Turkish News Press - Issue 52 by Turkish News Press

GENÇLIKTEN

57. ALAY

30 APRIL 2019

TORUNLAR ECDADIN IZINDE...

VEFA YÜRÜYÜŞÜ

rkısh NEWS PRESS SIZIN SÖZÜNÜZ

l www.turkishnewspress.com.au

anakkale Kara Savaşları’nın 104’üncü yılı etkinlikleri kapsamında Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından düzenlenen “57. Alaya Vefa Yürüyüşü” ve Anzak Koyu’ndaki geleneksel “Şafak Ayini” renkli görüntülere sahne oldu. Gelibolu Yarımadası’nda sabah namazıyla başlayan yürüyüşte gençlere “Yarma çorbası” da ikram edildi. Tarihin yeniden canlandırıldığı etkinliklere katılan Bakan Mehmet Kasapoğlu, “Ecdadımızın ayak izlerini, onların mukaddes izlerini takip etmeye devam edeceğiz” dedi.

> ÇANAKKALE VE ANZAK GÜNÜ ÖZEL SAYFALARI 2, 7, 14 VE 15’TE

AVUSTRALYA’DA ULUSAL EGEMENLIK BAYRAMI COŞKUSU

Maarif ile 23 Nisan sevinci Türk toplumunun hasretle beklediği Uluslararası Avustralya MAARİF Okulu henüz faaliyete girmesinin ikinci ayında 23 Nisan ruhunu Sydney’e taşıdı.

KING OF KINGS TANER GUMUSTAS TBMM, Meclis-i Mebusan’ın devamıdır PROF. DR. MEHMET ÇELİK YAZISI 8’DE

ILK HEYECAN... Bu yıl eğitime başlayan Uluslararası Avustralya MAARİF Okulu’nun minikleri, ilk kez 23 Nisan heyacanını yaşadı.

n Sydney’de, 3 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlaması bu yıl MAARİF Okulunun organizasyonunda gerçekleşti. MAARİF Okulu yanı sıra Auburn North Atatürk Okulu ile Nepean

Türk Okulunun da organizasyonunda yer aldığı programa; başta TC Sydney Başkonsolosu Sayın Melih KARALAR olmak üzere resmi erkan, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, öğrenci

aileleri de katıldı. Programda okul öğrencilerinin sergilediği halk dansları, Türkçe ve İngilizce şarkılar, Aşuk ile Maşuk oyunu ve diğer aktiviteler göz doldurdu. > 23 NİSAN COŞKUSU 2’DE

Tarihin unutturamadığı zafer: Kut’ül Amare

Nefsin terbiyesi

MÜCAHID GELÖZ’ÜN YAZISI 2’DE

SINEM TASLAK’IN YAZISI 17’DE

30 Nisan 2019

Tarihin unutturamadığı zafer: Kut’ül Amare

elam sevgili okuyucular, bugün sömürgecilikte dünya lideri olan İngilizlere karşı destan yazdığımız, belki de tarihlerindeki en utanç verici mağlubiyetlerinden birini tattırdığımız Kut’ül Amare zaferinin 103. yıldönümü. Türk tarihinin en büyük zaferlerinden biri 29 Nisan 1916’da elde edildi. Türk ordusu, 1. Dünya Savaşı içerisindeki ikinci zaferini İngilizlere karşı kazandı. İngiliz ordusu, neredeyse 300 yıl aradan sonra en ağır mağlubiyetini aldı. On binin üzerindeki İngiliz askeri esir alındı, yaklaşık 30 biniyse hayatını kaybetti. Yıl 1916, aylardan Nisan... Yer kızgın çöllerin göbeğinde; Fırat ve Dicle nehirleri arasındaki Irak’ın Kut şehri… 1. Dünya Savaşı, tüm acımasızlığıyla devam ediyor; Çanakkale cephesinde dişe diş göze göz bir mücadele yaşanıyordu. İngilizler diğer yandan Basra Körfe-

rkısh NEWS PRESS

AVUSTRALYA

EDİTÖRDEN

MÜCAHID GELÖZ

mucahidgeloz@turkishnewspress.com.au

zi üzerinden Bağdat’ı ele geçirmek için harekete geçti. Amaç “kara altın”a sahip olmaktı. İngilizlerin stratejik ve ekonomik önemdeki petrole sahip olması için önce Bağdat’ı ele geçirmesi gerekiyordu. Bağdat ise, Osmanlı’nın kontrolündeydi. Bağdat’a giden yoldaki en önemli noktaysa Kut şehriydi.

Hesaba göre Kut ele geçirilecek ve Bağdat’a ulaşılacaktı. Ancak öyle olmadı, yanlış hesap bu kez Bağdat’tan değil Kut’tan döndü. Selmanıpak’ta çok sayıda kayıp veren İngilizler, Kut’ül Amare’ye çekildi. Osmanlı kuvvetleri kaleyi kuşatma altı-

na aldı ve Halil Paşa önderliğinde İngililer tarihlerinde en utanç veren yenilgilerden biri olarak geçen Kut’ül Amare’yi unutturmak için herşeyi yaptılar. İngilizler ertesi yıl Bağdat’ı almalarına rağmen bu uğursuz günü unutmadılar ve hakkında onlarca kitap yazdılar. Unutmadılar ama unutturdular! Bizim ordumuzda coşkuyla ‘Kut Günü’ adıyla kutlanan bu zaferimizi, 1945 yılında İngilizlerin ülkemizi işgalleri sırasında yasaklanmasından sonra maalasef unutulmaya yüz tutsa sanılsa da güneş balçıkla sıvanmaz. Tarihimizdeki eşsiz zaferlerimizden Kut-ül Amare gibi unutulmaya yüz tutmuş nice zaferlerimizi hatırlayıp, stratejik anlam ve önemlerini genç nesillere aktarıp, o yıllarda daha şiddetle yaşanan Vatan aşkını kendimize rehber etme ve bilinçli vatansever nesiller yetiştirmek ümidiyle Kut Zaferimiz kutlu olsun... Selam ve dua ile…

ÇANAKKALE

DOSTLUĞU

MAARIF’TE 23 NİSAN COŞKUSU

vustralya genelinde de Çanakkale Kara Savaşları’nın 104. yılı dolayısıyla düzenlenen Anzak Günü anma törenlerine Avustralyalılar ve Türkler yoğun ilgi gösterdi. Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı İmparatorluğu’na karşı İngiltere’nin yanında savaşa giren Avustralya ve Yeni Zelanda Kolordusunun (ANZAC) Gelibolu Yarımadası’na asker çıkardığı gün olan 25 Nisan’da Avustralya’da, her yıl olduğu gibi bu sene de ‘‘Anzak Günü’’ anma törenleri düzenlendi. Şafak Ayininin ardından Melbourne kent merkezindeki Anzak Anıtı‘nda düzenlenen resmi geçit törenine Türk bayraklarıyla katılan Türkler, töreni izleyen Avustralyalılar tarafından alkışlarla karşılandı.

rkısh NEWS PRESS

Year: 2 Volume: 52

President Yüksel Çifçi Editors in Chef Mücahid Gelöz

Newspaper Editors Adem Taliç, Sinem Taslak Page Layout & Design Necmettin Öksüz

Türk toplumunun hasretle beklediği Uluslararası Avustralya MAARİF Okulu henüz faaliyete girmesinin 2. ayında Sydney’e 23 Nisan coşkusunu taşıdı.

irkaç yıldan beri TC Sydney Başkonsolosluğu ev sahipliğinde yapılan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlaması, açılmasıyla birlikte bu yıl MAARİF Okulunun organizasyonunda gerçekleşti. MAARİF Okulu yanı-

sıra Auburn North Atatürk Okulu ile Nepean Türk Okulunun da organizasyonunda yer aldığı programa başta TC Sydney Başkonsolosu Sayın Melih KARALAR olmak üzere resmi erkan, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, öğrenci aileleri de katıldı. Sydney’in farklı bölgelerinden küçüğüyle büyüğüyle Türk toplumunun ellerinde Türk bayrağıyla programa adeta koştuğu gözlenirken programa Türkler dışında farklı toplumlardan katılımın olması da dikkat çekti. Programda okul öğrencilerinin sergilediği halk dansları, Türk-

çe ve İngilizce şarkılar, Aşuk ile Maşuk oyunu ve diğer aktiviteler göz doldurdu. ULUSLARARASI ÇOCUK HAKLARI SÖZLEŞMESI HEDİYE EDİLDİ

“Çocuklardan büyüklere mektup” ile geleceğin sahipleri olan çocuklar, bugünün büyüklerinden neler istediklerini, nasıl bir dünya arzu ettiklerini ortaya koyarken, büyükler de çocuklara sundukları Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi metnine sadık kalacaklarını ve onlara yaratılmalarıyla birlikte kendilerine verilen tüm haklarına saygı duyacaklarını teyid ettiler.

Page Editors Tanyeli, Ali Haydar (Diyanet), Hakan Aslan (Fishing&Sport), Recep Ağar (Sport&Recreations), Cem Birben-Murat KıvrakDavut Kılıç (Sports), Sibel Örnek (Beauticians Topics), Ayad Naji (Page editing and Graphic Designs) Fatma Gençtürk (Meals&Recipes), Op. Dr. Haydar Özcan (Medical&Health), Dr. Hilal Coruhlu, İzzet Anmak (Australian English&Politics) Melbourne Team Murat Gümüş (General Manager), Ümit Uyar (Distribution), Şahin Şahinkaya-Ömer Boyacı (Youth&Sport), Emre BoyacıŞaban Han-Salim Boyacı-Ali Kurt-Evlaa Han (Editors) Brisbane Team Yıldıray Aslantaş (General Manager), Said Erdem-Ömer Akdeniz-Metin Uyanık (Editors) Western Australia: Mehmet Kırmızıoğlan South Australia: Mustafa Ergül Advertisements Sydney (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Melbourne (Ümit Uyar): 0481 136 901 Brisbane (Serkan Uyanık): 0433 162 655 Western Australia: 0401 556 500 South Australia: 0421 889 296 Canberra: 0433 162 655 Sydney Office: P.O Box 12 Guildford NSW 2161 Phone: 1300 917 566 Fax: 612 9774 8650 E-mail: info@turkishnewspress.com.au Sizden Gelen Haberler: news@turkishnewspress.com.au

www.turkishnewspress.com.au

International Maarif Schools of Australia

K-6 PLACEMENT and SCHOLARSHIP TEST for 2020 y a d r u t a S : Date 4th May 2019 m p 0 3 : 2 1 : e Tim Place: Maarif Foundation y c r e P 2 : s s e r Ad n r u b u A t e e r St

FOR FURTHER INFO: 1800MAARIF/1800 622 743 E-MAIL: enrol@maarif.nsw.edu.au

30 April 2019

Editor: Dr M. Said Erdem (MD, BMedSci)

rkısh NEWS PRESS

The most common mental illness in Australia, anxiety affects on average 1 in 4 people sometime throughout their life. In any given year, around 2 million Australians will experience anxiety to some degree.

YILDIRAY ASLANTAŞ yaslantas@turkishnewspress.com.au

Osmanlı’da çocuk tecavüzlerine verilen cezalar

facık çocuk, daha 5 yaşındaki çocuğa tecavüz etmek de ne demek, nasıl bu kadar insanlıktan çıkılabilir, nasıl bu kadar canavar olunabilir! Gün geçmiyor ki beynimizi içten içe vuran bir tecavüz haberi duymayalım... Osmanlı döneminde tecavüz edenler suçları kesinleşirse asılırlardı. Ancak geçtiğimiz günlerde ortaya çıkan çocuğa, bebeğe tecavüz gibi bir olay yaşansaydı, herhalde Osmanlı hakimleri idam cezasını bile az bulurlardı. KISASA KISAS... Osmanlı İmparatorluğu zamanında en ağır suçlardan biri de tecavüzdü. Ceza kanunnamelerinde tecavüz suçunun cezası para olarak değil de bedensel cezalar olarak öngörülmüştü. Bir kadın veya kıza tecavüz eden erkek yargılama sonucunda idam edilebileceği gibi cinsel organının kesilmesi cezasına da çarptırabilirdi. Tecavüze uğrayan kişinin durumu mahkemeye intikal ettiğinde kadı, yani hakim rahat karar verebilmek için geniş bir soruşturma başlatırdı. Tecavüz kurbanlarının en önemli meselesi iddialarını ispattı. Tecavüze uğrayan kadınlar iddialarını ispat ederlerse, mahkeme onları haklı bulup, saldırganı en ağır bir şekilde cezalandırırdı. Tecavüzcülere idama kadar giden ağır cezalar verilirdi. Mahkeme bazen de mağdurun talebine uygun olarak suçluya tazminat verilmesine hükmederdi. KANCA CEZASI Tecavüz ile ilgili cezalar genellikle idam ve hadım cezalarına çarptırılıyordu. Ancak bazı devletlerde cezalar teşhir edilir ve umuma açık verilirdi. Memluk Sultanlığında henüz çocuk sayılacak bir kız çocuğuna tecavüzden yakalanan birine kanca cezası verilmişti. Kahire meydanında karın boşluğundan kancaya asılan mahkum haftalarca acı çekmesi sağlanmış bu şekilde ölmüştü. Teşhir cezasında ki amaç toplumda böyle işlere meyli olanları caydırmak ve önüne geçmekti. Bu mesele, en öncelikli sorunlardan biri. Bu sapıkların artık en ağır cezaları alması gerekiyor. Vesselam...

HEALTH

ANXIETY n most instances, anxiety can be defined as an unpleasant feeling caused by excessive worry or stress, usually regarding future events. It is quite common and normal for people to feel anxious when they are under pressure such as during work, public speaking or doing exams. However, for people with anxiety, these feelings are difficult to control even when the source of stress or worry is removed. There are many different forms of anxiety depending on the symptoms one has. Regular, repeated episodes of anxiety to specific situations may be part of a condition called an ‘anxiety disorder’. In Australia the four most common types of anxiety disorders are generalised anxiety disorder, social anxiety, panic disorders and specific or special phobias. Other examples of anxiety disorders include obsessive compulsive disorder (OCD) and posttraumatic stress disorder (PTSD). Generalised anxiety disorder (GAD) is one condition where one feels in a state of anxiety most days of the week for a period of six months or more with symptoms that may include restlessness, fatigue, irritability and difficulty sleeping. Social anxiety is where a person has a fear of being in the presence or performing in the presence of a large number of people. This can be due to thoughts of being judged or humiliated in front of others. This can be the case even for simple everyday tasks like going to the supermarket or eating at a restaurant. The symptoms here can include blushing, sweating, trembling, abdominal pain and nausea. Another example where anxiety is experienced is in panic disorder. This describes situations where one may ha-

ve repeated episodes of panic attacks a feeling of intense and overwhelming fear that includes other symptoms such as increased heart rate, excessive sweating, dizziness, chest pain and shortness of breath. They may also describe feeling that they are choking, losing control or dying. In panic disorders, the attacks may come on at unexpected times and include worrying about having another panic attack in the near future. This may also make some people avoid doing activities because they fear it will start another attack, such as exercising. Specific phobias describe feeling anxious near certain objects, animals or activities. In most cases, these are rational responses as fear is a mechanism that helps protect humans from things that might pose danger or threats to safety. Examples include phobias to snakes, spiders and heights. However, in some cases the anxiety response can be exaggerated and feel out of proportion to the actual threat that is present. For example, seeing a spider on TV or imagining a snake near you is enough to trigger a reaction. In these individuals, the excessive reaction may be a sign of a specific phobia. In most cases, the person may know their response is exaggerated but feels they are unable to control the reaction. The symptoms experienced are also similar to those in panic attacks. Any of these anxiety conditions can develop due to a range of factors. Family history of mental health illnesses may have a genetic predisposition for some people to increase their risk of developing anxiety. Certain personality traits seen in childhood can also play a role, such as those who are ti-

mid or have poor self-esteem. Environmental factors also can increase the risk of developing anxiety such as working in a high-stress job, relationship problems, abuse and traumatic events. Chronic medical conditions such as diabetes and heart disease can also increase the risk. Consuming recreational drugs and alcohol can worsen anxiety symptoms, especially as the substance wears off. Commonly, symptoms of depression can exist together with anxiety and can include many symptoms such as low mood, poor appetite, lost interest in pleasurable activities and low energy. It is important to seek support early if you or someone you know is experiencing depression with or without anxiety. Treatment aims to help those affected to control their anxiety and minimise the effects of the unpleasant feeling. For mild symptoms, simple lifestyle changes can be effective including regular exercise and relaxation techniques. For moderate to severe symptoms, a combination of psychological treatments and medication can help. One example of psychotherapy is ‘cognitive behavioural therapy’ which aims to identify patterns of thought and behaviour that are making one feel anxious and attempts to replace these with coping strategies. Medication therapy includes many different types which all interact with the transmission of chemical communicators (neurotransmitters) in the brain, such as dopamine, noradrenaline and serotonin. Speak with your doctor if you have questions regarding anxiety. A referral to a psychiatrist, psychologist or community mental health services can be made to help explore this further. Always seek emergency aid if anxiety symptoms seem to worsen or do not resolve. More information can also be found at the Black Dog Institute (www. blackdoginstitute.org.au/clinicalresources/anxiety/what-is-anxiety) and Beyond Blue (www.beyondblue. org.au/the-facts/anxiety).

AUSTRALIA

rkısh NEWS PRESS

30 April 2019

Condolences to Sri Lanka ÖMER AKDEMIR oakdemir@turkishnewspress.com.au

HAŞİR’E İMANIN ÇOCUKLARA VE AİLESİNE FAYDALARI

he Gallipoli Turkish Cultual Fondation and the wider Muslim Community are saddened and shocked by the heinous attacks on churches and hotels in Sri Lanka. We send out deepest condolences to the all those who suffered needlessly via this barbaric act of terrorism, especially the large vibrant Christian community in Sri Lanka. We further extend our

Ali Erbaş: Srilanka’daki saldırıları şiddetle kınıyorum

condolences to the families of the foreign nationals killed or injured in the attacks - with our fellow Australians among them. Such attacks aim to divide communities and pit them against each other. By standing in solidarity with each other we can ensure these evil doers do not achieve their desired outcome. We stand shoulder to shoulder

n Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Sri Lanka’da meydana gelen terör saldırılarını şiddetle kınadığını bildirdi. Erbaş, yayımladığı baş sağlığı mesajında şunları ifade etti: “Savaşta bile mabetleri ve masumları dokunulmaz ilan eden bir dinin mensupları olarak menfur saldırıdan büyük üzüntü duyduğumuzu ifade ediyor, hayatını kaybedenlerin ailelerine ve uluslarına başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyorum. Nerede ve kim tarafından yapılıyor olursa olsun, ma-

with the people of Sri Lanka and all those who were affected by this horrific attack - an attack on humanity and the very fabric of society itself. The Gallipoli Turkish Cultural Foundation will continue to spread the message of peace and love among our communities and fight the scourge of terrorism wherever we see it.

sum insanların hayatına kast eden her türlü saldırı; bütün dinî, hukukî ilkelere aykırıdır ve insanlığın vicdanına karşı işlenmiş en büyük suçtur. Farklılıkları düşmanlığa dönüştürerek korku ve güvensizlik oluşturma amacına hizmet eden bu tür saldırılar, dünya barışını, insanlığın ortak huzurunu ve geleceğini tehdit etmektedir. Dolayısıyla tüm dünya terör faaliyetlerine karşı daha hassas olmalı; bütün insanlığın huzuru için daha çok gayret göstermelidir.”

aşir (öldükten sonra dirilme yerine) iman etmenin, birçok ruhi faydaları, hayatın anlamı, insan hayatına ve toplum hayatına bakan neticelerinden, insan topluluğunun dörtte birini oluşturan çocuklara, ahiret inancının ne derece önemli olduğunu göstermesi bakımından ele alınacaktır. İnsan topluluğunun dörtte birisini oluşturan çocuklar, yalnız cennet fikriyle, onlara dehşetli ve ağlatıcı görülen ölümlere ve vefatlara karşı dayanabilirler, ve gayet zayıf ve nazik vücutlarında manevi bir kuvvet bulabilirler ve her şeyden çabuk ağlayan, zayıf ruhlarının yapısında, o cennet ile bir ümit bulup, sevinç içinde yaşayabilirler. Mesela; cennet fikriyle der, “Benim küçük kardeşim ve arkadaşım öldü, cennetin bir kuşu oldu, cennette gezer, bizden daha güzel yaşar.” Yoksa her vakit etrafında kendi gibi çocukların ve büyüklerin ölümleri, o zayıf çaresizlerin, endişeli nazarlarına çarpması, dirençleri ile birlikte, güçlerini ve manevi kuvvetlerini ve yüksek duygularını aşağı dereceye düşürerek, gözleriyle beraber, ruh, kalp ve akıl gibi ince ve nazik duygularını, öyle ağlattıracak, ya harap olup yıkılacak veya deliye dönen, mutsuz ve talihsiz bir hayvan olacaktı. O şefkatli anneler, çocuğunun dünya hayatında tehlikeye girmemesi, istifade ve fayda görmesi için her fedakarlığı nazara alır, onu öyle terbiye eder. “Oğulum paşa olsun” diye bütün malını verir; hafız mektebinden alır. Avrupa’ya gönderir. Fakat o çocuğun ebedi hayatı tehlikeye girdiğini düşünmüyor ve dünya hapsinden kurtarmaya çalışıyor. Cehennem hapsine düşmesini nazara almıyor. Yaratılışa uygun şefkatin tam zıddı olarak o masum çocuğunu, ahirette şefaatçi olmak lazım gelirken davacı ediyor. O çocuk, “Niçin benim imanımı takviye etmeden bu felaketime sebebiyet verdin?” diye davacı olacaktır. Dünyada da İslam-i terbiyeyi tam almadığı için, annesinin harika şefkatinin hakkına karşı layıkıyla karşılık veremez, belki de çok kusur eder. Eğer hakiki şefkati kötüye kullanılmayarak, çaresiz evladını ebedi hapis olan Cehennem’den ve sonsuz olan dalalet içinde ölmekten kurtarmaya, o şefkat sırrı ile çalışsa; o evladın bütün yaptığı sevapların bir misli annesinin amel defterine geçeceğinden, annesinin ölümünden sonra her vakit sevapları ile ruhuna nurlar yetiştirdiği gibi, ahirette de değil davacı olmak, bütün ruh u canı ile şefaatçi olup ebedi hayatta ona mübarek bir evlat olur. Demek, insan topluluğunun dörtten birini teşkil eden çocuklar, ahiret imanıyla insanca yaşayabilirler ve insaniyetin istidatlarını taşıyabilirler. Yoksa elim endişeler içinde kendini uyutturmak ve unutturmak için çocukça oyuncaklarıyla, haylaz bir hayatla yaşayacak. Çünkü her vakit etrafında, onun gibi çocukların ölmesiyle onun nazik aklında ve ileride uzun arzuları taşıyan zayıf kalbinde ve güçsüz ruhunda öyle bir tesir yaparki; hayatı ve aklı o çaresize azap aleti ve işkence edeceği zamanda, ahiret imanının dersiyle, görmemek için oyuncaklar altında onlardan saklandığı o endişeli yerinde, bir sevinç ve genişlik hissederek der: “Bu kardeşim veya arkadaşım öldü, Cennet’in bir kuşu oldu. Bizden daha iyi keyfeder, gezer. Ve annem öldü, fakat rahmet-i ilahiyeye gitti, yine beni Cennet’te kucağına alıp sevecek ve ben de o şefkatli anneciğimi göreceğim” diye insaniyete layık bir tarzda yaşayabilir. Rabbim (c.c) çocuklarını ahiret inancıyla yetiştiren, Ahirette davacı değil şefaatçi olan, dünyada dahi annesi ve babasının hak hukukunu bilen, onlara saygıda kusur etmeyen, yaptığı bütün amellerinin anne ve babasının amel defterine geçenlerden eylesin. Amin!

NOSTALJI

rkısh NEWS PRESS

30 Nisan 2019

ÇANAKKALE’NIN TAŞI TOPRAĞI ŞEHIT KOKUYOR!

Meçhul Asker Mezarı’nın

göz yaşartan hikâyesi... G

Tarihin en kanlı muharebelerinden birinin yaşandığı Çanakkale’deki Gelibolu Yarımadası yurdun dört bir yanından ziyaretçilerini ağırlarken, tarihi bölgedeki “Meçhul Asker Mezarı” hikayesiyle etkiliyor. Arıburnu muharebelerinden sonra bir Anzak askerince Avustralya’ya götürülen ve 2003’te Türkiye’ye getirilerek defnedilen Türk askerine ait kafatasının bulunduğu mezar, ziyaretçilere duygusal anlar yaşatıyor...

elibolu Yarımadası’nda, Arıburnu muharebelerinden sonra bir Anzak askerince Avustralya’ya götürülen ve 2003’te Türkiye’ye getirilerek defnedilen Türk askerine ait kafatasının bulunduğu “Meçhul Asker Mezarı”, ziyaretçilere duygusal anlar yaşatıyor. “Şuheda toprakları”, Çanakkale Kara Savaşları’nın 104. yılı dolayısıyla 24 ve 25 Nisan’da gerçekleştirilen törenlerde, yurdun dört bir yanından gelen binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor. Tarihin en kanlı muharebelerinden birinin yaşandığı Gelibolu Yarımadası’ndaki Şahindere Şehitliği, 57. Piyade Alayı Şehitliği, Conkbayırı, Şehitler Abidesi, Atatürk’ün savaş öncesi harekat planlarını yaptığı Bigalı köyündeki evi, Yahya Çavuş ve Seyit Onbaşı anıtları, adeta akına uğruyor. Şehitler Abidesi’nin olduğu bölgedeki sembolik şehitliğin başlangıç bölümünde yer alan “Meçhul Asker Mezarı”nı ziyaret edenler, kabirde Arıburnu muharebelerinden sonra 1915’te Anzak askeri tarafından Avustralya’ya götürülen ve 2003’te Türkiye’ye iade edilen bir Türk askerine ait kafatası bulunduğunu öğrenince duygulanıyor. Mezarın başında bulunan, yaşananların anlatıldığı

kitabeyi okuyan, rehberlerden dinleyen ziyaretçiler, zaman zaman gözyaşlarına hakim olamıyor. KAFATASINI MUMYA YAPIP YILLARCA SAKLAMIŞ! Bölgede görev yapan Kültür ve Turizm Bakanlığı Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı kılavuzlarından Yavuz Çınar, 24 Nisan 1915’te Anzak askerlerinin Anafartalar bölgesine çıkarma yaptığını söyledi. Oradaki çarpışmalarda bir Anzak askerinin kendi bulunduğu bölgede şehit olan bir Mehmetçik’in başını keserek Avustralya’ya götürdüğünü anlatan Çınar, şunları anlattı: “Kafatasını mumya yapıp yıllarca saklamış. Oradaki arkadaşlarına

da ‘Ben bir Türk’ü öldürdüm’ diye göstermiş. Yıllar sonra yaşlandığında bu durumdan nedamet duymuş. Bu Anzak askerinin çocukları 2003 yılında kafatasını alıp Türkiye’nin Melbourne Başkonsolosluğuna götürüp yetkililere teslim etmiş. Kafatası, aynı yılın 18 Mart’ında Türkiye’ye getirilerek resmi törenle bu mezara defnedildi.” Çınar, bölgeye gelen ziyaretçilerin askerin hikayesini dinledikten sonra dualar okuduğunu ve duygulandığını dile getirerek, “Ziyaretçiler bir insanın böyle bir vahşeti nasıl yapabileceğini düşünüyor. Çünkü bizim anlayışımızda, iman çizgimizde düşman da olsa insanlara merhamet

göstermek gerektiği var” dedi. “HEPSI YÜREĞIMIZDE” KKTC’den ziyarete gelen Özkul Haraç da tarihi yarımadada vatan sevgisi ve fedakarlık kavramlarını daha iyi anladıklarını söyledi. Haraç, meçhul askerin hikayesini rehberlerden dinlediklerini belirterek, şunları aktarıyor: “Çok etkileyici hikayesi var. Askerimizin yattığı yer belli, kimin uğruna, hangi bayrak uğruna savaştığı belli. Bundan dolayı adına ‘meçhul’ diye kavram koyduğumuz askerlerimiz hiçbir zaman meçhul olmayacak. Onların isimlerini bilmesek de hepsi bizim yüreğimizde, hepsi bizim askerimiz, bizim ecdadımız.” “ÜLKEMIZIN KIYMETINI BILELIM” İstanbul’dan gelen Ercan Eskibağ da “meçhul asker”in hikayesini burada öğrendiğini dile getirdi. Anlatılanlar karşısında “tüylerinin diken diken olduğunu” ifade eden Eskibağ, şöyle konuşuyor: “Bu vatan nasıl kurtulmuş, nasıl böyle yaşıyoruz, insanlar gelsin buraları ziyaret etsin ki kimse birbirini yemesin. Ülkemizin kıymetini bilelim, şehitlerimize saygı duyalım. Şehitlerimize bakıp ibret alalım.” Sakarya’dan gelen Yusuf Ziya Bilaloğlu da şehitlik ziyaretlerinde çok duygulandığını belirterek, “Askerimizin kafatasının yıllar sonra ülkede, bedeninin olduğu toprakla bütünleşmesi çok etkileyici ve duygulu” diyor. Çanakkale’de bu topraklar uğruna gözünü kırpmadan canlarını veren binlerce meçhul şehidimizin ruhları şad, mekanları cennet olsun!

30 Nisan 2019

HASBIHAL

PROF. DR. MEHMET ÇELİK mcelik@turkishnewspress.com.au

TBMM, Meclis-i Mebusan’ın devamıdır

ürkiye Cumhuriyeti Devleti, yeni bir devlet değildir, Osmanlı Devleti’nin devamıdır. Cumhurbaşkanlığı forsunda bulunun 16 yıldız, 16 devleti ismen temsil ediyor olsa da, devlet tektir. Devletler de, her canlı gibi doğar, büyür, yaşlanır ve sahneden çekilirler. Sahneden çekilen devleti, birileri yeniden inşa eder! Yani Göktürk, Hun, Uygur, Babür, Selçuklu, Osmanlı… diye ayrı ayrı devletler yoktur, ömrünü tamamlayan devlet yapısı çökünce, hangi hanedan onu yeniden inşa ederse, inşa edilen yeni yapı o ailenin, o hanedanın ismiyle anılır. Selçuk Bey’in inşa ettiği yapı Selçuklu adıyla, Osman Bey’in inşa ettiği yapı Osman Bey’in adıyla anılmıştır. Osmanlı’nın tasfiyesiyle, Gazi Paşa önderliğinde inşa edilen yapı da rejim/sistem değiştirildiği için, bu sefer isim şahıs veya aile adıyla değil, rejim/sistem adıyla (Cumhuriyet) tescillenmiştir! Bu 16 devlet ve millet de aynıdır!.. Değişen sadece isimdir! Osmanlının küllerinden doğan Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran da aynı meclistir. Osmanlı Meclisi Mebusanı’nın vekaletini üstlenen Ankara’daki Büyük Millet Meclisi’dir! Bilmeyenler için kısaca anlatalım: İstanbul 16 Mart 1920’de İngiliz ve Fransız kuvvetleri tarafından işgal edilir. 18 Mart 1920 de, yani iki gün sonra Meclis-i Mebusan çalışmalarına ara verir, yani tatile girer. Gazi Paşa da bu Meclis’te Erzurum Mebusudur. 18 Mart’ta Meclis-i Mebusan çalışmalarına ara verince, Gazi Paşa durumu anlar ve geleceği, olacakları tahmin ederek 19 Mart’ta valiliklere ve kolordu komutanlıklarına acil koduyla bir telgraf çeker: Telgrafta, 15 gün içerisinde nüfusuna bakılmaksızın her sancaktan beş üyenin tespit edilerek, Ankara’da toplanacak yeni meclise göndermelerini talep eder. Ayrıca, Malta’ya sürgüne gönderilmeyen Meclis-i Mebusan üyelerinin de Ankara’ya gelmeleri için haber yollar. Tarihler 22 Nisan 1920’yi gösterdiğinde, Meclis-i Mebusan üyeleriyle, sancaklardan gelen üyelerin sayısının 120 olduğu görülür. Gazi Paşa, kış ve ulaşım şartlarını dikkate alarak, bu rakamı yeterli bulur ve 23 Nisan günü yeni meclisin açılışının yapılmasına karar verilir. 23 Nisan Cuma günü Hacı Bayram Camii’nde Cuma

namazı eda edilir; daha önce planlanan hatimlerin duaları yapılır. Namazdan sonra, dualar eşliğinde Meclis açılır. İlk iş, Meclise başkan, başkan yardımcısı, kâtip ve memurların seçimidir. Yapılan müşavereler sonucu, İstanbul Meclis-i Mebusanı’nın sadece yasama görevi gördüğünü, bu nedenle tek başkanı olduğu, Ankara’daki bu meclisin ise hem yasama ve hem de yürütme görevini yapacağı, bu nedenle de iki başkanlı olması üzerinde görüş birliğine varılır. Meclis I. Başkanlığı’na Gazi Paşa, II. Başkanlığı’na ise İstanbul Meclis-i Mebusan’ının başkanı Celalettin Arif Bey teklif edilir. Celalettin Arif Bey’in II. başkanlığa teklif edilmesinin ana nedeni de, Ankara’da toplanan bu Meclisin uluslararası alanda meşruiyetini sağlamak!.. Yani Ankara’daki Büyük Millet Meclisi, Meclis-i Mebusan’ı vekâleten temsil etmektedir. Bu nedenle mebuslara milletvekili, nazırlara(bakanlara) vekil, başbakana başvekil denmiştir. Sonuçta 120 milletvekilinin oylarıyla tek listede Birinci, İkinci başkan ve birer başkanvekili için oy kullanılmış, netice şöyle tecelli etmiştir: Gazi Paşa, I. Başkan: 110 oy Celalettin Bey II. Başkan: 109 oy Çelebi Abdülhalim Efendi Bşk. Yrd. : 91 oy İsmail Fazıl Paşa Bşk. Yrd. : 44 oy Cemalettin Efendi Bşk. Yrd. : 31 oy İlk gün yapılan bu seçimle Gazi Paşa, I. Bşk.; Celalettin Bey II. Bşk.; Abdülhalim Efendi Bşk Yrd. seçilmiştir. Salt çoğunluk olan 61 oy alamadıkları için İsmail Fazıl ve Cemalettin Beyler seçilememişlerdir. Diğer başkan yardımcılığı, kâtip üye ve memurların seçimi bir gün sonrasına bırakılmıştır! Konu buraya gelmişken, burada bir yanlış anlamayı da düzeltelim: Gazi Paşa ve Celalettin Bey, birbirlerinin rakibi değillerdir. Yani Gazi Paşa bir oy farkla seçimi kazanmamıştır. 120 milletvekili, birinci bşk., ikinci bşk. ve yardımcılarının da isimleri tek kağıda yazılmış, oturuma katılan 110 milletvekili her aday için ayrı ayrı oy kullanmışlardır. 110 milletvekili hem Gazi Paşa’ya, hem de Celalettin Arif Bey’e oy vermişlerdir. Aradaki bir oyluk fark, sembolik olarak düşünülmüştür! TBMM’nin zabıtları dikkatlice okunursa, bu gerçek net olarak görülür.

rkısh NEWS PRESS

TÜRKIYE

Suriyeli kardeşlerimin

EKMEĞINI KESME Başkanı i n a s i N 3 2 CHP’l n a d ’ n a Beriv lediyesine Bolu Be olu mesaj sitem d

23 Nisan’da başkanlar makamlarını bir günlüğüne çocuklara devretti. Ağrı’da ise Belediye Başkanı Savcı Sayan, koltuğuna savaş mağduru Suriyeli Berivan’ı uturtarak kardeşlik mesajları verdi. ğrı Belediye Başkanlığı koltuğuna oturan Suriyeli Berivan Abbas, “Bolu Belediye Başkanım, Suriyeli kardeşlerimin ekmeğini kesme” dedi. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları çerçevesinde Ağrı Belediye Başkanlığı koltuğuna 15 Nisan İlkokulu 3/A sınıfı öğrencilerinden Suriyeli Berivan Abbas oturdu. Beraberinde okul idaresi, öğretmen ve arkadaşlarıyla belediye başkanlığı binasına gelen Abbas, Başkan Savcı Sayan tarafından karşılandı. Öğrencilerle tek tek ilgilenen Sayan, arkadaşları tarafından koltuğa Suriyeli kardeşlerinin uygun görülmesinin kendisini mutlu ettiğini ifade etti.

Çocukların bayramını kutlayan Sayan, “Belediye Başkanlığımı Suriyeli kardeşime devretmek istiyorum. Berivan bu ülkede Suriyeli bir çocuk olarak eğitim görüyor. Türkiye’deki bütün kardeşleri onu kucaklıyor. Bizim yeni belediye başkanımız Suriyeli Berivan kardeşimiz.” diye konuştu. ÇOCUKLARIN EKMEĞINI KESMEYE ÇALIŞIYOR

“Umarım bu bazı insanlara da ders olur. Atatürk Suriye cephesinde mücadele vermişti” diyen Sayan, şöyle konuştu: “Atatürk, Berivan’ın dedeleri yetim kalmasın diye o zaman büyük mücadeleler vermişti. Ne yazık ki bugün ‘Atatürk’ün askeriyim’ diyen insanlar, Bo-

lu Belediye Başkanı, Berivan gibi çocukların ekmeğini kesmeye çalışıyor. Bu bir tezattır, çelişkidir. Bunu da Türk halkının vicdanına bırakıyorum. Biz Ağrı’daki çocuklarla birlikte Türkiye’ye ‘Berivan başımızın tacıdır’ diyoruz.” Konuşmasının ardından Abbas’ı koltuğuna oturtan Sayan, belediyeye vereceği ilk talimatı sordu. Herhangi bir isteğinin olmadığını ifade eden Abbas, “Recep Tayyip Erdoğan’ı, Savcı Sayan’ı, Ağrı’yı ve Türkiye’yi seviyoruz. Bolu Belediye Başkanımız, Suriyeli kardeşlerimin ekmeğini kesme” dedi. Program, Sayan’ın çocuklara hediyelerini vermesi ve ikramların ardından sona erdi.

Ara Güler Londra’da

Afganistan’da Maarif sevinci n Afganistan’ın batısındaki Herat vilayetinde, FETÖ’den Türkiye Maarif Vakfına devredildikten sonra tadilatı ve donanımı yapılan erkek ve kız liseleri eğitim ve öğretime açıldı. TMV Herat Erkek Lisesinde düzenlenen açılış törenine, Milli Eğitim Bakan

Yardımcısı Reha Denemeç, Afganistan Eğitim Bakanı Mirveyis Belhi, TMV Başkanı Birol Akgün, Türkiye’nin Kabil Büyükelçisi Oğuzhan Ertuğrul, Herat Valisi Abdul Kayyum Rahimi, TİKA Herat Koordinatörü Ali Ergun Çınar, milletvekilleri ve öğrenciler katıldı.

n Cumhurbaşkanlığı tarafından düzenlenen Ara Güler sergisi Londra’da açıldı. Açılışına çok sayıda Türk ve İngiliz davetlinin katıldığı sergide, 39 İstanbul fotoğrafı ile 14 porte yer aldı. Sergide İngiltere tarihine damga vurmuş Winston Churchill, Alfred Hitchcock ve Bertrand Russell gibi isimlerin portrelerine de yer verildi. Serginin Paris, Kyoto, New York, Roma ve Mogadişu’da da sanatseverlerle buluşması öngörülüyor.

TÜRKIYE

rkısh NEWS PRESS

30 Nisan 2019

Erdoğan, Trump’la S-400’ü görüştü

N E T S I E R

M A V E D ESAJI M

FITNECILERE FIRSAT YOK!

Partisinin Kızılcahamam’da gerçekleştirilen 28. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda konuşan Başkan Erdoğan; “Fitne, fesat unsurları böyle güçlü bir yapıyı her zaman tahrik, tahrip etmek üzere yollarına devam edeceklerdir. Bunlar da hep içinizden, içimizden çıkan birileri olacaktır. Bunlara kapımıza dayandıkları zaman verilecek cevap ‘Bizim işimiz var, lütfen yolunuza’ olmalı.”

Batı’nın figürleri

aşkan Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump ile telefonda görüştü. Erdoğan, Trump ile görüşmesinde, Rusya Federasyonu’ndan S-400 savunma sisteminin tedariki konusunda çalışma grubu kurulması teklifini gündeme getirdi. İkili ve bölgesel meselelerin ele alındığı görüşmede, 75 milyar dolarlık ticaret hedefi yeniden teyit edildi ve atılacak adımlar değerlendirildi. İki lider, Suriye’de yaşanan güncel gelişmeler hakkında fikir alışverişinde bulunarak, terörle mücadele konusunda yakın iş birliğinin sürdürülmesi hususunda mutabık kaldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca San Diego’da yaşanan silahlı saldırıyı kınayarak, ABD halkına başsağlığı dileklerini sundu.

davamızı anlamaz Seçim değerlendirme toplantısında konuşan Erdoğan, “Bu davanın adamı olduğunu söyleyenler; bütün seçim kampanyası boyunca neredeler? Bunlar nereye gitti? Yanımızda olanları da karşımıza dikilenleri de unutmayız... Türkiye karşıtı senaryoların figüranlığına razı olanlar bizim mücadelemizi kavrayamaz” dedi.

ızılcahamam’da düzenlenen AK Parti 28. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nın açılışında konuşan Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, teşkilata birlik beraberlik mesajları verdi, bazı eski dava arkadaşlarının partiyi parçalama çalışmalarına açık açık göndermelerde bulunarak, “Zehirli oklarını partimize saplamak için dört bir yanda mevzilenmiş fırsatçılara bu meydanı bırakmayacağız” dedi. BELEDİYE MECLİSLERİ BİZDE Seçim sonuçlarına değinen Erdoğan, şöyle konuştu: “Biz, İstanbul ve Ankara’da kaybetmedik, tam tersine seçimi kazandık. Arkadaşlar her şeyden önce kazanmak nedir, kaybetmek nedir bunun üzerinde ayrıca bir durmak gerekir. İstanbul’da 39 ilçenin 24’ünde AK Parti, birinde ittifak ortağımız MHP, 25 ilçeyi Cumhur İttifakı olarak almış bulunuyoruz. Kalan 14 ilçede de muhalefet ipi göğüslemiştir, 25’e 14. İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’ndeki toplam 312 üyeden 176’sı AK Parti’ye,

4’ü MHP’ye, 132’si ise diğer partilere mensuptur. Ankara’da da durum farklı değildir. Başkentimizdeki 25 ilçe belediyesinden 19’unu AK Parti, 3’ünü MHP aldı, 22. Ne kaldı onlara? 3 tane. Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’ndeki 147 üyeden 88’i AK Parti’ye, 19’u MHP’ye, 40’ı diğer partilere mensuptur. İlçelerinde ve belediye meclislerinde ezici çoğunluk elde ettiğimiz her iki yerde büyükşehir belediye başkanlıklarını nasıl kaybettiğimizi elbette sorguluyoruz.” İSTANBUL’UN PEŞINI BIRAKMAYIZ İtiraz süreci devam eden İstanbul seçimlerini hatırlatan Erdoğan, şunları dile getirdi: “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleriyle ilgili süreci de sonuna kadar takip ediyoruz, takip edeceğiz. Son ana kadar biz hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz... ‘Şeriatın kestiği parmak acımaz’ diyerek, içimize sinse de sinmese de Yüksek Seçim Kurulunun verdiği karara uyacağız. Ancak şimdi şöyle bir şey konuşuluyor; ‘AK Parti aslında umudunu kesti’. Arkadaşlar, buradan şunu çok açık net söylüyorum; son ana kadar biz hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz. Zira öyle bir şey burada var ki, milletimiz diyor ki; ‘Bu İstanbul benim içime sinmedi, burada bir şaibe olduğu kesin ve bu şaibenin giderilmesi şart ki rahatlayalım. İstanbul’da verdiğimiz mücadele sayesinde 15 bine yakın oyu gasbedilmekten kurtarmamız dahi itirazlarımızın ne kadar haklı ne kaA dar yerinde olduğunu göstermiştir. SEÇIMDEN SONRA ILK BULUŞM Burada çok ciddi bir örgütlü organiAnayasa Mahkemesinin 57. Kuruluş Yıl Dönümü zasyon söz konusu. İş Bankası, Şedolayısıyla düzenlenen törene katılan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel kerbank, Garanti Bankası, FİBA giBaşkanı Kemal Kılıçdaroğlu tokalaşarak selamlaştı. bi bu bankaların yüzlerce, binler-

ce mensubu buralarda memur statüsüyle görev almıştır.” ESKİ ARKADAŞLARINA SİTEM Eski dava arkadaşlarına da göndermelerde bulunan Erdoğan, şunları kaydetti: “Şimdi de birçok dönem bunu yaşadık maalesef içimizde belli seviyelere gelen, belli noktalara gelenlerin yaptığı çalışmalar yenilir yutulur cinsten değil. Bu davanın adamı olduğunu söyleyenler bütün seçim kampanyası boyunca, bu adamlar neredeler? Bunlar nereye gittiler? Ama bu teşkilatın ahlakından mahrum olanlar kendilerini hiçbir zaman anlatamayacaklar bunu bilmeleri lazım. Gün ola harman ola. Zamanı geldiğinde tabii ki bizler bu teşkilatın geleceği için de bunların hesabını sormasını biliriz. Bunları biz sırtımızda taşıyacak değiliz. Çünkü biz bunu bir hareket olarak görmüyoruz. Bu parti bir davadır.” FIRSATÇILARA AMAN YOK Başkan Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “Zehirli oklarını partimize saplamak için dört bir yanda mevzilenmiş fırsatçılara bu meydanı bırakmayacağız. Sırtını terör örgütlerine dayayanlar bizi anlayamaz. İkbalini siyaset mühendisliklerinde görenler bizi idrak edemez. Türkiye karşıtı senaryoların figüranlığına razı olanlar bizim mücadelemizi kavrayamaz. Esen rüzgara göre yön değiştirenler, sırça köşklerinde yüksek siyasetçilik oynayanlar bizim verdiğimiz kavganın sırrına eremez. Zihnini ve gönlünü terör örgütlerinin ve dış güçlerin emrine vermemiş herkesi Türkiye ortak paydasında buluşmaya davet ediyoruz.”

Ekrem İmamoğlu’na Almanya’dan ziyaret

ski Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’na tebrik ziyaretinde bulundu. Anı defterine, “Avrupa’nın en büyük şehri olan İstanbul’a ve size çok iyi bir gelecek diliyorum” diye yazan Wulff, yeni belediye başkanını görmekten ve tebrik etmekten mutluluk duyduğunu söyledi. İmamoğlu da Wulff’u, İBB’de ağırlamanın onurunu yaşadığını dile getirdi.

Yıldırım: Bana verilen oyların peşindeyim

endisinin de mezun olduğu Kasımpaşa Lisesi’nin mezunlar platformunun geleneksel pilav günü etkinliğinde okul arkadaşlarıyla buluşmasında konuşan AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, “Ben kaybedilmiş bir seçimi kazanmak için uğraşacak bir insan değilim. Benim hassasiyetim, bizlere verilen oyların yerli yerine gidip gitmediğinden emin olmak” dedi.

INDIRIMLI FIYATLARIMIZ 30 NİSAN - 7 MAYIS 2019 TARIHLERI ARASI GEÇERLIDIR $ 1,99 ETI Tea Biscuits (400 gr)

69 c Kağıt Peçete (Tanesi)

99 c

$ 5,99 Benino Baby Kornişon Turşu (1.9 kg)

Duru Haşlanmış Fasulye (400 gr)

$ 5,99 Marmarabirlik Zeytin (950 gr)

$ 16,99 Niğde Gazoz (24 Adet)

$ 1,49 Onar Biber Salçası

$ 2.99 Nefis Ayçekirdeği (250 gr)

$ 9,99 Yonca Ayçiçek (5 lt)

www.facebook.com/gimasupermarket

31-35 Queen St, Auburn NSW Ph: 02 9749 4588 Fax: 02 9749 4599

TURKEY

rkısh NEWS PRESS

30 April 2019

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

IBRAHIM KALIN @ikalin1

Namık Kemal, the Enlightenment and the future of the Muslim world-2-

PRESIDENT ERDOGAN:

TURKEY WILL NOT SURRENDER

TO ECONOMIC TERRORISM

conomy and security will take priority in the upcoming period. Our economy has been a target in the past six years. The July 15 coup was also a move to sabotage our economy,” Erdoğan said during the closing speech of the ruling Justice and Development Party’s (AK Party) 28th Assessment and Consultation Camp in the Kızılcahamam district of Ankara. Erdoğan said AK Party was ready to make necessary structural reforms in the next four years without elections. “We believe these dark clouds will dissipate as we take necessary steps to relieve our citizens,” Erdoğan added. “We are not against investors but those who are

Turkey will not surrender to economic terrorism just as it does not bow down to armed and political terrorism, President Recep Tayyip Erdogan said Sunday. plotting against our people will face us,” he said. The president also said economic rebalancing continued in the first quarter of 2019 and that all indicators showed a positive momentum in the economy, highlighting that other nations’ or foreign credit rating agencies’ thoughts on Turkey’s situation was not important. “What matters is what we want, what we do, and what our plan is as a nation.” Erdoğan reiterated his criticism for the CHP and its chairman, Kemal Kılıç-

daroğlu, for their cooperation with the Peoples’ Democratic Party (HDP) in the elections, saying that the attack targeting Kılıçdaroğlu during a fallen soldier’s funeral on Sunday in the Çubuk district of Ankara was a result of this cooperation. He also accused the CHP leader of showing up in such funerals for political abuse. During the weekend, the AK Party discussed election results, the objection process and why in some of the metropolitan cities the party’s votes decreased.

Tayyip Erdogan denounces assault on CHP leader

he leader of Turkey’s main opposition party, Republican People’s Party (CHP), was confronted and assaulted when he attended a soldier’s funeral in Ankara on Sunday. President Erdogan has described it as “an unwelcome act of violence.” Turkish President Recep Tayyip Erdogan on Monday said Sunday’s assault on opposition leader Kemal Kilicdaroglu is being thoroughly investigated. Nine people, one of them identified as Osman Sarigun, allegedly attacked Kemal Kilicdaroglu, head of the Republican People’s Party (CHP) when he was attending a Turkish soldier’s funeral in the capital Ankara. Sarigun was arrested on Monday. The five other suspects have been detained, pending investigation.

Eyeing $2.5B in exports, defense industry to showcase ambitious products at IDEF’19 n Having reduced foreign dependency in the defense sector to 35 percent from 80 percent recently and making a name for itself around the world with recent breakthroughs, the Turkish defense industry aims to reach $2.5 billion in defense industry exports this year. The International Defense Industry Fair 2019 (IDEF’19), which has become one of the region’s most important fairs held every two years in Tur-

key, will kick off in Istanbul on Tuesday. The fair will bring together public and private sector players, as well as foundation companies such as ROKETSAN, HAVELSAN and ASELSAN. Domestic companies operating in the private sector will be at the fair with their products. IDEF’19 will be held under the auspices of the Turkish Armed Forces Foundation at the TÜYAP Fair and Congress Center from April 30 to May 3.

or Kemal, this was not simply a matter of sociology, but rather thoroughly metaphysical because “what clarifies what is truth and what is falsehood is not philosophical reflections but religiously inspired principles. Virtuous ethics emanate from acquiring the ethical and spiritual qualities of the divine, not from the personal opinion of some writers.” Kemal criticized Muslims for using the concept of divine destiny to justify their lethargy and pacifism. He rejects fatalism and called on Muslims to understand the delicate balance between God’s universal will and human’s limited will. The former does not nullify the latter, otherwise people would not be able to be held accountable for their choices and actions. Faith in destiny is part and parcel of Islam but cannot be used as an excuse to abstain from the mission God has given to people, i.e., upholding justice and making use of God’s gifts to thank him. Islam is not a world-denying religion, it does not preach monastic life, it considers the world as ephemeral and transitory and it can be a trap for one’s journey to God. The world is also a blessing, a great work of God and a place of trial to see who is best suited to carry the divine mission from birth to death. The joys of the world are never seen as inherently bad or sinful. Exploring the universe and enjoying its beauty is an extension of faith and brings people closer to God – it is a matter of approaching the world in the right manner so that we do not surrender ourselves to it. It was with this understanding that Muslims built the great Islamic civilization extending from Central Asia to Andalusia. We need to remember what made these great cultural and civilizational revolutions possible and understand what led to their demise. The cure lies not outside, but within. Kemal’s defense against French historian Ernest Renan’s attack on Islam and civilization can also be read as a critique of the Enlightenment Eurocentrism.

Written in 1883, the same year Renan gave his controversial speech at the Sorbonne, Kemal’s small booklet attacks Renan for his deep ignorance and deliberate distortion of Islamic history. Jamal al-Din Afghani also wrote a response to Renan, but his tone was more moderate than that of Kemal’s. Kemal rejects Renan’s historical racism and dogmatic positivism and reminds him of Islamic civilizations’ great achievements in mathematics, physics, astronomy, medicine and other sciences. He vehemently denied the claim that religion is an obstacle to civilization and progress. To the contrary, Islam produced one of the greatest and most enduring civilizations in history and there is nothing in Islam to suggest that Muslims cannot make advances in science, technology, economy, education, urban development or other areas. He rejected the suggestion that Muslims cannot progress in the modern world without secularizing themselves and going through the process of the Protestant Reformation. He attacked anti-Islamic European thinkers for spreading false ideas about Islam and said: “When the Spanish took Granada, they threw people into fire to force them to change their religion. When we took Istanbul, we granted each religious community the right to perform their religion.”Kemal’s critical engagement of the Enlightenment is important to understand the subtle dynamics of tradition and modernity on the one hand, and Islamic and Western societies, on the other. Since Kemal’s time, the Enlightenment has been subjected to thorough criticism from Western and non-Western intellectuals. There is no need to carry on with a sort of Enlightenment romanticism. It thus remains a challenge for the Muslim world to maintain the relevance and vitality of its intellectual and moral tradition without either closing itself off to the world or surrendering to the whims and malaises of late modernity. > Source: Daily Sabah

EKONOMI

rkısh NEWS PRESS

30 Nisan 2019

Latin Amerika’da giderek güçleniyor

dünyanın her noktasıM ÜSİAD, na ulaşma hedefiyle, şube ve

temsilci sayısını artırmaya ve işbirliği anlaşmaları imzalamaya devam ediyor. 2019 yılını “Latin Amerika ve Asya-Pasifik Yılı” ilan eden MÜSİAD, Venezuela, Meksika ve Kolombiya’dan sonra Şili’de de temsilcilik açılışı gerçekleştirdi. Bu açılış ile MÜSİAD 94 ülkede 224 nokta temsil noktasına ulaştı. MÜSİAD’ın Güney Amerika’ya yönelik özel bir gayret içerisinde olduğuna dikkat çeken Genel Başkan Abdurrahman Kaan, bu bağlamda teşkilatlanma çalışmalarına hız verdiklerine dikkat çekti. 2019 yılı Ocak-Şubat aylarında iki ülke arasındaki ticaret hacminin 78 milyon dolara ulaştığını vurgulayan Abdurrahman Kaan, MÜSİAD’ın temsilcilikler aracılığıyla bu potansiyeli artıracağını ifade etti.

N I R E L T S A I Y R K TU PADO KA

! I K Ş A

Onur Air da filosuna 6 uçak daha ekledi n Türkiye’nin doğa, tarih ve kültür turizminde önemli bir yer tutan Kapadokya’da, bu yıl turizm sezonu oldukça bereketli geçiyor. Peribacaları, doğal kaya oluşumlarıyla kaplı vadileri, kayadan oyma tarihi manastırları, butik otelleri ve sıcak hava balon turuyla ünlü

bölgenin eşsiz güzelliklerini görmek için gelen turistler bölgede yoğunluk oluşturuyor. Yabancı turistlerin gözdesi olan bölgede, 9 güne çıkan Ramazan Bayramı tatili nedeniyle yerli turistlerin talebinde de artış yaşandı. Bölgedeki konaklama tesislerinde bayram tatili

nedeniyle yer bulmakta sıkıntı yaşanmaya başlandı. Göreme Turizm Geliştirme Kooperatifi Başkanı Mustafa Durmaz, geçen yıl 3 milyon turist ağırlayarak rekor kırdıklarını belirterek, “Şu anda yüzde 100’e yakın doluluk oranı var. Bu yıl daha çok turist bekliyoruz” dedi.

İstanbul’a dünyadan YATIRIM YAĞMURU

250 bin dolarlık gayri menkul ile Türkiye vatandaşı olmak isteyen yabancı işadamı sayısı yüzde 107.3 arttı.

ürkiye’nin gözbebeği İstanbul’daki yabancı sermayeli şirket kuruluşlarında, yabancı yatırımcı sayısı 2018’de yüzde 107.30 arttı. Yabancı yatırımcılar en fazla perakende, hizmetler ile inşaat ve yapı sektörüne ilgi gösterdi. Suriye, Hollanda, İran, Lüksemburg ve Irak, İstanbul’da yatırım yapan ilk beş ülke konumunda. Geçen yıl 13 bin 696 yabancı yatırımcı tarafından toplam 2 milyar 867 milyon 965 bin 273 lira sermaye tutarında şirket kuruldu. Kurulan şirketlerde yabancı yatırımcının en fazla ilgi gösterdiği sektörler perakende, hizmetler ile inşaat ve yapı sektörleri oldu. ASLAN PAYI PERAKENDEYE Yabancı yatırımcının sermaye miktarı olarak da en çok ilgi gösterdiği sektörler perakende, hizmetler ve inşaat ve yapı olarak sıralandı. İstanbul’a gelen yabancı yatırımcı sayısının yüzde 59.87’si, taahhüt edilen sermayenin ise yüzde 62.02’si üç ana sektöre odaklandı. 2018’de yabancı

Fatih, 3 bin 303 yatırım cı ile kentin en fazla yaba ncı yatırımcı çeken ilçesi oldu.

nur Air, birisi geçen yıl Reykjavik’ten Los Angeles’e 8 saat 40 dakika uçarak rekor kıran yeni nesil Airbus Neo olmak üzere toplam 6 adet 320 ve 321 serisi uçağı filosuna dahil etti. Onur Air Üst Yöneticisi (CEO) Teoman Tosun, yoğun taleplerin geldiği 2019 sezonu için filodaki iyileştirmeler kapsamında ikisi Airbus 321 Neo, ikisi Airbus 320 ve ikisi ise dünyanın önemli uçak kiralama şirketlerinden biri olan Avion Express’ten ekibiyle birlikte “wetlease” modeliyle alınan iki adet Airbus 321’den oluşan 6 uçaklık büyümeyi gerçekleştirdiklerini söyledi.

Tüketici Güven Endeksi yükseliyor

T yatırımcının taahhüt ettiği toplam sermaye dikkate alındığında, yabancı yatırımcı başına düşen ortalama sermaye 209 bin 402 lira. ÇİN’DEN 163 YATIRIMCI Yabancı yatırımcı başına düşen ortalama sermaye miktarında, 1.252 yatırımcının yer aldığı inşaat ve yapı sektörü 395 bin lira ile ön planda. 387 bin lira ile enerji, 378 bin lira ile gıda, tarım ve

hayvancılık, yabancı yatırımcılarda üye başına düşen ortalama sermayesi en fazla değere sahip sektörleri teşkil ediyor. İstanbul’a 2018’de en fazla yatırım yapan ülkeler ise Ortadoğu ve Avrupa ülkeleri oldu. Ortadoğu ülkelerinin sermaye payı yüzde 48.02, AB ülkelerinin ise yüzde 23.09 olarak kaydedildi. Çin de 163 yatırımcı ile İstanbul’a yatırım yapan ülke olarak dikkat çekti.

ürkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), nisan ayına ilişkin tüketici güven endeksini açıkladı. TÜİK ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası işbirliğiyle yürütülen tüketici eğilim anketi sonuçlarından hesaplanan mevsim etkilerinden arındırılmış tüketici güven endeksi, nisanda geçen aya göre yüzde 6,9 arttı. Buna göre martta 59,4 olan endeks değeri, nisanda 63,5 olarak kayıtlara geçti. Hanenin maddi durum beklentisi endeksi, söz konusu dönemde yüzde 5,1 artarak 82,2 oldu. Genel ekonomik durum beklentisi de nisanda yüzde 4,8 artışla 78,6’dan 82,4’e çıktı.

30 April 2019

Britain’s Prince William visits New Zealand

handout photo made available by New Zealand Government shows New Zealand Prime Minister Jacinda Ardern meets with Alen Alsati and her father Wasseim, who were in injured in the Mosque shootings at Starship Hospital in Auckland, New Zealand, 25 April 2019. Ardern visited with Britain’s Prince William, the Duke of Cambridge before flying to the South Island where he will visit survivors of the Christchurch mosque shootings.

Grief, unity at 104th anniversary of World War I Gallipoli campaign

urks, Australians and New Zealanders came together Wednesday 104 years after they fought each other, to remember their fallen ancestors in Çanakkale and marked the anniversary of the land campaign in Gallipoli... Two days of commemorative events to mark the 104th anniversary of a World War I campaign that changed the fate of three nations started Wednesday in the northwestern province of Çanakkale. Representatives from Turkey, New Zealand, Australia as well as French and British delegates attended ceremonies to remember the fallen soldiers of the then-fighting sides of the Gallipoli or Gelibolu campaign. The campaign that started on April 24, some 104 years ago was the first land push by the Allied forces to advance inside Ottoman territory after naval assaults.

T Thousands of Australians, NZ gather in Turkey’s Gallipoli to mark Anzac Day rkısh NEWS PRESS

ANZAC DAY

Over 1,200 visitors from Australia and New Zealand attended the annual dawn service in Turkey’s western Çanakkale province early Thursday to commemorate the fallen Australian and New Zealand Army Corps (ANZAC) soldiers who fought side by side in World War I on the 104th anniversary of their landing on Turkish soil.

housands of Australians and New Zealanders made the trip to the former battlefields overlooking the Dardanelles Strait for the annual sunrise commemoration of the start of the eight-month campaign. April 25 is also known as ANZAC Day in Australia - a significant national holiday that honors the ANZAC soldiers that fought and died in 1915. As they do every year, participants stayed out overnight at the commemoration site in sleeping bags and blankets in cold weather, waiting for the emotional service to start as they watched documentaries and interviews on the World War I Battle of Çanakkale. However, the service this year went ahead with increased security measures after Turkish police arrested an alleged Daesh member who was thought to be planning an attack on the day. Representing Australia at the service, Australian Defense Force Chief Gen. Angus Campbell praised Turkish police and military security. The ceremony started at 5:30 a.m. (02:30GMT) and lasted an hour. Trevor Mallard, speaker of New Zealand House of Representati-

ves, Mehmet Ersoy, Turkish minister of culture and tourism, Mark Innes-Brown, Australian ambassador to Turkey, Jennifer Anderson, the British deputy head of mission to Turkey, Ismail Kaşdemir, head of the Gallipoli organizing committee, and a large number of domestic and foreign officials attended the ceremony. Mallard said thousands did not gather each year to celebrate failure or success, but to pay tribute to the fallen. “As we remember the sacrifices made here in 1915 we come together with comrades and former foes, now friends [...],” he said, adding that it was “hard to imagine what a little corner of Hell” the Gallipoli peninsula had been in 1915. Mallard also paid tribute to those who lost their lives in recent terror attacks in New Zealand and Sri Lanka. “The Anzac Cove continues to have a special place in the hearts of all of us and it informs our rejection of extremism and of terrorism, whether it occurs in Turkey, in Australia, in New Zealand or in Sri Lanka. At this service and at other services around the world today, we reaffirm the special ties between Australia, New Zealand and Turkey, and the continuing relevance they have as we seek to uphold their values,” he said. Elsewhere, hundreds of Turkish youth on Thursday walked the path leading to the theater of one of the most decisive battles in the Gallipoli Campaign. They tracked the footsteps of their ancestors on a 5-kilometer (3.1-mile) walk to Chunuk Bair (Conkbayırı) to re-enact the march by the 57th Regiment led by then Lt. Col. Mustafa Kemal to the higher ground,

where Ottoman troops halted the advance of the ANZAC soldiers, preventing defeat in the campaign. He was later promoted to the rank of colonel and assumed command of larger forces that participated in key battles of the campaign. A 104-meter (341.2 feet) long Turkish flag was carried by the marchers as 2019 marks the 104th anniversary of the battles. On April 25, 1915, nine months into the World War I, Allied soldiers landed on the shores of the Gallipoli peninsula. The troops were there as part of a plan to open Dardanelles Strait to Allied fleets, allowing them to threaten Ottoman capital Istanbul, part of Central Powers led by Germany, and help their ally Russian Empire. Allied Forces, however, encountered strong and courageous resistance from the Turks and the campaign turned out to be a costly failure. Tens of thousands of Turkish nationals and soldiers died, along with tens of thousands of Europeans, plus around 7,000 - 8,000 Australians and nearly 3,000 New Zealanders. The costly victory against the Allied forces boosted the morale of the Turkish side, which went on to fight until 1918, surpassing most expectations. Ottomans were eventually defeated as fronts in Iraq and Palestine collapsed with their ally Germany also on the brink of defeat and Bulgaria surrendered, exposing Istanbul to Allied forces landed in Greece. Turks, led by their Gallipoli hero Mustafa Kemal, went on to wage a war of independence between 1919 and 1922, and eventually formed a republic in 1923 from the ashes of the old empire.

ANZAK GÜNÜ N E T K FA I L Ç GEN LAY VE Ü A . 7 5 ÜYÜŞ

rkısh NEWS PRESS

30 Nisan 2019

Erdoğan’dan sevgi ve barış mesajları

R Ü Y

TORUNLAR ECDADIN IZINDE...

Çanakkale Kara Savaşları’nın 104’üncü yılı etkinlikleri kapsamında düzenlenen 57. Alaya Vefa Yürüyüşü ve Anzak Koyu’ndaki geleneksel Şafak Ayini renkli görüntülere sahne oldu. Gençlerle beraber yürüyen Bakan Mehmet Kasapoğlu, “Ecdadımızın ayak izlerini, onların mukaddes izlerini takip edeceğiz” dedi.

anakkale Kara Savaşları’nın 104’üncü yılı etkinlikleri kapsamında, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından düzenlenen “57. Alaya Vefa Yürüyüşü” ve Anzak Koyu’ndaki geleneksel “Şafak Ayini” renkli görüntülere sahne oldu. Tarihi Gelibolu Yarımadası Kocadere Köyü Kamp Alanı’nda sabah namazıyla başlayan yürüyüşe Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu da katıldı. “Yarma çorbası”nın ikram edildiği etkinlikte güzergah boyunca gençlerin, Çanakkale Savaşları sırasında dedelerinin yaşadıklarını daha iyi hissedebilmeleri, o duyguyu yaşayabilmeleri için ses ve sis fişekleri atıldı. Bazı gençler de savaşı canlandıran küçük gösteriler yaptı. TORUNLARIN BULUŞMASI “Şafak Ayini”ne ise çoğu genç bin 200 Avustralyalı ve Yeni Zelandalı katıldı. Ayrıca Lone Pine (Yalnız Çam) Anıtı ile Yeni Zelanda Anıtı’nda da törenler düzenlendi. Yeni Zelandalıların genelenksel ‘haka dansı’ ise büyük ilgi gördü.

“57. Alay Vefa Yürüyüşü”nün kapanış töreni, Şehitler Abidesi’nde yapıldı. Bakan Kasapoğlu’nun anıta çelenk bırakmasıyla başlayan etkinlikte, saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından konuşan Kasapoğlu, sabah namazından itibaren gençlerle beraber olduklarını anlatarak, şöyle konuştu: ECDADIN IZİNİ TAKIP EDECEĞIZ “57. Alay’ın o güçlere karşı ‘Çanakkale geçilmez!’ deyişinin ve bu beldeleri onlara yar etmeyişinin ardından asır geçti. Sizler de bugün, bu kutlu günde bizlerle beraber ola-

rak, gayret ederek, ecdada vefa göstermek için yollara düştünüz, buralarda birlikte olduk. Biliyoruz ki bugün toprağın altında yatanlar, üstünde olan bizlerin yarınlarını kurtarmıştır. Onların emanetçisi olarak, o yiğitlerin, o kahramanların emanetçisi olarak bizlere düşen de bu hatıratı yaşatmak ve yarınlara aktarmaktır. Ecdadımızın ayak izlerini, onların mukaddes izlerini takip edeceğiz. Mukaddes emanete sahip çıkmak için yürüyeceğimiz bu yol, bizi geçmişin bilgeliğine götürdüğü gibi, geleceğin de inşallah aydınlık yarınlarına, aydın ufuklarına taşıyacak.”

ürkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Anzak Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Barış ve sevgi vurgusu yapan Erdoğan şunları kaydetti: “Bugün Çanakkale Savaşları’nda can veren her milletten tüm askerleri anıyoruz. Ortak acıları, yeni düşmanlıklar üretme değil, dostluğun, sevginin, barışın aracı haline dönüştürme konusunda Çanakkale’nin tüm toplumlara örnek olmasını temenni ediyorum. Anzak Günü münasebetiyle ülkemizde bulunan misafirlerimiz aracılığıyla tüm dünyaya barış çağrılarımızı yineliyoruz.”

Mehmetçiğin dostluğu Anzak mektubunda

elibolu Yarımadası’na 104 yıl önce savaşmak için gelen bir Anzak askerinin cepheden ailesine yazdığı mektup, gösterdiği mücadeleyle kahramanlık destanı yazan Mehmetçiğin, aynı zamanda düşmanına karşı nasıl dost canlısı olduğunu ortaya koyuyor. 22 Ekim 1915 tarihli mektupta Anzak Askeri dostluğu şöyle aktarıyor: “Bu hafta iki gün boyunca Türkler çok dost canlısıydı. Hem onlar hem de bizim çocuklar siperlerimizden çıktık. Bizdeki et ve diğer şeylere karşılık, sigara ve tütün verdiler...”

Gelibolu’ya “360 derece” kuş bakışı

nadolu Ajansı, dünyanın en kanlı çarpışmalarına sahne olan ve dünya harp tarihine geçen Çanakkale Savaşları’nın yaşandığı Gelibolu Yarımadası Tarihi Alanı’ndaki Şehitler Abidesini drone ile 360 derece böyle görüntüledi.

GUNEY

LIBERAL FOR

BLAXLAND

Authorised by Chris Stone, Liberal Party of Australia, NSW Division, Level 12, 12, 100100 William Street, EastEast Sydney NSW 2011. Printed by Blue Star,Star, Unit81 2, Derby 81 Derby Street, Silverwater NSW 2128. Authorised by Chris Stone, Liberal Party of Australia, NSW Division, Level William Street, Sydney NSW 2011. Printed by Blue Street, Silverwater NSW 2128.

AUSTRALIA

Nefsin terbiyesi

n bir ayın sultanı, Ramazan-ı şerif yaklaşırken ona layık olabilmek için, biraz nefis terbiyesi yapalım dedim. Tabi bunda haftanın kelimesinin etkenliği çok büyük. Bu kelimeyi neden veya nasıl seçtin diye sorarsanız. Benim kelime seçimlerim; bazen kendi iç ve dış dünya’ma bağlı, bazen ise kendi hazırladığım ‘haftanın kelimesi kurası’ndan ne çıkarsa o oluyor. Nitekim, bu haftada ikincisi olmuş oldu. Tabi bu kelime beni zorlamadı desem külliyen yalan olur. Lakin, insan’ın sıkıştığında yardım isteyebileceği bir büyüğü olması lazım. Bu yazımın zemininde, onun yardımı bulunur. Haftanın kelimesi benden; bu yazının ilhamı ondan. Şimdi gel gelelim nefsin terbiyesine… Peygamberimizin, ilk on günü rahmet, İkinci on günü mağfiret, son on günü cehennem azabından kurtulma günleri olarak tanımladığı Ramazan ayının mağfiret günlerini idrak etmekteyiz. Mağfiret bağışlanma demektir. Temeli Kur’an ve sünnete dayanan Tasavvuf geleneğimizde bu yola giren Müslümandan beklenilen ilk şeydir esnasında nefsini terbiye etmesi. “Biz insanı en güzel bir surette yarattık (Tîn, 4) ayetinde ifadesini bulan “en güzel olma” vasfını muhafaza edebilmeleri için bütün mürşidlerin, velilerin, alimlerin, Allah dostların irşadlarında en çok üzerinde durdukları husustur nefis Terbiyesi. Zaten Tasavvuf kavramının tariflerinde de buna büyük oranda vurgu yapıldığı görülür. Kalbi, gönlü her türlü kötülükten temizlemek, nefsin kötü isteklerini terk etmek, Allah Rasulü’nün bizatihi yaşayarak gösterdiği güzel ahlaka ulaşma yolu. İslam alimleri nefis terbiyesini gerçekleştirebilmek için önce nefsi derecelendirmişler, adeta merdivenin basamaklarını tek tek çıkmak gerektiğine dikkat çekmişlerdir. Buna göre nefis terbiyesinde aşağıdaki merhaleler için bazı isimlendirmeler de yapmışlardır. 1. NEFS-I ENMARE Nefsi bu mertebe olan kimsenin nefsi Hakk’ı inkar eden, sürekli kötülüğü arzulama konumundadır. Enmare mertebesi nefsin zulmette yani; karanlıkta bulunduğun makamıdır ki, o makam sırf kötü

rkısh NEWS PRESS

30 April 2019

TARIH & EDEBIYAT

SINEM TASLAK staslak@turkishnewspress.com.au

ahlakın menbaıdır. Kuran’da Yusuf Sûresinde; “Şüphesi ki nefs, kötülüğü son derece emredicidir” (Yusuf, 53) şeklinde izah edilmiştir. Nefsi bu makamda olanlarda cehennem korkusu yoktur. Bu tür kimseler Allah’tan başka her şeyden korkarlar. En büyük korku ve nefretleri ölümdür. Sevgileri nefisleri içindir.

2. NEFS-I LEVVAME “Pişmanlık duyan nefse (nefsi Levvâmeye) yemin ederim ki” (elKıyame, 75/2). Pişman olup kendini kötüleyen nefis demektir. Nefsi bu aşamada olan kimselerde az da olsa ahirette hesap verme korkusu vardır. Bu gibi kimseler ölüye gider ağlar düğüne gider köçek çalarlar. Bunlarda da ölüm korkusu çok, hesap verme korkusu çok azdır. 3. NEFS-I MÜLHIME Esrar (sırlar) makamı olup nefsi natıka, o makamda Mülhimedir. Kur’an’da: “Sonra ona (nefse) fücurunu ve takvasını ilham etti” (91/ ŞEMS-8). Nefsi bu aşamada olanlar Müslümanların Salihleridir. Bunlardaki ölüm korkusu hesap zor vermek korkusudur. Bunlar helale ve harama dikkat eden kimselerdir. Allah’tan ilham almaya başlayan nefis. Mesela “siz bildiklerinizle amel ederseniz Allah size bilmediklerinizi öğretir” hadisini buna örnek verebiliriz. 4. NEFS-I MUTMEINNE “Ey itminana ermiş nefs!” Olgunluk makamı olup nefs-i natıka, o makamda Mutmeinnedir. Başka bir bakış açısı ile; tatmin olmuş, şüphelerden arınıp rahatlamış nefis. 5. NEFS-I RAZIYE “Rabbine dön (Allah’tan) razı olarak

ELIMESI

K HAFTANIN

(89/28). Vuslat (kavuşma) makamı olup nefs-i natıka, o makamda RAZİYYE adını alır. Bu aşamada Allahu teala henüz nefisten razı olmamış,sadece nefis Allah’tan razı olmuştur. 6. NEFS-I MERDIYE Fiilerin tecelli ediş makamı olup nefs-i natıka, o makamda MARZİYYE adını alır. Bu mertebe peygamber olmayan kullarına yükselebileceği en ulvi merteblerdendir. Bu mertebede nefis, Allah’tan razıdır Allahu teala da o nefisten razıdır. Bu mertebenin büyüklerine ölüm bir yok oluş değil bir vuslattır, bir şeb-i arzudur. 7. NEFS-I KÂMILE VEYA SAFIYE Bu nefis, Peygamberlerden her birinin ve Evliyanın en seçkinlerinin nefsi olup nefs-i natıka, o makamda SAFİYYE adını alır. Bu mertebe bulunanların gönlüne her an tecelli eden Zat’ı İlahinin nurları. “Ve yük taşıyan birisi (bir günahkâr) başka birinin yükünü (günahını) yüklenmez. Eğer ağır yüklü kimse, onu (günahlarını) yüklenmeye (başkasını) çağırsa bile ondan hiçbir şey yükletilmez, onun yakını olsa dahi. Sen ancak gaybte Rabbine huşû duyanları ve namazı ikame edenleri uyarırsın. Ve kim tezkiye olursa (nefsini tezkiye ederse), o taktirde bunu sadece kendi nefsi için yapar. Ve dönüş Allah’adır. (35/ FÂTIR-18) Tasavvuf ehli zatların her birinin kendilerine göre nefsi terbiye metotları vardır. Bunlardan nefis yolu tarikat şeyhleri nefsi aç, susuz ve çeşitli zevklerden mahrum bırakmak olan terbiye yolunu seçmişlerdir. Ruh yolu tarikat pirleri ise, nefsi terbiyede sünnetlere tam ittiba ile birlikte kalbi Allah sevgisinden başkasının sevgisinden temizleme yolunu seçmişlerdir. Her iki yolda da gaye ve maksut Nefsi merzıye derecesine ermektir. Yani; Allah’ın razı olduğu kul olabilmektir. Ramazan da ne güzel vesiledir ki hepimiz nefsimizi terbiye edebilmemiz için fırsat veriyor. Allah hepimize Ramazan’a girdiğimizden daha çok takva sahibi olarak çıkmamızı nasip eylesin. Kalın sağlıcakla… > Sinem Taslak Kaynaklar: https://www.yenisafak. com/yazarlar/alierbas/nefis-terbiyesi-2015839 https://islamdergisi. com/genel/nefsin-yedi-derecesi/

Seyru sülûk

n Seyru sülûk, tasavvufta bir terbiye disiplinini ifade eder. Okumadam âlim, gezmeden seyyah olunamadığı gibi, mücadele ve murakabe olmadan tasavvufta yol alınamaz. Tasavvuf literatüründe sık rastlanan terimlerden olan sâlik kelimesi Arapça s-l-k kökünden türemiştir. Bu kök, sözlükte bir şeyin içine girmesi, ona nüfuz etmesi ve yola girmek, yol almak gibi anlamlara gelir. Tasavvuf ıstılâhında ise davranış

ve hal olarak Rabbe yakınlık mertebelerine yükseliş yolunda yolculuk eden kişi anlamına gelir. Kişi belirlenmiş bir metodu izleyerek Allah’a doğru bir yolculuk yapar. Bu yolculuk o kişinin iç ve dış âlemine yönelik bir takım edimlerde bulunmasıyla gerçekleşir. Bu yolculuğa seyru sülûk, bu yolculuğu yapana da sâlik denir. > Sofyalı Bâlî Efendi/7 Makam 7 Nefs > Kaynak: Hikmet Anıl Öztekin/Sufísözlük

TURKISH PAZAR FESTIVAL AWARDS NIGHT

he 12th Commonwealth Bank Turkish Pazar Festival Located at Queen Victoria Market on the 9th & 10th of March 2019 Organised by Mr Cemal Akdeniz ( OAM ) Moreland Turkish Association INC President Held An Awards night for all the Sponsors and Supporters this past Monday Night at the Coburg City Hall with an absolutely Fantastic Turn out, So many colourful speeches were Introduced which Made the night The more Entertaining. The Festival Attendance was an Incredible 91,000 plus which shattered last year’s attendance record. Mr Cemal Akdeniz Thanked All Participants for their Generous Inputs and presented Certificates of Appreciation to all sponsors and Supporters. Turkish News Press covered the Festival and was one of the major Media Supporters Also Received a Certificate Of Appreciation. > UMIT UYAR

. Ç SAYFA YESIL

rkısh NEWS PRESS

19 Çiftçi kadınlardan ‘sıfır atık’la üretim

A Tropik bahçeyi Antep’e getirdiler Türkiye’nin en sıcak kesiminde bulunan Güneydoğu’nun incisi Gaziantep, Türkiye’nin en büyük hayvanat bahçesinden sonra “Tropik Kelebek Bahçesi” ile de konuklarına macera dolu bir deneyim yaşatıyor.

G Mimar Sinan'ın bir eseri Eski bir para

S M E L B İ M M İ Y T E

Bir kadın adı Hasta

Derman

Bir çizgi film kahramanı

Yürüyen

Kalay kaplı ince saç

İçten

Tayin

A T K A M K A Raf

Bir uzak doğu sporu

Adam (İng.) Adale

Koruma

H Alaşım

H Bilgisayar hafızası Çaput

B Bir şiir türü

G Bir tür parmak iltihabı

Kalp ile görme Bir tür lamba

İ D A R E Ayak direme Hoş koku

A R

Hz. Peyg. miracını anlatan şiir Vitrin

C A M E K A N Tören

M E R A S İ M Karadeniz halkı Lezzetli

L E Z İ Z Vurmalı bir çalgı Bulgar parası

O L M E D A V A N A S İ T A R B S İ N

Anlatma, açıklama Yemekli toplantı

Sodyum'un remzi

Bir binek hayvanı Sinirli

İridyum'un remzi

Politika ile ilgili Bir resim tekniği

Azot'un remzi

Göğüs

İst.'da bir köprü

G Ünlü bir bestekâr ve icracımız

Aktinyum'un remzi

Şeyhin bağlıları Lityum'un remzi

A C

L İ

ŞİFRE SÖZCÜK

M İ R A C İ Y E

aziantep Hayvanat Bahçesi bünyesinde kurulan “Tropik Kelebek Bahçesi” ziyarete açıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, kelebek bahçesinin açılışını 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda yaptıklarını belirterek, çocuklarla beraber olmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti. Çocukların ülkenin geleceği olduğunu anlatan Şahin, “Bugün dünyanın 4’üncü, Avrupa’nın 3’üncü, Türkiye’nin ise en büyüğü olan Gaziantep Hayvanat Bahçesi’nde Tantal'ın remzi Bir erkek adı

M S H İ Y E A O M A C Z A N L Ç İ B A R E A A L A M K E A C E

Bir nota

Gökyüzü

Keykubat

Bozulmuş olan

D A R A

İslam'ın şartlarından

İzmir'in bir ilçesi Kısa zaman

Yabancı

Hüzün

Pastırmaya sürülen karışım

Bir meyve Baryum'un İlimler (a) remzi Hint mihracesi

Aldatma

Rutubet

A L

N E

Bir Avrupa kavmi (Halk dilinde) Fiyat yaftası

İvedi

A T İ M İ R E K A T E N T H Z A N A Y E L A Z İ T A M K T E N A T E L Z İ L

A M A

Kazak beyi Bir ülke

Memnu Toprak dam korkuluğu

Mitoloji

Üzüm kütüğü

Tahmin etme Lityum'un remzi

Sözcük

Verimsizlik, sonuçsuzluk

T L A A M E İ L

Konya'nın bir ilçesi

Ç E L E N

Y A S A K

M E

Kışın yağar İlgi Fakirlere aşevi

İran istihbaratı Kadın (a)

A M

A Bağışlama Aşikâre

Nazik olma hali

Şişkinlik

U Mucitin yaptığı Zeybek

E 6

Kan pıhtısı Od

Buyruk

Tellür'ün remzi Koruma, gözleme

Zevce

E Vazife

İslam alf. bir harf

Güven

A M A R A M D E T D O T N A M Z İ N A Y A S A L A M A A K A N E A T M Ü R İ T A T A İ N Ü Ç E N Bir tür mantar Bilgili adam (F)

Mensucat Bir kadın adı

Mektup

Gayri meşru ilişki Hayret ifadesi

Bir tür yapıştırıcı

Gelecek

Temel yasalar

Güven, güvence

Vasıta

Demir'in remzi

Bir hayvan Ütüleme aleti

Ruh

Geri verme

Saha Numara

Yıkıntı

Bir harfin okunuşu

Bobin

N U M A A K B A A R A Y A F E D A D E T A N K E

Su yolu

Uzun bol üst giysisi

Gelirler

Kapı (a)

H A R A B

Namus

Zevk

Bağışlama

Zan

Arapça çokluk edatı

S A N

Bir tür bezelye

Tür, nevi

Canlıların şifresi

Rusça evet

Bir harfin okunuşu Ahlâk Kriptonun remzi

K R

S E Bir barajımız

Kirli Büyük kazan

A P A

H A R A A N A I K

Bir ünlem

Pişmiş yemek Beyaz

Ekmek

Bir nota

S İ

Çok temiz

T İ T İ Z

Ağaç püsü

Neodim'in remzi

S Geliş, gelme (f) Kafa

Bromun remzi Güvertesiz tekne

K A N O

B A Ş Boru sesi

Z A V İ

L A

R A N

Can suyu 8

Mikroskop camı Fecr vakti

Ünlü oto yolumuz

S A L T İ A M N Y L E

Selamete ermiş

Zaman

Ağaç püsü

Canlılık

Zulmeden

K A R

İ M S A V İ R A N E K E T İ

Bir kadın adı

B A

Bir folklor oyunu

Kaynak gazı

T A L N İ S

Cehennem

Binilen şey

K I T

Az Çiçek tozu

Kuzu sesi Bir ülke

Bir mevsim Latif olma hali 4

T Konu Söz, laf

K A L Toplumsal müdahale aracı Bir erkek adı

R İ F A T Beyoğlu Kış (f)

Ş İ T A Asker Bir öğretim kurumumuz

K A N

Bir orman ağacı Bir ilimiz

K A R A M A N

Ç A M

Tropik Kelebek Bahçesi’ni açıyoruz. İçinde kelebeklerin sevdiği bitki çeşitliliği var. Çocuklarımıza ve şehrimize hayırlı olsun” dedi. Vali Davut Gül de “Büyükşehir Belediyemiz sadece insanı değil canlıları da merkeze alan anlayışını bir kez daha ortaya koydu” dedi. Yaklaşık 1,5 dönüm arazi üzerine kurulan bahçede, 50 türden bin 500’e yakın kelebek bulunuyor. Özel oluşturulan alanda, kelebekler yapay tropik iklimlendirmeyle kolaylıkla yaşamlarını sürdürecek.

BU DA LAZ FORMULASI

Defa

K E Z Takıntı

E M T T E M A A N A K F T A E N E N T O M A T A K C A T E İ N L E K A E Ş K P E R A K O R Ş M A İ M A T Hesap ilmi

Uzaklık işareti Müzik yazısı

Caddelerde süslü kemer Hayvan taciri

Şiirde tekrar kısmı

Mağara

Bir hayvan

Edebi bir tür

Bir paşa rütbesi İst. bir ilçesi 7

Yat limanı

L E

A K A D E M A M E R S Ş İ A H T İ U R

Bir peygamber

Avuç içi

Hz. İsa'nın lakabı

A R İ N A

İlaç

Bir alan ölçüsü

Namus

Deri kalkan

Bir rüzgar çeşidi

Şiir yazan

Sevimli Halk

Ayıplama sözü

Bir kümes hayvanı Uzun değnek

N Ayakkabı dış derisi

S A Y A

K.Kerim'in ikinci sûresi

B A K A R A

D A M R İ N A L İ K A Z A S A Bir ilçemiz

Didişme 11

Çocuklar tahta arabalarla yarıştı

23 Nisan kutlamaG iresun’da sında, çocuklar tahta araba-

larla yarış yaptı. Adrenalin Motorsporları Kulübü ve belediye işbirliğiyle gerçekleştirilen etkinlikte, çocuklar için hazırlanan özel tahta arabalar piste çıktı. Eski sokak kültürünün canlandırıldığı doğa dostu etkinlikte, çocuklar heyecanlı anlar yaşadı.

30 Nisan 2019

nkara’nın Bala ilçesindeki kadınlar, yöresel ürünleri sıfır atık prensibiyle kurdukları kooperatifle, minimum karbon ayak iziyle üretmeye başladı. Ürünlerini “Afşar Bala’m” markasıyla satmaya başlayan kooperatif üyesi kadınlar, elektriklerini güneş enerjisinden sağlıyor, kimyasal gübre yerine solucan gübresi kullanıyor. Bala’daki Afşar Kasabası kadınları, Kimya Mühendisi Figen Ar öncülüğünde bir araya gelerek, yaklaşık iki ay önce Afşar Bala’m Kadın Kooperatifi’ni kurdu. Kooperatif tarafından geliştirilen “Minimum Karbon Ayak İzi İle Afşar Ellerinden Balam Ürünler” projesi de Kalkınma Ajansı tarafından maddi olarak desteklenmeye değer bulundu.

Bu projeyle yöresel ürünleri yenilenebilir enerjiyle üreten kadınlar, Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği tarafından düzenlenen 6. Karbon Zirvesi’nde “Düşük Karbon Kahramanı” ödülünü de aldı. EMİNE ERDOĞAN’A ÇAĞRI Projeyle ilgili bilgi veren Figen Ar, şunları anlattı: “Çevre bilincini geliştirmek istiyoruz. Atmosfere karbondioksit yaymıyoruz. Ürünlerimizin teslimi için de araba yerine bisiklet aldık. E-ticaret yoluyla ürün satmaya çalışıyoruz. Sıfır Atık Projesi’ni himaye eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’dan da randevu talep ettik.”

23 30Nisan Nisan2019 2019

İlan ve kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 433 162 655

rkısh NEWS PRESS

SERI ILAN/

MELBOURNE & BRISBANE

Devren Kiralık Kebab Dükkanı

MR&HR Truck Drivers Wanted for Furniture Deliveries Brisbane yakın konumda, geliri iyi, çok temiz dükkanımı işletecek aile veya tecrübeli bir usta arıyorum. Ciddi olanlar; 0423 556 232 ’den Orhan’ı arayabilirler.

. HR&MR Truck drivers required for busy transport company in Wetherill Park 5 days. . Furniture deliveries point to point. . Furniture delivery and driving experiences are must... . Looking for someone who keen to work and a good team player...

Please call Mike on 0403401433 for inquiries.

SERI ILAN/

SYDNEY & PORT MACQUARIE

rkısh NEWS PRESS

İlan ve kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 426 982 050

30 23 Nisan 2019

MANAJER ARANIYOR

Eleman aranıyor En az 3 yıl pide, pizza ve serviste tecrübeli, akşam vardiyasında (3pm-1am arası), haftada 4-5 gün çalışacak eleman alınacaktır. Müracaat: Granville Kebab House Contact: İhsan 0402 837 362

Port Macquarie’de Shopping Centre içinde bulunan Kebap Shop’una karı-koca çalışabilecek ve sorumluluk alabilecek, kötü alışkanlıkları olmayan manajer aranmaktadır. Başvurularınız için;

Telefon: 0478 144 300

e-mail: bill.portakaldali@gmail.com

30 Nisan 2019

ALEM-I İSLAM

ALI HAYDAR ahaydar@turkishmedia.com.au

BİR SORU BİR CEVAP

uhr-i ahir namazı nedir? Bu namazı kılmak gerekir mi? Zuhr-i âhir, son öğle namazı demektir. Bazı İslâm bilginleri, bir yerleşim biriminde birden fazla yerde Cuma namazı kılınmasının sahih olmayacağı ihtimaline binaen, o günkü öğle namazının ihtiyaten kılınmasını önermişlerdir. Aynı bilginlere göre, bir ihtiyaç olmadıkça, bir yerleşim yerinde sadece bir camide Cuma namazı kılınır. İhtiyaç yokken birden fazla yerde Cuma namazı kılınırsa, ilk başlayanların kıldıkları cuma sahih olur, diğerlerinki ise sahih olmaz; dolayısıyla öğle namazı kılmaları gerekir. Hangi cemaatin cuma namazını kılmaya önce başladığı tespit edilemezse, her iki cemaatin ihtiyaten öğle namazını kılmaları uygun bir çözümdür. Bu görüşte olanlar, Hz. Peygamber (s.a.s.) ve Hulefa-i Râşidin döneminde bir yerde Cuma namazı kılınması uygulamasını esas alırlar. Hz. Peygamber döneminde Cuma namazının bir yerde kılınması, bir yerleşim yerinde birden fazla camide cuma namazı kılınmasına ihtiyaç olmadığı içindir. Ayrıca yeni inen ayetleri Hz. Peygamber’den işitme iştiyakı ile sahabenin Cuma namazını başka bir yerde kılmaları da düşünülmezdi. Müctehitler, ittifakla ihtiyaç olunca birden fazla camide Cuma namazının kılınabileceğini kabul etmişlerdir. Nitekim Îmam-ı Şafiî, Bağdat’a gittiğinde Cuma namazının birden fazla yerde kılındığını görmüş ve buna karşı çıkmamıştır. Artık bugün bir yerleşim biriminde tek cami, Cuma namazının kılınmasına yetmezse, birden fazla camide Cuma namazı kılınmasına imkân yoktur. Nitekim Kur’an-ı Keıim’de; “Allah bir kimseyi ancak gücünün yettiği şeyle yükümlü kılar.” (Bakara 286) “Allah dinde üzerinize hiçbir güçlük yüklemedi.” (Hac 78) buyrulmaktadır. Bu durumda ihtiyaten kılnan zuhri ahir namazı sağlam bir delile dayanmamaktadır. Zira ihtiyat, iki delilden kuvvetli olanını tercih etmek demektir. Cuma namazının farz olduğunu ifade eden âyet ve hadislere karşı, birden fazla yerde Cuma namazı kılmanın caiz olmayacağını teyit eden bir delil de bir içtihadı bilgi olmaktan ileri gitmez. Nitekim Cuma namazının bir yerde kılınması şartını ileri sürenlerin, ihtiyaç görülürse birden çok camide Cuma namazı kılınabileceğini kabul etmeleri de bunu göstermektedir. Sonuç olarak, bir yerleşim yerinde birden fazla camide Cuma namazı kılınabileceğinden, zuhr-i ahir namazını kılmak gerekli değildir. Ancak kılanlara da engel olunmamalıdır. n Oruç tutacak gücü olduğu halde tutmayan bir kimse, bu oruçlarının fidyesini vererek oruç borcun-

G öz yaşı

dan kurtulmuş olur mu? Oruç için fidye verilmesi, oruç tutmaya gücü yetmeyen yaşlı kimseler ile iyileşme ümidi olmayan hastalar için geçerlidir. Hz. Peygamber (s.a.s.) ve sahabenin uygulaması, fidyeden bahseden ayetteki “oruç tutmakla zorluk çekenler” (Bakara 185) ifadenin yalnızca yukarıda sayılan kimseleri kapsadığını göstermektedir. Buna göre, oruç tutmaya gücü yettiği halde tutmayan veya geçici bir sebeple tutamayan kimseler hakkında fidye hükmü yoktur. Mazeretsiz oruç tutmayanların, tutmadıkları oruçları kaza etmeleri ve mazeretsiz tutmadıkları oruçlar için tövbe istiğfar etmeleri gerekir. Ayrıca, oruç tutmaya gücü yetmeyen yaşlılar ile iyileşme ümidi olmayan hastalar, fidye vermiş bile olsalar, ileride tutabilecek duruma gelirlerse tutamadıkları oruçları Hanefîlere göre kaza etmeleri gerekir. Önceden verdikleri fidyeler oruç borcunu düşürmez. n Ezan duasının dini hükmü nedir ve nasıl yapılır? Ezandan sonra Peygamberimize (s.a.s.) salavât getirmek sünnet: vesile duasını yapmak menduptur. Bir hadis-i şerifte Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: “Müezzini işittiğiniz zaman, onun dediğini tekrarlayın. Sonra bana salât getirin. Çünkü gerçekten kim hana bir defa salât getirirse, Allah onu on rahmet ile anar. Sonra da benim için Allah’tan vesile isteyin. Çünkü vesile Cennet’te bir makamdır ki, ancak Allah’m kullarından bir kula lâyık görülmüştür, umarım ki o kul ben olayım. Artık kim benim için Allah’tan vesile isterse, şefaatim ona helâl olur.” (Tirmizi, Salât 157). Konu ile ilgili olarak Buharî’de yer alan rivayet şöyledir: “Her kim ezanı işittiğinde ardından ‘Ey bu tam davetin ve kılınmak üzere olan bu namazın Rabbi olan Allah’ım! Muhammed’e vesileyi, fazileti ihsan et. Bir de kendisine va’d ettiğin Makam-ı Mahmûd’u verip oraya ulaştır’ derse, kıyamet gününde benim şefaatim ona vâcib olur.” (Buhari, Ezan 8) Bazı kaynaklarda, duanın sonuna “sen vadinden dönmezsin” ifadesi eklenmiştir. Ezan bittiğinde duyanlar bu hadiste ifade edildiği şekilde dua ederler. “Ezan ile kamet arasında dua reddolunmaz.” hadisi gereği, vesile duasının ardından başka dualar da yapılabilir.

GENÇLİK KÖŞESİ

Genç deyince akla; İbadete düşkün günahlara küskün, küçüklere merhametli, büyüklere hürmetli, hayatına iffetli, emanate sadık, derin anlayış sahibi, hakka hukuka riayetli, kazancı bereketli, hayırlara anahtar, şerre kilitli, gözü tok, gönlü zengin, imanı engin insan akla gelir.

M eşaleleri

Bilmem, kaçı kaç geçe, Bilmem, kaça kaç kala, Ya erkence, ya geçce, Sıram gelir, hoppala! Altımda gacır gucur, Kişner durur cansız at… İşte servili çukur; Ve ölümsüz hakikat! . (1944) NECIP FAZIL KISAKÜREK, ÇILE, S.124

rkısh NEWS PRESS

Vahyin Dilinden “Siz insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten menedersiniz…” . Âl-i İmrân / 110

DIYANET&KÜLTÜR Allah Rasulünden

“Kim bir kötülük görürse, onu eliyle değiştirsin. Şayet eliyle değiştirmeye gücü yetmezse, diliyle değiştirsin. Diliyle değiştirmeye de gücü yetmezse, kalbiyle düzeltme cihetine gitsin ki, bu imanın en zayıf derecesidir.” . Müslim, Tirmizî, Nesâî, Îmân

Dünyada en çok Kur’an okunuyor Dünyada en çok Kur’an-ı Kerim ardından ise İncil okunuyor. Hindistanlılar haftada 10 saat 42 dakika kitap okuyarak dünya rekorunu elinde bulunduruyor. Türkiye ise 18’inci sırada yer alıyor.

ünyada en çok kitap okunan ilk 10 ülke arasında 6 Asya ülkesi, 4 Avrupa ülkesi yer alırken, her vatandaşın haftada ortalama 10 saatin üzerinde kitap okuduğu Hindistan, en çok kitap okunan ülke olarak dikkati çekiyor. Dünyada en çok okunan kitapların başında ise Kur’an-ı Kerim geliyor. “Dünya Kitap Haftası” vesilesiyle İngiltere merkezli Dünya Kültürü Puan Endeksi’nden derlenen verilere göre, dünyada en çok kitap okunan ülke Hindistan olurken, bu ülke-

yi sırasıyla Tayland ve Çin takip ediyor. Endeks, vatandaşların haftada okumaya harcadığı ortalama zamanı esas alıyor. Basılı kitapların yanı sıra gazete, dergi ve çevrim içi yazılı içerik gibi her türlü okunabilir materyal puanlama kapsamına dahil ediliyor. ASYA ÜLKELERİ BAŞTA Hindistan’da her vatandaş, haftada ortalama 10 saat 42 dakika kitap okuyor. Listede en çok kitap okunan diğer ülkeler sırasıyla Filipinler, Mısır, Çekya, İsveç Fransa, Macaristan ve Suudi Arabistan şeklinde sıralanıyor. Türkiye, haftada

ortalama 5 saat 54 dakika kitap okunma süresiyle listenin 18’inci sırasında yer alıyor. Dünyada en çok Kur’an-ı Kerim ardından İncil okunuyor. Çin Halk Cumhuriyeti’nin kurucu lideri Mao Zedong’un beyanlarından derlenen “Başkan Mao’dan Seçme Sözler” de en popüler kitaplar listesinde üçüncü sırada yer alıyor. Miguel de Cervantes’in “Don Kişot” kitabı ile JK Rowling’in yazdığı “Harry Potter” serisi de dünyada en çok okunan edebiyat eserleri arasında yer alıyor.

RAMAZAN 2019

SHOP 3, 12-20 RESERVOIR DRIVE COOLAROO, 3048, VICTORIA

Level 1, 48 Railway Parade Granville, NSW, 2142

Sadaqa.org.au

30 Nisan 2019

rkısh NEWS PRESS

YEMEK&HOBI

BILDIKLERINIZDEN DEĞIL...

Farklı tat Zelanik

Boşnak Böreği

Çıtır çıtır, kat kat Boşnak böreklerinin en lezzetlisi Zelanik... Biraz zahmetli ama sonunda varacağınız lezzetine değecek bir börek. İçerisinde kaymak da var. Bir aldığınızda hep yemek isteyeceğiniz, mükemmel tadıyla kendine hayran bırakan tarifimize e buyrun...

R LEZZETLI TARIFLE

fgencturk@turkis

sornek@turkishnewspress.com.au

3 günlük DETOKS

NÇTÜRK FATMA GhnEew spress.com.au

oşnak mutfağı birbirinden enfes börekleriyle meşhur. Çıtır çıtır, kat kat yapılan ve oldukça emek isteyen Boşnak böreklerinin en lezzetlisi ise Zelanik (Zeljanica, Zeljanica Pita) denen tarifi. Hamur açma ve yoğurma derdi olmasa da biraz zahmetli bir börek. Ama sonunda çıkan lezzet, yiyen herkesi kendine hayran bırakacak yemelere doyum olmayacak cinsten. Çünkü bu börek bildiğiniz böreklerden çok farklı. İçerisinde kaymak da var. Karşınızda bir yediğinizde hep yemek isteyeceğiniz, mükemmel tadıyla kendine hayran bırakan Zelanik Boşnak böreği! Bu lezzet en kısa zamanda denenmeli diyor Zelanik Boşnak böreği tarifine buyur ediyoruz... KAÇ KİŞİLİK 6 kişilik HAZIRLAMA SÜRESİ 30 dakika PİŞİRME SÜRESİ 45 dakika MALZEMELER Ara katları için: l 120 gram tereyağı

SIBEL ÖRNEK ILE GÜZELLIK & SAĞLIK

l 50 gram kaymak Hamuru için: l 5 - 5,5 su bardağı un l 2,5 su bardağı su l 1 tatlı kaşığı tuz Harcı için: l 500 gram ıspanak l 250 gram beyaz peynir l 3 yemek kaşığı tereyağı l 100 gram kaymak l 2 adet yumurta l 1 adet soğan l 1 çay kaşığı tuz l 1 çay kaşığı karabiber PÜF NOKTASI İlk katın hamurunun kıvamının boza kıvamında olmasına özen gösterin. Dilerseniz tek bir hamurla tüm katları yapabilirsiniz ya da baklava hamuru kullanarak da tarifimizi deneyebilirsiniz. İç harcını çeşitlendirebilir, içerisine farklı peynirler de koyabilirsiniz. NASIL YAPILIR? 1- 2 su bardağı unu bir kabın içerisine alın. 1 su bardağı suyu azar azar dökerek çırpın ve boza kıvamında bir hamur elde edin. Tuzu da ekleyin. 2- Böreği pişireceğiniz borcamı güzelce yağlayın. Hazırladığınız boza kıvamındaki hamurdan 1 kepçe alın ve borcama ince bir şekilde yayın. 3- Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında hamurun rengi çok hafif dönene kadar 10 dakika civarında pişirin. Hamurun ilk katını fırından alın. Hamurun üzerini yağlayın. 4- Kalan hamuru hafif su-

landırıp fırından çıkardığınız hamurun üzerine yine çok ince bir tabaka halinde yayın, yeniden fırına verin. 8-10 dakika arası pişirin. Fırından alıp üzerine güzelce tereyağı sürün. 5- İç harcı için; soğanları incecik doğradıktan sonra az tuz ilave ederek ovun. Bir kabın içerisine doğranmış temizlenmiş ıspanakları alın. Diğer tüm iç harç malzemelerini ilave ederek yoğurun. 6- Hazırladığınız iç harcı fırından aldığınız son katın üzerine güzelce yayın. Üzerlerine kaymak bırakın. 7- Hamurun geriye kalan kısmı için hamur hazırladığınız kabın içerisine geriye kalan un ve suyu ilave ederek akışkan kıvamında bir hamur elde edin. Peynirli harcın üzerine incecik bir tabaka halinde hamurunuzu yayın ve yeniden fırına verin. 8- Bu şekilde 8-10 dakika arası rengi çok hafif dönene kadar pişirip fırından alın. Üzerine tereyağı sürün. Son kalan hamuru yeniden orta kalınlıkta bir tabaka şeklinde fırından aldığınız hamurun üzerine yayın. 9- Yeniden fırına verin ve 10-15 dakika kadar pişirin. Fırından alıp tereyağı ve kaymak sürün. Oda sıcaklığında dinlendirmeye bırakın. 10- Oda sıcaklığında hafif ılık bir hale geldiğinde dilimleyerek servis edebilirsiniz. Afiyetler olsun.

ayın okurlarım, bu haftaki konum 3 günlük detoks... Uygulaması zor ve disiplinli bir diyet olduğu için uzun süre devam edilmesi tavsiye edilmiyor. Detoks; sindirimi hafifleterek, vücudumuzun ağır yiyecekleri sindirmeye harcadığı enerjiyi, toksinlerin atılması, hücrelerin kendini tamir etmesi ve gençleştirmesine kanalize etmektir. Detoks diyetini uygulamadan önce bir diyetisyene danışmakta fayda var. Detoks yapmak bir moda oldu diyebiliriz, ancak 3 günden fazla yapılan detokslar vücuda zararlı. Detok’u neden uygularız çünkü havada, yiyecek ve içeceklerde, çevrede bulunan toksinler vücudumuza girer. Bu toksinlerin vücuttan atılması işlemini olan detoks herkesin ihtiyacıdır. Çünkü belli aralıklarla insan, bedenini dinlendirmeye ve temizlemeye ihtiyaç duyar. Vücudumuz aslında geç ve sabah erken saatlerde bu işi yapar. Ancak kişinin yaşam tarzı ve ihtiyacına göre dışardan yapılacak bir destek, bu işlemin faydasını artırır. Vücudumuzu dinlendirmek, arındırmak ve yeniden doğmuş gibi hissetmek. UYGULAMA Sabah: Yeşil elma, salatalık, zencefil, limon ve maydanozu blenderdan geçirip biraz su ekleyerek karıştırın ve için. Ara Öğün: 1 fincan yeşil çay Öğle: Marul, ıspanak, salatalık, zencefil, maydanoz, elma ve limon ile sebze suyu hazırlayın ve için. Ara Öğün: 1 bardak nar suyu Akşam: Pancar, havuç, limon, elma ve zencefili blenderdan geçirin ve içiniz.

3 günden sonra birlikte çok ciddi bir hafifleme sağlayacaktır. KURALLAR l Yemeklerde tuz kullanılmamalı, baharat seçimine dikkat edilmelidir. l Kahve ve çay tüketimi şekersiz yapılarak siyah çayın tüketiminden kaçınılmalı. l Uyku düzenine dikkat edilmeli. l Günde 2.5 litre su tüketilmeli. l Günlük egzersizler aksatılmadan uygulanmalı DETOKSU KIMLER YAPMAMALI? l Aşırı zayıf ya da aşırı şişman olan kişiler, l Tansiyon hastası olanlar, l Bebek emziren anneler, l MS hastalığı olanlar, l Tip 1 şeker hastaları, l Kanser hastası olanlar, l Organ yetmezliği rahatsızlığı olanlar, l Mide küçülte ameliyatı geçirmiş olanlar l Detoks yapmaması konusunda uyarılanlar. Hayırlı haftalar diliyorum, hoşçakalın...

BULMACA Ölüden arta kalanlar

Çenedeki kıllar Bulgar para birimi

Bir ilçemiz

Dökme demir

Bir tür çörek

Koruyucu

Mahalli

Sahip

rkısh NEWS PRESS Ateşten arta kalan Mutabık olma

Mektup İkinci derece

Kekemelik

Vakit

ABD'de bir eyalet

Vasıf

Kırmızı Çok konuşan

Çare

Memleketler (A)

Karışık renkli

Yön

Ahlâk Mısır'da bir nehir Kanun

Müteşekkil

İlgili

Fıkıh alimi

Bir nota

Çocukların masal dağı

Taneli bir meyve

Ezan okunan yer

Alış veriş

Kale hendeği

Bir bağlaç

Para dolabı

Hesap ilmi

Mamûl İz, işaret

Farzedelim ki

Üste sunulan mektup

Eski Mısır'da bir put Süresiz, bezgin K. Amerika'da bir ülke

Hayret ifadesi Radyumun remzi

Cezbedici

Üye Ulema cübbesi

Eda, cilve Kalın kumaş

Tembellik

Ağzın tavanı

Köle azad etme Bir binek hayvanı

Kazak beyi

Ekleme

Halen

Makaleler Kurtulmuş kadın

Bayındır

Elbise veya bluz arası bir kıyafet Bir harfin okunuşu

Ünlü bir nehrimiz Vurmalı bir çalgı

Bir nota

Belli bir maksatla yap. iş

Rezillik

Gelecek

Nikelin remzi

Hayali varlık

Tüzük, durum, hal (Lat)

Daim olma, kesilmeme

30 Nisan 2019

Kör

Cihaz

Kartal yuvası

İki aynı şey İstanbul'un bir ilçesi Uçurum

Hz. Peygamberimiz'in dişinin kırıldığı savaş

Valide Bildik, tanıdık

Tek kişilik enstümanlı konser

Rutenyumun remzi

Bir ilçemiz

Kıl payı Şirret

Derideki kesik Bir kadın adı

Yenilgi

Boru sesi

Ten

Ceylan

Genişlik

İlaç

Bir nota Yara bakımı

Rızık

İstem dışı kas hareketi

Kuş yavrusu

Bir nota Ekşi, hamız Hayvan (İng.)

Eski bir para birimi Bir masal hayvanı

Mikroskop camı

Verimsiz İsimler (A) Kuzu sesi

İkaz, uyarı Bir ilçemiz

Bir sebze Delikli örgüden el çantası

Yüce Öbür dünya

Bitki

Ayak (F) Dinsiz

Beddua

İhsan, lütûf

Bir inşaat malzemesi

Milli İstihbarat Teşkilatı

Kışın yağar

Süt nine

Bir nota

Bir erkek adı

Tekerlekli vasıta Elbiselerde kenar süsü

Müzikte dur işareti Bir erkek adı

Çevik Dahil etme Siyah

Sükûnete erdirme

Bir deri hastalığı Bir erkek adı

Çok bilmiş

Özen

Bir bağlaç

Düşmanlık, husumet

Bir gölümüz Başkentimiz

Sinir hastalıkları Bir alan ölçüsü

K.Kerim'de bir sûre

Olumsuzluk edatı

ŞİFRE SÖZCÜK

İsyan eden

Geniş olmayan

Bir tür silah

Utanma

Su dağıtan

İstanbul'da bir semt

Ruh dünyamız Ayak (F)

Rey

Sakağı (A)

Bir meyve

Uzun değnek

Dikkat çekme ünlemi

İslam alf. bir harf

Şeddatın bağları

İçin, diye

Hz. Peygamberimiz'e sunulan şiir

Bir süsleme sanatı

Sap, kulp

Kıbrıs'ta bir şehir

Favori

Barınma

Su yolu

Farsça ön ek

Tir Duman kiri

Bir kışlık giysi

Liman, iskele (A)

Ömürler (A)

Suç isnat etme

Bir tür tatlı

Köpek

Sodyumun remzi

Duruş

Kadın (A)

Hayır (İng.)

Tantal'ın remzi

Olgunluklar

Bayram öncesi

Zihin

Koşul

Kurtuluş Savaşı'nın ünlü komutanlarından

İşte

Unsur

Bir uzvumuz

Gece kuşu

İslam

Rehin

Bir erkek adı

Çocuk

Yükseltme, yüceltme

Şişkinlik, tümör Şehir plancılığı

Peşin olmayan

Bir kadın adı

Tritiumun remzi

Bir kadın adı

Baryumun remzi Canlıların şifresi

Etkinlik

Konuk

Söz verme

Ölçü, derece

Yabancı

30 Nisan 2019

rkısh NEWS PRESS

SPORT

King of kings Taner Gumustas M

onths of Heavy talks regarding the big showdown between Ezra James and Taner The Turkish tornado Gumustas was finally over. This was not just your Ordinary Kick Boxing Bout, This was one of the most anticipated Kick Boxing Fights and the stakes were high because it was for the Australian K1 Middleweight MASA Championships and the Hurstville Entertainment Centre was

packed to the Rafters. The opening Round consisted of both Warriors testing each other with Close up powerful shots but Gumustas quickly became the Aggressor towards the End of round 1. Round 2 Gumustas continued how he finished off from the Previous round landing some thunderous combinations both punching and Kicking blows James was starting

to look very shaky however lasted to see off The round. The third Round was the round were the The Turkish Tornado Exploded with two three hit combinations to set up the right round house Kick which connected smack in to Ezra James face where he instantly went Down and out with the crowd bringing the roof down with the fight over

And Taner Gumustas Winning the Australian K1 Middleweight MASA Championship By a 3rd round KNOCKOUT. Turkish Media News followed the celebration of Taner Gumustas Knockout tiitle win with The Turkish Tornado’s fans and Supporters. Turkish Media News would like to congratulate Taner Gumustas on his championship Victory. > ÜMİT UYAN

TEŞEKKÜR EDERİZ TOPLUMUMUZUN HASRETLE BEKLEDİĞİ MAARİF OKULU OLARAK AÇILIŞIMIZIN İKİNCİ AYINDA GERÇEKLEŞTİRDİĞİMİZ 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI’NA SUNUM VE PERFORMANSLARINDAN DOLAYI MAARİF OKULU ÖĞRENCİLERİNE AUBURN NORTH ATATÜRK OKULU ÖĞRENCİLERİNE NEPEAN OKULU ÖĞRENCİLERİNE KATILIMLARINDAN DOLAYI TC SYDNEY BAŞKONSOLOSU SAYIN MELİH KARALAR’A SYDNEY’DE HİZMET VEREN SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI BAŞKANLARINA ÖĞRENCİ VELİLERİNE KATKILARINDAN DOLAYI TURKISH MEDIA LİMİTED’E GÖZLEME KING’E KOPUZ AİLESİNE BERALA KEBAP SALONUNA AUBURN CAMİİ CEMAATİ ÜYELERİNE ÇOK TEŞEKKÜR EDERİZ.

SPORT AFL

rkısh NEWS PRESS SELECTION

TURKISH FOOTBALL NEWS

uuyar@turkishnewspress.com.au

The best first year player ever to come in to the AFL, Port Adelaide Rookie Connor Rozee is not far behind, Both players have had brilliant first year inPuts this season. The winners column will definitely will have the Fremantle Dockers, Ross Lyon’s team is sitting in 2nd position and finally The Dockers are

AROUND THE LEAGUES NRL ROUND 7 ROOSTERS 20-10 DRAGONS, STORM 13-12 WARRIORS, BULLDOGS 24-12 COWBOYS, PANTHERS 18-22 RABBITOHS,

ÜMIT UYAR

AFL ANZAC ROUND WRAP UP

ound 6 of the AFL premiership season was completed and was a booming Round of footy to watch with all players paying their tributes and respect To the Anzacs Less we forget. Traditional rivals Collingwood & Essendon Battled it out on Anzac day and what a game it was with the Pies holding on By 4 points over an impressive Bombers outfit, and on Anzac eve the Richmond Football clubs bite was truly back thumping the struggling Demons. The round Of footy had plenty more highlights with number one on the Turkish News Press Radar was the Geelong Cats who smashed the Eagles and believe it or not the Cats are one game clear on top and are certainly the team to beat in season 2019. Geelong have worked out their forward half problems and have plenty Of depth in the midfield, The race to the NAB rising star is something special This season with the Blues Midfielder Sam Walsh the favourite and may be

30 April 2019

TIGERS 30-14 TITANS, BRONCOS 29-6 SHARKS SEA EAGLES 24-20 RAIDERS, KNIGHTS 28-14 EELS

A dangerous team and have got plenty of fire power, Let us not forget about The Crows Maybe not a top four team yet but certainly will give the top eight A hell of a shake. The losers of round 6 will have to be the Eagles some concerning Stats have evolved lately number 1, Losses have been extensive Margins 2- slow Ball movement 3- Ground Ball and Hard Ball gets have been alarmingly non existent. The Swans are also in trouble a 1-5 start to the season has John Longmire’s job At risk. The Swans have so many Legitimate concerns on their playing list and maybe Need to go to the rebuilding Process & Just maybe Buddy Franklin could be on the Trade Table if the price is right. AROUND THE GROUNDS TIGERS 85-42 DEMONS, BOMBERS 69, 73 MAGPIES, POWER 88-72 KANGAROOS SUNS 62-111 LIONS, SAINTS 68-97 CROWS, SWANS 79-120 GIANTS DOCKERS 88-69 BULLDOGS, HAWKS 93-88 BLUES, CATS 104-46 EAGLES

HYUNDAI A LEAGUE MATCHDAY 27

BRISBANE ROAR 3-5 ADELAIDE UTD, MELBOURNE CITY 5-0 CENTRAL COAST MARINERS NEWCASTLE JETS 2-0 SYDNEY FC, PERTH GLORY 5-0 WELLINGTON PHEONIX W. SYDNEY WANDERERS 0-1 MELBOURNE VICTORY

TRAGEDY STRIKES ALANYASPOR FOOTBALLER n Breaking news has come out from Turkish League club Alanyaspor. The clubs footballer of Alanyaspor Josef Sural Has passed away Following a critical car accident. The sad breaking News has shocked the entire Turkish League and people that was Involved in Josef Sural’s life. Our hearts go out to his family, loved Ones and Alanyaspor. May he rest in peace. Player profile (ALANYASPOR) NAME: JOSEF SURAL CITIZENSHIP: CZECH REPUBLIC SUPER LEAGUE APPEARANCES: 9 GOALS: 1 POSITION: CENTRE-FORWARDLEFT & RIGHT WINGER NUMBER: 90 D.O.B: MAY 30, 1990

TENISIN U N O Y İ P M A Ş

. Y A K A N A H I C

n Melbourne’da 12’ncisi düzenlenen Uluslararası Gelibolu Gençlik Tenis Turnuvası’nda Türk kökenli sporcu Cihan Akay, teklerde ve Avustralyalı partneri Nikita Volonski ile çiftlerde şampiyon oldu. Melbourne Park’ta düzenlenen turnuvada, 13 ülkeden 59 erkek ve 53 kadın tenisçi müca-

dele etti. 17 yaşındaki Cihan, önemli bir başarıya imza atarak hem teklerde hem de çiftlerde kupa kazanan ilk Türk erkek tenisçi unvanını elde etti. Turnuvanın isminin ‘Gelibolu’ olmasının başarısını daha da anlamlı kıldığını belirten Cihan, “Emeğimin karşılığını aldığım için çok mutlu-

AFC’nin her yaşı ayrı yetenek YAS TAKIMI AUBURN FC U13

n Auburn Futbol Kulubü’nün gözde takımı 13/1 yaş grubu ligin üçüncü haftasında aldığı galibiyetle birinciliğini korudu. 35 gol atarak rakiplerine göz dağı vermeye devam ediyor. Takımın gol makinesi Arda Genc, 3 macta 6 asist ve 13 gol atarak takımını zirvede tutmayı başardı. Takımın başarılı Antrenörleri Hakan Aslan ve Önder Diker’in tec-

rübeleriyle Auburn Futbol Kulübü 13 yaş grubu, zirve yolunda emin adımlarla devam ediyor. > DAVUT KILIÇ

Fener son nefeste!

enerbahçe, Süper Lig’in 30. haftasında Trabzonspor karşısında 1-1 berabere kaldığı maçta bir puanı, 90+6. dakikada Mathieu Valbuena’nın attığı golle kurtardı. Trabzonspor’un golü ise 16. dakikada Yusuf Yazıcı’dan geldi.

SÜPER LiG PUAN DURUMU

TAKIMLAR O G B M A Y AV P 1. Başakşehir 30 18 8 4 45 18 27 62 2. Galatasaray 30 17 9 4 62 29 33 60 3. Beşiktaş 30 17 8 5 66 39 27 59 4. Trabzonspor 30 15 8 7 53 39 14 53 5. Alanyaspor 30 12 6 12 32 35 -3 42 6. Antalyaspor 30 12 6 12 34 47 -13 42 7. Y. Malatya 30 11 8 11 41 40 1 41 8. Ç. Rizespor 30 9 12 9 41 41 0 39 9. Konyaspor 30 8 14 8 33 33 0 38 10. Kasımpaşa 30 11 5 14 49 52 -3 38 11. Kayserispor 30 9 10 11 29 41 -12 37 12. Sivasspor 30 9 9 12 41 45 -4 36 13. Ankaragücü 30 10 6 14 31 46 -15 36 14. Fenerbahçe 30 7 13 10 35 41 -6 34 15. Göztepe 30 9 3 18 28 37 -9 30 16. Bursaspor 30 5 15 10 25 34 -9 30 17. BB Erzurum 30 6 11 13 31 39 -8 29 18. Akhisarspor 30 6 7 17 30 48 -18 25