HORECA mag EYLÜL - EKİM 2014 - SAYI 6
Yİyecek İçecek ve Konaklama Profesyonellerİnİn Dergİsİ
İstanbul’un
yeni hedefi 2016’da PARİS’İ GEÇMEK Biyolojik ürünlerle
hijyende yenilikçi çözüm
ECZACIBAŞI PROFESYONEL
100’den fazla bar,
gece kulübü, restoran ve kafede gerçekleşecek olan
MixMondial
ŞEHRİN
CAZ HALİ
24 YAŞINDA!
İÇİNDEKİLER.indd 1
24.09.2014 23:54:46
İÇİNDEKİLER.indd 2
24.09.2014 23:54:48
İÇİNDEKİLER.indd 3
24.09.2014 23:54:49
İÇİNDEKİLER.indd 4
24.09.2014 23:54:51
İÇİNDEKİLER.indd 5
24.09.2014 23:54:53
HORECA mag
LeMan Vogue Mixmondial
Hotel Finder
İçindekiler 28
16 DİVAN GRUBU
horeca mag
yurt içi otel projelerine Cizre ile devam ediyor!
22 Da Mario’da “SARDUNYA ADASI” lezzetleri 24 Silence İstanbul Hotel ve
Convention Center’da
GROHE ürünleri kullanıldı
28 Istanbul EDITION’a
‘En İyi Lüks Otel’ ödülü
32 ECZACIBAŞI’ndan
hijyende yenilikçi çözüm!
36 Caz Dünyasının Yıldızları 24. AKBANK CAZ FESTİVALİ’NDE
36
6
İÇİNDEKİLER.indd 6
24.09.2014 23:55:00
horeca mag 42 İstanbul’un turizmde yeni hedefi 2016’da PARİS’İ GEÇMEK 44 HİLTON HOTELS & RESORTS İstanbul Anadolu Yakasında ilk otelini açtı
46 TURUNCU CADDE’nin
son durağı İzmit oldu
50
44
HORECA mag İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Berk ALTINIŞIK berk@horecadergi.com Yayın Danışmanı Yasa ÇELİKTAŞ yasa@yasaceliktas.com Reklam Müdürü Banu TAŞAN banu@horecadergi.com Bilgi Teknolojileri Ufuk EKER
50 Türkiye’nin Görsel Tarihi ‘DEPO’DA SAKLI! 54 MIXMONDIAL başlıyor 58 Yemek sanayicileri
Yapım
mo o Yayın Türü Yerel, Süreli Abonelik T: 0212 222 77 77 / abone@horecadergi.com
sorunlarının çözümü için
Baskı Veritas Tepe Ören Köyü İstanbul Tuzla Kimya Sanayicileri Organize Sanayi Bölgesi Melek Aras Bulvarı, A nalitik Caddesi PK 34959 No: 46 Tuzla – İstanbul T: 444 1 303 F: 0216 290 27 20
BAŞKENTE ÇIKARTMA YAPTI
66 Eşsiz Kahve için NESPRESSO
seçenekleri
Dağıtım Sürat Kargo
69
Fırıncılık Türk Milli Takımı’nı
Yönetim Yeri Hilmibey Sk. No: 29/11 Ziverbey, Kadıköy T: 0212 222 77 77 F: 0212 381 63 63 E-Posta: info@horecadergi.com HORECA Mag, Motto İletişim tarafından Türkiye Cumhuriyeti yasalarına uygun olarak yayınlanmaktadır. Derginin isim ve yayın hakları Motto İletişim’e aittir. Yayınlanan yazı, fotoğraf, harita, illüstrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilerek dahi alıntı yapılamaz.
ÖZMAYA SEÇİYOR
İÇİNDEKİLER.indd 7
24.09.2014 23:55:02
Editör
HO RE CA
mag
Çöpe Gitmesin! Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), dünya genelinde yetersiz beslenen 1 milyara yakın insanın bu sorununa çözüm üretmek amacıyla yıllardır çalışıyor. Gelecek yıl bu sayıyı yarı yarıya azaltmayı hedefleyen örgütün verilerine göre; eşit ve verimli kullanılması durumunda, kişi başına günlük 2 bin 800 kalori düşecek kadar gıda mevcut. Bu rakamlar kâğıt üzerinde duruyor gibi, ama görülmemeli çünkü her yıl açlıktan ölenlerin 3 katı kadar insan obeziteye bağlı hastalıklar nedeniyle hayatını kaybediyor. Birçok nedeni bulunan bu korkunç ikilemin bir yönü de atık gıdalar… Geçtiğimiz yıl yapılan bir araştırmaya göre dünya genelinde yılda 1 trilyon dolarlık gıda çöpe gidiyor. Ülkemizde ise bu rakam 350 milyon TL. Bu rakamın büyük bölümü ise oteller ve restoranlarda üretilen gıdalardan ortaya çıkıyor. Unilever Food Solutions 2015’te bu rakamı yüzde 20 azaltmak için bir yıl önce “Gıda Atığını Önleyelim” adlı bir kampanya başlattı. Şirketin gıda atığını aşağı çekmek için seçtiği 8 pilot ülkeden biri olan Türkiye’de kişi başı atık miktarı otellerde 175, restoranlarda ise 72 grama ulaşıyor. Ortalama gıda atığı ise kişi başı 150 gram. Bu rakam her şey dâhil otellerde 500 grama çıkıyor. Unilever Food Solutions, ilk etapta Türkiye’deki otel, restoran, kafe gibi 150 bin tüketim noktasının yüzde 40’ına ulaşmayı planlıyor. Bu çok önemli bir rakam çünkü ev dışı tüketim sektörü her geçen gün büyüyor, dolayısıyla gıda atığı da artıyor. Bir ton atığın o işletmeye maliyeti 1000 TL olarak hesaplanmış. Kasım ayı sonunda restoran, otel ve yiyecek-içecek profesyonellerini ikinci kez buluşturacak olan Sirha İstanbul’da buluşacağız. Bu yıl 180 katılımcı, otel ve restoranlara yönelik tüm ürün ve ekipmanlarını tanıtırken yaklaşık 10 bin profesyonel ziyaretçinin yer alacağı organizasyonda Bocuse d’Or gibi uluslararası çapta prestijli etkinlikler de düzenlenecek. Bu sayımızda Türkiye’nin tanınmış foto muhabirlerinden Abdurrahman Antakyalı, Hikmet Saatçi, Tolga Adanalı ve Hikmet Köseçavuş’un kurduğu Depo Photos adlı fotoğraf arşivini sizlere tanıtmak istedik. Çünkü bu arşiv, 1800’lerin sonundan bugüne kadar elde edilmiş 25 milyon fotoğraf arasından özenle seçilmiş çok özel fotoğraflarla adeta ülkemizin görsel hafızasını tazeliyor. Elinizdeki sayımızla bir yılını tamamlayan HORECA Mag, otelleri, restoranları, kafeleri ve catering firmalarını tedarikçileriyle buluşturmaya devam ederken, sinemadan müziğe, teknolojiden sağlığa uzanan içeriğiyle sizlere ulaşmaya devam edecek. Sevgiyle kalın,
Berk Altınışık
8
EDİTÖR.indd 8
25.09.2014 00:16:02
EDİTÖR.indd 9
25.09.2014 00:16:03
Kısa Richmond Nua’ya deneyimli Executive Chef “Nilüfer Goodson”
Balparmak Katla Balla’ya Ambalaj Ay Yıldızları Yarışması’ndan Altın Ödül Balparmak’ın geçtiğimiz yıl tüketicilere sunduğu Balparmak Katla Balla, Ambalaj Sanayicileri Derneği tarafından bu yıl beşincisi düzenlenen ve Türkiye’nin en iyi ambalajlarının seçildiği Ambalaj Ay Yıldızları Yarışması’nın gıda kategorisinde altın ödüle layık görüldü.
W
orld Luxury Hotel Awards tarafından 2011 yılından bu yana üst üste 4 kez, ‘Türkiye’nin En Lüks Spa’sı ödülü ile onurlandırılan Richmond Nua WellnessSpa’ya Executive Chef / Başaşçı olarak Nilüfer Goodson atandı.
“Institute of Culinary Education, New York” Aşçılık Okulu’dan mezun olan Goodson, 10 yıl boyunca Amerika’da çeşitli restoranlarda çalışarak Dünya mutfağının yanı sıra raw, vegan ve vejeteryan beslenme konusunda uzmanlaştı. 2006 yılında Türkiye’ye dönen Nilüfer Goodson, Divan otelinde “İlk Türk Kadın Executive Chef” ünvanını aldı. Çeşitli 5 yıldızlı otellerde görev yapan Nilüfer Goodson, bu ay itibariyle Richmond Nua-Wellness Spa otelinde Executive Chef olarak göreve başladı.
Yenilikçi ambalajıyla pazarda ilk ve tek konumunda olan Balparmak Katla Balla, tek kullanımlık ambalajıyla yiyecek ve içecekleri balla tatlandırmaya kolaylık sağlıyor. Ürün; ev, iş, okul gibi farklı ortamlarda balın kolaylıkla taşınmasına ve çay, kahve, bitki çaylarının yanı sıra yiyecekleri de sağlıkla tatlandırmaya olanak sağlıyor. 7 gramlık ambalajlarda tüketicilerin beğenisine sunulan Balparmak Katla Balla, 18 ve 24 adet ürünün yer aldığı paketler halinde, çiçek ve çam balı çeşitleriyle satışa sunuluyor. Ambalaj Ay Yıldızları Yarışması kapsamında; Seçici Kurul Üyeleri, farklı kategorilerde başvuru yapılan tüm ambalajları inceleyerek üretim kalitesinden çevreye duyarlılığına, tasarımdan özgünlüğüne kadar 11 kriter doğrultusunda değerlendirdi. Finale kalan ambalajlara altın, gümüş, bronz ve yetkinlik ödülleri verildi.
Pera Palace Hotel Jumeirah’nın
Pazarlama ve İletişim Müdürü Dilşat Alkan oldu
T
ürkiye, 15 Eylül 2014 – Lisans eğitimini Yeditepe Üniversitesi’nde Pazarlama Odaklı İşletme Bölümü’nde tamamlayan Dilşat Alkan, kariyerine 2007 yılında İstanbul Marriott Hotel Asia’da İdari Satış Asistanı olarak başladı. Ardından aynı otelde Pazarlama Koordinatörü olarak dört yıl görev yaptı. Booking.com’da çalıştığı dönemde Online Pazarlama deneyimini geliştirerek, 2011 yılında da Le Méridien İstanbul Etiler’e Online Pazarlama ve İletişim Müdürü olarak atandı. Pera Palace Hotel Jumeirah’da Pazarlama ve İletişim Müdürü olarak göreve başlayan Alkan, aynı zamanda Genç Turizmciler Derneği üyesi.
10
KISALAR.indd 10
25.09.2014 00:32:58
KISALAR.indd 11
25.09.2014 00:32:59
Kısa
W İstanbul’un
Mövenpick Hotel Izmir
“Yeşil Yıldızlı” oldu
T
ürkiye’de çevreye duyarlı konaklama tesisinin arttırılması amacı ile bakanlık tarafından hayata geçirilen proje ile Mövenpick Hotel Izmir ‘Yeşil Yıldızlı’ oldu. Çevre bilinci ve çevreye duyarlılık çalışmalarına büyük önem veren ve Green Globe sertifikası da bulunan Mövenpick Hotel Izmir, artık ‘Yeşil Yıldızlı’ olarak hizmet verecek. Doğaya olan duyarlılığıyla çevresine her zaman örnek olan otelin Genel Müdürü Melik Kızılcan, kurmuş olduğu güçlü ekibin bu ödülü almada büyük katkısının olduğunu ve daha da büyük projelere imza atacaklarını ifade etti. Kızılcan yeşil yıldız sertifikasını şu şekilde anlattı; “Bu sertifika, enerji ve su kaynakları konusunda tasarruf sağlayarak işletme maliyetlerini azaltan, çevreye katkı sağlayan, sürdürülebilir turizmi destekleyen turistik kurumlara verilir. Dolayısıyla bu sertifikayı alabilmek için ciddi bir çalışma yapmanız gerekiyor. Biz de bu sertifikanın gereklerini yerine getirebilmek için yoğun şekilde çalıştık. 20112012 yıllarında Green Globe sertifikası almak için yaptığımız çalışmalar sayesinde de Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 122 kriter üzerinden yaptığı bütün denetimlerinden başarıyla çıktık.”
Yeni Genel Müdürü
Christian Höhn Oldu
D
ünyanın en prestijli otel zincirlerinden olan W Hotels Worldwide’ın İstanbul Akaretler’deki oteli W İstanbul’un yeni genel müdürü Christian Höhn Ağustos 2014 itibariyle görevine başladı. Avusturya’da turizm ve otelcilik eğitimi alan Höhn, Cornell Üniversitesi’nde Konaklama Yönetimi alanında yüksek lisans yaptı. Edinburg Üniversitesi’nde e-MBA yapmakta olan Höhn kariyerine 1996 yılında İsviçre’de Hotel Alfa’da başladı. Sırasıyla Carlton Hotel – Suisse Leading Hotels, Hotel Montpelier, Hilton Munich City, Mandarin Oriental New York, Waldorf Astoria Caledonian görev yaptıktan sonra Hilton Abu Dhabi’de 3 yıl boyunca Operasyon Direktörü olarak çalıştı. W İstanbul’da göreve başlamadan önce Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’ta Hilton Grubunda Genel Müdürlük yapan Christian Höhn evli ve iki çocuk babası.
Hilton ParkSA Istanbul’a
Yeni Otel Müdürü
H
ilton Bakü’de Operasyonlardan Sorumlu Direktör olarak görev yapan Tolga Aytan, Hilton ParkSA İstanbul Otel Müdürlüğü’ne atandı. Görevi, 2012 yılından bu yana Hilton ParkSA’da otel müdürlüğü görevini sürdüren Elif Yazoğlu’ndan devralan Tolga Aytan, “Tüm Hilton Worldwide otelleri gibi misafirlerine olağan üstü bir konaklama deneyimi yaşatan, İstanbul’un en gözde otellerinden Hilton ParkSA’da görev yapacak olmak heyecan verici. Deneyimli bir ekiple birçok önemli projede yer alacak olmaktan dolayı çok mutluyum. Benden önce bu görevi yürüten Elif Yazoğlu’na teşekkür ediyor ve yeni görevinde başarılar diliyorum” dedi. Hilton ParkSA’daki Otel Müdürlüğü görevini Aytan’a devreden Elif Yazoğlu ise kariyerine yine Hilton Worldwide bünyesinde devam edecek. Yazoğlu, yeni dönemde iki otelden birden sorumlu olarak, Adana HiltonSA ve Mersin HiltonSA otellerinin Genel Müdürlüğü görevini üstlenecek. Ege Üniversitesi’nden mezun olan Aytan, otelcilik kariyerine 1998’de, yönetici adayı olarak başladığı Hilton İzmir’de adım attı. Tolga Aytan, bu süre içinde Hilton İzmir ve Adana HiltonSA otellerinde Yiyecek & İçecek Müdürlüğü ve Operasyon Direktörlüğü gibi çeşitli görevler üstelendi. Aytan 2011’den bu yana Hilton Bakü’de Operasyonlardan Sorumlu Direktör olarak görev yapıyordu. Tolga Aytan Hilton ParkSA’daki yeni görevine Eylül 2014 itibariyle başladı.
12
KISALAR.indd 12
25.09.2014 00:33:01
KISALAR.indd 13
25.09.2014 00:33:03
Catering
Le Pain Quotidien LEZZETLERİ
Catering hizmeti ile sizlerle
T
aptaze organik lezzetleri ile Le Pain Quotidien’ in benzersiz tadlarını artık evinizde, ofisinizde ya da davetlerinizde misafirlerinizle paylaşabilirsiniz. Le Pain Quotidien, toplantı ve özel davetleriniz için kahvaltı, öğle ya da akşam yemeği seçeneklerinden oluşan, kaliteli ve organik malzemelerle hazırlanmış özel lezzetlerini kapınıza kadar taptaze teslim ediyor.
jambon crostini ve granoladan oluşan ilave seçenekleri siparişlerinize ekleyebilir, bu leziz tadlarla sunumunuzu tamamlayabilirsiniz.
Le Pain Quotidien’in tartine ve tatlı & tuzlu ürün çeşitleri, salatalar ve organik içeceklerin yer aldığı “A la Carte” seçeneklerinin yanı sıra çay saatleri için tatlı & tuzlu muffinler, tartlar ve kurabiyelerden oluşan özel menüsüyle misafirleriniz için ayrıcalıklı sunumlar gerçekleştirebilirsiniz.
Le Pain Quotidien Suadiye: Bostancı Mah. Havacı Binbaşı Mehmet Sok. Orter Apt. No: 2/1 Çatalçeşme-Suadiye
Ayrıca doğal ve taze Le Pain Quotidien ekmekleri, Belçika usulü Waffle, keçi peynirli brioche, dana
Le Pain Quotidien Buyaka: Buyaka AVM No:56, Bağımsız Bölüm No:94 Ümraniye
Le Pain Quotidien Kanyon: Kanyon AVM No:185 Giriş Katı Mağaza No:140B 1.Levent Le Pain Quotidien İstinye Park: İstinye Park AVM No:F319 İstinye
Misafirlerinize benzersiz tadlar sunmak artık çok kolay… www.lepainquotidien.com.tr
Le Pain Quotidien Kemerburgaz: Göktürk Merkez Mah. Telekom Sok. No:2 Kemerburgaz
14
CATERİNG LPQ.indd 14
24.09.2014 23:01:09
CATERİNG LPQ.indd 15
24.09.2014 23:01:11
Otel
DİVAN GRUBU yurt içi otel projelerine
Cizre ile devam ediyor!
Türk otelciliğinde bir ekol olan Divan Grubu, Şırnak’ın Cizre ilçesinde hayata geçireceği otel projesiyle büyümeye devam ediyor.
2
017 yılı ortalarında bitirilmesi planlanan ve toplam inşaat maliyetinin 18 milyon dolar olması öngörülen otel ile birlikte, Cizre’ye Divan konforunun ve hizmet kalitesinin getirilmesi amaçlanıyor. Yurtiçi ve yurtdışındaki büyümesine hız kesmeden devam eden Divan Grubu, yeni otelini Şırnak’ın Cizre ilçesinde açmaya hazırlanıyor. Yatırımını Limçağ Turizm ve Otelcilik Limited Şirketi’nin üstlendiği otelin işletmesini de Divan Grubu üstleniyor.
Divan Grubu yöneticilerinin yanı sıra LİMÇAĞ Turizm yöneticileri Süleyman Çağlı ve Mehmet Sansak; otelin Cizre için çok önemli bir yatırım olacağını belirtirken, bir zincir otelin tüm konforunu ve kusursuz hizmet anlayışını ilçeleri ile buluşturmanın heyecanı içerisinde olduklarını da vurguladılar. Aynı zamanda Cizre Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı olan Süleyman Çağlı “Öncelikle, bu projenin gerçekleşmesi için bizleri teşvik eden Sn. Mustafa Koç ve Divan Grubu yöneticilerine teşekkür ederiz. İnanıyoruz ki bu proje Cizremize yapılacak diğer yatırımların habercisi olacaktır. Şerafettin Elçi Havaalanı’nın açılmasıyla ulaşım konusunda sıkıntısı kalmayan Cizre, Divan Express Otelin
Markos Bekhit
Süleyman Çağlı
açılmasıyla konaklama konusundaki problemini de büyük ölçüde gidermiş olacaktır. Divan markasının Cizremize renk getireceğine ve diğer yatırımcılara güven vereceğine inanıyor, bizleri teşvik eden Şırnak Valimiz ve Cizre Belediye Başkanımız/eşbaşkanımız ve tüm destek veren dostlarımıza teşekkür ederiz” dedi. 2017 yılı ortalarında tamamlanması öngörülen Divan Express Cizre’nin, 127 odalı bir iş oteli olması hedefleniyor. Toplam 18 milyon dolara mal olması planlanan otel, şehir merkezine 2 km. mesafedeki Konak Mahallesi’nde konumlanıyor. Divan Express Cizre, Şırnak Şerafettin Elçi Havalimanı’na 14 km. Otobüs Terminaline 2 km. ve Habur Sınır Kapısı’na 45 km. uzaklıkta bulunuyor.
16
DİVAN.indd 16
24.09.2014 23:19:35
DİVAN.indd 17
24.09.2014 23:19:36
Mekan
Akşamüstü saatleri GINA’nın yeni “APERI-SNACK” menüsü ile daha da lezzetli!
A
lışveriş yorgunluğunu İtalyan lezzetlerine doğru yolculuğa çıkararak unutturan GINA, rengârenk kokteyllerini, soğuk ve sıcak aperatifleriyle buluşturuyor. İtalyan mutfağının vazgeçilmezlerinden “Izgara Sebze ve Zeytinli Bruschetta”nın yanı sıra “Karamelize Soğanlı Focaccia” ve “Füme Somon ve Kornişon Turşu” menünün öne çıkan soğuk aperatiflerinden sadece birkaçı.
Kanyon içerisinde hizmet veren GINA, akşamüstü sohbetlerini daha da keyifli hale getirecek yeni bir menü hazırladı. Her gün 16.30 – 18.30 saatleri arasında servis edilen “AperiSnack” menüsü birbirinden leziz İtalyan aperatiflerini deneyimleme imkânı sunuyor.
“Mini pizza”nın yanı sıra sıcak aperatiflerden “Zeytin Kroket” ve “Mozzarella ve Domates Soslu Mini Calzone” ise akşamüstü saatlerinin vazgeçilmezleri arasına girmeye aday. Farklı tatları bir araya getiren kokteylleri tercih eden misafirlere “Aperitivo” tabağı ise GINA’nın ikramı olarak sunuluyor. Ferah ve şık atmosferiyle günün her anını keyfe dönüştüren GINA, “Aperi-Snack” menüsünü yıl sonuna kadar her gün 16:30-18:30 saatleri arasında misafirlerine sunacak.
Büyükdere Caddesi Kanyon AVM K:1 Levent T: 0212 353 54 52 www.gina.com.tr
18
GINA.indd 18
24.09.2014 22:34:05
GINA.indd 19
24.09.2014 22:34:07
Haber
Kahvaltı sofralarınızı zenginleştirecek
LEZİZ ALTERNATİFLER
B
irbirinden lezzetli peynirler, reçeller, tadına doyum olmaz zeytinlerle donatılmış zengin bir kahvaltı sofrası güne keyifli bir başlangıç yapmaya yardımcı olur. Tadında Anadolu ve Cakes&Bakes, kahvaltılar için sunduğu enfes ürünlerle özel lezzet deneyimleri sunuyor.
Günün en keyifli saatlerinden biri olan, tüm ailenin bir araya geldiği kahvaltı sofralarında birkaç küçük ipucuyla harikalar yaratabilirsiniz. BTA’nın en sevilen markalarından Tadında Anadolu ve Cakes&Bakes, kahvaltılar için birbirinden lezzetli alternatiflerle tat avcılarına farklı deneyimler sunuyor.
www.bta.com.tr
Türkiye’nin dört bir yanından yöresel lezzetleri misafirlerine sunan Tadında Anadolu’nun market kısmından envaiçeşit yöresel ürünü kolaylıkla bulabilir, kahvaltı sofralarınıza özel lezzetler kazandırabilirsiniz. Yöresel reçeller, peynirler ve zeytinler, kahvaltılarınızı zenginleştirecek alternatiflerden. Tadında Anadolu, İstanbul Atatürk Havalimanı, İzmir Adnan Menderes Havalimanı, Yenikapı İDO Hızlı Feribot İskelesi, Ankara Esenboğa Havalimanı ve Bursa Güzelyalı İDO Hızlı Feribot İskelesi’nde lezzet tutkunlarını bekliyor. Kahvaltı sofralarınız için unlu mamuller, börekler ve tatlılar bulabileceğiniz Cakes&Bakes’ten ise çok lezzetli alternatiflere ulaşabilirsiniz. Cakes&Bakes şeflerinin hazırladığı taptaze ve sıcacık ev yapımı poğaçalar da kahvaltılarınız için enfes seçeneklerden. Kıymalı, patatesli, sebzeli, zeytinli gibi birçok farklı alternatifi bulunan bu poğaçalar, çayın leziz eşlikçilerinden. Cakes&Bakes, İstanbul Atatürk Havalimanı, İzmir Adnan Menderes Havalimanı, Yenikapı ve Bostancı İDO iskeleleri, Yenikapı-Bursa ve Yenikapı-Bandırma hatlarında sefer yapan hızlı feribotlarda sizleri bekliyor.
20
BTA.indd 20
24.09.2014 22:35:34
BTA.indd 21
24.09.2014 22:35:35
Mekan
Da Mario’da
“Sardunya Adası” Lezzetleri
Ekim Ayı Boyunca Sizi Bekliyor
H
er sezon yenilenen menüsünde taze ev yapımı makarnalar, birbirinden lezzetli pizzalar, Akdeniz Mutfağı’nın ayrılmaz parçası salatalar ve zengin şarap seçenekleri sunan Da Mario, Ekim ayı menüsüyle misafirlerini yeni tatları keşfe çıkaracak. “Sardunya” bölgesine özel menüde, bölgenin geçim kaynaklarından biri olan ton balığı ile hazırlanan tuna tartar, taze kereviz ve mumda kurutulmuş kefal yumurtası eşliğinde sunuluyor. Yüzyıllar önce bölgeye yerleşen İspanyolların ve “Sardunya Adası” halkının yemek kültürlerinin sentezi olarak ortaya çıkan Katalan usulü ıstakoz salatası, tatlı kavun ve pembe domates püresi ise menüde öne çıkan lezzetlerden bir diğeri. Bölge mutfağında kullanılan en belirgin baharatlardan safran ile hazırlanan safran soslu karışık deniz ürünleri ise bölge mutfağını deneyimlemek isteyen İtalyan mutfağı tutkunları için özel olarak hazırlandı. Bölge mutfağının vazgeçilmez tatlısı kocayemiş balı ve anasonlu dondurma ile servis edilen peynir dolgulu kızarmış hamur tatlısı, Da Mario ile Sardunya Adası’na yapılan bu kısa yolculuğun en keyifli anısı olarak damaklarda iz bırakıyor.
Ekim Ayına Özel “Sardegna-Sardunya” Mönüsü Tartare di tonno con sedano verde e bottarga Bluefin tuna tartar, green celery and grey mullet bottarga Tuna tartar, taze kereviz ve mumda kurutulmuş kefal yumurtası
Insalata di astie alla catalana con melone bianco e passata di pomodoro Catalan style lobster salad with honeydew melon and pink tomato pulp Katalan usulü ıstakoz salatası, tatlı kavun ve pembe domates püresi
Fregula sarda con carciofi e vongole veraci Fregula pasta with artichokes and Mediterranean Sea farmed clams Kuskus makarna, enginar ve kum midyesi
Zuppa di pesce e crostacei allo zafferano con pane abbrustolito Seafood stewed with saffron and roasted country bread Safran soslu karışık deniz ürünleri, fırında köy ekmeği
İtalya’nın göz kamaştıran adası “Sardunya”nın muhteşem lezzetleri ekim ayında Da Mario’nun Etiler ve Kalamış restoranlarında İtalyan mutfağı sevenleri bekliyor. İtalyan mutfağı tutkunlarının ilk tercihi olan Da Mario, her ay İtalya’nın bölgesel lezzetlerinden oluşturduğu özel menülerini misafirleri ile buluşturmaya devam ediyor. Üç bin yıllık tarihi, cenneti aratmayan doğası ve kendine has yaşam kültürü ile dikkat çeken “Sardunya Adası”nın zengin mutfağından oluşan özel tatlar ekim ayı boyunca Da Mario’da sunulacak. Stracotto di agnello alle bacche di ginepro, patate arrosto e asparagi Juniper berries braised lamb shank, roasted potatoes and asparagus Ardıç tohumu ile marine edilmiş kuzu incik, fırınlanmış patates ve kuşkonmaz
Seadas cotte fritto con miele di corbezzolo e gelato all’anice Fried cheese pastry with arbutus honey and anise ice cream Peynir dolgulu kızarmış hamur tatlısı, kocayemiş balı ve anasonlu dondurma
Etiler Adres: Dilhayat Sk. No:7 Etiler Telefon: 0212 265 51 86 0212 265 15 96 Kalamış Adres: Fenerbahçe Mahallesi, Fener Kalamış Yolu No: 40 Kalamış Telefon: 0216 348 23 38 www.damario.com.tr
22
DA MARIO.indd 22
25.09.2014 00:15:14
DA MARIO.indd 23
25.09.2014 00:15:15
Ürün
Silence İstanbul Hotel ve Convention Center’da
GROHE ürünleri kullanıldı
İstanbul Ataşehir’de bulunan Brandium AVM ve Yaşam Merkezi içinde yer alan Silence İstanbul Hotel & Convention Center, Silence GOLD’da 340, Silence SILVER’da ise 280 adet olmak üzere birbirinden şık döşenmiş 620 odada misafirlerini ağırlıyor. SPA Merkezi ise beş Masaj ve bir Bakım Odası, Saunalar, Buhar Odaları, Şok Duş, Kar Çeşmesi, Kapalı ve açık havuzları ve Fitness Merkezi ile ziyaretçilere keyif ve rahatlık sunuyor.
G
ROHE ürünlerini tercih eden Silence İstanbul Hotel & Convention Center’da yuvarlak hatları ve gelişmiş performansıyla, Eurodisc Cosmopolitan bataryaları misafirlere hem performans hem de kullanımda rahatlık sunuyor. Yumuşak ve kusursuz kontrol sunan GROHE SilkMove® teknolojisi ve mükemmel krom kaplamayı garanti altına alan GROHE StarLight® teknolojisi yanısıra ürün, Su Verimliliği Sertifikası (WELL) sahibi. Silence İstanbul Hotel & Convention Center’da kullanılan diğer GROHE ürünü ise Ergonomik kavisli kumanda kolu ile iF tasarım ödülü kazanmış olan, lavabo, banyo ve duş bataryaları dâhil geniş kapsamlı seçenekler sunan Quadra serisi.
Duşlarda ise misafirlerin zihnini, vücudunu ve ruhunu dinlendiren Rainshower® tepe duşu tercih edildi. Rainshower® Cosmopolitan’ın modern tasarımından Rainshower® Rustik’in klasik stiline kadar bir çok seçenek sunan GROHE Rainshower® koleksiyonu, tüm modellerde her su çıkış noktasına dengeli su dağıtımı için GROHE DreamSpray® teknolojisine sahip. Ürün, GROHE StarLight® ve SpeedClean özellikleri ile ömür boyu mükemmel görünüm sunuyor. Silence İstanbul Hotel & Convention Center’da el duşu olarak seçilen GROHE Euphoria ise GROHE’nin tasarımda mükemmeliyeti yakalamak için gösterdiği
çabaların sonucunda ortaya çıkan ve ergonomik tasarımı ile dikkat çeken bir ürün. Kullanılan su miktarının %40’a kadar azaltmak için kullanıcıya olanak sağlayan bir yönlendirme fonksiyonu da içeren bu üründe, yüksek ısılarda ekstra emniyet için, GROHE CoolTouch® teknolojisi kumanda kolunun tutulamayacak kadar çok sıcak hale gelmesini önlüyor. GROHE termostatik bataryalarına özgü tüm teknolojileri; GROHE TurboStat® , GROHE CoolTouch® , SafeStop, EcoButton ve EasyLogic, birarada sunan Grohterm 3000 ise Silence İstanbul Hotel & Convention Center’da kullanılan bir diğer GROHE ürünü oldu.
24
GROHE.indd 24
24.09.2014 23:21:07
GROHE.indd 25
24.09.2014 23:21:09
Otel
Tatile, Düşlere
Akdeniz’e Açılan Kapı
Akra Barut F
alez’lerin üzerinde, Akdeniz’e hâkim muhteşem konumunun yanı sıra; The LifeCo Sağlıklı Yaşam Merkezi, spor kulübü, iş adamları ve iş kadınlarının rahatlığı için tasarlanan Executive Katı ile hem tatillerinizde hem de iş gezilerinizde, size bambaşka deneyimlerin kapılarını aralayacak olan Akra Barut, ‘tatile, düşlere ve Akdeniz’e doymak isteyenleri bekliyor! 43 yıldır resort otelciliği alanında yarattığı uzmanlığını, bu kez bir şehir otelinde konuklarıyla buluşturan Barut Hotels, Antalya’nın merkezinde şehir oteli ve tatil konseptini bir araya getiren Akra Barut’un kapılarını açtı. Toplam 18 toplantı salonu ve iş adamları ve iş kadınlarının seyahatlerdeki konforu için tasarlanmış executive floor’uyla bir şehir otelinden beklenenden çok daha fazlasına
Barut Hotels’in şehir oteli konseptiyle, tatil ruhunu buluşturan 5 yıldızlı yepyeni oteli Akra Barut açıldı.
sahip Akra Barut, benzersiz konumu ve servis anlayışı ile unutulmaz bir tatilin anahtarını sunuyor. Muhteşem manzaralı Deluxe, Executive ve Suit odaların da içinde olduğu toplam 471 oda ile kapılarını açan Akra Barut; denizden masaja, spordan detox’a kadar birbirinden farklı pek çok deneyim vadediyor. Akra Barut’un misafirlerine sunduğu benzersiz ayrıcalıklardan biri olan, 10. kattaki Ocean ve Panorama Suit’lerinin ‘sonsuzluk havuzu’ İnfinity, misafirlerine daha önce yaşamadıkları bir lüks ve mutluluğun kapılarını aralıyor. Akra Barut’un içinde yer alan 4 yıldızlı Akra Park Barut ise misafirlerine Akra Barut’un vadettiği tüm ayrıcalıkları sunuyor. Antalya’nın merkezinde denize sıfır muhteşem konumu, ünlü The LifeCo Sağlıklı Yaşam Merkezi, spor kulübü,
26
AKRA.indd 26
24.09.2014 23:20:05
Otel www.baruthotels.com
tenis kortları ve çok seyahat eden iş adamları ve iş kadınları tasarlanan Executive Katı ile de size iş ve tatil fırsatlarını bir arada sunan Akra Barut, şehrin göbeğinde benzersiz bir resort deneyimi yaşamak isteyenleri bekliyor. Yaklaşık 5 bin 500 metrekare alana kurulu Akra Health Club; içindeki kapalı yüzme havuzu, sauna, jakuzi, dinlenme odaları, buhar odası, masaj odaları, cilt ve vücut bakım odaları, terapi odaları
ve Türk Hamamı’yla, tatili yorgunluk atma fırsatı olarak değerlendirmek için ideal bir ortam sunuyor. The LifeCO’nun pek çok sağlıklı yaşam programı ile hizmet verdiği Akra Barut, sunduğu ‘sağlıklı yaşam konsepti’ni son teknoloji ‘Technogym’ ile donatılmış, Fitness Club’ı Akra Fit ile tamamlıyor. Akra Barut’un onuncu katında deniz ve dağ manzaralı konumuyla hizmet veren ve açık/kapalı alanlarıyla dünya
mutfaklarından örnekler sunan ‘fine dining’ konseptindeki Mavi Restoran ve bar, açık ve kapalı alana sahip deniz manzaralı Divan Restoran, lobi katında bulunan Akdeniz manzaralı Akra Bistro ve gün boyu atıştırmalıklar ve farklı içecek seçenekleri Akra Bar’ın yanı sıra Lobby Lounge da Akra Barut’un farklı beklentiler ve damak tatlarına sahip konukları için farklı seçenekler sunuyor. Antalya şehir merkezindeki benzersiz konumuyla Akra Barut, size unutamayacağınız bir Akdeniz masalı yaşatmaya hazır.
27
AKRA.indd 27
24.09.2014 23:20:08
Otel
Istanbul EDITION’a
‘En İyi Lüks Otel Ödülü’ Konsept otel yaratıcısı Ian Schrager ile Marriott International zincirinin birlikte yarattığı EDITION markasının Avrupa’daki ilk oteli, The Istanbul EDITION; Luxury Lifestyle Awards tarafından düzenlenen uluslararası yarışmada ‘Lüks Otel’ kategorisinde birinciliği elde ederek, ödüllerine bir yenisini daha ekledi.
Ş
ık dekoru, yalın çizgileri, sofistike atmosferi, şehrin kalbi Levent’te yer alan merkezi konumu ve kişiye özel hizmet anlayışı ile World Luxury Hotel Awards tarafından ‘2013 En İyi Şehir Oteli’ ödülü de bulunan The İstanbul EDITION; geçtiğimiz aylarda ‘Türkiye’nin En İyi İşverenleri 2014 Yarışması’nda turizm sektöründeki en iyi işveren ödülüne layık görülmüş, ayrıca ard arda üç kez Trip Advisor tarafından da ‘ Mükemmeliyet Sertifikası’ almıştı. Luxury Lifestyle Awards tarafından, lüks endüstrisinde farklı alanlarda faaliyet gösteren 10 Avrupa ülkesindeki birçok marka arasından kendi bölgesinde Luxury Lifestyle 2014 Lüks Oteller kategorisinde ‘En İyi Lüks Otel’ seçilen The Istanbul EDITION; Londra’daki The Langham Oteli’nde 29 Ağustos akşamı gerçekleştirilen ödül töreninde ödülünü aldı.
sağlanan konforu iş dünyasına taşıma, kişiye özel hizmet anlayışı, mekân ve zaman gibi unsurların göz ardı edilerek maksimum konfor ve hizmetin anında karşılanması, ileri teknik donanımlar, ihtiyaca yönelik kişiselleştirilen etkinlik ve organizasyonlara getirdiği esnek
çözümler gibi fark yaratan yaklaşımları ile hizmetlerini sürdürüyor. Otelin bünyesinde, Gold Bar ve terası, Billionaire gece klübü, dünya markası restaurant Cipriani, çeşitli büyüklüklerdeki toplantı ve organizasyon salonları ve üç katlı lüks spası ESPA gibi sosyal alanlar bulunuyor.
Açıldığı günden bu yana kişiye özel hizmet anlayışını ilke edinen “2012 yılından bu yana da aralıksız olarak üç yıl üst üste Trip Advisor tarafından ‘Mükemmelliyet Sertifikası’na layık görülen The Istanbul EDITION; son dönemde iş dünyasında yükseliş trendinde olan ev ortamında
28
EDITION.indd 28
24.09.2014 23:08:13
EDITION.indd 29
24.09.2014 23:08:14
Haber
Turizm sektörünün patronları LE CORDON BLEU mutfağında
T
urizm Yatırımcıları Derneği üyeleri, Le Cordon Bleu’nun Master Şefi Gilles Company’nin eşliğinde düzenlenen workshop’ta mutfaktaki hünerlerini konuşturdular. Turizm sektörüne yön veren ünlü isimler, master şefle birlikte Fransız mutfağının eşsiz lezzetlerinden Kalkan “Fricassé” ve Jumbo Karides yaparak başarılı bir mönü ortaya koydular.
Özyeğin Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Hüsnü Özyeğin, turizmin kalbini tutan ünlü isimleri, Özyeğin Üniversitesi bünyesinde bulunan 119 yıllık Mutfak Sanatları Okulu Le Cordon Bleu’da ağırladı. Turizm sektörüne yön veren isimler, Le Cordon Bleu’da düzenlenen workshop’ta sadece işin yönetiminde değil mutfağında da usta olduklarını gösterdiler.
Özyeğin Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Hüsnü Özyeğin’in ev sahipliğinde düzenlenen etkinlik öncesinde, bünyesinde beş mutfak, bir gastroditoryum, duyusal analiz laboratuarı, bir uygulama restoranı, ziyafet salonu ve üç otel odası bulunan 3 bin 600m2 alana yayılmış Le Cordon Bleu Mükemmeliyet Merkezi’nde kısa bir tanıtım turu yapıldı. Katılımcılara, kurumun verdiği profesyonel sertifika programları hakkında bilgi verildikten sonra ünlü aşçılık okulunun
mutfağına geçilerek, Kalkan “Fricassé” ve Jumbo Karides, yeşil kuşkonmaz ve portakallı safran yapımına başlandı. Yaklaşık bir saat süren workshop’un ardından Turizm Yatırımcıları Derneği üyeleri, kendi yaptıkları yemeklerini Le Cordon Bleu bünyesindeki L’ Atelier Bleu Restoranı’nda tattılar. Workshop’a katılan isimler arasında, Turizm Yatırımcıları Derneği Başkan Yardımcısı ve Nurol Holding Turizm Yatırımlar Koordinatörü İbrahim Birkan, Capital Partners Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Arat, Aska Hotels Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Aslan, Martı İstanbul Otel Genel Müdürü Bozkurt Atabet, St. Regis Otelleri Genel Müdürü Rui Reis, TUROB (Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği) Başkan Yardımcısı İsmail Taşdemir, Romanya Büyükelçisi Koray Ertaş yer aldı.
30
CORDON.indd 30
25.09.2014 00:21:24
CORDON.indd 31
25.09.2014 00:21:26
Ürün
Biyolojik ürünler ile
hijyende yenilikçi çözüm!
B
iyolojik ürünler, tuvalet ve banyo giderlerindeki kötü kokuları gidermek, kötü kokuların oluşumunu önlemek, temizlemek; yağ kapanları, foseptik ve pis su tanklarının bakımını sağlamak, kötü koku oluşmasını önlemek ve mekanik temizleme sıklığını azaltmak için geliştirilmiş ürünlerdir. Biyolojik ürünler Sınıf-1 mikroorganizma, bu mikroorganizmalardan biyoteknoloji ile üretilen biyolojik yüzey aktif madde (biyosürfaktan) ya da bunların karışımından üretilen ürünlerdir. Sınıf-1 mikroorganizmalar Avrupa Birliği 2000/54/EC Direktifi’ne göre “insanlarda herhangi bir hastalığa neden olmayan mikroorganizmalar” olarak sınıflandırılmışlardır. Bakteriler de tek hücreli mikroorganizmalardır. Yeryüzündeki her ortamda bakteri bulunur; toprakta, deniz suyunda, yer kabuğunda, insan vücudunda. Zararlı olan bakterilerin yanı sıra dünyadaki
Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri Grubu şirketlerinden biri olan ve ‘Ev Dışı Tüketim’ sektöründe faaliyet gösteren Eczacıbaşı Profesyonel, biyolojik ürün serisini portföyüne ekledi. Maratem bio biyolojik ürün serisi ile işletmelerin bu zamana kadar yaşadığı bir çok probleme yenilikçi çözümler sunan Eczacıbaşı Profesyonel müşterilerinin çözüm ortağı olacak.
biyolojik döngü için varlığı çok önemli ve gerekli olan yararlı bakteriler de vardır.
içeriktedirler; doğada %100 çözünen biyolojik yüzey aktif maddeler içerirler.
Bakteriler yaşam döngüleri içinde beslenmek ve üremek için uygun ortam bulduklarında bir çeşit sıvı üretirler. Bu sıvı biyolojik yüzey aktif madde (biyosürfaktan) olarak adlandırılır ve bilinen konvansiyonel yüzey aktif maddelerden 500 kat daha etkilidir. Biyolojik ürünler yüksek etkinliğe sahip olmalarının yanı sıra tehlikeli kimyasallar sınıflandırmasına girmeyen ve kullanımı güvenli olan ürünlerdir. Hiçbir tehlike ve uyarı işareti içermezler. Aynı zamanda çevre dostu da olan biyolojik ürünler; doğal, yenilenebilir ve geri dönüştürülebilir ham maddelerle üretilirler; geri dönüştürülebilir ambalaja sahiptirler; insana ve çevreye zarar vermeyen
Biyolojik ürünlerin içeriğindeki bakteriler, organik kirliliğin (yağ, selüloz, fekal madde vb.) çeşidine göre özel olarak seçilir. Bu bakteriler organik kirliliklerin doğal elementlerine biyolojik olarak parçalanmasını sağlarlar.
Eczacıbaşı Profesyonel’in biyolojik ürünleri M250 Tuvalet ve Banyo Giderleri için Biyolojik Temizleyici ve Koku Önleyici, klozet, pisuar, gider ve borulardaki kötü kokuları gidermek, önlemek ve temizlik sağlamak amacı ile kullanılır. Saniter
32
ECZABAŞI.indd 32
25.09.2014 00:15:44
Ürün alanlardaki kötü kokuları yok eden ürün aynı zamanda kötü koku oluşmasını da önler. Yüzeyleri temizler ve parlaklık sağlar. Yüzeylerde koruyucu bir tabaka oluşturur ve bu sayede kirlenmeyi geciktirir. Ayrıca kireç oluşumunu önler ve kullanıldıktan sonra hoş bir koku bırakır. M251 Pisuarlar için Biyolojik Temizleyici ve Koku Önleyici Tablet, pisuarlarda oluşan kötü kokuyu gidermek ve önlemek, pisuarların bakımını sağlamak amacı ile kullanılır. Pisuarlarda oluşan kötü kokuları yok eden tablet kötü koku oluşmasını da önler. Üre taşı ve kireç oluşumunu önler. Pisuar giderlerinin tıkanmasını önleyen ürün aynı zamanda hoş bir koku bırakır. Tablet uzun süre dayanır. M252 Tuvaletler için Biyolojik Temizleyici ve Koku Önleyici Efervesan Tablet, klozet içindeki kireç, üre taşı ve organik kirlilikleri temizlemek ve birikimi önlemek amacı ile kullanılır. Tabletteki mavi katman kireci çözer, özel mikroorganizmalardan oluşan gri katman, üre taşını ve kötü kokuya sebep olan organik maddeleri biyolojik olarak parçalar. Ayrıca M252 efervesan tablet oluşabilecek tıkanmaları da önler. M253 Kötü Kokular için Biyolojik Koku Önleyici, hava, tekstil yüzeyler, çamaşırhaneler, tuvaletler, restoranlar, spor salonları, arabalar, toplu taşıma araçları, tekneler, çöp toplama alanları, havalandırma kanalları, hayvan barınakları vb. gibi yerlerde kötü kokuları önlemek ve yok etmek amacı ile kullanılır. Üründeki bakteriostatik (bakteri üremesini engelleyici) özellik sayesinde kötü kokuya sebep olan bakterilerin oluşması önlenir. Kendine özgü hoş bir koku bırakır. M254 Pis Sular ve Yağ Kapanları için Biyolojik Aktivatör, bakteri içeren M255 ve M256 ürünlerini uygulamadan önce bakteriyel etki için uygun ortamı hazırlamak ve ürünlerin etkinliğini artırmak amacı ile kullanılır. M254, ortam pH’ını optimize eder ve M255 ve M256 ürünlerindeki bakteriler için gerekli olan mineral tuzları ve besin maddelerini içerdiğinden bakterilerin
etkinliğini artırır. Biyolojik aktivitenin başlamasını sağlayan ürün katı yağ ve katı atıkların yumuşamasını sağlar. M255 Pis Sular ve Yağ Kapanları için Biyolojik Aktiviteyi Hızlandırıcı Ürün, foseptik, pis su tankı ve yağ kapanlarındaki selüloz, yağ gibi organik atıkları parçalamak, tıkanmayı ve kötü koku oluşumunu önlemek amacıyla kullanılır. M255 düzenli olarak kullanıldığında yağ kapanlarının mekanik temizlik sıklığını en az %50 azaltır. M256 Yağ Kapanları ve Borular için Biyolojik Temizleyici ve Koku Önleyici, yağ kapanları ve mutfak giderlerindeki yağ ve yağlı maddeleri parçalamak, tıkanmayı ve kötü kokuları önlemek amacıyla kullanılır. M256 düzenli kullanıldığında mekanik temizlik sıklığını en az %50 azaltır. Ürün sıvı formda olduğu için peristaltik dozaj pompası ile kolayca uygulanabilir.
Eczacıbaşı Profesyonel Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri Grubu şirketlerinden biri olarak ‘Ev Dışı Tüketim’ sektöründe faaliyet gösteriyor. Profesyonel temizlik, hijyen, gıda ürünleri ve hizmetlerini, komple çözümler sunarak, işletmelerle buluşturan Eczacıbaşı Profesyonel, A’dan Z’ye yüksek kalite ve hizmet standartları ile 10.000’den fazla işletmeye profesyonel çözümler sunuyor. Türkiye’de EDT sektörünün önde gelen üretici ve tedarikçileri arasında yer alan Eczacıbaşı Profesyonel, geniş ürün yelpazesiyle turizm, yiyecek-içecek, AVM, eğitim ve sağlık sektörlerine hizmet veriyor. 3 ana grupta 600’ün üzerinde ürün çeşidi ile profesyonel işletmelere hizmet sunan Eczacıbaşı Profesyonel, “Temizlik
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ? Dünyadaki bakterilerin ağırlığı bitki ve hayvanların ağırlığından fazladır. Bağırsaklarımızda 100 trilyon bakteri yaşamaktadır. Vücudumuzdaki bakterilerin sayısı hücre sayımızın 10 katıdır. Vücudumuzdaki bakteriler yaklaşık 2-3 kg ağırlığındadırlar. Daha elverişli bir ortama doğru 7-14 km/ saat hızla hareket edebilirler.
Kağıdı Ürünleri”, “Temizlik ve Hijyen Ürünleri” ve “Gıda Ürünleri” kategorilerinde işletmelere ürün tedarik ediyor. Eczacıbaşı Profesyonel’in temizlik kağıdı markaları arasında; Selpak Professional ve Marathon; Temizlik ve Hijyen markaları arasında Maratem, Tana Professional, Dispo, ve Ermop yer alıyor. Gıda markaları arasında ise Oralet, Oralet Çay, Splenda, Cezbeli Kahve, Demko, Nektar Natura, Dizi Şeker ve Unifood markaları bulunuyor. Eczacıbaşı Profesyonel ürün portföyünün yanı sıra, Eczacıbaşı Profesyonel Akademi (EP Akademi) ile işletmelere eğitim, denetim ve danışmanlık hizmetleri sunuyor. EP Akademi, müşterilerin karşılaştığı sorunları etkin, hızlı ve doğru bir şekilde çözmelerine yardımcı oluyor ve yüksek standartta temizlik ve hijyen seviyesinin sağlanması için yönlendiriyor.
33
ECZABAŞI.indd 33
25.09.2014 00:15:44
Ürün
Özmaya’dan endüstriyel üreticilere ‘fermentasyonu kaldıran’ kârlı çözüm:
Magimix ile
dondurucudan direkt fırına! Özmaya’nın donuk ürün üretimine yönelik Magimix Donuk Lacivert hamur geliştiricisi, şoklama öncesi ve sonrası tüm fermentasyon sürelerini ortadan kaldırıyor.
M
agimix ile en kaliteli milföy hamuru ürünleri, pişirme öncesi fermente etmeye çözdürmeye gerek kalmaksızın, sadece 30 dakikada servise hazır hale geliyor. Ürünleri fermante etmeden dondurmaya, saklamaya ve pişirmeye imkân veren Magimix, böylece endüstriyel üreticilere depolama ve işçilik giderlerinden de tasarruf sağlıyor. Endüstriyel üreticilere yenilikçi ve katma değer yaratan ürünleriyle profesyonel bir çözüm ortağı olan Özmaya, donuk ürün üretimine özel çözümlerini sunduğu ‘Magimix’ markalı hamur geliştiricileriyle sektörde fark yaratıyor. Özellikle fermante edilmemiş ve donuk halde pişirim yapılan kruvasan, Danish gibi milföy hamurları için üretilmiş özel bir geliştirici olan ‘Magimix Donuk Lacivert’’in en büyük avantajı, fermentasyon ve pişirim öncesi çözdürme
işlemini ortadan kaldırarak üreticilere çok büyük bir zaman tasarrufu yaratıyor olması. Normal geliştiriciye oranla yüzde 6-8 arasında daha fazla su kaldıran ‘Magimix Lacivert’, böylece daha fazla ürün veriyor. Ayrıca Magimix Donuk Lacivert ile geliştirilmiş ürünler, aylarca donuk olarak saklanmasına rağmen mükemmel hacim almayı ve bunu korumayı garanti ediyor. Özel amaçlı hamur geliştirici serisi Magimix’in diğer ürün çeşitleri arasında ön fermente edilmiş donuk hamurlar için geliştirilmiş ‘Magimix Donuk Yeşil’, ekmek kabuğundaki kabarcıklanma sorununu engelleyen ‘Magimix Sarı’, yarı ve tam pişmiş donuk ekmek üretiminde kabuk dökülmesi sorununu önleyen ‘Magimix Gold’, hamburger ve sandviç ekmeği üreticileri için yumuşaklık ve raf ömrü sağlayan ‘Magimix Soft’ ve pizza hamuru üretimi için geliştirilmiş ‘Magimix Pizza’ gibi çeşit yer alıyor.
34
ÖZMAYA.indd 34
24.09.2014 23:34:02
ÖZMAYA.indd 35
24.09.2014 23:34:03
Etkinlik
Caz Dünyasının Yıldızları 24. Akbank Caz Festivali’nde
ŞEHRİN CAZ HALİ 24 YAŞINDA Türkiye’nin en uzun soluklu festivallerinden biri olan Akbank Caz Festivali, 23 Ekim – 2 Kasım tarihleri arasında 24. kez şehri cazın farklı renkleriyle kucaklayacak. Ibrahim Maalouf Jamie Cullum
C
az tutkunları için usta müzisyenlerin yanı sıra Avrupa caz sahnesinin yükselmekte olan genç yıldızlarının da yer aldığı cazın farklı renklerini yansıtan zengin bir program hazırladıklarını söyleyen Akbank Sanat Müdürü Derya Bigalı, “Festival kapsamında, aralarında özellikle ülkemizde büyük merakla beklenen isimlerin olduğu dört usta caz sanatçısını ağırlayacağız. Cazın dahi isimleri arasında gösterilen Jamie Cullum, Festival’in en önemli isimleri arasında. Bu sene, iki önemli ustayı birlikte aynı sahnede izleyeceğiz, Kenny Barron & Dave Holland ikilisi cazseverlere unutamayacakları bir konser verecek. Bununla birlikte, caz müziğinin yaşayan en iyi kontrbasçılarından biri olarak kabul edilen Christian McBride grubu ile
24. Akbank Caz Festivali’nin konuğu olacak. Son olarak, ülkemizde merakla beklenen cazın parlak sesi Chet Faker da müzikseverlere unutulmaz bir konser verecek” dedi.
Yıldızlar Geçidi 24. yılında da caz dünyasının usta isimlerini ağırlayan Akbank Caz Festivali takipçilerine yıldızlar geçidi yaşatıyor. Genç yaşında kariyerine sığdırdığı biri Grammy, ikisi Altın Küre olmak üzere sayısız ödülleri, dünyanın dört bir yanında verdiği konserlerdeki müthiş enerjisi ile izleyenleri kendisine hayran bırakan Jamie Cullum, Festival kapsamında 30 Ekim Perşembe günü Zorlu Center’da sahne alacak. Rocktan caza onlarca farklı türü ustaca bir araya getiren başarılı trompetçi Ibrahim Maalouf ise 25 Ekim 2014,
China Moses Cumartesi günü Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda Festival takipçileri ile birlikte olacak. Sahne ismini Kaybedenler Kulübü’nün gerçek üyelerinden efsanevi caz trompetçisi Chet Baker’dan alan, günümüzde elektronik müziğin en
36
AKBANK.indd 36
24.09.2014 22:59:31
Etkinlik
izleyenleri büyüleyen China Moses, Festival kapsamında 23 Ekim 2014, Perşembe günü The Seed’de piyanist Raphael Lemonnier ile kaydettikleri son albümü “Crazy Blues”dan besteler seslendirecek.
udsi Erguner Michael Wollny -K
Mario Biondi özgün sanatçılarından biri olarak kabul edilen Avustralyalı besteci ve şarkıcı Chet Faker da 24. Akbank Caz Festivali’nde bir konser verecek. “Rolling Stone” dergisi tarafından 2013 yılında “En İyi Bağımsız Sanatçı” seçilen Chet Faker, 2014 yılında kaydettiği albümü “Built On Glass”ın dünya turnesi kapsamında 1 Kasım 2014 Cumartesi günü Babylon’da gerçekleştireceği konserde, caz ve dans tutkunlarına unutamayacakları bir gece yaşatacak. İtalyan cazının müzik dünyasına en önemli katkılarından biri olan Mario Biondi de 24. Akbank Caz Festivali’nde.
Patricia Barber
Dört platin müzik ödüllü ilk albümü “Handful of Soul” eleştirmenler tarafında çok beğenilen, duygusal ve sıcak ses rengiyle dinleyicileri derinden etkileyen Biondi, geçtiğimiz yıl yayınlanan “Sun” isimli son albümünün dünya turnesi kapsamında 24 Ekim 2014, Cuma günü Babylon sahnesinde olacak. Dünyanın yaşayan en önemli caz vokalistlerinden Dee Dee Bridgewater’in kızı olan ve etkileyiciyle ses renginin yanı sıra sahne performanslarıyla da
Ambrose Akinmusire
Brezilya doğumlu Alman şarkıcı ve piyanist Dillon, 2014 yılında yayınlanan ikinci albümü “The Unknown”nun dünya turnesi kapsamında Festival’de yer alacak. Elektronik müzikseverlerin yanı sıra melankolik besteleriyle pop ve folk tutkunlarını da etkileyen Dillon, 31 Ekim 2014, Cuma günü Babylon’da vereceği konserde özlem, aşk, kayıp, korku ya da arzu gibi “Bilinmeyenler” üzerine odaklandığı bestelerini seslendirecek. 24. Akbank Caz Festivali, “Cazın Ustaları” bölümünde ise Kenny Barron, Dave Holland ve Christian McBride’ı ağırlayacak. Birçok kez Grammy ödülüne aday gösterilen, Dizzy Gillespie ve Miles Davis gibi caz tarihinin efsaneleri tarafından keşfedilen piyanist Kenny Barron ve kontrbascı Dave Holland, 31 Ekim 2014, Cuma günü Zorlu Center’da Festival tutkunlarıyla bir araya gelecek. Festival’in bir diğer konuğu ise kontrbas sanatçılarının günümüzdeki en önemli temsilcilerinden Grammy ödüllü Christian McBride. Ünlü sanatçı, piyanist Christian Sands ve Grammy ödüllü davul sanatçısı Ulysees Owens Jr ile yayınladıkları son albümleri “Out Here”in turnesi kapsamında 24 Ekim 2014, Cuma günü Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda caz tutkunlarıyla buluşacak. Tasavvuf muziğinin ana enstrümanı ney’i caz enstrümanları arasına sokan neyzen Kudsi Erguner, “Alman cazının kuyruklu yıldızı” olarak tanımlanan piyanist Michael Wollny ve perküsyon ustası Hamdi Akatay ile 25 Ekim 2014, Cumartesi günü Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda olacak.
37
AKBANK.indd 37
24.09.2014 22:59:33
Haber
Mutfakta uzmanlaşmak isteyenler
Türkiye’nin lider profesyonel mutfak okulu Mutfak Sanatları Akademisi (MSA), Ekim ayında yine kaçırılmayacak eğitim programları sunuyor. Kendi evinin executive chef’i olmak isteyenler için “Mutfakta 8 Hafta” ve pasta konusunda uzmanlaşmak isteyenler için “Mutfakta 8 Hafta Pastacılık” programlarının yanı sıra “Cheesecake’ler”, “Meze”, “Etler ve Pişirme Teknikleri”, “Matmazel Macaron”, “İtalyan Mutfağı”, “Şekersiz”, “Kokteylle”, “Sushi”, “Çikolata Butiği”, “Sokak Lezzetleri – Uzak Doğu” gibi günlük programlar, mutfakta ustalaşmak isteyenleri bekliyor.
MSA’DA
BULUŞUYOR!
T
üm mutfak tekniklerinin yer aldığı “Mutfakta 8 Hafta”, 15 Ekim–10 Aralık tarihleri arasında Çarşamba günleri 19.00-23.00 saatleri arasında gerçekleştirilecek. Bıçak kullanma teknikleri, sos ve çorba yapımı, et çeşitleri ve pişirme teknikleri, pirinçler ve pilavlar, tavuk pişirme yöntemleri, Uzak Doğu wok yemekleri, pad thai ve noodle pişirme teknikleri, deniz ürünleri seçme, temizleme ve pişirme teknikleri, taze makarna hazırlama eğitimleri veriliyor. Programın ücreti 1750 TL.
Pasta uzmanı olmak için 8 hafta yeterli Profesyonel şeflerin verdiği “Mutfakta 8 Hafta Pastacılık” eğitimi ile pasta uzmanı olmak isteyenlerin hayali gerçekleşiyor. “Mutfakta 8 Hafta Pastacılık” programı, 26 Ekim–14 Aralık tarihleri arasında Pazar günleri 10.00– 14.00 saatleri arasında gerçekleştirilecek.
Programda; kurabiyeler, tart, kiş ve pie’lar, ekmek yapımı, kekler, pastalar, custards ve choux hamuru, şuruplu ve sütlü tatlılar, çikolata eğitimleri veriliyor. Program ücreti 1450 TL.
Günlük programlar Cheesecake’ler: 1 Ekim Çarşamba 10.0014.00 MSA şeflerinin reçeteleriyle mükemmel cheesecake’ler Meze: 31 Ekim Cuma 19.00-22.00 Tahinli piyazdan, deniz börülceli marine levrek salatasına doyumsuz mezeler
Vazgeçemediklerimiz 1: 9 Ekim Perşembe 19.00-22.00 Tavuklu sezar salata, porçini mantarlı risotto, Café de Paris soslu antrikot, crème brulee… Etler ve Pişirme Teknikleri: 11 Ekim Cumartesi 10:00-14:00 Marinasyon ve pişirme teknikleri, ev yapımı iskender, fırında pişirilmiş kuzu kol ve diğer lezzetler Matmazel Macaron: 11 Ekim Cumartesi 16.00-20.00 Birbirinden güzel macaronları evde yapmak mümkün.
38
MSA.indd 38
25.09.2014 00:22:22
Haber
İtalyan Mutfağı 1: 13 Ekim Pazartesi 19.00-22.00 Mükemmel tariflerle, en özel İtalyan lezzetleri Şekersiz: 15 Ekim Çarşamba 10.00-14.00 Şekersiz ama tatlılar. Hurmalı ballı cheesecake, yaban mersinli öğütülmüş keçiboynuzlu kek…
Cupcake’ler: 25 Ekim Cumartesi 10.00-14.00 Mutfağın en şımarık ve eğlenceli lezzetleri, yepyeni tariflerle.
Kokteylle: 16 Ekim Perşembe 19.00-22.00 Yine MSA’da kokteylliyoruz. Yanında nefis tapasla…
Burgers & Fries: 25 Ekim Cumartesi 16.00-20.00 MSA şeflerinin tarifleri ile ketçabından mayonezine, köftesinden sosuna kadar her şeyi kendi ellerinizle hazırlayacağınız lezzet dolu bir menü.
Sushi: 18 Ekim Cumartesi 10.00-14.00 Japon üstad Matsumoto ile sevilen sushi uygulamalarının bütün sırları Çikolata Butiği: 18 Ekim Cumartesi 16.00-20.00 Butik çikolata teknikleri ile evde çikolata yapımı…
İtalyan Mutfağı 2: 27 Ekim Pazartesi 19.00-22.00 Bezelye ve kuşkonmazlı risotto, osso bucco alla milanese, limonlu tiramisu ile gerçek İtalyan lezzetleri…
Sokak Lezzetleri – Uzak Doğu: 20 Ekim Pazartesi 19.00-22.00 Uzak Doğu’nun en bilinen sokak lezzetleri, MSA şeflerinin tarifleriyle keşfediliyor.
Pizzalar ve salatalar: 30 Ekim Perşembe 19.00-22.00 Mükemmel ikilinin tadına doyamayacağınız tarifleri
39
MSA.indd 39
25.09.2014 00:22:28
Otel Starwood Hotels & Resorts Worldwide ile Adalı Holding şirketlerinden SERKA Turizm A.Ş’nin hayata geçirdiği Sheraton Adana Hotel’in resmi açılış töreni, 4 Eylül’de gerçekleştirildi. Starwood’un Türkiye’deki 10. oteli olan Sheraton Adana, şehrin simgesi Seyhan Nehri kıyısında yer alıyor.
Ç
ukurova Bölgesi’nin merkezinde konumlanan, İki Design Mimarlık ve Metex Design tarafından tasarlanan, “Uluslararası Gayrimenkul” ödüllü Sheraton Adana Hotel, yerel, kültürel ve tarihi unsurlardan ilham alan modern stiliyle, şehrin dikkat çekici yapıları arasındaki yerini aldı. Adana’nın Seyhan Nehri’yle buluştuğu noktada yer alan otel, dalgalı görünümlü cephesiyle nehrin hareketini yakalarken, “kentsel bir perde” olarak şehrin siluetine dinamizm katıyor.
STARWOOD ve ADALI HOLDİNG işbirliğinden
SHERATON
Adana Doğdu
konuklarımız için yeni bir buluşma noktası sunmak bizi heyecanlandırıyor” şeklinde konuştu. Adalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Serdal Adalı ise Sheraton Adana ile turizm sektöründeki ilk yatırımlarını gerçekleştirdiklerine değinerek şunları söyledi: “Adalı Holding olarak, memleketimiz Adana’ya dünyanın
önde gelen otel gruplarından Starwood Hotels & Resorts Worldwide bünyesinde hizmet veren Sheraton markasını kazandırmaktan dolayı çok mutluyuz. Starwood Hotels & Resorts Worldwide ile Adalı Holding’in işletmeci ve marka entegrasyonunun yanı sıra proje geliştirme sürecinde etkin rol oynayan Servotel Corporation’a teşekkürü borç bilirim. Ayrıca bu önemli projede desteğiyle yanımızda
“Ülke çapındaki stratejik büyüme hedefimizi vurgulayan ve Starwood’un Türkiye’deki onuncu oteli olan Sheraton Adana’yı hayata geçirirken Adalı Holding’le birlikte çalışmaktan gurur duyuyoruz” diyen Starwood Hotels & Resorts Avrupa, Afrika ve Orta Doğu Başkanı Michael Wale, “Grubumuzun en ikonik markasını Adana’da hizmete açmak, hızla gelişen bu şehirde giderek artan uluslararası markalı otellerde konaklama talebine cevap vermemizi sağlayacak. Yerel ve uluslararası
40
SHERATON.indd 40
24.09.2014 23:35:57
Otel
yer alan tüm paydaşlarımıza ve çalışma arkadaşlarımıza da gönülden teşekkürlerimi sunarım. Türkiye’nin beşinci büyük ili olan Adana, önemli bir ticaret merkezi olmanın yanı sıra turizm potansiyeliyle de ön plana çıkıyor. Bu alandaki iddiamızı sürdürüyor ve ilerleyen dönemde turizm yatırımlarına ivme kazandırmayı umuyoruz.” Adana Şakirpaşa Havaalanı’na 4,5 kilometre uzaklıkta, Merkez Park’a yürüme mesafesinde ve şehrin popüler alışveriş merkezlerinden Optimum Outlet’e yakın bir konumda yer alan 17 katlı Sheraton Adana’da 18’i süit olmak üzere 240 oda bulunuyor. Her odada konuklara Sheraton Sleeper Bed® imzalı mükemmel bir uyku deneyimi sunuluyor. Aynı zamanda, Sheraton Club odalarında kalan konukların kullanabileceği 10. kattaki Sheraton Club Lounge, kahvaltı, öğleden sonra çay ve akşamları kokteyl servisi sunarken, Seyhan Nehri ve Türkiye’nin en büyük camisi olan altı minareli Sabancı Merkez Camii manzarasıyla misafirleri için dingin bir atmosfer yaratıyor. Sheraton Adana’da misafirlere, yöreye özgü olan Adana Kebap gibi eşsiz lezzetteki yerel yemeklerden, dünya mutfağından örneklere kadar zengin seçenekler sunuluyor. Dünya ve Türk
mutfağından lezzetlerin yer aldığı La Spezia gün boyu hizmet veriyor. Villa Mare ise iddialı deniz ürünlerini Seyhan Nehri ve Adana şehir manzarası eşliğinde sunuyor. Link Café’nin mönüsünde akşamüstü çayları ve ev yapımı gurme lezzetler yer alırken Brook Bar havuz başında yaratıcı kokteylleri ile ferahlatıyor. Otelin 24 saat açık Score Fitness spor merkezinde bulunan sauna, buhar odası ve Türk hamamıyla mükemmel bir rahatlama deneyimi yaşanabiliyor. Konuklar, Puri Spa’nın sekiz odasında sağlıklı yaşam, güzellik, masaj ve spa programlarından yararlanabiliyor. Düğünler gibi büyük davetlerden iş etkinliklerine kadar birçok amaçla kullanılabilen Sheraton Adana’nın 2000 metrekareyi aşkın banket alanında 11 metrelik tavan yüksekliğiyle bir Grand Balo Salonu ve bir Junior Balo Salonu yer alıyor. 1000 metrekarelik Grand Balo Salonu, 700 kişi kapasiteli. Daha küçük toplantılarda ise bir boardroom ve dört toplantı salonu ideal seçenek yaratıyor. Türkiye’de bulunan on Starwood oteli, grubun sahip olduğu lifestyle
markalarından beşini temsil ediyor. Bu on otelden dördü İstanbul’da yer alıyor: Sheraton İstanbul Maslak Hotel, Sheraton İstanbul Ataköy Hotel, W Istanbul ve Le Méridien İstanbul Etiler. Starwood’un Türkiye’de, İstanbul dışındaki otelleri şöyle: Sheraton Adana Hotel, Sheraton Cesme Hotel, Resort and Spa, Sheraton Ankara Hotel & Convention Centre ve The Lugal, A Luxury Collection Hotel, Ankara. Bu yıl açılan Sheraton Bursa Hotel ile şehirde faaliyete başlayan grup, Aloft Bursa Hotel ile hızla büyüyen Aloft Hotels markasını da Türkiye’ye getirmiş bulunuyor. Starwood 2015 yılında, gelişen sahil kenti Samsun’da Sheraton Samsun Hotel ve İstanbul’un Anadolu yakasındaki Sheraton İstanbul Ataşehir’i portföyüne ekleyerek Türkiye’nin Sheraton açısından Avrupa’da en büyük pazarlardan biri olarak konumunu da perçinleyecek. Gelecek yıl The St. Regis Istanbul ve Four Points by Sheraton İstanbul Batışehir Hotel’inin açılmasıyla St. Regis ve Four Points by Sheraton markaları da Türkiye’yle tanışacak ve Starwood’un bu dinamik buluşma noktasındaki varlığı yedi otele çıkacak.
41
SHERATON.indd 41
24.09.2014 23:36:02
Haber
MasterCard, tüm dünyada 132 kenti kapsayan, geleneksel hale getirdiği “Hedef Şehirler Endeksi” raporunu yayımladı. “Hedef Şehirler Endeksi 2014”, bu yıl içinde dünyanın en gözde turizm kentlerine yapılan seyahatleri, ziyaretçi sayılarını ve turizm gelirlerindeki potansiyeli karşılaştırmalı olarak ele alıyor.
Mete Güney
İstanbul’un turizmde yeni hedefi
2016’DA PARİS’İ GEÇMEK
H
edef Şehirler Endeksi 2014’e göre İstanbul, tüm dünyada en hızlı büyüyen turizm şehirleri arasında dikkat çekiyor. Bu yıl Avrupa’da Londra ve Paris’ten sonra en çok ziyaretçiyi çekeceği hesaplanan İstanbul, Avrupa’da üçüncü, tüm dünyada yedinci büyük seyahat şehri oldu. MasterCard’ın gelenekselleştirdiği ve dünyanın önde gelen 132 şehrini inceleyen turizm trendleri raporu yayımlandı. “Hedef Şehirler Endeksi 2014” raporunda bu yılın sonuna kadar şehirlerin uluslararası ziyaretçi sayılarındaki değişim ve turizm geliri potansiyelleri karşılaştırmalı olarak incelendi. MasterCard’ın “Hedef Şehirler Endeksi 2014” araştırması,
küresel ekonomide önemli rol oynayan kentleri ziyaret eden turistlerin yaptığı harcamalardaki yıllık değişimi de gözler önüne seriyor. Analizler, 2014 sonunda ziyaretçilerin, gözde turizm şehirlerine bırakacakları toplam dövizi öngörüyor.
İstanbul Avrupa’da bir sıra yükseldi üçüncülüğü kaptı Son dört yılda üç kez liste başı olan Londra, 2014’te de birinciliği elden bırakmayarak toplam 18,69 milyon ziyaretçiyle zirvede yer alıyor. Londra’yı 18,37 milyon ziyaretçiyle Bangkok, 15,57 milyon ziyaretçiyle Paris takip ediyor. Dünyanın en çok ziyaretçi çeken kenti Londra, haliyle Avrupa’da da birinci sırada yer alıyor.
Dünya çapında 11,6 milyon ziyaretçi beklentisiyle 2014’te dünyanın en çok ziyaretçi çeken kentleri arasında İstanbul yedinci sırayı alıyor. İstanbul’un turizmde büyüme rakamları göz dolduruyor. Geçen yıl 9,87 milyon ziyaretçi alan İstanbul’un 2014’te ziyaretçi adedinde %17,5 büyüme kaydedeceği öngörülüyor. Avrupa’da Londra ve Paris’ten sonra en çok ziyaretçi ağırlayan şehir 2014’te İstanbul olacak. Ziyaretçi harcamalarına göre sıralamadaysa İstanbul, Barselona’nın ardından dördüncü sırayı alıyor. Araştırmaya göre ziyaretçi artışında İstanbul, dünyanın zirvesinde. Bu büyüme rakamlarıyla İstanbul’un 2016’da Paris’i geçerek Avrupa’nın ikincisi olacağı hesaplanıyor. 2014’te İstanbul’u ziyaret eden turistlerin bırakacağı toplam gelir ise 9,38 milyar dolar olacak. Bu miktar, İstanbul’u toplam turizm gelirlerinde dünyanın en kazançlı ilk 10 kenti arasına alıyor. Bu gelir, İstanbul nüfusuna oranla kişi başına 1351 dolar gelire karşılık geliyor.
42
MASTERCARD-2.indd 42
25.09.2014 00:23:10
Haber
İstanbul turizm büyümesinde rakiplerine tur bindirdi Avrupalılar arasında İstanbul’u ziyaret etme trendi hızla yükseliyor. “Hedef Şehirler Endeksi 2014”e göre İstanbul’a en çok turist gönderecek şehir 500 bin ziyaretçiyle Londra. Londra’dan gelen turistlerin İstanbul ekonomisine 412 milyon dolar turizm geliri bırakması bekleniyor. İkinci sırada 448 bin ziyaretçiyle Paris geliyor. Fakat Paris’ten gelen ziyaretçilerin Türk turizmine katkısı daha büyük olacak. 2014’te İstanbul’u ziyaret edecek Parislilerin toplam 512 milyon dolar gelir bırakacağı hesaplanıyor. İlk beş içinde geri kalan sıralamayı 403 bin ziyaretçi ve 442 milyon dolar gelirle Frankfurt, 400 bin ziyaretçi ve 289 milyon dolar gelirle Amsterdam ve 329 milyon ziyaretçi ve 361 milyon dolar gelirle Münih alıyor. Araştırmaya göre İstanbul’a ziyaretçi gönderen ilk beş şehir Avrupa’dan çıkıyor. Bu kentlerin İstanbul’u ziyaret eden turist rakamlarında geçen yıla nazaran çift haneli büyüme de, İstanbul’un turizmdeki büyümesini ispatlıyor. Toplamda İstanbul’u ziyaret edenlerin %55’i Avrupa dışında kentlerden İstanbul’a geliyor. İstanbul, 2009-2014 arası verilere göre dünyada ziyaretçi açısından en hızlı
büyüyen kent oldu. İstanbul’a havayoluyla gelen ziyaretçilerin sayısı bu beş yıl içinde toplam %104,6 oranında arttı. Havayolu endeksine göre İstanbul’un arkasından Hong Kong, Dubai, Moskova ve Singapur geliyor.
İlk altı ayda ziyaretçide rekora koştuk İstanbul Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü’nün aylık turizm istatistiklerine göre yılın ilk yarısını kapsayan Ocak-Haziran 2014 döneminde İstanbul şimdiden 5,38 milyon turist ağırladı. Geçen yılın aynı dönemine göre ziyaretçi sayıları %9 artmış durumda. 2014 yılının ilk yarısında İstanbul’a gelen yabancı ziyaretçiler arasında toplamda %9,9 oranla 531 bin Alman ziyaretçi başı çekiyor. İkinci sırada %5,6 ile 301 bin Rus ziyaretçi geliyor. Geri kalan sıralamada ise %4,6 ile 246 bin Amerikalı, %4,4 ile 235 bin İranlı, %4,1 ile 221 bin İngiliz, %4,1 ile 221 bin Fransız ve %3,7 ile 198 bin İtalyan geliyor.
“Hedef Şehirler Endeksi 2014”ü değerlendiren MasterCard Güneydoğu Avrupa Genel Müdürü Mete Güney, şunları söyledi: “Doğal ve kültürel zenginlikleri nedeniyle ülkemiz, tüm dünyadan ziyaretçilerin yükselen tercihi olmayı sürdürüyor. MasterCard olarak gelenekselleştirdiğimiz Hedef Şehirler Endeksi 2014 araştırmasında İstanbul’un birçok kenti geride bırakarak dünyanın en çok ziyaretçi çeken yedinci şehri olduğunu tespit ettik. Ayrıca Avrupa’da Londra ve Paris’ten sonra en çok ziyaretçi alan kent 2014’te İstanbul oldu. 20092014 yılları arasında seyahatlerin hızla arttığı İstanbul’un büyüme rakamlarıyla 2016’da Paris’i geride bırakarak Avrupa’nın ikinci büyük turizm kenti olacağı hesaplanıyor. MasterCard olarak, yükselen bir dünya markası olarak İstanbul’un turizm gücüne katkı sağlamaktan memnuniyet duyuyoruz.”
43
MASTERCARD-2.indd 43
25.09.2014 00:23:13
Otel
HILTON HOTELS & RESORTS İSTANBUL ANADOLU YAKASINDA İLK OTELİNİ AÇTI Hilton İstanbul Kozyatağı, iş ve tatil amaçlı seyahat edenler için ideal konumuyla, İstanbul’un ziyaretçilerine sunduklarına yeni bir boyut katıyor.
H
ilton Worldwide, Hilton Hotels & Resorts markasının İstanbul Anadolu yakasındaki otellerinin ilki olan Hilton İstanbul Kozyatağı’nın açılışını gerçekleştirdi. Marmara Denizi’nin harika manzarasına hâkim otel, Boğaziçi’nin her iki yanında bulunan tarihi ve turistik yerlere ayrıca şehrin alışveriş ve ticaret alanlarına kolay ulaşım imkânı sunuyor. Hilton Hotels & Resorts Global Başkanı Rob Palleschi, “Portföyümüzü, İstanbul
Boğazı’nın her iki tarafına taşıyan Hilton İstanbul Kozyatağı’na hoş geldin demekten gurur duyuyoruz. Otelin, sahip olduğu güzel konumu ile hem İstanbul’un öne çıkan turistik mekânlarını ziyaret etmek hem de şehrin bilinmeyen yanlarını keşfetmek isteyenler için ilk tercih olmasını arzu ediyoruz” dedi. Otelin tasarımı da, Avrupa ve Asya kültürlerinin iç içe geçtiği İstanbul’un ruhunu yansıtıyor. Timeless atmosferi
ile Hilton’un uluslararası kimliğine hitap ederken stilize edilmiş oryantal dokunuşlarıyla da İstanbul’da olduğunuzu hissettiriyor. Sanat eserlerinin alışılageldik tablo ve heykel formundan çıkarılarak duvar kaplamaları,el yapımı aydınlatmalar ve mobilyalar gibi mimari elemanlar olarak ele alınması otelin mimari kimliğini yansıtan ve oteli diğer otellerden farklılaştıran önemli unsurlardan. Cephesinde ve otelin genel mekan tasarımında çıkış noktası olan diamond/pırlanta formu Asya kıtasının parlayan bu yeni otelinin yansıması olacak gibi görünüyor. 320 odalı otelde, şık ve modern mobilyalar, Wi-Fi ve 42’’ HD TV gibi modern unsurlarla donatılmış 47 executive ve 23 süit oda bulunuyor. Üst katta yer alan kral dairesi
44
HİLTON.indd 44
24.09.2014 23:12:54
Otel ve çift yataklı lüks odalarda zeminden tavana kadar uzanan pencerelerden, İstanbul’un muhteşem manzarası görülebilir. Otelde ayrıca 24 saat açık spor salonu, kapalı yüzme havuzu, SPA ve Türk hamamı ile iki balo salonu dâhil, 16 farklı toplantı salonu bulunuyor. Otel, 24 saat hizmet veren business center ve çatı katında bulunan executive lounge’ı ile de iş nedeniyle seyahat eden ziyaretçilerine konforlu çalışma alanları sunuyor. Otelin Atrium Lounge Bar’ı, şık bir ortamda içkilerini yudumlamak isteyenleri ağırlarken, çatı katındaki Skylight Restaurant & Bar nefes kesen bir manzaraya karşı lezzetli kokteyller ve dünya mutfaklarından seçkin örnekler tatmak isteyenler için güzel bir seçenek. The Brasserie ise Asya mutfağından tatları tercih edenler için güzel bir alternatif. Otel, eğlence merkezi Speedcity’e de ev sahipliği yapıyor. Gerek neşeli bir gün geçirmek, gerekse kurumsal takım ruhunu geliştirmek isteyenler için harika fırsatlar sunan Speedcity’de ziyaretçiler, sanal pit-stop’lar, iç mekan kayağı gibi son teknoloji ürünü, hareketli kontrol simülatörlerini kullanarak farklı sporları sanal ortamda yapabiliyor. Hilton Worldwide Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Başkanı Simon Vincent “İstanbul, sadece geçen yıl 10 milyondan fazla turist çeken, dünyanın en önemli turistik
destinasyonlarından biri. Son yıllarda şehrin çeşitli noktalarında hizmete soktuğumuz farklı özelliklerdeki birçok otelin yanında, konuklarımıza, İstanbul’un hareketli Anadolu yakasında, büyük ulaşım kolaylıklarına sahip bir tercih sunmaktan da büyük memnuniyet duyuyoruz’’ dedi. Hilton İstanbul Kozyatağı, Sabiha Gökçen Uluslararası Havaalanı’na 28.5 ve Atatürk Uluslararası Havaalanı’na 37.9 kilometre uzaklıkta. Otel ayrıca Marmaray’a da yürüme mesafesinde. Konuklar ayrıca, otele 15 dakikalık sürüş mesafesinde olan Kalamış Marina’ya karşı öğle yemeği yiyebilir ya da Bağdat Caddesi’nde alışveriş yapabilir.
Hilton İstanbul Kozyatağı, Sahrayicedit Mah. Batman Sok No:44 İstanbul, 34734 Rezervasyon için 0216 468 00 00 istanbulkozyatagi.hilton.com
Hilton İstanbul Kozyatağı Genel Müdürü Ergun Demiray, “Hilton İstanbul Kozyatağı’nın konumu, ziyaretçilerine İstanbul’un sahip olduğu zenginlikleri, yeme-içme kültürünü ve benzersiz alışveriş deneyimini her yönüyle yaşatma fırsatı veriyor. Misafirlerimize sunduğumuz yüksek standarttaki hizmetlerimiz ve modern konaklama imkânlarımızla gezginler için heyecan verici yeni bir seçenek oluşturuyoruz ve Hilton misafirperverliğinin mükemmel standartlarını Anadolu yakasında da sunmak için sabırsızlanıyoruz’’ diye konuştu.
45
HİLTON.indd 45
24.09.2014 23:12:55
Haber
Turuncu Cadde’nin SON DURAĞI
İZMİT OLDU E v dışı gıda sektörünün gelişmesine liderlik eden, mutfaklara verimlilik getiren ürün ve hizmet markalarını müşterilerinin beğenisine sunan Unilever Food Solutions, ilk dördünü İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa’da düzenlediği ‘Turuncu Cadde’ etkinliklerine İzmit’te devam etti. Unilever Food Solutions, İzmit’te düzenlediği etkinlikle, otel&restoran şeflerine, işletmecilerine ve satın alma müdürlerine Turuncu Pusula Çözüm Paketi ve Şehir Oteli Banket Çözümleri’ni sundu.
Çözümlerin aktarıldığı sunumlar sırasında, Unilever Food Solutions Pazarlama Ekibi
ve Mutfak Yöneticisi Yasemin Ataman ekibiyle beraber sahnede tüm çözümleri uygulamalarıyla aktardı. Misafirler sahnede uygulaması gösterilen tüm çözümleri anında test etme fırsatı yakaladı. Turuncu Cadde’ye gelen herkes lezzetli anılarla ayrıldı.
Unilever Food Solutions 2014 Yeme-İçme Trendlerini Açıkladı Unilever Food Solutions artan rekabet ortamında gelişen trendleri yakalamak için yenilikçi çözümler aramaya ve profesyonel mutfaklarda verim sağlamaya devam ediyor. Sektörün gelişim alanlarını titizlikle
Unilever Food Solutions, ev dışı tüketim sektöründe müşterilerinin işlerini geliştiren ve operasyonlarını daha verimli hale getiren çözümlerini ‘Turuncu Cadde’ konseptiyle İzmit’e taşıdı.
inceleyen Unilever Food Solutions, 2014 yılı için restoranlara özel 9 farklı trendi açıkladı. Daha Küçük Porsiyonlar: Restoran misafirlerinin farklı tatlar deneme ve yemeğini paylaşma isteği ile birlikte fiyat ve kalori kaygıları da artıyor. Bu da restoranların küçük porsiyonlarla çeşitlilik sunması ve müşteri talebine göre porsiyonlarını belirlemesi gerekliliğini ortaya çıkarıyor.
46
UFS.indd 46
25.09.2014 00:27:19
Haber
Çevreye Duyarlı Restoranlar: Günümüzde tüketiciler, çevre konusunda üzerlerine düşeni yapmak istiyorlar. Tüketicilerin %79’u atık yönetimi uygulayan restoranlarda daha fazla ücret ödemeyi kabul ediyor. Çevre ve doğal hayat konusunda bilinç her geçen gün artıyor. Türkiye’deki tüketicilerin %92’si restoranlardaki atığın nasıl yönetildiğini merak ediyor. Atık yönetimi ve sürdürülebilirlik kampanyaları, duyarlılığın müşteriyle paylaşılması, porsiyonların yeniden düzenlenmesi ve atıkların değerlendirilmesini gündeme getiriyor. Sağlıklı Beslenme Trendi: Global beslenme trendlerinin Türkiye’deki etkisi günden güne artıyor. Türk tüketiciler sağlığına eskiye göre çok daha fazla önem veriyor. Restoranlar, bu trendi dikkate alarak menülerinde alternatif düşük kalorili ürünlere yer verebilir, sağlıklı ürünlerin sunumunu renklendirebilir, menüye sebze ağırlıklı ürünler ekleyebilir ve menüde normalde yer alan garnitürleri sağlıklı versiyonlarla değiştirebilirler. Deneyim: Misafir restorana geldiğinde iyi yemekten daha çok, yemek yerken farkı bir deneyim yaşamayı, eğlenmeyi, hızlı servis hizmeti almayı ve mekânla duygusal bir bağ kurmayı istiyor. Unilever Food Solutions, restoranlara deneyim konusunda şu önerilerde bulunuyor: Farklı menüler/yemekler, servis, restoranın ambiyansının farklılaştırılması Restoranda müziğe önem verilmesi Yemeğin sunumunun görsel açıdan zenginleştirilmesi Sadakat yaratacak tatların menüye koyulması Servis elemanlarının eğitilmesi Çocuk Menüleri: Restoranlara gelen çocuk sayısındaki artış ile birlikte,
menülerdeki yemek talepleri de farklılık gösteriyor. Çocuklara özel menüler hazırlanması, yetişkin ürünlerinin çocuk porsiyonlarında servisi, besleyici ve güzel sunumlu yemeklerin servisi, menüye sebze ve meyve içerikli garnitür eklenmesi ile günümüzde restoranlar rakiplerinin bir adım önüne geçip çocuklu misafirler tarafından tercih edilebiliyor. Alkolsüz İçeceklerde Trendler: Sağlıklı beslenme trendine bağlı olarak ıhlamur, adaçayı, rezene, kuşburnunun yanında, farklı çayların birleşiminden oluşan çaylara, çay kokteylleri ve meyveli soğuk çay kokteyllerine olan ilgi artıyor. Menünün Fiyatlandırılması: Müşteriler restoranda verdikleri paranın aldıkları hizmetle doğru orantılı olmasını istiyor. Restoranların, menülerini düzenlerken, fiyat, kalite ve miktar dengesini dikkate almaları gerekiyor. Teknoloji: Tüketiciler, sürekli zamanın kısıtlı olduğundan şikâyet ediyor ve
teknolojiyi zaman kazanmak için kullanmak istiyorlar. Teknolojide yaşanan hızlı gelişim, restoranların günümüzde teknolojinin kendilerine sundukları imkânları dikkate almalarını gerekli kılıyor. Servisi kolaylaştıracak teknik geliştirmeler yapılması Sipariş ve ödemelerin cep telefonlarıyla yapılması QR koduyla menü tarayabilme, farklı seçenekleri anında görebilme Müşterilerden direkt geri bildirim alınacak sistemler kullanılması Sosyal medya: Restoranların müşterileri ile sosyal medya aracılığıyla iletişim kurmasının önemi artıyor. Müşteriyle ilişki kurmak için öne çıkan sosyal medya mecralar olarak Facebook, Twitter, Foursquare ve Groupon öne çıkıyor. Sosyal medya kanallarında restoranın görünürlüğünün ve bilinirliğinin artırılması, müşterilerin yorumlarına anında cevap verilmesi, promosyonel ürünlerle sosyal medyada müşteriyle ilişki kurulması tüketicilerinin sadakatini kazanmak için tercih ediliyor.
47
UFS.indd 47
25.09.2014 00:27:21
Mekan
Lezzetin adı
LeMan Kültür Spesiyalleri 1994 yılında Beyoğlu LeMan Dergisi’nin alt katında doğan LeMan Kültür, 20. yılında 16 şubesinde, birer klasik haline gelmiş lezzetleriyle göz dolduruyor. LeMan Kültür’ler kendilerini her gün yenileyen ve geliştiren ustalarıyla, mönülerinde bulunan 135 çeşit yemek ve 185 farklı içecekle 7’den 70’e her yaştan insana ve damak tadına uygun hizmet veriyor.
İ
simlerini LeMan Dergisi karakterlerinden alan ana yemek ve tatlılar, Öküz Beğendi, Bezgin Bekir Köftesi, Ortaya Karışık Mideyle Barışık, Daral S’tragonof, Terelelli Tavuk Paprika, Fikriye’nin Körili Tavuğu, Şengül Ablanın Parmesan Soslu Dana Bonfilesi, Leman Nirvana ve Öldüren Cazibe Dondurmazlı Waffle Leman Kültür müdavimlerinin olmazsa olmazları arasında, İstanbul’dan Ankara’ya Edirne’den Eskişehir’e kadar 16 şubesinde günde 25 binden fazla kişiye hizmet veren LeMan Kültür, 20. Yılını kutlarken farklı bakış açısı ve konseptiyle yeme-içme dünyasına
bambaşka bir soluk getiriyor. LeMan Dergisi ruhu, kültürü ve yaşam biçimini yiyecek ve sohbet ortamında harmanlayan Leman Kültür, Türkiye’nin önde gelen Cafe Bar Restaurant zinciri olarak sektörde ustaları ve lezzetleriyle de adından söz ettiriyor.
tarafından belirlenen özgün mönülerin isimleri de LeMan Dergisi karakterlerinden geliyor. Mutfak ekibi bilinen tüm lezzet duraklarını ziyaret ederek yeni yemekler, yeni sunumlar için ilham alıyor.
Lezzetin Ustaları
Ayda 750 binden fazla müşteriye 1500’ü aşkın çalışanı ile en iyi hizmeti vermeye büyük özen gösteren LeMan Kültür Akademi, kaliteli personel ve insan yetiştirme açısından da bir okul niteliğinde. Türkiye’de 16 şubeye ulaşan LeMan Kültür, mönülerinde bulunan 110
LeMan Kültür müdavimlerinin vazgeçemediği lezzetler, LeMan Kültür Akademi’de yetişmiş alanında en iyi isimlerden oluşan ustalar tarafından hazırlanıyor. Tamamı LeMan Kültür
48
LEMAN.indd 48
24.09.2014 23:26:03
Mekan
LeMan Kültür Spesiyallerinden…
www.lmk.com.tr
Ortaya Karışık Mideyle Barışık (2 kişilik) / Biraz atom, biraz hasan hasan, biraz gatana, biraz Bezgin Bekir, biraz Deli Cevat, Mangalda sucuk şiş, sosis şiş, kaşarlı mantar, soğan halkası, patates kroket, sigara böreği, elma dilimli patates, patates püresi ve özel soslar ile tam bir şölen daha ne olsun…
çeşit yemek ve 185 farklı içecekle 7’den 70’e her yaştan insana ve damak tadına hitabediyor. LeMan Kültür Türkiye Bar Koordinatörü Servet Özkay, içecekler konusunda iddialı olduklarını söylüyor: “Misafirlerimizi her zaman en iyi en ferah içeceklerle buluşturmaya gayret ediyoruz. Limonata çeşitlerinden kahvelere, kokteyllerden buzlu içeceklere kadar yüzlerce ürünümüz en taze, en kaliteli malzemelerle hazırlanıyor. Tabi ki, bu lezzetlere bir de LeMan Kültür dokunuşunu ekliyoruz” LeMan Kültür Türkiye Mutfak Koordinatörü Şef Aşçı Soner Şen ise, sürekli en iyi lezzet ve damak tadının peşinde olduklarını belirtiyor: “ LeMan Kültür’lerde klasik Türk lezzetlerini modern gastronomi ve mutfak anlayışı ile harmanlıyoruz. Hepimizin bildiği lezzet ve damak tadlarını alanında isim yapmış ustalarımızla LeMan Kültür
misafirlerinin beğenisine sunuyoruz. Amacımız, alışılagelmiş LeMan Kültür ruhunu, birbirinden farklı yemek, tatlı ve içeceklerin dayanılmaz lezzetleriyle bütünleştirmek.”
Daral S’tragonof / LeMan’a özel sunumda, Krema ile lezzetlendirilmiş julyen bonfile, kornişon turşu, biber, mantar, kiprit patates; çedar burule ve çeşnilendirilmiş kıtır tortilla ile… Bezgin Bekir Köftesi / Izgara edilmiş, yufkaya sarılı köfteler, seçiminize göre sarımsaklı ya da sarımsaksız yoğurt, elma dilimli patates, pirinç pilavı, ızgara edilmiş domates, soğan, biber ve Daral sos ile… LeMan Nirvana / Çilek ve naneli tiramisu. Ayrıntılı LeMan Kültür mönüsüne www.lmk.com.tr adresinden ulaşabilirsiniz.
49
LEMAN.indd 49
24.09.2014 23:26:07
Röportaj
Türkiye’nin Görsel Tarihi DEPODA
SAKLI
Hakan Çetinkaya - Çeşme
Fotoğraflarıyla ülkemizin yakın tarihine tanıklık eden dört foto muhabiri Abdurrahman Antakyalı, Hikmet Saatçi, Tolga Adanalı ve Hikmet Köseçavuş tarafından yaklaşık 3 yıl süren hazırlık aşamasından sonra geçtiğimiz günlerde hizmete giren Depo Photos, Osmanlı’nın son döneminden bugüne sunduğu görsel tarihimizin yanı sıra özel fotoğraf taleplerine de cevap veriyor. Son yıllarda hafızalara kazınan fotoğraflarıyla adlarından söz ettiren Depo Photos kurucularından Abdurrahman Antakyalı ve Tolga Adanalı ile Depo’yu konuştuk.
O
ldukça zahmetli ve zorlu bir yola girmişsiniz. Nasıl ortaya çıktı bu proje?
Bülent Hiçyılmaz Süleyman Demirel Atatürk Barajı’nda
Tolga Adanalı - Türkiye’nin ciddi bir editöryal fotoğraf arşivine gereksinim duyduğu bir gerçek. Bunu oluşturmanın en akılcı yolu da; geçmişten günümüze bu ülkenin tarihini belgeleyen foto muhabirlerinin, belgesel fotoğrafçıların, koleksiyonerlerin ellerinde bulunan dağınık arşivi bir çatı altında toplamaktı, sanırım hayli mesafe aldık. Elimizde şu an Osmanlı’nın son dönemlerinden günümüze kadar ülke tarihinin her alanından yüz binlerce görsel var. Sistem içinde 200 foto muhabiri/fotoğrafçı bulunuyor. Bugüne kadar 25 milyona yakın film ve dijital görsel incelendi. Bunlar arasından 1 milyonun üzerinde görsel seçildi, tabii rakam her gün
yeni gelenlerle artıyor. Filmleri taramak için Amerika’dan iki adet endüstriyel film tarayıcıları getirttik. Filmler tarandı, dijitaller seçildi, işlendi, altyazıları hazırlanıp yayına verilmeye başlandı. Online sistem içinde 500 bine yakın fotoğraf bulunuyor. Arşiv, 1890’lardan başlayıp günümüze kadar devam görseller sunuyor ve her gün yenileri yükleniyor. Yani Osmanlı Dönemi’nden bugüne ülkenin görsel tarihi tek kaynak olarak burada yer alıyor. Spordan siyasete, magazinden kültür-sanata, kent görsellerinden portrelere uzanan çok geniş bir yelpazede görsel içerik sunarken, özel talepleri de yerine getirmeye çalışıyoruz. Abdurrahman Antakyalı - Tarihe doğru bilgiyi bırakmak için alternatif gözlere ihtiyaç var. Depo bu ihtiyaçtan doğdu. “Yayın politikası” sınırlaması içinde herkes
50
DEPO.indd 50
24.09.2014 23:54:07
Röportaj
kendi bakış açısından veriyor haberi, Depo’da öyle bir şey yok. Türkiye’nin “gerçek” görsel tarihini oluşturmaya çalışıyoruz. Bir gazete günde 100-120 civarında fotoğraf yayınlayabiliyor. Kimi haberde sadece bir fotoğraf kullanılıyor, kimi haberler fotoğrafı çekildiği halde fotoğrafsız kullanılıyor. Ama muhabir bir haberde onlarca fotoğraf çekiyor. Gazetede yer bulamıyor, yer bulamayınca da arşive girmiyor o fotoğraf, öyle olunca da herkesin kendi arşivinde bir hard diskte duruyor fotoğraflar. Hard disk hasar görürse o önemli görsel tanıklığın bütün kanıtları yok oluveriyor. Bu kadar basit mi, değersiz mi verdiği emekler foto muhabirlerinin? Bilgiyi kime ne kadar vereceğine medya karar veriyor. Yaptığımız şey, bir anlamda alternatif yayıncılık aynı zamanda. Cumhurbaşkanlığı yemin töreninden de Gezi olaylarından da medyada gördüklerinizden daha fazlası yer alıyor Depo arşivinde. Farklı kaynakların bir konu üzerinde ürettikleri nitelikli görsellerin hepsi bir çatı altında, Depo çatısı altında toplandı. İlgi duyan bu görselleri izleyecek, kullanmak isteyen telif ücretini ödeyip satın alacak. Hedef kitlesi arasında gazeteler, TV’ler, internet siteleri, bilgi ekranları, dergiler, sergiler, kitap yayıncıları hatta direkt olarak kişiler bile var. Bunca çeşitlilik içeren satış politikasının amacı fotoğrafçılara maksimum gelir sağlamak. Böyle bir yapının yokluğu Türkiye için büyük bir boşluktu. “Fotoğrafları almak istiyoruz ama yüksek çözünürlükte nerde bulacağımızı bilmiyoruz. Bulamayınca da Google’dan çalıyoruz. Çalınca da sahibi çıkıyor telif hakkı davası açıyor” diye çok sayıda yakınma dinledik. Depo, büyük bir telifli fotoğraf bankası. Görsel arayanlar,
Cengiz Kahraman - Türkiye’nin ilk beş yıldızlı oteli İstanbul Hilton Harbiye’de açıldı
“Depo Photos fotoğrafçılarının; farklı ideolojileri, siyasi kimlikleri, yaşam tarzları var ama Depo’da hepsi bir arada sunuluyor ve ülkenin ‘gerçek görsel tarihi’ oluşturuluyor. Editörüyle, fotoğrafçılarıyla, izleyicileriyle, müşterileriyle kusursuz bir yapının inşası gerçekleştiriliyor.”
Tolga Adanalı - Başbakan Erdoğan Ak Parti Kazlıçeşme Mitingi’nde 51
DEPO.indd 51
24.09.2014 23:54:09
Röportaj
Abdurrahman Antakyalı Ankara’da Gezi Parkı Protestoları kriter olarak yapılan işteki stresi, geçirilen zaman karşılığında kazanılan parayı ölçü almışlar. Emeği, stresi bol ancak geliri az bir meslek olarak tanımlanmış fotoğrafçılık. Fotoğrafçılar emeklerine sahip çıksa, telif haklarının ihlaline karşı sert hukuki refleksler gösterse emin olun o listenin üst basamaklarına tırmanırlar.
Sami Pekşirin - 1960 yılında Karaköy yüz binlerce fotoğrafa küçük bir aramayla ulaşabilecekler. Ulaşamazlarsa bizimle iletişime geçip yardımımızı alabiliyorlar. Şu an yaklaşık 500 bin fotoğraf web sayfamızda yer alıyor. Sisteme henüz aktarmadığımız ancak milyonlarca kare içinden seçimini yaptığımız, filmlerden taradığımız ancak şu an yayına hazırlanmakta olan yüzbinlerce fotoğraf da cabası…
Özellikle teknolojinin son yıllardaki hızıyla, fotoğrafın ve fotoğrafçılığın değerinin azaldığına dair genel bir kanı var. Siz böyle düşünmüyor olmalısınız ki böyle bir işe girişmişsiniz…
günlerini harcıyor. Emeğini bu kadar değersiz gören başka bir grup var mıdır dünyada! Biz de diyoruz ki; bu emeğin bir karşılığı var. Geçen gün “dünyanın en iyi ve kötü meslekleri” diye bir liste yayınlandı, , fotoğrafçılık 188 sırada ve liste toplam 200 meslekten oluşuyor. Bu liste belirli kriterlere göre hazırlanmıştı. Temel
Nasıl tepkiler alıyorsunuz?
Tolga Adanalı - Son 6 ayda toplumun kanaat önderi diyebileceğimiz kurum ve kişilerle sistemimizi ve hedeflerimizi paylaştık. Nasıl bulduklarını sorduk. Şaşkınlıklarını, memnuniyet ve cesaret
Hikmet Saatçi - Anıtkabir’de Atatürk portresi oluşturmak için gelen gönüllüler nöbet tutan askerin terini siliyor.
Abdurrahman Antakyalı - Bir fotoğrafçıdan fotoğraf isteniyor ama bir ressamdan resim istenemiyor. Neden? Fotoğrafçılık ne yazık ki çok ucuz görünüyor. Bunun en büyük nedeni fotoğrafçının kendisi. Yeter ki çektiği fotoğraflar bir yerlerde görünsün, daha çok kişiye ulaşsın istiyor çektikleri. Oysa tek bir değerli kare için kimi zaman
52
DEPO.indd 52
24.09.2014 23:54:12
Röportaj
Güngör Özsoy - Hababam Sınıfı Sisteme abone olmak ve fotoğraf satın almak için depo@depophotos.com adresine yazabilirsiniz. verici cümlelerle ifade ettiler, şüphesiz bu geri bildirimler bizler için gurur verici oldu. Sistemi görüp önerilerde bulunan fotoğrafçı, arşivci ve görsel alıcısı kesimlerin önerilerinden makul gördüklerimizi yazılımımıza eklettik. Yani imece usulüyle üretilmiş bir sistem oldu. Ne kadar çok kişinin eli değerse hem iyi olacağını hem de ruhu olacağını düşündük. İş bulamayan çok yetenekli gençlere Depo Photos çatısı altında yer verdik. Onlara yol açtık, açmaya da devam
edeceğiz çünkü bu bizim en önemsediğimiz konuların başında geliyor. Depo Photos’un yapısı çağımıza ve geleceğe uygun tasarlandı. Kendine özgü, esnekliği olan özgün bir yazılıma sahibiz. Depo Photos’ta yer alan fotoğrafların tamamı, fotoğrafı çeken fotoğrafçılar, telif sahipleri ve koleksiyonerlerle birebir yaptığımız görüşmeler sonrası sağlandı. Milyonlarca kare film ve sayısal görsel tek tek gözden geçirildi, yüz binlerce kare film taranarak sayısallaştırıldı. Depo
Photos’un kadrosu şu an için 200 kişi civarında ve yıllarca basın fotoğrafçılığında yöneticilik, arşiv, editörlük ve foto muhabirliği yapan isimlerden oluşuyor. Bu arada sürekli başvuru alıyoruz. Yaş grubumuz 18 ila 90 arasında değişiyor dersek Depo Photos’un heyecan verici yapısı hakkında bir fikir edinilebilir. Peşinde koştuğumuz ideal ‘gerçek’ görsel tarihi yazmak. O nedenle, farklı görüş ve disiplinlerden sayısız fotoğrafçının fotoğraflarıyla bu gerçeği hep beraber inşa etmeye çalışıyoruz.
53
DEPO.indd 53
24.09.2014 23:54:13
Etkinlik
MixMondial
beşinci kez başlıyor Erik Lorincz
Dude Table organizasyonu ile beşinci kez gerçekleşecek olan MixMondial, bu sene İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Adana, Eskişehir ve Bursa’da başlıyor. 7 Ekim – 5 Kasım tarihleri arasında 7 büyük şehrin 100’den fazla en iyi bar, gece kulübü, restoran ve cafelerinde gerçekleşecek olan MixMondial’in tüm programına www.mixmondial.com adresinden ulaşabilirsiniz. Erik Lorincz de yeme-içme sektörü çalışanlarına eğitim verecek. MixMondial, bu yönüyle sektör için içecek kültürünün gelişmesine de katkı sağlıyor.
D
ude Table organizasyonu ile bir ay boyunca 7 şehri birden festival ruhuyla dolduracak olan MixMondial’de yepyeni keyif deneyimleri sunacak dünyanın en farklı ve lezzetli kokteylleri, birbirinden eğlenceli ve seçkin partiler, happy-hourlar, sektörel eğitimler ile pek çok sürpriz etkinlik katılımcıları bekliyor.
Festival boyunca Apple Bite, Sweet&Sour, Rum & Coke, Chocolate Crush, Latte ve Fresh Hunt gibi birbirinden lezzetli kokteylleri katılımcılarla buluşturacak olan Mixology Team, bu sene de MixMondial partilerinin odak noktası olacak. Kokteyl
kültürünü tüm yönleriyle yaşatmayı hedefleyen Mix Mondial’de ayrıca dünyada bu senenin önde gelen trendi “Culinary Kokteyller” de festivale katılan mekânlarda bulunacak. 7 Ekim – 5 Kasım tarihleri arasında 7 şehirde 100’den fazla mekânın katılacağı MixMondial, partiler ve performanslar ile şehir kültürüne yeni yaşam deneyimleri kazandırmaya devam edecek.
MixMondial için Türkiye’ye gelecek olan dünyanın en iyi barmenlerinden
54
MIXMONDIAL.indd 54
24.09.2014 23:28:36
Haber
Bocuse d’Or Battle İstanbul için başvurular başladı Dünyanın en önemli şef yarışması Bocuse d’Or bünyesinde düzenlenecek Bocuse d’Or Battle İstanbul 2014 için başvurular başladı. İlki Moskova’da düzenlenen ve ülkemizden 4 Türk şefin katılacağı yarışma Türkiye için bir ilk olacak…
B
ocuse d’Or Battle, 27-29 Kasım tarihlerinde düzenlenecek olan Sirha İstanbul’un bir parçası olarak 28 Kasım 2014 tarihinde İstanbul Kongre Merkezi’nde yapılacak. Türkiye’den 4 Türk şefin katılacağı açıklanan yarışmada Bocuse d’Or Ailesi’nden gelen 4 uluslararası şef yer alacak. Yarışmada 4 uluslararası şefin katılımıyla 4 takım (1 Türk + 1 yabancı) oluşturulacak. Yarışma sırasında 2 takım ilk raundu geçerek finale kalmak üzere birbirleriyle yarışacak. Bocuse d’Or Academy Türkiye işbirliğiyle düzenlenecek yarışmada Mehmet Gürs, (Başkan), Rudolf Van Nunen (Başkan Yardımcısı) organizasyona destek verecek isimler arasında yer alıyor.
Türkiye’de ilk
Türkiye’de ilk kez düzenlenecek yarışma, Türk aşçıları için deneyim kazanmaları, Bocuse d’Or Ailesinin ünlü aşçılarıyla tanışmaları, bağlantılarını genişletmeleri ve bir sonraki Bocuse d’Or ulusal seçmelerinde potansiyel aday olmaları için büyük bir fırsat sunuyor. Rekabet ruhu başta olmak üzere prestijli mutfak yarışması olarak bilinen Bocuse d’Or ile aynı değerleri paylaşan bu yarışmalar, çağdaş ve eğlenceli bir atmosferde turnuva heyecanını mutfak tutkunlarına yaşatacak. Yarışmaya kayıt yaptırmak
isteyenler http://sirha-istanbul.com/ bocuse-dor-battle.html sitesini ziyaret edebilirler.
Sirha’dan bir ilk daha: Dünya Pastacılık Yarışması Battle Sirha Istanbul 2014’te ilk defa Coupe du Monde de la Patisserie Battle (Dünya Pastacılık Yarışması Battle) organize ediliyor. 27 Kasım Perşembe günü İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenecek olan yarışmaya Türkiye’den 4 Türk pasta şefi katılacak. Coupe du Monde de la Patisserie Battle, 27-29 Kasım tarihlerinde düzenlenecek olan Sirha İstanbul’un bir parçası olacak, Sirha bu sayede 27 Kasım Perşembe günü yepyeni bir pastacılık yarışmasına daha ev sahipliği yapacak. Coupe du Monde de la Patisserie bünyesinde, GL events Fuarcılık ve etkinlik ortağı Gökmen Sözen organizasyonuyla düzenlenecek olan ve Dünya Pastacılık Yarışmasının bir ön elemesi olacak Battle’da 4 Türk pasta şefi maharetlerini sergileyecek. Yarışma sırasında 4 Türk aday ilk raundu geçerek finale kalmak üzere birbirleriyle yarışacak. Yarışma, Türk şeflerinin projeye dâhil olmalarının yanı sıra sektörel toplantı ve buluşmalar için oldukça önemli bir fırsat. Yoğun programlarından ötürü ender
buluşma fırsatı yakalayabilen şefler bu yarışmada yeni deneyimler kazanacak, bağlantılarını genişletecek ve belki de bir sonraki Coupe du Monde de la Patisserie ulusal seçmelerine adaylıklarını koyabilecekler. Adayların, Coupe du Monde de la Patisserie Dünya Başkanı, Gabriel Paillasson’un önderliğindeki uluslararası bir pastacılık komitesi tarafından seçileceği yarışmada, 4 Türk aday deneyimlerine göre (CV + çalışma görselleri) belirlenecek. Yarışmada birinciliğe hak kazanan pasta şefini 2428 Ocak 2015 tarihinde Sirha Lyon’da düzenlenecek Coupe du Monde de la Pâtisserie 2015 finaline davetiye (uçak/ otel/gala yemeği dahil) ödülü bekliyor. Başvurmak isteyen adaylar sirha-istanbul.com/CMP-battle.html sitesini ziyaret edebilirler.
55
SİRHA.indd 55
24.09.2014 23:39:55
Haber
CAMEAT Top Chef 2014’ün Türkiye Finali
OKAN ÜNİVERSİTESİ’NDE
gerçekleştirildi
Orhan Önder
Compass Group CAMEAT Bölgesi (Orta Asya, Orta Doğu, Afrika ve Türkiye) çapında bu yıl ilk defa gerçekleştirilen Top Chef 2014’ün Okan Üniversitesi’nin Türkiye’nin en büyük uygulama mutfağında düzenlenen Türkiye Finali’nde, Sofra Restoranları’nın 13 şefi arasından Orhan Önder birinci oldu. Önder, Güney Afrika’da gerçekleştirilecek CAMEAT Top Chef 2014’te Türkiye’yi temsil edecek.
C
ompass Group CAMEAT Bölgesi çapında bu yıl ilki gerçekleştirilen Top Chef 2014’ün Türkiye Finali tamamlandı. Haziran ayı itibarıyla ülke çapında bölgeler bünyesinde başlayan ön elemeler oldukça çekişmeli geçti. Bu yılki teması “Sokak Yemekleri” olarak belirlenen yarışmada, Sofra – Compass Group Türkiye’ye bağlı olarak çalışan executive şefler, şefler ve şef yardımcıları yarıştı. Bölgesel ve ulusal olarak iki ayrı etapta gerçekleştirilen yarışmaların bölge elemeleri geçtiğimiz ay tamamlandı. Elemelerde yarışan şefler, kendi özel tarifleriyle hazırladıkları ana yemek ve tatlıdan oluşan menüleri 70 dakikalık bir sürede hijyen ve güvenlik kurallarına uygun şekilde hazırlayarak sunmaya çalıştı. Tariflerin hazırlanma
tekniğinden lezzetine, mutfak marifetlerinden seriliğe kadar her aşamanın jüri tarafından canlı değerlendirildiği yarışmada hijyen ve güvenlik koşullarının uygunluğu da puanlamaya yansıtıldı. Bölgelerini temsil eden şefler Okan Üniversitesi’nde gerçekleştirilen CAMEAT Top Chef 2014 Türkiye Finali’nde Grand Jüri’nin karşısına çıktı. İstanbul Yaşamkent Sosyal Tesisleri Aşçıbaşısı Orhan Önder çekişmeli geçen Türkiye Finali sonucunda birinci oldu. Orhan Önder, “8 yıldır Sofra’da çalışıyorum. Bütün yarışmacı arkadaşlarım başarılıydı. Fakat küçük bir farkla ben birinci oldum. Güney Afrika’da ülkemizi temsil edeceğim için çok gururluyum. Elimden gelenin en iyisini yapacağım” diye konuştu.
56
OKAN.indd 56
25.09.2014 00:28:23
Haber
Yılın Sosyal Girişimcisi ödülü
‘Yürüyen Işıklar’a Metro Sosyal Girişimci Ödülleri 2014 sahiplerini buldu
M
etro Toptancı Market’in, sosyal girişimcilere destek olmak ve onların başarılarını Türkiye’ye duyurmak amacıyla bu yıl ilk kez düzenlediği Metro Sosyal Girişimci Ödülleri 2014 yarışmasının kazananları açıklandı. Yaşadığı toplum ve dünya için fark yaratan hikâyeleriyle 6 farklı kategoride yarışan başarılı girişimciler arasından, Ayhan Öztürk ‘Yürüyen Işıklar’ adlı projesiyle ‘Yılın Sosyal Girişimcisi’ seçilerek 20.000 TL’lik büyük ödülün sahibi oldu. Metro Toptancı Market, sosyal veya çevresel açıdan fark yaratan projelere imza atmış sosyal girişimcileri, Metro Sosyal Girişimci Ödülleri 2014’te bir araya getirdi. Büyük ilgi gören yarışmanın kazananları, 16 Eylül Salı akşamı Suada’da gerçekleştirilen törenle açıklandı. Esnaf, Butik ve Yerel İşletmeler, Oteller, Restoran-Cafe ve İşletme Mutfakları, Serbest Meslek Ofisleri, Sağlık Kuruluşları kategorilerinde yarışan girişimciler arasından önce her kategorinin birincisi, ardından da Yılın Sosyal Girişimcisi seçildi. İş insanları, gazeteciler ve girişimcilerden oluşan bir jüri tarafından yapılan değerlendirme sonucunda Ayhan Öztürk ‘Yürüyen Işıklar’ adlı projesiyle ‘Yılın Sosyal Girişimcisi’ seçilerek 20.000 TL’lik ödülün sahibi oldu. Öztürk’e ödülünü, Metro Toptancı Market Türkiye Genel Müdürü Kubilay Özerkan ve
Capital ve Ekonomist dergileri Yayın Direktörü M. Rauf Ateş takdim etti. Yarışmada, diğer kategorilerde ödül alan diğer isimler ve projeler ise: Butik ve Yerel İşletmeler kategorisinde, Anadolu’nun çeşitli yörelerini gezerek yemeklere lezzet katan otları toplayan ve onları sofralarla buluşturan “Sessiz Çığlık” hikayesiyle Murat Sert. Oteller kategorisinde, yaşadığı Şırnak ilindeki otel yatırımıyla beğeni ve başarı kazana “Şırnak’ta Bir Otel Düşünün” hikâyesiyle Veysi Asma. Restoran-Cafe ve İşletme Mutfakları kategorisinde, “Down Sendromlu İnsanların Topluma Kazandırılmasını” amaçlayan projesiyle Gökkuşağı Cafe’nin yaratıcısı Sedat Ergün. Serbest Meslek Ofisleri kategorisinde; bedensel engeli olan 150 kişinin kendi eğitmenliğinde paraşütle uçma deneyimi yaşatan “Uçmak Hayal Olmaktan Çıkıyor” hikâyesiyle Seçkin Apari.
Sağlık Kuruluşları kategorisinde; organ bağışı konusunda bilinçlendirme faaliyetlerini anlatan “Bağışlanan Her Organ İkinci Bir Yaşam” hikâyesiyle Banu Özveri Koyuncu. Suada’da düzenlenen ödül töreninde konuşan Metro Toptancı Market Türkiye Genel Müdürü Kubilay Özerkan, “Dünyada 50’nci, Türkiye’de ise 24’ncü yılını kutlayan, dünyanın önde gelen perakendecilerinden biri olarak, uzun yıllardır sayısız girişimciyle karşılaştık; ekonomik, sosyal ve çevresel açıdan fark yaratan projelere tanık olduk. İş dünyasında fark yaratan bu insanların başarı hikâyelerini daha geniş kitlelerle paylaşmak üzere bir yarışma düzenlemek istedik. Sosyal girişimcilerimizi gün yüzüne çıkararak, onları bu yolda yüreklendirmek ve en önemlisi de yeni girişimcileri bu yolda teşvik etmek üzere, Metro Sosyal Girişimci Yarışması’nı düzenlemeye karar verdik” dedi.
57
METRO.indd 57
25.09.2014 00:29:12
Haber
K
Yemek sanayicileri sorunlarının çözümü için
BAŞKENTE ÇIKARTMA YAPTI Genel Başkan Hüseyin Bozdağ başkanlığındaki YESİDEF Heyeti, son aylarda artış gösteren, başta kırmızı et olmak üzere gıda fiyatlarına ilişkin görüş alışverişinde bulunmak, alınacak önlemleri değerlendirmek üzere Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakan Mehdi Eker ile bir araya geldi. Yeni kabinede de yerini koruyan Bakan Eker’i kutlayan Yemek Sanayicileri, sektörün önemli sorunlarının çözümlerini sağlamak amacıyla ilgili bakanlıklar arasında 6 ayda bir gerçekleştirilecek koordinasyon toplantılarının da altyapısını oluşturdu.
ırmızı Et İçin Komite Kuruluyor
Kurban Bayramı öncesinde spekülâsyonların önüne geçilmesini isteyen YESİDEF Genel Başkanı Hüseyin Bozdağ’a Bakan Mehdi Eker, kırmızı et fiyatlarıyla ilgili olarak üretici ve tüketici fiyatlarını dengeleyecek tedbirlerin alınacağı bir komitenin kurulacağı müjdesini verirken, yaşanan maliyet artışını önlemek, yerli etin kalitesini ve miktarını artırmak için çok ciddi tedbirlerin alınacağını söyledi. “Üretici enflasyonu yüzde 6,3, tüketici fiyatlarının artış oranı ise yüzde 14. Arada 8 puan fark var. Bir yandan üretici kaybediyor bir yandan tüketici. Arada birileri bu zamdan faydalanıyor. Yani aracılar kazanıyor” diyen Bakan Eker, “Oluşturulan komite, üretici ve tüketici fiyatları arasında oluşan zincirdeki halkalarda, nerelerde ne problem var, onları tespit edip gerekli tedbirleri alacak. Uygulanan politikalar ve verilen teşviklerle, Türkiye’de 2002’de 10 milyon olan büyükbaş hayvan sayısının bugün 14.5 milyona, küçükbaş hayvan sayısının ise yaklaşık 40 milyon başa çıktı” dedi.
Bakanlıklar Arasında Entegrasyon Şart! Milli Savunma Bakanlığı Tedarik Daire Başkanı Tümgeneral Veli Tarakçı ve yetkililerle de bir araya gelen YESİDEF Heyeti, bakanlıklar arasında gıda analiz ve laboratuvar hizmetlerinde hem ekstra maliyetlerin hem de aynı hizmetlerin tekrarının önüne geçmek amacıyla entegrasyon kurulması başta olmak üzere çeşitli konularda görüşlerini aktardı. Bürokratik işlemlerden dolayı kamu yararı ve yüklenici firmaların mağduriyeti göz ardı edilerek ağırlaştırılmış ceza maddelerinin uygulanması ve birçok hükmün sözleşmenin feshine bağlanmış olması, Türk Gıda Kodeksi, Tebliğler, Askeri şartname ve sözleşme bütünselliğini sağlayacak, yürürlükte olan uygulamaları referans alacak bir sistem kurulması gerekliliğinin altını çizen YESİDEF Genel Başkanı Hüseyin Bozdağ, “Sözleşme maddesinin ifasının mümkün olmadığı durumlarda inisiyatif kullanmak hakkı, bir yıllık sözleşmeler ile 3 yıllık sözleşmelerde sözleşme süresine göre hak tanınması, öğün sayısı ile çalıştırılacak personel arasında orantı kurulması, tedarik edilen malların analizi, menü ve reçetelerle ilgili sorunların çözümü başta gelen taleplerimizdir.”
58
YESİDEF.indd 58
25.09.2014 00:29:42
Haber
Kamu İhale Kurulu yetkilileriyle de bir araya gelen YESİDEF Heyeti, Kamu İhale Kanunu’ndaki bazı maddelerle ilgili görüşlerini paylaştı. Aşırı düşük teklif değerlendirme sistemi, aşırı düşük tekliflerin reddi başta olmak üzere, hizmet alımı ihalelerinde fiyat tekliflerinin eşit çıkması durumunda, yeni yönetmeliğin katma değeri olmaması, meslekte yıllanmış olmanın, liyakat kriterleri içinde firmaların işi tamamlamasının önem arz etmemesi, firmanın bitirdiği işlerin ekonomik toplamına bakılmaması gibi nedenlerle adil bir sonuç sağlamaması gibi konularda yeni düzenlemelere gidilmesi gerektiğine dikkat çeken Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: “İhale dokümanlarında çok yüksek limitli teminatlar istenmesi, bir yıldan fazla süreli işlerde sigorta dönemiyle ilgili aşırı düşük açıklama yapılırken sigorta şirketlerinin ilgili süreyi kapsayan bir poliçe teklifi düzenleyememeleri, aşırı düşük teklif açıklaması için isteklilere 3 iş günü süre verilmesi, kanun, tebliği ve yönetmelik değişikliklerinin kamu yararı ve yemek üreticilerine fayda sağlamaması, yemek ihalelerinde fiyat artışının kurum takdirinde olması, Kamu İhale Kurumu’na şikayet ve itiraz ücretlerinin firmaların haklılığı durumundan idarelerden tazmin edilmesi, haksız işlem tesis eden idare yetkilisine rücu edilmesi, bazı idareler tarafından yaklaşık maliyetin bazı isteklilere verilmesi gibi sübjektif davranışlarının önüne geçilmesi, ihale dokümanlarında çalışan personelle ilgili maaş, SGK, yol, yemek gibi hususların idarenin takdirine bırakılmaması, yaklaşık maliyet hesaplarının doğru yapılmasının kurum tarafından denetlenmesi, ihale dokümanlarında yemek adetlerinin çoğu zaman reel olmaması, aşırı düşük sorgulamaların şartname yemek adetleri üzerinden yapılması, ihale dokümanlarındaki işe başlama süresi ile fiili işe başlama süresi arasında 1 yıla varan farklar olması, işin bitiş tarihine kadar itiraz ve şikayetlerin sonuçlanmaması, ihalelere giriş için kamu İhalelerine giriş için 5 yıllık firma olma şartı, YESİDEF Üyeliği, işletme kayıt belgesi, TSE HYB zorunluluk gibi yeterlilik kriterlerinin sağlamlaştırılması, Kamu İhale Kurulu kararıyla iptal olan ihalelerin damga vergisi, karar pulu, KİK payı, sözleşme giderlerinin ve firmalara geri dönüşümü olmayan giderlerin iadesi gibi çok sayıda sıkıntımız bulunuyor.”
59
YESİDEF.indd 59
25.09.2014 00:29:46
Haber
Yiyecek-İçecek Hizmeti Sektöründe
AB Destekli E-sertifika Eğitimi Başladı A
vrupa Birliği Hayat Boyu Öğrenme Programı kapsamında 2012 yılında başlayan ve Leonardo da Vinci Programı altında yürütülen “Yiyecekİçecek Hizmeti Sektöründe Kapasite Geliştirilmesine İlişkin Yönetim Eğitimi Sistemi” (MTS Hospitality) projesi, yemek hizmeti sunan mikro/küçük ölçekli işletmelerin rekabet düzeyini artırmak amacıyla oluşturuldu. Bu bağlamda, iş organizasyonu ve insan kaynakları yönetimi desteği için eğitim programı ve doküman paketi oluşturulması hedefleniyor. Projede Türkiye (Kalite Sistem Grubu), Letonya, Yunanistan, İspanya, İtalya ve Slovakya ortak olarak yer alıyor. Projenin hedef grupları arasında yemek hizmeti sunan mikro/küçük ölçekli işletmelerin yöneticileri, müdürleri ve çalışanları ile mesleki ortaokul ve meslek lisesi (turizm ve otelcilik) öğrencileri bulunuyor. Proje kapsamında ilgili sektörde pazar araştırması yapılarak, yemek hizmeti sunan mikro ve küçük ölçekli işletmelerde yönetim süreçlerini geliştirmek için e-eğitim programı ve dersler hazırlandı. Proje kapsamında sunulan ücretsiz e-eğitim programı 7 eğitim modülünden oluşuyor ve toplam 24 ders barındırıyor.
Kalite Sistem Grubu’nun ülkemizi temsil ettiği “Yiyecek-İçecek Hizmeti Sektöründe Kapasite Geliştirilmesi” - MTS Hospitality Avrupa Birliği projesi eğitimlerine başladı. Modül 1 RESTORAN İŞLETMESİ ÜRÜNLERİ a) Yiyecek Hazırlama Yöntemleri b) Menü Tipolojisi c) Menünün Planlanması d) Restoran İşletmesinde Konuk Servisi
Modül 2 GIDA GÜVENLİĞİ
a) Gıda zincirinde uygulanan kanunlar b) Risk Yönetimi c) HACCP Sistemi d) Öz Kontrol Sistemi
60
MTS.indd 60
24.09.2014 23:30:02
Modül 3: GELİR, MALİYET VE FİYAT HESAPLAMASI a) Restoran İşletmesinde Maliyetler b) Fiyat Hesaplama c) Menünün Finansal Değerlendirmesi
Modül 4: FİNANSAL YÖNETİM
a) Faaliyet Raporları, Faaliyet Raporlarının Finansal Analizi b) Finansal Oran Analizi
Modül 5: İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ
a) Personel Planlaması ve Seçimi b) İşletme İçindeki İşçi-İşveren İlişkileri ve Yönetimi c) Personelin Motive Edilmesi, Sorun Çözümü ve Anlaşmazlıkların Giderilmesi d) Personel Değerlendirmesi ve Eğitimi
Modül 6: RESTORAN İŞLETMECİLİĞİNDE PAZARLAMA
sadece tek bir modülden başarılı olmak yeterlidir. Bu sayede restoran ve otel sahipleri ile çalışanlarının hizmet kalitesi gelişecek, turizm-otelcilik öğrencilerinin ise uluslararası sertifika sayesinde istihdam olanakları artacaktır. Detaylı bilgi ve kayıt için www.mtshospitality.com internet sitesi ziyaret edilebilir.
a) Restoran geliştirme sürecine nasıl başlanır? b) Piyasa Araştırma ve Geliştirme Planlaması c) Pazarlama Yönetimi
Modül 7: GIDALARIN BESİN DEĞERİ
Projedeki eğitim modüllerinin her bir ortak ülkede en az 150 katılımcıya ulaşılması hedefleniyor. Her bir modülün sonunda yer alan testi başarıyla tamamlayan katılımcılar, yiyecek-içecek sektöründe geçerliliği olan ücretsiz bir sertifika almaya hak kazanacaklar. Tüm modüller farklı konular içerdiğinden, sertifika alımı için
MTS.indd 61
24.09.2014 23:30:03
Haber
ERİŞ UN
perakende sektörüne
ADIM ATIYOR Abdullah Eriş
Türkiye’nin en büyük un üreticilerinden Erişler Gıda, 40’ıncı yılında profesyonel pazardaki deneyimini Eriş Un ile perakende alanına taşıyor. Eriş Un, perakende de 2015 yılında ilk 3 marka arasında olmayı hedefliyor.
D
ünyanın yaklaşık 50 ülkesine 2013 yılında 240 bin ton un ihracatı yaparak ülke ekonomisi için katma değer oluşturan Erişler Gıda, Eriş Un markası ile perakende pazarına giriyor. Un imalatına 1974 yılında başlayan Erişler Gıda, 40’ıncı yılında çok amaçlı buğday unu ve baklavalık - böreklik buğday ununu nihai tüketiciyle buluşturuyor. Perakende un pazarının en büyük markalarından biri olmayı hedefleyen Eriş Un, 1 kg, 2 kg, 5 kg, 10 kg ve 25 kg’lık ambalajlar ile tüketicilerin her ihtiyacına uygun ürün alternatifleriyle pazardaki yerini alıyor. Türkiye genelindeki ulusal ve yerel zincirlerde satışa sunulan Eriş Un, yenilikçi ambalajlarıyla da dikkat çekiyor. Erişler Gıda Perakende Grubu Genel Müdürü Abdullah Eriş, Eriş Un’un perakende açılımıyla ilgili şunları söyledi: “Erişler Gıda olarak un alanında güçlü bir birikimimiz var. Türkiye’nin en zengin buğday karışımına sahip markasıyız. 1974 yılından bu güne kazandığımız bilgi birikimini ve 5 üretim tesisimiz ile profesyonel pazarda yakaladığımız başarıyı şimdi perakende alanına taşımaya hazırlanıyoruz. 2015 yılında ulusal ölçekte dağıtım yapan ilk 3 marka içinde olmayı hedefliyoruz. İlk olarak iki ürünümüzle perakende alanında olacağız; ancak çok yakında tam buğday unu başta olmak üzere farklı un çeşitlerimizi de piyasaya sunmayı planlıyoruz. ”
62
ERİŞ.indd 62
25.09.2014 00:32:09
Mekan
Canlı ve hareketli şehrin yeni lezzet durağı
AKIN RESTORAN İstanbulluyu Akın Balık ile buluşturan tecrübe, şimdi “Akın Restoran” ile Şişhane’de…
A
kın Restoran, İstanbul’un tam ortasında, menüsünde yer alan organik ürünlerle ve geleneksel Türk Mutfağının İstanbul yorumuyla sizi selamlayan bir mekân. Akın Restoran sabah kahvaltısından, öğle yemeğine, akşam arkadaşlarınızla keyifle sohbet edebileceğiniz, lezzetli sofralarda ağırlıyor. Mönüsü oldukça samimi; Datça, Kastamonu, Antep, Rize ve Sakarya gibi
Türkiye’nin özel yörelerinden seçilen ürünlerle hazırlanan bu menüde neler yok ki… ‘Ağa Kahvaltısı’nda Erzincan’dan gelen özel tulum peyniriyle tanışırken, hiç bir yerde göremeyeceğiniz köy ‘Tarhana’sını otantik tahta kaşıklarla tadacaksınız. Restoranın kendine özgü sunumu ile ‘Tere Ciğeri’ ve ‘Kezban Kavurma’ mönünün diğer farklı lezzetlerinden.
Akın Restoran her gün 09.00-03.00 arası sizleri farklı lezzet deneyimleri yaşamaya davet ediyor… 63
AKIN.indd 63
25.09.2014 00:18:25
Mekan
Baklava Hamuru ile Hazırlanan Tiramisu
Vogue’da İ
stanbul’un en gözde mekanları arasındaki yerini korumaya devam eden Vogue Restaurant’ın menüsünde İtalyan mutfağının en vazgeçilmez tatlarından olan tiramisu, çok farklı ve lezzetli bir yorumla yer alıyor. Executive Chef Moreno Polverini tarafından hazırlanan Vogue’a özel tiramisu yapımında, klasik tiramisu’lardan farklı olarak baklava yufkası kullanılıyor. Baklava hamuru ve özel tarifi sayesinde lezzeti daha çıtır ve hafif bir hale gelen tiramisu, tatlı tutkunlarına benzersiz bir lezzet deneyimi vadediyor.
Vogue’un özel tiramisu’su hazırlanırken; baklava yufkasının üstüne pudra şekeri dökülüp çift taraflı olarak fırında kızartılıyor. Özel olarak şekillendirilen kurabiyeler, espresso sosunda
dinlendiriliyor. Yine özel olarak hazırlanan kremaya mascarpone peyniri ve kahve sosu ilave ederek, şekil verildikten sonra üstüne toz kakao serpilip 10 yıllık rom ile hazırlanan krem sos ve gül yapraklı dondurma ile servis ediliyor.
Açıldığı günden bu yana İstanbul’un en gözde mekânları arasındaki yerini koruyan Vogue Restaurant, tatlı menüsünde yer alan tiramisu ile bambaşka lezzet deneyimi vadediyor. Executive Chef Moreno Polverini tarafından hazırlanan Vogue’a özel tiramisu, yapımında kullanılan baklava yufkası sayesinde, deneyenlere daha çıtır ve hafif bir lezzet sunuyor.
Üç tarafı muhteşem boğaz manzarası ile çevrili Vogue Restaurant, yemeklerinin lezzetinin yanı sıra muhteşem ambiansı ile de konuklarına unutulmaz anlar yaşatmaya devam ediyor.
Spor Cad. No:48 BJK Plaza A Blok K:13 Akaretler Beşiktaş İSTANBUL T.0212 227 25 45 – 227 44 04 www.voguerestaurant.com
64
VOGUE-TİRAMUSU.indd 64
24.09.2014 23:44:04
Haber
Yemek.com, yemek hazzının peşinden koşanları buluşturmak için, şimdi yayında. Yedi farklı kategorisiyle seksi tariflerden mekân önerilerine, eğlenceli listelerden videolara yemeğe dair içerikleri bir araya getiren Yemek. com, yemekle aramızdaki duygusal bağı güçlendirmeye kararlı. Geleneksel tatların püf noktaları, ünlü restoranların gizli tarifleri, keşfedilmeyi bekleyen mekânlar, en yeni yemek trendleri ve mutlaka bilmeniz gereken haberlere kadar her şey, Yemek.com ziyaretçilerini bekliyor. Yemek.com bir yemek okulu, bir eğlence merkezi ve lezzet kâşiflerinin buluşma noktası.
Ye, keşfet, şaşır:
Y
emek.com’un en iddialı olduğu içerik gruplarından biri, içinde burnumuza çocukluğumuzun kokusunu getiren klasik yemeklerden, risotto, macaron, scone gibi seksi tatlara kadar farklı tariflerin bulunduran ‘TARİF’ kategorisi. Kısacası tost bağımlısının da, executive chef adayının da, babaannesinin mutfak sırlarına sıkı sıkıya bağlı olanı da kendinden bir şeyler bulabileceği Yemek. com, yemekle aramızdaki gönül ilişkisini hiç olmadığı kadar alevlendiriyor!
İlham veren bir yemek salonu: Ye Yemek hakkında iştah açan, ağız sulandıran ve faydalı içerikler sunan YE kategorisi, yemeğe olan bağımlılığınızı arttıracak; ‘Usta işi mangal yapmanın 9 püf noktası’, ‘Kırmızı et seçerken dikkat edilmesi gerekenler’ gibi konularla meraklılarına ilham verecek.
Bu kategoride aynı zamanda gurme tatlar da unutulmuyor, ‘Diyetisyeninizi bile kandırabileceğiniz 8 farklı tatlı önerisi’ gibi listeler ve yemek önerileri sunuyor.
ve tanıtımı bulunuyor. Uğruna yollara düşülesi lezzetlerin kıymetini bilenler ‘Keşfet’ kategorisinin ve şehrin altını üstüne getireceğe benziyor.
Lezzet uğruna yollara düşmeye razıysan: Keşfet
Yemek diyarının eğlence merkezi: Şaşır
Yemek.com’un ‘KEŞFET’ bölümünde ise İstanbul’un en iyi dönercilerinden gurme sandviç mekanlarına, hafızaya kazınacak lahmacunculardan gizli kalmış kuru fasulyecilere kadar birçok mekan önerisi
Yemek.com’un iddialı olduğu bir diğer kategori de ‘ŞAŞIR’. Yemek diyarının en neşeli ortamı olmaya aday bu bölümde güldürürken yediren tespit listeleri, ilginç haberler ve videolar bulunuyor. Yemeğe adanmış bu eğlence merkezinde, ‘Türklerin ve Yunanlıların kuzen olduğuna işaret 12 yemek’, ’17 Maddede sofrada Türkleri tanıma kılavuzu’ gibi lüzumlu konular çok sevdiğimiz liste mantığında karşımıza dökülüyor.
65
YEMEK.indd 65
25.09.2014 00:31:33
Ürün
NESPRESSO’dan
Eşsiz Kahve için
Makine Seçenekleri Profesyonel kahve yapma deneyimini evlere taşıyan, en üst düzey deneyim sunmak için çalışmalarını sürdüren Nespresso, birbirinden farklı kahve makine seçeneklerini sunuyor.
NESPRESSO INISSIA
Kahve keyfini şık ve renkli tasarımlarıyla zenginleştiren Nespresso’nun tek tuşla espresso bazlı kahveleri hazırlayabilen Pixie kahve makinesi, boyutu ve yalın tasarımıyla hem ergonomik hem de çok şık. Pixie, kahve yapmak için hazır olduğu zamanı veya su haznesi boşsa doldurulması gerektiğini, endüstriyel tasarımla tam olarak bütünleşen ve değişen arka ışık renkleri sayesinde haber veriyor. Pixie, kullanılmadığı takdirde dokuz dakika sonra otomatik olarak kapanmakta ve diğer normal A sınıfı makinelere oranla %40 daha az enerji tüketiyor.
Nespresso, gurme kahve dünyasına benzersiz bir giriş yapmak için tasarladığı yeni makinesi Inissia ile şık tasarımlı sadeliği eğlenceli renkler ile birleştirerek kahve deneyimini benzersiz bir keyfe dönüştürüyor. Geniş renk seçenekleri, kolay kullanımı ve sadeliği ile ön plana çıkan Inissia, 19 bar basınç sistemi, 25 saniyelik ön ısınma süresi, programlanabilir kahve tuşları, 9 dakika ve 30 dakika olarak ayarlanabilir otomatik kapanma özelliği ve A enerji sınıfına dâhil. Black, White, Ruby Red, Vanilla Cream, Pure Orange ve Grey olmak üzere 6 renk seçeneği ile sunulan Inissia’nın 2 Limited Edition rengi; Summer Sun ve Blue Sky da satıla sunuluyor.
Nespresso’nun keyifli sütlü tarif keyfi yaşatan Lattissima+ kahve makinesi, yüksek kalitede süt köpüğü ve ‘Tek Tuş’ sistemi ile ön plana çıkıyor. Tercih ettiğiniz cappuccino, latte gibi tüm espresso bazlı kahve tariflerini ‘Tek Tuş’ özelliği ile Lattissima+’ta hızlı ve kolay hazırlayabilirsiniz. Hareketli su ve süt haznelerinin yanı sıra istenilen fincan ve bardak boyutuna göre ayarlanabilir. Lattissima+ beyaz, gümüş rengi, kırmızı ve mavi renk seçenekleri ile işlevselliğin yanında şıklık da sunuyor.
• Nespresso Pixie, KDV dâhil, 565 TL
• Nespresso Inissia KDV dâhil, 375 TL
• Nespresso Latissima+ KDV dahil, 1.195 TL
NESPRESSO PIXIE
NESPRESSO LATTISSIMA +
66
NESPRESSO.indd 66
25.09.2014 00:11:10
Ürün
NESPRESSO MAESTRIA & GRAND MAESTRIA
Nespresso’nun kahve uzmanlarının kullandıkları ekipmanları evlere taşıdığı Maestria serisinin ileri teknolojisi ile içinizde yatan barista ruhunu ortaya çıkarabilirsiniz. Profesyonel kahve makinesi görünümlü Maestria ve Gran Maestria, pratik kullanımıyla süt tariflerini gerçek bir uzman tarzında hazırlayabilme olanağı sunuyor. Retro tasarım çizgilerine sahip Maestria serisi, Rosso, Cream veya Titanium renk alternatifleri ile şık ve modern mekânlara profesyonel bir dokunuş getirerek uyum sağlıyor.
• Nespresso Maestria KDV dâhil, 1.545 TL • Nespresso Gran Maestria KDV dâhil, 1.995 TL
www.nespresso.com
NESPRESSO U VE UMILK
Akıllı ve modüler tasarımıyla çağdaş yaşam ortamlarına uymak için kendi biçimini değiştirebilen, türünün ilk örneği Nespresso U makinesi, keskin teknolojisiyle mükemmel kahve içimine olanak sağlıyor. Nespresso tarafından şimdiye kadar tasarlanan en modüler kahve makinesi olan, minimalist, kıvrımlı ve uyumlu formuyla U, her seferinde en sevdiğiniz fincan boyutunu hatırlayacak dokunmatik bir ara yüze sahip. U’nun; Pure Cream, Pure Black, Pure Grey ve Pure Orange olmak üzere dört rengi bulunuyor. UMat versiyonda kırmızı ve gri mat rengi de mevcut. Nespresso, tek tuşla en sevdiğiniz Grand Cru kahvesini hazırlamaya ek olarak, Umilk ile sütlü tarif sevenlere kolaylık ve rahatlık sağlayabilmek için entegre taze süt çözümü sunuyor. Umilk makinesiyle birleşen yeni Aereccino3 süt köpürtücüsünün hazırladığı pürüzsüz süt köpüğü sayesinde sıcak ya da soğuk sütlü tarifleri hazırlamak artık daha pratik.
NESPRESSO CITIZ VE CITIZMILK
Kahve keyfini stilize eden, tek tuşla espresso bazlı kahveleri hazırlayabilen Nespresso Citiz kahve makinesi, ince tasarımıyla hem ergonomik hem de çok şık. Citiz, 19 bar basınç, 60 sn. ön ısınma süresi, kompakt tasarım, otomatik fincan boyutu, büyük bardak için mıknatıslı fincan desteği, programlanabilir otomatik bekleme modu ile kullanım kolaylığı sunuyor. Lezzetli tariflerin keyfini çıkartmak için entegre Aeroccino sistemi ile, CitiZ&Milk ile de istediğiniz bütün sıcak ve soğuk sütlü kahve tariflerini hazırlayabilirsiniz. İleri teknoloji ve retro-modern tasarımın birleşimi olan CitiZ dilediğiniz tüm ortamlara mükemmel uyum sağlıyor.
• Nespresso Citiz KDV dâhil, 595 TL • Nespresso CitizMilk KDV dâhil, 895 TL
• Nespresso U KDV dâhil, 545 TL • Nespresso UMilk KDV dâhil, 745 TL
67
NESPRESSO.indd 67
25.09.2014 00:11:12
Haber
TURKCELL son 3 yılın teknolojik dönüşüm haritasını çıkardı Turkcell’in, şirketlerin mobil teknolojileri kullanarak, daha başarılı, hızlı ve kârlı olmalarını sağlamak amacıyla 3 yıl önce hayata geçirdiği “Akıllı Şirket” vizyonu Türkiye’deki teknolojik dönüşüme öncülük ediyor. teknolojileriyle büyüyor, gelişiyor. Şirketlerimizin gelişiminde akıllı şirket, mobil şirket, gerçek zamanlı şirket olmaları için her birine özel çözüm sunmak yıllardır önceliğimiz. Üstün altyapımızla, servislerimizle, en büyük saha ve çağrı merkezleri ekipleriyle mücadelelerinde yanlarındayız. Bugün mobil iletişim sektöründe ve kurumsal pazarda lideriz, 520 bini aşkın şirkete hizmet veriyoruz. Türkiye’nin başarılı şirketlerine baktığımızda her 10 başarılı şirketten 9’unun Turkcell ile çalıştığını görüyoruz. Müşterilerimizin duyduğu güven omuzlarımıza önemli bir sorumluluk yüklüyor. Eğer çalıştığımız şirketlerde ve dolayısıyla Türkiye’de teknolojik dönüşüm gerekiyorsa, elimizi taşın altına sokmamız gerekiyor diye düşündük ve 3 yıl önce “Akıllı Şirket” vizyonunu hayata geçirdik” dedi.
Selen Kocabaş
T
urkcell, bu 3 yıllık süreçte, şirketlerin başarısına teknolojiyle destek olmak için 30 ilde 50 binin üzerinde kurumsal müşterisiyle buluştu. Firmaların teknolojiyi ne kadar kullandıklarını McKinsey ile birlikte oluşturduğu “Turkcell Akıllı Şirket” algoritması üzerinden ölçümleyen Turkcell, Türkiye’nin teknolojik dönüşüm haritası niteliğindeki bilgileri kamuoyuyla paylaştı.
Türkiye’nin “Akıllı Şirket” haritası 3 yılda değişim gösterdi “Akıllı Şirket” skorları il bazında değerlendirildiğinde Türkiye’nin ve şirketlerin teknoloji kullanım haritalarının zaman içinde değişim gösterdiği görüldü. İzmir, Antalya, Bursa, Konya ve Mersin illerinde şirketlerin teknoloji dönüşümleri ivme kazandı ve listede daha üst sıralara oturdular.
Örneğin, Turizm sektöründe iş verimliliğini ve takibini artırmak amacıyla, yaygın tablet, saha yönetim çözümleri ve akıllı telefon kullanımı ile birlikte, Antalya Akıllı Şirket skorunda sıçrama yaptı. Mobil interneti, M2M ve pazarlama çözümlerini daha yoğun olarak kullanmaya başlayan İzmir, Bursa ve Konya ise listede ön sıralara yükselmeyi başardı. Sektör bazında değerlendirildiğinde ise özellikle enerji sektöründe bir sıçrama gerçekleştirildiği açıkça görülüyor. 3 yıl önceki “İlk 10” listesinde yer almayan “Kamu ve Devlet Kurumları”nın da makineler arası iletişim (M2M) ve pazarlama çözümleri ile vatandaşa ulaşarak ve yeni hizmetler sunarak teknolojiyi daha fazla kullanıp listeye girmesi dikkat çekici. Sadece 2014’ün ilk yarısında 5 binin üzerinde şirket Akıllı Bulut, Mobil Pazarlama, Akıllı Enerji, Akıllı Faks, Video Konferans, İşin Cebinde Çalsın, gibi çözümlerle işlerini tamamen mobilden yönetme yoluna gitti. Büyük ilgi gören Araç Takip çözümünde, 500 bin adet araca ulaşıldı ve bu alanda Türkiye Avrupa’da birinciliğine yükseldi.
Teknolojik dönüşüm önemli bir sınav Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Selen Kocabaş, “İçinde yaşadığımız bilgi ve mobilite çağında “teknolojik dönüşüm” tüm şirketlerin başarı yolunda vermesi gereken bir sınav. Fark yaratmak, çevik, akıllı, rekabetçi ve verimli bir şirket olmak için teknolojiyi ve mobil iletişimin sunduğu olanakları iş süreçlerine entegre etmek gerekiyor. Türkiye kurumlarımızın, şirketlerimizin yatırımları,
68
TURKCELL.indd 68
24.09.2014 23:47:05
Haber
Fırıncılık Türk Milli Takımı’nı ÖZMAYA SEÇİYOR
Özmaya, fırıncılık sektörünün dünyadaki en prestijli ve önemli yarışması BAKERY WORLD CUP (Fırıncılık Dünya Şampiyonası) için fırıncılık sektörü profesyonellerini Türkiye Fırıncılar Milli Takımı’nın bir parçası olmaya çağırıyor.
T
ürkiye’de Özmaya şirketi ile faaliyet gösteren dünya maya devi Lesaffre’nin, ulusal ve uluslararası seçmeler ile Fırıncılık Dünya Şampiyonası’nda yarışacak ülke takımlarını belirlediği ‘Louis Lesaffre Cup’a başvuru süreci başladı. 2014 yılında ulusal takım seçme süreci gerçekleştirilen Louis Lesaffre Cup’ın, 2015 yılında ise Avrupa, Amerika, Akdeniz-Afrika ve Asya-Pasifik olmak üzere dünya üzerindeki 4 bölgede Uluslararası Seçmeleri gerçekleştirilecek. Her bir bölgedeki ülke takımları Fırıncılık Dünya Kupası’na katılabilmek için birbirleri ile yarışacak.
Yarışmaya kimler katılabilir? beliyor olacak. Türkiye Fırıncılar Milli Takımı dünya şampiyonasına katılabilmek için ilk olarak, Bakery World Cup’ın ön elemeleri olan Louis Lesaffre Cup’ta Afrika-Akdeniz bölge seçmelerinde yarışacak. ‘Baget ve dünya ekmeği’, ‘Viennese hamurişleri ve özel ekmekler’ ve ‘Sanatsal Parça’ olmak üzere 3 kategoriden oluşan yarışmada, takımı oluşturan her bir takım üyesi, bir kategori için yarışacak.
Özmaya tarafından organize edilen Louis Lesaffre Cup Türkiye Ulusal Seçmeleri’ne; 22 ile 55 yaşları arasında, TC vatandaşı olan ya da hâlihazırda en az 5 yıldır aralıksız olarak Türkiye’de ikamet etmekte olan, fırıncılık ve unlu mamuller sektörü profesyonelleri katılabilirler. Adayların Louis Lesaffre Cup Türkiye Ulusal Seçmeleri’ne katılabilmeleri için 30 Eylül 2014 tarihine kadar www.ozmaya.com.tr adresinde yer alan başvuru formunu doldurmaları gerekiyor.
Bu yıl dördüncüsü düzenlenecek yarışma kapsamında Afrika-Akdeniz bölgesinde yer alan ülkemizin, Fırıncılar Milli Takımı’nın belirleneceği Türkiye Ulusal Seçmeleri için ise ilk aşamada İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana’da bölgesel ön elemeler gerçekleştirilecek. Ön elemelerde finale kalan profesyoneller, İstanbul’da organize edilecek uygulamalı final yarışmasında yeteneklerini sergileyerek Türkiye Fırıncılar Milli Takımı üyesi olmak için yarışacaklar. Yarışma için son başvuru tarihi 30 Eylül 2014. Ekim ve Kasım aylarında geçekleştirilecek seçim sürecinin ardından, Türkiye Fırıncılar Milli Takımı üyelerini ciddi bir eğitim süreci
www.ozmaya.com.tr www.coupelouislesaffre.com
69
ÖZMAYA-BAKERY WORLD CUP -1.indd 69
25.09.2014 00:10:37
Gezi
Orta Avrupa’yı gezmek için en uygun mevsim
SONBAHAR Coral Travel & ODEON Tours tatilseverlere Orta Avrupa’yı sonbaharda en avantajlı fiyatlarla keşfetme imkânı sunuyor.
T
ürkiye pazarındaki tüketiciye 2006’dan beri tatil hizmetleri sunan ODEON Tours, 2014 yılı itibarı ile faaliyetlerine OTI Holding’in global tur operatörü markası Coral Travel ile devam ediyor. Coral Travel & ODEON Tours misafirlerine sonbaharda çok uygun fiyatlarla Orta Avrupa’yı keşfetme imkânı sunuyor. Viyana, Budapeşte ve Prag; müzeleri, opera salonları, kiliseleri ve tarihi mekânları ile ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor. Coral Travel & ODEON Tours Orta Avrupa’nın birbirinden güzel bu üç şehrini, düzenlediği 7 gecelik turla 369 Euro’dan başlayan fiyatlarla keşfetme şansı sunuyor. 25 Ekim çıkışlı Orta Avrupa turu, Türk Hava Yolları tarifeli seferi ile gerçekleştiriliyor.
Avrupa’nın en romantiği: Budapeşte
Ortaçağ’ın bohem şehri: Prag
Macaristan’ın başkenti Budapeşte ‘Tuna’nın İncisi’ ya da ‘Tuna’nın Kraliçesi’ olarak da anılıyor. Neo-Klasik ve modern mimarinin birçok eserinin görülebileceği, Avrupa’nın en yeşil ve en romantik şehirlerinden birisi olan Budapeşte’de tekne ile Tuna Nehri gezisine çıkılarak şehir panoramik olarak izlenebiliyor. Yaklaşık 150 yıl Osmanlı hâkimiyetinde kalan şehirde Türk izleri de gezginleri etkilemeye devam ediyor.
Çek Cumhuriyeti’nin başkenti ve en büyük şehri Prag, Vlatava Nehri’nin üzerine kurulu. ‘Altın Şehir’, ‘Doksanların Sol Bankası’, ‘Masal Şehri’, ‘Şehirlerin Anası’ ve ‘Avrupa’nın Kalbi’ gibi isimlerle de anılan bu şehirde 10’uncu yüzyıldan kalma Prag Kalesi ve aynı dönemden kalma tarihi yapılar görülebilir. Prag’ın bir özelliği de II. Dünya Savaşı’nda pek zarar görmemiş olmasıdır. Bu sayede birçok tarihi yapı ve mekânı günümüze kadar bozulmadan taşıyabilmiş durumda. Kafka’nın, Dvořák’ın, Mozart’ın, Goethe’nin, Beethoven’ın, Puşkin’in evleri ile Atatürk’ün 1918’de kaldığı oteli barındıran Prag ve çevresi de görülmesi tavsiye edilen yerler arasında. www.coraltatil.com
Müziğin ve sanatın başkenti: Viyana Avusturya’nın başkenti olan, Kuzeydoğu Alpleri’nin alçaldığı bölgede kurulu ve klasik batı müziğinin beşiği sayılan Viyana’da gotik mimariyle inşa edilmiş yapılar ve Orta Çağ’dan kalma kültürel miras dikkat çeken noktalar arasında.
70
ORTA AVRUPA.indd 70
24.09.2014 23:41:21
Kitap
Amerikalı bir baba - oğulun gözünden
Beyoğlu ve çevresi
1 John ve Brendan Freely, Türkiye’de yaşayan Amerikalı bir baba-oğul. Brendan’ın California’daki bir sirkte çalışma macerası kadar, John’un İkinci Dünya Savaşı’nda Pasifik, Birmanya ve Çin’de yaptığı komandoluk görevi de aslında onların ne kadar renkli kişilikler olduğunu gösteriyor. Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan Galata, Pera, Beyoğlu: Bir Biyografi kitabı, Amerika, İrlanda, İtalya, Atina gibi ülkelerde yaşamış, daha sonra yerleşmek için İstanbul’u seçmiş bu iki renkli Amerikalının gözünden Beyoğlu ve çevresini anlatıyor.
926 yılından New York’ta doğan, 17 yaşındayken ABD deniz kuvvetlerine katılan John Freely, İkinci Dünya Savaşı’nın son iki yılında Pasifik, Birmanya ve Çin’de komando olarak görev yaptı. Savaştan sonra eğitimi için New York’a döndü. Burada fizik doktorasını tamamlayan yazar, 1960 yılında Türkiye’ye geldi. Boğaziçi Üniversitesi’nde Astronomi ve Bilim Tarihi dersleri verdi. Daha sonra Londra, Atina ve Venedik gibi farklı ülkelerde yaşayan Freely, 1993 yılında Boğaziçi Üniversitesi’ne döndü. 1959 yılında doğan oğlu Brendan Freely ise İrlanda ve Amerika’da eğitim gördü. California’da bir sirkte çalıştı, Boston’da sosyal hizmetlerde görev aldı. Brendan hala İstanbul’da yaşamakta ve edebiyat çevirmenliği yapıyor. Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan Galata, Pera, Beyoğlu: Bir Biyografi kitabı, işte bu Amerikalı baba
– oğulun gözünden Beyoğlu ve çevresini anlatıyor. Sokak sokak Galata, adım adım Pera, karış karış Beyoğlu... Yüzyıllardır farklı kültürleri-kimlikleri kucaklayan, her gün biraz daha değişip dönüşen ama değerli özünü asla yitirmeyen caddeler, mahalleler, hanlar, geçitler: John Freely ve oğlu Brendan Freely’nin kaleminden sıradışı bir “biyografi”... İstanbul’a dair kitaplar hep tarihi yarımadaya odaklanır. Ama Galata, Pera, Beyoğlu: Bir Biyografi kitabı, Konstantinopolis yarımadasının karşısındaki Beyoğlu bölgesine yoğunlaşıyor. Bölgenin gelişimini ve sosyal tarihini, Haliç’teki ilk yerleşimlerden Taksim ve çevresindeki son yerleşimlere kadar, sadece mimarisiyle değil, katillerinden mafyasına, fahişelerinden bankerlerine, diplomatlarından sosyetesine kadar, bütün sakinlerini de inceleyerek sokak sokak takip ediyor.
Galata, Pera, Beyoğlu: Bir Biyografi Brendan Freely - John Freely Çeviren: Yelda Türedi 263 Sayfa, 19 TL Yapı Kredi Yayınları 71
KİTAP-GALATA PERA.indd 71
25.09.2014 00:49:30
KİTAP-GALATA PERA.indd 72
25.09.2014 00:49:32