Turkish News Press - Issue 147 by Turkish News Press

3 SAYFAU DOPDOL SP OR

Fener evinde nakavt

n Süper Lig’de Beşiktaş liderliğini sürdürürken, Fenerbahçe tam 21 yıl aradan sonra Kadıköy’de Gençlerbirliği’ne 2-1 yenildi.

16 MARCH 2021

AVUSTRALYA TÜRKLERİ ZÜLME KARŞI AYAKLANDI Sayfa 2’de

rkısh NEWS PRESS

SIZIN SÖZÜNÜZ

l www.turkishnewspress.com.au

. . T rkıye’nın

SESİ

www.turkishnewspress.com. au1300 917 566

Çin’e Uygur protestosu

RADYOSU AVUSTRALYA

SYDNEY DIGITAL 985

MELBOURNE NORTH

SAAT 5-6 ARASI

FM 98.9 HAFTANIN 7 GÜNÜ WEST HER ÇARŞAMBA

4/6/7/1 H S I L G N E N I S NEW

1/17/27

Prayer service, public event to mark two years since Christchurch terror attack n New Zealand Prime Minister Jacinda Ardern (R) speaks during the National Remembrance Service for the 2019 Christchurch Mosques terrorist attack at Christchurch Arena in Christchurch...

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

IBRAHIM KALIN

ürk heyeti T e v im v e S li A ış dolaştı r a k ış r a k i t Eyale

QLD’DA BAŞKONSOLOSLUK

VATANDAŞ BULUŞMASI Brisbane’daki gezici konsolosluk hizmeti kapsamında Sydney Başkonsolosu Ali Sevim ve beraberindeki heyet, Queensland’da yaşayan Türk toplumuyla hasret giderdi.

ydney Konsolos Muavini Dündar Evliyaoğlu ile İdari ve Sosyal İşler Ataşesi Bilal Aksoy’un da yer aldığı Türk heyeti; bölgedeki camileri, Türk işadamlarını, esnafı ve Sivil Toplum Kuruluşlarını ziyaret ederek hasbihal etti, sorunlarını dinledi.

3 KARDEŞINE BAKAN KÜÇÜK ZEYNEP’IN BÜYÜK DRAMI

Savaş Mağduru Çocukların Ağlatan Hikâyesi SAYFA 21’DE

The Obama Doctrine, the nuclear deal and the Gulf anxieties

İstiklal Marşı’nın 100. gurur yılı HABERİ 8’DE

The Sacred Relics SUZAN ÇALIMLI’NIN YAZISI 7’DE

İrade terbiyesi HAYA EL-MUŞÎ’NİN YAZISI 22’DE

Hükümetin Aşı Duyurusu

> 28. SAYFA

16 Mart 2021

rkısh NEWS PRESS

AVUSTRALYA

Victoria Başbakanı Andrews taburcu oldu hafta Mornington Yarımadası’ndaG eçen ki bir tatil evinde ıslak merdivenlerden kayması sonucu omurga ve kaburgaları kırılan

Avustralya’daki Türkistan ve Uygurlar

Çin zulmüne karşı ayaklandı

MOTHERS

AND DAUGHTERS

elbourne, Adelaide, Brisbane ve Sydney’den Türkistan ve Uygur grupları, Çin’in masum insanları öldürme ve bir ulusa karşı soykırım suçunu protesto etmek için el ele verdi. ABD, Kanada, Hollanda ve Türkiye, Çin Kominist Partisinin Uygurlara karşı soykırım yaptığını kabul eden önergeleri parlamentola-

rında kabul etti. Avustralya genelinde yapılan protestolarda ise, Avustralya hükümetinin harekete geçmesi ve Çin’in Uygur halkına soykırım yaptığını kabul etmesi istendi. Renkli görüntülere sahne olan gösterilerde, herhangi olumsuz bir olay yaşanmazken protestocular Çin aleyhine pankartlar açarak slogan attılar.

Victoria Başbakanı Daniel Andrews, tedavi gördüğü hastaneden taburcu edildi. Alfred Hastanesi travma merkezindeki doktorlar, Andrews’un sağlık durumunun ilerlemesinden memnun olduklarını belirterek, ancak iyileşme yolunun uzun olacağını açıkladılar. Evinde “önemli bir rehabilitasyon dönemi” geçirecek olan Andrews, aldığı yaralanmalar nedeniyle gözetim altında tutulacak. Hastane Travma Hizmetleri Müdürü Profesör Mark Fitzgerald, “Şu ana kadar ameliyatsız tedaviye iyi cevap verdi” dedi.

rkısh NEWS PRESS

Year: 3 Volume: 147

President Yüksel Çifçi

Newspaper Editors Adem Talic, Sibel Örnek, Sinem Taslak, Tanyeli, Ümit Uyar, Davut Kılıç Page Layout & Design Necmettin Öksüz

Page Editors Ali Haydar (Diyanet), Hakan Aslan (Fishing&Sport), Recep Ağar (Sport&Recreations), Cem Birben (Sports), Fatma Gençtürk (Meals&Recipes), Op. Dr. Haydar Özcan, Dr. Hilal Çoruhlu (Medical&Health), Cemil Uyanık (Distribution) Melbourne Team Murat Gümüş (General Manager), Furkan Boyacı, Sabahaddin Kayıkçı (Distribution), Ömer Boyacı (Youth&Sport), Zeynep Doktoroğlu, Emre Boyacı, Şaban Han, Murat Şirin, Salim Boyacı, Evlaa Han, Ayşe Han, Elif Sele, Hilal Kırmızı, Elif Aydın (Editors) Brisbane Team Dr. Said Erdem, Ömer Akdeniz, Metin Uyanık (Editors) Western Australia Mehmet Kırmızıoğlan, Gürhan Candemir, Hamza Serin, Harun Parlak, Hasan Mulla

“ICMG Sisters Youth Sydney” invite you to our first ever high school carnival! The day will consist of competitive carnival games and bonding between our youth and mothers over a well deserved sausage sizzle. Register through the link to reserve a spot https://www. eventbrite.com.au/e/ high-school-carnivaltickets-144729480773 Put your carnival caps on and we’ll see you there!

South Australia Mustafa Ergül Turkey Necmettin Aksoy, Ardi Ocgu, İbrahim Kalın, Mehmet Çelik, Murat Özdamar, Mehmet Güler IT Grup Erol Gülçinay, Adem Talic, Hakan Evecik, Soner Çoruhlu

TURKISH MEDIA SYDNEY RADIO TEAM Monday: Fatma Gençtürk, Bilge Başafacan, Neşe Sözen Tuesday: Ergül Uybadın, Derya Sekmen, Hülya Boz, Büşra Erkan, Tuğçe Uybadın, Kübra Erdinç Wednesday: Serkan Uyanık, Halil Yılmaz Thursday: Osman Boyacı ve Diyanet Hocalarımız Friday: Tanyeli, Serkan Uyanık, Barış Cengiz Saturday: Sülhan Yılmaz, Gülten Akbar, Bülent Arıkan, Mücahid Gelöz, Vahit Erzor, Yasin Köksal, Tuğçe Köksal, Ahmet Kele, Azra Vejzovic Sunday: Kübra Erdinç, Muhammed Köksal, Cem Birben, Zafer Uyanık, Ataberk Birben

TURKISH MEDIA MELBOURNE RADIO TEAM Wednesday: Murat Şirin, Ümit Uyar, Elif Sele, Zeynep Doktoroğlu, Salim Boyacı, Adem Talic

Advertisements Sydney (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Melbourne (Ümit Uyar): 0481 136 901 Brisbane (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Western Australia (Mehmet Kırmızıoğlan): 0401 556 500 South Australia: 0426 982 050 Canberra: 0433 162 655 Sydney Office: Unit 2-92 Bryant St Padstow NSW 2211 Phone: 1300 917 566 Fax: 612 9774 8650 E-mail: info@turkishnewspress.com.au

www.turkishnewspress.com.au

AVUSTRALYA

rkısh NEWS PRESS

16 Mart 2021

YAŞAM KOÇUNUZ

TANYELİ İLE BİZ BİZE

cagritanyeli@icloud.com

Bakışın değişirse kaderin değişir!

M MUSTAFA SÜLÜN ÇIZGILERIN DILI

Amerika’dan Quad ülkelerine yakın markaj

MORRISON DA KATILDI Çiçeği burnunda ABD Başkanı Joe Biden, cuma günü “Quad ülkeleri” olarak nitelendirilen, Hindistan Başbakanı Nerendra Modi, Avustralya Başbakanı Scott Morrison ve Japonya Başbakanı Suga Yoşihida ile online bir toplantı gerçekleştirdi.

BD, Pasifikte Çin’e karşı cepheyi genişletiyor... Bu bağlamda geçtiğimiz hafta video konferans yöntemiyle önemli bir toplantı gerçekleştirildi. ABD Başkanı Joe Biden, Avustralya, Hindistan ve Japonya liderleri ile yaptığı dörtlü toplantıda, “özgür ve açık HintPasifik” bölgesinin önemini vurguladı. BÖLGENİN DEVLERİ Biden, cuma günü “Quad ülkeleri” olarak nitelendirilen, Hindistan Başbakanı Nerendra Modi, Avustralya Başbakanı Scott Morrison ve Japonya Başbakanı Suga Yoşihida ile online bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantının başında bir

konuşma yapan Biden, “Geleceğimiz için özgür ve açık bir Hint-Pasifik bölgesi büyük önem arz ediyor. ABD, istikrarı sağlamak için sizinle, bölgedeki ortaklarımızla ve müttefiklerimizle çalışmaya hazırdır” ifadesini kullandı. EKONOMİK ATAK Joe Biden, bir gün önce 1,9 trilyon dolarlık Kovid-19 ekonomik destek paketini onayladığını hatırlatarak bu dönemde ekonomik iyileşmenin önemine işaret etti. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütünün (OECD) 2021 için yüzde 3,2 olarak açıklanan ABD ekonomisinin büyüme tahmini 6,5 olarak revize

ettiğini belirten Biden, şunları dile getirdi: “Bu önemli bir adımdı. Çünkü OECD, ABD’nin ekonomik büyümesinin bu yıl küresel büyümede önemli bir güç olacağını ve küresel ticaret ortaklarımızın bundan yararlanacağını da tahmin ediyor. Bunu gerçekleştirmek için, iç arz oluşturmaya ve küresel ekonomik büyümeyi sağlamaya odaklanacağız.” VERİMLİ TOPLANTI Toplantının yararlı olacağını umduğunun altını çizen Biden, gelecek yıllarda bu dörtlü grubun çalışmalarının bölgede çok önemli olacağının altını çizdi. Morrison da toplantının çok verimli geçtiğini ifade etti.

erhaba Sevgili okurlarım, Sydney’den hepinize selam olsun, harika bir hafta olsun... Her yediğimiz lokma, şifa olsun, afiyet olsun, bolluk, bereket, mutluluk ve bize hayrı olan tüm güzellikler bizlerin olsun. Aldığımız her nefese şükürler olsun. Sevgili okurlarım bugün yazı konum OLUMLAMALAR. Sadece hayata bakış açımız değil, günlük hayatımızda huy haline gelmiş belki hiç farketmediğimiz ama hayatımızın akışına yön veren davranış biçimleri ve tabi ki nefesin içinde hayat bulan sözlerimiz... O kadar önemli ki farkında olmadığımız olumsuz davranış şekilleri, yaşamımızda bize olumsuzluktan başka bir şey getirmez. Örneğin; Sydney’de şu an son bahar, kış ayları yaklaştı tabi ki her mevsimin ayrı bir güzelliği var demişler. Gerçekten de öyledir ama kimine göre bu değişebilir bazısı yazı çok sever bazıları sıcaktan bunalır “nefret ediyorum sıcaktan” der. Ahh bu sözler NEFESİMİZİN içinde hayat bulan sözler bir bilsek düşüncesizce farkında olmadan nasıl yaşamımızı etkiliyor tüm olumsuz ve olumlu sözler ve karşılaştığımız olaylara karşı davranış biçimlerimiz... Mesela ben hiç soğuk sevmem desem:( Ağırlığını taşımaktan çekinirim. Bu yaşamda inatla sevmediğimiz sık sık dile getirip eleştirdiğimiz ne kadar şey varsa bizim sınavımız haline gelir! Kendimize olumsuzlukları çekeriz farkında bile olmaz çoğumuz. Neden bu böyle oluyor diye cevap aradığında dönüp kendine bir bakmalı insan içinde SEVGİYE dair duygu var mı? Kalbi sevgi dolu olan insanın başkalarına karşı tavrı hoşgörülü ve mütevazi olur. Her zaman bu böyledir “Tavrın değişirse kaderin değişir!” YÜCE ALLAH hepimizi çok seviyor, bizden vazgeçmiyor cennetine hepimizi almak istiyor. Bir çok insan bir sürü yanlış davranışlar, belki de yanlış seçimler yapıyor. Bedeller

insanoğlu dersini alana kadar sınavda, fark edip, kalbimizden samimiyetle af dileyip tövbe ettiğinizde, hayatınıza olumlu yönde güzellikler katıyor, bir anda bir hayırlı haberle güldürüyor yüzünüzü. Yeter ki sen fark et kötü huylarını terk et! Bakın içinde bulunduğumuz ŞABAN ayında umut ediyorum ki, Allah’ın hazineleri bitmez tükenmez o Gani’dir, dünya fani. Şaban ayı çoğumuz bu günlerin kıymetini bilelim. Dilerim ki avare gibi geçmesin günlerimiz aldığımız her nefesin sahibi yüce Allah’a ibadetlerimizi çoğaltıyoruzdur bu ay inşallah. Kimimiz derdine derman istiyor, kimi tövbe istiğfar ediyor bir şeyin farkına varıp düzeltmek bin şerden korur hepimizi! Bu yüzden bu küçük örneğe dönecek olursak mevsimlerden kışı da sev, soğuğu değil hazineden gelen meyveleri düşünsen kafi, portakalı, mandalinayı içinde barındırdığı C VITAMINI kanına verdiği şifayı, ya da soğuk günlerde evin içinde soba üzerinde pişen kestaneyi düşün... Kar topu oynayan, kardan adam yapınca çocukların yüzünde gülümsemeyi düşün ve seninde için gülsün. Yüce Allah’ımın hazinesinden işte her mevsim gelen nimet ganimettir. Ben aldığım her nefesi ve her mevsimi, bana verdiği her günü seviyorum. Son bahar ve kış sararan, dökülen yapraklar içimde hüzün oluşturur doğrudur odaklandığım olumsuz değil, olumlu taraftardır, kurduğum cümlenin içine negatif bir söz kullanmak veya kullanmamak tamamen benim seçimimdir. Başkalarının hoşlanmadığım huylarını eleştirmek, kınamak ya da eleştirmeden hoşgörüyle yaklaşıp tecrübemi paylaşıp bakış açısını geliştirmeye niyet etmek benim seçimimdir. Siz de olumsuz her sözü her davranışınızı fark ettiğinizde hemen olumlamalara başlayın , kusur örten güzelikleri düşünen zihin, HOŞGÖRÜ ile bakan gözleriniz olsun. Sevgili okurlarım, Şaban ayımız mübarek ola, gönüllere sevgi dola, hayırlara vesile ola! Haftaya yazılarda kavuşmak üzere hoşça kalın sevgi ile kalın.

AUSTRALIA Health boss ‘pretty confident’ most Australians will get at least one dose of COVID-19 vaccine by October 16 March 2021

early 160,000 people have now had a COVID-19 vaccination, including the Prime Minister who received his second Pfizer dose on Sunday. However, the figure is well below what the federal government had hoped to achieve, with a target of inoculating 4 million people initially set for early April. Scott Morrison has blamed international supply issues but is hopeful vaccination rates will ramp up in the coming weeks. “The critical factor in controlling the pace of the vaccination program is the supply and production of vaccines - that is the critical swing factor,” he said “In these early phases, that has obviously been impacted by the fact that we had anticipated to have some 3.8 million vaccines imported from overseas. That’s been 700,000.” Italy recently blocked a shipment of AstraZeneca coronavirus vaccines destined for Australia and Mr Morrison said it had been a “herculean effort” to get vaccines here, given ongoing international

FOR

! E L SA

4 G’S Kebabs is a successful and profitable popular takeaway Kebab business located at Fawkner on Sydney Rd. 4 Our premises is stable on site and custom built with an outdoor seating area for up to 12 people. The premises is large and very functional. 4 Premises kitchen has a built in Fridge, Display fridge, Salad bar, freezer and a cool room. Kitchen is fully equipped with a Deep frier, Grill, 2 Kebab Stoves, Bain Marie, Toaster, 2 Electrical Kebab knives and a Electrical kettle.

issues. Biotech company CSL has been tasked with manufacturing more than 50 million doses of the AstraZeneca vaccine in Australia to ensure the rollout is less reliant on imports. Health Department secretary Brendan Murphy said discussions were underway with CSL to determine if it could “churn out” more than 1 million doses a week as currently planned. Professor Murphy also said the Health Department expected the Novavax vaccine to be made available later this year, but the department was “not counting on that in our vaccination strategy”. Vaccination time line could change Professor Murphy said he was “pretty confident” most Australians would get at least one dose of the COVID-19 vaccine by October and a small proportion would have to get their second dose next year. However, he said if the supply of the vaccine ramped up, the end date could be brought forward.

4 The premises has a unlimited fast internet service, a 24 hour camera surveillance system and a EFTPOS machine included. 4 G’S Kebabs Menu and operating Hours are displayed on our google website and Uber Eats. 4 We are proud to add our business has high ratings thanks to a lot of very satisfied happy G’S Kebab customers. 4 We are situated within Cleanbay Carwash at 1224 Sydney Road Fawkner. 4 For more information regarding this business please contact directly on FIRST NATIONAL REAL ESTATE 0418 992 527

AVUSTRALYA

rkısh NEWS PRESS

16 Mart 2021

QLD’da Başkonsolosluk-Vatandaş Buluşması

-14 Mart tarihleri arasında Brisbane şehrindeki gezici konsolosluk hizmeti kapsamında Sidney Başkonsolosu Ali Sevim ve beraberindeki heyet Queensland’da yaşayan Türk toplumuyla buluştu. Konsolos Muavini Dündar Evliyaoğlu ve İdari ve Sosyal İşler Ataşesi Bilal Aksoy’un da bulunduğu heyet bölgedeki bazı Türk işadamlarını ve esnafı ziyaret ederek hasbihal etti. Başkonsolos Ali Sevim ve beraberindeki heyet 10 Mart akşamı Brisbane Diyanet Camisindeki Miraç Kandili Programına katıldılar. Ataşe Bilal Aksoy’un Kandil vaazını müteakip bir selamlama konuşması yapan Başkonsolos Sevim, konuşmasında, birlik-beraberliğe, Türkçenin önemine vurgu yaptı ve milli ve manevi değerlerin yaşatılmasının önemine değindi. İstiklal marşı ve 18 Mart şehitler gününün öneminden bahseden Ali Sevim ve konsolosluk heyeti programdan sonra vatandaşlarla çay sohbeti yaptılar. Vatandaşların Kandil programına ilgilerinin yüksek olduğu gözlendi. Brisbane Türk toplumunun daha büyük ve bütün toplumu kuşatıcı bir Camiye ihtiyaç duydukları bir kez daha görülmüş oldu. Daha sonra Başkonsolos, Din hizmetleri ataşesi ve Brisbane esnaflarından Yıldıray Arslantaş Bundaberg şehrine geçerek Diyanet Camisini ziyaret ettiler. Din Görevlisi Ali Osman Yıldırım, Cami Dernek Başkanı Ümit Doğan ve Cami cemaatiyle bir araya gelerek bölge hakkında bilgiler aldılar. Dernek Başkanı Ümit Doğan,

Başkonsolosun Bundaberg’i ziyaret etmesinden dolayı çok mutlu olduklarını ifade etti. Din görevlisi Ali Osman Yıldırım da Cami içi ve dışı faaliyetleri hakkında bilgiler verdi. 12 Mart Cuma sabahı Brisbane Diyanet Cami Yönetimi Konsolosluk heyetine kahvaltı programı düzenledi. Kahvaltıya Brisbane’da yaşayan Gazilerimiz de davet edildi. Program sonunda, gazilerimize birer plaket takdim eden Sevim, vatan sevgisinden bahsederek gazilerimize vatan için yaptıkları fedakarlıklar için teşekkür etti. Davetlilerden Fatih Sulakyurt’un konuşması esnasında duygusal anlar yaşandı. Cami Dernek Başkanı Ahmet Raci Karataş ve yönetim kurulu, Brisbane programı boyunca Konsolosluk heyetine refakat ettiler. Brisbane Fahri Konsolosluğu, Başkonsolosluk memurları onuruna 13 Mart Cumartesi akşamı bir resepsiyon düzenledi. 5 gün boyunca gezici konsolosluk hizmetleri sunulmuştur, vatandaşların yoğun ilgi gösterdikleri görüldü. Gece geç saatlere kadar çalışarak vatandaşların işlemleri sonuçlandırıldı. İşlemleri tamamlanan vatandaşlar konsolosluk memurlarına teşekkür ettiler. Queensland eyaletindeki Türk toplumunun, Gezici konsolosluk hizmetinden ve Konsolosluk heyetinin ziyaretlerinden oldukça memnun oldukları, Sidney İdari ve Sosyal İşler Ataşeliğinin bölgedeki çalışmalarının meyvelerini vermeye başladığı gözlemlendi.

16 March 2021

New Zealand Prime Minister Jacinda Ardern (R) speaks during the National Remembrance Service for the 2019 Christchurch Mosques terrorist attack at Christchurch Arena in Christchurch, New Zealand, 13 March 2021.

rkısh NEWS PRESS

NEW ZEALAND

Family members read the names honouring the people who lost their lives, during the National Remembrance Service for the 2019 Christchurch Mosques terrorist attack.

An emotional Temel Atacocugu (R) speaks on behalf of the injured during the National Remembrance Service for the 2019 Christchurch Mosques terrorist attack.

Mosque attack survivors arrive during the National Remembrance Service for the 2019 Christchurch Mosques terrorist attack.

Prayer service, public event to mark two years since Christchurch terror attack A special prayer service was held at Masjid Al-Nur in Christchurch this morning, to mark two years since the Christchurch terror attack.

emembrance services are being held in the city today. About 51 people attended the dua service, also known as a prayer service, which was held by the Muslim Association of Canterbury. The dua - or prayer - was read out by imam Gamal Fouda, who prayed for those who lost their lives in the massacre. He said the attack had ultimately failed and the terror attack did not succeed in breaking the country. Spokesperson Abdigani Ali earlier said invited guests from different religions would be in attendance. He said this particular service would be held at the mosque instead of the cemetery at the request of victims’ families. “It’s an opportunity for us as Muslims to reflect on our own life and also contemplate on the certainty that there is a life after death,” he said. A public remembrance service is being held at the Christchurch Arena at 3pm today. The ‘Ko Ttou Ttou We Are One’ event at the Christchurch Arena is intended as a way for all New Zealanders to show solidarity with those affected. Christchurch mayor Lianne Dalziel said the warmth felt by non-Muslims towards the Islamic community was still very strong. She said the huge gathering for Friday prayers in Hagley Park a week after the shootings were a clear signal to Muslims that the wider community had their backs. The organisers of a football tournament intended to mark the second anniversary of the mosque shootings are disappointed it had to be postponed because of Covid-19 crowd restrictions. Involving 16 teams from around the country, it was supposed to take place last weekend, but will now be held in October. One of the organisers, Azam Ali, who witnessed the attack on the Linwood Mosque, said it was the second time they’ve had to postpone, as last year’s lockdown also put a spanner in the works. All money raised in October will be donated to the St John ambulance service.

ANALYSIS Writer: Suzan Calimli

rkısh NEWS PRESS

16 March 2021

calimli.suzan@gmail.com

The Sacred Relics nspired by a dream of the Messenger’s companions inviting the Sultan to look after the Haramayn (the holy cities of Medina and Makkah), Sultan Selim I lead a campaign to have the Hijaz and Egypt under Ottoman rule. However, this did not mean he seized Medina or Makkah by force. Instead, in a show of allegiance to Sultan Selim I, Sarif Barakat, a liegeman of the Mamluk sultans and governor of Makka, delivered sacred relics and the keys of Medina and Makkah to the sultan. Despite the power given to the sultan, the Hijaz continued to be governed by the Prophet’s descendants. According to Turkish journalist and writer, Ahmet Rasim (18641932) the following sacred relics came into the care of Sultan Selim I: l Possessions of the Prophet: his mantle, a broken piece of his tooth (believed to be broken off during the battle of Uhud), his sandal, his sword handle and his bow l The Holy Qur’an ‘Uthman ibn Affan was reading when he assassinated l Swords belonging to the Rightly Guided Caliphs and other companions l Prophet Abraham’s cooking vessel l A gold rain gutter of the Ka’ba l Uways al-Qarani’s felt cap

l Prophet Joseph’s turban l Prophet David’s sword l The keys of Makkah However, it is worthy to note that there are records kept by others that state how and what sacred relics came to be sent to Topkapi Palace for safekeeping. Since Sultan Selim I, successors continued the custom of gathering sacred relics for protection. This was a major priority in the early 19th and 20th centuries when the Wahhabis posed a threat to the relics, wanting to destroy them due to believing that those who demonstrated veneration

toward artefacts were culpable of polytheism. During the Classical Ottoman era, the sacred relics were kept in an impressive structure located in Topkapi Palace’s third court. This structure came to be known as the Privy Chamber, where the building was used as the main residence where Ottomans stayed until the 16th century. On certain religious days, the relics were visited by the royal family, and were part of royal funerals as well as ceremonies. Additionally, the relics were not just locked away, they were circulated and shown

throughout different parts of the empire, giving royals the opportunity to appreciate and to be reminded of the richness and importance of the Islamic faith. Common Muslim subjects did not have easy accessibility to the sacred relics at that time. This changed during the Second Constitutional era in 1908; when Muslims were allowed to visit the Chamber of Sacred Relics. The chamber remained closed to non-Muslims until the empire’s collapse. During the era of World War I and the War of Independence, the possession of the sacred relics became an increasingly political issue within the empire. According to sources, this was mostly attributed to the fact that the possessor and protector of the holy relics was seen as the caliph of Muslims and therefore held religious and political authority over them. Thus, the safekeeping of the relics became both an object of concern and a main priority in guarding amid the threat of World War I. The Ottomans were afraid of the sacred relics being damaged or stolen during a potential invasion so they sent the most holy pieces to Konya as a safety measure. It was during the War of Independence where a political struggle between the Ankara and Istanbul governments arose on determining which city the sacred relics were going to remain in. Ultimately, it was decided that the sacred relics would not belong to a caliph; they were instead to be given to the Turkish nation as an inheritance from the late Ottoman empire. Sources: - The Sacred Trusts: Pavilion of the Sacred Trusts, Topkapi Palace Museum, Istanbul by Hilmi Aydin - The Collection of Sacred Relics in the Ottoman Palace: from Palace to Museum, from Sacred to Secular by Nilay Ozlu

NSW, otel güvenlik görevlisi enfeksiyonundan sonra sıfır yerel COVID-19 vakası kaydetti n NSW Başbakanı Gladys Berejiklian, dün Sydney’deki iki karantina otelinde çalışan bir güvenlik görevlisinin pozitif testinin ardından yerel olarak edinilen başka COVID-19 vakası olmadığını doğruladı. Berejiklian, Pazar günü 8 binden fazla kişinin test edildiğini söyledi. Başbakan , Mantra Sydney Central’da çalışan güvenlik görevlisinin ve Sofitel Wentworth’un virüsü kaptığından endişelendiğini ancak şaşırmadığını söyledi. “Şimdiye kadar yaygın bulaşma olduğuna dair memnuniyet verici bir kanıt yok, ancak elbette virüsün çeşitli türlerinin ne kadar tehlikeli olabileceğini biliyoruz, bu yüzden [NSW] Health, bunun üzerinde

kalmamızı sağlamak için elinden gelen her şeyi yapıyor” dedi. Sağlık görevlisi Kerry Chant, genomik dizilemenin, adamın Sofitel’in 11. katında kalan enfekte bir yolcuyla eşleştiğini ve her ikisinin de virüsün Birleşik Krallık virüsünü aldığını ortaya çıkardığını söyledi. Dr Chant, güvenlik görevlisinin virüsü nasıl kaptığının hala bilinmediğini, çünkü geri dönen yolcunun, nöbetçi vardiyadayken otelin kapısını bile açmadığını söyledi. Oteldeki CCTV’nin, görevlinin çalışırken tüm sağlık prosedürlerine “örnek” bağlılık gösterdiğini ve tüm vardiya boyunca bir yüz maskesi taktığını gösterdiğini söyledi. 11. katta kalan tüm yolcular bugün

yeniden test edilecek ve 23 Mart’a kadar karantinada kalmaları gerekecek. Güvenlik görevlisi, enfekte olmadan önce Pfizer aşısının ilk dozunu almıştı ve Dr Chant dün yapılan kan testlerinin vücudunun aşıya bir miktar tepki verdiğini gösterdiğini söyledi. 47 yaşındaki güvenlik görevlisi, otel karantina programında çalışmanın yanı sıra, Sidney’in güneyindeki Hurstville’deki Highpoint Apartman Kulelerinde bir bina yönetimi rolünde çalıştı. Dr Chant, “Ancak sakinlere, bu beyefendinin o apartman kompleksindeki herhangi bir sakinle yakın veya rastgele bir teması olmadığına dair temin etmek isterim,” dedi.

GLADYS BEREJIKLIAN

16 Mart 2021

KONYA’NIN BİSİKLET TRAMVAYI

rkısh NEWS PRESS

TÜRKIYE

MEHMET AKIF ERSOY’UN TORUNU SELMA ARGON ERSOY:

İSTIKLÂL MARŞI bizim ruhumuzdur

Fransız seyyah hayran kaldı bisikletiyle Çin’e gitme hayaliyle Ü ederek yola çıkan 25 yaşındaki Alexis Bottemer, lkesi Fransa’dan, İpek Yolu’nu takip

9 bin 200 kilometre sonra geldiği bisiklet şehri Konya’ya hayran kaldı. Kovid-19 nedeniyle kitlesel turizm yerine bisikletiyle seyahatini sürdüren Bottemer, 7 ayda geldiği Türkiye’deki durak noktalarından Konya’da yaygın bisiklet kullanıcılarına gösterilen bisiklet yolu, tramvayı ve tamir istasyonu ayrıcalığını çok beğendi. Bottemer, seyahati sırasında 11 Avrupa ülkesinden geçtiğini, burada Türk insanının cana yakın ve misafirperverliğini gözlemlediğini söyledi. HZ. MEVLANA BENİ ETKİLEDİ Konya’yı çok beğendiği belirten Bottemer, “Mevlana Müzesi’ni gezdim. Hazreti Mevlana ve onun öğretisiyle de ilgilenmeye başladım, hakkında bilgi aldım” dedi. 7 aydır yollarda olduğunu söyleyen şunları dile getirdi: “Bisiklet tramvayını ilk defa bu ülkede gördüm. Böyle bir şeyi ilk defa deneyimledim. Çok güzel bir düşünce. Hedefim Uzak Doğu’ya kadar gitmek ancak salgın nedeniyle Türkiye’nin komşu ülkeleri kapalı. Gürcistan sınırından geçerek Çin’e gitmeyi deneyeceğim.” Konya’da çevreci ve eğlenceli bir ulaşım aracı olan elektrikli scooterların yaygın kullanıldığını gördüğünü söyleyen Bottemer, kendisini Avrupa ülkesinde gibi hissettiğini sözlerine ekledi.

KÜRTÇE FERYAT ETTİ

stiklal Marşı şairi Mehmet Akif Ersoy’un torunu Selma Argon Ersoy, İstiklal Marşı’nın kabulünün 100. yılının çok önemli olduğunu belirterek, “İstiklal Marşı, bizim heyecanımız ve ruhumuzdur” dedi. İstiklal Marşı’nın kabulünün 100. yılı Türkiye’nin dörtbir yanında olduğu gibi Ankara’nın Pursaklar ilçesinde de törenle kutlandı. Mehmet Akif Ersoy Parkı’ndaki törene Pursaklar Kaymakamı Mehmet Yıldız, Pursaklar Belediye Başkanı Ertuğrul Çetin, Selma Argon Ersoy ile öğrenciler katıldı. DEDESİNİN İSMİ VERİLDİ Argon, törende yaptığı konuşmada, dedesi Mehmet Akif Ersoy’un ismini taşıyan parkta, tebessüm şehri Pursaklar’da olmaktan dolayı mutluluk duyduğunu söyledi. Ülkece çok önemli bir günü kutladıklarını ifade eden

Argon, şunları kaydetti: “İstiklal Marşı’mızın 100. yılı çok önemlidir. Tarihimizin en güzel marşıdır. İlelebet sürecek bir heyecandır. İstiklal Marşı bizim heyecanımız ve ruhumuzdur. İstiklal Marşı’nı iyi anlamamız gerekiyor. SİZLER ASIM’IN NESLİSİNİZ Dedemin bir sembol olarak ortaya koyduğu ‘Asım’ın nesli, asla çiğnetmedi vatanını ve asla çiğnetmeyecektir.’ Sizler, geleceğin Asımlarısınız. Biz sizlere emanet edeceğiz. Bizden öncekiler nasıl kanlarıyla suladıkları bu vatanı bize emanet ettiyse biz de size emanet edeceğiz. Bu vatanın kıymetini çok iyi bilmelisiniz çünkü bizim bundan başka gideceğimiz bir karış toprağımız yoktur. Bu vatana sımsıkı sarılarak İstiklal Marşı’mızı var gücümüzle söylemelisiniz.” Kaymakam Mehmet Yıldız da

İstiklal Marşı’nın Türk milleti için önemini vurguladı. Gençlere seslenen Yıldız, “Geçmişi düşünün ve geleceği hayal edin sevgili çocuklar. Okula giderken İstiklal Marşını okuyoruz ya, artık daha duyguyla, daha coşkuyla okumamız gereken günlerden geçiyoruz” dedi. DAHA COŞKULU OLACAĞIZ Çetin de İstiklal Marşı’nın bağımsızlığa inancı ifade ettiğini belirterek, “Bayrak ve İstiklal Marşı bir ülkenin bağımsızlığının nişaneleridir. Asla bundan uzak durmayacağız ve her zaman coşku ile bu günlerimizi kutlayacağız” şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından yarışmalarda dereceye giren öğrencilere hediyeleri verildi. Argon, “Mehmet Akif” isimli 39 öğrenciye dedesinin Safahat isimli kitabını imzalayarak hediye etti.

Ayasofya’dan Mescid-i Aksa ve Kudüs’e özgürlük çağrısı

Bir anne daha evlat nöbetinde

Asım’ın neslinden Mehmet Akif’e hatim

annelerinin PKK için dağa kaçırılan D iyarbakır evlatları için HDP İl Başkanlığı binası önünde sürdürdüğü evlat nöbetine bir aile daha ka-

tıldı. Böylece çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 2 yıla yakındır devam ettiği eyleme katılan aile sayısı da 216’ya çıkmış oldu. Van’dan 7 yıl önce 11 yaşındayken dağa kaçırılan kızları Zührete için kente gelen anne Cavreş ve baba Abdulselam ile ağabey Sinan Durak da oturma eylemine dahil oldu. Anne Durak, Kürtçe yaptığı konuşmada, 7 yıldır evladının acısını çektiğini belirterek, “Kızımı HDP’den istiyorum. Onlar kızımı götürdü. Yokluk içinde büyüttüm. Sonuna kadar buradan ayrılmayacağım. Kızım gel, devletine ulaş. Korkma, devletimiz güçlüdür” diye gözyaşı döktü.

n Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) İstanbul İl Başkanlığı tarafından Dünya Kudüs Haftası dolayısıyla Ayasofya-i Kebir Camii önünde düzenlenen etkinlikte, Kudüs ve Mescid-i Aksa’nın özgürleşme mücadelesine destek verilmesi çağrısı yapıldı. Etkinlikte, Ayasofya-i Kebir Camii’nde kılınan sabah namazının ardından dua edildi. Hamas Sözcüsü

Sami Ebu Zuhri’nin de katıldığı etkinlikte konuşan HÜDA-PAR Başkan Vekili Zekeriya Yapıcıoğlu, Kudüs’ün işgaline karşı tüm Müslümanların birlik olması gerektiğini belirterek, “Kudüs’ü işgalden kurtarmak için gayret göstermeliyiz. Zor durumda bulunan Filistinli kardeşlerimize ne ihtiyaçları varsa çaba içinde olmak her Müslüman’ın üzerine bir farzdır” dedi.

n Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşı’nın kabulünün 100’üncü yıldönümü etkinlikleri kapsamında Edirnekapı Şehitliği’ndeki kabri başında dualarla yâd edildi. Etkinliğe İstanbul Valisi Ali Yerlikaya’nın yanı sıra, idari ve askeri erkan ile 39 ilçenin kaymakamı ve çok sayıda vatandaş katıldı. Eyüpsultan Asım’ın Nesli İmam Hatip Ortaokulu öğrencileri de Ersoy’un kabri başında hatmi şerif okudu. Akif tüm yurtta çeşitli etkinliklerle anılırken TBMM’de ise “100. Yılında İstiklal Marşı Sempozyumu” düzenlendi.

TÜRKIYE

rkısh NEWS PRESS

16 Mart 2021

BAŞKAN ADAYLIĞI İÇİN NABIZ YOKLUYOR

N A Ğ O M D R E FOR NI RE KETI I PA IKLAD AÇ

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Ekonomi Reformları Tanıtım Toplantısı”nda konuştu.

Türk ekonomisinde 2023’ün yol haritası

Vergiden dijital paraya, teşvikten ihracata, istihdamdan teknolojik yeniliklere bir dizi ekonomik reformu açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dirayetli yönetimimizle 2009 küresel krizi gibi 2013 sonrasındaki pek çok siyasi, sosyal, ekonomik, bütün bu sarsıntıları başarıyla göğüslemeyi ve ülkemizi 2023 hedeflerinin rotasında tutmayı başardık” dedi. ürkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, merakla beklenen paketi açıkladı. Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Ekonomi Reformları Tanıtım Toplantısı”nda konuşan Erdoğan, sözlerine İstiklal Marşı’nın kabulünün 100. yıl dönümünde yapıldığını hatırlatarak, “Bu da bizim ekonomik bağımsızlığımızın inşallah değişik bir yapısının açıklanmasına vesile olacak” diye başladı. Türkiye ekonomisinin yarınlarını şekillendireceğine inandıkları reform programının hazırlıklarının geçen yılın kasım ayından bu yana yürütüldüğünü belirten Başkan Erdoğan, şunları dile getirdi: “EN BÜYÜK 10” HEDEFİ l Çalışmamızın özünde ekonomiyi yatırım, üretim, istihdam ve ihracat temelinde büyütme amacı bulunuyor. l Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirmek için gece gündüz çalışarak hedeflerimize mutlaka ulaşacağız. l Dirayetli yönetimimizle 2009 küresel krizi gibi 2013 sonrasındaki pek çok siyasi, sosyal, ekonomik, bütün bu sarsıntıları başarıyla göğüslemeyi ve ülkemizi 2023 hedeflerinin rotasında tutmayı başardık. l Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin sağladığı koordinasyon ve yönetim kapasitesiyle proaktif, esnek ve etkili politikaları hayata geçirerek Türkiye’yi pek çok ülkeden olumlu yönde

ayrıştırmayı başardık. l Salgına rağmen 2020 yılında yüzde 1,8 oranında büyüdük. G20 ülkeleri arasında ekonomisini reel olarak büyütmeyi başaran iki ülkeden biri olduk ve Çin’in ardından 2. sırada yer aldık. 850 BİN ESNAFA MUAFİYET l Meclis’in bütçe hakkının kapsamını genişletirken şeffaflık ve hesap verebilirliği artırıyoruz. l Ağırlıklı olarak kendi paramızla borçlanacak Türk Lirası senetleri kullanacağız. l Reform paketimizde dar gelirli küçük esnafımıza yönelik bir vergi muafiyeti de yer alıyor. 850 bin esnafımızı gelir vergisinden muaf tutuyor, beyan yükümlülüklerini de kaldırıyoruz. SANAL VERGI DAIRESI l Vergi Usul Kanunu’nu kayıt dışılığı azaltacak ve vergiye uyumu teşvik edecek şekilde güncelliyoruz. l Vatandaşlarımız vergi dairesine bizzat gitmeden işlemlerini dijital ortamda yapabilsinler diye 7 gün 24 saat hizmet verecek Türkiye Dijital Vergi Dairesi uygulamasını başlatıyoruz.

DİJİTAL PARAYA HAZIRLIK l Dijital piyasaların düzenlenmesine yönelik kanun teklifi hazırlanacak, böylece dijital piyasalarda rekabetçi ve adil bir ortam oluşturulacak, güçlü platformların bu güçlerini kötüye kullanmalarının önüne geçilecek. l Türkiye’nin elektronik ticaret mevzuatının yol haritası çıkarılacak ve bu alanda düzenlemeler yapılacak. l Dijital paranın ekonomik, teknolojik ve hukuki altyapısını oluşturacak adımları atıyoruz. l Uluslararası standartlarda bir katılım finans tahkim mekanizması kuruyoruz. İSTİHDAM SEFERBERLİĞİ l Mesleki eğitim merkezlerini gençler için cazip kılmak amacıyla çocuklarımızın kalfalıkta aldıkları ücretleri yükseltiyoruz. l Geleceğin mesleklerinde yeni iş imkanları oluşturmak için İŞKUR desteklerinde revizyona gidiyoruz. l Salgının istihdam piyasalarında oluşturduğu tahribatı gidermek için ilave İstihdam Finansman Desteği adıyla yeni destek modeli getiriyoruz. l Ekonomideki tüm gelişmeleri yakından izlemek ve yönetmek amacıyla Cumhurbaşkanı Yardımcımızın başkanlığında çalışacak Ekonomi Koordinasyon Kurulu ile Hazine ve Maliye Bakanımızın başkanlığında faaliyetlerini yürütecek Finansal İstikrar Komitesini kuruyoruz.

Meral Akşener, Fatih Erbakan ile görüştü ilk kadın cumhurbaşkanı olmak T ürkiye’nin için şimdiden kolları sıvayan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ile de bir araya. İYİ Parti Genel Merkezinde gerçekleşen görüşmeye; İYİ Parti’den Teşkilat Başkanı Koray Aydın, Seçim İşleri Başkanı Mehmet Tolga Akalın, Mali İşler Başkanı Ümit Dikbayır ve Genel Sekreter Uğur Poyraz ile Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcıları Sacit Günbey ve Naim Öztürk de katıldı. EFSANE HİZMETLERİ OLMUŞ Fatih Erbakan, görüşmenin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, bunun bir nezaket ziyareti olduğunu belirterek “Kendisi 54. Hükümet’te bakanlık görevinde bulunan ve 54. Hükümet’in milletimize, ülkemize yaptığı efsane hizmetlerde payı olan kıymet ve değer verdiğimiz bir siyasetçi” dedi. Erbakan, Türkiye’nin ve milletin sorunları ve bu sorunlara nasıl çözüm bulunabileceğiyle ilgili fikir teatisinde bulunduklarını söyledi. ERBAKAN: HERKESLE GÖRÜŞÜRÜZ Erbakan, “Erdoğan ve Kılıçdaroğlu ile görüşme planınız var mı?” sorusuna ise şu cevabı verdi: “Daha önce siyasi partilerle bir araya geldik. Önümüzdeki hafta da bazı görüşmeler gerçekleştireceğiz. Elbette ki bütün siyasi partilerimizle diyalog halinde olmayı isteriz. Ülkenin, milletin, insanlarımızın derdine derman olma ve bu sorunların çözülmesi yolunda hepsiyle görüşmeyi arzu ediyoruz.”

TAZİYE MESAJLARI YAĞDI

Süleyman Soylu’nun annesi vefat etti en beğenilen bakanı İçişleri Bakanı T ürkiye’nin Süleyman Soylu’nun annesi Servet Soylu, 75 yaşında vefat etti. Acı haberi duyuran Sağlık

Bakanı Fahrettin Koca, “İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu Beyefendi’nin muhterem anneleri Hakk’ın rahmetine kavuştu. Merhumeye Allah’tan rahmet, Süleyman Bey kardeşimize ve ailesine sabırlar diliyorum” dedi. Servet Soylu’nun vefatının ardından İçişleri Bakanı Soylu, eşi ve babası hastaneye geldi. Birçok bakan, milletvekili, AK Partili ve vatandaş da hastaneye giderek Soylu’ya taziyede bulundu. Aralarında Erdoğan, Kılıçdaroğlu, Akşener, Destici’nin de bulunduğu birçok lider Soylu’ya başsağlığı diledi. Anne Soylu’nun cenazesi, pazar günü Gaziosmanpaşa Merkez Camisi’nde öğlene müteakip kılınacak cenaze namazının ardından Eyüpsultan Mezarlığı’nda dua ve gözyaşıyla defnedildi.

HURSTVILLE RESTAURANT FOR SALE! ESTABLISHED BUSINESS, NO FRANCHISE, BUY AS INDEPENDENT ESTABLISHED BUSINESS

CALL SAM 0414 583 889 APPOINTMENT ONLY

TURKEY

rkısh NEWS PRESS

16 March 2021

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

Turkish Erasmus students hold a Turkish flag during an annual Erasmus student meeting, in Thessaloniki, Greece, April 18, 2019.

IBRAHIM KALIN @ikalin1

The Obama Doctrine, the nuclear deal and the Gulf anxieties

O EU’S STUDENT EXCHANGE

PROGRAM ERASMUS IN

HUGE DEMAND IN TURKEY rasmus, the European Union’s prestigious student exchange program, is flourishing in Turkey, a hopeful for accession to the bloc. In the past 17 years, more than 36,000 projects, which were part of the program, have been endorsed and some 700,000 students have benefited from the exchange. The program provides opportunities for students, as well as teachers, to exchange knowledge and experience. It also provides vocational training and internship options. The Turkish National Agency, a subsidiary of the Foreign Ministry, oversees the Erasmus programs in the country. Data from the agency shows that a budget of about 1.4 billion euros (TL 12.57 billion) was allocated

for Erasmus projects, which are a gateway to education in European countries and a partnership opportunity for educational institutions in Turkey and abroad. Ilker Astarcı, who heads the agency, told Anadolu Agency (AA) on Monday that Erasmus has an added advantage of ending the prejudice toward Turkish citizens in Europe. “It builds an atmosphere of dialogue between Turkey and the European Union,” he said. Turkey pursues good relations with most European Union countries, but a number of thorny issues have hindered the lengthy application process as the country seeks to be included in the bloc. Since 2004, Turkey has participated in European Community programs that

seek to promote cooperation between the EU and candidate countries. Erasmus, which was boosted with the Erasmus+ program introduced in 2014, is among them. It combines EU schemes for education, training, youth and sport, with an emphasis on student exchange. Erasmus also supported more than 46,000 students and staff from EU countries to study or teach in Turkey, according to figures from the Delegation of the European Union to Turkey. Germany, Poland, the Netherlands and France send the most students to Turkey for education, while the top destination for Turkish students seeking education abroad was Germany, followed by Poland, Italy and Spain.

4 FETÖ suspects nabbed while fleeing to Greece from Turkey

our people accused of being linked to the Gülenist Terror Group (FETÖ) were arrested near the Turkish border with Greece while trying to flee to the European country on Sunday. The suspects, who were facing trial for membership of the group responsible for the 2016 coup attempt, were captured by police in Adasarhanlı, a village in the northwestern province of Edirne close to the border. All were remanded into custody. Over 8,000 FETÖ members have crossed into Greece in the past three years, and Turkey has criticized the country for ignoring Ankara’s calls for international cooperation against the terrorist group. Turkey has repeatedly accused Greece of being a haven for terrorists who committed crimes against Turks.

Turkey ranks 5th in number of delivered vaccines: Erdogan n President Recep Tayyip Erdoğan said Turkey ranks fifth in the world in terms of the number of vaccines delivered, as he spoke to reporters on the current situation of the pandemic in the country following a cabinet meeting at the Presidential Complex in the capital Ankara. “As of today, we have vaccinated 11,500,000 people,” the president said, as he

highlighted that Turkey was one of the first countries to start the vaccination process. Turkey rolled out the Chinese Sinovac vaccine on Jan. 14. The vaccine is given in two doses, 28 days apart. Ankara has also ordered 4.5 million doses of the Pfizer-BioNTech vaccine. Health care workers, older people and people with serious medical conditions were among the first to receive the jab.

n May 13, U.S. President Barack Obama will meet with leaders of the Gulf Cooperation Council (GCC) countries in an attempt to address their concerns over the nuclear deal with Iran. While the nuclear agreement between P5+1 and Iran is an important diplomatic achievement and should be supported, concerns over Iran’s regional ambitions, long voiced by the Gulf countries, are likely to make the Camp David summit a hard enterprise for the U.S. administration. This was already made clear by the decision of King Salman of Saudi Arabia who, at the time of writing this, decided to send Muhammad bin Nayef, the crown prince and minister of interior, and Muhammad bin Salman, the minister of defense and his son, to the summit in his place. The United Arab Emirates and Oman will also send their number twos for reasons of health. There is no doubt that the two Saudi princes will be fully authorized to represent the Kingdom and its views over the nuclear deal as well as other regional issues including Syria and Yemen. But the reluctance to talk about the positive aspects of the nuclear agreement is not a secret. The Gulf anxieties have to do not so much with the virtues or vices of a nuclear deal but with what is perceived as American inaction, deliberate or not, over Iran’s growingly aggressive posturing in the Middle East. Many see the Obama administration’s indulgingly soft position over Iran’s regional policies as a strategic miscalculation and even political naivety. It is clear that the Obama administration did not want to have any diplomatic upsets during the nuclear negotiations with Iran. Thus it kept rather a low profile over Iran’s irritant moves in Iraq, Syria, Yemen and Lebanon. The Arab media is filled with angry commentary on this with a reference to now a famous statement attributed to Qasem Sulaymani, the commander of Iran’s al-Quds Forces, that “Iran now controls four Arab capitals: Damascus, Baghdad, Beirut and Sana.” This triumphalist language is visible in statements made by Iranian officials and political commentators. In this climate, the Camp David summit will be a tough gathering to allay concerns over the nuclear deal. Under normal circumstance, the deal, which will prevent Iran from developing nuclear weapons, should be welcomed by all sides including the Gulf countries, Israel and the Congress. In a lengthy interview to The New York Times on April 5, President Obama gave a convincing defense of the nuclear deal. In response to the charge

that the deal is too naive and open to Iranian manipulation, he said that “we will engage, but we preserve all our capabilities.” This is the essence of what is called the “Obama doctrine” on the nuclear issue: while seeking to conclude a diplomatic deal that will avoid military confrontation with Iran, the U.S. maintains its hard power options if Iran tries to undermine it. Ricking the deal reached after years of tough diplomacy, will not be in Iran’s interest. Putting aside the nationalist rhetoric, Iranian officials have largely agreed to its main parameters even though we will have to wait until June 30 to see the final details. In the above interview, President Obama was speaking primarily to Israel and the Congress. He sees Netanyahu’s dismissive attitude as unfounded and not credible. He also openly stated his dismay over the letter sent by U.S. members of Congress to Iran’s Supreme Leader Khamenei, noting that “the executive branch, when it goes overseas, when it’s communicating with foreign leaders, is understood to be speaking on behalf of the United States of America, not a divided United States of America, making sure that whether that president is a Democrat or a Republican that once the debates have been had here, that he or she is the spokesperson on behalf of U.S. foreign policy...” President Obama deserves credit for his efforts to get the nuclear deal this far. But it will take more than explaining its virtues to convince GCC countries and Saudi Arabia in particular that the deal will not give Iran excuse to pursue policies that create further tensions in the Middle East. The success of the Camp David summit will thus largely depend on the U.S. position on what happens in Iraq, Syria and Yemen next. A strong central government in Baghdad free from the excessive influence of Tehran is key to Iraq’s territorial integrity and political stability. Removing the Assad regime and stopping the long bloody war in Syria is essential for peace and stability in that country. This requires empowering the legitimate and moderate Syrian opposition as promised by the friends of Syria countries that include the U.S., Europe, Turkey and Arab countries. Brining the Yemen crisis to a political resolution and curbing Iran’s influence is the most urgent issue for the Saudis at the moment. Without making progress on these larger regional issues, the Camp David summit could be even a bigger disappointment than the unfair attacks on President Obama by Netanyahu and his allies in the U.S. Congress. > Source: Daily Sabah / MAY 12, 2015

EKONOMI

rkısh NEWS PRESS

16 Mart 2021

ÇALIŞANIN DÜNYASI

MURAT ÖZDAMAR

Sorularınız için: info@turkishnewspress.com.au

Emeklilik maaş müracaat tarihinde işten çıkış şart!

inde hızlı Türk ekonomis on olarak rüyor. S toparlanma sü zel haberler ü sanayiden de g yılın ayında , in geliyor. Üretim da artması nın yüzde 11.4 ora rüyor. yüzleri güldü

Sanayide çarklar

hızlanmaya başladı

andemi döneminden güçlenerek çıkan ve 2020’yi yüzde 1.8 büyümeyle tamamlayan Türkiye’ye övgü yağıyor. Yeni normale süratle adapte olan ve V şeklinde toparlanan ülke, üretimini devamlı arttırıyor. Bunu veriler de teyit ediyor. RAKAMLAR ÜMİT VERİCİ Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2021 Ocak döneminde takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksi, geçen yılın aynı ayına nazaran yüzde 11.4 yükseldi. Arındırılmamış sanayi üretim endeksi de yüzde 7.5 arttı. Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde yıllık bazda madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi yüzde 15.4 ve imalat sanayii sektörü endeksi yüzde 12.1 arttı. Elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ile dağıtımı sektörü endeksi ise yüzde 0.1 azaldı.

Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksi, 2021 Ocak döneminde bir önceki aya kıyasla yüzde 1 arttı. Madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi aylık bazda yüzde 6.8 ve imalat sanayii sektörü endeksi yüzde 1.1 arttı. Elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ile dağıtımı sektörü endeksi ise yüzde 1.6 azaldı. NORMALLEŞME ETKİLİ OLDU Ekonomist İsmet Demirkol, sanayi üretimin artmasında hayatın normale dönmesinin ve stokların erimesinin etkili olduğunu söyledi. İhracatın da rolüyle kapasite kullanım oranının (KKO) arttığını belirten Demirkol, salgının bu anlamda sanayi tarafına olumlu katkı yaptığını belirtti. Demirkol, “İmalat tarafında KKO’nun artması ve birinci el

siparişlerin üretime dönmesi olumlu olup Euro Bölgesi’nde üçüncü dalganın gözlenmemesi, tedbirlerin biraz daha gevşemesi ve dolar ihracat pazarının toparlanması durumunda sanayi üretimindeki yükseliş devam eder” diye ekledi. GÜÇLÜ BAŞLANGIÇ Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank da imalat sanayiinde ivme yakalandığına işaret ederek, “2021’e güçlü bir başlangıç yaptık” şeklinde konuştu. Varank, şunları kaydetti: “Ocak ayı sanayi üretimimiz beklentileri aşarak geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11.4, bir önceki aya göre ise yüzde 1 arttı. Bu verilerle yıllık bazda sanayi üretimini en çok artıran G-20 ülkelerinden biri olduk. Bütün veriler açıklanmadığı için ‘Birinci olduk’ diyemiyorum ama muhtemelen Türkiye sanayi üretimini en fazla artıran ülke olacak.”

DÜNYADA ÖRNEĞİ YOK

Türkiye’de pandeminin başından beri tüm işten çıkarmalar yasak! n İş Kanunu uyarınca işverenin çalışanını işten çıkarma yasağı, 17 Mart’tan itibaren 2 ay daha uzatıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan kararla, 4857 sayılı İş Kanunu’nda işçilerin iş akitlerinin feshedilmesinin önüne geçilmesine yönelik düzenlemeyi içeren geçici 10’uncu maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında belirtilen sürelerin, 17 Mart 2021 tarihinden itibaren 2 ay daha uzatılması düzenlendi. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk,

Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Normalleşme sürecinde istihdamı korumak için tedbirlerimize devam ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız’ın kararıyla Nakdi Ücret Desteği ve Fesih Kısıtı’nı 2 ay süreyle uzatıyoruz” ifadesini kullandı. Türkiye Esnaf

ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken, yapılan uzatmayı olumlu bulduğunu belirterek, şunları ifade etti: YIL SONUNA KADAR TALEP “Bu karar, sevindirici fakat normalleşme adımlarının atıldığı dönemde yetersiz. Esnafımız bazı illerde yavaş yavaş açılmaya başladı. Kazancı eski seviyesine gelmedi, toparlanması en az 2-3 yıl sürecektir. Bu desteklerin yıl sonuna kadar uzatılması, esnafımızın ‘2 ay sonra ne yapacağız’ diye kara kara düşünmesinin önüne geçer.”

nayasa Mahkemesi yakın bir zamanda biri toplu iş hukuku biri sosyal güvenlik hukuku olmak üzere iki iptal kararı verdi. Bu kararlar oldukça tartışıldı, önümüzdeki dönemlerde tartışılmaya da devam edecek. Toplu iş hukuku ile ilgili verilen iptal kararını iş hukukçuları hatalı buldu. Şöyle ki, iptal edilen düzenleme 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunun 39’uncu maddesinin 4 numaralı fıkrasının dördüncü cümlesi. Bu iptal kararı ile Anayasa Mahkemesi, toplu iş sözleşmesinden; taraf sendikaya üye olanların yürürlük, olmayanların ise sendikaya dayanışma aidatı ödeyerek ve toplu sözleşme imza tarihinden yararlanacaklarına ilişkin “imza tarihinden önceki talepler imza tarihi itibariyle hüküm doğurur” cümlesini iptal etti. Buradaki iptal kararına tepki gösteren akademisyenler iptal kararının sendikal örgütlenmeyi ve sendikal mücadeleyi olumsuz etkileyeceğini belirtmekteler. Aynı düşünceleri karara katılmayıp karşı oy gerekçesi yazan üyeler Selahattin Menteş ve Recai Akyel’de belirtmiş. Gerçek şu ki birçok ülkede sendikaya üye olmayanlar toplu iş sözleşmesi hükümlerinden bile yararlanamazken mahkemenin iptal hükmü isabetsiz oldu. İptal kararının etkilerini önümüzdeki günlerde daha iyi anlayacağız. Anayasa Mahkemesinin sosyal güvenlik hukuku ile verdiği iptal kararı oldukça ilginç. Çünkü iptal kararı verilen 506 sayılı Kanunun 62 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “çalıştığı işten ayrıldıktan sonra” ibaresi. Oysa 506 sayılı Kanunun bu maddesi ve dolayısıyla maddede yer alan ibare 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesi ile 13 sene önce mülga oldu. Yani iptal edilen madde yürürlükten kalkmış. İptal gerekçelerine baktığımızda Anayasa Mahkemesinin tespitlerinin hatalı olduğunu da görüyoruz. Şöyle ki Anayasa Mahkemesi yaşlılık aylığının 10 -15 gün içinde bağlandığını bilmiyor. Daha da önemlisi işten ayrılışın farazi bir ayrılış olduğundan bu ayrılışın prim türünü değiştirmekten ibaret bir işlem olduğundan habersiz. Ve daha önemlisi

Mahkeme, yaşlılık aylığı müracaatı sonrası sigortalının destek primine tabi çalışabileceğini dolayısıyla kuralın sosyal güvenlik hakkını sınırladığını da bir şekilde anlayamamış. Kuralı basit bir örnekle anlatayım. Emeklilik yaşını 15.3.2021 tarihinde tamamladınız. 15.3.2021 tarihinde işvereniniz farazi bir işten çıkış bildirgesi verdi. Aynı gün emeklilik dilekçesi verdiniz. Çalışmaya devam edeceksiniz, ertesi güne ait işe giriş bildirgesini işvereni destek primi türünden verdi. İlk 15 gün priminiz normal yatıyor, sonraki 15 gün destek primi olarak yatıyor ve size 1.4.2021 tarihinden geçerli emekli maaşı bağlanıyor. Şimdi bu örnekten hareketle Mahkemeye soralım; iptal edilen kural, sigortalının hangi hakkına engel, emekli olmasına mı engel emekli maaşı almasına mı. Biz cevap verelim. Kural iki hakkı da engellemiyor. Şu an Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği düzenleme yürürlükte olan 5510 sayılı Kanunun 28’inci maddesinde aynen yer almakta. Düzenlemeyi aynen şöyle. “Yukarıdaki fıkralarda belirtilen yaşlılık aylıklarından yararlanabilmek için, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen sigortalının çalıştığı işten ayrıldıktan, sonra yazılı istekte bulunmaları, şarttır.” Anayasa Mahkemesinin 13 sene önce yürürlükten kalkan 506 sayılı Kanunun 62’inci maddesi hakkındaki karar kafaları karıştırmasın. Yürürlükte olan 5510 sayılı Kanunun 28 inci maddesi hükmüne göre emekli maaşı bağlanabilmesi için işten çıkışın yapılması şart. Bu çıkış dediğimiz gibi farazi bir çıkış. Yani işten çıkışı müteakip emeklilik başvurusu sonrası destek primine tabi giriş yapılarak çalışmaya devam etmek mümkün. Çalışma hayatı ve sosyal güvenlik toplumun tamamını ilgilendiriyor. Buradan hareketle, Anayasa Mahkemesine iş ve sosyal güvenlik hukuku alanında çalışmış bir akademisyen hocanın yani iş hukuku profesörü bir hukukçunun seçilmesinin isabetli olacağını düşünüyorum. Bu yapılırsa en azından böyle tartışmalı kararlar çıkmaz.

Destek primi iade edilmez

SORU: Babam 2004’te emekli olduktan sonra 10 sene destek primi ödeyerek çalıştı.Geçen ay vefat etti. Aylık bağlanacak kimse yok. Mirasçıları olarak destek primlerini geri almamız mümkün mü? > Mehmet Y. CEVAP: Sosyal güvenlik kanunlarımıza göre, 1 Ekim 2008 tarihinden önce sigortalı olmuş kişilerin emekli olduktan sonra destek primi ödeyerek çalışma-

sını sürdürmesi ve bu sürelerde emekli maaşlarını da almaları mümkün. Destek priminin içinde emeklilik primi bulunmuyor. Sadece emeklinin iş kazası ve meslek hastalığı geçirme riskine ait primler var. Bu nedenle emekli maaşına bir katkısı olmuyor. Ayrıca destek primlerinin gerek maaş bağlanan hak sahiplerine gerekse de mirasçılarına iade edilmesi de mümkün değildir.

INDIRIMLI FIYATLARIMIZ 16 MART - 23 MART 2021 TARIHLERI ARASI GEÇERLIDIR $ 29.99 Ariel Çamaşır Deterjanı (10 kg)

2 Tanesi $ 4 Tukaş Barbunya ve Fasulye Pilaki Çeşitleri (2x400 gr)

50 c ETI Crax Çubuk Kraker (35 gr)

$ 2.99 Tamek Domates Salçası (700 gr)

$ 14.49 $ 12.99 Niğde Gazoz 24’lü ( 24x250 ml)

Tamex Ayçiçek Yağı (5 lt)

$ 5.99 Sütat Çiftlik Peyniri (800 gr)

$ 1.99 Kırmızı Yarma Mercimek ( 1 kg)

$ 9.99 Onar Gemlik Zeytin ( 840 gr)

www.facebook.com/gimasupermarket

31-35 Queen St, Auburn NSW Ph: 02 9749 4588 Fax: 02 9749 4599

RÖPORTAJ

rkısh NEWS PRESS

16 Mart 2021

Avustralya gibi gelişmiş ülkeler ‘kamu-özel iş birliği’ ile uçuyor!

laştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, riski özel sektörün üstlendiği kamu-özel iş birliği (KÖİ) modelinin özellikle son 20 yılda çokça başvurulan bir yöntem olduğunu belirterek, “Dünyada şu an ulaştırma alanında 2 binin üzerinde KÖİ projesi gerçekleştiriliyor” dedi. Bakan Karaismailoğlu, Türkiye’de de birçok projenin hayata geçirilmesini sağlayan KÖİ modeline ilişkin soruları cevapladı, dünyadaki başarılı örneklerini anlattı... n Neden KÖİ modeli? Kamunun sınırlı kaynağı var, yapılması gereken belli başlı projeleri KÖİ ile alternatif finansman kaynağı bularak yapmalıdır. Finansman riskinin daha çok özel sektörün olduğu, yatırımı orta ve uzun vadede geri dönüşünü sağlayacak projelerde genellikle KÖİ modeline başvuruyoruz. ASRIN MEGA PROJELERİ Kuzey Marmara Otoyolu, İzmirİstanbul Otoyolu, Yavuz Sultan Selim ve Çanakkale köprüleri, Avrasya Tüneli, İstanbul Havalimanı, AnkaraNiğde Otoyolu gibi mega projelerde, tek yüklenicinin, projenin bütün iş kalemlerini organize ettiği ve ticari riskini üstlenerek inovatif bakış açısıyla hareket ettiği süreci tercih ediyoruz. Mega projeleri, kamu ihaleleriyle gerçekleştirmek çok ciddi karışıklıklara ve anlaşmazlıklara yol açabiliyor. Bu da ciddi maliyet aşımlarına ve süre kayıplarına neden olabiliyor. Bu, hangi ülke, hangi ekonomi olursa olsun bu şekildedir. TÜRKIYE’NIN KOŞMASI LAZIM n Türkiye, neden KÖİ ile uzun yıllarını ipotek altına alıyor? Türkiye’nin gelişen ekonomiye sahip ve dünyanın önde gelen ekonomilerinden biri olma hedefi var ama bunu gerçekleştirmek için çeşitli engelleri aşması gerekiyor. Bu engellerin başında geri kalmış ulaşım sistemi ve altyapı açığı geliyordu. Türkiye, geride kaldığı bir yarışta yürüyerek önlere gidemez, kararlı ve dinamik bir şekilde koşması gerekiyor. Kamu bütçesiyle değil, özel sektörün ve sermaye piyasalarının finansmanıyla altyapı projelerinizi gerçekleştiriyorsunuz. Yani riski üstlenen özel sektör oluyor. Dünyada KÖİ modeli özellikle son 20 yılda çokça başvurulan bir model. Sadece gelişmekte olan ekonomilerde değil, gelişmiş ekonomilerde de bu modelle birçok proje gerçekleştiriliyor. Dünyada şu an ulaştırma alanında

Dünyada ulaştırmda 2 binin üzerinde KÖİ projesi gerçekleştirildiğini belirten Bakan Karaismailoğlu, “Kamu bütçesiyle değil, özel sektörün ve sermaye piyasalarının finansmanıyla altyapı projelerinizi gerçekleştiriyorsunuz. Yani riski üstlenen özel sektör oluyor. İstanbul Havalimanı’nda devlet de kâr ediyor. Melbourne’da 1999 yılında açılan CityLink yolu şu an adeta para basıyor” dedi.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu KÖİ modelini anlattı

2 binin üzerinde KÖİ projesi gerçekleştiriliyor. n KÖİ, finansman ve devlet projelerini kıyaslar mısınız? Bütün finansman modelleri aslında farklı birer araç. Her projenin doğası ve şartları, farklı araçları kullanmayı gerektiriyor. Bazı projeler var ki KÖİ modeline hiç uygun değil, onu kamu kaynaklarıyla gerçekleştiriyoruz. Bazı projeleri kredili şekilde gerçekleştiriyoruz. Bazıları için ise KÖİ en mantıklı araç oluyor. ALMANYA’DAN DAHA HIZLIYIZ n Peki Sayın Bakanım, bu fark nasıl ortaya çıkıyor? Birincisi; alternatif finansman kaynağı sağlamak için. KÖİ projelerinde ana yatırım maliyeti devletin bütçesinden değil, özel sektör finansmanıyla sağlanıyor. İkincisi; karmaşık projelerde iş kalemlerinin sağlıklı organizasyonunu sağlamak için. Bunun için en iyi örnek İstanbul Havalimanı. Bu denli büyük ve karmaşık bir projeyi gerçekleştirmek için çok donanımlı ve bütün iş kalemlerini organize edebilecek bir ekibe ihtiyaç var. Bunlar bir arada toplanmadığı, ayrı ayrı ihale edildiği zaman 14 yılda ancak bitirilebilen bir Berlin Havalimanı örneği çıkıyor karşımıza. İstanbul Havalimanı’ndan ölçek olarak 3 kat daha küçük olmasına rağmen bu iletişimsizliklerden ve organizasyon eksikliğinden dolayı “Alman da olsanız” Berlin Havalimanı’nı, İstanbul Havalimanı ile neredeyse aynı maliyette ve 3,5

kat fazla zamanda yapabiliyorsunuz. Avrasya Tüneli’nin 2 yıl önce bitirilmesinin ekonomik etkisi 404 milyon dolar olarak hesaplanmıştır. Üçüncüsü; maliyet aşımlarında tasarruf etmek için. Bugün baktığınız zaman bütün dünyada devletlerin kendi yaptığı projelerde yüzde 20’lere varan bir maliyet aşımı söz konusu, KÖİ’de ise bu oran yüzde 4’lerde. Biraz önce bahsettiğimiz İstanbul Havalimanı ve Berlin Brandenburg örneğindeki gibi. İstanbul Havalimanı 3 kat büyük, 10 milyar euroluk yatırım maliyeti var, Berlin Havalimanı ise süre aşımı ve yanlış sistemden dolayı 9.5 milyar euroya imal edildi.Dördüncüsü; daha inovatif ve verimli projeler gerçekleştirmek için. NİÇİN FAZLA ÖDENİYOR? n Devlet yapsaydı yapım masrafı 1 birim olacak projeye biz neden 3 birim ödüyoruz? KÖİ projelerinde yapım maliyetlerinin yanı sıra proje süresi boyunca yapılacak işletme, ağır bakım-yenileme ve finansman maliyetleri de iş paketinin içine dahil edilmektedir. Maliyetinin kat be kat üstünde ülkeye, şehre ve millete ekonomik olarak pozitif etki sağlıyor. Somut örnek olarak Avrasya Tüneli Projesi’ni ele alalım. Bakanlığımız tünel ihalesine çıkmadan önce bu tünelin bütün maliyetlerini hesapladı. Tünelin yapım maliyeti 1,2 milyar dolar, finansman maliyeti 915 milyon dolar, 25 yıl boyunca işletmenin ve bakım onarımın maliyeti ise 875 milyon dolar

olarak tespit edildi. Yani Avrasya Tüneli’ni yapmak ve 25 yıl boyunca işletmek için gerekli kaynak toplam 3,035 milyar dolar. İhalede asgari şartları sağlayan rakipler arasında yüzde 5 indirimle en düşük garanti bedelini (2,883 milyar dolar) talep eden firmaya proje ihale edildi. Yani devlet 3 milyar dolarlık altyapı projesini 152 milyon dolar karlılıkla satın almış oldu. Baktığınız zaman 1,2 milyar dolar yapım maliyeti olan tünele 2,8 milyar dolar garanti verilmiş gibi görülüyor ama burada kimse işletme, finansman ve bakım-onarım maliyetlerini hesaba katmıyor. Neredeyse projenin yapım maliyetinden daha fazla maliyet kalemi var ortada. İSTANBUL HAVALIMANI ILK YILINDA PARA KAZANDI n Garanti geçiş sayısı veriliyor ama kimse geçmiyor, geçiş garantisi vermek şart mıdır? Çok farklı KÖİ modelleri var. Geçiş garantisi uyguladığımız “yap-işlet-devret (YİD)” modeli bunlardan yalnızca bir tanesi. Farklı projelerde farklı modeller uyguluyoruz. Demir yollarında mesela EPC-F modeli uyguluyoruz. Bizim uyguladığımız YİD modelindeki garanti uygulamasının uluslararası terminolojide karşılığı “cap and collar” yani “üst ve alt limit” anlamına geliyor. Bunu uygulamamızın sebebi risk ve gelir paylaşımı yapmak. Bu modelde projenin kullanımı garanti altında kalıyorsa kamu, yükleniciye taahhüt ettiği yıllık bedel üzerinden ödeme yapıyor ama eğer garantinin üstüne çıkıyorsa yüklenici bu sefer kamuyla belli oranda gelir paylaşımı yapıyor. Bunun güzel bir örneği İstanbul Havalimanı’nda gerçekleşti. Havalimanı ilk yılında garanti miktarının üstüne çıkarak devletle gelir paylaşımı yaptı. 4 yıllık inşaat boyunca cebinden hiçbir para harcamayan devlet, işletmenin ilk yılında da para kazandı. AVUSTRALYA ‘CITYLINK’ YOLU KÖİ modelleri her projede farklılaşabiliyor. Risk paylaşımı oranında gelir dağılımı oluyor diyebiliriz. Mesela Avustralya, Melbourne’de 1999 yılında açılmış CityLink yolu. Devlet burada yükleniciye garanti taahhüt etmemiş. Yüklenici 34 yıl boyunca bütün ticari riski üstlenmiş. Hesaplanan araç geçişi 132 bin ama ilk yıl 118 bin araç geçmiş. Birkaç yıl içinde bu hesaplanan araç geçişinin üstüne çıkıyor genellikle rakamlar. 1999’dan bugüne geldiğimizde ise günlük araç geçişi 749 bin düzeylerinde. Yüklenici burada zamanın şartlarına göre ciddi risk alarak bunun karşılığını bugün almaya başlamış. Riski tamamen üstlendiğiniz durumda da kamuyla gelir paylaşımınız azalıyor. n Son bir soru efendim; Geçiş ücretleri neden bu kadar pahalı? Geçiş ücretleri tam tersine dünya standartlarına göre çok uygun. Kilometre başına ödenen rakamlara baktığınız zaman bu tabloda çok makul yerlerde kalıyoruz.

Y R E V I L E FREE D E N R U O TO MELB N O O S D N A O R T E M Y E N D Y S E TO B VE Ş I R A P SI

%10 LI A M I R I D N I

Email: info@bulaksu.com.au Contact: 0403 329 145

WORLD

rkısh NEWS PRESS

16 March 2021

TARIH & EDEBIYAT

Berkyaruq

ukn al-Din Abu’l-Muzaffar Berkyaruq ibn Malikshah (Persian: romanized Rukn alDīn Abuʿl-Moẓaffar Berkyāruq ibn Malik-Šāh; 1079/80 -1105), better known as Berkyaruq, was the sultan of the Seljuk Empire from 1094 to 1105. The son and successor of MalikShah I (r. 1072-1092), he reigned during the opening stages of the decline and fragmentation of the empire, which would ultimately pave the way for Turkoman atabegates and principalities stretching from Kirman to Anatolia and Syria. His reign was marked by internal strife, mainly against other Seljuk princes. By his death in 1105, his authority had largely vanished. His infant son Malik-Shah II briefly succeeded him, until Berkyaruq’s half-brother and rival Muhammad I Tapar (r. 1105-1118) executed him. Berkyaruq is a Turkic word meaning “firm, unwavering light”. Contrary to their Ghaznavid predecessors-who had largely abandoned their Turkic heritage in favour of Persian-the Seljuks (albeit likewise Persianized) maintained and took pride in their origins, carrying Turkic names such as Berkyaruq, Arslan Arghu or Sanjar. Born in 1079 or 1080, Berkyaruq was the oldest son of Malik-Shah I (r. 1072-1092) and the latter’s cousin, the Seljuk princess Zubayda Khatun. Berkyaruq was only thirteen at the time of his father’s death in November 1092, meaning that there were no princes of age to inherit the vast Seljuk Empire. Berkyaruq’s half-brother Muhammad was eleven, while another half-brother named Mahmud was four. A brother of MalikShah titled Tutush I, who ruled Syria on his brother’s behalf, claimed the throne as the only adult, but gained little support from the Turkic elite. Malik-Shah’s death thus marks the start of the decline and fragmentation of the empire, with amirs and palace elites trying each to gain power by supporting one of his young sons as sultan. This would ultimately pave the way for Turkoman atabegates and principalities stretching from Kirman to Anatolia and Syria. One of Malik-Shah’s wives, Terken Khatun, in cooperation with the Seljuk vizier Taj al-Mulk, installed her four-year-old son Mahmud on the throne at Baghdad. She convinced the caliph to have the khutba read in Mahmud’s name, and sent an army under the amir Qiwam al-Dawla Kirbuqa to take Isfahan and capture Berkyaruq. Meanwhile, the family and supporters of the deceased Seljuk vizier Nizam al-Mulk (known as the “Nizamiyya”), led by the Turkic slave-soldier (ghulam) Er-Ghush, supported Berkyaruq. They had Berkyaruq smuggled out of Isfahan and sent to his atabeg Gumushtigin in Saveh and Aveh, who had him crowned at Ray. Initial challenges and consolidation of power Although Berkyaruq was generally supported by the Nizamiyya, “this does not necessarily imply that the Nizamiyya had a collective policy, for none of the sons of Nizam al-Mulk was his father’s equal

ESI

HAFTANIN KELIM

Vicdan

n Kelime Kökeni : Arapça (isim) Kişiyi kendi davranışları hakkında bir yargıda bulunmaya iten, kişinin kendi ahlak değerleri üzerine dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan güç. “Tüm insanlar dünyaya, kafa ve yüreklerinde bir iç mahkeme ile gelirler. Bunun adına vicdan denir.” (Aydın Boysan) > Kaynak: https://kelimeler.net/ vicdan-kelimesinin-anlami-nedir

SINEM TASLAK sinem.taslak@gmail.com

in ability, and opportunism and personal factors seem often to have swayed them” (Bosworth). The Nizamiyya were most importantly looking to seek vengeance against Taj al-Mulk, who was believed to have been behind Nizam al-Mulk’s death (which according to modern historian Andrew Peacock, was probably partly true). A battle took place between the two factions in January 1093, resulting in the defeat of Mahmud’s supporters and the capture of Taj al-Mulk. Berkyaruq, aware of Taj alMulk’s bureaucratic prowess, was willing to make him his vizier. Taj al-Mulk had even managed to appease a section of the Nizamiyya through bribery; still this was not enough; the Nizamiyya, thirsty for revenge,

secured his execution on 12 February. Terken Khatun soon summoned the Seljuk prince Ismail ibn Yaquti to attack Berkyaruq. Although the former had raised an army of Turkoman from Azerbaijan and Arran, he was defeated and executed by Berkyaruq’s atabeg Gumush-Tegin. Terken Khatun then tried to reach out to Tutush, but suddenly died in 1094, with her sickly son Mahmud dying a month later. Berkyaruq also had deal to with his uncle Tutush, who invaded the Jazira and western Iran, seizing the city of Ray. Berkyaruq’s forces near the same city killed him on 25 February 1095. Berkyaruq thus managed to consolidate his authority in western Iran and Iraq, and was acknowledged as the sultan by the caliph. During the chaos that ensued, Malik-Shah’s brother Arghun Arslan captured several cities in Khurasan (except Nishapur), attempting to establish his own principality in the province. Berkyaruq first sent an army under his uncle Bori-Bars ibn Alp-Arslan in 1095 to conquer Khurasan, but the latter was captured and killed. He sent a second army under his half-brother Ahmad Sanjar in 1097, but before anything occurred one his own ghulams, due to his brutal treatment of his subjects, killed Arghun Arslan. Berkyaruq appointed Sanjar as the vassal ruler (malik) of Khurasan, giving him his own atabeg (Amir Qumaj) and vizier (al-Tughrai). Berkyaruq then led an expedition as far east as Tirmidh, where he confirmed the Qarakhanids Sulayman-tegin and Mahmudtegin as the vassal rulers of Transoxiana. He also appointed Qutb al-Din Muhammad as the new governor of the Central Asian region of Khwarazm. He spent seven months in the city of Balkh, and then returned to the

west. However, after leaving his eastern possessions, the area was plunged into a series of revolts, including one by the Seljuk prince Dawlatshah. The name of Berkyaruq started to be excluded from the coins struck at Nishapur, which testifies to the slow disintegration of his rule in Khurasan. Preoccupied by continuous internal issues, Berkyaruq was unavailable to respond to the advent of the First Crusade in Syria in 1097. The crusaders besieged Antioch and sacked Ma’arrat al-Nu’man. Furthermore, Berkyaruq had little reason to help the Seljuks of Syria, who fought amongst themselves, dividing the country. The northern part was ruled by Fakhr al-Mulk Radwan and the southern part by Shams al-Muluk Duqaq. When the Crusaders entered Syria, Ridwan shifted his allegiance from Berkyaruq to the Fatimid Caliphate. Conflict with Muhammad I Tapar The most difficult challenge that Berkyaruq faced was the rebellion of his halfbrother Muhammad in 1098 or 1089. The rebellion had been encouraged by Nizam al-Mulk’s son Mu’ayyid al-Mulk, who had formerly served Berkyaruq and played a key-role in the defeat of Tutush. After his dismissal by Berkyaruq, he entered into the service of Muhammad, who appointed him as his vizier. Mu’ayyid al-Mulk made use of his newfound position to exact vengeance on his rivals, which became easier because Muhammad had yet to reach adulthood (approximately 17 years old at the time). The Nizamiyya and the prominent families of Isfahan also joined Muhammad, stopping Berkyaruq from entering the city. The rebellion was launched from Muhammad’s base at the city of Ganja in Arran, which had been given to him as an iqta’ (land grant) by Berkyaruq back in 1093. Muhammad’s capture of Ray exposed the vulnerability of Berkyaruq’s realm. Sa’d al-Dawla Gawhara’in, the shihna (military administrator) of Baghdad, soon joined Muhammad, which implies that the city was also added to his domain. Nevertheless, the five-year war continued to be indecisive, with Baghdad repeatedly changing hands. Even with the support of Sanjar (who despised Berkyaruq); Muhammad was unable to defeat his rival. Berkyaruq’s authority continued to weaken, and by 1104, with his treasury exhausted, he was forced to sue for peace. A subsequent treaty, which acknowledged Muhammad as the ruler of southern Iraq, northern Iran, the Diyar Bakr, Mosul and Syria, while Berkyaruq was acknowledged as the ruler of the rest of Iran (including Isfahan) and Baghdad. The treaty, however, did most likely not display the true circumstances of the situation. The following year (1105), there were no coin mints citing the name of Berkyaruq in the central Islamic lands. That year he died aged 25 and his infant son MalikShah II succeeded. Muhammad, who had Malik-Shah II assassinated, subsequently captured Baghdad. > Sources: http://m.wikidaily.org/wiki/ Barkiyaruq; https://prabook.com/ web/abu.al-muzaffar_rukn_ud-din_ barkyaruq_ibn_mali/2544744

HAFTANIN ŞİİRİ

VİCDAN İki yolun ayrımında ben durup, Gah o yandan, gah bu yandan korkarım. Devden değil, sinek kadar gücüyle, Ben kendini dev sayandan korkarım.

Bu dünyadan umacağım mizandır, Korktuğum kes bu mizanı bozandır, Tok herifin kudurması, yamandır, Acandan yok, ben doyandan korkarım.

Hakk evinde hak divanı kurulmuş, Her kazancın öz kıymeti sorulmuş, İddiası boynumuza yük olmuş, Bağışlanan şeref şandan korkarım.

Uyarsak biz nefs adlanan elçiye, Tükürürüz vicdan kesen ölçüye, Odur veren düz kıymeti her şeye, Vicdanından korkmayandan korkarım.

> Kaynak: Bahtiyar Vahapzade

AstraZeneca vaccine not behind blood clots: British regulator AstraZeneca/Oxford vaccine is not resT heponsible for blood clotting, Britain’s vaccine

regulator said Monday. Phil Bryan, head of vaccine safety at the Medicines and Healthcare products Regulatory Agency, said the organization was “closely reviewing” the blood clot reports in some European nations. But he added the evidence available “does not suggest the vaccine is the cause.” “Blood clots can occur naturally and are not uncommon,” he said in a statement. “More than 11 million doses of the COVID-19 Vaccine AstraZeneca have now been administered across the U.K., and the number of blood clots reported after having the vaccine is not greater than the number that would have occurred naturally in the vaccinated population. “People should still go and get their COVID-19 vaccine when asked to do so.” His response comes after Germany, Italy and France became the latest countries to temporarily suspend the use of the vaccine.

Kosovo opens Jerusalem embassy amid international criticism

opened its embassy to Israel in Jerusalem on Sunday, joining the United States and K osovo Guatemala as the only countries with embas-

sies in a city whose status is at the heart of the Israeli-Palestinian conflict. Muslim-majority Kosovo promised to locate its embassy in Jerusalem when it established diplomatic ties with Israel last year under U.S. sponsorship. Kosovo’s Foreign Ministry said on Twitter that with the embassy’s opening, “the pledge given in the Oval Office today is finally fulfilled.” Israel sees its new ties with Kosovo as part of its broader normalization with Arab and Muslim countries under agreements sponsored by former U.S. President Donald Trump with the so-called “Deal of the Century” which has drawn severe criticism from countries across the globe. Wasel Abu Youssef, a member of the executive committee of the Palestine Liberation Organization, said the opening of Kosovo’s embassy in Jerusalem contradicted United Nations resolutions and aimed to “weaken the Palestinian cause”. Turkey had criticized Kosovo back in February for pledging to open an embassy in Jerusalem, saying that it violated U.N. resolutions and international law. “Kosovo’s commitment in question is in violation of international law, in particular U.N. resolutions adopted on this matter,” Foreign Ministry spokesperson Hami Aksoy said in a written statement.

PAZARTESI

Bilge Başafacan Neşe Sözen Fatma Gençtürk ÇAY MOLASI

AUSTRALIA . .

SESİ T rkıye’nın

RADYOSU AVUSTRALYA

CUMA

Tanyeli Serkan Uyanık TANYELI’YLE BIZ BIZE

CUMARTES

“Sizin Sesiniz”

SALI

www.turkishnewspress.com.au

Ergül Uybadın

Sülhan Yılmaz Gülten Akbar

Derya Sekmen Büşra Erkan Tuğçe Uybadın

VOICE OF TURKEY WOMENS EDITION

ÇARŞAMBA

Tuğba Aksoy GÖNÜL KAHVESİ

PERŞEMBE

Serdar Güzel Doğukan Perk Saat: 22-23 arası PORTRELER

SYDNEY DIGITAL 985 & MELBOURNE 98.9 NORTH WEST FM YAYINIMIZLA . . SIZLERLEYIZ! - Sydney’de haftanın her günü saat 17-18 arası Her gece saat 22-03:00 arası Müzikli Saatler - Melbourne’da her Çarşamba saat 17-18 arası - Yayınlarımızı aşağıdaki linklerden dünyanın her yerinden dinleyebilirsiniz. SYDNEY: www.turkiyeninsesi.sydney MELBOURNE: www.turkiyeninsesi.melbourne - Ayrıntılı bilgi için bizi arayın: +61421890600

rkısh

HAYATA DAIR

SATURDAY0 16.00-17.0

Tuğçe Köksal, Yasin Köksal, Ahmet Kale & Azra Vejzovic

THE SOURCE

PAZAR

Cem Birben MUHABBET

ÇARŞAMBA

@turkiyeninsesiradyosu

MEDIA LIMITED

MURAT ŞIRIN

ÜMIT UYAR

MELBOURNE’IN SESİ

NOSTALJI

rkısh NEWS PRESS

16 Mart 2021

. I V E K Ü R YÖ i n i ğ e n e l e g Türkmen

yaşatıyor

“Müzeye çevirdiği” evinde Yörük-Türkmen geleneğini de yansıtan bine yakın eski eşyayı sergiliyor... Bursalı yörük aşığı Aydın Akman, “Daireden feragat ettik. Bu eşyaları burada sergileyelim bizden sonraki nesle hatıra kalsın istedik. Bazen ‘konak geceleri’ etkinliği düzenliyoruz. Bir araya toplanarak eski dönemlerdeki yemeklerimizi yapıp geleneğimizi yaşatmaya çalışıyoruz” diyor.

desteğiyle geçmiş döneme ait, günlük yaşamda kullanılan eşyaları toplamaya smanlı başkenti Bursa’da 50 yaşındaki karar verdi. esnaf Aydın Akman, birçoğu YörükTürkmen geleneğini de yansıtan bine EVİNİ MÜZEYE ÇEVİRDİ yakın eski eşyayı evinde sergiliyor. Bursa’nın ilçelerinde kurdukları ERTUĞRUL GAZI, OSMAN GAZI Yörük çadırlarına getirilen eski eşyaları Geçmiş dönemlerde Bursa dernekte sergileyen Akman, binada yer Ertuğrulgazi Osmangazi Yörük Türkmen kalmayınca bunları evine taşıdı. Derneği Başkanlığını da yürüten Akman, Eşinin de desteğiyle evini adeta kültürünü gelecek kuşaklara aktarmak müzeye dönüştüren Akman, yaşadığı amacıyla bu çatı altında çok sayıda 3 katlı binanın üst katındaki daire ve etkinlik gerçekleştirdi. terasında, aralarında Yörük-Türkmen Akman, eski AK Parti Bursa geleneğinde yeri olan tarım aleti, mutfak Milletvekili Faruk Anbarcıoğlu’nun da gereci ve kıyafetlerin de bulunduğu eşyaları sergiliyor. YÖRÜK KÜLTÜRÜNÜ YAŞATIYOR Misafirlerini yöresel kıyafetlerle karşılayan Akman ailesi, kültürlerini gelecek kuşaklara aktarmaya çalışıyor. Aydın Akman, yaptığı açıklamada, askerden geldikten sonra Yörük kültürünü en iyi şekilde anlatmaya karar verdiğini söyledi. EŞYALARIN DİLİ OLSA... Yaklaşık 20 yıl önce dernek faaliyetlerine başladığını dile getiren Akman, “Geleneklerimizi yaşatmak adına haftada iki gün dernek lokalinde etkinliklere başladık. Misafirler davet edip, kültürümüzü anlattık. Eski

eşyalarımızı da bu lokalde sergiledik” şeklinde konuştu. Bu süreçte eşinden çok destek gördüğünü dile getiren Aydın Akman, sözlerini şöyle sürdürdü: MERAK EDENİ ÇOK OLUYOR “Daireden feragat ettik. Bu eşyaları burada sergileyelim, bizden sonraki nesle hatıra kalsın istedik. Mesela şimdiki ile bundan 50 yıl önceki sofra düzeni aynı değil. Kaşığı kardeşimizle değişip yiyorduk. Sofrada kaşık yoktu. O günlerin zorluğuna da dikkati çekiyoruz. Çul tezgahından eski paralara, tüfekten çeyiz sandığına kadar çok çeşit parça var. Burayı görmek isteyen çok oluyor. Herkesi burada ağırlamak istiyorum ama çalıştığımız için genelde hafta sonları misafir kabul ediyoruz.” RENKLİ KONAK GECELERİ Akman, konuşmasını şöyle tamamladı: “Bazen ‘konak geceleri’ etkinliği düzenliyoruz. Bir araya toplanarak eski dönemlerdeki yemeklerimizi yapıp geleneğimizi yaşatmaya çalışıyoruz. Eşyaları burada sergiliyoruz ama burası da küçük gelmeye başladı, bir daire yetmiyor. Derneğimize ait büyük bir yer var. Orayı dizayn edip eşyaları orada sergilemeyi amaçlıyorum.”

16 Mart 2021

İlan ve kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 433 162 655

Tecrübeli, Sorumluluk sahibi, Öğrenime açık eleman alınacaktır. Başvuru için:

info@gimasupermarket.com.au

adresine CV gönderiniz.

rkısh NEWS PRESS

SERI ILAN

KEBAB KESECEK USTA ARANIYOR

KEBAB VE GÖZLEME DÜKKÂNINA ELEMAN

n Sydney Eastgardens Westfield Pagewood’da bulunan Kebab Dükkanımızda, kebab kesme ve tosta sarmada haftada 5 gün gündüz saat 7-5 arası çalışacak bay eleman arıyoruz. İlgilenenler Murat’ı arasın: 0 433 416 898

Eastern Creek’deki Kebab ve Gözleme dükkanımızda tecrübeli full time / part time çalışacak bay ve bayan eleman alınacaktır. İlgilenenler lütfen bizi arasın! 0410 313 678

ALINACAKTIR!

KEBABÇIYA BAY BAYAN ELEMAN - Chipping Norton’da Kebab House’a servisten anlayan full time bay veya bayan eleman alınacaktır. Ücret dolgundur. İlgilenenler arasın! Osman 0411 327 744

SATILIK KEBAB DÜKKÂNI Şehir Merkezinde (City), ucuz kiralı, işlek işletmemiz satılıktır. İlgilenenler arasın! 0 423 525 419

Looking for a change A fruit veggy established wholesale business in Gold Coast looking for someone %50 shares to buy or the whole business. Great turnover and profit. Business has been running for 18 years. Call 0431572267

. . IBRETLIK HAYATLAR

rkısh NEWS PRESS

16 Mart 2021

3 KARDEŞINE VE HASTA DEDESINE BAKAN KÜÇÜK KIZIN YÜREK YAKAN DRAMI...

Zeynep’in ağır yükü

İç savaşta anne ve babasını kaybeden 12 yaşındaki Zeynep, kardeşleriyle yaşam mücadelesi veriyor... Dedesine de bakan Zeynep, “Kardeşlerimin tüm bakımlarını üstleniyorum. Elbiselerini yıkıyorum, yemeklerini pişiriyorum, ısınmaları için sobayı yakıyorum ve evi temizliyorum. Diğer çocukların ebeveynleriyle oynadıklarını görünce elimden geldiğince eksiklik hissettirmemeye çalışıyorum. Sürekli onlarla gülüp oynuyorum ama anne ve babamın ölümü yüreğimi yakıyor” diyor. uriye’de Beşşar Esed rejiminin saldırılarında annesini kaybeden, babası da kampta öldürülen 12 yaşındaki Zeynep Aşık, üç kardeşine ve hasta dedesine bakıyor. Zeynep’in annesi 4 yıl önce İdlib’in doğu kırsalındaki saldırılardan kaçarak sığındığı Katra kampında rejimin düzenlediğini saldırıda hayatını kaybetti. ONLARA HEM ANNELİK HEM BABALIK YAPIYOR Babası da faili meçhul bir saldırıda ölen Zeynep, o günden beri derme çatma bir çadırda hem hasta dedesine bakıyor hem de kardeşleri Teysir (11), Nur (9) ve Menar’a (7) annelik ve babalık yapmaya çalışıyor. Kardeşlerine bakmak için 2. sınıfta okulunu terk etmek zorunda kalan Zeynep Aşık, okul sıralarına geri dönmeyi çok istediğini söyledi. Küçük yaşta hayatın zorluklarıyla karşılaşan ve büyük sorumluluk üstlenen Zeynep, “Kardeşlerimin tüm bakımlarını üstleniyorum. Elbiselerini yıkıyorum, yemeklerini pişiriyorum, ısınmaları için sobayı yakıyorum ve evi temizliyorum” diye konuşuyor. HİSSETTİRMEMEYE ÇALIŞIYORUM AMA... Kardeşlerini gözünün önünden ayırmayan Zeynep, çocuklar çadırda oyun oynarken uzaklaşınca endişelendiğini hemen onları aramaya çıktığını anlattı. Zeynep, şunları dile getirdi: “Kardeşlerim diğer çocukların ebeveynleriyle oynadıklarını görünce elimden geldiği kadar

eksiklik hissettirmemeye çalışıyorum. Sürekli onlarla gülüp oynuyorum ama annemin ve babamın ölümü yüreğimi yakıyor.” “GEREKİRSE TAŞ KIRARIM” Gelecekte kardeşlerini bulundukları hayattan kurtarmak istediğini belirten Zeynep, “Kardeşlerime, ihtiyaçları olan her şeyi sağlamak için gerekirse taş kırarım” ifadesini kullandı.

Akciğer hastalığı ve kalp yetmezliği bulunan 77 yaşındaki dede Ahmet Aşık da, “Zeynep 12 yaşında ama yaptığı iş 25 yaşındaki birisi gibi. Kardeşlerinin ihtiyaçlarını karşılıyor. Onlara annelik ve babalık yapıyor” dedi. DEDE ÇARESİZ Yataktan kalkamadığını, çalışacak gücü olmadığını dile getiren dede Aşık, torunlarına iyi bir yaşam

sürmeleri ve eğitim desteği sağlanması için yadım çağrısında bulundu. İDLIB’DE DURUM VAHİM Türkiye, Rusya ve İran arasında 4-5 Mayıs 2017’de gerçekleşen Astana toplantısında, İdlib ve komşu illerin (Lazkiye, Hama ve Halep vilayetleri) bazı bölgeleri, Humus ilinin kuzeyi, başkent Şam’daki Doğu Guta ile ülkenin güney bölgeleri (Dera ve Kuneytra vilayetleri) olmak üzere 4 “gerginliği azaltma bölgesi” oluşturuldu.

Rejim ve İran destekli teröristler, Rusya’nın hava desteğiyle 4 bölgeden 3’ünü ele geçirip İdlib’e yöneldi. Türkiye, Eylül 2018’de Rusya ile ateşkesi güçlendirmek için Soçi’de ek mutabakata vardı. TÜRKİYE DE OLMASA... Rusya ve rejim güçleri, Mayıs 2019’da tüm bölgeyi ele geçirmek için operasyonlara başladı ve İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi içinde çok sayıda büyük yerleşim yerini ele geçirdi. Son olarak Türkiye ve Rusya arasında 5 Mart’ta Moskova’da yeni bir mutabakat sağlandı. Rejim güçlerinin zaman zaman ihlal ettiği ateşkes büyük ölçüde korunuyor. 2017-2020 döneminde yaklaşık 2 milyon sivil, Rusya ve rejim güçlerinin saldırılarında Türkiye sınırına yakın bölgelere göç etmek zorunda kaldı.

16 Mart 2021

ALEM-I İSLAM

HAYA EL-MUŞÎ

info@turkishnewspress.com.au

İrade terbiyesi

ıllar evvel okuduğum “Ergun Göze ile Elli Beş Yıl” isimli kitapta Ergun Göze’nin babası Ahmet Bey’in oğluna yazdığı mektuplar zaman zaman aklıma gelir, açıp tekrar tekrar okurum. Ergun Göze’nin lise son sınıfta kalması sebebiyle tebdili mekanda ferahlık vardır diyerek Çorum Lisesi’ne nakli yapılır ve babası kendisine sık sık mektup yazar. İşte o mektuplarda geçen adeta bir ders niteliğindeki satırlar: “… Sen hayatta yeni bir çığır ve daha verimli bir hareket tarzı bulmak edinmek için yurt ve muhit değiştirdin. Yalnız ders yapmak için bile değil sadece ve yalnız hayatta muvaffakiyet için muasır ve çok ciddi ve hakiki manasıyla medeni ve terbiyeli ve nazik bir insan olmak için Çorum’dasın. … İrade ve metanetinizin karşısında yenilmeyecek müşkül ve halledilmeyecek bir mesele yoktur. İrade, irade…” Peki, hayatımızda yeni bir çığır açabilmek ve daha verimli bir hareket tarzı bulmak için neler yapmalıyız? Özellikle günümüzde her şey bu kadar hızlı olup bitiyorken, hayata dair kalıcı planlarımız var mı? Yoksa akıntıya kapılmış gibi mi yaşıyoruz? Özellikle içinde bulunduğumuz zorunlu olarak evde kalma günlerinde irademiz güçlü değilse akıntıya karşı yüzmemiz de mümkün değildir. Birbirinin aynısı günler, haftalara, aylara ve derken neredeyse salgın hastalığın başlayalı bir yıl olacağı şu günlere kadar ulaşır. Bu sürede üzerimize sinen hantallık, rehavet iyice yerleşip beraberinde mutsuzluğu getirmeden yerimizden kalkmalı üzerimize düşenleri yapmak için bir yerden başlamalıyız. Özellikle yolun başındaki genç arkadaşlarımız bilmeli ki zayıf bir iradenin tamiri için sürekli ve düzenli bir güç gereklidir. Düzensiz ve dağınık çalışmalar ne kadar yoğun olursa olsun daha geç sonuca ulaştırır. İçimizde filizlenen fikirlerin can bulması, yeşermesi ve kök salması için düzenli bir çalışma ve tekrara muhtaç olduğunu akıldan çıkarmamalıyız. Bu gayreti yakalamak, irademize hâkim olmak için öncelikle kendimize günlük görevler belirlememiz gerekir. Küçük adımların zamanla sizi ne kadar ilerleteceğini, nasıl bir alışkanlık yerleştireceğini göreceksiniz. Örneğin bir kişi namaz vakitlerini geçiriyor veya tamamını bir türlü devam ettiremiyorsa mutlaka kendisiyle baş başa oturup karar alması gerekir. Evet, insan kendisiyle yüzleşebilmeli, dertleşebilmeli ve hatta kendisine ‘hayır’ diyebilmelidir. Birini ikna etmek, onu bir yola sokmak için karşımıza oturtup konuşmaz mıyız? Bu dünyada sorumlu olduğumuz ilk ve aslında ahiret hayatında

vereceğimiz hesabı düşünürsek tek kişi değil miyiz? O zaman kendimizle oturup bir karar almamız gerekir. Bu amaçla kendimize karşı dürüst olup aylık, yıllık bir planlama değil kısa vadeli bir planlamayla kalıcı bir hâkimiyet sağladığımızı görmeye ihtiyacımız olacaktır. İslam medeniyetinde yeni gün akşam namazından sonra başlar, yani ertesi günün planlamasını bir gün evvel akşam namazından sonra yapmamız ertesi gün alacağımız sonuçlar açısından daha kalıcı olacaktır. Aldığımız kararlardan sonra yaşayacağımız aksaklıklar bizi yıldırmamalıdır. Sabah namazını kaçırıp, öğlen namazını da bırakmayalım ve sakın unutmayalım İslâm’da bir şeyin tamamı yapılamıyorsa, tamamı terk edilmez. Aynı durum yapacağımız ilmi çalışmalar, sınavlar, hazırlanan projeler için de geçerlidir. Her gün mümkünse aynı saatte çalışmak, farklı farklı günlerde ve saatlerde düzensiz bir çalışmadan daha fazla fayda sağlayacaktır. Eğer, yapılacak her şeyi biliyorum ama bir türlü başlayamıyorum diyorsanız burada irade terbiyesi devreye girmelidir. Vücudumuzdaki kas sistemi gibi irade terbiyesi de egzersize tabiidir ve bu egzersizler düzenli tekrarlardan ibarettir. Bu tekrarlarla iradenizi güçlendirdikten sonra bir ritim yakaladığınızı göreceksiniz. Her insanın kendi hayat düzeni içinde bir takım eylemler için ritim tutturması gereklidir. Her birimizin vücudunda nasıl kalp ritmi, nabız ritmi varsa işte hayatımızda da yaptığımız eylemler birer ritme tabi olmalıdır. Örneğin okuma ritmi. Her gün az da olsa düzenli bir şekilde yapılabiliyorsa ritim yakalanmış demektir. Bütün bunların yanında uyku düzeni, beslenme alışkanlıkları da bizim irademiz üzerinde söz sahibidir. Dünyevi ve uhrevi meziyetlerin temelinde erken kalkmanın büyük önemi vardır. “Zaman onu doğru kullananlara yanlış yapmaz” çok haklı bir sözdür. Gece geç saatlere kadar oturup, bir de o saatlerde yemek yiyorsak sabah kalkamayacak, uyandığımızda ise vücudumuz oldukça halsiz olacaktır. Dünyanın öyle bir zamanında yaşıyoruz ki bizi fıtri özümüzden uzaklaştıracak her türlü etken yanı başımızda. Ancak hatırdan çıkarmayalım Rabbimiz emanetini omuzlarımıza yüklemiştir. Kendimize soralım “Peki ne oldu sana?” “Bu gidiş nereye?” Aslında olabilecek insan olmamız için önümüzdeki engel yine ve sadece kendimizdir. Akıntının içinde bir katre olmak da var, o akıntıya yön veren kuvvetli bir rüzgâr da. Valizimizi dünyanın renkleri ile tıka basa doldurup onu taşıyan bizi ise bomboş bırakmak da var. Hayatın tadı da rengi de eğer istersek değişir. > ÖZLEM DEĞİRMENCİ

rkısh NEWS PRESS Vahyin Dilinden

DIYANET&KÜLTÜR

“Ey iman edenler! Erkekler diğer erkeklerle alay etmesinler; onlar kendilerinden daha iyi olabilirler; kadınlar da diğer kadınlarla alay etmesinler; alay edilen kadınlar edenlerden daha iyi olabilirler. Biriniz diğerinizi karalamayın, birbirinize kötü ad takmayın. İman ettikten sonra fâsıklıkla anılmak ne kötüdür! Günahlarına tövbe etmeyenler yok mu, işte zalimler onlardır.” . HUCURAT SURESİ, 49. AYET

Allah Rasulünden Peygamber Efendimiz şöyle buyurdular: “Allah’ım! Faydasız ilimden, ürpermeyen gönülden, doyma bilmeyen nefisten ve kabul olunmayan duadan sana sığınırım.” . MÜSLIM, NESÂÎ

SURİYELİ GENÇLERDEN CAMİ CEMAATİNE SÜRPRİZ

Yardımlar için teşekkür ettiler

uriye’nin çeşitli bölgelerinden Ankara’ya gelen gençler, Türkiye’ye yaptığı yardımlarından dolayı teşekkür etti. Türkiye Diyanet Vakfınca (TDV) Kocatepe Camisi’nde düzenlenen etkinlikte bir araya gelen Suriyeliler, cuma namazı sonrası vatandaşlara lokum ikramında bulundu, Suriye’nin farklı il ve ilçelerinin isimleriyle birlikte “Teşekkürler Türkiye” dövizleri açtı. TÜRKİYE BİZİMLE Burada açıklama yapan TDV Azez Ofisi görevlisi Mekin Şaban, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı bölge-

lerinden geldiklerini belirterek, “Türkiye, yıllardır Suriyelilere yardım etti. Hükümetine ve halkına çok teşekkür ediyoruz” dedi. TERÖRÜ TEMİZLEDİ TDV Azez Ofisi görevlisi Yasin Devemahu da “Türkiye hükümetine ve milletine çok teşekkür ediyorum. Allah razı olsun. Türkiye geldikten sonra bölge, daha sakin ve emniyetli oldu. Terörden, İŞİD’den PYD’den temizlendi o bölgeler” ifadelerini kullandı. Öte yandan, Kayserili hayırseverler, Suriye’nin İdlib kentinde ağır kış

şartlarında çadırlarda yaşayan aileler için Türkiye Diyanet Vakfınca “Bir iyilik sıcak bir yuva” sloganıyla inşasına başlanan “İyilik Konutları”ndan 538’ini yaptırdı. 2 CAMİ YAPILACAK Kayseri İl Müftüsü ve TDV Şube Başkanı Prof. Dr. Şahin Güven, bugüne kadar 10 bin konut yapıldığını ve sahiplerine teslim edildiğini belirterek, her ilden gelen yardımlarla etaplar halinde ev yapımının sürdüğünü dile getirdi. Güven, Kayserili iki hayırseverin proje alanına iki cami yaptıracaklarını da sözlerine ekledi.

YEMEK&HOBI R LEZZETLI TARIFLE

RK FATMA GEwsNprÇesTs.cÜom.au info@turkishne

rkısh NEWS PRESS

16 Mart 2021

DAHA SAĞLIKLI BİR YAŞAM İÇİN İŞİN UZMANLARI BİZİ UYARIYOR...

Sofrada tuzluğu kaldırın Yemeğin lezzetlisinin yanında sağlıksını da tüketmek önemli. İşte uzmanından basit bir öneri: “Daha sağlıklı bir hayat için sofralardan tuzlukları kaldırın. Hemen her gıda, yapısında tuz içerir. Dolayısıyla yemeklere tuz eklemesek bile tuz tüketiyoruz.”

e derler bilirsiniz; “Yemeğin tadı, tuzu” diye... Ancak vücudumuz için sayısız yararlı mineraller barındıran tuz aşırı tüketilince faydadan çok zarar veriyor ve birçok hastalığa kapı aralıyor. Gelin bu hafta işin uzmanına kulak verelim... İstanbul Medipol Mega Üniversite Hastanesi Nefroloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Abdullah Şumnu, , 8-14 Mart Dünya Tuz Farkındalık Haftası ve 11 Mart Dünya Böbrek Günü nedeniyle tuz tüketimine ilişkin uyarılarda bulundu. TÜRK İNSANI TUZLU SEVİYOR Dr. Şumnu, günlük alınması gereken maksimum tuz miktarının 6 gram (sodyum olarak 2.4 gram) olması gerektiğini belirterek, Türkiye’de günlük tüketilen tuz miktarının ortalamanın çok üzerine çıkarak 18 grama yaklaştığını belirtti. Diyetteki, tuzun azaltılmasının inme, hipertansiyon, böbrek taşı gibi birçok hastalığın riskini ciddi olarak azalttığına dikkati çeken Abdullah Şumnu, şunları anlatıyor: “Daha

sağlıklı bir hayat için sofralardan tuzlukları kaldırın. Hemen her gıda, yapısında tuz içerir. Dolayısıyla yemeklere tuz eklemesek bile tuz tüketiyoruz. Tuzu sınırlandırarak inme, hipertansiyon, böbrek taşı gibi birçok hastalık riskini azaltabiliriz.”

Dr. Şumnu, sık tüketilen gıdaların içerdikleri sodyum oranları hakkında da şu bilgileri veriyor: “Daha katı tuz diyeti yapmak zorunda olan hastalar için günlük sodyum tüketimi hesaplanabilir. Yumurta 20 mg, bir bardak süt 100 mg, 1 adet beyaz

ekmek ve 100 gram beyaz peynir 500 mg, 100 gram zeytin 1400 mg ve 100 gram pastırma yaklaşık 2500 mg sodyum içeriyor. Fakat tuz ve sodyum miktarları birbiri ile karıştırılıyor. Bir gıdadaki tuz miktarı, içerdiği sodyum miktarının 2,5 katıdır. Buna dikkat edilmesi gerekiyor.” Sıfır tuzsuz diyetin pratikte çok mümkün olmadığını aktaran Abdullah Şumnu, yemeklere katılmasa bile, gıdaların içerisinde günlük ihtiyacı karşılayacak derecede tuz bulunduğunu kaydetti. TURŞUYA DİKKAT! Dr. Şumnu, sofradan tuzlukları kaldırarak yemeklere ekstra tuz atılmaması gerektiğinin vurgulayarak şöyle devam etti: “Günlük 6 gram ve altında tuz hedefini tutturmak için yemekleri pişirirken günlük toplam en fazla 1 tatlı kaşığı tuz atın, hazır gıdalardan ve konservelerden uzak durun ya da sodyum içeriğini kontrol ederek tuzu azaltılmışlardan seçin, fazla tuz yerine gıdaları karabiber, kırmızı biber, kekik gibi baharatlarla, salataları limon, sirke gibi sağlıklı soslarla tatlandırın. Salam, sosis, pastırma gibi işlenmiş gıdalardan, ayrıca tuz deposu olan turşu gibi besinlerden uzak durun.”

16 Mart 2021

Hazır ayakkabı işleri

Gelirler

Güneş (İng.)

Hayır (a)

Süngü

Mızmız

Takınılan şeyler

Bilgisayar hafızası

Helke

rkısh NEWS PRESS Hayır, hasenat

BULMACA Çocuk hikayesi

Bir nota Mülayim olmak (Osm.)

Bir bağlaç

Kayıp kıta

Tartışmalı toplantı

Kuzu sesi

Eşkıya

Fakülte başkanı

Ovma

Sanki

Mahkeme bitiş kağıdı

İrfan sahibi

İnce kıllar

Yıkıntı

Acele

Özsu

Şan

Bir dağımız

Bir bezelye türü

Reislik, başkanlık

Ayak direme

Boş söz

Derviş külahı

Bir tür baskı makinası Bir erkek adı

Yüz

Radyum'un remzi

Beyaz

Büyük baba

Kapı girişi

Devam ettirme

Mitoloji Hüner, kabiliyet Bir tür pasta Maden suyu Yapay reçine Ayak (F)

Son, bitiş

Bir ilçemiz

Ritüel

Bir işaret zamiri

Bayındır

Vilayet

Bir kuş

Yeni (F)

Bir bağlaç

Verimsiz, sonuçsuz

K.Kerim'de bir sûre Azot'un remzi Kuzu sesi Görgüç, bakaç (Fr) İslam alf. bir harf

Silah ateşleme kısmı

Gelir

Tayin

Kıbrıs'ta bir şehir

Hisar

Hamle

Barınma

Gemi barınağı

Değişik kimse (Mec.)

Sayı yazısı Gözde bir tabaka Eskiden savaşçı kadın

Gelecek Kademe Ardından gitme Bir cins peynir

Taban Servet

Eserler (a)

Para ile satılan insan Yahudi ibadethanesi

Osmanlıyı parçalayan antlaşma

Bebek bekleyen anne adayı

Mektup

İmanla ilgili

Nikel'in remzi Fotoğraf mak.

İz, işaret Mağara Bir nota

Neden, niçin

Bir bomba türü Fuzuli bekletme

Zevk En ince erkek sesi (İtalyanca) Başı boş

Sahip

Tayin

Ceylan

Hükümran

Beter, fena Bir tür top 8

Bir (İng.)

Gerçekten Bir çoğul eki

Hatıra

Şehir meydanı (E.Yunanca)

Aksine, zıddına

Ortakçı

İstanbul

Güzel, hoş

Akıl

Ses

Kral

Dirilik

Su Bir dağımız

Eski bir ceza

Lityum'un remzi

Avuç içi

Fakat

Hakkaniyet

Sahip İlim sahibi Benlik

Kan pıhtısı Valide Bildik, tanıdık Huzurlu, mutlu Kemmi (uyd.)

Geçmişteki hayvan ve bitki kalıntıları

Peşin Olay

Gezinti gemisi Donuk renkli

Hicri aylardan

Latiflik

Lale bahçesi

İlave, ek

...dileyene kılıç kalkmaz Genişlik Neonun simgesi Tutmalık, tutanak

Tasdik Herkes

Kavgayı ayırma Üzüm bahçesi

Kısa zaman Yüce

Öğüt

Zemin

Bir nota

Baki olma

Mani olma

Politika

Yer altı hazinesi Bir resim tekniği

Derme çatma kulübe Kuş süneme sırığı

Sodyum'un remzi

Bir mevsim

Bir maden

Yazlık kumaş Gelirler

Yıkık

Bir makam

Kırmızı

Teşvik sözü

Ekin biçme aleti Hatırlama

Kör

Bir gölümüz

Fazlaca büyük

Kışlık mont

Hoş koku

Krallık

Bobin

Hayır (İng.)

Kayıp

Boru sesi

Kötülük dolu yer

Onarım

Katlar

Mahşer yeri

Fiyat artışı

Kraliçe Rozet, amblem

Hint mihracesi

İstanbul'un eski belediye başkanlarından

Eski devirlere ait

Boyun eğme

İslam'ın şartlarından

Yüzakı kuruluşumuz

Eski bir çalgı Bir mevsim

Evet (a)

ŞİFRE SÖZCÜK

Ayakkabı üst derisi

İki (F)

Kefil olma

Yemek kabı

Yer

Askerin geri çekilmesi

Kışın yağar

Yankı

SPOR

rkısh NEWS PRESS

16 Mart 2021

FENERBAHÇE, KADIKÖY’DE 4 MAÇTIR KAZANAMIYOR

EVINDE NAKAVT

BU HAFTA 1 PUANLA YETİNDİLER

0 0

Sarı Kanarya, kendi sahasında Başkent ekibine takıldı... Fenerbahçe, Süper Lig’in 30. haftasında konuk ettiği Gençlerbirliği’ne 2-1 yenilerek şampiyonluk yolunda çok önemli bir 3 puandan oldu. Sarı-lacivertli ekibin haftaya ise rakibi lider Beşiktaş...

1-2

Trabzonspor tat vermedi

enerbahçe, Süper Lig’in 30. haftasında konuk ettiği Gençlerbirliği’ne 2-1 yenildi. Ülker Stadı’nda oynanan müsabakaya iyi başlayan sarılacivertliler, 35. dakikada Filip Novak ile golü bulsa da 39. dakikada Serdar Aziz’in topu kendi filelerine göndermesi sonrası ilk yarı 1-1 eşitlikle tamamlandı. İkinci yarıda yeniden öne geçmek için mücadele eden Fenerbahçe, 63. dakikada Ayite’nin golüne engel olamadı. Kalan bölümde skor üretemeyen sarı-lacivertliler, sahadan 2-1 mağlup ayrıldı. SAHASINDA KAYIP Fenerbahçe, sahasındaki son 4 lig maçında galip gelemedi. Gençlerbirliği’ne yenilen Fenerbahçe, tarihinin en kötü iç saha performansına imza attı. Bu sezon evinden çok kötü bir

performans sergileyen sarılacivertliler, Gençlerbirliği maçıyla Kadıköy’de 6. yenilgisini aldı. Fenerbahçe, ligde 5 iç saha karşılaşması daha oynayacak. 21 YIL SONRA KAZANDI! Ankara ekibi Gençlerbirliği ise, Fenerbahçe’yi deplasmanda 21 yıl sonra mağlup etti. Karşılaşmayı 2-1 kazanan kırmızı siyahlılar, Kadıköy’de son galibiyetini 5 Mayıs 2000’de almıştı. Gençlerbirliği söz konusu süreçte Fenerbahçe ile oynadığı 19 deplasman maçından 17’sini kaybetmiş, sadece 2’sinde ise berabere kalmıştı. Fenerbahçe’nin sezon başında Trabzonspor’dan kadrosuna kattığı Filip Novak, sarılacivertlilerde ligdeki ilk golüne imza attı. Geçtiğimiz sezon Trabzonspor ile ligde 7 kez gol sevinci yaşayan Çekyalı oyuncu,

Fenerbahçe’de ise ilk kez skor üretti. Fenerbahçe, bu sezon farklı isimlerden aldığı gol katkısıyla dikkati çekti. Fenerbahçe’de Novak’tan önce Mame Thiam, Dimitris Pelkas, Enner Valencia, Mbwana Samatta, Papiss Cisse, Ozan Tufan, Diego Perotti, Jose Sosa, Mert Hakan Yandaş, Gökhan Gönül, Sinan Gümüş, Serdar Aziz, Bright Osayi-Samuel, Attila Szalai, Nazım Sangare, Marcel Tisserand, Ferdi Kadıoğlu ve Luiz Gustavo gol sevinci yaşamıştı. GÖKHAN SAKATLANDI Fenerbahçe’nin tecrübeli futbolcusu Gökhan Gönül, Gençlerbirliği maçında ilk yarıyı tamamlayamadı. 36 yaşındaki oyuncu, maçın ilk bölümündeki bir pozisyonda sakatlık yaşamasına karşın oyuna devam ederken, 44. dakikada ise yerini Nazım Sangare’ye bıraktı.

GEÇEN HAFTANIN ÇÖZÜMÜ Bir makam Asya'da bir bölge

A R A B A N

Araplarda bir panayır Arzlar, yerler

Mahşer yeri Bir Kafkas kavmi

Yetmeyen Hayvan (İng.)

Emre hazır

Astrolon Nağme, ahenk

Hastalık

Ayak direme

Mitoloji

3 0

olduklarını söyledi. “TÜRBÜLANSSAVAR” TERİM Uçakta türbülans olduğu zaman herkesin hostes ve uçak amirine, takımda ise herkesin

kendisine baktığını belirten Terim, şunları dile getirdi: “Galatasaraylılar da genel olarak bana bakıyor. Benim enerjimin hiçbir şekilde düşmemesi lazım. ‘Bir şey yok, sakin olun’ demek’ benim görevim.. Dolayısıyla 5 puan kaybettik ama ümidimizi kaybetmedik. Gerek mücadele, gerek disiplin, gerek ciddiyet... Ben böyle bir Galatasaray istiyorum. Kaybetsek de böyle bir Galatasaray istiyorum. Keyif veren bir oyun oldu. O yüzden oyuncularımı kutluyorum.”

A R A Z

S Mısır'da bir nehir Bir ada

Övgü

İntizam, düzen

İz, işaret Farsça ön ek

Servet

Bir Kafkas kavmi Fakirlere aşevi

Yatık harf

Favori

Kademe

n Süper Lig’in 30. haftasında Galatasaray, deplasmanda Hes Kablo Kayserispor’u 3-0 yenerek son haftalardaki kötü gidişata “dur” dedi. Maçın golleri Dk. 44 Falcao, Dk. 81 ve 89 Onyekuru’dan (Galatasaray) geldi. Maçın ardında düzenlenen basın toplantısında konuşan Galatasaray teknik direktör Fatih Terim, son dönemde yaşanan puan kayıpları ve Younes Belhanda’nın sözleşmesinin feshedilmesi konularıyla ilgili, bu tip sıkıntıların üstesinden gelebilecek bir kulüp

A S A

Uygarlık

S E İ S İ N A İ M E Z A B İ M A S İ T A O M O R A A K

Soylu

Canlıların şifresi Uzun değnek

U K A Z

A R A A Z A İ M E A M A D

Eza, cefa

Küllerinden doğan Aslan farklı kazandı

üper Lig’in 30. haftasında Trabzonspor deplasmanda Büyükşehir Belediye Erzurumspor ile 0-0 berabere kaldı. 5. dakikada ev sahibi ekipte Emrah Başsan, ceza sahası içinde topa sert vurdu. Kaleci Uğurcan Çakır, meşin yuvarlağı çeldi. 16. dakikada Yunus Mallı’nın ceza sahası dışından plasesinde, top az farkla auta gitti. 40. dakikada Büyükşehir Belediye Erzurumspor’un atağında sağ kanattan ceza sahası içine giren Cenk Ahmet Alkılıç’ın yerden ortasında kademeye giren Hosseini, topun El Kabir’e gitmesini engelledi. Maçın ilk yarısı, golsüz tamamlandı. 72. dakikada Cenk Ahmet Alkılıç’ın ceza sahasına ortasında yükselen Teikeu topa kafa vurdu. Top üstten az farkla auta gitti. 73. dakikada Flavio’nun ceza sahası dışından vuruşunda, yerden seken topu kaleci Szumski kontrol etti. 77. dakikada Aatıf’ın sağdan ceza sahasına çevirdiği topa altıpas önünde müsait durumdaki Rahman Buğra Çağıran vurdu. Savunmada Hüseyin Türkmen’e çarpan meşin yuvarlak az farkla üstten kornere çıktı. 80. dakikada Ekuban’ın pasında ceza sahasında kaleci Szumski ile karşı karşıya kalan Djaniny, sol ayağıyla topa sert vurdu. Meşin yuvarlak az farkla üstten auta gitti. 90. dakikada kullanılan köşe atışı sonrasında oluşan karambolde topa son olarak Aatıf vurdu. Meşin yuvarlak az farkla auta çıktı. Karşılaşma, golsüz sona erdi.

Güneş (İng.) Şişmanca çocuk

Fizikte bir kanun Bir çiftçi aleti

Bir cins pamuk

İz, işaret

İlah

M A R Ü N A K İ M A E M E K K A Z E K A P A L K A

Sayı yazısı

E N İ Y E T

İlave

Bir cins pamuk

Bir sebze

İslam'ın şartlarından

Gemici halatı

Yılın bölümleri Beyaz

Ünlü bir hafız ve mevlithanımız

ŞİFRE SÖZCÜK

Kaynak gazı

A S E

Zihin

T İ L E N

A L

L A M A Ölçü Kadın

B A Y A N

Tir Deniz vasıtalarını ziftleme Zerrecik

T O Z Bir meyve Lezzet

T A T

O K Padişah konutu Fakat

L A K İ N

A L A N

Saha Askerler (a)

A S A K İ R

U F A K

Cılız bitki Kamer

A R A L R A Z M İ H A R

A Y

Çünkü

Belli gayeyle yapılan iş

İ R A D E

Fizikte bir kanun K.Kerim'de bir sûre

Beri, azade

Çalışma

İsteme, dileme Oruç ayımız Bir doğa olayı

Arının yaptığı

B K O H A R D A N E A M Aşama

Rusça evet Şan

Dişin bir bölümü Derviş selamı

O T

Toplumun önde gelenleri

K.Kerim'deki işaretler

Elektrikte direnç işareti

Helal olmayan

Bir işaret zamiri

Minik Kavgayı ayırma

A R

Astrolon

Demir yolu

A M E

B İ Y M E E R E K R A K T K M A İ K

Mezar (a)

Güç

Nikel'in remzi Meyve kurusu

Baş

Bir nota

Ten

Fiiller

Törpü

Bir

Uzaklık işareti

T Şehir (F) Ürün, mahsul (a)

T Bir av türü

S Bir yılan cinsi Hisse

K U R A

A Z

Geçmiş

Bir spor

Bir pasta çeşidi

Yakılan şeyler

Kör

Kuzu sesi

T A D İ L A T

Nazlı, kibar

Namaza çağrı

O A M A L M A M A K E E S E T A Y

Hattat kağıdı Bir Uzakdoğu sporu Uzman elçilik görevlisi

Onarım

Karadeniz halkı

A L A Kırmızı

Numara

Sahip

Emirlik, beylik

Bir gölümüz

Kışın yağar

Tibet rahibi

Küçük bahçe köşkü S.Arabistan'da bir şehir

Yüce

N M A A Z R E U N L İ N K A L

Namus

Tesbih başlığı

İmkan

Nikel'in remzi Bir salata mal.

Bir erkek adı

D N A

Galyum'un remzi

G Boşama Keçi yolu

P Kültür Bir alan ölçüsü

A R İşte Boru sesi

T İ Bedava Yüksek sesle bağırma

N A R A

E K İ N

Kraliçe

E C E

Avuç içi

A Y A

Bilmişlik taslayan

A Bir binek hayvanı Hayvansal bir gıda

U K A L A

Sicim Süs, ziynet Bırakma

İ P Baryum'un remzi

T E E M U T R İ T E R K N A Y L A K İ A D A L E F A E M A P A T A T E R A C A A S

S.Arabistan'da bir şehir

Unsur

Bir ilçemiz

Bir gezegen Bir hitap şekli

Sanki

Bir nota

Güvenilir

Bıçak şeklinde silah

Neonun remzi

Enli köşe demir

Hakkaniyet

Bir barajımız

Bağırsak

Müzikte dur işareti

Aktinyum'un remzi

Bir sebze

Üstün zıddı

Nisbet

İ B A T E M İ T E S T

Bir kadın adı Bir nota

Vilayet

Bir sınav şekli

Aslında

Cinayet işleyen

Zulüm

Potasyum'un remzi

E D İ R N E K A P 4

O R A N

Barınma

I 13

A T A Ş E Uyarı Bir barajımız

A P A Baba Hamle

A T A

Bir ilçemiz

Bir bağlaç Namazın bölümleri

Bir cins balık

İlgili

Ağaç püsü

Karışık renkli Dinsiz

N A

Y E A N B A Ş A M İ N N Y A S A S A N İ Z A K Ü

Namus

Bir erkek adı

Ekmek

Yüzün bir kısmı

Uçurum Bir çalgı

Genişlik

Dünyanın şekli

Mutfak ban- Bir ilçemiz yo fayansı 6

Dört tarafı sularla çev. kara

S İ L E C E K

Eski bir beylik

Temel

Hesap ilmi

Fatih'in evlatları

İ M A H A R A T E N İ S K İ A R R E K E İ K A Z F A R İ İ T O N Y E E B A A L A A L A K T İ K A

Gurbet

Araba camı temizleyicisi

A Z

A R E

Bir ünlem

A N İ M M A F A L A T T E K Yetmeyen

Dolaylı anlatım Bir yar. fiil (İng.)

Bir erkek adı

Kısa zaman

Hayvan (İng.)

E Z A N

A D A R

N A K Zan

S H A A N R E N A E N R E

Benek

Itırlı bir bitki

Asker

16 Mart 2021

Editor: Davut Kılıç Auburn FC

Hikâyelerinizi Bana Yazın: david.kilic@hotmail.com

rkısh NEWS PRESS

Alt Yapımız sağlam adımlarla ilerliyor

ARDA GENÇ

rda Genç, başarılı bir oyuncumuz. 8 yıldır Auburn FC Alt Yapıda yetişen yetenekli gençlerimizden sadece biri.. Bugün Arda kardeşimizden biraz bahsedeceğim. Diğer haftalarda da Alt Yapımızda yetişip şimdi büyük takımlarda top koşturan gençlerimizi tanıtmaya devam edeceğim... Bu gençlerin hepsi Türk toplumunun gururları. İLK MAÇTA GOL ATTI Arda, yıllarca AFC’de oynadıktan sonra Mounties Wanderers FC kulübü geçen sene 14 Yaş Takımına seçti. Başarılı bir sezonun ardından Rockdale Illinden FC 15 Yaş Altı Takımına transfer oldu. Geçen hafta çıktığı ilk maçında gol attı ve performansıyla herkesin beğenisi kazandı. Bizde yetişip de şimdi üst takımlarda boy göstermeleri, AFC Yonetimini ve eski hocaları Hakan Aslan ile Önder Diker’i çok sevindiriyor. Yolları açık olsun, her zaman kendilerini takip edeceğiz ve başarılarıyla gurur duyacağız...

SPOR K IBRETLI R ÖYKÜLE

Genç Adamın Hikâyesi...

GELECEĞIN MESSİ’Sİ

Emirhan Örnek Futbolda kişiler değişse bile, bu zevkli sporun gücünün değişmesi mümkün olmadığı gibi aksine artarak büyüdüğünü söylemek mümkündür. Dünya çapında en çok tutulan spor dalı... Umut vaat eden Türk oyuncu Emirhan Örnek, 2005 doğumlu. 7 yaşından beri futbolla iç içe. Spor artık onun hayatının en önemli

parçası. O da her çocuk gibi birgün ünlü bir futbolcu olmak istiyor; tıpkı Ronaldo ve Messi gibi... Emirhan, şuan Inter Lions U16s’te oynamakta ve aynı zamanda spor okulunda eğitim almakta. 2021’de Australian Football Services menajerliğini üstlendi. Başarılar diliyoruz, yolun açık olsun Emirhan...

AFC’de kayıtlar başladı

n Merhaba Sevgili Okurlarım, Auburn FC’de kayıtlarımız başlamıştır. Hafta içi takımlarımız antrenmanlara başlamış durumunda, fakat halen bazı takımlarımızda oyunculara ihtiyaç var. 5 yaş ile 45 yaş arası oyuncular arıyoruz. n AFC, bu sene ligde 25 takım ile mücadele etmek istiyor. Geçen sene çok başarılı bir sezon geçirdik, pandemi bile bizi etkilemedi diyebilirim çok şükür. Ancak geçen sene önlem amaçlı 6 ve 7 yaş grubu oyuncuların kayıtlarını mecburen iptal etmek zorunda kaldık. Çocuklarımızı kötü hastalıktan uzak tutmak istedik. Fakat bu sana kayıtları dört gözle bekliyoruz! n Webb’s Avenue Playing fields Auburn, veya online da kayıtlarınızı yapabilirsiniz. https://registration.playfootball.com.au/.../ WelcomeRegPl... n Active Kids Voucher için: https://www. service.nsw.gov.au/.../apply-active-kids... n Devlet tarafından her talebe için verilen 100 dolarlık teşvik için yukarıdaki linkden müracaat edebilirsiniz, bu parayı kayıt yaparken kullanabilirsiniz. n Daha fazla bilgi için: Davut Kılıç 0403 204 538 Baş Antrenör Hakan Aslan 0416 656 656

ıradan bir güne gözlerini açtı genç adam. Her gün aynı saatte kalkar, kahvaltısını yapar hanımının hayır duasıyla işine gitmek üzere yola koyuluyordu. Haftanın 6 günü kurulmuş saat gibi hep aynı tekrar eder dururdu. Yine kahvaltısını yaptı, giyinip hayır duayla yola çıktı. Hava soğuktu işine yaya gideceği için içi titriyor, bir an önce varmak için hızlı yürüyordu. Biraz gitmişti ki önünde yaşlı hırpani bir adam belirdi, adam yolunu kesip bir şeyler mırıldandı. Genç adam anlamamıştı söylediklerini, ona doğru hafifçe eğildi, buyur amca bir derdin mi var dedi. Adam titrek bir sesle ekmek diyebildi. Genç adam elini cebine attı, ekmek parası çıkarıp ihtiyara uzattı. Adam parayı eliyle iterek ekmek, bana ekmek al dedi. İşine geç kalıyordu, henüz dükkanlar açılmamıştı ısrarla parayı yine uzattı. Amca vaktim yok parayla hem ekmek, hem katık alırsın dedi. İhtiyar: - Hayır bana ekmeği sen alacaksın dedi ve boynunu bükerek durdu. İçi burkuldu genç adamın ne olursa olsun ister işine geç kalsın. Açık bir fırın bulup ekmeği almaya karar verdi. Birlikte yürümeye başladılar nihayet bir fırın buldular. Genç adam ekmeği aldı yaşlı adama uzattı. Bir miktarda para verip amca bu parayla ekmeğin yanına katık al, başka bir isteğin varsa söyle dedi. Yaşlı adam minnet duymadan, bütün samimiyetiyle gencin gözlerinin içine, ta ruhunun derinliklerine bakarak, hadi ucuz atlattın başında büyük bir bela vardı ama inşallah bele defoldu dedi. Genç adam şaşkındı bu sözler, bu bakışlar… Biraz önceki rastladığı o hırpani adam gitmiş, heybetini içinden hissettiğini, ruhunu titreten birisi gelmişti sanki. Titredi ve kısık bir sesle ne belası diyebildi ama yaşlı adamı göremedi. Arkasına, sağına, soluna bakındı heyhat ortada kimsecikler yoktu. Hayatında böyle bir şey başına gelmemişti hem düşünüyor hem yürüyordu. Yolların nasıl katlandığını, işine nasıl vardığını anlayamadı bile. Öğle tatili yaklaşmıştı, iş önlüğünü çıkarmak üzereyken telefona çağırdılar. Hanımının titrek ve ağlamaklı sesiyle beyninden vurulmuşa döndü. Küçük oğlunun üzerinden kamyon geçmişti ve hastaneden arıyordu eşi. Hızla fabrikadan çıktı bir taksiye binip hastaneye gitti. İçeriye girdiğinde hayretten gözleri fal taşı gibi açılmıştı, hayal gördüğünü sandı. Gözlerini ovuşturdu yeniden baktı, küçük yavrusu ayakta sadece bir kaç ufak sıyrıkla babasına bakıyordu. Birden gözündeki yaşlara engel olamadı, hıçkırarak ağlıyordu. Bu kadar büyük bir kaza ufak bir kaç sıyrıkla nasıl atlatılabilmişti. Nasıl bir güç minicik bir yavruyu dev gibi bir kamyonun altından sağ hem de çok az bir hasarla çıkarmıştı. Allah’a şükretti hem de bütün zerreleriyle. Sonra birden sabah yaşadığı olay geldi aklına hiç bir şeyin başı boş olmadığını bizzat yaşamış ve az sadaka çok belayı defeder sırrını anlamıştı. Evet insanlar imtihandaydı, kimin nerede, nasıl, kimlerle imtihan edileceği belli değildi. İnsanın önüne çıkan belki o an hiç hoşlanmayacağı, belki zoruna giden bir olay onun hakkında hayır olabiliyordu. Genç adam hep bu olayı anlattı yaşadığı müddetçe ve evlatlarına yardım isteyen hiç kimseyi eli boş göndermemelerini vasiyet etti...

SPORT AFL

AFL COACHES WHO WILL FACE A CRUCIAL SEASON

everal coaches enter the 2021 season under increasing pressure to perform, with the likes of Collingwood’s Nathan Buckley, Melbourne’s Simon Goodwin, GWS Giants Leon Cameron, Sydney’s John Longmire and possibly Hawthorn’s Alastair Clarkson and Crows Matthew Knicks facing defining years at their respective clubs. Overall its a build up of poor results rather than a snap call which can see a coach be sacked probably starting at around Round 11-15 tracking back into the history books. JOHN LONGMIRE- SYDNEY. This year has to mark Longmire’s last season of getting a free pass. The Swans last made the finals three years ago and seriously contended five years ago. But now with three top-five picks at their disposal from the past two drafts, they need to start the incline back up the table to justify the three-year extension they handed Longmire on top of his 2020 deal in late 2019, all while finding long-term replacements for Josh Kennedy and Dane Rampe. SIMON GOODWIN-MELBOURNE. Two years of missed finals has been tough for the Melbourne hierarchy to swallow. Three years would be a disaster and all eyes will be on Goodwin if the Demons have another slow start to the season. Have gone out and recruited North Melbourne spearhead Ben Brown and while he’s injured to start the season, he arrives with the need for

an immediate fix at a club crying out for firepower. The Demons have continually told us the 17th placed finish in 2019 was the aberration and not the 2018 finals run. Now let’s see. LEON CAMERON- GWS GIANTS Won a two-year contract extension last year but with a six-month pay-out option, the heat will come on Cameron if the Giants start the season poorly. After getting blown off the park in the 2019 Grand Final, last year’s finals miss must be seen as a once off given the talent that still remains even after the loss of Jeremy Cameron, Zac Williams and Aidan Corr. The first month reads: St Kilda, Fremantle (away), Melbourne and Collingwood. NATHAN BUCKLEY- COLLINGWOOD One of only two coaches entering this season without a contract for next year. But unlike Damien Hardwick, there’s nothing

rkısh NEWS PRESS SELECTION

umiiuyar@hotmail.com

imminent for Buckley and the Pies. And his team is worse on paper than last year after losing gun midfielder (Adam Treloar) and NAB Rising Star (Jaidyn Stephenson) without adding anything of note in the off-season. that he’d leave if the time is right which will be strongly dictated by the first half of the season. Buckley will be the most talked and scrutinized coach this season so wins or bust will be the key factors. ALASTAIR CLARKSON- HAWTHORN Clarkson has been on the front foot this summer acknowledging the need to “educate” Hawks members on why 2021 will be a development year. It’s arguably been the biggest changing of the guard in a single season in his 16 years at the helm after losing four premiership players, two other veterans and his head of football. However, Clarkson himself said at the start of 2019 the Hawks needed to be showing signs of contending by the end of his 2022 contract if he’s to get another. And it starts this year. MATTHEW KNICKS- ADELAIDE Nicks took control of a complete rebuild in challenging circumstances last year and has now had a second pre-season to teach his style. He should be afforded at least another 12 months with the youngest list in the competition before questions are asked. But the competitive final five weeks of 2020 needs to be the new normal. Another wooden spoon and the ranking will be higher than No.11 next year.

3-2 ‘Kartal’ı tutana ! n u s l o k ş a

eşiktaş, Süper Lig’in 30. haftasında Başakşehir’i deplasmanda 3-2 mağlup ederek puanını 63’e yükseltti ve liderliğini sürdürdü. Başakşehir Fatih Terim Stadı’nda oynanan karşılaşmada siyah-beyazlı takım, 42. dakikada Cyle Larin’in golüyle 1-0 öne geçti ve ilk yarı bu skorla tamamlandı. GOL DÜELLOSU KARTAL’IN Ev sahibi ekip, 52. dakikada Deniz Türüç’ün kaydettiği golle beraberliği yakaladı. Beşiktaş, 68. dakikada Welinton’un kafa golüyle tekrar öne geçti. Turuncu-lacivertliler, 76. dakikada Demba Ba’nın golüyle beraberliği sağlasa da Beşiktaş, 84. dakikada Josef

NRL

ÜMIT UYAR

ŞAMPIYONU DA YENDI

Müthiş bir mücadeleye sahne olan Süper Lig’de lider Beşiktaş, galibiyet serilerini son şampiyon Başakşehir’i 3-2 yenerek sürdürdü...

16 March 2021

de Souza’nın fileleri havalandırmasıyla mücadeleyi 3-2 kazandı ve 3 puanı hanesine yazdırdı. ÜST ÜSTE 6. GALIBIYET Başakşehir deplasmanından 3 puanla dönerek üst üste 6. maçını kazanan siyah-beyazlılar aynı zamanda Sergen Yalçın yönetiminde ilk kez peş peşe 6 maçtan galibiyetle ayrılmış oldu. 5 YIL SONRA KAZANDI Başakşehir Fatih Terim Stadı’nda son galibiyetini 2014-2015 sezonunda kazanan Beşiktaş 5 sezonun ardından Başakşehir deplasmanından galibiyetle döndü. Siyah-beyazlı takım, geride kalan 5 sezonda rakibine 4 kez yenilirken, 1 maçta ise berabere kaldı.

NRL round one shows off latest rule changes n It can be tempting to get over-excited after the first week of any season, but as the viewers will tell you, it’s important to temper those expectations so you don’t accidentally set yourself up for disappointment. Melbourne, Newcastle, Brisbane, Gold Coast, the Tigers and the Dragons all had new captaincy set-ups, seemingly every team debuted a new goal-kicker at one point in their matches, but the results were all relatively predictable. The Roosters are back and the Broncos are heading for another wooden spoon, while the Rabbitohs are overrated. With new adjustments within the game what is life in the new NRL coming upon us. After the rapid pace of the game in 2020 won so many plaudits, the higherups at Rugby League Central decided to keep speeding things up on the field. Changing the interpretation of ruck speed and effectively ditching penalties for infringements in the tackle amped up the pace last year, and now they’ve moved to get rid of as many scrums as possible while still having the game be recognisable as rugby league.

SÜPER LiG PUAN DURUMU TAKIMLAR 1. Beşiktaş 2. Galatasaray 3. Fenerbahçe 4. Trabzonspor 5. Alanyaspor 6. Hatayspor 7. Gaziantep 8. Karagümrük 9. Göztepe 10. Sivasspor 11. Antalyaspor 12. Konyaspor 13. Malatyaspor 14. Rizespor 15. Kasımpaşa 16. Kayserispor 17. Ankaragücü 18. Başakşehir 19. Erzurum 20. Denizlispor 21. G. Birliği

O G B M 28 20 3 5 29 19 4 6 29 18 4 7 29 15 7 7 29 14 7 8 29 13 7 9 29 12 10 7 29 11 8 10 29 10 9 10 28 8 13 7 29 7 15 7 28 8 9 11 28 7 10 11 28 7 10 11 29 8 7 14 28 8 7 13 28 8 5 15 29 7 8 14 29 6 9 14 28 6 6 16 28 6 6 16

A Y AV P 62 29 33 63 58 23 35 61 53 30 23 58 35 29 6 52 48 28 20 49 48 36 12 46 42 32 10 46 43 38 5 41 40 36 4 39 32 32 0 37 26 35 -9 36 34 35 -1 33 35 39 -4 31 32 44 -12 31 32 45 -13 31 22 35 -13 31 34 45 -11 29 32 48 -16 29 27 46 -19 27 26 50 -24 24 24 50 -26 24

30. Hafta Toplu Sonuçlar - Medipol Başakşehir-Beşiktaş: 2-3 - Sivasspor-Fatih Karagümrük: 1-0 - Çaykur Rizespor-Hatayspor: 1-0 - Alanyaspor-Antalyaspor: 4-0 - Kayserispor-Galatasaray: 0-3 - MKE Ankaragücü-Göztepe: 3-0 - Gaziantep-Yukatel Denizlispor: 2-0 - Erzurumspor-Trabzonspor: 0-0 - Fenerbahçe-Gençlerbirliği: 1-2 - Kasımpaşa-Konyaspor: 1-1 BAY: YENİ MALATYASPOR