Pgbs 34

Page 1

LA VERITE I GERCEK IV. Enternasyonal'in Teorik Yaym Orgarn

CJ'\ Ll"'I M

"<t" I M

• Z1tlar1n Birligi: "Ulusalc1 Sol" ve "liberal Sol" ~adi OZANSO

0 M

z Vl Ll"'I

-

·~

I-

c:i:

a: ~

0

a:

:::> CQ

N

l..J

°'0 UJ

·-Vl <(

>·-Vl ~

-

'

• Emek Partisi'nin

A~maz1

~adi OZANSO

• "Kuresel Sendikac1hk" ve Turkiye Sendikal Hareketi Bu rcu OZKESEN

• Birle~ik l~~i Cephesi Daniel GLUCKSTEIN

~

...J

• Avrupa Sol Partisi

c:i:

a: w z

Olivier DORIANE

w

\.!) M

-f<(

>·-u.. \0

0 0 N

f-

°' <(

• Latin Amerika 'da Devrimci Durum ve MERCOSUR Michael MANA

• Zimbabwe' de Toprak Reformu Razik FILALI

~

"<t" M

..

-><(

• Eski Sovyet Bloku i~~ileri Tart1~ma Bulteni Dominique FERRE

Vl

• "Neoliberalizm" Uzerine Pierre CISE



i~indekiler MART 2006 • SAYI: 34 1. Bu Say1 •••••••••••••••••••••••••••••••.•••••••••••••••••••••••••••••••• 3 Yayin Kurulu

2. Z1tlar1n Birligi: "Ulusalc1 Sol" ve "liberal Sol" •...• 7 $adi OZANSO

3. Emek Partisi'nin

A~maz1

Tarihseldir. Ama .•• •••••••. 13

$adi OZANSO

4. "Kuresel Sendikauhk" ve Turkiye Sendikal Hareketi •••••••...••.•..••..•.•.••••••••• 21 Burcu OZKESEN

5. Birle,ik i,~i Cephesi Uzerine Notlar ••...•••...••.••••• 37 Daniel GLUCKSTEIN

6. Avrupa Sol Partisi AB Politikalar1na Ortak Oluyor •••.•••..•...•...•••••.•.. 49 Olivier DORIANE

7. MEACOSUA Neye Hizmet Ediyor? ••••••••••••....•••.... 59 Michael MANA

8. Toprak Aeformu ve Zimbabwe •••...•.•.•••.••••••••••••• 69 Razik FILALI

9. Eski SSCB ve Dogu Avrupa i,~ileri Tartl,ma Bulteni' nin ilk Say1s1 ~1kt1! ..••••.•••••.•••••• 81 Dominique FERRE

1O. "Neoliberalizm" iizerine •••••.•••••••••••••••••••••••••••••• 91 Pierre CISE Yur1d1~ 1

Fiyat1: $ 4 • 3 € • £ 2 • SFr. 4 Sahibi ve Sorumlu Yaz1 i~lcri MUdUrii : Engin 8odur Yi.inetim Yeri: Rasimpa~a Mh. Niizhet Efendi Sk. No: 36/5 Kad1koy/ istanbul Tcl/Faks: (216) 330 95 67 • PTT l'osta <;eki Hesap No: I 051319 13askI: Selin Ofset I (212) 577 63 48 pgbsosyal izm@ pgbsosyalizm.org • http://www.pgbsosyalizm.org



Bu Say1

Bu Say1

Yayin Kurulu

ABO emperyalizminin varltgt, hliklimetle TSK arasmdaki gerilimin t1rma111p nihai sonucuna varmas1111, yani bir anlamda 28 Subat "Darbesi"ne kadar uzanmas1111 engel1iyor. Anla~Ilan o ki, bu ti.ir dala~lan daha uzun siire izlcmeye devam edecegiz. Taraflardan biri zamanm Erbakan hiikiimetinden farklt bir konjonkti.irde "Susurluk" bcnzcri bir geli~meyc "gulu gulu dans1" deme basirctsizligini, arkasma ald1g1 ABO vc AB destegi yiiziinden en azmdan gcli~mclcrin ba~mda gc)stermedigi ic,:in, digeri ise Saddam rejiminin ba~lang19taki h1zlt askeri yenilgisinden ve y1llardtr ic,:indc yer ald1g1 ikili anla~malar ve NATO k1skac111dan korktugu ic,:in en azmdan olaylann ba~mdaki savunmac1 pozisyonundan giderek vazgec,:meklc birlikte, her ikisi de satranc,: tahtasmdaki piyonlan111 kilt kJrk yararak i lcri siiriiyorlar.

olay1s1yla bu gcli~mclerin 28 Subat benzeri bir siirecc yonclmcsini bcklcmek dogru olmaz. Bizi ilgilcndircn, ortada bir ~ah-mat dun.1mu gbziikmcdigi ic,:in, agJr figiirlcrin dcvrcyc girrnesindensc piyonlann nereye ve nasd yonlendirilccegi oluyor. Aynca unutulmasm ki, satranc,: oyununda, piyonlarm konumla111~1, bzelliklc oyunun ba~mda ve sonunda tayin edici bnem arz eder. i~te bu yiizden de Sadi Ozansii 'ni.in "Z1tlann Birligi: Ulusalc1 Sol ve Liberal Sol" ba~ltklt yaz1s1 ic,:inde bulundugumuz konjonktiirde bnem kaza111yor. Ozelliklc bag1ms1z bir i~c,:i hareketinin in~as1 si.irecinde bu piyonlara azami dikkati gostermck gerekiyor. Pratik miicadeledc her iki kesimlc de kar~ila~mamak nere-

D


Sosyalizm

dcysc miimklin dcgil. Bu ylizdcn s1111f harckctinin gcli$me yollannm t1kanmamas1 ic,:in her iki kesime de s1111f111 devletten vc sermayeden bag11ns1zlig1 tcmelinde yakla$mak vc onlann ortak paydalanm de$ifrc etinck bir zorunluluk. ilgiyle okuyaeag1111z1 umdugumuz yaz1 bu c;:erc;:cvcden izlcnmeli. Gene Sadi Ozansii imzalt ikinei yaz111111 alam Emek Partisi (EMEP) ile s11mh . Yaz1111n ba~hgmdan da anla~1lacag1 iizcre PGB Sosyalizm dergisi Tiirkiyc'dc scrmaycdcn vc devletten bag1ms1z bir kitlescl i$c;:i partisinin in$aS1 siirceindc EMEP'i kitlcscl i$c;:i orgiitlerinden olmasa bile (i$c;:i scndikalan, i$c;:i derncklcri), kendini sosyalist olarak nitelcycn digcr orglitlcrdcn ayn bir yere koyuyor. Bumm boylc olmas1111n nedeni EMEP'in tarafom zdan bir i$c;:i orgiitii olarak goriilmcsi, dolay1s1yla kitlcscl bir i$c;i partisinin in$as1 siirceindc mutlaka ycr almas1 gcrcktigi . Yaz1, EMEP'in kcndi in$as1 siirecinde ya$ad1g1 zorluklann aslmda yasland1g1 tarihsel vc idcolojik arka plandan kaynakland1g1111 vurgulamakla birlikte, bu partinin en azmdan ba$lang1c;:taki c;:1k1$111111 bag1ms1z bir kitlcscl i$c;:i partisinin in$as1 yolunda daha umut vcriei bir dinamik ta$1d1g1, giiniimiizde bu dinamigin siiratle sonmekte oldugu yarg1s1111 ta$tyor. EMEP'in $LI an ic;:indc bulundugu politil<:, progra1rn1tik ve orgiitscl ikilcm vc gcrilimlerin bu partiyi bir c;:1k1$s1zlik siirceine yonclttigi vc en k1sa zarnanda bundan kurtularak Tiirkiye'dc adma yak1$tr bir kitlcsel i$c;:i s1111fJ paitisinin in$as111a omuz vermesi gercktigini soyliiyor. Tiirkiye'de bunlar ya$amrkcn burjuvazi; ulusal, daha c;:ok da uluslararas1 alanda korporatizmi diriltmenin yollanm anyor vc maalcsef bclli sonuc;:lara da ul a~ 1yor. Bu taktik gec;:tigimiz aylarda iki biiyiik ad1m att1: iki biiyiik diinya konfcderasyonu ICFTU ilc WCL birlC$111C karan altrken ABD'dc AFL ve zamamnda ondan aynlan CIO konfcderasyonlanmn birlqmcsiyle kurulmu$ ve Amerikan i$c;:i s1111fm111 yansmdan fazlas1m orgiitlemi$ bulunan AFL-CIO boliindii. Biri birle$me, digcri boliinmc de olsa, her iki geli$me de "kiircsel scndikae1 Ilk" anlay1$1111 giic;:lendirmc yoniindc. S1111f c;:1karlan temclindcki bagnns1z siyasetin terk edilip sosyal diyalogun i$c;:i harckctine hakim olmas1 amac;:lamyor. Arkada$11111z Bureu Ozkcscn yaz1s111da konuyu bu iki geli$111C ve iilkcmiz scndikal hareketindeki yans1malan bak11rnndan ctrafl1 olarak inee Ii yor. Bu saldm dogrudan i$c;:i brgiitlerinin va,rlig1111 tchdit cdiyor. Bu ncdenlc Daniel Gluekstein Bir!e~路ik iKi Cephesi Ozerine Notlar'mda tchdidi fa~izrn tchdidi ilc kar$da$ltnyor vc Troc;:ki'nin l 930'larda vard1g1 c,:oztime ula~1yor: birlc$ik i$c;:i ecphesi taktigi. Bunu yaparken de Troc;:ki'nin Ekim Dcvrimi'nden ba$layarak c;:c$illi tarihscl ko$ullarda bu taktigin uygulanmas1 hakkmda aktard1klanndan yararla111yor ve birle$ik eephcnin bugiin nasd bir bic;:im almas1 gcrektigini larl1$1yor.


Bu Say1

Emperyalizm tarafmda ise korporatizm arac,:lann1 c,:ogaltman111 pqinde: konfederasyonlara yapilan mUdahalclerin yam sm1 bir AB orgam olarak tasarlanan Avrupa Sol Partisi in~a ediliyor. Almanya'da Linkspartei (Sol parti) ba~ta olmak iizere Avrupa c,:apmda i~c,:i hareketindc ya~anan ti.im yanh~ boli.inmelcr, eski Stalinist partilcr ve Avrupa Sosyal Forumu gibi s1111fsal niteligi bulamk orgi.itler de bu partinin bilqeni olmaya can atlyor. Avrupa Sol Partisi AB Politikalanna Ortak Oluyor ba~hg1 altmda Olivier Doriane bu konuyu inceliyor. Latin Amerika 'da devrimci bir durum ya~amyor. Bu k1tan111 egemen smdlan ise kendi kurtulu~lan111 Avrupa'dan ithal etme niyetinde: basmda Latin Arnerika'nm ABD'ye kar~1 birligi olarak g()sterilen MERCOSUR, Avrupa Birligi'ni model alan bir yapilanrna ilc i~c,:i s1111fmm ve koylliliigiin devrirnci hareketini kendine entegre etrnek istiyor. Buna ~a~mamak gerek, zira AB de s1k s1k Avrupal1lann ABO emperyalizmine kar~1 birligi olarak sunuluyor. Michael Mana, yaz1s111da MERCOSUR'un dogas1111 ve AB ile mtithi~ dcrcccdcki bcnzcrliklcrini anlat1yor. IV. Entemasyonal Venezuela'da ernperyalist saldmya kar~1 Chavez hiiklirnctini desteklcrken en onernli gerekc,:elcrinden beri bu hiiklimetin bir toprak reforrnunu uygulamas1yd1. Zirnbabwe'de de Mugabe hiiki.imeti 2000 yilmdan beri bi.iyi.ik topraklara el koymaya ba~laymca cmperyalizmin saldirganhg1yla kar~Ila~tJ. Razik Filali yaz1s111da b<')y!e bir dununda i~c,:i s1111f111111 tarafs1z kalamayacag1111, kendi orgi.itlerinin bag1ms1zhgma hale! gcti1medcn empcryalizrnin kar~1s111da Mugabe hi.iki.imctini dcsteklemenin zorunlulugunu anlat1yor. SSCB'nin Dogu Avrupa'daki i~c,:i devlctlcriyle beraber y1kilmas111dan yakla~1k on bq yil sonra halcn Avrupa'da, hatta Tlirkiye'de bile bildigimiz tiirden klasik bir kapitalist sistem kurulabilmi~ degil. "Oligarklar", ozelle~tirme-yagmalar, suikastlar ve sivil darbelcr l.izerine kurulu bir mafya kapitalizmi hi.iki.im siiri.iyor. Dominique Fcrrc'nin yaz1s111da bu y1k1m anlatilirken, c,:ok onemli bir soru da soruluyor: .. Yzkin11 kim gerrekle~路tirdi?" Bunun ilk cevab1, zarnanmda gl.iya sosyalist devrimi korumak l.izere harekct eden Stalinist btirokrasidcn ba~kas1 dcgil. Bu soruya ccvap bulunduktan sonra c,:ozi.ime ula~rnak da kolayla~1yor ve Ferre bu baglamda Dayam~ma Sendikas1 'nm mi.icadclcsine kadar geri gidcrek bugi.in ic,:in bir perspcktif sunuyor: "Politik devrim 6/medi ". SSCB'dc vc digcr eski i~c,:i dcvlctlcrindc kapitalizmin ycnidcn kurulamam1~ olmas1 uygulama hatalanndan vcya doncmscl nedenlerdcn kaynaklammyor, tam tcrsinc i.irctim arac,:lan iizerindeki bzel mlilkiyct sisteminin ic,:inde bulundugu c,:iiriimcdcn kaynaklanan, tarihsel bir olgu. Bu say11111zdaki son yarnmzda Pierre Cise bu c,:ii1iimcyi inccliyor vc


Sosyalizm

"neolibcralizm" kavram1111 kullanmanm bile sanki kapitalizm yenidcn liberal donemini ya~ayabilirmi~ ya111lg1s1 yaratmas1 bak11rnndan sakmcah oldugunu savunuyor. Bunu yaparken Marx'm onciilii iktisatc;ilardan bugiine burjuva iktisadmm izlcdigi scyre de deginiyor. iki say1 once yay1mlarna sozii vcrdigimiz IV. Enternasyonal 'in 1953 bC>liinrnesi iizcrinc metinlcri bir kcz daha sonraki saydanm1za crtclcmck durumunda kald1k, okuyuculanrn1za anlay1~lan ic;in tqekkiir ederiz. Temrnuz say11111zda bulu~mak iizerc, ho~c,:a kalm ...


Z1tlann Birligi : "Ulusalc1 Sol" ve "Liberal Sol"

Z1tlar1n lirliji:

''Ulusalc1 Sol'' ve ''liberal Sol''

$adi OZANSO

Bir slircdir Tiirkiye sosyalist harckctinin tcmel konumla"ulusalc1 sol" ile "liberal sol" arasmdaki c;:at1~m a 111n ya da gerilimin ortaya c;:1karttig1 "kamtlar" terazinin hangi kcfcsini glic;:lli k1hyorsa onun iizcri nden $Ckillenmeyc ba~l ad 1. Bu kafa kan~tmc1 durum varhg1111 pcki~tirerck siirdCirdi.igii ic;:in de "ne o, nc bu" yakla~1mlan 12 Ey llil oncesinin "sosyalizm - sosyal empcryalizm" tart1~mala足 nnda oldugu kadar avantajh bir imkan sunmuyor i.ic;:i.incii taraflara. Ba~ka bir ifadeyle "her ikisinin de Allah belas1111 vcrsin!" yakla$1mlan bu sahtc tarl1$ma de$ifre cdilmedikc;:c "ulusalc1 sol"la "liberal sol"un ckmcgine yag siirmenin otcsinde bir anlam ta~1maz oluyor. Dolay1s1yla Tiirkiyc sosyalist harcketinin en azmdan dcvrimci Marksist bilc~cnlcri bu tart1~maya, tehlikcli girdaba kapilmadan mlidahalc ctmck durumundalar. Bu miidahalc ctkili bir bic;:imdc yapilamad1g1 takdirdc sosyalist harckctin c;:e~itli bile~cn足 lcri, ba~ hkta z1tlann birligi olarak ta111mlad1g1m1z bu iki ak11111n c;:evresindc, ~u ya da bu bic;:imde konumlanacak. Ostelik, bu yaz1da anlatmaya c;:ali~acag11111 z gibi, boyle bir konumlam~m bu iki ak1ma katilmakslZln da gerc;:cklc~me足 si miimklin. Zaten csas tchlikc de burada yatiyor. 111~1,


Sosyalizm

i~in ozu: sm1f mucadelesine inan~s1zllk! Hcpirnizin bildigi gibi "ulusalc1 sol", Ti.irkiyc'nin bundan sckscn ki.isur yil once oldugu gibi, glini.imi.izde de sosyalizme (yani onun anlad1g1 bic;imiylc bir i~c;i iktidarma) ncsncl olarak hcni.iz hazir olmad1g1111 ileri si.ircrek, (,":qitli burjuva gi.i(,:lcr onderliginde- ki burada TSK tayin cdici rol oynar - i~(,":i s1111f1 dahil bi.iti.in halk111 harckctc ge(,":erek empcryalizmi memlckctten "kovmas1" gcrektigini soylcmcktcdir. Boyle bir mi.icadclcnin ancak vc ancak i~yi s1111fin111 onci.illigi.indc geryeklqebileceginc olan gelcnckscl inanc;s1zlik si.irdi.igi.indcn de, "ulusalc1 sol" sozde "pragmatik" davranmakta ve i~c;i s1111f111111 oni.ine, y1llardir kendisini her durumda bastirmak ic;in kullamlan devlet ayg1t1111 (gi.inli.ik mi.ieadelclcr bir tarafa, Zonguldak Bi.iyi.ik Madcnci Yi.iri.iyi.i~i.i'ni.in kimin taraf1ndan durduru Idugunu hatirlaym) gec;irmekted ir. Ayn1 gi.ivensizlik "liberal sol" iyin de fazlas1yla gcyerlidir: i~yi s1111fi gi.ini.imi.izde devrimci ozne olma konumunu yoktan yitirmi~tir, herhangi bir toplumsal doni.i~i.ime onci.ili.ik edebilccek bir gi.ici.i yoktur, i.isti.ine listli.ik hem di.inyada hem Ti.irkiyc'de en dcvrimci s1111f prolctarya olamayacagma gbre, geriye modern bir s1111f olarak ister istemcz kapitalist s1111f, yani burjuvazi kaliyor. Dolay1s1yla onlar da c;ok pragmatiktirlcr: Memlcketc nc kadar dcmokrasi laz1msa bunu ycrli ya da yabanc1 burjuvazi (AB) getirecektir' i~(,":i s1111f1 bu "dcvrirnci" s1111f1n pqinden gitmelidir! Sonuy olarak ''ulusalc1 sol" burjuva devletinin "devlct"ini, ''liberal sol" da burjuva devletinin "bu1juvazi"sini yi.iceltmi~ oluyor. Arna her ikisinin hat1rlamak istemeyecegi soru hala ycrinde duruyor: 12 Eyllil askeri diktatOrli.ik doneminin solculara kan kusturan askeri cezaevleri.nden biri olan istanbul Metris Askeri Cezaevini Ko(,: Holding'den ba~kas1 1111 finanse edip yaptmm~tJ acaba?

Ayni oyunun piyonlari "Ulusalc1 sol"la "liberal sol" aslmda ay111 satrany tahtas111111 piyonlan: siyahlarla beyazlar. Kimin siyah kimin beyaz oldugunun bir onemi yok. Baz1 oyunlarda, ozellikle satran(,":ta, piyonlar (,:Ok fazla onem 1 ta~1rlar. i$tC bu yi.izden de "ulusalc1" ideoloji ile "liberal" ideoloj i aras111daki c;at1$mada her iki kesimin de ideolojik besinlcrini piyonlann lier ikisini de tmiak ii,:inc alrnaktan kas1t. c,:iiriiycn karitalizm c,:agmda nc saf bir ulusalcil1g111 vc nc dc saf bir liberalizmin mcvcut oldugunu vurgulamak: Vcnczut:la'da Chavez, Bush yi:inctimine kar~1 hiitiin afra tafras1na ragmcn retro! ~irketini c,:okuluslu tekcllcrlc baglantilari yiiziinden hiilii millilc~tirmcdi. Ve giiniimiiz "libcralizm"inin karitalizmin yiikseli~ doncmindc i.irctici giic,:lcri gcli~tircn vc diinya razan111 olu~turan serbcst rekabctc,:i lihcralizmlc, yani "b1rakm yarsmlar, b1rak111 gec,:sinlcr"lc uzak yak111 hic,:bir alakas1 yok.


Z1tlar1n Birligi: "Ulusalc1 Sol" ve "Liberal Sol"

mi.icadelelerinden cdindigi kesin. Sozgelirni TSK, hiv de ABO cmperyalizmi veya AB ilc i;:al1$maya girmek istememesine ragmcn, "ulusalc1 sol"un a$Jrl milliyctvi argi.imanlanna s1g1111rkcn, <;tiri.iycn kapitalizmin Ti.irkiye vc di.inyadaki tcmsilcisi "neoliberal"ler de "sol libcralizm"i n Ti.irkiye ve dlinyadaki ideologlannm kendilcrine sunduklan art1klarla besleniyorlar.

"Ulusalc1 sol"la "liberal sol"un i~~i sm1f1 uzerindeki etkileri Ku ~k usuz

her iki "so l" da toplumun geni~ czi!cn kesimlcrini etkilcmenin uzagmda. Bir anlamda "ulusalc1 sol"un yaym orga111 o!arak nitcleycbilccegimiz Cumhuriyet gazetesinin - ki ii;:inde liberal solcular da var - salt$! 70 bin , "liberal sol"un yay111 orga111 olarak nitelcyebilccegimiz Radikal gazetesinin - ki ivindc ulusal solcular cla var - sall$1 30 bin civannda. Arna 6nemli olan, yukancla da bclirttigimiz gibi, bu yaym!ann kendi gi.ii;:lerinden ziyadc li zerindc etki!i olduklan sosyal s1111flar veya onlara sunduklan malzcmclcr. "Lihcral so!"un uzun vadedc etkilcmeye ph~acag1 kcsimlerin ba$111da ku~kusuz sosyalist hareket ve i$<;i s1111f1 geliyor. Bu ctki!enmedcn yillardir nasibini alan!ar, sosyalistlcr. Heni.iz i~c;i s1111f1 ''liberal sol"un etki ala11111111 d1$111da. $imdilik "neolibcralizm"in ag1r toplannm hombard1rnan1 hala i$vi sm1f1 i.izcrindeki etkisini si.irdi.irmcyc devam cdiyor: KiT'lcr za rar ecliyor, SSK hastaneleri doki.ili.iyor, devlet sckt6ri.indc ri.i$Vet ald1 yi.i1iidi.i, clcvlet i.iniversitelcri bir i$e yaram1yor ti.iri.i argi.imanlar. Ancak i$i;:i s1mfi 6zellc$tirme politikalann111 etkilcrini i.izerinde hissetmeyc ba$lad1g111da - ki bu da yava~ yava~ ba$hyor - ''liberal sol"a onemli bir gorev cli.i$ecek. I3uglinc 0 kadar sosyalist harcketin kafas1111 bulanc\1rmakla yctinen "liberal sol"bundan boylc Avrupa'da oldugu gibi daha incelikli taktiklcr izlcmck zorunda kalacak. Aym Fransa'n111 i.inli.i "sol" egilimli Le Monde gazetesinin yapt1g1 gibi. Bilindigi gibi $U s1ralar bu gazctenin Fransa'daki eylemlcrle ilgili degerlendirmeleri yakla$tk $bylc: Hi.iki.imet olaylara neden olan kanun tasans1111 gi.indcme gctim1ekte hakhyd1, ba~ka ti.irlli ABD'nin rekabetine ayak uyduramazd1, ama tasany1 o kadar sert bir i.islupla gi.indcme gctirdi ki , sonuc;ta buna kar$I 91kanlar hakh gozi.iktli. 0 haldc maalcsef bi z de protcsto cylcmlcrini dcstekliyoruz! Sol liberali zmin Avrupa'daki tavn gcni~ emcki;:i y1g111lar111111 ofkcsine maruz kalmadan onlan makul s111trlar ii;:inc hapsetme mi.icadelesi oluyor. Ulusalc1 solun Ti.irkiyc'deki bayraktarhgm1 ku~kusuz i$c;i Partisi yap1yor. i~r;i Partisi'nc dikkat etmek gerek, vi.inki.i bu parti ozellikle Bu en ac,:1k ~ckliylc ODP'dc ya~an<l1 : "ozcllc~tirme degil, gcnelle~tinne" ('1) vcya "Once hclc bir kamusal alanm tarifini yapal1111." (?)


Sosyalizm

elinde bulundurdugu sermaye ve dcvlet dcstekli Ulusal Kanai ile birlikte i$<;:i s1111f1 i.izerinde s1111rlt da olsa bir hegcmonya olu~turmaya ba~足 lad1. Ote yandan DiSK'in parti giri$irninden anla$tlacag1 i.izere "liberal sol", s1111f temelleri i.izcrinde in$a cdilmcmi$ bir partinin arayt$1 i9inde . Hedcfi belli: Blairei ya da Schri)derci bir sosyal demokrat parti! Bi.itlin bunlara ragmen asl111da ~u an i<;:in her iki "sol"un <la i$<;:i s1n1f1 i.izerinde ciddi bir etkisinin olmad1g1111 soylcrnck yanlt$ olmasa gerek. ~imdilik her iki "sol" da s1111fsal di.izlemdc csas desteklcrini brnjuva laik 9evrclerden a ltyorlar.

Her ikisi de sermaye di.izeninden yana Herkesin bildigi gibi "liberal sol" blitlin politikalann1 Avrupa Birligi projesine endekslemi$ durumda. Kapitalist Avrupa Birligi'nin gcr<;:cklqebilmesi ve bunun Ti.irkiye'deki ernekc;:i y1g111lar tarafmdan da benimsenebilmesi i<;:in bu projeye bir miktar daha "qitlikc;:i" ve "ozgi.irli.ik<;:i.i" bir sos katmak istiyor. Bu sosun ad1 "Emegin Avrupa's1"d1r. Oysa gene herkesin ve kcndilerinin de gayet iyi bildigi gibi gerc;:eklc~ecek olan proje, cmckc,:ilerin c,:1karlanyla uzak yakm hic;:bir ili~kisi olmayan, tam tersine emek<;:i di.i$mam bir projedir. Avrupa Birligi Maastrieht Antla$mas1 c;:crc,:cvesinde kurulmu$ emperyalist bir birliktir. Maastricht di.i$1i.igi.inde Avrupa Birligi c;:okcr. Bu yi.izden de Maastricht Antla$mas1 birligin ba~ma degi$tirilemez bir madde olarak ycrlqtirilmi$tir. Herhangi bir sol yapmm Maastricht'i ortadan kaldirmas1 di.i$i.ini.ilemez. Bumm i<;:in devrim gerekir. Devrim ise ancak Avrupa Birligi projesine kar$I c;:1ktlarak yaptlabilir, onun ic;:inde yer alarak degil! Avrupa Birligi'ne kar$1 attlmas1 gerekcn adtm ya da $iar "Avrupa'nm Ozgi.ir Halklann1n Ozgi.ir Birligi" olmaltdtr ki, bu da aneak kapitalizmi y1kacak ohm "Avrupa Birle$ik Sosyalist Devlctlcri"nden gcc;:er. "Ulusal sol"a gelince ... 0, sozde Avrupa Birligi projesine kar$1d1r. Arna oylcsine milliyet<;:i bir $ekilleni$ i9indedir ki, kendi i.ilkesindeki ozel sen11ayenin 91karlanna dokunmay1 akl1111n k6$esinden bile gec;:irmez. Si)zgclimi Erdemir'in OYAK taraf1ndan satm almmas1 onun ic;:in yeterlidir. Bir hafta sonra veya daha sonra c;:okuluslu Avrupa tckeli Areelor taraf111dan satm altnabilccegine bakmaz bile. Kald1 ki, OYAK'111 kendisinin ne menem bir tekel oldugu ve onun di.inyanm c;:okuluslu $irketleriyle ne ti.ir baglanttlar ic;:inde oldugu ya da olabileeegi umurunda bile dcgildir. Her iki "sol" da i.iretim arac;:lan i.izerindeki ozel mi.ilkiyet rejiminin sona erdirilmcsinden yana degildirler. Diger bir deyi~le, scrmaye duzeninin devammdan yanadtrlar. "Ulusak1 sol", di.inya kapitalist sisteminin ic;:inde bag1ms1z bir "rnilli sermaye"nin olabilecegi ya111lsamas1111


Z1tlarin Birligi : "Ulusalc1 Sol" ve "Liberal Sol"

hfda siirdiirmcktcdir. "Liberal sol"a gclince, o, bunun boyle olmad1g1rn bilir, ama zatcn tcrcihi uluslararas1 sermayedcn yanad1r.

"Ulusalc1 sol"un ve "liberal sol"un Kurt meselesine yakla~1m1 "Ulusalc1 sol"un Kiirt rneselcsine yakla~1m1 kopkoyu vc irkr,:1 bir rnilliyetr,:ilik ir,:ermektedir. Tamam1yla Kiirt dii~rnanltg1 Ozcrine oturmaktadtr. KUrt halk111111 en bas it dcmokratik haklanm bile goz ard1 ctmcktcdir. Ostelik sadccc Kiirt dO~manltg1 ilc yctinmcmcktc, TOrkiyc'de ya~ayan biitiin milli az111hklara "bizi parr,:alayacaklar" paranoyas1yla bakmaktad1r. Osmanlt clonernindc bile ban~ ir,:indc ya~am1~ ya da ya~ayabilmi~ cemaatlcri birbirine ktrdmnaya r,:ah~maktadll". Blitiin rnilli az111ltklan ve Kiirt halk1111 boy lc gordiigii ir,:in de, onlan crnperyali zmi n ajanlan olarak sur,:lamakta ve Tiirkiyc topraklan iizerinde ya~ayan insanlar aras111da kin tohumlan a~tlamaktadtr. Milli birligin ancak i~r,:i s1111f111111 onciiliigOnde ozclle~tirmeyc, ta~cronl a~ tmnaya, sendikas1zla~tirmaya, kurals1 z r,:alt~tmlmaya, sosyal gi.ivcnlik sistcminin korunmas111a, sagltg111 ve egitimin ozel lqtiri lmesine kar~1 r,:1k1 larak korunabi lecegini gormemekte, bunun d1~111daki bi.itiin askeri ve bask1c1 r,:ozi.imlcrin diinyarnn her ycrinde oldugu gibi TOrkiye'de de emperyalizmin ckmeginc yag siirccegini anlamamaktadir. Din vc vicdan ozgi.irliigi.iylc ifade ozgiirliigiiniin saglanmas111111 parr,:alanmay1 onleyebi lee ck si lab lar oldugunu kabul ctmcmcktedir. " Liberal sol"a gelincc. 0 da y1llarca "demokrasi" ve "i nsan haklan" soylcmleriyle kar~1s111da durdugu Kii1i halk111a ~imdilerde yak111la~ma scvdas111dad1r. Bu yak111la~man111 anla~Ilabilir bir samimiycti yoktur. Dogrudan emperyalizmin bolgcsellqtim1e politikalan11111 bir uzant1s1d1r. Emperyalizm diinya r,:apmda bir "insan haklan" vc "dcmokrasi" sbylcmiyle uluslan parr,:alama politikas1 siirdiirmektedir. Yugoslavya, Afganistan ve Irak boyle parr,:alamrn~tir. Yann iran ve Suriye ayn1 ~ekilde parr,:alanmak isteneccktir. Bu politikal ara kar~1 uluslann kendi kadcrleri tayin hakk1 ~ian one 91kartilmalt, ama bunlann birlqik sosyalist fcderasyonlar temelinde ve parr,:alanma degil, daha geni~ birliktelikler ~eklinde hayata ger,:irilmesi anlay1~1 ileri sOriilmelidir. Sol liberalizm yann obiir giin sermayenin 91karlan dogrultusunda bolgese/ asgari iicret uygulamasma da evct diyecektir. Avrnpa Birligi bunu istemektedir. Sol liberalizmin Kiirt harekctiylc bu yakmla~mas1 tiimiiyle Avrupa Birligi'nin bolgcscllqtinnc politikalannm bir sonucudur.


Sosyalizm

Yap1lmas1 gereken nedir? Yukanda anlatt1klanm1zdan kolayca anla~1lacag1 i.izcre "ulusalc1 sol" devletten yana, "liberal sol" ise sermayeden yanadtr. Ama devlct son tahlildc sennayenin devlcti olduguna gore, gori.in(i~teki bliti.in farklt!tklanna ragmen tek bir noktada uzla~maktadirlar. Daha ba~ka bir ~ekilde ifade etmek gcrckirsc, s1111f 9at1~malann111 keskinlc~tigi bir donemde, her ikisi de barikat111 ay111 yamnda saf tutacaklard1r! i~9i Kardqligi Partisi (iKP) kurnlu~uyla birlikte sermayeden ve devlctten bag1ms1z!Ik ~ianm one 91kartacakttr. iKP, ancak bOylc davranarak s1111ftn bag1ms1z hatt1111 kurabilccegi inancmdadtr. Ancak boylclikle ulusal alanda, yani yerelde ba~layan faaliyetini ve miicadelesini uluslararast alana ta~1yacak ve dtinyadaki blittin s1111f karde~lcriyle aym 9att alt111da birlc~erek zafere ula~acakttr.


Emek Partisi'nin Ac;:maz1 Tarihseldir. Arna ...

Emek Partisi' nin A~maz1 Tarihseldir. Ama ••• $adi0ZANS0

Emck Partisi (EMEP), Ti.irkiyc sosyalist harckcti ic;:indc gcrc;:ck bir partilC$01C si.irccinin csas olarak i$c;:i s1111fi harckcti ic;:indcn yarahlmas1 gercktiginin fark1na varan vc buna uygun olarak davranmaya c;:al1~an orgi.itli.i yap1lar111 ba$111da gcliyor. Bu partinin onci.illcrinin 70'li yillann ba~mdaki c;:izgisi goz oni.inde bulunduruldugunda (THKO c;:izgisi) aslmda bu gcli$mC oldukc;:a $a$11i1c1. Muhtcmclcn bu olumlu yonclim dcgi$ikliginin ard111da Halk111 K11rtu/11.y11 c;:evrcsinin tcorik ve orgi.itscl dona1111111111 ilcridc dcgineccgimiz ti.im sumlanna ragmcn Arnavutluk Emck Partisi (AEP) i.izcrinden kurgulam1~ olmas111111 pay1 oncmli gibi. Gcrc;:ektcn de Latin Amcrika'nm fococu orglitlcnme gclenegini savunan bir ba$lang1c;: c,:izgisinin i$c;:i s1111f1 orgi.itlcnmcsinc cvrilmcsi pck olagan bir gcli~mc olmasa gcrck. Otc yandan SBKP'nin (Sovyctlcr Birligi Komi.inist Partisi) Ti.irkiyc uzant1s1 olan gelcnckscl TKP'nin Sovyctlcr Birligi'nin c,:oki.i$i.iylc birlikte kcndini tasfiyc cdip tarih sahnesinden silinmcsi goz oni.indc bulunduruldugunda SBKP vc SSCB 'dcn hie,: de farkh bir geli$111C scyri izlcmcmi$ olan AEP'nin vc Arnavutluk Halk Cumhuriycti'nin c,:okli$Une ragmen, zama111nda onun politikalanna s1k1 s1k1ya bagh kalan bir yap111m mcvcut gcli$imi anlamh olsa gcrck.


Sosyalizm

Stalinizm'in ~ozulu~u ve bunun Emek Partisi gelenegine etkisi Stalinizm'in cyozi.ili.i$Linden soz edildiginde ister islemez ilk ba$ta SBKP'nin cyozCdi.i~i.ini.i gormek gerekiyor. Gercyekten tli.inya Stalinist harekeli dcndiginde akla ilk gelcn ne Latin Amerika komi.inist partilcriydi, ne Arap komi.inist partilcriydi ve ne de devasa i.iye sayilanna ragmen ba$ta <;::in Halk Cumhuriyeti olmak lizere Uzakdogu komi.inist partilcriydi. Nitekim SBKP dlinyan111 bclli ba$h komi.inist partilcrinin temel ideolojik besin kaynag1yd1. Sozgelimi Batt Avrupa'nm Frans1z, italyan, ispanyol ve Portekiz komi.inist partileri icyin oncelikli refcrans kaynag1 hep SI3KP oldu. Gene l 960'h y11lardan sonra SBKP'den belli bir kopll$ll ya$al111$ olan Romanya, Arnavutluk gibi iilkelerin korni.inist partileri de en azmdan o taribe kadar SBKP'nin ideolojik, politik ve orgi.itsel etki ala111 icyinde yer aliyorlard1. Ote yandan SBKP'yi XX. Kongre ile birlikte Stalinizm'den kopmu$ olarak gormek de son derece ya111lt1e1 bir gozlem olsa gerek, c;i.inkli herkesin bildigi gibi Kru$c;ev'den sonra iktidara gclcn Brcjncv ve ckibi tart1$mas1z Stalinist politikalar izlcdiler. Hatta Stalinizm'e "scrt'' ele$tirilcr yoneltmi$ olan Kru$<;ev doncminin bile gclcncksel Stalinizm 'den ciddi bir kopu$ an lam ma gelmcdigi bilincn bir gercyektir. Ote yandan Arnavutluk Devrimi 'nin tarihscl olarak asl111cla Yugoslav Devrimi 'nin bir uzant1s1 olarak $Ckillendigi goz onlindc bulundurulursa Arnavutluk Emck Partisi 'nin cli.inya Stalinist harcketi i.izerincle ciddi bir ctkisinin olmacl1g1 bellidir. Stalinizm'lc ilgili bu smirh degerlendirmeyi yapmam111 ncdeni ~u: Ozellikle SBKP'nin cyoki.i$i.iyle birlikte dlinya Stalinist hareketinin icyine ginni$ oldugu cyozi.ilme dikkat edilirsc gene! hatlanyla SBKP'nin cyozi.ilmesine benzer bir yol izlccli . Yani bir ba~ka ifadeylc, di.inya11111 belli ba$h komi.inist partilerinin icyine girdikleri parcyalanma slirecinden gercyek anlamda Marksist ak1mlar 91kmad1g1 gibi, tam tersine ag1rliklt olarak kapitalizme neredeyse bi.iti.ini.iylc teslim olmu$ yapilanmalara gec;ildi . Gercyekten de dikkat edilirse italyan Komi.inist Partisi bi.iyi.ik cyogunluguyla bir bu1juva pa1iisine evrildi. ispanyol Komi.inist Partisi Avmpa'111n ncrcdeyse en liberal partisi halinc geldi. Frans1z Komlinist Partisi'nin ncrecleyse esamisi okunmaz oldu . Portekiz Komi.inist Partisi 1974 Devriminln ba$anlt bir prolctcr devrime donli$mesini engellcmi$ bir parti olarak, o s1111rh dcvrimin kaza111mlan111 bile savunmaktan aciz kald1. Yunan Komi.inist Partisi ikiye boli.ini.ip bir kesimi iyicc liberalle$irken diger kesimi, yani KKE salt "milliyctcyi" bir soylemle ayakta kalmaya cyah$1yor. Diger taraftan <;::in Komi.inist Partisi (<;::KP) mafya kapitalizmine tam yo! bayrak aprkcn, gccymi$te en az111dan ulusal kurtulu~ sava$1 siras111daki dircni~iylc


Emek Partisi'nin Ar;:maz1 Tarihseldir. Arna ...

ad1111 duyuran Vietnam Komi.inist Partisi <;:KP'yi taklit etmeye <;:alt$1yor. Geriye kala kala bir Ki.iba Komi.inist Partisi kaliyor ki, o da ir,:ine girmi$ oldugu emperyalist ablukadan s1ynlabilmck ir,:in 1967 y1ltn<lan bu yana h_ep yapmas1 gerckenin tam tersini yap1yor: Latin Amerika'<la ortaya 91km1$ olan devrirnci si.irer,:lcri k1$kirtrnak yerine ba~ta Lula yonetimini kullanarak Latin Amerika s1mf mi.ica<lclclerini frenlcmeyc 9alt$tyor. Ki.iba Komi.inist Partisi 'nin tarihscl misyonu ncrcdcyse SBKP'nin r,:oki.i$ oncesi misyonuyla 6zde$lqmcye ba$lad1. SBKP yonctimi, 30'lu y1llardan itibaren, kendi kurtulU$lll1Un ba$la Avrupa <lcvrimlerini bogmaktansa gcli$tirmekten gcr,:tigini gorcmedigi gibi, Ki.iba Komi.inist Patiisi de adamn nihai kurtulu~unun Latin Amcrika dcvrimlcrindcn gec,:tigini gorcmiyor. Mi.imki.in olan her durumda empe1yalizmlc kcn<li bi.irokratik 91karlan111 korurna pahas111a i~birligine gidiyor vc daha da koti.isi.i rneveut "anti-Arncrikan" soylemine ragmcn pratikte Venezuela, Bolivya gibi i.ilkelcrin s1111f mi.icadelclcrini <lizginlemeyc 9alt$tyor. i$te gi.ini.imi.izdc di.inya Stalinist harekctindcn gcriyc kalanlann ir;:inc girdiklcri bu politikalar Ti.irkiye 'de bir i$<;i s1111f1 hareketini in$a etmeye <;alt$an Emck Partisi'ni nas1l etkiliyor? Sorunun kendisinden cevab111111 olumsuz olacag1 apa91k ortada. Ancak mcselcyi sadece Stalinizm teme1 linde irdelcmcnin yctersiz kalacagt gerr;:cgindcn harcketlc i~<;i s1111f1 harekctinin ycrcl/tarihscl konumla111$trta da dikkat ctmck gerekiyor. ~imdi ycrel bir harcketin uluslararas1 ufkunu boylc degerlcndirdigimizdc birbirinden son dcrece uzak iki yap1n111 - TKP ile EMEP'in - nastl olup da $imdilcrde ay111 komi.inist partileri kendilcrine yanda~ olarak gordi.iklcrini - ki ge<;mi$te di.i~mtmdtlar -路路 a91klama11111 Stalinizm gelencgindcn ba$ka bir nedeni olmad1g1 kolaylikla gori.ilcbilecegi gibi , gc<;mi$ sosyal emperyalizm - sosyal fa$izm aynmlan11111 da ne kadar yi.izeysel vc s1111f d1~1 yakla$tmlar oldugu anla$tl1r. Bununla birlikte, Ti.irkiye s1111f mi.icadelcsinin yerelliginin her iki yap111111 $ll an i<;inde bulunduklan ayn yoneli$1eri a<;1klamaya yard1mc1 olacag1 ka111s111day1m. Nitekim $imdiki TKP'nin "kitabi dcvrimci" mi.icadcle anlay1$111dansa EMEP'in biraz daha prngmatik de olsa ayaklan ycre basan anlay1$111111 farkliltg1111n i.izerinde durmak gcrektigi ka111s111day1m - her nc kadar pragmati zrnin tehlikcsinc ileridc deginecek olsam cla. Gerr;:ekten de EMEP gelenegi 12 Eyli.il oncesinde de $imdiki TKP'den farklt olarak komi.inistlcrin bldigindense s1111f111 birliginin onemi i.izerindc daha fazla duruyordu. Sozgelirni, DiSK - TORK-i~ aynl1g111111 yapayltg1 1-Ialkrn Kurtulu$u i<;:in hayati bir oncrne sahipti ve a$tlmaBunu biiyle ifadc ctmcmin ncdcni, Tlirkiyc sosyali st politikas1nda EMEP ilc TKP'nin as l111da aym Stalinist gckncgin mirasr;1s1 olmalanna ragmcn aralanndaki anlay1~ farkhhg1 ncdcniylc istcr istcmcz, y;1z 1rn1 z1 n ba~hg1nda11 da anla~ilacag1 lizcrc, EMEP'i daha ayncahkli bir konuma ycrlc~tir111i~ ol rna111da yat1yor.


Sosyalizm

l1yd1. GiinClmiizdc bu durum kendini pratikte I May1s kutlamalannda gosterdi. EMEP I May1s kutlamalannda saf1111 daha geni$ emekc,:i ve i$c,:i y1gmlan111n yer ald1g1 TORK-i~ mitinginde tutarken TKP once "devrimcilerin" ve daha sonra bunu da a~arak (!) sadec;:; kendinin yer ald1g1 zemindc tuttu. Dolay1s1yla bir tarar s1111fa seslcnmenin ve onunla ileti$im kurmaya c,:ali$manm (EMEP) yolunu sec,:erken, digeri komiinistlcre scslcnmeyi (TKP) tercih ediyordu . Pragmatizm vurgusu ise ku$kusuz EMEP'in ac,:maz1yd1. Nitekim, Avrupa Birligi'ne vc cmpcryalizme kar$1 miicadclc etmenin yolunun berrak bir s1111fsal mikadelc hattlndan gec,:mesi gerckirken, DEHAP'la yapilan sec,:im ittifak1 bUtiin bir s1111fsal miicadelc zeminini bula111kla$lmyordu. Ac,:1kc,:a ifade etmek gerekirsc, Tlirkiye i~c,:i sm1f1nm kar$1 kar$1ya kald1g1 en onemli saldm ozellc$lirme, la$eronla$llfma, kurals1z c,:ali$ma, sendikalarm yok edilmesi, sosyal giivenlik sistcmin berhava cdilmesi, saghgm vc egitimin ozellc$lirilmesi, bolgcsel asgari i.icret uygulamas111a gec,:ilmeye c,:ah$1lmas1 ikcn biitlin bu konularla ilgilenmeyen ya da en azmdan bunlara ve tabii Irak'm emperyalistlercc i~galine kay1ts1z kalan bir harckctlc sec,:im ittifakma gidilmesi EMEP'in seslcnmeyc c,:a'1$t1g1 gcni$ emckc,:i y1g111Iar lizerinde ne ti.ir bir etki b1rak1yordu? Bu politikalarla yliri.imek birlc$ik bir emek cephesinin yaratilmasmdansa burjuva politikalann pqine tak1 lacak muglak bir balk ccphesi anlay1$1na yonclmektcn ba$ka bir anlam ifadc cdiyor mu? Ku$kusuz yapilmas1 gcreken ezilcn Kiirt halk111111 yan111da yer almak, bask1c1 devlct ayg1t111111 saldmlan kar$1s111da onunla daya111$makt1, ama ozellqtirmeye kar$1 scs c,:1kannayan AB'ci bir ondcrlikle birlikte hareket etmek i$c,:i s1111finm varolan s11mli bilincini bile gcriletiyordu.

EMEP'te ic; demokrasi EMEP'in yukanda and1g11111z Stalinist anlay1$1, onu ister istemez s1111fa kar$1 da buyurgan bir konuma gctiriyor. Komi.inist Manifcsto'nun "komi.inistlerin i$c,:i s1111f111dan ayn bir c,:1karlan yoktur!" yakla$1m1 ne yaz1k ki EMEP ic,:in bir harckct noktas1 tqkil etmiyor. EMEP'in c,:1karlan her $Cyin iistlinde. <;:i.inki.i o da, aynen TK P gibi Stalinist bir gelcnekten gcldigi ve bu gclencgi 1srarla savunagcldigi ic,:in s1111f111 c,:1karlanyla kendi orgi.itiini.inkini ozde$lc$lirme ya111lg1s1111 siirdii1iiyor. S1111f111 kurtulu~ ve iktidar mi.icadclesinde bir ara<; olan, daha ba~ka bir ifadcyle bu miicadeledc s1111fa kendi iktidar organlan111 yaratmada en 6nemli yard1mc1 gi.i<; olmas1 gercken partiyi - ki bu bir i$vi s1111f1 partisi bile olsa boylcdir-dokunulmaz bir ayg1t, daha dogrusu amacm kendisi olarak goriiyor. Ekim Devrimi'nin arifesinde s1111f111 c,:1karlan111 kendi oz partisinin c,:1karlan11111 iistlindc gorcn Lcnin'in anlay1~111a yak111la$am1yor. Nitckim Rusya'da ba~ta Viborg i~9ileri olmak iizere s1111fin en


Emek Partisi'nin Ac;:maz1 Tarihseldir. Arna ...

ileri kesirnlcrinin iktidar talebine s1rt yeviren Bol~evik Partisi ' ne - yani kendi partisine - sirt1111 donmc tehdidini savurarak, bi zzal parliyi bile gozden y1kanp iktidar lalep eden i$<;ilere yonelmeyi kafasma koyan Lenin'i anlayam1yor. Toplumun blillin s1111tlanndan daha homojen olan, ama gene de kendi ii;inde bu1juva hegemonyasmm y1llard1r siircn etkisi nedeniyle <;qilli diizeylerdc farklil1klar gostercn bir sm1f olma niteligini korumaya devam eden i$<;i s1n1fmm bu yap1s1111 kavrayam1yor. Stalinizm'in orgiil fcli$izrninin s1mfmiieadelcsinin yolunu a<;may1 engelledigini goremiyor. Parti ayg1tmm 91karlannm baz1 durumlarda 0 s1111f1n gene! c,:1karlanyla- ortU~mccligini fark edemiyor. Dolay1s1yla da, blitlin iyi niyctli yabalanna ragmen slllifa gene! bir glivcn duygusu a$1'aya1111yor. Oysaki, s1111f111 birliginin ve birlqik mlicadclcsinin yaratilabilmesi i<;in EMEP'i a$an kanallann yaratilmasma ihtiya<; var. Bunlar, i$yilerin ozgiivenlcrini peki~tireceklcri yapilanmalann ortaya i,:1k111as1111 clayat1yor. Bir diger ifadeylc parti, asllllda s1n1f1n birlqik mlicadelcsini planlarnaya, dli ze nlcrneyc, organize etrneyc yarayacak bir ayg1t. Boyle goriilmeli. Komlinistlcrin gorcvi bu yolda i$c;i s1111fma yard1me1 olmaktan gei;er. Emir komuta an!ay•$•Yla hareket etmesindcn degil. Dolay1s1yla gen;ek bir sm1f partisinin in$as1 slirecinde ya~ana­ cak toplantilarda (kongrclcrde) kimscnin soyleyccegini sciylcmekten c,:ekinrncmesi, partinin yonetici organlanyla kar$1 kar$1ya gelmcktcn korkmamas1 gcrekir. S1111fm kendisi homojcn olmay1p farkl1 kesirnlerdcn olu~tugu ic,:in farkli gorii$lerin orlaya ozglirce atilabilip tarl1$1'rnas1 gerckir. Bumm olmad1g1 ycrde parti i<;i dernokrasi yoklur. Parti i<;i demokrasinin i$lernedigi yerde de smtf mlicadclcsi giic;lcncrncz. Bu anlamda Lenin donemi Bo1$cvik Paiiisi'nden daha demokratik bir yap1lan111a11111 ya$anrnad1g1 ka111s1nday1111. Stalinist anlay1~lann terk edilip bol~evi z min bu miras111a yeniden sahip c,:1kmak EMEP'in tck sesli yap1s111dan kurtulup atmas1 gcreken ilk ad1mdir. Gozlemlcycbildigim kadanyla EMEP'in kurulu$ fclsefcsi bugiinkii konumla111~111111 oldukc;a ilcrisindeydi. Yukanda c,:izmi~ oldugum ge ri;ck bir s1111fpartisine yonelmedc atil1111~ olan ba~lang1c,: ad1mlan son derecc yetcrsiz bile olsa daha tutarliyd1. Zaman ic;inde bunlann hcpsi tckcr teker yitirildi. Nakliyat-i~ - TOMTiS c;al1$mas1 EMEP'in gcrilcrne dcineminc giri~inin d()ni.im noktas1dir. i~ bu noktaya vard1ktan sonra art1k yapilabilecek c,:ok az $CY kald1. S1111fm birliginin saglanmas1111n en basil ad1mlanndan biri - EMEP yonetiminin de gayet iyi bilmesi gerektigi gibi - ilk elde s1111f111 kitlc <irgi.itlcrinin birliginin saglanmaya c,:alt~ilmas111dan gcc,:er. Ama EMEP yonctiminin biirokratik Stalinist orgi.itlcnme anlay1~111111 bir sonucu olarak bu en basil sm1f mi.ieadelesi Tabii bu i;1karlann dcvrimci bir karakter ta~1d1g1 anlarclan s(iz cdiyorum, yoksa bir~ok durumda bu c;1karlar parti aygtt111111 gcrisindc olabilir.


Sosyalizm

ilkesi bile c;ignenmi~tir. C,::iinki.i sorun i~c;i s1111f1111n aslmda c;ok da onem arz etmcyen bir scktOrCmiin sendikal yonetiminin her ne pahas111a olursa olsun partiye baglt ktl111maya c;alt$1lmas1 degildir. i~te bu tarn da I 920'li y1llann ba~lannda, yani "Sava~ Komlinizmi" y11lannda Troc;ki'nin son derece yanlt~ bir bic;imde sendikalan partiye baglama anlay1~111111 bir benzeridir. Ostelik bundan da daha koti.idi.ir, c;Linkii o donemdc ortada bir i$c;i devlcti vard1r. Lenin, i~c;i devlctine ragmen sendikalarm bag1ms1 zltgmdan soz ederek bu anlay1~a kar~1 c;1kar. EMEP yonetiminin, partinin c;1karlan111 her ~eyin iisti.inde gormesi anlay1~1 Nakliyat-i~ - TOMTiS arasmdaki aktl almaz c;at1~may1 kori.iklemi$tir. Konumuz ba$ka siyasi yaptlar111 degerlendirmcsi olmay1p sadece EMEP'i kapsad1g111dan Halkm Kurtulu~ Partisi ' ni elqtirmek bu yaz111111 alanma girmiyor. Muhtemelen ayn1 Stalinist gelenek soz konusu oldugundan partilcrin yerini degi~tirsek bclki de ay111 sonuc;lara vanlacaktt, belki de vanlmayaeaktt. Bu c;ok onemli dcgil. Oncmli olan EMEP yonctiminin parti dt$t i$<;:i orglitlcnmclcrine yakla~1mmm irdelcnmesidir. EMEP'in bu konudaki anlay1$I Leninist dcgildir. Ve ku~ku足 suz olumsuz sonuc;lan111 da fazlas1yla vem1i~tir. Ba~ta scndikalar olmak iizcrc, parti d1~1 kitlescl i$c;i brgi.itlerinc Leninist yakla~1m kar~1ltklt saygt ve giivcn tcmeli lizcrinde ve ic;i$lcrinc biirokratik mlidahalclerdc bulunmadan si.irdi.iri.ilmclidir. ~u soruya vcrilecck ccvap her ~eydcn oncmlidir: Nakliyat-i~ vcya TOMTiS olsun, bu iki sendikal yap111111 banndird1g1 i~c;iler sec;imlcrdc ag1rltklt olarak hangi siyasal partilcre oy vcnni~lerdir, EMEP'e mi? Boyle olmad1g1 sendika ic;i scc;imlcrin bile kaybedilmcsinden bclli dcgil mi? Ote yandan EMEP ' in KESK ic;indc yi.iri.itti.igi.i politika da tutarlt degildir. Y11lardir bu sendikamn (?) yonetiminde kalabilmck ic;in izlcnrncsi gereken politikalara tam zit bi.irokratik mancvralar si.irdi.iri.ilmektcdir. Diyelim ki "Yurtscverler"le anla~1yorsunu z . Pcki ODP ilc de mi aym zemindc duruyorsunuz? i~\:i s1nrf111111 birligini saglama yolunda yi.iri.ittligi.ini.iz politikalar c;erc;:cvcsindc gcrck Nakliyal-i$ - TUMTiS rncsclesinde gerckse KESK'te izlediginiz politikalarla gene! olarak i~c;i s1n1f1na nas1l bir mesaj ilcttiginizin farkmda rn1s1111z? Yoksa parti program1111z farklt, giinli.ik politikalanmz farklt 1111'7 Program sizin ic;in kitlelcre uzanmamn bir arae1 1111 yoksa ic;i~lcri Bakanltg1'na verilccck bir yaz1 parc;asmdan 1111 ibaret?

Gelelim program meselesine Bugiin di.inyada kendini "sol" olarak tammlayan bliti.in yaptlann onlinde bir turnusol kag1d1 var: lirctim arac;lan i.izerindeki ozel mi.ilkiyet rejimine ili~kin tav1r! Gerc;:ektcn de, gene! olarak i.irctim arac;lan iizcrindeki ozcl mi.ilkiyet rejimine, ama ba~lang1c; olarak da bir c;:ok i.ilkcde


Emek Partisi'nin Ai;:maz1 Tarihseldir. Arna ...

biiyiik iiretim araylan iizerindeki ozel miilkiyel rejimine kar$t devrimci bir yiikseli$ durumunda net olarak ne tav1r almacagma ili$kin karar bir siyasi yap111111 ya da partinin s1111f karakterini belirlemede temel ayrai; oluyor. Programmda, bir devrimci durumda ozelliklc biiyiik iiretim arac;:lan iizerindeki ozel rni.ilkiyet rejimine son vcnneyi bagtra bag1ra ilan etmeyen partilerin devrimei yiikseli$i nastl bo$a c;:1karacaklan (eger kitle hareketi onlan da a$an bir bic;:imde bu sorunu gi.inderne gctirmczse) tarihin bugiinc kadar ka111tlad1g1 gibi bcllidir. Ama gi.iniimiizde, gec;:mi$te oldugundan da fazla bir onem arz ediyor bu cevap. Gcryckten de c;:iiliiycn kapitalizm doneminin ozellikle 1975 sonras1 y1llar111dan itibaren - ki SSCB'nin ve Dogu Avrupa rcjirnlerinin i;ok1j$ii de bu donemin ic;:indedir - giiniimi.ize kadar ba$anlt bir prolcter dcvrirninc tamk olunmad1g1 ortada. Bilindigi gibi 60 milyon insanm i:iliirnii vc muazzam bir i.irctici giiylcr y1k1m1 ilc sonuylanan If. Diinya Sava$1'ndan sonraki 30 yilda kapitalist di.inya ckonomisi bir "boom" donemi ya$ad1. Bu donemin 1974-75 y1llannda sena ermesiyle birlikte diinya kapitalist ekonomisi yiizytlm ba$mda ic;:ine girdigi c;:iiri.irncyi daha h1zlanarak ya$amaya ba$lad1. Ba$tnt ABO emperyalizminin yokuluslu $irketlerinin c;:cktigi di.inya ekono1nisi yoktan o1U$111ll$ olan diinya pazanndaki ic;: tekelci rckabet yiizi.indcn di.inya iiretici gi.iylerini y1kma cylemini h1 z land1rarak siirdiiriiyor. Bu ise, dogal olarak kurals1z c;:alt$may1, esnekligi , i$c;:i orgi.illcrinin ortadan kaldmlrnas1111, uluslann parc;:alanmas1111, diinyalllll ve tabii bu arada mclropol i.ilkcler dahil bi.itiin geri b1rakttrtlm1$ kapitalist i.ilkclcrin bolgclcrc aynlrnasm1, scrmaycnin i$giici.i rnaliyctlerinin en ucuz oldugu iilkelcrc kaydmlmasm1, i$c;:i orgiitlcrinin bircr s1111f orgiitii olmaktan ytkanltp korporatist yaptlara bi.iri.indiiriilcrck STK'la$tmlmasm1 gi.indemc getiriyor. IMF'nin, Di.inya Bankas1 ' 11111 , Diinya Ticaret Orgiitii'ni.in direktiflerine gore harckct eden bolgcsel empc1yalist yaptlarm (AB, FTAA, MERCOSUR, SAARC gibi) dogmasma nedcn oluyor. i$te bi.iti.in bu ko~ullar alt111da, gcc;:mi~tc C,:in'dc, Ki.iba'da vc Vietnam'da oldugu gibi, yonetiei partilcrin programmda ycr almasa bile ayaklanan kitlclcrin itiei gi.ici.iylc iirctim araylan iizcrindcki ozel miilkiyct rejimlcrinin tasfiyesi gerycklqmi~kcn, gi.ini.imi.izdc bu durum daha zo rla~m1~ gozi.iki.iyor. Yani bir ba~ka ifadeylc Mao'nun ya da Castro'nun ya da Ho ~i Minh'in ongormediklcri bir bic;:imdc dcmokratik dcvrimin kcsintisiz olarak sosyalist dcvrime evrilmesi si.ireci gi.ini.imi.izdc daha da zorhl$1111$ durumda vc istcr istemcz dcvrimlcre onciili.ik cdccek olan yap1 !arm iradi rni.idahalcsini ayncn 191 7 Ekim Devrimi 'ndc oldugu gibi zorunlu kt11yor. Hugi.in Latin Amerika dcvrimlcrinde ya~anan si.ircy tam da bu. 0 yi.izdcn de EMEP'in programmda muglak olarak yer alan vc ODP'ninkinde isc hi<; ycr almayan bi.iyiik


Sosyalizm

i.irctim arac;lan i.izcrindcki ()zcl mi.ilkiyct rcjiminin tasfiycsi mcsclcsi can alic1 bir nitelik kazamyor.

Butun

iยง~i

orgutlerine

~agn

iKP (i~c;i Kardc~ligi Partisi) giri~imi Ti.irkiyc i~c;i s1111f111111 bi.iii.in kcsimlcrini bir araya gctirip kitlcscl bir i~c;i partisi in~a ctmcnin yolunu ac;maya 9al1~1yor. Bu parti bir anlamda bir birlqik i~c;i ccphcsinin ni.ivcsini tqkil cdcccktir. Bu paiii, patronlardan vc dcvlcttcn bag1ms1z bi.iti.in i~c;i orgi.itlcrinin bir araya gelcbilcccgi bir yapilanmay1 hcdcfliyor. Bu tcmcl ilkelcri kcndinc rchbcr cdinmi~ bi.iti.in i~c;i orgi.itlcri vc yanda~lan boylc bir partinin ic;indc ozgi.ircc ycr alabilmc hakkma sahip olacaklar. Bu pa1ii, kcndini "sagc1ltk vc solculuk" zcminindc kurgulam1yor, s1111f91ltk zcminindc kurguluyor. Ti.irkiyc 'nin en k1sa zamanda kitlcscl bir i~c;i s1mf1 partisinc ihtiyac1 var. Burjuvazinin vc cmpcryalizmin azg111 saldmlanna kar~1 dircnip kar~1 saldmya gcc;cbilrncnin yolu her ~cydcn once boylc bir partinin in~as111dan gcc;iyor. Atilmas1 gcrekcn ad1rn bu. Bi.iti.in i~<;i orgi.itlcrini vc bu arada EMEP'i de boylc bir partinin ic;indc ycr almaya c,:agmnamn anlamlI olacag1111 di.i~i.indi.igi.imdcn bu yaz1y1 kalcmc almay1 gorcv sayd1111. Orctim arac;lan i.izcrindcki ozcl mi.ilkiyct rcjimine son vcrccck bir i~c;i koyli.i hi.iki.imctinin yolunun ac;Ilabilmcsi ic;in iKP'nin 111~as1 bir zorunluluk. Ti.irkiyc i~c;i s1111f111111 buna ihtiyac1 var!


"Kuresel Sendikac1l1k"Anlay1~in1n Turkiye Sendikal Hareketindeki Yans1malar1

••Kuresel Sendikac1l1k'' ve

Tiirkiye Sendikal Hareketi

Burcu OZKESEN

i~c,:i Sllll fl her di)ncmdc ycnidcn VC ycnidcn orgi'ltlcniyor. Fakat bu orgiitlcmc, baz1 doncmlcr<lc i~c,:i s1111f111111 kcndi brgCltlcrincc, baz1 doncrnlcrdc isc bmjuvazinin cliylc gcrc,:cklqtiriliyor.

T

iirkiyc tarihindc i$<;i s1111f111111 kcndi 91karlan i9in scndikalarda yasal olarak ilk dcfa orgiitlcndigi 1946 yilmdan bugiine dck, i$<;i s1111f111111 orgiitlcrinin nasil vc kime hizmct eden donli$iimlcr ya$ad1g1111 izlcmcmiz oncmli. Bu donii$iimlcri gormcnin bclki en kolay yolu i$c;i s1111f111111 kcndi orgiitlcri yoluyla burjuva partilcrlc nasil ili$kilcndirildiginc bakmakt1r. 1946 yd1nda s1111fa dayali orgiit kurma yasagmm kalkrnas1yla birliktc ilk dcfa Tiirkiyc tarihinc rcsmi olarak gircn scndikalar, kuruldugu bu yillardan k1sa bir siirc sonra politik manipiilasyonlara ac,:1k orgiitlcr olmaya ba~lad1. iktidar odaklan her scc,:im doncmindc scndikalarla pazarhklar yapt1. Oylc ki scndikalar, liyclcrinc ac,:1k dcklarasyonlar yaparak dcstcklcdiklcri partilcrc oy istcdilcr. Bumm en ac,:1k ka111t1, Tiirk-i~'in vc onclan once kurulmu$ scndikalann yillarca doncm


Sosyalizm

doncm CHP'yc, doncm doncm de DP'yc oy istcmcsidir. Hatta Tiirki~ yonctimi bir slirc 12 Eyllil askcri darbcsini dahi dcstcklcmi~ti. Bu durum zamanla fork Ii partilcrc oy istcmck ~cklindc dcgi~im gostcrirkcn, i$<;:i s1111f111111 kcndi lirgl'1tli arac1!1g1yla bu1juvazinin siyasctinc angajc cdilmcsi vc bu yolla burjuvazinin i~yi s1111f111111 orgiitlcrinc mlidahalc politikas1 hii,: dcgi~mcdi. Hatta bu1juva partilcr iyin ycni scndikalar, konfcdcrasyonlar bile kuruldu. T1pk1 Hak-i~'in kurulu~u iirncgindcki gibi. K1sacas1 scndikalar i~<;:i s1111f111111 <;:1karlan111 savunan i~yi orgiHlcri olmaktan c,:1k1p bu1juvazinin mlidahalclcrinc a<;:1k, onun ytkarlanna tcrs dii~iildiigii noktada birligi paryalanan oy dcpolan halinc gcldi. Tiirkiyc' de scndikalann ya~ad1g1 bu slirc<;:, ba~ta Amcrika vc Avrupa olmak lizcrc biitiin diinya scndikal harckctindcki gcli~mclcrc paralcl bir bi<;:imdc ya~and1 vc ya$anmaya devam cdiyor. Gc<;:tigimiz yd bir boliinmenin gc1-yeklc$tigi Amcrikan scndikal harckcti vc halen bu boliinmcnin sancilan111 <;:cken Amcrikan i~<;:i s1111f1 bu duruma en yak1n ornck.

AFL-CIO'yu nas1I paq(alad1lar? Gcytigimiz yd diinya scndikal harckctinc bir bomba gibi dii~cn bu oncmli ayn$rnada Amcrikan i~c;i s1111f111111 yandan fazlas1111 iirglitlcmi$ AFL-CIO'dan kopan scndikalar, konfcdcrasyonu pan;alayarak ycni bir scndika kurdu. 2005 yil111111 Tcmmuz ay111<la yapilan AFL-CIO kongrcsindc scndika11111 orgiitlcnmcyc yctcrincc biit<;:c ay1rmad1g1, Dcmokrat Parti'yc c;ok para ak1tt1g1 gcrckc;csiylc aynlacag1111 ac,:1klayan dort scndika (nakliyc i$c;ilcri scndikas1 Teamsters, g1da i~c;ilcri sendikas1 United Food vc Commercial Workers, Uluslararas1 Hizmct i$<;:ilcri S2ndikas1 SEIU vc birlc$ik tanm i~<;:ilcri scndikas1 United Farm Workers) CTW (Change lo Win, Kazanmak iyin Dcgi$im) sendikas1111 kurdu. Bu scndikalara, ayn$rn<m111 hcmcn crtcsindc, Laborers, Carpenters vc Unite Herc sendikalan da katild1. Esasmda aynlan scndikalar, ay111 clqtirilcri kongredcn once de yapmt~ ve AFL-CIO ondcrligi bu Clc$tirilcri dikkatc alarak konfederasyonda clc$tirilcr dogrultusunda rcformlar yapmaya ba$lam1$tl. Ancak buna ragmcn scndikalar clc~tirilcrini aynlma gerck<;:csi yapmaya dcvam ettilcr ve asil ama<;: olan par<;:alama cylcmini gcr<;:cklc$tirmi~ oldular. CTW'nin AFL-CIO ondcrliginc yapt1g1 clqtirilcr ycrindc olmakla birliktc yonctimin reform pl1$malanna ragmcn aynl1111~ olmalan, gcrck AFL-CIO i<;:indc, gcrcksc Amcrikan scndikal harcketindc kafa kan$1kl1g111a yol a<;:tJ vc aynlmanm csas ncdcnlcri ara~ttnlmaya ba~land1. Ba~larda bir orgiitlcnmc vc politik duru$ fark1111n art1k uzla~rnaz bir <;:cli~ki halinc gclmcsinin haklt sonucu gibi goriincn bu ayn~man111 boyutbn, k1sa bir siire sonra ac,:1ga c,:1kt1. AFL-CJO'yu biit<;:csini orglitlcnmc faaliyctinc yctcrincc aytr1111yor vc


"Kuresel Sendikac1l1k" Anlay1~inin Turkiye Sendikal Hareketindeki Yans1malari

Dcmokrat Pa1ii'yc para ak1t1yor olmakla clc~tircn ycni scndika CTW, bunca yildan soma ncdcn kopmaya karar vcrmi~ti? Elqtirilcrc ncdcn olan icraatlar AFL-CIO'nun tarihinclc ilk miycli ki kopulmas1 gcrckliycli? Ya cla CTW scnclikas111111 bunclan sonraki slirccc ili~kin iclclias1 ncycli? Orgiitlcnme faaliyctinc biitc,:cclcn claha fazla pay ayirmak 1111 ya da Dcmokrat Parti'yc para ak1tmak ycrinc kcndi i~c,:i vckillcrini mcclisc ta~1mak 1111? iclclialan111n bunlann hic,:biri olmad1g111111 ortaya c,:1kmas1 c,:ok uzun zaman almad1. CTW scnclikas1 cla Dcmokrat Parti'yi clcstcklcmcktcn, ona oy istcmcktcn, ona para aktarmaktan vc orgiitlcnmc faaliyctinc gcrckcndcn az pay aymnaktan vazgcc,:mcdi. Sadccc Dcmokrat Parti'yc AFL-CIO'clan claha az para akitacaklan111 ac,:1kladilar. Baz1 CTW scndikacilan ABD'dc yapilacak ilk scc,:irnlcrdc yinc Dcmokrat Pa1ii 'ye oy istcycccklcrini soylcmcktcn c,:ckinmcdi. Sonuc,:ta CTW, 6 milyon Amcrikan i~c,:isini yani Amcrika'daki orglitlli i~c,:i s1111f1nm yiizdc 40'1111 AFL-CIO'dan ayirarak Amcrikan i~c,:i sm1fm1 parc,:ala111ay1 "ba~ard1". Fakat biitlin bu ortakhklann d1~mda bu ycni scnclikay1 AFLCIO'dan ay1ran bir fark oldugu kcsin. Bu fark scnclikal pcrspcktifindc sm1flar mlicadclcsindcn "klircscl scndikacil1k" anlay1~1na kay1~m ac,:1kc,:a ifade cdiliyor olu~u. Amcrikan scndikal harckctindcki bu ayn~ma, diinyanm ba~ka bolgclcrindc ya~anan gcli~mclcrdcn bag1ms1z dcgil. Dlinya scndikal harckcti ycni bir doncrnc girdigini son bir gcli~mcylc ac,:1kc,:a ortaya koydu. Bu gcli~mc, ICFTU (Uluslararas1 Hlir i~c,:i Scndikalan Konfcdcrasyonu) ilc WCL'nin (Dlinya Emck Konfcclcrasyonu) 2006'nm Eyliil-Ekim aylannda birlqcccgini ac,:1klamas1yla su ylizlinc c,:1kt1. WCL, I 920'dc, H1ristiyan korporatizmindcn esinlcnmcsi dolay1s1yla, sm1f i~birlik足 c,:iliginc dayanan scndikal yapilar tarafmdan kuruldu vc ilham ald1g1 bu anlay1~111 halcn scndikal harckcti ctkilcmcyc dcvam cttigi son birlqmcylc birliktc ka111tlan1yor. Bu iki konfcdcrasyonun iddias1, diinya c,:ap111da tlim scndikal harckcti tck c,:at1 alt111da toplarnak. Bu iddiarnn bu yoniiniin bir sak111cas1 yok, ancak gcrek ICFTU'nun gcrcksc WCL'in bu birlqmcylc birliktc sosyal forumlara dahil olacaklan111 ac,:1klamalan kafalan kan~tll'd1. Sosyal forumlar tlim STK'lann, hatta i~vcrcn orglitlcrinin katilabildiklcri; karar almamaya, sadecc fikirlcri payla~maya dayah bir i~leyi~c sahip vc en oncmlisi de Ford Vakf1 gibi dogrudan scrmaycnin dcnctimindeki vak1f1ann rnali kaynak aktard1klan yapilar. Tiim iilkclcrdcki i~c,:i scndikalanm bir araya gctircn vc bircr i~c,:i orgiitii olan uluslararas1 scndika fcdcrasyonlan vc konfcdcrasyonlannm, kcndilcrini bu yapilara angajc ctmcleri, sola yonclme yamlt1c1 goriintiisii altmda, c,:ok biiyiik bir tehlikcyi ic,:indc banndmyor. iki scndikanm birle~rncsindc itici giic,: ohm ETUC'un (Avrupa Sendikalan Konfedcrasyonu) ac,:1klamalan durumun bir fclakct tablosu


Sosyalizm

oldugunu gosteriyor. Gerek birlqen iki konfederasyonun, gerekse bu birle~rneyi earn gonLilden desteklcyen ETUC'un a<;:1klamalan, art1k yeni bir egilim olarak "kliresel sendikac11Ig111" i~<;i s1111ft ve orgi.itlcrine mi.idahalc edeeegini i~aret ediyor. Oyie ki hem ICFTU hem de ETUC, gitgidc artan bir yogunlukta, bundan sonraki miieadelc hatlann1 "sosyal ortaklar aras1 sosyal diyalog"la yiiriHrneyi hedeflediklcrini a<;1klarnaktalar. Bu soylcrn ve rnlicadele hatt1, WCL'in ge<;rni~ten bugLine ta~1d1g1 anlay1~111a zaten uzak degil. Htristiyan bu1juvazisi ilc !11ristiyan i~<;i s1111f1 arasmda din kardqligi temelinde diyalog geli~tirilebilecegi fikri, WCL'in sm1f i~birlik<;i tavnna temel te$kil ediyordu. Bu anlamda birle~en ve birlqtircnlcrin ortak noktay1 bulmas1 zor olrnam1~ olrnal1. Benzer ifadcleri dort i~kolu fcderasyonunun birlqmcsiyle kcndini konfederasyon ilan eden UNI'de (Uluslararas1 Sendikalar Ag1) ve onun Amerikan sozci.illiglinli listlcnrncyi gorev bilcn CTW sendikasm1n ()nernli bile~eni SEUI'da da bulabiliriz. UNI temsilcilcrinin bir k1sm1 CTW'nin yonctirnindcn. Amerikan Teamsters scndikas1 ise UNI Liyesi. UNI'de kristallc~cn ycni scndikal anlay1~m dLinya i~<;i s1111f1 ve onun orgiitlcri i<;in bLiyLik bir tehdit olu~turdugunu kendi metinlcrinden anlamak mi.imklin. 2005 yt!mda yay1mlad1g1 bir metindc UNI, ''kliresellc~meyi insanilqtinnek vc tazclcmek gercktigindcn" sc)z cdiyor vc smtflan "i~<;i haklan i<;in gLizcl anla~malara imza atacak sosyal ortaklar'' olarak tan11nhyor. Bir kazamm olarak kamu hizmctlcrini savunmuyor, tcrsinc istcr ozel scktor, ister karnusal olsun toplum i<;in "cvrcnscl hizmctlcr" iiretmenin 011c1nini vurguluyor. BLitlin bu yeni literatLirden bahsetmcden once S()z konusu tehlikenin boyutlan111 gormekte fayda var. CTW, UNI 'ye katilacag1111 a<;:1klarn1~ durumda. UNI de birlqrnesi 2006'da tarnamlanacak ICFTU-WCL ycni fagi.itlinc iiyc olacag1111 a<;1klad1. Fakat i~in trajedisi, heniiz par<;alanm1~ AFL-CIO'nun da bu yeni orgLite katt!acak ve CTW ile aym List CirgLit i<;inde i;ah~aeak olmas1 ve aym list orglitte birlqebilen, dolay1s1yla tikren ay111 <;izgide olan bu iki Arnerikan i~<;i orgiHiinlin nast! olup da ayn~abildigi.

Kavramlarda farkhlaยงma ve dilde 1srarc1hk Kiiresel sendikact!1k anlay1~m111 temelini olu~turan "sosyal diyalog, sosyal ortaklar" kavramlan, i~<;:i s1111f111111 kendi <;:1kan111 savunrna ve kaza111mlan111 koruma rnLicadclesine vurulrnaya <;:ali~ilan bir darbe olarak kar~11111za <;:1k1yor. i~<;i sm1f1 ile bu1juvazi aras111daki <;1kar sava~1111 demokratik ilkeler temelinde uzla~ilabilir bir zemine kaydmna <;abas1 olan "sosyal diyalog"da masaya oturacak diyalogcular da "sosyal ortaklar" olarak tarif' cdiliy<)r.


"KOresel Sendikac1l1k" Anlay1~mm TOrkiye Sendikal Hareketindeki Yans1malan

Parlattlmak istcnen sosyal diyalog mekanizmalanna bir oncmli ornek J\vrupa i~letmc Konscylcri (AiK'lcr). Avrupa i~lctmc Konscylcri birdcn c;ok AB i.ilkcsindc faaliyct glistcrcn ~irkctlcrde kurulacak vc i~c;i tcmsilcilcrinin i~vcrcnlcrlc bir araya gclcccklcri bir yaptlanma. J\ncak sosyal diyalogun gcn;:cklqcccgi iddia edilcn bu yapilarda i~c;:i vc i~vcrcn kesimi bag1ms1z orgi.itlcri aracil1g1 ilc temsil edilmiyor. Buraya kattlacak i~c;i temsilcilcrinin i~vc1-c11 taraf1 taraf1ndan bclirlcnmcsini cngclleyecck hic;bir gi.ivcncc yok. Aynca AiK'lcrinin kuruldugu bi.iyi.ik c,:okuluslu ~irketlcr ayn1 zamanda bi.iyi.ik bir ta~eron i.irctim zincirini yonetiyorlar, oysa i~verenin AiK'lcrde kar~1 kar~1ya (ya da daha dogru bir ifade ilc yan yana) geldigi i~c;:i kesimi sadccc kendi c;:ckirdek i~gi.ici.i. Bir i~kolundaki ti.im i~c;:ilerin potansiyel olarak birlikte orgi.itlenebildiklcri Ve orgi.itse) kararJanm S1111fsaJ bag1111s1zlJk ic;:erisinde ald1klan scndikalann yi.iri.itti.igi.i toplu pazarlik ile AiK'lcri ic;crisindc gerc;eklqen "diyalogu" degil qitlcmek, kar~ila~t1rmak bile mi.imkiin degil. Sendikalann olmad1g1 orgiitsi.iz olan yerlerde hie; dcgilsc AiK'lcr olmas1 bir kazammdir demek de mi.imki.in degil. AiK'ler orncgin tasarruf ve ycnidcn yapilandmna onlemleri alma yoniindc ald1g1 karar dogrultusunda i~giiciinii yiizde on azaltmaya karar vermi~ bir ~irkct ilc bu i~gi.icii azaltrna tek bir iilkedeki fabrika kapatilarak 1111 olacak, yoksa her fabrikadan yi.izde on i~r;i mi r;1kart!lacak diye gori.i~en ve iFcrenin sorununu kendi sozlcrini de katarak c;ozen i~c,:i tcmsilcilcri aras111da gec;en bir diyaloga izin vcren yapilar. J\vrupa i~lctrne Konscylcri 'nde korporatist i~lcyi~lcrde gori.ildi.igi.i gibi i~c;i ve i~vercnlcr tart1~1yor arna sonuc;: i~c;:ilcr ic,:in bir c;ozi.imc vanrnyor, aksine i~vcrcnin c,:1karlarma hizmet cdccck bir sonuc,: alin1yor. Bu yeni korporatist anlay1~111 ycni ve c,:arp1c1 orneklcrinden biri Birlqmi~ Millctler Milenyum Bildirgesi'nde formi.ilc edilcn "genc;lik ag1" ve bu yapilanrnada i.ireti Jen ''yozi.irnlcr". BM' de ortaya at !Ian bu plana gore politikacilar, i~vcrenlcr, i~r;iler ve gcnc;lcr; bilgilcrini genc;lcr arasmdaki i~si z ligc kalic1 <;ozi.imlcr geli$1irmck ic;in kullanacaklard1. Fakat bu plan c;cn;evesinde yapilan tart1~rnalann sonucunda, gen<;lcr arasmda i~sizligi azaltrnak bahanesiylc bireysel i$ sozlc$rneleri, haklardan mahrum gi.ivencesiz i~lcr, r;agn i.izerine c;:al!$rna, hatta gcrckirse 18 ya$111 altmdaki gcnc,:lcrc gecc c;alt$may1 yasal hale getirme onerileri kabul edildi . Zatcn patronlar ycni istihdam cdeceklcri gene;:, ya~li ti.im i$c,:ilcri bu $artlarda i$e almak isterniyorlar 1111? Kori.in istedigi bir goz, Allah vcrmi~ iki goz ! Yukandaki ornekler de ac,:1kc;:a gcistcriyor ki Marksist literati.irde 1srarc1 olmak yeni sol liberal s1111f' uzla$macilann iyice sahneye <;1kt1g1 bu yillarda ka<;1111lmaz hale gcldi . Smdlar miicadclcsinin ogrcttigi i$c;i s1111f1 ilc bu1juvazinin c,:1karlan111n ortak olamayacag1 ger<;cgi, dog-


Sosyalizm

rulanmaya dcvam cdiyor. i$vi s1111fn11 s1111f olmaktan ytkarttp rncslck sahibi yalt$an bircylcr halinc gctirrnck isteycn korporatist anl ayt$ tcmclindc bu1juvazi ilc prolctaryay1 tck bir kcfcye koyup prolctaryay1 vc onun smtf mlicadclcsini bu kcfcde critrncnin ycni aclt "sosyal ortaklar arast sosyal diyalog" oldu. Arna geymi$lcki korporatizm omcklerindcn de biliyomz ki bu olsa olsa "sosyal ortak" burjuvazinin, sonucu yinc kcndine hizmet eden monologudur vc bu anlayt $, prolctaryanrn kcndi si i9in s1111f olmas111111 gerekliliginin yok say1lmas111a, uzla$maz y1karlan olan s1111flann varlig111111 rcddcdilmesine hi zmct edcr. i$9i s1111fi111 brnjuvazinin ytkarlan ic,:in kendi c,:1karlanndan vazge9irmc iizcrine kurulu dilin ycni list kavramma, yani "kiirescl scndikac1lik" kavram111a donccck olui路sak; onda da ay111 ortak hcdcfi goriiriiz: kapitalist sistcm ic,:indc kapitali zmle birliktc chi! bir ortaklik hcclcfi . Bu hcdcflc birlqcrek ycni diinya scndikacil1g1m hayata gcc,:irmcyi hcdcflcycn ICFTU'nun ad111da gec,:cn "uluslararas1" kavra1111 yok edilcrck ycrinc "kiircscl" kavram1 ikamc cdiliyor. Yani i$9i s1111f111111 uluslararas1 diizcydcki ortak rniicadclcsinin ycri chlilc$lirilcbilir, "tazclencbilir, insanilc$lirilcbilir" kapitali zm i9indc kiircscl sosyal ortaklann i$birligi ilc doldurulmaya c,:alt$1yor. Bu saycdc "uluslararas1" kavram1, tiim uluslann i$9i smtfl an aras111daki anlam1111 la$1yan kavram yok edilcrek , ABO ve AB cmpcryalizrninin uluslan yak ctmc projcsinin paralclindc, yinc onbnn cmpcryalizminin biitiinliiklii projcsinc hizmct cdiliyor. Bu iki farkli s1111f111 hangi ortaklikta, nastl bir insani si stemdc vc kimin dcmokratik yontcmlcriylc sosyal ortak halinc geldigini anl amak en iyi AB iiyc iilkclcrindc vc aday iiyc iilkclcrindc ya$anan gcli$melere bakarak anla$tlabilir. Ciinkii bu sosyal ortakltk soylcmi ve pratigi en yok AB i9i'ndc ve AB kurumlan tarafmdan one 91kanlm1$t1r. Gerek politikacilann, gercksc sendikactlann diline dola111m$ bu yok cdici kavram, en iyi bu1juvazinin vc onun sendikal alandaki tcscilli ayg1t1 ETUC'un ve onun maniplc cttigi konfcdcrasyonlann rnctinlcrindcn anla$tlabilir. Bu kavrarnlar ctraf111da $Ckillcnen vc kummsalla$al1 anlay1$111 sonuvlanm isc yava~ yava$ gon11cyc ba$lad1k . Bu sonuvlar c,:ok ac,:1k, scndikal vc konfcdcral birle~melcr vc clbcttc bu birlc$mcler ic,:in ayn$t1rm alar. Yani i~<,:i s1111f1111 once boliip sonrasrnda ba$ka bir idcolojik zcmindc birle$1irmck . Biitiin bu yukanda saydanlarrn tck bir sonucu var: scndikalar STK'la~tmliyor. Bir yandan ETUC vb. gibi srn1 frn i9indcn dolaylt olarak gelcn, digcr bir yandan da ABO vc AB cmpcryali zminden dogrudan gelcn saldmlarla i~c,:i s1111f1 vc onun orgiitlerinin yeniden 5ckillendirilmesi csnasmda i~c,:i s1111f111111 kaza mmlan tckcr tckcr yok cdiliyor. Bliti.in diinyada, ozclliklc de AB iilkelcrindc, AB dircktiflcrinin vc Maastricht kriterlcrinin zorlamas1yla hi.ikiimctlcr sendika vc i~ yasala-


"KOresel Sendikac11ik" Anlay1~inm TOrkiye Sendikal Hareketindeki Yans1malan

nnda yeni diizenlemclere gidiyorlar. Bu dlizenlerneler yoluyla klircsel sendikacdtk ic;:in de haz1rltklar tamamla111yor. Ozelle$lirme, kurals1zla~t1rrna ba~ta olmak i.izere i~c;:i s1111f111m bu1juvaziye kar~1 vcrdigi mi.icadele zay1flatdmaya c;:ali$tl1yor. Bir yandan ozellqtirrnelcr yoluyla i$ kay1plan ya~an1rken, bir yandan cla say1s1 her yt! oncmli oranda azalan scnclikah i~c,:ilere de yasalara mi.idahalelcr yoluyla saldml1yor. Salclmlann ba$111da sendikal haklann gasp1 ve sendikalann i~leyi$ine mi.iclahale gcliyor. Yaptlmas1 planlanan yeni dcgi$iklikler gerc,:eklqtirilebilirse sendikalar, i$c;:i s1111f1mn mlicadclesinin c)rgi.itlcri olmaktan c;:1k1p, sosyal ortaklan olan bwjuvaziylc masa ba$I gori.i$meler yapan ve her sefcrinde i~c;:i s1111f111111 kaza111111lann1n elinden al111mas1111 kolayla~tiracak sivil toplurn orgi.itlcri halini alacak. ICFTU-WCL birliktcliginin yapt1g1 ac;:1klarnada da ifacle eclilcligi i.izcre, i$c;:i sm1f111111 ycni orgi.itlcri, dernokratik yoneli$imi saglamak ic,:in uluslararas1 kururnlarda (fMF, DTO, BM, DB vb .) reforrnlar yapilrnas1111 saglayacak, bu kurumlan demokratiklqtirceek bir rol i.istlcnecek . Sendikal ann roli.i, gorevi i$c;:i sm1fi111 yoksulluga路mahkum eden bu bi.iyi.ik uluslararas1 finans kurulu~lann1 dcmokratiklqtirmek ya da ETUC'un da dilc getirdigi gibi kapitalizmin insanile$1irilmesi olabilir mi? Boylcsi bir gorev olsa olsa smtfsal ayrnn gozetmeclen faaliyct yapan sivil toplum kun.ilu~lan111n olabilir. Bu anlamda yaptlmaya c;:alt5ilan , toplumun bi.iii.in sorunlanna c;:c)zi.im aramak roli.ine soyunarak, toplurnun bir parc,:as1 olan bu1juvazinin sorunlanna c;:ozi.im i.irctmck ama toplumun en kalabalik fakat en yoksul bilqeni olan i~c,:i sm1f111m hak 1ni.icadelcsinden vazgcc;:meyi scndikalara kabul cttirmek, hazmcttirmektir.

ETUC'un Turkiye sendikal hareketi uzerindeki etkisi Bir AB kurumu gibi davranan, gclirinin oncmli boli.imi.i enstiti.isi.i vc cgitim kurumu dolay11111yla AB'clcn gelen ETUC'un etki alam hie;: ki.ic;:i.imscnmeyecck kadar bi.iyi.ik. ETUC, bi.iii.in Avrnpa Bir! igi Uyesi ve aday i.iycsi i.ilkclcr ba$ta olrnak i.izere eski Sovyetlcr Birligi Cilkelcri Azcrbayean, Gi.ircistan vc digcrlcrinde vc izlanda, Norvec;:, isvic,:re gibi EFTA i.ilkelerinde de c)rgi.itli.i. T1pk1 AB projesi gibi yayilmac1 bir politika benimscycn ETUC, li.im bu etki ala111 al1111claki i.ilkelerde sendikalan ki.iresel scndikac1lik anlay1$111a ikna etmc yolunda h1 zla ilcrliyor. Bu ctkiden pay1111 alanlardan biri de Ti.irkiyc scndikal harckcti. Ti.irkiye'dc senclika vc konfedcrasyonlann ETUC ilc yakm ili~kisi birka9 yil ()nee ba$lacl1 vc AB'yc giri$ gi.indemc iyicc oturdugundan beridir ETUC'un TUrkiye i$c;:i konfcderasyonlanna verdigi pay artt1. Ti.irk-i$, Hak-i$, DiSK vc KESK konfeclcrasyonlan ET UC'un i.iyesi ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~27


Sosyalizm

ve bugi.in hepsi de ETUC ile 01iak projelere "imza at1yor". Ti.irk-i$ ve TiSK ortak gtizlcmevi ihalesi ald1. llak-i~ , Kag1thane Belcdiyesi ile rnesleki egitirn projesi yap1yor. DiSK ise daha oneeden bir insan haklan projesi yapt1. Ve bu i~c;i ve i$veren orgi.itlerini bir araya getirmeyi ''ba$aran" projelerin tamarnm1 ftnanse eden kurulu$ ETUC. ETUC'un her yd orgi.illedigi egitim toplanttlanna btilarak ki.iresel scndikac1hk i.izcrine c;ali$malar yapil1yor. Sendikalar ETUC'un egitimlcrinden c,:ok etkilcnmi$ olacaklar ki onlann da dilinde arl1k klircscl sendikacil1k, sosyal ortaklar gibi kavramlar dola~1yor. Hatta halcn toplu sozlqme hakk1ndan rnahrurn b1rakilm1$ olan ve bu nedenlc bi.iylik bir tehdit alt1nda olan KESK ' in yonetimi de bu soylcrni s1klikla kullan1yor. KESK'li kamu c;al1$anlan toplu sozle$mcnin hak oldugunu vc bu hakk1 ka zanacaklan111 soylcye dursunlar, asltnda KESK yonetimi sl'>ylcmleriylc hali haz1rda gec,:erli olan toplu gbrli$mC sislemindcn - sosyal diyalog kapsarn111a giriyor olmas1 anlarnmda - mcmnun , hatta ETUC ilc bcraber bunu c;ok yaktnda ac;1kc;a dillcndirmekte bir sak111ca gormczlcrse hie,: ~a$1rmayalirn . Hugi.in DiSK'in ic;indc bulundugu durum da ayn1. Di SK 'in AB ve ETUC ilc birlikte yi.irlitli.igi.i projelcr, DiSK'in ayakta kalrnas111da ()nemli bir yen.: sahip . Gittikc;e azalan orgi.itli.ili.igli scbebiylc profcsyonellcrinin vc uzma11lan111n maa$lan bile bu fonlardan cideniyor. ETUC'un vc Al3'nin DiSK i.izerindeki ctkisi az1msanmayacak dcnli bi.iyi.ik. Oylc ki kuruldugu yillardaki anlay1$la devam cdeeck olsa ki.illiyen kar$1 c;1kacag1 Ekonomik Sosyal Konscy'e (ESK) katil1rn1n c>ncrninin alt1111 c;izmektc, Ti.irkiye-AB Karma isti$arc Kurulunun (iki tarafl1 ESK benzcri bir kurum) donern soze(ili.igi.in(i (istlcnmekte ve hatla "en<li.istriyel ili$kilcrde kal1e1 ban$111 saglanmas1 ic;in sosyal diyalogun onemini" dillenclirrnekte ve bu anlay1$ c,:en;:evcsindc "i$yerimi seviyorum" kampanyalan ba$1atmakla hic;bir sak1nca gormi.iyor. Hatta bi.iii.in DiSK'e ma! edilemeyecek ancak gene! ba$kantnm ic;inde bulundugu "Koc;'u savunma ccphesindc" de yer almaklan bir rahals1zlik duymuyor. Koc;'un bir i$ycrinde yapilacak bir toplu sozlqmcde i~yc­ rinin kapanma tehlikesi ya~and1g111dan toplu sozlqmede istenen maa$ art1m1111 di.i$i.irerck hem i$c;ilerin i~lcrinin devamlil1g1111 saglad1klan111 hem de i$ycrini kurtard1klann1 ac;1klamakta bir sak1nca gormi.iyor. Oylc ya sosyal ortaklann ortak c;1karlan111 korumu~ oluyor.

Yeni sendikalar yasa tasans1 ILO sozle§melerini yok say1yor Sendikalann ic;ine girdigi son si.ircc; diger bir taraftan da yeni scndi kalar yasas1 tasans1yla pcki$tiriliyor. AB direktiflerinin yap1la11 yasal di.izenlemelerde tam hakimiyetinin oldugu bu donemdc i$c;i s1111f1 vc 2s~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~


"Kuresel Sendikac1l1k" Anlay1~inin Turkiye Scmdikal Hareketindeki Yans1malan

onun org(itlerine de yine AB direktilleri yoluyla m(idahale ediliyor ve burjuvazinin scndikal alana tam mlidahalcsinin haz1rhklan yapil1yor. iki sene ()11Cc i$c;i s1111C1na mlidahale yeni i$ yasas1yla bLiyLik oranda tamamlanm1$!1. ~imdiysc yeni sendikalar yasas1yla i~c,:i s1111!'111111 brgi.itlcrine mi.idahalc edilmeyc 9ah$1liyor. Oni.im(izdeki si.irc9te meclise ta$111acak yeni sendikalar yasa laslag111111 tcmel bzelligi, sendikalann manipl"ilasyonlara daha ay1k hale getirilmesi. Yeni yasaya gore i$9ilerin sendikah olmas1 ic;in noter $art1 maddesi kaldmliyor ancak i.iyelikten istifada noter $art1 devam ediyor. Ge9tigimiz y1llarda sadece i.iyelik ic,:in yapilan noter masraflan yoluyla sendikalann bi.iyi.ik paralan noterlerc akarkcn, bu yasa bu para akI$1111 k1sme11 cngelliyor dcnilebilir ancak tamamen kald1rm1~ dcgil. Yine gc9tigimiz dbncmde yi.izdc onluk i$kolu baraj1 scbebiyle varlig1 tehlikede olan baz1 sendikalar, yeni yasa111n baraj1 yi.izdc bqe 9ekmesiyle k1smen rahatliyorlar. Ancak bu degi$iklikle her ne kadar i$c;ilerin istedigi scndikada iirgi.itlcnmcsi ozgi.irli.igli ta111111yormu$ ve bir dcmokrasidcn bahsedi lcbilirmi$ gibi gori.insc de bu madde hayata gc9erse i.i9 konfcdcrasyonda mevcut bir i$kolunda orgi.itlli bir sendikanm dordi.inei.i, be$ineisinin ac;ilmas1 muhtemcl olaeak vc bu maddeyle birliktc ideolojik ya da patron 91karh sendikalar kurulabileeck. Buna kar$I1Ik bir sendika11111 ba$ka bir scndikayla birlc$mcsinin, yani i~c,:i s1111f'111111 ortak orgi.itlcnmcylc artaeak gi.ici.ini.in ()ni.inc gec,:iliyor. Ycni tasanlann glindcme getirdigi en bi.iyl"1k tehlikelerdcn biri grcv vc lokavt kanununda yapmay1 hedcllcdigi dcgi$ikliklcr. Ycni yasaya gore siyasi anrn;li grev yap1lamayacak, milli 91karlara tcrs di.i$ccck grev, i5yeri i$gali vc i$ yava$latma orgi.itlcnemeyeeek. Bunlar eski yasada da buna yak111 bir bic;imdc ifade cdiliyordu, fakat bu maddcnin bncmi, i$9ilcrin i.iretimdcn gclcn gi.iei.ini.in bir ifadesi olan grcvlerin bundan sonraki di)nemde de milli 91karlara ters dLi$ti.igi.i ya da siyasi ama9li oldugu gerekc,:eleriylc iptalinin ya da e1iclemcsinin yap!labilccegi . Ycni yasa tasans1yla yapilmaya c,:ah$Ilan en onemli degi$iklik ise sendikalarm i<;: i$lcyi~inc i~vcrenlcrcc tam mi.idahalc hakk1111n getirilmcyc c,:a1I$ilmas1. Buna en iyi orncklerdcn birisi halen yi.iri.irli.iktc ohm Scndikalar Yasas1'ndaki i$<,:i sendika ve konfcdcrasyonlan11111 i$vercnlerdcn ve i$veren kurulu$lanndan para almalanna ili$kin yasag111 ycni yasayla birliktc kaldmlmas1. Bu ycni maddeyle sendikalann i~vercn gi.idi.imli.i yapdanmalann111, paray1 vcrenin kararlan da vereecgi bir sistemde yl"1r(imclcri11in oni.i ac;t!acak. TiSK'ten alman mali yard11111n i$yeri orgi.itlcmck i9in kulla111 lmas1na Ti SK' in izin vereccgini di.i$i.inmck hayalcilik olur. Bu maddeyle "yurtdt$111daki ki$i, kurum ve kurulu$lardan" da mali yard1m almabilmesinin yolu ac,:1lacak. Hangi


Sosyalizm

kurumlann dcstcklccligi c,:okp konu~ulan turuncu dcvrimlcr gibi turuncu finansmanlt scndikalann da yolu a<;:Ilmak istcniyor gibi gorlinliyor. Scndikalar i~c;:i brgLitlcridir vc tlim gclirleri liyclcrindcn vc i.iyesi olduklan list 6rglitlerdcn gclmclidir. Ancak bu ~ckilde scndikal bag1111s1zlik vc ozgiirlliklcrdcn bahscdebiliriz. Sendikal bag11ns1zliktan bahscdcbilmcnin bir ko~ulu da ycni yasa tasansmda da Lizcrinde degi$iklik yapllmayan scndikalann gene! kurullannm orgC1tlcnmc siiresiylc ilgili maddc. Scndikalarm gene! kurullann111 dort ytlda bir orgiitlcncbilccegini belirtcn maddcylc i~c,:ilcrin yonctimdc dcgi~iklik yapma hakk1 s1111rlandmliyor, mcmnun olunmayan yi)netimlcri dcgi~tirmck dort y1l gibi uzun bir siircyc ertclcniyor vc yonctim i~i, i$c,:ilcrin iradcsindc;1 bag1ms1zla~t1n l1yor. Bu kapsamda incelcncbilccck ycni yasa tasans111daki onernli bir diger maddc de scndikalann denctimi meselcsi. Gec;:tigimiz dbnemlcrde sendika vc konfcderasyonlann dcnetimi gene! kurullarda sec,:ilen dcnctlcmc kurullannca yaptl1yordu. Yeni yasa tasans1yla bu madde degi$tiriliyor vc dcnctim i$i dcnetlcme yctkisinc sahip yeminli mali mii~avirlcre b1rak1hyor. Bu maddenin hayata gcc,:mcsi, scndika ve konfcdcrasyon ybnctiminin ald1g1 biitiin kararlann ve mali durumunun denetiminin i$<;:ilerin elindcn almarak iicrctli gorevlilcrce yapttnlmas1 anlamma geliyor. Bu noktada bahsi ge<;:cn i.icretli lcre bakal1m . Hiikiimct, Diinya Bankasi ve lMF'nin yakla~tk yiiz i.ilkedc uygulamaya koymay1 hcdcflcdigi Standartlara vc Kanunlara Uyum Ozerinc Raponi (ROSC) gi.indemine almI$ dururnda. Bu raporun ()zelligi, dcnctim i$lcrinin bag1ms1z denetim ~irketlerinc birakilmasi. Fakat bu "bag1ms1z" dcnetim kurulu$lan bir yandan patronlann denetim i$ini yapacak digcr bir yandan da patronlann fabrikalannda orgC1tli.i oldugu muhtemcl sendikalann clcnctirnini yapacak. Ornegin bir sendikan111 bir i~ycrinc ili$kin alacag1 karar bu dcnetlcme $irketlcri yoluyla ay111 i~yerinin patronlan tarafmclan da bilinir hale gclccek: Dolay1s1yla patronlann cluruma ili$kin alacaklan kararlarda rahatlik saglanacak. i~c,:ilcrin kendi iradclcriylc scndikay1 dcnctlcmcsi i<;:in se<;:tigi dcnetlcmc kurumu i$levsizlqtirilccck ve i~c,:i dcnctimi ortadan kalclmlacak. Ycni scndikalar yasa tasans1 12 Eyliil askcri darbcsinin crtesinclc kabul edilmi~ yasanm i.izcrindc degi~ikliklcr vc yeni madclelcr oneriyor. Yukancla saycl1klarnmz111 bir k1sm111111 1983 y1!t sendikalar yasas111dan ilcri olclugu kcsin. Ancak ~uan hangi yasa tasans1 haz1rla111rsa haz1rlans111 elbcttc clarbc yasasmdan ilcri olacag1111 unutmamak gcrck. Buracla oncmli olan ycni tasanyla korunan bazi eski yasa madclclcri vc bagnns1zlig1 yok sayan yeni maddelcr. Sendikalar halcn grevlcrin yasaklan111as1 ya cla crtelenmesi ile kar~t kar~1yaysa, toplu sozlqme yctkisinc i~vcrcnin itiraz hakk111da herhangi bir smirlama yoksa bu yasamn 194-


"Kuresel Sendikac1l1k"Anlay1~inin Turkiye Sendikal HareketindekiYans1malar1

7'dcki grcv hakkmdan yoksun, i$<;:ilcrin <laya111$ma dcrncklcri nitcligindcki scndikalann bagh oldugu yasadan fark1 ncdir; ya da bu1juvazinin scndikalar lizcrin<lc ncrcdcysc tam dcnctiminin saglanmaya yal1$tl<l1g1 ycni yasayla klircscl scndikacI11k anlayl$111111 fark1 var m1d1r? Sonu<;: olarak, ycni scndikalar yasas1 Tiirkiyc'nin de altma irnza atm1~ oldugu 87 say1h scndika ozgiirliiglinc vc faglitlcnmc hakk111111 korunmas111a ili$kin vc 98 sayil1 lC$kilatlanma vc toplu pazarltk hakk1 prcnsiplcrinin uygulanmasma ili$kin ILO sozlqmclcrini ihlal cdiyor. Arna ILO s(izlc$111clcrinc aykm olan $CY sadccc ycni scndikalar yasas1 dcgil ayn1 zamanda Tiirkiyc'nin de ic,:inc sokulmaya c,:alt$1ld1g1 ki.ircscl sendikac1lik anlayt$1. Yukanda sayd1klarnrnz ILO'nun 98 say1lt sozlc$mcsinin ikinci maddcsinin birinci f1kras111da ifadc cdilcn, "fF:i 11e i.)·verrn te.)·ekkii//eri, gerek do/jrudan dogruya, gerek 111ii111essi//eri veya iiyeleri vas1tas1y/a birhir/erinin kuru/11.y/an. i.y!eyi.)·leri ve idareleri11e miidahalede bu!umna/anna kar!fl gerek/i surelle himaye edi!ecek/erdi1~ '·' ibarcsini vc yinc ay111 sozlqmc maddcsinin ikinci f1kras111da ifadc cdilcn, "Bi/hassa i.~c;i te.)·ekkii//eri11i bir i.yvere11i11 vera bir i.~·1·ere11 tqekkii/iinii11 kontrolii11e tahi kilmaya, hir i.y1·ere11i11 1·eya bir i,'iveren tqekkii/iiniin kendi 11iifit::11 altzna a/1111111~· i.F,'i te.yekkii//eri ihdasm1 tahrik et111eye Ve\'{/ i,w;i te.)·ekkii//eri11i11 ma/i yo!/arla veya ba~·ka bir ~·eki!­ de desteklc111eye 111at11/ tedbirle1; bu maddedeki manas1 i/e miidahale hareket/erinden sayi/11:" ibarcsini tamamcn yok say1yor. Avrupa'da i$<;:i s1111f111111 biiyiik m(icadclclcriylc kaza111!mt$, Sovyctlcr Bir! igi 'nin i$<;:ilcrc saglad1g1 haklann Avrupa i~c,:i s1111f1111 harckctc gec,:irmcsini cngcllcrnck ic,:in haz1rlanan vc bugiin sadccc Avrupa'da dcgil, d(inyan1n birc,:ok bcilgcsindc bin;:ok dcvlctin alt111a irnza att1g1 ILO sozlc$mclcriylc garanti alt111a al1111111$ b(itiin kaza111111lar, Sovyetlcr tchlikcsinin ortadan kalkt1g1 donemdcn itibaren ihlal cdilrncyc ba~landt vc h1zla saldmlar art1yor. Bu saldmlar da csas olarak ABO, AB vc onun kurumlan cliylc gcr<;:cklc$tiriliyor. Toplu sozlqmc ycrinc sosyal diyalog, s1111flar ycrinc sosyal ortak lar anlayt$1 hakim ktl111arak kaza111mlar tckcr teker i$c;:i s1111f111111 clindcn alt111yor. Sendikalar tck bir hakk1 kazanmak ic,:in bq haktan vazge<;:iyor. Sosyal diyalog yoluyla cldc cdildigi iddia cdilcn dogum izninin hak cdilmesi i<;:in ETUC'un, k1smi <;:alt$ma, sabit siircli sozlqmclcr vc cv i<;:i <;:alt$ma yasalannm gc<;:mcsine izin vcrdigini hat1rlayaltm. ETUC, tck bir sosyal diyalogun sonucunda sozdc kad111 i~<;:ilcr ic,:in <;:ok oncmli oldugu soylcncn ama ay111 zamanda patronlann da i$inc gclcn hakk1 kazanarak i$ycrlcrinin par<;:alanmasma ncdcn olan boylecc sendikalann orgiitlcnmcsini zorla$t1ran, i$<;:ilerin birligini k1ran vc i$ giivcnligindcn mahrum b1rakan maddelerlc i$<;:i s1111fi111 ve scndikalan kar$t kar$tya btrakt1. Oysa sadccc ILO sozlqmclerinin savunulmas1yla vc baglay1c1olmas1nda1srarc1ltkla dahi i$<;:i s1111f1 kazarnmlan-


Sosyalizm

111 koruyabilirdi. i~c;i s1111fm111 kaza111mlan111 korurnak vc kaybcdilcnlcri gcri almak ancak ILO sidc~mclcrinin savunulrnas1yla rnlimkUndi.ir. Aksi durumda ortak sosyal sorurnluluklar alma bahancsiylc yaptlacak sosyal diyaloglann sonucunda toplumun hu zurunu saglamak vc i~ycri足 nin dcvamltl1gm1 korurnak ad111a i~tcn c,:1kartrnalar, toplu sozlc~mclcrin ihlal cdilrncsi ya da ozcllc~tirrnclcrlc kar~t kar$tya kalmaya dcvam cdilccck. Bumm orncklcrini hali ha z1rda ya$ tyoruz ki yukanda da anlattlan Si.ilcyrnan <;:c lcbi'nin Koc,;'u kurtarrna opcrasyonu buna trajik bir ka111tt1r. Buna kar~tl1k i~c;i s1111f1111n bmjuvaziyc kar~1 vcrdigi c,:1karlar rni.icadclcsi, birlik ir,:indc kaza111rnlan savunrn ak la rni.imklindi.ir.

i~c;;i sm1fmm tarihsel partileri parc;;alanmak isteniyor Bi.iii.in di.inyada i~c;i s1111f1111n kar$I kar$1ya kald1g1 saldinlar yukanda da anlattld1g1 gibi kirni zarnan parc;alamalar kimi zamansa birlc$!irrnclcrlc si.iri.iyor. Bu1juvazi her i.ilkcnin i$c;i s1111f111a yonclik taktiklcrini orgi.itlcrinin ic,;indc bulundugu yi.ikscli5 ya da (Hi$i.i$ dururnuna gfac dcg;i$!iriyor. i$<,:i smtfin111 en bi.iyi.ik tarihsel kazamrnlannm cldc cdildigi Alrnanya'da i$c;i s1111fm111 vc onun i)rgi.itlcrinin partisi olan SPD, Brczilya'da PT, ingiltcrc'dc i$c;i Partisi i.i zcrindc oynanan oyunlar, siyasi i)rgi.iti.ini.i parc;alarnak yoluyla scndikal harckcttc ayn$rnalar yaratrnak i.izcrinc kurulurkcn ba$ka bolgclcrdc scndika vc konfcdcrasyonlan birlqtirmck iizcrinc kuruluyor. SPD vc ingili z i$c;i Partisi'ndc a91kc;a gc)1iilcn durum $LI: AB dircktiflcriylc kaza111mlan111 kaybcdcrkcn, gti<;:lcncn i$c;i orgi.itlcrinin dcstcklcdigi siyasi partilcri bol i.incrck ic,;lcrindc sol liberal kopmalar yarat1ltyor vc ayn partilcr kurduruluyor. Bi.iyi.ik Ortadogu Projesi'ylc (BOP) birliktc bi.iii.in Arncrikan i$c;i sm1f111111 haklann111 gasp cdildigi Arncrika'da AFL-CIO'nun pan;:alanmas1 da tam bu kapsama giriyor. Ancak bi.iii.in bu saldmlar i$<,;i s1111f111111 orgi.itli.i gi.ici.ini.in kmlmas111a tck ba~1na yctrniyor. Oylc ki AFL-CIO vc ondan aynlan CTW scndikalanndan birlik c;agns1 ya pan scslcr yi.iksclmcyc ba~l ad 1. Bush'un BOP ' unun biiti.in i~r,:i s1111f111a mi.idahalc oldugunun bilincindc olan Amcrikan i~c;ilcri vc scndikactlan Irak sava~ma kar~1 ortak platformda ortak mi.icadclc vcrmcktcn , her nc kadar boli.inmi.i$ olsalar da AFL-CIO vc CTW scndikactlan bazt cyalctlcrdc ortak faaliyct yi.iri.itmcktcn gcri kahrnyor vc hatta bu ayn$may1 protcsto cd iyorlar. Ti.irkiyc'clcki durum da Amcrika'dakindcn farklt dcgil. AB tchdidi altmdaki Tiirkiyc i~c;i s1111 f1, her nc kadar bir yi.iksclmc doncmindc olmasa da onlcm crkcn altn1yor vc DiSK'c ycni bir parti kurdurulmaya <;alt~1ltyor. Si.ilcyman C,::clebi'nin sozci.ili.igi.inli yapt1g1 ycni parti aray1~1 , DiSK'in bi.itiini.ine mal cdilcrck s1111fm oncmli bir boli.imi.ini.i orgi.itlc-

32

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~


"Kuresel Sendikac1l1k" Anlay1~1nin Hirkiye Sendikal Hareketindeki Yans1malan

mi~ diger konfcderasyonlara paiii kurma yagns1 yap1lm1yor. Ostline iistllik kurulacak parti, alternatif bir sol parti olarak tannnlanarak DiSK'in TiP (Tiirkiye i~yi Pa1iisi) ilc olan ili~kisi buna malzeme edilmeye yah~1hyor. CHP'y'e alternatif bir sol muhalcfetin orgiitlcnmesi yalt~mas1 olarak degerlcndirilcbilccek bu yeni partinin CHP'den fark1 ise halcn ay1kl1ga kavu~turulmadi. Aynen CHP gibi bu yeni pa1ii de i~yi s1111f111111 haklanndan, hatta s1111f1ardan bahsetmiyor. Bahsettigi tek ve muglak kavram onun bir "sol" parti olacagi. $imdilik bahsi geyen gc)niilli.ilerinden anla~tlan sol liberal bir parti olacagmm kesinligi fakat CHP'nin sol liberal politikasmdan nas1l bir fark1 oldugu belli degil. Belli olan tck bir ~ey var ki o da bu partinin bir i~yi partisi olmad1g1, tipkt son di.inem DiSK'in de stkhkla ifade ettigi sosyal ortaklann hepsinin temsil edilecegi bir parti olacag1, patronlardan bag1ms1z bir parti olma iddiasmda ise hiy olmadtgi. DiSK'in bu parti giri~imiyle esas olarak yap1lmaya yah~1lan ~ey, bundan iki ytl onceki 1 May1s eylcminde yaptlmaya yalt~1Janla ve Emek Platfonmt'nun yerine yine DiSK tarafmdan ikame edilmeye yalt~1lan di.irtlii platformla ayni. i~yi s1111f111111 birlik, miicadele, dayam~ma giinii olan 1 May1s'ta dahi sm1ft paryalamay1 ba~aran gi!ylcr, ~imdi de Avrupa Sol Partisi'nin Tiirkiye seksiyonunu yaratmaya yalt~tyor. Bu ayn~t1rma11111 da Avrupa Birligi direktiflerinin savunulmas1 hattt olan Avrupa Partisi'nin de hizmet ettigi tek bir s1111f var ki o da burjuvazi.

i~c;i sm1fmm gucunun temsili:

Emek Platformu Her say11111zda iistiinde 1srarla durdugumuz i~yilerin ortak miicadele hatt111111 olu~hmilmas1 meselesinin adresine gclccek olursak ... Tiirkiye sendikal hareketi 1999 ytlmda bir kez daha ortak faaliyet yiiriitmeye ihtiyac111111 ifadcsi olarak Emek Platfornrn 'nu kurdu. Emck Platformu, belki de son y11Iann en birlqtirici programma sahip bir birligi yakalamay1 ba~arm1~ti. "Mczarda emcklilik yasasma" kar~1 orgiitledigi eylcmle giicii biiyiik bir yiikscli~c gcycn Emck Platfonnu'nun bir tehdit haline gclmesiyle birlikte platfonn iyinde husumct yaratllmast yok uztm zaman almadt. Emck Platformu'na kar~t sckizli ama csasmda cylemlcri dart orgiit tarafmdan yiiriitiilen ycni bir platform olu~turulmas1 i~yi s1111f111111 ortak faaliyetinc vurulan bir darbc nitcligindeydi vc bu durnm devam cdiyor. Bu ycni platformla birlikte Emek Platformu, i~yi s1111f111a yonclik saldmlann en ag1r oldugu bu doncmdc ortak eylcm orgiitlcmeyi ba~aramaz hale gcldi. Tiirkiye'nin en biiyiik KiT'i TUPRA$'m satt~111111 ncredeyse tamamland1g1 donemdc dahi ortak bir cylcmin, tavnn adrcsi olamadi. Orgi.itlenen eylcmler c1ltz vc ctkisiz kald1. Uluslararast diizeydc ay111 iist orgiitlere i.iye Ti.irkiye sendika ve konfcderasyonlan, ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~33


Sosyalizm i~ Tiirkiye'ye gelinee i~c;i s1111f111111 91karlan birbirinden farkltym1~ gibi ayrn i~kollannda kurulan farklt sendikalar ve onlann konfederasyonlanyla kar~1m1za 91k1yor ve TUrkiye 9ap111daki tek ortak iist orgiitlcri Emek Platformu 'na sahip 91kmaktan geri duruyorlar. Bu durum tek bir ger9ege i~aret edebilir: Burjuvazi, Emek Platformu'nun prograrnmda ifadesini bulan kendisi i9in s1111f olma anlay1~111a kar~t, i~9i s1111frn111 tiim orgiitli.i kesimlerini bir araya getiren bir yap1lanman111 yaratt1g1 tehdide kar~1, i~9i s1111f1111 ve orglitlerini bOliiyor. ETUC vb. orgiitlerin programmda ifadesini bulan kapitalizmin insanilqtirilmesi ve bmjuvazi ile "sosyal diyalog" temelinde smtflan ortak 91karlara tqvik eden anlay1~ta i~9i s1111ft ve orgiitlerini birlc~tiriyor. S1111flar mlicadelcsi tarihinin de a91k9a gbsterdigi gibi i~9i s1111f1 ile bu1juvazinin 91karlan ortak olamaz. Burjuvazinin konumunu devam ettirebilmesi aneak prolctaryanm haklanrn gasp etmesi ve 91karlan111 yok saymas1yla miimklin olabilir. Bu ylizdendir ki i~9i s1111ft bmjuvazidcn ve onun hiiklirnetlerinden bag1ms1z, kendi s1111f 91karlan temelinde bir birliklc ylizytlltk kaza111mlan111 koruyabilir ve yeni kazammlar eldc edebilir. Bu birlik de aneak prolctaryanm kendi kuraeag1 bir partiylc miimkiin olabilir. Bir birlqik i~9i ccphcsi taktiginin iiriinii olabilecek boylc bir parti, ya~ad1g1m1z topraklarda en kitlcscl ve orgiit!U ifadesini Emek Platformu'nun yeniden gii9lcndirilmesi vc Uzerindc ortakla~il1111~ program111111 yeniden sahiplcnmesindc bulabilir. i~te bu nedenlc i~9i Kardqligi Partisi giri~imi yakla~tk iki ytldtr Emek Platfonm1'nu vc onun i9indc yer alan sendikalann yonetieilerini Emek Platfomrn'na patii kurclurmaya clavet ccliyor. Burjuvazinin 91karlan i9in sahte ayn~足 tmnalarla kurulmu~ biitiin sendika vc konfcdcrasyonlan asil iist orgiitleri olan Emek Platformu'nda yeniden birlqmcye vc siyasi arcnada proletaryamn 91karlan111 tcmsil etmcyc 9agmyor. Ancak boylc bir cepheylc olu~turulacak bir i~9i s1111f1 partisi, 91karlan geregi kendi s1111fma kar~t var!tg1111 sUrdiiren bmjuvazinin partilcrine oy istemekten 91k1p kcndi partisinc oy istcmcye vc kendisi i9in stmf olmaya ba~layabilir. Bu yolla meveut sendikalar yasasmda ve yeni sendikalar yasa tasansmda yer alan sendika yonctieilcrinin hem se9imlcrc aday olup hem de sendikadaki gorevlerinc devam etme haklannm engellcnmcsine kar~t koyabilir. Ye yinc ancak bu yolla i~c;i s1111f111111 ozgiir iradesiyle se9tigi s1111f onderlerinin dogrndan siyaset yapabilmcsi vc onlara olan giivenin i~9i s1111 f111111 ken di partisinde siirdiiriilmesi bir s1111 f partisinin ve miicadclcsinin oniinli a9abilir.


Birle~ik i~r;:i Cephesi Ozerine Notlar

Birle~ik i~~i Cephesi iizerine Notlar

Daniel GLUCKSTEIN

1 Almanya'da Eyli.il aymm ses;im sonus;lan vc bcrabcrindcki gcli~mcler, Avrupa'daki duruma birlqik cephc miicadclesi g6zli.igi.indcn bakmay1 giindcmc gctirdi. Burada amacnmz, son derccc gcni~ bir tcorik mcselc olan birlqik ccphcyi biiti.ini.iylc incclcmekten s;ok, mcvcut durumdan harcketlc, harckctimiz is;indc si.iregidcn tart1~malan ilcrlctmck olacak. Gi.ini.imi.izdc, iiretim ara9lann111 6zcl miilkiyctinc dayalt <;:iirliycn kapitalist sistcm, di.inyanm her yerindc czilcn vc somiiri.ilcn kitlclcri vc hatta biiti.in olarak i.ilkclcri y1k1ma si.iriikliiyor. Ancak tiim di.inyada, cmperyalizmin bu saldms1, gcni~ kitlelcrin direnmc, ya~ama vc orgiitlcrini koruma iradcsiylc kar~1 kar~1ya kahyor. Bu ncdcnlc, cmperyalizm bu saldms1111 yiiriitiirkcn, scndikal orgiitlcri yonetcn bi.irokratik ayg1tlan dayanak noktas1 olarak kullanmak durumunda. Elbette, birlqik cephc politikast, i~<;:i s1111f111111 durumunu, i~i,:i s1111f1 2 orgiitlerinin durumunu vc sosyal dcmokrasinin durumunu incclemeyi gercktiriyor. Yi.ikselcn kapitalizm donemindcn <;:i.iriiycn cmpcryalizm d6neminc ge<;:i~, birle~ik ccphc politikasmm i~<;:i s1111f111111 vc 6rgiitlcrinin durumuna yakmdan baglt olmas1111 deg,i~tinnez, ama birle~ik i~<;:i cephcsi politikasmm bi<;:imini vc is;crigini dcgi~tirir. C,::i.iriiyen kapitalist sistemin lidcrlcri her gcs;cn gi.in, i~<;:i s1111f111111 s1111f nitcligini yok ctmeyc vc bunun da otcsindc siyasal demokrasiyi vc i.ilkclcri yok ctmcyc dogru ad1mlar atarken, bi.irokratik ayg1tlann La Veritc/Gcrc,;ck'in 46. say1s111dan

c,:cvrilmi~tir.


Sosyalizm

yoneticilcrindcn de, bu politikalann olu~umuna ve uygulanmasma 01iak olmalar1111 istiyorlar. i~c;i s1111fi direndikc;e, kapitalist sistcm i~c;i orgtitlcrini sisteme entcgre etmek ic;in daha da fazla bask1 uyguluyor. Ancak orglitlcri entcgre ctme baskis1 artt1kc;a da, IV. Entemasyonal'in bag1ms1z politikas1111 korumas1 oncm kazamyor; bu da oncelikle IV. Enternasyonal 'in birle~ik cephe politikas1yla, yani i~c;i s1111f111111 gec;mi~tc (ylikselcn kapitalizm doncmindcki s1111fsal hakirniyet sistemi olan) siyasal demokrasi c,:cn;cvesindc kazand1g1 toplumsal demokratik kazammlann savunulmas1 anlamma geliyor. Toplumsal demokrasi bu anlamda, ilk ba~ta, s1111fi s1111f yapan orgtitlcrin konmmasm1 ic;eriyor. Bu orglitlcrin ayg1tlan, Marksistlcr tarafmdan, burjuva nitelikli i~c;i ayg1tlan olarak ta111mla111r. Yani bunlar, bag1ms1z i~c,:i orgiitlerini yoneten ayg1tlar, hem i~c;i s1111fi ic;inde bwjuvazinin tcmsilcileri olmak hem de i~c,:ilerin ve militanlann toplumsal kazarnmlan savunduklan i~c;i orgtitlcrinin yoneticisi olmak gibi ikili bir durumdad1r.

2 Buglin birle~ik i~c;i cephesi neden oncm kazamyor? Troc,:ki, Hitler Almanya'da iktidara gelmedcn once, bir durnm degcrlcndinncsini yapar ve birlq;ik cephe ic;in mUcadelcnin gerckli oldugunu bclirtir. Durumun kilit noktas1, Alman i~c;i s1111f111111 bu esnada savunma halincle olmas1dir. Trrn;ki ~()ylc yazar: Oni.imi.izdcki doncmdc Alman KomUnist Partisi'nin taktigi saldm <;izgisini mi yoksa savunma c;:izgisini mi izlcmclidir'J Buna, savunma ccvab1111 vcriyornz. Savunmac1 bir tavir Alman i5c;:i s1111f111a yakla~may1 vc Sosyal Dcmokrat Partili vc parti d1~1 i~c;:ilcrlc fa~ist tchlikcyc kar~1 bir birlc~ik ccphcyi gcrcktircccktir. Bu tchlikcyi yok saymak, kUc;:iimsemck, hafife almak bugiin Alman prolctcr dcvriminc kar~1 en bliylik sw,:u i~lcmcktir ( ... ) KomUnist Parti Alman i~c;i s111f111111 Alman dcvlcti ic;indc clc gcc;irdigi maddi vc manevi mcvzilcri savunmaya giri~melidir. Sliz konusu olan siyasi, sendikal orgUtlcrinin, gazctclcrinin, matbaalannm, ku!Uplcrinin, kitaphklannm kaderidir.

<;:cvirmenin notu: Elbctte, yaz1da gec;:cn sosyal dcmokrasi vc rcfonnizm tcrimleri, Ti.irkiye'deki yaygm anlamlan111 ta~11rnyor, 19. yUzyil sonu vc 20. yUzyII ba~111da Avrnpa'da dogan vc i~c;i haklann1 rcformlarla gcni~letme hedcfi gi.idcn (vcya en azmdan gec;:mi~tc glitmi.i~ ohm) II. Entcrnasyonal 6rgi.itlcn111 anlat1yor. Ti.irkiye tarihindc bu anlamda bir sosyal demokrat parti olmad1g1 gibi rcformizm terimi de solda sadecc siyasal hakaret anlammda kulla111hyor. Ti.irkiyc'dc bu anlamda i~c;ilcrin <;1kanna "reform" vc "toplumcu demokrasi" yanhs1 dinamik, sadece c1hz bic;:imde sendikalarda mcvcut vc bclki de birinci Ti.irkiyc i~c;:i Partisi dencyimi d1~111da gcli~kin siyasal ifadesini olu~tunnu~ dcgil.


Birle~ik i~i;;i Cephesi Ozerine Notlar

Kumiinist i~i,:i Susyal Dcmokrat i~i;iyc ~iiyle dcmclidir: 'Partilcrimi zin politikalan uzla~mazd1r; ama cgcr fa~istlcr bu gccc gclip scnin lirgiitliniin bir lokalini tahrip ctmeyc kalk1~1rlarsa silah elde yard1ma gclccegim. Ay111 tchlikc bcnim argiitiimii tchdit cttigindc bcnim yardmrnna gclmcyc soz vcriyor musun'I' Bugiinkii diincmin politikas111111 iizii budur. Blitiin ajitasyunlar bu dii~iincc 3 ii;imk yiiriitiilmclidir.

Neden Tror;ki'dcn bu boli.imli almt1lad1k? Hcrhangi bir Lilkcdc fa~iz足 min zaferi mi soz konusu? Hay1r. Ancak, bugi.in di.inya i~r;i sm1flann111 kar~1 kar~1ya kald1g1 tehdit, o zamanki fa~izm tehlikesinden daha farklt bir bir;imc bi.iri.inse de, daha onemsiz degil. Birlqik cephe mcselcsi, siyasal demokrasinin ti.im bir;imlcrini yok etmcye kalk1~an bir politikaya kaq1 koymak zorunlulugundan dogar. Bunu r;qitli mctinlerde ar;1klad1k: Oretim arar;lannm ozel mi.ilkiyetine dayalt mevcut kapitalist sistcmin r;i.iri.imcsiylc birlikte, Amcrikan finans kapitalinin dlinya i.izerindeki egcmenligi a1t1yor. Amerikan finans kapitali de kendi r;1karlan111 savunmak ir;in, i.ilkclcri parr;alamak, hatta kendine rakip emperyalist i.ilkelcri parr;alamak duru111unda kaltyor. Rakip cmperyalist glir;ler giderck gi.ir;ten di.i~i.iyor ve kendi menfaatlcrini gi.idemez hale geliyor (ama clbettc bu ugurda mi.icadelc etmeye devam ediyorlar). Dolay1s1yla, i~r;i sm1f111a, demokrasiye, i.ilkclerin bi.iti.inlligi.ine yonelik bu saldm belirli bir bir;ime bi.iri.ini.iyor: Amerikan empcryalizminin ~emsiyesi altmda i.ilkclcrin pan;alanmas1 vc bunun ycrine bir ti.ir ulusi.isti.i korporatizmin ger;mesi. Bumm yans1malan111 Birlqmi~ Millctler'deki reformlarla birlikte "ki.ircsel yoneti~irn"in gi.indeme gelmesinde gori.iyoruz; aym ~ckilde, IMF, Oi.inya Bankasi ve DTO'ni.in etkisiylc, uluslararas1 scndikal brgi.itlcr olan Uluslararas1 Hlir Sendikalar Federasyonu 4 ilc Oi.inya Emck Konfcderasyonu'nun birlqip bu "klircsel yoneti~im" sistemine dahil edilmesi de bu baglamda degerlendirilmeli . Bu si.irer;te Sosyal Forumlar ve "sivil toplum" onemli bir rol oynuyor: i~r;i s1111fm111 r;1karlann1 savunan orgi.itlcrin Sosyal Forumlar ve "sivil toplum" ir;inde r;ozi.ilmesi vc erimcsi vc i~r;i orgi.itlcrindcn geriye sadcce burjuva karakterli ayg1tlarm kalmas1 hedefleniyor. Bu si.irer; ilk ba~ta, l 930'1t y1llann Almanya's111daki Nasyonal Sosyalist iktidardan daha az tehlikeli gori.inebilir. Oysa bir kerc, mcselcyc di.inya r;apmda bakt1gnmzda, glinlimi.izdcki si.irer;te Irak, Afganistan, Filistin, Balkanlar ve Afrika'daki sava~lan ve bu i.ilkelcrin parr;alanmas1111 gori.iyoruz. Ostlinc i.istli.ik, i~r;i orgi.itlcrini sistemc 3

Flryi::me Kar!fl Miicadele , i,:ev. Orban Dilbcr ve Orban Koi;:ak, Kiiz Yay., 1977,

''Komiinist Enternasyonal'dcki Donii~ vc /\lmanya'daki Durum" ba~likli yaz1. Birincisi i~i;i s1111f111111 gclcncksel orgiitlcrinden olu~an 154 scndikay1, ikincisi isc l11ristiyan scndikalizmindcn gclen sendikalan tcmsil cdcn iki diinya konfcdcrasyonu -c,:.n.


Sosyalizm

cntcgrc ctmc si.ircci, cgcr ba~anya ula~irsa, biitlin kapitalist toplumun h1 zla c,:i.iriimcsini gctircccktir. Bu si.irec,: bic,:imscl olarak otuzlu ytllardan bildigimiz si.ircc,:tcn farklt olabilir, ama sonuc,: olarak ulusi.istii kapitalizmin yinc insan!tg1 barbarliga si.iri.iklemesi soz konusudur. Bu ac,:1dan bakt1g1m1zda, i~c,:i s1111f1111 vc dcmokrasiyi koruyacak bir yoneli~ olarak birlc~ik ccphc gi.indcmimize giriyor. Yani , Troc;:ki'nin a91klad1g1 gibi, biiti.in i~c;:ilerc, hatta rcformistlcrin ve sosyal demokratlann etkisi altmdaki i$c;:ilere, eski komiinist partilcrden geriyc kalan orgi.itlcrdcki i~c,:ilerc hitap etmcmiz gcrckiyor. Onlara ~unu demcliyiz: Aramtzdaki anla~maz ltklar ne olursa olsun, i~c,:i s1mfm1 sm1f yapan orgiitleri, demokrasiyi, ozgi.irli.iklcrimizi vc prolctaryanm bag1ms1zltg1111 savunmak ic,:in elimizdcn geleni yapmamtz ve bir birle$ik cephe kunnam1z gerekli dcgil mi? Troc,:ki Fa~路izme Kar!}/ Miicade/e kitabmda, "Birle.yik cephe mese/esi, oze//ik/e zor zaman/arda giindeme ge/ir." der. i~c,:i sm1fmm her zaman (yani hem savunma hem atak donemlcrinde) bir birlik aray1~1 ic,:inde oldugunu belirtir; fakat , ozellikle savunma donemlerindc, yani bizzat i~c,:i smtftnm smtf olarak varltgmm ve sm1f mi.icadclesi kazammlannm tehdit altma girdigi doncmlerde birle~ik ccphenin acil hale geldigini soylcr. Stalincilcr, Almanya ic;:in dcmokrasinin de fa~i z min de bir oldugunu soylerken Troc,:ki onlara $6yle yamt vcnni$ti: Dcmokrasi ile fa~i z m arasmda hii;:bir "s1111fsal fork" yokn1r. Bu soz, fa~izm kadar demokrasinin de burjuva karakterdc oldugu anlamma geliyor. Biz zaten bunu soylemck ii,:in 193 2 Ocak'1111 bcklememi~tik . Ne var ki , hakim sm1f bir bo~lukta ya~am az. Oteki sm1tlarla belirli bir ili~ki ii;:indcdir. G e li~mi~ bir kapitalist toplumda, bir "demokratik" rcjim s1rasmda, bu1juvazi oncelikle reformistlcr tarafmdan kontrol altmda tutulan cmcki;:i s1111tlarda arar <lestcgini . Bu sistem en tam aml anm1~ bii;:imiylc ingilrerc 'de gcrck i~ i;: i Partisi gcrekse Muhafazakar Parti hliki.imcrlerinin yonetimi m as mda bulur ifadcsini. Bir fa~ist rcjimdc isc, en azmdan ilk cvresindc, sennayc klii;:lik bu1juvaz iye, prolctaryamn orgi.itlcrini imha eden klii;:lik burjuvaziyc dayamr. Ornek, italya! Bu iki rcjimin "s1111f ii;:crigi"nde fark var m1? Eger sorn sadecc, hakim s1n1f ki111 diyc anla~il1rsa, o zaman bir fark yokrur. Buna kar~d1k, prolctaryamn ai;:1smdan blitlin s1111tlann konumu vc kar~d1kli ili~kileri hcsaba ka1Ild1g1 takdirde, farkm i;:ok bliylik ol<lugu gorlileccktir. i~i;:iler y11larca siircn bir miicadcle ii;:indc, burjuva demokrasisini kullanarak, onunla sava~ a rak, bu burjuva dcmokrasisi ii;in<lc kcndi kalclcrini vc prolctcr demokrasisi Uslcrini in~a ctmi~lcrdir: Scndikalar, siyasi partilcr, cgitim ve spor dernekleri , koopcratitlcr, vb. Pruletarya burjuva demokrasisinin bii;:imscl sm1rlan ii;:crisindc iktidan ele gci;iremez, bunun ic;in <le vrim yoluna girmcsi gcrckir: Bu hem teoride hem de pratiktc kamtlan1111~t 1 r. Ve burjuva dcvlcti ic;indcki bu i~c;i demokrasisi mevzil eri de, dcvrirn yoluna girrnek ic,;in rnutlak bir zornnluluktur. ikinci Enternasyonal ' in i;:ali~rnas1 da, hen Liz ilerici bir tarihsel gorcvi ol<lugu <loncrndc, bu !Ur mcvzilcr yaratrnaktan ibarct olmu~tur.


Birle~ik l~~i Cephesi Ozerine Notlar Fa~izmin csas ve tck gorcvi isc, biitlin prolcter dcmokrasisi kurumlann111 kokiinli kaz1makt1r. Bunun prolctarya iyin bir "s1111fsal anla111"1 var 1111d1r yuk 5 mudur?

Bu sozleri gtinlimlize uygularsak, net bir birlqik ccphe politikas1 elde edebiliriz. Bugiin prolctarya ycnilmi$ veya yok cdilmi$ degil. Arna, kar~1 devrimci ayg1tlann da de5tck verdigi emperyalist 9iirtime proletaryay1 yok etme yolunda. Fakat mlicadelenin sonucu hcnliz bclli dcgil. Troc,:ki, 1931 yilmda, Almanya 'daki fa$ist tchdit 9ok bliylikken, ~u 5oruyu sorar: Simdilik fa~istlerin tcmcl glicli say1lanndan gcliyor. Evct, SC\:imlcrdc i,:uk oy topluyorlar. Ama oylar sm1f mlicadclcsindc her zaman tayin cdici dcgildir. Fa~izmin ba~lica ordusu her zaman klir,:lik burjuvazidcn vc ycni bir orta s1111ftan mcydana gelir: Schirlcrin klii,:lik sanatkarlan vc dlikkan sahiplcri, kliylik mcmurlar, tcknik pcrsoncl, aycl1nlar, yoksulla~m1~ koyllilcr. Scr,:im istatistiklcri tcrazisindc 1000 komlinist oyu ilc I000 fa~ist oyu ayn1 agirlikta giizliklir. Arna dcvrimci mi.icadelcnin terazisindc bliylik bir i~lctmcnin I 000 i~r,:i s i, kanlan vc kaynanalanyla bcrabcr I 000 mcmur vc bakanltk gorcvlisindcn yii z kat biiyiik bir glii,: tcmsil cdcr. Fa~i s tlcrin dayand1g1 ba~lica kitlc, insan siipriintiislindcn mcydana gclir ( .. .). Bizim sozdc stratcjicilcrimiz, panigc kap11ip, en oncmli ~cyi unutuyor: Proletaryanin toplumsal vc rnlicadcl cci iistlinlligii. Prolctarya glir,:lcrini hcnliz tlikctmcdi. Prolctarya yal111z mlicadele cdecck dcgil k::t zanacak giicc de sahip.''

3 Bu durum, ozcllikle Avrnpa k1tas111da yogun bir bi9imde hi5scdiliyor. <;:linkli, kapitalizmin ilerici oldugu zamanlan ya$am1~ olan Avrupa k1ta51, aym zamanda i$<,:i 51111[111111 tarih5el kaza111mlan111n en btiytik o ldugu yer. Avrupa, Kuzey Amerika cmpcryalizminin i$<,:i s1111flann1 ve lilkeleri, 5iya5al dcmokrasi par9alama 5aldm5mm en $iddetli oldugu yer. Fakat bu 5aldmnm, en bliytik kitlc direni$lcriyle kar$ila$tlg1 yer de buras1.

4 Almanya'daki 18 Eyllil 2005 5cryimi, 29 May1s'ta Fran5a'da Hayir'm zafcriylc ba$layan 5iirecin farkh bir goriinlim altmda dcvam1d1r. Bu 5lirer,:, r,:ok gcni$ kitlelerin adeta ir,:glidti5el bir tav1rla, Avrupa Birligi 'nin y1k1m politikalanm reddetme5idir. I$r,:i s1111f111111, bu ir,:gi.idti5el rcddi elindeki arar,:larla geli$lirmesi gerekiyor. ~u anda i$r,:i 51111 f111111 elindcki ara9lar da, once! iklc, 51111 fm Fa.)路i::me Kar.y1 Miicadele, "Alman Proktaryasmm Hayati Sorunlan" Kar.)路1 Ahicade/e, "Uluslararas1 Durumun Kilit Noktas1 Alrnanya'dad1r"

Fa~路i::me


Sosyalizm

miica<lclcylc kazan<l1g1 toplumsal kazammlar ve i~<;ilerc ait c,:qitli kurumlar<l1r. Dolay1s1yla, birlc~ik cephe formiilii, IV. Enternasyonal 'in soyut bir fikri ya <la soyut teorik bir projesi dcgildir. Birlc~ik eephe, her ~ey<lcn once, en geni~ kitlelerin yan bilinc,:li bir bic,:imde giri~tigi <;oziim aray1~ma bilin<;li bir ifade venne ya da bunu genellc~tirme c,:abas1d1r. Kitlcler bu c,:oziimii hem dogrudan s1111f miicadclcsi alanmda hem de siyasal alanda anyor. Alman ya' <la sosyal <lernokrat ba$bakan Schroder, s1111 fl par<;alama siirecini ba~latt1gmda, kitlclerin miicadelesi i<;in en uygun slogan olarak "Hem SPD'yc oy ver hem Schroder'i SPD'dcn kov!" sloga111111 one siim1ii$tiik. Se<;im sonu<;larma bakt1g11mzda da, i~c,:i s1111f111111 Merkel 'in scc,:ilmesinin biiyiik bir tchdit oldugunu gordiigiinii soyleyebiliriz. Alman prolctaryas1111 bir i~sizlcr ordusuna c,:evinnck isteyen Schroder'in politikalan111 Merkel 'in h1zland1rarak siirdiirecegini gormii~tii i~c,:iler. Merkel'e kar~1, yani Schroder'in ba~latt1g1 politikalara kar~1, i~c,:i sm1f1 SPD'ye oy verdi ve bunu bir s1111f olarak kendi varhg1111 korumak i<;in yapt1. SPD'nin kaybettigi 2 milyon oy ic,:in de ay111 ~ey soylenebilir. Bumm bir milyonu oy kullanmayanlard1, diger bir milyonu da Sol Parti'ye [Linkspartei - c,:n.] gitti. IV. Entemasyonal'in Alman seksiyonu ISA'nm belirttigi gibi, Sol Parti 'ye oy verenler, aslmda onun liderlcrinden Gisy'nin fikirlerine oy vermcdilcr. Gisy a<;1kc,:a ozcllqtirmelcrden yana oldugunu soylcmi$ti; i~c,:ilcr Gisy'yc ragmen ve ona kar~1 bu partiye oy verdiler. Yolda~lanmlZln sc<;im sonrasmda yiikselttigi, i~c,:i kaza111mlan111 savunacak bir "SPD- Sol Parti Hiikiimeti" sloga111 bir birlqik cephe c,:agns1y<l1 ve de s1111fm <;oziim aray1~lanna denk dii~iiyordu .

5 Evet, birlqik cephe, i~c,:i s1111fi savunma durumundaykcn giindeme gelir, ancak birle~ik cephe miicadelcsi devrimci durumlann da oniinii a<;abilir. Bugiin Avrupa'daki durumda biitiin i$C,:i s1111flar111111 savunmaya <;ekildigini goriiyoruz; ancak ay111 zamanda, kapitalizmin <;1kmaz111dan yegane <;1k1~ yolu, bir i~c,:i devrirniylc kapitalist s1111f111 elindeki iiretim ara<;larma el konulmas1 yani sermayenin miilksiizlqtirilmesidir. l 920'li y1llann ba~mda, Troc,:ki o zamanm Frans1z Komiinist Partisi ic,:in Birle~ik Cephe Tezleri'ni kaleme ahr. Bu tezlcr ileridc Rus Komiinist Partisi 'nde vc Komiinist Entcrnasyonal 'de de benimsenir. Troc,:ki ~oylc yazar: Pruletaryanm bir s1111f olarak faaliycti. dcvrim iinccsi diincmde yava~lamak ycrinc h1zla111r. Patronlarla, burjuvaziylc miicadcle, dcvlct iktidanyla miicadclc


Birle:;;ik l:;;c;:i Cephesi Ozerine Notlar

siircr; bazcn bir karnp bazcn kar~1 kamp inisiyatifi alir. Bu mlicadclclcrdc blit(in i~i,:i s1111f111111, ya da .yogunlugunun ya~arnsal (,:Ikarlan glindcmc gclir vc cmcki,:i kitlelcr birligc ihtiya.ylan oldugunu hisscd1:rlcr ( .. . ). Bu ihtiyac1 gonnczden gclcn bir parti, i~c,:ilcrin gozlindc bliylik bir hata i~lcmi~ olur ( ... ). Glinlimlizdc i~.yi s1111f1na dayanan politik orgtitlcrin birdcn i,:ok olmas1 kac,:1111lmaz; i~tc birlqik cephc de, i~<;i s1111f111a scrmaycyc kar~1 mticadclcsinck en bliytik birligi saglama a111ac1 glider. Bunu anlamayan birisi, partiyi sadccc bir propaganda org(it(i olarak gorliyor vc partinin asl111da bir kitlc harcketi orglitli oldugunu unutuyor demcktir.

Bu noktanm a1t1111 <;:izelim:

anla111ayo11 birisi, partiyi sadece bir propaganda 01giitii olarak goriiyor ve porti11i11 as/111da bir kitle hareketi orgiitii oldugunu unutuyor dem ektir." IV. Enternasyonal' in "B111111

Avrupa seksiyonlanmn <;:ozmesi gerekcn ana mcsclclerdcn biri budur. Avrupa'111n her yerinde kitleler <;:ozi.im aray1~111da. Bu aray1~111 bi<;:imi i.ilkeden ulkeye degi~iyor, ama aray1~ ortak. Kapitalizmin bir sonucu olan vc ayg1tlann da destekledigi, Avrupa Birligi'nin y1k1m politikasma kar~1 kcndilcrini savunmaya <;:ali~1yorlar. Bu dururnda, birlqik cephe i<;:inde sorumluluk almad1g11rnz si.irece, IV Enternasyonal'in -bi.iyi.ik ya da kli<;:i.ik- scksiyonlanm in~a etmemiz rniimki.in olamaz; yani kcndimizi asla bir "propaganda orgi.iti.i" olarak gormemeliyiz (bu elbettc, propaganda gorcvlcrini oncmsemcyelim anlam111a gclmiyor). Bu son dcrecc kritik bir sorun. Komi.inist Enternasyonal'in 4. Kongresi 'ndc (Kasun l 922) kabul cdilcn, Ko111iinist Enterna.1yonal 'in Taktikleri Ozerine Karar'da, birlqik cephc taktiginin her i.ilkcnin ko~ullanna gore farkli bi<;:imlcrde uygulanacag1, ama her hallikarda bir i~<;:i hi.iki.imeti formi.ili.i i<;:ennesi gcrektigi soylenir: i~i,:i hliklimcti (vc ilcridc i~<;i-koylli hlikiimeti) her Ulkcdc bir gencl propaganda sloga111 olarak kullanilmaiid1r.

Arna i~<;i hiikiimcti slogan111111 ozelliklc onemli oldugu ycr, bu1juva toplumunun sallant1da oldugu, i~i,:i partilcriyk burjuvazi aras1ndaki glic,; dcngcsi ncdcniylc hliklimct meselcsinin glindcmc geldigi lilkclerdir. Bu iilkclcrde, birlqik i~i,:i ccphcsi taktiginin clogal sonucudur "i~c,;i hliklimeri" slogan1.

i~<;:i hi.ikiimeti slogan1111 ifade etmenin dogru bi<;:imini bulmak her zaman kolay olmayabilir, aynca her i.ilkcnin ko~ullan birbirindcn farklid1r. Arna bu sonmu atlamam1z miimki.in degil; IV. Enternasyonal'in Avrupa Sekretcryas1 'mn toplantilannda bu sorunu gi.indemimize alm1~ bulunuyoruz. Tro<;:ki, Fransa'yla ilgili yaz1s111da, Bol~eviklcrin Rus Devrimi sirasmda kulland1klan taktigi ~oylc anlat1r: Devrim onccsi 1917 y11I111 hat1rlayal11n: Bol~cvikler o csnada Komlinist Entcrnasyonal'in digcr btitiin scksiyonlanndan gtii;lliydiili:r; ama yinc de dcrhal bir Kurucu Mcclis kurulmas1111 , sei,:men olma ya-;;111111 dli~li1iilmcsini, askcrlcrin l y kullanma hakk111a kavu~mas1111, mcmurlar111 ve idarccilerin halk tarafmdan


Sosyalizm se<;ilmcsini slogan olarak one siirdiikr. Bol ~ cviklcr i n ana slogan1 olan ''13iitiin iktidar Sovyctlerc" slogam , 1917 yil111da ni sandan cyllile kadar olan donemdc asl111da, biitlin iktidar sosyal dcmokratlara (yani Mcn~cviklcr vc SosyalistDcvrimcilcr dencn gruplara) anlam111a gcliyordu. Bu sosya l dcmokratlar kalk1p da burjuvaziylc ortak hiiklimct kumnca, 13ol ~c viklcr, "Kapitalist bakanlar istifa!" sl oganm1 yiikscltti. Bumm anlam1 ~uydu: "i~<;ilcr! M e n~cviklcri ve Sosyalist-Dcvrimcilcri bliti.in iktidan almaya zorlaym."

Bunu vurgulamak gerek: "Bullin iktidar Sovyetlcre!" slogam, Trocyki ' ye gore, i~cyilerin reformistlcri bi.itlin iktidan almak icyin zorlamas1 anlam111a geliyordu. Buradaki anahtar kelime "zorlamak". Bumm anlam1, bugi.in i~cyi s1111f1111 bir cy1kmaza dogru si.iriikleyen ayg1tlara, refonnistlere tam destegimizi sunaltm demek degil. Mesele s1111fa destek olmak ve sm1f111 kendi orgiitlerindeki (sendikalar ve partiler) reformist yoneticileri burjuvaziden kopmaya ?'.Orlamas1m saglarnakttr. Trocyki 1933 ytlmm kas1mmda Almanya'da proletarya ycnilgiye ugrad1gmda, 1917 y1 hrnn deneyimine yine at1fta bulunur. Bu esnada birle~ik cephe meselesi Fransa'da gi.indeme girer ve Troc;ki'ye gore sosyal demokrat partideki i~cyilerin kendi pa11ilerini "gerr;ekten demokratik bir devlet i<;in miicadele vermey e itmesi" gereklidir. Trocyki ~oyle devam eder: Elbctte, biz Bol~cvikl e r, i~<;il e re demokratik sloganlann tck ba5ma yctersi z oldugunu anlatmaya devam cdeccgi z ( ... ). J\ma on Iara bir sosyal dcmokrat hiiklimct kurulmas1 i<;in ii;tcnliklc destck vcrcccgi z.

Ve bu tiir bir gercyek sosyal demokrat hi.ikiimetin kurulmas1 durumunda, Trocyki 'ye gore: Biz

Bol~ c vikler

olarak, demokrasinin - yani ger<;ck dcmokrasinin - s111lflann1 dcvrimci cylcmkrc giri~mcycc e gimi z i taahhiit cd iyoruz: Bu, i~c;ilcri n i;ogunlugu devrimci bir diktatorli.iglin kurulmasmdan yana tavll' alana kadar boy le olacak. a~ a n

ABD'nin basmc1yla Avrupa Birligi, demokrasi ve uygarl1g111 temelJcrine dinamit koyarken, giini.imiizde, "gercyek demokrasi" temelinde yi.ikselen bir hi.iklimcti icyin miicadcle etmek ne anlarna geliyor? Ba~Jang1cy noktas1 olarak, sosyal demokrat i~cyilcrle birlikte dcmokrasiyi savunmaktan yola cy1kmak nc demek? Bumm anlam1, Avrupa Birligi'ndcn ve Maastricht Anla~mas1'ndan kopmak demcktir. Bu, ozellc~tirilcn kurumlarm tekrar kamula~tmlmas1 ve bi.iyi.ik i~letmclerc devlctcyc cl koyulmas1 dcmcktir. Bu, scndikalann bag1ms1zl1g1 mcsclcsini ve birlqik cephc meselesini, s1111f mi.icadelcsindcki somut sorunlarm i.isti.inc oturtmak demcktir. Fakat bir o kadar da, i~cyi hi.iki.imeti icyin miicadcleyi gi.indcmc almak dcmektir.


Birle:?ik l:?<;i Cephesi Ozerine Notlar

6 Bu si.irec;, farkh bic;imlcr altmda, biiti.in iilkelerde giindeme geliyor ve bizim birlqik cephe politikas1111 olabildigince somut bic,:imde belirlememiz gerekiyor. AB'nin emrindeki bir hi.iklimetin, son 60 yilm en ~iddetli y1k1m politikas1111 yi.iri.ittligi.i ve sendika ayg1tlann111 zirvesinin destegini ald1g1 Fransa'da bunu gorebiliyoruz; i~c;i sm1fi her ~ e ye ragmcn <yoziim aramaya devam ediyor. Y1k1m si.ireeinin c;eli~kilerini a~mak ic;in, i~c,:i s1111f1 s1111 f miicadclesinc ba~vuruyor ve bu da, birligin i.izerinde yiiksclcccgi somut sloganlar haz1rlanmasm1 gerektiriyor. Bu harekct i~c,:i orgi.itlcrinin ic,:inde de si.iri.iyor ve kar~1m1za onemli bir teorik ve siyasal sorun c,:1k1yor. Emperyalizmin ortaya c,:1kt1g1 19. ylizy1l sonu ve 20. yi.izyt! ba~mda , reformizm, sm1f111 kaza111mlan111 dayanak alarak vc bu kazammlan korumak bahanesiylc burjuva di.izeninc destek vererek glici.ini.in doruguna ula~tl . Bundan sonra gclen devrimci ylikscli~lcrdc, i~c,:i s1111fi iktidan alamad1g1 halde burjuva demokrasisi ic;indeki agirlig1111 artmnay1 ba~ard1; bu da, s1111f mi.ieadelesi sayesinde kazant!an "reformlar" ilc oldu . Bugi.in, c,:iiri.iyen emperyalizmin ayakta kalmasmm tck yolu, s1111f111 bUtiin bu kazammlannm yok cdilmesi : i~tc bunun ic,:in klasik anlam1yla refom1i zmi yok ctmek de emperyalizm ic,:in kac,:milrnaz hale gcldi. Reformist orglitlerin list di.izey yoneticilcri, " kliresel yoneti~im" denen projcyc boyun cgmc egiliminde vc Stalinist ayg1tlar da bu projenin bayraktarhg1111 yap1yor. Bu boyun egmeye kar~1 s1111f111 gostcrdigi dircni~sc , ayg1tlann farkh di.izcylcrinde ortaya 91k1yor. Reformist orgi.itlcrin boyun egmek istemeyen kadrolan ve militanlan harekete gci;:iyor, en azmdan direniyor. Gi.ini.irniizdc klasik reformizm ic,:in yer yok art1k; ama, bUtlin tchdite ragmen reformlar haJa meveut. Reformlan savunmak istcyen reformi stler var vc bu i~c,:ilcrc vc militanlara ula~mak istcycn bir birle~ik cephe taktigi bu gcrc;egi dikkatc almak durumunda. Ancak birle~ik cephc politikas1, bu politikanm olmazsa olmaz1 olan taleplerin olu~tu足 mlmas1yla s1111rh dcgil. Bunun yanmda, s1111f1 tchdit eden slircei ortaya koymak vc anlatmak da gcrekli. Orncgin Fransa'da, Stalinci ayg1t111 7 blitlin giieiiylc sm1f1 si.iri.iklemcye 9 a h~t1g1 korporati zm si.irecine kar~1 ba~latilan mi.icadelclcr soz konusu; bu durum, ayg1tlann yonctiminde olan militan ve kadrolar arasmda ciddi bir kriz doguruyor. Bu sorunlar elbette Fransa'da Avrupa Birligi'nden kopmay1 gi.indeme ta~1yor. Bizim de dcstcgimizlc 16 Ekim 2005 'tc toplanan Fransa c,:apmdaki konfcransta ortaya atlian Kurucu Mcclis talcbi, siyasal 7

Frans1 z Komlinist Partisi ve omm sendikalardaki uzantilan - ~n .


Sosyalizm

dcmokrasinin geri kaza111lmas1111 gi.indcmc gctiriyor. Bumm da otcsindc, siyasal <;i.iriimc si.irccindc vc 2007 yilmdaki dcvlct ba$kanhg1 sci;:imlcri onccsindc, Kurucu Meclis mi.icadclcsini si.irdi.iriirkcn, ayrn zamanda AB'dcn kopac ak bir hi.iki.imettcn yana oldugumuzu soylemcmiz de gcrckli dcgil mi? <;:i.inki.i, Komiinist Manifesto'da dcndigi gibi, i.ilkcmizdcki czilcn vc somi.iri.ilcn kitlclcrin i;:1karlanndan ba~ka i;:1karlanm1z yok bi zim. Yani, emcki;:ilcri korumak ic,:in gereken tcdbirlcri alacag1 ii;:in Avrupa Birligi'ndcn kopacak bir hi.iki.imet: i$1en <;1karmaIan yasaklamak, ozelle$1irilmi~ kamu kurulu$lanm tekrar kamula$tirmak, ba$ka i.ilkelere kayd1mrnk amac1yla iflas cttirilen i$lelmelere cl koymak, speki.ilati r karlara cl koymak, cumhuriyetin bi.iti.inli.igi.ini.i korumak, sosyal gi.ivcnlik ve cmeklilik sistemlerini bolgescllqtirmcyi amai;:layan yasal di.izcnl emclcri iptal etmck. Bu konumu benimscyecck bir hi.iki.imcte i$c;ilerin Partisi (PT) ko$ul suz destck sunacakt1r; fakat haliylc mi.icadele ic,:inde bag11ns1z bii;:imde kcndi propagandas1111 yapma hakk1111 sakh tutmak kayd1yla. Bu noktada, Fransa'cla dcmokrasinin savunulmasmda ozgi.il bir roli.i olan scc;imlc ba$a gelcn yercl yoneticiler8 de gi.indcmc gcliyor.

7 Birlc$ik cephc mi.icadelesi, i$c;i ve koylU hliki.imctinc giden yo lda olu$turulacak bir ti.ir aritmetik ittifak formi.ili.inc indirgenemez. Birlqik ccphe, sadcce scndikal orgi.itlcrin bag11ns1zltg111111 savunulmasma da indirgenemez. Ne de sendikalann savunulmas1 ugruna giri$ilcn "uzla$ma zemini"ndcn ibarettir. Troc,:ki bize, birlqik cephc mi.icadelesindc IV. Entcmasyonal ' in bag1ms1zlig111111 $art oldugunu ogrctir. Bu bag1ms1zhk salt, olaylan yorumlama vc aktarmacla bag1ms1z davranmak degildir. Her $Cydcn once, sm1f mi.icadclesine bag1rns1z bic,:imde katilmak ve mi.idahale etmek demektir. Durumun anahtan kitlelerin clindeyse eger; eger sadcce ve sadcce kitlelcr, yonetici Icri AB' den kopu$ yoluna itccek gi.ice sahipsc, bizim birle~ik

cepheyc katk1m1z her ~eyden once kitlelerin arasmda, sm1f miicadelcsinin somut ve net talepler ctrafmda ilcrlemesi i\'.in bag1ms1z siyasal miidahalede bulunmak ve aym zamanda sm1fm siyasal diizlemdeki \'.OZiim aray1~lanna bag1ms1z bi\'.imdc miidahalede bulunmak olacaktir. i$<;ilcrin kcndilcrinin ve insanltg1n kaderini

ellerine alrnas1 dcmck olan devrimci siyasct ac,:1smdan dogru olan bu degil midir? Fransa 'da 1936 yilmdaki dcvrimci dalgada, Troi;:ki birle$ik cephe mi.icadelesi vc eylcm komitelcri arasmda bir baglant1 kurar. Ona gore Fransa ' ya 6zgli, mahallcdcn biraz daha bUylik birimlcnk halk taraf111dan dogrudan scr,:ilcn ycrel y(ineticilcr kastcdiliyor - yn.


Birle!?ik l!?9i Cephesi Uzerine Notlar

cylcm komitcsi, kitlclcrin, i$c,:i harckctinin yonctim kadcmcsindc bulunan ayg1tlann kar~1 dcvrimci dircncini k1rmas1 ic,:in uygun orgiitscl bic;imdir. Bugi.in ko$ullar daha farkl1. Ancak Fransa'da ic,:indc ycr ald1gnrnz " 16 Ekim Kon fcrans1" vc "Konfcrans dclcgelcri" gibi siyasal inisiyati flerle bu tiir bag1ms1z bir siyasal hatt1 olu$turma yolunda ad1mlar at1yoruz. Troc,:ki ' nin, Frans1z seksiyonuna, "derhal birlqik cephedcki ycrini alma" c,:agns1 yaparken kastettiginin bu oldugunu dii$iinliyoruz .

8 Bu politikamn nasd hayata gcc,:irilccegini tarh$maliy1z. Trrn;ki, i~c;i s1111f1 savunma durumunda oldugunda birlqik cephenin daha da acil hale gcldigini yazm1~t1. S1k kulland1g1 orncklcrdcn biri de Bo1$eviklcrin Kornilov'un askcri darbcsi kar$1s1ndaki politikas1yd1. Prolctaryanm dcmokrasiye kar$I en a~m saldmyla kar~ila$11g1 bu durumda, ccsur bir birlc$ik cephe politikas1 , kimi i$c;i onderlerinin burjuvaziden kopmak yolunda aslmda hie; istemcdikleri kadar ilcrlemesini saglam1$t1. Ayn1 argi.ima111 Troc,:ki, Hitler'in iktidara yi.ikseldigi Almanya'da da usanmadan savunur. Troc,:ki birle$ik cephcnin, proletaryanm savunmac1 donemlerdeki en uygun sloga111 oldugunu yazar: Prolctarya ycnilmcdi ve kendini savunmaya c,:alt$1yor. Bugi.in Avrupa'da ic;inde bulundugumuz durum tam da bu degil mi? Avrupa Birligi'nin en List kademclerinden gelcn ve bi.iti.in ayg1tlarca desteklcncn bir saldm, prolctaryamn s11i1111 ycrc gctirmcye vc siyasal dcmokrasiyi tasfiyc ctmcyc c;ali$m1yor mu? Bu savunma anmda bizim gorevimiz, militanlar yanmda bi.Hi.in i$c;ilcre ve hatta scc;ilmi~ ycrel yoncticilcrc c;agn yapmak dcgil mi? : "Buglin tchlikcdc olan siyasal dcmokrasidir; sizinlc gori.i~lerimiz aym dcgil, ama cgcr korporatizm zafcr kaza111rsa ne sizin ne bizim c,:oziimlcrimizc ycr kalacak." Bu tcmel iizerindc, yani siyasal demokrasiyi savunma vc i~c,:i s1111f1111 savunma temelindc gi.ic,:lli bir birlqik ccphe politikas1 yi.iksclcbilir. Bu politika Avrupa 'da, ulus-dcvlctlcri ve s1111f mikadclcsiyle kaza111lm1$ siyasal demokrasi bic,:imlerini -orncgin Fransa 'da cumhuriyctin bi.itiinli.igiini.i-, i$c;i orgi.itlcrinin bag1ms1zlig1111 vc insan uygarhg111111 kaza111mlan111 ve sosyal kaza111mlan korumaktir. Bu miicadelcyi her bir iilkedc si.irdi.irecck dogru bic,:imlcri bulmam1z gcrckli. Mart 2004'tc Zapatcro'nun scc,:ildigi ispanya'da, Hay1r'111 zafer kazand1g1 Fransa'da, 18 Eyli.il'de Almanya'da, yinc Hayir'm kazand1g1 Hollanda'da gordiigi.imiiz gibi, bugi.in kitleler, olaganlisti.i bir encrjiyle dircniyor vc dogru mi.icadelc bic,:imlcrini anyor. Amac1m1z IV. Entcmasyonal 'in kitlclerin bu arayI$111111 merkczindc yer almas1. Bunu dogrudan s1111fmi.icadelesindc, i$<;:i orgiitlcri ic,:inde vc


Sosyalizm i~i;:i orgiitlcri ugruna mlicadclcdc, hliki.imct sloganlannda yapabiliriz vc AB'dcn kopu~ politikas1111 dilc gctirmeklc asla ayg1tlara taviz vcrmi~ olmayacag1z.

25 Eyllil 2005


Avrupa Sol Partisi AB Politikalanna Ortak Oluyor

Avrupa Sol Partisi AB Politikalar1na Ortak Oluyor

Olivier DORIANE

Avrupa Sol Partisi (ASP) ilk kongrcsini 29-30 Ekim 2005 tarihindc Atina'da gcrc;:cklqtirdi. Bu bir "Avrupa partisi" ... AB'nin rcsmi gazctcsinde 11 Ekim 2003'tc AB Parlamcntosu vc AB Konscyi 'nin (CE) 2004/2003 numarah di.izcnlcmesi yay1mlanm1~t1. Bu di.izcnleme Avmpa c;apmda kumlacak siyasal parti lcrin statilsi.i ve finansma111yla ilgili.

Mctin "Avmpa Birligi 'ni kuran antla$ma"ya - Maastricht Antla$mas1 - gondcrmc yaparak $6ylc diyor: I. /\ntla~man111 191. maddcsinc gore, "/\vrnpa partilcri", birligin ic;:indc onemli bir biitiinle~tirici unsur olacak vc birlik yurtta~lannm siyasal iradcsini tcmsil cdcccktir ( ... ) 4. Bir "/\vrnpa partisi" bclirli ko~ullara uymalidir: Bu partilcr /\B'nin esas ald1g1, c;:qitli AB anla~malanmn pcki~tirdigi vc /\B Tcmel Haklar Bcyannamcsi'ndc dillcndirilen ilkclcri bcnimsemclidir.

AB Komisyonu'nun AB Parlamentosu ile ili$kilcrden sommlu ba$kan yard1mc1s1, bu bclgeyi sunarken $6ylc diyordu: "Bu parti/erin, anla}-manrn on/ara verdigi gorevleri yapmasma yard1mc1 o/mak ve La Veritc/Gcrc;:ck'in 47. say1s111dan

c;:evrilmi~tir.


Sosyalizm

onlara birlik biitc;esindcn lusmi bir maddi yard11nda lmlunmak dogru ve gerek liclii~" Soz konusu mcblag ktsmi olmakla kalmad1 vc y1ll1k 8,4

milyon avroya

ula~t1.

Yukanda sozii geycn dlizcnlcmcdc

~oylc

dcniyor:

"Mevc11t dii::.e11/e111e ~·erc;evesinde veri/en .finansman. ulusa/ partilerin .fmansmamnda kulla111/a111a::.." (8. maddc) Dolay1s1yla bu "Avrupa

partilcri", ozgiircc biraraya gel en ulusal pa11ilcrin it ti fak111111 otcs inc gcyccck . I 0. mnddc ~oylc diyor: "AB 'nin verecegi.finansman partinin top/am biitc;esinin yiizde 75 'ini gec;emez. "Demck parti blitycsinin dorttc iiyii AB'dcn gclcbilecck! Bir de 6. maddcye bakaltm: "Avr11pa c;ap111da bir parti iiye aidat1 top/ayabili1: Ancak bu aidatlann top/01111 partinin y 1//1k biit(·esinin yiizde kirk1111 gec;emez." Dcrnck ki bu partilcrin sadccc iiyc aidatlanyla i ~ lcmcsi yasak; bi.itycnin yogunlugu AB'dcn gclmck zorunda. Yani parti biitycsi AB tarafmdan kontrol cdilecck: "AB gene/ hiitc;esinden .finansman a/abilmek ic;in bu partilerin her y il AB Parlamentosu 'na ba.yvurmas1 zorunludw:" (4. maddc) Maddc 3 ' tc $LI kO$ttl s1ralanm1$: "Bu partiler. AB 'nin esas a!d1g1 ilkelere program ve eylemleriyle bagli kalma/1d11:" Pmtinin cylcmlcrinin bu ay1dan "diizenli olarak denetlenecegi" soylcndiktcn soma, "AB Parlamcntosu iiyc yogunlugu, bu

ko$ulun yignendiginc karar vcrirsc, partinin Avmpa partisi statiisii kaldmlacakt1r." Dolay1s1yla bu partiler sadccc AB onlara izin vc para verdigi vc onlan kontrol ettigi si.ircce var olacak. Durum gayct ay tk: Digcr Avrupa pa11ilcri gibi ASP de, goniillii bir scyim sonucu ya da bir di zi partinin ittifak karanyla kurulmad1. AB'nin kendinc yan ayg1tlar olu$turma karan uyannca kuruldu.

Stalinizm'in eski ayg1tlan AB bayragma sanllyor Yukanda gcycn diizenlcmcnin (no. 2003-2004) yay111lanmas111dan alt1 ay sonra, ASP 8-9 May1s 2004 tarihindc Roma'da kuruldu. Pa11i tilzligli $6ylc diyor: "Gerek Avrupa partileri, gerek AB ) ·le ortak/1k a11/a~·mas1 imzalam1.y iilkelerin partileri ASP )'e tam iiyelik ba~·vur11s1111da bu/unahilil: Bu partiler ve szyasal iirgiitle1~ AB Parlamentosu ve Konseyi 'nin Avrupa <;aptndaki partilerinflnansma111yla ilgili diizenlemesi temelinde kurulw~"

Yani s~z konusu olan, kcsinliklc hukuki, siyasal vc finansal mcrkczi Bri.iksel'dc bulunan bir pa11i. ASP ti.izligiindc AB taraf111dan finansc cdildigi ay1kya yaz1yor. ASP ti.iziigiiniin 23 . maddcsi , biitycnin "A B biit<;esi siibvansiyo11/an111" iycrdigini bclirtiyor. ASP'nin kurnlu~t111a kattlan partilcr ~oylc : Almanya'dan Sol Parti (Linkspartci), Avusturya'dan Komiinist Parti (KPO), Bclyika ' dan (Yalon bolgcsi) Komiinist Parti (PC), Katalony a'd an Birlc$ik Altematif Sol (IUiA), ispanya'dan Birlqik Sol (JU) ve Komi.inist 48~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~


Avrupa Sol Partisi AB Politikalanna Ortak Oluyor

Parti (PCE), Estonya' dan Es ton ya Sol Partisi (EVP), Fransa' dan Komi.inist Parti (PCF), Yunanistan'dan Sol Koalisyon (Synaspismos), Macaristan'dan i~9i Partisi (Munkaspart), italya'dan Komi.inist Yenidcn in~a Partisi (PRC), Ltiksemburg'dan Sol adli orgtit (Dci Lenk/ La Gauche), Portekiz'dcn Sol Blok (BE), Romanya'dan Sosyalist ittifak Partisi (PAS), San Marino'dan Komi.inist Ycnidcn in~a Partisi (PRC), isvi9rc'den Emck Partisi (PST-POP), <;ck Cumhuriyeti'ndcn Dcmokratik Sosyalizm Partisi (SOS). Gortildtigti gibi hepsi de Stalinizm'in cski uluslararas1 uzant1lann111 devam1 olan partiler. Hepsi de bugtin AB bayrag1 altmda bir araya geliyor. ASP kurnlu~ doktimanlan arasmda 1917 Ekim Devrimi z1mnen ele~tiriliyor ve tisti.ine tistltik tirctim ara9lannm ozcl mtilkiyctinc dayah sistemin ve yarattig1 somliri.ini.in dogru di.irust lafi bile ge9miyor. ASP manifcstosu ~oyle yazmasma yaz1yor: "Kapitalist mant1g1 ve patriyarka mant1gm1 U$acak bir top/um i<;in miicadele ediyoruz. Amac1m1z insamn kurtufu$u. erkek ve kadinlann her tiir bask1dan, sdmiiriiden ve d1$fanmadan dzgiirle~路mesi." Fakat, bundan once ASP'nin AB ilkclerine sayg1 tcmelinde kuruldugu soylenmi~ti. Soz konusu ilkelcr de ay1k ay1k "serbcst rekabct" ve "piyasa ekonomisi" diyor. Hem piyasa ekonomisinc hi.irmet edip hem insanm ozgtirli.igtini.i ve insanm somliruden kurtulmas1111 savunmak nas1! oluyor? Metin ~oyle devam ediyor: "20. yiizydda sec;ilen yo/Ian ser;memiz art1k miimkiin degil. Bunlar bUyiik ba~路anlann dniinii ar;m1~路 ama aym zamanda devrimci gii<;lere miithi$ yenilgi ve trajediler ya$afm1$ll. "Egri oturup dogrn konu~ahm . Birer AB mcmuru haline gelmi~ Komi.inist Parti yoneticilcri burada basbayag1 Ekim Devrimi'nden bahsediyor. Hay1r; trajediyc yol ayan i~9i ve koyltilerin yapt1g1 devrim degildi. Onlardan iktidan 9alan btirokrasiydi . iktidan sovyctlerin elinden alan btirokrasi Sovyetlcr Birligi'nin 9okli~linli hazirlad1 ve devrimin kapitalist bask!, somtirii ve sava~ dlizeninc kar~1 kazand1g1 "bi.iytik ba~anla颅 r"m kokline kibrit suyu ekti. Uluslararas1 Stalinist ayg1tm bir par9as1 olarak "mlithi~ yenilgi ve trajediler"dcn bizzat sorumlu bu burokratlar ~imdi kalkm1~ ay1k ay1k, sosyalizm mlicadelesini tcrk etmeyi savunuyor vc ba~ka bir eylem hath bneriyor: J\8, hatta tiim J\vrupa k1tas1 , altematif bir politika ir;in son derece oncmli bir alan haline geldi. Ulus devlet vc yerel yonetim gibi gelcncksel siyasal alanlardan r;ok daha oncmli bir alan bu( . .. ). Biz, AB'nin Bolgcler Komitesi'nc ve Ekonomik ve Sosyal Komite's inc daha fazla onem verecegiz ve bunlan AB demokrasisi ve bolgeler politikasmda temel kurumlar haline getirecegiz.

Demek ki "AB alam'', "gelenckscl siyasal alanlar"la aym bncme sahip olacak. Yani AB 9er9evcsinde, halkm geni~ 9ogunlugunun 91karlar111a uygun bir politika tirctilebilirmi~. Bu ne demek oluyor?


Sosyalizm

Ulus dcvlct <,:cn;:cvcsindc - ki burada AB 'ylc qit oncmdc kabul cdilmi$ - i$<,:i sm1f111111 miicadclcsi <;qitli haklar ve kaza111mlar, sosyal vc dcmokratik yasalar gctirrni$ti. Burada, toplurnun iki tcmcl s1111f1 arasmdaki miicadclcdc sokc sokc alman vc somuta dokiilcn kazammlar soz konusu. Arna AB bclirli kurnrnlar <,:cr<,:cvcsindc i$1iyor. Bclki bu konuda tam bilgi sahibi olmayan, Avrupa dt$mdaki okuyuculanm1z i<;in baz1 noktalan yinelcyclim. <;:iinkii pck <,:ok insana Avrnpa Birligi, Avrupa 'nm kcndisiymi$ gibi sunuluyor. AB 1992 yilmda, on iki iilkcnin dcvlet ve hiikiimct ba$kanlan tarafmdan imzalanan bir antla~mayla kurnldu: Maastricht Antla$rnas1. Bu antla$rnayla kurulan kurumlar, 13 yildir Avrupa i$<,:ilcrinin vc halklannm sosyal vc dcmokratik kaza111mlanna darbc iizcrinc darbc indiriyor.

Avrupa Merkez Bankas1'm denetleme efsanesi Maastricht Antla$mas1 Avrupa'y1 dcvasa bir "scrbest ticarct" bolgcsi halinc gctinncyi ama<,:hyor. Buna gore serbcst ticaretin kurallan, hcrhangi bir Ulkcde var olan yasa ve diizenlcmclcrden daha onemli hale gclmeli. Anla~mamn birinci sayfas1, on iki i.ilkenin ba$kanlanm (ki bunlann alt1s1 kral!) AB'yi kurmaya iten gerck<,:eleri s1ralam1$. Bunlann altmc1s1 $6ylc: "Dev/et ve hiikiimet ba~-kanlan iilke ekonomilerini gii<;lendirmeye ve aralanndaki ortaklig1 arfirmaya. aynca mevcut an/a:jmamn ko:jullan c;er<;evesinde istikrarli ve ortak hir para birimine dayali bir parasal ve ekonomik birlik kumzaya kararlid1r." Soz konusu olan para, avro elbette. Birinci boliimiin ikinci maddesindc $6yle yaz1h: "AB 'nin ve iiye iilkelerin icraatlarmm hedefl (. ..) ticaretin serbest oldugu 0<;:1k bir piyasa ekonomisi temelinde, iiye iilkelerin ekonnmi politikalan arasmda s1k1 bir koordinasyona, nrtak bir i<; piyasa in~路asma ve ortak hedeflerin tespitine dayali bir ortak ekonomi politikas1 olu~路turmakt1r. " Bu yiizden, Avrupa Merkcz Bankasi (AMB) ve onun zeminini hazirlad1g1 avro, Maastricht Anla~mas1 'nm mcrkczinde yer ahr. AMB hcrhangi bir sc<,:ilrni$ organa hesap vcrmez. Biitiln kurnrnlardan, hatta bizzat AB 'nin ulusilstli kurumlanndan bag1rns1zd1r. Maastricht Anla$mas1 'nm 6. Bolilmii, tamamen "ekonomi ve para politikas1" konusunu clc ahr. Biltiin mekanizmalar aynnttlanyla anlatthr; bu da, her ilye iilkcnin kcndi ckonomi politikas1111 en ufak ayrnit1s111a dck AMB'nin isteklerinc uydurmas1 anlamma gclir. Para birimi konusunda I 05. rnaddc $6ylc dcr: "AB 'de para bas11111na izin verebilecek tek merci AMB 'dir." I 07. rnadde ise, "iiye iilkelerin hiikiimetlerinin AMB 'nin kararlanna tesirde bul11nmas1111" yasaklar. AMB'nin


Avrupa Sol Partisi AB Politikalarina Ortak Oluyor

tck efcndisi var: Dlinya finans piyasalan, yani son tahlildc, ABD'dcki spekiilatif fonlar. AMB 'nin ba$latt1g1 vc Avrupa Komisyonu 'nun y()nettigi avroya gidi$ siircci, bu anla$maya onay vercn tiim hlikiimct\crc aslcn iki $eyi dayatt1: Birinci olarak, biitc;c ac;1g111111 GSMH'nin yiizdc lic;C1nii gec;mcmesi (hatta bugiinlcrdc kimi Avrupa Birligi yoncticilcri yiizdc s1fir hcdcfini savunmaya ba~lad1); ikinci olarak da, kamu borcunun GSMH'nin ylizdc 60'1111 gec;mcmcsi . Bu ckonomik "istikrar" kritcrinc uymak vc biit9c ac;1klan111 azaltmak amac1yla Maastricht'c boyun cgen biitiin Avrupa lilkclcrindc, sosyal giivcnlik kurumlan, okullar, kamu hizmctlcri vc hastanclcr c;okcrtiliyor vc ozcllc~tiriliyor. Ama Avrupa Sol Partisi , AB'nin bilqcnlcrinden biri oldugunu unutmayarak, ~u oneridc bulunuyor: "AMB. demokratik bir bi~路imde denetlenmeli ve piyasa dayatmalanndan bag11ns1z bir biiyiimeye ve istihdam art1.y1na hiz111et etme!idit:" Bu tam bir aldatmaca. Yukanda gordiigilmiiz gibi AMB, tam da scrbcst piyasay1 tcmcl alan Maastricht Anla$mas1 taraf111dan kurulmu$tur. Financial Times gazetcsi (27 Mart 1998), avroya gidi~ siirccindc $6ylc yaz1yordu: "Maastricht Anla~mas1 denen kutsal metin, ulusal hiikiimetlerin en kuriik miidahalesini dahi yasakl1yo1~ [AME ~ve] kendi enfla.syon ve para hcde.flerini belirleme izni veriyo1~ AMB 'nin karar siire~路!eri g izli olacak. " AMB 'nin en oncmli yoncticilcrindcn biri olan Hans Tietmcycr de 13 Ekim 1997 tarihli bir konu~masmda ~bylc diyordu: Maastricht J\ntla~mast ulusal blit<;e politikalanna miidahale cdiyor, c,:iinkli gclcccktc a~m blit<;e ai,:1klann111 ortaya <; tkmast ortak c,:1karlara zarar ven:cck tir. Bu bliti;;e politikast , hem ekonomik ac,:1clan hem de istikrar ai;;1s111clan ~art. Vine de, bu ~artm ulusal parlamentolann yctkilerini, en ba~ta da bon; alarak kcncli blitc;clcrini finanse ctmc hakk1111 ktsmcn <;igncdigi ai;:1k.

Dolay1 s1yla, laf1 istcdiklcri kadar c;cvirsinlcr, ~u ac;1k ki, "Maastricht Anla$mas1 i!ga edilsin!" dcmeyen bir politika AMB'yc hiirmet cdiyor ve hic;bir ~eyi dcgi~tirmiyor demektir. AMB, AB 'yi kuran anla~mamn tam kalbindc yer aliyor. Hatta diycbiliriz ki, bu an la$manm varhk nedeni, AMB 'nin, dilnya finans piyasalanna hizmet edcrken iilkclerin cgcmcnliklerini parc;alamasma imkan -'vcrmektir. Dolay1s1yla, AB ' nin tcmel anla$malarma hi.irmct eden bir politik hat, AMB'yi de a$Ilamaz bir ufuk olarak goriir.

"Evet, Avrupa'y1

degi~tirmek

mumkUn"?!

Atina'daki 29-30 Ekim toplantlst ASP'nin ilk kongrcsiydi. ASP'nin Yiiriltmc Komitesi 'nin kongreye sundugu on tczlerin ba~lig1, "Evct, Avrupa'y1 dcgi$tirmek milmkiin" idi. Giri~ k1sm111da $6yle diyor:


Sosyalizm ASP'nin ilk kongrcsi son derecc o l aga nd1~1 bir diincmdc gcn;eklc~iyor. Buglin, Avrupa' da ycni bir siyasal ve sosyal diincm ai;:mak gibi bir gorev duruyor kar~11111zda. I May1s 2004 'ten bcri , 25 iiycyc i;:1km1~ bir AB' de ya~1yoruz . Avrupa iilkclcrindeki ti.im insanlar, iilkclcri AB iiycsi olsun olmas111, k1tam1z111 gclcccginin nc olacag1111 sorguluyor; bu yi.izdcn, "ba~ka bir Avrupa" kunnak sadccc miimklin degil zoru nlu da.

Gen;:ckten de AB tiyesi olup olmamak mescle degil, yeni iiye lilkelcrin AB 'ye giri~ si.irccini belirlcycn dayatmalar her yerde ay111 : ozelic~tirmc, sanayinin tasfiycsi , sosyal giivenlik sistcmlerinin i;;oziilmesi , tanm dcstcklcrinin sonu. Bunlann hcpsi de halklann ofkcsini vc dircni~ini atqliyor. Polonya gibi, Slovakya ve <;:ck Cumhuriycti gibi yeni i.iyclcr bunu ya~ayarak ogrendi: "Avrupa Anayasas1" mctni bu i.ilkelerdeki sanayinin tasfiyesinin a~amalan111 bir bir saym1~t1. ASP, "insan!ara Anayasa metnine miidaha!e hakkz veri!memesi, top!um!ann metnin ka!eme a!tnmasznda soz hakk1 sahibi o!mama.1路1 "ndan iizlintii duydugunu bclirtiyor: "Biz ger~路ekten demokratik bir siirer; ba.y!atacag1z; bu siirer; AB Par!amentosu 'nu u!usa! ve bo!gese! par!amento!ar!a - aynca ha!k iirgiitii temsi!cileriy!e - bir araya getirerek, ardmdan referanduma sunu!abi!ecek bir teme! hak!ar metni ka/eme alznmas1111 sag!ayacak." Dcmck ki, AB'nin resmcn ta111d1g1 vc finanse cttigi ASP'yc kalirsa, "Avrupa Anayasas1" dcnen sald1r1 sona ermcdi, mm tckrar canlandirmak ~art . Hem de bu sefcr "balk orglitlcri"ni de slirecc katmak gerekiyor. Peki ama i~i;;i orgi.itlcri, piyasa ekonomisine hlirmcti esas alan an la~malar tcmclindc kalcme almacak bir sozde anayasaya nasil destek vcrcbilir? Sermaye ve cmek i~birligi temas1, ASP'nin kongre metinleri boyunca adeta kmn!ZI bir i;;izgi gibi kesintisiz uzuyor. Bu nedcnlc, i~i;:ilcrin kattl11111yla iiretim faaliyetinin ycniden yaptlandmlmas1, toplumsal miicadclc vc kamu miidaha lcsi saycsindc farkll iilkclcrdek i toplumsal haklann ve emck siirci;:lerinin birbirine yakla~mas1111 sagl ayacak ycni bir Avrupa kamusal alam yarattlmas1111 talep cdiyoruz.

"Uretim faaliyetinin yenidcn yaptlandm!mas1" denen ~e:', kapitalist rejimde i~i;;i i;;1karma planlan demektir, i;;ah~manm csneklqmesi dcmektir. <;:i.inki.i kapitalist rcjim, i~i;;iden art! degerin kopanlmas1 sayesindc karm gen;:eklqtirilmcsine dayal1d1r. $imdi i~<;i!cr buna m1 katilacak yani? ileride ASP kendisine hedcf o!arak, "referanduma tabi o!acak teme! hak!ann yaratzlmas1"111 koydugunu soyli.iyor ve bu amai;;la "bir top!umsa! hak!ar beyannamesi ya da man!festosu" hazirlanmasm1 ve "sosya! giiven!igin ve istihdamm korunmasz iy路in yeni bir Avrupa ant!a.ymasz" ka!eme a!111masm1 oneriyor. Bu, sm1f mi.icadelcsinin ulusal i;;apta kazand1g1 hakl ara zarar vcrecek bir "Avrnpa" an!a~mas1 olmayacak m1?


Avrupa Sol Partisi AB Politikalanna Ortak Oluyor

$imdi de kongrcnin ac,:1h$111da Fausto Bcrtinotti taraf111dan yap!lan konu~maya gclclim . .. Bcrtinotti, italya'daki Komlinist Yeniden in~a

Partisi (PRC) yonetieilcrinden ve halen ASP ba~ka111. Ac,:!11$ konu~ma颅 s1111 de bu s1fatla yapt1. Bertinotti 'nin ba~kan sec,:ilmesi hie,: de onemsiz, alelade bir karar degil. italya'da, Bertinotti vanyla yoguyla Romano Prodi'nin arkasmda. Bildigimiz gibi Prodi sozde Him italyan sol muhalefetini bir aray::i getiren bir sec,:im koalisyonun ba~rnda . Bertinotti, Prodi ic,:in "solun vazgq:ilmez sozciisii" ve "muhalefetin dogal lideri" gibi sozler sarf etti. Peki ama Prodi kim? Kcndisi Avrupa Komisyonu eski ba$kam, Anayasa projesinin kalcm~orlanndan; tam bir AB adam1. Prodi, 28 ay ( 1996-1998) italya'da ba$bakanl!k yapt1. 0 esnada da "Zeytin dal!" denen sol koalisyon tarafmdan desteklcniyordu. Onun htiklimcti doneminde, italyan Anayasas1'nda kar~1reformlar yapt1, yani bolgesellqtirme politikas1111 ba~lattt vc kamu hi zmetlcrini ozclle~tirmeyc koyuldu : Bunlann hepsi de AB ' nin talepleri dogrultusundayd1. Prodi 1999-2004 arasmda da Avrupa Komisyonu ba~kam oldu. Onun ba~kanl!g1 esnasmda, AB tiye iilkelcrden emeklilik sistemlcrinde "reform" yapmalanm istedi. Bu, emeklilik ya$111111 5 y!l ytikseltilmesi anlamma geliyordu . Bir digcr talcp de "sag/Jk harcamalannrn kontrol alttna almmas1" oldu. Nihayet, "Avrupa Anayasas1" projcsi de onun ba~kanl!k doneminde ortaya al!ld1 ... Bertinotti i$te bu ki~iyc tam destek veriyor. ASP ba$ka111nm arkasmda, AB'nin adam1 Romano Prodi'nin durdugunu da soyleycbiliriz. Bunu hatirlad1ktan sonra, ASP'nin "Evct, Avrupa ' y1 degi$tircbiliriz" sloga11111111 anlamm1 kavramak kolayla$1yor. Bertinotti konu~颅 masmda ~unlan dedi: " Yeni bir tarihsel ihtiyar;. bir alternatif top/um ihtiyac1 r;ik1yor kar~1m1za. Bu ihtiyac1 kar~t!amak ir;:in de buna uygun bir Avrupa )'a ihtiyac11111z olacak. Bu ~11 anda gordiigiimiiz Avrupa olamaz. Ba~路ka bir Avrupa a/mah. 'Kral oldii, ya~OS/11 kral 'sozii Avrupa fr,: in de gererli." Gcrc,:ckten de son dercce dtirtist sozler. "Kral oldti, ya~asm kral" sozli bir monark oldiiglinde kulla111hrd1. Fcodal sistemin, monar$inin ve dcvlctin devam ctmcsi gercktigini anlat1rd1: Asia bir kesinti meydana gclmemeliydi. ASP ba~kanma gore aym ~cy AB ic,:in de gcc,:erli. Fransa'da ve Hollanda'da "Avmpa Anayasas1"na hay1r oyu c,:1kt1ktan sonra bile, slireci tekrar ba~latmak gcrek diyor Bertinotti. Arna hangi yonde? "Diinyadaki roliinii ve ekonomik ve toplumsal sistemini demokrasi temelinde kuran hir Avrupa. Ama bu demokrasinin belirli bir tiirii: Katt!1mc1 demokrasi, yani toplumsal anla~路maz/Jklartn yap1c1 hir hirimde yoneti/mesi iizerine kurulu demokrasi." i~te meselcnin tam


Sosya/izm

kalbi. Be1tinotti sag olsun, ogrendik ki, "kattl1mc1 dernokrasi" qittir "toplumsal anla~mazl1klann yap1c1 bir bir;imde yonetilmesi". i~<;:i s1111f1 ve sermayenin <;:1karlann111 zit oldugunu ya da s1111f mi.icadelesini inkar eden korporatizmin yeni bir omegi degil mi bu? "Katthm" denen ~ey, ''toplumsal anla~mazhklar"m hallcdilmcsini saglayacak demek ki ... iyi de toplumsal anla~mazltk nereden kaynaklamyor? S1111flara boli.inmi.i~ bir toplumdaki zit maddi r;1karlann sonucu degil mi? Kapitalist ekonominin ozi.i, i~r;inin emegini bir ozel sermayedara satmak zorunda kalmas1 ve bu sermayedarm da i~r;idcn arttkdeger r;ekcrek kar etmcsi degil mi? Buradaki r;1kar kar~1tltg1111 yumu~atrnak rni.imktin mi.i? Bertinotti devam ediyor: "Yoksulluk ve i.ysizlik, kapitalist ekonomi diizeninin otomatik bir so1111cu degildir; hakim smzflann s'tratejik bir tercihidir, ki bu smzflar art1k aldzklan kararlar etrafznda bir konsensiis olu~路turmay1 ba}路aram1yor. .. " Demek ki, kapitalist toplum r;err;evesinde ba~ka r;ozi.imlcr de mi.imki.in ve Bertinotti hakim s1111flann konsensiis olu~turamamasmdan rahats1z. Burada bir korporatizm onerisiylc mi kar~t kar~1yay1z? Bu "parti"nin, ozi.inde totaliter olan AB kurumlar1111 ve anla~malanm kabul etmesi degil mi, tiim bunlann ardmda yatan? <;:i.iri.iyen kapitalizmin kendi ir;indc yoksulluk ve i~sizligi (ya da barbarltg1) ta~1d1gm1 reddeden Bertinotti, "ba~ka stratejik tercihler" olabilccegini soyli.iyor: J\vrupa ' nm ycni i~i;ilcriylc gclenckscl i~c;i s1111flan arasmda ycni bir ittifakm kurulmas1, bcncc ASP'nin stratcjik hcdctkrinden biri olmah. Bu yeni cmck.,:i harcketinin in~ast, yeni bir cvrensel haklar diinemi ar,:acak. ( ... )Buda glindcmc ycni evrcnsel haklar mcselcsini getiriyor vc J\vrupa ' yt bu haklann vatan1 olmaya itiyor. Bu ycni cvrensel haklar da ycni bir kamusal alana hayat ven:cck. Bu hcdcfin ba~ savunucusu biz olmalty1z.

"Yeni i~r;i s1111f1" olsun, "yeni cvrcnsel haklar" olsun, ti.im bu ifadclerin amac1 ar;1k. "Evrensel veya Avmpa di.izeyindeki haklar" gibi sozlerlc, AB 'nin, i~r;ilcrin ulus <;crr;cvesinde kazand1g1 pratik ve ger<;:ek, demokratik haklan111 yok etmesine destek <;1k1ltyor.

Atina Deklarasyonu Biraz da Alina Deklarasyonu denen metindcki pratik onerilerc goz atahm; iki sayfahk bu metin, kongrede kabul edilen yeganc beige. Son paragrafmda, "Briiksel ve ulusal hiikiimetler tara_fzndan belirlenen neoliberal politikalar" elqtiriliyor. Oysa Avrupa'daki bi.iti.in militanlarm, bi.iti.in i~r;ilerin bildigi gibi, Maastricht An la~mas1 'nm sonucu, ti.im ulusal hi.iki.imetlerin ulusal cgcmcnliklcrindcn vazgcr;crck B1iikscl 'in dayatmalanna boyun egmeye ba~lamastdir. Oye iilkelcrin - ve aday i.ilkclerin - kabul ettigi kanun ve di.izenlemelerin yi.izdc doks::mmm Avrupa Birligi direktiflcrinin bcnimsenmcsindcn ibarct oldugu ncdcn soylenmiyor bu dcklarasyonda? Buradaki amac;: clbcttc, AB'dcn kop-

54 ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~


Avrupa Sol Partisi AB Politikalarina Ortak Oluyor

madan halklann 91kanna politika i.iretmcnin imkans1z oldugu gcr9cgini gizlcmck. Dcklarasyon dcvam cdiyor: "Avrupa 'nm ban.y, demokrasi ve sosyal ve insani haklara tam saygr temelinde yeniden kurulmas1 gerek." iyi ama Maastricht vc Amsterdam anla~malan111 sorgulamadan bu nasil olacak? ASP kcndisini AB'ye oneriler gotliren bir gi.i9 olarak, AB'nin bile ~e ni olarak ta111mliyor. Bu oncrilerini kcndisi ger9ckle~tirmek gibi bir niyeti yok. Mart 2006 tarihinde gcr9ekle~tirilecck "4. Avrupa So5yal Forw1111 ba.yta olmak iizere, neoliberalizm ve sava,rn kar~路 r her tiir Avrnpa eylemini ve inisiyat{fini tamamen destekliyoruz." Hat1rlayalim: En son

Avrupa Sosyal Forumu (ASF), Avrupa Sendikalar Konfcdcrasyonu 'nun 19 Mart 2005 'te dlizenledigi ve "Sosyal bir Avrupa istiyoruz" sloga111 altmda "Avrupa Anayasas1"na cvet dedigi gosteriyi dcstcklemi~ti. Bu gosteride anayasa projcsine hayir diyenler ve evet diyenlcr yan yanayd1. Hugi.in Avrnpa Sosyal Forumu, Avrupa'y1 yenidcn tarif ctmek amac1yla, "neoliberal projeye ve Avrupa 'daki antisosyal po/itikalara bir a/ternati( 0/11.ytrmnak ve bu alternatifleri ve somut yamt/an guriiniir ki/1p giirle11dir111ek "ten bahsediyor. Burada da kar~1m1za ay111 fikir 91k1yor: AB 'yi dogru yo la sokmak.

ASP'nin ASF'yle bu ittifak1 9ok onemli. \:i.inkii ASF dogrudan Avrupa Scndikalar Konfcdcrasyonu'na (ETUC) bagl1. Mart 2005'teki gostcri bu iki orgi.it9e 01iak di.izcnlenmi~ti. Oysa Konfoderasyon, Avrupa dcvlet ve hi.iki.imet ba~kanlanmn her zirvesinden once bir di zi oneri haz1rlay1p AB politikalanna mi.idahil olmaya 9ali~1yor. Dcmek ki ASP ' nin amac1, ASF kanaliyla Avrnpa Komisyonu'na onerilcr sunup tekrar anayasa projcsini gi.indcme gctirmek.

Emperyalizme teslimiyet Avrupa'daki 9e~itli komi.inist partilerin yoneticilerinin bir AB kurumu olan Avrupa Sol Partisi'nde bir araya gelmesinin bir mant1g1 var. Bundan on bq ytl once SSCB 9okti.i. Kar~1devrimci SSCB bi.irokrasisinin politikas1 Sovyctler Birligi'nin 9ozi.ilmcsinc gidcn yolu a91m~t1. SSCB 'ye dogrudan bagh olan uluslararas1 Stalinist ayg1t, bununla bcrabcr dagtlmaya ba~lad1. Bu dagtlmayla ortaya 91kan "ulusal" ayg1tlar da kendilcrine yeni bir efcndi anyor. Di.in Krcmlin'in emrinde olan Stalinist partilcr, bugi.in diinyamn her yerindc yi.izlcrini Washington 'a doniiyor. Ernperyalizme bu dogrudan tcslimiyct (ki eskiden Kremlin bi.irokrasisinden gc9iyordu ve dolayh bir teslimiyetti) bugi.in Avrupa'da, Avrupa Birligi'nc dahil olmaktan ge9iyor. Fakat hakikatlcr ortada: Toplum sm1 flara boli.inmi.i~ durumda. Dordi.inci.i Enternasyonal i9in sosyalizm mi.icadelcsi ha/a gec;erli. Dordi.inci.i Enternasyonal, AB kurumlanna



MERCOSUR Neye Hizmet Ediyor?

MEACOSUA Neye

Hizmet Ediyor?

Michael MANA

Gi.iney Amerika k1tas111da son y1llarda devrimci bir dalga yiikseliyor: Bu dalga; Arjantin, Ekvador, Peru, Brezilya, Venezuela ve en son da Bolivya'da c;:qitli bic;:imlerde kar$1m1za 91kt1. c;:e~itli yaz1larda bu olaylan ve IV. Entcrnasyonal olarak izledigimiz politikalan ele almI$tlk. izlcdigimiz politika her zaman, cmperyalizmden ve iiretim arar;lann111 ozel miilkiyetine dayah kapitalist sistemden kopu~ 9er9cvcsinde oldu, c;:i.inkli soz konusu olan, k1tadaki halklann gelecegi. Bu 9er9cvede kar$1m1za ~u soru 91kiyor: MERCOSUR yani Gliney Amcrika Ortak Pazan, k1tadaki halklan ezen cmperyalizme kar~1 mi.ieadclede bir dayanak noktas1 m1dir dcgil midir?

MERCOSUR emperyalizme kar§I mucadelenin arac1 olabilir mi? En son Amerika K1tas1 Zirvesi (Amerika kitalannm devlct ba~kan­ lan111 4-5 Kas1m'da A1jantin'in Mar de! Plata kentinde bir araya gctiren zirvc) esnasmda, bir grnp i.ilke, ABO emperyalizminin politikalanna kar~1 "Giiney Amerika direni~inin odag1" gibi sunuldu . Bu "blok" MERCOSUR denen bolgesel ittifak etrafmda yogunla$1. La VcntC/Gcn;:ck'm 47. say1smdan

i,;evnlmi~llr.


Sosyalizm

yor, ki MERCOSUR kcndi devlet ba$kanlan zirvesi"ni Uruguay'm Montevideo kentinde toplad1. IV. Enternasyonal militanlan olarak bizlcrin ezilcn kitlclcrden ve onlann orgi.itlerinden farkl1 bir 91karnrnz yok . Bu ylizden de, emperyaIizmin saldmlan kar~1smda kitlcleri savunan her tlir inisiyatifi destekIcmeyc haz1nz. Pcki MERCOSUR, ABD empcryalizminin sa ld1nlanna kar~1 bir barikat m1 geri;:cktcn? Buna eevap vercbilmek ic,:in birtak1m olgulardan harckct ctmcmiz ~art.

MERCOSUR'un kuruluยงU ve geliยงimi 1991 yil111da Asuncion Antla~mas1'yla tcmc;llcri at1lan ve l 994'te tam anl am1yla kurulan MERCOSUR, ilk ba$taArjantin, Brezilya, Paraguay vc Uruguay'1 ii;:criyordu. I-Icdcfi "ma/, hizmet ve iiretim ararlann111 serbest dola.y1m1111 sag lamak; ortak bir giimriik tar{fesi ve ortak d1.y ticarel p olitikas1 0/11.yturmak; makroekonomik ve sektvrel politikalann koordinasyonunu saglamak" (Antla$ma11111 I. maddesi) idi . 1991 yilm-

da olu$turnlan kurumlar goreee s1111rliyd1: Ortak Pazar Konscyi (OPK, i.ilkclcrin Ul$ tiearct vc ekonomi bakanlanndan olu$ur) vc onun yliri.itrne kurulu i~lcvini goren Ortak Pazar Grubu (OPG, ilgili bakanlann vc i.ilke merkez bankalan11111 temsilcileri). Antla$ma11111 tam yi.i1iirli.ige girmesi arifcsinde imzalanan Ouro Preto Protokoli.i 'ni.in (17 Aralik 1994) 34. maddesi MERCOSUR'un uluslararas1 kurumlar kcir$1s111da ti.ize l ki~iligi oldugunu belirtiyordu. As!l onemlisi protokol, orgi.iti.in i$lcyi~iyle ilgili kimi di.izenlemelcr getiriyordu: I. madde, OPK ve OPG yanmda MERCOSUR Ticarct Konscyi (MTK) ve Ekonomik ve Sosyal D am ~ma Forumu gibi organlar kurdu . 2. maddeyse, OPK, OPG ve MTK'ya "karar alma yetkisine sahip hi.iklimetleraras1 organ" stati.isi.i verdi. Buna gore OPK ve OPG "karar," MTK de "direktif' yay111layacakt1. Bunlann hepsi de i.iye i.ilkelcr ii;:in baglay1c1 nitelikte olacakt1. Bunlan izleyen biri;:ok madde de bu kararlarm nas1l ulusal hukuka terci.ime edilecegini anlatiyordu. Akla hemen ~u soru geliyor: AB kurumlan ve antla~malanyla arada mi.ithi~ bir bcnzerlik yok mu? Yine, ulusi.isti.i kurnml ar karar a!Jp, ulusal kurnmlar uygulam1yor mu? ilcride, bunun tcsadi.if olmad1g1111, MERCOSUR'un dogrndan AB ornegindcn esinlcndigini gorecegiz.

MERCOSUR'un 14 y1lmm

bilan~osu

MERCOSUR bugi.in, AB vc NAFTA'dan (Kuzcy Amcrika Serbest Tiearct Anla~mas1) sonra di.inyadaki i.ii;:i.inei.i "entegre pazar". Peki orgi.iti.in on dort yil111111 bilani;:osu nedir? Brczi lya omegini alalim: I 990' h yillara i~ glivcnccsinin azalmast vc somtirtiniin art1~1 diyc okumam1z gcrckcn "csneklqme" siircci damga vur<lu. Bununla birliktc i~c,:ilcrin c,:ogunlu-


MERCOSUR Neye Hizmet Ediyor? gu onlara hukuki haklar getiren vc unlan bircr yurtta ~ ktlan bir i~ akdi ulmadan c,:ali~mak durumunda kald1. Ekonominin d1~an ai;!lmas1 vc i~ glivcnccsinin azalmas1 ycni bir ic,: goc,: dalgas1 yaratt1. Bu goc,: tanmdan sanayiyc ya da hizmctlerc dogru dcgil, sanayiden kay!l d1~1 scktorc dogru oldu. 1991 'de i~c,:ilcrin yiizdc 53 ,7 'si kay1tli ckonominin par9as1yd1 vc i~ akdinin gctir<li gi haklar<lan yararlan1yordu; 2000 ytl111da bu oran ylizdc 45'c dli~tli. Geri kalan yogunluk kay1t d1~1 ckonomidc bulunuyordu. (Ekonomist Em in Saclcr'in '' Brez ii ya 'y1 czcn sckiz ytl" adli makalcsinclcn)

I 990'lt y1llar vcya "MERCOSUR ytllan" gcn;:ckte ozellqtirmc ve kurals1zla$t1rma ytllan oldu: Brczilya'da, Uruguay'da .. . Bu y11lar Arjantin 'i trajik bir c;oki.i$C gbti.irdii. 0 gi.indcn bu gi.inc MERCOSUR, ozellikle Brezilya'nm bas111c1yla bir "geni$lcme" si.irccine girdi. S1ras1yla Sili ve Bolivya ( 1996), Peru (2003) ve 2004 'tc de Kolombiya, Ekvador vc Venezuela orglite kattldt. Panama vc Mcksika halihazirda aday i.ilkc durumunda. Mcksika zatcn NAFTA (ABD, Kanada, Mcksika) i.iycsi . Onun MERCOSUR adaylig1 , MERCOSUR'un gerc;ck dogas1111 bizlcre gostcrmiyor mu? Yani ABD cmpcryalizminin FTAA (Amcrika K1tas1 Scrbcst Ticarct Antla~mas1) kanaliyla gi.itti.igi.i politikanm bir bilqeni oldugunu.

MERCOSUR ve ABO emperyalizmi

ili~kisi

Acaba MERCOSUR, ABO cmpcryalizminin savundugu FTAA'ya kar$1 1111? Yinc olgulara bir bakaltm. I Haziran 1991 tarihinde (kurulu$ antla$mas111dan sadecc iki ay sonra!) MERCOSUR vc ABD arasmda "Gi.il Bahc;csi Anla$mas1 " diye de gcc;en bir anla$ma imzaland1 vc bununla bir ticarct mlizakerclcri takvimi bclirlcndi. Bu antla$ma, Bush'un "Amcrika K1talan inisiyatifi"nin vc ABD'nin imzalad1g1 benzcr iki tarafl1 anla$malarm dogrudan uzantJs1 nitcligindcydi. Bu anla$malar FTAA'nin oni.inli ac;may1 hcdefliyordu. Bu anla$malar Clinton tarafmdan, 1994 Araltk aymda di.izcnlcncn "Amerikalar Zirvcsi" csnasmda 01iaya attlacakt1. .. yani tam da MERCOSUR'un mcvcut kurumlannm kuruldugu anda . Brezilya bu si.ircci derhal ya$amagcyim1eyc ba~layarakM ERCOSUR vc ba$ka Latin Amerika i.ilkelcri (Sili, Peru .. .) arasmda bir di zi scrbest tiearct anla~mas1 imzalanmasma on ayak oldu: Bu anla$malar da FTAA'ya giden yolu db$edi ... 24 Eyllil 2001 tarihinde MERCOSUR dcvlctlcrinin ve ABD'nin ticarct bakanlan taraf111dan 01iak yay1mlanan bir bildirge ~oylc diyordu: FTAA'n111 Ocak 2005 ' ten once ba~an y a ula~ma s 1 i<;:in c,:abalanm1 z1 art1miak konusunda hemfikiriz. J\merikalar Zirvcsi ctraf111da $Ckillencn, bolgcyi bir dcmokrasi, ckonornik bliylimc, refah ve hukuk dcvlctleri bolgcsi halinc gctinnc yolundaki inisiyatitin en onemli bilqcnlcrindcn biri FT/\/\'d1r.


Sosyalizm

Bundan daha acy1k olunamazd1. MERCOSUR, Bush'un FTAA'y1 hayata gccyirmc plan111111 temel bir paryas1. ..

Lula ve MERCOSUR'un artan roli.i FTAA projcsinin teklemesinden sonra Lula vc MERCOSUR, birdcn Bush'un planlannda daha da oncmli bir rol oynamaya ba~lad1. .. Ekim 2002'de milyonlarca Brezilyah i~c;:i ve koylli ba~kanhk scc;:imlcrindc Lula'ya oy vercrck, tilkeyi harap eden cmpct)'alizmdcn kopu~ istcklerini dile getirdi. Acaba bu insanlar MERCOSUR'u gticylcndirmck ic;:in mi oy vermi~lerdi? Elbctte hay1r. Arna Lula, onceki b a~ kan Cardoso'nun bolgcsel btiti.inlqrne politikalanm dcvam cttirccckti. Cardoso, MERCOSUR ic;:in "kadcrimiz" diyordu. Lula da, gorevc gclir gclmcz, "MERCOSUR 'a mutlak iincelik" vcrdigini soylcdi vc "MERCOSUR 'zm in~·asmm asil temelinin gerr;ek bir ekonomik entegrasyon oldugunu zmutmadan, onun sosyal boyutunu da giir;lendirmek" istedigini bclirtti. Gorcvc ba~lamas111dan i.i<;: ytl sonra, Lula aym yolda ilcrliyor vc 7 Kas1rn 2005 tarihindc ya111nda Bush oldugu halde ~u a<;:1klamay1 yap1yordu: "Hiikiimetimin 34 ay1 boyunca, Giiney Amerika 'daki diger kardeJlerimizle yakinlaJmak i~·in yogun r;:aba harcad1k. Biilgedeki biitiin iilkelerle ikili iliJkilerimizi giir;lendirdik. MERCOSUR 'u geniJlettik ve giir,:lendirdik." Bununla kalmay1p, Irak'taki i~gal baglammda da ~oylc diyordu: "BaJkan se~·i/digim zaman, bazilan Brezilya ve ABD aras1ndaki iliJki/erin bozulacag1111 soyliiyordu. Bu ki~·i/er tamamen yantfmIJ a/du. Aksine, iki iilke i/i.ykileri Jll anda en iyi diinemlerinden birini ya.y1yor." Lula'nm kendi agz1yla soyledigi gibi, Lula, FTAA'y1 hayata gcc;:irmcyc c;:alt~an ama bunu hcni.iz bcccremcycn Bush'un giri~irnlcrinin tam mcrkezinde ycr ahyor. FTAA ise, Latin Amcrika i.ilkclcrini tck tek "ckonomik cntegrasyon" yoluna sokmak, yani ABO c;:1karlanna kay1ts1z ~art­ s1z boyun cgdirmck anlamma gcliyor. Latin Amcrika'daki on milyonlarca i~<;:i vc koyli.i i<;:in bunun anlam1, ozcllc~tirmclcr, buti.in toplumsal kaza111mlann y1k11111 vc i.ilkelcrinin cgcmcnliginin ortadan kaldmlrnas1. 2005 y1l111111 Aralik ay1nda, Brczilya hi.iki.imetinin MERCOSUR konusunda haz1rlad1g1 rcsmi internet sitcsindc ~oylc dcniyordu : FTAA mi.izakercleri, tlim diinya c;ap111daki, ticarctin serbestlqmesi vc piyasalarm d1~a ac;tlmas1 cgiliminin bir parc;as1. 13u mi.izakcrclcrin ilerlcmcsi , aym zamanda, kiiresel piyasalara cntegrasyonun en iyi yolunun bolgcscl bloklann giic;Icnmcsi oldugu fikrine katk1da bulunuyor. MERCOSUR bu egilimin somut bir sonucudur... Brez ilya hlikiimeti FTAA miizakcrclcrinc biiyiik bir ihtimam ve dikkatlc kat1hrkcn, toplumun gene I c;1karlann1 dikkate ald1 vc onceligi MERCOSUR 'un dcrinlqtirilmcsinc verdi. Bu saycdc farkh sosyal vc ckonomik ko~ullan olan lilkcler arasmda dahi FTAA siirccinin c~itlikc,:i bir hal alacag1111 dli~iiniiyoruz.


MERCOSUR Neye Hizmet Ediyor?

Demek ki, baztlan111n ask1ya al111d1g1111 di.i~i.indiigii FTAA siireci halcn devam cdiyor... En ba~ta da MERCOSUR'un gii<;:lcndirilmesi bii;imi al tmda.

Bush ve Lula FTAA'y1 tekrar 1s1t1yor MERCOSUR'un ~cfi Lula, Mar de! Plata'da, k1tadaki biiti.in halklann reddettigi FTAA projesini tekrar canlandirmak isteyen Bush'a tam dcstck vcrdi ... Fakat cmperyalizmin planlannda hcsaba katilmayan bir durnm var: Brczilya'da i~<;:ilerin Partisi'nin adaymm 2002 ytlmda 52 milyon oyla ba~kan sc<;:ilmesi, aslmda Lati n Amerika'daki kitlclerin dcvrirnci dalgasmm tezahi.irlerinden biriydi. Bu dalga oylc bir hamlcde silinecek gibi goriinmiiyor. .. Hele hele Venczuela'da, Bolivya'da ve diger iilkelerdc halklar kendi cgernenliklcrini kommak i<;:in ayaga kalkarken. FTAA'nm hali haz1rdaki <;:1kmaz111111 nedcnini kitlclerin onu bu ~ckildc reddetmesinde aramak gerek. Oysa Lula, Brezilya halkmm ona 2002'de vcrdigi odevi hi<;:e sayarak Bush'a boyun egiyor ve FTAA'y1 kurtarmak i<;:in MERCOSUR'u hizmctine sunuyor. FTAA'nin in~as1 devam edecek . Ve emperyalizmin sozci.ilerinin kulland1g1 ifadeyi de unutmaya!tm: "mumkiinse FTAA kanahy!a, yoksa ikili an!a.~路ma!ar颅 !a ... " 4 ve 5 Kas1m tarihlerinde A1jantin'in Mar de! Plata kentinde geri;ckle~en Amcrika K1tas1 Zirvesi'nin bilan<;:osunu da bunu akilda tutarak <;:1kartmahy1z. Bildigimiz gibi bu zirvcye biitlin Amerika dcvlct ba~kanlan kattld1; fakat Zirvc halklara Bush ve MERCOSUR aras mdaki <;:cki~menin arenas1 gibi sunuldu. <;:eki~me mi? Zirve'dcn iki gtin sonra, Bush vc Lula arasmdaki ittifak kamuoyu oni.inde ilan edildi. Brezilya'y1 ziyaret eden Bush "iki vizyonun" kar~1 kar~1ya geldigini soyliiyordu: Yans1mas1111 Venezuela' da bu Ian birinci vizyon, "demokrasinin son yirmi y i!hk iler!emesini hi(:e saymak" anlamma gcliyordu; Lula 'nm sozciiliik ettigi ikinci vizyon ii;inse Bush ~oylc diyordu: "... son derece onem!i bir konumda. Amerika k1tas111daki diger ii/kelere de tesir etmcsi son derecc onemli." Lula'nm destegi olmadan, Bush'un ABO emperyalizminin Latin Amerika halklanna kar~1 planlan111 uygulayamayacagm1 soylesek yanh~ olur mu?

MERCOSUR'un dayand1g1 model: Avrupa Birligi Amcrika K1tas1 Zirvcsi ' nin arifesinde, Venezuela gazetesi El Naciona/ (7 Arahk) ~oyle diyordu: Bir biilgc parlamentosu kurnlmas1 giindcmde. Parlamento Montevidco'da bulunacak vc 3 l Arahk 2005'ten once i;ah~malanna ba~layacak. iki gei;i~ siireci siiz konusu olacak. 3 l J\rahk 2006 vc 3 l Arahk 20 I 0 aras mda siirccck birinci siirei;te , parlamcnto iilkcler aras1 e~itlik temclinde i~lcyecek. Her iilke


Sosyalizm kcndi ulusal mcclislerindcn 18 temsilci giindcrccck. I Ocak 20 11 'dcn itibarcnsc biilgc parlamcntosu yurtta~lann tcmsili tcmclindc i~lcmcyc ba~l ayacak. Yani MERCOSUR tcmsilcilcri dogrudan liyc i.ilkc nlifuslan taraf1nda11 sc<,:i lccck.

Bu anlattlan , tam da Avrnpa Birligi kurumlan11111 in~asma gidcn slircc,: dcgil mi ? ilk ba~ta 011ak Pazar vard1, ard111dan bir sozdc "parlamcnto" ilc AB kuruldu ("si:izdc" diyoruz, c,:iinkli siyasal dcmokrasi c,:crc,:cvcsindcki gcrc,:ck bir parlamcnto gibi yasa yapma yctkisinc sahip dcgil). Bu parlamento once ulus al parlamcnto tcmsilcilcrindcn olu~ur­ kcn, sonra dogrudan scc,:ilmcye ba~lad1. Ta Marshall Plam ' ndan bcri ABD cmperyalizmi tarafindan te~vik cdilcn ulusiislti vc antidcmokratik AB kurnmlan da ayncn bu ~ckildc kurnlrnad1 1111? AB kurumlan halcn btitlin Avrupa'da dcmokratik vc toplumsal haklann y1k11111na hi zmet ctrniyor mu?

Bolivya devrimine kar§1 AB-MERCOSUR i§birligi AB, MERCOSUR'la glic,:lii ili ~k ilcr kurrnak ic,:in uzun zaman once kollan s1vad1: 15 Aralik l 995 'tc AB vc MERCOSUR arasmda bir "bolgeleraras1 iJbirli[;i i\:in ('err.,·eve anla!jn1Gs1" imzaland1. Soz konusu i~birligi astl olarak ekonomik. Anla~maya gore, "tara/lc11; MERCOSUR hiinyesindeki faaliyetlerini y iiriitmek i<;in Avrupa Ya/mm Bankasi 'na baFzmnak durumundadu:" 9 Arahk 2005'tc yay1mlanan bir AB bildirgesinc gore, "AB. Latin Amerika 'daki bir 1111111arah dt!j yatmmc1 ve bir numarali fan kayna[;t olmaszn111 yaninda, MER COS UR iilkeleri ha.~la olmak iizere pek r.,·ok iilkenin en iinemli d1~· ticaret ortag1d1r." AB'nin

ycni stratcjisi AB Konscyi 'ne vc AB Parlamcntosu'na sunulan 8 Arahk 2005 tarihli metindc (COM (2005) 636) belirtiliyor. Buna gore AB ~u kararlan a lm1~ bulunuyor: Avrupa Komisyonu, • yoneti~imi gli<,:lcndirecck vc ba ~ ta yoksul politikaya kat1l11rn111 artiracaklir.

yu rtt a~ l ar

olmak i.izcrc

y urtt a ~lann

• sivil toplumu k.::ndi faaliyctlcrine mlidahi l cdccck vc yurtta~larm (ozelliklc dt: kadmlann) politik partil cr ve digcr kana llarl a politik projelerc dahil olmasm1 tc ~vik cdcccktir. • Avrupa Parlamentosu'nun bir Atlantik A~m /wrupa-Latin Amcrika Meclisi kurulmas1 istcgini gcr<,:cklqtinnck i<,:in \:ah~acaktir.

Avrupa Birligi'nin yapacag1 bu yard1m111 hcdcfi nc? Bolivya li kitlelcrin , petrol vc dogalgazm millile~tirilmesi vc tilkenin birligi ugn.mda giri~tigi dcvrimci ayaklanmay1 La Verile I Gerc,:ck dcrgisinin c,:qitli saytlannda elc ald1k. Yazilarnmzda, Bolivya'da 2006 ilkbahannda kurnlacag1 soylencn sozde "Kun.1cu Mcclis" iyin yap1lacak scc,:imlcrin dogasmdan bahscttik. La Razon (5 Arahk 2005) gazctcsindc bclirtildigi


MERCOSUR Neye Hizmet Ediyor?

kadanyla, Avrupa Birligi bu sec;:ime destek olrnak ic;:in bir milyon avro yardtm yapaeakm1~. Bu se9imlcrin arnaet, Bolivya halk111111 ger9ek isteklerinin online bir set 9ekebilmek. Avrupa Birligi'nin I Araltk 2005 tarihli resmi bildirgesinde ~oyle deniyor: J\vrupa Komisyonu. Acil Eylcm Mckanizmas1 kanahyla bir milyon avroyu Rolivya ' da dcmokratik yi:incti~imi giic;:lcndirmck amac1 gi'ldcn faa li yctlcr i.,:in ay1racakt1r. J\rahk ay mdaki scc;:imlcrc gidcn si.ircc;tc Bolivya 'nm kar~ila~acag1 gi.ic;li.ikleri a~mak vc scc;im sonras1 slircc;:tc dcmokratik kurumlan giirylcndirmck ic;:in Komisyon, l3olivyahlann ulusal istikran saglamak yol und ak i pbalanm dcstcklcycccktir. Yerel vc uluslararas1STK ' lar da dahil bir dizi ortak tarafrndan hayata gcc;irilccck bu yard11nm amac1 ~unlard1r: 2 Tcmmuz 200(1' daki scc,:imlcrin zem inini hazirlayan konscye dcstek vc1111ck; Avru pa'dak i fcdcrasyon ya da ozcrk lik 111odellcrinden harekctlc Bolivya'daki adcmi111crkezilc~111c vc bi:ilgcscllqmc slirccinc tavsiyelcr sunmak; plllitik partilcrlc ve toplumsal harckctlcrlc mlizakerc vc kar~il1kh da111~111a imkanlan111 artmnak; geri kalm1~ k1rsa l bolgclcrdeki K1Z1idcrili niifusa kimlik kart1 vcrilmcsini sagla111ak; nitclikli vc nesncl habc rlcrin yay il111as1 iryin ye rcl basm organlan111 dcstcklcmck .

Bir milyon avro ... Ernperyalizmin uzun SLiredir dayatmaya 9alt~t1g1, Bolivya'y1 " bolgeselle~tinne", yani bolrne slireeini h1zland1rmak ii;:in, boylece gaz ve petrollin yagmas111111 kolayla~mas1 ii;:in hareanacak bir milyon avro. Ancak blitlin bu politikalar i~i;:ilerin ve orgLitlerinin direni~iyle kar~il a~ mt~ bulunuyor. Avrupa Birligi, siireci olduk9a ilerlctrni~ durumda . 5 Nisan 2005 tarihli bir bildirgede ~oyle deniyor: J\vrupa Komisyonu, Acil Eylcm Mckani zmas1 kanaliyla, Bolivya' daki c,:at1~111alan11 cngcllcnmcsini dcstckliyor. NEDD (Mlizakcrc ve Diyalog) ini siyatifinin ilk eylcmlcrini te~kil eden bu kararlar, Bolivya'daki sosyal vc pol itik c;atl~malann alt111da yatan ncdcnlcri yok etmcyi hcdefliyor. Program. daha kat1hmc1 bir politik ve sosyal sistem yaratilmas111a hizmet cdccek bir ekonomik vc sosyal diyalogun i:iniinli avacak STK 'Jann vc devlct kurumlann111 dahil olacag1 bir di zi giri~imi kaps1yor.

Avrupa Birligi MERCOSUR'la c~glidlim i9indc kimin 91kanna harcket cdiyor? Elbctte ba~tan beri uza nt1s1 oldugu ABO emperyalizminin . MERCOSUR da aym rolli Latin Amerika'da oynamaya haz1rla111yor vc cmpcryalizmin giinlimlizdcki temcl politik 9izgisi olan "klircsel yoneti~im"i hayata ge9irmeye i;:alt$tyor.

MERCOSUR ve "kuresel

yoneti~im"

"Klircscl yoneti~im" her ~cyden once i~i;:i orglitlcrinin y1k1m planlanna su9 ortag1 cdilrncsi anlam111a gclir. Bumm i9in de bir cntcgrasyon 9eri;:cvesi gcreklidir. Avrupa'da bu i~lcvi goren Avrupa Sendikalar Konfcdcrasyonu (ETUC) aym zamanda bir Avrupa Birligi kurumudur. MERCOSUR Lilkclcrinde isc 1986 yilmda kurulan CCSCS, yani Gliney Amcrika Scndika Konfederasyonlan Koordinasyon Mcrkezi bu i~lcvi goruyor. Bu orglit kendisini, internet sitesinde, "Giiney Amerika ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~63


Sosyalizm

ii/ke/erindeki sendika konfedermy on/arzn111 koordinmyon ve i~' bir/igini saglayan bir organizma" diyc tammlamyor. Soz konusu konfederasyonlar arasmda Brezilya'dan CUT, CGT ve FS, Arjantin'den CTA, Sili'dcn CUT, Urnguay ' dan PIT.CNT ve Paraguay'dan CUT gibi ktta11111 en biiyiik orgiitleri bulunuyor. 1990'111 sonun<la, CCSCS, 6ncelikli hedcflerindcn biri olarak, sendika konfcderasyonlar111111 Giincy Amcrika'nm ckonomik ve sosyal cntegras yonunda 6 nemli bir rol oynamas1111 bclirlcdi. Hiikiimetlcrin 1991 'dc Asuncit)n Anla ~ mas1 'm im zalamasmd an t;:ok once, CCSCS, MERCOSUR iincri sinde bulunmu~ ve enteg rasyon siirecini s avunmu~tu .

Burada gordligiimiiz ~ey, Avrnpa Birligi i9inde ETUC'un oynad1g1 roliin ay01s1 dcgil mi? Bu sozde "Avrupa Sendikalar Konfedcrasyonu" bildigimiz gibi Avrupa patronlar orgiitli UNICE ile birlikte 9e~itli Avrupa Komisyonu ve Avrupa " Parlamentosu" dircktif1eri kaleme ahyor ve bunlan i.iye i.ilkclcre dayat1yor. Bu direktifler i.ilkelerdcki kamu i~letmclcrinin ozellqtirilmesini ve i~9i sm1fm111 kazand1g1 yasal hak vc diizcnlemclerin tasfiycsini getiriyor. Ostlinc iistli.ik, bu iki sozde "konfcdcrasyon" yani ETUC ve ccscs birbirini gayet iyi tamyor ve i~birligi yap1yor. Omcgin 13 N isan 2004 tarihinde ortak bir bildirgc yaymlayarak ~oyle dediler: Giii;;lii bir MERCOSUR kurma 9abas1, Giiney Arnerika iilkelcrinin ulu slararas1 ili~kilerinde ciddi bir degi~iklik gerektiriyor. Buda Giincy A merika ve Avrnpa Birligi iilkelerinin yak111l a ~mas1 anl amma geliyo r, t;iinkii bu iki biilgcnin ekonomisi oldukt;a asimctrik olsa da, iki projc de sadece iilkc piyasalannm degil iilke halklarmm entcg rasyonunu hcdcfliyor. Bu arnat;l a, ETUC, CC SCS ve 1 CTCS MERCOSUR - AB arasmdaki anla~m aya, sosyal ve scndikal de klarasyon ic;crc n bir ck boliim hazirlamaktadir.

Eger MERCOSUR 9er9evcsindeki bu "sosyal vc sendikal deklarasyon" Avrupa Birligi'ndeki "Temcl Haklar Bildirgcsi"nden csinlenirse, bu aneak ulusal i~ yasalanm yok edeeek bir ara9 i~lcvi gorebilir. ETUC, 2004 y1h111n sonunda, Avrnpa Birligi'nin doncm ba~kanhgmt yapan Hollandah yonctime bir sendikal memorandum sundu : ETUC, Avrnpa Birli gi vc MERCOSUR aras md aki mii zakc relerin , adil ticaret ve dcrnokratik dcgcrler 9cr9evesinde ilcrlemcsini dcstekler. Bu hcdefugrnnda, ETUC ve MERCOSUR'un sendikal 6rgiitleri, a ntla~maya , toplumsal ve scndikal sonmlan ele alan bir biiliim eklenrncsini ve i~t;ilcrin ka t1hmm1 saglayacak organlarm tanmmasm1 onerdil c r: Bu organlar arasmda, AB ve MERCOSUR arasmda kurulan <;:ah~m a Fornmu ba~ta geliyor. ETUC, Hollanda yonctiminden, ETUC, JCFTU ve WCL tarafmdan tem sil cdilen uluslararas1 scndikal hare ketin hedeflcrini benimscmesini bckliyor.

Demek, barbarhga "sosyal boyut" katmak i9in "AB ve MERCOSUR Fornmu" denen ve ICFTU-WCL entcgrasyon planlan 9er9evesindc olu~turnlan bir yapt gerekiyormu~. <;::ah~ma

1

Hiristiyan egilimli Diinya Emek Konfed erasyonu'nun (WCL) bo lge alt orgiitii


MERCOSUR Neye Hizmet Ediyor?

Burada ~oylc bir ara sonuca varabiliriz: MERCOSUR ve Af3'nin y1k1m politikalanm sonuna kadar gotlirmck ic,;in, cmperyalizmin, i~c,;ilc颅 rin kcndini savunmak ir;in kurdugu orgi.itlcri cntcgrc ctmesi gerckiyor. ETUC ve CCSCS'nin rolli tam olarak budur.

BirSek'in MERCOSUR'a yonelik politikas1 Brezilya sendika konfcderasyonu CUT'un CCSCS 'deki temsilcisi kim? Rafael Freire. Freire, bir si.ire CCSCS gene! sekreteri de olmu$tU. Kendisi BirSek'in Brezilya orglitli Sosyalist Demokrasi'nin yoneticilcrinden. Peki, CCSCS kurulurken, CUT'un CCSCS 'deki uluslararas1 ili$kiler temsilcisi kimdi? Miguel Rossetto. Kendisi de Sosyalist Demokrasi ve BirSck mcnsubu olup, halen Lula hi.iki.imetinin tanmsal kalk111ma baka111d1r. Bildigimiz gibi Rossetto topraks1z koyliilcrc toprak dag1lllmas1111 reddcdiyor vc bi.iyi.ik toprak sahiplcrinin silahli adamlannm toprak i~gal eden topraks1z koyli.ilcri ve MST militanlan111 katlctmcsini cli kolu baglt seyrcdiyor. Kendinc JV. Entcrnasyonal dcmeyc clirct cdebilcn BirSck, ar,:1k ac,;1k MERCOSUR siirccini dcstekliyor. BirSck'in Brczilya orgiitii 2124 Nisan 2005 tarihlcrindeki olaganiisti.i kongresindc $U karan ald1: "MERCOSUR 'u yeni bir temelde, bir Giiney Amerika Uluslar Cemiyeti ~:erre vesinde yiikseltme yolundaki dneriler, ABD 'nin bdlgedeki planlarrna kar~I ~'Ikmak ir;in somut bir muhalefet dinamigi yaratahi/it:" (Karar 1-16) BirSck, MERCOSUR'un Bush'un politikalanna kar~1 bir dinamik olabilccegini soyli.iyor vc Lula kcndi agz1yla bunun aksini soylcrkcn bunda 1srar ediyor! Aym karann 23. maddcsindc Brezilyalt Pablocular $U iddiada bulunuyor: "<;e~it!i imkanlar a~路an bu p erspekti/ie, hizim giirevimiz PT'nin MERCOSUR 'un giir;lendirilmesi, program1mn ge!i.~tirilmesi ve anlatzlmasmda daha fazla <,:aba gostermesini saglamak olmalid1r." Bush'a vc FTAA'ya zincirli olan MERCOSUR trenine, Brezilya'daki i$c,;ilerin Partisi'ni zincirlemek ... Brezilyalt yi.iz binlercc i$c;i bunun ic;in mi kurdu bu partiyi? Daha ileride, Pablocular, parc;as1 olduklan Lula hi.iki.imctinin politikas111a dair $bylc yaz1yorlar: Latin Amcrika c,;apmda C$gi.idi.imli.i vc egcmen bir d1$ politika gerckli: Hedcf, ABO emperyalizminin Washington Konscnsi.isi.i vc FTAA kanahyla dayathg1 tck tarafl1 di.izene kar~1 c,;1kmak, MERCOSUR temelinde bir Gi.iney Amerika blogunun gi.ic,;lcndirilmesi ic,;in c,;alt~mak, para birimlerinin, parlamentolann, c,;ah$ma ko$ullann111 ve emeklilik sistcmlerinin daha fazla cntegrasyonunu saglamak olmaltdir. ("Lula Hi.iki.imcti" ba$hkh II. Boli.im, 9-d) Bush'a ve FTAA'ye kar$I mi.icadele vc cgemenlik gibi si.isli.i sozlcrin varacag1 ycr buymu~ dcmek:


Sosyalizm

MERCOSUR'u glivlcndirelim ... iyi ama MERCOSUR'un kendi sozci.ileri bile FTAA'nin paryas1 oldugunu soylemiyor mu?! Bu, Pablocular'm yeni bir politikas1 olmad1g1 gibi , BirSek'in Brezilya orgi.itlinlin icad1 da degil. BirSek'in lnprecor America Latina adli internet sitesinde yay1mlanan "AB-MERCOSUR anla~masma dair deklarasyon" ~oyle diyor: "MERCOSUR iilkelerinden, Avrupa Bir/if.ti 'nin Te me/ Hakim路 Bildirgesi 'ni ve MERCOSUR Smy al ve Sendikal Deklarasyonu 'nu temel almak suretiyle, smyal ve sendikal haklann serbest ticaretin dniine ger,:mesi yolzmda r;a!I!jmalan111 talep ediyoru::.. " i~ sadece "deklarasyon" ve sozlerlc de s1111rli kalm1yor. 5 Temmuz 2005'te Brczilya Daya111~mac1 Ekonomi Forurnu internet sitesi ~oyle yaz1yordu : Tanmsal Kalkmma Bakani Miguel Rossetto ve Kentler f3akan1 Olivio Dutra, MERCOSUR I. Dayani~111ac1 Ekonomi Fcstivali'ne katilacaklann1 ac,:1klad1lar." Programda ~unlar ycr ahyormu~ : " Dayan1~111ac1 ekunomi vc MERCOSUR iilkclcrinin entcgrasyonu konulu ulu slararas1 scmincr. Konu: FTJ\J\'ya kar~1 yeni bir kalk111111a vc cntcgrasyon paradig111as1 olarak MERCOSUR'da dayan1~111ac1 ckunomi vc aile tarnm.

Yani Pablocular, i~vi orgtitlerini, FTAA'ya sozde alternatif diye sunulan MERCOSUR'a entegre ederck i~vilerin dircni~ini kirma vabalann111 en oni.inde yer aliyor... MERCOSUR'un ti.iztigtindc resrni olarak, "ticaretin serbestle.pn es i yolundaki kiiresel ef.tilim" i savundugunu hatirlatalim. Pabloculan Avrupa'da, Avrupa Birligi'nin "dcmokratikle~tirilecek" kurumlan yeryevcsinde "ba~ka bir Avrupa" talep itmeyc iten de aym zihniyet degil mi? Ya <la onlan Avrupa "Parlamentosu", "Avrupa yapmda kamu hizmetleri" veya "Avrupa asgari i.icreti" gibi kurum ve oncrileri bcnimscmeyc iten?

OrgutH.i i~~i sm1f1 hareketinin bag1ms1zllgm1 savunallm! Tckrarlayalim: Gi.incy Amerika'y1 son y1llarda gervck bir devrim dalgas1 salliyor. Bu dalgayla milyonlarca i~yi, koyli.i, geny, emperyalizmin ve orgi.itlcrinin i.ilkeleri parvalama ve bizzat uygarlig1n temellerini yok ctmc vabasma kar~1 dikiliyor. Bu direni~ harckcti yCrycvcsindc, kit Icier kcndi orgiHlerini kullanarak, i.ilkclcrin egcmcnligini, dogal kaynaklann millilc~tirilmcsini , toprak rcformunun gcrvcklqtirilmcsini savunuyor. Yukanda incclcmeyc ba~lad1g1m1z olgular 1~1g111da, MERCOSUR - vc ona bagh CCSCS - adli yap111111, FTAA'ya vc cmpcryalizmc kar~1 bir dayanak noktas1 oldugu nasil soylenebilir? Bu olgulan ti.im i~vilcrin vc rnilitanlann bilgisine sunmam1z gcrckli dcgil mi?


Toprak Reformu ve Zimbabwe

Toprak Aeformu ve Zimbabwe

Razik FILALI

La Vcrite/Gcn,:ck'in onccki sayilannda, yok oncmli bir konu olan toprak ve tanm rcformunu tahlil etrncyc ba~足 lad1k . Bu yarnmzda da Zimbabwc'dc ya~anan stircci cle aliyoruz.

B

irlqmi ~ Milletler G1da vc Tanm Orgi.itifni.in (FAO) Roma'da

yapilan di.inya toplanhs1 yeni sonuyland1. Emperyalizmin hizmetindcki bi.iyi.ik mcdya kurulu~lan bu f1rsat1 bir kez daha Zimbabwe Cumhurba~kam Mugabe'yi ycrden yere vurmak iyin kullandilar; ylinki.i Mugabe toprak rcformunu FAO toplant1smda da savunmaya cesarct ctmi~ ve Bush ve Blair'i insanhgm gordiigi.i "en bi.iyi.ik belalar" olarak nitclendim1i~ti.

Robert Mugabe yillar boyunca aleladc bir Afrika devlct ba~kan1 olarak kahm~t1. Derken, somi.irge sisteminin miras1 olarak en iyi topraklan elinde bulunduran bcyaz azml!gm topraklanna el koyabilmcye irnkan tamyan bir yasal dcgi~ikligini, 2000 y11! Nisan aymda parlamentodan gcyirdiktcn sonra ise bir gecede istenmcycn adam ilan edildi. Gevmi~tc Rodezya ad1yla amlan eski bir ingiliz somiirgcsi olan Zimbabwe, bag1ms1zlig1111 kazand1ktan yirmi y1l sonra bile, pratikte, ekilcbilir tiim topraklarm kilyi.ik bir bcyaz toprak sahipleri azmlig111111 mi.ilkiyctinde oldugu bir sistcmle yonetiliyordu. ' La Vcrite/Ge n;ck'in 46. say1s111dan r;evrilmi~tir.


Sosyalizm

Soz konusu yasal dcgi~iklik yapild1gmdan bu yana, Mugabe rcjimi tanm rcformunu yasala~tmnakla kalmad1; ay111 zamanda bin;ok topraks1z siyah koyli.i toprak sahibi oldu. Bunlar arasmda, i.ilkenin bag1ms1zlik mi.icadelcsinc kat1lm1~ vc bcyazlann topraklanna cl koymu~ c;ok say1da sava~ gazisi de var.

Sen misin koyluye toprak dag1tan! Azanya (Gi.incy Afrika) Sosyalist Partisi'nden kaydcdiyor:

yolda~lanm1z ~unlan

200 I 'de A BD'dcki Bush yiinetimi Zimbabwe ekonornisini c;cikertrnc arnaiyh bir yasay1 onaylad1. Bu yasanm ad1 Zimbabwe Dcmok rasi vc Ekonomik Kalkmma Yasas1 idi; ancak dcmokrasi ilc vcya ckonomik kalkmrna ilc hii;;bir ilgisi olmad1g1 gibi, a11iac1 bunun tam tcrsiydi. ( ... )Bu yasa o kadar korkurn,: vc 1rki;:1yd1 ki Atlanta \Ian ABD Kongrcsi iiycsi bir kad111 parlamcntcr olan Cynthia McKinney bu konuda Kungre'dc ~oylc bir konu~rna yapt1: "Bu yasa11111 ger\路ck i\路erij!,i11e hak/1{;11111::.Ja, A BD '11in Zi111hahwe 'deki heya::.lar111 ayncalik/an11111 korn11111as111Jaki s11~路 ortak!i{~111111 resmi i(adesini gori~vorn::. B1111a hir 'tqvik yarns1 ' demi.y/e1; {l/11(/ hu, yasa/1111 o::.ii11deki a111hargoc11 11iteli{.:i degi.)' firmiym : Bu 1rk(1 \'e Zimhahwe 'Jeki hiiyiik ki1/eleri11 ('tkarlan11111 aleyhi11de hir ya.rn. (..) !311 yasa Bush 1ara/i11da11 21 Aral1k 2001 'Jc i111::.ala11d1. "(Aza nya Sosyalist Partisi'nin gazctcsi /11 Defrnce'in ba~yaz1s111dan, Mart 2005)

2003 y11! Ha ziran aymda ABO d1~i~lcri baka111 Colin Powell da "Zi111habwe 'de Roher! Mugabe 'nin zorba!tg1111" kmayanlar arasma katild1. 2005 y11! Ocak aymda ise ycni ABO d1$i~lcri baka111 Condoleczza Rice Zimbabwc'nin "zorba/1g111 i/eri karako/11" oldugu sav1yla ortaya c;:1kt1. Zimbabwe ingiliz Uluslar Toplulugu'ndan (Commonwealth) c;:1kartild1. IMF de bu i.ilkeyi biinyesinden atmakla tehdit cdiyor ve $Unlan talcp ediyor: 1. Tanm reformunun yi.iriirli.ikten kaldmlmas1, 2. "Daha iyi yoncti$im" ic;:in, MDC'nin (Demokratik Dcgi$im ic;:in Hareket, bir "muhalcfct" partisi, bu olu$uma daha sonra deginccegiz) ve STK'lann da katilacag1 bir koalisyon rejimi kurulmas1. "Daha iyi yoneti~im" ifadesinin gerisinde nelcr gizli oldugunu !Lim diinyada hepimiz c;:ok iyi biliyoruz: Uluslan, dcvletlcri, i~c;:i orgiitlcrini emperyalizmin hizmetine sokmak.

Koylulere toprak verilmeli mi? Evet mi, hayir m1 ... Devrimeilcr ic;:in bu konu ilkesel bir sorun: Koyliilerin toprak hakk1 vard1r. Bu nedenlc Azanya'da (GUncy Afrika) ba$ka aktivistlcrlc birliktc SOPA'y1 (Azanya Sosyalist Partisi) orgi.itlemektc olan yolda$lanm1z hakli olarak ~oyle diyor:


Toprak Reformu ve Zimbabwe Bugiin Zimbabwe halk1, bag11ns1zlik sava~1 gazileri, emperya lizmin tasanmlanna tab i olmamJ~ i ~C,: i Orgiitleri, siyah k(iyllilcr Ve topraks1z koyliilcr ay<iga kalk1yor, aynen Brezilya'daki, Venczuela'daki vc diger yer lerdeki kardqlerinin yapt1g1 gibi, zali mce kendilcrindcn al111m1~, c;:al111m1~ olan toprak lanna geri diinmck ii;:in harckete gec,:iyorlar. Empe ryalizmin Zimbabwe hlikiimctini tam da bu nedenlc y1kma c,:abas111a kar~1n ccsur bir ~ckildc tav1r aliyorlar. Aym zamanda Zimbabwe halk m111 birligi vc ulusun vc Lilkenin egcmcnl igi ic,:in de mi.icadele cdiyorlar.( ... ) Zimbabwc'dcki yak la ~a n dcvlct ba~kanlig1 sei;:iminde, cmpcryalizmin sec,:tigi lidcrlcr ve partilcr gorevc gclirsc, scc,: im AflD'de "ozgiir ve adil bir scc,:im" olarak degcrlcndirib:ck. Mugabe yabanc1 gozlemcilcrin ve STK '!arm scc,:imi gozlcmlcmesini rcddctmcktc biitiinliylc hakli vc de ko~ulsuz olarak dcstcklcnmcli . Bu c;:evrelerin adaylan da, scc,:imlcrlc ilgili fikri de ~ im­ didcn bcllidir. Mugabc'nin politikalan ilc tamamcn hcmfikir olmad1g11niz haldc Zimbabwe ulusunu savunmay1, hiikiimcti cmpcrya lizmc kar~1 savu11111ay1, anticmpcryalist birlqik ccphe politikas1 a<,:tsmdan kac;:1nilmaz giiriiyoruz. Zimbabwc' nin savunulmast ic,:in bu c,:agnyt yaptyoruz, c,:linkii bunu barbarlik tchdidi alt1ndaki insanlig1 kurtarma miicadclesinin bir parc,:as1 olarak giiriiyoruz. Bu cmpcryalizmin hcp imiz i;,:in yaratt1 g1 tehdittir. (AFP, Ekim 2005)

Bu 2005'in ~ubat ay111da yazilrn1~ti. Peki ~u anda da gec;erli mi ? 0 giindcn bu yana Zimbabwc'yc yonelik empcryalist tehdit artarak devam etti. Robert Mugabe ise toprak reformunu ~a~maz bic;imde savundu . Afrika' daki g1da gi.ivenligi iizerine Havana 'da di.izenlcncn bir Birlc$mi~ Milletlcr konfcransmda Zimbabwe devlct ba~ka111 Robert Mugabe "rok kotii gozle bakt!an toprak re/om1w11112, hizi111, halk11111z1 daha fazla iJ-::giir/q·tirmeye rali~·1rken kar.y t!a~·t1gm11z gii<.·liik!eri a.>·ma bi<.·imimiz" diyordu. Ozglirllik vc bag1ms1zhk mlicadcl cmizde, mlicadclcnin oncmli unsurlanndan biri topraktaki adalctsizlikti. ( ... ) I lalk11rn z i<,:in toprak g1da dcmcktir. 2000 yil111da toprak rcfonnuna ba~lad1g11rn zda ckilebilir topraklann c;ogunlugu beyaz bir azm!Jgm clind1:ydi ve o glindcn bu yana, topraks1 z siyahlara dagJtilmak Uzcre dart bin kadar ~iftligc cl kondu. (AFP, Ekim 2005)

Evet , her glin binlerce Afrikal111111 ac;hktan oldiigii bir k1tada, biz israr cdiyoruz: Zimbabwe devlct ba$kan111111 politikasmm her yoni.ini.i onaylamasak da, her konuda onunla aym bak1$ ac;1s111a sahip olmasak da, cmperyalizme kar~1 ko~tdsuz olarak Zimbabwe hiikiimctinin yan111day1z. ~unda

Birle§ik Sekreterya "Mugabe'nin yolsuz

rejimi'~ni

km1yor

IV. Enternasyonal gelcneginden gcldigini iddia eden bir siyasi hareket, yani Krivine-Besancenot-Rossetto 'nun Pablocu "Birle$ik Sekreterya"s1 (BirSck) bizim bak1~ ac;1m1z1 payla~1111yor: "Zimbabwe 'de beyaz c.:i/i-


Sosyalizm

<;iiere kar.)t giri.)ilen za!im!ik!er Mugabe 'nin yo!suz rejiminin, oniinii ard1111 dii.'fiinmeden can yakt1gm1 gosteriyo1~ ( .. ) Mugabe rejimi ( .. ) 1 para/1 .)iddet ve su<; 1,:ete!eri organize ediyor." diyor LCR.

"Zalimliklcr'', "yolsuz rejim", ";;iddet vc sue,: c,:ctelcri"; kullantlan bu dilin ne oldugunu c,:ok iyi biliyoruz. Bir tck, siyah 1rkc,:11tg1 dcmcdikleri kaltrn;;. Dahas1 BirSek de Bush yonetimi de Mugabe rejimini benzer bir dille elc;;tiriyor ve hatta bcnzcr sozciiklcr kullamyor. Pcki Zimbabwe ilc ilgili bu tutuma ;;a;;irmah m1y1z? Zaten, BirSek'in oncmli tcmsilcilerindcn biri olan Miguel Rossetto, 2003 y11t Ocak aymdan bu yana Brczilya' daki Lula hiikiimctinin tanmsal kalkmma bakam degil mi? Anlams1z polcmiklcrdcn keyif ahyor dcgiliz. Sadece gerc,:eklcri cle a!tyoruz. Omcgin Brczilya'daki Katolik Kiliscsiyle baglantil1 "Toprak Ccmaati" isimli bir orgiiti.in bildirdigi gcrc,:cklcre bakaltm; ki bu raporlanndan siirekli almt1 yapt1g1m1z bir kurum dcgil ... Arna gcrc,:ck gcrc,:ektir. Bunlar bu orgiitiin 2005 y11! Eyliil aymda yaymlanan raporunda dile gctirildi ve Lula ve Rossetto'nun iic,: y1ldtr kirsal kcsimdc uygulad1g1 politikalara kar;;1 sert suc,:lamalar ic,:criyor: Bu senc Ocak ile Agustos arasmda 28 birinci dcrcccdcn cinayct oldu, bu rakam gei,;cn senc aym diincmdcn bir fazla. 2004 'te aym diinemdc toprak anla~maz足 liklan yiizi.indcn 27 bcnzcr cinayct kaydcdilmi~ti. 27 cinayet giri~imi, 114 iii Lim tehdidi. iki ki~iyc i~kcncc cdildi, 52 ki~i l11rpaland1, 144 ki~i hapscdildi vc 80 ki~i yaraland1.

Toprak sahiplcrinin tctikc,:ilcrinin oldiirmcyc vc goziinii korkutmaya c,:alt;;tig1 bu "insanlar" kim? Ac,:ltk c,:eken topraks1z koyli.iler. Bu topraks1z koylli ailelcrin bir milyonu yo! kenarlanndaki kamplarda ya;;1yor vc hayatta kalmak ic;in biiyiik c,:iftliklcri (latifundiya) i;;gal etmcyc c,:ah;;1yorlar. Bunun kar;;1s111da, Lula ve Rossetto iic,: yiidir nc yap1yor? Rapor ;;oylc devam cdiyor: Bu yII Ocak aymdan Agustos ayma kadar ya~anan c,;at1~malar sonucunda 12 bin aile i~gal ettiklcri topraktan zorla atild1. 8 bin aile ise tchdit vc giizdag1yla r,:1kartild1. Bu topraktan at!lmalar ir;indc, 1.664 ailc iizcl gi.ic,;lcr tarafmdan (bu, toprak sahiplcrinin tuttugu katil i;etclcri an Iam ma geliyor) I 0 bin 990 aile de hukuki giri~imler sonucunda topragmdan at!ld1 (yani Lula-Rossetto hiikiimetinin destegi ilc).

Rapor ;;unlara kar;;1 c,:1k1yor: Tarnnsal Kalkmma Bakam (Rossetto) tarafmdan bu yII sonuna kadar kiiyliilcre tahsil cdilcn toprak pari;alannm say1s1 c,;ok di.i~i.ik. Bu ay ba~mda yap!lan bir toplant1da, Topraks1z Kiiyliilcr Harcketi, bakanm bu yII sonuna kadar 12 bin ailcye toprak vcrilcccgi siizi.ini.i protcsto ctti. !Hiki.imct bu yII 115 bin ailcnin yerlc~tirilmesini hcdcflcdigini ac,:1kla1rn~t1; 12 bin isc bu saymm c,;ok altmda.

I

http://www.lcr-rouge.org/archievcs/042700/semain6.html


Toprak Reformu ve Zimbabwe

Topraks1z Koyli.iler Koordinasyonu'nun bir i.iyesi dururnu ozetliyor:

~u ~ekilde

lliikiimct sadccc bazi toprak i~gallcrini yasal kabul cdiyor, kcsinliklc, yol kcnarlannda kamplara yc rlqmi~ olan ailelcrin i,:1kanna olabilccck ~ckildc toprak dag1tm1yor.

Lula-Rossetto hi.iklimeti toprak refomrnna hay1r diyor, bi.iylik toprak sahiplerini koruyor ve ac;:hktqn olen koyli.ilcri bu toprak sahiplerinin tuttugu katil 9etelerinin eline b1rak1yor; gcrc;:eklcr bunlar. 0 haldc Rossetto'nun liyesi bulundugu bir d(inya org(iti.ini.in, toprak rcformu uygulayan Zimbabwe hLiklimetine kar~1, ernperyalizmlc ay n1 nefret dolu sozleri sarf etmesi ~a~1rt1c1 1111?

Blair'in Ulkesinde The Socialist dergisi Mugabe rejimini su~luyor Amerikan emperyalizrni Mugabe rejimine atq pi.iskiiriiyor. Eski ingiliz somlirgeciligi de sozci.isi.i Blair arac1ltg1 ile - aynen Irak'ta gostcrdigi tezcanhltkla - bunu tekrarl1yor... Bu arada, CW! '11111 2 ingiltere vc Galler'de bulunan Britanya seksiyonu Sosyalist Parti: nin yaym orga111 The Socialist ~u ba~ltkla bir makale yay1111iyor: "Mugahe Zimbab we 'deki bask1c1 hakimiyetini artmyor". Bu siyasal hareket bu makalcde 31 Mart 2005 scc;:imleri ilc ilgili tahlilini sunuyor: Zimbabwc'dc iktidar partisi Zanu-PF ' nin " iilkc yapmda zafcr" kazand1g1 31 Mart gene! scyimlcrinin ard111d an dcvl et ba~ka111 Robert Mugabe silahlt polislcri scyyar sat1cilarm111 vc gccckondu halkm111 i.izcrinc s(irdii. Yanlt~ okumuyorsunuz; Bush'un "~er ekseni"nc girdigini ilan cttigi, dolay1s1yla Irak ile aym kadcri payla~abilccek olan bir Lilkc ile ilgili olarak dikkatimizc sunulan tck zalimlik Harare varo~larmda yap1hm~ 3 olan Murambatsvina polis opcrasyonu.

Bir i~c,:i En tcrnasyo nali iyin Komitc (CWI) IV. Enternasyonal ' in ingiliz scksiyonunda 1949'da ya~anan bir bi:iltinmedcn ortaya c,:1km1~ olan ve Ted Grant'111 i:inci.illik ettigi bir sag kanat ak1mdan gcliyor. Gaze tcsinin ism iyle, The Militant olarak bi linen bu harckct 1964 'tc dogdu, bir si.ire Pablocu Birlqik Sekretcrya '11 111 ingiltcre seksiyonu oldu vc 1965 'tc aynld1. Harcketin uluslararas1 yans11nas1 olan CWI ise I974'te kurnldu. Th e Militant grubu 90'1arda biilundii. Bir bollim, ingiltcre 'dc i~<;i Partisi i<;crisindc mi.icadcle etmcyi b1rakt1 ve So.1yalist Parti 'yi kurdu. Uluslararas1 planda CWI, Sosyal Forum'lann organi zatbrlcrindcn ; bu nedcnle de "a ltcrnatif kurcsellc~mc yanlts1" ailcyc dahildir. 3

Muramhatsvina (dUzenin tcsisi) ad1yla antlan polis eylcminin ard111dan bir BM bir BM organ1 olan UN Habitat'm mi.ist e~a n Bayan Anna Tibaijuka ba~kanligmda Zimbabwc'yc gitti. Rejimin taraftan olmad1g1 apay1k olan Bayan Tibaijuka tarafmdan yaztlm1~ ohm raporda rcjim hakkmda son dcrccc yumwiak bir dil kulla111ltyor. kc~ifkomitcsi,


Sosyalizm

Yine neden Zimbabwe'nin, Afrika'nm geri kal am gibi, boyle bir barbar11ga siiri.iklendigi ile ilgili tek bir kelime bile yok . Empcryalizm gormezden geliniyor; ayn en ozcllc~tinncyi ve y1k1m1 dayatan IMF yap1sal uyum programlanndan bahscdilmemesi gibi ... The Socialist i9in tiim bunlar mcvcut degil ! Polis opcrasyonunun ay1planan yam ise "Mugabe 'nin muha/ijlerini zay !flatmayz amar;:!ay an yeni bir dev!et baskzsz" olmas1.

Muhalefeti 1rkc;1lar ve eski ingiliz somurgecileri destekliyor Bir ba~ka makalede Demokratik Sosyalist Harcket (Giiney Afrika'daki CWI scksiyonu) temsilcisi , "2005 'in en biiyiik sahtekarhg z" ba~!Jg1 alt1I1da ~unlan yaz1yor: UyiincU seyimdir Robert Mugabe'nin Zimbabwe Afrika Bi rligi - Yurtsevcr Ccphc'si (Zanu-PF), halkm irades ine kar~1, hilcli scyimlcr sonucunda iktidanm korudu. MDC Uyelcri kcndilcrine atq edildigini, Uzc rlerine t a~ l ar attld1g1m ve diiviildiiklerini av1klt yo rl ard1.

Burada da yinc Bush ve Blair ile ay111 sozlcri kull amyorl ar: Zimbabwe'deki seyiml er "hilcli" ! Ancak bu yarcsi z ler, bu magdur MDC'lilcr gcryektc kim ? Mugabc'nin zorbaltg1I11 kmamak iyin CWI gazctclcrinin yok9a ahnt1 yaptlg1 ''Zimbabwe muhalefcti"ndcki STK'lar kimlcr? "Alternatif kiircsel!qmc yanhlan"nm gazctesi olan vc ~i.iphc足 siz ki Zimbabwe'dcki toprak rcformunu savunmayan Le Monde Dip/omatique bile May1 s 2002 say1s111da bu "muhalcfct"tcn bahsedcrken ~unlan teslim cdiyor: Muglak tutumlan , k an ~1k hatta karanltk ittifaklan var: Lond ra mcrkczli Wcstministcr Vakf1 ' nm mali destcgini altyo rlar; hem onl ar, hem de Zimbabwe'de faal olan bir di zi STK GUncy Afrika sagmm tam destegine sahip . Birc.;ogu yakm gey mi ~ t e kurulmu~ ulan bu STK ' lar temclclc J\vrupa ve ABD'den fin ansc cdiliyo r vc (... ) rcjimin insan haklan ihl allcrini lanctkmck konusunda yok istckliler.

"Gi.iney Afrika sag1" dencnlcr, csasen bu iilkedeki irk aynmc1s1 apartheid rejimini dcsteklcyenler! A111lan "vahfla r" ise cski ingiliz somi.irgeeilcri ile dogrndan baglanttl1 ! i~tc Zimbabwe'deki "muhalcfct"in sponsorlan! MDC hakkll1daki gcr9ekler ise o kadar yiplak ki bizzat CWI bile ~unlan yazmak ihtiyac1111 hissediyor: MDC liderleri keskin bir ~ck i ld c saga kayd1, Zimbabwe kapitalistlerine ve bcyaz yiftyilcre ve aynca harekctc bir milyon dolar ba g 1 ~ t a bulunan sag kanat Amcrikan dii~iincc kurulu~ u Ozgiir!Uk Vakf1 'na (Freedom Found ation ) yakmla~t1. Bumm sonucunda MDC iilkcyi vc i.ilkcdeki y a~a m standartl anm y1k1ma siiriiklcmi~ olan ncolibcral polit ikalann ay111sm1 kabul ctti.


Toprak Reformu ve Zimbabwe

Simdi bunlan basit dilc terci.ime edclim: MDC ve "muhalif' STK'lar, dogrudan 1rkc,:t!1g1 dcsteklcyenlerle, eski ingiliz somi.irgcci sponsorlarla baglant1l1... Arna bizim CWI devrimcilerimiz ic,:in bu i.ilkcdeki tcmcl problem, bu insanlann sec,:imlere katdmaktan men edilmesi. Su halde her di.iriist militan CWI'yc ~unu sormakla yiiki.imli.idi.ir: Hangi taraftas1111z? ipleri Bush ve Blair'in elinde olan muhalcfet ilc koyllilerc toprak dag1tan hiiki.imet aras111da, hangi taraftas1111z? Londra'daki bi.ironuzda konforlu ~ekilde otururken "tarafs1z" olmaya karar vermek kolaydir... Ancak, ki:iylulcrc toprak dag1tan bir hliklimct ile onu silahlt mlidahalcylc tchdit eden empcryali zm aras111da si:izde tarafs1z olmak, bal gibi de taraf1111 sec,:mcktir!

Toprak reformu bir "sol demagoji" mi? CWI'rnn Afrika si:izclileri 2000 yi1111da ~oyle bahsediyor:

ba~latdan

toprak rcformundan

Mugabe "toprak refonnu" program1 ad1 alt111daki sol dcmagojiylc, tcror dalgas1 yayarak, yargtya miidahalc cdcrek , scc,:imdc ya~anan ~idd..:t olaylan ic,:in af gctircrck vc yasal dcgi~ikliklcrk MDC'nin dcnctimindcki k1rsal kcsimlcrc ait par lamento sandalycsi say1s1111 azalt1p kcndi dcnctimindcki k1rsal bolgclcrc ait parlamcnto sa ndal yc say1sm1 art1rarak iktidanm saglamla~tmh.

Demek ki CWI'nm gozi.inde toprak reformu yasas1 "sol demagoji"! Bunlar toprak reformunu "teror" ile, "zalimlik" ile ve "sec,:imlerc hile kan~tmnak" ile birlikte amyor. Toprak rcformu bir adli sue,: mu? Siyahlar ac;1s111dan, ac;ltk c;eken ki:iyliiniin bak1~ ac,:1s111a gore, ~u ana kadar bir bcyaz az111lik tarafrndan kulla111lm1~ olan topraga cl konmas1 vc bunun topraks1z siyah c,:ogunluga vcrilmcsi dcmagoji olabilir mi? CWI ironik bic;:imde ~unlan yaz1yor: 2000 Haziran sec,:imlcrindc ycnilgi ya~amaktan korkan Mugab.:, yirmi yd kapitalizmc, cmpcrya lizmc vc beyaz azmhg1n cgcmcnliginc sad1k bir ~ekildc hi zmct cttikten sonra, anidcn miilksiizlcrin savunucusu kcsi ldi. Bcyaz c,:iftc,:ilcrin topraklan111 zorla elc gcc,:irmck ic,:in bag11ns1zlik ml"icadclcsi gazilcrini harckctc gci;irdi.

iyi ya o zaman! Sonuc;ta koyliilcre toprak vcrildi mi , verilmedi mi? Bu, laf1 uzat1p duran muazzam "dcvrimcilcr" olan sizlcr ic,:in hic,:bir ~ey ifade ctmiyor olabilir; ama Zimbabwc'deki en azmdan gec;imini saglayabilecek olan siyah c,:iftc;i ic;in, Zimbabwc'de ncler oldugunu izlcyen vc kendi kendisinc ''Demek ki siyah 9ogunluija topragin geri verilmesi miimkiinmii:j" di yen Azanyalt c;iftc;i ic,:in de bu anlams1z 1111? Evet dogru; "devrimcilerimiz" son tahlilde "toprak miilkiyetinin ger~路ek bir sorzm" oldugunu "bafi1ms1zlik sava.yz s1rasindaki temel top/um.ml sorun" oldugunu kabul ediyorlar. Ama bun Ian yazd1ktan hemcn soma ifadclerini diizeltiyorlar:


Sosyalizm

Ama baguns1zhktan yirrni kOsur yd soma aslrnda <,:ok az ~cy dcgi~mi~ durumda. Zimbabwe hOkOmctinc gore 2002 y1h itiban ilc, 4 bin 400 bcyaz, topraklarm en iyi tanm yapilabilen yiizde 32'sine sahipken, yakla~1k bir milyon siyah koy!O aile ise topraklann kurak ve cgimli ylizdc 38'ini ekiyor.

''<;ok az ~·ey degi~wi.~ durwnda "! Gen;:ekten mi? Peki beyaz c,:iftc,:ilcre ait dort bin c,:iftlik siyah koyli.ilcre verildi mi, verilmedi mi? Ger~ekler

inkar edilebilir mi? Be§ y1lda dort bin ~iftlige el kondu Burm biz soylemiyoruz; bu resmi basm ajanslan111n c,:ogu tarafmdan teyit edi\en bir gerc,:ek: 2000'den bu yana Zimbabwe hliklimeti dort bin kad ar <,:iftlige cl koydu, bu topraklar, ingiliz somlirgc donemindch miras kalan e~itsizlikkri dlizcltebilmck ic,:in - boyle ifade ediliyor - bir toprak rcformu c,:crc,:evesindc siyahlara yeniden dag1tild1. J\nayasada yapilan ve devlet ba~kam Robert Mugabe tarafrndan Ey lUI ba~lann­ da onaylanan tart1~mah bir degi~iklik , devlete, kamula~tmna yasas mm yiirlirllige girdigi tarihten itiban:n, c,:iftliklerin mlilkiyetine cl koyma hakk1111 veriyor ve c,:1karlan zedelencn i,:ifh,:ilerc de bu kararlara itiraz hakk1 ta1111111yor. Eskiden tanmrn ekonominin ylizdc 40'rn1 olu~turdugu Zimbabwc'dc buglin SOO'den az beyaz c,:iftc,:i kald1. (J\FP, 30 Eyliil 2005)

Bu ycterli mi? Elbcttc degil. Arna emperyalizmin, topragm birka<;: bin beyaz toprak sahibinin elinde kalmasr i9in bi.iyi.ik bask1 yapm1~ ve ha\a da yapmakta oldugunu, Gi.iney Afrika'daki Mbeki hi.iki.imetinin (Mugabe hi.iki.imetini destekliyor olmas1na kar~m) siyah c,:ogunluga toprak vermeyi reddettigini di.i~i.indi.igi.imi.izde, Zimbabwe hi.iki.imetinin toprak dag1tmaya ba~lam1~ olmasr onemsiz midir? Yoksa bu, her devrimcinin desteklcmesi gereken bir ilk ad1111 1111d1r? CWI devam ediyor: J\ncak toprak i~ga li bir koylii ayaklanmas1yla ya da tam bir toprak reformu program1 ile birlc~mcdi; boylc bir programm sadcce bliylik endlistriyel c,:iftliklcrin degil ekonominin onde gelen scktorlcrinin de millilqtirilmcsini ii,:cnnesi gcrekir.

Bunlar ger9ekten de dcvrimci sozler, oylc dcgil mi? Londra'daki konforlu merkezlcrinde oturmu~, toprak reformunun nasil yaprlacagma dair kesin kriterlcr one si.iri.iyorlar! Arna saym baylar, Zimbabwc'deki topraksrz koyli.ini.in topraga el koyma hakk1 var mr, yok mu?

Bu kadar §amata ... Bunun

i~in

mi?

Bush ve Blair'in Zimbabwe ' ye kar~1 gitgide artan ~ekilde askeri mi.idahale tehditleri savurdugu bu donemde, her di.iri.ist okuyucunun ve militamn zihninde ~u soru canlamyordur: CWJ'n111 emperyalizme ili~kin tutumu nedir?


Toprak Reformu ve Zimbabwe

Bu harcket ba~ka bir ycrde yinc ironik bic;:imde Mugabc'nin rcjimini "popii/ist, so/cu, anti-empe1ya/ist" bir rcijm olarak niteliyor vc bu rcjimin "Blair kar.]1!1 serim/er" gibi ifadcler kulland1g1111 belirtiyor. Evct, demck sozli buraya gctircccklcrmi~! CWI'm Mugabe 'ye kar~1 tcrnel suc;:lamas1 "Blair kar.y1t1 referandum" sloga111 ilc scc;:imlerc gitrni~ olmas1! Zimbabwe' dcki sec;:im kampanyas111111 nastl yiiri.itulmii~ oldugu ile ilgili, tam ac;:1k bir gori.i~c ula~mam1z1 saglayaeak bilgiye sahip degiliz. Ama scc;:imler Mugabe tarafmdan gerc;:ekten de bu slogan kulla111larak orglitlcnmi~ ise, her ingiliz i~i;:isinin, ingilterc'dcki uygulamalan ilc Thatehcr'm scndika kar~1tl yasalanm daha da kotlile~tircn, nesillcr oncesindcn gelcn dcmokratik haklan rafa kald1ran vc i;:ilgm bir bii;:imdc AB'nin talepleri dogrnltusunda saghk hizmetlcrini, ula~1m1 vc kamu hizmctlcrini ozcllqtinnektc olan Blair'c Zimbabwe halk111111 kar~1 c;:1k1~1111 dcstcklemcsi gcrekir. ingiliz i~c;:ilcri Zimbabwe halk111111 ald1g1 bu siyasal tutumunu dcstcklemcli ... Ancak CWI bundan rahats1zltk duyuyor. Bu ai;:tklamalar onun kcndi cmpcryalizmine ne kadar yakmdan baglt oldugunu gosteriyor! Okuyuculanmtz ~unu biliyor olmaltlar - CWJ'nm temel orgiitli, krize gircn Militant grnbunun devam1 olan ingiltere'deki Sosyalist Parti'dir. ingilterc bir zamanlar Rodezya ad1yla amlan Zimbabwc'nin eski somiirgecisidir; zengin bcyaz i;:ift<,:ilcrin <,:ogu ingiliz somi.irgecilcrin torunland1r, bunlann baz1lan ingiliz aristokrasisinin iiyclcriydilcr. Zimbabwe'nin iizerine gidcn empcryalistlcr arasmda Bush kaynakh tehditlcri en iist perdcdcn hayk1ran, esasen ingiliz emperyalizminin borazam olan "Sosyalist" Blair'dir. ingiltere'dcki ger<,:ek devrimci bir orgiit, kendi emperyalizmine kar~1 Zimbabwc'nin en saglam savunucusu olmahd1r. Buradaki sc<,:imlerin "Blair kar.yilz bir referandum" bi<,:imini almasmdan bliyiik bir keyif duymah vc i~<,:i orgiitleri i<,:erisindc bu tutumla daya111~ma orgutlcmelidir. Blair' in ozellqtirmc politikalan ilc yoksulla~an ve i~lerinden atJlan ingiliz i~<,:ilcrin Zimbabwc'yi destcklcmelerinin kendi c;:1karlanna oldugunu ac;:1klamahdir. Boyle bir orgiit, ingiliz i~<,:ilcre Blair'i ingiliz i~<,:i Partisi'nden, onun beyaz <,:ift<,:ilcrini de Zimbabwe'dcn kovma yagns1 yapmaltdir! CWI'nm "devrimci" soylcminin ve "sosyalist" nutuklannm ardmda gizlencn yonelim, ti.imiiyle Kuzey Amerikan cmperyalizmini vc onun u~aklanm suc;:suz gostermeyc odaklanm1~t1r. i~tc bu ncdcnle CWI web sitcsindc "Zimbabwcli bir sosyalist"ten ~u mcktup yay111lanm1~: Miicadclcyi ileriyc ta~1manm en ctkin yolu sosyalist bir program1 olan kitlcscl bir i~c;i partisi in~a ctmck olacakt1r.


Sosyalizm Ekunominin temcl alanlar111111 millilc~tirilmesi ile ti.im ticari i;:iftliklcrin i~i;:i dcnctimindc ve yonetiminde millilqtirilmcsinc vc toprag1n top raks1z koyliilcn:, tohum, tanmsal girdilcr vc ziraat cgitimi gibi ihtiyac;l:-tra yonclik dcvlct dcstcgiyle birliktc vcrilmesinc <layanan gcri;:ck bir sosyalist program tcmclindc, i~<;i s1111f1 k1rsal kcsi m i~i;:ih::rinc vc yoksul koylU!ere ittifak i.increbilir. istcr Zanu-PF hiikli meti taraf111<lan tek ba~1na, istcr MDC ilc koalisyon i.,:crisindc uygu lans111 , kapitalist politikalar kitlclcrc ancak y1k11n gctirir. Sosyalist bir program, Zim babwe i~c;ilcrinin Afrika'n111 glineyindcki tiim i~<;ilcrc, ozcllikk de Afrika kuas111daki en gli<;lli i~c;:i s1111f1 olan Glincy Afrikah i ~c;: ilcrc i;:agn yapmas111111 da tcmeli olacakt1r. Ai;:ligm, yoksullugun, hastaliklar111 vc sava~m daimi bir ~ckildc sona cr<lirilmcsi ve hcrkcs i<;in kahc1 bir rcfah111 yolu sosya li st bir dcvrimdcn gei;:cr.

Al111 size mi.ithi~ bir "sosyalizm" dersi ! Evet, i~te boyle "sosyalizm" ve "devrimci parti" hakk111da konu~up durursunuz, ama Zimbabwe'dc topraga cl koyan siyah koyli.ilcri destck lcmcyi reddcdcrsiniz! Sosyalizm i9in mi.icadele ger9ek hayatta topragm koyli.ilerin olmas1 iyin, onlann topraga el koymalan iyin mi.icadele etmek anlam1na gelir. Zimbabwe'nin topraks1z koyli.ilerine ve onlara toprak verdigi si.irece hi.iki.imcte ko~ulsuz destck vermek anla111111a gelir. Zimbabwe 'nin g1rtlag111a sanlma tehdidi savuran o emperyalist haydutlara, Bush 'a ve Blair'e kar~1 mi.icadele etmek anlamma gelir! Yukanda almt1 yapt1g1m1z Atlantal1 Cynthia McKinney gibi Amerikan Kongresi liycleri bile sizdcn daha solda, ingiliz "Sosyalist Parti"sinin saym baylan. Onlar Bush'un Zimbabwe'ye kar~1 "korkuny vc irky1" onlcmlerini kmam1~lar; bizim Zimbabweli sosyalistlerimiz ise bu konuda hi9bir ~ey soylemiyorlar.

IV. Enternasyonal'in tutumu: Emperyalist sald1rganllga kar~1 kay1ts1z ~arts1z ezilenlerin yanmday1z Kendi ad1m1za, bizler, SOPA'dan yolda~larnrnzm ay1klamasm1 ti.im kalbimizle dcstckliyoruz. Bu ay1klama bugi.in her zamankinden de fazla geycrlidir: Emperyali zm tarafmdan scc;:imin sonucuna, sci;:im tarihi bile ilan cdilmcdcn c;:ok once karar verilmi~ti . Ac;:1klamalan son derecc ary1kt1: "Yaz1 gclirse bcn kaza111yorum, tura gelirsc sen kaybcdiyorsun." Mugabe'nin hcrhangi bir ~ans1 olmayacagma karar venni~lcrdi. Sei;:im gen,:ek le~m edc n ryok once cgcr Mugabe kazamrsa seryimlcrin adil ulmad1g111111 ilan edilecegi kararla~tmlm1~t1. Kabul cdecekleri tck ryozlim muhalefct partisi MDC'nin seryimi kazanmas1 idi. Eski bir ingiliz dcyi~i ''Dli~man rcjimlcrden para kabul ctmek ihancttir. " dcr; bu dcyi~e gore hain olan ve emperyalizme hizmet eden MDC'nin kazanmas1 d1~111da hii;;bir i;:ozlimli kabul ctmeycceklcrdi. Tlim bunlara kar~m. balk sci;:i mlcrdc toprak rcfonnunu dcvam cttirmek, bcyaz i;:iftcyilcrin toprakl ar111a tazminats1 z cl koymay1 vc toprag1siyah topraks1z koyllilere vcnneyi devam cttirmek ic;:in [Mugabe'ye vc parti sinc] oy kulland1.


Toprak Reformu ve Zimbabwe Mugabe hiiklirnctinin Zimbabwe topraklanm n ve zcnginliklcrinin tiimlinlin dcnctimini ahnas1111 ve bu zcnginliklcri Zimbabwclilcrin kullan11n111a vcnncsini istiyorlar. ยฃ3izim tutumumuz ai,;1k: Ayncn Chavez gibi, Mugabe'nin de ti.i m politikalanm onaylamasak da empcryalist sald1rganlik kar~1s111da onlara tam vc ko~tilsu z dcstck vcriyornz. (Azanya Sosyalist Partisi gazctcsi 111 Defence b a~yaz 1s1, Mart 2005)

Ekler Bir Birleยงmiยง Milletler belgesi: "Afrika'da toprak mlilkiyeti" ... Omcgin A frik a 'n111 giineyinde, toprak miilkiyctinin en i;arp1k dagild1g1 ycrlcrdcn olan Giincy Afrika'da, (niifusun sadecc ylizdc be~i olan) 65 bin beyaz c,:i fti; i toprag111 yiizdc 87'sinc sahip. Giincy Afrika 'da ki~i ba~111a dli~cn toprak siyahlar ic,:in ortalama bir hcktar, bcyazlar ii;in isc 1.570 hcktard1r. Zimbabwe'dc i;ok yak111 zamana kadar yakla~1k 4 bin 500 ticari tanm yapan i;ifti; i iilk enin en iyi topraklann111 yiizdc 31 'ini vcya ckilcbilir topraklarm yiizdc 42'sini clde tutarkcn, 1,2 milyon ailc iilkcnin topraklannm yiizde 41 ' i ilc gci;imini saglarnaya i;ali~maktayd1. Namibya'da dort bin kadar beyaz ycrlqimci (ortalama bliyiikliigii 5 bin 700 hcktar olan) 6 bin 400 viftligin sahibidir. Digcr yandan ki.ivlik i;ifti;ilik 34 milyon hektar toprak iizerinde yapilrnakta ve 140 bin ailcyi (niifusun yakla~1k yi.izdc 50'si) gci;indinncktcdir.

bnemli tarihler 2000: Mugabe ycni bir anayasa taslag1 oncrdi. Bu, beyazlann topraklanna tazminats1z cl koymaya ve siyahlara dag1tmaya izin vcren bir maddc i9criyordu. 2000 y1h Nisan aymda parlamento bu yondc bir yasal dcgi~iklik yaparak bu anayasa taslag111111 i9erdigi ko~tillarda beyazlann topraklarma cl konmas111111 yolunu a9t1. 2001 y1li Araltk ay111da Bush Zimbabwe'yc kar~1 ilk yaptmmlan karara bagl ad1; ulkcnin uluslararas1 finans kurnmlan taraf111dan bogazlanmas1111 organize ctti (Zimbabwe Dcmokrasi vc Kalk111ma Yasas1). Muhalefct vc "uluslararas1 kamuoyu" (yani ingiltere ve ABD) tarafmdan adil olmad1g1 ilan edilen 2002 sc9imleri sonrasmda ulkcyc bir dizi ckonomik yaptmm uyguland1. Dike petrol, doviz vc yedek par9a alamad1. IMF isc Zimbabwc'yi liyelikten atmakla tehdit ediyor. 2000'den 2005'e kadar: Toprak i~galleri devam etti ve yasalla~t1nld1. Zimbabwe ingiliz Uluslar Toplulugu'ndan 91kartild1. Hukumct liyelcri Avrnp a Birligi'nde, ABD'dc ve Avustralya'da istenmcyen ki~i ilan cdildi. 2 Eyliil 2005'tc 17. Anayasa rcformu ger9cklqtirildi. Buradaki as1l konu ckilcbilir topraklann millile~tirilmcsiydi. Buna gore art1k topraklanna el konan bcyaz toprak sahipleri mahkemeyc itiraz edemeyccek .



Eski SSCB ve Dogu Avrupa l~<;ileri Tart1~ma Bulteni'nin ilk Say1s1 c;:1klt!

Eski SSCB ve

Doju Avrupa i,~ileri Tart1ยงmG BUlteni' nin โ ข

Ilk Say1s1

~1kt1!

Dominique FERRE

Eski SSCB ve Dogu Avmpa i~yileri ve aktivistlcrinin Biilteni'nin - IV. Enternasyonal militanlarmca hazirlanan ozgiir bir tart1~ma biilteni - ilk say1s111111 yay1mlanmas111111 onemi ne?

Tart1~ma

Ba~yaz1da, yolda~

Jean-Jacques Marie

~oylc

diyor:

Sovyetlcr Birligi ' nin viikii~iini.in ardmdan ortaya y1kan Ulkclcrde bir tarafta siyasi-mali bir mafya gtiz ahc1 bir IUks iyindc yuvarla111rkcn iibUr tarafta milyonlarca crkck, kadm ve yOcuk yann ne olacak korkusuyla ( ... ) [ya~1yor] . IV. Entcrnasyonal'in militan aktivistleri hcpimi zi ilgi lendiren bu sorunlara yiiztim aray1~111da desteklcrini sunmak istiyorlar. Orctim arai,:lan11111 iizel mlilkiycti sistcminin insanhg111 yah~an y1g111lan111 siiriikledigi durumdan kurtulma aray1~1 tabii ki tck bir ki~inin ozel miilkli olamaz. IV. Entemasyonal'in militan aktivistleri katilmak isteyen herkeslc qit ko~ullarda kurulaeak bir diyalog tcmclinde iizc rl crin e dli~eni ycrine getirmck istiyor.

La Verite/Gcrvek'in 46. say1s111dan

vevrilmi~tir.


Sosyalizm

Bu

aray1~111 ba~lang1y

noktas1 Sovyetler Birligi'nin 1991 'dcki c;okliardmdan SSCB ve Dogu Avrupa'da - ba~ta i~gi.ici.i, yani i~yi s1mf1 olmak i.i ze rc - i.iretici gi.ic;lcrin kapsamh y1k1m1111 tespit etmek. ~i.ini.in

SSCB'nin

~oku~uyle

uretici gu~lerde gorulmemi~ y1k1m

ya~anan e~i 1991 'de emperyalizmce gorevlcndirilmi~ her renkten "ideolog" ve 1 "ekonomist" - ve diger baz1 kesimler - "Dogu 'da piyasanm ve kapitalizmin muazzam biiyiimesi "nden bahscdiyordu . Peki bugi.in Dogu Avrupa vc eski Sovyetlcr Birligi'ndeki durum nedir? Birlqmi~ Milletler Kalkmma Program1'n111 (UNDP) bir raporuna (8 Eyli.il 2005) gore Rusya'da, kamu saghk sisteminin kontrolsi.iz y1k1m1 ortalama ya~am beklcntisini 65 y1la di.i~i.irdi.i (bu rakam Brezilya'da 70, I yd) . Bazi bolgclcrdc ni.ifusun yi.izdc 56's1 rcsmi yoksulluk smm11111 al t111da. Var~ovah bir sosyoloji profesori.ine gore - ki kcndisi aslmda "piyasa ckonomisi" taraftandir- Polonya'da: yc ni gcyilcn sistcm, yani kapitali zm, i~\:i s1mf111111 smai kalclerinin ycniden yapilandmlmas111a vc komiir madcnlcrinin, <;:elik sanayinin ve tcrsanelerin kapanmas111a ncdcn oldu. Sonu<;: olarak Avrnpa'daki en yiiksek oran olan Polonya'daki i~sizlik diizcyi [i~<;:i s1111f1111] fcna vurdu.

Bu geryck, Frans1z gazctesi La Croix'mn cski bir smai bolgcyle ilgili ~u habcrinde de gori.ili.iyor: Szydlowicc'dc bu ac1 i~si z lik rckoru [yiizdc 39,9] komtinist diincmdc varolan i~l c tmclcrin l 990'larda kapat1lmas111dan kaynaklamyor: Tanm koopcratifinin kapat1lmas1 bin ki~iyi i~indcn ctmi~, Profcl cv alcti fabrikas111111 iizcll e~t irilmcsi istihdamt 1.300 ki~idcn 280'c clii~tirmii~. ta~ ocag111111 sat1lmas1 600 ki~inin i~t e n 91kanlmas111a ncdcn olmu~. (26 Eyltil 2005)

Maearistan 'da, i~letmelerin yurtd1~ma ta~mmas1 "vah~i" bir dalga bic;imindc ortaya c;1kt1 ve on binlcrce i~c;iyi bir geccde sokaga att1: Yapabileccgimiz hi<;:bir ~ey yoktu, Romanya' claki yeni fabrika <;:alt~maya haz1rd1. Her ~eyi glizelcc planl atrn~lar ; bir hafta i<;:indc tum ekipma111 ycni fabrikaya ta~1cltlar. 150 i~<;:iyi de sokakta btraktilar.

diyor Pees'teki (Gi.iney Macaristan) Danimarka-isvey scrrnayeli Sir tckstil fabrikasmdaki scndika temsileisi . Bu fabrika birkay saat iyindc yurtd1~ma ta~mdt. Macaristan basmmda Alman lG-Metall sendikas1 ~u ac;1klamay1 yap1yor: Vas1fl1 bir i ~<;: inin i\lmanya ' daki m aa~ t 2.200 avro, Macaristan vc Slovakya' cla 800 avro, Bulgaristan'da 200 avro ve Romanya'cla 150 avro.

Kapitafi::.mi11 restorasvonu yiiniindeki hareket takviyefiydi ve kofayca d11rd11ru/ama::.d1. "(Birlqik Sckrctcrya Karan, Kirvinc - Mandel, 1991)


Eski SSCB ve Dogu Avrupa l~c;:ileri Tart1~ma Bulteni'nin Ilk Say1s1 <;1kt1!

Troc;ki ihanete Ugrayan Devrim ( 1936) kitabmda, SSCB 'de, Ekim 1917' de toplumsal millkiyeti kuran i~c;i vc ki.iyli.ilcr ilc asalak biirokratik kast arasmdaki biiyliyen sosyal e~itsizligi ele~tirmi~ti. Sayle diyordu: Her saftan insa111 - parlak ~ehirli ile gi.irglisliz mujik, bilim adam1 ile kol i~r;isi - birbirinden ay1ran bin yilhk kast sm1rlan, gec;mi~ten buglinc hie; azalmad1; tersine bu sm1rlar bir dercceye kadar yeniden yaratild1 vc gittikc;c daha da bilyliyorlar.

Bugi.inki.i e~itsizlikler her zamankinden daha da ~iddetli. Ukrayna'daki, ABD'li STK'lann "yolsuzluga kar~1 mi.icadele" adma Kuc;ma rejiminin devrilmesi ic;in binlerce dolar ak1thg1 sozde turuncu "dcvrim"in sadecc birkac; ay ardmdan, bir kadm aktivist i.ilkedeki durumla ilgili a~ag1daki bilgilcri vcrdi. Bir tarafta: bir miilkiyet c;Ilgmhg1, siyah camh liiks arabalar, kumarhaneler, ina111lmaz pahah restoranlar, artan avukat biirolan, hir; yoktan in~a edilmi~ ve altmdan parlayan kiliseler, rezilcc sergilenen mal miilk.

Ve obi.ir tarafta: iilke sefil, devlet hazinesi bo~, devlet tilmiiyle kurutulmu~, GSYiH'nin yans1nm kay1t d1~1 oldugu tahmin ediliyor. <;:ok say1da ~ehir, musluk suyu (Odessa ve Karadcniz k1y1smda sadece gilnde birkac; saat su vcrilebiliyor) ve ic;mc suyu tedarikinde devasa sonmlar ya~1yor. Niifusun yiizdc onu tiiberkiiloz, AIDS, hepatit vs. hastasJ. Kirsal bi.ilgelcr terk edilmi~ gibi, i;ok say1da bina ve fabrika viran haldc, 30 hektar civan topraga sahip, ancak paras1 olmayan klic;ilk c;iftc;iler anca ya~amaya yctccek kadar ilretcbiliyorlar.

Zorunlu bir tart1~ma: Y1k1m1 kim ger~ekle~tirdi? Macaristan' daki bir diyor:

i~c;i

toplant1s111da bir metal sendikac1s1

~oylc

en tchlikeli patronlar eski "Komc;ik"ler: nefret edilen Stalinist rejimin eski biirokratlan. Sadcce kapitalizmi benimsedikleri ir;in degil, yi.intemleri de kiilelikten farks1z oldugu ic;in de. On binlercc i~c;i aileleriyle birliktc ar;llk sm1rmm altmda kalmamak ir;in pq pc~e 8 saatlik iki vardiya yapmak zonmda .. .

Sec;imlcrin birkac; ay i:incesinde "sosyalist" Macaristan Ba~bakam Ferenc Gyurcsany (eskidcn Stalinist rcjimde Gene; Komi.inistler'in sekreteriydi, ~imdi Macaristan'm 1 May1s 2005'ten beri i.iye oldugu Avrupa Birligi'nin uslu i:igrencisi), Budapqte Havalimam'm ve bugi.ine kalm1~ 138 kamu i~letmesinden 96'sm1 i:izclle~tirecegini duyurdu. Kaderin cilvesine bakm ki, bu her ~eyi parc;alama yoni.indeki tehdide cevap - yakla~an gene! sec;imler nedeniyle - "sag kanat" muhalefctten geldi. Muhalefct bunun "stratejik milli c;1karlar"a aykm oldugunu soyledi ve sadece havalimamm degil, Macaristan Dcmiryollan 'm, elektrik ~irketlcrini ve hastaneleri de tekrar millile~tirmekte tereddi.it etmeyecegini ekledi.


Sosyalizm

15 yil once 9oken Stalinist rejimin eski yliksek memurlan , bugi.in

hilklimet bakanlan ve i~ adamlanna donti~tli . Ve bu nedenl e de onlardan bu yolda daha da ilerlemelerini isteyen emperya lizm in 91karlan ugrun a tlim iiretiei gtl<;lerin y1k11111 politikas111111 da onci.ileri konurnunda bulunuyorlar. Rusya'da ve diger tilkelerde biriktirilcn muazzam servetlcrin, devlct mtilkiyetinin gittik9e artan yagrnas111dan ve gittik9e ~iddetlenen y1k1m1ndan ba~ka bir temeli olmad1g1111 soylcmek yanli~ 1111 olur? Ey)i.il aymda eski KGB ilyesi ve yeni Ru sya Fcderasyonu Ba~kam Putin ~una karar verd~: Dogalgaz dcvi Gaz~ m 13 , I milyar dolara- 0,Jigark Roman Abramovic,: 'in ana olan - Milhodsc Capital ilc petrol ~irkcti Sibncft'in ylizdc 72,6's111111 gcri sat111 alinmas1nda anla~t1. Bu arada [Abramovic,:] 4 ila 5 milyar dolar dcgcr bic,:ilcn muazzam bir alt111 madcnini de ic,: ctti. Abra111ovir; Sibncft'i I996'da 100 milyon dolara sat m ahm~t1. (La 7hh1111c, 29 Eyliil 2005) ~ irkcti

Bir Rus yorumcu bu operasyonu

~oyle

ay1klad1:

Os1clik Abramovic,: vc Bcrczovski Sibncft'in kontroliinii hic,:bir ~cy Odcmcden 2 alm 1~lard1. iyi bir a11la~mayd1: dzcllqtirmc s1rasmda dcvlct miilkiycti bir kopcke [rublcnin ylizdc biri, yakla~1k 500 cski ( 1) Tiirk Liras1 -路 c,:.n.] alm1p, sonra piyasa fiyat111a satilabiliyordu. Bu ncdcnlc. bunun millilqtinneylc hic,:bir alakas111 111 olmacl1g1 ac;:1ktir. (A Buslacv, Silmefi Sa//./t Nasti Yorumla11111a/t?)

i~te Tart1~路ma Biilteni, eski Sovyctler Birligi ve Dogu Avrupa militanlan aras 1nda, bu ger9ckler temelincle, bu i.ilkelerdeki toplumsal rejimin karakteri i.ize rine gerekli ozgl.ir tartt~may1 ba~latacak: Bir "yeni bu1juvazi" olu~tu mu? "Kapitalizmin yeniclen in~as1" ger9eklqti mi? Yoksa asalak bi.irokratik kast, SSCB 'yi 9okii~e si.irtiklcmcsinin ard111dan, kliresel emperyalizm 9er9evesindeki yagma ve y1kim politikas1yla bir "kast" olarak cvriminde son a~amaya nihayet ula~m1~ m1dir: Oiiniln asalak kast1, bugiinlini.in mafyatik kast1 degil mi? Ve Stalinist bilrokrasinin 9iirilmesinden dogan 9qitli klanlar tlim kliresel kapitali zmi mafyatik ili~kilere doni.i$ti.inne yonlinde bir etki yaratm1yor mu? Bir jcopolitik uzma111 olan Jcan-Fra119ois Gayraucl son cledektif romam Les nouvelles menaces des 111l?fias'da [Yeni Mafya Tehdidi) ~u notu dii~iiyor: Orncgin hcpsi de Avrupa Birligi aclay1 olan Arnavutluk'un, Kosova ' mn veya Karadag'111 GSYiH'sinin ylizdc 50'si sury cknnomisindcn ge lirken, nasil olur da endi5e lcnrncy iz'' Tcrdrizrnc kar~1 sava~ neclcni ylc. FBl Dircktdrii drglithi suc,:a kar~1 miicaclclcyi dnccliklcr listcsindc ac;:1kya alt111c1 s1raya dU~lirdi.i 1

"Terorizme kar$1 sava$" Jafimn, Irak petrolilniin bilyiik petrol kodamanlannm r,:1karlan dogrultusunda kontrolli amac1yla Irak halkma

Burada yazar "()zclle~tirme" ile Rusc;:a yagma kelimcsi aras mda bir kcli1rn: oyunu yaparak 1990'1ann ba~lannclaki dzclle~tirmc-yagmalara at1fta bulunuyor.


Eski SSCB

ve Dogu Avrupa

i~<;:ileri Tart1~ma BUlteni'nin ilk Say1s1 c;;1kt1!

kar~1

cmpcryalist saldirganliktan bitiriyor: Mafyatik ili~kilerin yagmac1 ri~li bir alan buldu.

Bu gcrckli vc ()zgiir

ba~ka

i~tah1

tartJ~ma,

hic,:bir anlam1 yok. Yazar

~bylc

( ... ) piyasa yi:inclimli bu toplumlarda clvc-

biiltenin siitunlannda

ba~la1rn~t1r.

Ya ozelle§tirme-y1k1m ya millile§tirme Her bir c)zcllqtirmenin, ckonomi, i~c,:i s1111fJ vc dolay1s1yla !Um millctin ac,:1kc,:a y1k1111111dan ba~ka bir anlama gclmcdigi ko~ullarda bu tart1~ma c,:ok daha gerckli. Tart1.y111a Biilteni, "hayati cevaplarzn beraberce ara11111as111a katil1nak isteyen herkesin e.yil ko~·ul/arda kuraca,~1 bir diyalog'' ic,:in c,:ati

olmal1. Bu amac,:la, Tart1:pna Biilteni'ndc ba~latt1g11111z tarti~ma Avrupa'111n dort bir ko~esindcki IV. Entcrnasyonal scksiyonlannm ba~latt1g1 aray1~111 asli bir parc,:as1. Bu aray1~ bir birlqik cephc politikasmm, digcr bir dcyi~lc kitlclcrin harekctc gcc,:mcsinc yard1m ctmc politikas111111 ~ckil­ lcndirilmcsi ic,:indir. ilk say1da ba~layan tartt~malardan biri c,:ok anlaml1. Ukrayna'da Turuncu "Dcvrim"in alt1 ay ardmdan Ba~bakan Yulia Timo~cnko'nun gorcvdcn al111mas1yla ilgili. Timo~cnko kamu i~lctmclerinin topluca ozclle~tirilmcsi politikas1111 izlcmcktcn ba~ka bir ~cy yapmam1~t1. 0 halde ncden hem Ukrayna hiiktimetindeki eski arkada~lan hem de cmperyalizmin uluslararas1 kurumlan tarafmdan yaygm bir ~ekildc kmand1? Orncgin Avrupa Komisyonu ba~kam Barroso siirckli olarak "yapmalarz gereken. devamh AB '.ye katilmaktan bahsetmek degil, somut reformlar gen;ek/q·tirmek" (6 Ekim 2005) diyordu. Sunu

anlamak gerckir ki, Avrupa Birligi "reformlan" hem Dogu'da hem de Bati'da sosyal parc,:alanmanm vc milli egcmcnligin tasfiycsinin h1zlandmlmas1 demcktir. Yulia Timo~enko, ccvab1 Frans1z gazctcsi Le Figaro'da (29 Eyli.il 2005) kcndisi veriyor: Krivoriistal'in yenidcn (izelle~tirilmesiylc hliklimetimiz oldukya ~cffaf bir slirecinin i:imegini vcnni~ti. Bir Frans1z ~irketi olan Arcclor slirecc kat!lma konusunda yok istckliydi. Ancak yeni hliklimctlc her ~cy bclirsizlc~ti. i:izelle~tirmc

Ancak "olduk~a ~-effaf bir ozefle-$lirme siirecinin ornegi" tam olarak ne anlama gelir? Timo~enko kendi c,:1karlan dogrultusunda Krivoriistal c,:clik kompleksini tckrar millile~tirmi~ti vc ardmdan kendi iiycsi oldugu matya kla11111111 yaranna yeniden ozellqtirmi~ti. Komplckse cski Cumhurba~kam Kuc,:ma'nm damad1 yakla~1k bir yil once cl koymu~tu. i~tc AB 'yi M"ekelcndiren ~cy: Ycnidcn ozellqtinnek iizerc - yani sadecc hirs1z111 ismini dcgi~tirmek iizere - bile olsa tckrar millilqtirme


Sosyalizm

soz konusu olmamalid1r, nc olursa olsun. Bunu c,;igncycrek Timo~enko c,;izmcyi a~t1. Timo~cnko scpctlcnir scpctlcnmcz Yu~c,;cnko vakarla glivcncc vcrdi: "gec;tigimiz 14 yt!daki ozelle~·tir111e/er lllCVCI// yasalar/a yapt!dt. Bu i,s-!emlerin yeniden gdzden ge(irilmesi ciddi bir hata olzu:" (6 Ekim 3 2005) Bu s1rada yeni Ba~bakan Luri Enahurov ckonomi politikas111111 ana hatlar1111 ac,;1klad1g1 konu~masmda Yulia Timo~enko'nun ba~latt1g1 "ijzelle.~tirmelerin gdzden gec;irilmesi siireci"nc son vcrccegini ac,;1klad1. Turnncu "Devrim" s1rasmda Kuc,;ma klan111111 yolsuzluk vc yagmalann1 gayct hakh olarak rcddcden binlcrce gostcrinin tcmel talcbi boylecc rcsmen has1ralt1 edilmi~ oldu. Millilqtirmc ve tekrar millilc~tirmc yasak: i~tc tlim uluslararas1 cmpcryalist kurnlu~lann (Avrnpa Birligi, Dlinya Bankasi, IMF vs.) Bolivya, Venezuela, Brczilya ve Avrupa halklanna dayatmak istcdiklcri emir. 4 Bu durum, Rus mafya milyarderi Kodorkovski orncgindc mi.ikemmcl ~ekildc gori.ili.iyor. Kodorkovski ABD'li petrol ~irketlcri ilc dogrudan bir anla~ma yapmaya c,;ah~t1g1 ic,;in Putin'cc hapsc at1hm~t1. Kodorkovski "ha/km \.·ogunlugu 1990 dzel/e!ffirmesinin adaletsiz ve dolay1s1yla gayrime.yru o!dugzmu dii.~iim:iyor" diyc haydlanm1~ vc "ozelle»·firmeleri me.»J·u!a~· t1rmak" istcdigini soylcmi~ti. $unu ac,:1kliga kavu~turmak istcrim ki bu linHi ozellqtirmclerin 111c~rula~tinl­ mas1 mcsclcsi, kesinliklc ekonomiyi devlet kontrolline gcc,:inrn; veya millilqtinne amac,:lt degildir.

Peki ama, kendini emekten yana olarak tammlayan bazt glic,;lerin de millilc~tirmc ve tekrar millilqtim1eye kar~1 bu di.i~manl1g1 payla~mas1111 nas1l ac,;1klayabiliriz? Nitekim Dogu Almanya cyaletlerinde bir milyon sosyal lojmanm ozelle~tirildigi s1rada PDS (Demokratik Sosyalizm Partisi, Stalinist parti SED'in -Sosyalist Birlik Partisi- mirasc,;1s1) Sekretcri ve ~imdiler­ dc kurulan " Sol Parti"nin lideri Gysi ac,;1kc,;a beyan etti: Bizim arzu cttigimiz sosyalist toplumda, kapitalist mlilkiyctin altcrnatifi devlct mlilkiycti degil.

Eski Stalinist memurlann, i.izcrindc asalak olarak on yillarca d1klan dcvlct miilkiyetinc ncfrctlcri snm tan11myor.

ya~a­

Luri Enahurov, eski Luc,:enku hiiklimetinde ( 1999-200 I) ba~bakan yard1mc1s1yd1. IMF ile mli zakcrelcrdc yctenekli oldugunu kan1tlad1. Birkac,: yil once Kamu Miilkiyeti Fonu Ra~ka111 olarak tlim kamu smai ~irketlcrinin yansmm ozel ellere gcr;tigi geni~ bir ozellc~tinnc program! ba~latmt~!I. Su nu belirtelim ki, ha la hapiste olan Kodorkovski parlamcnto sec,:imlerindc " Putin 'e kar~1" aday oldu. Kendini dcsteklemek lizerc toplanan komitc ic,:inde digcrlerinin yam sira Ziyuganov'un Rusya Federasyonu Komlinist Partisi, Sag Giir;lcr Birligi lidcrlcri vc provoka!Or 1rkr;1. Edouard Kimonov'un Ulusal B o l~evik Parti'si vardt.


Eski SSCB ve Dogu Avrupa i~c;ileri Tart1~ma Bulteni'nin ilk Say1s1 <;1kt11

Yine, ay111 s1ralarda, Macaristan 'da demin bahsedilcn "sosyalist" Ba~bakan Ferenc Gyurcsany ( eski Gen9 Komi.inistler Orgi.iti.i lideri)

ozellqtirmeyi elqtirenlere saldmyor, onlan

"a~·m

sol ve

a~m

sa[;dan

oy arayan popii/istler" olarak ta111mliyordu. Bu tavir, ti.im "alternatif ki.iresellqmeciler" tarafmdan payla~il1r. Fransa'da bunlann onde gclcnlerinden biri, Frans1z Komiinist Partisi ilc Pablocu LCR [Devrimci Komi.inist Birlik - 911] arasmda mekik dokuyan eski Pablocu lidcr Yves Salcssc'dir. Kcndisi Floransa'daki Avrupa Sosyal Forumu'nda, "Kamu Hizmetlcri" adli bir seminerde ~unlan soyledi: Toplumun el koymasm1 savunuyornz, millile~tinneyi degil. Gec;mi~ dcncyimlcrin bila111;:osunu vc mcvcut gcli~mclcri hcsaba katmaliy1z. Zira, hem Dogu Ulkclcrindcki bi.irokratik <lcvlctc;ilik iflas ctmi~ hem de kapitalist iilkclcrdc gcn,;cklqtirilcn millile~tirmclerin eksikleri giiriilmii~tiir.

Neyin iflasmdan bahsediyor? <;:iiri.ime a~amasmdaki, i.irctim ara9lannm ozel mi.ilkiyeti sistcmindcn degil kesinlikle; bunu, yi.1mu~atilm1~ "klirescllqme" terimi ardmda gizlcmcye dcvam ediyorlar! Di.inya Saglik Orgi.iti.i'ni.in 20 l 5'te Afrika'da ortalama ya~am bcklcntisinin 33 yd olacag1 tahmininden sorumlu olan <,:i.iri.iyen kapitalist sistcmin if1asmdan bahsetmiyor. Hay1r, bir k1sm1 dogrudan asalak Stalinist bi.irokrasidcn, kalam onun sol uzantilarmdan gclen bu bi.iyiik "solcu" lidcrlcrc gore, su9, millile~­ tirmede, toplumsal mi.ilkiycttc! Ancak i~<,:ilcr vc millctlerin hayatmm bagh oldugu en tcmcl kazammlann korunmas1 vc yeniden kazamlmas1 i<,:in tek yol tckrar millilqtim1e degil midir'? Okullann, krqlerin, <,:ocuk yuvalannm, konutlarm, fabrikalann ve ula~1m111 devlet mi.ilkiyetinde ycniden kurulmas1 vc ti.im toplumun yaranna i~lctilmesi milyonlarca i$<,:i ve koyli.inlin hayatta kalmasmm tek yolu degil midir?

i~ci sm1f1

hala

ayakta ve

cozum

anyor...

Tekrar millilqtirme talebi bu aray1~a bir ccvap. Ornegin bir Rus ~ch­ rinin toplu ta~1ma kurumundaki sendika komitesi, Vladimir Putin'e yazd1g1 cevapta bu talcbi ifade ediyor: Kannmza gore - vc ne yaz1k ki olgular <la bunu gostcriyor - kamusal toplu ta~1manm tasfiyesi, yal111zca, halka hizmet eden tiim ula~1m agllllll paryalanmasllla, ula~1m iicrctlcrindc iincmli bir ylikseli~e vc sava~ gazilcri, cngcllilcr vc digcrlcri ic;in indirimli tarifclcrin iptaline yol ac;acakt1r. Saylll Ba~kan! Sizdcn ~ehir ic;i ta~1manlll bclediycde kalmas1 ic.;in ilgili yiirlitmc organlanna gcrekli talimatl vcnnenizi istiyoruz.

Tekrar millile~tirme talcbi, dogudan bat1ya Rusya <,:apmda 12 Ekim 2005'te eylcm yapan 2,5 milyon kamu emck<,:isinin talebi dcgil miydi? Ogretmenlcr, doktorlar, bilim i~<,:ileri, sanayi i~<,:ileri ile birliktc temel taleplerini dile getirmeyc <,:ah~tJlar. Basm raporlarma gore taleplcrin


Sosya/izm

ifadc cdildigi pankartlarda $Unlar yaz1yordu: "Bizi a.}·agllamay1 b1rak111! ", hatta "Ogretmen maa,v1yla bir biirokrat111 kope,gi bile ge~·ine­ mez!" C.:avu$csku ckollindc yeti~mi~ ve bugiinlcrde IMF vc Avrupa Birligi'nin "uslu ogrcncisi" olan Romanya lidcrlcrini, alt1 madcn scndikac1s1111 ag1r cczalara c,:arpt1rmaya vc 28 Eyliil 2005 'te hapsc atmaya itcn $CY, i~c;i sm1f111dan korkmalan dcgil miydi? Romanyalt bir i$c,:i aktivist anlat1yor: Romanya'11111 Avrupa Birligi'nc giri~ ko~ullan ~unbr: PTT'nin tlimiiylc iizcllqtirilmesi, bankalann vc iizdliklc I 885'tcn beri varolan Halk Tasarruf Bankas1'n111 tlimliylc iizcllqtirilmcsi, hastanelcrin iizelle~tirilmcsi, sosyal glivcnlik sistcmindcn iizcl sigorta sisteminc gcc,:ilmcsi ve (izyiinctim ilkesi ad111a ba~dgrctmcnler taraf111dan kamu okullanmn bogazlanmas1. Bu, dcvlct mlilkiyctinden geri kalanlann da y1k11111 anlamma geliyor.

Bu ko$ullarda madcncilcr "ibret-i alcm ic,:in" hapsc attlmad1 m1? Bunlar, Romanya i$c;i s1111fm111 onciiliigiinii yapm1~ madcncilcr. <;:avu$csku rejiminc kar~1 politik dcvrim de dahil (orncgin 1977 grcvindc, madcncilcr <;:avu~esku'yu Lupcni 'ye sokmam1$lard1 ), Ilicscu vc 01iaklann111 ba$mda oldugu eski biirokratik mafyanm uygulad1g1 ozcllqti1mc-y1k1m politikasma kar~1 dcvrim miicadclcsindc i$c,:i s1111fm111 en ilcri (1991 vc l 999'da) kesimi.

Politik devrim olmedi <;:ok say1da "gazcteci" Agustos 2005'in Gdansk Antla~malan 'nm 25. ytldoniimii oldugunu yazd1. l 980'dc bag1ms1z scndika Solidarnosc'ta [Dayam~ma - c,:.n.] orgiitlii Polonya i~c,:i sm1f1 asalak biirokrasiye kar~1 ayaklanmt$ vc taleplcrini ona dayatmI$h. Biz IV. Enternasyonal militanlanna gore l 980'deki Polonya Devrimi, Troc,:ki 'nin "politik devrim" olarak adland1rd1g1 bir a~amay1 tcmsil etmcktcydi. Digcr bir ifadcyle, i$c,:iler, asalak biirokrasiyi dcvirmcyc vc i$c,:i dcmokrasisini yeniden kunnaya c,:a!t~m1$, scrmaycnin miilksiizlqtirilmcsiylc cldc cdilmi~ iiretim arac,:lan iizcrindcki toplumsal miilkiyct iizerinde i$C,:i kontroliinii saglamaya c,:alt~tm~l!. Bumm Ukrayna, Giircistan vc K1rgizistan 'da ya$anan, Washington ve onun "demokratik" STK'lannca finansc cdilen sozdc "rcnkli dcvrimlcr" ilc hic,:bir alakast yok. 0 zamanki, yozla~m1~ Stalinist biirokrasiyi kovmak amac,:lt hakiki bir dcvrimdi. Polonya Devrimi s1ras111da Var~ova'da bulunan o zamanki Izvestia muhabiri Anatoli Druzcnko 25 ytl sonra en sonunda bunu kabul ctti. Soylc yazd1: (Literaturnaya Gazeta, 31 Agustos-6 Eyliil 2005) Ba~lang1c,:ta grcvcilerin iine siirdiigii talcpler bir dcvrimi giindcmc getirmiyordu. 0 gl'mlerdc sol vc saga riiportaj vcren Walsc ~u noktay1 vurguluyordu: "Biz sosyali::me kar.y1 de.~ili::. Bow/mu.)· bir sosvali::me kar.)·1y1::." Oylcyse


Eski SSCB ve Oogu Avrupa i!?<;:ileri Tarl1!?ma Bulteni'nin ilk Say1s1 <;1kt1!

Sovyct yi.inetiminin Polonya'daki olaylardan bu kadar korkmasma scbep olan ncydi? ilk olarak, olaylarm kapsam1. Gn:ve kat1bnlar ylizlcr vcya binlcr degil, milyonlard1. ikincisi , harekete gei;cn giiciin niteligi. Bir kcrc gostcrilerc katilanlar kiic,:lik brnju va unsurlar, ozcl tiiccarlar vcya kli<;lik c,:iftr;ikr dcgildi, sanayi i~c,:ileri kitlcsiydi -· metal i~c;ilcri, madcncikr, tcrsanc i~c;ilcri. Or,;iin clisli, taleplerin karakteri.

Grevcilcrin talcpleriylc dcvam ediyor: Talcplcr ncydi'! i~c,:ilcrin tcmcl kaygilarn11 yans1t1yordu. Term:! vurgu sosyal adalctti: "Herke.1· i<;·in yiiksck kaliteli sa!J,lik sistemi ". "elit/ere fj:::cl maga:::alar kapati!s111' ". Bumm Moskova'da, Granovski Caddcsi ' nin g1da tliikkanlannda ve Sag!Jk Bakanllg1'nm dordlincli dcpartmanmda nasil kar~J!anacagm1 lrnyal ctmck zor degil. Kcsin olarak, harekct, sosyalizmin bozulmasma kar~1yd1. Kapitali zm, ozcllqtirmc vs. ik ilgili tck bir kclimc yoktu. ( ... )Arna mcvcut sosyalizm karikati'irl"I, bir kcz i.1ha kcndi kcndini rcfonnc ctmcdcki y.:ten.:ksi zligini giisterccckti.

Gdansk ve Sczescin i~<;:ilcrinin kcndi kadcrlcrini cle almalan kar~1s111da Sovyct biirokrasinin i<;:ine dli~ti.igi.i deh~cti isc o di:inemin Polonya' daki SSCB bi.iyiikclvisi anlat1yor: Sovyct gcnerallcri. Moskova ' nm Sovyet birlikkrini Polonya ·ya giindcrmeyi ciddi c;iddi dli~i.indliglinli gayct iyi hat1rlayacakt1r. Anc:ak Stalin'in (... ) ahbab1 Suslov bile i.ilkenin ikinci bir Afganistan vakas1111 kald1ramayacag1m anlam1~­ t1.

Meali : Bi.irokrasi Polonya'ya asker gi:indcrmeyc ccsaret cdemedi ... Ve yazar, General Jaruelski 'nin devrimi yok etmek i.izere s1k1yi:inctim ilan etmesiyle yaz1s1111 sonlandmyor. Paradoks ~u ki, sosyali zmi korumak lizerc ilan cdilcn s1k1yonctim kapitali zrn in zafcrinc yo! aytl.

Paradoks mu? Hit,: de degil! l 980'de Polonya i~r,:ilerinin bi.irokrasiye kar~1 isyamm ezen Jaruzelski'ler, Brejnev'ler ve asalak bi.irokrasinin diger temsilcileri, tam tersine toplumsal mlilkiyeti ve planli ekonomiyi yok etmeye hazirla111yorlard1. Dahas1, $ll bir gerr,:ek dcgil mi?: Dogu Avrupa'da vc SSCB'nin her bir cumhuriyetinde bugi.in ye~itli mafya klanlann1 olu~turan ; y1k1mlan yi.iriitme<le, fabrikalan lrapatmada, toplu <;:iftlikleri tasfiye etmede en kararl1 olanlarhep cski bi.irokratlard1r. 25 yd sonra, uluslararas1 basm "Polonya 'daki liim partiler Avrupa 5 Birligi 'ni benimsiyor " diyc alk1$ tutarken , Polonya halk1 1980 hareketinin olmedigini gi:isterdi . 25 Eyli.il parlamento ser,:imlcrinde neredeyse yi.izde 60'lik bir oranla sand1ga gitmeycn Polonya halk1, ti.im partileri reddetti; ister Stalinist bi.ii"okrasinin dogrudan miras<;:1s1, ister "sag" partiler olsun.

"Fiilen hil;bir parli b11gii11 Polonya '11111 Avrupa Birligi 'ne giri.)·teki ha.)'art.1·11w i1iraz etmez ", diyor Var~ova Uluslararas1 ili~kilcr Enstitlisli profcs()ri.i Stanislaw Parzymi.cs.


Sosya/izm

Bu rcddin sosyal iycrigini Gdansk tcrsanclerindcki i~yilcr ifadc ctti. I 980'in dcvrimci i~yilcrinin yocuklan 31 Agustos 2005'tcki 25. yildoni.imi.ini.in kutlamalarma katilmay1 rcddcttilcr vc ~u pankarh yi.iksclttiler: "Yagma/anan ve y1ki/an Gdansk tersanelerinin dogum giinii bugiin. " Gdansk tcrsane lcrindcki i~yilcr, Rusya' daki ogrctmcnlcr, Romanya'daki maden i~yileri vc Macar metal i~yilcri ilc beraber ~unu soyli.iyor: "Ya~amak istiyoruz! <;ali~mak istiyoruz!" Kazand1klanyla geyinmelcrini saglamak iyin ne yapmak gcrekecck? Gcreken; ozcllqtirilmi~-yagmalanm1~-tasfiyc cdilmi~ her ~eyi tckrar millile~tirmck dcgil mi? Gcrekcn; gcycn y1llarda paramparya cdilmi~ kazammlan yenidcn kum1ak dcgil midir? Tarf/~ma Biilteni'ndc Dogu Avrupa ve eski SSCB tilkclerindcki militanlar arasmda ayilan tart1~ma budur.


"Neoliberalizm" Ozerine

•• Neoliberalizm •• iizerine

Pierre CISE

Gerek basmda gerck iktisadi vc siyasal litcrati.irdc "liberal" vcya "ncolibcral" kclimclcrine s1k s1k rastliyoruz, ornegin "liberal kurcselle~me", "ncolibcral politikalar'', "ultralibcral", "sosyal liberalizm" gibi obeklerin iryindc .

"Liberalizm" ya da "neoliberalizm" nedir?

1

iktisadi alanda liberal di.i~iince, 18. yiizy!l som1 vc 19. yiizy1l ba~lann­ da, kapitalist i.irctim biryiminin baskm iirctim biryimi halinc gclmesiyle geli~ti. Bu dii~iincc ekoli.iniin ba~hca temsilcilcri ve savunuculannm ingiliz olmas1 tesadi.if dcgildi, ryi.inkii ycni iiretim biryiminin en h1zh gcli~tigi yer ingiltcrc'ydi. Bu dli~i.inceyi tammlamak iryin "liberal" tcrimi kullamhyordu, ryi.inkii ozgi.ir giri~imcilik (Latince fiber, ozgiir) vc scrbcst piyasanm i~lcyi~inin oni.indeki her ti.irlii k1s1tlamamn kaldmlmas1, bu di.i~i.inccnin olmazsa olmaz1yd1. Buna kar~m, o doncmin 2 baskm di.i~i.incc okulu olan mcrkantilizm , korumacd1ktan vc dcvlct mi.idahalesindcn yanayd1.

La Verite/Gcn,:ek'in 46. say1smdan r,:cvrihni~tir. Makalenin bu k1sm1 gene! olarak konuyla ilgili cngin literati.ire dayanmakla birliktc, aym zamanda Michael Daubcrny'nin 1985 yd111da La Veritc I Gerr,:ck clcrgisinin 596. say1smcla yay1111lanan "'B11g ii11kii Liheralizm" ba~hkh makalcsinden yararlaml1111~t1r.


Sosyalizm

Oretimde ya~anan kapitalist donii~iim, brnjuvaziyi siyasal iktidar talcp etmeye itti. Liberalizm, her $Cyden once yiikselen kapitalizmi VC burjuva iktidanm temsil eden dli~unce okuluydu. Marx 'm Kapita/'in ikinci Almanca bask1s111a yazd1g1 sonsozde degindigi gene! durum da 3 budur : Bir yandan modern sanayi c,:ocukluk i;agmdan kunulmak lizcrcydi (... ) Digcr yandan, hem hliktimctlcr vc Kutsal itt ifak etrafmda topla111111~ feudal beylcr arasmdaki uyu~mazlik, hem halk kit lelcrinc burjuvazinin ondcrlik cdiyor olmas1, hem de sanayi scrmayesi vc aristokrat toprak sahipleri arasmdaki i;at1~111a yi.izlimkn - bu c,:at1~ma Fransa'da klii;iik w biiyiik toprak malikleri arasmdaki kar~ 1tli kta gizliydi - scrmaye vc emek arasmdaki sm1f mlicadcles i arka plana itilmi~ bulunuyordu.

ilk libcraller (ozelliklc Marx ve Engels taraf111dan) "klasiklcr" diye Bunlann ba~l!ealan fizyokrallar, Adam Smith, David 4 Ricardo vc baz1 ai;:ilardan da Thomas R. Malthus'tu. Bu grubun tUrdq oldugunu soylcmek giiiy, iytinkli hepsi kendi teorisini kapitalizmin farkh evrelerinde gcli~tirmi~tir (Fizyokratlar ticaret kapitalizmi donemindc, Smith manlifaktiir kapitalizmi, Ricardo vc Malthus da s111ai kapitalizm doneminde) . Fakat hepsi de toplumun ve iktisad111 kalbine piyasay1 ycrlc~tirmekteydi. Piyasan111 diger ticarct vc liretim orgtitlcnmesi bii;:imlerindcn Listlin oldugunu iddia ediyorlard1. Bu fikre gore, piyasadaki her bir aktor kendi 91kan (hatta Smith "bcncilce" i;:1kan diyordu) dogrultusunda harekct eder, ancak, piyasa sayesindc, bilini;:sizce de olsa, bir biitliniin, yani toplumun gene! i;:1kann111 olu~masm1 saglar. Adam Smith ' in mc~hur formiiliine gore ''piyasamn gorlinmcz eli", piyasadaki aktorlcri bilin9siz bir ~eki ldc yonctir. Bu ~ckildc mallann arzt, talcbi ve fiyat1 aras111da kendiliginden dengc sagla111r. Bu iddiadan yo la 91kan Iibcral dLi~Liniirler, piyasamn i~lcyi~ine getiri lecck herhangi bir k1s1tlamaya ~iddctlc kar~1 i;:1kttlar; ozclliklc de dcvlct ycrini bilmcli , yani piyasanm i~leyi~inc mlidahale ctmcmcli, bilakis kendini bu i~lcyi­ ~i kornmakla sm1rlamaltdir, dcdilcr. adlandmlm1~t1.

Mcrkantilizm, 17. vc 18. yiizy1llarm hakim iktisadi doktrinidir. Tcmcl olarak, dcvlet eliyle yliri.itiilcn uluslararas1 ti carct vc. siimlirgecilik arac 1lt g1yla lilkcnin alt111/giimll~ rczervlcrini art1rn1aya ve yi.iksck glimriik vcrgisi politikas ma dayamr -9.11. Kapi1al, Birinci Kitap. ikinci /dmanca bask1ya sonsoz. Fizyokratlar (sozclik Yunanca kokcnlidir vc "dogamn idarcsi "'an lam ma gclir), 18 . yi.izy11in ikinci yansmda ortaya i,;1kan ve Marx'a ilham veren lktisadi Tah/o'nun ( 1758) yazan olan Frans1z Frani,;ois Qucsnay ( 1694-1774) liderligindcki dli~iincc okulu. Adam Smith (I 723- 1790), ba~ltca cseri U/uslann Zenginli*i ( 1776) obn ingiliz iktisati,;1 ve filozof. David Ricardo ( 1772-1823), saray maliyccisi, toprak sahibi, sanayici, ba~ltca i,;alt~mas1 Ekonomi Politik. Thomas Robert Malthus ( 17661834), papaz vc iktisati,;1, Niifus /ikesi Uzerine Deneme vc ÂŁko11omi Polit({;i11 Prensipleri'nin yazan.


"Neoliberalizm" Ozerine

Bumm iizcrindc biraz duralim . Liberal tcorilerin tcmcl ozclligi , dcvleti vc onun faaliyctlerini minimuma indirgcmclcri<lir. Ancak libcralizrnin bugi.inkli savunuculan olan "ncolibcrallcr" nc dcrsc <lcsin, bugi.in omcgin ABD'dc c!cvlctin ckonomidcki ag1rhg1 vc di.inya ekonomisindc uluslararas1 kurumlann (lMF, Di.inya Bankasi, OTO, Avrupa Birligi) agirhg1 mi.ithi~ artrn1~ durumda; c!cvlct vc uluslararas1 kurumlar iirctim araylannm bzcl mi.ilkiyctinc dayal1 sistcmin idamcsindc kilit bir rol oynuyor. Bu konuya ilcridc doncccgiz. Klasik libcrallcri halcncrindcn ay1ran ba~lica bzcllik bilimscl yakla~1mland1r. Onlar kapitalist sistcmin i.istlinli.igi.ini.i bilimscl olarak karntlamaya c,:ali~ttlar; tabii ki bunu kimi gcn;cklcri, bmcgin toplumun s1rnflara boli.inmcsini gizlcmck kayd1yla yapttlar. Klasik libcrallcr, kapitalizmin dinamigini vc bzclliklc onun yaratt1g1 rni.ithi~ zcnginligin kaynagm1 anlamaya ozcl onem atfetmi~tir diycbiliriz. Onlara gore bu zenginligin kaynag1 cmck ve ozelliklc de bclirli bir i~bollimi.i dahilindc c,:al!~an cmcktir. Zenginligin cmek tarafmdan i.irctildigini kqfettilcr. Piyasaya, yani ticarcte oc!aklan1p degcr yasas1111 buldular. Bu yasaya gore bir metanm degcri , onun i.iretimi iyin gerekli olan emck miktanna e~ittir.

Marx Kapital'de bu tcspitlcrdcn yola c,:1kar. Ama bunun c,:ok daha ilcrisine gidcr. C::i.inki.i klasiklcr ticarctin tcmelini olu~turan unsuru dogru tespit edcrler, ama kapitalist iiretim bic,:imiylc gelcn zcnginlqmcnin gen;:ck dogas1111 gizlcrlcr. Klasiklere gore patronun kiln, emck kar~1ltg1 eldc edilcn bir gclir dcgildir (ki bu, her degcrin kaynag111111 cmck oldugu fikriylc yC!i~ir); ama yinc de kar, yatmlan scrmayc kar~1ltg111c!a eldc edilen haklt bir getiridir. Oysa Marx degcr yasas1111 sonuna kadar gbti.iri.ir vc kii nn kaynag1 cmcgin sbmi.i1iilmesidir dcr. Benzer ~ekildc, klasiklcr ic,:in i.icret, i~c,:i tarafmdan sarf edilcn emegin fiyat1d1r (ki kann da scrmayenin fiyatt olc!ugunu sbylcrlcr); oysa Marx meta dcgi~imine uygulanan yasayt meta-emek gi.ici.ine uygular, yani emegin c!egeri (ya da parasal kar~tl1g1 olan iicret), onun i.irctimi vc ycnic!en iiretimi ic,:in gerekli olan emegin kar~il1g1dir. Marx , buradan, i~c,:i taraf111dan i.iretilcn emekle i$c,:inin elde cttigi i.icrct arasmda bir qitlik olmad1g1111 gostererek artt-deger kavramm1 ytkanr; bu yi.izden de licrct hic,:bir zaman i~c,:inin i.ircttigi emegin tam kar~1ltg1 olamaz. Toplumun kar~1t sosyal s1111flara boli.inmesi ilk liberallcrin teorilcrindc eksik dcgildi . Fakat, onlar ic;:in bu boli.lnme dogal ve degi~tirilc足 5 mcz bir di.izcndi. Marx bu konuda ~oylc der : Digcr bir ifadcylc, s1111f mlicadelcsi kcndini siyasal dli zlcmd1;: ifadc cdcmcdigi slirccc, burjuva siyasal ikt isad1 kcndini hcr tlirlli mancvra ic,:in raha1 bir ortamda b11lacakt1r; bilimscl bir yontcmlc kapitalist toplurnu analiz ctmc imkan1 cldc Kapilal, Birinci Kitap. ikinci J\Jmanca bask1ya so nsoz.


Sosyalizm

cdecck vc iktidan clc gcyirmcsini mqrula~liracak vc onu saglamla}t1racakt1r ( .. . ) Sonuyta Ricardo, bilinc,:li olarak, s1111fsal \:ikarlann, iicrct vc kann, kar vc rantm kar~1thg1m, safya, doga11111 toplumsal bir yasas1 diyc kabul cderck, i;:ah~malannm hareket noktas1 yapar. Ancak burada burjuva iktisat bilimi a~a­ mayacag1 sumlara dayanm1~t1.

Birinci donem, sm1f milcadclcsinin ka<,:mtlmaz olarak kcskinlqme6 siylc <,:abucak sona crdi. Marx bunu $6yle a<,:1kltyor: 1830 yllmda onemli bir kriz ba~ gostcrdi. Fransa vc ingilterc'dc burjuvazi siyasal giicii cline geyirdi . 0 andan itibaren, s1111f miieadelcsi, hem pratik hem de tcorik anlamda, daha ay1k bir ~ckildc di le gclmcyc ve tchdit edici biyimler almaya ba~lad1. Btnjuva ekonomisinin oliim c,:am yahyordu. 0 zamandan bcri, bu teorinin dogru olup ol111amas1 dcgil, fakat scnnayc ic,:in yararh m1 zararh m1, gcrckli mi gercksiz mi, siyasal bakundan tchlikeli mi tchlikcsi z mi oldugu soz konusu olmaya ba~lad1. Tarafs1z incekmclcrin yerini iicrctli ph~malar, gcn;;ek bilim sc l ara~tmnalann yerini mazur gostennc cgilimlcri alm1~t1.

Marx '111 bu sozleri <,:ok onemli : Her tlir burjuva teorisi, o zamandan beri, kapitalist sistemin bilimsel olmayan bir savunusundan ibarcttir ve kapitalizmi betimlemenin otesine gidemcz. Bu tcoriler, sistemin kar$1thklan111 gizlcmeyc yonclik birer k1hft1r, zaten varolan pratiklcrin tcorilc$tirilmcsidir. A1i1k burjuva teorilcri s1111f mi.icadclcsinin var! 1g1111 (onun dogal bir di.izcn oldugunu soyleyerck dahi olsa) kabul etmcz; aksinc s1111f milcadclesinin ve elbette somi.iri.iniin var I1g1111 rcddcdcrler. Bu tam da Marx ve Engels'in (bilimsel iktisad111 aksinc) "kaba" ya da "vi.ilger" iktisat diyc adland1rd1g1 donemin ba~lang1c1dtr. Marx ve Engcls'in bu yorumu Kapita/'in ( 1867) bastlmasmdan birka<,: ytl soma dogrula111r. Zaman111 liberal tcorilcri, bugi.inku "ncoliberallcrin" atalan olan "ncoklasik" okulun, yani Stanley Jcvons, Carl Menger, Leon Walras, Vilfrcdo Pareto, Alfred Marshall vc Eugene Bohm-Bawcrk'm gori.i~lcriylc birlikte onemli degi$ikliklere ugrad1. Bu noktada tarihlcr olduk<,:a onemli. Gcnclliklc birbirinc paralcl olarak, hatta birbirindcn bihaber <,:alt$an bu tcorisycnlcrin ilk ii<,:il, cscrlerini 1871 ve 1873 y1 llan arasmda lirctti. 0 Siralar, tarihin ilk i~<,:i hliklimcti olan Paris Komlini.i 'ylc domk noktasma varan, gli<,:lli s1111f harekctlcri ortaya <,:1k1yordu. ilk iki Entcrnasyonal'in de ctkisiyle, i$<,:i s1111fi bag1ms1z, gli<,:li.i s1111f orgi.itlcrini, siyasal parti vc scndikalanm kurmaktayd1. Dstclik, 19. yi.izyilm son k1sm111da, kapitalizmin empcryalist a$amas111111 ozcllikleri kcndini gostcrmcyc ha$1amt$h. Bu gene! durnm <,:cr<,:cvesinde, neoklasiklcr dogmdan kapitalizm savunucusu kesildi; Marksizm 'e z1mncn hatta alcncn kar~t <,:tkttlar. Orncgin Bohm-Bawerk 1896'da Karl Marx ve Sisteminin Deger/endirmesi isimli bir kitap 7 yay1mlad1.

<•

A.g.c.


"Neoliberalizm" Ozerine

Neoklasiklcr, piyasada arz ve talep dengesiylc fiyatlar, faiz oranlan ve i.icretler arasmda kendiliginden olu$1ugu farz edilen dengeye merkezi bir onem atfederken, klasiklerden iki noktada aynhyordu: Birincisi, bir maim dcgcri, art1k o maim i<;:indeki emege degil, maim nadirligine ve kullam$1iligma bagltyd1; ikincisi, (klasik teoride ta111mland1g1 kadanyla) smdlann yerini, kendi <;:1karlarm1 iyi bilen ak11c1 bireyler alm1$ll. Boylelikle tamamen davra111$<;:l ve oznel temelli ckonomik teorilerin onii a<;:ilm1$ oldu. Klasiklcrin vc clbette Marksistlerin kulland1g1 yontemlcrin aksine, neoklasikler toplumun gene! i$lcyi$ini idare eden (ve makroiktisat diye de tabir edilen) temel yasalarla pek ilgilcnmiyorlard1. Toplumun tlim i$lcyi$ini tek tek bireylerin egilimlerinin toplamma indirgeyen neoklasiklcr, bireyin, mevcut imkanlanndan hareketle en bi.iyi.ik fayday1 yakalayabilecegi davrarn$lan ve karar stratejilerini nasd sc<;:tiginc odaklandilar. Ti.im bunlar bir takim formlillcrle vc matcmatiksel modellerlc bczendi; bu yakla$1111, tcorinin bilimsel yan1111 kamtlamaya <;:abalad1g1 halde, bir <;:e$it, tarihi reddetme ve bu saycdc tarihin 8 dinamik slirecini reddetme yoluydu. Piyasanm ekonomiyi dogal olarak di.izenlcyeccgi vc devlct ve scndikalardan gelccck her tlirlii mi.idahalcnin yanh$ oldugu $Cklindeki bu tcoriylc, ncoklasikler, ozellikle ckonomik krizlerle ilgili bir dizi argiiman i.iretti. En koti.isi.i de, krizlcrin, hi<,:bir d1$ faktOr tarafmdan cngcllcnmeyceck bir serbcst rekabet tarafmdan sogurulduklan mi.iddct<;:c, yalrnzca doncmsel olacagm1 soylcdiler. Bir noktaya kadar, bu analiz kapitalizmin belirli bir doneminin ger<;:ekligini anlat1r; yani kapitalizmin yi.ikseli$ doneminin. Kapitalist sistcmin krizi, Marx'a gore her $Cyden once sermayenin a$m i.irctim kriziydi; kapitalizm kendine pazanm di.inya ol<;:eginde surekli olarak geni$lcterek bir i;:1k1$ buldu. Ancak zamanla, bu <;:1k1$ yolu da darald1, ycni yuzy11la tamamen kaybolmaya ba$lad1, sonui;:ta donemsel krizlerin kalte1 hale geldigi, iktisadi ve siyasal bunal1mlann sistemi sarsmaya ba$lad1g1 vc tek <,:1k1$ yolu, i.iretici gui;:lcrin kitlcscl imhas1 ve sum akta1ma kay1$lan yaratilmas1 olan bir donemin onu ai;:ilm1$ oldu. William Stanley Jevons (1835-1882), ingiliz iktisat91. Carl Menger ( 1840-1921 ), Avusturyah iktisat91 ve siyasct9i. Leon Walras ( 1834-1910), Frans1z iktisat91 vc daha sonra ba~ma Frederico Pareto'nun (1848-1923) gc9tigi Lausanne okulunun kurucusu. Alfred Marshall ( 1842-1924), ingiliz iktisatc,:1 ve iktisatta matcmatiksel modellcmcnin onciisii. Eugene Bohm-Bawcrk ( 1851-1914), Avusturyah iktisat91, birkai;: kez finans bakan1, Viyana okulunun kurucusu. Tcorileri, 1914 yilmda yaz1lan ve 1919 yilmda yay1mlanan Nikolay Buharin'in Yatmmm iktisad1 kitabmda Marksist ac,:1dan cle~tirildi. Tcorinin takip!,:ilcri iktisat ve doga bilimlcrini bir araya getirmck ad111a "Nobel iktisat Odi.ilii" diye bir ~cy yaratacak kadar ileri gitti.


Sosyalizm

Son kertede i.iretim arac,:lannm ozel rni.ilkiyetine dayali bir sistcmin gen;ek dogasm1 ve i~leyi$ini maskelemek i.izerine tasarlanmt$ ti.im bu "teoriler", kapitalist i.irctim rnodelinin hareket ve c,:eli$kilerinin sonucu olan empe1yalizm a$amas111a gec,:ilmesiyle birlikte c,:okti.i. Lenin Empe1yalizm : Kapita/izmin En Yiiksek A$a111as1'11da bu donemi $bylc ta111m!tyor: "E111perraliz111, kapitalizmin tekellerin ve jinans-kapitalin iistiinliiftiiniin yer/e.)·tiiJi a.yamas1d1r; sermaye ihrac111111 biiyiik <)nem kazand1g1 a.ya111as1dzr; diinyanm 11/11s!araras1 frostier arasmda bolii~·iimiiniin ba~'/ad1g1 C1$amas1d1r: diinya11111 her bolgesinin en hiiyiik kapitalist giir;lerce bolii.yiimiiniin tama111/and1g1 a~amas1d11~ " Bu

donemi Lenin c,:ok daha basit bir $ekilde "kapitalizmin tekclci a~amas1" olarak da ta111mlar. Tckeller, krizlcri dindinnck bir yana, yaratt1klan qitsizlcrle (ycni yogunla$malara yol ac,:ari. yeni krizlerle) krizlerin derinlqmesinc sebep olur. Bu doncmde, tckcller belirlcyiei rol oynar. "Teke/ lam anlam1yla serbesl rekahetin aksidir (..) Serbest rekabellen dogan lekeller, serbest rekabeti ortadan kald1rmazlar, zira 0111111 iistiinde ve onunla birlikte var olurlar ve bu sayede son derece ka/1c1, yogun kaq·11/1klan11 ve <,:a/1.ymalann dogmas111a yo/ ar;arlw~"

Sennayenin si.irekli gi.ic,;li.i tekeller elinde toplanmas1 kadar liberal teorilerle c,;eli$kili bir durum olabilir mi? Serbest ticaretin kurallanna gore i$leyen, k1s1tlamalann olmad1g1 bir piyasan111 fersah fcrsah uzag111day1z art1k. Ostclik, Birinci Di.inya Sava$I, devlctin kendi ic,; c,;eli$kilcri yi.izi.inden giderck zaydlayan ekonomik di.izene mi.idahalesinin oni.ini.i ac,;t1. Bu c,:eli$kiler, emsalsiz s1111f c,:atI$malan yaratt1, l 929'daki bi.iyi.ik c,:oki.i$te ve l 930'lann derin krizinde patlama noktasma gelcrek, ikinci Di.inya Sava$1'na neden oldu. Troc,:ki 'nin de ortaya koydugu gibi, "Toplwnsal krizin derinligi ,l'llradan g eliyor: Uretim ara('lar111111 be/Ii ellerde yogunla~masmdan, yani trijstlerin kurduftu tekellerden dolay1, deger yasast ya da piyasa, iktisadi ili$kileri idare edemez hale geldi. 9 D e v/et miidaha!esi ka(·1111/maz bir gereklilik durumunu ald1. " Dev let,

ti.im sistemin korunmas1 ic,:in temel bir arac,; haline geldi; yalmz sistemin i~leyi$ini saglamak ·ic;:in degil, s1111fsal c;:at1$malann zapt edilmesi ic,;in de. Bu c,:erc,;evede, liberal teorilerin yeni duruma adaptc olmakta aciz kald1klan ortaya c,;1kt1. A$ama!t olarak bunlarm ycrini, 1936 y1hnda Gene! istihdam, Para ve Faiz Teorisi ismiyle yaymlanan Kcynes'in teorileri ald1. Keyncs ' in teorileri de aslmda kapitalizmi mqrula~tirma i$levi gori.iyordu ve kapitalizmi betirnlemcklc yctiniyordu. Kcyncs'in c,;abas1, aslmda, zaten var olan pratiklcri sonradan tcorilqtirmektcn

9

"13onaparti zm, Fa~izm vc Sava~", Agustos 1940, Eserler, 24. cilt.


"Neo\iberalizm" Ozerine

ba$ka bir ~ey degildi; bu teoriler ikinci Di.inya Sava$! sonras111da iyice yayg111 hale geldi. Michel Bcaud'nun Kapitalizmin Tarihi kitab1nda belirttigi gibi: "Tiimfcdakarlig1 i~·<;i sm!fimn s1rtina yiikleyerck ~· iddetli su11frn/ c;at1.y111a/ara yo/ cu;abi/ecek bir kapita/ist r;oziimiin ycrine, Keynes ba.yka bir kapitalist c;<Jziim onerdi: Ycni bir plan araci/1g1y!a, i~<;ilerin alim giiciinii dii.yiirmeksizin i~sizligin aza!ti/mas1. Bu sayede, Keynes, emek diinya.rn11n kapita/ist top/wna entegre edi/mesini hedefleyecek ve hatta h11n11 k1s111en ba.yaracak yeni politikalari mqnt!a~·t1ran bir ekonomik 10 teori s11nd11. " Bi)yic bir cntcgrasyon, aym zamanda Keynesc,:iligin

birc,:ok sosyal demokrat parti taraf1ndan da kabul edilmesini de getiriyordu. Gordiigiimiiz gibi, kavramsal diizeyde Kcynesc,:ilik liberal teorilerde bir kmlmay1 tcmsil etmiyor: Piyasa vc onun serbcst i$1cyi~i halen c,:ok onemli. Ancak piyasa111n yeniden kurulmas1111 saglamak ic,:in , Keynes devlctten ve omm ekonomiye miidahale kapasitesinden ba~ka c,:1k1~ yol gorcmiyordu. Fakat dcvletin etkinligini "icat eden" Keynes dcgildi. 0 yaln1 zca zaten o zamanlar ABD'de Yeni Anla$ma (New Deal) "dencyiyle" biiyi.ik 61<,:iide olgunla~m1~ bir egilimin savunusunu kalemc aldi. Bu egilirn, asil ikinci Di.inya Sava~1'ndan sonra hakim hale gcldi. iktisadi c,:okii~ vc birc,:ok Avrupa iilkesinde kitlelcrin devrimci kalki~­ mas1 kar~1s111da ve butjuvazinin bu dcvrimci harekcti cngellemedc c,:arcsiz kalmas1 sonucu, ABD cmperyalizmi, Avrupa burjuvazileri vc bi.irokratik ayg1tlar (ozellikle de Kremlin biirokrasisine tabi olanlar) kapitalist ckonomileri yeniden kalk111d1rmak ic,:in ittifak yapt1. Boylccc dcvlet kolluk vc askeri gi.ic,:lcrin yam s1ra, piyasa111n vc ti.im sistemin de di.izenlcnmesi i~ini i.istlcndi. Aym zamanda, ozellikle Bat1 Avrupa'da, ikinci Di.inya Sava~1 ertcsinde i~c,:i s1111f111111 mi.icadcleler sonunda elde cttigi kazan1mlar, devletin bir pan;:as1 haline gcldi ve devlctin cylem alan1111 geni~letti. Devlet hem ekonominin kurulmas111111 hem de s1111f miicadclcsinin hasir alt1 edilmesinin tcmel bir arac1 haline geldi. Lenin'in c,:oziimlcdigi gibi, iiretici gii<,:lcrin i.iretim ara9lar111m ozcl miilkiyeti vc ulus devlctlerin dar c,:crc,:evcsinde boguldugu bu baglamda, dcvlct, serbest rekabetin ba~a­ ramad1g1 bir gorevi iistlenir, yani iiretim arac,:lannm ozel miilkiyetine dayali sistemin kornyucusu haline gelir. Serbest rekabet tekcllcri yarat1rn~tir; rekabetin yerini giderck, ulusal biitc,:e vc kamu borcu gibi ckonomiyi canlandmc1 suni mildahalcler ahr. ABD, sava$tan etkilenmemi~ bir iilke olarak, artan askeri harcamalarla 10

Michel Bcaud, Hisloire du capilulisme, Seuil.


Sosyalizm

91k1$ yolu bulmaya 9ah$makla beraber, oncmli bir a$1fl tiretim krizine de girmi $tir ve bu saycdc diger empcryalist ekonomilerin lokomotifi roliine soyunmu$tur. Ancak bu politika gidcrck daha az gcr9cklqme, yani kara donii$mc olanag1 bulan dcvasa bir scrmaye bi.iyiimcsi yaratlr. Oigcr bir ifadeyle, iirctimdc yeterli arl! dcgcrin yaratilamamasmm yanmda, daha da onemlisi , scrmaye mcvcut piyasalann k1s1th karakterindcn otiiri.i kendini kara doni.i$ti.iremcdigi bir pozisyonda bulur. l 970'Icrdcn ba$1ayarak, bu kriz ortam1, finans kapitali ve onun kukl as1 hiiktimctlcri, ti.im sanayi scktorlerini ki.ircscl di.izeyde kokli.i bir $Ckilde ycnidcn yapilandmnaya vc cmek gi.iciiniin dcgerini bastirmaya itti . Em ek giici.intin dcgerinin bastmlmas1 yal111z goreli anlamda degil (iirctilcn toplam degerdeki pay), mutlak anlamda da gcr9eklqti : Bumm yolu, ti.im i$9i s1111fi kazammlannm ( cmck gtictiniin dcgerinin "tarihscl" bilqeni) gerilctilmcsi vc yok cdilmcsindcn ge9iyordu Bu si.irc9, hakim empcryalist gi.ici.in, yani ABO emperyalizminin onctili.igi.indc, 1971 yilmda Nix on' m dolar-altm paritesini iptal ctmcsiylc birliktc, ad1m ad11n hayata ge9irildi. Bu durum, yenidcn ncoklasik tcorilcrin (ve say1s1z kolunun) 91k1$a gc9mesine yol aytl. M ant1kh olduklanndan degil de, 1971 'deki donii$iimi.in ertesinde ve Kcynes9i politikalar sonras1 izlcnen ckonomik politikalan savunma ve mc$rula$tlrma ay1smdan daha clvcri$1i olduklan iyin, tekrar moda oldular ve yiirtirliigc sokuldular. Ozellikle de, cmek gi.ictintin degerinin bastmlmas1111, onun ulus dcvlct 9er9evesindc cldc ettigi tarihsel kaza111mlann gcrilctilmesini gi.indemc gctiriyorlard1. Ocvlet mtidahalcsinin saldmya ugrad1g1 ba$hca alanlar karnu hizmetleri, paras1z saghk, egitim, kuralh istihdam (ozellikle i$ kanunlan) gibi kaza111mlann yam s1ra temcl amac1 piyasa111n di.izcnli i$lemesini garantiye almakla s1111rlanm1$ bir dcvlet modelinc kct vuran s1111f mi.icadelelcriyle kaza111lm1$ haklard1. Ancak bu, devlctin roltiniin bittigi anlamma gelmiyordu. Oylc ki, ABO'de, kat1 "ncoliberal" Reagan yonetiminde bile, devletin C$i benzeri goriilmemi$ bir rol iistlendigine tamk oluruz. Kamu borcu biiytik oranda finans piyasalanm beslcmek i9in kulla111ld1. Askeri harcamalar her zaman oldugu gibi btiyi.ik bir agirhga sahip oldu. Oahas1, devlet 9okuluslu $irketlerin kendilerini toparlayabilmeleri i9in, giimri.ik tarifelerini yiikseltmekten ka9111mad1. Aym zamanda, ABO emperyalizmi, gerek d irek olarak, gerekse de uluslararas1 finans kurumlan (Oiinya Bankasi, IMF, OTO) arac1hg1yla , diger empcryalist devletlcrden daha fazla piyasa esnekligi, daha az d1$ kontrol taJep etmek surctiylc, bugtin uluslarm yok olu$unu doguran, btiyiik bir saldm ba$latt1.


"Neoliberalizm" Ozerine

Otuz yildir emck giici.ini.in degerine kar$I yi.iri.itiilcn saldmnm ba$lat1c1s1 , Hayek ve Friedman'dan once de var olan neoliberal lcoriler degildir. Bu teorilcr sadece saldmya bir ideolojik kl11f sundu. Bu politikalarm 91k1$ noktas1, i.irelim arai;:lannm ozel mi.ilkiyetinc dayanan sistemin ta$1d1g1 ya$amsal <;eli~kilerdc vc bunun insanlig1 gotiirdiigii 9oki.i$te aranmal1. Burada alt1111 <;izmek gerek ki, "liberal", "ncoliberal", "liberal kiireselle$mc" laflanndan ba$ka laf etmeycnlcrin bir tck ortak noktas1 var: Hii;:bir zaman sistemin oliimciil <;cli$kilcrini a<;1klam1yorlar ve emperyalist doneminde bulunan kapilalizmin tiim tcrncl egilimlerini, sadccc hatah ve kusurlu "teorik modcllcrin" sonucuymu~ gibi gostererek maskelemeye 9ali$1yorlar. Onlara so rarsamz bu nesnel bir tutum. Bu argiimanlann 9qitli ve<;helerini gorrnek i<;in, aralannda baz1 Pab loeulann da bulundugu "a lternatif ki.ircsellqmecilerin" yaymlanna bakacag1 z.

"Neoliberal kureselle~meyi" "neoliberal politikalar" m1 yaratt1? Marksi stler ii;:in, fikirler (iktisadi ve siyasal fikirlcr de dahil) tarihscl siim;:lcrin kaynag1 degildir, aksine insan gruplann111 kar$I kar~1ya kald1g1 maddi sorunlann yans11nas1dir. Ancak Marksistler ic;:in bu , fikirlerin tarihsel si.irei;:lcrde rol oynamad1g1 anlamma gclmez. Fikirlerin, bir insan grubunu homojenle$lirmcde, sure<; i<;inde oynad1g1 rollin fark111a varrnas1111 saglamada onemli bir arai;: olabildigi dcfalarea g('iriilmii~tiir. Fikirlcr bilinc;:siz bii;:imdc ilcrlcyen kimi siircc;:lerin h1zlandmlrnas1111 da saglar. Ancak bu, maddi siirccin bir yans1mas1d1r, fikirlcr o ana dck bilini;:si z olarak ilcrlcyen bir si.irecin anla$ilmas1111 ve tamrnlanrnas1111 saglam1$ olur. Bu rnateryalist anlay1$, bize tiim hastaliklanmmn kaynag111111 "ncolibcral politikalar" oldugunu soyleyenlcrin go ri.i~lerinc tamamcn kar$1t. Orncgin, Frans1z dcrgisi Maniere de VcJir'111 72. say1s1 tamamen "ycni kapitali zm" iizerine. Giri$ yaz1smda, derginin yaz1 i$1cri mi.idiirli 11 Ignacio Ramonct konuyu s1g bir ~ekildc clc ahyor: Her ~ey 15 ;\gustos 1971 'de ba~lad1. 0 gi"ln, Amerikan Ba~ka111 Rich ard Nixon, dolarm alt111a konvcrtibilitcsinin ask1ya al111d1g1111 duyurdu. 1944 ' tc Bretton 12 Woods'da ytiriirlligc konmu~ btitiin sistcm v6kiiyordu. 0 giin "yrni kapitalizm" diyc tabir ctmcmiz gercken bir cloncm ba~lacl1, viinkii bu Washington 'a 11

Manii:re de voir, yaz1 i~lcri mlidiirliigunli /\TT/\C'm vc ayhk Frans1z dcrgisi Le Monde Diplomatique'in kurnc.:ulannclan Ignacio Ramonct'nin yapt1g1 iki ayhk bir yay111. 12 Tcmmuz 1944 'te ABD'dc Brctton Woods'ta uluslararas1 bir konfcransta. digcr tC!m para birimlerini dolara endckslcyen vc dolan da alt1na sabi tleyen bir ulu sbraras1 para sistcmi kuruldu. Ay111 konfcransta IMF vc Diinya Bankasi da olu~turuldu.


Sosyalizm parasal manevra ozglirliigli getirdi, finansal kurals1zla~tmn ada daha radikal uygulamalann oniinli a9tl, vc liberal klircscllc~mcnin h1zla yayilmas111a olanak saglad1.

Yani buna gore her $CY, Nix on 'm 15 Agustos 1971 'de vcrdigi kararla oldu. Oldukc;:a oncm atfedilen bu karan az1msamak istedigimiz di.i$i.iniilmcmeli . Konuyla ilgili olarak, IV. Entcmasyonal'in bugi.inki.i Fransa scksiyonunun onclili.i olan OCI'nin (Entcrnasyonalist Komlinist Orgiit) Politik BUro'sunun 20 Agustos 1971 'de yapt1g1 ac;:1klaman111 okunmas1 13 gcrek. Ignacio Ramonct'nin soylcmcdigi ve OCI ac;:1klamasm111 soyledigi $ey, konunun en onemli k1sm1dir: Karan111 ai,:1klarkcn ashnda ba$kan Nixon, i.iretirn ara9lan111n ozel mlilkiyetinc dayanan bu sistemin tamamcn itlas cttigini ai,:1kltyordu. Ramonct'nin soylcmcyip de OCI a91klamas111m soyledigi, Nixon '111 1971 kararlannm , emperyalizm c;:agmda kapitalizmin dogasma, lirctim ara9lann111 ozcl mlilkiyctine dayanan sistcmin 9oki.i$iinc baglt olduguydu. Dcrgideki izlcyen makalclcr de ay111 hatalan slirdiiri.iyor. Ornegin Mode/in Kuhu;ka Donemi ba$1tkli bollim $6ylc ba$1tyor: "Kiireselle.}-me ya/111zca yeni tekniklerin ve yeni piyasalartn zaman ir;inde ortaya pkmast de{z;ildir. 0, Margaret Thatcher ve Ronald Reagan goreve gelmeden 1121111 zaman once, ba21etkilerine1970 '/crde ta111k olduffwnuz uzzm ve sah1rh bir ente!ektiiel ~~abamn sonucudur. " Daha sonra makale bu sozlcrlc devam ediyor: "1973 ~en bugiine, gii<;:lii halk hareketlerinden dolay1 kendi!erini tehlikede hisseden sanayicilerin yaratt1g1 kar.~t sa!dtrt, adeta gayriresmi bir direktif taraftndan yonetildi."

Emperyalizmin kurumlarm devamm1 saglamak ugruna "neoliberal politikalara muhalefet" Argiimanm bu yoniini.in belirli bir i$1cvi var: Eger ncoliberalizm, kapitalist i.iretim ili$kilcrinden kopuk, haince bir politikaysa, sadecc neoliberalizmle mi.icadele etmek vc onu ba$ka bir politikayla dcgi$tirmck ycterlidir. Bu, sistemi degi$tirmcden de yap1labilir. Aynca ATTAC'm 2002 y1ltnda !MF ve Diinya Bankasi '111 Ne Yapacag1z? bro$iiri.inc de bir goz atahm. Dil$i.incc, arka kapaktaki yaz1da bile kendini belli ediyor: Liberal kiircsellqme goktcn zcmbille inmedi. Yaratt1g1 ti.im y1k11nlar, siyasal kararlann birer sonucu (... ) ikinci Diinya Sava~1 sonrasmda kurulan Bretton Woods sisteminin temel ama1;lanndan sapan IMF ve Diinya Bankasi gibi uluslararas1 finans kurumlan, insan Haklan Evrensel Siizle~mesi'nin insanhga tamd1g1 iktisadi, sosyal, ekolojik vc kiiltiirel haklara sayg1 duymak zorundad1r. ATTAC'111 iinerilcrinin amac1 bunu saglamak t1r. 11

Bu dcklarasyon Daniel Gluckstei11'111 Lulte des classes el mondia!i.rntion (S1111f miicadclcsi ve kiircscllqmc) isimli kitab111<la ck olarak bulunabilir.


"Neoliberalizm" Ozerine

Yani klircscllqmc ve onun getirdigi y1k1mlar, c;:lirlimcyc yliz tutmu~, cmpcryalist a~amas111daki kapitalist sistcmin tcmcl c,:eli~kilcrinin sonucu dcgil, yalnizca yonetimleri "yoldan sapm1~" uluslararas1 kurumlar111 ay1planas1 politikalann111 sonucu vc bu kurumlar tekrar daha uygun politikalarla yoluna koyulmal1. Sanki bu mqhur kurumlar aym kapitalizm taraf111dan insan!Jgm tlim kazammlanna kar~1 finans kapitalin politikalan111 hayata gec;:im1ek adma kurulmad1 ! Sanki gcc;:tigimiz yirmi yilda, Avrupa'da, tinans kapitalin hizmetindeki Avrupa Birligi ve Avrupa Merkez Bankas1'11111, Avrupa Komisyonu'nun "sosyalist" ve "liberal" i.iyeleri clinden c;:1kan y1k1111 politikalanyla ylizle~rnekten hie;: ders almad1k! Bro~i.ir ~u gori.i~U beli1iiyor: "Kiiresel!qmenin kendisinin e/e.ytiri!mesi gerekrnediffi konusunda hemfikiriz ('..). Kabul edi!eme:: olcm. gec;:tigimi:: 011 y1//ar boyunca kiiresel!e.'jmenin yiiriitiicz~/iigiinii yopan neo/ibera/ ideo/ojinin, piyosa/ara ve kar mant1g11w ll$trt, geregillden .. . yo I apnas1 dII'. ,, 14 ven·1111es111e flazI a onem

$imdi ATTAC'a doni.ip de Lcnin'e goz atmas1111 soylemek "a~1r1, gcrcgindcn fazla" mi olur acaba? Lenin, gen,:ekten de uzun y11lar once finans111 hakirn ro!Unlin alt1111 c,:izrni~ti: kapitalizmin gcli~rnesi oyle bir boyuta ula~t1 ki, rncta lirctimi halcn hlikmctsc de vc halcn iktisadi aktivitcnin tcmeli gibi gii1iilsc ck, gcrc,:cktc finansal rnanipiilasyon "dahileri" tarafmdan iirctim sektorliniin alu oyuluyor vc kiinn biiyiik bir k1sm1 bu kcsime aktanltyor. Gcli~rncsinc h1~i.ik tcfrci scrmaycyk ba~layan kapitalizm, yoluna dev tcfcci sennaycylc dcvam ctmcktc ( ... ) iktisadi hayatm tlim ko~ullan kapitali zmin donii5iimiiylc koklli clcgi5ikliklcrc ugram1~t1r. Ni.ifus duragankcn ve hatta sanayi, ticarct vc nakliyc ycrindc sayarkcn bile, ''lilke" tcfecilikle zcngin olabiliyor.

ATTAC bunlarm hepsini gormczden gelmck istiyor, c,:i.inki.i ona kahrsa i.iretim arac,:lanmn ozcl mlilkiyctinc dayah sistcrn ycrindc kalmah . ATTAC'a gore, ki.ircsellc~me ele~tirilmesi gercken "neoliberal" politikalann bir sonucu. Nasil? Birincisi, "ba$ka bir politika" yolunda uluslararas1 di.izenlcmc gctirecck bir yap1 aray1~111da olmalanyla ac,:1klanabilir. Bu yap1 herhalde Birlqmi~ Milletler olacakttr; "reforme" edildikten sonra. Art1k "mqrniyeti" olmayan IMF goz oni.inde bulunduruldugunda BM, "me~-ru bir evrense/ kurum olarak diger u/11s/orarm·1 kurum/ann bag/i o/ma.1·1 gereken bir kurum olacakt1r." Bu mqruiyet de bu kurumun dcmokratiklqtirilmesiyle saglanacak, yani "i/gi/i top/umsa! kesim/erin kati/1mzyla" ve "on/arm saglayacag1 sistematik hi/gi ve iing6riiy/e" gerc;:eklc~ecek bir demokratikle$mC. BUti.in bu gi.izcl resim, omegin "borr;lu/ar111 ve bore; veren/erin bar~· diizen/emesinde kar.}·114

ATTAC, Que faire du FM! el de la Banque Mondialc ' · Editions Mille ct Unc Nuits, Kas11n 2002.


Sosyalizm

!tk!t sor11111!11/11g11" saycsindc mi.imki.in olacakt1r. Anla$ilan ATTAC

czilcn tilkclcrin halklanyla, cmpcryalizmin cmcllerinc kcndini adam1$ hiiklimetleri arasmda bir fark gozctmiyor; boylccc czilcn iilkeler vc halklann, "kar$il1kli sorumluluk" ycn,:cvcsindc, ATTAC'm rcformc cdilmcsini istcdigi kurumlann dayatt1g1 borylann yiiki.imli.iliigilnil listclcncccgi bir durum ortaya y1k1yor! Ttim bunlar ~u dcmck oluyor: Empc1yalizm ve piyasa a~ilamaz gcryckliklcrdir; bunlann varl1g111111, dogrudan vcya dolayl1 olarak kapitalist lirctimin varltg1yla ya da onun koku$mu~ haliylc bir alakas1 yoktur; vc, ki.ircscllc$mcnin y1k1c1 sonlH;:lan lanctlcncccksc, bunun sorumlusu kapitalizmin yaratt1g1 yiinimc dcgil , yalmzca, ki.ircsc llc$mcye daha " insancII" bir gt)rlinti.i vcrilmcsi iyin biraz dcg,i$tirilmcsi gcrckcn ncolibcral politikalardir.

Birle搂ik Sekreterya en on safta Bu konuyla ilgili, Birlqik Sckrctc1ya vc onun orgiitlcri de bo~ durmuyor. Gcycn scnc mart ay 1nda ATTAC'm hazirlad1g1 vc Wolfowitz'in Donya Bankasi (DB) ba~kan adayhg111a kar~1 yikan imza mctnini dag1tma karan alan Fransa ' daki LCR'yi (Dcvrimci Komiinist Birlik) hat1rlayalim. imza mctni, sc<;i lcn yakla~1m1 gozlcr onlinc sermesi ay1s111dan tamamcn aktanlmay1 hak eden k1sa bir giri$ paragraftyla ay1hyor: $iiphesiz sizlcr de, Pcntagon' un iki numaral! ada1rn. Irak i~galinin savunucusu Paul Wolfowitz'in Diinya Bankasi Ba~kanl1g1 i\:in Bcyaz Saray'm aday gi:isterdigi ki~i oldugunu biliyorsunuz. /\vrupalilann, giizlerimi zin i:i niindc gen;:ekle~cn bu provokasyona kar~1 gc lmc ~ans1 halii var asl111d a; Bush ~ahscn bin,:ok ba~kcntle gorii~iiyor. fakat gorlincn o ki ;\vrupa iilkclcri siyasal scr111ayelerini bu konuda harcamayacak. Bu yiizdcn, Fransa'n111 /\vrupa Birligi'nin bu konuda blitiinscl hareket etmcsini saglarnas1 iyin tiim olanaklarnrn z1 kullan111am1z gerekiyor. Etkimiz olabilmesi iyin acele ctmcmiz laz11n. Bumm bir yolu da a~ag1dak i mctn i i mza lamak.

Bu imza metninin resmi amac1 (LCR'nin de savundugu gibi) bu surctlc "Fransa 'nm Avrupa Birligi 'nin bu konuda biitiinsel hareket etmesini saglmnas1." Metin devam ediyor: "Wolfbwitz 'in serilmesiyle birlikte, DB yard11nlan111n Amerikan yonetiminin tasarruflanna gore gerr::ekle.)'ece[;ini dii.yiiniiyoruz ve bu yiizden de Diinya Bankasi '11111 Amerika Bir/e.yik Dev/etleri 'nin tehlikeli dz~ politika.1路111111 bir aracz o/arak gfirii/ece[;inden korkuyoruz." Sanki Dlinya Bankasi, kuruldugu

Brctton Woods anla~mas111dan buglinc her bir olayda, her durumda, empcryalizmin uluslararas1 bir kurumu, halklan yap1sal donii$i.im programlan vc borylarla hagnn!t kt!an kliresel kapitalizmin bir arac1 olmam1~ gibi. Diinya Bankas1 ' n111 her zaman oncclikle Amerika'da ve ki.iresel diizcydc hakim kapitalist s1mf111 hizmctindc oldugunu belirtmemck ki.istahhktir.


"Neoliberalizm" Ozerine

Devam cdclim: "Bir hiikiimetin Diinya Bankasi Ba~路kanligina tek bir ismi aday gosterd((ji, ar;:ik ve demokratik olmayan bir adaylik siirecini reddediyoruz." Burada "altcrnatif kiircscllc~mc" yakla ~ 1mm111 oziine gcliyoruz: Kiircselle~mcye insa ni bir ~ckil vcrilmcli, ki.ircsclle~mc daha kabul cdilcbilir k1hnmah, ona daha "ac,;1k" vc "dcrnokratik" bir i~lcyi~ kazandmlmah. Sanki Diinya Bankasi vc Uluslararas1 Para Fonu'nun (IMF) bi.isbiitiin gerici dogalan, daha iyi i~lcdiklcrind c "kabul cdilcbilir" hale gclccek. Yaptiklan ~ey s1111f harckctini vc onun bag1ms1z orglitlcrini, "kiirescl yoneti~im" c;erc;evcsindc sulandmnak. LCR'nin dag1thg1 irnza metni ~oylc bitiyor: "Diinya Bankasi idaresinin se\imi, yoksullugu ortadan kaldmnak ir;:in gelecekte yapilacak giri,vimler ar,:ismdan hayati onemde bir meseledir." LCR'nin bizdcn imzalamam1z1 istcdi gi ~cyi tartmam1z laz1m . LCR, "iyi insanlar" tarafmdan yonctilcn bir Di.inya Bankas1'n111 "yoksullugu ortadan kaldm11ay 1" bcccrcbilcccgini soyli.iyor. "insani bir kiiresel/q路me" sloganmd an so nra, ycni sloganlan "insani bir Diinya Bankasi!" LCR i.iycsi Michel Husson, orglitlin ba~hca iktisatc,;1s1 vc aym zamanda LCR 'nin iktisadi c;ah~malar yli1iitcn grubunun da ba~1. Frans1z dergisi Politis'tc yay1rnlanan "Krizle yiizlqmek" isimli makalesindc 15 Husson, bizc "alternatif Avrupa stratejisinin" nlivclcrini aktanyor: Avronun idarcsinin bir digcr yolu da i\: pazan ycnidcn kurmak ve Avrupa Birligi dtizeyindc uyumu saglamakt1r ( ... ). Burada kritik nokta c~gU dtimli.i yc niden in~ay1 vc sosyal uyu mu saglamak iyin /\vrupa biit ~csini artmnakllr. /\vro iyin isc, onceliklc Avro Bolgcs i Ulkclcri vc Birlik liycsi olmayan 13 i.ilkcnin para birimleri aras mda, gozdcn gcyiri lc bilir sabit bir kur hclirlcnmcs ini vc do lar kar~1smda kur politikas1yl a ortak para birimi o lu ~turu lma s1 m saglayacak Avrupa para sistem i acilcn kurulmal!dir. "Ba~ka

bir avro mlimklin'', sonunda gclincn ycr bu! Bir c;c~it "altcrnatif avro!" Avro, Maastricht Sozlqmesi'ndcn, uyum kritcrlcrindcn, istikrar Pakli'ndan ayn ele almabilir mi? Elbcttc hayir, ancak Husson lirctim arac,;lan11111 ozcl mlilkiyctine dayanan sistcmin biitlinscl sorumlulugunu ortmck amac1yla bi:iylc soyli.iyor. Kar~1 c,;1kt1g1 "ncolibcral" politikalara, i~c,;i s1111f111111 mlicadelesi ni gerc;ek amacmdan saptirmak ic,;in daha "insa nctl", daha "daya111~mac1" ba~ka bir politikayla kar~1 c,;1k1yor.

"Liberalizm", kapitalist geli~menin yeni bir a~amas1 m1? Critique Communiste (Komlinist Elqtiri) dcrgi si kcndini "LCR 'nin teorik dergisi" olarak takdim ediyor. 175. say1s111da (Bahar 2005),

15

Politis. say1 857, 23 Haziran 2005.


Sosyalizm

orgiitlin "diinya ba!jtan sona degi!jmeli" ba$1Ikli manifcstonun tart1stld1g1 birka<,: makalcye rasthyoruz. "Kiireselle!jme, emperyalist liberalizm, kapita/izmin ge/i~·mesinde yeni bir m;amad1r. Tiim gezegeni ele ge<;irip, var a/an tiim c;e!i~·kileri derinle!jlirmektedir."Gori.iliiyor ki, kapitalizrnin ycpycni bir a$amas111day1z. Lenin yamlm1$ olmah, dcgil mi? Cec;i!f Program1'nm 91k1$ noktas1 da hatah dcmek ki ... Makalc si.iri.iyor: "Marx '111 yaz1lan bu c;eli:jkileri gosteren e.'jsiz betimlemeler arz ede1: Lenin 'inkiler de oyle. Lenin 'in emperya/izm analizi, bugiiniln kapitalist i!i!jkilerini ar;1klayamaz, ancak sermaye birikimi mant1{5111111 siirekli ya!jad1g1 donii!jiimlerin anla!jilmas1 irin bir ha.~·/ang1c; noktas1 te!jkil eda (...) Biitiin bu sosyal ve s(vasal evrimlerin son tahli/de daya11d1g1 temel, kiiresel bazda giderek artan maddi ve kiiltiirel bir degi!jimi miimkiin kllan teknolojik iler/emedir. Bu iler/eme kendini, daha once hi<; olmad1g1 kadar gii<;lii olan, "kiireselfe$mi$" bir smif olan i$<;i smifimn ilerleyi~·inde gih·termektedir." Yani, Lenin'in analizi kapitalist iirctim diizcninin bugiinkii gerr,:cklcrini banndmmyor mu? LCR'nin bunu yazmaya hakk1 var, ancak bunu karntlamak zorunda. Hele helc de, emperyalizmin ki.illiyen gerici karaktcri, i.iretici giir,:leri siirckli olarak yok etme egilimi, Irak'tan tutun Lousiana'ya, Afrika'dan Asya'ya, yap1sal doni.i$iim programlanndan Avrupa Birligi direktiflerinc kadar her alanda kamtlanm1$ken. Bizc tcknolojik ilerlemenin, art1k "kiirescllqmi$" bir s1111f olan i$<,:i s1111f111111 ilerlemesinin oni.inii ar,:tig1111 soyli.iyorlar. Ncrede bu ilerleme? Kitlescl i$sizlik, i$<,:ilcrin vas1tlanmn yok cdilmcsi, esnek 9ah$ma, etnik ve diger sava$Iar, iicrctlcrin bastmlmas1, ar,:hk, bilimsel ara$tirmanm y1k1c1 ama<;lar ir,:in kulla111lmas1. Bunlar 1111 ilerleme? Dordiincii Enternasyonal'in bayragma sanmp da kiireselle$meye "insani bir r,:ehre" vcnnek isteycn BirSek bu gerr,:eklcrdcn hi<; konu$muyor. " Libcralizm" veya "liberal kiircselle$me", hatta "liberal cmperyalizm" gibi laflann sistemli olarak "iirctim arar,:lanmn ozel miilkiycti sistemi" ya da "<,:i.iriimii$ cmpcryalizm r,:agmdaki kapitalizm" gibi Marksist tcrimlerin ycrine ikame edilmesi, arhk Dordiincii Enternasyonal 'in program1111 temcl alarak analiz edilecek bir donemdc olmad1g1m1z1 gostcm1cyi amar,:!Iyor. Aym $ekilde, artik iiretim arar,:lannm ozel miilkiyctini kald1rmak ir,:in yap!lacak bir proleter devriminin de zamanmm ge<;tigini ima ediyorlar. Son tahlilde, yalmzca ve yalmzca "liberal kapitalizm"den, fclakct getiren "neoliberal politikalann" hayata ger,:irilmcsinden bahsetmek, tek bir $eye hizmct ediyor: i$<,:i s1111f1111 kendi miicadclesinden saphnp, her tiir bag1ms1z politikadan mahrum b1rakmak, boylelikle de i$<;i s1111fmm bag1ms1z orgiitlerini dag1t1p, onlan "kat11Imc1 demokrasiye'',


"Neoliberalizm" Ozerine

Sosyal Forum Iara vc yeni "ki.iresel korporatist politikalan bcslemck.

yoncti~imc"

mahkum ctmck istcycn


...... - >O') ...... - ...... 'JJ rr•

.·~

Mart 2006 Bedeli 50 YKr

l§~i

Karde§ligi Partisi

rr• ,.'.J r r'

.'.) ---.

'JJ

-..)

---.

::.;

~ Q)

"E

~ ......

°"

.~

Blrl9~I Enternasyonall l~in 1,~llerin ve Halklann Baglantl Komltesl'nln (ILC) TOrklye bOltenldlr.

··i~t;ikrin Kendi Partisi"' (iL't;ici Kurucular I k yL·ti

(1. ( ic11L·I Kurulu I'> ;\L1rt gti11(i ·1-rKsii: ll:1k1rkii> )ubcsi'ndc tPpLtml1. (iL'llL'I Kurul'tla p:1rti11i11 rcs111i ku1·ulu:;;unu11 \Llyis :1y111d:1 gc 1\L'kk:;; tirilmL·si11c \L' is111i11i11 i~\·i 1..::1rde~ligi l'artisi nlm:i:-;1n:1 kar:1r \l'l'ildi. i~,·i l<.ank::di~i l':1nisi . bundan biiyk rl·s111i ki111li gi11i lk h;:indekiler: kull:111arak i~1,·i s1111!'! i\·irnkki lL.llll s.3: "iKP" 6. Genel gi>rl'1~kri11 krndi11i il~idL· 1..'dL·hib:L·gi Kurul Kararlari s.4: ··iKP" Orgutlenme ··i:;;t;ikrin Kendi l'artisi"ni kurm:1k it;in Raporu i11~:1 111dc1dcksi11L' dL'\ :1111 L'lkl'L'K. s .6: Goru~me: Harb-i~ <irncl Kurul K:1r:1rlan rs.3ie; Kongresi (JrgtitklllllL' RapPru rs.-1 ie)

ILC Avrupa Konferans1 :?.:'\-:?.(1 )uh:11'1:1 lh:rlin\k dtizrnkllL'll k<lll kr:111sta k:111I1111C1 lar hak lanna ya p1 Ian s:ildmlan \L' hu11lar111 A\Tupa l~irligi' yk ili~ki sini tart1~t1 . (s . /ti 1·c 17 'de) Bizimle baglant1 kurrnak iyin: e-posta: iletisim@iscikardesligi .org web: httpl/www.iscikardesligi.org

s.7: Gbrl.i~me Sivas Ogretmenevi'nde o rgutl enrne rnC!cadelesi s.9: Goru~me: Orman i~kolund<:i yetki ihtilaf1 s .12 : Filistin: seyimlerin ard1ndan s .13: Asya Tekstil i~vileri Konferans 1 s .16: ILC Avrupa Konferans1



http: // www.pgbsosyalizm.org


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.