Turkish News Press - Issue 154

Page 1

Kartal YEDI bitirdi!

T

n Süper Lig’de müthiş bir motivasyon yakalayan lider Beşiktaş, Hatayspor’u 7-0 yenerek ligin bitimine 3 hafta kala Şampiyon gibi!

4 MAY 2021

. . T rkıye’nın

İSPANYA’DAKİ SON İSLÂM TOPRAĞINDA RAMAZAN Sayfa 15’te

rkısh NEWS PRESS

27

SIZIN SÖZÜNÜZ

l www.turkishnewspress.com.au

RAMAZAN COŞKUSU BU YIL KISITLAMANIN OLMAMASI IFTAR VE TERAVIH SEVINCI YAŞATTI

SESİ

www.turkishnewspress.com. au1300 917 566

3 SAYFA U DOPDOL R SP O

Granada’da 13 asırdır ezan sesi dinmedi...

RADYOSU AVUSTRALYA

SYDNEY DIGITAL 985

MELBOURNE NORTH

SAAT 5-6 ARASI

SAAT 5-6 ARASI

FM 98.9 HAFTANIN 7 GÜNÜ WEST HER ÇARŞAMBA

2/4/7/11 H S I L G N E N I S NEW

/12/17/27

LET’S FREE OUR WORLD FROM LANDMINES

In memory of Princess Diana; the one who gave a glimpse of hope to those who survived to suffer...

12

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

IBRAHIM KALIN On fasting...

11 Başta Melbourne ve Sydney kentleri olmak üzere ülkenin dört bir yanında Türk Cami ve STK’ların düzenlediği iftarlarla toplum buluşup kaynaştı.

I N I Ş 4. YA

Turkish Med

ia

ı iftarla kutlad

A

Türküsüyle, inancıyla Anadolu dimdik ayakta

ORHAN HAKALMAZ RÖPORTAJI 21’DE

The Safavids: The Arts

1 sepet incirle koca Kurs

SUZAN ÇALIMLI’NIN YAZISI 7’DE

HAYA EL-MUŞÎ’NİN YAZISI 22’DE

Ramazan Özel Sayfası vustralya’da bu sene salgının kontrol altına alınmasıyla kısıtlama olmaması Ramazan coşkusu yaşatıyor. Geçen haftanın en büyük iftarı Moreland Türk Derneği ile Eritre Jebertililer Derneği tarafından Melbourne’daki Laila Reception’da düzenlendi. Sydney’deki Sacred Outreach ve Melbourne’daki Kıbrıs Türk-İslam Cemiyeti’nin iftarları da dikkat çekti.

İFTAR HABERLERI 2-3-6-13-19-22-25 VE 26. SAYFALARDA

Bundan 3 yıl önce yayın hayatına başlayan Turkish Media Grubu, bünyesinde barındırdığı gazetenin yanı sıra “Türkiye’nin Sesi Radyosu Avustralya” ve hazırlık aşamasında olan “Türk TV” ile Avustralya’daki en büyük Türk medya gücü oldu.

Bu başarıda en büyük pay sahibi ise gönüllülük esasına göre çalışan Ekibe ait. Ramazanı fırsat bilen Turkish Media Ailesi de Sydney’de rahmet ikliminden faydalanarak 4’üncü yıllarına iftarla girerek birlik ve kardeşliklerini pekiştirdiler.

> DİYANET 22’DE


2

4 May 2021

T

rkısh NEWS PRESS

AUSTRALIA

A night of peace, love and togetherness... Yetimlere bayramlık A vustralyalı Müslümanlar tarafından kurulan “To Turkey With Love Inc” adlı yardım kuruluşunca Hatay’ın Kırıkhan ilçesindeki Suriyeli 150 yetim çocuğa bayramlık kıyafet yardımı ulaştırıldı. Kuruluşun Türkiye Temsilcisi Elif Motor, her zaman için yetimlerin, mazlumların ve gariplerin yanında olduklarını belirterek şunları dile getirdi: “Derneğimiz her yıl düzenli olarak yetim çocuklara bayramlık ve iftar yardımında bulunuyor. Avusturalyalı Türklerin Ankara’da ve Türkiye’nin birçok yerinde bu tür faaliyetleri devam ediyor. Bugün burada 150 yetim çocuğa bayramlık ve iftar veriyoruz. Ardından da da Kilis’te 135 çocuğa aynı şekilde yardım yapacağız.”

O

n Saturday, Sacred Outreach hosted their 2021 iftar program. The night featured a recitation by world champion reciter, sheikh Ahmet Karali live from inside one of Turkey’s most sacred locations, Hajji Bayram Mosque. It also included a live call to prayer and sala by kurra hafiz, sheikh Mustafa Koca live from the Osman Gazi Mosque in Ankara. The delicacies served on the night was based on a mix of authentic cuisines from across the globe with the highlight being Tavuk Sac, Afghani Manti, Biriyani, Mercumek Soup, four gourmet salad varieties, eggplant based vegan dish, lamb kebab, an illustrious fruit platter & more. A fine desert was also laid out with an assortment of Gazientep sweets. Dinner was followed by an eye watering and heart felt recitation by none other than yet another workd champion,

T

rkısh NEWS PRESS

Year: 4 Volume: 154

President Yüksel Çifçi

Newspaper Editors Adem Talic, Sibel Örnek, Sinem Taslak, Tanyeli, Ümit Uyar, Davut Kılıç Page Layout & Design Necmettin Öksüz

Page Editors Ali Haydar (Diyanet), Hakan Aslan (Fishing&Sport), Recep Ağar (Sport&Recreations), Cem Birben (Sports), Fatma Gençtürk (Meals&Recipes), Op. Dr. Haydar Özcan, Dr. Hilal Çoruhlu (Medical&Health), Cemil Uyanık (Distribution)

Sheikh Abdurrahman Sadien live from South Africa. The night was concluded with a touching and spiritual supplication by him also. While there were so many nonMuslims in attendance, about 15% of a crowd of over 120 people, the experience of the night was the same for all, ‘a night of peace, love and togetherness.

A night of spiritual vibrance and metaphysical gnosis.’ If the aim of Sacred outreach was to provide a warm, welcoming, loving and spiritually elevating experience for all, they achieved that and more with their 2021 iftar program. Well done to the Sacred Outreach team and we look forward to their next project.

ICMG’den ‘Drive Thru’ n Her sene büyük bir heyecan ve coşkuyla gerçekleşen ICMG Milli Görüş Meadow Heights Camii Street iftar etkinliği, Covid-19 tedbirleri çerçevesinde “Drive Thru (olarak arabanla gel iftarlığını al ister evinde ister araban da iftarını yap)” şeklinde bu sene de büyük bir coşkuyla ve çok sayıda vatandaşımızın katılımıyla gerçekleştirildi. Bu güzel hizmetle ilgili konuşan ICMG Avustralya Bölge Başkanı Ramazan Ötkün, “Hamd olsun her yıl yaptığımız sokak iftarı yerine arabaya servis iftarımız başarılı bir şekilde gerçekleşti. 1000 adet iftarlık kumanya dağıtıldı ve bu yılki büyük ilgiden dolayı da tüm halkımıza çok teşekkür ediyoruz” diyerek katılımdan dolayı duydukları memnumiyetini dile getirdi. > MURAT ŞİRİN/MELBOURNE

Melbourne Team Murat Gümüş (General Manager), Furkan Boyacı, Sabahaddin Kayıkçı (Distribution), Ömer Boyacı (Youth&Sport), Zeynep Doktoroğlu, Emre Boyacı, Şaban Han, Murat Şirin, Salim Boyacı, Evlaa Han, Ayşe Han, Elif Sele, Hilal Kırmızı, Elif Aydın (Editors) Brisbane Team Dr. Said Erdem, Ömer Akdeniz, Metin Uyanık (Editors) Western Australia Mehmet Kırmızıoğlan, Gürhan Candemir, Hamza Serin, Harun Parlak, Hasan Mulla

South Australia Mustafa Ergül Turkey Necmettin Aksoy, Ardi Ocgu, İbrahim Kalın, Mehmet Çelik, Murat Özdamar, Mehmet Güler IT Grup Erol Gülçinay, Adem Talic, Hakan Evecik, Soner Çoruhlu

TURKISH MEDIA SYDNEY RADIO TEAM Monday: Fatma Gençtürk, Bilge Başafacan, Neşe Sözen Tuesday: Ergül Uybadın, Derya Sekmen, Hülya Boz, Büşra Erkan, Tuğçe Uybadın, Kübra Erdinç Wednesday: Serkan Uyanık, Halil Yılmaz Thursday: Osman Boyacı ve Diyanet Hocalarımız Friday: Tanyeli, Serkan Uyanık, Barış Cengiz Saturday: Sülhan Yılmaz, Gülten Akbar, Bülent Arıkan, Mücahid Gelöz, Vahit Erzor, Yasin Köksal, Tuğçe Köksal, Ahmet Kele, Azra Vejzovic Sunday: Kübra Erdinç, Muhammed Köksal, Cem Birben, Zafer Uyanık, Ataberk Birben

TURKISH MEDIA MELBOURNE RADIO TEAM Wednesday: Murat Şirin, Ümit Uyar, Elif Sele, Zeynep Doktoroğlu, Salim Boyacı, Adem Talic

Advertisements Sydney (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Melbourne (Ümit Uyar): 0481 136 901 Brisbane (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Western Australia (Mehmet Kırmızıoğlan): 0401 556 500 South Australia: 0426 982 050 Canberra: 0433 162 655 Sydney Office: Unit 2-92 Bryant St Padstow NSW 2211 Phone: 1300 917 566 Fax: 612 9774 8650 E-mail: info@turkishnewspress.com.au

www.turkishnewspress.com.au


T

AVUSTRALYA

rkısh NEWS PRESS

4 Mayıs 2021

3

YAŞAM KOÇUNUZ

TANYELİ İLE BİZ BİZE

cagritanyeli@icloud.com

Evinize sevgi ve neşe saçın MUSTAFA SÜLÜN ÇIZGILERIN DILI

Kıbrıs Türk-İslâm Cemiyeti buluşturdu

T

ürk İslâm Cemiyeti Sunshine Camii’nde; Başkonsolosumuz A. Eser Torun, İsari ve Sosyal İşler Ataşesi Prof. Dr. Nuh Arslantaş, Kıbrıs Türk-İslam Cemiyetinin yöneticileri ve halkımızın davetlisi olarak katıldıkları iftar yemeğinde bir araya geldiler. Programda birer konuşma yapan Torun ve Arslantaş, konukları selamlayarak birlik, beraberlik ve dayanışmanın önemine vurgu yaptılar. Sunshine Türk İslam Cemiyeti Camii Görevlisi Hüseyin Durmaz da, “Nazik daveti için Cemiyetimize, katılımları için de Başkonsolosumuz, Ateşemiz ve toplumumuza teşekkür ederiz” dedi. > MURAT ŞIRIN / MELBOURNE

Avustralya’dan gelecek yolcudan PCR testi istenmeyecek n Türk Hava Yolları, Kovid-19 tedbirleri kapsamında Türkiye’ye girişlerde uygulanan PCR testinin 15 Mayıs’tan itibaren Avustralya, Yeni Zelanda ve İngiltere’nin de aralarında bulunduğu bazı ülkelerden gelen yolculardan talep edilmeyeceğini duyurdu. THY’nin internet sitesinden konuyla ilgili yapılan açıklamada, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan kurallar kapsamında, Türkiye’ye gerçekleştirilecek seyahatler için bazı kuralların uygulandığı belirtildi. Bu kurallarından birinin de PCR testi zorunluluğu olduğu belirtilen açıklamada, şöyle

denildi: “30 Aralık 2020 itibariyle, Türkiye’ye gelen 6 yaş ve üzeri yolcuların (denizci, transit yolcu hariç) planlanan kalkış saatinden önceki 72 saat içerisinde numune vererek alacakları negatif PCR test (nükleik asit testi olmalıdır) belgelerini uçuştan önce ibraz etmeleri gerekmektedir. 15 Mayıs 2021 tarihinden itibaren Hong Kong, Çin, Tayvan, Vietnam, Avustralya, Yeni Zelanda, Singapur, Tayland, Güney Kore, İsrail, Japonya, Birleşik Krallık, Letonya, Lüksemburg, Ukrayna ve Estonya’dan Türkiye’ye gelen kişilerin Türkiye’ye girişlerinde PCR testi talep edilmeyecektir.”

M

erhaba Sevgili okurlarım, bu haftaya da hepimiz için güzel dileklerle başlıyorum yazıma. Güzel bir hafta olsun, sağlık olsun, afiyet olsun, şifa daim olsun, ruh, beden, zihin bütünlüğü olsun ki içimizdeki barış tüm dünyaya ışık ışıl yayılsın yansısın. Sevgi, barış uzlaşma dışında zikrimiz, fikrimiz olmasın, birlik beraberlik ve dirlik daim olsun tersini söyleyen diller lâl olsun. İyiliğin temeli sevgidir. Sevgi daim olsun, kavgalar son bulsun. Bu hafta bu dileklerim bitmez gibi, nedeni ise son günlerde çocuklarla ve gençlerle çok vakit geçirdim öyle güzeller ve öyle özeller ki. Allah yar ve yardımcımız olsun ki o emanetlerin hakkını, hakkıyla vermek için onları sevmek o sevginin hakkını vermek nasip olsun. Sevgili dostlar, sevgi sözünün sorumluluğu büyüktür, yani yüktür yük! Aman diyeyim, yük sözü yanlış anlaşılmasın! Emanet onlar, hakkıyla emek verirsen adı sevgi olur, bize de her daim böylesi nasip olsun. Örneklemek gerekirse pırıl pırıl çocuklarımız, gençlerimiz o güzel, özel masum yürekleri ve koşulsuz sevgilerinin karşılığında onları, bilinçli, farkında, duyarlı inancında şüphesiz istikameti dosdoğru çıkarsız sevgi anlayışı aşılamak gerekiyor.

Onlara çıkarlara dayalı bir yaşam değil, gerçekten bir şey öğretmek istiyorsak, biz ne öğrenmişiz? Önce bunun farkında olalım. Kıssadan hisse dostlar, unutmayın gençlerle birlikte zaman geçirmek sadece onlara değil bizlere de şifa. Nerden biliyorum diye aklınızda kaldıysa hemen söylüyorum. Minik kuşum en küçük oğlum tam 20 yaşında, bu aralar birlikte çok zaman geçiriyoruz. Malum okulun sorumluluğu onu da strese sokunca ver elini kısa bir dinlenme dedim. Çocuklarımızla olmak en çok bize şifa, onlarla paylaşımlarımız... Konun özü sevgi ve paylaşma, arada çocuklarla kısa kaçamak yapın illaki bizlerin de öğreneceği çok şey var. Ve bu hafta sizde de stres varsa, bunalmış gibi olduysanız, ceketini kap, al evin genç ahalisini yanına, o söylesin sen dinle, sen söyle onun anlayacağı dilde, o dilde zehir değil, bal olsun, o dilde öfke değil, şefkât olsun, o dilde hak adalet olsun, olsun ki aile olmanın gücünü ve o güçle büyüyen, sokaklarda haram yemeyen adam gibi adamlar olsun ya da güçlü ezilmeyen kadınlar olsun gelecekte. İçlerinde yarış değil, barış olsun. Daha ne olsun! Haftaya yazılarda buluşmak dileğiyle Sevgi ve Sağlıkla kalın.

Hindistan’dan dönene hapis! n Avustralya, Kovid-19 salgınının ciddi boyutlara ulaştığı Hindistan’dan ülkeye dönen vatandaşlarını, para ve hapis cezasına çarptırılabilecek. Avustralya hükümetinin, son iki hafta içinde Hindistan’da bulunan vatandaşlarından ülkeye giriş yasağı-

na uymayanlara 50 bin ABD doları ve 5 yıl hapis cezası verileceğine yönelik kararı tepkilere neden oldu. Başbakan Scott Morrison ise, yasağı savunarak, Hindistan’dan gelenlere uygulanacak yasağın “herkesin çıkarına” olduğunu söyledi.


4

AUSTRALIA

4 May 2021

?

Why this man is using Arabic calligraphy to

represent Australian values Arabic calligraphy reclaimed for art, peace and beauty by Australian Syrian refugee

AMRO ZOABE

A

ncient Arabic calligraphy was known for centuries as a work of beauty and sophistication, but its depiction was tainted by association with ISIS and terrorism, and a Syrian refugee aims to correct that. Amro Zoabe, a humanitarian refugee from Syria, believes the Australian media have done Arabic writing an injustice by repeatedly linking it with images of war and conflict in the Middle East, and spreading paranoia and fear. Mr Zoabe believes the calligraphy, which dates back to the third century, should be better understood. He suggests that when Australians see Arabic writing they are reminded of horror, and the “negative stuff being presented in the media”. Creating an online presence called Levant 2 Australia, Mr Zoabe aims to reclaim the art form by showcasing Arabic calligraphy on popular everyday products such as t-shirts, hoodies and mugs. “It’s about using Arabic calligraphy in an artistic sense to communicate meaningful messages that reflect values that many people in Australia, and around the world, also share,” he said. Feeling persecuted in Australian suburbia Arriving in Australia in 2016 Mr Zoabe noticed people smiling at him, which he found heart-warming. “You can imagine arriving in a new country, being afraid of the negative stereotypes that you carry with you, coming from the Middle East, and then realising that people are smiling to your face and being kind, being nice to you,” he said. Unfortunately, this peaceful feeling did not last long. “It really only takes one racist incident or one person not being respectful, and just stereotyping you to really ruin your experience, and for many people this experience happens to them,” he said. Mr Zoabe said it may seem logical to make associations between disaster, terrorism and Arabic writing but it was not a good association. “You would be sitting on your phone checking through Facebook [in Arabic] and someone next to you would be like, what’s that on your phone? “And you look at their face and there’s no smile, there’s just fear or even

in many cases, suspicion,” Mr Zoabe said. Tired of feeling persecuted, he set about changing that narrative for all Australians. “Do not feel suspicious, don’t feel fearful. Arabic writing is beautiful writing, it’s an art and we really want to be perceived this way,” Mr Zoabe said. Sharing modern values Isabelle O’Hehir met Amro Zoabe at the University of Wollongong, and consequently purchased a shirt. “I have noticed people looking. I always give them a nice smile and kind words. I’ve been really proud to have this ISABELLE O’HEHIR conversation now that I’ve learned more about this cultural problem Australia has,” Ms O’Hehir said. Ms O’Hehir understood there had been mixed messaging in Australia and she agreed many Australians associated Arabic writing with terrorism. “There’s a lot of fear and I think there’s still Islamophobia and otherness as well here. “People have a memory of terrorism and since then there hasn’t been much discussion, especially in Australia, that I’ve heard,” she said. Ms O’Hehir wanted to be part of the change, breaking down those barriers. “There’s always negative news and I think people carry that in the world with them, so exposing people to something that is beautiful might subconsciously help them,” she said. Products depicting Arabic calligraphy ‘offer hope’ Associate Professor Karima Laachir, director of the Centre for Arab and Islamic Studies in Canberra, said Mr Zoabe’s attempts to normalise Arabic writing in Australia, by creating products depicting Arabic calligraphy, offered KARIMA LAACHIR hope. “I think Arabic language has been hijacked by the way it has been deployed and used ideologically by various extremist groups in the Arab and Islamic world,” Dr Laachir said. Dr Laachir said it was the language that brought the enlightenment to Europe, and Mr Zoabe’s work reminded Australians of that. “I think what this young man is doing is quite important in bringing that awareness of the importance of language and its richness and beauty to the Australian public,” she said.



6

4 Mayıs 2021

T

rkısh NEWS PRESS

AVUSTRALYA

RENKLI KÜLTÜRLER RAMAZAN’DA BULUŞTU

Moreland’da muhteşem iftar

A

vustralya’daki Moreland Türk Derneği ve Eritre Jeberti’liler Derneği ile Melbourne’da Laila Reception da güzel bir iftar yemeği organize ettiler. Program, iki farklı toplumun organize ettiği nadir iftarlardan biri olması nedeniyle büyük ilgi gördü. İftara birçok siyasi, iş adamı, farklı kültürlerden toplum önderleri ve dernek başkanları katıldı. Programın sunuculuğunu renkli kişiliği ile tanınan İbrahim Göçol yaptı. YABANCILAR HAYRAN KALDI Göçol’un “hoşgeldiniz” konuşmasının ardından, program, Kur’an okunarak devam etti. Ardından ezan okundu ve oruçlar açıldı. Programda toplu olarak namaz kılınması Müslüman olmayan misafirlerin çok dikkatini çekti. Birçok konuk, masalardaki Ramazan ayının açıklamasını okuyarak bilgi edindiklerini söyleyerek teşekkür etti. Program, Moreland Türk Derneği ve Melbourne’daki Eritre Jeberti’liler Derneği temsilcilerinin derneklerini tanıtma konuşması ile devam etti. Ardından da sırasıyla Andrew Giles (Çok Kültürlülük Federal Gölge Bakanı), Adam Bandt (Yeşiller Partisi Başkanı), Frank McGuire (Broadmedows

Milletvekili) ve Neil Angus (Çok Kültürlülük Gölge Bakanı) birer konuşma yaptılar. Daha sonra Ekol Grubu hoş bir Semazen performansı sergiledi. Eritre Jeberti’liler grubunun geleneksel hediye takdim töreni de büyük ilgi görgü. Sonrasında ise Vivien Nguyen (Victoria Çok Kültürlülük Komisyonu Başkanı), Jessica Prowd (Department of Housing) ve Berhan Ahmed de (CEO of Africause) birer konuşma yaptılar. TÜRK KÜLTÜRÜNÜ TANITTIK Programın sonunda Müslüman olmayan katılımcılar, Ramazan hakkında bilgiler öğrendikleri için memnuniyetini dile getirdiler ve bu tür organizasyonlara daha sık katılmak istediklerini söylediler. Ayrıca katılımcılar, samimi bir ortam olduğunu programdan memnun şekilde ayrıldıklarını söylediler. Moreland Türk Derneği Başkanı Cemal Akdeniz ise, bu tür organizasyonların kültürümüzü tanıtmak açısından önemli olduğunu ve daha sık yapılması gerektiğini vurguladı ve desteklerini esirgemeyen sponsorlara teşekkür etti. > ÜMİT UYAR - MURAT ŞİRİN A.ÖMER BOZKURT /MELBOURNE

Kazazedelere yardım etmeyene 10 ay hapis Melbourne kentinde geçen yıl meydana gelen trafik kazasında, olay yerindekilere yarA vustralya’nın dım etmek yerine hayatını kaybeden polisleri gö-

rüntüleyen kişi 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. 4 polisin ölümüne yol açan kazaya ilişkin dava Victoria eyaleti yerel mahkemesinde görüldü. Duruşmada, iki polisin, 42 yaşındaki Richard Pusey’i lüks aracıyla hız sınırını aştığı için çevirdiği hatırlatıldı. Araca el konulmasına karar veren polislerin kendilerine yardım etmesi için 2 polisi çağırdığı aktarılan duruşmada, bu sırada Pusey’in yol kenarındaki çalılarda tuvalet ihtiyacını karşıladığı belirtildi. O esnada bir tırın 4 polise ve Pusey’in aracına çarptığı ifade edildi. Kazadan yara almadan kurtulan Pusey’in kazaya karışanlara yardım etmek yerine olay yerini telefonuyla görüntülediğine dikkat çekilen duruşmada, Hakim Trevor Wraight, Pusey’in 10 ay hapisle cezalandırılmasına karar verdi. Pusey’in 296 gündür tutuklu olduğu ve 10 aylık cezasını neredeyse tamamladığı ifade edildi ancak farklı suçlardan tutukluluğunun devamına hükmedildi.


T

ANALYSIS Writer: Suzan Calimli

rkısh NEWS PRESS

4 May 2021

7

calimli.suzan@gmail.com

A

The Safavids: The Arts rchitecture. Art. Textiles. Books. Different mediums of art provided creative platforms for Safavids to express their rich culture and customs. This was so much so, that it is believed that the Safavid dynasty produced the most abundant art in Islamic history.

ARCHITECTURE Sheikh Lotfollah Mosque (Photo: Odyssey Traveller)

Detail, Sultan Muhammad, “The Court of Gayumars,” Shahnameh for Shah Tahmasp I, c. 1524–25, opaque watercolor, ink, and gold on paper, 45 x 30 cm, folio 20v (Aga Khan it reklamlarınızMuseum, Toronto; photo: Steven n: 0 433 162 655 Zucker, CC BY-NC-SA 2.0)

T

20

rkısh NEWS PRESS

..

SERI ILAN/

The best artists would travel from across the Safavid empire in order to participate at the royal workshop located in Tabriz. Tabriz was the Safavid dynasty’s first capital city, and was situated in northwestern Iran. The royal workshop was supervised by Bihzad, who was commissioned by Shah Ismail. With his skills, Bihzad assisted in establishing the rise of a new Safavid art aesthetic: naturalistic rendering and colourful expressionism of the dynasties that came before the Safavids. The art included scenes from well-known tales, as well as popular floral motifs, and was applied to books, textile art, palace walls and so on. When it came to İlan ve kartvizit reklamlarınıztextiles, the most popular materials 237Nisan Mayıs2019 2019 için rezervasyon: 0 433 162 655 used for art were velvet and silk. NEWS PRESS The silk industry was one of the keystones that built the Safavid economy, being the most profitable in early modern ages. With their contributions to architecture, the Safavids produced palace complexes, mosques, mausolea, as well as restoring major shrines. Shah Isma’il funded many buildings across the empire, however only some have survived till today’s era. Illustrations and art Woman With a Spray of Flowers, Safavid Iran, 1575 AD, housed in the was prominent in manuscript at the time too, Isma’il’s son, Tahmasp Freer Gallery of Art, Smithsonian, was a major sponsor in bringing İlanOpaque ve kartvizit reklamlarınız Washington D.C. such162 artistic watercolor and gold on paper; için rezervasyon: 14 Mayıs 2019 21 28 11 Haziran 2019 0 433 655publications to life. The 18 most popular book from that era H: 30.90 cm, W: 20.30 cm.

20

MELBOURNE that is still & widely-dispersed BRISBANE until is the Shahnama epic which features

T

rkısh

T

stories and tales of the Safavid empire. Check out the following to see how the Safavids produced art across different mediums. Books

20

..

SERI ILAN/

237Nisan Mayıs2019 2019

İlan ve kartvizit reklamların için rezervasyon: 0 433 162 65

MELBOURNE & BRISBANE

Title: “The Feast of Sada”, Folio 22v from the Shahnama (Book of Kings) of Shah Tahmasp. Author: Abu’l Qasim Firdausi (Iranian, Paj ca. 940/41–1020 Tus). Artist: Painting attributed to Sultan Muhammad (Iranian, active first half 16th century). Date: ca. 1525. Geography: Made in Iran, Tabriz. Medium: Opaque watercolor, ink, silver, and gold on paper. Dimensions: PRESS Painting: H. 9 1/2 in. (24.1 cm)

rkısh NEWS

Title: “Luhrasp Hears from the Returning Paladins of the Vanishing Kai Khusrau”, Folio from a Shahnama (Book of Kings) of Firdausi. Author: Abu’l Qasim Firdausi (Iranian, Paj ca. 940/411020 Tus). Artist: Painting attributed to Siyavush (Iranian, ca. 1536–1610). Dedicatee: Shah Isma’il II (Iranian, ruled 1576–77). Date: 1576-77. Geography: Made in Iran, Qazvin Textiles

..

Title: Safavid Courtiers Leading Georgian Captives. Date: mid-16th century. Geography: Attributed to Iran. Medium: Silk, metal wrapped thread; lampas. Dimensions: Textile: L. 47 1/2 in. (120.7 cm) W. 26 1/2 in. (67.3 cm) Sources: - Odysseytraveller.com - Metmuseum.org - Brewminate.com - Britannica.com

. . MELBOURNE

SERI ILAN/ SERI ILANLAR & BRISBANE

Huzur Evi Müdürü alınacak

BROADMEADOWS’DA BULUNAN OSMANLI KÖYÜ YAŞLILAR EVI’NE TECRÜBELI MÜDÜR ARANIYOR. 32 YATAK ILE ÇALIŞAN OSMANLI KÖYÜ YAŞLILAR EVI, TÜRK TOPLUMUNA HIZMET VERMEKTEDIR. ARANAN NITELIKLER: . Yaşlılar evinde müdürlük tecrübesi . Müşteri hizmet standartları yüksek . Yaşlılar evi kanunlarını iyi bilen . Çalışanlara yol gösterecek ve motive edecek Işletme bilgisine sahip . RN Div 1 veya RN Div 2 olabilir Bu pozisyona uygun kişiler 0413 815 345 numaralı telefondan Ramazan Öztaş’ı arayabilirler veya özgeçmişlerini admin@bticc.org.au adresine gönderebilirler.


8

T

4 Mayıs 2021

ALMAN HANS OLDU ‘YUSUF’

Ramazan ayından etkilenip İslamı seçti Mudanya ilçesinde ikamet eden Alman vatandaşı, müftülükte düzenlenen B ursa’nın ihtida töreniyle Müslüman oldu. Yaklaşık bir yıldır Halitpaşa Mahallesi’nde yaşayan Hans Jürgen Helmut Willing, ramazan ayından etkilenerek İslam dinini araştırıp Müslüman olmaya karar verdi. Willing için Mudanya Müftülüğünde yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri alınarak ihtida merasimi gerçekleştirildi. Törende, İslam dininin temel esasları hakkında bilgi veren Mudanya Müftüsü Ertuğran Mehmet Soylu, ramazan ayından etkilenerek İslam dinini araştırmaya başlayan ve Müslüman olmaya karar veren Almanya vatandaşı Willing’i tebrik etti. Müftü Soylu, Kelime-i Şehadet getirerek “Yusuf” ismini alan Willing’e “İhtida Belgesi” ile Almanca Kur’an-ı Kerim Meali ve Diyanet İşleri Başkanlığı yayınlarından çeşitli kitaplar verdi.

PAKİSTANLI AİLENİN SEVGİSİ

‘Diriliş Ertuğrul’ dizisi Söğüt’e kadar getirdi dünyada büyük ilgi gören “Diriliş T üm Ertuğrul” dizisinden etkilenen Pakistanlı aile, yaşadıkları İngiltere’den binlerce kilometre

yol katederek, Ertuğrul Gazi’nin Bilecik’in Söğüt ilçesinde bulunan türbesini ziyaret etti. TRT’de yayınlanan dizinin ardından ilginin arttığı Osmanlı’nın “kuruluş kenti” Söğüt, Pakistan, Afganistan, Bangladeş, Arabistan, Azerbaycan, Türkmenistan, Dağıstan, Balkan ülkeleri ile Afrika gibi coğrafyalardan ziyaretçileri ağırlıyor. İngiltere’de yaşayan emekli Pakistanlı Rab Nawaz Khan, eşi ve oğluyla Ertuğrul Gazi ile Şeyh Edebali türbelerini ziyaret etmek için Bilecik’e geldi. Kovid-19 tedbirlerinin alındığı Ertuğrul Gazi Türbesi’nde dua eden aile üyeleri, hatıra fotoğrafı çektirdi. Rab Nawaz Khan, Pakistan’da büyük ilgi gören diziyi ilgiyle takip ettiklerini söyledi. Ertuğrul Gazi’yi, Osmanlı’nın kuruluş topraklarını merak ettiklerini belirten Khan, “Türkiye’yi çok beğeniyoruz. Pakistanlıyız ama biz hepimiz bir devletiz. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı seviyoruz, beğeniyoruz. Biz Müslümanlar bir aileyiz” dedi. Khan, Pakistan’da yaşayan pek çok kişinin Bilecik’e gelerek Ertuğrul Gazi ve Şeyh Edebali türbelerini ziyaret etmek istediğini de sözlerine ekledi.

rkısh NEWS PRESS

.

TÜRKIYE

A M U L K Z I A Ç M ET

I T Â K F E Ş

M H E M

S

uriye’de hayatlarını tehlikeye atıp sivilleri koruma amacıyla görev yapan kahraman Mehmetçikler, Barış Pınarı Harekatı bölgesindeki 5 köyden 82 Suriyeli çocuğu zırhlı araçlarla Mardin’e getirip, onlara hayatları boyunca unutmayacakları bir gün yaşattı. Türkiye’nin iki yıl önce terörden temizlediği Barış Pınarı Harekatı bölgesinden Mehmetçik ve Milli Eğitim Müdürlüğü koordinasyonunda Mardin’e getirilen çocuklar doyasıya eğlendi. Harekat bölgesindeki 49. Komando Tugay Komutanlığı

tarafından ülkelerindeki savaş nedeniyle mağdur olan çocuklar için etkinlik gerçekleştirildi. ÖMRE BEDEL BİR GÜN Etkinlik kapsamında hareket bölgesindeki 5 köyden 82 çocuk ve 6 öğretmen, zırhlı araçlarla Kızıltepe ilçesindeki Şehit Çoban Hudut Karakolu bölgesindeki güvenlik noktasına getirildi. Kovid-19 önlemleri kapsamında ateşleri ölçülen çocuklara maske dağıtıldı. Çocuklara ilçe merkezinde bir mağazada kıyafet ve ayakkabı hediye edildi. Evliya Çelebi Mesleki

ve Teknik Anadolu Lisesinde yemek yiyen çocuklar, Mardin Artuklu Üniversitesi kampüsünde palyaço ve öğretmenlerle eğlenceli zaman geçirdi. İl Milli Eğitim Müdürü Memet Polat’ın da katıldığı etkinlikte çocuklara oyuncak ve derslerine yardımcı malzemeler dağıtıldı. Aziz Sancar Bilim ve Sanat Merkezindeki planetaryumda uzay deneyimi yaşayan öğrenciler, uzayda ve gezegenlerin arasında sanal gezintiye çıkarıldı. Etkinliğin ardından yüzleri gülen çocuklar ülkelerine sevgiyle uğurlandı.

Evlat nöbetinde 25. kavuşma GARİBAN ÇOCUKLARI DAĞA KAÇIRAN ELİ KANLI TERÖR ÖRGÜTÜ PKK VE YANDAŞI HDP’NİN SONU YAKIN!

T

erör örgütü PKK’da çözülme devam ediyor... Eli kanlı örgütten kaçan 2 terörist daha güvenlik güçlerine teslim olarak ailelerine kavuştu. PKK tarafından kaçırılan çocukları için HDP Diyarbakır İl Başkanlığı binası önünde 3 Eylül 2019’da başlayan evlat nöbetinde 25’inci aile evladına kavuştu. 226 ailenin devam ettiği evlat nöbetine Muş’tan gelen Bayram Yetkin, 2015’te 15 yaşındayken hayvanlarını otlatmaya gittikten sonra teröristlerce kaçırılan oğlu Recep için eyleme başladı. Yetkin ailesinin eylemi sürerken, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Recep’in terör örgütünden kaçıp, güvenlik güçlerine teslim olduğunu duyurdu. Muş İl Jandarma Komutanlığı ekiplerinin ikna çalışmalarıyla terör örgütünden kaçarak Şırnak’ta güvenlik güçlerine teslim olan 21 yaşındaki

Recep, Diyarbakır’a getirildi. İl Jandarma Komutanlığı’ndaki sorgusunun ardından ailesiyle buluşturuldu. Duygulu anların yaşandığı buluşmada Bayram Yetkin, 6 yıl aradan sonra oğluna sarılarak uzun süre hasret giderdi. PKK’DAN KAÇAN KAÇANA Diğer yandan, 2015 yılında PKK’ya katılan S.Ç. adlı erkek

terörist de ikna edilerek teslim oldu. PKK’dan kaçarak Şırnak’ın Silopi ilçesindeki Habur Sınır Kapısı’na gelen S.Ç, 6 yıl aradan sonra ailesine kavuştu. Anne ve 2 kız kardeşinin yer aldığı buluşmada duygu dolu anlar yaşadı. Kavuşmada annesi, S.Ç.’ye uzun süre sarılıp, mutluluk gözyaşları döktü.


T

.

TÜRKIYE

rkısh NEWS PRESS

Kıbrıs Rum tarafı

4 Mayıs 2021

9

“TÜRKİYE’Yİ ETKİLEMEZ” DEDİLER

bozuk plak gibi

K

KTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğünde Cenevre’de garantör ülkelerin de katılımıyla 5+BM formatında düzenlenen gayriresmi Kıbrıs konulu konferansın ardından ortak basın toplantısı yaptı. Toplantının Kıbrıs’ta müzakere süreci için ortak zemin bulma arayışı olduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, şunları dile getirdi: EŞİT İKİ DEVLET İSTEDİK “Toplantıda sayın Tatar, egemen eşitliğe dayalı iki devletli çözüm vizyonunu güçlü şekilde dile getirdi. Tarihi bir konuşma yaptı. Kıbrıs meselesinin özünde, Rum tarafının haksızca Ada’nın tek temsilcisi olarak tanınması olduğunu taraflara izah ettik. Kıbrıs Türk tarafının egemen eşitliği teslim edilir ve eşit statüsü tanınırsa yeni bir sürecin başlatılabileceğini vurguladık. Yeni bir müzakere sürecinin iki toplum arasında değil, artık iki devlet arasında olması gerektiğini söyledik. Rum tarafı ise Kıbrıs Türklerinin eşitliğini yine koşullara bağladı. Hiçbir şey olmamış gibi 2017’de Crans Montana’da kalınan yerden devam etmek istediler.” RUM’U CIDDIYE ALMADIK Rum lider Nikos Anastasiadis’in, dönüşümlü başkanlık ve +1 oy hakkı gibi konuları kabul edebilmesi için “Tatmin edilmesi” mesajı verdiğini de dile getiren Çavuşoğlu, şöyle devam etti: “Tatmininin limitini sorduk, ona bir cevap veremedi. Bu kadar üst perdeden konuşmaya çalıştılar ama gerekli cevapları Sayın Tatar ve bizden aldılar. Crans

Cenevre’deki 5+BM konferansından sonuç çıkmadığını belirten Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Federasyon defterini 2017’de kapattığımızı muhataplarımıza hatırlattık. Ezcümle Güney Kıbrıs lideri yeni bir vizyon getiremedi. Takılmış plak gibi eski söylemlerini tekrarladı” diye konuştu.

Dışişleri Bakanlığı, Başkan Joe A BDBiden’ın 1915 olaylarını “soykırım” olarak nitelediği açıklamanın, Türkiye’nin ABD

Montana’da masayı devirenin kendisi olduğunu sanırım unutmaya ve unutturmaya çalıştı ama biz tekrar bunu hatırlattık. O toplantıya gelmeden önce verdiği belgeleri de önce inkar etmeye kalktı, fotokopisini önüne koyduğumuz zaman da ne yapacağını şaşırdı. Federasyon defterini 2017’de kapattığımızı muhataplarımıza hatırlattık. Ezcümle Güney Kıbrıs lideri yeni bir vizyon getiremedi. Takılmış plak gibi eski söylemlerini tekrarladı. Ayrıca Maraş’ın ve Ercan Havaalanı’nın BM kontrolüne, Gazimağusa Limanı’nın da AB kontrolüne verilmesini teklif etme cüretini gösterdi. Ciddiye almadığımızı yüzüne söyledik.” Tatar da, Türkiye ile birlikte yeni belirledikleri “Kıbrıs’ta

BAŞKAN ERDOĞAN:

egemen eşitlik temelinde iki devlet” siyasetinden asla vazgeçmeyeceklerini vurgulayarak, “Eşitliğe dayalı ve eşit statü tanınmadan, eski şartlarda masaya oturmamızın ve resmi görüşmelere başlamamızın anlamı olmaz” diye konuştu. KIBRIS’I KOPARAMAZLAR “Rum Kesimi’nin amacı, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin devamı ve anayasal değişiklikle Kıbrıslı Türklerin buna yama edilmesidir” ifadesini kullanan Tatar, bu çerçevede Kıbrıslı Türklerin, Avrupa Birliği içerisinde bir konumda, Türkiye ile bağlarının kopartılmaya çalışıldığını kaydetti. Bakan Çavuşoğlu, bir sonraki gayri resmi toplantının ise 2-3 ay sonrasında yine Cenevre ya da New York’ta yapılabileceğini söyledi.

RUMLARA HIÇ

GÜVENMİYORUM Yeteri kadar aşımız var!

Cuma çıkışı konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda elimizde aşımız var, yeteri derecede var. Almanya ve Rusya’dan yeni aşılar gelecek. Büyük ihtimalle eylül-ekim gibi oralardan da inşallah yerli aşılarımız üretime geçmiş olacak” dedi.

Amerika, ‘Soykırım’ yalanını yumuşatıyor

n Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cuma namazını kıldığı Üsküdar’daki Hz. Ali Camisi çıkışında basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Cenevre’deki Kıbrıs görüşmelerine ilişkin değerlendirmesi sorulan Erdoğan, şunları kaydetti: “Ben Güney Kıbrıs’a güvenmiyorum, inanmıyorum, onlar hiçbir zaman dürüst davranmadılar. Doğru konuşmadılar. Şimdi 2-3 ay sonrasına atıldı. Ben yine bir netice alınabileceğine ihtimal vermiyorum. Çünkü dürüst değiller. Bunlar Bürgenstock

Zirvesi’nde yapmış olduğumuz görüşmede de yalan söylediler, aldattılar ve onun neticesinde yapılan referanduma da saygı duymadılar. Kuzey yüzde 65 evet derken, güney tam aksine bir o kadar hayır dedi. Bunlar yalancı, dürüst değil. Şimdi yine aynı şeyleri yapıyorlar. Geçenlerde biliyorsunuz bazı görüşmeler dışişleri bakanlarımızın arasında yapıldı. Yine geldiler farklı farklı şeyler söylüyorlar. Dürüst davrandıkları zaman bizden dürüstlüğü görecekler ama dürüst davranmadıkları sürece de bunlarla bir anlaşmaya varmak mümkün değil.”

mahkemeleri karşısındaki “egemen dokunulmazlığını” etkileme amacı taşımadığını açıkladı. ABD Dışişleri Bakanlığı sözcülerinden biri, yaptığı yazılı açıklamada, Biden yönetiminin 24 Nisan açıklamasının hukuken ne anlama gelebileceğiyle ilgili bir değerlendirme yaptı. Açıklamada, “Başkan’ın son açıklaması, ABD mahkemelerinin sivil yargılaması karşısındaki Türkiye’nin egemen dokunulmazlığını etkileme amacı taşımıyordu, ki bu durum Yabancı Devlet Dokunulmazlığı Yasası ile düzenlenmektedir.” ifadesine yer verildi. ABD Başkanı Biden, 24 Nisan’da yaptığı açıklamada, 1915 olaylarını “soykırım” ifadesiyle nitelemiş, Türkiye ise söz konusu açıklamaya sert tepki göstermişti. ABD’de “Yabancı Devlet Dokunulmazlığı Yasası” (FSIA), yabancı devletlere Amerikan mahkemeleri nezdinde yargılamalardan muafiyet tanıyor.

AVUSTRALYA VE NZ DE VAR

TBMM’nin dost ülke sayısı 146’ya ulaştı dostluk gruplarının sayısı T BMM’de, 146’ya ulaştı. Meclis, son olarak Mısır ve Libya ile dostluk grubu kurdu. TBMM,

Afrika’dan Amerika’ya her kıtadan ülkelerle ilişkilerini, parlamentolar arası dostluk grupları ile geliştiriyor. Meclis’te 27. Dönem’de dostluk gruplarının sayısı 146’ya ulaştı. En fazla dostluk grubunun kurulduğu kıta 50 ülkeyle Afrika, en az dostluk grubunun kurulduğu kıta ise iki ülkeyle Okyanusya oldu. Asya kıtasından 39 ülke, Avrupa kıtasından 36 ülke, Amerika kıtasından 19 ülkeyle parlamentolar arası dostluk grupları çalışmalarını sürdürüyor. Bazı ülkelerle Türkiye arasında uzun yıllardan bu yana dostluk grupları faaliyet gösterirken, Burundi, Gine Bissau, Kabo Verde, Malavi, Seyşeller ile Sao Tome ve Principe ise yeni ülkeler olarak dostluk gruplarına eklendi. Bu ülkelerin yanı sıra ABD, Avustralya, Yeni Zelanda, Japonya, Güney Kore, Güney Afrika, Brezilya, Arjantin ve Peru gibi “uzak ülkelerin” parlamentolarıyla da TBMM’nin dostluk grubu bulunuyor.


Y R E V I L E FREE D E N R U O TO MELB N O O S D N A O R T E M Y E N D Y S E TO B VE Ş I R A P SI

R

%10 LI A M I R I D N I

L!

Email: info@bulaksu.com.au Contact: 0403 329 145


T

TURKEY tors A group of Turkish protes sh rki Tu stands outside the ross ac e nc ambassador’s reside s tor tes from Armenian pro of ary ers on the 106th anniv ts in the 1915 Armenian Even S. U. ., Washington, D.C

rkısh NEWS PRESS

4 May 2021

11

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

IBRAHIM KALIN @ikalin1

On fasting Fasting enables us to give up material comfort to attain spiritual contentment. In fasting, we refrain not only from eating and drinking during the day, but also, and more importantly, from moral evils and sins

T MAJORITY OF TURKS NO LONGER SEE US AS ALLY OF

TURKEY, SURVEY SAYS

A

whopping 94.5% of participants told Areda Survey that they do not believe the U.S. is a friend of Turkey in a poll conducted among 1,895 people between April 29-30. The survey, titled “The so-called Armenian Genocide,” also found that the participants thought President Joe Biden’s statements regarding the incident were wrong and were made to put Turkey in a difficult position. In response to a question about if they consider the U.S. a strategic partner and ally of Turkey, 93.3% said no, while 6.7% said they do. Meanwhile, 90.9% of the participants said they find Biden’s genocide remarks wrong, while 90.2% said they do not believe the genocide claims. Some 91% of the participants also said they think Biden’s genocide remarks were made as a means to politically put pressure on Turkey, while 9% said he made the remarks because he thought genocide was the right term to describe the 1915 events. The survey also found that people believe that Turkey should

A vast majority of Turkish people no longer see the U.S. as an ally of Turkey, according to a recent survey conducted shortly after Washington recognized the 1915 events as “genocide.”

provide the necessary response to the U.S. following the genocide recognition. Some 58.8% of the participants said Turkey needs to close down U.S. bases in the country, while 35.1% said a diplomatic reaction was necessary, and 6.1% said a reaction was not necessary. Biden described the killings of Ottoman Armenians during World War I as “genocide” last week. “We remember the lives of all those who died in the Ottomanera Armenian genocide and recommit ourselves to preventing such an atrocity from ever again occurring,” Biden said. “And we remember so that we remain evervigilant against the corrosive influence of hate in all its forms,” he said. “We do this not to cast blame but to ensure that what happened is never repeated,” Biden said. Turkish Foreign Minister

Mevlüt Çavuşoğlu was quick to condemn the statement. “We have nothing to learn from anybody on our own past. Political opportunism is the greatest betrayal to peace and justice. We entirely reject this statement based solely on populism,” Çavuşoğlu said in a Twitter post. With the acknowledgment, Biden followed through on a campaign promise he made a year ago. Mainly hailing from Ottoman Armenians, Armenians in the U.S. constitute significant communities in East Coast and California. Turkey objects to the presentation of the incidents as “genocide” but describes the 1915 events as a tragedy in which both sides suffered casualties. Ankara has repeatedly proposed the creation of a joint commission of historians from Turkey and Armenia plus international experts to tackle the issue.

Turkey’s VLP vaccine against COVID-19 to be available in months n A virus-like particle (VLP) vaccine against the coronavirus, currently in development in Turkey, will be ready for use by the end of the year, professor Hasan Mandal, head of the Scientific and Technological Research Council of Turkey (TÜBITAK) said Monday. The VLP vaccine will start the final phase in its development, Phase 3 trials, in August.

he Islamic holy month of Ramadan is a time of reflection on the meaning of existence and our place in it. Fasting takes us from an ordinary mode of existence to one in which we use our intelligence and freewill to concentrate on what really matters. As the month in which the holy Quran began to be revealed, it invites us to seek guidance in that which is everlasting. Commenting on the famous saying that the “universe is ‘insan kabir,’ “ i.e., “a big man,” Ikhwan al-Safa (the Brethren of Purity), the 10th century group of scholars, philosophers and mystics, described the world of existence as a living organism comparable to the human person. As a microcosm, man has his body and soul, so has the universe as a macrocosm. Both have a material and spiritual substance. The human person is part of this world. But the meaning and purpose that one brings to the world makes one more than the sum total of the physical universe. The world of creation presents a paradox in that it both veils and reveals the meaning behind it. On the one hand, it is a prison that tempts the human person to be content with material desires, lowering one below their dignity and purpose. The world and its pleasures can veil the true meaning behind it. On the other hand, the world is a sign to be read to reach one’s ultimate destination. It is a place of liberation where the human person can rise above what is ephemeral and hedonistic and realize one’s true nature. The struggle to overcome the temptations of the world with intelligence and will is what makes the human person a special being in the universe. Fasting is an act of intelligence and will that moves us beyond mere appearances. Here, the Brethren of Purity used the prison metaphor to describe our relationship to the world. “Know my brother!” they said, “not all the souls that have come to the world of generation and corruption are imprisoned in it in the same way that not everyone who enters a prison is necessarily a prisoner there. Perhaps that person enters the prison with the intention of

taking the prisoners out of it ...” Being in this world does not necessarily make us a prisoner of it. To the contrary, it gives us a ‘good fight’ whereby we show resolve and determination to rise above the tribulations and pettiness of an ephemeral world. This is where revelation and intellect guide us to our escape from the prison of worldly existence. The Brethren of Purity put it as follows: “The prophetic souls have come to the world of generation and corruption to save these souls that have been imprisoned in the prison of base nature and immersed in the sea of material existence - the souls that have become prisoners of material desires.” Fasting enables us to give up material comfort to attain spiritual contentment. In fasting, we refrain not only from eating and drinking during the day, but also, and more importantly, from moral evils and sins. While fasting we remain in the world but do not become a mere part of it. We rise above it. Like other forms of worship, fasting introduces a different mode of relationship with the world without falling for the two extremes of denying its existence or surrendering to it. The Islamic intellectual tradition espouses a view of the world that neither denies its existence nor eulogizes it. The Quran presents all of creation as God’s work and as having a value in itself. Contingent beings, which Plato would accept only as shadowy existence, are not evil in and of themselves, but can be a vehicle of moral good if they are placed in their proper place within the total scheme of things. True, the material world presents obstacles and traps on the path to spiritual perfection. Yet it is not to be rejected completely since this would be denigrating God’s creation and missing out on the moral significance of the worldly existence. The key is to “put everything in its place,” which is the original meaning of the Arabic word for justice - “adl.” We can be deluded by the world and forget about our proper place in it or we can live in it to give it its true meaning and purpose. > Source: Daily Sabah/Jun 20, 2015


12

4 May 2021

Author: Narmina Mostallino

A

T

rkısh NEWS PRESS

OPINION

Let’s Free Our World From LANDMINES cross the world, all the wars regardless of the place they happened, the reasons that caused them, and the ethnic groups involved in them, have always had long-lasting disastrous effects on humans and our planet. I have always been fascinated by this duality of our human nature: we are creators and at the same time we are also destroyers; we are the inventors of the most dreadful weapons and at the same time we are the authors of the Seven Wonders of the World and can be proud of the amazing art and music heritage we’ve been passing over to the upcoming generations. We are an evil and a good genie closed in the same bottle. One of the cruellest creations of our evil genie are landmines, invisible killers, that continue to kill even after the missile strikes stop, even when the bullets stop flying when wars are over, but the landmines are hidden there waiting for their victims. They recognize no ceasefire. Landmines can seriously hinder the ability of a country to rebuild its post-war economy. In most mine-infested areas, amputees who can no longer fend for themselves often become a burden to the family, which must provide sustenance. Landmines don’t pick their victims and don’t distinguish between a soldier and a civilian, a farmer at work, or a child at play or running to school. The main purposes of planting landmines are to make the agricultural land unusable; to restrict access to water; to keep schools from being built and students and teachers from attending classes and to undermine the construction and maintenance of infrastructure. By contaminating territories with thousands of mines, the evil genie, in the post-war zones also prevents refugees from returning to their homes. Therefore, we need more good genies than evil ones, so our children can play and go to school without fear; so people stop dying from landmine explosions long after the ceasefire took place and people can return to their homes. Fortunately for mankind, history has also known good genies who have been trying to bring light while others could only see the dark; when the international community was turning its blind eye on the sufferings of other people. Many of us still remember the photographs of Princess Diana wearing protective clothing and equipment, walking across a

ana; the In memory of Princess Di of hope one who gave a glimpse suffer... to those who survived to

minefield in Huambo in central Angola. Many of us were touched by the glimpse of hope on the faces of landmine survivors because someone finally heard their cries for help. Ralph Legg, former program manager of HALO Trust’s operations in Angola, once said about that famous meeting with the victims of invisible killers, “this led to a feeling of acknowledgement, and that their plight was recognized around the world”. The global movement to ban mines in the 90s needed a little push, something that would bring this topic up on all the international tabloids and Princess Diana’s famous “walking in the minefield picture” became such a stroke that brought people around the world under the same slogan “free the world from mines”. It was not a walk on the red carpet for getting an Oscar, but it was a walk which changed the framework of the international fight against mines. And as a trophy it was a gained love of people rather than the golden statue. Her contribution on the international level was enormous. After her visit to Angola, Princess Diana wrote a letter to the British Red Cross saying: “If my visit has contributed in any way at all in highlighting this terrible issue, then my deepest wish will have been fulfilled.” She brought the attention to the work being done globally to make a

mine-free world a reality. Her tragic death in August 1997 followed by the United Nations Mine Ban Treaty - a legally binding prohibition on the use, stockpiling, production and transfer of landmines - was opened for signature. Since then, 164 countries have become parties to the agreement, which is informally known as the Ottawa Treaty. This Treaty has become a shield, behind which, countries around the world united to fight together to free the world from mines, the indiscriminate weapons that lie dormant until triggered by anyone. They cause excessive suffering to the injured and their families and have devastating effects on communities and their environment for decades after conflicts have ceased. This is the case in Azerbaijan, a country in the South Caucasus that had to suffer the devastation of two wars in the last 30 years. The last war, over the restoration of the territorial integrity of the Azerbaijan Republic, ended on 10th December 2020 by the signing of a peace treaty with Armenia and deploying the Russian peacemaker regiment in the upper Karabakh region of the Azerbaijan Republic. But anti-personnel mines left by the Armenian armed forces still continue killing even though the war is over. And it is also civilians who suffer the horrific consequences. Azerbaijani displaced people, despite the controls put in place, are dying to

go home. They risk mines, and other munitions to see their homeland. One of them, Shakir Haciyev, was in his 30s when war forced him to flee his village, southeast of Karabakh, in the early 1990s. Last autumn, when an Azerbaijani military offensive liberated the war-ravaged territory where Haciyev’s village once stood, he was on the verge of seeing his dream fulfilled. However, he never made it home, along with his daughter, friend and brother, when their car struck an anti-tank mine laid by retreating Armenian forces. They were among the first of Azerbaijan’s internally displaced people (IDPs) who tried to return to the recently regained territory around Karabakh. Since the end of all the military activities, 20 citizens of Azerbaijan, including 14 civilians have been killed as a result of mine explosions in the recently liberated territories; 85 citizens, including 16 civilians have been seriously injured. But how can we blame people who’ve been longing for three decades to see their homes? The existence of vast areas littered with mines or explosive remnants of the recent war prevents the return of the Azerbaijani displaced persons; the stabilization and reconstruction and the return to a normal economic and social life. The use of anti-personnel landmines as weapons of war is a global humanitarian tragedy. The indiscriminate use of these weapons has long-lived consequences and has aroused immense distress throughout the region. Wars should end when the fighting stops. Azerbaijan advocates demining and destruction of mines. But continued conflict prevented it from acceding to the Ottawa Treaty. I would love to believe that all the countries around the world, with no exception, will adhere soon to this Treaty and will build together a better version of our world and free from mines. I hope more good genies will come out of their bottles and will spread the light, breaking through the darkness. I hope we will create more than we will destroy, I hope we remain in history as creators rather than as destroyers. I would be too optimistic if I say that I wish there were no wars at all, but what I really hope is that people stop dying at least after the wars end. We need to remember what Diana and many other good genies were fighting for, for the “World Free From Mines” and unite all our efforts in building this world for our children.


T

.

EKONOMI Girişimcilik Hikâyeleri

rkısh NEWS PRESS

4 Mayıs 2021

13

ÇALIŞANIN DÜNYASI

MURAT ÖZDAMAR

Sorularınız için: info@turkishnewspress.com.au

İşten çıkış yasağı işveren için bağlayıcı

B Mutfakta üretimine başladığı sabunları 26 ülkeye ihraç ediyor

D

oğadan temin ettiği kükürt, bitki, yaprak, bal, süt gibi çeşitli ürünler ve gravür altınla sabun imal eden 57 yaşındaki Ethem Erten, ABD, Çin, Rusya, İngiltere, Irak ve Katar’ın aralarında olduğu 26 ülkeye ihracat yapıyor. Manisa’da ikamet ettikleri dönemde 28 yıl önce kendi ihtiyaçları için eşi Zekiye Erten ile evlerinin mutfağında zeytinyağından sabun üreten Erten, bir süre sonra bunları tanıdıklarına ait marketlere satmaya başladı. SABUNCA BABA Ürünlerinin büyük rağbet görmesi üzerine zeytin yaprağı çeşidini ekleyen Erten, Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde kurduğu atölye 17 Ağustos 1999 depreminde yıkılınca ailesiyle Yalova’ya taşındı. Eşi ve biri kız iki çocuğuyla tekrar sabun üretimine başlayan, çeşitlerine farklı bitkileri ekleyen Erten, kısa sürede artan talepleri karşılamak için Termal ilçesi yolunda tesis kurdu. Sabuncu Baba firmasının sahibi Ethem Erten, bu mesleği kendi zeytinliklerinden elde ettikleri yağlardan sabunlar yapan anne

ve babasından öğrendiğini söyledi. Sıkıntılı günleri aşmak için eşiyle ürettikleri ilk sabunlardan bazılarını hala sakladıklarını belirten Erten, “İlk olarak 50 sabunu marketlere verdik. Ardından tekrar talep gelince biz de üretmeye devam ettik” dedi. ALTINLI ISTEDI Zamanla işleri büyüttüklerini ve ayda 70 bin civarında sabun üreten bir işletme seviyesine yükseldiklerini belirten Erten, 1999’daki depremde bazı çalışanlarının hayatını kaybettiğini anlattı. Yalova’da hem tekrar üretime hem de ihracata başladıklarını söyleyen Erten, şöyle devam etti: “Ürünlerimiz yüzde 100 doğal ve katkı maddesi kullanmıyoruz. Yani sabunun geldiği son noktadayız şu anda. Bir gün müşterimin biri aradı ve altınlı sabun yapmamı istedi. Şaşırdım ve nasıl olacağını merak ettim. Gravür (bir kazıma yöntemi) altınlı sabun yaptık. Bu sabunu Anneler Günü veya Sevgililer Günü için her yerden talep ediyorlar. Bu altınlı sabunumuzu başta Almanya olmak üzere ABD

gibi ülkelere göndermeye başladık. Hatta Güney Afrika’da balayı adası olarak bilinen bir adaya da göndermeye başladık. Zaten dünyanın her yerinden müşterilerimiz gelir ve buradaki reyondan ürün seçer, biz de göndeririz.” 9 BIN 500 ÇEŞIT Şu anda 125 farklı üründen 9 bin 500 çeşit sabun ürettikleri bilgisini veren Erten, her sabunun ayrı hikayesinin bulunduğunu vurguladı. İhracat çalışmalarına da değinen Erten, şunları dile getirdi: “26 ülkeye ihracat yapıyoruz. Çin, Rusya, ABD, Türkmenistan, Irak, Ukrayna, Gürcistan, Hollanda, Almanya gibi ülkeler en fazla gönderdiğimiz yerler. Bu ülkelere yoğun olarak keçi sütlü, argan yağlı, aloe vera, limon içerikli ürünler gönderiyoruz. Örneğin ABD’den 40 çeşit sabun belirlediler, her çeşitten 500’er adet göndermemizi istiyorlar.” Ayda yaklaşık 60 bin adet sabun ürettiklerini, çoğunu ihraç ettiklerini aktaran Erten, zamanla ülke sayısı ve üretim miktarını artırmayı hedeflediklerini sözlerine ekledi.

İstanbul Havalimanı açık ara önde n Ulaştıma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, “İstanbul Havalimanı’na garanti ücret ödendi’’ iddiasına cevap verdi. Karaismailoğlu, “Asılsız söylemlere inat İstanbul Havalimanı, 17 bin 407 uçuşla Mart 2021’de de Avrupa’nın en çok sefer yapılan havalimanı oldu. Bu gurur hepimizin” ifadelerini kullandı. Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada ise, “İstanbul Havalimanı’na 2020 yılında hiçbir garanti ödemesi

yapılmamıştır. Karalanmaya çalışılan İstanbul Havalimanı, EUROCONTROL (Avrupa Seyrüsefer Emniyeti Teşkilatı) tarafından salgın döneminde Avrupa’nın en yoğun havalimanı olarak ilan edilmiştir” denildi. İGA İcra Kurulu Başkanı Kadri Samsunlu da aynı bilgileri teyit ederek, “Yapıcı ve doğru eleştiri mükemmelliğin yolunu açar. Ama karalama yapılırsa kurumlar zarar görür. İçinde bulunduğumuz zor şartlarda elimizden gelenin en iyisini yapmaya, azimle çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

u haftaki köşemizi okuyucularımızdan gelen sorulara ayırıyoruz... SORU: Ben emeklilik şartlarımı doldurdum. Emeklilik başvurusu yapacağım ama işveren çıkış yasağı var diye benim çıkışımı yapmıyor. Ne yapmalıyım? > Ahmet Y. CEVAP: İşten çıkarma yasağı, 4857 sayılı İş Kanununun Geçici 10 uncu maddesinde düzenlenmiştir. Düzenlemede aynen; Bu Kanunun kapsamında olup olmadığına bakılmaksızın her türlü iş veya hizmet sözleşmesi, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay süreyle 25 inci maddenin birinci fıkrasının (II) numaralı bendinde ve diğer kanunların ilgili hükümlerinde yer alan ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzeri sebepler dışında işveren tarafından feshedilemez. Dikkat edilirse işten çıkarma yasağı, işveren yönüyle bağlayıcıdır. İşçi dilediği her an işten çıkabilir. SGK’dan emekli olabileceğinize dair bir yazı alarak bu yazıyı işverene sunup emeklilik nedeniyle iş sözleşmenizi feshediniz. Bu yolla kıdem tazminatı alma hakkınız da doğacaktır. EMEKLI, MAAŞTAN ÖNCE ÖLMÜŞSE HAKKI OLMAZ SORU: Benim dayım 18 Martta vefat etmiş idi. Emekli maaşlarını her ayın 22 sinde alıyordu. 22 Martta yatan maaşı yengem çekmiş. Bu maaş dayımın hakkı mıdır? > Ali M. CEVAP: Bir emekli kişi emekli maaş gününden önce ölmüşse maaş gününde bankaya yatan parayı hak etmeyecektir. Emekli maaşları bir aylık olarak peşin ödenir. Bu ödemeler farklı günlerde yapılır. Maaşını her ayın 22’sinde almakta olan dayınıza 22 Şubat 2021 tarihinde ödenen maaş esasında 22.2.2021-21.3.2021 dönemine ait Şubat ayı emekli maaşıdır. Dolayısıyla dayınız 18 Mart 2021 tarihinde ölmekle, 22 Mart 2021 tarihinde bankaya gitmiş olan ve 22.3.2021-21.4.2021 dönemine ait Mart ayı maaşını hak etmemiştir. Bu hak edilmeyen maaş yengenize bağlanacak olan ölüm aylığından kesilecektir. DUL EŞ EMEKLI OLSA DA EŞINDEN ÖLÜM AYLIĞI ALIR SORU: Eşimle birlikte Bağkur’dan emekliyiz. İkimizden birimizin ölümü halinde maaş bağlanma nasıl oluyor? > İsmi Mahfuz CEVAP: Emekli kişinin ölümü halinde her hal ve şartta dul eşine ölüm aylığı bağlanır. Dul eşin emekli aylığının bulunması aylık hakkını engellemez. Emekli maaşı bulunan dul eşin aylık hissesi başka aylık alan yoksa yüzde 50 oranındadır. Ancak hem siz hem eşiniz Bağ-Kur emeklisi olduğunuz

için bu maaş içinde yer alan sosyal destek ödemesi isimli ödeme kısmı ödenmeyecektir. Çünkü yasa gereği iki Bağ-Kur maaşı ödenme halinde tek bir tane sosyal destek ödemesi verilir. YIL IÇINDE EMEKLI OLANIN MAAŞI DEĞIŞMEZ SORU: Ben SSK emeklisi olmak için prim günümü ve yaşımı 30 Nisan 2021 tarihinde tamamlıyorum. 15 yıldan bu yana SSK sigortalısıyım. SSK primlerim tavandan yattı. Öncesinde 16 yıl devlet memurluğu yaptım. Benim şimdi emekli olma dilekçesi vermemle Temmuz ayında emekli dilekçesi vermem arasında fark olur mu? > Muzaffer K. CEVAP: Okurlarımızın en çok sorduğu sorulardan birisi emeklilik için temmuz ayını beklemenin maaşa etkisidir. Emekli maaş yönüyle temmuz ayında emekli olmakla temmuz öncesi haziran veya mayıs ya da nisan ayında emekli olma arasında bir fark olmaz. Dolayısıyla maaş miktarı yönüyle kaybınız olmayacağından hemen emekli olmanız menfaatinize görünüyor. Ancak sizin bir de ikramiye alma hakkınız var ve bu yönüyle de değerlendirme yapmak gerek. Şimdi emekli olursanız devletten alacağınız ikramiye emeklilik tarihindeki katsayıdan hesaplanır. Bu temmuz ayında emekli olsanız 16 yıllık hizmet sürenize göre 4.000-4.500 TL daha fazla ikramiye almanız demek. Ancak burada hemen emekli olmamakla almayıp vazgeçtiğiniz iki emekli maaşını da düşünmelisiniz. Verdiğiniz bilgilere göre de bu tutar her ay için yaklaşık 7.500 TL üzerinden 15.000 TL olacak. Temmuz ayında emekli olsanız kıdem tazminatı artışına bağlı yaklaşık 6.0007.000 TL gibi bir kazancınız da söz konusu olur. Hemen emekli olmak menfaatinize gibi görünüyor ama son kararı siz verin. ÖLÜM AYLIĞI IÇIN PRIM BORCUNUN ÖDENMESI ŞART SORU: Benim dayım on gün önce rahmetli oldu. Büfe işletiyordu. Birikmiş Bağ-Kur prim borcu var. Primi ödenen süreler ölüm aylığı bağlamaya yetiyor. Prim borcunu ödemesek yengeme yine aylık bağlanır mı? >Yasin A. CEVAP: Ölüm aylığı bağlanabilmesi için ölenin genel sağlık sigortası primi dahil prim borcunun bulunmaması gerekiyor. 2020/Kasım öncesine ait dönemlerin primini ödemeyenlerin borcu ve borçlu olunan süreye ait hizmetleri silindi. Dolayısıyla borçlu olunan dönem çok fazla olmayacak. Prim borcunu ödemeniz halinde ölüm aylığı bağlanacaktır. Ayrıca prim borcunun geç ödenmesi ölüm aylığı başlama tarihini de etkilememektedir.


INDIRIMLI FIYATLARIMIZ 4 MAYIS -11 MAYIS 2021 TARIHLERI ARASI GEÇERLIDIR $ 8.99

Arifoğlu Nar Ekşili Sos ( 750 ml/1 kg)

$ 5.99

Aroma Meyve Suyu Çeşitleri (1 lt)

M.Birlik Siyah Zeytin ( 800 gr)

$ 3.99 Çaykur Her Biri (500 gr)

99 c

$ 3.99

Ülker Halley 5’li Paket (5x30gr)

Çarşıbaşı Cevizli Sucuk (300 gr)

$ 16.99 Sütdiyarı Piknik Peyniri ( 1 kg)

$ 1.49

$ 2.49 Sahara Yoğurt (2 kg)

$ 9.99 Uludağ Gazoz Çeşitleri *Sugar Free (250 mlx24 Adet)

www.facebook.com/gimasupermarket

31-35 Queen St, Auburn NSW Ph: 02 9749 4588 Fax: 02 9749 4599


. GEZI PRAĞI İSPANYA’DAKİ SON ISLÂM TO

T

rkısh NEWS PRESS

4 Mayıs 2021

15

GRANADA’DA 13 ASIRDIR EZAN SESI DINMEDI n İspanya’da minareden yüksek sesle ezan sadece Endülüs’ün son İslâm kenti Granada’daki Ulu Camii’nde okunuyor. Ramazan’da kapı kapı dolaştıklarını belirten Cami Vakfı Başkanı Umar del Pozo, “Bu topraklarda İslam’ın büyüklüğü bizi de iyi şeyler yapmaya bir bakıma zorunlu kılıyor” diyor.

E

ndülüs İslam döneminde (711-1492) İspanya’daki son İslam toprağı olan Granada, tarihi önemiyle Müslümanlar için özel değerini koruyan bir kent olmaya devam ediyor. İspanya’daki yaklaşık 2 milyon Müslüman nüfusun 36 bininin yaşadığı Granada, farklı din mensuplarının bir arada yaşadığı en güzel örneklerden biri olarak gösteriliyor. Granada’nın en çok turist çeken bölgesi olan, Orta Çağ’dan kalma Müslüman mahallesi Albacin, aynı zamanda 2003 yılında inşa edilen Ulu Cami ile de öne çıkıyor. EL HAMRA SARAYI’NA SELAM UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan ve Kovid-19 salgını öncesinde her yıl 3,5 milyon turistin ziyaret ettiği, Endülüs İslam Devleti döneminde inşa edilen El Hamra Sarayı’nı karşısına alan Ulu Cami, İspanya’da mevcut durumda ezanın minareden yüksek sesle okunabildiği tek cami olarak biliniyor. Ramazan vesilesiyle kentte İslami atmosferin yükseldiğini belirten İspanya İslam Toplumu Derneği ve Granada Ulu Cami Vakfı Başkanı Umar del Pozo, şunları dile getirdi: EZANDAN HOŞLANIYORLAR “Granada’da yaşayan Müslümanlar olarak hiçbir ön yargı ile karşılaşmıyoruz. Komşularımız ile çok iyi ilişkiler içindeyiz. Mesela ezanı, minareden yüksek sesle okuyabiliyoruz. Tüm İspanya’da bu şekilde ezanın okunduğu tek camiyiz. Etrafımızdaki tüm komşular bundan hoşlanıyor. Hatta bazen dinlemek için balkonlarına bile çıkıyorlar.” Del Pozo, El Hambra’nın karşısındaki bir caminin direktörü olduğu ve Granada’da yaşadığı için kendisini şanslı hissettiğini vurgulayarak, “İslam’ın bir zamanlar çok büyük

bir değer olduğu bir yerde yaşamak, çalışmak, mücadelemizde bize büyük enerji veriyor. Bu topraklarda İslam’ın büyüklüğü bizi de iyi şeyler yapmaya bir bakıma zorunlu kılıyor” şeklinde konuşuyor. HER CUMA YENİ MÜSLÜMAN Babası İngiliz, annesi İspanyol olan ve Müslüman bir ailenin çocuğu olarak Kurtuba kentinde doğduğunu aktaran Del Pozo, şunları anlatıyor: “Bir Müslüman olarak Granada’da yaşamak gerçekten içinizde güzel duygular yaratıyor. İslam’ın parıldayan bir döneminin bu topraklarda geçtiğini ve sonrasın-

da maalesef tamamen yok edildiğini, o dönemde Müslümanlar için hayatın yaşanmaz hale getirildiğini, gizlenerek ibadet yapıldığını ve sonunda İslam’ın ortadan kaldırıldığını biliyoruz. Şu anda ise neredeyse her cuma günü şahadet getirip Müslüman olan bir kişi var. İnanılmaz bir açılım süreci yaşıyoruz. Granada’da 3 bine yakın Müslüman olan İspanyol var. Granada’da yaşayan Müslümanlar olarak 500 yıl önce burada bir şeyler olduğunu hissediyoruz. El Hamra Sarayı’nın karşısında, bu kadar anlamlı bir yer de camimiz olmasından dolayı da gu-

rurluyuz. Gerçekten şanslıyız.” İFTARLAR AVLULARDA Salgından dolayı toplu iftar yapamadıklarını dile getiren Del Pozo, Granada’ya ve buradaki Müslüman toplumuna yönelik Türklerin ilgisinin de her yıl arttığını kaydeden sözlerini şöyle tamamlıyor: “Bu yıl cami yönetimi olarak, geniş avlusu olan ailelere maddi yardımda bulunarak avlularında, bahçelerinde komşularını davet edebilecekleri iftarlar yapmalarını sağlıyoruz. Bence Türkler ve İspanya’daki Müslüman toplumu olarak çok iyi anlaşıyoruz.” TÜRK ISENIZ AILEDENSINIZ Granada’da Erasmus eğitimi için bulunan Türk öğrencilerden Elif ve Yağmur da Del Pozo’ya katılıyor. Elif, şöyle devam ediyor: “Özellikle Müslümanlar Türkiye’yi ve Türkleri çok seviyor. Bize ‘Eğer Türk iseniz ailedensiniz’ diyorlar. Bize çok sahip çıkıyorlar, iftarlara davet ediyorlar, bir ihtiyacımız olduğunda ilk onlara koşuyoruz, kendimizi yalnız hissetmiyoruz. El Hamra Sarayı’nın duvarlarındaki ‘Allah her işinde galiptir’ yazısı şehri kuşatmış gibi. Ramazan buraya çok yakışıyor.” DAR SOKAKLAR, ÇIÇEKLI BALKONLAR... Dar sokakları, çiçekli balkonları, beyaz evleri ve küçük meydanlarıyla her turistin dolaşmaktan büyük zevk aldığı Albacin mahallesinde zaman zaman ramazanın atmosferini de yaşamak mümkün olabiliyor. Dükkanının kapısına “Feliz ramadan” (Mutlu ramazanlar) yazısını asan Nujaila Endülüs Pastanesi’nin Faslı sahibi Said Saoud da 23 yıldır burada hizmet verdiklerini belirterek, “Granada’nın çok önemli bir tarihi var. Biz burada çok iyi, rahat ve sorunsuz yaşıyoruz” diyor.



T

WORLD

rkısh NEWS PRESS

4 May 2021

17

TARIH & EDEBIYAT

SINEM TASLAK sinem.taslak@gmail.com

Itikaf and the last ten days of Ramadan

I

tikaf means to be in isolation in a Masjid or within the confines of your own home with the intention of solely focusing on your internal world by dedicating your time to the worship of Allah (swt). Itikaf is an Islamic practice consisting of a period of staying in a mosque for a certain number of days, devoting oneself to Ibadah (worship) during the last 10 days of Ramadan. You do not necessarily even need to complete the whole 10 days in worship; you can simply devote a few hours to ibadah and attaining the will of Allah (swt). It is Sunnat-al-Muaqidah (Sunnah that is urged to be performed) to sit in Itikaf in the last 10 days of Ramadan. A person may commence Itikaf after sunset of 20th of Ramadan, and end it when the moon for Eid is sighted. The Sunnah stays the same if the month of Ramadan is of 29 or 30 days. You may sit in Itikaf at any other

time of the year for any duration. This kind of Itikaf is Mustahib (optional). It is compulsory for men to perform itikaf in a Masjid. Similarly, women can also perform in a masjid if they have the privacy and necessary facilities. It is normal to eat, drink, sleep or get something that’s urgent needed. It is highly rewarding to provide food and drink for the people who are in Itikaf. A few good deeds that are considered Ibadah (worship) are mentioned below: l Recite Al Quran

l Recite Darood l Read about Islam l Make Dua l Talk / think about the good and righteous things l Do Taubah (repentance) You can get up from your place of meditation if you need to use the restroom or do Ghusl (bath for purification), for the Jummah prayer, to get something of need, or if you’re a Muazzin and have to give Athan. Things to avoid: l Foul talking l Buying or selling things in the Masjid l Having a quarrel or fight with someone l Disturbing other people in Itikaf around you l Bringing in too many items > Sources: https://www. islamicfinder.org/news/all-you-needto-know-about-itikaf/ https://www. quransheikh.com/itikaf-ramadan/

HAFTANIN ŞİİRİ

Anadolu Sevgisi Sen bizim dağları bilmezsin gülüm, Hele boz dumanlar çekilsin de gör. Her haftası bayram, her günü düğün, Hele yaylalara çıkılsın da gör. Bilmezsin ovalar nasıldır bizde; Kağnılar yollarda, yoncalar dizde... Saydıklarım damla değil denizde, Hele bir ekinler ekilsin de gör. Görmedin sen bizim mavi suları, Karlar eriyince kırar yuları... Köpük olur beyaz, sel olur sarı; Hele taştan taşa dökülsün de gör. Sen bizim köyleri görmedin ki hiç, Yolları toz, çamur, evleri kerpiç. O kirli kabukta, o en temiz iç; Hele bir yakından bakılsın da gör. Anlamaz, bilmezsin sen bizim halkı, Sevgiyi bulasın, yakına gel ki... Kalıplar gerçeği göstermez belki Gönül perdeleri sökülsün de gör. > Dosta Doğru/Abdurrahim Karakoç

ESI

HAFTANIN KELIM

Bolâhenk

n Hoşsohbet. Neşeli ve konuşkan. Ayrıca Türk müziğinde bir akort. Türkçe bol kelimesiyleö Farsça kökenli olan ve ses mânâsına gelen âhenk kelimelerinin melezlenmesi sonucu oluşmuştur. > Kaynak: Banu Ertuğrul & Onur Ertuğrul / Bazı Kelimeler Çok Güzel

New Zealand to open ‘travel bubble’ with Cook Islands May 17 to the arrangement it has with Australia, New Zealand will open a “travel bubbS imilar le” with the tiny Cook Islands this month,

adopting quarantine-free arrangements, Prime Minister Jacinda Ardern said Monday. Ardern said the bubble with the South Pacific island state of about 20,000 people would open May 17 and initially involve about three flights a week. “Two-way quarantine-free travel is a significant step in both countries’ COVID-19 recovery, and a direct result of both New Zealand and the Cook Islands’ successful response to the pandemic,” she said. The remote Cook Islands is one of the few places in the world to remain COVID-19-free, while New Zealand has eliminated community transmission and recorded only 25 deaths in a population of 5 million. The Cook Islands is self-governing in “free association” with New Zealand, meaning that while it administers its own affairs, Cook Islanders are both New Zealand citizens and Cook Islands nationals. As a result, there are more expatriate Cook Islanders living in New Zealand than on the islands. Cook Islands Prime Minister Mark Brown said the bubble was a result of “uncompromising commitment” to safety and protection.

Anadolu, güzel insanların diyarı

Ş

ehirlerin ruhları var diyorlar, bence de öyle. Hem de bazen insanlardan çok daha fazla şey hissettirip çok daha fazla değiştiriyorlar dünyayı. Şehirlerin ruhları var elbette. Ve hatta bence insanlar yaşadıkları şehirlere benziyor. Yaşadığı şehir gibi mazlum oluyor bazen insan Kudüs gibi; yaşadığı şehir kadar garip kalıyor bazen, Endülüs gibi... Ve aynen kendi şehri kadar bir gayeye, bir davaya, bir derde, inanıyor insan. Anadolu dediğim yer işte tam da böyle geliyor bana. Gönlü dertli bir diyar gibi, asırlardır taşıdığı sırrı hâlen dahi üzerinde yaşayanlara fısıldayan bir derviş gibi... Kaybettiğimiz ne kadar çok şey var bizim kâri. Kaybettiğimiz, unuttuğumuz, hatırlamadığımız ve hatırlamaya bile çalışmadığımız ne kadar çok şey var. Son bir aydır türlü vesilelerle pek çok Anadolu şehrini gezdim, belki binlerce insanla tanıştım, konuştum, görüştüm, kimiyle dertlendim, kimiyle dertleştim. Ve fark ettim, gördüm ki Anadolu dediğimiz yer hâlâ ve her zaman bir coğrafi tanımlamadan çok daha fazlasıdır. Anadolu bizim varlığımızın, medeniyetimizin ve var olma derdimizin mayasıdır, biliyordum, görüyordum ama hissedememişim. Ve hâlâ bile oralarda bu maya bozulmamış da duruyor. İnsan hâlâ ve o kadar güzel ki oralarda. Açık söyleyeyim dedeme benzeyen insanlar gördüm mesela Sivas’ta, hâlâ onun gibi samimi ve hâlâ onun kadar masum. Adıyaman’da Müslüman olmanın kardeş olabilmek demek olduğunu ve uzak bir şehirden gelseniz bile misafirliğin bu denli samimiyetle nasıl olacağını ve olması gerektiğini yaşadım. Ve aynı şekilde, Malatya’da, Erzurum’da, Kayseri’de, Siirt’te Trabzon’da, Antep’te… Hepsinde ve her yerde aynı şey… Aynı his ve aynı huzur-

la döndüm. Oralarda insanlar pek çok şeyden yoksunlar belki, pek çok şeyi unutmuşlar ama insanlığı hiç unutmamışlar. Ben bütün şehirlerin en güzel yanı İstanbul’a dönmektir sanırdım. Öyle inanırdım. Yanılmışım diyemem belki ama abartmışım. Zira İstanbul’da yaşayan bizlerin kaybettiğimiz, kaybettirdiğimiz, unuttuğumuz ve bozduğumuz o kadar çok şey var ki. Her birimiz Anadolu’nun bir şehrinden çıkıp da buraya gelmiş ailelerin çocuklarıyız belki ama sadece o kadarız ve o kadarı kalmış bizde. Anadolu’ya yani bize, yani aslımıza yüzümüzü dönersek şayet pek çok şeyi ardımızda bırakacağımızı ve hatta belki bıraktığımızı üzülerek gördüm kâri. Orada insanlar güzel, oralarda masum hâlâ pek çok şey, diyeceksin ki kötü olanı yok mudur, kusuru yok mudur? Vardır muhakkak ama “Kusur gören de kusurludur” fehvasınca varsa dahi görmedim. Anadolu dediğim yerde hâlâ güzel insanlar, hâlâ nefes alınabiliyor mesele, hâlâ selam verilebilir ve hiçbir hesap yapmadan selam alınabiliyor, insanlara hatırları sorulabiliyor, Anadolu’nun temiz, güzel kızları yüzünüze bakarken hâlâ utanabiliyor hatta gözlerinize bile bakmıyor edebinden, delikanlıları baş eğip de selam veriyor mesela, çocuklar size amca diyor, kara yağız yüzlerinde gözleri ay gibi parlıyor, dillerindeki şive o denli güzel yakışıyor ki, öyle güzel yani, öyle samimi, öyle işte… Anadolu mayası bu medeniyetin… Şayet ona da bulaşırsa bize bulaşan bu muasırlaşmak illeti işte o vakit kaybetmiş değil, kaybolmuş olacağız. Hem eskiler şöyle diyorlardı: “Et kokarsa tuzlanır ya tuz kokarsa?” O tuz, Anadolu işte.. > Yazar: Fatih Duman / İkra

India’s vaccine, oxygen crisis deepens as caseload nears 20M

continues to struggle against the impact of a devastating COVID-19 surge, while leI ndia aders of opposition parties urge the govern-

ment to launch a free vaccination drive and ensure an uninterrupted flow of oxygen to all hospitals... India’s cumulative coronavirus case count neared 20 million Monday as hospitals continued to send distress messages for emergency oxygen supplies and a top jab-maker said the country may face a vaccine crunch for the next two to three months. The last 24 hours brought 368,147 fresh infections, propelling the number of people who have suffered an infection so far to 19.93 million, government data showed. India, in the grip of a second wave, has logged more than 300,000 cases every day for more than 10 days. The overall death toll hit 218,959, with 3,417 new deaths reported. That means India has moved past Mexico to rank third, after the United States and Brazil, in terms of COVID-19 fatalities. However, experts have said the numbers may be an underestimate due to low testing rates and the number of people dying at home,


PAZARTESI

Bilge Başafacan Neşe Sözen Fatma Gençtürk ÇAY MOLASI

AUSTRALIA . .

SESİ T rkıye’nın

RADYOSU AVUSTRALYA

CUMA

Tanyeli Serkan Uyanık TANYELI’YLE BIZ BIZE

I

CUMARTES

“Sizin Sesiniz”

SALI

www.turkishnewspress.com.au

Ergül Uybadın

Sülhan Yılmaz Gülten Akbar

Derya Sekmen Büşra Erkan Tuğçe Uybadın

VOICE OF TURKEY WOMENS EDITION

ÇARŞAMBA

Tuğba Aksoy GÖNÜL KAHVESİ

PERŞEMBE

Serdar Güzel Doğukan Perk Saat: 22-23 arası PORTRELER

SYDNEY DIGITAL 985 & MELBOURNE 98.9 NORTH WEST FM YAYINIMIZLA . . SIZLERLEYIZ! - Sydney’de haftanın her günü saat 17-18 arası Her gece saat 22-03:00 arası Müzikli Saatler - Melbourne’da her Çarşamba saat 17-18 arası - Yayınlarımızı aşağıdaki linklerden dünyanın her yerinden dinleyebilirsiniz. SYDNEY: www.turkiyeninsesi.sydney MELBOURNE: www.turkiyeninsesi.melbourne - Ayrıntılı bilgi için bizi arayın: +61421890600

T

rkısh

HAYATA DAIR

SATURDAY0 16.00-17.0

Tuğçe Köksal, Yasin Köksal, Ahmet Kale & Azra Vejzovic

THE SOURCE

PAZAR

Müzikli Saatler EZGİLER

ÇARŞAMBA

@turkiyeninsesiradyosu

MEDIA LIMITED

MURAT ŞIRIN

ÜMIT UYAR

MELBOURNE’IN SESİ


AVUSTRALYA

T

rkısh NEWS PRESS

4 Mayıs 2021

19

I N I Ş A Y . 4

a i d e M Turkish

ı d a l t u k iftarla

B

undan tam 3 yıl önce 23 Nisan 2018 tarihinde yayın hayatına başlayan ve “Turkish News Press Gazetesi” ile kurumsal kimlik kazanan Turkish Media Grubu, bünyesinde barındırdığı gazetenin yanı sıra “Türkiye’nin Sesi Radyosu Avustralya” ve hazırlık aşamasında olan “Türk TV” ile Avustralya’daki en büyük Türk medya gücü oldu. Kendisini gurbetteki Türk toplumunun “sesi, sözü ve nefesi” olmayı şiar edinen Turkish Madia, mili ve manevi yayınlarıyla kısa sürede büyük takdir topladı. Şüphesiz bu başarıda en büyük pay ise gönüllülük esasına göre çalışan Ekibine ait. Salgının ülkede seyrek seyretmesini fırsat bilen Turkish Media Ailesi de, gurubun merkezinin bulunduğu Sydney’de Ramazan ayının oluşturduğu rahmet ikliminden faydalanarak beraberce birlik ve kardeşlik içerisinde buluştukları iftarda, hasret giderdiler, yeni projeler hakkında fikir alışverişinde bulunup hasbihal ettiler. TURKISH MEDIA SAYENİZDE VAR İftar yemeğine; MÜSİAD Sydney Başkanı Hasan Gençtürk, Turkish Media Başkanı Yüksel Çifçi, Reklam Müdürümüz Türker Demiryürek, Sydney Dağıtım Sorumlumuz Cemil Uyanık, spiker ve yazarlarımız; Fatma Gençtürk, Tanyeli, Sülhan ve Aybir Yılmaz, Serkan Uyanık, Ergül Uybadın, Derya Sekmen, Gülten Akbar, Tuğba Aksoy, Büşra Erkan, Neşe Sözen, Bilge Başafacan, Yasin ve Tuğce Köksal, Ahmet Kale ile aileleri katıldı. Programda misafirleri selamlayan Başkan Yüksel Çifti, “Gazete, Radyo derken sırada App TV var. İnşallah bitme aşamasında olan bu projemizi de toplumumuzun hizmetine sunacağız. Turkish Media sizin sayenizde var, iyi ki varsınız. Bu güzel iftarımıza ev sahipliği yapan Sahara Lokantası’nın sahibi Ömer Evran Bey’e de teşekkür ediyoruz” dedi. Şarkı ve türkülerin söylendiği gecede bilgi yarışması bile düzenlendi. Kahve sohbetiyle devam eden program, gecenin ilerleyen saatlerine kadar sürdü...

SAHARA Restaurant sahibi Ömer Evran Bey Turkish Media iftarına ev sahipliği yaptı. Kendisine sıcak misafirperverliğinden ve lezzetli yemeklerinden dolayı teşekkür ediyoruz.


20

4 Mayıs 2021

İlan ve kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 433 162 655

Guest Kolonya

Guest Cologne/Kolonya lemmongrass organik içeriklidir. Mevcut boyutlar; 50 ve 200 ml. Nemlendirici özelliğe sahiptir, ferahlatır, senitize eder ve cildinizi korur. Hassas ve bütün ciltlere uygundur. Bu özel kolonyayı gönül rahatlığıyla istediğiniz kadar kullanabilirsiniz. Daha fazla bilgi ve alışveriş için; web: https:// guestscologne.com/Cep: 0402 677 440

Satılık Gözleme Stores Preston ve Fairfield’da 4 yıldır haftada 2 gün faaliyetde bulunan getirisi güzel olan iş yerlerimiz satılıktır. Murat: 0400 88 33 40

T

rkısh NEWS PRESS

..

SERI ILAN

KEBAB DÜKKANINA

BAYAN ELEMAN n Eastgardens Westfield Pagewood’da kebab dükkanımızda serviste haftada 5 gün, saat sabah 10am - 6pm arası çalışacak bayan eleman arıyoruz. İlgilenenler Deniz’i arasın: 0 416 449 177

TOMMYS PIZZA AND KEBAB SHOP FAIRFIELD WEST BÖLGESİNDE FULL TIME AKŞAM SERVİSİNDE ÇALIŞACAK ELEMAN ARANIYOR MB.0 405 136 360 Shop.No 0 297 245 544

SATILIK KEBAB DÜKKÂNI Şehir Merkezinde (City), ucuz kiralı, işlek işletmemiz satılıktır. İlgilenenler arasın! 0 423 525 419


RÖPORTAJ

T

rkısh NEWS PRESS

4 Mayıs 2021

21

SANATÇI ORHAN HAKALMAZ ILE ÇOK ÖZEL

Türküsüyle geleneğiyle inancıyla ev hayatıyla Anadolu dimdik ayakta Türk Halk Müziğinin kadife sesli beyefendi ismi Saatçı Orhan Hakalmaz, türkü sevdasına değinerek, “Sanat insanı estetik güzelliğe ve düşünceye sevk eder, sanat insanı olgunlaştırır. Yani biz sandalye değiliz, masa değiliz. Bizim bir gönlümüz var, bizim bir ruhumuz var. Biz o onu sanatla, dinimizle öğretilerimizle olgunlaştıracağız” diye konuştu.

S

evilen pek çok türküye ses veren Türk halk müziği sanatçısı Orhan Hakalmaz, türkülerin halk kültüründeki yerini, sanat hayatını ve hatıralarını anlattı. Çevrim içi röportajda ayrıca “Seyreyle Güzel Kudret-i Mevla Neler Eyler” türküsünü de sevenleri için seslendiren Hakalmaz, henüz 6 yaşındayken eline bağlama almaya başladığını söyledi. Hakalmaz, spor ve sanatta çocukların yeteneğinin erken yaşta fark edilmesi gerektiğini vurguladı. SANAT VE SPOR ÇOK ÖNEMLİ Seslendirdiği “Kara Tren”, “İki Keklik”, “Sevilir”, Yalan Dünya”, Salın da Gel” ve “Gönlüm Ataşlara Yandı” gibi türküleri büyük beğeniyle dinlenilen ve TRT’nin emektarlarından usta türkücü, bir sanatçının veya sporcunun ülkesini uluslararası arenada temsil etme fırsatı olduğuna dikkati çekerek, şunları dile getirdi: “Biz millet olarak aslında sanatla çok iç içeyiz. Folklor ekibi diyorlar mesela, bu halk bilimi demektir. Halk oyunları halk biliminin içindedir. Türküler

keza mutfağımız, kıyafetlerimiz, fıkralarımız, bunların hepsi çok zordur. Biz gerçekten sanatçı bir milletiz. Çünkü bu türkülerin böyle eften püften, kökü olmayan, geçmişi olmayan bir milletin içinden çıkması mümkün değil.” 10 YAŞINDA KONSER VERDİM Babası sayesinde Samsun’dan İstanbul’a gelerek konservatuvar eğitimi alma imkanı bulduğunu anlatan Hakalmaz, şunları kaydetti: “Bağlamada çaldığım ilk türküyü hatırlıyorum. Geçen eşyaları karıştırıyorduk, bir afiş geçti elime. Konser veriyorum ve 10 yaşımda falanım sene 1974. Şimdi baktım böyle 10 yaşında bizim yeğenlerin çocuklarını gözümün önüne getirdim. Ben o yaşta sahneye çıkıp saz çalıp türkü söylüyormuşum. Garip gerçekten, Allah nasip etti mi, kabiliyet verdi mi öyle oluyor. İlk çaldığım türküyü çok iyi hatırlarım. Basit bir türküydü, ‘Al mendili mendili, kız sever karanfili’ diye sözleri vardı. Rahmetli anneciğim de Samsun’da teyzemlerdeydi. Elimde bağlamayla koşa koşa

koşa Karacaoğlan gibi ‘Bakın ben ne çalıyorum’ diyerek teyzemin evine gitmiştim. Ben kendimi bildiğimde elimde bağlama, çalıp söylüyordum.” Türkülerin 100 yıl sonra da insanları etkilemeye devam edeceğini vurgulayan usta sanatçı, ebeveynlerin, çocuklarını kötü alışkanlıklardan koruduğu gibi kötü müzik ve sanatçılardan da koruması gerektiğini dile getirdi. HALK MÜZIĞI HALKINDIR Orhan Hakalmaz, bir milleti millet yapan unsurların dil, din, kültür

ve tarih olduğunun altını çizerek, şu değerlendirmelerde bulundu: “Halk müziği bir etnik müziktir. Halk müziğimiz birileri beğensin diye ortaya çıkmaz. Ağıtlarda, kına havalarında, asker uğurlamalarında duygusunu yansıtır. ‘Ben bir türkü yakayım da ileride beğenilir, kasete okunur, YouTube’a konulur da tıklanır’ diye düşünülmez. Bunun yanında biz sanatçılar birazcık bunu allayıp pullamalıyız. Mesela köyde diyelim aşığımızın enstrümanı, akordu kötüdür, teli paslanmıştır. Sesi, tekniği belki bilmez. Üstünde ne bileyim köylü kıyafeti vardır ama türküyü bozmayacağız.” Türk halk müziğinin ancak özü korunarak çağa adapte edilebileceğini ifade eden Hakalmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: KARAMSARLIĞA GEREK YOK “Çocuklarımıza Aşık Veysel’in türkülerini muhakkak dinletmeliyiz. Onları türkülerden mahrum bırakmamamız lazım. Sanat insanı estetik güzelliğe ve düşünceye sevk eder, sanat insanı olgunlaştırır. Yani biz sandalye değiliz, masa değiliz. Bizim bir gönlümüz var, bizim bir ruhumuz var. Biz o onu sanatla dinimizle öğretilerimizle olgunlaştıracağız. Ben 5-6 senedir program yapmıyorum. Benim ilaç niyetine program yapmam lazım. Benim gibi sanatçıların sürekli çocuklara, gençlere dinletilmesi lazım. Bir yandan da içimizi karartmayalım. Türküsüyle geleneğiyle inancıyla ev hayatıyla Anadolu dimdik ayakta.” Türkülerin doğal formlarının korunmasının önemine de değinen sanatçı, “Türkülerden tarihimizi, dinimizi, şiveleri ve yaşanmışlıkları öğreniriz. Ne yaşıyorsak türkü odur. Bizim konuşmamızın ve yaşantımızın melodiye dökülmüş halidir” şeklinde sözlerini tamamladı.


22

4 Mayıs 2021

T ALEM-I İSLAM

HAYA EL-MUŞÎ

info@turkishnewspress.com.au

Bir küçük sepet incire Kur’an Kursu!

rkısh NEWS PRESS

O kadıncağızın arzusu gerçek oldu. Kur’ân kursu yapıldı ve hizmete girdi. Siz ne derseniz deyin, bunun adı samimiyetten başka bir şey değil. Samimiyetle, ihlâsla istersen; Mevlâm karşılığını hemen, fazlasıyla veriyor. O kadıncağız, istemiş, gönülden arzu etmiş. “Benim ne imkânım var ki” diye düşünmemiş. “Bir küçük sepet incirden ne olur” dememiş. Onu toplamış. “Bana gülerler” dememiş, yola koyulmuş. Bunlar hep bereketin sırları. NOT: Bu güzel olayı, Kuşadası eski İlçe Müftüsü-İstanbul Çekmeköy İlçe Müftüsü olan Vehbi Akşit anlatıyor... *** KIYAMET NE ZAMAN KOPACAK? Sana kıyameti, ne zaman kopacağını soruyorlar. Şöyle de: “Onu sadece Rabbim bilir. Vakti gelince onu sadece O meydana getirecektir. Onun ağırlığına gökler ve yer dayanamaz. Başınıza ansızın gelecektir. Kıyamet hakkında bilgin varmış gibi sana soruyorlar. (*) Şöyle de: “Onu sadece Allah bilir, ama insanların çoğu bunu Allah’ın bildiğini bilmez.” (A’raf suresi-187) Resul-i Ekrem Efendimiz (sav) de kıyametin ne zaman kopacağını soran birine, “Kendisine soru sorulan, bu konuda sorandan daha bilgili değildir” buyurmuş. (Buhari,İman 37; Müslim, İman 1-5) - Peygamberimiz (SAV) bir başka zamanda aynı soruyla karşılaştığında kıyametin alametlerinden birine işaretle “emanet ehil olmayana verildiği zaman kıyametin kopacağını” söylemiştir. (Buhari, İlim 2;Rikak 35) Açıklamalı Kur’an-ı Kerim Meali sayfa-187 Bir cuma günüydü. Peygamberimiz (sav) minberde iken bir adam mescide girdi ve onun konuşmasını keserek, “Ey Allah’ın Resûlü, kıyamet ne zaman kopacak?” diye sordu. Sahâbe, soruyu soran kişiye susmasını işaret ettiyse de o, aynı soruyu üç kez tekrarladı. Efendimiz, namazı kıldırdıktan sonra, “Kıyametin ne zaman kopacağını soran kişi nerede?” dedi. O adam, “Benim, Yâ Resûlallah” diyerek cevap verdi. Peygamberimiz, “Kıyamet için ne hazırladın?” buyurdu. O adam, “Benim çok fazla amelim yok. Ancak ben Allah ve Resûlü’nü gerçekten seviyorum” dedi. Bunun üzerine Efendimiz, “Kişi sevdiğiyle beraberdir, sen de sevdiğinle beraber olacaksın” buyurdu. (Tirmizî, Zühd, 50.) Hayırlı ve bereketli Ramazanlar... > NAHIT TOP

DIYANET&KÜLTÜR

Vahyin Dilinden

“Eğer siz ona yardım etmezseniz; ona Allah yardım etmiştir. Hani, kâfirler onu, iki kişiden biri olarak çıkarmışlardı; hani onlar mağaradaydı; o, arkadaşına: ‘Üzülme, çünkü Allah bizimle beraberdir’ diyordu. Bunun üzerine Allah ona emniyetini indirdi, onu sizin görmediğiniz bir ordu ile destekledi ve kâfir olanların sözünü alçalttı. Allah’ın sözü ise zaten yücedir. Çünkü Allah üstündür, hikmet sahibidir.” . TEVBE / 40

Allah Rasulünden

“Sakın babalarınızdan yüz çevirip uzaklaşmayın! Kim babasından yüz çevirirse nankörlüktür.” . BUHARİ “Kim anneyi yavrusundan ayırırsa, Allah da kıyamet günü onu sevdiklerinden ayırır.” . TIRMIZI

DIYANET İŞLERI BAŞKANI ERBAŞ’TAN HATIRLATMA:

A

nadolu’da bir ilçede müftü olarak görev yapan bir hocamızın ibret dolu hatırası: - Bir ilçede müftüydüm. Günlerden cumartesi. İlçenin pazarı da o gün kurulur. Daireler kapalı. Evde oturacağıma müftülüğe gideyim dedim. Daireye vardım, bir çay demledim, camdan dışarı bakıyorum. Bahsettiğim pazar, müftülüğün biraz ilerisinde kurulur. Kimi almaya, kimi satmaya, herkes pazara geliyor. Kalabalık. Müftülüğün karşısında bir bakkal var. Ben camdan ilçenin cumartesi günlerine mahsus bu hareketli vaziyetini seyrederken, lüks bir otomobil gelip, bakkalın önüne park etti. Bakkal bir hışımla çıktı; “Yok arkadaş dükkânın önüne park etme!” dedi. Zaten “pazarın kurulduğu gün” olduğu için, bakkala giden gelen yok. Bir de dükkanın önü kapanacak diye adamcağız iyice asabîleşti. Arabanın sahibi de haklı; “Yahu burada park yasağı mı var? Niye park etmiyormuşum?!.” diye çıkıştı. Baktım gereksiz bir münakaşa çıkacak. Hemen indim, arabanın sahibine; “Arkadaş, bugün ilçenin pazarı var. Gelen-giden çok. Bakkal; ‘Belki satış yaparım’ diye dükkânın önü kapansın istemiyor. Burada arabana zarar gelmesin. Müftülüğün bahçesinde müsait park edecek yer var. Ben kapısını açayım, oraya koy” dedim. “Olur” dedi. Arabayı park ettikten sonra; “Yukarıda çay demledim, tek başıma içiyorum, istersen buyur birlikte içelim” dedim. “Olur, içelim” dedi. Teşekkür etti. Yukarı çıktık. Bir yandan çaylarımızı içiyor, bir yandan tanışıyor, konuşuyorduk. O sırada müftülüğün kapısı açıldı. İçeriye elleri titreyen yaşlı bir hanım girdi. Elinde küçük bir sepet incir vardı. “Oğlum, müftülüğün kapısını açık gördüm de içeri girdim. Kusura bakmayın. Ben bu incirleri bizim bahçeden topladım. Pazara satmaya götürüyorum. Parasını da sana getireceğim bir kız Kur’ân kursu yaptırırsınız diye” dedi. Küçük bir sepet incir. Kur’ân kursu yaptırmak için onu getirip hayır olarak müftülüğe verecek. Duygulandırıcı bir samimiyet, niyet ve arzu. Ben dondum kaldım. Misafirim de duygulandı. Hanıma dedi ki: “Kaça satıyorsun?” Kadıncağız, mütevekkil; “Ne verirseniz?” dedi. Adam da coştu: “Peki, bir Kur’ân kursu yaptırmaya verir misiniz?” Yâ Rabbî!.. Küçük bir sepet incir ile bir Kur’ân kursu. Adam bu güzel niyeti gerçekleştirmek için harekete geçti.

.

D

Zekat, gönüller arası köprüdür iyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, tüm müftü ve müftü yardımcıları ile çevrim içi toplantı yaptı. Diyanet İşleri Başkanlığının üst düzey yöneticilerinin de bulunduğu toplantıda ramazanda yürütülen din hizmetleri ve yardım faaliyetleri değerlendirildi. Erbaş, toplantıda yaptığı konuşmada Ramazan ayının bir yardımlaşma ve paylaşma mevsimi olduğuna dikkati çekti. Erbaş, “Kardeşlerini Unutma Beklenen Sensin” temasıyla yürütülen 2021 yılı ramazan programı kapsamında yurt içinde 81 il ve tüm ilçelerde, yurt dışında da 75 ülke 208 bölgede ramazanın manevi iklimini yaşatmaya çalıştıklarını belirtti. ZEKATIN ÖNEMİ Kimsesizlerin kimsesi olmaya ve dünyanın dört bir yanında veren ellerle alan elleri buluşturmaya devam ettiklerini anlatan Erbaş, bu anlamda en büyük imkanlardan ve ibadetlerden birisinin zekat olduğunu söyledi. Zekatın Müslümanların hem bireysel hem de

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş

toplumsal hayatına doğrudan temas eden en temel ibadet olduğunu belirten Erbaş, şöyle devam etti: “Zekat, varlıklı Müslümanları ihtiyaç sahibi Müslümanlara ulaştıran mühim bir köprüdür. Onları aynı duada buluşturan önemli bir değerdir. Diğer taraftan zekat, toplumda dini ve ahlaki değerleri yücelten, sosyal yapıyı güçlendiren, ekonomik hayata canlılık getiren sosyal bir ibadettir. Zihin ve gönül dünyamızı aydınlatan yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’in ifadesiyle zekat, fakirin hakkıdır ve onun ifası, kişinin maddi ve manevi yönden

arınmasını ve malının kul hakkından temizlenmesini temin etmektedir. TIPKI NAMAZ GİBİ İnsanlığın zor süreçlerden geçtiği, dünya nüfusunun yarısının yoksulluk içinde yaşadığı günümüzde dinimizin ilkeleri arasında öne çıkarılması gereken bir konu varsa onun da zekat olması gerektiği aşikardır. Bu sebeple namaz ibadetinde olduğu gibi zekat konusunda da milletimizi aydınlatmalı ve bu önemli ibadetin ve sosyal sorumluluğun yerine getirilmesi için onlara şevk ve heyecan vermeli, onlara rehberlik etmeliyiz.”

I C IN EV S R TA IF E D ’N II M A C N TO R PA EP H S n Avustralya’nın dörbir yanında olduğu gibi Melbourne’daki Shepparton Gv. Türk İslam Camii’nde de iftar coşkusu vardı. Geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen iftar programına; Baskonsolosumuz Arif Eser Torun, Ticaret Ataşemiz Tayfun Kılıç, Sosyal ve Din İşleri Ataşemiz Prof. Dr. Nuh Arslantas ile Türk ve Müslüman toplumundan vatandaşlar katıldı. Güzel bir atmosferde gerçekleşen iftarda, Torun ve beraberindekiler vatandaşlarla hasbihal ederek ramazanlarını kutladılar. > EMRE BOYACI / MELBOURNE


.

YEMEK&HOBI R LEZZETLI TARIFLE

RK FATMA GEwsNprÇesTs.cÜom.au info@turkishne

A

T

rkısh NEWS PRESS

4 Mayıs 2021

23

AYDIN’IN TESCILLI YEMEKLERI IFTAR SOFRALARINA LEZZET KATIYOR

İştah kabartıyorlar Olur ya birgün yolunuz düşerse aklınızın bir ucunda bulunsun... Güzel Türkiye’min her yöresi gibi Ege’nin de çeşit çeşit lezzetleri var. Onlar da kebaba, küfteye, pideye, künefeye ayrı bir estetik katarak damakları şenlendiriyorlar. Bu hafta Aydın’dayız...

ydın’ın coğrafi işaret tescil belgeli lezzetleri Karacasu pidesi, Çine köftesi ve Ortaklar çöp şiş, ramazanda da iftar sofralarını süslemeye devam ediyor. Kentin önemli yemekleri arasında yer alan pide, köfte ve çöp şiş, Kovid-19 tedbirleri kapsamında paket olarak servis ediliyor. Bölgeye ait eşsiz lezzetler, iftar sofralarında en çok tercih edilen yemekler arasında yer alıyor. ÇITIR ÇITIR KARASU PİDESİ Karacasu ilçesinde geçen yıl coğrafi işaret alan pide, ustalarının büyük bir incelikle açtıkları hamurla yapılan 180 derecelik fırında pişirilen kuşbaşılı, kıymalı, yumurtalı ve kaşarlı pideler, ilgi görüyor. İlçede 35 yıldır pide ustası olarak çalışan Halil İbrahim Köse, işini çok severek yaptığını belirterek, şunları dile getiriyor: : “Şu anda salgından dolayı bir sıkıntı var, yine de şükredeceğiz. İftarda da pide yapmaya devam ediyoruz. Hazırladığımız paketleri

sıcak olarak kurulan iftar sofralarına yetiştiriyoruz.” CIZIR CIZIR ÇINE KÖFTESI Güzergahtan dolayı Çine köftesi de özellikle Muğla’daki turistlik ilçelere giden tatilciler tarafından çokça tercih ediliyor. Köftelerinin meşhur olduğunu anlatan

çeyrek asırlık usta ve işletmeci Fevzi Eryalçın, şöyle konuştu: “Türkiye’nin en iyi köftelerinden biri diye de yıllar önce lanse edildi. Köftemizi bir kere tadan emin olun bırakmaz, vazgeçmez. Köftenin püf noktası, kestiğimiz hayvanlar dağlarımızda yetişen

nane, kekik gibi otları yiyor. Bu büyükbaş hayvanlar kesildikten sonra kasaba gelip işleniyor. Sinirlerinden ayrılıyor. İçinde sadece kendi yağı bulunur. Başka yağlar ilave edilmez. İçine de soğan, tuz ve kimyondan başka bir şey koymayız. Köfteyi bu şekilde servis ederiz. Baharatları köftenin yanına bırakırız. Müşteri kendi isteğine göre kullanır.” ÇÖP ŞİŞİN SIRRI KARGIDA Germencik ilçesindeki Ortaklar Mahallesi’ne özgü olan ve özellikle sıcak tüketilmesi gereken çöp şiş de ayrı bir lezzet. Çöp şişin yapımına ilişkin bilgi veren 34 yıllık usta Ahmet Öztürk, şunları anlatıyor: “Çöp şişin püf noktası et seçiminde, dananın but ve kuyruk yağını kullanıyoruz. Etleri geçirdiğimiz çubukta metal şiş yerine küçük küçük kesilen, kargıdan yapılan şişleri tercih ediyoruz. Kargının aromasından da faydalanıyoruz. Özellikle çöp şişi kargıya geçirip, 7 gün beklettiğimizde daha da güzelleşir. Bunda ustalıkta önemlidir, kor bir ateşe atarsan yakarsın düşük ateşe attın mı kurutursun, bunu ayarlamak çok önemli.”

Sydney’de Bir Lezzet Şatosu 2011 yılında Sydney’e geldim... 25 yıllık hospitality tecrübemle Sydney’de yepyeni bir konsept açtık... Kendim işlettiğim restorantın Şefiyim... Her daim işimin başında sizlere hizmet vermekteyim... Titiz, sağlıklı ve temiz bir hizmet önceliğimizdir... Tüm misafir ve dostlarımızı bekliyoruz... ŞEF RAŞIT CEYHAN

3 City Road Camperdown 2050 The Gardeners Grill Restaurant (02) 8057 3556 thegardenersgrill @thegardenersgrill www.thegardenersgrill.com


24

T

4 Mayıs 2021

Kuşatma Duruşma, mahkeme

Çok becerikli

Erkek keçi

Gerçek

Kışın yağar

Kabul etmeme

Olgunlukla

Mal, servet

rkısh NEWS PRESS Kırılma sesi

BULMACA

Gemici ipi

Arapça ön ek

Esatir

Aşağılama

Hüzün

8

Eğme

Cerrahi Kıbrıs'ta bir müdahale şehir Destan

Aktarma

Kanun

Hayret ifadesi

Ay Bir kümes hayvanı

2

Güzel, hoş

Bağışlama

E. Mısır'da bir put

Ruh dünyamız

Kareli kumaş

Eski bir çalgı Boğa güreşçisi

Bilgili

Geç kalma (İng.)

Açıklık

Olağanüstü

Bir nota

Sapılan yer

4

Deniz vasıtalarını ziftleme

Bir balık cinsi

İyi huylu kadın

Teşvik sözü Isıtır, soğutur

İtalyan parası

Çok konuşan

Mezar Hile, tuzak

Bir çiftçi aleti

Toplumun önde gelenleri İlkel nehir taşıtı

Unsur Bir erkek adı Gezinti gemisi

İlham

Zahmet, gayret

Bir nota

Dergi yazısı

Duruş

Düşünce, görüş

Tir

Tecessüs İngiltere'de bir ünvan

Olgunluklar

Belirti

Karışık renkli Ahmaklık

Kalsiyumun remzi Bir uzunluk ölçü birimi

Film yönetimi

Bir çizgi roman kahramanı

Bir tür lamba

5

Espri Bir tür küçük yelkenli

Köpek

Bir nota

Yatık harf

Lityumun remzi Bir ilim dalı Gümüş

Cılız bitki

Uzaklık (A)

Bacağın dizden yukarısı Çatı örtüsü

1

Donuk renkli

Sükûnet çağrısı

6

Bir ilçemiz Tüccar

Verimsiz sonuçsuz Yapma Uzun değnek

Namus

Hoş koku

Kraliçe

Uçağın kolları Silindir şek. sıvı kabı

7

Süren, sürücü

9

İlave

3

Suriye'nin başkenti

Bir bağlaç

Peygamberlik

Her bir

Matematikte bir sayı

Asker

Eski bir devlet

Dolaylı anlatım Ermenistan'ın başkenti

Hüner, maharet

Tamam, peki (İng.)

Kamuflaj

Nikelin remzi

Kademe Bir tür cetvel

Beyaz

Artçı (A) Şehir

İkinci derecede Asla

Radyumun remzi

Kıyı

Su

15

Paylama

Yıldız

Çok bilmiş

Favori

Hayır (A)

Derviş külahı

Kabul etmeme

Oruç ayımız

12

Cevher İp ucu

Tayin

Temiz

13

Ufuklar Emre hazır

Metal iplik Dayanıklı erkek Bir olumsuzluk eki

Milli İstihbarat Teşkilatı Gölgelik

Tabaka

Övgü

Neşeli

Bir nota

Mendil, gecelik bohcası Duvarcı aleti

14

Bir nota

İslam'ın ilk emri

Tir Keman yayı Sürçüp kayma (A)

Zihnen Maç idare kavrama eden

Hindistan'da bir kast Mahkeme bitiş kağıdı

Karşı

Vurmalı bir çalgı

16

Bizmutun remzi Eski bir uygarlık

Verimli

Ten

En az, en aşağı Gerçek olmayan

Fasıla Uyarı

Bir devlet

Zihin

Barınma

Üye

Sıkı bağlamak (A)

Yerine getirme

Bir ilçemiz

Ben (A)

Şişkinlik

İsim

Lutesyumun remzi

Kalın kumaş Bir nehrimiz

Gelecek

Türkiye'nin plakası

Bayan alt giysisi

Avuç içi Kat'i satış (A) Teşvik sözü

İridyumun remzi Bir ilçemiz

Gerçek

ABD'nin parçalattığı Libya lideri

18

Tufeyli

1

2

3

4

5

6

7

8

9

10

11

Mektup yazan

Namaza çağrı Bir yar. fiil (İng.)

İşte

Su dağıtan

Bir nota

Ceylan

17

İran'da bir şehir

Askerin su kabı

Gizli bölme

Ayla

ŞİFRE SÖZCÜK

Tekerlekli vasıta

ABD'nin kısa adı

Altının remzi Olmamış kavun

Ömürler (A)

Bir kadın adı

Valide

11

Kükürtün remzi

İlahi, rabbani (A)

Hacim

Bütünüyle

10

Rehber, kılavuz Berilyumun remzi

Firma tanıtıcı ismi Neden, niçin

Matem

12

13

14

15

16

17

18


T

SPOR

rkısh NEWS PRESS

SARI LACİVERTLİLER, 3 PUANI 3 GOLLE ALDI

FENER SONUNA KADAR S üper Lig’in 39. haftasında Büyükşehir Belediye Erzurumspor’u ağırlayan Fenerbahçe, sahadan 3-1 galip ayrıldı. Sarı-lacivertliler bu galibiyetle puanını 76’ya yükseltti ve haftayı lider Beşiktaş’ın 5 puan gerisinde 2. sırada tamamladı. 14 DAKİKADA BİTİRDİ Ülker Stadı’nda oynanan karşılaşmaya hızlı başlayan sarılacivertliler, 14 dakikada skoru 30’a getirdi. Fenerbahçe ilk golünü 6. dakikada Sosa’nın ayağından penaltı vuruşuyla bulurken, 12. dakikada Valencia farkı 2’ye çıkardı. Sarı-lacivertliler 14. dakikada Pelkas’ın kaydettiği golle soyunma odasına 3-0 üstün gitti. İkinci yarıda bulduğu birkaç pozisyonu değerlendiremeyen Fenerbahçe, rakibinin 81. dakikada Özgür Sert’in ayağından bulduğu gole engel olamadı ve sahadan 3-1 galip ayrıldı. VAR’DAN PENALTI ÇIKTI Fenerbahçe, mücadelenin 5. dakikasında VAR kararıyla penaltı kazandı. Karşılaşmanın ilk dakikasında ceza sahası içinde yaşanan karambolde Valencia’nın vuruşunda top savunmada Gökhan Kardeş’in eline çarptı. Hakem Mete Kalkavan, VAR’ın da uyarısıyla pozisyonu izledikten sonra penaltı kararı verdi. VALENCIA ÇIFT HANE Fenerbahçe’nin Ekvadorlu forveti Enner Valencia, ligde 10

BAŞKANT’TE RAHAT KAZANDI

2 0 2’ncilik hesapları yapan Cimbom 3 puanla döndü

G

alatasaray, Lig’in 39. haftasında Gençlerbirliği’ni 2-0 yenerek üst üste 3. galibiyetini elde etti ve şampiyonluk yarışının içinde kaldı. Eryaman Stadı’nda oynanan karşılaşmada rahat bir galibiyet alan sarı-kırmızılıların gollerini Halil Dervişoğlu ve Emre Akbaba kaydetti. Puanını 75’e çıkaran sarı-kırmızılı ekip, gelecek hafta karşılaşacağı lider Beşiktaş’ın 6 puan gerisinde yer alıyor. Galatasaray, ligdeki yenilmezlik serisini de 6 maça çıkarmış oldu. Kümede kalma mücadelesi veren Gençlerbirliği ise ligde tutunma umutlarını azalttı.

3-1 gole ulaştı. Sezon başında transfer olan ve ligin büyük bölümünde sağ açıkta görev yapan Valencia, son haftalarda forvette görev yapmaya başladı. Kanatta oynadığı dönemde de takımına golleriyle katkı veren Valencia, son haftalarda santrforda üst üste goller bulmayı başardı. Erzurumspor karşısında da gol sağlayan 31 yaşındaki hücumcu, Gaziantep, Yeni Malatyaspor ve Kasımpaşa müsabakalarında da fileleri havalandırmıştı. Enner Valencia, attığı golle gol sayısını 10’a çıkardı. PELKAS, 7. GOLÜNÜ BULDU Fenerbahçe’nin Yunan oyuncusu Dimitris Pelkas, 7. golünü attı. Sarı-lacivertlilere

25

4 Mayıs 2021

sezon başında transfer olan ve ortaya koyduğu performansla taraftarın sevgisini kazanan Pelkas, Erzurumspor karşısında takımının 3. golünü buldu. Ligde son olarak 3 maç önce Medipol Başakşehir filelerini havalandıran Pelkas, 7. golünü Erzurumspor ağlarına bıraktı. SOSA 5.5 AY SONRA ATTI Fenerbahçe’nin Arjantinli futbolcusu Jose Sosa, ligde yaklaşık 5,5 ay sonra gol sevinci yaşadı. Erzurumspor karşısında takımının ilk golünü penaltı vuruşundan kaydeden Sosa, ligdeki gol sayısını 4’e çıkardı. Tecrübeli oyuncu, son golünü 21 Kasım 2020’de Gençlerbirliği deplasmanında atmıştı.

ADIYAMAN’IN GURURU CEVHER

İlk kez bir kadın Başkan takımını Şampiyon yaptı

3

. Lig 4. Grup’tan lider olarak 2. Lig’e yükselen Dila Gıda Adıyaman 1954’ün Başkanı Cevher Erdem, forma sponsorluğuyla başlayan futbol serüveninde, Türkiye’de profesyonel liglerde “İlk Şampiyon Kadın Başkan” unvanına sahip olmanın gururunu yaşadı. Heyecanını anlatan genç Başkan, “O bahsettikleri 90 dakika aşk var ya o maç bitene kadar kalbim hiç o kadar uzun uzun çarpmamıştır” dedi.

GEÇEN HAFTANIN ÇÖZÜMÜ Teorem Küçük bahçe köşkü

K Alakok Arkadaş topluluğu

B

1

Ziyan Maçta hile

Ş Kabiliyet Yağsız peynir

K Üstünlüksağlama

G İkinci derecede Mısır'da bir nehir

N Bir ülke Alaşım

H

Çok kültürlü Avustralya bu iftarda buluştu

T

rade Institute of Victoria ve Team Taekwondo’nun sponsorluğunda Melbourne’de Almina Docklands’da Türk toplumunu ve iş insanlarını bir araya getirerek kaynaştırmak amacıyla güzel bir iftar programı organize edildi. İftar, farklı inançlara sahip insanların da davetli olması ve Ramazan ayı ile Oruç tutmanın onlar tarafından da bilinmesiyle büyük ilgi gördü. İftara birçok siyasi, iş insanı, farklı kültürlerden toplum

önderleri ve dernek başkanları katıldı. Team Taekwondo Direktörü Murat Eryürek’in“hoşgeldiniz” konuşmasının ardından okunan ezanla oruçlar açıldı. Melbourne Başkonsolosluğu Sosyal İşler Ateşesi Prof. Dr. Nuh Arslantaş da Ramazan ayı hakkında İngilizce ve Türkçe bilgilendirici bir konuşma gerçekleştirdi. Ardından Murat Eryürek ve Trade Institute of Victoria’nın Direktörü Rıfat Keceli gecenin anlamı ve önemine dair konuşmala-

rını yaptılar. Takiben Ekol Grubu Semazen performansını sergiledi. Daha sonra kürsüye çıkan Victoria Parlemento Üyesi Gladys Liu, Avustralya’da yaşayan göçmenler ve ülkeye kattıkları renkliliklerden bahsetti. Sihirbaz Duck Cameron ise çocuklara renkli ve eğlenceli bir gösteri gerçekleştirdi. Kaynaşma ve tanışmanın yaşandığı programın sonunda Keceli ve Eryürek misafirlere teşekkür ettiler. > A.ÖMER BOZKURT/MELBOURNE

Berilyum'un remzi

F S A M E R A F A R A Z A R İ K E Y E T E Ş

Sapkınlık

Metal iplik

A T İ N A

3

İridyum'un remzi Bir kadın adı

B

E M T İ N N E

Bir ilçemiz Ekmek yemeği

Pilotlara sunulan bülten Rutubet

Ayak (f)

P Bir makam Endüstri

Bir gölümüz Bezelye

A R

Çelişki İst. bir semt

L A L E L İ

Pişmiş yemek

N E

Hayret ifadesi Mısır'ın simgesi yapı

Fındık, fıstık çekirdek

B E L

Ağzına kadar dolu Meyve kurusu

K A

E.Mısır'da bir put Lutesyum'un remzi

L

Ç E R E

A

K

U

Z

Bir tür tatlı Musibet

Halen Boyut

E B A T Hesap ilmi

T A B E L A

Eder Vurmalı bir çalgı

Z İ L

B A H A

Galyum'un remzi Bir kıta Zihin

A N

Piknik alanı Bir macun türü

Mitoloji

Büyü

Arslan (a)

Bir denizci terimi Küçük hamur topları

L E V

E S A

B E Z

M A

T

E M A

Üzüntü elem

Huzur, ferah

5

Bulgar parası

Merhem yağı

Kabul etmeme Fizik, kimya ilimleri

Bir nota

Nisbi, rölatif

Matlup

7

Devlete ait Ten

Eski bir vergi

Bir sebze

Yörük çadırı

Yeni (İng.) Bir ülke

İsa (a.s.) inananlar Oysa

Favori

Derman

Yön

Bir ilçemiz

Namus

İlkel, cahil

Sabancı'nın remzi

Şehir meydanı (Yunanca)

Galyum'un remzi Atom Enerjisi Kurumumuz

Damla

Bizmut'un remzi

B İ

Sözcük Çıplak

Bir dağ silsilesi Hindistan'da bir kast

N Ü Bir sayı Bağışlama

Hastalığın iyileşme dönemi Takınılan şeyler

Hane

Bir makam

G A

T A E K

K R A B A R A T N E K T A R A A Z T K E R I K V E Bir geyik cinsi

Nida eden

Astrolon

Eski olmayan

Yanardağ ağzı

Aksine, zıddına

Tir

Yapma

Tütün rengi

Bez torba

Bir tür şeker

Hayvan (İng.)

İ R

İntizam

Alkolle müc. merkezi

Lityum'un remzi Peygamberlik

Y E N İ

Mezar

Güven

T İ İ Z A M A A M E T K O B A İ B İ L A A K O K İ S İ S E N A S E

Felçli

A L E T

Çamaşır ovalama

G M A M E R E S A S İ H V İ R A R E T F E L İ N

Konuk

Sayı boncuğu

ŞİFRE SÖZCÜK

E B İ Y A T

K E L

B A

4

Birinci

Ünlü bir halk şairimiz

T E L

Saçsız

Tanıtım levhası Baryum'un remzi

Barınma

Eski devirlere ait

Uyarı

N A

Bir kadın adı

K A S

Mahkeme bitiş kağıdı

10

Ufuklar (a)

E D

Beyaz

Adale

Bir kavim

Avuç içi

A N K İ D A M A F İ L L A K A S A Ş İ K A F A A Ş

Gelirler

Itırlı bir bitki

Y A

Hoş koku

Etek (F)

K.Kerim'de bir sûre

Literatür

K E N A R

Kıyı Bir ünlem

A P L İ A R C A Y A A M A K R İ T O T A M M L İ A R A S İ K A A S F

S

Erzak saklanan mutfak

C İ D A R

Yüzey Güzel, hoş

2

Yunanistan'ın başkenti

R A N A

Elçilik

Afrika'da bir şehir

A F

B E N 1

2

3

Tantal'ın remzi Dost, erkek arkadaş

T A

Bayan omuz atkısı Sütten elde edilen madde 11

N Y A E A L D A Ğ İ T K İ M O R E T M A S İ M A Ş İ D A T E A N T İ E L Ş A T I Kırmızı

K.Kerim'de bir sûre Bir elementin en küçük parçası

Bütünüyle Titreme 13

Ruh dünyamız

Danışma meclisi Arzu

A K S

E Y

Gaye

9

Kanunlarla ilgili

B A R A K

Yılan İngiltere ve Fransa'yı ayıran deniz Bebek dilinde gezme

Yüz

Ödenti

Bir Türkmen top.

Kamu İktisaBir atımlık di Teşebbüsü barut Temkinli davranma

S İ H Yankı

Bir hitap şekli

S A B A

Köpek

Pişmiş yemek

Karşı

Müzikte dur işareti

Bir nota

6

Boru sesi

Bayan katip

K A T İ B E

Kalp ile görme

K A R Büyük tepsi

S İ N İ Köylü yardımlaşması

F İ E M R E A C S E E A T E M M İ D E N E V E V İ

Hz. Peyg. annesi

Eski bir devlet

Bir masal kahramanı 8

Bir bomba

A T

Kepenk

D A

Yatık harf

İ T

A

Verimsiz, sonuçsuz

Bizmut'un remzi Gökyüzü

Uykusu hafif Itırlı bir bitki

12

Büyük anne Dağınık, perişan

Baba, ata

Nikel'in remzi

Bir peygamber

Bulaşıcı

Ünlü bir divan şairimiz Arının yaptığı

Berilyum'un remzi Mayın tarlası katırları

Herkes

Ur, kitle Uzun değnek

Yabancı

15

Manyetik rezonans

İyot'un remzi

I

K

Y A R

İ M

4

6

9

10

11

14

8

K İ R E M S İ T

Emeller (a)

Aslında olmayan

S A D 7

Kışın yağar Çatı örtüsü

G O R A A M A L S A L B İ A K S A K N İ N E T A M A M E N A L N A B İ R B E U R A K İ S M E L A S A A Ş E M A R R O Ğ L U İ Ş A L

İ M 5

Ç İ T İ

12

13

15

14


26

4 Mayıs 2021

Editor: Davut Kılıç Auburn FC

Hikâyelerinizi Bana Yazın: david.kilic@hotmail.com

T

rkısh NEWS PRESS

B

AFC bu hafta da yüzleri güldürdü B

Cuma Akşamı - 30 Yaş Üstü Bayan Takımımız, Newbury White Takımı ile 1-1 berabere kaldı. Cumartesi - U12 Yaş Altı Takımımız, Toongabbie Takımını 3-1

AFC için iftar vakti!

SPOR

BABAM EVDE YOK!

E D R E L LIG RTINA FI BIYIZ GI

u sezon liglere iyi başlayan Auburn FC’de yüzler gülüyor... Bu hafta da AFC Futbol takımları yine çok başarılı idiler. Alt yapı takımlarımız, 8 ile 10 yaş arası minik takımlarımız hem kendi sahamızda ve hem deplasmanda çok başarılı sonuçlar aldılar. Bu da hem antrenörlerini hem de yönetimi mutlu ediyor. Hafta arası AFC 14 ve 16 Yaş Genç Kız Takımlarımızın oyuncularının aileleri tarafından verilen iftar yemeği ise keyfimize keyif kattı. Oldukça kalabalık bir davetli topluluğu katıldı. Güzel bir iftardı, kendilerine teşekkür ediyoruz, Allah kabul etsin...Gelelim haftanın maçlarına.

K İBRETLİ ER L HIKÂYE

yendi. - U13 Yaş Altı Takımımız, Guildford McCredie Takımını 6-0 yendi. - U14 Yaş Altı Takımımız, Greystanes FC ile 3-3 berabere kaldı. - U15 Yaş Altı Takımımız, Toongabbie Takımı ile 1-1 Berabere kaldı. - AFC All Age Mens Takımımız, Merrylands’i 8-1 yendi. - AFC 35 Yaş Üstü Takımımız, Rydalmere FC Takımını 2-0 yendi. - AFC 45 Yaş Üstü Black Takımı, Dundas United Black Takımını 3-2 yendi. - AFC 45 Yaş Üstü Red Takımı, Dundas United White Takımını 3-1 yendi. - AFC 45 Yaş White Takımımızın bu hafta maçı yoktu. Pazar - AFC U14 Yaş Altı Genç Kız Takımı, Merrylands’a 4-0 yenildiler. - AFC U16 Yaş Altı Genç Kızlar Takımı, Doonside Hawks’a karşı 1-1 berabere kaldı. - AFC All Age Ladies Takımı, Glenwoodq’u 3-1 yendi. Bu hafta güzel sonuçlar aldık, sadece U14 Yaş Altı Genç Kız Takımımız yenildi, onlar da inşallah önümüzdeki haftalarda daha iyi olacaklar. Hayırlı Ramazanlar dileriz, Rabbim tuttuğunuz oruçları kabul eylesin. Sağlıcakla ve sporla kalın...

ursa’ya yapılacak okul gezisi için defalarca para istemişti babasından. Fakat babası kendi parasını kendisi biriktirmesi gerektiğini söylüyordu her defasında. Zaten oldum olalı fakir bir aileydiler. Okul gezisi için gerekli olan parayı verip veremeyeceğinden dahi pek emin değildi... “Ne olur yani gezi parasını çıkarıp verse de beni para biriktirmekle uğraştırmasa” diye söyleniyordu kendi kendine. Okuldan eve geldiğinde ayakkabılıkta topuğuna basılmış eski iskarpin ayakkabıyı ve kapının arkasındaki bir kolu yamalı ceketi gördüğünde babasının evde olduğunu anlar ve yine yanına gidip dakikalarca dil dökerdi para vermesi için. Vermediği gibi, “Çalışıp kazanmayı biriktirmeyi öğreneceksin. Kendi ayaklarının üzerinde durmayı da” derdi. Sonra derin derin öksürüklere boğulurdu herzamanki gibi... Haftasonları simit satmaya başlamıştı küçük Orhan. Sırf arkadaşlarıyla o geziye gidebilmek için canını dişine takıyor, her akşam kumbarasını yeni baştan üşenmeden sayıyordu. Babasının, arkadaşlarının babaları gibi olmayışından da yakınırdı annesine. Bir defasında arkadaşı Arif’in evine ders çalışmaya gittiğinde, babasıyla arasında olan arkadaşlık bağına pek bir imrenmişti. Bu konuyu ne zaman annesine açsa, “Baban böyle yetişmiş oğlum. Sevgisini gösteremiyor ama seni çok seviyor buna inan” derdi hep. Sabahları uyandığında hep garip bir kokuyla uyanırdı. O kokuyu çoğu zaman babasının üzerinde de duyduğundan, “Annem aynı tursille yıkıyor olmalı eşyalarımızı” diye geçirirdi içinden... Geziye bir gün kaldığında, öğretmenleri artık paraları toparlamaya başlamıştı. Okuldan sonra simit sattı yine son günlerde de. Son gün çok heyecanlıydı. “Acaba kumbarada yeterli para birikti mi?” diye içi içini yedi. Eve vardığında ise iskarpin ayakkabı ve ceketi görmeyince babasının evde olmadığını sanmıştı. Odasına girip kumbarasını boşalttı hemen. Parayı saydığında bir sevinç çığlığı atmıştı. Tamı tamına gezi parasını biriktirmişti. O gece sevinçten uyuyamadı Orhan. İçi içine sığmıyordu... Sabah ise yine aynı kokuyla uyandığında pek önemsememişti... Gezi için evden çıkacağı sabah babasının eskiye nazaran çok daha fazla öksürdüğünü ve reng, benzinin atmış olduğunu farketmemişti bile. Rüya gibi geçmişti Bursa gezisi. Eve döndüğünde babasının epey hasta olduğunu söylemişti annesi. O günden sonra daha da kötüye gitti durumu. Ve bir daha hiç iyi olmadı. Hastahaneye yatırsalar da, ancak bir hafta dayanabildi. Ve hastahane hayata gözlerini yumarken, sanki oğlu Orhan’a gülümser gibi bakmıştı son defa... Tam bir hafta kendine gelemedi Orhan. Her eve gelişinde ayakkabılıkta babasının topuğuna basılmış iskarpin ayakkabısını ve kapının arkasına asılmış bir kolu yamalı ceketini aradı gözü. Bir gün ağlayarak babasını özlediğini ve ceketini koklamak istediğimi söylediğinde, annesi olduğu yere çöküp ağlamaya başlamıştı. “Baban ayakkabısını ve ceketini seni o çok istediğin Bursa gezisine gönderebilmek için eskici Muammere satmış, parayı da kendin biriktirdin san diye gizlice kumbarana koymuştu. Öleceğini biliyor, bu yüzden kendi ayakların üzerinde durmayı öğrenmen için simitçilik yapmana razı oluyordu. Her gece yanına girerdi sen uyurken. Saatlerce saçlarını okşar, seni öperdi. Sevgisini böyle gösterirdi” dediği an sabahları duyduğu o kokunun baba kokusu olduğunu anlamıştı Orhan... Yıldırım gibi koşarak eskiciye gidip babasının ceket ve ayakkabısını geri aldı. İskarpin ayakkabıyı ayakkabılığa, ceketi ise kapının arkasına astı yine. Her eve geldiğinde yine aynı hisleri yaşamak istiyordu çünkü. Ama her defasında boş sediri görünce babam evde yok bir daha da olmayacak diye ağlıyordu... > S. ÖZGE


SPORT NFL

N.Y Jets Select QB Zach Wilson with No. 2 Pick of NFL Draft

T

he New York Jets have selected BYU quarterback Zach Wilson with the second overall pick of the 2021 NFL Draft, including some important pieces to restart the Jets rebuild and protect their new rookie franchise Quarter Back. The Jets took Wilson one selection after the Jacksonville Jaguars kicked off the draft as expected in selecting Clemson QB Trevor Lawrence No. 1 overall. The NFL draft show cased 5 Quarter Backs picked in the first 15 player selections which was history making. Wilson, who wore uniform No. 1 in his last five seasons of high school and college football, turns 22 in August at the scheduled start of Jets training camp. Despite his age and baby face, he demonstrated NFL-level skills during his junior season at BYU in 2020

and at his pro day, when he delivered long throws off-balance and on the money. And he has spoken of having a chip on his shoulder that fires him up to put his best product on the field every game. He comes to the Jets as the first draft choice of first-year head coach Robert Saleh and the second first-rounder taken by general manager Joe Douglas and his personnel team since Douglas arrived as GM in June 2019. Wilson then emerged as a college force in his junior season at BYU last year, leading the Cougars to an 11-1 record, their third bowl game and their second bowl win with him at the offensive controls. He completed 73.5% of his passes - the seventh-best single-season accuracy in college football history - for 3,692 yards, 33 touchdown passes and just three interceptions and was sacked just 11 times. He also ran for 10 more TDs and 254 more yards on 70 carries.

T

rkısh NEWS PRESS SELECTION

ÜMIT UYAR

4 May 2021

27

BADMINGTON

umiiuyar@hotmail.com

VOLLEYBALL

TURKEY’S YIGIT CROWNED BRONZE MEDALIST AT EUROPEAN BADMINGTON CHAMPIONSHIPS

IN R E V IL S N R A E K N A B IF VAK L A IN F R E P U S Y E L L O V ’S WOMEN n Turkish volleyball club VakıfBank won silver at the 2021 Women’s CEV Champions League Volley, losing 3-2 to Italy’s Carraro Imoco in the final. “2021 Champions League Second Place! We are proud of you girls!,” the Turkish team said in a statement. Carraro Imoco won the five-set final 22 - 25, 25 - 22, 23 - 25, 25 - 23, 15 -

12 at Verona’s AGSM Forum. The European Volleyball Confederation said it was the Italian team’s fourth Champions League podium, after winning silver in 2017 and 2019 and bronze in 2018. Clinching the Italy Cup and Italy Super Cup trophies, the team is currently club champions of the world, Europe and Italy at the same time, it added.

n Turkish Badmington player Neslihan Yigit claimed a bronze medal after losing to Spain’s Carolina Marin at the European Badminton Championships women’s singles over the weekend. This outstanding performance by Yigit shows how far Turkey has come in Women’s selected sports. “Yiğit loses to World and Olympic Champion Carolina Marin (ESP) in the semi-finals at the European Badminton Championships to earn a bronze medal,” the Turkish Olympic Committee announced to the media and all social media portals. The 27-year-old Yigit lost to Marin with the sets 21-18/21-9 in Ukraine’s capital Kyiv.

SÜPER LiG PUAN DURUMU

nluk Şampiyoarı şarkıl r o söyleniy

KARTAL YEDI BITIRDI

Maç öncesi Fenerbahçe ve Hatayspor’dan gelen açıklamalarla motivasyona giren Beşiktaş, öfke patlaması yaşattı. Kartal, ligin bitimine 3 hafta kala Şampiyon gibi!

B

eşiktaş, Süper Lig’in 39. haftasında Atakaş Hatayspor’u 7-0 mağlup ederek şampiyonluk yarışında kritik bir galibiyete daha imza attı. Siyah-beyazlılar bu galibiyetle puanını 81’e yükselterek ilk sıradaki yerini korudu. Siyah-beyazlı ekip, sezonun en gollü karşılaşmasına da imza atarken, Beşiktaş’ta Cyle Larin attığı 4 golle gecenin yıldızı oldu. LARIN’İN GECESİ VE REKORLAR Hatayspor karşısında ilk yarıya 5 gol sığdıran Beşiktaş, aynı zamanda bir ilke imza attı. Siyah-beyazlı ekip lig tarihinde ilk kez bir maçın ilk yarısında rakip filelere 5 gol atarak tarihe geçti. Siyah-beyazlı ekip ayrıca bu sezonki en gollü ga-

libiyetini aldı. Sezonun ilk yarısında Çaykur Rizespor’u 6-0 mağlup eden Beşiktaş, Hatayspor karşısında gol rekoru kırdı. Beşiktaş’ın golcülerinden Cyle Larin ise, Hatayspor maçında düğümü çözen isim oldu. 11, 14, 55 ve 65. dakikalarda attığı gollerle galibiyette önemli rol oynayan Larin, gol sayısını 19’a yükseltti. SERGEN: FANTASTIK BIR SKOR Teknik Direktör Sergen Yalçın da, şunları dile getirdi: “Bizim için 3 puandan çok daha fazlasını ifade eden bir maç oynadık. Alınan skor biraz fantastik. Beklediğimiz bir skor değildi. Oyuncularımın iştahı, arzusu, motivasyonları bugün için maksimum seviyedeydi. Kalan 3 haftalık bölümde ipi göğüslemek istiyoruz.”

TAKIMLAR 1. Beşiktaş 2. Fenerbahçe 3. Galatasaray 4. Trabzonspor 5. Sivasspor 6. Alanyaspor 7. Hatayspor 8. Gaziantep 9. Göztepe 10. Karagümrük 11. Konyaspor 12. Rizespor 13. Antalyaspor 14. Başakşehir 15. Malatyaspor 16. Kasımpaşa 17. Kayserispor 18. Ankaragücü 19. Erzurum 20. G.Birliği 21. Denizlispor

O G B M 37 25 6 6 37 23 7 7 37 23 6 8 37 17 13 7 37 14 16 7 38 16 9 13 37 16 9 12 37 14 12 11 37 13 12 12 37 13 12 12 37 11 12 14 37 11 12 14 38 9 16 13 37 11 10 16 37 9 14 14 37 10 10 17 37 9 12 16 37 10 8 19 38 9 10 19 37 9 8 20 37 6 10 21

A Y AV P 85 38 47 81 67 37 30 76 70 33 37 75 45 34 11 64 50 41 9 58 55 42 13 57 60 51 9 57 54 46 8 54 55 51 4 51 52 49 3 51 47 47 0 45 49 58 -9 45 40 53 -13 43 41 55 -14 43 43 49 -6 41 42 54 -12 40 34 50 -16 39 44 59 -15 38 41 65 -24 37 37 66 -29 35 36 67 -31 28

39. HAFTA TOPLU SONUÇLAR - Beşiktaş-Atakaş Hatayspor: 7-0 - Denizlispor-Çaykur Rizespor: 0-1 - Konyaspor-Fatih Karagümrük: 5-1 - Antalyaspor-Göztepe: 2-3 - Gençlerbirliği-Galatasaray: 0-2 - Başakşehir-MKE Ankaragücü: 2-1 - Malatyaspor-Kayserispor: 1-1 - Kasımpaşa-Alanyaspor: 3-0 - FenerbahçeErzurumspor: 3-1 - Gaziantep-Sivasspor: 0-1 > BAY: Trabzonspor



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.