Turkish News Press - Issue 129

Page 1

Kalbimiz Can Azerbaycan’la

T

Gelibolu Camisi’ne geçmiş olsun ziyareti

rkısh NEWS PRESS

n Kardeş Azerbaycan’ın katil Ermenistan’a karşı verdiği mücadeleden zaferle çıkması için Sydney’de Azeriler ve Türkler gösteri yaptı.

17

SIZIN SÖZÜNÜZ

ELIF’IN MINIK ELIYLE

3 NOVEMBER 2020

DESTEKLER VE MEVLID-İ NEBİ COŞKUSU Sayfa 22-23’te

l www.turkishnewspress.com.au

K I L ’ 6 . 6 R İZMI EMLE DEPR DI! SARSIL

9

SYDNEY DIGITAL 985

MELBOURNE NORTH

SAAT 5-6 ARASI

SAAT 5-6 ARASI

FM 98.9 HAFTANIN 7 GÜNÜ WEST HER ÇARŞAMBA

4/5/11/1 H S I L G N E N I S NEW

2/17/27

Istrongly condemn the incident which recently took place at the Auburn Gallipoli Mosque NSW Government Geoff Lee Acting Minister for Multiculturalism

5

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

Europe’s horizon

11

Türk firması SAHARA bütün ödülleri topladı HABERİ EKONOMİ 13’TE

TUTUNDUK 8 kişinin hayatını kaybettiği İzmir depreminde enkazdan 65 saat sonra sağ kurtarılan 3 yaşındaki Elif, tüm Türkiye’nin umudu oldu... Küçük kızı kurtaran itfaiyeci, “Elif’i enkazın altından bir arkadaşımla aldık, benim parmağımı tuttu... Yüzünü temizledim, tozunu aldım. Parmağımı hiç bırakmadı. O Allah’ın mucizesi” dedi.

RADYOSU

IBRAHIM KALIN

HAYATA

Elazığ’dan sonra İzmir depremiyle büyük bir şok yaşayan Türkiye, erkazdan 65 saat sonra kurtarılan minik kızın bakışıyla teselli buldu.

SESİ

info@turkishnewspress.com.au 1300 917 566

. . T rkıye’nın

The Young Turk Revolution

Bu yıl emekli ol kazan!

SINEM TASLAK’IN YAZISI 17’DE

MURAT ÖZDAMAR’IN YAZISI 13’TE

Süper Lig’in yeni lideri Fener >SPORDA HABERLERI 8-9-11. SAYFA

Erdoğan: Yaralar sarılacak n Deprem bölgesine giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Depremden etkilenen İzmirli kardeşlerimizin yaralarını soğuklar ve yağışlar bastırmadan sarmakta kararlıyız” dedi.


2

3 Kasım 2020

T

rkısh NEWS PRESS

AVUSTRALYA JACINDA’NIN ÜLKESİNİN GÜNDEMİ

Yeni Zelandalılar ötanaziye ‘evet’, esrara ‘hayır’ dedi

en rahat ülkelerinden Yeni Zelan’da D ünyanın neler uğraşıyor!.. Ülkede ötanaziyi yasal ha-

T E Y I R U H M Avustralya’da CU coşkusu

T

ürkiye Cumhuriyeti’nin 97. kuruluş yıl dönümü, Avustralya’nın başkenti Canberra, Sydney ve Melbourne kentlerinde düzenlenen törenlerle kutlandı. Türkiye’nin Canberra Büyükelçiliği, Sydney ve Melbourne Başkonsolosluklarında, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla kutlama törenleri yaptı. Başkent Canberra

ve Sydney’deki törenlerde Atatürk anıtlarına çelenk konuldu, İstiklal Marşı okunarak şehitlere saygı duruşunda bulunuldu. KOVİD-19 GÖLGESİNDE Kovid-19 kısıtlamaları nedeniyle sınırlı sayıda katılımın olduğu Melbourne Federasyon Meydanı’nda gerçekleştirilen törende, İstiklal Marşı eşliğinde Türk bay-

rağı göndere çekildi. Kovid-19’a rağmen büyük bir kıvanç ve coşkunun yaşandığı törenlerde; ecdada dualar edildi, yeni nesillere ‘bağımsızlık’ aşılandı. Törenlere; Canberra Büyükelçimiz Korhan Karakoç, Sydney Başkansolusumuz Ali Sevim ve Melbourne Başkonsolosumuz Arif Eser Torun ile vatandaşlar katıldı.

le getirecek, halk oylamasına sunulan Yaşam Sonunu Seçme Yasası, vatandaşların yüzde 65,2’sinin evet, 33,8’inin hayır oyunu alarak kabul edildi. 19 Ekim’de yapılan genel seçimlerde vatandaşlara, ötanazi ile hayatlarına son verilmesi ile eğlence amaçlı esrar kullanımının yasallaştırılması hakkındaki görüşleri soruldu. Esrar kullanımını yasallaştıracak öneriye ise 53,1 hayır oyu ile karşı çıkan Yeni Zelandalılar, 46,1 kabul oyu alan tasarının yasallaşmasına onay vermedi. Bağlayıcı referandumda onaylanan Yaşam Sonunu Seçme Yasası, referandumun resmi sonuçlarının 6 Kasım’da açıklanmasının ardından bir yıl sonra 6 Kasım 2021’de yürürlüğe girecek. ÖLÜMCÜL HASTALIĞI OLANA İZİN Yasaya göre belirli sağlık sorunları bulunan 18 yaşın üzerindekilerin yararlanabileceği ötanaziyi gerçekleştirecek ilacın, bir doktor veya hemşire tarafından uygulanması sağlanacak. Yeni Zelanda vatandaşları için geçerli olacak yasadan ölümcül hastalıkları olan, tıbben 6 ay ömrü kalan ve “dayanılmaz” acıları olan insanların yararlanacağı öngörülüyor. İleri yaşta olmak, akıl hastası veya herhangi bir engele sahip olmak ise yasadan yararlanmak için yeterli görülmüyor.


Greenheart Solar Energy Designing Future Technology

Atilla Han /Sales Expert

MOB: 0426 500 067 E-MAIL: atillaakdeniz6@gmail.com WEBSITE: www.greenheartsolar.com.au

“Our Client”


4

3 November 2020

AUSTRALIA

Scientists discover 500 metre-tall skyscraper coral reef at Australia’s Great Barrier Reef

The detached reef, taller than the Empire State Building, was discovered at the northern end of the Great Barrier Reef off Cape York in Queensland

A

ustralian scientists have discovered a detached reef more than 500 metres high - taller than the Empire State Building - at the northern end of the Great Barrier Reef. The “blade-like” vertical reef about 130km off Cape York, Australia’s north-eastern tip, was found during a 3D seabed mapping exercise conducted from a ship owned by the Californian non-profit Schmidt Ocean Institute. Tom Bridge, from the ARC Centre of Excellence for Coral Reef Studies at James Cook University and the expedition’s principal investigator, said the reef was 1.5km wide at its base and rose half a kilometre to within 40 metres of the surface. It is the first large detached reef found in the area since the late 19th century when seven others were discovered over a 150km stretch of ocean, Bridge said. “It’s a big reef not to have known about,” he said. “What it highlights is how little we know about a lot of the ocean, even the Great Barrier Reef. The marine park is 344,000 square kilometres - bigger than many European countries - and only about 6 or 7% of that is typical shallow-water reefs. “We know more about the surface of the moon than we know about what lies in the depths beyond our coastlines.” Detached reefs are bedded to the ocean floor off the continental shelf but are not part of the main body of

the Great Barrier Reef. The newly discovered reef does not appear to have a lot of hard corals in its upper section, but has “an incredible abundance” of sponges, sea fans and soft corals, suggesting the area is rich in nutrients carried by strong currents and upwellings of deep waters. Bridge said the camera on the underwater robot used to explore the reef showed it was home to plenty of reef fish, including tiny hatchetfish and silvertip, and grey reef sharks. Video of the discovery from the robot, known as SuBastian, was livestreamed and posted on YouTube. “To not only map the reef in 3D detail but to also see this discovery with SuBastian is incredible,” the expedition leader, Rob Beaman, said. The discovery is likely to lead to years of study. The Schmidt Ocean Institute ship, the Falkor, is on a year-long exploration of oceans surrounding Australia. Scientists aboard the ship plan to continue mapping the northern Great Barrier Reef until mid-next month. The institute said earlier discoveries on the trip included what is believed to be the longest recorded sea creature, a 45-metre siphonophore, in a canyon off the Ningaloo coast in northern Western Australia. It said it had found potentially dozens of yet-to-bedescribed species, including black coral, sponges and scorpionfish.


rkısh AUSTRALIA IA STATEMENT T NEWS PRESS MED I strongly condemn the incident which took place at the Auburn Gallipoli Mosque

I

strongly condemn the incident which recently took place at the Auburn Gallipoli Mosque. It was disgraceful, offensive and not Australian. The NSW Government strongly condemns any form of violence and vandalism, which are never tolerated in our community. Places of religious worship are sacrosanct and the Auburn Gallipoli Mosque is a valuable member of our harmonious society. On behalf the NSW Government, I express my deepest sympathies to its members, our Australian Islamic community and

3 November 2020

5

YAŞAM KOÇUNUZ

TANYELİ İLE BİZ BİZE

cagritanyeli@icloud.com

İzmir depremi ve gaflet uykusu

M members of all faiths. NSW is the most multicultural state in our country and we have a rich and proud tradition of religious diversity. The support, understanding and tolerance we show one another during times

such as this cannot be understated. NSW Police are investigating the incident. NSW Government Geoff Lee Acting Minister for Multiculturalism

MUSIAD Sydney started new shared resources Program very cost effective of running Virtual office. If you are interested please call us on 1300 360 576 or email secretary-general@musiadsydney.com

erhaba sevgili okurlarım, maalesef yine gündemimizin ortasına ve yüreğimizi dağlayan İZMİR depremi haberi ile uyandık ve nerede olursak olalım acımız, endişemiz, korkularımız İZMİR’deki canlar için tek bir nefes oldu ve dualarımız niyazlarımız bir oldu. Rabbim bizi başka kötü günlere uyandırmasın, hepimizi felaketlerden korusun inşallah. Sosyal medyada kin ve cehaletle, insan hayatına önem vermeyen, merhametsiz birkaç insanın deprem yorumları ise bu kadar acının içine bir de öfke kabarttı içimizde, Allah insanların nefsinden bizleri korusun. Çok şükür ki sosyal medyada bu yorumları yapanlara resmî makamlar ulaştı ve kanuni olarak gereğini hemen yapıyorlar, bir nebze içimiz rahatladı. Dünya bir sınavdan geçiyor ardı arkası kesilmeyen 2020’de gerçekleşen bu acılar ve kayıplarla kendimize gelip haddimizi bildiriyor. Bizler Allah’a sığınıp her birimiz, bir birimiz için dua eden, iyilik isteyen kullar olalım. İlahi Rabbimden hayatını kaybedenler için rahmet, yaralılara şifa, yakınlarına sabır diliyorum, milletimize baş sağlığı diliyorum. Güzel İzmir’de ve tüm deprem olan ilçelerde, yıkılan binalar, denizin ortasına çekilen, hatta batan teknelerin görüntüleri adeta bize ders niteliğinde. Ey kendini ulaşılmaz gören kibirden kendini yıkılmaz dağ sanan insanoğlu! Senin de başına gelmez sanma, mevki, şan ,şöhrete aldanma! Yolcusun bu dünyada, paran olsa ne fayda, Allah’la aran var mı ona bak, dön de bir kendine bak! Yıkılmaz dediğin dağ da yıkılıyor, aşılmaz dediğin denizde yarılıyor, uçsuz bucaksız masmavi gökyüzü simsiyah olup yer yüzüne de pare pare akıyor, hortumu, kasırgası ve nicesine gözleriniz şahit oluyor ama merhameti olmayan çoğu insan dünya hayatının hırsından, şahit olan gözü de inkarda, kendine

kör kalıyor... Bugün başkasının evini, yüreğini sarmış bu acı, yarın seni vurabilir can evinden! Bunları idrak edemiyor bazı insanlar ve laf ola beri gele çok bildiğini sanıp cehaletle konuşuyor, bilmiyor ki o amelin de defterine yazılıyor, gün oluyor defter dürülüyor dertle, kederle.... Bir de üç kağıtçı müteahhitler için diyecek kelime bulamıyorum, inşaat malzemesinden çalan çırpan, haksız yere yoksulun bir evim olsun diye çabasını alın terini, belki de son parasını cebine indirenler, böyle eksik inşaatları onaylayan resmî merciler, kul hakkına öyle bir giriyorlar ki vay onların haline! Vay ki ne vay... Uyansın vicdanınız, utansın insanlığınız! İşte böyle diyor yüreğim ruhum böyle akıyor kalemime.. Ruhumda bir acı şifası dua, bizi uyandıran nice sözler, bir tanesi de var ki Osmanlı Padişahı 3. Murad’ın yazdığı bu dizeler içimi titretiyor, idrak ettiğimi hazmettiriyor. İslam’ın 91’ci Haliesi III. MURAD’ın dizelerini paylaşarak yazımı noktalamak istiyorum. Kalın sağlıcakla...

Uyan ey gözlerim gafletten uyan Uyan uykusu çok gözlerim uyan Azrail’in kastı canadır inan Uyan ey gözlerim gafletten uyan Uyan uykusu çok gözlerim uyan Seherde uyanırlar cümle kuşlar Dillu dillerince tesbihe başlar Tevhid eyler dağlar, taşlar, ağaçlar Uyan ey gözlerim gafletten uyan Uyan uykusu çok gözlerim uyan Semavatın kapıların açarlar Alemlere rahmet suyun saçarlar Seherde kalkana hülle biçerler Uyan ey gözlerim gafletten uyan Uyan uykusu çok gözlerim uyan Bu dünya fanidir sakın aldanma Mağrur olup tacu tahta dayanma Yedi iklim benim diye güvenme Uyan ey gözlerim gafletten uyan Uyan uykusu çok gözlerim uyan Benim, Murad kulun suçumu affet Suçum bağışlayıp günahım ref’et Rasûl’ün sancağı dibinde haşret Uyan ey gözlerim gafletten uyan Uyan uykusu çok gözlerim uyan.


6

3 Kasım 2020

T

rkısh NEWS PRESS

AVUSTRALYA

Müslüman kurumlardan ırkçı Macron’a sert tepki

A

Avustralya İslam Konseyleri Federasyonu ve Avustralya Ulusal İmamlar Konseyi, son zamanlarda adeta İslamofobiyanın tetikçiliğine soyunan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’u yerden yere vurdu. AFIC Başkanı Dr. Rateb Jneid, ‘‘Macron’un kontrolü kaybettiği açık ve istifa etmesi gerekiyor’’ ifadesini kullandı. ANIC da Macron’un saldırıları körüklediğini vurguladı... vustralya İslam Konseyleri Federasyonu (AFIC) ve Avustralya Ulusal İmamlar Konseyi (ANIC), Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un İslamiyet’i ve Müslümanları hedef alan açıklamalarına sert tepki gösterdi. Avustralya’da çok sayıda İslami kurumun bağlı olduğu AFIC ve Avustralya Müftüsü İbrahim Abu Mohamad’in de üyesi olduğu ülke genelindeki yaklaşık 180 imamı temsil eden ANIC’ten yapılan açıklamalarda, Macron’un sözleri şiddetle kınanıp reddedildi. BAŞARISIZLIĞINI GİZLİYOR Macron’un başarısız liderliği nedeniyle ülkesindeki insanları birbirine düşürerek yabancı düşmanlığına ve İslamofobi’ye yeşil ışık yaktığını vurgulayan AFIC Başkanı Dr. Rateb Jneid, şunları dile getirdi: ‘‘Macron’un kontrolü kaybettiği açık ve istifa etmesi gerekiyor. Fransa, Afrika’daki sömürgeci hamleleri kapsamında sadece Cezayir’de 1, 5 milyon insanı katletti. Fransa’nın acımasız bir yağma ve katliam geçmişi var. Fransa, hazinesini dünyanın en fakir ülkelerindeki insanların ter ve gözyaşlarından yarım trilyon dolar ile doldururken Afrika ülkelerinin zenginliği üzerinden gelişmeye devam ediyor.’’ BOYKOTA DESTEK Birçok ülkede hızla yayılan Fransız mallarına karşı boykotu AFIC olarak desteklediklerini belirten Dr. Jneid, şöyle devam etti: ‘‘Ülkelerin liderleri de dahil olmak üzere tüm saygın insanları, Fransa’daki şiddet ve provokasyonları kınamaya, Fransa’nın gerçek demokrasiye dönene, İslamofobi’sini sona erdirene, eski sömürgelerine tam özgürlük verene ve işlerine karışmayı bıraka-

Avustralya hükümetinden cami saldırısına kınama

S

na kadar tüm Fransız ürünlerini boykot etmeye çağırıyoruz. Macron söylemleriyle ülkesinini böldü ancak dünyadaki Müslümanları da uyandırdı. Macron’un, söylemleriyle kendi ulusunda yaptığı bölücülük, yüzyıllardır dünyanın farklı ülkelerinde Fransız sömürgeciliğini reddetmek için bekleyen tüm Müslümanları bir araya getirmeyi başardı.’’ İSLAMOFOBİK SÖYLEMLER Macron’un Müslümanlar ve İslam hakkında yaptığı son açıklamalardaki bölücü sözlerini şiddetle reddettiklerini ve gelişmelerle ilgili derin endişe duydukları belirtilen ANIC’in açıklamasında ise, ‘‘Dünya liderlerinin İslam’a yönelik bu tür yanlış yönlendirilmiş saldırıları, camilere ve Müslümanlara yönelik İslamofobik saldırıların artmasıyla doğrudan ilgili’’ değerlendirmesi yapıldı. Fransa Cumhurbaşkanının ifade özgürlüğü konusunda çifte standart uyguladığına dikkatin çekildiği açıklamada şöyle denil-

di: ‘‘ANIC, Macron’un Hazreti Muhammed’e hakaret etmenin bir ifade özgürlüğü olduğu yönündeki önerisini şiddetle reddeder. Herhangi bir dini sembole hakaret etmek, başkalarının haklarına saygısızlıktır.’’ ERDOĞAN TOKADI Fransa’da 16 Ekim’de Peygamber Efendimizehakaret içerikli karikatürleri derste öğrencilerine gösteren bir öğretmenin başının kesilerek öldürülmesi üzerine, Macron büyük bir kısmının İslam’ı ve Müslümanlar’ı hedef alan açıklamaları ile Hazreti Muhammed’e hakaret içerikli karikatürlerin binaların duvarlarına yansıtılması, İslam dünyasında tepki ve protestolarıyla karşılaşmıştı. Katar, Kuveyt, Cezayir, Sudan, Filistin ve Fas’ın da aralarında bulunduğu birçok ülkede Fransız ürünleri boykot edilmeye başlanmış, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da söz konusu ülkenin mallarının boykot edilmesi yönünde çağrıda bulunmuştu.

ydney’deki Auburn Gelibolu Camisi’ne geçtiğimiz hafta yapılan saldırının ardından Avustralya hükümetinden gelen kınama mesajında, “Birlikteliğimizi bölmek isteyenler başaramayacak” denildi. Türk toplumunun Avustralya’ya büyük katkılar yaptığının vurgulandığı İçişleri Bakanlığı mesajında şunlar kaydedildi: “Avustralya hükümeti olarak korkunç vandalizm eylemlerini en güçlü ifadelerle kınıyoruz. Yılın başlarında cami, orman yangını kurtarma çabalarını desteklemek için yaklaşık 5 bin dolar topladı. Daha yakın zamanlarda salgın sırasında cami, ihtiyacı olanlara temel malzemeleri içeren bakım paketleri sunarak Avustralyalı dostlarına destek sağladı.”

T

rkısh NEWS PRESS

Year: 3 Volume: 129

President Yüksel Çifçi

Newspaper Editors Adem Talic, Sibel Örnek, Sinem Taslak, Tanyeli, Ümit Uyar, Davut Kılıç Page Layout & Design Necmettin Öksüz

Page Editors Ali Haydar (Diyanet), Hakan Aslan (Fishing&Sport), Recep Ağar (Sport&Recreations), Cem Birben (Sports), Fatma Gençtürk (Meals&Recipes), Op. Dr. Haydar Özcan, Dr. Hilal Çoruhlu (Medical&Health), Cemil Uyanık (Distribution) Melbourne Team Murat Gümüş (General Manager), Furkan Boyacı, Sabahaddin Kayıkçı (Distribution), Ömer Boyacı (Youth&Sport), Zeynep Doktoroğlu, Emre Boyacı, Şaban Han, Murat Şirin, Salim Boyacı, Evlaa Han, Ayşe Han, Elif Sele, Hilal Kırmızı, Elif Aydın (Editors) Brisbane Team Dr. Said Erdem, Ömer Akdeniz, Metin Uyanık (Editors) Western Australia Mehmet Kırmızıoğlan, Gürhan Candemir, Hamza Serin, Harun Parlak, Hasan Mulla

South Australia Mustafa Ergül Turkey Necmettin Aksoy, Ardi Ocgu, İbrahim Kalın, Mehmet Çelik, Murat Özdamar, Mehmet Güler IT Grup Erol Gülçinay, Adem Talic, Hakan Evecik, Soner Çoruhlu

TURKISH MEDIA SYDNEY RADIO TEAM Monday: Fatma Gençtürk, Bilge Başafacan, Cihan Bibinoğlu Tuesday: Ergül Uybadın, Derya Sekmen, Hülya Boz, Büşra Erkan, Tuğçe Uybadın, Kübra Erdinç Wednesday: Serkan Uyanık, Halil Yılmaz Thursday: Osman Boyacı ve Diyanet Hocalarımız Friday: Tanyeli, Serkan Uyanık, Barış Cengiz Saturday: Sülhan Yılmaz, Gülten Akbar, Bülent Arıkan, Mücahid Gelöz, Vahit Erzor, Yasin Köksal, Tuğçe Köksal, Ahmet Kele, Azra Vejzovic Sunday: Kübra Erdinç, Muhammed Köksal, Cem Birben, Zafer Uyanık, Ataberk Birben

TURKISH MEDIA MELBOURNE RADIO TEAM Wednesday: Murat Şirin, Ümit Uyar, Elif Aydın, Elif Sele, Zeynep Doktoroğlu, Salim Boyacı, Adem Talic

Advertisements Sydney (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Melbourne (Ümit Uyar): 0481 136 901 Brisbane (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Western Australia (Mehmet Kırmızıoğlan): 0401 556 500 South Australia: 0426 982 050 Canberra: 0433 162 655 Sydney Office: Unit 2-92 Bryant St Padstow NSW 2211 Phone: 1300 917 566 Fax: 612 9774 8650 E-mail: info@turkishnewspress.com.au

www.turkishnewspress.com.au


AVUSTRALYA

T

rkısh NEWS PRESS

3 Kasım 2020

7

BÜYÜK A N E F I F E Ş R A L I D KIZDIR

!

Aborjinlerin kutsal ağacı

kesilince ortalık karıştı A vustralya’nın yerli halkı Aborjinler için kültürel öneme sahip bir ağacın otoyol çalışması nedeniyle kesilmesi tepkilere yol açtı. Victoria eyaletinin batısında tartışmalı bir otoyol iyileştirme alanında, Aborjinler için kültürel öneme sahip bir ağacın kesilmesi üzerine düzenlenen protestoda 50 kişi gözaltına alındı. 2 YILDIR NÖBETTELER Ağacın Aborjinler için kutsal olduğunu söyleyen protestocular ile polis arasındaki gerginlik, polisin Djab Wurrung “Yönler Ağacı”nın kesildiği alanın girişlerini kapatmasıyla arttı. Bölgede kutsal kabul edilen alanları korumak için 2018’den bu yana kamp yapan, “Djab Wurrung Kültürel Mirası Koruma Elçiliği” isimli kuruluştan protestocular, Batı Otoyolu (Western Highway) üstündeki kamp alanına polislerin geldiğini belirtti. Victoria polisi de kontrollü giriş sağlanan alanı terk etmeyi reddeden ve baş sağlık görevlisinin talimatlarına uymayan 40 kişi ile

Victoria eyaletinin batısında Aborjinler için kültürel öneme sahip “Yönler Ağacı”nın yol çalışması nedeniyle kesilmesi infiale neden oldu. Ağacın “kutsal” olduğunu söyleyen protestocular ile polis arasında gerginlik yaşandı, çıkan olaylarda 50 kişi gözaltına alındı.

olay yerinde polisi engellemekle suçlanan 10 kişinin gözaltına alındığını bildirdi. Gözaltına alınanların tamamının, ileride mahkemeye sevk edilmek üzere kefaletle serbest bırakıldığı kaydedildi. ASIRLIK AĞAÇ İÇİN YAS Aborjin toprak sahipleri, geçen yıl, “kültürel açıdan önemli olduğu belirlenen 16 ağacı korumak için” Victoria hükümetiyle anlaşmaya varmış ancak aktivistler daha fazla ağacı kurtarmaya çalışmak için Buangor yakınlarındaki alanda eylemlerini sürdürmüştü. Ağacın kesilmesi, sosyal medyada da tepkiyle karşılandı. BBC’nin haberine göre, yetkililer, ağacın yaklaşık 100 yaşında

olduğunun sanıldığını aktarırken, protestocular ağacın yaklaşık 350 yaşında olduğu tahmininde bulunuyor. Koruma altındaki ağaçlar arasında, kadınların kültürel bir geleneğin parçası olarak doğum yaptıktan sonra plasentalarını

gömdükleri 2 asırlık “Doğum Ağacı” bulunuyor. Diğer yandan Victoria hükümeti, trafik kazalarını azaltacağını söyleyerek Melbourne ve Adelaide şehirleri arasındaki yolun genişletilmesi için otoyol projesine destek veriyor. Koruma altındaki “Yönler Ağacı” olarak tanımlanan bir ağaca dokunulmadığını savunan Victoria Eyaleti Ulaştırma Altyapısı Bakanı Jacinta Alla ise, aktivistlerin ağaca ilişkin sınıflandırmasının koruma altındakilerden farklı olduğunu öne sürüyor. MAĞARALARI TAHRİP OLMUŞTU Aborjin yerlilerinin Geç Paleolitik Devir’den bu yana kullandığı 46 bin yıllık kaya barınaklarının girişleri madencilik şirketi Rio Tinto’nun mayıs ayındaki maden arama faaliyeti sırasında tahrip olmuştu. Batı Avustralya eyalet savcılığı olayla ilgili soruşturma başlatmıştı. Şirket tahribat nedeniyle bölgedeki yerli halklardan özür dilemek zorunda kalmıştı.


8

T

3 Kasım 2020

AFAD AYRINTILARI AÇIKLADI

rkısh NEWS PRESS

Kurtarma çalışmaları 5 binada devam ediyor 17 binadan 12’sinde tamamladı, İ yıkılan 5 binada ise halen sürüyor. 8-9 katlı zmir’de arama ve kurtarma çalışmaları

binalardaki çalışmalar, alt katlara kadar geldi. Çalışmaların devam ettiği binalar şunlar: Doğanlar Apartmanı, Yağcılar Apartmanı, Rıza Bey Apartmanı, Yılmaz Erbek Apartmanı ve Barış Sitesi.

TÜRKIYE

LIK ’ 6 . 6 R I İZM EMLE DEPR DI! SARSIL

Seferihisar depremi 15.68 saniye sürdü çişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum YönetiBaşkanlığınca (AFAD), Ege Denizi İzmir İ miSeferihisar açıklarındaki 6,6 büyüklüğündeki depreme ilişkin rapor yayımlandı. Sisam Adası’nı kuzeyden sınırlayan 30 kilometre uzunlukta BKB-DGD Sisam Fayı üzerinde oluşan deprem, 30 Ekim’de Türkiye saati ile 14.51’de meydana geldi. Merkez üssü Ege Denizi’nin 17,26 kilometre Seferihisar açıkları olan 6,6 büyüklüğündeki deprem, 16,54 kilometre derinde yaşandı. 2 Kasım 12.54’e kadar geçen zamanda, 43’ü 4’ün üzerinde, 1323 artçı deprem kaydedildi. 15,68 saniye sürdüğü belirtilen deprem raporuna https://deprem.afad. gov.tr/downloadDocument?id=2064 adresinden ulaşılabilecek.

.

Hastanede tedavi altına alınan Elif’in sağlık durumu iyi.

Minik Elif’le hayata tutunduk İzmir depreminde enkazdan 65 saat sonra sağ kurtarılan 3 yaşındaki Elif, tüm Türkiye’nin umudu oldu. Küçük kızı kurtaran itfaiyeci, “Elif’i enkazın altından bir arkadaşımla aldık, benim parmağımı tuttu... Yüzünü temizledim, tozunu aldım. Parmağımı hiç bırakmadı. O Allah’ın mucizesi” dedi.

İ

zmir’i vuran 6.6’lık depremde Bayraklı’da yıkılan Doğanlar Apartmanı’nın enkazında mahsur kalan 3 yaşındaki Elif Perinçek, 65 saat sonra sağ olarak kurtarıldı. Küçük Elif’in annesi Seher Dereli Perinçek ile ikiz ablaları 10 yaşındaki Elzem ve Ezel de 23 saat sonra sağ kurtarılmış, ağabeyi 7 yaşındaki Umut’un ise hayatını kaybetmişti. Binanın kolonuyla evin penceresi arasına sıkıştığı belirlenen Elif, ambulansla hastaneye kaldırıldı. Elif’in kurtarılması, enkaz altında kurtarılmayı bekleyenler için de umutları artırdı. Ekiplerin, arama kurtarma çalışmaları zamana karşı yarış halinde devam ediyor.

Arama kurtarma çalışmaları sırasından Elif’e ulaşan İtfaiyeci Muammer Çelik, o anları şöyle anlattı: “O ALLAH’IN MUCİZESİ” “Babası bana, ‘Her şeye hazırlıklı ve razıyım’ dedi. Ben de ona, ‘Allah’ın mucizesi vardır. Teslim olma’ dedim. Bazası ve dolabının arasında olacağını tahmin etmiştim. Gittiğimde Elif orada sırtüstü yatıyordu. Onu kucakladım. Yüzünü temizleyip parmağını tuttum ve bir arkadaşımla kaldırdık. Sağlık kabinine gidene kadar elimi bırakmadı. O Allah’ın mucizesi. O çocuk yaşamayı sonuna kadar hak ediyor.” Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da, Elif ile 55 saat sonra kurtarılan 14

yaşındaki İdil Şirin’in sağlıklarının iyi olduğunu ve tedavilerine devam edildiğini duyurdu. 98 kişinin hayatını kaybettiği, 994 kişinin de yaralandığı İzmir’deki deprem felaketinin ardından devletin tüm imkanları bölgeye seferber edildi. 7 bin 828 kurtarma ekibi halen enkaz altında olanlara ulaşmak için zamanla yarışırken, depremden etkilenen vatandaşların tüm ihtiyaçları da hızla gideriliyor. Bölgede bulunan Bakanlar, çadırların dağıtıldığını, konteyner kentlere başlandığını belirterek, depzemzedeler için yapılacak konutların da en kısa sürede teslim edileceğini söylediler.


.

TÜRKIYE

T

rkısh NEWS PRESS

ERDOĞAN: Soğuklar bastırmadan İzmir’in yaralarını saracağız

T

3 Kasım 2020

9

YALDIRIM VE ÇAVUŞOĞLU

Türkiye İzmir için kenetlenirken, deprem bölgesinde çalışmaları yerinde inceleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Van ve Elazığ depremlerini hatırlatarak, “Nasıl ki oralarda vatandaşlarımızı mağdur etmedik yine hızlıca bütün kurumlarımızla bölgedeyiz. Depremden etkilenen İzmirli kardeşlerimizin yaralarını soğuklar ve yağışlar bastırmadan sarmakta kararlıyız. Rabb’imden ülkemizi ve milletimizi her türlü afetten, hastalıktan, musibetten korumasını temenni ediyorum” dedi. ürkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin 19 Mayıs Stadyumu’nda düzenlenen 7. Olağan İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada önemli mesajlar verdi... Deprem sebebiyle İzmirlilere bir kez daha “geçmiş olsun” dileklerini ileten Başkan Erdoğan, partisinin Van kongresinden İzmir’e geçerek kriz merkezinde toplantı yaptıklarını, enkaz bölgesinden bilgiler aldıklarını hatırlattı. YENİ KONUTLAR YAPACAĞIZ Devletin her daim vatandaşın hizmetinde olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları dile getirdi: “Bugüne kadarki tüm afetlerde olduğu gibi İzmir depreminde evlerini kaybeden vatandaşlarımızı da inşallah en kısa sürede yeni konutlarına kavuşturacağız. Hasar tespiti ile yıkılan ve yıkılması gereken binaların enkazlarının kaldırılmasının ardından hemen çalışmalara başladık. Bakanlıklarımız ve kurumlarımız tüm ekipleri ve imkanlarıyla felaket bölgesinde gereken her şeyi yapıyor. Depremden etkilenen İzmirli kardeşlerimizin yaralarını soğuklar ve yağışlar bastırmadan sarmakta kararlıyız. Rabb’imden ülkemizi ve milletimizi her türlü afetten, hastalıktan, kazadan, beladan, musibetten korumasını temenni ediyorum.” TÜRKIYE VARSA, BIZ VARIZ! Karadeniz’in kapısı, istiklalin tapusu olan Samsun’a olan muhabbetlerinin yüksek olduğunu aktaran Erdoğan, şöyle devam etti: “Çocuklara büyük ve güçlü Türkiye bırakma hayalini, 2053 vizyonuyla gerçeğe

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir’deki deprem sonrası arama kurtarma çalışmalarının sürdüğü bölgeyi ziyaret ederek çalışmalar hakkında bilgi aldı.

Can Azerbaycan’a destek ziyaretleri karşı büyük bir mücadele E rmenistan’a veren kardeş Azerbaycan’a destek ve moral ziyaretleri devam ediyor. TBMM

dönüştürebiliriz. Biz, kaderi Türkiye’nin kaderi ile Türk milletinin kaderiyle bütünleşmiş bir partiyiz. Türkiye varsa, biz varız. Türkiye güçlüyse, biz güçlüyüz. AK Parti milletin partisidir diyoruz. Her kim bu gerçeği unutup, AK Parti’yi şahsi hesaplarının, hedeflerinin aracı haline dönüştürmeye kalkarsa karşısında milletimizle birlikte bizi de bulur.” FIRAVUN AZSA DA NIL’DEN UMUT KESILMEZ Türkiye’nin bölgesinin yıldızı olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti: Kardeşliği sıkı tuttuğumuz sürece Allah’ın izniyle, aşamayacağımız engel yoktur. Şair Abdürrahim Karakoç, ‘Fil çoğalsın, ebabilden umut kesilmez, Firavun azsa da Nil’den umut kesilmez, Zalimler ölmüyor diye yeise kapılma, Sabret hele, Azrail’den umut kesilmez’ diyor. Her gecenin ardında aydınlık, her zorluğun ardında bir kolaylık, her şerrin gerisinde bir hayrın

bulunduğuna inanan insanlar olarak kendi işimize bakacağız. BİZİ ALT EDEMEYECEKLER Geçmişte ülkemizi istedikleri gibi yönlendirmek, biçimlendirmek için kullandıkları araçları ellerinden aldık. Bizim dönemimizde de aynı oyunları oynadılar ve hep hüsrana uğradılar. Türkiye’yi vesayetle esir alamadılar, terörle dize getiremediler, darbeyle yıkamadılar, tehditle, kuşatmayla, ambargoyla prangaya çekemediler. Türkiye’yi ekonomiyle de alt edemeyecekler. Salgın döneminde tüm dünya kasıp kavrulurken biz sadece kendi ayaklarımızın üzerinde durmakla kalmadık yardım isteyen her yere de el uzattık. Yürüttüğümüz mücadeleyi başarıya ulaştırdığımızda Türkiye artık siyasi ve ekonomik olarak dünyanın en büyükleri arasında yer alacaktır. Durmak yok yola devam!”

Mesut Yılmaz’a son görev n Tedavi gördüğü hastanede 73 yaşında vefat eden eski başbakanlardan Mesut Yılmaz, son yolculuğuna uğurlandı. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camii’nde düzenlenen cenaze törenine; eşi Berna Yılmaz ve Yılmaz ailesinin yanı sıra Cumhurbaşkanı Erdoğan, Abdullah Gül, Tansu Çiller ve Binali Yıldırım, Kemal Kılıçdaroğlu, Başkanı Meral Akşener, Yaşar Okuyan ve çok sayıda eski bakan ile milletvekili katıldı. Burada kısa bir konuşma yapan Başkan Erdoğan, “Bütün ailesine şahsım, ailem, milletim adına başsağlığı diliyorum” dedi. Mesut Yılmaz’ın naaşı kılınan cenaze namazının ardından Kanlıca’daki aile kabristanlığına defnedildi.

Başkan Mustafa Şentop’un Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’da Azerbaycan’a giderek kardeş ülkeye “yanınızdayız” mesajı verdi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile de görüşen Çavuşoğlu, “Aramızdaki dayanışmayı daha da güçlendirerek hakkımızı savunmaya devam edeceğiz” dedi. Aliyev de, “Savaşın devam etmesinden Ermenistan Başbakanı Paşinyan sorumludur” dedi. “GARDAŞIMIZ DESTAN YAZIYOR” AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım ve beraberindeki TBMM heyeti de destek için Azerbaycan’da gitti. Yıldırım ve baraberindekiler, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile de bir araya geldi. Burada konuşan Aliyev, Erdoğan’ın “Türkiye her zaman Azerbaycan’ın yanında olmuştur” sözlerini hatırlatarak bu ziyaretin de bunun tezahürü olduğunu belirterek, “İnşallah sonuna kadar bu haklı davamızı sürdüreceğiz, işgalcileri topraklarımızdan kovacağız” dedi. Binali Yıldırım da Türkiye olarak en başından beri Azerbaycan’ın yanında olduklarını, “bir millet, iki devlet” ilkesini sürdürdüklerini belirterek, “Azerbaycan haklı davasında gece gündüz müthiş bir vatanseverlik örneği sergileyerek kahramanlık destanları yazıyor” diye konuştu.

HOCALARIN HOCASIYDI

Koranadan vefat etti TBMM Anayasa KoE skimisyonu Başkanı, 22, 23 ve 24. dönem AK Parti Milletvekili Prof. Dr. Burhan Kuzu, Kovid-19 dolayısıyla tedavi gördüBURHAN KUZU ğü hastanede 65 yaşında vefat etti. Kayseri Develi’de 1955’te dünyaya gelen Kuzu, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi. Akademik alanda yürüttüğü çalışmalarla profesörlük unvanı alan Kuzu, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyeliği ve Başkanlığı görevlerini yaptı. 2001’de AK Parti’de siyasete başlayan Kuzu, çok sayıda kitap ve makale yazdı. Burhan Kuzu’nun cenazesine katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AK Parti’nin kurucularından olan Burhan Hacomızla ne kadar övünsek azdır. Allah Rahmet eylesin, mekanı cennet olsun” dedi.



T

TURKEY

rkısh NEWS PRESS

3 November 2020

11

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

IBRAHIM KALIN @ikalin1

Europe’s horizon

Rescuers surround Ares who lies wrapped in a blanket after being rescued from the rubble, in Izmir, western Turkey, Nov. 2, 2020.

ANIMAL SURVIVORS OF THE EARTHQUAKE

IN TURKEY’S IZMIR

N

o animal was left behind as rescuers raced against the clock to extract survivors from the rubble following the 6.6 magnitude earthquake that rocked Turkey’s Izmir. Gizem Ileri was rescued from the debris after seven hours and reunited with her dog, Ares, who was also saved some 65 hours later, on Monday. The most touching rescue was of an unnamed cat by a rescue dog called Bob. Defying conventional cat-dog relations, Bob pulled the feline to safety after it had been buried in the remains of an apartment building for 32 hours with the cat later garnering the name “Umut” (Hope) by rescue workers at the scene. Later, another cat was also rescued alive from the debris at a sepa-

rate site. Ponpon, a tiny rabbit whose owners were rescued earlier, was also pulled alive from the wreckage of Rızabey, one of the collapsed buildings. Four cats, including a mother-to-be, were rescued from the same building earlier. Elsewhere, a budgerigar(budgie) that was trapped on a seventhfloor of a partially collapsed building was saved by firefighters with the bird now recovering from the trauma of the earthquake. Dogs are instrumental in search and rescue operations in disaster situations. Their extraordinary senses are more useful to rescue workers than technological equipment in locating people buried under rubble. Twenty search and

rescue dogs were deployed to Izmir after the earthquake and helped rescue many of the survivors. The Disaster and Emergency Management Authority (AFAD) actively employs dogs in disasters and provides special training programs for the animals. Chosen for the program when still puppies, the dogs undergo several tests before they are admitted into the two-year training program which prepares them for every situation, including fires, gas leaks and earthquakes. Their ability to track the human scent is key in locating survivors. Experts say humans emit a certain smell when in distress due to rising adrenaline and blood pressure that dogs are able to pick up on.

Istanbul Mayor Imamoğlu discharged from hospital after COVID-19 treatment

E

krem Imamoğlu, mayor of Istanbul Metropolitan Municipality (IBB), was discharged from a hospital in Istanbul, 10 days after he was admitted to the hospital for COVID-19. Speaking to reporters outside the hospital, the mayor said he would stay at home in self-quarantine for four days and urged the public to be cautious against the virus. The mayor said he was doing well and will visit the western province of Izmir, which was hit by an earthquake last week after his quarantine ends.

Istanbul’s new metro line opens

free of charge for 10 days n Istanbul’s M7 metro line stretching from the central Mecidiyeköy quarter to Mahmutbey opened on Wednesday. According to a statement released by the Istanbul Metropolitan Municipality (IBB), the metro line is in its first phase with the opening of Mahmutbey station, a suburban and commercial district on the western European side. The li-

ne is planned to extend to Kabataş, a ferry and bus hub on the same side. The line will be able to carry 140,000 passengers an hour, passing through 6 districts. Istanbul Mayor Ekrem Imamoğlu, who is undergoing treatment for COVID-19, joined the opening ceremony via teleconference, announcing that the new line will be free of charge for 10 days.

A

s the eurozone faces pressing challenges from Greece to Spain and Italy, the fate of Europe is at stake again. On several occasions since 2011, German Chancellor Angela Merkel, the leader of the biggest and strongest economy of Europe at the moment, warned: “If the Euro fails, Europe fails.” In fact, if the euro fails, many other things would fail. This economic reasoning has a lot to show about the idea of Europe. Much of what keeps Europe together depends on the strength of its currency. To be fair, Merkel was making a larger point with important repercussions for the future of Europe. Referring to the eurozone crisis and Germany’s role in it, she said: “In the long term, Germany cannot be successful if Europe isn’t doing well too.” This seemingly simple statement reveals an important truth about the checkered relationship between modern nation-states and their need to be more than a nation-state for their security and prosperity. Germany is a typical nation-state, but as a member of the EU, it is more than that - a fact that holds true for all members of any powerful club. Adopting this political line, Gordon Brown, the former prime minister of the U.K., maintains that “the true patriotic course for Britain” is to remain part of the European Union and to “lead from within.” Brown is referring to last year’s referendum on Scotland and makes a plea to the British people to keep Europe together, with Britain in it. Europe faces major challenges in eurozone policies, immigration, racism, Islamophobia and a growing sense of irrelevance in global affairs. European leaders disagree more than they agree on key issues of foreign policy, economy and immigration. Europe’s intellectual and cultural horizon seems to be narrowing rather than expanding. Any major economic crisis will turn Europe more inward looking than ever and create deep divisions within the social and political map of Europe. In an alarming voice, Timothy Garton Ash wrote: “Europe is being torn apart” as far as the eurozone crisis is concerned, but “... the torture will be slow.” This means that the economic crisis, if not managed properly and swiftly, will “continue to cause suffering and divide the north from the south.” This debate, political and economic at once, is not limited to how the Greeks or Italians see themselves treated by the north of Europe. It also concerns Turkey. Turkey is part of European economic territory as it has over 45 percent of its foreign trade with Europe. The recent hike in the dollar against other currencies, including the euro and Turkish lira, presents challenges to the economic equilibrium of both Turkey and Europe. Any hiccup in the European economic zone will trouble the economies of Africa, the Middle East and Asia. On the political front, the rele-

vance of Europe to the key global challenges of the world will again become a matter of controversy in regard to energy security, the crisis in Ukraine, the war in Syria, the everexpanding number of Syrian refugees, Islamic State of Iraq and al-Sham (ISIS) terrorism and the Palestinian peace process. As I discussed here before, the devastating consequences of weak and failed states around the world will pose serious security challenges to Europe and its allies. At the end of the day, what Europe can or will do depends on what it thinks of itself as a world power. The birth of Europe is coterminous with the rise of the “idea of Europe.” Europe was born when it became conscious of itself as a distinct entity with a particular identity. According to Federico Chabod, the Italian historian who wrote one of the first books on the “idea of Europe” in 1947, “the concept of Europe is formed by counter position to all that is not Europe, and it acquires its characteristic ... through a confrontation with what is not Europe.” In its long history, “Europe” has constructed an identity for itself in opposition to “others,” for example, “barbarians,” i.e., non-Greeks; Persians; Asians; blacks; “Saracens,” i.e., Arabs and Muslims; Turks; Indians; Chinese and so on. This uneasy relationship with the “other” as an oppositional identity goes a long way in the history of the idea of Europe. It has an interesting place in mythology as well. According to a famous story in ancient Greek mythology, the name “Europe” comes from the dramatic kidnapping of Europa, the daughter of a Phoenician king ruling over parts of Mesopotamia and the Levant, by the love-stricken Zeus, who had appeared in the form of a white bull to seduce and ravish the beautiful princess. Zeus takes Europa to Crete where she is forced to become the mother of what came to be known as Europe. The first self-conscious history of Europe thus begins in Asia with the abduction of a Phoenician princess. One should not read too much into mythology. The story of Europa, however, says something about the uneasy relationship between Europe and Asia. Until the modern era, “Europe” was not seen as a separate continent. Rather it was considered an extension of the Asian landmass. This brings us to another meaning of “Europe.” The word “Europa” is derived from the Greek words “eurys” meaning wide or broad and “opsis” or “optikos” meaning eye, sight or vision. Literally, “Europe” means one who sees far, it refers to someone “far-sighted.” Since the idea of Europe was crystallized in opposition to others that represented non-Europe, the “far-sighted” Europe is both ironic and suggestive. Be that as it may, Europe needs a far-sightedness vision more than ever. > Source: Daily Sabah / Mar 12, 2015


12

3 November 2020

Brexit casts shadow over Watch Dogs: Legion’s dystopian London portrayal dystopian near-future London depicted “Watch Dogs: Legion,” the video game T heinreleased Thursday by French studio

Ubisoft, is haunted by authoritarian surveillance and the ghost of Brexit. A cyberpunk faction is battling to liberate the city from a privatized police force, and players can recruit everyday Londoners to the resistance, taking advantage of their skills to complete the quest. Games reviewers have hailed the mechanism as an interesting twist on the genre, but advance publicity for the much-anticipated title has dwelled on the political texture overlaying the gameplay. “London - had a good run there for a while,” a narrator intones at the start of the explosion-peppered trailer, before laying out all the ways things have gone wrong for the British capital in the fictional setting. Ubisoft says it did not set out to make political commentary, and the game’s creative director Clint Hocking tells Agence France-Presse (AFP) that London was chosen as the backdrop for the game before the 2016 Brexit referendum.

Defense firm ASELSAN provides record number of handheld radios to security forces

T

urkish defense giant ASELSAN has delivered a record number of handheld radios, which are of the company’s own design, to be used by Turkish security forces. The company, which was initially established to meet the national communication needs of the Turkish Armed Forces (TSK), has over the years transformed into a global electronics company operating in different fields. Developing products for security forces by using the newest technologies to ensure secure communication, ASELSAN also exports these products to friendly and allied countries. Within the scope of the project, more than 40,000 user terminals have been delivered so far. Meanwhile, more than 20,000 3700 DMR handheld radios were recently delivered. The aforementioned delivery is the highest number of radio deliveries made at one time in the history of the company. The 3700 DMR hand-held radio, which was developed with the cooperation of the General Directorate of Security, was named “Zafer (Victory)” by the institution with users reportedly satisfied with its compact and practical structure. totype stage.

T Turkish drone magnate Baykar successfully tests flying car rkısh NEWS PRESS

TECHNOLOGY

Turkey’s first flying car Cezeri during a test flight.

T

urkey’s first domestically produced flying car, the Cezeri, has completed its first successful test flight, aerial platform developer Baykar announced late Tuesday. The 230-kilogram prototype flew around 10 meters during the test, which was carried out under the supervision of the company’s chief technology officer, Selçuk Bayraktar. Recent tests were launched on Sept. 11. Cezeri, which has a smart flight system and is capable of fully autonomous flight, was attached to a rope during its initial flight before the test flight without it Tuesday. Cezeri can currently carry one passenger only, but its next version will have room for more. The vehicle is to be used for urban transportation in the future. Bayraktar in a company statement said the upcoming period will see more developed prototypes of the flying car and tests will be conducted with humans in the vehicle. Though it may take another 10 to 15 years to launch the car, “we could witness recreational use in rural areas such as ATVs within 3-4 years,” he said. After smart cars, the revolution in automotive technology will be flying cars, Bayraktar said, as the country prepares for future competition. He added that providing selfconfidence and motivating the Turkish youth in every field with the mobilization of the “National

After smart cars, the revolution in automotive technology will be flying cars, Baykar chief technology officer Selçuk Bayraktar noted as Turkey is preparing for tomorrow’s competition rather than today’s. Technology Move” is among their most important goals. The Cezeri flying car was first introduced at the Teknofest Aviation, Space and Technology Festival held at Atatürk Airport between Sept. 1722, 2019. The car, one of the most prominent elements of the festival, which broke the world record with 1.7 million visitors, also attracted attention from across the globe, finding itself a place on global media. Urban transportation The Cezeri flying car is expected to bring about a radical change in future urban air transportation. It has been designed to take an active role in passenger and cargo transportation. It stands out as an alternative to automobiles in urban transportation. Within the scope of urban air transportation, it aims to provide momentum to the passenger and cargo transportation ecosystems that cover city centers and suburbs. Besides, studies are underway for the car to be used for logistic support in the health sector and military fields. Solution to traffic density With the introduction of Cezeri, it will be possible to decrease the traffic density in urban

transportation, while minimizing the time spent on roads and decrease the air pollution caused by vehicles. The car is set to play an active role in urban air transportation in the future. It aims to reduce traffic accidents, provide a faster cargo transportation service and respond faster to health emergencies. High safety standards Minimum technical and aviation knowledge will be needed to fly the car thanks to its high safety standards. The 100% electric car is powered by rechargeable batteries running eight electric motors and propellers. Having three redundant intelligent flight systems, Cezeri will be equipped with artificial intelligence (AI) in the future. The car is expected to reach a cruising speed of 100 kph, with a flight ceiling of 2,000 meters and a range of 70-80 kilometers. The car is named after Ismail al-Jazari, one of the great Muslim inventors and engineers of the Islamic Golden Age, who lived in eastern Anatolia during the 12th century. Baykar, established in 1984, is a leading producer of armed and non-armed drones, control systems, simulators and avionics systems.

Facebook aims to avoid US election fiasco repeat n Facebook is leveraging its vast resources to help protect the 2020 U.S. election against the kind of massive manipulation and disinformation efforts that the platform failed to act on in 2016. The moves come with Facebook taking intense criticism from the Cambridge Analytica scandal in which the British consultancy hijacked personal data

from tens of millions of Americans to help Donald Trump’s campaign, and for enabling foreign influence campaigns including from Russia four years ago. Here are some of the measures Facebook has taken to avoid a repeat of the 2016 fiasco and to deliver authoritative information: Voter participation, Disinformation, Manipulation, Election Day scenarios.


T

.

EKONOMI

rkısh NEWS PRESS

3 Kasım 2020

13

ÇALIŞANIN DÜNYASI

MURAT ÖZDAMAR

Sorularınız için: info@turkishnewspress.com.au

Bu sene emekli olan daha kazançlı çıkar

S Avustralya’da göğsümüzü kabarttılar

SAHARA’ya ‘En İyi Organik Ürün’ ödülü

A

MELBOURNE

ALİ KURT

vustralya’nın Melbourne şehrinde faaliyet gösteren Türki firması SAHARA Süt Ürünleri, ülkenin “En İyi Organik Süt Ürünleri” ödülünü kazandı. SAHARA’ya ödülü, Avustralya Süt ürünleri Endüstrisi Kurumu (Dairy Industry Associaton Of Australia) tarafından verildi. SAHARA’nın ürettiği Ballı Kefir; “En İyi Organik Ürün Ödülü”, Panerr; “En İyi Ürün Altın Madalya”, Orjinal Kefir; “Altın Madalya”, Greek Style Yoğurt; “Altın Madalya”, Elma

YTB’den ‘banka hesabı’ semineri

Tarçın Yoğurt; “Gümüş Madalya”, Nar Yoğurdu; “Gümüş Madalya”, Mangolu Yoğurt İçeceği de “Gümüş Madalya” kazandı. Bu ödüllerle ayrıca Sahara Süt Ürünleri, “Victoria’da Süt Ürünleri Üretici Firması” olarak en çok ödül kazanan firma oldu. BÜYÜK EMEK BAŞARI GETİRDİ SAHARA Süt Ürünleri adına Melbourne Turkish News Press’e bir açıklama yapan firmanın marka yüzü “Mr. Smiley” olarak da tanınan Demir Günüç, şunları dile

n Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) Avustralya Temsilciliği’nden “banka hesap bildirimine” ilişkin önemli bir açıklama geldi... Açıklamada şunlar kaydedildi: “Yurtdışı ve Yurtdışındaki Vatandaşlarımızın Türkiye deki banka hesap bilgilerinin Avustralya ile pay-

getirdi: “Çalışma arkadaşlarımızla beraber 7 gün 24 saat işimizle ilgileniyoruz. Yüzyıllardır devam eden geleneksel süt üretim teknolojilerini sürekli inceleyip bugünkü teknoloji ile üretimimize yansıtıyoruz. Bu da bizim sektörde farklı ürünlerle öncü olmamıza, başarımızın Ulusal Süt Kurumu tarafından ödüller kazanmasına büyük bir katkı sağlıyor.” Biz de Turkish Media olarak kendilerini tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyoruz.

laşılmasına ilişkin bilgilendirme toplantısı, Başkanlığımız tarafından 5 Kasım 2020 Perşembe Günü Avustralya saatiyle 19:00’da Microsoft Teams üzerinden yapılacaktır. Toplantıya katılmak isteyenlerin mail adreslerini tugsad.ozer@ytb.gov.tr adresine bildirmeleri gerekmektedir.”

enenin son ayları yaklaşınca emekli olma hakkını elde eden SSK ve Bağ-Kur’lu sigortalılar hangi yılda emekli olmak daha avantajlı olur sorusuna cevap aramaya başlar. Okurlarımız bu konuda Ekim ayında çok sayıda soru iletti bize. Okurlarımızın sorusu şu: Emekli olmak için 2021 yılını mı bekleyeyim yoksa hemen emekli mi olayım? Hangi yılda emekli olan daha yüksek maaş alır ve kazançlı çıkar Eski yıllardan da hatırlanacağı üzere emekliliği gelenlerin bu sorusuna Yeni Akit Gazetesi olarak ilk biz cevap veririz. Bu konuda başka bilgi verenler olmadığı gibi bilgi verenler de ya hatalı bilgi verir ya da yazımızı okuyup bilgiyi bizden alıp kaynak bile göstermeden kendi özgün açıklamaları gibi yayınlarlar. Bundan mustarip değiliz. Çünkü Sigortalılara hatalı bilgi verip mağduriyet yaşatacaklarına kaynak göstermese bile doğrusunu Yeni Akit Gazetemizden öğrenip sigortalılara doğru bilgi vermelerini tercih ediyoruz. SSK veya Bağ-Kur statüsünden 2020 yılında emekli olanla 2021 yılında emekli olan aynı emekli maaşını almaz. Biri diğerinden daha yüksek maaş alır. Yüksek maaş alacak olan hangisi yılın emeklisi? Geçen yıl 2019 yılında emekli olanlar 2020 yılında emekli olacak olanlardan daha yüksek maaş alacak demiştik. Buradan hareketle 2020 yılında emekli olan 2021 yılında emekli olacak olandan daha yüksek maaş alır diyebilir miyiz? Bu sorunun doğru cevabını belirleyen iki ekonomik gösterge bulunuyor. Bu göstergelerin ilki yıllık enflasyon diğeri ise büyüme oranıdır. Ama esas belirleyici unsur da enflasyon oranı. 2020 yılı emeklilerinin aylıkları Ocak ve Temmuz aylarında önceki altı ayın enflasyon oranı kadar artırıldı. Bir anlamda 2020 yılında ve öncesinde emekli olanların emekli maaşları 2019/Temmuz-2020/Haziran döneminde gerçekleşen 12 aylık enflasyon oranı kadar arttı. Sayısal olarak ifade edersek 2020/Ocak döneminde yüzde 6,5 oranında 2020/Temmuz döneminde yüzde 5,75 oranında yani bileşik olarak yıllık yüzde 12,62 oranında arttı.

2020 yılındaki emekli zam oranları 2021 yılında emekli olan sigortalının maaşına yansımayacak. Ancak bunların maaş hesabına esas primlerin güncellemesinde 2020/Ocak-2020/Aralık dönemine ait 12 aylık yani 2020 yılına ait yıllık enflasyon oranı kullanılacak. Ayrıca güncelleme hesabına 2020 yılının büyüme oranının yüzde 30’u da eklenecek. Dikkat edilirse 2020 yılında emekli olanlar için 2019/Temmuz-2020/Haziran dönemi için gerçekleşen 12 aylık enflasyon belirleyici iken 2021 yılında emekli olacaklar için 2020/Ocak-2020/ Aralık dönemine ait yıllık enflasyon belirleyici olacak. Bir anlamda eski emekli ile yeni emekli olan arasında enflasyon oranı yönüyle altı aylık dönem farkı bulunuyor. İşte bu altı aylık dönem farkı emekli maaşını farklılaştıran temel neden. Buradan hareketle şu değerlendirmeyi yap mak mümkün. Eğer enflasyon yükselme eğiliminde ise bir sonraki yıl emekli olanın emekli maaşı yüksek olur. Enflasyon düşme eğiliminde ise ilgili yıl geçmeden emekli olan daha yüksek emekli maaşı alır. Bunu şöyle formüle etmekte mümkün. 2019/Temmuz-Aralık dönemine ait enflasyon oranı ile 2020/ TemmuzAralık dönemine ait enflasyon oranı mukayese edilir. 2019/Temmuz-Aralık dönemine ait enflasyon oranı yüksek ise 2020 yılında emekli olanın maaşı yüksek olur. 2020/ Temmuz-Aralık dönemine ait enflasyon oranı daha yüksek olursa 2021 yılında emekli olacak sigortalının maaşı daha yüksek olur. 2019/Temmuz-Aralık dönemine ait enflasyon oranı yüzde 6,5 oranında. 2020/ Temmuz-Aralık dönemine ait enflasyon oranını Ocak ayı gelmeden bilemeyiz ancak ilk üç aylık orana, geçmiş yıllara ve beklentilere bakarak bir tahmin yürütebiliriz. İlk üç aylık oranı ve beklentileri dikkate aldığımızda her iki dönemdeki oranların birbirine yakın olacağını görüyoruz. Buna göre bu sene emekli olmakla seneye emekli olmak arasında fark oluşmayacak değerlendirmesi çıkıyor. O halde bu sene emekli olan şimdiden maaş almaya başlayacağına göre emekliliği gelenlerin seneyi beklemeyip hemen emekli olmaları menfaatine olacak.

Askerlik borçlanmasının faydası > SORU: Benim sigorta başlangıcım 25.6.1991 tarihidir. Şu ana kadar 4842 gün SSK primi ödedim. Askerliği 1987 ve 1988 yıllarında 18 ay olarak yaptım. Askerlik borçlanmasının benim emekliliğime bir faydası olur mu? Ali U.. CEVAP: Askerlik borçlanmasının sadece emeklilik yaşına değil emekli maaşının ne kadar olacağına da katkısı oluyor. Askerlik sigortadan önce olduğu için askerlik borçlanmanız halinde sigorta başlangıcı borçlanılan süre kadar geriye gider. Sigorta başlangıcınıza

göre normalde 5600 gün primle 53 yaşında emekli olabilecekken askerlik borçlanması yapınca sigorta başlangıcı 24.5.1991 tarihi öncesine gideceğinden 5525 gün primle 52 yaşında emekli olabileceksiniz. Ayrıca askerlik borçlanması yapmakla borçlanılan süre kadar da sigorta prim günü kazanacaksınız. Hem sigorta başlangıcının geriye gitmesi hem de ilave prim günü kazanmanız nedeniyle emekli maaşınızda da artış oluşacak. Mümkünse askerliğin tamamını değilse en az 35 günlük kısmını borçlanmanız isabet olur.


INDIRIMLI FIYATLARIMIZ 3 KASIM - 10 KASIM 2020 TARIHLERI ARASI GEÇERLIDIR $ 29.99 $ 1.99

Ülker Hanımeller Kurabiyem (8’li)

Ariel Çamaşır Deterjanı (10 kg)

$ 2.99

99 c

Tat Domates Salçası (710 gr)

Filiz Makarna Çeşitleri (500 gr)

$ 8.99 Marmarabirlik Naturel Sızma Zeytinyağı (1 lt)

$ 11.99 Benino Ayçiçek Yağı ( 5 lt)

$ 2.49

Ülker Çokonat (5’li)

$ 12.99 Sütat Çiftlik Peyniri (800 gr)

$ 9.99 Mehmet Efendi Türk Kahvesi (500 gr)

www.facebook.com/gimasupermarket

31-35 Queen St, Auburn NSW Ph: 02 9749 4588 Fax: 02 9749 4599


.

TARIH

T

rkısh NEWS PRESS

3 Kasım 2020

15

. L A H I M E S Ö K N A T K U L R U F K TE H A L I S N ’I Y E B N A OSM : A N I Ğ I L Ş A D A K R A

ABDULLAH MIHAL GAZI

O

Tekfur iken İslamiyet’i seçen ve Osmanlı saflarına geçen ilk önemli Bizanslı komutan olan Mikhael Kosses namı-ı diğer Abdullah Mihal Gazi’nin Bilecik’teki türbesine ziyaretçilerin ilgisi artıyor... İnhisar Kaymakamı Ali Açıkgöz, “Ziyaretçi sayısı her geçen gün müthiş şekilde artıyor” derken; Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vedat Turgut, “Gazi Mihal, Osmanlı arşivlerinde hep orijinal adıyla kaydedilmiştir” bilgisini verdi. smanlı’nın kuruluş yıllarında Bizans Tekfuru iken Müslümanlığı seçerek Osman Gazi’nin silah arkadaşı olan Abdullah Mihal Gazi, kahramanlıklarıyla anılıyor. İslamiyet’i seçerek Osmanlı saflarına geçen ilk önemli Bizanslı komutan olan Mikhael Kosses, Osman Gazi’nin teklifiyle Abdullah Mihal Gazi ismini alarak Osmanlı’ya hizmet etti. OSMAN GAZİ’Yİ KURTARDI! Fetihlerde gösterdiği cesaret ve başarılarıyla anılan Mihal Gazi, Osman Bey’e yapılacak bir suikastı da önledi. Orhan Gazi zamanında Bursa’nın fethine katıldıktan sonra 1328’de vefat eden Abdullah Mihal Gazi’nin, Bilecik’in İnhisar ilçesine bağlı Harmanköy’deki türbesine ziyaretçilerin ilgisi artıyor. İnhisar Kaymakamı Ali Açıkgöz, yapılan çalışmaların ardından türbeye daha fazla ziyaretçi gelmeye başladığını söyledi. TÜRBEDEKİ 99 GÜL’ÜN SIRRI Türbede iki ay önce çalışma başlatıldığını aktaran Açıkgöz, şöyle konuştu: “Türk kahramanı Mihal

OSMAN GAZİ

Gazi’nin bulunduğu türbe içinde ve etrafında çevre düzenlemesi ile peyzaj çalışması başlattık. Türbemizin etrafı bir gül bahçesine çevrildi. Çevresinde Allah’ın 99 isminin bulunduğu 99 adet gül var. Türbenin sandukası da değiştiriliyor.” DİKTİĞİ AĞAÇ HÂLÂ AYAKTA Bursa, Eskişehir, Sakarya ve Kütahya başta olmak üzere birçok yerden türbeye ziyaretçi ilgisinin olduğunu anlatan Kaymakam Açıkgöz, şöyle devam etti: “Buradaki değişimin meyvesini toplamaya başladık. Ziyaretçi sayısı her geçen gün müthiş şekilde artıyor. İnsanlar buraya gelip güzel paylaşımlar yapmaya başladı.

Türbenin etrafında 634 ve 463 yıllık tescilli ağacımız var. Peyzaj çalışması yaparken daha fazla anıt ağaç olduğunu tespit ettik. Bununla ilgili de çalışma yapıyoruz.” Mihal Gazi’nin hayatını araştıran ve tez hazırlayan Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Yeni Çağ tarihçisi Doç. Dr. Vedat Turgut da Mihal Gazi’nin Osman Bey zamanında Bizans’a bağlı Harmankaya’da tekfur iken daha sonra Osman Gazi’nin silah arkadaşları arasına girdiğini söyledi. “ABDULLAH” ADINI ALDI Tekfurun, Osmanlı’ya tabi olarak İslam’ı kabul ettiğini belirten Turgut, şunları anlattı:

‘’Müslüman olduktan sonra Abdullah adını alan Gazi Mihal, Osmanlı arşivlerinde hep orijinal adıyla kaydedilmiştir. Gölpazarı ilçesinde bir zaviye ile hamam yaptırdığı anlaşılan Köse Mihal’in türbesi 1885’te 2. Abdulhamid tarafından yeniden inşa ettirilmiştir. Mihal Gazi’nin soyundan gelenler, daha sonra Rumeli’nin fethiyle birlikte Avrupa’ya geçerek akıncı beyi olarak görev yapmışlardır. EVLATLARI DA AKINCI OLDU Köse Mihal’in Aziz Paşa, Balta Bey ve Gazi Ali Bey adlarında üç oğlunun bulunduğu ve bunların Rumeli’de sınır boylarında faaliyet gösterdikleri bilinmektedir. Osmanlı devletinin ilk devirlerinden itibaren, askeri ve sosyal tarihinde mühim roller oynamış akıncı ailelerinden biri olan Mihaloğulları, Harmankaya tekfuru Köse Mihal’in soyundan devletin kuruluş ve yükseliş devrelerinde meşhur kahramanlar yetiştirmiştir.’’ KÖYÜ DE İHYA ETTİ Köy muhtarı Metin Doruk da Kaymakam Açıkgöz’ün, Abdullah Mihal Gazi Türbesi’ne büyük önem verdiğini ifade ederek, ‘’Burada yapılan çalışmalar sonrası ziyaretçi sayısında artış oldu. Abdullah Mihal Gazi, Osmanlı’nın kuruluşunda büyük payı olan bir akıncıymış. Köyün tanıtımına da büyük katkı sağladı’’ diye konuştu. Köyün sakinlerinden Mustafa Sayan ise kendileri için gurur kaynağı olan Mihal Gazi’nin kabrini sık sık ziyaret ettiklerini aktardı.


T

3 Kasım 2020

R LEZZETLI TARIFLE

16

RK FATMA GEwsNprÇesTs.cÜom.au info@turkishne

rkısh NEWS PRESS

.

YEMEK&HOBI

BU HAFTA “4. SAFRAN FESTIVALI” YAPILAN ŞİRİN SAFRANBOLU’DAYIZ

Lezzetlere lezzet katan

dillere destan bitki Safran

Canım Anadolu’nun dünya gastronomisine hediyesi olan Safran Bitkisi, hem etli hem sebzeli yemeklere hem de tatlılara ayrı bir güzellik, ayrı bir estetik ayrı bir lezzet katıyor... Ülkemizde en çok yetiştirilen ve adını verdiği ilçede hasat festivaline sizleri götürüyoruz...

K

arabük’ün UNESCO Dünya Miras Listesinde yer alan Safranbolu ilçesinde, boya, yemek, kozmetik, ilaç ve gıda sektörü gibi birçok alanda kullanıldığı için “mucize bitki” olarak adlandırılan ve ilçeye adını veren safran bitkisi için düzenlenen “4. Safran Festivali”

Hasat etkinliğinde Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse de safran topladı. etkinlikleri kapsamında hasat gerçekleştirildi. FİYATI ALTINLA YARIŞIYOR Safranın kilogram fiyatı 30 bin ile 150 bin TL arasında değişiyor. Yukarıçiftlik köyü Keten Mahallesi’nde İsmail Yılmaz’a ait safran tarlasında düzenlenen etkinlikte konuşan Karabük Valisi Fuat Gürel, safranın Safranbolu için

çok önemli olduğunu söyledi. İlçede safranın 7 köyde 20 çiftçi tarafından 40 dekar alanda üretildiğine değinen Gürel, “Geçen yıl 20 kilo ürün elde edilmişti bu yıl 23-24 kilo ürün bekleniyor. Safran ekimi ve hasadı bir turizm çeşidi olmaya başladı. Bu tür etkinlikleri yaparak ilçeye gelen misafir sayısında artış hedefleniyor. Bu

durum ürüne olan ilgiyi artırıyor. İnşallah birkaç sene sonra ekim alanı 100 dekara çıkacaktır. Bu alanlar milyonlarca insanın gelebileceği bölge” diye konuştu. TURİZME DE KATKISI VAR Safranbolu’da turizm çeşitliliğinin artırılması gerektiğini, bu alanların buna imkan sağladığını anlatan Gürel, kentin doğal güzelliklerinden bahsetti. Etkinliğe; AK Parti Karabük Milletvekilleri Cumhur Ünal ve Niyazi Güneş, Safranbolu Kaymakamı Mehmet Türköz, Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse, Karabük Tarım ve Orman Müdürü Çetin Ayvalık, Safranbolu Kültür ve Turizm Vakfı Başkanı Şefik Dizdar da katıldı. Safranlı içecek ve yiyeceklerin ikram edildiği etkinlikte daha sonra protokol üyeleri, öğrenciler ve vatandaşlarca safran tarlasında hasat yapıldı.

46 yıllık Erskineville Camisi’ni sizin desteklerinizle yeniliyoruz! ERSKİNEVİLLE CAMISI

ERSKINEVILLE CAMII

1974 senesinde Avustralya’ya gelen ilk göçmen Türkler tarafından kurulmuştur. Camimiz büyük eski salon / yemekhanesini yıkıp 2 katlı yeni bir bina inşa ediyoruz. - Üst katta; Çocuklar ve yetişkinlerin dini eğitimi için sınıflarımız olacak - Bayanlar için tuvaletler ve abdest yeri olacak. Camide bayanlar bölümüne direk geçiş sağlanacak. - Yaşlılar ve sakatlar için asansör olacak. - Alt katta; İftarlar ve diğer etkinlikler için salon, commercial mutfak, erkekler için tuvaletler ve abdest alma bölümleri olacak. SYDNEY TURKISH ISLAMIC CULTURE AND MOSQUE ASSOCIATION ANZ BANK BSB 012301 ACC 225037007 Güzel bir Sadaka-i Cariye olacak bu projemiz için yardımlarınızı esirgemeyin. Kampanyamız: 400 metrekare olan binamıza, metrekaresini 500 dolarlık yardımlarınızla destekleyebilirsiniz.

Established in 1974 Sydney’s first Turkish Mosque Going through a major upgrade The 2 level hall project The building will include: - classrooms for Islamic education for children and adults - Hall for Iftars and other functions - A commercial kitchen - A lift for disabled and elderly - Extra toilets and wudhu areas both for male and female Its our first cami Please donate generously Its a great sadaqa jariyah

You can call Turgay on 0478 187 398 or Davud on 0411 782 090

SYDNEY TURKISH ISLAMIC CULTURE AND MOSQUE ASSOCIATION ANZ BANK BSB 012301 ACC 225037007 We have a campaign at the moment, its a 400 square meter Building Please donate $500 per square meter You can call Turgay on 0478 187 398 or Davud on 0411 782 090


WORLD The Young Turk Revolution of 1908

T

H

17

SINEM TASLAK sinem.taslak@gmail.com

be overthrown while the army remained loyal. The real origin of the Young Turk Revolution of 1908 lay in the discontent within the Third Army Corps in Macedonia, where officers acted independently of the CUP in Paris. It is still unclear if a coordinated conspiracy existed in Macedonia or if a number of separate centres of disaffection, linked haphazardly through individuals, dervish orders, Freemason lodges, and other means, coalesced in July 1908 under the banner of the CUP through the pressure of events. On July 3, 1908, Major Ahmed Niyazi, apparently fearing discovery by an investigatory committee, decamped from Resne with 200 followers, including civilians, leaving behind a demand for the restoration of the constitution. The sultan’s attempt to suppress the uprising failed, and rebellion spread rapidly. Abdülhamid was unable to rely on other troops, and on July 24 he announced the restoration of the constitution. The young officers who had instigated the revolution, like their civilian supporters, were primarily concerned with preserving the Otto-

man Empire; they feared that Hamidian policies and European interventions were endangering its existence. Grievances concerning personal matters such as salary and rank, however, also may have played a part. Though some writers have argued that a new type of officer, of lower social origin than officers from earlier generations, influenced the discontent, there is little evidence to support such a theory. It is clear, however, that the officers had not thought much beyond their demand for the restoration of a constitution that had proved ineffectual in 1877–78. They had no program of action and were content to leave government to the established bureaucrats. In April 1909, however, an army mutiny in Istanbul (known because of the Julian calendar as the “31st March Incident”) exposed the weakness of the CUP and at the same time gave it a new opportunity. The mutiny resulted from the discontent of ordinary soldiers over their conditions and their neglect by college-trained and politically ambitious officers and from what they regarded as infidel innovations. They were encouraged by a religious organization known as the Mohammedan Union. The weakness of the government allowed the mutiny to spread, and, although order was eventually restored in Istanbul and more quickly elsewhere, a force from Macedonia (the Action Army), led by Mahmud Şevket Paşa, marched on Istanbul and occupied the city on April 24. > Source: https://www.britannica. com/place/Ottoman-Empire/Rule-ofAbdulhamid-II#ref44415

Kendimizle yüzleşelim!

ANGİNİZİN daha güzel iş yapacağını belirlemek için sizi imtihana çekmek üzere ölümü ve hayatı yaratan O’dur. Daima Üstün Olandır, Bağışlayandır O.” (Mülk suresi 2) Pek çok insan, dünya hayatının geçici ışıltısına aldanıp istek ve arzularının peşinde yok yere tüketir ömrünü. Tıpkı bir yaprak misali savrulur durur yaşam içinde. Bir gün öleceği gerçeğini unutup ölüm sonrası için kayda değer bir hazırlık yapmadığı gibi, değersiz ve anlamsız bir şekilde yaşar hayatını. Oysaki ölüm, yaşamın ikiz kardeşidir. Yaşamla birlikte var edilmiştir. Alınan her bir nefesin yarısı yaşam, yarısı ölüm için alınır. Ölüm, bize bu kadar yakındır. Ömür, anne karnı ile toprak altındaki iki karanlık arasında yakılan bir kibrit alevi gibidir. Alev almasıyla sönmesi an meselesidir. Göz açıp kapar gibi geçecek ve bir gün son bulacaktır. Uyanmak için uyumak gerekiyordu önce. Ölmek için yaşamak. Ve biz yaşıyorduk. Yaşıyorken de uyuyorduk. Derin bir uyku içindeyken kendimizi yaşıyor sanıyorduk. Bu gerçek ile yüzleşmeye, dünya uykumuzdan uyanmaya ve yaşamımızı sorgulamaya cesaretimiz var mı? Eğer yok ise yaşantımıza kaldığımız yerden devam ederek bizim için ayrılan sürenin sonuna gelebilir ve hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayıp hiç yaşamamış gibi ölebiliriz. Kaçınılmaz olan ölüm ile yüzleşmeden önce, yüzleşelim kendimizle. Bir su damlacığı olarak anne karnında başlayan ve koşuşturmaca içinde geçerek bir göz açıp kapama misali son bulan yaşamlarımız. Aynı başlangıç, farklı hikâyeler, aynı son. Peki, bizi farklı kılan ne? Nasıl bir hikâyemiz olsun ve bu hikâyemizin sonu nasıl bitsin istiyoruz? Ölümle yüzleşmeden önce, yüzleşelim kendimizle. İnsanların gündelik yaşantılarına baktığınızda nelere ilgi duyduklarını, ne tür sorular sorduklarını görüyor ve nasıl olup da asıl sorulması gereken soruları sormadan yaşamlarını sürdürebildiklerine hayret ediyorsunuz. Dünyevî pek çok şeye karşı yoğun bir ilgi ve merak duyar insan. Kendine fayda sağlayıp sağlamayacağına bakmadan sayısız şeyi merak eder de hayatı boyunca bir kez olsun ‘Neden var oldum?’ ya da ‘Varlığımın bir amacı var mı?’ diye sormaz kendine. Oysa ünlü filozof Sokrates’in de hatırlattığı gibi: ‘Sorgulanmamış bir hayat yaşanılmaya değer değildir.’ Öyle ya kaçımız sorgulamışızdır hayatı? Kimim ben? Neden varım? Varlığımın bir amacı var mı? Varlığımın sonsuz olmadığını biliyorum, peki ya öldükten sonra bana ne olacak gibi pek çok soruyu

3 November 2020

TARIH & EDEBIYAT

S

everal conspiracies took place against Abdülhamid. In 1889 a conspiracy in the military medical college spread to other Istanbul colleges. The conspirators came to call themselves the Committee of Union and Progress (CUP; İttihad ve Terakki Cemiyeti) and were commonly known as the Young Turks. When the plot was discovered, some of its leaders went abroad to reinforce Ottoman exiles in Paris, Geneva, and Cairo, where they helped prepare the ground for revolution by developing a comprehensive critique of the Hamidian system. The most noteworthy among those were Murad Bey, Ahmed Rıza, and Prince Sabaheddin. As editor of Mizan (“Balance”), published first in Istanbul (1886) and later in Cairo and Geneva, Murad Bey preached liberal ideas combined with a strong Islamic feeling; that may have contributed to his defection and return to Istanbul in 1897. Ahmed Rıza in Paris edited Meşveret (“Consultation”), in which he set out ideas of reform, strongly flavoured by Auguste Comte’s philosophy of positivism. His advocacy of a strong central government within the Ottoman Empire and the exclusion of foreign influence led to a major split within the Young Turk exiles at the 1902 Paris Congress; Ahmed Rıza clashed with Sabaheddin, who, with Armenian support, favoured administrative decentralization and European assistance to promote reform. Sabaheddin set up the League of Private Initiative and Decentralization. The émigrés could supply literary sustenance to dissidents, but Abdülhamid could not

rkısh NEWS PRESS

sormadan, göçer gideriz bu hayattan. Aslında insan için daha önemli bir soru yoktur hayatta. Çarçabuk geçecek olan dünya hayatıyla ilgili soruların ve cevapların hiçbir değeri bulunmamaktadır, sonsuz yaşamını belirleyecek soru ve cevapların yanında. Dünyevî tüm soru ve cevaplar ölümle birlikte anlamsızlaşacak ve kişiye hiçbir fayda sağlamayacaktır. Hangi yatırımın daha kârlı olacağı; dövizin mi yoksa altının mı yükselişe geçeceği, bu senenin modasının ya da popüler renklerinin ne olduğu, derbi maçlarının nasıl sonuçlanacağı, bu yıl kimin şampiyon olacağı ya da müptelası olduğumuz bir dizinin izleyenlerine nasıl bir final hazırladığı gibi pek çok soru anlamsızlaşacaktır. Şöyle söylüyordu meşhur Gazzâlî: ‘Mezardakilerin pişman olduğu şeyler için, dünyadakiler birbirini yiyor.’

BÜYÜK Hükümdar Selahattin-i Eyyübi, dünyadan göçme zamanının geldiğini anlayınca Şeyh-ül İslâm’ı çağırır ve şöyle sorar ona: m “Bir insan öldüğü zaman ne kadar kefen gerekir?” - “Altı arşın hükümdarım.” Bir mızrak ve bir kefen getirilmesini ister. Bir asker çağırıp: - “Bu kefeni mızrağa tak. Bağdat sokaklarında dolaş ve şöyle de: ‘Ey ahali! Ülkeler, servetler sahibi Selahattin-i Eyyübi yalancı dünyadan ebedi âleme şu kefenden başka servet götüremiyor, ibret alın!..’ ŞÖYLE söylüyordu meşhur yazar Tolstoy: ‘Hayatı anlamayanlar ölümü hatırlamayı arzu etmezler. Çünkü bu hatırlama onlara, yaşadıkları hayatın aklî vicdana uygun düşmediğini gösterir.’ Pek çok insanın Allah’a inandığını ifade ettiğini ancak yaşantılarına baktığınızda sanki Allah yokmuş gibi bir yaşam sürdükleri görüyorsunuz. Derin bir uykudalar sanki. Ölümü hatırlamak ve ölüm üzerine düşünmek istemiyorlar. Çünkü ölümü düşünmenin yaşadıkları anın tadını kaçıracağına inanıyorlar. Bu durum, insanların hem yaşam hem de

ölüm hakkındaki bilgisizliklerinden kaynaklanıyor. Ölümü düşünmemek, ölümden kurtarır mı insanı? Biz ölümü düşünmesek de ömür sermayemiz tükendiğinde gelip el koyarlar bizdeki emanete. Pek çok insan yaşarken mezar yeri satın alıyor kendine. Öldükten sonra ortada kalmayalım, yerimiz belli olsun diye. Kendine yer hazırlıyor ama kendini o yere hazırlamıyor çoğu kimse. Şöyle söylüyordu Shakespeare: ‘İnsanların çoğu ölmekten korkuyor, ölüme hiç hazırlığı olmadığı için.’ - “O kaçmakta olduğunuz ölüm, işte o, size mutlaka ulaşacaktır. Sonra, görülmeyeni de görüleni de bilene döndürüleceksiniz. O, size yapıp etmiş olduklarınızı haber verecektir.” (Cuma suresi 8) ÖLÜM bize sandığımızdan çok daha yakın. Aslında insanın bırakın geleceğe dönük olanları günlük planlarını bile gerçekleştirebileceği garanti değildir hayatta. Sabah evden çıktığımızda eve tekrar döneceğimiz, uygun fiyatlı olsun diye erken rezervasyon yaptığımız tatilimize çıkabileceğimiz garanti değildir. Diğer tüm canlılarla ortak olan tek bir paydamız vardır: Ölüm! Şöyle söylüyordu Gazneli Mahmut: ‘Yoklansın kafası mezarda her ölenin. Farkı var mı bakalım, hükümdarla kölenin?’ Ölüm, ortak kılar tüm canlıları. Üstünlükleri ortadan kaldırarak herkesi eşit hale getirir. Kişi ayrımı yapmaz. Gelmeden önce randevu almaz. Şarkılardaki gibi ‘bir ihtimal daha’ değildir. Kesindir. Hatta hiç farkında olmasak da bu satırları okuduğunuz birkaç saniye içinde, birkaç insan öldü bile yeryüzünde. Araştırmalara göre her saniye ortalama bir insan hayata gözlerini yummaktadır. Bugünün sonunu getirdiğimizde on binlerce kişi daha buna katılacaktır. Peki, bu insanlardan biri olmamamız için ne sebep var sizce? Erken ya da geç değildir hiçbir ölüm. Olması gerektiği zamandadır sadece. Vakti dolup da bittiğinde kula verilen ömür, insanlar onu genç ya da ihtiyar görür. Bu gerçeğe şu sözleri ile dikkat çekiyordu Ebû Türâb Nahşebi: ‘Bugününü düşünme, dün geçti, yarın var mı? Gençliğine güvenme, ölenler hep ihtiyar mı?’ Ölen kişi kim olursa olsun ister bir devlet başkanı, zengin bir iş adamı ya da sıradan biri. Geride bırakır şanı, şöhreti, unvanı, malı. Er kişi ya da hatun kişi niyetine kılınır namazı. Victor Hugo’nun da söylediği gibi: ‘Ölüm bu, ne hükümdar tanır, ne soytarı; herkesi aynı iştahla yutar.’ > Kaynak: Emre Dorman/Hürriyet - https:// www.hurriyet.com.tr/yazarlar/emre-dorman/kendimizle-yuzleselim-40119364

Azerbaycan’a destek konvoyu

B

ugun Bazar noyambirin birinci guni Avstralia Azerbaycan Asosiyasinin Birliyi ve Guney Azerbaycan demokratik Birliyinin teşebusile Avstralia Sidney şeherinde Polis departmentinen icaze aldigimizdan sonra Keçirdiyimiz Araba yuruşi 89 arabanin Az zamanda 2 günün erzinde devet edip Azerbaycanlilari bu aksiya iştirakinen Tedbir keçirildi bu tedbir baxmiyarak bir yagşilik günde Berde gence terter ve değer dinç ahaliye Ermenistan silahli ve terorist güvelerinin saldiri roket bombalarinan helak olanlar balalarimiza ve sivillere ve butun şehidlerimize saygi durmak ve Ermeni cinayetlerini Mehkum etmek uçun bu tedbir Sidney şeherinde 2 saat 30 değige sürdü ve bu arada 2 Ermeni arabasi bizi tehdid ve provokat etsin bize bagirip gediler ve polis bizden çok sakin medeni bir araba yuruş aksiyasi olduğu uçun teşekur edip. Avstralia Azerbaycanlilari 55 milyon gahraman Azerbaycan Ordu’muzun Ali baş Akman’dan cenabi Prezident İlham Aliyev’in başda olmaginan butun Dagli Garabagimizin işgal olunmuş butun topraklarimizin işqaldan Azad olunmasinin arkasında ve butun vucudumuzunan ve imkanatlarimizinan Himayet edirik butun Şehidlerimize Alahdan Rehmet yaralilarimiza acil şefa ve gahraman şerefli geyretli Ordumuza Zefer Arzilayirik ve Zefer xeberlerimi Tezliginan gozedirux. > Mikayil Oyta Avstralia Azerbaycan Adosiyasinin Birliyi (AAA) Ve Guney Azerbaycan demokratik Türk Birliyi (GADTB)

Azeri Turkish community stands together against Armenian aggressor

PARLAMIENT approved motion N SW against Azerbaijan recognizing Artzhak as independent country in 22.10.2020.

NsW PM breaking up multiculturalism, supporting Armenia terrorism , killing civilian children. NSW PARLAMIENT went against UN resolutions.


PAZARTESI

Fatma Gençtürk Cihan Bibinoğlu Bilge Başafacan ÇAY MOLASI

. . T rkıye’nın

SESİ RADYOSU info@turkishmedia.com.au 1300 917 566

CUMA

Tanyeli Serkan Uyanık TANYELI’YLE BIZ BIZE

I CUMARTES

SALI Ergül Uybadın Derya Sekmen Büşra Erkan Tuğçe Uybadın

VOICE OF TURKEY WOMENS EDITION

ÇARŞAMBA

Tuğba Aksoy Filiz Karakış Saat: 17-18

GÖNÜL KAHVESİ

Yakamoz ve Gece Bekçisi ile

AKŞAM VARDIYASI Saat: 22-23

PERŞEMBE

TRT Türkiye’nin Sesi Radyosu Ortak Yayını ÖZEL PROGRAMLAR

SYDNEY DIGITAL 985 & MELBOURNE 98.9 NORTH WEST FM YAYINIMIZLA . . SIZLERLEYIZ! - Sydney’de haftanın 7 günü saat 17-18 arası Perşembe ve Cuma geceleri saat 22-24 arası - Melbourne’da her Çarşamba saat 17-18 arası - Yayınlarımızı aşağıdaki linklerden dünyanın her yerinden dinleyebilirsiniz. SYDNEY: www.turkiyeninsesi.sydney MELBOURNE: www.turkiyeninsesi.melbourne - Ayrıntılı bilgi için bizi arayın: +61421890600

T

rkısh

Sülhan Yılmaz Gülten Akbar HAYATA DAIR

PAZAR

Zafer Uyanık Cem Birben MUHABBET ZAMANI

SATURDAY0 16.00-17.0

Tuğçe Köksal, Yasin Köksal, Ahmet Kale & Azra Vejzovic

THE SOURCE

ÇARŞAMBA

@turkiyeninsesiradyosu

MEDIA LIMITED

MURAT ŞIRIN

ÜMIT UYAR

MELBOURNE’IN SESİ


.

NOSTALJI

T

rkısh NEWS PRESS

YA UNUTULMA YÜZ TUTAN KOLONYAYI E KOVİD-19 İL YENİDEN HATIRLADIK

3 Kasım 2020

19

!

Bu kolonyanın kokusu taa Avustralya’ya varmış Muğla’da tarihi Arasta Çarşısı’ndaki küçük dükkanında yarım asırdır ürettiği çeşit çeşit mis kokulu kolonyaların satışını yapan Ahmet Gümüşbulut’un ürünlerine turistler de ilgi gösteriyor. “Kolonyacı Ahmet” olarak dünyaya nam salan Gümüşbulut, “Almanya ve İngiltere’nin yanı sıra Avustralya’ya kadar gönderilen kolonyalarım var. Düşünsenize Avustralya’ya kadar giden kolonyanın etiketinde Muğla yazıyor. Kenti de tanıtmış oluyoruz” diyor...

T

arihi ve turistik kentimiz Muğla’da, “Kolonyacı Ahmet” olarak tanınan Ahmet Gümüşbulut, 42 yıldır patenti kendisine ait 60 çeşit kolonyayla kent sakinlerine ve turistlere hizmet veriyor. Merkez ilçe Menteşe’deki tarihi Arasta Çarşısı’ndaki dükkanında uzun yıllardır kolonya satışı yapan 58 yaşındaki Gümüşbulut’un ürünlerine Muğlalılar kadar kenti ziyaret eden turistlerde ilgi gösteriyor. FERAHLIK VERİYOR Gümüşbulut, ürettiği ve kullanıldığında ferahlık veren birçok ürününü Türkiye’nin dört bir köşesindeki müşterilerine de kargo aracılığıyla ulaştırıyor. Mesleğini, “işe yaramayan maddeleri karıştırıp, yararlı hale getirme sanatı” olarak tanımlayan Gümüşbulut, dükkanında bir süre misafir ettiği müşterilerin isteğine göre kolonya veriyor. Ahmet Gümüşbulut, mesleğini yıllardır ilk günkü gibi severek yaptığını söyledi.

İnsanları ürettiği kokularla mutlu ettiğini aktaran Gümüşbulut, kendisini ziyaret eden herkesin, güzel kokular eşliğinde iş yerinden memnun ayrıldığını dile getirdi. MUĞLA’YI DA TANITIYOR Kendisinin “Kolonyacı Ahmet” olarak bilindiğini anlatan Gümüşbulut, herkese özel bir koku olduğunu düşündüğünü, ona göre ziyaretçilerine çeşitli tavsiyelerde

bulunduğunu ifade etti. Kolonyalarını yakınlarına götürenlerin ya da kargoyla gönderenlerin olduğunu belirten Gümüşbulut, şunları dile getirdi: MUĞLA NİRE, AVUSTRALYA NİRE “Almanya ve İngiltere’nin yanı sıra Avustralya’ya kadar gönderilen kolonyalarım var. Düşünsenize Avustralya’ya kadar giden kolonyanın etiketinde Muğla

yazıyor. Böylece Muğla’yı da tanıtmış oluyoruz. 42 yıldır hizmet veriyorum. İş yerimde patenti bana ait 60 çeşit kolonya var.” 85 DERECE LÜX VALİ LIMONU Gümüşbulut, yıllar önce kentte görev yapan bir valinin talimatıyla, “Vali limonu” adını verdiği ancak “85 derece Lüx Limon” ismiyle patent verilen kolonyasının en çok ilgi görenler arasında yer aldığını kaydetti. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde kolonya satışlarının arttığına işaret eden Gümüşbulut, sağlığı el verdiğince işini en iyi şekilde yapacağını dile getirdi. MECLIS’E BİLE GÖTÜRÜLMÜŞ AK Parti Muğla Milletvekili Yelda Erol Gökcan da, kendisinin de kolonya kullanmayı çok sevdiğini söyledi. Yerel değerlere ve YELDA EROL GÖKCAN esnafa sahip çıkmaya devam edeceklerini aktaran Gökcan, “Salgın sürecinde hem yerel esnafımıza destek olmak hem de ilimizin tanıtımına katkı sunmak adına ‘Vali limonu’ olarak bilinen kolonyayı alıp, Meclise kadar götürdük” diye konuştu. DÜKKANDA KUYRUK OLUYOR Esnaf Ferda Başağ ise salgın sürecinde kolonyaya talebin arttığını, kendilerinin de çok sık kullandığını dile getirdi. Hemen her vatandaşın kendine göre bir kokusu olduğunu anlatan Başağ, “Herkes boş kolonya şişeleri ya da bidonlarıyla geliyor. Dükkanın önünde sıra bekliyorlar” ifadesini kullandı.


20

3 Kasım 2020

İlan ve kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 433 162 655

T

rkısh NEWS PRESS

HİZMET İSA TOPLUMUMUZAMIŞTIR VERMEYE BAŞLA

(kahve, çay, kola hariç)

2x3 m Orta Halı $ 50 (Başlayan Fiyatlarla)

TOMMYS PIZZA AND KEBAB SHOP FAIRFIELD BÖLGESİNDE FULL TIME SERVİSTE ÇALIŞACAK ELEMANA İHTİYAÇ VARDIR. MB.0405136360 Shop.no 02 97245544

..

SERI ILAN


Ç YASAM

T

rkısh NEWS PRESS

3 Kasım 2020

21

ELLER SILAH DEĞIL KALEM TUTUYOR!

Terörden kurtulan Şırnaklı gençler piyano, gitar ve şan eğitimi alıyor

K

Başarılı operasyonlarla terörün izlerinin silindiği Şırnak’ın Silopi ilçesinde gençlik merkezi bünyesinde açılan müzik atölyesinde bağlama, gitar, piyano ve şan eğitimi verilen çocuklar ve gençler yeteneklerini keşfedip geliştirme imkanı buluyor... Müzik öğretmeni Gülben Topaloğlu, “Sihirli parmakları, güzel sesleri keşfediyoruz. Gençlerimize yeteneği varsa ilerleyebilme imkanı veriyoruz. Güzel sanatlar fakültelerine, konservatuvara, müzik öğretmenliği bölümlerine öğrenci gönderiyoruz” diyor... ararlı operasyonlarla terörün izlerinin silindiği Şırnak’ın Silopi ilçesinde gençlik merkezindeki müzik atölyesinde, gençlere hem yeteneklerini keşfetme hem de geliştirme imkanı sunuluyor. Kültürel faaliyetlerin yıllarca terörün gölgesinde kaldığı Silopi’de tesis edilen huzurla sosyal yaşam yeniden canlandı. YILLARCA “DEVLET NEREDE” DİYORLARDI “İŞTE BURADA!” Devlet eliyle yürütülen çalışmalarla büyük dönüşümün yaşandığı ilçede kurulan Silopi Gençlik Merkezinden müzik sesleri yankılanıyor. Merkezde kurulan müzik atölyesinde gençlere ve çocuklara bağlama, gitar, piyano ve şan eğitimi veriliyor. Eğitime katılanlar kendilerine sağlanan bu imkan sayesinde hem yeteneklerini keşfediyor hem sosyalleşiyor hem de hedefledikleri mesleklere emin adımlarla ilerliyor. Silopi Gençlik Merkezi Müdürü Ayten Şimdi, “Bir zamanlar silah tutmak için terör örgütü PKK tarafından zorlanan eller; şimdi kalem tutuyor, türkü oluyor, şarkı oluyor, sevgi ekiyor” dedi. SIHIRLI PARMAKLARI, GÜZEL SESLERI KEŞİF... Merkezde görev yapan müzik öğretmenlerinden Gülben Topaloğlu da, piyano, şan, bağlama ve gitar kurslarında gençlere eğitim verdiklerini söyledi. Yaş sınırı olmadan kapılarının herkese açık olduğunu ifade eden

Topaloğlu, şunları anlattı: “Özellikle gençler olmak üzere bu işe gönül vermiş, kendini geliştirmek isteyen herkese imkan sağlıyoruz. Yoğun ilginin olduğu merkezimizde sihirli parmakları, güzel sesleri keşfediyoruz. Gençlerimize yeteneği varsa ilerleyebilme imkanı veriyoruz. Güzel sanatlar

fakültelerine, konservatuvara, müzik öğretmenliği bölümlerine öğrenci gönderiyoruz.” MESLEK SAHİBİ OLUYORLAR Topaloğlu, gençlerin bu eğitimler sayesinde meslek sahibi olduğunu dile getirerek, “Gençlerimizin önünü açmak istiyoruz. Hiç kimse kendisini kapatmasın, herkes kendisini müziğe versin. Bizler bunun için buradayız.” dedi. Rojhat Tanrıkulu ise gitar dersi verdiğini, müzik öğretmeni açığını kapatmak için bir yılda 10 öğrenci yetiştirdiklerini belirtti. GENÇLERIN YOLUNU AÇTI “Merkez gençlerin yolunu açtı, birçok gence ışık oldu” diyen Tanrıkulu, üniversitelerin güzel sanatlar fakültelerine ve müzik

öğretmenliği bölümlerine öğrenci gönderdiklerini aktardı. Tanrıkulu, eğitimlerin başarıyla sürdüğüne işaret ederek, “Burada gençlerin önünü açıyoruz. Gençleri müzik öğretmenliğine yetiştiriyoruz.” ifadelerini kullandı. Cumhur Sak da bağlama eğitmeni olduğunu aktararak, müzik eğitiminin yanı sıra merkezin gençlerin kişisel gelişimine de katkı sunduğunu kaydetti.

KONSERVATUVARA HAZIRLANIYORUM Müzik atölyesinde gitar eğitimi alan kursiyerlerden Ümit Özdemir, merkezin imkanlarının çok güzel olduğunu söyledi. “Konservatuvara hazırlanıyorum” diyen Özdemir, kursa yeni başladığını ve çok memnun olduğunu anlattı. Piyano dersi alan 10 yaşındaki kursiyer Dicle Çelik de, piyanoyu çok sevdiğini, haftada iki gün kursa mutlaka katıldığını belirterek, “Piyano hocası olmak istiyorum. Herkese bu kursları tavsiye ediyorum” şeklinde konuştu. Vahit Bağı ise gitar eğitimi aldığını, müziği çok sevdiğini söyledi. 5 yıl önce gitar aldığını ancak kursa gitme imkanı bulamadığını kaydeden Bağı, “Yeni başladım. İnşallah güzel şeyler öğreniriz. Gitar çalmayı çok seviyorum” dedi.


22

T

3 Kasım 2020

ALEM-I İSLAM

HAYA EL-MUŞÎ

info@turkishnewspress.com.au

Hangi saftasın?

H

azreti Peygambere hakaretleri Müslümanları bir gerek kendi döneminde dava üzerinde bir nebze de gerekse kendinden olsa kenetlenmeye sevk etmiş, sonraki dönemlerde birçok gayrimüslim tarafından da çeşitli hakaretler ve çirkin İslam ve Peygamberimiz merak muameleler reva görülmüştür. edilip araştırılmış ve bunun Bir defasında Peygamberimize neticesinde ise insanların İslam Ebu cehil rastlamış ve şöyle ve Hz. Peygamberle tanışıp söylemişti: hidayet bulması Müslümanların - Ya Muhammed ne çirkinsin. eliyle değil gayri müslimlerin eli ve diliyle gerçekleşmiştir. Allah Senin gibi çirkin adam görmedim Hz. Peygamber ona: - Haklısın, (c.c) elbette Peygamberini koruyacaktır. Bu koruma da buyurmuştu. şüphesiz dostları vesilesiyledir. Biraz sonra Hz. Ebubekir, Peygambere rastladı. O da görür Fakat bugün biz kimin safındayız, görmez: ona bakmalı... Allah’ın ve Peygamberin dostlarının mı “- Ya Rasulallah ne kadar yoksa düşmanlarının mı? Mesela; güzelsiniz” dedi. Efendimiz ona Kayıtsız şartsız iman edip da aynı cevabı verdi: Peygamber Efendimizi savunan “- Haklısın.” Bu iki cevaba da Hz. Ömer ve dünya zenginliği ile şahit olan ashab-ı kiram hayretle bâtıl îtibârı elinin tersiyle itip iman sordular: zenginliğini tercih eden Mus’ab “- Ya Rasulallah, Ebucehil b.Umeyr’ in mi? ‘ne kadar çirkinsin’ dedi, Yoksa siyasi, ekonomik vb. haklısın dediniz. Ebubekir ‘ne menfaatlerine ters düştüğü kadar güzelsin’ dedi ona da için Hak ve hakikatin yanı haklısın dediniz. Sebebi nedir?” başında olduğu halde imandan Buyurdular ki; nasipsiz olan Ebu Cehil ve “- Ben bir ayna gibiyim. Bana bakan kendisini görür. Dolayısıyla Hz. Peygamberin mescidinde bulunduğu halde, Müslüman Ebucehil baktı kendisini gördü görünümlü münafık, dost yüzlü ve çok çirkinsin dedi, haklıydı. düşman Abdullah b.Ubey’in Ebubekir baktı o da kendisini safında mı? gördü, çok güzelsin dedi, o da Allah ve Peygamberine yapılan haklıydı. Onun için öyle cevap bu tür saldırılara karşı tepkisiz verdim” buyurdu. kalır da dava şuurunu siyasi, Bugün de benzer olaylara ekonomik, bölgesel, kültürel şahit oluyoruz. Müslümanlar ve menfaat çıkarlarına kurban Hz. Peygamberi canından aziz verirsek bir Müslüman olarak bilirken, din ve Peygamber Frenk zalimi ile nasıl mücadele düşmanları da kin ve nefretlerinden kudurmuş haldeler. edeceğimizi bilemez, hak’kı bâtıl, bâtılı da hak olarak görmeye Elbette bunun sebepleri başlarız. Yarın mahşerde arasında insanlığın kendi batıl Peygamberimizin yüzüne inanışlarından umduklarını bakacak bir yüz arıyorsak, bulamaması ve çareyi İslâm’da şefaatini ümit ediyorsak bu araması neticesinde hakikatle davamızda ve istikametimizde tanışması da vardır. Yani bu (çizgimizde) daha ciddi ve samimi beyhude saldırılar hakikatin önüne geçme çabasıdır. Fakat olmak durumundayız. bu ehl-i küfrün hesap Unutmayalım ki; edemedikleri şey Allah’ın nurunu mukaddesâtımıza yapılan tamamlayacak olması ve bunun bu tür saldırıların en önemli için de sebeplerin bazen hayır sebeplerinden biri de biz bazen de şer cephesinden Müslümanların İslâm’ı tam tezahür etmesidir. manasıyla yaşamıyor ve “Olur ki, hoşunuza gitmeyen Peygamber Efendimizi gerektiği bir şeyde sizin için hayır, yine gibi örmek almadığımızdan olur ki hoşunuza giden bir şeyde kaynaklanıyor olmasıdır. Zira de sizin için şer vardır. Allah bizim hak ile dolduramadığımız bilir, siz bilmezsiniz”. (Bakara boşlukları birleri bâtıl ile doldurması kaçınılmaz olacaktır. 216) ayetinin de işaret ettiği gibi Selam ve dua ile. bugün bir kısım din düşmanı aciz > SALIH KIRMIZI ve sefihlerin Hz. Peygambere BILGI NOTU

Peygamberimiz ve Çocuk

n “Çocuğu olan, onunla çocuklaşsın” der. Koşu yarışı yapan çocuklar görünce o da aralarına karışır. Kazananı ödül olarak devesinin üzerine alır ve Medine sokaklarında gezdirir. Mescide yakın bir yerde Habeşistanlı zenci Müslümanlar yerel bir oyun oynamaktadır. Efendimizin aklına eşi Ayşe gelir. Eve gider ve: “Ayşe, gel sen de seyret” der. Hz. Ayşe:

“Ben de yanağımı Allah’ın Elçisinin omuzu üzerine koyarak oyunu seyretmeye başladım” diye anlatır. Oyun uzun sürer, Efendimiz arada bir: “Doymadın mı?” diye sorar. Hz. Ayşe kendi deyimiyle (Bana olan sevgisini denemek için) “Hayır!” diye cevap verir. Efendimiz, yorulmasına rağmen sesini çıkarmaz. Ayak değiştirerek dikilmeye devam eder.

rkısh NEWS PRESS

.

DIYANET&KÜLTÜR

Vahyin Dilinden

“De ki: Ey mülkün sahibi Allah’ım! Dilediğine mülkü verirsin, dilediğinden de mülkü çekip alırsın; dilediğini aziz kılarsın; dilediğini alçaltır, aşağılık yaparsın; hayır yalnız senin elindedir. Şüphesiz ki senin gücün her şeye yeter.” . AL-İ İMRAN SURESİ 26. AYET

Allah Rasulünden

Peygamber Efendimiz buyurdular: “Kim zorda kalan bir Müslümanın durumunu kolaylaştırırsa (mesela, borcu hususunda onu sıkıştırmazsa) Allah da dünya ve ahirette ona kolaylıklar ihsan eder.” . MÜSLIM

İSLAMİ KURULUŞLARDAN DESTEK VE DAYANIŞMA ZİYARETİ

“Geçmiş olsun” Gelibolu Camii

S

ydney’de bulunan Auburn Gelibolu Camii’ne yapılan çirkin saldırıdan sonra Avustralya içinden ve dışından destek mesajları yağdı. Siyasilerin yanı sıra, sivil toplum kuruluşları da “geçmiş olsun” dileklerini ilettiler. Sydney’de bulunan Müslüman kuruluş temsilcileri de heyetler halinde camimizi ziyaret ederek destek mesajı verdiler. İslam’ın birleştirici ve bütünleştirici gücüne vurgu yaptılar. CAMİLER KABE’NİN ŞUBESİ Heyete eşlik eden Sydney Din Hizmetleri Ataşesi Bilal Aksoy,

misafirlere hitaben yaptığı konuşmada şunları dile getirdi: “Bütün ibadethanelerin kutsallığı var. Özellikle İslamofobia ve İslam karşıtlığının son günlerde tekrar yükselişe geçmesi nedeniyle dünya Müslümanlarının daha dikkatli olmaları gerekiyor. Kabe’nin birer şubesi olan cami ve mescidlerin daha çok korunmaya ihtiyacı var. Mü’minler kardeştir ve birlik ruhuyla hareket etmeliler. Destek ziyaretine gelen Müslüman kuruluş temsilcilerine teşekkür ediyoruz.” “GEÇMİŞ OLSUN” SYDNEY Gelibolu Camii Dernek Başkanı Dr. Abdurrahman Asaroğlu da geçmiş olsun ziyaretine gelen heyetlere olayın nasıl meydana geldiği ve saldırı sonrası gelişmeler hakkında bilgiler verdi ve heyetlere teşekkür etti. Biz de Turkish Media Ailesi olarak camimize yapılan menfur saldırıyı bir kez daha kınıyor, Türk ve Müslüman toplumumuza “geçmiş olsun” dileklerimizi iletiyoruz. Destek veren tüm kurum ve kuruluşlara teşekkür ediyoruz.


AVUSTRALYA

T

rkısh NEWS PRESS

3 Kasım 2020

ER I L I L I G V E S R PEYGAMBE MIYE KOŞTU! A ÇOCUKL AR C

Mevlid-i Nebi Haftası A

büyük sevinçle kutlandı na vatan Türkiye’de olduğu gibi Avustralya’da da Mevlid-i Nebi Haftası coşkusu yaşanıyor... Mevlid-i Nebi Haftası 15 bin km uzaklarda Sydney’de çeşitli etkinliklerle kutlanıyor. “GEÇMİŞ OLSUN” İZMİR Öncelikle İzmir merkezli depremde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Rabbimizden rahmet diliyor, yaralı kardeşlerimize acil şifalar diliyoruz. Devletimizin ve toplumumuzun büyük bir dayanışma örneği sergileyerek, depremin açtığı yaraları en kısa zamanda saracağına inanıyoruz. DOLU DOLU HAFTA Geçtiğimiz hafta 28 Ekim Çarşamba akşamı Auburn Gelibolu Camii’nde Mevlidi Şerif Programı icra edildi. Programa cami cemaatinin ve çocukların yoğun ilgi gösterdiği görüldü. 30 Ekim Cuma akşamı da Sydney Din Hizmetleri Ataşeliğinin Mevlid-i Nebi Haftası Özel Programı düzenlendi. PEYGAMBERİN EN DEĞERLİ MİRASI “GÜZEL AHLAK” Başkonsolos Ali Sevim ve diğer Ataşelerin de katıldığı programda selamlama konuşması yapan Ali Sevim, Peygamberimizin çocuklarla olan münasebetine temas ederek, “Hiçbir baba evladına güzel ahlaktan daha değerli bir miras bırakmamıştır” hadisini

hatırlatarak çocukların eğitimine önem verilmesi gerektiğini söyledi. Programda, emekli ve faal din görevlileri Kur’an-ı Kerim, ilahi, kaside ve salavat-ı şerifeler okudular, küçük sahabilerden örnekler verdiler.

ÇOCUKLAR İSLAM’LA MUTLULUĞA ERİŞTİ Programın sonunda bir konuşma yapan Sydney Din Hizmetleri Ataşesi Bilal Aksoy, yaşanan zorlu süreçte büyük bir özveri ve hassasiyet gösteren din görevlilerine, cami dernek

yöneticilerine ve toplumumuza teşekkür etti. Ardından Peygamber sevgisine değindi ve En’am Suresi 151-153. ayetleri bağlamında çocuk haklarından bahsetti, dünyadaki sokak çocuklarının, çocuk ölümlerinin, çocuk yaşta cinsel ve fiziki şiddete maruz kalan çocuk sayılarının çok yüksek olduğuna, cahiliye dönemi mantalitesinin her devirde ve çağda şekil değiştirmek suretiyle varlığını sürdürebildiğine işaret etti ve insanlığın İslam’ın evrensel değerlerine her zaman ihtiyacı olduğunu vurguladı. İSLAMOFOBIA’YA KARŞI YEKVÜCUT Bilal Aksoy, konuşmasının sonlarına doğru, son zamanlarda giderek yükselen İslamofobia ve anti-İslam hareketlerin vicdanları yaraladığına, İslam dünyasının akl-ı selim ile birlik-beraberlik mesajı vermesi gerektiğine dikkat çekti. Yatsı namazının ardından sakal-ı şerif ziyareti ile program son buldu. Covid-19 tedbirleri kapsamında camilerde sayı sınırlaması olması nedeniyle yer bulabilmek amacıyla Sydneylilerin camiye erkenden gelmeye başladığı görüldü. Mevlid-i Nebi Haftası programları hâlen Avustralya Diyanet Vakfı ve Camilerin Facebook sayfalarından online yayınlanmaya devam etmektedir.

23


24

T

3 Kasım 2020

Mısır'ın başkenti Japon intihar dalışı

Yarıştırma

Kabul etmeme

Göl (İng.)

Maya katma

Coşku

Kişi

Ur, kitle

rkısh NEWS PRESS Tabanca

Bir ünlem

Hacim

Bir cins iri zeytin

BULMACA

Şehzade eğitmeni

Politika

Bitkisel

Fransa'nın başkenti

Çok ucuz

Allah (cc) inanma

2

Pulculuk Arıtım evi

Bölüm, kısım

Berilyum'un remzi

Mısır'da bir nehir Bir av hayvanı

4

8

Bir tür tutkal

Bir tür cilt

İsteme, dileme

Soyluluk

13

Suç örgütü

Yüz (argo) Bir ilçemiz 9

Kur'an'da bir sûre Mağara

1

Çevik

Şiirde tekrar kısmı

Filipinlerin başkenti

Fizikte bir kanun Bir bitki

Yüz güzelliği

Arifler

Patlamalı gürültü

Dinlence

Duman kiri

Kısa zaman

Hitit

Kontrol altında tutma

Doğru yolda olan (a)

6

Gayret Paylama

Duvarcı aleti Donuk renkli

Hayvan (İng.) İridyum'un remzi

Boğa güreşi alanı

Tellür'ün remzi Meydan savaşı kazanmış komutan Bir nota

Titreyen (a)

Tayin

Zevk

İlave

Edebi bir sanat İsteyen, talep eden

En kalın erkek sesi

Kabiliyet

3

Gezi

5

Neden, niçin

Pişmemiş Bir öğretim kurumu

Bir ilçemiz

Asya'da bir ülke Demir yolu

Dişin bir bölümü

Belli bir gayeyle yap. iş Aktinyum'un remzi

Çocuk için kesilen kurban Gerçek

2

Böylece

Altıncı ay

10

Mani olma

Bir hastalık

Muz (İng.) Kalın kumaş

İsim

Bön, aptal Sırtın ortaları

Kükürtün remzi

Bir nota

Bir kıta

Bir peygamber Yakın olmayan Lutesyum'un remzi Devletin kasası

Emeller (a)

Sahiplik

Ses, sada Bir renk

İnleyen

Harita (İng.)

7

Tasdik Fasıla

Bir ilçemiz

Altın ve gümüşün ederi

Bir hayvan Bayram öncesi

İsimler (a) Yıldız (İng.)

İnce çizgi

Yabancı bir ajans Sinir hastalıkları

Silahta ateşleme kısmı

Gomalaka

Çok büyük bir balık

Bir nota

İlave, ek 12

Akıtma Hacıların vakfe dağı

Bir master eki

Bir ilçemiz

Çöl 15

Tabanca (argo)

Arzlar, yerler

Baryum'un remzi Alay kumandanı

Çocuk doğurtan kadın

Bayındır

Cilt bezi ipliği

Derviş selamı

Hz. Peyg. annesi

Bir ilçemiz

Bir silah

Üye

Basit şekilde

Felaket

Hastalık

Ev

Uykusu hafif

Bir parmak iltihabı

San

Gayret, istek

Terek

Kör

Toplanma (a)

Atın ayakkabısı

Bir nota

Bir ilçemiz

Bir soru şekli

Meyve kurusu

İst. ünlü deresi Mahkeme bitiş kağıdı Foto baskısı

Risk

Yüce

Bir çalgı

Fakat Ten

Fizikte bir kanun Yapı bakımından uyum (Fr)

Bir ilçemiz Bir kadın adı Kareli kumaş

Sanki Arapça kelimelerin yazılış şekli

İsyan eden

Kasa raporu

Söndürme (a)

Erkek keçi

Kuruş

Bir

Yarım (a)

Selenyum'un remzi

Ulema cübbesi

Esirlik

Radon'un remzi

Oje çözücü

Dergi yazısı

Asker

Beddua

Hayır (İng.)

Organlarımızın her biri

Fizik, kimya ilimleri

Bir sayı

16

Bir erkek adı

İslam alf. bir harf 17

H2O

İlave

40 Ermeniyi öldüren Azerbaycanlı savaşçımız

ŞİFRE SÖZCÜK

Ermiş

1

2

3

4

5

6

7

8

9

10

11

Bir petrol bölgemiz

14

Gelecek

Boru sesi

Ahlak

Akümülatör

İncelik, kibarlık

Lale bahçesi

İzin, müsaade Dolaylı anlatım

Zihin

Tir

Hadise

Ekilebilen toprak Bizmut'un remzi

Alimler (a)

11

Çin'de bir bölge

Mat. bir sayı

Bir put

Tasdik

12

13

14

15

16

17


T

SPOR

rkısh NEWS PRESS

25

3 Kasım 2020

GALATASARAY BU HAFTA DA KAZANDI

ASLAN PUANI KAPTI

ŞAMPİYON YÜKSELİŞE GEÇTİ

2 1

Geçen hafta Erzurumspor’u yenerek kötü gidişine “dur” diyen Galatasaray, Türk Telekom Stadı’nda ağırladığı MKE Ankaragücü’nü de 1-0 yenerek, önümüzdeki hafta deplasmanda karşılaşacağı Sivasspor maçı öncesi üç puanı hanesine yazdırdı...

1-0

Başakşehir üst üste

3. galibiyetini aldı S

S

üper Lig’in 7. haftasında konuk ettiği MKE Ankaragücü’nü 10 yenen Galatasaray, haftayı üç puanla kapattı. 20. dakikada hızlı gelişen konuk takım atağında sağ kanatta topla buluşan Lobjanidze, pasını tersten bindiren Diousse’ye aktardı. Bu oyuncunun ceza sahası içinden şutunda top yandan auta çıktı. 45+2’DE ÖNE GEÇTİ 23. dakikada ceza sahası dışı sağ çaprazda kazanılan serbest vuruşu Ömer Bayram kullandı. Tecrübeli oyuncunun vuruşunda top yakın direğin yanından auta gitti. 36. dakikada Lobjanidze’nin ceza sahası yayının sağından şutunda kaleci Okan sağına gelen topu uzanarak kornere çeldi.

45+2. dakikada Galatasaray öne geçti. Soldan topu taşıyan ve Sarlija’dan şık bir şekilde sıyrıldıktan sonra ceza sahasına girerek son çizgiye inen Saracchi’nin çevirdiği topa Babel altıpas önünde bekletmeden vurdu ve ağları havalandırdı: 1-0. Müsabakanın devre arasına sarı-kırmızılı ekip 1-0 önde girdi. İKİNCİ YARI TAT VERMEDİ 51. dakikada maçın etkili isimlerinden Saracchi’nin ortasında Babel’den önce araya giren kaleci tehlikeyi önledi. 57. dakikada Okan’ın topu uzaklaştıramadığı pozisyonda Bolingi topu dışarı attı. 60. dakikada Arda Turan’ın topukla bıraktığı topa Ömer Bayram sert vurdu, savunma uzaklaştırdı. 61. dakikada Emre

Taşdemir’in ceza sahasına kestiği ortaya iyi yükselen Luyindama’nın kafa vuruşu direğin dibinden auta çıktı. 72. dakikada Emre Taşdemir’in sert ortasında Babel’den önce araya giren kaleci topa sahip oldu. MAÇI VERMEDİ 79. dakikada Arda Turan’ın korner atışına iyi yükselen Taylan Antalyalı’nın kafa vuruşu auta çıktı. 82. dakikada Emre’nin pasında Arda çizgiye inerek verdiği pasta Feghouli’nin şutunu savunma kornere çeldi. Müsabakada başka gol olmadı ve Galatasaray, sahasında ağırladığı MKE Ankaragücü’nü zor da olsa tek golle geçerek haftayı üç puanla kapatmasını bildi.

GEÇEN HAFTANIN ÇÖZÜMÜ K Ş E L L A N İ H M İ S E K A M A

Sözcük

Bir av türü

Çağlayan

İlave, ek

Çok konuşan Son

Su

1 0 SAHASINDA ILK GALIBIYET Beşiktaş, bu sezon evindeki ilk galibiyetini de elde etti. Evindeki lig maçlarında Antalyaspor ile 1-1 berabere kalan ve Gençlerbirliği’ne 1-0 mağlup olan

siyah-beyazlı ekip, UEFA Avrupa Ligi ön elemede ise Rio Ave ile oynadığı karşılaşmanın normal ve uzatma bölümünü 1-1 beraberlikle tamamlamıştı. Yeni Malatyaspor’u 1-0 yenen Beşiktaş, iç sahadaki galibiyet hasretini de sonlandırdı. BU SEFER GOL YEMEDI Bu sezon kötü savunmasıyla dikkati çeken Beşiktaş, Yeni Malatyaspor’a gol izni vermedi. Ligde ve Avrupa’da daha önce oynadığı 7 maçta da gol yiyen siyah-beyazlı ekip, Yeni Malatyaspor mücadelesini gol yemeden tamamlamayı başardı.

2

Büyüklük

Düşmanlık

T K A M T A

Takıntı

Kıvam

Müzik yazısı

Hane Üzüm kütüğü

N

A D A V E T

O M M A T C Ü Y A R E S A D Ş İ C A M E

9

Adale

Askerin su kabı

Soysuz

Pervasızlık Uçurum

Katışıksız

Namaza çağrı

Kademe

Av

Kalsiyumun remzi

Telefonda ilk söz

İsimler (A)

Maden Özel

H

A

H Ayak (F)

P Kabir

M Kıbrıs'ta bir şehir Kazaya uğramış olan

K Eski bir çalgı Üflemeli bir çaglı

N Başörtüsü mücadelesinin öncü isimlerinden

L A Y

A K İ K Demirin remzi

V A K A R

Cet

A T A

Z A N Bir kadın adı

T Asker eğitimi Açma, ayırma (A)

N A Z

E N A F A M E

A R

N İ Y E T

Kör

F Tritiumun remzi

A

K

P L A L K A A M T A O R T

Rutenyumun remzi

Yüz güzelliği

Bilmişlik taslayan Namus

Asya'da bir nehir Negatif kutup

Yol

Ayıplama sözü

Hitit

U

R

A

Bir ilim dalı

T İ K

Kabul etmeme

A V Bir tür cetvel İstem dışı kas hareketi

Utanma

Bayan omuz atkısı

K İ N E T İ K

Şikar

Otlak

3

R U Bir müzik türü

Peşin olmayan

K

Yağışsız iklim

K C A E N A M U R A N L İ M E T A R

Yasal

Gemici halatı

Ş A L

Neden, niçin İslamın şartlarından

Z E K A T Arının yaptığı 10

Hakka niyet

Herkes

Allah'a kulluk 17

L A K E

Duadan sonra denir

Bir

R

E İ Özen Pasif

E Benzer, eş Yapma

A R E N A

S A T E N

Yüce

Yapmacık hareketler

Bir erkek adı

A L A

R O L

E

Bir peygamber

Yatık olmayan

İ S A

D İ K

İ

Kusur, eksiklik

Şaka

O

Y A S

Tufeyli 12

4

A

Bir geyik Epilepsi

S A R

İlgi Hacıların vakfe dağı

A

O yer

Bir bağlaç

N O

Vesayet eden

V A S İ

Ritüel

Berilyumun remzi

16

Akıtma

Bir binek hayvanı

15

Kükürtün remzi

Ateş

Bir nehrimiz

Kır köşkü

Kuzu sesi

Bir kıta

Bağışlama

Nikelin remzi

Kamer

Lahana

Kıl payı

Makaleler

Uzun bol dış giysisi Bir bilgisayar prog.

Arapça çokluk edatı

Arslan (A)

Dingil

Bir kadın adı

Dilsiz

Ma

R A E M Y A N K E L A E S M U

Bir ünlem

Bir süsleSpor me sanatı ayakkabı alt çivisi Heveskâr, meraklı

Bir harfin okunuşu

Bilardo topu Bir petrol bölgemiz

Kan pıhtısı

Manyetik rezonans

Su dağıtan

B E

Ok İftira

K A R A L A

Avrupa'da yenilenme çağı

Veri, done

14

Namus

Sanki

Rusça evet Bir iletişim aracı

Kabadayılık Mamul hale getirme

Çevik

Beyaz

İyotun remzi

Sodyumun remzi

Şanı yüce

Cefa

Derinlikler

B

İ

R

F A T İ H A

B

İ

N

F A T İ H A

1

2

3

4

10

11

12

13

5

6

7

8

9

14

15

16

17

18

H A K İ K İ

T U R A N Zabitler, subaylar (A)

Bağışlama Ten

E T

H A C E R Hayal ülkemiz

Gerçek

V A T İ K A N

Bir bomba

Bir binek hayvanı

Boru sesi

A M B A İ K A L E K A A R D E F E İ A T M A K A A K S L İ A N S T A A Defa

Kış (F) Hz. İbrahim (A.S). eşi

A Y İ N

İşçi

Hayır (İng.)

T A Ritüel

Derviş selamı Bir din devleti

Matem

Beyaz

Tellürün remzi

Bir deri hastalığı

Kitap gelmeyen peygamber

Rey

Ş R A M İ İ A L E L A T F E A L E T O R S A K A A S O L R A M A Z E D E A B A Y E S A T İ T A A T R Ö N M E T B A K A R

İz, işaret

T A F İ Z İ K

Başı boş

Selenyumun remzi

Kardeş

Para birimimiz Fizik ötesi alem

Dinsiz

Hastalıktan kurtulma

11

Tantalın remzi

İ S İ L A M İ T E K

Özet olarak

R E

Ş A H I S

Kişi Bir tür cila

Bir nota

Boğa güre- Bir tür parşi alanı lak kumaş

Bir ilçemiz Kan yolu

ŞİFRE SÖZCÜK

San Karışık renkli

Benlik

Fluorun remzi

Ağır başılık

1

B E Z E

Kazak Beyi

Bakış

S A B A M A P İ L A A D E Z A L İ M A Z A L İ R E Y M E H

Çokça ibaKahraman- det eden lıkla ilgili Bir barajımız

Zeytinyağlı bir yemek

Küçük hamur topu Söyleyen (F)

S A F A R İ Denizdeki girdap Kıymetli bir taş

Tayin

Bir mastar eki

n Beşiktaş, Süper Lig’in 7. haftasında Yeni Malatyaspor’u tek golle geçti. Rakibi karşısında zorlanan ve ilk yarıyı 0-0 berabere tamamlayan siyah-beyazlı ekip, ikinci yarıda Cyle Larin’in attığı golle sahadan 1-0 galip ayrıldı. Geçen hafta da Yukatel Denizlispor’u deplasmanda 32 yenen Beşiktaş, bu sezon 3. galibiyetini aldı. Ligde ayrıca bir beraberlik ve iki yenilgi yaşayan siyah-beyazlı ekip, puanını 10’a yükseltti. Ligde üçüncü kez mağlup olan Yeni Malatyaspor ise 8 puanda kaldı.

8

Rus uzay aracı Bir kadın adı

Bir tarikat mensûbu

Beşiktaş tek golle kazanmasını bildi

üper Lig’in 7. haftasında Başakşehir, deplasmanda karşılaştığı Konyaspor’u 2-1 mağlup ederek üst üste 3. galibiyetini elde etti. Maça Demba Ba’dan yoksun başlayan Başakşehir, 12. dakikada da bir diğer golcüsü Enzo Crivelli’yi kaybetmesine rağmen Jevtovic’in 45. dakikada kendi kalesine ve Aleksic’in 58’de attığı gollerle Konyaspor’u deplasmanda 2-1 mağlup etmeyi başardı. Tek golünü 69. dakikada Artem Kravets’in attığı Konyaspor, 21. dakikada da Skubic ile bir penaltı vuruşundan yararlanamadı. Süper Lig’de üst üste 3. galibiyetini elde eden Başakşehir, puanını 10’a yükseltti. TRABZONSPOR, PAŞA’YA TESLIM OLDU Trabzonspor ise Kasımpaşa’ya 4-3 yenildi. 8. dakikada Mickael Tırpan’ın uzak mesafeden düzgün vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu: 0-1. 24. dakikada Nwakaeme’nin yerden pasında topla buluşan Serkan Asan, meşin yuvarlağı filelere gönderdi: 1-1. 31. dakikada Nwakaeme plase bir vuruşla meşin yuvarlağı Ramazan’ın solundan ağlara yolladı: 2-1. 38. dakikada Nwakaeme’nin rakiplerinden sıyrılarak sol çaprazdan ceza saha içine girerek yaptığı vuruşta meşin yuvarlak ağlara gitti: 3-1. 42. dakikada Kamil Ahmet Çörekçi’den topu kapan Yusuf Erdoğan, ceza sahası içinde kaleciyi de geçerek meşin yuvarlağı boş filelere gönderdi: 3-2. 87. dakikada Edgar le’nın ters vuruşunda Uğurcan Çakır’ın müdahalesine rağmen filelere gitti: 3-3. 90+2 dakikada Koita’nın ceza sahası dışından sert vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu: 3-4.

6

Uzaklık işareti Latif olma hali

L E T A F

13

Z A B İ T A N Bir tür enerji birimi

K A

Ş İ T A İsyan eden

A S İ Bölüm

E T A P

5

Ayrılık

F İ R A K

7

Hesap ilmi

M A T

E T

L E O M R A İ T A İ L İ K İ K L A T A N A L E Z A M A K

Radyumun remzi Köpek Hasta

Yapma

Boşama

Rutubet

Üye

18


26

3 Kasım 2020

Editor: Davut Kılıç Auburn FC

Hikâyelerinizi Bana Yazın: david.kilic@hotmail.com

T

rkısh NEWS PRESS

Queensland’da Bayrağımızı Dalgalandıran Başarılı Türkler -1 -

SPOR

K İBRETLİ R ÖYKÜLE

Şımardık be usta...

B

Şampiyon Türk kızı Hilal gururumuz oldu

T

ürk Toplumunun değerli üyeleri; sizlerle her hafta Queensland eyaletinde yaşayan çok başarılı genç bayan Sporcularımız, Doktorlarımız, Mühendislerimiz, Öğretmenlerimiz, Avukatlarımız ve başarılı İş Kadınlarımızı tanıtan bir yazı serisine başlıyorum... Bu haftaki konuğum her Türk genç kızının örnek alacağı Hilal Durmaz’ı sizlere tanıtacağım. KIPIR KIPIR ÇOCUK 10 Mayıs 2004 yılında Brisbane’da doğan Hilal, Avustralya’ya göçmen olarak gelen Osman ve Ayten Durmaz’ın kızlarıdır. 2001-2008 yıllarında Boeing Australia uçak firmasında Mühendis olarak çalışan ebeveynlerini ilk tanıdığımda, Hilal yerinde duramayan 3

yaşında hareketli bir çocuktu. Yıllar çok çabuk geçiyor ve Hilal kızımız, Pre-School’da başladığı atletizmde katıldığı tüm kategori yarışlarında daima 1’inci geliyordu. Burslu okuduğu Ipswich Girl Grammar’de 9’uncu sınıfa kadar katıldığı her yarışlarda okuluna Şampiyonluk kupaları kazandırıyordu. Bir süre sonra Hilal okulunu değiştirmek istedi ve şu anda St. Peter’s Lutheran College’de burslu olarak Lise eğitimine 11’inci sınıf öğrencisi olarak devam etmektedir. “ŞAMPİYON GIRL” Okulunu ve Queensland Eyaletini temsilen katıldığı bütün 100 metre koşularında Queensland ve Avustralya Şampiyonu olmuştur! 100 metre yarışlarda en iyi derecesi 11.54 saniyedir. Bu derecesini her geçen gün daha iyiye götürmek için çalışmaktadır. Avustralya’da atletizm sporu yapan herkesin tanıdığı Hilal ayrıca Türkiye’de İstanbul’da katıldığı 18 yaş altı 100 metre yarışlarında da 2018 ve 2019 yılında 1’inci olmuştur. VE MİLLİ TAKIM... Bu başarısı onu Türk Milli Takımına kadar taşımıştır. Fakat 16 yaşından küçük olduğu için şimdilik Balkan Şampiyonası’nda yarışma dışı koşmuş ve derecesi 11:95 sn’dir. Ayrıca 2020 yılında 20 Yaş Altı Dünya Atletizm Şampiyonası ve18 Yaş Altı Avrupa Atletizm Şampiyonası’nda yarışmaya hak kazınmıştır.

Ancak COVID-19’dan dolayı Şampiyonalar ertelenmiştir. HEDEF OLİMPİYATLAR Hilal’in gösterdigi bu başarılar ona Türkiye Olimpik kadroda yer almasını sağlamıştır. En büyük hayallerinden biri Olimpiyatlarda Türkiye adına koşabilmek olan Hilal, çalışmalarını sürdürüyor. Son katıldığı North Queensland Athletizm Şampiyonası’nda da 100 metrede 1’inci gelmeyi başarmıştır ve derecesi 11.67’dir. Başarılarının devamını görmek istediğimiz Hilal Durmaz’ı herkese tanıtmaktan gurur duyduğumu belirtmek isterim. Bu arada Fenerbahçe Spor Kulübünün de lisanslı sporcusudur. Müzik dinlemeyi çok seven Hilal, boş vakitlerinde okulunda, çevresinde atletizme gönül veren gençlere tavsiler veren, yardım eden harika örnek bir genç Türk kızımızdır. > Turgut MANLI T.C. Brisbane Fahri Başkonsolosu

ir kudurmuştuk bir kudurmuştuk ki sorma... Evlenme teklif etti, “Yes i said” partisi... Sözümüz olacak ayyy organizasyon lazım... Nişan yapicaz ayyy mekanlar dolu hep... Düğünümüz var dış çekim için mekan bakıyoruz paraşütle mi atlasak? Ağaca mı çıksak? Denize mi dalsak? Yok en değişik bizim ki olsun canım. Ayrıca düğün öncesi kredi çekelim evimiz Instagram’ın en pembik evi düğünümüz herkesin ağzını açık bırakacak bir düğün olsun da gelecek 20 yıl kredi ödeyelim olsunn varsın... Ayyy hamileyim cinsiyeti belli oldu partisi... Ayyy doğurmadan bebek geliyor partisi... Ayyy sancım geldi çabuk organizasyon şirketi ben doğurana kadar odayı Versailes sarayına çevirsin. Ayyy doğduk Mevlidimiz var partileri mi? Gösteriş ve debdebenin içine ALLÂH’ın ayetlerini sıkıştırarak günah çıkardık... Bu gösterişten camilerimizde nasibini aldı, ama vakit namazları koca koca camilerimiz boş kaldı... Kabe’nin önünde poz vermeler, evlilik teklifleri, selamlamalar... Kur’an’ı getiren Hz. Peygamberin hadisleri gereksiz görüldü ya da seçildi ama “bana göre” demekle gurur duydu, “Kur’an bana yeter”le kendini alkışladı. Podyumdan çıkan tesettürlülerimiz, flörtten flörte koşan gençlerimiz... “Ben görmedim onlar görsün” diyen büyüklerimiz... Bakın annesinin paşası, babasının varisi, evimizin prensi kaka yaptı, aaa babası çük... kopardı, şehzademizin dişi çıktı! Yaş günü geliyor altı ay var ama konsept yetişir İNŞALLAH o güne kadar... Bakınnn börek yaptım... Bakınnn tatildeyiz... Bakın kahvaltı keyfisi... Bakınnn kumsalda ayaklarım... Bakınnn... Bakınnn. Bakınnn... Bakınnn makyaj yapıyorum bir tarafı yanarken dünyanın, bir tarafı açlıktan donarken biz çok mutluyduk! O siyah ben beyazım, o fakir ben zenginim, o çirkin ben güzelim, o aciz ben güçlüyüm o bizim tırnağımız bile olamaz... O haketti! “Kardeşinin derdiyle dertlenmeyin bizden değil”di oysa!.. Çok kudurduk... Ve dünya bize; “Otur evde şöyle sade bir hayat yaşa da şükretmeyi unuttuğun sağlığın, gösteriş yapmaktan kaçırdığın zamanın, hayatında abarttığın her mananın bir muhasebesini yap” dedi, ama anlayana... Yapıyor muyuz? Yapalım bence. Bu da benim yorumum.. Yaşam tarzımızdan, konuşma şeklimize kadar bir abartı, bir şımarıklık. Ne oldu o mütevazı Türk milletine... Herkeste bir yarış, şükretmeyi unuttuk... Milyon dolarların olsa ne fayda; hadi gidelim tatile... Avrupa mı, Asya mı?.. İşte elini yüzünü yıkar oturursun evde! Ne kaldıysa dolapta pişirir yersin... Lokantalarda yemek beğenmeyen, aşçı, garson azarlayan, makyaj görüntüsünü Instagram’da paylaşanlar n’oldu.. Bu bize büyük bir ders... Bazen “bir musibet bin nasihatten iyidir” diyeceğim nerdeyse. Maalesef biz insanlar hiçbir zaman hiçbir şeyden ders çıkarmıyoruz ALLÂH sonumuzu hayr etsin İNŞÂALLÂH...


SPORT Organizers plan to welcome fans back to Aussie Open and Grand Prix

T

rkısh NEWS PRESS ÜMIT UYAR umiiuyar@hotmail.com

AFL CONFIRMS LICENCES

FOR VFL & EAST COAST

COMPETITIONS

wearing face masks until they reach their seats. ‘Ultimately, it’s up to event organizers to present plans for crowds, in the same way, that Cricket Australia has done, and for those plans to be assessed by the public health team based on the prevailing conditions,’ Victorian Sports Minister Martin Pakula said. Racing and tennis authorities are

VE FENER ZIRVEDE! Süper Lig’de Fener’in yükselişi sürüyor... Ligin 7. haftasında deplasmanda Antalyaspor’u 2-1 yenen Fenerbahçe, üst üste dördüncü maçını da kazanarak maç fazlasıyla liderliğe yükseldi...

27

AFL

SELECTION

O

rganizers from the Australian Open tennis tournament and Formula One Grand Prix hope to welcome droves of fans to their events this summer as Victoria makes its way out of coronavirus lockdown. The Victorian sporting summer is gearing up to host crowds of spectators after large public gatherings were banned amid Covid-19. Cricket Australia on Thursday announced the Boxing Day Test will host 25,000 fans at the MCG, sparking racing and tennis officials to push for bigger crowds at their events while implementing safety precautions. The Australian Grand Prix is set to race in Melbourne in March 2021 and AGP chief executive Andrew Westacott was optimistic up to 60,000 fans could be in attendance. Large crowds have started returning to professional sporting arenas in the AFL and NRL finals series, with 30,000 and 40,000 fans respectively at each Grand Final. Fans will be required to follow health protocols to be in attendance at the events, which could include

3 November 2020

S

üper Lig’in 7. haftasında Fraport TAV Antalyaspor’u deplasmanda 2-1 yenen Fenerbahçe, üst üste dördüncü galibiyetini aldı ve maç fazlasıyla liderliğe yükseldi. 45. dakikada Akdeniz ekibi, 10 kişi kaldı. Antalyasporlu Jahovic’in, Fenerbahçe ceza sahasında Serdar Aziz’e müdahalesi üzerine hakem Bahattin Şimşek, VAR odası hakemlerinin uyarısıyla futbolcuyu direkt kırmızı kartla oyun dışına gönderdi. İLK YARI TATSIZ GEÇTİ Karşılaşmanın ilk yarısı golsüz tamamlandı. 49. dakikada konuk ekip öne geçti. Valencia’nın sağ kanattan pasında ceza sahasında topla buluşan Ozan Tufan’ın şutunda, meşin yuvarlak kaleci Boffin’in müdahalesine rağmen

working to organize bubbles for overseas sports stars to safely travel to their events and then limit their movements once on site. Bubbles were used at the U.S. and French Open tennis events earlier this year, which included regular coronavirus testing, bans on sightseeing and eating out at restaurants, and shuttles between hotels and tournament courts.

2-1

4X4’LÜK KANARYA ağlarla buluştu: 0-1. 52. dakikada Antalyaspor beraberliği sağladı. Orgill’in ceza alanı içinde topla buluşturduğu Podolski, sol ayağının dışıyla yaptığı şık vuruşla skora eşitliği getiren golü kaydetti: 1-1. PENALTIYLA GELEN GALİBİYET 83. dakikada Fenerbahçe penaltı kazandı. Bünyamin Balcı’nın ceza sahasında Perotti’ye müdahalesini faul olarak değerlendiren hakem Bahattin Şimşek, penaltı noktasını gösterdi. 84. dakikada penaltı atışını kullanan ve Fenerbahçe formasıyla ilk maçına çıkan Arjantinli Perotti, kaleci Boffin’in solundan topu ağlarla buluşturdu: 1-2. 90+7. dakikada Fenerbahçe 10 kişi kaldı. Sinan Gümüş peş peşe gördüğü çift sarı kartla oyun dışında kaldı.

n The AFL has confirmed 22 licences for the 2021 VFL and East Coast SecondTier Competition with clubs to be based in New South Wales, Queensland and Victoria all confirmed to line-up in 2021. The competition is set to begin in April next year and will consist of a 16-round season. CONFIRMED LICENSES Standalone Second-Tier Clubs: Aspley, Coburg, Frankston, Northern Bullant’s, Port Melbourne, Southport, Werribee, Williamstown Standalone AFL Clubs: Brisbane Lions, Carlton, Collingwood, Essendon, Footscray, Geelong Cats, Gold Coast Suns, GWS GIANTS, North Melbourne, Richmond, Sydney Swans Aligned Clubs: Sandringham, Box Hill Hawks, Casey Demons The salary cap is set at $200,000 for standalone clubs and $100,000 for AFL and aligned clubs. As previously communicated, there will be no license fee payable by any club to participate in the 2021 Second-Tier Competition with the AFL to subsidise all approved Club travel for interstate matches.

SÜPER LiG PUAN DURUMU TAKIMLAR O 1. Fenerbahçe 7 2. Alanyaspor 6 3. Galatasaray 7 4. Karagümrük 7 5. Ç. Rizespor 7 6. Kasımpaşa 7 7. Başakşehir 7 8. Beşiktaş 6 9. Gaziantep 7 10. Sivasspor 6 11. Antalyaspor 7 12. Hatayspor 5 13. Malatyaspor 7 14. Göztepe 6 15. Erzurum 6 16. Konyaspor 6 17. Kayserispor 6 18. G.Birliği 6 19. Trabzonspor 7 20. Denizlispor 6 21. Ankaragücü 5

G 5 5 4 3 3 3 3 3 1 2 2 2 2 1 2 1 2 1 1 1 0

B 2 1 1 2 2 2 1 1 5 2 2 2 2 4 1 3 0 2 2 2 1

M 0 0 2 2 2 2 3 2 1 2 3 1 3 1 3 2 4 3 4 3 4

A 12 15 9 14 10 8 9 9 9 6 7 4 6 10 8 6 4 4 9 5 4

Y AV 6 6 2 13 5 4 8 6 8 2 6 2 8 1 9 0 10 -1 7 -1 10 -3 7 -3 10 -4 7 3 11 -3 5 1 9 -5 7 -3 14 -5 10 -5 9 -5

P 17 16 13 11 11 11 10 10 8 8 8 8 8 7 7 6 6 5 5 5 1

*BAY: (Yukatel Denizlispor)

7. Hafta Toplu Sonuçlar - F.Karagümrük- Erzurumspor: 5-1 - Trabzonspor-Kasımpaşa: 3-4 - Gençlerbirliği-Gaziantep FK: 1-1 - Galatasaray-MKE Ankaragücü: 1-0 - Çaykur Rizespor-Kayserispor: 1-0 - Konyaspor- Başakşehir: 1-2 - Beşiktaş-Yeni Malatyaspor: 1-0 - Antalyaspor-Fenerbahçe: 1-2 - Alanyaspor-Göztepe (Ertelendi)



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.