Turkish News Press - Issue 175

Page 1

KOVID-19 ILE ILGILI SON GELIŞMELER Sayfa 2’de

Teröre savaş açtı!

T

n Müslümanların sevgilisi Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda’nın ülkesinde artık “terör saldırısı planlamak” bile suç sayılacak.

rkısh NEWS PRESS

3

SIZIN SÖZÜNÜZ

LAYIKINI BULDU 5 OCTOBER 2021

l www.turkishnewspress.com.au

Avustralya gibi bir hoşgörü ülkesinde bile her fırsatta Türk ve Azeri düşmanlığı yapan NSW’nin Ermeni asıllı Rum aşığı Başbakanı Gladys Berejiklian, eski bir milletvekili olan sevgilisinin yolsuzluğuna göz yumduğu gerekçesiyle istifa etmek zorunda kaldı.

. . T rkıye’nın

SESİ

www.turkishnewspress.com. au1300 917 566

Avustralya kapıları açıyor

RADYOSU AVUSTRALYA

SYDNEY DIGITAL 985

MELBOURNE NORTH

SAAT 5-6 ARASI

SAAT 5-6 ARASI

FM 98.9 HAFTANIN 7 GÜNÜ WEST HER ÇARŞAMBA

4/5/7/11 H S I L G N E N I S NEW

/12/17/26/27

NRL grand final: Penrith claim 2021 premiership with 14-12 victory over South Sydney Rabbitohs n The Penrith Panthers have beaten the South Sydney Rabbitohs 14-12 to win the 2021 NRL grand final at Brisbane’s Lang Park. A Stephen Crichton intercept try in the 67th minute proved the difference, before the Rabbitohs missed two late chances to tie the game.

Davut Kılıç (Sport)

26

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

IBRAHIM KALIN

Playing with fire in the Holy Land DUYURU

A

vustralya’da yolsuzlukla mücadele komisyonu tarafından hakkında soruşturma başlatılan Türk düşmanı Ermeni asıllı NSW Eyalet Başbakanı Gladys Berejiklian, görevinden istifa ettiğini açıkladı. Başkent Sydney’de basın toplantısı düzenleyen Berejiklian, şunları dile getirdi: “Bir gecede zor bir karar vermek zorunda kaldım. Başbakanlık görevinden istifa etmekten başka seçeneğim olmadığını duyurmak bana acı veriyor. Başbakanlıktan istifam daha kötü bir zamanda olamazdı ancak zamanlama tamamen benim kontrolüm dışında.” Berejiklian, seçim komisyonuna danışarak uygun zamanda eyalet milletvekilliği görevinden de istifa edeceğini sözlerine ekledi. NSW Eyalet Başbakanlığını 2017’den bu yana yürüten 51 yaşındaki Berejiklian, Türkiye aleyhine görüşleriyle tanınıyordu.

6

3

11

Turkish News Press Gazetesi olarak yaşanan virüs endişesinden dolayı kağıt baskımıza bir süre ara veriyoruz... Karantina süreci bitene kadar Gazetemizi dijital ortamda www.turkishnewspress. com.au adresinden ve sosyal medya hesaplarımızdan e-gazete tadında okuyabilir, salgınla ilgili Türk ve Avustralya makamlarının resmi duyurularını takip edebilirsiniz, sağlıcakla kalın... #EvdeKalAvustralya!


2

T

5 Ekim 2021

rkısh NEWS PRESS

N I G L SASW’DENYDI N C’E KA VI

Kapanmanın sürdüğü Avustralya’da koronavirüsle mücadele devam ederken, bu yıl salgının merkez üssü olan Yeni Güney Galler (NSW) eyaletinde vakaların seyrinde düşüş yaşanırken, Victoria eyaletinde ise tam aksine bir yükseliş görülüyor. VICTORIA’YA YİNE NELER OLUYOR! NSW’de son 24 saatte Kovid-19’a bağlı 623 yeni vaka ve 6 can kaybı yaşanırken, Victoria’da 1.377 yeni vaka kaydedildi. Başkant bölgesi ACT’de 28 yeni vaka ve 2 ölüm yaşandı. Queensland’da ise sadece bir Kovid-19 vakası tespit edildi.

Tazmanyalı bir genç ise karantinaya alındı. Böylece Avustralyada toplam vaka 113.411 kişi olurken, can kaybı da 1.346’ya yükseldi. AŞILAMADA YÜZDE 80 HEDEFİ BU HAFTA Bu arada, Avustralya Federal Sağlık Bakanı Greg Hunt ise, son iki hafta içinde neredeyse 4 milyon doz Kovid-19 aşısının yaptırılmasının ardından ülkede ilk doz aşı yapılma oranına bu hafta içinde yüzde 80’e ulaşılacağını tahmin ettiklerini bildirdi. Hunt, bunun için 85 bin Avustralyalının ilk dozunu alması gerektiğini söyledi.

BAŞBAKANDAN MÜJDE

Uluslararası sınırlar

kasım ayında açılacak

A

vustralya Başbakanı Scott Morrison, yeni tip koronavirüsün yayılmasını önlemek amacıyla Mart 2020’de kapatılan uluslararası sınırların, kasım ayında yeniden açılacağını belirtti. Morrison, başkent Canberra’da düzenlediği basın toplantısında, Kovid-19 salgını nedeniyle yaklaşık 18 aydır kapalı tutulan Avustralya sınırlarının ne zaman açılacağına dair açıklamalarda bulundu. HAYAT YENİDEN BAŞLIYOR Kovid-19 aşısının çift dozunu da yaptıranların kasım ayında denizaşırı seyahat edebileceklerini açıklayan Morrison, “Avustralyalılara hayatlarını geri vermenin zamanı geldi” dedi. Morrison, uluslararası sınırların, ilk olarak çift doz aşılama oranı yakın zamanda yüzde 80’e ulaşması beklenen NSW eyaletinden başlayarak, bu orana ulaşan diğer eyaletlerde açılacağını söyledi. Ülkeye dönecek çift doz aşılı Avustralyalıların önceden olduğu gibi 14 gün otel karantinası yerine NSW’de 7 gün evlerinde karantinaya gireceğini belirten Morrison, “Sınırları kapatarak hayatları kurtardık. Geçim kaynaklarını koruduk artık Avustralyalıların bir zamanlar bu ülkede serbestçe yaşadıkları hayatlarına geri dönebilmelerini sağlamak için birlikte çalışmalıyız” ifadelerini kullandı. Ülke dışına

Avustralya Başbakanı Scott Morrison

çıkacak Avustralyalılara gerekli gördüklerinde tavsiyelerde bulunacaklarını da belirten Morrison, “Avustralyalılara seyahatleriyle ilgili olarak ‘seyahat etme’ tavsiyesi vermemiz gerektiğine inanmadığımız yerler varsa, Sağlık Müsteşarlığının önerilerini dikkate alarak tavsiyede bulunacağız” şeklinde konuştu. Avustralya’ya gelecek ve Kovid-19 aşısını yaptırmayanlar için 14 günlük otel karantinası yürürlükte kalacak. ÇİFT DOZ AŞI YETİYOR Avustralya’da kullanılacak tıbbi malzeme ve ilaçları onaylayan Terapötik Ürünler İdaresi, sınırların açılmasıyla PfizerBioNTech, AstraZeneca, Moderna, Johnson & Johnson, Sinovac ve Covishield Kovid-19 aşılarının

çift dozunu da yaptırdığını belgeleyenlerin Avustralya’ya girebileceğini açıkladı. Mart 2020’den bu yana kapalı tutulan sınırların açılmasıyla dünyanın farklı ülkelerindeki Avustralyalıların yanı sıra Avustralya’daki üniversitelerde okumak isteyen uluslararası öğrencilerin de geri dönmesi bekleniyor. 30 BİN HAYATI KURTARDIK Bu arada, Başbakanı Morrison, Kovid-19’un yayılmasını önlemek için ülke sınırlarının kapatılmasıyla, 30 binden fazla hayatın kurtarıldığını ifade etti. ABD’deki CBS News’e konuşan Morrison, Kovid-19’un yayılmaya başladığı 2020 Mart sonundan itibaren uluslararası sınırlarının kapatılmasıyla ilgili açıklamada bulundu. Salgının başladığından bu yana Avustralya’da Kovid19’dan 1300 kişinin üzerinde can kaybının yaşandığına atıfta bulunan Morrison, bunun ABD’de bir günde yaşandığını söyledi. Ülke sınırlarının kapatılmasıyla insanların hayatlarını korumaya aldıklarını belirten Başbakan Morrison, sözlerini şöyle tamamladı: ‘‘Size bu sınırları kapatmanın ne yaptığını söyleyeyim, Avustralya’da 30 binden fazla hayat kurtardı. OECD ülkeleri ile aynı ölüm oranına sahip olsaydık, ortalama 30 binden fazla Avustralyalı ölecekti ve biz de hayat kurtarmak için harekete geçtik.”

AVUSTRALYA Kovid-19 testleri

evde de yapılacak karşı mücadelenin sürdüğü S algına Avustralya’da, 1 Kasım’dan itibaren Kovid-19 testlerinin evlerde de

yapılabileceği açıklandı. Avustralya’da ilaç ve tıbbi malzeme kullanımını düzenleyen Terapötik Ürünler İdaresi (TGA), Kovid-19 testlerinin evlerde de yapılmasına ilişkin açıklamada bulundu. Açıklamada, ev tipi Kovid-19 test kitleri için yaklaşık 70 başvuru alındığı, bunlardan 33’ünün kullanımına onay verildiği bildirildi. Evdeki testi pozitif çıkanların, ikinci test için tedbir amaçlı kliniklere yönlendirileceği belirtilen açıklamada, onaylanan test kitlerinin 1 Kasım’dan itibaren kullanılabileceği ifade edildi. Federal Sağlık Bakanı Greg Hunt, “Bu Avustralyalılar için önemli bir ek koruma olacak” dedi. Avrupa ve ABD’de halihazırda yaygın şekilde kullanılan ve hızlı antijen testleri olarak adlandırılan testlerin sonuçları yaklaşık 20 dakikada alınıyor.

T

rkısh NEWS PRESS

Year: 4 Volume: 175

President Yüksel Çifçi

Page Layout & Design Necmettin Öksüz Page Editors Ali Haydar, Tanyeli, Davut Kılıç, Ümit Uyar, Fatma Gençtürk, Mustafa Sülün, Dr. Hilal Çoruhlu, Elif Sele, Sinem Taslak, Suzan Çalımlı, Murat Özdamar, Miqdad Hassan, Murat Sirin, Zeynep Doktoroğlu Melbourne Team Murat Gümüş (Melbourne General Manager), Ümit Uyar (Distribution), Ömer Boyacı (Youth&Sport), Furkan Boyacı, Adem Taliç (Editor), Emre Boyacı, Saban Han, Murat Şirin, Salim Boyacı, Ali Kurt, Ayşe Sakar, Elif Sele, Hilal Kırmızı, Moemina Shukur, Salahaddin Kayıkcı, Zeynep Doktoroğlu Brisbane Team Ahmet Raci Karataş, Dr. Sait Erdem, Ömer Akdeniz, Metin Uyanık Western Australia Mehmet Kırmızıoğlan (Distribution), Gürhan Candemir, Hamza Serin, Harun Parlak, Hasan Mulla South Australia Mustafa Ergül (Distribution) Turkey Necmettin Aksoy, Ardi Ocgu, İbrahim Kalın, Murat Özdamar IT Grup Erol Gülçinay, Adem Talic, Hakan Evecik, Soner Çoruhlu

TURKISH MEDIA SYDNEY RADIO TEAM Monday: Fatma Gençtürk, Bilge Başafacan, Neşe Sözen Tuesday: Ergül Uybadın, Derya Sekmen, Hülya Boz, Büşra Erkan, Tuğçe Uybadın, Kübra Erdinç Wednesday: Serkan Uyanık, Halil Yılmaz Thursday: Osman Boyacı ve Diyanet Hocalarımız Friday: Tanyeli, Serkan Uyanık, Barış Cengiz Saturday: Sülhan Yılmaz, Gülten Akbar, Yasin Köksal, Tuğçe Köksal, Ahmet Kele, Azra Vejzovic Sunday: Kübra Erdinç, Muhammed Köksal, Zafer Uyanık, Ataberk Birben

TURKISH MEDIA MELBOURNE RADIO TEAM Wednesday: Murat Şirin, Ümit Uyar, Elif Sele, Zeynep Doktoroğlu, Salim Boyacı, Adem Talic Advertisements Sydney (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Melbourne (Ümit Uyar): 0481 136 901 Brisbane (Serkan Uyanık): 0401 398 922 Western Australia (Mehmet Kırmızıoğlan): 0401 556 500 South Australia: 0426 982 050 Canberra: 0433 162 655 Sydney Office: Unit 2-92 Bryant St Padstow NSW 2211 Phone: 1300 917 566 Fax: 612 9774 8650 E-mail: info@turkishnewspress.com.au

www.turkishnewspress.com.au


T

AVUSTRALYA

rkısh NEWS PRESS

5 Ekim 2021

3

YAŞAM KOÇUNUZ

TANYELİ İLE BİZ BİZE

cagritanyeli@icloud.com

Sen sana yetersin!

S MUSTAFA SÜLÜN ÇIZGILERIN DILI

!

Jacinda’nın ülkesi teröre savaş aştı Y

terör saldırısı a ’d a d n la e Z i n Ye sayan tasarı ç su ı y a m la n la p . ilerek yasalaştı d e l u b a k te s’ li Mec

eni Zelanda’da önceki yasalara göre suç sayılmayan “terör saldırısı planlamak veya hazırlığını yapmak” eylemi, parlamentoda kabul edilen yeni Terörle Mücadele Mevzuatı Tasarısı ile suç kapsamına alındı. Yeni Zelanda Adalet Bakanı Kris Faafoi, yaptığı açıklamada, Yeni Zelandalıları terörist faaliyetlerden korumak için güvenlik birimlerine daha fazla yetki veren Terörle Mücadele Mevzuatı Tasarısı’nın parlamentodan geçmesini memnuniyetle karşıladığını söyledi. BOŞLUK DOLDU Yeni terörle mücadele yasasındaki en büyük değişikliğin, ‘‘terör eylemi planlamak veya hazırlığında bulunmanın suç olarak kabul edilmesi’’ olduğunu vurgulayan Bakan Faafoi, “Tasarı, terörizmin sürekli gelişen doğasıyla mücadele

Vahşi yaşam turu operatörü timsah saldırısında yaralandı

etmek için yasalarımızı güçlendiriyor ve Yeni Zelandalıları daha iyi korumak için terörle mücadele mevzuatımızda uzun süredir yer alan boşlukları kapatıyor” ifadesini kullandı. AĞIRLIĞINI KOYDU Terörle Mücadele Mevzuatı Tasarısı, Başbakan Jacinda Ardern liderliğindeki İşçi Partisi ve ana muhalefetteki Ulusal Partinin desteğinde 98 evet oyuyla meclisten geçerken 22 milletvekilinin ise ret oyu kullandığı açıklandı. Nisan 2021’de meclise sunulan, ardından 5 Mayıs’ta Adalet Komisyonuna gönderilen

n Avustralya’nın Kuzey Bölgesi’ndeki (NT) Adelaide Nehri’nde vahşi yaşam turları düzenleyen tur operatörü Sean Dearly, timsah saldırısından yaralı kurtuldu. 60 yaşındaki açıklanan Dearly, “sıçrayan timsahları” ile ünlü Adelaide Nehri’nde tekneyle vahşi yaşam turları düzenlediği sırada, 2.2 metrelik timsahın saldırısına uğradı. Teknede bulunan 18 turiste güvenlikleri için teknenin dışına sarkmamalarını tavsiye ettiğini belirten

tasarısının görüşülmesi, Auckland kentinde bir teröristin bir alışveriş merkezinde 6 kişiyi bıçakla yaraladıktan sonra polis tarafından vurularak etkisiz hale getirilmesinin ardından hızlandırılmıştı. ELİ GÜÇLENDİ New Lynn, alışveriş merkezinden aldığı bıçakla 3 Eylül’deki saldırıyı gerçekleştiren teröristin, her an saldırı yapabileceği endişesiyle polis tarafından 53 gün takip edildiği ancak yürürlükteki yasaların terör saldırısı planlamayı veya hazırlığını yapmayı suç saymamasından dolayı emniyet güçlerinin bir şey yapamadığı kaydedilmişti.

Dearly, timsahlara yiyecek uzatmak için kullandıkları tekne dışındaki sırığı almak istediği sırada saldırının gerçekleştiğini söyledi. Geri çekilmesine rağmen timsahın koluna asılı kaldığını belirten Dearly, “Bıraktığı anda da kolumu ağzından çıkardım. Bu yüzden suya geri düştüğü için oldukça şanslıydım” dedi. İlk müdahalesi teknedeki turistler arasındaki bir hemşire tarafından yapılan operatörün durumunun iyi olduğu açıklandı.

evgili okurlarım, eski yazılara devam ediyoruz. (Yayanlanma tarihi: 29 Ekim 2019)... “Merhaba sevgili okurlarım, bu hafta sizler için tek dilek tutuyorum; tüm işlerinizde kolaylıklar diliyorum. Zira bu hafta çok yoğunum çünkü sıra benim organizasyonumda... Türk sanat müziğinin değeri, sanatçımız ve nostalji müziğin kraliçesi eşsiz dev saz ekibi ile MUAZZEZ ERSOY Avustralya konseri için Sydney’de! 1 Kasım Sydney’de, 2 Kasım’da Melbourne’da konser verecek sanatçımız için Melbourne’da Turkuaz, Sydney’de Diamond Stage Events olarak gönülden hummalı bir çalışma içindeyiz. Sevenlerine kavuşturacağımız için çok heyecanlıyız. Bu organizasyon işleri pek kolay değil, çok büyük emekler harcanıyor ben bu işi gerçekten aşkla yapıyorum. 28 yıllık sahne arkası ve sahne tecrübesinin güzel ve artısı çok ancak benim işimi zorlaştırıyor, daha fazla detaylara dikkat eden insan yapıyor. *** Bugün bu koşuşturmanın arasında bile zihin dünyama derinlemesine daldım... Aklıma ‘neden bazı insanlar olduğu gibi olmuyor, hep bir başkasından bekleme ya da onayla ömür geçirmekte’ diye düşünürken, bu sözle zihnimi programlamıştım, hayatta kalmak ve başarmak için... UÇ, UÇAMAZSAN KOŞ, KOŞAMAZSAN YÜRÜ, YÜRÜYEMEZSEN SÜRÜN... Ne yaparsan yap İLERLEMEK ZORUNDASIN! Bu sözü ilke yaparken özümden gelen sesle ekleme yapıp yaşam denklemimi kuruyordum öyle de devam ediyor. KENDİNİ SEV ÖZÜNÜ dinle, kendinden bekle, kendinden ekle, kendini iyi gözlemle dersini çıkar ve İLERLE! Yaşam akıp giderken, hayatın bir kenarında biblo gibi durmak için doğmadık! Herkes şanslı doğmuyor, çoğu insan kendine acıyarak tuzağa, kendi şansından çok uzağa düşürüyor benliğini. Dünya işleri kolay gözükmeyebilir, zoru zorlaştırmanın manasızlığını anlarsan, tek başına başarmanın keyfini keşfedersin! İlerleyin çünkü hiç durmuyor zaman ve donmuyor! Benim de ekmek mücadelem şanslı başlamadı açıkçası ama kendimi bildim bileli çalışıyorum ve çalışmayı seviyorum,

kendimi iyi yönetirim ancak iyi bir işçi olmasaydım markamı yönetemezdim. Çok çalıştım çoook... İzmir’de çok küçükken top kumaşlar alıp sabaha kadar kesip, paketleyip el bezi yapar sonra da pazara çıkar satardık. Ya da 15 yaşında Levis mağzasında tezgahtarlık, bitmeyen bir ekmek mücadelesi sahneler, ekranlar radyolar hep çalıştım, çalıştım, didindim... En güzel şey de ne varsa o gün kader kaleminin yazdığı en iyisini sevgiyle, özümün gücü ile yaptım... Ben yaşam boyu 3-4 yıl bir ‘ohhh’ deyip yayıldım. Ama durmak, sizi bilmem ama bana hiç iyi gelmedi insan durmaktan hasta olur mu? Olur! Durmaktan kilo bile aldım:( Durmayın, kimseye uymayın, karşıt olmayın, kimseyle yarışmayın, yarışınız kendinizle olsun. İlerlemek için hiç kimseyi dayanak yapmayın. İçerde sen sana yetersin. Kim ÖZÜNÜ kalbiyle duyarsa Rabbim de o kuluna daima verir. Gerisi laf-ı güzâr. Hayırlı insan olmak, hayrı olan işlerle uğraşarak ilerlemeye devam. Ben şartlar ne kadar zor olursa olsun sevmeyi ve geriye bakmadan ilerlemeyi tercih ettim, size de öneririm. Özünde sözü ALLAH olan ilerledikçe, kapılar açılır, sen yeter ki sevgiyle hakkıyla yap işini. Milyonlarca mucize hücrelerimizde... GERİYE BAKMA VE İLERLE! Konserlerde buluşmak dileğiyle sevgiyle, başarıyla ve hoşça kalın.” “Vay be ne günlermiş” dediğiniz duyuyor gibiyim. İnşallah tez zamanda bu karanlık salgın günleri biter ve o aydınlık günler daha da ışıldıyarak geri gelir dileğiyle sağlık ve afiyetler hepinizin, hepimizin üzerine, üzerimize olsun efendim...


4

AUSTRALIA How Carla boosted her super balance from $10k to $190k in nine years? 5 October 2021

Carla nd Donnelly a r her partne ht have boug a block of d land to buil l na on in regio Victoria.

C

arla Donnelly grew up thinking she’d never be able to afford her own home. In her late 20s, she was single. And after spending some time living overseas, she started to worry about her financial future. “I had a very small amount of super. I was just looking down the barrel of my 30s, and absolutely wigging out,” the now 41-year-old from Geelong says. “I was thinking I’ve got this paltry amount of money and I don’t have any wealth that can be passed down to me [to buy a house]. I was living on my own and I felt exposed.” Fast forward to today and Carla has $190,000 in her super account. It means retirement is no longer a terrifying prospect. “My balance is so healthy that I can take the foot off [the pedal] and think about how I want to do my finances differently now,” she says. With a solid foundation, she’s also finally working towards her dream of owning a home. So how did she do it? She used salary sacrificing. It might sound confusing, but it’s not that complicated. I promise! And, as Carla found out, it can really pay off. How salary sacrificing into super works OK, so this is how it works: l When you salary sacrifice, you arrange with your employer to contribute an additional amount to your super out of your pre-tax pay. l The benefit is that you reduce your taxable income and therefore save on tax. l To set up salary sacrificing, contact your employer or payroll department. l Once you’re set up, it’s usually simple to change or cancel the arrangement. You may need to contact your employer or payroll department again. The strategy is best suited to people earning $45,000 per year or more. If you’re earning less than that, salary sacrificing isn’t as beneficial because the tax savings are minimal. If you’re thinking about salary sacrificing, here are four important things to keep in mind. 1.There is a cap on the amount of money you can contribute to super while getting a tax break. For the 2021-22 financial year, the limit is $27,500. Keep in mind this includes any mandatory super payments

already made by your employer. 2. You won’t be able to access any money you deposit into super until you meet one of the release conditions. For most people, this means waiting until retirement. However, if you’re planning on buying your first home, you may be able to withdraw your salary sacrificed amounts using the First Home Super Saver scheme. 3. Not all workplaces offer salary sacrificing into super. For example, many small businesses may not give you an option. 4. If your workplace doesn’t offer salary sacrificing, you can still make a lump sum contribution and claim a tax benefit. It will achieve a similar outcome, but you won’t get the tax savings until you submit your tax return. Finally, if you’re earning under $45,000 a year, there’s a separate government co-contribution scheme which you may be able to use to boost your balance. How salary sacrificing has helped Carla’s financial security When Carla started salary sacrificing, her goal was to simply catch up with the average balance for people her age. She salary sacrificed about 9.5 per cent to super, about the same amount her employed contributed under the super guarantee. In other words, she was doubling her super contributions each pay day. “I’d probably put more in than I could financially afford at the time. It did create a bit of strain,” she says. While it wasn’t easy, she says she’s “so grateful” she did it. “I could be single, without a home, and I would still have this balance and not be completely existentially terrified about the future,” she says. That added sense of security has meant Carla is moving on to another financial goal. Lately she’s been busy thinking about her new home that’s been constructed on a block at Armstrong, near Geelong. “I did lots of research on the grants available [and] we went for a build, because we were able to get $25,000 from the federal government and $20,000 from the state government to do it regionally,” she says. “That’s how we did it. It’s like a miracle. “Now I can just be kinder to myself. We’ve got this forever home, which we’re so thrilled about.”


AZERBAYCAN

N I A R N I E R F LA N E A ZKAHRAM I

T

rkısh NEWS PRESS

5 Ekim 2021

5

TÜRKİYE BAYRAMA ORTAK OLDU

G Y SA

Erdoğan: Qarabağ

Azərbaycandır

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ErdoT ürkiye ğan, Azerbaycan’ın “Anım Günü”nde tüm şehitleri rahmetle andı. Erdoğan, yaptığı pay-

n Azerbaycan’da, Ermenistan’ın işgali altındaki toprakların kurtarılması için 27 Eylül 2020’de başlatılan 44 günlük savaşın birinci yılında şehitlerin anısına yürüyüş düzenlendi. Bakü’deki yürüyüşe Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve eşi Mihriban Aliyeva da katıldı. Aliyev bir şehit subayın resmini taşırken, eşi ise Ermenistan’ın füze saldırısında hayatını kaybeden bir bebeğin pankartını taşıdı. Karabağ Savaşı’nda Azerbaycan ordusu, 2 bin 907 şehit vermişti. Zaferin Başkomutanı Aliyev, operasyonun başladığı 27 Eylül’ü “Şehitleri Anma Günü” ilan etmişti.

Statement of the Ministry of Foreign Affairs of the Republic of Azerbaijan on 27 September-

laşımda Türk ve Azerbaycan bayraklarına yer vererek şunları ifade etti: “Karabağ’ı ve işgal altındaki Azerbaycan topraklarını özgürlüğüne kavuşturan şanlı mücadelenin yıl dönümü Anım Günü’nde tüm şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. Qarabağ Azərbaycandır.” CUMHURBAŞKANI ALIYEV’İ TEBRİK ETTİ BU arad, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, Erdoğan, görüşmede, Karabağ’ı ve işgal altındaki Azerbaycan topraklarını özgürlüğüne kavuşturan mücadelenin yıl dönümü dolayısıyla Azerbaycan Aliyev’e tebriklerini iletti. Azerbaycan’ın Anım Günü dolayısıyla, bu mücadelede şehit olanları rahmetle yad eden Erdoğan, Azerbaycan’ı Karabağ Zaferi’ne ulaştıran birlik ve beraberliğin daim olması temennisinde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin hem devlet hem de millet olarak kardeş Azerbaycan’ın yanında olmaya devam edeceğini belirtti.

‘Tek Vatan Harekatı’nın Commemoration Day in the Republic of Azerbaijan yıl dönümü kutlu olsun

O

ne year ago today, the Armed Forces of the Republic of Azerbaijan began responsive measures to counter another military provocation from the Armed Forces of the Republic of Armenia. These measures were undertaken within the framework of the right to self-defense. They were in full compliance with the international humanitarian law in order to prevent another military aggression from Armenia and to provide for the security of the civilian population. This marked the beginning of the 44-day Patriotic War. The Patriotic War put an end to Armenia’s nearly 30-year-long policy of aggression. Azerbaijan ensured its territorial integrity, and the fundamental rights of nearly one million displaced Azerbaijanis were restored. Azerbaijan alone ensured the implementation of the relevant UN Security Council resolutions of 1993. The end of the occupation of the Azerbaijani territories revealed the full extent of the illegal activities undertaken by Armenia for decades. This includes extensive mining; the deliberate destruction and misappropriation of Azerbaijan’s historical, cultural and religious heritage; plundering of

natural resources; destruction of infrastructure; and other violations of international law. Evidence of Armenia’s numerous war crimes was also revealed. In order to hold Armenia accountable for its breaches of international humanitarian and human rights law, Azerbaijan filed inter-state applications against Armenia in the European Court of Human Rights and International Court of Justice. The Government of Azerbaijan is carrying out restoration and reconstruction works in the liberated territories and taking consistent steps to ensure the safe and dignified return of nearly one million of displaced Azerbaijanis, as well as the reintegration of these lands. The Government is also taking all necessary measures to ensure lasting peace, security, and prosperity in the

region in accordance with the Trilateral Statement of November 10, 2020. The Patriotic War under the leadership of the Supreme Commander-in-Chief of the Armed Forces of the Republic of Azerbaijan, President İlham Aliyev that ended with a victory of the brave Azerbaijani Army, opened a new era in the history of the Republic of Azerbaijan, established international justice and changed the realities in the region. Azerbaijan is ready to normalize relations with Armenia, on the basis of strict observance of the principles of the international law, in particular sovereignty, territorial integrity, and inviolability of international borders. We call on Armenia to respect these fundamental principles to ensure peace, security, and prosperity in the region and comply with its international obligations. We commemorate with deep respect and esteem the memory of all our Martyrs who died for the independence, sovereignty, and territorial integrity of Azerbaijan on September 27, which is celebrated as the Commemoration Day in our country by the order of the President of the Republic of Azerbaijan.

Bakanlığı, Azerbaycan’ın bir yıl M illiönceSavunma başlattığı “Tek Vatan Harekatı”nın yıl

dönümü dolayısıyla kutlama mesajı yayımladı. Bakanlığın paylaşımda şunlar kaydedildi: “Azerbaycanlı kardeşlerimizin Ermenistan’ın saldırılarına ‘Dur’ demek ve işgal altındaki topraklarını kurtarmak için geçen yıl bugün başlattıkları ‘Tek Vatan Harekatı’nın yıl dönümü kutlu olsun. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize sağlıklı ve mutlu bir yaşam diliyoruz.” Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da, #TekMilletİkiDevlet etiketiyle yaptığı paylaşımda şunları ifade etti: “Can #Azerbaycan’ın Vatan Muharebesi’nde kazandığı zaferin ilk adımı bir yıl önce bugün atıldı! Karabağ’ı Azerbaycan’a kavuşturan yiğit kardeşlerimize selam olsun! Kahraman Azerbaycanlı şehitlerimizi rahmet ve saygıyla anıyorum.”

Diyanet’ten Karabağ şehitleri için mevlit İşleri Başkanlığı, Azerbaycan’ın geçen D iyanet sene başlattığı kurtuluş mücadelesinin birin-

ci yılında şehitler için anma programı düzenledi. Ankara Hacı Bayram Camisi’nde düzenlenen program, akşam namazını müteakip gerçekleştirildi. Programda, mevlitten bahirler okundu, Kur’an-ı Kerim tilaveti yapıldı ve Altındağ İlçe Müftüsü Orhan Örnek şehitler için dua etti. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş da yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi: “Karabağ ve işgal altındaki Azerbaycan topraklarının kurtuluşuna vesile olan şanlı mücadelenin başlangıcının yıl dönümünde zaferin tüm şehitlerine Allah’tan rahmet, gazilerimize sağlıklı ve hayırlı bir ömür diliyorum.”


6

5 Ekim 2021

TÜRK DÜŞMANI RUM AŞIĞI ERMENININ IBRETLIK SONU...

A

BAŞI ÖNDE GITTI

vustralya’da yolsuzlukla mücadele komisyonu tarafından hakkında soruşturma başlatılan Yeni Güney Galler (NSW) Eyalet Başbakanı Gladys Berejiklian, görevinden istifa ettiğini açıkladı. Berejiklian, Bağımsız Yolsuzlukla Mücadele Komisyonunun (ICAC) hakkında soruşturma açtığını duyurmasının ardından başkent Sydney’de düzenlediği basın toplantısında açıklamada bulundu. ‘SONUM ACI OLDU’ İTİRAFI Görevinden istifa ettiğini duyuran ve istifasının NSW Liberal Parti içinde yeni başbakan seçilir seçilmez yürüklüğe gireceğini vurgulayan Berejiklian, “Bir gecede zor bir karar vermek zorunda kaldım. Başbakanlık görevinden istifa etmekten başka seçeneğim olmadığını duyurmak bana acı veriyor” dedi. Eyaletteki Kovid19’la mücadeleye atıfta bulunarak istifasının uygun zamanda olmadığına dikkati çeken Berejiklian, “Başbakanlıktan istifam daha kötü bir zamanda olamazdı ancak zamanlama tamamen benim kontrolüm dışında” ifadelerini kullandı.

T

rkısh NEWS PRESS

AVUSTRALYA Eski Başbakan Turnbull:

AKANI B Ş A B NSW EREJIKLIAN B GLADYS UZLUKTAN YOLS T TI! ISTIFA E

Berejiklian, seçim komisyonuna danışarak uygun zamanda eyalet milletvekilliği görevinden de istifa edeceğini sözlerine ekledi. NSW Eyalet Başbakanlığını 2017’den bu yana yürüten 51 yaşındaki Ermeni kökenli Berejiklian, Türkiye aleyhine görüşleriyle tanınıyordu. Berejiklian, özel ilişkisi olduğunu kabul ettiği aynı partiden Milletvekili Daryl Maguire, hakkında çıkan yolsuzluk iddiaları üzerine 2018 yılında milletvekilliğinden istifa etmişti. SEVGİLİSİNİ SEMİRTMİŞ Muhalefetin istifasını istediği Berejiklian, Maguire tarafından yapıldığı ileri sürülen yolsuzluklara göz yummakla suçlanıyordu. ICAC tarafından yapılan açıklamada, Berejiklian’ın, Maguire ile özel ilişkisinin devam ettiği süreçte “kamu görevlerini yerine getirip getirmediğinin” soruşturulacağı duyurulmuştu. NSW’de İktidardaki Liberal Partiden 2012-2018 yılları arasında eyalet milletvekili olarak görev yapan Maguire’in hakkında açılan soruşturma halen devam ediyor.

DOMINIC PERROTTET

YENİ BAŞBAKAN SEÇIMI Bu arada, Yeni Güney Galler Saymanı Dominic Perrottet, eyaletin bir sonraki Başbakanı olmaya hazırlanıyor. Perrottet, Batı Sydney Bakanı Stuart Ayres’in Liberal lider yardımcısı olmasını ve Çevre Bakanı Matt Kean’ın Sayman olmasını sağlayacak bir anlaşma sağladı. Perrottet’in bugün yapılması planlanan Liberal liderlik seçimini kazanacak sayılara sahip olduğu söylendi. Buna rağmen, Planlama Bakanı Rob Stokes hâlâ aday olmayı planlıyor. > A. ÖMER BOZKURT/İSTANBUL

Başbakan Morrison Fransa’yı aldatarak

bizi dünyaya rezil etti Avustralya Başbakanı Malcolm ülkesinin Fransa ile denizaltı E skiTurnbull, anlaşmasını bozan Başbakan Scott

Morrison’u, ulusal güvenlik çıkarlarına zarar vermek ve Fransa’yı küçümsemekle suçlayarak diplomatik ilişkileri onarmanın yıllar alabileceğini söyledi. Avustralya Ulusal Basın Kulübüne konuşan Turnbull, Avustralya’nın, Fransız Naval Group ile 2016 yılında imzalanan ve 12 geleneksel dizel elektrikli denizaltı inşasını öngören, 90 milyar Avustralya doları (yaklaşık 66 milyar ABD doları) tutarındaki sözleşmenin iptaliyle iliği açıklamada bulundu. FRANSA’YI BILEREK ALDATTI Başbakanı Morrison’u denizaltı sözleşmesini iptal etme kararında Fransa’ya karşı “aldatıcı” davranmakla suçlayan Turnbull, “Morrison doğru davranmadı, Fransa’yı bilerek aldattı. Avustralya’nın ulusal çıkarları demekten başka bir savunması yok” dedi. İptal sürecinde Fransa’yı görmezden gelmenin Avustralya’nın güvenilirliğine zarar verdiğini dile getiren Turnbull, şunları söyledi: “Avustralya hükümeti Fransız Cumhuriyeti’ne saygısızlık etti, bu unutulmayacak. Avustralya’nın uluslararası ilişkilerinde bu korkunç bir olay ve sonuçları çok uzun bir süre aleyhimize olacak. Başka bir ulusu bize güvenmeye ikna etmeye çalıştığımızda birileri, ‘Macron’a ne yaptığınızı hatırlıyor musunuz?’ diyecekler. Uluslararası alanda böylesine aldatıcı bir şekilde davrandığınızda, bunun Avustralya üzerinde gerçek bir etkisi olur.” BİZE NASIL GÜVENECEKLER? Avustralya Başbakanı olarak 2016’da Fransa ile yapılan anlaşmaya imza atan Turnbull, yaptığı açıklamalardan dolayı Morrison’un kendisini vatansever olmamakla suçlayamayacağını vurgulayarak, şöyle devam etti: “Size şunu söyleyebilirim, Scott Morrison’dan vatanseverlik dersi almıyorum. Bu ülkenin ulusal güvenliğini ve ulusal çıkarlarını savundum ve onun (Morrison’un) davranış biçiminin bunu riske attığını biliyorum. Göz ardı edilen şey, ulusal güvenlik varlıklarımızdan birinin güvenilirlik olduğudur.” Avustralya’nın 29’uncu Başbakanı olarak 2015’te göreve başlayan Malcolm Turnbull, 2018’de Liberal Parti içinde yapılan liderlik oylamasında aday olmayarak, dönemin Göç Bakanı Peter Dutton’a karşı oylamayı kazanarak başbakan olan Hazine Bakanı Scott Morrison’u desteklemişti.


ANALYSIS Writer: Suzan Calimli

T

rkısh NEWS PRESS

5 October 2021

7

calimli.suzan@gmail.com

Brave Turkish Women: Kara Fatma

F

atma Seher Erden (18881955) was a Turkish military leader and soldier during the Turkish War of Independence. Recognised as a heroine, she was nicknamed Kara (Black) Fatma. The description ‘black’ for soldiers typically means ‘courageous’. Fatma was born in Erzurum, and upon marriage, settled in Edirne with her husband, Dervis Erden. Dervis served as a soldier in the Balkan War however he was martyred due

to battle. After the death of her husband, Fatma decided to contribute to the war and sought out Mustafa Kemal Ataturk’s approval before doing so. She travelled from Samsun to Istanbul, and from there to Sivas. Upon meeting Ataturk, she spoke to him about wishing to serve her country, asking his permission to fight in the war. The permission was granted and Fatma went on to fight in the national liberation war on

GLOBAL T LEADERSHIP CRISIS: THE U.S. HEGEMONY VS. CHINA

The U.S. is no longer on the throne as the world’s sole superpower. Although the country tried to take measures against the strong rise of China, even U.S. allies have begun to establish close ties with China.

the Eastern Western Front, with the aim of showcasing her love for the motherland and the sacrifice of Anatolian women. Fatma undertook many duties during the war, including nursing and cooking. She was awarded first with Sergeant before becoming a Lieutenant. It was during this time that she led a group of 300 soldiers, who were a mix of men and women. During her time in

oday’s world is in both a comprehensive transition and a deep crisis. Not only do rivalries and enmities abound but today’s alliances are also quite vulnerable. The survival, duration and sustainability of all these alliances, rivalries and conflicts are in question. In other words, neither conflicting nor cooperative relations are sustainable over the long term. All foreign policy activities are conducted on slippery ground. That is, the direction and pace of any relationship may change at any time. Therefore, when we analyze the current global balance of power, we have to take these conditions into consideration. No global power pursues a principled foreign policy orientation. Most countries follow an eclectic, sectoral and compartmentalized foreign policy. In this piece, I want to briefly analyze the current foreign relations tendencies of certain global powers. Leadership crisis Even though the United States is the most powerful, influential and important international actor, it faces difficulties in maintaining its global leadership. As U.S. relations with other leading global powers are in flux, U.S. relations with its European allies are not sustainable. The U.S. is neither comfortable with the current pace of global relations, nor it is able to change the pace of these events to accommodate its national interests. In this context, it is interesting to examine U.S. relations with other influential actors. The U.S. prioritizes its relations with China, the most powerful challenger state to American hegemony. Successive U.S. governments have not determined what kind of policy to follow toward China. For instance, only several days after President Joe Biden declared that the time for “relentless diplomacy” has begun, the U.S. announced a new alliance with Australia and the United Kingdom (AUKUS). The U.S. promises carrots but generally uses the stick in its relations with China. On the other hand, the steps taken by the U.S. in the Indo-Pacific region both directly

war, Fatma suffered injuries four times and was also captured by the Greeks twice. She managed to escape the second time she was captured. Ataturk was deeply impressed by her courage and skills, stating ‘Kara Fatma, I wish all Turkish women were like you’. Fatma left Izmir on 28th June 1921, when the city was purged from the enemy and saved. After the end of the war, Fatma settled in Istanbul and donated all her salary money to the Red Crescent. However, many years later, she was found living in a small home in Istanbul, poor and in need of help. After her rediscovery, she was given a home and some years later, published a memoir of her journals. On July 2 1955, Fatma Seher passed away in Istanbul, Darülaceze. Sources: - Kimkimdir.gen.tr - Aa-com-tr.translate.google - Wikipedia

and indirectly undermine its trans-Atlantic allegiances. It seems that its European/NATO allies will be of lesser importance for the U.S. for the foreseeable future. However, it will continue to cooperate with European countries against the perceived threat from Russia, still the main “other” of the NATO alliance. The relations between the U.S. and European Union are increasingly problematic. There are brief ups and downs, both alliance and rivalry, in their relationship. European countries do not share many concerns with the U.S. and vice versa. While European countries prioritize their relations with Russia, the U.S. prioritizes its relations with China. Similarly, at a time when the U.S. president has declared that the U.S. is refocusing on international politics, the U.S. withdrew from Afghanistan and ended its 20-year invasion. The U.S. left the country to the Taliban regime, which it had overthrown 20 years ago. The U.S. continues to withdraw from certain crisis areas. Other global powers such as China and Russia began to fill the power vacuum created by the U.S. withdrawal. The U.S. will eventually lose ground in international politics and it does not know how to reverse or even stop this damaging course. It continues to follow unilateral policies that simply otherize its allies causing them to lose their trust in the U.S. Its allies have been trying to diversify their relations by initiating a sectoral foreign policy understanding. Some of them have been trying to weigh in against the U.S. on certain issues. Chinese challenge With its cutting-edge technology, economic growth, military power and huge population, China is the second most influential global actor after the U.S. On the one hand, China positions itself against Western hegemony. For this reason, it spearheaded the establishment of the Shanghai Cooperation Organization, which is considered the new other of NATO. It has been preparing itself to introduce a new set of global rules in the near future. On the other hand, China has been trying

to establish economic institutions as an alternative to the United Nations’ specialized organizations such as the World Bank and International Monetary Fund. It is now ready to provide financial resources to other countries for different kinds of projects. It has hired or bought many seaports worldwide in order to solidify its position globally. It has begun to steal allies from the U.S. as well. Many countries that are close to the U.S., such as European countries and Israel, have begun to improve their relations with China. Many African and Middle Eastern countries consider China as one of their closest economic and political partners. Therefore, it can easily be assumed that the Chinese challenge for global hegemony is in the making. The only reason why China has not claimed global hegemony is timing. In other words, according to the Chinese leadership, China is not yet ready for global hegemony. When China begins to involve itself in the political and economic affairs of other countries and steer them away from the U.S., a global confrontation will become inevitable. At that time, the U.S. is not sure how many countries will continue to remain on its side. Many European countries may remain indifferent to a possible confrontation between the U.S. and China in the Indo-Pacific region. The position of some global powers such as India against Chinese global power is clear, while many others may remain neutral in case of increased confrontation. Although Russia seems closer to China and European countries seem closer to the U.S., their position may change over time. The position of many global and regional powers is not fixed. These states may swing between the two fronts. The point I am trying to make is that today’s international relations are too complex to make clear-cut analyses. By following sectoral policies, every state pursues paradoxical relations toward one another. Therefore, while we have to take general tendencies into consideration, we have to focus on specific issue areas in order to infer from single cases.


8

T

5 Ekim 2021

FASLI YOLCU HAVADA DOĞUM YAPTI

rkısh NEWS PRESS

TÜRKİYE

İranlı yönetmen, Türkiye’de

ortak film çekmek istiyor

S THY’nin uçuşunda dünyaya geldi!.. T

ürk Hava Yollarının (THY) İstanbul-Şikago seferini yapan uçağında Faslı hamile yolcu, bir erkek bebek dünyaya getirdi. Doğum, 27 Eylül’de İstanbul’dan ABD’nin Şikago kentine giden THY’nin TK185 sefer sayılı uçağında gerçekleşti. İstanbul’dan eşiyle seyahat eden Faslı hamile yolcunun, yerden yaklaşık 10 bin metre yükseklikte okyanus üzerinde uçuş devam ederken doğum sancıları başladı. Kabin ekibi durumu kaptan pilota bildirdi ve uçakta doktor anonsu yapıldı. Uçakta bulunan beyin cerrahı, kabin ekibince uçağın arka bölümünde sakin bir yere alınan kadının doğum yapmasına yardımcı oldu. Göbek kordonu kabin amiri Gülderen Doğu tarafından kesilen bebeğe babası, “Almahtı” ismini verdi. Doğumun ardından anne ve bebeğin genel sağlık durumunun iyi olduğunun görülmesi üzerine uçuş devam etti. Uçuş boyunca anne ve bebeğin sağlık durumları kabin ekibi tarafından kontrol edildi. Uçağın Şikago’ya ulaşmasının ardından anne ve bebek detaylı sağlık kontrolü için hastaneye götürüldü.

HALUK LEVENT

Türkiye ile aynı kültürden beslendiklerini belirten İralı ünlü Yönetmen Puran Dırahşende, “Türkçe, kulağa melodi gibi geliyor. Musiki gibi çok zarif bir dil. Hisli ve bir aşk dili olduğunu düşünüyorum. Ortak bakışımız ve ortak bir kültürümüz var. Türkiye ve İran arasında çok güzel ortak eserler de verebiliriz. Aile ve toplumsal konuları işleyen ortak yapımların olabileceğini hep düşündüm” diyor. onsuza Kadar Genç”, “İlişki”, “Küçük Mutluluk Kuşu”, “Şşş! Kızlar Bağırmaz” gibi ödüllü filmlerinin yönetmeni İranlı Puran Dırahşende, hayata geçirmeyi planladığı projeleri ve Türkiye’deki film ve sinema sektörüne bakışını anlattı. vSenaryosunu 2 sene önce yazdığı “Şşş! Erkekler Ağlamaz” adlı filmin çekimlerine en kısa zamanda başlamak istediğini belirten Dırahşende, şunları dile getirdi: “ŞŞŞ! ERKEKLER AĞLAMAZ” “Toplumsal ve psikolojik öğeler içeren film, erkeklerin toplumdaki yerini işliyor. Biliyorsunuz erkekler anneleriyle çok dertleşmez, babalarına da çok yaklaşmaz, içindekileri söyleyemez. Çünkü erkeklere hep toplumsal bir baskı olmuş. ‘Sen erkeksin. Erkek ağlamaz’ denilmiş. Bir erkek de ağlayabilir, sevgisini hatta hüznünü gösterebilir. Bence erkekler çok mazlum ve çok da masumlar aynı zamanda. Çünkü istedikleri şeyi söyleyemiyorlar. Onlara ağır bir kimlik yüklenmiş ve hayatın ağırlığını sırtlamaları gerekiyor. Hatta hislerini bile dile getiremiyorlar. Bu filmde insanlar kendilerinden bir şeyler bulacak ve izleyicilere duygusal anlamda çok yakın gelecek.” “Şşş! Kızlar Bağırmaz” filmini 2013’te izleyiciyle buluşturan Dırahşende, İran’a döner dönmez başlamayı planladığı yeni filminde, erkeklerin sorunlarına değineceğini vurguladı.

PURAN DIRAHŞENDE TÜRK FİLMLERİ IZLIYORUZ Yıllardır Türkiye ile ortak projelerde yer almayı düşündüğünü belirten Dırahşende, şuyle devam etti: “Ortak bakışımız ve ortak bir kültürümüz var. Türkiye ve İran arasında çok güzel ortak eserler verebiliriz. Aile ve toplumsal konuları işleyen ortak yapımların olabileceğini hep düşündüm. Sinema filmi de dizi de olabilir. Çünkü sorunlarımız ortak. Aynı zamanda ortak tarihimiz var. Türkiye’ye geldiğimde ve festivallere katıldığımda, her zaman bunları dile getirdim. Bence iki ülke için de ortak kültürden, ortak başarılarımızdan konuşmaya ihtiyacımız var. Biliyorsunuz birçok İranlı buraya geliyor. Ev almak veya ticaret için Türkiye’yi seçiyorlar. Bunlar fırsat. Bu fırsatları değerlendirmeliyiz. Sinema da bunu çok iyi bir şekilde destekleyebilir ve etki alanını arttırabilir. İran’da Türk yapımlarını

izleyen birçok izleyici var. Burada da İran dizilerini izleyecek bir kitle olduğunu biliyorum. Bu şekilde İran dizilerine de iyi bir izleyici kitlesi oluşturabiliriz. Bir yerden başlamamız gerekiyor.” TÜRKÇE ÇOK MELODİK Türkçeyi sevdiğini söyleyen Dırahşende, “Türkçe, kulağa melodi gibi geliyor. Musiki gibi çok zarif bir dil. Hisli ve bir aşk dili olduğunu düşünüyorum. Bizim ülkemizin bir kısmında Türkçe konuşuluyor. Bu benzerlik insanı daha çok mutlu ediyor ve burada kendi ülkesindeymiş gibi bir hisse kapılıyor insan” diye konuştu. Dırahşende, Türk oyuncular ve senaryo yazarlarını başarılı bulduğunu vurgulayarak, hayata geçirmeyi planladığı projelerde İranlı ve Türk oyuncuları birlikte değerlendirmeyi düşündüğünü, çekimlerin her iki ülkede yapılabileceğini belirtti. ÇARŞAMBA PAZARI MÜTHİŞ İstanbul’a geldiğinde Fatih’teki Çarşamba pazarına gittiğini ve insanların çok çalışkan olduğuna şahit olduğunu anlatan yönetmen, kazanç sağlamak için güzel bir sunumla hem elbise hem de gıda satmaya çalışan kişileri gördükçe hayranlık duyduğunu vurguladı. Katıldığı uluslararası festivallerden çok sayıda ödül alan başarılı Yönetmen Puran Dırahşende, 1986’dan bugüne yapımcılığını ve yönetmenliğini üstlendiği 10’dan fazla filmde toplumsal konuları beyaz perdeye yansıttı.

Rus Kızılordusu Korosu ile

Çanakkale Türküsünü söyledi sanatçısı Haluk Levent, Rus Kızılordusu Korosu eşliğinde Ankara’da konser verdi. R ock ATO Congresium’daki konser, Kızılordu

askerlerinin taşıdıkları Türk ve Rus bayraklarını sahneye yerleştirmeleriyle başladı. Burada konuşan Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksei Erkho, iki ülke arasındaki iyi ilişkilere dikkati çekerek, “Rusya ve Türkiye arasındaki ilişki, bitmeyen bir şarkı gibi” dedi. Haluk Levent’in aralarında Çanakkale Türküsü ile Harbiye ve İzmir marşlarının da bulunduğu Cumhuriyet marşlarını seslendirdiği konserde, Rus marşlarına da yer verildi. Konsere ilişkin duygularını anlatan ünlü Sanatçı, “Sahnede bir coşku var, çok güzel bir koro var. Bu, benim bitmesini istemediğim güzel bir anılar zinciri” dedi. İstanbul’da başlayan turne Mersin, Adana, Konya, Manavgat, Antalya, Fethiye, İzmir ile sürecek ve 11 Ekim’de Bursa’da sona erecek.

I T E F A Y I Z K I Z Ü M K I T KONYA’DA MIS Büyük mutavassıf ve alim Hazreti Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin 814. doğum yılı nedeniyle düzenlenen 18. Konya Uluslararası Mistik Müzik Festivali kapsamında Mevlevi Ayini ve Sema Mukabelesi yapıldı. Konya’daki Mevlana Müzesi Gül Bahçesi’ndeki programda, Uluslararası Mevlana Vakfı Sema Topluluğu tarafından icra edilen Sema Mukabelesi ve Mevlevi Ayini’ne

Hazreti Mevlana’nın 22. kuşak torunu Esin Çelebi Bayru da eşlik etti. Yerli ve yabancı turistlerin ilgi gösterdiği etkinliği, Konya Kültür ve Turizm Müdürü Abdüssettar Yarar da izledi. Büyük coşkunun yaşandığı Konya Uluslararası Mistik Müzik Festivali, Azerbaycanlı Alim Kasımov ile İranlı Ali Reza Ghorbani’nin Selçuklu Kongre Merkezi’nde verecekleri konserle sona erdi.


TÜRKİYE

T

rkısh NEWS PRESS

Başkan Erdoğan’dan yeni yasama yılı mesajı

5 Ekim 2021

9

SON ANA KADAR DİK DURDU

Asiltürk, Hakk’a yürüdü Görüş Hareketi’nin öncü isimM illilerinden, merhum başbakanlar-

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 27. Dönem 5. Yasama Yılı’nın açılışı dolayısıyla TBMM Genel Kurulu’nda milletvekillerine hitap etti. TBMM’ye gelişinde resmi törenle karşılanan Erdoğan, MHP lideri Bahçeli ile Meclis kulisinde sohbet etti.

Millete en güzel hediye

yeni Anayasa olacak

T

Milletin Meclisi’ne hitap eden “cumhurun başkanı” Recep Tayyip Erdoğan, “Meclisimizin, mümkün olursa tamamının uzlaşmasıyla hazırlanacak bir yeni anayasa, milletimize vereceğimiz en güzel 2023 hediyesi olacaktır. Hiçbirimiz için başka Türkiye, vatan, devlet, gelecek yok. Bölünerek güçlenemeyiz” dedi. ürkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM’de 27. Dönem 5. Yasama Yılı açılışında yaptığı konuşmada yeni anayasadan ekonomiye kadar birçok mesaj verdi. Gazi Meclis’te bulunmaktan dolayı memnun olduğunu belirten Erdoğan, yeni Anayasa vurgusu yaparak, şunları dile getirdi: “Yeni bir anayasa kazandırma teklifimizin de başarıyla hayata geçirileceğini ümit ediyorum. Mümkün olursa Meclisimizin tamamının uzlaşmasıyla yeni anayasa milletimize vereceğimiz en güzel 2023 hediyesi olacaktır. IŞIK YANIYORSA TAMAMDIR Bunun için Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan partilerin yeni anayasa tekliflerini en kısa sürede kamuoyuyla paylaşmalarını bekliyoruz. Doğrudan milli irade eliyle hazırlanmış bu anayasa teklifimize destek ve katkı vereceklere teşekkür ediyorum. Artık milletimiz şunu biliyor: Türkiye Büyük Millet Meclisinin ışıkları yanıyorsa, Meclis çalışıyorsa, milletvekillerimiz görevleri başındaysa, Allah’ın izniyle, bu ülkenin sırtı yere gelmez.” BM’NİN MÜLTECİ AYIBI Mülteci sorununa dikkat çeken Erdoğan, şöyle devam etti: “Türkiye’nin bölgesiyle gönül bağını koparmak kimsenin hakkı da haddide değildir. Artık 10’uncu yılını geride bıraktığımız Suriye krizinde, uluslararası

düşüreceğiz. Artık milli hedeflere dönüşen bu vizyonu ülkemizin tüm fertleriyle sahiplenmeliyiz. Hiçbirimiz için başka Türkiye yok. Bölünerek büyüyemeyiz. Parçalanarak güçlenemeyiz. Saplantılara sarılarak demokrasimizi ilerletemeyiz.” 122 MİLYAR DOLAR REZERV Ekonomideki gelişmeleri de değerlendiren Erdoğan, şunları anlattı: “Ekonominin de sorumluluğu bize aittir. Merkez Bankası rezervleri de 122 milyar dolar seviyesine ulaştı. Küresel ekonominin temel belirleyici ürünler başta olmak üzere emtia toplumun ne kadar aciz olduğunu fiyatlarında keskin artışlar gördük. Türkiye tek başına 4 yaşanıyor. Tedarik zincirindeki milyon mazluma kollarını açarken, aksama sürüyor. Rekabeti bozan, birkaç bin mülteci karşısında piyasadaki hakim durumunu paniğe kapılan, insanlıktan uzak kötüye kullanan ve fiyatları keyfi davranışlar sergileyenler oldu. bir şekilde belirleyen firmaların Botları delinerek ölüme terk üzerine kararlılıkla gideceğiz.” edilen insanlarla karşılaşıyoruz. SAYGISIZ CHP/HDP Bu insanlık dışı tutumun 6 Ağustos’ta görevini Ziya sahipleri BM sözleşmelerini de Selçuk’tan devralan Milli çiğnemektedirler.” Eğitim Bakanı Mahmut Özer, KÜRT SORUNUNU BİTİRDİK Yasama Yılının ilk Genel Erdoğan, terörle mücadeleye Kurulunda yemin etti. TBMM ilişkin de şunları söyledi: Başkanı Mustafa Şentop da, “Herkesin kendi ajandasını “TBMM, tarihi yürüyüşü hayata geçirmeye çalıştığını boyunca dünyanın en kahraman biliyoruz. Kürt sorunu meclisidir” ifadesini kullandı. denen meseleyi biz çözdük. CHP ve HDP’li milletvekilleri, Diyarbakır’daki vatandaşlarımıza Erdoğan Genel Kurulu girerken söz verdiğimiz gibi ret, inkar, ayağa kalmayarak bilindik asimilasyon politikalarını küstah tavırlarını sürdürürken, nasıl ortadan kaldırdıysak bu HDP’lilerin İstiklal Marşı meseleyi hala istismar konusu okunurken de saygı duruşunda yapmak isteyenlerin maskelerini durmadıkları görüldü.

dan Necmettin Erbakan’ın dava arkadaşı ve Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Başkanı Oğuzhan Asiltürk, dualarla ebediye uğurlandı. 86 yaşında vefat eden Asiltürk için Hacı Bayram Camisi’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene Asiltürk’ün ailesi ve yakınlarının yanı sıra Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Kabinesi üyeleri, Kemal Kılıçdaroğlu, Devlet Bahçeli, Mustafa Destici, Temel Karamollaoğlu, Önder Aksakal, Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu, siyasiler ve çok sayıda kişi katıldı. Türk siyasetinin önemli isimlerinden Asiltürk’ün cenaze namazını Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş kıldırdı. Öğle namazı öncesi camide düzenlenen programda Erdoğan, Kuran-ı Kerim okudu, Diyanet İşleri Başkanı Erbaş dua etti. Burada konuşan Erdoğan, “Oğuzhan ağabeyimizle uzun yıllar bir arada olduk. Bu ülkeye, bu millete çok büyük emekleri geçti” dedi.

EYLEME BİR AİLE DAHA KATILDI

‘Anne beni kurtar!’

annelerinin dağa kaçırılan çocukD iyarbakır ları için HDP İl Başkanlığı binası önünde-

ki evlat nöbetine bir aile daha katıldı. Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan ailelerin, 3 Eylül 2019’da başlattığı oturma eylemi 2 yıldır sürüyor. Mardin’in Nusaybin ilçesinden 2014 yılında 15 yaşındayken dağa kaçırılan kızı Merve için gelen anne Emine Atay da oturma eylemine dahil oldu. Anne Atay, Kürtçe yaptığı açıklamada, kızının terör örgütü PKK tarafından kaçırılıp dağa götürüldüğünü söyledi. Evladının kendisini arayıp “Anne beni kurtar” dediğini söyleyen anne Atay, “O konuşmadan sonra da bir daha evladımdan haber alamadım” diye konuştu. Kızına güvenlik güçlerine teslim olması çağrısında bulunan Atay, “Yüreğin benim için yanmıyor mu? Arkadaşların gelip teslim oldu. Kızım sen de gel teslim ol. Hayatını kurtar” ifadelerini kullandı.


‘E 10

5 Ekim 2021

T

rkısh NEWS PRESS

RÖPORTAJ

Davamız, İslam dinine sahip çıkma davasıdır

mine Şenlikoğlu, hem yazılarıyla hem konuşmalarıyla davaya hizmet eden bir isim. Özellikle bir dönem yazdığı kitaplar, çıkardığı dergi elden ele dolaştı. Eserleri gençlerin dini heyecanının artmasına önemli katkı sundu. Bu uğurda soruşturmalar geçiren, cezaevine düşen Şenlikoğlu ile dün bugün ve yarın çerçevesinde mühim meselelerimizi konuştuk... n Müslümanlar çetin yollar aşarak bugünlere geldi. Zor zamanlarda neler yaşandı? ÇOK SÜRÜNDÜM, ÇİLE ÇEKTİM Osmanlı’nın son dönemlerinden itibaren Müslüman için her zaman zor dönemlerdir. Hiçbir zaman için bize şu son zamanlara gelinceye kadar kolay bir dönem olmamıştır. Şimdi bile gizli düşmanlıklar el altından devam ediyor. Ama bariz bir şekilde Müslümanlara eziyetler, Menderes’in asılmasından sonra, 12 Eylül’de ve 28 Şubat’ta olmuştur. Aslında 28 Şubat hep vardı, gizli birer maske altında zulüm yapılıyordu. Yine bizim öğrencilerimizin hakkını yiyorlardı, yine biz başörtülerimizle her tarafa rahat giremiyorduk. Girdikse mutlaka bir hakaret duyuyorduk. Askere oğullarımız subay olarak alınmıyordu, buna benzer baskılar hep vardı. Kitaplarımıza sansür konuluyordu, yasak geliyordu. Devamlı mahkemelerde oluyorduk, ben çok mahkemelerde süründüm. Öyle süründüm ki kar demeden, kış demeden, “Bu insan hastadır demeden” hele bir defasında 40 derece ateşimle götürdüler beni. Sağıma soluma erkek polisler girdi, bir de zulüm olsun diye kadın polis göndermiyorlardı. Alabildiğine her konuda bize darbe vardı. Yazarlara ayrı darbe vardı, okuyucuya ayrı darbe vardı. Mesela ben şimdi kendi kitaplarımla ilgili anılar topluyorum. Kitap okurken yakalanmış, kurula verilmiş, okulundan atılmış, askeriyedeyken hapis cezası almış askerler neler nelerle karşılaşıyoruz... Sırf Emine Şenlikoğlu’nun kitabını okudu diye. DAVAMDA HEP DIK DURDUM n Davanız uğruna hangi zorlukları yaşadınız? Terörle mücadelelere alındım, kitaplarım yasaklandı, polis tarafından tartaklandım, hücreye alındım, 2,5 yıl cezaevinde yattım, iftiralar atıldı. Bir gazete başlık attı, annem hayat kadınıymış, ben bir gazinoda çalışıyormuşum. Bunu yazan ahlaksız yazara da dava açamadım, çünkü babam bunu duyarsa o ahlaksız yazarı alnının ortasından vururdu. Babasız olduğumu söylediler, yani yapmadık iftira bırakmadılar. Buna karşılık İslami kesim beni sahiplenmedi, çok yalnız bırakmadılar, o yüzden bir kırgınlığım var ama küskün değilim. Fakat mücadelemi sürdürdüm, Davamda dik duruşumu hiç bozmadığıma inanıyorum. n İnsanlar anlamakta zorlanmıyor muydu yazdıklarınız sebebiyle cezaevine girmenizi?

28 Şubat döneminde yaşanan hukuksuzluklara ve hak ihlallerine karşı zorlu mücadelelerde bulunan Yazar Emine Şenlikoğlu, “Bizim davamız iktidara gelme davası değil, bilinçli olma, İslam’a sahip çıkma davasıdır. İktidara gelmemiz tabii ki hoşumuza gider, tabii ki emeğimizle, hak ederek, coplar yiye yiye geldik. Biz iktidara güle oynaya gelmedik” dedi.

EMINE ŞENLIKOĞLU MÜCADELESINI ANLATTI...

“Gençliğin İmanını Sorularla Çaldılar” kitabını biliyorsunuz Türkiye’de en çok okunanlar arasındadır. Ben o kitap için hapishaneye gittiğimde insanlar sordular: “Suçun nedir?” diye, “dini bir kitap yazmak” dedim. Alay ettiler benimle, inanmadılar. “O zaman Duygu Asena niye hapiste değil? Kim bilir kimi dolandırıyordun? Kim bilir kime muska yapıyordun, yakalandın hapse geldin” gibi hatıralarım var. DAVAMIZ NESLI KURTARMAK n Herkesin bir dava tanımı var. Sizce dava nedir? Kişinin inancına göre çalışması, davasına çalışmaktır. Bizim davamız dinimizi hurafelerden arındırarak düzgün bir şekilde yaşamak ve anlatmak olmalıdır. Bizim davamız insanlığı kurtarmak, nesli helak olmaktan kurtaracak yöntem neyse onu anlatmak, onun önderliğini yapmak olmalıdır. Aksi takdirde nesil elden gidiyor. Çalışmalarını da herkes bulunduğu konuma göre yapmalı, dava bu. n İktidar olmakla dava sahibi arasındaki fark nedir sizce? Davamız iktidara gelme davası değil, bilinçli olma, İslam’a sahip çıkma davasıdır. Yani bizim iktidara gelmemiz tabii ki hoşumuza gider, tabii ki emeğimizle, hak ederek, coplar yiye yiye geldik. Biz iktidara güle oynaya gelmedik. Geceler boyu gündüzler boyu çalışarak geldik. Onun için iktidara da gelsek biz davamız için çalışmamız lazım. Zaten Allah, “Kula çalışmasından başka bir şey verilmemiştir” buyuruyor. İmtihanımız bu, bize verilen görev bu, çalışmalıyız. n İktidar sonrası camiada bir

rehavet var mı sizce? DONANIMLI OLMALIYIZ “Tamam artık iktidar olduk” diye gevşediğini görüyorum. Bizim gevşeme hakkımız yok. Bakınız İslam düşmanları ne kadar çok çalışıyor. Özellikle algı operasyonunda gece gündüz çalışıyorlar. Bakıyorum, adam gece yarısı kalkmış canlı yayın yapıyor saat 04:00’te. İslam aleyhinde öyle konuşuyor ki hepsi uydurma, yalan. Adamın birisi diyor ki: “Kadınlar erkeklerden iki adım geride yürüyecek.” Böyle bir şey yok İslam’da. Bizim buna karşılık çalışmamız ne? İslami kesimin gayretini çok beğenirim. Paraysa, emekse veriyorlar… Fakat bir konuda eksiklik var, kitap okuma oranı ve bilinçlenme çok eksik. n Mektup derginiz, kadınların da dava için çaba göstereceğini işliyordu. Neler söylersiniz? Biraz daha bilinçli olsaydık çok daha büyük işler yapardı ama dava ruhunu güzel işledi. İnşallah tekrardan çıkaracağız. Kardeşler arasında kavga olmaması gerektiğini vurguladı. Kadınların çıkardığı aksiyoner bir dergiydi. Kadınlar da aksiyoner olabilir, kadınlar da davasına sahip çıkabilir. Bunun mesajını veriyordu. Boşluğu güzel dolduruyordu. n Şenlikoğlu’nu etkileyen şahsiyetler kimler oldu? En fazla etkilendiğim isimler Necip Fazıl Kısakürek, Mehmet Akif Ersoy, Ömer İbni Abdulaziz, Malcolm X, Necmettin Erbakan, Recep Tayyip Erdoğan’ın gençlik zamanlarında verdiği konferanslar, Şule Yüksel Şenler’in kadın olarak yaptığı mücadele, Hekimoğlu

İsmail’in kitapları, İnan Çınar’ın ‘İnançlar’ kitabı beni çok etkilemişti. Abdulhamid’in hayatından etkilenmiştim. Düşman ruhu o zaman tanıdım, daha iyi tanıdım. Adını sayamadığım birçok isim var. BAŞÖRTÜSÜ BİLİNCİ ÖLMEDİ n “Türban davasını kazandık ama başörtüsünü kaybettik” eleştirisi var. Katılıyor musunuz? Hayır katılmıyorum. Çünkü, 20-3040 sene önce şuurlu örtünenlerden ben hiç bozulan görmedim. Yani birkaç kişi olmuştur avamdan. Bilinçli insanlar hâlâ bilincinde duruyor. Şimdi başörtüsü örtmüş makyaj yapmış, belli ki daha yeni kapanmış, tam şuurlu değil. Dava ruhundan uzak birisi. Bunlar olacaktır. Bunlar var diye bu kadar şuurlu tesettürlülere de çamur atmaya gerek yok. İnternete girin, birçok kadın işte bir kuş resmi koymuş, bir yazı koymuş, arkası dönük resmini koymuş. Bunlar da göz ardı edilmemeli. Yani bilinçli Müslümanların Allah’a çok şükür çok olduğunu düşünüyorum. ALLAH ERDOĞAN’A YARDIM ETTİ n İslami camianın imtihanı olarak gördüğünüz konu nedir? Gruplar arasındaki bu firavun nefreti, müthiş bir imtihandır. Her grup ayrı bir din gibi. Bu kalkmadığı sürece hiçbir zaman güçlenemeyiz. n Türkiye FETÖ’nün ağır darbesini yedi. Bu hainliklerini önceden tahmin edebildiniz mi? Hayır, nereden tahmin edeceğim? Ben bütün dünyaya İslam’ı yayan bir lider olarak görüyordum. Kalben o kadar değilse de aklen Meğer bilmediğimiz neler varmış... Çok büyük şok geçirdim, beklemiyordum. “Karıncayı incitmez” denilen insanın tutup da Meclis’e bomba attıracağı aklımın ucundan geçmezdi. Hatta kendi anlatması, bir öğrenci gelmiş yanına, o öğrenciye kendi yatağını vermiş de sonra kendisi kapının önünde oturarak sabahlamış falan… Sonradan anladık böyle bir şeyin yalan olduğunu. Allah yardımcımız oldu, Allah Erdoğan’a gerçekten yardım etti, yardımını gördük. DAVA ADAMLARINI OKUYUN n Efendim son olarak eklemek istediklerinizi alabilir miyiz? Müslümanlar davanın neresinde? Eğer okumayı, bilinci arttırır herkes kendi çevresinde ışık olmaya devam ederse o zaman Müslümanlar davanın tam içinde çalışıyor olacaktır. Tevbe eden insan yeni insandır. Haftada bir kitap okumuyorsak şişirme dava adamı oluruz, bilinçli dava adamı olamayız. Bağırmalarımızı, eleştirmelerimizi dava zannederiz, halbuki dava o değildir. Çocuğumuzu eleştirmeyi eğitim zannederiz. Başka yolları vardır, bu konuda hiç olmazsa bir Mine İzgi’nin çocuk eğitimi kitabını, Prof. Dr. Nevzat Tarhan’ın kitaplarını okunması lazım. Yine Necip Fazıl’ın kitapları özellikle Çile’nin okunması lazım. Dava adamlarının portrelerinin okunması lazım. > Fatma Gülşen Kocak /Yeni Akit


T

TURKEY

rkısh NEWS PRESS

5 October 2021

11

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

Students at a classroom of a primary school, in Muğla, southwestern Turkey, Sept. 7, 2021.

IBRAHIM KALIN @ikalin1

Playing with fire in the Holy Land

I SCHOOLS HOLD OUT AGAINST CORONAVIRUS

T

PANDEMIC IN TURKEY

he Minister of National Education insisted that Turkey will not shut down schools for in-person education in the face of the increasing number of coronavirus cases. Mahmut Özer said in a televised interview that they would carry on with the current measures in case of infections at a school; that is, closure of the classrooms with COVID-19 cases instead of closure of the entire school. Education is viewed as one of the primary fields that cannot tolerate more disruptions, according to experts, pointing out that millions of children are already lagging behind due to the closure of schools for months last year. The government decided to switch to in-person education in September for the start of the new scho-

ol year. Prior to that, schools had adapted a remote education model, which was later combined with limited inperson classes. When coronavirus cases climbed in autumn 2020, the government ended in-person education. Encouraged by a decline in cases early last summer, when other pandemic-related restrictions were also lifted, the ministry resumed inperson education. Unfortunately, it coincided with a resurgence in the daily cases. Daily cases have been around 29,000 over the past few weeks, with fatalities well above 200 daily. Özer told CNN Türk on Thursday night that, so far, they had temporarily shut down 5,900 classrooms across Turkey where coronavirus cases were detected. He said schools were

still “the safest places” in the pandemic. He downplayed the number of closed classrooms and said they constituted less than 1% of the total number of classrooms. The minister highlighted that all procedures and measures were in place at schools and they organized measures under the guidance of the Health Ministry. “Certainly, there may be problems but we have a tracking system in place that allows us to monitor the vaccinated staff at schools, staff who are required to undergo polymerase chain reaction (PCR) tests. Whenever a case is reported, the classroom where it is detected is closed down for 14 days,” he said, referring to the period of quarantine for the infected and those who came in contact with them.

Police crack down on FETÖ’s ‘ghost houses’ in Turkey

A

recent police operation in the Turkish capital Ankara has uncovered that the Gülenist Terror Group (FETÖ) sought to regroup after their failed bid to seize power. The investigations also shed light on “ghost houses,” a type of safe house for the group’s secret members. A report published on Monday by the Turkish daily, Hürriyet, says security forces detained 21 “secret imams” of FETÖ in raids on these houses. The operations also discovered a trove of information about the terrorist group in hard drives and flash drives belonging to the houses’ occupants, who tried to destroy them in microwave ovens. In the terrorist group’s jargon, “secret imams” mean top-secret handlers for FETÖ’s infiltrators in the army, law enforcement and other public agencies.

Turkish man presumed missing attends search efforts for himself! n Do you feel lost from time to time? This Turkish man agrees with you. Beyhan Mutlu, a Turkish citizen living in northwestern Bursa province’s Inegöl district, was reported missing early Tuesday after his loved ones lost touch with him for several hours. The man, after meeting his friends, went into a forest

while he was drunk, where he joined a group in the area who were helping Turkish authorities “find” himself. Later on, upon inquiring Mutlu learned that it was indeed himself they were carrying out the search and rescue efforts for. Authorities later gave the “missing” man a drive home after taking his statement.

srael’s recent aggression in Masjid al-Aqsa in Jerusalem has turned the Muslim holy site into a war zone. This is an extremely dangerous development with the potential to raise tensions not only in Palestinian territories but also across the Muslim world. In the early hours of Sept. 13, a group of Israeli extremists entered the mosque area unannounced where Muslims were praying. Escorted by dozens of Israeli soldiers, the group included the Israeli Minister of Agriculture Ari Uriel. Israeli soldiers clashed with the Muslim worshippers inside the compound and the Masjid alQibla, firing concussion grenades and injuring dozens. The mosque’s windows, walls and carpets were damaged. Videos from the scene show people running in panic inside the mosque while Israeli soldiers enter the holy site with weapons and throwing tear gas. The director of the Al-Aqsa Mosque compound, Sheikh Omar alKiswani, said Israel has “effectively taken over the holy site.” This act of aggression comes on the first day of the Rosh Hashanah, the Jewish new year. Like other religious dates, Rosh Hashanah is a day when people are reminded to remember, repent and think about the purpose of their lives on earth. It embodies peace and friendship regardless of one’s faith or custom. While millions of Jews around the world celebrated the Jewish new year with a message of peace and friendship, the Israeli extremists, supported by politicians and guarded by soldiers, instigated a new cycle of violence inside the Muslim holy site. Does this reflect the spirit of Rosh Hashanah? It does not. And there are more troubling facts on the ground. For some time now, the Israeli government has been trying to impose a de facto partitioning of the Masjid al-Aqsa compound. The division is planned to be temporal and spatial whereby Muslims would be banned from entering the holy site and everyday certain hours would be allocated to Jewish settlers only. The entry into Masjid al-Aqsa area is already under strict Israeli control. Dr. Ahmad Tibi, an Arab member of the Israeli Knesset, was in the mosque when the attack happened. Recollecting the event with horror, he noted that Israel is implementing its “recent decision to divide AlAqsa Mosque.” He said he and other Arab members of the Knesset as well as social and religious figures witnessed firsthand “how the Palestinians were removed from the mosque and its courtyards before the police started allowing dozens of Israeli fanatics in.” The Israeli government is seeking to introduce a spatial and

temporal partitioning similar to the one in Ibrahim Mosque in al-Khalil (Hebron). This is nothing short of playing with fire. Extremist Jewish groups have been calling for the demolition of Al-Aqsa Mosque so that a Jewish temple might be built in its place. Ariel Sharon’s provocative visit to al-Aqsa Mosque in September 2000 had led to what eventually came to be the second Intifada against Israeli occupation. What happened in al-Aqsa on the first day of the Jewish new year is an act of aggression and an attempt to desacralize Islam’s third holy site after Mecca and Medina. It is a provocation by a handful of Jewish extremists and settlers, supported by the Netanyahu Government - a provocation that will have repercussions across the Muslim world and lead to greater tensions between Jews and Muslims. Muslim leaders have already condemned the incident. President Recep Tayyip Erdoğan spoke with Palestinian, Saudi, Jordanian, Qatari leaders as well as with the leaders of France, Germany, EU and U.N. Secretary-General Ban Kimoon. Erdoğan and other leaders called on Israel to put an end to this aggression. The U.N. Security Council expressed “grave concern” over the recent events. This is not just about a site in Jerusalem, which literally means Dar al-Salaam, the “land of peace.” It is about the Israeli occupation of Palestinian lands. The Israeli extremists not only want to dominate the holy land but also punish Palestinians and Muslims for resisting the occupation. No other land invasion in modern history has caused as much injustice, conflict and resentment as Israel’s occupation of Palestinian lands and East Jerusalem during the 1967 Middle East War. In 1980, Israel declared Jerusalem its capital in a move that violated international law - a move that has never been recognized by the international community. Which means one thing: Israel continues to violate international law on a daily basis. This provocation, orchestrated and defended by the Netanyahu government, unveils its real intentions about the peace process and the two-state solution. Palestinians and Muslims around the world will never accept the violation of the holy sites in Masjid al-Aqsa. People of conscience, whether Jewish, Christian, Muslim or secular, should join hands in resisting this insane act that will only bring violence and animosity. Jerusalem is a symbol of peace and reconciliation among the three Abrahamic faiths. It should stay so and not be sacrificed to the illegal acts and insane fantasies of a handful of extremists. > Source Daily Sabah/Sep 12, 2015


12

Social media giant TikTok marks 1 billion monthly active users

S

T

5 October 2021

ocial media giant TikTok has passed the 1 billion active users mark in worldwide activity, the social media giant announced Monday.”More than 1 billion people around the world now come to TikTok every month to be entertained as they learn, laugh, or discover something new. We’re honored to be a home for our immensely diverse community of families, small businesses, and creators who transform into our favorite stars,” the company announced in a statement.TikTok, which is privately held by Chinese company ByteDance, has reported a surge in users over the past few years, especially during the COVID-19 pandemic. TikTok had about 55 million global users by January 2018, which surged to 271 million by December 2018 and 507 million by December 2019.In July 2020, TikTok reported close to 800 million monthly active users worldwide after less than four years of existence.The company’s short-form video is so popular among teens that several large tech companies have launched their own copy-cat versions.Facebook launched Instagram Reels last August, while Google’s YouTube launched Shorts last September.

Pay up for influence: Egypt taxes YouTubers, bloggers

media content creators will be taxed in Egypt, as more and more citizens started to S ocial use online platforms to make a living. The

tax authority said “YouTubers and bloggers” earning over 500,000 pounds ($32,000) annually would be taxed, in a statement issued Saturday. Egypt, the Arab world’s most populous country with over a 100 million people, has reached a 60% internet penetration rate, according to official figures. Social media was awash with comments after the taxation move. “Poor vegetable sellers are taxed, so we can also tax the rich,” an Egyptian wrote on Twitter. But another said the latest decision would drive content creators out of the country. “If the government wants to tax YouTubers then it must at least give us better internet and scrap the whole limited gigabytes packages,” a user chimed in on Twitter. Mohamed al-Gayyar, a senior tax authority official, tried to temper reactions on Sunday. “Anyone who makes a profit in Egypt must be fairly taxed whatever their field of work is,” he said on public television. But that did not stop celebrity television host Amr Adib from questioning the revenue-raising exercise.

rkısh NEWS PRESS

TECHNOLOGY

Nintendo set to dominate retro gaming with N64, Sega Genesis add The latest Nintendo Direct was full of s surprises, but a d a retro-obsesse g gamer, one thin : It caught my eye e appears that th Japanese Switch maker is going all-in on retro gaming

L

et’s roll back the tape a little.... It was the early ‘90s, and the Super Nintendo Entertainment System (SNES) hype was real. Nintendo was dominating the console realm nearly singlehandedly. Sure, it had some competition from Sega, but you know ... It was SNES all over those days, thanks to classic titles such as The Legend of Zelda, Super Metroid, Earthbound, the Super Mario series, Donkey Kong Country and other immaculate games. But Nintendo wanted to up its game a little and decided to bring higher-capacity CD-ROMs to the SNES, paving way for potentially superior games. They had a deal with Sony to develop the add-on CD-ROM drive and it was all going good, until the very last day. That’s when Nintendo abruptly and unilaterally ended the deal with Sony - without even informing the company - and announced that they had agreed with Philips to develop the new drive. This shook Sony to the core. During the ’91 Consumer Electronics Show, Sony executives were hearing for the first time, as was the rest of the audience, that Nintendo partnered with Phillips instead of them. Ken Kutaragi, also known as the father of the PlayStation, was furious. He was so furious that he spent months trying to persuade Sony’s top brass to continue developing what they did for Nintendo thus far

into a game console of their own. Kutaragi saw the future of Sony in gaming, and rightfully so. Without PlayStation, Sony would have been long bankrupt by now due to their problematic moves in other areas of tech; especially their hard and painful failure in the smartphone industry. So, Kutaragi got the company’s approval and developed PlayStation in-house - without any Nintendo oversight whatsoever and totally independent from it. Nintendo was creating their own sworn enemy with their own hands, one that would later come back to haunt them. After PlayStation’s release on Dec. 3, 1994, nothing would be the same ever again. Nintendo was kicked out from the realm of mainstream gaming, and they sought refuge in what I call the “nicheland” they were no longer appealing to the masses, but to Nintendo fans themselves. But when you consider the tens if not hundreds of millions of Nintendo fans around the world, that “niche” epithet kind of fails to live up to its meaning. But you know what I’m getting at. PlayStation appeals to a much larger audience now, and Sony proved this during the fifth generation of consoles with their absolute dominance in every single part of the globe and with sales numbers off the charts. After gaining permanent resident status in nicheland, Nintendo saw that history, or fate if you will, forced

them down this road and they accepted the reality. They have been innovating ever since. If they didn’t choose this niche path, maybe the Nintendo we know today wouldn’t be as fun and full of surprises. So I’m glad they did try and succeed to be original and produce some of the most innovative gaming equipment, such as the homemobile game console hybrid Nintendo Switch, the DS line of handhelds, motion control-focused Wii and many others. And after taking over the throne of the nicheland and expanding its territory, Nintendo is now setting its sights on the retro gaming scene even more with the recently announced Nintendo 64 and Sega Genesis expansion pack. Let’s take a look. Freaking Genesis too? With the demise of its Dreamcast, Sega quit the hardware business and continued developing games only. Another Japanese giant, the company has been softwarefocused for nearly 20 years now. Nevertheless, its legacy is alive and well. Sega has also released some hardware themselves in recent years too, and they have all been retro gaming stuff. The Game Gear Micro, Astro City Mini and especially the Sega Mega Drive Mini were highquality systems that deserved to be Sega products. But other than that, Sega is no longer in the game console industry.

New generation telecom business shifts traffic to data centers n Roles are changing in the global telecommunications market. The dream of new generation telecom companies is to buy independent supplier brands when investing in infrastructure to assure efficient and value-added services when selling. Netsia, the Silicon Valley affiliate of Türk Telekom’s subsidiary Argela, is developing technology that enables decision-making independent of brands when investing by providing value-added service sales through a data center. After all, the new generation telecom operators are moving their businesses from centrals to data centers. They are avoiding

spending more than necessary to achieve this transformation, seeking to sell services efficiently at added value. At this point, Netsia’s solution has proven important. The biggest cost telecom operators can expect in the coming years will be from setting

up 5G infrastructure and fiber optic cables. Not being dependent on a brand while making this investment offers an advantage to the next generation telecom operator. The operating system, RIC, allows the entire 5G infrastructure to be dismantled and marketed to suit customer priorities. Moreover, it eliminates dependence on supplier brands in the fiber infrastructure, which is another important cost item. Therefore, telecom operators are starting to earn an income instead of remotely watching the data that is being consumed. The quality of service and value-added services are increasing.


T

EKONOMI

rkısh NEWS PRESS

5 Ekim 2021

13

ÇALIŞANIN DÜNYASI

MURAT ÖZDAMAR

Sorularınız için: info@turkishnewspress.com.au

Yetim çocuklarına hangi şartlarda ölüm aylığı bağlanır?

S İstanbul, faizsiz finans sisteminin merkezi olacak A vrupa’yı Asya’ya bağlayan İstanbul’u İslami finans üssüne dönüştürmek için hummalı bir çalışma yürütülüyor. Şehre, faiz hassasiyeti olan dev fonları ve firmaları çekmek için tüm imkânlar kullanılıyor. İstanbul Finans Merkezi’nde (İFM) çok sayıda katılım bankasının ve tekafül şirketinin yer alması adına stratejik adımlar atılıyor. Bu adımları Arap sermayedarlar yakından takip ediyor. İNGİLTERE’Yİ TERK Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Göksel Aşan’ın “İslami finans tarafında İstanbul’a ciddi bir ilgi var. Bu ilgiyi daha da arttıracak düzenlemeler yapacağız” sözlerini de memnuniyetle karşılayan Kuveytli ve Katarlı sermayedarlar, “Birikimlerimizi İngiltere yerine Türkiye’ye taşımak temennimiz” ifadesini kullanıyor. Ekonomistler ise İstanbul’un İslami finans merkezi olmasının önünde bir engel bulunmadığına işaret ediyor. İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bulut,

defaatle oluşturulacak sağlam kurumsal yapının metropolün faizsiz finansın da odağı haline getireceğini söylüyor. FON AKACAK Bulut, gerekli kararlar alındığı takdirde faizsiz fonların İstanbul’a geleceğini dile getiriyor. İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Servet Bayındır da İstanbul’un köklü tarihi, zengin kültürü ve dinamik nüfusuyla İslami finans üssü olma potansiyeline sahip olduğunun altını çiziyor. İslami finans ekosistemini kapsayan hukuksal yapıyı hayata geçirilmesinin önemini vurgulayan Bayındır, şunları kaydetti: “Çağın ihtiyaçlarına cevap verebilecek şekil ve öz bakımından fıkıhla uyumlu finansal enstrümanlar üretmeliyiz. Gençlerimizi bu alana teşvik edip İslami finansal okuryazarlık eğitimini ilköğretimden yükseköğretime kadar yaygınlaştırmalıyız. Ülkemizin bilhassa gönül bağımızın bulunduğu ülke halkları arasındaki yükselen siyasi ve ekonomik itibarını dikkate

aldığımızda eksiklikler giderildiğinde İstanbul’un İslami finans üssü olmasının önünde bir mani kalmayacaktır.” Bu arada İFM Eylem Planı’nda katılım finansının yapısının iyileştirilmesi gerektiğine işaret ediliyor. GELECEĞİN PLANI Planda, şöyle deniliyor: “Türkiye’de genel finans sektörü içerisinde katılım finansının sektördeki payının artma potansiyeli oldukça yüksektir. Potansiyel payı ve jeopolitik konumunun getirdiği avantajlar itibarıyla İstanbul’u katılım finansı alanında uluslararası bir merkez yapmayı amaçlayan bileşende dört ana eylem maddesi bulunmaktadır. Bu maddeler şu şekildedir: l Katılım finansına yönelik farkındalığın arttırılması ve algının iyileştirilmesi, l Kurumsal ve yasal düzenlemelerin yapılması, l Katılım finansının finansal mimaride geniş ölçekte yer almasının sağlanması, l Katılım finansı beşerî sermayesinin geliştirilmesi.”

AB-Avustralya ticaret anlaşması müzakereleri ertelendi n Avrupa Birliği ve Avustralya arasındaki serbest ticaret anlaşması müzakereleri, ABD, İngiltere ve Avustralya arasında AUKUS özel güvenlik anlaşmasının imzalanmasının ardından ertelendi. Avustralya Ticaret Bakanı Dan Tehan, AB ve Avustralya arasında devam eden serbest ticaret anlaşması müzakerelerinin 12. turunun ekim yerine kasımda gerçekleştirileceğini bildirdi. Tehan, AB Komisyonunun ticaretten sorumlu başkan yardımcısı Valdis

Dombrovskis ile gelecek hafta bir araya geleceğini belirterek, durumu karşılıklı olarak değerlendireceklerini ifade etti. AB ve Avustralya, ticaret anlaşması müzakerelerine 2018 yılında başlamıştı.

Müzakerelerin bu aşamasında tarafların ticaret, yatırımlar ve fikri mülkiyet hakları gibi bir çeşitli konuları görüşmeleri bekleniyordu. Avustralya, ABD ve İngiltere’nin oluşturduğu “AUKUS” adlı güvenlik anlaşması gereği AvustralyaFransız arasındaki 90 milyar dolarlık 12 denizaltı projesi iptal edilmişti. Bu gelişmeye ‘ihanet’ diyen Fransa Canberra ve Washington Büyükelçilerini geri çağırmıştı. Benzer tepkiler AB cephesihden de gelmişti.

igortalının ölümü sonrası geçimi sigortalı tarafından sağlanan yetim çocuklarına ölüm aylığı bağlanabilmesi için ölen sigortalıda aranan şartları geçen haftaki yazımızda detaylı biçimde anlatmıştık. Bu haftaki yazımızda ise sigortalının yetim kız çocuğuna hangi şartları sağlaması halinde ölüm aylığı bağlanabileceği hakkında açıklamalar yapacağız. Ölen sigortalının emekli olması veya prim gün sayısının çocuklarına ayık bağlamaya yeter sayıda olması her durumda yetim çocuğa ölüm aylığı bağlanacağı anlamına gelmez. Yetim kız çocuklarının da 5510 sayılı Kanunda sayılan hak sahibi niteliğine haiz olması gerekir. Bu nitelikler; medeni durum, sigortalılık ilişkisi, emekli maaş ilişkisi ve malullük hali olmak üzere dört tanedir ve bu nitelikleri sağlanması halinde ölüm aylığı bağlanması mümkün olacaktır. Ölen sigortalının kız çocuğuna aylık bağlanabilmesi için aranan ilk şart yetim kız çocuğunun bekar veya boşanmış ya da dul kalmış olmasıdır. Ancak evli olmakla beraber SGK Sağlık Kurulu kararı ile çalışma gücünü en az yüzde 60 oranında yitirip malûl olduğu anlaşılanlar evli kız çocuklarına, sigortalı çalışmaması ve kendisinin sigortalılığa bağlı bir emekli maaşı bulunmaması halinde yetim aylığı bağlanır. Malul olan ve eşinin ölümü sonrası dul kalan yetim kız çocuğunun ölen eşinden ölüm aylığı alması annesi veya babasından da yetim aylığı almasına engel değildir. Malul dul kızın ölen eşinden aldığı aylık Emekli Sandığı dul aylığı ise eşinden ve babasından olmak üzere iki tam aylık alacaktır. Ancak ölen eşinden aldığı aylık SSK veya Bağ-Kur aylığı ise ve ölen anne veya babadan bağlanacak aylık da SSK veya Bağ-Kur aylığı ise bu kez yüksek olan aylık tam düşük

olan aylık yarım ödenecektir. Ölen yetim kız çocuğuna anne veya babasından ölüm aylığı bağlanabilmesi için sigortalı çalışmasının da bulunmaması gerekir. Yurt dışında sigortalı çalışması bulunan kız çocuğuna da ölüm aylığı bağlanamaz. Ancak 18 yaşın altındaki yetim kız çocukları sigortalı çalışsa da ölüm aylığı kesilmez. Ayrıca SSK’lı çalışması bulunan kız çocukları orta öğrenim görüyorsa 20 yaşına yüksek öğrenim görüyorsa 25 yaşına kadar ölen anne ve babasından dolayı yetim aylığı alabilir. Yine istisnai olarak ölen anne veya baba Emekli Sandığı kapsamında ise yetim kız çocuğu SSK’lı çalışsa da Bağ-Kur sigortalısı olsa da anne ve babasından dolayı Emekli Sandığı kapsamında yetim aylığını alacaktır. Ancak yetim kız çocuğunun Devlet Memuru olması ve buna bağlı olarak Emekli Sandığı sigortalısı veya 4/C sigortalısı olması halinde ölen anne ve babasından Emekli Sandığı yetim aylığı alması mümkün olmayacaktır. Yetim kız çocuklarına ölen SSK veya Bağ-Kur sigortalısı anne ve babasından yetim aylığı bağlanabilmesi için kendi sigortalılığına dayalı bir emekli maaşının bulunmaması gerekir. SSK emeklisi, Bağ-Kur emeklisi, Emekli Sandığı emeklisi ve banka sandığı emeklisi kız çocuklarına ölen SSK veya Bağ-Kur sigortalısı anne veya babasından yetim aylığı bağlanamaz. İstisnai olarak ölen anne veya baba Emekli Sandığı emeklisi ise kız çocuğu SSK emeklisi veya BağKur emeklisi ya da banka sandığı emeklisi olsa da ölen anne veya babasından Emekli Sandığı yetim aylığı alma hakkı oluşur. Ancak hem kendisi Emekli Sandığı emeklisi hem de anne veya babası Emekli Sandığı emeklisi ise bu kez anne veya babasından yetim aylığı alması mümkün olmaz.

7 bin gün primle emekli olmada yıl şartı yok! SORU: Ben 1.4.2001 tarihinde ilk defa sigortalı oldum. Toplamda 7055 gün prim ödemem oluştu. Benim emekli olabilmem için 25 yıl sigortalılık süresinin geçmesi gerekir mi? Mehmet Yavuz. CEVAP: İlk defa 8.9.1999 ile 30.4.2008 tarih aralığında sigortalı olanlar, sigortalılık süresi aranmaksızın 7000 gün primle, kadın ise 58 erkek

ise 60 yaşında emekli olabilir. Ancak kadın ise 58 erkek ise 60 yaşına gelmesine rağmen 7000 gün prim ödemesi oluşmamış ise bu kez 25 yıl sigortalılık süresinin de tamamlanması şartıyla 4500 gün primle emekli aylığı bağlanabilir. Emeklilik yaşınızı tamamlamış iseniz 7000 gün priminiz bulunduğu için emekli olabilirsiniz.



YAŞAM BIR AKIP I ’Y A K I R E M A LE ŞT I R E Y A ’Y A Y N KO

T

rkısh NEWS PRESS

5 Ekim 2021

15

MEVLANA’DAN

ETKILENEN

PAPAZ

MÜSLÜMAN

OLDU

A

İzlediği Şeb-i Arus törenlerinde hidayete eren Katolik Papaz Prof. Dr. Craig Victor Fenter, “Olmam gereken yerin burası olduğunu biliyordum... Mevlana Müzesi’ndeki Niyaz Penceresi önünde, Rumi’nin sandukasına doğru dua etmeye başladım. Sonra bir şey oldu. Ne olduğunu bilmiyorum ama şaşkına dönmüştüm aniden. Kalbim yırtılıp açılmış gibi hissediyordum ve ağlıyordum. Birçok kez duayı okudum. Rumi’nin beni çağırdığına inanıyorum. Gerçekten saatlerce ağladım” dedi. BD’li Katolik papaz Prof. Dr. Craig Victor Fenter, Mevlana Celaleddini Rumi’den ve öğretilerinden etkilenip İslamiyet’i seçerek “İsmail” adını aldı. ABD’nin Kuzey Karolina eyaletinde 1955’te dünyaya gelen ve Los Angeles’ta büyüyen Fenter, ailesinin isteğiyle Katolik okuluna giderek papaz oldu. Yaklaşık 10 yıl görev yapan Fenter, bu süreçte aldığı akademik eğitiminin sonunda profesör olarak üniversitelerde de din eğitimi verdi. VICTOR ARTIK “İSMAİL” İnancıyla ilgili aldığı eğitime rağmen içinde bir boşluk hissetmeye başlayan ve arayışlara giren Fenter, 2004 yılında bir program için ABD’ye giden Hazreti Mevlana’nın 22. kuşak torunu Esin Çelebi Bayru ile tanıştı. Mevlana ve İslam ile ilgili ilk bilgileri almaya başlayan Fenter, Bayru’nun daveti üzerine 2005’te geldiği Konya’da Şeb-i Arus törenlerini izledi. Anlatılanlardan ve sema ayini şerifinden, törenlerdeki manevi atmosferden çok etkilenen Fenter, yaşadıklarının etkisiyle 2006 yılında Müslümanlığı seçerek ismini “İsmail” olarak değiştirdi. Törenlerde tanıştığı “Mevlevi dedesi” Nadir Karnıbüyük’ten de İslam ve Mevlevilik hakkında

dersler alan Fenter, Mevlana’ya daha yakın olmak ve Mevleviliği daha iyi yaşayabilmek için iki ay önce Konya’ya yerleşti. Papazlıktan İslam’a geçiş sürecini anlatan İsmail Fenter, çocukluğundan itibaren iyi bir Hristiyan olarak yetiştirildiğini belirterek, “Din, ailem için çok önemliydi. Büyükannem papaz olmamı istiyordu. Ruhban okuluna gittim” dedi. Fenter, okulda hep Tanrı’nın, Hazreti İsa’nın anlatıldığını ancak birçok şeyin kendisine mantıklı gelmediğini vurgulayarak şunları dile getirdi: HEP ARAYIŞ İÇİNDEYDİM “Tanrı’ya inanıyordum ama bir şeyler doğru değildi. Öğrencilerime öğretmeye çalıştığım bilgiler bana hiç mantıklı gelmiyordu. Bu nedenle hayatımın büyük bölümünü arayışla geçirdim. Ruhban okulunda ders veriyordum ama öğrettiklerime inanmıyordum. Bir süre sonra ‘bunu artık yapamam’ dedim ve papazlığı bırakıp kiliseden ayrıldım. Ailemin yanına California’ya döndüm ve müzikle ilgilenmeye başladım. Müziğin içinde çok şey vardı ama kalbim boştu. İnsanların alkışları harikaydı ama bir şey eksikti.”

Bir tavsiyeyle, San Fransisco’ya gelen Mevlana’nın torunu Esin Çelebi Bayru ile tanıştığını belirten Fenter, şöyle devam etti: TORUNUYLA TANIŞMA “Sufi’lerin toplandığı eve gittim ve yanında çevirmeniyle bir kadın geldi. Kim olduğunu bilmiyordum ama o Mevlana’nın soyundandı. Bu kadın Esin Çelebi’ydi. Dinledim ve duyduklarım hoşuma gitti. Hayatım boyunca onu arıyormuşum gibiydim. Ona, ‘Kendimi okyanusun dibinde hissediyorum ve hazinenin nerede olduğunu bilmiyorum’ dedim. Bana, ‘Aradığın için hazineyi zaten buldun’ dedi. Bu cümle beni çok etkiledi. Sonra daveti üzerine 2005 yılında Konya’ya gelerek Şebi Arus törenlerini izledim.” Fenter, semazenleri izlediği sırada “özel” bir şeyler hissettiğini belirterek, Konya’da bulunduğu günlerde Mevlana Müzesi’ne de gittiklerini aktardı. Sabah namazı vaktinde müzeyi gezdikleri sırada Mevlevi dedesi Karnıbüyük’ün kendisini yeşil kubbenin yanındaki niyaz penceresine götürdüğünü ve nasıl dua yaptıklarını anlattığını dile getiren Fenter, şöyle konuştu:

SANKİ KALBİM YARILMIŞTI “Burada dua etti. Durup onu izledim ve dua ettiği sırada etrafa baktım. Her yerde kar vardı ve sağımda karın tam ortasında kırmızı bir gül vardı. Sonra dua etmem için beni çağırdı. Ne yapacağımı bilmeden Niyaz Penceresi’ne doğru yürüdüm. Mevlana Müzesi içindeki Niyaz Penceresi önünde, Rumi’nin sandukasına doğru dua etmeye başladım. Sonra bir şey oldu. Ne olduğunu bilmiyorum ama şaşkına dönmüştüm aniden. Kalbim yırtılıp açılmış gibi hissediyordum ve ağlıyordum. Birçok kez duayı okudum. Celaleddin Rumi’nin beni çağırdığına inanıyorum. Gerçekten saatlerce ağladım.” ABD’ye dönmeden önce “Nadir Dede”den kendisine bir şeyler öğretmesini istediğini aktaran Fenter, şunları anlattı: “Onunla otel odama gittik. Ses kaydını açtım ve o zikir yapmaya başladı. Benim için Kur’an ve bazı duaları okudu, ben de kaydettim. Onun Türkçe söylediği hiçbir şeyi bilmiyordum ama söylediği her şeyi anlıyordum. Çünkü biz kalp kalbe konuşurduk. Neler olduğunu anlamıyordum ama onu en derin seviyede anlıyordum. Artık biliyordum ki; Mevlana yolu, Muhammed yolu. Gerçeğin bu olduğunu bildiğim için de bir sonraki yıl Müslüman oldum.” OLMAM GEREKEN YER BURASI Mevlana’ya yakın olmak için Konya’ya yerleşmeye karar verdiğini belirten Fenter, sözlerini şöyle tamamladı: “Olmam gereken yerin burası, Mevlana kenti Konya olduğunu biliyordum. Sonraki her yıl geldim. Çünkü burası Mevlana’yı öğrenmek için gelmem gereken yerdi. Burada Mevlana’nın izinden yürümek Amerika’da olmaktan daha farklı. Bir gece genç bir derviş bana ailemi sordu ve ben de ‘Annem ve babam öldü’ dedim. Bana baktı ve ‘Biz senin aileniz’ dedi. Bu benim için birinin bana söylediği en önemli şeylerden biriydi. Bu yüzden Konya’ya gelmeye devam ettim. Sonrasında da Konya’ya yerleştim.”



T

WORLD

5 October 2021

17

TARIH & EDEBIYAT

Kahve tadında bir hayat yaşamak

SINEM TASLAK staslak@turkishnewspress.com.au

B

ir zamanlar, her şeyden sürekli şikayet eden, her gün hayatının ne kadar berbat olduğundan yakınan bir kız vardı. Hayat ona göre çok kötüydü ve sürekli savaşmaktan, mücadele etmekten yorulmuştu. Bir problemi çözer çözmez, bir yenisi çıkıyordu karşısına. Genç kızın bu yakınmaları karşısında, mesleği aşçılık olan babası ona bir hayat dersi vermeye niyetlendi. Bir gün onu mutfağa götürdü. Üç ayrı cezveyi suyla doldurdu ve ateşin üzerine koydu. Cezvelerdeki sular kaynamaya başlayınce bir cezveye patates, diğerine yumurta, sonuncusuna da kahve çekirdeklerini koydu. Daha sonra kızına tek kelime söylemeden, beklemeye başladı. Kızı da hiçbir şey anlamadığı bu faaliyeti seyrediyor ve sonunda karşılaşacağı şeyi görmeyi bekliyordu. Ama o kadar sabırsızdı ki, sızlanmaya ve daha ne kadar bekleyeceklerini sormaya başladı. Babası onun bu ısrarlı sorularına cevap vermedi. Yirmi dakika sonra, adam, cezvelerin altındaki ateşi kapattı. Birinci cezveden patatesi çıkardı ve bir tabağa koydu. İkincisinden yumurtayı çıkardı, onu da bir tabağa koydu.

rkısh NEWS PRESS

Daha sonra son cezvedeki kahveyi bir fincana boşalttı. Kızına dönerek sordu: “Ne görüyorsun?” “Patates, yumurta ve kahve?” diye alaylı bir cevap verdi kızı. “Daha yakından bak bir de” dedi babası, “Patatese dokun”. Kız denileni yaptı ve patatesin yumuşamış olduğunu söyledi “Aynı şekilde yumurtayı da incele.” Kız, kabuğunu soyduğu yumurtanın katılaştığını gördü. En sonunda, kızının kahveden bir yudum almasını söyledi. Söylenileni yapab kızın yüzüne, kahvenin nefis tadıyla bir gülümseme yayıldı. Ama yine de bütün bunlardan bir şey anlamamıştı:

“Bütün bunlar ne anlama geliyor baba?” Babası patatesin de yumurtanın da, kahve çekirdeklerinin de aynı sıkıntıyı yaşadıkşarını, yani kaynar suyun içinde kaldıklarını anlattı. Ama her biri bu sıkıntı karşısında farklı farklı tepkiler vermişlerdi. Patates daha önce sert, güçlü ve tavizsiz görünürken, kaynar suyun içine girince yumuşamış ve güçten düşmüştü. Yumurta ise çok kırılgandı; dışındaki ince kabuğun içindeki sıvıyı koruyordu. Ama kaynar suda kalınca, yumurtanın içi sertleşmiş, katılaşmıştı. Ancak, kahve çekirdekleri bambaşkaydı. Kaynar suyun içinde kalınca, kendileri değiştiği gibi suyu da değiştirmişlerdi ve ortaya tamamen yeni bir şey çıkmıştı. “Sen hangisisin?” diye sordu kızına. “Bir sıkıntı kapını çaldığında nasıl tepki vereceksin?” “Patates gibi yumuşayıp ezilecek misin? Yumurta gibi, kalbini mi katılaştıracaksın? Yoksa kahve çekirdekleri gibi, başına gelen her olayın duygularını olgunlaştırmasına ve hayatına ayrı bir tat katmasına izin mi vereceksin?” > Venhar Sağıroğlu/Aşkın Suskunluğu

HAFTANIN ŞİİRİ

YANILGI Kendimizden bir adadayız, Dört - yanımız başkalarından. Aynı önemli kapıdan giriyoruz, O eski, o beyaz kapıdan. İlkin yıllar üstünde Bizi ayıran bir dünya vardı, adımıza kurulu. Burada yıldaşlığımız soyunup - giyiniyor, Bilinik kılıyor birbirimizi. Bir hastalık bulaşıyor anlamlarımıza, Büyümsemeye vardırıyor yinlerimizi. Ben sınırlanıyorum göz - göre - göre, Kardeşlesmemiz ayrıklaşıyor, Kopuyor kan. Sen konuşmadan duruyorsun senlerce karşımda. Kalımsız bir anıtsın gençlikten, kitapsızlıktan. Başkalarından bir adadayız, Dört - yanımız biz - gibi insandan. Aynı önemsiz kapıdan çıkıyoruz, O eski, o kırmızı kapıdan. > Özdemir Asaf / Çiçek Senfonisi Toplu Şiirler

HAFTANIN KELIMESI

Tahayyül n Gözünün önüne getirme. Hayalde canlandırma. İmgeleme. Zihinde tasarlanan şey mânâsına gelen hayal kelimesinden türetilmiş olup dilimize Arapça’dan geçmiş naif bir kelimedir. “Onu bir an evvel kollarımın arasında tutmak... Yahut sadece yüzüne bakmak, uzun uzun ellerini okşamak ve artık beraber, her zaman için beraber olduğumuzu bilerek karşı karşıya oturmak... Bu artık bir hakikattir, halbuki ben şimdiye kadar bunu tahayyül etmekten bile çekiniyordum.” SABAHATTIN ALI / İÇIMIZDEKI ŞEYTAN > Kaynak: Banu Ertuğrul & Onur Ertuğrul / Lugat365 - Bazı Kelimeler Çok Güzel

HAFTANIN RITMI

Toprak, Yağmur, Gökyüzü Bizden Yana

K

aranlıktan korkan bir çocuktum… İster istemez yoruluyor insan ama ben asla pes etmedim sen de pes etme kardeşim. Şu üzerine bastığın toprak o kocaman sakinliğiyle arkamızda. Bize sahip çıkacak. Dik duran adamlara, doğru yoldan ayrılmayan adamlara sahip çıkacak. Niyet edip yola çıkan adamların her adımı hatırlanıp ibadete sayılacak. Sabahları pencereden koca bir mucizeyi büyük bir tevazu ile odanın için mışıl mışıl getiren güneş bizden yana. Yollarımızı aydınlatacak. Bizi bırakıp gidenlerin soğukluğunu ısıtacak. Dertsizlerin sesinin kısıldığı, kargaşanın azaldığı ve sessizliğin uyandığı geceler de bizden yana. Kimselerin

duyamayacağı sırları bize fısıldayacak. Onlara gökyüzünün de bizden yana olduğunu söyle. Yağmurlar bizden yana. Sırtımızdan vurulduğumuz, kendi başımıza gözlerimizin buğulandığı ve ağlamaya hazır olduğumuz her gece o da yağmaya hazır. Evet, sordum onlara, yağmurlar da bizden yana. Her şey bizden yana. Hak yoldan ayrılmadıkça hayır da bizden yana. O tertemiz ellerini aç ve bir dua fısılda avuçlarına. Bütün tevafukları sana açtıracak bir dua ve bütün günahlarını silecek bir dua üfle avuçlarına. Ve sür yüzüne. Yeniden doğ derttaş. Bir dua üfle yüzüne ve yeniden doğ derttaş, korkma artık Allah da bizden yana… > Kaynak: Hikmet Anıl Öztekin / Eyvallah 2

‘Pandora Papers’ leak exposes offshore secrets of rich and famous

of world leaders, powerful politicians, billionaires, celebrities, religious H undreds leaders and drug dealers have been hiding

their investments in mansions, exclusive beachfront property, yachts and other assets for the past quarter-century, according to a review of nearly 12 million files obtained from 14 firms located around the world. The report released Sunday by the International Consortium of Investigative Journalists (ICIJ) involved 600 journalists from 150 media outlets in 117 countries. It’s being dubbed the “Pandora Papers” because the findings shed light on the previously hidden dealings of the elite and the corrupt, and how they have used offshore accounts to shield assets collectively worth trillions of dollars. The more than 330 current and former politicians identified as beneficiaries of the secret accounts include Jordan’s King Abdullah II, former U.K. Prime Minister Tony Blair, Czech Republic Prime Minister Andrej Babis, Kenyan President Uhuru Kenyatta, Ecuador’s President Guillermo Lasso, and associates of both Pakistani Prime Minister Imran Khan and Russian President Vladimir Putin. The billionaires called out in the report include Robert T. Brockman, the former CEO of software maker Reynolds & Reynolds. Many of the accounts were designed to evade taxes and conceal assets for other shady reasons, according to the report. The Pandora Papers are a follow to a similar project released in 2016 called the “Panama Papers” compiled by the same journalistic group. The latest bombshell is even more expansive, porting through nearly 3 terabytes of data - the equivalent of roughly 750,000 photos on a smartphone - leaked from 14 different service providers doing business in 38 different jurisdictions in the world. The records date back to the 1970s, but most of the files span from 1996 to 2020. In contrast, the Panama Papers culled through 2.6 terabytes of data leaked by one now-defunct law firm called Mossack Fonseca that was located in the country that inspired that project’s nickname.

Turkey delivers 33 tons of aid to Afghanistan Afghanistan Monday. The T conflict-ridden Turkish Red Crescent (Kızılay) delivered the urkey provided 33 tons of food aid to

aid to its Afghan counterpart at a ceremony in the capital Kabul. The aid will cover the one-month need of 16,000 people in the country that has seen a growing wave of migration abroad and faces uncertainty after the Taliban takeover. Turkish Ambassador in Kabul Cihad Erginay said more aid would be delivered in the coming months. Speaking at the hand-over ceremony, Ambassador Erginay urged the international community to take part in humanitarian aid efforts in Afghanistan. “Turkish Red Crescent and other Turkish agencies will continue to help the people of Afghanistan. This is our humanitarian duty,” he said.


PAZARTESI

Bilge Başafacan Neşe Sözen Fatma Gençtürk ÇAY MOLASI

AUSTRALIA . .

SESİ T rkıye’nın

RADYOSU AVUSTRALYA

CUMA

Tanyeli Serkan Uyanık TANYELI’YLE BIZ BIZE

I

CUMARTES

“Sizin Sesiniz”

SALI

www.turkishnewspress.com.au

Ergül Uybadın

Sülhan Yılmaz Gülten Akbar

Derya Sekmen Büşra Erkan Tuğçe Uybadın

VOICE OF TURKEY WOMENS EDITION

ÇARŞAMBA

Tuğba Aksoy GÖNÜL KAHVESİ

PERŞEMBE

Serdar Güzel Doğukan Perk Saat: 22-23 arası PORTRELER

SYDNEY DIGITAL 985 & MELBOURNE 98.9 NORTH WEST FM YAYINIMIZLA . . SIZLERLEYIZ! - Sydney’de haftanın her günü saat 17-18 arası Her gece saat 22-03:00 arası Müzikli Saatler - Melbourne’da her Çarşamba saat 17-18 arası - Yayınlarımızı aşağıdaki linklerden dünyanın her yerinden dinleyebilirsiniz. SYDNEY: www.turkiyeninsesi.sydney MELBOURNE: www.turkiyeninsesi.melbourne - Ayrıntılı bilgi için bizi arayın: +61421890600

T

rkısh

HAYATA DAIR

SATURDAY0 16.00-17.0

Tuğçe Köksal, Yasin Köksal, Ahmet Kale & Azra Vejzovic

THE SOURCE

PAZAR

Müzikli Saatler EZGİLER

ÇARŞAMBA

@turkiyeninsesiradyosu

MEDIA LIMITED

MURAT ŞIRIN

ÜMIT UYAR

MELBOURNE’IN SESİ


NOSTALJI

T

rkısh NEWS PRESS

5 Ekim 2021

19

Çanakkale Savaşları’nın

su altında kalan izleri... Çanakkale Boğazı’nda 106 yıl önceki savaşlardan kalma 14 noktada bulunan farklı tür ve özellikteki batık gemilerin dalış turizmine kazandırılacağı “Gelibolu Tarihi Sualtı Parkı Projesi” geçmişi sizi geçmişe götürüyor. Çanakkale Savaşları ve Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, “Dünyada ilk defa Birinci Dünya Savaşı temalı su altı parkı Çanakkale’de, Tarihi Alan’da ortaya çıkmış, hizmete girmiş oluyor” dedi.

Ç

anakkale Savaşları’nın yaşandığı Tarihi Gelibolu Yarımadası, karadaki açık hava müzesi zenginliğinin yanı sıra su altındaki batıklarla dünyanın en önemli dalış merkezlerinden biri olacak. “Gelibolu Tarihi Sualtı Parkı Projesi” kapsamında su altındaki tarihin tanıtıldığı müzeye çevrilen Seddülbahir köyündeki Mehmetçik Feneri’nde 106 yıl önce yaşanan savaşta Çanakkale Boğazı’nda batan gemiler ile dalış turizmine kazandırılacak bölge anlatılıyor. Bölgede 14 noktada farklı tür ve özellikteki batık savaş gemileri bulunuyor. Britanya Adası’nı koruyan donanmanın komuta gemisi olan ve Çanakkale Kara Savaşları sırasında 27 Mayıs 1915’te U21 deniz altısı tarafından torpillenerek batırılan “H.M.S. Majestic”, bunlardan en önemlisi olarak gösteriliyor. Boğazda ayrıca Triumph, Ocean, Bouvet, Goliat gibi çok sayıda batık yer alıyor. DÜNYADA BİR İLK Kültür ve Turizm Bakanlığı Çanakkale Savaşları ve Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, gerek devletin çeşitli kurumları gerekse Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile 2017’den bu yana yaptıkları çalışmanın sonuna geldiklerini, dünyanın en önemli dalış merkezlerinden birini açmaya hazırlandıklarını söyledi. Çok önemli bir su altı parkı da oluşturduklarını belirten Kaşdemir, “Dünyada ilk defa Birinci Dünya Savaşı temalı su altı parkı

konumdaydı. Çanakkale’de savaş sadece karada olmadı, denizde de bir savaş vardı. Denizin altında çok önemli bir tarih, birçok insan hikayesi yatıyor. Bu batıklar da 106 yıldan beri birilerini bekliyordu. Biz de Tarihi Alan Başkanlığı olarak bu kadar önemli mekanların, batıkların olduğu sahaya kayıtsız kalamadık. Çok da büyük bir talep görmüştü. Artık Çanakkale Savaşları denizden de görülebilecek, anlamlandırılabilecek.”

Dezinizn dibinde tarihe yolculuk Çanakkale’de, Tarihi Alan’da ortaya çıkmış, hizmete girmiş oluyor.” dedi. Çanakkale’deki batıkların turistik, sportif, teknik dalışa açılacağını dile getiren Kaşdemir, suyun altında büyük bir hazinenin yattığını vurguladı. Boğazdaki batıkların daha önce dalışa yasak bölge kapsamında olduğunu ifade eden Kaşdemir, “Hepsinin tarihi bir hikayesi, kıymeti var çünkü bu batıklar hepsi gerek savaş sırasında gerekse savaş öncesinde birçok hikayeyle hizmet etmişler

ve sonuçta batmış durumda” şeklinde konuştu. İsmail Kaşdemir, kısa süre sonra planladıkları geniş bir tanıtım toplantısıyla bölgenin dalış turizmine açıldığını duyuracaklarını bildirdi. DENİZ ZİYARETLERİ BAŞLIYOR Ekip olarak çok sayıda kurumla bu işi başarmanın mutluluğunu yaşadıklarını aktaran Kaşdemir, şunları dile getirdi: “Bugüne kadar Tarihi Alan, sadece kara savaşları açısından ziyaret edilebilen bir

14 AYRI DALIŞ NOKTASI İsmail Kaşdemir, su altı parkı ile ilgili da şu bilgileri verdi: “İnsanlar denize daldıkları zaman 14 ayrı dalış noktası görecek ve 150 kilometrekarelik alanda bir su altı parkında dolaşma imkanına sahip olacak. Su altına indikleri zaman bir batığın nasıl battığı, kaç kişinin kurtarıldığı, Türklerin onlara nasıl yardım ettiğini görmüş, anlamış olacaklar. Oradaki top mermilerini, geminin dümenini, gemiyi, nereden yara almış, nasıl batmış bunu görecekler. Belki ilerlerken su altı parkında çıkarma esnasında düşmüş bir süngü, tüfek, gemi çapasına rastlayacaklar. Nasıl Çanakkale’de karada tarihe yolculuk yapılıyorsa, artık Tarihi Alan’da suyun altında da tarihe yolculuk yapmış olacaklar. İnsanları daha da buraya çeken şey hikaye, tarihi bir gerçekliğinin olması. Daha doğru ifadeyle buradaki bütün su altı parkı, dalış merkezindeki malzemelerin hiçbiri suni değil, hepsi gerçek. Dolayısıyla hepsinin gerçek bir hikayesi var. Bu da daha çok ilgiyi artırıyor.” Kaşdemir, gerek karada gerekse denizdeki tarihi değerleri görmek için herkesi Çanakkale’ye beklediklerini sözlerine ekledi.


20

5 Ekim 2021

İlan ve Kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 433 162 655

T

rkısh NEWS PRESS

SERI ILAN

9748 1131


BAŞARI HİKÂYESİ

5 Ekim 2021

21

AVM yöneticiliğini EYÜP SOYDEMIR

bırakıp peynirci oldu

İ

İstanbul’da ailesiyle uzun yıllar ticaret yapan, bazı alışveriş merkezlerinde üst düzey yönetici olarak çalışan 35 yaşındaki Eyüp Soydemir’in, 5 yıl önce memleketi Bilecik’te başladığı küçükbaş hayvan yetiştiriciliğiyle ürettiği keçi peyniri ilgi görüyor. Gölpazarı ilçesi Çukurören köyünde devletten aldığı hibe desteğiyle 1,5 milyon lira yatırım yapan Soydemir 150 koyuna sahip oldu. 2 TON ÜRETİM Daha sonra 2 yıl önce keçi yetiştiriciliğine geçen Soydemir, zamanla hayvan sayısını 600’e çıkardı. Sezonda 2 tondan fazla peynir üreterek satan Eyüp Soydemir, “Bu sezon 2 tondan fazla peynir sattım. Ürettiğim peyniri eşe dosta veriyorum, herhangi bir firmaya ya da zincir markete de satmıyorum. Ona rağmen peynir yetiştiremiyorum” dedi.

KEBAB DÜKKANINA

BAYAN ELEMAN n Eastgardens Westfield Pagewood’da kebab dükkanımızda serviste haftada 5 gün, saat sabah 10am - 6pm arası çalışacak bayan eleman arıyoruz. İlgilenenler Deniz’i arasın: 0 416 449 177

SATILIK GÖZLEME STORES Preston ve Fairfield’da 4 yıldır haftada 2 gün faaliyetde bulunan getirisi güzel olan iş yerlerimiz satılıktır. Murat: 0400 88 33 40

Kebabçıda çalışacak elemanlar aranıyor! n Manly Seaside’de gece veya gündüz kebabda çalışacak elemanlar alınacaktır. İRTIBAT: 0413 554 027

SATILIK KEBAB DÜKKANI Kebab Haven Bribie Pty Ltd.’den Qld, Bribie Island’da Türkiye’ye dönüş sebebiyle satılık Kebab Dükkanı. Detaylı bilgi için arayın! Orhan Dilbaz Tel: 0423 418 071

GUEST ILE FERAHLAYIN! Guest Cologne/Kolonya lemmongrass organik içeriklidir. Mevcut boyutlar; 50 ve 200 ml. Nemlendirici özelliğe sahiptir, ferahlatır, senitize eder ve cildinizi korur. Hassas ve bütün ciltlere uygundur. Bu özel kolonyayı gönül rahatlığıyla istediğiniz kadar kullanabilirsiniz. Daha fazla bilgi ve alışveriş için; web: https:// guestscologne.com/Cep: 0402 677 440

KEBAB & PİDECİYE BAY-BAYAN ELEMAN n Mona Vale’de bulunan Aussie Kebab&Pide dükkanımızda gündüz veya akşam full time çalışacak serviste, pide&gözlemede tacrübeli bay-bayan eleman aranmaktadır. HANIFI: 0 401 922 786

SATILIK KEBAB DÜKKÂNI Şehir Merkezinde (City), ucuz kiralı, işlek işletmemiz satılıktır. İlgilenenler arasın! 0 423 525 419


22

5 Ekim 2021

rkısh T NEWS PRESS DİYANET&KÜLTÜR ALEM-I İSLAM

HAYA EL-MUŞÎ

info@turkishnewspress.com.au

Çağın hastalıklarının reçetesi

D

ünya nimetlerine kavuşan Müslümanların, refah ve konfor içinde yaşamaları, dünya ahiret dengesini kuramayışları, lüks ve israf içindeki hayat tarzlarının tabii hale getirilmesi, çağımızın hastalığıdır. Dünyanın sancısı, İslam’a, Kur’an’a yaklaşma ihtiyacının sancısıdır. İmansızibadetsiz ahlâkla, ahlaksızibadetsiz imanla, muhtevası (içeriği) boşaltılıp şekle indirgenmiş ibadetle çağımızın hastalıklarından kurtulamayız, iyiler safına dâhil olamayız. Peki, ne yapmalıyız? Cami/kıble merkezli bir hayatta yaşamayı/ yaşatmayı gerçekleştirmekle. Peygamber Efendimizden aldığımız hayat derslerini uygulamakla. Vâbisa, yeni Müslüman olmuş bir sahâbîydi. Peygamber Efendimize neyin iyi neyin kötü olduğu sordu. Rahmet Elçisi, şu cevabı verdi: “İyilik ve kötülük konusunda kalbine, vicdanına danış! Zira iyilik, kendisiyle gönlünün huzur bulduğu ve vicdanını rahatlatandır. Kötülük ise insanlar onaylasalar bile gönlünü huzursuz eden ve vicdanına endişe verendir.” İçinden geçtiğimiz bu zorlu süreçlerde Rabbimizin, Hucurât Suresinde bizlere öğrettiği ahlâki ilkelere ne kadar da muhtacız. Geliniz, bu ilkeleri düşünelim, nefis muhasebesi yapalım ve hayatımıza yerleştirelim... l Birincisi; “araştırınız” emridir. Rabbimiz, “Ey iman edenler! Güvenilir olmayan biri size haber getirdiğinde o haberin doğruluğunu iyice araştırın” buyurmaktadır. Bizlere gelen bir haberi araştırıp soruşturmadan, gerçekliğini tespit etmeden onu doğru kabul etmek bizleri yanlış sonuçlara götürebilir. l İkincisi ıslah edici olmaktır. İnsanlar arasında yaşanan meseleleri çözüme kavuşturmaktır. Tefrika ve çatışmanın bataklığını hep birlikte kurutmaktır. l Üçüncüsü “adil olunuz” emriyle adaleti yüceltmektir. Hiçbir şartta hak ve hukuktan, sadakat ve doğruluktan asla ayrılmamaktır. l Dördüncüsü “alay etmeyiniz” emridir. Hiç kimseyi hor ve hakir görmemektir. Âdem ve Havva’nın çocukları olarak aynı özden yaratıldığımızı hiçbir zaman unutmamaktır. l Beşincisi birbirimizi karalamaktan kaçınmaktır. Küçük bir işaretle veya ima ile de olsa karşımızdakini rencide etmekten sakınmaktır. İnsan onur ve haysiyetini zedeleyecek her türlü söz, tutum ve davranıştan uzak durmaktır.

l Altıncısı “Birbirinizi kötü lakaplarla çağırmayınız, lakap takmayınız” emridir. İnsanın kendisi gibi ismi, şerefi ve itibarı da saygıya layıktır. l Yedincisi yerli yersiz zanda bulunmaktan kaçınmaktır. Çünkü insanlar hakkındaki zan, çoğu kez kişiyi yanıltır, günaha sevk eder. Yanlış anlaşılmalara, huzursuzluklara sebebiyet verir. l Sekizincisi başkalarının kusurlarını, eksiklerini araştırmaktan sakınmaktır. Bize düşen asıl görevin kendi hata ve kusurlarımızı gidermek olduğunu unutmamaktır. l Dokuzuncusu “Birbirinizin gıybetini yapmayınız, arkadan çekiştirmeyiniz” emridir. Zira bize düşen, yokluğunda dahi kardeşimizin hak ve hukukunu gözetmektir. Onun varlığını kendi varlığımız gibi görmektir. Haysiyetini haysiyetimiz bilmektir. (Hucurât /1-18.) Yüce Rabbimiz, bizleri bu ilkelere riayet edenlerden, Kur’an ve Peygamberimizin ahlakı ile ahlaklananlardan eylesin. Yüce Rabbimizin, Hucurât Suresinde bizlere öğrettiği ahlâki ilkelerle beraber kendi rızasına ulaştıracak amelleri de bizlere göstermiştir. Sevgisine mazhar olan kimseleri haber verdiği gibi, Rabbimizin sevdiği kulların kimler olduğuna da dikkat ederek onlardan olmaya çalışalım. l Allah, maddi ve manevi anlamda temiz olanları sever. Öyleyse geliniz, fıtratımızı her türlü kötülüklerden koruyalım, iyilik ve güzelliğin merkezi kılalım. l Allah tövbe edenleri sever. Geliniz, tövbelerimizle kulluğumuzun farkına varalım. O’nun engin merhametine sığınalım. Tövbenin, adeta hayata yeni bir başlangıç olduğunu unutmayalım. l Allah, kendine karşı gelmekten sakınanları sever. Her daim görev ve sorumluluğumuzun bilincinde olalım. Yaratılışımızın gaye ve hikmetine uygun yaşayalım. l Allah, kendisine tevekkül edenleri sever. Üzerimize düşeni yaptıktan sonra “Allah bize yeter. O ne güzel vekildir!” diyelim. Ümidimizi kesmeyelim. l Allah, her işinde, her sözünde kendi rızasını gözetenleri sever. Rabbimizin her an bizi gördüğü bilinciyle hareket edelim. l Allah sabredenleri sever. Sabredenlerle beraberdir. Mayatın bir imtihan olduğu bilinciyle kendimize sabrı, sükûneti şiar edinelim. l Allah, adil olanları sever. Her daim adaleti yüceltelim. Yüce Rabbimiz, böylece yaşamayı nasip etsin, Amin... > YAŞAR DEĞİRMENCİ

Allah Rasulünden

Vahyin Dilinden

“Ey iman edenler! İçinizden kim inandığı İslam dininden döner de (başka inanışlara) yönelirse şu gerçeği çok iyi bilmelidir: Allah onların yerine öyle bir topluluk getirir ki onlar müminlere karşı alçak gönüllü, kafirlere karşı onurlu/zorlu olur. Onlar Allah yolunda cihad ederler. Üstelik hiçbir kınayanın kınamasından da çekinip korkmazlar. Allah onları sever, onlar da Allah’ı severler. İşte böylesine bir bahtiyarlığa erdirilme Allah’ın lütfudur, onu dileyen/dilediğine verir. Allah rahmeti bol olandır, pek çok bilendir.” . MAIDE SÛRESI 54. AYET

“Mazlûmun duâsından sakınınız. Zîrâ onun duasıyla Allâh Teâla arasında perde yoktur.” . MÜSLİM

KANADA’DAKI UYGUR TÜRKLERI SATIN ALDI

148 yıllık kilise camiye çevrildi

K

anada’nın Toronto kenti ile çevresinde yaşayan Uygur Türkleri, satın aldıkları tarihi bir kiliseyi camiye çevirdi. Troy kentinde 1873 yılında inşa edilen Mount Carmel Kilisesi’ne, camiye çevrildikten sonra Kanada Uygur Türkleri İslam ve Kültür Merkezi adı verildi. GÖKBAYRAK ÇEKILDI Törenle açılan caminin gönderine ise Gökbayrak çekildi. Kanada Uygur Türkleri Derneği Genel Sekreteri İtibar Artış, yapının hem cami hem de toplum merkezi olarak hizmet vereceğini belirterek, şunları dile getir-

di: “Toronto ve çevresinde ibadet ve toplumsal faaliyetler için uzun zamandır bir merkez arıyorduk. Burada hem ibadetlerimizi yapacağız hem de Kur’an eğitimi başta olmak üzere çocuklarımızı eğiteceğiz. Yeni neslin, Batı kültüründe eriyip yok olmasını önlemek ve zengin Doğu Türkistan gelenek, görenek ve kültürünü öğrenmesi için böyle bir yere ihtiyacımız vardı.” PAPAZ DA MEMNUN Törene katılan Mount Carmel Kilisesi’nin son papazı Dr. Robin Wilkie de Kanada halkının uzun yıllar ibadet ettiği bina-

ERDOĞAN’DAN KUTLAMA n Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2021

Camiler ve Din Görevlileri Haftası

yılı Camiler ve Din Görevlileri Haftası dolayısıyla Diyanet İşleri Başkanlığına gönderdiği mesajla, din görevlilerinin haftasını tebrik etti. Erdoğan, “Birliğimizin, dirliğimizin, Müslümanlığımızın nişanesi olan camilerimize sahip çıkmak, onları ihya ve imar etmek temel görevlerimizden biridir. Camileri imar

nın, başka bir dinin mensuplarınca da olsa ibadet mekanı olarak yaşamaya devam etmesinden memnun olduğunu söyledi. ÇİN ZULMÜNE VURGU Çin’in Uygur Türklerine uyguladığı baskı ve yok etme faaliyetlerini bildiğini ifade eden Wilkie, “Uygur Türklerinin çocuklarını zorla ailelerinden koparıp, yatılı okullara kapattıklarını duydum” dedi. Törende misafirlere Uygur usulü yemekler de ikram edildi. 610 bin Kanada Dolarına (4,3 milyon TL) satın alınan bina, ramazan ayından önce ibadete açılacak.

etmenin yolu ise buraları tekrar eğitimin, dayanışmanın, paylaşmanın, ilim ve irfanın merkezleri haline getirmekle olacaktır” dedi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş da, Selimiye Camisi’nin avlusunda düzenlenen haftanın açılış programında, “İslam’a ve milletimize hizmet etme görevinin üstünde daha ulvi bir görev yoktur” dedi.


R LEZZETLI TARIFLE

YEMEK&HOBİ

RK FATMA GEwsNprÇesTs.cÜom.au info@turkishne

P

T

rkısh NEWS PRESS

5 Ekim 2021

23

KAYSERİ’DE ATA TOHUMUNDAN ÜRETILEN CIRGALAN BIBERINDE HASAT MESAISI

Kurutmalık biberler Anadolu’da organik olarak yetiştirilen Cırgalan Biberi, hamarat ev hanımları tarafından toplanarak ayıklanıp kurutulduktan ve değirmende öğütüldükten sonra pastırma, sucuk ve çemen gibi yöresel lezzetlere tat veriyor.

astırma ve sucuğun başkenti Kayseri’de yetiştirilen tescilli Cırgalan biberi, kadınlar tarafından ayıklanıp parçalara ayrıldıktan sonra çatılar, sokak araları ve mahalle meydanında kurutulmaya bırakılıyor. Yıllardır ata tohumuyla ekilen, pastırma, sucuk ve çemene tat veren biber, Cırgalan Mahallesi sakinlerinin başlıca geçim kaynakları arasında yer alıyor. Tarladan elle toplanıp sofraya ulaşan biber, yemeklere kattığı lezzeti bilenler tarafından mahalleliden alınıyor ya da toptancıya satılıyor. YEMEĞİN TUZU BİBERİ Üreticilerden Fatma Doğan, mahallede nerdeyse herkesin tarlası ve bahçesinde biber yetiştirdiğini söyledi. Çocukluğundan bu yana ailelerin biberle evlerini geçindirdiğini belirten Doğan, şöyle konuştu: “Herkes biberinin tohumunu üründen kendi alır, tohum satın alma yoktur. Burada emek çok, fabrikasyon hiçbir şey yok, her şey el emeği. Nisanda biberin işi başlıyor, ekime kadar sürüyor. Yemeklere toz biber olarak kullanırız. Tadı acı

gibi gelir ama acı değildir, farklı bir aroması vardır. Kuruttuğumuz biberi eleriz, o zaman acı altta kalır, acılığı gider. Nisanda tohumunu

ekeriz, otunu temizleriz, sularız. Topladıktan sonra 3 gün bekletiriz, çöpünü alır parçalarız. Biberi ellerimizle parçalıyoruz. Kurutma

aşamasına geçeriz, güneş olursa 4-5 günde kuruturuz. Sonra değirmende öğütüp toz biber halinde satarız. Bilenler her yıl gelir, bu biberi alır, tadından vazgeçmez.” Biber üreticisi 67 yaşındaki Pembe Sargın da çocukluğundan bu yana mahallesinin biberle anıldığını bildirdi. ÇOK BEĞENİLİYOR Cırgalan biberine gösterilen talepten memnun olduklarını dile getiren Sargın, “Çevremizdekiler talep ediyor, istiyor, satıyoruz. Güvenilir, temiz, organik, katkısız biber yemek istiyorlar. Bu biber işini ehli yapabilir, herkes yapamaz. Aynı çocuk gibi ilgileniriz biberle öyle” diyor. Sargın, kızaran biberi dörde bölerek kuruttuklarını, eledikten sonra değirmene götürüp toz hale getirdiklerini anlattı. Yıllardır biber satışıyla evini geçindiren Fatma Yavuncu ise biberin yoğun emek istediğini belirterekşunları anlatıyor: “Çemenimize, pastırmamıza, yemeklerimize bu biberi katarız. Bunun özelliğini biz biliriz, birileri bize gelip biber işinin inceliklerini soruyor. Birazını söylüyoruz, birazını kendimize saklıyoruz. Çocuklarımızı bununla okutuyoruz, evlerimizi bununla geçindiriyoruz. Bu yıl kilogramını 6570 liradan satıyoruz.”

BAY BAYAN

ELEMANLAR 4

ARIYORUZ

Watsup Brothers şubelerimizde ve yeni açılacak Marsden Park şubemizde pide, pizza, servis, şiş kebab veya mutfakta çalışacak bay ve bayan elemanlar arıyoruz. Çalışmak istediğiniz şubemizi arayarak bize ulaşabilirsiniz. Ücret dolgundur...

4

Watsup Brothers Condell park: 87643236 Watsup Brothers Gregory hills: 46470752 Watsup Brothers Denham court: 81193930 Watsup Brothers Marsden park: 0416486396


24

T

5 Ekim 2021

Koruma

İftira

Fas'ın başkenti

Kuşatma

Gerçek

Epilepsi

Gezinti gemisi Radyum'un remzi

rkısh NEWS PRESS

Kanun

3

Kitap ilmi

Ten

Oto aksamı

San

BULMACA Bir ajansımız

Ampul süsü Yıldız

Astrolon

Bobin

Süs, ziynet

Bir ilimiz

Filipinler'de bir bölge Bir kadın adı Baba

Su dağıtan

Delik kapatan parça

Bir göz rengi Kavgayı ayırma

Duvar boyası

El değmemişlik

Telefonda ilk söz Fakirlere aşevi

2

Bir erkek adı

Su

Ayıplama sözü

Altın ve gümüşün ederi

Gelenek, görenek

Kışla kapısı Boğa güreşi alanı

Bir bilgisayar oyunu

Aşikârelik

Rutenyum'un remzi

Bir cins peynir Hayret ifadesi

Beter, fena

Servet

Ünlü biatımız

Hisar

Bir kan hastalığı

İst. ünlü deresi

Toptan

Bir nota

Literatür

Yok (argo)

Askerin su kabı

Cevher

Manyetik rezonans

Peşin olmayan

Vakit

Negatif kutup

İsim

4

Pulculuk

Övgüyle bahsetme

Bir kıta

Gönül

Hane

Yenilgi sözü

Arifler (a)

Ahlak Cılız bitki Yumuşak bir maden Bir kuruyemiş

İnce tabaka Bir gaz Dinlenme, durma (F)

Fakat

İkinci derecede Rüşde ermiş

Kaba, çirkin

Zikreden

Eski olmayan Üste sunulan mektup

7

Bir bomba

Demirin remzi

Kartal yuvası 1

Bir uzvumuz Destan 6

5

Hitit

Bir hayvan

Akıtma

Kısa saplı balta

Ten

Bir yılan cinsi

Sapkınlık

Boş çıktı Uzaktan hissetme Düşme sesi

Bir ilçemiz

Bağırsak

Keykûbat Askerin su kabı Yunanistan'ın başkenti

Madeni

Bir tür peynir

Mağara

Bir cins yumuşak toprak

İlgi Durgun E.Mısır'da bir put

Keder Birden Bir bilgisayar prog.

Hasta

Baba

Akaç (Fr)

Bir uçak cinsi

Asya'da bir ülke İst. ünlü bir karakol

Bir işaret zamiri 8

Uzman elçilik görevlisi

Kalsiyum'un remzi

Bir binek hayvanı

Örnek

Parlama

Emre hazır

Gemilerde yolcu odası

Kabul etmeme

Önde, ilerde

Bir ünlem

Söz

Yüksek sesle bağırma

12

Toprak

İlave Canlıların şifresi Haftanın bir günü

Bir erkek adı

Şaka

Çok yaramaz

Şad olmamış mutluluk

Cimri, aksi

Raf Çok büyük

11

Edepler (a)

Bir ilçemiz İlk peygamber

On (a)

Bir put

İşte

Bir kadın adı Radon'un remzi

Sapkınlık Bir av hayvanı

Bozma (argo)

Padişah, şah

10

Hainlik etme

Bir yar. fiil (İng.)

İslam coğrafyasında şehit, mücahit

ŞİFRE SÖZCÜK

9

Kekemelik

Valide

Sahip

Değişik boyutlarda kesilmiş kağıt

1

2

Hayvansal bir gıda

Çatı örtüsü Paramızın kısa adı

Salahiyet

Bir erkek adı

Dominant (uyd)

Sıçan otu

Favori

Bir çalgı

Daire

Büyük (a)

Karışık renkli

Bezelye

Sevgili

Maç sahası

Göğüs

Bitkisel

Çünkü, onun için

Eski bir uygarlık

Kısa ve enli kılıç Kurtuluş

Beddua

Bir ilçemiz

Ağzın tavanı

Bir nota

Türkiye Cumhuriyeti

Bir saygı ifadesi

Eski bir çalgı

Edepler

Bal (a)

İsimler (a)

Mal, servet

Tartışma grubu

Boşluk

Bir hayvan

Em Bir nota

Yabancı Bir asalet ünvanı (İng.)

3

4

5

6

7

8

9

10

11

12

Uzaklık işareti İneğin yavrusu


T

SPOR

rkısh NEWS PRESS

5 Ekim 2021

BEŞIKTAŞ IKI MAÇ SONRA KAZANDI

KARTAL MORAL BULDU

25

TRABZONSPOR YİNE GALİP

2 1

Siyah-beyazlı takım, ligde Sivasspor’u 2-1 yendi. Teknik direktör Sergen Yalçın, ilk yarıda kırmızı kartla oyundan atıldı. Altay maçında takımının tek golünü atan Güven Yalçın, Sivasspor karşısında rakip fileleri 2 kez havalandırdı. Sivasspor ise 5 maç sonra ligde yenildi.

2-1

Fırtına tutulmuyor

T

rabzonspor, Süper Lig’in 8. haftasında konuk olduğu Yukatel Kayserispor’u 2-1 yendi. Goller: Dk. 12 ve 60 (penaltıdan) Bakasetas (Trabzonspor), Dk. 41 Emrah Başsan (Yukatel Kayserispor). Trabzonspor’un teknik direktörü Abdullah Avcı, maçın ardından düzenlenen basın toplantısında, şunları dile getirdi: “Biz oyuna, özellikle hem karşılamada hem opsiyonlarda neler yapacağımızla ilgili çalışmıştık. İstediğimiz gibi başladık, golü bulup öne geçtik. Bir seneye yakındır bu takımın başındayım. Duygusu ve ruhu çok güzel. İyi bir yoldayız. Oyun kalitemiz devam ediyor. Taraftarımız bize enerjisini vermeye devam etsin. İyi şeyler yapıyoruz.”

YENİ ZELANDA VE AVUSTRALYA

B

eşiktaş, Süper Lig’in 8. haftasında Sivaspor’u 2-1 mağlup etti. Karşılaşmanın ilk yarısını Güven Yalçın’ın golüyle 1-0 önde tamamlayan siyah-beyazlı ekip, ikinci yarıda kalesinde gördüğü golle maçın 1-1 berabere gelmesine engel olamadı. Güven ile bir gol daha bulan Beşiktaş, rakibin son dakikalardaki baskısına rağmen gole izin vermedi ve sahadan 2-1 galip ayrıldı. Beşiktaş, 2 maç sonra ligde kazandı. 6. haftada evinde A. Demirspor ile 3-3 berabere kalan Kartal, 7. haftadaki mücadelede ise Altay’a 2-1 mağlup oldu. Ligde 5. galibiyetini alan Beşiktaş puanını 17’ye çıkardı. SERGEN’E KIRMIZI KART Beşiktaş Teknik Direktörü Sergen Yalçın, maçın 43. dakikasında kırmızı kart gördü. Sivasspor ceza alanı önünde Can Bozdoğan, rakibinin hamlesiyle

yerde kaldı. Bu pozisyona devam kararı veren hakem Yaşar Kemal Uğurlu’ya tepki gösteren ve yedek kulübesi önünde sahayı terk etmek üzere olan topa vuran Yalçın, kırmızı kartla cezalandırıldı. Yalçın gördüğü kırmızı kartın ardından tribüne gönderildi. Siyah-beyazlı ekibi kalan bölümde yardımcı antrenör Murat Şahin yönlendirmeye çalıştı. Karşılaşmanın ardından siyah-beyazlı taraftarlar Sergen Yalçın lehine tezahüratta bulundu. YINE GOL YEDİ Beşiktaş ligde üst üste dördüncü kez kalesinde gol gördü. Ligdeki ilk 4 maçta rakiplerine gol izni vermeyen Kara Kartal, Antalyaspor ve Altay maçlarında ikişer, Adana Demirspor mücadelesinde 3 ve Sivasspor karşılaşmasında bir gol yedi. Siyah-beyazlı takım, son 4 maçta 8 gole engel olamadı.

“GÜVEN” VERDİ Beşiktaş’ı 1-0 öne geçiren golü atan Güven Yalçın üst üste ikinci kez bu sevinci yaşadı. Siyah-beyazlı takımın Altay’a 21 mağlup olduğu karşılaşmada takımının tek golünü atan Güven, Sivasspor müsabakasında fileleri iki kez havalandırdı. Güven Yalçın takımının son 3 resmi golüne imza atan isim oldu. Geçen sezon ligde bir gol atabilen Güven, takımının İstanbul’da Demir Grup Sivasspor’u 3-0 yendiği maçta bu golü kaydetmişti. SIVASSPOR 5 MAÇ SONRA Demir Grup Sivasspor ise, ligde 5 maç sonra mağlup oldu. Ligdeki son yenilgisini 2-1’lik skorla Trabzonspor karşısında alan Sivasspor, ardından çıktığı 3 maçı beraberlikle tamamladı. Süper Lig’de son 2 karşılaşmasını kazanan Demir Grup Sivasspor’un bu serisine Beşiktaş son verdi.

Giresunsporlulara milli davet Lig’in yeni ekiplerinden GZT Giresunsporlu futbolcular Joseph William ChampS üper ness ve Aziz Eraltay, ülkelerinin milli takımla-

rına davet edildi. Kulüpten yapılan açıklamada, Champness’in Yeni Zelanda’nın uluslararası hazırlık maçları, Aziz Eraltay’ın da Avustralya’nın Dünya Kupası eleme müsabakaları maçları için çağrıldıkları belirtildi. İki oyuncunun da 4-12 Ekim arasında ülkelerinin milli takım kamplarında bulunacakları ifade edildi.

GEÇEN HAFTANIN ÇÖZÜMÜ M M Ü T T İ M A L R A R E V K E R E T

Alçak gönüllü

Alış veriş Boş söz

Tren yolu

Gözden geçirmek (Fr)

Bir ilçemiz Kabul etmeme

Endüstri

S Yumuşak bir maden Bir uzak doğu sporu

K

Galatasaray son nefeste galip geldi n Süper Lig’de Galatasaray, deplasmanda Çaykur Rizespor’u 90+11’da attığı golle 3-2 yendi. Goller: Dk. 5 ve 75 Mohamed, Dk. 90+11 Morutan (Galatasaray), Dk. 18 ve 25 Pohjanpalo (Çaykur Rizespor). Kırmızı Kart: Dk. 86 Berkan Kutlu (Galatasaray). PSİKOLOJİK BİR GALİBİYET Galatasaray’ın teknik direktörü Fatih Terim, maçın ardından düzenlenen basın toplantısında yaptığı açıklamada, şunları dile getirdi: “Bugün çok memnun kaldım. Çünkü 10 kişi ile ortaya

3 2

karakter koymak, kazanmak önemliydi. Oyuncularımı kutluyorum. Kırılma noktası bugün galibiyet. Bir takımın psikolojik

olarak etkilenmesi için mükemmel bir galibiyet oldu.” RİZE CEPHESİ ŞOKTA! Çaykur Rizespor Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu da şöyle konuştu: “Bu mücadelenin hakkı en azından beraberlik olmalıydı. Son dakikada yediğimiz golden önce bize göre Alberk’e yapılan faul, daha sonra Boyd’a yapılan çekme var. Hakemlerimizin kafasında başka hesaplar olmaması gerekir. Mağlup olmak üzücü ama sevindirici olan taraf mücadele.”

Memuriyet değişterme K.Kerim okuma

Barış

Ezeli düşmanımız

Eski bir devlet

A K A İz, işaret Genel

Y

Garez Kibar, ince

N A R İ N

U M P U S M İ S İ N A K O M R E M A K İ

Bilgisayar hafızası

Sis

Mızmız

Yemin

Bir gösteri sanatı

Kurul

Yapılan işler O yer

6

Yol

Bobin

Ayak (F)

İvedi

P

B E C A Y İ Ş Terek Bir deniz canlısı

K A L A M A R

Işık

S.Arabistan'da bir şehir İslam alf. bir harf

Bir ilçemiz Lityum'un remzi

Ödenti

Yabancı

Kısımlar

Allah (cc) kulluk

Ünlü bir Osmanlı tarihçisi

ŞİFRE SÖZCÜK

İ Y A T

N İ Y E T

Pişmanlık

Bağışlama

Beğenmek (İng.)

Bazen

E N A

Bir hayvan

Bir çeşit başörtüsü

Bir rüzgar

Z E N

Z A R

Arıtım evi

İş görme

Beter, fena Bir uzak doğu öğretisi

Benlik

Bir kadın adı

Emreden

S A R A

K.Kerim'de bir sûre

Rusça evet

A İ C A N Y E M E L İ K F E R S A S L A A İ D E L A K S İ T A A A H M Yardımcı yemek

V A Y

N E D S A E M M E İ T H A R A

Bir dağımız

Kat'a

Epilepsi Bir ünlem

F İ N E R İ

Bayan omuz atkısı Meydana gelen Su Bir nota

B İ T İ R İ İ B M A R

K A N A D A

Bir ülke

Sinir hastalıkları

Kışla kapısı

Sözcük

F

Rezillik

A

Y

Bir nota

S İ Aletler Üste sunulan mektup

E

A R İ Z

Bir kadın adı

A

Yerinde olmak, uygunluk

E

T A Z E

Bayat olmayan

E S A

N B İ Y A M İ D E V T T K A B E L E T

T

İ

Rızık

Yada

Rüzgar

Vida oluğu

Bir ilim beldesi Bir cins çörek

İkinci derecede

Aslan (a)

Bir uzvumuz Bay, erkek

Y

E

V E Y A H U T

Kalsiyum'un remzi Dişi kurt Omuz atkısı

E T O L

Şehzade eğitmeni Gözlem

Fakat

L

R A S A

Tembellik

A

T

4

Hayır (a)

A Eleme aleti Tir

O Zihin

Dergi yazısı

Yankı

M A K A L E

A İsimler (a) Delikli kumaş

E Beyaz

A Bildik tanıdık Eski Türklerde hükümdar ünvanı

İ

Dereden tepeden

A F

Bir göz rengi Reislik, başkanlık

İ Bir erkek adı Söz söyleme, nutuk Yürürlükten kaldırma Bir seslenme sözü (kadınca)

A İ Y L O E L A T İ K A M T T E T A Cet

İletme fiili 7

Bir uzvumuz

Tantal'ın remzi

Yapma Dinsiz

8

Bir tür yılan Uzaklık işareti

Bir erkek adı

H İ T A P

Keçi yolu

P A T İ K A

Bitkilerdeki boya mad. Yemek kabı

T A B A K

Ö T

Safra

2

A L A M E İ L R O İ N S M N D Ü

Yüce

Ayak direme

ABD'de bir eyalet

A R İ Z L O N B A A K A Ü N

Bucak

Bir şapka

Bir petrol bölgemiz

İyotun remzi

Bir erkek adı Gözde bir tabaka

Bir çalgı

Büyük anne

Azarbeycan'ın başkenti

En kalın erkek sesi Bir çalgı

O R G

Zihin

Başkanlık

Bir ev eşyası Neodim'in remzi

Yardım

K Ö K L E R 1

2

3

4

5

6

İ N A T

Rahatlama sözü Bir kan hastalığı

O H

Taraça Aptal, saf

Ter, buhar

Arifler (a)

A K İ

C A

İşaret

K

Sandıklı yatak

T E R A S

Takıntı İnleyen

Sodyum'un remzi Halifelik

Afganistan'ın başkenti

Kekemelik

R E K A K E T

S A L A K 1

A B İ L

H İ

N A L A N Nazik olma hali

N

Bir ayımız

Olta ipi

Boru sesi

Bir erkek adı

3

Kadın (a) Aşama

Hoş koku

K A Ş İ N D İ K U E L A M A M E Bir kadın adı

Barınma

Numara

Arslan (a)

E Muharrir

N Padişah sorgucu Edeple ilgili

E T

5

S A T

A İ Y E N Z A D E E M Z E R D M A R A B A F İ L R İ Y A E A H R R İ Y A S E T A S A U L A M İ A N E İ K A Z İ S İ M T Boru sesi

Bir erkek adı

Oğul

Döteryum'un remzi

Boş söz

Bir tatlı

Ortakçı

Bir alan ölçüsü

Miras payları

İki yüzlülük Teşvik sözü

Beddua

H2O

Bir peygamber

Çok üzücü

Radyum'un remzi Caddelerde süslü kemer

Donuk renkli

Ekleme

Müzikte dur işareti

Uyarı

Titan'ın remzi

Ad

İ M İ

Z

7

10

8

9

Fecr vakti

E T Z A A N K E M N T İ İ S S S A M İ A M İ N N İ S A

Ünlü oto yolumuz

L A F E T

T A K A N A K

Asya tipi üretim tarzı

A T Ü T Bir meyve

Ç İ L E K Arzlar, yerler

A R A Z İ

10

9


26

5 October 2021

Editor: Davut Kılıç Auburn FC

Hikâyelerinizi Bana Yazın: david.kilic@hotmail.com

T

rkısh NEWS PRESS

SPORT BABA VE OĞLU (SABRETMEK)

NRL GRAND FINAL

K İBRETLİ ER L HIKÂYE

B Penrith claim 2021 premiership with

14-12 victory over South Sydney Rabbitohs

T

he Penrith Panthers have beaten the South Sydney Rabbitohs 1412 to win the 2021 NRL grand final at Brisbane’s Lang Park. A Stephen Crichton intercept try in the 67th minute proved the difference, before the Rabbitohs missed two late chances to tie the game. After being beaten with an early burst of tries in last year’s decider, the Panthers were the fastest out of the gate against Souths, dominating field position and scoring the first try through Matt Burton in the 17th minute. Cody Walker answered back with a superb solo effort and Penrith, despite having 58 per cent of possession only led by a penalty goal at the break.

South levelled with one of their own just after the resumption, and held off raid after raid from a rampaging Panthers outfit over the next 20 minutes, only for Walker’s all-ornothing cut-out pass to end up in the hands of Crichton, who went

40 metres to score. The Rabbitohs still had time to hit back, and turned to their trusty left-side attack, with winger Alex Johnston scoring in the corner with six minutes left. But Adam Reynolds, who’s heading to Brisbane next year after 10 seasons in Redfern, could not slot the sideline conversion, and later missed a rushed attempt at a two-point field goal that would have sent the game to extra time. In the end, Penrith held on for the two-point victory, with superstar halfback Nathan Cleary winning the Clive Churchill Medal as they avenged last year’s loss. > DAVUT KILIC

İşitme Engelliler Kadın Voleybol Milli Takımı Dünya Şampiyonu oldu! İşitme Engelliler Kadın Voleybol Milli Takımı, Dünya Şampiyonası finalinde İtalya’yı 3-2 yenerek altın madalya kazandı. İtalya’da düzenlenen organizasyonda Milli Takımı, finalde ev sahibi ülkeyle karşı karşıya geldi. İlk iki seti 25-23 ve 2522 alarak 2-0 öne geçen milliler, sonraki setleri 25-18 ve 25-22 kaybedince, İtalya 2-2 beraberliği sağladı. Karar setine çok iyi başlayan ve 4-0 öne geçen ay-yıldızlı takım, çekişmeye sahne olan son bölümde rakibine göre daha az hata yaparak seti

15-13, maçı da 3-2 kazandı. Karşılaşma sonrası büyük sevinç yaşayan milliler, şampiyonluk kupası ve madalyalarını düzenlenen törenle aldı. Millileri kutlayan Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, mesajında şunları kaydetti: “Dünya şampiyonluğuna ulaşan Milli Takımı’mızı yürekten tebrik ediyorum. Şampiyona boyunca harika bir performans gösteren milli voleybolcularımızı kutluyor, bu tarihi başarıda emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum.”

abası 80 yaşına gelen, saygın bir mesleği ve işi olan 45 yaşındaki oğlu onu ziyarete gelir. Salonda oğlu ile birlikte oturan yaşlı adam oğlunun gelmesine çok sevinmiş. Hal hatırdan, çolukçocuktan, havadan-sudan bahsettikten sonra oğlu susmuş, ayrılmanın sinyalini vermişti. O anda üzerinde oturdukları sedirin yanındaki pencerenin pervazına bir karga kondu. Yaşlı baba, kargaya gülümseyerek biraz baktıktan sonra oğluna sordu: -“Bu ne oğlum?” Oğlu şaşkın, cevapladı: -“O bir karga baba.” Yaşlı baba kargaya biraz daha baktıktan sonra yine sordu: -“Bu ne oğlum?” Oğlu daha da şaşkın yine cevapladı: -“Baba, o bir karga.” Karga hâlâ pervazda, komik hareketlerle başını sağa sola çeviriyor, başını yan yatırıyor, havaya bakıyor, sonra başını yine onlara çeviriyordu. Yaşlı baba üçüncü defa sordu: -“Bu ne?” Oğlunun şaşkınlığı sabırsızlığa dönmüştü: -“O bir karga baba, üç oldu soruyorsun. Beni işitmiyor musun?” Yaşlı baba dördüncü defa da sorunca oğlunun sabrı taştı ve sesini yükseltti: -“Baba bunu neden yapıyorsun? Tam dört defadır onun ne olduğunu soruyorsun, sana cevap veriyorum ve sen hâlâ sormaya devam ediyorsun. Sabrımı mı deniyorsun?” Babası yüzünde hâlâ bir gülümseme yerinden kalktı, içeri odaya gitti ve elinde bir ajanda ile döndü. Bu bir hatıra defteriydi. Oturdu, sayfalarını karıştırdı ve aradığını buldu. Sevgiyle gülümseye devam ederek sayfası açık bir vaziyette defteri oğluna uzattı ve o sayfayı okumasını söyledi: -“Bugün 3 yaşındaki minik yavrumla salondaki sedirde otururken yanıbaşımızdaki pencerenin pervazına bir karga kondu. Oğlum tam 23 defa onun ne olduğunu sordu. 23 soruşunda da ona sevgiyle sarılarak, onun bir karga olduğunu söyledim. Rahatsız olmak mı? Hayır! Onun sorusunu masumca tekrar edişi içimi sevgiyle doldurdu.” Yazıyordu. Bunları okuyan oğul ağlamaya başladı ve yaptığı hatanın farkına vardı. Babasından özür diledi. Af diledi. O akşam ailesi ile birlikte babasının misafiri olup eski günleri yad ettiler. Allahu Teala, Yüce kitabımız Kuran-ı Kerimin İsra Süresi 23. Ayetinde şöyle buyuruyor: “Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi, ana-babanıza iyi davranmanızı kesin olarak emretti. Eğer onlardan biri, ya da her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına ulaşırsa, sakın onlara ´öf´ bile deme; onları azarlama; onlara tatlı ve güzel söz söyle!”

Kel Aliço Yağlı Güreşleri’nin başpehlivanı İsmail Koç oldu nEdirne’nin İpsala ilçesinde düzenlenen “Kel Aliço Pehlivanı Anma Yağlı Güreşleri”nin başpehlivanlığını İsmail Koç kazandı. Köprü Mahallesi’ndeki fuar alanında merhum güreş ağası İbrahim Girgin anısına düzenlenen müsabakalarda, 246 pehlivan birbirine üstün gelmek için mücadele etti. Başpehlivanlık güreşlerinde ise 54 sporcu kol bağladı. Finalde Koç, Nedim Gürel’i yenerken, 3.’lük kürsüsünü ise İsmail ve Turan Balaban kardeşler paylaştı.


T

SPORT FOOTBALL

rkısh NEWS PRESS

T

Following a tumultuous divorce between Aşık and Sarnıç, the court of Düzce filed a hearing about her planning with her lover Erdi Sungur to murder Aşık. Sarnıç and Sungur

were tried back in March for threatening public servants when the divorce didn’t go her way and Aşık received custody of their children. A sentence of over 2 years was handed to Sarnıç, while her lover got 15 months. The trial for conspiracy to kill Aşık started Friday with the persecutor laying out that the two perpetrators had looked into buying guns and looked for a place to bury their victim, prompting the demand that the two should be punished for attempted murder. Sarnıç’s lover Sungur had previously stated in an interview on Turkish channel Beyaz TV in 2020 that Sarnıç wanted to first have intercourse with him in front of her exhusband and then kill him. Another plan that they had considered was feeding him to pigs, he stated. The trial was postponed to November 4.

ÜMIT UYAR umiiuyar@hotmail.com

TENNIS

FAZLI ERYILMAZ

TAHA AKGÜL

ARYNA SABALENKA Taha Akgül ve Fazlı OUT OF BNP Eryılmaz bronz madalya kazandı PARIBAS n Norveç’in başkenti Oslo’da devam OPEN OVER eden Dünya Güreş Şampiyonası’nda milli sporcular, 2 bronz madalya elde CORONAVIRUS etti. Türkiye Güreş Federasyonundan yapılan açıklamaya göre, Avrupa, dünya ve olimpiyat şampiyonu milli INFECTION güreşçi Taha Akgül, ABD’li rakibi n World No. 2 Aryna Sabalenka on Saturday pulled out of the upcoming BNP Paribas Open after testing positive for COVID-19. Sabalenka, who lost to Canadian teenager Leylah Fernandez in the U.S. Open semifinal last month and is due to be top-seeded for the Oct. 4-17 tournament at Indian Wells after No. 1-ranked Wimbledon champion Ash Barty, withdrew to rest at her home in Australia. “Unfortunately I’ve tested positive at Indian Wells and won’t be able to compete,” Sabalenka wrote on Instagram on Saturday. “I’ve started my isolation and I’ll be

staying here until I’m cleared by the doctors and health officials. So far I’m feeling OK but really sad to not be able to play this year.” The tournament in the South California desert would have been Sabalenka’s first competitive event since her loss to Fernandez. She is the latest in a string of players who will not compete at Indian Wells, including Barty, Naomi Osaka and Serena Williams on the women’s side and Novak Djokovic in the men’s tournament. The BNP Paribas Open was moved from its usual March date because of the coronavirus pandemic.

2-1

Nicolas Edward Gwiazdowski’yi 64 yenerek dünya üçüncüsü oldu. 74 kiloda ise Fazlı Eryılmaz, Belarus rakibi Azamat Nurykau’yu 2-1 yenerek kürsünün üçüncü basamağında yer aldı. Şampiyonada bugün mindere çıkan sporculardan 57 kiloda Süleyman Atlı, yarı finalde İranlı Alireza Nosratolah Sarlak’a 7-4 kaybederek final şansını kaybetti. Öte yandan, 65 kiloda Selahattin Kılıçsallayan, çeyrek finalde Rusya’dan Zagir Shakhiev’e 10-0 kaybetti.Ayrıca, 92 kiloda Erhan Yaylacı ilk turda, 79 kiloda Ramazan Sarı ise çeyrek finalde yenilerek elendi.

SÜPER LiG PUAN DURUMU

Kanarya ı d n a l a v a h

FENER’IN ZIRVE AŞKI

Süper Lig’de heyecan artarak devam ederken, sarı-lacivertliler zorlu Kasımpaşa engelini 2-1’le geçerek liderliğini perçinleri.

27

SELECTION

Emre Aşık’s ex-wife charged for plotting former Fenerbahçe player’s murder

urkish prosecutors on Friday demanded that Yağmur Sarnıç be tried for conspiracy to commit the murder of her exhusband Emre Aşık, a former center back for the Turkish national team and the big clubs of Turkey’s Süper Lig.

5 October 2021

S

üper Lig’in 8. haftasında konuk ettiği Kasımpaşa’yı 2-1 yenen Fenerbahçe, liderliğini sürdürdü. Ülker Stadı’nda oynanan karşılaşmaya iyi başlayan Fenerbahçe, 16. dakikada Mergim Berisha’nın golüyle öne geçti. Üstün oyununu sürdüren sarı-lacivertliler, 45+5. dakikada Luiz Gustavo’nun golüyle farkı 2’ye çıkardı ve soyunma odasına 2-0 üstün gitti. İKİNCİ YARI ZORLANDI İkinci yarıya ise iyi başlayan konuk ekip oldu. 53. dakikada Travnik’in golüne engel olamayan Fenerbahçe, daha sonra üstünlüğü eline aldı ve net pozisyonlar buldu. Yakaladığı fırsatları gole çeviremeyen sarı-lacivertliler, müca-

deleden 2-1 galip ayrıldı. Bu galibiyetle puanını 19’a çıkaran Fenerbahçe, Süper Lig’de liderliğini sürdürdü. BERISHA VE GUSTAVO’DAN SIFTAH Fenerbahçe’nin büyük umutlarla transfer ettiği golcü oyuncu Mergim Berisha, ilk golünü kaydetti. Müsabakanın 16. dakikasında Rossi’den aldığı pasla dönerek etkili bir vuruş yapan Berisha, takımını öne geçiren gole imza attı. Berisha’nın yanı sıra Luiz Gustavo da bu sezon sarı-lacivertli formayla ilk kez gol sevinci yaşadı. Brezilyalı tecrübeli orta saha, maçın 45+5. dakikasında rakip fileleri havalandırıp, takımını 2-0 öne geçirdi. Fenerbahçe’nin hücum oyuncusu Diego Rossi, oynadığı futbolla göz doldurdu.

TAKIMLAR 1. Fenerbahçe 2. Trabzonspor 3. Beşiktaş 4. Hatayspor 5. Altay 6. Konyaspor 7. Karagümrük 8. Galatasaray 9. Alanyaspor 10. Adana Demir 11. Kayserispor 12. Gaziantep 13. Sivasspor 14. Antalyaspor 15. Başakşehir 16. Kasımpaşa 17. Y. Malatya 18. Göztepe 19. Giresunspor 20. Ç. Rizespor

O 8 8 8 8 8 8 8 8 8 8 8 8 8 8 8 8 8 8 8 8

G 6 5 5 5 5 3 4 4 4 3 3 3 2 2 2 1 2 1 1 0

B 1 3 2 1 0 5 2 2 2 3 2 2 3 2 0 3 0 2 2 1

M 1 0 1 2 3 0 2 2 2 2 3 3 3 4 6 4 6 5 5 7

A 12 16 16 16 15 12 14 13 8 14 10 10 11 8 8 8 7 7 3 6

Y 6 8 8 6 13 8 11 12 11 12 9 11 9 12 10 12 16 12 9 19

AV P 6 19 8 18 8 17 10 16 2 15 4 14 3 14 1 14 -3 14 2 12 1 11 -1 11 2 9 -4 8 -2 6 -4 6 -9 6 -5 5 -6 5 -13 1

8. HAFTA TOPLU SONUÇLAR - Antalyaspor-A.Demirspor: 1-2 - F.Karagümrük-Başakşehir: 3-1 - Konyaspor-Alanyaspor: 1-1 - Kayserispor-Trabzonspor: 1-2 - Göztepe-GZT Giresunspor: 0-1 - Beşiktaş-Sivasspor: 2-1 - Y.Malatyaspor-Hatayspor: 0-2 - Fenerbahçe-Kasımpaşa: 2-1 - Gaziantep-Altay: 4-1 - Ç.Rizespor-Galatasaray: 2-3


WE ARE ONLINE!

To celebrate the launch of our new website, we’re offering all customers who subcribe to our mailing list $10 off your first order!

CONTACT US 31-35 Queens Street, Auburn NSW 2144 Australia 02 9474588 info@gimasupermarket.com.au www.gimasupermarket.com.au

EN S S E T A DELIC BAKERY UCE D O R P FRESH


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.