xxi_ocak_guncel
12/26/08
4:25 PM
Page 1
Yirmibir Mimarl›k, Tasar›m, Mekân Depo Yay›nc›l›k ad›na sahibi ve yay›n yönetmeni Kuyafl Örs yaz› iflleri müdürü (sorumlu) Hülya Ertafl Ürer endüstriyel tasar›m editörü Tuçe Yasak iç mimarl›k editörü Neflfa Dereli yard›mc› editör Enise B. Karaçizmeli sektör editörü Fatih M. Akdan
TÜRK‹YE’DE TASARIMIN VAR OLMA ÇABALARI
reklam müdürü Eda Ünsalan reklam sorumlusu Burcu Hinginar Ak›nc› sat›fl sorumlusu Sevilay Tiryaki okuyucu iliflkileri sorumlusu Biriçim Kalender grafik tasar›m Asl›han Özgen grafik uygulama Sibel Gündo¤du grafik asistan› Do¤ukan Bilgin kapak tasar›m› Emre Ç›k›no¤lu, BEK web tasar›m› Ufuk Demirgüç An›l Dönmez Turgay Tu¤suz kapak foto¤raf› Mountain Dwellings Kopenhag, 2008 © Jacob Boserup bas›m yeri Ofset Yap›mevi Yahya Kemal Mahallesi fiair Sokak No: 4 Ka¤›thane, ‹stanbul yönetim yeri Depo Yay›nc›l›k Hac› ‹zzet Pafla Sokak Rota 1 Apartman› 12/2 34427 Gümüflsuyu ‹stanbul 0212 251 1811 xxi@depo.com.tr genel da¤›t›m DPP Yerel süreli yay›n Dergide yer alan yaz› ve foto¤raflar›n tamam› ya da bir bölümü, Depo Yay›nc›l›k’›n yaz›l› izni olmadan kullan›lamaz.
‹stanbul, endüstriyel tasar›m› konu edinen etkinlikler bak›m›ndan yo¤un bir ay geçirdi. Öncelikle D›fl Ticaret Müsteflarl›¤› (DTM), Türkiye ‹hracatç›lar Meclisi (T‹M) ve Endüstriyel Tasar›mc›lar Meslek Kuruluflu (ETMK) iflbirli¤iyle TURQUALITY® program› kapsam›nda oluflturulan Design Turkey Endüstriyel Tasar›m Ödülleri sistemi ile devlet ve tasar›m bir araya geldi. Design Turkey Endüstriyel Tasar›m Ödülleri’nin sahiplerini bulmas›n›n ard›ndan, sistemin kendisine, de¤erlendirme sürecine ve hatta ödül törenine yönelik olumlu ve olumsuz elefltiriler gündeme geldi. ‹lki gerçeklefltirilen bu ödül sisteminin haz›rl›k ve de¤erlendirme sürecinin detaylar›n›, ETMK Baflkan› Gülay Hasdo¤an ile konufltuk. Köfle yazar›m›z Alpay Er ise bu ay köflesinde hem “içeriden” hem “d›flar›dan” bir göz olarak kapsaml› bir flekilde Design Turkey’e de¤indi. Suyun yüzeyinde ya da alt›nda varl›¤›n› sürdüren farkl› görüfllere bak›l›rsa, Design Turkey’e ve de bu ödül sistemi üzerinden Türkiye’de tasar›m›n durumuna iliflkin tart›flmalar devam edece¤e benziyor. Bu ödül sisteminin geliflerek sürmesi ad›na olumlu ya da olumsuz ama illa ki yap›c› elefltrilerin devam›n›n gelmesi ve bunlardan faydalan›lmas› önemli. Kale Grubu’nun Bilgi Üniversitesi Tasar›m Kültürü ve Yönetimi Program› ile birlikte oluflturdu¤u Kale Tasar›m Merkezi’nin ilk etkinli¤i de geçti¤imiz ay gerçeklefltirildi. Etkinlik kapsam›nda Andrea Branzi 40 y›ll›k deneyimleri üzerinden içinde bulundu¤umuz yüzy›lda tasar›m›n geçirdi¤i de¤iflimden bahsetti. Sunumunda tasar›m›n statü de¤ifltirdi¤ine ve farkl› ifllevler edindi¤ine odaklanan “çok kimlikli tasar›m adam›”, Ayfle E. Coflkun Orlandi’nin ‹talyan tasar›m›n›n yedi saplant›s› üzerine sorular›n› yan›tlad›. ‹stanbul’da yine ‹talyan tasar›m›na odaklanan bir baflka etkinlik de ‹talyan Ticaret Merkezi ile Mimar
Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin iflbirli¤i ile Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi’nde izleyicisi ile buluflan Gol! Ça¤dafl ‹talyan Tasar›m› Geçidi sergisiydi. Bu gezici serginin Mumbai’den sonraki dura¤›n›n ‹stanbul olmas› tabi ki tesadüf de¤il. ‹talyan Ticaret Merkezi Müdürü Roberto Luongo’ya “Neden maç Türkiye ile oynan›yor?” diye sordu¤umuzda, ‹talya’n›n, üçüncü büyük ticaret orta¤› olan Türkiye ile 20 milyar dolarl›k d›fl ticaret hacimini art›rmak istedi¤ini ö¤reniyoruz. Bu çok da yeni olmayan bilginin yan›nda Luongo, Türk-‹talyan firmalar› ve tasar›mc›lar› aras›ndaki iflbirli¤ini gelifltirmekten bahsediyor ki bu geliflmenin, ‹talyan firmalar›n›n ‹talya’da tasarlanm›fl ürünlerinin Türk firmalar taraf›ndan üretilmesinin ötesine geçece¤ini umuyoruz. Branzi söyleflisinde flöyle diyor: “Tasar›m ayr› bir kültür de¤il, daha da önemlisi ülkenin tarihinden ayr› bir tarih de¤ildir. ‹talya’y› anlamak için ‹talyan tasar›m›n› anlamak gerekir. ‹talyan tasar›m›n› anlamak için ise kesinlikle ‹talya’y› anlamak gerekir. Bu çok anlaml› bir ba¤lant›d›r.” ‹talya ile tasar›m aras›ndaki bu kuvvetli ba¤ yüzy›llard›r varl›¤›n› sürdürüken; Türkiye’de tasar›m›n ve faydalar›n›n topluma ve sanayiye tan›t›lmas› üzerine çal›flmalar “ödül sistemleri” ve “tasar›m merkezleri” ile sürdürülüyor. Tasar›m› gelifltirme yönündeki yine Avrupa’y› örnek alan bu çabalar ile ayn› Avrupa ülkelerinin Türkiye’yle olan ihracat hacimlerini art›rma çabalar› örtüflmüyor, hatta maalesef çelifliyor. Belki de “Kendi dinamiklerimizden yola ç›karak kendimize özgü yöntemler mi gelifltirmeliyiz acaba?” diye sormak gerekiyordur.
XXI
xxi_ocak_guncel
12/27/08
1:10 PM
Page 2
köfle yazarlar› alpay er
otto von busch
Alpay Er, 1988 y›l›nda Orta Do¤u Teknik Üniversitesi Endüstri Ürünleri Tasar›m› Bölümü’nden mezun oldu. Doktoras›n› 1994 y›l›nda Manchester Metropolitan Üniversitesi’nde tamamlad›. 1997 y›l›nda ‹TÜ Endüstri Ürünleri Tasar›m› Bölümü’nde ö¤retim üyesi olarak çal›flmalar›na bafllayan Er, 2006 y›l›ndan bu yana bölüm baflkanl›¤› görevini sürdürüyor. Er, ayn› zamanda tasar›m yönetimi, stratejileri ve endüstriyel tasar›m konular›nda dan›flmanl›k yapmaktad›r.
Delegasyon ve tasar›m sürecini moda sistemi içerisinde yeniden tart›flan bir moda firarisi ve marangozluk lafbesidir. Halen Georgia Üniversitesi Tasar›m ve Zanaat Fakültesi'nde doktora yap›yor, Malmö Üniversitesi ve ‹TÜ'de dersler veriyor.
katk›da bulunanlar
belk›s uluo¤lu ‹TÜ Mimarl›k Fakültesi’nden 1980 y›l›nda mimar diplomas›yla mezun oldu. UC Berkeley, CED, Mimarl›k Bölümü’nden M.Arch. (1982) ve ‹.T.Ü. Mimarl›k Fakültesi’nden doktor (1990) unvanlar›n› ald›. ‹TÜ Mimarl›k Fakültesi’nde doçent doktor olarak görev yap›yor. (uluoglub@itu.edu.tr)
burcu yançatarol ‹TÜ’de Endüstri Ürünleri Tasar›m› okudu. Philadelphia’da yüksek lisans e¤itimini tamamlad›. New York’ta serbest tasar›mc› olarak çal›flt›. Halen Kadir Has Üniversitesi’nde okutmanl›k yap›yor.
osman can özcanl›
OCAK 2009 - XXI
2
katk›c›lar
merve ünsal Princeton Üniversitesi’nde Sanat Tarihi ve Görsel Sanatlar Bölümü’nü bitirdi. Halen New York’ta Parsons The New School of Design’da foto¤raf yüksek lisans program›na devam ediyor.
ömer çavuflo¤lu Sabanc› Üniversitesi’nde Toplumsal ve Siyasal Bilimler Program›’n› bitirdi. London School of Economics’de Kentsel Tasar›m ve Sosyal Bilimler yüksek lisans e¤itimine devam ediyor.
Endüstri Mühendisli¤i okudu. Kohler sonra Pitney Bowes’un konsept tasar›m departmanlar›nda çal›flt›. fiikago’da Inventables flirketinde yeni teknolojileri tespit eden ve kullan›m alan› öngörülerinde bulunan tak›ma katk› sa¤lamaya ‹zmir’den devam ediyor.
xxi_ocak_guncel
12/26/08
4:25 PM
Page 3
xxi_ocak_guncel
12/27/08
1:10 PM
Page 5
ÜRÜN 34 suyun belirledi¤i Antalya’da di¤er Gloria Otelleri’ne komflu olarak konumlanan Gloria Serenity, suyla kurdu¤u yak›n iliflki ve tekrar eden kütlelerin oluflturdu¤u ritimle farkl› bir tatil deneyimi yaratmay› amaçl›yor. Projenin tasar›m ve yap›m süreçleri hakk›ndaki sorular›m›z› ANTS’tan Ahmet Bahad›r Özsüt yan›tlad›.
54 ürün haberleri 58 “markas›z” marka Geçti¤imiz Kas›m ay›nda Türkiye pazar›na giren ve Niflantafl›’nda ilk ma¤azas› aç›lan Muji, “markas›zl›¤›” ve kullan›c› odakl› ifllevsel ürünleri ile kendini tan›mlayan bir Japon “markas›”. Muji Türkiye yetkililerinden Selman Bilal, firman›n ülkemizdeki hedeflerine dair sorular›m›z› yan›tlad›.
40 yeflil dalga
içindekiler
San Francisco Golden Gate Park geçti¤imiz Eylül ay›nda uzun zamand›r bekledi¤i bir aç›l›fla ev sahipli¤i yapt›. Renzo Piano tasar›m› yeni California Academy of Sciences (Kaliforniya Bilim Akademisi) binas› dalgal› çat›s›yla oldukça tart›fl›ld›. Yeni akademi binas› üzerine sorular›m›z› Renzo Piano Building Workshop'tan Olaf de Nooyer yan›tlad›.
5
Bursa'n›n en ifllek caddelerinden birinde yer alan Balibey Han'›n ayd›nlatma tasar›m›na iliflkin sorular›m›z› projeyi gerçeklefltiren Philips Ayd›nlatma’n›n Pazarlama Müdürü Ayhan fiiriner yan›tlad›.
62 herkes her yerde 46 saç telinin evrimi
Kone çal›flanlar›n›n bir k›sm› Hollandal› akreditasyon kurumu Liftinstituut taraf›ndan verilen e¤itim sayesinde binalar›n eriflilebilirli¤i konusunda dan›flmanl›k yapabiliyorlar. Kone'nin eriflilebilirlik vizyonu ve Türkiye'deki durum üzerine Kone Güvenlik ve E¤itim Departman› Servis Direktörü Selçuk Dikmen ve Liftinstituut Do¤u Avrupa Müdürü Ulvi Kadakal ile bir söylefli gerçeklefltirdik.
Lior Vaknin ve Sabi Aroch’›n saç telinin do¤al yap›s›ndan yola ç›karak tasarlad›klar› kuaför salonu, ifllevlerin birbiri içine akmas›yla dinamik bir iç mekân yarat›yor.
50 bu kaya çok rahat! Black Diamond, farkl› oturma pozisyonlar›n› farkl› e¤imlerdeki yüzeyleri ile destekleyen tek kiflilik bir oturma birimi. Kullan›c›, kayay› and›ran bu birimi yaln›zca çevirerek istedi¤i oturma pozisyonunu seçiyor. ‹lio markas›n›n ilk ürünlerinden olan Black Diamond’›, markan›n yarat›c›s› Demirden Design ekibinin üyesi ve oturma biriminin tasar›mc›s› flule Koç ile konufltuk.
64 yer ve duvar kaplamalar› dosyas› AGK / Interfaceflor Aspen / Tarkett Ataç Yap› & Mimarl›k / Artigo Derba Tekstil Formfloor Design&More Mimarl›k / Clipso Gerflor Invista Karaca Mimarl›k / 2TEC2 Lot / Cole&Son, Elitis Mentafl Metro Yap› / Forbo Mineteko Studio Nommo Teknor / Wicanders Teknosel / Compositites Gurea Vendo Plus / Art-Panel, Lumicor Yütafl / Bolon
72 ajanda
XXI - OCAK 2009
60 balibey han’›n gece hayat›
xxi_ocak_guncel
12/26/08
4:25 PM
Page 4
GÜNCEL 6 kentsel mekânda yeni imkânlar 2010 Avrupa Kültür Baflkenti Ajans›'na sunulmak üzere, imkanmekan taraf›ndan gerçeklefltirilen atölye çal›flmas›, Camialt› Tersanesi'nin var olan potansiyelleri üzerinden küçük müdahalelerle dönüfltürülmesine odaklan›yor. flu anda süresiz olarak ask›ya al›nm›fl olan fikir projeleri, bütüncül ve ani bir dönüflümden ziyade zamana yay›lan ve kendi dönüflümünü kendisi yöneten süreç tasar›mlar› sunuyor.
20 sonraki sempozyuma do¤ru 22 - 24 Ekim 2008 tarihleri aras›nda MSGSÜ’de düzenlenen 1. Ulusal iç Mimarl›k Sempozyumu hakk›ndaki de¤erlendirmeleri üniversite hocalar›ndan Yrd. Doç. Dr. Saadet Ayt›s, Arfl. Gör. Damla Altuncu, Yrd. Doç. Dr. Burak Tansel, Yrd. Doç. Dr. Senem Onur, Yrd. Doç. Dr. Osman Aray›c›, Dr. Bar›fl Öztürk ve Y. Doç. Dr. Diden Tuncel’den ald›k.
22 üst üste katla Katlanabilir ürünler, sunduklar› kullan›m rahat›l›¤› ile gündelik hayatta çok talep görüyor. Geliflen tasar›m teknolojisi ile art›k kat› cisimlerin de katlanabilmesi olanakl›. Görünen o ki; bir defter ka¤›d› bundan sonra yedi kezden fazla katlanabilecek.
24 heterojen ve ak›flkan kesiflim noktas› ODTÜ’den Güven Arif Sarg›n ve Zeynep Mennan’›n proje yürütücüleri, Ata Kurt’un proje lideri oldu¤u tasar›m Schindler 2007 - 2008 Uluslararas› Mimarl›k Yar›flmas› üniversite kategorisinde üçüncülü¤e hak kazand›. Yar›flma sürecini ve projenin tasar›m›n› Ata Kurt ile görüfltük.
10 endüstriyel mimarinin dönüflümü ‹stanbul’da 12-13 Ocak 2009 tarihlerinde, uluslararas› mimarl›k alan›n›n en önemli ödüllerinden biri olarak benimsenen A¤a Han Mimarl›k Ödülü taraf›ndan “‹fl Yerlerinin Dönüflümü” bafll›kl› bir seminer gerçeklefltiriliyor.
12 tasar›m›n öte yan›... / alpay er
26 küçük müdahaleler / otto von busch Modan›n Ak›fl›n› Yeniden fiekillendirmek
28 sinema ve tasar›m arakesitinde mizansen
xxxxxxxxxx 19-22 Kas›m tarihlerinde ‹TÜ Mimarl›k Fakültesi’nde gerçeklefltirilen Üçüncü Uluslararas› Tasar›m ve Sinema Konferans›, ‹fl Sergisi ve Atölye Çal›flmalar›’n›n bu y›lki bafll›¤› “design-en-scène”, kiflisel ve toplumsal deneyimlerimizi yaratan ve dönüfltüren tasarlanm›fl ve kurgulanm›fl dünyalarda birbirleriyle diyalog halinde olan üretim biçimlerini tart›flmaya aç›yor.
OCAK 2009 - XXI
4
içindekiler
14 kenti okuman›n yeni biçimleri ‹letiflim ve bilgi teknolojilerinin kent planlamas› ve mimarl›¤a yans›malar›n›n ürünlerini Londra örne¤i üzerinden sunan Digital Cities: London’s Future (Dijital Kentler: Londra’n›n Gelece¤i) sergisi, kullan›lan yeni yöntemleri projelerle ifllerken, hem planlaman›n güncel konumuna hem de Londra’n›n yeni mimari yüzüne ›fl›k tutuyor.
18 cam›n ard›ndaki tek boynuzlu at 26 Ocak 2009’a kadar MOMA PS1’da görülebilecek olan Norveçli sanatç› Børre Sæthre’a ait yerlefltirme, çocukluktan kalma hikâyeleri ve mitleri teknolojik ve modern olmas›na ra¤men ulafl›labilir bir flekilde izleyiciye sunuyor.
PROJE 30 asfalt avlu Beflinci Rosa Barbara Peyzaj Mimarl›¤› Ödülü'nü bu y›l Danimarkal› peyzaj mimarl›¤› ofisi Kristine Jensen kazand›. Eski okul binalar›na önerilen yeni mimari program›n bir parças› olan Nicolai Kulturcenter (Nicolai Kültür Merkezi), avlu tasar›m›yla göze çarp›yor.
xxi_ocak_guncel
12/26/08
4:25 PM
Page 6
TÜPOLOJ‹ Sevince Bayrak ve Oral Göktafl Bugün tersaneye ait aç›k alanlarda bulunan çok say›daki metal borunun, farkl› ifllevler için yeniden
OCAK 2009 - XXI
6
atölye çal›flmas› - kentsel müdahale - istanbul
de¤erlendirilmesi öneriliyor. Farkl› kal›nl›klardaki metal tüplerin farkl› uzunluklarda kesilmesiyle ve baflka malzemelerle birleflimiyle oturma elaman›, ayd›nlatma eleman›, sergileme eleman›, saks›, amfi, saçak gibi farkl› nesneler meydana getiriliyor. Proje hem aç›k alanlarda hem de uygun koflullar oluflturulabilirse yap›lar›n içinde de kurgulanabiliyor. Kapal› mekânlar oluflturmak yerine aç›k ve yar› aç›k alanlar oluflturarak tersanenin ve tersane yap›lar›n›n s›ra d›fl› manzaras› bu mekânlar›n tamamlay›c›s›, arka fonu olarak ifllev görüyor.
KENTSEL MEKÂNDA YEN‹ ‹MKÂNLAR 2010 Avrupa Kültür Baflkenti Ajans›’na sunulmak üzere, imkanmekan taraf›ndan gerçeklefltirilen atölye çal›flmas›, Camialt› Tersanesi’nin var olan potansiyelleri üzerinden küçük müdahalelerle dönüfltürülmesine odaklan›yor. fiu anda süresiz olarak ask›ya al›nm›fl olan fikir projeleri, bütüncül ve ani bir dönüflümden ziyade zamana yay›lan ve kendi dönüflümünü kendisi yöneten süreç tasar›mlar› sunuyor. imkanmekan
imkanmekan*, kente yönelik kamusal tasar›m prati¤inin ve kuram›n›n geliflmesine katk›da bulunmak ve kent yaflam›na “küçük ölçekli müdahalelerle” dahil olmak amaçlar›yla yola ç›kt›. Kamusal mekâna iliflkin çeflitli fikirlerin tart›fl›ld›¤› ve
gelifltirildi¤i bir platform olan imkanmekan, atölye çal›flmalar›, aç›k tart›flmalar ve söylefliler düzenliyor. 2010 Avrupa Kültür Baflkenti Ajans› ile Ekim 2007’de imkanmekan atölyelerinin projelefltirilmesi üzerine görüflmeler devam ederken Haliç’te bulunan Camialt› Tersanesi için bir proje/projeler dizisi gelifltirilmesi konusu gündeme geldi. imkanmekan’›n yedi mimarl›k ve tasar›m ekibi ile “küçük ölçekli müdahale” kavram› kapsam›nda parçal› öneriler gelifltirdi¤i atölye çal›flmas›, bu alanda yap›labilecek farkl›
ölçek ve yaklafl›mdaki di¤er çal›flmalar için bir kesit sunmay› amaçlad›. Proje flu aflamada, 2010 AKB Ajans› ile tersane yönetimi aras›nda kurulamayan ba¤lant›lar nedeniyle süresiz olarak ask›ya al›nd›. Camialt› Tersanesi’nin küçük ölçekli müdahalelerle yeniden kullan›m› önerisi yaln›zca sonuç odakl› de¤il, sonucu önemsedi¤i ölçüde sürece de yönelik. imkanmekan, iyilefltirme projelerinin birçok farkl› kurumsal ve bireysel aktörün (mimarlar, sosyologlar, tasar›mc›lar, sanatç›lar, üniversiteler, kültür/sanat platformlar›, dernekler,
xxi_ocak_guncel
12/26/08
4:25 PM
Page 7
atölye çal›flmas› - kentsel müdahale - istanbul
görünmüyor. O zaman binan›n arkas›ndaki
Bo¤açhan Dündaralp ve Ekibi
vinçle bu vinç ayn› yükseklikte olabilir.
7
URBANRULER
Bana ilk bak›flta uzaktaki daha küçük gibi gelmiflti.
ve bu nedenle s›radan bir ziyaretçi için ölçe¤in
B: Evet uzakl›k ve perspektif bizim alg›m›z›
alg›lanmas›n› ve dolay›s›yla iliflki kurulmas›n›
yan›ltabilir. Çevrendeki binalar›, yollar› buradaki
güçlefltiren duruma dikkat çekilerek yeni bir
gibi ölçme arac› olarak kullanabilirsin.
mekânsal deneyim düzene¤i ortaya ç›kar›ld›.
T: Büyükbaba, normal bir insan›n bir ad›m›n›n
Öneride yatay ve düfley do¤rultularda dev
63 cm oldu¤unu, ama ben çocuk oldu¤um için
cetveller yerlefltirilerek mekân alg›s›n›n kullan›c›
ad›m›m›n daha küçük olaca¤›n› söylemifltin ya...
için bir tür oyuna dönüfltürülmesi hedeflendi.
B: Evet? T: Yani; ben flimdi vince kadar ad›mlar›m›
Torun: Büyükbaba bak! fiuradaki vincin
saysam, ad›m say›m› 170’e bölsem,
yüksekli¤i neredeyse 60 metre!
kendi ad›m›m›n kaç cm oldu¤unu bulabilirim
Büyükbaba: Evet, yaklafl›k 20 katl› bir bina
de¤il mi?
yüksekli¤inde, yan›m›zdaki binan›n yüksekli¤inin
B: Harika! Çok çabuk kavr›yorsun.
neredeyse iki buçuk kat›.
T: Sonra da vinçle fluradaki bina aras›n› ad›mlay›p
T: Bu bina ne kadar kocaman, oysa vinç 170 m;
binan›n vinçten ne kadar uzakta oldu¤unu
uzaktan bak›nca hiç o kadar kocaman
bulal›m m›?
BÜZÜLEN KENT, GEN‹fiLEYEN BELLEK
için tersanenin ve Haliç’in yo¤un üretim
noktalar›ndan biriyse tasar›mc› ve sanatç›lar›n
Alper Derinbo¤az ve ekibi
temposunun düflünsel, alg›sal ve bilgi ifllemsel bir
büyük hangar içerisinde kendi dünyalar›n›
benzeriyle yeniden canland›r›lmas› öneriliyor.
tasarlamalar› fikri. Hangarlar için önerilen
‹stanbul'un küresel a¤da kaplad›¤› alan›n ve
Öneri, tüm alan›n ifllevsel da¤›l›m›na iliflkin üst
atmosfer ise düflünsel üretimin en çok ilham
tersanenin deneyim olarak ak›llarda edindi¤i
ölçekte bir planlamay› ve bunun yan› s›ra stüdyo
ald›¤› kiflisel hisler ve deneyimleri
mekân›n genifllemesi, bunun karfl›l›¤›nda fiziksel
küpleri ve vinçlerin sergileme eleman› olarak
tetiklemeyi amaçl›yor. Projenin tafl›d›¤› kayg›,
mekânda b›rakt›¤› izin olabildi¤ince küçük
yeniden ifllevlendirilmesi gibi küçük ölçekli
mekândaki fiziksel varoluflunun kal›c›l›¤› de¤il,
olmas› amaçland›. Bu amac› gerçeklefltirmek
müdahaleleri içeriyor. Projenin en önemli
haf›zada ne kadar yer edebildi¤i.
XXI - OCAK 2009
Ortaya ç›kan ürünle do¤ru orant›l› olarak büyüyen
xxi_ocak_guncel
12/26/08
4:25 PM
Page 8
PAS*S Gürden Gür ve Hakan Tüzün fiengün 2010 Avrupa Kültür Baflkenti Ajans›’n›n, ‹stanbul kentsel mekân örgüsünde yeni bir durak üretme çabas› ve Haliç k›y›s›nda Camialt› Tersanesi'ni bir kamusal mekân parças› olarak kentliye sunma giriflimi çerçevesinde haz›rlanan projeler kapsam›nda önerilen PAS*S, tersanede halihaz›rda bulunan malzemeyi düflük bütçe, düflük maliyet ve düflük iflçilik kullanarak “pasl›” bir sergi-pasaj› kuruyor. PAS*S ola¤an sergi mekânlar›n›n aksine, tersanenin kendine özgü mekanik ölçe¤i içinde kullan›c›ya kendi içinden hayat bulan bir pasaj sunuyor ve çerçevelenmifl bir kadraja do¤rultulmufl bir koridor olarak di¤er aç›k alan etkinlikleri içinde
OCAK 2009 - XXI
8
atölye çal›flmas› - kentsel müdahale - istanbul
konumlan›yor.
kulüpler, kullan›c›lar vb) birlikteli¤iyle ortaya ç›kan “müdahil” olufllarla, zamana yay›larak bir tür “sahiplenme” yaratmas› gerekti¤ini düflünüyor. Bu fikirlerle ortaya ç›kan ve “Küçük Ölçekli Müdahale” (KÖM) ad›n› verdi¤i müdahale türüyle imkanmekanCamialt› Tersanesi’ni dönüfltürmeyi planlad›. KÖM olarak sözü edilen müdahale biçimi, mevcut durumu sorunlar›yla ve potansiyelleriyle de¤erlendirip, bu durumla ilgili soru sorabilecek/çözüm üretebilecek projeleri içeriyor. Bunlar mimari bir müdahale olmak zorunda de¤il.
imkanmekan’›n önerdi¤i projeler dizisi Camialt› Tersanesi’ne müdahil olarak, tersaneyi yeniden kullanma fikri üzerine kurulu. Bu nedenle bu dizi yaln›zca mekânsal bir düzenleme de¤il, tersanedeki mekânlar›n imkânlar›n› sorgulayan ve sonuca giden süreci tasarlayan bir izlek/yol haritas› tasar›m›. Proje önerilerinde belirli bir program dahilinde tasarlanan süreçle birlikte Camialt› Tersanesi bir kamusal mekâna dönüfltürülüyor. Bu dönüflüm sürece yay›ld›¤›ndan bir dizi etkinli¤i, bu etkinlikler için gerekli düzenlemeleri, daha da önemlisi birlikteli¤i ve paylafl›m› içeriyor.
Camialt› Tersanesi’nin kente, kentlinin de Camialt› Tersanesi’ne müdahil oldu¤u bir döngüyle tersanenin yeniden ‹stanbul’a kazand›r›lmas› ve bir kültür sanat platformu olmas›n›n ötesinde bireylerin hiç bir kodu içermek zorunda olmadan, kendi dinamikleriyle, karfl›l›kl› oluflturulan gerilimlerle, her koflulda bir arada olabildi¤i, yani ideale yak›n bir kamusal mekân olarak düzenlenmesi amaçlan›yor.
çok önemli bir noktada konumlanan tersanelerin sürdürülebilir bir izlek üzerinden tasarlanmas› ve kentliyi içine alan bir merkeze dönüflmesi üzerine kurulu. Bu tür bir müdahale yöntemiyle dönüflüm, baflka kamusal mekânlar için de önerilebilir. *
Bilge Kalfa, Evren Uzer, Hakan Tüzün fiengün,
Okay Karaday›lar ve fiebnem fioher’den oluflan imkanmekan, kamusal mekânda ve/veya kamu yarar› için tasar›m, planlama ve aktivist eylemleri baflka disiplinlerden ortaklarla üretmeye çal›flan,
Atölye çal›flmas› 2010’da Avrupa Kültür Baflkenti olacak bir kent için
bunlar› ve di¤er kamusal mekân müdahalelerini tart›flmaya açan bir inisiyatiftir.
xxi_ocak_guncel
12/26/08
4:25 PM
Page 9
atölye çal›flmas› - kentsel müdahale - istanbul
DUBA Ceren Balk›r ve Ekibi Proje, tersanenin ölçe¤inden yola ç›k›larak, kullan›c›ya rahatça var olabilece¤i durak noktalar› öneriyor. Tersane mekân›na müdahale edilmeden gerçeklefltirilen bu noktasal düzenlemeler oturma, denizi/gökyüzünü seyretme, bir fleyler at›flt›rma, okuma, toplu olarak izleme, sergileme, yazma, çizme gibi eylemlere olanak sa¤layan modüllerin bir araya gelmesiyle ortaya ç›k›yor ve mekânda var olan di¤er ö¤elerin de ifllevlendirilmesiyle daha büyük mekânlar›n parças› haline gelebiliyor.
9
HAD‹ Onur Kemal Köseda¤, Onur Cerito¤lu
de¤erlendirerek bu alan› yeniden tan›mlamay› amaçl›yor. H›zl› ve kolay uygulanabilen, yap›lara eklemlenen, ifllev kazand›ran ve onlar› saran elemanlarla etkinlik ve servis alanlar› tan›mlan›yor. Aç›k hava sinemas›, görsel-iflitsel medya kitapl›¤›, aç›k hava sahnesi, yaflayan sokak, performans hacmi bu elemanlarla ortaya ç›kar›lan mekânlar›n üstlenece¤i ifllevlerden yaln›zca baz›lar›. H›zla ve düflük maliyetle gerçekleflen noktasal dönüflümler, daha büyük bir dönüflümü ortaya ç›kartacak etmenler ve gerçeklefltirildikleri gibi h›zla yeniden baflka bir fleye dönüfltürülebilecek olan bu fiziksel durumlar birer sonuç ürün de¤il, sürekli kendini ve çevresini yeniden tan›mlayan ve kentlinin haf›zas›nda yer ederek tersanenin imaj›n› farkl›laflt›ran birer araç olarak var oluyor.
DANTEL Ozan Avc› ve Zeynep Atafl Dantel, dönüflümü bekleyen tersanedeki hareketler zinciri için bir tetikleyici niteli¤i tafl›yor. Sert bir dokuya sahip, maskülen özelli¤i ön plana ç›kan Camialt› Tersanesi’nde dönüflümü bafllatan tohumun feminen ve evcil bir niteli¤e sahip olmas› hedeflendi. Bu ba¤lamda, üreme potansiyeli olan, eklemlenerek ço¤alan, feminen ve gündelik hayat›n bir parças› olan evcil dantel sürecin bafllat›c›s› olarak tan›mland›. Dantel bu projede yaln›zca metafor olarak de¤il ayn› zamanda strüktürel olarak da kullan›l›yor. Baz› yerlerde ev han›mlar›n›n ördü¤ü motifler kullan›l›rken, baz› yerlerde de ifllenmifl metal profillerin eklemlenmesiyle oluflan strüktürel motifler kullan›l›yor. Böylece gündelik hayata dair s›radan deneyimler tersanenin bir parças› haline geliyor ve sonsuz gelecek kombinasyonlar›n› mümkün k›l›yor.
XXI - OCAK 2009
HAD‹, mevcut mekân›n potansiyelini
12/29/08
3:03 PM
Page 10
foto¤raflar: Cemal Emden
ENDÜSTR‹YEL M‹MAR‹N‹N DÖNÜfiÜMÜ ‹stanbul’da 12-13 Ocak 2009 tarihlerinde, uluslararas› mimarl›k alan›n›n en önemli ödüllerinden biri olarak benimsenen A¤a Han Mimarl›k Ödülü taraf›ndan “‹fl Yerlerinin Dönüflümü” bafll›kl› bir seminer gerçeklefltiriliyor.
OCAK 2009 - XXI
10
seminer - mimarl›k - istanbul
xxi_ocak_guncel
‹stanbul Bilgi Üniversitesi ve Bahçeflehir Üniversitesi iflbirli¤iyle düzenlenen seminer, santralistanbul’da 09:00 - 18:00 saatleri aras›nda “‹fl Yerlerinin Dönüflümü” bafll›¤›yla gerçeklefltiriliyor. A¤a Han 2008 - 2010 dönemi ödülü kapsam›nda düzenlenen bu etkinli¤in Istanbul organizasyonunu World Architecture Community yap›yor. Yerli ve yabanc› pek çok önemli mimar, akademisyen ve mimarl›k yazar›/elefltirmeninin kat›laca¤› iki günlük seminerin, ‹slam ülkelerindeki endüstriyel mimari örneklerinin evrimini tarif ederek bu örneklerin
kapsaml› ve titiz bir flekilde incelenmesi için bir tart›flman›n gelifltirilmesine yönelik genel çerçeveyi çizmesi ve bir bafllang›ç noktas› oluflturmas› amaçlan›yor. Seminerde ayn› zamanda ‹slam ülkelerinde sanayileflmede cereyan eden yeni dalgayla hissedilen çeflitli f›rsatlar ve yeni koflullar inceleniyor; endüstriyel mimari alan›ndaki çal›flmalar›n bir bak›ma iflvereni olan sanayicilerin de yer almas›yla sahip olduklar› yap›larla ilgili talep edebilecekleri ifllevsel, görsel ve sembolik mesajlara yönelik vizyon ve görüfllerini de aktarmalar› bekleniyor. Böylelikle, ‹slam ülkelerindeki endüstriyel mimari hakk›nda akademik, profesyonel ve iflveren perspektifleri bir araya getiriliyor. Seminer program› kapsam›nda, mimar/foto¤raf sanatç›s› Cemal Emden’in Türkiye’deki endüstriyel
mimari örneklerinden haz›rlad›¤› foto¤raf sunumu ve ‹Z TV’nin bu etkinlik için haz›rlad›¤› özel bir film de yer al›yor. Seminerin kat›l›mc› ve yöneticilerinden biri olan ve ‹ngiltere’de yaflayan Foreign Office Architects (FOA) ortaklar›ndan mimar Farshid Moussavi'nin projeleri ve düflüncelerini aktaraca¤› bir konferans ise Bahçeflehir Üniversitesi Befliktafl Kampüsü Konferans Salonu’nda 13 Ocak 2009 günü saat 19:00’da yer al›yor. Giriflin ücretsiz oldu¤u seminere kat›l›m için www.worldarchitecturecom.com adresinden davetiye formu doldurmak yeterli. Kay›tl› kat›l›mc›lar etkinlik mekân›ndaki kay›t masas›ndan davetiyelerini edinip konferanslar› izleyebilirler. Salon kapasitesi doldu¤unda kay›tlar kapat›l›yor.
xxi_ocak_guncel
12/29/08
3:03 PM
Page 11
2. GÜN: 13 Ocak 2009 Sal›
GEÇ‹C‹ PROGRAMI
Oturum C: Teknik, Sosyo-ekonomik ve Kentsel
11
Ortamda Endüstriyel Mimarl›k 1. GÜN: 12 Ocak 2009 Pazartesi
seminer - mimarl›k - istanbul
‹fi YERLER‹: ÜRET‹M YERLER‹N‹N DÖNÜfiÜMÜ
Oturum Baflkan›: Farshid Moussavi
9:30 Aç›l›fl ve Sunum / Farrokh Derakhshani 9:00 Mühendislikte Geliflmeler / Hanif Kara
9:45 ‹Z-TV taraf›ndan yap›lan ‹fl Yerleri konulu
9:30 Tar›m Endüstrisi Tesislerinin Sunumu /
belgesel
Hashim Sarkis 10:00 ‹stanbul Bilgi Üniversitesi’nde S›nai Binalar›n
Oturum A: S›nai Yap›lar›na Genel Bak›fl: Kronoloji
Yeniden Kullan›m› / ‹hsan Bilgin
ve Co¤rafik Bölgeler
10:30 Kahve Molas›
Oturum Baflkan›: Mehmet Konuralp
11:00 Bahçeçehir Üniversitesi’nde S›nai Binalar›n Yeniden Kullan›m› / Ahmet Eyüce
10:00 Modern Türkiye’de Endüstriyel Mimarl›k ve
11:30 Arazi Kullan›m›na ‹liflkin Konularda Sanayi
Ülke Yap›lanmas›: 1838 – 1980 / Sibel Bozdo¤an
Binalar›n›n Etkileri / Murat Güvenç
10:30 ‹ran’da Endüstriyel Mimarl›¤›n Geliflimi /
12:00 Endüstriyel Binalar›n Sosyal Uzant›lar› /
Faryar Javaherian
Ayfer Bartu
11:00 Malezya’da Endüstriyel Mimarl›¤a Genel
12:30 Tart›flma / Do¤an Tekeli, Do¤an Hasol, Han
Bak›fl / Casey Tan Kok Chaon
Tümertekin
11:30 Tart›flma / Rahul Mehrotra, Gülsüm Baydar,
13:30 Ö¤le Yeme¤i
Aydan Balamir 12:30 Ö¤le yeme¤i
Oturum D: Müflterinin Rolü Oturum Baflkan›: Mohsen Mostafavi
Oturum B: Örnek Çal›flmalar ve Elefltirileri
15:30 Sanayicilerle Yuvarlak Masa Tart›flmalar› /
Oturum Baflkan›: Suha Özkan
Kat›l›mc›lar: Zeynep Bodur, Faruk Eczac›bafl›, Güler Sabanc›, Erdal Y›ld›r›m
14:00 "Fabrika Olgusu": fiam, Suriye’den ‹ki
17:30 Sonuçlar / Mohammad al-Asad ve Suha
Endüstri Projesi / Sinan Hassan
Özkan
14:30 ‹slam Ülkelerinde Endüstriyel Mimarl›k /
18:00 Befliktafl’a hareket
David Nelson
19:00 Konferans / Farshid Moussavi, FOA
15:00 Tar›m Endüstrisi Binalar› / AKFED
(Bahçeflehir Üniversitesi Befliktafl Kampüsü)
15:30 Türkiye’de Ça¤dafl Endüstriyel Mimarl›¤›n Kritik De¤erlendirmesi / Trevor Boddy
Ba¤l› Etkinlik
16:30 Tart›flma / Robert Ivy, Gülsüm Sa¤lamer,
Mimar/foto¤raf sanatç›s› Cemal Emden’den
Haluk Pamir
Foto Makale
XXI - OCAK 2009
Film Gösterimi
xxi_ocak_guncel
12/29/08
3:03 PM
Page 12
2008: ÖNCES‹YLE, SONRASIYLA TASARIM VE KR‹ZLER Adettendir, bas›l› ve görsel medya y›lbafl›nda bir önceki y›ldan bol konu ç›kar›r. Yeni y›l›n bafllang›c› asl›nda gelece¤e dair fazla bir öngörü içermese de eskinin ölçülüp biçilmesi için hep iyi bir f›rsatt›r. Y›l›n sporcusu, sanatç›s› , politikac›s› vs. de bu arada seçilir. Tasar›m dünyas› bu tür bir de¤erlendirme için genel kamuoyu ilgisini cezbedecek magazinel potansiyele flimdilik sahip görünmese de “Y›l›n tasar›m› nedir?” veya “tasar›mc›s› kimdir?” gibi sorular›n yan›tlar› profesyonel camia ve olas› müflteriler için her daim ilgi çeker. Buradan bak›nca, 2008’e dair bir de¤erlendirmeye giriflmenin çekicili¤ine karfl› durmak gerçekten zor! Y›l›n en baflar›l› tasar›mc›s›ndan en iyi tasar›mlar›na ve hatta “y›l›n tasar›m balonu” gibi yeni ama giderek eksikli¤i daha fazla hissedilen kategorilere dek uzayan keyifli bir denemeye yeterince malzeme ç›k›yor asl›nda 2008’den...
OCAK 2009 - XXI
12
tasar›m›n öte yan›...
Ancak art›k hepmizin yaflam›n› etkilemeye bafllayan küresel kriz, bu tür bir de¤erlendirme için 2008’i fazlas›yla “a¤›r” bir y›l olarak kay›tlara geçirdi bile. Analizlere bak›l›rsa, karfl› karfl›ya kald›¤›m›z alt üst olufl 1929’daki “Büyük Buhran” ile karfl›laflt›r›labilir, hatta ötesine geçebilecek bir ölçe¤e sahip. 2008 krizi muhtemelen ileride, küresel dünya sisteminin yeniden örgütlendi¤i, iktisadi, sosyal ve politik düzeyde küresel sistem içindeki ifl bölümünün yeniden yap›land›¤› bir dönemin bafllang›c› olarak tarihe geçecek. Bizi neyin bekledi¤ine dair spekülasyon ve tart›flmalar için önümüzde aylar ve hatta y›llar olabilir. Ama krizin tasar›m sektörüne olas› etkileri için en çarp›c› örnek yine tasar›m tarihinden ç›k›yor; 1850’lerden itibaren daha çok kültürel alana dair entelektüel bir tart›flman›n konusu olan endüstriyel tasar›m› iktisadi sistemin kritik bir ö¤esine dönüfltüren de bizzat 1929 krizi olmufltur. Mevcut krizin ne getirip ne götürebilece¤i sorgulamas›n›n da benzer bir ölçe¤e tabi k›l›nmas›nda san›r›m herkes için fayda var.
alpay er www.tasarim.itu.edu.tr
2008, baz› iktisatç›lara göre 1970’lerin sonundan itibaren hüküm süren kapitalist birikim modelinin sonunu ilan ederek tarihe geçiyor. Endüstriyel tasar›m›n kapitalizm ile akrabal›¤› aflikar oldu¤una göre, 2008’in küresel tasar›m sektöründe neyin sonu olaca¤› da kapsaml› bir analiz çabas› gerektiriyor. Bu zor konuyu önümüzdeki aylara öteleyerek, flimdilik 2008 ‘in Türkiye endüstriyel tasar›m camias› için hangi dönemin kapan›fl› anlam›na geldi¤ine biraz kafa yorabiliriz. Türkiye’de endüstriyel tasar›m›n 1950’lerin sonunda bafllay›p, 70’lerde kurulan okullar ile gerçeklik kazanan ve 80’ler boyunca a¤›r aksak devam eden geliflim çizgisinde 1990’lar›n ikinci yar›s› bir k›p›rdanman›n ilk iflaretlerini tafl›maktayd›. 1996’da yürürlü¤e giren AB ile Gümrük Birli¤i hem iç piyasay› do¤rudan Avrupa rekabetine açmas›, hem de
hukuki düzlemde endüstriyel tasar›ma varl›k kazand›rmas›yla bunda önemli bir rol oynad›. Elbette bu dönemde artan tasar›mc› say›s›, mesleki örgütlenme çabalar› , tasar›m okullar›n›n görece artan say›s› ve çeflitlili¤i, Gümrük Birli¤i’nin tetikledi¤i yap›sal dinamiklere tepki gösterebilecek içsel bir birikime de iflaret ediyordu. ‹stanbul’un uluslararas› bir metropol olmaya bafllad›¤› bu dönemin iz b›rakan olaylar› 1996’da ‹TÜ 2. Ulusal Tasar›m Kongresi ve ETMK taraf›ndan 1998’de ‹stanbul’da gerçeklefltirilen “Designers Odyssey” sergisidir. Ancak bu geliflmeler sanayinin bir tasar›m dönüflümü geçirdi¤ini göstermekten henüz uzakt›. Asl›nda Türkiye’de sanayinin tasar›mla hissedilir ölçekte buluflmas›na da bir krizin, 2001 krizinin yol açt›¤›n› söyleyebiliriz. fiimdikinin aksine, iç piyasan›n çökmesine neden olan “milli bir kriz” olmas›, daha önce enflasyonist ortamda k›t, kanaat idare eden firmalara tek ç›k›fl yolu olarak ihracat› dayatt›. Bu sefer d›fl piyasalarda Türk firmalar› özellikle Çin karfl›s›nda yaflanan fiyat rekabetinden bunald›lar. ‹hracatç›lar 2002 y›l›nda kurtuluflu “markalaflma” olarak ilan ettiler ama “tasar›ms›z markalaflma imkans›zd›”; bir süre sonra markalaflmak için tasar›ma da muhtaç olduklar›n›, en az›ndan söylem düzeyinde kabul etmek durumunda kald›lar. 2003 sonunda bafllayan bu süreç, k›sa tarihinde endüstriyel tasar›m›n Türk sanayisi ile kurdu¤u yap›sal iliflkinin bafllang›c› olarak düflünülebilir. Sadece 2003’de ‹stanbul Tasar›m Haftas› etkinliklerinin (ADesignFair ad›yla) bafllad›¤›, ‹SO’nun Endüstriyel Tasar›m› K›lavuzu haz›rlat›p ‹TÜ ile “KOB‹’ler için Endüstriyel Tasar›m” projesini bafllatt›¤›, Türkiye’nin ilk tasar›m galerisinin Garanti Bankas› taraf›ndan ‹stanbul’da kuruldu¤u, ‹TÜ’nün Milano Tasar›m Haftas›’nda ilk kez proje sergiledi¤i vb. hat›rland›¤›nda, asl›nda 2001 krizini izleyen ilk bir-iki y›ldaki hareketlenmenin dahi kriz öncesindeki 30-40 y›ll›k süreçte Türkiye’de tasar›m ad›na gerçekleflen her fleyin toplam›n› aflt›¤› görülebilir. 2002-2008 aras›nda Türkiye, tasar›m bürolar›n›n ortaya ç›k›fl›na, yurtd›fl›ndaki toplu tasar›m sergilerine , Türk firma ve tasar›mc›lar›nca al›nan uluslararas› tasar›m ödüllerine, say›s›z tasar›m yar›flmas›na, tasar›m e¤itimindeki say›sal patlamaya, artan uluslararas›laflmaya, medya ve kamuoyunun tasar›ma yönelik ilgisine ve nihayet devlet destekli “iyi tasar›m” ödüllerine bile tan›k oldu. K›sacas›, 2001 “milli krizi” ile 2008 küresel krizi aras›nda rüya gibi geçen k›sac›k bir dönemde, genç tasar›m sektörü kendini gerçeklefltirmeye yönelik ilk ad›mlar›n› att›. 2008 krizi herkes için bir k›r›lma noktas›; Türk tasar›m› için bu k›r›lma ne yaz›k ki henüz emekleyen sektörün tam da ivmelenerek büyümeyi hedefledi¤i kritik bir aflamaya denk geldi. Bu bir talihsizlik. Ancak, baflta imalat sanayi olmak üzere reel sektörün dinamiklerine ba¤›ml› olmakla beraber, tasar›mc›lar her zaman zor problemleri f›rsata dönüflürebilecek yarat›c›l›¤a sahiptirler. Tasar›m biraz da budur. 2009, Türk tasar›m›n›n küresel krizle imtihan› olacak. Hepimize kolay gelsin!
xxi_ocak_guncel
12/26/08
2:24 PM
Page 13
OCAK 2009 - XXI
14
sergi - mimarl›k ve kentsel planlama - londra
xxi_ocak_guncel
12/26/08
2:24 PM
Page 14
KENT‹ OKUMANIN YEN‹ B‹Ç‹MLER‹ ‹letiflim ve bilgi teknolojilerinin kent planlamas› ve mimarl›¤a yans›malar›n›n ürünlerini Londra örne¤i üzerinden sunan Digital Cities: London’s Future (Dijital Kentler: Londra’n›n Gelece¤i) sergisi, kullan›lan yeni yöntemleri projelerle ifllerken, hem planlaman›n güncel konumuna hem de Londra’n›n yeni mimari yüzüne ›fl›k tutuyor. Ömer Çavuflo¤lu
New London Arcihtecture 2008’e tasar›mc›lar›n, mimarlar›n ve planc›lar›n kulland›¤› yeni dijital teknolojilerin projeleri nas›l dönüfltürdü¤üne dikkat çeken Digital Cities sergisi ile veda ediyor. Serginin küratörü Sir Terry Farrell’›n ana fikri, “alt› milyarl›k dünya nüfusunun yar›s›n›n kentlerde yaflad›¤› düflünülürse, planlamay› toplumsal, iktisadi ve çevresel çerçeveleriyle anlaman›n merkezi bir önem teflkil etti¤i” iddias›nda yat›yor.
Tümüyle multimedya ortamda sunulan sergi, güncel kentsel tasar›mda dijital teknolojiyi kullanan araflt›rma ve uygulama projelerine yer veriyor. Space Syntax’›n, Londra’n›n en güncel kentsel dönüflüm projelerinden biri olan Elephant&Castle için haz›rlad›¤› yeni düzenleme, Intelligent Space ve Atkins’in haz›rlad›¤› Oxford Circus’taki yaya ve araç trafi¤ini yeniden düzenlemek için yap›lan araflt›rma çal›flmalar›, Second Life oyununun planlama departmanlar›nca kamuoyu dan›flma sürecinde nas›l kullan›labilece¤i, dijital ortam destekli fikirsel üretimlerin sergideki baz› örneklerinden. Bunun d›fl›nda Aedeas gibi mimarl›k ofislerinin haz›rlad›¤› üç boyutlu Londra haritas›, uygulama aflamas›ndaki yap›lar›n infla edildikten
sonra, kentte nas›l bir görsel etki yarataca¤›n› anlamaya yard›mc› olabilecek bir baflka çal›flma. Sir Terry Farrell, sergide izleyicinin Londra’y› farkl› katman ve farkl› mesafe noktalar›ndan anlamas›n› sa¤lamaya çal›fl›yor. Serginin hem düflünsel hem de içeriksel arka plan›n›, Farrell’›n mimari ve kentsel tasar›m projeleri üreten ofisi Farrells’›n Londra’da gerçeklefltirdi¤i projeler için yapt›¤› çal›flmalar ve bu çal›flmalara dijital ortamlardaki üretimleriyle katk›da bulunan mimari, akademik ve teknik kat›l›mc›lar›n verileri oluflturuyor. Bu yüzden de, Architectural Review dergisi Eylül 2007 say›s›n›n neredeyse tamam›n› Farrell’a ay›rarak, mimar›n kentleflme üzerine metni olan Digital
xxi_ocak_guncel
12/26/08
2:24 PM
Page 15
karfl› sayfada solda: Etkinli¤in logosu sa¤da: Serginin yerlefltirmesi projelerin sunuldu¤u ekranlardan ve tan›t›m kataloglar›ndan olufluyor.
arka sayfada üst s›rada: SENSEable City'nin Real Time Rome projesi altta: Londra Canary Wharf'a Atmos taraf›ndan önerilen yerlefltirme
sergi - mimarl›k ve kentsel planlama - londra
bu sayfada solda: Sergiden genel görünüfl solda altta: M. Hank Haeusler'in Voxelfacade projesi
altta: Collado Collins, Zmapping, Wagstaff Design ortakl›¤›yla haz›rlanan Clapham Junction projesi en altta: Smartslab'in Close up projesi
15 XXI - OCAK 2009
Cities manifestosunu ve bire bir örnekleri sergide de görülebilen ifllerden bir derleme yay›mlam›fl. Farrell’›n makalesine göz atmak serginin fikirsel ve kuramsal bütünlü¤ünü anlamak aç›s›ndan önemli. London Calling (Londra Ça¤›r›yor) ad›yla Eylül 2007’de Architectural Review’da yay›mlanan yaz›s›nda Farrell, Londra’y› anlaman›n mekân› anlamak ve mekân› anlaman›n da mekân›n ne olmak istedi¤ini bilmek demek oldu¤unun alt›n› çiziyor. Bunu gerçeklefltirmenin yolu da baflar›l› bir mekân tasar›m›ndan geçiyor. Farrell, hükümetlerin, yerel ve bölgesel yönetimlerin ve planlama departmanlar›n›n, planlama ve mekân yaratma sürecinde tam yetkili
olmamas› gerekti¤ine inananlardan. Topyekün devletçi planlama politikalar›ndan uzak duran Farrell, 1980’lerin sonlar›ndan itibaren, Londra kent merkezinin (City of London) ekonomik özerkli¤ini ilan etmesiyle artarak geliflen özel sermaye yat›r›m› odakl› planlamaya da kuflkuyla yaklafl›yor. Fakat Farrell, “müflteri olmadan” üretimin de olmayaca¤›n› biliyor. Onun derdi, Londra gibi bir kentin merkezinin yaln›zca devlet organlar›, ulusal parklar, monarfli ve birkaç küçük arsa sahibi taraf›ndan paylafl›l›yor olmas› üzerine. Londra’y› minik kentlerin toplam› olan bir metropol olarak gören Farrell, orta ölçekli kentsel tasar›da baflar›n›n bu minik kentlerin planlanmas›nda yatt›¤›n› ön görürken, bu süreçte
kamusal kat›l›m›n ve planlama bilincinin önemine dikkat çekiyor. Bu yüzden de kendi ilham kayna¤›n› Louis Kahn veya Kevin Lynch olarak de¤il, “seçim teorisi” ile planc›lar› birer “avukat” gibi gören Paul Davidoff olarak belirtiyor. Bu fikre göre, bu tip planc›lar ortaya fikirler atar, bu fikirleri savunur, tart›fl›r ve daha sonra “seçilmek” üzere yerel inisiyatiflere b›rak›rlar. ‹ngilizler kentin k›ta Avrupas› gibi belirlenmifl bir yaflam kalitesine sahip olmas›n› gözetmezler. Londra da, Birleflik Krall›k gibi, anayasas› olmayan, dolay›s›yla tekil bir manifesto ile planlanma sürecinden geçmemifl, minik kentlerin toplam›ndan oluflan, yo¤unluk politikas› olanak
tan›d›kça merkezlerin parklar›, kamusal alanlar›, konutlar›n ön ve arkalar›nda bahçeleri olan ve apartman dairelerini sevmeyen bir “k›rsal” kentli toplulu¤un metropolüdür. Tam da bu karmafl›kl›¤› ve çeflitlili¤i yüzünden dünyada örnek gösterilen bir kent. Farrell’a göre de, Londra’y› planlaman›n yolu, bu orta ölçekli parselleri tasarlamaktan geçiyor ve bu metropolde önce tasar›mc›, daha sonra da mimar ve kent planc›lar› söz sahibi olabilir. Bu ba¤lamda düflünüldü¤ünde sergideki ifller, kentin farkl› okuma biçimlerinin farkl› ölçeklerde tan›mlanabildi¤i kadar›yla mümkün. Günümüzde de dijital teknolojinin, bu alg›n›n yarat›lmas›ndaki önemi büyük.
12/26/08
2:24 PM
Page 16
OCAK 2009 - XXI
16
sergi - mimarl›k ve kentsel planlama - londra
xxi_ocak_guncel
Sergideki ilk bölüm, Londra’y› farkl› odaklardan, farkl› ölçeklerde ve metodolojilerle haritaland›rmakla ilgili. Farrell’a göre Londra, farkl› co¤rafyalar›n bulunmad›¤›, yollar›n ve sokaklar›n belirli bir düzene uymad›¤›, dolay›s›yla yaflayanlar›n ve ziyaretçilerin referans noktalar›na yönelemedikleri bir kent. Dolay›s›yla, 20. yüzy›l bafl›nda baflar›l› bir grafik kal›ba oturtulmufl ve neredeyse tüm kenti kaplayan Londra metro a¤› haritas›, kentin kitlelerce kan›ksanm›fl en belirgin haritas›d›r. Bunun yan› s›ra, kenti do¤u-bat› ekseninde farkl› amaçlar do¤rultusunda kesen (kültür-sanat, yönetim, ticari, e¤itim vb) bina kümelerinin oluflturdu¤u caddeler, yürüyüfl yollar›, toplu tafl›ma güzergâhlar› ve kamusal alanlar›n
gösterildi¤i di¤er haritalar da benzer amaçlara hizmet eder. Serginin ikinci bölümünü oluflturan çal›flmalarda, bu ve benzeri haritalar› günümüz dijital teknolojisi sayesinde günlük hayatta kullanabilece¤imiz alanlar› temsil eden ürün tan›t›mlar› var: cep telefonlar›, sokak uyar› levhalar›, Londra ulafl›m hatlar› internet sitesi, ya da etkileflimli bilgi panolar›. Tüm bunlar kenti alg›lama ve bu alg›y› gündelik hayatta kullanma gereksinimlerine cevap veren dijital unsurlar. Üçüncü bölüm süreci bir ad›m daha ileriye götürerek, kente müdahale temas›n› iflliyor. Londra’n›n en önemli kesiflim noktalar›ndan biri olan
ve y›llard›r yeniden düzenlenmesi tart›fl›lan, Oxford ve Regent’s caddelerinin kesiflimi olan Oxford Circus’taki çevre düzenlemesi bunlardan biri. Di¤er kentlerden al›nan örneklerin dijital ortam ve günümüz iletiflim araçlar› sayesinde an›nda dünyan›n çeflitli kentlerine aktar›labilmesi, flehirleraras› iletiflim ve etkileflimin bir baflka unsuru. Tam da bu “iletiflme” kavram›na gönderme yapan SENSEable City (Hissedebilir Kent), 2006 Dünya Kupas› finalinde kupay› kazanan ‹talya’n›n baflkenti Roma kentinde kupa töreni s›ras›nca yap›lan cep telefonu görüflmelerini frekanslar halinde haritaland›r›p dünyan›n herhangi bir yerinde eriflilebilir bir bilgi biçimine dönüfltüren bir proje.
K›sacas›, kenti ve kentte olup bitenleri anlamak için oluflturulan ve kent ve kentlinin karfl›l›kl› etkileflimini iflleyen örnekler sunmay› amaçl›yor Farrell’›n Londra eksenli sergisi. Tabii bu s›rada, sergideki birinci bölümdeki büyük Londra haritas› d›fl›nda tamam› multimedya ortam›nda gösterilen ifller, New London Architecture’›n, Londra’n›n mimari ve planlama gelece¤ini kamuya aç›k ve rahat anlafl›l›r bir dil ile sunan politikas› ile bire bir örtüflür nitelikte. Mekân›n minimal tasar›m›, ifllerin Londra’daki günlük yaflam›n parçalar› olan kentsel temalar› ele almas› ve günümüzün kitlesel alg› biçiminin yo¤un olarak dijital platformda flekillendiriliyor olmas›ndan ötürü, sergi kitlesellik özelli¤ini kolayl›kla kazan›yor.
xxi_ocak_guncel
12/26/08
2:24 PM
Page 17
12/26/08
2:24 PM
Page 18
CAMIN ARDINDAK‹ TEK BOYNUZLU AT
OCAK 2009 - XXI
18
yerlefltirme - ça¤dafl sanat - new york
xxi_ocak_guncel
26 Ocak 2009’a kadar MOMA PS1’da görülebilecek olan Norveçli sanatç› Børre Sæthre’a ait yerlefltirme, çocukluktan kalma hikâyeleri ve mitleri teknolojik ve modern olmas›na ra¤men ulafl›labilir bir flekilde izleyiciye sunuyor. Merve Ünsal
Norveçli Børre Sæthre’›n Queens’teki PS1’›n üç galerisine yay›lm›fl yerlefltirmesi, ses, ›fl›k ve mimari unsurlar› kullanarak izleyicinin ifllerin bir parças› olmas›n› sa¤l›yor. Lower East Side’daki alternatif sanat mekân› Participant Inc’in küratörü Lia Gangitano taraf›ndan haz›rlanan sergi, PS1’›n genç sanatç›lara yer vermek üzere gerçeklefltirdi¤i çal›flmalar›n çok güzel bir örne¤i. Ayn› müzede sergilenen Danimarkal›
Olafur Eliasson’un iflleri ile karfl›laflt›r›ld›¤›nda Sæthre’›n çal›flmalar›n› tan›mlayan ve farkl› k›lan, çocukluktan kalma hikâyeleri ve mitleri teknolojik ve modern olmas›na ra¤men ulafl›labilir, yap›labilir bir flekilde sunarak izleyiciye keyif vermesi. Eliasson’un, do¤ayla iliflkili olan ve izleyici daha büyük bir ölçekte çevreleyen ifllerinin aksine Sæthre, bilimkurgudan ödünç ald›¤› ö¤eler ile hayal dünyas›n›n kap›lar›n› aç›yor. 1996 ile 2003 aras›ndaki çal›flmalar›nda, yönetmen David Cronenberg’ü and›ran bir tüzel kimli¤e sahip olan Sæthre, gündelik ürünlerdeki bilinçalt›na hitap eden
cinsel imalarla ilgileniyordu. Lustlux adl› bu kiflilik, en basit sorgulamay› amaçl›yordu ve sanatç›, amac›na ulaflmak için grafik, mobilya, ›fl›kland›rma gibi araçlar› kullanm›flt›. Sæthre’›n sanatsal çal›flmalar› için çok farkl› görsel unsurlar› ve yöntemleri bir araya getirebilmesi, bu dönemdeki çal›flmalar›yla iliflkilendirilebilir. “‹fllevsel esteti¤in psikolojik zarar›”n›n ifllerini yaratmas›nda büyük bir etkisi oldu¤unu söyleyen Sæthre, çok modern ve “temiz” bir ortamda yetiflmifl olmas›na tepki gösterdi¤inden bahsediyor. Bu plastik ortamlar›n, duygular›, hayal k›r›kl›klar›n› ve
xxi_ocak_guncel
12/26/08
2:24 PM
Page 19
yerlefltirme - ça¤dafl sanat - new york
Stealth Distortion (...Must Have Seen It in Some Teenage Wet Dream), 2008, Børre Sæthre, sanatç›n›n izniyle Foto¤raflar: Matthew Septimus. P.S.1 Contemporary Art Center izniyle.
19 XXI - OCAK 2009
travmalar› emdi¤ini söyleyen Sæthre, ifllerinde modern kusursuzlu¤u sekteye u¤ratmak istiyor. Sæthre’a göre üç bölümden oluflan sergide her oda ayr› bir hayal senaryosunu gerçeklefltiriyor. Sanatç›n›n yaratt›¤› bir dünyan›n içinde oldu¤unun fark›nda olan izleyici, ayn› zamanda da odalar›n de¤iflik noktalar›nda durararak kendi deneyimini s›n›rlayabiliyor. ‹zleyicinin durdu¤u noktaya göre farkl›laflan yerlefltirmeler bu flekilde izleyicinin kat›l›m›yla etkileflimli bir hal al›yor; odalar›n karanl›k olmas› ve hiçbir unsurun tam olarak aç›klanmamas› da gerginlik yarat›yor. Bu gerginli¤i
hiçbir zaman kötüye kullanmayan sanatç›, galerilerin farkl› yerlerindeki ufak tefek sürprizlere ra¤men, yine de izleyiciyle uysal bir iliflki kuruyor. Stealth Distortion (...Must Have Seen It in Some Teenage Wet Dream 2008) adl› yerlefltirmenin üç parças› içerisinde, en evrensel ve belki de bu yüzden en basit bölüm, üçüncü odadaki tek boynuzlu at. Bembeyaz bir camekân›n içinde “gerçek” boyutlarda bir tek boynuzlu at var. Yere oturmufl olan at, cama yaklafl›ld›¤›nda cam bu¤uland›¤›ndan, sadece ufak bir aral›ktan görülebiliyor. ‹zleyicinin kendini dikizci gibi hissetmesine yol açan bu durum, dikizlenen “nesne”
gerçekte var olmayan ve olamayacak bir tek boynuzlu at oldu¤u için saçmalafl›yor. Bu bakma eylemi “bire bir” olmas›na ra¤men, bu deneyimin galeri mekân›nda olmas›, izleyiciyi flafl›rtmakla kalm›yor, ayn› zamanda mekân ve sanat tan›mlar› tersine çevrildi¤inden onu keyiflendiriyor. Bir çocu¤un fantezisi olabilecek tek boynuzlu at camekân içinde oldu¤undan o fantezinin gerçeklefltirilemedi¤inin bilincinde olmak ama ayn› zamanda ona bu¤ulu bir cam›n ard›ndan bakmak, izleyicide yasak bir eylem hissi uyand›rsa da onu bu fantezinin bir parças› haline getiriyor. Gelecekle ilgili fanteziler ve korkularla büyümüfl olan kufla¤›m›z›
temsil eden Sæthre’›n ifllerini en çok etkileyen unsurlardan biri de Stanley Kubrick’in 1968 tarihli 2001: A Space Odyssey filmi. Bilgisayarlar›n ve insanlar›n yaratt›¤› teknolojinin bir flekilde yoldan ç›k›p zararl› hale geldi¤i nokta, Sæthre’›n ifllerini birbirine ba¤l›yor; di¤er taraftan, serginin ana hissi asla kötümser ya da tehditkâr de¤il. Nostaljik bir bilimkurguyu and›ran Sæthre’›n yerlefltirmeleri, kiflisel ruh hallerini, korkular› ve mitleri evrensellefltirerek hem izleyiciyle bir ba¤ kuruyor, hem de insanlar› birbirine ba¤layan basit unsurlar› sanat ortam›na sokarak hümanist bir tav›r al›yor. Detayl› bilgi için: blip.tv/file/1492267
OCAK 2009 - XXI
20
sempozyum - iç mimarl›k - istanbul
xxi_ocak_guncel
12/26/08
2:24 PM
Page 20
SONRAK‹ SEMPOZYUMA DO⁄RU 22 - 24 Ekim 2008 tarihleri aras›nda MSGSÜ’de düzenlenen 1. Ulusal ‹ç Mimarl›k Sempozyumu hakk›ndaki de¤erlendirmeleri üniversite hocalar›ndan Yrd. Doç. Dr. Saadet Ayt›s, Arfl. Gör. Damla Altuncu, Yrd. Doç. Dr. Burak Tansel, Yrd. Doç. Dr. Senem Onur, Yrd. Doç. Dr. Osman Aray›c›, Dr. Bar›fl Öztürk ve Y. Doç. Dr. Diden Tuncel’den ald›k. Hülya Ertafl
he: Sempozyumun hedeflerinden biri akademik üretimle iç mimarl›k prati¤ini bir araya getirmekti. Bu hedefe ulaflabildiniz mi? Saadet Ayt›s: Akl›m›za gelen ve hatta gelmeyen pek çok hedefe ulaflt›k. Türkiye’de iç mimarl›k alan›nda yap›lan ilk sempozyum olmas› sebebiyle pek çok aktörü bir araya getirdik, sektörel kurulufllar, akademik çevreler, serbest çal›flanlar gibi. Ço¤u üç gün boyunca bizimleydi, salonumuz üç gün boyunca doluydu. Tahminimize göre 800’e yak›n izleyici geldi. Ald›¤›m›z tepkiler de çok olumluydu.
he: Kat›l›mc› profili nas›ld›? Damla Altuncu: Do¤al olarak iç mimarl›k firmalar›ndan yetkililer, serbest iç mimarlar, akademisyenler ve ö¤renciler geldi, ama arkeologlar gibi hiç beklemedi¤imiz gruplardan da ilgi vard›. Bizimle daha sonras› için ba¤lant› kurmak isteyenler oldu. Bekledi¤imizden farkl› olarak kat›l›mc› profili çok çeflitliydi. he: Bir üniversite dahilinde yap›l›yor olmas›na ra¤men, çeflitli üniversitelerden kat›l›m›n yüksek oldu¤unu görüyoruz. Bunun sempozyumun genel söylemine katk›lar›ndan bahsedebilir misiniz? Burak Tansel: Üniversitemizin böyle bir sempozyumu gerçeklefltirerek önemli bir misyon yüklenmifl oldu¤unu düflünüyorum. Biz 126 y›ll›k bir kurumun 82 y›ll›k bölümü olarak bu iflin bafl›n› çekmeliyiz elbette. Yaklafl›k olarak 35 üniversitenin iç mimarl›k bölümlerinden sempozyuma kat›l›m oldu.
Senem Onur: ‹lginç ve sevindirici olan o tarihlerde tasar›mla ilgili ‹stanbul’da birçok etkinlik olmas›na ra¤men kat›l›m›n bu kadar çok olmas›yd›. he: Bildirilere bakt›¤›m›z zaman asl›nda birtak›m uzmanlaflmalar›n Türkiye’de de yerleflmeye bafllad›¤›n› görüyoruz. Bunun meslek aç›s›ndan ne gibi avantajlar› olacakt›r? Osman Aray›c›: Evet, uzmanlaflm›fl ofisler, sadece turizm mekânlar› ya da sadece çal›flma mekânlar› tasarlayan iç mimarl›k ofisleri var. Asl›nda iflin do¤rusu da bu. Bu uzmanlaflman›n henüz çok bafl›nday›z. ‹ç mimarl›k Türkiye’de daha yeni yeni bilincine var›lan bir disiplin. Bu bilincin bafllamas›yla bugünkü duruma gelmesi aras›ndaki süreç oldukça h›zl›. Uzmanlaflma ayn› zamanda iç mimarl›¤›n geliflimi için de bir ihtiyaç. Bu sempozyum bu ihtiyaca ›fl›k tutan, uzmanlaflman›n bafllad›¤›na iflaret
xxi_ocak_guncel
12/27/08
1:11 PM
Page 21
altta en sa¤da: Sempozyum boyunca gösterilen ilgi salonun yo¤unlu¤una yans›d›.
Didem Tuncel: Heyecanl› bafllamak için Mekân Tasar›m›nda Gelece¤e Yönelik yaklafl›mlar bafll›¤›n› seçtik. Türkiye’de tasar›m›n önemi gün geçtikçe daha ön plana ç›kmaya bafllad›. Bu aç›dan gelecek konusu bizi çok ilgilendiriyor.
masaya yat›r›laca¤›n› dile getirmifltik. Gerçekten de öyle oldu. Seçti¤imiz konu dolay›s›yla gelece¤e ›fl›k tutarak iki y›l sonraki sempozyum için flimdiden konumumuzu görerek bir bafllang›ç yapm›fl olduk. Bundan sonras›nda yine güncel konularla, gelece¤i hiçbir zaman elden b›rakmadan, ileriye yönelik ça¤dafl düflüncelerle, ama geçmiflten de ders alarak, güzel çal›flmalar yapaca¤›m›z› umuyoruz.
karfl› sayfada Mimar Tetsuro Fukuhara'n›n aç›l›fl gösterisi Space Dance
sempozyum - iç mimarl›k - istanbul
bu sayfada altta: MSGSÜ’deki ö¤retim üyeleri sa¤da: Burak Tansel'in oturum baflkanl›¤›n› yürüttü¤ü panelden bir kare altta sa¤da: Üniversite koridorlar›na as›lan bildiri posterleri
21 XXI - OCAK 2009
eden bir gösterge asl›nda. Sempozyum bu uzmanlaflman›n de¤er kazan›p, ivmelenmesine katk›da bulunabilirse çok iyi olur. Ancak bu, sempozyumlar›n gücüyle de¤il de, piyasan›n talebiyle gerçekleflebilecek bir süreç. Gönül ister ki piyasa uzmanlaflmalar›n öneminin bilincine vars›n ve uzman iç mimarlar talep etsin. Üniversitedeki e¤itimde biz uzmanlaflman›n önemini ö¤rencilere aktar›yoruz, lisans düzeyinde farkl› uzmanlaflmalar› anlat›yoruz; yüksek lisans yap›p bu konularda uzmanlaflmak isteyenlerle birlikte çal›fl›yoruz. Biz uzmanlaflm›fl iç mimarlar yetifltiriyoruz ama piyasa talep etmedi¤i zaman bunun bir de¤eri olmuyor. he: Sempozyumun ana bafll›¤› Mekân Tasar›m›nda Gelece¤e Yönelik Yaklafl›mlar’d›. Sempozyumun geneline bakt›¤›n›z zaman gelecek öngörülerini hangi bafll›klar alt›nda toplayabiliriz?
Bar›fl Öztürk: Bize gelen bildiriler, daha önce taraf›m›zdan öngörülen bafll›klar gere¤i ele al›n›p de¤erlendirildi ve sunumlar›n düzenlenmesi o bafll›klara göre yap›ld›. Seçilen tüm bildirilerin sempozyumun temas›na uyacak flekilde, gerçekten de gelece¤in nas›l flekillenebilece¤ini öngören nitelikler tafl›yor oldu¤unu hem biz gözledik hem de oturuma kat›lan izleyiciler bizlerle paylaflt›lar. Özellikle sürdürebilirlik, teknolojinin mekân tasar›m›nda kullan›m›, malzeme, ayd›nlatma tasar›m›n›n gelecekteki de¤iflimi, estetik gibi konular tart›fl›ld›. Akademik çevrenin ve prati¤in bu konulara kuramsal yaklafl›mlarda ne gibi öngörülerinin bulundu¤u ve bunun ne kadar ilgi görebildi¤i sempozyum sonucunda çok net anlafl›ld›. Sempozyum boyunca yeniliklerin alt› çizildi, herkesin heyecanland›¤›n›, bir anlamda da heveslendi¤ini gözlemledik.
so: Sunulan bildirilerden sonra gelece¤i gerçekten merak etmeye bafllad›m. Bildirilerde sunulanlar›n, öngörülenlerin gelecekte ne kadar yer alaca¤›n›, o zamana kadar bu fikirlerin nas›l de¤iflim geçirece¤ini beklemek heyecan verici. he: Gelecek deyince iç mimarl›k e¤itimine de¤inmeden geçilemez diye düflünüyorum. sa: Hem mesle¤i uygulayacak olanlar›n üretimine hem de nesnel anlamda üretime, de¤inildi. “‹ç mimarl›¤›n gelece¤inin, gelece¤in iç mimarl›¤›n›n”
he: Bu ilk sempozyum, iki y›l sonra düzenlemeyi planlad›¤›n›z sempozyuma nas›l ›fl›k tutacak? oa: Bu sempozyumda gördük ki böyle bir organizasyona gerçekten açl›k varm›fl. Bu açl›¤› besleyebilecek bir sempozyum düzenledi¤imiz için çok mutluyuz. ‹ki y›l sonraki sempozyumun daha etkili olmas›n› hedefliyoruz. Böylesi yo¤un bir kat›l›m olunca bir sonras›nda daha iyisini yapmaya mecburuz.
xxi_ocak_guncel
12/27/08
1:11 PM
Page 22
ÜST ÜSTE KATLA
OCAK 2009 - XXI
22
esin veren teknolojiler
altta: Osman Can Özcanl›'n›n katlama denemesi sa¤da: Katkanabilir masa sa¤da altta: Katlanabilir servis tepsisi en altta: Katlanabilir sandalye
Katlanabilir ürünler, sunduklar› kullan›m rahatl›¤› ile gündelik hayatta çok talep görüyor. Geliflen tasar›m teknolojisi ile art›k kat› cisimlerin de katlanabilmesi olanakl›. Görünen o ki; bir defter ka¤›d› bundan sonra yedi kezden fazla katlanabilecek. Osman Can Özcanl›
ABD’deki Hoberman Associates flirketi dünyadaki en detayl› ve zor katlama problemlerini çözmesi ve muazzam katlanabilir nesneler, ürünler ve oyuncaklar yapmas› ile tan›n›yor. Yapt›klar› projeler o kadar karmafl›k ki tasar›mlar›n bilgisayar ve algoritmalar yard›m› ile yap›ld›klar›n› düflündürüyor. Çünkü bir insan›n bilgisayar yard›m› olmadan böyle karmafl›k hesaplamalar gerektiren tasar›mlar yapabilmesine neredeyse olanak yok.
fiirketin tasar›mlar› gerçekten etkileyici; www.hoberman.com adresine girip çal›flmalar›na bakman›z› tavsiye ediyorum. Gerçeklefltirdikleri projelerin ço¤una internetten ulaflmak olanakl›. Hatta baz› tasar›mlar› siteden sat›n alabiliyorsunuz. Bununla birlikte henüz kimsenin haberi olmayan ve kullan›m alanlar› arad›klar› baz› tasar›mlar› da var. fiirketle görüflüp onlardan henüz aç›klanmam›fl ve ürün tasar›mc›lar›n›n ifline yarayabilecek bir teknoloji istedim. Onlar da kal›nl›¤› olan yüzeyleri katlama tekni¤ini benimle paylaflt›lar.
Bilindi¤i gibi ince bir ka¤›t birçok defa üst üste katlanabilir. Kal›nl›¤› olan bir tahta parças›n› da ortas›na bir mentefle koyup ikiye katlamak olanakl›. Ancak bir ka¤›t gibi ikinci kez üstünden katlamak mümkün olmaz. Hoberman Associates iflte bunu baflarabilmifl. Mentefleleri ince hesaplar ile öyle flekillerde ve pozisyonlarda koymufllar ki istedi¤iniz kal›nl›kta bir yüzeyi üst üste katlayabiliyorsunuz. Hoberman Associates’ten ald›¤›m hesap ve çizimlerin yard›m›yla maket kartonu kullanarak bir örnek yapt›m. Mentefle yerine bant kulland›¤›m bu örnek de baflar›yla katland›.
xxi_ocak_guncel
12/26/08
2:24 PM
Page 23
xxi_ocak_guncel
12/26/08
2:24 PM
Page 24
bu sayfada Projenin üçboyutlu bilgisayar çizimleri
OCAK 2009 - XXI
24
yar›flma - mimarl›k - viyana
karfl› sayfada üst s›rada: Tasar›m sürecinden diyagramlar
altta solda: Vaziyet plan› altta sa¤da: Viyana kent merkezinde e¤itim seviyesini gösteren harita (renk koyulaflt›kça e¤itim seviyesi yükseliyor) ile altyap› kesiflim noktalar›n› (k›rm›z› daireler) üst üste çak›flt›ran analiz paftas›
HETEROJEN VE AKIfiKAN KES‹fi‹M NOKTASI ODTÜ’den Güven Arif Sarg›n ve Zeynep Mennan’›n proje yürütücüleri, Ata Kurt’un proje lideri oldu¤u tasar›m Schindler 2007 - 2008 Uluslararas› Mimarl›k Yar›flmas› üniversite kategorisinde üçüncülü¤e hak kazand›. Yar›flma sürecini ve projenin tasar›m›n› Ata Kurt ile görüfltük. Hülya Ertafl
he: Yar›flman›n ilan›ndan ödüllerin verilmesine dek geçen süreçten ve ODTÜ ekibi olarak bu süreci nas›l yürüttü¤ünüzden söz edebilir misiniz? Ata Kurt: Yar›flman›n kazand›rmak istedikleri ile ODTÜ’nün 402 stüdyosu çerçevesinde yapmak istedikleri aras›nda biraz çeliflki vard›. 402 stüdyosunda kentsel ölçekte çal›fl›yor ve özellikle ba¤lamsal yer de¤ifltirme kavram› üzerine yo¤unlafl›yoruz. Ö¤rencilerin her y›l, yurtd›fl›nda hiç bilmedikleri bir kentte mimarl›k yapma yetisi kazanmalar› amaçlan›rken bu
yar›flman›n ölçe¤i daha çok eriflilebilirlik ve bunun kent ve kullan›c›lar üzerindeki etkisine odaklan›yor. Stüdyoda yap›lan bir ön jüriyle dört proje seçildi. Bu dört proje bir buçuk ay boyunca yar›flma gereksinimlerine göre yeniden düzenlendi. Sonras›nda onlar aras›ndan iki proje seçildi ve projeleri elenen arkadafllar›n da yard›m›yla bu iki projenin sunumuna haz›rlan›ld›. Bu projeler yar›flmaya gönderildikten sonra elemeler yap›ld› ve ilk on proje son jüriye sunuldu, benim projem de onlar aras›ndayd›. he: Yar›flma program›nda bir üst bafll›k olarak eriflilebilirlik var, bu kavram› proje kapsam›nda nas›l ele ald›n›z? ak: Asl›nda bu projenin bizim için problematik olan k›sm› kentti. Biz kentle u¤raflt›k, öncelikle Viyana’da
insanlar›n kenti nas›l kulland›klar›n› araflt›rd›k, sonras›nda gerçekten 1/1 ölçe¤e inip kullan›c›n›n mekân› nas›l deneyimledi¤ini anlamaya çal›flt›k. Tüm bu ölçeklerde eriflilebilirli¤in ard›nda nas›l bir fikir olabilece¤ini araflt›rd›k. Kentsel ölçekte de yap› ölçe¤inde de eriflilebilirlikten söz edebiliriz, bunlar› topluca bir fikir üzerinden kurgulay›p her ölçekte o fikri dalland›r›p budakland›r›p proje içerisine nas›l dahil edebilece¤imizi araflt›rd›k. Eriflilebilirlik konusunu kentsel mekân›n nas›l demokratik hale getirilebilece¤i, nas›l herkese hitap edece¤i üzerinden ele ald›k. Fiziksel mekân aç›s›ndan engelliler için, program olarak tüm sosyal s›n›flar için eriflilebilir bir öneri üretmeye çal›flt›k.
xxi_ocak_guncel
12/26/08
2:24 PM
Page 25
JÜR‹ RAPORU
proje olmas›na karfl›n yar›flma gereksinimlerini daha iyi yerine getirmesi bekleniyordu. Jüri üyeleri: Françoise-Hélène Jourda, Yongjie Cai,
alan kavramsal aç›dan ilginç bir proje. Geleneksel
Günther Ertl, Dieter Hassenpflug, Gilbert
olmayan mekansal deneyimler sunuyor ve iyi bir
Huyberechts, Wolfgang Kremser, Dörte
kentsel bütünleflme sa¤l›yor. Bununla birlikte
Kuhlmann, Joe Manser, Rudolf Schicker, Oswald
Herkes için Mimarl›k bafll›¤› aç›s›ndan baz›
Schmid, Oliver Schürer, Tom Sieverts, Angelika
zay›fl›klar› var. Entelektüel aç›dan ufuk aç›c› bir
Winkler, Georgine Zabrana.
he: Oldukça yo¤un bir analiz süreci geçirdi¤iniz yar›flma paftalar›ndan okunuyor. Proje alan›n›n özellikleri nelerdi? ak: Proje alan› Viyana için çok önemli bir caddede konumlan›yor. Bu alan içinden iki metro hatt›, bir de kanal geçiyor, alan kent içinde çok kilit bir noktada yer al›yor. Yükseklik, çekme mesafesi gibi s›n›rland›rmalar›m›z olmasa da arsan›n girdileri çok s›n›rlay›c›yd›. Çünkü kent ölçe¤inden bak›ld›¤›nda alan, merkezi olmas›n›n yan› s›ra bir so¤urma noktas› da. Caddeden devam ederek arsaya ulaflt›¤›m›zda o noktadan sonra gerek ticari gerekse sosyal hiçbir hareketin olmad›¤›n› görüyorsunuz. Dahas› buras› altyap› a¤lar›n›n kesiflim noktas› olmas›na karfl›n yapt›¤›m›z analizlerde bu metruk alan›n asl›nda
sosyal gruplar› birbirinden ay›rd›¤›n› fark ettik.
yar›flma - mimarl›k - viyana
Arsan›n hassas analizlerinin yap›lmas›ndan ilham
25 XXI - OCAK 2009
Arsada birçok ö¤e birbiri içine giriyor olmas›na karfl›n bir katmanlaflma yok ki normalde bunlar›n katmanlaflmalar›n› beklersiniz. Her fley birbirini kesiyor ancak o kadar iyi çal›fl›yor ki birbirini kesen ö¤eler yüzünden sistem aksam›yor. Örne¤in tramvay geçti¤inde trafik ak›fl› durmuyor, metro hatt› bir yerden di¤erine köprüyle geçti¤inde alt›nda baflka bir yaflam oluflmuyor. Oray› daha fazla katmanlaflt›racak flekilde bir yol a¤› oluflturduk. he: Projenin ana tasar›m kararlar›ndan söz edebilir misiniz? ak: Mevcut avlulu doku ve kentin kendi kendini üretme tarz›yla bu ayr›flma ve
so¤urma alanlar› sorunu çözülemedi¤i için yeni bir doku öneriyoruz. O yeni dokuya geçifl de bu alan›n kendi girdilerinden ç›k›yor. Örne¤in arsadaki kanal›n çizgisel hatt›na uygun bir yüzey yaratt›k, o yüzeyi de önceden yapt›¤›m›z analizlerle örtüfltürdük. Araziyi kuzey aks›na ve güney aks›na yak›nl›klar›na göre çeflitli fleritlere böldük ve o fleritleri belli ifllevlerle iliflkilendirip deforme ettik. O fleritler bazen üzerinde yürünen bir yüzeye dönüflüyor, bazen katlan›p alt› benzin istasyonu, üstü konut gibi bir kullan›ma olanak tan›yor, bazen de halk merkezine dönüflüyor, bir baflka fleritse farkl› bölgeleri birbirine ba¤l›yor. Her bir flerit üzerinde çeflitli ifllevler yer al›yor, hiçbir flekilde bütün ifllevleri bir araya toplayan fleritler tasarlamak gibi bir amac›m›z yoktu. Heterojenlik bizim
için ana bafll›klardan biriydi, heterojenli¤i ak›flkan yüzey üzerinde nas›l yayabilece¤imizi araflt›r›rken benzer ifllevleri tüm arazi üzerinde da¤›tmaya çal›flt›k. Buras› asl›nda güvenli olmayan, geceleri uyuflturucu sat›lan, kapkaç yap›lan bir yer, neredeyse hiç kullan›lm›yor ve alan›n bir taraf›ndan di¤er taraf›na geçmek oldukça zor. Bu dokuyu de¤ifltirmek için sürekli hatlar tasarlay›p bu hatlarla insanlar› kentin farkl› noktalar›na tafl›maya çal›flt›k. Bu geçifller esnas›nda da tasarlad›¤›m›z yap›lar›n içinden, etraf›ndan geçiyorlar. Böylelikle alan kullan›ld›¤› için daha güvenli bir yer oluyor, hem de farkl› sosyal gruplar›n içinden geçti¤i heterojen bir mekâna dönüflüyor.
xxi_ocak_guncel
12/27/08
1:11 PM
Page 26
MODANIN AKIfiINI YEN‹DEN fiEK‹LLEND‹RMEK Yaklafl›k olarak son 10 y›ld›r tasar›m›n maddesellikten ç›kar›lmas›na iliflkin gittikçe fliddetlenen bir tart›flma izliyoruz. Tasar›m söylemi ve son günlerde çevreci hareket, bizim ürünlerden hizmetlere kaymam›z› istiyor: arabalardan mobiliteye, yetenekleri köreltmekten yeniden yeni yetenekler kazand›rmaya ve hizmet tasarlamaktan deneyim tasarlamaya. ‹ronik bir flekilde bu, biz ucuz ürünlerin ve say›s› sürekli artan teknik ayg›tlar›n içinde bo¤ulurken oldu. Moda ekolojik olmak istiyor ve pazar için, ilaveten, say›lar› giderek artan ekolojik giysiler yap›yor.
küçük müdahaleler
Genel mal ak›fl›n› yavafllatmak isteyen radikaller “ekonominin çarklar›n›n dönmeye devam etmesi gerekti¤i” savlar› ile karfl›lafl›yorlar -yoksa hepimizi k›yamet günü bekliyor olur. Yine de, moda hakk›nda tek bildi¤imiz modan›n bir flekilde hayatlar›m›z›n içinden ak›p geçti¤i ve kendi kendimizi sarmalad›¤›m›z belki de maddiyattan en uzak tasar›m oldu¤u. E¤er modan›n mekanizmalar›na yak›ndan bakacak olursak, bu ak›mlarla nas›l iliflkilendi¤ini kavrayabiliriz. Bu, belki “ak›mlar ontolojisi” üzerinden modaya nas›l yaklaflabilece¤imizi anlamam›za yard›m edebilir. Moda, sonsuza dek sürecek bir ayr›flma sa¤lamaz, modan›n özünde k›sa ömürlülük yatar. Moda, bu anlamda, ilerleme ve sosyal de¤iflimin ruhuna do¤rudan ba¤lanan modern bir fenomendir. Modernitenin sosyal hareketlili¤i içerisinde yukar›, içeri ya da d›flar› do¤ru daha öteye gidebilmek için üzerine binip gidece¤imiz daimi bir yeniye ihtiyac›m›z vard›r. Bu anlamda moda, bugüne ve bugünün gelece¤e giden dolays›z rotas›na do¤rudan ba¤lan›r. Moda, gelece¤e dalan zaman okunun keskin kenar›d›r. Yeniyi gördükçe bir ad›m ötemizdeki gelece¤i ya da olas› geleceklerden birini görürüz.
OCAK 2009 - XXI
26
Bu ayr›flmay› daha da netlefltirmek için giyim ile modan›n iki farkl› zaman tipinde konuflland›¤›n› söyleyebiliriz: Giyim Helenistik dönemdeki “chronos” konseptiyle, süreklilikle özdefllefltirilebilirken moda “kairos”la, elveriflli ana ya da f›rsat an›na aittir. Giyim, t›pk› Hristiyan gelene¤indeki ›st›rap çekmek gibi, süre¤en ve ebedi olabilir ama hiçbir zaman moda olamaz. Bu aç›dan bak›ld›¤›nda “kairos”a ait olan moda asl›nda bir tutku gibidir, ani ve k›sa ömürlü bir enerji patlamas›d›r. Moda bize çarpt›¤›nda sersemletici bir görünüflle, kör edici bir güzellik ›fl›lt›s›yla bizi flok eder. Günlük yaflam›n karanl›¤›nda podyumun ›fl›lt›s›, p›r›lt›l› bir sosyal görünürlük vaat eder. Bu da bize sosyolog Pierre Bourdieu’nün moda tan›m›n› an›msat›r, ona göre moda her zaman “en son moda, en son farkl›laflma”d›r.
otto von busch tasar›mc›
Moda, bir elektrik ak›m›na, etkin bir güce benzer, yaflam kanal› içinde akan bir enerji dalgas›d›r. Yeni modayla karfl›laflt›¤›m›zda, neredeyse bilinçsizce ve
ço¤unlukla istemsizce modan›n yenili¤inin ›fl›lt›s› karfl›s›nda elektrik çarpm›fla döneriz. Bu enerji patlamas› yeni modan›n bizi nas›l “vurdu¤uyla”, ›fl›lt›s› karfl›s›nda nas›l da geçici olarak “körleflti¤imizle” ve en son geçirdi¤imiz moda salg›n›ndan sonra bu yenisine ne kadar “ba¤›fl›kl›k kazand›¤›m›zla” ilgilidir. Bu sürekli enerji ak›fl› modad›r; hiçbir zaman sabitlenmeyen ya da kal›c› bir varl›¤a ba¤l› olmayan, sürekli ve dinamik bir ak›flla olufl halindeki bir fenomendir. Farkl›l›¤› salt geçici biçiminde, ak›fl h›z›nda, dengeden çok uzak bir sistem içinde s›k›flm›fl enerjisinde yatar. Bu da modan›n, Deleuze gibi popüler filozoflar›n popüler “olufl ontolojisi” içinde daha hofl t›nlamas›n› sa¤lar çünkü moda hiçbir zaman sabit bir biçime sahip de¤ildir, her zaman yenileflir. Olufl sürecine odaklan›lmas›, modan›n sürekli de¤iflimle aras›ndaki ana ayr›flma ile iliflkilendirilebilir çünkü modada her fley ak›fl halindedir. E¤er moda bir varl›ksa, bu olufl halindeki, yeni bir fleye do¤ru de¤iflim halindeki bir varl›kt›r. E¤er moda daimi olarak geri dönüfllerden, retro stillerin döngüsel hareketinden meydana geliyorsa, bu özdefl olana geri dönüflü iflaret etmez, onun yerine olufl halindeki ayn› sürecin geri dönüflünü imler. Bu, her ne kadar fiziksel olarak tarihi ifadeleri and›rsalar da, olufl ve farkl› enerjilerin üretim süreçlerinin geri dönüflüdür. Modaya ak›fl ve enerji ontolojisinden yaklaflmak, ekolojist David W Orr’un “insani amaçlarla enerji ve madde ak›fllar›n› biçimlendirmek” fleklindeki tasar›m tan›m›n› ça¤r›flt›r›yor. Orr’a göre tasar›mlar hiçbir zaman bitmifl de¤ildir, bunun yerine dinamik sistemler içinde etkileflimde bulunan süre¤en süreçlerdir. Moda tasar›m› yo¤unluklar, enerjiler, somut enerji ak›fllar› ve hem tasar›mc› hem de tüketici kimliklerimizle bizlerin bu ak›fllarla nas›l yeni etkileflim yollar› bulaca¤›m›zla ilgili. Moda tasar›m› için bunun anlam›, olufl sürecinde ve farkl›l›klar›n verdi¤i enerjilerde tadilat yapmak olmal›, yaln›zca yeni malzeme koleksiyonlar› oluflturmak de¤il. Bugün “McModa” dönemindeyiz, fastfood modas›n›n tüm doymak bilmez tüketicileri sindirebilece¤imizden daha ucuz farkl›l›klar› bir ç›rp›da yalay›p yutuyorlar. Ama umutsuzlu¤a kap›lmak ya da sistemi terk edebilece¤imiz ilk ç›k›fl› kullanmaktansa bu ekonomi içindeki sermaye fazlam›z› yeni bir fleyin hammaddesi olarak de¤erlendirmeliyiz. Bu, moda içinde y›llard›r görmedi¤imiz deneysel ad›mlar›n bafllang›c› olabilir. McModa’n›n afl›r› bollu¤undan elde etti¤imiz öz, baflka moda enerjileri biçimleri yaratmam›zda kullan›labilir. Moda öyle ya da böyle harcanmas› gereken bir enerji, d›flar› at›lmas› ya da harcanmas› gereken anl›k bir güç, tüketilmesi gereken bir farkl›l›k ak›fl›, farkl›l›¤› katmanlaflt›rarak kendini sürdüren bir ekolojik sistemdeki bir metabolizmad›r; dolay›s›yla tasar›mc›lar moda enerjisini çeflitli yeni yollarla “yakarak”, ayarlayarak ya da harmanlayarak deneyler yapmakta çok daha özgür olabilirler. Ve bu, modan›n
xxi_ocak_guncel
12/27/08
1:11 PM
Page 27
malzeme baz›ndan ya da hiyerarflik ve edilgenlefltiren “moda sistemi”nden ba¤›ms›z olarak gerçeklefltirilebilir.
27 XXI - OCAK 2009
Ak›fllar ontolojisiyle moda deneyimi, farkl›l›k ve enerjinin üretimi ve harcanmas› deneyimi tasar›m›n görevlerinden biri; ancak bu, kat›l›mc› yöntemler ve geri dönüfltürülmüfl malzemeler kullan›larak da yap›labilir. Burada amaç yeni giysiler ya da bir farkl›l›k üretmek de¤il, ak›fllar› yeniden birbirlerine ba¤lamak, ak›mlar› harmanlamak, olufl süreçlerini etkilemek, modan›n k›tl›k içinde de¤il de bolluk içinde nas›l var olabildi¤ini göstermek. Moda, daha fazla insana hizmet edecek flekilde ayarlanabilecek olan bir yo¤unluk ve bir “malzeme ve enerji ak›fl›”. Bu, tasar›m›n görevinin ayr›ca, moday› k›s›r sembolik ifadeler ve yetersiz sanatsal taktikler üzerine kurulu sistemin diktelerinden ba¤›ms›zlaflt›rmak olabilece¤i anlam›na geliyor.
solda altta: Modan›n nabz› solda, altta ve en altta: Swap-O-Rama-Rama sonras›nda gerçeklefltirilen defileden görüntüler
küçük müdahaleler
Buna en yak›n örnek, giysilerin nas›l el de¤ifltirdi¤i ya da McModa sisteminin at›k malzemelerinin atölye kat›l›mc›lar›n›n enerjileriyle ve bir yandan da “gerçek” moda düzenlerinin taklit edilmesiyle geri dönüfltürüldü¤ü Swap-O-Rama-Rama etkinli¤i olabilir. Swap-O-Rama-Rama’da kat›l›mc›lar kolektif bir ruhla bir araya gelip bir geceli¤ine kendi moda atölyelerini kurarak, makyaj sanatç›lar›, DJ’ler, podyum ve patlayan flafllar eflli¤inde eski giysilerinden yenilerini ürettiler. ‹stanbul’da düzenelenen fiahane gibi moda partileri, sokak modas› etkinlikleri yeni bir moda ekolojisi ve metabolizmas› biçiminin temelini meydana getirebilir; bu yeni biçimde, düflük seviyeli moda ak›fllar› merkeze yerlefltirilirken modan›n var olan koleksiyonlar› ve merkezileflen kuvvetlerinden sak›n›lm›yor. Bunu, New York tabanl› moda kolektifi House of Diehl’in Style Wars (Tarz Savafllar›) etkinli¤inde de gözlemleyebiliriz. Style Wars’ta gece kulübü ziyaretçileri sahnede canl› olarak mankenleri geri dönüfltürülmüfl malzemelerle stilize ediyor ve kulüpteki etkileflimli kalabal›¤›n alk›fllar›na sunuyor.
xxi_ocak_guncel
12/26/08
2:24 PM
Page 28
bu sayfada altta: 2008 Tasar›m ve Sinema Konferans›'n›n afifli sa¤da: Stroem adl› yerlefltirme
OCAK 2009 - XXI
28
konfereans -tasar›m ve sinema - istanbul
karfl› sayfada üstte s›rada: Stroem'den görüntüler altta: Konferanstan görüntü
foto¤raflar: Ali Vatansever
S‹NEMA VE TASARIM ARAKES‹T‹NDE M‹ZANSEN 19-22 Kas›m tarihlerinde ‹TÜ Mimarl›k Fakültesi’nde gerçeklefltirilen Üçüncü Uluslararas› Tasar›m ve Sinema Konferans›, ‹fl Sergisi ve Atölye Çal›flmalar›’n›n bu y›lki bafll›¤› “design-en-scène”, kiflisel ve toplumsal deneyimlerimizi yaratan ve dönüfltüren tasarlanm›fl ve kurgulanm›fl dünyalarda birbirleriyle diyalog halinde olan üretim biçimlerini tart›flmaya aç›yor. Belk›s Uluo¤lu Burcu Yançatarol
Uluslararas› Tasar›m ve Sinema Konferans›, ‹fl Sergisi ve Atölye Çal›flmalar› 19-22 Kas›m 2008 tarihleri aras›nda ‹stanbul Teknik Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi’nde Belk›s Uluo¤lu, Ayhan Enflici ve Ali Vatansever yönetiminde gerçeklefltirildi. 2003’teki Tasar›m Harikalar Diyar›nda ve 2005’teki Form Follows Film (Biçim Filmi ‹zler)’in ard›ndan üçüncüsü gerçeklefltirilen konferans›n vurgusunun “ortam”dan yana olmas›na karar verildi ve bu nedenle etkinli¤in ad› -temsilin, olgunun ya da nesnenin kendisini giderek daha çok belirledi¤i bir dünyada gerçeklik, sanall›k ve hipergerçeklik tart›flmalar›n›n da önemine inanarak- mizansen sözcü¤ünden esinlenilerek “design-en-scène” olarak belirlendi. Konferans, Kent/Görseller/Belgesel, Üretim, Etkileflim ve Oyun Tasar›m›,
Teknoloji/Politika/Mekân, Kent/Mekân/Sinema, Metin, Mimari/ Sinema, Üç Boyutlu Ortam ve Uygulamalar ve Spokescharacter olmak üzere on konu üzerine ve dokuz oturumda gerçeklefltirildi. Türkiye’den ve dünyan›n çeflitli ülkelerinden (‹ngiltere, Hollanda, Avusturya, Macaristan, Fransa, Portekiz, Lübnan, Avustralya, Hindistan, Tayvan, Venezuela, Brezilya, ABD, Kanada) gelen 33 adet bildirinin kat›l›m› tart›flmalar› renklendirdi. Virtual Humans (Sanal ‹nsanlar) kitab›yla ve dijital dünya ile yak›n temas halinde biri ve bir gazeteci olarak tan›d›¤›m›z Peter Plantec (ABD), States of Existence: Reality, Hyperreality and Virtual Reality (Varolufl Halleri: Gerçeklik, Hipergerçeklik ve Sanal Gerçeklik) bafll›kl› aç›l›fl konuflmas›nda aslen klinik psikiyatri uzman› oldu¤unu dile getirdi ve bu uzmanl›k alan›n›n bir ürünü olarak gelifltirilmifl olan Sylvie adl› sanal karakteri ile bir sohbetini de izletti. Virtual Worlds and Interactive Video Production (Sanal Dünyalar ve Etkileflimli Video Prodüksiyonu) bafll›kl› bir konuflma yapan Mattia Crespi (‹talya) ile Yo¤urt Teknoloji’lerinden Cemil Türün, benzer ortamlar› (Second Life, sanal dünyalar vb)
aç›klayan/tan›tan konuflmalar yapt›lar. Sanal dünyalardan, ›fl›lt›l› ortamlardan, gösteriden söz edildi¤inde iflin etik boyutuna girmek bir gereklilik haline geldi¤inden, Steven Best (ABD) tam da bu noktadaki bofllu¤u doldurarak Posthumanism and the End of the World as We Know It (Post-hümanizm ve Bildi¤imiz Dünyan›n Sonu) bafll›kl› etkileyici bir konuflma yapt›. Do¤a-toplumsal yap›-teknoloji üçlüsünün aras›ndaki iliflkileri sorgulayan bu konuflmada Best, sorunsal›n insan›n teknolojikleflmesi, teknolojinin de biyolojikleflmesinde de¤il, kontrol ve dönüfltürme ideolojisinde oldu¤unu vurgulad›. Bert Cardullo (‹talya/Türkiye) bir sinema tarihçisi olarak toplant›ya çok farkl› bir katk›da bulundu, sanal ve gerçek aras›ndaki iliflkileri fliddet aç›s›ndan irdeleyen The New Screen Violence: Realism, Reality and the An-esthetic of the Unreal (Yeni Ekran fiiddeti: Gerçekçilik, Gerçek ve Gerçek Olmayan›n Esteti¤i) bafll›kl› bir konuflma yapt›. Noam Toran’›n (‹ngiltere) Exceptional Uses of Objects in Narrative Cinema (Öyküsel Sinemada Nesnelerin ‹stisnai Kullan›mlar›) bafll›kl› sunuflu, teknoloji-insan iliflkisine elefltirel ve sanatsal bak›fl›yla özgün yorumlar
xxi_ocak_guncel
12/26/08
2:24 PM
Page 29
konfereans -tasar›m ve sinema - istanbul 29 XXI - OCAK 2009
getiren çal›flmalar›n› izlememiz için bir imkân sa¤lad›. Sunufluyla yeni teknolojilerin, kitle kültürünün ve yapay ortamlar›n toplumsal, psikolojik, etik boyutlar›n› ele alarak modernite ve kültür iliflkisini irdeledi. Semiconductor Films (‹ngiltere) ortaklar› Ruth Jarman ve Joe Gerhardt, dijital ortam, görsel dünya ve fiziksel çevreyi farkl› flekillerde buluflturan araflt›rmac› ve sanatç› kimlikleriyle, sürekli bir ak›fl halindeki fiziksel ortamlar›, hareket halindeki kentleri akar görüntü ortam›nda ürettikleri ifllerinden bir seçki sundular. Toplant›n›n kapan›fl konuflmas›n›, Dietrich Neumann (ABD) yapt›. Cinema:Realities (Sinema: Gerçeklikler) bafll›kl› konuflmas›nda Neumann, ilk reklam panolar›ndan ve yan›p sönen hareketli harfler ve yaz›lardan 1920 ve 1930’larda gökdelenlerin üzerine yans›t›lan soyut ve renkli projeksiyonlara ve nihayet bugün LED ekran ve tümüyle projeksiyon cephelere uzanan sinema-kent iliflkisini görsel bir flölen eflli¤inde ele ald›. ‹fi SERG‹S‹ VE ATÖLYE ÇALIfiMALARI Bu y›l ilk kez ayr› bir platform olmas› tasarlanan ‹fl Sergisi, dünyan›n farkl› yerlerinde tasar›m ve sineman›n k›r›lma
noktalar›nda ifl üreten tasar›mc› ve sanatç›lar›n ifllerini bir araya getirmeyi hedefledi. Kanada, Amerika, ‹ngiltere, Nijerya, Türkiye, Almanya, Avusturya gibi ülkelerden gelen farkl› formattaki 40’a yak›n baflvuru aras›ndan seçilen sekiz ifl, Burcu Yançatarol’un koordine etti¤i ‹fl Sergisi’nde yer ald›. Sergilenen ifller, hareket eden imgenin alg›lay›fl biçimlerinde yaratt›¤› etkiyi ürünler, manzaralar, dijital teknolojiler, yaz›l›mlar ve mekanlar üzerinden irdeleyen videolard›. Serginin en çok ilgi çeken ifllerinden biri Taflk›flla’n›n girifl holüne kurulan Stroem adl› etkileflimli görsel-iflitsel yerlefltirmeydi. Avusturyal› sanatç›lar Florian Gruber, Nikolaus Hartmann, Thomas Lorenz ve Christina Simmel taraf›ndan gerçeklefltirilen Stroem, yerlefltirme alan›n›n fiziksel s›n›rlar›n› görsel ve iflitsel elemanlarla aflarak mekân›n fiziksel gerçekli¤i üzerinde uçuflan sanal bir deri yaratmay› hedefledi. Stroem, izleyicilerin mekân›n çeflitli yerlerine yerlefltirilmifl hareket sensörlerini aktive ederek farkl› operasyon modlar›n› keflfetti¤i bir deney alan› yaratt›. Sekiz adet hareket sensörü ve izleyicilerin kullan›m›na aç›k bir mikrofon
sayesinde hareket ve ses, görsel malzemelere dönüflüyor, mekân›n tavan, yer ve duvarlar›n›n yan› s›ra tekstil yüzeylere yans›t›lan 360 derecelik ak›flkan bir ›fl›k manzaras› yarat›yor. Girifl holünün mekânsal özelliklerine ve mekân içerisinde gezinen izleyicinin gerçekli¤ine gereksinim duyan Stroem, izleyiciyi operasyon sürecinin bir parças› haline getirerek sanal ve gerçek aras›ndaki diyalogdan besleniyor. Öte yandan ‹ngiliz sanatç›lar Jonathan Mosley ve Sophie Warren’in The First Move (‹lk Hareket) adl› k›sa videosu, bulunmufl bir kartpostal›n tam da merkezine empoze edilen filmle, bir imgenin dura¤anl›¤›n›n akan bir görüntüyle kesintiye u¤ramas› aras›ndaki gerilimi vurguluyor. Serginin ilgi gören bir di¤er ifli, Columbia Üniversitesi mimarl›k ö¤rencilerinin Görsel Çal›flmalar dersi için haz›rlad›klar› yedi adet k›sa mimari filmdi. Konferans›n baflka bir uzant›s› olarak Tütün Deposu’nda Norman Klein’›n (ABD) The Imaginary 20th Century (Hayali 20. Yüzy›l) adl› sergisi yer ald›; serginin küratörlü¤ünü Tuna Erdem gerçeklefltirdi. 20. yüzy›l› anlatan bir görsel roman olan bu sergi, 1893 ile
1926 aras›nda, tek bir 20. yüzy›l düflü olmad›¤›, birbirinden farkl› birçok 20. yüzy›l düflünden söz edilebilece¤i fikri üzerine kuruluydu. Sergi, 2200 görüntü ve filmden oluflan bir veri taban› ile çal›flan, etkileflimli bir bilimkurgu roman› olarak düflünüldü. Konferans süresince devam eden atölye çal›flmalar›n›n koordinasyonunu Sevgi Türkkan üstlendi. Hero Workshop: Design Through Camera (Kahraman Atölye Çal›flmas›: Kameradan Tasar›m - G. K. Erk ve T. Y›lmaz), Inner Spaces From Future Cities (Gelece¤in Kentlerinden ‹ç Mekânlar - L. Orlandi), New Media Communications, Enhancements and Art Today (Yeni Medya ‹letiflimi, Geliflmeler ve Bugünün Sanat› T. Madra), Innovative Eyes for CinemaDesign-Space (Sinema- Mekân-Tasar›m için Yenilikçi Gözler - U. Da¤l›, Ö. O. Türker), Space in Architecture: Possible and/or Impossible Worlds (Mimaride Mekân: Olanakl› ve/veya Olanaks›z Dünyalar - H. Weihsmann), The Key Art Typeface (Anahtar Sanat Punto - N. A. Noyan) ve ‹ki Yabanc› (H. Refi¤) bafll›kl› atölye çal›flmalar›n›n sonuçlar› konferans›n son günü izleyicilerle paylafl›ld›.
12:58 PM
Page 30
30
12/27/08
ASFALT AVLU
OCAK 2009 - XXI
peyzaj mimarl›¤› - meydan - kold›ng
xxi_ocak_proje
Beflinci Rosa Barbara Peyzaj Mimarl›¤› Ödülü'nü bu y›l Danimarkal› peyzaj mimarl›¤› ofisi Kristine Jensen kazand›. Eski okul binalar›na önerilen yeni mimari program›n bir parças› olan Nicolai Kulturcenter (Nicolai Kültür Merkezi), avlu tasar›m›yla göze çarp›yor. Kristine Jensen
n›cola› kültür merkezi kr›st›ne jensen
“Esasl› bir flekilde park tasarlamay› bilen biri kentin infla edilece¤i bir plan yaratmakta zorlanmayacakt›r. Meydanlar, kavflaklar ve caddelere ihtiyac›m›z var. Düzen ve tuhafl›k gereklidir; uygunluk ve karfl›tl›k, resmi çeflitlendiren tesadüfler, detaylar› düzenler ama bütün içinde kar›fl›kl›k, uyumsuzluk ve kargafla yarat›r.” Marc-Antoine Laugier'in 1753 tarihli bu al›nt›s›, karakteri yeflil olsun ya da olmas›n her türlü planlamada çeliflkinin ve karfl›tl›¤›n gereklili¤ine iflaret ediyor. Benim içinse, kentsel ba¤lamda çal›flma biçimini tan›mlayan basit bir programa ilham veriyor.
Parklar da kentler gibi yap›l›, parçalanm›fl ve zamanla yeniden infla edilmifl alanlar. Yüzeysel yo¤unluklara yol açan farkl› içeriklere ve öyküsel biçimlere dönüflen, kentsel dokuda akan zaman› yans›tan strüktürler ve mekanlar ortaya koyarlar. Bu noktada hem gün ›fl›¤›nda hem de neon ›fl›klar alt›nda dünya karmafl›k, uçsuz bucaks›z, genifl, muhteflem ve bazen neredeyse ak›l almaz bir flekilde süper-uzamsal bir yüzeye aç›l›r. Nicolai Kültür Merkezi peyzaj projesi, katmanland›rma ve geçmiflle bugünün bilgisini silme olarak birbirine benzeyen iki ayr› süreçten geçti. Bu projede, küresel rekabetin karfl›l›¤› olan politik karmafladaki mobilite ve sosyal organizasyon gibi konular, modern kent için kavramlar üzerinden çal›flt›k. Geçmifli ve bugünü, içinde hem hafif hem de
xxi_ocak_proje
12/26/08
2:12 PM
Page 31
peyzaj mimarl›¤› - meydan - kold›ng 31 XXI - OCAK 2009
sert çeliflkiler ve karfl›tl›klar bar›nd›ran bir mimari programla iliflkilendirmeye çal›flt›k: çelik strüktürlere karfl› manolyalar, erkeksili¤e karfl› kad›ns›l›k gibi. Bunu yaparken modernli¤i yans›tan bir kamusal alana ulaflmaya ve bahçe, meydan ve cadde kullan›mlar›yla halka aç›k bir alan yaratmaya çal›flt›k. 2000'li y›llar›n bafl›nda Nicolai iç karart›c›yd›, eski okul bahçesi ve eski yap›lar harap durumdayd›. Kompleks tam anlam›yla berbat bir arka bahçeydi ama ayn› zamanda da basit bir strüktür; malzeme ve stil karmaflas› yaflayan befl binayla çevrili bir avlu. 1890'dan beri alan bir okul kompleksi olarak kullan›ld› ve bu yüzden befl büyük bina farkl› tarihi stilleri, biçimleri, k›rm›z› ve sar› tu¤lalar› ya da s›valar›yla göze çarp›yor. Alandaki boflluklar ve kesiflimler eski okul bahçesininkiyle hâlâ ayn›, kuzeydo¤u-güneybat› boyutlar› 100 x 35 m olan,
zemin e¤imi ortada iki metreye kadar ç›kan dikdörtgen bir biçime sahip.
farkl› programlara ulaflt›k. Amaç, yeni programlarla yeni bir okul avlusu konsepti yaratmakt›.
2003 y›l›nda Kolding Belediyesi alan için bütünüyle yeni bir fikir önerisi bekleyen bir mimari proje yar›flmas› açt›. Biz de Darte Mandrup Architects ile ortaklafla haz›rlad›¤›m›z projeyle yar›flmaya kat›ld›k. Belediye yepyeni bir kamusal alan tipolojisi, çocuklar ve gençler de dahil herkese hizmet verebilecek dinamik, kültürel ve yarat›c› bir alan talep ediyordu. Amaç, tüm alan›n kesiflim noktas› ile befl yap› aras›ndaki iliflkinin ana figürü olan avluyu, binalarda yer alan film, tarih, sanat, müzik, etkinlik ve dans gibi tüm dinamik ögelerden ve programlardan faydalanabilecek bir kültürel komplekse dönüfltürmekti. Bu noktadan yola ç›karak aç›k alanda iflleyebilecek, çocuklar›n oynayabilece¤i, insanlar›n toplanabilece¤i, koflabilece¤i ve günefllenebilece¤i
Avluyu, kamusal alan olarak kent düzeyinde iyilefltirmek için iki taraf› da yeniden düzenledik. Var olan yap› dizisi aras›ndaki bofllu¤u, dairesel bir sahneyle doldurduk ve di¤er tarafa da uzunlu¤u 75 m, boyu 5-7 m olan bir duvar infla ettik. Bu taslak, uyum ve dengeyi sa¤l›yor gibi görünüyor. Sonunda bu düzenle, bir kargafla, çeliflki dokusunun oluflmas›n›, yeni ve eskinin çarp›flmas›n› önledik. Kompleksi bir bütün olarak ele almak projenin amaçlar›ndan biriydi. Mekân›n, bir bütün olarak ifllemesine ra¤men büyük çerçevedeki küçük kimlikleri fark edip seçebilirsiniz. Yafll› ve genç a¤açlar aras›nda kalan yuvarlak, beyaz oturma elemanlar›,
xxi_ocak_proje
12/27/08
1:01 PM
Page 32
girifl sayfas›nda Dairesel sahne önündeki alan etkinliklere uygun tasarlanm›fl. önceki sayfada üstte solda: Siyah asfalt üzerine ifllenen beyaz doku hem yönlendirme amaçl› hem de bahçe konseptiyle oynuyor. üstte sa¤da: Dairesel oturma birimleri, mekân›n bileflenlerinden. altta solda: Paslanm›fl çelik duvarlar s›n›rlar› tan›mlarken yap›lar› da vurguluyor. altta sa¤da: A¤açlar›n etraf›na zeminde çizilen beyaz izler do¤aüstü çiçekleri and›r›yor. bu sayfada sa¤da: Alandaki yafll› ve genç a¤açlar binalar›n girifllerine dönüflen teraslara yönlendirme yap›yor. altta solda: Asfalt üzerindeki beyaz dairesel resim, a¤açlar ve a¤açlar›n etraf›ndaki çiçek izleri avluya karakter veriyor. altta sa¤da: Vaziyet plan›
OCAK 2009 - XXI
32
peyzaj mimarl›¤› - meydan - kold›ng
peyzaj tasar›m›: Kristine Jensen tasar›m grubu: Nina Walsh, Line Krath, Hanne Knudsen iflveren: Kolding Belediyesi mimari tasar›m: Dorte Mandrup Architects toplam arsa: 3800 m2 tasar›m ve uygulama süresi: 2003-2008
kr›st›ne jensen School of Architecture Aarhus'ta mimarl›k okuduktan sonra ayn› okulda peyzaj mimarl›¤› yüksek lisans›n› ve 1996 y›l›nda da doktora program›n› tamamlad›. 2001 y›l›nda peyzaj mimarl›¤›, kentsel tasar›m ve planlama projeleri gerçeklefltirdi¤i Arkitekt Kristine Jensens Tegnestue ofisini kurdu ve halen ayn› ofiste çal›flmalar›n› sürdürüyor; ayr›ca Royal Danish Academy of Fine Arts dekanl›¤›n› yürütüyor.
yeflil, k›rm›z› ve mavi spotlar›yla bir kent bahçesini and›r›yor. Duvar›n köflelerinde, zeminden ç›kan ve binalar›n fuayelerine girifl sa¤layan düz teraslar tasarlad›k. Küçük tribün önemli bir konumdaki sahneyle iliflkileniyor ve genifl asfalt düzlem çok amaçl› olarak kullan›l›yor. Manolya bahçesi ise hem fiziksel bir gerçeklik olarak var hem de asfalt zemin üzerinde oynanarak üzerinde yükselen do¤aüstü çiçekleri and›r›yor ve bahçe konseptiyle oynuyor. Malzeme olarak seçti¤imiz çelik ifllenmemifl olarak kullan›ld›: dikey bölümler için paslanm›fl, yatay yüzeylerle merdivenler ve rampalar için boyanm›fl çelik. Çelik, mekân› yeniden toparlamak ve tu¤la binalar›n s›cakl›¤›na t›pk› bir yabanc› gibi eklenerek yeni bir zaman oluflturmak için önemli bir figürdü. Kahverengi-turuncu paslanm›fl çelikten oluflan duvar,
farkl› binalar› çevreleyen ve yamayan ana ba¤lant›y› kuruyor; ayn› zamanda da teraslar ve sahne gibi rekreasyon alanlar›n› yarat›yor. Asfalt, eski avludan beri kullan›lan bir malzemeydi ve yeni bir katmanla tekrar kullan›ld›. Asfalt katman tüm avluyu kaplayan bir örtü görevi görüyor ve üzerindeki parlak beyaz grafik, binalar aras›nda iliflki kuruyor. Proje çeflitli etkinlikler için kat›l›m› teflvik eden kamusal bir kentsel mekân oluflturuyor. Yeni okul avlusu bugün, kamusal alan›n esaslar› olarak gördü¤ümüz girifller, yaya yollar› ve kestirme yollarla birbirine aç›lan çeflitli durumlar ve bileflenlerden meydana geliyor. Programlar›n ço¤u, özünde ayr› ö¤eler olarak uyguland›. Farkl› programlar›n farkl› katmanlar›yla birbirine ba¤lanan mekânlar önerdik. Bunlar›n içinde; çiçekli a¤açlar›n aras›nda k›rm›z› plastik perdeler, mavi su havuzlar›, sar› kum tepecikleri ya da yeflil çimleri ile çocuk oyun alanlar› bulunuyor; kafe teras›, parlak
k›rm›z› çelik yüzeyiyle göze çarp›yor; dairesel sahne, insan› bir oyun alan› gibi kendine çekiyor ya da tiyatro ve etkinlikler için kullan›lmad›¤›nda yaln›zca üzerinde oturmak için davet ediyor. Genifl alanlar› sabit programlardan uzak tutarken boflluklarla öldürmekten de kaç›nmaya çal›flt›k. Bu tip bir süreç asl›nda hem ince hesaplama gerektiriyor hem de kör bir randevu gibi ya da fikirler aras›ndaki uyuflmazl›¤› dengelemeye çal›flan bir çöpçatanl›k gibi. Süreç boyunca yapt›¤›m›z görüflmeler, belirlenmifl alan çerçevesinde gerçekleflti, projenin gerçekte tüm programlarla birlikte nas›l iflleyece¤i ve program› detaylarda nas›l uygulayabilece¤imiz üzerinden sürdürüldü. Yerel kullan›c› gruplar›n›n görüflleri, belediyenin beklentileri ve potansiyel kullan›c›larla ba¤lant›ya geçerek gelifltirdi¤imiz fikirlerimizi detayland›rd›k.
xxi_ocak_proje
12/26/08
2:12 PM
Page 33
OCAK 2009 - XXI
34
yap› - otel - antalya
xxi_ocak_proje
12/27/08
12:58 PM
Page 34
foto¤raflar: Ahmet Bahad›r Özsüt, Timur Taflonan, Hamit Yalç›n
SUYUN BEL‹RLED‹⁄‹ Antalya’da di¤er Gloria Otelleri’ne komflu olarak konumlanan Gloria Serenity, suyla kurdu¤u yak›n iliflki ve tekrar eden kütlelerin oluflturdu¤u ritimle farkl› bir tatil deneyimi yaratmay› amaçl›yor. Projenin tasar›m ve yap›m süreçleri hakk›ndaki sorular›m›z› ANTS’tan Ahmet Bahad›r Özsüt yan›tlad›. Hülya Ertafl
glor›a seren›ty otel ants afl
he: Bu otelin Gloria oteller grubu içinde nas›l konumlanmas›/farkl›laflmas› talep edildi? ‹flverenin bu gibi talepleri mimari dile nas›l yans›d›? Ahmet Bahad›r Özsüt: Gloria Serenity Hotel, 12-13 y›ll›k bir süreç içerisinde planlanm›fl ve infla edilmifl Gloria Golf Resort (1997); Gloria 18 Delikli Golf Sahas› Kulüp Binas› (1997); Gloria Çocuk Kulübü (1999); Gloria Verde Resort (2001); Gloria Select Villas (2001); Gloria Convention Center (2003); Gloria 45 Delikli Golf Sahalar› Kulüp Binas› (2005) ve Gloria Garden Suites (2006) tatil ve e¤lence tesislerinin de yer ald›¤›, tahsisleri Özalt›n fiirketler Grubu’na kademeli olarak yap›lan Belek’te toplam 2100 dönüm büyüklü¤ünde bir arazi içerisinde 2005-2007 y›llar›nda infla edildi ve iflletmeye al›nd›. Bu tesisleri ve toplam 45 delikli golf sahalar›n› içeren kompleksteki tesislerin ilki olan Gloria Golf Resort iflverenin ilk turizm yat›r›m›yd›, bu nedenle o zaman
iflverenden çok daha genel tan›mlar ya da talepler alm›flt›k, örne¤in “Belek’teki di¤er otellerden daha iyi olsun” gibi. Zaman içerisinde konuya oldukça profesyonelce bakmaya bafllayan iflverenin hem yat›r›mc› hem de iflletmeci olarak turizme iliflkin deneyimi artt›. Bu noktadan sonra, tasar›mc› mimar ve yat›r›m dan›flman› flapkam›zla biz, iflveren ve iflletme kadrolar› bir araya gelerek yeni yat›r›mlar›n kavramsal altyap›s›n›n oluflturulmas›nda yarat›c› tart›flmalar yapt›k ve kavramsal yaklafl›mlar›m›z› oluflturmaya bafllad›k. Bundan sonraki aflamada detayl› bir yap› program› haz›rlad›k ve iflverenin bu program› onaylamas›yla proje üzerinde yo¤un olarak çal›flmaya bafllad›k. Komplekste yer alan tesislerin son halkas› olan Gloria Serenity için de yaflanan ayn› süreç sonras›nda Gloria Otelleri’nin art›k güçlü bir marka haline gelmifl olmas›, Belek Gloria Kompleksi’nin yeni yap›lacak yat›r›mlarla birlikte dünyada da efline az rastlanabilecek bir “tatil dünyas›” haline gelmesi potansiyeli, Belek’in bir turizm merkezi olarak imaj›n›n zaman içerisinde daha olumlu bir noktaya ulaflmas› ve geliflen pazar çeflitlili¤i ve talepleri
xxi_ocak_proje
12/26/08
2:12 PM
Page 35
bu sayfada solda ve en solda: Gloria Serenity Otel'in kuflbak›fl› foto¤raflar› altta: Yatak blo¤u ve arka planda görülen villalar
yap› - otel - antalya
karfl› sayfada Yatak blo¤u güney cephesi
35 XXI - OCAK 2009
nedenleriyle, Serenity’nin daha üst segment ziyaretçiye hitap eden, di¤er otellerden daha lüks ve daha yüksek rakamlarla pazarlanan bir otel olarak tasarlanmas›na karar verildi. Bu temel kararlar Serenity’nin fiziki büyüklüklerine ve etkinlik zenginli¤ine do¤al olarak yans›d›, ayr›ca k›smen de olsa kullan›lan teknoloji ve malzemelere iliflkin olarak daha rahat bir bütçe dahilinde tasar›m yapmam›za olanak tan›d›. Öte yandan her zaman eser sahibinin özgür yaklafl›m› ve anlay›fl› olarak gördü¤ümüz ve iflverenlerle bafl›ndan anlay›fl birli¤ine vard›¤›m›z temel bir ilkeyi koruduk. Tasar›m anlay›fl›m›z ve bunun neticesinde ortaya ç›kan mimari dilin sorgulanabilir ve tart›fl›labilir olmas›yla birlikte, bu dile iliflkin tüm kararlar›n mimar taraf›ndan verilmesi gerekti¤i ilkesinden hiçbir zaman ödün vermeden çal›flt›k. he: Otelde konaklayacak olanlar için ne türden bir tatil deneyimi öngördünüz? Bu öngörüler ortak alanlar›n tasar›m›na nas›l etki yapt›? abö: Bu soruyu Serenity’yi Gloria Belek Turizm Kompleksi’nden soyutlayarak yan›tlamam mümkün de¤il. Bizim bu komplekste oluflturdu¤umuz
kavramsal yaklafl›m, bu az bulunur büyüklükteki ve do¤al güzellikteki arazide yapt›¤›m›z her yeni tesisin sistemin geneline eklemlenmesi ve tüm tesislerin ziyaretçilerinin komplekste yer alan di¤er tesislerin imkânlar›ndan faydalanmas›n›n sa¤lanmas› üzerine kuruluydu. Bu nedenle, tesisler kendi içlerinde yeterli oteller ya da apart villa ve süit gruplar› olarak farkl› zamanlarda tasarlanm›fl ve infla edilmifl olsa da, her farkl› tesiste farkl› özellikleri ön plana ç›karmay› hedefledik. Örne¤in Serenity’yi daha sakin bir tesis olarak planlad›k ve çocuklara yönelik etkinliklere yer vermedik, çünkü Gloria Golf Otel’e yapt›¤›m›z çok donan›ml› çocuk merkezi ve bu tesise daha sonra ekledi¤imiz Aquapark, Serenity misafirlerine de hizmet verecek kapasitedeydi. Ayn› flekilde Gloria Golf toplant› merkezinin yüksek kapasitesi nedeniyle Serenity’deki toplant› salonunun kapasitesini k›s›tl› tuttuk. Öte yandan Serenity’ye yapt›¤›m›z donan›ml› e¤lence merkezinden di¤er tesislerin de yararlanmas›n› sa¤lad›k. Serenity spa merkezi Bali-Asya konseptiyle di¤er tesislere oranla daha büyük ve donan›ml› planland›, baz› kaç›n›lmaz tekrarlar olsa da spa merkezlerinin özelliklerini farkl›laflt›rd›k. Gloria Belek Kompleksi’nde yer alan
tesislerdeki büfe restoranlar ve “snack” restoranlar d›fl›nda 12 adet spesiyal restoran›n tamam› farkl› konseptlerde tasarland›. Seçilen bu kavramsal yaklafl›m iflletmeyi al›fl›lm›fl›n d›fl›na tafl›yarak zorlaflt›rsa da, bunlar›n hepsi kitle turizmi için çok önemli bir çekim gücü parametresi olan “etkinliklerin zenginlefltirilmesi” ad›na yap›ld›. Serenity özeline dönersek, asl›nda di¤er tesislerde de özen gösterdi¤imiz temel bir konuya, tesis kalitesi bir kademe daha yükseldi¤i için, daha dikkatle yaklaflmak durumundayd›k: Bilindi¤i gibi kitle turizmi ile kalite kavramlar› bir noktadan sonra ters çal›flmaya bafllar. Yani -benzetmede hata olmaz derler- kitle turizminde insanlar programlanm›fl bir flekilde sürüler halinde seyahat eder, karfl›lan›r, yer, içer, havuza ya da denize gider, e¤lenir ve u¤urlan›rlar. Bu, asl›nda kaliteli turistin arad›¤›na terstir. O, her zaman özel oldu¤unu hissetmek, kalabal›¤a sadece kendi seçti¤i zamanlarda ve mekânlarda kat›lmak ister. Kitle turizminde bunu tümüyle sa¤lamak ise mümkün de¤ildir, ancak bizim de yapt›¤›m›z gibi iyilefltirmeler yap›labilir. Örne¤in yaklafl›k 550 kuverlik Serenity büfe
OCAK 2009 - XXI
36
yap› - otel - antalya
xxi_ocak_proje
12/26/08
2:12 PM
Page 36
restoran›n›, mutfa¤› merkeze oturtarak en büyü¤ü 150 kuverlik dört parçaya ay›r›p, hepsinin iç mimarisini farkl›laflt›rarak planlad›k; alakart restoranlar› çeflitlendirdik, operasyon saatlerini genifllettik; havuz ve plaj alanlar›n› parçalayarak, olabildi¤ince öznellefltirdik; barlar›n say›s›n› art›rd›k ve çeflitlendirdik; dileyen misafirin odas›nda ya da süitinde uzun vakit geçirebilmesi için gerekli imkânlar› sa¤lad›k. Buna paralel olarak sadece iflletmesel birtak›m uygulamalarla da iyilefltirmeye katk› sa¤land›. Bu iyilefltirmeler ile Serenity’de ve kompleksin tamam›ndaki zengin tesislerin yaratt›¤› imkânlar› birlefltirdi¤imizde kitle turizminin handikaplar›n› en aza indirme yönünde önemli kazan›mlar elde ettik. he: Otel tek ifllevli bir yap› olarak düflünülebilecek olsa dahi bu proje kapsam›nda önerdi¤iniz farkl› konaklama tipleri ve büyüklükleri, dahas› konaklama harici ifllevler var, restoran, spa, konferans merkezi gibi. Bu ifllevlerin ve farkl› konaklama tiplerinin vaziyet plan›na nas›l yerleflti¤ini açabilir misiniz? ‹flverenden ald›¤›n›z proje tan›m› bu yerleflimde ne kadar belirleyici oldu?
abö: Daha önce söyledi¤im gibi iflverenden bir proje tan›m› alm›yoruz, kavramsal yaklafl›m baz›nda proje tan›m›n› birlikte yap›yoruz, buna uygun yap› program›n› ise biz oluflturuyoruz. Proje kapsam›nda planlad›¤›m›z farkl› konaklama tipleri ve bunlar›n büyüklüklerinin saptanmas› gibi konularda öncelikle pazarlama verileri ve pazar taleplerini inceliyoruz. ‹flverenin turizm alan›nda kurumsal bir deneyime sahip olmas› bize bu konuda önemli kolayl›klar sa¤l›yor. Tipleri, say›lar› ve büyüklükleri saptarken mevsimsel e¤ilimleri ve farkl› pazarlar›n farkl› taleplerini de dikkate al›yoruz. Farkl› ifllevlerin vaziyet plan›ndaki yerleflimleri birkaç temel parametreyi do¤ru de¤erlendirmeyi gerektiriyor. Öncelikle ziyaretçilerin beklentilerini iyi alg›lamak önemli. Bizim deneyimimiz ve Tui gibi büyük tur operatörlerinin yapt›¤› baz› araflt›rmalar›n sonuçlar›, esasen kentsoylu olan ziyaretçi profilinin kent yaflam›n›n olumsuzluklar›ndan geçici olarak uzaklaflabildi¤i bir tatil ortam›n› büyük bir ço¤unlukla tercih etti¤ini gösteriyor. Bu nedenle tatil tesislerinde bize ayr›lan arsan›n imkân verdi¤i ölçüde yatayda geliflen ve do¤ayla entegre olmufl bir tasar›m
oluflturmaya çal›fl›yoruz. Bunu basit bir flekilde tan›mlarsak k›fll›k ortalama kapasiteyi otel ana blokunun kapasitesi olarak belirliyoruz diyebiliriz. Antalya iklimi y›l›n sekiz ay›nda apart ünitelerdeki yaflam aç›s›ndan bir sorun yaratm›yor, ayr›ca mevsim uygun oldu¤unda apart villa ve süitler otel ana kitlesi içerisindeki oda ve süitlere göre daha fazla tercih ediliyor. Öte yandan Belek turizm tahsislerinin hemen tamam›n›n orman arazisi olmas› da bu projenin vaziyet plan›n›n flekillenmesinde önemli bir etken oldu. Serenity’nin yerleflti¤i yaklafl›k 120 dönüm arazi daha önce 18 delikli golf sahas›n›n “driving range” denilen al›flt›rma sahas›n› ve birkaç parkurunu kaps›yordu. Yap›lar vaziyet plan›nda golf alanlar›n›n eski boflluklar›na gelecek flekilde planland›, 1000’i aflk›n yetiflkin f›st›k çam›n›n bulundu¤u bu alanda 30 kadar a¤ac›n kesilmesi d›fl›nda bir zarar vermeden planlamam›z› tamamlad›k ki bu durum, avan proje çal›flmalar›m›z›n alt›-yedi ay sürmesinin de temel nedeniydi. he: Vaziyet plan›ndan bak›ld›¤›nda projenin merkezi gibi hissettiren ve dikdörtgen prizma
xxi_ocak_proje
12/26/08
2:12 PM
Page 37
karfl› sayfada üstte solda ve üstte sa¤da: Villalar›n oldu¤u alan altta solda: Su, otel kompleksi içindeki ana ö¤e altta sa¤da: Deluxe villalar›n yer ald›¤› alan bu sayfada solda: Standart odan›n iç mekân› altta: Otel ana girifl holü altta solda: Standart villa salonu en altta: Deluxe villa salonu
yap› - otel - antalya 37 XXI - OCAK 2009
hacimlerin tümünün neredeyse kendisine eklemlendi¤i dairesel kütlenin tasar›m›ndan söz edebilir misiniz? abö: Bildi¤iniz gibi bu tür bir planlama standart otel flemalar› içerisinde yer almaz, yani tamamen özgündür. Asl›nda bu flemay› daha küçük ölçekte, genel mahalleri kapal› bir atrium etraf›nda ve iki katta planlayarak Gloria Verde’de uygulam›flt›k. Serenity’de ise içerisine araç trafi¤inin de girebildi¤i genifl bir avlu etraf›nda tek katta planlad›k. Belirtti¤iniz gibi otelin genel mahalleri ve yatak bloklar› bu kesintisiz dairesel omurgaya eklemleniyor. Girifl holü, resepsiyon, lobi, genel wc’ler, idari ofisler, ma¤azalar, toplant› salonu ve ana restoran bu omurgan›n etraf›nda yine dairesel büyümelerle flekilleniyor ve üç adet tematik alakart restoran, spa, hamam, kapal› havuz ve Golfers’ Bar birimleri bu dairesel kütlenin merkezine yönlenecek flekilde kütleye dikine saplan›yor. Bu tasar›mda temel amaç, son sayd›¤›m tematik nitelikteki birimleri ana kütle içinde eritmek yerine, kütlesel olarak da ayr›flt›rmak ve bu tematik ve ifllevsel içeri¤i kütleye ve cephelere de yans›tmak çabas›yd›.
he: Farkl› geometrilerde yap›lardan oluflan bu otel kompleksi içinde mimari dilin bütünlü¤ünü sa¤lamak için ne gibi yöntemler izlediniz? abö: Daha önce de sözünü etti¤im gibi planlad›¤›n›z yat›r›mlar›n baflar›s› için kullan›c›n›n beklentilerini iyi alg›lamak çok önemli. Örne¤in Tui sorgulamas›n›n kullan›c›n›n estetik tercihleri aç›s›ndan sonucu bu ba¤lamda çok ö¤retici. Bu sorgulamaya göre kullan›c› otel yap›lar›n›n evrensel ifllevsel özelliklerinden herhangi bir sapma talep etmiyor, ama yerel kültürün hatta daha genifl anlamda “yerel olan”›n kokusunu, tad›n› hissetmek ve yaflamak istiyor. Mimarlar›n bu talebe getirdi¤i yorum asl›nda çok farkl› sonuçlara ulaflabilecek, hatta çeflitli uygulamalardan da bilindi¤i gibi ulaflan bir yelpazede. Temel anlay›fl›m›z›n Tui sorgulamas›n›n sonuçlar›yla çeliflmedi¤ini öncelikle söyleyebilirim. H›zla de¤iflen dünyam›zda mimari de dahil tüm sanatlar›n ciddi bir dil s›k›nt›s›, hatta krizi içerisinde oldu¤unu düflünenlerdenim. Postmodern söylemin -buna dekonstrüktivist söylemi de dahil edebilirim- modern karfl›t› yaklafl›mlar›n› evrensel kültüre ciddi katk›lar olarak görmedi¤im gibi, bunlar›n üretimlerinin
önemli bir k›sm›n› da kültürün yozlaflmas› olarak görüyorum. Di¤er yandan da yerel kültürü Türk-‹slam sentezi gibi, asl›nda hiç var olmam›fl kurgusal bir olguya indirgeyen yaklafl›ma da kökten karfl›y›m. Öte yandan kültürlerin çeflitlili¤inin yaflat›lmas›, gelifltirilmesi ve evrenselin potas›nda yeniden üretilebilmesinin en içten sanatç› tavr› oldu¤unu düflünüyorum. Bu kadar iddial› bir yaklafl›m›n malum “dil krizi” ortam›nda tasar›ma yans›mas› as›l sorun. Kendi tasar›mlar›ma ne kadar yans›yabildi¤ini ise aç›kças› ben yarg›lamak istemem. Emin oldu¤um tek fley, turizm yap›lar›nda, neredeyse kaç›n›lmaz olan teatrallik nedeniyle kolayca düflülecek baya¤›l›k çizgisinden uzak durmay›, baflka bir deyiflle iyi yap› yapmay›, samimi olmay› becerdi¤imizdir. Bunun ötesinde, özellikle saklanan servis mahalleri hariç -Serenity’de servis avlusuna ulafl›m bile yaklafl›k 300 metrelik bir yeralt› tüneliyle sa¤land›- vaziyet plan›na veya hava foto¤raflar›na bakt›¤›n›zda tüm ana ifllevleri okuyabilirsiniz. Bu da asl›nda modernin temel yaklafl›mlar›na sad›k bir dili korudu¤umuzu gösteriyor.
xxi_ocak_proje
12/26/08
2:12 PM
Page 38
OCAK 2009 - XXI
38
yap› - otel - antalya
altta: Rum meyhanesi altta ortada: Lobi bar en altta: Golfers' bar sa¤da: Çin restoran› sa¤da altta: E¤lence merkezi
he: Vaziyet plan›na bakt›¤›m›zda suyun bask›n bir ö¤e oldu¤unu ve vaziyet plan› için ana belirleyici olarak ele al›nd›¤›n› görüyoruz. Bu projede suyun öneminden ve vaziyet plan› tasar›m›ndan söz edebilir misiniz? abö: Sizin de belirtti¤iniz gibi, do¤adaki su elemanlar›n› olabildi¤ince kullanmaya çal›flt›k. Asl›nda Belek sahillerinin denizi, aç›k deniz oldu¤u için Marmaris, Bodrum, Fethiye koylar› ya da Kemer’in denizi kadar keyifli de¤il, ancak kumsal› genifl ve güzel. Bu nedenle kumsalda günefllenme alanlar›n›n yan› s›ra, özel kiosklar yapt›k. Ayr›ca deniz üzerinde oluflturdu¤umuz genifl iskele platformuyla sahil aras›nda daha kontrollü, yar› havuz gibi bir bölüm yaratt›k. Ac›su Irma¤› ise mekânsal ve görsel olarak k›y›s›ndaki tesislere büyük farkl›l›k kazand›r›yor, bu nedenle ›rmak kenar›nda restoran teraslar›, dinlenme alanlar›, gezi teknesi yanaflma platformlar› ve yürüyüfl yollar› oluflturduk. Ne yaz›k ki ›rmaktaki k›smi kirlilik nedeniyle bu ›rma¤› daha yo¤un kullanma olana¤›m›z olmad›. Belek denizinin sözünü etti¤im handikaplar› nedeniyle önceki tesislerde de havuzlar› büyük
tutmaya çal›flm›flt›k. Ama bu kez yüzme havuzlar›n› yap›lar›n bir uzant›s› gibi tasarlayarak hem ifllevsel hem de görsel elemanlar olarak kullanmay› kavramsal yaklafl›m›m›z›n önemli bir ögesi haline getirdik. Otelin güneyinde boydan boya yer alan yaklafl›k 3600 metrekare havuzu deniz suyu ve tatl› su kar›fl›ml›, binde 12 tuzluluk seviyesinde bir havuz, kuzeyinde ve villalar aras›nda yer alan 4000 metrekare havuzu ise tatl› su havuzu olarak planlad›k. Zemin katta yer alan tüm otel yatak odalar› ve çok say›da villa birimi bu havuzlar› oda teraslar›ndan ya da villa bahçelerinden, özel havuzlar› gibi kullanabilecek flekilde tasarlad›k. he: Turizm yap›lar›nda uzmanlaflm›fl bir ofis olarak uzmanl›¤›n›z›n bu proje kapsam›nda ne gibi avantajlar›n› gördünüz? abö: Turizm yap›lar›nda uzmanlaflm›fl olmam›z›n birçok yarar›n› gördük. Bunlar saymakla bitmez ama en önemlisini belirtmek istiyorum: ‹yi bildi¤iniz bir konuda daha cesur oluyorsunuz, s›radan olan›n, standart çözümlerin d›fl›na ç›kabiliyorsunuz, daha özgün ve farkl› çözümler önerebiliyorsunuz.
he: Böylesi büyük ölçekli bir projede hem tasar›m hem de inflaat süreçlerinde proje yönetimini nas›l sa¤lad›n›z? abö: Tasar›m süreci tamamen bizim yönetimimiz alt›nda yürütülüyor. ‹flverene karfl› tek sorumlu biziz. Mimari, iç mimari ve peyzaj projelerini kendi bünyemizde, mühendislik projelerini ise uzun süredir birlikte çal›flt›¤›m›z, konusunda çok yetkin firmalarla yap›yoruz. Tabii ki uygulama projesi aflamas›ndaki koordinasyon iflin en can al›c› noktas›. Çok detayl› projeler yap›yoruz, iflveren haz›rlad›¤›m›z proje ve flartnamelerle do¤rudan ihaleye ç›kabiliyor ve teklif verenleri eflit flartlarda yar›flt›rabiliyor. Tasar›m sürecinde inflaat maliyetlerinin kontrolü de ayr› bir gereklilik ve özenle, sürekli canl› tuttu¤umuz bir konu. Tasar›m sürecindeki bu proje yaklafl›m› iflverene kalite, zaman ve maliyet avantajlar› kazand›r›yor. Biz inflaat sürecinde mesleki kontrollük hizmetleri yap›yoruz. inflaat›n proje yönetimi ise turizm yap›lar› konusunda yetkin bir inflaat firmas› olan Özalt›n Afi taraf›ndan baflar›yla gerçeklefltirildi.
xxi_ocak_proje
12/26/08
2:12 PM
Page 39
yap› - otel - antalya
proje ad›: Gloria Serenity Hotel mimarlik ofisi: ANTS Afi mimari ve iç mimari tasar›m: Ahmet Özsüt proje sorumlular›: Mert Ifl›k, Baran Gökgöz, Serap Bar›fl, P›nar K›rm›z›o¤lu proje ekibi: Ferruh Eser, Kadir Kastal, Yasemin Ifl›k, Neslihan Öngen, Gülay Erdivan, Vesile Akdemir iflveren: Özalt›n Afi kapal› alan: 61000 m2 yer: Belek (Ac›su mevkii), Antalya statik: Promer Ltd fiti mekanik: FNP Ltd fiti elektrik: K Mühendislik Ltd fiti peyzaj: ANTS Afi ana yüklenici: Özalt›n Afi yatak kapasitesi: 932
39 XXI - OCAK 2009
ahmet bahad›r özsüt 1953 do¤umlu Ahmet Bahad›r Özsüt ODTÜ Mimarl›k Fakültesi’nden 1978’de mezun oldu. Mesleki yaflam›na tasar›mc› mimar olarak Tustafl’ta bafllad›. 1981-1983 y›llar›nda Suudi Arabistan’da Enka Arabia firmas›n›n RWTS projesinde önce flantiye mimar›, sonra flantiye flefi olarak çal›flt›. 1983-1985 y›llar›nda ayn› ülkenin Hail kentinde Al-Fadhel emirlik binalar›n›n proje müdürlü¤ünü yürüttü. 1986’da Akmülk’e ait 1000 yatakl› Bodrum tatil köyü projesinin yat›r›m planlamas› yönetimini yapt›. 1986-1991 y›llar› aras›nda Ankara Hilton Oteli projesinde flantiye flefli¤i, Kemer’deki iki otel projesinde proje müdür yard›mc›l›¤› ve ‹zmir Hilton kompleksi inflaat›nda koordinatör olarak çal›flt›. 1991-1994 y›llar› aras›nda efl zamanl› olarak MNG Targem (proje ve müflavirlik) ve MNG Mipafl (malzeme) firmalar›n›n genel müdürlü¤ünü ve takiben 1994-1995 y›llar›nda MNG Holding yat›r›mlar koordinatörlü¤ü görevini yürüttü. 1995’te ANTS Afi’nin kurucu ortaklar› aras›nda yer ald›.
1 girifl avlusu 2 girifl holü 3 lob 4 lobi lounge 5 ön havuz (deniz suyu) 6 ön büro 7 ana restoran 8 ana mutfak 9 frans›z restoran› 10 rum meyhanesi 11 çin restoran› 12 yönetim 13 güzellik merkezi 14 spa 15 hamam 16 kapal› havuz 17 jimnastik salonu
18 golfers' bar 19 toplant› salonu 20 yatak blo¤u (a) 21 yatak blo¤u (b) 22 italyan restoran› 23 spesiyal restoran teraslar› 24 show büfe 25 arazi wc 26 özel villa 27 e¤lence merkezi 28 amfi 29 standart villa 30 villalar aras› havuz 31 show büfe teras› 32 köprü 33 iskele zemin katl› vaziyet plan›
12/26/08
2:12 PM
Page 40
foto¤raflar: Tim Griffith
YEfi‹L DALGA San Francisco Golden Gate Park geçti¤imiz Eylül ay›nda uzun zamand›r bekledi¤i bir aç›l›fla ev sahipli¤i yapt›. Renzo Piano tasar›m› yeni California Academy of Sciences (Kaliforniya Bilim Akademisi) binas› dalgal› çat›s›yla oldukça tart›fl›ld›. Yeni akademi binas› üzerine sorular›m›z› Renzo Piano Building Workshop'tan Olaf de Nooyer yan›tlad›. Enise B. Karaçizmeli
OCAK 2009 - XXI
40
mimarl›k - bilim akademisi - san franc›sco
xxi_ocak_proje
kaliforniya bilim akademisi renzo p›ano bu›ld›ng workshop
ebk: Akademi, Kaliforniya eyaletinin Amerika Birleflik Devletleri'ne kat›lmas›n›n ard›ndan infla edilen ilk yap›lardan biri olmas› aç›s›ndan tarihi bir öneme sahip. Eski ve yeni akademi binalar› aras›ndaki strüktürel iliflkiden bahseder misiniz? Olaf de Nooyer: Yeni Akademi binas›, parkta infla edilmifl ilk üç yap› olan Steinhart Akvaryumu, Kaliforniya Holü ve Afrika Holü'nün klasik bir düzende tam simetriyle diziliflinden esinlenilerek tasarland›. ebk: Herzog & de Meuron'un tasar›m› de Young Müzesi, Golden Gate Park'taki baflka bir mimari öge ve akademinin hemen karfl›s›nda yer al›yor. Her iki bina da farkl› içeriklerin sonucu olarak farkl› yaklafl›mlara sahip. de Young Müzesi ile yeni akademi binas› aras›ndaki mimari diyalogdan bahseder misiniz? odn: Akademi ve de Young Müzesi aras›ndaki diyalo¤un baflkalar› taraf›ndan yorumlanmas›
gerekti¤ini düflünüyorum. Ama her iki kurumun da programlar› ve arzular›, Golden Gate Park'›n ortas›nda konumlan›fllar› kesinlikle karfl›laflt›r›labilir. Bu yap›lar›n mimari söylemleri benzer olsa da mimari aktar›mlar› oldukça farkl›. ebk: Akademinin dalgal› biçime sahip çat›s›, projenin en çok tart›fl›lan k›sm› oldu. Renzo Pinao'nun metafor olarak park›n bir parças›n› yükseltip müzeyi bu parçan›n alt›na kayd›rma fikri bize, Le Corbusier'nin “Yeni Mimarinin Befl Temel Prensibi”nde yer alan çat› bahçelerinin yap›n›n tüketti¤i yeflil dokuyu çat›ya tafl›yarak telafi etmesi önerisini hat›rlat›yor. Piano ve Le Corbusier'nin benzer yaklafl›mlar› oldu¤unu söyleyebilir miyiz? odn: Le Corbusier'den sonra gelen tüm mimarlar gibi Renzo Piano da ustas›na bir fleyler “borçlu”. Çat› bahçesinin “zemindeki kayb›n” yerine geçmesi fikri elbette yeni bir fikir de¤il, ancak bu yaklafl›m 70'lerdeki “yanl›fl bafllang›ç”tan sonra ekolojik fark›ndal›¤›n gittikçe artmaya bafllamas›yla daha fazla önem kazand›. ebk: Yeflil çat›n›n enerji tasarrufu sa¤lad›¤› sistem nas›l iflliyor? Baflka çevresel faktörlere iliflkin ne tür sistemler ve/veya malzemeler kullan›ld›?
Page 41 2:12 PM 12/26/08 xxi_ocak_proje
mimarl›k - bilim akademisi - san franc›sco 41 XXI - OCAK 2009
OCAK 2009 - XXI
42
mimarl›k - bilim akademisi - san franc›sco
xxi_ocak_proje
12/26/08
2:12 PM
Page 42
odn: Çat›, “canl› bir çat›” olarak do¤al bir yal›t›m katman› sa¤l›yor ve “›s› adas›” (ç›kard›¤› ›s› çevresindeki alandan daha çok olan bölge) etkisinin azalmas›n› sa¤l›yor. Bitkilendirmenin yap›lmas›ndan beri sulama gereksinimi duyulmad›; ya¤mur suyunun bir k›sm› bitkilerin yaflamas› için gerekli suyun depoland›¤› özel bir katmanda toplan›yor, geri kalan ya¤mur suyu ise toplanarak tuvalet rezervuarlar›nda kullan›l›yor. Çat› örtüsünün cam köfleleri, binan›n ihtiyac› olan elektri¤in %5-10'unu üreten fotovoltaik pillerle donat›ld›. Canl› çat›, ortalama bir çat›dan yaklafl›k 22°C derece daha düflük ›s›da kalarak kentsel ›s› adas› etkisini düflürüyor. ‹ç mekân ›s›s›n› ise yaklafl›k 6°C daha düflük tutarak kusursuz bir yal›t›m sa¤l›yor. Çat› her y›l yaklafl›k olarak 3,6 milyon galon su emecek ve ya¤murun emilmeyerek toprak üstünde kalan k›sm›n›n eko-sisteme çevreye zararl› maddeler tafl›mas›n› önleyecek. Çat›da yal›t›m› sa¤lamak için yedi katman malzeme kullan›ld›: topra¤› ve Kaliforniya’ya özgü bitkileri kapsayan, biyolojik olarak parçalanabilen hindistan cevizi kabu¤u bölmeleri; ilave toprak
katman›; topra¤› güçlendirmek için bir erozyon kontrol örtüsü; drenaj katman›; ›s› yal›t›m› katman›, su geçirmez katman; beton zemin. ebk: Çat›da kullan›lan bölgeye özgü bitkiler do¤al hayat›n çeflitlili¤inin sa¤lanmas› için bir habitat oluflturuyor. Bu bitkiler ayn› zamanda y›l boyunca çekici görünmeleri ölçüt al›narak seçilmifl. Çat›n›n sa¤lad›¤› bu habitat nas›l oluflacak ve nas›l geri bildirimleri al›nacak? odn: Seçki asl›nda sordu¤unuz bu ölçüte uygun olarak oluflturuldu: Mevsime göre kahverengiye dönen ve çok bak›m gerektiren bitkilerden kaç›nd›k. Yerel bitkilerin kullan›lmas› iyi bir çözüm çünkü bu, insanlar›n artan arazi kullan›m› yüzünden do¤al habitatlar›ndan uzaklaflm›fl olan hayvanlar (böcekler) için olas› yaflama alanlar› yarat›yor. Çat›daki bitkiler, iklimsel koflullara kolayl›kla uyum sa¤layabilmeleri için park›n yak›nlar›ndaki bir fidanl›k taraf›ndan seçildi ve üretildi. Filizlenen bitkiler 60 x 60 cm boyutlar›ndaki hindistan cevizi lifinden oluflan bölmelere fidanl›kta yerlefltirildi ve çat›ya dikilene kadar bu bölmelerde büyümeye devam etti. Bitkileri tafl›yan bölmeler zaman geçtikçe görünmez olacak ve çat› ilk günkü halinden daha iyi görünecek.
ebk: Müze, akvaryum ve planetaryum, yap›n›n ana ögeleri. Bunlar aras›ndaki iç mekân organizasyonu nas›l sa¤land›? odn: Bu üç birim akademinin daimi parçalar›yd›. ‹ç mekân organizasyonu, bu bölümlerin konumlar› olabildi¤ince net olacak, yap› içinde yönelim kolayl›kla sa¤lanacak ve program gereksinimleri karfl›lanacak flekilde gerçeklefltirildi; örne¤in akvaryum havuzlar›na gün ›fl›¤›n›n gelmemesi için havuzlar›n bodruma yerlefltirilmesi gibi. ebk: Dalgal› çat›n›n alt›nda geometrik bir kütle bulunuyor, ayn› zamanda iç mekânda da dalgal› yüzeylerin ortogonal yüzeylerle bulufltu¤unu görüyoruz. Yaratmaya çal›flt›¤›n›z yüzeyler ve kütlelerde dalgal› ve ortogonal aras›nda nas›l bir denge kurmay› hedeflediniz? odn: Müzedeki geometrik biçimler çat›n›n alt›na “s›¤d›rmak” için çok büyük, bu yüzden çat›y›, t›pk› bir hal› silkelermiflçesine yukar› kald›rd›k. Çat›n›n yüksekli¤i eski akademininkiyle ayn›. Burada amaç akademinin parkta kaplad›¤› hacmi korumak ve hatta azaltmakt›. Yeni binan›n zeminde kaplad›¤› alan eskisininkinden daha az ve böylece biz “parka arazinin bir k›sm›n› geri vermifl” oluyoruz. Dikey düzlemde dalgalar hâkimken, plan ölçe¤inde ortonogal biçimlere baflvuruldu.
xxi_ocak_proje
12/27/08
12:58 PM
Page 43
UZAY, DÜNYA VE OKYANUS YEfi‹L ÇATI ALTINDA
alt›nda, akvaryum yaflam destek sistemine benzer flekilde
Olaf de Nooyer
deponun hemen yan›nda bulunuyor. Bilim Kütüphanesi üst katta, araflt›rma birimleri de ilk dört katta yönetim birimleriyle iç içe geçmifl flekilde yer al›yor. Bilimsel modeller koleksiyonu bu
Yeni akademi binas› eski konumunu ve yönlenmesini koruyor ve
yönetim ve araflt›rma birimlerinin aras›nda, cephede ve esnek sergi
orijinal akademi binas› gibi tüm ifllevler merkezi meydan etraf›nda
kat›nda bulunuyor.
toplan›yor. Eski akademinin üç tarihi ö¤esi, geçmiflle bir ba¤lant› olarak korundu: Afrika Holü, Kaliforniya Holü ve Steinhart Akvaryumu.
Araflt›rma ve yönetim birimleri, aç›l›p kapanabilen pencerelerle do¤al olarak havaland›r›l›yor ve çal›flma alanlar› gün ›fl›¤›n›
‹ki küresel sergi alan›, Planetaryum Kubbesi ve Ya¤mur Orman›
dengeleyen otomatik günefllikler sayesinde do¤al ›fl›kla
Biyosferi meydana bitiflik konumland›r›ld›. Yeniden infla edilen
ayd›nlat›l›yor.
Steinhart Akvaryumu girifli ile birlikte, bu elemanlar akademiyi temsil ediyor: Uzay, Dünya ve Okyanus. Bu üç ikon, çat›y›
Malzemeler
yükseltiyor ve böylece enstitüyü bir arada tutan dalgal› çat›y›
Çat› ve binay› bir bütün olarak vurgulamak için yeni akademi
oluflturuyor.
binas›nda minimal malzemeler kullan›ld›. Renk kullan›m› seyrek; yaln›zca ziyaretçilerin yap› içindeki dolafl›m›n› vurgulamak için
Araflt›rma faaliyetleri ve bilimsel modeller (faunuslar ve özel
kullan›ld›. Mekânlar bilinçli bir flekilde nötr renklere b›rak›ld›.
kaplarda korunan 18 milyon modelden oluflan bir koleksiyon) parka
Malzeme seçkisi ise mekân› güçlü ve yo¤un k›lmak için “yal›n”,
bakan befl katta topland›. Ayr›ca sergi holleri ve girifl alan› zemin
zengin de¤il.
seviyesindeki di¤er rüzgâr yönlerine yöneldi. Bodrum kat›nda, Orijinal kireçtafl› kullan›lan Afrika Holü d›fl›nda akademinin
akvaryum konumland›r›ld›.
duvarlar› ve cepheleri için ana malzeme olarak aç›k gri beton, zemindeyse cilal› beton tercih edildi. Dalgal› çat› beton - çelik karma bir strüktüre sahip ve yap›n›n uçlar›na
Araflt›rma, Koleksiyon ve Yönetim Binas›’n›n befl kat›ndan üçü
do¤ru ince bir çelik strüktüre dönüflerek fotovoltaik pilleri
yerin üstünde yer al›yor. Yeralt›nda kalan iki kat, ana sergi kat›n›n
tafl›yor.
karfl› sayfada solda üstte: Water Planet, okyanus dalgalar›n› and›ran akvaryumlar›yla ziyaretçilere denizalt› dünyas›n› sunuyor. solda altta: Ya¤mur ormanlar›n›n oldu¤u kubbede ziyaretçiler Borneo, Madagaskar, Costa Rica, ve Amazon'dan örnekler görebiliyor. sa¤da: Üçüncü kattaki balkondan çat›n›n formu okunabiliyor. bu sayfada altta solda: Ya¤mur ormanlar›na kubbeden do¤al ›fl›k ve havaland›rma sa¤lan›yor. altta: Kademeli rampa ziyaretçilere alan› keflfetme f›rsat› sunuyor.
XXI - OCAK 2009
Araflt›rma, Koleksiyon ve Yönetim Binas›
ikinci sayfada üstte solda: Yeni akademi binas›, de Young Müzesi ile karfl›l›kl› konumlan›yor. üstte sa¤da: Binan›n d›fl›nda yer alan günefl enerjisi panelleri tente görevi görürken, binan›n % 5-10 enerji ihtiyac›n› da karfl›l›yor, foto¤raf: Nic Lehoux. ortada: Çat›dan panoramik görüntü, foto¤raf: John McNeal. alt s›rada: Akademi'nin önünde genifl bir toplanma alan› bulunuyor. Foto¤raflar: Shunji Ishida.
43
havuzlar için yaflam destek sistemi ve depo ile birlikte büyük bir
girifl sayfas› Ya¤mur orman›n›n üzerindeki kubbenin çat›ya bakan bölmeleri otomatik olarak aç›l›p kapanarak hava dolafl›m›n› sa¤l›yor ve s›cakl›¤› dengeliyor.
mimarl›k - bilim akademisi - san franc›sco
Tasar›m
xxi_ocak_proje
12/27/08
12:58 PM
Page 44
çat› eskizi
proje ad›: Kaliforniya Bilim Akademisi tasar›m süresi: 2000 - 2005 uygulama süresi: Eylül 2005 - Eylül 2008 iflveren: Kaliforniya Bilim Akademisi ana yüklenici: Webcor Builders mimari proje: Renzo Piano Building Workshop, Stantec Architecture iflbirli¤iyle tasar›m ekibi: M. Carroll, Olaf de Nooyer, S. Ishida (ortaklar); B.Terpeluk, J.McNeal, A.De Flora, F. Elmalipinar, A. Guernier, D. Hart, T. Kjaer, J. Lee, A. Meine-Jansen, A. Ng, D. Piano, W. Piotraschke, J. Sylvester, C. Bruce, L. Burow, C. Cooper, A. Knapp, Y. Pages, Z. Rockett, V. Tolu, A. Walsh (mimarlar); I. Corte, S. D’Atri, G. Langasco, M. Ottonello (CAD çizimleri); F. Cappellini, S. Rossi, A. Malgeri, A. Marazzi (maketler) mühendislik ve sürdürülebilirlik: Ove Arup & Partners inflaat mühendisli¤i: Rutherford & Chekene peyzaj dan›flman›: SWA Group canl› çat› dan›flman›: Rana Creek akvaryum yaflam destek sistemleri: PBS&J sergileme: Thinc Design, Cinnabar, Visual-Acuity arsa alan›: 36.000 m2 inflaat alan›: 11.000 m2
ön görünüfl
en kesit
OCAK 2009 - XXI
44
mimarl›k - bilim akademisi - san franc›sco
eskizler
renzo p›ano 1937'de ‹talya, Cenova'da do¤du. 1964'te Milano Politeknik Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi'nden mezun oldu. 1965-1970 y›llar› aras›nda, ‹ngiltere ve Amerika'ya yapt›¤› gezilerinde profesyonel hayat›nda derin etkileri olan Jean Prouvé ile tan›flt›. 1971'de Richard Rogers'la birlikte Piano&Rogers ofisini kurdu. Bu dönemde Rogers ile beraber gerçeklefltirdi¤i Paris Center Pompidou projesiyle ün kazand›. 1977'de mühendis Peter Rice'la l'Atelier Piano&Rice'› kurdu. 1993'te ise Paris ve Cenova'da ofisleri olan, mimar, mühendis ve uzmanlardan oluflan Renzo Piano Building Workshop'u kurdu.
olaf de nooyer Mimar Olaf de Nooyer 1960'ta Hollanda'da do¤du. Renzo Piano Building Workshop'a 1990 y›l›nda kat›ld›. 1992'de Colombus Fuar› için Cenova Liman›'n›n rehabilitasyonunda çal›flt›. 1997'de Renzo Piano Building Workshop Cenova ofisinin orta¤› oldu. Ofisin Amsterdam ve Sydney'deki projelerinde yer ald›. zemin kat› plan›
xxi_ocak_proje
12/27/08
1:07 PM
Page 45
OCAK 2009 - XXI
46
iç mekân - kuaför salonu - rehovot
xxi_ocak_proje
12/27/08
12:58 PM
Page 46
foto¤raflar: Felix Spivak
SAÇ TEL‹N‹N EVR‹M‹ Lior Vaknin ve Sabi Aroch’›n saç telinin do¤al yap›s›ndan yola ç›karak tasarlad›klar› kuaför salonu, ifllevlerin birbiri içine akmas›yla dinamik bir iç mekân yarat›yor. Neflfa Dereli
ha›r strand kuaför salonu prototype des›gners
nd: Nas›l bir proje tan›m›yla yola ç›kt›n›z ve bu proje tan›m›n› tasar›mda nas›l yorumlad›n›z? L›or Vakn›n: Bizden istenen program birkaç farkl› iflleve bölünmüfltü: ‹lki ve en önemlisi, kuaför salonunda tüm yarat›m sürecinin bafllad›¤› yer olan renk mutfa¤›yd›; buras› müflterilerin kuaförün dikkatlice renkleri birbirine karmas›n› izleyebilecekleri bir tür laboratuar gibi. ‹kinci ifllev ma¤azadaki ustan›n di¤er çal›flanlarla ve saç y›kama istasyonuyla daimi göz temas› kurabilece¤i bölümdü. Bu bölüm her türlü ihtiyaca cevap verebilecek bir konumda yer al›yor, bu
konumun bir di¤er önemi de ustan›n ma¤azaya giren her müflteriye buradan gülümseyebilmesi. Üçüncü ifllev saç y›kama istasyonu; bu bölümün hem usta taraf›ndan rahatl›kla görülebilmesi hem de müflteriye mahremiyet sa¤lamas› gerekiyordu. Bu bölüm müflterinin kuaför çal›flanlar›yla ilk kez do¤rudan ve yak›n temas kurdu¤u bir bölüm. Dördüncü ifllev, mekân›n arka bölümünde yer alan müflteri tuvaletleri. Beflinci ifllev, müflterilerin ma¤azan›n portfolyosuna ve dergilere bakabilecekleri bekleme bölümü. Alt›nc› ifllev, ma¤azan›n idari ifllerinin yürütüldü¤ü resepsiyon alan›. Yedinci ve son ifllev ise ma¤azan›n, ana caddeye bakan “ana salonu.” Müflteri talepleri do¤rultusunda,
xxi_ocak_proje
12/27/08
12:58 PM
Page 47
arka sayfada altta: Saç kesim birimleri
iç mekân - kuaför salonu - rehovot
bu sayfada solda: Giriflten kuaför salonunun arka taraf›na do¤ru bak›fl solda altta: Girifle do¤ru bak›fl altta: Kuaför salonunun d›flar›dan görünüflü
47 XXI - OCAK 2009
buray› estetik faaliyetin yer ald›¤› bir mekân olarak tan›mlayacak, d›flar›dan da görülebilen çok güçlü bir tasar›m yapmak istedik. Ayr›ca mahremiyet sa¤lanmas› için birbirinden ba¤›ms›z saç flekillendirme bölümleri yarat›ld›. nd:Tasar›m›n›z› saç telinden esinlenerek oluflturmuflsunuz. Bundan bahsedebilir misiniz? Sab› Aroch: Saç telinin biyolojik yap›s› tasar›m›m›z›n temelini oluflturdu. Saç›n geliflimi, uzama biçimi ve uzarken farkl› yönlere k›vr›lmas› gibi konular, saç›n dinamikleri ve temel özellikleriyle görsel olarak ba¤lant›l› bu geometriyi yarat›rken bize yol gösterdi. Saç telinin do¤an›n verdi¤i kendine has bir geometrisi ve dinamikleri var. Bu geometri, insan saç›n›n do¤al ya da ifllemden geçmifl haliyle orant›l› flekilde k›vr›ml›.
Saç teli yer çekimine uyum sa¤l›yor. Tüm bu konseptler, kuaför salonu ifllevleriyle uyumlu bir atmosfer yaratmak istedi¤imiz iç mekân tasar›m›na uyarland›. nd: Yerleflim plan›n› ve farkl› alanlar›n ifllevlerini nas›l belirlediniz? lv: Bir hücrenin geliflimiyle ayn› ilkeleri oluflturmak için ifllevler aras›nda ba¤lant›lar ve dinamik iliflkiler olmas› gerekti¤i fikrinden yola ç›karak ifllevleri planlad›k. Bu yüzden her ifllev bir di¤erinin içine evriliyor ve süre giden bir ak›fl var. Tüm ifllevlerin birleflimi -t›pk› saç gibi- içeriden d›flar›ya ve onu çevreleyen mekâna do¤ru hareket eden dinamikler yarat›yor. nd: Salonun içinde üç ayr› bölüm var. Bu bölümlerin ifllevlerinden bahsedebilir misiniz?
lv: Saç tasar›m istasyonlar›n›n her birinin farkl› önemi var. Ustan›n bölümü ön tarafta yer al›yor ve tüm ekibin yönlendirilmesi buradan yap›l›yor. Bir sonraki istasyon çaylak istasyonu, burada ifle yeni bafllayanlar, ustaya yak›n çal›fl›yorlar. Sonraki bölüm ise, renk mutfa¤›n›n yak›n›nda konumlanan saç boyama alan›. nd: Renk ve malzeme seçiminizden ve bu seçimlerin genel tasar›m kararlar› üzerindeki etkisinden bahsedebilir misiniz? sa: Kulland›¤›m›z malzemelerin büyük bölümü bak›m› kolay ve neme dayan›kl› malzemeler. Zeminde suya dayan›kl› ve temizlemesi kolay olan epoksiyi tercih ettik. Giriflte s›cak ve so¤uk malzemeleri birbirinden ay›rmak için ahflap kulland›k. Beyaz, steril bir ortam yaratmak için s›kl›kla kullan›lan bir renk, di¤er bölümlerde ise arkl› ifllevlere dikkat çekmek için yeflil kullan›ld›.
xxi_ocak_proje
12/27/08
12:58 PM
Page 48
tasar›mc›lar: Lior Vaknin, Sabi Aroch yer: Rehovot, ‹srail iflveren: Eli Vise tasar›m süreci: May›s - A¤ustos 2008 uygulama süreci: A¤ustos - Eylül 2008 kullan›lan malzemeler: Epoksi, alç›tafl›, esnek ahflap, cam ve seramik iç mekân alan›: 55 m2 d›fl mekân alan›: 35 m2
l›or vakn›n Küçük yafllar›nda a¤açlara evler yaparak tasar›ma ad›m atan Vaknin, üniversitede ald›¤› tasar›m e¤itiminin ard›ndan Tel Aviv'de bulunana Prototype Designers’› kurdu. Çal›flmalar›na çeflitli iç mekân projeleriyle devam ediyor.
OCAK 2009 - XXI
48
iç mekân - kuaför salonu - rehovot
plan
a-a kesiti
b-b kesiti
c-c kesiti
xxi_ocak_proje
12/26/08
2:13 PM
Page 49
OCAK 2009 - XXI
50
ürün tasar›m› - mobilya
xxi_ocak_proje
12/26/08
2:13 PM
Page 50
foto¤raf: Serdar fiaml›
BU KAYA ÇOK RAHAT! Black Diamond, farkl› oturma pozisyonlar›n› farkl› e¤imlerdeki yüzeyleri ile destekleyen tek kiflilik bir oturma birimi. Kullan›c›, kayay› and›ran bu birimi yaln›zca çevirerek istedi¤i oturma pozisyonunu seçiyor. ‹lio markas›n›n ilk ürünlerinden olan Black Diamond’›, markan›n yarat›c›s› Demirden Design ekibinin üyesi ve oturma biriminin tasar›mc›s› fiule Koç ile konufltuk. Tuçe Yasak
black d›amond flule koç / demirden des›gn
ty: Black Diamond, ismini birbiriyle farkl› aç› yapan yüzeylerinden alan bir oturma birimi. Bu oturma biriminin ard›ndaki hikayeyi, konsept gelifltirme aflamas›n› anlat›r m›s›n? fiule Koç: Black Diamond, oturma ergonomisinin incelenmesi sonucu ortaya ç›kan, yaln›zca döndürülerek farkl› oturma biçimlerini destekleyebilen bir ürün. Farkl› oturma pozisyonlar›nda, kullan›c›lar›n farkl› yüzey desteklerine ihtiyac› oluyor. Black Diamond, kullan›c›s›na oturmas› ya da destek almas› için farkl› yüzeyler sa¤l›yor. Ç›k›fl noktas› olarak iki oturma
pozisyonu seçtim: oturma ve uzanma. Yüzeyler de bunlara göre flekillendi ve biçim ortaya ç›kt›. Bu iki farkl› oturma biçimi için koltu¤u iki farkl› pozisyonda kullan›yoruz; koltuk çevriliyor ve farkl› aç›da kesiflen yüzeyleri üzerinde duruyor. Asl›nda, koltu¤un d›fl yüzeyindeki aç›lar da içerideki oturma biçimini destekleyecek flekilde tasarland›. Üçüncü boyutta yer de¤ifltiren yüzeyler kolçak haline geliyor. Black Diamond, do¤ada üzerine oturulan bir ö¤eyle benzerlik tafl›yor: kaya. Kaya gibi görünüyor ama üzerine oturdu¤unuzda flafl›rt›c› bir rahatl›kla karfl›lafl›yorsunuz; bu, aç›lar›ndan ve kullan›lan malzemeden kaynaklan›yor. Oluflan bu biçim belki de en temelde, biz fark›nda bile olmadan oradan geliyor. Onu iflleyip ürünlefltirdikten sonra iliflkiyi fark ediyoruz. Black Diamond'›n kristal yap›s›n›n ard›nda bu yap›y› oluflturan bir neden var, esteti¤ini ve kesik yüzeylerini ard›ndaki ifllev oluflturuyor.
xxi_ocak_proje
12/26/08
2:13 PM
Page 51
karfl› sayfada Black Diamond, farkl› konumlarda farkl› oturma pozisyonlar›n› destekliyor.
arka sayfada üstte: Black Diamond'un ölçülerini gösteren perspektif çizimleri alt s›rada: Prototip aflamas›ndan görüntüler
ürün tasar›m› - mobilya
bu sayfada solda: Tasar›m sürecinden ilk eskizler solda altta: Black Diamondlar bir araya geldi¤inde kaya bloklar›n› and›r›yor. altta ve en altta: Tasar›m sürecinden ölçekli maket
51 XXI - OCAK 2009
ty: ‹sminden dolay› bu oturma birimi hep tek renk, siyah m› olacak? flk: Farkl› renkleri olacak; hatta döflemesinde kullanaca¤›m›z tekstilleri kendimiz tasarlayaca¤›z.
ö¤reniyor; oturup s›rt›ndaki deste¤e ve rahatl›¤›na göre pozisyonunu de¤ifltiriyor.
ty: Bu koltu¤u üçüncü yönde de kullanmak olanakl› m›? flk: Koltu¤u üçüncü yüzeyinin üzerine yerlefltirdi¤imizde ortaya yere yak›n bir oturma pozisyonu ç›kabiliyor, ba¤dafl kurmak gibi... Üçüncü yüzeyi de tan›ml› bir oturma biçimine uygun flekilde çözmek istedim ancak böyle bir karar tasar›m› fazla zorlayacakt›, gereksiz bir hacim kayb› ve maliyete neden olacakt›.
ty: Black Diamond hangi malzemeden üretiliyor. Kullan›c› koltu¤u çevirdi¤ine göre, hafif -en az›ndan çevrilebilecek bir a¤›rl›kta- olmas› gerekir. flk: fiu anda içerisinde ahflap konstrüksiyon ve sünger döfleme var, 27,5 kg a¤›rl›¤›nda ve döndürülebiliyor. Ama metal profil konstrüksiyon ve poliüretandan üretilecek ve a¤›rl›¤› yaklafl›k 20 kg'a düflecek. Her iki üretim yöntemi de koltu¤un oldu¤u yerde dönmesinde a¤›rl›k aç›s›ndan bir problem yaratm›yor.
ty: Kullan›c›, bu tan›ml› yüzeyler ve oturma biçimlerinden nas›l haberdar oluyor? Bu oturma biçimlerinin d›fl›na ç›kt›¤›nda neyle karfl›lafl›yor? flk: Kullan›c›n›n, koltu¤un çevrildi¤ini ö¤renmesi gerekiyor. Oturma pozisyonunu ise deneyimleyerek
ty: Black Diamond'›n nas›l bir ortamda yerini bulaca¤›n› düflünüyorsun? Hedef kitlesinden bahseder misin? flk: Heykelsi biçiminden dolay› bir mekanda tek bafl›na hayal edebiliyorum. ‹ki koltuk bir arada
kullan›ld›¤›nda, bir bütünden kopan parçalar gibi alg›lan›yor. Kullan›c›n›n bu bütünlü¤ü görmesini istiyoruz ve genelde kullan›c›n›n birden fazla koltu¤u bir arada kullanmay› tercih edece¤ini düflünüyoruz. Black Diamond'a ayr›ca set olabilecek bir orta sehpa üzerinde çal›fl›yoruz. ty: Tasar›m sürecinden bahseder misin? flk: Eskizlerin ard›ndan bilgisayar çizimleri yap›ld›. Ölçekli, küçük maketler üzerinde çal›fl›ld›ktan sonra strafordan bire bir maketi yap›ld›. Bunun üzerinde denemeler yap›ld› ve maket yeniden flekillendirildi. Sonra ahflap karkasl› makete geçildi. Yüzeyleri üçüncü boyutta alg›lamak çok güç oldu¤u için model yap›l›rken bilgisayar çizimlerinden faydalan›ld›. Üç boyutlu modeller patlat›larak yüzeyler ç›kar›ld› ve bunlar maketlerde uyguland›. Ahflap konstrüksiyonlu maket üzerinde de yükseltiler, aç›lar ve boyutlarla oynand›.
xxi_ocak_proje
12/27/08
12:58 PM
Page 52
KATMANLI TASARIMLARI ‹LE YEN‹ B‹R MARKA: ‹L‹O
do: Demirden Design'›n ilk amblemi demirden yap›lm›fl bir
biçime sahip olan bardaklar›n bir araya geldiklerinde farkl›
Black Diamond oturma birimi, Demirden Design'›n oluflturdu¤u
ayçiçe¤iydi. ‹kinci aflamada ayçiçe¤i, günefle/güne bakan, güne-
görünmesini, alg›lanmas›n› sa¤layan bir tasar›m. Cube,
yeni marka ‹lio’nun ilk ürünlerinden biri. ‹lio’ya iliflkin sorular›m›z›
dönüfltü, geometrik bir günefl figürü Demirden’in logosu oldu. ‹lio
parçalar› bir araya geldi¤inde bir heykel oluflturan alt› kiflilik bir
Demirden Design’dan Demir Obuz yan›tlad›.
ise Truva'n›n eski ad› olan ve günefl anlam›na gelen ‹lios’tan
tabak seti. Black Diamond’›n çok katmanl› bir hikayesi var:
geliyor. Bizim topraklar›m›zdan bir kaynak ve güneflle ilgili olmas›,
Döndürüldü¤ünde farkl› oturma pozisyonlar›n› destekliyor olmakla
ty: Demirden Design olarak bir marka oluflturmaya nas›l karar
marka ismi olarak ‹lio’da karar k›lmam›za neden oldu. Ayr›ca ‹lio
birlikte, birkaç› bir arada kullan›ld›¤›nda kaya bloklar›n› stilize
verdiniz?
yaz›m›nda tipografik olanaklar sa¤l›yor. ‹lio kelimesindeki “o” harfi
ediyor.
Demir Obuz: Demirden olarak tasar›m hayat›m›za metal
günefli, i ve l harfleri de güneflin yans›malar›n› ifade ediyor.
mobilyalarla bafllad›k ve on y›ll›k stant tasar›m› deneyiminin
‹lio'nun kurumsal kimli¤ini olufltururken, ailemizin ve flirketimizin
ty: Bu ürünler için belirledi¤iniz hedef kitle ve mekanlardan
ard›ndan ürün tasar›m›n› kendimizi ifade etmek için en
yap›s›n› oluflturan önemli unsurlardan biri olan “Akdenizlilik”
bahseder misiniz?
arzulad›¤›m›z nokta olarak gördük. Yeniden tasar›ma yöneldik
kültürü bizi kurumsal renk olarak maviye yönlendirdi.
do: ‹lio ürünleri içi n a¤›rl›kl› olarak yurtf›fl› pazar›n› hedefliyoruz. Oteller, ofisler, restoranlar, bunlar›n yan›nda evler. Black
çünkü ürünün bir sanayi ürünü olmas›n›n yan› s›ra onu bir sanat nesnesi ve kendimizi ifade etme biçimi olarak görüyoruz. ‹lio
ty: ‹lio markas› alt›nda yer alan ürünlerden bahseder misiniz?
Diamond’›n çoklu kullan›m›yla bir otel lobisinde çok yarat›c›
do¤madan önce yapm›fl oldu¤umuz tasar›mlara çok olumlu
do: ‹lio'nun ilk ürünleri masaüstü gereçler, porselen yemek
sonuçlar ortaya ç›kabilir. Porselen ürünlerimiz restoranlar
tepkiler almakla birlikte üretim meselesinin bizim taraf›m›zdan
tak›mlar›, cam bardaklar, aksesuarlar ve mobilyalardan olufluyor.
taraf›ndan ilgi görüyor çünkü restoranlarda sunumu etkileyecek
çözülmesi gereklili¤ini fark ettik. Bunun do¤al bir sonucu olarak
‹lio'nun slogan›, tasar›m felsefesini yans›t›yor: “Story Within”
servis ürünlerine ihtiyaç var. Ürünlerimizin estetik de¤erlere sahip,
ürünlerin, bizim oluflturdu¤umuz bir markaya ait olmalar›na karar
(Hikayesi ‹çinde). Temel ifllevi d›fl›nda her ürünün ikinci anlam›,
yal›n yaflayan ama ileriye dönük ve yeni deneyimlere aç›k, sat›n
verdik.
hikayesi var; bir araya gelerek do¤ay› stilize ediyor, kullan›m›nda
ald›klar› ürünleri iyi bir elemeden geçiren insanlar taraf›ndan tercih
ikinci bir ifllevi karfl›l›yor. Forest, hepsi ayn› hacme sahip olan
edilece¤ini düflünüyoruz. Ürünler, altlar›ndaki kavramlar ve
ty: Markan›n ismi ‹lio ne anlama geliyor? Markan›n kurumsal
alt› farkl› bardaktan oluflan bir set; farkl› a¤açlar›n yorumu olan
kendilerini ifade etme biçimleri nedeniyle seçilmeleri için iyi
kimli¤i ve logosundan bahseder misiniz?
bardaklar masa üzerinde bir peyzaj oluflturuyor. Happycell, ayn›
nedenler sunuyorlar.
OCAK 2009 - XXI
52
ürün tasar›m› - mobilya
proje ad›: Black Diamond proje tan›m›: Tek kiflilik oturma birimi tasar›mc› ad›: fiule Koç / Demirden Design marka ad›: ‹lio üretici ad›: ‹lio proje bafllang›ç-bitifl tarihi: Ocak-Haziran 2008
flule koç 2004’te ODTÜ Endüstriyel Tasar›m Bölümü’nden mezun oldu. 2006’da Demirden Design tasar›m ekibine kat›ld›. 2008 y›l›nda, Demirden Design bünyesinde tasarlad›¤› oturma birimi Black Diamond Blueprint Magazine Ödülü’ne “en iyi iç mekân ürünü” kategorisinde aday gösterildi ve Design Turkey Üstün Tasar›m Ödülü’ne lay›k görüldü.
xxi_ocak_proje
12/26/08
2:13 PM
Page 53
xxi_ocak_urun
12/26/08
2:17 PM
Page 54
GLAMOUR Toprak Seramik'in yeni koleksiyonlar›ndan Glamour yer ve duvar karosu serisi, desenlerinde klasik çizgileri tafl›yor ve üç farkl› renkte, 33 cm x 60 cm ölçülerinde seçenekler sunuyor. Her renk, serinin tarz›n› yans›t›yor. Ayr›ca 30 cm x 60 cm boyutlar›ndaki parlak Galeria porselen karo da Glamour’u tamaml›yor. Geçmiflin dokular›n› günümüzün modern yorumlar›yla bütünlefltiren Glamour serisi, s›ra d›fl› bir atmosfer yaratmak isteyenleri hedefliyor. www.toprakseramik.com.tr
PIOGGIA
www.vanucci-tr.com
ATMO TEC / TURBO TEC Hermetik ve bacal› modellerde, 17.000, 20.000, 24.000 ve 31.000 kcal/sa kapasitelerinde üretilen Vaillant Atmo Tec ve Turbo Tec kombilerin ön panelinde yer alan dijital ekran sayesinde, s›cakl›k ve bas›nç de¤erleri takip edilebiliyor. Üç parçal› gövde kapa¤› montaj ve bak›m kolayl›¤›
OCAK 2009 - XXI
54
yeni - ürün
Vanucci, her biri do¤adan ve sudan esintiler tafl›yan 14 yeni tasar›mla banyolar› da hayata dahil alanlar haline getiriyor. Bu banyolardan Pioggia kapaklar›ndaki dalga efektiyle suyu yans›t›yor. Modüler tasarlanan Pioggia özellikle küçük mekânlara uygun. Modelin venge ve tik tezgâh seçenekleri ve etajerli seçene¤i de bulunuyor. Pioggia dolaplardaki dalga efektini bozmamak için kulpsuz tasarland›.
SATORI Creavit Satori banyo mobilyas›n›n alt ve üst dolap modüllerinin tamamlay›c›s› genifl ayna, modern banyolarda mobilya ruhunu uyand›r›yor. Satori, abanoz ve erik seçeneklerinin beyaz kapaklar›yla sa¤lad›¤› bütünlük ve Creavit banyo tak›mlar›yla yakalad›¤› uyumu ile
dikkat çekiyor. Köfleli ve dairesel biçimleriyle dikkat çeken tezgâhüstü lavabolar, kullan›m rahatl›¤› olan etajerli lavabolar ve sade çizgileri ile fark yaratan minimal lavabolar›n tamamlay›c› unsuru olarak düflünülen banyo dolaplar›yla uyumlu. www.creavit.com.tr
sa¤l›yor. %35 ile %100 aras›nda kademesiz modülasyon ve otomatik devir ayarl› pompa kumandas›yla yüksek verim, sessiz çal›flma ve tasarruflu kullan›m olana¤› sunuyor. Vaillant, yüksek emniyet ve sorunsuz kullan›m için, yeni nesil kombilerde elektronik su bas›nç sensöru,
ak›ll› eBUS sistemi, Atmoguard sensör ve kireç kapan› filtresi, düflük gaz bas›nçlar›nda bile en yüksek güç ile çal›flabilmeyi sa¤layan step motorlu gaz grubunu kullan›yor. Özel tasar›m Aquasensör sistemi sayesinde h›zl› ve sabit s›cakl›kta su sa¤layabiliyor. www.vaillant.com.tr
xxi_ocak_urun
12/27/08
1:03 PM
Page 55
CARINA
yeni - ürün
‹fllevsel ve estetik mutfaklar›yla tüketicilerine hizmet sunan Eurodecor, hayat›na farkl›l›k katmak isteyenler için çeflitli renk ve dokularda mutfaklar sunuyor. Hem ahflab›n s›cak havas›n›, hem de modern çizgiyi bir arada sunan Carina özenli ahflap iflçili¤i ile üretilen yatay fugalarla zenginlefltirilmifl, do¤al kiraz a¤ac› kapaklar›yla farkl› bir tarz sunuyor. Modelin do¤al kiraz, amerikan kiraz ve amerikan ceviz olmak üzere üç farkl› renk seçene¤i bulunuyor. Ayd›nlat›lan piflirme bölümünde genifl bir tezgâh ve genifl bir raf bulunuyor. Bu bölümdeki modüllerin iç düzenlemeleri de piflirme
bölümünün ifllevlerine yard›mc› oluyor. Sürgü içindeki kanatlar aç›ld›¤›nda devreye giren tencere dolab›n›n içinde art› kullan›m alan› kazand›r›yor. Ortadaki ada üzerinde y›kama ifllevi gören eviye bölümü bulunuyor ve bu k›s›m yemek masas›n›n üzerine bast›¤› alçak modüllerden oluflan bölümle arakesit oluflturuyor. Yal›n ve yatay flekilde düzenlenmifl tasar›m yar›m boy dolaplar çok yükselti almadan tamamlan›yor. Model kapaklarla ayn› renkte tasarlanm›fl ve mutfa¤›n odak noktas›nda konumland›r›lm›fl yemek masas› ile tamamlan›yor. www.eurodecor.com.tr
55
Lineadecor, Zeta modelinde do¤al ahflap kaplamayla, mutfak evin en göz al›c› mekân›na dönüflüyor. Zeta, do¤al kaplaman›n dokusunu metalle çerçeveleyip, fl›k ve modern bir tasar›m ortaya koyuyor. S›cak-so¤uk, ahflap-metal birlikteli¤ini mutfaklar›na tafl›mak isteyenler için bir seçenek oluflturan Zeta, tezgâh üstü bir bankoyla mutfa¤› tamamlamak isteyenlere farkl› renk seçenekleri sunuyor. www.lineadecor.com.tr
ORRIS Kaleseramik taraf›ndan üretilen bir metre eninde, üç metre boyunda ve üç milimetre inceli¤indeki Kalesinterflex, KalePlus'›n Orris modeliyle mutfak dolaplar›n›n kapaklar›na tafl›n›yor. Kalesinterflex kapaklar ile al›fl›lm›fl›n ötesinde bir görünüm sunan Orris, evlerinde farkl›l›k yaratmak isteyenlerin yeni tercihi olmaya aday. Kumlamal› ve düz alüminyum çerçeveli kapak seçeneklerinin, özel renk seçenekleriyle sunuldu¤u Orris, yal›n biçimiyle her eve uyum sa¤l›yor. www.kaleplus.com
XXI - OCAK 2009
ZETA
xxi_ocak_urun
12/26/08
2:17 PM
Page 56
AMOROSO SOFA Luca Scachetti tasar›mlar› Koleksiyon Mobilya’n›n Ça¤dafl Klasikler ürün grubunun örneklerini oluflturuyor. Yatak odalar›, oturma elemanlar›, yemek odalar› ve çal›flma mekânlar› gibi yaflam›n her alan› için seçenekler öneriyor. Luca Scachetti’nin tasar›m›, Amoroso Sofa ‹stanbul’un kozmopolit mimarisinde yer alan hatlardan esinlenerek tasarlam›fl. Yal›nl›k içeren ürünlerde yer alan bu hatlar ürün çizgisini klasisizme yaklaflt›r›yor. Tasar›mda kullan›lm›fl bu k›vr›mlar, ince biye uygulamalar› ile ön plana ç›kar›l›yor. ‹ki ve üç kiflilik seçeneklerde sunulan oturma birimleri, koltuk ve puf tasar›m› ile tamamlan›yor. www.koleksiyon.com.tr
OCAK 2009 - XXI
56
yeni - ürün
SLOTLIGHT II Zumtobel taraf›ndan yeni gelifltirilen Slotlight ailesinin yeni üyesi Slotlight II’nin çizgisel homojen ›fl›¤›, geliflmifl teknik özellikleriyle öne ç›k›yor. Slotlight II, IP 54 koruma s›n›f›na dahil olarak art›k d›fl mekânlardaki ayd›nlatma çözümlerinde de kullan›labiliyor. Tetris teknolojisi ile floresan lambalar›n hafif e¤imle çapraz flekilde giriflimi sonucunda ortaya ç›kan etkili ›fl›k da¤›l›m› ve gölgesiz
ayd›nlatma Slotlight II’nin sundu¤u özelliklerden. Buna ek olarak, duvar ve tavana gömme monte edilebilmesi, tercihe göre s›va üstü ve sark›t kullan›m seçenekleri gibi di¤er tasar›m özellikleri de kullan›c›lara kolayl›k sa¤l›yor. LRO tekni¤i ile yans›man›n oluflmad›¤› bir ayd›nlatma sunan ürün, özellikle ofisler ve LCD ekranlar›n bulundu¤u çal›flma alanlar› için uygun bir armatür. www.kroma.web.tr
NOBO ELEKTR‹KL‹ ISITICI Nobo elektrikli ›s›t›c›lar› en iyi iç mekân s›cakl›¤›n› ve konforunu sa¤lamak için gelifltirildi. Elektrik ile çal›flan Nobo, enerji tasarrufunu ve ›s›nma konforunu, en ön planda tutarken, havay› kurutmamas›, tozlar› yakmamas›, sessiz
çal›flmas›yla öne ç›k›yor. Nobo, boru, kazan, kombi, yak›t tank› ve d›fl ünite gibi ekipmanlara ihtiyaç duymamas›yla yerden tasarruf sa¤l›yor. www.noboisitma.com
xxi_ocak_urun
12/26/08
2:17 PM
Page 57
LOOP Defne Koz, 888 koleksiyonu için tasarlad›¤› Loop yatak ile kullan›c›s›na seçenekler sunan, flafl›rt›c› ve pratik çözümler üreten bir anlay›fl sergiliyor. Loop, sadece ifllevselli¤i ve konforu ön planda tutan yap›s›yla de¤il, teknik özellikleriyle de ayn› anda hem dinlenme hem de e¤lence alan› yarat›yor. Yatak bafll›¤›n›n üzerinde bulunan ve monte edilip sökülebilen
ayd›nlatma sistemi ile kitap okumadan uyuyamayan kullan›c›lar›n› mutlu eden Loop, müziksiz bir hayat düflünemeyenler için de, yata¤›n üst k›sm›na iPod ba¤layabilme olana¤› sa¤l›yor. Gövdesinin içinde sakl› ses sistemi ve yan taraflar›nda yer alan hoparlörler, uykusu kaçan Loop sahiplerine müzik dinleme imkân› sunuyor. www.888design.net yeni - ürün 57
4U
Tepta taraf›ndan Türkiye temsilcili¤i yürütülen Dark'›n, Red Dot Design Award ve USA Good Design ödüllü Danny Venlet tasar›m› D2V2, siparifl üzerine farkl› renk filtreleri ile teslim edilebiliyor. Büyük gövdeli D2V2, gece kulüplerinde, barlarda, restoranlarda, ma¤azalarda tercih ediliyor. Evler için de ürünün küçük ölçeklisi bulunuyor. D2V2'nin tek kenar› desenli D2V2 Tatoo modeli de bulunuyor.
Ortak mekânlarda sosyalleflmeye teflvik eden bir oturma ünitesi olarak tasarlanan 4U, s›rt biçiminin sundu¤u farkl› boyutlarda oturma hücreleri ile yan yana, s›rt s›rta ya da yüz yüze olmak üzere farkl› oturma biçimleri sunuyor. S›rt yüksekli¤i ayarlanabilen 4U, kullan›c›s›na konforlu bir bekleme olana¤› sunuyor. S›rt biçimi sayesinde, yanyana kullan›ld›¤›nda dinamik ve nefleli bir yap› oluflturuyor.
www.tepta.com
www.nurus.com
DIFFRIENT Vendo taraf›ndan Türkiye temsilcili¤i yürütülen Humanscale, Niels Diffrient tasar›m› Diffrient ofis sandalyesiyle dikkat çekiyor. Geliflmifl ergonomik ifllevleri ve tasar›mc›s›n›n imzas› haline gelen estetik zarafeti ile öne ç›k›yor. Ürünün oturak ve s›rt bölümü elastomer malzemeden yap›l›yor. Vücuda verdi¤i deste¤i ve konforuyla öne ç›kan sandalye, büyük boyutlar›na ra¤men her tarz ofiste az yer kapl›yor. %95 oran›nda geri dönüfltürülebilir
malzemeden üretilen Diffrient, 11,3 kg’l›k a¤›rl›¤›yla klasik bir ofis sandalyesine göre hafif. Humanscale’in karfl› denge tasar›m›n›n geliflmifl bir flekli, Diffrient’›n dinamik yaslanma mekanizmas›n›n temelini oluflturuyor. Bu mekanizma, herhangi bir elle ayarlama gerekmeden sa¤l›kl› bir oturma flekli yarat›rken ani hareketlerde güven veriyor. Ürünün omurga deste¤i ise, harici bir deste¤e ya da ek ayar mekanizmalar›na duyulan ihtiyac› ortadan kald›r›yor. www.vendo.com.tr
XXI - OCAK 2009
D2V2
OCAK 2009 - XXI
58
söylefli - ürün tasar›m›
xxi_ocak_urun
12/26/08
2:17 PM
Page 58
“MARKASIZ” MARKA Geçti¤imiz Kas›m ay›nda Türkiye pazar›na giren ve Niflantafl›’nda ilk ma¤azas› aç›lan Muji, “markas›zl›¤›” ve kullan›c› odakl› ifllevsel ürünleri ile kendini tan›mlayan bir Japon “markas›”. Muji Türkiye yetkililerinden Selman Bilal, firman›n ülkemizdeki hedeflerine dair sorular›m›z› yan›tlad›. Tuçe Yasak
ty: Öncelikle, Muji’nin üzerine kurulu oldu¤u markas›zl›k kavram›ndan bahsedebilir miyiz? Selman Bilal: Muji ürünleri, kullan›c›lar›n›n günlük hayatlar›n› kolaylaflt›racak, ifllevsel, yal›n ve iyi tasarlanm›fl parçalardan olufluyor. Muji, ürünlerinin markalar›yla öne ç›kmas›n› ya da marka de¤erinden ötürü yüksek fiyatlara sat›lmas›n› de¤il ürünün kendisine odaklanmay› tercih eden bir firma. Marka üzerine de¤il, ürün, tasar›m ve ifllev üzerine bir yap› infla edilmifl. Markan›n onlar için bir önemi yok. ty: Muji için bu yaklafl›m›n, markas›zl›¤›n, bir “marka” olma durumunu getirdi¤ini söylemek yanl›fl olmaz san›r›m. sb: Buradaki “markas›zl›k” kavram›na bir tan›m olarak bakmak laz›m, buna etiket de diyebilirsiniz. Her markan›n etiketi farkl›. Baz› markalar›n ürünleri
yaln›zca markalar›ndan dolay› sat›l›yor; Muji’de ürünü al›yorsunuz, bu ürünler ço¤unlukla bozulmuyor, ömür boyu kullan›l›yor; burada marka ön plana ç›km›yor. ty: Muji’de markaya benzer flekilde ürünlerin tasar›mc›lar› da geri planda kal›yor. sb: Japonya’daki genel merkezde 15 kiflilik bir tasar›m birimi var ve d›flar›dan tasar›mc›larla da çal›fl›yorlar Yohji Yamamoto’nun firman›n tekstil grubunun tasar›mc›s› oldu¤unu biliyoruz. Jasper Morrisson’un Muji için tasarlad›¤› ödüllü ürünler var. Ama prensip olarak iflbirli¤i yapt›klar› tasar›mc›lar›n›n adlar›n› vermiyorlar çünkü ürünlerin ön plana ç›kmas›n› istiyorlar. ty: Muji kullan›c›s›n›n hayat›n›n her alan›nda ve an›nda olmay› hedefliyor. Bu iddia konusunda ne düflünüyorsunuz? sb: Ben, hayat›m›n birçok yerinde Muji ürünlerini, uzun soluklu bir flekilde kullan›yorum. Ürün gelifltirme anlay›fllar›n› çok baflar›l› buluyorum.Yapt›klar› araflt›rmalar›n ço¤u moda ve trendlere de¤il,
insanlar›n yaflam biçimlerine ve al›flkanl›klar›na odaklan›yor. Görsel olarak çok cazip olan ürünleri kullanmaya bafllad›¤›n›zda çok zorlanabilirsiniz ama Muji’deki tüm ürünler son derece yal›n, ifllevsel ve ergonomik. Ürünlerdeki sadelik kullan›c›y› yormayan bir unsur ki bu daha uzun süreli kullan›m› beraberinde getiriyor. Muji’nin henüz Avrupa ma¤azalarnda sat›fla sunulmayan çamafl›r makinelerinin üzerinde hiçbir detay yok, çamafl›rlar› koyuyor ve otomatik programda y›k›yorsunuz çünkü asl›nda bu karmafl›k y›kama programlar›na çok da gerek yok. ty: Muji’yi Türkiye’ye getirme yönündeki çal›flmalar›n›z ne zamand›r sürüyor? Muji’yi seçme nedenlerinizden bahseder misiniz? sb: Yurt d›fl›na ç›k›p Muji’yle karfl›laflt›¤›mdan beri... Her gitti¤im flehirde Muji’nin izini sürdüm. Uzakdo¤u’da, Avrupa’ya göre, Muji çok daha yayg›n, ma¤azalar çok daha büyük ve ürün çeflidi bak›m›ndan çok daha zengin; buralarda markay› daha yak›ndan tan›ma f›rsat›m oldu. Bilsar olarak -bünyemizde sekiz marka yer al›yor- tekstilin d›fl›na ç›kmak
xxi_ocak_urun
12/27/08
1:03 PM
Page 59
karfl› sayfada Mobilya ve tekstil grubundan modüler kanepe bu sayfada üst s›rada: Kiflisel bak›m çantas›; mutfak gereçleri; PP mandall› ask› alt s›rada: Tekerlekli valiz; çelik çekmece; piramit kalemler; ofis malzemeleri seti
söylefli - ürün tasar›m› 59 XXI - OCAK 2009
istiyorduk. Muji bunun için iyi bir adayd› fakat Türkiye’ye gelmek istemedi¤ini de duyuyorduk. Uzakdo¤u’daki ifl tecrübemiz ve iliflkilerimiz üzerinden Japon yöneticilerle görüflme yapmak üzere koflullar› zorlad›k. Tan›flma toplant›s›nda niye Türkiye’ye gelmek istemediklerini anlad›k. Japon markalar› genellikle kendi bölgelerinde büyüyüp yayg›nlaflmay› tercih ediyorlar. Avrupa’da ise Avrupa Birli¤i’nden daha geliflmifl ülkeleri hedefliyorlar. Türkiye, henüz Avrupa Birli¤i’nde de¤il, Türkiye’ye gelene kadar hem co¤rafi hem de geliflmifllik düzeyi olarak arada pek çok ülke var. Onlar›n taraf›ndan bakt›¤›m›zda çok da haks›z de¤iller ama biz de onlara Türkiye’nin potansiyelini, genç nüfusunu, üretime yatk›nl›¤›n›, burada tasar›ma ilgiyi ve kendimizi anlatmaya bafllad›k. Bilsar’›n üç kuflakt›r devam eden bir firma olmas›, tasar›mla ilgili çal›flmalar›m›z, bünyemizdeki markalar ve orta¤›m›z Sedef Öztürk’ün tamamen Muji’ye odaklanma karar›, onlara do¤ru bir ortakla karfl›laflt›klar›n› düflündürdü ve böylece Türkiye’ye öncelik tan›d›lar.
ty: Muji, çok genifl bir ürün yelpazesine sahip. ‹stanbul’daki Muji ma¤azas›nda flu anda mobilyadan k›rtasiyeye, kiflisel bak›m ürünlerinden depolama birimlerine pek çok ürün görüyoruz ama bunlar Muji’deki ürün s›n›flar›ndan ancak baz›lar›. ‹stanbul’da hangi ürün s›n›flar› pazara sunulacak? sb: Biz, Uzakdo¤u’daki Genel Merkez ve Londra’dan yönetilen Avrupa Merkezi’ndeki ürün gruplar›n› hedefliyoruz. Ma¤azaya neredeyse her hafta, her ay yeni bir ürün s›n›f› ekliyoruz ve sonunda Avrupa’yla ayn› ürün yelpazesine sahip olaca¤›z. Bu nedenle, ma¤azaya sürekli yeni ürünler geliyor. Japonya’da olup da henüz Avrupa’ya getirilmeyen ürün gruplar› da var; bebek ürünleri ya da g›da grubu gibi. Ayr›ca Muji son dönemde çok h›zl› bir flekilde yeni ürün gelifltirmeye bafllad›, bu sebeple sürekli yeni ürün geliyor. ty: Muji’nin hedef kitlesinden bahseder misiniz? Yurtd›fl›ndaki hedef kitle orta gelir seviyesinden kullan›c›lar olarak tan›mlanabilir mi? ‹stanbul, Türkiye içinse -ma¤azan›n Niflantafl›’ndaki konumunu da dikkate al›rsak- daha üst gelir seviyesinden bir hedef kitleden mi bahsetmek gerekir?
sb: Muji’nin Japonya’da gelir seviyesine göre belirlenen bir hedef kitle da¤›l›m› yok. En düflük ya da en yüksek gelir seviyesinden kullan›c›lar›n herhangi bir ifline yarayacak, ifllevsel bir ürünü sat›n almas› hedefleniyor. Ma¤azan›n Niflantafl›’nda konumlanmas›na gelince, ilk ma¤azay› bir merkez olarak düflünüyoruz. Tasar›ma yak›n kifliler olarak hedef kitlenin önemli bir bölümünü oluflturabilecek olan mimarlar, tasar›mc›lar, reklamc›lar›n ve ofislerinin yo¤unlaflt›¤› bir bölge. Ama Niflantafl›’n›n göbe¤inde de de¤iliz ve bu bilinçli bir karar. Japonlar da biz de -di¤er ülkelerde oldu¤u gibima¤azan›n bu semtin ana caddesinde de¤il, bir arka paralelinde konumlanmas›n› tercih ettik. Bu ma¤azay› seçebilmek için Muji yetkilileri ile alt› ay gezdik, son karar› vermek üzere Japonya’dan Muji’nin CEO’su geldi. Buray› ayn› zamanda bir e¤itim ofisi olarak da kullanaca¤›z. Say›s›z ürün var ve her ay yeni ürünler geliyor. Öncelikle bütün ürünleri tan›mam›z, e¤itimleri tamamlamam›z, ithalat ile ilgili izinleri almam›z gerekiyor. Bunlar› bir düzene soktuktan sonra yayg›nlaflmak istiyoruz, Beyo¤lu’nda bir ma¤aza açmay› hedefliyoruz.
ty: Ma¤azan›n iç mekân tasar›m› da merkezin kontrolünde olmal›. sb: Japonya’dan dört mimar geldi. Her biri ma¤azan›n farkl› bir k›sm›yla ilgileniyor; örne¤in, mimarlardan biri sadece raflardan sorumlu, raflar›n do¤ru monte edilip edilmedi¤ini kontrol ediyor. Her fleyin planland›¤›, hiçbir fleyin tesadüfe b›rak›lmad›¤› bir anlay›fl hâkim ki bu detayc›l›k baflar›y› getiriyor. ty: Ekonomik kriz sebebiyle, herkesin kabu¤una çekildi¤i, yat›r›mlar›n durdu¤u bir dönemde siz yeni bir markay› Türkiye pazar›na getirdiniz. Zamanlama hakk›nda ne düflünüyorsunuz? sb: Muji, neredeyse iki y›ll›k bir çal›flman›n sonucu. Firma olarak k›sa vadeli ifllerden hep kaç›nd›k ve gelece¤e yönelik yat›r›mlar yapmay› tercih ettik. Ben Muji’yi ve ürünlerini gelece¤in iflleri olarak görüyorum. Ma¤aza aç›lal› bir ay› çok az geçti. fiu an için koydu¤umuz hedeflerin %50 üzerindeyiz; Avrupa’daki bir kente göre performans›m›z çok daha yüksek. Bu zamanda bu sonucu almak bizi mutlu etti.
OCAK 2009 - XXI
60
uygulama - ayd›nlatma - bursa
xxi_ocak_urun
12/26/08
2:18 PM
Page 60
foto¤raflar: Kaan Verdio¤lu
BAL‹BEY HAN’IN GECE HAYATI Bursa'n›n en ifllek caddelerinden birinde yer alan Balibey Han'›n ayd›nlatma tasar›m›na iliflkin sorular›m›z› projeyi gerçeklefltiren Philips Ayd›nlatma’n›n Pazarlama Müdürü Ayhan fiiriner yan›tlad›. Fatih M. Akdan
fma: Balibey Han'›n konumu ve mimarisi hakk›nda bilgi verebilir misiniz? Han›n eski ve yeni ifllevlerinden bahseder misiniz? Ayhan fiiriner: Balibey Han Osmanl› ‹mparatorlu¤u'nun ilk üç katl› çarfl›s›d›r. 15. yüzy›l›n sonlar›nda, Fatih Sultan Mehmet döneminde Hamza Bey'in o¤lu Balibey taraf›ndan yapt›r›lm›flt›r. Balibey Han Bursa’n›n en ifllek caddelerinden biri olan Atatürk Caddesi üzerinde yer al›yor. Toplam 34 dükkân›n bulundu¤u han›n zemin kat›nda restoran, birinci ve ikinci katlar›nda ise çini, gümüfl, ipek, havlu, antika, kitap, saat gibi turistik ve hediyelik eflyalar›n sat›ld›¤› dükkânlar
bulunuyor. Üçüncü kat›nda resim, müzik, seramik ve tespih sanat›na yönelik atölyeler kurulacak; teras kat›nda ise kafeterya bulunuyor. fma: Han›n ayd›nlatma konsepti hakk›nda bilgi verebilir misiniz? afl: Bursa Büyükflehir Belediyesi, Bursa'n›n gölgede kalm›fl tarihi altyap›s›n› gün ›fl›¤›na ç›karmak amac›yla 2006 y›l›nda Balibey Han’› asl›na uygun olarak restore etmeye bafllad›. Bursa Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan restorasyon ihalesi yap›lan Balibey Han projesi için Piray Mimarl›k ve Nursoy Mühendislik’in firmam›za yapm›fl oldu¤u talep do¤rultusunda 2005 y›l›n›n Haziran ay›nda mimari ayd›nlatma tasar›m› yap›ld›. Bu tasar›m Philips’te ayd›nlatma tasar›mc›s› olarak görev yapan Ebru Özlü taraf›ndan haz›rland›.
Balibey Han ayd›nlat›l›rken tarihi yap›n›n mimari özelliklerinin korunmas›na ve öne ç›kar›lmas›na dikkat edildi. Ayd›nlatma tasar›m› kapsam›nda yap› girifl-d›fl cephe, avlu ve iç odalar olmak üzere üç bölümde de¤erlendirildi. Girifl ve d›fl cephenin ayd›nlatma tasar›m›nda han›n tafl duvarlar›n›n ve gösteriflli kemerlerinin gece de ihtiflaml› ve dikkat çekici bir görüntü sergilemesi amaçland›. fma: Uygulamada kullan›lan ürünlerin tasar›m›na, teknik detaylar›na dair bilgi verebilir misiniz? afl: Yap›lan ayd›nlatmada Philips LED teknolojisiyle üretilen enerji tasarruflu ve uzun ömürlü armatürler kullan›ld›. Amber ve beyaz renkte 198 adet Philips LEDline armatür, 19 adet yere gömme Philips Pompei MBF 505 armatür, 29 adet Philips LEDmodule armatür ve 20
xxi_ocak_urun
12/26/08
2:18 PM
Page 61
elektrik projesi : Nursoy Mühendislik ayd›nlatma tasar›m›: Ebru Özlü, Philips inflaat yüklenicisi: Sama ‹nflaat kullan›lan ürünler: Philips LEDline, POMPEI, LEDModule, LED Flexible Tube
noktalar› ortaya ç›kar›larak, binaya derinlik verilmesi sa¤land›.
kaç›n›lan bir durumdur. Bunun yan›nda beyaz ve sar› ›fl›k bir arada kullan›larak binan›n mimari detaylar› ortaya ç›kar›labilir ve bu sayede binaya derinlik verilerek üç boyutlu alg›n›n oluflmas› sa¤lanabilir.
uygulama - ayd›nlatma - bursa
proje yer: Balibey Han Bursa proje süresi: fiubat 2006 - May›s 2007 ayd›nlat›lan alan›n metrekaresi: 2200 m2 iflveren: Bursa Büyükflehir Belediyesi mimari grup: Piray Mimarl›k
61 XXI - OCAK 2009
metre Philips LED Flexible Tube armatür kullan›ld›. Giriflteki kemerin ayd›nlatmas›nda, yere gömme ve içerisinde 100W gücünde SDW-T lamba bulunan Pompei tipi armatürler kullan›ld›. Yap›n›n d›fl cephesinde amber ›fl›k rengine sahip Philips LEDline armatürler kolon diplerine yerlefltirilerek kullan›ld›. ‹ç odalar›n ayd›nlatmas› beyaz ›fl›k veren Philips LEDline armatürlerle sa¤land›. ‹ç odalarda beyaz ›fl›k kullan›larak, cephe ile kontrast oluflturulmas›, böylece binaya derinlik verilerek han›n mimari yap›s›n›n ön plana ç›kar›lmas› amaçland›. Avlunun ayd›nlatmas›nda ise tafl duvarlar›n önüne konumland›r›lan amber renkli LEDline armatürler ile s›cak bir karfl›lama etkisi yarat›ld›. Giriflin sa¤ ve sol yan›ndaki kemerlerin ayd›nlatmas› için beyaz ›fl›k rengine
sahip LEDline armatürler kullan›ld›. Kolonlarda ise amber ›fl›k rengine sahip LEDline armatürler kullan›ld›. Sol taraftaki tünelin iç k›s›mlar›ndaki kemerlerin üzerine, tavana yönlendirilen LEDline armatürler monte edilerek, bu mekân›n ayd›nlatmas› sa¤land›. Kolonlardaki amber renkli LED ayd›nlatman›n aksine burada beyaz ›fl›k rengi hâkim. Avlunun ayd›nlatmas›, kolon önlerine monte edilen amber rengindeki LEDline armatürlerle sa¤land›. Cephenin birinci ve ikinci katlar›ndaki ayd›nlatma, kolon önlerine monte edilen amber ›fl›k rengine sahip LEDline armatürlerle sa¤land›. Kemer içlerininde ise ayn› armatürlerin beyaz ›fl›k renginde olanlar kullan›larak yap›n›n kimli¤ini belirten önemli
Han›n ayd›nlatma tasar›m›nda tarihi geçmifline uyum sa¤lamas› ve davetkâr bir görünüm yaratmas› için sar› ›fl›k rengi tercih edildi. fma: Tarihi bir binay› ayd›nlat›rken ne gibi k›s›tlamalar/ölçütler dikkate al›n›yor? afl: Tarihi binalar, belli bir dönemi temsil ettikleri ve mimari aç›dan infla edildikleri dönemin çizgilerini ve motiflerini tafl›d›klar› için ayd›nlatma tasar›m› gerçeklefltirilirken dikkat edilmesi gereken bir aland›r. Amaç mimarinin ortaya ç›kar›lmas›, dönemin özelliklerinin vurgulanmas› olmal›. Kullan›lan ürünler de¤il, yap›n›n ön planda olmas› gerek. Farkl› renklerin bir arada kullan›lmas› tarihi yap›lar›n ayd›nlatma tasar›m›n› gerçeklefltirirken
fma: Enerji tasarrufu bak›m›ndan bu projeyi ele alacak olursak, bu ölçüt ürün seçiminizi ve ayd›nlatmaya iliflkin kararlar›n›z› hangi düzeyde etkiledi? afl: Ayd›nlatma tasar›m› gerçeklefltirilirken, önemli ölçütlerden biri yap›n›n kimli¤iyle örtüflecek ürünlerin seçimi ve do¤ru tasar›m›n gerçeklefltirilmesidir. Bir di¤er ölçüt ise tasar›m›n yan› s›ra sistem devreye sokulduktan sonraki süreçteki enerji sarfiyat› ile ilgili. Han›n ayd›nlatma tasar›m› gerçeklefltirilirken yeni nesil, uzun ömürlü ve enerji tasarruflu LED sistemler tercih edildi.
OCAK 2009 - XXI
62
söylefli - mekanik sistem
xxi_ocak_urun
12/26/08
2:18 PM
Page 62
HERKES HER YERDE Kone çal›flanlar›n›n bir k›sm› Hollandal› akreditasyon kurumu Liftinstituut taraf›ndan verilen e¤itim sayesinde binalar›n eriflilebilirli¤i konusunda dan›flmanl›k yapabiliyorlar. Kone'nin eriflilebilirlik vizyonu ve Türkiye'deki durum üzerine Kone Güvenlik ve E¤itim departman› Servis Direktörü Selçuk Dikmen ve Liftinstituut Do¤u Avrupa Müdürü Ulvi Kadakal ile bir söylefli gerçeklefltirdik. Hülya Ertafl
he: Kone’nin Liftinstituut ile gelifltirdi¤i iflbirli¤inden söz edebilir misiniz? Selçuk Dikmen: Hollandal› bir kurum olan Liftinstituut, Avrupa’daki onaylanm›fl kurulufllardan biri ve CE sertifikas› verme yetkisine sahip. Liftinstituut’un özelli¤i sadece asansörler, yürüyen merdivenler ve kald›rma araçlar›yla ilgili çal›flma yap›yor olmas›. Makine direktifleri üzerinde de
çal›flmalar› var, Kone’nin eriflilebilirlik konusundaki akreditasyonlar› da genellikle makine direktifleri üzerinden veriliyor. Çünkü baz› ürünlerimiz bir kald›rma arac› olmas›na ra¤men, asansör olarak tan›mlanm›yor. Örne¤in bir ürünün asansör s›n›f›na girmesi için kapal› olmas›, kabin kap›s›n›n bulunmas› zorunlu. Bu koflullar olmad›¤›nda makine olarak tan›mlan›yor ve makine oldu¤u zaman da baz› özellikleri tafl›mas› bekleniyor. En önemli özellikleri h›z›n›n 0,15 m/s’den daha fazla olmamas›, hareket etmesi için sürekli bas›lmas› ve kuyusunun girintili ç›k›nt›l› bir yüzeyinin olmamas›. Dolay›s›yla evlerdeki engellilerin ve yafll› ya da rahats›z olan insanlar›n kulland›¤› asansör gibi gördü¤ümüz baz› kald›rma araçlar› asl›nda asansör de¤il.
he: Bu söz etti¤iniz makineler kamusal alanlarda kullan›m için de uygun mu? sd: Bunlar okullarda, hastanelerde, bakanl›k binalar›nda, mecliste, barlarda, duraklarda, kütüphanelerde, tiyatrolarda, k›sacas› her yerde kullan›labilir. Baz› özel korumalar sayesinde aç›k havada dahi kullan›labiliyor. Birleflmifl Milletler’in dedi¤i flu; engelliler -buna sadece engellileri katm›yorum ben, yafll› ve rahats›z olanlar› da kat›yorum- di¤er bu tip rahats›zl›¤› olmayan insanlar gibi her yere ulaflabilirler. San›r›m ‹ngiltere’deki okullarda engelli ö¤rencilerin birinci katta okumalar› gibi bir uygulama var. Bu iyi bir uygulama mutlaka ama amaç bu de¤il. Amaç engelli ö¤rencilerin de di¤er ö¤renciler gibi her katta okuyabilmeleri. Çünkü aksi takdirde
xxi_ocak_urun
12/27/08
1:03 PM
Page 63
bu sayfada solda: Asansörün sars›nt›s›z çal›flmas› seyahat konforunu sa¤l›yor. solda altta: Tekerlekli sandalyeliler için düfley sirkülasyonun en önemli ö¤esi asansörler. altta: Kone taraf›ndan engelliler için üretilmifl asansör kabini
karfl› sayfada Tekerlekli sandalyeliler için asansör zemini ile kat döflemesi aras›nda kot fark› olmamas› büyük önem tafl›yor.
söylefli - mekanik sistem 63 XXI - OCAK 2009
ister istemez bir ayr›mc›l›k oluyor. Dolay›s›yla bina içindeki eriflimde bunu göz önüne almak laz›m. ‹nsanlar her yere gidebilmeli, her yerin tuvaletini kullanabilmeli, t›pk› herkes gibi. Çünkü asl›nda bir ülkenin ortalama %10 - %15 aras› engelli vatandafl› var ve bu kadar büyük bir oran› yok saymamak gerek. Türkiye’de ise yaklafl›k 8,5 milyon engelli var ki bu da nüfusun %11’ini oluflturuyor. Ulvi Kadakal: Park etme d›fl›nda engelliler için ayr›cal›kl› bir yer olmamal›, onun d›fl›ndaki ayr›cal›klar kabul edilebilir de¤il. he: Bu anlamda Türkiye’deki bina yönetmelikleri, mevzuatlar ne kadar geliflmifl durumda?
uk: Bat›’daki projenin tam ad› “Herkes ‹çin Eriflim”. Türkiye’de bu mant›k yok, ayr›mc› engelli uygulamas› var, yani engelliler bu kap›dan girsinler, bu katta dolafls›nlar gibi. Arkadafllar›m›z Hollanda’da ald›klar› e¤itimlerde gördüler ki, binalarda çok basit birer ö¤e olarak görünen girifl rampalar› bile ciddi mühendislik çal›flmalar› gerektiriyor, belli bir aç›s› ve e¤imi olmas› gerekiyor. Türkiye’de ruhsat aflamas›nda bu rampan›n olup olmad›¤›na bak›l›yor, rampan›n do¤ru olmas› ile ilgili bir kural ya da yasa olup olmad›¤› hakk›nda flüphelerimiz var. Örne¤in yeni aç›lan al›flverifl merkezlerinin hiçbirinde bir uygunluk göremiyoruz. E¤itim sonras› arkadafllarla özellikle gittik bakt›k. Rampa olmas›na var ama o rampadan ancak dört çeker bir araç ya
da bilmem kaç motorlu bir tekerlekli sandalye ç›kabilir. Çeflitli engelli platformlar› var, ancak devlet taraf›ndan yeterince ciddiye al›nm›yor. Baflbakanl›kta, ad› yanl›fl olsa da, Özürlüler ‹daresi var. Sivil toplum kurulufllar›n›n biraz daha inisiyatif alarak çeflitli projelere bafllamas› laz›m. Kone’nin ald›¤› bu inisiyatif, hiçbir zorunluluk olmadan çal›flanlar›n› belli bir e¤itimden geçirmesi çok önemli. he: Liftinstituut’un verdi¤i sertifika program›n›n içeri¤inden bahsedebilir misiniz? sd: Bir bina, hatta daha genel anlamda bir çevre inceleniyor. Engelli köprüden geçebiliyor mu? Parkta yürüyebiliyor mu? Binaya girip ç›kabiliyor mu? O binan›n
tamam›n› kullanabiliyor mu? Liftinstituut, bu gibi ölçütler üzerinden nas›l bir inceleme yap›laca¤›na yönelik bir e¤itim veriyor. uk: Bu ölçütlere uygun binalara da bir sertifika veriliyor. Bina, “Herkes ‹çin Eriflilebilirlik” logosunu koyma hakk› kazan›yor ve engelliler için güvenle içinde gezebilecekleri bir bina oldu¤unu kan›tlam›fl oluyor. he: Kone eriflilebilir olmayan bir binan›n eriflilebilir hale getirilmesinde dan›flmanl›k hizmeti verecek mi? sd: Ald›¤›m›z e¤itim zaten onunla ilgili. Biz ald›¤›m›z bu sertifikayla bir binaya dan›flmanl›k hizmeti verebiliyoruz. Bu tamamen Kone’nin kendi vizyonu içinde gönüllü bir hizmet olacakt›r.
xxi_ocak_urun
12/26/08
2:18 PM
Page 64
OCAK 2009 - XXI
64
dosya - yer ve duvar kaplamalar›
AGK / INTERFACEFLOR Interfaceflor, Heuga, Shaw, Queen, Blueridge, Flagship, Brintons Carpet, Kleen-Tex, Ondor Carpets ürünlerinin temsilcili¤ini yapan AGK, karo hal›, duvardan duvara ticari hal›, duvardan duvara konut tipi hal› gibi farkl› modeller sunarak e¤itim, sa¤l›k, lobi, restoran, bar, toplant›, sergi, fuar salonu, ofis, ma¤aza gibi birçok mekânda kullan›l›yor. AGK, Interfaceflor’un, üretimsel dönüflüm konusuna odaklanan Cool Carpet ürününü, çevrecilik projeleri aras›nda sunuyor. Avrupa’da sürdürülen Cool Carpet program›yla bir y›lda 17 bin ton CO2 gaz› dengeleniyor. Ürünün üretim sürecinde ortaya ç›kan CO2 miktar› hesaplan›yor. Bu da o ürünün do¤ada dengelenmesi için ne kadar yat›r›m yap›lmas› gerekti¤ini gösteriyor. Yat›r›m üç tür projeyle gerçeklefltirilebiliyor. Atmosfere CO2 atmadan yenilenebilen enerji projeleri; kullan›lan CO2 ve at›k yak›tlar›n miktar›n› azaltma yoluyla enerji art›r›m› sa¤layan projeler, atmosferdeki CO2’yi azaltabilecek projeler. www.agk.com.tr
ASPEN / TARKETT Aspen Yap› ve Zemin Sistemleri taraf›ndan Türkiye temsilcili¤i yürütülen Tarkett, üretti¤i ticari tip, PVC esnek zemin kaplama malzemesiyle mekânlarda görsel bütünlük sa¤lamak ve ifllevselli¤i en ça¤dafl çözümlerle birlefltirmek amac›yla hizmet veriyor.
Tarkett PVC esnek zemin kaplamalar›, çevre koflullar›ndan gelecek zararl› etkilere ve afl›nmaya karfl› dayan›kl›, hijyenik, genifl renk ve model seçeneklerine sahip, uygulamas› kolay ve h›zl›, yeniden ifllenebilir ve yeni zemin kaplamalar› üretiminde tekrar kullan›labilir. Tarkett’in IQ (Intelligent Quality-Ak›ll› Kalite) serisi performans›,
kaliteyi ve tasar›m› ekonomik flekilde bir arada sunan ürünlerden olufluyor. IQ serisi, cila ve benzeri ürün uygulamas› gerektirmiyor. IQ ürünlerinin en önemli avantaj›, temizlik ve bak›mda ortaya ç›k›yor. IQ serisi, maliyetten ve zamandan kazand›r›yor, ayn› zamanda da çevre de duyarl›. Örne¤in, bir hastane her y›l yaklafl›k
7.000 litre cila ve cila sökücü kullan›yor. Ayr›ca, y›lda ortalama 350.000 litre su, zemin temizli¤i için gerekiyor. IQ ürünleri, su sarfiyat›n› en aza indirdi¤i gibi, cila ve cila sökücü maliyetini de ortadan kald›rarak temizlik ve bak›m maliyetini %30 azalt›yor. www.aspen.com.tr
xxi_ocak_urun
12/26/08
2:18 PM
Page 65
ATAÇ YAPI & M‹MARLIK / ARTIGO kaplamalar›n›n desen çeflitlili¤i ve esneklik sunmas›, tasar›m ve planlamada mimarlara kolayl›k sa¤l›yor. Artigo kauçuk zemin kaplamalar›n›n, antistatik olmas›, içinde PVC bulunmad›¤›ndan yang›n s›ras›nda erime yapmamas›, afl›nmaya ve darbelere dayan›kl› olmas›, bak›m gerektirmemesi, kimyasal maddelere karfl› dirençli olmas›, yüzeyinin pürüzsüz olmas›ndan dolay› mikrop bar›nd›rmad›¤›ndan daha hijyenik olmas›, boyutlar›n›n sabit olmas› bulunmas›, esnekli¤inin kal›c› olmas›, tercih edilmesini sa¤l›yor. Artigo, teknik uygulama ekiplerine montaj ve söküm kolayl›¤› sa¤larken, yo¤un kullan›mda yüzey yap›s› nedeniyle afl›r› bak›m gerektirmeyerek, hijyen ve görünüm aç›s›ndan kullan›c›ya büyük avantajlar sa¤l›yor.
dosya - yer ve duvar kaplamalar› 65 XXI - OCAK 2009
Pirelli’nin kurucusu oldu¤u ‹talyan kauçuk zemin kaplama üreticisi Artigo’nun Türkiye temsilcisi ve uygulay›c›s› olan Ataç Yap›&Mimarl›k, kauçuk zemin kaplamalar›n›n Türkiye pazar›na girmesine katk› sa¤l›yor. Kauçuk zemin kaplamalar›n›n kullan›lmas›n›n en önemli sebeplerinden biri, kauçu¤un kanserojen madde içermemesi. Dünya pazar›nda kauçuk zemin kaplamalar›n›n tekrar ilgi görmesi nedeniyle, kauçuk zemin kaplamas› üreticileri ürün çeflitlerini art›rmak için art›k ünlü mimarlar›n desen tasar›mlar›n› da kullan›yorlar. ‹talyan kauçuk zemin kaplamas› üreticisi Artigo, ünlü ‹talyan mimar Ettora Sottsass’a ait üç ayr› desen çal›flmas›n›n kullan›ld›¤› kaplamalar› sektöre sunuyor. Artigo’nun ürün yelpazesine yeni eklenen zemin
www.atacyapi.com.tr
DERBA TEKST‹L Derba Tekstil, Ashley Wilde, Kai, Sur Canape, Blendworth, Holden Decor, Fibre Naturelle perdelik, döflemelik ve duvar ka¤›d› firmalar›n›n temsilciliklerini yürütüyor. Bu firmalara ait, kumafllar› destekleyen, %100 ka¤›t, vinil, kumafl, flok bask›l›, kabartma duvar ka¤›d› koleksiyonlar› da Derba Tekstil’de bulunuyor. Duvar ka¤›tlar›n›n en büyük özelli¤i kumafllarla uyumlu olmas›. Ayr›ca kumafllardan ba¤›ms›z duvar ka¤›tlar› da bulunuyor. www.derbatekstil.com
FORMFLOOR Yükseltilmifl döfleme sistemlerinin amac›, tüm servislerin bina içinde istenilen do¤rultularda dolafl›m›n› sa¤layacak hacmi zeminde oluflturmak. Bu flekilde, yerlerinin de¤ifltirilmesi büyük maliyete ve iflçili¤e mal olan sabit duvarlara ve döflemeye gömülen kablolara gerek kalmadan tüm bu sorunlar esnek bir flekilde çözülüyor ve kullan›c›, gereken durumlarda kolayl›kla döfleme alt›na müdahale edebiliyor. Yükseltilmifl döfleme sistemi, farkl› yük dayan›mlar›na sahip galvanize çelik altyap› elemanlar›,
600 mm x 600 mm boyutlar›nda, 30 mm kal›nl›¤›nda, yüksek yo¤unluklu paneller ve kullan›lacak mekân›n ihtiyac›na uygun pek çok seçene¤in bulundu¤u kaplama malzemelerinden olufluyor. Yükseltilmifl döfleme sistemleri, ofislerde, kontrol odalar›nda, sinyalizasyon odalar›nda, fuar alanlar›nda ve showroomlarda sa¤lad›¤› esneklik, modüler yap›s›, tasar›m ve plan de¤ifltirme kolayl›¤›, sisteme ulaflma kolayl›¤›, montaj kolayl›¤›, yüksek yük dayan›m› gibi özellikleri nedeniyle tercih ediliyor. www.formfloor.com.tr
xxi_ocak_urun
12/27/08
1:03 PM
Page 66
DESIGN&MORE M‹MARLIK / CLIPSO
OCAK 2009 - XXI
66
dosya - yer ve duvar kaplamalar›
GERFLOR Gerflor, Creation ve Artline ürün gruplar›n›n genifl renk, desen ve boyut seçeneklerini, bunun yan›nda da çeflitli bordür ve dekoratif flerit seçeneklerini kullan›c›lar›n be¤enisine sunuyor. Gerflor mekân›n trafik yo¤unlu¤una göre iki farkl› toplam ve afl›nma yüzeyi kal›nl›¤›na sahip malzeme seçene¤i sunuyor. Creation, yo¤un trafik alanlar› için tercih edilen bir ürün. Toplam 2,5 mm kal›nl›¤a ve 0,70 mm afl›nma yüzeyi kal›nl›¤›na sahip. Artline ise
yo¤unlu¤u düflük trafik alanlar› için tercih edilen bir ürün; 2 mm kal›nl›¤a ve 0,30 mm afl›nma yüzeyi kal›nl›¤›na sahip. Creation Wood, do¤adaki pek çok a¤aç türünü bire bir kopyalayarak zeminler için pratik ve güzel bir görüntü sunuyor. Geleneksel mefle ve kay›n›n yan› s›ra, maun, merbau ve tik gibi a¤açlar da desenler aras›nda yer al›yor. Bambunun düz ve modern görüntüsüyle daha budakl› rustik a¤açlar bir arada kullan›larak sonsuz
Design&More Mimarl›k taraf›ndan sunulan Clipso, teknik gereksinimleri sa¤layabilmek amac›yla çok çeflitli özelliklerde tavan ve duvar kaplamalar› üretiyor. Clipso, en fazla 5 m geniflli¤e sahip, ‹sviçre’de üretilen, poliüretan kaplamal› polyester bir asma tavan ve duvar gergi malzemesi. Bej, gök mavisi, soluk pembe, gri, siyah gibi renk seçenekleri bulunan Clipso, teknik kalitesi ve ölçüleri (5 m x 50 m) sayesinde bütün oda zeminlerine tek parça halinde uygulanabiliyor. Üretiminden kurulumuna kadar geçen tüm süreçlerde ekolojik gerekliliklere ve HQE’ye (Yüksek Çevresel Kalite Standard›) uyuyor. Clipso do¤a ve insanlar için hiçbir zehirli madde riski tafl›mayan biyoaktif bir ürün ve bu
özelli¤iyle sivrisinekleri, kar›ncalar› ve bakterileri uzak tutuyor. Clipso ile ileri netlik teknolojisi ile görüntü kalitesi yüksek her türlü görsel kaplama olarak haz›rlanabiliyor. Clipso kaplamalar› Clipso Akustik, Clipso Blacklight ve Clipso Antibakteriyel olmak üzere üç çeflitten olufluyor. Clipso Blacklight ›fl›kland›rmaya uyum sa¤layacak flekilde yar› saydam üretilirken, Clipso Akustik ses yal›t›m›na uygun. Clipso Antibakteriyel, CIBA ortakl›¤› ile gelifltirilen antibakteriyel bir kaplama ve hijyen gerektiren alanlarda duvar ve tavanlar›n oluflturulmas›na olanak tan›yor.
çeflit oluflturulabiliyor ve kontrastlar yarat›labiliyor.
ve darbelere karfl› son derece dayan›kl›. Gerflor‘un patentli, özel ultraviyole ile güçlendirilmifl poliüretan yüzey koruma kürü Protecsol koruma kürü sayesinde, ürünün bak›m ve temizlik maliyeti düflürülüyor. Üretimden sonra gerçeklefltirilen özel cilal› yüzeyi sayesinde yüzeyler özellikle ayakkab› lekelerine karfl› daha fazla dayan›kl› hale geliyor. Ürünler antibakteriyel yap›s› sayesinde bakteri ve mantar oluflumuna izin vermiyor.
Do¤al malzemelerden ilham alan Creation Mineral, kullan›c›ya mermer, kireçtafl› ve arduvaz gibi do¤al tafllar› sunuyor. Farkl› mineraller bir arada kullan›l›p elementler aras›nda uyum yarat›larak eflsiz girift ve kakma desenler oluflturulabiliyor. Ürünlerin dayan›kl› olmas›, kolay bak›m› ve hijyenik yap›s› kullan›m avantaj sa¤l›yor. Ürünler noktasal yük
www.designandmore.com.tr www.clipso.com
www.gerflor.com.tr
xxi_ocak_urun
12/27/08
1:03 PM
Page 67
INVISTA
dosya - yer ve duvar kaplamalar›
Antron hal› elyaf› ürün yelpazesi Antron, Antron Legacy ve Antron Lumena'dan olufluyor. Antron, orta ve yo¤un trafi¤e maruz kalacak evlere, taahhüt iflleri ve mimari çal›flmalara yönelik tasarland›; genifl renk, yap›, doku ve desen seçeneklerine sahip. Antron Legacy, çok yo¤un trafi¤e maruz kalacak taahhüt iflleri ve mimari çal›flmalar için tasarland›; çok özel kir direnci ve görünümünü koruma özelliklerine sahip. Antron Lumena da çok yo¤un trafi¤e maruz kalacak taahhüt iflleri ve mimari çal›flmalar için tasarland›; renk solmazl›¤›, temizlik malzemelerine karfl› direnç ve leke direnci özelliklerine sahip.
67 XXI - OCAK 2009
Invista'n›n tescilli markas› Antron elyaflar›ndan yap›lan hal›lar, güçlü bir afl›nma direncine sahip. Yap›s›nda yüksek say›da hidrojen ba¤› ve optimum seviyede paralel moleküler zincir olmas› nedeniyle polyamid 6.6, polyamid 6’ya göre daha s›k› ve bundan dolay› da daha güçlü bir moleküler yap›ya sahip. Antron elyaf›ndan yap›lan hal›lar oldukça dayan›kl› ve yeni görünümünü daha uzun süre koruyor; bas›nç sonras› eski haline dönme, afl›nmaya en fazla direnç gösterme ve çok yüksek kir iticili¤i gibi özellikler gösteriyor. Polyamid 6.6 hammaddesinin yüksek kristalin özelli¤i nedeniyle Antron elyaf› çok sert. Kir parçalar›n›n hal› yüzeyine nüfuz etmesi daha zor. Böylece, kirlerin yap›flmas› zorlafl›rken, yap›flan kirler de daha az ifl gücü ve enerji tüketilerek temizlenebiliyor. DIN 4102 B1 yap›sal malzemeler ve/veya EN13501-1 Bfl, Cfl atefle tekpi verme s›n›fland›rmalar›nda, tekstil zemin kaplamalar› için en
yüksek de¤erlere sahip. Antron elyaf›, hal›n›n ömrü boyunca elektrostatik yüklemelere karfl› direnç sa¤layan iletken liflere sahip. Bütün Antron elyaf ve hal›lar›, iyi kalite ve dayan›kl›l›k standartlar›n› güvence alt›na alan testlere tabi tutuluyor.
www.antron.com.tr
KARACA M‹MARLIK / 2TEC2 Karaca Mimarl›k'›n yenilikçi yüzey sistemleri alan›nda faaliyet gösteren markas› Surface, birçok yabanc› markan›n Türkiye temsilcili¤ini üstleniyor. Belçika markas› olan 2TEC2, ak›ll› üretim teknolojisi sayesinde fiberglas lifler ile desteklenmifl PVC dokuma yap›s›na sahip, yeni nesil bir zemin kaplama ürünü. Genellikle ofis, ma¤aza, spor salonlar›, otel odas›, restoran, kafe, bar, sinema ve konferans salonlar› gibi hal›n›n ve PVC zemin kaplamalar›n›n
kullan›ld›¤› her alanda kullan›labiliyor. Leke tutmayan, temizlemesi kolay, yang›n geciktiricili¤i üst seviyede, zehirli gaz ve koku ç›karmayan, elektriklenmeyen, darbe ve hava kaynakl› sese karfl› yal›t›m sa¤layan, UV etkilerinden solmayan bir ürün. Yükseltilmifl döflemeye uygun karo ve rulo olmak üzere iki seçene¤i bulunuyor. www.pointkaraca.com www.2tec2.com
LOT / COLE&SON, ELITIS Lot, duvar ka¤›d›nda Eijffinger, Elitis, Cole&Son, Galeri, Wallquest, Newmor, Giardini, Calcutta, Desima, Gama 2000, Welter, Orijin firmalar›n›n temsilciliklerini yürütüyor. Lot, kalite, çeflit, güven ilkeleri ile ‹ngiliz Kraliyet ailesinin tercih etti¤i Cole&Son duvar ka¤›d› çeflitlerini tüketicilere sunuyor. 1873’ten bu yana gelen, 18.,19. ve 20. yüzy›la ait 18 bin desen bulunuyor. Cole&Son duvar
ka¤›tlar› aras›nda, David Easton, Tom Dixon, Piero Fornesetti gibi tasar›mc›lar›n çal›flmalar› yer al›yor. Her bir desenin ayr› bir hikayesi oldu¤u Elitis duvar ka¤›tlar› dokular› ile dikkat çekiyor. Desenlerin mozaik, kürk, traverten, ipek gibi silme boncuk, desenli boncuk, parlak has›r ve metalik has›r seçenekleri bulunuyor. www.lot.com.tr el›t›s
cole&son
xxi_ocak_urun
12/26/08
2:18 PM
Page 68
MENTAfi Mentafl, 1998 y›l›nda PVC zemin kaplamalar› konusunda faaliyet göstermek amac›yla kuruldu. Hanwha, Upofloor, Domo, Haima Carpet, Remp Rubber, Remp Sport, Kronofix ve Uzin markalar›n›n temsilcili¤ini y apan Mentafl, sadece malzeme sat›fl› ile de¤il, taahhüt grubu ile de müflteri ve bayilere anahtar teslim çözümler sunuyor. Sadece ürün sat›fl› bazl› de¤il, uygulama ve sonras› lojistik destek ile ürünlerinde bütünlük sunuyor. Mentafl, yer kaplamas› teknolojisindeki geliflmeler ›fl›¤›nda
OCAK 2009 - XXI
68
dosya - yer ve duvar kaplamalar›
METRO YAPI / FORBO Marmoleum ile dünya pazar›nda yer alan Forbo, yüzy›l› aflk›n süredir do¤al zemin kaplama malzemeleri üretiyor. Forbo, linolyumla gelifltirilmifl eksiksiz bir koleksiyon sunuyor. Marmoleum, tamamen do¤al hammaddelerden üretiliyor ve insan sa¤l›¤›na zararl› hiçbir madde içermiyor. Marmoleum Global 1, genifl desen, renk ve performans seçenekleriyle hem karo hem rulo
olarak do¤al malzemelerden üretiliyor. Marmoleum Global serisine, Marmoleum Global 1 serilerinde büyük baflar› sa¤lam›fl olan desen seçenekleri ve özel karakteristikleri, Piano ad›nda yeni bir seri eklendi. Ekolojik aç›dan bak›ld›¤›nda Marmoleum tamamen do¤al hammaddelerden üretildi¤i için tercih edilen bir zemin kaplama malzemesi. Bezirya¤›, reçine, kireçtafl›, talafl, renk pigmentleri ve jüt gibi biyolojik olarak tamamen
parçalanabilen maddelerden üretiliyor. Marmoleum’un yeni üst tabakas› Topshield sayesinde uygulamadan sonra ilk cila ifllemine gerek kalm›yor; kir ve lekelere karfl› üstün bir direnç olufluyor, bak›m ve temizlik maliyeti düflüyor, hatta kaplama gerekti¤inde onar›labiliyor. Marmoleum, atefle karfl› dirençli, yo¤un trafi¤in oldu¤u alanlara uygun, zamanla bozulmayan antistatik özellikli, tekerlekli ekipmanlara ve a¤›r yüklere dayan›kl›.
farkl› renk, desen, dokulardaki ürünleri ve bunlar›n hijyenik avantajlar› ile dikkat çekiyor: Gümüfl iyonlar, portakal kabu¤u doku, çift katmanl› cam elyaf deste¤i bunlardan baz›lar›. En önemli unsurlardan bir di¤eri, so¤uk kaynak teknolojisi ile uygulama yap›lm›fl yüzeylerde monoblok görünüm sa¤lanmas›. Bak›m ve temizli¤i kolay ve ekonomik olan bu seriler, yo¤un trafi¤in oldu¤u ma¤aza, otel, ofis, showroom, hastane gibi alanlarda kullan›l›yor. www.mentas.com.tr
Desen ve renk seçeneklerinin çoklu¤u, ticari ve kurumsal iç mekânlarda farkl› ihtiyaçlar› çözerken yarat›c›l›¤a olanak tan›yor. Renk ve desen aç›s›ndan geniflletilmifl alt› serisi (Vivace, Real, Dual, Fresco, Piano ve Walton) ve Vivace, Real ve Dual için üretilmifl çok renkli görünmez kaynak kordonu ile Linolyum koleksiyonu genifl ürün gam›na sahip. www.metroyapi.com
xxi_ocak_urun
12/26/08
2:18 PM
Page 69
MINETEKO
69
Ürünler, en az derecede gözenekli, yüksek oranda PVC içerikli; ezilme,
dosya - yer ve duvar kaplamalar›
Türkiye’de PVC yer döfleme kullan›mlar›n›n Amerika ve Avrupa ülkelerinin çok gerisinde oldu¤u gerçe¤inden hareketle, 1992 y›l›nda Mineflo Yer Döflemeleri Sanayi ve Ticaret Ltd. fiti. ad› ile kurulan Mineteko, 1998 y›l›ndan bu yana PVC zemin kaplama malzeme uygulay›c›lar›ndan biri olarak baflta perakende ma¤azalar olmak üzere farkl› sektörlere hizmet vermeyi sürdürüyor. Mineteko, PVC yer döflemelerinin yan› s›ra, lamine/laminat parke, hal›, yükseltilmifl döfleme gibi di¤er zemin kaplama malzemelerinin de sat›fl ve uygulamas›n› yap›yor.
çizilme vb fiziksel etkilere karfl› direnç sa¤layan a¤›r hizmet formülü içeriyor. Kolay monte edilen PVC kaplamalar›n zemine uyma sorunu bulunmuyor. Yonga dokulu homojen ve heterojen yap›lar› nedeniyle üstün derecede s›k› ve dayan›kl›. Kaplamalar afl›nma durumunda bile görüntüsünü koruyor. Ürün, montaj sonras› cila gerektirmiyor. 30 desen ve renk paleti, renk psikolojisi göz önüne al›narak haz›rland›. Çok renkli ve yönlendirilmemifl mozaik görüntü, belirgin, karmafl›k bir etki sa¤l›yor. Ürün laboratuarlar, hastaneler, al›flverifl merkezleri, bürolar, restoranlar, derslikler, hafif endüstri tesisleri, merdivenler gibi alanlar›n yan›nda, yürüyüfl frekans› çok yüksek, yo¤un trafikli alanlar için de uygun. www.mineteko.com
XXI - OCAK 2009
STUDIO NOMMO Studio Nommo, kifliye ve mekâna özel duvar ka¤›d› tasar›mlar› sunuyor. Aralar›nda grafik tasar›mc›lar, illüstratörler, kumafl tasar›mc›lar› da bulunan Türk ve yabanc› tasar›mc›lardan oluflan genç ekip, s›rad›fl› ve ilgi çekici duvar ka¤›d› tasar›mlar›n› Studio Nommo bünyesinde gerçeklefltiriyor. Koleksiyona yeni eklenen Pennsylvanial› tasar›mc› Lorin Brown ve genç türk illüstratör Merve Morkoç’un desenleri, flu s›ralar en çok ilgi gören seçenekler. Birço¤u panoramik desenden oluflan 100’den fazla haz›r duvar ka¤›d› tasar›m›, ölçü k›s›tlamas› olmaks›z›n bas›labiliyor. ‹stenilen her türlü foto¤raf ya da görseli
duvar ka¤›d› olarak sunabilen Studio Nommo’nun tasar›m ekibi, özel projeler için de hizmet veriyor. Görsel briefi al›narak, projelere özel çal›flmalar yarat›l›yor. Web sitesi üzerinden hizmet veren Studio Nommo’da dört farkl› kategori sunuluyor: fi›k duvarlar için Chichi Nommo, sakin ve etkileflimli duvarlar için Cool Nommo, dikkat çekici ve s›rad›fl› duvarlar için Supersonic Nommo, bebek ve çocuk odalar›nda e¤itici ve etkileflimli duvarlar için Baby Nommo. Kategorilere her hafta yeni ürünler ekleniyor. Tasar›mlar›n bir ço¤unda iste¤e göre renk ve kompozisyon de¤ifliklikleri de yap›labiliyor. www.studionommo.com
xxi_ocak_urun
12/26/08
2:18 PM
Page 70
TEKNOR / WICANDERS
OCAK 2009 - XXI
70
dosya - yer ve duvar kaplamalar›
Wicanders profesyonel zemin ürünlerinin Türkiye temsilcili¤ini yapan Teknor, mantar›n parkede kullan›m›ndan do¤an konfor ve pratikli¤i tüketiciyle buluflturuyor. Wicanders, esteti¤i, bak›m kolayl›¤›, ›s›, nem ve ses yal›t›m›, antibakteriyel, antistatik, elastik ve dayan›kl› olmas›
sebebiyle, uzun y›llar kullan›m garantisiyle tüm ev ve iflyeri zeminleri için öneriliyor. Wicanders sistire ifllemi gerektirmiyor. Wicanders mantar katmanl› do¤al ahflap ürünlerinin en büyük özelli¤i, yüzey koruyucu olarak özel PVC ya da Xtreme WRT seramik cila tabakas› içermesi. Wicanders yeni ürün serisindeki desenler do¤al
ürünlerden esinleniyor. Özü mantar ve kauçuk esasl› olan ürünlerin en modern bask› teknikleri orjinal malzemenin tonlar›n›, yap›s›n› birebir yans›t›yor. Tafl ve seramik görünümlü do¤al mantar ürünler sadece konutlarda de¤il, ma¤azalar, spor merkezleri, restoranlar, iflyerleri, müzeler ve di¤er kamuya aç›k alanlarda da kullan›labiliyor.
TEKNOSEL / COMPOSITITES GUREA Türkiye temsilcili¤i Teknosel taraf›ndan yap›lan ‹spanyol Compositites Gurea firmas›n›n Parlex 2000 ürünü, yer kaplamas› için üretilen do¤al ahflap lamine paneller. Parlex 2000 ahflap panellerin Gureprex sistemiyle emprenye edilmesiyle üretiliyor. Bu sistem, afl›nmaya, neme, çizilmeye ve kaz›nmaya karfl› yüksek dayan›ml› ahflaplar elde edilmesini sa¤l›yor.
Bak›m› son derece kolay olan paneller sistre ve cila gerektirmiyor. Sabunlu suyla yap›lan temizlik, Parklex 2000 parkelerin yeni gibi görünmesi için yeterli. Parklex 2000 lamine ahflap parkelerin kal›nl›¤› 14 mm, boyu 2450 mm. 180 mm ve 240 mm geniflliklerinin yan› s›ra 590 mm geniflli¤e kadar üretilebiliyor. Parklex 3000 yükseltilmifl döfleme kaplamalar›, yüksek kalitedeki
Kaplamalar, s›cak yüzeyleri nedeniyle zemin katlarda ya da bahçe katlar›nda tercih ediliyor. Özenle seçilmifl ürünlerden üretilen mantar parkeler sadece do¤al bir malzeme oldu¤u için de¤il, ayn› zamanda sa¤l›kl› oldu¤u için de tercih ediliyor. www.teknorint.com
ahflap panellerin Gureprex sistemiyle emprenye edilmesiyle üretiliyor. Ürün, yükseltilmifl döflemelerde kullan›lan destek malzemeleri (MDF, galvanizli çelik, fiber çimento vb.) üzerine yap›flt›r›larak uygulan›yor. 1 mm kal›nl›¤a sahip olan ürünün standart boyutu 610 mm x 610 mm. En fazla 1220 mm x 2440 mm boyutlar›nda üretilebiliyor. www.teknosel.com
xxi_ocak_urun
12/26/08
2:18 PM
Page 71
VENDO PLUS / ART- PANEL, LUMICOR farkl› bir estetik kazand›r›yor. Genifl yüzeyler için uygun bir seçim olan Neutral’den üç boyutlu Form’a ve renk parlakl›¤›na sahip Colour’a dek her bir koleksiyon, her yüzeye farkl› bir kiflilik verecek flekilde tasarlan›yor. Koleksiyonlar, birbiriyle kombine edilebiliyor ve baflka malzemelerle de uyumlu olarak kullan›labiliyor. Lumicor, havac›l›k sektöründe uçak içleri için kompozit malzeme üretiyor. Lumicor, art›k mimar ve iç mimarlara özel mimari panellerle
dosya - yer ve duvar kaplamalar›
Art-Panel, mimarlara ve iç mimarlara klasik uygulamalar›n d›fl›na ç›karak projelerinde özgür ve yarat›c› çözümler üretme flans› sunuyor. Vendo Plus taraf›ndan sunulan ve metal yüzeyli panellerden oluflan Art-Panel, özel renkleri, biçimleri ve desenleri ile bir iç mekân duvar kaplama çözümü. Ferahl›k, so¤uk ve s›cak aras›ndaki ince dengeyi kurup estetik bir çözüm yaratan Art-Panel’i aç›klayan en iyi kelime. ‹ç mekân kaplamalar› için gelifltirilmifl olan Art-Panel koleksiyonlar› ve resimleri uyguland›klar› mekânlara
de dikkat çekiyor. Lumicor, gelifltirmifl oldu¤u yüksek performansl› üç farkl› dekoratif panel olan Lumiclear, Lumiguard ve Lumiform ile, mimarlar›n ve tasar›mc›lar›n ifllevsel bir iç mekân tasar›m› yaparken yaflad›¤› s›k›nt›lara pratik çözümler sunuyor. Her alanda kullan›labilecek bu paneller iç mekân tasar›mlar›na ›fl›k, doku, renk ve fikir aç›s›ndan esneklik kazand›r›yor. Lumicor paneller Botanik, Metalik, Element, Kabartma, Tekstil ve Tasar›mc› koleksiyonlar›ndan olufluyor. www.vendo.com.tr
71 XXI - OCAK 2009
lum›cor
YÜTAfi / BOLON ‹sveçli Bolon firmas›n›n Türkiye temsilcisi olan Yütafl, yer kaplamas› ürünleriyle dikkat çekiyor. 1949 y›l›nda ‹sveç’in Stockholm kentinde kurulan Bolon, süregelen üretim aflamas›nda kamp ve mobil yaflam için çad›r kumafllar› üretti. 1990’lardan bugüne üretimi rafineleflen Bolon, çeflitli sektörlerde kullan›lmak üzere duvardan duvara vinil dokuma yer kaplamalar› üretiyor. Bolon Eight koleksiyonuyla 2008 IF Ürün Tasar›m Ödülü, Spectra koleksiyonu ile 2008 Red Dot Tasar›m Ödülü ve yine Eight koleksiyonuyla 2007 FX / Design
Prima ödülünü kazand›. Bolon yer kaplamalar› ofis, ma¤aza, showroom, otel, restoran, havuz çevresi, ev, tekne, yat, k›fl bahçesi, fuar alan›, sinema, tiyatro, müze ve spor merkezlerinde kullan›labiliyor. Ürünlerin 63 ayr› renk ve doku seçene¤i bulunuyor. Bolon'un karo renk seçenekleri 50 cm x 50 cm, rulo renk seçenekleri ise 25m x 200 cm boyutlar›nda. Basamaklara da uygulanabilen Bolon, yerden ›s›tmal› sistemlere de uygun. Bolon ayr›ca kimyasal dayan›kl›l›k ve yang›n geciktirici özellikleriyle dikkat çekiyor. www.yutas.com
art-panel
xxi_ocak_urun
12/26/08
2:18 PM
Page 72
OCAK AJANDASI 8 - 10 Ocak
‹zmir Kent Sempozyumu
Paralel oturumlarda farkl› disiplinlerden uzmanlar kent üzerine fikirlerini paylafl›yorlar.
10 Ocak
"Yeflil Binalar" E¤itim/Bilgilendirme Günü
Yeflil binan›n ne demek oldu¤u, neden önemli oldu¤u ve dünyadaki yayg›n de¤erlendirme sistemleri
Tepekule Kongre, Sergi ve ‹fl Merkezi, Bayrakl›, ‹zmir
www.izmimod.org.tr
Y›ld›z Teknik Üniversitesi, Y›ld›z, ‹stanbul
www.cevredostubinalardernegi.org
ölçütlerinin anlafl›lmas› hedefleniyor.
10 Ocak
Disiplinlerötesi Konferanslar›
Hans Ulrich Obrist konuflma yap›yor.
platformgarantienglish.blogspot.com Osmanl› Bankas› Müzesi Bankalar Caddesi, Karaköy, ‹stanbul
10 Ocak
Yerel Yönetimler, Kat›l›mc›l›k ve Kent Konseyi
Sürdürülebilir kalk›nma ve sürdürülebilir kent yaratma
Antakya Belediyesi Meclis Salonu, Antakya
www.hataymimod.org.tr
Yeni Fuar Alan›, Milano, ‹talya
www.macef.it
amac›yla kent sorunlar›n› ele almak, yerel yönetimlere ve karar alma süreçlerine halk›n kat›l›m›n› sa¤lamak gibi konular tart›fl›l›yor.
16 - 19 Ocak
Macef
Ürünler masa ve mutfak, mobilya ve dekorasyon, klasik, hediye ve tak› bafll›klar› alt›nda sunuluyor.
17 Ocak - 15 Mart
DAM Almanya'daki Mimarl›k Ödülleri
Ödül için seçilen 24 proje sergileniyor.
DAM, Alman Mimarl›k Müzesi, Frankfurt, Almanya
www.dam-online.de
19 - 25 Ocak
imm Cologne
Mobilya fuar›nda uluslararas› tasar›mc›lar bir araya
Kölnmesse, Köln, Almanya
www.imm-cologne.com
MAK, Viyana, Avusturya
www.mak.at
Steelcase, Atlanta
www.metropolismag.com
Design Museum, Londra, ‹ngiltere
www.designmuseum.org
geliyor.
21 Ocak - 19 Nisan
22 Ocak
22 Ocak - 17 May›s
Anish Kapoor: Shooting into the Corner
Heykeltrafl›n üçü bu sergi için üretilmifl dört adet
Expanding Architecture: Conversations on Design as Activism
Metropolis Books taraf›ndan yay›nlanan Expanding
Hüseyin Ça¤layan
Moda tasar›mc›s› Ça¤layan'›n iflleri Londra'da ilk kez
balmumu çal›flmas› yer al›yor.
Architecture adl› kitap üzerine gerçeklefltirilen konuflmalar dizisinin ikincisi.
OCAK 2009 - XXI
72
ajanda
bu kadar kapsaml› bir sergiyle sunuluyor.
23 Ocak
Destek Üzerine: “Demokrasi ‹nfla Etmek”
Andrea Phillips'in verece¤i konferans 18:30'da bafll›yor.
platformgarantienglish.blogspot.com Osmanl› Bankas› Müzesi Bankalar Caddesi, Karaköy, ‹stanbul
23 Ocak - 5 Mart
Ohrenstrand Mobil 08 sergisi
“Yeni müzik için yeni mekanlar” mottosuyla aç›lan
Aedes Galeri, Berlin, Almanya
www.aedes-arc.de
yar›flmadaki projeler sergileniyor.
30 Ocak
Destek Üzerine: “Metodolojiler”
Jan Verwoert'un konuflmas› 18:30'da bafll›yor.
platformgarantienglish.blogspot.com Osmanl› Bankas› Müzesi Bankalar Caddesi, Karaköy, ‹stanbul
31 Ocak - 13 Nisan
Andrea Palladio: His Life and Legacy
Büyük ölçekli maketler, bilgisayar animasyonlar›, özgün
Royal Academy of Arts, Londra, ‹ngiltere
www.royalacademy.org.uk
Y›ld›z Teknik Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi, Y›ld›z, ‹stanbul
www.kayitdisi.org
Mimarlar Derne¤i 1927, Çankaya, Ankara
www.md1927.org.tr
Delta Mobilya, Maslak, ‹stanbul
www.deltamobilya.com
Denizli
www.denizli.bel.tr
çizimler ve resimlerle sergi, Palladio'nun çal›flmalar›na odaklan›yor.
2 - 7 fiubat
Kay›td›fl› 02
Bir hafta boyunca üzerine tart›fl›lacak ve üretim yap›lacak tema “liminal”.
20 fiubat (teslim tarihi) “Türkiye'de Ça¤dafl Mimarl›k?” Metin Yar›flmas›
Yar›flma yurtiçi ve yurtd›fl›ndaki üniversitelerde ö¤renim gören mimarl›k lisans ve yüksek lisans ö¤rencilerine aç›k.
21 fiubat (teslim tarihi) Delta Mobilya Tasar›m Yar›flmas› IV
Lisans ve yüksek lisans ö¤rencilerine aç›k olan yar›flman›n konusu “Gelecek Ofisleri için Yeni Fikirler".
17 Mart (teslim tarihi)
Denizli Belediyesi Hizmet Binas› ve Çevresi Mimari Proje Yar›flmas›
Yar›flman›n amac› kültür, sanat, bilim ve çevre de¤erlerinin rekabet yolu ile gelifltirilmesine uygun bir ortam tasarlamak.