w
ww
GRUP BAŞKANI H. FERRUH IŞIK Publisher İLETİŞİM MAGAZİN GAZETECİLİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş Adına İmtiyaz Sahibi MEHMET SÖZTUTAN mehmet.soztutan@img.com.tr Genel Müdür Yardımcısı AHMET KIZIL ahmet.kizil@ihlasfuar.com Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Yusuf Okçu Yazı İşleri Danışmanları Prof. Dr. İSMAİL KAYA Doç. Dr. Mehmet Ali Özbudun Yayın Editörü
İSMAİL ÇAKIR ismail.cakir@img.com.tr
Kurumsal İletişim Müdürü Ebru Pekel ebru.pekel@ihlasfuar.com Reklam Koordinatörü Mehtap Akyel mehtap.akyel@img.com.tr Reklam Danışmanları Zekai Şimşek zekai.simsek@img.com.tr Recep Arslantaş recep.aslantas@img.com.tr Cuma Karaman cuma.karaman@img.com.tr Yılmaz Özkan yilmaz.ozkan@img.com.tr Art Director Sanat Yönetmeni
Sami Aktaş sami.aktas@img.com.tr İsmail Gürbüz ismail.gurbuz@img.com.tr
Chief Accountant
Mustafa Aktaş mustafa.aktas.@img.com.tr
Subscription
Nurten Demir ndemir.@img.com.tr
Liaison Offices Ankara Sadettin Ayhan Üsküp Cad. Çevre Sk. No:24/4 Çankaya / ANKARA Tel: +90 312 427 15 01 Fax: +90 312 427 39 24 Bursa Ömer Faruk Görün Buttim Plaza D Blok Kat: 4 No:1267 BURSA Tel: +90 224 211 44 50 Fax: +90 224 211 44 81 Konya
Editör
Metin Demir H.Uluşahin İş Merkezi C Blok Kat: 6 No:603-604-605 KONYA Tel: +90 332 238 10 71 Fax: +90 332 238 01 74
Head Offıce Ihlas Medya Plaza, 29 Ekim Cad. No:11 A / 41 34197 Yenibosna ISTANBUL / TURKEY Tel: +90 212 454 25 00 Fax: +90 212 454 25 98 Http://www.img.com.tr e-mail: turkey@ihlas.net.tr
Dengeler… Her zaman değişiyor. Bir zamanlar her şey daha doğal, daha organik, daha müdahale edilmemiş ve tertemiz idi. Hem ürünler bozuldu hem doğa... Öte yandan teknolojiler gelişti, eskiden daha iyi oldu. Oyuncaklar değişti, oyunlar değişti. Eğitim daha ileri boyutlara ulaştı. Daha doğmadan başlayan eğitim süreci hayatın her anına yansıdı. Anneler daha bilinçli, babalar daha bilgili, çocuklar daha kontrollü şimdi. Dengeler değişti... Sektörde de dengeler değişti. Ürünler değişti, kartela değişti, ticaret şekilleri değişti. Artık Anadolu’dan kalkıp Mahmutpaşa’ya bebek giyimi bakmak için gelinmiyor. Artık belli ürünler için belli yerlere bağımlılık da yok. Şimdi online satışa kadar her türlü modern pazarlama ve satış sistemleri var. Burada da dengeler değişti. Yayıncılıkta da eski dar bilgi, dar dağıtım ve kalitesiz baskı yok. Artık içerikler en hızlı ve en modern tekniklerle hazırlanıyor, en etkin noktalara, çokça ve çabukça ulaşıyor. Google kadar olmasa da bütün Türk bebek ve çocuk sektörüne yetecek kadar bilgi ile hemen hemen bütün sektöre ulaşılabiliyor. Yaz döneminin bütün firmalarımıza yeni umutlar, yeni bağlantılar ve üretimde yenilikler getirmesi temennisiyle bu dolu dolu dergiyi takdim ediyor, gelecek sayılarda daha gelişmiş, daha değişmiş olarak buluşmayı arzu ediyoruz. Hoşçakalın!
Printed by: İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. 29 Ekim Cad. No:11 A / 41 34530 Yenibosna / İSTANBUL Tel. : +90 212 454 30 00
Mehmet Söztutan
Yolumuzdaki engeller Eski zamanlarda bir kral, saraya gelen yolun üzerine kocaman bir kaya koydurmuş, kendisi de pencereye oturmuştu. Bakalım neler olacak? Ülkenin en zengin tüccarları, en güçlü kervancıları, saray görevlileri birer birer geldiler, sabahtan öğlene kadar. Hepsi kayanın etrafından dolaşıp saraya girdiler. Pek çoğu kralı yüksek sesle eleştirdi. Halkından bu kadar vergi alıyor, ama yolları temiz tutamıyordu. Sonunda bir köylü çıkageldi. Saraya meyve ve sebze getiriyordu. Sırtındaki küfeyi yere indirdi, iki eli ile kayaya sarıldı ve
Bu sayımızda: • Başarı prensipleri
ıkına sıkına itmeye başladı. Sonunda kan ter içinde kaldı ama, kayayı da yolun kenarına çekti. Tam küfesini yeniden sırtına almak üzereydi ki, kayanın eski yerinde bir kesenin
• En son mağaza açılışları • Sektörün yapılacak fuarları • Ürünlerimi satmak istiyorum
durduğunu gördü. Açtı. Kese altın doluydu. Bir de kralın notu vardı içinde. “Bu altınlar kayayı yoldan çeken kişiye aittir” diyordu kral. Köylü, bugün dahi pek çoğumuzun
• Güvensiz ürüne karşı sıfır tolerans • AB’den ayılmak isteyen ülke: İngiltere • Para kazandıran satış artırma teknikleri • Tedarikçi firmaların fuar değerlendirmeleri • Perakende mağazalarının sektöre dair izlenimleri • Tüketici ürünlerinin güvenlik risklerinin belirlen mesine ilişkin tebliğ
farkında olmadığı bir ders almıştı. “Her engel, yaşam koşullarınızı daha iyileştirecek bir fırsattır.”
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
8
Chicco Türkiye Pazarlama Müdürü Filiz Bekik
Bebeğin olduğu her yerde ‘Chicco’ ‘Mutluluk bebekken başlayan bir yolculuktur’ diyen Chicco, bebekleri mutlu etmeyi çok iyi biliyor
“Bizim için, bir bebeğin mutluluğundan daha önemli bir amaç yoktur. Bizler, çok iyi biliyoruz ki, emeklerimizin karşılığında alacağımız en güzel ödül “Bir bebeğin gülümsemesidir” diyen Chicco’nun Pazarlama Müdürü Filiz Bekik, 2013 Anne, Bebek ve Çocuk Ürünleri Fuarı ve beğeniye sundukları ürünleri hakkında bizlerle bilgilerini paylaştı:
Fuarınız nasıl geçti? Fuar bizim açımızdan çok iyi geçti. Fuara her sene olduğu gibi bu sene de prestij amaçlı katıldık. Bizim kemikleşmiş bir müşteri yapımız var. Fakat hem mevcut ürünlerimizdeki yeni dizaynları ve renkleri göstermek amacıyla, hem de 2013’deki yeni ürünlerimizi göstermek amacıyla, bu fuarda yerimizi aldık. Böylelikle hem yeni müşteri kazanmış oluyoruz, hem de Chicco’ ya çok kolay ulaşamayan küçük çapta müşterilerimizin bize kolaylıkla ulaşmasını sağlayıp, onlarla da iş ilişkileri kurabiliyoruz. Ayrıca mevcut büyük çapta iş yaptığımız müşterilerimizi burada güzel bir şekilde ağırlama ve sıcak samimi bir ortamda
iş ilişkilerimizi geliştirme imkanı buluyoruz. Yeni ürünlerimizi beğeniye sunarken aynı zamanda siparişlerini alıyoruz. 2013 için yeni anlaşmalar yaptık ve varolan kontratlarımızı yeniledik. Müşterilerimizin her zaman bizden fuara özel kampanya beklentisi oluyor. Chicco olarak önceden çalışarak, fuara özel kampanyalar yaparak, müşterilerimize özel ve avantajlı fiyatlarla ürünlerimizi sunuyoruz, onlar da bu fırsatı değerlendiriyorlar ve en azından 2013 yılına stoklu girmiş oluyorlar.
Chicco yeni ürünlerle 2013 yılına hazır Her kategoride kaliteli ve çok çeşit ve modelde ürün sunan Chicco olarak bu fuarda teşhir ettiğimiz özel ürünlerimizin arasında şunları sıralayabiliriz: Araç gereç kategorimizde mama sandalyelerimize yeni desenler, yeni renkler geldi. Eski stoklarımızı bitirip, artık annelerin hayran kaldığı bu yeni desen ve renklerle devam ediyoruz. Bu sene Light way hafif pusetlerimize oto koltuğu takıp çıkarma özelliği
kazandırıldı. Bu ürün Amerika’da çok satan bir ürün. Ayrıca lansmanını 2012 senesinde yaptığımız, 360 derece dönebilen, çift taraflı kullanılabilen I-Move pusetimizin yeni renklerini de annelerin beğenisine sunduk. Anneler bu pusetimizin yeni gelen fuşya renklisini çok beğeniyorlar. Oyuncak kategorimizi bu sene çok genişletiyoruz. Yeni banyo oyuncakları serimizi halkımızın beğenisine sunuyoruz. Su üzerinde kalan ve sıcak suda benekleri kaybolup, soğuk suda tekrar ortaya çıkan banyo oyuncağı serimiz favorilerimiz arasında yer alıyor. Bu banyo oyuncağı sayesinde, çocuklar suda oynarken, anneler beneklerin ortaya çıkmasıyla suyun soğuduğunu anlayabiliyor ve sıcak su ekleyerek çocuğun üşümesini engelliyorlar. Sektörde sadece Chicco ve birkaç farklı marka tarafından sunulan, hem Türkçe hem İngilizce konuşan oyuncaklarımıza bu sene 5 tane daha yeni oyuncak ekleyerek bu kategorideki varlığımızı da güçlendiriyoruz. Ayrıca, emekleme dönemine ait özel 3 tane de yeni oyuncak geliştirdik. Emzik kategorisindeki yeniliğimiz ise çocuğun damak ve dil yapısına uygun, üzerinde kabartmalar olan, özel kapaklı ve çok güzel desenli Physio emziklerimiz. Emziğin alt kısmının tırtıklı, çıkıntılı olması çocuğa sanki dili damağa değiyormuş gibi bir his veriyor. Bu sene kesinlikle parazit yapmayan, özel geliştirilmiş yeni telsizlerimizi herkesin beğeneceğini düşünüyorum. Bu ürünlerden bazıları ayrıca çocuklarınız uyurken onları izleyebilmenizi de sağlıyor. Yeni doğanlar için tamamen organik tekstilden hediye seti oluşturduk. Sütten kesme dönemi için yeni desenli, bebeklerin ilgisini çekecek yeni biberonlarımızı annelerin beğenisine sunduk. 2013 yaz sezonuna özel, her sene yenilenen çok güzel desenlerle ve modellerle esnek, hafif, nefes alabilen ve en önemlisi tabanı fizyolojik, ayakkabılarımız çok ilgi görüyor. Normalde her bebek düztaban doğar. Zamanla ayağının ortasındaki oyuk oluşur. Bu ayakkabımızın ortasında
keşfedilmiş basım noktalarına göre, özel geliştirilmiş kabartmamız var. Bu ürünümüz çocukların ayak tabanının doğru ve sağlıklı bir şekilde gelişmesine yardım ediyor.
Yeni mağaza açılışlarımızla ilgili çalışmalarımız devam ediyor Yeni mağaza açmak isteyen adaylarımızla görüşüyoruz. Özellikle AVM veya cadde mağazası olabilecek, doğru noktadaki yerleri değerlendirmeye alıyoruz. Chiccco olarak biz daha çok bayilerimiz kanalıyla ilerlemeyi düşünüyoruz. Bu fuarda da çok sayıda bayimiz olmak isteyen kişilerle karşılaştık. Finansal yapısı güçlü olan, teminat mektubu sağlayan adaylarla, imajımız açısından gerçekten ihtiyaç olan iyi noktalarda ilgili birimimiz, adaylarımızın değerlendirmelerini yapıyor. Uygun adaylara franchising veriyoruz.
Chicco Türkiye’ deki gelişmeler yurt dışına paralel seyrediyor Türk pazarına sunduğumuz yeni ürünleri hem İtalya hem de diğer ülkelerle aynı anda piyasaya sunmaya çalışıyoruz. Eski stoklarımızı ona göre tutuyoruz ki yeni ürün geldiğinde onu hemen alabilelim. Stratejik açıdan pazarlama olarak global rehberlere uyuyoruz. Uluslar arası arenada da ürün bazlı global stratejileri takip ederken, Türkiye’ye özel kendi projelerimizi de geliştiriyoruz. Lansmanlarımız ve bu tip projelerimiz devam ediyor. Türkiye’de 15 senedir varız. Türkiye’ye özel şeyler yapıyoruz. Bu sene bahar aylarında çok güzel bir imaj kampanyamız olacak. Bu sene sosyal medyada çok güçlü geliyoruz. Facebook, Youtube, Twitter gibi sosyal unsurların hepsini kullanıyor olacağız. Annelere Facebook üzerinden çok güzel aktivitelerimiz olacak. Onlara sosyal medyada da sürekli en yakın bebek markası olacağız. Ayrıca bu yıl çok güzel sosyal sorumluluk projelerimizi hayata geçirmeyi planlıyoruz.
9
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
10
Chicco 3 yılda %50 büyüdü Firmamız bünyesinde 3 yıl önce satış ve pazarlama bir aradaydı. Genel Müdürümüz Murat Bey’le satış ve pazarlamayı birbirinden ayırdık. Çünkü satış ve pazarlamanın bir arada bulunması 20-30 sene öncesinin bir bakış açısı. Pazarlamanın satışa bağlı olması düşünülemez; pazarlama işi, uzmanlar tarafından yapılması gereken bambaşka bir disiplin olarak karşımıza çıkıyor. Şu an Pazarlama Müdürü görevini ben üstleniyorum. 3 yıldır pazarlamamızı ayrı yürütüyoruz ve bunun firmamıza sağladığı olumlu etkiyi de görüyoruz. Araştırmalarımıza göre % 80 marka bilinirliğimizle Türkiye’de annelerce en çok tercih edilen ve annelerin birbirine en çok tavsiye ettiği bebek markasıyız. Biz A ve B grubu dediğimiz premium sınıf müşteri portföyüne daha çok ulaşmayı hedefliyoruz. Chicco olarak, sunduğumuz kaliteli ve sağlıklı Chicco ürünlerini kullanan anneler, bu ürünleri birbirlerine tavsiye ettikleri için piyasada sürekli ilerliyoruz. Ama biz buna ilaveten bir de dergi, gazete, internet ve açık hava
reklamlarımızı da çok yoğun şekilde kullanarak, insanların Chicco’yu daha çok görmesini, hatırlamasını sağlayıp % 50 büyüme kazandırdık. Chicco sadece araç gereçte değil tekstilde, ayakkabıda, oyuncakta, bebek sağlık, kozmetik ve beslenmesinde de faaliyet gösteriyor. Örneğin, %0 BPA’lı Step up, açılı biberon başlığı ve kolik önleyici yapısıyla sektörde tek...
Müşteri memnuniyetinde müthiş bir adım Müşteri memnuniyetinde çok iyi düzeydeyiz. Biz, satış sonrası teknik destek veren tek bebek firmasıyız. Ürünümüzle ilgili bir problem yaşayan müşterimiz, ürünü aldığı mağazaya gittiğinde, orada bir form dolduruyor ve kendisine bir takip numarası veriliyor. Ürünü mağaza alıp, teknik servise gönderiyor. Kendisi bu ürünüyle ilgili aşamaları takip numarasıyla, www.servis.artsana.com.tr web adresinden takip edebiliyor. Böylelikle, müşterimiz ürünü serviste mi, kargoya mı verildi, kendisi takip edebiliyor ve çağrı merkezini arayıp dakikalarca beklemesine gerek olmuyor.
11
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Bebe Çeyiz Sarayı sektörde farklı çalışmalara imza atıyor İthal ettiği katlanabilen bebek yıkama küveti ve her Cumartesi düzenlediği hemşire etkinliğiyle, Bebe Çeyiz Sarayı bugünlerde sektörde adından sıkça söz ettiriyor Katlanabilen bebek yıkama küveti Bebe Çeyiz Sarayı firma ortağı Hızır Albayrak ilk ithal ürünleri olan katlanabilen bebek yıkama küvetiyle ilgili olarak şunları aktardı: “Klasik banyo küvetleri zamanla kırılabiliyor. 20 senedir bu sektörde bulunan tedarikçi bir firma olarak hacimce daha az yer kaplayan ve sağlam, katlanabilen banyo küveti aklımızda vardı. Bu ürünü Anne, Bebe Çocuk Ürünleri Fuar’ında görünce, talip olduk ve bu ürünün Türkiye distribütörlüğünü yapacağız. Türkiye çapında 500 bayimize katlanabilen bebek yıkama küvetini tedarik edeceğiz. Bir süre sonra da ülkemizde Sebi markası altında üretimini yapmayı planlıyoruz. Hem hacimce daha az yer kaplayan ve hem de 3’ü bir arada yani ayağı, filesi ve küveti bulunan bu ürün sektörümüzde bir ihtiyaçtı. Katlandığında çok az yer kaplayan bu küvetin kullanımı oldukça kolaydır. Bebeğin kullandığı bir ürün hem sağlıklı, hem pratik hem de uygun fiyatlı olmalı, biz bunu gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Bebe Çeyiz Sarayı’nın yurtdışından ithal ettiği katlanabilen bebek yıkama küvetinin pembe, mavi, lila, orange gibi farklı renkleri ile 2013 Nisan ayı itibariyle satışa sunulacak.”
Hemşire etkinliği Bebe Çeyiz Sarayı, 2013 Mart ayı itibariyle başlattığı hemşire etkinliği
ile anneleri bilinçlendirmeyi hedefliyor. Cumartesi günleri Eminönü Havuzluhan’da gerçekleştirilen etkinlikte anne ve anne adaylarına sürpriz hediyeler sunuluyor. Halk Sağlığı Danışmanı Hemşire Büşra Nur Çetinbaş’ın yaptığı çalışmada her şeyi değil de ihtiyaçları olanı satın alan ebeveyn olmayı öneriyor. Sağlıklı, kaliteli ve güvenli ürünleri almaları için anne adayları bilgilendiriliyor, anksiyeteyi en aza indirmek için destek sağlanıyor. Çetinbaş’ın annelerin veya anne adaylarının her çeşit sorularını cevapladığı etkinlikte, şu ana başlıklar altında bilgiler paylaşılıyor: Hamileliğe hazırlık dönemi, hamilelik dönemi, doğum, lohusalık, yenidoğan ve bebek bakımı. Bu ana başlıkları açtığımızda yüzlerce eğitim çıkıyor. Hemşire Çetinbaş şimdilik şu eğitimleri veriyor; Hamilelikte beslenme, hamilelik öncesi folik asit kullanımı, emzirme eğitimi, yenidoğan özellikleri, hamilelik ve çocukta sigara zararları, yenidoğan sünneti, normal doğum süreci, epidural normal doğum, aşılar, yenidoğan sarılığı, kolik, lohusa beslenmesi, hamilelikte kegel egzersizleri, solunum egzersizleri, çalışan annelerin doğum izin hakları, biberon kullanımında dikkat edilecek hususlar, süt sağma ve saklama koşulları, uyku problemleri, pişik, vb. konularında özel eğitim hazırlıyor. Anne ve anne adaylarının aydınlatıldığı, psikolojik destek sağlandığı ve hediyelerin dağıtıldığı bu etkinlik Bebe Çeyiz Sarayı’nın sektörde gerçekleştirdiği bir ilk olma özelliğini taşıyor.
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
14
Sağda Massimo Ricco Genel Müdürü Sami Delikan
“Siz mutlu olun yeter” Massimo Ricco “Siz Mutlu Olun Yeter” sloganıyla kalpleri fethetmeyi hedefliyor
DK Grup bünyesindeki SNS Dış Ticaret
Fuarınız nasıl geçti?
Ltd. Şti., 2010 yılında Massimo Ricco
“Bizim bu fuara 2. katılımız olmasına
markası ile çocuk gereçleri alanında
rağmen geçen seneye göre çok
faaliyete başlamıştır. “Siz Mutlu Olun
daha iyi bir performans yakaladık.
Yeter” sloganıyla yola çıkan firmanın
Biz bu fuara ürünlerimizin kalitesini,
Genel Müdürü Sami Delikan, 2013
çeşidini ve model sayımızı artırarak
Anne, Bebek ve Çocuk Ürünleri
katıldığımız için olumlu neticeler
Fuarı ve sektörün durumuyla ilgili
aldık ve müşteri portföyümüz arttı.
değerlendirmelerini bizimle paylaştı:
Satış ekibimiz ve bölgelerimiz de bu
15
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
oranda büyüdü. Bizim görevimiz bebe ve çocuklar için en iyisini yapmak, çünkü onlar bizim en değerli varlıklarımız. Bu sene fuarda farklı segmentlerde yeni modellerle katıldık. Ürün gamımıza özel bir taşıma koltuğu, 1-2 model yeni puset, 1 tane oyun parkı ve 1 tane de salıncak ekleyerek müşterilerimizin beğenisine sunduk. 2013 yılı 2012 den daha iyi olabilir ama 2012 den çok farklı bir yıl olacağını düşünmüyorum. Finansal konularda ve müşteri risklerinde daha dikkatli olunması gereken bir yıl olduğunu düşünüyorum.
Sektörün ortak platforma ihtiyacı var “Bence bizim sektörümüz ekonomik krizlerden diğer sektörler kadar çok etkilenmeyen, büyük iniş ve çıkışların yaşanmadığı bir sektör. Ama bu sektörde bir kopukluk var. Firmalar her ne kadar birbirine rakip olsa da, rekabeti sahada bırakıp, ortak bir zeminde buluşarak, sorunların çözümü için ortak hareket edebilirler. Bunun da hızlı bir süreçte gerçekleştirilmesini sektörümüz için çok önemli buluyorum. Böyle bir yapılanmayla sektörde faaliyet gösteren firmalarımızın bir araya gelerek sorunları tespit edip, çözüm yollarını konuşup, ilgili mercilerle iletişime geçerek çözüm arayışında olmalarının, bu sektörde bulunan herkesin menfaatine olacağını düşünüyorum.
Bu sektörde çözüm bekleyen, önemli sorunlar var. Ayrıca resmi makamlar herhangi bir konuda, bu sektörden birileriyle bir istişare etmek istediğinde de bir muhatap bulamıyor. Bunu 1-2 firmaya sorsalar, sanırım o firmaların da kendi kişisel görüşlerini ön plana çıkaracaklarını düşünüyorlar. Resmi makamlardan bir talepte bulunduğumuzda veya bir eleştiri yaptığımızda, bu sektörü ilgilendiren ve sektöre fayda sağlayacak bir husus olsa bile bu bizim kişisel menfaatimiz gibi anlaşılıyor ve bu bizi de rahatsız ediyor. Hâlbuki sektörden farklı kişilerle görüştüğümüzde onların da bizimle aynı fikirde olduğunu görüyoruz. Bir araya gelip ortak paydalarda buluşma sağlanabilir. Bundan dolayı bizim sektörde böyle bir dernek oluşumuna girilmesi çok gerekli ve elzem. Böyle bir oluşumu biz her anlamda destekleriz ve bence sektördeki herkesin de desteklemesi lazım. Kişisel çıkar ve düşünceler bir kenara bırakılıp diyalog ortamının sağlanması gerekmektedir. Sektörde faaliyet gösteren firmaları aynı çatı altında toplayacak bir oluşumun hepimize faydalı olacağını düşünüyorum. Fuara katılan veya katılmayan, sektörde faaliyet gösteren her firma ürünüyle, modeliyle fuar içi ve dışındaki çabasıyla çok büyük emekler harcıyor. İnşâallah 2013 yılı hepimiz için zararsız, ziyansız bol kazançlı ve iyi bir yıl olur.”
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
18
Denge İç ve Dış Ticaret Yönetim Kurulu Başkanı Ali Hekimoğlu
Pierre Cardin: ‘İlk hedefimiz: Kalite’ Pierre Cardin metal ürün grubuna ilaveten bisiklet ve çanta grubuyla da piyasaya iddialı bir giriş yaptı ‘Bence markalar sahip olduğu kalitesiyle ön plana çıkacak’ diyen, Denge İç ve Dış Tic. Paz. Ltd. Şti. Yönetim Kurulu Başkanı Ali Hekimoğlu, Anne, Bebek ve Çocuk Ürünleri Fuarı ve sektörün durumuyla ilgili görüşlerini belirtti:
Bu yıl 24. sü düzenlenen fuar, firmanız açısından nasıl geçti? Fuarımız tekstille ilgili ürünlerimiz açısından iyi geçti ama çocuk gereçleri olarak bu ay fuar için uygun bir dönem olmadığından beklentilerimizin biraz altında geçtiğini belirtebilirim. Çocuk gereçleri bakımından fuarın tarihi Şubat sonu veya Mart başında yapılsa çok daha iyi olur. Bu nedenle fuar tarihi gelişmekte olan bu sektörümüze beklenen faydayı sağlamaktan uzak gibi görünüyor. Fuar tarihinin değiştirilmesi için elimizden geleni yapacağız. Fuar düzenleme tarihinin en ideal zamana alınması konusunda yetkililerden yardım bekliyoruz. Pierre Cardin olarak bu sene normal piyasa ürünlerinin standartlarının üstünde bir ürün gamını müşterilerimizin beğenisine sunduk. 2013 sonu itibariyle geri alacağımız, KANZ markamızla ilgili bisiklet ve çanta ürünleri sahasına girdik. Bu sene konsept dışına çıkarak, İki tekerlekli bisiklet piyasasına da giriş yaptık. Ürün kalitesi açısından üst grup kalite de ürünler sunduk. Piyasaya sunduğumuz ürünlerin sahip olduğu kalite ve bol çeşit, bizi A klas müşteriye ulaştırıyor.
Fuarın en gözde ürünleri Fuarda ciddi bir beğeni kazanan bisikletimiz özel boya, yazıları vernik altı uygulanarak anti kanserojen malzemeden üretilmiştir. Pierre Cardin olarak renk ve kalitesiyle fuarın en gözde ürünlerini beğeniye sunmanın hazzını yaşıyoruz. Biz özellikle bisikletten çok umutluyuz. Bu kalitede ürünü hiçbir firma yapamaz, yapsa bile bu fiyata satamaz diye düşünüyorum. Diğer yandan, köklü bir marka olduğumuz için belli standartlara dikkat etmemiz gerekiyor. Kaliteli teknik atölyemizde ürünlerimizin montajını yapıyoruz. Türkiye’de belli bir marka dışında bisiklette ciddi bir marka yok. Onlar da daha çok genç bisikleti yapıyorlar. Alt segment dediğimiz çocuk kısmına eğilmiyorlar ve bundan dolayı bu alanda bir boşluk vardı. Biz o boşluğu kaliteli ürünlerimizle doldurduğumuzu düşünüyoruz. Merdiven altı üretim, ucuz, kalite standartı olmayan ürün çok ama bizim ürünlerimiz kalitesiyle onlardan çok farklı. Sektör günden güne iyiye gidiyor ve gelişerek büyüyor. Yerli imalatta yatırımlar başladı. Türkiye’de alım gücü ve kültür seviyesi artıkça çocuk gereçlerine olan talep büyüdü. Bizlerin çocukluk ve gençlik dönemlerimizde sokaklarda çocuk arabası görmek nadirdi. Bisiklet vardı ama taşıma koltuğu, oto koltuğu gibi ürünler yeni yeni bilinmeye ve Anadolu’da yayılmaya başladı. İnsanların gelir seviyesi ve kapalı AVM’ler arttıkça da, bu tür ürünler yaz kış da kullanılır hale geldi. Sektör büyüyor ama ben bu sektörün yürüdüğüne değil emeklediğine inanıyorum. Çok daha büyüyecek. Bundan dolayı biz marka olarak belli yerleri tutmak istiyoruz. Bunun için Pierre Cardin’le anlaşmamızı 2023 yılı sonuna kadar uzattık. Pierre Cardin zaten kendi markamız. Kendi markamıza yatırım yapıyoruz. Bence
bundan sonraki tüm süreçlerde markalar sahip olduğu kalitesiyle ön plana çıkacak.
Türkiye her yönüyle dünyada bir marka olma yolunda Ben üretimin Türkiye’de iyi bir yatırımla, doğru bir şekilde yapılması gerektiğini düşünüyorum. Bu üretim mutlaka ileriye yönelik, alt yapısı sağlam bir şekilde yapılmalı. Sahip olduğumuz standartlar sayesinde ithalattaki korumalar bizim gibi markalar için aşılması zor bir durum değil. Türkiye’de imalatçılığın yan sanayisi ve kalitesi artmaya başladı. Türk halkının alım gücü, tüketici hakları ve bilinci yükseldikçe, insanlar kaliteli ürün almak istiyorlar. Türkiye’de standartlar yükseldiği için biz imalata girmeliyiz diye düşünüyoruz. Artı istihdam konusunda devletin de teşvikleri var. Türkiye’nin konumu itibariyle Afrika pazarı da açılıyor. İhracata çok açık bir ülkeyiz. Bu konuda rakibimiz olan Çin de maliyetlerin yükselmesi ve kalitesiz ürün satamaması nedeniyle günden güne kan kaybediyor. Ülkemizin 5 sene içinde bu sektörde çok iyi bir oyuncu olacağına inanıyorum. Arz talep meselesine göre piyasalarda C plus ve C, D nin standartlarındaki ürünler her zaman bulunacaktır. Çin biter Bangladeş başlar, yarın Afrika çıkar ama Türkiye, Avrupa ayarında bir ülke haline geldi. Eskiden bir Schuma bisikleti üretemezdik ama artık onların yaptığı malların en güzelini biz üretebiliyoruz. Bence Türkiye yakın zamanda modanın tekstilde, diğer şeylerin bir dönemin İtalya’sı olacak. Türk insanı çok zevkli ve model noktasında çok becerikli. Düzelen imajımızla, kalitemiz de çok iyi noktaya geldi ve bundan dolayı ben, Çin’in ya da başka bir ülkenin bize rakip olacağını düşünmüyorum. Bu günkü konjonktürde, devlet ve hükümet olarak, Başbakanımız ve bakanlarımız dünyanın her yerini geziyorlar. THY bir dünya markası oldu, dünyanın her yerinde bayrağımızı kaldırıyor. Bunlar Türkiye ve ‘Made in Turkey’ imajını yükselten değerler. Biz İspanya’yı Real Madrid ve Barcelona takımlarından dolayı çocukluğumuzdan beri biliriz. O zaman İspanya’nın bir sanayisi yoktu ama biz bir İspanyol yapımı ürün gördüğümüz zaman o takımlardan dolayı, o ürünle ilgili içimizde bir kalite imajı oluşurdu. Türkiye ‘de bu döneme geçti diye düşünüyorum. Türk malları tüm dünyada kabul görmeye başladı. Türkiye yönetimiyle, sporuyla, ekonomisiyle, THY ile bir dünya markası. Türk Hava Yolları en çok uçuş hattı olan, uçuş kalitesi yüksek olan dünyanın her yerine giden bir havayolu şirketimiz. Önceden Uzakdoğu’ya Türkiye’den gidemiyorduk. Yunanistan’dan veya başka bir ülkeden aktarma yaparak gidebiliyorduk. Şimdi Afrika’nın en ücra köşelerine kadar tek uçuşla gidebiliyoruz. Dünyaya demeç veren, dünya gündemine oturan bir cumhurbaşkanımız, başbakanımız, bakanlarımız var. Bunlar bir marka değeri oluşturuyor. 2012 yılı başlarında ortada hiçbir şey yokken, zor olabilir, sıkıntılı geçebilir gibi söylentiler ekonomimizi % 25 olumsuz etkiledi. İhracatımızın % 60’ının
sancılı bir dönemden geçen Avrupa’ya olmasına rağmen çok büyük sıkıntı çekmeden 2012 yılını atlattık. Ama ben 2013 yılının hiçbir şey olmasa bile pozitif bakış açısından en azından % 20 ivme kazanacağını ve iyi geçeceğini düşünüyorum. Türkiye iyi yolda ve 2013 yılına güvendiğimiz için hedeflerimizi büyük tutuyoruz. Çok ciddi bir sektör olan bisiklet sektörüne girdik. Türkiye’nin artık bir marka değeri oluşmaya başladı, bu fuara bile komşu ülkelerden ve diğer ülkelerden ürün almaya gelen firmalar var. Dolayısıyla 2013 ve sonrasından umutluyum. Fuarda beklentilerimizi lokomotif sektörümüz olan tekstil yönünden tam karşıladık. Yurt dışından gelen ziyaretçi firma sayısında ciddi bir artış oldu. Ama bu fuar 1 ay veya 1,5 ay sonra yapılmış olsaydı, sezon uyumsuzluğu yaşanmayacağı için bizim beklentilerimizi çok daha fazla karşılayabilirdi.
Aynı işi yapan firmalarla aynı masaya oturup konuşamıyoruz Bu sektörün bir derneğe ihtiyacı var. Sektörde bulunan firmalar birbirinden kopuk. Aynı işi yapan firmalarla aynı masaya oturup konuşamıyoruz. Aslında yeni büyüyen bir sektör olduğu için sorunlarımız var. Kişilerin istek ve dilekleri olumlu veya olumsuz da olsa bir muhatap kabul edilmiyor. Halbuki sivil toplum kuruluşları resmi ve gayri resmi bütün makamlarda muhatap kabul edilirler. Mesela Çocuk Gereçleri İmalatçılar ve İthalatçılar adında bir dernek kurulabilir. Sonuçta aynı pazara giriyoruz. Ben bir ithalatçı olarak, imalatçının doğru olduğu yönünü savunmazsam; haksızlık yapmış olurum. İmalatçı da kendi sınırlarının bilip ithalatçının doğru olduğu yönleri savunması lazım. Sektördeki hiç kimse bu konuda ‘bana ne’ deme lüksüne sahip değil. Kişiler birbirini sevebilir veya sevmeyebilir ama ortak menfaatlerin gerektirdiği şekilde davranmak, herkese bir şeyler kazandıracaktır. Dernek oluşumunda, iyi bir başkan ve düzgün bir yapıyla resmi makamlardan, imalatçılar ve ithalatçılar lehine doğru kararların çıkarılması sağlanabilir. Ayrıca bizim yaptığımız işin çok hassas bir yönü var: Bebenin kullandığı ürünleri yapıyoruz. Yani yarın geleceğimizi emanet edeceğimiz bebeklerimizin, çocuklarımızın kullandığı ürünlerin sağlığı, kalitesi ve niteliği çok önemli. Eğer bir üretici sağlığa zararlı bir ürün yapıp piyasada satışını gerçekleştiriyorsa ve kurumsal bir yapı vasıtasıyla bunun önü kesilemiyorsa; bu tehlike arzeden durumdur. Dernek için hiçbir şahsi egomuz yoktur; kim olursa olsun biz onu desteklemeye hazırız.
19
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
20
Atas kalite ve güvenlik konusunda maksimum hassasiyet sunuyor Atas Satış Müdürü Evren Eğrikülah, 24. Anne, Bebek ve Çocuk Ürünleri Fuarı’yla, firmalarıyla ve sektörle ilgili olarak sorularımıza şu cevapları verdi Firmanızı kısaca tanıtır mısınız? Türkiye’deki tüketicilerin beğenisine sunulan bebek ve çocuk ürünlerinin detaylı analizinden sonra, kalite ve güvenlik yönünden çeşitliliğin eksikliğinin tespitinden yola çıkarak, Atas İthalat İhracat ve Ticaret Ltd. Şti. 2011 yılının ilk çeyreğinde bir aile şirketi olarak ticari faaliyetine başlamıştır. Türkiye pazarında en kaliteli, sağlıklı, güvenli, bebek ve çocuk ürünlerini tedarik eden firma vizyonuyla, Türkiye’deki ebeveynleri dünya markalarıyla buluşturmayı amaçlamaktadır.
Firmanızın ürün konsepti hakkında bilgi verir misiniz? 2011 yılından beri Nattou markasının Türkiye distribütörlüğünü yapmaktayız. Nattou Peluş oyuncak ve aksesuarları 0 ay + doğumdan itibaren tercih edilmektedir. Ayrıca Thermobaby markasının banyo araç gereçleri, anlaşmalarını 2012 yılının son çeyreğinde tamamlamış olduğumuz Benbat markasının YummiGO sandalye yükselticisi ve saklama çantası, GoVinci sırt ve çek çek çantaları, Travel Friends boyun ve baş yastıkları, kemer pedleri ve de Fashy markasının özel doğal ısı yastıkları geniş ürün yelpazemizi oluşturmaktadır.
Hangi yaş grubuna hitap ediyorsunuz? Ağırlıklı olarak 0-4 yaş grubu bebek ve çocuklarımıza yönelik ürünleri tedarik etmekteyiz.
Ülkemizdeki anne bebe sektörünün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Özellikle son yıllarda ülkemizin genel ekonomik gidişatına paralel olarak, anne bebek sektöründe gerek yeni tedarikçiler gerekse eski üretici ve tedarikçiler aracılığıyla ürün çeşitliliğinde ve kalitesinde genel bir artış, yükseliş görülmektedir. Alım gücünün artmasına bağlı olarak sektörde önümüzdeki dönemde daha kurumsal, zincir mağazaların ön plana çıkacağını, bunun yanında e-ticaretin de her geçen gün önemini artırmaya devam edeceğini öngörmekteyiz.
2013 yılına dair öngörüleriniz ve projelerinizden bahseder misiniz? Geçen dönemlerde de olduğu gibi 2013 yılı için de yüksek büyüme hedeflerimiz var. Bu nedenle öncelikle yeni ürünlerimizi mevcut bayilerimizde nihai tüketicilerimizle buluşturmayı, bunun yanı sıra Türkiye genelinde farklı lokasyonlarda dâhil olmak üzere satış noktalarımızı artırmayı planladık.
Anne, Bebek ve Çocuk Fuarı’nız nasıl geçti? Fuarımız oldukça yoğun, yorucu ama bir o kadar da keyifli geçti. Fuar beklentilerimizi tam anlamıyla karşıladı diyebiliriz. Ürünlerimiz hem yurtiçi hem de yurtdışı katılımcılardan yoğun ilgi ve talep gördü.
Fuarda hangi ürünleri ön plana çıkardınız? Kısmen daha öncede belirttiğim gibi bu seneki fuarda Nattou markasının yeni koleksiyonu olan JUNGLE’ ın Türkiye lansmanını gerçekleştirdik. Ayrıca yeni markalarımızın ürünlerinin tanıtımını yaptık.
21
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Solda Mayoral Türkiye Genel Müdürü Mehmet Soyer, ortada Adana Bölge Satış acentesi Ender Ogruk, sağda Ankara bölge satış acentemiz Melih Yücel
Mayoral ürünleriyle mutlak müşteri memnuniyetini hedefliyor Mayoral Türkiye Genel Müdürü Mehmet Soyer 24. Anne, Bebek, Çocuk Ürünleri Fuarı’yla, firmalarıyla ve sektörle ilgili olarak sorularımıza şu cevapları verdi Firmanızı kısaca tanıtır mısınız? 70 senelik mazisi olan İspanya / Malaga menşeli bir firmayız. Son 40 yılda çocuk sektöründe faaliyet gösteriyoruz. Sektörde İspanya’nın lider firması, Avrupa’nın da en önemli markalarından biriyiz. 2006’dan beri Türkiye’de faaliyet gösteriyoruz.
Firmanızın ürün konsepti hakkında bilgi verir misiniz? Bir tasarım firmasıyız, 80 küsür tasarımcımız ile her sezon 1500’den fazla tasarım ürününü, yüksek kalite/uygun fiyat orantısı ile tüketici ile buluşturuyoruz. Bunu çok markalı çocuk butikleri vasıtası ile gerçekleştiriyoruz. Mayoral ürünleri dünyada yaklaşık 7900 noktada satılıyor, bunun 200’ü konsept mağaza, kalan 7700 tanesi de çok markalı çocuk mağazaları.
Hangi yaş grubuna hitap ediyorsunuz? 0-18 yaş arasına, 5 farklı koleksiyon ile her sezon yaklaşık 1500 model sunuyoruz. Müşterilerimiz istediği modelden istediği adette sipariş verebiliyor, beden dağılımını kendisi belirliyor. Herkes istediği üründen istediği kadar alıyor, zorlama ve kota yok.
Ülkemizdeki anne bebe sektörünün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Sektör gelişmekle birlikte, tasarım konusuna daha çok ağırlık verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Özgün koleksiyon oluşturan firmaların daha çok olması temennimiz, bu durum genel olarak sektörün çıtasını daha yükseğe taşıyacaktır. Türk firmaları bu boşluğu yeterince dolduramadığından olsa gerek, Türkiye pazarı tasarımcı yabancı firmaların iştahını kabartıyor. Ülkemizin genç nüfus oranı ve gelişen ekonomisi sebebi ile geleceğe umutla bakıyoruz.
2013 yılına dair öngörüleriniz ve projelerinizden bahseder misiniz? 2013 yılında da geçtiğimiz senelerde olduğu gibi istikrarlı büyümemizi sürdüreceğimizi ön görüyoruz. 50 adet yeni satış noktası oluşturma ve 2 tane yeni Franchise konsept mağazası projemiz var.
Fuarda hangi ürünleri ön plana çıkardınız? 2012’nin Eylül ayında 2013 yaz siparişlerimizi aldık, fuar yapıldığı sırada biz 2013 yaz sevkiyatlarımıza başlamıştık. Dolayısı ile en çok sipariş aldığımız ürünlerimizi ailelerimizi sergiledik.
Anne, Bebek ve Çocuk Fuarı’nız nasıl geçti? Mayoral olarak fuar alanında sıcak satış yapmadığımız için fuarın rakamsal bir değerlendirmesini yapmamız mümkün değil. Ancak yerlerinde ziyaret ettiğimiz ve henüz bizi showroomlarımızda ziyaret etme fırsatı bulamamış birçok müşteri adayımızı standımızda ağırlama şansı bulduk, bu sebepten ötürü fuarın faydalı geçtiği kanaatindeyiz.
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
26
“Belki de sektör olarak bakıldığında Türkiye’de en hızlı gelişen sektör bebek sektörüdür. Ancak bu gelişim ürün çeşitliliği olarak kendini gösteriyor fakat aynı şekilde pazardaki satış payı büyüyor mu derseniz ne yazık ki ‘hayır’. Sektör gelişiyor ancak pazar gittikçe daralıyor bunun birinci sebebi internet ikinci sebebi de ne yazık ki işin ehli olmayan irili ufaklı bebek mağazalarıdır.”
Zonguldak Onur Bebe kaliteli ürünlerini güzel hizmetle sunuyor Firmanızın kuruluşu ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz? 1979 yılında Emine Onur tarafından iç çamaşırı ve giyim mağazası olarak kurulduk. Daha sonra bebe ve çocuk tekstili ile de ilgilenerek ürün portföyümüzü geliştirdik. 2006 yılında açtığımız 3. mağazamızla da bebe gereçleri ve diğer ihtiyaçları karşıladığımız ürün konseptimizi de oluşturarak sektörümüze hizmet etmeye devam ediyoruz.
Perakende mağazanızda anne babaların son dönemde ilgi gösterdikleri ürün grupları nelerdir? Son zamanlarda mobilya beşikten ziyade anne babalar, daha pratik olduğu için oyun parklarına yönelmektedir. En yoğun ilgiyi bebek oyun parkları görmektedir. Bilinçli anne babalar bebek bakım ürünlerine de yoğun ilgi göstermektedir.
Sizleri ziyarete gelen firmaların satış temsilcileri için neler söyleyebilirsiniz? İyi bir köprü olabiliyorlar mı? Satış temsilcileri sektörel bazda baktığınızda diğer sektörlere kıyasla ürünler hakkında hem bilgililer hem de sektörün nabzını tutma konusunda görevlerini iyi yerine getiriyorlar.
Anne bebek sektöründe perakende mağazalarına çok büyük iş düşüyor. Çünkü ebeveynler satış temsilcisi arkadaşlardan ürünler hakkında detaylı bilgi almayı bekliyor. Bu noktada mağazanızda çalıştırdığınız personelinize ne gibi eğitimler veriyorsunuz? Bebe mağazalarımızdaki personellerimiz ürünler hakkında tam donanıma sahiptir. Müşterilerimiz tüm soru ve sorunlarına karşılık verecek bilgi birikimine gerek ürün kullanım kılavuzlarını okuyarak gerekse satış temsilcilerinden gerekli bilgileri edinerek karşılık vermektedirler.
Piyasada gördüğünüz eksiklikler nelerdir? Sektörel olarak bakacak olursak piyasada herhangi bir eksik görmemekteyim, sektör kendini her sene hızla yenileyerek gelişimine devam ediyor, gerek ürün grupları gerekse ürün kalitesi olarak Avrupa standartlarını çoktan yakalamış durumdayız.
2013 yılına dair piyasa öngörüleriniz nelerdir? 2013 yılının bir önceki seneye göre daha iyi geçeceği aşikardır. Ancak İnternet satışlarının pazardaki payı her gecen gün arttığından bu durum, mağazalara önemli ölçüde zarar vermektedir. Bu bahsettiğim, elinde stok bulunmayan 5 metre kare ofiste bir masa bir telefonla iş yapan internet sitelerini kapsamaktadır. Bunların önüne geçilmediği sürece sektör her geçen gün kan kaybetmek durumundadır.
İthalatçı ve üretici firmaların çalışma prensipleri hakkındaki görüşleriniz nelerdir? Tüm firmaların çalışma prensipleri var ve bunlara saygı duyulması lazım, perakendeci olarak bizlerinde elbet çalışma prensipleri var. Ancak ithalatçı firmaların şartları sadece kendilerini koruma amacı güdüyor ve biz perakendecileri oldukça zorluyor. Örneğin birçok marka bayii anlaşması ile ürünlerini mağazalara vermektedir ancak baktığınız zaman bu anlaşmaların delindiğini aynı bölgede birden fazla noktada aynı marka ürünlerin satıldığını hatta fiyat konusunda da tutarlılığın olmadığını görüyoruz. Şartların böyle olduğu firmalara karsı tabi biz de kendi prensiplerimizi ortaya koymak durumunda kalıyoruz.
Yurt genelinde şubeleşme adına çalışmalarınız var mı? Şimdiye kadar başka şehir ve bölgelerde çalışmalarımız olmadı ama yakın zamanda başka şehirlerde şube düşüncemiz var ve bunun üzerinde çalışmalarımız ve araştırmalarımız devam ediyor.
Alım gücü açısından hangi hedef kitleye hitap ediyorsunuz? Sektör olarak baktığınızda her gelir seviyesine hitap eden bir sektör bebek sektörü. Ancak uzun soluklu düşünmek gerektiğinde mağazalarımızın faaliyetlerini devam ettirebilmemiz için kaliteden ödün vermememiz gerektiğini düşünüyoruz. Bu durum fiyatı etkiliyor. Bu prensiple yola çıktığımızda da orta ve üstü gelir seviyesine hitap ettiğimizi söyleyebilirim.
Müşteri portföyünüzü artırmak için neler yapıyorsunuz? Öncelikle ürün çeşitliliği çok önemli, hamile anne mağazamıza geldiğinde aradığını bulmalı ve hatta istediği ürünü çeşitleriyle beraber bulmalı ki bir daha yola çıktığında ya da başka bir arkadaşına tavsiyede bulunacağı zaman aklına ilk mağazamız gelebilsin. Tabi kalite de çok önemli çünkü aldığı üründen memnun olmayan müşteriyi otomatikman kaybediyoruz. Daha önce de bahsettiğimiz gibi ürün kalitesi ve çeşitliliğini sunduğumuzda müşteriler için tercih edilir hale gelebiliyoruz.
Sektörümüzün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Belki de sektör olarak bakıldığında Türkiye’de en hızlı gelişen sektör bebek sektörüdür. Ancak bu gelişim ürün çeşitliliği olarak kendini gösteriyor fakat aynı şekilde pazardaki satış payı büyüyor mu derseniz ne yazık ki ‘hayır’. Sektör gelişiyor ancak pazar gittikçe daralıyor bunun birinci sebebi internet ikinci sebebi de ne yazık ki işin ehli olmayan irili ufaklı bebek mağazalarıdır.
Size ürün tedarik eden firmaların sağladıkları müşteri hizmetlerini yeterli buluyor musunuz? Bu konudaki beklentileriniz nelerdir? Teknik destek konusunda bir yetersizlik görmüyorum, zaten bu konuda gerekli servis hizmetini sağlamayan ya da yetersiz kalan firmalarla çalışmamayı tercih ediyoruz.
Sattığınız ürünler hangi yaş aralığına hitap ediyor? Ürün alımı yaparken dikkat ettiğiniz kriterler nelerdir? 3 mağazamız farklı ürün gruplarıyla farklı yaş aralıklarına hitap etmektedir. Merkez mağazamız 2-16 yaş çocuk kıyafetleri diğer bir mağazamız 0-2 yaş bebek kıyafetleri ve üçüncü mağazamız 0-6 yaş arası bebek gereçleri ve her türlü bebek ve çocuk ürünleri konusunda müşterilerimizin taleplerini karşılamaktadır.
Sektördeki gelişmeleri nasıl ve nereden takip ediyorsunuz? Yurt dışı internet sitelerini takip ediyoruz, başka şehirlerde faaliyet gösteren meslektaşlarımızla da irtibat halindeyiz. Bunların haricinde tabi ki müşteri talepleri aslında yenilikleri takip etmenin en kolay yolu. Yeni bir ürün piyasaya çıktığında daha önce fark etmemişsek müşterimizin sorduğu ürünü ivedilikle temin edip eksiğimizi gideririz ki bir sonraki talebe karşılık verebilelim.
Nihai tüketicilerin ürün satın alırken dikkat ettikleri önemli faktör sizce nedir? Marka mı? Fiyat mı? Ne yazık ki fiyat, ancak bilinçli anne babalar marka ya daha çok önem veriyorlar ki olması gereken de bu. Aslında markadan ziyade ürün kalitesi diyebiliriz sonuçta iş bebekle ilgili ve çok hassas bir konu. Birinci tercihin marka ve fiyattan ziyade kalite ve sağlıklı ürün olması gerektiğini düşünüyorum.
Eklemek istediğiniz konular nelerdir? Son olarak eklemek gerekirse nihai tüketicilerin alışveriş tercihlerini yaparken mağazaların devamlılıklarını göz önünde bulundurmaları da gerekiyor. Bulunduğumuz bölgede sıklıkla yeni bebek mağazaları açılmakta ve ne yazık ki kısa sürede kapanmaktadır. Sonuçta satın alınmış bebek arabası oyun parkı gibi bebek gereçlerinde tüketici acısından ortaya çıkacak sorunlara cevap verememektedirler ki her gün bu tür mağazalardan satın alınmış ürünlerin arızalarıyla ilgili birçok bize şikâyet gelmektedir. İthalatçı ve imalatçı firmalar açısından ise en önemli sorun internet mağazalarıdır. Tedarikçilerden ürün sağlayan elinde bir toplu iğne bile olmadan telefon ve masadan oluşan ofislerden satış yapan internet siteleri sektöre çok büyük zarar vermektedir. İnternette ortaya çıkan farklı fiyatların önüne geçilemediği sürece sektörün mağazalar acısından bir adım öne gitmesi mümkün değildir.
27
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
30
Kaliteli ürünlerini, uygun fiyata sunarak farkını gösteren Babyland, emin adımlarla sektördeki ağırlığını artırıyor
Babyland firma ortakları solda Atakan Mert, sağda Cem Bülent Toprak
Babyland toptan mağazasında sizleri bekliyor Babyland firma ortakları Atakan Mert ve Bülent Toprak, Babyland ve sektörle ilgili sorularımızı cevapladı.
Babyland’in kuruluşu ve bugünlere gelişi hakkında bilgi verir misiniz? 1999 yılında Bülent Bey’le beraber Babyland firmasını kurduk. O zaman Mert Tekstil çatısı altında işlerimizi sürdürüyorduk. Sonra Ümraniye’deki yerimizde imalata başladık. İşimizi büyüterek Türkiye’nin ticaret merkezi, Yeşildirek’te showroomumuzu açtık. Hiçbir zaman çok hırslı olmadık. Azmimiz, gayretlerimiz ve kararlı duruşumuzla bugünlere kadar geldik. Güngören’de 440 m2’lik bir alanda üretimimizi gerçekleştiriyoruz ayrıca sadece bizim için üç ayrı atölye ile imalatımızı sürdürüyoruz. Üretimimizin nicelikli değil nitelikli olmasına dikkat ediyoruz dolayısıyla kaliteden ödün vermeden makul fiyatla tüketicinin karşısına çıkıyoruz. Ürünlerimizde hiçbir zaman kanserojen madde içeren malzemeler kullanmıyoruz. Kendi çocuğumuzun giymesini istemediğimiz bir malın üretimini yapmıyoruz. Şu an sektörde bebe malzemeleri üreten çok firma var. Yüksek kalitede üretim yapmayan, sigortasız işçi çalıştıran, merdiven altı tabir edilen yerler haksız rekabete yol açıyor. Tescilli markamızı kullanarak üretim yapan yerler hakkında yasal işlem yapıyoruz.
Ürün çeşitleriniz ve hitap ettiğiniz yaş aralığı nelerdir? Zıbın setleri, patikli patiksiz tulumlar, 10’lu 20’li setler, battaniye, çorap, önlük vb. yenidoğan bebeğe lazım olan her şey, buna ilaveten anneler için emzirme örtüsü, sütyeni, atleti ve destek minderleri imalatı yapıyoruz. Sıfır yaş grubuna hitap ediyoruz. 1-5 yaş grubu için de pijama üretiyoruz. Model ve renkleriyle 200’den fazla ürün çeşidimiz var. Hedeflerimizi tutturduğumuzda franchise vermeyi de planlıyoruz.
Markalaşma çalışmalarınız hakkında neler yapmaktasınız? 1999’da Babyland markamızı aldık. Türkiye ve yurtdışı fuarlara katılmayı, sizin gibi sektörel dergilerde yer almayı önemsiyoruz. Kalite ve fiyat politikamızla Türkiye’nin aranan markaları arsına girmeyi hedefliyoruz.
Fiyat politikanızdaki hedeflediğiniz kitle kimlerdir? Fiyat aralığınız hakkında bilgi verir misiniz? Kaliteli ürünü makul fiyatlarla her kesimden tüketiciye ulaştırmayı amaçlıyoruz.
Ürünlerinizin perakende satışını yapmak isteyen bayilerde aradığınız kriterler nelerdir? Ürün yelpazesi geniş olan mağazaları tercih ediyoruz çünkü kalitemiz ve fiyat politikamızla rekabetten kaçmıyoruz. İllerin nüfus oranlarına göre bayi sayısını belirliyoruz.
Sektörde firmanızı ön plana çıkardığını düşündüğünüz yanlarınız nelerdir? İyi bir ekiple yola çıktık, emin adımlarla yavaş yavaş, prensiplerimizden ödün vermeden, dürüst bir ticaretle işimizi yapıyoruz. Müşterilerimizle sadece ticari bir ilişki içinde değiliz onları birer dost olarak da görüyoruz.
Türkiye iç pazarında kendi alanında nerde olmayı hedefliyor? Sektöre yön veren firmalar arasın da olmayı hedefliyoruz. Açıkçası bizim için önemli olan kalıcı ve sektörde bilinen bir marka olmaktır. Kurumsallığa ve ekip ruhuna önem veriyoruz. Bu yılın başında Bülent Bey’le yeni bir oluşum içine girdik ve yapılanmaya gittik. Perakendeyle toptanı ayırıp, kendi yaptığımız işte iyi olmak istiyoruz.
Sektörün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Piyasada konuşulduğu gibi kötü görmüyorum. Ben 1983’den beri ben ticaret yapıyorum. Hangi esnafa bu soru sorulsa, her sene esnaflar ağlar, şikâyet eder ama hepsi de işini yapar, yaşar, gider. Sektör piyasada konuşulanla aynı değil. Biz her zaman umutluyuz. Öz sermayemizle, sağlam adımlarla ticaretimizi devam ettirmeyi düşünüyoruz.
Piyasada yaşadığınız sıkıntılardan bahseder misiniz? İthalatçıların bayi toplantılarında önden çek alınıyor. Bu durum sezon içindeki alışverişi yani çek hareketliliğini kısıtlıyor. Firma ürün almak istediğinde veya ödeme yapmak istediğinde çeki yok ya da çok uzun vadede çekler vermeye çalışıyor. Bir malı satıp, onun parasıyla diğerini ödüyor. Biz sektörde ürün verebileceğimiz, tanıdığımız potansiyelin ancak beşte birine mal veriyoruz. Tamamına daha girmedik ama şimdi tekstilin zamanının geldiğini düşünüyoruz ve bu yüzden böyle bir büyüme kararı aldık. Haksız rekabet var, merdiven altı oluşumlar bizi zora sokuyor. Dolayısı ile emin adımlarla ve sabırla ilerlemek durumundayız.
En çok tüketilen ürün gruplarınız hangileridir? En çok klasik grup ürünlerimiz yani badi, zıbın, tek yelek, hırka, patikli, patiksiz pantolon tarz yeni doğum malzemeleri tüketiliyor. Yeni doğmuş bebeğin tüm ürünleri talep görüyor
Yurt içi pazar ağınız ve yapılanma çalışmalarınız hakkında neler söyleyebilirsiniz? Şu an ekibimizin başındaki Kaya Bey tüm yurdu gezerek her ilin, her ilçenin en iyi bayisini tespit ediyor ve bünyemize dahil etmek için görüşmeler sağlıyor. Fakat şunu belirtmeliyim ki satış noktası tercihimizi butik mağazalardan yana kullanıyoruz.
Perakende satış kanallarınızdan beklentileriniz nelerdir? Perakende mağazalarının kesinlikle fazla kar marjı koymasından rahatsızım. Biz, firma olarak kaliteli ürünlerimizi düşük kâr oranıyla satıp, sürümden kazanç sağlamak istiyoruz. Bizim ürünlerimizi piyasaya sunan perakende mağazalarının da böyle ticaret yapmalarını, ürünlerimizi yüksek kâr oranlarıyla satmamalarını tavsiye ediyoruz. Bazı ürünlerimiz orta kâr payıyla satıldığında daha çok sirkülasyon sağlayacak ve haliyle daha çok iş yapılacaktır diye düşünüyorum.
31
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
32
Sektöre sunmak istediğiniz yeni projeleriniz nelerdir? Yakın planda bir showroom açacağız. Diğer bir projemiz ise ithalat alanındadır. Çocuk beşiği, yürüteci, ana kucağı gibi araç gereçleri kapsayan ürünleri ithal etmeyi planlıyoruz.
Piyasadaki sıkıntıları nasıl gözlemliyorsunuz ve çözüm önerilerinizi öğrenebilir miyiz? Zaman içinde kâr miktarını yeterli görmeyen büyük firmalar bebe, çocuk gereçleri işini bıraktığına şahit olduk. Düşük kar marjıyla dönen bir sektör olması mutlak sıkıntıdır. Bunun yanı sıra kendi açımızdan baktığımızda piyasada kalifiye eleman sıkıntısı görüyoruz. Eğitim sistemimizin bu boşluğu doldurmak için çalışmalar yapılmalı.
Artık satın almanın şekli değişti. Anne babalar çocuklarına ürün alırken neleri ön planda tutuyor? Dikkati çeken konular size göre nelerdir? Anne babalar çocuklarına ürün alırken ürünün organik, hijyenik ve %100 pamuk olmasına dikkat ediyorlar. Şimdi ebeveynler bilinçli hareket ediyorlar, bu da şirketleri bu yönde üretime sevkediyor.
Bünyenizde bulunan markalarınız ve temsil ettikleri ürün grupları nelerdir? Şu an Babyland markamızı üretiyoruz ve ona yatırım yapıyoruz. Ağırlıklı 0-12 ay tekstil ihtiyaçlarını sunuyoruz ek olarak da 5 yaşa kadar pijama üretimimiz mevcuttur.
2013 hedeflerinizden bahseder misiniz? Mevcut kalitemizi koruyarak, ürün gamımızı genişleterek daha fazla büyümeyi hedefliyoruz. Bu hanın 2. katında olmamıza rağmen yurt dışından çok alıcı geliyor. İhracat dergileri çıkıyor. Mevcut yurt içi ve yurt dışı pazar payımızı artırmak için çalışmalar yapıyoruz. Yeni yapılanmayla fuarlara daha fazla önem vereceğiz. Emin adımlarla, prensiplerimizden ödün vermeden, kurumsal bir yapıyla hedeflerimizi gerçekleştirmeyi düşünüyoruz.
Nihai tüketicilerin ürün satın alırken dikkat ettikleri önemli faktör sizce nedir? Marka mı? Fiyat mı? Müşteri hem markaya hem de fiyata bakıyor. Biz ürünümüzün kalitesinden, daha düşük fiyat sunuyoruz. Nihai tüketicilerin ürünü kaç paradan alacağı da önemli. Ürünlerimizi uygun ücrete sunup adet olarak daha çok satış yapmaktan yanayız.
İhracat çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz? Rusya, Yunanistan, Dubai, Uganda, Makedonya ülkelerine ihracat yapıyoruz. Fuarlara katılarak yeni müşterilere ulaşmak ve ihracat ağımızı artırmayı planlıyoruz.
33
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Sağda Ümit Çocuk Gereçleri şirket ortağı Bülent Arda
Ümit ‘ümit’ vadediyor Ümit Çocuk Gereçleri şirket ortağı Bülent Arda, firmalarıyla ve Anne, Bebek, Çocuk Ürünleri Fuarı izlenimleriyle ilgili sorularımızı cevapladı Firmanızı kısaca tanıtır mısınız? Şirketimiz bebek gereçleri sektöründe 30 yıllık deneyime sahip yönetim kadrosuyla Ümit Bisiklet bünyesinde kurulmuş ‘’Wei-ß’’ Markasıyla iki senedir faaliyet göstermektedir.
Firmanızın ürün konsepti hakkında bilgi verir misiniz? Firmamız ithalat ve imalat odaklı çalışmakta olup bebek arabaları, akülü otomobiller, mama sandalyeleri, oyun parkları, beşikler, anne bakım çantaları, oto ve taşıma koltukları ithal ve imal edip Türkiye pazarına geniş bir ürün grubuyla hitap etmektedir.
Hangi yaş grubuna hitap ediyorsunuz? Ürünlerimiz doğum öncesinden itibaren 6 yaşındaki çocuklarımıza kadar hitap etmektedir.
Ülkemizdeki anne bebe sektörünün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Son 10 yıldır çok çeşitli kaliteye önem veren markalarla
birlikte, insan sağlığına önem veren bir yönetimle, bebek ve çocuklara yönelik ürünler artmış, her bütçeye göre iyi ve güzel ürünler sunulmuş ve halen sunulmaktadır. Bebe sektörümüzü her gün daha çeşitlenerek büyüdüğünü görüyorum.
2013 yılına dair öngörüleriniz ve projelerinizden bahseder misiniz? 2013 yılı geçtiğimiz yıllara göre daha güzel ve verimli geçeceği kanısındayım. Bu yıl daha bol çeşit ve daha güzel ürünler anne ve bebekleri bekliyor olacak…
Anne, Bebek ve Çocuk Fuarı’nız nasıl geçti? Fuarımız genel olarak güzel ve verimli geçti fakat beklemiş olduğumuz katılımcı sayısı yeterli değildi. Bunu da firmaların yapmış olduğu yıllık bayi toplantılarıyla fuar tarihinin çok yakın bir zaman aralığında yapılmasına bağlıyorum…
Fuarda hangi ürünleri ön plana çıkardınız? Bu yılki fuarımızda çilek beşiğimiz, akülü araçlarımız ve Trio Sistem bebek arabamızı ön plana çıkardık.
Fuardan beklentileriniz hangi oranda gerçekleşti? Fuarımız genel manada güzel geçmesinden dolayı, ön plana çıkarttığımız ürünlerimiz çok kısa zamanda tükendi, bizler de yeni ithalat siparişlerimizi güncelledik.
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
34
Sağda Bordolüks firma sahibi Hamza Korkmaz, solda Bordolüks imalat sorumlusu Bekir Aras
Bordo Lüx, bebekler için her şeyin en güzelini tasarlıyor
Bordo Lüx Tekstil dünya kalitesinde ürünleriyle bu işin Türkiye’de de yapabildiğini kanıtlıyor
Kurulduğu günden itibaren vermiş olduğu kusursuz hizmet anlayışı ve kalitesi sayesinde rakiplerinden sıyrılmayı başaran Bordo Lüks firma sahibi Hamza Korkmaz, 2013 Anne, Bebek ve Çocuk Ürünleri Fuarı ve sektörün durumu ile ilgili sorularımızı yanıtladı:
Anne, Bebek ve Çocuk Fuarı nasıl geçti? Fuar geçen seneye nazaran daha sakin geçti. Bunu fuar düzenlenme tarihinin erken olmasına veya büyük firmaların bayiler toplantısı yapmasına bağlayabiliriz. Bu sene geçen yılki fuar performansının ancak %25’ine ulaşabildik.
ithal olmadığına, kendi üretimimiz olduğuna firmalar inanamıyorlar. Biz Türkiye’de de belli şeylerin yapılabileceğini göstermek istedik. Bu arada, ürettiğimiz bu ürünlerden dolayı personelimizle gurur duyuyoruz. Bu fuarda yeni çanta ürünlerimizi de teşhir ettik. Ayrıca bu sene, anne babaların iki ürün almasına gerek kalmasın diye salıncaklarımıza mama tablası ekledik. Bunun yanında müşterilerimize daha iyi, daha kaliteli ürün sunmak için yapmamız gereken ürünlerimiz ile alakalı tadilatların da hepsini yaptık.
Fuarda ön plana çıkardığınız ürünleriniz nelerdir?
Sektörde geniş bir ürün yelpazesine sahip nadir firmalar arasındasınız. Hem ev içi, hem de ev dışı ürünler sunuyorsunuz. Ürün gamınızdan bahseder misiniz?
Fuarda iki yeni model bebek arabasını ön plana çıkardık. Kendi bünyemizde ürettiğimiz bu ürünlerin
Uyku grubu, salıncak grubu, ana kucağı, çanta grubu, araba, puset vs. kategorilerinde olmak üzere,
firmamızın 500’e yakın farklı ürünü var. 25 çeşit çantamız, 10 model beşiğimiz, 7 model arabamız, 3 model salıncağımız var. Bunun yanında ana dizisi ve taşıma ürünlerimiz de mevcut. Her biri onlarca renk seçeneğine sahip. Bu kadar çok çeşit ürün sunmamıza rağmen, fuarda beklentilerimizi karşılayamıyorsak, sektörde bir sıkıntı var anlamına gelebilir. Bu sene işletme giderlerimizin artmasına rağmen, fuarda sunduğumuz ürünlerimizde bir kuruş zam uygulamadık ama yine de beklentilerimizin altında bir fuar geçirdiğimizi söyleyebilirim.
Firma olarak 2013 yılı için beklentileriniz nelerdir? 2013 yılı için çok büyük bir beklentimiz yok. Şartlar kötü giderse, ayağını yorganına göre uzatmayan firmalar sıkıntıya düşebilir diye düşünüyorum. Sektörümüz dönen çekleri çok olan bir sektör ve bazı firmalar ödemelerde zorlanıyor. 12. ay itibariyle dönen çek meblağları çok yüksek. Bazı bebe mağazacıları işletmelerini kapatıyor. Bundan dolayı da 2013 yılının daha kötü olmamakla beraber; çok büyük atılımların, gelişmelerin yaşanabileceği bir yıl da olabileceğini sanmıyorum. Türkiye’de gizli bir kriz mi var, yoksa insanların alım gücü mü azaldı, bir şeye bağlamak açıkçası zor. Ama biz bunların aşılabileceğini düşünüyoruz.
Müşteri memnuniyeti konusunda neler yapıyorsunuz? Müşteri hizmetlerimizde şu ana kadar hiçbir sorun yaşamadık. Çünkü biz malımızı kargosu da dâhil olarak satıyoruz. Ürünlerimizle ilgili bir problem olursa, bizzat bununla ilgilenen birimimiz harekete geçiyor. Sorun yaşanan herhangi bir ürün bize tamir amacıyla gönderildiğinde, sorunu çözüp, tamiri gerçekleştirip anında kargo ücretleri de bize ait olmak üzere müşterimizin adresine gönderiyoruz. Satış mağazalarımıza ayda en az iki sefer olmak üzere Türkiye’nin doğusuna, batısına, güneyine yani her yerine personelimizi gönderip, kaliteli, bol çeşit ürünlerimizi firmalarımıza sunuyor ve müşteri memnuniyeti için gerekenin yapılmasını sağlıyoruz. Fuar sonrası kartları eline alıp, nerden mal alsam diye düşünenlere umarız biz daha önce ulaşırız. Çünkü fuar sonrası da mutlaka fuarın faydası görülecektir. Bordo Lüks olarak, Türkiye’nin her ilinde, her ilçesinde hatta büyük köylerinde bile bulunan bebe, çocuk gereçleri mağazalar vasıtasıyla ürünlerimizi müşterimize sunuyoruz. Ayda en az iki kez buralara, Türkiye’nin doğusuna, batısına, güneyine yani her yerine giderek, kaliteli, bol çeşit ürünlerimizi insanlarımıza ulaştırıyoruz.
35
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
36
Soldan sağa Verdino Operasyon Sorumlusu Feride Ertuğrul, Verdino Muhasebe ve Finans Sorumlusu Yasemin Yalçın, Verdino İthalat Yönetim Sorumlusu Cengizhan Demir, Verdino Genel Müdürü Mustafa Demirci, Verdino Satış ve Pazarlama Müdürü Uğur Şenkaya
İlk adıma güvenli bir başlangıç… “İhtiyaçların ve karşılanma şekillerinin hızla değiştiği sektörümüzde Verdino markası her daim zamana ayak uyduruyor.” diyen Verdino Pazarlama Müdürü Uğur Şenkaya sorularımızı cevapladı Firmanızı kısaca tanıtır mısınız? Firmamız 2001 yılında bebek tekstili ürünlerinde imalat ile başladığı sektöre 2008 yılından itibaren ithalat ile devam etmektedir. Pazarlama, ithalat, sevkiyat, satış ve servis birimleri ile Türkiye’nin her yerine ürünlerimizi ulaştırıyoruz. 2013 yılında bebek yürüteçleri olarak bilinen ürün grubu ile şu anda bebek ihtisas mağazaları ve bebek ürünlerinin satıldığı noktalarda Verdino marka yürüteçlerin satışını sağlıyoruz. 2013 yılı itibarı ile yürüteç ürün grubunda uzmanlaşan firmamız, kadrosunu genişleterek daha iyi hizmet ile yoluna devam etmektedir.
Firmanızın ürün konsepti hakkında bilgi verir misiniz? Firmamız sadece bebek yürüteçleri ürünü üzerine profesyonelleşmiş kadrosu ile yürüteç ithalatını ve pazarlamasını yapmaktadır.
Hangi yaş grubuna hitap ediyorsunuz? 0-3 yaş grubuna hitap etmekteyiz.
Ülkemizdeki anne bebe sektörünün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Sektörün geleceği konusunda bir şüphemiz yok fakat
sektörün gelişmesi için firmaların birleşip sektöre değer verecek atılımlarda bulunmaları gerekmektedir. Gelişen bir sektörde halen daha farklı ve yenilikçi firmalara yer var.
2013 yılına dair öngörüleriniz ve projelerinizden bahseder misiniz? 2013 yılında sektör için biraz dalgalı ve sancılı bir yıl olacağı konusunda bir öngörümüz var fakat bunu aşmak için yapılması gerekenleri yapacak olan firmalar için çok sıkıntı olmayacağını düşünüyoruz. Yenilikçi ve günümüz satış stratejilerine ayak uydurmalı ve devamlı satış yaptığı kesimleri ayaklandıracak motivasyon ve hizmeti vermeli. Biz projelerimiz kapsamında ise 2013 yılında ithalatını yaptığımız bazı ürünleri ve bazı yeni modelleri Türkiye’de üretim sürecine gitme kararı aldık. Bunun nedeni ise uzmanlaştığımız ürün grubu olan yürüteç konusunda Türkiye’ye daha iyisini ve daha kalitelisini sunmaktır.
Anne, Bebek ve Çocuk Fuarı’nız nasıl geçti? Fuar beklentilerimiz doğrultusunda geçti diyebiliriz. 16 model olan yürüteç grubumuzu gelen ziyaretçilere sergileyebildik.
Fuarda hangi ürünleri ön plana çıkardınız? Özellik ile ön plana çıkardığımız bir ürün yok. Tüm ürünleri sergileyerek ürünlerimizle ilgili yorumları aldık.
Fuardan beklentileriniz hangi oranda gerçekleşti? Ürün portföyü ve çeşitliliğimiz ile fuarda insanlara sunmak istediğimiz Verdino markasının pazardaki durumu düşündüğümüz oranda gerçekleşti.
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
38
Sevi Bebe firma sahibi Ali Rıza Alper
Sevi Bebe üretim kalitesiyle Avrupa ve Rusya’dan sonra Arap ve Afrika pazarlarının da dikkatini çekiyor Öncelikle Türkiye’ de Sevi Bebe ve ikinci aşamada da Sevi Baby markasıyla dünyadaki tüm bebekler için sağlıklı ve kullanışlı ürünler yapan Sevi Bebe’nin firma sahibi Ali Rıza Alper, 2013 yılı Anne, Bebek ve Çocuk Ürünleri Fuarı ve sektörle ilgili bize bilgilerini aktardı: Bu sene biz, firma olarak bu fuara 23. kez katılıyoruz. Sadece çadırda yapılan 1.fuara katılamadık. O günden bu güne çok yol alındı. O ilk fuarlar bir panayır gibiydi. Onun da ayrı bir zevki ve tadı vardı. Mesela o zaman hamile eğitim merkezi yeni kurulmuştu. Fuara 700 hamile bir anda girdi, o zaman stantlar bu kadar büyük değildi. Zamanımızda her yönüyle hissedilen bir büyüme, bir gelişme her sektörde olduğu gibi bizim sektörümüz de de yaşanıyor. Türk firmaları sektörde çok iyi noktalara geldiler. Biz bu süreçte hiçbir zaman kaybetmedik, sürekli kendimizi geliştirdik, yeniliklere ayak uydurmayı başardığımızı düşünüyorum. Köln ve Hong Kong fuarlarından hemen sonra bu fuar yapıldığı için, yurtdışı katılım istediğimiz ölçüde olmadı. Birçok yurtdışı müşterimiz Honk Kong’dan yeni döndü. ‘Siz bana yeni katalog gönderin yeter’ dediler. Ve fuara
gelemediler. Beklentimiz daha fazla yurtdışı müşteri idi ancak, bu fuarda daha farklı kitlelere ürün sunmanın keyfini yaşadık. Balkan Devletlerinden, Rusya ve Ukrayna gibi ülkelerden geçen seneki kadar sayıda bir ziyaretçi katılımı gerçekleşmedi belki ama bu sene standımıza Mısır, Tunus, Cezayir, Fas, Libya ve Afrika’dan çok sayıda ziyaretçi katılımı oldu ve müşteri portföyümüz daha da bir çeşitlilik kazandı. Bizim sezona uygun, mevsimlik bir ürünümüz olmadığı için fuar ne zaman yapılırsa yapılsın, firma olarak bize uygun. Ama araç gereç firmaları için zamanlama çok daha önemli. Biz yeni koleksiyon değil de yeni ürünlerimizin tanıtımını bu fuarlarda yapıyoruz. Ürünlerimize olan alaka ve buna paralel olarak yaptığımız satış ve bağlantılar bizi memnun etti. Önceden yurtdışından ithal edilen, şimdi bizim ürettiğimiz taşıma grubu ve kangurular da fuarda çok ilgi gördü. Çok farklı ülkelerden müşteriler edindik. Özellikle Mısırlılar birçok ürünümüzden sipariş verdiler. Bu durum Türk imalat gücünün yükseldiğinin en açık göstergesidir. Türkiye daha kaliteli üretim yaparak sektörde hak ettiği konuma geliyor. Sevi Bebe olarak yurt içinde iyi bir yerdeyiz. Biz Arap ve Afrika pazarına girmek istiyorduk, bunu da gerçekleştireceğimizi düşünüyorum. Temennimiz, Türkiyeli üreticilerin, bir birlerinin ekmeğine göz dikmek yerine, güç birliği yaparak dünya pazarında söz sahibi olmasıdır.
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
40
Sağda Baby Jem firma sahibi Cem Vatansever
Baby Jem, aksesuar ürünleri üzerinde uzmanlaşıyor Daima yüksek kalitede üretim yapmayı amaçlayan, sürekli gelişen teknoloji ile birlikte gelişmeyi kendine amaç ve ilke edinen, Baby Jem firma sahibi Cem Vatansever, 24. Anne, Bebek, Çocuk Ürünleri Fuarıyla, firmalarıyla ve sektörle ilgili olarak sorularımıza şu cevapları verdi:
Firmanızı kısaca tanıtır mısınız? Firmamız 2008 yılında kuruldu, kısa süre içinde çok yol aldık ve bugün çok uzun yıllardır sektörde olan firmalar gibi aranan ve bilinen bir marka olmayı başardık. Türkiye’de Edirne’den Ardahan’a kadar bir satış ağı oluşturduk. Birçok ülkeye ihracat yapmaktayız.
Firmanızın ürün konsepti hakkında bilgi verir misiniz? Gelecek nesillerimizin güvenle ve sağlıkla büyüyebilmesi için her geçen gün artan ürün çeşidimiz şu anda 200 ü geçti. Bir bebeğin ihtiyaçlarının sadece giyim ile sınırlı kalmadığını biliyoruz, 0-3 yaş arası bebeklerde kullanılabilecek aksesuar ürünleri üzerinde uzmanlaşarak çeşitliliğimizi arttırmaktayız. Bunlar arasında banyo aksesuarları, beslenme aksesuarları,
uyku aksesuarları, tuvalet eğitimi ürünleri, güvenlik ürünleri gibi bebeklere özel ürünlerle birlikte, annelerin de ihtiyaç duyabileceği emzirme aksesuarları üretmekteyiz.
Hangi yaş grubuna hitap ediyorsunuz? Ağırlıklı olarak sıfır yaş grubu, fakat artan talep nedeni ile tekstil grubunda daha büyük yaş grubuna hitap eden ürünler çalışmaya başladık. Mesela 1-5 yaş arası için çıkarttığımız uyku tulumları çok beğeni topladı. Ürün çeşitliliğimize her geçen gün eklenen yenilikler ile yaş grubumuz da büyümektedir.
2013 yılına dair öngörüleriniz ve projelerinizden bahseder misiniz? 2013 yılında ihracat ve ithalatlarımızda gelişmeler planlıyoruz. Yurt dışında katıldığımız fuarlarda yaptığımız bağlantılarla birçok yeni ürün ithalatı yapacağız. Ayrıca ihracatta çalıştığımız ülke sayısını arttırarak Baby Jem markamızı dünyaca bilinen bir marka olması yönünde çalışmalarımıza devam edeceğiz.
Anne, Bebek ve Çocuk Fuarınız nasıl geçti? Fuarda beklentilerimizin üzerinde ilgi oldu markamıza, bu da işimizi daha büyük heyecanla yapmamıza neden oluyor. Ortadoğu ve Avrupa’dan gelen birçok firma ile bağlantılar kurduk, ürünlerimiz, kalitemiz, vizyonumuz, fiyatlarımız ve özellikle son sunuşumuz çok beğenildi. Artık parsiyel satışlar yerine disrübütörlük konuşuyoruz. Her geçen gün artan ürün çeşidimizi daha çok noktaya ulaştırabildiğimiz için mutluyuz.
Fuarda hangi ürünleri ön plana çıkardınız? Ürün listemize bu fuarda yaklaşık 30 yeni ürün ekledik. Bunların içinde en çok ilgi görenler pelerinli miss/ mr world mama önlüklerimiz, %100 doğal pamuktan ürettiğimiz yastık ve yorganlar, doğum sonrası için bel-karın toparlayıcı korseler, bebeğinizin kıyafetleri büyüdükçe buna uyum sağlayabilecek büyüyebilen elbise askısı gibi ürünlerimiz oldu.
Fuardan beklentileriniz hangi oranda gerçekleşti? Bu katıldığımız fuar organizasyonu her geçen yıl çok daha iyi duruma geliyor. Fuarı düzenleyenler daha çok efor sarf ediyor. Katılımcı artıyor. Katılan firmalar çok ciddi güzel standlar yapıyor. Böylelikle ziyaretçilerde bu fuarı çok önemli görüp artış sağlanıyor. Bizim düşüncemize göre sayılı fuarlar arasına girdi. İç piyasa olsun, dış piyasa olsun bizim beklentilerimizi oldukça karşıladı.
41
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Makale
42
Ürünlerimi satmak istiyorum Başarılı satışın püf noktaları • Satış elemanları, kendi başarılarını her zaman tekrarlayabilir oldukları anda performanslarının zirvesine çıkarlar. • Zirveye ulaşmış satış elemanları, kendi satış stratejilerini geliştirmeye harcadıkları zaman kadar, kendi düşüncelerini geliştirmeye de zaman ayırırlar. • Başarılı satıcı insanların kendilerini önemli hissetmelerine yardımcı olur. • Satışa destek olacak bir halka oluşturmalıdır. • Başarılı satıcı fikirlerinden önce kendi mallarını satar. • Güven oluşturmak için ayrıca bir zaman ayırın. • Satış elemanının fazla konuşması büyük hatadır. • Müşteri, mamulün ne olduğuna değil, neye yarayacağına bakar. • İnsanlar işleri kendi mantığı ile görebilmelidir. Zirveye ulaşmış satış elemanları, kendi satış stratejilerini geliştirmeye harcadıkları zaman kadar, kendi düşüncelerini geliştirmeye de zaman ayırırlar.
Şirketlere rekabet avantajı sağlayan kriterler • Ürün ve hizmet kalitesi. • Şirket imajı, toplum üzerindeki etkisi. • Ürün çeşitliliği. • Şirket yönetim kadrosu. •Müşteri portföyü. •Teknolojinin etkin kullanımı. • Değişen koşullara uyum sağlayabilme. •Şirketin mali performansı. • Etkin pazarlama yöntemleri. • Şirketin insan kaynakları. •Uygun / esnek fiyatlandırma politikası. •Operasyonların verimliliği. Renklerin satıştaki önemi Beyaz => Saflık, dürüstlük. Gri => İçtenlik. Sarı => Dikkat çekici. Turuncu => Düşük kalite, ucuz. Yeşil => Doğallık. Kırmızı => Tutku, heyecan, hız. Siyah => Kötümserlik.
Bir satıcı nasıl olmalı? • Satıcı, kendisi ile baş başa çalışan bir insan. Dolayısıyla
önce kendisine karşı dürüst olması ve bunun bir meslek olduğunu kabul etmesi gerekiyor. Oysa, hala Türkiye’de satıcılık, geçici bir iş olarak görülüyor. • Satıcı, hesaplanabilen riskler almalı. İnsiyatif kullanabilmeli, kendisini her zaman müşterinin yerine koyabilmeli. • Satışın bilinenin aksine, kişinin iyi laf yapması ile bir alakası yoktur. Aslında iyi bir satıcı demek, çok dinleyen ve özlü konuşabilen kişi demektir. • Satış çok sistemli olmalıdır. Bunun için satıcının ziyaret öncesinden satış yapıncaya kadar olan bölümü sistematik bir şekilde planlamalıdır. •Satış çok sistemli olmalıdır. Bunun için satıcının ziyaret öncesinden satış yapıncaya kadar olan bölümü sistematik bir şekilde planlamalıdır.
Başarılı bir satış elemanının sahip olması gereken kişilik özellikleri • Güler yüzlü olun, gülümsemeyi bilin! • İyi bir dinleyici olun! • Doğru soru sormayı bilin! • Yapıcı olun! • Kendinizi müşterinin yerine koyun! • Dikkatli ve takipçi olun! • El becerinizi ve estetik duygunuzu geliştirin! • Tertipli ve titiz olun! • Düzgün bir konuşmaya sahip olun! • Beden dilinizi doğru kullanın! • Takım çalışmasına uyumlu olun! • Dış görünüşünüze dikkat edin! • Çok çalışın! • Hırslı olun! • Değişime açık olun! • Sabırlı olun! • Strese dayanıklı olun! • Kendinize güvenin, geride durmayın! • Hızlı hareket edin! • Genel kültürünüzü artırın! • Espri duygunuz olsun, sohbet etmeyi bilin! • Bilgili olun! • Doğuştan iyi satıcı olunmaz. Bu özellikler çalışarak, çabalayarak kazanılır.
Röportaj
44
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Eda Bebe kaliteli üretimle müşteri yelpazesini artırıyor Mkm - Ünalan Baby Collection’dan Mustafa Ünalan, Eda Bebe ile ve fuarla ilgili olarak sorularımıza cevap verdi portatif sepet beşikler ve salıncak üretiyor. Kısa zaman içerisinde kendini geliştiren ve yenileyen bir zihniyetle üretimimizi arttırmış ve ürün yelpazemizi genişletmiş ve portatif beşik modelleri üretmeye başladık. Ürünlerimizin hepsi A’dan Z’ye kendi bünyemizde üretilmektedir. Bu kadarla da kalmayıp vizyonumuz gereği imalatımızı daha da genişletip müşterinin taleplerini en iyi ve en kısa zamanda karşılamaktayız.
2013 yılına dair öngörüleriniz ve projelerinizden bahseder misiniz? 2013 yılından beklentimiz gayet iyidir. Amacımız daha çok üretmek ve müşteri yelpazemizi genişletmektir.
Firmanızı kısaca tanıtır mısınız? Firmamız 2000 yılında kurulmuştur. 2005 yılından itibaren EDA markasıyla anne çantası ve bebek taşıma grubuna yönelik üretime başlamıştır. Bursa’da bebe gereçleri imalatı yapan Eda Bebe beşli set, ikili set, malzeme çantası, oto koltuğu,
Fuarda hangi ürünleri ön plana çıkardınız? Bu seneki fuarda yeni model beşiklerimizi ve yeni model anne çantalarımızı müşterilerimize tanıttık. Gayet güzel sonuçlar aldık. Renk çeşitlerimiz ve modellerimiz müşterimizin beğenisini kazanmıştır.
Moje Tekstil hedefine emin adımlarla ilerliyor Moje Tekstil ortaklarından Hande Kap, 24. Anne, Bebek, Çocuk Ürünleri Fuarı’yla, firmalarıyla ve sektörle ilgili sorularımızı yanıtladı Hangi yaş grubuna hitap ediyorsunuz?
Ürünlerimiz 0-3 yaş arası çocuklara ve annelere hitap ediyor.
Ülkemizdeki anne bebek sektörünün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Ülkemizde anne bebek sektörünün bugün bulunduğu yerin çok daha ileri noktalara taşınması gerektiğini düşünmekteyiz. Bu sektörün henüz yeni bir sektör olduğunu ve geliştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
2013 yılına dair öngörüleriniz ve projelerinizden bahseder misiniz? 2013 yılında ürün konseptimizi daha da genişletiyoruz. Piyasada var olan ürünlerin yanına ek olarak daha önce var olmayan ürünlerin de araştırması içerisindeyiz.
Anne, Bebek ve Çocuk Fuarı’nız nasıl geçti? Firmanızı kısaca tanıtır mısınız?
Firmamız 2010 yılında kurulmuş olup Bebek sektöründe 3 yıldır faaliyet göstermektedir. Türkiye genelinde 200 adet müşteri ile çalışmaktayız.
Firmanızın ürün konsepti hakkında bilgi verir misiniz? Ürün konseptimiz anne iç giyim, anne ve bebek aksesuar başta olmak üzere yaklaşık 100 çeşit ürünümüz bulunmaktadır.
2013 yılı Anne Bebek Fuarı bizim için gayet verimli geçti. Hedeflediğimiz müşteri kitlesine ulaştık.
Fuarda hangi ürünleri ön plana çıkardınız?
Fuarda bu sene organik içerikli ürünleri öne çıkarttık. Bu ürünlerimiz gereken ilgiyi fazlası ile gördü.
Fuardan beklentileriniz hangi oranda gerçekleşti? Fuardan beklentilerimiz % 90 oranında gerçekleşti.
45
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Anıl Çocuk Ürünleri firma sahibi Nuri Dalmızrak
Crest Baby’nin ihtisas alanı bebek uyku gereçleri “Her şey çocuklarımız için” sloganını ilke edinen ve en yüksek kalitede hizmeti en uygun maliyet ile sunduğunu dile getiren, Anıl Çocuk Ürünleri firma sahibi Nuri Dalmızrak bize 2013 Anne, Bebek ve Çocuk Ürünleri Fuarı ve sektörün durumuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu: “Fuarımız yoğun geçti. Yeni ürünlerimizi teşhir ettik. Satışlar, yıllık bağlantılar gerçekleştirdik. Fuarlar kısa sürede netice alınacak etkinlikler değildir. Zamanla fuarın daha fazla faydalarını göreceğimizi düşünüyoruz. Fuarda sergilediğimiz ürünlerimizin hepsi kaliteli, dayanıklı, estetik, modern ve iddialı. Bunlardan bazılarına örnek olarak ahşap çalışmalarımız ve içten sallamalı oyun parkı tarzı beşiğimizi verebiliriz. Beyaz renkli örtüye sahip olan oyun parkını ilk üreten firmayız. İlk etapta promosyon olarak piyasaya tanıttığımız bu ürün şimdi çok ilgi görüyor. Bizim ihtisas alanımız bebek uyku gereçleri olduğu için bu alanda çalışmalar yapmayı düşünüyoruz. Şimdiye kadar kısmi olarak yaptığımız üretime, bundan sonra daha fazla ağırlık vereceğiz. Örneğin, bebek oyun parkının ekonomik tarzını Türkiye’de üretmeyi düşünüyoruz. Daha üst tarzları için çok büyük yatırımlar gerekiyor. İlerde onları da üretmeyi planlıyoruz. 2013 yılı içinde bir üretimini düşündüğümüz farklı bir ürün projemiz daha var.
Ürettiğimiz farklılık bizi ön plana çıkarıyor Müşteri bize güveniyor, biz de onlara güveniyoruz. Fuarda ürünlerimize gördüğümüz yoğun ilgi ve fuarda beklentilerimizin tamamen karşılanması bunu gösteriyor.
Bu karşılıklı güven ortamı devam ettikçe işlerin de daha iyiye gideceğine inanıyorum. Çok sayıda müşterimizle bağlantılar yaptık, hatta fuarda yaşadığımız yoğunluktan dolayı bazı müşterilerimizle görüşme fırsatımız bile olmadı. Yaptığımız işte farklılık oluşturmaya çalışıyoruz. Bu yönde sunduğumuz çalışmalar da müşterilerimiz tarafından olumlu karşılanıyor ve bu durum diyaloglarımızı dinamik tutuyor. Perakende satış noktalarında çalışan arkadaşlarımız da hep aynı desen ve kumaştaki ürünleri görmekten ve satmaktan sıkıldılar. Bu sebeple biz de müşterilerimize devamlı yenilikler sunmaya çalışıyoruz. Firmaların özellikle fuara katılırken değişime ve yeniliğe gitmeleri şart aksi takdirde verim alamazlar.”
Röportaj
46
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Derya Bebe kaliteden ödün vermiyor Derya Bebe Sektöründe 47 yıllık tecrübesi ile % 100 yerli üretim yaparak ve Johnson markalarını ülkemizin bilinen ve tercih edilen kaliteli markaları yapmıştır
İç piyasada yaşanan rekabet için neler söylemek istersiniz? İç piyasada hem üreticilerle ithalatçılar arasında hem de imalatçıların kendi aralarında sıkı bir rekabet yaşanıyor. Firma olarak, Derya Bebe Çocuk Gereçleri kaliteli ve yeni ürünlüleriyle piyasada yaşanan rekabette öne geçecektir diye düşünüyorum. Fiyat ve vadeyle yapılan rekabetin kimseye fayda sağlamayacağı açıktır.
İhracat alanında çalışmalarınız nelerdir?
Derya Bebe’ nin ana ilkesi kaliteli yerli üretim ve müşteri memnuniyetidir. Yerli üretim benimsemekle çalışanlar için istihdam oluşturmak en büyük gururumuzdur, diyen Derya Bebe Çocuk Gereçleri firma sahibi Derya Dilber ile bir söyleşi gerçekleştirdik:
Öncelikle yeni yeriniz hayırlı olsun. Bize bu yeni yeriniz ile ilgili bilgi verir misiniz? Biz şu anda, Beylikdüzü’ndeki toplam 3000 m2 alana sahip yeni yerimizde üretim yapıyoruz. Bundan önce üretimimizi Silivri’de bulunan fabrikamızda gerçekleştiriyorduk. Sonra buraya taşındık. Bu yerimiz konumuyla yani İstanbul içinde bir yerde olmasıyla bize bir avantaj sağlıyor. Etkili ve daha az masrafla üretim için şimdi daha iyi bir yerde olduğumuzu düşünüyorum.
Fuarınız nasıl geçti? Beklentileriniz ne oranda gerçekleşti? Öncelikle 17 – 21 Ocak tarihi fuar için ideal bir zaman değil. Bu tarih eğer Şubat ayının sonuna alınırsa, çok daha randımanlı geçeceği kanaatindeyim. Fuar organizatörleriyle fuar tarihinin değiştirilmesi isteğimizi ilettik. Bir sonraki fuara katılma kararımızı fuar tarihi netleşince vereceğiz. İş, sipariş anlamında iyi bir fuar geçirmedik.
Firma olarak 2012 yılınız nasıl geçti? 2012 yılında bir taşınma gerçekleştirdik. Bu taşınma bizi biraz zorladı. Bunun dışında 2012 senesi normal olarak geçti.
Yeni ürünleriniz hakkında bizi bilgilendirirdir misiniz? Yeni ürün olarak alüminyum kasalı, baston modelli puset yaptık. Bunun tanıtımını fuarda yaptık. Siparişleri aldık. Üretimine başladık. Önümüzdeki haftalarda bu pusetimizin sevkiyatını gerçekleştireceğiz.
İhracatımızı artırmak için her zaman girişimlerde bulunuyoruz. Fiyat konusunda yaşanan sıkıntılardan dolayı büyük çaplarda ihracat gerçekleştiremiyoruz. Bu fuarda da yabancı firmalar ürünlerimize ilgi gösterdiler. Somut işler için bu firmaların sipariş vermelerini bekliyoruz.
Bulunduğunuz sektörde toptancılığın geldiği noktayı nasıl görüyorsunuz? Tüketici ürünü ilk elden almak istiyor. Toptancıdan ürün tedarik eden perakende firmaları pek tabii ki, para kazanmak istiyor. Ama gelinen noktada ya toptancı ya da perakende firması kazanacak, ikisinin birden kazanmayı düşünmesi toptancının işini daha da zorlaştırıyor. Önceden kamyon bazında, toplu alım yapan perakende firmaları, şimdi ürün sattıkça mal almak istiyor. Ama perakende firmasına ne kadar çok çeşit ve renkte ürün sunulursa, o oranda ürün satışı gerçekleşiyor.
Büyüme hedefiniz nedir? Firma olarak biz öz sermayeyle faaliyet gösterdiğimiz için sağlıklı büyümenin gerçekleşmesi zamanla olacaktır. Derya Bebe’ nin ana ilkesi kaliteli yerli üretim yaparak ülkemiz sanayisinde iyi bir pozisyona gelmektir. Biz kaliteli, bol çeşitte ürünler üretirsek, ürün tedarik ettiğimiz perakende firmaları bol satış yapar ve bizim ürünlerimizi alan tüketicilerimiz de memnun kalırlar. Ayrıca bölge bazlı depolaşma planlarımızı da hayata geçirmeyi düşünüyoruz.
Son olarak sektöre neler söylemek istersiniz? Bizim işimiz sezonluk. Kış mevsiminde de üretimimizi minimum seviyeye çekiyoruz. Ucuz fiyata ürün sunan imalatçılar, mutlaka bunu ya ham maddeye veya işçiliğe yansıtıyordur. Sektörümüzdeki firmalar para kazanacak şekilde iş yaparsa herkes için daha yararlı olacağı düşüncesini taşıyorum.
Caner Bebe, Maia Baby Kids markasıylahem üründe hem de hizmette ‘önce kalite’ diyor Caner Bebe Maia Baby Kids yetkilisi, Caner Bebe ve sektörle ilgili sorularımızı cevapladı:
Firmanızı tanıtırmısınız? Firmamız 1978 yılında 0-5 yaş kız ve erkek çocukların giyimini üretip toptan satmak üzere kurulmuştur. Kaliteyi, sağlığa uygunluğu, kullanma kolaylığını dikkate alarak ve modayı da yakından takip etmeyi ilke edinerek gündemde kalmayı başarmıştır. Tamamen kendi öz sermayesi ile çalışan firmamız 2009 yılında by Caner Bebe garantisi altında Maia Baby Kids olarak ikinci markasını kurmuştur. Türk Tekstilinde her zaman öncü konumda olan Caner Bebe 1978 yılında Sultanhamam’da Tekstil iş kolunda faaliyete başlamıştır. Her sezon tüketicilerine çok seçenekli ürünler sunan Caner Bebe Maia Baby Kids, dünyadaki teknolojik gelişmeleri yakından takip ederek tekstil iş kolunda büyük yatırımlar gerçekleştirmiş ve böylece dünya tekstilinde çocuk giyiminde öncü olan firmalarla rekabet edebilme fırsatını yakalamıştır. 1992 yılında İstanbul Avcılarda’da dünya standartlarında 4000 m2 kapalı alanda kurdukları modern tesisleriyle faaliyetlerini sürdüren firmamız, çocuk giysilerinde kullanılan kumaşları büyük bir bölümünü özel olarak ürettirmektedir. Kumaşlar, çevreci, çocuk sağlığına elverişli ve içinde katkı maddesi olmayan türdendir. Caner Bebe Maia Baby Kids ürünlerini uluslararası stilist ve modelistlerle hazırlamaktadır. Hem üründe hem de hizmette “Önce Kalite”yi gözeten Caner Bebe Maia Baby Kids, sorumluluk bilinçlerinin güvenirliklerinin, iş ciddiyetlerinin kendilerine hem yurt içinde hem de yurt dışında saygınlık kazandırdığını belirtiyor. Türkiye’de ve dünyanın birçok ülkesiyle çalışmaktadır. Caner Bebe Maia Baby Kids’nin başarısı, ileriye dönük olmak, dünyadaki gelişmeleri yakından takip etmek, tekstil iş koluna yatırım yapmak, teknolojik gelişmelere ve çalışmalara yer vermek gibi ana ilkelere dayanmaktadır.
Firmanızın ürün konsepti hakkında bilgi verir misiniz? Yapmış olduğumuz ürünlerin hammaddelerinin büyük bölümünü kendimize has özellikler taşıyan çizgilerle (desen, örgü, dokuma vs.) özel olarak ürettiriyor.Hangi yaş
grubuna hitap ediyorsunuz?
Her ihtiyaca cevap veren, geniş ürün yelpazesi, çevrenin korunmasındaki duyarlığı, çocuk giysilerindeki öncülüğü ile Türkiye’de hep ilk sıralarda yer alan Caner Bebe Maia Baby Kids, her sezon 600’e yakın model desen ve renk ile tüketicilerine ürünlerini sunuyor
Caner Bebe Maia Baby Kids, 0-3 aydan 9 yaşa kadar çocuklarımızın dış giyimindeki tüm ihtiyaçlarını karşılayacak kıyafetler üretmektedir.
Fuarda hangi ürünlerinizi ön plana çıkardınız? Fuarda tüm koleksiyonumuzu müşterilerimize sunduk. Ama ağırlıklı olarak sezon itibariyle ilkbahar yaz koleksiyonunu ön plana çıkarttık.
2013 yılına dair öngörüleriniz ve projelerinizden bahseder misiniz? Bizce bebek ve çocuk sektörünün geleceği çok iyi, diğer ülkelere karşı biraz rekabet edebilme gücümüz olsa çok daha iyi olacağına inanıyoruz.
Fuardan beklentileriniz hangi oranda gerçekleşti? Geçmiş yıllara göre fuarın daha haraketli geçtiğini ve sektör tarafından daha çok ilgi gördüğünü düşünüyoruz. Elbette bu ilgi bizim standımıza ve koleksiyonumuza da olumlu yansıdı. Bizim için fuar verimli geçti.
47
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
50
Oben Bebe’de Mağaza Müdürü Asuman Solakoğlu, kardeşi Mutlu Solakoğlu’yla Bakırköy’de sektöre hizmet ediyor. Asuman Hanım firmalarıyla ve sektörle ilgili sorularımızı cevapladı
İstanbul Oben Bebe Bakırköy Gür Çarşısında sektöre hizmet ediyor Firmanızın kuruluşu ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz? 5 yıllık bir süreyi doldurduk, ağır ve emin adımlarla gitmeye çalışıyoruz. Kaliteli ve garantili ürün satmaya özen gösteriyoruz.
Perakende mağazanızda anne babaların son dönemde ilgi gösterdikleri ürün grupları nelerdir? Bebek çeyiz mağazası olduğumuz için, birkaç ürün ön plana çıkmaz, bizde arz geneldir.
Sizleri ziyarete gelen firmaların satış temsilcileri için neler söyleyebilirsiniz? İyi bir köprü olabiliyorlar mı? Ziyarete gelen firmaların satış temsilcilerini başarılı buluyorum.
Anne bebek sektöründe perakende mağazalarına çok büyük iş düşüyor. Çünkü ebeveynler satış temsilcisi arkadaşlardan ürünler hakkında detaylı bilgi almayı bekliyor. Bu noktada mağazanızda çalıştırdığınız personelinize ne gibi eğitimler veriyorsunuz? Ürünler hakkında daha detaylı bilgi vermeye çalışıyoruz. Bunu yapabilmek için ürün bilgilerini iyi öğreniyoruz. Müşteri kitlemiz çoğunlukla hamile bayandan oluşuyor ve en hassas dönemlerinde bize geliyorlar. Tabi bu durumda biz de personelimize daha esnek davranmalarını öneriyoruz. Aslında bizim müşterilerimiz çok şanslı çünkü personelimizde ebe olan elemanlarımız var.
Piyasa da gördüğünüz eksiklikler nelerdir? Haksız rekabet yani üretici ve toptancılar, perakendeciye verdiği ürünleri kendileri de aynı fiyattan satabiliyor, esnaflık zor dersek daha net olur.
2013 yılına dair piyasa öngörüleriniz nelerdir? 2013 sıkıntılı bir yıl olacak gibi, alım gücü gittikçe düşüyor, genel hava böyle.
51
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
İthalatçı ve üretici firmaların çalışma prensipleri hakkındaki görüşleriniz nelerdir?
İthalatçı firma pastanın büyük dilimini kendisine saklıyor. Müşteri hizmetleri konusunda sorumluluğun da küçüğünü kendisi alıyor.
Alım gücü açısından hangi hedef kitleye hitap ediyorsunuz? Kaliteye önem veren bilinçli anneler bizi tercih ediyor.
Yurt genelinde şubeleşme adına çalışmalarınız var mı? Şubeleşmenin şu an bizim için zamanı değil diye düşünüyoruz.
Müşteri pörtföyünüzü artırmak için neler yapıyorsunuz?
Zaman zaman kampanyalar yapıyoruz, tabii bu kampanyalarımız için üretici firmalardan destek bekliyoruz. Tabi ki olumlu tavsiye edilmek ve adres gösterilmek te müşteri sayımızın artmasında önemli paya sahiptir.
Sektörümüzün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Perakendecilik zor gibi, internet ve AVM’ler haksızlık yapıyor.
Size ürün tedarik eden firmaların sağladıkları müşteri hizmetlerini yeterli buluyor musunuz? Bu konudaki beklentileriniz nelerdir?
Yeterli değil maalesef, üretici firmaların reklam yapma şansı daha büyük, Bakırköy gibi bir yerdeyiz. Bazı ürünleri bizim sattığımızdan haberdar değiller.
Sattığınız ürünler hangi yaş aralığına hitap ediyor? Ürün alımı yaparken dikkat ettiğiniz kriterler nelerdir?
0-4 yaş kıyafet, 12 yaşa kadar pijama ve iç giyim. Ürün alımı yaparken dikkat ettiğimiz kriterler kalite ve uygun fiyat. Çünkü fiyat müşterilerin satın alma kararını en çok etkileyen faktör.
Sektördeki gelişmeleri nasıl ve nereden takip ediyorsunuz?
Müşteri temsilcilerinin firmamıza olan ziyareti, sektörel fuarları ve yayınları takip etmemiz ve internet diyebilirim.
Eklemek istediğiniz konular nelerdir? Her daim iş olması gereken bir iş kolu, ama reklamsızlık perakendeciyi olumsuz etkiliyor
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
52
Akdem Group Genel Koordinatörü Ercan Hacıoğulları
“Firmamızın öncelikli sorumluluğu kendini ve üretimini geliştirmek, teknolojik gelişmeleri takip ederek kalite olgusuna ve müşteri memnuniyetine yönelik yeni ufuklar hedeflemektir,” diyen Akdem Group Genel Koordinatörü Ercan Hacıoğulları, Akdem’le ve 2013 Anne, Bebek ve Çocuk Ürünleri Fuarı’yla ilgili sorularımızı cevapladı
Akdem değişim ve gelişimi geleceğe taşımayı hedefliyor Firmanızı kısaca tanıtır mısınız? Akdem, Yönetim Kurulu Başkanımız Demir Akdemir tarafından 1980 yılında Bursa’da kurulmuştur. Öncelikle iç çamaşır toptancılığıyla başlayan firmamız daha sonra kumaş toptancılığı, kumaş boyahanesi ve parakende mağazasıyla büyümeye devam etmiştir. 2011 yılında ise Akdem yine kendi bünyesinde bir grup şirketi olan Akdem Mağazacılığı kurarak Bursa Vişne Caddesi’ndeki toptan mağazasıyla birlikte perakende mağaza sayısını da 4’e çıkarmıştır. Yine aynı bünyeye bağlı olan Bi Baby markasını üretmek için 2012 yılında Aksem A.Ş.’yi kurarak bebek çeyiz üretim sektörüne de girmiştir.
Firmanızın ürün konsepti hakkında bilgi verir misiniz? Vişne Caddesi’nde bulunan toptan mağazamızda anne bebek çeyiz ihtiyaçlarını karşılayacak 3000’den
fazla ürün gamımızla hizmet vermekteyiz. Bunların içerisinde Chicco, Bebedor, Avent gibi markaların distiribitörlüklerinin yanında 100’e yakın tekstil markası ile bebek mağazalarının tüm ihtiyaçlarını karşılayacak bir konsepte sahibiz. Kendi üretimimiz olan Bi Baby markamızın içerisinde hastane çıkışları, ikili takımlar, tulumlar, badyler, bornoz takımları, çoraplar, anne çantaları, emzirme minderi gibi 170 adet ürün çeşidi de bulunmaktadır.
Hangi yaş grubuna hitap ediyorsunuz? 0-3 yaş anne bebek ürünlerinin toptan satış ve üretimini yapmaktayız.
Ülkemizdeki anne bebe sektörünün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Bebek sektörü ülkemizdeki doğum oranın diğer ülkelere oranla yüksek olmasından kaynaklanan nedenlerden dolayı ciddi anlamda özellikle yabancı sermayeler için ilgi çekici hale gelmiştir. Bu da sektörümüzün geleceği açısından oldukça önem taşımaktadır. Buna bağlı olarak yapılan anlaşmalar ve birleşmeler her geçen gün artmaktadır. Bu sebeplerden dolayı sektördeki markaların standartlarını ve hedeflerini yüksek tutarak ulusal bir marka olma yolunda yatırım yapmaları gerekmektedir. Sektöre baktığımızda bunun altyapısını oluşturmaya çalışan firmalar olduğunu da görmekteyiz. Bu istikrarda gittiğimiz sürece inanıyorum ki bizimde ülkemizden Avrupa ve dünyada söz sahibi olacak markalar çıkacaktır.
2013 yılına dair öngörüleriniz ve projelerinizden bahseder misiniz? 2013 yılında Bursa Vişne caddesindeki toptan satış mağazamızda hizmet ve çeşit kalitemizi yükseltmek bizim için önceliktir. Bunların yanında yurt içi ve yurt dışı müşteri portföyümüzü genişletebilmek için çalışmalarımıza hız vermekteyiz. Asıl hedefimiz toptanda sattığımız markalarla birlikte kendi markamız olan Bi Baby’nin ürün çeşidini artırarak bebek mağazalarının tüm ihtiyaçlarını karşılayabileceği bir tedarikçi olmak istiyoruz. Bizim için çok önemli bir fuardı. Çünkü Bi Baby markamızın yeni müşterilerimizle ilk tanışmasıydı. 2012 yılında üretimine başladığımız Bi Baby markamızın tüm ürün temalarını görsel ve ayrıntılı olarak anlatabilmemiz için çok güzel bir fırsat oldu. Fuarda gördük ki müşterilerimizin yeni bir yüz ve marka arayışı içinde olması, bizim Bi Baby ile sektöre yatırım yapmamızın ne kadar doğru olduğunun kanıtıydı. Buna bağlı olarak sipariş veren müşterilerimizin ürünlerimizin çeşitliliğinden ve kalitesinden memnun kalarak fuar sonrasında da bizi tekrar tercih etmeleri bizi oldukça memnun etmiştir.
Fuarda hangi ürünleri ön plana çıkardınız? Fuara katılırken amacımız tek bir ürünü değil Bi Baby’yi anlatmaktı. Bu yüzden bütün ürünlerimiz bizim için ayrı bir önem taşıyordu. Bunun yanında bebe çeyiz grubu dediğimiz hastane çıkışları, badyler, ikili takımlar, bornoz setleri, çorap gibi ürünlerimizin ilgi görmesi fuar anlamında beklentilerimizi fazlasıyla karşılamıştır.
Fuardan beklentileriniz hangi oranda gerçekleşti? Ocak ayında düzenlenen Anne Bebek Fuarı Bi Baby için ilk fuar olmasına rağmen özellikle yurt dışından İran, Irak, Kazakistan, Yunanistan, Rusya gibi önemli ülkelerden siparişlerin alınması, yurt içinden farklı müşterilerle bağlantı kurulmasıyla bizim beklentilerimiz olumlu şekilde karşılanmıştır.
53
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
54
Antalya Baby Home Kırcami Şubesi şirket sahibi Nurtaç Uzun, firmalarıyla ve bebe çocuk gereçleri sektörüyle ilgili sorularımızı cevapladı
Antalya Baby Home ile sektöre dair Firmanızın kuruluşu ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz? Firmamız 15 Haziran 2010 yılında kuruldu. Eşim ve ben sektör içerisinde yaklaşık 15 senedir varız. Bu işin mutfağında da yer aldık servis alanında da. Hala kendimizi geliştirmek için yoğun çabalar sarf ediyoruz.
Perakende mağazanızda anne babaların son dönemde ilgi gösterdikleri ürün grupları nelerdir? Yeni nesil ebeveynler artık tercih edecekleri ürünler için kulaktan dolma bilgiler yerine araştırarak alışveriş yapıyorlar. Özellikle internet gibi bilgiye net ve anlık ulaşabileceğiniz mecraların olması bunu daha da kolaylaştırmakta. En değerli varlıkları için kullanacakları ürünlerin etken maddelerine kadar biliyorlar, bilmeyenler için de biz varız.
Sizleri ziyarete gelen firmaların satış temsilcileri için neler söyleyebilirsiniz? İyi bir köprü olabiliyorlar mı? Genelde evet. Aslına bakarsanız firma temsilcilerinin önemi çok büyük. Zira şu an sektörde satılan ürünlerin çok büyük bölümü yurt dışından ithal olarak geliyor. Bu ürünlere ait gerekli bilgileri verebilecek kişiler ilk etapta onlar. Ayrıca hangi mağazada hangi ürün grubunun satılabileceğine onların karar vermesi daha da önemli, burada önemli olan ihtisas sahibi olabilmek bence.
Anne bebek sektöründe perakende mağazalarına çok büyük iş düşüyor. Çünkü ebeveynler satış temsilcisi arkadaşlardan ürünler hakkında detaylı bilgi almayı bekliyor. Bu noktada mağazanızda çalıştırdığınız personelinize ne gibi eğitimler veriyorsunuz? Aslında çok önemli bir noktaya değindiniz. Sektörün en büyük handikabı bu bence: Eğitim. İthalatçı firmalar, üreticiler, perakende mağazalar, hiçbiri bu konuda yeterli bilgiye sahip değil. Eğitim alabileceğiniz yerlerde kısıtlı. Çünkü ürün hakkında en değerli bilgiler ithalatçı firmalar ve onlara izin veren merciler de var. Bu bilgilere ulaşabilmek şuan için firmaların düzenlediği lansmanlar ve satış temsilcileri ile mümkün. Ben ve eşim sektörde uzun yıllar edindiğimiz tecrübeler ile bu bilgileri tekrar süzgeçten geçirerek çalışma arkadaşlarımız ile paylaşıyoruz. Zira ebeveynlerin sizin ağzınızdan çıkan her bilgiyi çocukları için kullandıklarını düşünürsek üzerimize düşen sorumluluk ciddi boyutlarda.
Piyasa da gördüğünüz eksiklikler nelerdir? En büyük eksiklik, aslına bakarsanız fazlalık olarak nitelendirebileceğim sektöre yeni giren mağazalardır. Kimseyi itham etmek istemem ancak biz bu işe 15 sene gibi bir tecrübenin ardından girdik. Sektörde şuan çocuk sahibi olduktan sonra mağaza açanlar dahi var. Bu işi sadece ticaret olarak görmek bence doğru değil. Bir çocuk doktoru, öğretmen kadar hassas olmalı bu işi yapacak kişi. Gelen her çocuğu kendi çocuğu olarak görmeli. Yazık ki diğer sektörlerde bulunan kirlilik burada da var yani.
2013 yılına dair piyasa öngörüleriniz nelerdir? Bence artık ticaret tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de şeklini değiştiriyor. Stok maliyetini, masraf analizini en önemlisi doğru ürün yönetimini yapabilen firmalar için güzel bir yıl olacağı kesin. Çünkü artık yeni ticaret kanunları ve ekonomik yapılanmalar eskisi gibi kolay alışverişin önünü kesiyor. Kredi kartları için gelen yeni düzenlemeler bile 2012 yılında perakende de etkilerini çok ciddi göstermişti.
İthalatçı ve üretici firmaların çalışma prensipleri hakkındaki görüşleriniz nelerdir? Her firma için değil ama söylediklerim bazıları için can yakıcı olabilir. Firmaların en büyük hataları fiyat istikrarı sağlayamamaları. Bu nihai tüketicinin bizim gibi noktalara güveninin kaybolmasına sebep olmakta. Sonuçta hepimiz Türkiye’de alım gücünün hangi seviyelerde olduğunu ve fiyatın önemini biliyoruz. Siz iyi hizmet vermek için yarışırken fiyat bütün çabalarınızı bir anda yok ediyor. Yani siz pişiriyorsunuz başkasına yemek nasip oluyor.
Yurt genelinde şubeleşme adına çalışmalarınız var mı? Var hatta çok yakında yine bu bölgede 4. mağazamızı açmayı düşünüyoruz.
Alım gücü açısından hangi hedef kitleye hitap ediyorsunuz? Genel olarak B B+ve A ama C sınıfında da ciddi müşteri portföyümüz bulunmakta. Önemli olan doğru ürünü doğru tüketici ile buluşturabilmek bence.
Müşteri pörtföyünüzü artırmak için neler yapıyorsunuz? Kendimizi yenilemek ve geliştirmek ilk prensibimiz. Çeşitli mecralarda reklam çalışmalarımız sürekli devam etmekte. Ayrıca kendimize has çalışmalarımız da mevcut.
Sektörümüzün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Bence şuan emekleme dönemine yeni gelen bir bebek gibi sektör. Daha yeni öğreniyoruz sektör olarak. Yürümeye başlamadan koşmaya çalışanlar yarı yolda tekrar emeklemeye başlayacaklar. Yine de gelecekte bu işi gerçekten bir ebeveyn gibi yapacak mağazalar ve tedarikçi firmaların sayesinde sektörün çok daha iyi yerlere geleceğine inanıyorum.
Size ürün tedarik eden firmaların sağladıkları müşteri hizmetlerini yeterli buluyor musunuz? Bu konudaki beklentileriniz nelerdir? En zayıf noktaları bu tedarikçilerin ve maalesef çokta önemsemiyorlar. Evine elektrikli bir ev eşyası alan bir tüketici bile bu kadar önem taşıyan hassas ürünleri alan tüketiciden daha iyi hizmet ve servis alıyor. Acil olarak bu konuya önem verilmeli diye düşünüyorum. Örneğin en hassas döneminde göğüs pompası kullanan anne problemle karşılaştığında 20 iş gününde ulaşabileceği çözümden ne kadar fayda alabilir. Ayrıca muhatap olarak görüşülebilecek kalitede müşteri hizmetlerine sahip olan firma yok denilebilecek kadar az maalesef.
Sattığınız ürünler hangi yaş aralığına hitap ediyor? Ürün alımı yaparken dikkat ettiğiniz kriterler nelerdir? 0-6 yaş hitap ettiğimiz yaş aralığı. Bir anne olarak kendi çocuğuma ‘hayır kullanmam’ dediğim ürünler asla satış noktalarımıza giremez. Daha önce dediğim gibi, bizim bir ebeveyn gibi davranmamız düşünmemiz çok önemli.
Sektördeki gelişmeleri nasıl ve nereden takip ediyorsunuz? Sizin gibi sektör için önemli yazılı mecralar ve özellikle internet. Özellikle uluslararası siteler ve yurt dışındaki gelişmelerde bizim için çok önemli.
Nihai tüketicilerin ürün satın alırken dikkat ettikleri önemli faktör sizce nedir? Marka mı? Fiyat mı? Bence ikisi de çok önemli. İnanın burada sınıf hiç de önemli değil. Tüketici istediği markayı istediği alabileceği fiyat aralığında görmek istiyor. Burada özellikle tedarikçilerin üzerine ciddi bir yük düşüyor. Ürün gamında ulaşmak istediği kesime hitap edecek kalite fiyat aralığında ürünleri bulundurması çok önemli.
55
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
58
Murat Pazarlama firma sahibi Sedat Erkan Kayhan sektörle ve Murat Pazarlama’yla ilgili sorularımızı cevapladı
Kars Murat Pazarlama hizmette öncü Firmanızın kuruluşu ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz? 1986’dan beri oyuncak ve bebe gereçleri satıyoruz. 2007 yılında 2. mağazamızı açtık. Oyuncak bebe gereçleri ve bisiklette bütün markaları bir çatı altında topladık.
Perakende mağazanızda anne babaların son dönemde ilgi gösterdikleri ürün grupları nelerdir? Kış döneminde ağırlıklı olarak lisanlı oyun ekipmanları ve oyuncaklarına karşı bir eğilim oldu. Bebe gereçlerinde sepet beşik ve oyun parkları satışında yükselme görüldü.
Sizleri ziyarete gelen firmaların satış temsilcileri için neler söyleyebilirsiniz? İyi bir köprü olabiliyorlar mı? Memleketimizin uzak olması sebebiyle satış temsilcileriyle pek bağlantı kuramıyoruz genelde ürünlerimizi fuarlardan ve toplantılardan temin ediyoruz ve stoklu çalışıyoruz.
Anne bebek sektöründe perakende mağazalarına çok büyük iş düşüyor. Çünkü ebeveynler satış temsilcisi arkadaşlardan ürünler hakkında detaylı bilgi almayı bekliyor. Bu noktada mağazanızda çalıştırdığınız personelinize ne gibi eğitimler veriyorsunuz? Yeni çıkan ürünlerin kurulumu montajı ürün özellikleri çeşitli fonksiyonlarıyla birlikte kullanım amaçları hakkında bilgilendirme ve görüşmeler yapılmaktadır.
Piyasa da gördüğünüz eksiklikler nelerdir? Piyasanın en büyük eksikliği rekabetin engellenememesi. Bütün firmalar hemen hemen aynı ürünler üzerinde yoğunlaşıyor ve en ucuz olan ürüne talep daha çok oluyor. Şuan da piyasamızda bire bir aynı ürün olup farklı marka ve fiyatlarda sunulması perakendeci mağazaları zora sokuyor.
2013 yılına dair piyasa öngörüleriniz nelerdir? 2013 yılı için bütün hazırlıklarımız bitti, stoklarımızın eksikleri kapatıldı. Geçen yıl var olan piyasadaki daralma ne yazık ki bu yılda bekleniyor. Maalesef bu yılda cirolarda düşüş olmasa da kar payında belli oranlarda düşüş beklemekteyiz.
59
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
İthalatçı ve üretici firmaların çalışma prensipleri hakkındaki görüşleriniz nelerdir? Üretici ve ithalatçı firmaların en büyük eksiği bayilerinin haklarını internet üzerinden satış yapan firmalara karşı koruyamamasıdır. Ayrıca ara toptancılara ürün verilmesi, bayilik olan yerlerde, bayi olmayanların ürün satmasına sebep olarak bizleri zor durumda bırakıyor.
Yurt genelinde şubeleşme adına çalışmalarınız var mı? 2013 sezonu içerisinde böyle bir planımız yok.
Alım gücü açısından hangi hedef kitleye hitap ediyorsunuz? Müşterilerimizin istediği fiyatlarda ürünleri bulabilmesi için çok çeşitli ürün yelpazesi ile çalışıyoruz, her fiyata ürün temin edebiliyoruz. Bu da müşterilerimizin memnuniyetini kazanmamızı sağlıyor.
Müşteri pörtföyünüzü artırmak için neler yapıyorsunuz? Bebe oyuncak ve bisiklet piyasasını çok yakından takip ediyoruz yeni çıkan ürünleri temin edip mağazalarımızda satışa hazır hale getiriyoruz. Çoğu firmanın yetkili satıcısı olduğumuz için bu konuda sıkıntı çekmiyoruz.
Sektörümüzün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Sektörümüzün bugün için iyi bir durumda olduğunu söyleyebilirim ancak piyasada ürünlerin taklitleri fazla bulunduğundan gerçeğine olan talepte her yıl belirli oranlarda düşüş görülmektedir. Ayrıca başlıca sorun olarak gördüğün bir diğer unsur da : Bayilerin firmaların showroomları konumda bulunmasıdır. Yani müşteri internette beğendiği ürünü perakende mağazalarında görüp inceledikten sonra haksız rekabet yapan internet firmalarından temin ediyorlar. Bu da bizim sektörümüz de bayilik sisteminin bir işe yaramayacağının kanıtıdır.
Size ürün tedarik eden firmaların sağladıkları müşteri hizmetlerini yeterli buluyor musunuz? Bu konudaki beklentileriniz nelerdir? Merkezlerin uzaklığının cefasını çekiyoruz yedek parça sıkıntısı çok oluyor ve bunları temin etmek, bozuk ürünleri değiştirmek bizim için büyük bir problem haline geliyor.
Sattığınız ürünler hangi yaş aralığına hitap ediyor? Ürün alımı yaparken dikkat ettiğiniz kriterler nelerdir? Müşterilerimiz genel de 0-6 yaş arasıdır. Bu yaş grubu çok hassas olduğundan TSE, CE belgeli ürünler, kaliteli ve lisanslı ürünler satıyoruz.
Sektördeki gelişmeleri nasıl ve nereden takip ediyorsunuz? Bayisi olduğumuz firmaların bölge sorumlularıyla e-mail ya da telefon yoluyla haftalık görüşmeler yapılmaktadır.
Nihai tüketicilerin ürün satın alırken dikkat ettikleri önemli faktör sizce nedir? Marka mı? Fiyat mı? Günümüzde çoğu müşterimiz fiyata bakar oldu buna sebep ise ekonomik sıkıntılar. Biz mağazalarımızda fiyattan daha çok kaliteli ve markalı ürünleri satıyoruz. Bu da müşterilerimizin bizi tercih nedenidir.
Eklemek istediğiniz konular nelerdir? Üretici ve ithalatçı firmaların bayilere uyguladıkları kotaların her yıl dengesiz artırılması çok yakın zamanda piyasayı çok zorlayacaktır. Elinde fazla stoklu ürünü bulunan bayiler satış fiyatlarında çok oynamaktadırlar.
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
60
Eser Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Şimşek
Chipolino sektörde dikkatleri üzerine çekmeyi başardı Misyonunu sürekli gelişme ve kaliteli servis ile müşteri memnuniyetine dayandırmış olan Eser Lojistik, birçok ülkede anne ve babaların bebekleri için tercih ettiği ve güvenle kullandığı “Chipolino” markasını Türkiye’ye sunmanın heyecanını yaşıyor
2009 yılında Temizlik, Güvenlik, Medikal Ürünlerin ithalatı ile faaliyetlerine başlayan ve 2011 yılında Chipolino markasının Türkiye ve Kuzey Kıbrıs bölgesinin distribütörlüğünü alarak faaliyetlerine devam eden, Eser Lojistik’den Ercan Dost, 2013
Anne, Bebek ve Çocuk Fuarı ve sektörün durumuyla ilgili bizlere şu bilgileri verdi:
Fuarınız nasıl geçti? “Bu, bizim bu fuara ilk katılımımızdı. Bu sene firmamızı ve ürünlerimizi
tanıtmayı amaçladık. Bu seneki fuardan edindiğimiz deneyimler ve gördüğümüz ilgi neticesinde fuarın bize ileriye yönelik faydalar sağladığını düşünüyoruz. Chipolino, bir bebek ürünleri mağazasında bulunabilecek tüm ürünleri bünyesinde bulunduruyor ama bizim bu fuarda ön plana çıkardığımız ve sektöre sunduğumuz özel ürünlerimiz var. Sergilediğimiz ürünler müşterilerimizden çok ilgi gördü. Buna paralel olarak da bu yılın, bizim için gayet dolu bir yıl olacağını öngörüyoruz.
2013 atılım yılımız olacak 2012 yılında artırdığımız ürün çeşidiyle 2013 ve sonrası satış ve tanıtım faaliyetlerimiz devam edecektir. Türkiye’nin farklı illerinden gelen bayilerin ürünlerimize olan ilgisi, bize ürünlerimizin her ilde satışa sunulabilir kalitede olduğunu gösterdi. Fuara katılımımızla da artan bayi sayımız bizi daha iddialı hizmet vermemiz için yönlendiriyor. Dolayısıyla 2013 yılı bizim için bir atılım yılı olacak.
Tebliğ uygulanmalı Sektörün belli bir kalite standardına sahip olmaması bir sıkıntı olarak karşımıza çıkıyor. Bu bağlamda ithalatta çıkarılan yeni tebliği çok yararlı görüyor ve gerçekten uygulanmasını istiyoruz. Çünkü eğer bu tebliğ tam olarak uygulanırsa; hem tüketiciler daha sağlıklı ürünlere kavuşacaklar, hem de standartlara uygun üretim yapmayan firmalar bu piyasa da olamayacaklar. Bizim en büyük arzumuz, bu işi layıkıyla yapan firmaların piyasada kalmasıdır. Biz ürünler arasındaki kıyasın, aynı kalite ve standartlardaki ürünlerin fiyatlarıyla yapılması taraftarıyız. Oysaki bu henüz bizim arzuladığımız şekilde olmuyor. Eğer bu tebliğ uygulanırsa, firmaların %60’ı ürünlerini ithal
61
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
olduğumuzu düşünüyorum. Çünkü müşteri memnuniyeti bizim için en büyük yatırım. Dolayısıyla servis ve satış sonrası hizmetlerimizde son derece titiz davranıyoruz.
edemez diye düşünüyorum. En büyük hedefimiz bizim
2013 ve bundan sonraki yılların bizim ve herkesin arzuladığı
geleceğimiz, yarınlarımız olan çocuklara daha sağlıklı
seyirde geçmesini diliyorum. Biz ürünlerimize olan ilgiyi
ürünler sunmaktır.
artırmak ve daha fazla bayi sayısına ulaşmak için her türlü
Müşteri memnuniyeti konusunda gayet iyi bir noktada
gayreti göstermeye hazırız.”
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
64
Nildeniz dünyadaki birçok lider markanın Türkiye distribütörlüğünü başarı ile sürdürüyor Hepimiz için çok hassas olan bebek sektöründe de dünyaca kendini kanıtlamış olan markaların Türkiye distribütörlüğüne devam ettiren Nildeniz Pazarlama Müdürü Hakan Karacaalp sorularımızı cevapladı
Firmanızı kısaca tanıtır mısınız? 1957 yılında kurulan firmamız 2000’li yılların başına kadar ithalat ve üretim ile ilgili değişik iş kollarında öncü görevini başarı ile yerine getirmiş olup şu anda bebek sektöründe ve yarı profesyonel elektrikli ev aletleri grubunda çalışmalarına devam etmektedir.
Firmanızın ürün konsepti hakkında bilgi verir misiniz? Bebek ile ilgili ihtiyaçların büyük bölümünü karşılayabiliyoruz. Bebek araç gereçleri ve aksesuarları, (Baby 2 Go), bebek kozmetiği (Bübchen ), emzik, biberon ve beslenme grupları (Nuby), akülü araç grubu (Formula) konseptimizin ana gruplarıdır.
Hangi yaş grubuna hitap ediyorsunuz? Akülü araba grubunun bünyemize katılması ile 0-7 yaş grubuna hitap ediyoruz.
Ülkemizdeki anne bebe sektörünün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Anne ve bebek ile ilgili bu gün, gerek perakende mağazacılığı anlamında gerekse mal tedarik eden üretici ve ithalatçı firma anlamında, arz talep dengesizliği var. Bu zaman içinde değişmez ise sıkıntılar katlanarak devam eder düşüncesindeyim.
2013 yılına dair öngörüleriniz ve projelerinizden bahseder misiniz? Ticaret yapan kişilerin yapısında karamsarlık olmamak zorunda. Bu sebepten 2013 her seneden daha güzel geçecek. Bu sene en önemli projemiz, Nuby beslenme ve emzik grubudur. Bu ürünün çalışmalarına yeni başlamamıza rağmen çok iyi tepkiler geliyor. Bübchen bebek kozmetiği ile Baby 2 Go araç gereçlerine yaptığımız Ar-Ge yatırımlarının karşılığını da bu sene alacağız.
Fuarda hangi ürünleri ön plana çıkardınız? Fuarda iki standımız vardı. Bunlardan biri akülü araba ve araç gereç grubu, diğeri kozmetik, emzik ve biberon grubu. Amacımız her hangi bir ürünü ön plana çıkarmaktan ziyade bütün ürün çeşidimizi satmaktı. Arkadaşlarımız bunda da başarılı oldu.
Fuardan beklentileriniz hangi oranda gerçekleşti? Biz fuarlara ticari bir kaygı ile girmeyiz, asıl amacımız kendi fuarımıza gelemeyen dostlarımıza hizmet vermektir. 350 m2 toplam alan ile fuarın en büyük stantlarından birinde ürünlerimizi sergiledik. Yaptığımız yatırımın da karşılığını aldık. Yapılan yeni bağlantılar markamız açısından çok sevindirici idi. Kısacası fuardan çok memnun ayrıldık.
Bambino ürünleriyle bebekler sağlıklı, anneler mutlu Firmanızı kısaca tanıtır mısınız? 45 yıldan beri faaliyetini sürdüren Bambino A.Ş. 1980 yılına kadar yalnızca yerli üretim ürünlerle hizmet vermiştir. 1980 yılından sonra dünyaca tanınmış Cotoneve markası ile kozmetik sektöründe faaliyet göstermiş ve Türkiye’nin tüm ulusal zincir mağazalarıyla çalışmaya başlamıştır. % 100 yerli sermayeli bir Türk markası olarak dünyaca ünlü markalarla yarışır hale gelmek için, 2012 yılında yapılan büyük sanayi yatırımları ile ürün ve ambalajlardaki modernleştirme çalışmaları, firmamıza ciddi bir ivme kazandırmıştır. Bambino A.Ş. her yıl kendini yenileyip geliştirerek Avrupa ve Dünya standartlarındaki ürünleri ile hem yurt içi hem yurt dışında müşteri memnuniyetini kazanmıştır. Bugün Türkiye’de bulunan gerek devlet hastanesi gerekse özel hastanelerde Bambino markalı biberon, emzik ve aksesuarları güvenle kullanılmaktadır. Ayrıca firmamız günümüzün tüm satış kanallarını da (Ecza Depoları, Eczaneler, Marketler, Bebek Mağazaları, Sanal Satış Kanalları vs.) etkin bir şekilde kullanmaktadır. Bambino için önemli bir onur kaynağı da ‘’Tüketiciyi Koruma Taahhütnamesi’ne kendi sektöründe imza atan ilk firma olmasıdır.
Firmanızın ürün konsepti hakkında bilgi verir misiniz? Anne ve bebek ürünleri üretiyoruz, aile kavramı ve değerlerine odaklıyız. Yüksek küresel standartlarda üretilen markalarımızı sunduğumuz tüm tüketicilerimizi ailemizden bir birey gibi görüyoruz…
Hangi yaş grubuna hitap ediyorsunuz? Ürünlerimiz yeni doğan, 18 + ay üstü bebekler ve annelere hitap ediyor. -Sizi rakiplerinizden ayıran en önemli özellikler nelerdir? Kurulduğumuz günden bugüne sağlıklı ve yüksek kaliteli ürün politikamızla, bebek ve kişisel bakım kategorisi tüketicilerinde maksimum memnuniyet sağlamak ve bunu sürekli kılmak için çalışıyoruz.
Ürettiğimiz ürün ve sunduğumuz hizmetin kalitesinden ödün vermememiz bizi rakiplerimizden ayıran en büyük özelliğimizdir. Tercih edilmemizdeki en büyük etkenlerden biri de yaptığımız ürünlerin kaliteli, sağlam ve sektörde adını ispatlamış ürünler olmasıdır. Ürünlerimizi bilgi ve tecrübemiz ile birleştirip müşterilerimize sunmamız da diğer bir özelliğimizdir.
Ülkemizdeki anne bebe sektörünün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Thomas Browne’nin dediği gibi, ‘Geçmişten çok geleceği düşünmeliyiz, çünkü bundan sonra orada yaşayacağız.’ Anne bebek sektörü hızla ilerlemekte ve gelişmektedir. Türkiye’de istatistiklere göre senede 1.5 milyon bebek doğuyor. Biz daha 1.5 milyon anneye ulaşabilmiş değiliz ancak, hedeflerimize çok hızlı ilerliyoruz. Ebeveynlerin en hassas olduğu konuların başında bebek ve anne ürünleri geliyor. Anne ve babalar, bebeklerinin sağlığı için beslenme ve bakım ürünlerini ince eleyip sık dokuyarak seçiyorlar, Bambino olarak anne, bebek ve çocuk alanında daha gidecek çok alanımız var.
2012 yılı nasıl geçti? 2013 yılındaki hedef ve beklentileriniz nelerdir? 2012 yılında yapılan büyük sanayi yatırımlarımız ile ürün ve ambalajlardaki modernleştirme çalışmaları, firmamızın büyümesine ciddi bir ivme kazandırmıştır. 2013 yılında yurtdışı pazarımızı büyüterek, daha geniş bölgelere hitap edecek bir yapıya ulaşmak ilk hedefimizdir. Bu yüzden adımlarımızı, sağlam ve istikrarlı şekilde atmaya gayret gösteriyoruz. İşimizi en kaliteli ve düzgün şekilde yaparak, hedeflerimize ulaşacağımıza inanıyoruz.
Fuarda hangi ürünleri ön plana çıkardınız? Yeni koleksiyonumuz Natural Extension ürünlerimize ilgi çok fazlaydı, müşterilerimizin taleplerini karşılamaktan gurur duyuyoruz.
Her yıl kendini yenileyip geliştirerek Avrupa ve dünya standartlarındaki ürünleri ile hem yurt içi hem yurt dışında müşteri memnuniyetini kazanan Bambino’nun Genel Müdürü Emre Eroğul, 24. Anne, Bebek, Çocuk Ürünleri Fuarı’yla, firmalarıyla ve sektörle ilgili olarak sorularımıza şu cevapları verdi Fuardan beklentileriniz hangi oranda gerçekleşti? Fuarın genel anlamda başarılı geçtiğini söyleyebilirim. Katılımcı firmaların çoğu bizim gibi dallarında uzmanlaşmış, sektörde öncü kuruluşlar. Billboardlara, ulusal ve yerel kanallara, radyolara verilen reklamların çoğaltılmasının katkı sağlayacağını düşünüyoruz.
65
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
66
“Mağazamıza gelen firma temsilcilerinin yeterli bilgiye sahip olması bizim için önemli. Satış sonrası firmaların ürünle ilgili sorunlarımızda bize sağladığı hizmet ve destek de müşteri memnuniyetimizi arttırıyor. Bu desteği sağlayan firmalarımız ile yolumuza devam ediyoruz.”
Solda Çevik Bebe Genel Müdürü Fatih Çevik, sağda Çevik Bebe Genel Koordinatörü Fedai Çevik
Eskişehir Çevik Bebe ilde hizmette tek Çevik Bebe Genel Koordinatörü Fatih Çevik firmalarıyla ve sektörümüzle ilgili sorularımızı cevapladı:
Firmanızın kuruluşu ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz? 1996 yılında başladığımız bu sektörde 2004 yıllında kurumsallaşarak 1000m2 lik mağaza, dahilinde 2 şube 35 çalışan ve e-ticaret web sayfası ile Eskişehir’in öncüsü olarak hizmet vermekteyiz.
Perakende mağazanızda anne babaların son dönemde ilgi gösterdikleri ürün grupları nelerdir? Organik ürünler, oyun parkları, bebek odası takımları, bambu sepetler, oto koltukları, bebek telsizleri ve pompalar tercih ediliyor.
Sizleri ziyarete gelen firmaların satış temsilcileri için neler söyleyebilirsiniz? İyi bir köprü olabiliyorlar mı? Mağazamıza gelen firma temsilcilerinin yeterli bilgiye sahip olması bizim için önemli. Satış sonrası firmaların ürünle ilgili sorunlarımızda bize sağladığı hizmet ve destek de müşteri memnuniyetimizi arttırıyor. Bu desteği sağlayan firmalarımız ile yolumuza devam ediyoruz.
Anne bebek sektöründe perakende mağazalarına büyük iş düşüyor. Çünkü ebeveynler satış temsilcisi arkadaşlardan ürünler hakkında detaylı bilgi almayı bekliyor. Bu noktada mağazanızda çalıştırdığınız personelinize ne gibi eğitimler veriyorsunuz?
Satış danışmanı olarak çalışmaya başlayan personelimize ürünlerin özellikleri hakkında bilgi verilmesi, satış becerileri eğitimi, müşteri ilişkileri, diksiyon, sorun çözme ve karar verme, görsellik, düzen, dizayn, tertip gibi eğitimler veriliyor.
Piyasada gördüğünüz eksiklikler nelerdir?
67
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Öncelikle Eskişehir ve Türkiye genelinde bebe sektöründe kurumsallaşmış perakende mağazaların sayısı azdır. Dolayısıyla küçük ölçekli firmalar piyasa rekabet ortamında mücadele edemeyip, kısa zamanda yok oluyor. Bu da kurumsallaşmış firmaların ilerlemesini etkiliyor. Burada tüketicilerinde bilinçli olmaları gerekli. Sektörümüzün en büyük eksiklerinden biri deneyimli, yeterli bilgiye sahip satış danışmanlarının olmayışı.
2013 yılına dair piyasa öngörüleriniz nelerdir? İthalatçı ve üretici firmaların satış politikalarına uyulursa bu yılın iyi geçeceğini düşünüyorum.
İthalatçı ve üretici firmaların çalışma prensipleri hakkındaki görüşleriniz nelerdir? İthalatçı ve üretici firmaların bayisi olmayan mağazalara ürün vermesi piyasadaki fiyat politikalarında dengesizliğe yol açıyor. Bizim gibi kurumsallaşmış perakende mağazaların kar marjının düşmesine sebep oluyor.
Yurt genelinde şubeleşme adına çalışmalarınız var mı? Önümüzdeki yıllarda Türkiye’de şubeler açmayı planlıyoruz. Ancak piyasa koşullarının iyileşmesi gerekli.
Alım gücü açısından hangi hedef kitleye hitap ediyorsunuz? Alım gücü açısından her kitlenin ihtiyacına cevap veriyoruz.
Müşteri portföyünü arttırmak için neler yapıyorsunuz? Mağazamızda bulunan ürünlere zaman zaman kampanyalar yapıyoruz. Broşür, afiş, radyo ve TV reklamlarımızla müşteri portföyümüzü arttırdığımıza inanıyoruz.
Sektörümüzün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Türkiye’de bebe sektörü yeni gelişmeye başlayan bir alan. Anne ve Baba adayları bebeklerine ürünlerin en iyisini ve en güzelini almak istiyorlar. Bunun için de müşterilerin isteklerini üretici firmalarla paylaşarak sektörün gelişimine yardımcı olmaya çalışıyoruz. Firmaların ARGE çalışmaları yaparak sektöre yeni ve kaliteli ürünler sunarak bebe sektörünün ilerlemesine katkı sağlayacaklarına inanıyoruz.
Size ürün tedarik eden firmaların sağladıkları müşteri hizmetlerini yeterli buluyor musunuz? Bu konudaki beklentileriniz nelerdir? Bize ürün tedarik eden bazı firmaların sağladıkları hizmetleri yeterli bulmuyoruz. Bizi etkileyen hizmetler müşterilerimize yansıyor. Bu konuda hizmet veremeyen bazı firmaların konuya daha ciddi yaklaşmasını istiyoruz.
Sattığınız ürünler hangi yaş aralığına hitap ediyor? Ürün alımı yaparken dikkat ettiğiniz kriterler nelerdir? 0-14 yaş grubuna hizmet etmekteyiz. Ürün alımı yaparken fiyat, kalite, moda ve almış olduğumuz hizmete dikkat ediyoruz.
Sektördeki gelişmeleri nasıl ve nereden takip ediyorsunuz? Bize gelen müşteri temsilcileriyle yaptığımız görüşerek ve tedarikçi firmaların bayi toplantılarını ziyaret ederek ayrıca sektörle ilgili düzenlenen anne ve çocuk fuarlarını ve bazı imalat firmalarını gezerek gelişmeleri takip ediyoruz.
Nihai tüketicilerin ürün satın alırken dikkat ettikleri önemli faktör sizce nedir? Marka mı? Fiyat mı? Yeterli hizmet, kalite ve fiyat.
Eklemek istediğiniz konular nelerdir? Çevik Bebe firması olarak ekibimizle düşünüyor, geleceğin çocukları için çalışıyoruz.
“İthalatçı ve üretici firmaların bayisi olmayan mağazalara ürün vermesi piyasadaki fiyat politikalarında dengesizliğe yol açıyor. Bizim gibi kurumsallaşmış perakende mağazaların kar marjının düşmesine sebep oluyor.”
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
68
“Müşterilerimizin bize duyduğu güven ve memnuniyet her zaman önceliğimiz olmuştur.” diyen Hello Baby Genel Müdürü Sevgi Taşcı firmalarıyla ilgili sorularımızı cevapladı
Hello Baby; İlkemiz “müşteri memnuniyeti”
Hello Baby markasını ve oluşum sürecini paylaşır mısınız? Hello Baby markası anne bebek ve çocuk sektöründe yaşanan 15 yıllık bir tecrübenin ve birikimin sonunda ortaya çıkmıştır. Bu sektörün ihtiyaçları ve öncelikleri uzun bir süreçte tecrübe edilmiş ve daha sonra Hello Baby çatısı altında annelerin tüm ihtiyaç ve beklentilerine cevap verilmeye başlanmıştır. Hello Baby, bir annenin bebek beklerken ve bebeği olduktan sonra da 8 yaşına kadar olan süreçte tek mekanda tüm ihtiyaçlarına ve sorularına cevap alabileceği bir ortam sunmaktadır. Anne baba ve çocuklar 5.000 m2’lik bir alanda istediğinde Hello Cafe’de dinlenirken çocuk oyun alanında çocukların vakit geçirebileceği rahat bir ortamda alışveriş yapabilmektedirler. Bebek bekleyen aileler, her kategori ihtiyaçları için ayrı ayrı mekanlarda alışveriş yapmaya çalışırken, Hello Baby bu eziyete bir son vermiştir. Avrupa’nın en büyük bebek mağazası olan Hello Baby, bünyesinde 16 adet bebek odası teşhir alanını da barındırmaktadır. En büyük mobilya mağazalarında dahi en fazla 2-3 adet bebek odası teşhir edilirken Hello Baby’de özel tasarım bebek odaları bu ihtiyaca tümüyle cevap vermektedir. Hepsi ayrı bir oda halinde birbirinden farklı özel tasarım her şeyiyle dizayn edilmiş 16 adet bebek odası mevcuttur.
Markanın ürünlerini ve farkını anlatır mısınız? Markamız bünyesinde bulunan tüm Türk ve Dünya markası ürünler büyük bir titizlikle anne ve bebeklerin sağlığı ve güvenliği gözetilerek ve öncelik buna verilerek tercih edilmektedir. Bir ürünün mağazamızda yer alması sürecinde bu hususlar uzman ekibimiz tarafından titizlikle değerlendirilmektedir. Müşterilerimizin bize duyduğu güven ve memnuniyet her zaman önceliğimiz olmuştur.
Koleksiyonlar sezona göre nasıl değişiklikler gösteriyor? Koleksiyonlar her sezonun ihtiyaçları dikkate alınarak sezona başlamadan mağazamızda hazır edilmektedir. Tüm dünyada sektörde mevcut ve yeni giren ürün ve markalar uzman ekiplerimizin süzgecinden geçmektedir.
Sizi sektörde diğer rakip markalardan ayıran özellikler neler? Hello Baby’yi diğer markalardan ayıran özellikler, yukarıda çok kısaca belirttiğimiz Avrupa’nın en büyük bebek mağazası olması, 5.000 m2’lik bir teşhir alanında, adeta yılın 365 günü açık bir fuar alanı gibi tüm Türk ve dünya markalarını bünyesinde teşhir edebilmesi, Hello Cafe’si, çocuk oyun alanı, bebek bakım odası ile stressiz bir alışveriş ortamı sunması, bebek, çocuk ve hamilelik konularında uzman desteğinin alınabildiği, satış ve satış sonrası güler yüzlü hizmetin sunulabildiği bir ortama sahip olmasıdır. Tek çatı altında bu hizmetlerin sunulabildiği Avrupa ve Türkiye’nin ilk bebek mağazasıdır.
Hello Baby ‘nin uzun vadedeki hedefleri neler? Hello Baby markasını dünyadaki annelerin tercihi haline getirmek firma olarak en büyük hedefimiz. Müşterilerimiz için değer yaratmak, beklentilerine kalite ve istikrar ile karşılık vermektir. Mükemmellik yolunda, dünyadaki kalite yönetim felsefesini bir yaşam biçimi haline getirerek sektörümüzde önder bir kuruluş olmak. Müşterilerimizin beklentilerine tamamıyla cevap verebilmek, ürün ve hizmetlerimizin çeşitliliğini artırmaya ve müşterilerimizin istediği zamanda sağlamaya çalışmak, firmamızın rekabet ve gelişim gücünü arttırabilmek için sürekli gelişme kavramını benimsemektir. Bugün Türkiye’de hem online hem de perakende mağazacılıkta kendi sektörünün en büyüğü. Bebeklerin her yıl büyümesinden dolayı bebek ürünleri pazarı dinamik bir yapıya sahip. Bu nedenle sektör her yıl hedef kitlesini değiştiriyor. İçinde yaşadığı topluma ve müşterilerine karşı en yüksek kurumsal davranış standartları içinde bulunmayı ana ilke olarak benimsemiş firmamız; güvenli, kaliteli ve hızlı hizmet anlayışını uzman bir kadro ile sürdürerek hedef piyasalarda en geniş ürün yelpazesini, yeni teknolojileri kullanımıyla müşterilere sunacak, bu süreçte; çalışanlarının, birlikte iş yaptığı firmaların ve tüketicilerinin menfaatlerini daima ön planda tutacak ve sorumlu bir firma kimliği ile örnek tutumunu sürdürecektir.
69
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Makale
72
Para kazandıran satış arttırma teknikleri Evet, haksız sayılmazsınız ! Ben de böyle bir baslık görsem hiç düşünmez, merak eder okurdum. Zira bugün gelinen noktada, satış sadece belli bir kesimin mesleği olmaktan çok, herkesin bir miktar öğrenmesi gereken bir meslek dalı haline gelmiştir.
Satış, eğer doğru ve kurallarına göre yapıldığında dünyanın en kolay mesleği, eğer sistemsiz ve hedefsiz çalışılırsa da dünyanın en zor mesleği olabilmektedir. Şurası kesindir: Dünyada en çok satış yapan kişiler aslında daha az satış yapan bir kişiden daha çok çalışıyor değillerdir. Ama hedefleri konusunda çok disiplinli ve taviz vermeden hareket etmektedirler. İnsanın gelişmesi için zorlanması, hatta rahatsızlık duyması lazım. Rahat hareket ediyorsak, gelişemiyoruz, ileriye gidemiyoruz demektir. Bu her iş için geçerlidir. Satış işi içinde… Satısı artırmanın kısa bir yolu yok ancak aşağıda saydıklarımı uygularsanız, size başarı garanti edebilirim. Çünkü çoğu satıcının başarısızlığının altında öz disiplin eksikliği, motivasyon ve yönlendirme yatmaktadır. Satışlarınızı %80 artırmak için 5 konuda performansınızı arttırmanız yeterlidir. Her birinde %10 – %20 performansınızı arttırmanız yeterli olacaktır.
Nasıl başaracağız? Başarılı olmak için birçok konuda iyi bir yönetici olabilmek gerekmektedir: İletişim ve İkna Yönetimi, iyi ürün bilgisi, müşteri ilişkileri yönetimi ve tabiki olmazsa olmaz olan etkin zaman yönetimi yöneticiliğidir.
Etkin Zaman Yönetimi Satışı arttırmanın en önemli kriteri zamanı iyi kullanmaktan geçer. Zamanı olabildiğince etkin kullanmak ve var olan zamanı arttırabilmek! Zamanı nasıl arttırabiliriz? Pekçokları için mesai saati denen süreç günün 8 veya 10 saatini kapsamaktadır. Var olan bu saati daha çok arttırmaya çalışmaksa, bir süre sonra performans düşüklüğüne veya bıkkınlığına yol açacaktır. O halde var olan saat dilimini arttırmaktansa elimizdeki zamanı daha dolu ve eğlenerek harcamak yani işi eğlence olarak görmek, hem iş verimliliği hem de etkin zaman yönetimi için tek çözüm yolu gibi görülmektedir. Bunun dışında daha neler yapılabilir?
1-Güne herkesten daha erken başlamak: Türkiye’de ortalama ise başlama saati 8.30 gibi görünse de aslında bu saat 9.30’a kadar sarkmaktadır. Güne erken başlamak için en ideal saat 7.00 dir. ilk bir saati sadece kendinizi hazırlanmaya ayırmak için harcayın. Erken başlamak sizi 8.30’da isinizin başında en enerjik olarak bulunmanızı sağlayacaktır. Sabah kahvaltısı ve öğlen yemeklerinizi müşterinizle veya potansiyel alıcılarla değerlendirmek ziyaret sayınızın artmasına neden olacaktır. Is seyahatlerinde zaman kazanmak için 7.30 uçağı ile gitmek (en geç 8.00), 19.00 veya 19.30 uçağı ile dönmenizi tavsiye ederim. Bu saatlerde seyahat etmek ayrıca Ankara seyahatlerinde birçok kişi ile karsılaşma imkânı da verecektir.
2-Günü adım adım planlamak ve öncelikleri belirlemek : Pek çok kişi planlama yapmayı veya önceliklerini belirlemeyi zulüm sayarlar. Oysa günlük olarak yapacağınız 5-10 dakika planlama ile işlerinizin sayısını %25 – %50 arttırmakiçten bile değildir. Burada önemli nokta günlük hedeflerinizi ve yapmayı hedeflediğiniz konuları bir kâğıda yazmak, sonra yapılması gerekenleri öncelik sırasına göre yazmak ve her bir isi ne kadar zamanda tamamlamayı düşündüğünüzü yanına not etmek. Buna göre elinizdeki zaman yeterli değil ise, bazı isleri ertelemek veya iptal etmek gerekecektir. Öncelikleri yazmak için en ideal zaman is günü sonu veya aksam eve gidince olmalıdır. Bu konularda yeni fikirler aklımıza uyurken de gelebilir. En önemli nokta, başkaları sizin zamanınızı çalarsa ne yapılmalı? Bu konuda katı olmalıyız, aksi takdirde programımız sürekli aksayacaktır veya randevularınıza geç gitmek zorunda kalacaksınız.
3-Günlük ziyaret güzergâhını iyi planlamak: Bazı satıcılar bir randevuyu kentin bir ucunda diğerini ise diğer uçta alarak çok yoğun bir gün geçirdiklerini iddia ederler ama gerçekte bu sadece kötü planlamanın bir sonucudur. İyi bir satıcı bir hafta sonraki randevularının yüzde 80’ini en geç bir önceki hafta Perşembe aksamına kadar planlar. İki hafta sonrasının da en az %20’sini. Kalan kısmı son dakika! Aynı hafta alınan randevular ise mevcut açık projelerinin kapatılması veya mevcut müşteri ziyareti için değerlendirilebilir. Randevu alırken eğer istediğiniz saat almak istiyorsanız bu işi direk kendiniz halledin, sekreterinize ve asistanınıza bırakmayın. En büyük yapılan hata randevu konusunda müşteri yönlendirilmediği ve iyi planlanmadığı için randevu saatlerinin verimsiz saatlerde alınmasıdır. Başarı için her işte olduğu gibi önceden iyi planlama yapılmalıdır.
4-Her gün 1 fazla arama ve ziyareti hedeflemek: Satış bir istatistik isidir ve aslında hesap çok basittir: Ne kadar çok ararsanız, o kadar çok randevu alırsınız. Ne kadar randevu alırsanız o kadar ziyaret ve satış oranı yakalarsınız. Çoğu satıcı her gün aynı şeyleri yaparak ayni sonucu elde edeceklerini düşünürler,ki bu büyük bir yanılgıdır. Belli dönemlerde çok yoğun arama ve ziyaret yaparak yeni müşteri potansiyel listenizi arttırabilirsiniz ki potansiyel müşteri listesi oluşturmak, aramak, randevu almak, teklif vermek ve kapatmak gibi süreçler satış oranınızı arttırmaktadır. Ancak, en önemli konu randevu almaktır. Randevu yoksa satış yoktur. Doğru müşteriyi bulmak ise isin yüzde 80’idir. Buradaki başarı oranınız verimliliğinizi arttıracağı gibi, satış oranınızı da olumlu etkileyecektir. Satışta başarısızlık
yoktur, sonuç vardır. Her gün yapacağınız 1 ekstra arama veya ziyaret satışlarınızı ciddi miktarda artmasına neden olacaktır. Günlük planlamanızı ne kadar iyi yaparsanız o kadar çok kişiye ulaşabilirsiniz. Arama için en uygun saatler; sabah erken 8.30- 9.30 veya 17:00- 18:00 saatleridir. Cep telefonu arama isini daha da basit hale getirmesine rağmen dikkatli kullanılmasında yarar vardır. Cep telefonundan arıyorsanız, önce “müsait misiniz?” sorusunu sormayı unutmayın, sekreterinize bağlatmayın!
5-Hafta sonlarını da etkin değerlendirmek: Hafta sonu yapılacak 3-4 saatlik planlama ve geçen haftanın gözden geçirilmesi ve ertesi haftanın planlaması zaman planlaması açısından verimliliğinizi arttıracaktır. Pazartesi sabahınızı ve Cuma aksam üstlerinizi toplantı saatlerine ayırmanız diğer verimli gün ve saatlerin ziyan edilmemesini sağlayacaktır.
6-Tüm planlarınızda trafiğin durumunu hep dikkate alın: Trafikte geçirdiğiniz zamanı olabildiğince azaltma yoluna gitmek gerekir.Mesela mümkünse ev ve isiniz arasındaki zamanı azaltmak için isinize yakin bir yere taşınmak gibi, ya da günün ilk ve en son randevusunu evinize yakin yerlerde almaya çalışmak gibi. Büyük şehirlerde yaşıyorsanız, cuma günleri mümkün olduğu kadar öğleden sonrasına randevu almamanız trafik yoğunluğu açısından tavsiyemdir. Pazartesi günleri de aynı trafik youğunluğu nedeniyle olabildiğince erkenden evden çıkabilmek yararınıza olacaktır.
7-Seyahatler ve uzun mesafeli ziyaretlerde ziyaret sayınızı artırmaya çalışın: Ziyaret edeceğiniz uzak yerlerde mevcut müşterileri ziyaret etmek, memnun müşterilere yeni ürün ve hizmetlerden bahsetmek hatta referans istemek için değerlendirmek oldukça faydalı olacaktır Böyle bir durumda randevular kısa tutulmalı ve sohbet kısmi mümkün olduğu kadar az olmalı ve müşteriye ne kadar vakit ayıracağınızı önceden söylemelisiniz. Bu konuda çoğu satıcı sadece özgüven eksikliğinden dolayı ziyareti kısa kesmek konusunda tereddüt eder ve tüm ziyaretler gereğinden uzun sürer veya bir sonraki randevuya geç kalırlar. Gece kalmayı gerektiren ziyaretlerde aksam yemeği de müşteri ile beraber olmak için veya şube ziyareti ise bu zaman şirket elemanlarınızla toplanmak için değerlendirilmelidir.
8- Ya boş zamanlar? Etkin satıcıların diğer bir başarısı da, bos zamanlarında ne yaptıklarında gizlidir. Şurası kesinidir: Bir sekreter gibi sadece işten eve, evden ise giden satıcının başarılı olma şansı yoktur. Satıcının is dışında zamanını nasıl değerlendirdiği, başarısını belirler. Başarılı satıcılar kendilerine zaman ayıran ve hayatlarını dengeli yasayan kişilerdir. Sadece çalışarak başarma şansınız çok düşüktür. İş dışında yapmış olduğunuz aktiviteler ileride nerede olduğunuzu belirleyecektir. Ailenize, yakin arkadaşlarınıza zaman ayırmak, en önemlisi kendinize zaman ayırmanız lazım. Spor yapmak, seyahat etmek, kitap okumak, hatta bazen parkta yalnız yürümek bile kendinizi iyi hissetmenize sebep olacaktır. Bunun dışında kendinizi geliştirecek seminerlere ve toplantılara katılmak, sosyal, kişisel gelişim veya sektörel derneklerde görev almak çevrenizi geliştirmek için son derece önemlidir. İşten sürekli geç çıkmak sizi yoracağı gibi bir süre sonra çalışamaz hale gelmenize sebep olacaktır. Kendini mutlu edemeyen, başkasını mutlu edemez. Önce kendimizden başlamamız lazım.
73
Makale
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
74
Cantoy Baby: Toptan satışta marka Kaliteli ürün, dürüst ticaret, müşteri, üretici ve tedarikçi memnuniyetini esas alan Cantoy Baby firma sahibi Eyüp Otman ilgili sorularımızı yanıtladı
Cantoy Genel Müdürü Yunus Emre Otman
Firmanızı kısaca tanıtır mısınız? Cantoy Tekstil Eyüp Otman tarafından 1996 senesinde tekstil alanına giriş yapmıştır. Aslında 1980 yılından itibaren toptan ticaretin içinde aktif bir şekilde rol almıştır. Ticarette, kaliteli ürün, dürüst ticaret, müşteri, üretici ve tedarikçi memnuniyetini esas aldığı için her geçen yıl daha da güçlenerek büyümüştür. Oluşturduğu Ar-Ge departmanı ile piyasadaki değişiklikten ve yenilikten anında haberdar olduğu için tezgâhını sürekli taze tutmuştur. Anne bebe ve çocuk ürünleri ile ilgili İstanbul ve Bursa’da
organize edilen fuarların hepsine iştirak etmiş ve etmektedir. Orada tanıştığı yerli ve yabancı ziyaretçileriyle daha da çok büyüyen Cantoy Tekstil, piyasada söz sahibi olan bir bebe çocuk hazır giyimi toptan markasıdır. Bünyesinde bulundurduğu 10’ ü aşkın marka ve 25.000 çeşit ürünle her zaman çocuk dünyasına hitap etmiş, ürün zenginliği sayesinde ününü Türkiye sınırları dışında başta Rusya, Ukrayna, Azerbaycan olmak üzere yaklaşık 30 ülkeye taşımayı da başarmıştır.
Firmanızın ürün konsepti hakkında bilgi verir misiniz? Firmamız bünyesinde sürekli yenilediği 25.000 çeşit ürünü barındırmaktayız. Sadece bir firmayla değil aynı üründe birçok firmayla çalışarak, gelen müşterilerin aynı anda birden fazla model görmesini sağlamaktayız. Bursa’da Vişne Ticaret Bölgesinde 5 katlı mağazamızda kız ve erkek takımı, tişört, capri, pantolon, gömlek, slopet, zıbın, battaniye, elbise, abiye kıyafet, uyku tulumu, etek ve daha birçok bebe ve çocuk dünyasına ait ürünü bir arada sergilemekteyiz.
75
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Hangi yaş grubuna hitap ediyorsunuz? 0/16 yaş aralığına hitap etmekteyiz.
Ülkemizdeki anne bebe sektörünün bugününü ve geleceğini nasıl buluyorsunuz? Türkiye tekstil alanında global manada hangi durumda olduğunu bence henüz farkında değil. Yurt dışından gelen ziyaretçilerin taleplerine tam manasıyla cevap verildiği takdirde ülkemiz bebe çocuk giyim sektöründe kalite olarak rekabet edilemez bir ülke olacaktır. Bunun en önemli kuralı, tutarlı ve kararlı ticari yapıya sahip olmakla başlar. Türkiye her zaman ürünün kalitesinden değil ticari hizmet kalitesinden dolayı müşterileri hatta ticari bölgeleri topyekûn kaybetmiştir. Bu elbette ki üzüntü vericidir. Babamızın şirketimizi kurarken ki ticari prensibini paylaşmak istiyorum sizlerle. Doğru tüccarlar peygamberlerle haşrolur. Bizim şirketimiz bu prensip üzerine doğdu ve öyle de devam ediyor. Bence ticaret yapmak isteyenler bu sırla hareket ederlerse başarılı olur. Bu sayede hem kendisi kazanır hem de ülkemiz. Böyle dürüst ticari prensipler temel esas alınırsa uzun ömürlü şirketler kurulacaktır. Olması gereken de budur.
2013 yılına dair öngörüleriniz ve projelerinizden bahseder misiniz? 2013 ticari yılı ülkemizde ve dünyada sermaye bilincinin sağlam bir şekilde oluşmaya başladığı, ticareti kuralına göre oynayanların daha büyük başarılar elde edecekleri bir yıl olacaktır düşüncesindeyim. Tekstil sektöründe Türkiye’nin nasıl bir cazibe merkezi olduğunu düzenlenen fuarlara olan ilgiden ve katılımdan anlamaktayız. Cantoy Tekstil olarak kurulduğumuz günden bugüne faaliyet gösterdiğimiz alanlarda hep daha iyisini hep daha ilerisini hedefledik. 2013 yılında profesyonel e ticaretten başlayarak Avrupa’ya ürün pazarlama, yurt içindeki müşterileri ziyaretlerimizi yurt
dışında da gösterme gibi birçok proje ile sektörümüze hizmet etmeye devam edeceğiz. Bu yıl Cantoy Tekstil’in gerek tedarikçi gerekse müşterilerimiz için nasıl vazgeçilmez bir firma olduğunu daha da güçlü bir şekilde gösterme hedefindeyiz. Cenab-ı Hakk bizim bu niyetimizi nasip eder inşallah.
Anne bebek fuarınız nasıl geçti? Elhamdülillah çok güzel geçti. Yeni ülkeler, yeni şehirler ve yepyeni insanlar tanıyor olmak, bizleri mutlu ediyor. Her geçen fuarda biraz daha fazla kişiye hitap ettiğimizi görmek bizim için gurur verici bir durum.
Fuarda hangi ürünleri ön plana çıkardınız? Biz genel olarak takım grubuyla katıldık. Ancak standımıza gelen ziyaretçimize, fuara katılmış olan birlikte çalıştığımız firmaların ürünlerini de görme imkanı sağlıyoruz. Böylece gelen kişi takım grubundan olan ihtiyacını karşılamakla kalmıyor aynı zamanda tişört, pantolon, bebe grubu, ayakkabı gruplarımızı da görmüş oluyor.
Fuardan beklentileriniz hangi oranda gerçekleşti? Fuar bizim beklentilerimizi büyük oranda karşıladı diyebiliriz. Hedefimiz yurt içinde ve yurt dışında uzun soluklu ticaret yapabileceğimiz, niyeti ve amacı ticaret yapmak olan kişilere ulaşmaktı. Elhamdülillah da ulaştık. Bu kişiler için önemli olan güvenilir ve dürüst bir firma olmak. Bizim içinse önemli olan iyi insan ve dürüst ticaret yapan kişilerle beraber çalışmak. Üzülerek söylüyorum ki, Türkiye’de bu son ticaret kanunu ve çek yasası değiştikten sonra niyeti insanları kandırmak olan kişilerin sayısı çoğaldı. Bu ticaretimize ciddi oranda zarar vermektedir. Sözleri senet olan insanlara ticarette çok ihtiyacımız var. İnanıyorum ki devlet yetkilileri bu duruma müdahale eder ve Türk ticaretini bu girdaptan kurtarır.
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Makale
76
! t a k k i
D
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’ndan: Tüketici ürünlerinin güvenlik risklerinin belirlenmesine ilişkin tebliğ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin amacı; piyasaya nihai ürün olarak arz edilen tüketici ürünlerinin güvenli olarak piyasaya arzının sağlanması için yerine getirilmesi gereken temel gerekleri belirlemektir. Kapsam MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ, piyasaya nihai ürün olarak arz edilen ve Ek-1’de yer alan tüketici ürünlerini kapsar. Dayanak MADDE 3 – (1) Bu Tebliğ, 29/6/2001 tarihli ve 4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanuna, 3/6/2011 tarihli ve 640 sayılı Gümrük ve Ticaret Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye, 13/11/2001 tarihli ve 2001/3529 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Ürünlerin Piyasa Gözetimi ve Denetimine Dair Yönetmeliğe dayanılarak hazırlanmıştır. Tanımlar MADDE 4 – (1) 4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanunda yer alan tanımlara ek olarak, bu Tebliğde geçen; a) Bakanlık: Gümrük ve Ticaret Bakanlığını, b) Biyoyararlılık: Çözünebilir özütün sahip olduğu toksikolojik değeri,
c) Çocuk Bakım Ürünü: 36 aya kadar çocukların uyku, dinlenme, hijyen ihtiyaçlarını, beslenmesini veya emmesini kolaylaştırmayı amaçlayan ürünleri, ç) Çocuk Giysisi: Çiziminden, üretimine veya satış noktasına kadar, erkek çocuklarda 182 cm, kız çocuklarda 176 cm boya ve 14 yaşına kadar olan çocuklar tarafından giyilmek üzere üretilmiş giysileri de içeren tüm giysileri, d) Genel Müdürlük: Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğünü, e) Kırtasiye Malzemesi: Kalem, silgi, defter, cetvel, makas, boya malzemeleri, okul çantası gibi ürünleri, f) Tüketici Ürünü: Ticari amaçla sunulup sunulmadığına bakılmaksızın, tüketicilere yönelik üretilen veya tüketiciler için üretilmemiş olsa bile, öngörülebilir koşullar altında tüketiciler tarafından kullanılabilecek yeni, kullanılmış veya yenilenmiş ürünleri, g) Yiyecek Taklidi Ürün: Gıda ürünü olmamalarına rağmen, sahip oldukları şekil, koku, renk, görünüm, ambalaj, etiket, hacim veya boyutları nedeniyle olduklarından farklı görünen ve bu sebeple de tüketiciler, özellikle çocuklar tarafından gıda ürünleriyle karıştırılarak tüketicilerin sağlığını ve güvenliğini tehlikeye atan malları ifade eder.
İKİNCİ BÖLÜM Tüketici Ürünlerinin Güvenlik Gerekleri Temel gerekler MADDE 5 – (1) Bu Tebliğin Ek-1 listesinde yer alan ürünlerin, insan sağlığı, can ve mal güvenliği, hayvan ve bitki sağlığı, çevre ve tüketicinin korunması açısından sahip olması gereken asgari güvenlik koşullarını karşılaması zorunludur. Bu ürünlerin temel gereklere uygunluğu, bu Tebliğin aşağıdaki hükümleri ile ekindeki listelerde yer alan uyumlaştırılmış veya referans standartlar dikkate alınarak değerlendirilir. Çocuk bakım ürünlerinin temel gerekleri MADDE 6 – (1) Çocuk bakım ürünlerinin üzerinde güvenli ve
doğru kullanımla ilgili talimatların bulunması zorunludur. (2) Erişim alanı içinde çocuğun parmağının veya herhangi bir uzvunun sıkışabileceği hiçbir açık uçlu boru, çıkıntı, delik, hız tertibatı, civata veya açıklık bulunmaması gerekir. (3) Metal malzemelerin korozyona karşı dayanıklı bir malzemeden yapılması veya korozyona karşı korunmuş olması gerekir. (4) Ahşap esaslı ve bitki orijinli malzemelerde böcek tahribatı ve çürük bulunmaması gerekir. (5) Yürüteçler, çocuk arabaları, beşikler ve çocuk karyolala-
rında kilitleme mekanizması ile ayarlama sistemi bulunması zorunludur. (6) Kenarlar, köşeler ve çıkıntıların yaralanma riskini azaltacak şekilde üretilmesi gerekir. (7) Kordonlar, ipler ve bağ olarak kullanılan diğer parçaların boğulma riski oluşturmaması gerekir. (8) Çocuk bakım ürünlerinin hareketli parçalarının fiziksel yaralanma riskini en aza indirecek şekilde üretilmesi gerekir. (9) Otuzaltı ayın altındaki çocukların kullanması için üretilmiş çocuk bakım ürünlerinin parçalarının ve ayrılabilir parçalarının, emme ve/veya nefesle çekilmesini önleyecek boyutlarda olması gerekir. (10) Piyasaya arz edilen çocuk bakım ürünlerinin ambalaj malzemelerinin boğulma riski taşımaması gerekir. (11) Çocuk bakım ürünlerinin, alev, kıvılcım veya ateş çıkartabilecek maddelerle doğrudan karşı karşıya kaldığında kolayca yanmayan (ateşin nedeni yok olur olmaz alevi sönen), tutuştuğunda yavaş yanan ve yanma süresini geciktirici maddelerden yapılmış olması gerekir. (12) Çocukların sağlığını korumak için, çocuk bakım ürünlerinin kullanımı sonucu içeriğindeki kimyasal maddelerin çözünebilir toksik ekstratlarının vücuttaki oranlarının (biyoyararlılık) bir günde Ek-2’deki tabloda yer alan düzeyleri geçmemesi gerekir. Kırtasiye malzemelerinin temel gerekleri MADDE 7 – (1) Kırtasiye malzemeleri fiziksel ve kimyasal özellikleri bakımından güvenli olmak zorundadır.
(2) Kırtasiye malzemelerinin parçalarının ve yaylarının fiziksel yaralanma riskini en aza indirecek şekilde üretilmesi gerekir. (3) Ahşap esaslı ve bitki orijinli malzemelerde böcek tahribatı ve çürük bulunmaması, hijyenik olması gerekir. (4) Kırtasiye malzemelerinin, Ek-2’deki tabloda yer alan biyoyararlılık sınır düzeylerini geçmemesi gerekir. (5) Oyuncak sınıfına giren ve 36 aydan küçük çocuklar için risk oluşturabilecek kırtasiye malzemelerinin üzerinde “36 aydan küçük çocuklar için uygun değildir” veya “Üç yaşından küçük çocuklar için uygun değildir” şeklinde uyarı bulunması gerekir. (6) Tekstil ve plastik içerikli kırtasiye ürünlerinin, alev, kıvılcım veya ateş çıkartabilecek maddelerle doğrudan karşı karşıya kaldığında kolayca yanmayan (ateşin nedeni yok olur olmaz alevi sönen), tutuştuğunda yavaş yanan ve yanma süresini geciktirici maddelerden yapılmış olması gerekir. Çocuk giysilerinin temel gerekleri MADDE 8 – (1) Çocuk giysilerinde yer alan kordon ve büzme iplerinin, boğulma ve fiziki yaralanma riski oluşturmayacak şekilde üretilmesi gerekir. (2) Çocuk giysilerinin, kolay alev almaması gerekir. Yiyecek taklidi ürünlerin temel gerekleri MADDE 9 – (1) Yiyecek taklidi ürünler ya da ayrılabilir kısımlarının, tüketiciler ve özellikle çocuklar tarafından ağza alınması, emilmesi ya da yutulması halinde boğulma, zehirlenme yahut sindirim sisteminde delinmeye veya tıkanmaya yol açmaması gerekir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Çeşitli ve Son Hükümler Yaptırım MADDE 10 – (1) Bu Tebliğ hükümlerine uyulmaması durumunda, 4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun hükümleri uygulanır. Geçiş hükmü GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin hükümleri, bu Tebliğin yürürlüğe girmesinden önce piyasaya arz edilen tüketici ürünlerinde uygulanmaz. Tüketici ürününün bu Tebliğin
yürürlük tarihinden önce piyasaya arz edildiğinin ispat yükü üreticilere aittir. Yürürlük MADDE 11 – (1) Bu Tebliğ 1/1/2013 tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 12 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Gümrük ve Ticaret Bakanı yürütür.
77
Makale
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Makale
78
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Kardeşler sektörde büyümeye devam ediyor Sektöründe geliştirdiği ve öncülük ettiği yeniliklerle, ilklere imza atmayı başarmanın haklı gururunu yaşayan Kardeş Bisiklet ve Çocuk Gereçleri’ nin yetkilisi Tamer Çakan ile 2013 Anne, Bebek ve Çocuk Ürünleri Fuarı ve sektörün durumuyla ilgili olarak bir söyleşi gerçekleştirdik
Fuarınız nasıl geçti? Biz genel olarak işlerimizden memnunuz. Ama fuarın zamanlamasının yanlış olduğunu düşünüyorum. Fuar bu tarihte değil de ikinci ayın son haftası gibi olsa, hemen beraberinde 2-3 hafta içinde bebek ürünleri perakende sektörü çok hızlandığı için daha anlamlı ve daha neticeye yönelik ticaretler söz konusu olabilir. Fuarın 1. ayın 3. haftasında yapılmasından dolayı alıcı müşterilerin 5 hafta kimden, nasıl mal alsak gibi düşünmeye zamanı var. Fuarın zamanlaması beklentilerimizi maalesef olumsuz etkiliyor. Elbette fuarla ilgili tek beklentimiz satış yapmak değil, fuar bizim için reklamımızı yaptığımız, hazırdaki müşterilerimize yaptığımız yenilikleri lanse ettiğimiz, sürekli katılımlarımızla ‘ayaktayız, emim adımlara geleceğe yürüyoruz’ mesajını verdiğimiz, müşterilerimizin bizi görmek istedikleri bir mecra. Bu fuar bizim için önemli ticari ilişkilerin başlangıcına ve gelecekle ilgili olumlu beklentilerimizin güçlenmesine vesile oldu. Umarım tüm katılımcı firmalar için fuar hayırlı işlere vesile olmuştur.
Fuarda öne çıkardığınız ürünleriniz nelerdir? Bu sene çıkardığımız 3 model yeni baston pusetlerimizle ön plana çıktık. Her ürünümüze görsel değişiklikler yaptık. Biz her sene fuara farklı farklı dizayn ve ürünlerle çıkmaya gayret ediyoruz. Bu sene ithalat ayağımızı da geliştirerek ürün gamımıza yeni ürünler ekleyeceğiz oyun parkı, mama sandalyesi, yürüteç vb. her sene yeni ürünler imal yada ithal ederek değişikler yapıyoruz.
Sektörün geleceğini nasıl görüyorsunuz? Sektör geleceği parlak ve bence iyi yönde gidiyor. Ama bunu bir geçiş süreci olduğunu düşünüyorum. Sektörde faaliyet gösteren firmalardan işini ciddiyetle yapan ve önem veren, tavizini kaliteden yana vermeyen firmalar belki hırpalanacaklar, ekonomik sıkıntılara düşecekler ama en nihayetinde bunun semeresini alacaklar. Çünkü bu gün Çinliler bile Türkiye’de partner arıyorlar. Birileriyle beraber olarak Avrupa pazarına Türkiye’den müdahale etmek istiyorlar. Taleplere daha kısa zamanda cevap vermek düşüncesi içindeler. Onun için kaliteli mal üretmek önemli. Çünkü Türkiye ‘de lüks segmentte üretim yapılmıyor. Sadece birkaç firma hafif lüks dediğimiz ürünler imal ediyor. Onlar da genelde baston tipi. 600TL’ den başlayıp 3000 TL’ye kadar satılan ürünler üretilmiyor. Ben bunun süreçle ilgili olduğunu düşünüyorum. Zamanla firmalarımız kaliteli ürün konusunda iyi bir seviyeye gelince Avrupa pazarı Türkiye’ye kapısını açacak. Çünkü bugün Avrupa’da satılan ürünler çok iyi kalitede. Bu ürünler ya alüminyum, ya farklı bir estetiğe sahip. Türkiye imalat yaptıkça daha iyiye doğru gidecek ve yakın bir gelecekte, sektörümüzde de tüm dünyaya satışı yapılabilecek üst kalitede ürünlerin üretileceğini ve özellikle Avrupa pazarına hakim olabileceğimizi düşünüyorum. Tabi bu durumda teknolojiyi kullanan, kaliteyi ucuza yapabilen firmalar devam edecekler, edemeyenler bu işi bırakacaklar.
2013 de hedef ve beklentileriniz nelerdir? 2013 senesinde pazar payımızda ciddi artışlar hedefliyoruz,
Ortadaki Kardeş Bisiklet Firma Yetkilisi Tamer Çakan
bunun içinde hem imalat ayağında hem de ithalat ayağında pazarın ihtiyaçlarını doğru tespit edip, vasat ürünlerden ilk bakışta ayrılan kaliteyi ve görselliği ulaşılabilir fiyatlarla müşterilerimize ulaştırma hedefi içerisindeyiz, dolayısıyla bu özelliklerimizden ötürü ciddi bir pazar artışı hedefliyoruz. Tüketiciye ürün alırken nelere dikkat etmelerini önerirsiniz? Biz firma olarak tüketicilere görsellikten öte, sağlamlığa önem vermelerini, kaliteli, sağlam, uzun ömürlü belki biraz maliyetli, belki biraz daha sade ama bu nitelikte ürünler tercih etmelerini öneririz. Çünkü boşa harcanan her para, milli servetin yok edilmesi anlamına geliyor. Üzerindeki cafcafa, baskıya aldanıp kısa ömürlü ürünleri almamalarını tavsiye ederim. Müşteri memnuniyeti konusunda neler söylemek istersiniz? Bizim müşteri memnuniyeti konusunda şöyle bir düşüncemiz var: En mutlu müşteri malı aldığı zaman problem yaşamayan müşteridir. Bütün yatırımlarımızı, bebek arabalarımızı geri dönüşü olmayacak şekilde, olabildiğince uzun ömürlü, her türlü kullanım koşuluna uygun mukavemetli ürünler imal etmeye çalışıyoruz. Yani kalite ve sağlamlık konusunda denge noktasını yakalayıp o kalite çizgisinde imalat yapma gayretindeyiz. Bebek arabalarında çok seyrek problemlerle karşılaşıyoruz. 1000 üründen ancak 5-10 üründe sıkıntı olabiliyor. Bunun da yarısı kullanıcı hatası, yarısı da Türkiye’deki standartların olmamayışındandır. Teknik servisi kendimiz üstleniyoruz.
2012 yılınız nasıl geçti? Bebek gereçleri konusunda her zamankinden biraz daha kısa süreli bir sezon geçirdik 2012 yılında, bununda sebebi hava koşulları ve her geçen gün artan ithalatçı sayısı. Her şeye rağmen olumlu olarak değerlendirebiliriz, eksiksiz kayıpsız geçirdiğimiz, piyasaya yeni ürünler sunduğumuz bir yıl oldu. Bununda olumlu yankılarının 2013 senesinde de önümüze güzel işlerle döneceğini düşünüyorum.
Eklemek istediğiniz nelerdir? 2013 için genel olarak şunları söyleyebiliriz: Biz 2013’den oldukça umutluyuz, sene içinde bir takım yeni pazarlama ve eksiğini hissettiğimiz ürünlerle ilgili imalat ve ithalat hamlelerimiz olacak. Güzel kaliteli sağlıklı ve sağlam ürünleri herkesin ulaşabileceği fiyatlarla müşterimize ulaştırmaya çalışacağız. Bununla ilgili Ar-Ge çalışmalarımız sürekli olarak devam etmekte, bu özelliklerimizle Prava markasının hafızalara kazınacağını düşünüyoruz. Son olarak sektörümüzdeki tüm imalatçı arkadaşlarımıza sezonda başarılar diliyorum, umarım herkes için hayırlara vesile olur.
79
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
82
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Grup Baby ithalatçı ve imalatçı kimliğiyle sektörde hızla ilerliyor oyuncak markalarımız Tomy ve Lamaze markalarımızı tüketicilerimize değerli bayilerimiz aracılığıyla sunuyoruz. İtalyan markası Ok Baby banyo grubu ürünleri de markalarımız arasında bulunmaktadır.
Hangi yaş grubuna hitap ediyorsunuz? Genel olarak ürünlerimiz 0-3 yaş grubuna ve oto güvenlik koltuklarımız 0-12 yaş grubuna hitap ediyor.
Ülkemizdeki anne bebek sektörünün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Grup Baby Tekstil’in yetkilisi, Anne, Bebek, Çocuk Ürünleri Fuarı, Bebe Çocuk Gereçleri sektörü ve Grup Baby firmasıyla ilgili olarak sorularımızı yanıtladı
Firmanızı kısaca tanıtır mısınız? Dünya’nın en kaliteli bebek bakım ürünlerini Türkiye’ye getirerek, standartların yükselmesine önemli katkıda bulunan Grup Baby, 1994 yılında ilk çocuk gereçleri ithalatını gerçekleştirdi. 1995 yılında kalitesi ile ünlü Inglesina bebek arabalarının ve Maxi-Cosi oto koltuklarının Türkiye distribütörü oldu. Daha sonra Ok Baby, BabyBjörn gibi dünya markalarını bünyesine katarak Türkiye’deki bebek mağazalarına ve tüketicilere hizmet vermeye devam etti. Firma olarak, 2010 yılında oyuncak alanında da yatırım yapmaya karar verdik ve Tomy okul öncesi oyuncak grubunun Türkiye distribütörü olduk. 2012 yılında ise yine Lamaze yumuşak bebek oyuncakları markasını bünyemize kattık. İthalatçı kimliğimizin yanı sıra imalatçı kimliğimiz de var. Kaliteyi ekonomik olarak tüketicilere sunmayı hedeflediğimiz Tombik ve üst segment ürünleri tüketicilere sunmayı hedeflediğimiz Mamajoo bizim kendi tesislerimizde üretilen bebek beslenme ürünleri markalarımız. Mamajoo Türkiye’nin ilk, Avrupa’nın ise 3. PES biberonunu ürettiğimiz markamız. Satışlarına Kasım 2011 itibariyle başladığımız Mamajoo aynı zamanda Türkiye’nin de ilk premium bebek beslenme ürünleri markası olarak bizim en büyük gururumuz. Bunun yanı sıra üretim ve tasarımı bize ait olan bebek önlüğü, alt-aç ve battaniye üreten Ninna Nanna tekstil markamız var.
Firmanızın ürün konsepti hakkında bilgi verir misiniz? Pazarın en iyi ürünlerini sunan firma olmanın gururu ile Avrupa Birliği standartlarına uygun bebek bakım ve beslenme markalarımız Mamajoo, Tombik ve Ninna Nanna ürünlerimizin yanı sıra, premium bebek araç – gereç markalarımız Maxi-Cosi ve Quinny ile yine dünyaca bilinen
Anne ve bebek ürünleri sektörü son yıllarda oldukça büyüdü ve gelişme gösterdi. Ebeveynler bebeklerinin sağlığı söz konusu olduğunda seçtikleri ve kullandıkları ürünler konusunda oldukça hassaslar. Günümüzde annebabalar bebekleri için Dünya Sağlık Standartlarına uygun, kaliteli ürünleri tercih ediyorlar. Yabancı markaların yanı sıra ülkemizde de son dönemlerde Avrupa Standartları ile Sağlık Bakanlığı düzenlemelerine uygun yüksek standartlara sahip kaliteli ürünler üretilmektedir. Bu da ülkemizde sektörümüzün gelişmesine olumlu katkı sağlamaktadır.
2013 yılına dair öngörüleriniz ve projelerinizden bahseder misiniz? 2011 yılının sonlarından itibaren satışa sunduğumuz bebek bakım ve beslenme ürünleri markamız Mamajoo ürün ailesine bu yıl içerisinde sterilizör ve mama ısıtıcısı gibi elektrikli ürünler ekledik. Şubat ayının sonundan itibaren de manuel ve elektrikli göğüs pompalarımız ile göğüs pedleri gibi diğer ürünlerimizi de ekleyerek ürün çeşitliliğimizi genişletmeyi planlıyoruz. Geçen sene de katıldığımız Almanya ve Çin’deki sektörün en önemli ve büyük fuarlarına bu yıl da katılacağız.
Anne, Bebek ve Çocuk Fuarı’nız nasıl geçti? Grup Baby’nin ve markalarımızın gücünün bir araya gelmesi ile fuar bizim açımızdan çok olumlu geçti.
Fuarda hangi ürünleri ön plana çıkardınız? Fuarda Mamajoo markamıza yeni eklenen sterilizör ve mama ısıtıcısı gibi elektrikli ürün gruplarımızı ve Mamajoo göğüs pompalarımızı tanıttık. Bunun dışında ithalatını gerçekleştirdiğimiz diğer markalarımıza eklenen yeni ürünler ile 2013 yılı renklerini de bayilerimiz ve tüketicilerimizle buluşturduk.
Fuardan beklentileriniz hangi oranda gerçekleşti? Türkiye’de son yıllarda profesyonel fuarlar gelişmeye başladı, fuara katılan firmaların ve fuar organizasyonlarının kendilerini geliştirdiklerini görebiliyoruz. Fuarın etkili tanıtımının yanı sıra hem bayi hem de tüketiciler için iki ayrı bölümün yer alması ve böylece daha geniş kitleye ulaşabilmemiz memnuniyet verici.
Firmanızı kısaca tanıtır mısınız? 1984 yılında perakendeci olarak adım attığımız bebe sektöründe, 2002’den bu yana Nazar Bebe adı ile imalatçı olarak devam etmekteyiz. 2012 başında oluşturduğumuz yeni tescilli markamız Baby Tech ile bayi ve müşterilerimiz için kolay taşınabilir, kolay kurulabilir, doğal, estetik, sağlıklı ve her gelir seviyesine uygun ürünler sunmayı hedefledik. “Muhteşem Serisi 2012 Koleksiyonu”, bu hedefin kısa vadedeki sonucu olup, piyasada büyük ilgi ile karşılanmıştır. 2013 fuarında koleksiyona eklediğimiz ürünlerin de aynı ilgiyi görmesi oluşturduğumuz konseptin ve gelecekteki planlamanın doğrultusunu daha kalın çizgilerle belirlemiştir.
Firmanızın ürün konsepti hakkında bilgi verir misiniz? Tüketici beklentilerinin hızla geliştiği ancak yaşamın da bir o kadar hızlandığı günümüz dünyası için doğal, sağlıklı ve bir o kadar da pratik ürünler sunmak firmamızın temel prensibidir. Bu bağlamda ürünlerimizin tamamı ahşap ve pamuk kombinasyonlarından oluşmaktadır.
Hangi yaş grubuna hitap ediyorsunuz? Ürünlerimiz 0-6 yaş grubuna yöneliktir.
Ülkemizdeki anne bebe sektörünün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Ülkemizin genç ve dinamik nüfus yapısı, hareketli ekonomik yapı ile birlikte sektörümüz adına büyük sinerji oluşturuyor. Siyasi konjonktürün nüfus tutumu da sektör adına aşikâr kazançtır. Doğru planlama ve karar alma süreçleri ile yönetilen çalışmalar için, sektörümüz bugün ve gelecekte oldukça umut vaat etmektedir.
Nazar Bebe hayatı kolaylaştıran ürünler sunuyor Yeni tescilli markası Baby Tech ile bayi ve müşterileri için kolay taşınabilir ve kurulabilir, doğal, estetik, sağlıklı ve her gelir seviyesine uygun ürünler sunmayı hedefleyen Nazar Bebe, firma yetkilisi Ali Aytüre, fuarla, firmalarıyla ve sektörle ilgili sorularımızı cevapladı
2013 yılına dair öngörüleriniz ve projelerinizden bahseder misiniz? Katıldığımız Anne, Bebek, Çocuk Fuarı ile satış anlamında ilk hedefimiz olan dış pazar konusunda önemli adımlar attık. Üretim konusunda kapalı alanın genişletilmesi ve otomasyonun geliştirilmesi konusunda çalışmalarımız olacak. Ar-Ge çalışmalarımız ise ara vermeksizin devam etmektedir.
Anne, Bebek ve Çocuk Fuarınız nasıl geçti? Tüm Türkiye’deki müşterilerimize kısa bir süre içerisinde yeni ürünlerimizi sunabilmek, beğeni, eleştiri ve isteklerini alabilmek firmamız için en büyük kazanç oldu. Bununla birlikte özellikle Ortadoğu ve Avrupa pazarlarından aldığımız talep sevindiriciydi.
Fuarda hangi ürünleri ön plana çıkardınız? Koleksiyonumuzdaki tüm ürünlerimizi ayrım göstermeden sunduk ve aynı şekilde ilgi ile karşılaştık.
Fuardan beklentileriniz hangi oranda gerçekleşti? Beklentilerimizin tamamıyla karşılandığını söyleyebiliriz.
83
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Sektör
84
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Oğuzhan Çocuk Gereçleri Haşim İşcan Geçidi’nde, sektörden pek çok firmanın katılımıyla açıldı
Düzenlenen törenle açılışı gerçekleştirilen Oğuzhan Çocuk Gereçleri kaliteli, zengin çeşit ürünleri ve sunduğu samimi ve sıcak hizmetle müşterilerinden yoğun ilgi gördü. Sektörün duayenlerinden İsmail Kayhan ve ortakları tarafından sektöre kazandırılan çocuk gereçleri mağazasında en güzel model akülü arabaları, ana kucağı ve oto kol-
tuğu, oyun parkları, bakım çantaları, mama sandalyesi, mobilya ve sepetleri, bebek arabasını, yürüteç salıncakları, bisikletleri ve bebek yataklarını bulmak mümkün. Mağazanın açılışında firmanın ortaklarından İsmail Kayhan bize şu bilgileri verdi: “20 senedir bu sektörde faaliyet göstermekteyim. Toptancılıktan başladığımız bu yolu şu an perakende olarak devam ettiriyoruz. Bu sektörde yıllardır işimizi bilerek ve severek yapıyoruz. Bu işin merkezi hatta bir nevi borsası konumundaki Saraçhane’de 10’a yakın mağazamız bulunmaktadır. Bu yeni mağazamızla da çocukları sevindirmenin, onlara hizmet etmenin vereceği yeni bir heyecanı yaşıyoruz. Genellikle yerli üretim olan ürünlerimizin hepsi çocuk sağlığına uygun, kaliteli ve zengin renk ve çeşide sahiptir. Türkiye kaliteli üretimiyle çağ atladı ve çok güzel ürünler üretmeye başladı. Bunu bizim sektörümüzde de hissetmek mümkün. Çocuk gereçleri çok büyük bir sektör haline geldi. Günümüzde artık bir çok firma renk ve çeşit zenginliğine önem veriyor, biz de bu ürünleri Oğuzhan Çocuk Gereçleri mağazamızın rafında müşteriye sunarak sektöre hizmet edeceğiz.”
Hello Baby, İstanbul Bostancı’da açıldı Hello Baby, İstanbul Bostancı’da 5000 m2’lik alanda, 20 binden fazla ürün çeşidiyle müşterilerine hizmet vermeye devam ediyor Bebekler dünyanın en özel varlıkları, onlar için en iyisini ve en güzelini istediğinizi biliyor. Hello Baby’i de tasarlarken bunları dikkate aldı. 20.000 den fazla ürün çeşidi! Firma dünyadaki en ünlü markaları kıyaslamanız için bir araya getirdi. Avrupa’nın en büyük showroomlarından birini düz bir alanda yorulmadan gezme imkanını veriyor. D100(E5) üzerinde ve E5’e rahat giriş ve çıkış yapmak mümkün. Her yere yakın bir lokasyonda yer alıyor ve cafe ve çocuk oyun alanı mevcut.
Avrupa’nın en büyük bebek ve çocuk mağazalarından Hello Baby İstanbul Bostancı’da açıldı! Hello Baby İstanbul’da size çok farklı bir alışveriş deneyimi sunuyor. Firma binlerce anne-babanın isteklerini bir araya getirdi. Ortaya Hello Baby çıktı! Bebeğiniz için alışveriş yepyeni bir deneyime dönüşüyor. Tümüyle faklı ve dinamik. Her şey daha eğlenceli ve keyifli. Stresten uzak, sıkılmadan saatlerce zaman geçirebilmeniz için tasarladı.
Civil, Eskişehir ve Çorum’dan sonra şimdi Yalova’da… uygun fiyat politikasıyla da müşterilerinin memnuniyetini kazanan Civil’in Yalova şubesi ile toplam mağazalarının büyüklüğü 37.500 metrekareye ulaştı. Müşterilerine internetten de www.civilim.com alışveriş yapma keyfi sunan, aynı zamanda online alışverişlerinde 30 gün içinde iade etme ve kapıda nakit ödeme şansı da veren Civil, toplamda 600 markaya ait 20 bin çeşit ürünle hizmet veriyor ve her sezonda 7 bin farklı modeli müşterilerine sunuyor.
Yerli üretim hak ettiği yere geliyor… Yüzde yüz yerli sermaye ile müşterilerine sağlıklı ve hijyenik olarak tekstil, kozmetik, aksesuar ve anne ürünleri sunan Civil - Çocuk - Anne mağazalar zinciri, yeni mağazasını 23 Mart Cumartesi günü Yalova’da hizmete sundu. Yazlık ürünlerin ilk kez sergileneceği mağaza, Yalova halkının büyük ilgisini gördü… Her ay yeni bir mağazayı faaliyete geçiren Civil Bebek Çocuk – Anne mağazalar zinciri, 37. Mağazasını 23 Mart Cumartesi günü Yalova’da açtı. 1500 metrekarelik alanda hizmet verecek olan mağazanın açılışı; Ak Parti Yalova Milletvekili Sayın Temel Çoşkun, Yalova Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Celal Özel ve Civil Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Yıldıran’ın katılımlarıyla gerçekleşti. Konser ve animasyon gösterilerinin de yer aldığı mağaza açılışına Yalova halkı büyük ilgi gösterdi. Marka zenginliği ve geniş ürün yelpazesinin yanında
Civil Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Yıldıran; ”Türk tüketicisi, kesinlikle ithal ürüne itibar etmiyor. Çin malı ucuz ürünlere olan ilgi eskilerde kaldı. Yerli üretim her sektörde özellikle tekstilde tekrar hak ettiği yere geliyor. Şu anda piyasada satılan ürünlerin arasında bebek ve çocuk kıyafetleri kanserojen, insan sağlığına zararlı birçok madde de içeriyor. Civil Bebek – Çocuk marketler zinciri olarak tekstil, kozmetik, aksesuar ve anne ürünlerinde müşterilerine en sağlıklı ve en hijyenik ürünleri sunmak birinci vazifemiz. Civil, Türkiye’de 37 şubesi ve 37.500 metrekare alanıyla “Anne - Bebek - Çocuk” sloganından yola çıkarak tüm ihtiyaçlara cevap vermek ve en iyi hizmeti müşterilerine sunmak üzere mağaza sayısını arttırmaya devam ediyor. Üretilen ürünler “Made in İstanbul” referansıyla Civil’de başlı başına bir marka gücü ve etkisi oluşturacaktır” açıklamasında bulundu.
Aziz Bebe; Silivri, Samsun, Antalya, Sultanbeyli ve Güneşli’de mağazalarını açtı
Sultanbeyli mağazasını Plato AVM’de, Samsun mağazasını Piazza AVM’de,Antalya mağazasını Anteras AVM’de Silivri mağazasını Kipa AVM içinde açarak ve Güneşli mağazasını da Güneşli Park AVM’ ye taşıyarak mağazalar zincirine yenilerini ekleyen Aziz Bebe, ortalama 200 m2
alanlarda, geniş ürün yelpazesini müşterilerine sunuyor. Aziz Bebe, teknolojiyi ve yenilikleri takip edip, ürünlerinin kaliteli ve farklı çizgiye sahip olmasını sağlayarak, önce Türkiye’de daha sonra tüm dünyada perakende zincirleri ile tüketiciye kaliteli hizmet veriyor. 1984’den beri Türkiye’nin seçkin bebek ve çocuk giyimi markalarından Aziz Bebe, 0-6 yaş arası bebe ve çocuk giyimi üretimi yapıyor. Osmanbey’de toptan mağazaları, başta Rusya olmak üzere, Ukrayna, Romanya, Bulgaristan, Azerbaycan, Kazakistan, İran, Lübnan ve Cezayir’de distribütörlükleriyle, Türkiye içerisinde 30 konsept mağazası ve tüm dünyada 446 corner satış noktasıyla adından sıkça söz ettiriyor. Ürünleri dünya pazarlarında büyük ilgi gören Aziz Bebe, online alışveriş sitesi www.azizbebeshop.com üzerinden satış yapıyor.
85
Sektör
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
86
İstanbul Çağlar Bebe kaliteli ürünleri samimi hizmetle buluşturan adres Firmanızın kuruluşu ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz? 2004 yılında Bakırköy Gür Çarşısı’nda bebek mağazamızı açarak sektöre hizmet vermeye başladık. Bebek gereçleri sektöründe olmaktan işlerimin gidişatından son derece memnunum.
Perakende mağazanızda anne babaların son dönemde ilgi gösterdikleri ürün grupları nelerdir? Daha çok yüzde yüz pamuk ürünlerine, bambu ağacından yapılan tekstil ürünlerine inanılmaz bir talep var.
Sizleri ziyarete gelen firmaların satış temsilcileri için neler söyleyebilirsiniz? İyi bir köprü olabiliyorlar mı? Tedarikçi firmalardan gelen müşteri temsilcisi arkadaşları başarılı buluyorum fakat yaptıkları işlerle alakalı eğitim almaları gerektiğini düşünüyorum. Bu durum hem onları geliştirecek hem de bizlere daha fazla fayda sağlayacaklardır. Satışta görevli arkadaşlardaki diğer bir sıkıntı ise sık olarak firma değiştiriyor olmalarıdır. Daha kalıcı olmalarını, çalıştığımız firmalarla ilişkilerimizin devamlılığı ve kalitesi açısından önemli buluyorum.
Piyasada gördüğünüz eksiklikler nelerdir? Büyük firmaların yaptıkları ürünleri hemen küçük firmalar birkaç yerini değiştirerek piyasaya daha ucuza ve kalitesiz olarak sunuyorlar ve toptancılara vasıtasıyla piyasaya vermeye çalıyorlar ya da internetten model çalındığını hepimiz görüyoruz. Bu haksızlıklara meydan vermemeliyiz. Elbette kaliteli ürün ile kalitesiz ürün arasındaki fark nihai tüketici açısından kısa sürede saptanıyor. Örneğin bir tekstil ürünü ilk yıkamada değerini belli eder; ya renk verir ya küçülür.
Çağlar Bebe firma sahibi Murat Göğüş firmasıyla ve sektörle ilgili sorularımızı cevapladı
Alım gücü açısından hangi hedef kitleye hitap ediyorsunuz? B ve C grubuna hitap ediyoruz ve müşteri portföyümüzü artırmak için uygun fiyatı sunmaya çalışıyoruz.
Sektörün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Sektörde nakit para akışının artması işleri canlandıracaktır. Bunun yanı sıra küçük çaplı perakendeciler ekonomik dalgalanmalardan daha çabuk etkilenmektedirler. Bebek gereçleri sektörünün gelişimini göz önünde bulundurursak, ya büyümek ya da kaybolup gitmek söz konusu.
Size ürün tedarik eden firmaların sağladıkları müşteri hizmetlerini yeterli buluyor musunuz? Bu konudaki beklentileriniz nelerdir? Ağırlıklı olarak Aziz Bebe’yle çalışıyorum ve firmanın hem servisinden hem de ilgisinden çok memnunum. Bana göre Aziz Bebe bebek tekstilinde ciddi ve öncü bir firmadır. Bunca yıldır çalışırım, ister 1 adet olsun, ister 50 adet ürün isteyeyim, yer zaman fark etmez istediğim yere ürünü yollarlar. Fabrikalarına gittiğimde orada gördüğüm ilgi alakayı iddia ediyorum hiç bir firma yapamaz. Kutlarım Aziz Bebe’yi. Büyük firma olmak kolay değil ama alçakgönüllü olmak hiç kolay değil...
Sattığınız ürünler hangi yaş aralığına hitap ediyor? Ürün alımı yaparken dikkat ettiğiniz kriterler nelerdir? Mağazamızda 0-1 yaş grubu ürünlere yer veriyoruz. Nihai tüketici markalı ürünleri tercih ettiği için bu durumu göz önünde bulundurarak ürün çeşitliliğimizi artırıyoruz.
Civil cadde mağazacılığı ile büyümeyi hedefliyor
87
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Firmanızı kısaca tanıtır mısınız? 1996 Yılında başladığımız perakendecilik sektöründe bebek çocuk mağazaları zinciri olma kararımızı 2004 yılında verdik. Geçen süreç içinde piyasadan farklılaşmak için ürün çeşidini arttırıp mağaza satış alanlarını genişlettik. Hedefimiz 0-14 yaş için her ihtiyacın tek noktadan karşılanabildiği geniş mağazalar kurmaktı. Gelinen noktada ortalama bin metrekare alanda kozmetikten tekstile oyuncaktan gıdaya kitaptan bebek arabalarına ayakkabıdan eğitim setlerine tüm ihtiyaçların bir arada sergilendiği mağazalarımızı kurmuş durumdayız. Yüzde yüz yerli sermaye ile müşterilerimize aynı zamanda internetten alışveriş, kapıda ürün teslim imkânı da sağlıyoruz. Anne - Bebek Çocuk tekstil ürünleri sektöründeki eksiklikleri Civil Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Yıldıran iyi gözlemleyerek, mağazalar açtık ve toplam 37 şubeye ulaştık. Adet olarak satışlarımızı her yıl yüzde 40 arttırarak, 2010 yılında 4 milyon adet ürün satışımızı 2011 yılında 6 milyona, 2012 yılı ise 8 milyona adete yükselttik. Ürünlerimizi komşu ülkeler başta olmak üzere Gürcistan, Rusya, Bosna, Makedonya, Irak, Mısır ve Libya’ya ihraç ediyoruz.
Firmanızın ürün konsepti hakkında bilgi verir misiniz? Anne - Bebek - Çocuk tekstil ürünleri sektöründeki eksiklikleri iyi gözlemleyerek, tekstil, kozmetik, aksesuar ve anne ürünlerinde müşterilerimize aradıkları her şeyi bir arada bulma olanağı sağlıyoruz. AVM’lerde açmayı tercih etmiyor, cadde mağazacılığı ile büyümeyi hedefliyoruz. Yurtdışında da “Made in İstanbul” sloganıyla satışlarımızı yapıyoruz.
Hangi yaş grubuna hitap ediyorsunuz? 0-14 yaş arası çocuklara, anne ve anne adaylarına yönelik mağazalarımızda 24’ü kendi markamız olmak üzere 600 markaya ait 20 Bin çeşit ürünümüz bulunuyor.
Sizi rakiplerinizden ayıran en önemli özellikler nelerdir? Ürünlerimizde boya ve polyester kullanmıyoruz. Bu yolla hem boya ve polyester kullanmayarak çocukların sağlığına zarar veren maddelerden uzak duruyoruz hem de maliyeti ve bu sayede fiyatı düşürmüş oluyoruz. Ayrıca ürünlerdeki fiyat ucuzluğunu, alırken kazanmak ilkesi ile yakalıyoruz. Böylelikle satış fiyatlarını dip fiyatlara çekiyoruz ve ilk elden fasoncularla çalışmanın da katkısıyla en uygun fiyatı yakalamış oluyoruz. Türkiye’nin demografik yapısını ihtiyaçlarını, iyi etüt edip, yurt dışından ithal gelen ürünler gibi tek düze, sıradan basit ürünler üretmiyoruz. Zevkli, göze hitap eden, Annenin ürüne dokunduğundaki hislerine kadar her aşamayı dikkatle inceleyip ona göre üretim yapıyoruz.
Ülkemizdeki anne bebe sektörünün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Sektörde pazar büyüklüğü artacak. Özellikle iletişim çağında yetişen genç nüfusumuzun, ürün kalitesi, moda ve fiyat dengesini giderek daha bilinçli bir şekilde değerlendiriyor olması, Türkiye’yi yabancı markalar için, Avrupa’dan sonra büyüyebilecekleri en yakın ve ilk durak pozisyonuna getiriyor.” Türkiye’de 0-14 yaş grubundaki nüfus, yaklaşık 74 milyonluk toplam nüfusun yüzde 26’sını oluşturuyor. Türkiye’de bu pazar yaklaşık 3.2 milyar dolarlık hacme sahip ve her yıl yüzde 15’in üzerinde büyüme gösteriyor.
2012 yılı nasıl geçti? 2013 yılındaki hedef ve beklentileriniz nelerdir? 2012 yılı ciromuz 100 milyon 2013 hedefimiz 150 milyon olmasını hedefliyoruz. Her yıl yaklaşık %40 büyüme oranı yakalıyoruz, 2012 de ise %51 büyüdük. 2017 yılına kadar bu hızla büyümeye devam edeceğiz
‘0-14 yaşta yok yok’ ilkesinin gereğini öz sermayesi ile büyüyerek yerine getirmeye devam eden Civil Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Yıldıran, Civil’le ve sektörle ilgili sorularımıza şöyle cevap verdi
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Röportaj
88
Çocuklarımız için sağlıklı, rahat ve özgür tasarımları hayata geçiren Bluekey, en değerli varlıklarımız için sürekli büyüyor ve gelişiyor. Bluekey Marka Yöneticisi Feray Çinan, Bluekey’le ve sektörle ilgili sorularımızı cevapladı
Bluekey Marka Yöneticisi Feray Çinan
Bluekey dünya trendlerini takip ediyor Firmanızın kuruluşu, gelişim süreci ve bugünkü geldiği nokta hakkında bilgi verir misiniz? 1987 yılında tekstil hayatına başlayan firmamız 2007 yılında Bluekey markasını kurdu. Markamız perakende, toptan, zincir mağazalar ve e-ticaret üzerinden ürün satışı yapmaya devam ediyor. Yurt dışında da ürünlerimiz satılıyor.
Şu an da kaç şube sayısına ulaştınız? Bu konudaki hedefiniz nedir? Şu an 20 mağazamız var. Yurt içi yurt dışı satış noktalarımızın toplamı 240.
Yakın tarihte mağaza açılış projeleriniz var mı? Çok yakında Antalya’da ikinci mağazamızı açıyoruz. Laleli’de bir toptan mağazası açacağız. Bunun dışında 2013 yılında 10 adet mağaza açmayı hedefliyoruz.
Ürün konseptiniz hakkında bilgi verir misiniz? 0-14 yaş çocuk giyim ürünleri satıyoruz. Ürünlerimiz büyümüşte küçülmüş tarzında, trendleri takip eden bir koleksiyonumuz var.
Markalaşma sürecinizde yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz? Öncelikle markamızın tarzının dışına çıkmadan ürün tasarımlarımızı, kalite ve fiyat açısından doğru konumlandırdık. Mağazalar açarak AVM’lerde perakende müşterilerimizle buluştuk.
Sizi rakiplerinizden ayıran özellikler nelerdir? Uluslararası bir koleksiyon hazırlıyoruz. Dünya trendlerini takip ediyoruz. Çocukları kahramanların esaretinden kurtarıp, kendi kahramanları olmaları yönünde bir çıkış noktamız var. Bu da onları daha kendine güvenen rahat ve özgür çocuklar yapıyor.
Müşteri hizmetleri birimizdeki çalışma prensiplerinizden bahseder misiniz? Ürünlerimizin kalite kontrolleri ve gerekli testleri satış öncesi yapılmaktadır. Ancak yine de üründe herhangi bir problemle karşılaşılması durumunda %100 müşteri memnuniyeti prensibi ile problemi çözüyoruz.
Mağazalarınızda hangi ürün gruplarına yer veriyorsunuz? Mağazamızda 0-14 yaş çocukların ihtiyacını karşılayabilecek tüm giyim ürünleri bulunmaktadır.
Ürünlerinizle hitap ettiğiniz yaş aralığı ve alım gücüne göre hedeflediğiniz kitle kimlerdir? Hitap ettiğimiz yaş aralığı 0-14. B-B+ ya ağırlıklı çalışan bayanlara hitap ediyoruz.
Anne babaların Blue Key’i tercih etmesi için oluşturduğunuz farklılıklar nelerdir? Ürünlerimizin tasarım ve kalitesi yanında çocukların tenine değen her üründe olduğu gibi sağlık ve doğallık önceliğimizdir.
2013 yılındaki hedef ve beklentileriniz nelerdir? 2013 yılında 10 mağaza açmayı hedefliyoruz.
Bünyenizde bulunan markalarınız ve temsil ettikleri ürün grupları nelerdir? Kendi markamızı satıyoruz. Ayrıca yine lisanlı olarak Bluekey Polo markamız var. Bu marka 2-14 yaş grubuna hitap eden bir giyim markasıdır.
Ülkemizdeki anne bebe sektörünün bugününü ve geleceğini nasıl görüyorsunuz? Ülkemizde genç ve çocuk nüfusu oldukça fazla. Bu nedenle her yıl büyümekte olan bir sektör. Tabi sektörün kendi içinde zorlukları var. Dışarıdan bunları fark etmeyen yatırımcılar hayal kırıklığı yaşayabiliyorlar. Bu sebeple bu işte uzman insanların gelecekte de sektörün devamlılığını sağlayacağını düşünüyorum.
Lisanslı ürünler hakkında görüşleriniz nelerdir? Biz tercih etmiyoruz. Çocukların çizgi film karakterleri ile bu kadar özdeşleşmesi doğru değil.
Nihai tüketicilerin ürün satın alırken dikkat ettikleri önemli faktör sizce nedir? Marka mı? Fiyat mı? Marka ve fiyat dengede olmalıdır. Marka diye çok yüksek bedeller ödenmemelidir. Zaten tüketiciler çocuklar için satın alma yaparken fiyatı önemsiyorlar.
Üretimini yaptığınız ürün gruplarınızdan bahseder misiniz? Ağırlıklı örme olmak üzere tüm ürün gruplarında üretim yapıyoruz.
İthalat ağınızdan bahseder misiniz? Kendi mağazalarınız dışında piyasaya da ürün dağıtımı yapıyor musunuz? Kendi markamızın ürünlerinin bir kısmını yurt dışında ürettiriyoruz. Kendi markamızla birlikte bu ürünleri de hem iç piyasa, hem kendi mağazalarımız, hem de yurt dışında satıyoruz.
İthal ürün gruplarınızdan bahseder misiniz? Ağırlıklı dokuma ürünler ithal ediyoruz.
Mağazalarınızda satmak için dış alım yaptığınız ürünlerde ve markalarda nelere dikkat ediyorsunuz? Koleksiyon ve marka yapımıza uygun ve kalitesinden emin olduğumuz ürün grupları alıyoruz.
89
Röportaj
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Gezi
90
AB’den ayrılmak isteyen ülke:
İngiltere
İngiltere, Büyük Britanya adasının merkezi ve güney üçte ikisini kaplar. Kuzeyde İskoçya, Batıda Galler ile komşudur. Britanya takımadalarında Avrupa Kıtası’na en yakın olan ülkedir: Fransa’dan en dar kısmı 52 km genişliğinde olan Manş Denizi ile ayrılır. Manş Tüneli, ülkeyi Avrupa Kıtası’na bağlar. Fransa-İngiltere sınırı, kanalın tam ortasından geçer. İngiltere’nin iklimi değişken bir yapıya sahiptir ve kışlar yumuşak yazlar serin geçer. “Golf stream” sıcak su akıntısı iklim üzerinde etkilidir. İngiltere’nin büyük kısmı alçak tepelerle kaplıdır. Ancak kuzeye doğru biraz daha dağlık bir görünüm alır, Pennine Dağları ülkeyi kuzeyden güneye doğru ikiye ayırır. Buna karşın dağlar fazla yükselmez. En yüksek nokta, 978 m. irtifadaki Scafell Pike zirvesidir. Tepelik bölgeyle dağlık bölge arasındaki sınırı Tees-Exe hattının oluşturduğu kabul edilir. Doğuda düz bir bataklık bölge olan the Fens yer alır. Bataklığın büyük kısmı tarım amacıyla kurutulmuştur. İngiltere’nin en büyük kentlerinin hangileri olduğu tartışmalı bir konudur. Sıralama “kent” kelimesinin farklı tanımlanmasıyla değişmektedir, oturdukları şehrin önemini yüksek göstermek isteyenler kendilerine uygun tanımı seçmektedir. Ancak hangi tanım esas alınırsa alınsın, Londra İngiltere’nin en büyük kenti olduğu gibi dünyanın da önemli kentleri arasındadır. Özellikle merkezi ve kuzey İngiltere’deki bazı kentler nüfus ve faaliyetler açısından önem taşır: Manchester, Birmingham, Leeds, Liverpool, Newcastle, Sheffield, Bristol, Coventry, Leicester, Nottingham ve Hull gibi. İngiltere’nin en büyük doğal limanı merkezi güney kıyıda yer alan Poole’dür. Bu limanın, Avusturalya’daki Sydney’den sonra, dünyanın en büyük ikinci doğal limanı olduğu iddia edilir.
Tarihçe İngiltere (İngilizce: England), Birleşik Krallığı meydana getiren dört devletten en büyük ve merkezi olanı. Avrupa’nın batısında, Büyük Britanya adasında bulunur. İngiltere adı, 5. yüzyıl’da Saksonlar’la birlikte adayı istila eden Cermen halkı Anglus’lardan kaynaklanır. Angleland (Anglus Diyarı) olarak kullanılan isim, zamanla England şekline dönüşmüştür.
İngiltere adı günümüzde yaygın olarak uluslararası medyada ve zaman zaman da resmi düzeyde Birleşik Krallık yerine kullanılır. Romalılar, Batı Avrupayı istila ederken İngiltere’yi de fethedip (MS 1. yy) adaya “Britania” adını verdiler. Sekizinci yüzyılda Roma İmparatorluğu ve İrlanda’nın etkisiyle Hıristiyanlığı kabul ettiler. Anglosakson hanedanından Edward (1042-1066) İngiltere’nin bağımsızlığını sağladı. 18. yüzyıl sonu ve 19. yüzyılda İngiltere, sömürgelerden gelen hammaddeleri işleme ve bunlara pazar bulma ihtiyacı sayesinde büyük bir sanayi devleti ve sömürge gücü haline gelen bir ülkeydi. 19. yüzyılın başlarında Avustralya, Kanada, Hindistan, Afrika’daki bazı gelişmemiş, güçsüz; fakat hammaddesi bol devletlerle, Antil Adaları ve Hong Kong gibi dünyanın büyük bir kısmına yayılan dev bir sömürge imparatorluğu kurulmuştu. Kraliçe Victoria (1837-1901) zamanında İngiltere dünyanın en büyük gücü durumuna geldi. 1877’de Hindistan sömürgeleştirildi. 1882’de Mısır ele geçirildi.
Nüfus İngiltere, Birleşik Krallığı oluşturan 4 ülkeden en geniş ve en kalabalık olandır. 60 milyondan fazla olan Birleşik Krallık nüfusunun %85’i (yaklaşık 50 milyon kişi) İngiltere’de yaşamaktadır. Nüfus ve Sosyal Hayat İngiltere’nin nüfûsu 57.411.000’dir. Nüfûsun % 80’i şehirlerde yaşar. Kilometre kareye 235 kişi ile dünyanın en büyük nüfus yoğunluğuna sahip ülkelerinden biridir. Nüfûsun yaklaşık 3 milyonu Galler’de, 5,5 milyonu İskoçya’da, 2 milyonu Kuzey İrlanda’da yaşamaktadır. Halk, geleneklerine çok bağlı bir millet olarak tanınır. Atalarından kalan kraliyet, cumhûriyet olsa bile bugün hala devam etmektedir. Halkın kanunlara ve polise gösterdikleri saygıdan dolayı, İngiliz polisi silah taşımaz, yalnızca tahta bir jop bulundurur. Önemli şehirleri arasında Cambridge, Birmingham, Derby, Ipswich, Liverpool, Nottingham, Northampton, Oxford, Cardfiff, Newpord, Tozfaen, Belfast, Down ve Iyrone’dir. Dini: Halkın büyük bir kısmı üzerinde Anglikan kilisesi hakimdir. İskoçya kilisesinin 1,3 milyon taraftarı var.dır. 6 milyon
91
Gezi
baby&kid store Mart / Nisan 2013
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Gezi
92
Ayrıca Müslüman, Mûsevi ve Budist dinlerine mensup halk da vardır.
Günlük hayat ve yaşam İngiltere’de yaşam açısından zengin bir ülkedir. Ülkede ulaşım genel olarak tren, otobüs ve metro ile sağlanır. Taksi ile ulaşım diğer ülkelere oranla pahalı olduğu unutulmamalıdır. Başta Londra olmak üzere İngiltere’nin pek çok şehri yabancıların istedikleri noktalara kolayca ulaşabilmelerine olanak sağlayan bir ulaşım altyapısına sahiptir. Duraklarda nereden nereye gidileceği yazılı olmakla birlikte, metro ve yerüstü ulaşımı kolaylaştırmak amacıyla harita verilmektedir. Londra’da otobüsler, 17 bin farklı noktadaki otobüs duraklarıyla gecede dahil hizmet vermektedir. Gece, pek çok bölgeye ulaşımı sağlamak amacıyla “Gece Otobüsleri” mevcuttur. Bununla birlikte Londra’da ulaşımın belkemiğini metro oluşturur. Kentte, dünyanın en eski ve en büyük metro ağı bulunmaktadır. Londra metrosu günde 20 saat hizmet verir. Altı ayrı ‘hat’a ayrılmış güzergâhlardan kentte istenilen yere ulaşılabilir. Londra dünyanın kültür başkentlerinden biridir. Tiyatro, sinema ve müzikallere katılım yüksektir. Thames Nehri, Hyde Park, Trafalgar ve Leicester Square en çok gidilen mekânlardır. Londra dışında, Manchester, Birmingham, Oxford, Cambridge, Brighton gibi büyük şehirlerde hayat oldukça hareketlidir. Kuzeyde iş hareketliliği, güneyde yerini deniz hareketliliğine bırakır. İngiltere’de Balık ve patates kızartması geleneksel bir ingiliz yemeğidir. Piyasa üçgeninin alt kısmına burger zincirleri hakimdir (Mc Donalds, Burger King ve KFC gibi). Bunların yanında orta düzeyde fiyatlandırılan Hint, Çin, İtalyan, Tayland, İngiliz ve Türk restaurantları da bulunmaktadır. Genelde her kasaba ve kentte birkaç vejetaryan yemek sunan restaurantlar da vardır. Birçok restaurant ayrıca Halal yemeği de sunmaktadır.
Türkiye ilişkileri Aslında İngiltere-Türkiye ilişkilerinin tarihten bugüne taşıdığı önemi gösteren en çarpıcı örnek ‘Türkiye’de İngiliz Ticaret Odası’ (The British Chamber of Commerce of Turkey) isimli kuruluş. Kısa adıyla BCCT, İngiltere dışında kurulan en eski ikinci İngiliz Ticaret Odası olma özelliğine sahip. İngilizlerin, tarihin en büyük sömürge imparatorluklarından birisini kurduğu, günümüzde ise dünyanın en çok uluslararası yatırım yapan ülkelerinden birisi olduğu gerçeği göz önüne alındığında Türkiye ile ekonomik ilişkilere verilen önem daha da net anlaşılıyor. Türkiye, İngiliz ihracatçılar ve yatırımcılar için büyük fırsatlar sunuyor. Özellikle otomotiv, telekomünikasyon, sağlık, ilaç, enerji üretimi gereçleri, ofis makineleri ve diğer ulaşım araçları gibi alanlarda Türkiye büyük bir pazar olarak göze çarpıyor. Türk pazarında yer almak isteyen şirketlerde aranan özelliklerin başında ürünlerin kalitesi geliyor. Yatırım ve işbirliği açısından otomotiv, inşaat, sağlık, mühendislik, çevre ve telekomünikasyon alanları hedef sektörler arasında yer alıyor.
Türklere bakışları İngilizlerin genellikle Türklere bakışı gayet olumludur. Son yıllarda iltica eden Türklerin bazen kötü davranışları sebebiyle bazılarında önyargı oluşmuştur. Ancak, genellikle iyi ilişkiler vardır. İngiltere’ye 1970’lerden itibaren yoğun bir şekilde göç eden Türklerin, yaklaşık yüzde 75’i Londra’da yaşıyor. Çoğunluğu tekstil ve gıda sektörlerinde faaliyet gösteriyor. İngiltere’de yaklaşık 150 bin dolayında Türk vatandaşı yaşadığı tahmin ediliyor Bu rakama İngiltere’de mülteci veya kaçak olarak bulunanlar da dahil. İngiltere’ye 1970’lerden itibaren yoğun bir şekilde göç eden Türklerin, yaklaşık yüzde 75’i Londra’da, yüzde 23 kadarı da başta Birmingham, Manchester, Liverpool ve Leeds olmak üzere Orta İngiltere’de, geriye kalan bölümü ise İskoçya ve Kuzey İrlanda’da yaşıyor.
Makale
94
baby&kid store Mart / Nisan 2013
Başarı prensipleri
Kendinize inanın. Başaracağınıza inanın. Başarılı olmayı hak ettiğinize inanın. Değerinizi bilin. İnsanlar ancak kendilerine değerli bir kişinin değer verdiğini anladıklarında mutlu olacaklar, onlar da size inanacaklardır. Sonu başarılı olsa da, olmasa da her tecrübe önemlidir. En önemli olan ise, her tecrübeden alınması gereken derstir. Güçlü ve zayıf gördüğünüz özelliklerinizin bir listesini yapın. Listeyi en güçlü özelliğinizden, en zayıf özelliğinize doğru sıralayın. Sonra da zayıf gördüğünüz taraflarınızı güçlendirmeye çalışın. Kendinizden ne beklediğinizi bilmelisiniz. Kendi hedeflerinizi ve yakınlarınızın sizden olan beklentilerini düşünün. Hedeflerinizi, gerçekleşme olasılıklarına göre alt alta yazın. Hedeflerinizin gerçekleşme olasılığını belirleyebilmek için, güçlü ve zayıf özelliklerinizin yer aldığı yukarıdaki listeyle karşılaştırıp, başarılı olma olanağınızın en yüksek olduğu hedefleri seçin. Bu değerlendirmeyi yaparken hislerinizi değil, gerçekleri göz önünde tutun. Sonra bu listelerdeki
hedeflerinizi, uzun ve kısa vadede gerçekleşebilecek olanlar olarak ikiye ayırın. Hedeflerinizin gerçekleşmesi konusunda fazla katı olmayın. Başaramazsanız üzülmeyin. Metodlarınızı yeniden gözden geçirip, kaldığınız yerden mücadeleye devam edin. Yapılacakları tüm detayı ile anlatmadan, yanınızdakilerin bir işi tam anlamıyla yapabilmelerini beklemeyin. Başkalarına danışmaktan utanmayın, çekinmeyin. Özellikle, sizinkine benzer işi yapan kişilere danışın. Hatta, gerekirse bir süre onların size yol göstermesini kabul edin. İlişki kurduğunuz herkesi ön yargısız olarak değerlendirin. Onları sevin ve saygı duyun. Ancak, yaşayan her şeyi sevmek zorunda da değilsiniz. Onların da sizi sevmek zorunda olmadıkları gibi. Size nasıl davranılmasını isterseniz, başkalarına da öyle davranın. Hesaplayabildiğiniz bütün riskleri alın. En önemli işiniz tanıtımdır. Sizde olan her şeyi tanıtın. Kendinizi, işinizi, elinizdeki değerinizi tanıtın.
w
FUAR PROGRAMI Yurtiçi Fuarlar
Yurtdışı Fuarlar * Baby Fashion, 19 - 22 Mart 2013, Kiev, ACCO.
* Edufairs 2013 İstanbul, 16 – 17 Mart 2013, İFM İstanbul, Edufairs Fuarcılık.
* Baby & Children’s Products, 19 – 22 Nisan 2013, Hong Kong, Global Sources.
* İdeal Home Ev Eşyaları, 28 – 31 Mart 2013, İstan bul, Life Media. * AYMOD 10. Uluslararası Ayakkabı Moda Fuarı, 17 – 20 Nisan 2013, IFM Yeşilköy İstanbul, Poziti Fuarcılık. * İzmir Çocuk İhtiyaçları Fuarı, 23 – 27 Nisan 2013, Tepekule Kongre ve Sergi Merkezi, Ontesa Fuarcılık. * 25. Uluslararası Anne Bebek Çocuk Ürünleri Fuarı, 22 25 Ağustos 2013, İstanbul Fuar Merkezi Yeşilköy, EFEM Uluslararası Fuar.
* Kidfest Ankara 2013, 13- 15 Eylül 2013, ATO Kongre ve Sergi Sarayı, GL Events Fuarcılık A.Ş.. * 6. Toyzeria Oyuncak, Lisans, Oyun ve Oyun Ekip manları Fuarı, 31 Ekim – 03 Kasım 2013, İstanbul Fuar Merkezi Yeşilköy, Aktif Fuarcılık. * Artist 2013 23.İstanbul Sanat Fuarı, 02 – 10 Ka sım 2013, İstanbul, Tüyap. * Ortadoğu Moda 2013, 14 – 17 Kasım 2013, Di yarbakır, Tüyap Diyarbakır. * İBS Anne Bebek Çocuk Fuarı, 20 – 22 Aralık 2013, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı, Boyut Fuarcılık.
* Mother & Baby Expo, 25 - 28 Nisan 2013, Mos kova, Expocentr, JSC. * Gifts and Home China Fair, 25 – 28 Nisan 2013, Shenzen, Reed Huabo Exhibitions. * Gifts & Home Hediyelik Eşya ve Ev Aksesuarları Fuarı, 28 – 30 Mayıs 2013, UAE- Dubai , Global Sources. * Mother, Baby & Child Expo, India 2013, 7 -9 Haziran 2013, Mumbai, MBC Expo. * Pitti Bimbo Çocuk Giyim Fuarı, 27-29 Haziran 2013, Floransa, Pitti Immagine. * Futura Fair, 24 – 25 Ağustos, Dublin, Business Exhibitions. * Kind + Jugend 2013, 19 – 22 Eylül 2013, Köln, Koelnmesse GmbH. * Mir Detstva, 24 - 27 Eylül 2013, Moskova, Expo centr, ZAO. * ABC Kids Expo 2013, 15 – 18 Ekim 2013, Lasvegas, ABC Kids Expo.