Turkish News Press - Issue 137

3 SAYFAU DOPDOL SP OR

Kartal zirveye kondu

T

27

5 JANUARY 2021

137 yıllık Milli Marşa “Aborijin” ayarı...

AVUSTRALYA’DAN TARİHE GEÇECEK GÜZEL ADIM Sayfa 2’de

rkısh NEWS PRESS

n Sergen Yalçın yönetiminde Süper Lig’de fırtınalar estiren Beşiktaş, 81 haftalık liderlik hasretini Kayseri’yi 2-0 yenerek sonlandırdı.

SIZIN SÖZÜNÜZ

l www.turkishnewspress.com.au

EYVAH! SALGINDA

SYDNEY VE MELBOURNE’DA YENİ KISITLAMALAR DEVREYE GİRDİ

3. DALGA MI GELIYOR? Dünyayı kasıp kavuran koronavirüse karşı her şeye rağmen başarılı bir mücadele sergileyen Avustralya, olası yeni bir dalgaya karşı alarma geçti.

SESİ

www.turkishnewspress.com. au1300 917 566

. .

T rkıye’nın RADYOSU AVUSTRALYA

SYDNEY DIGITAL 985

MELBOURNE NORTH

SAAT 5-6 ARASI

SAAT 5-6 ARASI

FM 98.9 HAFTANIN 7 GÜNÜ WEST HER ÇARŞAMBA

4/7/11/1 H S I L G N E N I S NEW

2/15/17/27

Baturhan Kaynak’s business journey n ‘B.K. Wolfe is a men’s suit store that offers a personalised experienced alongside expert knowledge with a modern touch in Melbourne, Essendon. Clothing options range from Formal to Smart casual with countless options to choose from at affordable prices - the B.K. Wolfe team strives to ensure all-ready-made suits purchased fit perfectly to each individual by including tailoring to its services- at no extra cost.’

Elif Sele / Reportage

15

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

IBRAHIM KALIN A fractured world order

11

İstiklâl Marşı Şairi Akif’in hazin sonu! İBRETLİK ÖYKÜ 26’DA

The Trojan Horse

A

GELDI MASKELI GÜNLER GERI 2 aydır vakaların sıfırlandığı ülkede, özellikle Sydney ve Melbourne kentlerinde maskeli günler geri başladı. vustralya’nın Melbourne kentinde 61 gün sonra 8 kişinin koronavirüse yakalanması, yeniden kısıtlamalara gidilmesine neden oldu. Victoria Eyaleti Başbakan Vekili Jactina Allan, eyalette evlerde toplanabilecek kişi sayısının 30’dan 15’e düşürüldüğünü, kapalı alanlarda mas-

ke takma zorunluğunun geri getirildiğini ve NSW ile olan tüm sınırların kapatıldığını duyurdu. Eyalet yönetimleri, Kovid-19 vakalarının yükselişe geçtiği Yeni Güney Galler eyaletinin merkezi Sydney kenti ve çevresindeki yerleşimlere de seyahat kısıtlamaları getirdi.

6-7

YALOVALI ÇİFTİN HAYALİ

Yurda kesin dönüş yapıp EKOLOJIK çiftlik kurdu

HABERİ 21. SAYFADA

SINEM TASLAK’IN YAZISI 17’DE

Çocuktan anne-babaya maaş MURAT ÖZDAMAR’IN YAZISI 13’TE

“Diriliş” ateşi Hindistan’a sıçradı > 8. SAYFA

2

T

5 Ocak 2021

KRALIÇE VICTORIA’NIN YILBAŞI HEDİYESİ

rkısh NEWS PRESS

AVUSTRALYA

Avustralya’da şair Paterson’a ait 120 yıllık

çikolata bulundu

Aralık ayında ragbi oyuncuları bir ilke imza atarak ilk defa milli marşı yerli bir dilde söylediler. Takım, İngilizce seslenmeden önce Sydney bölgesinde yaşayan Eora halkı dilinde marşı dillendirmişti.

2021’IN EN GÜZEL JESTI

137 YILLIK A

vustralya’da 1900’lü yıllarda yaşamış ikonik şair Andrew Barton “Banjo” Paterson’a ait bir kutunun içinde 120 yıllık çikolata bulundu. Paterson’un malikanesinde beklenmedik bir keşif gerçekleştiren Avustralya Ulusal Kütüphane personeli, büyük şaire ait olan şiirler, günlükler ve biriktirdiği gazete kupürleri ile dolu bir kutunun altında hatıra çikolata kutusu buldu. Hatıra çikolata kutusunun üzerinde kraliyet imzası ile birlikte “Mutlu yıllar dilerim, Victoria RI” yazısının yer aldığını belirten personel, kısa bir araştırma ile kutunun tarihinin 120 yıl önceki Boer Savaşı’na kadar uzandığını tespit ettiklerini bildirdi. Çikolataları Patterson’a gönderenin ise eski İngiltere Kraliçesi Victoria olduğu açıklandı. Çikolataların şekil olarak hiç bozulmadığı ve en az seviyede çürüdüğü belirtildi.

MILLI MARŞ

ABORIJINLER IÇIN

S

DEĞIŞTIRILDI

on yıllarda politik ve kültürel olaylarda yerlilerin tarihini tanımak için ciddi çaba sarf eden Avustralya’da yerlilere yönelik yeni bir adım atıldı. Australya, İngiliz sömürgecilerden 50 bin yıl önce kıtaya yerleştiği bilinen Aborijinleri dışladığı gerekçesiyle ulusal marşında değişikliğe gitti. 137 yıl önce kabul edilen Avustralya Milli Marşı ilk kez değiştirildi.

1884 yılında kabul edilen Avustralya milli marşında, Aborijinle-

ri dışladığı gerekçesiyle düzenlemeye gidildi. Marşın hükümet tarafından revize edildiği, Avustralya Başbakanı Scott Morrison, yeni yılın ilk günü duyurdu. ‘’BİRİZ VE ÖZGÜRÜZ’’ Advance Australia Fair (ileri, güzel, mutlu Avustralya) adındaki marşın, ikinci mısrasında “genç ve özgür” ifadesi yer alıyordu.

Avustralya yerlisi Aborijinlerin kıtada 50 bin yıldır var oldukları göz önünde bulundurularak “gen-

ciz ve özgürüz” ifadesi “biriz ve özgürüz”le değiştirildi.

Marş 1878’de bestelenmiş, 19 Nisan 1884’te ulusal marş olarak kabul edilmiş ve “Tanrı Kraliçe’yi korusun” marşısının yerini almıştı.

200 YILLIK GÜNLÜKTEKİ ACI Öte yandan, Tazmanya’ya gönderilen İrlandalı Private Robert McNally adlı bir askerin 200 yıl önce yazdığı günlükte, Tazmanya eyaletinde 1820’li yıllarda 6 Aborjin’in katledildiği ileri sürüldü.

ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPMAK KORONAVİRÜSÜ KONTROL ALTINDA TUTMAMIZI SAĞLAMAKTADIR

1.5

M

Buluşmaları dışarıda yapmayı sürdürelim

Ellerimizi temiz tutalım

coronavirus.vic.gov.au/turkish adresine gidin Authorised by the Victorian Government, Melbourne

Mesafeli kalalım

Belirtilerimizin olması halinde test yaptırmayı sürdürelim

T

AVUSTRALYA

Avustralya Elçisi Kars’a hayran kaldı Bir süre önce yaptığı Kars gezisine dair fotoğrafları Twitter’dan paylaşan Büyükelçi Brown, “Kars çok güzel bir şehir. Kale harika ve Otel Katerina Sarayı’nda çok güzel bir konaklama geçirdik. Ani, en melankolik arazide inanılmaz bir tarih. Ziyaret etmeye değer” ifadelerini kullandı.

Brown’dan

Türk sağlık sistemine övgü

A

vustralya’nın Ankara Büyükelçisi Marc Innes-Brown, rutin sağlık kontrolleri nedeniyle gittiği Ankara Üniversitesi Hastanesi ekibine uygulanan tedavi için teşekkür ederek, “Türkiye’nin harikulade sağlık çalışanları ve tesisleri var” dedi. Rektör Prof. Dr. Necdet Ünüvar da Brown’a “geçmiş olsun” dileğinde bulunarak, “Üniversitenin mükemmel sağlık tesisleri ve dünya çapındaki sağlık ekibi olarak güzel işler yapmaya devam edeceğiz” ifadesini kullandı.

rkısh NEWS PRESS

5 Ocak 2021

3

YAŞAM KOÇUNUZ

Komedyen 2021 Merhaba 2021

TANYELİ İLE BİZ BİZE

evgili okurlarım, yıl 2021...

Sizlere en son geçen sene yazmıştım:) Yeni yıl hoş gelmiş inşallah hepimize iyilikler, güzellikler, huzur, sağlık, afiyet, bolluk, bereket, mutluluklar ve indinden zaferler getirmiş olsun.

Sonunda 2020 bitti!

“Bitti” diye sevinmedim dersem valla yalan olur.

Ne yıldı ama dünyaya kök söktürdü, yeni bir format attı, bambaşka bir bakış açısı kazandırdı, insanlığa haddini bildirdi.

Ben yine de bana yakışanı yaptım. Öğretilerine yani bizlere verdiği eğitimde ‘master degree’ yaptığımızı varsayarak, ben en derin uykuda olanı bile, uyandırdığını düşünüyorum ve tezlerimizi teslim edip, 2020’ye teşekkür ederek yolcu ettim. Lütfen senin gibi bir yıl daha da gelmesin!

Bu arada 2020’nin kahramanları doktorlara, tüm sağlık çalışanlarına ve bilim insanlarına canı gönülden teşekkür ediyorum.

Sevgili dostlarım, geçmiş geçmişte kaldı artık yeni bir şeyler söyleme zamanı diyor 2021...

Gülelim eğlenelim, komedi tadında gelse 2021, katıla katıla bizi güldürse diyorum, ne güzel olur...

dair her şey bizde, bizi bırakıp başka ülkeye gitmez tabi ki...

Yine de bu ay gelmesin Doğum günlerimizi kutla kutla bitmeyen ayı. “İYİ Kİ DOĞDUN TANYELİ” İyi ki doğdum ben. İyi ki doğdu eşim. İyi ki doğdu kız kardeşim. İyi ki doğdu kayınpederim. İyi ki doğdu Tülin’im. İyi ki doğdu Selver’im...

Böyle uzayıp gidiyor...

Biz hepimiz oğlak burcuyuz, yani keçiyiz ve inatçı hiç değiliz:)) Böyle ailecek kutluyoruz.

Hepsi çok değerlim ve çok seviyorum tüm oğlakları.

Biz iki oğlak burcu olarak eşim ve ben ikisi bir arada doğum günümüzü kutladık ne mutlu bize. Şaka bir yana doğum günü kutlamalarımıza lütfen E.T. gelmesin!

Zira hayat bir gündür, o da bugündür! Evde yemek hazırlayamam.

Can okurlarım, 2021 yılı bahtımızı, şansımızı açık etsin, her şey gönlümüze göre olsun.

Haftaya yine yazılarda buluşmak dileğiyle sağlıkla, hoşça ve sevgiyle kalın...

S

Biraz yeni yıl için hayal gücümün dozunu yükseltiyorum.

2021 yenilikleri, deyince uzaylılar çıkıp gelirse:)) Yeni Dijital Dünya bu belli mi olur!

“E. T.” geliverir, en iyi dostumuz oluverir:) Belki ilk geleceği yer Avustralya’dır kim bilir?

Avustralya’da geçen seneki yangınlarda UFO’lar için epey bir iniş sahası açılmıştır zannımca.

Komedi seneryoları, gülmeye ihtiyaçtan ancak korku filmine dönmeden Mars, Jüpiter’i boşverip dünyaya geri dönelim...

Ne varsa dünyada var uzaya çıkınca başın göğe ermiyor!

Attınız füzeleri gittik, gördük onlarda iadeyi ziyaret yaparlar artık. Şöyle bir düşünsen, yani düşlersen:) Akşam uzaylı misafirin sana yemeğe geliyor, evde kuru fasülye, pilav ve kebapla sofranda ağırlıyorsun arkasından fıstıklı baklavayı ikram ediyorsun, güzel bir Türk kahvesi...

Daha ne istesin elin uzaylısı! İnanın bizi baştacı ederler dünyanın en lezzetli mutfağı bizde, güler yüz, komşuluk, misafirperverlik bizde, şefkât, merhamet vicdana

cagritanyeli@icloud.com

HER BİR TEST KATKI SAĞLAR Yapılan her bir test güvenli bir şekilde işe geri dönmemize, okula gitmemize ve ailemizi daha erken görmemize yardımcı olur.

Herhangi bir belirtiniz varsa, ücretsiz olan testten yaptırın ve sonuçlarınızı alana kadar evde kalın. Kendisini tecrit etmesi gereken çalışanlar için destek ödemeleri bulunmaktadır.

Avustralya vatandaşı veya sürekli oturum izni olan biri olmanız gerekmemektedir.

Test yaptırma yerleri için coronavirus.vic.gov.au/turkish

4

AUSTRALIA $100 MILLION TO BUILD 5 January 2021

AND UPGRADE SPORTS

FACILITIES IN NSW CITIES AND REGIONS

S

ports facilities will be created and upgraded across the State under the NSW Government’s Greater Cities and Regional Sport Facility Fund. The twoyear program was a highlight of the recent budget and will see $50 million available to organisations and councils in 2020/21 with a further $50 million available next financial year.

Deputy Premier John Barilaro said the Fund will stimulate local economies, boost employment and promote healthy lifestyles across the State.

“Investing in new and existing sports infrastructure is vital to improving the health and wellbeing of people right across NSW,” Mr Barilaro said.

“These projects will create a construction boom throughout the State and importantly in our regions, boosting employment as part of the NSW Government’s multi-billion-dollar infrastructure pipeline.”

Acting Minister for Sport Geoff Lee said inclusive projects that encouraged the participation of females and people with a disability will be prioritised.

“The Greater Cities and Regional Sport Facility Fund will inject $100 million across metro and regional NSW as the State recovers from the COVID-19 pandemic,” Mr Lee said.

“We want to build and upgrade sports facilities and recreation spaces to enable more people to participate in sport to be active, healthy and have fun.

“There will be new or upgraded change rooms and disability access and that will encourage more people to feel comfortable getting changed before or after their activity.”

The Greater Cities and Regional Sport Facility Fund will provide grants from $100,000 - $1 million. Applications close 26 February 2021: https://www. sport.nsw.gov.au/clubs/grants

NEW SENIORS STRATEGY

ENABLES NSW TO AGE WELL n With almost one in four people to be aged 60 or over by 2031, the NSW Government has committed to a decade-long ageing strategy, addressing focus areas identified by seniors including resilience and safety.

Acting Minister for Seniors Geoff Lee said the Ageing Well in NSW: Seniors Strategy 2021–2031 is a whole-of-government and whole-of-community approach which underpins NSW projects, policy and services to best support older people and remove barriers to continued participation.

“We are living longer than ever and as the NSW population continues to age, it’s critical to have a long-term strategy addressing current needs and emerging issues that will affect seniors over the next decade,” Mr Lee said.

“It renews our vision for people in NSW to experience the benefits of living longer, while participating in, contributing to and being included in their communities.”

The four focus areas are living in agefriendly environments; participating in inclusive communities; staying safe, active and healthy; and being resilient and informed.

Five, two-year action plans will keep the framework on track, setting out activities and initiatives to be delivered, including those focusing on older people in vulnerable groups.

“This means we can incorporate new or expanded initiatives into future action plans as they develop, enabling our efforts to evolve and shift to meet the needs of older people,” Mr Lee said.

The strategy unites a comprehensive collection of activities across NSW agencies, focused on improving systems and infrastructure, and delivering services.

The Ministerial Advisory Council on Ageing (MACA) was among many organisations, stakeholders and peak bodies included in consultation.

“We’re creating communities where older people are respected and supported, especially in areas like flexible working and affordable housing,” MACA Chair, Kathryn Greiner AO, said.

“It’s a new era for ageing where older people want to seize opportunities, manage challenges and ultimately share their wealth of skills, knowledge and experience.”

The first two-year action plan commences in January 2021, with 88 new or continuing initiatives that positively influence outcomes for older people.

WESTFIELDS BELCONEN VE CANBERRA CENTRE CIVIC RESTAURANTLARI SATILIKTIR!

IRTIBAT: OKTAY KIZILKAYA 0402 394645 Oscar@gozlemeking.com.au

6

5 Ocak 2021

T

rkısh NEWS PRESS

AVUSTRALYA

Avustralya yeni yıla koronavirüs gölgesinde girdi eni yıla ilk giren ülkeler arasında yer alan bu yıl kutlamalar, Kovid-19 salY Avustralya’da gını sebebiyle alınan kısıtlamalar altında ya-

’IN E N R U O MELB -19 ILE KOVID BITMEDI I IMTIHAN

pıldı. Düzenlenen havai fişek gösterileri, vatandaşlar tarafından televizyondan verilen canlı yayınla evlerden takip edildi. Sydney Belediye Binası Saat Kulesi gece yarısını gösterdiği sırada kule ve civarının sakin olduğu gözlendi. Sydney Liman Köprüsü üzerinden başlayan ve Opera House’un yanı sıra kentin önemli binalarının aydınlatılmasıyla devam eden gösteri renkli görüntüler oluşturdu.

Kısıtlamalar geri geldi T

A

vustralya’nın Melbourne kentinde 61 gün sonra 8 kişinin koronavirüse yakalanması, yeniden kısıtlamalara gidilmesine neden oldu. Victoria Eyaleti Başbakan Vekili Jactina Allan, eyaletin başkenti Melbourne’de düzenlediği basın toplantısında, eyaletteki yeni vaka sayıları ve getirilen kısıtlamalarla ilgili açıklamada bulundu.

MASKE TAKMA VE 15 KİŞİ Melbourne’de, Yeni Güney Galler (NSW) eyaleti kaynaklı son 24 saatte 8 yeni vaka tespit edildiğini hatırlatan Jactina Allan, Victoria eyaletinde evlerde toplanabilecek kişi sayısının 30’dan 15’e düşürüldüğünü ve kapalı alanlarda maske takma zorunluğunun geri getirildiğini belirtti. Ayrıca NSW ile olan

JACTINA ALLAN tüm sınırların kapatılacağını duyuran Allan, “Evlerinde veya başkalarının evlerinde toplanmayı planlayan insanlardan özür dileriz ancak bu gerekli bir adım” ifadesini kullandı.

BU SEFER NSW BULAŞTIRDI Melbourne’de yeniden görülmeye başlayan Kovid-19 vakalarının NSW’nin başkenti

Sydney’den dönen bir kişinin gittiği lokantadan yayıldığı tahmin ediliyor. Ülkede, Kovid19’un en fazla can kaybı ve vaka sayısına neden olduğu Victoria eyaleti ve eyaletin başkenti Melbourne’de 61 gündür yeni vaka görülmüyordu. Avustralya’da virüse yakalan 28 bin 405 kişiden 25 bin 761’i sağlığına kavuşurken, 909 kişinin öldüğü ülkedeki 215 aktif vakadan 23’ü çeşitli hastanelerde tedavi görüyor.

2. DALGAYI YENMİŞTİ Kovid-19’da ikinci dalgayı atlatan Victoria’da 820 kişi yaşamının yitirirken, NSW’da 54, Tazmanya’da 13, Batı Avustralya’da 9, Queensland’da 6, Güney Avustralya’da 4, Avustralya Başkent Bölgesi’nde 3 kişi hayatını kaybetmişti.​​​​​​​

rkısh NEWS PRESS

Year: 3 Volume: 137

President Yüksel Çifçi

Newspaper Editors Adem Talic, Sibel Örnek, Sinem Taslak, Tanyeli, Ümit Uyar, Davut Kılıç Page Layout & Design Necmettin Öksüz

Page Editors Ali Haydar (Diyanet), Hakan Aslan (Fishing&Sport), Recep Ağar (Sport&Recreations), Cem Birben (Sports), Fatma Gençtürk (Meals&Recipes), Op. Dr. Haydar Özcan, Dr. Hilal Çoruhlu (Medical&Health), Cemil Uyanık (Distribution) Melbourne Team Murat Gümüş (General Manager), Furkan Boyacı, Sabahaddin Kayıkçı (Distribution), Ömer Boyacı (Youth&Sport), Zeynep Doktoroğlu, Emre Boyacı, Şaban Han, Murat Şirin, Salim Boyacı, Evlaa Han, Ayşe Han, Elif Sele, Hilal Kırmızı, Elif Aydın (Editors) Brisbane Team Dr. Said Erdem, Ömer Akdeniz, Metin Uyanık (Editors) Western Australia Mehmet Kırmızıoğlan, Gürhan Candemir, Hamza Serin, Harun Parlak, Hasan Mulla

South Australia Mustafa Ergül Turkey Necmettin Aksoy, Ardi Ocgu, İbrahim Kalın, Mehmet Çelik, Murat Özdamar, Mehmet Güler IT Grup Erol Gülçinay, Adem Talic, Hakan Evecik, Soner Çoruhlu

TURKISH MEDIA SYDNEY RADIO TEAM Monday: Fatma Gençtürk, Bilge Başafacan, Neşe Sözen Tuesday: Ergül Uybadın, Derya Sekmen, Hülya Boz, Büşra Erkan, Tuğçe Uybadın, Kübra Erdinç Wednesday: Serkan Uyanık, Halil Yılmaz Thursday: Osman Boyacı ve Diyanet Hocalarımız Friday: Tanyeli, Serkan Uyanık, Barış Cengiz Saturday: Sülhan Yılmaz, Gülten Akbar, Bülent Arıkan, Mücahid Gelöz, Vahit Erzor, Yasin Köksal, Tuğçe Köksal, Ahmet Kele, Azra Vejzovic Sunday: Kübra Erdinç, Muhammed Köksal, Cem Birben, Zafer Uyanık, Ataberk Birben

TURKISH MEDIA MELBOURNE RADIO TEAM Wednesday: Murat Şirin, Ümit Uyar, Elif Sele, Zeynep Doktoroğlu, Salim Boyacı, Adem Talic

Advertisements Sydney (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Melbourne (Ümit Uyar): 0481 136 901 Brisbane (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Western Australia (Mehmet Kırmızıoğlan): 0401 556 500 South Australia: 0426 982 050 Canberra: 0433 162 655 Sydney Office: Unit 2-92 Bryant St Padstow NSW 2211 Phone: 1300 917 566 Fax: 612 9774 8650 E-mail: info@turkishnewspress.com.au

www.turkishnewspress.com.au

T

ANALYSIS Editor: Suzan Calimli

rkısh NEWS PRESS

5 January 2021

7

calimli.suzan@gmail.com

Mosque Architecture in the Ottoman Empire-2:

Designs, Functions & Gardens DESIGNS Ottoman mosques developed with the empire’s expansion, starting as simple structures before becoming more elaborate, innovative and spacious for the faithful. Smaller mosques featured a single minaret that could be typically found on the right side of the building’s entrance. Bigger, more lavish imperial mosques can have up to six minarets that can arise from all four corners of the mosque and courtyard - as with the case of Sultan Ahmet I Camii. These same minarets often have balconies that are elaborately decorated from which the call to prayer, or ezan, is given by the muezzin.

With the construction of bigger mosques, Ottoman architects in the 15th century began looking for methods to support large spaces with as few vertical columns as possible. This was to give the faithful more room to pray and as mentioned before, to exemplify their wealth and power.

In addition, space syntax research and testing have proved that human, or worshipper, behaviour can be influenced by the spatial arrangements in a building’s layout. The process of building mosques with less vertical supports was achieved in stages.

The first stage involved veering away from the seljuk custom of placing a single dome in front of the mihrab or alternatively, placing a row of three domes for special effects. The Ulu Camii, or the Grand Mosque of Bursa is an example of this. In the second stage of eliminating fewer

SELIMIYE CAMII & MEVLANA CAMII (TOMB) / KONYA

@theyakamozseries

HAGIA SOPHIA / ISTANBUL

YESIL CAMII / BURSA

ULU CAMII / BURSA

OTOGAR ZEKI ALTINDAG CAMII & ABLUTION FOUNTAIN / KONYA

columns, a larger dome was constructed at the hall’s centre.

Edirne’s Uc Serefeli Mosque is an example of this method. In the final stage, the smaller bays that surrounded the large central area were integrated under half domes on up to four sides of the space.

A classic example of this is the Bayezid Camii in Istanbul.

FUNCTIONS Large mosques typically feature a monumental courtyard, called the avlu, which is surrounded by a domed arcade and has a big gateway opposite the main entrance to the mosque. In the centre of the courtyard there is almost always an ablution fountain, or sadirvan, where people

Sydney çevresine

seyahat kısıtlaması

A

vustralya’da eyalet yönetimleri, Kovid-19 vakalarının yükselişe geçtiği Yeni Güney Galler eyaletinin merkezi Sydney kenti ve çevresindeki yerleşimlere seyahat kısıtlamaları getirdi. Başkent Canberra’yı içeren Avustralya Başkent Bölgesi (ACT), Sydney’in kuzey sahil bölgesi, banliyöleri ve bağlı yerleşimlerden gelen kişilerin zorunlu durumlar dışında bölgeye alınmayacağını duyurdu. Ülkenin güneyindeki Tazmanya eyaleti de Sydney’de ortaya çıkan ve komşu Victoria eyaletine yayılan vakalarla bağlantılı tüm kişilere adaya giriş yasağı getirildiğini

açıklamıştı. Tazmanya yönetimi, daha önce Sydney’in kuzey sahillerinden gelen herkesin adaya girişini yasaklamış, Sydney çevresi ve şehrin güneyindeki Wollongong bölgesinden gelenlere ise varışta 14 gün karantina zorunluluğu getirmişti. Bu arada, Sydney kaynaklı vakalarla bağlantılı 21 vakanın tespit edildiği Victoria eyaleti de Yeni Güney Galler eyaletinden gelen tüm yolculara sınırlarını kapattı. Yeni Güney Galler eyaletinde büyük bölümü Sydney’in kuzey sahillerinde ortaya çıkan 161 yeni vaka tespit edilmişti.

perform ritual washings, also called abdest, before praying.

The interior furnishings of all Ottoman mosques are the same.

One distinct feature that is the most important element in any mosque is the mihrab, a recess centred in the wall opposite the main doorway indicating the direction of the qibla.

The mihrab is generally produced from finely carved marble.

The imperial mosques always have an loge, or hunkar mahfili, which is a separate chamber screened off by a grille to shield the sultan and his party from the public gaze when they attended services. This royal enclosure was usually located in the left corner of the gallery facing the mihrab, and

oftentimes had its own entrance.

GARDENS “A similitude of the Garden which those who keep their duty (to God) are promised: Therein are rivers of water unpolluted, and rivers of milk whereof the flavour changes not, and rivers of wine delicious to the drinkers, and rivers of clear-run honey; therein for them is every kind of fruit, with pardon from their Lord’.(47:15) Gardens in the Ottoman period were strongly impacted by Quranic descriptions of paradise, therefore they reflected spaces with abstract notions of heaven, symbolizing serene areas that demonstrated ‘eternity and peace’.

As it was common for Ottoman mosques to have adjacent gardens, it was no surprise that some mosque structures were built in relation to their gardens.

For example, to create continuity with its garden, the Suleymaniye Mosque has windows in the qibla wall while its mihrab has Iznik tiles and stained glass windows that symbolize a gateway to paradise.

Many decorative patterns in architectural details and even urban structure were inspired by nature. This was not just limited to the ceilings of mosques, but was also extended to palace walls, pavilions, kiosks and more.

The most prominent method of embellishing structures was through Turkish tiling, the most interesting technique being the cuerda seca where the tile’s glazes were coloured instead of the more common method of having a painted glaze covering a painted design. The colours, as they were painted directly onto the glaze, were prevented from running into each other by a thin dividing line.

These beautiful tiles are very rare in Istanbul. The best examples can be found in Prince Mehmet’s turbe at Sehzade Camii and Cinili Kosk’s porch, Topkapi Sarayi’s oldest extant building.

8

T

5 Ocak 2021

DİYARBAKIR ANNELERİ PAYLAŞIMI

RESTORANTIN ADINI ‘ERTUĞRUL’ KOYDU

“Diriliş” sevgisi Hindistan’a sıçradı

TÜRKIYE

İşte Türk genci

85 YAŞINDAKI HASTAYI SIRTINDA TAŞIYAN POLIS TAKDIR TOPLADI

Çorum’da yaşlı kadını 5’inci kattaki dairesine sırtında tışıyarak tüm Türkiye’nin sevgili olan polis memuru Hasan Başpınar, “Bu bir Türk genci olarak hepimizin yapacağı davranış” dedi. Yaşlı nine ise, “Allah, ondan bir değil bin kez razı olsun” derken, Çorum Valisi Mustafa Çiftçi de fedakar polis memurunu “Başarı Belgesi” ile ödüllendirdi.

İnşallan tüm anneler evlatlarına kavuşur C umhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Diyarbakır anneleri ile ilgili paylaşımda bulundu. Emine Erdoğan, twitter adresinden yaptığı paylaşımda, “Bundan tam bir yıl önce Diyarbakır annelerini ziyaret etmiştim. Bugüne kadar 22 anne evladına kavuştu, ancak 161 ailenin nöbeti aylardır devam ediyor. Yeni yılda sabırla bekleyen tüm annelerin evladına kavuşmasını diliyorum” ifadelerini kullandı. Emin Erdoğan’ın geçen yılki paylaşımı olan, “Terör örgütünün tehdidi ne kadar büyük olursa olsun, annelerin sıcak yüreği karşısında etkisiz kalmaya mahkumdur. Diyarbakır annelerinin yaktığı meşale, hepimize ışık oldu” ifadeleri ile bir anneye sarıldığı fotoğraf da twitte yer aldı. Öte yandan, Diyarbakır annelerinin, dağa kaçırılan çocukları için HDP İl Başkanlığı binası önünde tuttukları evlat nöbeti 2021 yılında da sürüyor. Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019’da başlattığı oturma eylemi, 491’inci gününde devam ediyor. Şimdiye kadar 20’nin üzerinde anne evladına kavuştu.

rkısh NEWS PRESS

.

T

üm Türkiye genç polis memurunun fedakarlığını konuşuyor... Çorum’da 30 yaşındaki polis memuru Hasan Başpınar’in 85 yaşındaki hasta kadını 5’inci kattaki evine sırtında taşıması büyük takdir topladı. Evinde rahatsızlanan 85 yaşındaki Müzeyyen Kahramantekin, ambulansla Hitit Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Tedavisinin ardından evine gitmek isteyen yaşlı kadını, talebi üzerine hastanedeki polis ekibi yaşadığı apartmana kadar ekip otosuyla götürdü.

5. KATA KADAR TAŞIDI Apartmandaki asansörün arızalı olduğunu gören polis memuru Başpınar, yaşlı kadını sırtına alarak 5’inci kattaki dairesine kadar çıkardı. Polis memurunun fedakar davranışı, diğer apartman sakinleri tarafından cep telefonuyla görüntülendi.

Fotoğrafının sosyal medyada yayılmasının ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da Twitter hesabından fotoğrafları paylaşarak, “Türk polisi...

Kulağını iftiralara kapatır, gönlünü vatandaşa açar...” notunu düştü.

HER TÜRK GENCİ YAPAR Çorum Emniyet Müdürlüğü Bahçelievler Polis Karakolu’nda görev yapan 3 yıllık polis memuru Başpınar, yaşananları şöyle anlattı: “Apartmana geldiğimizde

teyzemiz anahtarını evde unuttuğunu söyledi. Apartmandaki birkaç komşuyu uyandırıp bina kapısını açtırdık. Teyzemizi sırtıma aldım, binaya girdiğimizde de asansörün çalışmadığını fark ettik.

Yürüyemeyecek durumdaydı, iki kişi de götüremeyeceğimiz için sırtıma aldım. Arkadaşlarımın da yardımıyla 5. kata kadar çıkardık.

Karşı komşusunun yardımıyla kapısını açıp evine bıraktık. Başka bir ihtiyacının olup olmadığını sorduğumuzda, dua etti. Her gün

benzer yardımlarda bulunuyoruz.

Bu tek benim için değil, bu herkes için vatandaşlık görevi. Bir Türk genci olarak hepimizin yapacağı davranış, Türk polis teşkilatının her zaman yaptığı yardımdır.”

ALLAH BIN KEZ RAZI OLSUN 85 yaşındaki Müzeyyen Kahramantekin ise, “Allah işlerini rast getirsin. Onlar çok yardımcı oldu. Allah, bir kez değil bin kez razı olsun. Unutulur mu bu iyilik” ifadesini kullandı.

Kahramantekin’in kızı Leyla Kılıç ise, “Çocuğumun rahatsızlığından dolayı Samsun’daydım. O gün annem rahatsızlanmış, komşuların yardımıyla hastaneye gitmiş, tedavi etmişler. Polisler de adresi bulup annemi eve getirmiş. Allah razı olsun hepsinden. Biz onlara çok dua ettik. Haklarını helal etsinler” şeklinde konuştu.

VALİDEN ‘BAŞARI BELGESİ’ Çorum Valisi Mustafa Çiftçi de Müzeyyen Kahramantekin’i hastaneden evine götüren polis memurları Hasan Başpınar, Cevdet Çoban, Metin Oğuz ve Mustafa Ulu’yu makamında kabul ederek, görevlerini özveriyle yerine getirmelerinden dolayı “Başarı Belgesi” verdi. Çiftçi, “Burada yapılan tamamen insani bir görev. Arzu ettiğimiz devlet, kamu görevlisi anlayışı bu şekilde. Bizler her daim vatandaşımızın, devletimizin, milletimizin hizmetindeyiz. Bu maksatla görev yapıyoruz. Örnek davranışa imza attıklarından dolayı ekipteki arkadaşlarımızı tebrik ediyorum, hayırlı çalışmalarının devamını niyaz ediyorum” dedi. İl Emniyet Müdürü Gülser de hastane polisinin kimsesiz ve çaresiz kalanlara sürekli benzer şekilde hizmet verdiğini belirterek, “Arkadaşlarımız yüksek görev anlayışı içinde fedakarlık göstererek, hasta teyzemizi sırtında taşıyarak evine ulaştırmıştır. Üstün görev anlayışları bizlerce de takdirle karşılandı” diye konuştu.

Telangana şehrinde “Diriliş H indistan’ın Ertuğrul” dizisini çok seven Müslüman girişimci, yeni açtığı restoranın adını

“Ertuğrul” koydu. Eyaletin Haydarabad şehrinde restoran açan Cavid Han, yaptığı açıklamada, Diriliş Ertuğrul dizisini çok sevdiğini söyledi. Bölge halkının da söz konusu diziyi beğenerek izlediğini dile getiren Han, bu sebeple yeni iş yerine “Ertuğrul” ismini verdiğini ifade etti.

Cavid Han, Haydarabad’da daha çok Arap turistlerin bulunduğunu ve halkın da bu tür yemeklere ilgisi olduğunu, menüde şimdilik Türk yemekleri bulunmadığını kaydetti. Restoranda Diriliş Ertuğrul dizisi oyuncularının fotoğrafları da yer alıyor.

Pakistan’da Diriliş Ertuğrul geçen ramazan ayında Urduca dublajla devlet televizyonu PTV’de yayımlanmaya başlamıştı.

Hindistan’da da özellikle Müslümanlar arasında konuşulan Urduca ile dizi bu ülkede de büyük bir ilgiyle takip ediliyor.

DIRILIŞ ERTUĞRUL’DAN ETKILENEN 3 PAKISTANLI SÖĞÜT’E GELDI! Pakistan devlet televizyonunda yayınlanan ve ülkede büyük ilgi gören “Diriliş Ertuğrul” dizisinden etkilenen Pakistanlı üç arkadaş, binlerce kilometre yol katederek Ertuğrul Gazi’nin Bilecik’in Söğüt ilçesinde bulunan türbesini ziyaret etti.

TRT’de yayınlanan dizinin ardından ilginin arttığı Osmanlı’nın “kuruluş kenti” Söğüt’e, Pakistan, Afganistan, Bangladeş, Suudi Arabistan, Azerbaycan,

Türkmenistan, Dağıstan, Afrika gibi coğrafyalardan ziyaretçiler geliyor. Alp kıyafetleri giyerek hatıra fotoğrafı çektiren Pakistanlı Humaır Meman ve kardeşi Asım Hanit Meman ile arkadaşları Muhammad Nıazkhan da türbeye ziyarette bulundu, dua etti. Mutlu olduklarını belirten Humaır, “Burayı çok güzel buldum. Ertuğrul Gazi lider, Türkiye ile Pakistan kardeş. Hepimiz kardeşiz” şeklinde konuştu.

.

TÜRKIYE

T

rkısh NEWS PRESS

5 Ocak 2021

9

CHP LİDERİ KEMAL KILIÇDAROĞLU:

YA F O Ü S AYA AŞÖRT INA VE B ANLAR AN M AN’D I: Ş Ü D AŞK EPK B RT T SE

Cuma namazını Ayasofyai Kebir Cami-i Şerifi’nde kılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çıkışta soruları cevapladı. Erdoğan Topkapı Sarayı kapısı önünde gazetecilere poz da verdi.

ESKI ÇAĞDAN KALMA ‘FIKRİ’ BOZUKLAR

FİKRİ SAĞLAR

‘Ayasofya’nın ibadete açılmasına 2020 yılının felaketi’ diyen Sözcü gazetesine ve başörtülü hakimlere laf atan CHP’li Fikri Sağlar’ı topa tutan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu zat, artık bu çağda yaşamıyor. Bu ne yazık ki CHP zihniyetinin faşizan anlayışının geçmişte olduğu gibi bugüne yansımasıdır... Ben Sözcü gazetesini okumuyorum. Kimse de buna para verip almasın. Ayasofya 2020’nin adeta taçlı yıldızıdır” diye konuştu.

T

ürkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cuma namazını kıldığı Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nden çıkışta basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını cevapladı, önemli mesajlar verdi. 2020’de yoğun bir programı olduğu hatırlatılarak, geçen yıla ilişkin değerlendirmeleri sorulan Başkan Erdoğan, 2020’nin sadece kendileri için değil, tüm insanlık için gerçekten yoğun bir yıl olduğunu söyledi.

2020 ZOR BİR YIL OLDU Kovid-19 salgınına vurgu yapan Erdoğan şunları dile getirdi: “Tüm insanlık için acılarla dolu bir yıl oldu. Temennimiz odur ki alınan tedbirler sayesinde inşallah 2021 bu noktada bir düşüş yılı olacaktır, diye düşünüyoruz. Tedbirlerle birlikte aşılarda da mesafe alındı. Şu anda yaptığımız görüşmeler neticesinde 3 milyon aşı geldi ve bunun serisi devam edecek.

Ve hedefimiz Çin’den 50 milyon, bunun yanında Almanya’dan bir o kadar daha aşı gelme durumu söz konusu. Yine aynı şekilde Rusya ile yaptığımız bir çalışma var. Ayrıca Türkiye’nin kendi bünyesinde yaptığı çalışmaları var.”

TEDBİRLER SAĞLIK İÇİN Sokak kısıtlamasına değinen Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu konuda tüm ülkede vatandaşlarımızın bir tutarlılığı var. Ama işte bar, pavyon, balo, şu, bu vesaire... Dün Boğaz’da biliyorsunuz bir yatta bu tür şeyler oldu. Bunlar bizi ciddi manada üzüyor, rahatsız ediyor. Çünkü biz bu yasakları zevkimiz, keyfimiz için istemiyoruz. Vatandaşlarımızın sağlığı için istiyoruz. Bunu da Bilim Kurulumuzun tespitleriyle bu adımları atıyoruz. Temennim odur ki bundan sonraki süreçte bunlara çok daha

Sağlar’ın görüşlerini doğru bulmuyorum Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Eski Bakan ve CHP Milletvekili Fikri C HPdaSağlar’ın “başörtülü hakim” ile ilgili

görüşlerine tepki gösterdi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Biometanizasyon Merkezi İSTAÇ Kompost ve Geri Kazanım tesislerini ziyaret eden Kemal Kılıçdaroğlu, konuyla ilgili bir soru üzerine şunları söyledi: “Nasıl paylaşırım arkadaşlar? Çağın neresindeyiz biz? Kişi başörtüsü takar takmaz, o onun tercihidir. Peki benim görevi nedir? Onun tercihine saygı duymaktır. Efendim ‘Hakim böyle olursa şöyle olursa...’ Hakim, hukukun üstünlüğü ve vicdani kanaatine göre karar verirse gerçek anlamda hakimdir, benim başımın üzerinde yeri vardır. Başörtüsü takar takmaz, başka bir şey yapar yapmaz o ayrı bir şey, o onun özel yaşam tarzıdır, ona benim saygı duymam lazım. Ben saygı duyarken ondan ne bekleyeceğim gerçek anlamda adalet dağıtmasını bekleyeceğim. Adalet dağıttığı süre içinde hiçbir sorunum yok. Kaldı ki bizim parti meclisinde de var, üstelik hukuk mezunu arkadaşlarımız da var parti meclisinde görev yapıyorlar. Dolayısıyla böyle bir ayrımcılığı asla kabul etmiyorum ve doğru bulmuyorum.”

AK PARTİ YAPTI, CHP AÇTI!

TURISTLERE LOKUM IKRAMI Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni yılın ilk cuma namazını Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nde kıldıktan sonra Sultanahmet’te bulunan esnafı ziyaret etti. Burada bir süre dinlenen Erdoğan, dükkana giren turistlere lokum ikramında da bulundu. dikkat ederiz ve hayırlısıyla daha olumlu neticeler alırız.”

BU ÇAĞDA YAŞAMIYOR! CHP’li Fikri Sağlar’ın başörtüsü konusundaki çirkin sözleri de sorulan Erdoğan, şöyle konuştu: “Bu zat, artık bu çağda yaşamıyor. Çok gerilerde kaldı. Bu ne yazık ki CHP zihniyetinin faşizan anlayışının geçmişte olduğu gibi bugüne yansımasıdır. Başörtülü kızlarımız yıllarca üniversitelerin kapılarından çevrildi. Eğer tarlada çiftçi olursan başörtü meşrudur. Ama bir üniversitede olursan yasaktır.

Böyle bir mantık wvardı. Bunlara sorduğun zaman inanç ve fikir özgürlüğünden bahsediyor. Nasıl bir inanç, fikir özgürlüğü bu? Bırakın artık bu işleri.

BAŞÖRTÜ DÜŞMANI BELLİ Öyle kalkıp da Bay Kemal yanına iki tane başörtülü alıp, bununla milleti aldatma sürecini de bir kenara bıraksın. Geçin o işleri. Yanına iki tane değil 20 tane başörtülü koysan artık senin kim olduğunu, ne olduğunu gayet iyi biliyorlar. İnsanların başörtüsüyle uğraşmanın anlamı yok. Burada da hakim, savcı, polis bu ülkenin her

kurumunda bunları görecekler.

Daha çok şeyler görecekler. Bugün parlamentoda başörtülü bayanlarımız var. Bay Fikri, görüyor musun bunları? Bak buralara kadar gelindi. Ama sen çağın dışında kaldın.” İŞLERİ TACIZ, HIRSIZLIK CHP’li bir milletvekilinin öldürülen üniversiteli Pınar Gültekin’in babasını arayarak davadan vazgeçirmesine Kılıçdaroğlu’nun sessiz kalması da zorulan Erdoğan, “Sayın Kemal niçin acaba bunu cevapsız bıraktı? Bunu anlamanız lazım. Taciz, tecavüz, hırsızlık var. Artık CHP’nin nerden nereye geldiği çok açık net ortada. Şimdi en güzel dersi 2023’te sandıkta benim milletim bunlara verecektir diye inanıyorum” dedi.

AYASOFYA TAÇLI YILDIZDIR Erdoğan, Sözcü gazetesinin “2020’de hatırlanmak istenmeyen, felaket ve gözyaşı” olarak nitelediği olaylar arasına Ayasofya’nın ibadete açılmasını eklemesine ilişkin, “Ben Sözcü gazetesini okumuyorum. Kimse de buna para verip almasın. Ayasofya 2020’nin adeta taçlı yıldızıdır” dedi.

Açılışı kısıtlama gününe denk getirdi AK Parti döneminde atılan Eminönü-Alibeyköy Tramvayı’nın CibaliT emeli Alibeyköy Cep Otogarı arasındaki ilk kısmı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun katıldığı törenle hizmete girdi. Törenin sokak kısıtlamasının uygulandığı yılbaşı gününe denk getirilmesi akıllarda soru işaretleri bırakırken, açılışta sosyal mesafe kurallarına uyulmadığı gözlendi. Buradaki konuşmasında Zeytinburnu’ndaki gökdelenleri kasdeden Kılıçdaroğlu, “İBB Başkanım, İstanbul’un bağrına saplanan o ihanet hançerini çekip çıkartmak istiyor.

Hükümetten şunu bekliyorum; lütfen belediye başkanlarımıza hiçbir engel çıkarmayın” ifadesini kullandı.

: DISCOVER MORE ISTANBUL WITH THE AIRLINE THAT FLIES TO MORE COUNTRIES THAN ANY OTHER

TURKEY

TURKISHAIRLINES.COM

T

TURKEY Cumhur and Hüsniye en Sağıroğlu tend their gard in e outside their hous l, Silivri district, in Istanbu .

21 Turkey, Jan. 3, 20

rkısh NEWS PRESS

5 January 2021

11

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

IBRAHIM KALIN @ikalin1

A fractured world order

T SUMMER RESIDENCES TURN INTO WINTER ABODES AMID VIRUS OUTBREAK IN TURKEY

S

pending the summer in a house with a courtyard, a view of the sea or in the lush countryside is the dream of millions confined to the hubbub of big city life. With the coronavirus pandemic taking its toll on Turkey, summer residences offer a perfect getaway to escape the crowds in cities. Many popular resort towns, which have been almost deserted during the winter, have seen an unprecedented boom in population with people reluctant to return home.

Silivri, a far-flung district of Istanbul better known as one of the rare agricultural hubs of this city of industry and finance, is one of those popular spots. Dotted with summer homes and with its proximity to central, more populated areas of Is-

tanbul where summer house owners reside, the district welcomes winter with a crowded population. Instead of a shorter commute to work, residents opt for a longer travel time, rather than risking themselves amid the crowds of Istanbul.

Yaşar Köse, the headman of Beyciler, a village some 32 kilometers (20 miles) away from central Silivri, said the population has swelled during the pandemic.

“Most people are commuters. Their children, extended families permanently stay here. As schools were closed, more people came to live here,” he told Anadolu Agency (AA) on Sunday.

Mazlum Güçlü, headman of Gümüşyaka, one of the most popular summer residence destinations in Silivri, says

school closures made more people extend their stay in the district. “People only leave for their homes in Istanbul for work or some chores and return in the evening.

Our population is normally some 9,000 people, but it is now around 20,000,” he said.

Cumhur Sağıroğlu is one of the thousands of people who took shelter in Silivri, at his summer home. He arrived in May and has yet to return to his home in Esenyurt district on the city’s European side. Sağıroğlu stays in Silivri with his wife and grandchildren and spends his days tending the small garden in front of his house. “Many people in my neighborhood in Esenyurt were infected with COVID-19, so I decided to stay here,” he said.

Vaccine expectations, caution over mutation

T

urkey counts down to mass inoculation against COVID-19 pandemic, and a top expert says they expect at least six months of protection with the vaccine while concerns linger over a mutation of the virus now reported in the country. The first shipment of an inactive vaccine against the coronavirus arrived from China last week. This landmark move will be followed by the inoculation of millions against COVID-19, the disease caused by the virus, in about two weeks, after final approval of the vaccine. As Turkey braces for curbing the infections, associate professor Afşin Emre Kayıpmaz, a member of Health Ministry’s Coronavirus Scientific Advisory Board, says the vaccine might provide protection for at least six months.

Turkey seeks millions in damages from FETÖ’s putschists over 2016 coup bid n Many among them will spend the rest of their life behind bars but legal woes continue for putschists involved in the Gülenist Terror Group’s (FETÖ) July 15, 2016 coup attempt. Lawsuits seeking around TL 127 million (around $17 million) for losses the putschists caused are expected to wrap up this year. Along with murders of civilians, fellow soldiers and others, the criminals were responsible for extensive damage to property.

Lawsuits were filed in the cities of Ankara, Istanbul, Izmir, Konya, Muğla, Malatya and Şırnak, following the coup attempt that killed 251 people and injured nearly 2,200 others. The defendants, already convicted and sentenced to aggravated life imprisonment and lesser prison terms will be mandated to pay for the damage they’ve done to state properties, from fighter jets to armored vehicles of the army they seized to carry out the attempt.

he existing world order seems fractured at its seams again. It is an order undermined by its own failures and excesses. While the Westphalian order of nation-states remains to be the backbone of the current global order, other factors such as non-state actors, international law and transnational companies are increasingly gaining prominence. How we manage the uneasy relationship among this panoply of players will determine the future of world order.

The major failures of the current international order make up a disturbing list of pressing issues: the growing gap between the rich and the poor, energy wars, domestic and international terrorism, unfettered capitalism, oppression, war, occupation, refugees, human trafficking, drug cartels, et cetera.

Each of these problems blur any neat distinctions between what is domestic and what is global. Like a big ocean wave, globalization brings both power and destruction to the shores it reaches. The current world order is propelled by four main players and moves in four main directions.

The first is the traditional business of conventional nation-states whereby states defend their national interest while respecting others.

The second direction is shaped by the major powers of the world.

Here we have one superpower, i.e., the United States, and several major powers, i.e., China, Russia, India, Germany and others. Much of the business conducted among great powers is predicated upon keeping a reasonable balance of power. But in cases where this principle fails, we face crises and wars. A good example of this is the current tensions between Russia and the West.

Russia’s aggressive policy on Syria, Ukraine and energy, among others, is a response to what Russia perceives to be a tilting of the power equilibrium toward the West. In and of itself, the Ukraine crisis can be resolved without much sweat. But the larger issues involved turn it into a prolonged conflict and a proxy war.

In the Arabian Gulf, the crisis in Yemen is also possible to resolve. But the balance of power in the Middle East shifting toward the Iranianbacked groups in Syria, Iraq, Yemen, Lebanon and Bahrain make each of these conflicts rather intractable. The Saudi-led operation in Yemen is as much directed at pushing the Houthis back and restoring the country’s elected President Hadi as it is pushing Iran back to a reasonable sphere of influence in the region.

The third element is the field of non-state actors that challenge traditional nation-states based on the Westphalian system of sovereign states. In much of Africa, the Middle East, India-Pakistan realm and Latin America, non-state actors shape political agenda. The militia groups in Syria, Iraq and Lebanon, Houthis in Yemen and such terrorist organizations as al-Qaida, ISIS, al-Shabab, Boko Haram pose serious political and

security challenges to all stakeholders. As I have written before, failed and weak states compound these problems as they allow non-state actors to take charge in places where there is no public order.

Finally, we have the increasingly multifaceted field of social media, international and transnational organizations, human rights groups, international law and global networks of political activists that challenge the policies of big and small nation states and transnational corporations. Much of their work has been a force of good in helping the oppressed, resisting occupation, rejecting war, helping the refugees, protecting the environment, et cetera. But there are also instances where the major powers have used them to advocate their own agenda in the developing world. The Westphalian system of international order, established in 1648 after the bloody 30 years of wars among European nations, was based on two simple yet important principles: that the sovereign nations of Europe would refrain from interfering in each other’s internal affairs and that a generally accepted equilibrium of power would keep the excessive ambitions of states in check. In theory, this is a fairly reasonable order whereby nationstates as the building blocks of the international order act in a world of multiple players and thus respect each other. This is not so much idealism or romanticism but a simple fact of the world in which we live.But reality trumps ideas. The European nations had paid a high price and were forced to establish the Westphalian equilibrium of power. Despite the bitter lessons of history, however, they mostly failed to abide by it since the 17th century. The two world wars, which were in fact mostly European and Russian wars, and all the wars before and after them underscore the fragile nature of the Westphalian order. Yet, the emergence of a multipolar world with powerful new actors has not produced an alternative global order. The European Union can be seen as a model that goes beyond the Westphalian order through its notion of shared sovereignty. But you ask any European about this and you will get 10 different answers. And each answer would most likely end up with a sort of defense for a particular member in the EU. In the final analysis, the current world order based on the Westphalian model is fractured at multiple levels.

The questions of power, justice and legitimacy remain at the core of the main crises. Since there is never a universal world order that can regulate every single issue in the world, we need to develop new strategies of shared responsibility to respond to the urgent problems of the world. A fair balance of power, as difficult as it is to achieve, can mitigate unnecessary conflicts and confrontations.

Otherwise, all players, small and big, state and non-state, are bound to lose in an increasingly chaotic and uncertain world. > Source: Daily Sabah/Apr 07, 2015

12

5 January 2021

T

rkısh NEWS PRESS

TECHNOLOGY

Make haste: Top 10 most anticipated games of 2021

T

his past year was interesting, conflicting and stressful. Even though the pandemic took its toll on our happiness, games were once again the safe haven we found peace in - for some of us, at least. Nevertheless, when we look back at last year, we can see that it was the definitive year for remasters and remakes if we don’t count the deeply problematic release of CD Projekt Red’s Cyberpunk 2077, which was inherently a true masterpiece, however severely it was shrouded in bugs and glitches. The next year also has some interesting titles to offer -if, hopefully, none of them get delayed.

DEATHLOOP

An intriguing, time-twisting title is to be published by Arkane Studios, which is well-known for its Dishonored series. Deathloop will feature a unique, steampunk-like art style that some have likened to the famous Fallout series of Bethesda, which also publishes this game. If you wonder how the mechanics will feel in a game, even though they will feel vastly different from a story-driven game like Deathloop, make sure to check out Quantum League on Steam. Even though it is a multiplayer game aiming to be a mainstream e-sport, it is entirely based on time mechanics and is also a very fun experience.

FAR CRY 6

The Far Cry series has been held dear by Turkish gamers, as the original game in the series was based on the CryEngine developed by CryTek, a German company founded by the Yerli brothers who are of Turkish ancestry.

After the series’s acquisition by Ubisoft, Far Cry has had some ups and downs.

Nevertheless, especially in the latest entries within the franchise, gamers were increasingly frustrated with the typical Ubisoft taste which is widely criticized for being repetitive. Judging from the recent success of Assassin’s Creed: Valhalla, which initially had numerous bugs and glitches that were swiftly resolved, it may be safe to say that the French game developer has learned some lessons. The game’s protagonist will be a resistance soldier fighting against a tyrant reigning over a fictional Caribbean island. As we have observed in Watch Dogs: Legion, the company is nearly certain to push some political narrative in the game too. Even so, Far Cry 6 will be a strong contender this year.

GOD OF WAR: RAGNAROK After the immensely successful reboot of 2018, the next God of War is on the

anity yet it m u h r fo s u , astro 2020 was dis veral great games. 2021 h se brought fort as some more in store... thankfully, h

horizon too. Even though I’m highly doubtful that it will be released this year, the official statement is that it won’t be delayed and is coming to PlayStation 5 this year. As a longtime fan of the franchise since its PS2 and PSP days, I am incredibly excited for this game, especially considering that it will use the perfect mechanics introduced by the PS4 release, and will also take advantage of next-gen technical capabilities. But once again, I would like to underline that Ragnarok is a triple-A title, and I’m nearly sure it will be delayed. But who knows? All we need is some patience at this point.

HALO: INFINITE

I know how much of a disappointment it was for us gamers when we saw the disturbing glitches and bugs in the first gameplay videos of Halo: Infinite. But as we have experienced in Cyberpunk: 2077, it will be much better for Microsoft to publish the game when it is really, really ready. And while you wait, I strongly recommend you check out the Master Chief Collection in the meantime, which is included in your Game Pass subscription.

If all those problems we saw in the videos are resolved, I am sure we are in for a real treat with Halo: Infinite.

HOGWARTS LEGACY

What a time to be alive: a Harry Potter game without Harry himself.

Nevertheless, this promising openworld adventure game taking place in the wizarding world universe created by J.K. Rowling, judging from the trailers, looks to be totally stunning. Developed

by Avalanche Studios, Hogwarts Legacy will immerse us into its role-playing mechanics where we will live the story of our own character as they learn magic at Hogwarts during the 19th century.

GOTHAM KNIGHTS

This is another game lacking its main protagonist but is set in the same universe as its original hero lives.

Batman games have traditionally been regarded highly, especially the Arkham series, and I hope Gotham Knights will be no different.

All the familiar faces will be in the game - Batgirl, Robin, Red Hood, Nightwing - but in its own fictional timeline, Batman is reportedly dead.

The game will be released for nearly all platforms, including last-gen and currentgen consoles, and will also feature a twoplayer co-op.

OVERWATCH 2

The sequel of the only multiplayer game I play regularly, Blizzard’s masterpiece will look and feel even better in the second iteration. The best thing is that OW 2 will also feature a story mode in which we will play co-op with our friends or people from the internet.

Reports suggest that the original game will continue to live alongside the next version, and the gamers using both versions will be able to compete against each other in multiplayer mode.

RATCHET AND CLANK: RIFT APART

I was a little late to the party with the PS4 and the game that made me feel obligated to buy the console was Insomniac’s 2018 masterpiece SpiderMan. And this, yet another Insomniac game, will most likely be the reason I buy the PS5. I have been a longtime fan of the R&C series since its original game published on PS2, which I played extensively, and I am extremely excited for Rift Apart. Its gorgeous art style, never-ending action that puts the brain in overdrive, the overly cute protagonists and the universe-changing mechanics made possible by the PS5’s state-of-theart NVMe SSD architecture make me crave it more. This game makes for a very reasonable reason to buy the PS5, even if you are only going to play it and won’t even touch anything else.

HORIZON: FORBIDDEN WEST

After the critically acclaimed Horizon: Zero Dawn, which was initially a PS exclusive but later published on PC too, Guerilla Games prepares to dazzle the franchise’s fans all over again.

The original release took place in a post-apocalyptic universe invaded by mysterious animalistic robots. The series’s protagonist Aloy, a warrior woman who pursues her mother but ends up learning why the world she knows is ravaged by futuristic robotic animals, will set sail on the next phase of her adventure. The game is expected to be released late this year.

LEGEND OF ZELDA: BREATH OF THE WILD 2

Another franchise that constitutes a reason on its own to buy a console: The Nintendo Switch masterpiece’s sequel is set to be published sometime this year, and I’m very sure that no fan of the long-running series, which dates back decades to the Nintendo Entertainment System (NES) era, will want to miss this potential must-play.

The action role-playing game will be released in 2021, if it does not get delayed, and will be a direct sequel to the original 2017 game.

.

EKONOMI

LIK AB SONRASI AYDIN

T

rkısh NEWS PRESS

5 Ocak 2021

Türkiye ile İngiltere arasında

ÇALIŞANIN DÜNYASI

MURAT ÖZDAMAR

Serbest Ticaret Anlaşması

T

ürkiye ile Birleşik Krallık arasında Serbest Ticaret Anlaşması (STA), Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ve Birleşik Krallık Uluslararası Ticaret Bakanı Liz Truss’ın video konferans yöntemiyle katıldığı törenle imzalandı. Pekcan, İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılmasıyla iki ülke arasındaki ticaret rejiminin yeniden belirlenmesi ihtiyacı doğduğuna dikkati çekerek, imzalanan anlaşmayla ülkeler arasında ikili bazda bir tercihli ticaret rejiminin tesis edileceğini belirtti.

BELIRSIZLIK BİTTİ Pekcan, şöyle devam etti: “Türkiye olarak temel amacımız, AB ile Gümrük Birliği’nden kaynaklı ticari ilişkilerimize de halel getirmeden, İngiltere ile arzu ettiğimiz bir ticaret anlaşmasını imzalamak idi.

13

Sorularınız için: info@turkishnewspress.com.au

Çocuğu ölen anne ve babaya maaş bağlanır

İngiltere adına Ankara Büyükelçisi Dominick Chilcott’un katıldığı tören, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ile İngiltere Uluslararası Ticaret Bakanı Liz Truss’ın (sağda) canlı katılımıyla gerçekleştirildi.

Amacımıza ulaşmış bulunuyoruz. Anlaşmanın imzalanmasıyla İngiltere ile aramızdaki ticarette bir belirsizlik kalmayacaktır.

Anlaşma 1 Ocak 2021 itibarıyla yürürlüğe giriyor.

2.4 MİLYAR AVANTAJ Anlaşma olmasaydı, İngiltere’ye yaptığımız ihracatın yüzde 75’i vergi yükü ile karşı karşıya kalacak,

yaklaşık 2,4 milyar dolara varan bir zararımız olacaktı. Bu risk an itibarıyla ortadan kalkmıştır.

YÜRÜRLÜĞE GİRDİ Liz Truss da, “Türkiye ile iş birliğine yeni sayfa açtık. Türkiye’nin dinamizmi ve bizim de global hizmet sağlayıcısı olduğumuz düşünüldüğünde bu anlaşma çok önemli olacaktır” dedi.

5

510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun yürürlüğe girdiği 1 Ekim 2008 tarihinden önce yürürlükte olan sigorta kanunlarına yani SSK, Bağ-Kur, Tarım SSK ve Tarım Bağ-Kur Kanunlarına göre çocuğu vefat eden anne ve babalara aylık bağlanma şartları oldukça ağırdı.

Ayrıca bu ölüm aylığı bağlama şartları da ölüm tarihlerine göre ve sigortalılık statülerine göre de değişkendi. Bir standart birliği yoktu.

Bir anlamda çocuğu vefat etmiş anne ve babaya aylık bağlanma şartları çok ağırdı. Örneğin; ölenin eş ve çocuğuna aylık bağlandıktan sonra artan bir hisse kalmamışsa anne ve babaya aylık bağlanmaz, daha sonra dul eş veya çocuklar aylıktan çıksa ve artan hisse oluşsa bile anne ve babaya aylık bağlanamazdı.

Bunun dışında 6.8.2003 tarihinden önce ölen SSK sigortalısının, ölümden önce sağlığında anne ve babasının geçimini sağlamadığı tespit edilirse anne ve babasına aylık bağlanmazdı. Bir başka aleyhte uygulama ise anne ve babaya hem iş kazası geliri hem de ölüm gelirinin bağlanmaması idi. Örneğin; iş kazası sonucu ölen çocuğun ölümü sonrası artan hisse bulunsa, anne ve babanın geçimi ölen çocuk tarafından sağlansa dahi anne ve babaya sadece iş kazası maaşı bağlanır ancak hiçbir şekilde ölüm maaşı ödenmezdi. Bunun dışında anne ve babanın kısmi süreli veya tam süreli sigortalı çalışması bulunsa ölen çocuğundan dolayı aylık bağlanmazdı. Aylık bağlanmış ise sigortalı çalışınca bağlanan aylık kesilirdi. İşte bu ağır sayılabilecek ölüm aylığı bağlanma şartları nedeniyle ölüm tarihi ve sigorta statüsüne bağlı olarak ölen çocuğundan hiç aylık alamayan veya sadece bir aylık alan ya da iki aylık alan veyahut bir aylık

bir de iş kazası maaşı alan dört farklı anne ve baba kombinasyonuna rastlanırdı. İşte bu adalete uygun olmayan uygulamaya SGK son verdi.

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde bir değişiklik yapıldı ve buna bağlı olarak SGK Emeklilik Genelgesiyle uygulama değişikliğine gitti. Çocuğu vefat eden annenin ve babanın aşağıda açıkladığımız şartları sağlaması halinde çocuğundan ölüm aylığı bağlanabilecek. İki çocuğu ölen anne ve babaya iki ölüm aylığı veya bir ölüm aylığı bir de iş kazası geliri bağlanması mümkün olacak.

Yeni uygulamaya göre sigorta statüsü ister SSK olsun ister Bağ-Kur olsun ölüm tarihine bakılmayacak. Çocuğu vefat eden anne ve babaya, ölüm aylığı bağlanması için üç şart aranacak.

Anne ve babaya aylık bağlanması için aranan ilk şart ölenin eş ve çocuklarına aylık bağlandıktan sonra artan bir hissenin olmasıdır. Ancak anne ve baba 65 yaşın üstünde ise hisse şartı aranmayıp aylık bağlanacak. İkinci şart ise çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere anne veya babanın kendi sigortasına bağlı bir emekli maaşının bulunmamasıdır. Anne ve babadan birisi bu şartı sağlıyorsa şartı sağlayana aylık bağlanacak. Ölen çocuktan anne ve babaya aylık bağlanabilmesi için aranan en son şart ise her türlü kazançtan elde ettiği gelirinin asgari geçim indirimi hariç asgari ücretin net tutarından yani 2020 yılı için 2.107 TL tutardan daha az olmasıdır. Yani anne veya baba sağ ise anne ve babanın toplam geliri 4.214 TL tutardan az anne ve babaya aylık bağlanması mümkün olacak.

Anne ve babaya ölüm aylığı bağlanmasında sigortalı çalışmamak şartı bulunmadığı için bu üç şartı sağlayan anne ve baba sigortalı çalışsa bile ölüm aylığı alabilir.

Staj sigortası başlangıç sayılmaz

MUSIAD Sydney started new shared resources Program very cost effective of running Virtual office.

If you are interested please call us on 1300 360 576 or email secretary-general@musiadsydney.com

SORU: Sigorta başlangıcım ticaret lisesinde öğrenci iken 1988’de başladı.

Daha sonra askere gittim ve askerlik dönüşü 1.7.1993 tarihinde bir fabrikada işçi olarak çalışmaya başladım.

Sigorta başlangıcım hangi tarih olacak. Staj dönemine borçlanma yapma imkanım var mı. Askerlik borçlanması yapmamın faydası olur mu? > Ahmet Y. CEVAP: Teknik ve mesleki eğitim gören öğrenciler zorunlu staja tabi tutulurlar.

Bu dönemde öğrenim görülen okul tarafından staj sigorta primi yatırılır. Bu prim sadece iş kazası ve hastalık yönüyle işçiye sosyal sigorta koruması

sağlar. Uzun vadeli sigorta dediğimiz emeklilik primi staj sigortasının içinde yer almaz. Bu nedenle staj sigorta başlangıcı emeklilik açısından başlangıç olarak alınmaz.

Kanuna göre staj sigortası başlangıç sayılmadığı gibi staj dönemi için borçlanma imkanı da bulunmuyor. Mevcut sigorta girişine göre 5675 gün primle 54 yaşında emekli olabilirsiniz.

Ancak askerliği emeklilik primi yattığı tarihten önce yaptığınız için en az 220 gün askerlik borçlanması ödemeniz halinde sigorta başlangıcınız 24.11.1992 tarihi öncesine geleceğinden 5600 gün primle 53 yaşında emekli olmanız mümkün olacak.

INDIRIMLI FIYATLARIMIZ 5 OCAK - 12 OCAK 2021 TARIHLERI ARASI GEÇERLIDIR $ 29.99 Ariel Çamaşır Deterjanı (10 kg)

$ 4.99 Onar Gemlik Sofralık Siyah Zeytin (700 gr)

$ 6.99 Osso Osmanlı Kahvesi (200 gr)

$ 9.99 $ 2.99 Sahara Natural Yoğurt (2 kg)

$ 2.99 Tamek Domates Salçası (700 gr)

$ 6.99 Sultan Sucuk Mild ( 380 gr)

Sütat Çiftlik Peyniri (800 gr)

$ 1.99 Ülker Halley Çikolatalı (10’lu)

$ 22.99 Olive Oils Land Zeytin Yağı ( 4 lt)

www.facebook.com/gimasupermarket

31-35 Queen St, Auburn NSW Ph: 02 9749 4588 Fax: 02 9749 4599

REPORTAGE Editor: Elif Sele

T

rkısh NEWS PRESS

5 January 2021

Elif_sele@hotmail.com

Baturhan Kaynak’s

business journey B

‘B.K. Wolfe is a men’s suit store that offers a personalised experienced alongside expert knowledge with a modern touch in Melbourne, Essendon. Clothing options range from Formal to Smart casual with countless options to choose from at affordable prices - the B.K. Wolfe team strives to ensure all-ready-made suits purchased fit perfectly to each individual by including tailoring to its services- at no extra cost.’ - Baturhan Kaynak.

aturhan Kaynak, the founder of B.K Wolfe, is a 22-year-old who comes from a Turkish background. He started his journey by studying a double degree in Civil and Infrastructure Engineering (Honours)/Business.

Three years into studying, Baturhan had stepped foot into the business life and opened his men’s formal suit store. A few months after opening his men’s suit store, he opened up his alteration store in Essendon.

Baturhan’s dream has always been getting into business and growing in the field. After graduating from high school, he applied to a men’s suit company.

Working in that field had allowed him to grow knowledge with how business works, customer expectations and general business expectations.

Baturhan believes that his most prominent supporters and the people who motivate him

are his family and friends. Their support has allowed him to believe in himself and empower him to be where he is now.

Baturhan is very honoured and humbled to say that he has been part of a strong community from a very young age, he believes that being part of the community projects and events also supports him. He trusts that ‘the community does not need you; you need the community’. The community has been a fantastic support for him, and he is very grateful for every support he has and is continuously receiving.

Covid-19 pandemic impacted the world unexpectedly and has effected many businesses.

During the first wave of the pandemic, Baturhan had to shut both his businesses. This was a distressing time for him because he had opened his business

newly and had hired full-time staff. In the meantime, of the first lockdown, he had come up with the idea to make masks.

He believed it was worth trying, and during that time wearing a mask was not mandatory. Having negative feedback during this time, implying that Baturhan was attempting to take advantage of the situation was a demotivation for him, he was doing the best he can to keep his business up and running and pay his staff without letting them down.

When the second wave hit, the Premier of Victoria had first announced that he recommends the use of masks. During this announcement, Baturhan’s masks sales had increased by a large amount. A few days after the second announcement of masks, wearing the mask had become mandatory was announced. Being

local manufacture, Baturhan was able to keep up with the sales of the masks. His website was up and running, he had hired new staff and worked day and night to supply Victorians with locally manufactured masks. The mask project had allowed his business to make up for the loss from the first and second wave, and be the most profited time of his business.

From Baturhan’s experience of opening and advertising his own business, he believes that social media plays a significant role. For his alteration store, he believes that Google is the best platform that promotes and reaches out to him and for his suit store, Instagram is the best advertising support. Baturhan’s future goals are to experience various businesses, due to his young age he believes he can test try multiple businesses to find the perfect one that he fits into. Baturhan’s main goal is to be able to financially to support his family until his last strength.

As a community, we are grateful to have business owners like Baturhan whose priority is providing the best service for his customers, and as the Turkish News-Press family, we would like to thank Baturhan Kaynak for taking the time to do this interview with us and wish him the best in his future accomplishments.

15

RUH SAĞLIĞINIZI KORUMA n Koronavirüs herkesi etkiliyor.

Avustralya’daki ve dünyanın dört bir tarafındaki insanları etkiledi.

Dünyanın tüm ülkelerinde her türlü kültür ve geçmişe sahip insanlar virüsün yayılmasını durdurmaya ve toplumlarını güvende tutmaya yardımcı olmak için gündelik yaşamlarında değişiklik yaptılar. n Koronavirüsün etkileri çoğumuzun kendisini endişeli, stresli ya da yalnız hissetmesine yol açtı. Memleketinizdeki aile ve arkadaşlarınız hakkında da endişeleniyor olabilirsiniz. Bu zor zamanlarda ruh sağlığımızı ve fiziksel sağlığımızı korumamız hepimiz için önem arz ediyor. n Kendinizin ya da başkalarının ruh halinde ve duygularında bazı değişiklikler fark etmiş olabilirsiniz, örneğin: l Stresli ya da endişeli hissetme. l Morali bozuk, üzgün ya da kendiniz değilmiş gibi hissetme. l Uykuya dalmakta veya uykuyu sürdürme zorluk çekme. l Kilonuzda ya da iştahınızda değişiklik. l Bunalmışlık hissi ya da gündelik hayatın zor gelmeye başlaması. n Bazıları ruh sağlığı sorunlu damgasını yememek için duyguları hakkında başkalarıyla konuşmaktan çekinebilir.

Gerçek şu ki bu duygular yaygındır ve toplumdaki birçok kişi de bunları yaşıyor. n Güvendiğiniz kişilerle görüşün ve onlarla konuşun. Aile ve arkadaşlarınızla telefon, görüntülü görüşme ya da sosyal medya aracılığıyla irtibatı sürdürmek ruh sağlığınız açısından faydalı olabilir.

Duygularınızı onlarla paylaşın ve onları da sizinle paylaşmaya davet edin.

n Sağlığınızı korumak ruhunuzun ve bedeninizin faydasınadır. Mümkün olduğunca bir rutini korumaya çalışın. Dışarıda yürüyüşe çıkarak, parkta gerilme hareketleri veya evde egzersiz yaparak aktif kalın.

Doğru uyku alışkanlıkları edinin, meyve-sebze gibi sağlıklı gıdalar tüketin ve şeker içeriği yüksek atıştırmalıklardan ve içeceklerden sakının!

YARDIM ALABILIRSINIZ n Şu an hayatın ekstra zorluklarıyla baş etmek için desteğe ihtiyacınız olduğunu ya da hayatta zorlandığınızı düşünüyorsanız yardım istemenizde hiçbir sorun yoktur. Şahsi ihtiyaçlarınız ve atabileceğiniz adımlar hakkında ailenizden birisiyle, bir arkadaşınızla, aile hekiminizle (GP) ya da güvendiğiniz bir sağlık görevlisiyle konuşun. n 1800 512 348 numaralı telefondan Koronavirüs Ruh Sağlığı Destek Hizmetini arayarak istediğiniz zaman bir danışmanla ücretsiz olarak konuşabilirsiniz. Ücretsiz ve kişiye

özel bir tercüman için 131 450’yi arayın ve ihtiyaç duyduğunuz dili söyleyin. Ardından, tercümandan Koronavirüs Ruh Sağlığı Destek Hizmetini bağlamasını isteyebilirsiniz. n Birisiyle yüz yüze konuşurken herkesin kendini rahat hissetmemesi normaldir. Faydalı bilgiler barındıran internet siteleri bulabilir, becerilerinizi geliştirmek ve ilerlemenizi izlemek için uygulama ve programlar kullanabilir, çevrimiçi forumlarda hikaye ve deneyimlerinizi paylaşabilir ya da telefon, internet sohbeti/kısa mesaj ve e-posta hizmetleri aracılığıyla bir uzmanla konuşabilirsiniz. n Bilgi ve öneriler almak ve güvenilir ve ücretsiz Avustralya içi telefon ve internet aracılığıyla ruh sağlığı hizmetleri ve desteklerine ulaşmak için Head to Health internet sitesini (headtohealth.gov.au) ziyaret edebilirsiniz. Bu site kendi dilinizde bilgi ve kaynaklara bağlantılar da içermektedir.

T

WORLD

rkısh NEWS PRESS

5 January 2021

17

TARIH & EDEBIYAT

SINEM TASLAK sinem.taslak@gmail.com

The Trojan Horse Built: 4 January 1974 he tale of the Trojan Horse is one of the most frequently told stories from the mythical Trojan War. It tells about the trick employed by the Greeks who were tired of besieging Troy for a decade. Cunning Odysseus, the legendary king of Ithaca, suggested building an enormous wooden horse. When the construction was ready, the elite of warriors hid inside, while the remaining Greeks pretended to sail away, bored of the war. The jubilant Trojans wheeled the horse into the city and started the celebrations. Undercover of the night, the Greeks sneaked out of the horse, opened the gates of Troy, and the Greek army entered the city, destroyed it, and killed its inhabitants.

The fundamental question arises after hearing the tale of the Trojan horse: why would the Greeks build a model of this animal and not another? There are many interpretations of the story. The most straightforward explanation is that the horse was the emblem of Troy, so the Trojans willingly accepted such a gift.

Another speculation states that the horse was a battering ram, such as used at the time by the armies. These devices were covered with wet horse hides to protect them from fire. The horse could also be a ship with the hidden warriors, as ships were called sea-horses, for instance in the Odyssey.

Finally, a more complicated theory states that the Trojan Horse did not exist in any material form but was a metaphor for an earthquake that destroyed the walls of Troy, letting the Greeks inside. This speculation is supported by the fact that Poseidon was not only the god of the seas but of earthquakes and horses too.

The modern wooden replica of the Trojan Horse was created in 1975 by the Turkish architect İzzet Senemoğlu.

It is possible to get inside the horse and climb up to its two levels. There are windows on both of them, offering an overview of the site. The model of the Trojan Horse, 12.5 meters high, was built of 25 cubic meters of pinewood, brought from the Kaz Mountain. This mountain, in ancient times known as Mount Ida, is situated some 50 km to the southeast of Troy. It was the setting of several important episodes of the Trojan War. It was also the place where the Olympian gods sat and watched the progress

T

of the epic fight. Another model of the Trojan Horse, used in the filming of the movie “Troy” from 2004, stands on the quay in the city of Çanakkale, the main base for the tours of Troy.

Getting there: Go through the entrance to the archaeological site of Troy, situated next to the ticket office. The main sightseeing route goes straight on, but you can see

the model of the Trojan Horse standing on a square, slightly to your right. At the square, there is also a toilet, the only one at the whole site, as well as the official museum shop where you can buy souvenirs, maps, and books devoted to Troy and other archaeological sites in Turkey.

Troy of Turkey Troy is an ancient city located in the heart of nature in province Çanakkale, northwestern Turkey. Troy is one of the richest cities of ancient times. It was made famous in Homer’s epic poem, the Iliad. According to Homer’s Iliad, this is where the legendary Trojan War took place. Today, Troy is an archaeological site which is popular with travellers from all over the world. In addition to it being a Turkish national park, it is on the UNESCO World Heritage List. The modern day Turkish name for the site of Troy is Hisarlik.

The City’s Origin The site of Hisarlik has been identified as being Troy since ancient times.

Archaeological research shows that it was inhabited back then for almost 4,000 years starting around 3000 B.C. Always,

UK court rejects US extradition bid for WikiLeaks founder Julian Assange A

after one city was destroyed, a new city would be built on top of it.

The Legend of Troy The name Troy refers both to a place in the legend and a real-life archaeological site. In legend, Troy is a city that was laid siege for ten years. It was eventually conquered by a Greek army led by King Agamemnon at the Trojan War. The earliest accounts of this war come from Homer in his epic, Iliad. It is thought that the Trojan War have taken place near the end of the Bronze Age which is around or before 1200 B.C. It took place around the time when a civilization, that is now called Mycenaean, flourished in Greece. The Mycenaean built great palaces and developed a system of writing. The reason behind this Trojan War was, according to Homer’s Iliad, the abduction of Helen, a queen from Sparta. The abduction of Helen was done by Paris, the son of Troy’s King Priam. > Sources: https://www.memphistours.com/Turkey/Turkey-Travel-Guide/Top-Destinations-Turkey/wiki/Troy; https://turkisharchaeonews.net/object/trojan-horse-troy

HAFTANIN KELIMESI

Berâat-i istihlâl n (Divan edebiyatı terimi / Söz sanatı terimi) Bir yazıya başlarken konunun ne olacağına işaret eden ilk sözler ki buna “iptida” veya “hüsnü iptida” da denir.

Berâat “üstün olmak, üstün gelmek”, istihlâl ise “çocuğun doğduğu anda çıkardığı ses, başlamak, yeni ayın görünmesi ve yağmurun yağması” gibi anlamlara gelir. Bir terim olarak berâati istihlâl, nazım ve nesirde maksada ve muhtevaya işaret eden kelime ve deyimlerin yardımıyla konuya ilgi çekici güzel bir üslûpla başlama sanatıdır.

Bu sanata “berâat-i matla”, “hüsn-i ibtidâ”, “hüsn-i iftitâh” gibi isimler de verilir. Maksada işaret eden kelime ve deyimlerin nazım ve nesrin ortasında yer almasına ise “telmih” denir. Berâati istihlâlde bir münasebet bularak maksada geçmeye tehallus, herhangi bir münasebet düşürülmeden yapılan geçişe ise “iktidâb” adı verilir. > Kaynak: https://islamansiklopedisi. org.tr/beraat-i-istihlal; https://www.nedirnedemek.com/ beraati-istihlal-ne-demek

HAFTANIN ŞİİRİ

Umuş “Bütün iyi kitapların sonunda bütün gündüzlerin, bütün gecelerin sonunda meltemi senden esen soluğu sende olan, yeni bir başlangıç vardır…” > Kaynak: Edip Cansever

British judge ruled Monday that WikiLeaks founder Julian Assange should not be extradited to the U.S. to face espionage charges over the site’s publication of classified American military documents a decade ago. District Judge Vanessa Baraitser made the ruling at London’s Central Criminal Court, following a three-week extradition hearing in the fall. U.S. prosecutors have indicted Assange on 17 espionage charges and one charge of computer misuse. The charges carry a maximum sentence of 175 years in prison. At a hearing at London’s Old Bailey, Baraitser rejected nearly all his legal team’s arguments but said she could not extradite him as there was a real risk he would commit suicide and ordered his discharge. “Faced with conditions of neartotal isolation ... I am satisfied that the procedures (outline by U.S. authorities) will not prevent Mr. Assange from finding a way to commit suicide,” she said according to remarks carried by Reuters. Lawyers for the 49-year-old Australian argued that he was acting as a journalist and is entitled to First Amendment protections of freedom of speech for publishing leaked documents that exposed U.S. military wrongdoing in Iraq and Afghanistan. In closing submissions, Assange’s legal team accused the U.S. of an “extraordinary, unprecedented and politicized” prosecution that sought to “criminalize obtaining and publishing information relating to ‘national security.’”

Israeli prosecutors bring allegations against PM Netanyahu

I

sraeli prosecutors on Sunday released an amended indictment spelling out detailed charges against Prime Minister Benjamin Netanyahu in a corruption case in which he is accused of trading favors with a powerful media mogul. Netanyahu has been charged with fraud, breach of trust and accepting bribes in three corruption cases. One of them alleges that Netanyahu promoted regulations worth hundreds of millions of dollars to the owner of the Bezeq telecom company in exchange for positive coverage on its popular Walla news site.

PAZARTESI

Bilge Başafacan Neşe Sözen Fatma Gençtürk ÇAY MOLASI

SALI

AUSTRALIA . .

SESİ T rkıye’nın

RADYOSU

CUMA

Tanyeli Serkan Uyanık

AVUSTRALYA

TANYELI’YLE BIZ BIZE

www.turkishnewspress.com.au

I CUMARTES

“Sizin Sesiniz”

Ergül Uybadın Derya Sekmen Büşra Erkan Tuğçe Uybadın

VOICE OF TURKEY WOMENS EDITION

ÇARŞAMBA

MURAT ŞIRIN

ÜMIT UYAR

MELBOURNE’IN SESİ

PERŞEMBE

MÜZIKLI DAKIKALAR

SYDNEY DIGITAL 985 & MELBOURNE 98.9 NORTH WEST FM YAYINIMIZLA . .

SIZLERLEYIZ! - Sydney’de haftanın her günü saat 17-18 arası Her gece saat 22-03:00 arası Müzikli Saatler - Melbourne’da her Çarşamba saat 17-18 arası - Yayınlarımızı aşağıdaki linklerden dünyanın her yerinden dinleyebilirsiniz.

SYDNEY: www.turkiyeninsesi.sydney MELBOURNE: www.turkiyeninsesi.melbourne - Ayrıntılı bilgi için bizi arayın: +61421890600

T

rkısh

@turkiyeninsesiradyosu

MEDIA LIMITED

Sülhan Yılmaz Gülten Akbar HAYATA DAIR

PAZAR

Cem Birben MUHABBET ZAMANI

SATURDAY0 16.00-17.0

Tuğçe Köksal, Yasin Köksal, Ahmet Kale & Azra Vejzovic

THE SOURCE

.

NOSTALJI

T

rkısh NEWS PRESS

5 Ocak 2021

19

. . N A H I H I TAR z ü y a y a m Kaybol e r e l k e l s e m tutan

u d l o ” a v u y “

Meram’da kaybolmaya yüz tutan geleneksel zanaatlar ve el sanatları, geçmişi Osmanlı’ya dayanan tarihi Gevraki Han’da, yaşları asra merdiven dayayan ustalarla zamana direniyor...

Keçe Ustası Galip Şapçıoğlu, “Mesleklerimizi bu handa yaşatmaya çalışıyoruz ama gidenlerin yeri boş kalıyor” derken, Kalay Ustası Mehmet Derviş de, “Bu han bizim yuvamız. Burası restore edilirse bu meslekler de ayakta kalmaya çalışır” şeklinde konuşuyor.

Y

üzlerce medeniyete beşiklik yapmış Konya’da kaybolmaya yüz tutan geleneksel zanaatlar ve el sanatları, geçmişi Osmanlı Dönemi’ne dayanan Gevraki Han’da zamana direniyor.

Meram ilçesinde, 1831-1903 yıllarında yaşayan Konya Müftüsü Gevraki Hacı Abdülkadir Efendi tarafından, medrese, han ve iş yerleri olarak yaptırılan mekan, zamana direnen saraçlık, keçecilik, demircilik, kalaycılık, tenekecilik gibi mesleklere ev sahipliği yapıyor.

AHİLİĞİN MERKEZİ Şükran Mahallesi’ndeki tarihi han, ahilik kültürünün de merkezleri arasında yer alıyor.

Yaşları asra merdiven dayayan, mesleklerinin son temsilcileri ustalar, bir arada çalıştıkları handa

ahilik dayanışmasıyla ayakta kalmaya çalışıyor.

ZAMANA DİRENİYOR Modern yapıların arasında kalan tek katlı, ahşap kapılı, ateş tuğlasından otantik iş yerleri, kaybolmaya yüz tutan meslekleri fotoğraflamak isteyenlerin de uğrak noktası oluyor.

Gelişen teknoloji ve sanayileşmenin etkisiyle müşterileri günden güne azalan hanın emektarları, geçimleri için az da olsa gelen küçük işlerle alın teri dökmeye devam ediyor.

GIDENİN YERI DOLMUYOR Yarım asrı aşkın süredir keçecilik yapan 82 yaşındaki Galip Şapçıoğlu, kaybolmaya yüz tutan meslekleri handa yaşatmaya çalıştıklarını ancak gidenlerin yerinin boş kaldığını söyledi.

Mesleği sürdürecek kimsenin yetişmediğine dikkati çeken Şapçıoğlu, şunları anlatıyor: “Arkamızdan gelen olmadığı için bu işler bitti. Birer birer kaybolup gidiyoruz. Seksenden fazla esnaf vardı, hepsi gitti. Buraların geleceği yok. Yıkılıp gidecek. Bizim de

zamanımız doldu zaten. Biz de kaybolup gideceğiz.”

BU HAN BIZIM YUVAMIZ Hanın kalay ustası Mehmet Derviş de, “Bu han bizim yuvamız.

Burayı yaşatmak istiyoruz ama ilerisi ne olur bilemiyoruz. Burası restore edilirse herkes mesleğine devam eder, bu meslekler de ayakta kalmaya çalışır. Biz burada çorbamızın kaynamasını istiyoruz.” dedi. Elde ettiği gelirle güçlükle geçindiğini belirten Derviş, tüm zorluklara rağmen mesleğini severek yaptığını vurguladı.

RESTORE EDİLİRSE YAŞAR Üç kuşaktır saraçlık mesleğini icra ettiklerini belirten Harun Bilici ise hanın tarihi önemine vurgu yaparak şunları dile getirdi: “Burada Gevraki Hoca varmış. O zamanın valisi, ‘çocuk okut, ilim yay, dükkan yap kiralardan da nafakanı çıkar’ diye buraları ona vakfetmiş.

Bu han bizim için de Konya için de çok önemli. Bu hanın restore edilmesi gerekiyor.”

KÖYLÜNÜN İŞİNİ YAPIYORUZ Demircilik yapan 83 yaşındaki İsmet Derman da köylülerin sanayide yaptıramadığı küçük işler için hanı tercih ettiğini dile getirdi.

Mesleğini 64 yıldır sürdürdüğünü belirten Derman, şunları kaydetti: “Burada eskiden sadece at arabası yapılırdı. At arabası ortadan kalkınca kendimize iş bulmak zorunda kaldık. Besicilere mal bağlamak için yemliklere halka yapıyoruz. Köylülerin ufak tefek kaynak işlerini, çeşitli demir işlerini yapıyoruz. Burası tarihe karışacak ama belediyemiz bu meslekler bitmesin diye bize yeni bir yer verir de ‘mesleğinizi sürdürün’ derse bize de köylüye de iyilik yapmış olur. Burada köylünün ufak işleri esnaf tarafından görülüyor. Köylü gidip sanayide, fabrikada bir pulluk bıçağı yaptıramaz.”

20

5 Ocak 2021

İlan ve kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 433 162 655

T

rkısh NEWS PRESS

..

SERI ILAN

KEBABÇIYA BAY BAYAN ELEMAN - Chipping Norton’da Kebab House’a servisten anlayan full time bay veya bayan eleman alınacaktır. Ücret dolgundur. İlgilenenler arasın...

Osman 0411 327 744

TOMMYS PIZZA AND KEBAB SHOP

FAIRFIELD BÖLGESİNDE FULL TIME SERVİSTE ÇALIŞACAK ELEMANA İHTİYAÇ VARDIR. MB.0405136360 Shop.no 02 97245544

9748 1131

SATILIK KEBAB DÜKKÂNI Şehir Merkezinde (City), ucuz kiralı, işlek işletmemiz satılıktır. İlgilenenler arasın!

0 423 525 419

Ç YASAM

T

rkısh NEWS PRESS

5 Ocak 2021

21

Mühendisin ı k ş a e y i k r ü T

Avustralya’dan köyüne

dönüp çiftlik kurdu!

Makine mühendisi Hakim Menteş’in Yalova’nın Güneyköy köyünde kurduğu çiftlikte enerji güneşten, su ise yağmurdan karşılanıyor. Eşi Selin Vatansever Menteş ile doğayla iç içe mutlu mesut yaşayan Hakim Menteş, “Evi yaparken mümkün olduğunca doğal malzemeler kullandık.

Duvar aralarındaki saman balyalarımızı bir köyden temin ettik. Sıva için bahçemizin toprağını kullandık. Çevreye zarar vermeden konfor seviyemizi en yüksekte tutarak evi yaptık” diyor.

R

üyalar ülkesi Avustralya’da 25 yıl makine mühendisi olarak görev yaptıktan sonra emekli olan ve memleketi Yalova’ya gelen Hakim Menteş, köyünde kurduğu doğa dostu çiftliğiyle örnek oluyor.

Menteş, 9 yıl önce Avustralya’dan Türkiye’ye döndü ve eşi Selin Vatansever Menteş ile Yalova’nın Güneyköy köyüne yerleşti.

LEYLEKLER GEÇIDI ÇIFTLIĞI Dedelerinden kalma araziye doğa dostu bir çiftlik kuran Menteş, buraya “Leylekler Geçidi Çiftliği” adını verdi. Seralar kurup çeşitli sebzeler üreten Menteş çiftti, bahçelerinde de meyve yetiştirmeye başladı.

Hakim Menteş, bir arkadaşının sürdürülebilir yaşam üzerine gittiği kurstan etkilendiğini ve böyle bir çiftlik kurduğunu söyledi. Bu konuda 2 yıl eğitim aldığını anlatan Menteş, şunları anlattı: TAMAMEN DOĞAL MALZEME “Birkaç arkadaşımın da doğal malzemeler kullanarak buna benzer evler yaptıklarını görünce ben de yapmak istedim. Eşim de benzer çalışma gruplarına katıldı. Biz bu işi yaparız dedik ve kararımızı verdik. Evimizin büyük camlarının güneşten fazla faydalanmak için doğu ve güneye bakmasına dikkat ettik. Evi yaparken de mümkün

olduğunca doğal malzemeler kullandık. Duvar aralarındaki saman balyalarımızı yakınımızdaki bir köyden temin ettik. Sıva için bahçemizin toprağını kullandık.

Mümkün olduğu kadar çevreye zarar vermeden konfor seviyemizi en yüksekte tutarak evi yaptık.” Çiftliğe güneş enerjisi sağlayan paneller yerleştirdiklerini belirten Menteş, şöyle devam etti:

ELEKTRİK GÜNEŞTEN “Evimizin camları dışarıdan enerjiyi alan ve içerideki enerjiyi dışarıya vermeyen özel bir kaplama ile yapıldı. Elektrikli cihazlarımızı olabilecek en yüksek verimlilikte seçtik. Çünkü bahçeye kurduğumuz panellerle enerjiyi akülere depoluyor, oradan da kullanıyoruz.

Evdeki kullanma suyumuz evin çatısından gelen yağmur sularıdır.

Evin hemen altında 25 tonluk su depomuz var. Çatıdan gelen su kaba bir filtreden geçip depoya geliyor, oradan da diğer filtrelerden geçip eve dağılıyor. 25 tonluk su bize 3 ay rahatlıkla yetiyor.”

ZAMAN GÜZEL GEÇIYOR Selin Vatansever Menteş ise çamaşır, bulaşık, buzdolabı gibi makinelerin en yüksek verimli olanlarını tercih ettiklerini söyledi. Çiftlikte yaşamaktan çok mutlu olduğunu dile getiren Menteş, şöyle devam ediyor: “Şişe, plastik gibi atıkları ayırıyor, merkeze gittiğimizde uygun yerlere veriyoruz. Onun dışında evsel atıklarımızın büyük bir kısmını değerlendiriyoruz. Atılacak sebze ve meyvelerimizi, boyasız gazete, karton gibi atıklarımızı solucan kompostumuza aktarıyorum.

Burada yapabileceğimizin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Zaman bizim burada inanılmaz güzel geçiyor.”

22

5 Ocak 2021

T ALEM-I İSLAM

HAYA EL-MUŞÎ

info@turkishnewspress.com.au

Yetimleri, ihtiyaç sahiplerini ihmal etmeyelim!

D

inimizin hükümlerini Müslümanlar, hayat tarzlarına tam olarak yansıtmıyorlar. Âdeta vicdanlara hapsedilen, hayata müdahale etmeyen, düşüncede kalan bir din anlayışı da (örnek Müslüman görülmeyince) sekülerizme kayıyor. Üsveyi hasene olarak gönderilen bir Peygamberin ümmeti ‘her hal ve şartta yaşanan/yaşatılan bir dini’ olduğunu göstermeliydiler. Şefkat, merhamet hassasiyeti içinde yetim büyümüş/ büyütülmüş Peygamber Efendimizin izini sürmesi gereken, sünnetini çağa taşıma sorumluluğunun idraki ile hareket eden Mü’minlerin yetimi, öksüzü, dulu, ihtiyaç içindeki din kardeşlerini bu kadar ihmal etmemesi gerekirdi. Şu hadis-i şerif üzerinde düşünelim: “Müslümanlar arasında en hayırlı ev, içinde kendisine iyi davranılan bir yetimin bulunduğu evdir.

Müslümanlar arasında en kötü ev ise içinde kendisine kötü davranılan yetimin bulunduğu evdir.”

Yetim çocuk; üzerine kol kanat gerecek, koruyup gözetecek, arka çıkacak, hayatın zorluklarına karşı her daim yanında olup yardımına koşacak kimselerden mahrumdur. Kur’an-ı Kerim’de yirmi iki ayette yetimlerle ilgili meseleler ele alınmış; iman, ibadet ve ahlak vurgusuyla birlikte Mü’minlerin sevdiği maldan harcama yapması ve iyi davranması gereken yakın akraba, komşu, yoksul, yolcu, köle vb. sınıflar arasında yetimler de zikredilmiştir.

Peygamberimiz: “Müslümanlar arasında kim bir yetimi yiyecek ve içeceğini üstlenecek şekilde sahiplenirse, -affedilmeyecek bir günah işlememişse- Allah onu mutlaka cennete koyar” diyerek Müslümanları sorumluluk almaya çağırmış, işaret parmağıyla orta parmağına işaret edip aralarını hafifçe açarak “Ben ve yetime kol kanat geren kimse cennette böyle (yan yana) olacağız” buyurarak bu görevi yüklenen müminleri müjdelemiştir.

Peygamberimizin toplumun en çok özlediği reçetesi: “Müslüman Müslüman’ın kardeşidir. Ona zulmetmez, zalimlere de teslim etmez. Kim kardeşinin bir ihtiyacını giderirse Allah da onun ihtiyacını giderir.

Kim bir Müslümanın sıkıntısını ortadan kaldırırsa, Allah da onun sıkıntılarından birini ortadan kaldırır. Kim bir Müslümanın günahını, kusurunu örter

gizlerse, Allah da Kıyamet günü onun günahını örter.”

Medinelilerden İslâm’la ilk olarak şereflenen Es’ad b. Zürâre Hicret’ten dokuz ay sonra vefat etti. Ölümü sırasında yanında bulunan Efendimiz naaşını yıkayıp kefenledi, namazını kıldırdı ve cenazesinin önünde kabre kadar yürüdü. Vefatından önce üç kızını Peygamberimize emanet etmişti. Peygamberimiz de onun yetimlerini annelerimiz Hz. Sevde ve Hz. Âişe’nin yanlarına yerleştirerek bakımlarını üstlendi, büyüttü ve evlendirdi.

Hayalen de olsa, Peygamberimize sorsak: “Ey Allah’ın Resulü!

Dünyevileşme bizi iyice esir aldı. Kalplerimiz katılaştı. İbadetlerimizden zevk ve feyiz alamaz olduk. Ey Merhametli Nebi, bizlere tavsiyeniz ne olur?” desek verilecek cevabı öğrenmek ister misiniz?

“Kalbinin yumuşamasını istiyorsan, yoksulu doyur, yetimin başını okşa yediğinden ona da yedir.” Aynen böyle buyurmuştu kâinatın efendisi kendisine benzer bir soruyu soran kişiye.

Hayatın bereketi, hayrı ve huzuru imanlı gönüllerin yetim kalplerle buluşmasında saklıdır.

Ateş topu ve kan gölüne dönüşen günümüz dünyasında çölleşen ruhların şifası boynu bükük yetimlerin başlarının okşanmasında gizli. Yetimler bizim için bir fırsat, akıbetimiz ve ahiretimiz için de hayati bir imkandır. Acaba ajandamızda kaç yetimin adı ve adresi kayıtlı?

Kaç yetimin derdine ortak olduk, kaç dulun duasını aldık? Onları sadece fitre ve sadakalarımızı ulaştıracağımız birer adres olarak mı düşünüyoruz? Yoksa ciddi bir insanlık sınavı, sorumluluk alanı olarak mı görüyoruz?

Bu soruları iyice düşünelim ki bir gün Peygamberimizin mübarek yüzünü görmek nasip olursa, bizlere emanet ettiği yetimler yüzünden başımızı öne eğip, mahcup olmayalım. Cennetin vizesi yetimdedir. Dünya yetimleri yüreklerini avutacak tek bir cümleye, “İstemez misin baban Muhammed, Aişe de annen olsun?” diyen bir peygamberin ümmetinin “İstemez misin baban ben olayım?” şeklindeki seslenişine muhtaç. Yetimin çığlığına ses veren aslında kendi dünya ve ahiretini mamur eder. Ömrünü yetimin duasıyla bereketlendirir. Kim bilir belki de cennetimizin vizesi bir yetimin elindedir. > YAŞAR DEĞİRMENCİ

rkısh NEWS PRESS

.

DIYANET&KÜLTÜR

Vahyin Dilinden

“Dinlerine uymadıkça Sen onların geleneklerine, hukuklarına tâbi olacak, hayat tarzlarını benimseyecek kadar onlara aşırı tavizler versen bile, Yahudiler ve Hristiyanlar asla senden razı olmayacaklar seni tercih edip sana boyun eğmeyecekler.

Allah’tan gelen, Allah’ın hidayet rehberi ile öğrettiği dinin tek doğru ve hak din olduğunu söyle. Sana vahiy ile gelen bu kadar bilgiden sonra, onların şahsî arzu ve ihtiraslarına uyacak olursan, andolsun ki, seni Allah’ın azabından koruyacak ne bir koruyucun, bir dostun, ne bir yardım edenin bulunur.” . BAKARA, 120. AYET

Allah Rasulünden

“Sizin hakkınızda en çok korktuğum şeylerden biri, mîdeleriniz ve iffetleriniz hususunda sizi azgınlığa sürükleyen şiddetli arzular, diğeri de hevâ ve hevesinizin sizi dalâlete düşürmesidir.” . MÜSNED; HEYSEMÎ

İngiliz Marie YARDIMSEVERLİK İSLAMİYET’LE ŞEREFLENDİRDİ

oldu Elif

F

İngiltere uyruklu Charlotte Marie Atkinson, Müslümanlığı seçerek “Elif” adını aldı. Türkiye’de çok yardım gördüğünü anlatan Atkinson, “Bunu kendi ülkemde göremedim.

Bunun kaynağının İslamiyet’e dayandığını öğrenince hemen Müslüman oldum” dedi.

ethiye ilçesinde yaşayan İngiltere uyruklu Charlotte Marie Atkinson, Müslüman oldu.

1.5 yıldır kentte yaşayan 26 yaşındaki Atkinson, İlçe Müftülüğüne başvurarak Müslüman olmaya karar verdiğini bildirdi.

Müftü Kamil Oktay rehberliğinde Kelime-i Şehadet getiren Atkinson, şahitlerin huzurunda Müslüman oldu.

TÜRKİYE SEVGİSİ “Elif” adını alan Atkinson gazetecilere, Türkiye’yi ve Türk insanını çok sevdiğini söyledi.

Son yıllarda manevi olarak büyük problemler yaşadığını anlatan Atkinson, şunları dile getirdi: “Türkiye’ye

geldiğimde insanlar bana çok yardımcı oldu.

Bunu kendi ülkemde göremedim. Yaptığım araştırmalarda, bu yardımseverliğin kaynağının İslamiyet’e dayandığını öğrendim.

Araştırmalarımın ardından Müslüman

olmaya karar verdim.”

EZAN SESİ ETKİLEDİ Atkinson, İslamiyet’te kendisini en çok camiler ve ezan sesinin etkilediğini dile getirdi.

Müftü Oktay da ihtida belgesini verdiği Atkinson’a, dini kitap ve hediye takdim etti.

PROF. DR. ALI ERBAŞ:

Ayasofya’nın yeniden açılması Müslümanları sevince boğdu n Diyanet İşleri Başkanı Prof.

Dr. Ali Erbaş, Ahmet Hamdi Akseki Camisi’nde “Geçmişten Geleceğe Muhasebe” konulu sohbette bulundu.

Zorlukları ve güzellikleriyle bir yılın geride bırakıldığını, milletin salgın, deprem, sel gibi olaylara hep beraber üzüldüğünü ve bu olumsuzluklar karşısında milletçe kenetlenip mücadele edildiğini belinrten Başkan Ali Erbaş şunları dile getirdi: ZOR YILDA MORAL OLDU “Ama bütün bu zorluklar ve olumsuzluklar içerisinde Rabbimizin izni ve inayetiyle, yaklaşık bir asırlık hasretin sonunda Ayasofya’nın yeniden camiye çevrilmesi ve müminlerle buluşması vesilesiyle ülkemizdeki ve dünyadaki tüm Müslümanlarla

beraber büyük bir heyecan ve sevinç yaşadık.”

SALGIN BİRGÜN BİTECEK Kovid-19 salgını sürecine değinen Erbaş, şunları kaydetti: “Devlet ve millet olarak hep beraber salgın hastalıkla mücadeleye devam ediyoruz. İnanıyorum ki Allah’ın izni ve inayetiyle bütün bu zorlukların

üstesinden geleceğiz ve en kısa zamanda normal hayatımıza yeniden kavuşacağız. Bize düşen, hayatın zorluklarını doğru yorumlamak ve bu zorlukların üstesinden gelmek için gereken irade ve gayreti göstermektir. Tedbirli olmaktır.

Unutmayalım ki tedbir bizden, takdir yüce Allah’tandır.”

YENİ YIL DİRİLİŞ YILI OLSUN Yeni bir miladi yılın ilk günlerinin yaşandığını hatırlatan Erbaş, şöyle devam etti: “Öncelikle iyi bir hayat muhasebesi yapalım. Bu yeni yılı ‘merhametle diriliş yılı’ yapalım. Dostluk, iyi niyet, muhabbet, yardımlaşma ve paylaşmayla ‘kardeşliğin ihyası yılı’ yapalım. Hak, adalet, merhamet ve tüm insani değerleri kuşanarak, ‘insanlığın umut yılı’ yapalım.”

T

.

YEMEK&HOBI R LEZZETLI TARIFLE

RK FATMA GEwsNprÇesTs.cÜom.au

C

info@turkishne

rkısh NEWS PRESS

5 Ocak 2021

23

6 SAATTE HAZIRLANAN ABACIBÜKÜ EKMEĞI YARIM SAATTE TÜKENIYOR

80 yıllık lezzet Giresun’da geleneksel yöntemlerle makine kullanılmadan el yordamıyla üretilen Abacıbükü ekmeği tam bir lezzet küpü... Ekmek Ustası Orhan Paylan, “Bu ekmeği yaparken 3 aylık çocuk nasıl bakılıyorsa o şekilde biz buna özen gösteriyoruz” diyor.

anım Türkiyemin şirin kentlerinden Giresun’da geleneksel yöntemlerle üretilen asırlık Abacıbükü ekmeği, kendine has özellikleri dolayısıyla rağbet görüyor. Abacıbükü ekmeği Aksu Mahallesi’nde yer alan 46 yıllık taş fırında Orhan, Burhan ve İrfan Paylan kardeşler tarafından sadece un, su, tuz ve ekşi maya kullanılarak yapılıyor. Üretim safhasında fırında hamur makinesi, fırın ısı ölçeri, terazi gibi hiçbir alet kullanılmıyor.

EL YORDAMIYLA DEV EKMEK Hamur elle yoğruluyor, fırının ısısı kol ile ölçülüyor ve yine yarım asırlık pişirme tavalarına hamurlar göz kararıyla konuluyor. Yapımı bir hayli yorucu olan ekmeği, 4 saat yapım, 2 saat pişirme aşamasının ardından fırından çıkıyor. Üst kabuğundaki kalınlık

ve lezzetiyle ön plana çıkan ekmek, eski tip ağırlıklı teraziyle tartılarak satılıyor. Günde 40 adet üretilen ekmeğin çoğunluğu sipariş üzerine satılıyor. Fırından çıkan ekmekler yaklaşık yarım saatte tükeniyor.

BABADAN EN BÜYÜK MİRAS Kardeşlerden Orhan Paylan, 1940 yılında babaları Hüsamettin Paylan’ın ilk üretime başladığı fırının ye-

rine yaptıkları fırında ekmek yapmaya devam ettiklerini belirterek, “Ekmeklerimiz yaklaşık 3 kilogram. 7 gün bayatlamıyor. Ramazan ayında bir hafta önceden, normal günlerde de 1-2 gün önceden sipariş alıyoruz.

15 dakika ile yarım saat arasında satılarak bitiyor” diye konuştu. Ekmek yapımının inceliklerinin babasından kalan en büyük miras olduğunu söy-

Kastamonu’nun FOR CIRIK TATLISI

!

E L SA

leyen Paylan, şunları anlattı: “Dedem Hacı usta bu ekmeği babama öğretmiş, babam da bizlere. Biz üçüncü nesiliz. Bu ekmeğin yapılabilmesi için üç aylık çocuk nasıl bakılıyorsa o şekil buna biz özen gösteriyoruz. Mayasıyla, unuyla her şeyinde çok titiz davranıyoruz. Bu ekmeği yapmak zor iş. Teknolojiyi kullanmadan el emeği göz nuru ile üretim yapıyoruz.”

KATKI MADDESİ YOK Hiçbir katkı maddesi olmadan ekmek yaptıklarını vurgulayan Paylan, şöyle devam ediyor: “Bir saatte el ile hamur yoğuruluyor, dinlendiriliyor, tekrar yoğurulup mayalanıyor. Sonrasında biz bunu kesip tavalara koyuyoruz, 4’üncü saat diliminde fırına atıyoruz. 2 saatte pişiyor. Hava şartlarına göre hamura su koyuyoruz. Bu çok önemli, fırın ayarı da... Fırında sıcaklık ölçen derece yok, kolumuzu fırına sokuyoruz, bizim kolumuz derece görevi görüyor.”

Müşterilerden Bahri İbiç de, her sabah Abacıbükü ekmeği aldığını ifade ederek,, “Bu ekmeğe bayılıyorum, onsuz kahvaltı yapamıyorum.

Rahmetli babam da buradan hep alırdı. Çok güzel tadı var” dedi.

coğrafi işaret aldı

Ü

lkemizin kuzeyinde bulunan tabiat harikası Kastamonu’nun mutfağı da dillere destan...

Devrekani ilçesinde yöresel lezzet olarak misafirlere ikram edilen lokma benzeri “Cırık tatlısı”, Türk Patent ve Marka Kurumunca coğrafi işaret tescil belgesi verildi.

Devrekani Belediye Başkanı Engin Altıkulaç, gazetecilere, Belediye olarak cırık tatlısına coğrafi işaret almak için 8 ay önce başvuruda bulunduklarını söyledi.

MAYALANMIŞ HAMUR PANCAR ŞERBETİ Taleplerinin kabul edildiğini aktaran Altıkulaç,

“İlçemizde kış aylarında yoğun şekilde tüketilen tatlımız, mayalanmış hamurdan yapılıyor. Hamur, kızdırılmış yağın içerisine bırakılarak pişiriliyor. Daha sonra pancar şekerinden yapılan şerbetin içine bırakılarak tatlanması sağlanıyor. Kendine has lezzeti ve aroması ile ön plana çıkan bir tatlı” şeklinde konuştu.

Tatlının ilçede yoğun şekilde tüketildiğini belirten Belediye Başkanı Altıkulaç, şöyle devam etti: ANNEDEN KIZA GEÇEN LEZZET “İlçe merkezi, köyler ve mahallelerde evlerde de yapılarak tüketiliyor.

Tatlının tarihini tam olarak bilmiyoruz ama çok uzun zamandır bölgemizde damakları tatlandırıyor.

Annelerden kızlarına geçerek yıllardır yapılan bir lezzet.

Pastanelerde üretilmesinin yanı sıra evlerde misafirlere de ikram edilen bir ürün.”

4 G’S Kebabs is a successful and profitable popular takeaway Kebab business located at Fawkner on Sydney Rd. 4 Our premises is stable on site and custom built with an outdoor seating area for up to 12 people. The premises is large and very functional.

4 Premises kitchen has a built in Fridge, Display fridge, Salad bar, freezer and a cool room.

Kitchen is fully equipped with a Deep frier, Grill, 2 Kebab Stoves, Bain Marie, Toaster, 2 Electrical Kebab knives and a Electrical kettle.

4 The premises has a unlimited fast internet service, a 24 hour camera surveillance system and a EFTPOS machine included.

4 G’S Kebabs Menu and operating Hours are displayed on our google website and Uber Eats.

4 We are proud to add our business has high ratings thanks to a lot of very satisfied happy G’S Kebab customers.

4 We are situated within Cleanbay Carwash at 1224 Sydney Road Fawkner.

4 For more information regarding this business please contact directly on 0412564410

24

T

5 Ocak 2021

Deride kesik açma Bahçe köşkü

Sefillik

Evren pulu

Bir cins koyun

Güzel, hoş

Fizik ötesi alem Hayret ifadesi

Kabul etmeme

rkısh NEWS PRESS Bir maden

Terazinin her biri

Hastalık

Roma

BULMACA

Eşlik etme

Açıklama

Arkadaş top.

Eşkıya Beddua

Maskara

Köpek

Yeterli Erkek keçi Garanti

Mitoloji

Matem

Kademe

Zihin 6

Bir nota 3

Tir Bir kadın adı

2

İçten

Akümülatör

Bir nota

Bir sayı

Metali birleştirme

Arapça çokluk edatı

Eski bir devlet Bir bilgisayar prog.

Tibet rahibi

Kalp ile görme Bir tür peksimet

Bir petrol bölgemiz

Sözcük

Bir nota 1

Gelenek, görenek

İnceleme, tetkik

Halsizlik

Adale

Denizdeki pırıltı 5

İlk ezan okuyan sahabe

Kabul etmeme Dinlenme tesisi (İng.)

Bir ilim dalı

Rusça evet

Matlup

Hastalıktan kurtulma Yükseltme, yüceltme

Adet

İsteme, dileme

Üsk. bir semt Üzücü, üzüntülü

Belirti

Bir renk

Bayan omuz atkısı Kalsiyum'un remzi

Mat. bir sayı

Böyle, böylece

Farsça ön ek

Valide 4

Kafkas kartalı şeyh

Kaynak gazı

Fitneci, fesatçı 7

Derman

Ağaç püsü

Bir meyve

Kurdele Bir mevsim Köylü yardımlaşması Duman rengi

Hayali varlık Hoş koku

İşaret

Edebi bir tür

Fotoğraf mak.

Belli bir gayeyle yap . işler Bir kadın adı Becerikli

Gezinti gemisi

Tayin

Tecrübesiz

Yük taşıyan

Şişmanca çocuk Su

Mamul hale getirme

Bir ilçemiz

Kurucu

Ateşli

Boşa verme Mülk sahibi

Tamam, bütün (Fr) İp ucu Hz. Peyg. annesi

8

Yalancı süs Yılan

İzafi

Ay

Bir bağlaç

Katışıksız

Bir yağ bitkisi

Emirler

Beyaz

Çirkin, nahoş Bir cins pamuk

Bir peynir türü Allah (cc) kulluk vazifemiz

Bir bitki İl 9

Vazife

Bir nota Şaka

On (a) Mektup yazan Gemi barınağı

Meyve kurusu

Teoloji

Donuk renkli

Bir makam Eski bir çalgı

Evlilikte ilk gece

Kaan, Hakan

Kamuflaj

Kırmızı

Egemenlik

Arazi kırığı

Dolaylı anlatım

Yenilebilir şekilde

Beter

10

Nikahta kadına ödenen K.Kerim'de bir sûre

11

Ayna (F)

Bir nota

Kral

Bir çoğul eki

Teşvik sözü

Ömürler (a)

H2O

Hz. Peyg. nat.

Fizikte bir kanun

İlave

Bir el vasıtası

Toplam

Kuzu sesi

Krallık

Büyük balık avı

Şükür

Bir erkek adı

Ezilmiş halde

Bir kavim

Telefonda ilk söz

Hz. Peyg. yol arkadaşı

Asker

İz

Karışık renkli

Kesin

12

13

Bir cins peynir

5

Mani olma

Etek (F)

14

4

İhtiyat

Yüce

Ünlü bir ilahiyatçımız

3

Bir kadın adı

Çok bilmiş

Emel, arzu

2

Küçük enli demir

Dudak (F)

İslâm'ın şartlarından

Çay (İng.)

1

Cılız bitki Sözleşme

Gök yüzü

Beş (a)

Bir erkek adı

Ufak parça

Odun tozu

Azot'un remzi Genişlik

Sanat

ŞİFRE SÖZCÜK

Senenin bölümleri

Dağ tramvayı Hayvan yiyeceği

Endüstri

Sunma

Arızalar

Baryum'un remzi

Sözcük

Pişmiş yemek

Bilardo sopası

İvedi

Akar su

Söz

Bir cins kalın kumaş

Övgüyle bahsetme

Baryum'un remzi

Şan, şöhret

6

7

8

9

10

11

Kuşun kolları

12

13

14

T

SPOR

rkısh NEWS PRESS

25

5 Ocak 2021

FENERBAHÇE, 3 PUANI 3 GOLLE ALDI

FENER PAŞALAR GIBI

ABDULLAH AVCI ILE ÇIKIŞA GEÇTI

Kasımpaşa’yı net bir skorla yenen Fenerbahçe rahat bir nefes aldı. Son haftalarda savunmada yaşadığı sorunlar nedeniyle fazla gol yemesiyle eleştirilen sarı-lacivertliler, 3 maç sonra kalesini de gole kapattı. Genç futbolcusu Ferdi ise ligde bu sezon ilk golünü kaydetti.

2 1

3-0

Trabzonspor 2021’e

galibiyetle başladı T

S

üper Lig’in 16. haftasında Kasımpaşa’ya konuk olan Fenerbahçe, rakibini 3-0 mağlup etmeyi başardı. Recep Tayyip Erdoğan Stadı’nda oynanan karşılaşmaya etkili başlayan ve 14. dakikada Mame Thiam’ın golüyle öne geçen sarı-lacivertliler, aynı oyuncunun 45+1. dakikadaki golüyle farkı 2’ye çıkardı ve soyunma odasına bu skorla gidildi. Mücadelenin ikinci yarısına rakibine neredeyse hiç pozisyon vermeyen Fenerbahçe, 86. dakikada Ferdi Kadıoğlu’nun golüyle sahadan 3-0 galip ayrılmayı başardı.

KALESINI GOLE KAPATTI Fenerbahçe, ligde 3 maç sonra gol yemeden galip geldi. Ligde son haftalarda savunmada yaşadığı sorunlar nedeniyle fazla gol yemesiyle eleştirilen sarı-lacivertliler, 3 maç sonra kalesini gole kapattı. Fenerbahçe, son olarak 11. haftada Yukatel Denizlispor’a karşı 2-0 galip gelmiş ve gol yememişti. Fenerbahçe’nin sezon ba-

şında Kasımpaşa’dan renklerine kattığı golcü oyuncu Mame Thiam, ligde sarı-lacivertli formayla ilk gollerini eski takımına karşı kaydetti. Thiam, 11’de başladığı 7’nci maçında Kasımpaşa’ya karşı 14. dakikada fileleri havalandırarak takımını öne geçirdi. Senegalli oyuncu, 4+1. dakikada ikinci golünü de kaydetmeyi başardı.

FERDI SIFTAH YAPTI Fenerbahçe’nin genç futbolcusu Ferdi Kadıoğlu, ligde bu sezon ilk golünü kaydetti. Geçtiğimiz sezonun son bölümünde sergilediği performansla taraftarların beğenisini toplayan 21 yaşındaki oyuncu, bu sezon ise istikrarsız bir grafik sergilemişti. Maçın 79. dakikasında Sinan Gümüş’ün yerine oyuna dahil olan Ferdi, 86. dakikada attığı şık golle bu sezonki ilk sayısını hanesine yazdırdı. Fenerbahçe’de Dimitris Pelkas, oynadığı futbolla beğeni topladı. Maç içerisinde hücumda etkili bir görüntü sergileyen ve 2 gol pozisyo-

nunun da içinde bulunan Pelkas, maçta tam süre aldı. Sarı-lacivertli formayla 10 lig maçının tamamına ilk 11’de başlayan Pelkas, sadece Gaziantep FK maçında 90 dakika sahada kalmıştı. Geçtiğimiz hafta Başakşehir karşısında kart cezası nedeniyle oynayamayan Pelkas, böylece 2 maç üst üste 90 dakika sahada kalmayı başardı.

TANZANYALI SAHADA Fenerbahçe’de uzun süreli sakatlık yaşayan Mbwana Samatta, Kasımpaşa maçında sonradan oyuna dahil oldu. Sarı-lacivertlilerin Tanzanyalı santrforu, tam 42 gün sonra kadroya dahil olmuş ve takıma dönmüştü. Oyuncu, 74. dakikada Enner Valencia’nın yerine oyuna girdi. Maçta etkili bir performans ortaya koyan Sadık da beğeni topladı. Caner Erkin ve Filip Novak’ın eksikliğinde sol bekte görevlendirilen savunma oyuncusu, pozisyonunun dışında oynamasına karşın gösterdiği performansla göz doldurdu.

rabzonspor, Süper Lig’in 16. hafta mücadelesinde deplasmanda Fatih Karagümrük’ü 21 yendi ve 2021’de oynadığı ilk maçtan galibiyetle ayrıldı. Bordo-mavili takıma galibiyeti getiren golleri Nwakaeme ve Ekuban attı. Fatih Karagümrük’ün tek golü ise Balkovec’ten geldi. Bu sezon 6. galibiyetini alan Trabzonspor puanını 23’e yükseltti. Dördüncü yenilgisini alan Karagümrük ise 21 puanda kaldı.

KARAGÜMRÜK’ÜN SERISINI BITIRDI Trabzonspor, rakibinin ev sahibi olarak oynadığı lig maçlarındaki yenilmezlik serisine de son verdi. Karagümrük, 2020 yılında TFF 1. Lig ve Süper Lig’de ev sahibi olduğu 17 karşılaşmada 10 galibiyet ve 7 beraberlik alarak geçtiğimiz yılı yenilgisiz tamamlamıştı.

Trabzonspor’un Nijeryalı oyuncusu Anthony Nwakaeme ve Ganalı oyuncusu Caleb Ekuban bu sezon ligdeki 4. gollerini Fatih Karagümrük maçında attı.

Bu sezon ilk golünü bordo-mavili takımın 3-1 kazandığı Yeni Malatyaspor karşısında atan Nwakaeme, Trabzonspor’un Kasımpaşa’ya 4-3 yenildiği maçta da takımının 2 golüne imza atmıştı. Ekuban ise Trabzonspor’un Büyükşehir Belediye Erzurumspor, Demir Grup Sivasspor ve Çaykur Rizespor ile oynadığı lig maçlarında gol sevinci yaşamıştı.

Fatih Karagümrük’ün Sloven oyuncusu Jure Balkovic, kırmızı-siyahlı forma ile ilk golünü Trabzonspor filelerine gönderdi.

GEÇEN HAFTANIN ÇÖZÜMÜ Uzaktan hissetme Marmara'da bir ilçe

G Çok konuşan Kurtuluş

S Teminat akçesi Bir şiir türü

G Dinlence İhtiyar

P

5

T E L E P A T İ

Yeterlilik Lale bahçesi

1

2

L A L E Z A R

Yakaya takılan simge Dam, çatı (F)

K İ B F A A M Y E L T İ Y

Batan transatlantik

Ehliyet, vasıf

Suni

Prestij kaybetme

M A T A B A K Ş A D A S A L A T M A R T A A Ş A E T A R A K M E R A M A N A V D A M E F E T İ S H A D İ S Z A T E Kat

Kademe

Hüner Çocuk

Neşeli

Yardımcı yemek

6

Berabere kalan Cimbom, koltuğu kaybetti n Lig’in 16. haftasında sahasında Antalyaspor ile 0-0 berabere kalan Galatasaray, liderliği Beşiktaş’a kaptırdı. Haftaya 29 puanla lider giren sarı-kırmızılı ekip, Türk Telekom Stadı’nda Antalyaspor’u konuk etti. Karşılaşmada oyunun kontrolünü elinde tutmasına rağmen gol pozisyonu üretmekte zorlanan Galatasaray, sahadan 1 puanla ayrıldı. Ligde 3. kez berabere kalan Galatasaray, puanını 30’a yükseltti. Bu sezonki 16. maçına çıkan Antalyaspor ise puanını 18’e yükseltti.

0 0 2 MAÇ SONRA KAZANAMADI Galatasaray, Süper Lig’de 2 maç sonra puan kaybetti. Ligin

13. haftasında deplasmanda Fatih Karagümrük’e 2-1 yenilen sarı-kırmızılı ekip, 14. haftada Göztepe’yi 3-1, 15. haftada ise Trabzonspor’u 2-0 mağlup etti. İki haftada 6 puan alan Galatasaray, 16. haftada puan kaybı yaşadı.

FALCAO YİNE SAKATLANDI Galatasaray’da Kolombiyalı golcü Radamel Falcao sakatlandı.

Sarı-kırmızılı takımda yaşadığı uzun süreli sakatlıklar nedeniyle beklenen verimin alınamadığı Falcao, Fraport TAV Antalyaspor maçında 46. dakikada oyuna girdi.

Yılan

Eşkıyalık

Uzaklık işareti

Telkih

Boğa güreşi alanı

Patlamalı gürültü

Asker

Emre hazır

Durma, dinlenme

Tecessüs

Sebze meyve satan

Etek (F)

Demir'in remzi

Devam ettirme

Olay

Ayıplama sözü Yıldız

Duman kiri

Bir kadın adı

Soyutlanmış

Aslında

Yük taşıma esnafı

H

R O Z E T Yalıyar Bir sebze

L A H A N A

İnce, kibar

L A T İ F

K.Kerim'de uzatma işareti

Asla Yara bakımı Devletin hazinesi

M T A A L İ A Y

Tantal'ın remzi

Yatık harf

Ayak (F)

P

S U N

Namus

9

A

R

İskeletin hammaddesi Bizmut'un remzi

M K E B E D T İ M A İ L N İ K E Z D T A L İ N A Z Kesin

S A R A

Epilepsi Ağacın kolları

Duyurular Feraset

Mağara

Mısra

Gelir

Ege'de bir ilçemiz Mikroskop camı

A K A

Teorem

E

T

Tören

M E

R

Arkadaş top.

Bir kıta Başkanlık Mısır'da bir nehir

N İ L

B R A M E R İ Y A T N K A M A A D İ Y E

R

3

A

4

Duman kiri

S

Askerler (a)

O Su

İ Sayı Cılız bitki

O

Zamanla ilgili Hz. Peyg. gören ve iman edenler

İntizamlı

Katışıksız

Bir barajımız

Gemici ipi

Allah (cc) ismi Azarbeycan'ın başkenti

Ucuzluk (İng.)

Eskiden kalma

Su dağıtan

Bir nota

Mangan'ın remzi

Yeni Maliye Bakanımız

ŞİFRE SÖZCÜK

Bilardo topu Bir sebze

L A H A N

Terle ilgili Kardeş

A Bir cins pamuk

E N

İrfan sahibi

S A R A H A T

Hainlik etmek

Genişlik

Sermaye

A Yunanistan'ın başkenti Bir ilçemiz

İslam alfabesinde bir harf

Ölü gömülen yer

Ekmek

S N S K O N U E A M A N E B A N F A İ İ A N R F A N L I A L T A K A R A N T İ K A N A R I E L V A N Bir harfin okunuşu

Bir bilgisayar prog.

Fiiller

Altının remzi Hatıra 10

Az olmayan Mağara

Bir nota

Yardım

Yarı tavlı

Kırmızı

İcar

Adet

Saldırı, hücum

İşte

Radyum'un remzi

Gelirler

Bir yar. fiil (İng.)

Bal böceği

Uçurum

P A R A 1

2

3

4

Futbolda bir ceza Bayat olmayan

T A Z E

F A U L

İran hükümdarı

Ş A H

A

Li anlamında farsça son ek

İmkan

Ayla

Kalın kumaş

Bir cins iri at Bir erkek adı

Berilyum'un remzi Askerin su kabı

B A R İ K A T Kısa hatırlatma kağıdı Federasyona bağlı olan

N A K

Yeni (F)

En fazla

N E

Takıntı

Bir Avrupa ırkı

Farsça ön ek

Tibet rahibi

Bir çoğul eki

Şan

Zevk

Kamer

Hayır (a)

A Y

Servet

11

12

Reis, başkan

P A R A

5

9

7

Yarıştırma Bir tür engel, mania

Arzlar, yerler

Yılan Neonun simgesi

8

10

11

12

Delikli kumaş

Gelecek

O F L E A A D B E N E M A R A R A T A K A T E Z L A L M A N R E M A L A R İ M A Sıtma yayan bir sivrisinek türü

P A R A 6

Bir din devleti

S A D A B A D

Açıklık

Nisbet

İ

Valide

Gümüş

Bir ilimiz

N U

Bir yar. fiil (İng.)

Caddelerde süslü kemer Bayındır yer (F)

A

Dini tasavvuf müziği

R A

M

İ

Numara

Dereden tepeden

Hekimlik

Defa

Düşmanlık

I R A K

Sığ olmayan Bir tür cetvel

Yetmeyen

Hesap ilmi

Sıvı, akıcı

Kışla kapısı

Anayasaya uygun

Örnek

Radyum'un remzi

Uğur

E.Mısır'da bir put

M M İ K A S E T A R E A L E M N A A V E T A T İ

Oy

Milli İstihbarat Teşkilatı

K.Kerim'de bir sure

Uzak

A M A L D E R İ N T E E N İ A Z K A R A S A N İ Z A M S A F H İ Y H A Y T A B A B E S A L E S A K A M L Ü T F İ

İlkel bir tarım aracı

Güneş (İng.)

T A K İ M K İ R A N A N K M E N E T E T Z E M İ L A H İ A K İ M A L A M A L

Tenis sopası 7

Madeni para

Kuzu sesi Bir kadın adı

Ab

8

Mamul hale getirme

Hz. Peyg. annesi

İ N E Vilayet

Merhem yağı

N O L İ N

A T Bir nota

Vakit

Barınma

L A A V A Z İ N A K A M A K A M N E M T

Bön, aptal

Bir soru şekli

Tritium'un remzi

26

5 Ocak 2021

Editor: Davut Kılıç Auburn FC

Hikâyelerinizi Bana Yazın: david.kilic@hotmail.com

T

rkısh NEWS PRESS

ACININ IN LIĞ VEFASIZ ÜNÜ ÖYKÜS N!..

OKUYU

İstiklâl Marşı Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un

T

arihler 28 Aralık 1936’yı gösterdiğinde Beyazıt Camii’ne bir araba yanaşır.

Bazıları at arabası, bazıları da otomobil der. Bir cenaze indirilir topu topu dört kişi tarafından...

Kimsecikler yok...

Gariban birinin cenazesi denilerek çevreden gelenler ve cami cemaatinden birkaç kişi de yardım eder…

Ne tabut vardır doğru dürüst, ne de örtü…

Fakir, kimsesiz birinin cenazesi diye düşünülürken İstanbul Üniversitesi’nden 4 öğrenci gelir…

Oradakilere sorarlar: -Kimin bu cenaze?.. **** Değerli dostlar, bugün sizinle İstiklal Marşı Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u konuşacağız…

Hani, yine son günlerde çok tartışılan İstiklâl Marşımız’ın şairini...

Hani, Kırıkkale’de Arapça okutulan İstiklal Marşımız’ın şairini...

Hani, bir aksilik olmazsa ve de unutulmazsa TBMM’de 2021 yılı İstiklal Marşı Yılı olarak kabul edilen milli marşımızın şairi Mehmet Akif Ersoy’u...

Bilirim, ülkemizde klavye kahramanları çoktur.

Ancak ne var ki; çoğu da bilmez bu milletin Milli Marşı’nı yazan Mehmet Akif Ersoy’un yaşamını da, vefatını da, cenazesinin kaldırılmasını da, oğlunun vefatını da.

Anlayacağınız tam bir vefasızlıktır bizimkisi… Şimdi soruyorum; Acaba Asım’ın Nesli olmakla övünen bu nesil Asım’ın Nesli olarak yaşamasını biliyor mu?

Safahat’ı kaçımız okuduk acaba?..

Veya bana Çanakkale Destanı’nı okuyacak kaç babayiğit var?..

Bakın usta gazeteci ve yazar Aydil Erol abim, gençlere tavsiyesinde şöyle diyor: “Türk’e hiçbir kavmin horoz olmasına tahammül edemem diyen Mehmet Âkif’i doğru olarak tanır, düşünce dünyamızda, zihin yapımızda gerçek yerine oturtabilirsek Türklüğümüzü de, Müslümanlığımızı da doğru olarak anlayacağımız, dünyayı doğru değerlendireceğimiz muhakkaktır.

Yalnız geleceğimizin bekçisi, gözümüzün nuru gençlerimizin değil, her yaşta Türk insanının ondan alacağı, ondan öğreneceği çok şeyler vardır. İşte o zaman, Kur’an’ı yüzünden bile okuyamayanlar şeyhlik taslayamayacaklar, bu aziz topraklarda ‘ayrık otları’, ‘köygöçürenler’ yeşeremeyecektir. Bunun içindir ki, O, gün gelmiş karalanmış, inkâr edilmiş, zaman olmuş unutturulmaya yeltenilmiştir...”

Yok yok…

Biz değerlerimizi bilmiyoruz…

Bilmek de istemiyoruz zaten…

Sadece duyduklarımız yetiyor bize… Şimdi bir de sosyal medya var ki, hepimiz klavye kahramanıyız!

Söylenecek laf çok da gelelim biz asıl konumuza…

Mehmet Akif, yaklaşık 11 yıldır ikamet ettiği Mısır’dan bir deri bir kemik dönmektedir. Çok hastadır artık. Üç günlük gemi yolculuğunun ardından Galata rıhtımına yanaşır gemi…

Eşi İsmet Hanım bir kolunda diğer elinde bastonu zar zor iner…

Karşılamaya gelen dostu Mithat Cemal Kuntay bile tanımakta hayli zorlanır bu hasta adamı...

Mısır’dan Abbas Halim Paşa’nın İstanbul’daki dostu vasıtasıyla Beyoğlu, İstiklal Caddesi’ndeki Mısır Apartmanı’na yerleşir. Ancak durumu hayli ağırdır…

U N O S N I Z A H

Doktorlar siroz derler…

Tedavi altına alınsa da günden güne erir…

Tarihler 27 Aralık 1936’yı, saatler de 19.45’i gösterdiğinde hayata gözlerini yumar İstiklal Marşı şairimiz…

Sabah öğrenir öğrenmez koşar Mithat Cemal Kuntay Mısır Apartmanı’na ki manzara içler acısıdır…

Kızı ve damadı bir köşede ağlamakta, siyahlara bürünmüş bir kadın ise yere uzatılmış cenazeye kapaklanmış, kocasının son bir kez daha yüzünü gözünü öpüyor…

Daha fazla dayanamaz bu tabloya Mithat Cemal ve çıkar evden...

Cenaze Beyazıt Camii’nden kaldırılacaktır…

Doğruca Beyazıt Camii’ne giden Mithat Cemal Kuntay der ki; “Biraz sonra çıplak bir tabut geldi. ‘Bir fukara cenazesi olmalı’ dedim. O anda Emin Efendi Lokantasının sahibi Mahir Usta, elinde bir bayrakla cenazeye koştu.

Sebebini anlamadım. Ellerimi yüzüme kapadım. Cenazeyi tanımıştım...”

Evet değerli dostlar, ne tabut vardır doğru dürüst, ne de üstünde bir örtü...

Fakir, kimsesiz birinin cenazesi diye düşünülürken İstanbul Üniversitesi’nden 4 öğrenci oradakilere sorar; - Kimin bu cenaze?..

- İstiklal Marşı Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un…

Bir anda dünyaları başlarına yıkılır…

Koşarlar üniversiteye… Öğrencilere haber verirler…

Burada tabii anlatımlar çok farklı….

Bazı görgü tanıkları der ki; “Cenazeyi 4 hamal getirdi ve taaa ki üniversite öğrencileri gelene kadar 10-15 kişi vardı cenazede sadece…

Cenaze defnedilirken de sayı 20, bilemedin 30-40 kişiydi” diye…

Bazı anlatımlarda ise İstanbul Üniversitesi öğrencilerinden övgü ile bahsedilir…

Ancak bir gerçek vardır ki, devlet İstiklal Marşı için ortaya konan ödülü

almayıp hibe eden Milli Şair’e sahip çıkmamış, hatta katılanların bir çoğunu da sorgulamıştır...

Bir anda yüzlerce öğrenci Beyazıt Camii’ne akın eder... Çıplak bir tahta ile getirilen Akif’in tabutu, okuldan getirilen sancağa sarılır...

Hava soğuk mu soğuktur…

Yüzlerce öğrenci cenazede saf tutarlar…

Sıra cenazenin kaldırılmasına gelmiştir… Öğrencilerin elleri üzerinde Vezneciler’den taaa Edirnekapı’ya kadar götürülür Mehmet Akif’in cenazesi…

Yollarda da eşlik edenlerle binlere ulaşır cenazeye katılanların sayısı…

Denir ki, o zamana kadar en kalabalık cenaze töreni olmuştur…

28 Aralık 1936, saat 10:00’da dinî merasim başlamış, önce Hafız Saadettin Kaynak güzel sesiyle Ali İmran Suresi’ni, ardından Hafız Asım da bir ayet okumuştur.

Tıp Fakültesi öğrencisi Fethi Tevetoğlu’nun askerce bir selamından sonra Edebiyat Fakültesi hocalarından Ali Nihat’ın öncülüğünde İstiklal Marşı söylenmiştir.

Kabri başında üniversite gençliğinin teklifi üzerine Heykeltıraş Ratib Aşir tarafından Akif’in yüzünün kalıbı alınır, kefenine yeniden sarıldıktan sonra Kur’an sesleri arasında defnedilir…

Bitti mi?.. Bitmedi… **** Gelelim bu büyük İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un oğluna…

Emin Akif Ersoy’a...

Emin Akif, vukuatlı geçen askerlikten sonra kendini içkiye verdi ve yakınlarıyla irtibatsız bir biçimde perişan bir hayat sürdü. Sabahçı kahvelerinde ve hamamlarda barındı.Yalın ayak dolaşarak şarap, ispirto ve esrar parası için hamallık yaptı.

Gelin Emin Akif’i usta gazeteci Çetin Altan’dan dinleyelim: “Yıl 1966... Mekân Milliyet Gazetesi...

- Bir öğle sonrası... Bayram içeri girdi, ‘Sizi biri görmek istiyor’ dedi.

- Buyursun... İçeri traşı uzamış, üstü başı bakımsız, yaşlıca, çelimsiz bir adam girdi. Hazırolu andıran bir duruş ve hafif bükük bir boyunla: - Bendeniz, dedi, Mehmet Akif’in oğluyum...

Bir anda ne olduğumu şaşırdım ve nasıl şaşırdım bilemezsiniz. Eski bir dostluk havası yaratmak istercesine: ‘Oooo buyurun buyurun, nasılsınız...’

türünden bir yakınlık göstermeye çalıştım.

O tavrını bozmadı: ‘Rahatsız etmeyeyim’ dedi; ‘Sizden ufak bir yardım rica etmeye gelmiştim...’

Gökler mi tepeme yıkıldı; yer mi yarıldı da, ben mi yerin dibine geçtim; doğrusu fena allak bullak oldum... Ve tek yapabileceğim şeyi yaptım, cüzdanımı çıkarıp uzattım.

O, bükük boynuyla: ‘Siz ne münasip görürseniz’ dedi.

Cinnet cehennemlerinin tüm yıldırımları düşüyordu yüreğime. ‘Durun bakalım neyimiz varmış’ gibilerden cüzdanı açtım; içinde ne varsa çıkardım, -fazla bir şey de yoktu- elimde tuttum. Bir iki adım attı.

Sanırım sadece bir 10, yahut 20 lira aldı...

- Çok çok teşekkür ederim, rahatsız ettim, dedi ve çıktı.

Aradan bir ay geçti geçmedi; gazetelerde küçük bir haber ilişti gözüme: Beşiktaş’taki çöp bidonlarından birinde Mehmet Akif’in oğlunun ölüsü bulunmuştu…” **** İşte böyle değerli dostlar….

Biz değerlerimizi ne kadar tanıyoruz?..

Klavye kahramanlığımız kadar…

Aşağıdaki fotoğrafta; Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem… Üçbuçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam…

Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale; Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale!

Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum Kesilir belki fakat çekmeye gelmez boynum!

Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim, Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!

Adam aldırma da geç git, diyemem aldırırım. Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!.. diyen Mehmet Akif’i gitti, ziyaret etti bu kardeşiniz ve ruhuna bir Fatiha okuyup dua etti...

Allah makamını cennet eylesin… İşte böyle değerli dostlar; Ders alınır mı?..

Bilmem…

Sağlıklı günler diler, vatandaş Halis Güler.

Selamlar, sevgiler...

SPORT

T

TENNIS

rkısh NEWS PRESS

Turkey’s Antalya prepares to open men’s tennis season Turkey’s southern province of Antalya opens the 2021 men’s tennis season with the Antalya Open starting in the resort city on Tuesday.

SELECTION

ÜMIT UYAR umiiuyar@hotmail.com

H

eadlining in the Association of Tennis Professionals’ (ATP) 2021 calendar as season opener along with Delray Beach Open, another tournament in the U.S. state of Florida, the Antalya Open will see several top tennis players compete ahead of the Australian Open next month.

World No. 10 Matteo Berrettini will be the top seed in the tournament and will be joined by No. 15 David Goffin and No. 17 Fabio Fognini, as well as Borna Coric, a two ATP title-holding Croatian who is ranked 24th.

No. 36 Jannik Sinner will also be entering the fray in Antalya.

The 19-year-old Italian became the youngest winner of an ATP Tour title in more than a decade after winning the Sofia Open in November.

Including 11 tennis players

Matteo Berrettini plays a shot against Lloyd Harris during a French Open match at the Roland Garros stadium in Paris, France, Oct. 1, 2020.

from the ATP’s top 50, the Antalya Open will start with the qualifying rounds Tuesday before moving onto the main tournament on Thursday. With matches set to be played without spectators due to the

coronavirus precautions, the tournament will end on Jan. 13.

This year’s edition will also mark the first time the tournament will be played on a hard court, as opposed to grass in earlier years.

STEPHEN CURRY LIFTS T WARRIORS PAS BLAZERS WITH CAREER-HIGH 62 POINTS n Stephen Curry let it fly from way out under pressure with a minute-plus left for another perfect swish on the way to a career-high 62 points, and the Golden State Warriors beat Portland 137122 on Sunday night to split the two-game set with the Trail Blazers. Curry had the highest-scoring game in the NBA this season, finishing 18 for 31 and 8 of 16 on 3-pointers after beginning with a 21-point first quarter.

He had his 10th career 30-point half to help the Warriors take a 66-54 at the break. One small blemish in his brilliant night: Curry had his streak of free throws snapped at a franchiserecord 80 in the first. The run

ZIRVE KOŞUŞU B

dated to March 29, 2019, vs.

Memphis. Against Portland, he made a career-high 18 on 19 attempts.

Damian Lillard scored 32 points for Portland, and CJ McCollum added 28.

McCollum shot 2 for 8 from deep after his 25 3-pointers over the initial five games left him and Curry as the only players to ever do so.

After Portland’s 25-point win Friday night, the Warriors were embarrassed and determined to be more aggressive and defend better after the Blazers came out firing to finish 20 of 43 from deep - and they looked more energetic on the defensive end. Portland shot 14 of 43 on 3s Sunday.

SÜPER LiG PUAN DURUMU

KARTAL’DAN MÜTHIŞ PIKE

eşiktaş, Süper Lig’in 16. haftasında Hes Kablo Kayserispor’u deplasmanda 2-0 yenerek liderliğe yükseldi. Maçın ilk yarısında bir penaltı kazanan ama bunu Bernard Mensah ile değerlendiremeyen siyah-beyazlı takım, ikinci yarıda bir kez daha bulduğu bu şansı Georges-Kevin N’Koudou ile iyi değerlendirdi ve 10 öne geçti. Uzatma dakikalarında Ajdin Hasic ile bir gol daha bulan Beşiktaş, sahadan 2-0 galip ayrıldı.

81 HAFTA SONRA LIDER! Ligde 10. galibiyetini alan ve 31 puana ulaşan siyah-beyazlı ekip, liderliğe yükseldi. Beşiktaş, 2,5 yıla yakın bir süre sonra liderlik koltuğuna oturmayı başar-

27

NBA

2-0

Sergen yönetiminde fırtınalar esterin Beşiktaş liderlik hasretini Kayseri’de sonlandırdı. Kayserispor’u 2-0 yenen Kartal, puanını 31’e çıkararak liderliğe yükseldi.

5 January 2021

dı. Süper Lig’de son olarak 2018-2019 sezonun 2. haftasında deplasmanda Büyükşehir Belediye Erzurumspor’u 19 Ağustos 2018’de 3-1 yenerek zirvede yer alan siyah-beyazlı ekip, 81 hafta sonra bir kez daha bunu gerçekleştirdi.

GALIBIYET SERISINI 4’E ÇIKARDI Siyah-beyazlı takım, ligde üst üste 4. galibiyetini aldı. Beşiktaş, Alanyaspor’a 2-1 yenildikten sonra Erzurumspor’u 40, Ankaragücü’nü 1-0, Sivasspor’u 3-0 ve Kayserispor’u 2-0 mağlup etti. Sezona kötü savunma performansıyla başlayan Beşiktaş, son haftalarda ise başarılı defansıyla dikkati çekti.

Siyah-beyazlı ekip, ayrıca ligde gol yememe serisini de 4 maça çıkardı.

TAKIMLAR O G B 1. Beşiktaş 15 10 1 2. Alanyaspor 16 9 3 3. Galatasaray 15 9 3 4. Fenerbahçe 15 9 2 5. Gaziantep 15 7 7 6. Hatayspor 15 8 3 7. Trabzonspor 16 6 5 8. Karagümrük 15 5 6 9. Malatyaspor 15 5 5 10. Rizespor 15 5 5 11. Göztepe 15 4 7 12. Konyaspor 15 5 4 13. Kasımpaşa 16 5 4 14. Sivasspor 15 4 6 15. Antalyaspor 16 4 6 16. Başakşehir 15 4 4 17. G.Birliği 15 4 4 18. Ankaragücü 15 4 3 19. Denizlispor 15 3 4 20. Erzurum 16 3 4 21. Kayserispor 15 2 4

M 4 4 3 4 1 4 5 4 5 5 4 6 7 5 6 7 7 8 8 9 9

A Y AV P 31 19 12 31 27 12 15 30 25 10 15 30 30 20 10 29 28 17 11 28 22 17 5 27 18 20 -2 23 24 19 5 21 19 20 -1 20 21 23 -2 20 21 18 3 19 19 16 3 19 18 26 -8 19 15 18 -3 18 15 24 -9 18 21 27 -6 16 15 24 -9 16 19 23 -4 15 16 26 - 10 13 16 29 -13 13 9 21 -12 10

*BAY: (Kasımpaşa)

16. Hafta Toplu Sonuçlar - Sivasspor-Yukatel Denizlispor: 2-2 - Erzurumspor-Gaziantep FK: 1-1 - Ankaragücü-Yeni Malatyaspor: 3-1 - Alanyaspor-Başakşehir: 3-0 - Hatayspor-Konyaspor: 2-1 - Galatasaray-Antalyaspor: 0-0 - Çaykur Rizespor-Gençlerbirliği: 1-1 - Karagümrük-Trabzonspor: 1-2 - Kayserispor-Beşiktaş: 0-2 - Kasımpaşa-Fenerbahçe: 0-3

Y R E V I L E FREE D BOURNE TO MEL O AND METR O BE SOON T ETRO M Y E N D Y S

.com.au Email: info@bulaksu 9 145 Contact: 0403 32