HORECA Mag7

HORECA mag KASIM- ARALIK 2014 - SAYI 7

Yİyecek İçecek ve Konaklama Profesyonellerİnİn Dergİsİ

HORECA

mag

2 Yaşında!

ETÜDER VE IPSOS’TAN BİR İLK FOODSERVICE MONITOR: ÖLÇÜMLENEBİLİR SEKTÖR

SOYYİĞİT

yeni ürün gamına odaklandı Sektörün yılın son buluşması:

SIRHA İSTANBUL ÖZTİRYAKİLER Proje Ekibi HORECA Mutfaklarında…

1-3.indd 1

17.11.2014 01:37:26

Lacivert Louis Farina

Hotel Finder

horeca HORECA g a m mag İçindekiler 32

18 ISS: Çalışanların beslenme

horeca mag

alışkanlığı iş verimliliğini etkiliyor

26 OSMANİ’de Lezzet Şöleni

Hiç Bitmiyor!

38 Louis Karaköy’de

Yepyeni Lezzetleri Keşfedin

46 Öztiryakiler Proje Ekibi

HORECA Mutfaklarında!

48 Soyyiğit HORECA Kanalına Yeni Ürün Gamı Hazırlıyor

54 Doygun Profesyonel Ürünleri İçin Bayilik Veriyor

76 Epiq Mimarlık HORECA Projeleriyle Dikkat Çekiyor

1-3.indd 2

40 17.11.2014 01:37:33

1-3.indd 3

17.11.2014 01:37:34

Editör

HO RE CA

Sektör Artık Ölçümlenebilecek HORECA sektörü, Ev Dışı Tüketim Tedarikçileri Derneği (ETÜDER) ve araştırma kuruluşu IPSOS işbirliğiyle gerçekleştirilen ‘Foodservice Monitor’ adlı çalışmayla ilk kez gerçek anlamda ölçümlenebilir hale geldi. Sektör, her yıl ortalama yüzde 15-20 oranında büyümesine rağmen, bugün itibariyle ABD ev dışı tüketim sektörünün 37, Avrupa ev dışı tüketim sektörünün ise 29’da biri oranında hacme sahip. Yıllık 50 milyar TL ciroya sahip sektörün liderliğini ise yüzde 41’lik payla İstanbul yapıyor. İkinci sırada ise otel sayısı ve turistik tüketimiyle Antalya bulunuyor.

ETÜDER Yönetim Kurulu Başkanı Melih Şahinöz ve Ipsos Yardımcı CEO’su Renan Burduroğlu tarafından açıklanan ilk sonuçlar, yılda 4 dönem boyunca devam edecek çalışmalarla daha somut veriler sunacak. Araştırma; Türkiye genelinde toplam 7 ilde 93 bin ev dışı tüketim noktasıyla yapılan görüşmelerin neticesinde ev dışı tüketimin %80 oranında yeme-içme sektöründe bulunduğunu ortaya çıkardı. Bu da son yıllarda müthiş bir hızla artan ve dönüşen yeme-içme mekânlarının önemini bir kez daha ortaya koyması açısından önemli. Çalışmayla ilgili tüm detayları sayfalarımızda okuyabilirsiniz.

HORECA mag İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Berk ALTINIŞIK berk@horecadergi.com Yayın Danışmanı Yasa ÇELİKTAŞ yasa@yasaceliktas.com Reklam Müdürü Banu TAŞAN banu@horecadergi.com Bilgi Teknolojileri Ales TAGHIYEV itmanager@mottoiletisim.com

HORECA Mag olarak 7.sayımızı hazırlayıp beğeninize sunduğumuz yılın bu son sayısında, özellikle yeni yıla odaklandık ve yılbaşına özel menüler ve programlar yapan bazı mekânlara sayfalarımızda mümkün olduğunca yer vermeye çalıştık.

Webmaster Cavid HUSEYNOV webmaster@mottoiletisim.com

Yılın son sektör buluşması olan ve 27-29 Kasım’da İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek olan Sirha İstanbul’dan sonra, 21-24 Ocak’ta Antalya Fuar Merkezi’nde yeni yılın ilk buluşması olan ANFAŞ Hotel Equipment Fuarı’nda buluşmak dileğiyle…

Yapım

Sevgiyle kalın…

mag

mo o

mottoiletisim.com

Berk Altınışık

Yayın Türü Yerel, Süreli Abonelik T: 0212 222 77 77 / abone@horecadergi.com Baskı Veritas Tepe Ören Köyü İstanbul Tuzla Kimya Sanayicileri Organize Sanayi Bölgesi Melek Aras Bulvarı, Analitik Caddesi PK 34959 No: 46 Tuzla – İstanbul T: 444 1 303 F: 0216 290 27 20 Dağıtım Sürat Kargo Yönetim Yeri Hilmibey Sk. No: 29/11 Ziverbey, Kadıköy T: 0212 222 77 77 F: 0212 381 63 63 E-Posta: info@horecadergi.com

4

4-5.indd 4

HORECA Mag, Motto İletişim tarafından Türkiye Cumhuriyeti yasalarına uygun olarak yayınlanmaktadır. Derginin isim ve yayın hakları Motto İletişim’e aittir. Yayınlanan yazı, fotoğraf, harita, illüstrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilerek dahi alıntı yapılamaz.

16.11.2014 23:23:50

4-5.indd 5

16.11.2014 23:23:51

Kısa

HORECA Pazarının Lideri Hisar İstanbul’da Büyüyor Züccaciye sektöründe yeniliklerin ve kalitenin öncüsü olan Hisar, yoluna büyüyerek devam ediyor.

T

İsmail Erdoğan

ürkiye’de HORECA pazarının yaklaşık %40’na sahip olan Hisar, pazardaki payını artırmayı hızla sürdürüyor. Şu an Türkiye genelinde 38 mağazası olan ve 800’ün üzerinde satış noktasında ürünlerini tüketicilerle buluşturan marka, portföyüne İstanbul’da hizmet veren Wyndham Grand İstanbul Levent, Crown Plaza Hotel Ümraniye, Ramada Ataköy ve bu otelin altında hizmet veren Sahre Et Restoranı da ekledi. Hisar Yönetim Kurulu Başkan Vekili İsmail Erdoğan, “Kaliteli üretimi her zaman ilke edindik. Bugün bu başarıyı yakalamış olmamızdaki en büyük nedenlerden biri bence bu ve Hisar için emek harcayan ekip arkadaşlarımızın işlerini sahiplenmeleri. Bugün 350’ye yakın çalışanımızla yolumuza her geçen gün daha da büyüyerek devam ediyoruz” dedi. Beş ana grupta, yaklaşık 3 bin kalemin üzerinde ürün çeşidi olduğunu söyleyen Erdoğan, “Hem ürün hem de bireysel ve kurumsal müşteri portföyümüzü giderek genişletiyoruz. Son dönemlerde önemli markalar çözüm ortaklarımız oldu. İstanbul’da hizmet veren prestijli otel ve restoranların tercihi Hisar markalı ürünler olurken, biz de bunun mutluluğu ve gururunu yaşıyoruz. Bundan sonrada kaliteli ve güvenilir marka olma özelliğimizi koruyarak, 10 yılda dünyanın en bilinen ve tercih edilen 10 markasından birisi olmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

Anadolu’nun yöresel lezzetleri fidana

FİDANLAR ormana dönüşüyor

Yuva’dan çıtır çıtır ve lezzetli simitleri evde yapma kolaylığı….

Beş çayına lezzetli simitler hazırlamak Yuva Simit Karışımı ile mümkün

E

A

nadolu’nun unutulmaya yüz tutmuş tarif ve lezzetlerini canlandırmak, küçük üreticilerin aslına sadık biçimde ürettiği yöresel ürünleri geniş kesimlerle buluşturmak amacıyla kurulan Tadında Anadolu, şimdi de TEMA Vakfı aracılığıyla Anadolu topraklarına katkıda bulunmayı amaçlıyor. İzmir Urla Kadıovacık Tadında Anadolu Hatıra Ormanı’na 5 bin adet fidan bağışı yapan BTA, misafirlerini de bu anlamlı projeye dâhil ediyor. Tadında Anadolu’da yaptıkları dokuz alışverişi proje için özel olarak oluşturulmuş karta işleten misafirler adına Tadında Anadolu Hatıra Ormanı’na bir fidan dikiliyor. Lezzetli anlar fidana, fidanlar ormana dönüşüyor. İzmir Urla Kadıovacık Tadında Anadolu Hatıra Ormanı’na 5 bin adet fidan bağışı yapan BTA, belirlenen şartlara uyan dokuz alışverişini bu proje için özel olarak oluşturulmuş karta işleten misafirleri adına ormana bir fidan dikiyor. www.bta.com.tr

vinde sağlıklı ve lezzetli ekmek ve hamur işi yapmak isteyenler için farklı ürün alternatifleri geliştiren Yuva, poğaça karışımının ardından şimdi de ‘simit karışımı’ ile sektöründe bir ilke imza attı. Okulda, iş yerinde, sokakta, vapurda kısacası hayatımızın her anında yemekten keyif aldığımız, Türk damak tadının vazgeçilmez kültürel bir parçası olan simitin evde, hijyenik koşullarda yapılmasını sağlayan ‘Yuva Simit Karışımı’, beş çaylarında lezzetli ikramlar ve zengin kahvaltılar hazırlamak isteyenlere büyük kolaylık sağlıyor. 400gramlık Yuva Simit Karışımı için Yuva 5g Instant Kuru Ekmek Mayası kullanılması tavsiye edilirken, 1 paketten 8 adet simit yapılıyor. www.yuvamaya.com.tr

6

6-9.indd 6

17.11.2014 00:15:40

6-9.indd 7

17.11.2014 00:15:41

Kısa New York’ta

bir Simit Sarayı!

D

ünya markası olma vizyonuyla yurt dışı açılışlarını tüm hızıyla sürdüren Simit Sarayı, hazırlıklarını titizlikle sürdürdüğü New York 5. Cadde mağazasını 9 Kasım 2014, Pazar günü hizmete sundu. Simit Sarayı, New York 5.

Cadde’de 30 personelle hizmet veriyor.

New York mağazasının açılışından büyük mutluluk duyduklarını belirten Simit Sarayı İcra Kurulu Başkanı Abdullah Kavukcu, “Yıllardır hayalini kurduğumuz New York mağazamızın açılışını da sonunda gerçekleştirdik ve lezzetlerimizi Amerika’ya taşıdık.

Bizim için en önemlisi, giyimden gıdaya dünyanın en büyük perakende zincirlerinin yer aldığı 5.

Cadde’de bir Türk markası olarak yer alabilmek, ‘Biz hızla dünyaya yayılmaya başlayan bir gıda zinciriyiz ve küresel yarışta biz de varız’ diyerek kendimizi tanıtabilmek ve Amerikalılara sevdirebilmekti.

Açıldığımız günden bu yana gördüğümüz yoğun ilgi bize şimdiden doğru bir adım attığımızı ve Simit Sarayı’nın kısa sürede Amerikalıların sevdiği bir marka haline geleceğini gösterdi. Bu da sadece markamız açısından değil, asıl önemlisi ülkemiz açısından gurur verici. 5. Cadde’den sonra ikinci mağazamızı Times Square’de açacağız. 2015 yılı sonuna kadar New York’ta 10 mağazaya ulaşmayı hedefliyoruz “ diye konuştu. Simit Sarayı, Hollanda’dan Suudi Arabistan’a kadar 14 ülkede 300’e yakın mağazada her gün 8 bin 600 çalışanı ile 650 bin kişiyi ağırlıyor. New York mağazasının ardından Simit Sarayı kısa bir süre sonra Avrupa’nın en önemli başkentlerinden biri olan Londra’da Oxford Street’te ilk mağazasını açarak İngiltere gıda pazarına da girmiş olacak.

Ecolab Yönetim Kurulu Başkanı Doug Baker

‘Yılın Sorumluluk Sahibi CEO’su’ seçildi

D

ünyanın saygın dergilerinden Corporate Responsibility (CR) Magazine (Kurumsal Sorumluluk Dergisi), Ecolab Yönetim Kurulu Başkanı Doug Baker’ı 2014 Yılın Sorumluluk Sahibi CEO’su ödülüne layık gördü. 9 Ekim’de New York’taki COMMIT! Forumu’nda verilen bu ödül, çevresel etki dâhil, kurumsal sorumluluk, çalışan ilişkileri, insan hakları ve hayırseverlik konularında standartları gözle görülür şekilde aşan CEO’lara veriliyor. Doug Baker, 2014 yılında bu ödüle layık görülen 4 CEO’dan biri olurken, ödül kazananlar Kurumsal Sorumluluk Topluluğu’nun üyeleri tarafından aday gösterilmiş ve önceki yıl aynı ödülü kazananlar ve diğer sanayi liderlerinden oluşan bağımsız bir jüri tarafından seçiliyor. Geçtiğimiz 3 yıl boyunca Doug Baker’ın, temiz su, güvenli gıda, sağlıklı ortamlar ve verimli enerji için artan küresel ihtiyaçları karşılamak için çalışan Ecolab’ın bu konudaki yetkinliğini artırdığı vurgulanan açıklamada, ödülün bu çabanın yanı sıra Baker’ın firmanın etkisini genişletmek için Ecolab çalışanları arasında işbirliğini teşvik eden liderliğini de takdir ettiğine vurgu yapıldı. www.commitforum.com

Uluslararası Bursa Gastronomi

Yemek Yarışması Eker ile lezzetlendi

U

ludağ Aşçılar Derneği’nin 17- 19 Ekim tarihleri arasında Bursa’da gerçekleştirdiği Uluslararası Bursa Gastronomi Yemek Yarışmasında, Eker 7 ülkeden 700 aşçıyı lezzet şöleninde yarıştırdı. Süt ve süt ürünleri konusunda tüketicilerini 37 yıldır kalite ve tazelikle buluşturan Eker’in sponsor olduğu yarışma hünerli elleri buluşturdu. Üç gün süren etkinlikte, amatör ve profesyonel aşçılar birbirinden güzel yemekler yaparak hünerlerini sergilediler. Türk mutfağının uluslararası alanda tanıtımının hedeflendiği yarışmanın son gününde ise Master Chef kategorisi Yemek Yarışması yapıldı. Bu kategoride 12 mutfakta yaklaşık 40 aşçı yarışırken daha önce hiç görmedikleri Eker ürünleri ve diğer malzemelerden oluşan kapalı koli verilerek onlardan başlangıç yemeği, ana yemek ve tatlı yapılması istendi. Eker lezzetleri ile hazırlanan yemeklerin yarıştığı bu en dikkat çekici kategorinin galibi Malta ekibi olurken, ikinciliği Yunanistan, üçüncülüğü ise Dubai ekibi aldı.

8

6-9.indd 8

17.11.2014 00:15:44

6-9.indd 9

17.11.2014 00:15:46

Otel

CANOPY BY HILTON’A MERHABA DEYİN Hilton Worldwide yeni otel markasıyla yaşam tarzı segmentini yeniden belirliyor.

H

ilton Worldwide, günümüzde iş veya tatil amacıyla seyahat edenlerin yaşam tarzı segmenti anlayışını değiştirecek yeni otel markası Canopy by Hilton’u lanse etti.

Hilton Worldwide CEO’su ve Başkanı Christopher J. Nassetta, Canopy by Hilton konseptini ABD’nin Orlando kentinde, yaklaşık 1900 mülk sahibi ve gelişim temsilcilinin katılımıyla gerçekleştirilen Hilton Worldwide’s Global Partnership Konferansı’nda tanıttı.

Canopy by Hilton, konuklara sundukları açıkça tanımlanmış, büyüme potansiyeline sahip yeni bir otel konsepti ve sürdürülebilir bir iş modeli. Hilton Worldwide, hedef kitlesini sadece demografik verilerden yola çıkarak değil, tercih ve ihtiyaçları da dikkat alarak belirledi. Hilton “Günümüzün anlayışına uygun, pozitif bir konaklama deneyimi yaşatan bir markaya imza attık” diyen Worldwide Luxury & Lifestyle Global Başkanı John T.A. Vanderslice, “Canopy, basit ve konukların ihtiyaçlarına yönelik hizmetler sunan, rahat odalara sahip, misafirlerine kendini iyi hissettiren ve enerji veren civardaki yeni otel” dedi.

Canopy by Hilton’un sundukları ve konsepti, Hilton Worldwide’ın yoğun araştırmaları ve analizleri ve hem yatırımcıların hem konukların fikirleri dikkate alınarak adım adım geliştirildi. Dünyadaki önemli şehirler ve gelecek vaat eden ikincil pazarlarda yeni inşa edilen binalar ve dönüşüm projeleriyle büyümeye devam edecek olan Canopy by Hilton markası altındaki otellerin 2015 yılında kapılarını açması planlanıyor. www.canopybyhilton.com

10

10-11.indd 10

16.11.2014 23:27:52

10-11.indd 11

16.11.2014 23:27:53

Ürün

Churchill

yeni serisi ile göz kamaştırıyor...

Avrupa’nın en kaliteli markalarının Türkiye Distribütörlüğünü üstlenen Erenil’in en kuvvetli markalarından biri olan İngiliz porselen firması Churchill, 2014 yılı ortasında çıkarttığı yeni modeli STONECAST ile göz kamaştırıyor...

R

ustik Cazibe sloganıyla piyasaya sürülen Stonecast modeli 4 farklı renkte çalışıldı. İlk üretimini ve stoklarını 2 farklı renkte sunan firma, bir kaç ay içerisinde diğer 2 rengi piyasaya sürecek.

Birbirleriyle rahatlıkla kombine edilebilen ancak ayrı ayrı seriler halinde sunulan bu model, klasik ve modern tarzı birleştiriyor. Stonecast serisi, kaliteden ödün vermeyen ve ayrıcalıklı restoranların gözbebeği oldu. Farklı formlara, ölçülere ve çeşitliliğe sahip olan Stonecast serisi, Churchill kalitesi ve sağlamlığıyla Erenil Showroom’unda müşterilerin beğenisine sunuluyor.

12

12-13.indd 12

16.11.2014 23:29:03

12-13.indd 13

16.11.2014 23:29:07

Mekan

Yılbaşı

LACİVERT olacak!

Y

üzyıllardır bolluğun ve bereketin simgesi olmuş Akdeniz Mutfağı’nın seçkin lezzetlerini İstanbul’un romantik manzarasıyla birleştiren Lacivert, yılbaşı gecesine özel hazırladığı menü ve DJ Canan’ın geceye eşlik edecek müzikleriyle yeni yılı büyük bir coşkuyla karşılayacak. Lacivert’in Executive Şef’i Hüseyin Ceylan ve ekibi, 2015’in karşılanacağı bu geceye özel hazırladıkları zengin menü ile misafirlerine benzersiz bir tat şöleni yaşatmaya hazırlanıyor. “Fincanda safranlı kırlangıç balığı çorbası”, “Porçini, istiridye ve kanlıca mantarlı, kuzu etli tart”, “Buharda pişmiş pazıya sarılı fener balığı, yanında ratute dolgulu köz biber” ve “Klasik iç pilavlı hindi rulo, yer elması ve kestane sote eşliğinde” boğazın en güzel manzarası karşısında damaklarda eşsiz bir tat bırakacak lezzetlerden sadece birkaçı. Bu geceye özel hazırlanan yılbaşı menüsü, limitsiz yerli içki ile kişi başı 350 TL. Saatler gece yarısını gösterdiğinde ise ışıl ışıl rıhtım keyfi, eşsiz boğaz manzarası ve yılbaşına özgün lezzetlere variller içerisindeki ateş şöleni, barbekü lezzetleri ve sıcak şarap eşlik edecek.

DJ Canan’ın İstanbul ve dünya müziklerinden derlediği yılbaşı repertuarı da 2015’e girerken Lacivert misafirlerine eğlenceli saatler yaşatacak.

Lacivert Restaurant, yılbaşı gecesine özel hazırladığı menüsü ile İstanbul Boğazı’nın en güzel manzarası eşliğinde misafirlerine unutulmaz bir gece vadediyor.

YILBAŞI MENÜSÜ Karşılama / Welcome Tuna Tarta

Rezene, Kapari Çiçeği, Kırmızı Soğan, Dereotu, Frenk Soğan, Zeytinyağı, Limon, Portakal Suyu, Tost Melba Tuna Tartar, Fennel, capers, red onion, dill, chive, olive oil, lemon, orange juice and tost melba Fincanda Safranlı Kırlangıç balığı Çorbası A Cup of Soup of Red Gurnard with Saffron

Soğuk Başlangıç / Cold Starter

Karışık salata eşliğinde bozcaada ıstakoz, bezelye püresi ile Bozcaada lobster with mixed salad and pureé of peas

Ara Sıcak / Hot Appertiser

Porçini, istiridye ve kanlıca mantarlı, kuzu etli tart Porchini, Kanlıca and oyster mushroom pie with lamb

Ön Yemek / Pre Main Dish

Buharda pişmiş Pazıya sarılı fener balığı, yanında ratute dolgulu köz biber Angler fish rolled in chard, ratatouille stuffed rosted Red Pepper

Ağız Hoşluğu / Sorbet

www.lacivertrestaurant.com Rezervasyon: 0216 413 42 24 - 0216 413 37 53

Ana Yemek / Main Dish

Klasik İç pilavlı Hindi rulo, yer elması ve kestane sote eşliğinde Classic Turkey Roll Stuffed with Rice, sauté jerusalem artichoke and chestnut

Tatlı / Dessert

Erik çiri eşliğinde incir ve kaymakla doldurulmuş kadayıf dolması Kadayıf dessert stuffed plum, fig, clotted cream

Barbekü / BBQ

Beykoz Usülü Paça Çorbası Beykoz Style Trotter Soup

Bodrum mandalinası karsambaç Bodrum tangerine sorbe

14

14-17.indd 14

16.11.2014 23:29:49

14-17.indd 15

16.11.2014 23:29:52

14-17.indd 16

16.11.2014 23:29:53

14-17.indd 17

16.11.2014 23:29:54

Catering

Çalışanların beslenme alışkanlığı

İŞ VERİMLİLİĞİNİ etkiliyor

İ

Engin Üstel

İş hayatının yoğunluğu içinde yemek yemeyi unutma ya da ne yediğini önemsemeden öğünleri atlama gibi durumları her çalışan yaşayabiliyor.

Uzmanlara göre bu durumda çalışan sağlığından olabiliyor ve dolaylı olarak da işten alınan verim düşüyor. Hem çalışan sağlığını korumak hem de iş verimliliğini sağlayabilmek için günlük iş rutini kadar önem taşıyan beslenmeyi de planlamak gerekiyor.

ş yaşamında önem verilmesi gereken konulardan biri olan beslenmeyi, çoğunlukla yoğun iş temposu içinde birçok çalışan ve dolaylı olarak da işverenler gözden kaçırabiliyor. Beslenme eksikliği ya da yanlış beslenme sonucu çalışanlar birçok sağlık problemi ile karşılaşabiliyor. Hem bu sağlık sorunlarının önüne geçebilmek hem de beslenmeyle bağlantılı olarak iş verimliliğini artırabilmek için işverenlerin beslenmenin iş hayatındaki önemini kavrayabilmesi gerekiyor.

ISS Catering Genel Müdürü Engin Üstel, “İşverenlerin çalışanlarının besin ihtiyacının farkında olması, iş hayatının yoğunluğu içinde doğru beslenmeyi es geçmemesi gerekiyor. ISS olarak biz hizmet verdiğimiz şirketlere çalışanın günlük besin ihtiyaçlarını karşılayabilecek, besin değerlerine dikkat edilerek hazırlanan menüleri sunuyoruz.

Her çeşit sebze ve et ürünleri yemeklerinin servis edilmesiyle, daha kontrollü ve sağlıklı bir öğün geçirilmesini sağlıyoruz. Bizler de sağlıklı beslenmenin çalışma hayatında da ne kadar önem taşıdığını biliyoruz ve buna uygun olarak hizmet veriyoruz” diyor. Mavi yakalıların beden gücüyle sarf ettikleri enerjiyi geri kazanabilmesi için daha yüksek enerjili beslenmesi gerektiğini söyleyen ISS Catering Genel Müdürü Engin Üstel, beyaz yakalıların da proteinli besinlerin yanında omega-3

ve folik asit içeren yiyecekleri tüketmesi gerektiğini belirtiyor.

Düzenli beslenme çalışan sağlığını koruyor Gün içinde çalışanın yaptığı işe bağlı olarak alması gereken karbonhidrat, protein ve diğer besin değerlerinin miktarlarının belirli olması, bir süre sonra vücut metabolizmasının bu düzene alışmasını sağlıyor. Bu durumda beslenmenin düzenli olması uzun vadede çalışan sağlığını da koruyor. Ayrıca mevsim geçişlerinde çalışanların mönülerine C, E, D ve K vitaminlerini içinde barındıran yiyeceklerin eklenmesi fiziksel olarak birçok hastalığın ruhsal olarak da depresyon riskinin önüne geçiyor.

Beslenme alışkanlığı iş verimliliğini etkiliyor Çalışanların günlük iş temposu içinde neyi, ne zaman, ne miktarda yiyeceğini bilmesi beslenme ihtiyacının eksiksiz karşılanması için önemli. Çalışanların günlük besin ihtiyacını doğru biçimde karşılaması, fiziksel ve ruhsal sağlığını olumlu yönde etkilerken aynı zamanda iş verimliliğini de artırıyor. Çalışanın fiziksel ve ruhsal sağlığı motivasyonunu doğrudan etkilerken dolaylı olarak da yaptığı işe odaklanmasını sağlıyor. Çalışanın beslenme alışkanlığının doğru olması uzun vadede işindeki başarısını olumlu yönde etkiliyor.

*Yandaki tabloda değerler ağırlığı ve boyu belirtilen bireyler için tahmini değerlerdir. Günlük fiziksel aktiviteye göre artabilir ve azalabilir. Örneğin; spor yapan bir bireyin enerji ihtiyacı belirtilen miktardan daha fazla olacağı gibi çok hareketsiz bir bireyin enerji ihtiyacı da belirtilen miktardan daha az olacaktır.

18

18-19.indd 18

16.11.2014 23:30:28

18-19.indd 19

16.11.2014 23:30:29

Mekan

CIPRIANI’den iş yemeklerine özel

L

event’te iş dünyasının kalbinde, The Istanbul EDITION’da hizmet veren Cipriani; sonbahar kış sezonunda, öğle ve akşam yemeği servislerinde iş dünyasına özel menüleriyle kısıtlı zamanda gerçekleştirilen iş yemeklerini daha keyifli ve verimli hale dönüştürecek uygun ortam ve lezzetler sunuyor. Seçkin bir atmosferde klasikleşen lezzetlerle misafirlerini ağırlamayı ve iş stresinden uzaklaşmayı isteyen kişiler iş dünyasına özel set menülerden veya arzuya göre a la carte menu üzerinden sunulan indirim imkanından yararlanabiliyor. Cipriani; plazaların yoğun olarak bulunduğu Levent’te merkezi konumu, lezzetleri ve servisiyle dikkat çekiyor. Öğle ve akşam iş yemekleri, akşam üstü iş çıkışı aperatifleri için tercih edilmesi düşünülen iş dünyasına yönelik set menulerde; Cipriani klasikleri yanı sıra mozzarellalı hafif başlangıçlar, karides salatası ve fener balığı gibi özel tatlar da bulunuyor. Genel kullanım alanındaki kısımlar kadar, terası, bölümlere ayrılabilen özel alanları ile davetler ve katılım sayısı farklılık gösteren her büyüklükteki iş yemekleri için hizmet verebilen Cipriani, yeni sezonda birbirinden lezzetli alternatiflerle iş dünyasına sesleniyor. İş yemeği için gerçekleştirilen rezervasyonlarda, set menuler haricinde ikinci bir seçenek olarak; arzu eden misafirler a la carte menu üzerinden yiyecek ve soft içeceklerde %30 oranında indirim imkanını değerlendirebiliyor. www.cipriani.com

Daily Business Menu Set Menu 1 (95 TL)

Yeşil Salata Eşliğinde “Cipriani” Usülü Dana Carpaccio Patlıcan, Domates ve Mozzarella Eşliğinde Rigatoni Kahve, Çay ve Ev yapımı tereyağlı kurabiye

Set Menu 2 (115 TL)

Domates ve Fesleğen Eşliğinde Buffalo Mozzarella Limon Soslu ve Pilav Eşliğinde Dilimlenmiş İnce Dana Bonfile Kahve, Çay ve Ev yapımı tereyağlı kurabiye

Set Menu 3 (130 TL)

Avokado, Kiraz Domates ve Siyah Zeytin Eşliğinde Karides Salatası Pilav Eşliğinde “Carlina” Soslu Fener Balığı Kahve, Çay ve Ev yapımı tereyağlı kurabiye Tüm menülere bir adet meşrubat ve su dahildir.

20

20-21.indd 20

16.11.2014 23:30:52

20-21.indd 21

16.11.2014 23:30:54

Haber

Akbank Bodrum’da TURİZM

sektörüyle buluştu

S

ektörlerin ihtiyaçlarını sektör temsilcileriyle birlikte belirleyip, çözümler geliştiren Akbank, Bodrum’da turizmcilerle “Gelecek Turizmde” toplantısında buluştu. Toplantıda, 2014 sezonunun değerlendirmesi yapılarak, 2015 sezonuna ilişkin beklentiler ile çevre duyarlılığı, markalaşma, dijitalleşme gibi önümüzdeki dönem turizmdeki trendler konuşuldu.

Akbank KOBİ Bankacılığı’ndan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz, “Önümüzdeki dönemde Türkiye için turizm çok daha önemli olacak çünkü her şeyden önce artan sanayileşmeyle birlikte karbon kotalarımız azaldıkça, alternatif arayışlarımız artacak. ‘Bacasız sanayi’ olarak da bilinen turizmin önemi önümüzdeki dönemde daha da artacak” dedi. Turizm sektörünün uzun süredir bu durumun bilinciyle hareket ederek, yatırımlarını aralıksız sürdürdüğüne ve devamlı geliştiğine işaret eden Oğuz, “Biz de Akbank olarak önemli bir yere

sahip olan ve ilerisi için de potansiyel taşıyan sektörün desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Konaklama başta olmak üzere acente, mağaza, restoran gibi turizm sektöründe faaliyet gösteren firmalara yönelik olarak Turizm Destek Paketi’ni yeniden şekillendirdik.

Firmalarımız pakette yer alan Sezon Ödemeli Turizm Kredisi’ni yapacakları yeni yatırımlar için olduğu kadar, yeni sezon için ihtiyaçları olan işletme kredisi olarak kullanmak üzere de alabilecekler.

Sezon hazırlığı, enerji verimliliği, ekipman yenileme, atık yönetimi gibi yatırımlar için firmaların nakit akışına bağlı olarak, 9 aya varan geri ödemesiz dönem imkânı sunan krediden yararlanılabilir” şeklinde konuştu. Akbank Turizm Destek Paketi’nde turizmcilerin hayatını kolaylaştıracak başka ürünlerin de bulunduğuna işaret eden Oğuz, turizmcilerin yurtdışı kart sahiplerine, çeşitli döviz kurları üzerinden satış yapabilmelerine olanak tanıyan “Dövizli POS”un da bunlardan biri olduğuna dikkat çekti.

Akbank’ın TÜROFED (Türkiye Otelciler Federasyonu) işbirliği ve Bodrum Otelciler Derneği’nin (BODER) katkılarıyla düzenlediği “Gelecek Turizmde” toplantısında, 2015 Turizm Sezonu’na hazırlıklar ve destekler konuşuldu.

Turist sayısı 40 milyona Gelirler 32 milyar dolara ulaştı TÜROFED Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık da konuşmasında, 2013 yılında turist sayısının 40 milyona yaklaştığına ve turizm gelirlerinin de 32 milyar doları aştığına işaret ederek, “Bu yılın ilk sekiz aylık döneminde turist sayısında 25 milyonu da aştık. Yılın ilk yarısındaki turizm gelirlerimiz de 13,8 milyar doları buldu” dedi. Türkiye’de 2013 sonu itibarıyla Turizm İşletme Belgeli tesis sayısının 3 bini bulurken, Turizm Yatırım Belgeli Tesis sayısının ise 1,000’i aştığına dikkat çeken Ayık, “Bu tesislerdeki oda sayısı 400 bini aşarken, yatak sayısı da 600 bine kadar çıktı ve toplam yatak sayısı 1 milyon 300 bine ulaştı” diye açıkladı. Bir başka önemli konuya dikkat çeken Ayık, yeşil yıldızlı tesis sayısının artırılması yanında turizm pazarlamasını kolaylaştırmak amacıyla mavi bayraklı plajları artırmamız gerektiğini vurguladı.

22

22-23.indd 22

16.11.2014 23:31:19

22-23.indd 23

16.11.2014 23:31:20

Mekan

Zekeriyaköy’ün Kalbinde…

LOKANTA FARİNA

J

ale Balcı’nın Lokanta Farina adıyla kapılarını açtığı mekân, farklı ambiyansı ve lezzetleri ile Ormanada ve Zekeriyaköy bölgesinin çok özel buluşma noktalarından biri olarak hizmet vermeye başladı. Yemeyi bir kültür olarak konumlandıran Lokanta Farina, Zekeriyaköy sakinleri için devamlı değişen ve yeni tatlar geliştiren bir mekân olarak lezzet dolu bir buluşma noktası olma özelliği taşıyor.

Yemek yemeyi keyfe dönüştürmeyi sevenler için Zekeriyaköy Ormanada’da yeni bir “lezzet” durağı kapılarını açtı.

Türk damak tadını özgün çizgisiyle birleştiren Lokanta Farina, lezzetlerini keyifli sohbetlerin ve tatların bir arada yaşandığı modern bir mekânda sunuyor. Zengin mönüsünün yanı sıra dekorasyonuyla da dikkat çeken mekân, mimar Zehra Uçar’ın imzasını taşıyor.

Ormanada’nın doğayla iç içe lokasyonunda teras ve geniş bir bahçesi de olan Farina, hafta sonları barbekü partileri ve özellikle akşam saatlerinde ‘Happy Hour’ ve Punch Saatleri’ gibi özel etkinlik ve davetler için de hazırlanıyor. Canlı müziğin eşlik ettiği gece davetlerinde atıştırmalık lezzetler yine Lokanta Farina’da hazırlanıyor. Kendine özgü incelikteki servis anlayışı, farklı mönüsü, Ormanada’ya özgü atmosferi ile dikkat çeken Lokanta Farina, Zekeriyaköy’ün vazgeçilmez lezzet duraklarından biri olacak. www.lokantafarina.com

0212 801 07 77 Kilyos Cd. Uskumruköy Mh. Ormanada, No: 246/200-1 Zekeriyaköy/İstanbul

24

24-25.indd 24

16.11.2014 23:31:44

24-25.indd 25

16.11.2014 23:31:47

Mekan

OSMANİ’de Lezzet Şöleni

Hiç Bitmiyor İstinye Park’ta Pazar Yeri alanında, 250 kişilik oturma kapasiteli bir Türk Mutfağı Lokantası olarak açılan OSMANİ, geleneksel mutfağımızın, aslına sadık kalma prensibinden hareketle, içerik ve sunumunun; zamanımızın beslenme standartlarını ve damak zevkini dikkate alarak günümüze uyarlama projesi olarak dikkat çekiyor. Geleneksel mutfağımızın vazgeçilmez çeşitlerinden olan fırın yemekleri, pideler ve börekler için, odun ateşine en yakın sonucu veren, son teknoloji İtalyan Taş Fırın Morello Forni kullanılıyor. Yaptığı yemeklerle Güneydoğu yemeklerinin efsane ustası olarak anılan Yasemin Öztop’un ellerinden çıkıyor.

Yılbaşı Sofrasının Sürprizi Kars Kazı Dolması!

Türkiye yemekleri ve özel konuk mutfaklarıyla yöre mutfaklarını özel sunumuyla ayağımıza getiren OSMANİ, Aralık ayında Anadolu Kış Yemekleri ve Kars yemek kültürünün efsaneleşmiş tadı olan Kars kazını misafirlerinin beğenisine sunuyor. Kars’ın geleneksel lezzetleri arasında yer alan ve kar yağdıktan sonra yağ tutmasıyla ayrı bir lezzete kavuşan Kars kazı, özel tarifli dolmasıyla yılbaşı sofralarından hindinin tahtını devirmeye geliyor.

Kışın doğu bölgesinin en önemli protein kaynağı olan ve tadını başka bölgelerde bulamayacağınız bir lezzet olan Kars Kazı, Aralık ayı boyunca her gün birçok tarifiyle lezzet severlerle buluşacak. Sadece kış aylarına özellikle de Aralık ayına özel bir lezzet olan kazın lezzetli olmasında rakım ve soğuk havanın etkili olduğunu söyleyen OSMANİ’nin şefi, kazın yağlanması için kar yağmasının beklendiğini belirtti. Kaz tiriti, ayazda kurutulan kazların özel tarifli dolması, kaz çekmesi ve kaz butunun yanı sıra; hengel, kabulca pilavı ve buğday çorbası gibi özel tarifleri ustalarının elinden deneyince vazgeçemeyeceksiniz…

Her gün özel hazırlanan 100’den fazla çeşidiyle, Türk mutfağının en eski, en gözde yemeklerini İstinye Park Osmani’de tadabilir ya da isterseniz 0 212 345 56 00 numaralı telefondan ulaşabilirsiniz. www.osmani.com.tr

26

26-27.indd 26

16.11.2014 23:32:31

26-27.indd 27

16.11.2014 23:32:33

Haber

Sirha İstanbul’da

P

erakende ürünlerinin yanı sıra ev dışı kanalda DOYGUN Profesyonel markası altında taze ve donuk ürünleriyle unlu mamuller sektöründe farklı ve kaliteli lezzetler sunan DOYGUN, Sirha İstanbul 2014 Fuarı’na katılıyor. 27- 29 Kasım 2014 tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenecek fuarda, restoran, otel, kafe, pastane ve catering firmaları gibi ev dışı mutfaklara özel üretilen DOYGUN Profesyonel ürünleri ziyaretçilerin beğenisine sunulacak. DOYGUN Profesyonel Ailesi’ne yakın zamanda eklenen mini börekler, tatlı-tuzlu kurabiyeler, kruvasan, çikolatalı kruvasan, danish, swirl ve küçük İstanbul Simidi ilk kez sergilenen ürünler olacak. Çiğ, yarı pişmiş ve tam pişmiş donuk ürünleri ile zahmetsiz ve pratik lezzetlerin kapısını aralayan DOYGUN, paketli endüstriyel ürünlerde 38, çiğ donuk ve yarı pişmiş donuk gıdalarda ise 45 farklı ürün çeşidine sahip.

Profesyonel Ürünlerini Tanıtacak DOYGUN, otel, restoran, kafe ve catering firmalarına özel lezzetleriyle Sirha’da ilk kez yer alacak. Ürünler DOYGUN Şef’in sunumuyla ziyaretçilere servis edilecek Mini börekler, tatlı-tuzlu kurabiyeler, kruvasan, çikolatalı kruvasan, sade, kepekli, zeytinli ve tahıllı baget, chester ve soslu chester gibi birçok lezzet DOYGUN’un standında ziyaretçilerini bekleyecek.

DOYGUN’un birbirinden leziz ürünlerini tatmak ve markayla ilgili detaylı bilgi almak isteyenler Sirha Fuarı’nı, 27 ve 28 Kasım tarihlerinde saat 10.30 ve 18.30 arasında, 29 Kasım Cumartesi günü ise 10.30’dan 18.00’a kadar ziyaret edebilecek.

DOYGUN, Gıda Salonu’nda C38 numaralı standında lezzetlerini sunacak. İlki 2013 yılında düzenlenen ve bu yıl 180 katılımcı ile yaklaşık 10 bin ziyaretçi hedefleyen Sirha İstanbul 2014’te boy gösterecek olan DOYGUN Profesyonel ürünleri, klasik lezzet düşkünlerine olduğu kadar yeni ve farklı lezzetler arayanlara da pek çok seçenek sunuyor.

28

28-29.indd 28

16.11.2014 23:32:57

28-29.indd 29

16.11.2014 23:32:59

Mekan

Beyoğlu’nda

B

eyoğlu Zarifi’nin girişinde hizmet veren Zarif Bir Meyhane 2014 kış sezonunu açtı. Yepyeni lezzetlerden oluşan menüsü ve sıcacık ortamıyla sizleri keyifli sohbetleri ağırlamak için hazır...

Menüsü, müzikleri, fasıl ekibi, beyaz ve mavi renklerle tamamlanmış orjinal dekorasyonu ile kendinizi Eski İstanbul’da bir konakta misafir gibi hissedeceksiniz.

Çukurluçeşme Sok. No: 13 Sıraselviler, Beyoğlu Tel: 0212 293 54 80

Zarifilerin yoksul Rumlara vakfettiği tarihi bir binada 2000 yılından bu yana var olan Beyoğlu Zarifi’nin girişinde hizmet veren Zarif Bir Meyhane yeni sezona özel yepyeni lezzetleriyle kapılarını açtı.

45 kişilik oturma düzeni, samimi ve sıcak ortamı, üstün servis hizmetiyle misafirlerine birbirinden lezzetli tatların yanı sıra keyifli bir sohbet ortamı da sunan Zarif Bir Meyhane’de yemeğinize eski İstanbul şarkıları, Sefarad, Ermeni, Yunan ve Türk Pop klasiklerinden oluşan müzikler de eşlik ediyor. Cuma ve Cumartesi gecelerine özel fasıllar ile Zarif Bir Meyhane hem lezzet hem keyif hem de eğlenceyi bir arada yaşamak isteyenlerin uğrak noktası olmaya devam ediyor.

Rum, Ermeni ve Levanten Mutfaklarından Lezzetler Zarif Bir Meyhane’nin menüsü Şef İbrahim Çelik’in özel olarak hazırladığı; vişneli yaprak sarma, topik, kaşkarikas, pırasa köftesi gibi meyhane kültürünün seçkin lezzetlerinden oluşuyor. Keyifli rakı sohbetlerine eşlik eden bu lezzetler sadece İstanbullulara değil, Beyoğlu’nun tadını çıkarmak isteyen turistlere de damak zevki yaşatıyor. www.zarifi.com.tr

30

30-31.indd 30

16.11.2014 23:33:19

30-31.indd 31

16.11.2014 23:33:21

Mekan

Meksika usulü YILBAŞI KUTLAMASI

Ranchero misafirleri, 31 Aralık gecesinde 2015’e yeni yılın her bir ayı için bir üzüm tanesi yiyerek merhaba diyecek…

T

ürk&Meksikalı bir aile tarafından işletilen ve orjinal tarifleriyle adını duyuran RANCHERO, 31 Aralık akşamında misafirlerini, kökü Aztek ve Mayalara dayanan binlerce yıllık Meksika mutfağından klasik lezzetler eşliğinde ağırlayacak.

2015’i özel bir ritüelle karşılayacak olan mekân, yüzyıllardır sürdürülen bir geleneği de İstanbul’a taşıyacak.

Buna göre, saatler 24.00’e yaklaşırken her biri yeni senenin aylarına karşılık gelen 12 üzüm tanesi yenilip, 12 dilek tutulacak.

Nişantaşı Reasürans Çarşısı içinde yer alan geniş mekânında ise Visual DJ Özgür Cankardeş müzikleri ve margaritalar eşliğinde sabahın erken saatlerine dek sürecek bir yılbaşı partisi organize ediliyor. www.ranchero.com.tr

Yılbaşı akşamını dışarıda kutlamayı planlayanlar, yeni seneye, İstanbul’un Meksikalısı Ranchero’da unutulmaz bir lezzet deneyimi eşliğinde merhaba diyebilir. 31 Aralık akşamı misafirlerini Suadiye, Nişantaşı ve Trump Cadde’de ağırlayacak olan Ranchero’nun,

32

32-33.indd 32

16.11.2014 23:34:07

32-33.indd 33

16.11.2014 23:34:08

Mekan

KÖŞEBAŞI TAXIM açıldı

1

995 yılından bu yana, Adana ve Tarsus yöresi et yemeklerinin geleneksel lezzetlerini modern sunumu ile günümüze taşıyan Köşebaşı, İstanbul’un kalbi Taksim oteller bölgesindeki şubesini açtı. “En iyi hammaddelerin, özenle işlenmesi ve en iyi şekilde sunulması” olarak özetlenebilen hizmet anlayışı ile standartlarını ve kalitesini koruyan Köşebaşı, Taksim’de açtığı şubesiyle ocakbaşı kültürünü Taksim’e yolu düşen müdavimlerine yaşatmaya devam ediyor. Şube

Köşebaşı’nın klasik lezzetlerine ilaveten talep doğrultusunda sadece bu şubede menüye eklenen dana bonfile ve dana pirzola sunumuyla da iddialı.

Haftanın her günü 12:00 – 01:30 saatleri arasında hizmet veren ve toplam 150 kişilik oturma kapasitesine sahip olan ‘Köşebaşı Taxim’in, 60 kişilik terası; 40 kişilik ocakbaşı / alt kat bölümü; 50 kişilik toplantı, VIP yemek vb organizasyonların rahatlıkla yapılabileceği üst katı bulunuyor.

‘Ocakbaşı kültürü’nü yaşatan Köşebaşı, klasiklerine ilaveten şubeye özel yeni lezzetleriyle İstanbul’un kalbi Taksim’de…

Kocatepe Mahallesi, Topçu Caddesi, No:16 Talimhane-Taksim, İstanbul 0212 361 59 00

34

34-35.indd 34

16.11.2014 23:36:09

34-35.indd 35

16.11.2014 23:36:11

Mekan

Lezzetin Doğuşuna Yolculuk GO MESO Go Meso, Uzak Asya’dan Yakın Asya’ya kadar uzanan topraklarda harmanlanmış en seçkin yiyecekleri, usta şeflerin ellerinden lezzet tutkunları ile buluşturuyor.

G

o Meso, geçmişten bugüne İpek Yolu üzerinde kullanılan pişirme teknikleri ile sizleri lezzetin doğuşuna götürüyor. Doğal ve yöresel ürünlerin farklı pişirme teknikleri ile hazırlanarak, modern bir yorumla sunulduğu Go Meso’da bu lezzetlerle tekrar tanışma fırsatı yakalayacaksınız.

Go Meso, geleneksel pişirme teknikleri ile misafirlerini lezzetli bir deneyim yaşamaya davet ediyor. Moğol ve Orta Asya Türkleri’nin et ağırlıklı mutfağının temsilcisi olan Moğol Barbeküsü, Uzak ve Yakın Asya mutfaklarının en taze ve otantik kombinasyonları ile Go Meso’da buluşuyor.

Go Meso Japonya’nın Yakitori ızgarasından, Çin’in Wok ocağına, Hindistan’ın Tandoori fırınından, Moğol Barbeküsü’ne, Mezopotamya’nın Taş Fırınına kadar uzanan bir lezzet yelpazesi sunuyor. Go Meso’da masalar; Japon Yakitori, Hintli ustaların tandırı, Çinli ustaların elle açtığı noodle, Kilisli ustaların hazırladığı birbirinden güzel peynirli, etli pide ve mangolu lahmacun, Moğol barbeküsü ve daha birçok seçkin lezzetler ile donatılarak, misafirler ipek yolunda bir lezzet yolculuğuna çıkarılıyor. Bu yolculukta yöresel ve doğal malzemeler reçetelerin otantikliğini yitirmeden aslına sadık kalınarak hazırlanırken, deneyimli, mutfağının uzmanı yabancı şefler doğru pişirme teknikleri kullanarak, katkısız ve sağlıklı yiyecekler hazırlıyorlar. Go Meso’da etler, sebzeler ve hamur ürünleri günlük ve taze olarak misafirlerin hemen gözü önünüzde işleniyor ve hazırlanıyor.

İstinyePark AVM Kat:1 No:35 İstinye 0212 345 58 88-89

Restoran girişinden itibaren farklı istasyonlar ile lezzet yolculuğunun başladığı Go Meso, öncelikle et veya deniz ürünlerinin dünyasına keşfe çıkarıyor. İpek Yolu boyunca birbirinden muhteşem lezzetlerin izini sürdüren bu keyifli yolculuğa özel tatlılar da eşlik ediyor. Pişirirken izleyebildiğiniz ve kendi lezzetlerinizi oluşturabildiğiniz Go Meso, size farklı coğrafyaların lezzet deneyimini birebir yaşatıyor.

36

36-37.indd 36

16.11.2014 23:36:39

36-37.indd 37

16.11.2014 23:36:42

Mekan

LOUIS KARAKÖY’DE Karaköy’ ün en özel yerinde yiyecek içecek danışmanı Melda Tuna’nın işletmeciliğini yaptığı LOUIS; yenilenen mönüsü, dekorasyonu, imzası haline gelen müzik tarzı ve ardı arkası kesilmeyen yenilikleri ile Karaköy’ ün en gözde mekânı olmaya devam ediyor.

M

elda Tuna’nın öncülüğünde hazırlanan yeni mönüsü ile misafirlerini ağırlamaya devam eden LOUIS, enfes tatların denenmemiş alternatiflerini tüm lezzetiyle bir arada sunarak, ardı arakası kesilmeyen yeniliklerin vazgeçilmez adresi olmaya devam ediyor. Yapmış olduğu gastronomik yolculuklara hız

yepyeni lezzetler

kesmeden devam eden Melda Tuna ve ekibinin hazırladığı, her damak zevkine hitap eden, seçkin tatlardan oluşan yeni mönü de, salatalardan atıştırmalıklara, ana yemeklerden tatlılara ve muhteşem kokteyllere kadar yepyeni lezzetler yer alıyor. Burgeri farklı yemeyi severim derseniz, mekânın favori yemekleri arasında yer alan Ramen Burger, Röşti Burger ve Fondue Burger çeşitleri sizi lezzetin doruk noktasına ulaştıracak.

Burgerlerin yanı sıra; Dana Bresaola, Kontrifile ve Cedar Peynirli Pizzalar, Balkabağı Dolgulu Ravioli, Ördekli Kinoa, Virgin Tavuk, Karidesli Risotto, Levrek Provencela, Beyaz Çikolatalı Lava Kek ise denemeniz gereken yeni tatlar arasında!

Bohem, dinamik, genç ve kült bir ambiyans Karaköy’ ün sokak kültürüne ve mimarisine uygun bir yapıda bulunan LOUIS, sizlere hem şehrin içinde olmanın hem de İstanbul’ un otantik kültürünün tam ortasında yer almanın zevkini sunuyor.

Karaköy’ün otantik ve bohem tarzına uyum gösteren mimari yapısı ve dekorasyonuyla göz dolduran LOUIS, eğlence severlerin alternatif kaçış noktası

oluyor. Neşeli, dinamik genç bir ambiyans yaratmak için; geniş tahta masalar, siyah tuğlalar, her ay farklı sanatçıların, duvarları süslemiş olduğu eserler ile LOUIS farkını ortaya koyar nitelikte.

LOUIS, kaliteli müzik anlayışıyla beraber geçmişten günümüze dinlemekten zevk aldığınız parçaları eğlenceyle birleştirerek, farklı duruşuyla hayatınıza yeni bir enerji katıyor. Canlı müzik performansları ile günümüzün en çok beğenilen müzisyenleri haftanın belirli günlerinde harikalar yaratıyor.

Gündüz 09.00’dan gece 01.00’e kadar kapıları açık olan LOUIS, 23.00’e kadar verdiği mutfak hizmeti, yemek servis kültürü, farklı ama samimi sunumları, otopark avantajı, iş çıkışları ve iş saatlerinde rahatça zaman geçirebileceğiniz ortamı ile sizleri bekliyor.

Kemankeş mah. Necatibey Cad. No: 116 Karaköy, Beyoğlu 0212 243 27 33

38

38-39.indd 38

16.11.2014 23:37:09

38-39.indd 39

16.11.2014 23:37:13

Araştırma

SEKTÖR: HORECA

Melih Şahinöz

Ipsos Araştırma Şirketi ve ETÜDER (Ev Dışı Tüketim Tedarikçileri Derneği) iş birliği oluşturulan Foodservice Monitor adlı bilimsel çalışmayla pazar ölçümlenebilir hale geldi. İstanbul, 50 milyar TL’lik ev dışı tüketim pazarının %41’ini oluştururken otel ve yaz tüketiminin katkısıyla ikinci sırada Antalya geliyor. Her yıl ortalama %15-20 büyüyen sektör, halen ABD ev dışı tüketim sektörünün 37’de, Avrupa ev dışı tüketim sektörünün ise 29’da 1’i büyüklüğünde…

K

entli nüfusun büyümesi, kadınların iş hayatındaki rolünün artması, yaşam tarzlarının hızlanması ve değişmesiyle birlikte birçok firma büyüme potansiyelini bakkal ve süpermarket gibi satış noktalarının dışındaki mekânlarda, yiyecek-içecek tüketilen kanallarda aramaya başladı.

Restoran, cafe, otel ve bar tüketimin önemli bir kısmının gerçekleştiği ev dışı tüketim mekânlarından sadece birkaçı.

Bu yeni durum firmalar için ürünlerinin tüketicilerle buluştuğu ev dışındaki tüketim mekânlarının da süpermarket

ve bakkallar gibi daha yakından takip edilmesi ihtiyacını ortaya çıkardı.

markaları için dağıtım ve satış / tüketim performanslarını ölçmeye başladı.

ETÜDER – Ipsos işbirliği, yükselmekte olan bu tüketim trendi ve firmaların bu pazarı daha iyi tanıma ihtiyaçlarından yola çıkılarak Foodservice Monitor isimli düzenli bir araştırmayı hayata geçirdi.

Tam ölçekli bir nokta taramasının (full scale census) ardından yılda 4 dönem boyunca devam edecek panel çalışmasıyla 86 ürün kategorisi için ev dışında tüketilen miktarı ve bu ürünlere harcanan parayı, ilgili üretici firmalar ve

“Bir sektörü sektör olarak var eden en önemli özellikler tanımlanabilirliği, ölçülebilirliği ve temsiliyetidir. Şimdiye kadar Ev Dışı Tüketim (EDT) sektörü tanımlanamayan, ölçülmeyen, temsiliyeti olmayan bir sektördü. Bu sektörü, sektör olarak hayatın her alanında var etmek, ETÜDER olarak bizim için çok önemliydi. Dolayısıyla da sektörün bütün oyuncularının geleceğe yönelik planlarını daha kolay yapmalarına olanak

40

40-45.indd 40

16.11.2014 23:38:37

Araştırma

Renan Burduroğlu sağlayacak sektörel veri yetersizliği sorununu aşmak ve sektörü bu özelliklere sahip hale getirebilmek amacıyla Ipsos ile stratejik bir ortaklık yaparak EDT Census & Panel Pazar Araştırmasını modelledik ve hayata geçirdik” diyen ETÜDER Yönetim Kurulu Başkanı Melih Şahinöz, şunları söyledi:

“Ev Dışı Tüketim deyince hangi kanallar aklımıza geliyor? Kaç tip restoran bulunur? Aralarındaki farklılıklar neler? gibi çok spesifik soruların cevaplarını da topladığımız çalışmalar sonucunda bu tanımlamalar yapıldı.

Dolayısıyla artık herkes ortak bir dilde EDT noktalarını tanımlıyor.

Artık günlük hayatımızda bu tanımlar kullanılmaya başlandı.

Sektörün bilinirliğini de 2013 ve 2014’de yaptığımız fuarlarla daha da artırdık ve temsiliyeti de bu şekilde giderdik. Bu araştırmanın (Census) devamı olarak da EDT sektörünün büyüklüğünü ölçen EDT Panel Araştırmasını da hayata geçirdik. Bu araştırmayla pazar büyüklüğü konusundaki rakamları netleştirmiş olup Türkiye’de Ev Dışı Tüketim pazarının büyüklüğünü ilk defa bilimsel metotlarla ölçmeye başladık. Bunu başarmış olmak da bizi gururlandırıyor ve heyecanlandırıyor.”

Araştırma sonuçlarını değerlendiren Ipsos Yardımcı CEO’su Renan Burduroğlu

ise, “Türkiye genelinde 50 milyar TL civarında bir Ev Dışı Tüketim Pazarı var; nüfus açısından en yoğun 6 il ve Muğla bu pazarın %65-70’ini oluşturuyor. Son yılların sosyal trendleri ve değişen yaşam tarzları, bu pazarın hızla büyüyeceğine işaret. Ev dışı tüketim mekânlarının sayısal artışı ve çeşitlenmesi rekabeti artırmaya devam edecek. Doğru noktalarda bulunur olmak, rekabetçi fiyat stratejisi ve akıcı bir lojistik hizmeti rekabette ana başarı faktörleri olacak” şeklinde konuştu.

HORECA Tüketim Pazarına Dair Bazı Bulgular Türkiye’de ev dışı tüketim pazarının toplam büyüklüğü cirosal olarak 50 milyar TL civarında. Bu büyüklük Amerika ev dışı tüketim pazarının 37’de birini, Avrupa ev dışı tüketim pazarının ise 29’da birini oluşturuyor. Avrupa nüfusunun 742,5 milyon ve TR nüfusunun 77 milyon civarında olduğunu düşünürsek değişen yaşam tarzları ile birlikte ev dışı tüketim sektörünün önündeki potansiyelin büyüklüğünü de daha doğru tahmin edebiliriz.

41

40-45.indd 41

16.11.2014 23:38:39

Araştırma

Foodservice Monitor kapsamında ölçüm yapılan 7 il toplamı ise pazarın yaklaşık %65-70’ini oluşturmakta. Yani 30-35 milyar TL arasında bir yere konumlanmış durumda. Ancak, tabi ki 1 tam yıllık panel tamamlandığında mevsimsellik dolayısı ile artan / azalan ev dışı tüketimini görerek bu rakamı daha net olarak söylemek mümkün olacak.

Kategoriler bazında 7 il toplamında ev dışı tüketim pazarının cirosal paylaşımına bakıldığında; gıda kategorilerinin pazarın neredeyse yarısını oluşturduğunu, kalan yarının ise sırasıyla %25 ile alkollü içecekler, %18 pay ile alkolsüz içecekler ve %7 pay ile temizlik kategorisinin olduğu görülüyor.

Kanal dağılımı bazında ise ev dışı tüketim harcamalarının neredeyse yarısını restoranlar ve fast food mekânları oluşturuyor; bu 2 kanalın sayıca yüksek olmaları cirosal olarak da büyüklüklerini etkiliyor. Oteller toplam cironun %16’sını oluşturarak 3. Büyük

kanal, cafeler ise %14’ünü oluşturarak 4.

Büyük kanal oluyor.

Diğer bir deyişle restoran, cafe ve otel olarak yeme-içme ve konaklama toplamı, ev dışı tüketim harcamalarının neredeyse %80’ini oluşturmakta. İstanbul hiç şüphesiz bu 7 il içinde ev dışı tüketim harcamalarının da en yüksek olduğu il (toplam ev dışı tüketim harcamalarının %41’ini yapıyor) otel ve yaz mevsimi dolayısı ile toplam cironun en yüksek olduğu ikinci il Antalya olurken, bunu sırasıyla İzmir (%13), Ankara (%11), Bursa ve Muğla (%6’şar) ve Adana (%4) takip ediyor.

Araştırma Detayları: Foodservice Monitor İlk Aşama – Tam Kapsamlı Tarama Çalışması (Census) Mahalle ve sokaklar birebir taranarak, tüm evdışı tüketim noktalarında gözlem ve yüz yüze

görüşmeler yapıldı. Fiziksel mekân özellikleri, işletme faaliyetleri, mutfak türleri ve kategori bulunurlukları sorgulandı. İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Bursa ve Muğla olmak üzere ev dışı tüketimin en yaygın olduğu bu 7 ilde 93.000 civarında evdışı tüketim noktası tesbit edildi. Bu noktalar harita üzerine tüm özellikleri ile işlendi. Çalışma kapsamında ev dışı tüketimin tüm kanal tiplerinden bilgi toplandı:

42

40-45.indd 42

16.11.2014 23:38:40

Araştırma

Yeme-içme mekânları Eğitim kurumları-Yurtlar Çay Bahçesi-Kahvehane Konaklama Yiyecek Büfesi-Kiosk Eğlence-Kültür-Sosyal Aktiviteler Hastane-Sağlık Kurumları Düğün Salonu Temizlik Hizmeti veren Firmalar Yemek Hizmeti veren Firmalar Fitness Salonları Ulaşım

Foodservice Monitor İlk Aşama – Tam Kapsamlı Tarama Çalışmasından Bazı Bulgular Tesbit edilen 93.000 civarındaki noktanın %80’i yeme-içme, kalan 18 bin nokta ise hastane, yemek şirketi, konaklama, ulaşım, yemek şirketi gibi işletmeler oluşturuyor.

Yeme-içme mekanları içinde sayıca yarısından fazlasını (%43) alkollü, alkolsüz ve fastfood restoranlar olmak üzere restoran segmenti oluşturmakta.

Restoran segmenti içinde ise fastfood restaurantlar (24%) sayıca en yüksek mekanlar. Bu mekanların %22’si modern fastfood olarak, yani AVM içinde, ya da şubesi olan hamburger ve pizzacılar olarak tanımlanıyor. Kalanı ise döner, pide, mantı gibi geleneksel fastfood mutfağını yapan tekil fastfood restaurant’lardan oluşuyor.

Fastfood restoranlar ciro olarak da %14,9 pay alarak ev dışı tüketim pazarında konaklamadan sonra en büyük ikinci payı alıyor. Bu arada modern fast food’lar geleneksel noktalara göre ortalama 3 kat daha fazla aylık ciro elde ediyor.

Alkolsüz restaurantların sayısı fastfood restoranlara kıyasla daha az ancak; fastfood restaurantlara oldukça yakın bir ciro payına (%13.7) sahip. Bunun en önemli nedeni ödenen hesabın 11 TL civarında olması.

Fastfood restaurantlarda ortalama 1 kişilik hesap ise 8 TL. Mekanların hangi «sınıf»a ait olduğunu belirlemede önemli bir kriter olan su fiyatları gerek kanal/tipoloji, gerekse coğrafi lokasyon açısından belirgin farklılıklar göstermekte;

Su fiyatlarının en yüksek olduğu kanal konaklama, en ucuz olduğu kanal ise eğitim kanalı. Ortalama su fiyatlarına göre alkollü cafe, bar, uluslararası restoranlarda daha yüksek, börekçi-pideci gibi geleneksel mekânlarda ise daha ucuza su tüketebiliyoruz Bu 7 il içinde, Adana ev dışı mekânlarda içilen su fiyatları açısından en ucuz

kentimiz; Muğla ise en pahalısı.

Bir çay bahçesi-kahvehanede günde ortalama 302 bardak çay içiliyor. İstanbul Asya’da Avrupa yakasına göre günde ortalama 70 bardak daha fazla çay tüketiliyor. Ancak, Avrupa yakasına göre çay bahçesi-kahvehane sayısının da neredeyse yarısı kadar olmasının etkisini unutmamalı.

43

40-45.indd 43

16.11.2014 23:38:42

Araştırma

Son yıllarda ev dışı tüketim kanalında gözlemlediğimiz «uzmanlaşma»nın bir yansıması olarak da yorumlanabilecek çiğköfteci sayısı bu 7 ilde 4000 civarında.

Bunların üçte ikisi İstanbul’da, %41’i Avrupa yakasında.

Hafta içi yeme-içme mekânlarına günlük ortalama 140-150 kişi uğruyor, haftasonu bu rakam %25 artıyor. Haftaiçi çalışanların sabah kahvaltısı ve öğle yemeklerinde yaygın olarak kullandıkları pastane, cafe ve kebapçı&ocakbaşılar için günlük ortalama ziyaretçi sayısı ise 250’ye tırmanıyor.

86 ürün kategorisinin bulunurluğunun sorgulandığı çalışmada alkolsüz içecekler paketli su kategorisi nedeniyle 93.000 civarındaki noktanın neredeyse tamamına

penetre olmuş; diğer taraftan peynir, süt gibi taze gıdalar ise sadece %53’ünde bulunmuştur. Bunun nedeni belli tipolojilerde bazı ürün kategorilerinin kullanılmayışıdır. En düşük penetrasyonlu ürün grupları arasında konserve (%5), Hazır çorba (%6), makarna ve hazır sosları (%7) sayabiliriz.

Foodservice Monitor İkinci Aşama – 3 aylık dönemler toplamında yılda 4 defa panel çalışması Censusu takiben, nokta tipolojileri ve sayıları, coğrafi dağılım gözetilerek bu 7 ili temsil eden belli bir örneklemde 3 aylık dönemlerde kategori, marka,

ürün detayında pazar büyüklüğü ve pazar paylarını düzenli olarak takip eden bir panel kurgulanmıştır. Panelin dönemleri: OcakMart, Nisan-Haziran, Temmuz-Eylül, EkimAralık’tır. Her bir dönemde, 3 ay boyunca, bu alanda uzman saha çalışanları tarafından Ipsos istatistik uzmanlarınca belirlenmiş olan örneklem yüzyüze ziyaret edilmekte, noktadaki en yetkili kişi ile görüşülmekte ve tüm ürün gruplarında alım / satış miktarı, alım / satış fiyatı, alım kanalları ve bu alım kanallarından alım sıklıkları ile ilgili veri alınmaktadır.

44

40-45.indd 44

16.11.2014 23:38:45

40-45.indd 45

16.11.2014 23:38:48

Haber

Öztiryakiler Proje Ekibi

HORECA MUTFAKLARINDA

P

rofesyonel mutfaklar için projelendirmeden imalata, montajdan satış sonrası hizmete kadar her aşamada çok yönlü çözüm üreten sektörün güçlü firması Öztiryakiler, tecrübeli projelendirme ekibi ile işletmelere kaliteli ve fonksiyonel mutfaklar kuruyor. Öztiryakiler Proje Taahhüt Satış Müdürü Murat Batmaz projelendirme aşamalarını anlatırken mutfak kuracak olan işletmelerin dikkat etmesi gereken noktalara da değiniyor.

Mutfak şefleri ve işletme yöneticileri ile yapılan ön görüşme sonrası ortaya çıkarılan mutfak projeleri, Öztiryakiler’in tecrübeli Proje Taahhüt Ekibi tarafından kusursuz bir şekilde yönetiliyor. İşletmenin ihtiyaçları baz alınarak hem mutfak şefleri hem de işletme

sahipleri için ergonomik, işletme giderlerini minimize eden bir anlayışla ortaya çıkarılan proje örneklerini müşterisi ile yapılan karşılıklı görüşmelerde şekillendiren ekip, sektördeki yabancı markalara da hakim. Ürünlere ilişkin gerçekleştirilen inovatif süreçte de görev üstlendiklerini dile getiren Murat Batmaz, müşterilerin beklentilerini Ar-ge başta olmak üzere ilgili tüm birimlerle birlikte değerlendirdiklerini dile getiriyor.

Tecrübe, Öztiryakiler Proje Ekibini Farklı Kılıyor Sektörün teknoloji rotasını çizen Öztiryakiler, projelendirmede de tecrübesi ile “öncü” durumunda. Uzun yıllardır Öztiryakiler ailesinde çalışan Murat Batmaz, “HoReCa sektörüne ilk defa adım atacak veya mekân zincirine yenilerini ekleyecek işletmeler için farklı çözümler sunabiliyoruz. Firma olarak

“İşletme sahipleri, yöneticiler ve şefler için sadece proje sunmuyoruz. Baştan sona tüm süreci en iyi şekilde yönetiyor; çözüm ortağı oluyoruz.”

Murat Batmaz / Öztiryakiler Proje Taahhüt Satış Müdürü birçok başarılı projenin mutfağında imzamız bulunuyor. Shangri-La, Regnum Carya, Mandarin Bodrum, Raffless Hotel- Zorlu Center, Ramada Resort-Akbük, Radison Blu Kayseri gibi yakın zamanda açılışı yapılan dünyaca ünlü pek çok işletmenin mutfakları için uluslararası normlar ve şirket normlarını dikkate alıyoruz. Hayata geçirdiğimiz profesyonel mutfaklarda şeflerimizin en büyük yardımcısı olan ekipmanlar firmamızın kalitesini ve güvencesini yansıtıyor” diyor.

Tasarlıyor, üretiyor, kuruyoruz Öztiryakiler sadece Türkiye’de değil beş kıtada 100’ü aşkın ülkede, tasarladığı mutfakları

46

46-47.indd 46

16.11.2014 23:39:12

Haber

anahtar teslim olarak kuruyor ve satış sonrasında da verdiği destekle şeflerin tercihi olmayı sürdürüyor. Öztiryakiler Proje Taahhüt Satış Müdürü Batrmaz’a göre bu kadar geniş bir coğrafyada “Ozti” markasının biliniyor ve tercih ediliyor olmasının sebebi “Öztiryakiler’in ürün ve hizmet kalitesi”. “Bugün 5 kıtada 100’ü aşkın ülkedeki pek çok farklı mutfak için tasarlıyor, üretiyor ve kuruyoruz” diyen Batmaz Turquality programına dâhil olmalarının da bu süreçte itici güç olduğunu ve alınan desteklerle daha fazla ülkeye kaliteli ürün götürmeye devam edeceklerini dile getirdi.

Tüm dünyada gastronomi sektöründe yaşanan gelişmelere paralel olarak gittikçe artan sayıda ulusal ve uluslararası zincir restoran projesi hazırlayan ve özellikle alışveriş merkezlerindeki yemek alanlarında yaptığı projelerle adından söz ettiren Öztiryakiler Proje Taahhüt Ekibi yılda 300’den fazla proje teslim ediyor. Firmanın yurt içinde İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya’da yurt dışında ise Rusya ve Kazakistan’da proje ofisleri bulunuyor.

Güncel Referanslar Otel projeleri; Raffles Hotel – İstanbul, Radisson Blu – Kayseri, Mercure Hotel – Taksim, Elite World Hotel – Florya, Tüyap Hotel – İstanbul, Ritz Carlton Hotel – Kazakistan, D Hotel Maris – Marmaris, Shangri-La Hotel – İstanbul, Çırağan Palace Kempinski – İstanbul, Mama Shelter – Taksim, Silence Hotel – İstanbul, Martı Hotel – Taksim, Dedeman Hotel – Erbil, Ramada Plaza Hotel – İstanbul, Cevahir Hotel – İstanbul, Grand Azur Hotel – Marmaris, D Marin Resort – Göcek, Limak Eurasia Hotel – İstanbul, Hampton By Hilton – Kayaşehir, Radisson Blu Bosphorus Hotel – İstanbul, Mövenpick Hotel - Suudi

Arabistan, Elite Hotel – Bahreyn, Four Seasons Hotel – İstanbul, Hilton – Dalaman, Wyndam Hotel – Güneşli, Taşlık Hotel – Maçka, AC Hotel – Taksim, Crown Plaza – Bayrampaşa, Holiday inn – Bayrampaşa, Crown Plaza – Pendik, Imperial Hotel – Kocaeli, Aman Resort – Bodrum, Hilton – Ankara, Double Tree Hilton – Laleli, Divan Hotel – Çorlu, My Tuana Hotel – Çerkezköy, RYS Hotel – Edirne, Radisson Blu – Çeşme, Elite World Hotel – Van, The Marmara Hotel – Taksim, Wes Hotel – İzmit, Aizonai Hotel – Kütahya, Crown Plaza – Sultanahmet, Holiday inn – Şişli, Abant Palace & Köşk Hotel – Abant projeleri yanında Hilton Garden Inn – Güneşli, Hilton Garden Inn – Ümraniye, St.Regis Hotel Maçka, Mercure Hotel Topkapı gibi devam eden projeleri de bulunmaktadır.

Restoran, cafe ve fastfoodlar ; Anjelique, Arby’s, Armani, Arşipel, Balık Evi, Bereket Döner, Beluga, Beyaz Tabak, Bistro, Bon Marger, Borsa, Burger King, Carlotta, Carls Junior, Coffe Shop, Damario, Dardeina, Delicatessen, Develi, Duke, Focaccia, GQ, Gülhane, Güllüoğlu, Günaydın, Hello Kity, Jamie’s Oliver, Jummah, Just Food, Kantin, KFC, Kitchenette, Köfteci Ramiz, Kutfa, Laduree, Loft, Maestro, Mama, Mezzeluna, Mirano, Mr.Kumpir, Namlı Steak, Nordsee, Num Num, Popeyes, Sahan, Sait, Sait Halim Paşa Yalısı, Saray Muhallebicisi, Sbarro, Shelly, Simit Sarayı, Tavuk Dünyası, Tavvuk, Testi, Tike, Toms Kitchen, Urbano, Usta Döner, Wienervald, X Restaurant, Zalatta, Zuma, Zumamma.

Eğitim kurumları: Anakent Koleji, Atatürk Üniversitesi, B.Evler Çocuk Yuvası, Beykent Üniversitesi, Bilgi Üniversitesi, Bilim Koleji Halkalı, Doğa Koleji Bahçeşehir, Doğuş Üniversitesi, Doors Akademi, Fener Rum Patrikhanesi, Fmv Erenköy/Işıkokulları, Hasan Kalyon Üniversitesi, Işık Üniversitesi, İsmek, İstanbul Teknik Üniversitesi, Kitchen Academi, Koç Üniversitesi, Kültür Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, Niğde Üniversitesi, Nil Üniversitesi – Nijerya, Okan Üniversitesi, Özel Alev Okulları, Özel Sev İlköğretim Okulu, Özyeğin Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi Hastaneler; Acıbadem, Bahçeci Kliniği, Bayındır, Dr.Sadi Konuk, Kolan, Medical Park, Medipol, Okmeydanı SSK, Özel Yaşam, Sentez, Ufuk, Yedikule Ermeni Catering, Personel Yem. Tesisler; Almondhill Taş Yapı, Areva T&D Enerji, Asya Park, Avrupa Konutları Tem, BTA, Coca Cola, Csm Bakery Supplies, Dkm Divan Kültür Mrk., Efes Pilsen, Emin Catering, Flat Ofis, Good Year, Huawei, IKEA, Innova, İHH İnsani Yardım Vakfı, Karayolları 17.Böl Müd., Kemer Country, Keskinoglu Tesisleri – Akhisar, Philsa, Polo Garage, Sancak Catering, Sütlüce Kongre Merkezi, THY, Tofaş, Toyota, Tüpraş, Tüv Türk, Vanessa Catering, Varan Konaklama - Kapıkule

47

46-47.indd 47

16.11.2014 23:39:13

Röportaj

Soyyiğit HORECA Kanalında

YENİ ÜRÜN GAMI HAZIRLIYOR Ev dışı tüketim sektörünün önemli gıda oyuncularından biri olan ve daha çok oteller ile catering firmalarına hizmet veren Soyyiğit Group Pazarlama Müdürü Haluk Tosya ile ev dışı tüketim sektörüne yönelik çalışmalarını konuştuk.

G

ıda sektöründe yarım asırlık deneyime sahip olan Soyyiğit Group’u okuyucularımız için daha yakından tanıyabilir miyiz? Hem perakende hem HORECA kanalına yönelik ürünleriniz bulunuyor ancak son dönemde ağırlık ev dışı tüketim kanalına kayıyor gibi. Neler söylersiniz?

Soyyiğit Group hem ulusal hem uluslararası anlamda gıda üretimi ve pazarlaması alanlarında uzmanlaşmış bir şirketler topluluğudur. Gıda sektöründe 50 yılı aşkın süredir bulunan Soyyiğit Gıda, gıda üreticisi olarak bitkisel sıvıyağ ve toz gıda alanlarında faaliyetlerine devam etmektedir.

Kişi başı gelirin artması, dışarıda yemek yeme alışkanlıklarının değişmesi, tek kişilik hanelerin sayısının artması, tek çocuklu hanelerin artması, üniversitelerin artması, EDT noktalarının ulaşılabilir olması, yaşam tarzı değişimi gibi sebeplerle ev dışı tüketim kanalı ciddi oranda büyümektedir. Şirket olarak biz de bu büyümeden yararlanarak, pazardaki yerimizi genişletmeye çalışıyoruz.

Çorbadan çeşniye, yağdan tatlı çeşitlerine kadar uzanan geniş bir ürün yelpazesine sahipsiniz. Ev dışı tüketim sektörüne sunduğunuz marka ve ürünleri tanıyabilir miyiz?

HORECA ihtiyaçlarını tek bir elden karşılayabilmelerini sağlamak için ürün çeşitliliğimizin çok fazla olmasına önem veriyoruz. Ev dışı tüketim sektörüne toz gıda Kent Boringer, sıvıyağda Kent Boringer ve Aysan markalarıyla hizmet veriyoruz. Toz gıda grubunda bulyon, harç gibi lezzet zenginleştiriciler; yöresel tatlılar, kek un karışımları, puding, şarlot, krem şanti gibi hazır tatlılar; kabartma tozu, şekerli vanilin, kakao, karbonat, pudra şekeri, kıvam verici gibi yardımcı ürünler; un ve nişasta karışımları, hazır çorbalar, toz ve granül içeceklerden oluşan geniş bir ürün yelpazemiz bulunuyor. Yağ grubunda ise ihtiyaca göre tercih edilecek farklı gramaj ve paketleme

48

48-49.indd 48

16.11.2014 23:39:43

Röportaj

seçenekleri ile sunulan ayçiçeği, mısır, kanola ve zeytinyağı bulunuyor.

Bildiğiniz gibi gıda güvenilirliği, son dönemin üzerinde en çok durulan konulardan biri. Bu doğrultuda Soyyiğit Group olarak üretim tesisleriniz, Ar-Ge, müşteri memnuniyeti ve kaliteye yönelik çalışmalarınızdan söz eder misiniz?

Yıllık 30.000 ton toz gıda, 5000 ton bulyon üretim kapasitesine sahip olan toz gıda tesisimiz İstanbul Atatürk Havaalanına 30, Ambarlı gümrüğüne 20 kilometre uzaklıkta, aylık 4 bin 300 ton rafine yağ kapasitesi olan sıvıyağ fabrikamız ise Tekirdağ ilinin Hayrabolu ilçesinde bulunuyor. Her iki tesiste de son teknolojiye sahip makine parkımızla üretim gerçekleştiriliyor. Her iki fabrikada üretim, Ar-Gge, kalite kontrol & sağlama, planlama ve hammadde depo olmak üzere toplam 400 kişi çalışıyor.

Soyyiğit Gıda, 1960’lı yıllardan bu yana faaliyette olduğu sektörde, müşteri ihtiyaçlarını karşılayan ürünler geliştirerek, son teknolojiyi kullanarak, kalite ve hijyenden asla ödün vermeden müşteri memnuniyetini sağlamayı amaçlamaktadır. Firmanın sahip olduğu TSE ürün yeterlilik belgeleri, HELAL belgesi, ISO 22000 ve ISO 9000 belgeleri güvenilirliğin en önemli göstergeleridir.

Kapsamlı mikrobiyoloji laboratuvarlarında; hammadde ve son ürün mikrobiyolojik kontrolleri; yağ tayini, nem tayini, pH tayini, brix, kül, tuz tayini gibi analizler ile düzenli bir şekilde

ürün kalite kontrolleri yapılmaktadır.

Raf ömrü test ekipmanıyla ürün raf ömrünü önceden tespit ederek ürün reçeteleri düzenlenmekte ve doğru ambalaj özellikleri belirlenmektedir.

Tüm ürünlerin kullanıcı bakış açısı ile denenebileceği, profesyonel mutfak ekipmanlarıyla donatılmış bir demo mutfağı ve uzman şef bulunmaktadır.

Geride bırakmaya hazırlandığımız yıl Soyyiğit Group için nasıl geçti, kısa bir değerlendirme alabilir miyiz? Bu doğrultuda 2015 yılı için hedef ve öngörüleriniz nelerdir? Dövizde son dönemde görülen artış ve belirsizliklerle dolu bir dönemden geçtiğimiz şu günlerde yeni yatırım planlarınız var mı?

Her zaman, hem yurt içinde hem de yurt dışında tüketicilerimize yenilikler sunmanın peşindeyiz. Yeniliklerimiz müşterilerimiz ve tüketiciler tarafından beğeniliyor. Bu olumlu tepkiler bizi daha da fazla yenilik yapma konusunda cesaretlendiriyor. Önümüzdeki dönemlerde tüketicimizin karşısına yepyeni Kent Boringer ev dışı tüketim ürünleriyle çıkmayı planlıyoruz. Ürünlerimiz mevcut ürün gamını genişletmeye yönelik değil, tamamen yeni ürün gamı oluşturmaya yönelik olacak.

2015 yılında gelişim, yenilik, kalite politikamız, iç ve dış pazar hedeflerimiz, yatırımlarımızla birlikte artarak devam ediyor. Zor bir dönemden geçtiğimiz doğru ancak Soyyiğit Group olarak biz planlı ve nokta atışı yatırımlarımızla bu dönemi atlatacağımızı biliyoruz.

Kendi üretim tesislerinizde üretilen tüm ürünlerin yurt dışı satış ve pazarlamasını Kent Boringer ile gerçekleştiriyorsunuz. Önemli bir ihracat faaliyetiniz de bulunuyor.

Bu konuda neler söylersiniz?

Soyyiğit Group olarak Amerika’dan Afrika’ya Ortadoğu’dan Uzakdoğu’ya kadar 120’ye yakın ülkeye ihracat yapıyoruz. Satışlarımızda ihracatın payı oldukça önemli seviyededir. Dünya çapında düzenlenen tüm önemli gıda fuarlarında hem kendimizi hem de ülkemizi temsil ediyoruz. Aldığımız olumlu tepkiler bu konuda ne kadar doğru işler yaptığımızı gösteriyor.

49

48-49.indd 49

16.11.2014 23:39:46

Haber

Back-Up’tan bütçelere göre MEKÂN ÖNERİLERİ

R

ahat, lezzetli ve makul fiyatlı bir restoran arıyorsanız; Kör Agop, İstanbul’un en eski ve tanınmış meyhanelerinden biri. Terbiyeli balık çorbası, ciğer yahnisi ve tüm mezeleri ile çığır açmış bir mekân.

Efkâr dağıtmak istiyorsanız burası sizin için doğru adres. Bir başka meyhane ise, 110 yıllık bir geçmişi olan Cumhuriyet Meyhanesi. Beyoğlu’nda balık pazarında bulunan bu mekân da meze ve balık çeşitleriyle denenmesi gerekenlerden. Karaköy tarafındaysanız Fransız Geçidi’nde tam bir meyhane olan Karaköy Ma’Na Meyhane tam size göre.

Kireçburnu’nda Set Balık, Arnavutköy ve Yeniköy’deki Takanik, Balat ve Moda’da şubesi olan Cibalikapı Balat da denenmesi gereken meyhanelerden.

Meyhane yerine bir kafe veya restorana gitmek istiyorsanız, Karaköy Ops Cafe keyifli bir mekân.

Kahvaltıdan 5 çayına kadar oturabilirsiniz. Kahve meraklılarının yine Karaköy’deki Karabatak Cafe’yi es geçmemesi gerek. Karaköy Gaspar bistro tarzı yemekleri ve müziğiyle öne çıkıyor. Mimarlar Odası’nın en üst katı olan Ferah Feza da dekorasyon ve manzarasıyla dikkat çekiyor.

Eğer Anadolu Yakası’ndaysanız ve kebap seviyorsanız, Kalamış Develi, Bostancı Günaydın ve Göztepe Yüzevler’i tercih edebilirsiniz. Döner seviyorsanız rotanızı Maltepe’ye çevirmelisiniz.

Maltepe’deki Ali Usta “dönere atılan imza” sloganını sonuna kadar hak ediyor. 4 katlı restoranda yer bulmak neredeyse imkânsız.

İstanbul, damak tadına düşkünler ve yeni lezzetler keşfetmek isteyenler için yüzlerce alternatif mekânı ve lezzeti barındırıyor. Hayatı kolaylaştıran Back-Up’ın Eğlence Danışmanı Richie Varon, İstanbul’un lezzet duraklarını derledi.

İtalyan lezzetlerini denemek isterseniz, Trattoria da Rosario gerçekten inanılmaz. Mekânın sahibi İtalyan Şef Rosario Costa’nın leziz yemeklerini restorandan Nişantaşı Sofa Hotel’in roof’unda bulunan Frankie’de çok ‘ev’ hissini yaşatan, yazın açık, kışın kapalı kullanılan romantik bir ambiyans yakalayabilirsiniz. Dünya bahçesinde yemek de ayrı bir keyif. mutfağından oluşan menüsü başarılı.

Eğer bir kafede arkadaşlarınızla oturmak istiyorsanız, Kirpi Cafe Restaurant, ev gibi huzurlu. Bağdat Caddesi, Kozyatağı ve Koşuyolu’nda şubesi var. Diğer bir mekân ise Erenköy’deki Bistro 33. Sabahları çok lezzetli ve doyurucu kahvaltıları var. Ambiyansıyla caddenin vazgeçilmezlerinden olan mekân, dünya mutfağı ağırlıklı olsa da lezzetler Toscana bölgesinden seçilmiş.

Bu mekânlarda kişi başı hesap 70-100 TL arasında değişiyor. Şık bir ambiyans arzu ediyorsanız; Palazzo Donizetti Hotel’in muhteşem manzaralı terasında yerini alan Duble Meze Bar; özgün, huzurlu ve keyifli atmosferini, Emre Çapa ve Arto Ankaralıyan’ın modernleştirdiği meze yorumlarıyla birleştirerek unutulmaz bir lezzet deneyimi vaat ediyor.

Londra ve Hong Kong’da kendisini kanıtlamış olan ZUMA, zarif ve sofistike yemek anlayışını İstanbul’da da yaşatıyor. Geleneksel Izakaya tarzına modern ve zarif bir bakış açısı getiren ZUMA, gerçek Japon lezzetlerinden yola çıkarak kendi tarzını geliştirdi.

ZUMA’da çok iyi suşi kokteyller sizleri bekliyor.

Ulus tarafında iki alternatifiniz var. Ulus 29’da bir taşla iki kuş vurabilirsiniz… Restoranında dünya mutfağından seçenekleri deneyebilir, yemek sonunda kulüp bölümüne geçip dans edebilirsiniz.

Veya Sunset’te müthiş suşileri ve çok lezzetli dünya mutfağından örnekleri tadabilirsiniz.

Zorlu Center’da da iki seçeneğiniz bulunuyor.

Morini’nin menüsünde her türlü damak zevkine hitap edecek yemekler bulunuyor. Müthiş Fransız restoranı Parle, güzel yemekleri ve ambiyansıyla sizleri bekliyor.

Ceylan Otel’deki Flamingo çok gözde restoranlar arasında... Dünya mutfağından lezzetleri tattıktan sonra barına geçip güzel vakit geçirebilirsiniz.

Anadolu yakasındaysanız, Kandilli Borsa’nın manzarası, atmosferi ve yemekleri inanılmaz. Çengelköy’deki denize nazır Del Mare Akdeniz mutfağının tüm lezzetlerini bir araya getiriyor.

Romantik bir gece veya şirket yemekleri için ideal.

Anadoluhisarı’ndaki Lacivert de deniz manzarasıyla öne çıkıyor.

Bu mekanlarda da hesap aralığı 100-250 TL arasında değişiyor.

50

50.indd 50

16.11.2014 23:41:54

Ürün

Hijyenik

ÇÖZÜMLER İÇİN

Ev dışı tüketim sektöründe hijyen oldukça önemlidir. Müşteri memnuniyeti kazanmak ve başarı sağlamak isteyen bir işletme için hijyen sağlayan ürün ve sistemler kullanma gereksinimi kaçınılmazdır.

H

ayat Kimya olarak, Focus markamız ile amacımız sektörde hijyen konusunu sahiplenmek ve müşterilerimize kaliteli ve hijyenik ürünler, pratik çözümler sunmaktır.

Bu amaç doğrultusunda ürünlerimizin tamamı el değmeden üretilmekte, paketlenmekte, hatta kolilenmektedir.

başkasının temas etmesini önlerken çapraz bulaşma riskini de ortadan kaldırmış olmaktadır.

Tuvalet ve Banyoda Focus!

Mutfakta Focus!

Ev dışı tüketim noktalarında banyo ve tuvaletler, ortak kullanıma açık alanlar olduğundan bu alanlarda mikroorganizmaların üreyip çoğalması oldukça kolaydır. Şüphesiz bu alanlardaki hijyen kaygısı tüm kullanıcılar için en önemli konudur.

Elektrikli el kurutucularının yarattıkları güçlü hava akımı bakterileri, tuvalet alanı içinde kurutucunun iki metre uzağına kadar yayabilmektedir. Oysa kâğıt havlu kullanımı, parmak ve avuç içlerinde bakterilerin oluşumunu ciddi oranda azaltmakta, kâğıt havlu kullanımı bakteri oluşumunu %77 oranında engellemektedir. Ayrıca kullanım sonunda kâğıt havluların çöp kutularına atılmasıyla bakteri üremesi de sona ermiş olmaktadır.

Focus Tuvalet Kâğıtları, birbirinden ayrılmayan katları ve suya dayanıklı yapısı ile kullanım sırasında maksimum konfor sağlar. Sahip olduğu gofraj sistemi sayesinde kategorilerindeki en yumuşak tuvalet kâğıtlarıdır. Sensörlü mekanizması sayesinde dokunmadan tek el hareketiyle kâğıt havlu vererek kağıt kullanımını azaltan otomatik kağıt havlu dispenserimiz Focus Quick, sensör sistemi sayesinde alınan yaprağa kullanıcı dışında

Mutfakta hijyen kurallarını uygulamakta en büyük görev mutfak şeflerine ve mutfak personeline düşer.

Personelin uyması gereken temizlik kuralları arasında en önemlisi el temizliğidir. Mikropların ellerden yiyeceklere bulaşması çok sık rastlanan bir olaydır.

Eller, el yıkama talimatına uygun olarak yıkanmalı, dezenfekte edilmeli ve tek kullanımlık kağıt havlu ile güzelce kurulanmalıdır. Focus Havlular, özel kanal sistemi sayesinde yüksek su tutma kapasitesine sahiptir. Focus Havlu çeşitleri, daha dayanıklı ve emicidir.

Masada Focus!

Restoranlarda düzgün bir masa düzeni, etkileyici servis ve şık bir masa görünümü oldukça önemlidir.

Masa düzeni aynı zamanda restoran atmosferi ve dekorasyonuyla uyumlu olmalıdır. Yemek sırasında masada kullanılan araç - gereçlerin başında peçete gelmektedir. Peçeteler müşterilerin yemek esnasında kullandıkları servis araçlarıdır. Etkileyici bir masa peçetesiz düşünülemez. Focus Peçeteler, yoğun gözenekli ve lifli dokuları sayesinde her sıvıyı kolayca emer. Kare, 1/8 Özel ve Z Katlama seçenekleri ile Focus Peçeteler yemek masalarına hoş bir görünüm katar ve kullanım kolaylığı yaratır.

51

51.indd 51

16.11.2014 23:43:31

Haber

Hüseyin Kılıç

KILIÇLAR büyümesini sürdürüyor 1988’den bu yana süregelen değişime ayak uydurarak Türk mutfaklarının vazgeçilmez markalarından biri olan Kılıçlar Çatal Kaşık Madeni Mutfak Eşyaları, yaklaşık 26 yıldır hem çok oyunculu iç pazarda hem de güçlü küresel rakiplerin bulunduğu dış pazarda mücadele veriyor.

Ü

retiminde AISI 304 kalite, 18/10 Cr/Ni alaşımlı paslanmaz çeliği kullanan Kılıçlar, 5 bin metrekarelik alanda üretim yapıyor. Çatal- kaşık-bıçak takımları ile geniş bir ürün yelpazesine sahip olan marka ürünlerini 2 binin üzerinde satış kanalıyla üretimini tüm Türkiye’ye ve dünyaya ulaştırıyor.

Masaüstü ürünlerin tamamını üretiyoruz Otel, restoran ve kafelerde kullanılan masaüstü ürünlerin tamamını ürettiklerini

söyleyen Kılıçlar Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kılıç, “Biz, kendi ürünlerimizi üretmek ve bu biçimiyle dünya markası olmak istiyoruz. Üç ortaklı bir aile şirketi olarak çıktığımız bu yolda şimdi ikinci kuşağı yetiştirmenin gururunu yaşıyoruz. KILIÇLAR ve HFM markası ile üretim yapıyoruz. 2009 yılından bu tarafa tüm Carrefourlar’ın ürünlerini de biz veriyoruz” dedi.

Yaklaşık %15-20 büyüme Züchex’in çevre ülkeleri Türkiye’de

toplayan çok büyük bir sektör fuarı olduğunu vurgulayan işadamı, bu seneki Züchex Fuarı’nda da modern tasarımlı yeni ürünleriyle farklı modellerin ülkemizde üretildiğini gösterdiklerini söyledi. Kılıç yeni dönem hedeflerini ise şu şekilde özetliyor; “Her yıl yaklaşık %15-20 büyüme gerçekleştiriyoruz, 2014’de de bu hedefimizi tutturacağımıza inanıyorum. Fabrikamızı organize sanayi bölgesine taşımak için çalışmalarımız var. Ürün ve pazarlama ağı açısından da ev sektörüne dönük çalışmalarımızı sürdürüyoruz.” www.kiliclar.net

52

52-53.indd 52

16.11.2014 23:51:51

52-53.indd 53

16.11.2014 23:51:52

Haber

Profesyonel ürünleri için

Türkiye genelinde bayilik veriyor

Murat Sertan Sağmanlı

U

nlu mamuller sektöründe zahmetsiz, pratik, kaliteli, farklı ve lezzetli ürünleriyle iştah kabartan DOYGUN Profesyonel markasıyla tüm ürün gruplarında kurumsal müşterilere hizmet verdiklerini belirten DOYGUN Ticaret ve Pazarlama Müdürü Murat Sertan Sağmanlı, İstanbul genelinde yaklaşık 40 hastane ve projenin endüstriyel ekmek üretimini yaptıklarını söyledi. DOYGUN Profesyonel markalı ürünlerin Türkiye genelinde satışını gerçekleştirdiklerini kaydeden Sağmanlı, “Donuk ürün gamımıza yakın zamanda calzone, chester, hotdog, mini börekler, tatlı-tuzlu kurabiyeler, sade ve çikolatalı kruvasan, danish, swirl ve küçük İstanbul Simidi’ni ekledik. Çiğ donuk ve yarı pişmiş donuk ürün grubumuzda ayrıca açma, poğaça, tatlı kuru pasta ve ekmek çeşitlerimiz ile çatal, tahinli çörek, ayçöreği gibi pek çok farklı lezzet bulunuyor” dedi.

Otel, restoran, kafe ve catering firmalarına özel DOYGUN Profesyonel markası altında 110 donuk, 39 paketli endüstriyel ürün çeşidiyle hizmet veren DOYGUN, Profesyonel ürünleri için Türkiye genelinde yeni bayilikler veriyor. tüm Metro Marketler ve A101’lerden ulaşmak mümkün. 15. yılına özel olarak perakende ürünlerinin yeni ambalajlarıyla raflardaki yerini alan DOYGUN, İstanbul’da 2 bini aşkın satış noktasıyla son tüketiciye ulaşıyor. www.doygun.com.tr

Her yıl en az 3 ila 4 yeni ürün hedefi ile çalışmalarını sürdüren DOYGUN’un yeni ürünlerinden yarı pişmiş donuk İstanbul Simidi, Açma ve Poğaça ev dışı mutfakların yanı sıra perakendede son tüketiciler ile de buluşuyor. Bu yeni lezzetlere Türkiye’deki

54

54-55.indd 54

16.11.2014 23:52:20

54-55.indd 55

16.11.2014 23:52:21

Haber

Maya devi Türkiye’de kurduğu ‘fırıncılığın kalite üssü’nden

17 ÜLKE’YE HİZMET VERİYOR

F

ırıncıların yaptıkları işi geliştirerek sektörde kalitenin yükselmesini sağlamak amacıyla kurulan Baking Center’ın Türkiye’deki merkezi ise Lesaffre’nin dünyadaki 9 Bölge Baking Center’ından biri olarak Ortadoğu ve Orta Asya’daki 17 ülkeye hizmet verir hale geldi.

Lesaffre’nin Türkiye şirketi Özmaya çatısı altında İstanbul’da faaliyet gösteren Baking Center, 16 Ekim Dünya Ekmek Günü’ne özel olarak düzenlediği ve İtalya’dan Kazakistan’a 22 ülkeden 31 ekmek çeşidini çeşitli lezzetlerle sunduğu organizasyonda ‘Farklı kültürleri ekmek birleştirebilir” mesajını verdi.

En temel gıda maddelerinin başında gelen ve ekmeğe kokusunu ve lezzetini veren başlıca hammaddelerden biri olan mayada 160 yıldır dünya lideri olan Lesaffre Grup,

fırıncılık sektöründe kalite standartlarını yükseltmeyi amaçlayarak kurduğu ‘Baking Center’ zinciri ile dünyaya bir ‘ilki’ daha da geliştiriyor. Fırıncılık mesleğinin ‘ilk teknik destek merkezi’ olan Baking Center, 40’ıncı yılını kutladığı 2014 yılında dünyada 5 kıtada tam 30 merkeze ulaştı.

Lesaffre’nin Türkiye şirketi Özmaya çatısı altında İstanbul’da kurulmuş olan Fırıncılık Araştırma Merkezi bugün, Lesaffre Ortadoğu ve Orta Asya Bölgesi kapsamında17 ülkedeki 417 milyon kişiyi ve 100 binden fazla fırıncıyı içinde barındıran bir coğrafyaya danışmanlık yapıyor.

Tam donanımlı bir uygulama merkezi İstanbul’da faaliyet gösteren Lesaffre Ortadoğu ve Orta Asya Baking Center,

160 yıldır maya ve ekmekçilik sektörünün lider kuruluşu Lesaffre tarafından kurulan ve fırıncılık mesleğinin ‘ilk teknik destek merkezi’ olan Baking Center, 40’ıncı yılını kutladığı 2014 yılında dünyada 5 kıtada 30 merkeze ulaştı. fırıncılık ile ilgili her türlü teknik ihtiyaç ve iş geliştirmede rehberlik yapan bir iş ortağı olmasının yanında aynı zamanda alanında uzman Baking Center ekibinin bilgi ve tecrübelerini paylaştığı, ürün sunumları ve eğitimlerin yapıldığı, yeni ürünlerin, tekniklerin, fikir ve projelerin geliştirildiği bir platform…

Dünya fırıncılığı ile ilgili her türlü gelişmeden ve yenilikten haberdar eden Baking Center, standart Türk somun ekmeğinden pita ekmeğine kadar birçok farklı ürünün prosesini uygulayabilecek ve ilave çözümler geliştirebilecek altyapı ile donatıldı.

Merkezde sürekli devam eden araştırma

56

56-57.indd 56

16.11.2014 23:52:40

Haber

geliştirme faaliyetleri ile sadece maya çözümleri değil, aroma ve lezzet vericilerden blendlere, standart ekmek geliştiricilerden kişiye özel çözümlere kadar ihtiyaçlara yönelik birçok ürün fırıncılar için geliştiriliyor. Örneğin, ekmekçiliğin temel uygulamaları ve püf noktaları hakkında eğitim görmek isteyen fırıncılar, yeni proje ve yatırımlarda spesifik çalışmalar yapanlar, üretim esnasında sorun yaşayanlar, ürünlerine yeni reçeteler eklemek isteyenler, hammadde kalitesiyle ilgili bilgiye ihtiyaç duyanlar bu kapsam altında değerlendiriliyor.

www.ozmaya.com.tr www.bakingcenter.com.tr www.lesaffre.com

Özel laboratuvar, 9 kişilik uzman ekip!

Fırıncılara ürünlerin performanslarını birebir deneyimlemeleri için ürün demonstrasyonları da yapabilme imkânı verilen merkezde sektör çalışanlarına yönelik eğitimler de gerçekleştirilerek nitelikli iş gücünün artmasına katkıda bulunuluyor. Baking Center’de yer alan özel laboratuvarda fiziksel ve uygulamalı maya testleri, endüstriyel ve perakende alanında yeni ürün geliştirme testleri, bileşim ürünleri ve un analizleri yapılarak ürün kıyaslaması yapılabiliyor. Lesaffre Orta Doğu ve Orta Asya Bölgesi Baking Center™ ekibi, fırıncılık sektörünün içinde yetişmiş, sektörü yakından tanıyan, kullanılan hammaddelere ve fırıncılık konusunda uygulamalı deneyime sahip, bölge ülkelerdeki farklı proseslere hâkim 9 profesyonelden oluşuyor.

Ekmek Günü olarak kutlanan 16 Ekim’de özel bir organizasyona ev sahipliği yaptı.

“Kültürler farklı da olsa ekmek bizi birleştirir” mesajının verildiği bu özel organizasyonda 22 ülkeden damla sakızlısından baget ve kruvasana 31 ekmek çeşidi özel lezzetlerle sunuldu. Birebir tadım yapılan ve ekmeğin yolculuğunun da anlatıldığı organizasyonda bu kapsamda Türkiye, Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan, Tacıkistan, Türkmenistan, İran, Suudi Arabistan, Irak, Lübnan, Ürdün, Fas, Yemen, Kıbrıs, Fransa, İngiltere, İspanya, İtalya ve Almanya ülkelerine has ekmekler ilk kez bir arada yer aldı.

Farklı kültürler ‘ekmek’te birleşiyor!

Dünyada her 3 ekmekten biri Lesaffre mayası ile üretiliyor

Lesaffre’nin Türkiye şirketi Özmaya, İstanbul’da yer alan Baking Center’da Dünya

1853 yılından bu yana dünya fırıncıları için maya üreten Lesaffre, tüm dünya

üzerindeki 45’i aşkın üretim tesisi, 60’ı aşkın ticari iştiraki ile ürünlerini 180’den fazla ülkede müşterilerinin tüketimine sunarken, dünya üzerinde üretilen her 3 ekmekten biri Lesaffre tarafından üretilen ürünler ile yapılıyor.

Dünyada ekmekçilik yanısıra aroma verici ürünler ile sağlık ve beslenme alanlarında da faaliyet gösteren Lesaffre’nin Türkiye şirketi Özmaya Sanayi A.Ş. 26 yıldır, profesyonel kullanıcılara yönelik ürettiği mayalar, ekmek ve hamur geliştiriciler, mayalı hazır karışımlar ve çeşit ekmek miksleri yanında Yuva markasıyla da perakende ürünler sunmaktadır.

Araştırma ve geliştirme alanındaki çalışmalarıyla 2006 yılından bu yana yaklaşık 30 patent alan Lesaffre, dünyada 30 Baking Center’ın yanı sıra 3 Culinary Center, 7.700’den fazla çalışanı istihdam ederken; 60 üniversite ve araştırma merkezi ile birlikte çalışan 180 araştırmacıya sahip. Özmaya’nın Türk fırıncılık sektöründeki önemli gücü arkasındaki Lesaffre tecrübesine ve global ağına dayanmaktadır.

57

56-57.indd 57

16.11.2014 23:52:44

Röportaj

RESPORT Restaurant Pastacılık Organizasyon Toplu Yemek Sanayi ve Ticaret A.Ş. Mali İşler ve Finans Direktörü Cihangir Bayer ile şirketin catering sektörüne yönelik çalışmaları hakkında konuştuk.

HAMMADDE KALİTESİNDEN TAVİZ VERMEDİ

‘Fabrika Yemeği’ konseptini değiştirdi

Y

irmi yıla varan catering faaliyetleriniz hakkında kısa bilgi alabilir miyiz?

Şirket olarak catering’e yönelik faaliyetlerimize 1994 yılında başladık. Resport, toplu yemek hizmetine ilk başladığında 5 çalışanıyla günde 300 kişiye tabldot yemek hizmeti veriyordu.

1996 yılında daha geniş müşteri kitlelerine hizmet vermek üzere kapasitemizi artırarak Eyüp Üretim Tesisimizden müşterilerimize taşımalı yemek hizmeti vermeye başladık.

2000 yılında ve takip eden yıllarda ülke ekonomisinde yaşanılan olumsuzluklara rağmen toplu yemek üretimi sektöründe hem kaliteli hem de uygun fiyatlı hizmeti bir arada vermeyi başardık. Bu da bize istikrarlı bir büyüme getirdi. Böylelikle 2003 yılında toplam 820 metrekare

alana sahip, günlük 5000 kişilik yemek üretim kapasitesine sahip Kurtköy Üretim Tesisini faaliyete geçirdik. 2006 yılında 600 metrekare alana sahip, günlük 5000 kişilik yemek üretim kapasiteli Çamlıca ve yine günlük 5000 kişilik yemek üretim kapasiteli İzmit-Kullar yemek üretim tesislerini kurduk. Böylelikle hem İstanbul hem de İzmit – Kocaeli sanayi bölgesi dağıtım ağlarımızı güçlendirdik.

2006 - 2008 yılları Resport A.Ş.’ nin Türkiye’nin çeşitli illerinde bulunan ve yerinde üretim yapan onlarca projesinin açılış yılı oldu. Bu bir anlamda artık “fabrika yemeği” konseptine farklılık

getiren, çağın gereklerine uygun ürün ve hizmet anlayışımızın hizmet vermekte olduğumuz büyük kuruluşlarca kabul gördüğünün bir işaretiydi. “Kalitemiz rüştünü ispatladı ve kendini sattı” diyebilirim. Bu sürecin önemli bir sonucu da, artık günlük 30.000’i geçen yemek sayısıyla sektörün önemli firmalarından biri haline gelmemiz oldu.

Firma olarak ağırlıklı olarak hangi sektörlere yönelik faaliyet yürütüyorsunuz?

Ağırlıklı olarak imalat sektörü ve gıda üretimi ile ilgili fabrikalara yerinde yemek

58

58-59.indd 58

16.11.2014 23:53:04

Röportaj

üretimi ve servisi hizmeti veriyoruz. Ayrıca sağlıktan turizme, eğitimden dış ticarete, hemen her sektörden firmaya taşımalı yemek hizmeti veriyoruz. Bununla birlikte son yıllarda yemeğin ve sunumun tabldot hizmetine göre çok farklı olduğu özel yemek taleplerinde büyük bir artış oldu. Özel davet, düğün, kutlama, yemekli toplantılar gibi organizasyonlarda sunduğumuz hizmetlere olan talebi karşılayabilmek için yaptığımız ekipman ve personel yatırımları hızla devam ediyor.

Kaliteli hammaddeyi sürekli olarak belirli standartların altına düşmeden tedarik edebilmek en büyük rekabet alanlarından biri olmuş durumda. Bu nedenle 2014 yılı ve sonrasında da Resport olarak biz bu konuda ciddi yatırımlar yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Hâlihazırda yemek sektörünün ana girdilerinden biri olan et ve et ürünlerini İzmir Dikili’de kurduğumuz besi çiftliğimizde kendi yetiştirdiğimiz büyük baş hayvanlardan elde ediyoruz. Mevcut hayvan stokumuzu geçtiğimiz yıl 2000 başa çıkartmış, buna uygun tesis ve işletme yatırımları gerçekleştirdik. 2012 yılında İzmir’de entegre et üretim tesisini faaliyete geçirdik. Bununla birlikte soğuk zincire dâhil ilave frigorifik araç ve depo yatırımları da yapıldı. Böylece yemeklerimizde kullandığımız kırmızı et ve buna bağlı et ürünlerini bütün aşamalarıyla kendimiz üretir hale geldik. Müşterilerimize lezzetinden ve kalitesinden emin olduğumuz ürünleri sunmak ayrı bir mesleki haz veriyor.

Aynı şekilde zeytin ve zeytinyağımızı da yine İzmir Dikili’de yetiştirdiğimiz zeytinliğimizden sağlıyoruz.

sigortasız işçi çalıştıran, kalitesiz ve markasız hammadde kullanarak yemek üreten firmalar tüketiciler için ciddi riskler oluşturdukları halde fiyat açısından büyük avantajlar elde ediyor. Bu da beslenmeyi yalnızca karın doyurma işi olarak görmeyip, müşterilerin sağlıklı ve dengeli beslenmesinden taviz vermeyen, obeziteyle mücadeleyi amaç edinen ve bütün hammadde tedarik ve üretimde

ilkeli davranan bizleri zaman zaman zor durumda bırakıyor. Biz bu nedenle ileride getireceği avantajları göz önünde bulundurarak, büyük yatırımların altına girdik ve catering sektörünün önemli girdileri olan bazı hammaddeleri kendimiz üretir hale geldik. Hammadde alımında yalnızca markalı ürünleri tercih ediyor, tedarikçi zincirimizi sürekli denetim altında tutuyoruz.

Sektörün başlıca sorunları ve bu sorunlara yönelik çözüm önerilerinizi kısaca aktarır mısınız?

Sektörün üstesinden gelmek zorunda olduğu pek çok sorun var. Mesela kayıtdışı;

59

58-59.indd 59

16.11.2014 23:53:07

Haber

BİLGİ’nin Yeni Mutfağı

santralistanbul Kampüsü’nde Açıldı Remzi Sanver - Dilistan Shipman

İstanbul Bilgi Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Programı’nın üst düzey teknolojiyle donatılan yeni mutfağı, İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Remzi Sanver, Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Dilistan Shipman, Kendall School of Culinary Arts Başkan Yardımcısı ve Laureate International Universities Mutfak Sanatları Mükemmeliyet Merkezi Başkan Yardımcısı Christopher Koetke ve Türkiye’nin önde gelen şeflerinin katılımıyla 23 Ekim Perşembe günü santralistanbul Kampüsü’nde açıldı.

B

üyük yatırımlarla ve modern teknolojiyle donatılan MUTFAK, santralistanbul Kampüsü Papaz Restoran’da düzenlenen davetle basına tanıtıldı. Türkiye’nin ünlü işletme ve otellerinin lezzetli menülerinde imzası bulunan şefler, bu kez akademisyen kimlikleriyle açılışın ev sahipleri arasında yer aldı. İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Remzi Sanver, açılışta “Hayatı renklendirecek alanlara verdiği önem her zaman BİLGİ’nin belirleyici özelliklerinden

Rudolf Van Nunen biri oldu. Bu doğrultuda hayata geçirdiğimiz Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümümüzün yeni Mutfak’ının açılışını gerçekleştirmekten mutluluk duyuyoruz” şeklinde konuştu.

Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Dilistan Shipman ise konuşmasında “Uzun zamandır büyük emeklerle hazırladığımız santralistanbul’daki Mutfak’ımızı bugün açıyoruz. Türk ve dünya mutfağının alanında uzman ünlü şeflerinden oluşan akademik kadromuz ve öğrencilerimizle harikalar yaratacağız” dedi ve bölümün Kendall College ile anlaşmasının

Christopher Koetke BİLGİ’li öğrencilere sağladığı olanaklara değindi.

Kendall School of Culinary Arts Başkan Yardımcısı ve Laureate International Universities Mutfak Sanatları Mükemmeliyet Merkezi Başkan Yardımcısı Christopher Koetke’nin katılımıyla gerçekleşen açılışta, öğrencilerin şef David Shipman ile hazırladığı yemekler ikram edildi.

Son teknoloji ile donatılan MUTFAK’ta tüm tasarım Kendall School of Culinary Arts standartlarına uygun şekilde yapıldı. Mutfak ürünlerinde Electrolux, Öztiryakiler ve Salmco kullandı.

60

60.indd 60

16.11.2014 23:53:26

Lezzet

The globe mutfağında nar bereketi Hilton İstanbul Bomonti’nin şık restoranı the globe, sonbaharda konuklarına mevsimlik taze meyvelerle hazırlanan özel lezzetler sunuyor. Şefin özel tarifleriyle hazırlanan ve her ay yenilenen konseptler, restoranın konuklarını sıra dışı bir lezzet yolculuğuna çıkarıyor.

İ

stanbul’un en büyük oteli Hilton İstanbul Bomonti, şık restoranı the globe’da konuklarına sunduğu lezzet deneyimini bir adım ileri taşıyor. Usta executive şef Yannis Manikis’in yönetiminde 80 kişilik uluslararası şef kadrosuna ev sahipliği yapan the globe, her ay doğanın mucizevi meyvelerinden birini seçiyor ve bu meyveyi odağına alan yepyeni lezzet konseptleri oluşturuyor.

Mevsimlik taze meyveler kullanılarak hazırlanan sonbahar konseptlerinden ilki, tariflere özel bir lezzet katan nar ile hazırlanan Kasım ayı konsepti. Bereketin simgesi nar ile tatlandırılan vanilyalı parfe, narlı mini tartlar, narlı ve güllü kinoa pudingi ile nar, yaban mersini ve portakallı meyve

barı gibi tatlılar, konseptin en çok dikkat çeken seçenekleri arasında. Şefin özel tarifiyle hazırlanan narlı, turplu ve patatesli salata ile narlı pekmezli yoğurt ise hafif lezzetler arayan konukların ilk tercihi olacak.

A, B3, B5, C vitaminleri açısından zengin bir meyve olan nar ile hazırlanan tarifler, antioksidan özelliği ve kalp rahatsızlıklarını önleyici etkisiyle konuklara lezzetin yanı sıra sağlık da sunacak.

Aralıkta elma konsepti the globe’da Aralık ayına ise yeşil Granny Smith elmasıyla hazırlanan tarifler damgasını vuracak. Elmalı minik tartlar, elmalı karamelli mus, elmalı donut, elma ve tarçınlı yoğurt ve

müsli ile leziz elmalı tart ve kurabiyeler, otel konuklarının ve lezzet meraklılarının iştahını kabartacak.

Lezzetinin yanı sıra Provitamin A ile B1, B2, PP, B5, B9, C ve E vitaminlerini de içeren Granny Smith elması, baş ağrısı, uykusuzluk, kolesterol, tansiyon, yorgunluk gibi rahatsızlıklara iyi gelmesinin yanı sıra, cilt üzerinde canlandırıcı etki yaratmasıyla da dikkat çekiyor.

Misafirlerini dünyaca ünlü Hilton hizmet kalitesi ve geleneksel Türk konukseverliğiyle ağırlayan Hilton İstanbul Bomonti’nin seçkin restoranı the globe, meyveli menüleri 2015’te de her ay farklı ve mevsime uygun konseptlerle konuklarına sunmaya devam edecek.

61

61.indd 61

16.11.2014 23:53:45

Haber

Barilla Diplomatik Misyonu

İtalyan Mutfağıyla Tanıştırdı

Ankara’da görev yapan Diplomatik Misyon mensupları, Barilla’nın gerçekleştirdiği “Masterchef” etkinliğiyle İtalyan lezzetleriyle tanışırken, mutfaktaki hünerlerini de sergilediler.

mutfağının seçkin örneklerini tanıdıkları unutulmaz bir gece yaşadılar.

B

arilla, AB Dönem Başkanı İtalya’nın Ankara Büyükelçiliği ortak organizasyonuyla Ankara’da görevli Ticari ataşelere yönelik düzenlediği “masterchef” organizasyonuyla farklı bir etkinliğe imza atarken, farklı ülkelerin diplomatik misyonlarının mensupları da mutfaktaki hünerlerini sergileme olanağı buldular.

18 Ekim akşamı Ankara Chef Akademi’de gerçekleştirilen etkinliğe, AB ülkelerinin Ticari ataşeleri ve eşleri katıldı. İtalyan mutfağı ve Barilla lezzetleriyle ilgili olarak yapılan sunumun ardından İtalyan gastronomi kültüründen seçkin başlangıçlar ve İtalyan şaraplarını tadan

davetliler daha sonra Barilla şefleri eşliğinde atölye çalışmasına katıldılar. İtalyan mutfağına özgü farklı reçeteleri Barilla şeflerinin yönlendirmeleriyle hazırlayan konuklar daha sonra hep birlikte hazırlanan birbirinden farklı yemekleri denediler.

Barilla tarafından düzenlenen resepsiyonda konuklar, hem Barilla’nın sunduğu İtalyan Mutfağı’nın ve gastronomi geleneğinin en özel lezzetlerini tatma olanağı buldular hem de Barilla şefleri eşliğinde İtalyan

Barilla Türkiye Genel Müdürü Güneş Karababa, etkinliğin İtalyan gastronomi kültürünü farklı coğrafyalardan insanlara tanıtmak açısından büyük önem taşıdığının altını çizerek, “Barilla’yı sadece bir İtalyan makarna markası olarak değerlendirmek doğru değil. Barilla, makarnanın yanı sıra soslardan unlu mamullere dek çok geniş bir ürün yelpazesinde faaliyet gösteren, yüksek kalite, dengeli beslenme ve sürdürülebilir gelişime odaklanmış bir İtalyan gıda şirketidir. İtalyan gastronomi geleneği ve Akdeniz tipi beslenme bizim en büyük esin kaynağımızdır ve Barilla tüm dünyada bu geleneğin en önemli temsilcilerinden birisidir” dedi.

62

62.indd 62

16.11.2014 23:54:16

Haber

Bistro 33

Fenerbahce MIDPOINT

Restoran Haftası’ndan ustalara

SAYGI MENÜLERİ!

Frankie

Radisson Blu Şişli

Ş

ehrin en büyük gastronomi buluşması olan geleneksel Restoran Haftası, 6.kez lezzet severlerle buluştu. 12 Kasım – 3 Aralık tarihleri arasında İstanbul, Ankara ve İzmir olmak üzere 3 şehrin 100’den fazla lezzet noktasında aynı anda kutlanacak olan etkinlik, gastronomi meraklılarını kaliteli ve rafine lezzetlerle buluşturmayı amaçlıyor. Bu seneki konseptini “Ustalara Saygı” olarak belirleyen Restoran Haftası’nda tarihten ve günümüz gastronomi dünyasının ünlü şeflerinden ilham alan özel menüler, birbirinden lezzetli şaraplar eşliğinde sunulacak. Şehir hayatına ve şehrin yaşayan dokusuna duyarlılık göstermek, şehrin merkezindeki kültürel zenginliği doyurmak ve gastronomi

Türkiye’nin gelenekselleşmiş tek gastronomi festivali Restoran Haftası başladı. zenginliklerini bir araya getirmek amacıyla hayata geçen Restoran Haftası, Dude Table organizasyonu ile düzenleniyor. 12 Kasım – 3 Aralık tarihleri arasında, bu sene İstanbul, Ankara ve İzmir olmak üzere 3 şehirde birden gerçekleşecek olan etkinlikte seçkin şaraplar eşliğinde sunulacak birbirinden lezzetli menüler ve pek çok farklı etkinlik Restoran Haftası katılımcılarıyla buluşacak.

Altıncı yıla özel yepyeni etkinliklerle zenginleşecek olan Restoran Haftası’nın bu seneki konsepti “Ustalara Saygı” olarak belirlendi. Konsept kapsamında etkinliğe katılacak restoranlarda Türk mutfağını yücelten çalışmaları ile şeflere ilham kaynağı olan Tuğrul Şavkay ve gastronomi dünyasına yön vermiş Escoffier, Paul Bocuse gibi şeflerin unutulmaz reçeteleri uyarlanacak. Ayrıca menülerde Restoran Haftası’na özel lezzetlerle ilgili şaşırtıcı bilgilere de yer verilecek. Restoran Haftası’nın 6. yılı dolayısıyla İstanbul’a gelecek olan Michelin yıldızlı sürpriz bir şef etkinliğin gala yemeğine imza atacak. Ünlü şefin hazırladığı menü aynı zamanda “Ustalara Saygı” konsepti altında Restoran Haftası boyunca lezzet meraklılarıyla buluşmaya devam edecek.

Welldone ZORLU Tematik yemeklerden, happy hour’lara, birbirinden ünlü şeflerle gerçekleşecek yemeklerden, sektör çalışanlarına yönelik organizasyonlara kadar pek çok etkinliğin sunulacağı Restoran Haftası, bu sene programına pek çok yenilik ekledi. “Wine Lover’s Point” etkinliklerinde Restoran Haftası boyunca belirlenen noktalarda, seçkin şaraplar kadehte sunulacak. “Chef’s Table” etkinliklerinde belirlenen noktalarda şefin belirlenen tema ile hazırladığı özel menüler katılımcılara sunulacak. İstanbul’da Nişantaşı, Boğaz Hattı, Bebek, Etiler, Beyoğlu, Sıraselviler, Cihangir, Galata, Karaköy, Bağdat Caddesi, Yeşilköy, Meşrutiyet ve Levent bölgelerinde gerçekleşecek olan Restoran Haftası, Ankara’da Arjantin, Nenehatun, Çukurambar, Çayyolu bölgeleri ve İzmir’de de Alsancak, Kordon, Bostanlı, AVM Forum, Üçkuyular, Çeşme Marina bölgelerinde haftaya katılan 100’den fazla noktada gerçekleşecek. 6. Restoran Haftası’nın etkinlikleri ve anlaşmalı noktaları hakkındaki tüm bilgilere www. restoranhaftasi.com adresinden ulaşabilirsiniz.

63

63.indd 63

16.11.2014 23:54:40

Haber

TÜRKİYE’DE

50. YAŞINI KUTLUYOR

T

ürkiye’deki ilk fabrikasının açılışını 18 Eylül 1964’de Taksim Meydanı’ndan geçiş yapan bir Coca-Cola Kervanı ile kutlayan Coca-Cola Türkiye Sistemi, bugün 9 fabrikada üretim gerçekleştirirken 8 farklı kategoride, 16 farklı markayı portföyünde bulunduruyor. Coca-Cola’nın 1964 yılında faaliyet göstermeye başladığı Türkiye, 50 yılda Coca-Cola’nın bölgesel ve stratejik yönetim üslerinden biri haline gelmiş bulunuyor. Şirket 2 milyar nüfusa sahip 84 ülkeden oluşan Avrasya-Afrika bölgesini, İstanbul’daki merkezinden yönetiyor.

Dünyanın en değerli markalarından CocaCola’nın Türkiye’deki yolculuğu, 1964’te

“Dünyaca Meşhur Coca-Cola Şimdi de Memleketimizde” sloganı ile başladı. 19 araçlık “Coca-Cola Kervanı”nın bando ve alkışlar eşliğinde tüm İstanbul’u dolaşmasının üzerinden tam yarım asır geçti. Türkiye’yi bölgesel ve stratejik bir yönetim üssü olarak konumlayan Coca-Cola’nın dünyadaki beş büyük yönetim merkezinden biri olan Avrasya ve Afrika Grubu, İstanbul’daki genel merkezinden yaklaşık 2 milyarlık bir nüfusu kapsayan 84 ülkeyi yönetir hale geldi. Bu yıl Türkiye’deki 50. yaşını kutlayan Coca-Cola Sistemi, Türkiye’de Çorlu, Ankara, İzmir, Bursa, Mersin, Elazığ, Sapanca, Köyceğiz ve Hazar olmak üzere toplam dokuz fabrikada üretim gerçekleştirirken, portföyünde 8 kategoride 16 marka yer alıyor.

Coca-Cola Türkiye’de 50. yaşını kutluyor. Dünyanın önde gelen danışmanlık şirketlerinden McKinsey firmasının CocaCola’nın Türkiye’deki 50. yılına özel olarak yaptığı ekonomik etki analizine göre, Coca-Cola Türkiye Sistemi, ana operasyonları, tedarikçileri ve müşterileri aracılığıyla, doğrudan ve dolaylı olarak 118 bin kişilik istihdam etkisi sağlıyor.

Perakende sektöründen reklama, tarımdan lojistiğe birçok alanda Türkiye’nin gelişimine büyük katkılar yapan Coca-Cola Sistemi, Türkiye’de yarattığı ekonomik ve sosyal etkiyi ölçebilmek için dünyanın önde gelen danışmanlık şirketlerinden McKinsey firmasına 50. yılına özel bir araştırma yaptırdı. Araştırmaya göre, Coca-Cola Türkiye ve şişeleyici ortağı Coca-Cola İçecek’ten oluşan Coca-Cola Türkiye Sistemi’nin yarattığı her 1 TL, ülke ekonomisine 6.8 TL olarak yansıyor.

64

64-65.indd 64

16.11.2014 23:55:11

Haber

Araştırmaya göre; Coca-Cola Türkiye Sistemi, ülkedeki ana operasyonları, tedarikçileri ve müşterileri aracılığıyla, doğrudan ve dolaylı olarak 118 bin kişilik istihdam etkisi yaratıyor. Coca-Cola Türkiye Sistemi’nin bu istihdam etkisi, ülkedeki her bin kişiden 5’inin istihdamına karşılık geliyor.

Tarım sektöründe 685 milyon TL katma değer oluşturuyor Araştırmanın dikkat çeken bulgularından biri de, Coca-Cola’nın, Türkiye tarım ve perakende sektöründe yarattığı katma değer. Coca-Cola Türkiye Sistemi, tarım sektöründe 685 milyon TL katma değer yaratarak 145 bin çiftçi için gelir oluştururken; perakende sektöründe ise, 2,5 milyar TL katma değer yaratarak, sektöre katkı yapmaya devam ediyor. Coca-Cola Türkiye Sistemi, Coca-Cola Hayata Artı Vakfı aracılığıyla 2008-2013 yılları arasında çevre, fiziksel aktivite ve diğer toplumsal projelerle ilgili, 58 projeyle, 1,2 milyon insana ulaşarak, toplam 20 milyon TL’lik yatırım gerçekleştirmiş bulunuyor. Devam eden “Çık Dışarıya Oynayalım” ve “3.2.1 Başla!” projeleriyle çocukları ve gençleri daha aktif bir yaşama yönlendirmeyi hedefleyen Coca-Cola Türkiye Sistemi, Konya havzasında gerçekleştirdiği “Geleceğin Tarımı Projesi” ile de hem toprağın ve suyun korunmasını hem de çiftçilerin iklim değişikliğine uyumunu sağlamayı amaçlıyor.

65

64-65.indd 65

16.11.2014 23:55:16

Mekan Antalya’nın yeni buluşma noktası Akra Barut’un 10. katında ‘fine dining’ konseptiyle hizmet vermeye başlayan Asmani Fine Dining; klasik çizgiler ve güncel formların bir araya geldiği sıcak ortamıyla, konuklarına şehrin ortasında huzurlu bir mekân ve seçkin bir menü sunuyor.

Muhteşem Manzara ve Benzersiz Lezzetlerin Buluşma Adresi:

Asmani Fine Dining

B

arut Hotels’in en yeni oteli Akra Barut’un 10. katında yer alan Asmani Fine Dining, özenle tasarlanan seçkin menüsünün yanı sıra klasik çizgilerle modern detayları bir araya getiren dekorasyonuyla, konuklarına benzersiz bir ortam sunuyor.

Beydağları, Antalya Falezleri ve Akdeniz’e hâkim baş döndürücü manzarası ve ‘fine dining’ konseptli menüsü ile Asmani Fine Dining; benzersiz lezzetleri ve şehrin ortasında huzurlu bir ortamı aynı anda isteyenlerin ilk tercihi olmaya aday.

yemeklere yer veren Asmani, konuklarına müthiş bir lezzet deneyimi vadediyor.

Akra Barut’un panoramik şehir manzaralı terasında, baş döndürücü manzarasıyla, açık alanda 78, kapalı alanda ise 66 kişiyi aynı anda ağırlayabilen Asmani, adını konumuna uygun olarak gök mavisinden alıyor. www.baruthotels.com

Konumu ve menüsünde yer alan lezzetlerdeki mükemmellik anlayışını servis ve sunumlarına da yansıtan Asmani, konuklarını dünya lezzetlerinin en güzel yorumlarıyla ağırlıyor. Türk ve Dünya mutfağından rafine bir seçkiyle tasarlanan menüsünde; Kavrulmuş Panko eşliğinde Levrek ve Somon Carpaccio, Kaz Ciğeri Tava, Tavada Ördek Göğsü, Buharda Kuşkonmaz Flamande, Etli Piruhi, Ekşili Pazı Sarma, İlikli Risotto, Fırında Portakallı Ördek gibi

66

66.indd 66

16.11.2014 23:55:37

Haber

En iyi 10 restoranın ikisinin mutfağını

Fagor Industrial donatıyor

L

ondra Belediye Binasında 28 Nisan’da yapılan galada 7 adet İspanyol restoranı, dünyanın en iyi 50 restoranı arasında yer aldı ve İspanyol mutfağının dünya çapındaki önemini doğruladı. Ödül kazanan restoranların 3’ü ise Fagor Industrial tarafından donatıldı ve böylelikle bu restoranlar, en son teknoloji ve ihtiyaçlarına uygun en gelişmiş ekipmanlarla işyerlerini teçhiz etmiş oldular. Arzak, Martín Berasategui ve Mugaritz restoranları dünyadaki en meşhur restoranlar arasında.

Mugaritz Restaurant Altıncı sırada bulunan Mugaritz, prestijli iki adet Michelin yıldızının sahibi ve çıkan yangın neticesinde yerle bir olduktan sonra Fagor Industrial tarafından 2010 yılında baştan aşağıya donatıldı. Restoran kurulumu Mugaritz ekibinin çalışma metoduna uyumlu olarak yeniden gerçekleştirildi.

“Symphony” mutfağı, restoranın her

ihtiyacını karşılayabilmek için özel ölçülerle kuruldu.

Arzak Restaurant 3 Michelin yıldızına sahip olan Arzak, sıralamada arka arkaya 3 yıldır 8. sırayı almakta. Fagor Industrial, mutfağın yeniden modellenmesinden sorumlu olarak tutuldu; bu proje hem ürünlerin kişiselleştirilmesi, hem de bu ürünlerin kurulumu bakımından oldukça zorlu bir projeydi. Fagor Industrial, Juan Mari Arzak’ın ihtiyaçlarını karşılayacak kişiselleştirilmiş bir mutfak kurdu: yemeği tam tadında tutacak ferah pişirme alanları ve makineler. Bu ihtiyaçlar göz önünde bulundurularak, teknik ve estetik gereksinimlere mükemmel şekilde uyan ve aynı zamanda daha iyi kullanım alanına imkân tanıyan bir “Symphony” mutfak bloğu kuruldu.

Fagor Industrial ünlü İngiliz dergisi tarafından yapılan dünyanın en iyileri listesinin ilk onda ki iki restoranını mutfaklarını donattı.

Fagor Industrial Pazarlama Müdürü Peio Bengoetxea, şunları söyledi: “Bu restoranlar listesi, tedarikte bulunduğumuz tesislerle paylaştığımız mesleki standart seviyeleri için iyi bir örnek. Fagor Industrial’daki işimizi tanımlayan iki nokta, dünyanın en iyi profesyonellerine, kendilerini bu sınıflandırmaya layık hale getiren seviyelerini korumalarını sağlamaları adına en yüksek kalitede ekipman sunmak için mükemmelleşme çabası ve arzusudur.”

Symphony Serisi Dünyaca ünlü Michelin yıldızlı şeflerin mutfağı Symphony ürün serisiyle süslendi. Farklı ürün, şekil, boyut, tamamlayıcı parça ve tasarımlardan oluşan Symphony ürün serisi tamamen kullanılabilir alan ihtiyaçlarınızı karşılamak ve maksimuma optimize etmek için tasarlanmış bir seri. 600, 700 ve 900 Serisi ürünler yatırımlarınıza göre adapte edilebiliyor.

67

67.indd 67

16.11.2014 23:56:38

Otel

Dedeman Palandöken ve Ski Lodge’da SEZON AÇILIYOR!

D

edeman Palandöken ve Dedeman Palandöken Ski Lodge, kayak severlerin bütün bir yıl boyunca heyecanla beklediği tatil için hazırladığı özel paketlerle 1 Aralık’ta sezonu açıyor. 1–26 Aralık 2014 ve 4–22 Ocak 2015 tarihlerinde geçerli olacak paketlerde kayak veya snowboard malzemeleriyle grup kayak dersleri bulunuyor. Paket kapsamında aynı kayak seviyesindeki misafirlerle gruplar oluşturulup ücretsiz grup dersleri veriliyor.

Kayak için malzeme bekleme sorununa da konforlu bir çözüm getiren Dedeman, rezervasyon sırasında veya sonrasında

misafirlerden bilgilerini alarak (ayakkabı numarası, boy, kilo) kayak malzemelerini misafirler otele girdiğinde hazır ediyor.

Misafirlerine kaliteli hizmet sunmayı amaçlayan Dedeman Palandöken ve Dedeman Palandöken Ski Lodge otelleri Half-Pipe ve Slopetsyle parkurlarında her yaş grubundan kayakçılara keyifli bir kış tatili vadediyor. Buz Hokeyi, Buz Pateni ve Curling salonları ile de dileyen misafirlere kayak sporunun yanı sıra farklı kış sporlarını da deneme fırsatı sağlıyor. 1 Aralık–26 Aralık tarihlerini içeren paket fiyatı 201 TL’den; 4 Ocak–22 Ocak tarihlerini kapsayan paket ise 250 TL’den başlıyor.

Türkiye’nin ünlü kayak merkezlerinden biri olan Palandöken’de hizmet veren Dedeman Palandöken ve Ski Lodge 1 Aralık’ta sezonu açıyor.

68

68.indd 68

16.11.2014 23:57:11

Ürün

Dünya mutfaklarının olmazsa olmazı

Atkins&Potts Finishing Soslar

g2m ile Türkiye’de!

Y

emeklere sihirli son dokunuşu yapabilmek Atkins&Potts şefleri tarafından özel geliştirilen gurme soslar ile artık çok daha kolay! Farklı dünya mutfaklarından, benzersiz birçok yerel ürün harmanlanarak elde edilen bu soslar, gurme damaklara hitap ediyor. Profesyonel mutfaklara farklı lezzet alternatifleri getiren ve şeflerin hayal gücüne güç katan g2m, ithal gurme ürün gamıyla beğeni toplamaya devam ediyor.

Makarna, yemek ve terbiye soslarıyla dünya mutfaklarında geniş yer bulan Atkins&Potts’un yüksek performanslı sos çeşitleri g2m ile mutfağınıza geliyor.

Atkins&Potts’un lezzet elçisi gurme sosları…

Acı biber sosu Tütsülenmiş Acı Biber Sosu; ızgara tavuk, Çin böreği ve pirinç yemekleri ile birlikte kullanılıyor. Mascarpone Peynirli ve Kavrulmuş Sarımsaklı Makarna Sosu, bolca közlenmiş sarımsakların Mascarpone peyniri ve beyaz şarapla harmanlanması sonucu oluşan bir sos olmasıyla biliniyor. Tavuğun yanı sıra deniz ürünlerinde de sık kullanılıyor. Kavrulmuş Sebzeli

İthal gurme ürün gamını farklı dünya mutfaklarından lezzetlerle geliştiren g2m, menülere hareket katmayı sürdürüyor.

Tamamlayıcı soslarıyla ünlü Atkins&Potts şefleri tarafından özenle geliştirilen gurme soslar, şimdi g2m güvencesiyle Türk şefleriyle buluşuyor.

Makarna Sosu, közlenmiş biber, soğan, kabak ve domates karışımından elde ediliyor. Linguini makarna ve erişteler ile mükemmel uyum sağlıyor.

Reggae ritimleri Türk Mutfaklarına Lezzet Katıyor Jamaican Jerk Yemek Sosu, Atkins&Potts’un en çok tercih edilen sosları arasında yer alıyor.

Jamaika’nın yerel mutfağından gelen bu sos Güney Amerika’nın kuru et anlamına gelen “charqui” kelimesinden yola çıkarak geliştiriliyor.

Jamaican Jerk, acı bir sos olmakla beraber tavuk yemekleri ile servis ediliyor. Yine markanın en özel soslarından biri olan Kashmiri Korma Yemek Sosu, Hint-Türk İmparatorluğu’nun benzersiz lezzetlerinin harmanlanmasıyla oluşan bir yemek sosu olarak öne çıkıyor. Kashmiri Korma, karides, tavuk, kırmızı et ve sebzelerle servis ediliyor. Moroccan Harissa Yemek Sosu ise Tunus’un geleneksel yemeklerinin bir parçası

olarak gösteriliyor ve genellikle ton balığı ve zeytinle başlangıç olarak servis ediliyor.

Koyun, balık güveçleri, kuskus ve sebzeler ile mükemmel uyum sağlıyor.

Vermutlu, tarhunlu, limonlu terbiye sosları…

Yemek ve makarna soslarının yanı sıra terbiye soslarıyla da mutfaklardaki yerini alan Atkins&Potts’un 3 adet terbiye sosu bulunuyor. Şeflerden ilham alınarak geliştirilen Madeira Şaraplı ve Yabani Mantarlı Terbiye Sosu, ördek gibi aroması kuvvetli et yemekleriyle müthiş uyum sağlıyor. Vermut, Limon ve Tarhunlu Terbiye Sosu ise kullanıma hazır bir sos.

Vermut, tarhun otunun limon ferahlığıyla buluşmasından elde edilen bu sos; tavuk, havuç, su ürünleri ve diğer beyaz etlerle servis ediliyor.

Son olarak kırmızı şarabın sıcaklığı ve ardıcın zengin aromasının birleşmesiyle oluşan Kırmızı Şarap ve Ardıçlı Terbiye Sosu, kırmızı etler ve güveçler ile uyum sağlıyor.

69

69.indd 69

16.11.2014 23:57:29

Lezzet

Efsanevi Trenin Lezzet Tercihi

BACKHAUS Oldu Paris’ten İstanbul’a uzanan tarihi Venice Simplon - Orient Express treni, kahvaltı, çay saati ve yemek servisleri için Backhaus kurabiye ve ekmeklerini tercih etti. servisine Backhaus’un dünyaca ünlü şeflerine ait özel tarifleri ile hazırlanan gurme ürünleri imza atıyor.

Başarısının arkasında Duruk Ailesi bulunuyor

Y

ılda bir kez gerçekleştirdiği Parisİstanbul rotası ile ünlü olan dünyanın ilk lüks ekspres treni Venice Simplon - Orient Express, başvurular arasından titizlikle seçilen prestijli yolcularını Backhaus kalitesi ve lezzetleriyle ağırlamayı seçti. Ürünlerini daha önce Paris’ten alan Venice Simplon - Orient Express, Paris ve Viyana’daki en ünlü pastanelerle birlikte yaptığı değerlendirmede, Backhaus ürünlerinin müşterileri için en uygun kalitede ve lezzette olduğuna karar verdi.

Hansel ve Gretel’in masalındaki ekmek ve şeker evinden esinlenerek yaratılan Backhaus, Almanca “Fırın Evi” anlamına geliyor. Türkiye’nin en yenilikçi fırını olmakla beraber aynı zamanda pastane olarak hizmet veren Backhaus, ekmeklerden keklere, kuru pastalardan pastalara ve makaron çeşitlerine kadar geniş çeşitte lezzeti bir arada sunuyor.

Backhaus ürünlerinin kalitesinin, çeşitliliğinin ve eşsiz lezzetlerinin arkasında Almanya’da Backhaus’a destek veren 100’den fazla kişiden oluşan AR-GE ekibi ve dünyaca ünlü

şefler bulunuyor. 2014 yılı itibariyle çoğu 5 yıldızlı otel, premium catering firmaları ve havayolu şirketleri olmak üzere 150’yi aşkın toptan müşterisine günlük unlu mamul ve pastacılık ürünleri sunan Backhaus ürünleri el yapımı ve günlük üretilerek taze sevk ediliyor. Backhaus’un başarısının arkasında Duruk ailesinin gıda ve restorancılık sektöründe 40 yılı aşkın tecrübesi bulunuyor. Backhaus markasını yaratırken İreks GmbH ile ortaklığından gelen 23 yıllık ekmekçilik/pastacılık tecrübesiyle Gelik restoranlarından gelen 40 yıllık restorancılık tecrübesini birleştiren Backhaus, Dr. Hilal Duruk ve Dr. Mehmet Çetin Duruk tarafından kuruldu. www.backhaus.com.tr

Budapeşte, Venedik ve Krakov gibi bir düzine Avrupa şehri arasında hizmet veren Venice Simplon -Orient Express’in konukları arasında Lawrence of Arabia, Mata Hari, Marlene Dietrich, Serge Diaghilev ve Lisa Minelli gibi ünlüler yer alıyor. Ünlü polisiye yazarı Agatha Christie’nin “Doğu Ekspres’inde Cinayet” romanı gibi, çeşitli kitap, film ve belgesellere konu olan Venice Simplon - Orient Express, tarih ve heyecanla özdeşleştiriliyor. Paris - İstanbul arasında yılda sadece bir kez gerçekleşen yolculuk bir hafta sürüyor.

Kahvaltı ve çay saati kompartımanlarda, öğlen ve akşam yiyecek vagonundaki yemek

70

70.indd 70

16.11.2014 23:57:53

Haber

DİVAN GRUBU g2m İŞBİRLİĞİYLE

Ev Dışı Tüketim Sektöründe Büyüyor Divan Grubu, sektörün lider tedarikçisi g2m ile işbirliği yaparak ev dışı tüketim kanalında da büyüyecek. Bu işbirliğiyle, Divan Pastaneleri ve In Bakery by Divan ürünlerinin restoran, otel ve kafelere dağıtımıyla geniş kitlelere ulaştırılması hedefleniyor.

Burak Özbaşoğlu

D

ivan Grubu, farklı lokasyonlarda açılmaya devam eden Divan Pastaneleri şubeleri ve In Bakery fırınlarıyla lezzet ve kalitesini tüketicilerine ulaştırırken aynı zamanda farklı bir işbirliğiyle daha geniş kitlelere hizmet vermeye hazırlanıyor. 32 yıldır otel, restoran, kafe, yemek şirketleri gibi ev dışı tüketim noktaları ile üreticiler arasında köprü görevini üstlenen sektörün lider markası g2m ile çözüm ortaklığına giden Divan Grubu, ev dışı tüketimde başarılı projeler gerçekleştirmeyi

hedefliyor. Bu işbirliği çerçevesinde Divan’ın profesyonel mutfaklara uygun ekmek, donuk pasta ve unlu mamul grubunu g2m dağıtacak.

2015 yılında HORECA sektörüne yeterli ürün sağlamak adına fabrikasını 6 kat büyütecek olan Divan, sektöre ivme kazandırmaya hazırlanıyor.

Divan ürünlerinden yaklaşık 100 kalem ürünün lojistiğini sağlayacak olan sektör lideri g2m ise Divan’a özel bir ekip ve araç filosuyla profesyonel hizmet vermeyi sürdürecek.

Ekmek, donuk pasta ve unlu mamul grubunun profesyonel mutfaklara ulaşacağı bu önemli işbirliğini değerlendiren Divan Tedarik Zinciri ve Satış Genel Müdür Yardımcısı Güçlü Şeneler, “Divan lezzetlerini daha geniş kitlelere ulaştırmak konusunda bizler gibi titiz bir çözüm ortağının uzun yıllardır arayışı içinde idik. g2m tam da bu noktada yıllardır başarı ile taşıdığı markalar ve sektördeki bilinirliği ve başarıları ile doğru bir çözüm ortağı olmuştur. Bu anlaşma

Güçlü Şeneler neticesinde yüksek kaliteli ve ulaşılabilir bir marka olan Divan, ev dışı tüketim sektörüyle geniş kitlelere ulaşacaktır.” dedi. Şeneler ayrıca, iç pazarda ithal ürünlerle doldurulmaya çalışılan yüksek kalitedeki ürün ihtiyacının bu işbirliği ile birlikte hızlı ve sürdürülebilir biçimde karşılanacağının da altını çizdi. g2m Genel Müdürü Burak Özbaşoğlu ise “g2m olarak 33 yıl gibi uzun bir süredir restoranların ve yemek şirketlerinin etkin ve profesyonel bir biçimde yönetilmesi için çalışıyoruz. Bugün 70 ilde toplamda 45 bin m2 alan, 11 dağıtım merkezi, 350 kamyon ve 900 çalışanı faaliyet gösteren bir firma olarak, 10 binden fazla ürün ile 17 bin müşterimize hizmet veriyoruz. g2m olarak, Divan gibi sevilen bir markayla işbirliğine imza atmaktan memnuniyet duyuyoruz” dedi.

71

71.indd 71

16.11.2014 23:58:11

Haber

PURATOS’tan Yeni Araştırma ve

Ekmek, pasta ve çikolatada dünya devi Puratos’un CEO’su Malcorps “Öncelik Ar-Ge’de” dedi.

UYGULAMA MERKEZİ

P

uratos, dünyanın dört bir yanında fırıncılık, pastacılık ve çikolata sektörlerinde faaliyet gösteren müşterilerine yenilikçi ürün ve uygulamalar sunacağı Araştırma ve Uygulama Merkezi’ni (Inspirience Center) hizmete açtı.

27 yıldır Türkiye’de de faaliyet gösteren Puratos’un toplam 6 bin metrekarelik yeni merkezi Brüksel yakınlarındaki GrootBijgaarden’da bulunuyor. Merkez için 15 milyon Avro’luk yatırım yapıldı.

Yenilikçi, lezzetli ve pratik ürünler geliştirmeyi hedefleyen Araştırma ve Uygulama Merkezi’nde 3 bin metrekarelik bir alana yayılmış teknoloji harikası 6 laboratuvar yer alıyor. Çevre dostu anlayışla tasarlanan laboratuvar ve ofislerde güneş, hava ve yağmur suyu gibi doğal kaynakların akıllı kullanımıyla karbondioksit emisyonunu azaltan sistemler yer alırken, havalandırma üzerindeki etkilerinin azaltılması için fırınlar yalıtımlı odalarda tutuluyor.

Ortak noktası besleyicilik, lezzet ve kolaylık olan geleceğin ürünlerini araştırmak ve geliştirmek için yenilikçi fikirlerin üretileceği Merkez’de üniversiteler, araştırma enstitüleri ve tedarikçilerle ortak çalışmalar yürütülüyor. Puratos uzmanlarının tecrübesi, merkezin teknolojik imkânları ile birleşerek fırıncılık, pastacılık ve çikolatacılık alanlarında yenilikçi ürün ve uygulamalar ortaya çıkmasına ilham veriyor.

Puratos CEO’su Daniel Malcorps, konu ile ilgili yaptığı açıklamada Puratos’un müşterilerinin yeni ürünler geliştirmesine yardımcı olmayı amaçladığını ifade ederek, “Ar-Ge kaynaklarına ve altyapılarına yoğun bir şekilde yatırım yapmayı sürdürüyoruz” şeklinde konuştu. İnovasyona yoğun bir şekilde yatırım yapan Puratos, 2013’te gelirinin yüzde 2,5’ini Ar-Ge’ye ayırarak, gıda sektöründeki öncü konumunu pekiştirdi. Puratos, Çin’de de 3,3 milyon Avro’luk bir yatırımla Asya Geliştirme Merkezi’ni açmıştı. www.puratos.com

72

72.indd 72

16.11.2014 23:58:27

Haber

Eti bol baharatlı

seviyormuşuz!

A

kademetre ve Neurolize tarafından yapılan Nöromarketing araştırmaları ışığında Türk halkının baharatı bol et ürünlerini daha çok beğendikleri ortaya çıktı. Araştırmada, katılımcıların büyük çoğunluğunun bu çalışma öncesinde baharatsız / acısız et ürünlerini daha çok sevdiklerini söylemesine rağmen sonucun tam tersini gösteriyor olması dikkat çekti.

Yapılan araştırmada katılımcıların beyin sinyalleri, deri iletkenlikleri, nabız değerleri ve kalp ritimleri ölçülerek dört farklı et

ürünü çeşidini beğeni seviyeleri ile bu ürünleri ne kadar baharatlı ve acı buldukları ölçüldü. Ölçümler sonucunda katılımcıların, gereğinden fazla acı buldukları et ürünlerinde dahi beğeni seviyelerinin yüksek olduğu gözlemlendi.

Baharatlı sevdiklerini bilmiyorlardı Araştırmada en çok dikkat çeken nokta, katılımcıların büyük çoğunluğunun çalışma öncesinde yapılan anketlerde baharatsız/ acısız et ürünlerini daha çok sevdiklerini

söylemesine rağmen sonucun tam tersini göstermesi oldu. Çalışmada az baharatlı bulunan ürünlerden çok baharatlı bulunan ürünlere doğru beğeni trendinin yükseldiği göze çarptı. Yapılan çalışma ile ilgili Neurolize Genel Müdürü Okan Özbek, “Pazarlama dünyasında eksik bir nokta olan içgörü noktasını, nöropazarlama ile objektif bir şekilde ortaya koyuyoruz. Bilinçaltına bilimsel yöntemlerle inerek gerçekleri su yüzüne çıkarıyoruz” şeklinde konuştu.

Akademetre’nin 14 yıllık pazar araştırma sektörü tecrübesini ve gelişmiş saha altyapısını, en ileri seviye teknoloji sistemleriyle sunduğu nöropazarlama hizmetiyle harmanlayan Neurolize, Türk halkının tat ve koku tercihlerine ışık tutmaya devam ediyor. Dünyada başka bir örneği bulunmayan bu birliktelik yiyecek, içecek üreticilerinden kozmetik sektörüne kadar geniş bir yelpazedeki firmaları, tat ve koku testlerinde daha önce hiçbir yerde ulaşamadıkları derin ve güvenilir bilgiye ulaştırıyor. www.akademetre.com / www.neurolize.com

73

73.indd 73

16.11.2014 23:59:12

Haber

Bonvagon.com yine köşe bucak gezdi ve takipçileri için bu kez Remember dünyasının kapısını araladı. Remember, yüksek kaliteli yaşam ürünleri ve orijinal fikirleri ile birçok tanınmış tasarım ödülünü kucaklamış bir Alman markası. En favori ürünü ise karton tabureler.

‘Karton Tabureler’

REMEMBER

K

arton deyip geçmeyin! Bir dakikada kolayca kurabileceğiniz Remember tabureler 200 kilograma kadar ağırlık taşıyabiliyor.

Birbirinden eğlenceli ve yaratıcı tasarımlara sahip bu tabureleri dilediğiniz zaman tekrar yatay haline getirerek yerden tasarruf edebilirsiniz. Arkadaş davetleri, partiler ve hatta pikniklerde, bu çok hafif ve kullanışlı tabureler sizin kurtarıcınız olacak. Dilerseniz onları sehpa ya da komodin olarak bile kullanabilirsiniz! Karton tabureler ile takım yapabileceğiniz karton çöp kutuları, mousepadler ve mini defterler gibi diğer Remember tasarımları da Türkiye’de ilk defa Bonvagon’da! www.bonvagon.com

Karton Tabureler

Materyal: Oluklu karton Taşıma Kapasitesi: 200 kg maksimum.

Boyutlar: 32,5 x 32,5 x 44,4 cm Fiyat: 59.90 TL

74

74.indd 74

16.11.2014 23:59:30

Ürün

kibrID MATERIAL’dan

Duvarlarınıza Yeni Yıl Işıltısı…

Dünyanın en iyi zemin ve duvar kaplama markalarının ürünlerini müşterileriyle buluşturan kibrID MATERIAL, yeni yılda iç mekân tasarımlarına ışıltı getiriyor. İspanyol Apavisa firmasının archCONCEPT Jewellery koleksiyonu altın, gümüş ve bronz yüzey seçenekleriyle yılbaşı enerjisini duvarlarınıza yansıtıyor.

Y

üksek kalite ve mükemmel teknik özelliklere sahip ürünleri iç ve dış mekân tasarımlarına taşıyan kibrID MATERIAL, Apavisa markasının archCONCEPT Jewellery koleksiyonu ile duvarlarınızı ışıltıyla buluşturuyor. Çok yönlü kullanımı ve daimi renk sabitliği ile tasarımcıların ilk tercihi Apavisa, Jewellery koleksiyonunun kusursuz dizaynını iç mekânlara taşıyor.

Jewellery koleksiyonu altın, gümüş ve bronz yüzey seçenekleriyle duvarlarda etkileyici bir kompozisyon oluşturuyor. Her stile

hitap edebilen koleksiyonda Rendering, Otta, Pulpis, Fiberglass, Nanoregeneration, Nanofantasy, Nanoiconic ve Anarchy olmak üzere sekiz model yer alıyor. Apavisa, duvarlarda ışıltının yanı sıra hareketli, karışık desenler tercih edenler için Rendering, Anarchy ve Nanoregeneration modellerini, daha minimal formları sevenler için de Otta, Pulpis, Nanofantasy, Nanoiconic ve Fiberglass’ı sunuyor. Jewellery koleksiyonu kaplamaların kolaylıkla uygulanması, dayanıklılık ve yüksek kalite, iç mekânlarda uzun ömürlü kullanım sağlıyor. Mağaza, restoran ve otel gibi kurumsal iç mekânlarda mimarlar tarafından sıklıkla tercih edilen Jewellery, konut dekorasyonunda da kullanıcıların gözdesi…

75

75.indd 75

17.11.2014 00:00:18

Röportaj

Epig Mimarlık Yönetim Kurulu Başkanı Mimar Semiha Güneş ile HORECA sektörüne yönelik mimari tasarımları ve dekorasyonu konuştuk.

Tasarımları mekânın fonksiyonu ve kullanıcı ihtiyaçları belirliyor Semiha Güneş

O

teller, kafeler ya da restoranların en az hizmetleri kadar dış ve iç görünüşleri de önem arz eder. Bu açıdan bakıldığında endüstriyel tasarım ve mimarlığın da HORECA (HotelRestaurant-Catering) sektörü için çok önemli bir alan olduğu aşikâr.

Epig Mimarlık olarak bu konudaki değerlendirmelerinizi alabilir miyiz?

Otel, kafe, restoran gibi mekânlarda müşterileri kendisine ilk çeken, sunulan hizmetten önce mekânın tasarımı ve dekorasyonu olmaktadır. Bu yüzden bu tip mekânlarda, mekânın servisi kadar mimari tasarımına da önem verilmelidir. Günümüzde bu tip mekânlarda bu anlayış oldukça oturmaya başlamış durumda. Yeni açılan mekânlar haricinde de belirli aralıklarla mevcut mekânlar da tasarımlarını yenileyerek pazardaki yerlerini sağlamlaştırma eğilimindeler. Sektör olarak sürekli yenilikleri takip etmek durumundalar, bu da tasarıma önem vermelerini gerektiriyor.

HORECA ve turizm sektörlerinde son dönemde ortaya çıkan tasarımları nasıl buluyorsunuz? Türkiye’deki otel ve restoranlar mimari konsept açısından sizce dünyanın neresinde duruyor?

Mimari konseptlere verilen önem ülkemizde artmaya başladı ancak yeteri kadar geliştiğini söyleyemeyiz. Dünyadaki örneklere yetişmek için biraz daha çabaya ihtiyacımız var. Özellikle de malzeme seçimlerinde skalayı daha geniş tutmak gerekiyor, bu da biraz işverene bağlı. İlk maliyeti karşılaştırıldığında fazla görünen bir malzeme işletme maliyetleri ele alındığında oldukça fayda sağlayabiliyor. İşverenin büyük resme bakıp daha uzun vadede kar getirecek alternatifleri de değerlendirmeleri mantıklı olacaktır.

76

76-79.indd 76

17.11.2014 00:03:52

Röportaj

Epig mimarlık olarak mimari anlayışınızda neler ön plana çıkıyor? Proje seçiminde nelere dikkat ediyorsunuz? İş modelinizden bahseder misiniz?

Epig Mimarlık olarak ilk önce tasarlanacak mekânın fonksiyonunu ve kullanıcıların ihtiyaçlarını göz önünde tutuyoruz.

Tasarlanan mekân düzgün çalışmadığı sürece konseptin bir önemi kalmıyor.

Fonksiyonun işleyişini kurduktan sonra, bu modeli mimari estetik değerleri gözeterek kurmaya çalışıyoruz. Böylece kullanıcıyı gözeten, estetik açıdan da değer kazanan dikkat çekici mekânlar tasarlayabiliyoruz.

Bir mimari projede olmazsa olmazlarınız nelerdir? Hangi tarz, hangi malzeme sizin için vazgeçilmeziniz? Bu konuda somut örnekler üzerinden gitmenizi rica edebilir miyiz? mesela; Bortar Yemek Fabrikası’nın tasarım sürecini değerlendirebilir misiniz?

Olmazsa olmazımız diyebileceğimiz unsur fonksiyonun işlemesidir diyebiliriz.

Malzemelerde yeniliklere açığız. Mümkün olduğunca yeni ve farklı malzemeler deneyerek projelerimizi zenginleştirmeye, kendimizi geliştirmeye çalışıyoruz. Örneğin;

Bortar Yemek Fabrikası’nı tasarlarken ilk önce fabrikanın işleyiş kurallarını, aktivite şemalarını inceledik, planlarımızı ona göre kurguladık.

Fabrika içinde üretim, ofis ve sosyal mekânları barındırıyor. Bu farklı fonksiyonlara uygun şekilde malzeme seçimleriyle hem görsel bir zenginlik yakaladık hem de işlevleri birbirinden ayırdık. Sirkülasyon şemasını organize ederek çalışanların dış ortamdan üretim alanına geçişlerinde

77

76-79.indd 77

17.11.2014 00:03:57

Röportaj

sterilizasyonu sağladık. Çalışanlar için iç bahçede boş vakitlerini geçirebilecekleri sosyal alanlar düzenleyerek temiz ortamdan dış ortama geçiş ihtiyacını azalttık. Böylece üretim alanının hijyen ve kalite standardını yükseltmiş olduk.

Ticari mekân tasarlamanın en eğlenceli ve en zor yanları nelerdir? mekân tasarlarken nelerden etkilenir ve nelerden ilham alırsınız?

Ticari mekân tasarlamanın en eğlenceli yanı daha esnek hacimler ve dış görünüşler elde etme şansımız, en zor yanı ise işverenlerimizi ikna etmek diyebiliriz. Mekân tasarlarken hem yeni malzemeleri hem dünyadaki örnekleri inceliyoruz. Doğadan da ilham aldığımız tasarımlarımız oluyor. İşverenlerimizin firma geçmişleri de tasarımı etkileyebiliyor. Kurumsal kimliklerini yansıtacak binalar tasarlamaya çalışıyoruz.

78

76-79.indd 78

17.11.2014 00:04:01

Röportaj

malzeme seçiminde ve dekorasyon ürünlerinde nelere dikkat ediyorsunuz? mekânlarda aydınlatma tercihinizi neye göre yapıyorsunuz?

Malzeme seçimlerinde, uygun maliyetle en yüksek verimi alabileceğimiz malzemeleri tercih ediyoruz. Tasarladığımız binanın kimliğini en iyi yansıtacak malzemeleri kullanmaya çalışıyoruz. Dışarıdan bakıldığından o binanın hangi işlevi barındırdığını malzemeyle okunabilir kılmak önemli. Konutlarda daha sıcak bir etki bırakmak için ahşap, ofislerde metal, sağlık ve eğitim yapılarında uygun renk kullanımlarımız ön planda olabiliyor.

Aydınlatmada mümkün olduğunca doğal ışık alımına dikkat ediyoruz. Tasarladığımız mekânlarda karanlık alanlar kalmaması önemli. Yapay aydınlatma kullanmak durumundaysak mümkün olduğunca enerji verimli ve doğal ışığa yakın elemanlar kullanmaya çalışıyoruz.

İzmir’in birçok simge yapısında imzası bulunan Güneş’in son projelerinden bazıları; megapol Tower, Yaşar Üniversitesi, Şifa Hastanesi, my Via 414, B’Oliva ve halen üzerinde çalıştıkları Narova Projesi. Bunların yanı sıra Torunlar, Cengiz İnşaat gibi firmaların İzmir’deki yatırımlarını projelendiren semiha Güneş, aynı zamanda İstinye Park, İş Gayrimenkul ve Zorlu Grubu’nda danışmanlığını yapıyor.

Bir restoran yatırımcısı yeni mekânı için size geldi… Bu projeyi nasıl somutlaştırırsınız?

Bir restoran yatırımcısı bize geldiğince önce işvereni dinler, aklındaki fikri ve nasıl bir mekân yaratmak istediğini öğreniriz, restoran bir zincire dâhilse daha sınırlı bir tasarım alanı kalması söz konusu olabilir veya tam tersi işveren tamamen bağımsız farklı bir tasarım da isteyebilir.

Restoranın işleyiş şemasını, hedef kitlesini öğrenir, elimizdeki verilerle işverenin beklentisini en uygun şekilde karşılayacak mekânı yaratmayı amaçlarız. Fonksiyonun işleyişinde mutabık kaldıktan sonra yaratılmak istenen atmosferi en verimli şekilde tasarlamaya yönelik alternatifler geliştirir, bunlar üzerinden uygun sonucu verecek projeyi hazırlarız.

79

76-79.indd 79

17.11.2014 00:04:06

Etkinlik

İş dünyasının en büyük buluşması Bülent Eczacıbaşı

MARKA Konferansı

Jean-Claude Biver

15.Yılında!

H

Bob Geldof

Lider konferans kuruluşu Yürekli tarafından bu yıl 15.si gerçekleştirilecek olan ve Yapı Kredi World Ana Sponsorluğu’nda düzenlenecek büyük zirve MARKA 2014 için geri sayım başladı. Dünya medyasını etkileyen düşünürlerden pazarlama dehalarına kadar birçok ilgi çeken konuşmacıyı ağırlayacak olan MARKA 2014, 18-19 Aralık tarihinde Hilton İstanbul Bomonti’de gerçekleştirilecek.

er yıl daha güçlü bir içerik sunma ve ilham veren bir deneyim yaşatma heyecanıyla düzenlenen MARKA 2014’ün bu yılki konuşmacıları arasında efsane mimar Rem Koolhaas, büyük aktivist ve müzisyen Bob Geldof, supermodel Lily Cole, LVMH Saat Grubu Başkanı Jean-Claude Biver, büyük iş adamı, kültür ve sanatın sadık koruyucusu Bülent Eczacıbaşı, İngiltere erkek modasının karizmatik ve ünlü ismi Ozwald Boateng, GQ Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Dylan Jones gibi çok önemli isimler yer alıyor.

Dünyada lüks konferans segmentinde örnek gösterilen MARKA Konferansı, katılımcılarına yaşattığı konferans deneyimini çok özel bir noktaya taşımasıyla tanınıyor. Sunulan içeriğin kalitesi ve özellikleri kadar, bu içeriğin aktarılma biçimiyle de fark yaratan MARKA Konferansları en gelişmiş tasarım ve teknoloji unsurlarını yaratıcılığın en üst noktasıyla buluşturarak her yıl unutulmaz bir deneyime imza atıyor. MARKA 2014 her zamankinden daha büyük sürprizlerle katılımcılarını şaşırtmaya, heyecanlandırmaya hazırlanıyor.

MARKA Konferansları’nın 15. yıl kutlamasının tüm iş dünyasına büyük bir ilham ve

Rem Koolhaas

motivasyon kaynağı olması için uzun süredir çalıştıklarını söyleyen Yürekli Yönetim Kurulu Başkanı Ayşegül Yürekli Şengör; “MARKA Konferansları’nın 15 yıl içinde geldiği nokta markalaşma sürecinin en güzel örneklerindendir. Sıradan olanın dışında kalma mücadelesi iş hayatının tartışmasız en keyifli, en besleyici oyunlarından biri; MARKA Konferansı bu alanda çok iyi bir oyuncu.

Bir marka için kalite çıtasını beklentinin daima üstüne çıkarmayı iş hayatının ana mücadelesi olarak seçmek ‘kalıcı, kârlı ve katma değeri yüksek’ işler yaratmada en doğru pusuladır. Birlikte olduğu tüm markaların gücüyle her yıl bir önceki yıldan çok daha etkili olmayı başaran MARKA Konferansı bu gerçeğin en canlı, en renkli, en güzel kanıtıdır. Bu yönüyle MARKA platformu iş dünyamız için çok önemli ve değerli bir semboldür” dedi.

80

80.indd 80

17.11.2014 00:05:53