Turkish News Press - Issue 180 by Turkish News Press

Kartal ‘Avcı’sı Trabzon

n Beşiktaş’ı 2-1 yenerek en yakın rakibine 7 puan fark atan Trabzonspor, ligde namağlup liderliğini sürdürdü.

. . T rkıye’nın

BIR ÜLKEYI SEVINCE BOĞAN HABER Sayfa 3’te

rkısh NEWS PRESS

SIZIN SÖZÜNÜZ

CUMA SEVINCI 9 NOVEMBER 2021

l www.turkishnewspress.com.au

Avustralya’da cami mutluluğu Melbourne ile başladı. Kentte Kovid-19’un önlenmesine yönelik uygulanan sıkı yasakların kaldırılmasıyla 3 ay sonra ilk cuma namazı kılındı. Camilere koşan Müslümanlar, “Bugün bizim bayram günümüz” diye konuştular.

RADYOSU AVUSTRALYA

SYDNEY DIGITAL 985

MELBOURNE NORTH

SAAT 5-6 ARASI

FM 98.9 HAFTANIN 7 GÜNÜ WEST HER ÇARŞAMBA

4/6/7/11 H S I L G N E N I S NEW

/12/17/27

Azerbaijan marks Karabakh victory, calls for regional cooperation n Defense Minister Hulusi Akar called on Armenia to avoid hostility and focus on the future as he visited Azerbaijan on the anniversary of the Nagorno-Karabakh victory.

11-17

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

IBRAHIM KALIN

Stand against terrorism

3 aylık ÖZLEM i d r e a n o s

SESİ

DUYURU

Turkish News Press Gazetesi olarak yaşanan virüs endişesinden dolayı kağıt baskımıza bir süre ara veriyoruz... Karantina süreci bitene kadar Gazetemizi dijital ortamda www.turkishnewspress. com.au adresinden ve sosyal medya hesaplarımızdan e-gazete tadında okuyabilir, salgınla ilgili Türk ve Avustralya makamlarının resmi duyurularını takip edebilirsiniz, sağlıcakla kalın... #EvdeKalAvustralya! vustralya’nın büyük kentlerinden Melbourne’de 5 Ağustos’ta yürürlüğe giren son tam kapanmanın 29 Ekim Cuma akşamı kaldırılmasıyla Avustralyalı Müslümanlar, ilk cuma namazını kılmak için kentte Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı camileri doldurdu. Thomastown Camisi’ne gelen ve Kovid-19 aşısının çift dozunu da yaptıran yüzlerce Müslüman içeride, aşılarını yaptırmayanlar ise dışarıda cuma namazını kıldı. Cami İmamı Recep Akakuş, ‘‘Cemaat camilerimizin süsüdür” derken, Thomastown Türk İslam Cemiyeti Başkan Yardımcısı Muhittin Yoldaş da, “Çök özlemiştik” diye konuştu. Cemaatten Kemal Atmaca ise, ‘‘Bugün benim için bayram günü” diyerek sevincini dile getirdi.

www.turkishnewspress.com. au1300 917 566

3 SAYFAU DOPDOL SP OR

Dualar kabul oldu minik Cleo bulundu

9 Kasım 2021

K I L Y A 3 SRET HA ITTI B

rkısh NEWS PRESS

AVUSTRALYA NZ’deki cami teröristi

temyize hazırlanıyor

Zelanda’da iki camiye düzenlediği Y eni silahlı saldırıda 51 kişiyi öldüren, 40 kişiyi

de yaralayan terörist Brenton Tarrant’ın ömür boyu hapis cezasını temyize götürmeyi düşündüğü açıklandı. Şartlı tahliye imkanı olmaksızın ömür boyu hapis cezasına çarptırılan 31 yaşındaki terörist, hapishanedeyken “insanlık dışı ve aşağılayıcı muameleye” maruz kaldığı için hakkındaki suçlamaları kabul ettiğini ileri sürdü. Teröristin avukatı Tony Ellis, Tarrant’ın artık bir şüpheli değil hüküm giymiş bir suçlu olduğunu ancak insan gibi muamele görme hakkı bulunduğunu belirterek, temyiz hakkının kurbanların aileleri ve toplumun birçok kesimi üzerinde neden olabileceği büyük sıkıntının farkında olduğunu söyledi. Terör saldırısında kardeşi ve babası öldürülen Abdullah Naeem, katilin “oyun oynadığını” söyledi. Temyizin durdurulmasını isteyen Naeem, “Ömür boyu hapis, yaptığı şey için hafif bir cezadır” ifadesini kullandı.

Cuma namazları

yeniden başladı A

vustralya’nın Melbourne kentinde Kovid-19’un önlenmesine yönelik uygulanan sıkı yasakların kaldırılmasıyla kentte yaklaşık 3 ay sonra ilk cuma namazı kılındı. Melbourne’de 5 Ağustos’ta yürürlüğe giren son tam kapanmanın 29 Ekim Cuma akşamı kaldırılmasıyla Avustralyalı Müslümanlar, ilk cuma namazını kılmak için kentte Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı camileri doldurdu. YER BULAMADILAR Salgından dolayı farklı tarihlerde toplam 267 günle dünyada en fazla tam kapanma uygulanan kentler arasında ilk sırada yer alan Melbourne’deki Thomastown Camisi’ne gelen ve Kovid-19 aşısının çift dozunu da yaptıran yüzlerce Müslüman içeride, aşılarını yaptırmayanlar ise dışarıda cuma namazını kıldı. Cami İmamı Recep Akakuş, 3 ay sonra ilk cumayı kılmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Bugün kıldıkları cuma namazından büyük feyz aldıklarını belirten Akakuş, şunları dile getirdi: ‘‘Camimiz tekrardan cemaatine kavuştu, Allah’a şükrediyoruz. Camilerimiz müştemilat konusunda ne kadar güzel, halıları, duvarları, süslemeleri ne kadar iyi olsa da cemaat olmadıktan sonra camimizin süsü her zaman yarım kalıyor. O yüzden bugünkü

sevincimiz çok büyük.’’ ÇOK ÖZLEMİŞTİK Sosyal mesafeyi koruyarak da olsa cuma namazını kılmaya başlamalarının önemini vurgulayan Thomastown Türk İslam Cemiyeti Başkan Yardımcısı Muhittin Yoldaş da şunları söyledi: “Gerçekten özledik, zaten insan özlem duyduğu bir şeyi kaybedince o zaman anlıyor. İnşallah bu hastalık bir an evvel bertaraf olur da biraz daha rahata kavuşuruz. Şimdi gene en azından mesafeli de olsa cumalarımızı kılabiliyoruz. Rabb’im inşallah eski saflara dönmeyi nasip etsin.” diye konuştu. BUGÜN BAYRAM GÜNÜMÜZ Yaklaşık 37 yıldır camide hizmet eden ve cemaatle buluşmalarını ‘‘bayram’’ olarak tanımlayan Türk vatandaşlardan Kemal Atmaca ise şunları ifade etti: ‘‘Bugün benim için bayram günü, bütün cemaatimizle kucaklaştım. Yani böyle bir günü ben hayal edemiyordum. Hamdolsun koronavirüs gevşedi, cemaatimizle kucaklaştık, bir araya geldik. Allah bu kapıyı devamlı açık kalsın, Allah cemaatimizi daim eylesin Allah bu milletten razı olsun.’’ Kovid-19 aşısının çift dozunu da yaptıranların oranının yüzde 70’lerin üzerine çıkmasıyla yasakların kaldırılmaya başlandığı ülkede bugüne kadar

181 bin 617 kişi virüse yakalandı, 1827 kişi hayatını kaybetti. ÇIN AŞINA ONAY Öte yandan, Avustralya’nın ilaç düzenleme kurumu Terapötik Ürünler İdaresi (TGA), Hindistan’ın Bharat Biotech şirketince üretilen Covaxin ve Çin’in Sinopharm firmasının geliştirdiği BBIBP-CorV Kovid-19 aşılarını tanıdığını açıkladı. TGA, Avustralya’da henüz kullanımda olmayan ancak dünyanın birçok ülkesinde yaygın olarak uygulanan bu aşıları yaptıran yolcuların Avustralya sınırlarının açılmasıyla ülkeye girişlerinde tam aşılı olarak kabul edileceklerini duyurdu. Söz konusu aşıların virüse karşı koruma sağladığını ve potansiyel olarak gelen bir yolcunun Avustralya’dayken enfeksiyonu başkalarına bulaştırma veya Kovid-19 nedeniyle hasta olma olasılığını azalttığını gösteren ek bilgileri elde ettiklerini açıklayan TGA, Dünya Sağlık Örgütü tarafından verilen bilgileri de dikkate alarak aşıları tanıma kararı aldıklarını bildirdi. AstraZeneca, Pfizer-BioNTech ve Moderna tarafından geliştirilen aşıların uygulandığı Avustralya’da 16 yaş üzeri aşıya müsait olan nüfusun yüzde 77,5’i çift doz aşı yaptırırken tek doz aşı olanların oranıysa yüzde 88,3’e ulaşmış durumda.

rkısh NEWS PRESS

Year: 4 Volume: 180

President Yüksel Çifçi

Page Layout & Design Necmettin Öksüz Page Editors Ali Haydar, Tanyeli, Davut Kılıç, Ümit Uyar, Fatma Gençtürk, Mustafa Sülün, Dr. Hilal Çoruhlu, Elif Sele, Sinem Taslak, Suzan Çalımlı, Murat Özdamar, Miqdad Hassan, Murat Sirin, Zeynep Doktoroğlu Melbourne Team Murat Gümüş (Melbourne General Manager), Ümit Uyar (Distribution), Ömer Boyacı (Youth&Sport), Furkan Boyacı, Adem Taliç (Editor), Emre Boyacı, Saban Han, Murat Şirin, Salim Boyacı, Ali Kurt, Ayşe Sakar, Elif Sele, Hilal Kırmızı, Moemina Shukur, Salahaddin Kayıkcı, Zeynep Doktoroğlu Brisbane Team Ahmet Raci Karataş, Dr. Sait Erdem, Ömer Akdeniz, Metin Uyanık Western Australia Mehmet Kırmızıoğlan (Distribution), Gürhan Candemir, Hamza Serin, Harun Parlak, Hasan Mulla South Australia Mustafa Ergül (Distribution) Turkey Necmettin Aksoy, Ardi Ocgu, İbrahim Kalın, Murat Özdamar IT Grup Erol Gülçinay, Adem Talic, Hakan Evecik, Soner Çoruhlu

TURKISH MEDIA SYDNEY RADIO TEAM Monday: Fatma Gençtürk, Bilge Başafacan, Neşe Sözen Tuesday: Ergül Uybadın, Derya Sekmen, Hülya Boz, Büşra Erkan, Tuğçe Uybadın, Kübra Erdinç Wednesday: Serkan Uyanık, Halil Yılmaz Thursday: Osman Boyacı ve Diyanet Hocalarımız Friday: Tanyeli, Serkan Uyanık, Barış Cengiz Saturday: Sülhan Yılmaz, Gülten Akbar, Yasin Köksal, Tuğçe Köksal, Ahmet Kele, Azra Vejzovic Sunday: Kübra Erdinç, Muhammed Köksal, Zafer Uyanık, Ataberk Birben

TURKISH MEDIA MELBOURNE RADIO TEAM Wednesday: Murat Şirin, Ümit Uyar, Elif Sele, Zeynep Doktoroğlu, Salim Boyacı, Adem Talic Advertisements Sydney (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Melbourne (Ümit Uyar): 0481 136 901 Brisbane (Serkan Uyanık): 0401 398 922 Western Australia (Mehmet Kırmızıoğlan): 0401 556 500 South Australia: 0426 982 050 Canberra: 0433 162 655 Sydney Office: Unit 2-92 Bryant St Padstow NSW 2211 Phone: 1300 917 566 Fax: 612 9774 8650 E-mail: info@turkishnewspress.com.au

www.turkishnewspress.com.au

AVUSTRALYA

rkısh NEWS PRESS

9 Kasım 2021

YAŞAM KOÇUNUZ

TANYELİ İLE BİZ BİZE

cagritanyeli@icloud.com

Nefes alıyorsan zenginsin! MUSTAFA SÜLÜN ÇIZGILERIN DILI

Sevince boğdu

atı Avustralya (WA) eyaletinde 16 Ekim’den bu yana aranan 4 yaşındaki Cleo Smith’in Carnarvon kasabasındaki bir evde “sağlıklı” olarak bulunduğu açıklandı. WA Eyalet Polisi, 16 Ekim’de Carnarvon’un kuzeyindeki bir kamp yerinde ailesinin kurduğu çadırdan kaybolduktan sonra geniş çaplı aramalara rağmen bulunmayan kız çocuğu ile ilgili açıklamada bulundu. WA Emniyet Müdür Vekili Col Blanch’un yazılı açıklamasında, Carnarvon’taki bir eve yerel saatle 01.00’de operasyon düzenleyen polis ekiplerinin, odalardan birinde 4 yaşındaki Smith’i bulduklarını duyurdu. EVDE YALNIZ BULUNDU Evde operasyon esnasında başka kimsenin olmadığını belirten Blanch, “Sabah erken saatlerde Batı Avustralya polis gücünün Cleo Smith’i kurtardığını duyurmak benim için bir ayrıcalık. Cleo sağ ve sağlıklı. Hepimizin umduğu ve dua ettiği sonuç buydu” ifadesini kullandı. Blanch, polislerin “İsmin ne?” sorusuna “Benim adım Cleo” diye cevap veren çocuğun kısa süre sonra ailesine teslim edildiğini söyledi. BİR ŞÜPHELİ SORGULANIYOR Aileyle hiçbir bağlantısı bulunmayan 36 yaşındaki Carnarvon’dan bir kişinin gözaltında olduğunu ve şu anda sorgusunun sürdüğünü doğrulayan Blanch, şüpheli ve Cleo’nun kurtarılması

hakkındaki detayları daha sonra açıklayacaklarını sözlerine ekledi. ÜLKEDE SEVINÇLE KARŞILANDI Ortadan kaybolduğu günden bu yana güvenlik birimleri ve gönüllülerin 18 gündür aranan ve ülke gündeminin ilk sıralarında yer alan Cleo’nun sağlıklı olarak bulunması Avustralya’da sevinçle karşılandı. Kızına kavuşmasını sosyal medya hesabından duyuran anne Ellie Smith, “Ailemiz yeniden bir bütün oldu” mesajını paylaştı. Avustralya Başbakanı Scott Morrison, “Dualarımız kabul oldu. Ne harika, rahatlatıcı bir haber” ifadesini kullandı. Çocuğun bulunmasında emeği geçenlere teşekkür eden ana muhalefetteki İşçi Partisi Başkanı Anthony Albanese, “Çok mutlu bir haber.” paylaşımında bulundu. 1 MILYON DOLAR ÖDÜL VAADİ WA Başbakanı Mark McGowan, küçük kızı bulana veya bulunmasını sağlayacak bilgiyi verene 1 milyon Avustralya doları ödül verileceği açıklamıştı. Polisin Cleo’nun bulunmasını sağlayan bilgiye nasıl ulaştığı konusunda bir açıklama yapılmadı. Carnarvon kasabasının kuzeyindeki Gascoyne sahilindeki Blowholes Kamp yerinde 15 Ekim’de çadır kuran Cleo ve ailesi geceyi burada geçirmişti. Ertesi sabah Cleo’nun çadırda olmadığını fark eden ailesinin polise başvurması üzerine hava, kara ve denizden geniş çaplı arama başlatılmıştı.

evgili okurlarım, Sydney’de nihayet Kovid-19 yasakları kalktı. Ama sizlerden ruhen ve bedenen toparlanmam için bir müddet daha müsaade isteyerek eski bir yazımı paylaşmak istiyorum. Malum şu Korona musibeti kimyamızı iyice bozdu. Rabbimden dileğim bu son yasak olsun inşallah! Sağlıcakla kalın... (Yayınlanma tarihi: 7 Ocak 2020). *Marhaba Sevgili okurlarım; yıl 2020, yol sevgi, yol manevi, yol öyle güzel ki en yokun aslında en zenginliğin... 2020’deki ilk yazım, ilk dileklerim hepimiz için gönülden dilerim, hepimizin gönlünüze göre olsun her şey, hayat hepimizin yüzünü güldürsün... Sen de ZENGİN’liğini fark et Nefes alıyorsan zenginsin! Nefes alıyorsan şansın var, daha iyi nasıl olabilir. Daha faydalı, daha hayırlı ne yapabilirim düşüncesinde değil, eyleminde olmak nasip olsun. Sen farkında değilsin, dışarıda arıyor, dışarıdan bekliyorsun. Tüm şey bütün olarak senden. 365 gün. Dinlenmiş zihnin, demlenmiş kalbin... Sükut bir hazine, anlatmak istediğini duymayanlara öyle

güzel anlatıyor ki hayat. Canın yakılıyordu, kıyamadıkların kıyıyordu, acımı çekiyordun gülümse geç... Şaka gibi ama öyle gerçek bir ilizyon aynalar, yansımalar. Yollar, yıllar, uyutan, uyuyan, uyananlar... Derin uykuda kalanlara, hiç tahmin etmediğin yerden, tahmin etmediğinden sağanak sınanmalar yağmakta, şemsiyeni açsan da kaçış yok, korkma HAK yemediysen! Korkma, göz göre göre, bile bile isteye isteye yapmadıysan. Haklının hakkını teslim edene kadar bir kader, bin keder... Mucizeler, Hakk’a inananlar için, hakkını Allah’a teslim edenler için, en güzel en şefkatli, en hayırlı insanlarla 2020 yoldaşlığı.... Gönül gözünü aç dinle... Dışarıda hiç bir şey yok, hiç kimse, hiç ses yok, koca bir HİÇ! Gürültü içinden yansır, sükut sırrın anahtarı, hazin de sen, hazine de sen. Evvel Allah, Zahir Allah, Ahir Allah. Herkes kabı kadar alır. 2020 yolunda tüm güzelliklere, tüm hayırlı insanlara merhaba... Haftaya yazılarda kavuşma dileği ile Hoşçakalın, Sevgiyle kalın.”

NZ’nin 7.8 kiloluk dev patatesi! n Yeni Zelanda’da bir çiftçi bahçesini ayıklarken 7.8 kilogramlık dev bir patates buldu. Hamilton şehrinde yaşayan Colin CraigBrown adlı çiftçi, patatesin kendi kendine birkaç yıl veya daha uzun süre büyümüş olabileceğini düşünüyor. “Doug” adını verdikleri dev patatesin ün kazandığını belirten Craig-Brown, taşımak için küçük bir araba yaptıklarını söyledi. Craig-Brown, “Ona bir şapka taktık. Yürüyüşe çıkardık, biraz güneş ışığı verdik” dedi. Çiftçi, patatesin türünün en ağırı olarak Guinness

Rekorlar Kitabı’na girip girmediğini öğrenmek için bekliyor. Rekorun sahibi ise 2011’den beri İngiltere’nin Shepton Mallett kasabasından yetişen 4.98 kiloluk bir patates.

AUSTRALIA

9 November 2021

Global Day of Action on Climate in Sydney Dancers from the Matavai Pacific Cultural Arts Centre are seen during a rally to mark the Global Day of Action on Climate in Sydney, New South Wales,

Australia, 06 November 2021. A rally in Sydney’s CBD marks the Global Day of Action on Climate, while global leaders meet at the COP26 talks in Glasgow.

War on viruses over for Victoria’s sentinel chickens after decades of bloody service

or almost 50 years, flocks of sentinel chickens along the Murray River have formed the front line of defence against mosquito-borne viruses. Between mid-spring and midautumn, blood taken from the 20 birds at Robinvale in Victoria’s northwest would be forwarded to a laboratory to be tested for viruses including Ross River fever. But it was not a quick turnaround. “We’d take their blood from their wing, almost like a finger prick as you would have for a diabetes test,” Swan Hill Rural City Council’s authorised officer Emma Wright said. It often took a week or more for scientists to identify whether viruses like Murray Valley encephalitis or West Nile were

present in the samples. Now scientists have found a better way. Agriculture Victoria microbiologist Peter Mee said results can be known in days by directly testing mosquito samples. “After we’ve identified what species we have … we run them through a range of extraction techniques and target viral fragments and really amplify those up,” he said. “Through that we can determine if the virus is present and what virus is present.” Retirees re-roosted Ms Wright said because the chickens were accustomed to being picked up - even by the local preschool children - because they were tested so frequently. “They’ve helped us to feed them and care for them,” she said of the kids. “And also with the rehoming of our chickens once they’ve done their duty for that year,.” Three of the most recently retired hens - Chickaletta, Henny Penny and Tude - now spend their days roaming freely in a Robinvale backyard. Victoria’s health department said there were 808 notifications for Ross River Virus in 2021. The greatest risk is in rural and regional areas, including many coastal holiday areas. “With this rain that’s been occurring of recent months, We assume that there is going to be quite a few mosquitoes this season,” Dr Mee said. “I really recommend you’d want to wear loose fitting clothing and always apply insect repellent.”

9 November 2021

rkısh NEWS PRESS

AUSTRALIA

Armed drones in future wars: ADF needs asymmetric technology

ventually the technology in science-fiction movies becomes reality, and highspeed robot drones blasting away at individual humans is already happening in grey-zone and underreported conflicts around the world. While Australia remains preoccupied with a conflict involving China with massed conventional forces, events in Syria, Gaza, Ukraine and the Caucuses paint a different picture of what a future war might look like. These hybrid conflicts involve a mixture of old technologies combined with an increasing use of small, relatively cheap aerial systems including loitering munitions and handlaunched quadcopters - incorporating developments in image recognition software and artificial intelligence. Greatest progress has been made in ground and air-ground combat, though uninhabited and robotic systems are also making great strides in the air-toair and naval domains. Most of these developments still require a human in or on the loop - often for legal reasons - but the technology already exists to produce swarms of deadly, small, autonomous, self-configuring armed drones. One graphic taste of a possible future for land conflict was the brief but intense war between Azerbaijan and Armenia over the disputed Nagorno-Karabakh region in late 2020. Being far from Australia and involving unpronounceable names, it received little coverage in the media, but defence planners sat up and took note. It was one of the most lopsided military conflicts in recent history, with Azerbaijan achieving a crushing victory by the application of new technologies, particularly drones equipped with stand-off missiles. Christian Armenia and Muslim Azerbaijan have been at each other’s throats for a millennium, with neither gaining the ascendancy for long. In a myriad of previous conflicts they have fought themselves to a standstill with

one side nominally finishing ahead, and then the other. Not this time. Armenia fielded a large and heavily armed conventional force structured around hundreds of Russian Main Battle Tanks and heavy air defence systems but this time Azerbaijan did something different. To their equally heavily armed classic military, they added loitering munitions from Israel and missilecarrying UAVs from Turkey. As a consequence of arms embargoes on Turkey, that country has developed an impressive defence industry base, helped by input from a number of other nations, including periodically Israel. This has led to the development of systems such as the Bayraktar TB2 drone, which can carry 150kg of smart munitions and stay aloft for more than 24 hours. Turkey has successfully used them in small numbers against Kurds on home soil, in Syria and also in Libya. Because of their size they are invisible to the naked eye when operating at a combat altitude of 20,000

feet and are similarly difficult to detect by radar and electro-optical systems, using a lot of carbon fibre in their construction. Azerbaijan purchased a number - believed to be several dozen - in mid-2020 and started planning their immediate co-ordinated use against Armenian forces. After first deploying Israeli loitering munitions to take out Armenian radar sites and missile batteries, the drones then started methodically targeting Armenian armoured vehicles, artillery, fortified positions and command and control nodes, picking them off at will. The brief tally is that in a few weeks they destroyed around 200 Armenian Main Battle Tanks with complete impunity – and gun camera footage showed enemy soldiers cowering in trenches having no idea where the rain of guided missiles was coming from while at the same time being powerless to protect themselves. The result was that Armenia surrendered and handed NagornoKarabakh over to Azerbaijan, possibly

ending the centuries-old dispute forever. There were a number of other factors, such as Azerbaijan using mercenaries from Syria to limit their own casualties, and more modern equipment overall – but almost all analysts agree that the critical gamechanging elements were the cheap, numerous, semi-autonomous drones using target-recognition software. If these had been deployed against the Australian Army the consequences might have been equally lopsided because the ADF has not yet made any significant investments in anti-drone systems and possesses no loitering munitions capability. Current acquisitions such as the Boxer 8x8 and future IFVs have defensive capability against conventional threats with 30mm main guns and antitank guided missiles. However these would have limited effectiveness against something like a high flying Bayraktar attacking from the near-vertical and even less against a quadcopter purchased from a hobby shop flying in low and fast with a 1kg shaped-charge warhead. Australian industry is thinking about the anti-drone challenge, with companies such as EOS developing a laser and gun system and DroneShield with electronic countermeasures, but for the moment the army seems to be only politely curious about these products. The RAAF is focused on air combat but needs to think urgently about defending bases, most of which are highly vulnerable. The RAN is investing in hugely expensive and very capable area air and missile defence systems but would be helpless against a swarm of tiny drones targeting every helicopter on the deck of an LHD. While the conventional threat from China seems to be the main one, there are plenty of scenarios for future combat that are just as concerning, if not more so. > BY KYM BERGMANN/ THE AUSTRALIAN

Avustralya 4 yeni F-35 aldı Kraliyet Hava Kuvvetleri (RAAF), A vustralya ABD’den 4 yeni F-35A hayalet savaş uçağı

teslim aldı. Avustralya ordusu, artık 41 beşinci nesil hayalet savaş uçağına sahip olduklarını bildirdi. RAAF’ın paylaşımında, “Bu, yakın zamanda ABD’den yeni gelen ve RAAF Üssü Williamtown’a inen en yeni 4 F-35A’larımızdan biri” denildi. Gelişmiş gizliliği, avcı hızı ve çevikliği, gelişmiş görev sistemleri, kaynaşmış sensör bilgileri, ağ özellikli operasyonlar ve son teknoloji ile birleştiren beşinci nesil bir avcı uçağı olan F35’lerin ilk çifti, 10 Aralık 2018’de RAAF Üssü Williamtown’a ulaşmıştı.

ANALYSIS Writer: Suzan Calimli

rkısh NEWS PRESS

9 November 2021

calimli.suzan@gmail.com

The Founder of University of al-Qarawiyyin

I R H I F L A A M I T FA

atima al-Fihri was an inspirational Muslim woman who founded the world’s oldest and continually operating university, the University of alQarawiyyin, in the 9th century. The university is located in Fez, Morocco. Initially built as a mosque to support the growing community of Muslims in the city, it also became an educational institution. Fatima was passionate about education; this love was instilled from a young age. Fatima was known as the ‘mother of boys’; in the opinion of historian Mohammed Yassr Hilali, ‘this nickname probably stems from her charity and the fact she took students under her wing’. Fatima’s early life is vague and not much is known. She moved with her family from Qayrawan, Tunisia to Fez, Morocco when she was young. Her father, Mohammed Bnou Abdullah alFihri, was a wealthy and welleducated merchant who taught his children fiqh (Islamic law) and hadith (verified sayings and stories from the life of Prophet Muhammad). Upon the passing of her father and husband, Fatima inherited a large sum of money and within no time, used it to build the University of al-Qarawiyyin. The university was established in 859 and was named after Qayrawan-Fatima’s birthplace in Tunisia. Similarly, Fatima’s sister, Maryam al-Fihri, founded Al-Andalus Mosque. Al-Qarawiyyin offered students a range of subjects free of charge. The university’s focus was primarily on Islamic law and theology however it also offered an array of other subjects including philosophy, poetry, grammar, geography,

mathematics, science and other common areas of study. In addition, the university established many academic practices which are still used today by universities all over the world. In his book, The Rise of Colleges: Institutions of Learning in Islam and the West, George

Makdisi described students obtaining ‘degrees’, ‘chairs’ being held by ‘fellows’ and other customs such as lectures, mortar boards, academic robes and more could be traced back to the customs of Islamic institutional centres, or madrasas. Students would travel there from

all around the world to study at the university; back then it was considered to be a highly intellectual centre. Al-Qarawiyyin is known to be the oldest university in the world, built before universities founded in Europe, according to sources the Guinness World Records and UNESCO. The mosque-university is older than Timbuktu’s Sankore Mosque (989 AD) by over a century and the University of Bologna (1088 AD) by over two centuries. Many important scholars, poets, astronomers, Muslims jurists and mathematicians from around the world graduated from the university. Famous people include philosopher and doctor Abu Walid Ibn Rushd, historian Abdurahman Ibn Khaldun and Pope Sylvester II. To this day, Al-Qarawiyyin University is still operating and is open to students and visitors alike. It also has one of the oldest libraries around the globe, housing over 4,000 manuscripts and even after over a thousand years, it has on display Fatima’s own diploma. A truly inspirational woman, Fatima al-Fihri’s dedication to education and supporting her growing Muslim community is an amazing demonstration of female leadership. Sources: - teachmideast.org/articles/ fatima-al-fihri/ - muslimheritage.com/people/ scholars/fatima-al-fihriya-2/ - manchesteruniversitypress.co.uk/ blog/2018/03/08/fatima-al-fihrifounder-worlds-first-university/ - dw.com/en/fatima-al-fihrifounder-of-the-worlds-oldestuniversity/a-53371150

9 Kasım 2021

Türk bayrağının dalgalanmasını sağlıyor. 7 yıl önce emekli olan 55 yaşındaki Efe, son olarak Niğde’deki Demirkazık Dağı’na tırmandı. Aladağlar’dan çok etkilendiğini belirten Efe, şunları dile getirdi: “İstanbul’da 3 metrelik direkleri hazırlayıp her gelişimde Aladağlar’daki tüm zirvelere direği sırtımda taşıdım ve şanlı Türk bayrağımızı astım. Türkiye’de 20’ye yakın zirveye taşıdığım direkleri monte ettim ve oralarda Türk bayrağımız, şehitlerimizin adına dalgalanıyor. Türk bayrağının zirvelerde dalgalanması beni gururlandırıyor. Rusya’da Elbruz Dağı’na tırmanıp bayrağımızı orada da dalgalandırdım. İran’da Demavend Dağı’na, Kırgızistan’da 7 bin 134 metre yüksekliğindeki Lenin Dağı’na tırmandım. Bundan sonraki hedefim Everest Dağı’na çıkıp yüce Türk bayrağımızı orada da dalgalandıracağım.”

YTB’NİN TÜRKİYE BURSLARI

Yabancı öğrencilerden Türk Müziği korosu Bursları kapsamında eğitimini T ürkiye Türkiye’de sürdüren yabancı öğrenciler,

kurulan Uluslararası Sanat Topluluğu’nda Türk halk, sanat ve tasavvuf müziğinden eserleri hem çalıyor hem de seslendiriyor. YTB’nin Ankara’daki ofisinde çalışmasını sürdüren 30 kişilik topluluk üyelerinden bağlama ve kopuz çalan Kırgız Umsunay Ömürbekova, “Sanat topluluğunda halk müziği üzerine çalışınca benim açımdan çok farklı bir pencere açıldı. Daha zevkle ve hissederek söylemek gerektiğini gördüm” derken, opera bölümü öğrencisi Kosovalı Erdin Sadiku da, “Bizde Ritimler farklı ama aynı makamları kullanıyoruz. Bundan dolayı Türk müziği zor gelmedi ve çok sevdim” ifadesini kullandı.

TÜRKİYE

Diyarbakır’da bir aile daha evladına kavuştu

HEDEFİ EVEREST’E TIRMANMAK

Sırtında 3 metrelik direkle çıktığı zirvelerde Türk bayrağını dalgalandırıyor stanbul’da yaşayan amatör dağcı Fehmi Efe, taşıdığı 3 metrelik bayrak direklerini İ sırtında tırmanış yaptığı dağların zirvesine dikerek

rkısh NEWS PRESS

l a s u g y Du anlar yaşandı iyarbakır’da HDP İl Başkanlığı binası önünde oturma eylemi yapan bir aile daha terör örgütü PKK’dan kaçarak güvenlik güçlerine teslim olan evlatlarına kavuştu. Diyarbakır’a 16 Mart’ta gelerek HDP il binası önünde oturma eylemine katılan anne Özlem ile baba Mehmet Görmez’in kandırılarak 2013’te dağa götürülen oğulları Halil İbrahim, Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Komutanlığı ve Diyarbakır il Jandarma Komutanlığı ekiplerinin ikna çalışmaları sonucu güvenlik güçlerine teslim oldu.

Bağından izinsiz yenen üzüm için bırakılan not ve paralar çiftçiyi duygulandırdı

Müjdeyi İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan alan Görmez çifti, Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki tarihi İçkale’de düzenlenen buluşmada 8 yıl sonra kavuştuğu oğulları Halil İbrahim’e sarıldı, gözyaşı döktü. “KUZULARIMIZI KURTLARA TESLIM ETMEYELIM” Buluşmanın ardından duygularını ifade eden anne Özlem Görmez, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere katkısı olan herkese teşekkür ederek şunları dile getirdi: “Gerçekten İl Jandarma Komutanlığı ve İl

Emniyet Müdürlüğü ekipleri o kadar uğraştı ki onlar bizi sevindirdi Rabb’im de onları sevindirsin. Bütün Diyarbakır annelerine sesleniyorum: Gelin yavrularımızı, kuzularımızı kurtlara teslim etmeyelim. Yavrularımıza sahip çıkalım, çocuklarımızı oradan getirelim. Gelin oğlum, anneleriniz acı çekiyor, gelin annelerinizi sevindirin.” 33 AILEDE MUTLU SON Görmez ailesinin de evlatlarına kavuşmasıyla uğruna oturma eylemi yaptıkları çocuklarını terörün pençesinden kurtaran aile sayısı 33’e yükseldi. n Eskişehir’de çiftçi Mesut Parlak, bağından üzüm yiyenlerin, “Geldik bağından iki salkım üzüm yedik. Hakkınızı helal edin” yazılı not ile 11 lira bırakması karşısında duygulandı. Parlak, “Böyle insanların olması güzel. Hakkım helal olsun. Kendisiyle tanışmak isterim. Bağdan her zaman üzüm yiyebilir” dedi.

TÜRKİYE N . A Ğ O F. DR D R E PRO ĞLU

rkısh NEWS PRESS

KILIÇDAROĞLU ADAY OLACAK MI?

Ekrem ve Mansur işlerine baksınlar

ILISUSEL ERO AÇTI VEY RAJINI BA

BATMAN BAĞRINA BASTI Batman’da Ilısu Barajı ile yapımı tamamlanan diğer projelerin toplu açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, büyük bir coşkuyla karşılandı. Barajı bir süre havadan inceleyen Erdoğan, Ali Erbaş’ın yaptığı duanın ardından beraberindekilerle birlikte açılış kurdelesini kesti. Başkan Erdoğan, daha sonra Batman Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 36 Fabrika ve Şehir Stadyumu ile Diğer Projelerin Toplu Açılış Töreni’ne katıldı.

Bu eser mankurtlara

verilmiş en güzel cevap

9 Kasım 2021

“Yapılamaz, yaptırmayız” diye ortalığı ayağa kaldıranlara inat Türkiye bir büyük projesine daha kavuştu. Ilısu Barajını açan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ilısu Barajı, yeminli Türkiye düşmanlarına da kendi ülkesine ve milletine husumetleriyle maruf içimizdeki mankurtlara da verilmiş en güzel cevaptır” dedi. ürkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ilısu Prof. Dr. Veysel Eroğlu Barajı ve HES Açılış Töreni’ndeki konuşmasında önemli mesajlar verdi... Ilısu Projesi’nin, Cumhuriyet’in 100. yılı için millete verdikleri yatırım sözlerinden biri olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün hizmete alacağımız Ilısu Prof. Dr. Veysel Eroğlu Barajı ve Hidroelektrik Santrali, 19 yıldır halka hizmet amacımızın, eser ve hizmet siyasetimizin en somut örneklerinden biridir” dedi. UNUTMAYACAĞIZ Barajın yapım sürecinde yaşananları hatırlatan Erdoğan, şunları dile getirdi: “Ilısu Projesi’ni, hamdolsun finansmanından terör örgütünün saldırılarına kadar her aşamasında önümüze çıkartılan nice engellere rağmen tamamladık. Ilısu Projesi’ni engellemek için yürütülen karalama kampanyalarını ve bunların gerisindeki kirli niyetleri unutmadık, unutmayacağız. Bu eser, yeminli Türkiye düşmanlarına da kendi ülkesine ve milletine husumet maruf içimizdeki mankurtlara da verilmiş en güzel cevaptır. Barış, kardeşlik, huzur, refah ve güç sembolü Ilısu Projesi, Dicle Nehri üzerinde gerdanlık gibi dizdiğimiz baraj ve hidroelektrik santrallerimizin en büyüğüdür. Türkiye’ye yıllık 3 milyar liralık fayda sağlayacaktır.” Ilısu’nun, Diyarbakır, Batman,

Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, cumCHPhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin ilginç açıkla-

malarda bulundu. Karar TV’de canlı yayına katılan Kılıçdaroğlu, “Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’la yarışmak istiyor musunuz?” soruna, şu cevabı verdi: “Erdoğan’ın beni karşısında göreceği konusunda onun mutlu olacağını sanmıyorum. Çünkü şu anda en çok rahatsız eden kişi benim. Bu talep aslında biraz da Millet İttifakı’nı zora sokma yönündeki bir talep. Benim ‘Evet aday olacağım’ dememi bekliyorlar. Bunu dediğiniz andan itibaren ittifakı darmadağın edersin. Oturacağız, konuşacağız, kendi aramızda bir karar vereceğiz.” Ardından “İmamoğlu ve Yavaş gibi CHP’li belediye başkanları aday olabilir mi?” sorusu yöneltilen Kılıçdaroğlu, belediye başkanlarının görevlerine devam etmelerini istediğini vurgulayarak, şöyle devam etti: “Nedeni de şu, belediye meclislerinde çoğunluğumuz yok. Belediye başkanını başka bir partiye teslim etmiş oluruz. O zaman İstanbullu, Ankaralı bize ne diyecek? Bu bağlamda kafamda soru işaretleri var. İki şu; seçildiler, önce bulundukları kentin güvenini kazansınlar, arkadan Türkiye’nin güvenini kazansınlar. Daha önlerinde zaman dilimi var, çalışırlar, deneyim kazanırlar, iyi alanlarda kendilerini gösterirler.”

BU NASIL MİLLİYETÇİ PARTİ?

Mardin, Siirt ve Şırnak’taki vatandaşlar başta olmak üzere tüm millete hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: BARAJLARLA DONATTIK “Geçtiğimiz 19 yılda su alanında günümüz rakamlarıyla 284 milyar liralık yatırım yaparak 8817 tesisi hizmete açtık. Son 19 yılda inşa edilen ve Cumhuriyet tarihinde yapılanların 2 katından fazla olan 613 barajımızda, 46 milyar metreküp suyumuzu depoladık. Aynı dönemde inşa ettiğimiz 1475 sulama tesisiyle yaklaşık 20 milyon dekar alanı sulamaya açtık. Ülkemizin kurulu güç kapasitesini 32 bin megavattan 100 bin megavata çıkarmak suretiyle kalkınmanın temel altyapısı olan elektrik enerjisinde herhangi bir sıkıntı yaşanmasının önüne geçtik.” KÜLTÜR MİRASINI TAŞIDIK Bölgedeki kültürel yapıyı korumadan da bahseden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: şunları anlattı: “En çok istismar edilen Hasankeyf başta olmak üzere tüm tarihi ve kültürel varlıkları özenle koruyarak gelecek nesillere miras bıraktık.

Hasankeyf ilçemizdeki tarihi eserleri, Bilim Komisyonu ve Koruma Kurulu onayıyla başarıyla taşıyarak yeni yerlerine yerleştirdik. Bu eserlerden Zeynel Bey Türbesi, Artuklu Hamamı, İmam Abdullah Zaviyesi, ErRızk Camisi ve Eyyubi Camisi tek parça, Orta Kapı ise üç parça halinde Hasankeyf Kültürel Park alanına nakledilmiştir. EY HDP LAFLA OLMUYOR Bay Kemal, bunlar öyle lafla olmuyor, lafla peynir gemisi de yürümüyor. Yeni Hasankeyf ilçemizi bölge halkının hayat biçimine uygun müstakil, bahçeli, teraslı konutlar şeklinde inşa ettik. Ey PKK’nın yan kolu HDP, sizler bu tür şeyleri yapabilir misiniz? Sizin böyle bir derdiniz var mı? Biz dertliyiz dertli, biz sizlere aşığız aşık. Kürt kardeşlerimizi biz ihmal edemezdik, etmedik ve onlara da bu eserleri kazandırdık. Yeniden yerleşim, tarihi ve kültürel varlıkların korunması, baraj inşaatı, yol inşaatları ve diğer harcamalarıyla birlikte projenin maliyeti toplamda 20 milyar lirayı buldu. Emeği geçenleri bir kez daha tebrik ediyorum.”

Şehit ağabeyine küfreden İP’li Türkkan’a tepki yağdı ağabeyine ağza alınmayacak küfürler saŞ ehit vuran İYİ Parti Grup Başkanvekili ve Kocae-

li Milletvekili Lütfü Türkkan infiale yol açtı. Küfürlere muhatap olan şehidin ağabeyinin memleketi Bingöl başta olmak üzere Türkiye’nin dörtbir yanında Türkkan’a tepki yağdı. Bingöl Şehit Aileleri Gazileri ve İnsan Hakları Derneği’nin düzenlediği tepki mitingine şehit aileleri, gaziler, Türkkan’ın küfrüne maruz kalan şehit ağabeyi Tahir Gümren ve vatandaşlar katıldı. Türk bayrakları açarak tekbir getiren katılımcılar Türkkan’a tepki gösterdi. Öte yandan Türkkan, gelen tepkiler üzerine grup başkanvekilliği görevinden istifa etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan da, “Bir şehit ailesine bu şekilde küfretmesi, yenilir yutulur bir şey değildir. Partisinin başındaki hanımefendinin yapması gereken, milletvekilliğine son vermektir. Yapamıyorsa bu demektir ki ona iştirak ediyor” şeklinde tepkisini dile getirdi.

2 Kasım 2021

rkısh NEWS PRESS

I R E L Z I S V E E D N I OTEL I M A D A Ş I N A Y AĞIRLA A R A L Ç A T H U GECELERI M R O Y I T I Ğ A D K EKME

YAŞAM

İşte örnek Müslüman B

Faslı Ahmed bin Abdurrahman, Belçika’nın kalbinde İslami mimariyle inşa ettiği otelinde evsizleri misafir ediyor. Kişiliğiyle ülkenin ileri gelenlerinin takdirini toplayan Abdurrahman, geceleri de aracıyla fırınları gezip kalan unlu mamulleri kapı kapı dolaşıp ihtiyaç sahiplerine dağıtıyor. Abdurrahman, İslam’ın gereğini yaptığını ve yardım faaliyetlerinin 68 yaşında olmasına rağmen kendini zinde ve huzurlu tuttuğunu söylüyor. elçika’nın başkenti Brüksel’de otelinin kapılarını evsizlere açan 68 yaşındaki Faslı Ahmed bin Abdurrahman, geceleri de şahsi aracıyla muhtaçlara ekmek dağıtarak İslam’ın gereğini yaptığını söylüyor. Hayırsever iş adamı Ahmed bin Abdurrahman, Brüksel’in merkezindeki turistik Grand Place’e çıkan, dar ve renkli sokakların birinde 27 yıldır otel işletiyor. Fas’ın Cebelitarık kıyısındaki Tanca şehrinde doğan Abdurrahman, Belçika’ya geldiği ilk yıllarda aynı sokakta restoran işiyle uğraşmış. 10 PARMAĞINDA 10 MARİFET Yabancıların daha kolay telaffuz edebilmesi için kendisini “Ben” olarak tanıtan, neşeli, enerjik ve girişken yapısıyla Brüksel’de geniş çevre edinen Abdurrahman, yardım faaliyetlerinin yanı sıra, sıra dışı kişiliğiyle de takdir topluyor. Belçika’dan önce bir süre ABD’nin San Francisco eyaletinde yaşadığından, akıcı Amerikan aksanıyla İngilizce konuşan Abdurrahman, 7 dil biliyor. Piyano çalan, NASA sertifika programına katılan, Rusya’dan Japonya’ya farklı kültürleri deneyimlemek için seyahatler yapan, dünya liderlerini görme fırsatı yakalayan Abdurrahman, Brüksel’de satın aldığı iki apartmanı birleştirip Kuzey Afrika’nın gösterişli mimarisine uygun inşa ettirerek burayı otele dönüştürmüş ve otelin kapılarını muhtaçlara açmış. KRALİYETTEN ZİYARET Oteli Belçika’da başbakan, bakan, kraliyet ailesi mensupları ve büyükelçiler ziyaret etmiş.

Abdurrahman, liderlerle çektirdiği fotoğrafları otel resepsiyonunun duvarında gururla sergiliyor. HÜMANISTIM, MÜSLÜMANIM Ahmed bin Abdurrahman, İslam’ın emirlerini uyguladığını söyleyerek “Zor durumdaki insanlar için yaptıklarımla gurur duyuyorum. Ben bir hümanistim, Müslüman’ım” diyor. Bundan 6-7 yıl önce otelinde kalanların çoğunlukla Suriyeli

olduğunu belirten Abdurrahman, Kuzey Afrika’nın yanı sıra Irak, Eritre ve Afganistan’dan gelenlerin de bulunduğunu belirtti. Abdurrahman, “(Mültecilere) Onlara otelde yemek veriyorum. Hastaneye götürüyorum. Onlara buranın ‘cennet’ olmadığını da anlatıyorum. İçlerinde memleketine dönenler de oluyor. Uçağa kadar eşlik ediyorum” diye konuştu.

Belçika’da sığınmacıların kabulünden sorumlu federal ajans Fedasil’in Brüksel’deki merkezi “Petit Chateau”dan yetkililerin kendini aradığını belirten Abdurrahman, kurumun yükünü paylaştığını vurguladı. EKMEK DAĞITIYOR Evsizlerden Hasan Yusuf, iki haftadır Abdurrahman’ın otelinde kaldığını, bacağından ameliyat edildiğini, salgın nedeniyle iş bulamadığını anlattı. Abdurrahman, son 6 yıldır belirlediği birkaç fırına akşamları giderek ellerinde kalan ürünleri topluyor. Fırınlardan aldıklarını birkaç seferde taşıyan Abdurrahman, lüks marka aracını bunlarla dolduruyor. Abdurrahman, gece 01.00’e kadar süren turunda daha çok “Kağıtsız” olarak bilinen, yıllardır ülkede yaşamasına rağmen oturum ya da çalışma izni verilmeyen göçmenlerin kapılarını çalıyor. KENDİSİNE DUACILAR Ahmed bin Abdurrahman’ın geleceği saati bilen göçmenler de ya fırının kapısında bekliyor ya da evlerinin önüne çıkıyor. Bu göçmenlerden Ahmed Muhammed, Abdurrahman’ın bir gecelik turunu görüntüleyen kameramana yaptığı açıklamada, “Kovid-19 döneminde insanların yardımına koştu. Çok iyi biri. Allah kabul etsin” dedi. Abdurrahman, her gece yaptığı yardımların kendini zinde tuttuğunu; 68 yaşında olmasına rağmen çok daha genç ve mutlu hissettiğini söylüyor. TÜRKIYE SEVGISI Çocuklarıyla Antalya’ya tatile gittiğini ve Belek’te camide namaz kıldığını ifade eden Ahmed bin Abdurrahman, sözlerini şöyle tamamlıyor: “Dürüst olmak gerekirse Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı çok seviyorum. Kuran’ı nasıl güzel okuduğunu dinledim. Akıllı biri. O iyi bir adam. Bir gün onunla tanışmayı isterim.”

TURKEY

rkısh NEWS PRESS

9 November 2021

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

IBRAHIM KALIN @ikalin1

Stand against terrorism

O DEFENSE MINISTER AKAR URGES ARMENIA TO SET

ASIDE HOSTILITY

efense Minister Hulusi Akar called on Armenia to avoid hostility and focus on the future as he visited Azerbaijan on the anniversary of the Nagorno-Karabakh victory. Attending the Nov. 8 Victory Day ceremonies in Baku with Chief of Staff Gen. Yaşar Güler, commander of the Land Forces Command Gen. Musa Avsever, Naval Forces Command Adm. Adnan Özbal, and commander of the Turkish Air Forces Command Gen. Hasan Küçükakyüz, Akar said he was happy to celebrate and share the joy of the Azerbaijani people. Akar noted that the Armenian authorities need to set their current

policies aside and take into consideration the suggestion for a sixmember platform. “Everybody should know that you cannot build a future based on hatred and enmity. Armenia should leave hostility behind and look to the future,” Akar said, noting that Turkey will continue to fulfill its responsibilities to ensure peace and stability in the region. “The heroic Azerbaijani military’s victory did not only come as a result of a 44-daylong campaign, but a 30-year-old insistence, faith and resolution,” Akar said, adding that Turkey has stood beside Azerbaijan in its rightful struggle. Akar also thanked

Pakistan for its support to Azerbaijan during the Nagorno-Karabakh crisis as he hailed holding joint military drills with the country. Meanwhile, Azerbaijani Defense Minister Zakir Hasanov hailed Turkey’s support during the liberation of NagornoKarabakh and the postliberation reconstruction efforts. President Recep Tayyip Erdoğan and Ilham Aliyev signed the Shusha Declaration, a pact focused on defense cooperation and establishing new transportation routes. The agreement also affirms that Turkey and Azerbaijan will work together in the face of any external threat.

Turkey’s fastest metro line set to be ready next year in Istanbul

stanbul is scheduled to get a new metro line in the first quarter of 2022. The line, which will stretch from the financial hub of Gayrettepe to Istanbul Airport, will provide the country’s fastest travel for passengers at a speed of 120 kph (75 mph). Transportation and Infrastructure Minister Adil Karaismailoğlu joined the trial run for the metro line on Monday and said they would also use the country’s first entirely locally made signaling system. The line will also use trains with domestically made engines. The new line will have stops in the Kağıthane and Eyüpsultan districts on its route to Istanbul Airport, located on the northwestern part of the city’s European side.

Dense fog engulfs Istanbul, disrupts traffic n The dense fog that enveloped Istanbul over the weekend continues to stall daily life in Turkey’s most populated city, although it appears to be gradually clearing up. The present weather condition, an opportunity for photographers to take unique pictures of the city under fog, turned out to be stressful for drivers. In the early hours of Monday and during rush hour, the fog led to traffic snarls in

the city’s main roads, with visibility falling below 1 meter (3.2 feet) in some spots. The fog was more visible from higher ground. On the Asian side, the July 15 Martyrs’ Bridge and Fatih Sultan Mehmet Bridge, the Maltepe and Kartal sections of the D100 highway saw heavy traffic jams, while traffic on the European side extended from the Bahçelievler district to the Golden Horn, stalling traffic on both sides.

n Oct. 10, 2015, Ankara witnessed the largest terrorist attack on Turkish soil. Around 102 people died and over four hundred were injured. Turkey is still mourning this horrific terrorist attack. A comprehensive investigation is underway. Over a dozen suspects have been detained. We will have more answers as the investigation deepens. The prosecutors are not ruling out any possibilities including Islamic State of Iraq and al-Sham (ISIS) and the PKK. In the meantime, the government took a number of measures, increased security in crowded areas and removed Ankara police chief and two others for the safety of the ongoing investigation. Political parties cancelled or rescheduled their large-scale rallies. President Recep Tayyip Erdoğan ordered the State Investigation Council to look into the attack and investigate if there were any security and/or intelligence failure. This horrific attack once again confirms that terrorism is a global phenomenon and requires global coordination and solidarity. Those who support, finance, justify and glorify terrorism are also responsible for the pain and agony terrorism causes. Turkey’s allies and friends should stand in solidarity with Turkey against all forms of terrorism whether from ISIS, PKK or others. A destabilized Turkey is in no one’s interest. Turkey’s security is key to the stability in the region especially in the face of the widening refugee crisis. Currently, Turkey is fighting against three main terrorist organizations: ISIS, PKK and the People’s Revolutionary Liberation Party-Front (DHPK-C), a leftist terrorist organization. Each has its own agenda but also an interest to destabilize Turkey before the Nov. 1 elections. Turkey is part of the international coalition against ISIS and allows its airbases and airspace for attacks on ISIS targets in Syria. To date, Turkey has banned about 20,000 suspected people from entering the country and deported about 2,000 of them. After the Suruç attack on July 20, over 500 individuals suspected of being ISIS members have been detained and about 200 have been arrested. As Turkey has taken a clear stance against ISIS, the terrorist organization has turned its attention to Turkey, accusing the president and the government of collaborating with the West, betraying the Muslim world, et cetera. ISIS attacked Turkish targets before and may do so again.

While the world’s attention is on the fight against ISIS, Turkey is also fighting against the PKK, which has killed dozens of security forces and civilians over the last three months alone. After two years of calm, the PKK began its terrorist activities this summer and mobilized its urban militants. Interestingly, the PKK’s urban terrorist branches have called for revenge attacks in major cities just two weeks ago. A group called “the Immortals Brigade” threatened major bomb attack in large cities. Murat Karayılan, a PKK leader in the Qandil mountains, confirmed this on Sept. 28. After the Ankara attack, two PKK and HDP-related individuals were arrested with possible ties to the attack. We will know more about all this once the investigation is completed. Clearly, the goal of the attack is to destabilize Turkey before the elections on Nov. 1. It aims to create a sense of insecurity and uncertainty among Turkish citizens in an already chaotic region. The last thing the Ankara government wants to see is panic and chaos before the elections in less than three weeks. Yet, some politicians and commentators have made the startling claim that the government is behind the Ankara attack. This claim, without a shred of evidence, is as ridiculous and irresponsible as the claim that the U.S. government was behind the 9/11 attacks or the British government was behind the 7/7 bombings. Anyone making such a claim would be laughed at as a loony conspiracy theorist and not taken seriously. Interestingly enough, those who accuse the Turkish government of resorting to conspiracy theories are themselves now concocting the wildest conspiracy theories to score cheap political points. This is irresponsible politics and cannot lead to peace, trust and security. We need to reject all such attempts at political manipulation at a time of national mourning. Instead of seeking cheap political gains, we all must take a clear stance against all forms of terrorism including the PKK, ISIS and others. Those who glorify PKK terrorism and seek to justify it by manipulating the war in Syria and the fight against ISIS not only betray a fundamental moral principle but also sow hatred and animosity. Two wrongs do not make one right. We should reject ISIS as well as PKK terrorism without establishing any hierarchies of good and evil. Given Turkey’s long history of fighting terrorism since the 1970s, I am sure we will overcome this menace. > Source Daily Sabah/OCT 17, 2015

9 November 2021

Facebook is open to dialogue with Turkish authorities: Representative is constructive and always open to negotiations with the public and authorities, F acebook a senior director at the social media

giant said Thursday in a meeting with the Turkish Parliament to outline problems on social media and possible solutions. “We attach importance to (our) users’ safety and freedom of expression, human rights and the national interests of the country (where we operate),” Azzam Alameddin, the company’s director of public policy covering the Middle East, North Africa and Turkey, told lawmakers of the Turkish parliament’s digital media committee. He also noted the company has sought a balance between security and freedom, adding that Facebook is constructive and always open to negotiations with the public and the authorities. “It is very important to have constructive talks with the public,” Alameddin said. The head of Parliament’s digital channels commission, Hüseyin Yayman, in October said that the perspectives of social media platform representatives would be taken into consideration after the issue of data security arose on the agenda following disruptions on social media platforms. Within this scope, the Facebook official will share their views on Turkey’s social media regulations and listen to Parliament’s demands.

Yahoo pulls out of China due to ‘challenging’ environment States internet service giant Yahoo said Tuesday it has pulled out of China, U nited citing an increasingly challenging operating

environment. The withdrawal was largely symbolic, as many of the company’s services were already blocked by China’s digital censorship. But recent government moves to expand its control over tech companies generally, including its domestic giants, may have tipped the scales for Yahoo. “In recognition of the increasingly challenging business and legal environment in China, Yahoo’s suite of services will no longer be accessible from mainland China as of November 1,” the company said in a statement. It said it “remains committed to the rights of our users and a free and open internet.” The company’s move comes as the American and Chinese governments continue to feud over technology and trade. The U.S. has put restrictions on telecom giant Huawei and other Chinese tech companies, alleging that they have ties with China’s government, military or both.

rkısh NEWS PRESS

TECHNOLOGY

I’ll be back: How artificial intelligence could shape our lives Security officers front keep watch in ial of an AI (Artific t gn a Intelligence) si ei w the annual Hua in Connect event a. Shanghai, Chin

or many years artificial intelligence has faced two popular reactions from people, with one part of the population saying it is the world’s future and the other saying that it will only cause harm to humanity. Tech evangelists habitually brim with enthusiasm over artificial intelligence’s potential to transform our lives, and the crowds at this year’s Web Summit were no exception. Here are five uses for AI showcased at one of the world’s largest technology conferences, which returned to Lisbon this week after the 2020 edition was called off due to the pandemic. Healthcare When Iker Casillas learned of a start-up that uses AI to better detect irregular heart rhythms, he swiftly signed up as an investor. The Spanish football legend had suffered a heart attack in 2019, putting a brutal end to his career. The Madrid-based company Idoven analyses data from home heart monitoring kits to track people’s cardiac health – and crucially, to flag looming problems. “We are the first company in the world capable of doing it,” its CEO Manuel Marina-Breysse told Agence France-Presse (AFP). AI is also being used by a growing number of mental health startups. Woebot, a chatbot that people can use to unburden their anxieties, adapts its responses based on an AI-informed reading of the person’s emotional state. “If somebody is in distress

or they’re really not feeling great, Woebot will invite them to work on it, or just get it off their chest,” explained its founder Alison Darcy, a clinical research psychologist. Some may find the idea of pouring one’s heart out to a chatbot unnerving, but the Silicon Valley startup points to studies suggesting that people sometimes prefer confiding in a non-judgmental robot. Cutting waste AI doesn’t represent a straightforward win for the climate. Training a single algorithm system can use nearly five times the emissions produced by a car over its lifetime, according to University of Massachusetts researchers. But AI is also making a wide range of industrial processes more efficient, from cement production to cooling data centers. It could also be used to reduce the amount of garbage we send to landfill. British startup Greyparrot uses AI to recognize different types of waste moving down a conveyor belt, picking out recyclables from plastic to glass better than the machines typically used at the moment. Safer roads Could AI stop road accidents? Irish startup Provizio is developing technology that uses machine learning to analyze data from sensors attached to a car. In time, its founder Barry Lunn hopes that will allow emergency braking systems to kick into gear

10 times faster than previously. Code writing The age of AI shunning all need for human help, and writing its own computer code, is closer than you may think. One initiative generating a buzz in Lisbon this week was Copilot, a joint project by software development platform GitHub and research lab OpenAI. The tool can auto-complete chunks of code, understanding the intentions of the human software engineer. But New York University researchers suggest the computers still need us: around 40% of the time, the code still has bugs in it. Deepfakes Recent years have seen growing alarm over deepfake technology, in which stunningly realistic likenesses of living people can be made to act as the creator pleases. Deepfakes appearing to show actor Tom Cruise went viral this year, prompting fresh questions over whether the technology could be used for fraud or even political manipulation. Reface, a United States startup founded by Ukrainians, wants to use deepfake AI for more playful purposes, allowing the user to swap Justin Bieber’s head, or the Mona Lisa’s, for their own. But co-founder Ivan Altsybieiev imagines a future where people could mock up entire remakes of their favorite TV shows, starring themselves. A “future where all content could be personalized,” he told AFP.

EKONOMI 10 AYDA 2 MILYON TURIST

rkısh NEWS PRESS

9 Kasım 2021

ÇALIŞANIN DÜNYASI

Kapadokya mıknatıs gibi turist çekiyor!

MURAT ÖZDAMAR

Sorularınız için: info@turkishnewspress.com.au

2022 yılında daha yüksek emeklilik maaşı bağlanır!

5 Türkiye’nin önemli turizm cennetlerinden Kapadokya, pandemide bile turist çekmeye devam ediyor. Peribacaları, kayadan oyma tarihi yapıları, yer altı şehirleri, sıcak hava balon turları, at ve arazi araçlarıyla düzenlenen safari etkinlikleriyle dünyanın dört bir tarafından turistlerin ilgisini çeken bölgeyi bu yılın 10 ayında

1 milyon 917 bin 657 yerli ve yabancı turist gezdi. Bölgedeki turizmcilerden Sami Daşdeler, “Doluluk oranları yüzde 80’in üzerinde. Bu yıl bölgemizi ziyaret eden turist sayısının pandemi öncesine eş değer olduğunu görüyoruz” derken, Kemal Cingil de, “Kış sezonuna girerken bile umduğumuzdan daha çok turist geliyor” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin yıllık büyüme tahminleri yüzde 10’a yaklaştı D ünyanın pandeminin etkisiyle kırıldığı bir dönemde aldığı tedbirlerle ekonomideki büyümesini devam ettiren Türkiye, uluslararası finans kuruluşlarının da hesaplarını bozdu... Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Küresel Makro Görünüm 2022-23 başlıklı raporunun Kasım 2021 sayısında, ABD, Kanada, Almanya, Japonya, İngiltere ve Çin ekonomileri için 2021 büyüme tahminleri hazirandan bu yana beklenenden daha zayıf veriler gelmesi nedeniyle aşağı yönlü revize edilirken; Türkiye, Güney Afrika, Rusya ve Suudi Arabistan için büyüme beklentileri ise yükseltildi. Raporda, G20’nin gelişmiş ekonomilerinin ise 2021’de yüzde 4,9 ve 2022’de yüzde 4,2 büyüyeceğinin tahmin edildiği kaydedildi. MOODY’S %9.2 DEDI Raporda, Türkiye ekonomisinin ise 2021’de yüzde 9,2 büyümesinin beklendiği bildirildi. Moody’s eylül ayında yayınladığı raporda Türkiye ekonomisinin 2021’de yüzde 6 büyüyeceğini öngörmüştü. Türkiye ekonomisinin 2022 yılına ilişkin büyüme beklentisinin de yüzde 3,6’dan yüzde 4,8’e çıkarıldığına işaret edilen raporda, ülke ekonomisinin 2023’te

yüzde 5 büyüyeceği tahmin edildi. Raporda, “parasal ve kredi genişlemesi ile bol likidite desteğinin Türkiye’nin kredi kaynaklı ekonomik toparlanmasını desteklemeye devam ettiğine” yer verilerek, hükümetin kredi kaynaklı büyümeye öncelik vermeye devam etmesinin beklendiği ifade edildi. Türkiye’de enflasyon oranının ise bu yıl yüzde 19 ve gelecek yıl da yüzde 16.4’e düşeceği tahmin edildi. YÜZDE 5’TEN 9’A Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Bölgesel Ekonomik Görünüm Raporunda da, EBRD’nin faaliyette olduğu tüm bölgelerde 2021 yıl sonu büyümesinin yüzde 5.5, 2022 yıl sonu büyümesinin ise yüzde 3,8 olması bekleniyor. Raporda, Türkiye’nin 2021 yılı büyüme tahmini ise yüzde 5,5’ten yüzde 9,0’a yükseltildi.

EBRD Bölgesel Başekonomisti Roger Kelly, Türkiye’nin salgınının tüm dünyada ağır etkilerinin hissedildiği geçen yıl %1,8 büyüdüğünü hatırlatarak, şu değerlendirmedebulundu: NORMALE DÖNÜŞ “Türkiye bu şekilde geçen yıl pozitif büyüme kaydedebilen birkaç ekonomiden biri olmayı başardı. Ekonomik aktivitedeki güçlü artış bu yıl da devam etti. Türkiye’nin bu yıl yüzde 9 civarında büyüyeceğini, gelecek yıl ise daha sürdürülebilir seviye olan 3,5’e geri döneceğini öngörüyoruz. Küresel ekonomi toparlanırken, salgın kısıtlamaları kaldırılırken, bu yıl ekonomik aktivitenin gücü hem iç hem de dış talepten kaynaklanıyor. Gelecek yıl için daha düşük olan büyüme tahminimiz ise salgın sonrası normale dönüş beklentimizi yansıtıyor.”

510 sayılı Kanun gereği bağlanacak emekli maaşını belirleyen temel parametre güncellenmiş ortalama aylık prim matrahı ile prim gün sayısına göre belirlenen aylık bağlama oranıdır. Bu iki parametrenin çarpımı sonucu emekli aylığı belirlenir. Her bir yıla ait sigorta matrahı için uygulanacak olan güncelleme katsayısı, yıllık enflasyonun tamamı ile büyüme hızının yüzde 30’unun toplamından oluşur. Güncellenmiş prim matrahı ile aylık bağlama oranının çarpımından oluşan emekli maaşı, Ocak ve Temmuz ödeme dönemlerinden geçerli olmak üzere, bir önceki 6 aylık döneme göre açıklanan 6 aylık enflasyon oranı kadar artırılır. Bu yöntemin doğal sonucu olarak aynı prim gün sayısına göre Aralık ayında bağlanan aylık ile Ocak ayında bağlanan/ bağlanacak olan aylık arasında fark oluşur. Sigortalılar, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) web sitesinde bulunan http://uyg.sgk.gov.tr/ AylikHesap/ adresinden an itibariyle emekli olmaları halinde bağlanacak olan emekli maaş miktarını hesaplatabilir. İşte emekli maaşını Aralık ayında ve Ocak ayında hesaplatıp farkı bilen okurlarımız, eski yıllarda olduğu gibi bizden bu yıl için de açıklama bekliyor. Her şeyden önce böylesi bir değerlendirmeyi net olarak yapmak için 2021 yılına ait yıllık tüketici enflasyonunu ve 2021 yılının büyüme oranını bilmemiz gerekir. Bu verileri şu an bilmemiz mümkün değil. 2021 yılına ait yıllık enflasyonu en erken 4 Ocak 2022 tarihinde, büyüme oranını ise 2022/ Mart ayı sonlarına doğru öğrenebileceğiz. Ancak çeşitli kaynaklardan derlediğimiz güncel beklentileri dikkate alarak ve Temmuz-Eylül ayları arasındaki 3 aylık enflasyon oranını da gözeterek bir değerlendirme yapmamız da mümkün. Uluslararası para piyasaları ile küresel finans piyasaları Türkiye’nin 2021 yılı büyüme tahminlerini Ekim ayında revize etti. Buna göre; Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü, (OECD) Türkiye’nin 2021 yılı büyüme beklentisini yüzde 8,4 olarak açıkladı. Uluslararası Para Fonu (IMF) Türkiye’nin 2021 yılı büyüme beklentisini yüzde 9 olarak açıkladı. Dünya Bankası, Türkiye’nin 2021 yılı büyüme beklentisini yüzde 8,5 olarak açıkladı. Fitch Ratings,

Türkiye’nin 2021 yılı büyüme beklentisini yüzde 9,2 olarak öngördü. Standard & Poor’s (S&P) Türkiye’nin 2021 yılı büyüme beklentisini yüzde 8,6 olarak açıkladı. Unicredit, Türkiye için 2021 yılı büyüme beklentisini yüzde 9,7 olarak öngördü. JP Morgan, Türkiye’nin 2021 yılı büyüme beklentisini yüzde 8,4 olarak öngördü. Goldman Sachs, Türkiye için 2021 yılı büyüme beklentisini yüzde 9,5 olarak öngördü. Uluslararası para piyasaları ile küresel finans piyasaları tarafından açıklanan Türkiye için 2021 yılı büyüme beklentisi ortalaması, Türkiye için 2021 yılı büyüme oranının yüzde 8,5-9 aralığında olabileceği beklentisini güçlendiriyor. Merkez Bankası tarafından 2021/Ağustos ayında açıklanan enflasyon beklentisinde 2021 yılına ait yıllık enflasyon oranı yüzde 16,74 olarak öngörülüyor. Resmî Gazetede yayınlanan Orta Vadeli Program’da ise 2021 yılına ait enflasyon oranının yüzde 16,2 olabileceği öngörülüyor. IMF, Türkiye’nin 2021 yılına ait yıllık enflasyon oranını yüzde 17 olarak öngörüyor. Uluslararası para piyasaları ile küresel finans piyasaları tarafından açıklanan Türkiye için 2021 yılına ait yıllık enflasyon oranını ortalaması, Türkiye için 2021 yılı enflasyon oranının yüzde 16-18 aralığında olabileceği beklentisine yol açıyor. Biz beklenen ekonomik tahminleri gözeterek aynı dönemler için aynı prim gün sayısı ve aynı prim matrahı üzerinden 2021 yılı emeklisi olanlar ile 2022 yılı emeklisi olacakların maaşları farklı hesaplandığı için bağlanacak maaşın hangi yıl daha yüksek olacağını açıklayalım. Türkiye için 2021 yılına ait öngörülen TÜFE oranlarına ve büyüme oranlarına ilişkin beklentilerden hareketle şunu net olarak söyleyebilir. Eğer 2021 yılına ait yıllık enflasyon yüzde 15,50 oranında veya üzerinde gerçekleşirse büyüme oranı da yüzde 8,5’in altında kalmazsa 2022 yılında emekli olacak sigortalıya 2021 yılında emekli olan sigortalıya göre daha yüksek emekli maaşı bağlanacak. Ayrıca 2022 yılında emekliliğe ayrılan ve işyerinden kıdem tazminatı hakkı olan işçiler, 2022 yılında emekli olursa daha fazla kıdem tazminatı alır. Çünkü ücretler genelde yıl başında artırılır ve kıdem tazminatı da son ücret üzerinden hesaplanır.

KEŞFET

rkısh NEWS PRESS

9 Kasım 2021

MURAT ERTUĞRUL

BILGISAYAR OYUNUNDAN ETKILENEREK GELENEKSEL TÜRK OKÇULUĞU

EĞITMENI OLDU Oyundaki okçu karakteri dikkatini çekince bu alana yönelen Murat Ertuğrul, önce kendi yay ve oklarını yaptı, ardından ok atma konusunda uzmanlaşarak eğitimler vermeye başladı. 28 yaşındaki Ertuğrul, “Uluslararası birçok müsabakaya da katılınca, ‘Bu okçuluk tam bana göre’ dedim. Okçuluk vücuda disiplin veriyor” diyor.

onya’da oynadığı bilgisayar oyunundan ilham alan Murat Ertuğrul, önce deneme yanılma yoluyla yay ve ok yaptı, daha sonra geleneksel Türk okçuluğu eğitmeni oldu. Baba mesleği marangozluk olduğu için el sanatlarına ilgi duyan Ertuğrul, lise yıllarında oynadığı oyundaki okçu karakterden etkilenerek ok ve yay yapmaya başladı. BABADAN TAM DESTEK Babasının da desteğini alan 28 yaşındaki Ertuğrul, başlangıçta okçulukla ilgili hiçbir deneyiminin olmadığını, ok yapmayı kendi kendine öğrendiğini söyledi. Babasının kendisine okçuluk hayali için çok destek verdiğini anlatan Ertuğrul, şunları dile getirdi: “Babama ‘Hadi baba ok yapalım, yay yapalım’ dedim. Babamla beraber ok yapmaya başladık. Defalarca yaptık, kırdık. Çünkü, daha sağlam olması için hayvan boynuzu ve siniri gibi bazı malzemelere ihtiyaç varmış. Biz kendi kendimize, deneme yanılmalarla çalışmalara devam ettik. Hiçbir zaman pes

etmedim, pes etmediğim için de başardığımı düşünüyorum.” ULUSLARARASI MÜSABAKA Ertuğrul, okçulukta ilerlemeye gayret ettiğini vurgulayarak, şöyle devam etti: “Geleneksel Türk okçuluğunda ilerlemek için örnek videolar izledim, kitaplar okudum, çalışmalarıma devam ettim. Bir kursa kayıt oldum ve kısa bir süre orada okçuluk eğitimi aldım. Uluslararası birçok

müsabakaya katıldım. Bir süre atlı okçulukla ilgilendim. Uluslararası müsabakalara da katılınca, ‘Bu geleneksel okçuluk tam bana göre’ dedim. Müsabakalarda yarışmacılar, geleneksel kıyafetlerini giyerek mücadele ediyor. Buna bağlı olarak kültürel bir ilişki içine de girmiş oluyoruz. Bu açıdan kendimi şanslı hissediyorum.” Geleneksel Türk okçuluğunu öğrendikten sonra,

içinde başkalarına da öğretme isteği oluştuğunu belirten Murat Ertuğrul, Meram Belediyespor Kulübünde okçuluk eğitmenliği yaptığını söyledi. BU İŞİN SIRRI DİSİPLİN Kursiyer çocukların kendini geliştirmesi için çaba gösterdiğini belirten Ertuğrul, şunları kaydetti: “Türk okçuluğuyla disiplini ve vücudun disiplinini de kazandırmış oluyoruz. Ok atmanın yanında odaklanma, stres ve kaygı gibi sorunları nasıl aşmaları gerektiğini de öğretiyoruz. Günümüz hastalıklarından dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğunu yine okçuluk sayesinde yüzde 70 oranında düzeltebiliyoruz. Bu duruma bağlı olarak pandemi döneminde üye sayımızda ciddi artış yaşandı.” Karşılaştığı zorlukların hiçbir zaman kendisini yıldırmadığını dile getiren Ertuğrul, sözlerini şöyle tamamladı: HEVES KARİYERE DÖNÜŞTÜ “Bu işe nasıl başladığıma, şimdi nasıl olduğuma bakıyorum. İleride nasıl olacağımı da çok merak ediyorum. Bu heves zamanla ciddi bir işe dönüştü. Kariyer olarak da bu alanda ilerlemek istedim. Yay yaparken kullandığım ağaçları gerdiremediğim için farklı çözüm yolları aradım. Yayı kızgın yağın içine soktum ve biraz daha gerdirebildim. İlk zamanlar yaptığım oklar attığım yerden çok faklı yerlere gidiyordu. Oklarda hindi ve kaz gibi hayvanların tüyü kullanılıyormuş. O zamanki imkanlarımla gerekli malzemeyi bulamayınca ben de pet şişeden tüy yapmaya başladım. Önüme çıkan hiçbir engelde pes etmedim. Yaptığım çalışmalar sonucu atışlarım düzgün gitmeye başladı. Bu durum beni daha çok motive etti ve ‘Atış tam benlik’ dedim.”

WORLD HAFTANIN KELIMESI VE DERIN DÜŞÜNCE

Hüküm

staslak@turkishnewspress.com.au

birbirimiz hakkında peşin peşin hükümler verebiliyoruz. Bazen o kişi hakkında iyi bazen de kötü bir hüküm verebiliyoruz. Sırf bu yüzden bile kimsede oturup düşünmüyor ki “acaba ben bu insanın hakkına giriyor muyum diye”. Son zamanlarda ses getiren bir dizi var “Yargı”. Başrollerini Kaan Urgancıoğlu ve Pınar Deniz’in paylaştığı. 8 Bölüm oynamıştır ve her

bölüm dizinin seyrini izlediği cinayet hakkında yeni bir bilgi ediniliyor. Fakat, daha ilk başlarken annem ile izlerken, annem karakterler hakkında çok çabuk hüküm verdi. Şimdi de bu yazıyı yazarken babam hemen diziyi izlemediği halde hemen bazı karakterleri yargılıyor. Ben, annem ve babam diyorum çünkü onlar ile beraber oturup dizi izliyoruz. Ama bu olay bir diziye bile mahsus değildir. Bir insanı dinlemek yerine; bir geri adım atıp, olayı kavramak yerine; geri durup bazı taşların yerine oturmasını beklemek yerine… Hemen insanları yargılıyoruz. Ve bu çok yanlış. Bir kere bile aksini yapsak, bir çok yanlış anlamayı önlemiş oluruz. Duymak için dinlesek. Görmek için baksak. Anlamak için kafa yorsak. Bu benim derin düşüncelerimdir. Umarım sizin için de bir şey ifade etmiştir. Selametle... > SINEM TASLAK Kullanılan kaynak: https://www. sabah.com.tr/tdk-anlami/hukum-nedemek-hukum-tdk-sozluk-anlami

Hüküm Allah’ındır Kendini hükümran sanan nefisler, Hüküm Allah’ındır, bilmez misiniz? Doğruyu anlatır ayet, hadisler, Hüküm Allah’ındır, bilmez misiniz? Hırsına kapılıp ahkâm kesenler, Rüzgâra takılıp yüksek esenler, Bakın ikizlere, farklı desenler, Hüküm Allah’ındır, bilmez misiniz? Ne sırlar var başındaki beyinde, Neye sözün geçer, gücün neyinde? Görebilir misin aklı, zihinde Hüküm Allah’ındır, bilmez misiniz? Sıkıca sarılın girmesin nifak, Parçaya bölünüp olmayın ufak, Gayret kuldan ise Hak’tandır şafak, Hüküm Allah’ındır, bilmez misiniz? Gönlün sevgi dolsun, olmasın çorak, Giriver kalplere kalmasın kurak, Sonunu, ecrini Allah’a bırak, Hüküm Allah’ındır, bilmez misiniz? > Mehmet Şahan

SINEM TASLAK

HAFTANIN ŞİİRİ

ayatım boyunca hiçbir zaman kimsenin başarısını kıskanmadım. Doğuştan şanslı olanlar için de, “Benim de babam onun babası gibi zengin olsa yapardım,” demedim çünkü herkese yazılmış bir kader var. Allah ona o şansı veriyorsan, benim ne hakkım var onu eleştirmeye? Başka biri, kendi alın tersiyle bir yerlere gelmişse, benim onu kıskanmam niye? Açıkcası kendi kendine bir yerlere gelen insanlarla o kadar gurur duyuyorum ki… kendim yapmış gibi seviniyorum. Maalesef toplumumuzda acımasızca eleştiri yapan çok, ama bunu yapanlar aynı

9 November 2021

TARIH & EDEBIYAT

üküm nedir diye soracak olursanız. Diyeceğim şudur; hüküm bir olayda hukuki veya genel fark etmeksizin bir karara varılmaktır. Hüküm kelimesi Arapça kökenlidir. Türk Dil Kurum’una göre, hüküm kelimesi anlamı şu şekildedir: “Yargı, egemenlik, hâkimiyet, değer, aynı veya benzer nitelik, önem, geçerlilik, ve karar.” Hüküm, bir dava mahkemesinin hukuksal uyuşmazlığı çözen son kararıdır. Ceza yargılamasında, sanığın suçlu bulunması durumunda yasanın o suç için öngördüğü cezaya çarptırılması, suçsuz bulunması durumunda da aklanması biçiminde olur. Kelâm ilminde hüküm İslâm dininin inanç, ibadet, muâmelât ve ahlâka dair temel ilkelerini ifade eder. Fıkıhta ise sadece mükelleflerin fiilleriyle ilgili ilâhî hitaplara hüküm denilir. Yukarıda dediğim gibi; hüküm, bir dava da verilen karardır. Fakat günlük hayatlarımızı da, bir mahkemeye bile çıkmadan

rkısh NEWS PRESS

Başarı

zamanda kendi başarılarını kendi dedikleriyle, negatiflikleriyle de engelliyorlar gibi geliyor bana. Ne yapsın babası zenginse ya da ünlü bir ailenin çocuğu olarak doğduysa? Paraları mı yaksın, sokağa mı çıkmasın, intihar mı etsin? Zengin arkadaşlarımın mutsuzluğuna şahit oldum. Dışarıdan görünenle içeride yaşananın bir olmadığını çok gördüm. Keşke eleştirmeyi bıraksak. Ben bile edindiğim şu kadarcık popülarite yüzünden birçok

arkadaşımı kaybettim. Beni çok yükseklerden görmeye başladılar. Halbuki kibirden en çok nefret eden ben, hâlâ aynı kişiydim. Ne edindiğim popülerlik beni değiştirdi ne de başka bir şey beni farklı biri olmaya itti, ama ne yazık ki çok hakarete, kötü söze maruz kaldım. Maalesef hayat böyle sanırım. Eğer hayatta bir şeyler başarırsanız, hiçbir şey başaramayan insanların zoruna gidiyorsunuz. Bir gün birine aynen şöyle dedim: “Başkasında olanı kıskanıp ona hasetlenmezsen, Allah sana da istediğini verir. Hem de fazlasıyla, ama ilk önce içindeki fesatlıktan kurtul. > Arda Erel / Senin İçin

Azerbaijan marks Karabakh victory, calls for regional cooperation Azerbaijan on Monday marked the A sfirst anniversary of its victory liberating the Armenian-occupied territories in

the Karabakh region, its foreign ministry released a statement saying new realities have emerged in the South Caucasus region, and Armenia has to choose between regional cooperation and illegal and unfounded territorial claims against its neighbors. The statement recalled that, as a result of last year’s 44-day Karabakh war that started on Sept. 27, 2020, against the increasing attacks and provocations of Armenia, Azerbaijan liberated its lands from occupation. It was noted that the right to live in the ancestral homeland of approximately 1 million Azerbaijani migrants was ensured. Reiterating that more than 300 settlements were liberated in the war, the statement added that with the tripartite declaration signed by the leaders of Azerbaijan, Russia and Armenia on Nov. 10, 2020, Armenia accepted its defeat, and the problem was solved by military and political means. It was stated that the areas liberated after the war were reconstructed and rehabilitated, the lands were cleared of mines, and the ultimate aim was to return the displaced, whose fundamental rights have been violated for years, to their homeland in a safe and dignified manner. The statement emphasized that not only Azerbaijan but also friendly and brotherly countries played a role in the process, which requires time, money and serious effort. It also underlined that the return of the displaced to their homes will be realized in the coming years. THOUSANDS MARCH TO MARK VICTORY A march was also held in Baku, the capital of Azerbaijan, on the occasion of the first anniversary of the Karabakh victory. As part of the “Victory Day” celebrations, military high school students, cavalry units of the Border Services Command, Karabakh War veterans and citizens participated in the march, which started from Baku’s Azneft Square. In the march, which started with the marches of the military band, military high school students carried a 440-meter (1,444-foot) flag of Azerbaijan in reference to the 44-day war. Citizens accompanied the march with Azerbaijani and Turkish flags, chanting “Karabakh is Azerbaijan” and singing marches. The march, attended by thousands of people, ended at the “Spoils Museum” in Baku, where some of the weapons and armored vehicles seized from the Armenian Army are exhibited.

PAZARTESI

Fatma Gençtürk Bilge Başafacan ÇAY MOLASI

SALI Ergül Uybadın

AUSTRALIA . .

SESİ T rkıye’nın

RADYOSU AVUSTRALYA

CUMA

Tanyeli Serkan Uyanık TANYELI’YLE BIZ BIZE

CUMARTES

“Sizin Sesiniz” www.turkishnewspress.com.au

Sülhan Yılmaz

Derya Sekmen Büşra Erkan Tuğçe Uybadın

VOICE OF TURKEY WOMENS EDITION

ÇARŞAMBA

Tuğba Aksoy GÖNÜL KAHVESİ

PERŞEMBE

Neşe Sözen Neşe Sözen Nevin Hüseyin Fatma Gençtürk Saat: 17-18 arası Tuğba Aksoy Saat: 18-19 arası

KIBRIS TÜRK DİASPORASI

PSIKOLOGUN PENCERESINDEN

SYDNEY DIGITAL 985 & MELBOURNE 98.9 NORTH WEST FM YAYINIMIZLA . . SIZLERLEYIZ! - Sydney’de her gün saat 17-18 arası program Ve her gece saat 22-24 arası Müzikli Saatler - Melbourne’da her Çarşamba saat 17-18 arası - Yayınlarımızı aşağıdaki linklerden dünyanın her yerinden dinleyebilirsiniz. SYDNEY: www.turkiyeninsesi.sydney MELBOURNE: www.turkiyeninsesi.melbourne - Ayrıntılı bilgi için bizi arayın: +61 421 890 600

rkısh MEDIA GROUP

SÜLHAN’LA UZAKLARDAN SES VAR

SATURDAY0 16.00-17.0

Tuğçe Köksal, Yasin Köksal, Ahmet Kale & Azra Vejzovic

THE SOURCE

PAZAR

MÜZIKLI SAATLER

ÇARŞAMBA

@turkiyeninsesiradyosu

MURAT ŞIRIN

ÜMIT UYAR

MELBOURNE’IN SESİ

NOSTALJI

rkısh NEWS PRESS

R A T K E EM

9 Kasım 2021

ın r a l ğ a r i m e D

i s e d e d t e m Meh

TCDD’ye adanmış ömründe sevdası hiç bitmedi... Temizlik işçisi olarak göreve başladığı Diyarbakır Garı’nda, önce memuriyete geçen, daha sonra girdiği sınavlarda sağladığı başarı ile vagon teknisyeni olan 83 yaşındaki Mehmet Millet, 47 yıllık görevinin ardından 18 yıl önce şef unvanı ile emekli oldu. Kimi zaman gara gelerek geçmişi yad eden Mehmet dede, “47 yıl çalıştım, 47 saat gibi geldi. Demir yolu sevdam halen devam ediyor” şeklinde konuşuyor.

iyarbakır’da 83 yaşındaki Mehmet Millet’in, 47 yıl görev yaptığı Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarından (TCDD) 18 sene önce emekli olmasına rağmen mesleğine ve “demir ağlara” sevdası hiç eksilmedi. Merkez Yenişehir ilçesinde yaşayan Millet, 1956 yılında henüz 18 yaşındayken Diyarbakır Garı’nda temizlik işçisi olarak görev yapmaya başladı. Bir yıl dolmadan vagon bakım ve onarım biriminde görevlendirilen Millet, daha sonra sınavla memurluğa geçiş yaptı. Görevde yükselme sınavlarında sağladığı başarı ile revizör (vagon teknisyeni) olan Millet, 47 yıllık görevinin ardından 18 yıl önce şef unvanı ile emekli oldu. YAŞAMI ANILARLA DOLU Emekli olsa da gönlünün bir yanı hep görev yaptığı Diyarbakır Garı’nda ve demir ağlarda olan Millet, emekli olmadan önce önünden demir yolu geçtiği için satın aldığı evde hatıralarıyla yaşamını sürdürüyor. Eşini 10 yıl önce kaybeden Millet’in yalnız yaşamı, ömrünü adadığı mesleğinde geçirdiği anıları ile dolu. Görevine ve demir ağlara sevdası hiç bitmeyen Millet, kimi zaman eski fotoğraflara bakarak kimi zaman da 1,5 kilometre uzaktaki Diyarbakır Garı’na bastonu ile yürüyerek gidip geçmişi yad ediyor, özlem gideriyor. Çalışanların yardımıyla basamaklarını ağır ağır çıktığı garda görevlilerle sohbet eden, gelip giden yolcuları izleyen, giden yolculara el sallayan Mehmet Millet dede, sesini dinlediği, havasını soluduğu gara

duyduğu özlemini giderdikten sonra evinin yolunu tutuyor. DEMİRYOLU SEVDASI Mehmet Millet, 16 yaşındayken sık sık Devlet Demiryollarında çalışan ağabeyinin yanına gittiğini, onun yaptığı işi çok sevdiğini söyledi. Millet, 18 yaşına girer girmez garda işçi olarak göreve başladığını belirterek, 6 ayın ardından sonra vagon bakım ve onarım birimine geçtiğini ifade etti. Bir müddet burada görev yaptıktan sonra memur olduğunu anlatan Millet, revizör şefliğine kadar yükseldiğini, görevine bağlı olduğunu, her türlü durumda işini hakkıyla yerine getirdiğini söyledi. Çalıştığı dönemde, en küçük bir arıza gördüğünde dahi anında müdahale ettiğini, işinin ağır olmasına rağmen çekinmediğini, verilen her işi kusursuz yapmaya özen gösterdiğini dile getiren Millet,

şunları dile getirdi: “Memurluk sınavı açıldığı zaman 24 kişiyle sınava gittik. Birinci olarak başarıyla sınavı kazandım. Amirlerim beni takdir etti. Bizi sınava alan heyet, ‘Mehmet Millet sende bu sevda, bu bilgi varken müjde veriyorum, sen kazandın.’ dedi. Ondan sonra vagon teknisyeni olarak çalıştım. Sonra başrevizörlük sınavı açıldı, yine birincilikle kazandım.” 47 YIL 47 SAAT GIBI GEÇTİ Demir yollarına duyduğu sevginin hiç eksilmediğini aktaran Millet, bu süre zarfında da mesai arkadaşlarıyla irtibatını koparmadığını, sürekli onlarla görüştüğünü belirtti. Millet, şöyle devam etti: “47 yıl çalıştım, bana 47 saat gibi geldi. Demir yolu sevdam halen devam ediyor. Balkonda oturduğum zaman tren önümden geçiyor, sesini duyuyorum. Kafama estiğinde veya sıkıldığım zaman

buradan istasyona kadar 1,5 kilometrelik yolu yavaş yavaş gidiyorum, trenlere bakıyorum, oradakileri ziyaret eder, çaylarını içerim. Onlar da beni güzel bir şekilde karşılıyor. Bir taşı dahi rayların üzerinde gördüğüm zaman duramıyorum, onu seve seve kaldırıyorum. O kadar sevdalıydım. Tren sevdasından hiç vazgeçmedim.” VAGON DOKTORUYUM İş hayatının sürekli hayalinde canlandığını, o günleri çok özlediğini dile getiren Millet, Diyarbakır Garı’na gidip, işçilerle sohbet ederek bu hasretini bir nebze de olsa dindirmeye çalıştığını ifade etti. “Revizör demek, doktor demektir. Ben kendimi vagon doktoru olarak görüyordum. Teşhisim kuvvetliydi. Muhakkak arızayı tespit ediyordum” diyen Millet, imkanı dahilinde ise arızayı gidermek için gerekeni yaptığını, yapamayacağı bir şey ise de teşhis koyup, bir üst yere durumu bildirdiğini kaydetti. GÖNLÜMDEN ÇIKMADI Mehmet Millet, evde yalnız yaşadığından dolayı balkonda trenin geçişini izlemenin kendisini çok mutlu ettiğini belirterek, mesleğine ve demir ağlara olan sevdasını şöyle aktardı: “Keşke şimdi gücüm olsaydı da gidip Devlet Demiryollarında o hevesle tekrar gençliğimdeki gibi çalışsaydım. O sevda halen bende var. Demir yolları hiçbir zaman gönlümden çıkmadı. Boş kaldığım veya sıkıldığım zamanlarda eski fotoğraflarıma ve demir yolundan kalma kıyafetime hevesle baka baka vaktimi geçiriyorum. Bu fotoğraflar geçmiş günlerimi hayalimde canlandırıyor. Bunlara bakınca eski günlerimi hatırlıyorum. Tren geçtiği zaman ona bakma amacıyla bu evi aldım. 18 yıldır bu evden baktığımda her gün tren görüyorum.”

9 Kasım 2021

İlan ve Kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 433 162 655

rkısh NEWS PRESS

SERI ILAN

0474 815 215 - 0481 850 275

DEĞER KATANLAR

9 Kasım 2021

Hükümlüler

meslek öğreniyor

iverek Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki hükümlüler, kendileri için ayrılan arazide çiftçiliğin inceliklerini öğrenip hem meslek sahibi olmanın hem gelir elde etmenin mutluluğunu yaşıyor. İşyurdu Müdürlüğüne bağlı tarım ürünleri üretim iş kolunda çalışan hükümlüler, kendileri için ayrılan 130 dönüm arazide ikinci ürün olarak mısırda çalıştı. ÇİFTÇİLİK Silajlık mısırın hasat dönemine kadar tarlada çalışan hükümlüler, bir yandan çiftçiliği öğrenirken diğer yandan zamanlarını değerlendirip bütçelerine de katkıda bulunuyor. Siverek Açık Ceza İnfaz Kurumu İşyurdu Müdürü Yunus Güngör, “Onlara işin inceliğini öğretiyoruz. Hükümlülerimizi hayata kazandırmayı hedefliyoruz” diyor.

KEBAB DÜKKANINA

BAYAN ELEMAN n Eastgardens Westfield Pagewood’da kebab dükkanımızda serviste haftada 5 gün, saat sabah 10am - 6pm arası çalışacak bayan eleman arıyoruz. İlgilenenler Deniz’i arasın: 0 416 449 177

SATILIK GÖZLEME STORES Preston ve Fairfield’da 4 yıldır haftada 2 gün faaliyetde bulunan getirisi güzel olan iş yerlerimiz satılıktır. Murat: 0400 88 33 40

Kebabçıda çalışacak elemanlar aranıyor! n Manly Seaside’de gece veya gündüz kebabda çalışacak elemanlar alınacaktır. İRTIBAT: 0413 554 027

SATILIK KEBAB DÜKKANI Kebab Haven Bribie Pty Ltd.’den Qld, Bribie Island’da Türkiye’ye dönüş sebebiyle satılık Kebab Dükkanı. Detaylı bilgi için arayın! Orhan Dilbaz Tel: 0423 418 071

GUEST ILE FERAHLAYIN! Guest Cologne/Kolonya lemmongrass organik içeriklidir. Mevcut boyutlar; 50 ve 200 ml. Nemlendirici özelliğe sahiptir, ferahlatır, senitize eder ve cildinizi korur. Hassas ve bütün ciltlere uygundur. Bu özel kolonyayı gönül rahatlığıyla istediğiniz kadar kullanabilirsiniz. Daha fazla bilgi ve alışveriş için; web: https:// guestscologne.com/Cep: 0402 677 440

KEBAB & PİDECİYE BAY-BAYAN ELEMAN n Mona Vale’de bulunan Aussie Kebab&Pide dükkanımızda gündüz veya akşam full time çalışacak serviste, pide&gözlemede tacrübeli bay-bayan eleman aranmaktadır. HANIFI: 0 401 922 786

SATILIK KEBAB DÜKKÂNI Şehir Merkezinde (City), ucuz kiralı, işlek işletmemiz satılıktır. İlgilenenler arasın! 0 423 525 419

rkısh T NEWS PRESS DİYANET&KÜLTÜR

9 Kasım 2021

ALEM-I İSLAM

HAYA EL-MUŞÎ

info@turkishnewspress.com.au

Kimi takip ediyorsun?

azreti Peygamber aleyhisselam hutbe irad ederken bir sahabe efendimiz çıkageldi. Ya Resulallah, kıyamet ne zaman kopacak, diye üç defa sordu. Namaz sonrası sevgili Nebi: Kıyametin ne zaman kopacağını soran kimdir? Sorunca, Ashab-ı kiramdan birisi, benim ey Allah’ın Resulu, dedi. Bunu üzerine Server-i Enbiya efendimiz; Ne hazırladın, diye sordu. Soruyu soran sahabe efendimiz ise, amelime güvenemem fakat Allah ve Resûlünü çok seviyorum, buyurdu. Ve İki cihan güneşi şöyle buyurdu: “Kişi sevdiği ile beraberdir.” Bizler bu ulvî müjde ve aynı zamanda önemli uyarıdan anlıyoruz ki; dünyada kimleri sevmiş, kimlere gönül vermiş, kimlerin fikrini önemseyip hayatımızda uygulamaya geçirmiş, kimleri fiilen ve fikren dost ve rehber edinmiş isek mahşerde o kişi, zümre veya cemiyetle beraber olacağız. Sünneti çağa taşımak gibi bir vazifemizin olduğunu da dikkate alırsak gerçek dünyanın sevilen, tâbi olunan ve benimsenip takip edilenlerinin hakikat değeri ne ise sanal

dünyanın beğeni, takip, abone vs. uygulamaları da aynı etki ve gerçekliğe sahiptir. Bir Müslüman olarak; Âhiret’te Allah’ın düşmanlar ile aynı safta olmak ve aynı kaderi paylaşmak, gerek iman gerekse istikbâl açısından pek hayırlı bir âkibet olmayacaktır. İnsan, reel ve samimi bir muhasebe yaparak; inancı her ne olursa olsun, takip ettiği siyasi parti, fikirlerini önemsediği şahıslar, gönül verdiği din âlimleri, özenerek hayranlık duyduğu şarkıcı vs. kişilerle mahşerde birlikte dirilip Allah’ın huzuruna gitmeyi göze alabileceği bir istikbâl biletini dünyadan temin ettiğini unutmamalı. Bir Müslüman’ın; aklen ve kalben takip dünyasını ve gönlündeki duygu motiflerini hak ve hakikat iplikleri ile ilmek ilmek örmesi gerekirken; terzisi Avrupa’dan, iğnesi Amerika’dan, ipliğini ise Uzak Doğudan temin etmek suretiyle ne idüğü belli olmayan bir fikir dünyası dokuması kendisini fikren çıplak bırakacağı gibi hayatında iğreti duracak, inanç ve kültürüne uymayan, giyinilmesi absürt bir fikir elbisesi olacaktır! Selam ve dua ile. > SALIH KIRMIZI (EMEKL MÜFTÜ)

Sevgi sermayesi

nsan doğduğu andan itibaren sevmeye ve sevilmeye muhtaçtır. Bu durum bütün canlı varlıkların hayatının idâmesi için vazgeçilmez bir unsurdur. İnsanın yaşının ilerlemesiyle beraber duygu dünyasının değişmesi neticesinde sevdiği ve sevildiği mevzuat da değişir. Sevgiyi iki başlık altında ele almak mümkündür; Mutlak ve mukayyed sevgi. Mutlak sevgi; Şartsız sevgi demektir ki, bu da herhangi bir sebep veya şarta bağlı olmayan sevgidir. Allah, Peygamber ve ana baba sevgisi mutlak sevgiye örnek olarak verilebilir. Mukayyet sevgi ise; Belirli şart ve kayıtlara bağlı olan sevgidir. Bu da sosyal çevremizin değişmesi, genişlemesi ve farklılaşması beraberinde oluşan sevgidir. Menfaat ilişkilerinden doğan sevgileri örnek olarak verilebiliriz. Sevmek sünnetullahtır! Allah sevmiş ve kainatı yaratmış, donatmış ve bu yaratılış devam etmektedir. Sevginin beklentisiz ve semavî olanına muhabbet adı da verilebilir. Muhabbet, Allah için, karşılık beklemeden beslenen duygunun adıdır. Zira Allah için sevmek

sevgiyi var edenin hatırına sevmektir. Allah’ın hatırını bütün hatırlardan üstün tutarak sevmektir! Bazı sevgiler ise, dünyevî ve fânidir! Makam, mal ve sosyal statü sevgileri gibi. İnsan gibi şerefli varlığı herhangi bir makam ve mevki ile bağlantılı olarak sevmek Abdulhâkim Arvâsî Hazretlerinin de dediği gibi Hz. İnsana yapılacak en büyük saygısızlıktır! Çünkü bütün makamlar geçici, insanlık makamı ise kalıcıdır! Kapitalizmin arzu ettiği retorik; Ne kadar makam o kadar itibar iken, Şer’i Şerif’te ise, ne kadar takva ve tevazu o kadar Allah’ın rızası demektir. Yegâne sermayemiz; Allah’ın bizlere meccânen lütfettiği muhabbetullah’tır. Kim bu sermayeyi dünyevî çıkarları uğruna heba edip zayi ederse ne dünyası kalır ne de muhabbetullah! Tıpkı bizim Yunus’un dediği gibi; Biz gelmedik dava için, Bizim işimiz sevda için, Dostun evi gönüllerdir, Gönüller yapmaya geldik. Selam ve dua ile... > MÜCAHID YALÇIN (İMAM HATIP)

Vahyin Dilinden

“İlâhî emirlere yapışanlar, büyük günah işledikleri zaman, yahut kendilerine, birbirlerine zulmettikleri, haksızlık ettikleri zaman Allah’ın büyüklüğünü, tehdidini hatırlayıp ibadet ederek, günahlarından dolayı Allah’tan bağışlanma dilerler. Allah’tan başka, günahları kim bağışlayabilir? Onlar bile bile işledikleri günahlarda ısrar etmezler.” . ÂLI İMRAN SÛRESI 136. AYET

Allah Rasulünden

“Allah’a ve âhiret gününe iman eden kimse komşusunu rahatsız etmesin. Allah’a ve âhiret gününe iman eden kimse misafirine ikram etsin. Allah’a ve âhiret gününe iman eden kimse ya faydalı söz söylesin veya sussun!” . BUHARI, MÜSLIM, EBU DAVUD

ESKİ HACLAR, KAFİLELER BEYAZ PERDEYE TAŞINACAK

Diyanet’ten

Hac belgeseli

iyanet İşleri Başkanlığı, Selçuklu ve Osmanlı döneminden bugüne hac ve umre organizasyonlarının arşivler üzerinden anlatılacağı “hac belgeseli” hazırlayacak. Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Dini Yayınlar Genel Müdürlüğü ve Diyanet TV iş birliğiyle hazırlanacak belgeselde, 1960’lı yıllar ve sonrasında hacca giden tanıklarla yapılacak röportajlar yer alacak. O RUH DİRİ TUTULACAK Belgeselde, Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı, Anadolu Ajansı, TRT Genel Müdürlüğü, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı, Türk Kızılay, İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi, İstanbul Üniversitesi ile birçok kurum ve kuruluşların arşivlerinden yararlanılacak. Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürü Remzi Bircan, hac faaliyetleriyle ilgili toplumu bilgilendirmek ve kutsal topraklara yönelik heyecanı diri tutmak amacıyla belgesel çalışmasına başladıklarını

söyledi. Kapsamlı şekilde şimdiye kadar hac ve umreyle ilgili belgesel yapılmadığını belirten Bircan, “Hac ve umre ibadetinin Kovid-19 nedeniyle yapılamadığı bu durağanlık döneminde bu işi yapma kararı aldık. Tabi bu büyük bir proje. Burada en büyük partnerimiz Diyanet TV olacak” diye konuştu. HACILARDAN GÖRÜŞ ALINACAK Birçok kurumun arşivinden yararlanacaklarını söyleyen Bircan, belgeselle ilgili şu bilgileri verdi: “Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde hac ibadetinin nasıl olduğu, hacca gidenlerin nasıl belirlendiği ve ne gibi zorlukların yaşandığını belgesele yansıtmak istiyoruz. Geçmiş yıllarda hac ibadetini yapan tanıklardan da görüş alacağız. Onların bilgi ve tecrübelerinden yararlanmak istiyoruz. Çekimler bittikten sonra tüm bilgi ve belgeler, yönetmen tarafından ayıklanacak ve belgeselin son hali vatandaşlarımıza sunulacak.”

Türkiye’deki mülteci

çocukları için iki yeni Arapça dergi n Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Diyanet İşleri Başkanlığının süreli yayınlarına “Kalem Dergisi” ve “Nüceym Çocuk Dergisi” isminde iki yeni yayını daha eklediklerini bildirdi. Erbaş, sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımda, yarım asırlık dergicilik tecrübelerine iki yeni dergi daha eklediklerini kaydetti. KALEM VE NÜCEYM DERGILERİ “Ülkemize misafir olan kardeşlerimizin dini hayatına katkı sunmak amacıyla Arapça olarak hazırladığımız dergiler hayırlı uğurlu olsun” diyen Erbaş, şunları kaydetti: “Üç ayda bir yayınlanacak olan Nüceym Çocuk Dergisi’nde Kur’an-ı Kerim’den ve Peygamber Efendimizin hayatından örneklere yer veriliyor. Rengarenk hazırlanan Nüceym Çocuk

Dergisi ile hikayeler ve birbirinden farklı bulmacalarla çocukların güzel vakit geçirirken öğrenmeleri de amaçlanıyor.” İMAN, İBADET VE AHLAKLA İLGİLİ Nüceym Çocuk Dergisi ile çocuklar için sürekli çıkardıkları yayın sayısının 3’e yükseldiğini bildiren Erbaş, şu bilgileri paylaştı: “Ekim ayıyla birlikte yayın hayatına başlayan Kalem Dergisi de üç ayda bir yayımlanacak. Dergide iman, ibadet ve ahlakla ilgili yazıların yanı sıra aile ve örnek hayatlara dair içerikler de yer alıyor. Ülkemizde misafir olarak bulunan mültecilere dinin sahih bilgisini ulaştırmayı amaçlayan Kalem Dergisi, aynı zamanda onların içinde bulundukları şartlarda kendilerini geliştirmelerine de olanak sağlayacak.”

81 bin hafız adına 81 bin fidan toprakla buluşuyor... n Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü kapsamında Diyanet olarak, 81 bin hafız adına 81 bin fidanı orman yangınlarından zarar gören iller başta olmak üzere 81 kentte toprakla buluşturacaklarını açıkladı. Erbaş, “Allah’ın sözü Kur’an, tabiatın özü fidan.” mesajını da paylaştı.

R LEZZETLI TARIFLE

YEMEK&HOBİ

RK FATMA GEwsNprÇesTs.cÜom.au

info@turkishne

rkısh NEWS PRESS

9 Kasım 2021

KAHVALTI SOFRALARINA 3 BIN RAKIMDAN GELEN EŞSİZ TADIN ÖYKÜSÜ

Erzincan tulum peyniri Eskide bakkallarda her öğün ekmek arası olarak severek yediğimiz tulum peynirinin lezzet yolculuğu başladı. Yaylalarda beslenen Akkaraman ırkı koyun ve kıl keçisinin sütünden hazırlanan bu özel peynir 3-4 aylık olgunlaşmadan sonra sofralara geliyor.

üksek rakımlı yaylalarda beslenen akkaraman koyunu ile kıl keçisinin sütünden üretilen coğrafi işaretli Erzincan tulum peyniri, olgunlaşma sürecinin ardından satışa sunulmaya başlandı. Yaz sezonunda kentteki zengin bitki örtüsüne sahip 3 bin rakımlı yaylalarda beslenen akkaraman ırkı koyun ve kıl keçisinden elde edilen süt, yöreye özgü Kemah tuzu ve doğal olarak yapılan şirden (peynir mayası) ile mayalanarak Erzincan tulum peyniri elde ediliyor. TESCİLLİ LEZZET Coğrafi işaret alan yöreye özgü tulum peyniri, 3-4 aylık olgunlaşma sürecinin artından kahvaltı sofralarını süslemeye hazır hale geldi. Tarım ve Orman İl Müdürü Murat Şahin, kentte yaklaşık 3 bin rakımlı yüksek yaylalarda akkaraman koyunu ve kıl keçisi sütünden üretilen peynirlerin, soğuk zincir çerçevesinde tesislere getirildiğini söyledi. Burada pamuklu bez torbalarda suyu çıkarıldıktan sonra büyük bidonlara ve derilere basılarak hava almaması sağlanan peynirin, 3-4 ay süren olgunlaşma

sürecine bırakıldığını belirten Murat Şahin, şunları anlattı: 6 BİN TON ÜRETİLİYOR “Erzincan tulum peyniri, coğrafi işareti olan bir ürün. Burada yaklaşık 500 binden fazla küçükbaş hayvanımızdan 6 bin tona yakın peynir üretimi yapılmakta ve böylece 5 bin kişilik de bir istihdam sağlanarak ülke ekonomisine katkıda

bulunmaktayız. Son yıllarda ülkenin çeşitli yerlerine olduğu gibi Irak gibi ülkelere de bir ihracat kapısı açıldı.” EN ORGANIK PEYNIR Şahin, kentte peynir üreten 28 tesisin bulunduğunu belirterek, Erzincan tulumunun en doğal ve organik peynir çeşidi olduğunu dile getirdi. Üreticilerin mayıs ayı itibarıyla yaylalara çıkarak

üretime başladığını dile getiren İl Müdürü Şahin, şöyle devam etti: “2 bin 500-3 bin rakımlı yaylalarda koyunların doğal otlarla beslenerek ürettikleri sütler, orada peynir haline getirilerek üreticilerimizce kurulmuş olan hijyenik çadırlarda bekletiliyor. Oradan günlük bazen iki günde bir depolara getiriliyor. Bu depolarda yine hijyenik ortamda ürünlerimiz bidonlara basılarak olgunlaşma aşamasına geçiliyor. Ondan sonra ürün haline getirilip tüketime sunuluyor.” İLLA DA ERZINCAN OLMALI Tulum peyniri üreticisi Nurettin Yıldırım ise Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumundan (TKDK) destek alarak kurdukları 2 bin 500 metrekare kapalı alanda son sistem makinelerle üretim yaptıklarını belirtti. Tulum peynirinin tamamen doğal olarak üretildiğine işaret eden Yıldırım, şunları ifade etti: “Taklitlerimizi yapan bazıları Erzincan tulum peyniri olmayan bazı benzer peynirleri satıyor. Tüketicilerden ricamız, etiket bilgilerine dikkat etmeleri. Erzincan’da üretilmiş olmasına ve etiket bilgilerinde akkaraman koyun ve kıl keçisi sütünden üretilmiş bir tulum peyniri olmasına özellikle dikkat etmelerini rica ediyoruz.”

BAY BAYAN

ELEMANLAR 4

ARIYORUZ

Watsup Brothers şubelerimizde ve yeni açılacak Marsden Park şubemizde pide, pizza, servis, şiş kebab veya mutfakta çalışacak bay ve bayan elemanlar arıyoruz. Çalışmak istediğiniz şubemizi arayarak bize ulaşabilirsiniz. Ücret dolgundur...

Watsup Brothers Condell park: 87643236 Watsup Brothers Gregory hills: 46470752 Watsup Brothers Denham court: 81193930 Watsup Brothers Marsden park: 0416486396

9 Kasım 2021

Bir cins kumaş Ender olarak

Bulaşma

Maymun

Bir zaman birimi

Gün (İng.)

İftira

Kuzu sesi

Art

rkısh NEWS PRESS Eş

Kötek

Bir nota

Hayır (a)

Zan (a)

Bir erkek adı

Eder

Önde, ilerde (a)

Vilayet

Eski bir para

Bir erkek adı Hainlik etme Kemik içi özü

Bir ilçemiz İşte

Teoloji

Aslında

Tellür'ün remzi

Kuş yemi tahılı

Hakeza, böylece

Kalabalık

İlaç

Tatlandırıcı

Hattat tozu

Bir asalak

Üste sunulan mektup

Felçli

Rusça evet

Boğa güreşi alanı

Bir sayı

Bir meyve

Kurdele

İsim

Baryum'un remzi

Bön, aptal

Evin tepesi

Bir put

Şenlik

Yüce Erken

Tekstilde kenar süsü

Tahta perde

Köpek

İlah

Varsayım Bir kadın adı Karışık renkli

Hesap ilmi

Kör

Yarıştırma

Isıtır, soğutur

Bayram öncesi

İsimler (a)

Dükkan kepengi

BULMACA

Bir soru şekli

Diğeri

Kıbrıs'ta bir şehir

Literatür

Derideki kesik

Şaka

Yıl

Duman kiri Koz

Favori

Endüstri

Alkolle müc. merkezi

Belirti Kazak beyi Galyum'un remzi

Ana, anne Bildik, tanıdık

Şanı yüce

Söz

Yerini tutma

Eşkıya

Sabancı'nın remzi Bir soru şekli

Pozitif kutup

Bir ünlem

Güzellik, hoşluk

Zeytinyağlı bir yemek

Bir ilim dalı

İlim sahibi

Kan pıhtısı Duman kiri

Bir kadın adı İslam'ın şartlarından

Beter

Örgü aleti Sabancı'nın remzi Bir nota

Sahip

Boğa güreşçisi

Herkes

Nikel'in remzi Yol malzemesi

Arzu Asla Toplumun Bıçak şeklin- Bir hayvan önde de silah Yunanistan'ın gelenleri başkenti

İyot'un remzi Kat'i satış (a)

Hristiyan din adamı

Bir terzi malzemesi

Sabit olma

Eski devirlere ait

Bir kadın adı

Emreden Meydan savaşı kazanmış paşa

Çalgı aleti

İtalya'da bir şehir

Keçi yolu Bir kan hastalığı

Kırılma sesi

Bir gölümüz

Bir hayvan

Kalın kumaş

Bir nota Pakistan'da bir şehir

Akıtma Genişik

Bileğe takılan takı

Hayret ifadesi

Tibet öküzü

Dergi yazısı

Bir ünlem

Titreme

Bir ilçemiz

Kat

Başlık

Bir meyve

Lezzet

Safha

Cet

Birinci tekil şahıs

Japon parası

Tahmin

Dökme demir

Yükseltme yüceltme

Uzaklık işareti Belli maç dönemi

Gezinti gemisi

Çok bilmiş 12

Bir hitap Hane Bir göz rengi

Rusça evet 9

Milli Görüşün ünlü siyasetçisi

Uzaklık

Gelirler

Aşağı derece (a) Ayıplama sözü

Eski bir uygarlık

Bir hayvan

Çözümleyici

ŞİFRE SÖZCÜK

Tanıtım levhası

Keçi sağan

Potasyum'un remzi

Aletler

Işık

Terek

Bir peygamber

Örfler, adetler

Azla yetinme

Şikar Bazen

Narin, nazik

Dam, çatı (F)

İlave Boğa güreşi alanı

Zihin

Nisbet

Eski Çin diktatörü

Telkih

Matlup

Gelenek, görenek

Bir balık

Nağme

Bir deniz ürünü Radyum'un remzi

Beddua

Eski bir siyasi parti Pişmiş yemek

Bilinen

Türkiye'nin plakası

Bir sebze

Çocukların masal dağı

Yol üzerinde konaklanan yer

Şöhret

Lantan'ın remzi

Vekil

Demir'in remzi

Yiyeceklere tat, koku veren maddeler İst. ünlü deresi Bir soru şekli

Kurtuluş

Tasdik edatı

SPOR

rkısh NEWS PRESS

9 Kasım 2021

FENERBAHÇE EVİNDE BİLE YENEMEDİ

4 HAFTADIR KAYIPTA

43. KEZ GERÇEKLEŞTIRILDI

Ligde üst üste 3 hafta yenilen sarı lacivertli takım, 1 puana sevinir oldu. Kayserispor ile son dakikada bulduğu penaltı golüyle 2-2 berabere kalan Fenerbahçe, lider Trabzonspor’un 10 puan gerisine düştü. Yönetim ve hocadan umudunu kesen traftar isyanda!

2-2

İstanbul Manatonu’nu

yine yabancılar kazandı 43. İstanbul Maratonu’nu erkeklerde N Kolay Ugandalı atlet Victor Kiplangat, kadınlarda ise Kenyalı atlet Sheila Jerotich kazandı. “Dünyanın kıtalar arası koşulan tek maratonu” unvanını taşıyan, Dünya Atletizm Birliği (World Athletics) tarafından “altın kategori”de gösterilen maraton, 43. kez gerçekleştirildi. Anadolu Yakası’nda 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nün 250 metre gerisinden başlayan ve Sultanahmet Meydanı’nda son bulan 42,195 kilometrelik parkurda Ugandalı Kiplangat, 2 saat 10 dakika 18 saniyelik derecesiyle ilk sırada yer aldı. Kiplangat, ilk maraton birinciliğini elde etti. Kenyalı atlet Robert Kipkemboi, 2 saat 10 dakika 23 saniyelik süresiyle ikinci, Ugandalı Solomon Mutai ise 2 saat 10 dakika 25 saniye ile üçüncü oldu. Kenyalı Jerotich ise, 2 saat 24 dakika 15 saniyelik derecesiyle kadınlarda ilk sırayı elde etti. Kenyalı atlet Jackline Chepngeno, 2 saat 24 dakika 21 saniyelik süresiyle ikinci, Etiyopyalı Ayantu Abdi ise 2 saat 24 dakika 45 saniye ile üçüncü oldu.

por Toto Süper Lig’in 12. haftasında konuk ettiği Yukatel Kayserispor ile son dakikada bulduğu golle 2-2 berabere kalan Fenerbahçe, lider Trabzonspor’un 10 puan gerisine düştü. Ülker Stadı’nda oynanan karşılaşmaya baskılı başlayan sarı-lacivertliler, 33. dakikada İrfan Can Kahveci’nin ayağından bir penaltı atışından yararlanamadı ve 39. dakikada Kolovetsios’un golüyle şok yaşadı. Sarı-lacivertliler, kalan bölümde taraftarların da tepkisiyle karşılaşırken, soyunma odasına 1-0 mağlup girdi. 2-0’DAN ÇEVİRDİ İkinci yarıya 3 oyuncu değişikliğiyle başlayan Fenerbahçe, 61. dakikada Gavranovic’in golüyle 2 farklı yenik duruma düştü. Taraftarların tepkisinin arttığı bölümde 2 topu direkten dönen Fenerbahçe, 85. dakikada Zajc ile farkı 1’e indirdi.

Baskısını artıran sarı-lacivertliler, 90+9. dakikada Mesut Özil’in ayağından bulduğu golle 1 puanı kurtardı. Fenerbahçe, bu beraberliğin ardından lider Trabzonspor’un 10 puan gerisinde 20 puanda kaldı. PENALTILAR VAR’LA GELDI Fenerbahçe ile Yukatel Kayserispor arasındaki karşılaşmada sarı-lacivertli takımın kazandığı 2 penaltı atışı da VAR kararıyla geldi. Fenerbahçe’nin 32. dakikada kazandığı ilk penaltı ile 90+8. dakikada kazandığı ikinci penaltı, VAR kararı sonucunda verildi. Fenerbahçe’de teknik direktör Vitor Pereira, devre arasında 3 oyuncu değişikliği yaptı. Soyunma odasına 1-0 mağlup giren sarı-lacivertlilerde oyuna müdahalede bulunan Portekizli çalıştırıcı, Szalai’nin yerine Novak’ı, Nazım Sangare’nin yerine

Serdar Dursun’u ve Meyer’in yerine Pelkas’ı oyuna dahil etti. ISTIFA SESLERI Fenerbahçeli taraftarlar, yönetimi istifaya davet etti. Yukatel Kayserispor’un 61. dakikada bulduğu 2. gol sonrası takımlarını alkışlarla protesto eden sarı-lacivertliler, konuk ekibin bazı ataklarında “Üç, üç, üç” şeklinde tempo tuttu. Yönetim aleyhinde tezahüratlarda bulunan sarı-lacivertli taraftarlardan istifa sesleri yükseldi. Fenerbahçeli taraftarlar, maçın son bölümünde ve maçtan sonra olmak üzere uzun süre “Yönetim istifa” şeklinde bağırdı. Ayrıca Fenerbahçeli taraftarlar maçın bitmesiyle eski başkan Aziz Yıldırım lehine tezahüratta bulundu. Eski milli futbolcu Rıdvan Dilmen de sarılacivertli takımın teknik direktör Vitor Pereira’yı eleştirerek, “Pereira ile yollar ayrılmalı” dedi.

Liverpool’un tam 25 maçlık yenilmezlik serisi sona erdi ngiltere Premier Lig’in 11. hafta

Liverpool, deplasmanda İ mücadelesinde West Ham United’a 3-2 kaybetti. Bu

mağlubiyetle, Liverpool’un 25 maçlık Premier Lig yenilmezlik serisi de sona erdi. Bu sonuçla, lider Chelsea’nin 4 puan gerisinde kalan Liverpool, 22 puanla 4. sırada yer alırken West Ham United, 23 puanla 3. sırada bulunuyor.

GEÇEN HAFTANIN ÇÖZÜMÜ M M U K H İ S A F V A T E Y R E R E T

Karşılıklı konuşma (a) Anlaşma kağıdı

Güzel konuşma sanatı Saflık

Hayret, nasıl olur Körpe üzüm sapı

Bir geyik cinsi Kabul etmeme

Zeytinyağlı bir yemek

Beyan, anlatım

İ F A D E

Düzgün konuşan Bir balık türü

Galatasaray’ın da tadı tuzu yok 1 1

n Galatasaray, Spor Toto Süper Lig’in 12. haftasında deplasmanda karşılaştığı VavaCars Fatih Karagümrük ile 1-1 berabere kaldı. Atatürk Olimpiyat Stadı’nda oynanan maçın ilk yarısı golsüz sona ererken, ev sahibi takım 69. dakikada Andrea Bertolacci’nin attığı öne geçti. Son bölümde baskısını arttıran Galatasaray, rakibine 88. dakikada Mustafa Muhammed ile karşılık verdi ve müsabaka 1-1 berabere tamamlandı. Galatasaray bu sonuçla ligde puanını 21’e, Fatih

Karagümrük de 19’a çıkardı. Galatasaray, Süper Lig’de bu sezon deplasmanda çıktığı 7 maçın 5’inde puan kaybetti.

Fatih Karagümrük karşısında Galatasaray’ın beraberlik golünü atan Mustafa Muhammed, bu sezon 4. kez ağları havalandırdı. FATIH TERIM’E SARI KART Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, maçın son bölümünde sarı kart gördü. Karşılaşmanın hakemi Atilla Karaoğlan, kendisine ayrılan alanı ihlal eden Terim’e maçın 83. dakikasında sarı kart gösterdi. Maçı yorumlayan Terim, “İki puan kaybettiğimiz için üzgünüm. Oyun anlayışımızın karşılığı bu olmamalıydı” dedi.

Asla

Yeterlilik

Güvey Neodimin remzi

K A T İ Y E N Hesap ilmi Resmeden

R L A A S L İ A M

Bir makam Şehzade eğitmeni

Delikli kumaş

Bir kadın adı

Bir gösteri sanatı

E S A T İ S A N E M E N İ M A N A

Kız kardeş

İsimler (a)

Devam etme

E S

R E

Keçi yolu

Dişi kurt

P Put Ana

T Rızık Yemen'in başkenti

Övgü Balkanlarda bir şehir

Maymun Bir ünlem

V A Y Enli tahta kereste

Ş E B E K Fetihler, zaferler (a) Öğüt

N M A

Çok lezzetli Tabanca (argo)

A K İ N A

S İ H A T

Oburlar (a)

Şan

E N K A E M L E T E L İ M E N A

Güven

L E T A F E T

İran kralı

Limonluk

Örnek

Bir renk

Bir makam

Bir ilim şehrimiz Sonuç

Gözlem

Bir cins balık

Bir yağ bitkisi

Hidrojen'in remzi

Emreden

E M

Bir bitki

Dirilik Kesin

Ehliyet

T E K

İnce uzun değnek

Sanki Bir nota Vasıf

Sade, katışıksız

Parlama

Bıçak şeklinde silah

Belirti Tufeyli

A Yalancı süs

A Emirlik, beylik

E Bezelye Ters akıntı (Yun.)

A Yörük çadırı

Uzaklık

O Bir erkek adı

Bir ünlem

Şişkinlik

Duvarcı aleti

Yapma Toplumun önde gelenleri

E Uçurum

Mezar

Yazıcı

Akdeniz bitki topluluğu

Fasıla

Demir'in remzi

Y A M R A R S A B Y A E N B A A N N A Yılan

Yerini tutma Uzun değnek

Rezil olma (arg.) Rus uzay aracı

Gölgelik

Sahip

Duman kiri

Bulaşıcı

Eski bir vergi

Banyo, mutfak taşı

Padişah çadırı

Muz (İng.)

Ata

Kamer

Baryum'un remzi

Cihetce

Yılın bölümleri

Genişlik

Bir kadın

Yüce

Sutün başlıklarındaki tabla Rahatlama sözü

Kıstırgaç

Bir gölümüz

İmkan

İrtica yaygarasını ters yüz eden eski bakan

ŞİFRE SÖZCÜK

Derviş külahı Namaza çağrı

Tembellik

Bir yazı türü

M İ 1

F E E Z A N Selenyum'un remzi Adale

K A S

Dizi

Kardeş

A H İ Bir kürk hayvanı

S I R A

Gönül kırgınlığı

Başı boş

A V A R E

İst. bir semt

Ten

Bir bağlaç

Atın yavrusu

Askerler (a)

Azerbaycan halkı

A S E T K İ L

H A S K İ E T Z E A M

Böyle, böylece

Irak'ta yıkılan rejim Elbise içi koruyucusu Arapça çokluk edatı

A T

Eski bir devlet

Bir kadın adı

Azerbaycan'ın başkenti

Eserler (a)

B A K Ü

A S A R

T A Y Bir zaman dilimi Geri çekilme (a)

Hacıların vakfe dağı

Diğeri

Bir sayı

Bir göz hastalığı

İ Saha

İ Pişmiş yemek

Nimet, rızık Pişmanlık sözü

Köpek

Kolaylık

Bir tür yeşillik

Örgü aleti Bir nota

Alın yüz perçem (a)

Binilen şey

H T A İ M E M A T R N A M U T İ M Çok becerikli Küçük askeri birlik

İz, işaret Ten

Sayı, rakam

İşte

Alay kumandanı

Bir tür pasta

R A L A Y Terek

A R A

K E K

İyot'un remzi

İktisat

R A F

Şenlik, şuhluk

Ş E T A R E T

E K O N O E M B İ N A U B İ R

Neden, niçin

Cılız bitki

Keçi sağan

Nur yüzlü

Ayak direme

İ L Boru sesi İran'daki yaygın mezhep

Ş İ A Su

Az önce

İlah

S E L A M E T 8

T A R A K T

H E

N A T Küçük bahçe köşkü

K A A M H İ D E T E R R M İ A S İ Y B İ N E

Üzüm kütüğü

L L 4

İz, parola

Kalsiyum'un remzi Gemi barınağı

Özen

R İ C A A S T A N K

Mersin'in bir ilçesi

O E M S A C L A İ M A A R N A F B A E T R İ K K A

Bir hayvan

K E D İ

D İ L A N

Ekin biçme aleti Müzikte dur işareti

A V A L A M A M A K S İ N İ K M A D A H A M A S E T R İ K A İ S A R İ B B A E K O A Y A T A Ç A A R A S O L O Ğ U Z H A

Tamam anlamında Bir kadın adı

A Ç

Endonezya'da bir bölge

Y A S

Matem

Y A L I

Saha

Direnç

C A N

K A K L A İ M T A

Erkek keçi

Zulümler (a)

M İ K S A A T L İ

R A S

Bir kıta

Bir tür şeker

Yankı

Ş S A M E H O R H R A L A S Ü T U H A F İ S M E M A T İ

Bilgisayar hafızası

Bir ilçemiz

Kahramanlık

N E T

Kesin Latif olma hali

A N İ Kör

A M A Eleme aleti

E L E K

9 Kasım 2021

Editor: Davut Kılıç Auburn FC

Hikâyelerinizi Bana Yazın: david.kilic@hotmail.com

rkısh NEWS PRESS

SPOR

ok eskiden ihtiyar bir öğretmen yaşarmış. O zamanlar böyle emeklilik yasası falan olmadığından, Bu ihtiyar öğretmen de çalışır öğretmenliğini yapar dururmuş. Bizim öğretmen, Biraz da varyemezin tekiymiş, pinti, huysuz bir adammış. Kendi öz çocukları bile onun bu cimriliğinden şikayet ederlermiş. İhtiyar kazandığı parayı altına çevirir. Avludaki dut ağacının altına gömermiş. Ama asıl dert adamın varyemezliği. İyi değilmiş, hiç gülmezmiş, “ciddiyet” der de başka hiçbir şey demezmiş. “İnsan hele hele öğretmenler ciddi olmalı Öğrencilerine örnek olmalı” dermiş. Yıllar geçtikçe ve adam kocadıkça yüzünün gülmemezliği de cimriliği de yakın çevresinin canını sıkmaya başlamış. Üstelik bizim ihtiyar da bu halinden pek memnun değilmiş. O da öteki insanlar gibi gülmek neşelenmek istermiş. Çoluğunun çocuğunun yanında değil de yalnız kalınca aynanın karşısına geçer gülmeye çalışırmış. Ağzını burnunu yamultur, bir komik adam olur çıkarmış. Yıllar yılı bilmediğinden, unutmuş gülmesini. Gel zaman git zaman bizim asık yüzlü ihtiyarın gülme arzusu dayanılamayacak boyutlara ulaşmış. İnsanların gülmek isteyip gülememesi kolay mı? Yatağa düşmüş bu dertten. O ülkede ne kadar doktor varsa gelip bakmış ihtiyara. Fakat hiçbiri derdine çare bulamamışlar. “Çok yaşamaz, bu dert öldürür bu ihtiyarı” demişler. Çocukları bakmış görmüşler ki doktorlardan bir yarar yok, bu kez o memleketin ne kadar hokkabazı, palyaçosu varsa getirmişler eve. Hokkabazlar palyaçolar dolmuşlar eve. Her biri, “Ben güldürürüm ihtiyarı” diyormuş. Teker teker ihtiyarın yatağının önüne gelip türlü türlü hokkabazlıklar yapmışlar. İhtiyar ciddi ciddi seyretmiş, hatta yapılanların eksikliğini, kusurunu ararmış. Bir yandan da, “Bu soytarılara dünyanın parasını vereceksiniz şimdi” diye tasalanırmış. Güldürememiş kimse ihtiyarı. Eninde sonunda bizim ihtiyar “derdimin devası bu ellerde değil” diyerek, gülüş aramak, gülüş satın almak için yollara düşmeye karar vermiş. Uzun yollar geçeceğinden ayağına demirden bir çarık yaptırmış. Meşe sopasından bastona dayanmış. “Gülüşü bana parasız vermezler” diye düşünerek avluda ki dut ağacının altında gömülü altınları bir torbaya doldurmuş, torbayı sırtına vurup çoluğu çocuğuyla vedalaştıktan sonra düşmüş yollara. Yorulduğu yerde dinlenir, uykusu geldiği yerde uyurmuş. Bağırmış yollarda: “Gülüş satın alırım, gülüş satın alırım.” Bizim ihtiyar, yolda sokakta böyle bağırdıkça duyanlar katıla katıla gülermiş. Kalabalık yerlere de gidermiş, vardığı köylerde kahveye girer o asık suratıyla selam verip bir köşeye otururmuş. Niye ki yüzü gülmediği için kimse yanına gitmez, “Hoş geldin arkadaş” demezmiş. Bu kez o oradaki insanların yanına gider, o asık yüzüyle derdini anlatmaya çalışırmış. Ama yüzü hiç gülmediğinden hiç kimse onu can kulağıyla dinlemezmiş. Dinler gibi yaparlarmış, Sonra da, “Hadi bize eyvallah” deyip

Vedat, Judo Grand Slam’de altın madalya kazandı başkenti Bakü’de düzenlenen A zerbaycan’ın Judo Grand Slam’de milli sporcu Vedat Albayrak, erkekler 81 kiloda birincilik kürsüsüne çıktı. Vedat Albayrak, ilk turda maç yapmadı. İkinci maçında Özbek, çeyrek finalde Azerbaycan, yarı finalde Kanadalı ve final müsabakasında Hırvat rakiplerini yenerek birinci olmayı başardı.

evlerine giderlermiş. Bizim gülemeyen ihtiyar da yalnız başına kalıverirmiş. Geceyi bir köşede geçirdikten sonra elinde değneği, ayağında demir çarığı, sırtında para torbasıyla yine yollara düşermiş. Kimi zaman ihtiyarın derdini öğrenen insanlardan bazıları ona acır, “Amca ben seni güldürürüm” derlermiş. Bizim ihtiyar da hemen, “Ama önce pazarlık edelim, kaç para istersin” diye sorarmış. Karşıdaki adam da ihtiyarım bu tavrından şaşırır, onu orada bırakıp çeker gidermiş. Aylar ayları kovalamış, bizim ihtiyar bütün bölgeyi dolaşmış, bu arada da iyice kocamış. Derdine bir deva bulamamış. Torbasındaki altın da hiç eksilmemiş. Çünkü satın alacak gülüş bulamamış! Kendi evinin olduğu kasabaya dönüyormuş artık. Kasabanın minarelerini uzaktan görmüş, Üzüntülü imiş, “Ömrüm yollarda geçti çuvalla para verecek oldum da satın alacak bir gülüş bulamadım” diye kendi kendine söyleniyormuş. Bir ara durumuna güleceği gelmiş, ama gülmeyi unuttuğundan ve de ciddiyetsizlik saydığından gülmemiş. Kasabaya iyice yaklaştığında, bakmış ki bir sirk kurulu. Kocaman çadırın önünden geçip giderken, sirkin palyaçosu bizim ihtiyarı görmüş, bakmış bir ihtiyar adam sırtında torbasıyla yorgun argın ve Kaşları çatılı yürüyor, ihtiyarla bir konuşayım diye düşünmüş; “Amca yorgun görünüyorsun, gel biraz otur dinlen” demiş. Bizim ihtiyar şöyle bir yüzüne bakmış palyaçonun, “Ben sizin gibi ciddi olmayan insanlarla konuşmam” demiş. Palyaço şaşırmış halde, “Benim ciddi olmadığımı nereden biliyorsun” demiş ihtiyara. İhtiyar da, “Gülmenden” demiş. Kızmamış palyaço, ”Gel otur bir soluklan, yorgun görünüyorsun.” Bizim ihtiyar da yorulduğundan kıramamış artık palyaçoyu oturmuşlar çadırın önüne. Palyaço sormuş, “Amca çok dertli görünüyorsun, derdin nedir?” ”Sorma derdimin devası yok ” demiş palyaçoya ve başından geçenleri bir bir anlatmış. Palyaço gülmeye başlamış bir yandan güler, bir yandan da ihtiyarın derdinin devasını düşünürmüş. Kızmış ihtiyar “Bire densiz” demiş; “Sana ciddi ciddi bir şey anlattım, ciddiyetle dinlesene!” “Amca” demiş palyaço, “Gülmenin ciddiyetsizlik olduğu nerede yazılı insan gülerek de ciddi olamaz mı? Bak sen gülüş satın almak için yollara

düşmüşsün, demek ki ciddi bir iş gülmek.” Bizim ihtiyar, palyaçoya kızacakken, “Bu soytarının söylediklerini yabana atmamalı” deyip, onu can kulağıyla dinlemeye başlamış. Palyaço sürdürmüş konuşmasını, “Sen gülemiyorum diyorsun, Hiç olmazsa ağlaya biliyor musun?”. “Erkek adam ağlar mı hiç” demiş bizim ihtiyar. “Ağlamadan gülmek olmaz ki” demiş palyaço; “Üstelik her insan ağlar, ağlamak çok insanca bir duygudur. tıpkı gülmek gibi.” Sonra uzun uzun düşünmüş palyaço. “Bak amca, bunca yıl dolaşmışsın satın alacak gülüş bulamamışsın, var git evine, ağla derdine sonra da bak çevrene demiş.” Bizim ihtiyar palyaçonun sözlerinden pek bir şey anlamamış, “Hadi bana eyvallah yolcu yolunda gerek” demiş. Evine varınca çoluğunu çocuğunu bekler bulmuş. “Ne oldu buldun mu gülüş” diye sormuşlar. O da başlamış başından geçenleri anlatmaya, anlattıkça kederlenmiş, kederlendikçe de ağlamış, ağladıkça ağlayası gelmiş iyice bir ağlamış. Sonra palyaçonun dediği gibi çevresine bakmaya başlamış, ilk kez böylesine gören gözlerle bakıyormuş çevresine, bakmış parası var, bakmış çoluğu çocuğu var, bakmış oturacak evi var, bakmış kendini seven bir karısı var, bakmış afacan da olsalar gülüp oynayan öğrencileri var, bakmış dünya güzel, “Ben” demiş; “Niye ağlıyorum ki?” Başlamış kendi durumuna gülmeye güldükçe gülesi gelmiş, güldükçe gülesi gelmiş... İhtiyarın aklına hemen palyaço gelmiş. Ama ben bu gülüşü o palyaço borçluyum, yarayım yanına borcumu ödeyeyim demiş. Varmış ki palyaço çadırının önünde oturmuş hâlâ, ihtiyar “Arkadaş” demiş palyaçoya, “Senin söylediklerin doğru, ben senin sayende güldüm ve sana borcumu ödemeye geldim. Söyle bakalım kaç para?” Katıla katıla gülmüş palyaço, “Neden gülüyorsun palyaço arkadaş” diye sormuş ihtiyar. Palyaço da, “Sen de beni güldürdün ya” demiş, “Ödeştik.” Sonra da gülümseyerek şunları eklemiş, ”Gülmek parayla satın alınamayacak ender duygulardan biridir.” Gülmüş ihtiyar, o günden sonra da hep gülmüş, anlamış ki gülmek ciddi bir iştir, gülen insan da ciddi olabilir hep gülmüş. Böylelikle çevresindeki insanlar da mutlu olmuş. Ama en çok da bu işe öğrencileri sevinmiş... Allah yüzümüzden gülücükleri eksik etmesin!

Kerem Özmen, Dünya Boks Şampiyonasında gümüş aldı

Erkekler Boks Şampiyonası 63.5 D ünya kiloda milli sporcu Kerem Özmen, gümüş

madalya elde etti. Sırbistan’ın başkenti Belgrad’da düzenlenen şampiyonada final için ringe çıkan Kerem, Kübalı Andy Cruz Gomez’e puanla yenildi. Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu da Kerem’i tebrik ederek başarılar diledi.

Bilardocumuz Eylül Avrupa Şampiyonu oldu bilardocu Eylül M illiKibaroğlu, Antalya’da

düzenlenen Avrupa Pool (Cepli) Bilardo Şampiyonası’nda birinci oldu. Eylül, 10 top müsabakalarının finalinde Hollandalı rakibi Tamara Rademakers ile karşılaştı. Rakibini 6-2’lik skorla geçen milli sporcu, Avrupa şampiyonu oldu. Türkiye Bilardo Federasyonu da Eylül’ü tebrik etti.

Ukrayna asıllı milli yüzücümüz Viktoria Zeynep Güneş’ten altın

n Milli yüzücü Viktoria Zeynep Güneş, Avrupa Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası’nda 400 metre bireysel karışık kategorisinde altın madalya kazandı. Peki Türkiye’ye büyüklerdeki ilk şampiyonluk getiren Güneş kimdir? 1998 tarihinde Ukrayna Poltava’da doğan yüzücünün asıl adı Viktoria Solnceva’dır. Annesinin adı Olga ve babasının adı Viktor Solnceva. 2014 yılında İstanbul’a gelen Viktoria, ailesi ile birlikte Türk vatandaşı oldu. Adını da Viktoria Zeynep Güneş olarak değiştirdi.

SPORT

FUTBOL

Avustralya’da Türk Bayan Milli Futbol Takımı kuruluyor

rkısh NEWS PRESS

9 November 2021

SELECTION

TENNIS

ÜMIT UYAR umiiuyar@hotmail.com

Novak Djokovic wraps up year as world No. 1 after Paris Master win

vustralya Türk Spor Kulüp Federasyonu, tarihinde ilk defa Türk Bayan Milli Futbol Takımını kurmak için kolları sıvadı. Bu kapsamda 15 yaş üstü yaklaşık 50 bayan iki haftadır kadroya seçilmek için antrenman yapıyor. Seçmeler, Meadow Heights’da bulunan ABD Stadyum’da gerçekleştiriliyor. TİTİZLİKLE SEÇİLİYORLAR Kadroları seçecek olan antrenörler ise şunlar: Erdem Uzunay (Moreland

eagles), Erdinç Haşimoğlu (Moreland eagles), Sait Güler (Eastern lions) veBaki Berk (South East United FC). 2 TURNUVADA MÜCADELE Bu seçmeler sonunda 2 kadro seçilip bu ayın sonunda “Womens carnival of nations” ve “Melbourne Unite cup.” turnuvalarında Türk toplumunu temsil edecek. Seçmeler için Victoria Eyaletinin herbir yanından kızlarımız, bayanlarımız davet edilmiştir.

Kadrolar seçildiğinde Australian Turkish Sports Club Federation’un resmi Facebook ve Instagram sayfalarında yayınlanacak. Bu dev organizasyonla ilgili ayrıntıları ve yeni gelişmeleri Federasyonun sosyal medya sayfalarından takip edebilirsiniz. Anadoluspor Kulübü Başkanı Tuncay Çekiç’e bu güzel ve anlamlı organizasyona desteklerinden dolayı çok teşekkür ediyoruz. > SİNAN AKKURT / MELBOURNE

2-1

n It is already looking like a lost season for the Seattle Seahawks, who were playing without Russell Wilson under center for the first time in nearly a decade. While backup quarterback Geno Smith was able to force overtime against the Pittsburgh Steelers, a mistake in the extra period sealed the Seahawks’ fate. Smith saw an opening in the offensive line and took off down the middle of the field. Unfortunately for Smith, he didn’t see Pittsburgh Steelers’ outside linebacker T.J. Watt. Watt strip-sacked Smith in the waning minutes of overtime on Sunday night. Teammate Devin Bush pounced on the loose ball to set up Chris Boswell’s game-winning 36-yard field goal as the Steelers escaped with a 23-20 victory.

OR P S N O Z TRAB AŞ’I DA BEŞIKT RDI! DEVI

KARTAL ‘AVCI’SI

Deplasmanda Beşiktaş’ı 2-1 yenerek en yakın rakibine 7 puan fark atan Trabzonspor, Süper Lig’de namağlup liderliğini sürdürdü.

rabzonspor Süper Lig’in 12. haftasında konuk olduğu Beşiktaş’ı 2-1 mağlup etti. Vodafone Park’ta oynanan maçın ilk yarısını bordo-mavili takım, Abdülkadir’in 45+4. dakikada kaydettiği golle 1-0 önde tamamladı. Beşiktaş, 62. dakikada Larin’in golüyle beraberliği sağladı: 1-1. Karadeniz temsilcisi, 90+6. dakikada Andreas Cornelius’un attığı golle tekrar öne geçti ve karşılaşmadan 2-1 galip ayrıldı. LIGDE 24 MAÇTIR KAYBETMIYOR Bu sonuçla 9. galibiyetini alan Trabzonspor, puanını 30’a çıkardı ve namağlup liderliğini sürdürdü. Süper Lig’de bu sezon 4. mağlubiyetini

yaşayan Beşiktaş ise 20 puanda kaldı. Trabzonspor, yenilmezlik serisini 24 maça çıkardı. Ligde son mağlubiyetini geçen sezonun 29. haftasında Alanyaspor karşısında yaşayan bordomavili takım, çıktığı 24 müsabakada rakiplerine galibiyet imkanı tanımadı. Trabzonspor, dış sahada ise 377 günden bu yana mağlup olmadı. AVCI: DOĞRU YOLDAYIZ Maçın ardından konuşan Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, 3 puanı almanın mutluluğunu yaşadıklarını belirterek, “Gelişme katediyoruz. Parçadan bütüne gittik, haftalık oyunlarda bile bazen rakibe göre davrandık. Şu an doğru yoldayız” dedi.

n World No. 1 Novak Djokovic wrapped up the year at the top of the latest ATP rankings released Monday. The Serb, who won three of the year’s four Grand Slam tournaments, finishes the year top for the seventh time, overtaking Pete Sampras who achieved the feat six times. Djokovic is more than 3,000 points ahead of U.S. Open champion Daniil Medvedev after beating the Russian in the Paris final on Sunday. The other big winner in the ATP rankings was Alexander Zverev, who has equaled his career-high ranking of third.

SÜPER LiG PUAN DURUMU TAKIMLAR 1. Trabzonspor 2. Hatayspor 3. Konyaspor 4. Galatasaray 5. Alanyaspor 6. Beşiktaş 7. Fenerbahçe 8. Karagümrük 9. Başakşehir 10. Adana Demir 11. Altay 12. Gaziantep 13. Kayserispor 14. Antalyaspor 15. Sivasspor 16. Y. Malatya 17. Giresunspor 18. Kasımpaşa 19. Göztepe 20. Ç. Rizespor

O G 12 9 12 7 12 6 12 6 12 6 12 6 12 6 12 5 12 6 12 4 12 5 12 4 12 4 12 4 12 2 12 4 12 2 12 2 12 2 12 2

B 3 2 5 3 3 2 2 4 0 4 1 3 3 3 7 0 4 3 3 1

M 0 3 1 3 3 4 4 3 6 4 6 5 5 5 3 8 6 7 7 9

A 24 20 18 18 18 21 17 18 18 17 17 14 17 14 15 12 7 12 11 11

Y AV P 11 13 30 9 11 23 10 8 23 15 3 21 19 -1 21 15 6 20 15 2 20 15 3 19 15 3 18 17 0 16 18 -1 16 16 -2 15 20 -3 15 17 -3 15 13 2 13 22 -10 12 12 -5 10 18 -6 9 18 -7 9 24 -13 7

12. HAFTA TOPLU SONUÇLAR - Gaziantep FK-Kasımpaşa: 2-0 - Ç. Rizespor-Alanyaspor: 2-0 - Sivasspor-GZT Giresunspor: 0-0 - Malatyaspor-Başakşehir: 1-3 - Antalyaspor-Altay: 1-0 - Beşiktaş-Trabzonspor: 1-2 - Göztepe-Konyaspor: 0-2 - F. Karagümrük-Galatasaray: 1-1 - A. Demirspor-Hatayspor: 1-0 - Fenerbahçe -Kayserispor: 2-2

WE ARE ONLINE!

To celebrate the launch of our new website, we’re offering all customers who subcribe to our mailing list $10 off your first order!

CONTACT US 31-35 Queens Street, Auburn NSW 2144 Australia 02 9474588 info@gimasupermarket.com.au www.gimasupermarket.com.au

EN S S E T A DELIC BAKERY UCE D O R P FRESH