Turkish News Press - Issue 132

Page 1

Fener zirveye ortak

T

n Süper Lig’de galibiyet serisine başlayan sarı lacivertliler, Başkent’te gol olup yağdı. Gençlerbirliği’ni 5-1 yenen Fener’in gözü liderlikte.

24 NOVEMBER 2020

Kafkas İslam Ordusu 100 yıl sonra yeniden Azerbaycan’da...

SESİ

rkısh NEWS PRESS

27

SIZIN SÖZÜNÜZ

“BIR SAVAŞ IKI TOPLUMU ANCAK BU KADAR YAKINLAŞTIRIR” DEDIRTEN IBRETLIK HIKÂYE...

l www.turkishnewspress.com.au

DAVUT KILIÇ

TÜRK-ANZAK

DOSTLUĞU Avustralyalı gazilerin, sözde düşman komutanları Enver Paşa’nın 1971’de Sydney’de vefat eden oğlu Ali Enver Akoğlu’na saygısı, Çanakkale’de başlayan kader birliğini perçinlemişti... vustralya’da yaşayan Ali Enver, bir kayak tatilinde kazara vefat eder. Naaşı uçakla Türkiye’ye gönderilecektir. Gönderilmeden bir gün önce Türkiye’nin Sydney Başkonsolosluğuna esrarengiz bir telefon gelir. Ahizenin ucundaki bir Anzak temsilcisidir ve şöyle der: “Duyduk ki Gelibolu’da 1915-1916’da savaştığımız Türklerin Başkumandan Vekili Enver Paşa’nın oğlu bizim topraklarımızda şehit düşmüş. O bizim şehidimiz sayılır. Devlet töreni düzenlemek isteriz...” DUYGU DOLU YAZININ DEVAMI 26’INCI SAYFADA

SYDNEY DIGITAL 985

MELBOURNE NORTH

SAAT 5-6 ARASI

SAAT 5-6 ARASI

FM 98.9 HAFTANIN 7 GÜNÜ WEST HER ÇARŞAMBA

4/11/12/ H S I L G N E N I S NEW

17/26/27

CELEBRATING LEADERS IN WOMEN’S SPORT

4

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

IBRAHIM KALIN On contemplation

11

105 yıl önce birbirleriyle savaştırılan Türk ve Anzak askerleri, ateşkes aralarında sohbet edip yardımlaşmışlardı. Mehmetçiğin yaralı bir Anzak askerini kucaklaması böyle anıtlaşmıştı...

RESMEN KATLIAM YAPMIŞLAR!

ALİ ENVER AKOĞLU

RADYOSU

n Nominations are now open for the Her Sport Her Way Awards which recognise and celebrate leaders striving to give women and girls more opportunities and equal access to participate in sport.

SYDNEY

ÇAĞI AŞAN A

KARABAĞ’DA “GARDAŞ”IN GÜVENCESİ MEHMETÇIK Sayfa 8’de

info@turkishnewspress.com.au 1300 917 566

. . T rkıye’nın AVUSTRALYA

Avustralya Ordusu askerlerinin Afganistan’daki ayıbını temizliyor

6

Koalaları korumak için 18 milyon dolar HABERİ 7’DE

Güzel bir Sünnet: Hediyeleşme SINEM TASLAK’IN YAZISI 17’DE

Prim borcunu yapılandır MURAT ÖZDAMAR’IN YAZISI 13’TE

Tam Sayfa Bulmaca Keyfi

>24. SAYFA


T Türkiyeli HAK’tan, Avustralyalı SICHMA’ya helal akreditasyonu 2

24 Kasım 2020

rkısh NEWS PRESS

Helal Akreditasyon Kurumu, ilk yurt dışı akreditasyonunu, Avustralya’nın en tanınmış belgelendirme kuruluşlarından Supreme Islamic Council of Halal Meat in Australia’ya verdi.

T

ürkiye’nin uluslararası Helal Akreditasyon Kurumu (HAK) ile Avustralya’nın en tanınmış belgelendirme kuruluşlarından Supreme Islamic Council of Halal Meat in Australia (SICHMA) arasında önemli anlaşma... Kurumdan yapılan yazılı açıklamaya göre, SICHMA, 2019 yılında HAK’a helal akreditasyon başvurusunda bulundu. İLK YURT DIŞI BELGELENDİRME HAK, bu kapsamda Avustralyalı SICHMA’nın helal belgelendirme programlarından yönetim ve personel yapısına dek birçok farklı unsuru üzerinde ayrıntılı incelemeler ve denetimler gerçekleştirdi. Söz konusu kuruluşun ilgili uluslararası standartlar ile uyumlu bir helal belgelendirme sistematiğine sahip olduğu tespit edildi. SICHMA, HAK tarafından akredite edilen yurt dışında yerleşik ilk belgelendirme

kuruluşu olarak kayıtlara geçti. Dünyada çok sayıda ülkenin yetkili helal otoritesi tarafından tanınan SICHMA, ilk kez İslam İşbirliği Teşkilatı/İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) standartlarını takip eden bir ülke olan Türkiye’den tanınırlık alırken, bu akreditasyonun Avustralya ile Türkiye arasındaki dostluk ve ticaret bağını pekiştirmesi bekleniyor. AVUSTRALYA’NIN EN BÜYÜĞÜ İslam dünyasına yönelik küresel helal sığır eti tedarikinde Brezilya ile liderliği paylaşan Avustralya, yıllık 2 milyar doların üzerinde et ihraç ediyor. Diğer yandan, SICHMA, Avustralya’nın yerel tüketicilere helal et tedarikinde bulunan en büyük süpermarket zinciri de dahil olmak üzere çok sayıda şirketin tercih ettiği önemli bir helal belgelendirme kuruluşu konumunda bulunuyor.

AVUSTRALYA

LARCA MILYAR LUŞAN YILDA O BIRKAÇ ELMASIIKADA DAK TILER ELDE ET

Laboratuvar ortamında elmas! n Bilim adamları, laboratuvarda oda sıcaklığında dakikalar içinde elmas elde etti. Phys.org sitesinin haberine göre, Ulusal Avustralya ve RMIT üniversitelerinde görevli ekibin laboratuvarda oda sıcaklığında oluşturduğu iki tür elmasla ilgili ayrıntılar Small dergisinde yayımlandı. İki tür elmastan ilkinin nişan yüzüklerinde bulunan cinsten, diğerinin doğada bulunan ve kristal yapıya atıfla altıgen elmas olarak adlandırılan Lonsdaleite olduğu belirtildi. Normalde elmasın meydana gelmesinin, milyarlarca yıl, yüksek ba-

sınç ve çok yüksek sıcaklık gerektiren bir süreç olduğu ifade ediliyor. Ulusal Avustralya Üniversitesinden Profesör Jodie Bradby, laboratuvardaki çalışmanın püf noktasının basıncı uygulama biçimleri olduğunu belirterek, çok yüksek basıncın yanı sıra karbonun “kaykılma” olarak adlandırılan şeyi tecrübe etmesine izin verdiklerini söyledi. Bradby, bükme gücüne benzeyen bu “kaykılmanın”, karbon atomlarının bir yere hareket etmesini sağlayarak iki tür elması oluşturduğunu düşündüklerini ifade etti.

HER BİR TEST KATKI SAĞLAR Yapılan her bir test güvenli bir şekilde işe geri dönmemize, okula gitmemize ve ailemizi daha erken görmemize yardımcı olur. Herhangi bir belirtiniz varsa, ücretsiz olan testten yaptırın ve sonuçlarınızı alana kadar evde kalın. Kendisini tecrit etmesi gereken çalışanlar için destek ödemeleri bulunmaktadır. Avustralya vatandaşı veya sürekli oturum izni olan biri olmanız gerekmemektedir.

Test yaptırma yerleri için coronavirus.vic.gov.au/turkish


T

AVUSTRALYA 9I 1 D I ENTLERINA V O K EGAK NOKTAS M

I D IR T E G

rkısh NEWS PRESS

3

YAŞAM KOÇUNUZ

TANYELİ İLE BİZ BİZE

MA DUR

K

24 Kasım 2020

cagritanyeli@icloud.com

AVUSTRALYA CANLANMA M DERDINDE

Büyüleyici güzellik JAKARANDA AĞAÇLARI

Dünyanın en müreffeh ülkelerinden Avustralya, Kovid-19’un etkilediği kentlerin ekonomilerini yeniden canlandırmaya çalışıyor... Yerel yönetimler, koronavirüsün en fazla vurduğu Melbourne ve Sydney kent merkezlerini eski hareketli günlerine döndürmek için kolları sıvadı... oronavirüste 2. dalyı da sevuşturan Avustralya’da şimdi dirilme zamanı... Bu kapsamdas Yeni Güney Galler eyalet hükümeti, eyaletin başkenti Sydney’deki, Victoria eyalet hükümeti ise Melbourne’daki hayatın normale dönebilmesi ve ekonominin canlandırılması için çalışmalar başlattı. KURTARMA FONU Kovid-19’un ikinci dalgasını yenen ve 3 haftadır yeni vaka kaydedilmeyen Melbourne kent merkezine insanların yeniden gelmesini sağlamak amacıyla Victoria eyalet hükümeti ve Melbourne Belediyesi, Melbourne Şehrini Kurtarma Fonu aracılığıyla ilk adımları attı. Kovid-19 yasaklarının hafifletilmesiyle harekete geçen eyalet yönetimi, işe yürürlükteki kısıtlamaları dikkate alarak, şehir merkezindeki lokantalar, kafeler ve birahaneler için uygun sokaklara ek oturma alanları açarak masa kapasitelerini artırdı. Kent merkezindeki işletmeleri desteklemek ve insanları şehre geri çekmek için caddelere, binaların girişlerine ve meydanlara canlı ağaç ve çiçeklerden oluşan dekorasyonlar yerleştirildi. İSTİHDAMA TEŞVİK Melbourne Belediye Başkanı Sally Capp, yaptığı açıklamada, Noel öncesi şehrin her yerini cazibe merkezi haline getirmeyi hedeflediklerini be-

lirterek, şunları kaydetti: “Yerel işletmelerimize verebileceğimiz her destek, vatandaşları işte tutmaya yardımcı oluyor. Son derece zor bir yıl oldu ancak şimdi şehrimizi tekrar harekete geçirmeye odaklandık.” HERKESE 100 DOLAR NSW eyaleti Hazine Bakanı Dominic Perrottet ise, ekonomiyi canlandırma çabalarının bir parçası olarak, eyalette yaşayan tüm yetişkinlere 100 dolarlık çek verileceğini duyurdu. Yılbaşından sonra dağıtılacak çekin 25’er dolarlık dört parçadan oluşacağını ve bunlardan ikisinin kafe, restoran veya kulüplerde kullanılacağını belirten Perrottet, diğer ikisinin de sinema, sanat merkezleri ve eğlence parkları gibi yerlerde kullanılacağını söyledi. Bakan Perrottet, dağı-

tılacak çeklerle amaçlarının Kovid-19’dan en fazla zarar gören eğlence sektörünü canlandırmak olduğunu sözlerine ekledi. EĞLENME ZAMANI! Mart ayında virüsün ülke genelinde yayılmaya başlamasıyla özellikle Melbourne ve Sydney kentlerinde eğlence sektöründeki işyerleri, spor salonları, sinemalar aylarca kapalı kalırken, lokanta ve kafelerde sadece paket servisine izin verilmesi işyerlerini ekonomik olarak zora sokmuştu. Kovid-19’dan hayatını kaybeden 907 kişiden 819’u virüsün merkezi haline gelen Victoria eyaletinde, 53’ü NSW’de, 13’ü Tazmanya’da, 9’u Batı Avustralya’da, 6’sı Queensland’da, 4’ü Güney Avustralya’da, 3’ü de Başkent Bölgesi’nde hayatını kaybetmişti.

erhaba Sevgili okurlarım, güzel bir hafta diliyorum hepimize, gözlerimiz güzeli görsün, bana sorsan güzel nedir, ben derim ki en güzel şey rengarenk çiçeklerdir, biraz da güzelliğe odaklanmak gerekir. Zira dünya yolu çok engebeli bazen kafamızı kaldırıp Allah’ın yarattığı şu kainatta, yarattığı güzelliklere bakmıyoruz. Hadi bu hafta bir terapi yapalım hep birlikte, gözlerimiz odaklansın güzelliklere... Tabiatın içinde filizlenir yeşerir, tomurcuk verir açılır o güzelim çiçekler, baktıkça şükür ediyorum ben... Günlük koşturmacalardan yorgun düşen zihnim de sakinliyor, içimde birden yani bir salise gördüğüm şu mor desem değil, leylak rengi ama leylak değil, eflatunumsu desem doğru olur mu bilemedim ama ben adını öğrendiğim “Jakaranda Ağaçları”, o güzelim çiçeklere aşık oldum daha da güzel bir şey görmedim! Avustralya’da tam mevsimiymiş bu ağaçların, o güzelim çiçeklerin, bahşettiği bu güzellikleri gören gözlerim için Allah’a şükür ederim. Çok seviyorum rengarenk çiçekleri çok... “Nasıl anlatsam bilemiyorum içim içime sığmıyor” diyor şarkısında rahmeti Barış Manço... O şarkıda sevgiliyi konu almış ben de Sydney sokaklarında bu ağacın gölgesinde yürüyorum. İşte budur mutluluk! Ne güzelsin sen tabiat ana... Ne para, ne pul ödüyorsun, Allah’ın yarattığı gören gözlerini, Allah’ın yarattığı güzelliklere bakıyor ve şükür ediyorsun, çok şükür. Bu hafta kendime resmen çiçek terapisi yaptım desem yalan olmaz. Jakaranda ağacını söküp vazoma koyamadığım gerçek, zaten kıyamam ki ben onu dalından koparmaya. Ağaçlar baharda düğün gibi, bazıları gelin gibi, bir de ayçiçeği var ki şimdi onun da tam zamanı. Sapsarı ay çiçeklerinden evimin bahçesine aldım, menekşeler aldım, papatyalar bir de gelincik tohumları hepsini bu hafta ektik, bekliyoruz.

Bu toprak sabır işi ben pek anladığımı söyleyemem henüz öğrenci sayılırım. Bahçenin bir bölümüne çiçek, bir bölümüne şifamızı ektik, maydanoz, nane domates bile ektik.. .Eşim ekti ben izledim desem daha doğru olur:) Tohumları, toprağı ben aldım ben kardım, sulaması da benden, daha ne olsun:)) Sevgili okurlarım, daha öncede yazdığım gibi boşverdim sıkıntılı gündemi, nacizane gözü perdeli kullarız, her şeyi de çok biliyoruz desek yalan olur, ben hakkımı Hakk’a teslim ettim. Evimde, mutfağımda, bahçemde dinleniyorum.. Her gün 30 dakika Jakaranda ağaçlarının altında şükür ederek yürüyorum... Siz de bu hafta bu güzel ağacın mevsimini kaçırmayın, hem çıkıp yürüyüş yapın, ohh mis temiz hava bol oksijen, bir de şaheser çiçekleri seyre dalın, bakın ne kadar iyi gelecek, ne çok mutluluk ve farkındalık verecek size. Ben dayanamadım Google Amca’dan bu büyüleyici ağaç hakkında araştırma yaptım sizle paylaşıyorum. İngilizce Adı: Jacaranda Familyası: Bignoniaceae Fiziksel Özellikleri: Anavatanı Brezilya olan bu gösterişli ağaç 7,5-15 m arası boy yapar ve 612 m arası tacı vardır. Yetişme tarzındaki bu farklılıklar toprağın derinliği, kumlu ve süzek bir toprak olması ve soğuklardan korunaklı bir yere dikilmesi ile çok bağlantılıdır. Jakaranda Nisan ayından Eylül sonuna kadar mavimsi mor renkte 4 cm uzunluğunda çiçekleri ile uzunluğu 30 cm’e varan bir çiçek sapı üzerinde grup halinde dizilimi ile son derece hoş bir sunum ortaya koyar. Havalar ne kadar sıcak olursa bitki o kadar çok çiçek açar. Bazı bölgelerde Şubat ve Mart aylarında çok kısa olarak yaprağını döker, yapraklanma ilk çiçeklerin görülmesi ile yeniden başlar. Jakarandanın yuvarlak şekilli 5 cm çapındaki meyveleri dekoratiftir ve kurtulmuş çiçek aranjmanlarında kullanıma uygundur.. Sevgili okurlarım, ne güzel, güzel gören göz, ne güzel ruha şifa olan bu iki söz: “ÇOK ŞÜKÜR”. Haftaya yazılarda kavuşmak üzere hoşça ve sevgi ile kalın!


4

AUSTRALIA

24 November 2020

2020

MULTICULTURAL COMMUNICATIONS

FINALISTS ANNOUNCED

R

GEOFF LEE

eports highlighting the impact of COVID-19 on migrant and diverse communities are in the running to win NSW’s leading multicultural communications awards. Acting Minister for Multiculturalism Geoff Lee today announced the 2020 Premier’s Multicultural Communications Awards finalists. “This year has reinforced the vital role multicultural communicators play in connecting with people who speak languages other than English in our State,” Mr Lee said. “NSW is indebted to the tireless work of multicultural media professionals working around the clock to ensure updated public health messages are circulated. “Congratulations to our finalists. It’s fantastic to recognise all our multicultural communicators.” The awards program acknowledges excellence across 12 categories, including Young Journalist of the Year, the Public

Interest Award and Agency Campaign of the Year. “We are proud the NSW Government delivers the most comprehensive multicultural communications awards program in the country,” Mr Lee said. “Across the board, the finalists were courageous and insightful with their reports and highlight the importance of ensuring diverse voices remain heard in NSW.” The winners will be announced at the online awards ceremony on Wednesday 25 November 2020. Full list of finalists is below. For more information about the awards visit: https://multicultural.nsw. gov.au/premiers-multiculturalcommunications-awards/

CELEBRATING LEADERS

IN WOMEN’S SPORT n Nominations are now open for the Her Sport Her Way Awards which recognise and celebrate leaders striving to give women and girls more opportunities and equal access to participate in sport. Acting Minister for Sport Geoff Lee said the NSW Government is committed to improving the participation of women in sport as players and leaders. “We want to make female participation in sport part of everything we do as we inspire young girls to achieve their dreams on and off the field,” Mr Lee said. “2020 has been an extremely challenging year with COVID-19, bushfires and drought affecting our community but the sports sector has been amazingly resilient.” “During this tough time there have been leaders right across NSW who have been outstanding examples to young aspiring women in sport and we want to hear their stories.” Minister for Women Bronnie Taylor said this

year’s new Local Champion category will recognise an individual involved at club or community level sport for their contribution and commitment. “This award is a fantastic way to highlight those incredible role models who work tirelessly to increase opportunities and recognition for women and girls in their communities,” Mrs Taylor said. The other categories are Champion, Young Achiever, Outstanding Organisation and Trailblazers. Inaugural Her Sport Her Way Champion Tiffany Slater who served as the NRL’s General Manager of

Elite Women’s Programs, encouraged organisations to submit nominations for the awards. “I was honoured to receive the inaugural Her Sport Her Way Champion Award at the Women in Sport Gala Dinner,” Ms Slater said. “It’s a privilege to be able to play a role in contributing to the growth of women’s sport and gender equality. These awards provide valuable recognition for the work that goes on behind the scenes.” Nominations are open until 14 January 2021. Winners will be announced in March 2021. More info at: https://www.sport.nsw.gov. au/her-sport-her-way-awards


Greenheart Solar Energy Designing Future Technology

Atilla Han /Sales Expert

MOB: 0426 500 067 E-MAIL: atillaakdeniz6@gmail.com WEBSITE: www.greenheartsolar.com.au

“Our Client”


6

24 Kasım 2020

T

rkısh NEWS PRESS

lya Avustra inin askerleran’da t Afganis vili 39 si nü ü ğ ü d r ü öld i t t e f a r i t i

A

KATLIAMCI ASKERLER

peş peşe intihar ediyor

A Afganistan’da görev yapan Avustralyalı askerlerin sivillere yönelik katliamını açıklayan Avustralya Genelkurmay Başkanı General Angus Campbell, toplantı sırasında zor anlar yaşadı.

Yüzleri kızardı!

vustralyalı askerlerin Afganistan’da savaş suçu işlediğine dair iddiaları soruşturan Avustralya Savunma Kuvvetleri Genel Müfettişi (IGADF) tarafından hazırlanan rapor, 39 Afgan sivilin öldürüldüğünü ortaya koydu. 4 yıllık bir soruşturmanın sonucunda hazırlanan ve Afgan sivillerin yasa dışı olarak öldürüldüğünü belgeleyen “güvenilir kanıtların” yer aldığı rapor, Avustralya Genelkurmay Başkanı General Angus Campbell tarafından açıklandı. “UTANÇ VERİCİ” Yüzlerce tanığın dinlendiği ve 25 askerin karıştığı 57 olayın incelendiği rapordaki bulguları değerlendiren Campbell, raporun bazı askerlerin “savaşçı kültürünün utanç verici kaydını” ortaya çıkardığını söyledi. Raporda yer verilen yasa dışı cinayetlerin hiçbirinin “savaşın harareti içinde” tanımlanmadığını ve cinayetlerin bilinçli işlendiğine dikkati çeken Campbell, şunları kaydetti: “Raporda faillerin olayla-

AVUSTRALYA

rı kafası karışmış veya istemeyerek yaptıklarına dair hiçbir bulgu yok. Afganistan halkından, Avustralya Savunma Kuvvetlerindeki (ADF) adına, Avustralya askerlerinin suçları için içtenlikle ve kayıtsız şartsız özür dilerim.” ÇATIŞMA SÜSÜ VERMİŞLER Raporu hazırlayan ADF Genel Müfettişi Tümgeneral Paul Brereton da, meselelerin mahkemeye çıkmadan önce bile Federal Hükümetin, Afganistan’daki kurbanların ailelerine tazminat ödemesi gerektiğine belirterek, bazı Avustralyalı askerlerin, öldürülen Afgan sivillerin cesetlerinin yanına “meşru bir hedef” olduklarını öne sürmek için bazı silah ve bombaları yerleştirerek muhtemel soruşturmadan kurtulmayı planladıklarına dair delillere ulaştıklarını bildirdi. MORRISON ÖZÜR DILEDI Öte yandan, Avustralya Başbakanı Scott Morrison, Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani’yi arayarak üzüntüsünü dile getirdi.

Avustralya Dışişleri Bakanı Marise Payne’in de Afgan mevkidaşına bir özür mektubu yazdı. RAPOR BENİ HASTA ETTİ Avustralya Savunma Bakanı Linda Reynolds da, iki hafta önce aldığı raporu okuduktan sonra hasta olduğunu belirterek, “Her Avustralyalı gibi düpedüz şok oldum ve küçük düştüm” dedi. Avustralya basını ise, 39 cinayetten başka vakaların da gerçekleşmiş olabileceğini belirtti. BEDELİNİ ÖDEMELİYİZ Avustralyalı askerlerle sağlık personeli olarak görev yapan ve olayın görgü tanıklarından Dusty Miller, “Askerler kendilerini kanunun çok çok üstünde sanıyordu. Bunun bedelini ödemeliyiz” dedi. Rapor, toplam 36 olayın cezai soruşturma yapılması için Avustralya Federal Polisine (AFP) sevk edilmesini tavsiye ediyor. Avustralya’nın, ABD ve müttefikleriyle devam eden barışı koruma çabalarının bir parçası olarak Afganistan’da 400 askeri bulunuyor.

vustralya Savunma Kuvvetlerinde (ADF) görev yapan 9 askerin son 3 hafta içinde intihar ettiği açıklandı. The Advertiser gazetesinin haberine göre, aralarında Afganistan’da görev yapan askerlerin de bulunduğu, 20 ila 50 yaşlarında biri kadın 9 personelin, Avustralyalı askerlerin Afganistan’da 39 sivili kasten öldürdüğünü ortaya koyan rapor yayımlanmadan önce intihar ettiği ortaya çıktı. Haberde, soruşturma stresinin 9 askerin intiharında rol oynamış olabileceği belirtildi. İntiharları ‘‘trajik ve yıkıcı’’ olarak nitelendiren Güney Avustralya Eyalet Başbakanlığı İntiharı Önleme Konseyi üyesi eski asker Nathan Bolton, ‘‘Savunma Kuvvetlerinde ruh sağlığını ele almak için bir şeyler yapılıyor ancak yeterince hızlı davranılmıyor ve çok fazla kişi ihmal edildi’’ dedi. Avustralya ordusunda geçirdiği iki yılın ardından Braiden Russell 30 Ekim, Hava Kuvvetlerinde görev yapan Robert John Phillips 1 Kasım, Afganistan’da görev yapan Shane Holt ise 16 Kasım’da intihar etti. Öte yandan bu yıl Avustralyalı askerler arasındaki iftihar oranının yüzde 40 arttığı ortaya çıkarken, 2019’da 40 olan intihar sayısı bu sene 56’ya ulaşmış durumda.

T

rkısh NEWS PRESS

Year: 3 Volume: 132

President Yüksel Çifçi

Newspaper Editors Adem Talic, Sibel Örnek, Sinem Taslak, Tanyeli, Ümit Uyar, Davut Kılıç Page Layout & Design Necmettin Öksüz

Page Editors Ali Haydar (Diyanet), Hakan Aslan (Fishing&Sport), Recep Ağar (Sport&Recreations), Cem Birben (Sports), Fatma Gençtürk (Meals&Recipes), Op. Dr. Haydar Özcan, Dr. Hilal Çoruhlu (Medical&Health), Cemil Uyanık (Distribution) Melbourne Team Murat Gümüş (General Manager), Furkan Boyacı, Sabahaddin Kayıkçı (Distribution), Ömer Boyacı (Youth&Sport), Zeynep Doktoroğlu, Emre Boyacı, Şaban Han, Murat Şirin, Salim Boyacı, Evlaa Han, Ayşe Han, Elif Sele, Hilal Kırmızı, Elif Aydın (Editors) Brisbane Team Dr. Said Erdem, Ömer Akdeniz, Metin Uyanık (Editors) Western Australia Mehmet Kırmızıoğlan, Gürhan Candemir, Hamza Serin, Harun Parlak, Hasan Mulla

South Australia Mustafa Ergül Turkey Necmettin Aksoy, Ardi Ocgu, İbrahim Kalın, Mehmet Çelik, Murat Özdamar, Mehmet Güler IT Grup Erol Gülçinay, Adem Talic, Hakan Evecik, Soner Çoruhlu

TURKISH MEDIA SYDNEY RADIO TEAM Monday: Fatma Gençtürk, Bilge Başafacan, Cihan Bibinoğlu Tuesday: Ergül Uybadın, Derya Sekmen, Hülya Boz, Büşra Erkan, Tuğçe Uybadın, Kübra Erdinç Wednesday: Serkan Uyanık, Halil Yılmaz Thursday: Osman Boyacı ve Diyanet Hocalarımız Friday: Tanyeli, Serkan Uyanık, Barış Cengiz Saturday: Sülhan Yılmaz, Gülten Akbar, Bülent Arıkan, Mücahid Gelöz, Vahit Erzor, Yasin Köksal, Tuğçe Köksal, Ahmet Kele, Azra Vejzovic Sunday: Kübra Erdinç, Muhammed Köksal, Cem Birben, Zafer Uyanık, Ataberk Birben

TURKISH MEDIA MELBOURNE RADIO TEAM Wednesday: Murat Şirin, Ümit Uyar, Elif Aydın, Elif Sele, Zeynep Doktoroğlu, Salim Boyacı, Adem Talic

Advertisements Sydney (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Melbourne (Ümit Uyar): 0481 136 901 Brisbane (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Western Australia (Mehmet Kırmızıoğlan): 0401 556 500 South Australia: 0426 982 050 Canberra: 0433 162 655 Sydney Office: Unit 2-92 Bryant St Padstow NSW 2211 Phone: 1300 917 566 Fax: 612 9774 8650 E-mail: info@turkishnewspress.com.au

www.turkishnewspress.com.au


AVUSTRALYA

T

Koalaları

rkısh NEWS PRESS

24 Kasım 2020

7

korumak için

18 milyon dolar

A

vustralya, ülke çapındaki sevimli koalaları korumak için 18 milyon dolarlık bir paket açıkladı. Çevre Bakanı Sussan Ley, yaptığı açıklamada, Avustralya’ya özgü koala türlerinin korunmasını sağlamak amacıyla 18 milyon dolarlık bir kaynak ayrıldığını duyurdu. Ley, paketin, sağlık araştırmaları ve tıbbi destek için finansmanın yanı sıra bitki örtüsü, yabani ot kontrolü, otlatma ve yangın planlaması gibi çevresel amaçlar için kullanılacağını söyledi. SEFERBERLİK İLANI Mevcut koala sayısı, yaşam koşulları ve orman yangınlarının bu tür üzerindeki yıkıcı etkisinin nasıl giderilebileceğine dair ciddi bir veri eksikliği olduğuna dikkat çeken Ley, paketten araştırma çalışmaları için 2 milyon dolar ayrılacağını belirtti. Ley, paketi koalaların yaşam alanlarının iyileştirilmesi ve türün korunması için bir

dönüm noktası olduğunu vurgulayarak kaynaktan koala yaşam alanlarının yenilenmesine yardımcı olmak için ciddi bir pay ayrılacağını kaydetti. Bu kapsamda, tüm eyalet hükümetlerinin koala nüfusu ve koruma stratejileri hakkında yıllık bazda rapor vermesinin zorunlu olacağı bilgisi paylaşıldı. YANGINLARIN YARASI SARILIYOR Tehdit Altındaki Türler Komiseri Sally Box, bu fonun koalalar için kritik bir zamanda geldiğini ve ekolojik felakete yol açan orman yangınlarının etkisini kısa zamanda en aza indirebilmesi açısından önemli olduğunu aktardı. NSW, Queensland, Victoria ve Güney Avustralya eyaletlerinde Eylül 2019’da başlayan, yaklaşık 6 ay boyunca süren ve 33 kişinin hayatını kaybettiği yangınlarda, ormanların yüzde 21’i yok olmuş, çok sayıda canlı türü de zarar görmüştü.

Batı Avustralya’da yine Jaws dehşeti: 1 ölü n Avustralya’da köpek balığının saldırısına uğrayan bir adamın hayatını kaybettiği bildirildi. Ülke basınındaki habere göre, polis, Avustralya’nın batısında yer alan Cable Beach’te bir kişinin köpekbalığı saldırısı sonucu öldüğünü duyurdu. Denizden yaralı çıkarılan ve

ismi açıklanmayan 55 yaşındaki adam, olay yerinde hayatını kaybetti. Güvenlik önlemleri kapsamında plaj kapatılırken halka denize girmeme çağrısında bulunuldu. Avustralya’da bu yıl 22 köpek balığı saldırısı gerçekleştiği, bunlardan 8’inin ölümle sonuçlandığı belirtiliyor.


8

T

24 Kasım 2020

rkısh NEWS PRESS

.

TÜRKIYE

7 BİN KİLOMETRE YOL KATETTİ!

KAFKAS ISLAM ORDUSU

MEHMETÇIK 102 YIL SONRA

YENIDEN AZERBAYCAN’DA

Ta Çin’den Van kedisini sahiplenmek için geldi Ç inli Sun Pıng, Van kedisi için yaklaşık 7 bin kilometre uzaklıktan geldiği Kayseri’de istediği kediyi sahiplenmenin mutluluğunu yaşadı. Pekin Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümünde öğretim görevlisi olarak çalışan ve sosyal medya üzerinden medya programı yapan Sun, internette kedilerle ilgili araştırma yaparken Van kedisini beğenip sahiplenmek istedi. Sun, yaptığı araştırma sonucu Kayseri’de “Nuh Baba” lakaplı Mehmet Yakuter’de de Van kedisi bulunduğunu öğrenince kendisiyle iletişime geçip Pekin’den yola çıktı. KEDI PROGRAMA DA ÇIKACAK Yaklaşık iki yıl önce Van kedisine ilgi duymaya başladığını anlatan Sun, “Doğal bir karakteri olan Van kedisi çok zeki ve cana yakın. Bence Van kedisi doğa ve insanlık tarihi ile kültüründe birçok şeyi barındıran bir hayvan. Bu yüzden ben onun yapısı itibarıyla insan ile doğanın ilişkisinin sembolü olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Sun, Çin’de medya programı yaptığını, artık kedisinin de çektiği videoları izleyicilere aktarırken kendisine eşlik edeceğini belirtti. “Programda Türkiye’deki Van kedisi tarihini ve kültürünü anlatacağım” diyen Sun, Çin’de bu kedi türünün bulunmadığını söyledi.

Karabağ hamilerini değerlendiren Prof. Dr. Okan Yeşilot, “102 yıl önce Azerbaycan’a davet edilen Kafkas İslam Ordusu’nda görev yapan askerlerin torunları bu defa Azerbaycan’ın yardım taleplerine olumlu karşılık vererek bölgeye gidecek, aldığı sorumluluklarını hakkıyla yerine getirecektir” dedi.

M

armara Üniversitesi Kafkasya Tarihi Anabilim Dalı Başkanı ve Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürüdür Prof. Dr. Okan Yeşilot, Rus askeri ile Karabağ’daki ortak askeri güçte yer alacak olan Türk askerini ve Azerbaycan’ın tarihi zaferini masaya yatırdı... İşte Yeşilot’un değerlendirmesinden öne çıkanlar: “Azerbaycan 28 Mayıs 1918’de Milli Şûrası’nı kurarak bağımsızlığını ilan etti. Bu dönemde Bakü Bolşevikler, İngilizler ve Ermenilerin işgali altındaydı. Ermeniler, yeni kurulan cumhuriyetin varlığını da tehdit ediyordu. Fethali Han Hoyski’nin başkanlık ettiği Şûra’da 4 Haziran 1918’te Osmanlı ile Batum Antlaşması’nı imzalayarak askerî yardım talebinde bulundu. BAKÜ’NÜN FATİHİ NURİ PAŞA Osmanlı, Kafkas ordularının çoğunu Sarıkamış Harekâtı sırasında kaybetmiş olmasına rağmen bu

yardım çağrısını geri çevirmedi. Dönemin Harbiye Nazırı Enver Paşa’nın emriyle, Nuri Paşa’nın komutanlığında Kafkas İslam Ordusu kuruldu. Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslam Ordusu ilk olarak Gence ve çevresini temizledikten sonra 15 Eylül 1918’de Bakü’yü kurtararak Azerbaycan Milli Şûrası’na teslim etti. Bakü, yeni kurulan Azerbaycan Halk Cumhuriyeti’nin başkenti oldu. Enver Paşa’nın kardeşi olmasının yanı sıra başarılı komutan ve vatansever bir asker olan Nuri Paşa, günümüzde de ‘Bakü Fatihi’ olarak anılıyor. HEP “GARDAŞ” KALDIK Bu olaydan önce de sonra da iki kardeş halk arasındaki ilişkiler her zaman dostane oldu. 2020 Eylül’ünde Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarına bir kez daha saldırması üzerine ise AzerbaycanTürkiye kardeşliği ve işbirliği her

zamankinden daha belirgin bir şekilde kendini gösterdi. Azerbaycan ordusunun zaferinin ardından savaşın 44. gününde Rusya’nın arabuluculuğunda bir ateşkes anlaşması imzalandı. Bu anlaşmayla Ermenistan yenilgiyi kabul etti ve bu zaferden sonra Ermenistan karıştı. KARABAĞ, TÜRK’E EMANET Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in talebi üzerine Erdoğan liderliğindeki Türkiye, yapılan anlaşmanın her alanında var olacak. Ardından TBMM’de Azerbaycan’a asker gönderme tezkeresi kabul edildi. Kabul edilen bu tezkereden anlaşılacağı üzere, 102 yıl önce Azerbaycan’a davet edilen Kafkas İslam Ordusu’nda görev yapan askerlerin torunları bu defa da Azerbaycan’ın yardım ve destek taleplerine olumlu karşılık vererek bölgeye gidecek, aldığı yetki ve sorumluklarını hakkıyla yerine getirecektir.”


T

.

TÜRKIYE

rkısh NEWS PRESS

Kobani katilleriyle bir arada olamayız N A K Ş BA AYI T K NOKOYDU

Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Isparta, Burdur, Gümüşhane, Kastamonu ve Sinop 7. Olağan İl Kongrelerine Vahdettin Köşkü’nden canlı bağlantıyla katıldı.

24 Kasım 2020

ÇAVUŞOĞLU NET KONUŞTU:

Kıbrıs’ta bir 50 yıl daha kaybedemeyiz

Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Doğu Dışişleri Akdeniz, Türk-Yunan gerilimi, AB ilişkileri, Kıbrıs ve Karabağ konularında önem-

li değerlendirmelerde bulundu... İşte Bakan Çavuşoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar: “Doğu Akdeniz’de sahadaki faaliyetlerimiz devam ediyor. Yunanistan’ın maksimalist tezlerinin bir kıymet-i harbiyesi yokİstikşafi Görüşmeleri başlatma niyetindeyiz. Yunanistan hazırsa, biz de hazırız. Önümüzdeki haftalarda Doğu Akdeniz konusunda düzenlenecek AB Zirvesi’nde temennimiz sağduyunun hâkim olmasıdır. Kıbrıs meselesinin, Kıbrıs Türk halkının meşru haklarını ve güvenliğini temin edecek şekilde adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir şekilde çözüme ulaşması önceliğimizdir. Ancak Ada’da Türk toplumunu eşit görmeyen ve hatta yok sayan sorunlu bir zihniyet var. Bu zihniyetin amacı paylaşım değil tahakkümdür. 50 yılı aşkın süren müzakerelerin başarısız olması da bu zihniyetin ürünüdür. Bizim de Kıbrıs Türklerinin de çözüm üretmeyecek bir modeli müzakere etmek için kaybedecek bir 50 yılımız daha yok. Adil ve kalıcı çözüm için çalışmaya devam devam edeceğiz.”

‘Teröristleri salalım’ söylemlerine tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Binlerce insanımızın, Yasin Börü’lerimizin ölümüne neden olanlar, Kobani katliamının failleri hiçbir zaman Tayyip Erdoğan ve dava arkadaşları tarafından asla savunulamaz. Terör örgütleriyle el ele, kol kola, omuz omuza, Ankara’dan İstanbul’a yürüyenlerle biz birlikte olamayız. Gezi olaylarının finansörü olanlarla, Kavala’larla hiçbir zaman bir arada olamayız” dedi.

T

ürkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Isparta, Burdur, Gümüşhane, Kastamonu ve Sinop 7. Olağan İl Kongrelerine canlı bağlantıyla katıldı. Salgın sebebiyle bir süre ara verilecek kongrelerin son 5’inin yapıldığını hatırlatan Erdoğan, en büyük mutluluğun sağlık olduğunu belirten ecdadı, yaşanılan bu dönemde daha iyi anladıklarını söyledi. VİRÜSÜN BOYNUNU KIRALIM Büyük değişimlerin salgınların ardından geldiğini ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu: “Bu sebeple ilave tedbirler almak mecburiyetinde kaldık. Milletimiz TMM diye ifade ettiğimiz temizlik, maske, mesafe kurallarıyla bu tedbirlere hassasiyetle riayet ederse inşallah birkaç hafta içinde salgın grafiğinin boynunu yeniden aşağı çevirmeyi başaracağız. Aksi takdirde sınırlamalara devam etmek, hatta belki ilave tedbirler almak durumuyla karşı karşıya gelebiliriz. Şayet bu süreçten en az kayıpla ve en önde çıkılırsa ülkemizi ve milletimizi aydınlık bir gelecek beklemektedir.” SALDIRILARI PÜSKÜRTTÜK 18 yılda önlerine konan engelleri anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Sokakları karıştırmaya çalıştılar, ihanetlerini ortaya serdik. FETÖ’cüleri kullanarak darbe yapmaya kalktılar. Demokrasiye, milli iradeye ve hukuka daha güçlü şekilde sarıldık. Terör örgütleriyle mahallelerimizi çukurlarla bölmeyi, sınırlarımızı taciz etmeyi denediler. Başlarını ezdik. Siyaseti etkisiz hale getirerek, vesayeti diriltme hesabına girdiler. Cumhur İttifakı’yla yönetim sistemimizde tarihi bir değişim gerçekleştirdik. Irak’ta ve Suriye’de bölgemizin ve medeniyetimizin kalbine bir hançer gi-

bi saplanacak oluşumlar kurmaya kalktılar, önüne geçtik. Ekonomimizi yıkmayı denediler. Yapısal reformlarımızı yeni bir anlayışla hızlandırarak bu saldırıyı da engelleyecek adımları attık.” FITNE ATEŞINE GEÇİT YOK Teröristlerin salınması tartışmalarına değinen Erdoğan, şunları söyledi: “Son günlerde bizimle asla ilgisi olmayan kimi bireysel açıklamalar ile reform gündemimize yaptığımız vurgular bahane edilerek yeni bir fitne ateşi yakılmaya çalışıldığını görüyoruz. Velev ki geçmişte birlikte çalışmış olsak bile hiç kimsenin şahsi ifadeleri Cumhurbaşkanı’yla hükümetimizle partimizle ilişkili hale getirilemez. Şu anda yargının tasarrufu altında olanlar bizim yüzlerce, binlerce insanımızın, Yasin Börü’lerimizin ölümüne neden olanlar, Kobani katliamının failleri

hiçbir zaman Tayyip Erdoğan tarafından, dava arkadaşları tarafından asla ve asla savunulamaz. YAN YANA OLAMAYIZ Terör örgütleriyle el ele, kol kola, omuz omuza, Ankara’dan İstanbul’a yürüyenlerle birlikte olamayız. Gezi olaylarının finansörü olanlarla, Kavala’larla hiçbir zaman bir arada olamayız. Kobani’yi unutamayız. Diyarbakır’da Kürt kardeşlerimizi öldürenlerin savunuculuğunu yapamayız. Hukuka sarılarak onların savunmasını yapmaya girenler kusura bakmasınlar artık şunu bilmeleri lazım AK Parti hiçbir zaman bunları savunmamıştır, savunmaz. Ama AK Parti Yasin Börü kardeşlerimizin yanındadır, olmaya devam edecektir. Bizim Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Gürcü, Abaza diye bir ayrım yoktur. Biriz, beraberiz, kardeşiz ve hep birlikte Türkiye’yiz.”

IÇIŞLERI BAKANI SÜLEYMAN SOYLU:

Afete müdahalede Batı’dan daha iyiyiz İ

LATTI G20’YE DE “DÜNYA 5’TEN BÜYÜKTÜR”Ü HATIR n Suudi Arabistan’ın dönem başkanlığındaki G20 Liderler Zirvesi’ne canlı bağlantıyla katılan Erdoğan, şunları dile getirdi: “Hırs, tahakküm, adaletsizlik ve rant üzerine kurulu mevcut küresel ekonomik mimarinin ne insanı ne de tabiatı koruması mümkündür. BM kürsüsünden sık sık yaptığımız ‘Dünya 5’ten büyüktür’ çağ-

rımızın ne kadar isabetli olduğu daha iyi anlaşılmıştır. Her ne kadar zor günler yaşasak da Hazreti Mevlana’nın dediği gibi ‘Ümitsizliğin ardında nice ümitler, karanlığın ardında nice güneşler olduğu’nun farkındayız. Tüm insanlık olarak el ele gönül gönüle verdiğimizde sıkıntılarımızın daha da hafifleyeceğine inanıyoruz.”

9

çişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Amerika ve Avrupa dahil olmak üzere, dünyanın en gelişmiş ülkelerinden çok daha yüksek bir kapasitede afete müdahale kabiliyetimiz söz konusudur. Bunu çok daha iyi bir noktaya taşıyabilmek temel sorumluluğumuzdur” dedi. İstanbul İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğünde düzenlenen AFAD Çalışma Grupları Toplantısı’na başkanlık eden Soylu, grupta son bir yılda 493 toplantı yapıldığını hatırlattı. İstanbul’daki toplanma ve barınma alanlarına değinen Soylu, “İstanbul’da kişi başına düşen metrekare 1.29 metrekareydi toplanma alanlarında. Şu anda bunu son yaptığımız çalışmayla 2 metrekarenin üzerine çıkardık” dedi. İzmir depreminde görüldüğü gibi Jandarma Arama Kurtarma, AKUT, İHH, Kızılay ve sivil toplum örgütleri ile uzun zamandır çalıştıklarını aktaran Soylu, “Bunların her birini AFAD sistemine akredite etmeye çalışıyoruz. Bundan sonraki depremlerde ve afetlerde polis arama kurtarmayı da göreceğiz” müjdesini de verdi.


: DISCOVER MORE ISTANBUL WITH THE AIRLINE THAT FLIES TO MORE COUNTRIES THAN ANY OTHER

TURKEY

TURKISHAIRLINES.COM


T

TURKEY

rkısh NEWS PRESS

24 November 2020

11

GERMAN FRIGATE UNDER GREEK IBRAHIM KALIN COMMANDER ILLEGALLY STOPS TURKISH VESSEL IN EAST MED On contemplation

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY @ikalin1

A German frigate participating in EU-led Operation Irini unlawfully stopped and searched a commercial Turkish cargo vessel, carrying food and paint supplies to Libya, in the Eastern Mediterranean, security sources said in a statement Monday.

A

ccording to the statement, the Hamburg frigate led by a Greek commander, stopped the Libya-bound vessel ROSELINA-A in international waters, south of the Morea Peninsula late Sunday and carried out an unlawful search. The search was made without informing the flagcarrier nation’s authorities, as per international maritime law, security sources said, adding that all containers were searched by the frigate personnel, who boarded the vessel from a helicopter. The soldiers left the cargo ship after finding out that it contained nothing but food and paint supplies, sources said, adding that it was heading to the Misrata Port in Libya. Sources also noted that the frigate violated the U.N. Convention on the High Seas, which determines the countries’ rights and responsibilities in terms of their use of the world’s oceans. Operation Irini, approved by EU foreign ministers on March 31, aims to operate in the air and sea and with satellites to ensure that all countries respect a ban on providing arms

to the parties involved in the Libyan conflict. Seven countries are participating in Operation Irini, named after the Greek word for peace, including Italy, Greece, France, Germany, Poland, Malta and Luxembourg, with frigates and maritime patrol aircraft. Although the operation aims to enforce the U.N. arms embargo on Libya’s warring sides, it mainly focuses on maritime activities in the Mediterranean, while Haftar’s side – the enemy of the legitimate Libyan administration – continues to receive arms and ammunition mainly by air and land, according to Libyan Prime Minister Fayez Sarraj.

The U.N. recognizes the Libyan government headed by Sarraj as the country’s legitimate authority. Russia and the United Arab Emirates (UAE) have been providing arms and military equipment to Haftar’s forces. Some 70 resupply flights have landed in eastern airports in support of Haftar’s forces since July 8, Stephanie Williams, deputy head of the U.N. Support Mission in Libya (UNSMIL) for political affairs, told the U.N. Security Council (UNSC). In June, the Greek navy tried to stop Turkish frigates and a Turkish cargo ship en route to Libya, later retreating after a warning from the Turkish ships.

Turkey’s COVID-19 death toll rises by 153 in last 24 hours

T

urkey reported 6,713 more coronavirus patients over the past 24 hours, according to Health Ministry data released on Monday. The country’s overall tally now stands at 453,535, the ministry announced. A total of 3,254 more patients recovered over the past day, bringing the tally to 377.891, while the death toll rose by 153 reaching 12,511. Almost 161,125 COVID-19 tests were conducted across the country, bringing the total to over 17.4 million. The figures showed that the number of patients in critical condition currently stands at 4,409 with 3.4% this week suffering from pneumonia.

Grieving Turkish-German mother launches

petition for daughter abducted by PKK terrorists n A woman in Germany has launched an online petition seeking her daughter’s return, saying she was abducted by the PKK terrorist organization. Maide T. told Anadolu Agency in Berlin that she wants support for the petition, “Take my daughter back from the PKK. Prevent her from being a terrorist,” on change.org. In the description section of the petition, Maide T. described the difficulties she has been through. She

said the German authorities turn a blind eye to her weekly demonstrations in front of the German Chancellery. Maide asked why the PKK’s actions are still allowed to occur in Germany. Maide urged the German federal government to act against the PKK and other terrorist organizations. She said she will contact the justice and interior ministries once the petition gets a substantial number of signatures.

I

n response to the question “Why do you like Islam?” the late Annemarie Schimmel (d. 2003), one of the greatest scholars of Islam of the last century, said “because Muslims take God seriously; they are aware that God the One is near us here and now, and yet cannot be described, either by intellectual or supra-intellectual means but can be experienced by the pure and loving heart...” This may come as a surprise to those who see Islam as an exoteric-formalistic religion with very little to say on spirituality. Given the atrocities committed in the name of Islam today and the ignorance of reactionary Muslims, it is not an easy task to explain the spiritual dimension of Islam and show the place of a “pure and loving heart” in the lives of Muslims. Contemplation is the way to see things with intelligence and a loving heart. Seeing is an act of both intelligence and sentiment. It is understanding and perception by taking a stance vis-a-vis reality. It requires conscious looking and searching for meaning, purpose and beauty. In this sense, contemplation combines intelligence with heart. The great Muslim sage Ataullah Iskandari (d. 1309) defines it as the “permanent presence of the heart with the truth...” The heart, which in modern times has been associated with feelings and sentimentality only, has a robust intellectual/rational dimension to it. It confirms what the mind knows and thus brings certainty and contentment. Head-knowledge by itself does not guarantee certainty. It needs heart-knowledge to have a fuller understanding of things. Heartknowledge does not replace but complements head-knowledge. It adds depth and wisdom to what we know. According to a widely quoted saying among the sages, “intelligence is a light in the heart by which truth and falsity are distinguished from one another.” By locating intelligence in the heart, the Islamic intellectual tradition, in a way similar to its Christian and Jewish counterparts at a philosophical level, has sought to avoid any dichotomy between mind and heart, reason and faith, and logic and transcendence. It has followed the principle that a holistic universe requires a holistic way of knowing. Historically speaking, this fundamental perspective has allowed the creation of a civilization based on intelligence, wisdom, beauty, humanness and compassion. It has cared for the natural environment as well as other human beings. It has devised and invented sophisticated techniques and advanced technologies without altering the nature of things in a violent manner. It has produced some of the greatest minds, artists and spiritual guides in history who have dovetailed scientific, philosophical and artistic disciplines in their knowledge and wisdom. It has built cities in which people found trade and profit but also beauty and

repose. Today, the task of combining head and heart in contemplation is rendered extremely difficult by the materialistic and self-centric tendencies of the modern world in which spirituality has become another commodity to “have.” Spiritual refinement has been commercialized in the vast industry of “self-help” programs. Thomas Merton, the famous American monk and mystic, is right to complain that “...the worst advantage of the word [contemplation] is that it sounds like ‘something,’ an objective quality, a spiritual commodity that one can procure, something that it is good to have; something which, when possessed, liberates one from problems and from unhappiness ...” The problem with the instrumental notion of contemplation is that it ends up engrossing rather than overcoming the alter ego. It is the self that remains in charge here: it defines what spirituality is and carries on to be at the center of all things. Physically speaking, we live in a helio-centric world, i.e., a universe at the center of which is the sun. But morally and spiritually speaking, much of what has transpired since the 18th century has kept us in a homo-centric world-order. The rude, egotistic humanism that has taken over the major aspects of modern life has not made our world a better place to live as decent human beings. But the key to a proper understanding and practice of contemplation is the decentering of the self and the ego. The self cannot reach moral perfection and spiritual refinement without acknowledging the larger reality of which it is only a part. True, the human self is extremely important. Its rational and moral qualities set human beings apart from other beings. It is what elevates the flesh to the level of the spirit. Taming the self and perfecting the soul does not diminish its meaning and purpose. To the contrary, placing the self in its proper place in the larger scheme of things brings out its true meaning and value. The 19th century Moroccan Sufi, Muhammad alDarqawi (d. 1823), sees an essential link between the self and the cosmos. He describes their relationship in a striking way: “The self is an immense thing. It’s the whole cosmos since it’s a copy of existence. All that is in the cosmos is in it, and all that is in it is in the cosmos. Whoever has control of the self inevitably has control of the cosmos and whoever is ruled by his self is certainly ruled by the cosmos.” Contemplation is not an idle practice of empty thoughts. It is an active state of full consciousness. It is an invitation to acquiring knowledge and wisdom. It elevates the human soul to a higher state of understanding. It is badly needed in our increasingly insane world. > Source: Daily Sabah / Mar 21, 2015


12

T

24 November 2020

rkısh NEWS PRESS

TECHNOLOGY

Turkish made drones gave Azerbaijan upper hand, German media argues Huawei selling budget smartphone brand in face of US sanctions

C

hinese tech giant Huawei is selling its budget-price Honor smartphone brand in an effort to rescue the struggling business from damaging U.S. sanctions imposed on its parent company. The sale announced Tuesday is aimed at reviving Honor by separating it from Huawei’s network equipment business, which Washington says is a security threat, an accusation Huawei denies. It is under sanctions that block access to most U.S. processor chips and other technology. Huawei Technologies Ltd.’s announcement gave no financial details but said the company will have no ownership stake once the sale is completed. Huawei will retain its flagship Huawei smartphone brand. The buyer is a state-owned company in Shenzhen, the southern city where Huawei is headquartered, and a group of Honor retailers. Earlier news reports on rumors of a possible sale put the price as high as 100 billion yuan ($15 billion). “The move has been made by Honor’s industry chain to ensure its own survival,” said the Huawei statement. The buyers said in a separate statement the split was “the best solution” to protect customers and employees.

Apple drops app store fees to 15% as legal scrutiny intensifies

A

pple will cut its app store commissions in half for most developers beginning next year amid an intensifying debate about whether the iPhone maker has been using the fees to unfairly fatten its profits and stifle rivals competing against its own music, video, and other subscription services. The concession announced Wednesday will lower Apple’s commissions for in-app subscriptions and other purchases from the 30% rate that has been in place since 2008 to 15%, effective Jan. 1. But the discount will only apply to developers with app store revenue up to $1 million annually - a threshold that excludes the makers of some of the most popular apps downloaded on iPhones, iPads and other Apple devices. That group includes two of Apple’s fiercest critics, music streaming service Spotify and Epic, the maker of the popular Fortnite video game. Both those companies have helped spur increasing scrutiny of Apple’s app store practices among lawmakers and regulators in the U.S. and Europe. Apple sells music streaming and video services that have been helping to offset a slowdown in iPhone revenue in recent years.

manned Bayraktar TB2 un AVs) are (U aerial vehicles airfield in an at ed rk seen pa , 2020. Istanbul, June 11

T

Analysts have drawn attention to the effectiveness of unmanned aerial vehicles (UAV) in the field, particularly drone swarms used against air defense systems and battle tanks as seen in Syria, Libya and Azerbaijan recently, in a German media report published on Friday. The report, which included Turkey among other countries such as Israel pioneering the manufacturing and exporting of the state-of-the-art combat drone technology, said Azerbaijan greatly benefited from its strategic military partnership with Turkey in its victory over Armenian occupied lands. he report, published on the German website Tagesschau titled “Drones in action: Seven seconds to run away,” reiterated that the use of combat drones is changing modern military warfare. The report highlighted the fact that the Armenian forces in the occupied Nagorno-Karabakh region who relied on tanks, artillery and missiles were “easy targets,” with footage released by the Azerbaijani Ministry of Defense backing up the claim. Several analysts used drone footage to document the Armenian losses, tallying at least 185 battle tanks. The coordinated usage of drones against tanks and air defense systems via electronic networks is effective as the UAVs can be equipped with smart ammunition and other military equipment. This was the case in Syria when Turkey retaliated against regime attacks on its army positions. The German media report also drew attention to Turkish and Israeli drones, namely Turkey’s “Bayraktar

TB-2” and Israeli “Hermes 900” both of which are owned by Azerbaijan. The report said the drones “scout out enemy positions, which are then attacked with rockets and artillery shells.” It also pointed out that Azerbaijan converted Soviet-produced Antonov AN-2 multi-purpose aircrafts in order to fly remotely over Armenian positions at low altitudes and gather position information, citing Fuad Shabasov, a military expert from Baku. “The position data were registered by other drones at a higher altitude and used to switch off the Armenian air defense,” he was cited by the report as saying. Besides the devastating effect drone attacks can have when used with smart ammunition, capable of taking out 50-ton tanks on the ground with nowhere to escape, the psychological effect of drone strikes can also be used as leverage. “The Armenian armed forces with their outdated anti-aircraft

systems were not able to recognize and shoot down the Bayraktar TB-2 and the kamikaze drones,” Markus Reisner, head of the development department at the Theresian Military Academy of the Austrian Armed Forces told Tagesschau. The Azerbaijani army possesses Israeli made kamikaze drones. Another military expert, Gustaf Gressel from the European Council on Foreign Relations said in an interview with the German website that “the Azerbaijani armed forces had cut off the Armenians’ reserves from the battlefield, while they were able to keep their losses low even without direct contact with the enemy,” delivering a psychological defeat to the Armenian side. Exhaustion and the kamikaze drones, in particular, had a demoralizing effect on the Armenian forces, Armenian journalist Tatul Hakobjan was cited by Tagesschau as saying, adding that “as soon as the drones were heard, they had seven seconds to run away.”

Video games can help mental health, study suggests n Time spent playing video games can be good for mental health, according to a new study by researchers at Oxford University. The finding comes as video game sales this year have boomed as more people are stuck at home because of the pandemic and many countries have once again imposed limits on public life. The paper released Monday is based on survey responses from people who played two games, Plants vs Zombies: Battle for Neighborville and Animal Crossing: New Horizons. The

researchers at the Oxford Internet Institute said they found the actual amount of time spent playing was a small but significant positive factor in people’s well-being. The results could cast doubt on long-held

assumptions that gaming causes aggression or addiction, though the authors acknowledge they are only a snapshot. “Our findings show video games aren’t necessarily bad for your health; there are other psychological factors which have a significant effect on a persons’ wellbeing,“ said Andrew Przybylski, the institute’s director of research. “In fact, play can be an activity that relates positively to people’s mental health – and regulating video games could withhold those benefits from players.”


T

.

EKONOMI

rkısh NEWS PRESS

24 Kasım 2020

4 kıtaya açılım M

ÜSİAD EXPO 2020 Ticaret Fuarı kapsamında Dünya Fahri Konsolosları Ticaret ve Diplomasi Zirvesi gerçekleştirildi. Fuarda 4 kıtadan 19 yeni kuruluşla uluslararası iş birliği anlaşması (MOU) imzalandı. Anlaşmaların Türkiye’nin ihracatını önemli ölçüde arttırması bekleniyor. YATIRIMLARA KAPI Fuarın son günü gerçekleşen imza töreninde konuşan MÜSİAD Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Akif Özyurt, fahri konsolosları bir araya getirerek dış ticarete güç

13

ÇALIŞANIN DÜNYASI

MURAT ÖZDAMAR

Sorularınız için: info@turkishnewspress.com.au

Borç yapılandırma kanunundaki düzenlemeler

kattıklarını belirterek, “Fahri konsoloslarımızla yeni yatırımlara da kapı aralıyoruz” dedi. FAHRİ KONSOLOSLAR MÜSİAD Üst Kurul Başkanı Fatih Keçebir de yaygın bir diplomatik misyon ağı olmayan ülkelerde fahri konsolosluk kurumuna daha çok önem verildiğini ifade ederek, “Türkiye şanslı bir ülke. Zira ticari hacmi çoklu tedarikçi ağı gerekti-

ren fahri konsolosları var. MÜSİAD Expo vesilesiyle bu ağı daha da güçlendirmek istiyoruz” dedi. TANZANYA’YA KADAR MÜSİAD, fuarda 4 kıtadan 19 yeni kuruluş uluslararası iş birliği anlaşması imzaladı. Tanzanya, Panama ve Lübnan ticaret ile tarım odalarıyla mutabakata varıldı. Pakistan ve Azerbaycan’ın önde gelen üretici dernekleriyle anlaşma yapıldı.

7

256 sayılı “Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” TBMM’de kabul edildi. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN tarafından imzalandıktan sonra yürürlüğe girecek. 7256 sayılı Kanun sadece vergi ve prim borç yapılandırmasını düzenlemiyor. Ayrıca sigortalıları ilgilendiren başka yasal değişiklikleri de öngörmekte. Kanun gereği prim ve vergi borcu bulunanların borçları yapılandırılabilecek. Biz bu kanunu uzmanlık alanımız olan sosyal güvenlik özelinde değerlendireceğiz. Yapılandırma Kanunu hükümlerine göre 2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin prim borçları yapılandırma kapsamında. İşveren prim borçları, Bağ-Kur sigortalılarına ait prim borçları ve Genel Sağlık Sigortası prim borçlarını yapılandırmak mümkün. Borç asılları aynı kalmak suretiyle önceki gecikme silinip yeni gecikme zammı hesaplanacak. Gecikme zammı oranları 1/11/2016 tarihi öncesi için enflasyon oranında 1/11/2016 tarihinden itibaren aylık yüzde 0,35 olarak hesap edilecek. Bu yöntem gereği borçların asılları değişmemekle birlikte gecikme zamlarında ciddi oranlarda düşüş oluşacak. Ayrıca para cezalarının da asıllarının yarısı silinerek ceza yarımdan hesaplanacak. Borç 18 taksit halinde iki ayda bir ödenebilecek. Geçmişte gelir testi yaptırmadığı için genel sağlık sigortası borcu oluşmuş vatandaşlarımız 31/3/2021 tarihine kadar gelir testine başvurursa genel sağlık sigortası primleri, gelir testi sonucuna göre ilk tescil başlangıç tarihinden itibaren tahakkuk ettirilecek. Bir anlamda geliri çıkmayanların prim borçları tamamen silinecek. Ödenmemiş

olan veya gelir testi sonucu ödenmesi gereken genel sağlık sigortası prim borçlarının 30/4/2021 tarihine kadar ödenmesi hâlinde gecikme cezası silinecek ve sadece borç aslı ödenecek. Daha önce prim borcu bulunan Esnaf Bağ-Kur ve Tarım Bağ-Kur sigortalılarının hizmetleri ve borçları 2008, 2015 ve 2018 yıllarında silinmiş idi. Bağ-Kur sigortalıları borç nedeniyle silinen hizmetleri için güncel prim tutarı üzerinden değil geçmiş prim asılları enflasyon oranı üzerinden güncellenecek. Dolayısıyla çok düşük miktarlı ödemeyle silinmiş Bağ-Kur hizmetini tekrar satın almak mümkün olacak. Ancak bu borcun taksitler halinde ödenmesi mümkün değil. Bu borcun ilk taksit vadesine kadar ödenmesi gerekiyor. 7256 sayılı Kanun istihdamı teşvik edecek prim desteklerini de düzenliyor. Geçmiş teşvikler için uzatma yapıldığı gibi yeni istihdam halinde de yeni teşvikler sunulacak. Yine bu yılbaşında yürürlüğe girecek olan Esnaf Ahilik Sandık Primi uygulamasında erteleme öngörülüyor. 7256 sayılı Kanunda yine bir prim borcuna bağlı hizmet silinmesi düzenlemesi yer alıyor. Gerek Esnaf Bağ-Kur sigortalısı gerekse Tarım Bağ-Kur sigortalısı olup 31/10/2020 tarihi itibarıyla prim borcu bulunanların, bu tarihten önceki sürelere ilişkin prim borçlarını, ödememeleri veya yapılandırmamaları halinde, prim ödemesi bulunan sigortalıların daha önce ödedikleri primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibarıyla, prim ödemesi bulunmayan sigortalıların ise tescil tarihi itibarıyla sigortalılığı durdurulacak. Bağ-Kur hizmetine ihtiyacı bulunmayanların borcu silinmesi lehlerine ancak hizmete ihtiyacı olanların borcu yapılandırma kapsamında ödemeleri menfaatlerine olacak.

Malulen emeklilik aylığı için 1800 gün prim ödenmesi şart

MUSIAD Sydney started new shared resources Program very cost effective of running Virtual office. If you are interested please call us on 1300 360 576 or email secretary-general@musiadsydney.com

SORU: Babamın 1989 yılında başlamış ve toplamda 1325 gün sigorta prim ödemesi bulunuyor. Askerliğini 540 gün yapmış. Babam yüzde 79 engelli olduğu için çalışamıyor. Babamı malulen emekli yapabilir miyiz? Raporu üç yıl önce alındığı için yeni rapor almamız gerekir mi? > Hacer Y. CEVAP: Sigortalı olduğu tarihte sağlıklı olmakla birlikte daha sonra malullük derecesinde engelli hale gelen yani tek bir rahatsızlık için en

az yüzde 60 engeli bulunan sigortalılara malullük aylığı bağlanır. Ancak malullük aylığı bağlanabilmesi için sigortalının 10 yıl sigortalılık süresinin bulunması ve en az 1800 gün prim ödemesinin olması gerekiyor. Mevcut prim gününü askerlik borçlanması ile 1800 güne çıkardıktan sonra SGK’ya malullük aylığı için müracaat yapmalısınız. SGK sizi hastaneye sevk ederek malullük sürecini başlatacak ve malul kararı verilmesi halinde de malullük aylığını bağlayacaktır.


INDIRIMLI FIYATLARIMIZ 24 KASIM - 1 ARALIK 2020 TARIHLERI ARASI GEÇERLIDIR $ 29.99 $ 2.99

Ülker Çikolatalı Halley (8’li)

$ 4.99 Onar Gemlik Sofralık Siyah Zeytin (700 gr)

Ariel Çamaşır Deterjanı (10 kg)

99 c Filiz Makarna Çeşitleri (500 gr)

$ 12.99 $ 9.99

Doğanay Şalgam Suyu (24x300ml)

Yonca Ayçiçek Yağı ( 5 lt)

$ 3.49 San Remo Egg Pasta Value Pack (1 kg)

$ 9.99 Sütat Çiftlik Peyniri (800 gr)

$ 9.99 Mehmet Efendi Türk Kahvesi (500 gr)

www.facebook.com/gimasupermarket

31-35 Queen St, Auburn NSW Ph: 02 9749 4588 Fax: 02 9749 4599


Ç YASAM

T

rkısh NEWS PRESS

24 Kasım 2020

15

11 YAŞINDAKI ECE SAÇLARINI LÖSEMILI KIZ ÇOCUKLARI IÇIN BAĞIŞLADI!

Ece’den insanlık dersi Y

Yalova’da yaşayan 11 yaşındaki Ece Su Dağıstanlı, lösemili çocuklara peruk yapılması amacıyla saçlarını bağışladı... Küçük Ece, “İnsanlar saçlarını bağışlasın. Böylece lösemili çocuklara yardımcı olmuş olurlar. Yalnız olmadıklarını hissettirmek için elimizden geleni yapmalıyız” derken; gönüllü Kuaför Melike Deneva da, “Ben sadece müşterilerimi bilinçlendirmeye çalışıyorum. 6 aydır derneğe üyeyim, 12 saç topladım. Toplu bir şekilde göndereceğim” şeklinde konuştu.

aşı küçük ama yaptığı çok büyük. 11 yaşındaki Ece, lösemili kız çocukları için en değerli şeyini bağışladı... Yalova’da yaşayan Ece Su Dağıstanlı, lösemili çocuklara destekte bulunmak amacıyla Kansersiz Yaşam Derneğinin başlattığı “Saçım saçın olsun” kampanyasına uzattığı saçlarını bağışlayarak katkı sundu. Çiftlikköy ilçesinde yaşayan Zafer ve Mergül Dağıstanlı çiftinin kızları Ece Su, annesinin kampanyadan bahsetmesi üzerine uzun saçlarını onlara da danışarak kestirmek istediğini söyledi. Bunun üzerine Yalova’daki gönüllü kuaför Melike Deneva’ya ulaşan aile, kızlarının saçını bağışlanmak üzere kestirdi. “SAÇIM SAÇIN OLSUN” Saçları kesildiği için üzülmediğini belirten 6. sınıf öğrencisi Ece Su, şunları söyledi: “Saçım Saçın Olsun Projesi’ni duyunca çok sevindim. Lösemili çocuklara bir katkım olduysa çok mutluyum. Böyle bir şeyi yapmak benim gurur verici. Aileme saçımı bağışlamak istediğimi söylediğinde olumlu yanıt verdiler. İnsanlar saçlarını bağışlasın. Böylece lösemili çocuklara yardımcı olmuş olurlar. Yalnız olmadıklarını hissettirmek için elimizden geleni yapmalıyız.” HEPİMİZ AĞLADIK Projenin Yalova’daki gönüllü kuaförü Melike Deneva ise kanser hastalarının yaşadığı zorluklardan etkilendiğini ve bu nedenle de projeye katkı sağlamak istediğini söyledi. Deneva, bir yakınının da kanser hastası olduğunu belirterek, şunları anlattı: “Kanser hastası yakınım bana geldi ve

peruğunu boyatmak istedi. Yarı sentetik olduğu için biz bu işlemi gerçekleştiremedik. Benim elimde olan peruğu kendisine verdim. Daha sonra bir arkadaşı da duymuş, o da geldi. Elimde başka bir peruk olduğu için ona da verdim. Verirken de dedim, ‘İnşallah bir gün gelir, bunu da önüme atarsın. Artık buna ihtiyacım yok dersin’ diyerek verdim. Umarım da ihtiyacı olmaz. Bu süreçlerden sonra bunları yaşayarak, hikayeleri dinleyerek çok duygulandım. Onlar ağlayarak

anlattılar. Ben de ağlayarak dinledim. Umarım onlara umut oluruz. Onlara yardımcı olmuş oluruz.” BIR ÇOCUĞA UMUT OLMAK Yalova’da gönüllü kuaför bulunmadığını fark etmesi üzerine derneğe üye olduğunu kaydeden Deneva, şöyle devam etti: “Gaziosmanpaşa Mahallesi’ndeki bir kuaför de bağış toplamaya başladı Kanser hastası, lösemili kız çocuklarına umut olma peşinde, bu sürece dahil oldum. Müşterilerime bilgi vererek saçlarını bağışlamasını

ve bir çocuğa umut olması gerektiği bilgilerimi aktararak onları dahil etmeye çalışıyorum. Projeye destek olarak bir çocuğa umut olabiliyorsam ne mutlu.” Gönüllü kuaförlerin saçları ücretsiz kestiğini anlatan Deneva, daha sonra bu saçların gönüllü perukçulara gönderildiğini söyledi. İYILIK PEŞINDE KOŞMAK Kanser Savaşçıları Derneğinin de perukları umut olacak çocuklara dağıttığını belirten Deneva, şöyle konuştu: “İyilik peşinde koşmak isteyen vatandaşlar gönüllü oluyor. İnsanlarımız bilinçli değil.

Bilgilendirmemiz çok önemli. Bu hayatta tek değiliz. Biz de bununla savaşabiliriz. Hepimiz bunu yaşayabiliriz. İnsanları bilinçlendirdiğimiz takdirde baya rağbet görüyor. Ben sadece müşterilerimi bilinçlendirmeye çalışıyorum. 6 aydır ben bu derneğe üyeyim gönüllü olarak. Yaklaşık 12 tane saç topladım. Toplu bir şekilde bunu göndereceğim. Ne kadar çok bilinçlenirsek o kadar çok rağbet olacağına inanıyorum.” ECE ÇOK MUTLU OLDU Ece’nin teyzesi Güldaniye Sofu Erdoğan da kampanyadan ünlülerin destek vermesiyle haberdar olduklarını kaydetti. Yeğeninin saçını bağışlamasından dolayı heyecanlı ve mutlu olduğunu anlatan Erdoğan, Ece’nin çok güzel örnek bir davranışta bulunduğunu belirtti.



T

WORLD

rkısh NEWS PRESS

24 November 2020

17

TARIH & EDEBIYAT

SINEM TASLAK sinem.taslak@gmail.com

Peygamber Efendimiz’in güzel bir sünneti: HEDIYELEŞMEK

S

özlüklerde hediye, insanlar arasında sevgi, saygı ve yakınlığa vesile olan ve birine karşılıksız verilen eşya, armağan olarak tanımlanmaktadır. İslâmî literatürde ise hediye, insanlar arasında sevgi ve dostluk nişanesi olarak veya muaşeret kaidesi gereği karşılıksız olarak verilen nesne, eşya demektir. Hemen her toplumda görülen hediyeleşmenin insanlık tarihi kadar eski bir geçmişi vardır. Modern antropoloji çalışmalarında iptidaî topluluklarda karşılık beklemeden hediye vermenin yanı sıra, hediye değişimi ve hediye ile sosyal bağ kurma, sosyal itibar ve onur kazanma amaçlı hediye şekillerinin de bir hayli yaygın olduğundan söz edilmektedir. Kur’an-ı Kerim’de iki yerde hediye kelimesi geçmektedir. Bu ayetlerde bildirildiğine göre Sebe Melikesi Belkıs, Hz. Süleyman (a.s.)’dan aldığı ve onun hâkimiyetine girmesini isteyen bir mektup üzerine; Belkıs, Hz. Süleyman (a.s.)’a bazı hediyeler göndermişse de siyasî amaç taşıdığı için bu hediyeler geri çevrilmiştir. Muhabbet Bağlarını Geliştirir Müslüman olarak bütün hususlarda olduğu gibi hediye hususunda da Hz. Peygamber (s.a.v.) bizlere en güzel örnek olmuştur. Hz. Peygamber (s.a.v.) hediyeleşmenin insanlar arasındaki sevgi, dostluk, muhabbet bağlarını geliştirdiğini; kıskançlık, bencillik, cimrilik gibi kötü huyları giderdiğini ve rızkın genişlemesine vesile olduğunu bildirmiş ve hediyeleşmeyi teşvik etmiş, verilen hediyenin -haklı bir sebep yoksa- kabul edilmesini istemiştir. Peygamberimiz (s.a.v.), çeşitli vesilelerle aile fertlerine, arkadaşlarına, komşu ülke hükümdarlarına hediyeler vermiş, peygamberlik görevinin bir görevi olarak sadakayı geri çevirmiş, fakat hediyeleri temiz ve helal olduğu sürece kabul etmiş ve hediyelere yine hediye ile karşılık vermiştir. Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivayet edilen bir hadiste, Peygamberimiz (s.a.v.): “Ben bir koyun paçası yemeğine çağrılsam giderim, bana böyle bir paça hediye edilse küçük görmez kabul ederim.” buyurmuştur. Bu hadisten de rahatça anlaşılacağı üzere, verilen hediyeler karşı tarafı minnete sokacak kadar pahalı olmamalıdır. Zira hediyenin azı sevgiye daha çok delil olur, yükü daha hafifletici olur, hediye verene hediye vermek daha kolay olur. Halkımız bu konudaki ölçüyü “Çam sakızı çoban armağanı” diyerek çok güzel ifade etmiştir. Hediyeyi Karşılıksız Bırakmazdı Peygamberimiz (s.a.v.), en basit bir hediyeyi bile karşılıksız bırakmaz ve karşılığını verirdi. Bu hususla ilgili

olarak Peygamberimiz: “Size herhangi bir iyilikte bulunana mukabele ediniz. Verecek bir şey bulamazsanız ona dua ediniz ki, kendisine mukabelede bulunduğunuz bilinmiş olsun.” buyurmaktadır. Hediyeden karşılık beklemek veya verilen hediyeyi geri istemek doğru değildir. Nitekim bir hadiste, bu şekilde davranabilecek kimselerden hediye almanın uygun olmadığı bildirilmiştir.

İslâm ahlâkına göre hediye, helal maldan verilmelidir. Devlete ait olan bir maldan hediye kabul etmek uygun değildir. Nitekim Rasûlullah Efendimiz (s.a.v.)’in vergi tahsildarı olarak görevlendirdiği bir kişinin, görev dönüşünde: “Şu sizin zekât mallarınız, bunlar da bana hediye olarak verildi.” demesi üzerine, Peygamberimiz (s.a.v.): “Bu kimseye ne oluyor ki, Şunlar sizin, bunlar da bana hediye olarak verildi.’ diyor. Bu kişi evinde otursaydı, kendisine bu hediyeler verilir miydi?” buyurmuş böyle bir hediyenin uygun olmadığını bildirmiştir. Bundan dolayıdır ki birçok İslâm ahlâkçısı, malına haram karışmış olabileceği kaygısıyla devlet görevlilerinden hediye almayı sakıncalı bulmuşlardır. Aynı şekilde rüşvet olarak değerlendirilme ihtimali göz önüne alınarak, devlet görevlilerine hediye verilmesi de uygun görülmemiştir. Hediyeleşmek Sünnettir Zengin olsun fakir olsun İslâm’da hediyeleşmek sünnettir. Özellikle günümüzde giderek zayıflayan ailevî ve sosyal bağların yeniden güçlenmesinde, birlik beraberlik, yardımlaşma ve dayanışma duygularının güçlenmesinde; sevgi, saygı ve dostluk ortamının kurulmasında; haset, cimrilik, kibir, bencillik gibi olumsuzlukların tedavisinde hediyeleşmenin rolü çok büyüktür. Nitekim Peygamberimiz

HAFTANIN KELIMESI

Kalendermeşrep n Dünya malında gözü olmayan, hoşgörülü ve kalender mizaçlı kişi. Farsça kalender kelimesiyle, Arapça huy ve tabiat mânasındaki

meşrep kelimesinin birleşiminden oluşmuştur. > Kaynak: Banu Ertuğrul & Erol Ertuğrul /Lûgat365Bazı Kelimeler Çok Güzel

(s.a.v.): “Hediyeleşiniz, zira hediyeleşmek kalpteki kin ve nefreti yok eder.” buyurarak hediyeleşmenin yukarda bahsettiğimiz işlevine işaret etmiştir. Hediyeleşmede Dikkat Edilecek Hususlar Hediyeleşme sadece Allah rızası için olmalı. Asla rüşvet mahiyetinde olmamalıdır. Hediyeye, hediye ile mukabelede bulunmak Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.)’in güzel sünnetlerindendi. Hediye, bir karşılık beklenmeden, menfaat gözetmeksizin verilmelidir. Hediye verme işi bir gösteriş ve yarışma hâline getirilmemelidir. Hediye helalinden ve temiz olanından verilmelidir. Hediye, haklı bir sebep olmadıkça geri çevrilmemelidir. Hediyeyi herkes kendi maddî imkânları ölçüsünde vermelidir. Karşıdakini minnet altına sokmamalıdır. Aynı değerde bir hediye verilmesi şart değildir. Hediyeleşmenin, kişinin yakınından başlayarak uzağa doğru olması daha uygundur. Hediyenin verildikten sonra tekrar geri alınması uygun değildir. Sonuç olarak söylemek gerekirse; hediyeleşmek insanlar arasındaki sevgi, dostluk, muhabbet bağlarını geliştirir; kıskançlık, bencillik, cimrilik gibi kötü huyları giderir ve rızkın genişlemesine vesile olur. Bizim için her hususta en güzel örnek olan Rasûlullah Efendimiz (s.a.v.) de hediye ve hediyeleşme konusuna çok önem vermiştir. O (s.a.v.) gerek Müslümanlardan, gerekse gayrimüslimlerden gelen hediyeleri kabul etmiş, aynı zamanda hediyelere hediyelerle mukabelede bulunmuş ve böylece Müslümanları da hediyeleşmeye teşvik etmiştir. Özellikle günümüzde, giderek zayıflayan aile ve toplum bağlarının güçlenmesinde; sosyal yardımlaşma, sevgi, kardeşlik ve dostluk bağlarının oluşturulmasında; cimrilik ve bencilliğin tedavisinde Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in söz ve davranışlarıyla teşvik ettiği ve örnek olduğu hediyeleşmenin ayrı bir katkısı ve önemi vardır. Bu sebeple Müslümanların, hediyeleşmenin sünnet olduğu bilinciyle hareket edip, çeşitli vesilelerle bu güzel uygulamayı geliştirmesi ve yaygınlaştırması zamanımızda daha da bir önem kazanmıştır. Fakat insanların gurur ve övünmek için kendi maddî güç ve imkânlarının üstünde harcama yaparak hem kendilerini, hem de hediye verdikleri kişileri mânen ezerek sıkıntıya düşürmeleri doğru değildir. > Kaynak: Mehmet Dere - https://somuncubaba.net/kultur/peygamberimizin-s-a-v-bir-sunneti-hediyelesmek/

HAFTANIN SÖZÜ n Kalendermeşrep dostla sohbet eyle sen yine. Ecdadımız derler ya davul dengi dengine. Parası da pulu da lütfû da onun olsun. Selâmdan gayri paye verme cahil zengine. > Kaynak: Cemal Safi Sözleri

Azerbaijan’s Aliyev visits recently liberated Aghdam O

n Monday Azerbaijani President Ilham Aliyev visited the province of Aghdam, which was recently liberated following 27 years of illegal Armenian occupation. In videos shared on Instagram by Aliyev’s wife, Mihriban Aliyeva, President Aliyev can be seen making the trip in his own vehicle. The president said in the footage that the couple was en route to Aghdam. He also added that the Azerbaijani army had managed to liberate Aghdam from Armenian occupation without firing a single bullet. Emphasizing that they had defeated the enemy on the battlefield and forced them to withdraw from Aghdam, Aliyev said that the Armenian forces had established several defense lines in the region. Ilham Aliyev showed the villages left in ruins, underlining it was something the whole world should see. Aliyev, noting that there was not a single solid structure left standing, emphasized that the Armenian government would be held accountable for the war crimes it committed. On Nov. 10, the two countries signed a Russia-brokered agreement to end fighting and work toward a comprehensive resolution. The truce is seen as a victory for Azerbaijan, and a defeat for Armenia.

Brussels warns France over press freedom as Macron pushes draconian security bill

T

he European Commission on Monday responded to a question about France’s draft security law by warning that news media must be able to “work freely.” French journalists and press freedom advocates have protested against the planned law, which would limit the right to film or photograph on-duty police officers. Prominent human rights organizations alongside activists have raised concerns over a so-called “global security” law, saying civil liberties and press freedom could ultimately be compromised. “The commission does not comment on draft laws, but it goes without saying that in a period of crisis it is more important than ever that journalists must be able to do their jobs freely and in complete safety,” European Union spokesperson Christian Wigand told Agence France-Presse (AFP). “As is always the case, the commission reserves the right to examine the final legislation in order to verify that it conforms to EU law,” he added. The bill passed its first reading on Friday, and there will be a second reading on Tuesday. It then goes to the Senate for further debate before it can be enacted.


. . T rkıye’nın

SESİ AVUSTRALYA

PAZARTESI

Fatma Gençtürk Cihan Bibinoğlu Bilge Başafacan ÇAY MOLASI

RADYOSU info@turkishmedia.com.au 1300 917 566

CUMA

Tanyeli Serkan Uyanık TANYELI’YLE BIZ BIZE

I CUMARTES

SALI Ergül Uybadın Derya Sekmen Büşra Erkan Tuğçe Uybadın

VOICE OF TURKEY WOMENS EDITION

ÇARŞAMBA

Tuğba Aksoy Filiz Karakış Saat: 17-18

GÖNÜL KAHVESİ

Yakamoz ve Gece Bekçisi ile

AKŞAM VARDIYASI Saat: 22-23

PERŞEMBE

TRT Türkiye’nin Sesi Radyosu Ortak Yayını ÖZEL PROGRAMLAR

SYDNEY DIGITAL 985 & MELBOURNE 98.9 NORTH WEST FM YAYINIMIZLA . . SIZLERLEYIZ! - Sydney’de haftanın 7 günü saat 17-18 arası Perşembe ve Cuma geceleri saat 22-24 arası - Melbourne’da her Çarşamba saat 17-18 arası - Yayınlarımızı aşağıdaki linklerden dünyanın her yerinden dinleyebilirsiniz. SYDNEY: www.turkiyeninsesi.sydney MELBOURNE: www.turkiyeninsesi.melbourne - Ayrıntılı bilgi için bizi arayın: +61421890600

T

rkısh

Sülhan Yılmaz Gülten Akbar HAYATA DAIR

PAZAR

Zafer Uyanık Cem Birben MUHABBET ZAMANI

SATURDAY0 16.00-17.0

Tuğçe Köksal, Yasin Köksal, Ahmet Kale & Azra Vejzovic

THE SOURCE

ÇARŞAMBA

@turkiyeninsesiradyosu

MEDIA LIMITED

MURAT ŞIRIN

ÜMIT UYAR

MELBOURNE’IN SESİ


.

NOSTALJI

T

rkısh NEWS PRESS

24 Kasım 2020

19

Osmanlı’nın kışlağı Söğüt’te

R A L I C A L Y YA

eve dönme telaşında

Yaz mevsiminde Bilecik yaylarında hayvanlarıyla çadır ya da geçici inşa edilen evlerde yaşayan üreticilerin, Osmanlı döneminde kışlak olarak kullanılan Söğüt’teki evlerine dönüş yolculuğu başladı... Rızapaşa Köyü Muhtarı Mehmet Karaoğlu, “Hayvanlar kuzulamaya başladığında ve soğuklar yaylayı sardığında, hayvanlara yaylada bakmak mümkün olmadığı zamanlarda köylere dönüş başlıyor. Yüzyıllardır bu böyle devam ediyor” dedi.

C

ihan devletinin filizlendiği Osmanlı’nın kışlağı Söğüt’te yaylacıların eve dönüş heyecanı hareketli başladı... Osmanlı döneminde kışın kullanılan yerleşim yeri (kışlak) olan Bilecik’in Söğüt ilçesinde, yaylalarda hayvanlarını otlatan ve yaz boyunca burada yaşayan besiciler eve dönüyor. HER MEVSİM AYRI TELAŞ Yaz aylarında hayvanlarını alarak 1150 rakımlı Söğüt’ün yaylalarına çıkan, sonbaharın gelmesi ve soğukların başlamasıyla köye göç eden üreticiler, kış aylarında hayvanlarına ahırda bakıp ardından ilkbaharda yeniden yaylalara çıkacak. Rızapaşa köyü muhtarı Mehmet Karaoğlu, yaylacıların yolculuğuna eşlik eden, 5 köyün ortak kullandığı Çaltı Yaylası’ndan ilçeye bağlı köylere

göçün başladığını söyledi. ASIRLARDIR BU BÖYLE Soğukların iyice yaylalarda hissedildiğini ifade eden Karaoğlu, şöyle konuştu: “Hayvanlarımızdan ve insanların alıştığı bu gelenekten

dolayı yazın yaylaya gitmek bizim için bir zaruret. Burada insanlar eskiden olduğu gibi yaylada yaşıyor. Hayvanlar kuzulamaya başladığında ve soğuklar yaylayı sardığında, hayvanlara yaylada bakmak

mümkün olmadığı zamanlarda köylere dönüş başlıyor.” Dedelerinden kalan “yaylacılık” geleneğini sürdürdüklerini anlatan Karaoğlu, Osmanlı’nın kışlak yeri olan Söğüt’ün hayvancılık için uygun olduğunu belirtti. OSMANLI’DAKİ GİBİ Tüm hayvan sahiplerinin yayla evlerini ve çadırlarını kapattığını aktaran muhtar Karaoğlu, şöyle devam etti: “Yaylaya çıktığımızda çevre köylerden gelen arkadaşlarımızla büyük bir çoğunluk oluyoruz. Yazın yayladayız, kışın Osmanlı’da olduğu gibi köydeyiz.” Yaylada hayvanlarını otlatan memur emeklisi Hüseyin Gülmez, eşiyle birlikte yayla ile köy arasında 25 kilometre yürüdüklerini, hayvanlarını korumaya aldıklarını belirterek, şunları dile getiriyor: “Burada hayvan bakan herkes, 10 ya da 11’inci ayda sürüsünü alıp köylere indiriyor. Kışın genelde bu hayvanları ahırda bakıyoruz, dışarı çıkartmıyoruz.” DOĞAL YETİŞİYORLAR Büyükbaş hayvanlarını yaylada güttüğünü anlatan 62 yaşındaki Ali Yılmaz da şunları söyledi: “Burada hayvanlarımıza bakıyoruz, sabah erken saatte kalkıp onları otlatmaya çıkarıyoruz. Buralarda hayvanları otlatırız, öğlen 1-2 saat istirahatten sonra yine otlatmaya devam ederiz. Kar yağdığında köye iniyoruz. Mart-nisan aylarında yine buralara çıkarız. Kar yağdığında hayvanlarımızı yaylada doyuramıyoruz, otlayamıyorlar, haliyle.”


20

24 Kasım 2020

İlan ve kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 433 162 655

T

rkısh NEWS PRESS

..

SERI ILAN

KEBABÇIYA BAY BAYAN ELEMAN - Chipping Norton’da Kebab House’a servisten anlayan full time bay veya bayan eleman alınacaktır. Ücret dolgundur. İlgilenenler arasın... Osman 0411 327 744

HİZMET İSA TOPLUMUMUZA IŞTIR AM VERMEYE BAŞL

(kahve, çay, kola hariç)

2x3 m Orta Halı $ 50 (Başlayan Fiyatlarla)

TOMMYS PIZZA AND KEBAB SHOP

FAIRFIELD BÖLGESİNDE FULL TIME SERVİSTE ÇALIŞACAK ELEMANA İHTİYAÇ VARDIR. MB.0405136360 Shop.no 02 97245544

9748 1131

SATILIK KEBAB DÜKKÂNI Şehir Merkezinde (City), ucuz kiralı, işlek işletmemiz satılıktır. İlgilenenler arasın! 0 423 525 419



22

24 Kasım 2020

T ALEM-I İSLAM

HAYA EL-MUŞÎ

info@turkishnewspress.com.au

Kendinize gelin!

D

evletin bölünmezliği ve bütünlüğü... Bunlar açıkça savunuluyor, aleyhinde de açık bir şey söylenmiyor pek. Milletin birliği ve bütünlüğü konusunda söylenenler nedir? Unutmayalım, diğerleri buna bağlıdır. Bu güçlü olacaktır ki; ülkenin ve devletin birliği ve bütünlüğü korunabilsin. Esas olan milletin birliği ve bütünlüğüdür. Gelin görün ki asıl ihmal edilen orasıdır. Biz ilmi ve fikri seviyede bölücülük meselesine kafa yorarken terör belası, bunlara ‘özgürlük’ adına sahiplenenlerin hezeyanları, sorumlu, etkili ve yetkili zevatın terörle birlikte ülkesini kötüleyip dış şer güçlerinin sözcülüklerini yapar hale gelmeleri, bizim de bu hususlara temas etmemizi lüzumlu kıldı. Bunlara da şu soruları sormak istiyorum. Duruşunla halini belli et ve PKK ile mücadele edenlere bu yoldan yardımcı ol. Onu da yapmıyorsun. O halde sen bu terörü dolaylı dolaysız bir biçimde destekliyorsun. Delil, senin kendi fotoğrafın! Belgeye ihtiyaç yok ki. ‘Bedâhatin delalete ihtiyacı yoktur’ sözü ne güzel söz. Apaçık olanın ispatına ihtiyacı olmaz. Dindar, milliyetçi, muhafazakâr olarak bilinen siyasiler bile PKK gibi katliamları yapan, zalimlerin siyasi temsilcileri ile ortak hareket edebiliyorlar. Hapiste bulunan liderlerinin yazdıklarının reklamını yapma, ona serbestlik tanıma alçaklığına bile düşülebiliyor. Kürt kardeşlerimizle hiç ilgileri olmadığı halde bu yaratıklara itibar, ziyaret, vs. sonra da ‘birlik beraberlik’ konuşmaları! Millet, milleti millet yapan değerler birlik ve beraberliği sağlar. Bu değerlere önem verilseydi ve onların sosyal hayatımızı yönlendirmesi sağlansaydı böyle mi olurdu? Utanmadan güzelim ‘millet’ kelimesini bile kirletiyorlar. ‘Millet İttifakı’ diyerek... Türk milleti, etnik farkları kaynaştırıp ölümsüzleştiren manevileşmiş tarihi varlığıyla bir bütündür. Türk Milleti Müslüman’dır. Türkiye’de Müslüman azınlık yoktur. ‘Türk’ kelimesi, milli planda, bir ırkın değil, ırkını manevileştirmiş bir millete mensubiyetin adıdır. Türkiye, Türk Milletinin anavatanıdır. Din-dil-tarih şuuru milli sıhhatin teminatıdır. Millet olmak; manevi, tarihi ve idealist bir gönül beraberliği içinde bulunmaktır. Bir kafatası meselesi değildir. Millet, yaşayan nüfustan da ibaret değildir. Yaşayan nüfusun muayyen bir değişim dönemindeki keyfiyeti ile sınırlı değildir. Türk Milleti,

Selçuklu’nun, Osmanlı’nın İslam’ı en güzel biçimde yaşamış bütün insanlarının manen içinde bulunduğu bir büyük beraberliktir. Yanlışlık, ‘etnik köken’e verilen aşırı önemden doğuyor. ‘Aynı milletiz’ denildiğinde, ‘herkes aynı kökendendir’ denilmek istenmiyor. Zaten ‘millet’ etnik kökenle tarif edilmez. Batı’da da edilmez. Esasen bizde, ‘etnik köken’ unsuru, tarihi ve beşeri kaynaşmalar dolayısıyla gündemden düşmelidir. ‘Etnik köken’ değil, ‘manevi kök’ belirleyici üstünlüğe sahiptir. ‘Biz ayrıyız, farklıyız’ diyenler hep etnik köken üzerinde duruyor. Milli-manevi meseleleri, kavramları, etnik tahlillere göre mi şekillendireceğiz? Yanlışın özü, milletin tarifini ‘etnik’ çerçeveler içinde hapsetmektir. Maddileşme, insanı ‘kendi kendinin zalimi’ haline getirir, insanın, kendi şahsiyet bütünlüğünü parçalatır. İnsanın sıhhati, ailenin sıhhatidir; ailenin sıhhati toplumun ve milli bütünlüğün sıhhatidir; milli bütünlüğün sıhhati, İslam Âleminin, insanlığın sıhhatidir. Irk bağı, insanı ne değerli ne de değersiz kılabilir. Ahlâksız insanın, câhil insanın hangi ırktan, hangi bölgeden olduğu ne önem taşır? Ölüm, dünyevî ilgilerin sonudur. Kavimler, gruplar, sülâleler bölgeler değil; Allah’ın kulu olarak ‘insan’ mükâfat görecek orada. İnsan hakları, demokrasi, benzeri kavramlar, temel olmaz; onlar temele muhtaçtır. Ve temelin gelişmesinde kullanılabilir. Araçlar amaç olmaz! Temel de dinimiz İslâm’dır. Yaşama beraberlikleri, paylaşmalar ‘din’ mayası ile yapılmalı, bu yapıdan da rahatsızlık duyulmamalıdır. Milletlerin mayası kan değil, dindir. Batı’da da öyledir. Ateizmden başka hiçbir düşünce bu hakikati inkâr edemez. Bir kültür erozyonu, küreselleşme adı altında bir kültür yozlaşması içindeyiz. Bizim bir millî-manevi zâfiyet meselemiz vardır. Bunu görmek lâzım. Esasen terörün doğması daha doğrusu doğdurulması ve önlenememesi de bu meseleyle alakalıdır. Bir milletin manevi vasıfları ve medeni seviyesi; devlet kurma kabiliyetinin derecesini ve kuracağı devletin gücünü belirler. Türkiye’nin lider ülke olmasına tahammülsüzlük. Zalimlerin karşısında, mazlumların yanında olmasından duyulan rahatsızlık, huzursuzluk. Allah bunların eline bu milleti bırakmasın, bunlara fırsat vermesin! (Amin) > YAŞAR DEĞİRMENCİ

rkısh NEWS PRESS

.

DIYANET&KÜLTÜR

Vahyin Dilinden

“Kullarım, beni sana sorarlarsa, bilsinler ki, ben onlara çok yakınım. Bana dua edince, dua edenin duasına karşılık veririm. Şu halde kullarım benim davetime uysunlar ve bana iman etsinler ki doğru yolu bulsunlar.” . BAKARA SURESİ, 186. AYET

Allah Rasulünden

“Şu dört şeyden sorgulanmadıkça kulun ayakları kaymaz: Ömrünü nerede geçirdiğinden; bedenini nerede eskittiğinden, ilmiyle ne kadar amel ettiğinden; malını nereden kazanıp nereye harcadığından.” . TIRMIZÎ

YUSUF KAPLAN, INSANLIĞIN YAŞAYIŞ FELSEFESINI YAZDI

B

Fikir adamından edeb/hayâ dersi ilemezdi, başkasına kalpten kalbe yol döşeyen, bütün insanları kalpleri üzerinden birbirine irtibatlayan, rapteden, bağlayan o aziz/yüceltici ve leziz/ulvîleştirici edeb fikri yoktu. Hayâ edebin ikiz kardeşi, hayâtın şartı. Hayâ varsa, hayât vardı; hayâ yoksa, kişi, canavarların ortasında bir avdı, avdır, avlanır. Hayâ, “hayy”dan gelir, Rabbimizin güzel isimlerindendir. Diri, canlı, yaşayan demektir. Hayâ sahibi kişi hayâtı yaşar; ölü değildir, diridir. Diriliği, hayânın zirve noktalarına ulaştıkça, hayâsı, onu öldürmeyen geleni onda diriltecek kadar ruh doludur, hayât yurdu, hakikat umudu ve ufkuyka yoğrulmuştur. Hayâ sahibi insan, ahlâk anıtı olmaya adaydır.

Çünkü ilkeleri ülkülere dönüştürme, ülkülerin ülkesini kurma kaygısıyla nefes alıp verir. Mahrem korunur. Özel. Kişinin özeli. Yani öz’ü. Özünü koruyan, özel hayâtı üzerinde titreyen insan, hak yemez, hakhukuk çiğnemez. Özelini herkese açan özelliğini de, güzelliğini de yitirir, kendini hayâtın fahişesine dönüştürür, bitirir. Hayâ sahibi insanın yüzü kızarır. Edep sahibi in-

sanın utanma duygusu vardır ve güçlüdür. Yüzü kızaran ve utanma duygusu güçlü olan insanların yaşadığı toplumda insan insanı, insan tabiatı, tabiat insanı korur, Yaratıcı varlığa rahmet eder, hayât beşeri insana çevirir, özeli herkese kapalı kalbi herkese açık güzel insanlar yeşertir... Yürek ülkesinde rahmet rüzgârları eser, insanların yüzü güler, güller açar, ışık saçar...

46 yıllık Erskineville Camisi’ni sizin desteklerinizle yeniliyoruz! ERSKİNEVİLLE CAMISI 1974 senesinde Avustralya’ya gelen ilk göçmen Türkler tarafından kurulmuştur. Camimiz büyük eski salon / yemekhanesini yıkıp 2 katlı yeni bir bina inşa ediyoruz. - Üst katta; Çocuklar ve yetişkinlerin dini eğitimi için sınıflarımız olacak - Bayanlar için tuvaletler ve

ERSKINEVILLE CAMII Established in 1974 Sydney’s first Turkish Mosque Going through a major upgrade The 2 level hall project The building will include: - classrooms for Islamic education for children and adults - Hall for Iftars and other

abdest yeri olacak. Camide bayanlar bölümüne direk geçiş sağlanacak. - Yaşlılar ve sakatlar için asansör olacak. - Alt katta; İftarlar ve diğer etkinlikler için salon, commercial mutfak, erkekler için tuvaletler ve abdest alma bölümleri olacak. SYDNEY TURKISH ISLAMIC CULTURE AND MOSQUE ASSOCIATION

ANZ BANK BSB 012301 ACC 225037007 Güzel bir Sadaka-i Cariye olacak bu projemiz için yardımlarınızı esirgemeyin. Kampanyamız: 400 metrekare olan binamıza, metrekaresini 500 dolarlık yardımlarınızla destekleyebilirsiniz. You can call Turgay on 0478 187 398 or Davud on 0411 782 090

functions - A commercial kitchen - A lift for disabled and elderly - Extra toilets and wudhu areas both for male and female Its our first cami Please donate generously Its a great sadaqa jariyah SYDNEY TURKISH ISLAMIC CULTURE AND MOSQUE

ASSOCIATION ANZ BANK BSB 012301 ACC 225037007 We have a campaign at the moment, its a 400 square meter Building Please donate $500 per square meter You can call Turgay on 0478 187 398 or Davud on 0411 782 090


T

.

R LEZZETLI TARIFLE

YEMEK&HOBI

ENÇTÜRK FATMA Gew spress.com.au

T

info@turkishn

rkısh NEWS PRESS

24 Kasım 2020

23

KILIS’TEN DÜNYAYA YAYILAN TAT DAMAKLARI ŞENLENDIRIYOR...

150 yıllık katmer lezzeti Yemek diyarı Kilis’in coğrafi işaret belgesiyle tescillenen katmeri, damaklarda unutulmayan lezzet bırakıyor. Katmer ustası Uğur Bekan, “Yaklaşık 150 senedir bu katmeri yapıyoruz. O günden bugüne kadar lezzet hiç değişmedi” diyor.

ürk Patent ve Marka Kurumunca “coğrafi işaret belgesi”yle tescillenen Kilis katmeri, tatlı sevenlerin damağında eşsiz bir lezzet bırakıyor. Maharetli ustaların elinde ince açılan hamurun içine kaymak konularak tereyağında kızartıldıktan sonra üzerine şerbet, pudra şekeri, Antep fıstığı ve tarçının serpilmesiyle yapılan Kilis katmeri, damakları şenlendiriyor. TESCİLLİ ÇITIR LEZZET Şirin kentimiz Kilis mutfağı ve kültüründe önemli bir yeri olan katmeri tadanlar, unutamadıkları bu lezzeti yeniden tatmak için bölgeye tekrar geliyor. Katmer ustası 63 yaşındaki Uğur Bekan, Kilis katmerinin Türk Patent ve Marka Kurumunca 2014 yılında tescil edildiğini söyledi. TATLILARIN IMPARATORU Dedeleri Kerim Bekan tarafından yaklaşık 150 yıl önce yapımına başlanan ve kendilerine miras kalan Kilis katmerinin “tatlıların imparatoru” olduğunu belirten Uğur Bekan, kendilerinin üçüncü kuşak olduğunu, dördüncü kuşağın

da yanlarında bu işi itinayla öğrendiğini dile getirdi. 150 YILDIR YAPIYORLAR Yaptıkları tatlının hakkını vermeye çalıştıklarını anlatan Uğur Usta, şönları anlatıyor: “Dedelerimizden babalarımıza, onlardan bize yaklaşık 150 senedir

bu katmeri yapıyoruz. O günden bugüne kadar lezzet hiç değişmedi, değişmeden de devam ediyor.” BİR TADAN YİNE GELİYOR Uğur Bekan, katmerin tadına bakan herkesin memnun kaldığına dikkati çekerek, şöyle devam ediyor: “Bu lezzeti tadan muhakkak

ileri bir tarihte tekrar gelip tatlımızdan yiyor. Genellikle çevre illerden gelen çok oluyor. Ama uzak illerden gelenler de çok memnun kalıyor. Sipariş verenlere şekeri, fıstığı, şerbeti ve tarçını ayrı koyarak paketleyip gönderiyoruz. Çok uzun mesafe olursa katmeri dondurup gönderiyoruz. Fransa’dan bir müşterimiz geldi, hiç tatmamıştı. Kendisiyle gelen Kilisli hemşehrimiz katmeri kendisine tattırdı. Çok da memnun kaldı.” 4. KUŞAKTAN USTA Küçük yaşlarda katmer açmaya başladığını ifade eden 20 yaşındaki Alperen Bekan da, “Katmerci Bekan ailesinin dördüncü kuşağıyım. Babamın dedesinden bu yana bu lezzeti Kilis halkına ve tüm müşterilerimize tattırmaya devam ediyoruz” şeklinde konuştu. MUTLAKA UĞRUYORUM Müşterilerden Celal Akaslan da Kilis’i ziyarete her geldiğinde katmer yediğini vurgulayarak, şunları dile getirdi: “Uzun zamandan beri Kilis dışında yaşıyorum. Buranın dondurmaları ve katmeriyle büyüdük. Her gurbetteki Kilisli, şehri özlediği kadar katmerini de özler. Ankara’dan her gelişimde mutlaka iki günde bir buraya katmer yemeye geliriz.”

CAFE & LOUNGE

Melbourne’da Türk tatları ç ğ lezzetli bir mola... esliginde h Style + Turkis fast Break tleri eşi + Grill Ç Çeşitleri e + Gözlem h Coffee s i k r u T + s + Sweet 9370 3535 888 Mt Alexander Rd. Essendon 3040 Turkish Delight Restaurant turkishdelightcl

er Baby Show tileri ü Par Doğum Gün ılar için ve Toplant üktür üy alanımız b


24

24 Kasım 2020

Uygar

Yiğit, cesur

Bir hayvan

Demir küfü

Mat. bir sayı

İyileştirme

Esatir

Şişmanca çocuk

Bir erkek adı

Işıltı

T

rkısh NEWS PRESS Memnu

BULMACA

Sırça

Bir bağlaç

Sorgun ağacı

Yenilebilir

Kanuni

Uzun bol bayan dış giysisi

Firavunun eşi

Bağırsak

Üye

Bir ilçemiz

İsimler (a)

Eşik

Şenlik, güzellik

Yahut (İng.)

Dolaylı anlatım

Müzik yazısı

Kuruş Olgunluklar

Rey

Uzak

Can suyu

Cefa

Kalite, vasıf Tasdik

Bir ajansımız

Üzüm kütüğü

Bir nota

Kusur

İyiden iyiye

Ay

Önün zıddı

Arabanın yürüten aksamı Radon'un remzi

Vilayet

Temaşa

Pişmiş yemek 4

Ara

İlaç Üste sunulan mektup 5

Fecr vakti

Kuvvetli ateş

Teoloji

Birden

Bir erkek

Mum

Tantal'ın remzi

İstanbul

Belirme, görünme (a) Milli İstihbarat Teşkilatı Sodyum'un remzi

Musıbet

Fasıla

Hareketli (Fr)

Bir kadın adı

Yıl Kiriş

Kışla kapısı

Edebi bir tür

Bir cins yumuşak toprak

Eti Yüz

Çocuk doğurtan kadın Tekerlekli vasıta

Leke, pislik

İşte

İtalya'da bir şehir

Celbeden Yat limanı 2

İnce tabaka

Veri, done

İlah

3

Gelir

6

Tayin 1

Ejderha (Farsça)

Sinir hastalıkları

Devletin maliyesi

Gözlem

Dış görünüş

Bir (İng.)

Japon parası

Hz. Peyg. damadı

Namazın bölümleri

Rey Açıklama

Söz dokundurma

7

Ayak (F) Hacıların vakfe dağı

Soyluluk

Bir kadın adı

Fakat

Kızartma kabı

Çocuk hikayesi

9

Gece kuşu 10

Bir mevsim

8

Tencere altlığı Çocukların masal dağı

Hamle Emre hazır Lityum'un remzi

Kayıp

Bir ilçemiz

Mahal

11

Cevher

Bir cins tatlı

Negatif kutup Hasta Ölçüye esas teşkil eden parça

Bitkisel

Kuş evi

Aktinyum'un remzi

Arslan (a)

Kabul etmeme Kürek çekme (F) 13

Bir cins yelkenli

Edebi bir sanat 12

Bir erkek adı

Olağan üstü

Güven Kalın kumaş

Huysuz, nobran

Bir bilgisayar programı

Bir cetvel Asker

Olmamış

Dergi yazısı

Bir kadın adı

Vilayet

Yıkıntı

Bir ilçemiz Gıybet

Elastiki

Soluk

Masraflar

Ezan okunan yer

Beyaz

Bir ilçemiz

Gelir

Hane

Bir makam Didişme 17

Tembellik

İvedi

Ödenti Ünlü bir siyasetçi ve anayasacımız

3

4

5

6

16

Sada, ses

Denize açıl emri Ayıplama sözü

Zihin

2

İsim

Bir kümes hayvanı

Bir balık türü

1

15

Cet

İlave

ŞİFRE SÖZCÜK

Yol

Eş, arkadaş Astrolon

Bir sayı Bir cins toprak Şişkinlik

Yüce, büyük

Farklar

Trampa

Erler

Büyük bidon

Devletin fiyat tesbiti

Bir işteki zarar ziyan

Yabancı para değeri (Fr)

Doğu Afrika'nın Yiyecek içe- Kuzeyinde bir ülke cek şeyler Dinsiz

Bir kadın adı

Yılan

14

Ulema cübbesi

Caddelerde süslü kemer

Temin etme

Bir ünlem Bir nota

Eski bir çalgı

Sivilce

Dişiler (a)

Kamuflaj

Çaresiz

Su

Uzaklık işareti Bir mastar eki

İyi huylu kadın

Sandıklı yatak

Kalsiyum'un remzi

7

Çevik

Bir harfin okunuşu

Favori Bir kadın adı

Farsça ön ek

Turistik bir bölgemiz

Tabii olarak

8

Selenyum'un remzi 18

9

10

11

12

13

14

15

16

17

18

Bir cins kumaş


T

SPOR

rkısh NEWS PRESS

25

24 Kasım 2020

BAŞAKŞEHIR’IN ÇABALARI YETMEDI

KARTAL BU KEZ UÇTU

TRABZONSPOR BU KEZ KAZANDI

1 0

Beşiktaş, Medipol Başakşehir’i 3 golle geçti... Süper Lig’in 9. haftasında son şampiyon Başakşehir’i affetmeyen Siyah-beyazlı takım, Fenerbahçe maçı öncesi büyük moral buldu. Son haftalarda büyük çıkış yakalayan Başakşehir ise 4 maç sonra yenildi.

3-2 ABDULLAH AVCI

galibiyetle başladı S

B

eşiktaş, Süper Lig’in 9. haftasında konuk ettiği Medipol Başakşehir’i 3-2 yendi. Son şampiyon Başakşehir karşısında ilk yarıyı 20 önde bitiren siyah-beyazlı ekip, ikinci yarıda son dakikalarda büyük sıkıntı yaşadı. Kalesinde üst üste iki gol gören Beşiktaş, sahadan 3-2 galip ayrılmasını bildi. Ligin 8. haftasında Gaziantep’i 3-1 yenilen Beşiktaş, güçlü rakibini mağlup ederek 10. haftadaki Fenerbahçe maçı öncesi moral buldu. Süper Lig’deki 4. galibiyetini alan siyah-beyazlı ekip, puanını da 13’e çıkardı. İLK KEZ 3 GOL ATTI Beşiktaş, lige çıktığından beri kabusu olan Başakşehir’i ilk kez 3 gol atarak yendi. 2007-2008’den beri ligde yer alan turunculacivertli ekibi 5 kez yenebilen siyah-beyazlı ekip, bunları 2-1 ve 2-0’lık skorlarla aldı. Beşiktaş’ın ikinci golünü atan Cyle Larin, üst üste 4. maçta gol sevinci yaşadı. Bu sezon takımın

en iyilerinden biri olarak dikkati çeken Larin, resmi maçlardaki gol sayısını ise 6’ya çıkardı. Siyah-beyazlı takımda Medipol Başakşehir karşısında tecrübeli kaptan Atiba Hutchinson da önemli katkı verdi. Takımının ilk golünü atan Atiba, Larin’in golünde de pası veren isim oldu. DORUKHAN CEZALI Karşılaşmanın 67. dakikasında sarı kart gören Dorukhan Toköz cezalı duruma düştü. Karşılaşmanın 65. dakikada Larin’in yerine oyuna dahil olan Georges-Kevin N’Koudou, 87 gün sonra forma giydi.

Bu sezon 25 Ağustos’ta PAOK ile oynanan UEFA Şampiyonlar Ligi maçında oynayabilen N’Kouodu, sakatlığı nedeniyle uzun süre sahalardan uzak kalmıştı. Kırmızı kart cezası nedeniyle Ersin Destanoğlu’nun yerine kalede görev yapan Utku Yuvakuran, kritik kurtarışlarıyla Beşiktaş’ın galibiyetinde pay sahibi oldu. Maçın 53. dakikasında Demba Ba’nın altıpastaki kafa vuruşunda kritik kurtarışa imza atan 23 yaşındaki file bekçisi, son dakikalarda da önemli kurtarışlar yaptı. BAŞAKŞEHIR’IN SERISI BİTTİ Medipol Başakşehir ise, 4 maç sonra mağlup oldu. Ligde üst üste Trabzonspor (2-0), Fraport TAV Antalyaspor (5-1), İttifak Holding Konyaspor (2-1) ve Gençlerbirliği (2-1) maçlarını kazanan turunculacivertli ekip, Beşiktaş’a 3-2 yenildi. Bu sezon Süper Lig’deki 4. yenilgisini alan Medipol Başakşehir 13 puanda kaldı.

GEÇEN HAFTANIN ÇÖZÜMÜ Peşin olmayan Bir ilçemiz

R Hesap ilmi Namazın bölümleri

R Hz. Peyg. Natı şerif Elbiselerde kenar süsü

B Babası ölmüş olan Kabul etmeme

R

Karışık renkli

G

A L A C A

Bir nota

n Galatasaray, Süper Lig’de 9. haftanın kapanış maçında konuk ettiği Hes Kablo Kayserispor ile 11 berabere kaldı. Türk Telekom Stadı’nda oynanan karşılaşmaya iyi başlayan Galatasaray, ilk yarıda çok sayıda pozisyon bulmasına rağmen Kayserispor kalecisi Silviu Lung’u geçmeyi başaramadı. PENALTI VE KIRMIZI KART İkinci yarıya da etkili başlayan sarı-kırmızılı takım, 63. dakikada Mbaye Diagne’nin penaltıdan kaydettiği golle 1-0 öne geçti. Muğdat Çelik’in 62. dakikada kırmızı kart görmesiyle 10 kişi

kalan Kayserispor, 71. dakikada Gustavo Campanharo’nun attığı golle skoru 1-1 yaptı. Galatasaray, kalan sürede baskısını arttırmasına rağmen skoru değiştirmeyi başaramadı ve maç 1-1 berabere sona erdi. Galatasaray, bu sonuçla ligde puanını 17’ye, Kayserispor ise 7’ye çıkardı. Galatasaray’ın 3 maçlık galibiyet serisi de Kayserispor maçında sona erdi. RUMEN KALECİ DEVLEŞTİ Rumen kalecisi Silviu Lung, yaptığı kurtarışlarla maçın ilk yarısına damga vurdu. Tecrübeli kaleci, karşılaşmanın ilk yarısında

V E R E S İ Y E

İst. bir kule

Su dağıtan

Cimbom 10 kişilik Kayseri’yi geçemedi:1-1

S Bir erkek adı Hayır (a)

L

Hayali varlık Yarıştırma

Ş İ K A Y E T Hint mihracesi Bir tür cilt

L A K E Emeller

Pişman

P Güvey

D Kekemelik Demir'in remzi

F İşte Ünlü Kırgız Destanı

M Azla yetinme

K Suikastle öldürülen Çeçen kahramanı

Teorem Bön, aptal Üzüm kütüğü

O İ M B A N

Eski Mısır'da bir put

R A Kırmızı

A L

2

A T E

C A

Bir nota 3

İ M

4

Cilve

A

Kavgayı ayırma

Çok nurlu

Bir ilçemiz

9

Gelenek, görenek

Bezelye Ateşin şûlesi

10

ŞİFRE SÖZCÜK

Servet

Astrolon

A M N A

H A

İ

Sonsuza kadar

L

R A Y Kusur Yıl

Ayak direme

A L İ

S E N

E

L

E

İ

Ş E B E K E

Demir'in remzi

Derideki kesik

Beddua

Tellür'ün remzi

Askere geri çekilme boru sesi Para birimimiz

S F A M E Y E E O B A H A T N O T M A

Gölgelik

Kuzu sesi

Belli bir gayeyle yap. iş

Mucidin yaptığı Rahatlama sözü

İ

Nisbet

Bir binek hayvanı

Bir bomba

A T

ABD'yi yenen Afgan rejimi

Ma

Pilotlara sunulan bülten Bir tür cetvel

A

T

Askerin su kabı

B

E

T

Lityum'un remzi Yerini tutma Müteşekkil

İ Tasdik

O Oje silici

A Vilayet Açıklama

İ Bir hitap şekli Bağırsak

E Şan, şöhret

K A R

Kazanç, semere

Aldatma

Birden

Hasta

Tren yolu

K A Z A N

E M A D İ M A R A N A M A T R E K A K E A V A N A A R A N A S A L A N A A T C E V H E Bön, salak

A Y

Kamer

Suç örgütü

O L

N A

Eski bir uygarlık

E Z A

Sinir hastalıkları

Cefa

V A S İ

Bir ilimiz

Emreden

Bir alan ölçüsü

Bulaşıcı

S A R İ

Özsu

Teşvik sözü

Vesayet eden

H U

Derviş selamı

Büyük düğün yemeği tenceresi

Gözde bir tabaka

R E T İ N A

A

B E Y A N

O sıfatının eski hali

İz işaret

Özen

Aktinyum'un remzi

1

İşte

K.Kerim'de bir sûre

Kuzu sesi

Y İ N E K

Bebek bekleyen anne adayı

Tabanca (argo)

Boğa güreşi alanı

Duyuru Yenilebilir şekilde

Tir

Garez

İ N A

D İ Z

Barınma

Farsça ön ek Bir cins pamuk

Boru sesi

Ayak (F)

D A T A

Muz (İng.)

Namus

Bir gösteri sanatı

S

Veri

Bir soru şekli

Vakit

Evren pulu

Bacağın orta yeri

H A Y A L E T

A R K A M E C A S A L A B K Z A M A A L M İ K A T İ

Fotoğraf mak.

Kalsiyum'un remzi Yardımcı yemek

7 kurtarış yaparak Galatasaray’ın gol bulmasına izin vermedi. Yaşadığı sakatlığa rağmen ilk yarıyı tamamlayan Rumen kalecinin yerine ikinci yarıda İsmail Çipe oyuna dahil oldu.

üper Lig’de Erzurumspor’u 1-0 yenen Trabzonspor, yeni teknik direktörü Abdullah Avcı ile ilk maçından galibiyetle ayrıldı. Ligin ilk 8 haftalık bölümünde 1 galibiyet, 3 beraberlik, 4 mağlubiyetle 6 puan toplayarak 17. sırada yer alan bordo-mavililer, milli arada takımın başına getirilen Avcı ile 57 günlük kazanamama hasretine son verdi. Ligdeki tek galibiyetini sahasında 26 Eylül’de Yeni Malatyaspor ile oynanılan 3. hafta müsabakasında 3-1’lik sonuçla elde eden Karadeniz ekibi, 5 hafta aradan sonra galip geldi. Trabzonspor, Erzurumspor galibiyetiyle puanını 9’a çıkardı ve 15. sıraya yükseldi. Trabzonspor’un galibiyet golünü atan Caleb Ekuban, bu sezon ilk golünü kaydetti. Ligde sakatlığı ve Kovid-19 testi pozitif çıkması nedeniyle 4 maçta görev alabilen Ganalı oyuncu, sezonun ilk golünü kaydederek takımına 3 puanı kazandırdı. ALANYA LİDERLİĞİNİ SÜRDÜRDÜ Haftaya averajla lider giren Alanyaspor, bu hafta da Fenerbahçe’nin önünde liderlik koltuğundaki yerini korudu. Akdeniz derbisinde Alanyaspor, deplasmanda karşılaştığı Antalyaspor’u 2-0 yendi. Alanyaspor’un golleri Dk. 55 Salih Uçan ve Dk. 84 Berkan Kutlu’dan gelirken; Dk. 67’de Antalyaspor’lu Hakan Özmert kırmızı kart gördü. Lig’de bir maçı eksik olmasına rağmen puanını 20’ye çıkaran Alanyaspor averajla liderliğini sürdürdü.

Ü Kuşatma Yerinde olma

İ

L İ B A N

L İ R A Eski devirlere ait

R İ C A T

Ata Kenar, kıyı

Y A N Bor'un remzi

Bizmut'un remzi Su

B

A M T A R

Romanyalı

İ K A

C E T Kış (F)

Ş İ T A

O A M E R E T İ N A Y M M E T E S E T O N İ L R A T İ R A F E Y M İ M A A T A N E N L S İ H A T A S A B E T 5

Ten

Ödünç

Mağara

Menfaatler

Cerrahi müdahale

Şişmanca çocuk

Kaan, hakan Gönül koyma

Radyum'un remzi

Bir nota

ABD'de bir eyalet

Mitoloji

Adet

Kadın (a)

6

Bir gölümüz

Pis olmayan

A Z A M İ Y K P S N A M İ R A M A A H İ İ T İ R A Z R A N İ A N A M A L Ş K U R A B İ Y E A K İ K A T N A N T A N I D I K A K D A H İ L M A R A Z A Ş E T R A K A E F A L A R A O D K A R K E N E A H İ R E T M İ N A R A S İ L M A H K A F İ L E D U D A Y E V K A M İ L E N En fazla

Uçurum Lutesyum'un remzi

L U

Yasa

Büyük tepsi

Ayak (F)

Bir mastar eki

8

Tantal'ın remzi

Rızık

Uyku

Latife

Sermaye

Piknik yeri

Denizdeki girdap

Bir tür pasta Bir cins yelkenli

R

Evlat

Bir kıta

Temizlik elemanı

Bir ilçemiz

12

Vilayet

Bildik

Anlaşmazlık

Birleşik

Suriye'nin başkenti

Fiiller

E.Mısır'da bir put

Kuşak (a)

Sözleşme

Kışın yağar

Bir asalak

Kıvam

Şan

Hac'da şeytan taşlanan yer

İsim

Ay

Yurt

Topluluk

Olgunlukla

K A R T A L

Y U V A S I

1

7

3

4

5

6

8

9

10

Ermiş

Yeterli

Ateş

Yükseltme yüceltme

Öbür dünya

2

Eski bir lamba

Bebek için kurban kesme

Ekmek

11

Soylu

Emreden

Duyurular

Kabul etmeme Yılın bölümleri

Kardeş

İsteme, dileme

Ahmak

E N A Y İ

7

11

12

Bir harfin okunuşu


26

24 November 2020

Editor: Davut Kılıç Auburn FC

Hikâyelerinizi Bana Yazın: david.kilic@hotmail.com

K TÜRK-ANZA . DOSTLUĞU..

T

rkısh NEWS PRESS

SPORT

Vatanını ve istiklalini savunan

Türklere duyulan saygı

S

avaşı biz kazandık demişti sınıf arkadaşım. “Hayır biz kazandık” diye cevap verdim. “Siz daha çok şehit verdiniz, demek ki biz kazandık” diye itiraz etti. “Evet ama şehit sayısı değil sonuç önemli, siz Çanakkale’yi geçememiştiniz...” Tarih dersi için yeni bir öğretmen gelmişti. Hiçbirimizi tanımıyordu. Sıra Gelibolu Savaşlarına gelmişti. Çok anlaşılır şekilde anlatıyordu. Kitapta güzel anlatıyordu, ödevimiz o akşam kitaptan Gelibolu Savaşlarını okumaktı. Kitaptan 40 yıl önce okuduğum bazı satırları hiç unutmam: “ Türkler Gelibolu’da stratejik bir tepeyi ele geçirmek için sürekli taarruz ediyorlardı. Her taarruzda yüzlerce şehit veriyor ama yılmıyor tekrar tekrar taarruz ediyorlardı. Verdikleri şehitlerin yüksek sayısı kararlılıklarını azaltmamış ve taarruzların hızı kesilmemişti. Sonunda Mustafa Kemal komutasındaki Türk Birlikleri stratejik tepeyi ele geçirmişlerdi.” Öğretmen bu konuyu en az 3 ders işledi ve sınıfın dikkatini topladı. Öğrencileri teker teker tanımaya başlamıştı. Birgün beni dersten sonra çağırdı. Eyvah dedim, ödevimi beğenmedi. Bana: “ Rasih, duyduğuma göre sen Türk’müşsün galiba” dedi. Evet dedim, sınıftaki hatta o zamanlar okuldaki tek Türk bendim. O günden sonra benimle çok yakından ilgilendi. Öğretmen ve kitap Gelibolu Savaşlarını anlatırken Türkler’i küçümseyen hiçbir ifade kullanmıyor, tersine övüyor ve Türkler’den düşman diye dahi bahsetmiyordu. Ama İngilizlerden sitem ile bahsediyordu. Çünkü Avustralya ve Yeni Zelanda o tarihlerde İngilizler’e bağlıydı ve ANZAC’ları Birinci Dünya Savaşı’na uşakları olarak sokan İngilizlerdi.Yıl 1971’di. Avustralya’nın Sydney şehrinin Dover Heights semtinde Dover Heights Boys High School’da Avustralya tarihi dersinde anlatılmıştı bu konular... 1915-1916 yıllarında İngilizler Avustralya ve Yeni Zelanda’dan topladıkları yaşları 19 -24 arasında olan çiftçi ailesi oğulları okyanusları aşarak önce Mısır’a götürmüş orda birkaç ay eğittikten sonra Birinci Dünya Savaşında İngilizlerin emrinde savaşmak için bir kısmını Avrupa’ya Almanlarla savaşmaya ama büyük kısmını ise Gelibolu’ya Türklerle savaşmaya göndermişlerdi. Gelibolu’da her iki taraftan da binlerce insan şehit olmuştu, şehit sayıları hakkında tarihçiler hâlâ mutabık değiller ama çok şehit verildiği kesin. Bazı ANZAC askerlerinin hatıra defterlerinden Gelibolu’da aralarında sadece 10 -15 metre olan Türk ve ANZAC siperleri arasında ateşkesler esnasında yardımlaşma hatta ahbap-

ALİ ENVER AKOĞLU

lık olduğu karşılıklı saygı geliştiği yazılı. Ateşkes bitince ise birbirlerini öldürmeye başlıyorlardı. Garip bir savaştı. Hatta resimde gördüğünüz heykelde bir Türk askeri yaralı bir Avustralyalı askeri taşıyor. Bu gerçek bir hikaye. Vurulan bir Avustralyalı asker yardım için feryat etmiş. Türk ve ANZAC siperleri arasında sadece 9 metre var. Bir Türk askeri siperinden çıkıp Avustralyalı yaralı askeri kucaklayarak Avustralyalıların siperine kadar taşımış ve kendi siperine dönmüş. Kimse ona ateş etmemiş... Zaman şeridini ilerletip 1915-1916 dan tekrar 1971 yılına gidelim. Osmanlı İmparatorluğu’nu Almanya’nın uşağı olarak Birinci Dünya Savaşına sokan Harbiye Nazırı ve Başkumandan Vekili ENVER PAŞA’nın oğlu ALİ ENVER AKOĞLU Avustralya’nın Sydney şehrine yerleşmiş İsveçli güzel ve zarif bir kadınla evlenmişti. Çok sevimli bir sosis köpekleri vardı. Bize her ziyarete geldiklerinde köpeklerini de getirirlerdi. Kedimiz o köpek gelince evde saklanır köpek gidinceye kadar saklandığı yerden çıkmazdı. Ali Enver Akoğlu doğa

yürüyüşü ve dağcılık meraklısıydı. Avustralya’da sadece kışın karlı olan bir karlı dağlar bölgesi vardır. 1971 yılında en meşhur kayak kasabası Thredbo civarında kendisi, eşi ve köpekleri kışın karda trekkinge gitmişlerdi. 2 gün dönmemişlerdi ve arama kurtarma ekipleri onların peşine düşmüştü.Yoğun sis vardı aramalar 2 gün sonuç vermiyordu. Tam ümidi kesmişlerdiki Ali Enver’in eşini ve köpeğini bitkin bir halde sisin içinde karların üstünde dolanırken bulup kurtardılar. Ali Enver’i ise 3 gün daha aradılar, sis dağılınca helikopterden gördüler. Bir uçurumun dibinde akan bir nehir kenarında yatıyordu kafası suyun içinde kalmıştı. Uçurumdan ayağı kaymış dereye yuvarlanmış kafasını bir kayaya vurmuş bayılmış ve kafası suyun içinde kaldığı için boğularak hayatını kaybetmişti. Naaşı uçakla Türkiye’ye gönderilecekti. İsveçli karısı razı oldu. Gönderilmeden bir gün önce Türkiye’nin Sydney Başkonsolosluğuna bir telefon geldi. Telefon eden bir ANZAC temsilcisiydi ve şöyle demişti: “Duydukki Gelibolu’da 1915-1916’da savaştığımız Türklerin başkumandan vekili ENVER PAŞA’nın oğlu bizim topraklarımızda şehit düşmüş. O bizim şehidimiz sayılır. Onun için Türk Hükümeti izin verirse ANZAC’lar olarak şehitler için düzenlediğimiz devlet töreni düzenlemek isteriz”. Türkiye’nin Sydney Başkonslosluğu bu talebi telgrafla Ankara Dışişleri Bakanlığı’na sordu ve gerekli izni aldı. Ali Enver’in naaşı Sydney havaalanından uçakla Türkiye’ye gönderilmek üzereyken ANZAC’lar devlet töreni için havaalanına kalabalık bir grup olarak gelmişlerdi. Çok sert bir rüzgar vardı. Buna rağmen Gelibolu’da savaşmış ve yaşları 90’lara yaklaşmış olan bazıları tekerlekli sandalyede, işitme cihazı kullanan ve görme duyuları zayıflamış birkaç Avustralya gazisi de törende hazır bulunmuşlardı. Naaş başında ANZAC’lar adına bir temsilci kısa konuşma yapıp Ali Enver’in kim olduğunu anlattıktan sonra Avustralya askerleri tüfekle 3 kez saygı atışı yapıp saygı duruşunda bulunmuş ve naaş uçağa yüklenirken selam vermişlerdi... Her yıl 25 Nisan’da ANZAC’ların genç torunları binlerce sayıda Gelibolu’ya gelir dedelerinin denizden sabaha karşı yaptıkları ilk çıkarmaları anmak için şafak ayini yaparlar. Her iki taraftan binlerce şehidin verildiği bu savaşta özellikle Avustralya ve Yeni Zelanda tarafı Türkler’e derin bir saygı geliştirmiştir. > Rasih Bensan (29 Temmuz 2012)

MAROONS MIRACLE:

Freak rookie leads QLD to epic Origin upset over bashed Blues n Queensland has pulled off a State of Origin miracle, defying all odds to beat NSW in an epic decider at Suncorp Stadium, led by Cameron Munster and debutant star Harry Grant. Grant lit up the second half to claim the 20-14 victory, as Queensland ended with only 12 on the field in a frantic finish. HOW IT HAPPENED It was an intimidating task for NSW from the start as they ran onto Suncorp Stadium in front of 50,000 screaming Queenslanders. Things only got worse when the Blues gave away an early penalty, and on the following set the Maroons scored through a flying

Val Holmes on the left wing. Holmes knocked over the conversion from the sideline to make it a 6-0 advantage after five minutes. He produced a freak passage of play to set up an Edrick Lee try just before half time and the

Maroons led 12-6 at the break. The Blues couldn’t catch a break and then a penalty to Maroons made it a 146 scoreboard in the 58th minute. Grant sunk the boot in when he scored a brilliant solo try to make it 20-6 with 15 minutes left. But on the next set the Blues hit back with a Daniel Tupou try to make it 20-12 and keep the contest alive. A NSW penalty in the 72nd minute made it 20-14 and there was only a converted try in it. Junior Paulo lost the ball and it was all over.

K İBRETLİ R ÖYKÜLE

Karşı Evin Annesi Sen iki ters bir düz kırgınlıklar örerken beş numara şişle Yumuşacık kakaolu kekler yapardı karşı evin annesi İmrenirdim Mutfağındaki eksik malzemeden bihaber Tepeleme dolu kızgınlıklar yüklerdim dişlerimin arasına Bilmezdim anne Karşı evin babasında bitermiş iş Bunu görmezdim Hep başın ağrırdı, başın, hep ağrırdı Sırf bu yüzden bile bazı zamanlar Seni sevmezdim Küçüktüm anne Bilseydim evinde su faturası ödenmemiş Çeşmeden akmayan suya İsyan etmezdim Sen iki kere ikinin dört ettiğini ekmek hesabından bilirken Mis kokulu çamaşırlar asardı karşı evin annesi Özenirdim Ellerindeki çamaşır suyu kokusundan rahatsız Çocukça bir küskünlük eklerdim gecelerime Oysa ellerin ruhuma akarmış saçlarımdan Ömrümü tararmış titreyen parmakların Bilmezdim anne Büyümek denen illet dayanıncaya dek kapıma Ellerinin ne muhteşem olduğunu bilmezdim Küçüktüm anne Yoksa Gün aşırı patlayan sarı ampulü Mumla yamayacak yüce gönlünü Ezecek kadar ezilmezdim Sen çalı süpürgesiyle süpürürken dış kapının ağzını Taze boyalı saçlarını savurarak süzülürdü karşı evin annesi Ayağında yüksek topuklu bir isyan Düşündüm de şimdi Ne eğreti dururdu o topukların üstünde dursan Senin çatlamış ayakların vardı anne Hacı şakir kokardın en beyazından İncecik bir yemeniyle gizlerdin Ölünce her bir teli yılan olacak sandığın sırma saçlarını Çok yeni anladım anne Ağaran her saç telinden üstüme düşen payımı Çocuktum anne Bir bisikletim olsa bütün mutluluklar benimdi Babam eve sarhoş gelmiş geç gelmiş Hepsi sabah sokağa çıktığımda biterdi Bilmezdim anne Karşı evden arta kalan çantalar dolusu giysi Üstümüze cuk otururken Ruhuna azap olur akarmış Bilmezdim benim annem gözünün yaşıyla her bayram arifesi Vitrinlere bakarmış Sen ilkokul fişlerimi kardeşimle hecelerken Telefonu keşfetmiş karşı evin annesi Bilsen ne cahildin ne görgüsüzdün gözümde Yak deseler yakacağım o dakika dünyayı Yık deseler Ne şu eski divan kalacak Ne çiçekli perdeler Şimdiki aklımla ah bir sorsalar bana Desem O tertemiz günlerim Hani şimdi neredeler Ben ay sonunu nasıl getireceğim diye Hesaplar yaparken bir gün Oğlum nefes nefese yararak ortalığı girdi içeri Yumuşacık kakaolu kekler yapmış dedi karşı evin annesi Çok geç anlıyor insan anne İlle de kendi annesi, ille de kendi annesi > DENİZ İNAN


rkısh SPORT NEWS PRESS T AFL AFL confirms salary cap, list size & more rule changes for season 2021

T

he AFL has finally made the long-awaited call on the salary cap and list size changes for 2021 in light of the financial difficulties caused by the coronavirus this season. Players will take a pay cut of around 3.5 percent, though the total salary cap has been reduced by nine percent, from $14.5m to $13.1m. Much of the TPP cut will be absorbed by the cut to list sizes, with clubs now permitted a maximum of 44 and a minimum of 37 players on a list. Assistant coaches and football departments have been hit hardest by COVID-19, with the soft cap slashed from more than $9 million to just over $6 million. The AFL also has decided to introduce more rule changes for next year are we shocked absolutely not it is becoming a trend in recent years tinkering with the once beautiful Aussie rules footy code. The evolution of the game has seen an increase in defensive structures and certain changes combined are designed to provide a better balance between attack and defence while encouraging more open ball movement, League tinkerer-in-chief Steve Hocking

SELECTION

ÜMIT UYAR umiiuyar@hotmail.com

announced, he also commented that the AFL have some of the most skilful athletes in the world, and the three changes are designed to reduce the defensive capability of teams and open up the game, providing an opportunity for players to have more freedom to play on instinct and show off their natural flair. 1. LOCATION OF THE MARK AT KICK-INS. The mark shall be set at 15 metres from the centre of the kick off-line towards the centre of the ground at kick-ins. This was previously set at 10 metres. 2. PLAYER STANDING THE MARK. The defending player will only be permitted minimal lateral movement on the mark. If the defending player moves off the mark prior to ‘PLAY ON’ being called, a 50-metre penalty will apply. The defensive team is unable to

substitute the player on the mark. 3. MAX 75 PLAYER INTERCHANGES PER MATCH. Rotations will decrease from 90 per match in 2020 to 75 per match in 2021. Each team will continue to be permitted, four interchange players. 2021 VFL & EAST COAST COMPETITION THREE PLAYERS INSIDE 50 METRES AT STOPPAGES. A minimum of three players from each team to be stationed inside 50 metres-Including one pair in the goal square at all kick-ins, boundary throw-ins and ball-ups. The officiating umpire will not recommence play until all players are in position. Where a team fails to comply at a boundary throw-in or ball-up, a free kick shall be awarded to the player of the opposing team at the point of the stoppage. Where the attacking team fails to comply at a kick-in, a 50- metre penalty shall be awarded to the defending team.

24 November 2020

ATP FINALS:

Medvedev roars back to crush Thiem in thriller n Daniil Medvedev roared back from a set down to defeat Dominic Thiem and become the ATP Finals champion after a titanic tussle at the O2 Arena in London. Medvedev earned the biggest prize of his career in a 4-6 7-6 (7-2) 64 triumph in the last final held in London before the tournament moves to Turin next year. It was a fitting end to the English capital’s run as Medvedev produced a valiant fightback on the back of 37 winners to become the second Russian ATP Finals victor, becoming the first to defeat the

’T E T N E K Ş BA P GOL OLU R YAĞDILA

world’s top three players. Medvedev, who defeated Rafael Nadal in the semifinals, gains a measure of revenge for his last-four defeat to eventual champion Thiem at the US Open, with his Austrian opponent - a winner over Novak Djokovic on Saturday - losing the showpiece match for the second year running. After the titanic triumph, Daniil Medvedev expressed his desire for more matches against Dominic Thiem on the biggest stages after reveling in one of his “best victories” to become ATP Finals champion.

SÜPER LiG PUAN DURUMU

FENER ÇOK MUTLU

3 yıl taraftarını hayal kırıklığına uğratan Fenerbahçe, bu sezon Erol Bulut yönetiminde fırtınalar estiriyor. Gençlerbirliğini 5-1 yenen Fener yoluna devam ediyor.

27

F

enerbahçe, Süper Lig’in 9. haftasında Gençlerbirliği’ni deplasmanda 5-1 yenerek dış sahadaki yenilmezliğini sürdürdü. Eryaman Stadı’nda oynanan karşılaşmada sarı-lacivertliler, rakibini Mert Hakan Yandaş, Diego Perotti (2), Jose Sosa ve Ozan Tufan’ın golleriyle 5-1 yendi. Gençlerbirliği’nin tek golü ise Diego’dan geldi. Puanını 20’ye çıkaran Fenerbahçe, tabloda üst sıralardaki yerini korudu. DEPLASMAN SERISI DEVAM ETTI Yeni teknik direktörü Mustafa Kaplan’la ilk maçından yenilgiyle ayrılan Gençlerbirliği ise oynadığı 8. maçında 5. yenilgisini aldı ve 5 puanda kaldı. Fenerbahçe, bu sezon deplasmandaki

5-1 başarılı sonuçlarına Gençlerbirliği karşısında da devam etti. Dış sahada 5. maçına çıkan sarı-lacivertliler, 4. galibiyetini elde etti. Fenerbahçe, deplasmanda bu sezon tek puan kaybını Galatasaray’la 0-0 berabere kalarak yaşadı. BULUT’UN “100”Ü GÜLDÜ! Fenerbahçe Teknik Direktörü Erol Bulut, teknik adamlık kariyerindeki 100. maçından galibiyetle ayrıldı. Kariyerinde Yeni Malatyaspor ve Aytemiz Alanyaspor’dan sonra Fenerbahçe’yi çalıştıran Bulut, “dalya” dediği Gençlerbirliği maçında takımının 3 puan kazanmasının sevincini yaşadı. Mert Hakan, Fenerbahçe formasıyla ilk golünü attı. Gençlerbirliği’nin galibiyet hasreti ise 5 maça çıktı.

TAKIMLAR O 1. Alanyaspor 8 2. Fenerbahçe 9 3. Galatasaray 9 4. Gaziantep 9 5. Karagümrük 9 6. Başakşehir 9 7. Beşiktaş 8 8. Konyaspor 8 9. Ç. Rizespor 8 10. Kasımpaşa 9 11. Hatayspor 7 12. Göztepe 8 13. Malatyaspor 8 14. Sivasspor 8 15. Trabzonspor 9 16. Antalyaspor 9 17. Erzurum 8 18. Kayserispor 8 19. G.Birliği 8 20. Denizlispor 8 21. Ankaragücü 7

G 6 6 5 3 3 4 4 3 3 3 3 2 3 2 2 2 2 2 1 1 0

B 2 2 2 5 4 1 1 3 3 3 3 5 2 3 3 3 2 1 2 2 2

M 0 1 2 1 2 4 3 2 2 3 1 1 3 3 4 4 4 5 5 5 5

A 18 17 12 13 17 13 13 10 12 11 7 14 8 8 11 9 9 5 6 5 7

Y AV 3 15 9 8 7 5 11 2 11 6 12 1 14 -1 6 4 10 2 10 1 9 -2 9 5 10 -2 10 -2 15 -4 14 -5 13 -4 11 -6 14 -8 13 -8 14 -7

P 20 20 17 14 13 13 13 12 12 12 12 11 11 9 9 9 8 7 5 5 2

*BAY: (Yeni Malatyaspor)

9. Hafta Toplu Sonuçlar - Fatih Karagümrük-Sivasspor: 1-1 - Galatasaray-Kayserispor: 1-1 - Hatayspor-Çaykur Rizespor: 2-2 - Konyaspor-Kasımpaşa: 2-1 - Denizlispor-Gaziantep FK: 0-1 - Trabzonspor-Erzurumspor: 1-0 - Göztepe-MKE Ankaragücü: 3-1 - Antalyaspor-Alanyaspor: 0-2 - Gençlerbirliği-Fenerbahçe: 1-5 - Beşiktaş-Medipol Başakşehir: 3-2


RUH SAĞLIĞINIZI KORUMA n Koronavirüs herkesi etkiliyor. Avustralya’daki ve dünyanın dört bir tarafındaki insanları etkiledi. Dünyanın tüm ülkelerinde her türlü kültür ve geçmişe sahip insanlar virüsün yayılmasını durdurmaya ve toplumlarını güvende tutmaya yardımcı olmak için gündelik yaşamlarında değişiklik yaptılar. n Koronavirüsün etkileri çoğumuzun kendisini endişeli, stresli ya da yalnız hissetmesine yol açtı. Memleketinizdeki aile ve arkadaşlarınız hakkında da endişeleniyor olabilirsiniz. Bu zor zamanlarda ruh sağlığımızı ve fiziksel sağlığımızı korumamız hepimiz için önem arz ediyor. n Kendinizin ya da başkalarının ruh halinde ve duygularında bazı değişiklikler fark etmiş olabilirsiniz, örneğin: l Stresli ya da endişeli hissetme. l Morali bozuk, üzgün ya da kendiniz değilmiş gibi hissetme. l Uykuya dalmakta veya uykuyu sürdürme zorluk çekme. l Kilonuzda ya da iştahınızda değişiklik. l Bunalmışlık hissi ya da gündelik hayatın zor gelmeye başlaması. n Bazıları ruh sağlığı sorunlu damgasını yememek için duyguları hakkında başkalarıyla konuşmaktan çekinebilir. Gerçek şu ki bu duygular yaygındır ve toplumdaki birçok kişi de bunları yaşıyor. n Güvendiğiniz kişilerle görüşün ve onlarla konuşun. Aile ve arkadaşlarınızla telefon, görüntülü görüşme ya da sosyal medya aracılığıyla irtibatı sürdürmek ruh sağlığınız açısından faydalı olabilir. Duygularınızı onlarla paylaşın ve onları da sizinle paylaşmaya davet edin.

n Sağlığınızı korumak ruhunuzun ve bedeninizin faydasınadır. Mümkün olduğunca bir rutini korumaya çalışın. Dışarıda yürüyüşe çıkarak, parkta gerilme hareketleri veya evde egzersiz yaparak aktif kalın. Doğru uyku alışkanlıkları edinin, meyve-sebze gibi sağlıklı gıdalar tüketin ve şeker içeriği yüksek atıştırmalıklardan ve içeceklerden sakının!

YARDIM ALABILIRSINIZ n Şu an hayatın ekstra zorluklarıyla baş etmek için desteğe ihtiyacınız olduğunu ya da hayatta zorlandığınızı düşünüyorsanız yardım istemenizde hiçbir sorun yoktur. Şahsi ihtiyaçlarınız ve atabileceğiniz adımlar hakkında ailenizden birisiyle, bir arkadaşınızla, aile hekiminizle (GP) ya da güvendiğiniz bir sağlık görevlisiyle konuşun. n 1800 512 348 numaralı telefondan Koronavirüs Ruh Sağlığı Destek Hizmetini arayarak istediğiniz zaman bir danışmanla ücretsiz olarak konuşabilirsiniz. Ücretsiz ve kişiye

özel bir tercüman için 131 450’yi arayın ve ihtiyaç duyduğunuz dili söyleyin. Ardından, tercümandan Koronavirüs Ruh Sağlığı Destek Hizmetini bağlamasını isteyebilirsiniz. n Birisiyle yüz yüze konuşurken herkesin kendini rahat hissetmemesi normaldir. Faydalı bilgiler barındıran internet siteleri bulabilir, becerilerinizi geliştirmek ve ilerlemenizi izlemek için uygulama ve programlar kullanabilir, çevrimiçi forumlarda hikaye ve deneyimlerinizi paylaşabilir ya da telefon, internet sohbeti/kısa mesaj ve e-posta hizmetleri aracılığıyla bir uzmanla konuşabilirsiniz. n Bilgi ve öneriler almak ve güvenilir ve ücretsiz Avustralya içi telefon ve internet aracılığıyla ruh sağlığı hizmetleri ve desteklerine ulaşmak için Head to Health internet sitesini (headtohealth.gov.au) ziyaret edebilirsiniz. Bu site kendi dilinizde bilgi ve kaynaklara bağlantılar da içermektedir.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.