Bir adam ve bebek arasındaki her şey
Biradam Birbebek Mayıs 2011 Yıl:1 Sayı:8
Röportaj
Club Biradambirbebek
İNDİ Oyuncak kurucu ortağı İnanç Eker ile KAPLA macerasını konuştuk.
Çok farklı bir Club...
Sağlık
Anneden
Göbek kordonu ve bakımı
Bu bir anneler günü yazısı...
Derya Akkaya’dan
Çocuk sahibi olma kararı U
IN AY
*Sağlık
S NU
KO
*Moda
Anneler Günü
*Eğlence
*Alışveriş
*Beslenme
İmtiyaz Sahibi Turcreative adına Cesur Doruk Genel Yayın Yönetmeni Cesur Doruk Editör İrem Gürel Doruk Tasarım Turcreative Reklam ve Pazarlama Cesur Doruk bilgi@turcreative.com Katkıda Bulunanlar Ayşe Hanağası, Ayşen Gündüz, Derya Akkaya, İrem Gürel Doruk, İnanç Eker, Didem Topuz Eker, Dilara Mesterioglu Jones Dağıtım biradambirbebek.com / issue.com İletişim info@biradambirbebek.com
sevgiyle
editordenMerhaba, Bu sayıda ana temamız anneler günü, annelerden anılar, hediye seçimi öne çıkanlar. Kaplayı bizimle tanıştıran İNDİ oyuncak kurucu ortağı İnanç Eker ile keyifli bir sohbet, Türkiye’nin ilk baba klübü Club Biradambirbebek hakkında detaylar ilerleyen sayfalarda. Sağlık köşesinde bebek kordonu ve bakımını ele aldık. Yaşam koçumuz Derya Akkaya ebeveyn adaylarının çocuk sahibi olma kararını ve etkiklerini değerlendirdi. Her türlü soru ve görüşünüz için bir de mail adresi verelim info@biradambirbebek.com Cesur d.
Kısaca Bu Sayıdakiler
Mayıs Sağlık köşesinde göbek kordonu ve bakımı var.
Röportaj İNDİ Oyuncak kurucu ortağı İnanç Eker ile düzenledikleri bir etkinlik alanında KAPLA macerasını konuştuk.
Ayın Konusu Anneler Günü... Nereden çıkmış bu anneler günü? Hediyeler, hikayeler vs...
Türkiyenin ilk özel baba klübü
Club Biradambirbebek
Derya Akkaya
Sosyal Sorumluluk
Biradam Birbebek Derginin tüm geçmiş sayılarına www.biradambirbebek.com adresinden ulaşabilirsiniz.
Anneden
Bu bir anneler günü yazısıdır... Anneden annesine Bu derginin duygusal ve de duygulu yazarı benim. O yüzden bu ayki yazımı, bundan doğan hakkımı kullanarak yazıyorum. Üstelik tam da zamanı gelmişken.
Çok duymuşsunuzdur; “anne olunca anladım”, “anne sevgisi başkaymış”, “annem çok haklıymış”... Hayat bazı aşamalarda gerçekten tekrar ediyor; zaman, mekan ya da aktörler değişse de bazı roller ya da başımıza gelenler değişmiyor. Bu da bence öyle bir durum. Annelik beraberinde pek çokları tarafından yaşanan bazı süreçleri de doğal olarak yanında getiriyor. Ve evet, ben de annemi daha iyi anlıyorum. Ama bundan ötesi var... Bunları anlamak ya da sevgimizin büyüklüğünü ölçmek için tabi ki anne olmak şart değil. Ama zaten kadın olarak daha duygusal varlıklarken, anne olunca gözyaşı üretiminin ya da hassasiyetin dozu artıyor. Daha özenli, daha dikkatli, daha sevecen, daha hassas biri oluveriyoruz. İşte bu ruh ve kişilik hallerine bürünmüşken annemiz gözümüzde daha da kutsal, daha da değerli ve daha da inanılmaz biri haline dönüşüyor. Arada bunaldığınızda, “bir offf çeksem” durumlarındayken, uyusun diye uğraştığınız bebişiniz cin gibi gözünüzün içine bakarken ya da sizin gözünüzden uyku akarken o gece 5 kere uyanıp süt isterken tüm bunları annenizin nasıl hallettiğini düşünmediniz mi hiç? Üstelik hayat anneniz için çok daha zorken.
Anneden
Bazen düşünüyorum da bizim nesil daha bir rahatına düşkün, daha çabuk yoruluyor ve sızlanıyor. Annemin bizi yetiştirirken hazır bezin daha yeni yeni kullanılmaya başlaması ya da bulaşık makinesinin lüks olması şu an neredeyse saat başı bez değiştirip, 2 tabak için bulaşık makinesini çalıştıran bizler için çok mu uzak hikayeler acaba? İşte tüm bunları düşündükçe annem gözümde daha da yüceliyor. Üstelik onu hala o günkü gücü ve azmiyle karşımda görüyorken. Hayata karşı onun kadar güçlü durabilmeyi, onun gibi yılmadan dimdik ayakta kalabilmeyi, gelip geçen tüm sorunları arkamda bırakıp hala geleceğe umutla bakabilmeyi ve etrafıma onun gibi huzur verebilmeyi çok isterim. Bu, belki de ona hiç söylemediğim birşey, neyse ki şimdi bir fırsat yaratıp en azından yazabiliyorum: ben annem gibi olabilmeyi çok isterim ve bir gün kızımın da benim için aynı şeyleri düşünmesini. Bence anneden kızına geçen yegane miras da bu – ta kendisi. Anneciğim, bana verdiklerin, kattıkların, arkamda dimdik durman, minik kızımı büyütmen ve daha sayamayacağım desteklerin, daha da önemlisi sonsuz sevgin için çok teşekkürler. Anneler günün kutlu olsun! İrem Doruk
9
biradambirbebek
Sağlık
Göbek Kordonu Göbek kordonu, anne karnında bebeğin hayat bağıdır. Anneden bebeğe oksijen, kan ve besin taşır. Doğum ile birlikte göbek kordonuna giden kan, nefes alma faaliyetinin başlaması ile akciğerlere yönelir ki bu da kordonun görevini bitirmiş olur. Yaklaşık 2-2,5 cm dipten kesilen kordon ucu klipslenir. Bazen şöyle şeyler duyuyoruz “Aman bebeğimin canı acıyor mudur” diye. Bu bölgede sinir olmadığından bebeğin bir acı hissetmesi söz konusu değildir. Bebek ile eve çıktıktan sonra göbek kordonunun yaklaşık 7 ile 10 gün arasında kuruyup düşmesi beklenir. Bu süre zarfında hem enfeksiyon oluşmasını önlemek hem de kurumayı hızlandırmak için ona uygulanması gereken bir bakım var.
10
biradambirbebek
Sağlık Nedir bu? Antiseptik içerikli mersol solüsyon. Günde 3-4 defa genellikle alt değiştirme sonrası ve banyo sonrasında kulak temizleme pamuğu ile kordon ve göbeğin birleştiği yere bu solüsyon sürülür. Bölgenin ıslanmaması ve hava alacak şekilde bezin bağlanması kuruma sürecini hızlandırır. Göbek kuruyup düştükten sonra 2-3 gün daha solüsyon sürülmeye devam edilmelidir. Tüm bu süreçte, kordon etrafında kızarıklık, şişlik, kokulu akıntı, kanama veya enfeksiyon oluşması halinde mutlaka doktora başvurulmalıdır.
Bir de işin fantastik kısmı var. Kesilen kordon tıp fakültesi bahçesine gömülürse çocuk doktor, okul bahçesine gömülürse öğretmen olur, aman çöpe atmayın
11
biradambirbebek
Sosyal Sorumluluk
Röportaj
Bu ay iş ortağı ve eşi ile birlikte Kapla’yı Türkiye’ye getiren İnanç Eker ile düzenledikleri bir etkinlik alanında keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
İnanç, nedir KAPLA’nın tarihçesi? KAPLA 1988 senesinde Hollandalı bir sanat tarihçisi olan Tom van der Bruggen tarafından bulunmuş. Evini modellemek amacıyla kestirdiği ahşap parçaların aslında bir oyun, tasarım materyali olabileceğini fark etmiş. Evini KAPLA ile yaptığı modele göre inşa etmiş. Daha sonra, KAPLA’yı bir oyuncak olarak dünyaya tanıtmak için bu sefer evini satarak bu işe girmiş. Aslında KAPLA’ya çok uygun; hayal ettiğin bir şeyi gerçekleştirmek ve sonra başka birini gerçekleştirmek için diğerinden vaz geçebilmek. Parçaların benzersiz ölçüleri 1:3:15 oranındadır ve sayısız şekilde bir araya getirme imkânı tanır. KAPLA oyunu çok basit aslında, hiçbir yapıştırıcı, tutturucu ya da mıknatıslı parçaya gerek duymadan her blok birbirinin üstüne el dengesi ile koyularak inşa edilir. Bloklar denge ve yer çekimi ile yani tamamen fizik kuralları ile dururlar. KAPLA, çocukları birbirleriyle ve aileleri ile birbirine bağlayan bir oyuncak. Biz ödüllerinden bahsetmeye gerek duymuyoruz çünkü önemli olan şu veya bu ödülü almasından çok KAPLA’nın çocuklarla bir araya geldiğinde yarattığı etki. Atölyelerimizde görüyoruz ki çocuklar saatlerce sıkılmadan oynuyorlar.
13
biradambirbebek
Röportaj Sanırım sebebi malzemenin bu denli soyut olması ve hayal gücünün elinde yoğurulan bir hamur gibi olması adeta. Hani eskiden kolilerin içinde kayık, oklavaları da kürek yapar oynardık. Böyle bir tarafı var. Tamamen deneme yanılma ve keşfetme üzerine öğrenmeye kapı açan bir oyun. Denge, mesafe, hacim, şekil zemin ilişkileri, ölçek, 3.boyut bunlar kendiliğinden var oyunda ve çocukların anlamını gelecekte değerlendirecekleri çok önemli kazanımlar sağlıyor. Denge ve düzgünlüğü ile oldukça yüksek kuleler yapmak mümkün, dünya rekoru 15 m. Biz bu rekoru zorlamak istiyoruz aslında bir gün bir yerde
Senin nereden aklına geldi bu işe girmek? Açıkçası eşim Didem’le birlikte düşündük. Çalıştığımız şirketlerde gösterdiğimiz çabayı kendi işimiz için gösterelim ve de zevk alarak yapabileceğimiz bir iş yapalım düşüncesi ile yola çıktık. Aklımızda hep çocuklara yönelik özellikli ürünler vardı. Yaptığımız araştırma sonunda KAPLA ile tanıştık ve kendimizi o ana kadar hiç bilmediğimiz oyuncak sektörünün içinde bulduk. KAPLA bizi gerçekten çok etkiledi çünkü son derece özgün ve yaratıcı olmasının yanında basitlik ile karmaşıklığı aynı bünyede barındırıyor. Yapılandan çok yapma süreci öne çıkıyor.
İNDİ, sen ve Didem’in isminden geliyor anlaşılan, nasıl bir şey hem evde hem işte ortak olmak? Evet, isimlerimizin başlangıç heceleri şirketimizin ismi oldu. Ortaklığımıza gelince, aslında bir insanın en çok güvenebileceği kişi ile hem evde hem işte ortak olması güzel bir şey. Bu formatta önemli olan evde ya da işte olabilecek sorunları diğer tarafa taşımamak. Ve biz genellikle bunu başarabiliyoruz. Bu arada yaptığımız iş, hayatımızın her anında kendini hissettiriyor. Evde de işimizle ilgili çalıştığımız, kafa yorduğumuz ve konuştuğumuz oluyor ancak sahiplenme duygusu ve iş tatmini dolayısı ile bu durum bize sıkıntı vermiyor.
14
biradambirbebek
Röportaj Hedef kitle çocuklar olsa da sadece çocuklar oynamıyor değil mi bunu? KAPLA’nın hedef kitlesi çok büyük bir ağırlıkla 3-14 yaş arası çocuklar. Ancak, KAPLA çocuklar için bir oyuncak ve eğitim malzemesi olmasının yanında yetişkinler için de bir modelleme ve hobi malzemesi olarak kullanılıyor. Bu güne kadar yaptığımız çalışmalarda çocuklardan bağımsız olarak pek çok yetişkinin KAPLA’ya olan ilgilisini gördük. Hatta evinde bir odasını KAPLA için ayıran insanlar var. Ayrıca son derece yaratıcı bir malzeme olduğu için mimarların ve tasarımcıların da ilgilisini çekiyor.
15
biradambirbebek
Röportaj Tanıtıma yönelik nasıl aktiviteler yapıyorsunuz?
Aslında okullar için çok uygun bir ürün, değil mi?
Pek çok firmadan farklı olarak ağırlıkla tanıtım için KAPLA’yı, insanlarla buluşturup deneyimlemelerini sağlıyoruz. Çocukların ve insanların KAPLA’ya dokunması, içlerinden geldiği gibi oynamaları, yaratmaları çok önemli. Bu sebeple okullar ve AVM’lerde binlerce parça ile etkinlikler yapıyoruz. Birebir tanışıp insanların tepkilerini görmek, iletişim içinde olmak bize çok şey katıyor. Ayrıca Tübitak gibi çeşitli kurumların ve okulların bilim şenliklerinde yer alıyoruz.
Evet malzemenin pedagojik değeri yüksek. Çocuk hayal ettiği bir şeyi materyalize ederken beynin hem sağ hem sol küreleri birlikte çalışıyor. Bazen çocuklar KAPLA ile bir şeyler yaparken ne yaptıklarını bilmeden parçaları bir araya getiriyorlar sonra yapmış olduklarını bir şeylere benzetiyorlar. İşte bu süreçte beyinde bağlar oluşuyor, kavramlar yerine oturuyor. İleride daha soyut kavramlarla çalışacakları matematik gibi evrelerde bu çocuklara bir yatkınlık sağlıyor. Hem somutlamaya hem de soyutlamaya çok uygun bir malzeme olmasından dolayı farklı konseptler altında çalışmaya müsait bir malzeme. Takım çalışması ve dil gelişimi için de çoklu faydaları var.
İnsan kaynakları alanına da sokmuşsunuz sanırım ürünü? Eğitimlerde neler oluyor neler yaşanıyor? Bu çalışmalarda KAPLA bizim hammaddemiz gibi. Malzeme ve teknikler üzerinde oldukça yetkinleştik. Konunun uzmanı arkadaşlarımız ile danışarak, tartışarak, teoriyi yaşam tecrübelerimiz ile iyi harmanladığımıza inanıyorum. Geliştirdiğimiz modülleri teori ile birleştirip takım dinamikleri, liderlik, problem çözme, motivasyon, ölçme değerlendirme, kaynaşma başlıkları altında birleştirip uygulayarak çok pozitif geri bildirimler aldık. Eğitimlerde kişilerin yetenekleri, güçlü yönleri, stres durumundaki tepkileri bir bir ortaya çıkıyor. En güzeli kişiler gerçek iş ortamındaki hiyerarşik ilişki ve rollerini bir kenara bırakarak, bir oyunun içinde buluşuyorlar. Birbirlerini daha yakından farklı yönleri ile tanıyorlar. Oyunda yaşananlar iş yerine (çalışma ortamına) pozitif transfer oluyor.
16
biradambirbebek
Röportaj
Doğa dostu olarak son sorum, kullanılan doğal ahşap malzeme nasıl ve nerelerden temin ediliyor? Tüm KAPLA blokları sürdürülebilir çam ormanlarından elde ediliyor. Bu ormanlar 1700’lerde geliştirilen ve erozyonla mücadele için dikilmiş olan sahil çamlarından oluşan dünyanın bilinen en eski orman mühendisliği alanlarından biri olarak biliniyor. Buna ek olarak, KAPLA tahtaları üretim sürecinde kullanılan her parçayı geri dönüştürüyor. Çamdan üretilmiş tahtaların boyamasında kullanılan su bazlı boyalar, doğal ahşap parçaları çeşitlendirmek için sonradan eklenmiştir. Tüm KAPLA ürünleri Fransa’daki Intertek Test Merkezi tarafından sürekli teste tabii tutuluyor.
Son olarak söylemek istediğin bir şeyler var mı? Geçtiğimiz 3 senede KAPLA bizim hayatımızın elementi oldu. Bizi pek çok harika insanla tanıştırdı. Doğa filozoflarının evreni oluşturan o en küçük parçayı bulmaya çalışmalarından bu yana çok şey geldi geçti. Atomun bile altında parçalar olduğundan ve boşluktan söz edilmeye başlandığı zamanlardayız. Bizim evrenimizin yapı taşı da KAPLA. Onunla daha neler üretebileceğimizi bilmesek de bizi nereye götürürse gitmeye niyetliyiz. Teşekkürler.
17
biradambirbebek
Hediye
Eğer hediye almakta zorlanan bir baba iseniz işte geldi çattı o gün. Çocuğunuz kendi hediyesini kendisi alacak yaşa geldi ise iş kolay, size sadece finansmanı sağlamak kalıyor. Yok eğer miniğin yaşı gereği hediyeyi de siz alacaksanız işte zor kısım bu. Anneler günü ama kendi annenize değil eşinize hediye alacaksınız. Bu durumlarda sıkışan babaların yardımına koşuyor ve kesinlikle alınabilecek, belki alınabilecek ve asla alınmayacak hediyeleri şöyle bir listeliyoruz.
Çanta, ayakkabı: Bir kadın için yüzyıllardır ilk akla gelen hediyeler olmasına rağmen daha birkaç bin sene ilk sırada olmaya devam edecekler. Unutmayın bir kadının hiçbir zaman evdeki eteğe uygun bir ayakkabı ve o ayakkabıya uygun bir çantası yoktur. Alınacak 58. çanta ya da 112. ayakkabı her zaman sizin 4.ya da 5. PS3 oyununuzdan öncelikli ihtiyaçtır.
Kesinlikle alınabilecek hediyeler:
Mücevher: Ayakkabı ve çanta ile yarışan en önde gelen hediye adayıdır. Alınacak bir küpe, kolye bir tebessüme, pırlanta ya da tam bir takım aşırı düzeyde mutluluk hormonu salgılanmasına neden olur.
18
biradambirbebek
Hediye Bunlar dışında maddiyattan ziyade maneviyat yüklü, annenin bebeği ile çekilmiş bir fotoğrafını çerçeveletmek, t-shirte, bir kahve fincanına ya da yastığa bastırmak hem işin ucuzuna kaçıp hem de onu mutlu etmek için yeterli olabilir.
Belki alınabilecek hediyeler: Bir de klasik hediyeler var, bunlar genelde özel bir şey bulunamadığında hayat kurtaran şeyler: Parfüm, bir ipek şal, cüzdan, kitap ya da dijital çerçeve, mp3 player gibi ufak kişisel elektronik aletler.
Alınırsa olay çıkarılabilecek hediyeler: “Sen beni beğenmiyor musun?” sözlerini duymamak için bunları almaktan kaçınmakta fayda var: Epilasyon cihazı, baskül, manikür-pedikür seti. Ya da al bunları güzel yemekler yap havası yaratmamak için, tencere-tava seti ve bilumum mutfak aletleri... bir de ne olur Hürrem Sultan yüzüğü almayın.
19
biradambirbebek
Babadan
Tamam derginin adı bir adam bir bebek lakin anne olmadan ne baba oluyor malumunuz ne de bebek. Biz de dedik ki madem bu ay anneler gününü kutlayacağız, bu sayıyı ağırlıklı olarak annelere ayıralım. Önce nedir bu anneler günü, ne zaman çıkmış, kimin aklına gelmiş bir ona bakalım. Yunan mitolojisinde pek çok tanrının annesi Rhea onuruna her yıl ilkbahar festivali olarak kutlanmış. Eski Roma’da ise MÖ.250 yıllarında ana tanrıça Kibele onuruna kutlanırmış. Bugünkü hali ile kutlanması yaklaşık 100 sene öncesi aslında. Anna Jarvis kaybettiği annesi için 1908 yılında bu günü özel gün olarak anar. 1914 yılında kongre kararı ile Amerika çapında gün kutlanmaya başlar. Sonrasında da tüm dünyaya yayılır. Genel olarak her yıl Mayıs ayının ikinci pazarı olarak kutlanan gün, yine de bazı ülkelerde farklılık gösterir. Benim zamanımda, benim zamanımda deyince bundan elli altmış sene öncesinden bahsetmiyoruz tabi ama yine de eskiden hediye almak için seçenek daha azdı bu günlere göre. Ne, bu kadar çeşitli mağaza vardı, ne de bu kadar hediye alternatifi. Düşünün ilk walkman’imi babam Almanya’dan gelen Almancılara getirtmişti. Çünkü burada yoktu. Bu sebeplerle o yıllarda anneye gerek yaş günü gerek anneler günü için hediye diye alınmış çeşitli renk ve ebatlarda vazo, cam masa süsü ya da basit bir iki parfüm dönüşümlü olarak alınma sırasını beklerdi. Anneannem daha şanssızmış tabi, o zaman belki ara sıra gelen bir buket çiçek ve hatırlandığını bilmenin mutluluğu kâfiymiş. Şimdiki anneler çok şanslı çeşit çeşit hediye alabiliyorlar, hediye edenler ise daha şanssız çünkü o zaman 3-5 hediyeden birini alıp gelmek varken şimdi binlerce seçenek arasından seçim yapmaya çalışıyorlar. Ufaklığımda evi senin için aldığım cam eşyalarla dolduran oğlundan; mutlu yıllar
Sosyal Sorumluluk
DVD
DVD
Durdurak bilmeyen aksiyon ve kahkaha tufanı... MEGAZEKA, süper kahraman filmlerine eğlenceli bir bakış atıyor. Süper kötü kahraman Megazekanın Metro Kenti ele geçirme ve şehrin koruyucusu Metro Mani’yi alt etme rüyası son derece başarısız bir planla gerçek olur. Ancak süper kahramanı olmayan bir süper kötü kahraman olarak hayatın artık hiçbir anlamı kalmamıştır. Bunun üzerine kendisine yeni bir rakip ve kahraman yaratmaya karar verir. Ancak beklemediği bir şey olur ve şehir kaosa sürüklenir. Şimdi dünyanın en büyük zekasının ve en eğlenceli arkadaşı Minionun bir karar vermesi gerekmektedir. Kendi yarattıkları bu şeytani yaratığı yenip kendi hikayelerinin kahramanı olabilecekler midir? Will Ferrell, Brad Pitt, Tina Fey gibi tamamı yıldız oyunculardan oluşan seslendirme kadrosuyla Megazeka, komik, eğlenceli, zeki ve orijinal.
Altyazı: Almanca, İngilizce, Türkçe Dil: Türkçe Dublaj, İngilizce Yıl: 2011 Süre(dk): 91 Formatlar: DVD/Bluray/VCD
kaynak:vesaire.com
23
biradambirbebek
Sosyal
Club Biradambirbebek Dedik ki bir kulüp kuralım sadece babalar ve baba adayları katılsın. Mail grubunda bilgi birikimleri paylaşalım, sorularımıza cevap bulup, sıkıntıları ve sevinçleri beraber paylaşalım. O da az gelir; eşlerden gizli kapaklı ara sıra toplanıp sohbet edelim, yiyelim, içelim, eğlenip sosyal ağımızı genişletelim. Güzel de bir isim bulalım buna, diyelim ki Club Biradambirbebek (Private Member Club). Bir mail adresiniz olması ve davette çıkan soruya içten cevap vermeniz gruba girmek için yeterli. İşte bunlar da adresleri; http://www.club.biradambirbebek.com mail grup: http://groups.google.com/group/clubbiradambirbebek
Sizden
Bu bölümde annelerden unutamadıkları anneler günü anılarını istedik, bakın neler geldi. İlkokul yıllarımda daha harçlık biriktirme, kendi başına alışveriş yapma gibi alışkanlıklarım, daha doğrusu özgürlüğüm yokken, anneme ne hediye etsem diye düşünürdüm. Kendimce dahiyane bir de fikir bulmuştum. Annemin uzun süredir kullanmadığı eşyalarının durduğu çekmeceleri kurcalayıp, en arkalarda kalanlardan beğendiğim bir tanesini seçecek ve paketleyip verecektim. İnşallah hatırlamaz diye de dua ettim. Ondan gizlice odasına girip, gözüme bir çanta aynası kestirdim. Elimden geldiğince güzel bir paket yapıp doğruca bahçeye yöneldim. Tabi o zamanlar kendi kendimize bahçeye çıkıp oynayabildiğimiz yıllardı. Kökleriyle birlikte biraz çiçek toplandım, daha doğrusu yoldum. Yaptığım sürprizi bir an önce vermek için çok sabırsızlanıyordum. Paketi ve çiçekleri annem verdiğimde, çok mutlu olduğunu paketi merakla açtığını hatırlıyorum. Gözündeki ışıltıyla ben onu kandırayım derken, şimdi anlıyorum ki o beni çok güzel kandırmış. Gerçekten aynayı hatırlamadığını, ilk kez gördüğüne inandırdı beni. Müthiş yaratıcılığımdan dolayı kendimle gurur duyuyordum... Artık ben de anneyim ve kızlarımın yaratıcılılarıyla beni kandırmalarını sabırsızlıkla bekliyorum. Ayşen Özcanoğlu Gündüz İstanbul
Hiç beklemediğim bir anda, (Sienna 20 aylık, Alissa 1 aylık) iken ben mutfakta ne yapıyorsam, o zamanlarda iki yaşın altında iki bebeğin telaşı ve uykusuz gecelerin verdiği sarhoşluk ile anneler gününün hiç farkında bile değildim. Birden kapı açıldı ve elinde mor çiçek buketi ile Sienna girdi. Babasının yardımı ile seçtiği çiçekleri bana uzatıp, odasına kaçması benim için en güzel anneler günü hediyesiydi.
26
biradambirbebek
Dilara Mesterioglu Jones Newbury Park, California
Yaşam Koçu
Çocuk sahibi olma kararı Çocuk sahibi olma kararı aşamasında bazen çiftlerin karşı karşıya geldiği gözlemlenmektedir. Bebeğe, annelik ve babalık için hazır olmadığını düşünen bireylerin panikleri ve yaşadıkları endişeler yaşamlarında blokajlar oluşturuyor. Kritik gediği sorularım;
bulmak
için
koçluk
Babalık ve anneliği tanımlar mısınız? Bir bebeğin dünyaya gelmesi ile birlikte yaşamınızda ne tür değişiklikler olacağını düşünüyorsunuz? listeler misiniz? Eşinizden ne tip destek ve motivasyon beklersiniz? Size –ne şekilde yardım edildiğinde- sorumlulukların paylaşıldığını hissedersiniz? Ailede sahip olunan değerler sizce nelerdir? İlişkinizde ahengin devam etmesi için neler yapılabilir? Çocukluğunuzun güzel anılarından bahseder misiniz? Evlilikte uyum ve denge önemli bir faktör. Çocuk sahibi olmanın bütün hayatı kısıtlama şeklinde değiştirdiğine dair bir algı var. Aslında değişim her durum için kaçınılmaz, ilişkiyi yenilemek ve taze tutmak için bir tetik görevi görmektedir. Yani değişim iyidir.
27
biradambirbebek
Yaşam Koçu
Danışanlarıma önerdiğim eylem, öncelikle dans etmeyi denemeleri, daha sonra dans ederken başlarına bir kitap koymalarını ve dansa devam etmelerini isterim. Uyumda zorlanmayı deneyimlemelerini sağlarım. Yeni hareketler denerken zorlanacaklar ve denge için daha ağır hareket edip, daha yumuşak figürleri tercih edeceklerdir. En basit ifadesi ile yeni durum için kendilerinde değişiklik yapacaklardır. Çocuk sahibi olmak için en doğru zaman diye bir kesinlik söz konusu değildir, önemli olan duygusal hazırlık için ihtiyaç duyulan sevgi desteğinin varlığıdır. Anne ve baba adaylarının çocuk sahibi olmak konusunda kişisel nedenleri farklıdır, birbirlerine saygı göstermelidirler ( Ancak çocuk sahibi olmak konusunda ilişkiyi kurtarmak gibi gerçek dışı bir sebeple beklentiye girmek yerine, çiftler destek alarak sorunlarının çözümüne gitmelidir, sorunlar çözümlendiği takdirde çocuk sahibi olma kararı tekrar değerlendirilebilir.) İş, kariyer, sosyal ilişkiler alanlarında ne tip değişiklikler olacağına dair değerlendirmeler yapılmalı ve bu süreç için iş bölümü gözden geçirilmelidir. Mutabakat önemlidir. Her iki tarafın da isteği göz önünde bulundurulmalıdır. Birbirini iyi tanıyan çiftler, meydana gelebilecek değişikliklere uyum göstermek konusunda daha başarılılar. Bebeğe dair her karar ortak alınmalıdır, ne anne adayı ne de baba adayı konunun dışında tutulmamalıdır. Konu, kimsenin daha iyi çocuk bakma bilgisi olduğu ile ilgili değil, birlikte çocuğa anne ve baba olmak ile ilgilidir. İletişim anında haklı çıkma dürtünüzü susturun, karşınızdakini anlamaya odaklanın. Yaşamınızdaki öznelere dikkat edin Sevgilerimle, Derya Akkaya Yaşam Koçu
deryaakk@gmail.com
Yasal
Yasal bıdı bıdılar Dergi içeriği sadece bilgilendirme amaçlı olup hiç bir şekilde tıbbi öneride bulunma amacı taşımaz. Derginin okuyucuları riski tamamen kendilerine ait olmak üzere dergi ve içeriğine erişmeyi kabul ederler. Derginin yazılması ve yayınlanmasında görev alan ve üçüncü kişiler erişimden ve/veya dergideki bilgilere güvenmelerinden kaynaklanan herhangi bir zarar ve/veya kayıptan sorumlu tutulamazlar. Dergi, diğer web sitelerine linkler ve köprüler içermektedir. Biradambirbebek, söz konusu sitelerinin içeriklerinden ve bu sitelerden dolayı kaynaklanan herhangi maddi ve manevi zarar ve kayıplardan sorumlu tutulamaz. İçerikteki yazı ve resimlerin izin alınmadan, izin alındıktan sonrada kaynak gösterilmeden yayınlanması yasaktır. Demedi demeyin