Turkish News Press - Issue 118

Page 1

Barça dünyaya rezil oldu!

T

n Şempiyonlar Ligi çeyrek final maçında Alman Bayern Münih’e 8-2 yenilen İspanyol ekibinin hezimeti dünyanın dilinde...

18 AUGUST 2020

rkısh NEWS PRESS

27

Hem saçlara hem kalplere örgü

SIZIN SÖZÜNÜZ

l www.turkishnewspress.com.au

40 YILLIK

CINAYET ÇÖZÜLÜYOR NSW Polisi, Sydney Körfezi’nde delil ararken; geçen yıl katillerin robot resimleri dağıtılmıştı.

Polis, Başkonsolos Şarık Arıyak ve Ataşe Engin Sever’in 1980’de Ermeni çetelerce şehit edildiği bölgede Sydney Körfezi’ne dalış yaptı. NSW Polis Komutanı, “Cinayetin aydınlanması için büyük destek gördük” dedi.

T

3

SESİ RADYOSU

SYDNEY DIGITAL 985

MELBOURNE NORTH

SAAT 5-6 ARASI

SAAT 5-6 ARASI

FM 98.9 HAFTANIN 7 GÜNÜ WEST HER ÇARŞAMBA

5/7/10 H S I L G N E N I S NEW

/11/12/17/27

‘Game of Diriliş’ n Diriliş Ertuğrul: How an epic TV series became the ‘Muslim Game of Thrones’... It has all the hallmarks of a blockbuster, but what has turned this Turkish saga into a global phenomenon is its nuanced portrayal of the Islamic world.

AVUSTRALYA POLISI TÜRK DIPLOMATLARI ŞEHIT EDEN KATILLERIN PEŞINDE...

ürk diplomatların şehit edilmesine yönelik yürütülen soruşturma hakkındaki son gelişmeleri paylaşan Avustralya polisi, dalgıçların saldırıyla ilgili malzemelerin bulunmasına yönelik deniz altında yaptıkları araştırmanın görüntü ve fotoğraflarını paylaştı. NSW Emniyet Müdür Yardımcısı Mark Walton, katillerin başına 1 milyon dolar ödül konulduğunu belirterek, “Toplumdan inanılmaz bir ilgi gördük” dedi.

. . T rkıye’nın

info@turkishnewspress.com.au 1300 917 566

YETİMLERE TÜRK ŞEFKÂTİ Sayfa 16’da

10

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

IBRAHIM KALIN Turkey and Somalia: A glimmer of hope

İşte Akdeniz’deki kıta sahanlığımız HABERI 8’DE

Nerede hareket orada sağlık TANYELİ’NİN YAZISI 3’TE

Sport Selection ÜMİT UYAR’IN YAZISI 27’DE

Tam sayfa bulmaca keyfi

VICTORIA’NIN IMTIHANI

Vaka düşüyor, can kaybı artıyor n Victoria eyaletini ikinci kez vuran koronavirüs, can almaya devam ediyor. Eyalette son bir günde 25 kişi daha hayatını kaybederken, yaşanan 421 ölümün 334 tanesi yine Victoria’dan. Buna karşın günlük vaka sayısı ise 271’e düşerek umutları yeşertti.

6

11

>25. Sayfa


INDIRIMLI FIYATLARIMIZ

18 AĞUSTOS-25 AĞUSTOS 2020 TARIHLERI ARASI GEÇERLIDIR 99 c $ 9.99 Uludağ Efsane (24’lü kutu)

Ülker Pötibör 3’lü (450 gr)

3 PAKET

$ 14.99 Yonca Ayçiçek Yağı (5 lt)

$ 3.99 Gürsoy Fındık Ezmesi (400 gr)

Doğanay Acı/Tatlı Şalgam (1 lt)

99 c

I

$ 5.99

99 c

Royles Çamaşır Suyu (5 lt)

ETI Cicibi Biscuits (172 gr)

$ 11.99 Ömür Beyaz Peynir (1.5 kg)

$ 4.99 Marmarabirlik Zeytin (800 gr)

www.facebook.com/gimasupermarket

31-35 Queen St, Auburn NSW Ph: 02 9749 4588 Fax: 02 9749 4599


AVUSTRALYA OLISI P A Y L A AVUSTR ATLARIMIZI DIPLOM DEN ŞEHIT EN PEŞINI RI KATILLEKMIYOR! BIRA

T

rkısh NEWS PRESS

NSW Polisi, Sydney Körfezi’nde delil ararken; geçen yıl katillerin robot resimleri dağıtılmıştı.

Başkonsolos Şarık Arıyak ve Ataşe Engin Sever’in 1980’de Ermeni çetelerce şehit edilmesine yönelik soruşturma devam ediyor. Saldırının gerçekleştiği bölgede Sydney Körfezi’ne dalan polisin yaptığı araştırmanın görüntülerini paylaşan NSW Polis Komutanı Mark Walton, “Toplumdan inanılmaz bir ilgi gördük” diye konuştu.

bulduğu ve torbaya konulmuş bir malzeme yer aldı. Ele geçirilen malzemenin ne olduğuna ilişkin açıklama yapılmadı. POLİSE YARDIM EDİN NSW Polisi Terörle Mücadele ve Özel Taktikler Komutanı ve Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mark Walton, “soruşturmacılar tarafından takip edilen umut verici ipuçlarına rağmen polisin toplum yardımına daha fazla ihtiyacı olduğunu” söyledi. Walton, “Geçen yılın sonlarına doğru yaptığımız başvurudan bu yana toplumdan inanılmaz bir ilgi gördük fakat suikastın siyasi güdümlü doğası göz önüne alındığında

YAŞAM KOÇUNUZ cagritanyeli@icloud.com

ÇÖZMEK IÇIN DALDILAR

A

3

TANYELİ İLE BİZ BİZE

40 YILLIK CINAYETI

vustralya Polisi, Türkiye’nin Sydney Başkonsolosu Şarık Arıyak ve Güvenlik Ataşesi Engin Sever’in 17 Aralık 1980’de Ermeni teröristlerin saldırısı sonucu şehit olmasına yönelik sürdürülen soruşturmada “umut verici ipuçlarına” rağmen “toplumun yardımına ihtiyaçlarının olduğunu” bildirdi. Avustralya Polisi, Türk diplomatların şehit edilmesinde yönelik yürütülen soruşturma hakkındaki gelişmeler konusunda Sydney’de basın toplantısı düzenledi. DELİL TOPLANIYOR Toplantıda, saldırının gerçekleştiği Dover Heights semtindeki Portland Caddesi’nden 18 kilometre uzaklıkta bulunan Sydney Körfezi’ndeki Greenwich Point açıklarında, polis dalgıçlarının saldırıyla ilgili malzemelerin bulunmasına yönelik deniz altında yaptıkları araştırmanın görüntü ve fotoğrafları paylaşıldı. Görüntülerde, dalgıçların

18 Agustos 2020 ğ

bize yardım etmede hala bir isteksizlik olduğuna inanıyoruz” dedi. 1 MİLYON $ ÖDÜL Katillerin bulunması için 1 milyon dolar ödülün halen geçerli olduğunu kaydeden Walton, şöyle devam etti: “Deneyimler, bize geçen zamanın özellikle suç bilgisine sahip kişiler arasındaki ilişkilerde yaşanan değişikliklerin yüksek bir ödülle birleştiğinde sessizlik duvarını yıkmanın anahtarı olabileceğini söylüyor.” Walton, cinayetlerin çözülmesine yardımcı olacak bilgilere sahip olan herkesten bildiklerini soruşturmayı yürüten ekiple paylaşmaya çağırdı.

Nerede hareket orada sağlık!

S

evgili okurlarım, hayırlı, güzel bir hafta olsun. Nerede hareket orada bereket diyenlerin bir bildiği var diyor ve sizlere hareketli, dinamik, pozitif, neşeli, huzurlu bir hafta diliyorum. Dertli devasını, hasta şifasını bulsun, bu hafta. Kalbini dinleyenlerin, niyeti güzellerin, severek emek verenlerin, çalışan, ter dökenlerin, hayırlı hayalleri gerçek olsun... Kıymetli okurlarım, çalışmadan, çabalamadan oturduğumuz yerde, yine tabiri caizse “Armut piş ağzıma düş”, olmuyor . Avustralya’da ayrı bir stress gündelik yaşam. Burada da birçok hikaye var. Hele hele bizim gibi evde ergenleriniz de varsa, onların eğitimi iyi olsun, buralarda kültürümüzü unutmasın, yaşam kalitesini sağla derken insan yaşlanıyor erkenden. Burada güzel insanlarımızın, gurbetçi kardeşlerimizin hikayeleri bitmiyor. Sevmek bedava ama dostlar stres bedava değil! İnanın çok pahalıya mal olabilir. Günler buralar gibi gelişmiş ülkelerde de bir çoğu için büyük mücadeleyle geçiyor. Çabalarken koşuştururken ipin ucunu kaçırmamakta fayda var. Kendinize, sağlıklı bir yaşam için zaman ayırın. Mesela, mesleğiniz gereği devamlı masa başındaysanız. Acil her gün en az 30 dakika egzersizlerle hem kasları esnetmek hem de güçlendirmek şart. Kainatta her şey hareket halinde... Allah’a şükürler öyle donanımlı yaratmış ki bizi; uyumlu, dengede ruh, beden zihin bütünlüğü içinde olmamız gerek. Hepimiz için araştırdım stresten başımıza neler geliyormuş neler...

İŞTE STRESIN SEBEP OLDUĞU HASTALIKLAR: l Depresyon ve anksiyete bozukluğu l Kilo artışı veya sağlıksız kilo kaybı l Egzama gibi cilt sorunları l Çeşitli kalp hastalıkları l Sindirim sistemi problemleri (gastrit, ülser, mide ağrısı) l Uyku sorunlarının yaşanması l Hafıza problemleri ve zihinsel sorunlar (Alzheimer, Demans) l Bağışıklık sistemi hastalıkları l Üreme sorunları l Her türlü ağrı l Kalp hastalıkları BUNLAR DA STRESIN BELIRTILERI: l Fiziksel belirtiler: Stresin fiziksel belirtileri, uyku düzensizliği, baş ağrısı, diş gıcırdatma, çene kasılması, aşırı terleme, kas ağrıları, kabızlık veya ishal, yorgunluk, enerji kaybı, yüksek tansiyon ve kalp krizi olarak ortaya çıkmaktadır. l Zihinsel belirtiler: Stres, fiziksel olduğu kadar zihinsel belirtileri ile de kendini göstermektedir. Karar vermede güçlük çekmek, konsantrasyon eksikliği, unutkanlık, hafızanın zayıflaması, hata yapmada artış olması ve iş kalitesinde düşüş, zihinsel belirtiler arasındadır. l Duygusal belirtiler: Vücutta yaşanan değişimler, duygusal açıdan da bireyleri etkiler. Bu nedenle stresli dönemlerde bireylerin duygusal eğilimleri oldukça farklılaşır. Depresyon ve çabuk ağlama, kaygı ve endişe, ruhsal durumun hızla değişmesi, öfke patlamaları, saldırganlık, düşmanlık, gerginlik ve asabilik, stresin duygusal etkileridir. Sevgili okurlarım, stres listesini okumak bile stres veriyor:) Siz en iyisi mi hemen harekete geçin hemen spora başlayın! Haftaya yazılarda buluşmak nasip olsun... Hoşça&Sevgi ile kalın.

Google’dan Avustralya’ya ücret tehdidi n Dünyanın bir numaralı arama motoru Google, Avustralya’daki kullanıcılarının bilgilerinin medya kuruluşlarıyla paylaşılabileceğini duyurdu. Google Avustralya Direktörü Mel Silva, bünyelerinden bulunan Google Arama, Facebook ve YouTube ile ilgili yaptığı açıklamada, Avustralya hükümetinin dijital devlerin haber içerikleri için ödeme yapmasını öngö-

ren yasa tasarısının, ülkedeki kullanıcılara sunulan ücretsiz hizmetleri tehdit edeceğini ve kullanıcı bilgilerinin medya kuruluşlarına verilmesiyle sonuçlanabileceği uyarısında bulundu. Avustralya Rekabet ve Tüketici Komisyonu Başkanı Rod Sims ise, Google’ın, Arama ve YouTube hizmetinden istemediği sürece para almayacağın dile getirdi.


VICTORIA SAKINLERI

BELEDIYE SEÇIMLERINE KAYIT YAPTIRMAYA ÇAĞRILIYOR

√ VEC, koronavirüs (COVID-19) salgınının olağanüstü koşullarında seçimlerin güvenli olmasına hazırlanıyor. Oy kullanabilen tüm sakinler ve vergi mükellefleri, bu ekim ayında Victoria genelinde yapılacak yerel belediye seçimlerinde oy kullanabilmek için 28 Ağustos Cuma günü saat 16.00’ya kadar kayıtlarını kontrol etmelidir. √ Seçim Komisyonu Üyesi Warwick Gately, kayıt süresi dolmadan bir çağrı yaptı: “18 yaşına basan ve Victoria eyaletinde bir belediyede yaşayan veya vergi ödeyen herkesin kayıt yaptırmasını ve yerel belediyesinin geleceğinde söz sahibi olmasını istiyoruz.” √ Yakın zamanda 18 yaşına basan veya adres değiştiren Avustralya vatandaşları vec.vic.gov.au/enrolment adresinden kayıt yaptırabilir veya bilgilerini değiştirebilir. √ Eyaletin seçim kütüğünde mevcut adresiyle kayıtlı herkes bu seçimlerde otomatik olarak kayıtlı sayılır. Ayrıca ilgili belediyelerde yaşamayan fakat vergi ödeyen ev sahipleri, kiracılar, şirket adayları ve Avustralya vatandaşı olmayan kişiler için de ayrı kayıt kategorileri bulunmaktadır. √ 2020 Victoria Yerel Belediye Seçimleri, eyaletin en büyük tek seçim programı olacaktır ve 76 belediye genelindeki seçimlere 2.000’in üzerinde adayla 4.5 milyon seçmenin katılması beklenmektedir. √ Casey Belediyesi, Whittlesea Belediyesi ve South Gippsland Bölgesi Belediyesi bu ekim ayında genel seçim yapmayacaktır. √ Kayıtla ilgili daha fazla bilgi için 1300 805 478 numaralı telefonu arayabilir veya vec.vic.gov.au adresine gidebilirsiniz. Seçmenler ayrıca kısa mesaj ve e-posta ile önemli seçim uyarılarını almak için ücretsiz VoterAlert (Seçmen Uyarı) hizmetine kaydolabilir.


T

AUSTRALIA

rkısh NEWS PRESS

18 August 2020

5

HAFTANIN KITABI

ZEYNEP DOKTOROĞLU zdoktoroglu@turkishnewspress.com.au

“Okuma, alışkanlıkların en asilidir.“ (Antoine Albalat)

Yaşlı Adam ve Deniz

E How six hours could have prevented the tragedy of the Ruby Princess

?

The independent inquiry into the Ruby Princess slammed NSW Health’s “do nothing” decision to allow passengers to disembark without waiting six hours for the results of coronavirus tests.

C

ommissioner Bret Walker SC said waiting for COVID-19 test results was not “rocket science”, but simply an “obvious precaution”. So what should have happened when the cruise liner docked at Sydney’s Overseas Passenger Terminal with 120 suspect cases of COVID-19 on board? The inquiry set out in detail the steps that could have prevented up to 663 COVID-19 cases across Australia. The swabs should have been tested In late February, NSW Chief Health Officer Kerry Chant asked the cruise industry to collect COVID-19 swabs when people on board were tested for the flu. When the Ruby Princess set sail from Sydney on March 8, there were 25 swabs on board and when it docked on March 19, 13 coronavirus swabs had been taken. But around 2,600 passengers were allowed to disembark as the samples were taken to a lab. The report said the swabs, which were taken off the ship at 3:00am, should have been immediately tested. In fact, the findings said, a team from NSW Health should have boarded the ship and taken their own COVID-19 swabs from any person showing any symptoms of an acute respiratory illness. “These swabs should have been sent for urgent testing,” the findings said.

Disembarkation should have been delayed The disembarkation of the vessel was at the centre of a stoush between the NSW Government and the Australian Border Force (ABF), who blamed each other for the misstep. Last month it was revealed that it was ultimately an ABF officer who gave the vessel clearance to disembark. “At the conclusion of ABF’s customs and immigration checks, someone from the Ruby Princess crew asked whether the vessel had clearance to disembark and [Officer O] responded ‘yes’,” the Commonwealth’s submission to the Commission of Inquiry said. The findings said a decision should have been made that pratique - that is, the permission to disembark - would not be given until all test results were known. Passengers and crew should have been confined to their cabins while this happened. This may have led to additional onboard transmission, the findings conceded. But ultimately, the risk of this, as professors Kelleher and Grulich noted in their expert report, “could have been ameliorated to some degree by giving masks to people in these cabins and by disinfecting surfaces in the cabins”. Isolation and contact tracing should have taken place Waiting for these test results would have been a matter of just six hours. “Once the first positive tests results were known - a matter taking perhaps six hours - all passengers and crew should have been considered suspect cases for COVID-19 regardless of symptoms,” the fin-

dings said.“It follows that all passengers and crew would then have been characterised as a ‘close contact’ of a confirmed case.” But passengers of the vessel disembarked instead, and at least 663 cases of coronavirus and at least 22 deaths eventuated. Enforced quarantine should have followed disembarkation The inquiry found people on board should have gone straight into quarantine after they left the Ruby Princess. All passengers and crew around 3,800 people in total -should have been taken by “secure transport”, the findings said, and placed in “enforced quarantine”. “No consideration of personal liberty, inconvenience, or cost is any answer to not putting in place secure transport and enforced quarantine in the circumstances facing the Ruby Princess on 19 March,” the findings said. Every passenger and crew member of the Ruby Princess should have been tested while in quarantine, with those who tested negative released as appropriate. It would have been a large-scale operation and perhaps seen as an inconvenience by some passengers who had no symptoms of the virus. But, the report said, “the risk of asymptomatic and pre-symptomatic spread of the disease warranted that all passengers and crew be placed in quarantine, not just symptomatic passengers and crew”. Ultimately, the report found, sending almost 3,000 people into quarantine at the time would have reduced the risk of the spread of the disease. And this, the findings said, was “at the heart of public health decision-making”.

rnest Miller Hemingway, 1899 yılında Amerika’nın Illinois şehrinde doğmuş; gazetecilik, yazarlık ve sporculuk ile uğraşmıştır. Toplamda bilinen 15 eseri olan Hemingway en büyük şöhreti ‘Yaşlı Adam ve Deniz’ isimli eseri ile yakaladı. 1954 yılında Nobel Edebiyat Ödülünü kazanan Hemingway’ın bir çok eseri, Amerikan edebiyatının klasikleri olarak görülmektedir. Gezgin ve maceraperest bir ruha sahip olan Hemingway ‘Yaşlı Adam ve Deniz’ hikayesini Küba’ya gittiği yıllarda tasarlamış ve Küba’da yazmıştır. Romanın başkahramanı Kübalı bir balıkçı olan Santiago’dur. Aylardır balık yakalayamayan ama yıllardır balıkçılık yapan ve artık dalga konusu olan Santiago bir gün Meksika Körfezi açıklarında idealindeki balığı yakalar. Santiago hayatında

gördüğü en büyük yelken balığını günler süren uğraşları sonucunda tam da pes edecekken yakalamayı başarır. Fakat devasa yelken balığını yakaladıktan sonra bu defa da köpek balıkları ile mücadeleye girer ve yakaladığı balığı sahile getirmek zorunda kalır. Santiago’nun devasa yelken balığını yakalamak ve yakaladıktan sonra onu sahile taşımak için köpek balıkları ile giriştiği amansız savaş hikayenin belkemiğidir. İhtiyar balıkçının tüm olumsuzluklara rağmen umudunu hiç yitirmeyişi ve her türlü zorluğa karşı yelken balığı ve köpek balıkları ile yaptığı mücadele hikayenin ana fikri; vizyonu olan kişi arkasından koşturdukça amaca ulaşacaktır temasını yansıtıyor. “Düşündüğüm kadar güçlü olmayabilirim. Ama epey numara bilirim ve azimliyim.”

Federal Government rejected aerial fire fighting requests ahead of bushfires ‘due to other priorities’ n The Federal Government rejected repeated requests to fund extra air support for fighting bushfires ahead of the last deadly season, arguing resources within the Home Affairs budget were too stretched. x Documents released under Freedom of Information show the National Aerial Firefighting Centre (NAFC), supported by the Australasian Fire and Emergency Services Authorities Council (AFAC), had been trying to secure a permanent increase in funding for water bombers and other large firefighting aircraft for more than a year. NAFC, which co-ordinates national water-bombing and air-support resources, had secured a oneoff $11 million boost in December 2018, but the Commonwealth rejected a 2018 business case calling for an ongoing increase “due to other priorities within Government”. The requests for additional fun-

ding last year proved unsuccessful until December, when the Prime Minister announced an $11 million boost. But by then, the fire season had begun, and there were challenges and time lags sourcing appropriate air tankers from the northern hemisphere. Ahead of the Prime Minister’s announcement, drought had ravaged large swathes of the country, stoking fears of a terrible summer ahead. The Bushfire and Natural Hazards Cooperative Research Centre released an alarming assessment in late August, warning multiple states were in for “above-normal fire potential”. The FOI documents reveal AFAC and NAFC directly lobbied Emergency Management Minister David Littleproud earlier in August. After the bushfire outlook was released, the Minister backed the funding submission as having “merit”.


6

18 Agustos 2020 ğ

T

rkısh NEWS PRESS

Vaka sayısı düşerken can kayıpları artıyor Victoria eyaletini adeta ikinci kez vuran koronavirüs, can almaya devam ediyor... Eyalette son bir günde 25 kişi daha hayatını kaybederken, Avustralya’da yaşanan 421 ölümün 334 tanesi yine Victoria’dan... Buna karşın ülke genelinde günlük vaka sayısı ise 271’e düşerek umutları yeşertti.

AVUSTRALYA

Russel Crowe’dan anlamlı bağış

ünlü Aktör Russel A vustralyalı Crowe, 171 kişinin öldüğü Beyrut’taki patlamada zarar

gören mütevazi ancak ünlü lokanta “Le Chef”in kurtarılması için düzenlenen bağış kampanyasına yardımda bulundu. Mahalledeki dünyaca ünlü ancak mütevazı Lübnan geleneksel ev yemekleriyle tanınan Le Chef lokantası da bu patlamada büyük zarar gören yerlerden birisi olarak öne çıktı. Türk yemek yazarı Vedat Milor da Beyrut’a yaptığı gezi sırasında bu lokantayı ziyaret ederek yemeklerin tadına bakmıştı.

Melbourne’da artan ölüm vakaları üzerine, evlerinden alınan yaşlı vatandaşlar sıkı kontrolden geçiriliyor.

A

vustralya’nın Victoria eyaletinde son 24 saatte 25 kişi koronavirüsten hayatını kaybederken, ülke genelinde virüsten yaşamını yitirenlerin sayısı 421’e çıktı. Buna karşın ülke genelinde günlük vaka sayısı ise 271’e düşerek umutları yeşertti. Kovid-19 salgınında en fazla can kaybı ve vaka sayısının olduğu ve bu nedenle “felaket durumu” ilan edilen Victoria eyaletinde, alınan sıkı tedbirlere rağmen can kayıplarındaki artış sürüyor. ZOR GÜNLER GEÇİRİYORUZ Diğer eyaletlerde son 24 saatte virüs kaynaklı can kaybı olmadı. Şimdiye kadar Victoria’da 334, Yeni Güney Galler’de 52, Tazmanya’da 13, Batı Avustralya’da 9, Queensland’da 6, Güney Avustralya’da 4 ve Başkent Bölgesi’nde ise 3 kişi Kovid-19

nedeniyle hayatını kaybetti. Victoria Eyalet Başbakanı Daniel Andrews, Melbourne’da düzenlediği basın toplantısında, “inanılmaz derecede zor” günler yaşadıklarını söyledi. Andrews, yaşları 70 ila 90 olan 14’ü kadın 25 kişiyi kaybetmenin üzüntüsünü yaşadıklarını vurguladı. YASAKLAR UYGULANIYOR Melbourne’de yaklaşık iki haftadır 20.00-05.00 saatlerinde sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. 13 Eylül’e kadar yürürlükte kalacak yasaklar kapsamında, her haneden sadece 1 kişi evine 5 kilometre mesafeden alışveriş yapabilecek. Açık alanda günde 1 saat egzersiz yapılabilecek, cenaze törenlerine sadece 10 kişi katılabilecek. Düğünlerin tamamen yasaklandığı şehirde, kafe ve restoranlar paket

servisine açık tutuluyor. Uzaktan eğitime izin verilen şehirde, bakım hizmeti dışında ev ziyaretleri yasak. Avustralya’da virüsün ilk görülmeye başlamasından bu yana yaklaşık 5 milyon 300 bin test yapıldı. Buna göre virüs tanısı konulan 23 bin 576 kişiden 14 bin 80’i sağlığına kavuşurken, 8 bin 438 aktif vakadan 680’inin tedavisi sürüyor. Y.ZELANDA’DA 9 YENI VAKA Öte yandan, Yeni Zelanda ‘da son 24 saatte yapılan testlerde 9 kişiye daha Kovid-19 tanısı konulduğunu bildirdi. Şimdiye kadar toplam 22 kişi virüsten hayatını kaybederken, toplam vaka sayısı ise 1631 kişi oldu. Ülkede 102 gün aradan sonra 11 Ağustos’ta ilk kez yurt içi kaynaklı vakalara rastlanması üzerine tedbirler yürürlüğe konulmuştu.

T

rkısh NEWS PRESS

Year: 3 Volume: 118

President Yüksel Çifçi

Newspaper Editors Adem Talic, Sibel Örnek, Sinem Taslak, Tanyeli, Ümit Uyar, Davut Kılıç, Ali Kurt Page Layout & Design Necmettin Öksüz

Page Editors Ali Haydar (Diyanet), Hakan Aslan (Fishing&Sport), Recep Ağar (Sport&Recreations), Cem Birben (Sports), Fatma Gençtürk (Meals&Recipes), Op. Dr. Haydar Özcan, Dr. Hilal Çoruhlu (Medical&Health), Cemil Uyanık (Distribution) Melbourne Team Murat Gümüş (General Manager), Furkan Boyacı, Sabahaddin Kayıkçı (Distribution), Ömer Boyacı (Youth&Sport), Zeynep Doktoroğlu, Emre Boyacı, Şaban Han, Murat Şirin, Salim Boyacı, Evlaa Han, Ayşe Han, Elif Sele, Hilal Kırmızı, Elif Aydın (Editors) Brisbane Team Dr. Said Erdem, Ömer Akdeniz, Metin Uyanık (Editors) Western Australia Mehmet Kırmızıoğlan, Gürhan Candemir, Hamza Serin, Harun Parlak, Hasan Mulla

South Australia Mustafa Ergül Turkey Necmettin Aksoy, Ardi Ocgu, İbrahim Kalın, Mehmet Çelik, Murat Özdamar, Mehmet Güler IT Grup Erol Gülçinay, Adem Talic, Hakan Evecik, Soner Çoruhlu

TURKISH MEDIA SYDNEY RADIO TEAM Monday: Fatma Gençtürk, Bilge Başafacan, Cihan Bibinoğlu Tuesday: Ergül Uybadın, Derya Sekmen, Hülya Boz, Büşra Erkan, Tuğçe Uybadın, Kübra Erdinç Wednesday: Serkan Uyanık, Halil Yılmaz Thursday: Osman Boyacı ve Diyanet Hocalarımız Friday: Tanyeli, Serkan Uyanık, Barış Cengiz Saturday: Sülhan Yılmaz, Gülten Akbar, Bülent Arıkan, Mücahid Gelöz, Vahit Erzor, Yasin Köksal, Tuğçe Köksal, Ahmet Kele, Azra Vejzovic Sunday: Kübra Erdinç, Muhammed Köksal, Cem Birben, Zafer Uyanık, Ataberk Birben

TURKISH MEDIA MELBOURNE RADIO TEAM Wednesday: Murat Şirin, Ümit Uyar, Elif Aydın, Elif Sele, Zeynep Doktoroğlu, Salim Boyacı, Adem Talic

Advertisements Sydney (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Melbourne (Ümit Uyar): 0481 136 901 Brisbane (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Western Australia (Mehmet Kırmızıoğlan): 0401 556 500 South Australia: 0426 982 050 Canberra: 0433 162 655 Sydney Office: Unit 2-92 Bryant St Padstow NSW 2211 Phone: 1300 917 566 Fax: 612 9774 8650 E-mail: info@turkishnewspress.com.au

www.turkishnewspress.com.au


AUSTRALIA

T

rkısh NEWS PRESS

18 August 2020

7

Young multicultural community leaders graduate MUSTER initiative

T

he Australian Multicultural Foundation (AMF) and the Museum of Australian Democracy (MoAD) are set to co-host a virtual graduation event for a National Youth Leadership Program on the 18th of August 2020. The Program was funded by the Australian Government, Department of Social Services and delivered by the AMF as a Strong and Resilient Community Activity under the Mutual Understanding, Support, Tolerance, Engagement and Respect (MUSTER) Initiative. Earlier in the year, 10 young leaders from each state and territory participated in a twoday adaptive leadership course facilitated by Simon Nette, one of Australia’s most innovative and effective facilitators of experiential training. Each group was appointed a local support person and applied their skills to identify a local issue and develop an intervention strategy. Strategies addressed

issues including mental health, Islamophobia, identity, youth employment, and settlement and COVID-19 messaging and impacts. Dr Dellal, Executive Director Australian Multicultural Foundation, said, “This national initiative not only helped increase the capacity for conversation among young people from culturally and linguistically diverse backgrounds but also developed a range of national projects designed by young people ranging from COVID-19 messaging, anti-racism strategies and mental health programs. “Community dialogue and peer to peer support helped bridge the gap between youth services and young people through storytelling such as destigmatising and helpful narratives around mental health, particularly with parents.” Several products and tools were developed and can be found on the AMF website: http://amf.

net.au/entry/national-youthleadership-program-musterinitiative. A number of groups are seeking to continue the positive outcomes already achieved by establishing partnerships for further delivery. Osman Goreli, Youth Services Manager, iYouth Centre Sydney said, “The youth leaders wanted a greater understanding of Islam throughout the wider NSW community. So, they created a social media video to address certain aspects of Islam that often have negative connotations associated to them or are misunderstood by the wider community.” As the host organisation for the ACT chapter and co-host of the virtual event, MoAD has established a relationship with the AMF collaborating on projects such as the Australian Youth Leadership Forum: Champion for Innovation and the Future Leadership Mentoring Program.

MoAD Director, Daryl Karp AM, said, “MoAD has been proud to partner with AMF for many years to deliver successful youth leadership and mentoring programs and we are delighted to celebrate the achievements of these 80 outstanding young leaders. “Participation in democratic processes are central to the museum’s work with young people, equipping them with the skills to engage meaningfully with their community and advocate on their behalf and to tackle the 21st century’s increasingly complex challenges,” Ms Karp said. The virtual graduation event will be an opportunity to bring together participants to share outcomes, learnings and resources and will take place on the 18th of August, 2020 from 4.45pm-6.45pm. For further information and enquiries please contact AMF on 0419 379 326 or MoAD on 0410 712 252


8

BBP LİDERİ DESTİCİ:

Bin yıllık tehditle karşı karşıyayız! Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı B üyük Mustafa Destici, Bilecik’in Söğüt ilçesinde Ertuğrul Gazi Türbesi’ni ziyaret ederek dua

etti, vatandaşlarla hasret giderdi. Ardından partisinin İlçe Başkanlığı Binası ve Alperen Ocakları Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfının açılışını gerçekleştiren Destici, Osmanlı’nın 1299 yılında adalet, töreye bağlılık, erdemlilik, inanç ve iman üzerinde kurulduğunu vurgulayarak şunları dile getirdi: İSLAM’IN MÜHRÜNÜ VURDUK “Bugün de bize lazım olan, ileriye atılmamız için bu değerlerimize sımsıkı sarılmak. Adalete, töremize ve dinimize sahip çıkmalı, erdemli olmalıyız. Bu topraklarda bizi 10 asırdan fazla tutan bu özelliklerimiz olmuştur. Bugün de elhamdülillah millet olarak birliğimizi büyük düzeyde sağlamış bulunmaktayız... Bundan bin sene önce nasıl bir kuşatma ve tehditle karşı karşıyaysak emin olun bugün de aynı tehditle ve kuşatmayla karşı karşıyayız. İnanıyorum ki birlik ve beraberlik içinde olduğumuzda nasıl bin yıldır bu topraklara hakim olmuşsak, Türk’ün adı ve İslam’ın mührü bu topraklara vurulmuşsa, inşallah ebediyete kadar da öyle kalacaktır. Bugün Irak’ın, Suriye’nin kuzeyine, Libya’dan Doğu Akdeniz’e, Ege’ye kadar yine Türk milletine karşı bir şer ittifakı oluşturulmuş vaziyette. Öbür tarafta Ermenistan Azerbaycan’a karşı aynı şer ittifakının içerisinde. Biz düşmanı tanıyoruz da kardeş, dost diye bildiklerimizden bir hançer yediğimiz zaman ya da şer ittifakının içerisinde onları gördüğümüzde üzülüyoruz.”

İL BAŞKANININ TESTİ POZİTİF ÇIKTI

CHP’ye virüs bulaştı

G

T

18 Agustos 2020 ğ

HP Giresun İl Başkanı Fikri Bilge, İl Başkan Yardımcısı Onur Konar ve Merkez İlçe Başkanı Murat Bektaş’ın yeni tip koronavirüs (Kovid-19) testlerinin pozitif çıktığı bildirildi. CHP İl Başkanlığının sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, katıldıkları programlar sonrası ateş ve ağrı şikayetleri üzerine 4 Ağustos’ta test yaptıran Bilge, Konar ve Bektaş’ın sonuçlarının pozitif çıktığı belirtildi. Bilge’nin 8 günlük tedavi sürecinin ardından 12 Ağustos’ta negatif test sonucuna ulaşılarak Giresun Prof. Dr. A. İlhan Özdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden taburcu edildiği aktarılan açıklamada, üç ismin de sağlık durumlarının iyi olduğu ve evlerinde karantina süreçlerinin devam ettiği kaydedildi.

rkısh NEWS PRESS

.

TÜRKIYE

İşte Türkiye’nin Doğu Akdeniz kıta sahanlığı Anadolu’ya 2 km, kendi ana karasına ise 580 kilometre uzaklıkta bulunan Meis Adası üzerinden deniz yetki alanı talep eden Yunanistan’ın hayalleri suya düştü. Oruç Reis’in Akdeniz’e inmesinin ardından kuduran ve Türkiye’ye yönelik küstah tehditlerde bulunan Yunanistan’ın ada parçalarını “ana kara” olarak iddia etmesinin uluslararası hukukta karşılığı bulunmuyor.

nımaz a t k u k u H tan’ın Yunanis ttiği iddia e lığı n kıta saha

Y

üzölçümü 10 km olan Meis adasının 40 bin km’lik çevresini isteyerek ülkemizi Antalya Körfezine hapsetmeye kalkan Yunanistan’a rest çeken Türkiye’nin haklarını ispat eden tam 4 farklı mahkeme kararı bulunuyor. Uluslararası Adalet Divanı, 1984 tarihli Maine Körfezi Davası’nda bir devletin yakınındaki deniz alanını bir başka devlete vermenin hakkaniyete uymadığını belirtti. İngiltere-Fransa arasında Manş Denizi’ndeki anlaşmazlığın görüldüğü tahkim davasında ise Fransa kıyılarına oldukça yakın konumdaki Birleşik Krallık’a bağlı adalarının kıta sahanlığına sahip olamayacağı, sadece karasuları hakkı kazanabileceği belirtildi. İNGİLTERE-FRANSA ÖRNEĞİ Örnek olarak, Birleşik Krallık’a bağlı, 2011 nüfus sayımına göre 98 bin nüfuslu ve Fransa’nın Normandiya bölgesine sadece 25 kilometre uzaklıktaki Jersey Adası’nın sadece karasularına sahip olabileceği belirtildi. Söz konusu ada İngiltere’ye ise 150 kilometre uzaklıkta. Bu noktada, Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi uluslararası hukuka aykırı hareket etmekle suçlayan Fransa’nın geçmişte kendisine yakın İngiltere’ye bağlı adalara karşı hak iddia etmesi ve bunun mahkemeler tarafından tescil edilmesi oldukça manidar. Romanya ve Ukrayna, Eylül 2004’te, başarısız ikili müzakerelerin ardından deniz yetki alanlarının belirlenmesi konusunda Uluslararası Adalet Divanı’na başvurdu. ROMANYA-UKRAYNA DAVASI İki ülke arasındaki anlaşmazlığın başlıca sebebi 100 kişilik

rarı Uluslara öre hukuka g’nin Türkiye nlığı kıta saha

ÖRNEK 1

ÖRNEK 2

Yunanistan’ın adalarını baz alarak Doğu Akdeniz’de iddia ettiği kıta sahanlığının hiçbir hukuki gerçekliğinin olmadığını, Uluslararası Adalet Divanı’nın İngiltereFransa ve Eritre-Yemen arasındaki davalarda verdiği karar ispat ediyor.

nüfusu bulunan ve Romanya’ya oldukça yakın konumdaki Yılan (Zmiinyi) Adası’ydı. Uluslararası Adalet Divanı’nın 3 Şubat 2009 tarihli kararında Yılan Adası’nın Ukrayna’nın iddia ettiği gibi kendi başına bir kıta sahanlığı ya da münhasır ekonomik bölge hakkı iddia edemeyeceği belirtildi. Kararla, Yunanistan’a benzer şekilde bir ada üzerinde kıta sahanlığı hayallerine kapılan Ukrayna’nın haksız taleplerde bulunduğu ortaya çıktı. LİBYA-MALTA KARARI Libya ve Malta arasındaki anlaşmazlık, Uluslararası Adalet Divanı’na taşındı. Deniz yetki alanının belirlenmesinin değerlendirilmeye alındığı davada, Malta’nın ada devleti olması nedeniyle Libya’dan talep ettiğinden daha az deniz yetki alanına sahip olması gerektiği sonucuna ulaşıldı. SINIR ADA VE ADACIK DEĞİL KARA PARÇASIDIR! Eritre-Yemen anlaşmazlığından çıkan sonuç da Türkiye’nin haklılığını ortaya koyuyor. Buna göre, iki ülke arasındaki deniz sınırının belirlenmesinde

adaların ve kaya parçalarının mesafesi değil iki ülkenin karaları arasındaki mesafe dikkate alındı. D.AKDENİZ’DE HAKKI YOK Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu, Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’de hiçbir söz hakkı olmadığını belirterek şunları dile getirdi: “Yunanistan, Akdeniz’in en uzun kıyısına sahip Türkiye’yi denize ayağını bile sokamayacak dereceye getirmeye çalışıyor. Yunanistan, kendisine ait olmayan bölgeleri, münhasır ekonomik bölgesi diye ilan edip, şimdiye kadar hukuksuz bir uygulama yapıyordu. Yunanistan haklıysa uluslararası mahkemelere gidererek, Türkiye’yi bu konuda mahkemelere mahkum ettirebilir. Oldubitti tavrı açıkça haksızlığını ortaya koyuyor. Türkiye, kendi hakkının arkasındır. Yunanistan, er ya da geç Meis adası açıklarını verecektir. Ancak Türkiye bunun üzerinden Ege adalarında da benzer haklarda bulunurlar korkusunu yaşıyor. Adalet Divanı’nın bu yönde birçok kararı da bulunuyor.”


.

TÜRKIYE Hafta sonu Rize’de temaslarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Güneysu ve Ayder Yaylasında büyük ilgi vardı.

T

rkısh NEWS PRESS

Z I N E D AKMESAJI:

HAYDUTLUĞA boyun eğmeyiz T

Başkan Recep Tayyip Erdoğan Rize’de toplu açılış törenine katıldı.

Baba ocağı Rize’de konuşan Erdoğan, Doğu Akdeniz gerginliğine ilişkin Yunanistan ve Fransa’ya göndermelerde bulunarak, “Kıta sahanlığımızda haydutluğa asla boyun eğmeyeceğiz, yaptırım ve tehdit dili karşısında geri adım atmayacağız” şeklinde konuştu. deniz hukuku ve yerleşik teamüller açısından ülkemiz sonuna kadar haklı. Bunu elindeki tüm imkanlarla savunacak. Yunanistan’dan beklentimiz, birilerinin kışkırtmasıyla değil, aklıselimle hareket etmesi, özellikle Batı Trakya’daki kardeşlerimize yönelik devlet terörünü andıran uygulamalara bir an önce son vermesidir. 100 YIL ÖNCEKİ HATAYI TEKRARLAMAYACAĞIZ 100 yıl önce Türkiye’yi ince bir siyasetle güneyindeki enerji kaynaklarının dışında bırakanlar Doğu Akdeniz’de bunu başaramayacaklardır. Bir asır önce vatanımızı parçalamayı hedefleyen Sevr’i nasıl yırtıp atmışsak bugün de ‘Mavi Vatan’ı aynı kararlılıkla koruyacağız. Türkiye’nin gerek sahadaki gerekse masadaki gücü artık rakiplerimiz tarafından bile kabullenilmektedir. Türkiye muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkma hedefine hiç olmadığı kadar yakındır. Döviz kurundan, faizden, terörden, ülkemizin tökezlemesinden medet uman CHP zihniyetindeki muhterislere boyun eğmeyeceğiz.” SALGININ ETKİLERİNİ AZALTMAYA ODAKLANDIK Erdoğan, toplu açılış törenindeki konuşmasında da benzer mesajlar vererek şunları söyledi: “Biz şu an salgının olumsuz etkilerini en aza indirmeye odaklandık, ekonomimizi ayağa kaldırmaya

9

EMİNE ERDOĞAN’LA BULUŞTU

N A D ’ N A Ğ O D R E

ürkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rize’de valilik önündeki toplu açılış törenine ve partisinin il teşkilatıyla yemek programına katıldı. Başkan Erdoğan, buralarda yaptığı konuşmalarda başta dış politika olmak üzere ekonomi ve pandemiye ilişkin önemli mesajlar verdi... İl teşkilatı programında Türkiye’yi Doğu Akdeniz kıta sahanlığı konusunda sıkıştıran Yunanistan ve Fransa’ya ve diğer şer güçleri ile kur saldırılarına meydan okuyan Başkan Erdoğan, şunları dile getirdi: HAKKIMIZI SONUNA KADAR SAVUNACAĞIZ “Bugüne kadar yumuşatıcı olduk. Ancak Yunanistan yaklaşımımıza aynı şekilde cevap vermiyor. Bu tarzı devam ettirlerse biz gereğini yaparız. Oruç Reis 23 Ağustos’a kadar faaliyetlerine devam edecek. En küçük tacizde bulunulması halinde gereken cevabı vermekten asla çekinmeyeceğiz. Kıta sahanlığımızda haydutluğa asla boyun eğmeyeceğiz, yaptırım ve tehdit dili karşısında geri adım atmayacağız. Uluslararası

18 Agustos 2020 ğ

odaklandık. Doğu Akdeniz’de, Libya’da, Ege’de haklarımızı sonuna kadar korumaya odaklandık. Suriye’de, Kuzey Irak’ta terör örgütlerinin önünü kesmeye odaklandık. Ülkemizin her alandaki hak ve çıkarlarını dünyanın her yerinde en ileri seviyede elde etmeye odaklandık. Türkiye’nin gerçek sorunları ve gündemi budur. Bunun dışındaki tartışmalar kiminin bilerek, kiminin bilmeyerek içine düştüğü birer tuzaktan ibarettir. Bir yerde sorun varsa ona çözüm aramak boynumuzun borcudur. Kendi ajandalarını, zihin dünyalarındaki hesaplaşmaları bizim üzerimizden görmeye çalışanlara asla izin vermeyeceğiz.” RİZE’DEKİ “ÇAY ÇARŞISI” PROJESİ TURİST ÇEKECEK Rize’ye müjdeler de veren Erdoğan, şunları anlattı: “Son 18 yılda Rize’ye 20 milyarın üzerinde yatırım yaptık. Rize’nin dünya markası çayı ile turizmi bir araya getirecek ‘çay çarşısı’ projesi ile şehrimizi yeni bir simgeye kavuşturacağız. Bu yılki fındık fiyatlarını da oldukça tatminkar bir şekilde açıkladık. Bu yıl sonuna kadar da Kalkandere’ye doğalgazı getireceğiz. Deniz üzerine inşa ettiğimiz ikinci havalimanımız olan Rize-Artvin Havalimanımızı 2022 yılında hizmete sunmayı planlıyoruz. Rize’ye kazandıracağımız 800 yataklı şehir hastanesinin arsa süreci, 50 yataklı Çayeli Devlet Hastanesi’nin proje çalışmaları devam ediyor.”

Aamir Khan filmini Türkiye’de tamamlıyor C umhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Hint sinemasının dünyaca ünlü aktörü Aamir Khan ile İstanbul’da görüştü. Emine Erdoğan, film çekimi için Türkiye’yi ziyaret eden ünlü aktör, yapımcı ve yönetmen Khan’ın görüşme talebi üzerine Huber Köşkü’nde bir araya gelerek, yürüttüğü sosyal sorumluluk projeleri hakkında bilgi aldı. Görüşmede Khan, Emine Erdoğan’ın çok önemli sosyal projeler yürüttüğünü ve insani yardım çalışmalarını takip ettiğini söyledi. Emine Erdoğan da Khan’ı, filmlerinde sosyal sorunları cesurca ele alış biçiminden dolayı tebrik etti. Khan ayrıca, bağımlılık ile yürüttüğü diğer sosyal sorumluluk çalışmalarını anlattı, eşiyle Hindistan’da yağış almayan yerlere su götürebilmek için kurdukları Su Vakfı hakkında bilgi verdi. TÜRK-HİNT KÜLTÜRÜ BENZİYOR Eşinin Türkiye’de kısa bir süre yaşadığını ve Türk halkıyla hızlıca kaynaştığını, iki toplumun çok fazla benzer özellikleri olduğunu belirten Khan, sinema alanına Müslüman olan annesinin etkisiyle nasıl yöneldiğini paylaştı. Görüşmede ayrıca Hindistan ve Türkiye’deki aile yapısının ortak noktalarına ve her iki toplumun kullandığı dillerdeki kelime köklerinin benzerliklerine dikkat çekildi. İki ülkedeki yemek kültürü ve el sanatlarına ilişkin zengin tarihi doku da sohbetin konuları arasında yer aldı. Khan, Hindistan’da Kovid-19 nedeniyle çekimleri yarıda kalan son filmi “Laal Singh Chattha”nın kalan bölümlerini Türkiye’de tamamlayacağını belirterek, Emine Erdoğan’ı film setine davet etti.

TÜRKİYE’YE MÜDAHALE EDECEKMİŞ!

‘Bidensiz’e tepki yağdı A BD seçimlerinde bir kez daha Türkiye seçim malzemesi yapıldı. Başkan adaylarından Demokrat Partili Joe Biden, Türkiye’ye açıkça müdahale etmeleri gerektiğini belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın devrilmesi için muhaliflerle işbirliği yapılması gerektiği hadsizliğinde bulundu. Erdoğan’ı hedef alan açıklamalara Türkiye’den tepki yağdı. ŞENTOP: SEN DE KAYBEDECEKSİN! TBMM Başkanı Mustafa Şentop: “Bu millet onların ‘our boys’ dediklerine de en son 15 Temmuz’da gereken cevabı vermiştir. Rusya’nın ABD seçimlerine müdahalesi 4 yıldır tartışılırken Biden, Türkiye seçimlerine müdahale niyetinde olduğunu açıklamış. Himmete muhtaç dede... Önce kendi ülkenizde şaibesiz ve dış etkiye açık olmayan bir seçim yapabilseniz keşke. Türkiye düşmanlığı daima kaybettirir.” MHP Genel Başkanı Bahçeli: “Bu alçak bir plandır. Biden’ı şiddetle lenetliyor, partisinin de aynı tutumda olmasını bekliyoruz.”


rkısh TURKEY 10 T Diriliş Ertuğrul: How an epic TV series became the ‘Muslim Game of Thrones’ 18 August 2020

O

n a trip to Istanbul two years ago, outside a restaurant a stone’s throw from the Blue Mosque, the waiter arrived. As he leaned forward to pass a menu, the name on his silver badge caught my mother’s eye: “Your name is Turgut?! Like the character in Ertuğrul?” In a split-second, the two had plunged into an impassioned exchange in broken Turkish and English about a hit series of which I had never heard. To my horror, my mother began yelling “Haidar Allah!” and “Ey Vallah” - expressions from the series, I later learned - to the delight of our waiter, who grinned a wide, Cheshire cat smile. The series my mother was referring to was Diriliş: Ertuğrul (Resurrection: Ertugrul). Set in the 13th century, it is a historical drama loosely based on the life of Ertuğrul Ghazi, the father of Sultan Osman, who founded the Ottoman empire. Engin Altan Düzyatan plays the heroic, hirsute Ertuğrul, gallantly fighting an array of pugnacious Crusaders, Templars, Byzantines and Mongols. As the son of the tribe’s leader, Suleyman-Shah, Ertuğrul carries the fate of his people, the Kayi tribe, on his rippling shoulders, but he carries a heavier burden in his heart: his undying love for his “wide-eyed gazelle”, the Seljuk princess Halime Hatun, played by Esra Bilgiç. With plenty of romance, opulent costumes, a sweeping musical score and bloody battle scenes, the fiveseason show, as well as bearing the hallmarks of a Ridley Scott epic, has been dubbed the “Muslim Game of Thrones”. Its positive depiction of Islamic rituals and scripting, which often includes words of wisdom from Ibn ‘Arabî of Andalucía - one of the greatest Muslim philosophers - has helped it to carve out a unique place in the entertainment landscape. Therein lies its global appeal to the Muslim diaspora. Since its release in 2014, the Turkish TV series has captured audiences in Latin America, South Asia and Africa. Nelson Mandela’s grandson and Venezuela’s president, Nicolás Maduro, are among its burgeoning army of fans. The English subtitled version released on Netflix in 2017 has beguiled English-speaking audiences across the UK and the US. The series is now so popular that it has been dubbed into six languages and broadcast in 72 countries. On YouTube alone, Ertuğrul has surpassed 1.5bn views. Its maker, Turkish Radio Television (TRT), describes it as a show with an “ability to connect global audiences through shared values. The strongest sentiment that fans express about the show is that they’re able to see themselves in the hero characters of the show. Often the stories we see in big productions lack nuance in how they portray narratives and characters that don’t fit a typical mould.” Indeed, for Tausif Khan, a 30-yearold senior manager at a consulting firm in the UK, it was the first time he saw his own cultural and religious

NEWS PRESS

It has all the hallmarks of a blockbuster, but what has turned this Turkish saga into a global phenomenon is its nuanced portrayal of the Islamic world...

history powerfully reflected. “If you’re white, you get Downton Abbey and all these period dramas,” he says. “Whenever I see historic dramas about British Asians, it’s always ‘poor Asians’ in the 1970s being attacked by the National Front. The only story we’re allowed to have is: ‘I’m so confused about my identity.’ Then you’ve got films like Blinded by the Light and The Big Sick, stories about a brown person who needs to marry a white person in order to be happy. “Ertuğrul is the Muslim world’s Black Panther,” Khan adds. “It’s not because a Muslim audience is brainwashed by Islamic rhetoric. It’s because we want to see brown people on TV who are portrayed in a good light and are proud of their culture.” The stereotype of Muslims in films, diagnosed by British actor Riz Ahmed as “the minicab driver/ terrorist/cornershop owner”,

persists in Hollywood and television; Homeland and Bodyguard are just two recent examples. Shaf Choudry, the co-founder of The Riz Test, which measures the portrayal of Muslims on film and TV, said the majority of films submitted failed because they used Islamophobic tropes and stereotypes. “The most frequently submitted ‘pass’ by a long way is Ertuğrul”, said Choudry. “Riz Test reviewers often submit Ertuğrul reviews with explanations of how refreshing it is to see nuanced Muslim characters on screen with high production values.” The absence of sex scenes means the series may be more accessible to younger viewers, too - although there is still a healthy smattering of gore. Thirteen-year-old Aminah Shahid, from Bradford, became so infatuated with the show that her mother bought her Ertuğrul-themed pillows. She began learning Turkish after rewatching the show 12 times. “I got obsessed. It’s probably why I need glasses!” she says. Its depiction of politically engaged women with agency has not escaped the notice of its female fans - and runs contrary to much of the negative stereotyping surrounding Muslim women. In the pilot episode, Halime wields a sword and defends herself against a man who sexually assaults her. Hayme Ana, the gracious first lady of the tribe and Ertuğrul’s mother, often advises her husband and sons at pivotal moments in the series. Antagonist Selcan Hatun is another strong female character, led by an insatiable ambition and desire for revenge. “The women of Ertuğrul are depicted as strong, resolute and nuanced,” says Hind Makki, a journalist and the co-host of Ertuğrul

podcast Bey Watch. “They are not mere love interests - they are warriors and leaders in business and politics. Still, they are circumscribed by the patriarchy of their time and place - and being or becoming a wife and mother is the most important milestone of their lives.” The series has found renewed popularity during lockdown, especially in Pakistan. In October last year, the prime minister, Imran Khan, urged state-run Pakistan Television (PTV) to broadcast the series dubbed in Urdu, reportedly because its promotion of Islamic values and positive depiction of Muslims could be an antidote to Islamophobia. Since PTV uploaded the series on to YouTube on 25 April, coinciding with the first day of Ramadan, the channel gained 5.74 million subscribers. Yet despite its global fanbase, the series - part of the Turkish genre of “dizi”, sweeping epic dramas with seemingly infinite episodes - is not without its controversies. In 2018, audiences across the Middle East were deprived of all Turkish TV dramas, including Ertuğrul, after they were banned by MBC, the largest private media network in the region. In Egypt, religious scholars cautioned against the dangers of Turkish soft power cultivated by its TV shows. Domestically, the show has become entangled in a culture war between religious conservatives and secular critics. Parallels between the nationalist sentiment evoked by the drama and Turkey’s political reality under president Recep Tayyip Erdoğan have been made. Erdoğan’s presidency has been mired in accusations of autocracy and censorship following the failed coup of 2016. At an award ceremony in Turkey in the same year, Erdoğan extolled the series for “entering the nation’s heart”. But Sevda Alankuş, a professor at Yaşar University in Turkey, said that a “discourse of populism fed by nationalism and conservatism” and fuelled by Erdoğan’s government was being deployed through popular culture dramas such as Ertuğrul to “rewrite history”. TRT isTurkey’s public broadcaster. Yet its popularity shows no signs of dimming. Turkey is now second to the US in worldwide TV distribution, according to the Turkish culture and tourism ministry, exporting nearly 150 series to more than 100 countries. TripAdvisor is saturated with humorous requests from internet literate children organising Ertuğrul-themed holidays to Turkey for their parents. Sogut, the first Ottoman capital where Ertuğrul himself is buried, is now a tourist destination because of the series. As fan gatherings erupt from London to Cape Town, Ertuğrul is a cultural behemoth that seems unlikely to disappear any time soon. Resurrection: Ertugrul is available on Netflix > SOURCE: AINA KHAN / THE GUARDIAN


T

TURKEY

rkısh NEWS PRESS

18 August 2020

11

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

IBRAHIM KALIN @ikalin1

A man prays by a monument bearing names of earthquake victims, in Yalova, northwestern Turkey, Aug. 17, 2020.

Turkey and Somalia: A glimmer of hope

MEMORIES, DANGER FRESH

ON ANNIVERSARY OF DEADLY 1999 EARTHQUAKE IN TURKEY

I

The Izmit earthquake, which devastated towns in the Marmara region of northwestern Turkey, laid bare how unprepared the country was for such a disaster. Twenty-one years later, the 7.4 magnitude earthquake is still a recent memory for survivors, though recovery is more or less complete. Apart from honoring the victims, Aug. 17 serves as a date for the country to remember the persisting threat of earthquakes due to the active fault lines crisscrossing Turkey.

t took only 45 seconds on a hot summer night in 1999 for hundreds of buildings to be razed to the ground, while it took days to recover victims, dead or alive, from the debris. It would take much longer than that to rebuild and raise awareness that it is not an earthquake that kills but unsafe buildings unable to endure the slightest tremor. Commemoration ceremonies were held at 3:02 a.m., the minute the earthquake struck, in the places most affected by the earthquake, from the epicenter of Gölcük, a town in Kocaeli province,

to Avcılar in Istanbul and Yalova, a city south of Istanbul. People observed a minute of silence, recited prayers and laid wreaths at monuments erected in memory of victims. “It was like doomsday,” said Hülya Döleker, a 59-year-old woman who lost her daughter and son in the earthquake and was among those attending the ceremony in Gölcük. “I was rescued six hours later myself. My children would be in their 30s if they lived. May Allah not give us such a pain again” she told. Ilker Özkap, 45, who was rescued alive, found

his mother’s body buried under debris 40 days later. The earthquake claimed 17,000 lives and left vast wreckage behind in Istanbul, Kocaeli, Sakarya and Yalova provinces. Around 45,000 others were injured in the earthquake, which left about 200,000 people homeless. More than 76,000 buildings were razed to the ground, while thousands of others were heavily damaged. The effects of the earthquake, described as the “disaster of the century,” were dissipated through various efforts in the 21 years since the tragedy.

Family reunions with children kidnapped by PKK inspire others

F

amilies reunited with their children who were kidnapped by the PKK have inspired others who have been staging a protest against the terrorist group in the southeastern province of Diyarbakır for the past 350 days. A mother from eastern Ağrı province, Süheyla Demir, has been waiting for her daughter, Hayal, who was kidnapped six years ago, to come back as her hope escalates when she observes other families’ happiness. “If my daughter hears me or sees me, please come back” Demir said. The protesting mothers state the HDP is responsible for kidnapping or tricking their children into joining the terror group. In the last four years, 698 people have escaped from the PKK and surrendered.

Turkey reports 22 COVID-19

deaths over last 24 hours n Turkey on Monday confirmed 1,233 new coronavirus cases and 22 deaths from COVID-19, according to the country’s health minister. According to Health Minister Fahrettin Koca, the new infections were spotted in more than 74,000 tests carried out over the past day. With Monday’s numbers, Turkey’s total number of coronavirus cases surpassed 250,000, while the death toll increased to 5,996.

The minister also said 1,002 patients had recovered from COVID-19 in the last 24 hours, bringing the total number of recoveries to 231,971. Meanwhile, according to new measures announced on Monday, people aged 65 and above, or those suffering from chronic diseases, will be prohibited from attending weddings, funerals, condolence visits, market places and social activities in Ankara.

O

n Aug. 19, 2011, then Prime Minister Recep Tayyip Erdoğan took a one-day trip to Mogadishu, Somalia. The visit came in response to one of the worst draughts in East Africa, claiming the lives of thousands of people in Somalia as well as Ethiopia. Erdoğan’s visit signaled the beginning of a new comprehensive policy on Somalia. Erdoğan visited Mogadishu again recently after three-and-a-half years. Significant progress has been made since 2011. Draught, floods and epidemics have been contained, the Somali airport and seaport have begun working, new hospitals and schools have been opened and a few more countries have opened embassies and diplomatic missions. The Somalis are making a genuine effort to establish state institutions, but they have a long way to go. Security remains weak and the threat of al-Shabab remains real, but terrorist attacks have become less frequent in recent months. The suicide attack on Jan. 22, a day before the date of Erdoğan’s visit, had practically no effect on the visit, which took place on Jan. 25 after Erdoğan attended the funeral ceremony of King Abdullah of Saudi Arabia. Since 2011, Turkey has contributed more than $500 million to Somalia for its humanitarian needs, health, education, infrastructure, security and capacity building. Despite numerous challenges, Turkish nongovernmental organizations and the business community are making significant contributions. In a piece published in Daily Sabah, President Hassan Sheikh Mohamud of Somalia describes Turkey’s efforts as “a model of solidarity in tough times.” Noting that Somalia is recovering from decades of civil war, incapacity and the failure of international aid programs, he said that “Turkey has shown the way in developing a holistic, on-the-ground partnership with Somalia that has supported us in growing according to a nationally-led and owned agenda.” Indeed, this is the framework within which Turkey is supporting Somalia’s efforts to make a comeback as a nation. Suffering from the disastrous effects of being a failed state since 1991, Somalia needs support for selfrecovery rather than new relations of interdependency. This is what Turkey is seeking to do. In the words of Mohamud: “Turkey has invested in infrastructure, building hospitals, rebuilding destroyed government property and digging wells. It has provided training to our doctors, teachers and civil servants. Turkey has set up more than 1,000 scholarships to enable our young people to study abroad. It has brought in businesses that changed the face of Mogadishu and encouraged its entrepreneurs to come to the city and transform state enterprises, including returning the port and the airport to profitability.”

It is true that the past initiatives to bring security, stability and prosperity to Somalia have failed. Aware of this fact, Turkey is calibrating its Somalia policy to enable Somalis themselves to recover. In this sense, “Turkey did not hold back, waiting for stability before it invested. Instead, it invested to achieve it. Where other international partners chose to plan their interventions from elsewhere, Turkey put its people on the ground in Somalia to maximize the efficient use of their human and planning resources in support of their financial resources.” As Abukar Arman, the former Somali special envoy to the U.S., says, this plan has paid off and “within an incredibly short period of time, Erdoğan’s plan resuscitated Somalia from near death. Nothing illustrates that fact more than the profound impact that the Turkish aid model has had on the average internally displaced person in Somalia.” Turkey is determined to help Somalia, but is also fully aware of the challenges lying ahead. The central government remains weak for three main reasons. The first is the traditional role of powerful clans in the country, which renders the work of the government and the president hard. The second is the security threat posed by groups such as al-Shabab, though there is progress on this. The third is the status of Somaliland and Puntland and the future of the government structure in the country. Currently, Turkey is facilitating talks between Mogadishu and Somaliland. A strong and functioning central government is key to addressing these three pressing issues as well as other challenges in the areas of infrastructure, housing, sanitation, energy, health and education. Somalia has huge potential for agriculture and a coastal economy but cannot realize it with its current capacities. For instance, Somalia is probably the only country in the world that deals with draught and floods at the same time. Turkey’s efforts to help Somalia have created new spaces of friendship and cooperation between the people of Turkey and Somalia. The Somali diaspora, scattered in various countries in Africa, Europe and the U.S., is particularly appreciative of the role Turkey is playing. Some of the well-educated Somali diaspora are now returning to serve their people and country and acknowledge Turkey’s role in creating this new climate in Somalia. Turks and Somalis living abroad are also cooperating on issues of mutual interest. Turkey will continue to partner with the U.N. and African Union as well as its allies in the Arab and Islamic world, Europe and the U.S. to help Somalia reach the goal of self-recovery. The progress that has been made over the last three-and-a-half years gives hope for all those who care about the peace, security and prosperity of Somalia. > Source: Daily Sabah /JAN 27, 2015


12

T

18 August 2020

$590M long-term loan deal million euro ($590 million) long-term A 500 loan package with the China Develop-

ment Bank (CDB) will help Turkish cellphone operator Turkcell take its business to the next level, the cellphone giant said Monday. The eight-year maturity loan can be utilized in both euros and China’s renminbi (yuan) currency to finance Turkcell’s infrastructure investments over the next three years, it said in a statement. The loan, which will help Turkcell finance the procurement of new equipment, will be repaid in the five years following a three-year grace period. Last December, Turkcell and the bank signed a memorandum of understanding for the loan. Osman Yılmaz, Turkcell’s chief financial officer, said the loan shows international confidence in Turkey’s economy. Yılmaz underlined that the coronavirus pandemic made clear the importance of telecommunications as data usage jumped some 50% during lockdowns.

TECHNOLOGY

Russian competition watchdog FAS on Monday said that Apple had abused its dominant position in the mobile apps market through its App Store for iOS devices and would issue an order demanding the company resolve regulation breaches.

Turkcell China

Development Bank sign

rkısh NEWS PRESS

Russia accuses Apple of abusing dominance in mobile app market

A

n Apple spokesman said the company plans to appeal against the FAS ruling. The Russian ruling comes against the backdrop of European Commission investigations into Apple and the App Store’s rules, including requirements that app developers use its own in-app purchase system FAS cited the need to download apps for Apple’s iOS operating system via its App Store. It also said that Apple had unlawfully reserved rights to block any thirdparties’ apps from the App Store. The investigation followed a complaint from cybersecurity company Kaspersky Lab, which had said that a new version its Safe Kids app-

lication had been declined by Apple’s operating system. It said that Apple had released version 12 of its own parental control app, Screen Time, which had similar functions to the Kaspersky program. Parental control apps allow parents to control their children’s phone and tablet usage. Apple has said it removed several parental control apps from its App Store because they “put users’ privacy and security at risk.” Apple told to pay $500 million in US patent infringement trial Apple must pay more than $500 million in damages and interest for 4G patent infringements held by intellectual property company Pa-

nOptis, a Texas court has ruled. The U.S. tech giant - now worth almost $2 trillion -will appeal Tuesday’s decision, local media said.PanOptis, which specializes in licensing patents, took Apple to court in February last year, claiming it refused to pay for the use of 4G LTE technologies in its smartphones, tablets and watches. “The plaintiffs have repeatedly negotiated with Apple to reach an agreement for a FRAND license to the Plaintiff’s patent portfolios which Apple is infringing,” the court filing read. FRAND refers to terms that are “fair, reasonable and nondiscriminatory” and is the IT industry standard for technology use.


T

.

EKONOMI

rkısh NEWS PRESS

18 Agustos 2020 ğ

13

Dünya krizde MURAT ÖZDAMAR Türkiye en az Emeklilik sonrası sigortalı etkilenen ülke çalışan nelere dikkat etmeli? T ÇALIŞANIN DÜNYASI

Sorularınız için: info@turkishnewspress.com.au

Son ekonomik gelişmeleri değerlendiren Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, “Küresel sermaye hareketi kaynaklı süreçlerden Türkiye her ülke kadar etkileniyor, eskisine göre bu etkilenme çok daha az. Kur iner, çıkar. Esas olan, finansal güvenlik ve ekonomik altyapı noktasında Türkiye’nin tüm bu dalgalanmaları kontrollü şekilde yönetmesi” dedi. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, pandemi salgınının ekonomiye etkilerini ve Türkiye’deki durumla ilgili açıklamalarda bulundu.

H

azine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, tüm dünya ekonomilerinin tarihi büyük bir kriz yaşadığını ancak Türkiye’nin bu durumdan en az etkilenen ülkelerden biri olacağını söyledi. Albayrak “Dünya yanıyor. Ekonomi bilimi yüzde 100 matematik değil. Bir kesim bir lobi var. Krizlerden çok kriz lobileriyle uğraşıyoruz” dedi. CNN Türk’te Ahmet Hakan’ın sorularını cevaplayan Albayrak, dünya tarihinin en büyük sağlık ve ekonomik krizlerinden birinin yaşandığını belirterek, şunları dile getirdi: l ABD’de 45 milyon işsiz sayısı ortaya çıktı. Türkiye’nin bundan etkilenmemesi elbette mümkün değil ama en aza indirmek ile uğraşayacağız. REKABETÇİ KUR l Küresel sermaye hareketi kaynaklı süreçlerden Türkiye her ülke kadar etkileniyor, eskisine göre bu etkilenme çok daha az. Kur iner, çıkar. Esas olan, finansal güvenlik ve ekonomik altyapı noktasında Türkiye’nin tüm bu dalgalanmaları kontrollü şekilde yönetmesi. l Türkiye ekonomideki dalgalanmaları yönetebiliyor. Son 1 aylık süreçte kur 7’lere çıktı. Finansal güvenlik yapısında Türkiye tüm bu dalgaları kontrollü yönetip yönetme-

diği önemlidir ve Türkiye bu anlamda ciddi altyapıya sahiptir. Kurun seviyesi değil, rekabetçi olup olmaması önemlidir. KRİZ TELLALLARI l Biz krizlerden daha çok kriz lobileriyle, “battık, bittik” lobileriyle uğraşıyoruz. Bakan olduğumdan beri küresel krizlerden, bölgesel krizlerden çok bunlarla uğraşıyorum. l 2 sene öncesine bugün Türkiye ekonomisi çok daha güçlü. Dünya tarihinin en büyük ekonomi krizi yaşanıyor. Bana göre iyi, size göre kötü. Hayır. Tüm dünya haritasına bakalım. Salgından gelişen ve gelişmekte olan ülkeler ne kadar etkilenmiş. Türkiye bu noktada en az etkilenen ülkelerden bir tanesi. l Borsa performansın bir çok ülkede küçülme ve düşme yaşamış, Türkiye daha iyi noktada. Güney Afrika, Brezilya, Meksika yüzde 20-25 para birimlerinde değer kaybetmiş. Etkilenmiş. Türkiye yüzde 17-18 etkilenmiş. Büyüme rakamları açıklandı. ABD yüzde 33, Avrupa yüzde 15’lerde daralma yaşadı. Türkiye yine en az etkilenen ülkelerden. BAĞIMSIZLIK MÜCADELESi l Milli bağımsızlık mücadelesi veriyoruz. Net

söylüyorum Türkiye’de özellikle son 7 yıldır AK Parti iktidarı farklı ekonomik mücadeleleri veriyor. Ben Enerji bakanlığı dönemimden itibaren bu sürecin içerisindeyim. l Toplumumuz 2013 yılındaki Gezi olaylarından beri söylenenle hakikat arasındaki farkı görüyor ve liderinin arkasında. İNŞALLAH YİNE TEĞET GEÇECEK l “Türkiye yüzde 5 küçülecek” iddiasında bulunanlar yine yanılacaklar. Tahminimiz eksi 2 ile 1 arasında. Dünya ortalamasından çok daha iyi. Tüm veriler toparlanmanın güçlü şekilde başladığını gösteriyor. Normalleşme sürecinde atılan her adım daha pozitif yansıyor. l 2008 krizinde -14,4 küçüldü yılın tamamında eksi 8 küçüldü Türkiye, bugün tüm bunlara rağmen biz yılı da en kötü çeyreğimizi de 20082009 krizinden daha iyi kapatacağız. l Türkiye 2. çeyrek performansıyla daralma yaşayan ülkeler içinde en az etkilenen ülkelerden birisi olacak. İkinci çeyrek pozitif olacak. l “Türkiye yüzde 5 küçülecek” iddiasında bulunanlar yine yanılacaklar. Tahminimiz eksi 2 ile 1 arasında. Dünya ortalamasından çok daha iyi.

ürkiye’de emekli olma yaşı dünya ülkelerinin emekli olma yaşının çok altında. Avrupa ülkelerinde 60 yaşından daha önce emekli maaşı bağlayan ülke yok. Oysa Türkiye’de ilk defa sigortalı olunan tarihe göre kadınların 40 erkeklerin ise 44 yaşında emekli olabildiğini görüyoruz. Bu denli erken yaşta emekli olmanın sonucu olarak işçi, esnaf ve memur emekli sayımız 9 milyonun üzerinde. Hatta ölüm aylığı alan yaklaşık 4 milyon hak sahibini eklediğimizde 13 milyona yakın maaş alan vatandaşımız bulunuyor. Sosyal sigorta sisteminin sağlıklı biçimde işleyebilmesi için 9 milyon emekliye karşılık en az 40 milyon prim ödeyen sigortalının olması gerekiyor. Oysa sigortalı sayımız bunun yarısı kadar. Erken yaşta emekli olmak çalışan emekli olgusuna neden oluyor. Çünkü çalışma çağındaki bireylerin neredeyse tamamına yakını her ne kadar emekli maaşı alsa da fıtratı gereği bir iş yapmaktadır. Emeklinin çalışmasının bir diğer nedeni ise başka bir geliri bulunmuyorsa sadece emekli maaşı ile geçinememesidir. Bu nedenle emeklilik sonrası çalışma oldukça yaygın. Ayrıca hem emekli maaşı alıp hem çalışılan işyerinden ücret geliri elde etmek de oldukça cazip. Burada çalışan emeklilerimize bazı uyarılar yapmanın isabetli olacağını düşünmekteyiz. Çünkü uyarılarımıza konu olan işlemler nedeniyle emeklilerin maaşının kesilmesi söz konusu oluyor. Buna bağlı olarak da emekliler daha sonra aylıkları bağlanmış olsa da hak kaybı yaşayabiliyor. SSK statüsünden emekli olan bir kimsenin emeklilik sonrası sigortalı çalışmayı seçmekle iki tercihi bulunuyor. İlk tercih maaşının kesilmesidir. İkinci tercih ise maaşının kesilmeyip destek primine tabi tutulması ve bu yolla hem emekli maaşı hem de ücret geliri elde etmesidir. Emekli işçinin yapacağı bu iki tercih de kendisini çalıştıran işverenin SGK’ya vereceği işe giriş bildirgesi

ile yapılmaktadır. Asıl ekonomik olan tercih maaşın kesilmeyip emekli işçinin destek primine tabi çalışmasıdır. Emeklilik sonrası SSK’lı olmayı gerektiren bir işe girip SSK sigortalısı olarak çalışacak emekli işçi, işverenine mutlaka emekli olduğunu söylemeli ve destek primine tabi işçi olarak işe giriş bildirgesi verilmesi gerektiğini hatırlatmalıdır. Bu hatırlatma yapılmayınca işveren veya işe giriş bildirgesi veren muhasebecisi, işe giriş bildirgesini destek primli vermeyip normal işçiye mahsus biçimde verince emeklinin maaşı kesiliyor. Emekli bu durumu ancak bankaya maaş çekmeye gidip maaşının yatmadığını öğrenince anlayabiliyor. Böylesi bir uygulama nedeniyle bankaya maaşı gönderilmeyen emekli işçinin bankaya en son maaş gönderilmeyen aydan sonraki ayın son gününe kadar SGK’ya başvuru yaparak düzeltme isteme hakkı bulunuyor. Bu süreye uyulursa alınmamış maaşları başvurudan sonra toplu olarak geri almak mümkün. Ancak bu süreye uyulmazsa yatmayan ayların maaşlarını almak mümkün değil. Bu konuyu bir örnekle açıklayalım. Maaşını her ayın 20’sinde alan işçi emeklisi 2 Mayıs 2020 tarihinde işe girmiş ancak işveren işe giriş bildirgesini emekliye mahsus destek primli olarak vermemiş ve girişi normal işçi gibi yapmışsa maaş kesilecek ve 20 Mayıs 2020 tarihinde bankaya maaş yatmayacaktır. İşte bu işçi 30 Haziran 2020 tarihine kadar SGK’ya düzeltme başvurusu yaparsa alamadığı maaşlar kendisine ödenir. Eğer 30 haziran 2020 tarihinden sonra müracaat ederse düzeltme talebi kabul edilmez ve ödenmeyen maaşları geri alması mümkün olmaz. Bu halde de çalıştığı işten ayrılması ve yeniden emeklilik müracaatında bulunması gerekir. Bunun için emekli işçilerin işverenlerine emekli olduklarını mutlaka hatırlatmaları ve emekliye mahsup destek primi ödenmesi hususunu açıklamaları gerekiyor. Bu yapılmaz ve hatalı bildirge verilirse maaşın kesilmesi ve hak kaybı yaşanması kaçınılmaz oluyor.

Sigortalı çalışanın malullük aylığı kesilir Soru: Ben iki sene önce malulen emekli oldum. SSK’lı çalışacağım bir iş buldum. SSK’lı çalışmam halinde maaşıma zarar gelir mi? Yaşar S. CEVAP: SSK statüsünden malulen emekli olanın SSK’lı çalışması halinde malullük maaşı kesilir. Yine Bağ-Kur statüsünden malulen emekli olanın vergi mükellefi ya da şirket ortağı olması halinde malullük maaşı kesilir. Ancak ilk defa 1 Ekim 2008 tarihinden önce sigortası başlayıp SSK statüsünden malulen emekli olanın vergi mükellefi ya da şirket ortağı olması halinde maaşı kesilmez. Yine ilk defa 1 Ekim 2008 tarihinden önce sigortası başlayıp BağKur statüsünden malulen emekli

olanın SSK’lı çalışması halinde de maaşı kesilmez. Bazen engelli şartlarından emekli olanlar kendini malulen emekli olmuş zannediyor. Vergi indirim belgesi alarak SSK statüsünden emekli olanlarla SGK Sağlık Kurulu tarafından engellilik tespiti yapılarak emekli olan engelliler malul emeklisi değildir. Bunlar kolay şartla emekli edilen engellilerdir. Yani normal emeklilerden farkı yoktur. Bu durumda bulunanlar SSK’lı olarak çalışsa da vergi mükellefi ya da şirket ortağı olsa da maaşı kesilmez. Engelli şartlarından SSK emeklisi olan ve SSK’lı çalışan işçi için işvereninin destek primine tabi bildirge vermesi gerekir. Aksi halde maaş kesilir ki bu uygulama normal emekliler için de geçerlidir.


: DISCOVER MORE ISTANBUL WITH THE AIRLINE THAT FLIES TO MORE COUNTRIES THAN ANY OTHER

TURKEY

TURKISHAIRLINES.COM


. GEZI

T

rkısh NEWS PRESS

18 Agustos 2020 ğ

15

Sadece deniz, kum, güneş değil

A Y L A T AN

tarihin de başkenti

D

Türk turizminin en büyük lokomotifi Antalya, aynı zamanda dünyanın açık hava müzesi gibi... Her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turisti ağırlamasıyla “Turizmin Başkenti” olarak nitelendirilen Antalya, antik kentleriyle geniş bir medeniyet yelpazesinde ziyaretçilerini zaman tünelinde bir yolculuğa çıkarıyor... Tarikçiler, “Antalya, bir ilden öte, her dönemin arkeolojik kalıntıları ve çok özel doğasıyla ölmeden mutlaka görülmesi gereken apayrı bir yerdir” diyor. oğa ve tarihin eşsiz bir uyum içinde bütünleştiği “açık hava müzesini” andıran Antalya, tatilciler kadar tarih meraklılarını da kendisine hayran bırakıyor. “Turizmin başkenti” Antalya, tarih boyunca da uğrak bir bölge olarak öne çıkıyor. Geçmişte Likya ve Pamfilya gibi antik uygarlıkların yanı sıra çok sayıda devletin de egemenliğinde kalan Antalya’da yaklaşık 20’si düzenlenmiş, 50’den fazla antik yerleşim bulunuyor. ANTİK KENT CENNETİ Tarih meraklılarının görmeden geçmemesi gereken ören yerlerinin başında Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 2020’nin “Patara Yılı” ilan edilmesiyle tekrar gündeme gelen Patara Antik Kenti yer alıyor. Demokrasinin ilk örneklerinden kabul edilen Likya Meclis Binası ve deniz feneri kalıntıları kentteki dikkati çeken eserlerin başında geliyor. Patara’da doğan Noel Baba olarak bilinen Aziz Nicholaus için ilçede yapılan Noel Baba Kilisesi de ilgi çeken tarihi mekanların başında geliyor. Myra Antik Kenti’nin limanı olan Andriake de bölgeye gidenler için görülmesi gereken yerlerden. Kumluca’da da Opramos’un memleketi Rhodiapolis’i gezerek tiyatrosu, hamamı, Opramos anıtı, kilisesi, nekropolleri ve çok sayıda su sarnıcı arasında tarihe yolculuğa çıkıyor. Hamamları, su sarnıçları, kaya mezarları ve lahitleriyle dikkati çeken Arykanda Antik Kenti ise Finike’de. Kemer’deki Phaselis Antik Kenti de Likya’nın önemli ticari liman-

APOLLON’DA GÜN BATIMI Konumu itibariyle “kartal yuvasını” andıran Termessos Antik Kenti de mutlak görülmesi gereken yerler arasında. Side ve Aspendos’u nutmayın! Side Antik Kenti’ndeki Apollon Tapınağı kalıntıları özellikle gün batımında ziyaretçilerine eşsiz manzaralar sunuyor. Şehir merkezindeki Karain Mağarası da size Yontmataş devrine yolculuğa çıkarıyor.

ları arasında bulunuyor. Antalya şehir merkezinde bulunan Perge Antik Kenti ise tarihi, görkemli sütunları ve halen devam eden kazılarıyla meraklıların bir nefeste gezeceği antik kentler arasında. YORGUN HERAKLES Yurt dışına kaçırılan ve çalışmalar sonucu Türkiye’ye getirilen Yorgun Herakles heykeli ve Herakles Lahti ile anılan kent, çok sayıda heykel ve sanat eserinin bulunduğu önemli

ören yerleri arasında yer alıyor. Perge’den çıkarılan eserler Antalya Müzesi’nde görülebiliyor. KALEİÇİNDE KAYBOLUN! Tatilini kent merkezinde geçirenler ise antik dönem, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı’dan izler taşıyan Kaleiçi’nin sizi kaybettiren dar sokaklarını keşfedip Yivli Minare, Şehzade Korkut Cami, surlar, Hadrianus Kapısı, Osmanlı ve Rum mimarisinin izlerini taşıyan evleri görebiliyor.

500 BIN YILLIK TARİH Antalya’nın 500 bin yıllık tarihi derinliğe sahip olduğunu belirten Akdeniz Üniversitesi’nden Nevzat Çevik, “Antalya, uzmanlar ve profesyoneller için müthiş bir araştırma alanıdır. Bir ilden öte, her dönemin arkeolojik kalıntıları ve çok özel doğasıyla ölmeden mutlaka görülmesi gereken apayrı bir yerdir” dedi. Tanıtım Vakfı Başkanı Yeliz Gül Ege ise Antalya’nın kültür, tarih, doğa ve denizin iç içe geçtiği eşsiz bir destinasyon olduğunu belirterek, dünyada aynı özelliklerde çok az kent olduğunu söyledi.


16

18 Agustos 2020 ğ

T

rkısh NEWS PRESS

DÜNYA

Hem saçlara

hem kalplere örgü

S

Yetimlerin “saçlarına örgü, yüreklerine kardeşlik” ördüler... Suriye’nin kuzeyinde bulunan Cerablus’ta savaştan etkilenen çoğu yetim 300 kız çocuğuna gönüllüler aracılığıyla kuaförlük hizmeti verildi. Proje Koordinatörü Yönetmen Tülay Gökçimen, “Bu etkinlikle çocukların biraz daha iç dünyasına seslenmek istiyoruz” dedi. uriye’nin kuzeyinde bulunan Cerablus’ta savaştan etkilenen çoğu yetim 300 kız çocuğuna gönüllüler aracılığıyla kuaförlük hizmeti verildi. For Children Smile Uluslararası Çocuk Derneği ve İHH İnsani Yardım Vakfı, Fırat Kalkanı Harekatı ile terörden arındırılan Cerablus’taki çadır kamplarda kalan çoğu yetim 300 kız çocuğuna yönelik “Hem Saçlara Hem Kalplere Örgü” projesini koronavirüs tedbirlerine uyarak gerçekleştirdi. UMUT VEREN HIKAYELER Bu yıl üçüncüsü düzenlenen projenin koordinatörü Yönetmen Tülay Gökçimen’in de katıldığı etkinlikte, savaşın zorlu şartlarında yaşayan yüzlerce kız çocuğuna, Arapça ve Türkçe olarak bastırılan “Umut Veren Hikayeler” kitabı ve kişisel bakım seti de hediye edildi. Gökçimen, projeye ilişkin yaptığı açıklamada, etkinliği koronavirüs salgınına karşı her tedbiri alarak gerçekleştirdiklerini söyledi. Çocukları maske ve dezenfektan ile karşıladıklarını

belirten Tülay Gökçimen, “Projeyi elimizden geldiği kadar hijyen kurallarına uyarak gerçekleştiriyoruz. Tedbirler konusunda sıkıntı yaşanmaması için elimizden geleni yapıyoruz” dedi. Gökçimen, Cerablus’ta anne babasını kaybeden birçok öksüz ve yetim çocuk olduğunu

vurgulayarak, şunları anlattı: SEVGİMİZİ İFADE ETTİK “Yaptığımız bu etkinlikle çocukların biraz daha iç

dünyasına seslenmek istiyoruz. Zaten onlara gıda ve giyim gibi yardımları getiriyoruz ama bu projeyle onların saçlarını okşayıp onlara sevildiklerini hissettirmek istiyoruz” ifadelerini kullandı. Bu sene ilk defa ArapçaTürkçe hikaye kitabı hazırladıklarını da aktaran Tülay Gökçimen, “For Children Smile Uluslararası Çocuk Derneği olarak içinde umudu, sabrı ve bugünlerin geçici ama yarınların güzel olduğunu anlatan ‘Umut Veren Hikayeler’ kitabının dağıtımını da gerçekleştirdik” dedi. KELEBEKLER GİBİLER Gökçimen, “Hem Saçlara Hem Kalplere Örgü” projesini özellikle savaş ve çatışma bölgelerindeki çocuklara, çocukluklarını hatırlatmak amacıyla devam ettireceklerini kaydetti. El Cebel çadır kampında yaşayan 10 yaşındaki Teheni Ahmed ise “Bu programın düzenlendiği için çok mutluyum” diyerek programı düzenleyenlere teşekkür etti.


WORLD

T

rkısh NEWS PRESS

18 August 2020

17

TARIH & EDEBIYAT

AHMED III

SINEM TASLAK sinem.taslak@gmail.com

S

ultan ultan Ahmed III was born on the 30th of December in 1673. His father is Mehmet IV and his mother is Emetullah Sultana. Sultan Ahmed is brother of Sultan Mustafa II. Ahmed was a tall man, he was a brunette with a falcon nose. He was so intelligent and gentile. He was very well educated by the famous school. Sultan Ahmed III acceded the throne after his brother Sultan Mustafa II’s death. He reigned in the Tulip Period, he was a poet and a calligrapher. He was interested in music, as wellars. He followed the reforms and improvements in Europe closely. He brought print to the Ottoman Empire. He reigned for 27 years until the revolt of Patrona Halil. He left the throne on 1st of October, 1730. Ahmed III tried to restore the undisciplined yeniceri corps, in his early sultanate. But, he was ineffective on the yeniceris as they favoured him for the throne. Sultan Ahmed appointed Corlulu Ali Pasha to be his grand vizier. Corlulu assisted him in administration, re-organised the financial issues and supported him against his rivals. During the reign of Ahmed III, the tension between the Ottoman Empire and Russia had increased. The reason was Russia’s policy of retaining the Mediterranean by

Y

dominating all the Slavs. Ahmed III cultivated good relations with England and France and afforded refuge at his court to Charles XII of Sweden after his defeat by Peter I the Great of Russia at the Battle of Poltava (1709). Ahmed declared war on Russia in 1710 and came nearer than any other Turkish sovereign to breaking that country’s power. His grand vizier, Baltaji Mehmed Pasha, encircled Peter’s army near the Prut River in July 1711, and Russia had

to agree to restore the town of Azov to Turkey, to destroy the Azovian forts, and to abstain from interference in Polish or Cossack affairs. (Turkish discontent at the leniency of these terms nearly brought on a renewal of the war in late 1712.) In 1715 Ahmed directed the capture of the Morea (Peloponnesus) from the Venetians, but when Austria intervened, the Turks suffered reverses, losing Belgrade in 1717. Under the Treaty of Passarowitz (1718), which Ahmed made, Turkey retained its conquests from the Venetians but ceded Hungary and part of Serbia to Austria. In 1724 Turkey and Russia reached an agreement to partition much of Iran between them. The Iranians drove the Turks out of Iran in 1729– 30, however, and news of this defeat sparked a popular uprising in Turkey led by Patrona Halil in which Ahmed was deposed. He died in captivity in 1736. Ahmed’s reign is sometimes known as the Tulip Age (Lâle Devri) because of the popularity of that flower in Constantinople in the early 18th century. With Ahmed’s encouragement, art and literature flourished during this time. > Sources: https://www.britannica. com/biography/Ahmed-III; http:// www.theottomans.org/english/ family/ahmed3.asp

Diğerkâm değilsen bencilsin!

ermük Muharebesi’nin şiddeti durulunca Hz. Huzeyfe -radıyallahu anh- yaralılar arasında amcasının oğlunu aramaya başlar fakat onu kan gölü içinde yatar vaziyette bulur. Hz. Huzeyfe kırbasının ağzını açar suyu kendisine doğru uzatırken biraz ötedeki yaralıların arasından Hz. İkrime’nin “Su! Ne olur bir tek damla olsun su!” diye inlediğini duyar. Hz. Hâris, kendisinden vazgeçerek kaş ve göz işâretiyle suyu hemen İkrime’ye götürmesini ister. Hz. Huzeyfe şehitlerin aralarından koşa koşa Hz. İkrime’ye yetişir ve kırbasını ona uzatır. İkrime, tam elini kırbaya uzatırken Hz. Iyâs’ın iniltisini duyar: “Ne olur bir damla su verin!” Bu feryâdı duyan Hz. İkrime, elini hemen geri çekerek suyu Hz. Iyâs’a götürmesini işâret eder. Hz. Iyâs’a yetiştiği zaman kendisinin son sözlerini işitir: “İlâhî! iman davası uğruna canımızı feda etmekten asla çekinmedik. Artık bizden şehadet rütbesini esirgeme. Hatalarımızı affeyle!” Hz. Iyâs, Hz. Huzeyfe’nin getirdiği suyu görür fakat sudan içemez ve şehit olur. Hz. Huzeyfe derhal geri döner, koşa koşa Hz. İkrime’nin yanına gider; kırbayı uzatırken Hz. İkrime’nin de şehit olduğunu görür. Bunun üzerine koşarak Hz. Hâris’in yanına gider fakat onun da şehit olduğunu görür ve kırba, dolu olarak üç şehidin ortasında kalır. DIĞERKÂMLIK NEDIR? İnsan yaratılışı gereği iyilik yapmaya meyyaldir. Başkalarının acı çekmesi sebebiyle üzülür ve düşmüşün elinden tutup kaldırmak ister. İyilik yapmak insana huzur verir. İnsan, başkasının dertlerine derman olmak adına gerekirse kendi derdini bile unutur. Kaldı ki Peygamber

HAFTANIN KELIMESI

Diğerkâm

n Başkalarının yararını kendi yararı kadar gözeten. Diğer insanlara maddi veya manevi kişisel çıkar gözetmeksizin yardım etmeye çalışan. > Kaynak: Sözlükçe/Lügat365

Efendimiz -sallallahu aleyhi vesellem- de “Komşusu açken, kendi tok yatan bizden değildir” buyurarak kendimizden sorumlu olduğumuz gibi gücümüz nispetince etrafımızdaki diğer insanlardan da sorumlu olduğumuzu bildirmiştir. Başkası anlamına gelen “diğer” ve istek anlamına gelen “kâm” kelimelerinin birleşiminden meydana gelen “diğerkâm”, kişinin kendi yararını düşünmeden başkalarına yararlı olmaya çalışması anlamına gelir. Başkalarının iyiliğini isteme, onlara faydalı olmaya çalışma, kendinden evvel diğer ihtiyaç sahiplerine öncelik verme, başkalarının hakkını kendinden önce düşünme gibi anlamlara da gelen diğerkâmlığa özgecilik ya da fedakârlık da denir. Diğerkâmlığın en önemli özelliği karşılık beklememektir. Diğerkâmlığın karşıtı bencilliktir. Bencillik ise kişinin sadece kendini düşünmesi, şahsi menfaatlerini her şeyin üstünde tutması demektir. Bencil kişiler sadece kendilerine değer verir. Bunun kökünde ise diğer insanları küçük görmek saklıdır. İşte diğerkâmlık bu durumun tam tersidir. Karşılık beklemeden iyilik yapmak, insanların işlerine yardım etmek ve bunu da sanki kendi işiymiş gibi yapmaktır. Kısacası diğer insanları kendine tercih etmek demek olan diğerkâmlık insanlar arasında sevginin yayılmasını sağlayan en kuvvetli ahlâki özelliklerdendir. KURTULUŞ DIĞERKÂMLIKTADIR Fedakârlık yapmak ve bencillikten uzak durma konusunda Kur’an-ı Kerim’de pek çok ayet vardır. Mesela, Haşr sûresinde

Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır: “Kendileri son derece ihtiyaç içinde bulunsalar bile onları nefislerine tercih ederler. Kim nefsinin cimriliğinden korunursa işte onlar kurtuluşa erenlerdir.” (Haşr, 9) Yine bir başka ayeti kerimede ise Allah Teâlâ “Sevdiğiniz şeylerden (Allah yolunda) harcamadıkça gerçek iyiliğe ulaşamazsınız. Her neyi infak ederseniz, şüphesiz Allah onu bilir.” (Al-i İmrân, 92) buyurarak sevdiğimiz eşyalardan başkalarına vermemiz gerektiğini vurgulamaktadır. Hem böylece geçici dünya hayatına bağlanmamış ve hiçbir eşyaya da değerinden fazla sevgi duymamış oluruz. Peygamber Efendimizin -sallallahu aleyhi vesellem- hayatı aslında bir diğerkâmlık örneğidir. Bir ömür insanlığın faydası için didinen, onların ahiret mutluluğuna ermesi için elinden gelen her şeyi yapan, eline geçen mal ve mülkü hemen ihtiyaç sahiplerine dağıtan Efendimiz, ümmetine karşı son derece şefkatli ve merhametliydi. Bir hadis-i şeriflerinde “Sizden biriniz kendisi için istediğini mümin kardeşi için de istemedikçe (kâmil manada) iman etmiş olmaz.” buyurarak yardımlaşma ve fedakârlık ahlâkının tüm topluma yayılması gerektiğini anlatmıştır. NASIL DIĞERKÂM OLURUZ? Diğerkâmlığın özünde bencil olmamak ve yaratılmışları sevmek vardır. Kaldı ki her insan bir şeylere muhtaçtır ve tüm isteklerini tek başına karşılayamaz. Bu sebeple insan elinde imkân olduğu zaman bu imkânın olmadığı insanların da var olduğunu düşünmeli ve kendini onların yerine koymalıdır. “Tok açın halinden anlamaz” atasözü boşuna söylenmemiştir. Başkalarının yoksunluk halindeki duygularını anlamaya çalışmak kişinin fedakâr olmasına katkı sağlar. Ayrıca dünya hayatı lütuf ve kahır arasında geçen bir süreçtir. Bir gün yardım edebilecek durumda olsak başka bir gün yardıma muhtaç hale gelebiliriz. Bu sebeple diğer insanları düşünmek ve onların yaralarını sarmak gerekir. Hem insan başkalarına yardım ettikçe mutlu olur, kişiliği gelişir. > Kaynak: Sulhi Ceylan / Semerkand

Trump says ‘shot’ Joe Biden won’t be able to stand ‘worldclass chess player’ Erdoğan

U

S President Donald Trump warned on Monday that former Vice President and current Democratic presidential candidate Joe Biden is “shot” and would not be able to stand up to the “world-class chess players, singling out Turkish president among the world leaders. “Let’s face it, Joe’s shot,” Trump said during an interview on “Fox & Friends.” “You’re dealing with people that are very sharp. You’re dealing with world-class chess players in the leaders of these countries. I know them all. We do very well with all of them, (President Recep Tayyip) Erdoğan of Turkey. You can’t have a guy that doesn’t know where he is. You can’t have a guy that’s afraid to leave his basement because he can’t speak any longer,” the president said. “And by the way, at his best he wasn’t that good,” he added. Biden has come to the fore with his recent controversial remarks on Turkey. In a video clip that went viral, Biden said he would seek a regime change in Turkey and expressed his willingness to work with “opposition leadership” in the country to topple Erdoğan in Turkey’s 2023 elections. “We can support those elements of the Turkish leadership that still exist and get more from them and embolden them to be able to take on and defeat Erdoğan. Not by a coup, not by a coup, but by the electoral process,” he said.

New Zealand’s Jacinda Ardern postpones election amid growing coronavirus outbreak Zealand’s prime minister postponed N ewthe country’s general election on Monday by a month to Oct. 17 as the city of Auckland remains in lockdown due to a growing coronavirus outbreak. Jacinda Ardern bowed to pressure to delay the polls after parties complained they could not campaign with nearly a third of New Zealand’s 5 million people under lockdown in Auckland. “Ultimately, the 17th of October... provides sufficient time for parties to plan around the range of circumstances we will be campaigning under,” Ardern said at a news conference. The prime minister ruled out delaying the polls any further, as her Labour Party maintains a strong lead over the conservative National Party in opinion polls. “We are all in the same boat. We are all campaigning in the same environment,” Ardern said.


PAZARTESI

Fatma Gençtürk Cihan Bibinoğlu Bilge Başafacan ÇAY MOLASI

. . T rkıye’nın

SESİ RADYOSU info@turkishmedia.com.au 1300 917 566

CUMA

Tanyeli Serkan Uyanık TANYELI’YLE BIZ BIZE

I CUMARTES

SALI Ergül Uybadın Derya Sekmen Büşra Erkan Tuğçe Uybadın

VOICE OF TURKEY WOMENS EDITION

ÇARŞAMBA

TRT Türkiye’nin Sesi Radyosu Ortak Yayını ÖZEL PROGRAMLAR

PERŞEMBE

TRT Türkiye’nin Sesi Radyosu Ortak Yayını ÖZEL PROGRAMLAR

SYDNEY DIGITAL 985 & MELBOURNE 98.9 NORTH WEST FM YAYINIMIZLA . . SIZLERLEYIZ! - Sydney’de haftanın 7 günü saat 17-18 arası Perşembe ve Cuma geceleri saat 22-24 arası - Melbourne’da her Çarşamba saat 17-18 arası - Yayınlarımızı aşağıdaki linklerden dünyanın her yerinden dinleyebilirsiniz. SYDNEY: www.turkiyeninsesi.sydney MELBOURNE: www.turkiyeninsesi.melbourne - Ayrıntılı bilgi için bizi arayın: +61421890600

T

rkısh

Sülhan Yılmaz Gülten Akbar HAYATA DAIR

PAZAR

Zafer Uyanık Cem Birben MUHABBET ZAMANI

SATURDAY0 16.00-17.0

Tuğçe Köksal, Yasin Köksal, Ahmet Kale & Azra Vejzovic

THE SOURCE

ÇARŞAMBA

@turkiyeninsesiradyosu

MEDIA LIMITED

MURAT ŞIRIN

ELIF AYDIN

ÜMIT UYAR

MELBOURNE’IN SESİ


.

NOSTALJI

T

rkısh NEWS PRESS

18 Agustos 2020 ğ

19

Dede Korkut masalları şimdi DIJITAL ortamda Esdadın binlerce yıllık hayatına ışık tutan masallarımız yeni neslin hizmetinde... Dede Korkut masallarını Youtube’da yayınlayan İsak Baydaroğlu, “Kültür coğrafyamızdan çıkan masallar, ruhumuza, aklımıza ve kalbimize giden en kestirme yoldur. Değerlerimizden olan sevgi, kardeşlik, dayanışma ve çevre bilinci masallarımızda bulunuyor. Gençlerin, farklı kültürlerin masallarından beslenmesi bizi üzüyor. Projenin büyük fayda üretmesini umuyoruz” dedi.

G

eleneksel masalların anlatıldığı “Korkut Ata Masal” projesi YouTube’da hayata geçti. Daha önce Tales of Turkey ve Artjourney adlı kültür sanat içerikli video çalışmalarına imza atan RNA iletişim, “Korkut Ata Masal” kanalında, geleneksel masalları, çağa uygun bir dil ve yaklaşımla yeniden yorumlayarak çizgi film, animasyon, kitap veya müzik parçası olarak izleyiciye sunuyor. Kanalın kurucusu İsak Baydaroğlu, projeye ilişkin yaptığı açıklamada, “Nar Tanesi Masalı” ve “Tahir ile Zühre Masalı”ndan üçer bölümün izleyiciyle buluştuğunu söyledi. ÖZÜNE ZARAR VERMEDEN Korkut Ata Masalları projesinde, geleneksel masalları, özüne zarar vermeden bugünün diline, anlayışına ve insanına taşımak niyetiyle yola çıktıklarını belirten Baydaroğlu, şunları dile getirdi: “Kültür coğrafyamızdan çıkan masallar, ruhumuza, aklımıza ve kalbimize giden en kestirme yoldur. Toplumsal değerlerimizden olan sevgi, kardeşlik, dayanışma ve çevre bilinci gibi anlamların en güzel örnekleri, bizim masallarımızda bulunuyor. Korkut Ata Masal, masallarımızın taşıdığı bu mesajları, çocuklara, gençlere ve tüm topluma iletmek üzere Youtube kanalında yayına başladı.” İsak Baydaroğlu, Nar Tanesi masalının ilk bölümüyle yayına başladıklarına işaret ederek, Türk kültüründe masal anlatıcılığının taşıdığı önemi bildiklerini ve bundan sonra özellikle kültür sanat alanında

daha fazla çalışma üretmeye odaklanacaklarını söyledi. KENDİ ÖZ KÜLTÜRÜMÜZ Masallarda işlenen mesajlara dikkati çeken Baydaroğlu, şu bilgileri verdi: “Korkut Ata Masal, bu topraklarda üretilen hikayeyi kitlelerle buluşturmak için Youtube’da yayına başladı. Özellikle gençlerin, farklı kültürlerin masallarından beslenmesi, kendi kahramanlarını ve değerlerini tanıyamaması bizi fazlasıyla üzüyor. Masallarımız hayatın her noktasına dokunan mesajlar içeriyor. Biraz da bizden çıkan bu değeri, kendi çocuklarımıza ve tüm insanlığa tekrar hatırlatmak istiyoruz.” MASALLARA İLGİ ARTTI Baydaroğlu, Türkiye’de masal anlatıcılığının son yıllarda yeniden popüler hale geldiğini dile getirerek, şöyle devam etti: “Bunu önemli bir gelişme olarak görüyoruz fakat biz

aynı zamanda görselleştirdiğimiz çizgilerden, seslendirmeye yahut masalların arkasında çalan müziğe kadar, özgün çalışmalar geliştirme gayreti içerisindeyiz. Çizgilerimiz, bizim görsel hafızamız dikkate alınarak, müziklerimiz ise geleneksel sazlarımıza yer vererek oluşturuluyor. Bütün bu çalışmalarımız bize büyük bir tecrübe kazandırıyor ve ileride içeriklerimizi çok daha kaliteli seviyelere taşımamıza yardımcı olacaktır.” MASAL MÜZESI KURACAĞIZ Masallar için hazırlanan enstrümantal Türk müziklerinin de kanalda paylaşıldığını sözlerine ekleyen Baydaroğlu, yaptıkları çalışmanın, kendilerini ölçebilmek için bir deneme olduğunu ve ileride masal müzesi kurmayı planladıklarını aktardı. İsak Baydaroğlu, kanalda, Nar Tanesi ve Tahir ile Zühre masallarını yeni çizim ve müziklerle yayınladıklarını kaydederek, şunları anlattı: TAHİR İLE ZÜHRE “Bölüm bölüm yayına aldığımız masalları, bir bütün olarak da takipçilerimizle paylaşacağız. Tahir ile Zühre Masalı’nı altı bölüm şeklinde yayınlamak üzere çalışmamız devam ediyor. Müziklerimiz, çizimlerimiz, okumalarımız hazır. Masallarda, bizden, bize ve tüm insanlığa büyük mesajlar var. Yayınlayacağımız masalların büyük toplumsal fayda üretmesini umuyoruz.” DEDEM KORKUT... Oğuz Türklerinin eski destanlarında yüceltip kutsallaştırılmış, bozkır hayatının geleneklerini ve törelerini çok iyi bilen, kabile teşkilatını koruyan yarı-efsanevi bilge, Dede Korkut (Korkut Ata), Türkler’in en eski destanı Dede Korkut Kitabı’ndaki hikayelerin de anlatıcısı ozandır. Masal severler ve özellikle geleneksel masallara merakı olanlar, Dede Korkut’un masallarını, Korkut Ata Masal kanalından takip edebilecek.


20

18 Agustos 2020 ğ

İlan ve kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 433 162 655

T

rkısh NEWS PRESS

..

SERI ILAN

Lokantada TEMIZLIK işi arıyorum Kebab dükkanında temizlik üzerine iş arıyorum. 5 senelik tecrübem var. SAID: 0411347086

Ustasından ses, saz ve müzik dersleri verilir, ayrıca enstrüman satılır. Zafer Uyanık 0457 133 254


Toplumu Koronavirüs’ten (COVID-19) koruma COVIDSafe hayata doğru giderken, iyi değilseniz evde kalmanız önemlidir. Üşütme veya grip benzeri belirtiler taşıyorsanız COVID-19 testi yaptırmaya ilişkin tıbbi öneri almalısınız. Hafif belirtiler gösteren kişiler de virüs yayabilir.

sonuçlarının belli olması bir ya da iki gün sürebilir. Solunum zorluğu gibi ciddi belirtileriniz varsa acil tıbbi yardım için 000’ı arayın.

COVID-19 TESTI YAPTIRMA Test, hastaların COVID-19’a yakalanıp yakalanmadığını belirler ve sağlık makamlarının virüsün yayılmasını takibini kolaylaştırır. Erken tanı virüsü arkadaşlarınıza ya da ailenize yaymaktan sakınmanız için önlem alabilmeniz anlamına gelir. Ateş, öksürük, boğaz ağrısı veya nefes darlığınız varsa test yaptırmanız önemlidir. İyi değilseniz ve aşağıdaki şartları taşıyorsanız test daha da önem kazanır: l Avustralya’ya yurt dışından yeni döndüyseniz. Tüm yolcular Avustralya’ya geldiklerinde 14 gün karantinada tutulacaktır; l Son 14 gün içinde COVID-19 tanısı konulmuş birisiyle yakın temasta bulunduysanız; l Sağlık bakımı, yaşlı bakımı ya da bakımevi çalışanı ya da hastalarla doğrudan teması olan bir çalışansanız. NEREDE TEST YAPTIRABILIRIM? Testi ayarlaması için doktorunuzla görüşebilir ya da bir solunum

kliniğine gidebilirsiniz. Doktorunuza giderseniz ilk olarak klinikle irtibata geçip belirtilerinizi bildirmeniz önemlidir. Böylece, siz gelmeden önce hazırlık yapabilir ve klinikteki diğer kişileri koruyabilirler. Solunum klinikleri ülke genelinde akut solunum enfeksiyonu belirtileri gösterenleri test etmeye odaklanmış sağlık merkezleridir. Size yakın bir solunum kliniğini www.health.gov. au/covid19-clinics adresinden bulabilirsiniz. Eyalet veya bölgenizde test yaptırabileceğiniz başka klinikler de olabilir. Bunları eyalet ya da bölgenizin sağlık İnternet sitelerinden bulabilirsiniz. Virüs testi yaptırırsanız evde kalmanız ve diğer insanlarla temastan kaçınmanız gerekir. Test

YAYILMANIN DURDURULMASINA YARDIM EDIN Halkımızı korumak için herkes sosyal mesafeye ve hijyen kurallarına dikkat etmeye devam etmelidir. İyi değilseniz diğer insanlarla 1,5 metre mesafeyi koruduğunuzdan emin olun ve evde kalın. Ellerinizi su ve sabunla yıkayın ve öksürürken ve hapşırırken dirsek içini kullanın. COVID-19’un yayılmasını durdurmak için üstümüze düşeni yapmalıyız. COVIDSAFE UYGULAMASINI INDIRIN Henüz yapmadıysanız aile ve arkadaşlarınızla toplumu korumak için COVIDSafe uygulamasını indirin. Bu uygulama kamu sağlığı görevlilerinin, koronavirüsü olan birisine temas etmiş kişilere bildirimde bulunma sürecini destekler. COVID-19 HAKKINDA DAHA FAZLA BILGI Resmi kaynaklardan bilgileri sürekli takip etmek önemlidir. www. australia.gov.au adresine gidin, 1800 020 080’den Koronavirüs Yardım hattını veya 131 450’den yazılı ve sözlü çeviri hizmetini arayın.


22

18 Agustos 2020 ğ

T ALEM-I İSLAM

HAYA EL-MUŞÎ

info@turkishnewspress.com.au

Tek çıkış yolumuz Kur’an

P

eygamberimiz yol gösteriyor. Hz. Ali, Peygamberimizin: “Yakında bazı kargaşalıklar olacak” buyurduğunu, bunun üzerine kendisinin “Bunlardan kurtuluş yolu nedir?” diye sorduğunu, Hz. Peygamberin de şöyle cevap verdiğini nakletmektedir: “Allah’ın kitabı! Onda sizden öncekilerin bilgisi, sizden sonrakilerin haberi ve aranızdakilerin hükmü bulunmaktadır. O, hak ile batılı, doğru ile yanlışı kesin olarak ayıran bir kitaptır, asla bir şaka değildir. O öyle bir kitaptır ki, büyüklenerek onu terk eden zorbanın Allah boynunu kırar, hidayeti ondan başka bir yerde arayan kimseyi Allah sapıtır. İşte o, Allah’ın sağlam ipidir. O, hikmet dolu zikirdir. O, dosdoğru yoldur. O, kendisinden dolayı arzuların sapmayacağı, dillerin zorlanmayacağı, âlimlerin kendisinden doymayacağı, çok tekrar edilmekten dolayı eskimeyen, ilgi çekici güzellikleri tükenmeyen kitaptır. O, kendisini dinlediklerinde cinlerin; ‘Doğrusu biz ilgi çekici bir Kur’an dinledik’ demekten kendilerini alamadıkları kelâmdır. O, öyle bir kitaptır ki, kim ona uygun görüş açıklarsa doğru söylemiş olur; kim onunla hükmederse adaletli davranmış olur; kim onunla amel ederse ona sevap verilir, kim insanları ona çağırırsa o dosdoğru yola iletir.” Kur’an’ı Kerim öylesine hidayet vesilesidir ki, ondan yararlanmadan insanları doğruya, gerçeğe, hakka yöneltmeye imkân yoktur. Kur’an öğretisinin dışında bir öğreti ve sistem ile kişileri eğitme ve doğruya yöneltme gayretleri sonuçsuz kalmaya mahkûmdur. Onun bir benzerini ortaya koymak da mümkün olmadığına göre onu rehber edinmekten başka çıkar yol kalmamaktadır. Bunalımlar içinde kıvranan insanlarımızın, çıkmaz sokaklarda yorulmaları kendilerine Kur’an’ı rehber edinecekleri, Kur’an’a dönecekleri güne kadar sürecektir. Çünkü en büyük ayet, en büyük hidayet vesilesi ancak Kur’an’dır. Başka insanlar bizi meşgul etmeye çalışsalar bile, biz gereksiz ve saçma araştırmalara ve konuşmalara girmemeliyiz, Zamanını böyle gereksiz şeylere harcamak yerine dikkatimizi dâvet görevinin üzerinde yoğunlaştırmalıyız. Lüzumsuz uğraşlardan uzaklaşmazsak, dünya hayatımız da yaşanmaz hale gelir. Dünyada da azaplı bir hayat başlar. Bu azap ne olabilir? Kur’ân ve hadîslerin ışığında şöyle özetleyebiliriz: a) Güçlü bir düşman istilâsı, b) Müthiş bir kuraklık ve kıtlığın başgöstermesi, c) Şehirleri yok edecek, ülkeleri batıracak bir nükleer savaşın başlatılması, d) İnsanlar arasında güven, huzur, dayanışma, kardeşlik, sevgi ve saygı gibi her türlü birleştirip barıştırıcı bağların kopması, e) Aile yuvalarının temelinden sarsılıp bunalımlara sürüklenmesi, evlâd ile ana-babası arasındaki mânevî bağların kopup otoritenin bütünüyle kalkması bu cümledendir. Âhiretteki azap ise daha elim ve daha devâmlı olacaktır. Kur’ân-ı Kerîm gelip geçen milletlerden bu yola sapanların başlarına gelenleri özetleyip insanların ibret alıp dersler çıkarmasını tebliğ etmektedir. Son yaşadığımız korona salgınında sağlık otoritelerini dinleme zamanıdır. Bugün onların tavsiyelerine kulak vermek aslında yüce dinimizin de emridir. Zira Rabbimizin can emanetini korumak en mukaddes vazife-

mizdir. Hem kendimizi korumak hem de (hastalığı) başkasına bulaştırmamak için dikkatli hareket etmek adeta düşmana karşı siperde durmak gibi, nöbet tutmak gibidir. Allah hepimize ve bütün insanlığa kolaylıklar versin. Zor zamanların imanı büyük bir umutla Rabb’e yöneliştir. Zor zamanların imanı insana umut taşımaktır, sevinç taşımaktır. Zor zamanların imanı ve en önemli ilkesi yeis ve ümitsizliğe kapılmamaktır. Zor zamanların ahlakı ‘isar’dır. ‘İsar’ ne demektir? Her hâlükârda kardeşimizi kendimize tercih etmek demektir. Komşumuzu kendimize tercih etmek demektir.” Zor zamanların ahlakı ‘infak’ ahlakıdır. (İnfak) Sahip olduğumuz her şeyi kardeşlerimizle paylaşmaktır. Zor zamanların ahlakı affetmektir. Her daim affedici olmak, onarıcı olmak, bağışlayıcı olmaktır. Sosyal medya mecralarında zaman zaman yaralayıcı din tartışmalarına şahit oluyoruz. Bu tartışmaları geride bırakalım. Bugün kelâmın muallimi değil, umudun muallimi olma zamanıdır. Batılıların dediği gibi ‘insan insanın kurdu’ değildir bize göre. (Aksine) ‘İnsan insanın yurdudur’. Bu hadise bize bunu gösterecektir; ‘İnsan insanın şifasıdır’. Bu vesileyle biz insanın yurdu olduğunu, şifası olduğunu yeniden göreceğiz/göstereceğiz. İnsan insanın yurdu ve şifasıdır; bugün dertlenme günü değil dertlere derman olma günüdür; bugünler biriktirme günü değil paylaşma günüdür. Sahip olduğumuz hayatı, her nimeti, her nefesi bize emanet eden celal ve ikram sahibi Allah ve kendisi için yapılan iyilikleri baki, bunların dışındaki her şeyi fani ilan eden yüce Rabbime sonsuz hamdüsenalar olsun. Mü’min, Allâhü Te’âlâ’dan istikamet ve günahları için afv ve maddi/manevi afiyet istemelidir. Allâhü Te’âlâ’dan rıza ve tevfîk istemelidir. Bunun gibi imanın gitmesinden korkup, daima hüsn-i hatime (güzel son) istemelidir. İslâm nimetine her zaman şükretmelidir. Bir nimetin şükrüne devam edilirse, o nimet daimî ve sabit olur ve artar. Çoluk çocuğuna, ailesine ilmihâlini öğretip, şeriata uymayan şeylerden korumalıdır. Bunun gibi, emri altında bulunanlara da ilmihâllerini öğretip, onları korumalıdır, önce Ehl-i Sünnet itikadını, sonra amele ait ilimleri, sonra ahlâk ilmini, daha sonra da muamelât bilgilerini öğretmelidir. Bu bilgilere ilmihâl denir. Bunları bilmek herkese farz-ı ayndır. Çocuklara daha küçükken Ehl-i Sünnet itikadını ve Kur’ân-ı Kerîm okumasını öğretmeli, sünnet ettirmeli ve geçimini temin edeceği bir iş, bir san’at öğretmelidir. Bazı marifet sahiplerine göre imansız gitme sebepleri sekizdir: 1. İtikatte bid’at, 2. Dünya sevgisi ve makam sevgisi galip olup şehvetlerine uymak, 3. Allâhü Te’âlâ’nın kullarına zulmetmek, 4. İslâm ni’metine şükrü terk etmek, 5. Dinden çıkmaktan korkmamak, 6. Beş vakit namazı terk etmek, 7. Faiz yemek, 8. Allâhü Te’âlâ’nın veli ve salih kullarına düşmanlık etmek. İlmihâlini öğrenmemek, dinini kayırmamak ve dilini fuhuş olan sözlerden korumamak da imansız gitmeye sebep olur. Fâni (geçici) bir hayatın içinde ebedî hayatı kazanılacağını veya kaybedileceğini unutmayalım! > YAŞAR DEĞIRMENCI

rkısh NEWS PRESS Vahyin Dilinden

.

DIYANET&KÜLTÜR

“İşte âhiret yurdu, ebedî yurt denilen nihaî hedef budur. Biz onu, yeryüzünde, ülkede böbürlenmeyi, zorbalığı, diktatörlüğü ve bozgunculuğu gönlünden geçirmeyen kimselere nasip ederiz. En güzel âkıbet müttakilerindir, Allah’a sığınıp, emirlerine yapışarak, günahlardan arınıp, azaptan korunanların, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranan, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olan mü’minlerindir.” . KASAS, 83

Allah Rasulünden Peygamber aleyhisselam Efendimiz buyurdular: “Kim bir karış miktarı bir yere haksız olarak zulümle sahip olursa, o yerin yedi katı boynuna geçirilir.” . BUHÂRÎ, MÜSLIM, TIRMIZÎ

DİYANET İLE GELECEK NESILLER EMIN ELLERDE

Gençlik kamplarında “mahremiyet” bilinci Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, sosyal hizmet modellerinden yararlanan çocuk ve gençler için Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı iş birliğinde düzenledikleri yaz kamplarında çocuklara “mahremiyet bilinci” eğitiminin verileceğini söyledi.

A

ile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, yaptığı açıklamada, Bakanlığın, sosyal hizmet modellerinden yararlanan çocuk ve gençler için Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı iş birliğinde düzenlediği yaz kampında, çocuklara “mahremiyet bilinci” eğitiminin verileceğini bildirdi. ALLAH SEVGİSİ Kamp programında, çeşitli nedenlerle ailelerinden ayrılmak zorunda kalan ve devlet koruması altına alınan çocuklar için “değerler eğitimi” programı oluşturulduğunu kaydeden Selçuk, şöyle devam etti: “Programla, çocuk bakım kuruluşlarında kalan çocuklarımız için günlük hayatta kullanabilecekleri ve yaşlarına göre indirgenmiş bir anlatımla dini, manevi ve ahlaki değer-

lere yönelik eğitimler veriliyor. Eğitimlerde, Allah sevgisi, peygamber sevgisi, Kur’an-ı Kerim, tatlı dil ve güler yüz gibi konuların yanı sıra saygı, sevgi, paylaşma ve yardımlaşma, görgü ve nezaket kuralları, dua, şükür, hoşgörü, alçakgönüllülük, olumlu düşünme, çalışkanlık, kanaatkarlık, sabır, sorumluluk, affetmek ve affedilmek gibi konular yer alıyor.” İSTİSMARA KALKAN Bakan Selçuk, çocukların istismar gibi olaylara yönelik kendilerini koruması, bu tip tehlikelere karşı nasıl hareket edebileceğini öğrenmesi için eğitim konuları arasına “mahremiyet bilinci” konu başlığının eklendiğini vurguladı. Bakan Selçuk, “Mahremiyet eğitimiyle çocuklarımızın, kendi özel alanlarının farkına varabilme, sosyal hayatın

içinde kendi özel alanlarını koruyarak diğer insanların özeline saygı duyma ve kendisi ile çevresi arasına sağlıklı sınırlar koyabilme becerilerini kazanmalarını amaçlıyoruz.” ifadesini kullandı. KOVID-19 TEDBİRİ Salgına karşı tedbirleri titizlikle uyguladıklarını da aktaran Selçuk, “Programlara katılımda sınırlama getirdik. Her yıl bütün bölgelerden çocuklarımızın katılımıyla gerçekleştirilen kamplara bu sene salgın nedeniyle sadece kampın bulunduğu illerdeki çocuklarımız katıldı” bilgisini verdi. Gençlik liderlerince kurulan istasyonlarda ise el sanatları, masa tenisi, bisiklet, sokak oyunları, yarışmalar, tiyatro, matrak ve okçuluk, yüzme, paintball, matrak, bisiklet, doğa yürüyüşü gibi sportif faaliyetler yapılıyor.

Hırvat genç ziyarete geldiği

Keşan’da Müslüman oldu n Hırvatistan vatandaşı Dejan Prebeg (33), ziyarete geldiği Edirne’nin Keşan ilçesinde Müslümanlığı seçti. Keşan’da olan ve zaman zaman ziyaretlerine gelen Prebeg, İslam’a ilgi duyarak, Müslüman olmak için İlçe Müftülüğüne başvurdu. Müftülükte düzenlenen ihtida töreninde Prebeg, Kelime-i Şehadet getirerek Müslüman oldu ve Deniz adını aldı. Keşan Müftüsü Mehmet Yiğit tarafından Kur’an-ı Kerim okundu, İslam’ın ve imanın şartları anlatıldı. Deniz Prebeg’e, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan ihtida belgesi takdim edildi, İslam dini ve son peygamber Hazreti Muhammed ile ilgili İngilizce kitap hediye edildi.


SANAT

T

rkısh NEWS PRESS

18 Agustos 2020 ğ

23

Salgının sanatsal ifadeleri

“covidoscope.org”da

Kovid-19’un dünyayı etkilediği dönemde ortaya çıkan eserlerin envanterinden oluşturulan dijital hafıza çalışması Covidoscope, 40’ı aşkın ülkeden sanatçıların eserlerine yer veriyor. Projenin mimarı YEE’nin Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, “Çok çeşitli sanat dallarından örnekler, insanların birlik ve dayanışmasını gösteren farklı girişimler, sınırlı şartlar altında sanatın sürdürülebilmesi için üretilen yeni yaklaşımlar ve çok farklı bakış açıları, covidoscope seçkisinde yer alıyor” dedi. Proje danışmanı Psikiyatrist Kemal Sayar da, “Covidoscope unutkanlık çağında belleğimizi tazeliyor ve umutsuzluk çağında, insanın içindeki iyiliğe inanmamız için hala nedenlerimiz olduğunu fısıldıyor” dedi.

Y

unus Emre Enstitüsünün (YEE), yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) küresel çapta duygusal ve sanatsal dışavurumlarına ayna tutan Covidoscope projesi, internette Türkçe, İngilizce, Arapça ve İspanyolca dillerinde ziyarete sunuldu. Dijital ortamda yaşayacak olan Covidoscope koleksiyonunda, Türkiye, İngiltere, Rusya, Almanya, Hindistan, Avustralya, Meksika ve İran’ın da aralarında olduğu, farklı coğrafyalardan sanatçı, kurum veya girişimcilerin salgın dönemi ortaya çıkardıkları eserler yer alıyor. DIJITAL HAFIZA Sanat yoluyla meydana getirilen “dijital hafıza” çalışması olan projenin danışmanları arasında “İnsan Duyguları Kitabı”nın yazarı Dr. Tiffany Watt Smith, tarihçi, çevirmen, yazar Saadet Özen ve psikiyatr Prof. Dr. Kemal Sayar yer alıyor. Kovid-19’un zor dönemlerinde tüm dünyada oluşturulan eserlere özel hazırlanan kültür envanteri tüm dünya insanlarına açık kaynaklı bir arşiv imkanı sunarken, diğer taraftan koleksiyona yeni ürünler katılmaya devam edecek.

Dijital ortamda yaşayacak olan Covidoscope koleksiyonunu www.covidoscope.org’da farklı şekillerde gezmek mümkün olacak. Dünya haritasında bir güzergah belirlenerek ya da duygulara ve temalara göre düzenlenmiş, kültürel arka plana dair verilerin de bulunduğu galerilerde izleyici kendine bir yol çizebilecek. BELLEĞIMIZI TAZELIYOR YEE Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, projeye ilişkin yaptığı açıklamada, ismin “çiçek dürbünü” olarak tanımlanan “kaleydoskop”tan ilham aldığını belirterek, salgın dönemini özel bir mercekten göstermek istediklerini dile getirdi. Ateş, projeyle duygular ve sanat gözüyle salgın dönemine ayna tutmak istediklerini belirterek şunları anlattı: “Kaleydoskop’ta aynaların birbirine yansımasıyla renkli ve ahenkli bir görüntü ortaya çıkıyor. Bu sefer bu zorlu dönemi atlatmak için kendi ruhlarına ve çevrelerine ayna tutan sanatçılar sayesinde renkli ve ahenkli bir görünüm oluşuyor. Biz de bu görünümü Covidoscope’la yansıtmak, iyilik ve güzelliği paylaşmak, umut ve

dayanışmayı çoğaltmak istedik. Çok çeşitli sanat dallarından örnekler, insanların birlik ve dayanışmasını gösteren farklı girişimler, sınırlı şartlar altında sanatın sürdürülebilmesi için üretilen yeni yaklaşımlar ve çok farklı bakış açıları, Covidoscope seçkisinde yer alıyor.” UMUTSUZ DEĞİLİZ Projenin danışmanlarından Kemal Sayar ise insanlığın, ortak bir kader etrafında kenetlendiği karantina günlerinde, insanın hayal gücünü ve umut edebilme yeteneğini gözler önüne serdiğini dile getirerek, şunları ifade etti: “Biz insanlar belki başımıza gelen olayları seçemiyoruz ancak o olaylara hangi tepkiyi verebileceğimizi seçebiliyoruz. Covidoscope unutkanlık çağında belleğimizi tazeliyor ve umutsuzluk çağında, insanın içindeki iyiliğe inanmamız için hala nedenlerimiz olduğunu fısıldıyor.” GÜLSE BIRSEL DE VAR Koleksiyonda, Türkiye’nin yanı sıra 40’ın üzerinde ülkeden eserler yer alıyor. Gülse Birsel’in kaleme aldığı ve başrol oyuncusu olduğu “Jet Sosyete” dizisinin, salgın

döneminde, karantina şartlarında, evlerde çekilen bölümlerinin hikayesi de koleksiyonda “Umut” ve “İyilik” galerilerinde mizah yoluyla dayanışma bakış açısıyla ele alınıyor. Ayrıca koleksiyonda Resul Ertaş, Ertan Atay ve Gülnihal Küpeli’nin de dikkat çeken maskeli çalışmalarına yer veriliyor. Fransa’da yaşayan Türk aktör Fırat Çelik’in yeğeni Ozan’la birlikte karantinada evlerinin bahçesinde çektikleri ve sosyal medyada büyük ilgi gören dans performansları ise bir başka Türk yapımı olarak koleksiyonun “Neşe” galerisinde bulunuyor. YERYÜZÜ DOKTORLARI Covidoscope’ta ayrıca, salgın döneminde sıkça örnekleri görülen yardımlaşma, dayanışma ve iyilik hareketlerine de özel bir yer ayrıldı. Bu yöndeki girişim ve etkinlikler de estetik dışa-vurumlar olarak değerlendirilerek koleksiyona alınıyor. Bu kapsamda Türkiye merkezli Yeryüzü Doktorları Derneğinin salgın dönemindeki özel destek kiti kampanyası da “İyilik” galerisinde görülebiliyor.


T

18 Agustos 2020 ğ

R LEZZETLI TARIFLE

24

rkısh NEWS PRESS

.

YEMEK&HOBI

BU HAFTA BİRAZ AĞZINIZI TATLANDIRACAK BİR ETKINLIKLE KARŞINIZDAYIM

Kovan kovan lezzet

RK FATMA GEwNspreÇssT.coÜm.au

T

info@turkishne

Güzel Türkiyemizin tadı; ağzımızda enfes bir lezzet bırakan çeşit çeşit yöresel ballarıdır... Tescilli Ardahan Çiçek Balı da bunlardan biri. Üreticiler bizim için balın sağımı için gece gündüz mesai yapıyor. Bu sene yağışlardan dolayı biraz kayıp yaşayan arıcılar, organik balın kilogramını ise 100 liradan satıyor.

ürk Patent ve Marka Kurumunca coğrafi işaretle tescillenen “Ardahan çiçek balı”nda sağım heyecanı yaşanıyor. İlkbaharda zengin floraya sahip yüksek kesimlerindeki yayla ve dağlara bırakılan kovanlarda organik üretim yapılan bal, kent ekonomisine önemli katkı sağlıyor. EŞSİZ DOĞANIN AROMASI Kendine özgü aromasıyla bilinen balın ilk sağımı yapılmaya başlandı. Ardahan Arıcılar Birliğine üye 750 üretici, 45 bin kovanda sofraları tatlandıracak balın tatlı yolculuğu için mesai yapıyor. Arıcıların, gün içinde başladıkları ve gece geç saatlere kadar sürdürdüğü bal hasadında, körük dumanı eşliğinde toplanan peteklerin önce üstündeki sırları alınıyor. El arabasıyla depoya taşınan peteklerin sağım makinesine konulmasıyla süzülen bal burada kavanozlara dolduruluyor. KAFKAS ARILAR YAPIYOR Dünyanın en önemli 4 ırkı arasında yer alan Kafkas arısının binden fazla bitki nektarından topladığı “Ardahan çiçek balı” kalitesiyle de adından söz ettiriyor. Türk Patent ve

Marka Kurumunca coğrafi işaretle tescillenen yöreye özgü bal, bu yıl da kilogramı 100 liradan satılıyor. Ardahan Arıcılar Birliği Başkanı İlhan Evliyaoğlu, bal sağım sezonunun büyük bir heyecanla başladığını söyledi. Geçen yıla göre beklenen verimi göremediklerini ifade eden Evliyaoğlu, şunları

dile getirdi: “Geçen yıla göre çok ciddi bir düşüş var. Bu bölge bölge değişebiliyor. Bazı kovanlarda yüzde 80’e varan bir kayıp söz konusu. Bunun en büyük nedeni mayıs yağmurları. Bu yıl etkisini fazla gösteren mayıs yağmurları bala ve polene çok ciddi zara verdi.” Evliyaoğlu, bal sağım sezonun

kısa sürede tamamlanmasının beklendiğini belirtti. UMUTLAR GELECEK SENEYE Çataldere köyünde arıcılık yapan Büşra Bilgin de bu sezonda balda bekledikleri verimi alamamanı dile getirerek şöyle konuştu: “Bizde de istenilen verim alınmadı. Verim anlamında bölge olarak birçok noktaya göre daha iyi durumdayız. Çok mu kötü, hayır. Yani ne çok kötü ne de çok iyi. Ancak beklediğimiz verim alınmadı. Geçen yıl ortalama bir kovanda alınan bal 13 kilogram iken, bu yıl 7 kilograma kadar düştü. Bizden daha kötü olan arıcılar var. İnşallah gelecek yıl verim artar, ümidimizi yitirmiyoruz.” Bilgin, geçen yıl sarıya yakın olan bal renginin bu yıl çiçek farklılığından kaynaklı daha çok kırmızıya yakın oluştuğunu sözlerine ekledi.

ÇÖREK OTU YAĞI, TÜM DERTLERE DEVA! Çörek otu yağı nedir? Faydaları nelerdir? Hangi hastalıklara iyi gelir? Şifa deposu çörek otu yağı ile ilgili bilmeniz gereken her şey... l Diyabet diğer bir adıyla şeker hastalığı için de faydalıdır. l Kan damarı duvarlarının esnekliğini arttırmaya yardımcı olur. l Kronik yorgunluğa iyi gelir. l Safra kesesi taş oluşumu ve böbrek taş oluşumuna karşı etkilidir. l Dolaşım sistemine yarar sağlar. l Cinsel gücü arttırıcı etkisi vardır. l Ateş düşürmeye yardım eder. l Amfizem rahatsızlığına karşı kullanılabilir. l Kan basıncını ve yüksek tansiyon yani hipertansiyonu düşürür. l Kolesterolü düşürücü etkisi de vardır. Kolesterolü dengeler. l Vücudun bağışıklık sistemini güçlendirir ve hastalıklara karşı direnç sağlar. l Diş ağrılarını geçirmeye yardım eder. l Gebelikten sonra emzirme dönemini arttırır, doğum yağmış annelerde süt artışı sağlar. l Romatizma ağrılarını dindirir. l Kanı sulandırır. l Eklem ağrıları, artrit ve romatizmaya iyi gelir. l Uykusuzluk çekiyorsanız şifayı çörek otu yağında bulabilirsiniz. l Kas ağrıları için bir çay bardağı çörek otu yağı ile masaj yapabilirsiniz. l A, B, ve C vitaminlerinin yanı sıra kalsiyum, potasyum, magnezyum ve çinko gibi değerli bileşenleri içerir. l Yaraları iyileştirici özelliği vardır. l İltihap giderici ve idrar söktürücüdür l Cilt hastalıklarını tedavi edicidir. l Antioksidan özelliğe sahiptir. l Zayıflamaya yardımcı olur. l Hazmı kolaylaştırır. l Mikrop ve virüslere karşı koruyucudur. l Baş ağrısına iyi gelerek baş ağrısını geçirir.

l Bağırsak kurtlarını düşürücü etki yapar. Bağırsak parazitlerini geçirir. l Sindirim sistemini rahatlatır. Gaz giderici özelliği vardır. l Kabızlığı gidermeye yardım eder. l Dizanteriye karşı fayda sağlar. l Hemoroid yani basur için de iyileştirici özelliği vardır. l Burun tıkanıklığını giderir. l Astım yada alerjik reaksiyonları olan kişilere de fayda sağlar. l Bronşit ve öksürüğe iyi gelir. Özellikle kış hastalıkları olan nezle, grip için etkilidir. l Inflamasyon azaltir NASIL TÜKETİLMELİDİR? l 2 kez bir çay kaşığı; sabah kahvaltıdan 20 dakika önce, ve yatmadan önce alınır. l Soğuk pres şeklinde üretilen, koruyucu, katkı maddesi olmayan ve karışım yağ içermeyen çörek otu yağı tercih edilmelidir. l Açıldıktan sonra güneşin görmediği yerde tutulur.

NEREDEN TEMİN EDİLİR?

Çörek otu yağımız soğuk pres makinelerinde üretilmektedir. Ayrıca taze Türk kahvesi çekilir. Adres: Shop 2/184-186 Haldon St, Lakemba NSW 2195 Phone: 0416 143 342 ALTIN KÖPRÜ VIDEO Adres: 4 Civic Rd, Auburn NSW 2144 Phone: 0296 432 184

50 ml: $20 5 100 ml: $3 0 250 ml: $7

*ADVERTORIAL

A

klınıza gelebilecek her türlü hastalığa karşı koruyucu görevi gören çörek otunun faydaları saymakla bitmez. Pek çok sağlık sorununa iyi gelen bu şifalı bitki günümüzde de yaygın olarak kullanılmaktadır. Üzerine en çok bilimsel araştırma yapılan bitkilerden biridir. ÖLÜMDEN BAŞKA HER DERDE DEVA! Türkiyemizde çörek otu diye bilinen ‘Nigella Sativa’nın ölümden başka tüm dertlere deva olduğunu bize sevgili Peygamberimiz (s.a.v) tarafından 1400 sene önce, bildirmiştir. Tarih boyunca tıbbın gözde bitkilerinden biri olmuştur. ÇÖREK OTU YAĞININ FAYDALARI l Kansere karşı koruma sağlar. Prostat ve meme kanserini yavaşlatır, akciğer kanserine karşı da koruyucudur l Mide bulantısı ve ağrıları için bire birdir. l Kalbi korur. l Sinüzite iyi gelir. l Saçların yapısını korur ve saçların kolay, sağlıklı uzamasına yardım eder. l Saç dökülmesini önler, saçların erken beyazlamasını engeller. l Sinir, stres depresyon ve gerginlikten uzaklaştırır.


T

BULMACA Olta ipi

Kurtuluş

Bir baharat türü

Derme çatma kulübe

Apartman top.

Neden, niçin Yüzün bir kısmı

İst. bir semt

Yardımcı yemek Yazgı melekleri

Kitap ilmi

Bir orman ağacı Kalsiyum'un remzi

Matematikte bir sayı

Arslan (a)

Kırmızı

Bir bölgemiz Namaza çağrı

Engel

Teşvik sözü

Çorba kabı Dilek, arzu

Radyum'un remzi Yüzakı kuruluşumuz

İşaret, iz

Şan Esmaül Hüsna'dan Berilyum'un remzi

Lutesyum'un remzi

Makaleler

Spor ayak- Fiyat yazısı kabı alt çivisi

Hasım olma hali

Kurtuluş

Hz. İsa (as) doğumu

1

Kötü

Bir peygamber

Kepaze

İftira

Dişin bir bölümü

Endüstri

Mağara

Arslan (a) Bir kadın adı

Kışla kapısı

Umumi

Bir kadın adı

Bir binek hayvanı

Bir çiçek

Azot'un remzi

Dayanıklılık

Anılar

Üzüm kütüğü

Yerinde olma, uygunluk

Cerrahi müdahale Cet

Verimsiz toprak

Örfler (a)

Bir tür başlık

Yapma

Nikel'in remzi

Kadın hacı

Hatıra

Son durum

Bir cilt

Bel kayışı

Telefon alıcısı

Tv istasyonu Bir erkek adı

5

Çatı

Tayin

25

18 Agustos 2020 ğ

Üsküdar'da bir semt

İşte

Demir'in remzi

rkısh NEWS PRESS

Keçi sağan

Kesin Sun'i kehribar

Gayret, sabır Karışık renkli

2

Bezelye Gelir 3

Adam (İng.)

Vasıf

Gomalaka Aletler

Madeni

Bir ilçemiz 4

Ceza

Fazlasıyla

Böyle, böylece

Bir ünlem

Ağrı Dağı (Ermenicede)

Gemi barınağı

Eğme Bir gezegen Edebi bir tür

Akıtma

Bir av hayvanı

Telefonda ilk söz

Bir tembih sözü

Kazanılan el alışkanlığı

Deniz paşası

Kör Açıklama

Macar sucuğu Oyun içinde oyun Ezanla ilgili Aletler Bir nota

Mitoloji

Kelimenin bölümleri

Bir nota

Soy, sop Peki anlamında

İdareyle ilgili E.Mısır'da bir put

Soylu

Yurt Bir kadın adı

Onarım

İçten

Ara sıra

Selenyum'un remzi

Bizmut'un remzi

Tanıtıcı işaret Kıymetli bir maden

İnce, kibar Kısa ve enli kılıç

Bir yar. fiil (İng.)

Özür dileme

Kusur

7

Bir sayı

Emir verme

Sicim

Bir bağlaç

Atkı

Ayna (F)

Bir nota

En kalın erkek sesi Kıymetli bir ağaç Uzaklık işareti

2

3

4

5

6

8

9

Çok bilmiş

Taneli bir meyve Farsça Li anlamında son ek

10

Beyaz

Kareli kumaş

7

Bir nehrimiz

9

Eski devirlere ait Uçak ve gemilere yol bildirimi

1

Ölüden arta kalan

Bir nota

Romanyalı

Musikimizin ünlü bir bestekârı

Bir ünlem

Boyut 8

Bir cins pamuk

ŞİFRE SÖZCÜK

İhtiyar

Fena, kötü

Ceylan

Bir renk

Milli Eğitim Bakanlığı

Kelime bilgisi Ayak direme

Azarbeycan'ın başkenti

Sabancı'nın remzi

Bir peygamber

Yetmeyen

İkinci çoğul şahıs Bir erkek adı

Çaput

Kuruş

....dileyene kılıç kalkmaz

Kalabalık

İngiltere'de bir ağırlık ölçüsü

Caddelerde süslü kemer Baryum'un remzi Bir olumsuzluk eki

Ermiş

İsyan eden

Bir erkek adı

Sınır

Kumaştan yap. bir işlem

Yük gemisi

Dinsiz

Itırlı bir bitki İlkel nehir taşıtı

Tamamlama

Göğüs

Eşik

Mektup

Zan

Bir cins yumuşak toprak

Tanıtıcı mühür

6

İlçe

Haksız yere

Çirkin, tuhaf

Hitit

Gaye

Tropik bir meyve

Didişme

Kabul etmeme

Yardımcı Dört tarafı denizlerle çev. kara

Aşağılama

Ritüel

Tir

10


26

Editor: Davut Kılıç Auburn FC

18 Agustos 2020 ğ

Hikâyelerinizi Bana Yazın: david.kilic@hotmail.com

T

rkısh NEWS PRESS

SPOR

BILAL HOCA’DAN

KULÜBE MORAL

K İBRETLİ R ÖYKÜLE

Dünyanın ucunda bir gül açılmış...

A

C

AFC’yi ziyaret eden Bilal Aksoy’a AFC Başkanı Sebahattin Taş, Talip ve AFC Başantrenörü Murat Kıvrak eşlik etti. Bilal Hoca daha önce de kupa sevincimize ortak olmuştu. umartesi günü Auburn FC Futbol Kulübümüzü ziyaret ederek oyuncularımıza moral veren Sydney İdari ve Sosyal İşler Ataşesi Bilal Aksoy, 2009 yılında Auburn Gelibolu Camii’ne din görevlisi olarak görevlendirilmişti. Üstün hizmetlerinden dolayı 2018 senesinde bu kez İdari ve Sosyal İşler Ataşesi olarak atanmıştı. Görevinde başarılar dileriz... KAPIMIZ HERKESE AÇIK Kulübümüze nazik bir ziyaret gerçekleştiren Bilal Aksoy, AFC Başkanı Sebahattin Taş ve Yönetim Kurulu Üyeleri ile güzel bir vakit geçirmiş olduk. Oynanan maçları da beraber izleme fırsatı bulduk. Bilal Hocanın ziyareti bizleri memnun etti, diğer dernek başkanlarını da bekleriz,

Auburn FC Genç Bayan Takımı

AFC 14 A Takımı Kalecisi Bilal Aslan kulübümüzün kapısı her zaman açık, buyursun gelsinler bizleri mutlu etmiş olurlar. Maçlara dönersek. Bu hafta AFC sahası dolup taştı! Maç üstüne maç, tam 12 maç yapıldı. Bilal Hocamızın aya uğurlu gelmiş olmalı ki takımlarımızın çoğu galip geldi. İKRAMLAR MÜKEMMEL Bu arada, kantinde görev alan bayan Yönetim Kurulu Üyelerimize, AFC 30 Üstü Bayan Takımının kıymetli sporcularına ve ocak başında her zamanki gibi Salih kardeşimize sonsuz teşekkürlerimizi iletiyoruz. Maşallah herkes lezzetli ikramlardan memnun... İşte bu haftanın sonuçları! Cuma akşamı: l 30 Yaş Üstü AFC Bayan Takımı Doonside Hawks: 4-0 l AFC 10 Yaş Takımı - Newington Gunners: 3-0 l AFC 11 Yaş Takımı - Lidcombe Waratah: 5-1

Newton’a Kur’an hediye ettiler n Trabzonspor’un çiçeği burnunda yeni Teknik Direktörü Eddie Newton’a Kuran’ı Kerim, seccade ve tespih hediye edildi. Trabzonspor’un yeni hocası Eddie Newton eşi Zeliha Kılıç’ın memleketi Konya Kulu’da büyük bir coşkuyla karşılandı. Müslüman olan İngiliz vatandaşı Eddie Newton’a burada

Kuran’ı Kerim, seccade ve özel tespih hediye edildi. KONYA İSLAM KENTİ 47 yaşındaki bordo-mavili çalıştırıcı da, kendisine sunulan özel hediyeler için herkese tek tek teşekkür ederek Konya’nın adeta bir İslam merkezi olduğunu ve bütün dünyada tanındığını söyledi.

l AFC 12 Yaş Takımı - Holroyd Rangers: 2-0 l AFC BLK - Merrylands SFC 13 Yaş Takımı: 0-5 l AFC 14 Yaş Beyaz Takımı - WHT Auburn District: 1-1 l AFC 14 Yaş Siyah Takımı Merrylands SFC: 4-1 l AFC 15 Yaş Takımı Wentworthville Uniting FC: 3-2 l AFC Genç Erkek Takımı - YTH Guildford McCredie: 3-4 l AFC Karışık Yaş Erkekler Holroyd Rangers: 4-1 l AFC Süper Lig WHT - Holroyd Rangers: 5-0 35 YAŞ ÜSTÜ BAYERN GİBİ l FC 35 Yaş Üstü Erkekler Regents Park: 10-2 l AFC 45 Yaş Üstü Erkekler Beyaz Takımı - BLK Dundas United 0-4 l AFC 45 Yas Üstü Erkekler Siyah Takımı-WHT Dundas United:4-3 Pazar günü: l AFC 16 Yaş Genç Kızlar Takımı Minchinbury Jets: 1-1 l AFC Genç Bayanlar - Prospect/ Plumpton: 1-2 Auburn FC 8 ve 9 Yaş Grubunun maçları dışarıda idi ve sahanın yaş olmasından dolayı maçları ertelendi. Bu haftalık da bu kadar. Haftaya tekrar sporla buluşuncaya dek sağlıkla ve hoşça kalın!

dam 48 yıl önceki ilkokul öğretmenini parkta görünce, utanarak yanına yaklaşıp “Hocam beni tanıdınız mı?” dedi. İhtiyar öğretmen: - Hayır tanımadım. Adam: - Hocam nasıl tanımazsınız!.. Ben ilkokul öğrenciniz M....a. Hocam sınıfımızda bir arkadaşın saati kaybolmuştu. Ben almıştım. Siz de “Herkes kalksın ve ellerini tahtaya dayasın, arama yapacağım” demiştiniz. Ben utanmış ve çok korkmuştum. Sizin ve arkadaşlarımın yüzüne nasıl bakacağım diye soğuk terler döküyordum... Sizden bir komut daha geldi. “Şimdi herkes gözlerini kapatsın.” Ortalarda bir yerdeydim. Aranma sırası bana gelmişti. Saati cebimden sessizce almış, devamla, aynı sessizik içinde son arkadaşa kadar aramayı sürdürmüştünüz. Sonra bizi yerimize oturtup bana ve hiç kimseye hiç bir şey söylemeden saati sahibine vermiştiniz. Büyüdükçe içimde büyüttüm bu davranışınızı... Hocam ben şimdi 60 yaşındayım. Düşünüyorum da şu hayattaki en büyük dersi, o gün sizden almışım. Her aklıma gelişinde sarsıldım ve her aklıma gelişinde kendimi sizden kalan erdemin koruyucu gölgesinde hissettim. “Utancı bilerek yaşamak korkunç... Daha da korkuncu, bilerek yaşatmak.” derler.. Hocam siz bana o utancı yaşatmadınız. Yaşasaydım unutur muydum, doğrusu bilmiyorum. Ama beni utandırmamanızı hiç unutmadım Hocam. Şimdi hatırladınız mı beni? İhtiyar öğretmen yan yana oturdukları bankta öğrencisine yaslanarak: - “O olayı ertesi gün unutmuştum ben. Şimdi sen anlatınca hatırladım. Sizlere “Gözlerinizi kapatın” dediğimde ben de gözlerimi kapatmıştım. O yaştaki her çocuğun düşebileceği yanılgıya düşen öğrencime karşı içimde bir yargı oluşsun istememiştim. O sen miydin? Bilmiyordum, Nasılsın?..”


SPORT

F

T

FOOTBALL

DYNAMICS OF FOOTBALL MAY CHANGE WITH 5 SUBSTITUTIONS

ollowing FIFA’s advice in May, most football leagues allowed teams to change five players instead of three. Back in the day, the rule was introduced with player welfare in mind, as teams had to stop training altogether for two months. The rule gave managers the ability to use their players more flexibly by being able to change almost half of the team. Since the rest of the season after the original COVID-19 outbreak was such a mess, this change did not seem to make a huge difference in terms of the dynamics of the game. However, it is very likely that teams will devise plans to utilize this new path after doing proper preseason camps. The temporal division of the game will have more importance, and the strategies will be even more elaborate. FIFA extended its advice of keeping the five substitutions last month and most of the top leagues have either accepted this advice or are expected to follow suit. Some argue the tight schedule awaiting teams next season and the relatively short preparation period still pose a risk for player’s welfare. Notwithstanding the fact that the situation is still far from optimal, I think it is clearly better than where we were in May. The coronavirus figures are not getting better and the likelihood of fans getting back to stadiums is low, but still, there is more predictability today compared to two months ago. This will allow teams to conduct better

preseason camps and to prepare themselves to become mentally stronger for the next season. Then, managers will have a more stable ground to play on with the new five substitution rule. In this approach, you could completely change either your offensive or defensive line depending on your strategy. Even though it is radical and risky to do so, it still gives a huge playing ground for managers to divide their manpower into two halves and utilize 100% of some of their players in just one half. Managers might start dividing their game plans into two parts rather than having a single grand strategy. The possibility to change the course of the game through substitutions was really low with three substitutes as managers tended to save their subs for the last 30 or 20 minutes in case of injury or red cards and to keep at least one until the final minutes of the game. In addition, even if they took the risk and changed three players early in the game, there were always seven more players (except the goalkeeper) who had been playing since the first whistle. The new rule allows managers to refresh half of their team at any given time. They might change three in the halftime and two more in the 75th minute. They can try to shape the game in their favor at least two times, which would make them more daring in their strategies. It is very possible that most managers will start with aggressive strategies, drain the

rkısh NEWS PRESS

27

18 August 2020

SELECTION

ÜMIT UYAR umiiuyar@hotmail.com

energy of some of their players, and then refresh them without taking too much risk. Given the fact that both teams are capable of doing so the quality of the competition would most likely increase. Like in basketball, where players rest for a while before coming back into the game, football might also become a more eventful game in the next season. Furthermore, both teams having five substitutions will make the timing of these substitutions very crucial. Let’s say a team puts in three substitutions in the 60th minute and their opponent waits five or 10 minutes to respond. In this case, five or 10 minutes might seem unimportant, but the difference between the stamina of the new players and their opponents would create a huge difference when a group of substitutions is put in together. This difference might result in sudden changes in the game, making substitutions a true breaking point in the game. We might start to divide the game in our heads not only as the first half and second half but also before and after a group of substitutions are put forth. After one manager makes his or her move, the other manager will have the upper hand as he or she will play his cards, while his or her opponent has fewer subs to change and the team begins to get tired. It was nearly impossible to create the same effect with three substitutions, but with five, we might watch a more basketball-like, eventful, and strategic game of football.

NBA

Black Mamba’ jerseys in honor of Kobe Bryant in playoffs for Lakers

BAYERN GOL OLUP YAĞDI

Son Kartal Mensah oldu n Süper Lig’de yeni sezon hazırlıkları sürürken, yeni transferler de peş peşe gelmeye devam ediyor. Son olarak Beşiktaş, Kayserispor’un 25 yaşındaki Ganalı orta saha oyuncusu Bernard Mensah’ı transfer etti. Mensah, Kayserispor formasıyla geride kalan sezon Süper Lig’de 25 maça çıkıp, 5 gol attı ve 8 golün de pasını verdi.

8-2

a n o l e c r Ba a y a y n ü d u! d l o l i z e r

the legend into the playoffs. LAKERS AND BUCKS FAVORITES TO WIN IT ALL The Lakers clinched the top seed in the Western Conference, despite only winning just three out of eight games in the bubble, to reach the playoffs for the first time since 2013 and face the Portland Trail Blazers in the first round. Most suggest the Lakers are not the best number one seed in the west however they have plenty of firepower with James & Davis. Laker’s biggest threat has to be fierce crosstown rivals the Clippers who are wellcoached with a deep roster and plenty of firepower too ( Leonard, Goerge ). In the East Reigning MVP, Giannis Antetokounmpo helped Milwaukee Bucks become the team to secure a play-off spot earliest in NBA history in February. They go into their first-round series against Orlando Magic with a 56-17 record - the best overall record in the league as they aim to secure their first title since 1971. The Bucks also have some stiff competition from defending champions Toronto Raptors and a well-organized Boston Celtics.

n Finally, the NBA Playoffs are here with 16 organizations will battle for the most prestigious basketball rings which will mean they will be crowned world champions & The Los Angeles Lakers could be sporting an old jersey with a very new meaning in this season’s NBA playoffs. If the Lakers advance past the Portland Trail Blazers in the first round, the team plans to wear its “Black Mamba” jerseys in honor of the late Kobe Bryant in the following rounds due to reports via the league. Long before the coronavirus pandemic swallowed the NBA season, the death of Bryant, his daughter Gianna and seven others were the story of the NBA season, so it’s only natural the Lakers would want to carry a tribute to

GEÇEN HAFTANIN ÇÖZÜMÜ S F İ N R A M K E K H İ

Mızmız

Hüzünlü

Pulculuk

Ehliyet, vasıf

Kışla kapısı Hoş koku

Sebze, meyve satıcısı Bir çeşit pasta

Geometrik bir şekil Eti

Dört tarafı Balkanlarda sularla çev. bir şehir kara

K

Bir tür peksimet

U

EFA Şampiyonlar Ligi’nde Barcelona’yı 8-2 yenerek yarı finale yükselen Bayern Münih, organizasyon tarihine geçen unutulmayacak skorlardan birine imza attı. Şampiyonlar Ligi’nde oynadığı gollü maçlarla hatırlanan Bayern, farklı Barcelona galibiyetiyle ilkleri yaşattı. Münih ekibi, ligde grup aşamasından sonraki bir eleme maçında 8 gol atan ilk takım oldu. BAYERN MÜNİH TARİHE GEÇTİ 10 golün atıldığı müsabaka, eleme turlarındaki en gollü, Şampiyonlar Ligi’nin ise en gollü 3. maçı oldu. UEFA Şampiyonlar Ligi’nin 1992-1993 sezonundan itibaren güncel formatına geçmesinden bu yana en gollü müsabaka, Borussia Dortmund’un Le-

Körfez

gia’yı 8-4 yendiği maç oldu. En gollü ikinci maçı ise Monaco’nun Deportivo’yu 8-3 yendiği maçtı. Turnuvanın eski formatındaki en gollü müsabaka ise,1969-1970 sezonunda Feyenoord’un Reykjavik’i 12-2 yendiği maçtı. Beşiktaş’ın 2007’de Liverpool’a 80 yenilmesi ve 2015’te Real Madrid’in Malmö’yü aynı skorla yenmesi de en faklı yenilgiler olarak tarihe geçmişti. TEKNİK DİREKTÖR KOVULDU Öte yandan, İspanya’nın Barcelona Kulübünde yönetim kurulu dün acil toplanarak, 2022 yılı haziran ayına kadar sözleşmesi bulunan teknik direktör Quique Setien’in görevine son verdi. İspanyol basını ise, Barcelona’nın yeni teknik direktörünün Ronald Koeman olacağını iddia etti.

A D A

R İ

4

Boyun eğme

Alakok

Ufuklar

Başıboş

Yurt

Hatırlama

Bir cins iri at

Kademe

Bir ilimiz

K

A D Ş A D A H M İ D A İ S O D R A K A M K E

Padişah İç işleri

5

Bir kadın adı

Rusça evet

Devam ettirme

Maden suyu

Barınma

Ekin biçme aleti

Bir gaz

Fotoğraf mak.

Ünlü bir tarih ve fikir adamımız

ŞİFRE SÖZCÜK

Zihin

2

Zehir

Elbiselerde boyun kısmı

Kırmızı

S İ Y A S A L

Bir ilimiz

Muz (İng.)

K A L A A R T A M G A U N R A M B A A K İ A N R E A

P

Teşvik sözü Kavgayı ayırma Bir ilçemiz

H A

Bayan omuz atkısı Demir yolu

R A Y

E N E M Z İ Y R A B A N Kamuflaj

Ölüden arta kalanlar

Hasta

Sözün kısası

Bayrak

Baryum'un remzi

A

S

İ

Ş A L

Bir cins iri zeytin Bir erkek adı

K A L A M A T A

L A M B İ E Y E A N

Boş söz

Devlet başkanına itaat

Beyaz

Ben (a)

T

E

Ağaç püsü

Ş M A A M A L A Y A R K B K O O R

Tokat

Bir soru şekli Kamer

Bir tür kumaş

Nisbet

A

8

A A Rey

O İ Eğme

U Bir alan ölçüsü

İ

Rey

Vücuttaki sıvı şişkinliği Beyaz

Nazik Kötü

Kekemelik

Bir tür çerez

10

Adam (a)

Atın ayakkabısı

Bir kadın adı

Bay (İng.)

Bir devlete ait simge

S.Arabistan'da bir şehir İdarenin fiyat tesbiti

A R M A

N A R H

Kraliçe Sanki

En fazla

A Ö D Z E E T T A

Hülâsa

İyot'un remzi

İ Deniz paşası

İ

Rezillik Oto lambası

F A R

Bilgisayar hafızası Müslümanların ibadethanesi

S R E C E Z A M E M N İ N E İ F R E Z E A M İ R N A Kötek

Neden, niçin

Şeddat'ın bağları

Çocuk doğurtan kadın Demir'in remzi

Bir ilçemiz

Bir makam Mağara

14

Bir kadın adı

A A M İ U P A T R A B E L A L E R A B A L Z A N

Bir ajans

Namus Ter, buhar

A R A K

Sicim

Şişkinlik

Bir yar. fiil (ing.)

Sayı yazısı

Arızalar

Yara bakımı

U

Geçici nikah

Alkolle müc. merkezi

Dudak (F)

11

A T A K

Araba düdüğü

Bir ünlem

Cefa

Kısa hatırlatma yazısı

Vilayet

Radyum'un remzi

7

Türkiye Atom Enerjisi Kurumu

S O H B E T L E R

İ

1

4

5

6

15

8

9

10

11

12

13

14

Bir tür aydınlatma

Devletin kasası

Hamle

Şehzade eğitmeni

A L R E M T U K M A M R U H T A E Z N İ O R N T A E Kuzu sesi

Bir erkek adı

Bir put

K A T

T A K A T İtalyan parası

L İ R E T

Mamul hale Bön, aptal getirme

Kayıp kıta

H

7

Hz. Peyg. damadı

Yaşlı

İ

3

R A Z A K İ

Yemeklerin tadı ....

T A R 2

Derman

Bir üzüm çeşidi

Bebek yemeği Ayıplama sözü

Bilmişlik taslayan

Bir kadın adı

Yakın olmayan

Hacda, umrede ihram giyilen yer

Sükûnet, sağduyu

A U

Bakış

Mısır'da bir nehir

K B A E M U U R Z A A N K

Pus

Ü

Altının remzi

K İ L İ S

Vezirlik makamı

Nam, şan

Bir nota

Bir ilimiz

A K A R A T

Bir kadın adı Bir harfin okunuşu

N T A T İ Z A İ M A L T A R İ A R N S İ M A M T İ D A

Bir gezegen

M U L T A E N A A K

T A L İ M A T

Uzaklık işareti Kıymetli bir maden

Özür dileme

Müzik yazısı Bir kadın adı

O yer

S A R A Y

Bir binek hayvanı

Büyük, yüce

9

İcar

Üste sunulan mektup

Sakin, huzurlu

N

Padişah konutu

Mahşer yeri

E N A N O L İ Y A Y R E K B A T E A M D O N E R A M A L T

Üye Fecr vakti Şiirde tekrar kısmı

N

Tufeyli

Benlik

C A N A

A S İ T A

Sert rüzgar

K

Sevgili

Eşik

Bizmut'un remzi Bir çeşit kömür

A

Buyruk

Kainat

Bir kürk hayvanı

Asya'da bir bölge

K A N

D A

Rusça evet

Manda yavrusu

Tabanca (argo)

C

Deha sahibi

Politik

Lityum'un remzi

Garipler

Z A R A F E T

E V A H İ R

S E L M İ A V İ Y A K

Hacim

Cevher

N

T A H A R E T

1

Bir put

Bir nota

Hint mihracesi Kalay kaplı ince saç

E

V A Y E T Zariflik

Bir petrol ülkesi

T

3

Galyum'un remzi

Ehil, erbab

Kahve, çay içilen yer

Temizlik

Söylenti

Bir binek hayvanı Üzüm kütüğü

Tahta perde

Gökle ilgili

Hesap ilmi

İl

V İ G L A K O Y M E K A T C T A R A K A F V A Y A D R A

Memleket

Dünya futbolunun devi İspanyol Barcelona takımı, Şampiyonlar Ligi çeyrek final maçında Alman Bayern Münih’e 8-2 gibi tarihi bir skorla yenilerek büyük bir hayal kırıklığına sebep oldu.

L İ Y A K A T

H A Z İ N

13

6

S A L

A K Akıllı

Z E K İ

15

K.Kerim'de bir sûre

A L A K

12



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.