımdan çok memnun kaldı. HERKES BANA EVİNİ AÇTI, MİSAFİR ETTİ Yaklaşık bir hafta Afyonkarahisar’da misafir olan Kirstein, bu sürede ev ziyaretleri yaptı, yörenin kültürü hakkında bilgi aldı ve yeni arkadaşlar edindi. İnsanların yakınlığından ve ev sahipliğinden etkilenen Kirstein’in Türkiye ile arasında özel bir bağ oluştu.
O yıldan itibaren her sene Türkiye’ye gelen Kirstein, İstanbul, Bursa, Eskişehir, İzmir gibi birçok şehri gezdi. Yılın yaklaşık 20 gününü Türkiye’ye ayıran Kirstein, gittiği yerlerde yine dostluklar kurdu ve evlere misafir oldu. 13 YILLIK ANILARINI KİTAPLAŞTIRIYOR Bu süreçte Türkiye’deki anılarını kaleme alan Kirstein, 13 yıllık deneyimlerini kitaplaştıracak.
Seyahatlerinde insanların dinlerine olan bağlılıklarını da fark eden Kirstein, İslam hakkındaki ön yargılı düşüncelerin de değişmesini istiyor. Bu yılki durağı İzmir’in Bergama ilçesi olan Kirstein, yaptığı açıklamada, Türkiye’deki seyahatlerinde güzel dostluklar kurduğunu söyledi. İlk ziyaretini 13 yıl önce Afyonkarahisar’a yaptığını hatırlatan Kirstein, şöyle konuştu:
OSMANLI İMPARATORLUĞU YAHUDİLERE KUCAK AÇMIŞTI “Türkiye’de yaşadıklarım bende çok derin iz bıraktı ve artık her yıl tatilimi burada geçiriyorum. Beni Türkiye’ye bağlayan en önemli nedenlerden biri de 1492 yılında Osmanlı Sultanı 2. Beyazıt’ın Yahudilere yardım etmesiydi. Ben de bir Yahudiyim. O dönem İspanya’da bizi daha fazla istemiyorlardı. Sultan, ‘bizim ülkemize gelebilirsiniz’ dedi. Bize inanılmaz derecede iyi davranmışlar. O zamandan beri Yahudi halkı Osmanlı topraklarında yaşadı. Beni buraya çeken bu histi. Türk halkına karşı özel bir bağ olduğunu bu olayla hissetim.” BÜTÜN TÜRKLERİ AİLEM GİBİ GÖRÜYORUM Türkiye’de çok sevdiğim insanların olduğunu hatırlatan Kirstein, onları ailesi gibi gördüğünü belirtti.Türkiye’ye dair anılarını kitaplaştıracağını ifade eden Kirstein, “Burada insanların dinlerine çok bağlı olduklarını gördüm. İslam’ın bir barış dini olduğunu da kitapta anlatacağım. Türk halkı çok iyi ve cömert. Kitabım çıktığında Türk halkına bir hediyem olacak. Kendileriyle gurur duymaları gerektiğini bir kez daha anlayacaklar” şeklinde konuştu.
8
28 Mayıs 2019
HASBIHAL
T
rkısh NEWS PRESS
.
TÜRKIYE
33 şehidimize hüzünlü anma
PROF. DR. MEHMET ÇELİK mcelik@turkishnewspress.com.au
19 Mayıs ve beka meselesi
M
illi Mücadele’nin ilk adımı kabul edilen Gazi Paşa’nın Samsun’a çıkışının 100. Yıldönümü muhteşem bir organizasyonla kutlandı. Sayın Cumhurbaşkanı’nın önderliğinde, siyasi partilerimizin liderlerinin Samsun’da buluşmaları ve verdikleri o ortak fotoğraf, ülke sathında barış, huzur, birlik, bütünlük mesajı açısından son derece önemliydi. Yaşım itibarıyla da ilk defa 19 Mayıs’ta bir şeye şahit oldum ve bundan millet memleket adına son derece mutluluk duydum: Evet, ilk defa Milli Mücadelenin ilk adımı olarak kabul edilen bu günde, bu önemli gün, iç politika çekişmeleriyle kirletilmedi!.. Tarihte, önemli işlere imza atan devlet adamlarının iç politikaya malzeme yapılmaları maalesef kaçınılmaz kaderleridir. Gazi Paşa’yı iç politikaya taşıyan Celal Bayar ve Demokrat Parti’dir. CHP ve İsmet Paşa, Gazi Paşa’yı sağlıklı bir şekilde olmasa da, tarihe havale etmişti. Demokrat Parti’nin liderleri arasında İsmet Paşa ile seçim meydanlarında yarıştırılacak kimse yoktu… Paşa, Milli Mücadele ve Cumhuriyet’in ikinci adamıydı. Seçim sürecinde vatanın kurtarılmasında yaptığı hizmetlerin karşılığını vefa duygusuyla halktan istiyordu. Aksini vefasızlık ve ihanet olarak dillendiriyordu. İsmet Paşa’nın bu argümanlarını boşa çıkarmanın tek yolu, Birinci Adamı sahneye sürmekti!.. Nitekim koruma kanunlarıyla, paralara yeniden resmini basmakla, fotoğraflarını tüm resmi kurumlara asmakla, yurdun her tarafını heykelleriyle süslemekle bu süreci devam ettirdi Demokrat Parti… Ama olmadı… Kimin malını kimin elinden alıyorsun anlayışıyla İsmet Paşa ve CHP Atatürk’ü DP’nin elinden aldı… Ne olduysa, bundan sonra oldu: CHP, Atatürk’le O’nun yaptığı devrimlerle, O’nun dünya görüşüyle önce siyasi rakibini köşeye sıkıştırmaya başladı,
arkasından da Atatürk’ü adeta sopa yaparak, Demokrat Parti tabanını dövmeye başladı… CHP’nin bu politik anlayışı halkı önce ilerici gerici, sonra da sağcı-solcu diye ayrıştırdı. Rakip taban artık hem gerici, hem de Atatürk ve O’nun devrimlerinin, Cumhuriyet’in hatta ve hatta zaman zaman devlet düşmanı diye damgalandı… Bu siyasi anlayışın, yukarıda da ifade ettiğim gibi sopası/silahı Atatürk’tü!.. Atatürk sopasıyla terbiye edilenlerden bir kısmında, sopayı kullanandan ziyade, sopaya karşı olumsuz duygular, hatta düşmanlığa varan tezahürler oluşmaya başladı!.. Bu konuyu detaylandırmaya lüzum yok!.. Herkes bu sosyolojik yapıyı 20 yıl öncesine kadar yaşadı. Millete ve milli iradeye karşı yapılan askeri darbeler bile, bu kılıfın arkasına gizlendi. Ülkeyi soyup soğana çeviren haramzade sermaye bile O’nu bayrak yaparak, servetine servet kattı!.. Siyaset alanında Ak Parti ve Tayyip Erdoğan’ın önü de yine bu sopayla kesilmeye çalışıldı!.. Sayın Erdoğan’ın gizli ajanda safsatasıyla suçlanmasını kimse unutmadı!.. Evet, Erdoğan’ın bu ülke ile ilgili bir ajandası vardı. Ama bu gizli değil, sağır sultanın da işittiği bir ajandaydı!.. Sadece sağırlık uykusuna yatan CHP bu gerçek ajandayı duymak, görmek istemiyordu. Erdoğan’ın bu ajandasının bir ayağı da, milletin birlik ve beraberliğini sağlamlaştırmak, temin etmekti. Kürdüyle-Türküyle, Alevisiyle-Sünnisiyle, laikiyledindarıyla kalpleri ve gönülleri aynı ülküyle çarpan bir Türkiye meydana getirmekti!.. Evet, 19 Mayıs’ta Samsun’da bunun temellerini attı. Bu devletin kurucusu Gazi Mustafa Kemal’i iç politika aparatı olarak birilerinin kullanmasına son verdi!.. Tüm Türkiye, TürküyleKürdüyle, başaçığıylabaşörtüsüyle, ellerinde bayraklarla 19 Mayıs’ı kutladılar!.. Teşekkürler, Sayın Cumhurbaşkanım!..
n Bingöl-Elazığ kara yolunda 24 Mayıs 1993’te acemi birliklerinden sevk edildikten sonra PKK’lı teröristlerce şehit edilen 33 asker gözyaşlarıyla anıldı. 33 Asker Anıtı önünde dzenlenen törene; Vali Kadir Ekinci, 8. Kolordu Komutanı Korgeneral Osman Erbaş, Belediye Başkanı Erdal Arıkan, şehit aileleri, gaziler ve vatandaşlar katıldı. Bingöl Şehit Aileleri Gazileri ve
İnsan Hakları Derneği Başkanı Naim Tan, “Bingöl halkının devletine bağlığının intikamını almak için için insanlıktan nasibini almamış hainler 33 erimizi burada katlettiler. Bu kurşunlar tüm Bingöl halkının kalbine saplanmıştır” dedi. Bu arada şehitler anısına İl Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şubesi önünde kurulan 70 metre uzunluğundaki direğe, 350 metrekare büyüklüğünde Türk bayrağı çekildi.
Askerlik 6 ay A
Dünyanın en büyük 10 ordusu arasında yer alan Türkiye’de 1926’den beri temel alınan askerlik sistemini silbaştan değiştiren AK Parti’nin Askeralma Kanunu Teklifi, TBMM’ye sunuldu.
K Parti milletvekillerinin imzasını taşıyan Askeralma Kanunu Teklifi, TBMM Başkanlığına sunuldu. İşte Türkiye’de 1926’den beri temel alınan askerlik sistemini silbaştan değiştiren kanunun öne çıkan ayrıntıları... l Askerlik hizmeti yedek subay, yedek astsubay, erbaş ve er olarak yerine getirilecek l Hizmet süresi, erbaş ve erler için 6 ay, yedek subay ve yedek astsubaylar için 12 ay olacak l Erbaş ve erlerden istekli olanlar 6 ay daha maaşlı (Şu an için 2 bin TL) askerlik yapabilecek. l Askerlik çağı, Cumhurbaşkanınca 5 yıla kadar uzatılabilecek veya kısaltılabilecek BEDELLİ ASKERLİK l Bedelli askerlik yapmak isteyenler 6xasteğmen maaşı yani şun ki rakamla 30 bin lira karşılığında ve bir aylık temel askerlik eğitimini tamamlayarak askerlik hizmetini yerine getir-
miş sayılacak l Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihte yoklama kaçağı, bakaya veya saklı olanlar, bir defaya mahsus olmak üzere ilk bedelli askerlik kurasına girebilecek l Milli Savunma Bakanlığı ASAL Genel Müdürü Tuğgeneral Davut Ala, bedelli askerlik başvuruların aralık ayına kadar alınacağını ve kura çekimlerinin aralık ayı sonuna kadar tamamlanacağını bildirdi. l Yükümlülerin sağlık muayeneleri, öncelikle kayıtlı olduğu aile hekimi yoksa müracaat ettiği askerlik şubesine en yakın resmi sağlık kuruluşundaki hekim tarafından yapılacak l Askerlik çağına girdikten sonra yapılan yaş değişiklikleri, askerlik işlemlerinde dikkate alınmayacak l Yoklama kaçakları, saklılar, bakayalar, geç iltihak bakayalara kaçak kaldıkları gün süresi kadar idari para cezası uygulanacak, kendiliğinden gelenlere her gün karşılığı 5, yakalananlara ise her gün karşılığı 10 lira idari para cezası kesilecek - Askerlik şubesi başkanlıkları, idari para cezası vermeye yetkili olacak DÖVİZLİ ASKERLİK l Dövizle askerlikte, yurt içinde geçirilen süreler hariç olmak üzere, yurt dı-
şında en az 3 yıl çalışanlar, Milli Savunma Bakanlığınca verilecek uzaktan eğitimi alanlar, durumlarını ispata yarayan belgelerle birlikte bağlı bulundukları Türk konsoloslukları aracılığıyla askerlik şubelerine başvuracak l Askerlik hizmetini yerine getiren yükümlüler ile TSK’den çeşitli nedenlerle ayrılan personel seferberlik kaynağına alınacak l Yedek personel seferberlik ve savaşta ihtiyaca göre askere sevk edilecek l Seferberlik ve savaş halinde terhis tarihi Cumhurbaşkanınca belirlenecek. “KADINLAR DA ASKERLIK YAPABILSIN” Teklifin maddeleri üzerine söz alan MHP Bursa Milletvekili Mustafa Hidayet Vahapoğlu, teklifte, “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan her erkek askerlik hizmeti yapmaya mecburdur.” maddesinin yer aldığını belirterek, bir esneklik getirilerek talep halinde kadınların da er, astsubay veya yedek subay olarak askerlik yapmasına imkan sağlanmasını istedi. Reformdan söz edilecekse böyle bir düzenleme yapılması gerektiğini kaydeden Vahapoğlu, “Türk kadınlarına güvenin. Gitmek isteyen kadını askere alalım” dedi.
.
TÜRKIYE
T
rkısh NEWS PRESS
28 Mayıs 2019
9
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Eyüpsultan ilçesine bağlı Alibeyköy’deki Hacı Osman Torun Camii’nin açılışına katıldı. Erdoğan burada vatandaşları selamladı.
TANYELİ İLE BİZ BİZE tanyeli@turkishnewspress.com.au
S
N A D N A K BAŞ NBUL
A T S I ÖZÜ S
Hırsızlara bu işi bırakmayacağız T
Eyüpsultan’da cami açılışına katılan Başkan Erdoğan, İstanbul seçimlerine yönelik, “Önümüzde bir ay sonra biliyorsunuz sandık var. Herhalde bu sandığın hakkını vereceğiz. İnşallah hırsızlara bu işi bırakmayacağız. Gece gündüz çalışarak inşallah ülkemizde demokrasi zaferiyle bu işi noktalayalım” dedi.
ürkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Eyüpsultan’daki Hacı Osman Torun Camii’nde Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş tarafından verilen hutbenin ardından cuma namazını kıldı. Namazın ardından Erbaş tarafından okunan duadan sonra kurdele keserek caminin açılışını gerçekleştiren Erdoğan, vatandaşlara hitap etti. Ramazan’ın mübarek olması temennisinde bulunan Erdoğan, cuma gününde açılan caminin Eyüpsultan’a ve tüm Müslümanlara hayırlı olmasını diledi. Külliyenin maksadına uygun kullanılması temennisini dile getiren Başkan Erdoğan, Eyüpsultan’a güzel bir eser kazandırılmış olduğunu belirterek, Allah’tan Torun ailesinin sadaka-i cariyesini kabul etmesini istedi. RAMAZAN, ALEM-I İSLÂM’IN INTIBAHINA VESİLE OLSUN Caminin yer aldığı bölgenin yoğun şekilde geliştiğini anlatan Erdoğan, Osmanlı’dan beri kültürde önce merkezde camiler ve mescidlerin yer aldığını, sonrasında binaların yapıldığını ancak burada önce binalar, sonrasında da caminin inşa edildiğini kaydetti. Erdoğan, caminin erkekkadın mescidi ve konferans salonuyla adeta bir külliye gibi faaliyette bulunacağını dile getirerek, etrafının da Selçuklu mimarisinin güzel bir örneğinin teşkil ettiğini söyledi. Başta müftülük olmak üzere görev yapacakların bu işin hakkını vermeleri gerektiğini belirten Erdoğan,
I
YENIKAPI SEVGIS
Yenikapı’daki Ramazan etkinliklerine katılan vatandaşlara sürpriz yapan Erdoğan büyük ilgi gördü. Erdoğan, kucağında bebekle fotoğraf çektirdi.
“Buralardan yetişecek yavrularımız bizler için büyük önem arz ediyor. Bu vesileyle de tekrar Rabb’im bizleri Ramazan-ı Şerife kavuşturduğu gibi inşallah Ramazan Bayramı’na da kavuştursun diyorum. Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ebedi azaptan kurtuluş olan bu mübarek ayın alemi İslam’ın intibahına, ittihadına vesile olmasını da Rabb’imden niyaz ediyoruz” diye konuştu. KENDİ KÜLTÜRLERİNE DÜŞMAN İNSANLARA İSTANBUL’U TESLİM ETME! Cumhurbaşkanı Erdoğan, sıkıntılı bir ramazan geçirildiğini vurgulayarak, Suriye’de, Arakan’da, Afganistan’da ve Libya’da olsun tüm İslam ülkelerinde ne yazık ki sıkıntılar yaşandığını söyledi. Bu sıkıntıların da aşılması temennisinde bulunan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Şimdi önümüzde bir ay sonra ülkemizde de biliyorsunuz sandık var. Herhalde bu sandığın hakkını vereceğiz. İnşallah hırsızlara bu işi bırakmayacağız. Değil mi? Kendi kültürlerinde şu gördüğünüz anlayışın olmadığı kişilere bunu bırakmayacağız. Gece gündüz çalışarak inşallah bu işin hakkını verelim diyorum ve ülkemizde demokrasi zaferiyle bu işi noktalayalım.” Erdoğan’ın çağrısıyla tüm şehitler için dua okundu. Törene, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fatma Betül Sayan Kaya, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve AK Parti İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak da katıldı. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Erdoğan, selamladığı vatandaşlarla fotoğraf çektirdi.
Hüzün
evgili okurlarım, sizlere güzel nasiplerinizin olucağı, müjdeli haberler duyacağınız bir hafta diliyorum. Zira bu hafta ben hüzünlü haberler aldım... Hayat bu doğumla ölüm iç içe... Uzun zamandır haber almadığım bir arkadaşımın ölüm haberi beni sarstı. Öldüğünü duyduğuma mı, ölümün şekline mi, ardında çıkan gerçek hikayeye mi, şüpheli ölümüne mi üzüleyim bilemedim? Haberin şokunu atlatamadım çok eskiye dayanmasa da diyaloğumuz, öyle üzüldüm. 37 yaşında gencecik bir kadın ve ölüm haberine öyle dağıldım... Öğretmeni Instagram’dan beni bulmuş, arkamdan nice güzel sözler etmiş, güzel arkadaşım nurlar içinde uyusun. Bir de Doğum Günümü paylaşmış sosyal medyada onu bile görmemişim diye ayrı üzüldüm. Dünyanın sonunda olunca dünya sonu bir haber çok geç geldi. Beni derbeder etti. Biraz sizle paylaşmak dertleşmek isterim kıymetli okurlarım. 2015’te tanışmıştım çok da vakit geçirdiğimi söylesem yalan olur. O kadar az zamanda güzel paylaşımlar olduğu için içime işlemişti, insanlığı ve Allah sevgisi, bir kere evine gitmek nasip oldu, o gün Umre ziyaretinin mevlüdünü yapmış beni de davet etmişti, şaşırmıştım beni daha bir kez görmüştü ama böyle bir davete icabet şarttı. Gitmiştim pırıl pırıl evine... Ne güzel hazırlıklar, Umreden getirdiği hurmalar, nasıl etkilenmiştim Allah biliyor ya herkese de söylemiştim ne güzel, hem çok güzel hem modern kız, hem de çok inançlı maşallah demiştim. Çok sevmiş ve kısa zamanda çok sık görüştük tabi ki Türkiyem cennetimde tatil olduğum zamanlarda... Her şeyin çok iyi olduğunu söylerdi eşi aile kalabalığı çoktu bana yansıttığı buydu. Meğerse öyle değilmiş! Canım acıdı duyduklarıma. Bu ölüm şekli ona yakışmadı. Göklerden ölüm yağdı topraklara, genç ölümler hep beni üzer, onun ki başka üzdü beni... Doğum günümde video paylaşmış, en iyi sözleri bana yakıştırmış, iyi dilekleri yazmış ben görmemişim, içime dert oldu, incindi mi o kalbi kimbilir ne olurdu görseydim bir teşekkür etseydim. Ah bu gurbet saat farklı, mevsim farklı, ben bana ulaşamıyorum o kadar koşturmacada... En çok canımı yakan 1.5 ay evde ölü kalmış, kimsenin haberi olmamış, batırmış parasını, bunalıma girmiş, içine edeyim ben paranın onu bırakmış giden kocanın, keşke açık olsaydı yüreği, o kadar acı hayata polyanna gözükmeseydi, doğrularını bilseydim kırılan kalbine, kurulan zihnine bir NEFES olabilseydim. Sevgili okurlarım neden bunu paylaştım bence biz kadınlar için İBRETLİK bir hikaye. Neden diye soruyorsunuz Hiç birimiz yalnız değiliz ALLAH bizimle olsun. Mutluluklarımız bir kuluna bağlı beklemek yanlış. Konuları teslim et ve yoluna devam et ALLAH gerçekten o gücü verir. Zayıf hissetmeyin ve sağlık varken, samimi olun, içiniz başka dışınız başka olmasın. Dostluğun kıymetini bilin ve iyi dostlar edinin, üreten olun, boş kalmayın hayırlı işlerle yoğrulun, ihtiyacı olanları sevindirmek şifa olur size. Kırın EGO zincirlerini hanımlar, birbirinize havaya civaya gerek yok. Dünya malı dünyada kalır. Temiz, açık samimi bir kalp iyi niyet dünyaya bedel. Ne demiş Hz. Mevlana: YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN YA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL. Dualarım Selay için... RABBİM NURLAR İÇİNDE YATIRSIN, ALLAH GÜNAHLARINI AFFETSİN! GİTTİĞİ UMRE YOLCULUKLARI GÜLDÜRDÜĞÜ, SEVİNDİRDİĞİN YÜZLER SUYU HÜRMETİNE MEKANIN CENNET OLSUN SELAY. Bu hafta beni affedin çok doluydum çok... Hoşçakalın, sevgi ve saygıyla kalın!
PAZARTESI
Fatma Gençtürk Cihan Bibinoğlu Gülten Akbar ÇAY MOLASI
. . T rkıye’nın
SESİ RADYOSU
CUMA
TANYELI’YLE BIZ BIZE
info@turkishmedia.com.au 1300 917 566
SALI Aybir Yılmaz Ergül Uybadın Tuğçe Uybadın Gazel Kılıçdoğan Büşra Erkan
VOICE OF TURKEY WOMENS EDITION
ÇARŞAMBA
İzzet Anmak Serkan Uyanık Yasin Köksal IZZET-I IKRAM
PERŞEMBE
Seyrullah Aksakal Osman Boyacı Salime Eken Hatice Güngör
DIYANET SAATİ
I
CUMARTES
SYDNEY DIGITAL 985 & MELBOURNE 98.9 NORTH WEST FM YAYINIMIZLA . . SIZLERLEYIZ! - Sydney’de haftanın 7 günü saat 17-18 arası - Melbourne’da her Çarşamba saat 17-18 arası - Yayınlarımızı aşağıdaki linklerden dünyanın her yerinden dinleyebilirsiniz. - SYDNEY: http://s7.viastreaming.net/8490/m/ - MELBOURNE: www.tunein.com/radio/989North-West-FM-s98822/ - Ayrıntılı bilgi için bizi arayın: +61421890600
T
@turkiyeninsesiradyosu
rkısh
MEDIA LIMITED
Sülhan Yılmaz Mücahid Gelöz Bülent Arıkan Vahit Erzor
HAFTANIN ARDINDAN
PAZAR
Barış Cengiz Cem Birben BARIŞ ZAMANI
ÇARŞAMBA
MURAT ŞIRIN
ŞAHIN ŞAHINKAYA
MELBOURNE VAKTİ
T
TURKEY
rkısh NEWS PRESS
28 May 2019
11
TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY
Turkey expects no provocative acts and t to face irresponsible statements on Aege Eastern Mediterranea an and the n, defense minister said the country’s on Saturday.
IBRAHIM KALIN @ikalin1
‘Hayy ibn Yaqdhan’ and the European Enlightenment -2-
TURKEY EXPECTS RESPECT OVER AEGEAN,
EAST MEDITERRANEAN RIGHTS, DEFENSE MINISTER AKAR SAYS
I
t is our sincere expectation that provocative acts and irresponsible statements, which do not help resolve problems in the Aegean and Eastern Mediterranean – are not allowed,” Hulusi Akar said during an event as part of Turkey’s largest military exercise Sea Wolf (Denizkurdu) 2019. “Our desire and expectation are that the rights and interests of Turkey -- which has the longest coastline in the Eastern Mediterranean -and the Turkish Republic of Northern Cyprus to be respected. We expect from all the sides to respect these subjects. This is our most natural right,” Akar said. “Turkey, in every
occasion, voices that it sides with resolution of the problems in Aegean, Eastern Mediterranean and Cyprus within the framework of good neighborly relations and international law and it exerts efforts in this direction,” Akar added. He noted that Turkey will continue its hydrocarbon drilling efforts in its own continental shelf and exclusive economic zone (EEZ), in addition to areas licensed by the Turkish Republic of Northern Cyprus(TRNC). Turkey has consistently contested the Greek Cypriot administration’s unilateral drilling in the Eastern Mediterranean,
saying Turkish Cypriots also have rights to the resources in the area. The unilaterally declared exclusive economic zone of the Greek Cypriot administration violates part of Turkey’s shelf, particularly in Blocks 1, 4, 5, 6 and 7. Turkey does not acknowledge the maritime delimitation agreements of the Greek Cypriot administration inked with regional countries. The Greek Cypriot administration, which signed the so-called EEZ delimitation agreements with Egypt in 2003, Lebanon in 2007 and with Israel in 2010, has also unilaterally declared 13 exploration sites.
Turkish actor Eşref Kolçak dies at age 92
T
urkish actor Eşref Kolçak died at age 92 on Sunday. Kolçak died at Gemlik State Hospital in northwestern Bursa, where he had been receiving treatment since January for pulmonary edema. A funeral and burial for the famous actor will be held on Tuesday in Gemlik. Kolçak was born in eastern Erzurum province in 1927. At age 14, he moved with his family to Istanbul, where he studied arts. He appeared in his first play at the Atilla Review in 1944, and made his film debut in 1947. Kolçak went on to appear in over 180 television series and movies, including “Güle Güle” in 2000, for which he won a EŞREF KOLÇAK Golden Orange.
Turkey marks 155th anniversary of Circassian tragedy
n Turkey on Tuesday remembered the deportation of the Circassians 155 years ago from their homeland in the Caucasus by the Russian Empire. The Circassians, a predominantly Muslim people, suffered greatly under the Russians and were subjected to ethnic cleansing. A war in 1864 near the Black Sea port city of Sochi resulted in a defeat for the Circassians and saw the empi-
re invade all of Caucasia, a region extending from the eastern Black Sea to the Caspian Sea. Nearly 1.5 million Circassians were expelled from the region to the east of the Black Sea when it was overrun by Russia in 1864. Some 400,000-500,000 are believed to have died. Most of the Circassian exiles were absorbed into the Ottoman Empire, settling as far away as present-day Jordan.
H
ow Hayy arrives at his conceptual thinking is particularly important for the 17th century discussions on reason, experience and the notion of innate ideas. In contrast to Descartes, Hayy appears to have no innate ideas and develops his abstract and universal concepts about the universe and morality based on observation and reasoning. A summary of the tale, published in the Philosophical Transactions of the Royal Society on July 17, 1671, underlies this point: “The design is to shew, How from Contemplation of the things here below, Man by the right use of his Reason may raise himself into the knowledge of higher things […] then to the knowledge of Natural things, of Moral, of Divine, etc.,” as quoted in “The Arabick Interest of the Natural Philosophers in the 17th Century England” edited by G. A. Russell. Rather than being a comment on Hayy’s stand-alone genius, this confirms the innate ability of human reason to discover truth without necessarily employing the Cartesian concept of innate ideas. A Lockean would be thrilled with this outcome as it confirms Locke’s concept of the mind as a tabula rasa. There is more to the story. Did Locke, the most famous philosopher of his age, read Ibn Tufayl’s “Philosophus Autodidactus”? Available evidence, although circumstantial, suggests that he was aware of the book in translation. The book was published at Oxford where Locke was present and must have seen it. The book’s growing popularity would have been impossible to be missed by someone like Locke. The magazine in which he began to publish articles and essays in 1686 had an extensive summary of “Philosophus Autodidactus.” Locke’s intellectual and social path may have also crossed “Philosophus Autodidactus” through the Quakers in the 17th century. George Keith and Robert Barclay, the two leading figures of Quakerism, played an important role in the dissemination of Ibn Tufayl’s philosophical tale in European intellectual circles. Keith translated the book into English in 1674 from Pococke’s Latin translation
with the hope that Hayy’s story could help Christians understand the importance of personal experience without the aid of Christian scripture. Hayy is mentioned in Barclay’s “Apologia” as the perfect example of the “experience of inner light without the means of Holy Scriptures.” Although Locke had his own differences with the Quakers, the primacy of the inner light of reason appears to be a common idea. This is why Keith, Barclay and others sought to make a Quaker story out of Ibn Tufayl’s tale. The ways in which Hayy’s story was interpreted in 17th century European philosophical and theological circles reflect the versatility of the work as well as the competing trends of the time. Ibn Tufayl was neither a Deist, Quaker nor an empiricist a la Locke. True, he has given much ammunition to European intellectuals to defend their varying theses on reason and observation. His own work, however, seeks to confirm one of the enduring themes of the Islamic intellectual tradition that reason and faith complement rather than contradict each other. As a philosopher, doctor and public figure with connections to Sufism, Ibn Tufayl holds that the right use of reason untainted by desire and greed leads to the discovery of natural and religious truths because the source of all existence and knowledge whether of humanity or nature is one and the same. His story also underlies the importance of personal experience in reaching the truth of things – a point that can be taken in a primarily philosophical or Sufi manner. Either way, a person who sets upon the path of truth has to know that this is a personal journey and requires serious preparation. It is not surprising to find out that this aspect of Hayy’s story appealed to Quakers who put personal experience of truth over clerical authority. Ibn Tufayl’s masterpiece remains as relevant today as it was centuries ago. Its enduring legacy is a testimony to its core message that what we do with the gifts of reason, faith, understanding and compassion matters more than anything else. > Source: Daily Sabah
BUILDING FUND Let’s help build our tomorrow, today... By TAX deductible donations to the MAARIF Schools Building Fund
Hurry, donate now to claim in your 2019 Tax Return
e r a s n o i t a n All do deductible x a T 0 %10
Maarif School Building Fund: BSB: 032070 Account: 656802 Please contact: 1800 Maarif / 1800 622 743 for further information
T
.
EKONOMI
rkısh NEWS PRESS
28 Mayıs 2019
13
MÜSİAD’dan ‘meselemiz
Türkiye olsun’ kampanyası
T
Derneklerinin 30. yılına girdiğini belirten MÜSİAD Başkanı Abdurrahman Kaan, “Biz meselemiz Türkiye olsun diyoruz. Meselesi Türkiye olan, ülkemizin istikbali için çalışan herkesle yan yana duracağız” açıklamasında bulundu.
ürkiye’nin en geniş tabanlı iş dünyası STK’larından olan Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, derneğin 30. yılına girdiğini belirterek, bu süreçte her türlü fırtınaya ve sarsıntılara rağmen yalnız kalmadıklarını ifade etti. Kaan, “Yolumuz uzun, hedeflerimiz büyük. Bu hedeflere de kararlılıkla hep beraber yürüyeceğiz. Biz meselemiz Türkiye olsun diyoruz. Meselesi Türkiye olan, ülkemizin istikbali için çalışan herkesle yan yana duraca-
ğız. MÜSİAD demek memleket sevdası demektir” diye konuştu. Hedeflerinin Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapmak olduğunu belirten Kaan, bunun için daha çok çalışacaklarını ve gayret göstereceklerini sözlerine ekledi. RAKAMLAR DİŞLİLERİN DÖNDÜĞÜNÜ GÖSTERİYOR En büyük temennilerinin seçimleri geride bırakarak, belirsizliğin ortadan kalktığı bir sürece girmek olduğunu ifade eden Başkan Kaan, şöyle konuştu: “Ülkemizin yeniden büyüme dönemleri-
ni yakalaması için elimizden geldiğince çalışacağız. Kalıcı ve uzun vadeli çok yönlü bir yapısal değişimi bir an önce hayata geçirmek adına MÜSİAD olarak biz her zaman elimizi taşın altına koyacağız. Bu süreçte en büyük katkıyı veren kurum olacağız. Piyasalarda ufak sıkıntılı bir dönem geçirdik. Artık rakamlar bize yavaş yavaş sanayide dişlilerin döndüğünü gösteriyor. Biz bunları bir başlangıç olarak görüyoruz. Nice rekorlar kıracak ve azimle çalışarak daha yük- MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan sek yerlere geleceğiz.”
Türk Hava Yolları 86 yaşında
Emekliye bayram ikramiyesi müjdesi
G
100 bin dolar alan bir gün bekleyecek!
B
Türkiye’nin en değerli markası ve dünyanın en çok ülkesine uçan hava yolu şirketi olan Türk Hava Yolları (THY), gökyüzündeki 86. yılını kutluyor. Ay yıldızlı bayrağı ilk kez 1933 yılında, toplam 28 koltuk kapasitesine sahip 5 uçaklık filosuyla taşımaya başlayan küresel marka, bugün 336 uçaklık modern filosuyla her gün yüz binlerce yolcuyu dünyanın dört bir yanına ulaştırıyor. Uçuş ağını 2019 yılı itibarıyla 124 ülke ve 309 destinasyona kadar genişleten, yılda 75 milyonun üzerinde
yolcu taşıyan bayrak taşıyıcı, 6 Nisan itibarıyla yeni evi İstanbul Havalimanı’na (İH) taşınarak daha güçlü bir yükseliş için büyük bir başlangıç yaptı. Dünyanın en genç uçak filolarından birine sahip olan ve operasyonlarını küresel havacılığın yeni merkezi İH’de sürdüren THY, 86. yılında dünyanın en iyi hava yolu şirketi olma yolculuğunu sürdürüyor. THY’den yapılan açıklamada, “Bayrağımızı dünyanın dört bir yanında dalgalandırmaktan onur duyuyoruz” ifadelerine yer verildi.
ya’da Sürdürülebilir Ulaştırma ve Büyüme için Bağlantı Kurulması” etkinliğinde konuşan Turhan, Yeni İpek Yolu olarak da adlandırılan Kuşak ve Yol Girişimi’ni, Asya’yı, Avrupa’yı, Afrika’yı ve hatta Güney Amerika’yı birbirine bağlama hedefiyle, çok önemli bir açılım olarak değerlendiklerini belirtti. Bakan
Turhan, “Dünya genelinde 65’ten fazla ülkeyi kapsayan girişim, yaklaşık 40 milyon kilometrekarelik bir alanı ve dünya nüfusunun 4,5 milyarını kapsayan devasa bir projedir. Bu manada Türkiye ile Çin arasında demir yolu hatlarının inşası amacıyla bir finansal anlaşması imzalamayı planlıyoruz” dedi
ankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), döviz alım işlemlerinde dövizin ilgili gerçek kişinin hesabına aktarılmasının ve kullanıma açılmasının bir iş günü valörlü olarak gerçekleştirilmesine karar verdi. Bankalara iletilen yeni kural çerçevesinde, 100 bin dolar üzeri döviz alımı gerçekleştirmek isteyenler bir gün bekleyecek. Dövizin TL karşılığı bir gün önce yatırılacak, alınan döviz ilgilinin hesabına ertesi gün geçecek. Döviz satımında ise bekleme süresi olmayacak.
İstanbul Havalimanı uluslararası ödül aldı
Yeni İpekyolu “Kuşak ve Yol Girişimi” geliyor T n Türkiye’yi Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan’ın temsil ettiği 70 ülkeden 40 bakan ve binden fazla delegenin katıldığı Uluslararası Ulaştırma Forumu, Almanya’da başladı. Forumda Uluslararası Yol Federasyonu ile Karadeniz EkonoCAHIT TURHAN mik İşbirliği Örgütü tarafından düzenlenen “Kuşak ve Yol: Avras-
eçtiğimiz yıl başlanan emekliye bayram ikramiyesi uygulaması bu yıl da devam edecek. Bayram ikramiyesi geçen yıl çıkarılan yasayla sabit olarak belirlenirken, bin liralık tutarda bir değişiklik söz konusu olmayacak. Emekliler, Ramazan ve Kurban bayramlarında toplam 2 bin lira ikramiye alacak. İkramiyeler 27-31 Mayıs’ta hesaplarda olacak. Hak sahibinin bayram öncesi vefatı durumunda, hak edildiği halde ödenemeyen bayram ikramiyesini varisleri alabilecek. Dul ve yetim aylığı alanlar da ölüm aylığı hissesi oranında ikramiye alacak. Hükümet, bu yıl için yaklaşık 28 milyar liralık ödeme gerçekleştirecek.
ürkiye’nin prestiji İstanbul Havalimanı, ABD merkezli küresel erişimi olan, sık seyahat eden, lüks tüketim yapan, premium yolculuk ve konaklama fırsatlarını deneyimleyen tüketicilere ulaşan aylık seyahat dergisi Global Traveler tarafından ödüllendirildi. Ödülü, İstanbul Havalimanı adına İGA Kurumsal İletişim Direktörü Gökhan Şengül aldı.
AW WA AR RD DE A ED D BE ES ST T B EW WE EL LL LE JJ E ER RY Y ST TO OR RE E II N S N AU US ST TR RA AL A L II A A 20 01 19 9 --- 2
AWA R D E D BEST JEWELLERY STORE IN AUSTRALIA - 2019 -
AWA R D E D BEST JEWELLERY STORE IN AUSTRALIA - 2019 LUXURY EUROPEAN JEWELLERY
LUXURY EUROPEAN JEWELLERY
Shop 2, 3-5 Station Rd, Auburn. T 02 9643 1888 Shop 2, 3-5 Station Rd, Auburn. T 02 9643 1888 kekillijewellery.com.au kekillijewellery.com.au
AVUSTRALYA
T
rkısh NEWS PRESS
28 Mayıs 2019
15
Commonwealth Bank iftarı iş dünyasını buluşturtu
R
amazan sevinci tüm dünyayı sararken Avustralya’daki İslam toplumu da bunun bereketinden ve güzelliğinden istifade ediyor... Bayrama bir hafta kala cemiyet iftarları da hız kazandı. Geçtiğimiz hafta Sydney’deki bir
otelde gerçekleştirilen Commonwealth Bank iftarı Türk, Müslüman ve Avustralya toplumunun diğer temsilcileri ile iş dünyasını buluşturdu. Commonwealth Bank Genel Müdürü Huss Mustafa OAM himayesinde gerçekleştirilen geniş katılımlı iftara Türkiye Cumhuriyeti Sydney Başkonsolosu Melih Karalar, MÜSİAD Sydney Başkanı Hasan Gençtürk, Turkish Media Başkanı Yüksel Çifçi, Gallipoli Cami Başkanı Abdurrahman Asaroğlu ve çok sayıda dernek başkanları ile STK temsilcileri katıldı. İftar saatinin gelmesi ile okunan ezan programa katılanların
gönlünü mesh etti. Dua, Kur’an-ı Kerim tilaveti ve ilahilerin söylendiği gecede konuşan temsilciler, İslam dininin güzelliğinden ve barışseverliğinden bahsettiler. Özellikle Müslüman olmayan ilgililer, Türk ve İslam toplumuna mensup Avustralyalıların ülkeye katkılarından dolayı duydukları memnuniyeti dile getirerek teşekkürlerini ilettiler. Oldukça dostane bir ortamda gerçekleşen iftarı değerlendiren Turkish Media Başkanı Yüksel Çifçi, “Avustralya’da 50’nci yılını geride bırakan Türk toplumu dayanışmanın en güzel örneğini gösteriyor ve burada çok seviliyor” dedi.
16
28 Mayıs 2019
T
rkısh NEWS PRESS
AVUSTRALYA
Brisbane’da TÜRK dostluğu
A
vustralya’da 150 bini aşkın Türk toplumu mensubu, her alanda öncü olmaya devam ediyor. Rahmet iklimi Onbir Ayın Sultanı Ramazan vesilesiyle ülkedeki değişik kesimleri buluşturan Türkler, düzenledikleri iftarlarla herkesin gönlüne giriyor, dostlukları pekiştiriyor. Avustralya’nın en büyük eyaletlerinden Queensland
Eyaleti’nin başkenti Brisbane’da bulunan Parlemanto binasında, Sydney Başkonsolosluğu ve TİKA tarafından geçtiğimiz Cuma günü düzenlenen iftar yemeğine Türk, Müslüman ve ülkenin diğer kesimlerine mensup yetkililerden geniş katılım oldu. Oldukça dostane bir ortamda gerçekleşen iftara; Türkiye’nin Avustralya Büyükelçisi Korhan Karakoç, Diyanet İşleri Başkanlığı Sydney Sosyal İşler Ataşesi Bilal Aksoy, Queensland Eyaleti Başkanını temsilen Annastacia Palaszczuk, Çok Kültürlülük Bakanı Stirling Hinchcliffe, aralarında Avustralya Dışişleri Bakanlığı Eyalet Direktörü’nün de bulunduğu bürokratlar, yerel yöneticiler, dernek ve STK temsilcileri ile çok sayıda davetli katıldı. Ateşemiz Bilal Aksoy’un azarı ile başlayan iftar programında Karakoç ve Hinchcliffe birer konuşma yaparak dostluk mesajları verdiler.
Brisbane kentinde temaslarda bulunan Avustralya Büyükelçimiz Korhan Karakoç, okulları tek tek gezerek Türkçe öğrenen öğrencilerle ders yaptı, Türklere moral verdi.
T
WORLD
TARIH & EDEBIYAT
29.05
1453
I
stanbul, was once known as Constantinople - the capital of the Eastern Roman Empire. However, this was changed when it was conquered by the Ottoman Army, under the command of Ottoman Sultan Mehmed II on 29 May 1453. With this conquest, the Ottomans became an Empire and one of the most powerful empires - the Eastern Roman Empire fell and lasted. After this conquest Sultan Mehmed took the title “The Conqueror”. He was now known as Fatih Sultan Mehmed. The Prophet Muhammad had once mentioned in a hadith: “Verily you shall conquer Constantinople. What a wonderful leader will her leader be, and what a wonderful army will that army be!” [Musnad Ahmad, Al Hakim, al Jami’ al Saghir]. Fatih Sultan Mehmed used this as his motivation in his perseverance to conquer Constantinople. At his early age, Fatih Sultan Mehmed had commenced his preparation for the siege of Istanbul. First, he had taken precautions with strategic tactics in both inside and outside the state. Once this was set, he moved to conquer Constantinople.
ESI
HAFTANIN KELIM
TEFVIZ
n İstenilene ulaşmak için maddi manevi bütün imkanları kullandıktan sonra sonucunun Allah’a bırakılması olan ‘tevekkül’ün bir adım ilerisi ‘teslim’, bir adım daha ilerisi ise ‘tevfiz’dir. Tefviz tevekkülden
SINEM TASLAK staslak@turkishnewspress.com.au
Constantinople had been attacked many times in the past; however, its great walls had always prevailed. To combat this, Fatih Sultan Mehmed had utilised cannon fires which he had designed himself. Fatih Sultan Mehmed’s massive cannon fired on the walls for weeks.
On 9 April 1453, Baltaoglu Suleyman Bey launched the first attack to enter the Golden Horn gulf. However, this attack failed as the Roman Empire had placed at the mouth of the Horn. This chain, which floated on wooden logs, was strong enough to prevent any Ottoman ship from entering the Golden Horn. As a result, the morale of the Ottoman Army had decreased. During this rough time, with the Sultan’s spiritual mentor Aksemseddin
promised certain success about the conquest. Fatih Sultan Mehmed had improved a new type of cannon called the “humbara” – today known as “howitzer” – which is taken an aim for shooting the target. This moment also marked an important discovery for the world’s army history. Despite his success with the cannons, it was merely not enough. Encouraged by his spiritual support, Fatih Sultan Mehmed had decided to move the Ottoman navy fleet anchored in Dolmabahce to the Golden Horn by land. Several ships and galleys carried by soldiers via rope were slid over slipways. On 22 April, the Eastern Roman Empire had woken up to sight of the Ottoman galleys in the Horn. On 29 May, the Ottoman Empire had launched their final attack. The entire siege lasted from Friday, 6 April 1453 to Tuesday, 29 May 1453 when the city was conquered by the Ottomans under the command of Fatih Sultan Mehmed. The conquest of Istanbul marked the conclusion of the European Middle Ages and the commencement of New Age. > Source: http://www.theottomans. org/english/campaigns_army/1453the-conquest.asp
daha genel bir haldir ve olayım neticesinde koşulsuz olarak Hakk’ın hükmüne razv olmayı kapsar. “Hak, şerleri hayr eyler, Zannetme ki, gayr eyler, Ârif ânı seyr eyler, Mevlâ görelim n’eyler, N’eylerse güzel eyler
Sen Hakk’a tevekkül kıl, Tefviz et ve râhat bul, Sabreyle ve râzı ol, Mevlâ görelim n’eyler, N’eylerse güzel eyler.” > İbrâhim Hakkı Erzurûmî/ Tefvîznâme Kaynak: Hikmet Anıl Öztekin/Sufísözlük
Ölümsüz insan olur mu? n O gün kendime sordum. “Beni bu dünyaya bağlayan neydi?” Çizilen saatimi dert ediyor ve insanların hakkımdaki düşüncelerini önemsiyordum. Bir şeylerin yanlış gittiği çok açıktı. Kendime sormaya başladım. Allah için sakince yaşamak varken dünyanın peşinde koşuyordum. Sahi beni bağlayan şey neydi? “Her nefis ölümü tadacaktır.” (Ali İmran Sûresi-158 / Ankebût-57) Daha önce bu ayeti okumuşsunuzdur. Bir de şu açıdan bakın: Burada neden, “ölecektir,” dememiş de “ölümü tadacaktır,” demiş? İnsan şu yazıdaki itinayı analiz edebilse aşka düşer, hâlden hâle girer. Bizim Yunus ne güzel söyler; “Yunus öldü deyi selan verirler, Ölen beden imiş, aşıklar ölmez…” Çünkü ruhlar ölmez. Sadece ölümü tadarlar. Huzurdan dünyaya gelen ruh, dünyadan da ahirete göç edecektir. Bu göç sırasında da ölümü tatması gerekecektir. Ölmeyecek, sadece ahirete doğum için ölümü tadacaktır. İçine girip araştırıldığında Kur’an tamamen mucizevî bir işçilik, bir sanatla yaratılmıştır. Bize unutturdular, önce Kur’an’ı, sonra ne olduğumuzu. İşte ölümü de doğru anlatmamışlar bize. Doğumunu, yaşamını, ölümünü bilmediğimiz bu dünyaya nasıl olur da alışabiliriz ki derttaş? Böyle bir dünyada neye alışabiliriz? > Kaynak: Hikmet Anıl Öztekin/ Eyvallah 2
rkısh NEWS PRESS
A
Beş Nasihat
llah’ın sevgili kullarından biri, bir rüya gördü; Rüyasında kendisine şöyle dendi: “Sabah olunca, karşına ilk çıkanı ye, ikinci çıkanı sakla, üçüncü çıkanın dileğini kabul et, dördüncüyü üzme, beşinciden de kaç!” Sabah oldu; dışarı çıktı. Yola koyulup gitti. Karşısına bir dağ çıktı. Bu koca dağı görünce şaşırdı. Kendi kendine şöyle dedi: “Rabb’im bana, bunu yememi emretti.” Sonra da şöyle dedi: “Rabb’im bana, gücümün yetmeyeceği bir şeyi emretmez.” Ve onu yemeye karar verdi. Dağa doğru yürüdü. Yaklaştıkça dağ küçüldü. Tam yaklaştığı zaman, koca dağ bir lokmaya dönüşmüştü. Onu tutup yedi, baldan tatlı buldu. Allah’a hemdetti, yürüyüp gitti. Karşısına altından bir leğen çıktı. Şöyle dedi: “Rabb’im bunu da saklamamı emretti.” Bir çukur kazdı, onu gömdü. Yürüdü, az gittikten sonra dönüp baktı; leğen, toprağın yüzüne çıkmıştı. Geri döndü, tekrar gömdü. Biraz gitti, baktı yine çıkmış, bir daha gömdü, yine toprak üstüne çıktı. Kendi kendine, “Ben emredileni yaptım.” diyerek, bırakıp gitti. Karşısında bir kuş çıktı. Peşinden bir şahin, onu kovalıyordu. Kuş ona şöyle dedi: “Ey Allah’ın sevgili kulu; beni sakla. Bana yardım et.” Onu aldı. Koynuna sakladı. Peşinden şahin geldi; şöyle dedi: “Ey Allah’ın kulu; ben açım. Sabahtan beri de bu kuşun peşindeyim. Onu yakalamak is-
tiyorum. Kısmetime engel olma.” Kendi kendine şöyle dedi: “Üçüncünün dileğini yapmam emri verildi, yaptım. Dördüncüyü üzmemem emredildi. Şimdi ne yapacağım?” Bu işe şaştı. Sonra bıçak aldı; kendi uyluğundan bir parça et kesti, şahine attı; o da kapıp kaçtı. Daha sonra kuşu saldı. Bundan sonra, yürüyüp gitti. Kokmuş bir leş gördü. Onu da bırakıp kaçtı. Akşam olunca şu duayı yaptı: “Ya Rabbi, emrini yerine getirdim. Bu işlerin manası ne ise bana bildir.” Daha sonra, rüyasında şöyle anlatıldı: “Birinci görüp yediğim; öfkedir. Önce koca bir dağ gibi görünür; sabırla öfke yutulursa, baldan tatlı olur. İkincisi, iyi amelindir. Ne kadar saklarsan sakla; yine meydana çıkar. Üçüncüsü; sana bırakılan bir emanettir, ona hıyanet etme. Dördüncüsü şudur: Bir insanın sana bir dileği ulaşırsa, onu yerine getir; isterse sana lazım olan bir şey olsun. Beşincisi gıybettir. İnsanların gıybetini edenlerden kaç. Şüphesiz her şeyi bilen Allah’tır.” Allah’ın sevgisini kazanmak çok da zor değil… O’nun emir ve yasaklarına uymak yeterlidir ve gerçekte bu emir ve yasaklar, insanın taşıyamayacağı yükler değildir; zira Allah, kulu, yüklenemeceği yüke tabi tutmaz... > Kaynak: Ferudun Özdemir / Bu Da Geçer Ya Hu
28 May 2019
17
Crimean
Tatar Turks
WHO WILL BE THEIR VOICE? n Islamophobia, unfortunately, a growing trend in the
twentieth century. What unfortunately is a growing concern is; is the subsequent backlash against Muslim minorities. The culture and religion of the Uighur Muslim in minority in China, a population of about 11 million mostly living in the country’s northwest, have been brutally suppressed. A majority of those suppressed Muslims have been forced into so-called re-education camps. In Myanmar, the Rohingya Muslim minority was violently forced across the border into Bangladesh in 2017 as they fled burning villages, rape, and slaughter. The number of Rohingya that was forced from their homes had reached 750,000. Yet, despite having another case of Muslim minorities facing ethnic cleansing, the Crimean Tatars have not reached their deserved headlines. However, to understand the true story of the Crimean Tatars, one must start from the beginning. The Crimean Khanate was a Turkic state of the Ottoman Empire from 1441 to 1783, the longest-lived of the Turkic Khanates. Residents of the Crimean Peninsula since the 13th century, the Tatars have come under attack again and again. Crimea is completely surrounded by water – it is located north of the Black Sea and Southwest of the Sea of Azov. Problems began in the early 1770s when Catherine the Great made a play to seize control of Crimea, which was then part of the Ottoman Empire. Catherine invaded, gained access to key ports, and began a process of political reorganisation, which included replacing the ruling Tatar Khan with a Russian governor and parcelling out land to Russian officials and nobility. The Muslim group made up nearly 85 percent of the population. In 1783, Russia formally annexed Crimea. That annexation marked the first wave of Tatar emigration; initially 8,000 to 10,000 Tatars, mostly from the nobility, left for elsewhere in the Ottoman Empire. In 1853, when Russia set out to expand its empire beyond Crimea into the Danube, the Ottoman Turks deployed a military force to stop them. Over the next two years, Britain, France, and Sardinia joined in what became the Crimean War. Russia lost and sought vengeance on the Tatar population. They imposed the use of Russian language on the population and replace Tatar street and place names with Russian ones. During this period, the population of the Crimean Tatars declined drastically from 275,000 in 1850 to 194,000 in 1860. A century later, supreme leader of the Soviet Communist Party, Josef Stalin began eliminating the Tatar intelligentsia. This intelligentsia had been working on reviving Tatar language, culture, and self-determination. In 1927, Stalin called the “bourgeois nationalist” and sent as many as 40,000 Tatars to Siberian labour camps. On May 18, 1944, Stalin, eager to gain control over the Crimean ports as well as to seek revenge on Tatars who sided with Germany, ordered the brutal purging of nearly a quarter of a million Tatars from their homes. Stalin then began a more thorough ethnic cleansing of the Tatars, deporting them to the Central Asian state of Uzbekistan. Half died on the journey from disease and starvation. Several thousand Tatars managed to escaped to Turkey and into Europe, while others ended up in the United States. None were allowed to return until 1989, when Soviet leader Mikhail Gorbachev recognised the Crimean Tatars as a repressed people who were illegally deported. By then Crimea had spent half a century as part of Ukraine. Tatars began to return to Crimea after the collapse of the Soviet Union in 1991. The several thousand who did find that their homeland had been entirely repopulated by Russians, set up their own political body, the Mejlis. The Mejlis acted as a sort of embassy for the Tatars as well as a body that worked to reinstate Crimean Tatar rights and self-determination. Yet, since February 2014, Russia has strike again at the Crimean Tatars, illegally annexing the peninsula from Ukraine. In the following years, Russia continuously has since harassed, discriminated and seized property and businesses from the Tatars. In April 2016, the Russians banned the Mejlis, calling it a dangerous, extremist outfit; and, since arrested many Tatars, accusing them of being terrorist sympathizers or for belonging to Muslim groups. And once, basic human rights have failed in a country, in the twenty-first century. > Source: https://foreignpolicy.com/2019/05/18/ crimean-tatars-ethnic-cleansing/
. Ç SAYFA YESIL
T
rkısh NEWS PRESS
28 Mayıs 2019
19
Yuvadan düşen yavruları besliyor
yuvadan A fyonkarahisar’da düşen ve yaralı kuş yavruları, Kocatepe Üniversitesi Yaban
Hayatını Kurtarma Rehabilitasyon Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezinde besleniyor. Yaban hayvanlarının yavrulama mevsimi olmasından dolayı yuvadan düşen çok sayıda kuş yavrusu, vatandaşlarca bulunarak Merkezi getiriliyor. Bunlar arasında karga, saksağan, kerkenez ve kulaklı orman baykuşu gibi yırtıcı kuşların yavruları da yer alıyor.
“DÜNYA OYUN OYNAMA GÜNÜ”
Çocukluğumuzun oyunlarını oynadılar D
“Okul Dışarıda Günü” ve “Dünya Oyun Oynama Günü”nde minikler açık havada oyunlar eşliğinde eğitimlerini gerçekleştirdi. Milli Eğitim Müdürü Yazıcı, “Çocuklarımızın başta teknoloji bağımlılığı olmak üzere birçok bağımlılıktan uzak olması adına güzel bir uygulama” dedi. ünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de “Okul Dışarıda Günü” ve “Dünya Oyun Oynama Günü” kutlamaları renkli görüntülere sahip oldu. Etkinlikler kapsamında bugün okul öncesi eğitimler açık havada oyunlar eşliğinde gerçekleştirildi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın çağrısıyla “Okul Dışarıda Günü” ve “Dünya Oyun Oynama Günü” etkinlikleri İstanbul’da büyük bir katılımla gerçekleştiriliyor. Küçükçekmece Papatya Anaokulu’nda düzenlenen etkinliğe İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı da katıldı. Yazıcı, burada gazetecilere yaptığı
açıklamada, söz konusu etkinlikle çocukların özelikle teknoloji bağımlısı olmalarının önüne geçilebileceğine vurgu yaptı. TEKNOLOJİ BAĞIMLIĞI YENİNE GELENEKSEL ÇOCUK OYUNLARI Yazıcı, şöyle konuştu: “Çocukların merak duygusuyla oyun sanki birlikte yürüyen bir unsur. Bu yönüyle çocuklarımızın başta teknoloji bağımlılığı olmak üzere birçok bağımlılıktan uzak olması adına çok önemli bir uygulama. Bu nedenle geleneksel oyunlarımızı bu yönüyle geliştirmemiz çok önemli. Milli Eğitim Bakanlığımızın 2023 vizyon belgesinde çocuklarımıza
dönük olmak üzere yürüttüğü çok yönlü çalışmalar içerisinde ülke genelinde yürütülen bu etkinliğe İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü olarak biz de katıldık. Çocuklarımız oyunla daha güzel olacaklar. Yarınlarımız da çok daha güzel olacak.” Levent Yazıcı, daha sonra miniklerin oyuna katıldı. Velilerin de katılım gösterdiği oyunlar renkli görüntüler oluşturdu. Çocuklara pamuk şeker ve Osmanlı macunu ikram edildi. Söz konusu etkinlikler resmi ve özel tüm okul öncesi eğitim kurumlarında 29 Mayıs’a kadar devam edecek.
Kedi Tombi’ye hüzünlü veda n İzmir’in Bayraklı ilçesindeki Ticaret Borsası İlkokulu’nda öğrencilerle birlikte derse giren ancak okullar tatile girdikten sonra kendisine bakan öğretmenle birlikte yurt dışına taşınacak olan kedi “Tombi” için veda töreni düzenlendi. Tombi’nin bakımını üstlenen öğretmen Özlem Pınar İvaşcu, “Çocuklar ile Tombi arasın-
da inanılmaz bağ oluştu. Tombi’den önce de onlar çevreye, hayvanlara, doğaya duyarlıydı ama Tombi’den sonra bu duyarlılık arttı. Bu ayrılık hem çocuklara hem bana çok zor geliyor” dedi. Öğrencilerden Muhammet Emir Bayram da, “Gerçekten çok üzücü bir an. Tombi’yi çok seviyorduk. Bizim için çok ağır” diye konuştu.
Milat’tan 900 yıl önceki tümülüs!
Dünya Mirası LisU NESCO tesi’nde yer alan Safranbolu’daki Büyük Göztepe Tü-
mülüsü turizme açılacak. Milattan 900 önceki tümülüste 8 yıldır yapılan kazalar tamamlardı. 20 mezar ve 4 insan iskeleti ile çeşitli bulgularla karşılaşılan 25 metre yüksekliğindeki tümülüs, Antik Çağ’a ışık tutuyor. Tümülüste, ölen kişinin cesediyle kullandığı ve kendisine hediye edilen eşyalar bulunuyor.
Munzur dağlarının mevsimlik atları
Ovacık ilçesinde, T unceli’nin kışın ahırlarda tutulup ilkba-
harda doğaya salınan atlar ilgi görüyor. Uzun süre doğada özgürce dolaşıp beslenen ve geceleri de doğada geçiren atlar, vatandaşların yaylaya göç edeceği haziran ayında yaylaya yük taşımak için kullanılıyor. Göç öncesi Munzur dağlarının yeşil düzlüklerinde gruplar halinde gezen ve aralarında yılkıların da olduğu atlar, doğal ortamın tadını çıkarıyor.
20
14 21 28 Mayıs 2019
İlan ve kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 433 162 655
T
rkısh NEWS PRESS
..
. . MELBOURNE
SERI ILAN/ SERI ILANLAR & BRISBANE
Huzur Evi Müdürü alınacak
BROADMEADOWS’DA BULUNAN OSMANLI KÖYÜ YAŞLILAR EVI’NE TECRÜBELI MÜDÜR ARANIYOR. 32 YATAK ILE ÇALIŞAN OSMANLI KÖYÜ YAŞLILAR EVI, TÜRK TOPLUMUNA HIZMET VERMEKTEDIR. ARANAN NITELIKLER: . Yaşlılar evinde müdürlük tecrübesi . Müşteri hizmet standartları yüksek . Yaşlılar evi kanunlarını iyi bilen . Çalışanlara yol gösterecek ve motive edecek Işletme bilgisine sahip . RN Div 1 veya RN Div 2 olabilir Bu pozisyona uygun kişiler 0413 815 345 numaralı telefondan Ramazan Öztaş’ı arayabilirler veya özgeçmişlerini admin@bticc.org.au adresine gönderebilirler.
Devren Kiralık Kebab Dükkanı
20
237Nisan Mayıs2019 2019
Devren Kiralık Kebab Dükkanı
Devren Kiralık Kebab Dükkanı
İlan ve kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 433 162 655
T
Brisbane yakın konumda, geliri iyi, çok temiz dükkanımı işletecek aile veya tecrübeli bir usta arıyorum. Ciddi olanlar; 0423 556 232’den Orhan’ı arayabilirler.
MR&HR Truck . . MELBOURNE Drivers Wanted for rkısh SERI ILAN/ & BRISBANE NEWS PRESS Furniture Deliveries . HR&MR Truck drivers required for busy transport company in Wetherill Park 5 days. . Furniture deliveries point to point. . Furniture delivery and driving experiences are must... . Looking for someone who keen to work and a good team player...
MR&HR Truck Drivers Wanted for call Mike on Furniture Please Deliveries 0403401433 for inquiries.
Brisbane yakın konumda, geliri iyi, çok temiz dükkanımı işletecek aile veya tecrübeli bir usta arıyorum. Ciddi olanlar; 0423 556 232 ’den Orhan’ı arayabilirler.
Brisbane yakın konumda, geliri iyi, çok temiz dükkanımı işletecek aile veya tecrübeli bir usta arıyorum. Ciddi olanlar; 0423 556 232 ’den Orhan’ı arayabilirler.
. HR&MR Truck drivers required for busy transport company in Wetherill Park 5 days. . Furniture deliveries point to point. . Furniture delivery and driving experiences are must... . Looking for someone who keen to work and a good team player...
Please call Mike on 0403401433 for inquiries.
..
SYDNEY & PORT MACQUARIE
SERI ILAN/ ILANLAR
T
Devren Kiralık Kebab Dükkanı FULL TIME ELEMAN ARANIYOR TOMMYS PIZZA AND KEBAB SHOP
rkısh NEWS PRESS
İlan ve kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 426 982 050
7 Mayıs 2019 14 21 28
21
BAYAN ELEMAN
Fairfield Bölgesinde full time çalışacak elemana ihtiyaç vardır.
Hassal Grove Take Away’de full time çalışacak tecrübeli bayan eleman aranıyor.
MB. 0435 563 397 MB. 0405 136 360
CONTACT NUMBER: 0426 822 655
MR&HR Truck Drivers Wanted for Furniture Deliveries Brisbane yakın konumda, geliri iyi, çok temiz dükkanımı işletecek aile veya tecrübeli bir usta arıyorum. Ciddi olanlar; Pacific 0423 556 232 Werribee ’den Orhan’ı Melbourne arayabilirler.
. HR&MR Truck drivers required for busy transport company in Wetherill Park 5 days. . Furniture deliveries point to point. . Furniture delivery and driving experiences are must... . Looking for someone who keen to work and a good team player...
Please call Mike on 0403401433 for inquiries.
22
T
28 Mayıs 2019
ALEM-I İSLAM
ALI HAYDAR ahaydar@turkishmedia.com.au
Kira zekâta tâbi midir?
B
ir yıllık borcu ve aslî ihtiyaçları dışında 80.18 gr. altını veya bu miktar değerinde malı yahut parası olan kimseler, dinen zengin sayılır. Kira gelirlerinin zekâta tâbi diğer mal ve gelirlerle birlikte, temel ihtiyaçlar ve borçlar çıktıktan sonra nisap miktarına (80.18 gr. altın veya değeri) ulaşması ve üzerinden bir yıl geçmesi hâlinde kırkta bir ( % 2,5) oranında zekâtının verilmesi gerekir (Merğînânî, el-Hidâye, II, 165, 190-191). ZEKÂT HESAPLANIRKEN HANGI BORÇLAR DÜŞÜLÜR? Zekât vermekle yükümlü olan kişi, elindeki zekâta tâbi olan malından kul haklarına müteallik borçlarını düşer. Hanefî mezhebinin genel görüşüne göre ödeme günü gelmiş veya gelmemiş olan borçlar bu konuda aynı hükme tâbidir. Ancak Hanefîlerden bir kısım âlimlerin görüşüne göre, sadece vadesi gelmiş olarak birikmiş ve alacaklısı tarafından talep edilen borçlar düşülür; henüz ödeme günü gelmemiş olan borçlar düşülmez. Zira bu tür veresiye borçlar genellikle alacaklıları tarafından istenmez; ödeme günü gelmiş olan borçlar istenir (Kâsânî, Bedâî’, II, 6). Şâfiî mezhebinin meşhur olan görüşüne göre ise hiçbir borç, zekâta tâbi olan malların hiçbirisinden düşülmez, dolayısıyla borçluluk hâli zekât vermeye engel değildir (Nevevî, el-Mecmû’, V, 344). Günümüzde ödeme planı uzun bir takvime bağlanmış olan ve ileriki yıllarda düzenli olarak ödenecek olan kamu, TOKİ, kooperatif, kredi türü borçlar, bütünüyle zekât malından düşülmemelidir. Zira bu ödeme takvimleri 10-20 yıllık çok uzun vadeleri kapsamakta ve insanlar bu borçları hemen o yılda ödeme durumuyla karşı karşıya kalmamaktadırlar. Bu bakımdan kişinin elinde bulunan zekâta tabi mallardan, sadece “o zekât yılına ait olan birikmiş borçlar, vadesi o yıl içinde dolmuş veya dolacak olan ve dolayısıyla o zekât yılı içinde hemen ödenmesi gereken borçlar” düşülmelidir. Zira zekât, yıllık bir ibadettir. HAVÂIC-I ASLIYYE (ASLÎ IHTIYAÇLAR) NEDIR? İslam’da diğer bedenî ve malî yükümlülüklerde olduğu gibi, zekâtta da mükellefin durumu göz önünde bulundurularak, ona makul ve taşınabilir bir sorumluluk yüklenmiştir. Bu nedenle İslam bilginleri, zekât ve sadaka-i fıtır ile yükümlü olmak için, kişinin ve bakmakla yükümlü olduğu aile bireylerinin temel ihtiyaçlarından fazla olarak nisap miktarı mala sahip olma şartını aramışlardır. Temel ihtiyaç maddeleri insanın hayat ve hürriyetini koru-
mak için muhtaç olduğu şeylerdir. Bunlar, barınma, nafaka (yiyecek, giyecek ve sağlık giderleri), ulaşım, eğitim, ev eşyası, sanat ve mesleğe ait alet ve makineler, kitaplar, güvenlik amacıyla kullanılan aletler ve elektrik, su, yakıt, aidat vb. diğer cari giderler ve bu temel ihtiyaçları karşılamak için ayrılan paradır. (Mevsıli, el-İhtiyar, I, 332-333; İbn Abidin, Reddu’l-muhtar, III, 178). “ASR-I EVVEL” VE “ASR-I SANI” NE DEMEKTIR? “Asr-ı evvel”, ikindi namazının ilk vakti; “asr-ı sânî” ise ikindi namazının ikinci vakti demektir. İkindi namazının vakti, öğle namazının vaktinin sona ermesi ile başlar. Öğle namazının vaktinin ne zaman sona ereceği, fakihlerin kullandıkları delillerin farklılığı sebebiyle ihtilaflı olduğu için buna bağlı olarak ikindi namazının vaktinin başlayacağı zaman da ihtilaf konusu olmuştur. Buna göre İmam Ebû Yusuf ve İmam Muhammed ile diğer üç mezhep imamına göre güneşin tepe noktasından batıya meyli sırasında oluşan gölge (fey-i zeval) hariç herhangi bir şeyin gölgesi kendisi kadar olunca öğle namazının vakti bitmiş ve ikindi namazının vakti başlamış olur (Merğînânî, el-Hidâye, I, 255-256; Şirbînî, Muğnî’l-Muhtac, I, 190; Desûkî, Hâşiye, I, 177; İbn Kudâme, el-Muğnî, II, 12-14). İşte bu vakte “asr-ı evvel” (ikindi namazının ilk vakti) adı verilir. İmam Ebû Hanife’ye göre ise öğle namazı vakti, “fey-i zeval” hariç bir şeyin gölgesi kendisinin iki katı kadar olunca sona erer. Bu vakte ise “asr-ı sânî” (ikindi namazının ikinci vakti) adı verilir (Kâsânî, Bedâî’, I, 122; Merğînânî, el-Hidâye, I, 255-256; Zeylaî, Tebyîn, I, 80). Diyanet İşleri Başkanlığı, yayınlamakta olduğu Diyanet Takvimi’nde ikindi namazının vaktini, “asr-ı evvel” esasına göre düzenlemiştir ve namazlar asr-ı evvel içtihadına göre kılınmaktadır. NAMAZDA NIYET KALBEN YAPILSA YETERLI OLUR MU? FARZ YA DA SÜNNET DIYE NIYET ETMEK GEREKIR MI? Niyet, namazın şartlarından biridir. Niyet, kalbe ait bir iş olup, kişinin bir şeye karar vermesi, hangi işi ne maksatla yaptığını bilmesi demektir. Namazda muteber olan, kalpteki niyettir. Dil ile söylenmesi müstehab olmakla birlikte söylenmediğinde de namaz geçerli olur. (Merğînânî, el-Hidâye, I, 297). Farz ya da vacip namaz kılan bir kişinin hangi namazı kıldığını tayin etmesi gerekir. Sünnet namazlarda ise hangi vaktin sünneti olduğunu belirlemesi şart değildir (Şürünbülâlî, Merâkı’l-felâh, 83).
rkısh NEWS PRESS
Vahyin Dilinden
“O, yaratan, yoktan var eden, şekil veren Allah’tır. Güzel isimler O’nundur. Göklerdeki ve yerdeki her şey O’nu tesbih eder. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.” . Haşr Suresi- 24
.
DIYANET&KÜLTÜR Allah Rasulünden “Allah’ın doksan dokuz ismi vardır. Kim bu isimleri öğrenip gereğiyle amel ederse cennete girer.” . Buhârî
Sonradan Müslüman olanlar için özel iftar Hollanda’da sonradan Müslüman olanlar için iftar düzenlenen iftarda duygusal anlar yaşandı. Ramazandan 3 gün önce Müslüman olan Borys Matulnski, “İslam’da her şey daha mantıklı geldiği için Müslüman oldum” şeklinde konuştu.
H
ollanda Diyanet Vakfı’na (HDV) bağlı Ulu Camisi yönetimi tarafından, sonradan Müslüman olanlar için özel iftar programı gerçekleştirildi. Utrecht kentindeki iftar öncesinde düzenlenen interaktif sohbette, Ramazan ayında yaşanan tecrübeler paylaşıldı. Ramazandan 3 gün önce Müslüman olan 18 yaşındaki Polonyalı Borys Matulnski, şunları anlattı: “Bu sene ilk defa Müslüman olarak oruç tuttum. Müslüman olmadan, geçen sene annem ve babam 3 yıl önce Müslüman olduğundan dolayı onlarla beraber ben de oruç tuttum. Müs-
lüman olmadan önce arayış içindeydim ve araştırma yaptım. Geçen sene oruç tuttuğumda aslında kendimi daha çok Hristiyan yerine Müslüman hissediyordum. Çünkü İslam’da her şey daha mantıklı geliyordu.” KENDİMİZİ ÇOK YALNIZ HİSSEDİYORDUK Geçen yıl Ağustos ayında Müslüman olan Zakaria Van Meel de sonradan Müslüman olanların genelde iftarlarda yalnızlık hissettiklerini ve bu yüzden böyle bir iftarın organize edilmesinin çok güzel olduğunu söyledi. Van Meel, düşüncelerini şöyle sürdürdü: “Müs-
lüman olmadan önce iki kez Ramazanda oruç tuttum. Fakat bu sene tuttuğum oruç, bu sefer camiye gittiğim ve ibadet yaptığım için öncekilere göre daha kolay geçiyor. Bütün gün oruçlu olduğun ve aç kaldığın için kendini daha çok ibadete vermek ve imanın artması benim çok hoşuma gidiyor.” Ulu Cami Başkanı Yücel Aydemir ise bu iftarın başarılı olması halinde her yıl yapmayı planladıklarını ve bu şekilde bir nebze de olsa yalnız iftar yapanların yalnızlığını gidermek istediklerini kaydederek, iftara katılan herkese teşekkür etti.
Somali Maarif Okullarında mezuniyet sevinci n Türkiye Maarif Vakfı’nın, yurt dışında okul açtığı ilk ülke olan Somali’de, Mogadişu Maarif Okullarından mezun olan 104 öğrenci, diploma aldı. Başkent Mogadişu’da faaliyet gösteren “KM4 Erkek ve Banadır Kız Okulları”, üçüncü dönem me-
zunlarını verdi. 880 öğrencinin eğitim gördüğü Somali Maarif okullarında, KM4 Erkek Okulu lise bölümünden 63, Maarif Banadır Kız Okulu lise bölümünden ise 41 öğrenci, Türkçeyi iyi derecede öğrenerek mezuniyet diplomasını aldı.
INDIRIMLI FIYATLARIMIZ
28 MAYIS - 4 HAZİRAN 2019
TARIHLERI ARASI GEÇERLIDIR $ 1,99 ETI Tea Biscuits (400 gr)
69 c Kağıt Peçete (Tanesi)
99 c
$ 5,99 Benino Baby Kornişon Turşu (1.9 kg)
Duru Haşlanmış Fasulye (400 gr)
$ 5,99 Marmarabirlik Zeytin (950 gr)
$ 16,99 Niğde Gazoz (24 Adet)
$ 1,49 Onar Biber Salçası
$ 2.99 Nefis Ayçekirdeği (250 gr)
$ 9,99 Yonca Ayçiçek (5 lt)
www.facebook.com/gimasupermarket
31-35 Queen St, Auburn NSW Ph: 02 9749 4588 Fax: 02 9749 4599
24
28 Mayıs 2019
T
rkısh NEWS PRESS
.
YEMEK&HOBI
ETI SEBZE ILE BULUŞTURAN ŞÖLEN
İftarı İslim kababı ile zenginleştirin!
HER GÜN SALATA OLMAZ
EĞIN PIYAZI
Sıkı durun, özenle hazırlanmış bir yemek sofrasına çok yakışacak bir tarif geliyor... İslim Kebabı! Patlıcan, köpte, domates biber ne ararsan var.. Kürdan kebabı olarak da bilinen bu yemek, görüntüsüyle sofralarda göz dolduruyor. Eee buyrun tadını çıkarmaya...
S
R LEZZETLI TARIFLE
NÇTÜRK FATMA GhnEew spress.com.au fgencturk@turkis
B
ugün misafirlerim var, acaba ne pişirsem? diyenler, ‘Kolay ama çok özenilmiş bir yemek tarifi yapmak istiyorum.’ diyenleri buraya alalım. Özenle hazırlanmış bir yemek sofrasına çok yakışacak bir tarif geliyor: İslim Kebabı! Önceden hazırlayıp kızarttığınız büyük boy köfteler ile hazırlanan patlıcana aşık bir kebap İslim kebabı. Tarifte yer alan kızarmış patlıcan şeritleri köfteleri sarıp sarmalıyor, hazırladığınız domates sos yardımıyla fırında pişen kebaplar mis gibi kızarıyor. Kürdan kebabı olarak da bilinen bu tarifin yapımı oldukça kolay olmasıyla birlikte görüntüsü oldukça meşakkatli gözüküyor, sofralarda göz dolduruyor. Bu tam kıvamında ve denenmiş İslim Kebabı tarifini sizin için hazırladık... MALZEMELER l 4 adet orta boy patlıcan l 3 yemek kaşığı zeytinyağı l 2 adet orta boy domates l 2 adet orta boy yeşil biber Köftesi için: l 500 gram orta yağlı kıyma
l 1 adet orta boy kuru soğan (rendelenmiş) l 4 yemek kaşığı galeta unu l 2 diş sarımsak (ezilmiş) l 1 adet yumurta l 1 çay kaşığı tuz l 1 çay kaşığı pul biber l 1 çay kaşığı kimyon l 1 çay kaşığı karabiber Sosu için: l 2 yemek kaşığı zeytinyağı l 2 adet domates (rendelenmiş) l 1 diş sarımsak (ezilmiş) l 1/2 su bardağı sıcak su l 1/2 çay kaşığı tuz l 1 çay kaşığı karabiber PÜF NOKTASI Orta yağlı dana kıymayı; damak tadınıza göre bir miktar kuzu kıymayla karıştırabilir, iki kez çektirebilirsiniz. Rendelenmiş soğanı sıktıktan sonra suyunu kullanmadan da köfte hazırlayabilir, yumurta eklemediğiniz köfteleri bir gün boyunca dinlendirdikten sonra da pişirebilirsiniz. Uzun süre dinlenen köfte çok daha lezzetli olur. NASIL YAPILIR? 1- Kabuklarını alacalı şekilde soyduğunuz patlıcanları keskin bir bıçak yardımıyla uzun ince şeritler halinde dilimleyin. Acısının çıkması için tuzlu suda bekletin. 2- Orta yağlı dana kıymayı karıştırma kabına alın. Rendelenmiş kuru soğan, yumurta ve galeta unu, sarımsak, tuz, karabiber, pul biber ve kimyon katın. 3- Köfte harcını özleşene ka-
dar yaklaşık 10-15 dakika yoğurun. 4- Köfte harcını altı cevizden biraz daha büyük parçalar ayırın. Avuç içinizde yuvarladığınız köfteleri, tavada arkalı önlü ters çevirerek pişirin. 5- Tuzlu suda dinlenen patlıcanların suyunu süzüp bol suda durulayın. Üzerlerini bir kağıt havlu yardımıyla kurulayın. Yağı kızdırdığınız tavada arkalı önlü ters çevirerek kızartın. Fazla yağını kağıt havlu yardımıyla alın. 6- Sap kısımlarını aldığınız yeşil biberleri dört eşit parçaya bölün. Cherry domatesleri ikiye bölün. 7- İki adet kızarmış patlıcan şeridini artı şeklini alacak şekilde servis tabağına yerleştirin. Orta kısmına bir adet kızarmış köfte koyup kapatın. Üzerine bir parça yeşil biber ve cherry domates yerleştirip kürdanla tutturun. Tüm köfteleri aynı şekilde patlıcan şeritlerine sardıktan sonra fırın tepsisine yerleştirin. 8- Sosu için; zeytinyağını küçük bir sos tenceresinde kızdırın. Rendelenmiş domates ve sarımsağı pişirin. Tuz ve karabiberini de ekledikten sonra 45 dakika kadar kaynatıp ocaktan alın. 9- Hazırladığınız sosu patlıcanları aldığınız fırın tepsisine aktarın. İslim kebaplarını önceden ısıtılmış 180 derece fırında 30 dakika kadar pişirdikten sonra sıcak olarak servis edin. Afiyetler olsun umarım zahmetinize değecektir...
evdiklerinizle keyifli bir sofrada, lezzetli mezeler, tadına doyum olmayan yemekler yemek istiyor ve farklılık arıyorsanız bu tarif tam size göre! Aslında tam damak tadımıza uygun ve sık sık kullandığımız malzemelerden oluşuyor. Evet bir piyaz ama aklınıza ilk gelenlerden değil! Bir çoban salatası edasıyla hazırladığınız salata, süzme yoğurt, çökelek peyniri ve taze reyhan otuyla birleşiyor, ağızda ferah bir tat bırakan nefis bir meze haline dönüşüyor. Yanında sadece taze bir ekmek olması bile yeterli. Tadını çıkarmanız dileğiyle, afiyet olsun! MALZEMELER l 4 adet domates l 3 adet salatalık l 4 adet soğan l 4 adet sivri biber l 1 çay kaşığı tuz l 1,5 su bardağı süzme yoğurt l 1/2 su bardağı çökelek l 1 avuç taze reyhan otu l Üzeri İçin: 1 avuç dereotu ve reyhan. NASIL YAPILIR? 1- Geniş bir kasede küçük küçük doğranmış domates, salatalık, soğan ve biberleri tuz ilavesiyle birlikte güzelce karıştırın. 2- Ayrı bir kasede süzme yoğurt, çökelek peyniri ve doğranmış taze reyhan otunu karıştırın. 3- Servis etmeden önce doğradığınız salata malzemeleriyle süzme yoğurt karışımını karıştırın ve doğranmış dereotu ilavesiyle sevdiklerinizle paylaşın. Üzerine de reyhan koymayı ihmel etmeyin.
GEÇEN HAFTANIN ÇÖZÜMÜ Hz.Peyg.miracını anlatan şiir Bir ilçemiz
T Küçük kitap K.Kerim'de bir sûre
Y Bir erkek adı Bir kimyasal bileşik
C Kabiliyet Kesin
N
Tesisler, onarımlar Peygamberlik
M İ R R İ A S C A İ L Y E E T
Bir uzvumuz
T E S İ S A T
Dişi kurt
Övgü
Bir bitki
Bir tür balık Parlak kumaş
Yeni (f)
Ayak (f)
Arapça kelimelerin okunuş şekli
Bir peygamber Enformasyon
Kas
Bir nota
Güzel koku
Sert bir maden Fetheden (a)
Dil
Musikide bir parçayı talim etme
Fotoğraf mak.
Bir alan ölçüsü
Alış veriş
Arslan (a)
Mezar
Yön
11
Arıtım evi
A V Ş E R M E
Parıltı
Mitoloji
Zevk
A T İ R
L A
Halk Konaklama yeri
O T E L
B A L A
Bir tür küçük yelkenli
Ayıltır, bayıltır
Bir mastar eki
Sınır
H A D
3
Ben (a)
R
L
Kıbrıs'ta bir şehir
Keskinleştirme
Favori
M A
S
E K S A A B M İ İ R H A N İ A R R A İ N
Dam çatı (f) Haremle selamlık arasındaki yer
O
L A M A S A B A T E E Y Z A N L M A K A H A R F İ P A K R A N O T Bir erkek adı Ali olsun yüce olsun
Bir hitap şekli
Zina yapan
5
Baryum'un remzi Bir çizgi sanatı
Bobin
Bir gölüK.Kerim'de müz harflerin işaretleri Hristiyanların cezası
Cehennem
8
Ödeşme
Arifler
Temiz
7
Tenis sopası Pilotlara yayınlanan bülten
Baryum'un remzi
Ama
Çok bilmiş
Su kanalı
Zehir
T İ R Duyurular Lezzet
T A T
Yarıştırma
Bir tür cetvel
Z A A L A N Z S İ V A A T C A M T K E M A R M N Z A K A T A T E T B İ B A S İ T A K İ N E T İ K T E R A P İ K.Kerim'de bir sûre
İhtiyat
Bir peygamber Koşul eki
İ S E
Sürekli
Bir erkek adı
Ünlü vatan şairimiz
ŞİFRE SÖZCÜK
Kurtuluş
Duygu
Bir kadın adı
Bir dağımız
Ayla
Söz
Hoş koku
Bir çizgi film kahramanı
Döner
4
Emirlik, beylik Kartal yuvası
Matem
Makaleler
Yat limanı
Büyük görkemli ev İlkel top. put
Önde, ilerde (a)
Koşul
15
Aksine zıddına
Gomalaka
Tufeyli
Bir ilçemiz
Yüce
Çin'in başkenti Manda yavrusu
T P B A M E L İ M A K A L M A L İ K A T A M A N K O R K M İ T İ K H İ S E N E A S Bütün
Belli gayeyle yap. işler
Devlete ait
Ok
Mat. bir sayı
İ
P İ K
Toplumun önde gelenleri
Ünlü bir divan şairimiz
12
Etkin
L A R A
Su
R A F A T A N F N A B İ M Ş A N A F İ E M A R E V A R A K K Ş İ K A Y E P İ T E Y A S D A H A L E E R N A M I K K
Roma
Kazak beyi
Dökme demir Bir kadın adı
Yahut
Belli konuda olan
A M A
1
Menfaatler
K A N O
E M A K T E M A A M E K İ
Neşreden
Reis, başkan
Tek yaprak
A R
Birkürk hayvanı
T
Yurt
Çocuk 9
İmkan
Bir nota
Mız mız
N U
Namus
Boğa güreşçisi Filipinlerin başkenti
İkinci derecede Verim, sonuç
Bayan omuz atkısı
Numara Parlama
B L A E N M İ M A S E N E S İ N 2
K G A L E S A N S E M E N E V P A İ İ R Ş A L D E M F A T İ L İ S M E Ş K İ K A M E L S
Bir tür peksimet
K O L
Kurucu
Baba Arının yaptığı Titan'ın remzi
E B
Halen Önde gelen yasa
A N L A A Y Ç K A S İ S A M A A N M A L 10
T İ
Eda, cilve Bir zamk türü
E L A N
Ten
Çapul Kişi
Güzel, hoş
Dinin direği emir
16
Hamız
Bir ilim dalı
Tantal'ın remzi
Bizmut'un remzi
Sicim
Sorgun ağacı
Bir bağlaç
Y A H U T
S
İ
L
İ
S T R E
1
6
11
12
13
14
15
3
4
5
7
8
9
10
Bir ülke
Bir petrol bölgemiz
Bir ilimiz
V A T A N 2
Astrolon
Ü M E R A N N S H E K A L A T A R A M A Y E R T S B A İ L Bir nota
16
17
18
Bir ilim dalı
Ter, buhar
İlkel nehir taşıtı
Bir binek hayvanı
İyileştirme
K A
M E T E L İ K
A M R E A K R A E N T İ K A R A A S K E T Y A E T M
6
Ölümsüz
Bir baharat
Deri ifrazatı
Hayret ifadesi Bir ilçemiz
H
13
Ziyan
Titan'ın remzi
Öz,asıl
Ten
İ B A R E T
Isı
Teşvik sözü
Vitrin
Beyaz
Meydana gelen
Y A N A K
Kesin niyet
Gündüz film gösterimi
Azot'un remzi
Boru sesi
Kurtuluş
Olgunluklar
Makta, profil
Hayvanın ciğer Din görev- bağırsak kısmı lisi Yemen'in başkenti
Halk
Favori
Bir ilimiz
Radyum'un remzi
Kamer
Şanı yüce
E T
B İ L E Y
Madeni para Yüzün bir kısmı
R A M A N Arıtım 17
R A F İ N E
14
18
BULMACA Olağan üstü Büyük görkemli ev
Dua, yakarış Kıbrıs'ta bir şehir
İnce, narin
Kıvam
Sert taş
Nikel'in remzi
Hayır (İng.)
En kalın erkek sesi Konya'nın bir ilçesi
İşte Bir süsleme sanatı
Arslan (a)
Matlup İsimler
Eski devirlere ait
2
Zarif olma hali
Osmanlı o şehirde paylaşıldı Manda yavrusu
4
Bebek yemeği
Çok bilmiş
Baba
Bir harfin okunuşu
Bir bağlaç
İç
Avuç içi
Rusça evet
Ağaç püsü
Hayret ifadesi
İlave Bir ilçemiz
3
Bütünüyle
Kazaen
Açıklama
Ağ şeklindeki zar Bir tür peksimet
Uyarı
Selenyum'un remzi Şehzade eğitmeni
Bir kadın adı
İst. bir semt Konuşma sanatı
Kadın rahip İst. bir semt
Bir ilçemiz
Aldatma
Enformasyon Verimsizlik, sonuçsuzluk Bir nota
Bir erkek adı
Adet Geometrik bir şekil
Bir nota
Gemi barınağı
Söyleme gücü (a)
25
Halen
Bir sayı
Askerler (a)
Sis
Bir cins yumuşak toprak Bir geyik cinsi
Demir'in remzi İslam alf. bir harf
Bebek bekleyen anne adayı Bir kıta
Koruma
Büyük yemekhane tenceresi
28 Mayıs 2019
Tasdik
1
Hesap ilmi
T
rkısh NEWS PRESS
İktisat
Küçük ben
Bir ilimiz
Musibet Bir cins pamuk Kıyı Karşı, zıt, aksi (it)
Mani
Nizamlar, kaideler
Bayan omuz atkısı
Neden, niçin
Bir soru şekli
Teori (uyd)
Tekstil
Bir ajans Bir Kafkas kavmi
Sıvı Ayak (F) Becerikli
Yunan alfabesi
Kaplıca Kelâma ait
Baryum'un remzi Yiyecekleri koruma amaçlı su
Olta ipi
5
Uzak Bir bilgisayar prog. Örgü aleti
6
Beddua
Sözleşme yemin (a)
Duyurular
Yara bakımı İslâm'ın şartlarından
Bir nota
Bir kürk hayvanı
Tahta perde Boru sesi
İnce, kibar
Kuzey
Kahramanlıkla ilgili
Pişmiş yemek
Zatla ilgili
Tasdik
8
İşaret
Bir kadın adı Derme çatma kulübe
İslâm'ın şartlarından
Boğa güreşi alanı
Dinin direği emir Bir Uzak Doğu sporu
7
Fotoğraf baskısı Bebekçe gezme Ulema cübbesi
Kral Ekmek Bir ilimiz
Galyum'un remzi
Halk İz, işaret
Keder, gam
Fail, yapan
Alay işareti
Dil
Çocuk
Kazak beyi
Bir nota
Uyarı
Sermaye
Kırmızı Bir asalak
Favori
Kalsiyum'un remzi
İlgi
Matlup
Adet
Bühtan
Güzel, hoş Azot'un remzi
Zevk
Bitkilerden elde edilen şeker
Ab
Su
Çay (İng.)
Paylama tekdir (F) Tritium'un remzi
Başka, gayri, ayrıca
Eski bir çalgı
Kamer
Sandıklı yatak
Müslüman Kardeşler'in kurucusu alim
Bir tür başlık
Deride yara açma
2
3
4
5
6
7
8
İlaç
İşte
10
Delikli kumaş
1
Baştan ayağa
Halen
Vanadyum'un remzi
Zihin
Bir erkek adı Toplumun önde gelenleri
Durma, kesilme, intika
Sifon
ŞİFRE SÖZCÜK
Kör Meydana gelen, oluşan
Tanıtım levhası
Ata
Beri, azade
K.Kerim okuma
Eski İç çekme, Mısır'da bir inleme put
Bir tür kumaş
Bağırsak
Zevce
K.Kerim'de bir sûre
Parlak kumaş
İspanya'da bir örgüt
Boş söz
Eski bir beylik
Arapça çokluk edatı
Mısır'da bir nehir
Bir nota
Lityum'un remzi Tarihi çevre parçası
9
Yahut (İng.) Eski bir vergi
Japon çiçek yapma sanatı
Uzun değnek
Emareler, nişanlar
Astrolon
Radyum'un remzi
Kaba saba yontulmamış (mec)
Üstün zıddı
Küba'nın başkenti Gemilerde yolcu odası
Dince yasak olan
Caka
9
10
26
28 Mayıs 2019
Editor: Davut Kılıç Auburn FC
T
rkısh NEWS PRESS
e Kadın vbol t erkek fu özel ı r a l m ı tak laştı ı ş r a k a maçt
SPOR
ANTALYA’NIN SEVGİLİSİ OLDULAR 2019 FIFA Kadınlar Dünya Kupası öncesi son hazırlıklarını Antalya’da sürdüren Avustralya Kadın Milli Futbol Takımı, özel maçta Spor Toto Gelişim Ligi Elit 15 Yaş Altı kategorisi şampiyonu Altınordu’yla karşılaştı. Altınordu, rakibini 3-2 yenerken, maç organizasyonu tam bir dostluk havasında geçti..
‘Matildalar’ final hedefliyor
2
019 FIFA Kadınlar Dünya Kupası öncesi son hazırlıklarını Antalya’da yapan “Matildalar” lakaplı Avustralya Kadın Milli Futbol Takımı, kupada final oynamak istiyor. Belek Turizm Merkezi’nde kamp çalışmalarını 23 kişilik oyuncu kadrosuyla sürdüren Avustralya Kadın Milli Futbol Takımı, Dünya Kupası’na günde yaptığı çift antrenmanla hazırlanıyor. Teknik direktör Ante Milicic, yaptığı açıklamada, geçen sene Rusya’da düzenlenen 2018 Dünya Kupası ön-
cesinde, teknik kadrosunda yer aldığı Avustralya Erkek Milli Futbol Takımı ile Antalya’da kamp yaptıklarını aktardı. “BU SEFER ŞANSIMIZ VAR” Milicic, şubat ayında Avustralya Kadın Milli Futbol Takımı’nın teknik direktörlüğüne getirildiğini dile getirerek, Dünya Kupası hazırlık kampı için de tesislerin iyi durumda olması nedeniyle Antalya’da geldiklerini söyledi. Kampta her şeyin yolunda gittiğini vurgulayan Milicic, “Geçen
ay Hollanda ve Amerika ile hazırlık maçları yaptık. Şampiyonaya yeteri kadar hazırız. Bundan sonraki süreçte daha iyi olacağız. Daha önceki dünya kupalarında çeyrek finalden öteye geçemedik ama bu sefer şansımız var.” diye konuştu. 7 HAZİRAN’DA BAŞLIYOR Avustralyalı teknik adam, Dünya Kupası’nda İtalya, Brezilya ve Jamaika ile aynı grupta olduklarını anımsatarak, her üç takımında farklı karakterlere sahip olduğunu belirtti.
Ante Milicic, ilk maçlarını İtalya ile oynayacaklarını hatırlatarak, “Şu anda İtalya maçını düşünüyoruz. Avustralya Milli Takımı güçlü ve iyi bir takım. Gruptan çıkmak için de büyük şansımız var.” ifadelerini kullandı. Avustralya, çalışmaların ardından 7 Haziran-7 Temmuz tarihlerinde düzenlenecek Dünya Kupası’na katılmak üzere Fransa’ya gidecek. Biz de Türkiye olarak kendilerine başarılar diliyoruz.
Takımlarımızın performansı sevindirirken, Premier Leage A oyuncusu Ercan Topal da AFC forması giyiyor.
Sorumluluk bir eğitimdir
n Auburn FC’de yüzler gülüyor. Bu hafta alınan sonuçlar ve iyi futbol bizleri sevindirdi. A Takımın 1-0’lık , B Takımın 2-0’lık galibiyeti ve özellikle gençlerin futbolu umut veriyor. Oyuncular arasında arkadaşça bir atmosfer oluşmuş. Sorumlulukları paylaşmayı ve kendi kendilerini kontrol etmeyi bilen oyuncular var takımda, bu da başarıyı getirecektir. Başarı istiyorsak herkes sorumluluk almalı. Öncelikle toplumumuza, yönetimimize ve hocalarımıza karşı bir sorumluluk olmalı. Maçları yenersin, iyi futbol da oynarsın fakat gereksiz ve sorumsuzluk yaparak kırmızı kartla takımı eksik bırakmak olmaz! İlk olarak AFC’yi düşüneceksin. Sizler kırmızı kart görüp oyundan çıkmakla her şey bitmiyor. Yöneticiler sizin için federasyonda bir çok uğraş veriyorlar. Sorumluluk sahibi olalım. Takım çok iyi ve ligde şampiyonluğa aday, gerekli ve dü-
zenli çalışmalarla, önlemler alındıktan sonra başarıya ulaşmak çok kolay olacak şu an futbol adına çok iyi gidiyoruz... Arkamızda Türk toplumu var. Daha çok destek alabilmemiz için, yapılan bu fedakar çalışmaları güzel futbolla topluma duyurmamız gerekir. Yönetim olarak çalışmalarımız ve hocalarımızın bu özverileri sonuç olarak başarıyı getirecektir. Son yıllarda bayan takımlarımızdaki artış ve onların başarısı bizleri çok sevindirdi. Çalışmalardaki disiplin ve ciddiyetlerini görmenizi isterdim. Burada antrenörlere de önemli görevler düşüyor. Murat Hoca, takıma başarma ve mücadele felsefesini aşılamış. Takım oyunu başarıyı getirir. Biraz daha orta sahada kalabık olursak, rakibin ataklarını ortada karşılarsak daha iyi sonuçlar alırız. Bayanlarımız azimli, hanımefendi ve hırslı. Çok güzel aile ortamı var takımda. Hepsini emeklerinden dolayı kutluyoruz...
T
SPORT
LL TURKISH FOOTBA
TURKEY NATIONAL TEAM SQUAD REVEALED
rkısh NEWS PRESS
28 May 2019
27
SELECTION
ÜMIT UYAR
uuyar@turkishnewspress.com.au
LL TURKISH FOOTBA
T
urkish National Team Manager Senol Gunes has selected his squad Ahead of the International games against France, Iceland, Greece and Uzbekistan. Gunes has called upon seven new faces from the team That faced Albania and Moldova in his first two games since replacing Lucescu as Manager. TURKISH NATIONAL TEAM SQUAD > GOAL KEEPERS: FEHMI MERT GUNOK, GOKHAN AKKAN, SINAN BOLAT, UGURCAN CAKIR. > DEFENCE: MEHMET ZEKI CELIK, NAZIM SANGARE, OZAN MUHAMMED KABAK,
BESIKTAS BEGINS SEARCH FOR NEW COACH CAGLAR SOYUNCU, KAAN AYHAN, MERIH DEMIRAL, CENGIZ UMUT MERAS, EMRE TASDEMIR, HASAN ALI KALDIRIM. > MIDFIELDERS: ABDULKADIR OMUR, CENGIZ UNDER, DENIZ TURUC, DORUKHAN TOKOZ, EFECAN KARACA, EMRE BELOZOGLU, IRFAN CAN KAHVECI, MAHMUT TEKDEMIR, OGUZHAN OZYAKUP, OKAY YOKUSLU, OZAN TUFAN, YUNUS MALLI, YUSUF YAZICI, HAKAN CALHANOGLU, OMER ALI SAHINER. > FORWARDS: BURAK YILMAZ, CENK TOSUN, ENES UNAL, GUVEN YALCIN, KENAN KARAMAN.
Avustralyalı Aziz Başakşehirspor’a TRANSFER OLDU n Besiktas has part ways with it’s veteran coach Senol Gunes who coached His last game against Kasimpasa and enjoyed a farewell win 3-2. Senol Gunes now Will put all his energy to the Turkish National Team. The Black Eagles Are now flexing their options to find the next successor and
some Explosive Names have been put to the table for the Istanbul Powerhouse club. Media reports indicated Besiktas is tracking Tayfun Korkut, Okan Buruk, Mircea Lucescu, Abdullah Avci and most recently fan favourite and favourite Son former Besiktas champion Sergen Yalcin.
n Medipol Başakşehir, Hollanda Birinci Futbol Ligi ekiplerinden PSV’de forma giyen Aziz Eraltay’ı transfer etti. Turuncu-lacivertli kulüp, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Avustralya Milli Takımı’nda da forma giyen 28 yaşındaki futbolcuyla anlaşmaya varıldığını duyurdu. Medipol Başakşehir’in, Türkiye’de daha önce Bursaspor’da oynayan Aziz Eraltay ile 3 yıllık sözleşme imzaladığı bildirildi.
2-1
Gözgöz ligde kaldı
Y A R A S A T A L A G
Z E K . 22 YON I P ŞAM
Cimbom kupasına kavuştu Süper Lig’de 22. şampiyonluğunu elde eden sarı kırmızılılar, muhteşem kutlama ile kupasını aldı.
S
por Toto Süper Lig’de 2018-2019 sezonunu zirvede tamamlayarak 22. şampiyonluğuna ulaşan Galatasaray için kutlama organizasyonu düzenlendi. Türk Telekom Stadı’nda gerçekleştirilen etkinlikte sarı-kırmızılı taraftarlar elde edilen başarıyı kutlarken, Galatasaray futbol takımı da şampiyonluk kupasına kavuştu. Tribünleri dolduran Galatasaraylı taraftarlar, takımlarının başarısını kutladı. Kutlamada ilk olarak kulüp çalışanları isimleri anons edi-
lerek sahneye çağrılırken, sonrasında oyuncular tek tek davet edildi. Her bir oyuncu, isminin anons edilmesinin ardından kendi seçtiği şarkı eşliğinde sahnede yerini aldı. Yabancı oyuncuların ülkelerinin bayraklarıyla çıktığı organizasyonda birçok futbolcu da çocuklarıyla birlikte kutlamaya dahil oldu. “FENER AĞLAMA”
Sarı-kırmızılı ekibin Faslı oyuncusu Younes Belhanda, Mustafa Sandal’ın “Beni Ağlatma” şarkınından uyarlanan “Fener ağlama” tezahüratıyla platforma çıktı. Takımın yedek ka-
lecisi İsmail Çipe ise, şarkı yerine Arapça bir ilahiyi tercih etti. Futbolcuların ardından teknik heyet sahnede yerini aldı. Önce yardımcı antrenörler Ümit Davala, Hasan Şaş ve Levent Şahin sahneye çıkarken, son olarak da teknik direktör Fatih Terim platforma geldi. TFF Başkanı Hüsnü Güreli, şampiyonluk kupasını takım kaptanları Selçuk ve Fernando Muslera’ya verdi. Şampiyonluk kupasının alınmasının ardından büyük sevinç yaşayan futbolcular, kupayla sahaya inerek tribünleri gezdi ve taraftarları selamladı.
L
igin son haftasında kümeye düşme heyecanı vardı. Ankaragücü’nü 2-1 yenen Göztepe Süper Lig’de kalırken, daha önce düşüşü kesinleşen Akhisarspor ile Bursaspor ve Erzurumspor lige veda eden takımlar oldu.
SÜPER LiG PUAN DURUMU
TAKIMLAR O G B M A Y AV P 1. Galatasaray 34 20 9 5 72 36 36 69 2. Başakşehir 34 19 10 5 49 22 27 67 3. Beşiktaş 34 19 8 7 72 46 26 65 4. Trabzonspor 34 18 9 7 64 46 18 63 5. Y. Malatya 34 13 8 13 47 46 1 47 6. Fenerbahçe 34 11 13 10 44 44 0 46 7. Antalyaspor 34 13 6 15 39 55 -16 45 8. Konyaspor 34 9 17 8 40 38 2 44 9. Alanyaspor 34 12 8 14 37 43 -6 44 10. Ç. Rizespor 34 9 14 11 48 50 -2 41 11. Sivasspor 34 10 11 13 49 54 -5 41 12. Kayserispor 34 10 11 13 35 50 -15 41 13. Ankaragücü 34 11 7 16 38 51 -14 40 14. Kasımpaşa 34 11 6 17 53 62 -9 39 15. Göztepe 34 11 5 18 37 42 -5 38 16. Bursaspor 34 7 16 11 28 37 -9 37 17. BB Erzurum 34 8 11 15 36 43 -7 35 18. Akhisarspor 34 6 9 19 33 54 -21 27