ekonomiknoktagazetesi-yazı-282-

Sayfa 7

Sayfa 10

Sayfa 13

Sayfa 27

NOKTA Ekonomik

Aktüel Siyasi Ekonomi Gazetesi 15 - 22 Mayıs 2020

Yıl 15

Sayı : 282

UZAKDOĞU’NUN PARLAYAN YILDIZI: TAYVAN

Fiyatı: 10 TL

Sayfa 2

Azalan Hane Halkı, Yaşam Alanlarını Küçültüyor Sayfa 12

ÇOK KULLANIMLI BEZ MASKEYE İHRACAT VİZESİ ÇIKTI Sayfa 21

TMO’nun müdahalesİ Türk üzümcüsüne 125 mİlyon KAZANDIRDI Sayfa 22

HEDEF KİTLENİZE ULAŞMANIN ADRESİ WORLD MEDIA GROUP ...

EKONOMİK NOKTA

Ekonomik Gündem

ilker kaplan

GÜNCEL - BAKIŞ

UZAKDOĞU’NUN PARLAYAN YILDIZI : TAYVAN

T

ürkiye ve Tayvan sanayisi arasındaki işbirliği iki ülkenin de gelişiminde önemli veriler beraberinde getiriyor. Bu endüstriyel dostluk; 4. Sanayi Devriminin tüm hızıyla hayata geçtiği şu günlerde çok daha büyük önem taşıyor.

Tayvan Dış Ticareti Geliştirme Konseyi (TAITRA) ülkedeki endüstrinin durumunu dünyanın önemli basın kuruluşlarıyla paylaştı. Amerika kıtasından; ABD ve KANADA, Avrupa kıtasından; Almanya, Holllanda, Rusya, Polonya, İtalya, İspanya ve Türkiye’den World Media Group olarak bizim davetli olduğumuz organizasyona toplam onbeş basın mensubu katıldı. World Medıa Group’u Genel Yayın Yönetmeni olarak İlker Kaplan temsil etti. Ayrıca Asya grubundan da gazeteciler aynı dönemde incelemelerde bulundu. makina üreticileri kapılarını uluslararası basına açarken, yetkililer eşliğinde üretim teknolojileri kamu oyuyla paylaşıldı.

Tayvan Dış Ticareti Geliştirme Konseyi (TAITRA) Her yıl 5 milyar doların üzerinde makine ihracat değerine sahip bir ülke olan Tayvan, yarattığı uluslararası markalarla dünya devleri arasında yer almayı başarıyor. Ülkede üretim araçlarını üreten araçların ticareti her geçen gün artıyor. 5 - 12 Mayıs 2019 tarihleri arasında gerçekleştirilen ve World Media Group’un Endüstri 4.0 Dergisi ile yer aldığı basın tanıtım organizasyonunda, ülkenin büyük makine üreticilerinin yetkilileriyle bir araya geldik. Türkiye pazarına karşı büyük ilgi gösteren Tayvan makina imalat endüstrisi, bölgeyi Avrupa ve diğer gelişen pazarlar arasında bir köprü olarak değerlendiriyor. Türkiye gerçekten konumu itibariyle önemli bir köprü vazifesi görebilir.

Tayvan, Türkiye’ye yaklaşık 10 saatlik uçuş

mesafesinde olsa da iki ülke arasındaki kültürel, ekonomik ve ticari ilişkiler mesafeleri çoktan aşmış durumda. Türkiye’de distribütörleri aracılığıyla temsil edilen Tayvanlı üreticilerin ülkemize olan ihracatı hali hazırda toplam makine ihracatının yüzde 10’unu oluşturuyor. Ülkenin 5 milyar dolarlık toplam makine ihracatı içinde Türkiye yüzde 5 ile Çin ve ABD’nin ardından 3. sırada yer alıyor. Görüştüğümüz yetkililer Türkiye’deki üretimin artması ve Tayvanlı üreticilere duyulan güven ile rakamı çok daha yükseğe çekmeyi planladıklarını dile getiriyorlar. Yetkililer, gerekli koşullar ve sübvansiyonların olması halinde Türkiye’de üretime de çok sıcak bakıyorlar. Üstelik sadece ticari olarak değil, kültürel olarak da dışa dönük bir yapıya sahip olan Tayvan’da, Türkiye’ye karşı büyük bir ilgi var.

ABD, Türkiye, Almanya, Rusya, Hollanda, Endonezya, Güney Kore, Malezya, Tayland ve dünyanın pek çok ülkesinde alıcı buluyor.

Tayvan, özellikle son 15 yılda yaptığı çalışmalarla üretim açısından baktığımızda, Uzak Doğu Asya’nın parlayan yıldızı gibi duruyor. Bu değerlendirmeyi yaparken, Japonya’yı ve Çin’i (gelişmişliklerini ve büyüklüklerini) göz ardı etmiyorum. Kaliteyi ve ileri teknoloji kullanımını artıran üretim anlayışı ile makina ve üretim teknolojileri alanındaki gelişme hızını dikkate alarak Tayvan’ın başarısının yüzölçümü ve nüfusunu çoktan aştığını belirtmek istiyorum. Şüphesiz nüfus ve konumları farklı üç ülkeyi birebir kıyaslamak olanaklı değil; ancak Tayvan bölgesinin küresel boyutta yükselen yıldızı. Ülke, Çin’in kaliteli makina gereksinimini karşılama konusunda da etkin bir rol oynuyor.

Tayvan, altmış yıllık gelişim sürecini son on beş yılda hızlandırdı. Endüstri 4.0 doğrultusunda yenilikler, üretim teknolojilerine ve makinalara adapte edilmiş ve sonuçlar hızla alınmaya başlanmış. Uzak Doğu Asya’nın ada devleti Tayvan, bilim-eğitim, teknoloji ve endüstri entegrasyonunu çok üst noktaya taşımış olarak; akıllı makina, akıllı üretim ve akıllı endüstri konularında çok büyük bir sıçrama yapmış durumda ve yapmaya da devam ediyor. Gelişim endüstriden – ekonomiye ve oradan da kültüre yansıyor.

Tayvan’ın makina endüstrisindeki başarısı doğru stratejiyle sağlandı. Yaklaşık 60 yıllık bir geçmişe sahip olan Tayvan makine endüstrisi, her yıl daha da artan ihracat değeriyle, dünyanın farklı yerlerindeki müşteriler tarafından kabul edilmiş bir standarta ve kaliteye sahip. İhraç edilen önemli makineler arasında torna, baskı ve freze makineleri dikkat çekerken, makineler; Çin,

Künye

Tayvan makine endüstrisi bir komple üretim endüstrisi olarak değerlendirilmekte, zira üreticiler her bir parça için ayrı bir uzmanlığa ve parçaları karşılıklı olarak temin edebilecekleri bir üretim hattı ağına sahipler. Her fabrika, yurtiçi ve yurtdışından edinilen bilgiyle harmanlanmış bir ar&ge’ye ve yöntem bilgisine sahip. Bununla birlikte sektör, makine standartları anlamında yurtiçi ve yurtdışındaki kuruluşlar tarafınan çok sayıda ödüle ve sertifikaya layık görülmüş bir kalite güvencesi vermekte. Bir makine endüstrisi ülkesi olması dolayısıyla elbette ki hükümetin desteği ve işbirliği şart.

Medya Gününe İlgi Yoğundu 6 Mayıs 2019 Tarihinde TAİTRA tarafından düzenlenen Medya Günü; uluslarası endüstri teknoloji gazetecilerinin yoğun ilgisi ile karşılandı.

Yeh : “TİMTOS’ta yeni ve farklı makinlerle karşınızda olacağız” Medya Gününde açılış konuşmasını yapan TAITRA Yönetim Kurulu Başkanı Walter Yeh şunları söyledi; “Üretim sektörü kökten değişiyor. Endüstriyel bir devrim yaşıyoruz.

Bu doğrultuda üretimimizi ve makinlerimi-

zi yeniden dizayn etmemiz gerekiyor. Tayvan bu değişimi hayata geçiriyor. Üretim endüstrimizi bu şekilde yeniliyoruz. Bizim Birliğimiz 1945 yılında kuruldu. Üretim sektörünün her noktasından üç bine yakın şirketimiz birliğe üye. Bizim rolümüz ülkedeki makine üreticileri ağını kurmak ve bu girişimciler için market yaratmak. Ürünlerimiz dünyanın farklı yerlerine pazarlanıyor. Ülkemizdeki üreticilerin ürünlerini gerek yurtiçi gerek yurtdışında sergilemeleri için etkinlikler düzenliyoruz ki bunun en önemli ayağı Tayvan’da organize edilen TIMTOS’tur (Taipei Uluslararası İmalat Makineleri Fuarı) Türkiye pazarı ülkemizde üretilen makinelere büyük talep gösteriyor ve her yıl artan ihracat oranı bunun en önemli göstergesi.”Üretim teknolojisi sektörel standartları belirliyor. Üretim sektöründe yaşanan değişim ve gelişimi, akıllı makineleri siz de TİMTOS 2020’de göreceksiniz.

TİMTOS’ta yeni ve farklı makinlerle karşınızda olacağız. Medya günümüze katılan tüm gazeteci arkadaşlarımıza teşekkür ederiz.

Hung : “Güçlü Bir üretim Endüstrisi Kurduk” Andy Hung’da Tayvan olarak güçlü bir üretim endüstrisi kurduklarını ve dünyanın sayılı makine üreticileri arasında yer aldıklarını söyledi. Hung sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Tayvan takım tezgahları-metal işleme teknolojileri sektörünün başarısının nedenlerinden biri olarak, akıllı fonksiyonlarla donatılmış entegre takım tezgahlarını, otomatik robot kollar gibi otomasyon birimlerini ve üretim hatlarını Çin’in otomotiv endüstrisine sağlama konusunda pratik bir geçmişe sahip olduklarını gösteriyor. Tayvan, yüzde 5-6 arasındaki küresel paylaşım oranıyla dünyada takım tezgahları üreticileri arasında yedinci, üretiminin yüzde 79 oranındaki miktarın ihracatıyla dünyada ihracat sıralamasında beşinci sırada bulunuyor. Tayvan takım tezgahları sektörü-imalatçıları, kendi yerli pazarının gereksinimlerini karşılamak yanında, dünyanın majör takım tezgahları imalatçısı müşterilerine de

Geçtiğimiz yıl bu günlerde dünyanın önemli yayın gruplarından onbeş teknoloji,

Yayıncı Dünya Medya Basın Yayın Reklam Tanıtım Hizmetleri

endüstri ve ekonomi gazeteceisi ile birlikte bir hafta Tayvan’da TAİTRA’nın misafiri

İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu yazı işleri Müdürü İlker Kaplan

olmuştuk. Bu yıl dünyayı saran COVİD 19 Pandemisi sebebiyle uzaktan erişim

Reklam Halkla İlişkiler Hatice Karabay

ve iletişim sağlıyoruz. World Media Group olarak geçen yıl Tayvan Endüstrisi

Reklam Müdürü Zafer Altın İdari İşler Müdürü Ayşe Savranoğlu Grafik Tasarım Simge Savranoğlu Yazı İşleri Defne Deniz Baskı World Media Group Baskı Merkezi Yönetim Yeri Akşemsettin Mah Güneş Sok No 48 / 1 Eyüp / İstanbul web www.ekonomiknokta.com e-mail gazete.haber@gmail.com Ekonomik Nokta Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir. İçeriğindeki yazınsal ve görsel malzemeler, izin alınmaksızın; yazılı, görsel, işitsel ve elektronik medyada kullanılamaz.

2

15 - 22 Mayıs 2020

üzerine yazdığımız yazıyı ve bu yıl 21 Mayıs 2021’de Türkiye saatiyle saat 10:00’da gerçekleştirilecek Webinar ile ilgili detaylı bilgileri bulabilirsiniz. Dünya Endütrisini teknolojisini ve ekonomisini takip etmek istiyorsanız World Media Group size yeter...

EKONOMİK NOKTA (Çin, ABD, Japonya ve Hindistan) tedarik hizmeti veriyor. Örneğin; bilyalı vida ihracatında Tayvan üçüncü sırada yer alıyor. Küresel düzeyde pazarlama yapmak ve uluslararası müşterilere servis sağlamak Tayvan takım tezgâhları ve aksesuarları üretim sektörünün önemli bir özelliği.”

Samuel Hsiesh : “Takım Tezgahlarının Akıllı Hale Geldi” Endüstri 4.0 eğilimi doğrultusunda küresel endüstrinin akıllı üretim ve uygulamalara yöneldiğine dikkat çeken Hsies yapılan çalışmalar ile ilgili olarak şunları söyledi: “Örneğin; büyük veri, IOT-nesnelerin interneti ve birlikte anılan diğer ekipmanlar konularında üretim verimliliğini ve ürün kalitesini artırma yanında maliyetleri azaltmak için yenilikçi çalışmalar yapılmakta ve uygulanmakta. Bu nedenle, ortaya çıkan büyük iş potansiyelini üretimde anahtar rolü olan takım tezgahları sektörü değerlendirmek durumunda. Takım tezgahlarının akıllı hale getirilmesi, endüstriyi küresel akıllı üretim eğilimlerine bağlarken ve son kullanıcıların rekabetçilik yanını kuvvetlendirirken, Tayvan’ın akıllı imalat kapasitesinin takım tezgahları üreticilerinin müşterilerine-alıcılara komple çözüm sunma gayretlerinde kullanılmasını sağlıyor. Küresel imalat endüstrisinin akıllı faktörleri - unsurları tüm imalat süreçlerine derece derece eklemesiyle, imalat sistemlerinin (imalat sistemini yönetenlerin-tek bir girişim ve tüm tedarik zinciri dâhil) işlerini tamamlamaları veya beklenmeyen durumları doğru zamanda yeterli şekilde ele alabilmek için uygun ve verimli metotlarını seçmelerine olanak sağlıyor.”

Alex Ko : “Endüstriyel Devrim Eşiğindeyiz” Alex Ko ise dijital fabrikalar ve yeni endüstriyel devrim eşiğindeyiz diyerek konuşmasına başladı. Üretim proseslerinde önemli değişimlerin hayata geçirildiğini dile getiren Ko küresel üretim süreçlerinin farklılaştığını da vurguladı. Ek olarak imalat sistemini ve ürün imalat sürecini (prosesini) değiştirmenin, yeni imalat sisteminde (akıllı imalat sisteminde) yeni mekanik sistemlerin ve ilgili istenen donanımlar ile yazılımların geliştirilmesiyle sonuçlanacağını vurgulayan Ko ; “Söz konusu geliştirme özellikle üretim ekipmanlarının (örneğin; metal işleme için CNC makinalar) akıl seviyelerinde geçerli olacak. Çünkü, bu geliştirme ürünlerinin rekabette daha iyi olmasını isteyen küresel ekipman tedarikçileri açısından önemli bir gösterge haline gelecek. Bu nedenle dünyanın her yerindeki ana makina üreticileri, bu durumdan son kullanıcıların imalat süreçlerinde müşterilerin rekabet gücünü artırmak ve daha ileri olarak makina üreticilerinin müşterilerini tatmin etmek için istenen rekabet gücünü sürdürmelerini sağlamak amaçlarıyla paralel olarak ürün geliştirmede yararlanmak istiyorlar” dedi. Üretimde Çevreyle Uyumlu Akıllı Sistemler Medya Günü sonrası Tayvan Endüstrisinin lokomotifi işlevi gören üretim tesislerini ziyaret ettik. Bu üretim üstleri gezilerinde genel olarak edindiğimiz izlenim ise; Tayvan üreticilerinin, çevre koruma ve enerji tasarrufu amacıyla akıllı teknolojileri kullandıklarıydı. Uluslararası üretim endüstrisinde çevre koruma ile ilgili talep ve standartları karşılıyorlar. Küresel üretim sistemi akıllı uygulamalara yönelirken, çevreyle uyumlu sistemler de önem taşıyor. İnceleme gezisinde on civarı tesisi gezme, son yaptıklarını görme ve yakından inceleme, yenilikleri ile ilgili bilgi edinme fırsatı buldum. Tayvan firmaları samimi şekilde üretimlerini anlatıyor ve bu da tüm dünyada olduğu gibi Türkiye sanayisi için önemli bir fırsat oluşturuyor. Üretimde sadece ürün satmayı amaçlamadıkları; çözüm ortağı olmayı hedeflediklerini hemen anlıyorsunuz. Ziyaret etti-

ENDÜSTRi

15 - 22 Mayıs 2020

ğimiz aşağıda listesi yer alan firmalar, bize son teknolojilerini aktardılar, tesislerini ve üretim hatlarını gösterdiler.

Söz konusu firmalar ve web adresleri şu şekilde: Techman Robot Inc. : Techman Robot Inc. Endüstriyel tesisler için robot kolları ve ekipmanları üreten marka Tayvan’ın en önemli robot üreticilerinden birisi…

Firma hakkında detaylı bilgi almak için : www.tm-robot. com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Delta Electronics, Inc.: Delta Electronics lider bir güç kaynağı ve elektronik ekipman üreticisi. Başlıca üretim grupları ise Güç Elektroniği, Enerji Yönetimi ve Akıllı Yeşil Hayat. Üretilen ürünlerin çoğu otomotiv endüstrisinde, tıbbi gereçlerde ve telekomünikasyon sistemlerinde kullanıyor.

Firma hakkında detaylı bilgi almak için : www.deltaww. com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Tongtai Group / Apec CNC Tongtai Group Metal işleme sektöründe son teknoloji CNC Tezgahların üretimini yapıyor. Havacılık, Otomotiv ve Kalıp sektöründe kullanılan makineler yapıyor.

Firma hakkında detaylı bilgi almak için : www.apeccnc. com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Fair Friend Ent Co. Ltd. ( FF Group) FF Group Makine imalatı, makine ekipmanları ve yeşil enerji üzerine çalışmalar yürüten grup, kurumsal yapısını her geçen gün geliştirerek Tayvan Endüstrisine ve ekonomisine katkı sağlıyor.

Firma hakkında detaylı bilgi almak için : www.feeler.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Hıwın Mikrosystem Corp.

Hıwın CNC’lerde kullanılan doğrusal hareket ekipmanlarını üretiyor. Türkiye’de de isim olarak en çok bilinen Lineer sistem markasıdır.

Firma hakkında detaylı bilgi almak için : www.hiwinmikro.tw adresini ziyaret edebilirsiniz.

Goodway CNC Goodway CNC geniş üretim parkuruyla CNC üretimi yapan önemli bir Tayvan üreticisi. Gelişimini her geçen gün arttırıyor.

Firma hakkında detaylı bilgi almak için : www.goodwaycnc.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Fu Chun Shin Machinery Manufacture Co, Ltd (FCS) FCS, çok büyük ölçekli plastik kalıp makinelerinin üretimini yapıyor ve otomotivden, beyaz eşyaya bir çok sektöre parça üreten makinelerin üretimini şekillendiriyor.

Firma hakkında detaylı bilgi almak için : www.fcs.com.tw adresini ziyaret edebilirsiniz.

Shıeh Yıh Machınery Industry Co., Ltd (SEYİ) SEYİ, pres üretimi yapıyor.

Firma hakkında detaylı bilgi almak için : www.seyi.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Multiplas Multiplas, plastik enjeksiyon makinelerinin üretimini yapan ve çok geniş bir sektörel gamı olan bir firma.

Firma hakkında detaylı bilgi almak için : www.multiplas. com.tw adresini ziyaret edebilirsiniz.

İlker Kaplan www.worldmediagroupe.com

3

EKONOMİK NOKTA

ENDÜSTRi

15 - 22 Mayıs 2020

SHINING STAR OF THE FAR EAST: TAIWAN Twanese he cooperation between Turkish and Taiindustries brings about important

data for both countries’ development. This industrial friendship bears utmost significance especially these days when the 4th Industrial Revolution is being realized at full steam.

Taiwan External Trade Development Council (TAITRA) shared the current state of the country’s industry with the world’s important media outlets. USA and CANADA from the American continent; as well as Germany, Netherlands, Russia, Poland, Italy, Spain and Turkey’s World Media Group from the European continent, were invited to the event, which was attended by 15 press members in total. İlker Kaplan represented World Media Group as the Chief Editor. Moreover, reporters from the Asia group made examinations in the same period as well. While the machine manufacturers were opening their gates to international media, production technologies were shared with the public in company with authorized officers.

Taiwan External Trade Development Council (TAITRA) As a country with more than 5 billion dollars’ worth of machine export value, Taiwan has accomplished to be among the world giants with the international brands that it created. The trade of equipment that manufactures the means of production increase day by day in the country. During the media promotion event that was held between 5-12 May 2019 and to which World Media Group attended with its Industry 4.0 Magazine, we came together with the authorized officers of the country’s large machine manufacturers.

Having a deep interest in the Turkish market, Taiwan machine manufacturing industry deems the region as a bridge between Europe and other developing markets. Turkey can indeed serve as a bridge due to its location.

Even if Taiwan is approximately at a 10-hour flying distance from Turkey, cultural, economic and commercial relations between the two countries have already narrowed this gap. The exports to our country by Taiwanese manufacturers, which are represented by their distributors in Turkey, currently account for 10 percent of total machine exports. With its 5 percent share, Turkey ranks the 3rd after China and USA among the total machine export of the country that is worth 5 billion dollars. The officials we met mentioned that they plan to increase this figure to a higher level together with increased production in Turkey and enhanced confidence in Taiwanese manufacturers. The officials lean towards the idea of manufacturing in Turkey in case the necessary conditions and subsidies are put in place.

Taiwan has an outward-looking structure not only in terms of commerce but also with regard to culture, and there is a great interest for Turkey in this country.

If we look at its endeavors in terms of production in the last 15 years, Taiwan seems to be the shining star of the Far East Asia. In making this observation, I do not ignore Japan and China (their development and magnitude). I would like to mention that in view of its development pace in the fields of machinery and manufacturing technologies with a production concept increasing both quality and the use of advanced technologies, Taiwan’s success has long exceeded the sizes of its surface area and population. Certainly, comparing three different countries in terms of their populations and locations on a one-to-one basis is not possible; however, Taiwan is the rising star of its region on a global scale. It also plays an effective role in meeting the quality of machinery needs of China.

Taiwan’s success in the machinery industry has been accomplished thanks to the adoption of the right strategy. With a 60-year long background and an export value steadily increasing every year, Taiwan’s machinery industry features a standard and quality acknowledged by customers in different parts of

4

the world. Among the important machinery exported, power lathe, printing machine, and milling machine stand out, and such machinery finds buyers in China, USA, Turkey, Germany, Russia, Netherlands, Indonesia, South Korea, Malaysia, Thailand and many other countries in the world.

Taiwan’s machinery industry is deemed as a production industry as a whole because manufacturers have a separate expertise for each part and a production line network in which they can procure parts from each other. Each plant has an R&D and management know-how which was combined with the knowledge obtained both in the country and abroad. Besides, the sector provides a quality assurance that was granted many awards and certificates in terms of machinery standards by domestic and foreign organizations. Since it is a machinery industry country, of course, support and cooperation of the government is a must.

Taiwan increased the pace of its 60-year development process during the last fifteen years. Innovations have been adapted to production technologies and machinery in line with Industry 4.0 and preliminary results were obtained in a short period of time. As an island state of the Far East Asia, Taiwan has made and continues to make, a great leap forward in the areas of smart machinery, smart production and smart industry, as it carried the integration of science-education, technology and industry to a very high level.

Development is reflected from the industry to economy, and then to culture.

Media Day Drew Deep Interest Media Day organized on 6 May 2019 by TAITRA attracted heavy attention of international industrial technology journalists.

Yeh: “We will be before you with new and different machinery at TIMTOS” Having made the opening speech of the Media Day, Walter Yeh, President of TAITRA Board of Directors, said: “Production sector has been undergoing a deep change. We have been facing an industrial revolution. We need to redesign our production and machinery accordingly. Taiwan has been realizing this change.

We are renewing our production industry in this way. Our Union was established in 1945.

Nearly three thousand of our companies from each point of production sector are members of this Union. Our role is to establish a network of machinery manufacturers in the country and create markets for such entrepreneurs. Our products are being sold to various parts of the world. We organize activities to allow manufacturers in our country to display their products both domestically and abroad.

The most important segment of these activities is TIMTOS (Taipei International Machine Tool Show), which is organized in Taiwan. Turkey’s market has a high demand for machinery produced in our country and the export rate that is increasing each year is the most important indicator of this fact.” Production technologies set industry-specific standards.

You will witness the change and development being realized in the production sector as well as the smart machinery at TIMTOS 2020. We will be before you with new and different machinery at TIMTOS. We would like to thank all our journalist friends who participated in our media day.

Hung: “We Have Established a Strong Production Industry” On the other hand, Andy Hung said that as Taiwan, they have established a strong production industry and are among the few machinery manufacturers of the world. Hung continued: “As one of the reasons lying behind the success of its machine tools-metal working sector, Taiwan displays its practical background in providing integrated machine tools that are equipped with smart functions, automation units such as automatic robotic arms and production lines to China’s automotive industry. With its global share of 5-6 percent, Taiwan ranks as the seventh among

the world’s machine tools manufacturers, and as the fifth in the world export ranking with its production at a rate of 79 percent.

Besides meeting the needs of their own domestic market, manufacturers of Taiwan’s machine tools sector also serve as suppliers to their customers, which are the world’s major machine tools manufacturers (China, USA, Japan, and India). For instance, in ball screw exports, Taiwan ranks as the third. Marketing on a global scale and providing services to international customers is an important feature of Taiwan’s machine tools and accessories production sector.”

Samuel Hsiesh: “Machine Tools Became Smart” Taking attention to the fact that global industry is tending towards smart production and applications in line with Industry 4.0, Hsies said in relation to the ongoing works: “For example; innovative works are being done and applied in order to both increase the production efficiency and product quality and reduce costs with regard to big data, IOT-Internet of things and related equipment. Therefore, the machine tools sector, which has a key role in the production sector, needs to make use of the emerging big business potential. Rendering machine tools smart ensures the use of Taiwan’s smart manufacturing capacity in the endeavors of machine tools manufacturers to provide their customers-buyers complete solutions, while it links the industry to global smart production trends and strengthening end-users’ competitiveness. Addition of smart factors-instruments into all manufacturing processes gradually by the global manufacturing industry, allows manufacturing systems (including managers of manufacturing system-only one enterprise and the whole supply chain) to complete their works or to select proper and efficient methods to address unexpected situations at the right time in a sufficient way.”

Alex Ko: “We are on the Verge of an Industrial Revolution” Alex Ko started his speech saying that we are on the verge of digital plants and a new industrial revolution. Having mentioned that important changes are being realized in production processes, Ko also emphasized that global production processes have become different. Stressing additionally that changing the manufacturing system and product manufacturing process will end up with the development of new mechanical systems and relevant required equipment as well as software in the new manufacturing system (smart manufacturing system), Ko said: “Such development will be applicable particularly for smartness level of manufacturing equipment (for example; CNC machines for metalworking). That is because this development will become an important indicator for global equipment suppliers who want their products to be better in competition. Therefore, main machine manufacturers all over the world would like to benefit from this situation in product development, in parallel with the aims of increasing competitiveness of customers in end-users’ manufacturing processes and furthermore, ensuring machine manufacturers to maintain the desired competitiveness with a view to satisfying their customers.”

Environment-Friendly Smart Systems in Production After Media Day, we visited leading production facilities of Taiwan Industry. The general impression we had during our visits to such production bases is that Taiwan manufacturers use smart technologies with the aim of environmental protection and energy-saving.

They meet the requirements and standards with regard to environmental protection in the international production sector. While the global production system is leaning towards smart applications, environment-friendly systems matter as well.

During the study trip, I have found the opportunity to visit approximately ten facilities, to see and examine closely what they have recently done and obtain information on their innovations. Taiwan firms explain their production sincerely and this constitutes a significant opportunity for Turkey’s industry, as it is the case for the entire world. You incidentally understand that in making their production they not only aim to sell products; but also to become solution partners. The firms that we visited, the list of which is provided below, told us about their latest technologies and showed their facilities and production lines.

These firms and their web addresses are as follows: Techman Robot Inc.: Techman Robot Inc. This brand, which manufactures robotic arms and equipment for industrial facilities, is one of the most important robotics manufacturers of Taiwan…

For detailed information about the firm, you may visit: www.tm-robot.com Delta Electronics, Inc.: Delta Electronics is a leading power source and electronic equipment manufacturer.

Main production groups are Power Electronics, Energy Management, and Smart Green Life. Most of the products manufactured are used in the automotive industry, medical equipment, and telecommunication systems.

For detailed information about the firm, you may visit: www.deltaww.com Tongtai Group / Apec CNC Tongtai Group is making the production of latest technology CNC Machine in the metalworking sector. Its machines are used in the Aviation, Automotive and Mould sector.

For detailed information about the firm, you may visit: www.apeccnc.com Fair Friend Ent Co. Ltd. ( FF Group) FF Group, which works on machine manufacturing, machine equipment and green energy, contributes to Taiwan Industry and economy by improving its corporate structure day by day.

For detailed information about the firm, you may visit:www.feeler.com Hıwın Mikrosystem Corp.

Hıwın manufactures the linear movement equipment used in CNCs. It is the most recognized linear system brand in Turkey.

For detailed information about the firm, you may visit: www.hiwinmikro.tw Goodway CNC Goodway CNC is an important Taiwan manufacturer which makes the production of CNC with its wide production line. Its development continues day by day.

For detailed information about the firm, you may visit:www.goodwaycnc.com Fu Chun Shin Machinery Manufacture Co, Ltd (FCS) FCS manufactures very large scale plastic molding machines and shapes the production of machines that manufacture parts to many sectors from automotive to white goods.

For detailed information about the firm, you may visit:www.fcs.com.tw Shıeh Yıh Machinery Industry Co., Ltd (SEYI) SEYI manufactures pressing machines.

For detailed information about the firm, you may visit:www.seyi.com Multiplas Multiplas is a very large scale firm in the sector, making the production of plastic injection machines.

For detailed information about the firm, you may visit:www.multiplas.com.tw

EKONOMİK NOKTA

ENDÜSTRi

15 - 22

Mayıs

2020

21 MAYIS 2021’DE TAYVAN ENDÜSTRİSİ VE AKILLI ÜRETİM MASAYA YATIRILIYOR Tgütmeyen ayvan Ticaret Merkezi İstanbul ofisi, Tayvan’ın kar amacı ticaret geliştirme kuruluşu TAITRA’nın (Tayvan Dış

Ticareti Geliştirme Konseyi) bir yan kuruluşu olup, ofisimizin misyonu Tayvan ile Türkiye arasındaki ticareti, yatırımları ve ekonomik ilişkileri arttırmaktır. www.taitra.org.tw www.taiwantrade.com.tw taiwantradeshows.com.tw

www.

21 Mayıs 2020 Türkiye saati ile saat 10:00’da Koronavirüs Dönemi ve Sonrasında Üretimde Dönüşüm konulu makine ve takım tezgahı sektöründe faaliyet gösteren önemli Tayvanlı firmaların katılacağı WEBEX yazılımı aracılığıyla online bir sunum programı gerçekleştirecektir.

Firma bilgileri ve konuları aşağıdaki gibidir; YCM – Akıllı Üretim SEYI – Virüs Sonrası Dönemde Damgalama/Presleme Üretimi Kao Ming – Yarının Trendleri – Hızlı, Esnek ve Gelecek

Jainherr Machine - Yüksek Hassasiyetli Taşlama Makinesi Uygulamaları Advantech - İşletmeler Covid 19 krizine nasıl tepki veriyor?

Daha fazla detayı aşağıdaki linkte bulabilirsiniz. https://bit.ly/2YI8W3g Bu sunumda sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

Sunuma katılmak ücretsizdir.

Aşağıdaki linkteki kısa formu doldurarak sunumu izlemek için kayıt yaptırabilirsiniz; https://docs.google.com/forms/d/e/1FAIpQLSfY9GjPrKbPn kCUOfKP1p6YQ5oNaxYCkIviKfVIeDRAqs8GPA/viewform WEBEX nasıl kullanılır?

Toplantı WEBEX üzerinden yapılacaktır. Kayıt yaptırdıktan sonra tarafınıza toplantı linki gönderilecektir. Gönderilen link ile tarayıcınız üzerinden toplantıya katılım sağlayabilirsiniz. ​​​​​​​ Daha fazla detay ve katılmak için lütfen tarafımızla iletişime geçiniz.

Geçtiğimiz yıl bu günlerde dünyanın önemli yayın gruplarından onbeş teknoloji, endüstri ve ekonomi gazeteceisi ile birlikte bir hafta Tayvan’da TAİTRA’nın misafiri olmuştuk. Bu yıl dünyayı saran COVİD 19 Pandemisi sebebiyle uzaktan erişim ve iletişim sağlıyoruz. World Media Group olarak geçen yıl Tayvan Endüstrisi üzerine yazdığımız yazıyı ve bu yıl 21 Mayıs 2021’de Türkiye saatiyle saat 10:00’da gerçekleştirilecek Webinar ile ilgili detaylı bilgileri bulabilirsiniz. Dünya Endütrisini teknolojisini ve ekonomisini takip etmek istiyorsanız World Media Group size yeter...

5

EKONOMİK NOKTA

ENDÜSTRİ

15 - 22

Mayıs 2020

ABB, EN YENİ AKILLI ODA KONTROL CİHAZININ LANSMANI İLE HIZLANIYOR ABB, kullanıcılara ek kablolamaya gerek olmadan mobil cihazdan panjur ve ışıkları kontrol etme imkanı sunmak için ABB-free@ home® flex’i piyasaya sürüyor. Cihaz, Bluetooth bağlantısı üzerinden konforu ve enerji verimliliğini artırmak için akıllı oda cihazlarını ko-layca kontrol edebiliyor.

E

v sahiplerinin cihazlarını en verimli ve sürdürülebilir bir şekilde yönetmelerine olanak tanıyan akıllı ev sistemlerine yönelik artan talebe yanıt olarak ABB, son kullanıcıların evlerindeki tüm odaları ‘akıllı’ hale getirmelerini sağlayacak yenilikçi yeni bir çözüm geliştirdi.

ihtiyaç duydukları yerde ve zamanda kullanmasına yardımcı olmak için tasarlandı.

Enerji tüketimi el tipi bir mobil cihazdan kolayca kontrol edilebiliyor. Kullanıcılara alanlarını kontrol etme özgürlüğü veriyor ve örneğin oda boşken ışıkları söndürmelerine olanak tanıyor.

ABB, Ekim 2020’deki resmi lansmandan önce özel ilk gösterimde ziyaretçilere, müşterilerini bugün ve gelecekte daha sürdürülebilir ortam için destekleyecek çözümlerinden biri olan ABB-free@home® flex ve yeni ABB-free@ home® uygulamasını tanıtacak.

ABB-free@home® flex, kullanıcıların Bluetooth bağlantısı aracılığıyla panjur veya ışık gibi işlevleri cep telefonlarından yönetmelerini sağlayan yeni ABB-free@ home® uygulaması ile kontrol edilebilir.

Odalarına akıllı teknoloji kurma esnekliği isteyen ve geleceğe yönelik bir çözüme yatırım yapmak isteyen ev sahipleri için ideal.

Sistem Erişim Noktası entegre edilerek ileriki bir tarihte kolaylıkla ABB-free@home® akıllı ev sistemine yükseltilebilir.

ABB-free@home® flex, insanların enerjiyi

tanımlanmış bir konuma getirecek şekilde özel düzenler kaydedebilir.

Daha fazla kontrol için uygulama, günün saatine bağlı olarak ışıkları farklı aydınlatma seviyelerine, örneğin geceleri banyo kullanılırken yüzde 30 seviyesine programlamak için bir hareket dedektörüne bağlanabilir. Bu sadece daha çekici bir kullanıcı deneyimi yaratmakla kalmaz, aynı zamanda enerji israfını daha da azaltır.

Lansmanı desteklemek için ABB-free@ home® uygulaması, gelişmiş işlevsellik, daha iyi performans ve daha güçlü kullanılabilirlik sunmak amacıyla tamamen yeniden tasarlandı. Yeni geliştirilmiş sürüm ayrıca bu yıl tüm ABB-free@home® kullanıcıları tarafından App Store’dan indirilebilecek.

Daha fazla esneklik için ışıkları gündüz veya gece gereken saatlerde yanacak şekilde ayarlamak için zamanlayıcılar kullanılabilir ve kullanıcılar, yazın ortasında güneşin parlamasını önlemek ve böylece enerji tasarrufu sağlamak için panjuru önceden

çözümü. Daha akıllı ve daha esnek teknoloji seçeneklerine olan talebin artmasıyla birlikte ABB-free@home® flex, kontrolü tamamen tüketicinin ellerine bırakacak ve evlerde ve ofislerde enerji tasarrufuna geçiş yapmalarına yardımcı olacak.”

ABB, dünya çapında 40’tan fazla ülkede kurulu olan ve kendi içinde bağlantılı ABBfree@home® sisteminin 5 milyon bileşeni ile yıllardır akıllı ev teknolojisindeki ilerlemenin hız kazanması için ön planda yer almıştır.

ABB’nin Akıllı Binalar Genel Müdürü Oliver Iltisberger şu şekilde açıklıyor: “ABB, yenilikçi teknolojinin daha akıllı yaşam alanları oluşturabileceği ve daha iyi kullanıcı deneyimi sunabileceği konusunda net bir vizyona sahip.

ABB-free@home® flex serisi, Smart Cities’ Mission to Zero girişimimizi destekleyen ve kullanıcıların enerji kullanımını ve tüketimini yönetmelerine yardımcı olmanın yanı sıra konfor seviyelerini artıran bir oda aydınlatma

ABB, NAVEOPRO®’NUN LANSMANI İLE BAKIM PLANLAMASINI CANLANDIRIYOR N aveoPro® sistemi, müşterilerin tüm acil aydınlatma kurulumlarını yeni bir mobil uygu-

lama ile kurmalarını, bakımlarını yapmalarını ve tam olarak kontrol etmelerini sağlıyor. Bu, tüm sistemler hakkında gerçek zamanlı bir genel bakış sunarak zamandan tasarruf, daha iyi bakım planlaması ve artırılmış bina güvenliği sağlıyor.

ABB’nin en yeni izleme sistemi olan NaveoPro®, acil durum aydınlatma sistemlerini tek bir mobil cihazdan kurmak, izlemek ve korumak için şeffaf ve proaktif bir yol sunuyor.

ABB AbilityTM bağlı cihazlar platformunun bir parçası olan bu çözüm, eksiksiz bir siber güvenlik sunuyor ve tüm sistem kullanıcıları için temel avantajlar sağlayan güvenli veri entegrasyonuna olanak tanıyor.

NaveoPro® uygulamasıyla, bağımsız acil du-

6

rum aydınlatma armatürleri, hızlı ve sezgisel bir şekilde bir binaya kolayca monte edilebiliyor ve programlanabiliyor. ABB AbilityTM platformu aracılığıyla sistem, bulut üzerinden kaynak planlamasına yardımcı olmak ve bina güvenliğini artırmak için anında bilgi vererek doğrudan akıllı bir cihaz tarafından işlenebilen dijital bir genel bakış sunuyor.

ABB’nin Bina ve Ev Otomasyonu Çözümleri’nden Global Ürün Grup Yöneticisi Thorsten Mueller şöyle diyor: “NaveoPro®, kullanıcıların tüm etkinliklerin kaydını güvenli bir şekilde bulutta depolayarak acil aydınlatma sistemlerini yönetmelerine olanak tanıyor. “Bu, müşterilere güvenlik kurulumları konusunda tam bir gönül rahatlığı sunuyor ve gelecekte acil durum aydınlatma çözümlerine geçiş olasılığı sağlıyor. Bulutun gücünden yararlanarak, veri ve hesap yönetimi araçlarının önünde engelleri kaldırıyor ve bunlara erişim sağlıyor. Bu, işletim maliyetlerini önemli ölçüde düşürecek ve gelecekte güvenlik sistemlerinin

toplam sahip olma maliyetini azaltmak için bina sahipleri ve tesis yöneticileri için kilit unsurlardan biri haline gelecek.”

Bulutta depolanan acil durum armatür verileriyle mobil uygulama, Google Maps aracılığıyla izlenen tüm akıllı binaların 7/24 genel bir bakışını sunuyor. Bina haritaları, mevcut durumunu gösterecek ve acil durum aydınlatma armatürünün net ve kesin bir konumunu sağlayacak şekilde Google Maps’e yüklenebiliyor ve mevcut durumunu gösterebiliyor.

Tüm acil durum armatürlerinin düzgün çalıp çalışmadığından emin olmak için test, muayene ve bakım planlaması programlanabiliyor.

Ayrıca, kullanıcı dostu uygulama ile fonksiyonel ve süre testleri kolayca programlanabiliyor.

Arızalar otomatik olarak algılanıyor ve her zaman, her yerde bildirim sağlayan bir mobil cihaza doğrudan rapor ediliyor. Buna ek olarak, acil aydınlatma sisteminin durumu hakkında kalıcı bir kayıt sağlamak için e-postayla gön-

derilebilen, paylaşılabilen ve depolanabilen verilere birden fazla kullanıcı erişebiliyor.

Bina güvenliğini daha da artırmak için, sistem NaveoPro® uygulamasında bakım uyarıları gönderiyor, böylece bileşenler bir arıza meydana gelmeden önce değiştirilebiliyor.

Ziyaretçilerin veya bina kullanıcılarının güvenliğini optimize etmek için gerekli tüm işlevler mevcut. Sonuç olarak, gereksiz ekipman kullanımı, karmaşık evrak işleri, çift veri girişi, doğru bileşenleri arama veya yedek parçalar için gereksiz işlemler yapılması söz konusu değil. Birden fazla cihazdan erişilen ve net bilgiler sunan tek bir erişilebilir veritabanı, devam eden bakım işini çok daha basit hale getiriyor.

Mevcut kablolu armatürleri ve kablosuz Bluetooth mesh olmak üzere iki seçenek bulunuyor.

EKONOMİK NOKTA

SAĞLIK

15 - 22 Mayıs 2020

COVID-19 dönemİnde kronİk kalp hastalarına tedavİnİzİ aksatmayın uyarısı K

orona

COVID-19’a yakalanma

riski açısından herkesin aynı riske sahip olduğunu ancak kalp hastalarının bu salgına yakalandığında hastalığın çok daha ağır seyrettiğini, yoğun bakım ihtiyacının daha fazla olduğunu belirten Türk Kardiyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol önemli bilgiler paylaştı.

hastalık çok daha ağır seyrediyor, yoğun

çözüldü. Bu kronik hastaların ilaç raporları

bakım ihtiyacı daha fazla oluyor, maalesef

uzatıldı, dolayısıyla hastaneye ve hekime

ölüm oranları da zeminde kronik kalp hastalığı

gelmeden hastalarımız ilaçlarını alabiliyorlar.

Kronik kalp hastalarının düzenli olarak ilaç

olanlarda normal kişilere göre oldukça daha

Hastalarımız ilaçlarının temininde sorun

almak ve diyet uygulanmak zorunda olduğunu

yüksek, o nedenle kronik kalp damar hastalığı,

yaşarlarsa öncelikle kendilerini takip eden

önemle vurgulayan Prof. Dr. Mustafa Kemal

hipertansiyon, şeker hastalığı gibi hastalıkları

hekimlerine telefon ile uzaktan ulaşmalarını

Erol sözlerine şöyle devam etti: “Kronik kalp

olan kişilerin hastalığa yakalanmamak için çok

öneriyoruz. Hasta yakınları da ilaçların

hastalarının tedavilerini aksatmaları onların

daha dikkatli olmaları gerekir. Tabi sadece

temini ve kullanım takibinde hastalarına

kliniğini bozabilir, hastalık tekrar alevlenip,

hastanın dikkati yetmez tüm aile bireylerinin,

destek olabilirler. Yine basit şikâyetlerde

şiddetlenebilir, tekrar hastaneye yatışlar

yakınlarının, bu hasta ile ilişkisi olan tüm

öncelikle telefonla veya telekonferans ile

gerekebilir. O nedenle kronik kalp hastalığı

bireylerin dikkatli olması gerekiyor.”

hekime ulaşılması uzaktan halledilebilecek bir

olan hastalar evlerinde mevcut ilaçlarını

durumsa hastaneye gelinmeden çözülmesini

düzenli

öneriyoruz. Ancak hastanın klinik durumunda

diyetlerini de asla aksatmamalıdırlar. Mümkün

ciddi bir değişiklik oldu ise veya kalp krizi

olduğunca ev içinde egzersizler yapılmalı, kilo

gibi acil bir durum şüphesi varsa tedavi çok

alınmamasına da dikkat edilmelidir.”

Ülkemizde sık görülen kronik kalp-damar hastalıklarının en başında hipertansiyon ve koroner arter hastalıkları geliyor. Kronik kalp damar hastalığı, hipertansiyon, şeker

ile hastaneye gelmeme veya gecikme de

19 hastalığına yakalanmamak için çok daha

devam

etmeli,

verilen

İşin püf noktası korunma

olmamalıdır.

dikkatli olmaları gerekiyor.

Her birey için olduğu gibi kronik kalp rahatsızlıkları olan hastalar için de COVID

60 yaş üzerinde her üç kişiden ikisinde

salgını döneminde püf noktasının korunma

tansiyon yüksekliği görülüyor

olduğunun altını çizen Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol: “Kurallara uyacağız, sokağa çıkma

Kronik kalp damar rahatsızlıklarının; koroner

yasaklarına riayet edeceğiz, maske takacağız,

kalp hastalıkları, beyin-damar hastalıkları,

sosyal mesafeyi koruyacağız, ellerimizi sık sık

hipertansiyon, periferik arter hastalığı, kalp

yıkayacağız, ellerimizi ağzımıza, gözümüze

yetersizliği, romatizmal kalp hastalıkları,

getirmeyeceğiz.

doğuştan kalp hastalıkları ve kalp kası

insanların maskesi var sadece ağzında burnu

yaş ilerlemesi ile birlikte hipertansiyon görülme

dışarda, bazen boynunda ağız burun açık

oranı daha da artmaktadır. 60 yaş üzerinde

geziyorlar, bu kişileri de uyarmamız toplum

her üç kişiden ikisinin tansiyon yüksekliği

bilinci ve korunma açısından son derece

mevcuttur. Koroner arter hastalıkları da 40’lı

önemli.” Bu dönemde hastalarda gelişecek

yaşlardan sonra artmaya başlamaktadır, kalbi

herhangi

besleyen atar damarlarda daralma ve tıkanma

gelinmeli.

almak ve diyet uygulanmak zorundadır. Kronik

COVID-19’ a yakalanma riski açısından herkesin aynı riske sahip olduğunu söyleyen Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol sözlerine şöyle devam etti: “Korunmaya mutlaka dikkat etmeliyiz, maske takılması, sosyal mesafenin korunması, kişisel hijyene dikkat herkes için geçerli. Kalp hastalarını farklı kılan bu hastalığa hastalarında

hasta ve

temasa geçmeli, gerekirse hastaneye hekime

19 salgını döneminde de düzenli olarak ilaç

ağır seyrediyor

komplikasyonda

sözlerine şunları ekledi: “Mutlaka hekimle

kalp hastaları her dönem olduğu gibi COVID-

COVID-19, kalp-damar hastalarında çok daha

bir

yakınlarına tavsiyeler de sunan Prof. Dr. Erol

olmasına bağlı meydana gelmektedir. Kronik

daha kötüleşmesine neden olabilir.’’

bizim

yanlışlar yapılıyor, sokaklarda görüyoruz,

nüfusumuzun %31’i hipertansiyon hastasıdır,

gerektir, ilaçları aksatmak mevcut hastalığın

sadece

gerekli. Maalesef maske kullanımında çok

Mustafa Kemal Erol şunları söyledi: “Erişkin

kalp hastalarının tedavilerini aksatmamaları

Burada

dikkatimiz yetmez, tüm toplumun uyması

hastalıklarından oluştuğunu belirten Prof. Dr.

kalp-damar

almaya

hayati önem taşıdığından COVID-19 korkusu

hastalığı gibi hastalıkları olan kişilerin Covid-

yakalanıldığında

etmeli

Evet,

COVID-19

döneminde

hastaneye gereksiz gelmeyelim, teması ve Hastanın klinik durumunda ciddi bir değişiklik veya kalp krizi gibi bir şüphe varsa dikkat

bulaş riskini azaltalım diyoruz ancak bunu Hastada ani başlayan, 5 dakikayı geçen

yaparken

gerçekten

hastaneye

göğüste şiddetli sıkıştırıcı veya yırtılır tarzda

gereken hastalarında gecikmemesi gerekiyor.

Çok özel bir dönemden geçtiğimizi, hekimlerin

göğüs ağrısı, ani gelişen nefes darlığı,

O aradaki denge çok iyi ayarlanmalı. Sağlık

normalde telefon ile iletişim yerine hastayla

morarma, düz yatamama, ani gelişen şuur

Bakanlığımızın, bilim kurulunun önerilerine

yüz yüze iletişimi tercih ettiğini ancak salgın

bulanıklığı, ellerde kollarda kuvvet kaybı vb.

harfiyen uyalım, COVID-19 dönemini en

döneminde sürecin değiştiğini belirten Prof.

durumlarda hiç beklenmeden 112 Acil Çağrı

ucuz bir şekilde en kısa sürede atlatalım.

Dr. Mustafa Kemal Erol, şunları söyledi:

Merkezi aranarak süratli bir şekilde hastaneye

Unutmayalım

“Bu dönemde kronik kalp hastalarının basit

transferi sağlanmalıdır. Maalesef bu COVID-19

uyduğu sürece başarıya ulaşır, sadece sağlık

şikâyetler, ilaç yazdırmak, tansiyon ölçtürmek

döneminde gözlemimiz kalp krizi hastalarının

personelinin gayreti ile olacak bir şey değil,

veya rutin kontroller için hastaneye gelmelerini;

hastalık kaparım korkusu ile hastaneye

toplumun her bir bireyinin korunma ve bulaş

sokağa çıkma, temas ve koronavirüs kapma

başvurmadıkları veya çok geç başvurduklarını

zincirinin kırılmasında bireysel ve toplumsal

riskinden korunmak için istemiyoruz. Raporlu

gözlemliyoruz.”

sorumluluğu mevcuttur.”

hastaların ilaca erişimi Sağlık Bakanlığımızın

Kronik kalp hastalığı olan hastalar evlerinde

almış olduğu çok yerinde bir karar ile

mevcut ilaçlarını düzenli almaya devam

mücadele

tüm

gelmesi

toplum

7

EKONOMİK NOKTA

İLAÇ

15 - 22 Mayıs 2020

Pfizer Türkİye’den COVID-19 mücadelesİne destek Pfizer Türkiye bilim, ilaç ve nakdi kaynaklarıyla COVID-19 ile mücadeleye tam destek veriyor

A

r-Ge kapasitesinin tamamının yanı

sıra bilgi ve birikimini açık bir platform üzerinden araştırmacılarla paylaşan Pfizer, ilaç geliştirme yetkinliğini biyoteknoloji şirketleri ile paylaşıyor ve üretim kapasitesini bu alanda bulunacak yeni aşı ve tedavilere göre planlıyor.

Pfizer, gelecekte ortaya çıkabilecek salgınlara yönelik olarak toplumun uzun vadeli sağlığı için hemen harekete geçebilecek sektörler arası bir müdahale ekibi de kuruyor.

COVID-19 mücadelesi kapsamında küresel çapta tıbbi ve yardım amaçlı 40 milyon dolarlık nakdi bağış kararını açıklayan Pfizer, Türkiye için ise 2 milyon TL’nin üzerinde kaynak ayırdı.

sağlık krizine karşı büyük ilaç şirketlerinden

8

kurumların onayına bağlı olarak, Pfizer’in

plan oluşturan Pfizer Türkiye, bu dönemde

uzanan bir ekosistemle iş birliği yapıyor.

2020 sonunda milyonlarca doz aşı sağlama ve

ilaç & aşı üretim ve tedarik sürecini kesintisiz

ardından üretim kapasitesini artırarak 2021’de

sürdürüyor. Pfizer Türkiye T. C. Sağlık Bakanlığı

Pfizer güncel COVID-19 pandemisine yol açan

yüz milyonlarca doz aşı üretme potansiyeli

COVID-19 Tedavi Protokolü’nde yer alan

SARS-CoV-2’yi tedavi edecek bir antiviral ajan

bulunuyor. Pfizer aşının gelişmesi için virolog,

bir ilacını da bakanlığa bağışladı ve bu ilacın

ile enfeksiyonu önleyecek bir aşıyı geliştirmek

biyolog, kimyager, aşı uzmanları gibi tüm

üretimini önceliklendirerek artırdı. Pfizer

için çalışıyor. Pfizer ile BioNTech, ABD ve

insan kaynakları ile birlikte çalışıyor.

Türkiye ayrıca TÜSEB bünyesinde 2 yeni

Avrupa’da ortak COVID-19 aşısı geliştirmeyi ve

Pfizer ayrıca bu dönemde tüm Ar-Ge

COVID-19 test merkezinin kurulması için

bu aşının başarısına bağlı olarak üretimi artırıp

kapasitesini, mevcut bilgi ve becerisini açık bir

gerekli ekipman ve malzeme desteği sağladı.

global tedarik de sağlamayı hedefliyorlar.

platformda araştırmacılarla paylaşırken, ilaç

Ayrıca,

birlikte

geliştirme yetkinliğini daha küçük biyoteknoloji

İlaç, koruyucu malzeme ve nakdi bağış gibi

geliştirdikleri bu aşının insanlarda yapılan

şirketleri ile paylaşıyor ve üretim kapasitesini

çeşitli yardımların çoğunluğunu T.C. Sağlık

klinik çalışmalarının Almanya ve ABD’de Nisan

bu alanda bulunacak yeni aşı ve tedavilere

Bakanlığı kurumlarına hızlı bir biçimde

ayında başladığını duyurdular.

göre planlıyor. Toplumun uzun vadeli sağlığı

ulaştıran ve bu süreçle mücadeleye 2 milyon

için gelecekteki salgınlar ortaya çıktığında

TL’nin üzerinde bir kaynak ayıran Pfizer Türkiye,

Pfizer, bu hedef doğrultusunda aşı alanında

hemen harekete geçebilecek sektörler arası

ayrıca, AIFD’nin de koordinasyonuyla, Halk

önde gelen klinik araştırma ve geliştirme,

bir müdahale ekibi de kuruyor.

Sağlığı Genel Müdürlüğü, TÜSEB, TİTCK gibi

Pfizer

ruhsatlandırma,

Pfizer, COVID-19’un neden olduğu global biyoteknoloji

kurumlarından akademik kurumlara kadar

şirketlerine,

devlet

ve

BionTech,

üretim

ve

dağıtım

kurumlarla görüşerek olası destek ve ortaklık

altyapısıyla küresel çaptaki tüm olanaklarını

Pfizer Türkiye’nin COVID-19 ile mücadele

kullanacak. İnsan üzerindeki testlere onay

planı

alınması ve başlamasının ardından, geliştirme programının teknik başarısına ve düzenleyici

COVID-19 ile mücadele kapsamında bir dizi

alanlarını belirlemek için adımlar atıyor.

EKONOMİK NOKTA

İHRACAT

15 - 22 Mayıs 2020

Sanal tİcaret heyetİnde rota Birleşİk Arap Emİrlİklerİ Gıdada sanal ticaret heyetİ atağı Birleşik Arap Emirlikleri ekonomisinin salgın sonrasındaki durumu, pandemi sürecinde alınan tedbirler, iki ülkenin dış ticaretindeki gelişmeler, önümüzdeki döneme dair fırsatlar ve ihracat imkanları Ege İhracatçı Birlikleri’nin düzenlediği “Koronavirüs Salgınının Hedef Pazarlarımızdaki Seyri” webinarında Dubai Ticaret Ataşeleri Hasan Önal ve Ahmet Canlı’nın katılımıyla değerlendirildi.

E

ge İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, pandemide zirveyi geride bırakan birçok ülkenin salgının yayılmasını önlemek için uygulanan kısıtlamaları gevşetmeye başladığını söyledi.

“Birleşik Arap Emirlikleri koronavirüs salgını karşısında iyi bir sınav verdi. En çok test yapılan ülkelerden biri ve şu an kademeli olarak normalleşme süreci içine girdi. Dünyanın önemli bir re-export merkezi olan Birleşik Arap Emirlikleri tüm sektörler için potansiyel bir pazar. Dubai ticaret, lojistik, turizm ve finans alanlarında dünyada ilk 5’te yer alıyor. Politik problemlerimiz olmasına rağmen stratejik konumuyla önemli bir lojistik merkezi. Bu yüzden tedarik zincirinin en önemli halkalarından biri. BAE’nin ithalatının üçte biri re-eksport olarak Dubai üzerinden farklı ülkelere gönderiliyor. Aynı zamanda Ortadoğu’nun güvenli limanı. Bu yüzden bölgenin ticaret akışında önemli bir rol oynuyor ve finans merkezi.”

Hedef Ortadoğu, Afrika, Güney Asya Koronavirüs öncesinde BAE’nin Orta Doğu’da ilk kez düzenlenecek dünyanın en büyük etkinliklerinden biri olan Expo 2020’ye ev sahipliği yapmaya hazırlandığını anlatan Eskinazi şöyle devam etti: “Her 5 yılda bir yapılan ve 6 ay sürecek Expo 2020, 24 milyon

10

ziyaretçiyle ülke ekonomisine yüksek katkı sağlayacaktı. Ancak pandemi önlemleri kapsamında 2021’e ertelendi. Kovid-19’un ticaretteki etkilerini azaltmak amacıyla çalışmalar hummalı bir şekilde devam ediyor. Dijital dönüşüm içinde olduğumuz bu süreçte sanal ticaret heyetleriyle ihracatçılarımıza yeni fırsatlar sağlıyoruz. Sanal ticaret heyetleri kapsamında yakın zamanda gıda alanında sanal iş görüşmelerine başlıyoruz. Böylelikle Ortadoğu ve Afrika’dan başlayan Güney Asya’ya uzanan bir hinterlantta firmalarımızı yeni alıcılarla buluşturacağız.”

Yaş meyve sebze ve kimyevi maddelerde rekor artış Eskinazi, Türkiye’den Birleşik Arap Emirlikleri’ne savunma sanayii, hijyen ürünlerinde kullanılan kimyevi maddeler, yaş meyve sebze, hayvancılık, soğuk dondurucu ve buzdolabı, hayvan yemi, gıda, oyuncak, modüler mobilya, spor ürünleri ihracatında artış olduğunu sözlerine ekledi.

“Birleşik Arap Emirlikleri, tavukçuluğa ve yumurtacılığa ciddi yatırım yapıyor. Bizde Türk firmaları olarak organik yumurtada ilk üçteyiz. Ancak tedarikte bir takım sıkıntılarımız var. Türk yumurta ihracatçıları, ürünlerini veterinerlik departmanı olmadığı için El Mektum Havalimanına indirmek istemiyor.

Bu yüzden Dubai Airport’a götürüyorlar. Buda ayrı bir maliyet olarak çıkıyor. El Maktum Havalimanına Veterinerlik Departmanı kurulması için Tarım ve Orman Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı’ndan desteklerini bekliyoruz.”

Gıda ihracatında sanal sefer Dubai Ticaret Ateşeleri Ahmet Canlı ve Hasan Önal, Birleşik Arap Emirlikleri’nde Mayıs’ın ilk haftasından itibaren normalleşme konusunda kademeli açılmanın başladığını, Haziran’a kadar kademeli olarak devam edeceğini söyledi.

“Pandemi süresince tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi dijitalleşme, akıllı çözümler, siber güvenlik, e-ticaret, sağlık ve gıda sektörleri önem kazandı. Sanal heyetlere ağırlık vermiş durumdayız. Gıda konusunda Ege İhracatçı Birlikleri ile sanal ticaret heyeti yapacağız. E-ticaret konusunda da sanal ticaret heyeti yapmak istiyoruz. Normalleşmenin ardından fuarlar

devam edecek ama şu anki sürecin el verdiği doğrultuda fuarlar yerine sektör toplantıları gerçekleştirilebilir. Türkiye’de öne çıktığımız sektörlerde sektör toplantıları yapılacak platformlar ön plana çıkabilir.”

BAE’nin kendi içerisinde 2,5 milyon nüfusluk bir pazar olduğunu söyleyen Önal, ülkenin bir pazardan ziyade Ortadoğu’ya açılan için bir kapı konumunda olduğunu söyledi.

“Bölgede yeterli tarım arazileri yok. 6 aylık gıda depoluyorlar.

Soğuk hava depolarındaki doluluk oranı yüzde 97. Son dönemde canlı taze balık yerine dondurulmuş balık talep edilmesinin nedeni de gıdada, hayvancılık ürünlerinde stoklama yapılması.

Türkiye’den yapılan organik yumurta ihracatı iyi durumda. İnşaat yatırımları ise petrol fiyatlarıyla beraber düştü. Sektör için önümüzdeki dönem zorlu olacak, yenilikçi ürünlere önem verilmesi şart. Dolandırıcılık vakaları yaşanıyor. Firmalarla irtibata geçmeden önce mutlaka müşavirliklere danışılması gerekiyor.”

EKONOMİK NOKTA

ENDÜSTRİ

15 - 22 Mayıs 2020

AstraZeneca ve Oxford COVID-19 anlaşmaSı A straZeneca ile Oxford Üniversitesi

bugün, üniversitenin SARS-CoV-2 kaynaklı COVID-19 enfeksiyonunu önlemeyi amaçlayan potansiyel rekombinan adenovirüs aşısının küresel gelişimi ve dağıtımı için bir anlaşma yaptıklarını duyurdu. İş birliği, hastalara Oxford Üniversitesi Jenner Enstitüsü ile Oxford Vaccine Group tarafından halihazırda geliştirilmekte olan ve ChAdOx1 nCoV-19 olarak bilinen potansiyel aşıyı ulaştırmayı amaçlıyor. Anlaşma uyarınca, AstraZeneca aşının geliştirilmesinden, dünya çapında üretilmesinden ve dağıtımından sorumlu olacak.

AstraZeneca CEO’su Pascal Soriot şunları söyledi: “COVID-19 dünyada tutunmaya devam ettikçe, virüsü yenmek için aşıya duyulan ihtiyaç da aciliyetini koruyor. Bu iş birliği Oxford Üniversitesi’nin aşı bilimindeki dünya standartlarındaki uzmanlığı ile AstraZeneca’nın küresel geliştirme, üretim ve dağıtım yetenekleri alanındaki uzmanlığını bir araya getiriyor. Güçlerimizi birleştirerek, virüsle savaşacak bir aşının küresel çapta dağıtımını hızlandırmayı ve insanları bu kuşağın gördüğü en ölümcül salgın hastalıktan koruyabilmeyi ümit ediyoruz.”

AstraZeneca Biyofarmasötik Ar-Ge Genel Müdür Yardımcısı Mene Pangalos şunları söyledi: “Oxford Üniversitesi ile AstraZeneca, aşı alanındaki temel araştırmaları ilerletme konusunda köklü bir ilişkiye sahip. Dünya genelinde COVID-19’u önlemek için birlikte aşı geliştirme çalışması yapmaktan büyük bir heyecan duyuyoruz. Oxford Üniversitesi ve yeni ortaklığımızın bir parçası olan Vaccitech gibi yenilikçi şirketlerle çalışmak için sabırsızlanıyoruz.” İngiltere İş, Enerji ve Sanayi Stratejisi Bakanı Alok Sharma şunları söyledi: “Oxford Üniversitesi ile AstraZeneca arasındaki bu iş birliği, koronavirüs aşısının üretimini hızla ilerletebilecek olması açısından hayati bir adım. İş birliğimiz, Oxford Üniversitesi’nin Jenner Enstitüsü tarafından yapılan bu aşıların başarılı olması durumunda, aşının olabildiğince hızlı bir şekilde ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasına ve binlerce hayatın bu hastalıktan korunmasına da yardımcı olacak.”

Oxford Üniversitesi Kraliyet Tıp Profesörü

Profesör Sir John Bell şunları söyledi: “AstraZeneca ile ortaklığımız, önümüzdeki yıllarda da küresel salgınlarla mücadelede büyük bir güç olacak. Etkili ve onaylanmış bir aşımız olduğunda, koronavirüse karşı bağışıklık kazanmaya başlamak için güçlü bir konumda olacağımıza inanıyoruz. Ne yazık ki, yeni küresel salgın riskleri her zaman bizimle olacak fakat yeni araştırma merkezimiz, bu tür olaylarla karşı karşıya geldiğimizde daha hazırlıklı olmamızı ve daha hızlı tepki vermemizi sağlayacak.”

Oxford Üniversitesi Rektör Yardımcısı Profesör Louise Richardson, şunları söyledi: “Oxford’daki meslektaşlarım gibi, Jenner Enstitüsü ve Oxford Aşı Grubu’ndaki olağanüstü yetenekli akademisyen ekibimizin çalışmalarından büyük gurur duyuyorum.

Yüzyıllardır Oxford Üniversitesi’nin misyonu olan en iyi araştırma, öğretim ve dünyaya katkıda bulunma geleneğini temsil ediyorlar. Ülkenin dört bir yanındaki insanlar gibi, onlara da etkili bir aşı geliştirmede başarılar diliyoruz. AstraZeneca ile ortaklığımız, başarılı olunması durumunda İngiltere’de ve özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde olmak üzere tüm dünyada insanların, bu korkunç virüsten mümkün olduğunca çabuk korunmasını sağlayacaktır.”

Potansiyel aşı geçen hafta Güney İngiltere’deki beş çalışma merkezinde, 18 ila 55 yaş arası sağlıklı gönüllülerde güvenlik ve etkililiğini incelemek üzere Faz I klinik çalışmalarına alındı. Faz I çalışmasından elde edilen veriler gelecek ay sunulabilecek. İleri evre çalışmalara geçiş ile ilgili gelişmelerin ise bu yılın ortalarında gerçekleşmesi bekleniyor.

ChAdOx1 nCoV-19 Oxford Üniversitesi Jenner Enstitüsü’nde geliştirilen ve Oxford Aşı Grubu tarafından çalışılan ChAdOx1 nCoV-19, SARS-CoV-2’nin hücrelere tutunmasını sağlayan proteininin genetik materyalini içeren soğuk algınlığının (adenovirüs) zayıflatılmış bir versiyonunu temel alan bir viral vektör kullanıyor.

Aşılamadan sonra yüzey proteini üretiliyor ve bu protein COVID-19 daha sonra vücuda bulaşırsa, bağışıklık sistemini ona karşı savaşmak üzere hazırlıyor.

Rekombinan adenovirüs vektörü (ChAdOx1), tek bir dozdan güçlü bir bağışıklık tepkisi oluşturmak için seçilmiş oluyor fakat çoğalmıyor, böylece aşılanmış bireyde yeni bir enfeksiyona neden olmuyor. ChAdOx1 virüsünden yapılan aşılar bugüne kadar 320’den fazla kişiye verildi ve sıcaklık, grip benzeri semptomlar, baş ağrısı veya kol ağrısı gibi geçici yan etkilere neden olabilmelerine rağmen güvenli ve iyi tolere edildiği gösterildi.

11

EKONOMİK NOKTA

İNŞAAT - MİMARİ

15 - 22 Mayıs 2020

Azalan Hane Halkı, Yaşam Alanlarını Küçültüyor 15 Mayıs günü, 1994 yılından itibaren Uluslararası Aile Günü olarak kutlanıyor. Bu yılki teması “Kalkınmada Aileler” olan günde, dikkat çekici istatistikler söz konusu.

T

ÜİK İstatistiklerle Aile sonuçlarını değerlendiren Altın

Emlak Genel Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı “Hane halkı sayımız azalmaya devam ediyor. Ülkemizde 2019 yılında ortalama hane halkı büyüklüğü 3,35 kişi oldu. Tek kişilik hane halklarının oranının 2019 yılında %16,9’a yükseldiği görüldü.

Boşanan çiftlerin sayısı ise bir önceki yıla göre %8,0 artarak

Yaşam alanlarındaki m2 düşüşün devam ettiğini belirten

Konutlarda en çok yaşanan sıkıntılar ise izolasyon, ısınma, çatı,

Özelmacıklı “Örneğin mevcutta ülkemizdeki ortalama konut

nem, hava ve çevre kirliliği olarak öne çıkıyor” dedi.

büyüklüğü 130m2 iken, 2019 yılında iskan alan 734 bin 373 konutta bu ortalama 115m2’ye düştü. Türkiye gelinde ortalama konut satış fiyatları 1.916-TL, kiralama fiyatları ise 8,20-TL seviyesinde. Büyükşehirlerin genelinde ise bu ortalamalar

Gayrimenkul alım ve satımının insanların hayatında verdiği

satılıkta 2.137-TL, kiralıkta 9,5-TL” dedi.

en önemli karar olduğunu belirten Altın Emlak Genel Müdürü

155 bin 47 oldu. Hatta toplam hane halklarının %9,2’sini tek ebeveyn ve çocuklardan oluştu. Hane halkının azalması daire

“Bu aşamada gerek mülk sahiplerine gerekse müşterilere Kendine Ait Konutta Oturanların Oranı Yüzde 59

m2’lerini ve yaşam alanlarını küçültüyor” dedi.

Aile Bütçesinden Aslan Payı Konut ve Kiraya

TÜİK rakamlarına göre mülkiyet durumları hakkında da bilgi

belgelerine sahip profesyoneller ile çalışmaları olacaktır. Emlak

veren Özelmacıklı “Kendilerine ait konutlarda oturanların oranı

işletmeleri ile sözleşme yapmak sizlerin haklarınızı korumayı

yüzde 59 iken, kiracı olanların oranı yüzde 25,2 seviyesinde.

sağlar” dedi.

Covit19 salgının etkisi Nisan ayı satış rakamlarına yansıdı. Nisan ayında tüm gayrimenkul türlerinde sadece 69 bin 819 satış gerçekleşti. zan bayramı sonrasında piyasaların normalleşme süreci ovit19 salgının etkisi Nisan ayı satış rakamlarına yan-

başlayacaktır” dedi.

sıdı. Nisan ayında tüm gayrimenkul türlerinde sadece 69 bin 819 satış gerçekleşti.

Mal Sahibi Kendi Yerini Satabilir

Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Altın Emlak Genel

Son günlerde medyada yer alan ve mal sahiplerinin

Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı “Mart ayında tüm

kendi gayrimenkullerini satamayacaklarına ilişkin ha-

gayrimenkul türlerinde satış adeti 182 bin 689 olmuştu.

berlerin gerçeği yansıtmadığını da ifade eden Özelma-

Nisan ayında ise bir önceki aya göre satışlar yüzde 61,78

cıklı “Mal sahiplerinin gayrimenkullerini satmak için ilan

azaldı ve 69 bin 819’da kaldı. İlk dört ayda yapılan top-

verilemeyeceği şeklindeki haberler tamamen asılsızdır.

lam satış sayısı ise 656 bin 101 oldu” dedi.

Anayasa’nın 35. Maddesine göre de mülkiyet hakkı kişiye sahibi olduğu şeyi dilediği gibi kullanma, ürünlerinden

Toparlanma Haziran Ayında

yararlanma ve tasarruf etme (başkasına devretme, biçimini değiştirme, harcama ve tüketme hatta yok etme)

Gayrimenkul satışlarında V şeklinde bir grafik beklediklerini belirten Altın Emlak Genel Müdürü “Mayıs ayında da satış rakamlarında benzer düşüşler yaşanacak. Rama-

12

tavsiyemiz yetki belgesine sahip emlak işletmeleri ve MYK emlak danışmanı ve sorumlu emlak danışmanı yeterlilik

Koronavirüs Gayrİmenkul Sektörüne Sıçradı

C

Belgesi Olan Emlak İşletmelerine Danışın

olanağı veren bir haktır” dedi.

EKONOMİK NOKTA

BİLİŞİM

Morhipo yenİ sezon ürünlerİ İçİn Influencer’lar evde kamera karşısına geçtİ

15 - 22 Mayıs 2020

Korona vİrüs, verİ İhlallerİnİn artmasına zemİn yarattı Tüm dünyayı hazırlıksız yakalayan korona virüs salgını, iş yapış şekillerinde önemli değişikliklere neden oluyor. Evinden çalışanların ortamlarının da siber

K

güvenlik yapısına dahil edilmesi gereken bu süreçte siber saldırganlar da

oronavir NGSTYLE ve Loves You ürünleri bu sezon influencerlar aracılığıyla Morhipo.com müşterileriyle buluşuyor. Influencerlar yeni sezon ürünlerinin tanıtımı için evde kamera karşısına geçti.

hassas verilere erişmek için uzaktan çalışanların açıklarını tarıyor. Verilerini kaybetmek ve büyük bir kayıp yaşamak istemeyen şirketler, bağımsız güvenlik

Morhipo.com, tüm müşterilerin evde karşıladığı İlkbahar-Yaz 2020 sezonunda bir ilke imza attı ve influencer’ların Morhipo. com ürünleriyle kendi ürettikleri içerikleri web sitesine taşıdı.

araştırmacılarından aldıkları hizmetle yapılarındaki açıkları kolayca bulabiliyor.

Pandemi döneminde hem toplum hem de çalışanlarının sağlığı için sorumluluk sahibi adımlar atan modanın e-ticaretteki adresi, yeni sezon çekimlerini işbirliği yaptığı sosyal medya fenomenleriyle evden çıkmadan gerçekleştirdi. Güliz Uzer, Ege Akdeniz, Gizem Barlak ve Ceren Coşar gibi sosyal medyada sevilen ve takip edilen isimler özel markaların çekimlerine evlerinden destek oldular. Influencer’ların evlerinde kendileri tarafından gerçekleştirilen çekimler sonucunda NGSTYLE ve Loves You’nun yeni sezon ürünleri müşterilerle buluştu.

Başta Instagram olmak üzere tüm sosyal medya kanallarının eğlenceli içeriklerden bilgi paylaşımına kadar her alanda hayatımızda büyük rol oynadığı pandemi günlerinde, modanın e-ticaretteki adresi bu mecranın sevilen isimleriyle güçlerini birleştirdi. NGSTYLE ve Loves You’nun ürün çekimleri için kamera karşısına geçen influencerlar, kendi tarzlarını ortaya koydukları çekimler gerçekleştirdiler. Dijital dünyanın sevilen içerik üreticileri, Morhipo.com’un ürünlerini müşterilerine ulaştırmasına aracı olurken, Morhipo.com da milyonlarca ziyaret alan web sitesinde ve sosyal medya kanallarında influencer’ların tarzını ve kişisel stil yorumunu takipçileriyle buluşturdu.

Projede yer alan influencer Güliz Uzer Gür (@gulizuzer) evde özenli giyinmenin kendisi için önemini şu sözlerle aktardı: “Karantina sürecimde modumu yükseltmenin en iyi yolunun, kendimi iyi hissettiren kombinler yapmak olduğunu fark ettim. Sağlıkla uyandığım her yeni güne, enerjimi yükselten elbiselerimle hazırım!”

Siz de sevilen isimlerin seçimleriyle yeni sezon ürünleriyle tanışmak için hemen Morhipo.com’u ziyaret edin.

Ş

irketlerin güvenlik açıklarını bulma ihtiyacını kitle kaynak kullanımıyla hızlı ve şeffaf bir şekilde gideren BugBounter, korona virüsün ortaya çıkardığı kaostan faydalanmak isteyen siber suçluların, kurumların hassas verilerini ele geçirmek için sürekli yeni yollar geliştirdiğine dair şirketleri uyarıyor.

Siber suçlular, şirketlerin ve bireylerin sistemlerine sızabilmek ve verilerini ele geçirebilmek için birçok yönteme başvuruyor. Tüm dünyayı etkileyen COVID-19 sebebiyle evden çalışan insanların sayısının artması, şirketlerin BT kaynaklarının sadece şirket içinde değil, tüm evlerde kullanılmasına neden oluyor. Şirketin veri merkezlerine uzaktan erişim gerektiği için, çok hızlı dönüşen bu süreçte siber güvenlik de fazlasıyla önemli hale geliyor.

Europol’ün gerçekleştirdiği Catching the virüs araştırmasına göre siber suçlar, COVID-19 ile faaliyeti en çok artan suç türü olarak listede yer alıyor. Siber suçlular, hedef aldıkları kişilerin korkularını yöneterek amaçlarına ulaşabiliyor.

Oltalama (phishing) ve fidye yazılımları, COVID-19 sürecinde en sık kullanılan iki saldırı türü olarak öne çıkıyor ve bundan etkilenenlerin de ilerleyen günlerde katlanarak artması bekleniyor. Avrupa’da vakaların görülmeye başlamasıyla “dark web” üzerinden yapılan satışlarda ciddi bir artış gerçekleşti.

Şirketlerin, gerekli planlama ve hazırlık süreci yapılamadan hızla dönüşen iş modelleri ile birlikte şirket ağına sadece uzaktan bağlanan cihazların yama ve antivirüs imza güncellemesi gibi konularda oluşabilecek riskleri ile fiziksel olarak ofis dışından erişilmeye başlanan hassas iş sırları, özel nitelikli kişisel veriler gibi alanlarda artan siber güvenlik risklerini çok hızlı keşfetmeleri gerekiyor. Aksi takdirde veri ihlali yaşayan şirketler, bu dönemde yüksek maddi ve itibar kayıplarıyla karşı karşıya kalacaklar. Maalesef çok yakında ülkemizden de bu yöndeki kötü haberlerin duyulacağını öngörebiliyoruz.

Konuyla ilgili görüşlerini belirten BugBounter Kurucu Ortağı Murat Lostar, şunları söyledi: “Birçok araştırma, salgın sürecinde veri sızıntılarında dramatik artış gerçekleşeceğinin altını çiziyor. Kurumların bir adım önde olabilmesi için güvenliğe yaptıkları yatırımlarını bu dönemde artırması ve çeşitlendirmesi gerekiyor.

Bu süreçte güvenlik açıklarını keşfetmek için tercih edilebilecek yöntemlerden biri de kitle kaynağı (crowdsourcing). Şirketlerin kısıtlı sayıdaki siber güvenlik ekiplerinden çok daha kalabalık bir kitle, güvenlik sistemlerini hacker zihniyetiyle inceleyerek, kritik zafiyetleri bulma ihtimalini artırıyor. Doğru çözüm platformları bunu hızla ve uygun bir maliyetle sunuyor.”

13

EKONOMİK NOKTA

YAŞAM

15 - 22 Mayıs 2020

COVID-19 ÖNLEMLERİ HAVA KALİTESİNİ İYİLEŞTİRDİ Mİ?

Marmara Belediyeler Birliği (MBB) Çevre Platformu, iç ortam ve dış ortam hava kirliliği, hava kirletici kaynakları, COVID-19 ile İstanbul hava kalitesinde kaydedilen değişiklikler konularını ele alan ‘Kentsel Alanlarda Hava Kalitesi’ söyleşisini, Prof. Dr. Ülkü Alver Şahin ile 11 Mayıs 2020, Pazartesi günü saat 16.00’da Zoom üzerinden gerçekleştirdi.

M

armara Belediyeler Birliği Çevre Yönetimi Koordinatörü Ahmet Cihat Kahraman moderatörlüğünde gerçekleşen webinarda; hava kirleticileri ve kaynakları, hava kirliliğinin sağlık üzerine etkileri, COVID-19 kapsamında İstanbul’da hava kirliliği konuları masaya yatırıldı.

‘KENTLERDE YAŞAYANLARIN YÜZDE KİRLETİCİ İÇEREN HAVA SOLUYOR’

80’İ

Hava kirliliğinin sağlık üzerindeki etkilerine dikkat çeken Şahin, “Her hava kirleticinin etkileri farklıdır. Hava kirliliği görünür olmayabilir ancak ölümcül olabilir. Hava kirliliğine bağlı ölüm oranları akciğer kanserinde yüzde 29, felçte yüzde 24, kalp rahatsızlıklarında yüzde 24 oranlarındadır.

Her ülkenin hava kirliliğinden toplumlarını korumak için oluşturduğu yerel sistemler vardır. Ancak Dünya Sağlık Örgütü değerleri ve kriterleri insan sağlığı için belirlenmiş seviyelerdedir. Hava kirliliği yönetmeliğinde yaptığımız değişiklikleri ülke olarak biz revize ettik ve Avrupa Birliği sınır değerlerini kabul etmiş durumdayız. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre kentlerde yaşayan toplam nüfusun yüzde 80’den fazlası WHO limit değerlerinin üstünde kirletici içeren havayı solumaktadır.

Bir politika geliştirmek ve hava kirliliğini azaltmak istiyorsanız kaynakları bilmek zorundasınız ve sorulara cevap bulmanız

14

gerekir. Maliyetli ancak düzgün bir planlama ve strateji ile hava kalitesi aktif olarak takip edilebilir. Türkiye’de Çevre Bakanlığına ya da İBB sayfasına girildiğinde açık kaynaklardan hava kirliliği ölçüm istasyonlarına bakabilir.

Aslında meteoroloji gibi hava kirliliğine de bakmak gerekir.” ifadelerini kullandı.

HAREKETLİLİKTEKİ AZALMA İSTATİSTİKLERE YANSIYOR Koronavirüs nedeniyle dünya üzerindeki hareketliliğin azaldığını belirten Prof. Dr. Şahin, “Virüsün yayılması ile beraber tüm dünya hava kirliliği üzerinde durmaya başladı.

Avrupa genelindeki ülkelerde NO2 kirliliğinin yüzde 40 civarında azaldığı söyleniyor.

Partikül maddede ise genel olarak azalma tüm ülkelerde yüzde 10 civarında seyrediyor.

Neden birinde yüzde 40 birinde yüzde 10 diye sormak gerekirse sebebi trafiktir. İnsanlar evlerinde olduğu için trafik yoğunluğu azaldı.

Hareketlilikteki bu azalma istatistiklere yansıyor. Google’ın bir araştırmasına göre ise toplu taşımadaki hareketlilik Türkiye’de yüzde 70 oranında azalmış durumda. 16 Mart 2020 verilerine göre aktivitelerin kısıtlanması ile birlikte İstanbul genelinde PM10 yüzde 30-35 oranında azaldı. Ancak ısınma ve endüstriyel aktiviteler devam etti. Endüstriyel enerji ihtiyacı da devam etti. O nedenle sadece trafikteki azalma bariz bir şekilde yüzde 40’ları buluyor. Amerika’da ise fosil yakıtın kullanımı durumu değiştiriyor. Petrole dayalı aktiviteler en düşük seviyeye ulaşmış durumda. Uçak, benzin kullanımı vb. etkiler bu düşüşü

etkiliyor” dedi.

COVID-19 ATMOSFERDE TAŞINIYOR MU? “Birçok çalışma aslında virüsün özelikle toz taşınımı döneminde yayıldığını söylüyor.

COVID-19 için bu bilgi net olmamakla birlikte genel virüs tanısında iç mekanlarda ve havayı soluduğumuz yerlerde hava bir taşıyıcıdır.

Dışarıda aerosol olarak taşınması zor.

Partikülün üzerine tutunup gidiyorsa taşınma ihtimali olabilir. Uzun mesafelere böylelikle taşınabilir. Bu bulguları netleştirecek çok fazla çalışma henüz yok. Biz de, Türkiye’de 11 üniversite bir araya geldik ve bu çalışmaya odaklanmış durumdayız. Partikül incelemeleri yapıyoruz. Bireysel çabalarla yürütülen bir çalışma bu, ileriki zamanlarda bir cevap bulmayı umuyoruz.”

ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ RİSK TEŞKİL EDİYOR MU? Son dönemde yaşanan hava kirliliğinin temel nedenlerinden birisinin partikül madde parametresi olduğunu vurgulayan Şahin “Solunabilen partikül madde parametresi PM10 olarak tanımlanmaktadır. İnsan nefes aldığı zaman 10 mikronun altını vücuduna alır ama 2,5 mikronun altındakiler ciğerlere kadar yerleşebilir. Bir mikronun altı ise ciğerlerin en dip noktalarına kadar ulaşır. İnce partiküller içeriğindeki toksik bileşenlerinde etkisi ile kanser, solunum sistemi rahatsızlıkları, kalp ve dolaşım sistemi rahatsızlıklarına neden olur. Özellikle iç ortamlarda partikül

maddelerin riskleri daha fazla araştırılmalıdır. Örneğin; alışveriş merkezleri yüzde yüz iç ortam havasını sirküle ettirerek çalışıyorlar.

Enerji tasarrufu için çoğunluğunun bu şekilde olduğunu tahmin ediyorum. Bu, aynı hava hep içeride kalıyor demektir. Merkezin bulunduğu dış ortamda hava daha kirli ise bu havayı da filtrasyon yaparak alışveriş merkezine vermek daha sağlıklı olacaktır. Alışveriş merkezleri tüm dünyada tartışmaya açık bir konu. Örneğin; Londra’da merkezlerin etrafındaki trafik nedeniyle kapatılması gündeme geldi.

Hem merkezin içi hem de dışı risk oluşturduğu için kapatılmaları söz konusu.”

HAVA KİRLİLİĞİNİ ÖNLEMEK İÇİN TEMİZ ENERJİ ŞART Hava kirliliğinin önlenmesi için kapsamlı bir devlet politikası olması gerektiğini ifade eden Şahin, şunları dile getirdi: “Hava kirliliğine yönelik önlem alınmasıyla ilgili devlet planlamasının teşvik edici, destekleyici nitelikte olması gerekiyor. Hava kirliliğini oluşturan kavramları kaynağından engellemek gerekiyor.

Temiz enerji kaynaklarına yönelmemiz şart. Güneş ve rüzgâr enerjisini teşvik edici birtakım planlar oluşturmamız gerekiyor. Elbette her şey denetim ve zorunlu kanunlarla yürümüyor. Çevreyi korumak hepimizin görevi. Öncelikle bireylerin gönüllü ve istekli olması daha sonra kamunun da istek ve destek verici nitelikte politikalar geliştirmesi gerekiyor.”

EKONOMİK NOKTA

ENDÜSTRİ

15 - 22

Nisan 2020

15

EKONOMİK NOKTA

GÜNCEL

15 - 22

Nisan 2020

Covid-19 nedenİyle tahsİlİ gecİken İhracat alacakları İçİn İhracatçılara alacaklarınızı sİgorta ettİrİn çağrısı T

ürk ihracatçısının kara gün dostu Türk Eximbank’tan Covid-19 salgınının pandemiye dönüştüğü, ihracatta tahsilatlarda gecikmelerin yaşandığı bugünlerde, Türk Eximbank tarafından sunulan hizmetlerden biri olan alacak sigortası hatırlatması geldi.

Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği tarafından düzenlenen video konferans toplantısında konuşan Türk Eximbank Ege Bölge Müdürü Gülom Timurhan, ihracatçıların Eximbank’ın uygun fonlamalarının yanı sıra; alacak sigortasını da kullanmalarını tavsiye etti.

Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Uçak’ın moderatörlüğünde düzenlenen video konferansa Birlik üyesi 30’dan fazla ihracatçı firma yetkilisi katılırken, Türk Eximbank Ege Bölge Müdürü Gülom Timurhan ve Türk Eximbank İzmir Şube Müdürü Hüseyin Egemen Kılıç, Eximbank’ın ihracatçılara sağladığı krediler ve alacak sigortası hakkında bilgi verdiler.

Uçak: “Covid-19 sürecinde tarım sektöründe işçi, üretici, ihracatçı herkese teşekkür borçluyuz” Toplantının açılış konuşmasını yapan Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Uçak, Covid-19 sürecinde; Tarım sektöründe ihracatçı ve üreticilerin sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu günler dahil, gece - gündüz işletme ve bahçelerde özveriyle işlerini devam ettirdiklerini, hem vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşıladıklarını, hem de yaş meyve sebze ve mamulleri ihracatının kesintisiz artarak devamını sağladıklarını dile getirerek, tarım sektöründe çalışan

16

üreticilere, işçilere, ihracatçılara teşekkür etti.

Tarım sektörü ihracatçılarının son dönemde işleri sürdürmek için çok büyük emekler sarf ettiğinin altını çizen Uçak, “İhracatçılarımızın en önemli sorunu ve ihtiyacı olan finansmana erişim son dönemde çok daha fazla önem kazandı. Pandeminin ilk gününden itibaren Türk Eximbank Ege Bölge Müdürümüz Gülom Timurhan ile hep istişare içinde olduk. Üyelerimizin pek çok sorununu çözüme kavuşturduk.

Bu toplantı Eximbank ile üyelerimizi doğrudan görüştürmeyi, sorunlara çözümleri en yetkin ağızdan mercilere aktarmayı amaçladık” diye konuştu.

Timurhan; “Ege Bölgesi’nde İzmir, Denizli ve Manisa şubelerimizle ihracatçılarımızın hizmetindeyiz” Türk Eximbank’ın Türkiye’de 20, Ege Bölgesi’nde İzmir, Manisa ve Denizli’de olmak üzere 3 şubeyle ihracatçılara hizmet verdiğini dile getiren Türk Eximbank Ege Bölge Müdürü Gülom Timurhan, ihracatçılarımız kendilerine en yakın Eximbank şubesine başvurarak ihracat kredileri ile ilgili bilgi almaya davet etti.

Eximbank olarak kredi limitlerini belirlerken öncelikli olarak firmaların yapmış olduğu ihracat rakamlarını dikkate aldıkları bilgisini veren Timurhan, “Tabii ihracata geçmiş yıllara bağlı olarak bakabildiğimiz için eğer firmalarımızın ellerinde yapmış olduğu sözleşmeler var ve hacimlerinde bir artış olacak ise o siparişleri de ilave olarak alıp o siparişleri de limit belirlemede esas alabiliyoruz. Bizim limit tesis ederken ana kriter ihracat hacmi. Akabinde bilançolara bakıyoruz değişik kredilerle ilgili olarak” diye konuştu.

Kadın girişimci kredisi veriyoruz

Kadın ihracatçılara özel kadın girişimci kredisi verdiklerine de değinen Timurhan, bununla ilgili olarak İş Bankası, Denizbank, Finansbank, Garanti BBVA ve TEB ile protokol imzaladıklarını, kadın ihracatçıların bu bankalarla iletişime geçerek, bu bankaların kendilerine oluşturacağı limitler çerçevesinde Eximbank’tan kadın girişimci kredisi kullanabileceklerini kaydetti.

Covid-19 nedeniyle ihracatçı firmaların alacaklarını vadesinden geç aldıklarına işaret eden Timurhan, sigortalı ihracatçılara vadesi geçmiş alacaklarıyla ilgili bildirimde bulunmalarını istedi. Timurhan sözlerini şöyle sürdürdü; “Bizim alacak sigortası ürünümüz var. Alacak sigortası yapıyoruz ve bunu tüm firmalarımıza tavsiye ediyoruz. Eximbank’ın yaptığı işlemleri sadece kredi olarak düşünmeyin. Sigorta da sizin gelecekte alacaklarınızda yaşayacağınız sorunları size önceden garanti altına almak olarak düşünebilirsiniz. Sigorta yaptığımız firmalarımızın bazılarında sevk sonrası reeskont kredisi dediğimiz Merkez Bankası ile birlikte yürüttüğümüz bir programımız var. Bunları belirli koşullar çerçevesinde ihracatçı firmalarımıza belirlenen limitler kapsamında iskonto edebiliyoruz. İçinde bulunduğumuz dönem itibariyle pek çok firmamızın alacaklarında gecikme olduğunu biliyoruz. Özellikle sadece bizden sigorta yapmış firmalarımızın 60 günün sonunda mutlaka bize gecikmeyi bildirmesi gerekiyor. Sigorta ile birlikte sevk sonrası reeskont kredisi kullanan firmalarımızın da gecikmeden sonra 30 gün sonra bunu bize bildirmesi gerekiyor. Bu süreçte her aşamada bizi bilgilendirirseniz inşallah önümüzdeki dönemlerde alacaklarla ilgili sorunsuz bir dönem geçiririz diye umut ediyoruz. Farkındayız sıkıntılı bir süreç o nedenle özellikle bizden sigorta yapan firmalardan rica ediyoruz her aşamada her sorunda lütfen bizi bilgilendirin.”

EKONOMİK NOKTA

SAĞLIK

23 - 30

Nisan 2020

17

EKONOMİK NOKTA

MAKALE

15 - 22 Mayıs 2020

Salgın dönemİnde 3 evlİ bİreyden 1’İ evdekİ İşlerİ eşİyle paylaşıyor Araştırma ile birlikte, Türkiye’nin COVID-19’la

Yüzde 38’lik bir kesim hijyene, yüzde 32

sınavını anlamak için üçüncü araştırmasını

uykuya, yüzde 14’lük bir oran ise ibadete çok

tamamladı.

Türkiye temsili, 81 ilde

18 yaş ve üzeri 1.876 evli bireyle mobil anket

İş bölümü yapan erkekler sofra kurup toplamada yardımcı oluyor

üzerinden gerçekleştirilen araştırmaya göre,

A

raştırmanın akıllı şehri CURIOCITY’nin

Türkiye genelinde kantitatif mobil anket olarak gerçekleştirdiği “COVID-19 ile Evdeki Sınavımız” araştırması, 3 evli bireyden sadece 1’inin salgın döneminde evdeki işleri eşiyle paylaştığını gösterdi.

Geleneksel araştırma yöntemlerini yeni nesil teknolojilerle

harmanlayan

akıllı

CURIOCITY

şehri”

Danışmanlık

18

Şirketi,

iş

“araştırmanın Araştırma ortağı

ve

Diyalog

Aynı çatı altında da kadınlar ve erkeklerin

salgın döneminde 3 evli bireyden 1’i evdeki

Araştırmaya göre, iş bölümü yaptıklarını

dünyaları farklı

işleri eşiyle paylaşıyor.

söyleyenler içinde yüzde 62’lik bir oranla

Kadınlar ve erkeklerin eskiye göre daha

erkeklerin en çok sofra kurma ve toplamada

fazla yaptıklarında ayrışan konular göze

eşlerine yardımcı olduğu görülüyor. Yüzde

çarpıyor. Kadınlar öncelikli temizlik ve sosyal

40’lık oranda ise temizlik işlerinde yardımcı

izolasyonun ardından kitap, müzik ve ibadetle

“Salgın döneminde evdeki işlerde eşiniz ile

oluyorlar. Üç erkekten biri mutfakta yemek

duygularını

iş bölümü yaptınız mı?” sorusu yöneltilen

pişirirken, çamaşır ve ütü ise erkekler arasında

öncelikle zamanlarını aileleriyle paylaşıyor,

katılımcıların yüzde 34’ü iş bölümü yaptığını

daha az popüler işler arasında kalıyor.

oyun ve bahçe ya da tadilat işleriyle enerjilerini

söylüyor. Araştırmaya göre 3 evli bireyden

atıyorlar.

Erkeklerin yüzde 39’u ev işi yapıyor

Simge şahin

daha fazla zaman ayırıyor.

sakinleştiriyor.

Erkekler

ise

1’i salgın döneminde evdeki işleri eşiyle paylaşıyor. Kadınların yüzde 30’u eşiyle iş

Kadınlarda yüzde 51 temizlik, yüzde 25 kitap

bölümü yaptıklarını söylerken, erkeklerde bu

Sosyal

hayatın

oran %39’a çıkıyor. Erkeklerin yüzde 9’u evde

dolduruyor

yerini

sosyal

medya

yaptıklarını iş bölümü olarak sanıyor.

okuma, yüzde 21 müzik dinleme ve yüzde 17 maneviyata yönelme ile erkeklerden ayrışıyor.

Erkeklerde ise yüzde 51 aileyle daha çok vakit

“Salgın nedeniyle gündelik hayatınızda neler

geçirme, yüzde 14 bilgisayar/konsol oyunları

Sosyo ekonomik sınıf eşler arasında iş bölümü

değişti? Neleri eskiye göre daha fazla yapmaya

ve yüzde 10 bahçe / tadilat işleri olarak

belirleyici olarak görülüyor. AB SES’te işleri

başladınız?” sorusuna ise katılımcıların yüzde

kadınlardan ayrışma görülüyor.

paylaştıklarını söyleyenler yaklaşık 2 kişiden

48’i aileyle daha çok zaman geçirmek derken,

1’i olurken, C SES’te evdeki iş paylaşımı yüzde

yüzde 48’lik bir kesim sosyal medyada daha

36. DE SES’te ise bu oran yüzde 28’e geriliyor.

çok vakit geçirmeye başladığını söylüyor.

EKONOMİK NOKTA

İHRACAT

15 - 22

Mayıs 2020

TMO’nun müdahalesİ Türk üzümcüsüne 125 mİlyon KAZANDIRDI Kuru üzüm üreticilerinin imdadına TMO yetişti. TMO’nun müdahalesi ülkeye kazandırıyor. Kuru üzüm ihracatı TMO’nun desteğiyle artıyor

T

ürkiye’nin üretim ve ihracatında dünya lideri olduğu ülkenin geleneksel ihraç ürünlerinden çekirdeksiz kuru üzümün daha katma değerli ihracatı için Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği bünyesinde faaliyet gösteren Kuru Üzüm Kurulu, ihracatçı firma temsilcileri ve Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Prof. Dr. Ahmet Altındişli’nin katılımıyla video konferans toplantısıyla bir araya geldi.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Birol Celep, toplantıda pandemi sürecinin dış ticarete yansımalarının, ihracatı arttırmaya yönelik başlıkların ele alındığını, ihracat istatistikleri görüşüldükten sonra önümüzdeki 2020-2021 sezonunun değerlendirildiğini söyledi.

“Tarım ve gıda gibi sektörlerin stratejik bir öneme sahip olduğu Covid-19 salgınından önce de zaten biliniyordu küresel ölçekte yaşanan bu salgın ile iyice anlaşılmış oldu.

Hastalıklara karşı sağlıklı kalmanın sırrı doğal gıda tüketmek. Pandemiyle birlikle insanlar sağlıklı beslenmeye yöneldi ve buna paralel olarak sağlıklı gıdaya talep yükselişe geçti.

Türkiye’nin ihracatı Nisan ayında yüzde 41 düşerken, kuru meyve sektöründe düşüş çok sınırlı kaldı. Kuru meyve ihracatı Nisan ayında miktar bazında yüzde 1 arttı, değer bazında yüzde 12’lik azalış gösterdi.”

Sürdürülebilir tarım ve ihracat modelinin çok önemli olduğunu vurgulayan Celep, üretilen ürünlerin yurt dışındaki alıcıların istediği kriterlere uygun şekilde üretilmesi gerektiğinin altını çizdi. “Üreticilerimiz üretim aşamasında gereken özeni ve ilgiyi gösterirlerse ihracatçılarda ürünümüzün hak ettiği değeri kazanmasına imkan sağlar. Dünya ekonomisinin zor günler geçirdiği pandemi sürecinde ihracatın büyük çoğunluğu tarım ürünlerinden sağlandı. Her geçen gün daha da artan tüketici bilinciyle birlikte gıda güvenliği ön plana çıkıyor. Üreticilerimizin yetiştiricilik aşamalarında kimyasal mücadeleyi en son tercih etmeleri çok önemli.”

20

Birol Celep, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) tarım piyasalarını yakından izlediğini ve gerekli tedbirleri aldığını açıklayarak, “TMO’nun önümüzdeki sezonda da çekirdeksiz kuru üzüm alımı yapacağını açıklaması sektör ve ekonomi açısından hayati önem arz ediyor. İncir ve kayısı destek alımlarını da sürdürmesi ülke ekonomisi ve üreticilere ciddi bir katma değer sağlayacak. TMO’nun piyasaya müdahalesi Türk üzümünün düşük fiyata satılmasına ve ekonomimizin güç kaybına uğramasına engel oldu. Son 5 yılda kuru üzüm ihracatı yüzde 22 artarak 524 milyon dolara ulaştı. İlk 4 ayda ise kuru üzüm ihracatından elde edilen gelir 158 milyon dolar. Nisan’da miktarda yüzde 10 değerde ise yüzde 2’lik gelişimle 41 milyon dolarlık kuru üzüm ihracatı gerçekleştirildi.” dedi.

Kuru üzümde ihracat sezonunun başladığı 1 Eylül 2019-9 Mayıs 2020 tarihleri arasında 186 bin ton üzüm ihraç ederek ülkeye 386 milyon dolar döviz kazandırıldığını söyleyen Celep sözlerine şöyle devam etti: “Kuru üzüm ihracatının yüzde 85’ini oluşturan 308 milyon dolarlık kısım Avrupa Birliği ülkelerine gerçekleşti. İlk sırayı 108 milyon dolarlık satışla İngiltere alırken, bu ülkeyi 48 milyon dolarla Almanya, 38 milyon dolarla Hollanda izledi. İtalya’ya 29 milyon dolar, Fransa’ya da 24 milyon dolarlık kuru üzüm satışı yapıldı. 2019’da çekirdeksiz kuru üzüm ihracatında güzel bir seviye yakaladık. İhraç fiyatını ortalama tonda 2 bin 150 dolar seviyesine ulaştırıp, 524 milyon dolar döviz girdisi sağladık. Bu değer 2018’de tonda bin 760 dolar, 2017’de ise bin 560 dolar seviyelerindeydi. Ortalama ihraç fiyatımızdaki yüzde 22’lik artış, hem bölgemiz hem de ülkemiz açısından çok önemli bir başarı.” Üreticilere dijital platformlarda güncel gelişmeleri aktarmak ve bilgilendirmek için Ege Üniversitesi, Enstitüler ve Bakanlık ile birlikte çalışmalar yapılacağını açıklayan Birol Celep, hazırlanan bilgilendirme broşürlerinin üretim bölgelerinde üreticilere, bitki koruma ürünü bayilerine ve ilgili paydaşlara ulaştırılacağını da sözlerine ekledi.

“Tarım Bakanlığı’nın salkım güvesiyle mücadelede başarılı şekilde kullanılan şaşırtma tekniği gibi biyoteknik mücadele yöntemlerine verdiği maddi desteğin devam edeceğini açıklaması bu yöntemin kullanımının artması ve yaygınlaştırılması açısından çok büyük önem taşıyor. Tarım ve Orman Bakanlığımız ve Ticaret Bakanlığımızın hayata geçirdiği yeni proje ve girişimler sayesinde hem bu süreçte hem de sonrasında üretim ve ihracatında dünya lideri olduğumuz çekirdeksiz kuru üzümün tüketimini artırmak için çalışmalarımız devam edecek.”

EKONOMİK NOKTA

İŞ DÜNYASI

ÇOK KULLANIMLI BEZ MASKEYE İHRACAT VİZESİ ÇIKTI

15 - 22 Mayıs

2020

ENDÜSTRİ 4.0 İÇİN SON ÇIKIŞ 2020 metehan alİ

C

ovid-19

salgınının

dünya

genelinde pandemiye dönüşmesi sonrasında 4 Mart 2020 tarihinde yayınlanan İhracat 2020/4 sayılı Tebliğ çerçevesinde cerrahi maske, koruyucu maske ile birlikte ihracatı ön izne tabi hale gelen bez maskeye ihracat vizesi çıktı.

Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü 12 Mayıs 2020 tarihli kararıyla çok kullanımlı bez maske (dokuma ve örme) ihracatında ön izin şartı aranmayacağını duyurdu.

Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Burak Sertbaş, çok kullanımlık bez maskelerin cerrahi maske ve

koruyucu maske ile aynı statüde

nuniyetini de sağlamış olacağız. Çok

değerlendirilmemesi gerektiğini 2

kullanımlı maske ihracatının yolunu

aydır dile getirdiklerini, İhracatçı

açan Cumhurbaşkanımız Recep Tay-

Birliklerine ve CİMER’e bu anlamda

yip Erdoğan, Ticaret Bakanımız Ruh-

çok sayıda başvuru olduğunu, gi-

sar Pekcan ve Türkiye İhracatçılar

rişimlerinin sonuç verdiğini ve çok

Meclisi Başkanımız İsmail Gülle’ye

kullanımlık bez maske ihracatının

teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

yolunun İhracat Genel Müdürlüğü tarafından açıldığını kaydetti.

Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sert-

Sertbaş, “Hazırgiyim ihracatı yaptı-

baş, Türk konfeksiyon sektörünün

ğımız müşterilerimiz çok kullanımlık

Covid-19 sürecinde cerrahi maske

maske talebinde de bulundu. Bu-

ve koruyucu maske üretimine yo-

güne kadar müşterilerimize olumlu

ğunlaştığını ve Türk halkını ithalata

cevap veremiyorduk. Bez maske

gerek kalmadan maskeyle buluştur-

pazarının dünya genelinde 2 milyar

duğunu, maske dağıtımında kurulan

dolarlık bir büyüklüğü olduğu he-

son sistemde Türk halkının neredey-

saplanıyor. Bu pastadan gecikme-

se maliyetine maskeye kavuştuğunu

li de olsa pay alabileceğimiz gibi,

kaydetti.

müşterilerimizin taleplerine yetire getirebileceğimiz için müşteri mem-

ASLAN

D

ördüncü

Sanayi

Devrimi

üretim süreçlerini ışık hızında yeni nesil üretime dönüştürürken, tüm sektörlerdeki küresel firmalar da heyecanlı bir dönemden geçiyor.

İnterneti’ tabanlı teknolojiler, büyük veri, artırılmış karar verme ve ileri otomasyon teknolojilerinin hızla birbirine yakınlaşıp birleşmesiyle, sahip olduğu inanılmaz potansiyelin sonuçlarını gözler önüne sermeye başladı.

“Bugünün

Yöneticileri

için

C-seviye

Endüstri

4.0

üzerine bir gerçek durum kontrolü \ Deneme-yanılma dönemi sona eriyor” başlıklı son yayını, cesur bir yaklaşımla tüm sektörlerdeki CEO’lara, Endüstri 4.0 konusunu bizzat sahiplenmeleri gerektiğine dair mesaj veriyor.

tam potansiyelini açığa çıkarmak için gereken aciliyet hissi ve bilgiye dayalı liderliğin, birçok işletmede olduğunu

ortaya

koydu.

Araştırmadan çıkan sonuç, dar kapsamlı,

teknoloji yukarı

güdümlü,

girişimler

ve

pilot projeler yürüten üreticilerde bir

güvenlik

hissinin”

hüküm sürdüğü yönünde. Rapora göre

işletmeler,

Endüstri

4.0

dönüşümünün esas anlamını ve potansiyelini

bütünüyle

gözden

kaçırıyor.

üstü

2020’ye kadar mesafe kat edememiş olan

üreticiler,

geleceklerine

dair ciddi sorunlarla karşı karşıya kalacak.

Bugünkü dar yörüngede ilerlemek, hayatta kalmaları için olmasa da yeni başarılar elde etmeleri için anlamına gelecek.

‘Tedaviyi Erken Bırakmak Gibi’ Raporu

değerlendiren

KPMG

Türkiye Endüstriyel Üretim Sektör Lideri Hakan Ölekli, “Firmaların daha geniş bir stratejiden yoksun, birbirinden

bağımsız

pilot

elde ettiğini görüyoruz. Bu hasta bir kişinin kendisini iyi hissetmeye başlayınca

antibiyotik

tedavisini

erken bırakması gibi bir şey. Bugün için doğru bir karar gibi görünebilir, ama öngörüsüzlük ileride çözülmesi daha zor problemlere yol açabilir” diye konuştu. Ölekli, çoğu firmanın Endüstri 4.0 dönüşümüne başlarken tek bir teknolojiye odaklandığını, ancak değişim için daha kapsamlı ve entegre bir yol haritasına ihtiyaç duyulduğunu

söyledi.

Ölekli,

Endüstri 4.0 için yol haritasını

KPMG’nin “2018 CEO Araştırması” da

milyar dolara ulaşması bekleniyor.

projelerden sadece marjinal değer

Rapor, Endüstri 4.0 dönüşümünün

“aldatıcı

kadar öngörülen değerinin 152

benzeri görülmemiş riskler yaratmak

KPMG’nin

tabandan

Endüstri 4.0 pazarının 2022 yılına

Rapora göre Endüstri 4.0 yolunda

Endüstri 4.0 şimdiden; ‘Nesnelerin

eksik

Sadece İki Yıl Kaldı

düzey

yöneticilerin

neredeyse yarıya yakın bölümünün, şirketleri için yaptıkları teknoloji yatırımlarının stratejik olmasından

tanımlarken, şirketlerin görevler arası

takımlar

oluşturulması

gerektiğine değinirken, performans ve değere dayalı bir yaklaşımın önemli olduğunu vurguladı.

çok taktiksel adımlar olduğunu kabul ettiklerini gösteriyordu.

21

EKONOMİK NOKTA

OTOMOTİV - MARKALOJİ

15 - 22 Mayıs 2020

LÜKS GRAND TOURER’IN GELDİĞİ SON NOKTA: BENTLEY MULLİNER BACALAR üstü açık, sürücü odaklı Grand Touring konseptinin geldiği son noktayı temsil eden Bentley Bacalar’ın 6,0 litrelik W12 TSI motoru 659 PS (650 bhp) güç üretiyor. Müşterilerin zevklerine göre özel olarak tasarlanacak otomobilden sadece 12 adet üretilecek.

G

versiyonu bulunuyor.

rand Tourer konseptinin gelmiş geçmiş en iyi temsilcisi olan Bentley Mulliner Bacalar, Bentley’nin İngiltere’nin Crewe kentindeki merkezinde görücüye çıktı. Sadece 12 adet üretilecek otomobil bu sayede, bir yandan otomobilin nadir bulunma ve ayrıcalık özellikleri temin ederken, diğer yandan mümkün olan en üstün lüks ve nefes kesici performansı da müşterilerine sağlıyor. Her model, müşterinin kişisel zevklerine göre Bentley Mulliner’in Crewe’deki atölyesinde el hüneriyle üretilecek.

Otomobil, adını Meksika’nın Yucatan yarımadasında bulunan, nefes kesici doğal güzelliği ile ünlü bir göl olan Laguna Bacalar’dan alarak Bentley’nin 2015 yılında Bentayga ile başlattığı otomobillere önemli yerlerin adını verme stratejisini sürdürüyor. Tamamen yeni ve son derece adaleli bir gövde ile tavanı açık bir Barchetta tasarımı çerçevesinde sayısız opsiyon ve malzemeyi bünyesinde barındıran her Bacalar, Bentley Mulliner tasarım ekibi ile müşteri arasındaki doğrudan etkileşimin sonucu son derece benzersiz bir otomobile dönüşecek. Bentley Mulliner’in gurur dolu geçmişi 1500’lü yıllara kadar uzanıyor. Bu nedenle, çarpıcı özellikleriyle ön plana çıkan Bacalar, otomobil tasarımı sanatındaki yaklaşık 500 yıllık uzmanlık ve mirasın zirvesini temsil ediyor.

Kılı kırk yaran seçkin 12 kişi için Bentley Motors Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Adrian Hallmark şunları kaydetti: “Bacalar’da iki koltuklu üstü açık bir deneyime yönelik tamamen ısmarlama bir Bentley yarattık ve geçen yılki yüzüncü yıl kutlamalarımız çerçevesinde ilk kez EXP100GT otomobilinde ön plana çıkarılan geleceğe dönük bir dizi unsura yer verdik.

22

Nadir ve dikkat çekici bir Bentley olarak göze çarpan Bacalar, açıkça ifade edildiği üzere, şu anda üretilen 12 otomobilden birini birlikte yaratacak, toplayacak, sürecek ve bunların değerini bilecek sadece 12 kılı kırk yaran insan için olağanüstü ve işbirliğine dayalı bir deneyim olacak.

Müşterilerimiz en rafine ısmarlama, el hüneriyle işlenmiş otomobilleri yaratmak ve hayal gücümü ve kabiliyetlerimizin sınırlarını zorlamak üzere ekibimizle kılı kırk yaran otomobil tutkunlarını bir araya getiren Bacalar konusunda en az bizim kadar heyecanlı.”

Bentley Bacalar’da olağanüstü bir sürüş deneyiminin ortaya çıkarılması için ısmarlama, el yapımı lüks en son teknoloji ile bir araya geliyor. Bentley Mulliner tarafından hayata geçirilen yepyeni bir gövde yapım sürecinin ön plana çıktığı Bacalar’ın kalbinde eşsiz 6,0 litrelik W12 TSI motorunun geliştirilmiş bir

Dünyanın en gelişmiş 12 silindirli motoru olan W12 TSI 650 HP güç ve 900 Nm tork üretiyor.

Bacalar’ın çift kavramalı, sekiz vitesli şanzımanı daha hızlı ve daha verimli vites geçişleri sağlıyor. Tüm koşullarda daha hızlı yanıt veren bir sürüş, olağanüstü kontrol ve mümkün olan en iyi ayarların sağlanması amacıyla adaptif şaside Bentley’nin 48 volt’luk akıllı Dynamic Ride System’i bulunuyor. Hava süspansiyon sistemi sürüş konforunu ve yana dönüşü kontrol ederek yolcuları aşırı hareketlerden koruyor ve Bacalar’ı zahmetsizce duyarlı hale getiriyor. Gelişmiş bir Aktif Dört Çeker Sistemi ön ve arka tekerlekler arasındaki tork dağılımını ayarlıyor. Bu sistem, optimum verimlilik ve dinamik performans için Bacalar’ın normal sürüş esnasında mümkün olduğunca arkadan çekişle gitmesini sağlıyor.

Eşsiz Sarmalayıcı Bir Kokpit Lüks kabinin içinde Bentley ustaları eşi benzeri olmayan bir kokpit yarattı. Bacalar’ın mimarisi, Bentley Mulliner tasarımcılarının sadece iç ve dış mekanı harmanlamakla kalmayıp aynı zamanda iki koltuklu otomobil karakterini ‘sarmalayacı’ bir kokpit tasarımıyla vurgulayan bir tema oluşturdu. Hat ve yüzey uygulaması bakımından saf bir nitelik taşıyan sarmalayıcı tasarım dik açılı bir orta konsoldan iç panele ve oradan da kapı panellerine doğru uzanıyor.

Ardından, bu öğeler koltukların arkasındaki eşsiz tasarıma sahip yarı kapalı bir bagaj bölmesine doğru sarmalayıcı bir etki yaratıyor.

Maharetle yaratılan bu alan neredeyse 140 yıldır otomotiv endüstrisi için lüks valizler tasarlayan İtalyan şirketi Schedoni’nin ısmarlama valizleri için tasarlandı. Sadece Bacalar için tasarlanan opsiyonel valiz kabinin döşemesi ve trimiyle mükemmel uyum sağlıyor. Bu iki bagaj ‘kapsülü’ içten dışa doğru uzanarak koltukları sarıyor ve gerçek bir iki koltuklu otomobil kabini yaratıyor.

Araçta her ayrıntı benzersiz bir şekilde tasarlandı. İkonik ‘boğa gözü’ menfezler için yeni, pürtüklü bir tasarım oluşturuldu – direksiyon simidi kumandaları, medya ve iklim kumandaları ve hatta incelikli hoparlör kapakları gibi iç alanlarda da bu tasarım kullanıldı.

Her unsurda tasarımı daha da keskin hale getirecek Midnight Black Titanium gibi detaylar kullanılarak rafine ve Koyu Bronz bir detaya yer verildi. Detayların daha fazla ön plana çıkarılması amacıyla, ana kumandalar üzerinde koyu, eloksal titanyum kaplama ve ikonik boğa gözü hava menfezlerinde metalik koyu bronz renk kullanıldı.

Her otomobil Bentley Mulliner ekibi ile birlikte tasarlanıp yaratıldığı için, iç mekanın tasarımına son şekli istenen şekilde verilebiliyor. Mevcut birçok Bentley rengi ve malzemesi kullanılarak her otomobil ayrı olarak tasarlanıp yaratılacak. Koyu bir ‘tonsürton’ karakterinin yaratılması amacıyla en iyi Beluga derisi Bentley’nin tarihe kazınmış yarı parlak derisi ile dikkatli bir şekilde birleştiriliyor. İlk demonstrasyon otomobilinde kullanılan Bentley Mulliner Khamun derisi sarmalayıcı kabin temasını yansıtırken, yeni ve benzersiz Yellow Flame dış gövde boyasını mükemmel bir şekilde tamamlıyor.

Yine eşsiz bir teknoloji Bentley Döner Ekran Elin temas ettiği tüm unsurlar Bacalar’a özel olarak tasarlandı.

Yeni D şeklindeki bir direksiyon simidinde kontrast renkli işaretleme bandına sahip Alcantra kaplamalar dikkat çekiyor.

Vites topuzunda da Koyu Bronz detaylara sahip Alcantara kaplama kullanılıyor. Eşsiz deri kayışlı kapı açma ve emniyet kemeri açma mekanizmaları, benzersiz dijital gösterge paneli ve benzersiz bir anahtar tasarımı lüks kabini daha da iyi bir tasarıma kavuşturuyor.

Orta konsolun merkezinde ünlü Bentley Döner Ekranı bulunuyor. Bentley bu dijital MMI ekranını müşterinin yapılandırılabileceği bir ana ekran olarak zarif bir şekilde tasarladı. Sistemde 40 hareketli parça bulunuyor ve sistemin etrafında motorun çalıştırılması sonucu yüksek çözünürlüklü dokunmatik ekran ortaya çıktığında Riverwood kaplaması dikkat çekiyor.

Yapılandırılabilir üç pencere sayesinde, telefon, medya ve navigasyon gibi sürücünün tercih ettiği işlevler görüntülenebiliyor.

Arayüz, yapılandırılmış ve takip edilmesi kolay menülerle modern bir akıllı telefon gibi çalışacak şekilde tasarlanmıştır.

Bentley Döner Ekranın üçüncü bileşeni olarak, dış sıcaklık, pusula ve kronometreyi gösteren üç zarif analog kadran bulunuyor – bu göstergeler, sürücü dijital detoks yapmak istediğinde dokunmatik ekrana bir alternatif oluşturuyor.

Ayrıca, 12 otomobilin her birine özgü armayı taşıyan eşsiz bir saat kadranı bulunuyor. Otomobil sahipleri kıymetli işlemelerden eşsiz kaplamalara, sürücü kumandalarına her koltukta benzersiz Bacalar işlemesinin oluşturulması için gereken 148.199 ayrı dikişe kadar bir Bentley otomobilinde daha önce görülmeyen ayrıntıları ve parçaları keşfedecek.

EKONOMİK NOKTA

Sürdürülebilir İşçilik ve Etik Kaynaklardan Gelen Malzemeler

Bentley, yeni Bacalar’ı yaratmak için özenle seçilmiş sektör uzmanlarıyla işbirliği yaptı. Bu firmaların her biri en iyi işçilik örneklerini sergilemek üzere sürdürülebilir ve yenilikçi teknikler ve etik kaynaklardan tedarik edilen malzemeleri kullanıyor.

Kabinin en dikkat çekici noktası olan sarmalayıcı iç kabin İngiltere’nin Doğu Anglia’daki Fenlands bölgesinde bulunan turbalıklar, göller ve nehirlerde 5.000 yıldır korunmuş ve doğal olarak devrilen ağaçlardan elde edilen sürdürülebilir bir ahşap olan nadir Riverwood kullanılarak tasarlandı. Bu zarif ahşap, binlerce yıldır ıslak topraklarda müdahale edilmeden yatması sonucu meydana gelen çarpıcı siyah estetik görünümü nedeniyle seçildi. Ahşap, hasarı önlemek ve eşsiz, doğal özelliklerini korumak için uzun bir süre boyunca kontrollü bir ortamda hava ile kurutuluyor. Bir kez cilalandığında, iç panel tam anlamıyla ikiye ayrılıyor ve 3 mm krom şeritle bölünmüş bir üst ve alt bölüm meydana geliyor. Riverwood’un üst kısmı açık gözenekli şekilde bırakılıyor ve bu sayede cilanın dokusu ve rengini açığa çıkaran yarı mat bir kaplama oluşturuluyor.

Alt panellerde çok parlak bir kaplama söz konusu ancak geleneksel sürece modern bir dokunuş gerçekleştiriliyor.

Bacalar’ın iç panelinin alt kısmında ciladan yüksek parlaklıkta bir piyano siyahına kusursuz bir geçiş sağlanıyor ve sağlanan benzersiz kaplamalar daha da belirgin hale geliyor. Bacalar’ın tavanının bulunmaması nedeniyle, bu çarpıcı kakmacılık şaheseri otomobilin dışından rahatça görülebiliyor.

Bentley Mulliner incelikli bir terzinin elinden çıkmış bir elbiseye benzeyen ısmarlama doğal yün kumaş üretmek için geleneksel bir İngiliz tekstil fabrikasıyla da işbirliği yaptı. Bentley Mulliner, Bacalar’a özel ve benzersiz bir dokuma kumaş yaratmak için asırlardır kullanılan bu yöntemlerin ortaya çıkardığı uzmanlık ve bilgi birikiminden yararlandı ve müşterilerin kendi ısmarlama kumaş karışımlarını birlikte oluşturma seçeneği sunuyor.

Geleneksel yöntemlerle üretilen bu kumaş koltukların kenarlarında, sırt bölümlerinde ve başlıkların yan kısımlarında kullanılıyor. Söz konusu kumaş iç tasarım hatlarından orta konsolun yan kısmına, alt gösterge paneline ve kapılara doğru uzanıyor.

Lüks paspaslar en kaliteli doğal iplikler kullanılarak İngiltere’deki geleneksel Wilton dokuma tezgahlarında dokunmuş en iyi kumaşlardan üretiliyor. Wilton dokuma tezgahlarında dokunmuş saf yünden imal edilen uzun havlı halılar ayak boşlukları ve arka bagaj bölmesi için elle üretilirken, koltuklarda

OTOMOTİV - MARKALOJİ

bulunan işleme desene uyumlu bir şekilde hazırlanıyor.

Bacalar’da kullanılan boyalar bile sürdürülebilir özelliklere sahip oldukları için özel olarak seçilmiştir. Pigment; keskin hatlı dış gövdenin draması, biçimi ve konturlarını farklı ışık şartlarında yoğunlaştıran çarpıcı bir renk geçişini yansıtıyor.

Pigment, demir oksit ile kaplı sentetik olarak ima edilen ufak silikon dioksit levhalardan oluşuyor. Bu sentetik işlemde yüzde 90 saflığa sahip silikon dioksit oluşturulması amacıyla pirinç endüstrisinin bir yan ürünü olan pirinç kabuğu külü kullanılıyor ve böylece pirinç kabuğu depolama sahası atıkları azaltılıyor.

Her Bacalar, dünyanın lüks otomobil üretiminde sertifikalı ilk karbon nötr fabrikası olan Crewe’deki Bentley fabrikasında Mulliner’in özel atölyesinde el hüneriyle üretilecek.

15 - 22 Mayıs 2020

becerilerini öğrenen çıraklara kadar yaklaşık 40 çalışanı bulunuyor.

Mulliner Efsanesi Ismarlama zanaatkarlık geleneği, Mulliner’in saraç olarak kurulduğu 1500’lerden beri nesilden nesle aktarılmıştır. 1760’lı yıllarda, Mulliner aile şirketi at arabalarına gövde yapım işine atıldı ve İngiliz Kraliyet Postası için taşıma ve bakım arabaları imal etmek için görevlendirildiğinde üne kavuştu. Motorlu otomobilin icadıyla birlikte, şirket at arabalarından uzaklaştı ve mekanik tahrik amaçlı otomobil gövdesi yapımına odaklandı.

Bentley’nin modern çağlarda sunduğu en seçkin otomobil olan Bentley Bacalar, gün yüzüne çıktı. Otomobil, dünyanın en eski gövde üretim şirketi olan Mulliner’in

O zaman bağımsız bir şirket olan Mulliner, Londra’da düzenlenen 1923 Olympia Fuarı için ısmarlama, 3 litre motorlu, iki koltuklu bir Bentley otomobili hazırladı ve iki şirket arasında onlarca yıl sürecek bir bağın oluşmasını sağladı. Mulliner, sadece 1920’li yıllarda 240’ı aşkın Bentley şasisine gövde üretti ve yeni gövde üretim firmalarının en iyisi olarak ün kazandı.

ısmarlama gövde üretimine geri dönüşünü simgeliyor.

Bu tasarımlardan belki de en ünlüsü, hala tüm zamanların en güzel otomobillerinden biri olarak kabul edilen 1952 model R-Type Continental’a yönelik Mulliner tasarımıdır. Dönemin en hızlı, dört koltuklu spor otomobili olan R-Type’ın ikonik güzelliği, günümüzde Bentley Continental GT vasıtasıyla tasarım dünyasını etkilemeye devam ediyor.

Mulliner, 1959’da şirketin bir parçası haline gelerek Bentley ile olan ortaklığını perçinledi. Daha sonra Bentley’nin Crewe’deki merkezinde bulunan eski mühendislik ve deneyimleme departmanına taşındı ve o zamandan beri orada bulunuyor.

Günümüzde, şirketin 40 yılı aşkın Mulliner deneyimine sahip uzmanlardan, onlarca yıl boyunca geliştirilen üretim

23

EKONOMİK NOKTA

OTOMOTİV

15 - 22 Mayıs 2020

VOLKSWAGEN, TAMAMEN ELEKTRİKLİ İLK SUV MODELİ ID.4’Ü VE İKONİK PERFORMANS ODAKLI VERSİYONLARINI GÖRÜCÜYE ÇIKARIYOR Volkswagen, ayrıca Golf’ün sekizinci neslinin ikonik performans odaklı versiyonları GTI, GTD ve GTE ve plug in hibrit motor seçeneğiyle sunulan ilk “R” performans modeli Touareg R’ı otomobil tutkunlarıyla buluşturuyor.

I

D.4 – Volkswagen’in tamamen elektrikli ilk kompakt SUV’si

ID.4, dünyanın en hızlı gelişim gösteren segmenti olarak kabul edilen kompakt SUV kategorisinde, çevreye zarar vermeden üretilip kullanılacak ilk model olacak.

Modüler elektrik platformu (MEB) temelinde geliştirilen ID.4’ün 2020 yılında Avrupa’da satışa sunulması hedefleniyor.

ID.4’ün aerodinamik bakımdan rafine dış hatları MEB’in devrim niteliğindeki mimarisine mükemmel bir zemin hazırlamış: Uzun bir aks mesafesine sahip otomobilin iç mekânı oldukça geniş bir alan sunuyor. ID.4 elektrikli dört tekerlekten çekişli sürüş seçeneğiyle dikkat çekerken, yüksek voltajlı bataryası ve mükemmel aerodinamiği sayesinde 500 kilometreye kadar (WLTP) sürüş menzili sunabiliyor.

Dünyanın iklime zarar vermeden üretilen ilk kompakt SUV’si olma özelliğini taşıyan ID.4, yeşil ve yenilebilir kaynaklarıyla

enerji tüketen Almanya’daki Fabrikası’nda üretiliyor.

Zwickau

ID.3 – Yeni bir dönemin öncüsü Volkswagen, üretimine 2019’un sonlarında başlanan, akıllı, yenilikçi ve sürdürülebilir özellikleriyle Volkswagen’de yeni bir mobilite çağının öncüsü olarak görülen ID.3’ün seri üretim versiyonları; Pure, Pro ve Pro S versiyonlarını da otomobil tutkunlarıyla buluşturuyor. Önümüzdeki birkaç yıl içinde, elektrikli mobilitede dünya lideri olmayı hedefleyen Volkswagen, bu amaçla 11 milyar Euro yatırım yaparak, 2025 yılına kadar 1,5 milyon elektrikli araç üretmeyi planlıyor.

Bu hedef doğrultusunda, elektrikli araç üretim tesisine dönüştürülen Zwickau fabrikası, 2021’den itibaren yılda 330 bin’e kadar elektrikli araç üretecek. Bu da söz konusu tesisi Avrupa’nın en büyük ve en verimli elektrikli otomobil fabrikası haline getirecek.

Plug in hibrit motor seçeneğiyle sunulan ilk “R” performans modeli Markanın premium SUV segmentteki başarılı temsilcisi Touareg’in sınıfındaki iddiasını daha da güçlendirecek yeni versiyonunu Touareg R, 462 PS güce sahip.

Model, plug-in-hibrit sürüş sistemi sayesinde üstün performans ve elektrik verimliliğini yenilikçi bir biçimde harmanlıyor.

Touareg R’de, batarya kapasitesi günlük ortalama kullanım mesafesine uygun olarak tasarlanmış. Bu yeni SUV, yeterince şarj edildiğinde, sıfır emisyonla, tamamen

elektrikli “E-MODE” modunda çalışıyor.

Tüm Touareg modelleri gibi, yeni R versiyonunda da sürekli dört tekerlekten çekiş (4MOTION) standart olarak sunuluyor.

Touareg R, römork asistan sistemiyle sunulan ilk plug in hibrit SUV modeli olarak bir ilke imza atıyor. Touareg R, ayrıca “Travel Assist” özelliği sayesinde 250 km/ s hıza kadar yarı otonom sürüş imkânı sunmasıyla da dikkat çekiyor. Üç Golf, üç karakter, üç verimli ve çevreci motor sistemi Volkswagen, Golf modelinin sekizinci neslinin üç farklı versiyonunun dünya prömiyerini gerçekleştiriyor: Golf 8 GTI, elektrikli Golf 8 GTE ve verimliliğiyle dikkat çeken Golf 8 GTD. Yeni modeller, spor otomobil kavramını dijital çağa uyarlarken, tasarımda ilk kez sunulan aydınlatmalı petek radyatör ızgara içerisine entegre edilmiş LED sis farlarıyla etkileyici bir tasarıma sahip.

Bir ikonun sekizinci versiyonu: Yeni Golf GTI Volkswagen’in, ilk olarak 45 yıl önce Frankfurt’taki Uluslararası Otomobil Fuarı’nda (IAA) sergilediği Golf GTI’ın sekizinci nesli otomobil tutkunlarıyla buluşuyor. Volkswagen’in geleneği başarılı bir şekilde yenilikle birleştirmesinin bir sonucu olarak ikon haline gelen Golf GTI, daha akıllı ve ileri teknoloji ürünü bir model olarak karşımızı çıkıyor. Yeni Golf GTI, dijital kokpit ve akıllı sürüş asistan sistemlerinin yanı sıra, güçlü ve şık tasarımıyla fark yaratıyor. 245 PS güç çıkışı üreten 2,0

AUTO TUNİNG DERGİNİZ AUTO TUNİNG WORLD 15 YAŞINDA ...

24

litre TSI motora sahip Golf GTI, 370 Nm tork sağlıyor. Dört silindirli motorda 6 vitesli manuel şanzıman standart olarak sunulurken, 7 ileri DSG şanzıman ise opsiyonel olarak tercih edilebiliyor.

Yüksek performanslı dizel seçeneği: Golf GTD Golf GTD, 200 PS gücü, SCR teknolojisi sayesinde son derece temiz 2,0 litrelik dört silindirli dizel TDI motoru ve 400 Nm gibi etkileyici tork değeriyle dinamizm ve yüksek verimliliği, düşük emisyonla bir arada sunuyor.

Volkswagen’in İlk olarak 1982 yılında pazara sunduğu dizel motor, turbo dizel ve Golf GTI Mk1’deki gibi diğer eşsiz sportif özelliklerle kompakt sınıfa yeni bir heyecan getirmişti.Ve neredeyse kırk yıl sonra, aynı dinamik konseptin halen gücünü koruduğu bu model sekizinci nesilde bir kez daha görücüye çıkıyor. Volkswagen bir kez daha Golf GTD ile sınıfının en ekonomik ve aynı zamanda sportif kompakt modellerinden birini tanıtıyor.

Elektrikli bir sporcu: Golf GTE Elektriksel sürdürülebilirliğin geniş ve dinamik performansla bir araya geldiği Golf GTE modeli, TSI benzinli motorun elektrikli motor ile çalışmasıyla 245 PS güç üreterek, Golf GTI’ın performans seviyesine ulaşıyor. Maksimum 400 Nm tork üreten model, elektrik motor gücüyle yaklaşık 60 kilometre yol alabiliyor. Yeni Golf GTE, tamamen elektrikli sürüş modunda 130 km/s’e varan hıza ulaşabiliyor.

EKONOMİK NOKTA

OTOMOTİV

15 - 22 Mayıs 2020

TOYOTA MİRAİ, CLEVERSHUTTLE FİLOSU A

da satışa sunuluyor. Hem bireysel kullanıcılar

lman araç paylaşım servisi

CleverShuttle, sıfır emisyonlu Toyota Mirai

filosuyla beş milyon kilometrenin üzerinde yol kat ettiğini açıkladı. Böylelikle; iki buçuk yıllık süre içerisinde CleverShuttle, dünyadan aya gidip gelme mesafesini 6.5 kez kat ederek, dünyanın en çok kullanılan Toyota Mirai filosu unvanını aldı.

2017’nin Eylül ayında Hamburg’da 20 adet Toyota Mirai ile başlayan Toyota ve CleverShuttle filo işbirliği Almanya’nın çeşitli lokasyonlarında toplam 45 adede ulaştı.

Bu süreç boyunca periyodik bakımların haricinde Toyota Mirai’ler hiçbir tamire veya parça değişikliğine ihtiyaç duymadan hizmet sunmaya devam etti.

Toyota Mirai ilk olarak 2014 yılında tanıtılırken, 2015’ten bu yana ise Avrupa’da

hem de filo müşterileri tarafından tercih edilebiliyor.

Hidrojen yakıt hücreli bir sedan olan Toyota Mirai, maksimum konfor ve en üst düzey çevreci sürüş sağlıyor. 154 HP güce sahip sıfır emisyonlu Toyota Mirai, ilerlemek için sadece hidrojene ihtiyaç duyuyor ve enerji gereksinimi

yakıt

hücresinde

elektriğe

dönüştürülüyor.

Havaya sadece su buharı salımı yapan Toyota Mirai tek bir depoyla 500 kilometreye kadar yol alabiliyor ve yakıt deposu ise 3 dakikadan daha kısa bir sürede doluyor.

Toyota, bu yılın sonunda Japonya’da ikinci nesil Mirai’nin üretimine başlayacak. Yeni nesil Mirai, daha dikkat çekici tasarımıyla birlikte daha uzun menzil sunacak.

Automechanika Istanbul Fuarı 2021’e ertelendİ!

Yenİ Tarİh: 8 – 11 Nİsan 2021 Automechanika Istanbul

Corona Virüs (COVID-

olarak 2020 yılı Haziran

19/Sars-CoV-2) kaynaklı

ayında düzenlemeyi

fuar organizasyonları ve

planladığımız Automechanika etkinliklerin düzenlenmesine Istanbul 2020 fuarımızı,

dair açıkladığı mücbir

Türkiye Cumhuriyeti

sebeplerden ötürü 2021

Ticaret Bakanlığı’nın 21

yılına ertelemiş olduğumuzu

Nisan 2020 tarihinde

üzülerek bilgilerinize sunarız.

G

erek ülkemizin gerekse tüm dünyanın verdiği bu büyük mücadelede ve yaşanılan bu zorlu dönemde, mücbir sebeplerden dolayı söz konusu kararı açıklamanın derin üzüntüsü içinde olduğumuzu bilmenizi isteriz.

Bu bağlamda, özellikle geçtiğimiz son birkaç haftada siz değerli katılımcılarımızın, fuarımızı destekleyen derneklerimizin, iş ortaklarımızın ve sevgili ziyaretçilerimizin gösterdiği destek ve işbirliği için yürekten teşekkür eder, sizlerle beraber omuz omuza bu süreci de aşacağımıza olan inancımızın tam olduğunu belirtmek isteriz.

Automechanika Istanbul olarak, her bir krizin beraberinde yeni fırsatlar ve çözümler getirdiğine inanıyoruz.

26

Bu bilinçten yola çıkarak, şu an Automechanika Istanbul ve paralelindeki tüm fuarlarımız için dijital platform üzerinde yine global işbirliği oluşturma ve yeni işbirliklerinin yaratılması noktasında fayda oluşturabilecek çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor.

Söz konusu dijital platformun, 2021 yılında yeniden bir araya gelene dek bu süre içerisinde ticaret hacmini canlandırmaya yönelik, önemli bir köprü görevi göreceğine inanıyor, bu noktada da özel ve verimli bir alternatif olması yönünde çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz. Şüphesiz, 2021’e ertelenen Automechanika Istanbul Fuarı’mız ile ilgili hepinizin soruları olacaktır. Tüm sorularınızın yanıtlarına dair detaylı bilgilendirmeye web sitemiz üzerinden ulaşabileceksiniz. Bunun yanı sıra, katılımcılarımız başta olmak üzere ilgili tüm kişilere, detaylı bilgilendirme e-posta vasıtası ile ayrıca gerçekleştirilecektir. Eş zamanlı olarak tüm basın da bilgilendirilecektir.

EKONOMİK NOKTA

OTOMOTİV

15 - 22 Mayıs 2020

LEXUS LS “DUNLOP” dedİ Türkiye distribitörlüğünü Abdülkadir Özcan AKO Grup’un yaptığı, yüksek performanslı DUNLOP “SP SPORT MAXX 050 DSST CTT” run-flat lastikleri, üst segment LEXUS LS otomobillerin orijinal ekipman lastiği tercihi oldu.

L

EXUS’un amiral gemisi sedanı LEXUS LS’de standart orijinal ekipman lastiği olarak Sumitomo Rubber Industries, Ltd.’nin yüksek performanslı DUNLOP “SP SPORT MAXX 050 DSST CTT” run-flat lastikleri kullanılıyor.

sağlar ve toplam araç ağırlığını azaltır. * Run-flat lastiklerin hız ve çalışma mesafesi gereklilikleri araçtan araca değişir.

Konfor ön planda tutularak geliştirilen yeni yanak takviye kauçuğuna sahip DUNLOP “SP SPORT MAXX 050 DSST CTT” run-flat lastikleri hem yol tutuşu hem de sürüş konforu açısından dengeli ve yüksek performans sağlıyor.

Automechanika Istanbul Istanbul, Turkey, 8 - 11 Nisan 2021 Bunun yanı sıra, hepimizin evlerinden çalıştığı şu dönemde ilave sorularınız olması halinde her zaman telefon ile bizlere ulaşabileceğinizi ve sizlere yardımcı olmaktan mutluluk duyacağımızı belirtir, tüm aileniz ve sevdiklerinizle beraber sağlıklı günler dileriz.

Detaylı bilgi için: www.automechanika.com.tr Partnerler & Destekleyenler AASA - Satış Sonrası Otomotiv Tedarikçileri Derneği, APRA - Otomotiv Parçaları Yeniden İmalatçıları Derneği, AKÜDER- Akümülatör ve Geri Kazanım Sanayicileri Derneği, ASA – Otomobil Servis Ekipmanları Üretici ve İthalatçıları Derneği (Almanya), AUS Türkiye - Akıllı Ulaşım Sistemleri

Derneği, EGEA - Avrupa Garaj Ekipmanları Birliği (Belçika), FIGIEFA – Otomotiv Yenileme Pazarı Distribütörleri (Belçika), HDMA – Ağır İş Aracı Üreticileri Birliği, Kompozit Sanayicileri Derneği, MEMA – Motor Ekipmanları Üreticileri Birliği, OAC - Denizaşırı Otomotiv Konseyi, OIB – Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği, OSS – Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği, OTAM- Otomotiv Teknolojileri Araştırma Geliştirme Merkezi, TAYSAD – Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği, TEHAD- Türkiye Elektrikli ve Hibrid Araçlar Derneği, Türkiye’de İtalyan Ticaret Odası Derneği, İTO – İstanbul Ticaret Odası, TOBFED- Türkiye Otomotiv Bakım Dernekleri Federasyonu, TOSFED - Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu, , ZDK - Almanya Alman Motor Endüstrisi ve Tamir Federasyonu, KOSGEB - Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı.

Bu lastikler, LEXUS’un amiral gemisi sedanından beklenebilecek rafine bir sürüş deneyimi elde etmesine yardımcı oluyor; DUNLOP’un son teknoloji Run Flat lastik teknolojisi üstün güvenlik sağlıyor.

Run Flat Teknolojisi; lastik tamamen havasız kalsa bile (yani iç hava basıncı sıfır olduğunda) belirli bir hızda ve belirli bir mesafede* çalışmaya devam edebilen lastikler olarak tanımlanır.

Bu lastikler sadece gelişmiş güvenliğe katkıda bulunmakla kalmaz, aynı zamanda yedek lastik ihtiyacını ortadan kaldırarak kaynak tasarrufu

27

EKONOMİK NOKTA

OTOMOTİV

15 - 22 Mayıs 2020

Elektrİklİ araçları otomatİk olarak şarj etmek Eektrik

hareketlilik her geçen gün daha da popüler hale gelirken, bazı alanlarda fonksiyonel standart teknolojilerin geliştirilmesi için hala alan var. Bunun bir örneği ise arabaların şarj edilme şekli: artık kimse şarj istasyonlarıyla dolu sokaklar görmek istemiyor. Endüktif şarj göz önünde çok bulunmuyor ve bazı önemli dezavantajlar barındırıyor. İşte bu noktada Volterio mantıklı ve verimli bir alternatif sunuyor. Şarj edilen robot prototifi FAULHABER kullanarak hareket ediyor.

dayanıyor. Bugün kendisi VOLTERIO GmbH Genel Müdürü ve ürününü seri

üretime geçmek üzere.

Prototipin geliştirilmesinde önemli bir husus, robot kolunu üç eksen boyunca hareket ettiren üç motor geliştirmekti: “Mümkün olduğunca düz bir cihaz inşa etmek istedik, bu yüzden en başından itibaren çok az yer vardı”, diyor genç yüksek lisans mezunu mühendis. “Aynı zamanda önemli miktarda ağırlık taşımamız gerekiyor. Şarj istasyonları şehir merkezlerinde görüntü Bu nedenle, motorlar - uygun redüktör ile kirliliğine sebep olurken, hantal kablo ve birlikte - yüksek tork, yüksek hız ve küçük fişler de insanların garajlarında rahatsızlığa boyut sunmalıdır. ” sebebiyet verebilir. Garaj tabanına veya yol yüzeyine gömülü bobinlerle temassız Güçlü, hızlı ve güvenilir endüktif şarjda bu görsel veya mekanik sıkıntıların hiçbiri yoktur. Fakat bu ekstra İnternette yapmış olduğu bir arama onu hızlı maliyet anlamında geliyor, hem de birden fazla bir şekilde FAULHABER’a yönlendirdi, çünkü şekilde: bobinlerin göz önünden kaldırılması pek çok şirket bu tür özellikleri karşılayamıyor. için zeminin açılıp yenilenmesi; maksimum “Diğer uzmanlarla yapılan görüşmelerde çıkışın pek çok durumda üç kilowatt olması FAULHABER’ın doğru yol olduğu konusunda ve bu yüzden uzun şarj sürelerinin meydana güvence aldım ve birlikte çalışmaya gelmesi; ve bu tür bir şarj ile önemli oranda başladığımızda bu daha da belirginleşti. gücün fizli kablolara göre güç kaybına neden FAULHABER tüm projeye kapsamlı teknik olması. Eğer araç bobinin tam üzerine park önerilerle, doğru motorları seçerek ve edilmezse kayıp daha da büyük oluyor. motorları kendileri sunarak sponsor oldu. ” Konektör bağlantıyı buluyor Volterio’nun teknolojisi tüm bu sorunlara zarif bir çözüm sunuyor. İnaktif olduğunda, şarj cihazı göze çarpmayan, sadece 6 cm yüksekliğinde bir yapıya sahip. Araç daha sonra şarj edilmek üzere park ediliyor.

Ardından,robot kolu teleskopik olarak uzanıyor.

Bu kolun sonunda, diğerinin arabanın alt gövdesinde arayan bir konektör var. İki bileşen daha önce birbirleriyle şifreli kablosuz iletişim yoluyla bilgi alışverişinde bulunuyorlar. Konikyuvarlak akım taşıyıcısı, geleneksel anlamda bir konektör olmadığından, araç en uygun konuma park edilmemiş olsa bile, tam temas sağlayabilmektedir. Kolun hedefini doğru bir şekilde bulduğundan emin olmak için ultrasonik bir sistem kullanılır. Bağlantı 15 saniyeden daha kısa sürede kurulmuş olur.

Prototiplere planet dişli redüktörlü DC mikromotorlar ve uygun bir hareket kontrolörü takıldı. Buna ek olarak, FAULHABER test amacıyla diğer sürücüleri seçti ve tedarik etti.

CR serisinin yüksek motor performansı, düşük aşınma, güçlü neodim mıknatıslar ve sarımdaki özellikle yüksek oranda bakır içeren çok kararlı bir grafit değişimine dayanmaktadır. Şarj istasyonu yaklaşık 20.000 döngü için tasarlanmıştır. Bu, sürücülerin hizmet ömrünün yalnızca% 1’inin kullanıldığı anlamına gelir.

Sağlamlıkları da çok önemlidir, çünkü Volterio üniteleri uzun duruşlardan sonra ve zorlu hava koşullarında bile güvenilir bir şekilde çalışmalıdır.

Prototip, kapsamlı testlerde çok iyi performans gösterdi. Temel açıdan, teknoloji rakip konseptlerden çok daha üstün. Birçok premium otomobil üreticisi de aynı fikirde. Şarj cihazlarının seri üretime geçmesi için zaten hazırlanıyorlar. Volterio şu anda yeni zorluklar üzerinde çalışıyor: Christian Flechl, “Otomatik şarj işlemleri birçok farklı şekilde kullanılabilir” diye açıklıyor. “Bu, tüm lojistik alanı için olduğu kadar sürücüsüz araçlar için de geçerlidir. Elektrikli kamyonlar için çözümler de geliştirilme aşamasındadır. Uygun şarj Volterio’nun arkasındaki fikir, Christian Flechl’in robotları geliştiriyoruz ve FAULHABER’ın 2014 yılında Graz Teknoloji Üniversitesi’nde değerli desteğine güvenmeye devam ediyoruz.

(Avusturya) yazdığı yüksek lisans tezine 28 Konektör sadece 50x50 cm’lik bir mesafede olmalıdır ve araç açılı bir şekilde park edilebilir.

Yeni bir garaj veya park yeri inşaatı için tüm üniteyi zemine gömmek de mümkündür. Ev bağlantılı bir şarj cihazının şarj kapasitesi 22 kilovattır, bu da en büyük araba akülerinin bile 4-5 saat içinde tamamen şarj edilebileceği anlamına gelir. Teknolojinin kendisi, şarj süresini bir saate düşüren 100 kilowatt DC işlemek için tasarlanmıştır.

”

29

EKONOMİK NOKTA

TEKNOLOJİ

ENDÜSTRİ 4. 0 ZİRVESİ

WORLD MEDIA GROUP ORGANİZASYONUDUR...

01 - 15 Nisan 2020

Endüstri 4.0 Zirvemizin bu yıl dördüncüsü gerçekleştiriliyor. Geçtiğimiz yıl sektörün lokomotifi; 10 sponsor, 50 katılımcı firma ve 560 sektör profesyoneli ziyaret etti.

www.worldmediagroupe.com www.ekonomiknokta.com

Ekonomi, Sanayi, Otomotiv sektörünü; dergilerimizi ve internet sitelerimizi tek çatı altında toplayan web adresimiz / internet televizyonumuz.

(Yıllık 361 bin görüntüleme)

Ekonomi Nokta; Finans, Sanayi, Otomotiv, tekstil, inşaat, teknoloji, sektörlerini tek çatı altında toplayan haftalık ekonomi gazetemiz ... (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 10.000 adet e-gazete 50.000 adet)

www.makineotomasyondergisi.com www.kesicitakimlardergisi.com

Makine - Otomasyon - Robotik dergimiz.

(Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 adet / e-dergi 30.000 adet)

Kesici Takımlar ve Tutucular sektörünün ilk ve tek dergisi. (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 adet / e-dergi 30.000 adet)

www.endustri40dergisizirvesi.com www.elektrikpanodergisi.com

Türkiye’nin ilk Endüstri 4.0 zirvesi ve dergisi.

(Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 adet / e-dergi 30.000 adet) Türkiye’nin ilk Elektrik ve Pano dergisi.

(Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 Adet / e-dergi 30.000 adet)

www.autotuningworlddergisi.com

Onbeş Yıldır kesintisiz yayınlanan tek otomobil tuning Dergisi (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 adet / e-dergi 30.000 adet)

WORLD MEDIA BÜNYESİNDE YAYINLANAN DERGİLER Haber İletişim İlker Kaplan WORLD MEDIA GROUP Genel Yayın Yönetmeni 0 505 400 94 34 makineotomasyondergisi@gmail.com

Reklam İletişim Hatice Karabay WORLD MEDIA GROUP Reklam Koordinatörü 0 505 400 94 33 makineotomasyondergisi@gmail.com

Reklam İletişim Zafer Alkan WORLD MEDIA GROUP Reklam Müdürü 0 546 675 59 49 worldmediamuhasebe@gmail.com

Muhasebe İletişim Düzgün Turgut - Sevda Öncü WORLD MEDIA GROUP Muhasebe Müdürü 0 542 292 83 85 makineotomasyondergisi@gmail.com

Grafik Tasarım İletişim Simge Savranoğlu - Mete Şahin WORLD MEDIA GROUP Grafik Tasarım 0 212 427 00 15 worldmediareklam@gmail.com

11