Fener 9 yıl sonra kupa gördü! 3 SAYFA DOPDOLU SPOR


2-0 yenerek bu özlemine son verdi. 27
BAHADIR YENIŞEHIRLIOĞLU


NAMI-IDIĞERTAHSINPAŞA,DERVIŞDEDE ILEÇOKÖZEL
Fener 9 yıl sonra kupa gördü! 3 SAYFA DOPDOLU SPOR
2-0 yenerek bu özlemine son verdi. 27
NAMI-IDIĞERTAHSINPAŞA,DERVIŞDEDE ILEÇOKÖZEL
AK Parti Grup Başkanvekili
başarılı oyuncu Bahadır
Yenişehirlioğlu, Payitaht
Abdülhamid dizisine atıfta
bulunarak, “Elhamdülillah biz tarihi iyi okuyarak
tekerrür etmesini değil, ders alıp tanıklığını değiştirip dönüştürmeye yönelik
çalışmalar ortaya koyduk.
Küreselciler, emperyalistler
birleştiler ama tarih bu defa
tekerrür etmedi, Başkan
Erdoğan kaldığı yerden
vazifesine devam etti” dedi.
Sensory overload can send your brain into fight or flight, even during simple things like a haircut
n Something as common as a haircut shouldn’t be an overwhelming sensory experience - but for people with autism or ADHD, the feeling of hands running through hair, clippers buzzing, and music blaring is sometimes too much.
NSW’de elim
kaza: 10 ÖLÜ HABERİ 3’TE
A Key to Success in Business Landscape
9
TRT 1’de yayınlanan Payitaht Abdülhamid ve Barbaros Hayreddin dizilerinin başarılı oyuncusu Bahadır Yenişehirlioğlu şimdi gerçek hayatta milletin hizmetinde. Siyasete hızlı bir giriş yapan AK Parti’nin Manisa Milletvekili ve Grup Başkanvekili olan Yenişehirlioğlu, “Dizide Abdülhamid Han’ın hayatının işlenmesinin ana sebeplerinden biri; o dönemle bu dönemin birbirine çok benzer olmasıydı. Biz o dönemi yeni neslimize anlatarak ve bundan dersler çıkartarak bugünü inşa etmelerinin alt yapısını hazırladık aslında” diyor.
Bahadır Yenişehirlioğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte yer aldığı fotoğraf karesini paylaştı. Paylaşım sosyal medyada viral olurken, çok sayıda sosyal medya kullanıcısı Erdoğan ile Yenişehirlioğlu’nun yer aldığı kareyi, Abdülhamid Han ve Mabeyn-i Hümayun Başkatibi Tahsin Paşa’nın filmdeki sahnesine benzetti.
Avustralya-Yeni Zelanda İklim ve Finans Zirvesi’nde iki ülke, yeşil enerjiye geçişte birlikte çalışacaklarını açıkladı.
Yeni Zelanda’nın başkenti Wellington’da düzenlenen
zirveye, Yeni Zelanda Maliye
Bakanı Grant Robertson ve İklim Bakanı James Shaw ile
Avustralya Hazine Bakanı Jim Chalmers ve İklim ve Enerji Bakanı Chris Bowen katıldı.
YENİ FIRSATLAR
Zirve sonrası yapılan ortak
açıklamada, karşılıklı işbirliğini geliştirmenin ve yeşil enerjiye geçişten doğan ekonomik fırsatları her iki ülkede de değerlendirmenin hedeflendiği bildirildi.
Ortak açıklamada iki ülke, iklim eylemini hızlandırarak sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlama hedeflerini ele aldı. İKLİM
İklim değişikliğinin Pasifik bölgesinin en büyük tehdidi olduğu belirtilen açıklamada, söz konusu zirvenin her yıl düzenlenmek istendiği ve politikaların uygulanması
için ortak çalışma grubunun oluşturulacağı kaydedildi.
ELEKTRİKLİ ARAÇLAR
Açıklamada ayrıca, tarafların Avustralasya bölgesinde
elektrikli ve sıfır emisyonlu araç üretimini ve kullanımını arttırıp gerekli şarj ünitelerinin oluşturulması için birlikte çalışacağı aktarıldı.
eni Zelanda hükümeti, gençler arasında yaygınlaşan tek kullanımlık elektronik sigara bağımlılığını azaltmak için yeni önlemler alındığını duyurdu. Sağlık Bakanı Ayesha Verrall, hükümetin genç nüfusun elektronik sigara kullanımını düşürmek için adımlar attığını kaydetti. Yeni düzenleme kapsamında ağustos ayından itibaren çocuk güvenlik kilidi bulundurulması zorunlu olacak elektronik sigaralarda, “pamuk şeker”, “çilek jöleli kek” gibi dikkat çekici ürün isimlerinin kullanımı yasaklanacak. Ürünlere yalnızca “çilek” gibi aromayı tanımlayan genel isimler verilebilecek. Hükümet, yeni açılan elektronik sigara mağazalarının ise okul bölgelerine ve yerli halkın sosyal alanlarına 300 metreden yakın olamayacağını duyurdu. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, Yeni Zelanda’da alınan tedbirler sayesinde sigara kullanma oranı son 10 yılda yarı yarıya geriledi.
MUSTAFA SÜLÜN ÇIZGILERIN DILI
Avustralya’nın Yeni Güney Galler (NSW) eyaletinde meydana gelen otobüs kazasında 10 kişi hayatını kaybetti, 11 kişi yaralandı.
Avustralya basınının emniyet yetkililerine dayandırdığı haberine göre, Yeni Güney Galler eyaletinde, düğünden dönenleri taşıyan bir otobüs, dönel kavşakta kaza yaptı.
Yetkililer ilk belirlemelere göre, kazada 10 kişinin hayatını kaybettiğini, 11 kişinin yaralandığını ifade etti.
UZUN YILLARDIR YAŞANMADI
Yaralıların çevredeki hastanelere kaldırıldığını kaydeden yetkililer, ölü sayısının artmasından endişe ettiklerini söyledi.
39 yolcunun bulunduğu otobüsün sürücüsünün de yaralı olduğunu aktaran
Geçtiğimiz hafta 9 millet bahçesinin açılışını yapan Cumhurbaşkanı
Erdoğan, “İdeolojik saplantılarla hareket edenlerin de gözünü para hırsı bürümüş olan muhterislerin de kaprislerine boyun eğmeyeceğiz. Eğer binanız depreme dayanıklı değilse, sel veya heyelan tehdidi altındaysa hiç vakit kaybetmeden dönüşüm sürecini başlatın. Afetle karşılaşmadan, deprem kapımızı çalmadan önce siz tedbirinizi alın” dedi. Hizmetlerine hız veren
Endonezyalı mevkidaşı Prabowo Subianto ile bir araya geldi. Marles ile askeri işbirliğini kolaylaştırmanın yollarını görüştüklerini aktaran Subianto, iki ülke arasındaki işbirliğinin bölgesel barış ve istikrara önemli katkı sağlayacağını söyledi. Bakan Subianto, iki ülkenin
yetkililer, kazayla ilgili soruşturma başlatıldığını belirtti. Söz konusu kaza Avustralya’da uzun yıllardır yaşanan ölümcül kaza olarak kayda geçti.
Avustralya’daki ortak askeri eğitim de dahil olmak üzere güvenlik bağlarını güçlendirme ve Endonezyalı öğrencilerin Avustralya’daki eğitimi konularında mutabakata vardıklarını bildirdi. Marles daha önce de Singapur’da düzenlenen Asya-Pasifik bölgesinin en önemli güvenlik forumu Shangri-La Diyaloğu’na katılmıştı.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Çevre Haftası dolayısıyla düzenlenen 9 millet bahçesinin açılış törenine Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nden canlı bağlantıyla katıldı. Erdoğan, yaptığı konuşmada, hizmete girecek Adıyaman Millet Bahçesi’nin 505 bin, Giresun Bulancak Millet Bahçesi’nin 28 bin, Düzce Cumayeri Millet Bahçesi’nin 72 bin, Bursa Harmancık Millet Bahçesi’nin 40 bin, Bolu Gerede Millet Bahçesi’nin 295 bin, Afyonkarahisar Şuhut Millet Bahçesi’nin 125 bin, Adana Aladağ Millet Bahçesi’nin 200 bin, Sivas Şarkışla Millet Bahçesi’nin 150 bin, Erzincan Tercan İlçesi Camiişerif Millet Bahçesi’nin 52 bin metrekare olduğunu bildirdi.
TOPLANMA ALANI
Açılışı yapılacak millet bahçelerinin toplam büyüklüğünün 1 milyon 466 bin metrekare olduğunu belirten Erdoğan, şehirlerin güzelliğine güzellik katacak millet bahçelerinin ülke ve millete hayırlı olmasını diledi. Erdoğan, millet bahçelerinin her birinin yeşil alanları, tesisleri, yürüyüş ve bisiklet yolları, spor sahaları ve sundukları diğer imkanlarla göz kamaştıran projeler olduğunu söyledi. Millet bahçeleriyle şehirlere insanların nefes alabileceği yeşil alanlar kazandırmakla kalmadıklarını aynı zamanda çocuklardan yaşlılara, gençlerden çalışanlara kadar farklı toplum kesimlerinin sosyal ihtiyaçlarını da karşıladıklarını vurgulayan Başkan Erdoğan, şunları dile getirdi:
100. YILDA HEDEF
500 MİLLET BAHÇESİ
“Bu millet bahçelerimizin tamamı afetlerde toplanma alanı olarak da hizmet vermektedir. Özellikle asrın felaketi olan 6 Şubat depremlerinde bu tarz toplanma alanlarının önemini daha iyi kavradık.
Cumhuriyetimizin 100. yılında hedefimizi, 81 milyon metrekareden 100 milyon metrekareye çıkardık. Millet bahçesi sayımızı da 500 olarak güncelledik. Şimdiye kadar toplam 21.5 milyon metrekare büyüklüğündeki 189 millet bahçemizi hizmete aldık. Halihazırda 27.5 milyon metrekare büyüklüğündeki 137 millet bahçemizin yapımı devam ediyor. Bu alandaki vizyon projemiz Atatürk Havalimanı’na yapmakta olduğumuz 7.7 milyon metrekare büyüklüğe sahip millet bahçemizdir. Her ne kadar, birileri seçim sürecinde burayı yabancı şirketlere peşkeş çekme niyetlerini ifade etseler de milletimiz 14 ve 28 Mayıs’ta sandığa yansıttığı iradesiyle tüm bu niyetleri kursaklarda bırakmıştır. İstanbul Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi ile ülkemiz genelindeki 500 millet bahçemizin tamamını bitirdiğimizde 81 vilayetimizin çehresinin de değişeceğine inanıyorum.”
Sözü depreme getiren Erdoğan, şöyle devam etti: “Marjinal kesimlerin engelleme çabalarına rağmen dönüşüm yapabildiğimiz yerlerde yıkılan bina sayımız, dolayısıyla can kaybımız da az oldu ama kentsel dönüşüm projelerinin önünün kesildiği bölgelerde maalesef üzüntümüz katlanarak arttı. Bu tecrübeler ışığında artık kentsel dönüşüm meselesinde daha kararlı, daha dirayetli adımlar atacağız. İdeolojik saplantılarla hareket edenlerin de gözünü para hırsı bürümüş olan muhterislerin de kaprislerine boyun eğmeyeceğiz. Eğer binanız depreme dayanıklı değilse, sel veya heyelan tehdidi altındaysa hiç vakit kaybetmeden dönüşüm sürecini başlatın. Afetle karşılaşmadan, deprem kapımızı çalmadan önce siz tedbirinizi alın.” Açılışını yaptıkları millet bahçelerinin tüm şehirlere, millete hayırlı olmasını dileyen, emeği geçenleri tebrik eden Erdoğan, Adıyaman’a 14 ve 28 Mayıs’ta şahsına ve Cumhur İttifakı’na gösterdiği büyük teveccüh için şükranlarını sundu. En yakın zamanda deprem illerini yeniden dolaşacağını belirten Erdoğan, diğer illerdeki vatandaşlara da destekleri için teşekkür etti. Erdoğan, 6 Şubat depremlerinde hayatlarını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet dileyerek, “Rabb’im, ülkemizi her türlü afetten korusun diye dua ediyorum” dedi.
Richard Maza is Docker River’s only cop. How the Mabo decision led this police officer to Docker River, one of Australia’s most remote communities?
In an old donga, made red with the dust of the central ranges, Richard Maza is policing one of Australia’s most isolated communities - and he’s doing it alone. The Remote Sergeant with the Northern Territory Police lives in Kaltukatjara (Docker River), an Aboriginal community at the base of the Petermann Ranges. Isolated by the outback terrain, the community is a two-hour drive down a dirt road to the next town, across the border in Western Australia.But for Sergeant Maza, a Komet man from the equally isolated Mer Island (Murray Island) in the Torres Strait, remote policing is as much a passion as it is a profession.
“Community work, it’s unique work in policing, and I find it’s challenging and very interesting,” he said.
Building a rapport
Docker River’s only cop has an easy way about him that the locals respond to. Walking through town, he chats freely with people sitting under trees, in cars, or as they come and go from the local store. He said his Indigenous background helped him identify shared values and build a rapport.
“I want to find out their cultural side of things, and if there are some similarities with some of their beliefs,” Sergeant Maza said. “When they realise you know the stories here they’re like, ‘OK, so he cares about us a little bit more’. “That Indigenous point of view, I think that helps me a great deal with the community members here.”
Joining the police
Born in Innisfail in far north Queensland, Sergeant Maza lived on Mer Island (Murray Island) until he was five. The island, famous for the landmark High Court case brought against the Queensland government by Eddie Mabo, successfully overturned the doctrine of terra nullius - the claim that Australia belonged to no-one prior to colonisation.
The 1992 Mabo decision was a watershed moment for Indigenous land rights and led to the establishment of native title. It was also the catalyst that led Sergeant Maza to join the police.
“Growing up in the Torres Strait, it gave me cultural understanding,” he said. “We were going through some phases in Australia, a lot of it to do with changes with legislation and multiculturalism and I thought that time - to get into the police force - was the best time to get in and address and reflect what the actual community looks
like. “It was important for me to get in there and that’s where I started my policing career.”
‘Come and have a chat’
After 17 years with the Queensland police, Sergeant Maza moved to the Northern Territory in 2021 looking for a change, and landed in Kaltukatjara (Docker River), a beat covering hundreds of square kilometres. The township has a community of about 300 people, but sitting at the intersection of the Northern Territory, South Australia and Western Australia, where people from neighbouring communities travel freely between the states, that number can change in a matter of hours. Docker River Store Manager Peter Hunt said that was when trouble set in. “Just recently, we had a funeral, where people came from Warakurna and up from Mutitjulu and there was constant fighting,” he said. “There were a lot more issues going on.” Mr Hunt said while crimes were often minor and could be de-escalated, it was something the town’s predecessors had struggled to manage. “Most of the police that come out here, there have been some very heavy-handed ones,” he said. “But Richard takes the approach [of] … ‘come and have a chat’ and he calms it down that way, rather than the heavy-handed ‘you’re causing a ruckus and I’m going to lock you up’.
“He understands, he talks to people, which is what it’s all about.”
Laidback approach
In the months since Sergeant Maza arrived, Mr Hunt said crime in the community had more than halved. Explaining the decline, Sergeant Maza said what worked in the city didn’t work on the land. “If you’re engaging, and you’ve got a laidback lifestyle or laidback communication skills, they seem to be more accepting,” he said.
“It takes a little time, but it’s time well spent because, at the end of the day, it’s working two ways; I’m helping the community, communities are helping me.” The Mabo decision and his time in the Torres Strait may be the reason the sergeant joined the police, his time in Kaltukatjara (Docker River) may be the reason he stays. “I’ve been here probably about 18 months now, and I’ve grown to a stage … [where] I really like this community,” he said. “It’s a challenging job, but I’ve been accepted here.q “I don’t think I’ll look at going back to mainstream [policing] for a little while.”
Something as common as a haircut shouldn’t be an overwhelming sensory experience. But the feeling of hands running through hair, clippers buzzing, and music blaring can sometimes become too much. “I would personally kind of liken it to drowning, or [a] really claustrophobic feeling,” Bee Strike said. “It feels like everything is too much, and I’m kind of being swallowed up.” Mx Strike has autism and attention deficit hyperactivity disorder (ADHD) and sometimes experiences sensory overload.
Sensory processing difficulties can affect up to 96 per cent of people with autism, according to Autism Spectrum Australia. When a person’s senses take in more information than they can process, it can cause a sensory overload, which causes the brain to respond as though it was experiencing a life-threatening situation.
Large crowds, bright lights, loud sounds, and strong smells or tastes are just some of the potential triggers. “My average experience with hairdressers is … generally places that come with a lot of sensory overload, a lot of noise, and a lot of everything,” Mx Strike said. “In my experience, mostly it’s been a terrible time. I love the end product, but I really struggle with the experience.”
Small actions that make a big difference
It’s something hairstylist and salon owner Stevie Vincent has been trying to address. “If someone’s not used to making little accommodations, they might feel like it’s a lot of work to do,” she said. “However, I think that just being a good human and trying to make a pleasant experience for everyone is never going to be a negative.”
Switching from clippers to scissors, consulting clients about the smell and texture of hair products, and using products like face shields, are some of the measures Ms Vincent takes. Sensitivity to sensory inputs is one of the diagnostic criteria of autism spectrum disorder, but can also go
‘I’m being swallowed up’: Something as common as a haircut can overwhelm people with autism and ADHD... Something as common as a haircut shouldn’t be an overwhelming sensory experience - but for people with autism or ADHD, the feeling of hands running through hair, clippers buzzing, and music blaring is sometimes too much.
she did not “treat” sensory overload, but instead tried to understand more about clients’ sensory profile to understand how they responded to stimuli.
She said stress could be a contributing factor, but there were ways to reduce it.
“It might be things like remembering to go for a walk, or to drink water, or putting boundaries in place at work and in our personal life to safeguard our energy,” she said.
Ms Menon said people who experienced sensory overload were often worried about how they appeared to others when they were trying to deal with it.
“Many of us are worried about public perception of using accommodations for fear of being called ‘weird’, so instead we brave the sensory elements, which can sometimes cause meltdowns and shutdowns,” she said.
Ms Menon highlighted the importance of including people with disability in finding solutions.
“We have this saying, ‘nothing about us without us’,” she said.
hand-in-hand with other conditions, including ADHD and post-traumatic stress disorder (PTSD).
Ms Vincent lives with both and experiences sensory overload herself.
“I’ve spent so much time being uncomfortable, I don’t want anyone else to be uncomfortable,” she said.
“Being able to find out what someone needs, it’s not that hard to cater for it.”
Hair industry lacks training
Australian Hairdressing Council chief executive Sandy Chong CEO said there was no formal training available for hairdressers on dealing with clients who have a disability.
She said she had been trying to source funding to educate staff on employing people with disabilities, and would like to see salons planning for clients with disabilities.
“We are not a big business and do not have the financial capability to
offer financial aid to our members to accommodate guests with a disability,” she said. “Salons should include disability access in the initial design of their business, if possible.”
Psychologist Sandhya Menon, who has autism and ADHD, said sensory overload felt like her world was closing in on her.
“I feel stressed, I often need to get away to find a safe space where I can go offline,” she said.
“When we’re in sensory overload every single thing gets exacerbated, every noise, even people talking to me, people checking if I’m OK, that is additional input that I cannot process.
“And I guess the best way that I describe overload is trying to contain a supernova of light and energy in my body.”
Ms Menon said as a psychologist,
“Asking an autistic person to do a sensory audit of a space for example, will be much more helpful than having a neurotypical [person] try to assess the sensory environment, because they’re likely to miss many of the details that we tune into,” she said.
Asking first can help
Mx Strike said they did not like the stickiness of gel in their hair, which caused a visceral reaction.
“At Hearts and Hues, Stevie will always ask me if I want to smell the products first or she will describe texturally what they’re like, as she is trying to help me find the products that I want to use,” they said.
“The sensory experience is something that is included without even having to ask, which I find super helpful.”
It is positive experiences like this which keep Bee coming back for a haircut.
Taliban yönetimi, ABD işgali boyunca Avustralyalı yetkililere askerlerinin işlediği savaş suçlarını araştırmaları amacıyla Afganistan’da incelemelerde bulunmaları için izin verebileceklerini duyurdu.
Taliban Sözcüsü Zabihullah Mücahid, Sydney merkezli SBS News’e yaptığı açıklamada, savaş suçlarının araştırılması için Avustralyalı yetkililerin ülkeye gelebileceklerini söyledi.
YATER Kİ DÜRÜST OLUN
Mücahid, soruşturmanın nasıl yapılacağına ve kimlerin savaş suçunun araştırılacağına ilişkin kendilerine bilgi verilmesi gerektiğini kaydetti.
Soruşturmanın dürüst şekilde yapılacağına yönelik güven
duymaları halinde Avustralyalı yetkililere ülkeye giriş izni verebileceklerini ve her türlü kolaylığı sağlayabileceklerini belirten Mücahid, “Anlaşırsak diplomatik kanalların dahil edilmesinin ardından güvenliği tamamen sağlarız. Bu konuda sorun yok.” diye konuştu.
ROBERTS-SMITH DAVASI
Avustralyalı eski asker Ben Roberts-Smith, Afganistan’daki görevi sırasında savaş suçu işlediğine dair haberlerin ardından çeşitli gazete ve gazetecilere açtığı hakaret davasını kaybetmişti.
Mahkemede 6 cinayet işlediği iddia edilen RobertsSmith’in 4 cinayet işlediğine hükmedilmişti.
vustralya’nın Ukrayna’ya gönderdiği askeri yardımların Polonya’ya ulaştığı bildirildi. Avustralya Savunma Bakanlığı, yardımın içeriğine ilişkin bilgi vermezken yardımları taşıyan kargo uçağının Polonya’ya iniş yaptığı belirtildi. Ukrayna için “Bushmaster” tipi zırhlı personel taşıyıcı gönderildiği ifade edildi. Öte yandan, ABD ile Ukrayna’nın Avustralya’nın daha önce emekliye ayırdığı “F/A-18 Hornet” tipi savaş uçaklarının da Ukrayna’ya gönderilmesini görüştüğü iddia edildi. Avustralya’nın uçakları göndermesi durumunda Ukrayna’nın bunlarla Rus hava sahasını ihlal etmeyeceği konusunda ABD’ye teminat verdiği vurgulandı. Avustralya, şimdiye kadar Ukrayna’ya 665 milyon dolar değerinde askeri yardım yaptı.
Since: 23 April 2018
Avustralya Savunma Kuvvetleri Genel Müfettişliği (IGADF) de daha önce Afganistan’da görev yapan askerlerin savaş suçu işlediklerine dair iddiaları soruşturmuştu.
IGADF, Kasım 2020’de yayımladığı raporda 39 Afgan sivilin askerlerce öldürüldüğünü ortaya koymuştu.
Raporu kamuoyuna açıklayan Avustralya Genelkurmay Başkanı Angus Campbell, işlenen suçlar nedeniyle Afgan halkından özür dilemiş, suça karışan Özel Kuvvetler birliklerindeki tüm askerlerin madalya ve nişanlarının geri alınacağını bildirmişti.
Page Layout & Design Necmettin Öksüz
Page Editors
Ali Haydar, Tanyeli, Davut Kılıç, Ümit Uyar, Fatma Gençtürk, Mustafa Sülün, Dr. Hilal Çoruhlu, Elif Sele, Sinem Taslak, Suzan Çalımlı, Murat Özdamar, Miqdad Hassan, Murat Sirin, Zeynep Doktoroğlu
Melbourne Team
Murat Gümüş (Melbourne General Manager), Ümit Uyar (Distribution), Ömer Boyacı (Youth&Sport), Furkan Boyacı, Adem Taliç (Editor), Emre Boyacı, Saban Han, Murat Şirin, Salim Boyacı, Ali Kurt, Ayşe Sakar, Elif Sele, Hilal Kırmızı, Moemina Shukur, Salahaddin Kayıkcı, Zeynep Doktoroğlu
Brisbane Team Ahmet Raci Karataş, Dr. Sait Erdem, Ömer Akdeniz, Metin Uyanık
Western Australia
Mehmet Kırmızıoğlan (Distribution), Gürhan Candemir, Hamza Serin, Harun Parlak, Hasan Mulla
South Australia
Mustafa Ergül (Distribution)
Turkey Necmettin Aksoy, Ardi Ocgu, İbrahim Kalın, Murat Özdamar
IT Grup
Erol Gülçinay, Adem Talic, Hakan Evecek, Soner Çoruhlu
TURKISH MEDIA SYDNEY RADIO TEAM
Fatma Gençtürk, Bilge Başafacan, Ergül Uybadın, Derya Sekmen, Büşra Kale, Tuğba Aksoy, Neşe Sözen, Nevin Hüseyin, Tanyeli, Serkan Uyanık, Sülhan Yılmaz, Tuğçe Köksal, Yasin Köksal, Ahmet Kele, Azra Vejzovic
TURKISH MEDIA MELBOURNE RADIO TEAM
Murat Şirin, Ümit Uyar, Elif Sele, Zeynep Doktoroğlu, Salim Boyacı, Adem Talic
Advertisements
Sydney (Türker Demiryürek): 0426 982 050
Melbourne (Ümit Uyar): 0481 136 901
Brisbane (Serkan Uyanık): 0401 398 922
Western Australia (Mehmet Kırmızıoğlan): 0401 556 500
Diyarbakır’da evlat nöbeti tutan annelerin ahı, HDP’yi de dahil ederek bir araya getirdiği 7’li masayı dağıttı. Partilerinden peş peşe istifaların yaşandığı 6 liderin hiçbirisi Meclis’e giremezken Kılıçdaroğlu ile Akşener’in de koltuğu sallanmaya başladı. 2018 seçiminde yüzde 11.7 olan HDP’nin oyu ise 8.8’e düştü.
rlandalı 33 yaşındaki Stephanie Cathrine Özengeç, Muğla’da Müslüman
oldu ve “Elif” ismini aldı. Muğla’nın Ortaca ilçesinde eşi Uğur Özengeç ile yaşayan Stephanie Cathrine Özengeç, Müslümanlığı araştırıp, kendi isteğiyle İslamiyet’e geçmek istediğini belirterek, eşiyle Muğla Müftülüğüne başvurdu.
Cathrine için Muğla İl Müftüsü Yaşar
Çapçı’nın makamında ihtida töreni düzenlendi. Muğla İl Müftülüğü personeli Fatih Yaşatır tarafından Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan merasimde İl Müftüsü
Yaşar Çapçı okunan ayetlerin mealini verdi ve ayetler ışığında İslam dini hakkında bilgi aktardı. Merasimde İl Müftü
Yardımcıları Sema Özbakış ve Erkan Saral ile birlikte çiftin anneleri Asiye ve Mora da hazır bulundu. Cathrine Özengeç , ihtida töreniyle “Elif” ismini alarak Müslüman oldu. Stephanie Cathrine, çocukluğundan beri arayış içerisinde olduğunu, özellikle Kur’an’ı okuduğunda kendisini tatmin eden bilgilere ulaştığını ifade etti. Uğur Özengeç de eşinin uzun süredir İslam’ı seçme konusunda bir düşüncesi olduğunu bugün de bu kararı vermesi dolayısı ile İl Müftülüğüne geldiklerini belirterek bundan dolayı mutlu oldukların söyledi.
Eli kanlı terör örgütü PKK ve siyasi uzantısı HDP tarafından dağa kaçırılan evlatları için 4 yıldır HDP önünde evlat nöbeti tutan acılı annelerin ahı, Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimlerinde Başkan Erdoğan’ı devirmek için üst aklın bir araya getirdiği zillet masasını yerle bir etti.
KOLTUKLARI SALLANIYOR
Aldıkları ağır seçim yenilgisi sonrasında masayı oluşturan partilerden istifalar ardı ardına gelmeye başladı. Masanın kurucusu ve ittifakın cumhurbaşkanı adayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İYİ Parti lideri Meral Akşener’in koltuğu ise sallanmaya başladı. Kurultaya gitmeyi kabul etmek zorunda kalan Kılıçdaroğlu’nun karşısına çok sayıda aday çıkması beklenirken, Diyarbakır anneleri,
“Yedili ittifakı annelerin gözyaşı yerle bir etti. Rabbimiz zalimlere fırsat vermedi. Artık birbirlerini yiyecekler. Bir yıla kalmaz siyasetten tamamen silinecekler. İnşallah daha beter olurlar” tepkisini gösterdi.
BUNLAR İFLAH OLMAZ
Diyarbakır annelerinden Sabire Aydın, şunları söyledi: “Anaların ahı böyle yerde kalmıyor demek ki. Allah’a şükürler olsun teröristlerle iş tutan yedili masanın her biri bir yere savruldu. Seçimde halktan yedikleri tokatla darmadağın oldular. İnşallah daha beter olurlar. Bundan sonra da iflah olmayacaklar inşallah. Partilerin hepsi karıştı. Daha da karışacak. Hep içimizde umut var. Geçen hafta kavuşan evlat hepimizi sevindirdi. Gittikten iki ay sonra öldü diye haberi gelmiş. O kadar
sevindim ki sanki kendi çocuğum gelmiş gibiydi. 8 yıl sonra çok büyük bir mucize gerçekleşti. 4 yıldır bir gün bile ayrılmadılar buradan. Ailece hepsi geliyordu. İnşallah bütün çocuklar kurtulup geri dönecek. Annelerin, ailelerin yüreğini yakanlar, onlarla birlikte iş tutanlar bin beter olacak.”
HEPSİ SİLİNİP GİDECEK Diyarbakır annelerinin sembol ismi Ayşegül Biçer de şunları dile getirdi: “Rabbim fırsat vermedi bu zalimlere. Artık birbirlerini yiyecekler. Çünkü anneler sadece evlatlarını istediler. Bir annenin gözyaşının yere dökülmesi arşı alayı titretir. Masayı kuran partilerin liderlerinin hiçbiri Meclise bile giremedi. Daha bu yolun başı. Sürünecekler. Allah’ın izniyle bir yıla kalmaz Türkiye siyasetinden silinecekler.”
30. Meclis Başkanı
Bahadır Yenişehirlioğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte yer aldığı fotoğraf karesini paylaştı. Paylaşım sosyal medyada viral olurken, çok sayıda sosyal medya kullanıcısı Erdoğan ile Yenişehirlioğlu’nun yer aldığı kareyi, Abdülhamid Han ve Mabeyn-i Hümayun Başkatibi Tahsin Paşa’nın filmdeki sahnesine benzetti.
AK Parti Grup Başkanvekili oyuncu Bahadır Yenişehirlioğlu, Payitaht Abdülhamid dizisine atıfta bulunarak, “Elhamdülillah biz tarihi iyi okuyarak tekerrür etmesini değil, ders alıp tanıklığını değiştirip dönüştürmeye yönelik çalışmalar ortaya koyduk. Küreselciler, emperyalistler birleştiler ama tarih bu defa tekerrür etmedi, Başkan Erdoğan kaldığı yerden vazifesine devam etti” dedi.
TRT 1’de yayınlanan Payitaht Abdülhamid ve Barbaros Hayreddin dizilerinin başarılı oyuncusu Bahadır Yenişehirlioğlu şimdi gerçek hayatta milletin hizmetinde. AK Parti’nin Manisa Milletvekili ve Grup Başkanvekili Bahadır Yenişehirlioğlu, hem hızlı bir giriş yaptığı siyaset hem de rol aldığı dizilere ilişkin çok özel açıklamalarda bulundu.
TARİHTEN DERS ALIRSAN TEKKERRÜR ETMEZ!
Payitaht Abdülhamid dizisinin tarihe tanıklık eden kült bir dizi olduğunu ve yeni nesle o dönemi çok net şekilde anlattığını belirten Yenişehirlioğlu, şunları dile getirdi: “Payitaht Abdülhamid dizisinde Sultan Abdülhamid Han’ın hayatının işlenmesinin ana sebeplerinden biri, o dönemle bu dönemin bir biriyle çok benzer olmasıydı. Düşmanlıklar, dostluklar, uluslararası güçlerin niyetleri ve Türkiye düşmanlıkları, aşağı yukarı bugünle bire bir örtüşüyor. Malum ‘tarih tekerrür eder’ diye bir kural vardır. Ama tarihten ders almayanlar için tarih tekerrür eder. Eğer tarihten ders alıyorsanız o zaman bunu değiştirip dönüştürme gücünüz ortaya çıkar. Biz o dönemi yeni neslimize, insanımıza anlatmak, oynanan oyunları göstermek ve bundan dersler çıkartarak bugünü inşa etmelerinin alt yapısını hazırladık aslında.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teveccüh göstermesiyle milletvekili
seçilerek siyasete en üst makamdan davetle atıldığını ifade eden Usta Oyuncu, şöyle devam etti:
MİLLETİMİZ LİDERİNE
SAHİP ÇIKMIŞTIR
“Bu dizinin etkisinin hiç geçmediği, dünyanın birçok ülkesinde yayınlanıp aynı etkiyi sürdürdüğü için doğal olarak Cumhurbaşkanımızın yanında verdiğim fotoğraf, o dizideki Abdülhamid Han’ın yanındaki Tahsin Paşa’nın duruşuyla eş değer olarak kabul edildi. Sosyal medyada da viral oldu. Elhümdülillah biz tarihi iyi okuyarak, bundan dersler çıkararak, tarihin tekerrür etmesini değil, tarihten ders alıp tarihin tanıklığını değiştirip dönüştürmeye yönelik çalışmalar ortaya koyduk. Nitekim Cumhurbaşkanımız seçimler sonucunda, tekrar kaldığı yerden vazifesine devam etti. Bütün dünyadaki küreselciler,
emperyalistler, bütün terör şebekeleri el birliği yapmış olmasına rağmen, topu tüfeği bir tek şahsı yıkmak üzere konuşlandırırken, vatandaşımızın teveccühü sayesinde bunu başaramadılar.
Tarih tekerrür etmedi. Abdülhamid Han’a yapılanlar Cumhurbaşkanımıza yapılamadı. Halkımız, ‘Evet biz Cumhurbaşkanımıza güveniyoruz. Biz onun yönetimini arzu ediyoruz. Meclis çoğunluğunu ona ve Cumhur İttifakı’na teslim ediyoruz. Cumhurbaşkanı olarak Recep Tayyip Erdoğan’ın kaldığı yerden vazifesine devam etmesini istiyoruz. Çünkü Türkiye’yi uluslararası platformda yüceltecek, büyütecek ve güçlü kılacak olan kişinin o olduğuna inanıyoruz’ dedi ve benim varlığım da enteresan bir renk oluşturdu açıkçası.”
!AK Parti İstanbul Milletvekili Numan Kurtulmuş, TBMM Başkanlığı seçiminin üçüncü turunda 321 oy alarak Meclisin 30. başkanı oldu. TBMM Genel Kurulunda yapılan üçüncü tur oylamada 584 milletvekili oy kullandı. AK Parti İstanbul Milletvekili Numan Kurtulmuş 321, CHP Ankara Milletvekili Tekin Bingöl 160 , Yeşil Sol Parti (YSP) Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları Oruç 51, İYİ Parti İstanbul Milletvekili Cihan Paçacı 43, TİP Hatay Milletvekili Şerafettin Can Atalay 4 oy aldı. 5 oy da geçersiz sayıldı. Üçüncü tur oylamada üye tamsayısının salt çoğunluğunu (301 milletvekili) sağlayan AK Parti İstanbul Milletvekili Numan Kurtulmuş, TBMM’nin 30. Başkanı oldu. Geçici TBMM Başkanı Devlet Bahçeli de TBMM Başkanı seçilen Kurtulmuş’a başarılar diledi. SİYASET MERDİVENİNİ ADIM ADIM ÇIKTI Numan Kurtulmuş, lisans ve yüksek lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesinde tamamladı. 1992 yılında İktisat Doktoru, 1994 tarihinde İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinde “doçent” unvanını alan Kurtulmuş, ABD’de Cornell Üniversitesinde akademik çalışmalarını sürdürdü, 2004’te profesör oldu. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinde uzun yıllar Sosyal Siyaset ve İnsan Kaynakları Yönetimi konularında ders veren Kurtulmuş, 1998 yılında aktif siyasete girerek Fazilet Partisi İstanbul İl Başkanı ve Genel İdare Kurulu üyesi olarak görev yaptı. 2008’de Saadet Partisi Genel Başkanı seçilen Kurtulmuş, 1 Kasım 2010’da Halkın Sesi Partisini (HAS Parti) kurdu. HAS Parti, 2012’de bütünleşme kararı alarak AK Parti ile birleşince, Kurtulmuş, AK Parti’de Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı oldu. 62. Hükümet’te Başbakan Yardımcılığı, 63, 64 ve 65. Hükümetler döneminde Başbakan Yardımcılığı ve Hükümet Sözcülüğü görevlerini üstlenen Numan Kurtulmuş, 65. Hükümet’te yapılan değişiklikle Kültür ve Turizm Bakanı oldu. AK Parti 6. Olağan Kongresinde MKYK üyeliğine seçilen Kurtulmuş, AK Parti Genel Başkanvekilliği görevini yürütüyordu. Numan Kurtulmuş, evli ve üç çocuk babası.
İLK KUTLAMA SAH İ BE GAFAROVA’DAN Öte yandan, Azerbaycan Milli Meclisi Başkanı Sahibe Gafarova, TBMM Başkanı seçilen Numan Kurtulmuş’u kutladı. Milli Meclis’ten yapılan açıklamaya göre, Gafarova, telefonla arayarak Kurtulmuş’u tebrik etti ve yeni görevinde başarılar diledi. Gafarova, Kurtulmuş’u resmi ziyarette bulunması için Azerbaycan’a davet etti. Kurtulmuş ise Gafarova’ya teşekkür ederek, TBMM ile Milli Meclis arasındaki ilişkileri yükselen çizgide geliştirmek için hiçbir çabadan kaçınmayacağını ifade etti.
Another member is hinting at a potential bid for CHP leadership as the party struggles to maintain credibility, with supporters angered by consecutive election losses...
The list of Republican People’s Party (CHP) members jockeying for their leader Kemal Kılıçdaroğlu’s chair is growing as chants for change increase after the opposition’s defeat in Türkiye’s May elections.
“I will not avoid taking on responsibility but I will not hold back from sacrifice either,” Özgür Özel, a deputy chair and a representative from the Manisa province, vowed Sunday in response to queries about his potential bid for Kılıçdaroğlu’s seat.
“I will take a stance as part of the broadest consensus if I must. I will get in touch with anyone I have to listen to and talk to. The CHP should not block anyone’s path,” he said, joining the chorus calling for “accountability” within the party.
His remarks echoed CHP Istanbul Mayor Ekrem Imamoğlu who has been “voluntarily hel-
The Syrian wing of the PKK terrorist organization, the YPG, fired five rockets from Syria that landed in the bordering area in southeastern Türkiye, security sources said. The rockets fell in the Öncüpınar Border Gate area in the Kilis province, said the sources on condition of anonymity due to restrictions on speaking to the media. No casualties were reported. However, security measures have been increased in the region. Meanwhile, the Defense Ministry said that the armed forces immediately began to hit the site from where the attack was carried out and eliminated 12 terrorists. Five were eliminated on Monday and seven a day earlier.
ming” a campaign for change and arguing that “somebody must answer” for the party’s losses in both presidential and parliamentary elections.
Regarding Imamoğlu’s insistence on change, Özel commented: “The party needs all of us. It’s not possible to overlook or negate any of us. Of course, the attitude here shouldn’t harm Kılıçdaroğlu’s respectability. We must all avoid rhetoric that devalues Kılıçdaroğlu.”
The defeat has since sparked anger within the CHP ranks but despite mounting pressure and calls for the resignation of their leader, the party blamed “unfair conditions” for poor performance.
Days after the election results, all members of the central executive committee walked out on Kılıçdaroğlu, who “welcomed” their resignations.
Since then the CHP le-
ader has remained silent save for reiterating that he would remain “on duty.”
The CHP is scheduled to hold an election to choose its next chairperson at its upcoming general assembly later this year and Kılıçdaroğlu will probably be challenged. While he did not openly say it, widespread rumors claim he would run again for the prestigious post.
Until then, he faces surging opposition to his rule, including from his trusted aides.
The mayor’s endeavor
Imamoğlu, whom Kılıçdaroğlu fondly referred to as “my son” during the election campaign, dropped another hint on Sunday that he might challenge his leadership.
“I will run only for one thing and that is a major change in Türkiye, just as we did in Istanbul,” Imamoğlu told reporters in Istanbul.
n Macedonian-born Turkish basketball virtuoso Cedi Osman, a luminary in the NBA representing the Cleveland Cavaliers, recently ventured into the heart of the earthquake-stricken region, leaving an indelible mark on the lives of those affected. Accompanied by UNICEF, Cedi Osman embarked on a poignant journey to Antakya, a city shattered by the ravages of the earthquake. Amid the debris and remnants
of shattered lives, a discovery stirred his emotions. In the tranquil courtyard of a school, he stumbled upon a deflated basketball, its once vibrant spirit now punctured and forlorn. This symbol struck a chord within his soul, a testament to the resilience of a community longing for solace amid their collective suffering. With a commitment to bringing joy to the lives of the afflicted, Cedi Osman dedicated an entire day to
President Recep Tayyip Erdogan’s recent visit to the three Gulf countries of Bahrain, Saudi Arabia and Qatar comes at a critical juncture in the Gulf region and the Middle East. The current global disorder and regional rivalry for power has taken its toll on the political architecture and ordinary citizens of the Middle East and the larger Muslim world. There is an urgent need to establish power equilibrium to address the pressing security and economic challenges and avoid new conflicts. This can happen only when the key stakeholders initiate a new period of intra-regional solidarity and claim their regional ownership.
The Gulf region, like the rest of the world, is not immune to the corroding effects of globalization gone astray. While global interdependence has brought blocks of countries in Europe and the United States closer to one another, it has dismantled old alliances and sowed seeds of conflict and war in other parts of the globe, including the Muslim world. Since the end of the Cold War, the search for a global balance of power has not produced a new order. The Bosnian war, the Rwanda genocide, Iraq’s invasion of Kuwait and the first Gulf War, the U.S. led invasions of Afghanistan and Iraq following 9/11, the Russian annexation of Crimea, the wars in Libya, Yemen and Syria and the rise of militia groups and non-state actors, inter alia, point to the extremely fragile nature of the post-Cold War period. These conflicts, regardless of their reasons or manipulators, call for closer cooperation among Middle East nations. Furthermore, the rise of violent extremism in the form of alQaeda and Daesh on the one hand, and the deepening sectarian conflict between Sunni and Shia Muslims on the other, require a long-term vision and wise political leadership. Muslims cannot let violent extremism and sectarianism define their faith and destroy their future. Speaking at the International Peace Institute in Bahrain, President Erdoğan reiterated his commitment promoting peace and stability in the Middle East and warned, “We cannot leave our future at the mercy of others.”
Regional ownership calls for dealing with the challenges and crises of the Middle East and the Muslim world through strengthened dialogue in the fields of security and economic cooperation. This does not mean turning our back on the rest of the world. No form of “third worldism” and turning inside would work in the increasingly sophisticated and multi-polar world in which we live. To the contrary, regional ownership encourages openness to the world, but this can generate a win-win situation only when regional problems are no longer there for others to manipulate
to their advantage. Turkey pursues a policy of mutual empowerment with its neighbors and the larger Muslim world. It seeks regional solutions to regional problems. Getting our priorities right is a step in the right direction to cultivate winwin relationships that contribute to the growth and security of our peoples. Ending violent extremism and sectarian conflict is possible only when we realize that power equilibrium is in the interest of all parties. As we have seen in recent conflicts, seeking undue influence through proxies in other countries hurts everyone. No one can claim victory in self-defeating conflicts. Over the last decade, Turkey developed a wide-ranging relationship with the Gulf countries. Its current trade volume with Gulf Cooperation Countries (GCC) is a little over $16 billion. Given the economic potential, this is not sufficient but can serve as a basis for further cooperation in trade, energy, tourism, the defense industry, science and technology and education. The Turkey-GCC High Level Strategic Dialogue mechanism established in 2008 in Jeddah has helped realize new potential but ought to be further activated to create new opportunities. Turkey pays close attention to the security priorities and economic outlook of the GCC countries and supports regional initiatives to resolve conflicts in Yemen, Bahrain, Lebanon, Iraq, Syria and elsewhere. Talks concerning a free trade agreement between Turkey and the GCC are underway and can be signed this year under the Bahraini term presidency. This approach is reciprocated by the GCC countries, which understand Turkey’s security concerns over the PKK and FETÖ and have declared both as terrorist organizations. Saudi Arabia, Qatar and Bahrain, in particular, have taken a number of steps to stop the activities of FETÖ institutions and individuals in their countries. Fighting Daesh and other terrorist organizations ideologically and militarily is also a common goal shared by all parties. Equally important are the joint efforts to prevent the coupling of Islam with violence and terrorism by extremists in the Muslim world and Western countries. Turkey, Saudi Arabia and Qatar are working closely to resolve the conflict in Syria and help establish peace and security in Iraq. Closer cooperation among the countries of the region will help us all utilize our own resources for the peace and welfare of our people. Global challenges require a global outlook, but this must be complemented by regional partnerships and alliances at the same time. Without an anchor point in one’s own habitat, no one can sail safely in a world of disorder and instability.
miqdad@techyworks.com.au
In today’s rapidly evolving business landscape, data-driven decision-making has become an essential tool for organisations to stay competitive and make informed decisions. In simple terms, data-driven decisionmaking refers to the process of making strategic decisions based on data analysis, rather than relying on intuition or guesswork.
The Benefits of Data-Driven Decision Making:
One of the key benefits of data-driven decision making is that it provides organisations with a more accurate and comprehensive view of their operations. By analysing data from various sources, including customer feedback, sales trends, and operational metrics, businesses can gain insights into their strengths and weaknesses, identify areas for improvement, and make more informed decisions. Data-driven decision making also helps businesses to stay agile and responsive to changes in the marketplace. Organisations can quickly adapt to shifting consumer preferences, market trends, and emerging technologies by continuously analysing data and adjusting strategies accordingly.
Implementing a Data-Driven Decision-Making Process:
Organisations must establish a clear data strategy to implement a successful data-driven decisionmaking process. This involves identifying the types of data that are most relevant to the business, defining the metrics that will be used to measure success, and establishing a process for collecting and analysing data. It’s also important to have the right tools and technologies in place to support data analysis. This may include data visualisation software, data management systems, and predictive analytics tools. Another critical aspect of data-driven decision-making is ensuring that the organisation’s culture supports data-driven decision-making. This involves promoting a culture of data literacy, where employees at all levels of the organisation are trained in data analysis and are encouraged to use data to inform their decision-making.
Challenges of Data-Driven Decision Making: While data-driven decision-making offers many benefits, it also comes with its own set of challenges. One of the biggest challenges is the sheer volume of data businesses must manage. With the right tools and processes in place, it can be manageable to collect, analyse, and make sense of all the data. Another challenge is ensuring the accuracy and reliability of the data. Data can be affected by various factors, including data collection methods, human error, and system limitations. Therefore, it’s essential to have measures in place to ensure data quality and integrity. Finally, data-driven decision-making can also raise ethical concerns, particularly around data privacy and security. Organisations must ensure that they are collecting and using data responsibly and ethically, and that they are protecting customer data from breaches and unauthorised access.
Conclusion:
In today’s data-driven business landscape, datadriven decision-making has become a crucial tool for organisations looking to stay competitive and make informed decisions. By implementing a datadriven decision-making process, businesses can gain a more accurate and comprehensive view of their operations, stay agile and responsive to changes in the marketplace, and ultimately achieve greater success. While data-driven decision-making comes with its own set of challenges, by taking a strategic and responsible approach to data analysis, organisations can unlock its full potential and drive growth and innovation.
Encouraged by investor support, technology startups Fazla, GoWit and MentalUP, specializing in various fields such as e-commerce, waste management education and AI, are striving to expand their global arena presence.
Emboldened by new funding, Turkish technology startups are prioritizing entry into global markets, as investor expectations also shift toward supporting ventures boasting the potential to achieve international success. In contrast, startups that do not redirect their growth targets toward global markets are facing difficulties in finding investments. This year, MentalUP, a gamified education startup co-owned by Türk Telekom; Fazla, a pioneering waste management company; and GoWit, a leading advertising technology brand are utilizing their investments to expand globally. A major concern on a global scale, waste management and sustainability continue to make headlines across the world and continue to dominate the agenda. In response to the challenge, Fazla seeks to prevent waste generation in multiple industries, ranging from food, textiles and packaging to chemicals. Founded in 2016 by Arda Eren and Olcay Silahlı, Fazla aims to make an impact on waste management by converting existing waste into a circular economy with the highest environmental, social and financial benefits. Following its successful Series A round, the company has just announced that it secured a $6 million investment at a $43 million valuation in a funding round led by Esor Investment and 212, with the participation of TTGV, TKYB, Founder One and other investors. Techstars, the first investor in 2017, and Atlantic
Food Labs, who participated in the previous round, also made follow-on investments in the latest round.
Expansion in Spain
Fazla looks to utilize the investment to speed up its operations and strengthen its presence in the Spanish waste management ecosystem, in addition to expanding research and development (R&D) to increase the range of services it offers. “We initiated our international expansion in 2023. We established our local team in Spain as of March 2023 and we started our operations actively in the field,” said Olcay Silahlı, co-founder and CEO of Fazla.
“With this investment, we aim to expand our ongoing operations in 68 provinces of Türkiye and continue our expansion in Spain more robustly. With this interim investment round, we will continue to expand the impact and scope of our operations through our seven services, which are all developed by Fazla and are the products of various technologies. We will strengthen our investments in team growth and maintain our unique structure by incorporating experts in the field. We will continue to lead the transformation our world needs,” Silahlı said.
Holistic approach to waste
Arda Eren, co-founder and chief technology officer (CTO) of Fazla, emphasized the company’s extensive technology network. “As a deep tech organization, we enhance our impact exponentially with a holistic approach by designing our web, mobile and IoT solutions,
which we entirely develop in-house, with a data-oriented 360-degree perspective and a focus on traceability and scalability in waste management,” Eren said. “With this investment, we will continue our R&D investments to strengthen our developed solutions and expand our product portfolio.”
Growth in European market
Ali Karabey, co-founder of 212 and an investor in Fazla since 2021, leading the investment in the last two rounds, said the company has pioneered waste management in Türkiye and achieved “remarkable” momentum. “It is now expanding into the European market, with Spain as its first target country. The success of the team in Spain will be a significant step toward establishing dominance in the European market,” said Karabey. “We have full confidence that Fazla’s experienced and talented team will create a significant impact in the Spanish market.”
Vision for healthier world
Şevki Kuyulu, co-founder of Esor Investment, said Fazla’s technology reduces waste generation at the source. “Irreducible waste is recovered with the highest economic, environmental and social benefits. Due to the benefits it provides to the world, we decided to make the first investment of 2023 in Fazla,” Kuyulu said. “We believe that the waste-related issue we are facing today is crucial for our future, and with measures taken now, a healthier world is possible.”
n Meta Platforms’ Instagram, Alphabet’s YouTube, TikTok and Twitter could face regulatory action after European consumer group BEUC complained to the European Commission and consumer authorities that the online platforms allegedly facilitate the misleading promotion of crypto assets. U.S. regulators suing crypto platforms Coinbase and Binance, along with last year’s collapse of FTX,
have sparked concerns over consumer protection related to crypto assets such as bitcoin and ether. The European Union last
month adopted the world’s first comprehensive set of rules for crypto asset regulation (MiCa). BEUC in its complaint filed on Thursday said the proliferation of misleading advertisements of crypto assets on social media platforms is an unfair commercial practice as it exposes consumers to serious harm such as losing significant amounts of money. It said this was happening through advertising and influencers.
Çin ile ilişkilerin iyileşmeye başladığını hatırlatan Farrell, AB’nin Avustralya’nın ticaret ortaklarından sadece biri olduğunu ve blok pazarını Avustralya tarım ürünlerine daha fazla açmadığı takdirde ticaret anlaşmasını imzalamayacaklarını söyledi.
Avustralya Ticaret Bakanı Don Farrell, Avrupa Birliği’ni (AB) tehdit ederek, blokun ortak pazarı Canberra’ya açılmadığı takdirde ticaret anlaşmasını imzalamayacaklarını söyledi.
Financial Times’ın haberine göre, Farrell, Brüksel’de AB heyeti ile görüşmeden önce Avrupa ile imzalanması söz konusu olan ticaret anlaşmasına ilişkin konuştu.
Pekin yönetimine ticari konulardaki anlaşmazlıkları gidermek için “zeytin dalı” uzattıklarını ve böylelikle ilişkilerin iyileşmeye başladığını belirten Farrell, AB’nin Avustralya’nın ticaret ortaklarından sadece biri olduğunu ve blok pazarını Avustralya tarım ürünlerine daha fazla açmadığı takdirde ticaret anlaşmasını imzalamayacaklarını vurguladı.
BİZİ FAZLA KIZDIRMAYIN!
Bakan Don Farrell, AB ile “Avustralyalı çiftçileri diğer tedarikçilerle rekabete sokmaması” taleplerini dikkate alması halinde anlaşmayı imzalayabileceklerini dile getirdi.
Yenilenebilir enerjiye dayalı bir süper güç olacaklarına dikkati çeken Farrell, “Avrupalılar sahaya çıkıp topla oynamak zorunda. Geleceğin bir parçası olmak mı istiyorlar yoksa başlarını toprağa gömüp geçmişin bir parçası olarak mı kalmak istiyorlar?” sorusunu yöneltti.
“Onların (AB) bu büyümenin bir parçası olduklarından emin olmak istiyoruz, ancak sürekli göz kırpmayı durdurmaları gerekiyor.” ifadesini
kullanan Farrell, Avrupalıların sadece “Aman Tanrım! Fransız çiftçilerle ve İtalyan şarap üreticileriyle sorunlarımız var.” diyerek kendi iç meseleleriyle boğuştuklarını kaydetti.
Farrell, “Büyük düşünmek zorundalar. Bu, şu an onlar için bir fırsat. Şu anda dans partnerlerimiz eksik değil ve Avrupalılar bir karar vermek zorunda.” uyarısında bulundu.
ÇİN BİZİM İÇİN CAN ATIYOR Anlaşmanın gerçekleşeceğine dair umutlu olduğunu DA aktaran Farrell, Canberra’nın Hindistan ile gerçekleştirdiği son ticaret anlaşmasını derinleştireceğini söyledi. Farrell, ABD liderliğinde gelişen Hint-Pasifik ekonomik alanına ve Birleşik Krallık’ın Avustralya’yı da kapsayan Pan-Pasifik ticaret blokuna atıfta bulunarak, AB ile anlaşmanın kendileri için çok önemli olmadığının altını çizdi.
Farrell, Çin ile ilişkilerinin geçen yıl iktidara gelen İşçi Partisi hükümeti döneminde ısındığını, ikili dış ticaret hacminin 200 milyar doları geçerek rekor seviyeye ulaştığını anlattı. Çin’in, Avustralya’nın bazı narenciyeler ve çekirdekli meyveler üzerindeki blokajını bu hafta kaldırdığını ifade eden Farrell, Avustralyalı kerevit ihracatçılarının Çin’e erişimini sağlamak için de çalıştıklarını söyledi.
Ticaret Bakanı Don Farrell, bu kazanımları ulusal güvenlik veya çıkarlar konusunda taviz vermeden elde ettiklerini sözlerine ekledi.
n Türkiye’de seçimin ardından yeni ekonomi yönetimiyle birlikte Türkiye’de piyasalar yön arıyor. Hazine ve Ma-
liye Bakanlığı görevini Nureddin Nebati’den devralan Mehmet Şimşek, “Hükümetimizin temel hedefi toplumsal refahı yükseltmektir. Önümüzde-
ki dönemde bu hedefe ulaşmada şeffaflık, tutarlılık, öngörülebilirlik ve uluslararası normlara uygunluk temel ilkelerimiz ola-
USD/TL: 23.740
AUD/TL: 16.045
AUD/USD: 0.677
BIST: 5.730
ASX: 7.122
GLD/GR: 1495
Sorularınız için: info@turkishnewspress.com.au
SSK ve Bağ-Kur sigortalılarının emekli maaşı hesap yöntemi 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 29’uncu maddesinde ve geçici 2’inci maddesinde düzenlenmiştir. Buradaki teknik ayrıntıya gitmeyeceğim. 29’uncu maddesinin son fıkrasında “hesaplanan aylığın başlangıç tarihinin yılın ilk altı aylık dönemine rastlaması halinde
Ocak ödeme dönemi için gelir ve aylıklara uygulanan artış oranı kadar artırılarak, yılın ikinci altı aylık dönemine rastlaması halinde ise öncelikle Ocak ödeme dönemi, daha sonra Temmuz ödeme dönemi için gelir ve aylıklara uygulanan artış oranları kadar artırılarak, sigortalının aylık başlangıç tarihindeki aylığı hesaplanır” hükmüne yer verilmiştir.
Kanun hükmünden de anlaşılacağı
üzere Ocak-Haziran arasında emeklilik başvurusu yapan sigortalının maaşı hesaplandıktan sonra bu maaş
Ocak dönemi aylık artışı kadar artırılır. Temmuz ayına gelince de bağlanmış olan bu aylık Temmuz dönemi aylık artışı kadar zamlandırılır. Bir anlamda Ocak-Haziran arası emekli olan sigortalılar hem Ocak dönemi hem de Temmuz dönemi zammından yararlanır. Kanunda yer alan düzenleme gereği Temmuz-Aralık arasında emeklilik başvurusu yapan sigortalının maaşı hesaplandıktan bu maaş önce Ocak dönemi aylık artışı kadar daha sonra da Temmuz dönemi aylık artışı kadar artırılır. Bir anlamda 5510 sayılı Kanun, sigortalı hangi ayda emeklilik başvurusu yaparsa yapsın, Ocak ve Temmuz aylık artışından yararlanmasını öngörmüştür. Diğer bir ifade ile Haziran ayında emekli olan ile Temmuz ayında emekli olanın maaşı aynı olmaktadır Emeklilik için Haziran ayı ile Temmuz ayında başvuru yapılmasının
caktır” dedi. Yeni ekonomi yönetiminin göreve başlamasıyla, hafta içinde Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), yaklaşık bir ay aranın ardından yeniden 500 baz puanın altına geriledi.
ŞİMŞEK VE HAF İ ZE GAYE Hafize Gaye Erkan da, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’na (TCMB) atanan ilk kadın başkan olurken, Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kuru-
lu (BDDK) Başkanlığına getirildi. Tüm bu gelişmeler ışığında yurt içinde geçen hafta döviz ve faiz cephesinde sert yükselişler yaşanırken; tırmanış eğilimini üst üste üçüncü haftaya taşıyan BIST 100 endeksi, yüzde 10 değer kazancıyla haftayı 5.626,49 puandan tamamlayarak tüm zamanların en yüksek haftalık kapanışını gerçekleştirdi. Bu hafta için ise dikkatler cari işlemler dengesine çevrildi.
emekli maaş miktarı yönünden fark yaratmayacağını yasal mevzuat dahilinde izah ettik. Ancak emekli olmanın bir de kıdem tazminatı yönü bulunuyor.
1475 sayılı Kanun, kıdem tazminatı için bir tavan öngörmüştür. Yasal düzenlemeye göre, kıdem tazminatı tavanı en yüksek devlet memuru aylığını 1.1.2023-30.6.2023 dönemi için kıdem tazminatı tavanı brüt 19.982,83 TL, damga vergisi kesintisi sonrası net 19.831,16 TL.
Kıdem tazminatı tavanı memur maaş katsayısı üzerinden belirlendiğine göre ve yine Memur Toplu Sözleşme Hükümleri gereği memur maaş katsayısı da 1 Temmuz 2023 tarihinden geçerli olmak üzere artacağına göre, kıdem tazminatını, tavan üzerinden alacak işçiler veya kıdem tazminatını tavan üzerinden almasalar bile Temmuz ayında ücret artışı uygulanacak olan işçiler, Haziran ayında değil de Temmuz ayında emekli olmak için işten çıkarsa çok daha yüksek kıdem tazminatı alacaktır. Bu fark, kıdem süresi ne kadar çoksa o denli fazla olacaktır.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, memura refah payı verilerek Temmuz ayında ciddi bir maaş zammı yapılacağını açıkladı. Yapılacak zam işçilere yapılan zam seviyesinde (%45) olsa kıdem tazminatı tavanı artışı her bir yıl için net 8.924,02 TL (1.7.2023-31.12.2023 dönemi için net tavan 28.755,18 TL) olacaktır. Son dönemde yazılı ve görsel medyada özellikle de sosyal medyada, konunun uzmanı olmayan sözde uzmanlar farklı yönde açıklamalar yapıyor. Temmuz ayında emekli olanların refah payından (OcakTemmuz maaş zammından) yararlanmayacağına dair yanlış bilgiler veriyor. Bu sözde uzmanların açıkça Kanuna aykırı olan ve işçilere hak kaybı yaşatacak hatalı açıklamalarına itibar edilmemesi gerekiyor.
SORU: Memur olarak çalışıyorum. Emekli olup kendi büromu kurmayı düşünüyorum.
Şimdi emekli olmamla temmuz ayında emekli olmam arasında bir fark olur mu? Hilmi N.
CEVAP: Emekli Sandığına tabi memurların maaşını belirleyen unsur gösterge, ek gösterge, derece-kademe, makam tazminatı ve temsil/görev tazminatıdır. Bu veriler üzerinden, memur maaş katsayıları esas alınarak emekli maaşı hesaplanır. Memur maaş katsayı artışı dönemlerinde memur emekli maaşı da artar. Dolayısıyla hangi ay veya hangi yılda emekli olunursa olunsun emekli maaşı aynıdır. Örneğin; 30
yıl hizmeti buluna bir öğretmen 20 yıl önce emekli olmuşsa bu ay aldığı maaş, bu ay 30 yıl hizmet üzerinden emekli olan öğretmene bağlanacak maaş ile aynı olmaktadır. Konun bir de emekli ikramiye yönü var. Emekli ikramiyesi için esas alınan barem, emekli maaşı ile aynı olmakla birlikte memur maaş katsayı artışı ikramiyeyi artırmaktadır. Temmuz ayında memurların maaşında ciddi bir artış olacak. Bu artış memur maaş katsayı artışı yoluyla yapılacağından Temmuz ayında emekli olmanız halinde emekli ikramiyesi kazancının çok ciddi bir rakama ulaşacak. Emeklilik için temmuz ayını bekleyiniz.
Doğası ve tarihiyle adeta bir açık hava müzesi olan İnegöl ilçesinde 100 atlı 350 yıl sonra “Evliya Çelebi Yolu”nu yeniden keşfe çıktı. Evliya Çelebi’nin hac yolculuğunun ilk bölümlerini oluşturan “Ortaköy-Kurşunlu” hattında düzenlenen binicilik etkinliği ile 25 farklı şehirden gelen atlı biniciler, 6 saat süren unutulmaz bir yolculuk yaşadı.
Tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapan ve Osmanlı Devleti’nin kuruluş toprakları olan Bursa’nın İnegöl ilçesi, aynı zamanda pek çok tarihi değeri içerisinde barındırıyor. 350 yıl önce Evliya Çelebi’nin hac yolculuğu sırasında geçtiği ve bu sayede oluşan Evliya Çelebi Yolu da 82 kilometrelik bir hat üzerinde İnegöl’ün eşsiz doğası, kültürel ve tarihi değerleri arasında yerini alıyor. Türkiye’nin ilk at binme yolu olarak da bilinen bu rota, tarih ve doğayı, macera ve dinlenmeyi bir araya getiriyor. Ünlü Türk seyyah ve alim Evliya Çelebi’nin 1671 yılında çıktığı hac yolculuğunun ilk bölümlerini takip eden güzergah, 350 yıl sonra yeniden atlı binicilerin etkinliği ile keşfedildi.
ÖZEL ATLI BİRLİKLER
İnegöl Belediyesi ile birlikte
Binicilik ve Kültür Derneği ile Ride
4 Far ekibi iş birliğinde Evliya
Çelebi Yolu Atlı Buluşması etkinliği düzenlendi. 3-4 Haziran tarihlerinde
2 gün boyunca gerçekleştirilen buluşmada, 25 farklı şehirden
toplam 100 dolayında atlı İnegöl’de buluştu. Ortaköy’de bulunan at çiftliğinde başlangıcı verilen etkinlik
2 gün boyunca; Ortaköy, Hamamlı, Gündüzlü, Hacıkara, Yukarıballık, Tahtaköprü, Çitli, Kurşunlu hattı üzerinde günde 6 saat süren atlı turlarla devam etti. Hem tarihi hem turistik değeri olan bu etkinlik ile ilçenin değerlerin tanıtımı hedeflenirken, İnegöl Belediye
Başkanı Alper Taban da şehir adına önemli bir organizasyona ev sahipliği yapıldığını belirterek, “Şehrimizde bugün tarihe, kültüre, doğaya, yolculuk edilecek. Tarihi Evliya Çelebi Yolu’nda yaklaşık 100 dolayında atlı binicimiz bu seyahat edecekler, bu güzergahı deneyimleyecekler” dedi. 2016
yılında Evliya Çelebi Yolu ile ilgili çalışmalara başladıklarını kaydeden Başkan Taban, şunları dile getirdi: 82 KİLOMETRELİK ETAP
“Burada yaklaşık olarak 82 kilometrelik bir Evliya Çelebi Yolu güzergahının tanıtılması, turizme kazandırılması noktasında çalışmalar ortaya koymuştuk. Boğazköy, Sungurpaşa, Çavuşköy, Şehitler, Babasultan, Esenköy, Çiftlik, Cerrah, Hocaköy, İsaören, Deydinler, Ortaköy, Hamamlı, Gündüzlü, Hacıkara, Bahçekaya ve Kocayayla Geçidine kadar devam
eden yaklaşık 82 kilometrelik hattı gerek şehir içinden gerek şehir dışı ve yurt dışından gelen ziyaretçilere gezdirerek buralarda ağırlıyoruz. Bir güzel bir etkinliğe burada imza atıyoruz. Katılan tüm misafirlerimize hoş geldiniz diyerek güzel vakit geçirmelerini temenni ediyorum.”
DE HAYRAN KALMIŞ
İnegöl’ün doğasıyla ve tarihi güzellikleriyle doğaseverleri beklediğine de aktaran Alper Taban, şöyle devam etti: “Evliya Çelebi, Seyahatnamesinde de İnegöl’e dair çok güzel cümleler kurmuş ve
bu geçtiği güzergahları da sanki özel seçilmiş güzergahlar olarak ifade edebilirim. Önümüzdeki günlerde de Evliya Çelebi Yolu’nun tanıtılmasıyla ilgili akademisyenlerimiz ve acentelerle bir panel düzenleyerek bu yolun tanıtılması noktasında bir etkinliğimizi daha olacak.”
TURİST ÇEKECEK
İnegöl Kaymakamı Eren Arslan de, şunları söyledi: “Bugün tarih ve doğanın inanılmaz güzellikler sunduğu İnegöl’ümüzde 25 farklı şehirden atlı binicileri ağırlıyoruz. Yine şehrimizden de bu işe gönül vermiş binicilerimizle Evliya Çelebi Yolu’nda bir binicilik faaliyeti gerçekleştirilecek. İnegöl doğasıyla, tarihiyle çok zengin bir yer. Gelen misafirlerimize de ve onlar vasıtasıyla aslında ülkemize ve dünyaya bu güzellikleri sergilemeyi hedefliyoruz. İlk defa düzenlenen bu organizasyonun inşallah ilerleyen yıllarda geleneksel hale gelerek daha da zenginleşmesini umuyorum.”
HER YERE GİDİYORLAR
Binicilik ve Kültür Derneği Başkanı Zeki Kütük de, 25 farklı ilden atlı binicilerin İnegöl’de buluştuğunu belirterek, “Hem İnegöl’ü hem biniciliği tanıtmak hem de kırsal turizme katkı sağlamak adına buradayız. Daha önce Safranbolu, Frigya Vadisi, Zafer Yolu, Likya Yolu, Kapadokya gibi birçok etkinlikte bulunduk. Bugün de İnegöl’de Evliya Çelebi Yolu’ndayız” dedi.
Konuşmaların ardından Ortaköy’den Evliya Çelebi Yolu’na giriş yapan 100 dolayında atlı, muhteşem doğayı ve tarihe şahitlik etmiş bu güzergahı keşfetti. Unutulmaz bir deneyim yaşayan biniciler, saatlerce yeşil İnegöl’ün eşsiz doğasının tadını çıkardı.
Ukraine claimed Monday it has recaptured a fourth village in Donetsk as it steppedup counteroffensive against occupying Russian forces.
The feat is among the first –small – successes in the longanticipated operations against Moscow’s more than 15-month invasion of Ukraine.
Deputy Defense Minister Hanna Maliar wrote on Telegram that Ukraine’s flag was again flying over the village of Storozhov, and she predicted the liberation of “all Ukrainian land” would be the final outcome.
A day earlier, Ukrainian officials said three other small villages clustered together south of the town of Velika Novosilke in the eastern Donetsk region had been liberated.
The villages are located in the so-called “Vremivka ledge,” a section of the front line where the Russian-controlled area protrudes into territory held by Ukraine. The area has become one of several epicenters of intense fighting.
The Russian Defense Ministry hasn’t confirmed the Russian retreat from the villages, but some military bloggers have acknowledged the loss of Russian
control over them.
Russian authorities, meanwhile, have said their troops have largely held their ground along the more than 1,000-kilometer (600-mile) arc of the front line along southern and eastern Ukraine.
Western analysts and military officials have cautioned any effort to rid entrenched, powerfully armed and skilled Russian troops will likely take months, and the success of any Ukrainian counteroffensive is far from certain.
On Saturday, Ukrainian President Volodymyr Zelenskyy said “counteroffensive, defensive actions are taking place” without specifying it was an all-out counteroffensive, a day after Russian President Vladimir Putin asserted that the counteroffensive had started – and Ukrainian forces were taking “significant losses.” He did not elaborate, and Ukrainian authorities have not publicly specified losses among their troops.
The reported Ukrainian advance comes as authorities on both sides of the active front line along the Dnieper River in the southern Kherson region pressed on with rescue and relocation
n NATO member-states are planning to launch their largest-ever air drill to test themselves in case of a conflict in Europe. Around 250 military aircraft from 25 nations, including the U.S., Germany and Türkiye, will take part in the “Air Defender 23” exercise, authorities announced on Friday. The fighter jets will conduct defensive maneuvers in German and European air space from June 12 to 23. Turkish fighter pilot Col. Ersin Özmen told Anadolu Agency (AA) that the Turkish Air Forces Command will participate in the exercise with three F-16 jets and over 50 military personnel.
efforts for civilians driven from their homes by flooding from the breach of the Kakhovka dam last week.
The U.N. and other aid groups say access to fresh drinking water is a crucial need and the possible spread of water-borne disease a big worry.
On Sunday, a local official said three people were killed when Moscow’s troops opened fire at a boat evacuating people from Russian-occupied areas.
Late Sunday, Zelenskyy said envoys from the International Criminal Court have visited the region to investigate the disaster, which has driven thousands from their homes, and left at least 14 people dead.
“It is very important that the representatives of international justice have seen the consequences of this Russian act of terrorism with their own eyes and heard for themselves that Russian terror continues,” Zelenskyy said.
Ukrainian authorities have accused Russian forces, which controlled the area around the dam, of deliberately destroying it. Russian officials have blamed Ukrainian shelling for its destruction.
“The objective of Air Defender 23 is to improve interoperability and cooperation among the forces of NATO allies,” he said at an event at the Schleswig-Jagel Air Base in Germany. German Air Force chief Lt. Gen. Ingo Gerhartz told reporters that all preparations have been completed. “Forces from 25 nations are ready to launch this military exercise on Monday,” he said. During the exercise, aircraft from NATO allies and partner nations will be deployed at various air bases across Germany. The U.S. has sent over 100 aircraft and 2,000 military personnel to Germany for the exercise.
Former Italian Prime Minister and business tycoon Silvio Berlusconi died Monday at the age of 86, closing curtains on a colorful, controversial life and political career. The billionaire media mogul was admitted to a Milan hospital on Friday for what aides said were pre-planned tests related to his leukemia. His admission came just three weeks after he was discharged following a six-week stay at Milan’s San Raffaele hospital, during which time doctors revealed he had a rare type of blood cancer. Berlusconi had suffered ill health for years, from heart surgery in 2016 to a 2020 hospitalization for coronavirus. Despite being re-elected to the Senate last year, he was rarely seen in public. But he remained the official head of his right-wing Forza Italia party, a junior - and occasionally troublesome - partner in Prime Minister Giorgia Meloni’s coalition government. Berlusconi led Italy three times between 1994 and 2011, for a total of nine years, wooing voters with a promise of economic success only to be forced out as a debt crisis gripped his country.
Former British Prime Minister Boris Johnson said he is stepping down as a lawmaker from Parliament after being told that he would be sanctioned for misleading the legislative body. He departed with a ferocious tirade at his political opponents – and at his successor, Rishi Sunak – that could blast open tensions within the governing Conservative Party. Johnson resigned after receiving the results of an investigation by lawmakers into misleading statements he made to Parliament about “partygate,” a series of rule-breaking government parties during the COVID-19 pandemic. In a lengthy resignation statement, Johnson accused opponents of trying to drive him out – and hinted that his rollercoaster political career might not be over yet. “It is very sad to be leaving Parliament – at least for now,” he said. Johnson, 58, said he had “received a letter from the Privileges Committee making it clear – much to my amazement – that they are determined to use the proceedings against me to drive me out of Parliament.” He called the committee investigating him – which has members from both government and opposition parties – a “kangaroo court.”
- Sydney’de her gün saat 17-18 arası program Ve her gece saat 22-24 arası Müzikli Saatler
- Melbourne’da her Çarşamba saat 17-18 arası
- Yayınlarımızı aşağıdaki linklerden dünyanın her yerinden dinleyebilirsiniz.
SYDNEY: www.turkiyeninsesi.sydney
MELBOURNE: www.turkiyeninsesi.melbourne
- Ayrıntılı bilgi için bizi arayın: +61 421 890 600
Erzurum’da Çifte Minareli Medrese’de sanatseverlerle buluşan “Kelime-i Tevhid Hat Sergisi”
7’den 70’e her her yaş tarafından büyük ilgi gördü. Serginin açılışında konuşan Erzurum
Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, “Mutlaka her medeniyet kendi sanatlarıyla ve kendi sanatkarlarıyla yaşar. Bizim de mutlaka medeniyetimize ait bu tür sanatları ihya etmemiz, yaşatmamız ve geliştirmemiz gerekir” dedi.
Anadolu’nun kadim kenti
Erzurum’da, ayetlerin yer aldığı hüsnühat tablolarından hazırlanan “Kelime-i Tevhid Hat Sergisi” kalpleri mesth etti, her yaştan ziyaretçilerden büyük ilgi gördü.
HEPSI EŞSIZ ESERLER
Albayrak Grubu’nun İslam sanat geleneğini yaşatma, özgün eserlerle bu zincire yeni halkalar ekleme düşüncesiyle 9 yıldır devam ettirdiği ve her yıl farklı bir temanın usta hattatlar tarafından sanat eserine dönüştürüldüğü sergi, birbirinden değerli eserlerle tarihi Çifte Minareli Medrese’de sanatseverlerle buluştu. Erzurum
Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, açılışta, serginin kentte düzenlenmesinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Her medeniyetin kendine ait eserleri olduğuna dikkati çeken Sekmen, şunları kaydetti: MEDENIYETLER DIYARI
“Mutlaka her medeniyet kendi sanatlarıyla ve kendi sanatkarlarıyla yaşar. Bizim de mutlaka medeniyetimize ait bu tür sanatları ihya etmemiz, yaşatmamız ve geliştirmemiz gerekir. Sadece bununla da kalmamalıyız. Aynı zamanda bu alanda yeni sanatçıları
da yetiştirmemiz lazım. O zaman medeniyetimiz gelişir, büyür ve geleceğe kök budak salar.
YENIDEN DIRILIŞ VAKTI
Maalesef 200 yıldan beri Batı medeniyeti sanayi alanında birçok alanda bizi geçmiş durumda. Ama değerlerimize, gelenek göreneklerimize ve fikri gelişmeye açık olduğumuz zaman gelişeceğimizi, onlardan çok daha üstün bir konuma geleceğimizi görüyoruz.” Başkan Mehmet Sekmen, bu tür etkinliklerin
yapılmasının önemine değinerek, şöyle devam etti:
MADDEYE RUH KATMAK
“Ayrıca Batı medeniyeti artık bir çöküş konumuna bürünmüş durumda. Çünkü onların medeniyeti sadece maddeyi öne çıkartan, ruhu dışlayan, ruha önem vermeyen bir anlayışla yürüyor. Biz biliyoruz ki sadece maddeyle her şeyi halletmek mümkün değil. Mutlaka manayı da ruhu da dikkate almak lazım. O zaman maddeye ruh kazandırabilirsek, madde bir manayı ifade eder.”
OSMANLI-SELÇUKLU
Albayrak Grubu Kurumsal İletişim Koordinatörü Esad Sivri de her yıl farklı konu ve temalarda sergiler düzenlediklerini belirterek, şunları söyledi: “Tekrar Erzurum’da olmaktan Albayrak Grubu olarak büyük memnuniyet duyuyoruz. Osmanlı ve Selçuklu’nun İslam ilminin eğitiminin yapıldığı bu Çifte Minareli Medrese’de bu eserleri sanatseverlerle buluşturmak bizce ayrı bir değer ifade ediyor.” Konuşmaların ardından katılımcılar, sergide yer alan eserleri gezerek ilgililerden bilgi aldı. 2 hafta devam eden sergi büyük ilgi gördü.
Ilan ve Kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 433 162 655
Today’s Dental Auburn’da Türkçe ve İngilizce bilen full time çalışacak tercihen tecrübeli resepsiyon elemanı ve dişçi asistanı aranıyor. İlgilenenler lütfen bizimle iletişime geçsin.
7 Beatrice Street Auburn NSW 2144
Ph: (02) 9643 2848
Email: auburn@todaysdental.net.au
- Artık Türkiye’de avukat bulma ve ona ulaşma derdine son!
- Türkiye’de bulunan aktif hukuk bürom ve çoğu ildeki çözüm ortaklarım ile her türlü hukuki işlemlerinizi yürütmeye hazırım.
- Aile Hukuku’na dair tüm davalar, boşanma, miras, gayrimenkul davaları ve tapu işlemleri, ticari uyuşmazlıklar için arabuluculuk, yatırım danışmanlığı ve sözleşme hazırlamasına dair Türkiye’deki yargı süreci ve kanunları hakkında her türlü bilgiyi verebilirim.
- Auburn civarı veya Sydney içi görüşmelerimi yüz yüze gerçekleştirebilirim. Diğer eyaletler için telefon veya mail ile iletişim kurabiliriz.
Av. Çetin Tuğberk Gürcan
Telefon: 0479 100 411
Mail: ctugberkgurcan@gmail.com
www.apaydinhukuk.com
Ilan ve Kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 433 162 655
BAY VE BAYAN ELEMAN
n Eastgardens Westfield Pagewood’da bulunan kebab dükkanımızda full-time ve part-time çalışacak bay ve bayan eleman arıyoruz.
DENİZ: 0 416 449 177
Merrylands’de bulunan kebab dükkanımız Biber Diner satılıktır. Geliri çok yüksek olan, 10 yıllık kira kontratlı, kirası çok ucuz, ilgilenenlerin kesinlikle kaçırmak istemeyeceği, Pub’a ve Tren İstasyonu’na yakın, çevresinde yüzlerce dairenin olduğu bir lokosyandadır.
İLGİLENENLER ARASIN
SERCAN: 0424959711 ONUR: 0415700019
SATIŞ NOKTALARI Dilek Market turkishgrocery.com.au Afterpaygestscologne.com ile taksit imkanı
Preston ve Fairfield’da
4 yıldır haftada 2 gün
faaliyetde bulunan
getirisi güzel olan iş yerlerimiz satılıktır.
MURAT: 0400 88 33 40
n Manly Seaside’de gece veya gündüz kebabda
çalışacak elemanlar alınacaktır.
İRTİBAT: 0413 554 027
Guest Cologne/Kolonya lemmongrass organik içeriklidir. Mevcut boyutlar; 50 ve 200 ml. Nemlendirici özelliğe sahiptir, ferahlatır, senitize eder ve cildinizi korur. Hassas ve bütün ciltlere uygundur. Bu özel kolonyayı gönül rahatlığıyla istediğiniz kadar kullanabilirsiniz. Daha fazla bilgi ve alışveriş için; web: www. guestscologne.com
/CEP: 0402 677 440
n Mona Vale’de bulunan Aussie
Kebab&Pide dükkanımızda gündüz veya akşam full time çalışacak serviste, pide&gözlemede tacrübeli bay-bayan eleman aranmaktadır.
HANİFİ: 0 401 922 786
Şehir Merkezinde (City), ucuz kiralı, işlek işletmemiz satılıktır.
İlgilenenler arasın!
0 423 525 419
info@turkishnewspress.com.au
Doğulu bir düşünür, ihtiraslarla (ihtiras; aşırı hırs, şiddetli arzu, kuvvetli eğilim, tutku) ne şekilde mücadele etmek gerektiğini soran bir gence, oradaki bir fidanı göstererek sökmesini istedi. Genç hiçbir zorluk çekmeden tek elle fidanı topraktan çıkardı. Bunun üzerine düşünür, ona biraz daha kalın bir fidanı gösterdi. Genç bunu da sökmesine söktü; ama iki elini de kullanarak ve biraz daha fazla güç harcayarak... Daha kalınca üçüncü bir ağacı sökmek için gencin, bir arkadaşının yardımına ihtiyacı oldu. Düşünür bundan sonra çok daha kalın bir ağacın sökülmesini istedi. Fakat orada bulunan birçok insan yardım etmesine rağmen ağacı yerinden oynatamadılar. Bunun üzerine düşünür onlara, “İşte ihtiraslarımız da böyledir” dedi. “Başlangıçta, henüz kökleşmelerine fırsat bulamamışken yenilmeleri kolaydır. Fakat uzun bir alışkanlık devresi boyunca, köklerini kalbe salmalarına meydan verildikten
sonra zor olur onları sökmek.”
ALIŞKANLIKLARI TERK ETME, ERTELENMEMELİ
Alışkanlıklar ihtiras halini aldığında, artık onlardan kurtulmak çok zordur. İnsanda
kötü alışkanlıklar bazen öyle köklü olabiliyor ki, iyiliğe yönelmiş irade bir türlü faaliyette bulunamıyor.
Kötü bir alışkanlığın kucağına düşen kimse, kızgın ateşe ayağını basıncaya kadar, hiçbir şeyin farkında olmaz. İnsan, alışkanlıkların ihtiras halini almaya başladığını fark etmelidir. Bu yüzden çok okumalıdır. Devamlı hatırlamalıdır. Müzakerelerde bulunmalıdır. Fark ettiğinde de onunla savaşı yarına bırakmamalıdır. Hayat dediğimiz şey içinde yaşadığımız şu andır. Yarın yoktur hayatta. Alışkanlıkları terk etme yarına bırakıldığında onunla savaşmak mümkün olmayacaktır. Bunun sonucu öyle bir duygusuzluğa düşülecektir ki günah işlendiğinin farkında bile olunmayacaktır.
n Harun Reşit ile Şakik-i Belhi Hazretleri sohbet ediyordu. Bir ara Hazret: “Ey Halife! Farzet ki büyük bir çölde kaybolmuşsun.
Susuzluktan ölmek üzeresin. O anda
birisi gelip elindeki su dolu kırbayı sana satmak istese kaç para verirsin?” diye sordu.
Halife gülerek: “Ne kadar isterse veririm” dedi.
- Peki, o suya karşılık servetinin yarısını istese verir misin?
- Veririm dedi.
Hazreti Şakik, “Doğru söyledin” dedi ve devam etti:
“Ey Halife! Diyelim ki servetinin yarısı ile o suyu alıp içtin ve bir müddet daha yaşama imkanı
n Allah’ım! Seni hakkıyla tanıyamamaktan, sevgili Peygamberimizi layıkıyla bilip, örnek alamamaktan af diliyorum. Tövbeler ediyorum. Cahillikten, kibirlenmekten, gururdan, hasetten, kıskançlıktan, yalancılıktan, yanlış inançlardan, nefsimin heva ve heveslerine uymaktan, gösterişin her türlüsünden, kendimi beğen-mekten, riyadan, amel ve ibadetlerimle gösteriş yapmaktan, tanınmak, görünmek, bilinmek ve şöhret belasından, vara yoğa kızıp, haksızlık etmekten, kin ve inat gütmekten, sana sığınıyorum. Bunları bilerek ya da bilmeyerek yaptıysam senden af ve özür diliyorum. Günahlarıma tövbe ediyorum. Bir daha işlememeye
“Yoksa siz, sizden önce geçenlerin hali, başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Onların başına öyle yoksulluk ve sıkıntı geldi ki, peygamberleri ile etrafındaki mü’minler: “Allah’ın yardımı ne zaman?” diyecek kadar sarsıldılar. İyi bilin ki, Allah’ın yardımı muhakkak yakındır!” . ZÜMER SÛRESİ 61. AYET
Peygamber Efendimiz buyuruyorlar ki:“Ya marufu emreder ve münkerden yasaklarsınız yahut da Allah’ın umumi bir bela göndermesi yakındır. O zaman yalvar yakar olursunuz da duanız kabul edilmez.” . MÜSLİM
2023 kurban programında konuşan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “Diyanet Işleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı olarak 2023 yılı vekaletle kurban kesim bedelini, yurt içinde 5 bin 950 lira, yurt dışında ise 2 bin 750 lira olarak belirledik” dedi.
buldun. Fakat az sonra içtiğin suyu çıkarman gerekir. Ama buna muvaffak olamasan, bütün uğraşmalarına rağmen idrarını yapamasan ve adeta ölecek hale gelsen, o anda yine birisi karşına çıkıp: “Seni tedavi edebilirim, ancak servetinin öbür yarısını isterim” dese, ne dersin?”
Halife hiç düşünmeden:
“Elbette razı olurum” dedi.
Bunun üzerine Şakik-i Belhi:
“Öyleyse Ey Emirü’l Mü’minin! Önce içtiğin, sonra da idrar yolu ile dışarı attığın bir yudum su kıymetinde bile olmayan servetine sakın güvenme! Hiç kimseye karşı mal, mülk ve servetinle övünme” buyurdu.
azmediyorum. Affeyle Allah’ım, Affeyle Rabbim. Bizim sahibimiz
Sensin Senden başka sığınak Senden başka dayanak yok.
Sen bizi sevmeseydin, biz Seni sevemezdik. Seni seviyoruz Allah’ım! Senin kitabın Senin
sevgilin Efendimiz Muhammed
Mustafa’yı seviyoruz Allah’ım!
Hamdelemiz yalnız Sana, nimetleri veren Sensin. Sen semaları ve arzın Celal ve İkram Sahibisin
Hayy ve Kayyumsun. Bu isimleri
şefaatçi yaparak yine Senden
istiyoruz Allah’ım!
Sen her türlü noksan sıfatlarda
münezzehsin. Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin. Daraldık
Allah’ım! Bunaldık Allah’ım! Felah Sende Allah’ım!
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) Konferans Salonu’nda düzenlenen “Vekaletle Kurban Organizasyonu Tanıtım Toplantısı”nda, kurbanın temellerinin Hazreti Adem’e kadar uzanan ve insanlık tarihi ile yaşıt bir ibadet olduğunu söyledi. Kurbanın Allah’a yaklaşma ve iyiye, güzele, hakikate ulaşma arayışı, sevgi, vefa, sadakat ve fedakarlığın simgesi olduğunu belirten Erbaş, kurbanın yaratana karşı ihsan şuurunu, yaratılanlara karşı paylaşma ahlakını pekiştiren önemli bir nimet olduğunu dile getirdi.
MANEVİ VE SOSYAL BOYUTU
Erbaş, kurban ibadetini anlama açısından en genel çerçevede üç boyutun göz önünde bulundurulması gerektiğine işaret ederek, şöyle konuştu: “Birincisi bireysel boyuttur. Bu yönüyle kurban ibadeti, iman bilincinin, Allah’ın sevgisini ve rızasını kazanmanın, rahmetine ve mağfiretine mazhar olmanın nişanesidir. Tevhidin şiarı, Allah yolunda fedakarlığın ifadesidir. Kurban ibadetiyle mümin, mülkün gerçek sahibinin Allah olduğunu ikrar etmiş olur. Ona şükreder. Varlığın hakikatini idrak
etmiş olur. İkincisi sosyal boyuttur. Kurban yardımlaşma ve paylaşma ile toplumsal huzuru ve güveni pekiştirir. Bir yılda sadece Türkiye Diyanet Vakfının 20 milyon kadar insana ulaşıp onlar arasındaki o bağı, o kardeşliği, o yakınlaşmayı sağlaması başka bir şeyle mümkün mü? Bu açıdan sosyal boyutu çok önemlidir.” Bir diğer üçüncü boyutun ise evrensel olduğunu aktaran Erbaş, kurban ibadetinin tevhide inananları aynı duygu ve davranışta buluşturan güçlü bir vahdet zemini olduğunu dile getirdi.
22 MİLYON YÜZÜ GÜLDÜRDÜK
Ali Erbaş, Diyanet ve TDV’nin dünyanın ihtiyaç duyulan her yerine, dil, din, ırk, mezhep ve meşrep farkı gözetmeksizin yardım elini uzattığının altını çizdi. Yaptıkları en önemli hizmetlerden birinin de “Vekaletle Kurban Kesim Organizasyonu” olduğunu aktaran Erbaş, vakfın kurban vekaletlerini, dinin esaslarına uygun olarak büyük bir hassasiyetle yerine getirdiğini söyledi. Son derece şeffaf bir şekilde sürdürülen organizasyonda kurban kesimlerinin, vekalet sahiplerinin isimleri tek tek okunarak bizzat Diyanet’te görev yapan hocalar ve vakfın hem görevlileri hem gönüllüleri nezaretinde yapıldığına, ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldığına işaret eden Başkan Erbaş, “2022 yılında Türkiye Diyanet Vakfına emanet edilen 525 bin 550 hisse kurban yurt içinde 81 il 922 ilçede, yurt dışındaysa 82 ülke 375 bölgede bizzat gönüllü ve görevlilerimizin nezaretinde kesilerek 21 milyon 897 bin 917 kişiye dağıtılmıştır. 30 yıllık tecrübede hayırseverlerimizin vekalet verdiği 3 milyon 916 bin 723 hisse kurbanı keserek ihtiyaç sahiplerine ulaştırmış Türkiye Diyanet Vakfımız.”
“Kibirlenmekten sana sığınırım”
LEZZETLI TARIFLER info@turkishnewspress.com.au
FATMA GENÇTÜRK
Tasteatlas isimli yerel lezzet platformu, sakatat kategorisinde en güzel dünya lezzetlerini sıraladı. Yunan kokorecinin ilk sırada bulunduğu listede, Türk kokoreci ise dördüncü sırada yer aldı. Kelle paça ve işkembe çorbaları da listedeki diğer Türk lezzetleri arasında sıralandı.
Türk mutfağının pek çok lezzetinde karşı karşıya gelen Türkiye ve Yunanistan, bu sefer “kokoreç”in hangi ülkeye ait olduğu konusuyla gündeme geldi. Geleneksel tarifleri öne çıkarmasıyla bilinen Zagreb merkezli Taste Atlas (Lezzet Atlası), dünyanın en iyi sakatat yemekleri listesinde Yunan lezzeti “kokoretsi”yi ilk sıraya yerleştirdi. Türkiye’den kokoreç ise aynı listede 4. sırada yer aldı.
KOKOREÇ ‘KOKORETSİ’ OLDU
Lezzet eleştirmenlerinin incelemelerini ve yemekler
hakkında yapılan araştırmaları bir araya getiren ünlü lezzet seyahat rehberi TasteAtlas, dünyanın en iyi sakatat yemeklerini sıraladı.
Listede dünyadan pek çok farklı sokak lezzet yer alırken 1. sırada Yunan yemeği “kokoretsi”nin yer
alması ise dikkat çekti.
KELLE PAÇAMIZ DA LİSTEDE Kokoreç, ülkemizin ünlü sokak lezzetlerinden biri olarak biliniyor.
Daha önce yaptığı listelerde
Türk lezzetlerine sıkça yer veren
TasteAtlas’ın kokorece “Kokoretsi”
olarak listede yer vermesi sosyal medyada gündem oldu.
Listede, Yunanistan 4.6 puan alan “kokoretsi” ile dünyanın en iyi sakatat yemeği seçildi. Türkiye’den “kokoreç” ise listede 4. sırada yer aldı. Türk lezzetlerinden kelle paça çorbası 11. sırada, işkembe çorbası ise 42. sırada yer aldı.
ARALARINDA NE FARK VAR?
Türk kokoreci ile “kokoreçi” adıyla anılan Yunan kokorecinin birbirinden farklı olduğunu vurgulayan platform, Yunanistan’daki kokorece kuzu akciğeri, böbrek, yürek ve karaciğer gibi sakatatların da eklendiğini, Türkiye’dekinde ise sadece bağırsak ve uykuluk bulunduğunu ifade etti. Kokorecin genellikle Balkan coğrafyasına has, yaygın bir lezzet olduğu belirtildi.
Kuzu veya keçi sakatatından yapılan bir Yunan yemeği olarak tanıtılan “kokoretsi”nin ise Arnavut asıllı olduğu belirtiliyor. Sosyal medyada “Kokoreç bize ait”, “Kimseye vermeyiz, “Kokoreç Türk lezzetidir” gibi paylaşımlar yapıldı. Daha önce, baklava, cacık ve Türk kahvesi gibi lezzetlerin de Yunan lezzeti olarak konuşulması tepki uyandırmıştı.
Watsup Brothers Condell Park: 87643236
Tüm dünyanın gözü kulağı İstanbul’daki dev finaldeydi. İngiltere Premier Lig’de son 6 sezonda 5 kez şampiyon olmasına rağmen Avrupa arenasında hedeflediği başarılara bir türlü ulaşamayan Manchester City, İtalyan ekibi Inter karşısında bu şanssızlığını kırdı. Kulübün el değiştirmesinden ve yapılan milyarlarca sterlinlik yatırımların ardından en büyük hedef olan UEFA Şampiyonlar Ligi’nde 11 yıldır kupa mücadelesi veren Manchester City, Atatürk Olimpiyat Stadı’ndaki final maçında Inter’i 1-0 yenerek bu özlemini sonlandırdı. İspanyol Guardiola yönetimindeki City, iki yıl önce “Devler Ligi”nde finale yükselmiş ancak Chelsea’ye 1-0 yenilerek sahadan kupasız ayrılmıştı. 2016 ve 2022 yıllarında yarı final oynayan
Başkan Erdoğan da bu tarihi maçı BAE Emiri Zayed ile birlikte izledi.
Manchester ekibi, üçer kez çeyrek final ve son 16 turunda, iki kez grup aşamasında elendi. 1969-1970 sezonunda da UEFA Kupa Galipleri Kupası’nı müzesine götüren City, Avrupa’da 53 yıllık kupa özlemine son verdi. İtalyan temsilcisi Inter ise, tarihinde üçüncü kez “Devler Ligi” finalinden kupasız ayrıldı.
Sevgili futbolseverler, geçen hafta bazı takımlarımızın maçları yoktu ama kısmen de olsa heyecan devam etti. Hafta sonu resmi tatilden dolayı Altyapı Takımlarımızın, 45 Yaş Üstü, Bayanlar ve Genç Kızlarımızın maçları yoktu. Diğer takımlarımız liglerinde mücadelesi devam etti. İşte haftanın sonuçları:
ÇARŞAMBA AKŞAMI
- Auburn FC All Age Men’s
Division 1 Rydalmere FC: 4
- Auburn FC: 5
CUMA AKŞAMI
- X League 2 Auburn FC: 1 -
1964 yılında bisikletiyle Hacca gitmek istiyor. Fakat gideceğini kimseye söylemiyor. Cebinde sadece 66 lirası var. Yollarda paraya çok ihtiyacı olmuyor. Vaaz verdiği yerlerde önüne sofralar kuruluyor. Cilvegözü Sınır Kapısı’na varıyor. 1952 yılına ait pasaportunu gösteriyor. Fakat 5 bin liralık döviz alması gerektiği söyleniyor, parası olmadığından geçemiyor. Yolundan vazgeçmiyor. Tel örgülerden bisikletini atıyor. Ardından kendisi de atlıyor. Bu kez bisikletini kucağına alıyor. Mayın tarlasından geçip Suriye asfaltına çıkıyor. Bisikletine binerek hızla ilerliyor. Amman’a varıp mola verdiği sırada tanıdıkları ile karşılaşıyor. “Buradan öteye zorlanırsın, bizimle gel” diyorlar. Başta kabul etmiyor ama zorla ikna ediyorlar. Bisikletini Amman’da birisine emanet edip tanıdıklarıyla yola devam ediyor. Otobüsle Mekke’ye varıp Hac vazifesini tamamlıyor.
Dönüş yolunda bir aksilik yüzünden otobüsü kaçırıyor. Arabadan arabaya aktarma yaparak Amman’a varıyor ve bisikletine kavuşuyor. Ürdün ve Suriye’yi geçtikten sonra ‘Nasılsa memleketime gidiyorum’ diyerek bisikletiyle Türk hududuna geliyor. İşte orada, 5 bin liralık döviz almadığı ve kaçak geçtiği için tutuklanıyor. Savcılığa çıkarılan Neşet Amca, “Bu suçsa ben Beytullah’ı görmeye gittim. Gavur olmaya gitmedim ya, ne yaparsanız yapın” diyor, cezasına razı oluyor.
Mehmet Neşet Öz’ün bisiklet yolculuğu savcının çok dikkatini çekmiş. Savcının talebiyle bisikletli fotoğrafı çekiliyor. Ve o fotoğrafı Hürriyet Gazetesi basıp haber yapıyor. Ailesi olayı gazeteden görüp öğreniyor, yanına gidiyorlar fakat alıp gelmek mümkün olmuyor.
Neşet Amca 27 gün cezaevinde yattıktan sonra beraat ediyor. Yol arkadaşı bisikletiyle otobüs bindirilip evine gönderiliyor.
Holroyd Rangers: 0
CUMARTESI GÜNÜ
- Auburn FC U12’s: 8 -
Dundas United: 0
- Auburn FC U13’s: 1 -
Auburn District: 2
- Auburn FC U15’s: 2 -
Auburn District: 4
- Auburn FC U16’s
Combined: 3 - Toongabbie
Demons: 1
- Auburn FC U16/3’s: 2 -
Auburn District: 4
- Auburn FC All Age Men’s Division 2: 1 - Holroyd
Rangers: 1
- Auburn FC All Age
Men’s Division: 0 - Wenty
Waratah’s: 1
YÖNETIME TEŞEKKÜR
Bu arada AFC Yönetimine çok teşekkür ediyorum her hafta sonu ve bazen hafta içi sahaları ve kantini hazır vaziyete getirdikleri için.
Auburn FC Bayan Yönetimindeki arkadaşlara da çok teşekkür ederiz.
Bu gönüllü arkadaşlarımız olmasa maçlar oynanmaz, ne kadar teşekkür etsek azdır.
Haftaya tekrar spor dolu bir sayfa ile buluşmak dileğiyle sağlıcakla ve hoşça kalın...
Uzak akrabaları ve köylüleri Hacı Mehmet Neşet Öz için hep “Yollarda ölecek, ölüm haberi gelecek” dermiş. Fakat vefatı söyledikleri gibi olmamış. Vefatından bir gece önce köyündeki dört kahveye de girerek herkese çaylar ısmarlamış, “Yarın benim bayramım var” demiş. Ertesi gün, 19 Şubat 1976’da sabah saatlerinde yatağında huzur içinde vefat etmiş. Nur içinde yatsın. Allah rahmet eylesin.
n Fransa’da düzenlenen 2023 VIRTUS Global Oyunları’nda para masa tenisi branşında altın madalya kazanan milli sporcu Ebru Acer, 2024 Paris Paralimpik Oyunları’na katılma hakkı elde etti. Türkiye Milli Paralimpik Komitesinden yapılan açıklamaya göre Vichy kentindeki organizasyonda Ebru Acer, kadınlar klas 11 kategorisi finalinde Hong Kong’dan Wong Ting Ting’i 3-0 mağlup ederek altın madalyanın sahibi oldu. Ebru Acer, bu başarısıyla 2024 Paris Paralimpik Oyunları’na katılmaya hak kazandı.
Former Real Madrid star, Karim Benzema mesmerized thousands of fans in Saudi Arabia as he took center stage as an Al-Ittihad player, marking a thrilling spectacle just 24 hours after the oil-rich kingdom narrowly missed out on capturing Lionel Messi.
Fireworks and flamethrowers greeted Benzema, wearing their black and yellow kit with the number nine, at AlIttihad’s 60,000-seater stadium in Jeddah, where a giant ‘KB9’ was emblazoned on the pitch in bright lights. “Assalam o aleikum!” (Hello), the 35-year-old said to the crowd, before hoisting the Ballon d’Or - the trophy he won last year - above his head.
Benzema joins Portugal idol Cristiano Ronaldo as the latest superstar to join the Saudi Pro League, which has a hit list of high-profile targets, according to a source close to the negotiations. The Frenchman’s appearance in Jeddah follows a strenuous Saudi courtship of Messi before the Argentina World Cup winner opted for
Inter Miami on Wednesday as his final club before retiring. It also comes after Saudi-funded LIV Golf pulled off a shock merger with the PGA Tour and DP World Tour following more than a year of acrimony and legal disputes that divided the sport. Benzema, who won five Champions Leagues, four La Liga titles and three Copas del Rey with Madrid, said he was hoping for more silverware with the Saudi champions.
“I’m hungry, I want to play and show what I can still do on the pitch, and especially to put the club where it should be, which is right at the top,” he told a brief press conference. With billions of dollars in oil wealth, Saudi Arabia has been on a buying spree of sports assets as part of plans to diversify its economy and attract tourism and investment. The conservative monarchy, often targeted over its human rights record, bought English club Newcastle United in 2021, the same year it hosted its first Formula One Grand Prix.
Başakşehir’i 2-0 yenen Fenerbahçe, 10 yıl aradan sonra Ziraat Türkiye Kupası özlemine son verdi. Ali Koç ise 5 yılda ilk kez güldü.
Ziraat Türkiye Kupası finalinde Medipol Başakşehir’i 2-0 yenen Fenerbahçe, kupanın sahibi oldu. Ziraat Türkiye Kupası’nda
4 senenin ardından finale çıkan Fenerbahçe, 18. kez yer aldığı finalde kupayı 7. kez müzesine götürdü.
9 YILLIK ÖZLEM BİTTİ
Sarı-lacivertli ekip son olarak 20122013’te Trabzonspor’u yenerek kupayı kazanmıştı. Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç da, futbol branşında ilk kupasını kazandı. 2013-2014’te Süper Lig
şampiyonluğuna ulaşan Fenerbahçe, 25 Ağustos 2014’teki TFF Süper Kupa’yı kazanmasının ardından 9 yıl sonra bir kupayı müzesine götürdü. Bu arada
IGA SWIATEK DEFEATS KAROLINA MUCHOVA TO CLAIM SECOND STRAIGHT FRENCH OPEN TITLE 2-0
champion at Roland Garros. Aggressive. Decisive. Full of clarity. Świątek overcame a secondset crisis and a third-set deficit to reel off the last three games, topping Muchova 6-2, 5-7, 6-4 to collect a third career championship at the French Open and fourth Grand Slam title. “It’s pretty surreal, everything. But the match was really intense, a lot of ups and downs. Stressful moments and coming back,” said Świątek, now 4-0 in major finals. “So I’m pretty happy that at the end I could be solid in those few last games and finish it.”
n Max Verstappen is authoring a new chapter in the record books, poised to surpass Formula One’s legendary figures in what appears to be an eerily one-sided season of unparalleled dominance. Sunday’s Spanish Grand Prix “Grand Slam” win was a career 40th for Red Bull’s dominant double world champion and left him one behind Ayrton Senna, with Alain Prost’s tally also in his sights. The Dutch 25-year-old was quickest in every practice session, led every race lap from pole position at Barcelona’s Circuit de Catalunya and also took a bonus point for the fastest lap. Fleeting hopes that Verstappen’s Mexican teammate Sergio Perez could put up a fight seem to have evaporated, with Verstappen already a mighty 53 points clear after seven of 22 races. A third title seems assured and if domination can be a turn-off for neutral fans, although a feature of the sport through the ages, there is still a fascination with the numbers as Red Bull and their driver press on. Verstappen has led the championship for over a year, while Red Bull have won the last eight races in a row, including last year’s seasonender in Abu Dhabi and all seven this season.
Ziraat Türkiye Kupası’nı kazanan
Fenerbahçe, Spor Toto Süper Lig şampiyonu Galatasaray ile TFF Süper Kupa maçın çıkacak. Başakşehir ise, üçüncü finalinde de kupaya ulaşamadı.
KANARYA 5 YILDIZI TAKTI
Fenerbahçeli futbolcular, İzmir’deki maçın ardından kupa coşkusunu taraftarıyla paylaştı. Futbolcular kupa töreninden önce armasında 5 yıldız bulunan formaları giydi. Fenerbahçe’nin kupasını Gençlik ve Spor Bakanı Osman
Aşkın Bak verirken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Bakan Osman
Aşkın Bak Fenerbahçe’yi tebrik etti.
- F.Karagümrük-Kasımpaşa: 3-0
- Sivasspor-Kayserispor: 1-1
- Başakşehir-Trabzonspor: 3-1
- Ankaragücü-A.Demirspor: 1-2 - Beşiktaş-Konyaspor: 3-3 - Giresunspor-Antalyaspor: 2-0 - İstanbulspor-Ümraniyespor: 4- Hatayspor-Galatasaray: İPTAL - Gaziantep-Fenerbahçe: İPTAL