Winart proje dergisi ozel sayi 2017

Page 1






icindekiler 46

204

24

224 70

58

92 24

VHS, Avrasya Pencere Fuarı’nda Yeni Ürün Gruplarıyla Dikkat Çekecek

46

Conta, Ürün Lansmanı İle 2017 Tüyap Pencere Fuarı’nda

58

Avrasya Pencere, Cam ve Kapı 2017 Fuarı Sektöre Gelecek ve Umut Vaat Ediyor

108

“Sektörün Çözüm Noktası Olmayı Hedefliyoruz”

116

Akseki Yapı, Çözüm Ortaklarına Tayland Seyahati Düzenledi

122

Hakan Altınay; “Çölde Çimen Yetiștirdik”

158

Makrowin Grup Avrasya Pencere Fuarı’nda

68

“PÜKAD Binalarda Isı Yalıtımını ve Enerji Verimliliğini Önemsiyor”

202

Plastik, Kauçuk ve Kompozit Alt Komite Toplantısı Dıș Ticaret Kopleksi’nde Yapıldı

70

İno Makine, XP ve XT CNC İșleme Teknolojileri

204

76

“2016 Yılında Sizleri Temsilen, Profesyonel Platformlarda Birlikteydik”

DNG Yağmur, Yeni Ürün Gruplarıyla Sektöre İvme Kazandıracak

224

Adana Cam, Ürün Gruplarını 11. Adana İnșaat 2017 Fuarı’nda Sergiledi

92

Pidosan Grup, Avrasya Pencere 2017 Fuarı’nda Sektör Profesyonellerini Ağırlayacak














Röportaj

16

Antimikrobiyal ve Antiviral Formülasyonların Geliștirilmesi ve Yapı Malzemelerinin Üretiminde Kullanılması Yeditepe Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik Bölüm Kurucusu aynı zamanda Bölüm Başkanı Fikrettin ŞAHİN ‘Kontrol Edilebilir Antimikrobiyal ve Antiviral Formülasyonların Geliștirilmesi ve Yapı Malzemelerinin Üretiminde Kullanılması’ konulu teknolojik çalışma hakkında röportaj sorularımızı yanıtlayarak; hedefinin tüm canlı gruplarının hayatında olası kontaminasyon risklerinin tamamen devre dışı bırakabilecek teknolojileri geliştirmek olduğunu sözlerine ekledi. Röportaj: Nükhet KÜÇÜK Röportajımıza sizi ve okulunuzu tanıyarak bașlayabilir miyiz? Yeditepe Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik Bölümü’nün kurucusuyum, șu anda da bölüm bașkanlığını yürütmekteyim. Bölüm olarak genetik ile biyomühendisliği birleștirdiğimiz bir bölüm. Genetik mühendisliği ile ilgili eğitim ve Ar-Ge çalıșmaları ile birlikte biyoteknolojinin bütün uygulama alanlarında eğitim, Ar-Ge ve teknoloji geliștirme çalıșmalarını yürütmekteyiz. Kurumsal olarak da kendimizin geliștirdiği teknolojik alanların üretimini de gerçekleștirebiliyoruz. Bölüm olarak biz 2004 yılında eğitim çalıșmaları yapmak üzere kurulmuș bir bölümüz. Burası Türkiye’nin ilk genetik ve biyomühendislik bölümüdür. 2007 yılında okulumuzda araștırma ve öğrenci yetiștirmeye yönelik master programını da bașlatmıș bulunmaktayız. 2011 yılında da doktora programımızı açtık. Șu anda da Türkiye’nin genetik ve biyomühendislik bölümleri içerisinde hem lisans öğrencisi açısından, hem de yüksek lisans doktora programı açısından Türkiye’nin en büyük bölümüyüz. Bașka üniversite bünyesinde bu bölüm söz konusu mu? Biz kurulduktan bir süre sonra birçok üniversite bünyesinde genetik ve biyomühendislik bölümünün varlığından söz edebiliriz. Ne hedeflediğinize değinir misiniz? Genetik ve biyomühendislik bölümünde insan ve biyolojik sistemlerle ilgili bütün teknolojiler hedeflenir. Malzemeden bașlayıp, insanoğlunun ve canlı sistemlerinin ihtiyaç duyduğu bütün teknolojiler diyebiliriz. Șöyle de açıklayabiliriz; insan açısından düșünecek olursanız ilaç sanayisi, yeni ilaçların geliștirilmesi çalıșmaları ve Ar-Ge

çalıșmalarının üretilmesi noktası, gıda sektörü açısından düșünecek olursak; yeni gıda sektörünün geliștirilmesi, kullandığımız gıdaların insan genetiği ile ilgili olan uyumluluğu, aynı zamanda insan olarak kullanmıș olduğumuz evimizde, hastanemizde, okulumuzda, toplu tașıma araçlarında bulunan yüzeylerin insan sağlığı açısından nasıl sağlıklı konuma getirilir noktasında bütün teknolojik çalıșmalar hedeflenmektedir. Diğer canlılar açısından; yem teknolojileri geliștirmek, tarımla ilgili olarak; bütün GDO dedikleri ürünlerin geliștirilmesi, üretilmesi ya da tarımsal biyoteknolojileri hedeflenmektedir. Dolayısı ile hayata yönelik ne var ise malzemeden ürüne kadar bütün süreçleri ve son ürüne kadar ürün kullanımı ile ilgili olarak olası çıkabilecek biyolojik süreçlerle ilgili her türlü bilimsel çalıșmayı yapan ve teknolojik gelișmeleri üreten alan hedeflenmektedir.

‘Kontrol Edilebilir Antimikrobiyal ve Antiviral Formülasyonların Geliștirilmesi ve Yapı Malzemelerinin Üretiminde Kullanılması’ hususunda bizimle neler paylașmak istersiniz? Küf, maya ve bakteri gibi mikroorganizmalar ve viral ajanlar bilinen bütün yüzeylerde bulunabilirler. Bu tür mikroorganizma ve ajanlardan bazıları insan, hayvan ve bitkiler üzerinde görülen enfeksiyon hastalıklarına neden olan birincil veya fırsatçı patojenlerdir. Mikroorganizmalar bulundukları ortamlarda mineral, ahșap, metalik, polimerik veya kompozit yüzeylere kolayca tutunurlar. Yüzeylerde bulunan inorganik ve organik besinleri kullanarak çoğalan mikroorganizmalar özellikle hastane ortamındaki savunma sistemi baskılanmıș ve savunma sistemi kuvvetli olmayan bireylerde hastalıklara neden olurlar. Yüzeylerden insanlara solunum, doğal açıklıklar, deri ya da beslenme yolu ile giriș yapan mikroorganizma ve ajanlar, hastane dıșındaki yașam alanlarında görülen çevresel kaynaklı hastalıklara, salgınlara, akut ve kronik alerjik reaksiyonlara sebep olurlar. Ayrıca mikroorganizmalar kolonize olduğu yapı malzemelerinin yüzeylerinde biyolojik korozyonlara neden olurlar ve malzemelerin ekonomik ömrünü azaltırlar. Günümüzde yașam koșullarının değișmesi ve bireylerin zamanlarının çoğunu ev dıșında geçirmeleri, değișen beslenme alıșkanlıkları, toplu tașımanın yaygın olarak kullanılması ve uluslararası seyahat olanaklarının artması gibi nedenler, mikroorganizmaların toplu yașam alanlarında kolayca bireyden bireye bulașmasına ve her yıl yeni pandemilere neden olurlar. Mikroorganizmaların ve/veya ajanların riskli yüzeylerden yok edilebilmesi için antibiyotikler, antiseptikler, dezenfektanlar ve sentetik ilaçlar kullanılmaktadır. Ancak bu ürünlere karșı patojenlerin zamanla direnç geliștirdikleri ve uygulanıldığı yüzeylerde



Röportaj

18

kısa sürede parçalanarak etkinliklerini kaybettikleri bilinmektedir. Bu nedenle uzun süreli etkili olabilecek yeni antimikrobiyal ve antiviral formülasyonların geliștirilmesi ve yapı malzemelerinin üretiminde kullanılmasının son derece önemli ve gerekli olduğu kabul edilmektedir. Son yıllarda benimde bașkanlığını yaptığım Genetik ve Biyomühendislik bölümümüzde yürütülen bilimsel çalıșmaların sonucu bitki, insan ve çevre dostu olan birçok antimikrobiyal ve antiviral formülasyon geliștirilmiș ve farklı yapı malzemelerinin üretiminde bașarıyla kullanılmıștır. Geliștirilen yeni ve uzun ömürlü antimikrobiyal ve antiviral yapı malzemeleri, sağlık, gıda, tarım, tekstil ve savunma sektöründe kullanıma sunulmuștur.

konusu ise o kullanım alanında bilimsel test sonuçlarını görmek istiyor. Tarafsız laboratuvarlarca yapılan test sonuçlarını görerek ürünün içeriğine sizin öngörmüș olduğunuz yeni teknolojik içeriğe yer vermek istiyor. Dolayısı ile geliștirdiğiniz teknoloji hangi bakanlık ile ilgili ise o bakanlığın; Çevre Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Tarım Bakanlığı, Savunma Bakanlığı v.s onay sürecinden geçmektedir.

Bu geliștirdiğiniz projenin ÜR-GE sonrası lansesinde ürün üzerinde açıklama/detaylandırma zorunluluğu mevcut mu? Elbette ki böyle bir zorunluluk söz konusudur. Hem dünyada hem de Türkiye’de bu alandaki ürün gruplarını ticarileștirirken nasıl ruhsatlandıracağınızla ilgili sonuçlar sözkonusudur. Mesela yapı malzemeleri ile ilgili bakanlığa bilgi vermek zorundasınız. Bakanlık yeni yapı malzemeleri geliștiriyorsanız ve onun kullanım alanı söz

Hedeflerinize ve geliștirdiğiniz teknolojinin avantajlarına da değinir misiniz? Hedefime değinecek olursam; tüm canlı grupların hayatında olası kontaminasyon risklerinin tamamen devre dıșı bırakabilecek teknolojileri geliștirmek. Bizim geliștirdiğimiz teknolojinin avantajına değinecek olursam; bütün canlıların yașamını riske eden patojen grupların hepsini hedef almaktadır. Dolayısı ile amacımız anti bakteriyel bir yüzey elde etmek değil, anti

Geliștirilen ürünün stabilite süreci hakkında da bilgi verir misiniz? Stabilite sürecini; geliștirilen söz konusu ürünün ömrünün ne kadar olduğunu, kullanım koșullarının ne olduğunu yapmıș olduğunuz Ar-Ge ve ÜR-GE çalıșmaları sonucunda belirleyebilmektesiniz.

mikrobiyal bir yüzey elde etmek. Mikro organizmaların tamamını kontrol eden bir yüzey elde etmek. Bununla birlikte de canlı sağlığını riske etmemek. Bu sebep ile oldukça akıllı bir teknoloji geliștirdiğimizi gururla ifade edebiliriz. Son olarak eklemek istediğiniz farklı bir detay söz konusu mu? Projemize haber desteği sağlayarak, okurlar ile paylașma fırsatı veren ALU&Art ve Win&ART Proje Dergisi yönetim ve ekibine teșekkürlerimi iletir, yayın hayatınızda bașarılar temenni ederim. Development of Antimicrobial and Antiviral Formulations Usage of Building Materials in Production Yeditepe University Department of Genetics and Bioengineering also responded to our interview questions about the technological study on the topic of “Development of Controllable Antimicrobial and Antiviral Formulations and Their Use in the Production of Building Materials” by the Head of Department Fikrettin ȘAHİN; Adding that the goal is to develop technologies that can completely disable the risk of possible contamination in the lives of all living groups.



Sektör

20

Sektörde Bir İlk: Egepen Deceuninck Assist

Tüm PVC Profil Kapı ve Pencerelerin Sorunları Çözülecek Egepen Deceuninck, başlattığı Assist projesiyle birlikte tüm Türkiye’ye yayılan teknik servis bayileri ile kullanıcılarının yaşadığı sorunlara kısa sürede çözüm buluyor. Türkiye’nin 55 ilinde, 150 bayide başlatılan ve PVC sektöründe ilk kez gerçekleştirilen Assist projesiyle birlikte kullanıcıların PVC ürünlerinde yaşadığı tüm sorunlar gideriliyor. A First in the Industry: Egepen Deceuninck Assist

All Problems related with PVC Profile Door and Windows will be Resolved Egepen Deceuninck swiftly resolves the problems experienced by its users thanks to technical service agencies spread in Turkey along with Assist project it has started. In 55 provinces of Turkey, all problems experienced by the users on PVC products are resolved with the Assist project realized for the first time in PVC industry by 150 agencies.

Türkiye’nin önde gelen PVC markası Egepen Deceuninck, Assist projesiyle birlikte yine sektöründe bir ilke imza attı. Egepen Deceuninck, organize ettiği teknik servis bayileriyle birlikte, kullanıcıların sorunlarını artık profesyonelce ve hızlı bir șekilde çözmeye bașladı. Proje kapsamında Türkiye’nin 55 ilinde, 150 farklı bayi Assist hizmeti vermeye bașladı. Egepen Deceuninck bu projeyle birlikte PVC’lerinde sorun yașayan kullanıcılara “tek fiyat politikasıyla” hizmet veriyor. Projeyle ilgili bilgiler veren Egepen Deceuninck Satıș ve Pazarlama Müdürü Tamer ÖZEN, 2017 sonuna kadar Türkiye’nin her yerinde Assist projesini hizmete sokacaklarını belirtti. En çok ağırlık verilen bölgelerin İstanbul, İzmir, Bursa, Ankara, Adana ve Antalya olduğunu ifade eden ÖZEN, hem bayilerden hem de kullanıcılardan projeyle ilgili çok olumlu geri dönüșler aldıklarını vurguladı. Yașanan Problemler Havuzda Toplanıyor ÖZEN, en çok karșılașan problemlerle ilgili “PVC pencerelerindeki kanat ayarsızlıkları, çift açılım arızası, ısı kaybı, su ve rüzgâr girmesi ve buna benzer

konularda șikâyetler aldık. Bu problemleri eğitimli personel kadromuz hızlıca çözüyor. Ayrıca bir daha bu sorunların yașanmaması için de Egepen Deceuninck olarak, tüm bilgileri bir havuzda topluyoruz. Kullanıcılarımızın problemlerini kalıcı bir biçimde çözmek için çalıșmalarımız sürüyor” dedi. “Servis Kalitesinde Standart Belirledik” Tüm kapı ve pencere ürünlerine hizmet vereceklerini ifade eden ÖZEN, 2 yıllık garanti süresi dolan ürünlerde yașanılan sıkıntılara çözüm bulacaklarını, Assist’te tek fiyatlı servis hizmet uygulamasının geçerli olduğunu ve yașanılan probleme göre standart fiyat uygulamasını hayata geçirdiklerini belirtti. Proje kapsamında eğitimden geçirilen bayilerin kurumsal kimlik çerçevesinde belirlenen ortak kıyafet ve ekipman kullanacağına da not düșen ÖZEN, “Assist’le birlikte Egepen Deceuninck olarak, servis kalitesinde de bir standart belirledik” açıklamasını yaptı.





Röportaj

24

VHS, Avrasya Pencere Fuarı’nda Yeni Ürün Gruplarıyla Dikkat Çekecek VHS Dış Ticaret Müdürü Rıfat BAYSAL, gerçekleştirdiğimiz söyleşide Mart ayında gerçekleştirilecek olan Avrasya Pencere 2017 Fuarı’na katılım sağlayacaklarını ifade ederek; “Bilinilir ve güvenilir bir marka olma hedefiyle çıktığımız yolda, edindiğimiz tecrübe ile kaliteden ödün vermeden daima müşteri memnuniyetini ön planda tutarak çalışmalarımıza devam ediyoruz” dedi. Firmanızın günümüz faaliyetlerine ve marka bilinirliğini sağladığınız ürün gruplarınıza değinir misiniz? Firmamız; plastik kapı ve pencereler için kilit barelleri, basit havalandırma ve kilitleme aksesuarları imalatı ile sektöre adım atmıștır. Kapı ve pencere sektöründeki ilerlemelerle birlikte firmamız, üretim süreçleri de geliștirilerek ürün çeșitliliğini artırmıștır. Kapı ve pencere mekanizmaları firmamızın lokomotif ürünlerinden biridir. Yapılarda sistem çözümleri üreten firmamız; kapı ve pencereler için çift açılım ve çift kanat sistemleri, kilit ve kilitleme sistemleri, sürme sistemleri ve benzeri ürün çeșitleriyle sektörün önde gelen aksesuar üreticilerinden biri olmuștur. Önümüzdeki günlerde piyasaya sunmayı planladığınız yeni ürünleriniz, yeni projeleriniz, makine parkuru yatırımlarınız hakkında neler söylemek istersiniz? Firma olarak yeniliklerimiz ve yeni yatırımlarımız bu dönemde de varlığını sürdürüyor. Ürün grubu olarak barel üretimine bașladık ve ürünü çeșitlendirdik. Barel üretimi ve bunun toplanıp paketlenmesine kadar olan prosesi kendi ekibimiz ve Ar-Ge çalıșmalarımızla yaptık. Kilit grubunda da bir takım yeniliklerimiz oldu. Kol grubu döküm grubunda yeni çalıșmalarımızı sürdürüyoruz. Çift açılımda yaptığımız bir takım inovasyonlarımız da bulunmakta. Ürünün daha pratik șekilde montajını sağlayacak yeniliklerin yanı sıra daha farklı ürünlerimiz de var. Bu ürünlerimizi Avrasya Pencere 2017 Fuarı’nda da sergileyeceğiz. Bunun yanında tüm bu ürünleri çıkarmamıza çok büyük fayda sağlayan bir makine

yatırım grubumuz var. İlave teknolojik makineler aldık ve bu makineler Kalıphane ile ilgili olarak CNC ișlemeler, tel erozyonlar gibi makinelerdir. Bizim için en önemlisi otomasyonla ilgili olan kısım. Otomasyonla ilgili ciddi bir yatırım yapıp, mühendisler ile çalıșıyoruz. VHS olarak mekanik, makina ve otomasyon anlamında birçok șeyi kendi bünyemizde yapmaya bașladık. 2017 yılında pazarda nasıl bir strateji izleyeceksiniz? Markanızın gelecekteki vizyonuna vurgu yapar mısınız? Bilinilir ve güvenilir bir marka olma hedefiyle çıktığımız yolda, edindiğimiz tecrübe ile kaliteden ödün vermeden daima müșteri memnuniyetini ön planda tutarak çalıșmalarımıza devam edeceğiz. VHS olarak yeni pazarlarda mümkün olduğunca marka bilinilirliğini artırıcı çalıșmalar, yeni üretimler gerçekleștirmeye devam edeceğiz.

Gelecekte de mevcut durumumuzu en iyi noktalara tașımayı hedefliyoruz. Önümüzdeki dönemde katılım sağlamayı düșündüğünüz fuar organizasyonları hakkında bilgi paylașır mısınız? Her sene düzenli olarak iștirak ettiğimiz, bu sene de Mart ayında gerçekleștirilecek olan Avrasya Pencere 2017 Fuarı’na katılım sağlıyoruz. Ayrıca yurt dıșında gerçekleșen ve bayilerimizin iștirak ettiği fuarlara da ziyaretlerimiz ve desteğimiz her zaman olduğu gibi devam edecektir. Düzenli olarak katılımını gerçekleștirdiğimiz Fensterbau Frontale 2018 hazırlıklarımız da șimdiden bașlamıș durumda. Markanızın yurt içi ve yurt dıșı pazarlarındaki konumunu değerlendirir misiniz? Biz VHS markasını en baștan beri bilinir, güvenilir bir marka yapmayı



Röportaj

26

hedefledik. Bunun da meyvelerini toplamaya bașladık. Ciddi, profesyonel bir kadroya ulaștık. Bu zaman içerisinde kazandığımız bir sonuç oldu.

çalıștığımız bayilerimiz var. Birebir son tüketiciye ürün dağıtımımız kesinlikle yok. Yurt içi ve yurt dıșında belli bașlı profil fabrikaları ile çalıșmaktayız.

çalıșanları için hayırlı ve bol kazançlı olmasını temenni ediyorum. 2017 yılının da sektörümüz açısından hayırlı, bereketli ve çok hareketli bir yıl olmasını diliyorum.

Firmamız, marka bilinilirliğini ve güvenilirliğini gerek yurt içinde gerek yurt dıșında pekiștirmiș bir firmadır.

Son olarak eklemek istediğiniz farklı bir detay söz konusu mu? Mart ayında gerçekleștirilecek Avrasya Pencere 2017 Fuarı her sene olduğu gibi bu sene de tam anlamıyla bir sektör bulușması niteliğinde olacak. Her șeyden önce fuarın sektörümüz, sektörümüze hizmet eden tüm firmalar ve sektör

Ayrıca VHS ailesi olarak, sektörümüzü yakından takip eden yayınlarınız ALU&Art ve Win&ART Proje dergilerine bașarılarının devamı ile birlikte teșekkürlerimizi sunuyoruz.

% 95 oranında üretimimizle ihracat yapan bir firmayız. Çalıștığımız ülkelerin hemen hemen hepsinde yıllardır sistemini oturttuğumuz, daha da geliștirmeye

VHS in Eurasia Window Fair Attention to New Product Groups VHS Foreign Trade Manager Rıfat BAYSAL stated that they will participate in Eurasia Window 2017 Fair to be realized in March. “We aim to become a well-known and reliable brand on the road, we continue our work by keeping the front-line of customer satisfaction without sacrificing quality with our experience.”





Röportaj

30

“Türkiye’nin Her Bölgesine Yayılan Etkin Bayi Ağına Eriștik” CAMODA Ürün Satış Müdürü Müfit ATLAS, gerçekleştirdiğimiz söyleşide 8 - 11 Mart 2017 tarihinde Tüyap’ta düzenlenecek olan Avrasya Kapı Pencere Fuarı’nda yer alacaklarını ifade ederek; “Ar-Ge faaliyetleriyle sürekli yenilikler yaratan markamız yurt içi ve yurt dışında sergilediği başarı grafiğini bu yıl da devam ettirecektir” dedi. ürüne sahip olabilmemiz için gerekli bilgi birikimini bizlere aktarıyor. Yapılan tüm bu çalıșmalarla amacımız, hizmet kalitemizi ve ürün çeșitliliğimizi geliștirerek bayilerimizin ve tüketicilerin nezdindeki ayrıcalıklı konumumuzu daha ileri götürmektir. Markanızın pazardaki bașarı grafiğine ve rekabet noktasında sizi diğer markalardan ayıran öncü farklılıklarınıza vurgu yapar mısınız? CAMODA 2014 yılında Deceuninck Grup bünyesine katıldıktan sonra güçlü bir büyüme grafiği yakaladı. Özellikle 2016 yılında satıșlarımız yaklașık 2 katı arttı. Zor bir yıl olacağı düșünülen 2017 yılında da büyüme hedefimiz bir önceki yıldan az olmayacaktır.

Türkiye’deki yatırımlarınıza, faaliyetlerinize ve marka bilinirliğini sağladığınız ürün gruplarınıza değinir misiniz? Son teknolojinin kullanıldığı farklı segmentlerdeki ürünleri ile balkon camlama sektörünün ihtiyaç duyduğu sistemleri piyasaya sunan CAMODA, Türkiye’nin PVC sektöründeki öncü firması Pimaș tarafından 2007 yılında üretilmeye bașlandı. Kısa süre içerisinde farklı konseptlerdeki ürünleri ile sektördeki yerini kuvvetlendirerek, Türkiye’nin her bölgesine yayılan etkin bir bayilik ağına eriști. 2014 yılında ise PVC sektörünün dünyadaki en güçlü markası Deceuninck grubuna katılarak, artan yatırımlarla birlikte bir yandan ürünlerini son teknoloji ile yenilerken diğer yandan ürün gamını da genișletti. Balkon camlama sektöründe yatırımlarımızı șuan için katlanır ve sürme seriler üzerine devam ettiriyoruz. CAMODA bugün özel tasarım ürünleri ile sektördeki öncü ve inovatif yapısını büyütmeye devam

ediyor. Faaliyetlerimizi yoğunlaștırmıș olduğumuz sistemlerimiz; ısıcamlı katlanır ve sürme sistemlerdir. Bella, Largo, Ondula Katlanır Sistem olarak, Vista Slider, Vista Unico Eșikli-Eșiksiz Sürme Serilerimiz olarak ön plana çıkmaktadır. Ürünlerimizde kalite olgusunu ön planda tutuyoruz. Günümüzün en önemli konularından enerji verimliliği ile ilgili olarak da optimum ısı yalıtımını sağlarken estetikten ödün vermemeye özen gösteriyoruz. Sektörün en iyileri olan CAMODA bayileri gelecekte de en iyi

CAMODA’yı rakiplerinden ayıran en önemli özelliği; ürünlerimizi tercih eden tüketicilerin, sadece üstün nitelikli balkon camlama ürünü değil bununla birlikte optimum ısı yalıtımı sunan, aksesuarları ile kompakt bir sistem olan, montaj öncesi teknik destek ve satıș sonrası hizmetleri de beraberinde satın almasıdır. Grubumuz PVC pencere sektörünün en seçkin markalarına sahip. Türkiye’de bu sektöre stratejileri ile yön veren ve her konuda öncü konumda olan bayilerimiz bizi her alanda en iyi șekilde temsil ediyor. Yaklașık 1000 adedi üretici olmak üzere toplam 3000 satıș noktası bulunuyor. Türkiye’nin her yerinde bulunan bayilerimiz bizi rakiplerimizden ayıran en önemli farkımız.



Röportaj

32

Bu nedenle CAMODA üreten ve satan bayilerimizin sayısını artırırken önceliğimiz, grubumuz bünyesindeki bayiler ve cam balkon sektörünün profesyonellerinden olușuyor. Geliștirmeyi planladığınız hedef pazarlarınızı ve mevcut ihracat noktalarınızı öğrenebilir miyiz? İç pazardaki payımızı artırmak en önemli önceliklerimiz arasındadır. Türkiye’nin her noktasında ulașılabilir olmak her marka için olduğu gibi CAMODA için de çok önemli. İhracatta ise politikamız grubumuzun ihracat politikası ile uyumlu olarak daha çok gelișmekte olan pazarlara yönelik. Örnek vermek gerekirse Güney Amerika, Hindistan ve Asya ülkeleri ürünlerimiz için belirlediğimiz öncelikli ihracat noktalarıdır. Katılmayı planladığınız / katılım sağladığınız fuar organizasyonları söz konusu mu? Fuarların markanıza yansımaları hakkında görüș bildirir misiniz? Her yıl olduğu gibi bu yıl da 8 - 11 Mart 2017 tarihinde Tüyap’da düzenlenecek olan Kapı ve Pencere Fuarı’na katılacağız. Bu fuar tüm sektörümüzde olduğu gibi CAMODA için de oldukça önemli. Fuarların CAMODA için en özel yanı bayi ve tüketicilerin ürünlerimizi yakından inceleme fırsatı bulmasıdır. Fuarlar ana firma, bayi, yatırımcı ve nihai tüketicinin buluștuğu en önemli mecralardır.

Ayrıca katılacağımız bir diğer etkinlik 14 - 15 Nisan 2017 tarihinde Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleștirilecek Mimari Tasarım Zirvesi. ‘Mimari Tasarım Sürecinde Disiplinler Arası Etkileșim’ temasıyla düzenlenecek etkinlikte mimarlar, iç mimarlar, tasarımcılar ve diğer yaratıcı endüstri profesyonelleri bulușturacak. Bu organizasyonda biz de yeniliklerimizi profesyonellere sunmak için orada olacağız. Markanızın gelecekteki vizyonuna vurgu yaparak, 2017-2018 yılı hedef ve projelerinizi, pazarda nasıl bir strateji izleyeceğinizi bizimle paylașır mısınız? CAMODA’nın hedefi sektörünün sahip olduğu en iyi ürün grubuna sahip olmaktır. Her açıdan sektörün takip ettiği ve sektöre öncülük eden marka olmak ve bunu sürdürülebilir kılmak gurur verici. Gelecekteki vizyonumuz ürünümüzü dünyadaki en iyi örnekler seviyesinde tutmak, yenilikleri takip etmek ve büyük önem verdiğimiz Ar-Ge faaliyetleriyle yenilikler yaratıp ürünlerimize, markamıza ve sektöre değer katmak olacaktır. Sizce iș dünyası ve sektör temsilcileri kriz dönemlerini nasıl fırsata çevirebilir? CAMODA olarak en büyük avantajımız kriz dönemlerinde dahi ișimize yaptığımız yatırımlara devam etmemizdir. Ülkemizde sıkça karșılașılan krizler, bizim gibi güçlü firmaların bayileri için kaçırılmayacak fırsatlar sunar. İyi ürün, iyi hizmet ve müșteri odaklı yaklașımla, kriz dönemlerinde

bile verdiğimiz kaliteli hizmetin sürekliliği, markamızı hem sektör hem de tüketici nezdinde farklı bir konuma getirmektedir. Mesleki bilgi ve donanım açısından sürekli kendini geliștiren bir ekibe sahip olan CAMODA, yurt içi ve yurt dıșında her yıl yükselen bașarı grafiğini bu yıl da devam ettirecektir. Son olarak eklemek istediğiniz farklı bir konu var mı? Yeniliklerimiz ile önümüzdeki günlerde adımızdan sıkça söz ettireceğiz. Mart ayı içinde gerçekleșecek olan Avrasya Kapı Pencere Fuarı sektörün bulușma noktası olacak. 2017 yılında ekonominin, inșaat sektörünün iyiye gitmesi yatırımların artması hepimizin mutluluğu için önemli. Fuara nitelikli ve yoğun bir katılım olması dileğimizdir. Ayrıca markamıza göstermiș olduğunuz yakın ilginiz sebebiyle șahsınız nezdinde tüm ekip arkadașlarınıza teșekkür eder, yayın hayatınızda bașarılar temenni ederiz. “We have accessed the effective dealership web spread over all regions of Turkey” Müfit ATLAS, the Product Sales Director of CAMODA stated that “Our trademark will continue to its charts of success shown in Turkey and abroad by creating constant innovations with R&D activities.” after stating that they will participate Eurasia Door and Window Exposition to be organized in Tüyap between 8th and 11th March, 2017 in the conversation we had.









Sektör

40

Çelik Test ve Araștırma Merkezi’ndeki Testler Uluslararası Geçerliliğe Sahip

MATİL, TÜRKAK Tarafından Akredite Edildi Çelik İhracatçıları Birliği’nin sektörün Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarını yürütmek üzere kurduğu MATİL (Malzeme Test ve İnovasyon Laboratuvarları) A.Ş., TÜRKAK’tan TSE EN ISO/IEC 17025:2012 standardına göre akredite laboratuvar oldu. Böylece Türk çelik sektörünün ilk bağımsız ve tarafsız merkezi olan “Çelik Test ve Araştırma Merkezi” projesini üstlenen MATİL’in çelikler ve kömürler için 40 adet ulusal ve uluslararası standarda göre yaptığı 24 farklı deney metodundaki test ve analizlerin uluslararası alanda kabul edilirliği de tescillendi. Çelik İhracatçıları Birliği’nin Ar-Ge, inovasyon, teknoloji geliștirme, akredite laboratuvar hizmetleri, ürün uygunluk değerlendirmesi ile mesleki ve teknik eğitim alanlarında faaliyet göstermek üzere kurduğu Malzeme Test ve İnovasyon Laboratuvarları (MATİL) A.Ș., Türkiye Akreditasyon Kurumu’ndan (TÜRKAK) 17025 standardına göre akredite laboratuvar olmak için onayı aldı ve teknik yeterliliğini ispatladı. Böylece MATİL tarafından İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) desteğiyle İstanbul Teknik Üniversitesi Maslak Kampüsü’nde kurulan Çelik Test ve Araștırma Merkezi’nde çelikler ve kömürler için 40 adet ulusal ve uluslararası standarda göre yapılan 24 farklı deney metodundaki test ve analiz ile bunlara ait raporlar uluslararası alanda da kabul görecek. MATİL, laboratuvar akreditasyonu ile yeterliliğinin resmi olarak tanınmasını sağlayarak; müșterilerinin, tüm taraflara karșı ürünlerinin akredite deney ve analiz sonuçlarını sunmasına ve belgelendirmesine imkân verecek. Ticarette teknik engellerin kaldırılmasına katkıda bulunarak, firmaların ticaretini yavașlatan ve ek masraf çıkaran deney ve analiz tekrarları da ortadan kaldıracak. Türk çelik sektörünün ilk bağımsız ve tarafsız Ar-Ge ve teknoloji organizasyonu olan Çelik Test ve Araștırma Merkezi; mekanik test, kimyasal analiz, mikroyapı, ürün ve malzeme karakterizasyon hizmetleri sunarak bașta çelik olmak üzere çelik kullanan ana sektörlerin ve metaller sektörünün gelișimine katkı verecek. Merkez bünyesinde sunulan hizmetler, sektör firmalarının ihracatta karșılaștığı belgelendirme ve test zorunluluğu gibi tarife dıșı teknik engellerin ortadan kaldırılmasına da olanak sağlayacak.

Tests Performed at Steel Test and Research Center have International Validity MATİL, is Accredited by TÜRKAK MATİL (Material Test ve Innovation Laboratories) A.Ș., which was founded by Steel Exporter Association to carry out the research-development and innovation works of the sector, has become an accredited laboratory by TÜRKAK according to TSE EN ISO/IEC 17025:2012 standard.







Röportaj

46

Conta, Ürün Lansmanı İle 2017 Tüyap Pencere Fuarı’nda Conta Elastik Ürünler Teknik Satış Uzmanı Hüseyin GÜNEŞ gerçekleştirdiğimiz söyleşide Mart ayında düzenlenecek olan Pencere 2017 Fuarı’nda ürün lansmanı gerçekleştireceklerini ifade ederek; “Müşterilerimizi Conta’nın konforunu yaşamaya davet ediyoruz” dedi. faaliyetine 2004 yılında bașlamıștır. 2010 yılında 30.000 m2 modern üretim tesisine tașınmıștır. Bünyemizde yer alan ArGe, kalıphane ve tasarım bölümleri ile birçok sektörde müșterilerimize kaliteli ve sorunsuz hizmet vermeye devam etmekteyiz. Amerika ve Çin’de yer alan üretim tesislerimiz ile servis konforumuzu dünya çapında müșterilerimize sunuyoruz.

Sizi ve firmanızı tanıyabilir miyiz? 1988 Konya doğumluyum. Öğretmen lisesini bitirerek, 2013 yılında Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü Malzeme Bilimi ve Mühendisliği bölümünden mezun oldum. Mezun olduktan sonra üretim ve kalite gibi departmanlarda çalıștım. Teknik satıș alanında ilerlemeye karar verdim.

Bir süre alüminyum sektöründe teknik satıș sorumlusu olarak görev aldım. 2016 yılından bu yana Conta Elastik Ürünler firmasında teknik satıș uzmanı olarak görev yapmaktayım. Conta Elastik Ürünler, termoplastik elastomer (TPE) bazlı extrüzyon üretim

Markanızın pazardaki bașarı grafiğini değerlendirir misiniz? Conta Elastik Ürünler olarak kurulușumuzdan bu yana lokomotif sektörümüz olan yapı sektörü ve sürekli geliștirerek uzmanlaștığımız beyaz eșya ve buzdolabı sektörleri bașta olmak üzere, her yıl hedeflerimizi bașarı ile gerçekleștirdik. Satıș grafiğimizin her sene artmasında ki en büyük etken, taviz vermediğimiz kalite politikamızdır. Bu sayede yakalamıș olduğumuz ürün kalitesi ve sağlamıș olduğumuz servis konforu ile müșterilerimizin daima memnuniyetini kazandık. Türkiye’deki fabrikamızdan 25’den fazla ülkeye ihracat yapmaktayız. 2014 yılında faaliyete geçen USA Michagan eyalatindeki Conta North America Inc. ve Çin Halk Cumhuriyeti’ndeki Ningbo Conta Sealing Products Co., Ltd. isimli fabrikalarımızla global TPE conta üreticisi hayalimizi gerçekleștirdik.

TÜRKİYE Conta Elastik Ürünler A.Ş.

USA Conta North America Inc.

CHINA Ningbo Conta Sealing Products Co. Ltd.



Röportaj

48

Rekabet noktasında sizi diğer markalardan ayıran öncü farklılıklarınıza değinir misiniz? Șirket olarak en büyük önceliğimiz; bütün sektörlerimiz için değer yenilemesi yaratan, yüksek kaliteli çözümleri sunmaktır. Bunun için firma içerisinde her zaman gelișmeye önem verdik. Mavi okyanuslar olușturarak rekabeti kendi bünyemizde yaratmaya çalıștık. Bu konudaki en büyük șansımız; gerek yeni sektörlerde, gerekse mevcut sektörlerde bu gelișimi sağlayacak, özverili bir Ar-Ge yapısına sahip olmamız. Pencere Fuarı’nda tanıtımını yapacağınız ürününüzden bahseder misiniz? Yapı sektörü için geliștirdiğimiz bir mavi okyanus projesi olan ve ilk defa Pencere Fuarı’nda tanıtımını yapacağımız ürünümüzden sizlere

bahsetmek isterim. Sahada yaptığımız araștırmalar ve müșterilerimizden gelen talepler doğrultusunda, pencere contalarında yașanan ortak problemleri tespit ettik. Bu problemlerin bașında, contaların PVC profil sistemlerine montajları esnasında yașanan katlanma sorunu, yani contanın ısırma problemi gelmektedir. Montaj esnasında ısırma problemi olușan conta yapılarının sağlıklı bir sızdırmazlık sağlaması mümkün olmamaktadır. Ayrıca estetik açıdan montaj sonrası göze hoș gelmemektedir. Bir diğer problem ise, montaj yapılmak üzere uygun boyda kesilen contanın zaman içerisinde boylarının kısalması problemidir. Kısalan contalar profillerin kaynatılması sırasında problemlere neden olmaktadır. Ayrıca contaların doğal yapısından kaynaklanan pürüzlü dıș yüzey, toz tutmayı kolaylaștırmakta ve temizlenmesini güçleștirmektedir. Pencere contalarında yașanan bu ortak problemlere çözüm bulmak amaçlı, Ar-Ge’miz otomotiv sektöründe kullanılmakta olan kaplama teknolojisi ile yaptığı çalıșmalar neticesinde, kapı pencere sektörü için ’u geliștirmiștir. Geliștirilen ürünümüz, Türk Patent Enstitüsü tarafından firmamız adına patentlenmiștir. ürünümüz 3 ana kısımdan olușmaktadır. 1. Kısım yumușak TPE malzemedir. Özellikle hammadde seçiminde çalıșma koșullarında en düșük kalıcı deformasyonu verecek hammadde seçilmiștir. Bu sayede uzun ömür ve mükemmel sızdırmazlık sağlanmaktadır.

2. Kısım özel geliștirilmiș sert TPE hammaddeden üretilmektedir. Yeni geliștirilen formülasyon sayesinde, profilde kısalma ve kanaldan çıkma problemlerinin önüne geçilmiștir. 3. Kısım ise yumușak kısmın dıș yüzeyine yapılan ince TPE kaplamadır. Bu kaplama sayesinde, conta pürüzsüz bir yüzey ve estetik bir görünüme sahip olmaktadır. Bu pürüzsüz yüzey kolay temizlenme imkânı sağlarken aynı zamanda contaların içe doğru kıvrılmasını engellemektedir. Ayrıca kullanılan hammaddenin formülasyonu contaya mükemmel hava ve așınma direnci kazandırmaktadır. Yani kısaca özetlemek gerekirse ’un profilinize katacağı avantajlar, t ,BZHBO E ŗ LBQMBNB UFLOPMPKJTJ JMF UP[ kir ve su tutmaz, t % ŗ LBQMBNB TBZFTJOEF LBUMBONB WF ısırma yapmaz, t :FOJ HFMJŗUJSJMFO TFSU L T N TBZFTJOEF profil üzerinde kısalmaz, șeklinde sıralanabilir. pencere sistemlerinde kullanılmakta olan her türlü kesite uygulanabilmektedir. Ürünlerimiz sektörde en çok tercih edilen RAL 7040, RAL 7035 ve siyah renklerde üretilmektedir. Geliștirmeyi planladığınız hedef pazarlarınızı, mevcut ihracat noktalarınızı ve üretim kapasitenizi öğrenebilir miyiz? Birçok markette proje çalıșmaları yapmaktayız. 2017 yılı içinde treyler



Röportaj

50

sektöründe büyük bir atılım yapmak istiyoruz. Üretici ve kullanıcılar için kolaylık sağlayan, geliștirdiğimiz yeni ürünleri bu sektörde piyasaya sunmanın heyecanı içerisindeyiz. Amerika ve Çin’de yer alan üretim fabrikalarımızın da katkısı ile șu anda dünyanın neredeyse her noktasına hizmet vermekteyiz. Müșterilerimize özellikle kendi dillerinde hizmet vererek, servis konforunu en iyi șekilde sağlamaya çalıșıyoruz. İnșası bitmek üzere olan ve yakın zamanda faaliyete geçecek 39.000 m2 alana sahip yeni fabrikamıza yatırımlarımız devam etmektedir. Üretimde yeni aldığımız robotlar sayesinde insan gücüne dayalı üretimden, robota dayalı üretime geçiș yapmaktayız. Bu sayede üretim maliyetlerimizi düșürürken, kapasitemizi ve kalitemizi artırmayı planlamaktayız. Halen 25 milyon metre olan aylık üretim kapasitemizi yeni binamızda kademeli olarak 75 milyon metreye çıkarmayı planlamaktayız. Sizce iș dünyası ve sektör temsilcileri kriz dönemlerini nasıl fırsata çevirebilir? Kriz dönemlerinde önemli olan profesyonelliktir. Profesyonelliği olușturan da sıkıntılı süreçlerde almıș

olduğunuz aksiyonlar, uyguladığınız stratejilerdir. Alıșılmıș düșünce tarzını değiștirmekle bașlar. Yağmur yağınca, her kaldırım bașında șemsiye satıcıları belirir. Șahsi fikrim, șemsiye üretmek için yağmur yağmasını beklemekten ziyade, meteorolojiyi takip ederek, șemsiye satıcılarının sizi her zaman tanımalarını sağlamaktır. Bu noktada fuar organizasyonlarının ve pazarlama faaliyetlerinin șirketler açısından önemini vurgulamak isterim. Önümüzdeki günlerde katılmayı planladığınız fuar organizasyonları söz konusu mu? Fuarların yansımaları hakkında görüș bildirir misiniz? Bu sene içerisinde, Türkiye’de Mart ayında Pencere ve Aralık ayında Plastavrasya ile Çin’de Kasım ayında düzenlenecek Fenestration China Fuarına katılımcı olacağız. Mart ayında katılacağımız Pencere Fuarı 2017’de amacımız ürünümüzün lansmanını yapmak. Fuarlar, o anki dünya ve ülke șartlarına göre değișkenlik göstermektedir. Fakat bunun için beklentilerinizin ne yönde olduğunu belirlemek gerekir. Bizim beklentimiz, katkı sağlayabileceğimiz veya bizlere katkı sağlayabilecek sektör öncüleri ile tanıșmak, yeteneklerimizi sergileyebilmektir. Bu güne kadar katıldığımız fuarların kısa sürede faydalarını

göremesek de, ilerleyen süreçte faydalarını göreceğimizi düșünmekteyiz. Son olarak eklemek istediğiniz farklı bir konu var mı? Conta Elastik Ürünler olarak, genç ve dinamik kadromuzla, aldığımız her projeyi en iyi șekilde sonuçlandırmaya çalıșıyoruz. Teknolojiyi her zaman takip ederek, mevcutta ki ürünlerimizi geliștiriyor, yeni ürünlerimizi heyecan ve büyük bir istekle müșterilerimize sunuyoruz. Zira ürünlerimizin, uygulandıkları alanda, sahip oldukları büyük sorumluluğun farkındayız. Bundan dolayı her müșterimiz, aynı zamanda çözüm ortağımızdır. Müșterilerimizi Conta’nın konforunu yașamaya davet ediyor, yayın hayatınızda bașarılar temenni ediyoruz.

Conta is at Tüyap Window 2017 Fair with the

Product Launch

During the interview we held with him, Technical Sales Specialist of Conta Elastic Products, Hüseyin GÜNEȘ stated that they will realise launching of their product at Window 2017 Fair which will be realised in the month of March, and he said: “We are inviting our clients to experience the comfort of Conta.”









Röportaj

58

“Avrasya Pencere, Cam ve Kapı 2017 Fuarı Sektöre Gelecek ve Umut Vaat Ediyor” Tüyap Proje Grup Başkanı Fatih ÖZMERT 8-11 Mart 2017 tarihleri arasında düzenlenecek olan Avrasya Pencere, Cam ve Kapı 2017 Fuarı’na dair röportaj sorularımızı yanıtlayarak görüş bildiriminde bulundu. Türkiye’nin alanındaki en büyük ihtisas fuarı olan Avrasya Pencere, Cam ve Kapı 2017 Fuarı’na dair genel bilgilendirme yapar mısınız? Fuarlarımız, Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nin 12 salonunu tam kapasite doldurarak, 700’e yakın markanın katılımıyla gerçekleșecek. Fuarların ve ürün gruplarının yerleșimini kısaca șöyle özetleyebiliriz; 2012 yılında temellerini atmıș olduğumuz Alüminyum Profil, Cephe Sistemleri ve Aksesuarları Özel Bölümü geçtiğimiz yıl olduğu gibi Hall 14’te, 2, 3, 8, 9 ve 10 no’lu salonlarımızda ise ağırlıklı olarak pencere, PVC profil, pencere sistemleri, aksesuar firmaları yer alacak. 7 no’lu salonda geçmiș yıllarda olduğu gibi profil üretim ve ișleme makineleri üretici ve distribütörleri bulunuyor. Avrasya Kapı Fuarı 4, 5 ve 6 no’lu salonda ziyaretçileri bekliyor olacak. 11 ve 12 no’lu salonlarda ise cam ürünleri, uygulamaları ve üretim ișleme makineleri firmaları yer alacak. Yapı sektörünün önemli üç kolu pencere, cam ve kapıya dair tüm ürünlerin, aksesuarların, sistemler ve tamamlayıcı ürünlerin sergilendiği fuar üçlüsü,

İlave hol ve sektörlere değinir misiniz? 2017 Fuarı’nda 8 ve 9 no’lu salonlarımız, sektör lideri firmalarımızın katılımıyla birlikte tam kapasite kullanılır durumda olacak. Șunu söyleyebilirim ki; yenilikçi ürünlerin sergileneceği bir fuar ziyaretçileri bekliyor. Alüminyum Özel Bölümü de geçtiğimiz yıl olduğu gibi kendine ayrılmıș konumunda, salon 14’te yer alacak.

inșaat firmaları, müteahhitler, mimarlar, bayilik arayıșında olan profesyoneller ve distribütörlere eșsiz bir tedarik merkezi sunacaklar.

Fuar organizasyonlarının yeni pazarlara açılmak ve mevcut pazar paylarını artırmak isteyen katılımcılar için önemli bir ticari platform olduğunu düșünürsek hangi unsurlara dikkat çekmek istersiniz? Her fırsatta dile getirdiğimiz gibi, fuar ve sektör arasında karșılıklı birbirini besleyen bir ilișki mevcut. Pencere, kapı ve cam sektörlerimiz uluslararası pazarlarda rekabet edebilecek ürün kalitesine ve üretim kapasitesine sahip olduklarından, fuara olan uluslararası ilgi doğru orantılı artıyor. Aynı șekilde doğru fuar kurgusu ve etkili pazarlama faaliyetlerimiz sayesinde de sektörün dıș pazarda daha çok tanınmasına katkı sağlıyoruz. Bunun en önemli kanıtı ziyaretçi verileridir. Son 5 yılda fuara gelen yabancı ziyaretçi sayısı 2 kattan fazla arttı. Ziyaretçi ülke sayısı 2010 yılında 70 iken geçtiğimiz yıl 112’ye ulaștı. Bu sonuçlar fuarın uluslararası etkisini artırdığını ve dıș pazarlardan pay almalarında sektör firmalarımıza daha büyük fırsatlar sağladığına ișaret ediyor. Katılımcılarımızdan da bu yönde geri bildirimler alıyor ve sektörümüze katkı sağlamaktan büyük gurur duyuyoruz. Gelecek için tüm kaynaklarımızı katılımcı & ziyaretçi tüm müșterilerimizi daha memnun edecek bir fuar yaratmaya adıyoruz. Bu bağlamda geliștirdiğimiz yeni ürünlerden de söz etmek istiyorum. My Tuyap web ve mobil uygulamalarımız



Röportaj

60

ile katılımcı ve ziyaretçilerimize 365 gün network imkânı sağlayan bir platform sunuyoruz. Doğru alıcı ile doğru tedarikçiyi etkin ve hızlı bir șekilde bir araya getiren bir sistem olușturmak için matchmaking algoritmamızı güncelledik. Ayrıca dünyada bir ilk olan iç alan navigasyon sistemi ile çalıșan mobil uygulamamız sayesinde ziyaretçi ve katılımcının fuar içinde de kolayca bir araya gelmesini sağlıyoruz. Fuara dair hangi ülkelerde tanıtım faaliyetlerini aktif olarak yürüttünüz? Rusya bașta olmak üzere Polonya, Romanya, Moldova, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan, Tunus, Cezayir, Birleșik Arap Emirlikleri, Mısır, Ürdün, Lübnan, Tunus, Filistin ve Fas’ta tanıtım faaliyetlerine ağırlık verdik. Balkan ülkelerinde ve İran’da da Tüyap yurt dıșı ofislerimiz aracılığıyla hedeflenmiș ziyaretçi programımız kapsamında çalıșmalar yürüttük. Ayrıca değinmek istediğim bir bașka konu da son yıllarda özellikle üzerinde durduğumuz ve sıkça kullandığımız araçlar arasında yer alan dijital pazarlama kampanyaları. Hedef odaklı, ölçülebilir ve son derece verimli dijital pazarlama araçlarını kullanarak fuarlarımızın özellikle yurt dıșında tanıtımı üzerine çalıșmalarımızı yoğunlaștırdık. Alternatif fuar organizasyonları ile kıyaslandığında hangi detaylara vurgu yapmak istersiniz? Pencere ve cam sektörleri Türkiye’nin güçlü, yenilikçi ve dünya çapında bilinen sektörleri arasında yer alıyor. Avrasya Pencere Fuarı, geçtiğimiz 18 yıl içerisinde sektörün gücünü yansıtan hızlı bir gelișim sergiledi. Son yıllarda dünyanın ikinci en büyük sektör fuarı olma bașarısını yakaladı. Fuarımızı alternatif organizasyonlardan farklılaștıran hatta eșsiz bir konuma tașıyan özelliği; eșzamanlı üç fuarın bir araya gelișinden olușmasıdır. Benzer kurguya sahip fuarlar olsa da pencere, kapı ve cam sektörlerinin kendilerine ait ayrı fuarlarını bir arada aynı tarihte gerçekleștiren bașka bir organizasyon yok. Farklı birer marka olușları ve kendilerine özel salonlarıyla ayrılan ancak aynı tarihte tek çatı altında yer alan fuarların ortaklığı etkinliğin bașarısına büyük katkı sağlıyor. Yapı sektörünün birbiri ile bağlantılı bu üç özel kolunun Avrasya ve Türkiye’deki en önemli ticaret platformu olan fuarlarımız,

Türkiye ve içinde bulunduğu bölgenin dinamik inșaat sektörü için eșsiz bir tedarik merkezi konumundalar. Öte yandan Avrasya Pencere Fuarı bünyesinde yer alan ve 2012 yılından beri hızla gelișen Alüminyum Özel Bölümü de bu üçlünün yanında tamamlayıcı özelliği ile yer alıyor. Bu yıl hedef bir ülke söz konusu mu? 2017 yılı için Rusya’yı odak ülke olarak belirledik. Tüyap Moskova Ofisi ve Rusya pencere sektörünün önemli portalı Oknamedia ișbirliği ile fuarımızı, katılımcı firmalarımızı ve sergilenecek yenilikçi ürünleri tanıtan bir kampanya yürüttük. Rusya sektörümüz için çok önemli bir pazar. Bu nedenle geniș kitleleri hedefleyen kampanyamızın yanı sıra Rusya’dan önemli alıcıları fuarımıza getirmek için güçlü bir alım heyeti programının hazırlıklarını sürdürüyoruz. Fuar organizasyonu kapsamında sunulan etkinlikleri okurlarımızla paylașır mısınız? 2015 yılında ilki gerçekleșen Glass Performance Days (GPD) seminerlerini sürekli hale getirerek her yıl Avrasya Cam Fuarı bünyesinde düzenlenmesini arzu ediyoruz. Dünya çapında bilinen GPD ile ișbirliğimizi sürdürerek katılımcı ve ziyaretçilerimize uzman oldukları alanla ilgili derinlemesine bilgi edinme ve network imkânı sunuyoruz. Bu yıl

geçen yıllardan farklı olarak GPD Türkiye iki seans halinde gerçekleșecek. 8 Mart Çarșamba günü ‘Mimarlar ve Tasarımcılar için Cam’ konulu, 9 Mart Perșembe günü ise ‘Cama Değer Katmak’ konulu eğitim seminerleri katılımcılara açık olacak. Bir bașka etkinlik de Girișimci Alüminyum Sanayicileri ve İșadamları Derneği (GALSİAD) desteğiyle Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi bünyesinde yer alan ALUTEAM’in fuar boyunca düzenleyeceği paneller olacak. Sektöre ve okuyuculara iletmek istediğiniz mesajınız var mı? Bir kez daha fuar katılımcılarımıza, değerli sektör derneklerimize ve fuara ilgi gösteren ziyaretçilerimize fuarlarımıza verdikleri destekten ötürü teșekkür etmek istiyorum. Bașarılı, bol kazançlı ve verimli bir fuar geçirmelerini diliyor, çok değerli ALU&Art ve Win&ART Proje Dergileri yönetim ve ekibine de saygı ve sevgilerimizi iletiyoruz.

Eurasia Window, Glass and Door 2017 Fair is Promising Future and Hope for the Sector Tuyap Project Group President Fatih ÖZMERT has replied to our interview questions about Eurasia Window, Glass, and Door 2017 Fair that will be organised between the 8th and 11th of March,2017 and he expressed his opinions.









Sektör

68

“PÜKAD Binalarda Isı Yalıtımını ve Enerji Verimliliğini Önemsiyor” #JOBMBSEB T ZBM U N O O WF FOFSKJ WFSJNMJMJļJOJO DFQIF LBQMBNBEBO HFÎUJļJOJ TBWVOBO EFSOFļJNJ[ 1FODFSF WF ,BQ t 0DBL BSBT OEB Eà[FOMFOFO &OFSKJ 7FSJNMJMJļJ :BM U N O O ÚOFNJOF WVSHV ZBQBSBL IFS QMBUGPSNEB EJLLBU )BGUBT OEB i&OFSKJ 7FSJNMJMJļJ JÎJO 7J[ZPO WF ±Ú[àNMFSJw ÎFLNFL JÎJO LPMMBS T WBE &OFSKJ 7FSJNMJMJļJ 'PSVNVOB WF (FSFL ,àSFTFM *T ONBEBO LBZOBLM JLMJN EFļJŗJLMJļJ OFEFOJZMF t ğVCBU UBSJIMFSJ BSBT OEB Eà[FOMFOFO 5àSLJZF EF CÚMHFTFM IBUUB JMMFS CB[ OEB HFSÎFLMFŗFO T DBLM L i6MVTMBSBSBT #JOBMBSEB &OFSKJ 7FSJNMJMJļJ 4FNQP[ZVNV OB LBU MBSBL BSU ŗMBS O O ÎPL JZJ IFTBQMBOBSBL ÎJ[JMFO QSPKFMFSEF 1FODFSF WF LBUL TBļMBE L ,BQ UBTBS NMBS O O ZBQ MNBT HFSFLUJļJOJ WF HFSFLTF LFOUTFM EÚOàŗàN CJOBMBS OEB EJLLBUF BM ONBT HFSFLFO NFW[VBUMBSB EJLLBU ÎFLJZPSV[ PÜKAD Pencere ve Kapı Sektörü Derneği olarak;

#JMJOEJļJ à[FSF IB[ SMBOBO UàN Z M &ZMFN 1MBOMBS OEB t #àUàO CJOBMBSEB i#JOBMBSEB &OFSKJ 1FSGPSNBOT w ZÚOFUNFMJļJ WF i&OFSKJ 7FSJNMJMJļJw ZÚOFUNFMJLMFSJOJO FULJO PMBSBL VZHVMBONBT t 5àN CJOBMBSB i&OFSKJ ,JNMJL #FMHFTJwOJO WFSJMNFTJ t :FOJ CJOBMBSEB Z MM L FOFSKJ JIUJZBD O O FO B[ TJOJO ZFOJMFOFCJMJS FOFSKJ LBZOBLMBS OEBO UFNJO FEJMNFTJ t ½ODFMJLMJ LBNV CJOB WF JŗMFUNFMFSJOEF PMNBL à[FSF UàN ZBQ MBSEB Z MM L FOFSKJ UàLFUJNJOJO Z M OB LBEBS B[BMU MNBT HFSFLUJļJ t Z M OB LBEBS ZFOJ ZFSMFŗJN BMBOMBS OEB NFWDVU ZFSMFŗJN BMBOMBS OB PSBOMB FO B[ TFSB HB[ FNJTZPOVOVO B[BMU MNBT IFEFn FSJ WBSE S 5PQMBOU MBSEB HÚSàŗUàļàNà[ CBLBOM L ZFULJMJMFSJ WF V[NBOMBS OB Ú[FMMJLMF t 4FNQP[ZVNMBSEB LPOVŗNBD PMBO UàN ZBCBOD V[NBOMBS O TVOEVļV ÚSOFL QSPKFMFSJO BTM OEB 5àSLJZF EF EF NàNLàO PMBCJMFDFļJOF WVSHVMBZBSBL LFOUTFM EÚOàŗàN LBQTBN OEB ZFOJMFOFO CJOBMBS O IJÎ CJSJOEF CJSÎPL NFW[VBU O VZHVMBONBE ļ O VZHVMBONBT IBMJOEF CàUàO CV CJOBMBS O CJSFS ZFŗJM CJOB WF FSJŗJMFCJMJS PMBCJMFDFļJOJ BOMBUBSBL WF CV LPOVEB CJS TFSJ TFNJOFS IB[ SM ļ JÎJOEF PMEVļVNV[V CFMJSUFSFL EFTUFLMFSJOJ UBMFQ FUUJL &TLJEFO NJNBSMBS QSPKF ÎJ[FSLFO ÎFWSFEFLJ CJOBMBS O HàOFŗJOJ WF Sà[HÉS LPSJEPSVOV LFTNFZFDFL ŗFLJMEF ÎJ[FSFL VTUBM LMBS O HÚTUFSJSMFSNJŗ #VHàOLà NJNBSMBS N [ JOŗBBU GJSNBMBS OB NFW[VBUFO NJOJNVN DN PMNBT HFSFLFO BTBOTÚS LBQ T O DN ÎJ[FNFZFDFLMFSJOJ EBIJ BOMBUBN ZPSMBS ±àOLà NFW[VBUMBS CJMNFEJLMFSJ JÎJO EJLLBUF BMN ZPSMBS 5àN ZFOJ CJOBMBS O TBEFDF ZFOJMFONJŗ BODBL EFOFUJNTJ[MJLUFO NFW[VBUMBSB VZHVO PMNBE ļ O O BMU O Ú[FMMJLMF ÎJ[JZPSV[ 1Ã,"% PMBSBL PSUBL ÎBM ŗNB ZBQBCJMFDFļJNJ[ LVSVN WF ±FWSF WF ğFIJSDJMJL #BLBOM ļ .àTUFŗBS :BSE ND T )BZSFUUJO LVSVMVŗMBS EFSOFļJNJ[JO XFC TJUFTJOEFO WF TPTZBM NFEZBEBO (Ã/(½3 WF &OFSKJ 5BCJJ ,BZOBLMBS #BLBOM ļ :FOJMFOFCJMJS &OFSKJ UBLJQ FEFSFL ÎBM ŗNBMBS N [ EFTUFLMFZFCJMFDFLMFSJOJ WF CJ[JNMF (FOFM .àEàSà %S 0ļV[ $"/ ZFOJ HÚSFWMFSJ WFTJMFTJZMF UFCSJL JSUJCBUB HFÎNFMFSJOJ CVSBEBO EVZVSNBL JTUFSJ[ FUUJL



XP ve XT CNC Ä°Č™leme Teknolojileri YapÄą ve endĂźstriyel imalat sektĂśrĂźnde sĂśz sahibi olan Ä°no Makine AlĂźminyum ve PVC Kesim - Ä°Ĺ&#x;leme Makineleri, CNC Profil Ä°Ĺ&#x;leme Merkezleri ve cephe imalatÄąna yĂśnelik CNC Panel Ä°Ĺ&#x;leme Merkezi taleplerini karĹ&#x;Äąlamaya devam ediyor. XT SERÄ°SÄ° XT XT XT XT

2165 1665 1640 1535

Ekipmanlar 6.500x2.100mm. 6.500x1.600mm. 4.000x1.600mm. 3.500x1.500mm.

Referans dayama sistemi: Makine bașĹnda, ortasĹnda ve yanlarĹnda pnÜmatik referans pinleri. CAD-CAM ProgramĹ: İnocam Panel optimizasyon yazĹlĹmĹ

YĂźksek hÄązlÄą iČ™leme kafasÄą, vakum tabla, referans pistonlarÄą ve toz emme tertibatÄąyla donatÄąlmĹș Gantry eksen çalĹșan CNC ROUTER.

Toz Emme TertibatÄą: 1.600 m3 / saatlik toz emici ve elastik hortum

GĂśvde:

Makine çalĹșma tablasÄą: t.FUBM LPOTUSĂ LTJZPO Ă TUĂ QPMZFTUFS alașĹmlÄą fitilsiz ve MDF’siz vakum tabla

Tamamen metal profil ve platina çelik konstrĂźksiyon. Ă–n gerilim giderme iČ™lemi ve ÄąsÄąl iČ™lem yapÄąlmĹș metal gĂśvde.

Freze Motoru:

3.500 m3 / saatlik toz emici ve çelik borulu tesisat (opsiyonel)

t$/$ LPOUSPMMĂ ĂŽPLMV WBLVN CĂšMNFTJ ÄŒĹ—MFOFDFL QBOFM FCBE‘OB gĂśre vakum bĂślmelerinin kendini otomatik ayarlamasÄą.

t6GBL QBSĂŽBMBS‘EB SBIBU JĹ—MFZFCJMNFL JĂŽJO Ăš[FM UBCMB UFSUJCBU‘ YĂźksek devirli ana freze motorlarÄą seramik yataklÄą, Hava soÄ&#x;utmalÄą, ISO 30 adaptĂśre uygun. Ä°Č™e ilk baČ™lama anÄąnda yataklarÄą otomatik BĂźyĂźk tabla avantajlarÄą: ÄąsÄątma sistemi. tÂąJGU JTUBTZPO ĂŽBM‘ŗNB QSFOTJCJ JMF CJS QBOFM JĹ—MFOJSLFO EJÄźFSJOJO Eksenel Ă–zellikler: deÄ&#x;iČ™tirebilme. Panel yĂźkleme boČ™altma zamanlarÄąnÄąn optimize edilmesi X Ekseni: Gantry Çift Motor Teknolojisi Helisel Kramayer DiČ™li 65 mt./dk. KĂśprĂź hareketi için iki adet paralel çalĹșan redĂźktĂśrlĂź 3 Profil iČ™leme opsiyonu: t7BLVN UBCMB Ă [FSJOF CBÄźMBO‘Q Nm AC servo motor. sĂśkĂźlebilen pnĂśmatik mengene sistemiyle Profillerin ĂźstyĂźzeyden iČ™lenebilmesi. Y Ekseni: RedĂźktĂśrlĂź AC servo motor sistemi 3 Nm Helisel Kramayer DiČ™li 65 mt/dk. Makine Ăźzerinde iČ™lenebilecek malzemeler: AlĂźminyum Kompozit Panel, Paslanmaz Çelik Kompozit Panel, Kompkat laminat panel, Z Ekseni: Frenli AC Servo motor sistemi 3 Nm, enerji kesildiÄ&#x;inde 20 mm et kalÄąnlÄąÄ&#x;Äąna kadar saf alĂźminyum panel, Akrilik panel, kafanÄąn parça Ăźzerine yÄąÄ&#x;ÄąlmasÄąnÄą engeller. 30 mt./dk. MDF, ahČ™ap ve benzeri paneller. Z ekseni 25/10 vidalÄą mil ile tahrik edilir. Ă–n yĂźklemeli yataklar kullanÄąlmaktadÄąr. Çift istasyon iČ™leme ĂśzelliÄ&#x;i olan vakum tabla toplam 13 ayrÄą vakum bĂślmesine sahiptir. Vakum bĂślmeleri iČ™lenecek olan panel ebadÄąna gĂśre kendini otomatik olarak ayarlamaktadÄąr. 2 ayrÄą istasyondaki vakum sistemi ve referans dayama pinleri otomatik olarak kendini ayarlamakta operatĂśrĂźn inisiyatifine hiçbir Č™ey kalmamaktadÄąr. Freze kafasÄąnÄą tașĹyan kĂśprĂź sistemi iki bașĹnda iki adet redĂźktĂśrlĂź servo motor ile 0,1 mm./1m. Hassasiyette hareket etmektedir. XT SERIES / 18.000 rpm Ä°lk takÄąmla derzleme yaptÄąktan sonra takÄąm deÄ&#x;iČ™tirme magazininden kesme takÄąmÄąnÄą alarak ebatlama iČ™lemini yapar. XQ SERIES / 24.000 rpm 8’li servo pnĂśmatik takÄąm deÄ&#x;iČ™tirme sistemi.


!, ,øėg9%2 %3øh "%,' )2 6!2$

xt 2165

6.500 x 2.100 mm.

xt 1665

6.500 x 1.600 mm.

xt 1640

4.000x 1.600 mm.

xt 1535

3.500 x 1.500 mm.

XP 4000

3.000 mm.

XP 7000

6.000 mm.

XPA 8000 7.000 mm. XPA 1000

12.000 mm.

!, ,øėg9%2 %3øh "%,' )2 6!2$

Satış: info@ino.com.tr Servis: servis@ino.com.tr

İno Makine Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi Oruçreis Mh., Giyimkent 13. Sk. 52/A, 34235 Esenler – İstanbul / Türkiye Tel: +90 (212) 629 21 21 Fax: +90 (212) 629 06 18 www.ino.com.tr


XP SERİSİ XP

4000

3.000 mm.

XP

7000

6.000 mm.

XPA

8000

7.000 mm.

XPA

1000

12.000 mm.

Çift istasyon ișleme özelliği olan vakum tabla toplam 13 ayrı vakum bölmesine sahiptir. Vakum bölmeleri ișlenecek olan panel ebadına göre kendini otomatik olarak ayarlamaktadır. 2 ayrı istasyondaki vakum sistemi ve referans dayama pinleri otomatik olarak kendini ayarlamakta operatörün inisiyatifine hiçbir șey kalmamaktadır. Freze kafasını tașıyan köprü sistemi iki bașında iki adet redüktörlü servo motor ile 0,1mm./1m. Hassasiyette hareket etmektedir.

Yüksek hızlı ișleme kafası, vakum tabla, referans pistonları ve toz emme tertibatıyla donatılmıș Gantry eksen çalıșan CNC ROUTER.

XP4000/5’li Makine bașına yerleștirilmiș takım değiștirme.

Gövde:

XP7000/8’lİ servo pnömatik takım değiștirme sistemi.

Tamamen metal profil ve platina çelik konstrüksiyon. Ön gerilim giderme ișlemi ve ısıl ișlem yapılmıș metal gövde.

Ekipmanları

Freze Motoru:

Referans dayama sistemi: Makine bașında ve arkasında pnömatik referans pinleri.

Yüksek devirli ana freze motorları seramik yataklı, Hava soğutmalı, Pnömatik profil sıkma ekipmanları: Profil ebadına göre ISO 30 adaptöre uygun. İșe ilk bașlama anında yatakları otomatik genișliği değișebilen ricit mengeneler. Gerektiğinde arka dayama ve pistonları demonte ederek 600 mm genișliğe kadar parça ısıtma sistemi. bağlayabilme imkânı.

Eksenel Özellikler:

X Ekseni: Gantry Çift Motor Teknolojisi Helisel Kramayer Dișli 65 mt./dk. Köprü hareketi için iki adet paralel çalıșan redüktörlü 3 Nm AC servo motor. Y Ekseni: Redüktörlü AC servo motor sistemi 3 Nm Helisel Kramayer Dișli 65 mt/dk. Z Ekseni: Frenli AC Servo motor sistemi 3 Nm, enerji kesildiğinde kafanın parça üzerine yığılmasını engeller. 30 mt./dk. Z ekseni 25/10 vidalı mil ile tahrik edilir. Ön yüklemeli yataklar kullanılmaktadır.

Talaș tahliye konveyörü: İșleme esnasında düșen talașları otomatik olarak tahliye eden motorlu sistem. CAD-CAM Programı: İnocam profil optimizasyon yazılımı Makine çalıșma tablası





Röportaj

76

DNG Yağmur, Yeni Ürün Gruplarıyla Sektöre İvme Kazandıracak DNG Yağmur Yapı ve Bağlantı Elemanları A.Ş. Genel Müdürü Özgür Emre ÖZTÜRK gerçekleştirdiğimiz söyleşide yurt içinde Avrasya Kapı Pencere ve Yapı Fuarı’nda, yurt dışında ise Avrupa’nın en büyük Bağlantı Elemanları Fuarlarından biri olan Stuttgart Fastener Fair’de yer alacaklarını ifade etti. Fuarlarından biri olan Stuttgart Fastener Fair’de standımızı açacağız. Yine yıl içinde Yapı Fuarı’nda da yer alacağımızı ifade edebiliriz.

Firmanızın günümüz faaliyetlerine ve marka bilinirliğini sağladığınız ürün gruplarınıza değinir misiniz? Firmamız Bağlantı Elemanları ve Yapı Malzemeleri sektöründe faaliyet gösteriyor ve bu alandaki firmalara hizmet veriyor. PVC, alüminyum, alçıpan, mobilya, havalandırma, makine ve benzer bir sürü sektöre yönelik üretimimiz ve satıșımız var. Ürün gruplarımız arasında; matkap uçlu vidalar, ispanyolet vidaları, alçıpan vidaları, sunta vidaları, cıvata, somun, dübel, sıva filesi, derz bandı, sineklik ve yapı kimyasalları grupları var. Bu ürün gruplarına yakın zamanda yeni ürünler de eklenerek büyüyecek. Üretim, iç satıș, ihracat rakamlarınız ile birlikte ticari ilișkiler geliștirmeyi planladığınız ülkeler hakkında bilgi verir misiniz? DNG Yağmur üretim ve ithalat kanalına sahip bir firma. Üretici firmamız Yağmur Vida ve ithalat firmamız DNG’nin birlikteliğinden doğan DNG Yağmur sektöre taze bir kan getirecek. Üretim konusunda son rakamlara göre fabrikamız Yağmur Vida İstanbul’da adet ve tonajda lider durumda. DNG Yağmur’un kuruluș amacı; üretimden ve ithalat kanalından olușan ürün portföyünü

paydașlarına iyi kalite ve dürüst ticaret mantığıyla sunmak. Bașlangıcımız bu hedefi doğrular nitelikte. İhracatta hedef ülkelerimiz Rusya, Romanya, Bulgaristan, İran ve Almanya. Önümüzdeki dönemde katılım sağlamayı düșündüğünüz fuar organizasyonları söz konusu mu? Mart ayında Tüyap’ta düzenlenen Avrasya Kapı Pencere Fuarı’nda olacağız. Ardından ihracat hedefimize uygun olarak Avrupa’nın en büyük Bağlantı Elemanları

Markanızın pazardaki bașarı grafiğine ve rekabet noktasında sizi diğer markalardan ayıran öncü farklılıklarınıza vurgu yapar mısınız? Bizim temel farklılığımız; ithalat ve üretim konusunda yıllara dayanan tecrübemizin avantajıyla etkin ve kaliteli üretim ve kaliteli ürün ithalatını harmanlamamız. Üretim hattımızın büyüklüğü ve kendi ısıl ișlemimize sahip olmamız üretim așamasında birçok sorunu ortadan kaldırmamıza yardımcı oluyor. İthal hammadde kullanımımız da malzeme kalitesine doğrudan etki eden unsurlardan. Grup firmalarımızdan ithalat alanında çalıșan DNG; hem bu konuda hem de ithal vida, cıvata, yapı kimyasalları konusunda DNG Yağmur’un ana tedarikçisi. 2017 yılında pazarda nasıl bir strateji izleyeceksiniz? Markanızın gelecekteki vizyonuna vurgu yapar mısınız? 2016 yılı ülkemiz için zor bir süreçti. 2017 yılında krizlerin fırsatlara



Röportaj

78

dönüșeceği, ülkenin yeniden sağlıklı yatırım ve ticaret ortamına kavușacağı konusunda inancımız tam. Firmamız için öngördüğümüz; yılın ilk yarısında pazarda marka bilinirliğini olușturmak, kalite algımızı oturtmak olacaktır. İkinci yarısında ise hem iç, hem de dıș piyasaya dönük satıșımızı doğru bir ivmelenme ile artırmak olacaktır. Sizce iș dünyası ve sektör temsilcileri kriz dönemlerini nasıl fırsata çevirebilir? Krizler fırsatları da beraberinde getirir. Ülkemiz zor bir sene geçirdi. Ancak tüm bu sorunları așacak bir potansiyele sahibiz. Burada ișletmelere düșen görev; yatırım ve ticaret ortamından kesinlikle ayrılmamak ve tam da bu dönemde yatırımlarına hız vermek olacaktır. Ülkemiz Avrupa için bulunmaz bir kaynak niteliğinde. İç piyasanın daraldığı dönemlerde potansiyelimizin bir kısmını dıș piyasaya dönmek hem ișletmeleri rahatlatacaktır, hem de ülkeye döviz girdisi sağlayacaktır. Son olarak eklemek istediğiniz farklı bir detay söz konusu mu? 2017’nin ülkemiz ve sektörümüze güzellikler getirmesini diliyor, ALU&Art ve Win&ART Proje dergilerine yayın hayatında bașarılar temenni ediyoruz. “DNG Yağmur, will gain momentum in the sector with new product groups” DNG Yağmur Yapı ve Bağlantı Elemanları A.Ș. General Manager Özgür Emre OZTURK stated that they will take place at the Stuttgart Fastener Fair, which is one of the biggest Fittings Exhibitions of Europe, at the Eurasian Door Window and Construction Fair in Turkey and abroad.







Sektör

84

Üșenmez Tente İmzası, Bu Kez Adana’da Hayat Buldu Üşenmez Tente Proje Yöneticisi Mimar Manolya YEŞİLTAŞ; Adana’nın güzide restoranlarından birisi olan Onbaşılar Kebap’ta son proje uygulamalarını gerçekleştirdiklerini ifade etti. gerçekleștirdik. Yaz-kıș keyifle mekânın müșterilerine hizmet verebilmesi için doğalgaz hattını sistemimize entegre ettik. Ayrıca sistemimizin etrafını 500x300 cm ölçülerinde 9 adet düșeyde hareketli ısı cam sistemi yani ‘giyotin cam’ ile çözümlemiș bulunuyoruz. Böylelikle dört mevsim boyunca müșterilerine eșsiz Seyhan Baraj Gölü manzaralı teras keyfini Onbașılar Kebap’ın yașatmasına olanak sağlamıș olduk” dedi.

Üșenmez Tente Signature, This time found life in Adana Üșenmez Tente Project Manager Architect Manolya YEȘİLTAȘ; Stated that they implemented the latest project applications in the Onbașılar Kebap, which is one of the distinguished restaurants of Adana. Üșenmez Tente Proje Yöneticisi Mimar Manolya YEȘİLTAȘ, Adana Onbașılar Kebap’ta uygulanan proje çalıșmalarına dair bilgiler vererek; “Adana’nın güzide restoranlarından birisi olan Onbașılar Kebap’ta son proje uygulamamızı gerçekleștirdik. Detaylı bir biçimde proje görüșmelerimizi sonlandırdıktan sonra üretim așamasına geçiș yaptık. Uzun soluklu detay çözümleri sonucunda bașarılı bir proje uygulamasına imza attığımızı düșünüyoruz” dedi. Bu sistemlerin her türlü hava koșuluna dayanıklı olması için sistem omurgasında 150x150x5 mm - 100x150x5 mm kolonlar, 150x250x5 mm - 100x150x5 mm kirișler kullandıklarını ifade eden YEȘİLTAȘ; toplamda 500 m2’lik bir alanda 8 adet açılır kapanır ıșıklı sistem planladıklarını sözlerine ekledi. YEȘİLTAȘ; “Farklı kademelerde planladığımız sistemlerimizin montajını büyük bir hassasiyet ve özen göstererek



Röportaj

86

“Hedef Pazarımızı Büyüterek, Kriz Ortamını Fırsata Çevireceğiz” Vindosa A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Veli DURUR gerçekleştirdiğimiz söyleşide Akdeniz Bölgesi’nin en büyük hazır PVC kapı pencere fabrikasını kurarak Fıratpen marka ürünleri bayilerine ve müşterilerine ulaştırmaya devam ettiklerini ifade etti. Sizce iș dünyası ve sektör temsilcileri kriz dönemlerini nasıl fırsata çevirebilir? 2016 yılı hepimiz açısından gerek sosyal, gerekse ekonomik açıdan zor bir yıl oldu. PVC sektörü de bu zorluklardan etkilendi. Ancak biz Vindosa A.Ș. olarak motivasyonumuzu düșürmeden çalıștık, üretmeye devam ettik ve 2016 yılını bașarılı bir șekilde geçirdik.

Firmanızın günümüz faaliyetlerine ve marka bilinirliğini sağladığınız ürün gruplarınıza değinir misiniz? Firmamız Vindosa A.Ș. Akdeniz Bölgesi’nin en büyük hazır PVC kapı pencere fabrikasını kurarak Fıratpen marka ürünleri bayilerine ve müșterilerine ulaștırmaktadır. Vindosa olarak ilk günden beri ilke edindiğimiz kaliteli üretim ve güvenilir firma olma anlayıșı bu yolculukta bizim en güçlü dayanağımız olmuștur. Devamlı gelișmeyi ve büyümeyi hedefleyen șirketimiz üretim kapasitesini artırmak için son teknoloji ișleme merkezi ve CNC makinalar ile sektörün özlediği kalitede ürünleri bayilerine ve müșterilerine seri bir șekilde ulaștırmaktadır.

2017 yılı içinde aynı heyecan ile daha fazla üretmeye devam edeceğiz. Hedef pazarımızı büyüterek kriz ortamını fırsata çevireceğiz.

Fıratpen markası 2016 yılında yapmıș olduğu yenilikler ile sektörde daima öncü daima lider olmaya devam etmiș, PVC ile ilgili müșterilerimizin tüm ihtiyaçlarını karșılayan ürünler çıkarmıș, 75-80 ve 85’lik 3 contalı ürünler ve Zenia yalıtımlı sürme serisi ürünler ile PVC sektöründe ilkleri yapmaya devam etmiștir.

portföyü ile ısı ve ses yalıtımına önem veren bir kurum olmuștur. Bu nedenle Fıratpen marka ürünler her coğrafyaya ve bölgeye uygun olarak üretilmektedir. Vindosa A.Ș. olarak hazır kapı pencere sektöründeki satıș potansiyelimizin % 30’unu dıș pazarlara ayırmayı hedeflemektedir.

Üretim, iç satıș-ihracat rakamlarınız ile birlikte ticari ilișkiler geliștirmeyi planladığınız ülkeler hakkında bilgi verir misiniz? Vindosa A.Ș. 200’ü așkın tali bayisi ile iç pazarda ülkemizin her yerine hazır pencere vermektedir. Fıratpen yeni ürün

Ticari ilișkiler geliștirmeyi planladığımız ülkeler de ise öncelikli hedefimiz; sürekli çalıșabileceğimiz çözüm ortakları olması, inșaat sektörünün gelișmekte olan bir ülke konumunda olmasıdır. İki ülke arasındaki ticaret kolaylığının olmasına da ayrıca önem göstermekteyiz.

Son olarak eklemek istediğiniz farklı bir detay söz konusu mu? Dergileriniz ALU&Art ve Win&ART Proje’nin bașarılı yayın politikasını takdir ediyor, șahsınız nezdinde sizi ve değerli ekip arkadașlarınızı tebrik ediyoruz.

“We Will Translate The Crisis Environment by Expanding Our Target Market” Vindosa A.Ș. Chairman of the Board Veli DURUR stated that they have continued to supply the products of Fıratpen brand to its customers and customers by establishing the largest ready PVC door window factory in the Mediterranean Region.







Röportaj

92

Pidosan Grup, Avrasya Pencere 2017 Fuarı’nda Sektör Profesyonellerini Ağırlayacak Pidosan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın KARSLIOĞLU gerçekleştirdiğimiz söyleşide Mart ayında İstanbul Tüyap Fuar Merkezi’nde düzenlenecek olan Avrasya Pencere 2017 Fuarı’na dair görüş bildiriminde bulunarak; “Fuarda standımızı ziyaret edecek olan tüm misafirlerimize, sektör profesyoneli dostlarımıza teşekkürlerimizi iletiyoruz” dedi. Pidosan olarak Türkiye’deki yatırımlarınız, faaliyetleriniz, yeni yapılanma süreci hakkında bilgi verir misiniz? Pidosan markasına duyulan güven ve kalitesinden aldığı güçle; PVC Kapı Pencere ve tüm PVC Sistemleri imalatı, Alüminyum Doğrama ve Cephe Sistemleri imalatı, Panjur Sistemleri, Çelik Kapı, Yangın Kapısı, Ahșap Kompozit İç Mekân Kapıları alanlarında hizmet vermektedir. Pidosan Grubu olarak 2016 yılı itibari ile Ankara 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde 20.000 m2 üzerine kurulu son teknoloji ile donatılmıș olan fabrikamızda, üretimin bașından sonuna büyük bir titizlikle kalite standartlarına uygun, insan sağlığını ön planda tutularak PVC Profil üretimine de bașlamıș bulunmaktayız. % 100 yerli sermaye ile faaliyetlerini devam ettiren Pidosan ülkesine duyduğu güven ile sosyal sorumluklarının da farkında olarak, bütün yatırımlarını kendi ülkesinde yapar.

Üretimlerimiz; İvedik Organize Sanayi Bölgesi’nde 42.000 m2 kapalı alana sahip fabrikamızda kapı ve pencere üretimlerimiz yapılmaktadır. Üretim tesislerimiz, günlük 100-110 daire imalat kapasitesine sahip olup günümüz teknolojisi ile modernize tam otomatik makineler kullanılarak, her türlü talebe cevap verebilecek șekilde dizayn edilmiștir. Pidosan; genç ve dinamik yöneticileri ve çalıșan personelin azim ve gayretiyle 1993’den günümüze Pidosan üretimleri ile Türkiye birinciliklerine ulașmıștır. Amacımız sektörde en iyi hizmeti vermek ve en kaliteli ürünü üretmektir.

Grubumuz; bünyesinde alanında uzman 500 daimi personel istihdam etmektedir. Merkeze bağlı 5 șube ve 200’e yakın bayii ile Ankara’nın tüm semt ve ilçelerinde hizmet verdiğimiz gibi Türkiye’nin birçok iline ve dıș pazarlara da eksiksiz ve kusursuz olarak hizmet götürmektedir.

Bu bütünleșme Pidosan Grubunu Türkiye’de PVC pencere üretimi sıralamasında birinciliğe tașımıștır. Pidosan markası, sahip olduğu geniș bayii ağı ve uzman kadrolarla verdiği hizmetler sayesinde müșterilerin kolaylıkla ürünlere ulașmasını sağlamaktadır. Grubumuzun hedefleri arasında; entegre bir global șirket mantığı ve sistemi ile çalıșmak, pencere, kapı ve tüm PVC Sistemleri imalatı ile müșterilerimizin beklentilerini așarak ihtiyaçlarını en üst düzeyde karșılamak bulunmaktadır. “Çözüm merkezi” sloganı ile vizyonumuz “2023 yılına kadar sektördeki liderliğimizi koruyarak, bölgemizdeki marka bilinirliğini ulusal bir markaya dönüștürmek ve uluslararası pazarlara tașımak”; misyonumuz “Yașam alanlarında güvenilir, yenilikçi ve konforlu çözümler sunmak”; temel değerlerimiz “Dürüstlük, yetkinlik, sürekli gelișim, sorumluluk, katılımcılık, müșteri odaklılık, değerlere saygı, takdir, sürat”tir. Pidosan Grubu olarak mükemmelliğe olan tutkumuz müșterilerimizden



Röportaj

94

aldığımız güçten kaynaklanır. Her zamanki gibi üretmeye, araștırmaya, yeni tasarımlara, istihdam olușturmaya ve ülke ekonomisine katkıda bulunmaya aralıksız devam edeceğiz. Marka bilinirliğini sağladığınız ürün gruplarınız ile bayiliğini yaptığınız markalar hakkında bilgi paylașır mısınız? Marka bilinirliğini sağladığımız ürün gruplarımız; PVC Profil, PVC Kapı Pencere, Çelik Kapı, Cam Balkon, Alüminyum Cephe ve Doğramadır. Bayiliğini yaptığımız markalar ise; Salamander PVC Kapı ve Pencere Sitemleri, Ado Kapı İç Kapı Sistemleri’dir. Geliștirmeyi planladığınız hedef pazarlarınızı, mevcut ihracat noktalarınızı ve üretim kapasitenizi öğrenebilir miyiz? Geliștirmeyi planladığımız hedef pazarlarımızı Umman, Cezayir, Suudi

Arabistan, Libya, Cezayir, Azerbaycan, Türkmenistan, Gürcistan, Almanya, Fransa, Fildiși, Gana, Belçika, Lübnan olarak sıralayabiliriz. Tamamı ihracatla ilgili olarak da mevcut ihracat noktalarımıza 2018 yılı sonuna kadar 20’ye yakın ülke ilave etme arzusundayız. Rekabet noktasında sizi diğer markalardan ayıran öncü farklılıklarınıza değinir misiniz? Rekabet noktasında bizi diğer markalardan ayıran ana unsur; geniș ürün yelpazemiz ve geniș ürün yelpazemize rağmen hızlı cevap verebilme, çözüm sunabilme özelliğimizdir. Markanızın gelecekteki vizyonuna vurgu yaparak, 2017-2018 yılı hedef ve projelerinizi bizimle paylașır mısınız? 2018 yılı sonu itibari ile ihraç kayıtlı ve ihracat noktası olmak üzere daha geniș alanda ve ürün çeșitliliği esas

alınarak ülke-ürün bazlı satıș stratejisi ile 5.000.000 $’ın üzeri satıș rakamına ulașmak hedeflerimiz arasında yer almaktadır. Önümüzdeki günlerde katılmayı planladığınız fuar organizasyonları söz konusu mu? Pidosan Grup olarak Mart ayında İstanbul Tüyap Fuar Merkezi’nde düzenlenecek olan Avrasya Pencere 2017 Fuarı’nda yer alacağımızı ifade etmek isteriz. Fuara gelen ziyaretçilerin tüm ürün ve markaları bir arada bulabiliyor olmalarını oldukça önemsiyor, fuarın sektörümüze ve ülkemize hayırlı olmasını diliyor, standımızı ziyaret edecek olan tüm misafirlerimize, sektör profesyoneli dostlarımıza teșekkürlerimizi iletiyoruz. Son olarak eklemek istediğiniz farklı bir konu var mı? Markamıza göstermiș olduğunuz yakın ilgi ve haber desteği için sizlere teșekkürlerimizi iletir, dergileriniz ALU&Art ve Win&ART Proje’ye yayın hayatında bașarılar temenni ederiz.

Pidosan Group at Eurasia Window 2017 Fair Will welcome industry professionals Pidosan Group Chairman Yalçın KARSLIOĞLU made a comment on the Eurasia Window 2017 Fair, which will be held in Istanbul at Tüyap Fair Center in March, “We thank all of our guests who will visit our stand at fair, thanks to our industry-friendly friends.”



Sektör

1

TİM, Cumhurbașkanı’nın Bașlattığı İstihdam Seferberliğinde Baș Aktör Oldu Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet BÜYÜKEKŞİ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ın başlattığı İstihdam Seferberliğinde ihracatçıların ana aktör olacağını açıklayarak “300 bin yeni istihdam yaratacağız. Biz de firma olarak 2 bin ek istihdam ile destek vereceğiz” dedi. TİM İhracatçı Eğilim Anketi 2016 4. Çeyrek Gerçekleșme ve 2017 1. Çeyrek Beklentilerinin açıklandığı basın toplantısında konușan TİM Bașkanı Mehmet BÜYÜKEKȘİ, Cumhurbașkanı Erdoğan’ın çağrısını “Milli bir seferberlik” olarak tanımlarken, “Milli seferberliğin ana aktörleri bizler olacağız” dedi. BÜYÜKEKȘİ, “Bașbakanımız ayrılan 12 milyar TL’lik kaynağı bizlere sundu. Biz de ihracatçılar olarak diyoruz ki; biz varız. İlave 1 milyon yeni istihdam seferberliğine tüm gücümüzle katılırız. Ben de kendi firmamda 2 bin ek istihdam ile destek vereceğim” șeklinde konuștu. Anket sonuçlarını açıkladığı toplantıda istihdam seferberliğine nasıl katılacaklarını detayları ile açıklayan TİM Bașkanı Mehmet BÜYÜKEKȘİ, “Geçen yıl 142,6 milyar dolar olan ihracatı bu yıl 155 milyar dolar yapma hedefimiz var. Geçen yıl 67 bin olan ihracatçı firma sayısının bu yıl 70 bine, yine geçen yıl 3 milyon 80 bin olan istihdamımızın bu yıl 3 milyon 400 bine ulașmasını hedefliyoruz. Yani 300 bini așan yeni istihdam yaratacağız. İhracatçılar olarak 1 milyon yeni istihdamın yüzde 30’una talibiz” diye konuștu.

Yılın İlk Çeyreğinde ABD Ana Hedef Pazar Bu yılın ilk çeyreğine ilișkin beklentileri de hedef pazarlar, üretim ve ihracat,

yatırımlar, istihdam ve piyasa beklentileri olarak beș bașlıkta toplayan BÜYÜKEKȘİ, “Hedef pazarlarda ilk sırayı yüzde 17 pay ile ABD aldı. Yani Meksika ve Çin, TRUMP’ın ticaret duvarlarından korkarken ihracatçılarımız rotayı ABD’ye çevirmiș görünüyor. Rusya yüzde 16 ile ikinci sırada yer alırken, bu ülkeleri Almanya, Çin ve Fransa takip etti. Geçen yıl kadar ihracat yapacağını belirten firmaların oranı yüzde 68 olurken, üretimde bu oran yüzde 71 oldu. Bu iyimser beklenti, bu yılın üretim ve ihracat artıșı için parlak bir yıl olacağını gösteriyor. Yine bu yılın ilk çeyreğinde her iki firmadan biri yurt içindeki, her üç firmadan biri ise yurtdıșındaki yatırımlarını artırmayı planlıyor. İlk çeyrekte ihracatçı firmaların yüzde 29’u istihdam artıșı sağlayacak. Diğer çeyreklerde daha güçlü bir artıș bekliyoruz” dedi. BÜYÜKEKȘİ, piyasa beklentilerini ise șu șekilde açıkladı: “İlk çeyrekte Dolar kuru beklentisi 3,73 iken, Euro beklentisi 4,01 ve Parite beklentisi ise 1,07. Yılsonunda ise Dolar kuru beklentisi 3,83 olurken, Euro beklentisi 4,03 oldu. İlk çeyrek büyüme beklentisi yüzde 2 iken 2017 geneli büyüme beklentisi ise yüzde 3,3 olarak çıktı. İhracatçılarımızın rekabetçi ideal kur beklentisi ise dolarda 3,41 iken Euro’da 3,68 oldu.”

Dominik Cumhuriyeti, Uruguay ve Benin İhracat Radarına Girdi BÜYÜKEKȘİ, bu yıl yapacakları çalıșmalara ilișkin olarak șunları söyledi: “Atılım yıl ilan ettiğimiz 2017 ve sonrası için büyük bașarılar kazanacağız. TİM olarak bu yıl 48 farklı ülkeye ticaret heyetleri düzenleyecek, aralarında Dominik Cumhuriyeti, Benin ve Uruguay gibi bakir pazarların olduğu toplam 12 ülkeye ilk kez ticaret heyeti gerçekleștireceğiz. Dünya ticaretine yön veren ülkelere Türk Ticaret Merkezleri açacağız. Bu ay Tahran’daki merkezimizin kurdelesini Bakanımız ile birlikte keseceğiz.”

TIM became the Leading Actor for Employment Campaign started by the President of the Republic Mehmet BÜYÜKEKȘİ, the chairman of Turkish Exporters Assembly (TIM) stated that “we will create 300 thousand new employment positions. We will support with 2 thousand additional employment position as a company” after explaining that it will be the leading actor of the exporters in the Employment Campaign started by Recep Tayyip ERDOĞAN, the President of the Republic of Turkey.







Röportaj

102

“Jenerik Marka Yöneticileri SWOT Analizleriyle Stratejilerini Belirlemeli” Makine Yüksek Mühendisi, Türkiye İMSAD Başkan Vekili, Çimtaş Çelik İmalat Montaj ve Tesisat A.Ş. Yönetim Kurulu Danışmanı, Enka Pazarlama İhracat İthalat Yönetim Kurulu Üyesi Oktay ALPTEKİN röportaj sorularımızı yanıtladı. Geçmiş mesleki tecrübelerini değerlendiren ALPTEKİN; ‘jenerik marka’ olmak kavramına açıklık getirdi. Röportaj: Nükhet KÜÇÜK

Röportajımıza bașlarken sizi tanıyabilir miyiz? Geçmiș mesleki tecrübelerinize de değinir misiniz? İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Makine Yüksek Mühendisi olarak mezun oldum. 1975 yılında Pimaș’ta görev almaya bașladım. Ondan öncesinde kısa bir iș hayatım söz konusu olmuștu. İyi derecede Almanca ve İngilizce bilmekteyim. Zaman içerisinde Fransızca ve Rusça’yı da bildiğim diller arasında ekledim. 1975 yılından 2014 yılına kadar tam 39 yıl boyunca Pimaș’ta farklı pozisyonlarda görev aldıktan sonra ayrıldım. Pimaș’ta görev almaya bașladığım yıllarda daha ortada PVC pencere diye bir șey yoktu. Boru ve yağmurlamasulama sektörüne hizmet veriyorlardı. Ben o dönemlerde Pimaș’ın Ar-Ge bölümünde yer alıyordum. Ürünlerin araștırılması-geliștirilmesi pozisyonunu yönetmekteydim. Zaten Pimaș’a

girdiğim yıllarda pencere iși takip edilir noktadaydı. 1979 yılında pencereye yönelik çalıșmalarımız Ar-Ge bölümünde olmamız sebebiyle ben ve birkaç arkadașıma yönlendirildi. Avusturya’da ve Almanya’da araștırmalara ve üretim eğitimlerine katıldık. Avusturya’da bulunan bir firma ile anlașarak kalıplar ve makine ekipmanları alımı yaparak sisteme giriș yaptık. Sonrasında ben bașka bir projeye geçerek Suudi Arabistan’a gittim ve burada PVC boru fabrikası kurduk. Bende bu fabrikada iki yıl satıș müdürü olarak çalıștım. İki yıl sonra ülkeme dönerek, Pimaș’ın Satıș Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı olarak çalıșmalarıma devam ettim. 1989 yıllarında Pimaș boru ișini tamamen bırakarak sadece pencere sektörüne yöneldi. 1994 yılında Rusya’ya giderek orada pencere üretimleri ve satıșları gerçekleștirdik. Bu çalıșma daha sonra Rostov’da bir profil fabrikası

kurulmasına yol açtı. Pimaș’ın Rusya’daki yatırımı olarak yer aldı. 1996 yılında PKD adını verdiğimiz bir șirket kurarak yeni nesil çift açılım ispanyoletleri üretmeye bașladık. Buradan birçok sektöre de kalifiye eleman yetiștirmiș olduk. Daha sonra Almanlar ile ortaklık yaparak G-U markasına devrettik bu markamızı. Ben daha sonra 2001 yılından 2014 yılına kadar Genel Müdür’lük pozisyonunda görev aldım. 2014 yılından sonra sektörün durumunu Enka ile karșılaștırdığımızda Enka’nın sektöre ilgisinin azaldığını fark ettik ve markayı Deceuninck markasına satıșını gerçekleștirdik. Pimaș Türkiye’de ilk yıllarda plastik boruyu tanıtmıș, adına markasının ismini vermiș olan Pimaș 1985 yılından sonra PVC Pencereyi Türkiye’ye tanıtarak Pimapen markasını da bir yerde jenerik marka haline getiren firma oldu. Ben özellikle Pimapen kısmında çalıșma hayatımın çok büyük kısmını geçirmiș oldum. Yaklașık 2,5 yıldır da Enka Grubu bünyesinde bulunan Çimtaș Çelik İmalat Montaj ve Tesisat A.Ș.’de Yönetim Kurulu Danıșmanı ve Enka Pazarlama İhracat İthalat Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev almaktayım. Toplamda bakacak olursanız yaklașık 41 yıldır Enka Grup bünyesinde görev almaktayım. Enka İnșaat’ın yürütmüș olduğu operasyonlara değinir misiniz? Enka İnșaat’a da değinecek olursak; 1954 yılında taahhüt șirketi olarak kurulmuș, inșaat sektöründe uzmanlașmıș sektörün lider markalarındandır. Enka, Türkiye’nin en büyük inșaat șirketi olmakla beraber, 1982 yılından bu yana ENR En İyi Uluslararası Müteahhitler arasında yer almaktadır.



Röportaj

104

Türkiye’nin en değerli markaları arasında yer alan Enka, 2015 senesi içerisinde, șirketin bașlıca faaliyet alanlarında yürütmüș olduğu operasyonlar ile 4,5 Milyar ABD Doları iș hacmi gerçekleștirmiștir. Enka, 6 Milyar ABD Dolarından fazla piyasa değeri ile Borsa İstanbul (BIST)’de halka arz edilmiștir. Enka, bugüne kadar Türkiye’de toplam 7 Milyar ABD Doları sözleșme bedeli tutarında 121 proje tamamlamıș ve yurt dıșında toplam 35 Milyar ABD Doları sözleșme bedeli ile 376 projeye imza atmıștır. Görev aldığınız Çimtaș Çelik İmalat Montaj ve Tesisat A.Ș.’deki yapılanmaya ve faaliyetlere değinir misiniz? Çimtaș 1970’lerin bașında kurulmuș olan ve o yıllar Enka İnșaat’ın yapmakta olduğu özellikle fabrika ve bina inșaatlarının çelik ișlerini neden biz yapmıyoruz diye düșünerek kurdukları bir șirket. O yıllardan bu yıllara oldukça büyüme ivmesi göstermiș bir șirket. İstanbul Tuzla’daki tesislerini Gemlik ve Gölcük’e tașımıș bir marka. Yıllar içerisinde birçok șirketten olușur hale gelerek Çimtaș Çelik İmalat Montaj ve Tesisat A.Ș. olarak günümüz faaliyetlerine devam etmektedir. Referans gösterebileceğimiz projeler olarak; Türkiye’nin en prestijli projelerinden olan Osmangazi Köprüsü’ndeki bütün çelik çalıșmalar Çimtaș tarafından yapılmıștır. Gölcük’de yer alan tersaneden özel bir gemi ile tașınması sağlanmıștır. Ayrıca Mekke’de bulunan dünyanın ikinci uzun kulesi ve üzerinde yer alan saatin tüm çelik konstrüksiyon çalıșmaları yine Çimtaș tarafından yapılmıștır. Yine Moskova’da bulunan büyük çelik binalarının birçoğu Çimtaș tarafından yapılarak kullanıma sunulmuștur. Türkiye’de bulunan rüzgâr santrallerinin ayakları da markamız Çimtaș tarafından yapılarak, yurt dıșına da satıșı söz konusudur. Personel sayımıza değinecek olursak gerçekleștirdiğimiz projeler ile doğru orantılı olarak bu sayı artıș gösterebilir. Çimtaș’ın ayrıca Gemlik’te Serbest Bölge’de yüzde yüzü ihracat olan birkaç șirketi olduğunu da ifade etmeliyiz.

etmek ya da tüketici için yeni talep alanları yaratmak ve dolayısıyla bir kategoriyi yoktan var etmek her ticari markanın rüyasıdır. Öte yandan hayat verilen markanın büyüme evresinde kan kaybetmeden, aksine güçlenerek yola devam edebilmesi ise doğru zamanda, doğru pazarlama hamleleriyle mümkündür.

Bunlardan bir tanesi Çimtaș Boru. Bu șirketimizde de gerek Türkiye’de, gerekse dünyanın birçok yerinde yapılan Termik Santrallerin borulama ișlerini üretir. Çimtaș Hassas İșleme markamızla da gaz tribünlerinin yanma odaları üretimi gerçekleștirilmekte. Bunlar dar toleranslı hassas parçalar. Çok özel alașımlardan üretilmektedir. Dünyanın en modern çelik ișleme merkezleri konumundadır. Bu merkezimizde sadece yerde olan değil gelecekte uçan (uçak) tribünlerinin de üretimi hedeflenmektedir. Bu konuyla ilgili yetkinlik sertifikalarımızın varlığından da söz edebiliriz. Ayrıca Çimtaș Gemi firmamızla da özel gemi üretimlerimiz söz konusu. Mesela elektrik üreten santral gemilerin üretimini yapmaktayız. Dolayısı ile Çimtaș’ı Enka Grup’un içinde yer alan sanayi kurulușu olarak nitelendirebiliriz. Röportajımızın bu noktasında ‘jenerik marka’ olmak kavramına açıklık getirir misiniz? Pazardaki fırsatları, tüketici nezdinde karșılanmayı bekleyen ihtiyaçları tespit

Jenerik marka yöneticilerine düșen; kategorinin rekabetin devreye girmesiyle değișen dinamiklerini doğru okuyup SWOT analizleriyle günün koșulları dâhilinde stratejilerini, hatta belki de ürünlerini revize etme yoluna gitmek, söz konusu ürünü rakiplerden ayrıștıran fonksiyonel faydalarını doğru iletișim stratejileriyle vurgulayarak tüketicinin bilinçlenmesini sağlamak, bayi ve satıș ağını marka algısı hususunda bilgilendirmek ve eğitmek olabilir. Son olarak eklemek istediğiniz farklı bir detay söz konusu mu? Sektörümüzün ilkeli yayın kurulușu dergileriniz ALU&Art ve Win&ART Projeyi bașarılı buluyor, șahsınız nezdinde sizi ve değerli ekip arkadașlarınızı tebrik ediyoruz. Generic Trademark Managers must determine their Strategies with SWOT Analyses Mechanical Engineer Msc Oktay ALPTEKİN, the Deputy Chairman of TÜRKİYE IMSAD, the Counsellor of Board of Directors of Çimtaș Çelik İmalat Montaj ve Tesisat A.Ș., The Member of Board of Directors of Enka Marketing answered our questions in the interview. Evaluating his previous career experiences, clarified the concept of being “generic trademark”.



Sektör

106

Kibar Holding CEO’su Tamer Saka: “2017’de Riskleri Fırsata Çevirebiliriz” İsviçre’nin Davos kasabasında gerçekleştirilen ve dünyanın çeşitli ülkelerinden 3 binden fazla katılımcının izlediği Dünya Ekonomik Forumu toplantılarına katılan Kibar Holding CEO’su Tamer SAKA, 2017 yılında politik ve ekonomik gelişmelerin iç içe geçmesinden kaynaklanan risklerin yönetiminin ana gündem olduğunu söyledi. zorlayan bir süreçteyiz. Öte yandan Merkez Bankası, Ocak-Șubat içinde bu süreci durdurmak üzere aksiyonlarının șiddetini artıracaktır. Ekonomi bu kadar hızlı bir gidiși kaldıramaz. Özel sektörün döviz cinsinden borçlanması çok fazla. 2016’da șirketlerin karlılıklarında ciddi bir erozyon oldu. Dövizdeki bu problem, șirketlerde genel olarak sorun yaratacaktır.”

Davos’ta Teknolojik Füzyon ve 4. Sanayi Devrimi temalarının ele alındığı Dünya Ekonomik Forumu’na (World Economic Forum- WEF) katılan Kibar Holding CEO’su Tamer SAKA, bu yıl tüm iș dünyasının, dünyadaki siyasi ve ekonomik risklerin yönetimine odaklandığını söyledi. Bu yıl CEO’ların ajandasındaki konuları, İngiltere’nin Brexit sürecini nasıl yöneteceği, Avrupa ile ilișkilerin nasıl șekilleneceği, Donald TRUMP’ın ABD Bașkanı olarak göreve bașlamasıyla birlikte çizeceği yeni istikamet, Avrupa içerisindeki seçimlerin olası etkileri, bölgemizdeki savaș, petrol ve enerji konusundaki gelișmeler șeklinde sıralayan SAKA, “Bu risklerin akıllı yönetimi ve akıllı pozisyonlar alınması üzerinde çalıșıyoruz.

Tüm bu gelișmeler önemli riskler tașımakla birlikte, fırsatlar da yaratacaktır” dedi. Davos’ta Türkiye’ye ilișkin olarak geçen yıla göre risk algısında bir artıș gözlendiğini belirten SAKA, “Bu normal bir artıș. Çünkü yanı bașımızda bir savaș oluyor ve etkisi de tüm bölgede hissediliyor” yorumunda bulundu.

2017’de de Yatırımlarımızı Sürdüreceğiz Global büyümenin geçen yıldan az olmayacağı beklentisini ifade eden SAKA, özel sektör açısından 2017 yılını șöyle değerlendirdi: “Bu yıl için baktığımızda özel sektörün bir kur sorunu var. Dolar tüm para birimlerine karșı yükselișini bir süre daha devam ettirecek. Ekonomik riskler, siyasi risklerle birleștiği için bizi

Kibar Grubu’nun ambalaj ve alüminyum alanında 2016’da bașlayan ve devam eden önemli yatırımları bulunduğunu söyleyen SAKA, Türkiye’nin potansiyeline ve gücüne inandıklarını, 2016’da bașlayan yatırımlarını 2017’de tamamlayacaklarını vurgulayarak, “İspak Ambalaj için Endüstri 4.0’ın tüm elementlerini hayata geçirdiğimiz yeni bir yatırımımız var. 70 milyon Euro değerindeki bu yatırımımızı Mart ayında devreye almayı planlıyoruz. Ayrıca alüminyumda da ara vermeden büyümeye ve yatırım yapmaya devam ediyoruz. Pazar liderliği konumumuzdan aldığımız güçle ve ayrıca teknolojik birikimimiz ile alüminyum döküm ve folyo kapasitemizi artırmak üzere yeni yatırımları hayata geçirmeye hazırlanıyoruz. Bu sayede kurulu kapasitemizi ilk etapta 300 bin tonlara ulaștırmayı hedefliyoruz” dedi.

CEO of Kibar Holding, Tamer SAKA said: “We will Turn the Risks of 2017 into Opportunities” CEO of Kibar Holding, Tamer SAKA, who attended the World Economic Forum which was realised in the village of Davos in Switzerland and which was followed up by more than 3 thousand partici-pants from different countries in the world, has stated that the risks arising from the interrelation of political and economic developments in year 2017 was the main agenda of their management.



Röportaj

108

“Sektörün Çözüm Noktası Olmayı Hedefliyoruz” Artım Kimya Firma Sahibi Bülent ÇELİK gerçekleştirdiğimiz söyleşide sektöre ART markasıyla hizmet verdiklerini; tüm yapıştırıcı, hırdavat grubu, vida çeşitleri ve cephe sektöründe kullanılan ürün gruplarını bünyelerinde bulundurduklarını ifade etti. Röportajımıza bașlarken markanızın faaliyetleri hakkında bilgi verir misiniz? Artım Kimya olarak 04-04-2016 tarihinde firmamızı açtık. 20 yılı așkın süredir inșaat, alüminyum toptan ve cephe sektöründe satıș ve pazarlama bölümünde çalıșmaktaydım. Son bir yıldır da kendi firmamda bu sektörlere yapı kimyasalları satmaktayım. Bu sektörü çok iyi bilmemle birlikte sektördeki gelișmeleri yakından takip ederek hangi ürünün doğru yerde kullanılacağını müșterilerimize sunmaktayım. Benim bu alanda bașarılı ve hırslı olmamdaki ilk nedenlerden biri ve tek önemli kiși olarak rahmetli Ișık Perde Rayları Yönetim Kurulu Bașkanı Kemal IȘIK abimi gösterebilirim. Bana kattığı değerlerden dolayı hiçbir zaman kendisini unutmayacağım. Kendisi șimdiye kadar tanıdığım; insanlığı, satıș tekniği, yöneticiliği ve insanları motive etme bașarısı ile en üst düzeyde bir insandı. Bayiliğini yaptığınız markalar ile birlikte marka bilinirliğini sağladığınız ürün gruplarınıza değinir misiniz? Artım Kimya olarak bayiliğini yaptığımız ürünlerin en bașında Den Braven firması gelmektedir. Ayrıca VRL, Bostik, Tecnowol markalarını da satmaktayız. Kendi markamız olarak ART markasıyla hizmet vermekteyiz. Tüm yapıștırıcılar, hırdavat grubu, vida çeșitleri ve cephe sektöründe kullanılan ürün grupları çeșitliliğimiz mevcuttur. Rekabet noktasında sizi diğer markalardan ayıran öncü farklılıklarınıza vurgu yapar mısınız? Artım Kimya olarak bizi diğer markalardan ayıran öncelikli farklarımız; hizmet kalitemiz, fiyat politikamız ve insani ilișkilere verdiğimiz sonsuz önemdir.



Röportaj

110

Markanızın gelecekteki vizyonuna vurgu yaparak, 2017-2018 yılı hedef ve projelerinizi, pazarda nasıl bir strateji izleyeceğinizi bizimle paylașır mısınız? Öncelikli hedefimiz bu sektörde tüm müșterilerimizin ihtiyaçlarını en hızlı șekilde karșılamaktır. Daha ileriki yıllarda da Artım Kimya olarak sektörde çözüm noktası olmayı hedefliyoruz. Sizce iș dünyası ve sektör temsilcileri kriz dönemlerini nasıl fırsata çevirebilir? Bence kriz dönemlerini çok ama çok çalıșarak ve hatta ișe ilk bașlamıș gibi hırs ve azimle çalıșarak atlatabiliriz. Son olarak eklemek istediğiniz farklı bir konu var mı? “Hedefi Olmayan Gemiye Hiç Bir Rüzgâr Yardım Edemez” ilkesini her zaman benimsemișimdir. Kendi ișimi yapma konusunda bana her zaman destek olan sevgili eșim Özlem Hanım’a sonsuz teșekkürlerimi sunarım. Ayrıca dergileriniz ALU&Art ve Win&ART Proje yönetim ve ekibini firmamıza gösterdikleri yakın ilgi sebebiyle teșekkür eder, uzun soluklu yayın hayatınızda bașarılar temenni ederim.

“We are Targeting to Become the Solution Place for the Sector.” During the interview we held, company owner of Artım Kimya, Bülent ÇELİK stated that they are providing services under the brand of ART and that they have got all kinds of adhesives, ironmongery group, screw types, and product groups being used in facade sector within their body.







Sektör

116

Akseki Yapı, Çözüm Ortaklarına Tayland Seyahati Düzenledi Akseki Yapı, 4 - 11 Şubat 2017 tarihleri arasında Türkiye’nin farklı şehirlerinden bir araya gelen 37 çözüm ortağına Tayland turu düzenledi. Düzenlenen gezi kapsamında iş adamlarına Akseki Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Hasan UYSAL ve Satış Müdürü Erkan SERTKAYA eşlik etti.

Türkiye çapındaki binlerce müșterisiyle ve uluslararası piyasada birçok ülkeye sağladığı ihracat ağı ile sektörünün liderleri arasında yerini konumlandıran Akseki Yapı, yüksek satıș faaliyetleri kapsamında bayisi olan 37 iș adamını Tayland turunda ağırladı. Tayland’a özgü yöresel yemeklerin de denendiği gezi boyunca; ülkenin tarihi, dini ve turistik mekânlarında bir araya gelen misafirler tropik bitki örtüsü ve okyanusun eșsiz güzelliğinde keyifli anlar yașadılar. Tayland seyahati misafirlerin büyük memnuniyeti ile sona ererken, bu tarz kampanyaların moral ve motivasyonu artırdığı dikkat çekti.

‘Alüminyum Departmanı’ En Geniș Ürün Gamına Sahiptir Akseki Yapı’nın Alüminyum Pencere ve Kapı Sistemleri, Cephe Giydirme Sistemleri, Fotoselli Kapı Sistemleri, Cam Balkon Sistemleri ve Sineklik Sistemleri ürün yelpazesini içeren ‘Alüminyum

Departmanı’ en geniș ürün gamına sahiptir. Akseki Yapı’nın ana bölümlerinden biri olan ‘İnșaat’ bölümü ise; butik projeler üreterek, konforlu yașam alanları inșa etmektedir. Ayrıca Akseki Yapı; mutfak, banyo ve iç kapı alanında hizmet veren mobilya departmanıyla da müșterilerinin projelerine özel üretim yapabilmektedir.

bulușurken, uluslararası piyasada da birçok ülkeye sağladığı ihracat ağı ile çok kısa bir sürede sektörünün liderleri arasına girmiștir. Avrupa, Orta Doğu, Afrika ve Asya kıtalarında da müșterileri bulunan Akseki Yapı; çözüm ortaklarına sundukları hizmeti daha da geliștirmek amacıyla yakın gelecekte tüm ürünlerinin imalatını tek bir çatı altında ve tek bir alanda birleștirmeyi planlamaktadır.

White Form Bir ‘Akseki Yapı’ Markasıdır PVC pencere ve kapı üreticisi olarak Türkiye’de ilk üç içerisinde yer alan Akseki Yapı; Türkiye’nin panjur ve kepenk alanındaki en büyük tedarikçilerinden biri olmakla birlikte, kendi panjur ve kepenk markası olan White Form’un ve kendi tubular motor markası olan White Step ve White Plus’ın da sahibidir. Akseki Yapı’nın markası olan White Form, Türkiye’de binlerce müșteriyle

Akseki Yapı, Traveled to Solution Partners in Thailand Akseki Yapı organized a tour of Thailand to 37 solution partners, who came together from different cities of Turkey between 4 and 11 February 2017. Akseki Yapı Chairman of the board of directors Hasan UYSAL and Sales Manager Erkan SERTKAYA accompanied businessmen to the scope of the excursion.



Sektรถr 118



Röportaj

120

“Güney Marmara Bölgesi’ne Yeni Bir Soluk Getirdik” Mert Alüminyum Kurucu Ortağı Mert SARIARSLAN gerçekleştirdiğimiz söyleşide Bandırma’da inşaat müteahhitliği ve malzeme toptancılığı üzerine faaliyette olduklarını ifade ederek; “Bölgeye yeni bir soluk getirdiğimize, alışılmışın dışına çıktığımıza inanıyorum” dedi. Kısa ve uzun vadede hayata geçirmeyi düșündüğünüz projeleriniz nelerdir? Bölgesel düșünüyoruz o yüzden hedeflerimizin arasında; tüm bölgeye hitap etmek bulunuyor. Bunu da servis ağıyla gerçekleștirmeyi planlıyoruz. Son olarak eklemek istediğiniz bir detay söz konusu mu? Son olarak, hesaplı fiyatlarla esnafımıza kapımızın her daim açık olduğunu belirtmek isteriz.

Markanızın sektörde üstlenmiș olduğu misyon ve faaliyetleri hakkında bilgi verir misiniz? Firmamız yeni gibi görünse de sektördeki yeri 1980’lerden gelmektedir. O yıllarda üretimle bașlayan iș hayatımız, șimdi Bandırma’da inșaat müteahhitliği ve malzeme toptancılığı olarak devam etmektedir. Bölgeye yeni bir soluk getirdiğimize, alıșılmıșın dıșına çıktığımıza inanıyorum. Müșteri memnuniyetini sağlamak ve beklentilere cevap vermek adına ne tür hizmetleriniz söz konusu olacak? Hedeflerimizin içinde Güney Marmara’daki esnafımızın tüm ihtiyacını

haftanın belirli günlerinde ayağına kadar götürebilmek var. Buna yavaș yavaș ulașmaya bașladık, ulașamadığımız noktalarda ise anlașmalı olduğumuz kargo șirketleri ve ambarlarla yardımcı oluyoruz. Tedarikini yaptığınız markalar ile birlikte satıșını yaptığınız ürün gruplarınız hakkında paylașımda bulunur musunuz? Ürün gruplarımız esnafımızın tüm ihtiyacına yöneliktir. PVC aksesuarları, alüminyum doğrama profilleri, küpește profilleri, katlanır cam balkon profilleri, küpește aksesuarları, kimyasal grubu makul fiyatlar ile bünyemizde bulunmaktadır.

Ayrıca sektörümüzün uzun soluklu yayını olan ALU&Art ve Win&ART Proje Dergileri yayın ve yönetim ekibine markamıza göstermiș olduğu ilgi nedeniyle teșekkür ederiz.

“We brought a new breath to the South Marmara Region” Mert Alüminyum Founding Partner Mert SARIARSLAN stated that they are engaged in construction contracting and material wholesaling in Bandırma. “I believe that we have brought a new breath to the region, we are out of the ordinary,” he said.



Röportaj

122

Türkiye’nin İlk Robotunu Üreten İsim: Hakan Altınay

“Çölde Çimen Yetiștirdik” Türkiye’nin ilk sanayi robotunu üreten isim Hakan ALTINAY röportaj konuğumuz. “Benimki hayal dünyasında yaşayan çocuğun kurgusundan başka bir şey değil” diyerek mevcut duruma oldukça mütevazi yaklaşan Hakan ALTINAY; “Benim esas hayalim ulusal seviyede ileri teknoloji üreten, yani Türkiye’nin ismiyle anılan bir teknoloji şirketi kurmak! Robot, beni bu hayale taşıyan bir araçtı.” robot yapabilir misin?’ dedi. Ben de her zamanki hayalperestliğimle ‘Bana bu ödevi görev olarak veriyorsanız ben de gerçekleștirmekten șeref duyarım’ dedim. Beș ay içinde 3 eksenli, bir sanayi robotunu gerçekleștirmek üzere projeye bașladığımda hocam bir hatırlatmada bulundu. ‘Dikkat etmeni isterim ki robotik konusunda hem üniversitede, hem de ülkemizde gereken düzeyde alt yapı, akademik ve teknolojik bilgi, komponent ve daha da önemlisi yeterli düzeyde para bulamayabilirsin!’ Hocam meğerse bana ‘Çölde çimen yetiștirir misin?’ demiș. Aslında ben daha sanayi robotunun ne olduğunu bile bilmiyordum, üstelik elimde hocamın verdiği bir kitaptan bașka da bir șey yoktu. Ama yine de bu el kitabı bana endüstriyel robotların mekanik, kinematik, kontrol ve matematik modelleri konusunda önemli ipuçları verdi. Hatta öyle ki hedeflediğimiz 3 eksenli robot geometrisine 2 eksen ilave edip 5 eksenli robot yapabilme ufkunu bile açtı.”

Günümüzde robotların en büyük kullanım alanı endüstriyel üretimdir. Özellikle otomotiv endüstrisinde çok sayıda robot kullanılır ve bunların çoğu kol șeklindeki robotlardır. Lakin bizler robotları aslında çocukluğumuzda ancak bilim kurgu filmlerinde görebiliyorduk; o da endüstriyel bile değildi. Ama bir isim vardı ki o ürettiği robotu Türk sanayisine kazandırarak bir ilke imza attı. Hakan ALTINAY, çoğumuz gibi hazıra konmak yerine; düșündü, denedi-yanıldı; ama vazgeçmedi ve bașardı… “Benimki Hayal Dünyasında Yașayan Çocuğun Kurgusundan Bașka Bir Șey Değil” “Genelde bizim ülkemizde çok fazla hayal kuran insanlar sorgulanır, bilirsiniz bunlarla ilgili atasözleri de vardır. Eski köye yeni adet getirme derler; ama ben așırı derecede meraklı birisiyim. Bu nedenle de benimki hayal dünyasında yașayan çocuğun kurgusundan bașka bir șey değil” diyor Hakan ALTINAY. Doğma büyüme İstanbullu olan Hakan Bey’in aslında sanayi konusunda ailesinde

hiç rol model olarak alacağı bir isim de olmamıș. Ama nasıl oldu da bu alana eğildi, merak ediyorsunuz değil mi? “Ben doğma büyüme İstanbulluyum. Annem ev hanımı, babam askeri liseden eğitim almıș, sonra ayrılmıș ve ticaretle uğrașmıș bir beyefendidir. Ailemde benim rol modelim olabilecek çok fazla kiși de yoktu. Ortaokul ikinci sınıftayken 1970’li yıllarda Etimesgut’ta uzaktan kumandalı eğitime gitmiștim. Belki de her șeyi o gezi tetikledi. Ancak benimki tamamen hayalle bașlayan bir süreç!” diyor. Ve o süreçte üniversiteye uzanan hayalleri, Hakan Bey’i ilk robotu üretmeye kadar itiyor. Hocam Meğerse Bana ‘Çölde Çimen Yetiștirir Misin?’ Demiș! 1990’lı yıllarda ALTINAY, İstanbul Teknik Üniversitesi Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi’nde okuyor. Ve bu hayale adım atacağı ödev konusu ise hocası Dr. Turgut Berat KARYOT’tan geliyor: “Șubat 1990’da, İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi’ndeki hocam Dr. Turgut Berat KARYOT bana bir soru sordu. ‘Bitirme ödevi olarak endüstriyel

“Projeye başladığımda hocam bir hatırlatmada bulundu: ‘Dikkat etmeni isterim ki robotik konusunda hem üniversitede, hem de ülkemizde gereken düzeyde alt yapı, akademik ve teknolojik bilgi, komponent ve daha da önemlisi yeterli düzeyde para bulamayabilirsin!’ dedi. Hocam meğerse bana ‘Bitirme ödevi olarak endüstriyel robot yapabilir misin?’ derken ‘Çölde çimen yetiştirir misin?’ demiş.”

“Amacım İnsan Koluna Benzer Kinematik Bir Robot Tasarlamaktı” “Projeye robotun tasarım parametrelerini belirlemeye çalıșmakla bașladım. Amacım ana eksenleri gövde, arka kol ve ön kol olacak șekilde insan koluna benzer kinematik bir robot tasarlamaktı. Çalıșırken



Röportaj

124

mekanik tasarıma insan bileğinde olduğu gibi dönme ve yalpa eksenlerini dâhil edebileceğimi gördüm. Heyecan içerisinde tasarımın boyutlandırmasını yaparken ülkemizde bulunan mevcut komponentlerin yeteneklerini hiç hesaba katmadığımı meğer acı bir șekilde öğrenecekmișim” diyor ALTINAY. Günümüzde dahi tamamen robotu yerli olarak üreten firmaların olmadığını da hesaba katarsanız. “Memlekette robotun en önemli parçalarından olan servo motor olmadığını için ithal servo motor yerine kendim bir motor yapabilir miyim diye düșündüğümde otobüslerde kullanılan doğru akım havalandırma motorlarına potansiyometre bağlayarak geri besleme denetimli bir motor yapabileceğimi gördüm. O zaman ben de yapacağım robotta yerli motor kullanacaktım. Bu arada mekanik tasarımımı da farklı güçlerde motor bulabileceğimi düșünerek boyutlandırmıștım. Yaptığım tasarıma uygun güçte motor aramak üzere bulabildiğim yegâne motor üreticisine gittiğimde onların sadece tek tip motor ürettiklerini ve bu motor ile ilgili olarak da sadece devir hızı bilgisine sahip olduklarını; ama dönme momenti ile ilgili hiçbir bilgilerinin olmadığını öğrendim. Demek ki ben hem tek tip motorla çalıșmak, hem de motorun dönme momentini kendim ölçmek zorundaydım.” “Robot Yapma Serüveninde Son Viraja Girdik” Hele ki robot üretmek zekâ, yetenek, parça temini gerektirdiği gibi bir de finansal anlamda para gerektiriyordu: “Bütçe sorununu așmaya imkân olmadığı için parçaların önemli bir kısmını kendim üretmek zorunda kaldım. Profil kesme makinaları konusunda çalıșan Özçelik Limited Șirketinde Hasan ve Kerim ÖZÇELİK bana robot parçalarını üretmem

için tezgâhlarını kullanma imkânı sağladı. Bazı zor parçaların üretimini bizzat yaparken aynı zamanda tezgâhların nasıl kullanılacağını, sac ișçiliğini kısaca imalatın nasıl yapılacağını öğrendim. Aralıksız süren iki aylık fabrika yașantısı süresince sadece mekanik değil, robotun kontrol kısmını da düzenlemek zorundaydım. Bu süreçte sınıf arkadașım Gökay Kadir HURMALI’dan robot yazılımı konusunda tam bir destek aldım. Robotun kontrol bilgisayarı olarak da Eliar firmasının ürettiği proses kontrol bilgisayarını kullandık. Son haftalarda günde ancak bir, iki saat uyuyabiliyorduk. Bu yorgunluğun sonucunda motor denetim röle kartını istemeden yakmıștık. Bizim için esas üzücü olan yeni bir kart için hiç paramızın olmaması idi. Robot geliștirme çalıșmalarımız dıșarıdan da izlenebilir durumda olduğu için Eliar firması projenin sonuçlanabilmesi için bize geçici olarak bir röle kartı verdi. Bu da bizim robot yapma serüveninde son viraja girdiğimizin habercisi oldu.”

“Benim esas hayalim ulusal seviyede ileri teknoloji üreten, yaklaşık 2 bin çalışanı olan, farklı teknoloji alanlarında ürün geliştiren bir teknoloji şirketi var etmek. Yani Türkiye’nin ismiyle anılan bir teknoloji şirketi kurmak! Robot, beni bu hayale taşıyan bir araçtı.” ‘İlk Türk Robotu Altınay-1 Göreve Hazır” Haziran ayına geldiğimizde artık robotumuzla uygulama programları testleri yapıyordu. İnanarak bașladığımız bu küçük yolculukta ülkemiz ve kendimiz adına önemli kazanımlarla bașarı sağlamıștık. Bir senaryo ile robotumuz göreve hazırdı. İTÜ Uzay ve Uçak Bilimleri Fakültesi 1990 yılı mezuniyet töreninde 5 eksenli mafsallı elektrik motoru tahrikli robot Altınay-1 adı

okunan her bir öğrenciye hocalar Prof. Dr. Ahmet Nuri YÜKSEL, Prof. Dr. Umur DAYBELGE, Prof. Dr. Ülgen GÜLÇAT, Prof. Dr. Ruhi KAYKAYOĞLU ve Yard. Doç. Dr. Turgut Berat KARYOT’un elinden aldığı mezuniyet belgesini kendi eliyle takdim etti. İlerleyen günlerde artık robot çalıșmalarımız basında ‘İlk Türk Robotu Altınay-1 Göreve Hazır’ diye kamuoyuna duyurulmaya bașlanmıștı. “O Güne Kadar Sunulan En Yüksek Bütçeli Proje” “O dönemde Sanayi Bakanlığı çatısı altındaki KOSGEB ile İTÜ arasında yapılan bir protokol ile İTÜ’nün Maslak kampüsünde ülkemizin ilk teknoloji geliștirme merkezlerinden İTÜ-TEKMER kuruldu. Teknoloji Merkezi’nin Müdürü Tezer OKTAY ile ilk görüșmemiz çok olumlu geçmiști. Kendisi benim bitirme ödevimde yapılan ilk robot çalıșmasından etkilenmiș olacak ki, ısrarlı bir șekilde arayıp mutlaka projeyi kısa süre içinde beklediğini söyledi. Projenin istenilen tüm alt detaylarını risk analizlerini de kapsayacak șekilde hazırladık. Sunduğumuz 44 bin dolarlık bütçe o güne kadar sunulan en yüksek bütçeli proje olması sebebiyle KOSGEB Bașkanı Saadettin KARAERKEK onayı ile desteklenmeye değer bulundu. TEKMER’de yapılacak araștırmanın en önemli farkı, desteğin bir araștırma șirketine malzeme șeklinde sağlanıyor olmasından dolayı șirket kurmanın gerekliği idi. Ben de bu mecburiyet karșısında 1991 yılında Altınay Robotik ve Otomasyon Limited Șirketini, dayım Öcal AYANGİL’in maddi desteği ile kurdum. Dr. Turgut Berat KARYOT hocamız da hem maddi, hem manevi elindeki tüm imkânları ile bize destek çıktı. Kendisine hep șükran duymușumdur.” “Robotun Mekanik İmalatı İçin Nihai Protokol İmzalandı” TEKMER’in ilk araștırma șirketi Altınay Robotik Ltd.’ye 100 metrekarelik bir oda tahsis edilmiști. Ancak Hakan Bey ve arkadașları bu odanın aynı zamanda ilk yıllarda aralıksız kalacakları mekân



Röportaj

126

inanırım. Ancak gelecek açısından ümitsiz değilim; 35 yıldır hayatımı bu șekilde sürdürüyorum. Yeri geldiğinde gözlerinizi kapatıp hayal kurmanız lazım. Ben hayal kurmayı seviyorum, o yüzden gelecek Türkiye’sini hayal kurarak düșünüyorum. Kötü olmak için nedenlerimiz, iyi olmak için olanlardan çok çok daha az.”

olacağından habersizlerdi: “Odanın 1/3’ünü yașam alanı, kalan kısmını ise Ar-Ge șeklinde düzenledik. Gündüzleri herkes görevinde olduğu için genelde akșam saat 18:00’den sonra toplanıp gece saatlere kadar çoğunlukla da sabaha kadar çalıșırdık. Özellikle Can BAYAR, Beko’dan servis ile gelir, sabah 02:00-03:00’e kadar çalıșır sonra imkân olursa evine gider; olmazsa da kanepede bir, iki saat uyur, sabah kalkıp Maslak’tan Beylikdüzü’ne ișine giderdi. Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi öğretim üyelerinden Yard. Doç. Dr. Turgut Berat KARYOT ve Doç. Dr. Hamza DİKEN, sınıf arkadașım Gökay Kadir HURMALI ve Yüksek Uçak Mühendisi, bir üst sınıftan arkadașımız Can BAYAR ve ben bu yeni anlayıș ve alt yapıyla gerçek anlamda endüstriyel robot teknolojisini kalıcı olarak geliștirmek ve sanayinin ihtiyacına yönelik uluslararası standartlarda bir robot yapmak üzere daha kapsamlı ve derin akademik araștırmalara bașladık. Bir yıla yaklașan tasarım ve araștırma süresinin sonunda bütün alt gruplarda standart komponentler sipariș edilerek üretim așamasına gelinmiști. Robotun mekanik imalatı için Sanayi Bakanlığı’na bağlı olan Taksan Kayseri Takım Tezgâhları Fabrikası ile ön görüșmeler yapılarak nihai protokol imzalanmıștı.” “30 Ağustos Zafer Bayramı’nda Türk robotu Altınay HSR-4’ü Tanıtarak Bir Mesaj Verdik” Devletin teknoloji geliștirme kapsamında desteklediği böyle özel bir projeye katkı sağlama ve ilk endüstriyel robot üretiminin manevi paydașlarından olma anlayıșıyla çalıșan Taksan Planlama Müdürü Muharrem Bey projenin Taksan’da gerçekleștirilmesi için özel gayret sarf etmiș, bu vesile ile Aralık 1992’de bașlayan ve altı buçuk ay sürecek olan

Kayseri üretim günleri bașlamıștı. “Taksan içinde üretimin doğru yapılabilmesi için proje, șirketin Mühendislik Hizmetleri Müdürlüğü’ne devredildi. Mühendislik Müdürü Hayrettin OĞUZHAN bu iși bizzat kendi projesiymiș gibi benimsedi ve üretimin her așamasını takip ve koordine ederek sanki projenin altı numaralı sorumlusuymuș gibi çalıșarak projenin bașarıyla gerçekleștirilmesini sağladı. Montajın tamamlanması ile her yaștan çalıșanın yoğun ilgisiyle karșılașan robot HSR-4, Taksan çalıșanları için iftihar vesilesi oldu. İstanbul’a döndüğümüzde TEKMER Merkez Müdürü Tezer OKTAY’ın bașkanlığındaki bir grup bizi karșıladı ve gördükleri mekanik yapı karșısında kimse sevincini saklayamadı” diyerek o günleri anlatıyor Hakan ALTINAY. Ancak önlerinde bir eșik daha vardı: “Yaptığımız robotu, temel tasarım hedeflerine uygun olarak test edilmiș bir șekilde bitirmek ve 30 Ağustos 1993 Zafer Bayramı’nda ilk 6 eksenli endüstriyel mafsallı Türk robotu Altınay HSR-4’ü kamuoyuna tanıtmalıydık. Her yerde olduğu gibi bizim projemize de ‘Bașaramazlar’ düșüncesiyle yaklașan bazı bürokrat ve akademisyenlere 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda bir mesaj vermek istiyorduk. Vermek istediğimiz mesaj ‘Yeteneklerimize inandığımız ve desteklediğimiz ölçüde her türlü teknolojiyi biz de üretebiliriz ve bu yarıșta biz de varız’ idi. 50 gün gibi kısa bir süre içerisinde bu ișe inanmıș beș kișinin kenetlenmesiyle her șeyi bașarabileceğimizi göstermeye hazırdık. Robotumuzu teknolojik olarak uluslararası standartlarda bașarı ile gerçekleștirmiștik. 25 Ağustos’ta TEKMER içerisinde yaptığımız ilk gösteride yöneticilerimizin sevinçten gözyașlarına hâkim olamadıklarını görmek her șeye değerdi. Ben bu ülkede, önümüzde duran ve yıkılması gereken en önemli duvarın özgüven eksikliği olduğuna

“Robot, Hayallerimi Gerçekleștiren Bir Araçtı” “Küçüklükteki hayalinizle büyüdüğünüz zaman kurduğunuz hayaller șekil değiștirir. İki türlü hayal vardır; birincisi hiçbir zaman ulașamayacağınız hayaller, onlara ulașmaya sizin ömrünüz yetmez. Diğeri ise hayal edipte kısa veya orta vadede eğer imkân olursa ulașabileceğiniz hayallerdir. Ulașamayacağınız hayaller daima yeni fikirler üretmenizi sağlar ve onlardan süzülen ulașılabilir hayalleri olușturmayı sağlar. Biz her ikisini de yașatmaya çalıșıyoruz. Benim esas büyük hayalim robot üretmek değildi, o anki projemi hayata geçirmekti. Benim esas hayalim ulusal seviyede ileri teknoloji üreten, yaklașık 2 bin çalıșanı olan, farklı teknoloji alanlarında ürün geliștiren bir teknoloji șirketi var etmek. Yani Türkiye’nin ismiyle anılan bir teknoloji șirketi kurmak! Robot, beni bu hayale tașıyan bir araçtı.” Bugün ALTINAY șirketler grubu, biri Almanya’da olmak üzere dört farklı șirketle faaliyet göstermektedir. Yarısından fazlası mühendis, yüksek ve doktoralı değerli 280 çalıșanı ve bir milyon saatlik Ar-Ge birikimi ile kendi alanında güçlü ve lider bir teknoloji șirketi konumuna ulașmıștır. ALTINAY sahip olduğu, yapmasını bilme ve teknoloji üretebilme yeteneği ile farklı teknoloji faaliyet alanlarında kullanılan yenilikçi üretim teknolojilerini ilk defa geliștiren kurum olmuștur. Robotlu üretim teknolojileri konusunda otomotiv ana sanayi bașta olmak üzere yan sanayi, savunma ve havacılık, tıp, gıda, cam, seramik, enerji depolama, elektrikli araç ve otomatik robotik depolama gibi farklı ileri teknoloji faaliyet alanlarında ülkemizde ve yurt dıșında projeler gerçekleștirmektedir.

Hakan ALTINAY, producer of the first industrial robot in Turkey, “We grew grass in the middle of the desert.” Hakan ALTINAY, producer of the first industrial robot in Turkey is our guest for an interview. He humbly said that “Mine was nothing more than the fantasy of a child living in his dream world.” Altınay also added “My real dream is to establish a Turkish technology company that will produce advanced technology nationally! Robots are a tool that can take me to this dream.”



Sektör

128

Orlando’dan Türkler Esti Geçti Ekonomi Bakanlığı’nın Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin Desteklenmesi tebliği kapsamında İDDMİB tarafından gerçekleştirilen birinci alüminyum yurt dışı pazarlama faaliyeti 9 - 14 Ocak 2017 tarihleri arasında IBS Uluslararası İnşaatçılar Fuarı 2017 kapsamında Orlando’da gerçekleşti.

ABD pazarı uzak ve alıcılara ulașılması zor bir konum olduğu için düzenlenen yurt dıșı pazarlama takımı kapsamında organizasyon firmaların potansiyel müșterilerine ulașmasında ciddi bir avantaj olarak öne çıkıyor.

İstanbul Demir ve Demir Dıșı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) tarafından, Ekonomi Bakanlığı’nın Uluslararası Rekabetçiliğin Geliștirilmesinin Desteklenmesi tebliği kapsamında projelendirilen ikinci alüminyum yurt dıșı pazarlama takımının birinci yurt dıșı pazarlama faaliyeti Orlando’da gerçeklești. 9 - 14 Ocak 2017 tarihleri arasında IBS Uluslararası İnșaatçılar Fuarı 2017 kapsamında düzenlenen organizasyona, proje kümesinde yer alan dokuz firmanın dokuz temsilcisi ve İDDMİB’i temsilen bir yönetim kurulu üyesiyle iki personel katıldı. Organizasyon kapsamında Türk firmaları Trelodex standında sırayla ikili iș görüșmeleri gerçekleștirdi. Firmalar, aynı zamanda kendi ürün gruplarına uygun profesyonelleri birbirlerine yönlendirilerek stant ziyaretleri gerçekleștirilmesine zemin hazırladı. Yapılan görüșmelerde Türk

firmaları iș bağlantıları kurmanın dıșında, toplam 104 șirketle görüșerek bilgi verme fırsatı yakaladı. Türkiye’nin Potansiyeli Anlatıldı İDDMİB Yönetim Kurulu Üyesi Ayșegül ÇAPAN ve Ali BAKANER ise Ulusal Konut İnșaatçıları Birliği olan NAHB ile görüșme gerçekleștirdi. ABD’de her yıl inșa edilen 1 milyon konutun yüzde 80’i NAHB üyeleri tarafından yapılıyor. Ayrıca ikili görüșmeler gerçekleștirilen IBS Fuarı da NAHB tarafından organize ediliyor. Toplantıya, NAHB’nin yönetiminden Geoffrey CASSIDY, Michael CURRIER ve Deborah MALONE katıldı. Görüșmede, yatırım ve dünya pazarlarına ulașım açısından Türkiye’nin elverișli konumuyla ilgili bilgi verildi. Ülkemizde üretimin sekteye uğramadığı ve yurt dıșında Türkiye’nin medya tarafından olumsuz

yansıtıldığı, oysa üretim ve ticaretin sorunsuz devam ettiği bilgisi paylașıldı. Ayrıca Türkiye’nin yapı malzemeleri üretiminde dünyada önemli bir yere sahip olduğu ve kalite bazında da AB ülkeleriyle boy ölçüșebilecek standartlara ulaștığı vurgulandı. Toplantıdaki gündem maddelerinden biri de kurumlara arasında ișbirliğinin geliștirilmesiydi. Bu bağlamda İDDMİB ve NAHB ișbirliğiyle ABD’de bir resepsiyon düzenlenebileceği veya NAHB üyelerinin ülkemizde ağırlanabileceği belirtildi. ABD Pazarı Hakkında Bilgi Alındı Organizasyon kapsamında New York Türkiye Ticaret Atașesi Özgür ÇELİKEL heyet faaliyetleri ve Türk alüminyum sektörünün 2017 hedefleriyle ilgili bilgi aldı. Küme Türk firmaları ÇELİKEL’le bir araya gelerek, sektöre yönelik sorunlarla



Sektör

130

taleplerini dile getirdi. Ayrıca kümede yer alan alüminyum profil üretici firmalara bilgi vermek amacıyla, İnșaat Mühendisi Oğuz Cem YAZICI ile görüșme yapıldı ve dıș cephe giydirme konusunda ABD pazarı hakkında bilgi alındı. Orlando Ticaret Odası’yla Görüșüldü Fuar kapsamında İDDMİB Yönetim Kurulu Üyesi Ayșegül ÇAPAN’ın katılımıyla Orlando Ticaret Odası ile görüșme gerçekleștirilerek ișbirliği imkânları değerlendirildi. Toplantıya, Orlando Ticaret Odası Direktörü Jim THOMAS, Orlando Uluslararası Ticaret Ofisi Uzmanı Elizabeth KREKEL ve Orlando Ekonomik Kalkınma Komisyonu Bașkan Yardımcısı Dave PORTER katıldı. Görüșmede yatırım ve dünya pazarlarına ulașım açısından Türkiye’nin elverișli konumu olduğu, üretimin sekteye uğramadığı ve sorunsuz devam ettiği bilgisi paylașıldı. Ayrıca, Orlandolu iș adamlarının Türkiye’de ağırlanarak ikili

iș görüșmeleri gerçekleștirilebileceği, Türkiye’den de iș adamı heyetinin Orlando’ya düzenlenebileceği ifade edildi. Konu gereği ülkemize Kanada ve Brezilya’dan heyetler geldiği, alüminyum alanında önemli ithalatçılar olduğu ve İDDMİB’le ișbirliği halinde ciddi faaliyetler

gerçekleștirilebileceği belirtildi. Toplantıda, ABD’li yetkililer Orlando’nun Ar-Ge merkezi olarak önemli bir yere sahip olduğunu, akıllı üretim teknolojisi ve sanal gerçeklik konusunda Orlando’da medikal sağlık ve uzay teknolojileri uygulamalarında dünyanın önde gelen kümelerinin yer aldığını aktardı.

USA Commercial Committee Activity of 2nd Aluminium Foreign Marketing Team Production-Development Project has Been Realised First foreign marketing activity of 2nd Aluminium Foreign Marketing Team that is designed as a project by IDDMIB (İstanbul Iron and Nonferrous Metals Exporters Association) as within the scope of Notification for Developing International Competition by T.R. Ministry of Economy, was realised as being intended for Orlando/USA.

55 Bin Ziyaretçiyi Ağırladı 1944’ten itibaren düzenlenen IBS Uluslararası İnșaatçılar Fuarı bu yıl 52 bin 860 metrekarelik alanda, toplam 1 bin 500 üretici-tedarikçi ve 55 bin ziyaretçinin katılımıyla gerçeklești. İkinci alüminyum yurt dıșı pazarlama takımı için olușturulan strateji kapsamında, hedef pazar olarak belirlenen ABD’ye yönelik gerçekleștirilen birinci yurt dıșı pazarlama faaliyetlerinin genel olarak verimli geçtiği söylenebilir. Katılımcı Türk firmalarının stant ziyaretleriyle yaptıkları görüșmelerde iș bağlantısı kurulması önemli bir potansiyel olduğunun göstergesi. Bu açıdan İDDMİB organizasyonuyla gerçekleștirilen yurt dıșı pazarlama faaliyetiyle firmaların ABD pazarıyla ilgili bilgi edinerek, vizyonlarının geliștiğini ifade etmek mümkün.





ad ır. ol uş m ak t bö

lü m de n

I. B ÖL ÜM

Ra po

ri ki

2016 Yılı Türkiye Pencere ve Cam Pazarı Raporu GİRİȘ Bu rapor 2016 yılı Türkiye pencere pazarının genel durumunu özetlemekte ve PVC pencereler ve bu pencerelerde kullanılmıș olan cam ve aksesuarlarla ilgili rakamsal bilgileri vermektedir.

durumların gerçekte hangi oranlarda olduğu bilinmemektedir. Bu durum fiili pencere ve cam kullanım hesaplarını oldukça hatalı hale getirmektedir. (Kaynak olarak TÜİK istatistikleri kullanılmıștır.) (Tablo-2)

RAPOR ÖZETİ 2016 yılında 31,7 milyon m2 PVC pencere üretilmiștir. Bu pencereler eski/yeni ve konut ve konut dıșı olmak üzere ve tipik konuta indirgenmiș olarak 1,760 milyon konut için üretilmiștir. Bu pencereler için 55 milyon m2 düz cam kullanılmıștır. Kanatların açılıp kapanması için 13,5 milyon adet ispanyolet kullanılmıștır; bunların yaklașık yarısı tek açılım, yarısı da çift açılımdır. PVC profil sektörünü ilgilendiren bir diğer rakam da șudur: 2016 yılında 432.000 ton PVC profil üretilmiș, bunun 290.000 tonu iç piyasada pencereye dönüșmüș, kalanı ihraç edilmiștir. İthal profiller iç pazarda yaklașık %3 bir pay elde etmektedir. (Tablo-1)

KONUT SATIȘLARI (ADET) (TÜİK’E GÖRE) Yıllar

YENİ

2013

529.129

628.061 1.157.190

2014

541.554

623.827 1.165.381

2015

598.667

690.653 1.289.320

2116

559.894

638.846 1.198.740 (Aralık hariç)

2016 toplam 630.000

ESKİ

TOPLAM

720.000 1.350.000 (tahmini) Tablo -2

Son 10 yılda gerek yüzölçümü bazında, gerekse daire sayısı bazında alınmıș olan yapı kullanım izin belgelerinde yaklașık 2 kat bir artıș olmuștur. Ortalama yıllık artıș yaklașık % 7’dir. İlginç bir nokta da șudur: Aynı 10 yıllık dönemde alınmıș olan yapı ruhsatları gerek yüzölçümü, gerekse adet olarak toplamda yaklașık % 50 daha fazladır. Buradan șu sonuç çıkmaktadır: Yapı ruhsatı alınmıș olan ișlerin bir bölümüne hiç bașlanmamıș, bir bölümü yarım kalmıș, bir bölümü ise fiilen tamamlanmıș olmasına rağmen değișik nedenlerle yapı kullanım izni almamıștır. Bu farklı

TUİK’in yukarıdaki istatistiklerinde yeni konut satıșlarının ne kadarının yapı kullanım izni alınmıș konutlar olduğu verilmemektedir. Yine de her iki tablo karșılaștırıldığında, yeni konut satıșlarının 4 yıllık toplamının aynı dönemdeki yapı kullanım izni toplamının biraz altında kaldığı görülmektedir. Yeni satıșların bir bölümünün yapı kullanım izni olmayan binalardan olduğu düșünüldüğünde, yapı kullanım izni almıș olan binaların bir bölümünün satılmamıș olduğu anlașılmaktadır.

KONUT ÜRETİM VE SATIȘ İSTATİSTİKLERİ SON 10 YILDA ALINMIȘ OLAN YAPI İZİNLERİ VE YAPI KULLANIM İZİN BELGELERİ YAPI İZİNLERİ Yıllar 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015 2016 (9 ay) 2016 tahmini 10 YIL TOPLAMI

YAPI KULLANIM

İZİN BELGELERİ

Yüzölçümü (m2)

Daire Sayısı (Adet)

Yüzölçümü (m2)

Daire Sayısı (Adet)

125 067 023 103 846 233 100 726 544 176 429 366 123 621 864 158 749 723 175 807 606 220 417 468 187 893 778 143 514 251 180.000.000 1.552.559.605

584 955 503 565 518 475 907 451 650 127 771 878 839 630 1 030 715 888 914 692 136 850.000 7.545.710

63.403.212 70.957.036 94.567.729 85.281.468 105.650.512 106.950.602 138.495.060 152.289.957 142.857.826 100.968.528 130.000.000 1.090.453.402

326.484 357.286 469.981 429.755 556.769 556.331 726.339 773.429 731.351 504.814 650.000 5.577.725 Tablo -1



Yıllık ruhsat alımları, verilen yapı kullanım izinleri ve yeni konut satıșları istatistikleri inșaat malzemeleri satıșları ile oldukça uyumludur. Gerçekten son 10 yılda sektör her yıl ortalama % 6 civarında büyümüștür. TÜİK 2011 yılında ülke genelinde ankete dayalı bir araștırma raporu yayınlamıștır. Bu rapora göre Türkiye’de konutta ikamet eden hane halkı sayısı 19.454.000’dur; ortalama kat sayısı 4’dür. Aynı yıl ülke nüfusu 74,7 Milyon olduğuna göre hane halkı büyüklüğü 3,84’dür. Aradan geçen 6 yılda ülke nüfusu 79,8 Milyona ulașmıș ve beklentilere göre de hane halkı büyüklüğünün 3,6 veya 3,5’e düșmüș olması gereklidir. Bilindiği gibi bu rakam Avrupa’da 2,9’dur ve Türkiye’nin de önümüzdeki 30 yılda bu rakama inmesi öngörülmektedir. Buna göre 2016 yılı sonunda ülkemizde hane halkı sayısının 22-23 Milyona ulașmıș olması hesaplanmaktadır. Artıș yaklașık 3 Milyondur ve yılda en az 500.000’dir. 2011 TÜİK raporundaki ortalama kat sayısı rakamından hareketle o yıl ülkede konut olarak kullanılan yapı sayısının yaklașık 8,5 Milyon adet olduğu ve bu rakamın bugün 9 Milyonun biraz üstüne çıkmıș olması gerektiği hesaplanmaktadır. Hane halkı artıș rakamları raporun diğer bölümlerinde yapılmıș olan tahminlerle uyum içindedir. (Bu tabloda pratikte hane halkı = konut sayısı kabul edilebilir) KONUT DIȘI BİNALAR VE YENİLEME PİYASASI Bilindiği gibi istatistikler yeni konutlarla ilgilidir. Konut dıșı binalarla ilgili malzeme kullanımına yönelik pratik sonuçlar çıkarılabilecek istatistikler yoktur. Fabrika, depo, hastane, okul, sivil ve askeri binalar, geçici barınma evleri, AVM ve diğer ticari kullanım amaçlı binalarla ilgili istatistiklerden malzeme ve özellikle pencere kullanımına yönelik sonuçlar çıkartmak mümkün olmamıștır. Bu konuda derneğimiz üyelerinin yapmıș oldukları ișlerle ilgili tahminleri esas alınmıștır. Bu noktada konut dıșı binalar için öncelikle eșdeğer konut birimi tanımlanmıștır. Yapılmıș olan ve bu türe giren binaların büyüklükleri birbirinden çok farklıdır. Adet dıșında pencere ihtiyacı da farklıdır. Eșdeğer konut tanımı esas alındığında bir konut için gerekli olan malzemeyi kullanan bir konut dıșı bina bir eșdeğer konut olarak alınmıștır. Bu esasa dayanarak, derneğimiz üyeleri, yeni konut sayısının % 20’si kadar eșdeğer konut yapılmıș olduğunu belirtmektedir. Yani yıllık konut dıșı binaların pencere ihtiyacı aynı yıl yapılan konutlara giden pencerelerin %20’si kadar olmuștur. Bu tartıșmaya açık bir noktadır. Mevcut yapıların yenilenmesi inșaat malzemeleri sektörünün önemli bir kullanım alanını teșkil etmektedir ve sağlıklı tahminler yapılmasında güçlükler vardır. Pencere sektörü açısından șu tespiti yapmaktayız: Kentsel dönüșüm kavramının ortaya çıkması ile mevcut birçok konut pencere yenileme konusunu bir süre ertelemiș veya vazgeçmiștir. Bu da pencere üreticilerinin faaliyetlerini olumsuz olarak etkilemiștir.

Yenileme ișindeki azalmayı sadece kentsel dönüșümün ortaya çıkmasına bağlamak gerçekçi değildir. 1990’ların ortasından itibaren çift cam üniteli PVC pencereler özellikle eski ve büyük ısı kaçağına neden olan pencerelerin değiștirilmeye bașlanmasını sağlamıștır. Aradan geçen yaklașık 20 yılda çok sayıda pencere değiștirilmiș ve değiștirilmemiș pencere stoku azalmıștır. Bu konuda PVC pencere sektörü, yeni nesil üstün nitelikli PVC pencerelerin, eski PVC pencerelerle değiștirilmesinin sağlayacağı ekonomiklik ve konforu ön plana çıkarması gerekmektedir. Yeni nesil pencereler aynı zamanda daha estetik ve fonksiyoneldir. Aksesuar sektöründe de bu yıllarda bu değișimi sağlayacak büyük gelișmeler olmuștur. Raporda, üretilen PVC pencerelerin ne kadarının değiștirme ișlerinde kullanıldığı ile ilgili olarak bir kabul yapılmıștır. Bilindiği gibi sistem üreticileri profilleri üretmekte ve pencere üreticilerine vermektedir. Nihai müșteriye pencere üreten ve sayıları on bini bulan irili ufaklı çok sayıda pencere üreticisi, ürettikleri pencerelerin ne kadarını yeni, ne kadarını eski yapılar için ürettiklerini oldukça kaba bir șekilde tahmin edebilmektedir. Kaldı ki pencere üretmeyip üretici bayiye ürettirip sadece montaj yapan firmaların da varlığı bu tahminleri daha da güç kılmaktadır. Dolayısıyla raporda PVC pencere üreticilerinin bu konudaki tahmini de daha ayrıntılı bir araștırmayı yararlı hale getirmektedir. İnșaat malzemeleri sektörünün yıllık büyüme oranları alt sektörlerle birebir benzerlik göstermemekte ve her sektörün kendi özelliklerinden dolayı farklılıklar ortaya çıkmaktadır. Yenileme piyasasından her sektör eșit pay almamaktadır. Genel olarak inșaat malzemelerinin toplam kullanımının konut ve konut dıșı bina üretimi ile doğrudan orantılı olmamasının bir diğer nedeni de șudur: Altyapı yatırımları (kara ve demiryolları, barajlar, göletler, havaalanları, spor tesisleri, limanlar gibi) için özellikle demir çelik ve çimento kullanımı daha fazla olup miktarı bilinmemektedir. TÜRKİYE PENCERE PAZARI Pencere genel adını alan ürünlerin ortak özelliği profillerden olușması, boșlukların tamamen veya kısmen camla doldurulması ve donanım yardımıyla açılıp kapanabilmesidir. Pencere tanımına așağıdaki ürünler girmektedir:

t

Pencereler

t

Camlı Balkon Kapıları

t

Giydirme Cepheler

t

Kıș Bahçeleri

Bina içi ayırıcı bölmelerde de pencere sektörünün ürünleri kullanılmaktadır. Bu raporda konunun daha ayrıntılı bir tanımına ve anlatımına girilmemiștir.



Pencere sektörü, doğrama malzemesi olarak șu farklı ürünleri kullanmaktadır:

t t t t t

t

Bir konuta ortalama 5 açılır kanat, 1,5 balkon kapısı takılmaktadır. Toplam alan yaklașık 15 m2’dir. Bu değerler eski ve yeni yapıların ortalaması olarak alınmıștır.

t

Buna göre konut bașına 15 m2 x 9 kg/m = 135 kg PVC profil kullanılmaktadır.

PVC doğramalar Alüminyum doğramalar Ahșap doğramalar Demir doğramalar

Kompozit doğramalar (PVC/Alu/Ahșap malzemelerden ikisinin, hatta üçünün birlikte kullanıldığı ürünler)

Özetle; hesaplarda 1 konutta 15 m2 pencere, dolayısıyla 1 konutta 135 kg PVC profil kullanıldığı hesaplanmaktadır.

NOT: Farklı malzemelerin pazarda kullanım oranları ile ilgili dernek bilgilerimiz așağıdadır. Ancak bu bilgiler kesin olmayıp teyide muhtaçtır.

t

Konut üretiminde pencerelerin yaklașık % 94’ü PVC, % 5’i Alüminyum, % 1’i ise ahșap ve sair malzemelerdendir.

t

Konut dıșı binalarda bu oranlar ise șöyledir: PVC % 35, Alüminyum % 64, sair malzeme % 1

PVC PENCERELERLE İLGİLİ KABULLER VE TEKNİK VERİLER PVC Pencere özelinde ise hesaplarda așağıdaki kabuller kullanılmıștır: t 1 m2 PVC pencerede ortalama 5,5 mtul ana profil kullanıldığı sektör istatistikleri olarak kabul edilmektedir. t 1 m2 PVC pencerede ortalama 9 kg PVC profil kullanılmaktadır (1 mtul profil çıta vs. yardımcı profillerden pay aldığı göz önünde bulundurularak 1,6 kg PVC profil eșdeğeri kabul edilmektedir. (1,6 g/mtul X 5,5 mtul/m2 = 9,0 kg/m2)).

1- Bilindiği gibi PÜKAD üyesi PVC Pencere sistem üreticilerinin pazar payı % 60’ın üzerindedir. Sistem üreticisi firmalardan malzeme alarak pencere üreten firmalardan da PÜKAD üyeleri mevcuttur. Kabuller PÜKAD üyesi sistem üreticileri ve pencere üreticilerinden toplanan verilerle olușturulmuștur ve ülke genelini temsil etmektedir. 2- “2016 senesi Pencere ve Cam Pazarı Raporu” yönetim kurulumuzca görülmüș ve kabul edilerek sektörün görüșüne sunulmuștur. Sektörde bu tür çalıșmaların eksikliği her zaman hissedilmektedir. PÜKAD olarak hazırladığımız bu raporun yararlı bir çalıșma olduğunu düșünmekteyiz. Șayet daha fazla sektör uzmanı ve alt sektör firmaları üye olur, katkıda bulunurlarsa rapora katılımları ile rapor daha sağlıklı değerlere ulașacaktır.

* 2016 Yılı Türkiye Pencere ve Cam Pazarı Raporu iki bölümden oluşmaktadır. Bir sonraki sayımızda raporun ikinci bölümünü siz değerli okuyucularımızla paylaşacağız.





Sektör

142

İSO’nun Düzenlediği Toplantıda Bakan Faruk ÖZLÜ’den Sanayicilere Müjde

“OSB’lerde Emlak Vergisi Kalkacak” İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) düzenlediği İstanbul OSB’lerinin Sorunları ve Çözüm Önerileri toplantısında konuşan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Dr. Faruk ÖZLÜ, “Sanayiciyi yolunacak kaz yapmaya asla tahammülümüz yok. OSB’lerde emlak vergisini ya kaldıracağız ya da makul seviyeye getireceğiz. 2023 yılına kadar 70 yeni OSB açarak 1 milyon ilave istihdam oluşturacağız” dedi.

İSO Yönetim Kurulu Bașkanı Erdal BAHÇIVAN, “Biri Avrupa’da diğeri Asya’da olmak üzere İstanbul’daki sanayimizin dönüșümüne imkân sağlayacak iki yeni OSB kurulmasını talep ediyoruz” dedi. İstanbul Sanayi Odası (İSO), șehirde bulunan tüm Organize Sanayi Bölgeleri’nin (OSB) ve Bölge firmalarının sorunlarını ve çözüm önerilerini düzenlediği geniș katılımlı bir toplantıda ele aldı. İSO Yönetim Kurulu Bașkanı Erdal BAHÇIVAN’ın ev sahipliğinde gerçekleșen “İstanbul OSB’lerinin Sorunları ve Çözüm Önerileri” bașlıklı toplantıya, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Dr. Faruk ÖZLÜ ve bazı bürokratların yanında İstanbul’da bulunan tüm OSB ve Bölge Kooperatifleri Yönetim Kurulları da katıldı. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk ÖZLÜ, Türkiye’nin dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olması için daha

verimli, rekabetçi ve nitelikli üretim yapan sanayi sektörüne sahip olması gerektiğine dikkat çekerek; “Sanayiciyi yolunacak kaz yapmaya asla tahammülümüz yok. İșimiz rekabetin önünü açmak. Bir sanatçı düșünün. Hangi konuklar gelecek, ne ikram edilecek’ gibi șeyleri düșünürse,

sahneye çıkıp sanatını icra edemez. Sanayicimizin de sanatçı gibi diğer konularla uğrașmak yerine, üretim, katma değer ve ihracata odaklanması gerek. Amacımız, sanayicinin ihtiyaç duyduğu tüm alt yapının Bakanlığımız, devletimiz tarafından yapılması” dedi.

2023 Yılına Kadar 70 Yeni OSB ve 1 Milyon Ek İstihdam Üretime uygun altyapı olușturmak için OSB ve endüstri bölgeleri ile çalıșmaya devam ettiklerini söyleyen ÖZLÜ, “OSB’lerde emlak vergisini ya kaldıracağız ya da makul seviyeye getireceğiz. Parsel maliyetlerine üst sınır getirmek, șehir merkezlerindeki sanayi sitelerini modernize etmek, OSB’lerin KOSGEB’e yatırdığı payı kaldırmak ve sanayicilerin parasını arsaya bağlamadan doğrudan üretimi artırmasını sağlamak istiyoruz” dedi. Bakan Faruk ÖZLÜ, Türkiye’de 2023 yılına kadar 70 yeni OSB açarak 1 milyon



Sektör

144

ilave istihdam olușturmak istediklerini de söyledi. ÖZLÜ, “Halen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na bağlı 295 OSB’de 1 milyon 645 bin kiși çalıșıyor. Halen mevcut OSB’lerde yüzde 70’ler civarında olan doluluk oranını da artırmaya çalıșıyoruz” dedi. Bakan ÖZLÜ, İSO ile belli periyodlarda bir araya geleceklerinin de altını çizdi.

Yeni Nesil OSB’ler Sanayinin Dönüșümüne Katkı Yapacak İSO Yönetim Kurulu Bașkanı Erdal BAHÇIVAN da toplantıda yaptığı konușmada Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın hazırlığını yaptığı “Yeni Nesil OSB”lerin sanayinin dönüșümüne katkı yapacağını belirterek; “Biri Avrupa diğeri Asya’da olmak üzere İstanbul’daki sanayimizin dönüșümüne imkân sağlayacak iki yeni OSB kurulması talebimizi Sayın Bakanımıza bir kez daha ifade ediyorum. Bu OSB’lerin ihtisaslașmaya uygun olarak kurulması teșvik edilmeli. Yeni nesil OSB’lerin altyapısı, lojistik olanakları, arıtma ve geri çevrim tesisleri ile enerji olanaklarının kamu tarafından karșılanması gerekli. Buralarda teknoloji geliștirme ve mükemmeliyet merkezleri yer almalı, üniversite-sanayi iș birliği daha da güçlendirilmeli. Bu yaklașım, sanayi 4.0’a da uyum sağlamamıza zemin hazırlayacak. Yine fikri Odamız tarafından geliștirilen ve Üretim Reform Paketinde olduğunu gördüğümüz, sanayi arazilerinin uzun dönemli kiralanabileceği bir modelin, buralarda hayata geçirilmesini bekliyoruz. Üretim Reform Paketi taslağında bütünsel bir vizyon, șehrin ekonomisinden, birikimlerinden ve tecrübesinden en iyi șekilde yararlanmayı odağa alan bir yaklașımla, Sanayi Odaları ile OSB’lerin bağının güçlü tutulmasına önem verilmelidir. Bu yaklașım nitelikli bir gelișmeyi sağlarken kaynak israfını da engeller” dedi. BAHÇIVAN, ayrıca Fikri Sınai Mülkiyet Hakları kanun tasarısının kabul edilmesinin sanayinin teknolojik ve ekonomik ilerlemesine katkı sağlayacağına, katma değer yaratan, daha nitelikli bir patent sistemi olușturulmasına, marka ve bulușların daha etkin korunması ve daha kolay bir șekilde ekonomiye kazandırılmasına büyük katkı yapacağının da altını çizdi.

Türkiye’nin Amiral Gemisi İstanbul, Sanayisiz Olamaz Sanayi sektöründe diğer illere göre açık farkla lider olan İstanbul’un, Türkiye’nin amiral gemisi olduğuna dikkat çeken İSO Yönetim Kurulu Bașkanı Erdal Bahçıvan, “Türkiye sanayi sektörü üretiminin yaklașık üçte birini İSO üyeleri gerçekleștiriyor. Sanayi ihracatının yaklașık yarısını, ödenen vergilerin de yaklașık yüzde 40’ını sağlamaktayız. İstanbul sahip olduğu bu ekonomik güçle dünyanın 17’nci büyük ekonomisi olan Türkiye’nin de amiral gemisidir. İstanbul sanayisiz olmaz. Geçen ay Bayrampașa’da geniș çaplı maddi hasara neden olan yangın da gösterdi ki İstanbul’un daha nitelikli bir sanayi yerleșimine ve gelișmiș bir altyapıya ihtiyacı var. Sanayinin yerleșik bir düzende olması, geleceğini daha iyi planlaması açısından önemlidir. OSB’lerin sanayiye yerleșiklik kazandırmak noktasında büyük bir önem tașıyor” dedi.

OSB’lerde Bir Binada Birden Fazla Üretime İzin Çıkmalı Tuzla OSB Yönetim Kurulu Bașkanı Recep Bilal HANCI, İstanbul’daki sekiz OSB adına yaptığı konușmada sanayiciye daha çok üretim alanı açılması konusunda bir binada birden fazla üretim yapan sanayiciye izin verilmesi, imar parsellerinin emsal uygulamaları gibi 16 farklı konuda mevzuat değișikliği talep etti. HANCI, özetle șunları söyledi: “İstanbul’daki OSB’lerde bir binada birden fazla üretim yapan sanayiciye çalıșma izni verilmemesi en önemli sorun. Nanoteknoloji ile birlikte makine ebatları küçüldü ve sanayi tesislerinde kullanılmaya hazır boș alanlar oluștu. Firmalar lojistik, zaman ve maliyet kaybı yașıyor. Bu nedenle bir parselde birden çok üretim yapan sanayiciye izin

verilmesi gerekiyor. Aynı șekilde daha çok üretim alanı için bodrum katı emsal dıșı sayılmalı. OSB’lere yüzde 5 indirimli doğalgaz tarifesi uygulanmalı. Asansör tescil ișlemleri yetkisi, OSB sınırlarındaki yerlerde Belediyeler yerine tekrar OSB’ye verilmeli. Emlak vergisi kaldırılmalı.” OSBÜK Yönetim Kurulu Üyesi Ömer ÜNSAL ise Türkiye ve İstanbul’daki OSB’lere ilișkin bilgiler vererek șunları söyledi: “Üretim ve ihracat kapısı olan OSB’lerimizde yurt içinde ve yurt dıșında büyük bașarılara imza atan sanayicilerimiz, üreterek büyüyor. Ülkemizdeki toplam 307 OSB’nin 295’i Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, 12 OSB ise Gıda ve Tarım Bakanlığı’na bağlıdır. Toplam 1 milyon 700 bin çalıșana sahip OSB’lerde 50 bin sanayi kurulușu faaliyet göstermektedir. İstanbul’da ise sekiz OSB faaliyet gösteriyor ve yüzde 90 doluluk oranına sahip. Toplam 340 bin çalıșana sahip” dedi. Good News from Minister Faruk ÖZLÜ to the Industrialists at the Meeting Organised at İSO “Real Property Tax will be Removed for Organised Industrial Zones” Minister of Science, Industry and Technology Dr. Faruk ÖZLÜ, who spoke during the meeting held at İstanbul Chamber of Industry (İSO) as relating with the problems of Organised Industrial Zones and Proposals for Solutions, said, “We have got no tolerance for the Industrialists to be used. We will either remove the real property tax applied at Organised Industrial Zones or we will reduce them to reasonable levels. By opening 70 new Organised Industrial Zones till year 2023, we will provide potential for employment of 1 million additional people.”





Tek Türk Medya Partneri Olarak Fuarı’nda Yer Aldık Dünyanın önemli fuarlarından sayılan BAU 2017 Yapı ve İnşaat Fuarı, 16-21 Ocak 2017 tarihleri arasında Almanya’nın Münih kentinde düzenlendi. İki yılda bir düzenlenen BAU 2017 Fuarı bu yıl 45 ülkeden yaklașık 2.120 firmayı ağırladı. 250 binin üzerinde profesyonel ziyaretçisi ile Avrupa’nın prestijli Yapı ve İnșaat Fuarı olarak kabul edilen BAU 2017’de Türkiye’den 50 firma katılımcı olarak yer aldı. 185 bin metrekare alanda gerçekleștirilen BAU 2017’de dört tema öne çıktı. Bu temalar ‘Dijital Dizayn, İnșaat ve Yönetim’, ‘Akıllı Cepheler’, ‘2020 Yașam ve İnșaat’ ve ‘Akıllı Binalar’.

BAU 2017 Fair has Attracted Attention with the Number of Visitors BAU 2017 Building and Construction Fair, which is among the most important fairs in the world, is realised between the 16th and 21th of January, 2017 in the city of Munich in Germany.



16-21 Ocak Almanya Münih BAU Yapı Fuarı



16-21 Ocak Almanya Münih BAU Yapı Fuarı



16-21 Ocak Almanya Münih BAU Yapı Fuarı



16-21 Ocak Almanya Münih BAU Yapı Fuarı



Röportaj

158

Makrowin Grup Avrasya Pencere Fuarı’nda Makrowin Cam Balkon Sistemleri Yönetim Kurulu Başkanı Birol NALÇACI gerçekleştirdiğimiz söyleşide Avrasya Pencere 2017 Fuarı’nda yer alacaklarını ifade ederek; “Sektör fuarlarını önemsiyor, gerek üreticiler gerekse yerli ve yabancı müşterilerle etkileşim sağlaması açısından fuarların markamıza katma değer yarattığını düşünüyoruz” dedi. 2017 yılında yeni ürün olarak ise “Amortisörlü Mafsallı Tente”yi müşteri beğenisine sunacaklarını ifade eden NALÇACI piyasalardaki durgunluğa rağmen sadece işimize konsantre olmaya devam ediyoruz” diyerek sözlerini tamamladı. YENİ ÜRÜN

“Amortisörlü Mafsallı Tente”

Türkiye’deki yatırımlarınıza, faaliyetlerinize ve marka bilinirliğini sağladığınız ürün gruplarınıza değinir misiniz? Türkiye’deki operasyonlarımızı imalat tarafında İmes Organize Sanayi Bölgesi Dilovası-Kocaeli’nde bulunan 12.800 m2 kapalı alanda gerçekleștirmekteyiz. Yönetim merkezimiz ve showroom ise Atașehir / İstanbul lokasyonunda faaliyetlerini sürdürmektedir. Makrowin Cam Balkon, Kıș Bahçesi ve Gölgelendirme Sistemleri olarak piyasaya birçok yenilikçi sistemler sunmaktadır. Gölgelendirme sistemlerinde rolling roof (alüminyum tavan), cam tavan, branda sistemleri, garaj ve havuz kapama sistemleri ile müșterilerimize çeșitli ve kaliteli ürün sunmaktayız. Katlamalı sistemlerde ise katlanır cam balkon, sürme sistemleri ve kelebek sistemler ile bu ürünlerin ısıcamlı modelleri de ürün gamımızda yer almaktadır.

Yeni Ar-Ge çalıșmalarımız ve müșterilerimizin geri bildirimlerinden yapılan çıkarımlarla, geliștirilen hareketli küpește ile piyasaya yepyeni bir soluk getirmemizin de haklı gururunu yașıyoruz. Müșterilerimize sunduğumuz bu ürünlerin yanı sıra estetiğe hitap eden aksesuar çeșitliliğimizle de görsel olarak uygulamalarımıza farklı bir hava katıyoruz. Örneğin; perde sistemi, makro car (garaj kapatma), açma kapama aksesuarları, desenli cam seçenekleri, gövde rengi seçeneklerimizle de ürünlerimizin kișiye özel tasarımlarını geliștiriyoruz. Bunun yanı sıra 2017’de yepyeni bir ürünü daha “Amortisörlü Mafsallı Tente”yi değerli müșterilerimizin beğenisine sunuyoruz. Bu üründe de gerek sektöre katkımız ve gerekse ürün satıșlarından beklentimizin yüksek olduğunu belirterek, global piyasalardaki durgunluğa rağmen Makrowin olarak sadece ișimize konsantre oluyor ve heyecan duymaya devam ediyoruz.

Markanızın pazardaki bașarı grafiğine ve rekabet noktasında sizi diğer markalardan ayıran öncü farklılıklarınıza vurgu yapar mısınız? Sektördeki diğer firmalardan bizi ayıran en önemli özelliğimiz kalitemiz ve yaptığımız Ar-Ge çalıșmalarımızdır. Bunların yanı sıra sunduğumuz satıș sonrası hizmetlerimiz, aksesuar avantajımız ve kișiselleștirme seçeneklerimiz de diğer markalardan farklılașmamızda büyük rol oynuyor. En özgün tasarımlı kıș bahçesi sistemlerimizle, sektörde Makrowin adının sıkça duyulmasını sağlıyor. Uygulamalarımızdaki kusursuz görünümüyle ve ihtiyaca % 100 hitap eden ısı yalıtımıyla çevreye, bütçeye ve kullanıcılarına yaptığı katma değer ile tüm yönleriyle diğer firmalara açık ara fark atmamıza sebep olmaktadır. Yaptığımız kusursuz uygulamalarda iș tesliminde aldığımız olumlu geri bildirimlerle uygulamamızın Makrowin adını tașıyacak șekilde kullanıma açılmasında büyük rol oynamaktayız. Makrowin olarak satıș oluștururken ve uygulama sırasında da gösterdiğimiz azami özeni satıș sonrası memnuniyeti sağlamak için de kullanmaktayız. Baștan sona tüm ekibimiz yaptığımız ișleri sadece kâra dönüștürmek için değil aynı zamanda sistemlerimizin ömrü boyunca kullanıcılarıyla maksimum iletișimi hedeflemektedir. Geliștirmeyi planladığınız hedef pazarlarınızı, mevcut ihracat noktalarınızı ve üretim kapasitenizi öğrenebilir miyiz? “Her yașam alanında olmak” çalıșma prensibiyle, hedeflerimize doğru adım adım ilerliyoruz. Bu kapsamda yurt içi ve yurt dıșı pazarlarındaki her lokasyonu potansiyel hedefimiz gözüyle değerlendiriyor ve her geçen gün ihracat yaptığımız ülkelerin sayısını ve



Röportaj

160

hacimlerini artırıyoruz. Bunlar arasında; Avrupa ve Balkan ülkeleri bașta olmak üzere Bulgaristan, Bosna Hersek, Polonya, Makedonya, Fransa, ABD, KKTC, Sırbistan gibi ülkelere ihracat gerçekleștiriyoruz.

Nİ YE N Ü ÜR

Katılmayı planladığınız / katılım sağladığınız fuar organizasyonları söz konusu mu? Fuarların markanıza yansımaları hakkında görüș bildirir misiniz? Her yıl olduğu gibi bu yılda 08 - 11 Mart 2017 tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek olan Avrasya Pencere 2017 Fuarı’ndaki yerimizi almıș olacağız. 21. yüzyılda tüm pazarlarda oldukça yoğun bir rekabet yașanmakta ve bu rekabet ortamında üretimden gelen liderlik gücü, yerini pazarlama ve tanıtım çalıșmalarının bașarısından gelen liderliğe bırakmaktadır. Fuar organizasyonların katılımcı firmalar için bu kadar önem arz eden bir çalıșma haline gelmesinin nedenlerinden bir tanesi bu tipteki organizasyonların çok sayıdaki firmayı bir araya getirmesi; bu sayede de firmalara “rakiplerini izleme” șansı vermesidir. İhtisas fuarlarında firmalar, sektördeki rakiplerinin birçoğuyla aynı alanda hatta yan yana ya da karșı karșıya olan fuar standardına da sahip olmakta, onları yakından gözlemleme fırsatı bulmaktadır. Bu sayede de rakiplerin ulaștıkları mevcut durumu görme rakip firmaların müșterileri ile kurdukları ilișkileri, onlara davranıș biçimlerini ve iș yapma yöntemlerini takip edebilme gibi sektörle ilgili bilgi toplama açısından son derece önemli çalıșmaları yürütebilmektedir. Bu da sektöre katkı sağlamaktadır. Aynı zamanda ihtisas fuarları, rakiplerin müșterilerini görme ve fuar sırasında yürütülecek çeșitli ve pazarlama ve tanım aktiviteler ile ilgili söz konusu müșterilere ulașma, onlarla da bağlantı kurma șansı veren organizasyonlar olma bakımından da önem tașınmaktadır. Bu bağlamda sektör fuarlarını önemsiyor ve gerek üreticiler gerekse yerli ve yabancı müșterilerle etkileșim sağlaması açısından da markamıza katma değer yarattığını söyleyebiliriz.

“Isı Yalıtımlı Rooling Roof”

Markanızın gelecekteki vizyonuna vurgu yaparak, 2017-2018 yılı hedef ve projelerinizi, pazarda nasıl bir strateji izleyeceğinizi bizimle paylașır mısınız? Hedefimiz, yüksek kalite stratejimizle beraber; Avrupa, Doğu ve deniz așırı ülkelerine yaptığımız ihracatı artırmak, patentli ürünlerimizi tüm dünyaya ihraç ederek, bir dünya markası olmaktır. Etkin pazarlama yapılabilmesi için hedefe doğru, alternatifli çözümlerle yaklașılması gerekir. Bunun içinde vizyonun, mesleki bilgi ve donanım açısından sürekli canlı tutulması, kuvvetli ve mesnetli tespitlerle yola çıkılması doğru faaliyetin ana unsurları arasındadır. Sizce iș dünyası ve sektör temsilcileri kriz dönemlerini nasıl fırsata çevirebilir? Aslında durmanın veya beklemenin sürdürülebilir bir faydası yok, yola devam diyoruz. Ancak devam ederken de risk losyonlarını göz önünde bulundurarak sağlıklı sürdürülebilir büyüme ve kârlılık ilkelerini de prensip edinip, ekonomik sisteme katkı sağlamaya devam etmek durumunda olduğumuzu düșünüyoruz. Son yıllarda dünyanın yakasını bırakmayan küresel kriz, ticaretin kurallarını da sil baștan değiștirdi. Yeni dönemi iyi okuyan șirketler için global oyuncu olarak krizi fırsata çevirme fırsatları olduğunu söyleyebiliriz. Bunun yanı sıra

küresel kriz, tüm dünya coğrafyalarında etkisini sürdürmeye devam ederken küresel ticaret oyununda șirketlerin oldukça dikkatli adımlar atmalarını vurgulamak gerekir. Girișimcilerin yapması gereken, öngörüleriyle ters gidebilecek șeylerin provasını önceden yaparak gafil avlanmaktan kaçınabilmeleri olacak. Bu șekilde, bașına gelebilecekleri hiç aklına getirmediği için șok yașayan ve geri çekilen rakiplerini gölgede bırakabilirler. Kriz veya krizlere rağmen motivasyonun gücü, etkin pazarlamanın lokomotifi olacaktır. Son olarak eklemek istediğiniz farklı bir konu var mı? Dergileriniz ALU&Art ve Win&ART Proje’nin bașarılı yayın politikasını takdir ediyor, șahsınız nezdinde sizi ve değerli ekip arkadașlarınızı tebrik ediyoruz. Makrowin Group in Eurasia Window Fair Makrowin Cam Balcony Systems Chairman Birol NALÇACI stated that they will take part in the Eurasia Window 2017 Fair. “We care about the sector fairs and we think that the fairs create added value for the fairs in terms of enabling the producers to interact with local and foreign customers.” As a new product in 2017, we will continue to concentrate on our business, despite the recession in the NALÇACI market, which expresses that they will present “Artful Tent” as a customer pleasure.





Sektör

14

Devletten Yatırımcıya Hazır Sanayi Parseli Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın hazırladığı Üretim Reform Paketi’nde son aşamaya gelindi. Sanayicinin önündeki engelleri kaldıracak paket, özellikle uygun şartlarda sanayi arsası temininde yaşanan problemleri giderecek. Yatırım yapmak isteyen sanayicilerin en büyük sorunlarından biri olan ‘arazi’ temini meselesi çözülüyor. Yatırımı ve üretimi artırmak için art arda mevzuat değișiklikleri ve destek imkânlarını hayata geçiren hükümet, yasalașan Ar-Ge Reform Paketi’nin ardından Üretim Reform Paketi’ni de Meclis’ten geçirmeye hazırlanıyor. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk ÖZLÜ, “Pakette son așamaya gelindi. Bu paketle sanayicinin önündeki engelleri kaldırmak ve daha çok desteklemek istiyoruz” dedi. Bakan ÖZLÜ, “Nitelikli teknolojik organize sanayi bölgelerinin kurulmasının önünü açacağız. Devlet olarak bütün ișlemleri bizim yürüttüğümüz, tamamladığımız ve sanayicinin gelip kazmayı vurduğu, temelini attığı bir modele geçmek istiyoruz” șeklinde konuștu. Bakanlık Halledecek Hali hazırda yatırım yapmak isteyen sanayiciler, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu, teșvik araștırması gibi birçok prosedür ile karșı karșıya kalıyor; ancak yeni paketle birlikte bütün bunları Bakanlık halledecek. Konu hakkında açıklama yapan Bakan Faruk ÖZLÜ, “Yurt içi ve yurt dıșından gelecek yatırımcılar sanayi parseli bulmakta zorlanmayacaklar, onlara hazır sanayi parseli üreteceğiz. Yasalașan Ar-Ge Reform Paketi’nin ardından, Üretim Reform Paketi’nin de Meclis’ten geçmesi halinde Türkiye, yatırımcılar ve yüksek

teknolojili ürün geliștirmek isteyenler için bir cennet olacak” dedi. Parsel Fiyatına Sınır Parsel birim fiyatlarına üst limit getireceklerini belirten Bakan ÖZLÜ, böylece bu alanlardan haksız kazanç elde edilmesini engelleyeceklerini kaydetti. ÖZLÜ, ayrıca paketin organize sanayi bölgeleri ve sanayi sitelerinde yer alan parsel veya dükkânlardan, emlak vergisi alınmamasını öngördüğünü kaydetti. Yeni Siteler Kurulacak Șehir merkezlerine yakın birçok sanayi bölgesi ve sanayi siteleri bulunuyor. Paket kapsamında buralar da makul uzaklıklarda, șehrin dıșına tașınacak. Yeteri kadar büyüklükte dükkânlardan olușan yeni siteler kurmayı hedeflediklerini belirten Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk ÖZLÜ, șu anda organize sanayi bölgeleri ve sanayi sitelerinin var olduğu kıymetli arazileri de yerel yönetimlerin değerlendirmesini istediklerini söyledi. Özel Endüstri Bölgesi Organize sanayi bölgeleri ve sanayi sitelerini, çalıșma alanlarına göre kategorize edeceklerini aktaran Bakan ÖZLÜ, özel sektör tarafından ‘özel endüstri bölgesi’ kurulmasının da önünü açacaklarını vurguladı.

Üretim Reform Paketi Kanun Tasarısı Taslağında Çevre Kanunu, Katma Değer Vergisi Kanunu, KOSGEB Kanunu, Mera Kanunu, Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu ve Yükseköğretim Kanunu gibi birçok kanunda değișiklikler de öngörülüyor. Sanayi Parseline SAGYAȘ Bakacak Üretim Reform Paketi Kanun Tasarısı Taslağı’nda dikkati çeken bir bașka konu da, kurulan Sanayi Gayrimenkul Yatırım Anonim Șirketi (SAGYAȘ). Sermayesi tamamen Hazine’ye ait bu șirketin amaçları șunlar: Sanayi Parseli Arzını Artırmak t :BU S ND MBS O ZBU S N TFSNBZFTJ ihtiyaçlarını azaltarak farklı finansman yöntemleriyle üst yapılı veya üst yapısız sanayi alanlarına ulașmasını sağlamak. t :BCBOD ZBU S ND O O JIUJZBÎ EVZEVļV sanayi üretim alanlarını geliștirerek, yabancı sermayeyi ülkeye çekmek. t "SB[J TUPLVOV àMLFOJO TBOBZJ politikaları doğrultusunda hızlı ve etkin șekilde sanayiye yönlendirmek. Tasarıdaki Önemli Değișiklikler Sanayi Bakanlığı tarafından hazırlanan Üretim Reform Paketi Kanun Tasarı Taslağı’nda șu unsurlar öne çıkıyor: Emlak Vergisi Muafiyeti: Organize sanayi bölgeleri, endüstri bölgeleri ile sanayi sitelerindeki binalar, inșalarının



Sektör

166

bittiği tarihten itibaren uygulanan 5 yıl süreli geçici muafiyet maddesine, “5 yıl sonunda üretimde olurlarsa yüzde 75 indirim uygulanır” İfadesi eklendi. Organize Sanayi Bölgesi Kuruluș ve Planlama: OSB alanı içinde Hazine veya kamuya ait arazilerin bulunması halinde; bu araziler, talep edilmesi ve bașkaca bir sakıncası bulunmaması durumunda, 2004 tarihli 5084 sayılı kanun kapsamındaki illerde bedelsiz devredilir. Diğer illerde ise 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 63. maddesindeki harca esas değerleri üzerinden peșin veya taksitle ödenmek üzere OSB’lere satılır. OSB’lerdeki Parsellerin Tahsisi: Emek yoğun sektörlerde anahtar teslimi fabrika binası yapımı desteği kapsamında OSB’lerde yer alan ve üzerinde bina inșa edilecek olan parsellerin mülkiyeti Hazine’ye tamamen bedelsiz olarak devredilir. OSB Üst Kurulușu (OSBÜK): Ülke genelindeki tüm OSB’lerin tek üst kurulușu olarak kurulan OSBÜK’ün merkezi Ankara’dır.

uygulama merkezlerinde, araștırma enstitülerinde, ders vermeyen, sadece araștırma-geliștirme faaliyetlerinde bulunmak veya öğretim üyelerinin yürüttükleri projelerde yardımcı olmak üzere, varsa üstlendikleri mecburi hizmetlerini yerine getirdikten sonra, en fazla üç yıl süre ile doktora sonrası araștırma çalıșmaları kapsamında araștırmacı görevlendirilebilir.

Lisans Düzeyinde Eğitim: Üniversitelerin beceri ve yeterlilik kazanımlarını sağlamak üzere eğitimlerin en az bir yarıyılının ișyerinde yapılması zorunlu kılınabilecek. Teknoloji Transfer Ofisi: Yükseköğretim kurumları, YÖK’ten izin alarak, sermaye șirketi statüsünde teknoloji transfer ofisi kurabilirler. Kaynak: İstanbul Ticaret Gazetesi - Haber Adem ORHUN

OSB Gelirlerine Haciz: Yönetim aidatlarının yüzde 50’sinden fazlası ile su, elektrik, doğalgaz ve arıtma tesisi ișletme gelirleri haczedilemez. Araștırmacı İstihdamı: Devlet yükseköğretim kurumlarında, araștırma,

Temel Bilimler Mezunu İstihdamı: Ar-Ge personeli istihdam eden Teknoloji Geliștirme Bölgeleri firmalarına, bu personelin her birine ödedikleri aylık ücretin asgari ücretin brüt tutarı kadarlık kısmı, iki yıl süreyle, Bakanlık bütçesine konulacak ödenekten karșılanır.

Ready Industrial Parcel from the Government to the Investor It is reached to the final stage regarding the Production Reform Package that is prepared by the Ministry of Science, Industry, and Technology. The package, that will help eliminate the obstacles in front of the industrialists, will especially enable to overcome problems lived through while procuring industrial areas with reasonable conditions.



Röportaj

168

“Sektörün İleri Gelenleri İle Çalıșmaktayız” Arslan Yapı Firma Sahibi Yaşar ARSLAN ve Oğlu Kenan ARSLAN gerçekleştirdiğimiz söyleşide sektörün ileri gelenleri ile çalıştıklarını ifade ederek; “Rekabet her zaman en iyilerin öne çıkmasını sağlamıştır. Biz Arslan Yapı olarak her zaman sektörümüzün yeniliklerini yakından takip etmekteyiz” dedi. Röportajımıza bașlarken sizi tanıyabilir miyiz? 1991 yılında kurduğumuz Arslan Yapı; Alüminyum&PVC sektörüne imalat ile bașlayıp, toptan ve perakende satıș hizmetini 2006 yılından bu yana sürdürmektedir.

duramaz. Biz Arslan Yapı olarak her zaman sektörümüzün yeniliklerini yakından takip etmekteyiz. Müșteri memnuniyetini sağlamak ve beklentilere cevap vermek adına ne tür hizmetleriniz söz konusu olacak? Müșterilerimizin memnuniyeti için hedefimiz; her zaman güler yüzlü hizmet ile ürün gruplarımızı ve stok kapasitemizi artırarak değerli müșterilerimize üstün hizmet sunabilmektir.

Markanızın sektörde üstlenmiș olduğu misyon ve faaliyetleri hakkında bilgi verir misiniz? Arslan Yapı olarak șu anda alüminyum ağırlıkta olmak üzere, Alüminyum& PVC doğrama, ısı yalıtımlı alüminyum, silikon cephe, alüminyum kompozit panel, cam balkon, küpește korkuluk, sineklik, panjur, PVC panel, PVC lambri profilleri ve bunlara ait aksesuarların satıșını yapmaktayız. Tedarikini yaptığınız markalar ile birlikte satıșını yaptığınız ürün gruplarınız hakkında paylașımda bulunur musunuz? Alüminyum Profil’de Demirtaș Metal Alüminyum A.Ș., Silikon Cephe Profil ve Alüminyum Kompozit Kaplamada Asaș Alüminyum A.Ș. ve Sistem Alüminyum A.Ș. bayiliğimiz olup, diğer ürün gruplarımızda yıllardan bu yana Seçil

Kauçuk, Soytaș Group STP Panel, Vorne Kapı&Pencere, Kale Kilit, Dağlar Plastik, UBM Plastik gibi sektörün ileri gelenleri ile çalıșmaktayız. Piyasadaki rekabet ortamı hakkında düșüncelerinizi öğrenebilir miyiz? Rekabet her zaman en iyilerin öne çıkmasını sağlamıștır. Bunun en önemli kuralı ise değișimdir. Değișim ve yeniliklere uyum sağlamayan hiçbir firma ayakta

Kısa ve uzun vadede hayata geçirmeyi düșündüğünüz projeleriniz nelerdir? Șu anda mevcut 650 m² yerimize ek olarak 1.000 m² kapalı alana sahip olacak yeni bir șube daha kurmak ve mobilya, alüminyum profili ve aksesuarlarını da stoklarımıza eklemeyi planlıyoruz. Son olarak eklemek istediğiniz bir detay söz konusu mu? Mimart Yayıncılık olarak yayına hazırlamıș olduğunuz dergileriniz ALU&Art ve Win&ART Projeye yayın hayatında bașarılar diler, sektörümüzün kaynașmasına vesile olduğunuz için teșekkür ederiz.

“We are working with the sector’s future” Arslan Yapı Company owner Yașar ARSLAN and Kenan ARSLAN stated that they have been working with the leading companies in the sector. “Competition has always made the best of things stand out. As Arslan Yapı, we are always closely following the innovations of our industry. “



‘Türkiye İnșaat Sektörü 2017 Yılı Öncelikler ve Hedefler’ Toplantısı Sonrası, Türkiye İMSAD’ın 35. Olağan Seçimli Genel Kurulu Yapıldı Türkiye İMSAD (Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği), 35. Olağan Genel Kurulu öncesi, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet ÖZHASEKİ’nin katılımıyla ‘Türkiye İnşaat Sektörü 2017 yılı Öncelikler ve Hedefler’ toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet ÖZHASEKİ, Türkiye ekonomisinin yüzde 27’sinin inşaat sektörüne dayalı olduğunu ve sektörün yüzde 100 yerli ve milli olduğunu söyledi. 250 sektörü etkileyen inșaat sektörünün önünün çok açık olduğunu ifade eden ÖZHASEKİ, “Milyonlarca insan İnșaat sektöründen ekmek yiyor. Köyden șehre göçler hala devam ediyor. İnsanların refah düzeyi artıyor ve daha lüks konutlarda oturmak istiyorlar. Organik yapılarda, bahçeli yerde oturmak istiyorlar. Bu nedenle inșaatın önü açık” dedi. 2030’a kadar İstanbul’da 7 șiddetinin üzerinde bir deprem beklendiğini ve bu gerçekleșmeden önce 7 milyon binanın bir an önce değișmesi gerektiğini söyleyen ÖZHASEKİ, her sene İstanbul’da 200 bin, Anadolu çapında ise 300 bin olmak üzere 500 bin binanın değiștirilmesi gerektiğini belirtti. Toplantıda konușan Türkiye İMSAD Bașkanı Fethi HİNGİNAR, Türkiye İMSAD’ın bugün 78 büyük sanayici, 30 alt sektör dernek ve 11 paydaș

kurum üyesiyle sektörü büyük bir çatı altında topladığını belirtti. HİNGİNAR, “Türkiye İMSAD, 33 yıldır, yatırımları ve ticari faaliyetleriyle, yarattığı istihdamla ve dıș ticaretteki bașarısıyla ülkemizin kalkınmasına en yüksek katkı sağlayan sivil toplum kurulușlarından biri konumundadır” dedi. HİNGİNAR, ülkenin sanayicileri ve inșaat sektörünün temsilcileri olarak, ülkeye ve sektöre fayda sağlayacak çalıșmaları yapmakla birlikte, birtakım eksiklere de dikkat çekmeyi görev bildiklerinin altını çizdi. Güvenli Yapılar Eğitim Merkezi Yolda HİNGİNAR, Türkiye İMSAD’ın; Türkiye’nin deprem gerçeği ve kentsel dönüșüm, binalarda enerji verimliliği, yüksek kaliteli ve katma değerli malzeme üretimi, inșaat malzemeleri ihracat pazarını büyütme, konut kalitesini ve güvenliğini artırarak insanımızın yașam kalitesini

yükseltmek gibi konularda önemli projeler yürüttüğüne dikkat çekti. “Kentsel Dönüșümde Yasal Altyapı Tamamlanmalı” Türkiye İMSAD’ın kentsel dönüșümü desteklediğini belirten HİNGİNAR, “Ülkemizde bașlatılan “Kentsel Dönüșüm” faaliyetini bizler de destekliyoruz. Ancak, yine her fırsatta șunu da anlatmak istiyoruz ki, kentsel dönüșüm, yasal altyapısı tamamlanmadan devam ettirilirse, daha çok rantsal dönüșüm olarak adlandırdığımız șekle dönüșmekte ve ülkemize yarardan çok zarar verecek boyuta ulașmaktadır. Bu nedenle, çok geç kalmadan yasal altyapıyı tamamlamaya daha fazla önem verilmesi çok doğru ve olumlu bir yaklașım olacaktır. Bașka bir deyișle bizlerin geleceğe dönük yașam șartlarını karșılayacak konutlar üretmemiz gerekiyor. Öyle ki 20-30 yıl sonra tekrar



Sektör

172

kentsel dönüșümü konușmak durumunda kalmayalım” dedi. “Konutlara Yenileme de KDV İndirimi Kapsamına Dâhil Edilmeli” Ülke ekonomisine daha çok katkı sağlayabilmek amacıyla inșaat sektörün teșvik gören sektörler arasında olmasının önemli olduğunun altını çizen HİNGİNAR, “Konut satıșlarının artırılması ve sektöre hız kazandırması amacıyla konutta KDV indiriminin doğru șekilde düzenlenmesi ve uygulanması halinde hem konut maliyetinin düșeceği, hem de kayıt dıșı ișlemlerin azalacağı ve kontrol altına alınacağı görüșündeyiz. Öte yandan, inșaat malzemelerinde KDV indiriminin kapsamının genișletilerek mevcut konutlardaki “yenileme” çalıșmalarının

da bu kapsama dâhil edilmesi, evini yenilemek isteyecek vatandașlarımızı teșvik edecek ve ekonomimizin canlanmasına da vesile olacaktır” dedi. Türkiye İMSAD’ın Yeni Bașkanı Ferdi ERDOĞAN Oldu Türkiye İMSAD’ın (Türkiye İnșaat Malzemesi Sanayicileri Derneği) 35. Olağan Seçimli Genel Kurulu yapıldı. Yönetim kurulunun iki yılda bir seçildiği Türkiye İMSAD’da bașkanlık görevine, Kale Yapı Ürünleri Grubu Bașkanı Ferdi ERDOĞAN geldi. Bașkanlık görevini Fethi HİNGİNAR’dan devralan Ferdi ERDOĞAN, önceki dönemde Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapıyordu. Genel kurulda konușan Türkiye İMSAD’ın yeni bașkanı Ferdi ERDOĞAN, sektörde

kalitenin, rekabet ve istihdam konularının önemine değinerek, Türkiye İMSAD’ın bu konularla ilgili çalıșmalarına devam edeceğini kaydetti. Enerji verimliliğinin de çok önemli olduğunu ifade eden ERDOĞAN, sektörün madencilik ve lojistik alanında çalıșmalar yapması gerektiğinin altını çizdi. HİNGİNAR: “Ulașılan Her Hedef, Bir Sonrakinin İlk Basamağı Olmalı” Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Bașkanlığı görevini devreden F. Fethi HİNGİNAR, bașkanlık sürecinin kariyer ve yașantısındaki en önemli iki yıl olduğunu söyledi. HİNGİNAR, “Hayatta ulaștığımız her hedef bir sonraki hedefin ilk basamağı olmalı. Bașkanlığım süresinde çok değerli arkadașlarla, yöneticilerle ișbirliği yaptık. Derneğimizin bugünlere gelmesinde katkısı olan tüm üyelere ve yönetim kurullarına teșekkür ediyorum” dedi. ERDOĞAN: “Burada Ortak Akıl Üretiyoruz, Aynı Șekilde Devam” Șu ana kadar Türkiye İMSAD’ın birçok proje ve yeniliğe imza attığını söyleyen Türkiye İMSAD’ın yeni Yönetim Kurulu Bașkanı Ferdi ERDOĞAN, İstanbul Tuzla’da yapılacak Güvenli Yapılar Eğitim Merkezi’nin çok kıymetli bir proje olduğunu söyledi. Önceki dönemde Türkiye İMSAD’ın bașkanlığını yürüten F. Fethi HİNGİNAR’a ve yönetim kurulu üyelerine teșekkürlerini ileten ERDOĞAN, “Yönetim kurulu ve denetim kurullarını sürekli



Sektör

174

yenilemek gerek. Șu anda bünyemize katılan 30 dernek var. Ayrıca her üyenin temsil ettiği bir dernek de var. Hep birlikte yeni dönemde çok iyi ișler yapacağız. Bir önceki dönemde birçok proje yapıldı, komiteler çalıșmalar yaptı. Yeni dönemde de aynı hassasiyetle çalıșmaların sürmesi sektör adına çok önemli. Burada ortak akıl üretiyoruz. Bu çok kıymetli, aynı șekilde devam” dedi. ERDOĞAN: “Deprem Gerçeği İle Yașamayı Öğrenmeliyiz” Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunu ve depremin önüne geçilemeyeceğini söyleyen ERDOĞAN, “Bu gerçekle yașamayı öğrenmemiz ve buna uygun yapılar inșa etmemiz gerekiyor” dedi. Akıllı binalar ve akıllı kentlerin kaynakların verimli kullanılması olarak gördüğünü ifade eden

ERDOĞAN, “Dünya hızla kentleșiyor ve kaynakların kullanılmasında sıkıntı var. Özellikle enerji, su ve gıda bu anlamda önde. Akıllı binalarla kaynaklar verimli kullanılabilir. Sektöre bu konuda çok iș düșüyor” diye konuștu. Türkiye İMSAD 2017-2019 Dönemi Yönetim Kurulu Üyeleri Ferdi ERDOĞAN - Kale Yapı Ürünleri Grubu Bașkanı F. Fethi HİNGİNAR - Türk Ytong Yönetim Kurulu Bașkanı Arif Dündar YETİȘENER - Fibrobeton Yönetim Kurulu Bașkanı Kenan ARACI - Çuhadaroğlu Genel Müdürü Oktay ALPTEKİN - Aluform Pekintaș Temsilcisi Arif Nuri BULUT - İzocam Genel Müdürü

Çetin TECDELİOĞLU - Çetin Cıvata Genel Müdürü Erdem ERTUNA - Türk Demirdöküm Yönetim Kurulu Üyesi - CMO Müfit ÜLKE - Duravit Genel Müdürü Tayfun KÜÇÜKOĞLU - Betek Boya Genel Müdürü Ebru ȘAPOĞLU - Trakya Cam Pazarlama ve Satıș Bașkan Yardımcısı Nevra ÖZHATAY - Çimsa Genel Müdürü Bora TUNCER - Schneider Elektrik Türkiye, İran ve Orta Asya Ülke Bașkanı Ercüment YALÇIN - Wilo Türkiye Genel Müdürü Kemal YILDIRIM - TİMDER - Tesisat İnșaat Malzemecileri Derneği Yönetim Kurulu Bașkan Yardımcısı H. Yener GÜR’EȘ - TUCSA Türk Yapısal Çelik Derneği Yönetim Kurulu Bașkanı Buğra KAVUNCU - BASF Türk - CEO Mehmet Nazım YAVUZ - ÇATIDER Çatı Sanayicileri ve İș Adamları Derneği Yönetim Kurulu Bașkanı A. Münir İSKER - Tepe Betopan Genel Müdürü 2017-2019 Dönemi Yönetim Kurulu Yedek Üyeleri Mehmet TUNAMAN - Saint-Gobain Rigips Genel Müdürü Ece Ceylan BABA - Seranit Grup Bașkan Yardımcısı Mehmet Ercan ECEMİȘ - Dekor Ahșap Yönetim Kurulu Bașkanı Mustafa TOLUNAY - Prefabrik Yapı Genel Müdürü Korhan IȘIKEL - TÜYAK - Türkiye Yangından Korunma ve Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi

Turkey’s Construction Sector 2017 Yearly Priorities and Targets’ Meeting, Turkey 35th Ordinary General Assembly Meeting of İMSAD was held Türkiye İMSAD (Turkish Construction Material Industry Association) held the “Turkish Construction Sector 2017 Priorities and Targets” meeting with the participation of Minister of Environment and Urbanization Mehmet ÖZHASEKİ before the 35th Ordinary General Assembly. Speaking at the meeting, Minister of Environment and Urbanism Mehmet ÖZHASEKİ said that 27% of the Turkish economy is based on the construction sector and that the industry is 100% domestic and national.









Röportaj

182

“Makrowin’de Uluslararası Kalite Standartları Çerçevesinde Üretim Yapılmaktadır” Makrowin Pazarlama ve Satış Müdürü Yasemin CANPOLAT gerçekleştirdiğimiz söyleşide 2017 yılında Amortisörlü Mafsallı Tente, Elegance Cam Balkon Sistemleri ve piyasada bulunan Rolling Roof Sistemi ile ön planda olmayı planladıklarını ifade etti. partnerimiz olan Asaș Alüminyum ile çalıșmalarımıza devam ediyoruz. Markanıza geçmișten günümüze kadar birçok ürün geliștirerek yenilikler kattınız. Bunlara değinerek; 2017 yılında satıș politikanızı hangi ürünleri öne alarak yapmayı planladığınızı ifade eder misiniz? Hareketli Küpește Lifting sistemimizde artık motorlu, ısı camlı sistem de yapmaya bașladık. Bu sistemde kullanmıș olduğumuz çelik halat sayesinde ölüm tehlikesi kesinlikle yașanmamaktadır. Piyasada kullanılan triger kayıșıdır. Bizim farkımız ise sistemde herhangi bir sorun olduğunda; kasma yaparak, cam çapraz olarak durmaktadır. Bu da ürünümüzü hayati açıdan güvenli hale getirmektedir. Sektörünüz açısından rekabetin arttığı bir ortamda sizleri diğer markalardan ayıran unsurları değerlendirir misiniz? 2002 yılından itibaren hizmet veren Makrowin markalar grubu; birçok sorunun yanıtını yaptığı yenilik ve ürün geliștirmeler ile proaktif çözümler sağlayarak veren ve tamamı kendisine özel (know –how olan) patentli ürünleriyle sektöre gururla öncülük yapan bir firma konumuna gelmiștir. Ar-Ge departmanımız mevcuttaki ürünlerimiz ile ilgili ürün geliștirmeleri ve yeni ürün ile ilgili çalıșmaları kesintisiz devam ettirmektedir. Bu bağlamda patentli ürünümüz olan Rolling Roof sisteminin panellerini ısı yalıtıma çevirdik, panellerimize artık spot ıșık da takılabiliyor. Makrowin Branda sisteminde bilmiyorum biliyor musunuz sadece tașıyıcılarda spot ıșıklar kullanılıyordu yeni dönemde kumașlarımızın profillerinde de LED ıșıklar kullanabilmekteyiz. Hatta 20 cm LED’ler kullanmaya bașladık. Brandanızı topladığınızda

bile mekânınızı aydınlatabiliyorsunuz. Bizim için en önemli unsurlardan biri de kullanmıș olduğumuz özel kutularımız; 100 x 150 – 100 x 200 – 100 x 300 alüminyum profillerimizdir. Kesinlikle üretimimizde hurda malzemeden çekim yapılmaz. Duymușsunuzdur medyada, basında veya ana haber bültenlerinde… öyle profiller kullanılıyor ki; çökmeler yașanıyor ve maalesef sonu hüsran ölümler, yaralanmalar oluyor. Bu yüzden

Türkiye’de Cam Balkon konusunda birçok ilke imza atarak sektörün en geniș portföy ağına sahip firmalardan biri haline gelen Makrowin’de; Uluslararası Kalite Standartları çerçevesinde üretim yapılmaktadır. Yeni serimiz Elegance sistemimizde Isı Camlı 6 mm - 8 mm - 10 mm camlar kullanılabilmektedir. Sistemdeki kullanılan ayar kasası sayesinde 2.5 cm așağı yukarı rahatça ayarlama yapılabilir ayar kasası aynı



Röportaj

184

herhangi bir arızada 50 - 60 TL gibi bir tutar ödenerek tekrar kullanıma devam edilebilmektedir. 2017 yılında; Amortisörlü Mafsallı Tentelerimiz, Elegance Cam Balkon Sistemimiz ve piyasada bulunan Rolling Roof Sistemimizi ön plana almayı planlıyoruz. Makrowin marka bilinirliğinde pazarlama ve satıș süreçlerinde nasıl bir yol izliyor? Sizce markanızı beğenilen marka yapan etkenler nelerdir? Kalitemiz, satıș öncesi ve sonrası sağlamıș olduğumuz destek ile müșteri memnuniyetini sağlamak öncelikli hedefimizdir. zamanda sistemin terazisiz ortamda montaj kolaylığı sağlamaktadır. Sistem üstten tașımalıdır. Her katta 4 adet rulman kullanılır, 2 farklı üst teker tașıma görevi görürken, rulman bulunmayan alt tekerleri kanatlara kılavuz etmektedir. Çıkıș yolundaki boynuz boyunun küçük olmasından dolayı hanımlar artık perde takabilecektir. Kilit sistemi gizlidir. İlk kanatta kullanılan fișek yay sayesinde sistem kapandığında otomatik olarak kitlenmektedir. Aynı zamanda çocuk emniyet kilidi görevi de göstermektedir. Alt kasa çıkıș yoluna takılan PVC kilit sayesinde sistem hırsızlığa karșı da emniyetlidir. Sistemde kullanılan köșe takozları montajın kolay yapılabilme avantajı sağlar. Alt kasada bulunan su tahliye kanalları sayesinde su almama garantisi verilir. Tek camlı sistemde; kanat ve cam arasında bulunan boșluk sayesinde

yağmur suyu veya yoğunlașmadan olușabilecek damlacıklar așağı doğru süzülerek doğrudan su tahliye kanallarına iner, alt kasadaki tahliye deliklerinden dıșarı atar. Yine tek camlı sistemimizde özel paslanmaz vida ve yüzük sayesinde silikon kullanımına ihtiyaç gerektirmeden cam ve kanat birleșiminin yapılması ile imalat ve montaj kolaylığı sağlar. Bu yılki en önemli ürünümüz; “Amortisörlü Mafsallı Tente.” Piyasada o kadar çok firma var ki bizim bu firmalardan farkımız sistemlerimizin tamamında amortisör kullanılmasıdır. Piyasadaki ürünlerin tamamında kolların içinde yaylar kullanılmaktadır ve yaylarda zaman içinde yașanan sıkıntı olduğunda tadilat yapılamamakta ve sistem direkt çöp olmakta ve bu da önemli kayıplara yol açmaktadır. Dolayısı ile milli servetimizden gitmektedir. Bizim kullandığımız kollar amortisör yardımıyla çalıșmakta ve

Makrowin markasını tercih eden müșterilerimiz ürün yelpazesinin geniș olușu olsun, ürünlerin her birini tamamlayıcı olması olsun, bașka bir markaya ihtiyaç gereği olmadan tüm ürünlerimizle ihtiyaçlarını tek çatı altında toplamasının verdiği büyük avantaj sağlamakta ve bu da beraberinde bizi tercih edilir hale getirmektedir. Makrowin’i beğenilen marka yapan her ürünümüzün kalitesi ve her ürünümüzün montaj kolaylığıdır. Ürünlerimizin arkasındayız… ve bu nedenle de Makrowin garantisini tereddütsüz vermekteyiz. Makrowin Pazarlama ve Satıș Müdürü olarak eklemek istediğiniz farklı bir detay söz konusu mu? Geçmiște olduğu gibi gelecekte de sektörde birçok ilkin öncüsü olmayı hedefliyoruz. Bize markamızı tanıtma fırsatı verdiğiniz için teșekkür eder, dergileriniz ALU&Art ve Win&ART Projeye yayın hayatında bașarılar temenni ederiz.

“Makrowin International Quality Standards Framework Production is in progress” Makrowin Marketing and Sales Manager Yasemin CANPOLAT stated that in 2017 we plan to become front-line with the Shock Absorber Tent, Elegance Glass Balcony Systems and Rolling Roof System on the market. “Amortisörlü Mafsallı Tente”

“A Plus Alüminyum Taşıyıcı”



Sektör

186

Kompozit Sanayicileri Derneği’nin 7. Olağan Genel Kurulu Gerçekleștirildi Kompozit Sanayicileri Derneği’nin 7. Olağan Genel Kurulu Teknopark İstanbul adresinde gerçekleştirildi. Genel Kurulda açılış, saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasını takiben Başkanlık Divanının seçimine geçildi. Prof. Dr. Ahmet ÜNAL’ın Divan Başkanlığına, Hüseyin GÜL’ün Başkan Yardımcılığına ve Sevinç TONGÜN’ün de yazmanlığa getirilmesinin akabinde Yönetim Kurulu Başkanı Şekib AVDAGİÇ 2016 dönemi faaliyetlerini özetleyen bir konuşma gerçekleştirdi.

Faaliyet ve Denetim Kurulu raporlarının oy birliği ile onaylanmasından sonra Yönetim ve Denetim Kurulları ayrı ayrı ibra edildi. Yapılan seçimler sonucunda Yönetim ve Denetim Kurulları oy birliği ile așağıdaki șekilde olușturuldu. Yönetim Kurulu 1. Șekib AVDAGİÇ - Avitaş Kompozit Plastik San. ve Tic. A.Ş. 2. Barıs PAKİS - Polin Su Parkları ve Havuz Sistemleri A.Ş. 3. Mehmet Hakan KUS - Cam Elyaf Sanayi A.Ş. 4. Burak DARCAN - Tila Kompozit Temsilcilik İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. 5. Mehmet ÇAKIN - Pultech Frp Kompozit Yapı Tekn. İmalat San. ve Tic. A.Ş. 6. Tolga KUTLUĞ - Omnis Kompozit San. Tic. Ltd. Şti. 7. Erdem YÜCEL - Fibrosan Ctp Sanayi ve Tic. A.Ş. 8. Turgay AYTEKİN - Superlit Boru Sanayi A.Ş. 9. Hürriyet EĞİLMEZ - Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. 10. Hakan KARALAR - Global Teknik Elk. Müh. Yazılım Havacılık San. Tic. A.Ş. 11. Kerem PAKSOY - Duratek Koruyucu Malzemeler San. ve Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Yedek Üyeleri 1. İbrahim Özgür YILDIRIM - Kordsa Global End. İplik ve Kord Bezi San. ve Tic. A.Ş.

2. Osman SÖNMEZ - Sönmez Asf İplik Dokuma ve Boya San. A.Ş. 3. Hüseyin GÜL - Maskim Kompozit Ürünler San. ve Tic. Ltd. Şti. 4. Çağla Pınar TURUNÇOĞLU - C.E.S. İleri Kompozit ve Savunma Tekn. San. ve Tic. A.Ş. 5. Ahmet ÇINAR - Polser Şeffaf Çatı Örtüleri San. Tic. A.Ş. 6. Ali TÜRKMEN - C.F. Maier Polimer Teknik Ltd. Şti. 7. Ahmet KOLOĞLU - Koloğlu Kimya San. ve Tic. Ltd. Şti. 8. Eralp ERDEM - Turkuaz Polyester Reçine Kimya San. Tic. Ltd. Şti. 9. Erdal AKOVA - Esa Kimya Metal San. ve San. Ltd. Şti. 10. Erol ELÇİ - Alfebor Boru San. ve Tic. Ltd. Şti. 11. Dara RİZVANİ - Birlik Ticaret Türk A.Ş. Denetim Kurulu 1. Özgür ÇAKAR - Poliya Poliester San. ve Tic. Ltd. Şti. 2. Sevinç TONGÜN - Sami Tongün Cam Elyaflı Polyester Ürünleri A.Ş. 3. Özgür SÖNMEZ - Literatür Kimya Elk. İnş. Taah. Turz. Oto. San. Tic. Ltd. Şti. Denetim Kurulu Yedek Üyeleri 1. Kani TEZGÖREN - Eskim Kimya San. ve Tic. A.Ş. 2. Serkan US - İnovatif Teknoloji Müh. San. ve Tic. Ltd. Şti. 3. Sadettin AK - Akar Makina San. ve Tic. A.Ş.





Sektör

190

En İnovatif 14 Ar-Ge Projesine 135 Bin TL Ödül Kimya sektörünün ihracatını katma değeri yüksek ürünlerle artırmak amacıyla düzenlenen “Kimyevi Maddeler ve Mamulleri Sektöründe Ar-Ge Proje Pazarı” bu yıl altıncı kez gerçekleştirildi. Kıkırdak basabilen biyo yazıcı, yeşil bitkilerden yapay insan kanı üretimi, zeytin çekirdeği atığından antimikrobiyal bioplastik üretimi, UV kaynaklı saç dökülmelerinde etkili güneş kremi, manyetik cilt bakım maskeleri gibi 40 inovatif proje yarıştı. Alanında uzman isimlerin yer aldığı jüri tarafından seçilen 14 projeye düzenlenen törende toplam 135 bin TL ödül verildi. Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) koordinatörlüğünde İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) ve Akdeniz Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (AKMİB) ortaklığı ile gerçekleștirilen “6. Kimyevi Maddeler ve Mamulleri Sektöründe Ar-Ge Proje Pazarı” 26 Kasım 2016 tarihinde İstanbul Dıș Ticaret Kompleksi’nde düzenlendi. Bu yıl altıncısı hayata geçirilen ve kimya sektörünün en büyük inovasyon etkinliği olan Ar-Ge Proje Pazarı; üniversiteler, araștırma kurumları, sanayiciler, girișimciler ile ilgili kamu kurumlarını bir araya getirdi. İlaç ve Eczacılık Ürünleri, Kozmetik, Sabun ve Temizlik Ürünleri, Plastik ve Kauçuk, Temel Kimyasallar, Boyalar ve Yapıștırıcılar alanlarında bașvuruda bulunan değerlendirmeye uygun görülen 188 proje, akademisyen ve sanayicilerden

olușan Değerlendirme Kurulu Üyeleri tarafından “online” ortamda puanlama sistemiyle değerlendirildi. İlk 40’a giren proje sahipleri, Ödül Kurulu Toplantısı’nda projelerini jüri üyelerine detaylı olarak anlattıkları sunumlar yaptı. Değerlendirme sonucunda kategoriler bazında birinci seçilen projeler 15 bin TL ile ikinciler 10 bin, üçüncüler ise 5 bin TL ile ödüllendirildi.

Kimya Ar-Ge Proje Pazarı Ödül Töreni’nde konușan İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Bașkanı Murat AKYÜZ, “Kimya ihracatında katma değerin artırılması, inovasyon kültürünün yaygınlaștırılması ve üniversite-sanayi ișbirliğinin gelișmesi adına bu yıl altıncı kez Ar-Ge Proje Pazarı’nı gerçekleștirdik. Kimya sektörünün hammadde ve ara mal ithalatının azaltılmasında Ar-Ge ve inovasyon çalıșmalarının önemi yadsınamaz. Plastik, kozmetik, boya, ilaç ve eczacılık ürünleri, medikal gibi katma değeri yüksek ürün grupları ile ekonominin lokomotifi konumundaki sektörümüz Ar-Ge ve inovasyon yatırımları ile ihracatını artırmayı hedefliyor. Sektördeki yeni fikirleri ve projeleri destekleyen Kimya Ar-Ge Proje Pazarı, hedeflerimize ulașmamızda önemli bir role sahip. Etkinliğimize bugüne kadar 800 üzerinde bașvuru oldu ve dereceye



Sektör

192

giren projeleri toplamda 551 bin TL ödül ile destekledik. Ancak asıl önemlisi dereceye giren projelerin sadece proje olarak kalmaması, üretilebilir olması ve sanayiye kazandırılması. Fikirler ne kadar üretilebilir olursa hem sektörümüze hem de ülke ekonomisine katkısı o derece fazla olacaktır. Bu doğrultuda dereceye giren projelere desteğimizi sonrasında da devam ettiriyoruz. İlgili projeleri yıl boyunca sektörel fuarlarda sergileyerek sanayicilerle bulușmalarını sağlıyoruz” dedi. Ar-Ge Proje Pazarı Yürütme Kurulu Bașkanı Necmi SADIKOĞLU ise altıncı yılına giren Kimya Ar-Ge Proje Pazarı’nı değerlendirirken șunları söyledi: “Ar-Ge Proje Pazarında bu yıl da çok etkileyici projelerle karșılaștık. Bir kez daha Ar-Ge ve inovasyonun önemi ortaya çıktı. Zorlu bir değerlendirme sürecinin ardından 40 proje finale kalmayı bașardı. Bu projeler arasından ödül alacakları seçmek bir hayli zordu. Hepsi birbirinden değerli projelerin sanayicilerimiz tarafından üretime dönüștürülmesi bizim için en değerli kazanım olacaktır. Tüm sanayicilerimizi projeleri incelemeye davet ediyoruz. Geçmiș yıllarda kozmetik sektöründe üretilen projelerin olması önemli, dileğimiz diğer tüm sektörlerde de bu örneklerin yaygınlașması.” Kimya Ar-Ge Proje Pazarı’nda yaptığı konușmada inovasyonun önemine değinen Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Bașkanı

Mehmet Büyükekși üniversite öğrencilerini ve girișimcileri 8-10 Aralık 2016 tarihleri arasında yapılacak İnovasyon Haftası’na davet etti. Mehmet Büyükekși; “Kimya sektörü yüksek katma değer üretmesi açısından ülke ekonomisi için büyük önem tașıyor. Ar-Ge Proje Pazarlarının da asıl amacı katma değeri yüksek üretime katkı sağlamak. Özellikle sanayi-üniversite ișbirliğini geliștirebilmek için bu yola çıktık. Buradaki projeleri kazanç haline getirebilmek, projeler için alıcı bulmak

önemli. Günümüzde tüketiciye ulașabilmek șart, tüketicinin hayatını kolaylaștıran ürünler rekabette ön sıralara geçiyor. Kimya sektörü yașamın her alanında olduğu için tüketicinin hayatını kolaylaștıracak ürünler yapmak çok mümkün. Ama maalesef bizler hala olmamız gereken yerde değiliz. Buradaki projeler bu açıdan da büyük önem tașıyor. Dünya markaları yaratmak için Ar-Ge, inovasyon, tasarım mutlaka olması gereken unsurlar. 2023 ihracat hedeflerimiz arasında dünya dıș ticaretinden yüzde 1,5 pay almak var. Bu hedefe varabilmek için çok daha fazla çalıșmalıyız” dedi. Award of 135 thousand TL for the Most Innovative 14 Research and Development Projects “Research and Development Project Market in the Chemical Substances and Products Sector” which is organised for the purpose of increasing export figures of chemical sector with products having high value addition, is realised for the sixth time this year. 40 innovative projects took part in the contest, as ranging from bio-printer that can print gristle to production of human blood from green plants and from olive seed waste to antimicrobial bioplastic production and from UV based sun cream to avoid loss of hair to magnetic skin care masks. Awards were presented for the 14 projects being selected by the jury being composed of people who are experts in their own fields, the total amount of awards being 135 thousand TL.









Sektör

200

İKMİB ve PAGDER ArabPlast Fuarı’na 3’üncü Kez Milli Katılım Düzenledi Plastik sektörünün 2017 yılı fuar maratonu Ortadoğu ve Körfez Bölgesi’nin en büyük sektörel buluşması olan ArabPlast ile başladı. Üretim kapasitesiyle Avrupa’nın ikinci, dünyanın ise yedinci büyük üreticisi olan Türk plastik sektörü Ortadoğu’daki konumunu güçlendirmeyi hedefliyor. Afrika bölgesinden satın almacıların ziyaret ettiği ArabPlast Fuarı firmalarımızın bölgedeki rekabetçiliğini destekleyen önemli bir etkinlik olarak dikkat çekiyor” diye konuștu.

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) ve Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) ișbirliği ile bu yıl üçüncü kez milli katılım organizasyonu gerçekleștirilen “ArabPlast 2017 Fuarı”nda 14’ü milli katılımla olmak üzere toplamda 46 firma yer aldı. Türkiye plastik sektörü temsilcileri Dubai’de düzenlenen fuarda, ürün ve hizmetlerini dünyanın farklı ülkelerinden alıcılara tanıtma imkânı buldu. Türkiye sanayinin nabzını tutan kimya sektörünün ihracatında yüzde 34 pay ile ilk sırada yer alan plastikler ve mamulleri, İKMİB verilerine göre 2016 yılında 4 milyar 853 milyon dolarlık direkt ihracat gerçekleștirdi. Plastik sektörünün otomotiv, beyaz eșya, elektrik-elektronik gibi sektörler kanalıyla gerçekleștirdiği önemli miktarda dolaylı ihracatı da bulunuyor. Teknoloji ve üretim kalitesi ile dünya devleri ile rekabet eden sektör, Ortadoğu pazarından aldığı payı artırmak için çalıșmalarına hız verdi.

İki yılda bir düzenlenen ArabPlast Fuarı, Birleșik Arap Emirlikleri’nin Dubai șehrinde gerçekleștirildi. İKMİB (İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği) ve PAGDER (Plastik Sanayicileri Derneği) Ortadoğu’nun en büyük plastik bulușması olan ArabPlast 2017 Fuarı’na bu yıl üçüncü kez milli katılım organizasyonu düzenledi. Fuarda 14’ü milli katılım olmak üzere toplam 46 Türk firması yer aldı. Ortadoğu ülkelerinin yanı sıra Kuzey

AKYÜZ, İKMİB olarak plastik sektörünün hedeflerini destekleyecek projeler ve yurt dıșı organizasyonlarla șimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da sektörün yanında olmayı sürdüreceklerini sözlerine ekledi.

Afrika ülkelerinden de katılımın yüksek olduğu fuarda Türk plastik sektörüne ilgi yoğundu. Firmalar, plastik sektöründeki en yeni ürünlerin ve ekipmanların sergilendiği etkinlikte ihracatlarını artıracak yeni iș bağlantılarına kapı araladı. İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Bașkanı Murat AKYÜZ, “2016 yılında yașanan ekonomik ve siyasi belirsizlikler tüm sektörlerde olduğu gibi plastik sektörünün ihracatında da düșüșe sebep oldu. Ortadoğu ve bölge ülkeler plastik sektörümüzün ihracatında önemli bir yere sahip. Bölgede istikrarsızlığın sürmesi ihracatımızı olumsuz etkiliyor. Plastik mamuller ihracatında bir numaralı pazarımız olan Irak geçtiğimiz yıl yüzde 20 azalıș ile ikinci sıraya geriledi. İran ise ilk 10 ülke arasındaki yerini korumasına rağmen 6’ıncılığa düștü. Buna rağmen geride bıraktığımız yıl kimya sektörümüze en fazla katkıyı 4 milyar 853 milyon dolarlık ihracatla plastikler ve mamulleri yaptı. Tüm sanayicilerimiz umutsuzluğa kapılmadan üretmeye ve ülkeye katkı sağlamaya devam ediyor. İKMİB olarak biz de her zaman ihracatçılarımızın yanında yer alıyoruz. ArabPlast Fuarı’nda ziyaretçilerin Türk pavilyonuna ilgisi çok yüksekti. Ortadoğu, Körfez ve Kuzey

PAGDER ve İKMİB’in plastik ihracatının artırılması amacıyla sektör firmalarının yurt dıșı fuarlarda temsil edilmeleri konusunda önemli ișbirlikleri gerçekleștirdiğini belirten PAGDER Bașkan Vekili Oğuzhan GÜRLEK ise ArabPlast Fuarı hakkında șunları söyledi: “ArabPlast Fuarı, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’nın en büyük sektör bulușması olarak firmalarımız adına önemli bir potansiyel barındırıyor. Sektör firmalarımız ihracat pazarlarındaki daralmaya çözüm olarak Ortadoğu pazarından daha fazla pay almak için ArabPlast Fuarı’ndaydı. İKMİB ile birlikte üçüncüsünü düzenlediğimiz Arabplast Fuarı milli katılım organizasyonu bir yandan sektörle ilgili gelișmeleri inceleme fırsatı yaratırken diğer yandan da önemli ișbirliği fırsatları sundu. Firmalarımız fuar organizasyonu dıșında önemli toplantılar ve firma ziyaretleri de gerçekleștirdi.”

İKMİB and PAGDER have Realised National Participation to ArabPlast Fair for the Third Time İKMİB (İstanbul Chemical Substances and Products Exporters Association) and PAGDER (Plastic Industrialists Association) have realised national participation organisation to ArabPlast 2017 Fair, as being the biggest plastic get together in the Middle East, for the third time. At the fair, 46 Turkish companies took part, 14 of them being national participation.



Sektör

202

Koç Üniversitesi Sarıyer Kampüsü’nün Tercihi

ARMSTRONG Proje Adı Projenin Yeri Uygulayıcı Firma Toplam İnșaat Alanı Tașyünü Asma Tavanda Kullanılan Malzemeler

: : : :

Koç Üniversitesi Hazırlık Sınıfları Binası Koç Üniversitesi Kampüsü - Sarıyer Barıș İnșaat A.Ș. 6.000 m2

Plastik, Kauçuk ve Kompozit Alt Komite Toplantısı Dıș Ticaret Kompleksi’nde Yapıldı

: 1.000 m2 Armstrong Ultima+ OP Tegular ve Armstrong Prelude T24 Tașıyıcı Sistem ve Aksesuarları Satıșı Yapan Firma : Mardav Yalıtım Bayisi Gökhan Ünal - Yes Yapı Koç Üniversitesi’nin Sarıyer’de yer alan kampüsü içerisinde yapılan Hazırlık Sınıfları Binası, 1 bloktan olușan ve yaklașık 6.000 m2 inșaat alanı olan bir yapıdır.

Projenin sınıflarında Akustik Performansı çok yüksek ürün olan Armstrong Ultima+ OP ürünü kullanılmıștır. Ultima+ OP ürünü ses yutma değeri (@w) 1,00 olan ve Ses Yutma sınıfı A olan bir malzemedir. Bu ürünün seçilmesinde sınıf ortamında ses yoğunluğunun fazla olacağı düșünülerek ses yutma performansı yüksek olan bir ürün seçilmiștir. Aynı zamanda T24 Tașıyıcı Sistem olarak da Armstrong Prelude Tașıyıcı Sistem seçilmiștir. Ultima+ ürünü Prelude Tașıyıcı Sistem ile beraber kullanıldığında C2C Bronze sertifikasına sahiptir. Mardav Yalıtım A.Ș. bayilerimizden, Yes Yapı ile beraber ülkemizde önemli Müteahitlik hizmetleri veren Barıș İnșaat’a bu ürünün satıșını 2016 Aralık ayında tamamlamıștır.

TC Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü Plastik, Kauçuk ve Kompozit Alt Komitesi VII. Toplantısı Kompozit Sanayicileri Derneği’nin de katılımıyla Dıș Ticaret Kompleksi’nde gerçekleștirilerek așağıdaki gündem konuları değerlendirilmiștir.

t Kauçuk Enstitüsü’nün Kimya Sanayi Strateji Belgesi’ne eklenmesinin görüșülmesi,

t Sanayi hammaddelerindeki ÖTV iadelerinin değerlendirilmesi, t Genel olarak teșviklerin ve yeni EKK Kararlarının teșviklere etkilerinin sektörel olarak değerlendirilmesi,

t Sektörün (kauçuk-plastik-kompozit) sanayi arsaları sorunu ve yeni sanayi arsalarının tahsisi konusunun çözümlenmesi,

t Kimya Sanayi Strateji Belgesi içerisinde yer alması istenilen kompozit sektörüne ilișkin eylem maddeleri,

t Kompozit malzeme için NACE kodu olușturulması konusunun değerlendirilmesi.



“2016 Yılında Sizleri Temsilen, Profesyonel Platformlarda Birlikteydik” Mimart Yayıncılık tarafından yayına hazırladığımız ALU&Art - Win&ART Proje Dergilerimiz ile birlikte İstanbul Pencere Fuarı Özel Sayısı ve yurt dışında düzenlenen fuar organizasyonlarında dağıtımını gerçekleştirdiğimiz Yurt Dışı Özel Sayılarımız ile temsil ettiğimiz sektörü yakından takip etmeye ve günümüz teknolojik yenilikleri siz değerli sektör profesyonellerimizle paylaşmaya devam ediyoruz. 2016 Yılında Katıldığımız ve Dergilerimizin Dağıtımını Gerçekleştirdiğimiz Yurt İçi Fuarları

2016 Yılında Katıldığımız ve Dergilerimizin Dağıtımını Gerçekleştirdiğimiz Yurt Dışı Fuarları

İstanbul Kapı Win Metal Working Adana İnşaat İstanbul Kapı - Pencere - Cam Win Otomasyon Yapıdecoor Ankara Samsun İnşaat Bursa Yapı ve Yaşam Kalıp İstanbul Yapı Konya İnşaat Maktek Avrasya Ankiros Ankara Yapı İntermob İzmir Yapı Antalya Yapı Kauçuk 2016 İstanbul Plast Eurasia

Do-Wintech – İran Fensterbau Frontale – Almanya Moldconstruct – Moldova Made Expo – İtalya Seebbe – Sırbistan Batimatech – Cezayir Erbil Building – Irak Ashgabat Expobuild – Türkmenistan Caucasus Build – Gürcistan Buildexpo Tanzania – Tanzanya Confair – İran Glasstec – Almanya Project - Irak Cairo Build – Mısır Addis Build – Etiyopya Baku Build – Azerbaycan Build Expo Nigeria – Nijerya Siva Best – Cezayir SIB 2016 – Fas Aluminium Dusseldorf – Almanya The Big 5 – Kenya The Big 5 – Dubai Buildexpo – Irak


Onlarca Ülke Yüzlerce Fuar Binlerce Dergi


Makale

206

Nükhet KÜÇÜK Editör ALU&Art / Win&ART Proje Dergisi

nasıl iyi e d r e l in en e n m e t e l m r ş gö ni arı” syonu gerektiğini uygulamal a v o n İ i sı “en iy anma uygul an biri de, mektedir. ç ri, nd yolları tmekten ge ilmez değe ını ve ç e ar analiz üzün vazge inin ayrıntıl çleri s m re Günü yon” kelime leştiren sü r s e im “İnova rı zirveye y a irdeleyel d a l n marka zin bu sayı i dergim . istedim


Makale

207

İșletmelerde Verimliliğin Artırılması

Nedir İnovasyon? Türkçe’de daha çok yenilik olarak kullanılan, Latince innovatus’tan türetilen, İngilizcede innovation sözcüğü karșılığında inovasyon kelimesi kullanılmıștır. İnovasyon, yaratıcı bir fikri katma değer yaratabilir ve pazarlanabilir bir ürüne dönüștürme sürecidir. Yani inovasyon, bulușun ötesinde “yeni bir iș fırsatı” yaratmaktır. Bu nedenle tüm ișletmeler için hayati öneme sahiptir. Dolayısı ile inovasyon “İșletme içi uygulamalarda, ișyeri organizasyonunda veya dıș ilișkilerde yeni veya önemli derecede iyileștirilmiș bir ürün (mal veya hizmet), veya süreç, yeni bir pazarlama yöntemi ya da yeni bir organizasyonel yöntemin gerçekleștirilmesinde önem arz etmektedir.

Markalașmada İnovasyonun Önemi İnsanlar yașamını sürdürebilecek asgari ihtiyaçlarının yanı sıra her zaman daha az çaba sarf etmek için yeni ürünler veya süreçler tasarlayıp daha rahat bir hayat sürme eğiliminde olmuștur. Bu sebeple yenilikçilik, “sürdürülebilir büyüme aracı” olarak görülmekte ve ișletmelere yaratıcı, enerjik bir çalıșma ortamı hazırlarken yeni istihdam olanakları da yaratmaktadır. İnovatif olmayan, kendini yenileme fırsatı yakalayamayan bir firmanın ise gelișme ve ayakta kalma gücü de eksik olacaktır. İnovasyonun ișletmelere kazandırdığı avantajları ise; verimliliğin artması, rekabette üstünlük sağlanması, ödemeler dengesizliğinin giderilmesi, sosyal sorumluluk bilincinin geliștirilmesi, sadık müșteri kitlesinin kazanılması, kurumsallașma ve markalașmayı sağlaması ile ișletmeleri Ar-Ge’ye yöneltmesi olarak sıralamak mümkündür.

Küreselleșmenin getirdiği yüksek ilerleme hızı, ișletmeleri yoğun bir rekabet ortamına sürüklemektedir. Bu nedenle, bilgiyi ve bilgi teknolojilerini en verimli șekilde kullanarak kaliteyi amaçlayan, hizmet süreçlerinde farklılık yaratabilen ișletmeler verimliliği sağlama șansına sahiptir. Gelișen teknolojiler, yeni yöntemler, örgüt yapılarının yeniden düzenlenmesi, maliyetin azaltılması için uygulanan yenilikçi yapılanmalar verimliliği artırabilecek yenilikçi çalıșmalardır. Ayrıca yenilik kaynakların daha rasyonel kullanımına olanak verdiğinden, üretim maliyetlerini düșürebilir ve üretimi artırabilir.

İnovasyonun Ödemeler Dengesizliğine Etkileri Ödemeler dengesi, belli bir süreç içinde bir ülkenin tüm yabancı ülkelerle olan ekonomik ilișkilerini gösteren tablodur. Yüksek teknolojik fırsatlar ve inovasyon ekonomik büyümede ve dolayısıyla ödemeler dengesinde önemli etkiler yaratmaktadır. Ülkelerin inovasyon performansları aynı zamanda ekonomik performanslarını da göstermektedir. Bu noktada ișlemelerin talep eden tarafta mı yoksa tedarikçi konumunda mı oldukları önemlidir. Tedarikçi konumundaki ișletmeler, yenilik yaratma ve teknoloji yayma gibi faaliyetlerle ülkelerinin uzun vadeli büyümesine katkı sağlarken, talep eden taraftakilerin ödemeler dengesi büyüme modelini zorlamaktadır. Talep eden taraftakilerin ödeme dengesindeki açıklarını kapatabilmesi için dıș satımlarını artırması gerekmektedir. Yenilikçiliği bașarabilmiș ișletmeler tedarikçi konumunda olacak ve ödemeler dengesini artıda tutabileceklerdir.

İșletmelerde Kurumsallașma ve Markalașma Kurumsallașma, ișletmelerin faaliyet gösterdikleri çevreyle uyum sürecini ve bu kurulușlarda zamanla olușan ilerlemeleri açıklamaktadır. Sürdürülebilir bașarı için gereken; yönetim ve kontrol sistemlerinin benimsenmesidir. Kurumsallașma ișletme süreçlerine belli standartlar getirmesine rağmen, yenilikçiliği sınırlandırmaz ise bașarı sağlanabilir. Markalașma ise ișletmenin üretmiș olduğu ürün veya hizmetin taklit edilebilirliğini azaltabilmek için farklılığını ortaya koyabilmek olarak tanımlanmaktadır. Markalașma, genelde yenilikçi grupların sağlayabileceği bir bașarıdır. Kurumsal bir kimlik kazanan ișletme, yenilikçi yapısı ile markalașmaya giderek yenilik stratejilerinden özellikle farklılașma üzerine etkili olabilmektedir. İșletmelerin yenilik kapasiteleri ve yenilikçi davranıș biçimleri aynı zamanda pazar performansını ve markalașma düzeyini de etkilemektedir.






Sektör

212

İMMİB’in Yeni Koordinatör Bașkanı Murat Akyüz Oldu Türkiye’nin ihracatını artırmak, ihraç ürünlerini çeşitlendirmek ve ürünlere rekabet gücü kazandırmak için bünyesindeki altı birlik ile çalışmalar yürüten İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri (İMMİB), yeni Koordinatör Başkanını belirledi.

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Bașkanı Murat AKYÜZ, bir yıl süreyle yürüteceği İMMİB Koordinatör Bașkanlığı görevini Çelik İhracatçıları Birliği (ÇİB) Yönetim Kurulu Bașkanı Namık EKİNCİ’den devraldı. İMMİB bünyesinde Çelik İhracatçıları Birliği, Elektrik Elektronik ve Hizmet İhracatçıları Birliği, İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, İstanbul Demir ve Demir Dıșı Metaller İhracatçıları Birliği, İstanbul Maden İhracatçıları Birliği ve Mücevher İhracatçıları Birliği olmak üzere altı ihracatçı birliği yer alıyor. Altı birliğin Yönetim Kurulu Bașkanları, sırayla her yıl İMMİB Koordinatör Bașkanlığını üstleniyor. Önümüzdeki bir yıl boyunca İMMİB Koordinatör Bașkanlığı görevini İstanbul Kimyevi Maddeler ve

Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Bașkanı Murat AKYÜZ yürütecek. İKMİB Bașkanı Murat AKYÜZ, görev süresince Türkiye genelinde 13 genel sekreterlikten biri olan ve bunların içinde en yüksek ihracatı gerçekleștiren İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri’ni tüm resmi organizasyon ve çalıșmalarında temsil edecek. Genel sekreterlik bünyesindeki ticaret heyetlerinden fuar organizasyonlarına kadar pek çok faaliyette koordinasyon ve uyumu sağlayacak. İMMİB Koordinatör Bașkanlığını bir kez daha üstleniyor olmaktan mutluluk duyduğunu belirten Murat AKYÜZ, “Öncelikle görevi devraldığım Çelik İhracatçıları Birliği Bașkanımız Namık EKİNCİ’ye çalıșmalarından dolayı teșekkür ediyorum. İMMİB, Türkiye genelindeki 13

İhracat Genel Sekreterliği’nin en büyüğü ve Türkiye’nin ihracatının yaklașık yüzde 30’unu gerçekleștiriyor. İMMİB çatısı altında hizmet veren altı birliğimiz Türkiye ekonomisinin büyümesine katkı sağlamak ve ihracatımızı çok daha ileriye tașımak için var güçleriyle çalıșıyor. Her türlü zorluğa rağmen yeni dönemde hedefimiz ihracat çalıșmalarımızı daha da geliștirmek ve Türkiye ihracatından aldığımız payı artırmak olacak” dedi. New Coordinating President of İMMİB has Become Murat AKYÜZ İstanbul Mine and Metal Exporters Association (IMMIB) which carries out works together with the six unions within its body, in order to increase Turkey’s export, to diversify export products, and to improve competitive power of products, has selected their new Coordinating President.







Makale

218

Bir Pencereden İstenenler Nelerdir? Dr. Müh. O. Muzaffer TAMER PÜKAD Pencere ve Kapı Sektörü Derneği Yönetim Kurulu Bașkanı

Bilindiği üzere “Pencere ve Kapı” gerek binalarda Enerji Verimliliğini sağlamak ve gerekse İklim Değișikliği’nin etkilerini azaltmak için en önemli enstrümanlardır. Bu nedenle bir pencere ve kapının nasıl olması gerektiğini kısaca özetleyelim. Pencere ve Kapılarda; 1. Tek cam asla kullanılmamalıdır. 2. Çift camın aralığı en az 12 mm en fazla 20 mm olmalıdır. 3. Pencere asla tek parçalı mermerin üzerine veya direkt kör kasanın üzerine oturtulmamalıdır. 4. Pencerenin fugası uygun șekilde izole edilmeli ve sızdırmaz hale getirilmelidir, iç taraf dıș tarafa göre daha sızdırmaz olmalıdır.

düzeltilse de hepsi kâğıt üzerinde kaldı. Zira henüz kontrol mekanizması ekili halde değil. Önce genelde enerji tasarrufunda mühim olan faktörleri göz önüne alalım: 1. Transmisyon yoluyla ısı kayıplarını önlemek için ‘U’ değeri ve ısı köprüleri ile çizgisel ısı iletim katsayısı <. 2. Güneșten faydalanmak için emisivite g katsayısı, gün ıșığından faydalanmak için W katsayısı. 3. Havalandırmadan doğan enerji kayıplarını azaltmak için eșanjörlü sistemler. 4. Yaz aylarında soğutma enerjisi tasarrufu için güneșten korunma düșünülmeli. 5. Aydınlanma enerjisini azaltmak için gün ıșığından faydalanmayı artırmalı. 6. Binanın dıș kabuğunu enerji tasarruf kaidelerine göre organize etmeli. 7. Pencereler baktığı yöne göre değerlendirilip U, g vs. değerleri saptanmalıdır. Pencere imalatçıları pencerelerinin rengini ve fiyatını ön plana çıkaracakları yerde, diğer pencerelerden ne kadar daha fazla enerji tasarrufu yaptıklarını kanıtlamalıdır. Burada bir Alman firmasının yaptığı reklamı yazmadan geçemedim. Pencerenin mini bir enerji santrali gibi görülmesi dileği ile…

Alman Trafik, İnșaat ve Șehir Geliștirme Bakanı Wolgang TIEFENSEE, bu konularda șunları söylemektedir; ‘Eğer biz küresel ısınmaya karșı bir șey yapmak istiyorsak, önce enerjiyi gerektiği yerde gerektiği kadar kullanmamız ve konutlarda enerji tasarrufunu ön safhaya çıkarmamız gerektiğine inanmamız lazımdır.’ Zira Almanya’da kullanılan toplam enerjinin % 40’lık bölümü, konutlarda kullanılmaktadır. Biz biliyoruz ki; konutlarda büyük enerji tasarruf potansiyeli yatmaktadır. İlk iș olarak binalarda kullanılan toplam enerjiyi, 2012’ye kadar % 30 așağı çekmeye ve 2020’ye kadarda tekrar % 30 tasarruf etmeyi planladık. Bunun için “Biz pencerenin U konutlarda enerji tasarrufu için yapılacak tadilatlara verdiğimiz düșük faizli kredileri değerini 1.8w/m²k’den artırdık ve kapsama alanını çok genișlettik. 1.2 w/m²k’ne indirdik. Enerji ile ilgili bütün aktörlerin bize yardımcı Aradaki fiyat farkını olmalarını bekliyoruz. Enerji tasarrufu için sizden almıyoruz.” yeni fikirlere yeni bulușlara, yeni malzemelere kısacası yeni inovasyonlara acilen ihtiyacımız var. Ayrıca yaz, kıș ve soğuk-sıcak bölge diye ayırım yapmadan Enerji tasarruf kaidelerini sıkı bir șekilde her bölgede bölgesel șartları dikkate alarak uygulamalıyız. Verilere göre, Almanya’da 17 milyon konut bulunmaktadır. 2005 senesinde bu konutlardan ısınma ve soğutma için 191 milyon ton CO2 havaya verilmiștir. Burada yapılacak iș binanın dıș kabuğunu ısıyı geçirmesine müsaade etmeyecek șekilde yapmak, bina tekniği ile ilgili her șeyin enerji tasarrufu baz alınarak yapılmasını temin etmektir. Eski binalar, muhakkak ısı yalıtım teknikleri göz önüne alınarak restore edilmelidir.’ Almanya enerji tasarrufu açısından dünyanın en önde gelen ülkelerinden biridir. Türkiye ise bu ișe hiç önem vermeyen ülkelerin içine girmektedir. Son enerji kanunuyla bazı șeyler







Sektör

224

Adana Cam, Ürün Gruplarını 11. Adana İnșaat 2017 Fuarı’nda Sergiledi 80 yıl ve üç kuşaktır cam ticaretiyle uğraşan Salt Cam’ın kardeş kuruluşu Adana Cam; 16 - 19 Şubat 2017 tarihleri arasında 11. Yapı Malzemeleri, İnşaat Teknolojileri İş ve İnşaat Makineleri Fuarı Adana İnşaat 2017’de sektör profesyonelleriyle bir araya geldi.

Müșteri istekleri doğrultusunda, son teknolojiyi kullanarak yüksek kalite ve standartlarda üretim yaparak müșteri memnuniyetini en üst seviyeye tașımayı misyon olarak kabul eden Adana Cam 6.000 m2’lik kapalı alanda ve yeni tesislerinde üretimlerine devam etmektedir. 11. Yapı Malzemeleri ve İnșaat Teknolojileri Fuarı’nda sektör temsilcilerinin dıșında, nihai tüketici olan sivil katılımcılara ürün grupları hakkında bilgiler aktaran Adana Cam yetkilileri, farklı sunum ve lansmanlar ile çözüm ortaklarının da dikkatini çekti. Pencere doğramalarında Isıcam Sistemleri K Serisi veya Isıcam Sistemleri S Serisi olmayan binalardan daire alınması durumunda enerji kaybının % 35 olacağına dikkat çeken Adana Cam yetkilileri; markalarını temsil eden diğer ürünleri temperli ve lamine cam çeșitlerini, kurșuna dayanıklı cam alternatiflerini, Isıcam Sistemleri ve türevlerini de yerli ve yabancı ziyaretçilerin ilgisine sunarak bașarılı bir

fuar organizasyonuna daha Adana Cam imzasını attı. Tüyap Adana Fuarcılık A.Ș. tarafından, Çukurova Fuarcılık A.Ș. ve Adana Büyükșehir Belediyesi desteği ile düzenlenen Adana İnșaat 2017 Fuarı’nda açılıș kurdelesini birlikte kesen ve Adana Cam standına ziyarette bulunan Adana Valisi Mahmut DEMİRTAȘ’a, Adana Büyükșehir Belediye Bașkanı Hüseyin SÖZLÜ’ye, Adana Sanayi Odası Bașkanı Zeki KIVANÇ’a, Adana Ticaret Odası Bașkanı Atila MENEVȘE’ye, Çukurova Belediye Bașkanı Soner ÇETİN’e ve Adana Yapı Müteahhitleri Derneği (AYAMDER) Bașkanı Mustafa Fidan VURSAVUȘ’a teșekkür eden Adana Cam Yönetim Kurulu Bașkanı M. Arif SALT; “Fuar organizasyonları kapsamında sektörün değișimini, gelișmesini izleyerek geleceğe yönelik planlar, programlar yapma șansı elde ediyoruz. Her açıdan faydalı olacak bu fuar organizasyonlarının markamıza, sektörümüze ve ülkemiz ekonomisine katkılar sağlayacağını düșünüyorum” ifadelerini kullandı.

Adana Cam, Product Groups 11. Adana Construction Exhibited at the 2017 Fair Adana Cam, a sister company of Salt Cam, which deals with glass trade for 80 years and three generations; Between 16th and 19th of February, 2017, 11th Construction Materials, Construction Technologies Construction and Construction Machinery Fair, Adana Construction came together with sector professionals in 2017.







Röportaj

230

“2017 Avrasya Cam ve Pencere Fuarı Sektörü Bir Araya Getiriyor” Firmanın son dönemlerdeki çalışmaları ve Tüyap Pencere Fuarı’na yönelik beklentileri ile ilgili görüşlerini aldığımız Salt Cam Şirket Müdürü Mustafa SUNAY; fuarın uluslararası rekabete ayak uydurmaları açısından uluslararası bir organizasyon haline geldiğini ifade etti. Yeni yatırımlarınıza değinir misiniz? Mevcut 2 adet düz temper, 1 adet bombeli temper fırınımıza ilave olarak 2016 yılı sonlarında 1 adet jumbo ebat konveksiyonel temper fırını, temperlenebilir UV dijital baskı makinası; double edger rodaj makinası ile yatay yıkama makinası alınarak müșterilerimizin hizmetine sunulmuștur.

Son dönemdeki çalıșmalarınız hakkında okuyucularımızı bilgilendirir misiniz? Salt Cam 85 yıldır cam ticareti ile uğrașan Türkiye’nin en eski cam firmalarından bir tanesidir. 1965 yılından beri Türkiye Șișecam Düzcam fabrikasının bayisi konumundadır. 1992 yılından itibaren de șirketleșerek, daha da bir kurumsal yapıya kavușmuștur. Mersin’de ilk ısıcam fabrikası, Organize Sanayi Bölgesi’nde ilk cam ișleme fabrikası Salt Cam tarafından kurulmuștur. Salt Cam, Organize Sanayi Bölgesi’nde 12.500 m² kapalı alanındaki sanayi tesisinin yanında, Mersin’de de 3.500 m² depo alanında müșterilerine hizmet vermektedir. Ayrıca Adana ve çevresine daha iyi hizmet vermek düșüncesiyle 6.000 m² kapalı depo alanında Konveksiyonel Düz Cam ve Bombeli Cam Temperleme Fırını ile ișleme tesisini kurarak hizmete açmıștır. Yine 2013 yılında İstanbul Beylikdüzü’nde 2.500 m² kapalı depo alanında Konveksiyonel Düz Cam ve

Bombeli Cam Temperleme Fırını ile ișleme tesisini kurarak M. Salt Cam Ürünleri San. Tic. ve Ltd. Ști.’yi hizmete açmıștır. Bugün Salt Cam, cam çeșitleri üzerine sektörde talep duyulan tüm malzeme ve ürünlerin satıșını, imalatını gerçekleștirmeyi kendisine görev olarak görmektedir. Salt Șirketler Grubunun cam faaliyetleri sadece bu ürünlerin kendi yerlerinde teslimatı ile bitmiyor. Salt Cam, 40 araçlık Türkiye’nin en büyük lojistik araç filosuyla uygulamacı ve tasarımcıların ürünün yerine teslimine ve montajına da yardımcı olmaktadır. Salt Cam, müșterilerine mal ve hizmetin yanında her türlü tedarik bilgiyi müșterileriyle paylașarak, hem müșterilerinin gelișmesine katkı sağlamakta, hem de son tüketicinin en kaliteli doğru ürünleri kullanmasını sağlamaktadır. Salt Cam, müșterilerimizin değerli katkıları yanında 200 kișilik çok kaliteli çalıșanlarının sayesinde, Türkiye’nin en çok düz cam, buzlu cam ve dekoratif cam satan kurulușudur.

UV dijital baskı makinasından biraz bahseder misiniz? Temperlenebilir dijital baskı teknolojisi ile bilgisayar ortamındaki her türlü çizim, fotoğraf, desen ve grafikler cam yüzeyine kalıcı olarak aktarılabilmektedir. Diğer baskı yöntemlerinden farklı olarak seramik mürekkebin cam ile birlikte temperlenip camın içine nüfuz etmesidir. Sınırsız renk seçenekleri ve en ince detayların yüksek çözünürlükte cama baskı yapabilmesidir. Temperli camın fonksiyonları ile dijital baskı görselliği birleștiren cam baskı teknolojisi diğer baskı yöntemlerinden farkı; solmayan, UV ıșığına her türlü hava șartlarına dayanıklı olmasıdır. Baskılı camlarda arka yüzeyde de aynı görüntü sağlanabildiği için çift yönlü olarak kullanılabilir. Uygulama alanları ise dıș cephe camları, sabit ve hareketli bölmeler, duvar kaplamaları, mobilyalar, seperatörler, fotoselli kapılar, korkuluklar, zemin ve tavan döșemeleri, dușa kabin camları ve mutfak tezgâh arası camları gibi muhtelif yerlerde kullanılabilir. Salt Door Fotoselli Kapı ile ilgili bilgi verir misiniz? Salt Door, Çin menșeli bir üründür. Fakat sıradan bir Çin malı değildir. Bir yıl boyunca bu konuda araștırma yaptık. Çin’deki üç ciddi firma ile bu hususta görüșmeler yaptık ve onlardan numuneler



Röportaj

232

alıp bir yıl boyunca kendi firmamızda bu numuneleri test ettik. Bu testler neticesinde en iyisine karar vererek ciddi bir sermaye ile yedek parçaları da dâhil olmak üzere büyük bir yatırım yaptık. Ürünlerimizin CE ve TSE belgelerini aldık. Daha sonra ürünlerimizi Salt Door adıyla tanıtıp piyasaya sunduk. Piyasadan ciddi șekilde talep gördük. Çünkü her șeyden önce piyasadaki bu tür kapılar çok ciddi fiyatlarla satılmaktaydı. İnsanlar bu kapıların lüks tüketim ürünü olduğunu düșünmekteydi. Biz bu piyasaya dâhil olduktan sonra bu ürünlerin o kadar da pahalıya mal olmadığı görüldü. Bizim ürünlerimiz piyasadaki en kaliteli ve en uygun üründür. Ürünlerin uygulaması konusunda nasıl bir çalıșma gerçekleștiriyorsunuz? Șu anda hiçbir ürün için uygulama yapmamaktayız. Fakat șöyle bir uygulamamız bulunmaktadır: Bu ișe girmek isteyen müșterilerimize Mersin’de eğitim vererek, uygulamalı olarak iși öğretmekteyiz. Biraz da pazarlama ve lojistik alanından bahsedecek olursak, Salt Cam satıșlarımızın yüzde 90’ı pazarlama ağımız ile gerçekleștirilmektedir. Dağıtım ve lojistik olarak en büyük firmalardan biriyiz. Kendi bünyemizde dağıtım yapan 40 araçlık bir lojistik ağına sahibiz. Salt Cam satıșlarımızda Șișecam (Trakya Cam) ürünlerini kullanıyoruz, tesislerimizde ișleyerek katma değer kazandırıyoruz. Avrasya Cam 2017 Fuarı ile ilgili olarak neler söylemek istersiniz? Fuara bu yıl 153 m²’lik bir alanla 11. kez katılıyoruz. Avrasya Cam Fuarı artık ulusal düzeyden çıkıp, gerçek bir uluslararası fuar düzeyine yükselmiștir. Yurt dıșındaki cam sektörü ile ilgili fuarlara katıldığımızda görüyoruz ki bizim ülkemizdeki fuarların onlardan hiçbir farkı kalmadığı gibi; fiziki ortam, katılımcı firma sayısı, katılan firmaların uluslararası rekabete ayak uydurmaları, katılan ziyaretçi sayısı açısından, yurt dıșındaki fuarlardan daha ileride olduğunu görüyoruz. Avrasya Cam 2017 Fuarı’nda sergileyeceğiniz ürünler hakkında bilgi verir misiniz? Salt Cam olarak fuarda Salt Door Foteselli (radarlı) Kapı, Sertifikalı Kurșuna Dayanıklı Cam, Temperlenebilir UV baskılı

cam, ısıcam malzemeleri ve cam balkon kapatma sistemlerini sergileyeceğiz. Fuara katılma nedenlerimizden biri de Anadolu’dan gelen müșterilerimizle sıcak bir ortamda beraber olmak, onları görmek, yeni müșterilerimizle tanıșmak, fuarda misafir edip sıcak bir çay-kahve ikramı yapmak. Fuarda bizim ziyaretçilerimizin geneli Anadolu’dan geliyor. Artık Anadolu insanı fuarlara, teknolojiye ve bilime çok ciddi ilgi göstermeye bașladı. Bu amaçla da fuarlara mutlaka katılıp, teknolojiyi yakından takip ediyorlar. Müșteri memnuniyeti sizin açınızdan ne ifade ediyor? Üstlendiğiniz projelerde müșteri memnuniyeti için neler yapıyorsunuz? Müșteri memnuniyetinin en üst düzeyde sağlanabilmesi için öncelikle çalıșan personelimizin șirket içinde ve dıșında yașam kalitesini en üst düzeye çıkarmaya çalıșıyoruz. Ana prensiplerimizden bir tanesi; “Çalıșanınızı memnun etmezseniz o da sizin müșterinizi memnun etmez”dir. Hizmet alan sadece firma müșterisi değil, son tüketicidir. Müșteri memnuniyetini ne kadar üst düzeye çıkarabilirsek yarınlara daha güvenli adımlar atabileceğimizin farkındayız. Fuar beklentilerinizden ve hedeflerinizden bahseder misiniz? Fuardan en büyük beklentimiz;

müșterilerimizle yüz yüze görüșerek, onlarla aramızdaki diyalogun artması ve birbirimizi daha iyi anlayacağımız bir ortam olușmasıdır. Avrasya Cam 2017 Fuarı’nın kapı, cam ve alüminyum gibi sektörlerle birlikte çok yönlü olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Artık günümüzde camı pencereden ve kapıdan ayıramayız. Bunlar artık iç içe geçmiș sektörler olmușlardır. Pencere Fuarı’nda bu açıdan bakınca; pencerenin, kapının ve camın bir arada olmasını uyum açısından olumlu görüyoruz. Fuara gelen ziyaretçiler açısından da tüm ürün ve markaları bir arada görebilmelerini oldukça önemsiyorum. Fuarın sektörümüze ve ülkemize hayırlı olmasını diliyor, standımızı ziyaret edecek tüm misafirlerimize teșekkür ediyorum. “2017 Eurasia Brings Glass and Window Fair Sector Together” Mr. Mustafa SUNAY, Salt Cam Company Manager, whom we received opinions about the recent studies of the firm and the expectations about Tuyap Window Fair; Expressed that the fair has become an international organization in terms of keeping up with the international competition.





DERGiMiZiN DAÄžILIM PROFiLi

DERGiMiZiN DAÄžILIM PROFiLi

t 5à SLJZF HFOFMJOEF QSPKF ÃŽJ[FO WF NJNBSJ Pm TJ PMBO Uà N NJNBSMBS t "Mà NJOZVN 17$ BIÅ—BQ LBQ‘ QFODFSF ÃŽBU‘ WF DFQIF TJTUFN à SFUJDJ WF VZHVMBZ‘D‘MBS‘ t ÄŒOÅ—BBU QSPKF Nà Eà SMFSJ Nà UFBIIJUMFSJ Nà IFOEJTMFSJ WF EFLPSBUÚSMFSJ t 5à N NJNBSM‘L Pm TMFSJ t ÄŒOÅ—BBU Nà IFOEJTMFSJ PEBMBS‘ à ZFMFSJ t (BZSJNFOLVM ZBU‘S‘N PSUBLM‘LMBS‘ t 5PQMV LPOVU ZBQ‘ LPPQFSBUJn FSJ t Ä&#x;BOUJZFMFS ZBM‘U‘N WF ZBM‘U‘N NBM[FNFTJ à SFUFO TBUBO m SNBMBS t 5à SLJZF HFOFMJOEF QSPKF CB[M‘ JÅ— ZBQBO JOÅ—BBU m SNBMBS‘O‘O JMHJMJ EFQBSUNBOMBS‘ t %FLPSBTZPO NBM[FNF TBU‘D‘MBS‘ WF VZHVMBZ‘D‘MBS‘ t ,JMJU WF LJMJU TJTUFNMFSJ à SFUJDJ WF TBU‘D‘MBS‘ t ,FTJN LBZOBL UFNJ[MFNF LBM‘Q ZBQBO m SNBMBS t $BN m UJM EPMHV NBM[FNFMFSJ WF BLTFTVBSMBS‘ JMF ZBO à Sà OMFSJOJ JNBM FEFO WF QB[BSMBZBO TBU‘ŗ OPLUBMBS‘ t 50,ÄŒ o 5 $ #BÅ—CBLBOM‘L 5PQMV ,POVU ÄŒEBSFTJ #BÅ—LBOM‘ļ‘ t ,ÄŒ15"Ä&#x; o ÄŒTUBOCVM ,POVU ÄŒNBS 1MBO 4BO 7F 5JD "Ä&#x; t #BZ‘OE‘SM‘L WF ÄŒTLBO #BLBOM‘ļ‘ t 5à SLJZF EF GBBMJZFUUF PMBO Uà N TBOBZJ PEBMBS‘ t 5à N UJDBSFU PEBMBS‘ t 44, ÄŒOÅ—BBU %BJSF #BÅ—LBOM‘ļ‘ t .JMMJ &ļJUJN #BLBOM‘ļ‘ ÄŒOÅ—BBU %BJSF #BÅ—LBOM‘ļ‘ t 5#.. ,à Uà QIBOFTJ t "EBMFU #BLBOM‘ļ‘ ÄŒOÅ—BBU %BJSF #BÅ—LBOM‘ļ‘ t ÄŒ/5&4 o 5à SLJZF ÄŒOÅ—BBU 4BOBZJDJMFSJ ČŗWFSFO 4FOEJLBT‘ t ÄŒ/%&3 ÄŒTUBOCVM ÄŒOÅ—BBUΑMBS %FSOFļJ

t ÄŒ.4"% ÄŒOÅ—BBU .BM[FNFTJ 4BOBZJDJMFSJ %FSOFļJ

t 5ÄŒ.4& 5à SLJZF ÄŒOÅ—BBU .à UFBIIJU ČŗWFSFO 4FOEJLBT‘ t 5.# 5à SLJZF .à UFBIIJUMFS #JSMJļJ t 5..0# 5à SLJZF .à IFOEJT WF .JNBS 0EBMBS‘ #JSMJļJ t ÄŒ.0 ÄŒOÅ—BBU .à IFOEJTMFS 0EBT‘ t 50## o 5à SLJZF 0EBMBS WF #PSTBMBS #JSMJļJ t 5Ã4ÄŒ"% o 5à SLJZF 4BOBZJDJ WF Čŗ "EBNMBS‘ %FSOFļJ t 5Ã(ÄŒ"% 5à SLJZF (FOÃŽ Čŗ "EBNMBS‘ %FSOFļJ t .Ã4ÄŒ"% o .à TUBLJM 4BOBZJDJMFS WF ČŗBEBNMBS‘ %FSOFļJ t 5Ã.4ÄŒ"% o 5à N 4BOBZJDJ WF ČŗBEBNMBS‘ %FSOFļJ t Ã4ÄŒ"% o ÃSFULFO 4BOBZJDJ WF ČŗBEBNMBS‘ %FSOFļJ t #à Zà LFMÃŽJMJLMFS WF ,POTPMPTMVLMBS t 4BOBZJ WF UJDBSFU PEBMBS‘OB LBZ‘UM‘ m SNBMBS t :BQ‘ TFLUÚSà OEF à SFUJDJ JUIBMBUΑ EJTUSJCà UÚS m SNB ZFULJMJMFSJ t #BT‘O ZBZ‘O PSHBOMBS‘ GVBSD‘M‘L Å—JSLFUMFSJ WF SFLMBN BKBOTMBS‘ t :VSU JÃŽJ WF ZVSU E‘ŗ‘OEB TFLUÚSMF JMHJMJ m SNBMBS WF ÃŽFÅ—JUMJ NFTMFL HSVQMBS‘OEBO ÚOFNMJ BESFTMFS

t 5à SLJZF HFOFMJOEF QSPKF ÃŽJ[FO WF VZHVMBZBO NJNBSJ Pm TMFS t "Mà NJOZVN TFLUÚSà OEF LBQ‘ o QFODFSF o DFQIF à SFUJNJ WF TBU‘ŗ‘ ZBQBO m SNBMBS t "Mà NJOZVN TJTUFN à SFUJDJ WF VZHVMBZ‘D‘MBS‘ t "Mà NJOZVN TFLUÚSà OF NBLJOF JNBM FEFO TBU‘ŗ‘O‘ ZBQBO WF UFEBSJLÃŽJMFS t "Mà NJOZVN TFLUÚSà OF DBN JNBM FEFO TBU‘ŗ‘O‘ ZBQBO VZHVMBZBO m SNBMBS t "Mà NJOZVN TFLUÚSà OEF BLTFTVBS JNBM FEFO TBU‘ŗ‘O‘ à TUMFOFO WF UFEBSJLÃŽJMFS t "Mà NJOZVN TFLUÚSà OEF JISBDBU WF JUIBMBU ZBQBO m SNBMBS t ÄŒOÅ—BBU Nà IFOEJTMFS PEBT‘ WF NJNBSM‘L PEBMBS‘ t ("-4ÄŒ"% (JSJÅ—JNDJ "Mà NJOZVN 4BOBZJDJMFSJ WF ČŗBEBNMBS‘ %FSOFļJ t "-65&". "Mà NJOZVN 5FTU &ļJUJN WF "SBÅ—U‘SNB .FSLF[J t 5PQMV LPOVU ZBQ‘ LPPQFSBUJn FSJ t 5à SLJZF HFOFMJOEF QSPKF CB[M‘ JÅ— ZBQBO JOÅ—BBU m SNBMBS‘O‘O JMHJMJ EFQBSUNBOMBS‘ t 50,ÄŒ 5 $ #BÅ—CBLBOM‘L 5PQMV ,POVU ÄŒEBSFTJ #BÅ—LBOM‘ļ‘ t ,ÄŒ15"Ä&#x; ÄŒTUBOCVM ,POVU ÄŒNBS 1MBO 4BO 7F 5JD "Ä&#x; t #BZ‘OE‘SM‘L WF ÄŒTLBO #BLBOM‘ļ‘ t 5à SLJZF EF GBBMJZFUUF PMBO Uà N TBOBZJ PEBMBS‘ t 5à N UJDBSFU PEBMBS‘ t 44, ÄŒOÅ—BBU %BJSF #BÅ—LBOM‘ļ‘ t .JMMJ &ļJUJN #BLBOM‘ļ‘ ÄŒOÅ—BBU %BJSF #BÅ—LBOM‘ļ‘ t 5#.. ,à Uà QIBOFTJ t "EBMFU #BLBOM‘ļ‘ ÄŒOÅ—BBU %BJSF #BÅ—LBOM‘ļ‘ t ÄŒ/5&4 o 5à SLJZF ÄŒOÅ—BBU 4BOBZJDJMFSJ ČŗWFSFO 4FOEJLBT‘ t ÄŒ/%&3 ÄŒTUBOCVM ÄŒOÅ—BBUΑMBS %FSOFļJ

t ÄŒ.4"% ÄŒOÅ—BBU .BM[FNFTJ 4BOBZJDJMFSJ %FSOFļJ t 5ÄŒ.4& 5à SLJZF ÄŒOÅ—BBU .à UFBIIJU ČŗWFSFO 4FOEJLBT‘ t 5.# 5à SLJZF .à UFBIIJUMFS #JSMJļJ t 5..0# 5à SLJZF .à IFOEJT WF .JNBS 0EBMBS‘ #JSMJļJ t ÄŒ.0 ÄŒOÅ—BBU .à IFOEFOEJTMFS 0EBT‘ t 50## o 5à SLJZF 0EBMBS WF #PSTBMBS #JSMJļJ t 5Ã4ÄŒ"% o 5à SLJZF 4BOBZJDJ WF Čŗ "EBNMBS‘ %FSOFļJ t 5Ã(ÄŒ"% 5à SLJZF (FOÃŽ Čŗ "EBNMBS‘ %FSOFļJ t .Ã4ÄŒ"% o .à TUBLJM 4BOBZJDJMFS WF ČŗBEBNMBS‘ %FSOFļJ t 5"-4"% o 5à SLJZF "Mà NJOZVN 4BOBZJDJMFSJ %FSOFļJ t ":ÄŒ% "Mà NJOZVN :à [FZ ČŗMFN %FSOFļJ t 5Ã.4ÄŒ"% o 5à N TBOBZJDJ WF Čŗ "EBNMBS‘ %FSOFļJ t Ã4ÄŒ"% o ÃSFULFO 4BOBZJDJ WF Čŗ "EBNMBS‘ %FSOFļJ t #à Zà LFMÃŽJMJLMFS WF ,POTPMPTMVLMBS t 4BOBZJ WF UJDBSFU PEBMBS‘OB LBZ‘UM‘ BMà NJOZVN m SNBMBS‘ t "Mà NJOZVN TFLUÚSà Oà O à SFUJDJ JUIBMBUΑ EJTUSJCà UÚS m SNB ZFULJMJMFSJ t #BT‘O ZBZ‘O PSHBOMBS‘ GVBSD‘M‘L Å—JSLFUMFSJ WF SFLMBN BKBOTMBS‘ t :VSU JÃŽJ WF ZVSU E‘ŗ‘OEB BMà NJOZVN TFLUÚSà ZMF JMHJMJ m SNBMBS WF ÃŽFÅ—JUMJ NFTMFL HSVQMBS‘OEBO ÚOFNMJ BESFTMFS



5HNODP úQGHNV ADANA CAM

226-227

AKAD MAKİNE

103

AKAR METAL

52

AKDENİZ CAM

88-89

EUROLİNE

109

PÜKAD

EXPOTİM

196

PVC ÇITA KALIBI

6

FEMAY / ERPLAST

66

RAHME

107

FİLPEN

61

RİSUS

82 34

AKPA

37

FMG YAPI

171

ROTA BAYKAN

AKPESAN

22

FORM PVC

105

ROTA METAL

49

GALADO MAKİNA

AKPÜRÇEK

219

139

149

ROTO FRANK

23

AKSEKİ

Arka Kapak-117-119

GALSİAD

90

ROYAL GLASS

143

ALKUR

12

GÜLCAM

97

SADIK PLASTİK

145

ALPENA

127

HAS ALÜMİNYUM

33

SALTCAM

ANKİROS

36

HAYAT KALIP

111

SARL ALFO

ANTAŞ / JOINTAS

13

HCT

191

SCHTEC

228-229 215 140-141

ARMA YAPI

151

HİLAL ALÜMİNYUM

51

SCS

ARTI YAPI

129

HOLZ PLAS

98

SEBA MAKİNA

181

ARTIM KİMYA

237

HORST KLAES

45

SIEGENIA

235

ASC PLASTİK

Logo-201

IQ ALÜMİNYUM

15

SİMBA

114

71

SOLARWİN

165

8

ATLAS VİDA

203

İNO MAKİNE

BAŞCAN PLASTİK

147

İSTANBUL FORM

216

SON&SEV

178

BATIPEN

179

JEMAR MÜHENDİSLİK

137

SONAKS

69

BAUWIN

42

KALE

STANDART CİVATA

17

BAYINDIR

28

KARPEN

BEST PENCERE

62

KAYAPEN

BİLKAPEN

73

KESKES PANJUR

BİRSAN CAM BORA PANJUR/GEVISS BULUT PLASTİK CAMODA

Üst Bant-213

STARIUM ŞAFAKS METAL

56

217

ŞAHBAZ METAL

65

KİM PLASTİK

132-133

80-81-83

KONMETSAN

221

TECHNOFORM

57

KORAKS

223

TEKİN PROFİL

187

KÜLÇA ÇELİK KAPI

231

TETRADOOR

225

LARATA TEKSTİL

112

TOROSLAR

135

TREMCO

43

159-173-183-199

TROYKA

55

153 155

CEBİR YAPI

41

LİVA CAM

CONTA

47

MAKROWİN

TALSAD

ÇİÇO

146

MARMARAPEN

ÇİLİNGİROĞLU

177

MAUD

233

TUTAR İNŞAAT

DMD

197

MERT ALÜMİNYUM

121

TÜYAP

DNG YAĞMUR

77

METSAN

DORMA

11

NET ORGANİZASYON

DÖRTEL ALÜMİNYUM

214

Logo

234

31

CANAS MAKİNA

19

9

NET YAPI/GÜNPEN

Alt Bant-7

75

TURFAN GIDA

208

194-195

Ön Kapak İçi-1 167 198-220-222

UĞUR KALIP

123

176

VEGE

239

125

VEHAS

91

DURA PVC

113

NORM PVC

VHS

25

EGE BETA

157

NURİŞ

53

VINDOSA

87

EGE KEPENK

175

ORGADATA

63

VORNE

29

EGEPEN ELANEXPO

210-211

21

ÖZGENÇ MAKİNE

169

180

PENMAK MAKİNE

Katlamalı

WINDOFORM WINSA

EMİN ARSLAN

74

PİDOSAN

93-95

EMRE KALIP

44

PİKASAN

67

YAĞMUR VİDA

ENDOW

59

PİMAPEN

27

YAĞMURPEN

EREN PVC

193

ERSAŞ

4-5-Sırt-38-39

ESRA MENTEŞE

Arka Kapak İçi-240

WINTÜRK

85-99-115-131 35 185 79 Ön Kapak-64

PLASTMAK MAKİNE

188-189

YAPIPEN

PROCESS

100-101

YEM

209

YÜCEL PLASTİK

161

PUSULA DEKORATİF

54

LQIR#ZLQDUWSURMH FRP ZZZ ZLQDUWSURMH FRP ZZZ DOXDUW FRP WU LQIR#DOXDUW FRP WU

162-163






Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.