Turkish News Press - Issue 88

Page 1

. . T rkıye’nın

NZ’de tek başına bir Türk!

T

n Yeni Zelanda’daki bahçesinde Turkish Media Başkanı Yüksel Çifçi’yi misafir eden Konyalı Abdullah Özkan hikayesini anlattı...

rkısh NEWS PRESS Viktorya Milletvekili Hamdi Eren, Viktorya eski Miletvekili Tayfun Eren, Tülin ve Anıl Een’in vefat eden anneleri gözyaşlarıyla ebediyete uğurlandı.

RÖPORTAJ 4’TE

21 JANUARY 2020

9

SIZIN SÖZÜNÜZ

7

l www.turkishnewspress.com.au

YANGINA MERHEM

AVUSTRALYA’DAKI TOPLUMDAN YANGINZEDELERE YARDIM

Diyanet’e bağlı camilerde cumalardan sonra orman yangınlarından etkilenenler için para toplanırken, Auburn’daki barbekünün geliri de mağdurlara bağışlandı.

A

uburn Gelibolu Camii’de, cuma günü Auburn Milletvekili Lynda Voltz ile birlikte yangınzedelere yardım amacıyla güzel bir etkinlik düzenlendi. Sosis ve döner kebap ikramı yapılan barbeküde, yaklaşık 5 bin dolar bağış yapıldı. Etkinliğe milletvekillerinin yanısıra Sydney Başkonsolosumuz Melih Karalar, Din Hizmetleri Ataşemiz Bilal Aksoy ve vatandaşlar katıldı.

5

DUMANE TENISI D! VURDU

SESİ

info@turkishnewspress.com.au 1300 917 566

Müyesser Anne dualarla uğurlandı

RADYOSU

SYDNEY DIGITAL 985

MELBOURNE NORTH

SAAT 5-6 ARASI

SAAT 5-6 ARASI

FM 98.9 HAFTANIN 7 GÜNÜ WEST HER ÇARŞAMBA

11/17/26/27 H IS L G N E IN S NEW

Aytek Genc: top of the class n Aytek Genc (born 3 February 1966) is a former Australian soccer player and was the coach of the Sydney Olympic FC in the NSW Premier League... Sport /Davut Kılıç (Auburn FC )

26

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

IBRAHIM KALIN Turkey, Allies, Non-Allies! 11

Birlik olalım, bu mu? PROF. DR. MEHMET ÇELİK YAZISI 8’DE

Aylardır devam eden yangınların yol açtığı hava kirliliği, Melbourne’daki Avustralya Açık Grand Slam Tenis Turnuvası’nı da ilk günden etkiledi. Nefes almakta zorlanan bazı tenisçiler müsabakaya devam edemezken, maçlar ertelendi. Ünlülerin etkinliğinde ise 4.8 milyon dolar toplandı.

6

Sevmek ve sevilmek TANYELİ’NİN YAZISI 3’TE

Australian Open ÜMİT UYAR’IN YAZISI 27’DE

Avustralya’ya ‘Türkler Geliyor’> 3. Sayfa

Arsa-konut-işyeri seçeneklerinde alım-satım-kiralama işlemleriniz için emlak sektörünün lider ismi Melbourne Property Leaders’a güvenebilirsiniz! DIRECTOR IZZY CENGIZ2 0455 111 33


AW WA AR RD DE A ED D BE ES ST T B EW WE EL LL LE JJ E ER RY Y ST TO OR RE E II N S N AU US ST TR RA AL A L II A A 20 01 19 9 --- 2

AWA R D E D BEST JEWELLERY STORE IN AUSTRALIA - 2019 -

AWA R D E D BEST JEWELLERY STORE IN AUSTRALIA - 2019 LUXURY EUROPEAN JEWELLERY

LUXURY EUROPEAN JEWELLERY

Shop 2, 3-5 Station Rd, Auburn. T 02 9643 1888 Shop 2, 3-5 Station Rd, Auburn. T 02 9643 1888 kekillijewellery.com.au kekillijewellery.com.au


T

AVUSTRALYA

rkısh NEWS PRESS

21 Ocak 2020

3

TANYELİ İLE BİZ BİZE tanyeli@turkishnewspress.com.au

Sevmek sevilmek

M

: R O Y I L E G R E L K TÜR I C I L I K N I T E L A AD

Türkiye ile aynı anda Avustralya’da gösterim Yapımcılığını Diriliş Ertuğrul’a da imza atan Mehmet Bozdağ’ın üstlendiği “Türkler Geliyor: Adaletin Kılıcı” filmi, 17 Ocak’tan itibaren Türkiye ile birlikte ABD, Kanada, Brezilya, Avustralya, Japonya, İngiltere, Almanya, Fransa, Rusya, Güney Afrika, Hindistan, Endonezya, Katar ve Azerbaycan’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda ülkede sinemaseverlerle buluştu.

Y

apımcılığını “Diriliş Ertuğrul” ve “Kuruluş Osman” dizilerine de imza atan Mehmet Bozdağ’ın üstlendiği “Türkler Geliyor: Adaletin Kılıcı” filmi, 17 Ocak’ta sinemaseverlerle buluştu. Yönetmen koltuğuna Kamil Aydın’ın oturduğu tarihi film, İstanbul’u fethinin ardından yönünü Roma’ya çeviren Fatih Sultan Mehmet’in akıncılarının, anarşi ve zulümle dolu Balkan coğrafyasında zalim Sırp kralı Lazar’a karşı verdikleri zorlu mücadeleyi ve cihan devletinin köklerinin bu coğrafyada yeşermesini konu alıyor. 60 ÜLKEDE BOY GÖSTERECEK Başrol oyuncularıyla birlikte Ortaköy’de Feriye Sineması’nda gerçekleşen basın toplantısına katılan Bozdağ, 2 yıl önce kurduğu bir hayalden yola çıktığını belirterek, şunları anlattı: “Osmanlı Devleti’nin kuruluş sürecini Diriliş ve Kuruluş ile anlattık. Hayallerimden biri de Osmanlı Devleti’nin, suyun öte yakasına geçme hikayesiydi. 2 yıl boyunca çok çalıştık. Güzel bir işe imza attık. Çok büyük bir bütçe. Sadece at bile başlı başına bir hikaye. 70’e yakın at, bu proje için özel eğitildi. Sungur’un kullandığı, yoldaşı olan kuş, 6 ay boyunca oyuncumuzla ve atıyla eğitildi. 40 ülkede gösterime girecek film daha sonra 60 ülkeye çıkacak. Hazır bir plato olmasına rağmen yapım 30 milyona yakın bir bütçeye mal oldu.” Filmde “Sungur” karakterini canlandıran oyuncu Emre Kıvılcım da, “Biz bir akıncı olabilmek için çok çalıştık. Çünkü akıncılar, tarihte de ordudan çok daha iyi savaşçılardı. Daha iyi at biner, daha iyi kılıç kullanırdı” dedi.

HİÇ BU KADAR ÇALIŞMAMIŞTIM “Alina”yı oynayan genç oyuncu Ece Çeşmioğlu ise hiçbir proje için bu kadar çalışmadığını belirterek, “Ne dizi ne film, bu kadar çalıştığım, bu kadar ön hazırlık aşamasından geçtiğim bir iş olmamıştı. Böyle olması gerekiyormuş, onu öğrendim” diye konuştu. Tarihteki en acımasız krallardan biri olan Sırp kralı “Lazar”ı canlandırdığını söyleyen Levent Özdilek de, 1456’da yaşanmış gerçek bir dönemin ele alındığını vurgulayarak, “Dünya için önemli bir dönem. Çünkü 3 yıl öncesinde bir çağ değişmiş. İçinde bulunduğumuz İstanbul fethedilmiş” dedi. ÇEKIMLERDEN ÇOK ETKILENDIM Usta oyuncu Serdar Gökhan da kariyeri boyunca, dönem filmlerinde çok eskiden beri rol aldığına işaret ederek, “İmkansızlıklar zamanında da yaptık bu işleri. Şimdi her türlü imkan olduğu için çok daha rahat

çalıştık, daha verimli oldu.” dedi. Oyuncu Cemal Hünal ise, “Belgrad Ormanı’ndaki sete gittim. Baktım bir kervanın başı var. 200 metre kadar olacağı hiç aklıma gelmemişti. Zaten beni aldı götürdü, yuttu. Onun için ben ilk günden çok etkilendim” dedi. USTA OYUNCU KADROSU “Türkler Geliyor: Adaletin Kılıcı”nın kadrosunda ayrıca Eren Vurdem, Ebru Özkan, Seray Kaya, Ogün Kaptanoğlu ve Selda Alkor gibi usta oyuncular da yer alıyor. Çekimleri 50 dönümlük bir alana yayılan sette yapılan film, Türkiye ile birlikte ABD, Kanada, Brezilya, Meksika, Avustralya, Japonya, Güney Kore, İngiltere, Almanya, Fransa, Hollanda, İtalya, Rusya, Güney Afrika, Hindistan, Endonezya, Malezya, Katar, Azerbaycan, Kazakistan’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda ülkede izleyiciyle buluşacak.

erhaba Sevgili okurlarım, harika bir hafta olsun, gönüllere sevgi dolsun her şeyin hakkımızda hayırlı olucağı, şerlerin bile hayra dönüşüceği bir hafta olsun. Sevgi olsun, çünkü sevmek ve sevilmek iyileştiriyor, efor sarfetmeye gerek yok, para harcamaya gerek yok inanın sevmek ve sevilmek bedava! Bu hafta sizlere farkındalığınızı geliştirecek, ruhunuzu iyileştirecek en kolay reçete benden. Defterlerinizi açın, kendinize yalan söylemekten kaçın! Sevmediklerimizin listesini yapın! Liste kabarık mı? Eyvah eyvah! Umarım listeniz kalabalık değildir. Sevmiyorsanız sorun sizde. Evet yanlış duymadınız sizde... Sevmiyorum kelimesinin tonlarca ağırlığı var, zulüm gelir ahirinizde. Emin olun ki Allah seviyor hepimizi. ŞÜPHESİZ SEVGİYLE YARATTI HERBİRİMİZİ. Biz neden sevmeyelim ki birbirimizi? Neden? O listeye nedenleri ekleyin listenize iyice bakın. Boş gözle değil! Hoş gözle, yani hoşgörüyle. Elzem bir şey yoksa kul hakkı yemek gibi mesela ya da canilik oda geniş bir kapsam başkalarının canını bile bile yakan ve yalan yanlış iftira atanlar varsa listede şans verip ahmaklığa da düşmeyin! Uzak tutun ama nefret kin tohumu hücrelerinize ekmeyin! SEVMİYORUM özünden sözünden kaçın. Hoşlanmamak daha iyi bir bakış açısı, yaşamınızın yakın alanına almamak da en akıllıcası. Reçetem diyor ki; Sen şartları zorlaştıran olma, haddini aşarsın sonra başına gelecek sınavlarına şaşarsın! Öyle bir liste yap ki her zorlukla beraber bir kolaylık vardır İNŞİRAH’ın sözü ikilerine kılavuz olsun. Karşında HOŞLANMADIĞIN huyları olan insanlara bir bak ve sonra geç BOY AYNANA bak, sor kendine içinde var ettiğin bu olumsuz duyguların sana faydası var mı? Yerine anlayış, olanı olduğu gibi kabul etme kendi hayatımızı nasıl kolaylaştırır. Kabul ediyorum ki, zavallı hırstan zihinleri, kalpleri körelmiş insanlar var, çalçene zihinler bu dünyada bitmez. Siz en iyisi ALLAH’A HAVALE edin. Yaratılanı YARADAN dolayı SEVİN. SEVMİYORUM enerjisine HOŞÇAKAL diyerekten, elinizde kağıt kalemi alın ve bu haftanın başlığı SEVMEK BEDAVA. Sev, hiç bir nedenin içinde kaybolma... “Seni seviyorum” sözünün gücü tezahür etsin dünyanda. SEVGİ İLE KALIN & HOŞÇAKALIN!


4

T

21 Ocak 2020

RÖPORTAJ

NZ’NİN MİSAFİRPERVERİ

ALEXANDRA’DA TEK BAŞINA BIR TÜRK

YILDIRAY ASLANTAŞ yaslantas@turkishnewspress.com.au

Mazlum nerede biz oradayız!

T

ürkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya’nın başkenti Berlin’de gerçekleşen Libya Zirvesi’nin ardından açıklamalarda bulunarak, medya temsilcilerinin sorularını cevapladı. Türkiye’nin Libya meşru hükümetinin yanında olmaya devam edeceğini ifade eden Erdoğan, şunları dile getirdi: “55 maddelik zirve bildirgesini kabul ettik. Burada Birleşmiş Milletler çatısı altında bir yol haritası bulunuyor. Bizim Sayın Putin ile birlikte çağrısını yaptığımız ateşkese uyulması halinde siyasi sürecin de önü açılacaktır. Zirvede aldığımız kararlar çerçevesinde Sarrac ve Hafter tarafından 5’er kişinin katılacağı askeri komite önümüzdeki birkaç gün içinde toplanacak. UYMAZLARSA GEREĞİNİ YAPARIZ Buradaki kilit nokta Hafter’in saldırgan tutumunu sonlandırmasıdır. Gerçek şu ki bizim Libya konusunda attığımız adımlar sürece bir denge getirdi ve ateşkes zemini oluştu. Hem sahada hem de masada pozisyonunuzu güçlü tutarak siyasi sürece destek olmaya devam edeceğiz. Libya’da Türkiye’nin mevcudiyeti barış umutlarını arttırmıştır. Biz Libya’da terörle mücadele kisvesi altında ne tür oyunların oynandığını da görüyoruz. Buna karşı meşru hükümetinin yanında durmaya devam edeceğiz. Yol boyunca ne kadar uyarlar uymazlar bunu göreceğiz. Uymadıkları anda da gereğini yapacağız. Libya halkının huzuru bizim için çok çok önemli. HAFTER İMZA ATMADI! Nisan’dan bu yana tüm anlaşmaları ihlal eden ve meşru hükümete saldıran özellikle Hafter taraftarlarıdır. Toplantıda bu konuyu açıkça dile getirdim. Tabii kimse itiraz edemedi. Ancak tabii Hafter’in şu ana kadar, ayrıldığımız zamana kadar metinlere imza atmaması manidardır. Hepsi sözdedir ve ben de kendilerine atalarımızın o sözü ile bir hatırlatmada bulundum, ‘söz uçar yazı kalır’ dedim. ‘Bunun imza ile teyit edilmesi gerekir’ dedik. Fakat tüm bunlara rağmen imza altına alınamadı. Olay tamamen sözlü olarak bütün katılımcıların şahit olması ile o şekilde kalmış oldu. İnşallah neticesi hayırlı olur. GÜÇLÜ DEVLETİN GEREĞİ Şu anda eğer biz bir güçlü devlet isek, bir güçlü devlet olarak bizden birçok beklentiler var. Bu beklentiler karşısında eli kolu bağlı durmak mümkün değil ama bunları da uluslararası hukuk çerçevesinde her zaman hayata geçirmemiz lazım. Bu tür şeylerde de bu tür talepler karşısında geri durmamız mümkün değil. Wagner diyoruz. Sudan’dan gelenler var. Ve bunlar da paralı tipler. Bu paranın kaynağı neresi Abu Dabi. Para da bol ama lafa gelince de ‘Ben yokum bu işlerin içerisinde’ diyor. Biz bu gerçekleri de görüyoruz. Bir yerde mazlum varsa, bir yerde mağdur varsa biz burada onlara yardımcı olmanın gayreti içerisinde olacağız.” Mazlum Libya halkının yanında yer alan devletimizle, Başkanımızla ve milletimizle gurur duyuyoruz. Esen kalın...

rkısh NEWS PRESS

Alexandra şehri, güneydeki Queenstown’a arabayla 1 saat mesafede.

n Yeni Zelanda’nın küçük bir şehrinde doğayla iç içe sakin bir hayat sürdüren Abdullah Özkan, “Bizden başka Türk olmadığı için canımız sıkılıyor ama şükür ki ailemi getirmişim. Eşim ve çocuklarımızla mutlu mesut yaşıyoruz” diyor.

Yeni Zelanda’ya iş seyehatinde bulunan Turkish Media Başkanı Yüksel Çifçi’yi lokantasında ve kiraz bahçesinde misafir eden Abdullah Özkan, hikayesini anlattı...

K

omşu ülke Yeni Zelanda’da sakin bir hayat sürdüren Konyalı Abdullah Özkan, bulunduğu şehirde adeta tek başına Türkleri temsil etmenin gururunu yaşıyor... Ülkenin güneyindeki şirin Alexandra kentinde eşi, oğlu, gelini ve 3 kızıyla yaşayan Abdullah Bey, bulundukları şehirde hiç Türk olmadığını söylüyor. Kalabalık bir aile oldukları için canlarının pek sıkılmadığını dile getiren Özkan ailesi, küçük bir restorant işleterek ve evlerinin bahçesinde kiraz gibi meyveler yetiştirerek hayatlarına devam ediyor. AİLEM YALNIZLIĞIMI GİDERDİ Yeni Zelanda’ya iş seyahatinde bulunan Turkish Media Başkanı Yüksel Çifçi’yi lokantasında ve bahçesinde misafir eden Abdullah Özkan, hikayesini şöyle anlattı: “33 yaşında Yeni Zelanda’ya geldim. Buraya gelmeme vesile olan kayınçom Adem Bey’e sonsuz teşekkürlerimi sunarım. 2003 yılında eşimi ve çocuklarımı bırakıp Yeni Zelanda Queenstown’a geldim. 3 yıl burada çalıştıktan sonra eşimi ve

çocuklarımı da yanıma alarak ailecek Queenstown’a göç ettik. MUTLU MESUT YAŞIYORUZ 2011 yılına kadar burada beraber yaşadık. Daha sonra 15 bin nüfuslu küçük bir şehir olan Oamaru’ya taşındık, orada da bizden başka Türk yoktu... 4 yıl sonra ise şu an yaşadığımız Alexandra şehrine göç ettik. Burası Queenstown’a yaklaşık 1 saat. Bizden başka Türk olmadığı için canımız sıkılıyor ama şükür ki ailemi getirmişim. Eşim ve çocuklarımızla mutlu mesut yaşıyoruz.”


T

AVUSTRALYA

rkısh NEWS PRESS

Vatandaşlardan örnek davranış

21 Ocak 2020

HAFTANIN KITABI

ZEYNEP DOKTOROĞLU zdoktoroglu@turkishnewspress.com.au

“Okuma, alışkanlıkların en asilidir.“ (Antoine Albalat)

Bir Ömür Nasıl Yaşanır?

D

eğerli kitapseverler, bu haftaki eserimiz “Bir Ömür Nasıl Yaşanır?” Yazarımız İlber Ortaylı 1947 yılında Avusturya’nın Bregenz şehrinde doğmuş fakat ilkokul ve orta okul öğretimini Türkiye’de tamamlamıştır. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya fakültesi Tarih bölümünü, Viyana Üniversitesi Slavistik ve Oryantalistik, Chicago Üniversitesi yüksek lisans ve yine Chicago Üniversitesinde doçent ünvanını aldı. Ortaylı 2005-2012 yılları arasında Topkapı Sarayı Müzesi Başkanlığı görevini sürdürmüştür. Almanca, İngilizce, Rusça, Farsça ve Fransızca bilen Ortaylı şu anda yazarlık ve seminerler vermektedir. “Bir Ömür Nasıl Yaşanır”ı okurken 8 bölüm göreceksiniz ve her bölüm bir soru ve onun cevabıyla ilgilidir. Bu kitaptaki soruları, İlber Ortaylı’ya, Gazeteci Yenal Bilgici soruyor ve okuyucuya hem kişisel gelişim hem de söyleyişi tadını veriyor. Kitapta çok net ve kısa sorular

Yerel topluluk orman yangını mağdurlarına fon toplamak için buluştu

5

soruluyor bunlar; “Bir ömür nasıl yaşanır?, Kimden ne öğrenilir?, İnsan kendi kendine nasıl yetiştirir?, Nasıl çalışmak gerekir?, Nasıl seyahat edilir ve nereleri görmek gerekir?, Ne izlemeli ne dinlemeli?, Ne okumalı? ve son olarak da İnsan yaşadığı şehirden nasıl yararlanır?” Sorulardan da gördüğünüz gibi eğitimden ve yaşam tarzından okurlara kendi tecrübelerinden tavsiyeler veriyor. Mesela kitapta “İlber Hocadan 32 klasik müzik albümü” diye bir bölüm var. Ortaylı burada bizlere dünya klasikleri arasında olan oldukça önemli 32 klasik müzik önerisinde bulunuyor. “Cesur olun. Kendinizi rahat hissetiğiniz alanın dışında pencereler açın. Farklı dünyalarla ancak böyle tanışırsınız. Ben hep yerimde dursaydım, dünyamı değiştirecek insanları aramasaydım, bugün tanıdığınız ben olmazdım. Bir insanın bittiği an, miskinliğe esir olduğu andır. İnsan, konforundan vazgeçmeyi göze almalıdır. Kendi dünyasını yerinden kendisi oynatmalıdır...”

A

uburn Gelibolu Camii’de, cuma günü Auburn Milletvekili Lynda Voltz ile birlikte yangınzedelere yardım amacıyla bir güzel bir etkinlik düzenlendi. Sosis ve döner kebap ikramı yapılan barbeküde, 4 bin 680 dolar bağış yapıldı. Yağmur yağmasına rağmen etkinliğe büyük rağbet oldu. Etkinliğe; milletvekilleri Jason Clare,

Yardım etkinliğine Sydney Başkonsolosumuz Melih Karalar ve Din Hizmetleri Ataşemiz Bilal Aksoy da katıldı.

Julie Owens, Jihad Dib, Julia Finn, eski milletvekili Laurie Ferguson ile Sydney Başkonsolosumuz Melih Karalar, Din Hizmetleri Ataşemiz Bilal Aksoy, Salvation Army, Auburn İslami Toplum Merkezi ve NSW Polisi de dahil olmak üzere birçok kurum ve kuruluş temsilcisi katıldı. EMPATİ KURDULAR Burada konuşan Auburn Milletvekili Ms Lynda Voltz, şunları dile getirdi: “NSW genelinde yıkıcı orman yangınlarının mağdurları için bağış toplama çalışmalarına katkıda bulunan herkese teşekkür ediyorum. Auburn toplumu, krize karşı büyük dayanışma ruhu gösteriyor. Birçok insan orman yangınları nedeniyle bir yıkım yaşamıştı. Bu etkinlikle Auburn halkı, eyaletteki yangınlar sebebiyle acı çeken insanlarla empati kurmuş oldu.” Auburn Gelibolu Camii Başkanı Dr. Abdurahman Asaroğlu da şunları söyledi: “Etkinliğe katkıda bulunan herkese, orman yangını mağdurları için çok ihtiyaç duyulan fonları toplama konusunda

teşekkür ediyorum. Yağmurun beraberinde orman yangınlarında çok fazla rahatlama getirmesine rağmen birçok kişi hala getirdiği yıkımdan kaynaklanan krizlerle mücadele ediyor. Bu yardımla mağdurların acısını hafifletme çabalarına katkıda bulunmayı umuyoruz.” 15 BİN DOLAR YARDIM Etkinlikte toplanan yaklaşık 5 bin dolarlık paraya ek olarak uzun süre bozulmayan gıda maddeleri, bebek bezleri ve kişisel hijyen ürünleri de dahil olmak üzere çok sayıda eşya bağışlandı. Döner kebap etini bağışlayan Ali Birer’e teşekkür ederiz. Mustafa Çaybaş ve Yılmaz Gülgün ile birlikte bağışçı kebapları Jamaat’a ikram ettiler. Cuma günkü etkinlik, Auburn Gelibolu Camii’nin orman yangını mağdurları için para toplama organizasyonunun bir devamıydı. Geçen ay ise, Avustralya Diyanet Vakfi, NSW ve Bundurberg Türk Camii Dernekleri adına ortaklaşa 10 bin dolar bağışta bulunmuştu. > ENVER YAŞAR / SYDNEY

Unutmadım, unutamadım...

SIZDEN GELENLER Doğru güzel yazanları Oyunları bozanları Saz çalan ozanları Unutmadım, unutamadım

Dedesini hor göreni Yabancıyı çok bileni Az çalışıp çok yiyeni Unutmadım, unutamadım

Haksızlıkta susanları Mazlumlara koşanları Hazır olda duranları Unutmadım, unutamadım

Büyüklerini sayanı Öğütlerini dinleyeni Küçüklerini seveni Unutmadım, unutamadım

Düşünce, inanç deyip ayıranı Eş dost deyip kayıranı Yalan dolanlar yapanı Unutmadım, unutamadım

Birlikleri böldüreni Sevgileri öldüreni Çıkar için sevenleri Unutmadım, unutamadım

Güzeli işe alanı Ehliyetliye kıyanı Emeklerini çalanı Unutmadım, unutamadım Karanlıklara gireni Işıkları söndüreni Fırıldaklar döndüreni Unutmadım, unutamadım Yükseklerden atanı Alçaklarda yatanı Az seven bu vatanı Unutmadım, unutamadım

Yapmadığın yapanları Menfaate tapanları Çok konuşup yatanları Unutmadım, unutamadım Yoldan yalın koşanları Şehitleri, yetimleri Onları çok sevenleri Unutmadım, unutamadım Haksızlıkta bağıranı Kavgalarda ayıranı Dadaş, efe çağıranı Unutmadım, unutamadım

Yoldan engel kaldıranı Haklılara saldıranı Cahillerle kandıranı Unutmadım, unutamadım

Çocuk çalışıp okuyanı Okuluna yol yapanı Rahmetli Mehmet Hoca’yı Unutmadım, unutamadım

Kıyafetleri ayıranı Onlara kötü bakanı Yüreklerini yakanı Unutmadım, unutamadım

Sanatçıyım diyeni Ordan burdan yiyeni Hakikati görmeyeni Unutmadım, unutamadım

Cephelerde savaşanı Anasına kavuşanı ‘Vatan sağolsun’ diyeni Unutmadım, unutamadım

Ülkemizde erenleri Ortamı gerenleri Asılıp şehit olanları Unutmadım, unutamadım

Haramı rahat yiyeni Helali az göreni ‘Afiyet olsan’ diyeni Unutmadım, unutamadım

> RAFET ÖZTÜRK


6

21 Ocak 2020

T

rkısh NEWS PRESS

AVUSTRALYA

Türkiye’deki sporcudan yangın için farkındalık VitrA Kadın Voleybol Takımı E czacıbaşı oyuncuları, Avustralya’daki orman yangınlarıyla ilgili farkındalık hareketi baş-

Yangın TENISI DE vurdu!

A

Aylardır devam eden yangınların yol açtığı hava kirliliği, Melbourne’daki Avustralya Açık Grand Slam Tenis Turnuvası’nı da ilk günden etkiledi. Nefes almakta zorlanan bazı tenisçiler müsabakalara devam edemezken, maçlar da ertelendi. Ünlülerin etkinliğinde ise 4.8 milyon dolar toplandı.

vustralya Açık Grand Slam Tenis Turnuvası’nda elemelerin ilk günü, ülkede aylardır kontrol altına alınamayan yangınların yol açtığı hava kirliliği altında yapıldı. Duman, Melbourne’nın ev sahipliği yaptığı sezonun ilk grand slam tenis turnuvasını da olumsuz etkiledi. Victoria Eyaleti Çevre Koruma Kurumunun ölçümlerine göre kötü şartlar altında yapılan elemelerin ilk günündeki antrenmanlar da durduruldu. SHARAPOVA DA ETKILENDI Eleme maçları için korta çıkan birçok sporcu zorlandı. Sloven Dalila Jakupovic, İsviçreli Stefanie Vögele ile karşılaştığı tek kadınlar ilk tur mücadelesinden çekilmek zorunda kaldı. Kadınlar dünya sıralamasının eski 1 numarası Maria Sharapova ile Laura Siegemund’un Melbourne’de düzenlenen hazırlık

lattı. ABD’li pasör Carli Lloyd, Instagramdan başlattığı hareketle, ocak ayı boyunca alacağı her blok sayısı için 25 dolar bağışta bulunacağını belirtti. Lloyd, takım arkadaşları Natalia Pereira ve Tijana Boskovic’in yanı sıra ABD’li smaçör Kelsey Robinson’ı da bu harekete katılmaya davet etti. Pereira da ocak ayında alacağı her servis sayısı için 50 dolar bağışlayacağını açıkladı ve diğer arkadalarına davet gönderdi.

T

rkısh NEWS PRESS

Year: 2 Volume: 88

President Yüksel Çifçi

Newspaper Editors Adem Talic, Sibel Örnek, Sinem Taslak, Tanyeli, Ümit Uyar, Davut Kılıç, Ali Kurt Page Layout & Design Necmettin Öksüz

turnuvası Kooyong Klasik’te oynadığı maç da 2. sette durduruldu. MAÇLAR ERTELENRDİ Avustralya Açık Grand Slam Tenis Turnuvası’nda elemelerin ikinci gününde de maçlar, yangınların yol açtığı hava kirliliği nedeniyle 2 saat ertelendi. Ertelenen maçlar arasında milli tenisçi Başak Eraydın’ın ABD’li rakibi Varvara Lepchenko ile oynayacağı tek kadınlar

1’inci tur eleme maçı da yer aldı. ÜNLÜLERDEN YARDIM MAÇI Tenis dünyasının yıldızları ise yangına karşı yardım için korta çıktı. Serena Williams, Caroline Wozniacki, Rafael Nadal, Novak Djokovic, Dominic Thiem, Petra Kvitova, Coco Gauff, Naomi Osaka, Alexander Zverev ve Stefanos Tsitsipas’ın katıldığı etkinlikte 4.8 milyon dolar bağış toplandığı bildirildi.

Page Editors Ali Haydar (Diyanet), Hakan Aslan (Fishing&Sport), Recep Ağar (Sport&Recreations), Cem Birben (Sports), Fatma Gençtürk (Meals&Recipes), Op. Dr. Haydar Özcan, Dr. Hilal Çoruhlu (Medical&Health), İzzet Anmak (Australian English&Politics), Cemil Uyanık (Distribution) Melbourne Team Murat Gümüş (General Manager), Furkan Boyacı, Sabahaddin Kayıkçı (Distribution), Ömer Boyacı (Youth&Sport), Zeynep Doktoroğlu, Emre Boyacı, Şaban Han, Murat Şirin, Salim Boyacı, Evlaa Han, Ayşe Han, Elif Sele, Hilal Kırmızı, Elif Aydın (Editors) Brisbane Team Yıldıray Aslantaş (General Manager), Dr. Said Erdem, Ömer Akdeniz, Metin Uyanık (Editors) Western Australia Mehmet Kırmızıoğlan, Gürhan Candemir, Hamza Serin, Harun Parlak, Hasan Mulla

South Australia Mustafa Ergül Turkey Necmettin Aksoy, Ardi Ocgu, İbrahim Kalın, Mehmet Çelik, Murat Özdamar, Mehmet Güler IT Grup Erol Gülçinay, Adem Talic, Hakan Evecik, Soner Çoruhlu

TURKISH MEDIA SYDNEY RADIO TEAM Monday: Fatma Gençtürk, Bilge Başafacan, Cihan Bibinoğlu Tuesday: Ergül Uybadın, Derya Sekmen, Hülya Boz, Büşra Erkan, Tuğçe Uybadın, Kübra Erdinç Wednesday: İzzet Anmak, Serkan Uyanık Thursday: Osman Boyacı ve Diyanet Hocalarımız Friday: Tanyeli, Serkan Uyanık, Barış Cengiz Saturday: Sülhan Yılmaz, Gülten Akbar, Bülent Arıkan, Mücahid Gelöz, Vahit Erzor, Yasin Köksal, Tuğçe Köksal, Ahmet Kele, Azra Vejzovic Sunday: Kübra Erdinç, Muhammed Köksal, Cem Birben, Zafer Uyanık, Ataberk Birben

TURKISH MEDIA MELBOURNE RADIO TEAM Wednesday: Murat Şirin, Ümit Uyar, Elif Aydın, Elif Doktoroğlu, Salim Boyacı, Adem Talic

Advertisements Sydney (Türker Demiryürek): 0426 982 050 Melbourne (Ümit Uyar): 0481 136 901 Brisbane (Yıldıray Aslantaş): 0401 398 922 Western Australia (Mehmet Kırmızıoğlan): 0401 556 500 South Australia: 0426 982 050 Canberra: 0433 162 655 Sydney Office: Unit 2-92 Bryant St Padstow NSW 2211 Phone: 1300 917 566 Fax: 612 9774 8650 E-mail: info@turkishnewspress.com.au

www.turkishnewspress.com.au


T

AVUSTRALYA

rkısh NEWS PRESS

21 Ocak 2020

7

Müyesser Anne dualarla uğurlandı V

iktorya Milletvekili Hamdi Eren, Viktorya eski Miletvekili Tayfun Eren, Tülin ve Anıl Een’in vefat eden anneleri Müyesser Eren, dualarla ebediyete uğurlandı. 80 yaşında Hakk’a yürüyen Eren için Meadow Heights Camisi’nde cuma günü cenaze töreni düzenlendi. SEVENLERİ YALNIZ BIRAKMADI Törene; Eren Ailesi ve yakınları, Melbourne Başkonsolosu Arif Eser Torun, Melbourne Ticaret Ateşesi Tayfun Kılıç, STK temsilcileri ile Türk ve Müslüman toplumu katıldı. Eren ailesinin taziyeleri kabul etmesinin ardından cuma namazına müteakip merhume için cenaze namazı kılındı. İmam burada Eren için helallik alıp dua etti. Daha sonra Müyesser annenin yazma örtülen tabutu omuzlara alınarak cenaze arabasına taşındı. Merhumenin cenazesi, Fawkner Mezarlığında ailesi ve yakınlarının

eşliğinde 3 sene önce vefat eden eşi Ali Doğan Eren’in yanına gözyaşlarıyla defnedildi. OĞLUNDAN DUYGUSAL MESAJ Bu arada, annesi için duygusal bir mesaj paylaşan Hamdi Eren, şu ifadeleri kullandı: “Ne yazık ki 15/01/2020‘de sevgili annemiz, büyükannemiz, hastanede vefat etti. Ebediyete uğurladığımız Babamızın yanına gidiyor. Anneler çok değerli. Seni dokuz ay boyunca vücudunda taşıyorlar ve besliyorlar, doğum yapıp seni dünyaya getiriyorlar. (vücudunda kırılan 52 kemiğe eşit) Doğum ağrısıyla. Seni özleyeceğim. Seni asla unutmayacağız. Seni seviyoruz.” Tülin Eren de, “Allah razı olsun hepinizden. Sanki evimizin ortasına bomba düsmüş gibi acım çok büyük. Rabbim dayanma gücü versin inşallah” diye acısını dile getirdi.

> ALİ KURT / MELBOURNE

Merhum Ali Doğan EREN’in eşi, Viktorya Milletvekili Hamdi EREN, Viktorya eski Miletvekili Tayfun EREN, Tülin ve Anıl EREN’in anneleri

“İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi raciûn”

MÜYESSER EREN’in vefatını büyük bir teessürle öğrendik. Merhuma Allah’tan rahmet, kederli ailesi, yakınları ve dostlarına sabr-ı cemil niyaz ederiz.

T

rkısh MEDIA GROUP


8

21 Ocak 2020

HASBIHAL

PROF. DR. MEHMET ÇELİK mcelik@turkishnewspress.com.au

Birlik olalım, bu mu?

B

ütün dünyada siyasetçilerin ihtiyaç duyduklarında en fazla kullandıkları cümle, yazının başlığına kısaltarak aldığım cümledir. Genelde içeride sıkıntılar başlayınca; bu sıkıntılar ister ekonomik olsun, ister siyasi, isterse sosyal olsun… hiç fark etmez!.. Siyasetçinin ilk yapacağı şey, kamuoyunun dikkatini dışarıya çekmektir. 1970’li, 80’li yıllarda bu yöntemi Yunanistan ve Türkiye çok sık kullanırlardı… Zaman zaman somut ve görsel aparatlar da kullanırlardı ki, kamuoyu nezdinde ciddi etki ve dalgalanmalara sebep olsun!. Kardak krizi tabir edilen, krizde kullanılan kayalık parçası, bunun güzel bir örneğidir!.. Yunanistan’ın planlayıp hayata geçirdiği, kamuoyunun dikkatlerini tek düşmanı(!) Türkiye üzerine çekerek, içerideki siyasal ve toplumsal baskıyı hafifletme girişimleri, hakkını teslim edelim, Yunanistan’da bayağı etkili oldu!.. Peki, bu etkiyi kim sağladı, diye bir soru sorulacaksa, tabi ki Türkiye! Nasıl, diye hayretâmiz şekilde tuhafımıza gidecek soruyu sormayın! Niye mi? Çünkü Türkiye’nin de böyle gollük bir pasa şiddetle ihtiyacı vardı!..

Ekonomimiz son derece kötü idi… Tansu Hanım’ın iki anahtar sloganına inanan sokaktaki vatandaş, eve ekmek götürmek derdine düşmüştü… Tabi, burnundan soluyordu!.. Yunanistan’ın yuvalandığı bu topa, girmeyecekti de ne yapacaktı Türkiye!. Kale boş, top on sekizin içinde… Tribünlerde stresten alev almak üzere!.. Kısaca o kaya parçalarına ay yıldızlı bayrağı diktik… Hamasi birkaç siyasi nutuk… Televizyonlarda birkaç kahramanlık türküsü! İşte, bu kadar!.. Ekmek de unutuldu… Sinirsel krizler de sona erdi!. Gelelim şu bugüne: ABD’nin tutumu, Ortadoğu’daki yeni projelere Akdeniz’de petrol ve doğalgaz havzaları nedeniyle oluşan gerilim… Libya ile atılan adımlar!.. Daha fazlasını saymayalım!.. Ey muhalefet!.. Bugünkü ortam, dünküne benzemiyor… Şu Erdoğan nefretini bir kenara bırakın, ülkece beka sorunu ile ilgili bu problemlere hep beraber göğüs gerelim… Bu vartayı atlatalım… Sonra içerde hesaplaşın!.. Bu tavsiyem, herkesedir! Bugün birlik ve beraberliğe en çok muhtaç olduğumuz zaman dilimidir, bunu unutmayalım.

Senato kararını ciddiye almayın! Evet, Amerikan Senatosu, sözde Ermeni Soykırım iddialarını oybirliğiyle kabul etti. 29 Ekim’de de Amerikan Kongresi’nin alt kanadını teşkil eden Temsilciler Meclisi’nde konu görülmüş ve burada da oybirliğiyle kabul edilmişti. Konu, her ne kadar dış politika konusu olarak görülse de, tamamen içe dönük bir eylem!.. Trump, azledilme eylemi ve yaklaşan seçimler!.. Trump, Türkiye ile ilişkiler açısından epey eksi puanlar aldı. En önemlilerini hatırlayalım: Amerika’nın şiddetle karşı çıkmasına, hatta birçok tehditler savurmasına karşı, bir NATO ülkesi olan Türkiye’nin, bütün tehditleri umursamadan Rusya’dan S-400 Hava Savunma Sistemleri’ni alması, Amerika’nın üstüne üstüne giderek PYD/YPG terör örgütünü Suriye’nin iç bölgelerine sürerek, 32 km derinliğinde bir güvenli bölge oluşturmaya muvaffak oluşu… FETÖ meselesi, Halkbank meselesi... v.s. birçok konuda ABD’nin karizmasını çizmesi… Bütün bunlar, ABD muhalefeti

tarafından Trump’ın başarısızlık hanesine yazıldı!. Ve azil süreci başlatıldı… Arkasından da bir seçim geliyor!.. Ne yapacak ABD hükümeti?.. Bu kadar yıpranmışlık sonucunda kamuoyunun karşısına nasıl çıkacak?.. Karizmasını çizen Tayyip Erdoğan’a bir şeyler yapıp, kendi sokağının karnının şişini indirmesin mi?.. Ne yapabilirdi ki Trump?.. Mecburen müflis tüccar misali eski defterleri karıştırmaya başladı!. İlk akla gelen her yıl ısıtıp-ısıtıp kongrenin kapısına kadar getirdikleri sözde soykırım sakızını çiğnemeye başladılar. Bu sefer, geçmiş yıllara nazaran biraz daha ileriye gittiler!. Peki, şimdi ne olacak? Olacağı şu: Senato kararıylaTemsilciler Meclisi kararı birleştirilecek ve Trump’ın önüne getirilecek!. Trump, bir kez daha soykırım demeyecek, diyemeyecek, Meds Yeghern (büyük felaket) deyip, geçiştirecek!.. Takmayın bunları… Batı da gerçeği biliyor!.. Sadece sinir bozuyorlar!

T

rkısh NEWS PRESS

.

TÜRKIYE

Mehmetçiğe KIZIL ELMA Denizli’de çiftçilik yapan Muhammet Yılmaz, bahçesinden topladığı elmaları, Hakkari’de terör operasyonlarına katılan güvenlik güçlerine ulaştırıp moral verdi. 70 yaşındaki Muhammet Dede, “Elma bu işin bahanesi. Amacımız manevi atmosfer oluşturmak” dedi.

! E D E D O BRAV

D

enizli’de çiftçilik yapan 70 yaşındaki Muhammet Yılmaz, bahçesinde yetiştirdiği elmaları, terörle kahramanca mücadele eden Mehmetçiklere ikram etmek için aracıyla Hakkari’ye getirdi. “Kıran” operasyonlarıyla terör örgütü PKK’ya büyük darbe vurulan Hakkari’de, jandarma, polis ve güvenlik korucularının katılımıyla “Kapan-3 Kavaklı Operasyonu” yürütülüyor. HEDEF “KIZIL ELMA” Denizli’de yaşayan çiftçi Yılmaz, Hakkari’de terör örgütü PKK’ya yönelik operasyonlar yürüten güvenlik güçlerine destek vermek için kente gelmeye karar verdi. Bahçesinden topladığı elmaları kasalara dolduran Yılmaz, Türk bayraklarıyla

süslediği ve üzerine “Hedef Kızıl Elma”, “Barış Pınarı Harekatı”, “Hakkari Kıran” yazdığı minibüsüyle Çivril ilçesinden yola çıktı. 1630 KM YOL KATETTİ 1630 kilometre yol katederek Hakkari’ye ulaşan Yılmaz, elleriyle topladığı elmaları, operasyonlarda görev alan güvenlik güçlerine ulaştırılmak üzere İl Jandarma Komutanlığına teslim etti. Komutanlar da anlamlı davranışı ve desteği için Yılmaz’a teşekkür etti. ELMA IŞIN BAHANESI Yılmaz, yaptığı açıklamada, daha önce Suriye’de yürütülen operasyonlardaki askerlere manevi destek olmak için bölgeye gittiğini anlattı. Hakkari’de görev yapan

askerlere de moral vermek istediğini dile getiren Yılmaz, şöyle konuştu: “Buraya gelmek için 1630 kilometrelik yolu katettim. Amacım Silahlı Kuvvetlerimize manevi atmosfer yaratmak. HASTALIĞIM GİTTİ! Elma, bu işin bahanesi. Askerlerimiz 2-3 metre karın altında terörle mücadele ederken ben evde nasıl rahat uyuyabilirim? Kanser hastasıyım, kendimi bu şekilde daha rahat hissediyorum. Bu geziler bana moral veriyor. Yetiştirdiğim elmaları Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, sonra Barış Pınarı Harekatı’na katılan askerlere götürdüm. Orada askerlerimizle kucaklaştım, Allah razı olsun, kabul ettiler beni. Çok mutlu oldum.”

Türkiye de Avustralya gibi ısınmış! n Türkiye’de bu yıl sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi nedeniyle son 49 yılın en sıcak dördüncü yılı yaşandı. Türkiye’de 1971’den sonra ortalama sıcaklığının en yüksek yaşandığı yıl 2010 senesi oldu. En sıcak yıl olan 2010 senesinde ortalama sıcaklık 15,6 derece olarak kayıtlara geçti. En sıcak

ikinci yıl ise 2018 yılında yaşandı. Bu yıl da ortalama sıcaklık 15,5 derece olarak kaydedildi. 2014 yılında ise en sıcak üçüncü yıl gerçekleşirken, ortalama sıcaklık 14,9 derece tespit edildi. Geçen yıl yaşanan sıcaklık son 49 yılın en sıcak dördüncü yılı olarak kayıtlara geçti. Geçen yıl ortalama sıcaklık 1,3 derece artarak 14,8 oldu.


.

TÜRKIYE

9 1 A 0 M N 2ŞAHLAOLDU YILI

T

rkısh NEWS PRESS

21 Ocak 2020

9

Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen “2019 Yılı Değerlendirme Toplantısı”na Başkan Erdoğan’ın yanı sıra Cumhurbaşkanlığı Kabinesi üyeleri de sahnede yer aldı.

SIBEL ÖRNEK ILE GÜZELLIK & SAĞLIK sornek@turkishnewspress.com.au

Parmaklarnızı sakın çıtlatmayın!

S Teslim olacak dediler

DESTAN YAZDIK

B

Ne ekonomik saldırılar, ne eli kanlı eşkıyaların tacizleri, ne dış güçler ve iş birlikçileri ne de içteki ‘istemezükçüler’... Hiç birisi 17 yıldır şahlanan Türkiye’yi 2023 hedeflerinden alıkoyamadı... Erdoğan, “Türkiye için yazılan senaryolarda 2019 ‘teslim oluş yılı’ öngörülmüştü. Şükürler olsun ki 2019’u yeniden yükseliş yılına dönüştürdük. Dört gözle Türkiye’nin tökezlemesini bekleyenleri hüsrana uğratmayı sürdüreceğiz” dedi.

eştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen “2019 Yılı Değerlendirme Toplantısı”nda konuşan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yetkiyi doğrudan milletten alan bir hükümet olarak yaptıklarının hesabını millete vermenin en başta gelen görevleri olduğunu bildirdi. 9 yıl önce 2023 hedeflerini milletin takdirine sunduklarını hatırlatan Erdoğan, şunları dile getirdi: SALDIRILARA BOYUN EĞMEDİK “Türkiye’nin 2023 yürüyüşü, içeride ve dışarıda pek çok kesimi rahatsız etmiştir. Dikkat ederseniz ülkemize yönelik saldırılar, bu süreçte tarihte eşi benzeri görülmemiş bir şekilde artmış ve çeşitlenmiştir. Hamdolsun, Allah’ın yardımı ve milletimizin desteğiyle, bu saldırıların hepsini de boşa çıkardık. Sokaklarımızı kaosa teslim etmedik. Terör örgütlerine boyun eğmedik. Meydanı darbecilere bırakmadık. Ülkemizin güney sınırları boyunca kuşatılmasına rıza göstermedik. Ekonomik tetikçilere de teslim olmadık. Evet, çok büyük bedeller ödedik, çok acı kayıplar verdik, çok sinsi tuzaklarla karşılaştık ama hepsinin de üstesinden gelmeyi başardık. 2019 yılı, işte bu sıkıntıları tüm ağırlığıyla hissettiğimiz bir yıl oldu.”

Türkiye için yazılan senaryolarda 2019’un bir yıkılış ve teslim oluş yılı olarak öngörüldüğünü belirten Başkan Erdoğan, şöyle devam etti: YENİDEN YÜKSELİŞ YILI OLDU “Rabbimize binlerce şükürler olsun ki, biz 2019 yılını yeniden yükseliş yılı haline dönüştürdük. Milli birlik ve beraberliğimizi daha da güçlendirdik. Terör örgütlerini sınırlarımızdan uzaklaştırdık. Darbecilere dünyayı zindan ettik. Sınırlarımız boyunca kurulmaya çalışılan terör koridorunu parçaladık. Ekonomimize kurulan tuzakları bozarak yeniden hedeflerimize odaklandık. Şimdi de hem büyümeyi, üretimi, ihracatı, istihdamı güçlendirerek hem Akdeniz başta olmak üzere uluslararası alandaki haklarımıza sahip çıkarak, yeni bir şahlanış döneminin kapılarını açıyoruz. Bu bakımdan 2019 yılı icraat sonuçları, Türkiye’nin en zor şartlarda bile neler yapabileceğini gösteren bir başarı hikayesidir. HALKA BORCUMUZU ÖDEYECEĞİZ İnşallah 2020 yılında her alanda çok daha fazlasını gerçekleştirerek milletimize bize verdiği hasbi destek ve yaptığı fedakarlıklar için borcumuzu ödemeye çalışacağız. Bu büyük milletin, şartlar ne olursa olsun istiklali ve istikbali için destan yazmaya devam edeceğini, içeride ve dışarıda herkese göstereceğimiz

bir yıla giriyoruz. Dört gözle Türkiye’nin tökezlemesini ve yere kapaklanmasını bekleyenleri hüsrana uğratmayı sürdüreceğiz. Bunu yaparken kendimizi sürekli muhasebeye çekmeyi ihmal etmiyoruz.” HEDEF 2023 VİZYONU Yeni yönetim sisteminin en büyük özelliğinin eskiden çok ciddi zaman ve enerji kaybına yol açan düzenlemelerin hızlı ve etkin şekilde yapılabilmesine imkan sağlaması olduğunu dile getiren Erdoğan, “Sonuçta sorunların yüzde 98’inin eski sistemin alışkanlıklarıyla iş yapma eğiliminden kaynaklandığını gördük” dedi. Erdoğan, aynı şekilde gelecek dönemle ilgili orta ve uzun vadeli planları hazırladıklarını, Meclis tarafından da kabul edilen 11’inci Kalkınma Planının, 2019-2023 dönemini kapsayan orta vadeli yol haritası olduğunu söyledi. SAATLER ANLATMAYA YETMEZ Konuşmasının sonunda hem geçen 17 yılın genel bir değerlendirmesini hem 2019 yılında yapılanları hem de 2020’de yapılacakları özetle anlattığını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Bunlar tabii yaptıklarımızın, yapacaklarımızın bütünü değil, o zaman saatler sürer. 2019 yılı icraat programlarında yer alan 1451 eylemin 1161’ini tamamladığımızı görüyoruz Ülke ve millet olarak içinden geçtiğimiz tarihi sürecin farkında bir şekilde, 2020 yılında da mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. İnandığımız yolda yürümeye devam edeceğiz. Rabbimizin yardımının ve milletimizin desteğinin hep yanımızda olacağına yürekten inanıyoruz.”

evgili okurlarım, parmak çıtlatmak eklemlerin aniden genişlemesi ile eklem sıvısı içinde bulunan gazlar açığa çıkar ve bunlar üzerine baskı yapıldığında gazın dışarıya yansıması sonrasında efekt olarak çıtlama sesi meydana gelir. Bir defa parmak çıtlatıldığında ardından bir kez daha denemeniz durumunda tekrardan gerçekleşmeyecektir çünkü açığa çıkan gazların yeniden eklem içi sıvısına karışması en az 20-25 dakika zaman almaktadır. Parmak çıtlatılması etraftaki reseptörlerin uyarılmasına sebep olur. Ve bu reseptörler ise eklem kaslarının gevşemesini sağlamaktadır. Bu durumda kişiye gevşeme ve rahatlama duygusunu yaşatmaktadır. Parmak çıtlatmanın zararlarını bizlere verdiği gevşeme hissi ile çok fazla düşünmeyiz. Yapılan araştırmalarda parmak çıtlatmanın kireçlenmeye sebep olmadığı belirlenmiştir. Ayrıca parmak çıtlatan kişilerin kavrama güçlerinin, çıtlatmayan kişilere göre çok daha yetersiz olduğu da tespit edilmiştir. Yine parmak çıtlatmanın zararları üzerine yapılan araştırmalarda eklem gevşekliğine neden olabileceği tanısı henüz kesinleşmemektedir. Aslında yaygın bir inanca göre parmak çıtlatmak çok zararlı olarak nitelendirilse de, kişiler üzerinde çok ciddi zararlara yol açmayacağı uzmanlar tarafından söylenmektedir. Peki yine de parmak çıtlatmanın zararları olarak öngörülen ellerde titremeye yol açtığı durumu ne kadar doğru bir gerçekliktir? Parmak çıtlatan insanların ellerinde titreme olacağı, kireçlenmelerin oluşacağı doğru bir inanış olarak nitelendirilmemektedir. Parmak çıtlatmak eklemleri çok zorlayarak yerlerinden çıkartmadığınız sürece hiçbir zararı olmayan bir alışkanlıktır. Ellerde titreme durumunu ise parmak çıtlatmak yerine farklı bir nörolojik olguya bağlamak ve doktora başvurmak gerekmektedir. Bu durumda parmak çıtlatmanın tek zararı olarak uzun dönemde kavrama gücünde zayıflamak ve yetersizlik olarak değerlendirebiliriz. KIŞIYE GÖRE TEDAVI Parmak çıtlatmaların nedeni araştırılarak kişiye göre tedavi programı yapılması gerekir. Bu durumlarda önemli olan parmak çıtlatmaya sebep olan patolojik bir durum var mı? Bunu tespit etmek gerekiyor. Çünkü erken dönemde başlayan bazı iltihaplı hastalıklar, travmatik durumlar bunun bir sebebi olabilir ya da hiçbir problem olmaz, strese bağlı olarak da bunlara başvurulabiliyor. O yüzden öncelikle parmak çıtlatmanın nedeni tespit edilmeli. Arkasından da kişiye göre tedavi programı yapılmalı. Sağlıklı ve esen kalın...


PAZARTESI

Fatma Gençtürk Cihan Bibinoğlu Bilge Başafacan ÇAY MOLASI

. . T rkıye’nın

SESİ RADYOSU

CUMA

Tanyeli Barış Serkan Uyanık Cengiz Saat: 17-18 Saat: 22-24 TANYELI’YLE BIZ BIZE

EFSANE

I CUMARTES

info@turkishmedia.com.au 1300 917 566

SALI Ergül Uybadın Derya Sekmen

İzzet Anmak Serkan Uyanık IZZET-I IKRAM

PERŞEMBE

Diyanet Sydney Saat 17-18 & 22-24 DIYANET SAATİ

- Sydney’de haftanın 7 günü saat 17-18 arası Perşembe ve Cuma geceleri saat 22-24 arası - Melbourne’da her Çarşamba saat 17-18 arası - Yayınlarımızı aşağıdaki linklerden dünyanın her yerinden dinleyebilirsiniz. SYDNEY: www.turkiyeninsesi.sydney MELBOURNE: www.turkiyeninsesi.melbourne - Ayrıntılı bilgi için bizi arayın: +61421890600

PAZAR

Zafer Uyanık Cem Birben MUHABBET ZAMANI

SATURDAY0 16.00-17.0

Tuğçe Köksal, Yasin Köksal, Ahmet Kale & Azra Vejzovic

THE SOURCE

ÇARŞAMBA

T

rkısh

@turkiyeninsesiradyosu

MEDIA LIMITED

ÜMIT UYAR

ÇARŞAMBA

HAYATA DAIR

ELIF AYDIN

VOICE OF TURKEY WOMENS EDITION

SYDNEY DIGITAL 985 & MELBOURNE 98.9 NORTH WEST FM YAYINIMIZLA . . SIZLERLEYIZ!

MURAT ŞIRIN

Tuğçe Uybadın

ŞAHIN ŞAHINKAYA

Büşra Erkan

Sülhan Yılmaz Gülten Akbar

MELBOURNE’IN SESİ


T

TURKEY A Turkish court on Monday sentenced a man to aggravated life imprisonment for the murder of 20-year-old university student Ceren Özdemir in a high-profile case that received widespread attention from media and women’s right advocates.

rkısh NEWS PRESS

IBRAHIM KALIN @ikalin1

Turkey, Allies, Non-Allies!

A

ÖZGÜR ARDUÇ

SENTENCE FOR YOUNG

WOMAN’S MURDER T curity prison a day before the murder. He reportedly told the police he intended to “kill more people” before he was captured. Dozens of women’s rights activists and media members waited for the sentencing outside the courthouse, where Arduç’s trial proceeded via videolink from a prison in eastern Turkey’s Van where he is being held. After his capture - during which he stabbed police officers trying to restrain him - Arduç was transferred to the Van prison for safety reasons. After he was transferred to a high-security prison, Arduç allegedly tried to commit suicide in his cell, cutting his wrists with tile pi-

eces he took from the sink. He was subsequently taken to a hospital for treatment and put under supervision to prevent any further attempts. In his defense, Arduç blamed his past for the murder. He said he wanted to kill “anyone he came across” the day he stabbed Özdemir and actually targeted another person but did not get the opportunity to kill him. He claimed he was mentally unstable and suffered from a “split personality.” The court rejected Arduç’s insanity plea after a panel of experts consisting of three doctors found no mental health problems and said the defendant displayed a stable state of mind.

Ex-football players sentenced to jail in FETÖ trial

S

ix suspects, including famous former football players, were handed down jail sentences ranging from two to six years for membership in Gülenist Terror Group (FETÖ) on Monday. An Istanbul court sentenced retired footballers Zafer Biryol, İsmail Şengül and their manager Ersin Güreler to six years three months in jail for “being a member of an armed terrorist organization.” The court also sentenced former players Bekir İrtegün, Uğur Boral and Ömer Çatkıç for the same conviction but reduced their sentences to two years one month as the defendants invoked a remorse law granting lenient sentences. The defendants who received reduced sentences were also sentenced to a year of probation after serving their time.

11

TURKISH PRESIDENTIAL PRESS SECRETARY

KILLER HANDED LIFE he high criminal court in northern province of Ordu sentenced defendant Özgür Arduç to an aggravated life sentence for “deliberate killing with monstrous feeling,” a crime in the Turkish penal code reserved for brutal murders. Özdemir, a university student, was stabbed to death just as she was entering her home in Ordu’s Altınordu district on Dec. 3. The killing, the latest in a string of domestic violence, murders and crimes against women, sparked fury. It also raised questions about how Arduç, who has a history of violence, was transferred to an “open” prison. Arduç had fled the minimum-se-

21 January 2020

Prominent Turkish environmentalist

Hayrettin Karaca dies at age 97 n Hayrettin Karaca, one of Turkey’s most wellknown environmentalist and the founder of TEMA Foundation (the Turkish Foundation for Combating Soil Erosion, Reforestation and the Protection of the Natural Habitat), has passed away at the age of 97. “We express our deep sadness over the death of our founding honorary president and our grandpa earth Hay-

rettin Karaca,” the foundation announced on Monday on Twitter. Nicknamed “Toprak Dede” (Grandpa Earth), Karaca was born in 1922 and founded the TEMA Foundation with Nihat Gökyiğit in 1992. According to TEMA’s website, Karaca initially conceived the idea to establish a foundation in 1980, when he founded Turkey’s first private arboretum.

s world leaders head to the United Nations General Assembly in New York this week, the world is going through another period of terror, chaos and uncertainty. The current global system is rendered largely ineffective and dysfunctional by self-consuming power struggles, destructive proxy wars and misguided regional alliances. Turning this global crisis into an opportunity will take skilled leadership and a balancing act between interests, principles and values. The unexpected rise of ISIS and its brutal beheadings have rightly attracted the world’s attention. ISIS is a terrorist organization born out of a set of circumstances that need to be understood properly. We cannot end terrorism only by killing terrorists. It requires a smarter and more comprehensive approach to address its root causes. ISIS, its ideology, tactics and recent advances in Iraq and Syria are a result of the failure of the international system on a number of social, political and ideological levels. The ISIS recruits from Muslim and Western countries, their differences and commonalities say much about this failure. Muslims have a big responsibility for the festering of this radical, anti-Shiite, anti-Christian and ultimately antiIslamic ideology. No matter what Shiite sectarianism did in Iran, Iraq or Syria, there is no religious justification for killing people because of their sectarian, ethnic or religious identity. Jews and Christians living in Muslim countries are the “amanah,” i.e., trust of Muslims and must be protected on both religious and human grounds. The vast majority of Muslims across the Middle East and the larger world reject ISIS’s racist and terrorist ideology. But they also lament the failure of the international community, the U.N., Europe, the U.S. and powerful Arab countries to stop the bloodshed in Iraq and Syria over the last three years. Add to this the extremely fragile security situation and social tensions in Yemen, Egypt, Libya, Lebanon and you have a region wrought by civil war, coups, insurgency, internecine fighting and proxy wars. The question of foreign fighters is also a result of this failure. It will take more than a simple blame game to explain how hundreds of youth, born and raised in Europe, end up in ISIS ranks. Muslims as well as European nations need to properly analyze the reasons behind this new wave of radicalization. Political grievances, alienation, discrimination, racism, Islamophobia and a destructive Middle East politics all seem to play a role in the formation of a deeply antagonistic and divisive identitypolitics.

On a more specific point, one needs to ask why European countries do not stop these ISIS recruits, who are also European citizens, from going to Iraq and Syria. If the countries of origin cannot stop their own radicals and terrorists, how would they expect others to do it? Blaming others does not absolve one of her responsibilities. A number of recent reports and articles published in the U.S. media are quite telling in this regard. The claims that Turkey finances ISIS by buying its oil and that Turkey allows or sends foreign fighters to the region are all indicative of transferring responsibility to somewhere else. Based on anecdotal evidence, unidentified sources and unverifiable stories, these sloppy reports seek to put the blame on Turkey for the policy failures of others. Instead of making groundless claims, they should pay attention to what Turkey has been saying and doing since the troubles started in Iraq under Maliki and the civil war under Assad. Turkey has warned against Maliki’s extremely divisive and destructive policies since 2011. But instead of listening to this warning, many supported Maliki and accused Turkey of following a “Sunni agenda.” In Syria, Turkey spent nine months in 2011 to persuade Assad to carry out reforms and reconcile with the opposition. At that time, Turkey was accused of courting the Assad regime. When she exhausted all diplomatic channels, she severed relations with the regime and joined a global coalition to support the Syrian opposition. That coalition did more talking than action on the ground. The result is a bloody war and the rise of a monster called ISIS. Turkey has stopped and expelled several thousand suspected terrorists and barred many of them from entering Turkey over the last few years. It is only recently that European countries have begun to work more closely with Turkey against the flow of foreign fighters. Nevertheless, today there are more French, British, German and American fighters in Iraq and Syria than Turkish or Lebanese. Does this make these Western countries state sponsors of ISIS? In regards to the claims that Turkey does not support the fight against ISIS, one wonders if those who make this claim are interested more in PR shows and empty rhetoric than meaningful action. In both the Jeddah and Paris meetings, a large number of countries said that they will not take part in actual combat missions in Iraq and Syria. These countries include Jordan, Lebanon, Italy, Britain and others, each with its own specific reasons. Does this make them “non-allies” as well? > Source: Daily Sabah


INDIRIMLI FIYATLARIMIZ 21 OCAK-28 OCAK 2020 TARIHLERI ARASI GEÇERLIDIR $ 5.99

$ 3.99

Sera Dried Eggplants (50 gr)

Garden Fresh mini Cornichons (1.35 kg)

$ 2.49

$ 7.99

Eti Mini Popkek (8’li paket)

Ardena Danish Cheese (1 kg)

$ 4.99

$ 1.49

Paşabahçe Aida Tea Glass (6’lı paket)

Eti Wanted Pops (9’lu paket)

99 c Tamek Şeftali Nektarı (1 lt)

$ 3.49 Ülker Finger (5’li paket)

$ 4.99 KV Ceylon Tea (500 gr)

www.facebook.com/gimasupermarket

31-35 Queen St, Auburn NSW Ph: 02 9749 4588 Fax: 02 9749 4599


T

.

EKONOMI

rkısh NEWS PRESS

21 Ocak 2020

Faiz ‘küt’ aşağı Başkan n ı ’ n a ğ o d Er u d l o i ğ i ded

T

ÇALIŞANIN DÜNYASI

MURAT ÖZDAMAR

Sorularınız için: info@turkishnewspress.com.au

Emeklilerin maaş zammı belli oldu

Türkiye’de ekonomik saldırılarla yüzde 24’e kadar tırmanan politika faizi, geçen haftaki 0.75 baz puan düşüşle yüzde 11.25’e kadar çekildi. Aynı süreçte enflasyonun da düşmesi Başkan Erdoğan’ın “faiz aşağı enflasyon aşağı” tezini doğrulamış oldu. “Önce enflasyon sonra faiz” diye direten ekonomistler ise dut yemiş bülbüle döndü! ürkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını (politika faizi) 75 baz puan düşürerek yüzde 12’den yüzde 11,25’e çekti. Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal başkanlığında toplanan PPK toplantısının ardından yapılan duyuruda, son döneme ilişkin verilerin iktisadi faaliyetteki toparlanma eğiliminin devam ettiğini gösterdiği belirtildi. ENFLASYON TAKİPTE Duyuruda, enflasyon görünümündeki iyileşmenin devam ettiği, enflasyon beklentilerindeki genele yayılan düzelmenin sürdüğü ifade edildi. Enflasyon başta olmak üzere makroekonomik göstergelerdeki iyileşmenin ülke risk primindeki düşüşü desteklediği ve maliyet unsurları üzerindeki baskıların sınırlanmasına katkıda bulunduğu belirtilen duyuruda; döviz kuru, iç talep koşulları ve üretici fiyatlarındaki gelişmelere bağlı olarak çekirdek enflasyon göstergelerinin eğilimlerinin ılımlı seyrettiği bildirildi. Enflasyondaki seyrin yıl

13

sonu tahminiyle büyük ölçüde uyumlu olduğunun değerlendirildiği duyuruda, bu çerçevede Kurul’un, enflasyon görünümünü etkileyen tüm unsurları dikkate alarak, politika faizinde ölçülü bir indirim yapılmasına karar verdiği vurgulandı. TEMKİNLİ DURUŞ Duyuruda, “Kurul, enflasyondaki düşüş sürecinin devamlılığının, ülke risk priminin gerilemesi, uzun vadeli faizlerin aşağı gelmesi ve ekonomideki toparlanmanın güç kazanması açısından büyük önem taşıdığını değerlendirmektedir. Enflasyondaki düşüşün hedeflenen patika ile uyumlu şekilde gerçekleşmesi için para politikasındaki temkinli duruşun sürdürülmesi gerekmektedir” denildi. PIYASALAR SEVDİ Bu arada, faiz indirimi piyasalara da olumlu yansıdı. Faiz indiriminin ardından TL değerlendi. PPK kararı öncesi 5,89 üzerinde işlem gören dolar/TL kuru 5,85 seviyesinin altını gördü. Önceki gün tarihi rekor kıran Borsa İstanbul da yeni rekorlara imza attı. Borsa İstanbul aynı günün ilk yarısında 122.482

puanla tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü. BİST 100 endeksi, faiz kararı sonrasında mevcut seyrini sürdürdü. MERKEZ 5’TE 5 YAPTI Merkez Bankası’nın faiz indirimi kararını değerlendiren İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Merkez Bankası’nın son 5 toplantıda peş peşe indirim yaptığına dikkati çekerek, “Merkez felaket tellallarının sesini 5’te 5 indirimle kesti. Yüzde 5’lik büyüme hedefine de manevra alanı açtı” değerlendirmesinde bulundu. Avdagiç, şöyle devam etti: “Merkez Bankası’ndan iş dünyası olarak beklentimiz, kısa sürede faizleri yüzde 10’un altına indirmeleri yönünde. ABD-Çin ticaret anlaşmasıyla küresel piyasalarda pozitif rüzgar eserken, iş dünyamızın bu potansiyeli yakalaması için faizler hızla tek haneyi görmeli.”

Şekib Avdagiç

İstanbul Havalimanı 55 milyon yolcu ağırladı n Türkiye’nin gururu İstanbul Havalimanı, tam kapasite hizmet vermeye başladığı 6 Nisan 2019’dan, 16 Ocak 2020’ye kadar toplam 55 milyon yolcuya ev sahipliği yaptı. Ayrıca DHMİ tarafından garanti edilen 233,1 milyon euroluk gelirin aşılması sonucu İGA tarafından devlete 22,4 milyon euro ek ödeme yapılacak. İGA İcra Kurulu Başkanı Kadri Samsunlu, “ İstanbul Havalimanı henüz ilk yılında ‘küresel hub’ oldu” dedi.

E

meklilerin zamlı maaşlarını okurlarımız için hesapladık... SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı emeklileri ile çalışan memurun maaşlarını belirleyecek olan yıllık tüketici enflasyon oranı TUİK tarafından yüzde 11,84 olarak açıklandı. Bu oran Bağ-Kur ve SSK emeklilerini doğrudan ilgilendiriyor. Çünkü emeklinin maaşı 2019 yılının son altı ayına ait enflasyon oranı kadar artırılıyor ve bu oran yüzde 6,50. Buna göre, SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin 2020/Ocak-Haziran ayları için ödenecek emekli maaşları yüzde 6,50 oranında artırılacak. Emekli Sandığı emeklilerinin emekli maaşları ile çalışan memurların maaşları ise toplu sözleşmede karara bağlanan yüzde 4 olan zam oranına ilave enflasyon yüzde 5’den fazla çıktığı için fazla olan yüzde 1,50 oranındaki enflasyon farkı ile birlikte yüzde 5,50 oranında artış gösterecek. Yapılan zamlarla birlikte 2000 yılından önce emekli olan ve halen yüzde 4 ek ödeme ile birlikte 1.982,60 TL olan en düşük SSK maaşı Temmuz döneminde ek ödeme dahil 2.111,47 TL olarak ödenecek. Burada gazetelerin sıklıkla düştüğü bir hatayı da düzeltmiş

olalım. 2000 ile 2008 yılları arasında SSK’dan emekli olanların da en düşük SSK aylığı 2.111,47 TL olacak. Yine 2000 yılından önce 6’ıncı basamaktan 5400 gün primle emekli olan Bağ-Kurlunun ek ödeme dahil 1.826,91 TL olan maaşı 1.945,65 TL olarak ödenecek. Daha önce ek ödeme dahil 2,522,56 TL olan en düşük dereceden emekli olan memur emeklisinin maaşı ise ek ödeme dahil 2.661,30 TL olacak. 1 Ekim 2008 tarihinden önce vefat eden SSK sigortalısından dolayı tek bir hak sahibi ölüm aylığı alıyorsa ek ödeme dahil en düşük 1.656,60 TL olan maaş 1.764,28 TL olarak ödenecek. İki aylık alan varsa büyük hisseli olanın 1.225,41 TL olan maaşı 1.305,07 TL’ye küçük hisselinin 612,40 TL olan maaşı ise 652,21 TL olacak. Eşit hisseli iki hak sahibi maaşı ise 918,58 TL’den 978,29 TL’ye yükseltilecek. Vefat eden memurun tek bir hak sahibi varsa ek ödeme dahil en düşük 2.018,05 TL olan maaş 2.129,04 TL olarak ödenecek. İki aylık alan varsa büyük hisseli olanın 1.513,54 TL olan maaşı 1.596,78 TL’ye küçük hisselinin 764,04 TL olan maaşı ise 806,07 TL olacak. Eşit hisseli iki hak sahibi maaşı ise 1.146,07 TL’den 1.209,10 TL’ye yükseltilecek.

3600 günle SSK’da emeklilik yaşı SORU: Sigorta başlangıcım 12.12.1981’dir. Ödenen toplam primlerim bu ay dahil edilince 3618 gün oluyor. Doğum tarihim ise 14.3.1960 tarihidir. Ben ne zaman emekli olabilirim? > Fatih B. CEVAP: İlk defa 8 Eylül 1999 tarihinden önce sigortalı olanlar 3600 gün primle emekli olabiliyor. İlk defa sigortalı oldukları tarih 8 Eylül 1976 tarihinden önce olan erkekler 3600 gün primle 55 yaşında emekli olur. Ancak sigorta

başlangıcı 8 Eylül 1976 ile 8 Eylül 1999 tarih aralığında ise bu kez 15 yıl sigortalılık süresinin tamamlandığı tarih, 3600 gün primin oluştuğu tarih ve 55 yaşın tamamlandığı tarihe bakılarak emeklilik yaşı tespit ediliyor. Doğum tarihinize göre bu üç şartın oluştuğu tarih 23 Mayıs 2014 tarihi sonrasına kaldığından emeklilikteki yaşının 60 oluyor. Buna göre 60 yaşını tamamlayacağınız 14.3.2020 tarihinde emekli olabilirsiniz.

Emekliliğe ayrılan ihbar tazminatı alamaz SORU: Eniştem Belediye Fen İşleri Müdürlüğünde çalışırken emekli olduİhbar tazminatı ödemediler. Daha sonra aynı işyerinde işten ayrılan 13 işçiye ihbar tazminatı ödemişler. Yasal olarak bu mümkün mü? Bizim hakkımız yenmiş olmuyor mu? > Salih Y. CEVAP: İşveren, ihbar süresi vermeksizin işçisini haklı bir neden olmaksızın işten çıkarırsa yani işten çıkarmayı

İş Kanununda belirtilen süreyi vermeden yaparsa ihbar ücreti ödemek zorunda. Ancak işçi de ihbar süresi vermeden işten ayrılırsa bu kez işverene ihbar tazminatı ödemekle yükümlü. İstisnai olarak emeklilik nedeniyle işten ayrılan işçi, işverene ihbar tazminatı ödemez ancak işveren de işçiye ihbar ödemesi yapmaz. Bahsettiğiniz işçiler muhtemelen işten çıkarılmış olmalı ki ihbar ücreti ödemesi yapılmış.



. GEZI

T

rkısh NEWS PRESS

21 Ocak 2020

K E R Ü T RÜN Ü T L KÜ LCULUK YO

A

Başkent Ankara’da mistik bir kaçamak nkara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Yaşayan Müze, Türk Hamamı Müzesi ve Yaşayan Köy yarıyıl tatilinde ziyaretçilerini bekliyor. Girişimci Sema Demir tarafından kurulan 3 müze, ziyaretçilerine kaybolmaya yüz tutan gelenekleri deneyimleme, Anadolu’nun farklı coğrafi bölgelerine ait mimari yapı örnekleriyle taş fırın, çamaşırhane, pekmezlik gibi ortak kamusal alanları görme, Türk hamam kültürünün ayrıntılarını öğrenme imkanı sağlıyor. GEÇMİŞE GÖTÜRÜYOR Yaşayan Müze’de ziyaretçileri, uzun elbisesi, elinde asası ve 13. yüzyıl Anadolu Türkçesiyle bir müze yorumcusu karşılıyor. Müzeye gidenler, Türk kültür ve sanatına ait örnekleri görmenin yanı sıra bunlara ilişkin üretim süreçlerine de katılıyor. Örneğin ziyaretçiler sadece Karagöz oyunu izlemiyor, perdenin arkasına geçip gösteriye katkıda bulunuyor, ayrıca topaç, mangala, üç taş gibi geleneksel oyunları da deneyimliyor.

Beypazarı’ndaki Yaşayan Müze, Türk Hamamı Müzesi ve Yaşayan Köy, ziyaretçilerine kaybolmaya yüz tutan gelenekleri deneyimleme fırsatı sunuyor. Anadolu’nun farklı coğrafi bölgelerine ait mimari yapı örnekleriyle taş fırın, çamaşırhane, pekmezlik gibi ortak kamusal alanları görme, Türk hamam kültürünün ayrıntılarını öğrenme imkanı sağlayan müzelerde, ziyaretçileri geleneksel kıyafetli rehberler karşılıyor...

Dünyada temizlik kültürü denildiğinde ilk akla gelen yerlerden olan hamamları gelecek kuşaklara aktarmayı amaçlayan Türk Hamamı Müzesi’nde, gelin damat hamamı gibi ritüeller canlı tutulurken burada kullanılan ve her biri sanat eseri olan ipek peştamaller, gümüş nalınlar ve taslar da sergileniyor. ANADOLU TATLARI Yaşayan Köy diğer adıyla Anadolu Açık Hava Müzesi ise Karadeniz Bölgesi’nin “gözdolma evi”, Akdeniz Bölgesi’nin “düğmeli evi” İç Anadolu Bölgesi’nin “Ankara bağ evi” ve geleneksel mesleklerin yer aldığı Anadolu çarşısıyla dikkati çekiyor. Gezi boyunca her ziyaretçiye eşlik eden geleneksel kıyafetli bir rehberin bulunduğu müzede, Anadolu’nun farklı yerlerinden getirilen yerel tatların bulunduğu bir mutfak da hizmet veriyor. Müzelere ilişkin bilgi veren

Sema Demir, geleneksel mimariye sahip bir asır önce inşa edilmiş bir konağı düzenleyerek kaybolmaya yüz tutmuş, gündelik yaşamı anlatan eserleri topladığını söyledi. Yaşayan Müze ile ülkemize bambaşka bir müzecilik türü kazandırdıklarını belirten Sema Demir, şunları anlattı: MASALLARDAKİ GİBİ “Beypazarı’nda ve Anadolu’nun çeşitli yerlerinde anlatılan ve bugün hızla kaybettiğimiz masalları müzede yaşatıyor, anlatıyoruz. Masal ebemiz var. Geleneğin içinden gelen bir teyzemiz. Gelen ziyaretçilerimize masallar anlatıyor. Ebru sanatının kültür tarihimizdeki yeri ve geleneğin nerede ortaya çıktığından tarihi seyrine, ustalarına kadar tüm bilgileri ziyaretçilerimizle paylaşıyor, onların bu geleneği deneyimlemesine olanak sağlıyoruz.”

Sema Demir, Rüstem Paşa Hamamı’na ilişkin de şunları söyledi: “Kültürümüzde hamamların çok önemli bir yeri vardır. Yakın bir tarihe kadar her hafta hamama gidilirdi. Hamam anası, natır, tellak, külhancı, külhanbeyi gibi hamam çalışanları, sosyal tipler vardı. Türk Hamam Müzesi ile bu kültürü ve ona ait öğeleri gelecek kuşaklara aktarıyoruz.” DUYAN ZİYARET EDİYOR Demir, farklı bölgelerden geleneksel evlerin sergilendiği Açık Hava Müzesinde ise ziyaretçilerin ahşap teknelerde hamur yoğurmak, taş fırını yakıp ekşi mayalı ekmek yapmak, erişte kesip, turşu kurmak gibi tecrübeleri de yaşadığını dile getirdi. Sema Demir, Yaşayan Müze’yi yıllık yaklaşık 120 bin, Türk Hamam Müzesi’ni 30 bin, Yaşayan Köy’ü ise 15 bin kişinin ziyaret ettiğini sözlerine ekledi.

15


: DISCOVER MORE ISTANBUL WITH THE AIRLINE THAT FLIES TO MORE COUNTRIES THAN ANY OTHER

TURKEY

TURKISHAIRLINES.COM


T

WORLD

T

17

SINEM TASLAK staslak@turkishnewspress.com.au

kullanabilen diğer insanlarla koşulsuz, ilkesiz ve kritersiz dostça ilişki kurması, sağlıklı bir temele dayanmaz. Zalimlerle, sahtekarlar, ikiyüzlülerle, hainlerle dost olamaz. Bu dostluk, sağlıklı olmaz; taraflara hayır getirmez. Sevgi koşula bağlanamaz elbette, bağlanırsa zaten sevgi olmaz; ancak belli koşulları veya kriterleri taşıyanlara sevgi duyulur.

Muhataplarımıza sevgi için belli şartları öne süremeyiz; çünkü sevgi gerektiren kriterler, kişisel tercihlerdir. Bu tercihler, salt bilgiye dayalı değil duygusal tepkilerdir. İnsanları bilgi konusunda geliştirebiliriz. Ama onların duygularını yönetemeyiz. Duygular, doğrudan kişisel tercihlerdir. Kimseye bir şart öne sürmesek de kendi şartlarımıza, kriterlerimize, ilkelerimize veya değerlerimize bağlılıkları oranda insanlara yakınlık veya sevgi duyabiliriz. Her yalan söyleyeni, her saygısızlık yapanı, her haksızlık yapan, yahut bozgunculuk yapanı yargı, yargılamaz. İnsan ilişkilerinde yalnızca olumsuz davranışların olmaması yetmez. Bir de güven ararız, sadakat ararız, adalet ararız, merhamet ararız, saygı ararız. Bunlar da yargının alanına girmez. Ortak özelliklere sahip olduğumuz insanlara yakınlık veya sevgi duyarız. Ortak özelliklere sahip olmadığımız insanlarla saygıya dayalı ilişkilerimiz devam eder. Ortak değerler derken dürüstlük, adalet, merhamet, hoşgörü gibi değerlerimizi kastediyorum. Sevginin gizemli olduğu sanılsa da, bence anlaşılabilir ve açıklanabilirdir. Çünkü sevgi, duygunun bilinçli yönelimidir. Böyle olduğu içindir ki sevgi, bir bilince dayalı olarak başlar ve bilince dayalı olarak sona erer.

Belki iradesiz varlıkları ve sorumluluk sahibi olmayan çocukları koşulsuz sevebiliriz. Yetişkinlere gelince, onları dürüstlüklerine, hak, adalet ve merhamet gibi değerlere bağlılıklarına göre onlara sevgi ve bağlılık duyarız. Sevgi, saygı temeline dayanır. Saygıdan yoksun sevgi, içgüdüseldir; semboliktir; göstermeliktir. Sevgi çok değerlidir. İnsan sevgiyle, umutla ve inançla yaşar. Sevgisini, umudunu ve inancını bütünüyle bitiren insan hayata küsmüş ve kendisini karanlığa mahkum etmiştir. Sevginin geleceği dair güçlü beklentileri vardır. Bu beklentileri, kişisel değildir. Başkasıyla, ötekisiyle ilgilidir. Hayata geniş açıyla bakan insanlarda, başkası ve ötekisiyle ilgili beklentilerin getirilerinin kendisini de kuşatacağının bilinci egemendir. Yaşanan her olayda yalnızca kendisi değil daha pek çok varlık var; insanlar, hayvanlar, bitkiler, taşlar, kuşlar, ağaçlar… Kişisel hırs ve ihtiraslarının kurbanı olanlar için yalnızca kendileri ve kendi çıkarları söz konusudur. Ben merkezli (egosantrik) yaşamak sevgiden yoksun yaşamaktır. Donuk-sönük veya uçuk-kaçık kişiliğin geleceğe dair beklentisi kişisel hırs ve ihtiraslarından öteye geç(e)mez. Onu edilgen ve pasif kılan veya sahte bir biçimde harekete geçirip coşkulu kılan doğal bir iç bilinç değil ucuz, basit, sıradan, behimi (akıldan yoksun varlıklara özgü) olan birtakım içgüdüsel eğilimleridir. Ahlakla kastedilen şey, kişiyi aşan durumlar için, bir başkasının, ötekinin sorunlarıyla, sıkıntılarıyla hemhal olmaktır. Sevgi, başladığı gibi sona da erebilir elbette… Çünkü insanlar değişebilir. Yanlış yapan insanların iyi olma ihtimali olduğu gibi iyi insanların da zamanla yanlışlara sürüklenmesi mümkündür. Yanlış davranışlara dair yukarıda örnekler vermiştim. Öyleyse, insanların hakkaniyet duygularını yitirmeleri mümkün olduğu gibi, yaptıklarından pişman olup erdemli davranmaları da mümkündür. İç enerjisi olmayan, sevgi deposu boş olan kişi, ahlaki işlere fazla anlam ve değer yüklemez. Sonuç olarak insan, enerjisini sevgiden ve geleceğe olan umutlarından alır. Bu sevgi ve umut, başkalarının ve ötekilerin çıkarlarını da kapsar. Bu gezegende hiç kimse, hak ve adalet adına ortaya koyduğu değerler dışında, bir diğerinden daha özel ve daha ayrıcalıklı değildir, olmamalıdır. Güvene dayalı sevgi, sağlıklı sevgidir. > Kaynak: Turgut Çiftçi

ESI

HAFTANIN KELIM

Yâren THE STATE IN GENGHIS KHAN’S EMPIRE n Yakın arkadaş. Sıkı dost. Dilimize Farsça’dan geçmiştir. Dost mânâsına gelen yâr kelimesinin çoğulu olan yâran kelimesinden verilmiştir. “Yarenlikte büyüdük, şad olduk, tomurculuklandık, çiçek açar gibi kelime açtık, tamlığı tattık. Kimse tek başına hamlıktan olgunluğa geçemez. Seni kuş gibi bir makamdan bir makama uçuracak yol arkadaşını bulmasını.” > Elif Şafak/Aşk Kaynak: Banu Ertuğrul & Onur Ertuğrul / Lûgat365 - Bazı Kelimeler Çok Güzel

21 January 2020

TARIH & EDEBIYAT

Sevgi nedir, ne değildir? embelliğin en önemli nedenlerinden biri de sevgisizliktir. Sevgi görmeme değil, sevgi duymamadan söz ediyorum. Sevgi, en büyük enerji ve motivasyon kaynaklarından biridir. İnsanı harekete geçirir, ona yorgunluğu unutturur. Sevgi; ruhtur, canlılıktır, coşkudur, harekettir, dinamizmdir, eylemdir. Sevgi emek ister, emekle büyür. Sevgi, çocuktur; günlük bakım ister. Sevgi çiçektir; sık sık sulamak, havalandırmak gerekir. Aksi takdirde zamanla solar. Sevgi insandır; hesapsız, entrikasız, iyi niyetli iletişim ister. Sevgi dosttur; konuşmak ister, dinlemek ister, anlaşılmak ister, anlayış ister, çözüm ister, çözümleme ister. Ruhsuz, cansız, hareketsiz, eylemsiz kişilik veya yapay canlılık ve yapay coşkuya sahip kişilik, gerçek sevgiden habersizdir, dost değildir, dürüst değildir, güven vermez, güven duymaz, evrensel bilince sahip değildir. Sevgi, muhataplarımızda görülen güzel, doğru ve iyi tutum ve davranışlarda gelişen yakınlık hissidir. O yüzden çoğu defa yakından tanımadığımız birini sevgi duymayız. Sevgi belli göstergeleri gerektirir. Örneğin dürüstlük, paylaşım, özveri… Bazen böylesi özellikleri yakından tanımadığımız insanlarda görürsek onlara karşı da yakınlık hissederiz. Onlar bizi sevmeseler de bizi tanımasalar da biz onlara sevgi duyarız. Çünkü biz onları tanımaktayız onları bizi tanımamaktadır. Ben ancak beni seveni severim çıkarcı bir anlayıştır. Sevgi kişisel çıkarlara dayalı olursa o sevgi sağlıklı değildir. Bencil duygular sevgiyi kirletir. Sevgi karşılıksızdır; bir çıkara dayanmaz. Menfaat beklentisi, sevgi değil, ticarettir, rüşvettir. Sevgi; dürüstlük, iyilik, güzellik gibi olumlu özelliklerden dolayı duyulan yakınlık hissidir. Sempati ve ilgi duyma zamanla sevgiye düşünür. Olumlu özelliklerine tanık olmadığımız birine genellikle sevgi duymayız. Katillere, canilere, soygunculara, yalancılara, zalimlere sevgi duyamayız. Bunlara sevgi duyanların sevgileri sorunludur. Onlara karşı en büyük sevgi göstergesi, onların yanlışlarını düzeltmeleri konusunda uğraş içine girmektir. Sevgi koşulludur; kriterleri vardır. İlkesiz ve kritersiz yaşam, menfaate dayalıdır, sevgi doğurmaz. Sevgi için birtakım şartlar gerekir; Tanışlık, güvenirlik, dürüstlük, paylaşım gibi. İnsanın, iradesini

rkısh NEWS PRESS

T

he original absence of a state concept on the part of the Mongols is reflected in the ruling clan’s attitude to the empire. The empire was considered to be not the khan’s personal property but the heirloom of the imperial clan as a whole. Already in Genghis’s lifetime the empire was divided among his four favourite sons into ulus, a Mongol word which denotes the supremacy over a certain number of tribes rather than a clearly defined territory. Tolui, the youngest, received the eastern part-the original homeland of the Mongols together with the adjacent parts of north China. Ögödei became ruler of the western part of the steppes (modern northern

Xinjiang and western Mongolia). Chagatai received the lands of Khara-Khitai (modern northern Iran and southern Xinjiang). The eldest son, Jöchi, followed by his son Batu, ruled over southwest Siberia and west Turkistan (an area later known as the territory of the Golden Horde). To these four Mongol empires a fifth was added when Hülegü, a son of Tolui, completed the conquest of

Iran, Iraq, and Syria and became the founder of the Il-Khanid dynasty in Iran. The unity of the Mongol empire was therefore from the beginning undermined by disintegrating factors, and the history of the empire after Genghis’s death may consequently be subdivided into two periods, the first being characterized by relative unity in the empire ruled by a great khan who was recognized by all branches of the royal clan, the second showing a more or less complete independence of the separate empires, which thereafter had no common history. > Source: https://www. britannica.com/place/Mongolempire/Organization-of-GenghisKhans-empire

Leaders agree to uphold UN arms embargo, end military support in Libya

of the Berlin conferenP articipants ce on the crisis in Libya have agreed to uphold a U.N. arms embargo and

end military support for warring factions. “We have received commitments from all of the participants not to give any further support to these warring parties so that the U.N. arms embargo is respected and the truce holds,” German Chancellor Angela Merkel said at a news conference following the conclusion of the conference on Sunday. She said the leaders had agreed upon a detailed plan for the country. Sources said that the agreement was not officially signed by the parties, but verbally agreed upon. Merkel also noted that Turkey said it will not send additional weaponry or ammunition to Libya during this process. He said a military committee of delegates from putschist Gen. Khalifa Haftar’s forces and the U.N.-recognized Government of National Accord (GNA) would convene in Geneva in the next few days to continue negotiations.

Azerbaijanis’ pain still lingers three decades after the Jan. 20 massacre

in Azerbaijan commemoraP eople ted the victims, including women and children, massacred by the Sovi-

et army in Baku and other provinces on Jan. 20, 1990. Despite the fact that 30 years has gone by, the massacre, still fresh in the hearts of all Azerbaijanis -- known as “Black January” in history books -- was an important turning point for the country to gain its independence after 70 years of Soviet captivity. The Upper Karabakh issue lays the ground of the Black January events that fueled the feeling of independence in Azerbaijanis and accelerated the collapse of the Soviet Union. Since 1988, Armenians increased their activities to break off the Upper Karabakh area from Azerbaijan and in December 1989, the Supreme Council of the Armenian Soviet Republic decided to annex Upper Karabakh to Armenia. First, on Jan. 19, 1990, the energy provider of Azerbaijani television was blasted by Soviet intelligence. In the evening hours, the Soviet army of 26,000 troops with armored vehicles entered Baku from five directions. Some 744 people were injured in the incidents, and about 400 people were detained by the Soviet army.



Ç YASAM

T

rkısh NEWS PRESS

21 Ocak 2020

19

E M R Ö G K I 7 KIŞIL N I N E L I A I L ENGEL . . . I M Z A YAŞAMA

Karanlık dünyalarında birbirlerine ışık oluyorlar Düzceli Yılmaz ailesinin yaşları 39 ile 70 arasındaki doğuştan görme engelli 7 ferdi, yaşam sevinçleriyle çevrelerine örnek oluyor. Engelli kardeş ve yeğenlerin bakımını yapan Havva Yılmaz, “Hayata küsersek hem onlar için hem de benim için kötü olur. Onların da benim de psikolojim bozulur” derken, kardeşlerden Firdevs Yılmaz, “Bazen mutlu olmak gerekiyor. Kafaya bir şey takmakla olmuyor” diyor.

G

ölyaka ilçesinde yaşayan Yılmaz ailesinin doğuştan görme engelli 7 ferdi, karanlık dünyalarında yüzlerinin gülüşüyle hayata tutunuyor. İlçeye bağlı Hacı Yakup köyünde yaşayan Hasan (58), Ali (59), Melek (70), Fatma (65) ve Firdevs (64) Yılmaz kardeşler ile yeğenleri Züleyha Yılmaz (39) ve Müberra Çakar (43) doğuştan görme engelli dünyaya geldi. Müberra Çakar’ın evlenmesinin ardından Yılmaz ailesi, aynı evde engelli olmayan diğer aile fertleriyle yaşamlarını sürdürüyor. EŞYALARI EZBERE BİLİYORLAR Engelli kardeş ve yeğenler, kendilerine günlük hayatlarında destek olan ailenin gelini Havva Yılmaz’ın (47) ev işlerine yardımcı oluyor. Evdeki eşyaların yerini ezbere bilen görme engelli kardeş ve yeğenler, yapabildikleriyle ilk kez kendilerini görenleri şaşırtıyor. Gezmekten ve insanlarla sohbet etmekten keyif alan görme engelli aile fertleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ta-

nışıp Ankara’yı gezmenin hayalini kuruyor. Engelli kardeş ve yeğenlerin bakımını yapan Havva Yılmaz, eşiyle engelli aile bireylerinin ihtiyaçlarını elinden geldiğince karşılamaya çalıştıklarını anlattı. HAYATA KÜSMEK YOK! Engelli kardeşlerin günlük hayatta oldukça neşeli olduğunu belirten Yılmaz, şunları anlattı: “Hayata küsersek hem onlar için hem de benim için kötü olur. Onların da benim de psikolojim bozulur. Özel ihtiyaçlarını görüyorlar. Banyolarını kendileri

yapıyorlar. Çamaşırlarını makineye koyuyorlar. Ellerinden geldiği kadar bana yardımcı oluyorlar. Şimdi hepsinin elleri ayakları tutuyor. İleri de bunu yapamadıklarında işte o zaman bizim için bakım işi olacak.” SOSYALLEŞMEK İSTİYORLAR Engelli kardeşlerin sosyalleşmek istediğini fakat günlük işlerin yoğunluğundan onlara ayak uyduramadığını aktaran Havza Yılmaz, şöyle devam ediyor: “Ben de onlarla sosyal olamıyorum çünkü hepsi şeker hastası. İlaçları, öğünleri var. Yemek ye-

mek zorundalar. Yemek yiyerek haplarını içecekler. İlaçlarını içmeseler bu kez tedavileri aksayacak.” Görme engelli kardeşlerden Hasan Yılmaz da 4 yıldır böbrek rahatsızlığı nedeniyle tedavi gördüğünü, İstanbul’da rehabilitasyon merkezinde bir süre masörlük eğitimi aldığını kaydetti. KAFAYA TAKMAKLA OLMUYOR Engelli kardeşlerden Firdevs Yılmaz ise elinden geldiğince ev işleri yapmaya çalıştığını ve her şeye rağmen mutlu olduklarını belirterek, şunları dile getiriyor: “Bazen mutlu olmak gerekiyor. Kafaya bir şey takmakla olmuyor. Ne yapalım? Sağolsun arkadaşlar bazen bir yere giderken çağırıyor. Gezmek istediğim-

de çıkıp dolaşıyorum. Komşular yardımcı oluyor, bir yere gitmek istediğimde götürüyorlar. Yılda bir ya da iki kez bizi arabayla gezdirmelerini istiyorum. Sadece istediğimiz o.” ERDOĞAN İLE TANIŞMA HAYALİ Fatma Yılmaz da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile tanışıp Ankara’yı gezmeyi istediklerini dile getirerek, “Bizi oralara götürsünler, gezdirsinler. Cumhurbaşkanı ile sohbet etmek istiyoruz. Onu seviyoruz. Allah’a şükür Türkiye’nin başında” şeklinde konuşuyor. Yılmaz, kendisinin de kardeşleri gibi ev işlerine yardım ettiğini, özellikle mutfakta ailesine daha çok yardımcı olduğunu sözlerine ekliyor.


20

21 Ocak 2020

İlan ve kartvizit reklamlarınız için rezervasyon: 0 433 162 655

rkısh SERI ILAN/MELBOURNE NEWS PRESS T ..

KAFEYE BAYAN ELEMAN n Abbotsford'da yeni açılan Kafemizde çalışacak Türk yemeklerinden anlayan bayan elemanlar alınacaktar MÜRACAAT: 0417 407 339

SATILIK

KARAVAN

KEBAB

4 St Albans bölgesinde haftanın 7 günü açık 4 Kirası haftalık 500 dolar (elektrik ve su dahil) 4 Geliri 5 bin dolar ve üzeri 4 10 ay önce açılmasına rağmen müşteri potansiyeli yüksek MÜRACAAT: Mehmet 0424 906 252

BUSINESS FOR SALE CLOTHING ALTERATIONS. . Time to retire Must Sell. . Great opportunity in Williamstown. . A neat front shop location. . Establish 23 years this business offer a great return and a solid clientele. . For further information on these business. CALL MARTA ON. 0402552551.

Ev alım satımında Güvenilir isim

MUSTAFA OKUR M 0418 315 161 - T 03 9305 5533 mokur@barryplant.com.au


..

T

rkısh SERI 20 ILAN/SYDNEY NEWS PRESS 15 Ekim 2019 24 17 10 Eylül Eylül 2019 2019

NEWS PRESS

T

rkısh NEWS PRESS

.. ..

21 SERI ILANLAR

İlan ve kartvizit reklamlarınız İlan rezervasyon İlan ve ve kartvizit kartvizit reklamlarınız reklamlarınız için rezervasyon için için rezervasyon: 0 426 982 050 0 433 162 655 Sydney: Melbourne: 0 426 426 982 982 050 050 Melbourne: 0 433 162 655 Sydney: 0

21 Ocak 2020

PIZZA SERVISINE ELEMAN

HİZMET İSA TOPLUMUMUZAMIŞTIR AŞLA EYE B We offering a contractor ERMare V

position with full-time hours for an experienced Cabinet Maker . You must also possess the following skills:Ability to work with solid timbers and veneers, Ability to read drawings and take measurements to plan layout and procedures (kahve, çay, kola hariç) WHAT YOU WILL DO: . Produce components primarily for banquettes, benches, and table tops and more

. Verify dimensions and check the quality and fit of pieces to ensure adherence to specifications operate a variety of woodworking machines . Sand and scrape surfaces and joints of articles to prepare for finishing

‘dan başlayanPlease fiyatlarla send resume to spira@epk.com.au

SATILIK KEBAB DÜKKANI

Geliri iyi, kirası uygun olan King of Kebabs Penrith dükkanımız satılıktır. Müracaat: 0415 030 283 (Akşam 5’ten sonra aranması rica olunur)

GRANVILLE SOFRA’DA PIZZACI VE SERVISTE TECRÜBELI, ÖĞLEN SAAT 2 ILE GECE 1 ARASINDA ÇALIŞACAK BAY ELEMAN ARANIYOR. Müracaat: 0432 011 388

Ustasından ses, saz ve müzik dersleri verilir, ayrıca enstrüman satılır. Zafer Uyanık 0457 133 254


22

T

21 Ocak 2020

ALEM-I İSLAM

ALI HAYDAR ahaydar@turkishmedia.com.au

E

Eşlerin birbirine karşı davranışları

vlilik bir nasib işi olmakla birlikte belli bir hazırlık zaruridir. Bu hazırlık safhasında ehlullahdan birinin kızına nasihati ilginçtir: “Yavrum, doğduğun ve büyüdüğün yuvandan, kendi kuracağın yuvaya uçuyorsun. En yakınlarının yanından bugüne kadar sana yabancı olan birinin yanına gidiyorsun. Sen ona yeryüzü gibi ol ki o da sana gökyüzü gibi olsun. Sen ona cariye ol ki, o da sana köle olsun. Ona büsbütün yapışma ki seni atmaya kalkışmasın. Uzak durma ki seni unutmasın. Kulağı çirkin bir söz duymasın, burnu kötü bir koku almasın, gözü senden bir çirkinlik görmesin!” Mutlu bir yuva için evlenen erkek, hanımını idare etmeyi öğrenmeli; hikmetli sözler, tatlı şakalar, güzel espriler ve hediyelerle eşinin gönlünü fethetmeyi bilmelidir. Hanımına karşı yumuşak davranmalı, onun lüzumsuz harcamalarını yerine göre hoş görebilmelidir.

DUA

n Allah’ım! Doğru yoldan sapmaktan ve saptırılmaktan, kanmaktan ve kandırılmaktan, haksızlık etmekten ve haksızlığa uğramaktan, saygısızlık etmekten ve saygısızlık edilmekten Sana sığınırım.

Bu ise ilim ve Hilim sahibi olmayı gerektirir. Bu davranışı ancak hikmet ve irfan sahibi kimseler başarabilir. Cimri, kaba, hoyrat kimselerin toplum içinde huzurla yaşamaları zordur. Böyleleri kadınları idare edemez. Kaba davranan ve cimrilik yapan kimse hem acı verir, hem acı görür. Hem eziyet çeker, hem eziyet çektirir. Hem günaha girer, hem günaha sokar. Kadınların duygusallığını yumuşaklıkla, bilgisizliğini tecrübe ve ilimle aşmak mümkündür. Erkek hoşgörüden uzak, cahil, kaba ve akılsız ise karşılıklı kabalık ve sertlik ortaya çıkar, bu da yuvadaki huzuru bozar, nefreti körükler. Yumuşaklık ve hoşgörü ise gönüller fetheder, en zor insanları idare eder. “Er” kişi, hanımının ezasına, cevr u cefasına ahirette göreceği ecri düşünerek katlanır. Çünkü insanların hata ve kusurlarına sabretmek kişiyi olgunlaştırır ve yüceltir. n Allah’ım! Nimetinin zevalinden (yok olup gitmesinden), verdiğin afiyetin yok olmasından, azabının ansızın gelip çatmasından ve gazabına sebep olacak şeyleri yapmaktan Sana sığınırım. n Ey Allah’ım! Benim hatalarımı, cehaletimi, işlerimde göstermiş olduğum israfı ve Sen’in benden daha iyi bildiğin günahlarımı bağışla Ya Rabbi! n Ey Rabbim! Beni gerek bana gerekse ana-babama verdiğin nimete şükretmeye ve hoşnut olacağın iyi işler yapmaya muvaffak kıl. Rahmetinle beni iyi kulların arasına kat.

MUSTAFA OKUR

Resmi Nikah Memuru SADECENE R MELBOU! İÇİN

Dini nikah kıyılır Religious and official marriage celebrant 0418 315 161

rkısh NEWS PRESS

.

DIYANET&KÜLTÜR Allah Rasulünden

Vahyin Dilinden

“Sizden hiçbiriniz kendisi için sevip arzu ettiği şeyi din kardeşi için de sevip istemedikçe hakiki manada iman etmiş olmaz.” . Müslim

“Hatırlayın ki, Rabbiniz size: “Eğer şükrederseniz, elbette size (nimetimi) artıracağım ve eğer nankörlük ederseniz hiç şüphesiz azabım çok şiddetlidir!” diye bildirmişti.” . İbrahim Sûresi, 14. Âyet

BÜYÜK ALİM PİR ALİ BABA YADİGÂRI

500 yıllık gelenek ‘1001 Hatim’ duası Erzurumluların camilerin yanı sıra ev ve iş yerlerinde okuduğu 45 bini aşkın hatmin coşkuyla duası edildi. Çevre illerde, hatta yurt dışında yaşayanların da hatimlerle destek verdiği geleneğin son duası, camilerin hoparlörlerinden vatandaşlara dinletildi.

E

rzurum’da büyük İslam alimi Pir Ali Baba’nın başlattığı ve yaklaşık 500 yıldır gelenek olarak sürdürülen “1001 Hatim”in duası yapıldı. Kentin felaketlerden korunması için 16. yüzyılda İslam alimi Pir Ali Baba’nın başlattığı gelenek, asırlardır Erzurum’da coşkuyla yaşatılıyor. KUR’AN İKLİMİ Halkın camilerin yanı sıra ev ve iş yerlerinde Kur’an-ı Kerim okuyarak katkı sunduğu gelenek yaklaşık bir ay sürüyor. Çevre illerde, hatta yurt dışında yaşayanların da hatimlerle destek verdiği

geleneğin son duası için tarihi Ulu Cami’de program düzenlendi. Merkezi sistem sayesinde cuma namazı öncesi ildeki tüm camilerin hoparlörlerinden yayınlanan programda, hafızlardan oluşan koro ilahi ve Kur’an okudu. 45 BİNİ AŞTI Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Burhan

İşliyen’in dini sohbetinin ardından İl Müftüsü Hasan Hüsnü Sula, kürsüye çıkarak “1001 Hatim” kapsamında okunan 45 bini aşkın hatmin duasını yaptı. Sula’nın vatanın, milletin birlik ve beraberliği, günahların affı, memleketin selameti için yaptığı duaya cami cemaati hep bir ağızdan “Amin” dedi. NİCE ASIRLARA... Fatiha okunmasının ardından cuma namazı kılındı. Duaya katılan vatandaşlar ise bu güzel geleneğin daha nice asırlar devam etmesi temennisinde bulundular.

Diyanet’ten İdlib için yardım

n Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) tarafından Türkiye genelindeki 90 bine yakın camide, İdlib’deki savaş mağduru aileler için yardım toplandı. TDV Mütevelli Heyeti 2. Başkanı İhsan Açık, dünyanın neresinde yardıma muhtaç bir insan varsa Türk milletinin emanetlerini ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak için yardım kampanyası başlattıklarını bildirdi. “Yolun İyilik Olsun” sloganıyla başlatılan kampanya kapsamında yardım

toplandığını belirten Açık, Türk milletinin mazlum ve mağdura yardım eli uzatma konusunda son derece fedakar olduğunu ve geçmişte bunun çok fazla örneği olduğunu ifade etti. İhsan Açık, destek vermek isteyenlerin “YARDIM” yazıp 5601’e SMS göndererek 10 lira ya da “bagis.tdv. org” kurumsal online bağış sayfasından, bankalardan ve PTT şubelerinden komisyon ücreti ödemeden bağışta bulunabileceklerini sözlerine ekledi.



21 Ocak 2020

R LEZZETLI TARIFLE

24

RK FATMA GishEneNwsÇpreTss.Ücom.au fgencturk@turk

G

T Mevlevi mutfağını yaşatıyor rkısh NEWS PRESS

.

YEMEK&HOBI

“GEZ DÜNYAYI GÖR KONYA’YI” DEYİŞİ YEMEK ZENGİNLİĞİ İÇİN DE GEÇERLİ

Türkiye’deki tüm Mevlevihaneleri ziyaret eden, bilenlere danışan ve Mevlana Celaleddin Rumi’nin eserlerini inceleyen aşçı Ulaş Tekerkaya, araştırmaları sonucu ortaya çıkardığı tarifleriyle yemeğin ve maneviyatın başkenti Konya’da; Mevlevi mutfağını, kültürünü ve adabını tanıtmayı hedefliyor...

enç yaşta başladığı aşçılık mesleğinde, tavsiye üzerine Mevlana’nın sevdiği yemekleri araştırmaya başlayınca Mevlevi mutfağını keşfeden Ulaş Tekerkaya, uzun araştırmaları sonucu ortaya çıkardığı 45 tarifle hem Mevlevi hem de Selçuklu mutfağını yaşatmak istiyor. KONYA’NIN “SOMATÇI”SI Konya’da, Mevlevilik geleneğinde sofrayı kuran ve kaldıran anlamına gelen “Somatçı” lakabıyla anılan 43 yaşındaki Tekerkaya’nın hayatı, askeriyede çalışırken bir komutanın “Mevlana Hazretleri ne yerdi? Neyi severdi?” sorularıyla değişir. O günden sonra Mevlevi mutfağını araştırmaya karar verdiğini dile getiren Tekerkaya, Mevlevi mutfağında, ince geleneklerinde ve şükür adabında kendini bulduğunu söyledi. 9 yıldırc Mevlevi mutfağını araştırdığı-

nı belirten Tekerkaya, şunları anlattı: “Türkiye genelindeki bütün Mevlevihaneleri ziyaret ettim. Mevlana’nın Mesnevi’sini ve diğer eserlerini inceledim, konuyla ilgili beyitleri çıkardım. Mevlana Hazretleri mesela bir yazısında şöyle söylüyor, ‘Hay ateşbaz hay, biraz badem, biraz un. Yap ahaliye bir badem helvası’. Bilenler-

den destek aldım. Uzun emekleri sonucunda tamamı Mevlevi mutfağında yapılan, bazıları Selçuklu mutfağına dayanan 45 yemek tarifi çıkardım. Bu yemekleri 9 yıl önce Mevlana Müzesi’nin yanı başında açtığım restorantda turistlere sunuyorum.” Yemeklerin her birinin özel olduğunu ve çok beğenildiğini belirten

Tekerkaya, misafirlerine yemeklerle birlikte Mevlevi geleneğini de anlatmayı amaçladığını dile getirdi. İngilizceye de çevrilen yemek kitabıyla Mevlevi mutfağını, geleneklerini ve adabını şekilde anlatmaya çalışan Ulaş Tekerkaya, “Kitapta menümüzdeki yemekleri anlattım” dedi. BAHARAT YOK, KURUYEMIŞ VAR Mevlevi mutfağına ilişkin bilgiler de veren Tekerkaya, şöyle devam etti: “Yemeklerimizde domates, salatalık, salça, sıvı yağ gibi ürünler kullanmıyoruz. Bütün bunlar o dönemlerde keşfedilmediği için, o dönem keşfedilmiş ürünlerle yemeklerimizi yapıyoruz. Kuruyemişlerle, badem, fındık, fıstık veya kuru meyvelerle tatlandırıyoruz yemeklerimizi. Örneğin incirli etimiz var veya farklı bitki kökleriyle yaptığımız soslar var. Bütün yemeklerimizin özelliği, karında şişlik, mide yanması gibi sağlık problemleri ortaya çıkarmamaları. Deneyenler Mevlevi tariflerini çok beğeniyor. Mevlevi ve Selçuklu mutfağını en iyi şekilde temsil etmek için elimden geleni yapıyorum. Dünya üzerinde adına türbe yapılmış tek aşçı olan Ateşbaz-ı Veli Hazretleri’ni de buradan anmak istiyorum.”

ÇÖREK OTU YAĞI, TÜM DERTLERE DEVA! Çörek otu yağı nedir? Faydaları nelerdir? Hangi hastalıklara iyi gelir? Şifa deposu çörek otu yağı ile ilgili bilmeniz gereken her şey... l Diyabet diğer bir adıyla şeker hastalığı için de faydalıdır. l Kan damarı duvarlarının esnekliğini arttırmaya yardımcı olur. l Kronik yorgunluğa iyi gelir. l Safra kesesi taş oluşumu ve böbrek taş oluşumuna karşı etkilidir. l Dolaşım sistemine yarar sağlar. l Cinsel gücü arttırıcı etkisi vardır. l Ateş düşürmeye yardım eder. l Amfizem rahatsızlığına karşı kullanılabilir. l Kan basıncını ve yüksek tansiyon yani hipertansiyonu düşürür. l Kolesterolü düşürücü etkisi de vardır. Kolesterolü dengeler. l Vücudun bağışıklık sistemini güçlendirir ve hastalıklara karşı direnç sağlar. l Diş ağrılarını geçirmeye yardım eder. l Gebelikten sonra emzirme dönemini arttırır, doğum yağmış annelerde süt artışı sağlar. l Romatizma ağrılarını dindirir. l Kanı sulandırır. l Eklem ağrıları, artrit ve romatizmaya iyi gelir. l Uykusuzluk çekiyorsanız şifayı çörek otu yağında bulabilirsiniz. l Kas ağrıları için bir çay bardağı çörek otu yağı ile masaj yapabilirsiniz. l A, B, ve C vitaminlerinin yanı sıra kalsiyum, potasyum, magnezyum ve çinko gibi değerli bileşenleri içerir. l Yaraları iyileştirici özelliği vardır. l İltihap giderici ve idrar söktürücüdür l Cilt hastalıklarını tedavi edicidir. l Antioksidan özelliğe sahiptir. l Zayıflamaya yardımcı olur. l Hazmı kolaylaştırır. l Mikrop ve virüslere karşı koruyucudur. l Baş ağrısına iyi gelerek baş ağrısını geçirir.

l Bağırsak kurtlarını düşürücü etki yapar. Bağırsak parazitlerini geçirir. l Sindirim sistemini rahatlatır. Gaz giderici özelliği vardır. l Kabızlığı gidermeye yardım eder. l Dizanteriye karşı fayda sağlar. l Hemoroid yani basur için de iyileştirici özelliği vardır. l Burun tıkanıklığını giderir. l Astım yada alerjik reaksiyonları olan kişilere de fayda sağlar. l Bronşit ve öksürüğe iyi gelir. Özellikle kış hastalıkları olan nezle, grip için etkilidir. l Inflamasyon azaltir NASIL TÜKETİLMELİDİR? l 2 kez bir çay kaşığı; sabah kahvaltıdan 20 dakika önce, ve yatmadan önce alınır. l Soğuk pres şeklinde üretilen, koruyucu, katkı maddesi olmayan ve karışım yağ içermeyen çörek otu yağı tercih edilmelidir. l Açıldıktan sonra güneşin görmediği yerde tutulur.

NEREDEN TEMİN EDİLİR?

Çörek otu yağımız soğuk pres makinelerinde üretilmektedir. Ayrıca taze Türk kahvesi çekilir. Adres: Shop 2/184-186 Haldon St, Lakemba NSW 2195 Phone: 0416 143 342 ALTIN KÖPRÜ VIDEO Adres: 4 Civic Rd, Auburn NSW 2144 Phone: 0296 432 184

50 ml: $20 5 100 ml: $3 0 250 ml: $7

*ADVERTORIAL

A

klınıza gelebilecek her türlü hastalığa karşı koruyucu görevi gören çörek otunun faydaları saymakla bitmez. Pek çok sağlık sorununa iyi gelen bu şifalı bitki günümüzde de yaygın olarak kullanılmaktadır. Üzerine en çok bilimsel araştırma yapılan bitkilerden biridir. ÖLÜMDEN BAŞKA HER DERDE DEVA! Türkiyemizde çörek otu diye bilinen ‘Nigella Sativa’nın ölümden başka tüm dertlere deva olduğunu bize sevgili Peygamberimiz (s.a.v) tarafından 1400 sene önce, bildirmiştir. Tarih boyunca tıbbın gözde bitkilerinden biri olmuştur. ÇÖREK OTU YAĞININ FAYDALARI l Kansere karşı koruma sağlar. Prostat ve meme kanserini yavaşlatır, akciğer kanserine karşı da koruyucudur l Mide bulantısı ve ağrıları için bire birdir. l Kalbi korur. l Sinüzite iyi gelir. l Saçların yapısını korur ve saçların kolay, sağlıklı uzamasına yardım eder. l Saç dökülmesini önler, saçların erken beyazlamasını engeller. l Sinir, stres depresyon ve gerginlikten uzaklaştırır.


BULMACA Bir erkek adı

İyileştirme Gözde bir tabaka

Yas

Bir renk

Bir erkek adı

Kat

1

Bayrak

Esma-ül Hüsna'dan Kayıp kıta

Romanyalı

Küçük kitap Bir müzik türü

Uluslararası Adalet Divanı Mamul hale getirme

Bir maden

Manyetik rezonans Ünlü biatımız

Genişlik

Amerika Birleşik Devletleri Bir cins bezelye

Radyum'un remzi

Bir erkek adı Tenis sopası

Rusça evet

Baş aşçı

Ziyan olma

Derideki kesik

Asa taşıyan kişi

Felçli

Ek Kamer

İstanbul

Zehir

Ten

Beddua

Beri, azade

Hat yazan kişi

Kanda bir unsur

İyot'un remzi

Doğrulama İlgili

Gözlem

Alan

Dünyanın en yüksek dağı

Asla

Vasıf

Bir kadın adı ABD Uzay Dairesi

Bağışlama

Örülen duvarın doğruluğunu ölçen araç

Temiz Huzurlu

Lahza

Ürün kaldırma Lityum'un remzi

Bir av türü

Sevinçli neşeli (F)

3

Derviş selamı

Toplam (a)

Yetki

Bir ünlem Atın yara bakımı

Felsefeyle ilgili sözler

Olağanüstü

25

21 Ocak 2020

İhtiyar

Sonsuza kadar

2

Ayak (F)

Sevgili

Üzüm kütüğü

Yazıyı daktilo etme (İng.)

Hekimlik

T

rkısh NEWS PRESS

5

Kuşatma Durgun İslam'ın şartlarından

K.Kerim'deki surelerden bölümler Peşin olmayan

Mat. bir sayı

Beyaz Yerine koyma

Matlup

On (a)

Bir ilçemiz

Piknik yeri

Oruç ayımız Bir yar. fiil (İng.)

Fazlaca

Gelirler

Ders, görev

Bir petrol ülkesi Meyve kurusu

4

9

Ünlü Kırgız destanı

Kuzu sesi

Bir ülke

Ender olarak

Çok bilmiş

Bir kadın adı Hüküm veren Peki anlamında Kavgayı ayırma

Tartı aleti Muhteva Gündüz film gösterimi

Yumuşak bir maden

Üye

Derideki benekler

Bir göz rengi

Namzet Karışık renkli Dini müzik Herkes Kuzey Irak'ta bir şehir

Mevkûte

Bir kavim

Bön, aptal

Delikli kumaş Bir kadın adı

Boru sesi

Hıristiyanlıkta bir ceza

Bir kadın adı

Gözetim altında tutma 7

6

Bazen Tantal'ın remzi Ulema cübbesi Rutenyum'un remzi

Açıklama

Hadise

Hayret ifadesi

Genel

Sahip Üste sunulan mektup Bir erkek adı

K.Kerim'de uzatma işareti

10

En kalın erkek sesi

Garipler

İsim

Gösteriş, iki yüzlülük

Rab

Aleni

Hayır (a)

Bir alan ölçüsü

Yeterlilik Kışla kapısı

Gölgelilik

Kükürt'ün Kıymetli bir remzi taş

Beyaz

Ödeşme

Gece kuşu

İnce çizgi

Gelenek görenek

Çiçek kabı

Yere yakın

Dahi, daha

Mamur edilmiş

Yabancı 12

Matem

Bir ünlem

Elbiselerin boyun kısmı

Hava (İng.)

Taneli bir meyve

İsim

İsten dışı kas hareketi Selenyum'un remzi

İnsan (a)

İz, nişane

1

2

3

4

5

6

7

8

9

10

13

Bir ünlem

Kurtuluş savaşnın onbaşısı kadın

ŞİFRE SÖZCÜK

Gökyüzü Radon'un remzi

Hane

Çorba kabı

Namus

Sürekli elinden kaza çıkan

Yetmeyen

Asıl konu

Allah (cc) yakarış

Hatırlama

Kalın kumaş

İşaret

Devletin kasası Küçük ağaccık

Yemen'in başkenti 11

Gelirler

Sahip

Bir üzüm çeşidi

Sübyan

Mısır'ın başkenti

Şaka

Rafadan

Yalnızca, sadece Altının remzi

Politik

Lityum'un remzi

Tapa

Mısır'da bir nehir

Teşvik sözü

Şimşek

Su

Ok

Yer sergisi

Ali olsun yüce olsun Yüksek yerlerde bulunan düzlük

Birden

8

Yapılan iş

11

12

13


26

21 January 2020

Editor: Davut Kılıç Auburn FC

T

rkısh NEWS PRESS

SPORT l Head Coach 1st XI Football Oakhill College 2010 Coaching career Triple Championship Winning Coach in the NSW Premier League in 2006, 2007 and 2010. Assistant Coach of Sydney FC in 2009. His return to Blacktown from Sydney FC & Sydney Olympic was successful; he led the team to the NSW Premier League title, while also coaching the Oakhill College first XI. In 2010, Genc became coaching director for the St. George Football Association. [1] He is part of the coaching staff of the 1st Eleven Football Academy.[2] Coaching Staff (Director of Football), Football United,[3] NSW Media Currently on the commentary team on SBS Australia TV and Radio[4] here are few people in Australia who can match the contribution to football of Aytek Genc, the former Socceroo and current Head of Football at St George City. He has been an ever present in the game since he first played senior football in 1986 until he retired in 2002 and entered the coaching ranks, where his most important roles were assistant coach at Sydney FC under Branko Culina and head coach at Blacktown City where he enjoyed great success. He has also been an authoritative radio and television commentator over many years. The fact he only played four times in the 1990s for the Socceroos was a reflection of the high quality footballers he was competing against like Damian Mori, Ernie Tapai, Aurelio Vidmar and Steve Corica. However, this never affected his performances in the national soccer league and I clearly remember the solo run he made from half way on 31 January 1993, playing for Parramatta Eagles against Sydney United at Melita Stadium. Leaving all opponents in his wake, he ran the length of the Sydney United half and planted the ball in the back of the net. The jubilation shone on his face and he raced to the fence behind the goal and embraced his two brothers. When he returned to the field, the referee showed him a red card but Genc had already inflicted considerable pain on the Sydney United defence and Parramatta Eagles ran out winners 3-0 on the day. Genc was employed by the St George Football Association ten years ago to oversee the development of young players in the district and with the entry of St George City in 2016 to State League competition, he realised his dream to guide a senior club on a pathway to success. In 2016, the club won the State League treble and were promoted to NPL 3 NSW Men’s. After a consolidation season in 2017 when they finished third in the League, in 2018 the club came out all guns blazing and has dominated the season winning the premiership. St George City FA - NPL 2 NSW Men’s 2020.

AYTEK GENC: TOP OF THE CLASS A

ytek Genc (Turkish: Aytek Genç) (born 3 February 1966) is a former Australian soccer player and was the coach of the Sydney Olympic FC in the NSW Premier League. Considered one of the most technically gifted players in the Australian National Soccer League (NSL), he featured in over 350 professional games over a career period of 15 years. Genç won three official caps for the Australia national soccer team team and spent five years of his playing career in Malaysia with Johor FC. Early career Aytek Genc was born in Ankara, Turkey. He came to Australia as a child. Aytek Genc played his junior football in Sydney’s Granville, Nepean and Southern Districts. At the age of 16 (1983) Genc was chosen for the Australian U16 Indoor Soccer team which toured the United States. Genc’s first professional contract was in 1984 with the Bankstown Soccer Club in the NSW Premier League. In 1985, Genc played for the Marconi under 19 team and made his National Soccer League debut in the final game of the season. Between 1986 and 1989 Genç

played for the Penrith Uruguay club in the NSW Premier League National League and overseas career At age 22 Genc joined Parramatta Eagles then coached by Raul Blanco and played his first full season in the Australian NSL. Genc became a favourite of the Parramatta fans and was known for his speed and skill on the ball. Genc came to the attention of the then National Team coach Eddie Thomson who handed Genc his first cap in the TransTasman Series against New Zealand. Genc went on to earn 3 caps for Australia his last in 1997 under Terry Venables. He played in a friendly match for Australia against the great AC Milan team of the early ‘90s. Aytek Genc was offered playing opportunities with Turkish club Trabzonspor and with Korean side Posco Atoms, however both opportunities fell through due inopportune injury and negotiation problems. In 1994 Genc moved to Malaysian side Johor FC and played five seasons in Malaysia where he became a legend with the Johor fans. During those years Genc came back to Australia in the Malaysian

off season to play for the Sydney United team coached by Branko Culina, and was a member of the 1997 side. This team was considered one of the greatest NSL sides ever. In 1999 Genc finally returned to Australia finish his playing career and captained NSL side Sydney United until his retirement in 2002. Playing/coaching honours and achievements l Australian Under 16 Indoor Soccer Representative 1983 l NSW Representative 1991, 1993 l Australian National Team (3 Caps) l Winner NSL Cup with Parramatta Eagles l NSL Minor Premiership and Grand Final Runner-up with Sydney United l Winner NSW Premier League Premiership with Blacktown City Demons (Coach-2006) l Winner NSW Continental Tyres Cup (Coach-2006) l Winner NSW Premier League Premiership and Grand Final with Blacktown City Demons (Coach-2007)

GEÇEN HAFTANIN ÇÖZÜMÜ İp ucu Fotoğraf mak.

K Arıtım evi Övgü

S İnleyen Defa

K Galyum'un remzi

G

n Italian football powerhouse Juventus’ Turkish central defender Merih Demiral will be out for at least six months, the Turin club said on Jan. 14. Demiral sustained the knee injury during a Serie A match against Roma. He flicked the ball into the Roma net in the third minute at the Stadio Olimpico to give Juventus an early lead. The Turkish international had to quit the game in the first half after suffering from knee trouble. Juventus beat Roma 2-1 to lead the Serie A. After the game Demiral left the stadium with crutches. Turkey is surely bothered by Demiral’s shocking injury as the 21-year-old will most probably miss the UEFA EURO 2020.

R İ Y A İmkân

H

K A

Bir çoğul eki

O L

T A N İ N

T O M E R İ Ş N K E M E M İ Z E A R M

Ayak (F)

Bir maden

Dişin bir bölümü

Üzüm kütüğü Zevce

Bir ilçemiz

Bir alan ölçüsü

Yaratıcı

Bağırsak

Y

Yüreklilik

H A M A İ H L İ

Kalsiyum'un remzi Bir tür çörek

S A R A Y

Padişah konutu Bir cins pamuk

C E A S M A A R E M A R A T E M A Kardeş

Mani olma

Fakat

K E T E

A

T

Namlı, ünlü

N

P L A İ L A M A T A M İ A N A N T R A İ K

Gelecek

Askerin yürüme sesi

E T

Bir bağlaç

Tilki yavrusu

İ

Meydana gelen

Favori Herkes

E Sutün başlıklarının üst tarafı Aynı işi yapanlar

Bön, aptal

E

Hülya

Askerin su kabı

Bir (İng.)

Ateşin posası

O

Yardım

Uygur hükümdarlarının ünvanı

Bir ünlem

Ege'de bir ilçemiz

Adanılan şey Yunanistan'ın başkenti

Ses

Kuru soğuk

İ Buluş

Böylece, gene, hakeza

Arapça kelimelerin okunuş şekli

Boşama

İ

Çocuk masalı

2

Amel

Dinin direği emir Farsça ön ek 1

İ

Üye

Verimsizlik, sonuçsuzluk

Emirler

Toplanma (a)

Şan

7

Bir nota

E M M E L M A R A A R L A A N A C E S A M İ R S İ E K R İ C A M E H

Bir kadın adı

Ferişteh Hasta

Hayır (a)

Tekerlekli vasıta Bir kan hastalığı

Basit şekilde

İsyan eden

Sodyum'un remzi En ve boyca büyüklük

Bir ülke Namus

6

Rus uzay aracı Bir nota

Kraliçe

Kibarca isteme

Kareli kumaş

İz, işaret

Sürgünde yaşamış milli şairimiz

ŞİFRE SÖZCÜK

A

Zulümler

Bağırsak

C

İ

Numara

Ekleme

Matem

Yunanistan'ın başkenti

Aşçı yardımcısı

Parlama

Tiyatro'da sahne düzeni Bazen

M E Z A L İ M

İ K

Ayla

İsteme, dileme

Gemici ipi

Hatırlama

Boru sesi

Bir sebze

M H R F A Y A T İ A M B A L İ C E N A E A D E A S N R N N R A İ E A S E T A T N E G E M E D E K O R A Z A O S E A U T A H A R N İ Z İ N A L M E T A K İ F E R S O

Bir nota

Hayatla ilgili Başlık

İslam alf. işaret

H A L A T

Isıtır, soğutur

Engel

Emre hazır Bir kadın adı

Şanı yüce Zihin

Yardım etti (a) Para çekme mak.

Favori

Pozitifin zıddı

Bir ünlem

Selenyum'un remzi

Bir erkek adı İvedi

Astrolon

Bir ünlem

Hayır (İng.)

Bir bölgemiz Bir erkek adı

Şehir

Bir ilim dalı Bir ajansımız

Üye

İst. bir semt Telefonda ilk söz

Özel

Bir suikast silahı

Futbolda topun sahadan çıkması

Radon'un remzi

5

Halk

Bir soru şekli

Müsaade

İlgi

V A T A N

C Ü D A

1

6

2

3

4

5

7

8

9

K A B A K Kati satış (a) Yumuşak bir maden

K A L A Y

B A L A K Yürüyen Ender

N A D İ R İki yüzlülük Şamata

Ş A K

Evin bir bölümü Sinir hastalıkları

A S A B İ Y E Çok bilmiş Kira

İ C A R Bir harfin okunuşu

Bayağı

A

S İ N Lityum'un remzi Takrir, müzekkere

R A P O

Döteryumun remzi

Durum

Aldatma

Toplumun önde gelenleri

Teşvik sözü

Bir tür başörtüsü

Köle azat etme

Bir nota Bebek yemeği

3

İsim

Pişmiş yemek

Şirret

Yüzakı kuruluşumuz

İşte

Korkulu rüya

Bir ilçemiz

Bir yağ bitkisi

M A

Kıymetli bir taş

Baba

Mamur etme Bir kürk hayvanı

D

Yas

E T M E L E M A K P H A Y A A L E K E K U T A T B H İ Y A R E M İ M E T

Gırtlak

Birden

Söylemek

K A T İ L

R

Bir alan ölçüsü

Bir süsleme sanatı

T A L A S

Fazlaca pişmiş

A

Baryum'un remzi

Cinayet işleyen Bir ilçemiz

Kuzu sesi

D A İ M D E A B A S A R A Ş B A T A N İ K T İ K A İ A B K A U S U S

Bir ilimiz Su

Mezar

Ödeme

Donuk renkli

Ayetler

Hile

Gemici halatı Gemi barınağı

Deniz paşası

Hitit

A M

C A

Duyurular

Tropik bir meyve

Boyun eğme

Emirlik, beylik Bir binek hayvanı

Hesap ilmi

İ

Koruyucu

Kör

Defa

Devlet hazinesi

P A

Belirti

Öğüt

Kuzu sesi

İ T A B C N U A Y A T T U Z A K L E M S M A T A R A M K Ü L Y A S Y A A D A K S A D A T A L A K H İ K A Y E N A M A Z V A A Z A Ü N L

İslâmın şartlarından

Juventus’ Turkish defender Merih Demiral undergoes knee surgery, will miss EURO 2020

İki yüzlülük

Zerrelere ayırmak Eski bir devlet

İzin, müsaade

Kitap ilmi

Çayın etkin maddesi

Kefil olma hali Askerin su kabı

K K A M E R A F İ T A N A L E R E A T A

N İ Bir ünlem

A Genişlik

E N Şehzade eğitmeni

4

A K

Keykûbat

D A R A Ölüm cezası

L İ A D L A A M

8

9


SPORT

:

N AUSTRALIAN OPE

Nadal, Djokovic, Federer leads men’s draw, Serena eyes recordequaling 24th grand slam Don’t forget the Barty Party

T

he familiar trio of Rafa Nadal, Novak Djokovic, and Roger Federer - boasting 55 grand slam titles between them lead the men’s draw, with Djokovic arguably the favorite given his unmatched record in Melbourne. The Serb is hoping to add to his unparalleled haul of seven Australian Open titles, while top-ranked Nadal has been victorious here just once, back in 2009. As for Federer, this could be the last time we see him at Melbourne Park. Now 38, the Swiss great has been coy on his retirement plans but did confirm last year that we will see him at the Tokyo Olympics in July, fitness permitting. Behind the formidable three is a group of young players waiting for a grand slam breakthrough. Russia’s Daniil Medvedev impressed at the US Open last year before falling to Nadal in the final, and Austrian Dominic Thiem has similarly been twice beaten by Nadal in French Open finals over the past two seasons. World No. 7 Alexander Zverev is due a big performance at a grand slam having never progressed past the quarterfinals, and Stefanos Tsitsipas

arrives in Australia having clinched the year-ending Tour Finals in November. The women’s draw is less predictable following a year when a different player triumphed in each major. World No. 1, and home favorite Ashleigh Barty leads the field having claimed her first grand slam at the French Open, while Simona Halep and Naomi Osaka, victorious at Wimbledon and the Australian Open respectively last year, are both strong contenders. Serena Williams is seen by many of the favorites having ended her long wait for a title in Auckland earlier this month. Victory in Melbourne would be Williams’ 24th grand slam, drawing her level with Margaret Court, the controversial Australian who will be honored at this year’s tournament 50 years on from her calendar grand slam. Keep an eye also on Serena’s sister Venus in the first round. She faces 15-year-old Coco Gauff, a player 24 years her junior who bettered Williams at Wimbledon last year. Gauff enjoyed a breakthrough 2019, and hopes are high that she can cause a few more upsets this year.

T

rkısh NEWS PRESS

21 January 2020

27

WRESTLING

SELECTION

ÜMIT UYAR

uuyar@turkishnewspress.com.au

AFL

NOTORIOUS

MAULING

seven-year s n ig s y d n ru G Brodie Collingwood h it w y ta s to l a AFL de n Collingwood’s All Australian ruckman Brodie Grundy has signed a seven-year, multi-milliondollar contract to stay with the Magpies. With the spectre of free agency looming at the end of 2020, Grundy’s wish for a long-term deal has been granted by the Pies, who have secured their talismanic ruck until 2027. Grundy, a twotime All Australian, has established himself as one of the game’s pre-eminent big men and, at just 25 years old, still theoretically has his best football ahead of him. He will earn in the vicinity of $1 million a year, making him one of the highest-paid ruckmen in the game’s history.

n Conor McGregor returned to the octagon in style at UFC 246 as he beat American fan favorite Donald “Cowboy” Cerrone in just 40 seconds in Las Vegas. Everyone was looking for Conor McGregor’s left hand. Instead, it was his left leg. McGregor cracked Donald Cerrone to the chin with a left head kick in the opening seconds of their UFC 246 main event fight Saturday night at T-Mobile Arena. The end came soon after. In his comeback fight, McGregor was victorious via TKO in just 40 seconds. Afterward, he knelt in the center of the Octagon and put his head in his palms. Then he grabbed the Irish flag from his team, paraded around the cage with it and then climbed the cage to celebrate further. “I made history tonight. I set a new record. I’m the first fighter in UFC history to secure knockout victories at featherweight, at lightweight and now at welterweight across three weight divisions, so I’m very proud of that,” said McGregor.

Arda’dan Cimbom mesajı

B

E L Y I Ş I K 0 1 KARTAL’!I AVLADI

2-1

SIVAS TUTULMUYOR

Süper Lig’de ilk devreyi lider tamamlayan Yiğidolar, ikinci yarının ilk maçında Beşiktaş’ı deplasmanda yenerek son 10 maçta 9’uncu galibiyetini aldı Beşiktaşlı taraftarlar, açtıkları pankartla yangın felaketi yaşayan Avustralya’ya destek verdi.

S

üper Lig’in ikinci yarısına deplasmanda güçlü rakibi Beşiktaş’ı yenerek başlayan Demir Grup Sivasspor, yoluna doludizgin devam ediyor. Ligde ilk devreyi 37 puanla lider tamamlayan Sivas, ikinci yarının ilk maçında konuk olduğu Beşiktaş’ı 2-1 mağlup etti. PES ETMEDİ KAZANDI Uğur Çiftçi’nin kırmızı kart görmesinin ardından 67. dakikadan sonra 10 kişi mücadele eden Sivas ekibi, buna rağmen zorlu deplasmandan 3 puanla dönmesini bildi. Beşiktaş galibiyetiyle son 10 lig karşılaşmasında 9’uncu kez kazanan

lider Sivasspor, yenilmezlik serisini de 10 maça yükseltti. Ligde son olarak 8. haftada deplasmanda Galatasaray’a 32 yenilen kırmızı-beyazlılar, bu maçın ardından çıktığı karşılaşmalardan 9 galibiyet ve 1 beraberlikle ayrılarak önemli bir seri yakaladı. SIVASSPOR’UN BOŞU YOK Süper Lig’de tarihinin en başarılı sezonlarından birini geçiren Sivasspor, 18 lig maçının tamamında gol sevinci yaşayarak önemli bir istatistiğe imza attı. Takımın en golcü oyuncusu ise 8 kez fileleri sarsan Mustapha Yatabare oldu. Kırmızı-beyazlılar, 37 gol kaydederken, kalesinde 17 gol gördü.

aşakşehir-Galatasaray maçı öncesi Fatih Terim’in elini öpen ve aradaki buzları eriten Arda Turan, yuvaya dönüş hazırlığı yapıyor. Galatasaray taraftar grubunun Arda açıklamasına cevap veren tecrübeli oyuncu, “Çocukluk aşkımsın, sen ilk göz ağrımsın” cevabını verdi. Arda’nın bu cevabı, transferin bittiği şeklinde yorumlandı.

SÜPER LiG PUAN DURUMU

TAKIMLAR O G B M A Y AV P 1. Sivasspor 18 12 4 2 37 17 20 40 2. Başakşehir 18 10 6 2 36 18 18 36 3. Trabzonspor 18 10 5 3 41 19 22 35 4. Fenerbahçe 18 10 4 4 36 21 15 34 5. Alanyaspor 18 9 5 4 36 17 19 32 6. Galatasaray 18 8 6 4 25 16 9 30 7. Beşiktaş 18 9 3 6 28 24 4 30 8. Göztepe 18 7 5 6 22 20 2 26 9. Y. Malatya 18 6 6 6 33 26 7 24 10. Gaziantep 18 6 6 6 26 30 -4 24 11. Denizlispor 18 6 4 8 20 25 -5 22 12. Ç. Rizespor 17 6 2 9 17 27 -10 20 13. G.Birliği 17 4 6 7 28 32 -4 18 14. Konyaspor 18 4 6 8 16 24 -8 18 15. Kasımpaşa 18 4 3 11 26 40 -14 15 16. Antalyaspor 18 3 5 10 15 36 -21 14 17. Ankaragücü 18 2 6 10 15 35 -20 12 18. Kayserispor 18 2 4 13 17 47 -30 10


AUSTRALIAN

TURKISH MAARIF FOUNDATION

WANT TO LEARN

TURKISH? Australian Turkish Maarif Foundation Turkish Language Course for Adults is back due to popular demand! Now taking enrolments for February start. 020 2 . 2 0 . 3 0 : e t t Da Course Star rolment: 30.01.2020 n Last Day of Ent Test: 01.02.2020 Placeme 10 Week Course Fee: $350 (Includes Course Book, Workbook, Speaking/ Writing Club & Other Support Materials)

HURRY E R A S E C A PL L I M I T E D!

Course Days: A1 (Beginners) Monday & Tuesday A2 (Elementary) Wednesday & Thursday From: 6pm - 9pm Speaking & Writing Club Saturdays 10:30am - 12:00pm

Detailed Information and Application learnturkish@maarif.nsw.edu.au


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.