EKONOMİ
4 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
10. YIL
10. YIL
EKONOMİ
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 5
GÜNDEM
10. YIL
“Katılım bankacılığı, bankacılığın gölgesinden kurtulmalı” Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Türkiye Katılım Bankaları Birliği’nin 16’ncı Olağan Genel Kurul Toplantısı’na katıldı. Burada yaptığı konuşmada Canikli, katılım bankacılığının bankacılık sisteminin gölgesinden kurtulması gerektiğini ve bunun da kendi özgün araçlarını geliştirip tanıtarak olacağını aktardı. Canikli, ayrıca bankaların döviz cinsi ihracata uygun aktiflerinin menkulleştirilebileceğini ve uluslararası gayrimenkul borsası kurulması için çalışmaları tamamladıklarını duyurdu. Katılım bankalarının bekledikleri, hedefledikleri noktada olmadığını dile getiren Canikli, “Biz çok daha hızlı bir şekilde piyasaya girmesini ve daha büyük oranda pay sahibi olmasını istedik, istiyoruz. Ama gelişmenin hedeflediğimiz doğrultuda, oranda ve hızda olmamasını normal karşılamak gerekiyor. Türkiye açısından dünyaya göre çok daha yeni bir sistem” diye konuştu.
“MALİ PİYASALARDA DALGALANMA YAŞANMAYACAK” Mali piyasalarda 2016’daki gibi bir dalgalanmanın yaşanmayacağını bildiren Canikli, “O dalgalanmaların büyük oranda piyasaları alt üst eden gelişmeleri geride kaldı. Herkes hesabını
8 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, “Katılım bankacılığı, bankacılık sisteminin gölgesinden kurtulmalı. Bu da kendi özgün araçlarını geliştirip tanıtarak olur” dedi. kitabını buna göre yapsın, içeride ve dışarıda. Piyasalarda normal seyir halindeki gelişmeler yaşanacaktır. Geçmişte hakikaten hepimizi sıkıntıya sokan o olumsuz tablolar bundan sonraki dönemde görülmeyecektir” ifadelerini kullandı. Katılım bankacılığının bankacılık sisteminin arkasından gelmek yerine
onunla birlikte yürümesi gerektiğini savunan Canikli, “Katılım bankacılığı, kendi özgün araçlarıyla ve yöntemleriyle ilerlemeli. Türkiye’de faizsiz finans sistemi, bankacılık sisteminin ürettiği araçları bir miktar makyajlayarak, dönüştürerek takip ediyor” şeklinde konuştu.
EDİTÖR Demircan Reklam Ajansı Yayıncılık ve Matbaa Hiz. San. Tic. Ltd. Şti Adına İMTİYAZ SAHİBİ Metin Tahnal GENEL YAYIN YÖNETMENİ Turgut Tahnal YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Adem Ünce
10. Yıl Özel Sayımızla karşınızdayız
EDİTÖR Sinan Saygı haber@hizmetix.com.tr GÖRSEL YÖNETMEN Cihan Albay grafik@hizmetix.com.tr
Hizmet sektörünün tek dergisi olarak yayın hayatında 10 yıl gibi uzun bir süreyi geride bırakan ve sesini tüm sektörlere duyurabilme başarısını gösteren ‘Ekonomi ve İş Dünyası Dergisi’ Hizmetix, 10. yıla özel sayısıyla siz değerli okuyucularıyla bir araya gelmenin mutluluğunu yaşıyor.
GRAFİK TASARIM Medine Tahnal REKLAM MÜDÜRÜ Yusuf Sezigen
YENİLİKLERLE DOLU BİR SAYI HAZIRLADIK
REKLAM & PAZARLAMA Öznur Yılmaz Erdinç Sözbir Berna Yiğit
Hizmetix Dergisi olarak bugüne dek yayınlarımızda yer alarak bizlere destek veren ve heyecan katan tüm firmaları yani sizleri 10. Yıl Özel Sayımız’da yeniliklerle dolu bir sayı ile karşılıyoruz. 10. Yıl Özel Sayımız’da tüm sektörlerin 10 yıllık değerlendirmelerini ve gelecek 10 yıla ait beklenti ve hedeflerini masaya yatırarak sektör ve firma temsilcilerinden görüşler aldık. Ayrıca günümüzde öne çıkan trendleri, sektöründe başarılı kişilerle yaptığımız özel röportajlarla okuyucularımızla buluşturuyoruz.
ABONE SORUMLUSU Semiha Kale abone@demircanmedya.com.tr
İNGİLTERE SORUMLUSU Suzan Doğan
TÜM SEKTÖRLERİN 10 YILI
KATKIDA BULUNANLAR Atilla Yıldıztekin Taner Berksoy Osman Arolat
Hizmetix Dergisi olarak 10. Yıl Özel Sayımız’la, ilk günkü heyecanımızla karşınızdayız. Dopdolu bir dergi hazırladık sizlere. Tüm sektörlerin geçmiş 10 yılını sektör dosyalarında ve trendler bölümümüzde değerlendirdik. 10. Yıl Özel Sayımız, bu özelliğiyle yıllarca başvurulacak bir rehber kitap olarak raflarda yerini alacak. Şimdiden ‘Nice 10 Yıllara’ diyoruz.
BASKI Milsan Matbaacılık ve Gazetecilik AŞ
Bir sonraki sayımızda buluşmak dileğiyle…
YÖNETİM MERKEZİ Beşyol Mah. İnönü Cad. No:18 K:4/8 Sefaköy - Küçükçekmece / İST.
GENEL YAYIN YÖNETMENİ // TURGUT TAHNAL
T: 0212 451 51 60 - 63 F: 0212 451 51 64 www.hizmetix.com.tr www.demircanmedya.com.tr Yayın Türü: Yerel süreli yayın. Her hakkı saklıdır. Dergimizde yayımlanan yazı ve fotoğraflardan yayıncının izni alınmadan kaynak belirtmeden tam veya özet alıntı yapılamaz. Basılan ilanların sorumluluğu ilan verene, makalelerin sorumluluğu yazarlarına aittir. ISSN 1307 66 47
10 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
İÇİNDEKİLER
18 // DIŞ TİCARET DENGESİ, NİSANDA 5 MİLYAR DOLAR AÇIK VERDİ
38 İŞ DÜNYASINDA TOPUK SESLERİ
24 // SABANCI HOLDİNG’TEN YATIRIMLARA DEVAM 36 // 10 YILIN TRENDLERİ 44 // GÖKDELENLER ŞEHRİ İSTANBUL 78 // HİZMETİX’İN 10 YILLIK YOLCULUĞU
56
TÜRK TURİZMİ BÜYÜK BİR BAŞARI HİKAYESİ
104 // KARADENİZ’İN YILDIZI SAMSUN PİAZZA’DA PARLIYOR 118 // OTOMOTİV SEKTÖRÜNE PARALEL BÜYÜYORUZ 144 // TURİZMDE EN HIZLI BÜYÜYEN ÜLKELERDENİZ 186 // TEMİZLİKTE AKILLI VE SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇÖZÜMLER
214 SON 10 YILDA ÖNEMLİ YATIRIMLAR YAPTIK
12 •
w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix
MAKALE
10. YIL
Deniz Gökçe
Cari açıkta toparlanma
M
erkez Bankası tarafından açıklanan mart ayına ilişkin ödemeler dengesi verilerine göre geçen yılın aynı ayında 3,7 milyar dolar olan cari açık, beklentilere paralel, yüzde 18 oranında düşüşle 3,1 milyar dolara geriledi. Böylece yılın ilk iki ayında cari açıkta görülen artış trendi sona erdi ve on iki aylık cari açık 33 milyar dolar oldu. Detayına baktığımızda cari açıktaki toparlanmanın büyük oranda ihracat kaynaklı olduğunu görüyoruz. Geçen yılın Mart ayında 13,5 milyar dolar olan ihracat (fob) yüzde 13,7’lik artışla 15,4 milyar dolara yükselirken ithalattaki (fob) artış yüzde 6 düzeyinde kaldı. Başka bir ifade ile ihracat iki milyar dolara yakın artarken ithalattaki artış kabaca
14 •
w w w. h i z m e t i x . c o m.tr > > Hizmetix
bir milyar dolar civarında kaldı ve dış ticaret dengesi daha önce TÜİK tarafından açıklanan verilere paralel bir şekilde, bir milyar dolar civarında toparlandı. Yılın ilk çeyreği itibarıyla üç aylık toplam verilere baktığımızda ihracatın 36,5 milyar dolardan 40,1 milyar dolara, ithalatın da 44,8 milyar dolardan 48,4 milyar dolara yükseldiğini görüyoruz. Buna karşılık net hizmet gelirleri ciddi bir değişim olmadan 1,8 milyar dolar düzeyinde kalmış. İlk üç ayda 8,3 milyar dolarlık cari açığa 2,2 milyar dolarlık net hata ve noksan kalemi de dahil edildiğinde, toplam 10,5 milyar dolarlık finansman ihtiyacının 4 milyar doları rezervlerden karşılanmış. Resmi rezervler geçen yıl 2,1 milyar dolar artarken bu yılın ilk üç aylık döneminde 4 milyar dolar azalmış. Son on iki aylık verilerde doğrudan yatırım girişlerinin cari açığı karşılama oranı yüzde 30’un altında seyrediyor. Bunun yanında, geçen yılın toplamında finansmana 11,3 milyar dolar katkı yapan kaynağı belirsiz döviz girişleri (net hata ve noksan kalemi) bu yıl tersine dönmüş ve ilk üç ayda 2,2 milyar dolarlık çıkış gerçekleşmiş. Özetle, cari açıkta ilk iki ayda görülen artış trendinin sona ermesi ve mart ayında bir miktar toparlanma görülmesi kuşkusuz olumlu. Ancak finansmanın büyük oranda kısa vadeye ve döviz rezervlerine dayalı olması, sürdürülebilir değil.
LOOMİS İLE NAKİT GÜVENDE...
Dünyanın en büyük nakit yönetim ve kargolama şirketlerinden biri olan İsveç kökenli Loomis, 2011 yılından bu yana Türkiye pazarında. Son on yılda her yıl yüzde 50’nin üzerinde büyüme kaydeden şirket, ayda 300 bin servis adediyle sektöründe pazar lideri.
Advertorial
L
oomis’in ana iş kolları arasında nakit taşıma ve nakit yönetimi bulunuyor. Bu kapsamda bankaların şube ve ATM noktalarının nakit trafiğini yönetmek, kasalamak ve ulaştırmak hizmetlerini üstleniyor. Banka şubesi gibi çalışan Loomis nakit toplama merkezleri aracılığıyla sayılan ve paketlenen nakdin ihtiyaç duyulan noktaya ulaştırılması ve ihtiyaç fazlasının geri alınarak tekrar kasalara
alınması işlemi de Loomis tarafından gerçekleştiriliyor. Hizmetlerin diğer önemli bir bölümü ise altın, kuyum, döviz, çek ve diğer kıymetli evrak taşımacılığını kapsıyor. Loomis Türkiye, altın ve değerli mücevher taşımasında da Türkiye’de lider konumda. Rafineriden çıkan külçe altının imalatçıya, imalattan çıkan takı ve mücevherin toptancıya, oradan da ihracat noktasına veya perakende mağazalara ulaştırılmasıyla ilgili tüm süreçlerde yer alıyor.
MÜŞTERİLERİNİN VERİMLİLİĞİNE KATKI SAĞLIYOR Teknolojiyi yakından takip eden yenilikçi çözümleriyle müşterilerinin verimliliğine de katkı sağlayan Loomis, akıllı kasa SafePoint ile özellikle perakende sektörüne zamandan ve maliyetten tasarruf sağlayan basit, etkin bir para işleme çözümü sunuyor. Bankayı adeta mağazanın içine getiriyor. Mağazanın içine yerleştirilen SafePoint akıllı kasalara personel, kasasında biriken nakit parayı anında yatırarak, makbuzunu alıyor. Para kasaya girdiği anda Loomis Türkiye güvencesine alınıyor ve müşterinin banka ile anlaşması çerçevesinde aynı anda ya da gün sonunda hesaba geçiyor. Kasalardaki nakit gün sonunda Loomis personeli tarafından kasadan alınarak ilgili banka hesabına yatırılıyor. SafePoint’in perakendeciye basit ve etkin bir nakit yönetim çözümü sunduğunu belirten Loomis Türkiye Ülke Başkanı Sarp Tarhanacı, “Kartlı ödeme sistemleri yaygınlaşsa da alışverişte nakit krallığını sürdürüyor, alışverişler halen yüzde 60 oranında nakit para ile yapılıyor. Bu da günümüzün büyüyen perakende zincirleri için nakit yönetimini giderek zorlaştırıyor. Biz SafePoint ile satış noktalarında nakit bulundurma risklerini ortadan kaldırırken, mağazalardaki nakit hareketini anlık takip etmelerine olanak sağlıyoruz. Dünyada yaygın olarak kullanılan SafePoint, Amerika’da 17 bin, Avrupa’da ise 3 bin 500 noktada bulunuyor. Türkiye’de de giderek yaygınlaşıyor” dedi.
EKONOMİ
10. YIL
Dış ticaret dengesi, nisanda 5 milyar dolar açık verdi Dış ticaret açığı nisanda yüzde 16,7 artarak 4.94 milyar dolara yükseldi. İlk 4 aylık ticaret açığı, 17.5 milyar dolar.
Türkiye’nin dış ticaret açığı, nisan ayında 4 milyar 945 milyon dolar oldu. Yılın ilk 4 aylık diliminde ise ticaret açığı 17.5 milyar dolar olarak kayıtlara geçti. Nisanda ihracat, 2016 yılının aynı ayına göre yüzde 7,4 artarak 12 milyar 839 milyon dolar, ithalat yüzde 9,9 artarak 17 milyar 784 milyon dolar olarak gerçekleşti. OcakNisan döneminde ise ihracat yüzde 8,7 artışla 50.6 milyar dolar, ithalat 8,3 artışla 68,2 milyar dolar oldu. Türkiye İstatistik Kurumu ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı işbirliğiyle oluşturulan geçici dış ticaret verilerine göre; ihracatın ithalatı karşılama oranı 2016 Nisan ayında yüzde 73,8 iken, 2017 Nisan ayında yüzde 72,2’ye düştü. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre; 2017 Nisan ayında bir önceki aya göre ihracat yüzde 2,7 azaldı, ithalat yüzde 1,6 arttı. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise; 2017 yılı Nisan ayında önceki yılın aynı ayına göre ihracat yüzde 10,5, ithalat yüzde 13,2 arttı.
AB’YE İHRACATTA YÜZDE 2 ARTIŞ Avrupa Birliği’nin (AB-28) ihracattaki payı 2016 Nisan ayında yüzde 47,3 iken, 2017 Nisan ayında yüzde 45 oldu. AB’ye yapılan ihracat, 2016 yılının aynı ayına göre yüzde 2,2 artarak 5 milyar 779 milyon dolar olarak gerçekleşti. Almanya’ya yapılan ihracat
20 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
2017 Nisan ayında 1 milyar 140 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla 1 milyar 21 milyon dolar ile Birleşik Arap Emirlikleri, 857 milyon dolar ile Irak ve 737 milyon dolar ile İngiltere takip etti.
İTHALATTA İLK SIRA ÇİN’İN Çin’den yapılan ithalat, 2017 yılı Nisan ayında 1 milyar 647 milyon dolar oldu. Bu ülkeyi sırasıyla 1 milyar 629 milyon dolar ile Almanya, 1 milyar 495 milyon dolar ile Rusya ve 980 milyon dolar ile ABD izledi.
YÜKSEK TEKNOLOJİLİ ÜRÜNLERİN PAYI YÜZDE 3,1 Teknoloji yoğunluğuna göre dış ticaret verileri, ISIC Rev.3 sınıflaması içinde yer alan imalat sanayi ürünlerini kapsıyor. Nisan ayında ISIC Rev.3’e göre imalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı yüzde 94,1 oldu. Yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ihracatı içindeki payı yüzde 3,1, orta yüksek teknolojili ürünlerin payı ise yüzde 33,6 olarak kaydedildi. İmalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı yüzde 80,5 olurken, yüksek teknoloji ürünlerinin 2017 Nisan ayında imalat sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı yüzde 15,1, orta yüksek teknolojili ürünlerin payı ise yüzde 42,8 oldu.
ARAŞTIRMA
10. YIL
Türkiye’deki CFO’lar risk almak istemiyor Deloitte’un düzenli olarak hayata geçirdiği ve Türkiye’den de üçüncü kez önde gelen CFO’ların katıldığı Avrupa CFO Anketi, üç aylık dönemler içerisinde yaşanan değişimlere ışık tutuyor. Araştırmada yer alan Türkiye verileri, CFO’ların ülke gündemi ve dalgalı seyreden döviz kurları gibi gelişmeler nedeniyle risk almaktan kaçınarak, daha temkinli bir tutum sergilediklerini ortaya koydu.
T
ürkiye’den 183 CFO’nun katıldığı Deloitte Avrupa CFO Araştırması’nın yakın zamanda hazırlanan ve son bir yılı dönemsel olarak değerlendiren anketi, Türkiye’deki CFO’ların hem yakın geleceğe ilişkin öngörüleri, hem de stratejileri hakkında fikir veriyor. Anket sonuçları, dönemler arasında önceliklerin ve beklentilerin nasıl değişimler gösterdiğine dair bir trend analizi de sunuyor. Anket sonuçlarını yorumlayan Deloitte Türkiye CFO Hizmetleri Lideri Cem Sezgin, “Ülke olarak geçtiğimiz yıldan bu yana birçok zorluğu geride bıraktık. Tüm bu olayların ekonomimiz üzerindeki etkileri, geçtiğimiz dönemde yaptığımız anketlerimizde de ortaya çıkmıştı. Şirketlerinin gelirlerinin düşeceğini düşünen CFO’larımızın oranı giderek artıyor (en son anketimizde her dört CFO’dan biri). Kuşkusuz bunda döviz kurlarında yaşanan dalgalanmalar, Türkiye ekonomisine ilişkin büyüme oranı beklentileri ve yakın dönemdeki mütevazı performansın etkisi var. Buna rağmen gelir artışı bekleyen CFO’lar halen çoğunlukta. Özellikle ihracatta olan dönemsel kıpırdanmalar ve Rusya ile olan ilişkilerin düzelmesi sonucu turizm gelirlerinde olası bir iyileşme, yurtdışı operasyonların toplam faaliyetler içinde artan payı ile oluşan risk dengesi gibi faktörler etkili. Olağandışı gelişmeler olmadığı taktirde, bir sonraki anketimizde gelir artışı beklentilerine ilişkin daha olumlu sonuçlar şaşırtıcı olmayacaktır” dedi.
22 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
TÜRK CFO’LARIN BEKLENTİLERİ Finansal gelecek: Şirketlerinin finansal performanslarının daha iyiye gideceğine inanan CFO’ların oranı 2016’nın ilk çeyreğinde yüzde 33,5 iken; 2016’nın üçüncü çeyreği ile 2017’nin ilk çeyreği arasında oranını koruyarak, yaklaşık yüzde 30 olarak ortaya çıkıyor. Gelir: Gelirde artış bekleyen CFO’ların oranı geçtiğimiz döneme göre azalıyor. Buna rağmen gelir artışı bekleyen CFO’lar halen çoğunlukta. Gelir artış beklentisi 2016’nın ilk çeyreğinde yüzde 71 iken, 2016’nın üçüncü çeyreğinde yüzde 69, 2017’nin ilk çeyreğinde ise yüzde 53 olarak karşımıza çıkıyor. Buna karşılık, 2017 ilk çeyrek anketinde şirket gelirlerinde düşüş olacağını düşünenlerin oranı yüzde 27 seviyesinde. Faaliyet Kârı: Faaliyet kârının daha iyiye gideceğine inanan CFO’ların oranı geçtiğimiz yıl yüzde 60’tan (2016 ilk çeyrek) yüzde 54’e (2016 üçüncü çeyrek) gerilemişti. 2017 ilk çeyreğinde ise bu oran yüzde 40,7’ye düştü. - Yatırım: Yatırımlarının artacağını belirten CFO’lar 2016’nın ilk ve üçüncü çeyreğinde yüzde 40 seviyesinde iken; 2017’nin ilk çeyreğinde bu oran yüzde 34’e geriliyor. - İstihdam: CFO’ların istihdamda artış beklentisi geçtiğimiz dönemde yüzde 36’dan (2016 ilk çeyrek) yüzde 46’ya (2016 üçüncü çeyrek) yükselmişti. 2017’nin ilk çeyreğinde ise bu oran yüzde 31’e gerilemiş durumda. Diğer yandan çalışan sayısında herhangi bir deği-
10. YIL
şim yaşanmayacağını ifade eden CFO’ların oranı ise bir önceki araştırmaya (2016 üçüncü çeyrek) göre yüzde 6’ya yakın bir artış gösteriyor. - Belirsizlik: Son ankete göre Türkiye’deki CFO’ların dörtte üçü geleceğin neler getireceğini kestiremiyor ve belirsizliklerin oldukça fazla olduğunu düşünüyorlar. Dünyamız, bölgemiz ve ülkemizdeki sert ve sık iniş-çıkışlar onları daha temkinli olmaya, şirketleri ise riskten kaçınmaya itiyor. Ankete göre Türkiye’deki CFO’lar risk alma konusunda Avrupalı meslektaşlarından daha temkinliler… - Risk: 2016 ilk çeyreğinde daha fazla finansal risk almamak gerektiğini düşünen CFO’ların oranı yüzde 94 iken üçüncü çeyrekte yüzde 86 civarına gerilemesi risk iştahında bir artışa işaret etmişti. 2016’nın üçüncü çeyreği ile çok ciddi bir fark olmamakla birlikte; 2017’nin ilk çeyreğinde risk almayı doğru bulmayan CFO’ların oranı yüzde 89’a yükseldi. - CFO’lar için en önemli ilk üç risk: Jeopolitik riskler, Türk Lirası’nın değer kaybı ve nakit
ARAŞTIRMA
akışındaki muhtemel aksamalar tartışmasız en önemli ilk 3 risk faktörü olarak CFO’ların gündemindeki yerini alıyor. Son dönemlerde istikrarlı bir şekilde dikkat çekmeye başlayan bir diğer risk kalemi ise girdi fiyatlarındaki artış. - CFO’lara göre firmalarının stratejik öncelikleri: Maliyetlerin kontrol altında tutulması, maliyet azaltılması ve organik büyüme CFO’ların stratejilerinde öne çıkan hususlar. Ek olarak, sadece Türkiye pazarına umut bağlamama yönünde bir irade dikkat çekerken, bu durum yerini yeni pazarlara açılarak büyüme talebine bırakıyor. - Banka kredileri: Kredi kullanmayı cazip bulanların oranı geçtiğimiz yıl yüzde 38’den (2016 ilk çeyrek) yüzde 26’ya (2016 ikinci çeyrek) kadar düşmüştü. 2017’nin ilk çeyreğinde ise bu oranda bir değişiklik olmadığı ve her dört CFO’dan yalnızca birinin banka kredisi kullanmayı cazip bulduğu görülüyor. - Borçlanma: Kurlardaki -genelde yukarı yönlü- seyrin beklenen sonuçlarının başında, yabancı para yükümlülüklerinden uzak durmak geliyor. 2016’nın üçüncü çeyreğinde Türk Lirası ile borçlanmaya sıcak bakan CFO’ların oranı yüzde 21 civarındayken, 2017’nin ilk çeyreğinde bu oran yüzde 24’e yükselmiş durumda. Bu durumu destekler nitelikte yabancı para birimleri ile borçlanmaya sıcak bakan CFO’ların oranında da gözle görünür bir düşüş var. 2016’nın ilk çeyreğinde yabancı para birimi ile borçlanabileceklerini belirten CFO’lar yüzde 17, 2016 üçüncü çeyreğinde yüzde 24 civarındayken; 2017’nin ilk çeyreğinde bu oran yüzde 12’ye düşmüş durumda.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 23
MAKALE
10. YIL
Taner Berksoy
Yüksek oranlı işsizlik hala sorun Türkiye ekonomisinin uzun vadeli olarak omuzlarında taşıdığı üç temel sorun var. Yüksek oranlı işsizlik, katılaşmış enflasyon ve kronik dış açık bu üç sorunu oluşturuyor. Ekonominin başka sorunları da var kuşkusuz ama bu üçü hem süreklilik bakımından hem de etki ağırlığı açısından öne çıkıyor. İşsizlik ve enflasyon gelir oluşumu üzerindeki etkilerinden hareketle gelir dağılımı üzerinde olumsuz etki yaratıyorlar. Gelir artışından hızlı artan enflasyon satın alma gücünü geriletiyor. Gelir dağılımını bozuyor. İşsizlik ise doğrudan gelir dağılımını bozan bir olgu. Dış dengesizlik temelde dışa açık olan ekonomide rekabet gücünün zayıflığından kaynaklanan bir yapısal sorun. Bu hem dış ticaretin ürün bileşimini olumsuz etkiliyor hem de ulusal paradaki dengesiz oynaklıklar nedeniyle, ekonomide güçlü bir istikrarsızlık damarı oluşturuyor. Bu üçlünün birbirini etkileyen, besleyen özellikleri de var. Bu nitelikleri ile uzun yıllardır etkilerini sürdürüyor bunlar. Son istatistikler yüksek oranlı enflasyonun devam ettiğini gösteriyor. İstatistikler nisan ayında enflasyon oranında sınırlı bir yavaşlama olmasına rağmen hızın hala yüksek olduğuna işaret ediyor.
24 •
w w w. h i z m e t i x . c o m.tr > > Hizmetix
Üstelik önümüzdeki aylarda enflasyon üzerinde etkisini sürdürecek olan çekirdek göstergelerde henüz anlamlı bir yavaşlama yok. Nisan sonunda yapılan tahminler enflasyonun bu yılı da hedeflenen düzeyin üstünde gerçekleşeceğini öngörüyor. Dış ödemelerdeki açık ise yeniden yüksek oranlı düzeylere geri dönecekmiş gibi görünüyor. Ekonomide büyümenin yavaşlamış olması ve petrol fiyatlarının düşmesi sonucunda ithalat hızla daralmış ve bu nedenle dış açığın boyutu küçülmüştü. Açıklanan son veriler (Şubat ve Mart) cari denge açığının tersine döndüğünü ve açığın büyümeye başladığını gösteriyor. Ekonominin hızlanması ve petrol fiyatındaki yükselme eğilimi cari açıktaki artışın süreceğine işaret ediyor. Bu gelişmeler önümüzdeki dönem için iyi haberler değil. Şubat ayı işsizlik istatistikleri işsizlikteki göreli gerilemeye rağmen yüksek düzeyin sürdüğü bilgisini veriyor. Yılın ilk ayındaki bulgular 2016 yılının ocak ayında yüzde 11.1 olan işsizliğin bu yılın ocak ayında yüzde 13.0 düzeyine yükseldiğini gösteriyordu. Şubat ayında bu iki sayıda da gerileme var. Açıklanan veriler 2016 yılının şubat ayında işsizliğin yüzde 10.9’a gerilediğini, 2017 yılının şubat ayında ise, yine bir önceki yıla göre küçülerek, yüzde 12,6’ya gerilediğini gösteriyor. Kısacası manşet enflasyonda son iki aydır bir geçen yıla kıyasla yavaşlama olduğu anlaşılıyor. Yavaşlamaya rağmen Türkiye’de enflasyonun hala öteki ülkelere kıyasla çok yüksek olduğu ve dolayısıyla bozucu etkilerini sürdürdüğünü söylemek mümkün. Genel bulgular istihdamda mevsimlik dalgalanmaların etkilerini de içermektedir. Bu istatistikler mevsimlik etkilerden arındırıldığında işsizlik rakamları küçülmektedir ama eğilimler açısından bir değişiklik yoktur. Enflasyon ve dış dengesizlikle birlikte işsizlik de Türk ekonomisinin ana sorunları arasında yer almaktadır. Son veriler bu 2017 yılının başı itibariyle bu durumun devam ettiğini göstermektedir.
10.
EKONOMİ
YIL
SABANCI HOLDİNG’TEN YATIRIMLARA DEVAM Sabancı Holding’in konsolide satışları, 2017 yılının ilk üç aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 9,5 artarak 9 milyar 100 milyon TL oldu. Sabancı Holding’in yılın ilk üç ayındaki konsolide net karı ise 669 milyon TL olarak gerçekleşti.
26 •
Sabancı Holding CEO’su Mehmet Göçmen, “2017 yılının ilk üç ayında özellikle Perakende, Sigorta ve Enerji iş kollarımızda oldukça başarılı işlere imza attık. Bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da Sabancı Holding olarak hedefimiz; içinde bulunduğumuz her sektörde paydaşlarımıza daha fazla değer yaratmaktır. Holding olarak yatırımlarımıza planladığımız gibi devam ediyoruz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ülkemiz için çalışmaya ve daha fazla değer yaratmaya devam edeceğiz“ dedi.
“AKBANK SON ALTI YILDIR TÜRKİYE’NİN EN DEĞERLİ BANKA MARKASI” Holding’in bankacılık faaliyetleriyle ilgili de açıklamalarda bulunan Göçmen, Akbank’ın kurulduğu günden bu yana faaliyetleriyle Türkiye ekonomisine katkı sağlamaya devam ettiğini söyledi. Akbank’ın kredileriyle ekonomiye sağladığı desteğin yaklaşık 186 milyar TL’si nakdi olmak üzere toplamda yüzde 5 büyüterek 230 milyar TL’nin üzerine çıktığını da belirten Göçmen, sözlerine şöyle devam etti: “Akbank ile bu dönemde toplam mevduatımız 179 milyar TL seviyesine ulaştı. Takipteki krediler oranımız ise sektördeki en düşük takipteki kredi oranlarından biri olarak yüzde 2,4 seviyesinde gerçekleşti. Akbank, üst üste 6. kez ‘Türkiye’nin En Değerli Banka Markası’ olduğu gibi, dünyaca ünlü finans dergisi Euromoney’den ‘Orta ve Doğu Avrupa’nın En İyi Bankası’ unvanını da aldı. Bu tür çalışmaların, müşterilerimiz ve diğer tüm paydaşlarımızın bankamıza duyduğu güvene paralel bir şekilde sonuçlandığını görmek mutluluk verici.”
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Türkiye’de her 4 kişiden 1’inin elektriğe erişimini sağlayan, büyüyen ve gelişen Türkiye elektrik piyasasının öncü şirketi olan Enerjisa’da; verimlilik ve operasyonel mükemmellik odaklı faaliyetleri ile değer yaratmayı sürdürdüklerini belirten Mehmet Göçmen, sözlerine şöyle devam etti: “Bu yılın ilk çeyreğinin üretim, dağıtım ve satış iş kollarının tamamında, gerek pazar koşulları gerekse çeşitli düzenlemeler çerçevesinde önemli zorluklar içermiş olmasına rağmen Enerjisa olarak satışlarımızı yüzde 6, tek seferlik gelir ve giderler hariç faaliyet karımızı da yüzde 7 artırdık. Bu dönemde de elektrik dağıtım ve satış alanlarında hizmet kalitemizi önemli oranda iyileştirmeye devam ettik. Üretimde devam eden arz fazlası, dönemsel olarak gerçekleşen doğalgaz kesintileri ve geçtiğimiz yıla göre yağış seviyesindeki azalmalar ile kendini gösteren zorlu pazar koşullarının olumsuz etkilerine rağmen, dengeli üretim portföyümüz, üretim birimlerimizin etkin optimizasyonu ve serbest piyasaya paralel gelişen ticaret faaliyetlerimiz ile değer yarattık.”
10.
YATIRIM
YIL
DİJİTAL DÖNÜŞÜM STRATEJİK ÖNCELİKLERİMİZ ARASINDA Koç Holding, yılın ilk çeyreğinde 22,3 milyar TL konsolide ciro, 1,1 milyar TL konsolide ana ortaklık payı net dönem karı elde etti.
K
oç Holding, 2017 yılının ilk çeyreğinde konsolide bazda toplam 22,3 milyar TL gelir elde ederken, 1,1 milyar TL konsolide ana ortaklık payı net dönem kârı gerçekleştirdi. Aynı dönemde 1,1 milyar TL’lik kombine yatırım yaptı. İlk çeyrek finansal sonuçlarını değerlendiren Koç Holding CEO’su Levent Çakıroğlu, “Ülkemize olan inancımızla uzun yıllardır kararlılıkla sürdürdüğümüz yatırımlarımız, finansal sonuçlarımıza olumlu katkı sağlamaya devam ediyor. Yatırım ve ihracat odaklı stratejimiz ile büyümede sürdürülebilirliğe odaklanıyoruz. Ülkemiz ekonomisinde büyümenin yapı taşlarından biri olmaya gururla devam ederken, yılın ilk çeyreğinde 1,1 milyar TL kombine yatırım yaptık. Son 5 yılda yatırımlarımız kombine bazda 30 milyar TL’nin üzerinde gerçekleşti. Ülkemizde ve küresel pazarlarda tüm yatırım fırsatlarını aktif olarak değerlendiriyoruz” dedi.
“KOMBİNE İHRACATIMIZI YÜZDE 29 ARTIRDIK” “Yılın ilk çeyreğinde kombine ihracatımızı bir önceki yılın aynı dönemine oranla yüzde 29 artırdık” diyerek sözlerini sürdüren Levent Çakıroğlu şöyle devam etti: “Otomotiv sektöründe ihracat performansımız öne çıkarken, Ford Otosan ve Tofaş, toplam ihracat adetlerini senelik bazda sırasıyla yüzde 6 ve yüzde 35 seviyesinde artırdı.”
28 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Diğer yandan, dayanıklı tüketim sektöründe Arçelik’in yılın ilk çeyreğini güçlü performansla kapattığını vurgulayan Levent Çakıroğlu, “Ülkemizde beyaz eşya pazarı ilk çeyrekte 6 ana ürün bazında senelik yüzde 36 büyürken, Arçelik’in yine aynı ürün gruplarındaki satış adedinde ise yüzde 43 artış oldu. Arçelik’in Türkiye cirosundaki artış ise yüzde 35 olarak gerçekleşti; Beko Avrupa’nın en çok satan ikinci markası konumunu sürdürdü” dedi. Enerji sektöründe ise Tüpraş ve Aygaz’ın başarılı performansına dikkat çeken Levent Çakıroğlu, şöyle devam etti: “Rafineri marjlarındaki artış ve Fuel Oil Dönüşüm Tesisi’nin etkisiyle tam kapasite çalışan Tüpraş, ‘ara ürün’ dahil 7,5 milyon ton şarj ile satışlarını yüzde 5 artırdı. Yılın ilk 2 ayında Türkiye’de LPG pazarının önceki yıla göre yüzde 5 daralmasına rağmen, pazardaki lider konumu güçlendiren Aygaz’ın yurt içi LPG satış tonajı yılın ilk üç ayında yüzde 2 gerilerken, toplam satış tonajı ihracatın etkisiyle yüzde 12 artış gösterdi.”
10.
YATIRIM
YIL
Türkiye’nin ilk İK yazılım şirketiyiz
Poldy İK Sistemleri Genel Müdürü Kadri Demir, 24 yıldır insan kaynakları sektöründe yazılım geliştiren Türkiye’nin ilk İK yazılım şirketi olduklarını söyleyerek, “Bu süreçte bir çok yenilikleri ve gelişimleri izleme fırsatımız oldu. Son 10 yıla baktığımızda insan kaynakları departmanlarının şirketlerdeki önemi gittikçe arttı. Aynı paralellik çalışanlara da yansıdı. Çalışanların birer emtia olmaktan çok değer olduğu ve doğru insan kaynağına yatırım yapmak için yetenek yönetimi diye kavramlar geldi. Doğru yere doğru insanı almakla birlikte mevcut çalışanları şirkette tutmanın yolları için yöntemler kullanılmaya başlandı. Özellikle Y kuşağının iş hayatında aktif rol oynaması ve Z kuşağının yavaş yavaş devreye girmesi şirketlerdeki insan kaynağını yönetmek için farklı stratejilerin kurgulanması gereğini ortaya çıkardı. Internet ve mobil cihazlar insanların hayatındaki zaruri ihtiyaçlar haline geldi. Sosyal medya kullanımı çok yoğun olarak arttı. Çalışan markası gibi kavramlar geldi. Big data dediğimiz büyük verilerin yönetilmesi ve veri madenciliği konuları ile analizler yapılmaya başlandı” dedi.
30 •
Poldy İK Sistemleri Genel Müdürü Kadri Demir, “24 yıldır insan kaynakları sektöründe yazılım geliştiren Türkiye’nin ilk İK yazılım şirketiyiz” diyor.
“ELEKTRONİK ORTAMA GEÇİŞ, ÇOK BÜYÜK KOLAYLIKLAR SAĞLIYOR” İnsan kaynaklarında elektronik ortama geçişin, süreçleri yönetmek için çok büyük kolaylıklar sağladığını belirten Demir, “Bu hem sektörün gelişimi hem de firma olarak bize atılımlar yapmamız için fırsatlar sağladı. Başlangıçta sistemi yalnızca insan kaynakları
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
departmanındaki kullanıcılar kullanıyorlardı. Sonrasında insan kaynakları süreçlerini online yönetmek için çalışan ve yöneticilere açma ihtiyacı çıktı. İlk ihtiyaç izin taleplerinin yönetilmesi oldu. Süreç olarak; çalışanlar iznini talep edecek, sonrasında bağlı olduğu yöneticisine, varsa bir üst yöneticisine ve sonrasında insan kaynaklarına gidecek şeklinde olması isteniyor. Çalışan performans
değerlendirme sistemleri kullanılmaya başlandı. Şirketin ihtiyacına göre tasarlanan performans değerlendirme sistemleri online olarak yazılım üzerinden elektronik ortamda takibi yapılmaya başlandı. Biz de firma olarak şirketlerin ihtiyaçlarına göre performans değerlendirme sistemleri geliştirdik. Online olarak tüm çalışanların sisteme dahil olacağı yapılar kurduk. Çalışanlardan önerilerini almak için ödül öneri sistemlerini online olarak sistemde takibi sağladık” diye konuştu. Demir, şöyle devam etti: “Şirketlerde insan kaynakları süreçlerinin online olarak sistemlerin kullanımı yeni fonksiyonlar ile daha da artacak. İnsan kaynakları metrikleri ve analitiği önümüzdeki gündem konuları aralarında yer almaya başlayacak. Çalışanların bireysel yetkinliklerini keşfetmek için yeni sistemler ortaya çıkacak ve şirketteki tüm çalışanlar ile nasıl entegre edileceği araştırılacak. İnsan kaynakları yönetimi insan kıymetleri yönetimine dönüşmeye başlayacak. Şirketlerin büyüklükleri yalnızca finansal değerlere göre değil insan kaynaklarının büyüklüğüne ve çalışanların yetkinliklerine göre de değerlenmeye başlanacak.”
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 31
HABER
Teknolojinin ve dijital dünyanın bugünkü sınırlarını belirlemek çok güç. Her gün başka bir yenilik çıkıyor karşımıza. Dünyada henüz sayılı örneğini görebileceğimiz chatbotlar ise hızla hayatımıza giren eğlenceli teknolojik gelişmelerinden bir tanesi.
CHATBOT HIZLA HAYATIMIZA GİRİYOR
10. YIL
Günümüzde Apple, Facebook, Google gibi dünya devlerinin üzerinde çalıştığı ve uygulamaya aldıkları chatbot’lar, önümüzdeki dönemlerde sıklıkla karşımıza çıkacak ve heyecan konusu olmaya devam edecek. Chatbot, yapay zekâ tabanlı teknolojilerden beslenen, kullanıcı ile yazışan ve çoğunlukla bir senaryo üzerinde cevaplar üreten sesli veya metinsel yöntemler ile diyalog kuran bir yazılım olarak tanımlanabilir. Web siteleri, mobil uygulamalar, sosyal medya kanalları, robot asistanlar chatbot kullanımının sağlanabileceği alanların başında geliyor.
“CHATBOT’LAR TÜRKİYE PAZARININ DA GÜNDEMİNDE” Yellow Pages Genel Müdürü Serhad Akkoç, tüm dünyada adından sıkça bahsedilen Chatbot’ların artık Türkiye pazarının da gündeminde olduğunu söyleyerek, “Sektör olarak baktığımızda pazarlama, insan kaynakları, müşteri hizmetleri, finans, ürün, satış ve destek birimleri tarafından kullanılmaya başlandı. Türkiye’de Dominos, Yapı Kredi/Bankacı Bot, Ulak/ KuryeBot, Hürriyet Emlak ve Kariyer.net örnek verebileceğim firmalardan” diyor. Yellow Pages olarak, teknolojinin akıl almaz hızına karşılık, pratik ve kullanıcıların hayatlarını kolaylaştıran yeniliklere inandıklarını ve önem verdiklerini belirten Akkoç, “RehberBot, bu yaklaşımımızın en önemli örneklerinden biri. 2016’nın son çeyreğinde Türkiye’nin ilk firma rehberi robotu RehberBot’u hayata geçirdik. Türkiye’nin ve dünyada ilk firma rehberi robotunu sunan ekip olmamız ise ayrıca gurur verici” diye konuşuyor.
“CHATBOT’UN FİRMALARA SAĞLADIĞI AVANTAJLAR Akkoç, Chatbot’un firmalara sunduğu faydaları ise şöyle özetliyor: “Satın alma kararlarımız için online kaynak-
32 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
ları kullanma şeklimiz baş döndürücü bir hızla değişiyor. Eskiden bilgisayar başında geçirdiğimiz zamanın ne kadar arttığını, bu sırada ihtiyacımız olan ürün ya da hizmetlere ulaşmak için nasıl araştırma yaptığımızı, en çok hangi günlerde ‘satın al’ butonuna tıkladığımızı konuşurduk. Şimdi ‘bilgisayar başı’ diye bir şey kalmadı. Gece gündüz yanımızda taşıdığımız cep telefonumuzdan, mutfak masasına bıraktığımız tabletten ya da salonda televizyonun yanındaki dizüstü bilgisayarımızdan internete giriyoruz. Doğal olarak müşteri kanadında böyle bir online arama davranışı varsa, firmalar tarafında da buna cevap verecek online bulunma davranışları olmalı. Ekibimizle birlikte geliştirdiğimiz RehberBot, firmaların online bulunurluklarını artırmalarına yönelik en güzel örneklerden biri. RehberBot ile birlikte online aramalarda en çok bakılan firma ismi, adres ve telefon datası gibi bilgileri kullanıcılar RehberBot üzerinden kolaylıkla ekleyebiliyorlar. İstatistiklere bakacak olursak RehberBot’la konuşan kullanıcıların yüzde 71’i RehberBot’u ‘firma arama’, yüzde 24’ü ‘firma ekleme’ için kullanıyor. En çok arananlar ise ‘market, tesisatçı, su’ gibi lokasyonu önemli olan işletmeler. Böylece rekabetin çok yoğun olduğu bir ortamda farklı sektörlerdeki kullanıcılarımızın dijital ortamdaki hayatlarını kolaylaştırıyor diyebiliriz.” Akkoç, şöyle devam ediyor: “Önümüzdeki dönem hedeflerimizde sahip olduğumuz KOBİ ve kurumsal müşterilerimizin sektörel olarak daha detaylı ve direk ekonomiye katkı sunacak şekilde bulunurluklarını artıracak teknolojik gelişmeler için çalışacağız. Bu çalışmalarımız sırasında RehberBot teknolojimizi sektörel olarak özelleştirilmiş olarak müşterilerimizin kullanımına açacağız. Örneğin bir lastikçi arıyorsunuz. Burada chatbot arabanın modeli, lastiğin boyutu, lastiğinizle ilgili sorularla yönlendirme yapabilecek.”
MAKALE
10. YIL
Osman Arolat
Prof. Akat: Yapısal reform giderek boş sözcüklere dönüştü Profesör Asaf Savaş Akat, yapısal reformlar konusunu değerlendirirken, “Yapısal reformlar giderek boş sözcüklere dönüştü. Bundan iktidar kadar muhalefet de sorumludur. Muhalefet soruna sadece ‘yapısal reformlar gereklidir’ şeklinde yaklaşıyor. İktidar ise en sıradan ekonomik-idari tedbirleri bile ‘büyük yapısal reform’ diye sunuyor. O nedenle kavramın içi tümü ile boşaltıldı. O açıdan bu konuyu ele alıp işleyip gündemde tutmanızı anlamlı buluyorum” değerlendirmesini yapıyor. Akat, yapılması gerekenlere değinirken şu görüşleri ortaya koyuyor: “Olumlu etkileri nispeten çabuk görülecek eylem alanlarından biri hiç şüphesiz kayıtdışının geriletilmesidir. Çok dikkat edilmesi gerekiyor; reformların amacı kamu gelirlerini artırmak olmamalıdır.
34 •
w w w. h i z m e t i x . c o m.tr > > Hizmetix
Türkiye’de devlet zaten yeterince büyümüştür. Aynı kamu gelirini toplarken kayıt dışının yarattığı haksızlıkları ve kaynak dağılımındaki bozulmaları düzenlemek hedeflenmelidir. Reformların başarılı olmasının ön koşulu da budur. Emek piyasasında esnekliği artıran ve firmaları daha çok istihdam yaratmaya itecek reformları kayıt dışı ile mücadelenin devamı olarak tasarlamak gerekir. Kıdem tazminatı sorununa işçilerin kazanılmış haklarını koruyan bir çözüm öncelikle gerçekleşmelidir. Tarım sektöründe yılların biriktirdiği ciddi yapısal sorunlar son dönemde yüksek gıda fiyatları nedeni ile gündemi de işgal ediyor. Liste uzundur. OECD, Dünya Bankası ve benzerleri tarafından hazırlanan çok sayıda öneri paketi mevcuttur. Bunların hızla devreye sokulması çabuk ve olumlu sonuç verir. Eğitim reformunun etkisi ancak daha uzun dönemde görülebilir. Ona rağmen, bir an önce devreye girmesi gerekmektedir. Eğitim sisteminin 21. yüzyılın ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde yeniden tasarlanması yukarıda değindiğim güven ortamının tesisi yolu ile ekonomiye derhal olumlu etki yapmaya başlayacaktır.” Asaf Savaş Akat, bunlara son bir ilave yapıyor: “Son olarak, yapısal reform çabası mutlaka makro politikalar tarafından desteklenmelidir. Bir; yapısal reformlar potansiyel büyüme hızını yükseltir fakat fiili büyümeyi doğrudan makro politikalar belirler. Ekonomik temeller ne kadar güçlü olursa olsun, yanlış makro dengesizlikler -örneğin sürdürülemez dış açık- büyüme hızını düşürür. İki; düşük büyüme hızları yapısal reformların gerçekleşmesinin önünde kritik engel oluşturur. Yapısal reform ve doğru makro politikalar daima bir bütündür.” Profesör Asaf Savaş Akat’ın yapısal reformlarla ilgili somut değerlendirmeleri böyle.
GAYRİMENKUL
10. YIL
ÖZEL RÖPORTAJ
Röportaj: Başak Yılmaz
Doğru yerde, doğru zamanda
doğru işi yapmak!
B
abacan Holding hakkında bizlere kısaca bilgi verir misiniz? Geliştirdiğimiz kalite odaklı özgün iş modelleriyle, faaliyet gösterdiğimiz sektördeki yenilikçi entegre çözümlerimizle tüm paydaşlara ve topluma güven ile sürdürülebilirlik temelinde 2002 yılından bu yana hizmet sunuyoruz. Babacan Holding olarak; 4 ayrı sektörde, 7 şirket ile Türkiye ekonomisine katkıda bulunuyor, ülke ekonomisinin gelişimini istihdamla, döviz girdisiyle, yenilikçi projelerle destekliyoruz. Gayrimenkul sektöründe tamamlanan ve yapımı devam eden projelerinizi kısaca anlatır mısınız? Bugüne kadar hayata geçirdiğimiz projelerin başında; Marina Yalıları, Crown Deluxe, Prime Suites, Crown Residence, Crown Tower ve Crown Park yer alıyor. Satışlarımızın devam ettiği projeler arasında ise; Babacan Port Royal, Babacan Premium ve Babacan Palace bulunuyor. Babacan Port Royal; toplam 5 blok, 802 daire ve 80 adet ticari üniteden oluşuyor. İnşa edildiği lokasyondaki projelere kıyasla yüzde 30 daha ekonomik fiyatlar sunuyoruz. Projede alan büyüklükleri talebe göre şekillendirilebilirken, 1+0, 1+1, 2+1 ve 3+1 daire seçenekleri bulunuyor. Residence, tower,
36 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
4 ayrı sektörde, 7 şirket ile Türkiye ekonomisine katkıda bulunan ve yaklaşık 15 yıldır faaliyetlerini sürdüren Babacan Holding, yepyeni projeleri ile yine İstanbul’un çehresini değiştirmeye devam ediyor. Bu noktada görüşlerini aldığımız Babacan Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Babacan, “Piyasada çok niteliksiz yapı bulunuyor. Bunların sağlıklı bir şekilde değişmesi ve yenilenmesi şart! Bu anlamda biz de bu sektörde bulunmaktan ayrıca memnunuz” dedi.
terrace, home office ve AVM’den oluşan karma konseptli Babacan Premium’da 1+1, 2+1, 3+1 geniş teraslı süit daireler mevcut. 5 yıldızlı otel konsepti ile satışa sunulan dairelerin alan büyüklükleri 66-287 metrekare arasında değişiyor. Kentsel dönüşüm konusuyla ilgili ne gibi projeleriniz var? Bildiğiniz üzere 2013 yılında İstanbul’un büyük gecekondu bölgesi olan Kadıköy Fikirtepe’de kentsel dönüşüm ilan edilmişti. Biz de yapmış olduğumuz büyük çaplı
projelere istinaden 1 milyon 600 bin metrekarede hayata geçirilecek bu büyük dönüşümde yer almak istedik ve Fikirtepe içerisinde bulunan 2 ayrı mahalleye girerek, çalışmalara başladık. Birinde 22 bin 400 metrekarede yaklaşık 450 gayrimenkulü, diğerinde ise 10 bin metrekarede 128 gayrimenkulü dönüştürüyoruz. Aslında şu an devam etmekte olan Esenyurt’taki projemiz Babacan Premium da bir kentsel dönüşüm projesi. Eskiden bu arazide yağ fabrikası vardı. Biz bu fabrikayı satın almak suretiyle kentsel dönüşüm kapsamında dönüştürdük ve şu anki Premium projemizi inşa ettik. Burada bin 200 konut, bir de çarşı inşa ediyoruz ve inşaatımızın yüzde 60 seviyelerindeyiz. Tabii bu proje diğerlerine göre çok daha kolay ilerledi. Nedeni ise bu fabrikanın bedelini zaten ödemiştik. Dolayısıyla burada seri bir proje inşa ettik. Diğer projelerde ise vatandaşın revir talebini dinliyorsunuz, beklentisini alıyorsunuz, yeri geliyor onun bir ihtiyacını gideriyorsunuz… gibi işin içerisinde sosyal halkla birçok sentezleşme mevcut. Sektörde oldukça başarılı bir kişisiniz. Peki, bu başarınızı neye borçlusunuz? Başarımızın sırrı; doğru zamanda, doğru yerde, doğru işi yapmak diyebiliriz. Biz gayrimenkul sektöründe yaklaşık 15 yıldır faaliyet gösteriyoruz. 15 yıllık süreçte, merdiven
10. YIL
GAYRİMENKUL
ÖZEL RÖPORTAJ basamaklarından emin adımlarla çıktık. Sabrettik, emek verdik ve hızlı zengin olma hırsına kapılmadan, yavaş adımlarla basamakları çıkmaya çalıştık. Her zaman için yaptığımız inşaat projelerini bir öncekine göre bir tık daha yukarıda yapmaya gayret gösterdik. İnsanları ev sahibi yapabilmek bizim için kutsal bir görev. İşin maddi ve ticari tarafının yanında manevi tarafının da olduğuna ben kendi adıma inanıyorum. Çünkü bizim insanımızın gerçekten barınmaya ihtiyacı var. Piyasada çok niteliksiz yapı bulunuyor. Bunların sağlıklı bir şekilde değişmesi ve yenilenmesi şart! Bu anlamda biz de bu sektörde bulunmaktan ayrıca memnunuz. Evet, çok çalışıyoruz ve çok emek veriyoruz. Ancak bu başarıyı tek başımıza inşa etmemiz mümkün değil, bu noktada çok iyi bir ekibe sahip olduğumuzu da ayrıca belirtmek isterim. Son olarak, Babacan Holding için 2016 yılı nasıl geçti öğrenebilir miyiz? Ayrıca 2017 için neler planlanıyor? Bizim için 2016 yılı kar zamanı değil de, ar zamanı oldu. Gerek gayrimenkul sektöründe gerekse turizm sektöründe fedakarlıklarla geçen bir dönemdi… Malum ülkemizin içinden geçtiği sıkıntılı sü-
reçleri haliyle bizler de yaşadık, ama yine de hayata geçirdiğimiz projeleri satabildiğimiz ve hedef cirolarımıza yakın rakamlara ulaşabildiğimiz bir yıldı 2016… 2017 yılı için neler planladığımıza gelirsek, öncelikle 2017 yılının 2016 yılına göre daha iyi geçeceğini umu-
yorum. Öyle ki 2017 diğer yıla göre siyasi belirsizliklerin çözüldüğü, kısmen terör eylemlerinin azaldığı bir yıl. Ayrıca ekonomik iyileştirmeler bakımından da daha iyi bir sene… Mesela bu dönemde gayrimenkul sektörüne adeta can suyu olan KGF Kredisi gündemde. Bu kredi ile birlikte piyasalarda da bir canlanma meydana geldi. 2017 yılında Babacan Holding olarak ciddi hedeflerimiz var. İki projemizi satışa çıkardık; birisi bin 200 diğeri ise 800 konutlu olmak üzere. Dolayısıyla bizim için dolu dolu geçmesini düşündüğümüz ve arzu ettiğimiz bir yıl olacak bu yıl.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 37
10
YILIN TRENDLERİ Hizmetix Dergisi’nin 10. yılında geçen 10 yılda hangi sektörlerin ön plana çıkarak ağırlığını hissettirdiğini ele aldık. Geçen 10 yıllık dönemde trend sektörleri belirledik ve bu sektörlerin önde gelen dernek ve firmalarıyla röportajlar gerçekleştirdik. ’10 Yılın Trendleri’ dosyamızda havayolu taşımacılığı, kadın liderliği, gökdelenler, e-ticaret, rent a car, Bireysel Emeklilik Sistemi (BES), özel üniversiteler, tatil, AVM ve sağlık turizmi bölümlerine yer verdik.
38 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
10 YILIN TRENDLERİ KADIN YÖNETİCİLER
İŞ DÜNYASINDA TOPUK SESLERİ
Kadın yöneticilerin egemenliğinin giderek arttığı iş dünyasında ‘topuk sesleri’ daha fazla duyulmaya başlandı. Şirketlerde kadın yöneticilerin varlığının daha da artmasıyla artık ‘Kadın Liderliği’ kavramını daha fazla tartışır hale geldi iş dünyası. İş dünyasında kadın olmanın avantaj ve dezavantajlarını sorduğumuz kadın yöneticilerin bir kısmı bulundukları sektörlerde kadın olmanın dezavantajlarını yaşamadıkları görüşünü savunuyor. Kadın yöneticilerin bir kısmı da kadınların iş dünyasında daha zor yükseldiklerini ifade ediyor. HABER: SİNAN SAYGI
NEŞE GÖK: AİLEMİZDE CİNSİYET EŞİTLİĞİ BİR KÜLTÜR İnci Holding Yönetim Kurulu Başkanı Neşe Gök, kadın olmanın, iş hayatında bulunmanın gereği ve hayatın olağan akışı olduğu görüşünde. Kadın olmanın ayrıcalık ve ayrımcılıkla karşılanmadığı bir bölgede, eşitlik ve adalet temelleri üzerinde kurulu bir ailede doğan Neşe Gök, “Dedemin küçücük bir ticarethaneden 2 bin 500 kişinin çalıştığı holdinge yürüdüğü yolculuğunda yanında hep kadınlar vardı. Teyzelerimin her birinin İnci Holding’in harcına karışmış alın teri hikayelerini dinleyerek, onların yorulmak bilmeden çalışmalarını izleyerek büyüdüm ben. Zaman içinde elini tutarak yol aldıkları dedeme omuz verdiklerine, onun yükünü sırtladıklarına tanıklık ettim. Onlar zaferde de yenilgide de şirkette hep dedemin yanında, hep en öndeydi” diyor.
“HER KİLOMETREMİZDE KADINLARIN ADI BULUNUYOR”
İ
nci Holding, 65 yıl önce temelleri rahmetli Cevdet İnci tarafından atılan, 2004’ten bu yana kızlarının, 2016’dan itibaren de torunlarının yönettiği bir aile şirketi. Üçüncü kuşak temsilcisi olarak kadın ağırlıklı yönetim yapısı devam ediyor. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin bir kültür olduğu İnci ailesi, bu konuya son derece duyarlı.
40 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Gök, şöyle devam ediyor: “Bugün otomotiv tedarik sektörünün önde gelen üreticilerinden olan İnci Holding’in 65 yılda kat ettiği yolun her bir kilometresinde kadınların adı bulunuyor. İnci Ailesi’nde kadın olmanın özel bir anlamı yok. Herkesle eşit seviyede, herkese eşit mesafedeyiz. Bu öğrenilir bir şey değil bizim için çünkü yaşadığımız iklimde kız çocuklarımız da erkek çocuklarımız da bu bakış açısıyla büyüyor.” Türkiye İstatistik Kurumu verilerine baktığımızda Türkiye, erkeklerde yüzde 65, kadınlarda ise yüzde
10 YILIN TRENDLERİ KADIN YÖNETİCİLER
27,5 istihdam yüzdesine sahip. Kadın istihdam oranının erkek oranının yarısından az olduğunu belirten Neşe Gök, “Avrupa Birliği’ne baktığımızda ise kadın istihdam oranının yüzde 60’ı geçtiğini görüyoruz. Bu açıdan bakarsak Türkiye’nin bu oranlara yaklaşabilmesi için çok daha fazla çaba göstermesi ve bu konudaki farkındalığın artırılması için çalışmak gerektiğini düşünüyorum. Bulunduğumuz sektör üzerinden bir değerlendirme yapmam gerekirse, kadın yöneticilerin sayısının artmasının bana gurur verdiğini belirtmek isterim. Bunun yanında, kadınların zaman geçtikçe otomotiv dünyasına meraklı olması, bu dünyayı tanıması ve hatta araç alırken, değiştirirken karar verici olması da beni hem mutlu ediyor hem de otomotiv dünyasında kadın yöneticilerin çoğalmasına yönelik ümit vaat ediyor. Her sektörde olduğu gibi farklılıkların dengesi bizim sektörümüz için de oldukça önemli. Her zaman cinsiyet, tecrübe, yaş kombinasyonlarında dengeli bir dağılımı yakalamaya çalışmamız gerekiyor” diye konuşuyor.
“YILDA ORTALAMA YÜZDE 15 BÜYÜME SAĞLIYORUZ” İnci Holding’in ağırlık noktasının otomotiv yan sanayi olduğunu kaydeden Gök, “Bugün itibariyle, akü ve jant grubumuz faaliyetlerimizin ve ciromuzun yüzde 90’ını oluşturuyor. Son 10 yıla baktığımızda bu iki alanda da çok güçlü yabancı ortaklıklarımız mevcut. Akü tarafında Japon devi GS Yuasa ile jant tarafında da dünyanın en büyük üreticisi Brezilyalı Maxion ile ortağız. Faaliyet gösterdiğimiz başka bir alan olan lojistikte ise, Japon Yusen Lojistik ile ortak olduk. Bu ortaklıklar bize, hem yurtiçinde hem de yurtdışında güç katıyor. İnci Holding’in başarılı ortaklıkları ile son 10 yıllık dönemde, yılda ortalama yüzde 13 büyüme sağladığını söyleyebiliriz” açıklamasını yapıyor.
FİLİZ DOĞAN: KADIN OLMANIN DEZAVANTAJINI YAŞAMADIM
Oracle Türkiye Genel Müdürü ve Başkan Yardımcısı Filiz Doğan, 25 yılı aşkın iş hayatında kadın olmanın getirdiği herhangi bir engel veya dezavantaj ile karşılaşmadığını söylüyor. Çalışma hayatında önceliğin, rolün gerekliliklerine dikkat ederek uygun kişiyi konumlandırmak olduğunu düşündüğünü söyleyen Filiz Doğan, iş hayatında başarı için, sürekli olarak kişinin kendisini geliştirmeye önem vermesi, hızlı adaptasyon yetilerini geliştirmesi ve değişime açık olmasının önemli olduğu görüşünde.
42 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
BT sektörüne bakıldığında, özellikle Türkiye’de kadın yönetici ve çalışan sayısının bölgedeki ülkelere kıyasla oldukça yüksek olduğunun görüldüğüne değinen Doğan, “Türkiye’de, 300’den fazla çalışanımızın yüzde 37’si kadın. Yönetim kadrosunda bu oran yüzde 48. Gerek yönetim kadrolarında gerekse bölgesel rollerde birçok bayan arkadaşımız var” bilgilerini veriyor.
“MÜŞTERİLERİMİZ ADINA REKABET AVANTAJI YARATIYORUZ” Kesintisiz inovasyon, ihtiyaca göre özelleştirilebilir sistemler, düşük sahip olma maliyeti ve yüksek seviyeli verimlilik sağlama anlayışıyla hareket eden Oracle’ın, sunduğu yenilikçi teknoloji ve bulut çözümleriyle müşterileri adına rekabet avantajı yarattığını ifade eden Doğan, “Yazılım ve donanıma ait tüm Ar-Ge’nin aynı çatı altında bir araya gelmesi ile ‘chip’ teknolojisinden, sunucu, depolama sistemleri, işletim sistemi, veritabanı, orta katman ve son olarak uygulamaya kadar her biri alanında lider, ama aynı zamanda birlikte çalışabilen en yaratıcı ve gelişmiş entegre sistemlerin geliştirilebiliyor olması öne çıkan noktalar” şeklinde konuşuyor.
“HEDEFİMİZ; BİLİŞİM SEKTÖRÜNDE ÖNCÜ BİR TÜRKİYE YARATMAK” Doğan, Oracle’ın hedefleri hakkında da şöyle konuşuyor: “Kurumsal yazılım, donanım ve bulut alanında öncü olan Oracle stratejileri doğrultusunda benim ve ekibimin hedefi, iş ortaklarımızla beraber bilişim sektöründe öncü bir Türkiye yaratmak. Bu bağlamda da Türk BT’si açısından çok önemli bir projeye imza atarak, 2017 yılı içerisinde Türkiye’de ‘Oracle Veri Merkezi’ ile Türk şirketlerinin bulut kullanımında öncü olmalarına destek olacak yatırımı gerçekleştirdik.”
10 YILIN TRENDLERİ KADIN YÖNETİCİLER
Özel Röportaj
Sektörde en fazla kadın istihdamı sağlayan şirketiz Arkas Holding Lojistik Hizmetleri Grup Başkanı Diane Arcas, “Filomuzda bulunan gemilerimizde kaptandan stajyere kadar pek çok kademede 38 kadın çalışanımız görev yapıyor. Bu sayı ile sektörde en fazla kadın istihdamı sağlayan şirketiz” diyor.
farkına vardığımızda esasında yanlış kriterlerle değerlendirdiğimiz birçok kadına başarının yolunu açmış olabiliriz. Ben bu konuda şanslıyım, bu anlamda hayata kuvvetli bir pozisyonda başladım. Lojistik sektörü olarak değerlendirdiğimde ise beni destekleyen çok yetkin bir ekibim var. Sektördeki diğer meslektaşlarımın da kadın bakış açısının sektöre getirdiği dinamizm ve farklılıktan memnun olduklarını düşünüyorum. Kadınların en önemli özelliği birleştirici olmaları. Başarılı olan kadınların sürekli kendilerini geliştirdiklerini ve değişen dünya koşullarına hızlı bir şekilde adapte olduklarını gözlemliyorum, hırslı ve başarı odaklılar. Özellikle yeni neslin iş dünyasına adaptasyonunda kadın yöneticilere çok ihtiyaç var.
İş dünyasında kadın olmanın avantaj ve dezavantajlarından bahseder misiniz? İş hayatında kadınlar daha zor bir yerlere geliyorlar. Çünkü sosyal dünyadaki ön yargılar ve
44 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
kısıtlamalar iş dünyasında da görülüyor. Toplumsal bakış açısı olarak erkeklerin lider, güçlü ve sonuç odaklı olması, kadının ise yumuşak ve uzlaşmacı olması beklentisi var. Bilinçaltımızdaki bu bakış açısının
Kadın yöneticilerin sayısı giderek artıyor. Gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında Türk iş dünyası kadın yönetici oranında ne durumda? Dünyada yönetimdeki kadın oranı her geçen gün yükseliyor. 2017 yılında yüzde 25’lik bir oran var. Arkas olarak değerlendirdiğimizde iyi bir durumdayız. “Yakamoz: Deniz ve Kadın Sempozyumu” kapsamında “En Fazla Kadın İstihdamı Sağlayan Denizci Şirket” ödülüne ikinci kez lâyık görüldük. Arkas olarak kadın çalışanların varlığını her
10 YILIN TRENDLERİ KADIN YÖNETİCİLER
Özel Röportaj zaman önemsedik, gururla söyleyebilirim ki bunu yapmaya bugün değil 15 yıl önce başladık. Stajyer olarak başlayıp kaptanlığa ve başmühendisliğe kadar yükselmiş ve gemilerimizde görev yapmış olan kadın çalışanlarımız var. Kadınlar için sadece istihdam yaratmak değil, aynı zamanda kariyerlerinde yükselmelerine de imkân sağlamak gerekiyor. Filomuzda bulunan gemilerimizde kaptandan stajyere kadar pek çok kademede 38 kadın çalışanımız görev yapıyor. Bu sayı ile sektörde en fazla kadın istihdamı sağlayan şirketiz. Diğer taraftan Birleşmiş Milletler’in ilk kademede hedefi kadın yönetici oranını yüzde 30’un üzerine çıkarmak, Arkas Holding olarak bizim oranımız bu hedefin üzerinde ve yüzde 33. Sektörünüz ve firmanız açısından geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor? Gerek faaliyet gösterdiğiniz sektör gerekse firmanız hangi atılımları gerçekleştirdi? 2015 yılına yeni bir yapılanma ile daha güçlü girdik Arkas Holding Lojistik Hizmetleri Grubu’ndaki 4 şirketimizi (Arkas Ulaştırma, Arkas
Lojistik, Ardep ve Arfor) “Arkas Lojistik AŞ.” çatısı altında birleştirdik. Şirketlerin birleşmesi sayesinde ciro, çalışan sayısı, finans gibi konularda rakamsal ölçeğimiz büyüdüğü gibi, buna paralel marka gücü, satınalma gücü, finansal kaynak yaratma gücümüz de arttı. 2016 yılında dolar bazında yüzde 15, TL’de yüzde 31’lik bir büyüme elde ettik. Hizmet çeşitliliği ve farklı sektörlere yönelik uzmanlıklar geliştirmeyi önemsiyoruz. Bugün denizyolu yurt içi konteyner taşımacılğı, deniz yolu yurt içi komple tır taşımacılığı (full track FTL), uluslararası karayolu taşımacılığı, konteyner depolama ve teknik hizmetler ile antrepo yurt içi demiryolu hizmetleri, yurt içi ve yurt dışı ağır yük ve proje taşımacılığı (intermodal ve multimodal), forwarding, kapalı depo ve antrepo hizmetleri veriyoruz. İstanbul, İzmir, Denizli, Bursa, Mersin, İskenderun, Ankara, Eskişehir, Gaziantep, Kayseri, Konya, Samsun, Trabzon ve Antalya başta olmak üzere Türkiye’de kendimize ait 12 ofisimizle faaliyet gösteriyoruz. Yurt dışında ise Rusya, Ukrayna, Gürcistan, Azerbaycan, Yunanistan ve Çin’de ofisimiz bulunuyor. Diğer ülkelerde ise 100’e
yakın acenta ağımızla tüm dünyaya ulaşım sağlıyoruz. 500’e yakın öz malımız var, 700’e yakın treylerimiz var. 300’e yakın nakliyecimiz ile Türkiye’nin 81 iline hizmet sunuyoruz. Açık ve kapalı depo hizmetleri yanında antrepo hizmeti de sunuyoruz. İstanbul, İzmir, Bursa, Mersin, Konya, Kayseri, Gaziantep,Yenice, Van ve İskenderun’da olmak üzere 365 bin metrekarenin üzerinde açık konteyner sahası ve 12 bin metrekare kapalı depo tesisleri bulunuyor. Ayrıca Aliağa ve Bozhöyük’te de depo açarak depo sayımızı 12’ye çıkaracağız. Van üzerinden İran’a demiryolu ile yapılacak taşımalar için de Van Organize Sanayi Bölgesi’nde kurduğumuz depomuz 2 bin 500 metrekare kapalı, 4 bin 500 mertrekare açık alana sahip. Yenice, Aliağa ve Bozüyük’te depo açıyoruz. Yurtiçi demiryolu taşımacılığı konusunda iç bölgeler ve limanlar arasında yerel hatlar geliştiriyoruz. Arkas Lojistik Çağrı Merkezi ile 08502227527 numaralı telefondan ve sosyal medya aracılığı ile müşterilerimiz bize her an ulaşabiliyor. Bunun avantajını da hizmetlerimiz ve yatırımlarımızda kullanıyoruz.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 45
10 YILIN TRENDLERİ GÖKDELEN
Sapphire
261
Nahit Kiler Mustafa Tatlıcı
Anthill Residence
Spine Tower
210
Mehmet Okay
201
Eyigüngör, Ortaş, Sayılı ve Uzal Aileleri
Varyap Meridian Grand Tower
180
Süleyman Varlıbaş
GÖKDELENLER ŞEHRİ
İSTANBUL
Dünyada en fazla gökdelene sahip 24’üncü şehir olan İstanbul aynı zamanda Avrupa’nın en uzun şehri. Yeni projelerle İstanbul, ilk 15’te yer almaya aday.
T
ürkiye’deki en yüksek binalar, ağırlıklı olarak İstanbul’da yer alıyor. İstanbul’da özellikle 2000’li yıllardan sonra hız kazanan inşaat faaliyetleri sonucunda gökdelenler, şehir silüetinin vazgeçilmez bir parçası oldu. Yakın zamana kadar holding, banka yönetim binaları ve otel olarak kullanılan gökdelenler, artık ofis, hastane ve konut olarak da kullanılıyor. İstanbul, dünya şehirleri sıralamasında 122 gökdelen ile 24’üncü sırada yer alıyor. Uluslararası gökdelen veri bankası Emporis’in verilerine göre yapımı tamamlanmış olan gökdelenler hesaba katıldığında İstanbul, dünyanın en uzun şehirleri sıralamasında 24’üncü sırada yer alarak Avrupa’nın da en uzun şehri ünvanına sahip oldu.
46 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
İSTANBUL’UN GÖKDELEN BÖLGELERİ Devam eden mega projelerin dünyadaki şehirler sıralamasında İstanbul’u önümüzdeki dönemde Moskova’nın önüne geçireceği tahmin ediliyor. Gökdelenler Avrupa Yakası’nda Gayrettepe ile Maslak arasındaki Büyükdere Caddesi aksına ek olarak son yıllarda Bomonti’de artmaya başladı. Asya Yakası’nda ise Ataşehir, Kozyatağı gibi bölgelerde yaygınlaşan gökdelenlerin daha da artması bekleniyor.
10 YILIN TRENDLERİ GÖKDELEN
Palladium Tower
180
Tahincioğlu, Gençoğlu ve Nora Yapı
Şişli Plaza
170
Ersin Arıoğlu
River Plaza Tower
Soyak Kristalkule
Hüseyin Özdilek
Erkut Soyak
170
169
İSTANBUL’UN EN YÜKSEK GÖKDELENLERİ Emporis’in verilerine göre İstanbul’un en yüksek gökdelenleri şöyle: 1- Sapphire Tower: 54 kat, 261 metre 2- Anthill Residence: 55 kat, 210 metre 3- Anthill Residence: 55 kat, 210 metre 4- Spine Tower: 51 kat, 201 metre
10- Çiftçi Tower A: 45 kat, 180 metre
5- Varyap Meridian Block A: 52 kat, 188 metre
11- Varyap Meridian Block C: 45 kat, 180 metre
6- Allianz Tower: 42 kat, 186 metre
12- Palladium Tower: 43 kat, 180 metre
7- İşbank Tower: 52 kat, 181 metre
13- Leopardus: 48 kat, 178 metre
8- My Towerland Tower A: 52 kat, 181 metre
14- Ak-Asya Koru Tower: 43 kat, 173 metre
9- Çiftçi Tower B: 45 kat, 180 metre
15- Ak-Asya Shopping Center and Tower: 55 kat, 173 metre 16- Şişli Plaza: 46 kat, 70 metre 17- Zorlu Levent 199: 42 kat, 170 metre 18- River Plaza Tower A: 32 kat, 170 metre 19- Soyak Kristalkule Finansbank Genel Müdürlük: 35 kat, 169 metre 20- Tekstilkent Plaza 2: 36 kat, 168 metre.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 47
10 YILIN TRENDLERİ E-TİCARET
E-TİCARET
HIZLA BÜYÜYOR 2000’li yılların başlarına gelindiğinde ‘e-ticaret’ kavramının bir sektör haline geldiğini görüyoruz. Özellikle online alışverişin inanılmaz yaygınlaştığı günümüzde e-ticaret sektöründeki hızlı büyüme de gözlerden kaçmıyor. Dolayısıyla geçmiş 10 yılın trendleri içinde en önemli ve en hızlı büyüyen sektörlerden birisi de ‘e-ticaret’.
SİNA AFRA: E-TİCARET’TE ÖZGÜN FİKİRLERİN ORTAYA ÇIKMASI SEVİNDİRİCİ Türkiye Girişimcilik Vakfı Başkanı, Evtiko CEO’su ve Kurucusu Sina Afra, “E-ticaret sektörünün son 10 yılına baktığımızda en temel gelişmeleri şöyle sıralayabiliriz: Bence 2005 yılının en önemli gelişmesi Biletix’in Ticketmaster’a satılmasıydı. 2006
48 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
yılında Google Türkiye ofisinin açılması ve 2007’de eBay’in Gittigidiyor’a azınlık ortağı olması zamanının kritik gelişmeleriydi. 2011 yılına geldiğimizde ise Markafoni’nin Naspers grubuna satılması, o dönem için önem arz eden bir e-ticaret gelişmesiydi. Yine 2011’deki bir diğer önemli hadise ise Gittigidiyor’un çoğunluk hissesinin eBay’e satılmasıydı. Son olarak Pozitron ve Yemeksepeti’nin satılmasını önemli gelişmeler arasında sayabilirim. Gelişmelere baktığımızda genelde exitlerin ön plana çıktığını söyleyebiliriz. Exit olmadan yatırım olmuyor. Ancak tabi Türkiye’de son 15 senedeki dijital şirketlerin exitlerini alt alta yazınca toplam exit tutarı 2 milyar doları geçmiyor. Dolayısıyla yaşanan güzel gelişmelere rağmen daha gidecek yolumuz var” diyor. Günümüzde artık e-ticaret alanında klonlamaktan ziyade özgün fikirlerin yani dünyaya satılabilecek fikirlerin ortaya çıkmasının sevindirici olduğuna değinen Afra, “Diğer taraftan girişimciler de maliyet yoğun e-ticaret yerine işin pazaryeri modeline yöneliyor. 2011 yılında e-ticaretin hangi alanı yükselecek diye sorsaydınız kesinlikle ‘dikeyler’ derdim. Ama bugün en büyük iki dikeyin cirosu 50’şer milyon lira. Artık e-ticarete giren herkes daha az sermaye ile yürütebilecekleri işlere giriyorlar ki pazaryerlerinin geri dönüşü bunun sonucu. O nedenle Markafoni benzeri hiçbir girişim kurulmuyor. Çünkü dört sene sonunda karlı olmayı kimse beklemiyor. Ama pazaryeri altı ayda kar yakalayabilir, yüzde 10-20 komisyon alıyorsunuz ve lojistik maliyeti yok, iadesi yok. Fakat kısa vadede e-ticareti zorlu seneler bekliyor diyebilirim” diye konuşuyor.
10 YILIN TRENDLERİ E-TİCARET
“GENÇ GİRİŞİMCİLER ÇOK İYİ BİR FİKİRLE GELMELİ” Bir girişimle ilgili en önemli kriterlerin; iş fikri, ekip ve gelir modeli olduğunu belirten Afra, “Genç girişimciler her şeyden önce çok iyi bir fikirle gelmeliler. En önemli sermayelerinin, pazarın ihtiyaçlarına karşılık veren bir iş fikri ve bunu hayata geçirecek bir ekip olduğunu unutmamalılar. Tüm bunları yaparken kendilerine inanmaları ve iş fikirlerine tutkuyla sarılmaları çok önemli. Karşınızdakileri heyecanlandırmak için önce sizin girişiminize inanmanız gerekiyor. Bunun yanı sıra net bir gelir modeli sunabilmek de girişimciye avantaj sağlar. Girişimcilere başkalarının tavsiyelerine kulak asmadan kendi deneyimlerini edinmelerini; gerekirse bunun bedelini ödeyerek yollarına devam etmelerini öneriyorum. Sevdiğiniz işi iyi insanlarla yapınca başarı kendiliğinden geliyor. O da maddi olarak tatmin edici bir sonucu da beraberinde getiriyor. Ayrıca dünyanın neresinde olursanız, büyük düşünüp ufak adımlar adın. En önemli nokta bana göre bu” şeklinde konuşuyor.
METİN OKUR: E-TİCARET EKOSİSTEM HALİNİ ALDI Sefamerve CEO’su Mehmet Metin Okur, e-ticaretin bir sektör halini almasının 2000’li yılların başlarına tekabül ettiğini ifade ederek, “E-ticaret şimdilerde ise bir ekosistem halini aldı. Son 10 yılda geldiği nokta ise, en az internetin gelişimi kadar hızlı. Bundan 10 sene önce tüketicilerin yüzde 83’ü internetten alışverişi anlayamıyorken, günümüz tüketicilerinin yüzde 72’sinin kendilerini online alışveriş uzmanı olarak gördüğünü öğreniyoruz. Sektördeki hızlı büyüme dikkat çekici. İnternet kullanımının giderek yaygınlaşması, e-ticaret pazarının da hızla gelişmesini sağlıyor. Türkiye’de e-ticarette bir elin parmakları kadar şirket varken bugün e-ticaret çok önemli ve büyük bir sektör haline geldi. 10 yıl önceki verilere baktığımızda o zaman ana problemlerden biri internetteki kişi sayısıydı. Artık bu konu aşılmış durumda ve şimdi bu kişilerin internette geçirdikleri zamanın daha büyük bir kısmını alışverişe kaydırmanın peşindeyiz. Çünkü 10 yıl öncesine göre internet çok daha hızlı, içerikler çok daha zengin ve mecralar çok daha çeşitli” diyor.
“KENDİNİ FARKLILAŞTIRAN HER ZAMAN KAZANACAK” Sektördeki büyümenin beraberinde rekabeti de getirdiğine dikkat çeken Okur, “Kendini farklılaştıranlar her zaman kazanacaktır. Türkiye sahip olduğu genç nüfus ve internet abonesi bazında, e-ticaret açısından avantajlı bir konumda. Ülkemizdeki kredi kartı kullanımı ve online alışverişin sunduğu seçenek fazlalığı da tüketicilerin e-ticarete olan yaklaşımını destekliyor. İnternet kullanımının mobilde artması ile birlikte 2017 yılında sektörün büyümesini bekliyoruz. Konum itibariyle de birçok pazara yakın oluşumuzu büyük bir fırsat olarak görüyorum. Üründe fiyat ve kalite olarak da avantajlıyız. Bunu ülke olarak iyi kullanmamız lazım. E-ihracat yapan firmalar olarak e-ihracat organize lojistik merkezi beklentimiz var. Beklenen destekler gerçekleşirse ülkemizin önünde büyük bir fırsat var diyebilirim” açıklamasını yapıyor.
“BAŞARININ 5 KURALI: İNANMAK, ÇALIŞMAK, İSTEMEK, DİSİPLİN VE İYİ BİR EKİP” Okur, sözlerini şöyle sürdürüyor: “İnsanların hayatlarındaki sorunlara çözümler üretebilecek fikirler başarılı oluyor. Bu nedenle hayatı kolaylaştırabilecek fikirleri üreten kişiler kazanacak. İyi bir ekip başarıda önemli. E-ticaret işine gireceklerin inandıkları yolda birlikte yürüyebilecekleri ekip arkadaşlarını iyi seçmeleri gerekiyor. Onların sizinle omuz omuza olması, inançlarınızdan ve yolunuzdan asla vazgeçmemeniz gerektiğini hatırlatıyor. Yetenek tek başına yeterli değil, başarıyı hedefliyorsanız bunun için bir alın teri yani bir bedel vardır ve çalışmak sizi hedeflediğiniz noktaya götürecek sağlam yöntemdir. Küçük bir ağaç kakan olmak, hiç durmadan, bıkmadan, usanmadan aynı noktaya vurabilecek, kocaman ağacı devirebilecek sabra sahip olmak gerekiyor. Bana göre başarının 5 kuralı inanmak, çalışmak, istemek, disiplin ve iyi bir ekip.
50 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
10 YILIN TRENDLERİ AVM
10 YILDA AVM SAYISI 143’TEN 384’E YÜKSELDİ
Türkiye’de AVM sektörünün gelişimine baktığımızda, sektörün, 1988 yılında ilk açılan Ataköy Galleria’dan sonra hızlı bir büyüme gösterdiğini görüyoruz. Bugün perakende sektörü ile birlikte alıveriş merkezleri ülke ekonomimizin en önemli sektörlerinden biri haline geldi.
52 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
10 YILIN TRENDLERİ AVM
Bundan 10 yıl önce Türkiye’deki AVM sayısı 143 adet ve toplam kiralanabilir alan 3,6 milyon metrekare iken bugün bu sayının 384 AVM ve 11,4 milyon metrekare kiralanabilir alana yükseldiğini görüyoruz. Alışveriş merkezleri 53,5 milyar doları aşkın yatırım değeri ve 480 bini aşkın istihdamla büyük bir ekonomik değer yaratıyor. Diğer yandan AVM’ler, halkımızın aile ve arkadaşlarla keyifli vakit geçirilebileceği sosyal alanları ile toplumsal fayda sağlıyor. Perakende markalarımızı yabancı markalarla bir araya getirerek, global çerçevede rekabet edebilme kabiliyetlerini geliştirmelerine ve yurtdışına açılmaları konusunda olgunluğa ulaşmasına imkan veriyor. Bu durum, ülkemizin yurtdışında bilinirliğine, Türkiye’nin potansiyelinin sergilenmesine milli fayda sunuyor.
Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) Başkanı Hulusi Belgü, bundan yaklaşık 8 yıl önce 16 kurucu üyeyle yola çıkan AYD’nin bugün 250’nin üzerindeki asil, faaliyet üyesi ve üye AVM’leriyle sektörün yüzde 70’inden fazlasını temsil ettiğini söyleyerek, “AYD’nin üye sayısı ve temsil gücünde yaşadığımız bu hızlı artış, hem derneğimizin son derece aktif ve yoğun bir şekilde sektörü ilgilendiren her
konuda çalışarak sektöre yarar sağlamasının hem de sektörün kendisinin de büyümeye devam etmesinin bir sonucu. Alışveriş merkezlerinin, tüketicilere keyifli alışveriş imkânı veren, perakende sektörüne katma değer yaratan, kent ile bütünleşen ve dünya standartlarında mekânlar olmasını sağlamak ve sektöre sorumlu liderlik vizyonuyla kurduğumuz AYD olarak çalışmalarımızı da bu vizyon çerçevesinde yürütüyoruz” diyor. AVM sektörünün de içinde yer aldığı ticari gayrimenkul sektöründe dünya standartlarının yakalanması, çevre ve toplumsal yaşamla bütünleşik yapıların hayata geçirilmesi gibi konuların kendileri için büyük önem arz ettiğine dikkat çeken Belgü, “Ticari gayrimenkul sektöründeki bu gelişmeler, perakendenin de hızlı büyümesini sağladı. Bugün uluslararası pazarlara da açılmış global markalarımızın varlığından söz edebiliyorsak bu AVM’lerle birlikte oldu. Hem AVM perakendeyi hem de perakende AVM’yi büyüttü” diye konuşuyor.
“AVM VE PERAKENDE BİRLİKTE BÜYÜMEYE DEVAM EDECEK” Alışveriş merkezleri ve perakende sektörünün bundan sonra da birlikte büyümeye devam edeceğini ifade eden Belgü, şöyle devam ediyor: “Alışveriş merkezleri açısından değerlendirme yapmak gerektiğinde sektörde yatırımların devam edeceğini öngörüyoruz. Türkiye’nin 81 ilinin 61’inde AVM var. Ayrıca Türkiye genç bir nüfusa ve büyüyen bir ekonomiye sahip. Bu da ihtiyacın devam edeceği anlamına geliyor. Yaptığımız araştırmalar halkımızın AVM’lerde daha çok sosyal alan beklentisi olduğunu ortaya koyuyor. Bizler de bu doğrultuda üzerimize düşen görevi yapmalı, halkımızın taleplerini göz önünde bulundurarak farklılaşacak projeler hayata geçirmeliyiz. Ayrıca sektörde yeni yatırımların yanı sıra uzun zamandır halkımıza hizmet veren mevcut alışveriş merkezlerinin de yenilenmeye gideceği bir dönemdeyiz. AYD olarak, daha önce olduğu gibi gelecek dönemde de perakende sektörü ile işbirliği içinde çalışmaya gerek AVM yatırımcısı gerekse perakendeci ile elele büyümeye ve ülkemiz için katma değer yaratmaya kararlıyız.”
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 53
10 YILIN TRENDLERİ SAĞLIK TURİZMİ
Sağlık Turizmi’nde yıldızı parlayan ülke Türkiye Son yıllarda sağlık turizminin en gözde destinasyonları arasında yer alan Türkiye; maliyet avantajı ve kaliteli teknolojik altyapısının yanı sıra kültürel mirasıyla da uluslararası hastaların ilk tercihi oluyor. Avrupa ülkelerine göre misafirlerine yüzde 40 ila 60 oranında daha ucuz ve başarılı sağlık hizmeti sunan Türkiye’nin 2023 yılında sağlık turizmi gelir hedefi ise 20 milyar dolar. 2015 yılında yaklaşık 600 bin kişinin Türkiye’yi tercih ettiğini söyleyen Vizyon Grup Yönetim Kurulu Üyesi M. Talha Çizmeci, Türkiye’nin sağlık turizmindeki potansiyeli sayesinde rakamların her geçen gün artacağını söyledi.
D
ünya ülkeleri, yenilenen Türkiye’yi tedavi noktası ve sürekli ilerleyen tıp turizmi merkezi olarak tanıyor. Türkiye; sahip olduğu üst düzey hastanelerini, termal kaynaklarını ve doğal yaşam alanlarını, sunduğu eşsiz otelcilik hizmetiyle birleştirerek hastalara ekonomik ve üst düzey imkanlar sunuyor. Ülkemizde sağlık sektöründe; mesleki açıdan donanımlı, yabancı dil bilen sağlık çalışanları tarafından hizmet verilirken seçkin sağlık destinasyonlarından olan Türkiye’de en çok başvuru alan branşlar; göz, ortopedi, diş, kardiyoloji, onkoloji, plastik&estetik cerrahi ve beyin&sinir cerrahisi olarak karşımıza çıkıyor.
ÇİZMECİ: TÜRKİYE, SAĞLIK TURİZMİNDE KÜRESEL BİR OYUNCU Türkiye’nin uyguladığı başarılı tedavilerle uluslararası platformda söz sahibi olduğunun altını
54 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
çizen Vizyon Grubu Yönetim Kurulu Üyesi M.Talha Çizmeci, yurt dışından gelen hastalardan ziyade Türk halkının da tedavi olmak için yurt dışına artık çok nadir gittini söyledi. Sağlık turizmi için Türkiye’yi en çok Suudi Arabistan, Irak, Almanya, Hollanda, Türki Cumhuriyetler ve diğer Ortadoğu vatandaşlarının tercih ettiğini belirten Çizmeci, “Biz 20 yılı aşkın süredir turizm sektöründe faaliyet gösteren bir firma olarak sağlık danışmanlığı alanında da tecrübeli ekibimizle en iyi hizmeti vermeyi amaçlıyoruz. Vizyon Health adı altında; Türkiye’de sağlık turizmini geliştirmeyi hedefleyen, 7/24 yurt içi ve yurt dışı hastalarımıza sağlık danışmanlığı veren, anlaşmalı hastanelerimiz ile koordinasyonu sağlayan bir medikal turizm şirketiyiz. Hastalarımızın sağlık ve konforu için medikal değerlendirmenin akabinde Türkiye’de gerçekleştirilecek olan tedavi için ulaşım, konaklama ve randevu organizasyonlarını ayarlıyoruz. Danışmanlığını yaptığımız, yurtiçi ve yurtdışı hastalarımızın memnuniyet oranı yüzde 100’dür. Hedefimiz; oluşturduğumuz bu memnuniyeti sürekli kılmaktır” dedi.
10 YILIN TRENDLERİ SAĞLIK TURİZMİ
DÜNYAGÖZ, DÜNYA MARKASI OLDUĞUNU İSPATLADI DünyaGöz Hastanesi Uluslararası İş Geliştirme Müdür Yardımcısı Mert Demirsöz, sağlık turizminin, aynı insanlar gibi aktif ve değişken olduğunu belirterek, “Bu bağlamda geçen 10 yıllık süreç içindeki evrimi iyi gözlemleyenler ve gelecek vizyonunu bu evrime göre şekillendirenlerin ayakta kalacağı bir tablo karşımıza çıkıyor. 2002 yılından bu yana sağlık turizminde trendleri belirleyen kurumların başında gelen Dünyagöz Hastaneler Grubu, profesyonel ekibiyle geçmişi detaylı biçimde inceleyip, günün trendlerini ve bu trendlerin iki adım sonrasını çeşitli simülasyonlarla değerlendirme ve gelecek vizyonunu bu değerlendirmelerin sonuçlarına göre şekillendirme çabası içinde” dedi.
“RAKİBİMİZ DÜNYANIN KENDİSİ” Bu yarışta rakiplerinin etrafındaki hastaneler değil, dünyanın kendisi olduğu-
56 •
na değinen Demirsöz, “Bu nedenle de vizyonumuzu çok geniş bir perspektif üzerine kurmak zorundayız. Her geçen gün yeni bir ‘ülkesel’ rakip ortaya çıkıyor, teknoloji hızla gelişiyor ve bu gelişime ayak uyduramayan yavaş yavaş piyasadan siliniyor. Bu pazarda gururla 21. yılını dolduran kurumumuz, Avrupa, Asya ve Afrika kıtalarında devlet anlaşma-
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
ları ve yurt dışı hastane yatırımlarıyla önemli bir yol kat etmiş ve ‘Dünyagöz’ markasının gerçekten bir ‘dünya’ markası olduğunu ispatlamıştır” diye konuştu. Türkiye’nin gerek doğal sağlık merkezleri gerekse uluslararası kaliteye sahip hastane yatırımları, jeopolitik konumu ve ekonomik hizmet sunabilme potansiyeliyle güçlü bir sağlık turizmi merkezi olduğuna işaret eden Demirsöz, “Ancak yatırımların
teknolojiye olduğu kadar ara personel eğitimine de yapılması, kalifiye eleman yetiştirilmesi, sağlık personelinin turistik hizmet ve dil konularında da geliştirilmesi şarttır. Mevcut muhteşem yatırımlara rağmen, ara kadroların turizm ve dil eksiklikleri ülkemizin en büyük sorunlarından biridir. Hindistan’ın en büyük avantajı da budur, tüm personel en az İngilizce bilir ve doktor diplomaları direkt İngiltere akreditasyonludur” şeklinde konuştu. Demirsöz, sözlerine şöyle devam etti: “Sağlık turizminin standartlarını belirleme ve yükseltme amaçlı devletimizin çeşitli çalışmaları bulunmakla beraber, özel sektörün deneyimlerinin bu standart belirleme ve yükseltme konularında daha aktif kullanılması, ülkesel olarak sağlık turizmi kalite seviyemizi yükseltecektir. Giderek kirlenen dünyamızda sağlık turizmi geleceğin kült sektörleri arasında başı çekecektir. Bu sektörde de ancak benzersiz hizmet ve tedavi seçeneği sunanlar hayatta kalacaktır.”
10 YILIN TRENDLERİ TATİL
TÜRK TURİZMİ BÜYÜK BİR BAŞARI HİKAYESİ 1970’lerde Türkiye’nin yatak kapasitesi 50-60 bin civarındayken o dönemde sadece Rodos adasında 100 bin yatak vardı. Turizmde asıl yükseliş 1980’lerde başladı. Oteller artmaya başlayınca hızlı bir pazarlama stratejisiyle bugün 1 milyonun üzerinde yatak kapasitesine ulaşıldı. 2014 yılında öyle bir noktaya gelindi ki, artık Türkiye turizmine kimse durduramaz gözüyle bakılıyordu. Yani Türk turizmi büyük başarılara imza attı. Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır, 2016 yılında verilerdeki kaybın, sadece turizm sektörünün değil, Türkiye’nin kaybı olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Bu yıl artıya geçmemiz zor, ancak gelecek yıllara yönelik umutsuz değiliz.”
58 •
izm e tix . com.tr c o m.tr >> Hizmetix w w w . h iz m etix
10 YILIN TRENDLERİ TATİL
T
ürkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır, Türk turizminin gelişimine bakıldığında ortada büyük bir başarı hikayesinin olduğunun görüldüğünü belirterek, “1970’lerde Türkiye’nin yatak kapasitesi 50-60 bin civarındaydı. O dönemde sadece Rodos adasında 100 bin yatak vardı. Asıl yükseliş 1980’lerde Turgut Özal ile başladı. Özal döneminde teşviklerin de etkisiyle büyük bir yatırım patlaması meydana geldi. Oteller artmaya başlayınca hızlı bir pazarlama stratejisiyle bugün 1 milyonun üzerinde yatak kapasitesine ulaşmış durumdayız. Çok büyük bir aşama kaydettik. Bu aşamayı sadece yatak kapasitesiyle değerlendirmek yanlış. Türkiye turizmi de aynı noktayı yakaladı. 2014 yılında öyle bir noktaya geldik ki, artık Türkiye turizmini kimse durduramaz diyorduk. Büyük başarılara imza attı Türk turizmi. Dünyanın en fazla turist çeken 10 ülkesinden biri oldu. Ancak bugün içinde bulunduğumuz durumda sektörel olarak sıkıntılar yaşadığımız da aşikar. Özellikle konaklama sektöründe talep sıkıntısı yaşanırken arz fazlası da sektördeki sıkıntıların artmasına neden oluyor. Otel arzının kontrol altına alınması lazım” dedi.
“2016’DAKİ KAYIP, TÜRKİYE’NİN KAYBI OLDU” Turizmin Türkiye ekonomisi için rekabet üstünlüğü sağlayan en önemli gelir kaynağı olma niteliği taşıdığını söyleyen Bayındır, “Dolayısıyla, 2016 yılında verilerdeki kayıp, sadece turizm sektörünün değil, maalesef ki Türkiye’nin kaybı oldu. Bu yıl artıya geçmemiz zor, ancak gelecek yıllara yönelik umutsuz değiliz. Türkiye ekonomisi için bu kadar önemli olan sektör yeniden zirveye dönecektir. Şu noktanın da altını çizmeliyiz ki, aslında sadece Türkiye’de değil dünya genelinde özellikle Avrupa’da da turizm sektörü zor bir dönem geçiriyor. Uluslararası turizm trafiğinde yavaşlama yaşanıyor. Birçok ülkede hem turist sayısında hem de turizm gelirlerinde kayıplar yaşanıyor. Yani sadece biz değil dünya da önünü göremiyor” diye konuştu.
“GEREKEN TEDBİRLER İVEDİLİKLE HAYATA GEÇİRİLMELİ” Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Türkiye’ye, Türk turizmine ve ekonomisine katkı sağlamak için ellerinden gelen her şeyi yapmaya devam edeceklerini ifade eden Bayındır, “Son iki yıldır, Türk turizmi maalesef ki kötü bir dönem içerisine girmiştir. Sektörün dinamik yapısı ile inancını kaybetmeden profesyonel bir şekilde işine bağlılığını devam ettirmesi Türk turizminin gücünü yansıtıyor. Turizmdeki sıkıntıların aşılabilmesi için gereken tedbirlerin ivedilikle hayata geçirilmesini bekliyoruz” şeklinde konuştu.
Bayındır, sözlerini şöyle sürdürdü: “Turizm yatırımlarında yavaşlama sürecine girmiş olsa da yatırımların durduğunu söyleyemeyiz. Turizm yatırımlarındaki geçmiş yıllara oranla gözlemlenen yavaşlama sektörün içerisinden geçtiği zorlu süreç ile ilişkili. 2016 yılında 42 ilde toplam 39 bin 673 yataklı 187 otel yatırımı için 2 milyar 928 milyon TL tutarında yatırım teşviği onaylandı. Otel yatırımlarında yine İstanbul, Antalya ve Muğla’da yatırım iştahı dinmedi. Yatırımların 42 ile yayılması ise olumlu. Özellikle Karadeniz’deki yatırımlara dikkat etmek lazım. Burada yatak arzının talebin çok üzerine çıkma riski bulunuyor. Konaklama sektörü olarak gerek istihdamı gerekse sürdürülebilir turizm ilkelerini koruyup faaliyetlerimizi sürdürmek için yoğun çaba harcıyoruz. İstanbul ve Antalya gibi turizm merkezlerinde artık yeni kapasite yatırımlarına ihtiyaç olmadığı görüşümüzü sürdürüyoruz. Buralarda yeni otel değil, mevcut otellerin yenilenmesine yönelik yatırımlar yapılmalı. Teşvikler de ona göre düzenlenmeli. Anadolu’da yapılan yeni yatırımlardan ise memnuniyet duyuyoruz.”
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 59
10 YILIN TRENDLERİ BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİ
BES BES DEVRİ DEVRİ 14. yılını dolduran Bireysel Emeklilik Sistemi’ne (BES) ait Emeklilik Gözetim Merkezi tarafından yayımlanan 5 Mayıs 2017 tarihli verilere göre, sistemdeki katılımcı sayısı 6 milyon 766 bin kişiye ulaşmış durumda. Aynı tarih itibarıyla sistemdeki devlet katkısı dahil fon büyüklüğü ise 67 milyar 176 milyon TL seviyesinde bulunuyor.
“BES, BİREYSEL TASARRUFLARIN ÖNEMLİ ADRESİ HALİNE GELDİ”
A
nadolu Hayat Emeklilik Genel Müdürü M. Uğur Erkan, “Ülkemizde birinci basamakta kamu emeklilik sistemi yer almakta olup, tamamlayıcı bir emeklilik geliri oluşturulması amacıyla da üçüncü basamakta gönüllülük esasına dayalı mevcut bireysel emeklilik sistemi konumlandırılmış durumda. 2017 yılı başında yürürlüğe giren otomatik katılım aynı amaca yönelik işyeri bazlı bir uygulama olarak hayata geçti. 1 Ocak tarihinden itibaren bin adet ve üzeri çalı-
şanı olan özel sektör şirketleri, 1 Nisan’dan itibaren ise merkezi bütçeli kamu kurumları ile 250 adet ve üzerinde çalışanı olan özel sektör şirketleri sistem kapsamına alınmaya başladı. 5 Mayıs 2017 tarihli en güncel Emeklilik Gözetim Merkezi verilerine göre; 2 milyon 726 bin çalışanın sisteme dahil olduğu ve aynı tarih itibarıyla 331 milyon 899 bin TL çalışan fon büyüklüğüne ulaşıldığı görülüyor” diyor. Bireysel Emeklilik Sistemi’nin 14 yıllık sürede Türkiye’de bireysel tasarrufların en önemli adresi haline gelerek, hem çok iyi kurgulanmış yapısı hem de katılımcılara sağladığı nihai fayda anlamında rüştünü ispat ettiğini söyleyen Erkan, “Türkiye’de kamu sosyal güvenlik sistemini tamamlayıcı nitelikte üçüncü basamakta konumlandırılan sistemin biriktirme fazı dünyada da örnek gösterilecek derecede iyi yapılandırıldı. BES’i ülkemizde diğerlerine göre öne çıkaran unsurlar olarak diğer hiçbir yatırım aracında bulunmayan yüzde 25 Devlet Katkısı avantajını, çok iyi kurgulanmış yapısı ile şeffaf ve güvenilir bir sistem oluşunu, tüm farklı yatırım tercihlerine cevap verebilen uzun dönemli yüksek getirili emeklilik yatırım fonları ve emeklilik döneminde sunulan düzenli gelir sağlayan ürünlerini sayabiliriz. Buna ilaveten, BES’te ödenen katkı payları emeklilik yatırım fonlarında değerlendirilir ve diğer yatırım fonlarından farklı olarak; emeklilik yatırım fonlarının kazançları gelir vergisi ve kurumlar vergisinden istisna” diye konuşuyor.
“14 MİLYON ÇALIŞAN SİSTEME DAHİL EDİLECEK” Erkan, sözlerine şöyle devam ediyor: “1 Ocak itibarıyla yürürlüğe giren Otomatik Katılım Sistemi ve önümüzdeki dönemlerde devreye alınmasını beklediğimiz 18 yaş altındaki küçüklerin BES’e katılabilmesine yönelik yasal düzenlemeler sektörün ivmelenerek büyümesini sağlayacak alanlar olarak öne çıkıyor.
60 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 61
10 YILIN TRENDLERİ BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİ
Otomatik katılım için belirlenen tedrici geçiş takvimi kapsamında da, yaklaşık 14 milyon çalışanın sisteme dahil edileceğini ve her yıl çalışma hayatına başlayan yaklaşık 800 bin kişinin de sisteme katılacağını öngörüyoruz. Böylelikle henüz yüzde 15’ler seviyesinde olan uzun vadeli yurt içi tasarruf oranının yükseleceğini, sistemde önemli bir fon birikimi sağlanacağını ve sistemin sermaye piyasalarının derinleşmesini pozitif etkileyeceğini düşünüyoruz.” Erkan, “Sektörde faaliyet gösteren şirketler olarak sisteme giriş yaşının düşürülerek 18 yaşın altındaki kişilerin de katılmasını ise oldukça olumlu değerlendiriyoruz. Bu durumun mümkün hale gelmesi, anne babaların çocukları adına ayrıca tasarruf edebilmesini sağlayacak. Ülkemizde yaklaşık 23 milyonluk bir nüfus 18 yaş altında bulunuyor. Sisteme giriş için asgari yaş koşulunun kaldırılması, katılımcı tabanını ciddi anlamda genişletecek ve sistemin uzun vadede büyümesine katkı sağlayacak” değerlendirmesini yapıyor.
“BES, ÇOK ÖNEMLİ BİR MİSYONA SAHİP” Tasarruf alışkanlığının olmadığı Türkiye’de BES’in çok önemli bir misyona sahip olduğunun altını çizen Türkölmez, “Çünkü Türkiye’de yaşam beklentisi giderek artıyor ve nüfusumuz yaşlanıyor. Şu anda ortalama yaşam beklentisi 78’e ulaşmış durumda. 2030 yılına gelindiğinde ise yaşlı bir nüfusa sahip olacağımız öngörülüyor. Yaklaşık iki çalışanın bir emekliyi finanse ettiği sosyal güvenlik sistemimiz, bugün dahi zorlanıyor. Emekli olarak geçirilen sürenin ciddi anlamda uzamasıyla birlikte sistemin oluşacak bu yükü karşılamada hayli sıkıntı çekeceğini şimdiden biliyoruz. Bu açıdan, otomatik katılımla daha da hareketlenen sistemin ekonomi için sağladığı sermaye piyasasının derinleşip gelişmesi, tasarruf oranının ve yatırımların, dolayısıyla istihdamın artması, istikrarın sağlanması gibi katkıları da önümüzdeki dönemde daha da artacak” diye konuşuyor.
TAYLAN TÜRKÖLMEZ: BES’TE GÜÇLÜ VE KARARLI BÜYÜME DEVAM EDİYOR Allianz Hayat ve Emeklilik ile Allianz Yaşam ve Emeklilik Genel Müdürü Taylan Türkölmez, içinde bulunulan koşullar ve Türkiye’nin büyüme oranları dikkate alındığında Bireysel Emeklilik Sistemi’nde (BES) güçlü ve kararlı büyümenin devam ettiğini söyleyerek, “Emeklilik Gözetim Merkezi’nin 28 Nisan 2017 tarihli verilerine göre, Türkiye’de BES, fon büyüklüğünde devlet katkısı dahil toplam 67 milyar lirayı aşarken, katılımcı sayısı da yaklaşık 6,8 milyon kişiye ulaştı. Ülkemizin emeklilik ve tasarruf açığının kapatılmasında en önemli unsur olan BES’in toplumumuzda hızla yaygınlaşmaya devam etmesi ve ekonomi yönetiminin son yıllarda başlattığı teşvik uygulamalarının son derece olumlu etkilerinin olduğunu gözlemlediklerini belirten Türkölmez, “Özellikle 2017 yılbaşı itibarıyla devreye alınan otomatik katılım uygulaması, Türkiye’nin ihtiyacı olan tamamlayıcı emeklilik sisteminin daha da ilerletilmesi ve konumunun güçlendirilmesi açısından çok önemli bir adım oldu. Ocak ayından bu yana kademeli bir geçiş yapısıyla sisteme girişlerin yapıldığı otomatik katılıma bakacak olursak da, ilk dört ay sonuçlarına göre yaklaşık 2,5 milyon kişinin katılımıyla 302 milyon liraya varan bir fon büyüklüğüne ulaşıldığını görebiliriz. Bu açıdan otomatik katılımın, BES’in yakaladığı büyüme hızını daha da ivmelendirdiğini söylemek yanlış olmaz” diyor.
62 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
“BES’TE DEVLET KATKISI ÖNEMLİ BİR TEŞVİK” Türkölmez, “Öncelikle, 1 Ocak 2013 tarihi itibariyle başlatılan BES’te yüzde 25 oranında devlet katkısının, bugüne kadar hiçbir yatırım aracında sunulmayan son derece önemli bir teşvik olduğunun altını çizmek isterim. Vatandaşın, BES’e yatırdığı her 100 lira için devle-
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 63
10 YILIN TRENDLERİ BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİ
tin 25 lira daha katkıda bulunması son derece önemli, bu açıdan BES’in sunduğu teşviklerle benzersiz bir yapıya kavuştuğunu söyleyebilirim. Ayrıca otomatik katılımla sisteme giren ve sistemde kalan kişilere de bir defaya mahsus verilecek bin lira gibi yan avantajlar ile vergi avantajları da önemli… Diğer yandan otomatik katılımın en önemli avantajlarından biri de katılımcılarına tasarruf alışkanlığı kazandıracak olması. Ülkemizde tasarruf kültürünün giderek kaybolmaya başladığını göz önünde bulunduracak olursak sadece bu avantajın bile çok önemli olduğunu düşünüyoruz” şeklinde konuşuyor. Türkölmez, şöyle devam ediyor: “BES’e ilişkin sektörel projeksiyonlarımızı daha orta vadeli yapmaktayız. Otomatik katılım uygulamasının da başlamasıyla birlikte; halihazırda 6 milyonun üzerinde olan katılımcı sayısının 2020 yılında iki katına, devlet katkısı dahil fon büyüklüğünün ise 100 milyar liranın üzerine çıkmasını bekleyebiliriz. Biz de Allianz Türkiye olarak bireysel emeklilik ve hayat sigortası sektöründe Allianz Yaşam ve Emeklilik ile Allianz Hayat ve Emeklilik adlı iki şirketimizle yer alıyoruz. Her iki şirketimizle BES ve otomatik katılım süreçlerinde önemli bir rol üstlenmeye devam edeceğiz.”
“BES, UZUN VADELİ BİR YATIRIM ARACI” AvivaSA Emeklilik ve Hayat CEO’su Fırat Kuruca, Türkiye’nin bireysel emeklilik ve hayat sigortası sektöründe gelişme göstermeye devam ettiğini söyleyerek, “Sektör, EGM’nin 22 Mayıs tarihli verilerine göre fon büyüklüğünde devlet katkısı dahil 67,3 milyar TL ve katılımcı sayısında 6,7 milyona ulaştı. 2016’da fon büyüklüğünde yüzde 27, katılımcı sayısında yüzde 18 büyüme gösterdi. Son 5 yıla baktığımızda ise yönetilen varlık büyüklüğü bazında yıllık ortalama yüzde 34 büyüme gösterdi. Otomatik Katılım ise, EGM’nin 22 Mayıs tarihli verilerine göre 2 milyon 823 bin kişi ve 441 milyon 830 bin TL fon tutarına ulaştı” dedi. Bireysel emeklilik sisteminin, uzun vadeli bir birikim ve tasarruf aracı olduğunu; bir yatırım aracı olmadığını vurgulayan Kuruca, “Geçtiğimiz 10 yıllık döneme baktığımızda, sektörde ortalama bir katılımcı, enflasyonun 43 puan üzerinde getiri sağladı. 2016 yılında emeklilik yatırım fonları ortalamada enflasyonun üzerinde bir performans yakaladı. Genel olarak yabancı para cinsinden yatırım yapan uluslararası fonlar, dış borçlanma aracı fonları ve altın fonu gibi fon türleri getiri itibariyle biraz daha ön plana çıktı. TL faiz enstrümanları ise yine katılımcısını enflasyona karşı korudu. Hisse senedi tarafında da yine enflasyonun üzerinde bir getiri oluştu.
64 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
2017 yılı sonu itibariyle de, piyasa gelişmelerine bağlı olmak kaydıyla sektörün enflasyonun üzerinde reel getiri sağlayacağını düşünüyoruz” diye konuştu.
“YÜZDE 25 DEVLET KATKISI, DÜNYADA BENZERİ OLMAYAN BİR ORAN” BES’in Türkiye’de 13 yıldır var olan ve emeklilerini vermeye başlamış bir sistem olduğuna değinen Kuruca, “Sistemdeki yüzde 25 devlet katkısı, dünyada benzeri olmayan bir oran. Bireysel emeklilik yaptıranlara ve yaptıracak olanlara tavsiyem, sözleşmelerine basit bir poliçe olarak değil; gelecekleri için kendileriyle yaptıkları bir sözleşme olarak bakmaları. Az önce vurguladığım gibi, ülkemiz maalesef, hem yurtiçi tasarruf ve hem de emeklilik dönemi bireysel tasarruf oranı düşük bir ülke. BES bireylerin var olan hayat standardını koruyabilmeleri için etkili bir çözüm. Özellikle dar ve orta gelirli çalışanlar için Otomatik Katılım uygulamasını çok önemli bir fırsat olarak görüyorum. Yüzde 25 devlet katkısı, bin TL’lik başlangıç devlet katkısı ve ek yüzde 5 katkı, ciddi bir katkı” şeklinde konuştu. Kuruca, şöyle devam etti: “2023 yılında bireysel emeklilik pazarının 400-500 milyar TL gibi bir büyüklüğe ulaşacağı öngörülüyor. Sektörün beklediği birtakım gelişmelerin de gerçekleşmesiyle 2023 hedeflerinde BES’e ayrılan payın büyük oranda gerçekleşeceğini söyleyebiliriz. Günümüzde borsadaki yatırımların yüzde 65’i yabancı yatırımcı. Ancak, 10-15 yıl sonra emeklilik şirketlerinin oranının da yüzde 50-60 seviyesine ulaşmaması için hiçbir neden yok.”
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 65
10 YILIN TRENDLERİ RENT A CAR
OPERASYONEL KİRALAMA RİSKLERE KARŞI KORUYOR Operasyonel kiralamaya olan talep giderek artıyor. Gerek bireysel gerekse ticari kiralamada müşterilere birçok avantajlar sunan operasyonel kiralama yöntemi, işletmelere ve bireylere birçok riski bertaraf etme olanağı sağlıyor. En önemlisi, döviz kuru, faiz, ikinci el fiyatı, tahsilat, hasar/prim, enflasyon ve değişim aracı kullanım süresi gibi riskler, operasyonel kiralama yönetimini tercih edenler için sorun olmaktan çıkıyor.
T
OKKDER Yönetim Kurulu Başkanı F. Türkay Oktay, operasyonel kiralama sektörünün miladının 2003 yılındaki vergi düzenlemesi olarak kabul edilirse 14 yıllık yeni ve olgunlaşmamış bir sektörden bahsedilebileceği-
66 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
ni belirterek, “14 yılda operasyonel kiralama yöntemini tercih edenler genellikle uluslararası ve yerel büyük şirketler olurken, orta ve küçük ölçekli şirketlerde henüz farkındalık seviyesinin pek yüksek olduğunu söyleyemeyiz. Anadolu’da ve küçük şehirlerde sektörümüzü ve yarattığı avantajları tamamen tanımayan çok sayıda şirket var. Bulunduğumuz
nokta kötü değil ancak daha ilerlenebilecek çok yol var” dedi. Operasyonel kiralama yönteminin işletmelere ve hatta bireylere birçok riski bertaraf etme imkânı verdiğine dikkat çeken Oktay, “Döviz kuru, faiz, ikinci el fiyatı, tahsilat, hasar/prim, enflasyon ve değişim aracı kullanım süresi gibi riskler operasyonel kiralama yönetimini tercih edenler için sorun
10 YILIN TRENDLERİ RENT A CAR
olmaktan çıkıyor. Tüm bu saydığım risk unsurları operasyonel kiralama şirketleri tarafından yönetiliyor. Araç kiralayan işletmeler ise tüm kaynak ve konsantrasyonlarını asıl faaliyetlerine yönlendirerek verimliliklerini artırıyorlar. Bunun yanı sıra operasyonel kiralama, yeni araçlara erişimi kolaylaştırarak bir yandan ülkemizde trafik ortamında daha güvenli yeni teknoloji ürünü araçların payının artmasını desteklerken, diğer yandan da firmalar için müşterilere karşı kurum imajının yüksek tutulmasına da destek oluyor” diye konuştu.
“GÜNLÜK ARAÇ KİRALAMA İHTİYAÇ HALİNE GELDİ” Oktay, şöyle devam etti: “Günlük kiralama sektörü özelinde konuşmak gerekirse, son dönemde günlük kiralamaya olan talep artışını seyahat ihtiyacının artışına ve havayolu taşımacılığının ülke genelinde yaygınlaşarak ucuzlamasına bağlayabiliriz. Günlük araç kiralama, daha önceki dönemlerde ülkemizde lüks bir hizmet olarak algılanırken, günümüzde bir ihtiyaç haline geldi. Hatta günlük kiralamanın yanı sıra saatlik kiralama hizmeti de önemli bir seçenek olmaya başladı. Kongre ve spor etkinlikleri ile ilgili organizasyonların ülkemizde daha sık yapılıyor olması, günlük kiralamayı mevsimsel etkilerden kurtarıp yılın her ayında talep gören bir hizmet haline getir-
di. Ayrıca günlük araç kiralamanın yeni model araçların geniş bir kitle tarafından test edilmesine olanak sağlamak gibi bir misyonu da var. Yeni
araç satın almayı düşünen birçok kişi marka ve model tercihlerini, ilgilendikleri araçları öncelikli olarak kiralayıp denedikten sonra belirliyor.”
“OPERASYONEL KİRALAMA, VERİMLİLİK AVANTAJI SUNUYOR” Ülkemizde günlük/kısa dönem kiralama ve operasyonel kiralama sektörlerini temsil eden çatı dernek olan TOKKDER olarak en büyük hedeflerinin, yaptıkları çalışmalarla tüm paydaşlarının hizmetlerinden ve yarattıkları değerden memnun olacağı bir ortama ulaşmak olduğuna değinen Oktay, “Sektörümüz büyürken, ekonomik aktivite içinden aldığı pay ve yarattığı katma değer daha da artacaktır. Günümüzde işletmeler devamlılıklarını sağlamak adına kaynaklarını verimli bir şekilde kullanmak durumunda. İşte bu noktada, operasyonel kiralama yönteminin her ölçekte işletmeye verimlilik adına sunduğu avantajlar nedeniyle, sektörün önümüzdeki dönemde de gelişimini sürdüreceğini düşünüyorum. Ülkemizin içinde bulunduğu coğrafyadaki savaş ortamı ve süregelen terör olayları nedeniyle ülkemize gelen yabancı turist sayısında yaşanan düşüş bir nebze iç turizm ile telafi edilmeye çalışılsa da günlük kiralama sektörünün 2017 yılında geçtiğimiz yıllardakinin altında bir büyüme gerçekleştireceğini düşünüyorum” dedi.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 67
10 YILIN TRENDLERİ HAVAYOLU TAŞIMACILIĞI
HAVACILIK VE TURİZM PARALEL BÜYÜYOR TÖSHİD Başkanı Teoman Tosun, “Türkiye gibi dünyada önemli turizm merkezlerinde havacılık ile turizm paralel büyüyor, birisi diğerinin lokomotifi oluyor” dedi.
T
ÖSHİD Başkanı Teoman Tosun, 2004-2015 yılları arasında ülkemize gelen turist sayısı ile Türk Tescilli havayollarının koltuk kapasitelerinin yüzde 10’ların üzerinde ve paralel olarak arttığını söyleyerek, “Ancak bir taraftan ülke içinde yaşanan terör olayları, diğer taraftan komşularımız ile yaşanan krizler 2016 yılında turizmi geriletmiştir. Benzer tablonun 2017 yılında da yaşanmaya devam etmesi sivil havacılığı da ciddi biçimde olumsuz etkileyecektir. Benzer durum kargo havayollarının pazar kayıplarında yaşanmıştır. Türk taşıyıcılar için son derece önemli olan Libya pazarı kaybedilmiş, ardından yaşanan Rusya ve Mısır krizleri de istikrar ve ekonomik büyüme ile belli bir seviyeye gelmiş olan kargo havayollarını olumsuz bir noktaya getirmiştir” dedi. Tosun, sözlerine şöyle devam etti: “TÖSHİD olarak havacılık işletmelerinin en yüksek seviyede havacılık emniyetine sahip olarak büyümesine ve rekabetin korunmasına destek olmak, işletmeler arasında teknik ve ticari işbirliğini artırmak, güç birliği oluşturmak, ticari sivil havacılık
68 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
sektörünü ülke ekonomisi yararına geliştirmek olarak özetlenebilecek misyonu doğrultusunda bugüne kadar üzerine düşen görevi yerine getirmiştir.” Tosun, “TÖSHİD’in hedeflerini üyelerinin ortak sorunları açısından şöyle sıralayabiliriz: Üyesi olan işletmelerin menfaatlerini korumak ve ortak sorunlarını halletmek üzere
her türlü girişimlerde bulunmak; üyelerinin karlı ve emniyetli işletme yapabilmeleri için, başlıca ve ortak sorunlarını saptamak ve bunların çözümü için tüm Kamu/ Özel Kuruluşlar ve Tüzel/Özel Kişiler nezdinde girişimlerde bulunmak, koordinasyon sağlamak; uçak, yedek parça, bakım, onarım ve işletme teçhizatı ile tüm aksam ve teçhizatın ithal ve ihracatındaki müşterek sorunları halletmek üzere ilgili otoriteler nezdinde girişimlerde bulunmak; uçuş ve yer emniyetini sağlamak üzere gelişmeleri takip etmek ve gerekli araştırmaları yaparak üyelerine tavsiyelerde bulunmak; gerektiğinde Bakanlıklara ve ilgili otoritelere sektör ile ilgili görüş vermek ve bu mercilerin sektörün menfaatine uygun hususlardaki yardım isteklerini yerine getirmek. Yurtdışı rekabete karşı bütünleşmek ve bu konuda Türk Sivil Havacılık Otoritesi ile ortak tavır almak da başlıca hedeflerimiz arasındadır. Bu bağlamda birkaç örneği şöyle özetleyebiliriz: AB ülkeleri arasında uygulanan düzenleyici mevzuatın üçüncü ülkelere dayatılması AB ile yapılması planlanan kapsamlı anlaşma, AB’nin Üçüncü Ülke taşıyıcıları kavramı ve uygulamasının
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 69
10 YILIN TRENDLERİ HAVAYOLU TAŞIMACILIĞI
getireceği olumsuz tablo, Karbon Salınımı Kotaları ile AB’nin rekabette ön alma niyeti” açıklamasını yaptı.
ONUR AİR, 25 ÜLKEDE 120’Yİ AŞKIN NOKTAYA UÇUŞ DÜZENLİYOR Kurulduğu 1992 yılından bu yana 90 milyonu aşkın yolcuyu taşıyan Onur Air 25. kuruluş yıldönümünü kutluyor. 14 Mayıs 1992 yılında ilk uçuşunu gerçekleştiren Onur Air’in günümüzde bin 500’e yakın çalışanı bulunuyor. Onur Air CEO’su Teoman Tosun, her gün 10 binin üzerinde yolcunun farklı coğrafyalara taşındığını söyleyerek, “Bu kadar dinamik bir sektörde 25 yıl kesinlikle kayda değer bir süre. Şirketimizin bu yıllara gelmesinde emeği geçen başta yolcularımız olmak üzere, şu anda şirketimizde çalışan veya hizmet ederek ayrılmış tüm eski çalışanlarımıza bu vesileyle teşekkürü yönetim kurulumuz adına borç biliyorum” diyor.
RAKAMLARLA ONUR AİR: 1992 Onur Air’in ilk uçuşunu gerçekleştirdiği tarih. 14 Mayıs’ta ger-
70 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
çekleşen bu uçuş A-320 tipi uçakla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Ercan Havalimanı’na oldu. 2003 Tarifeli uçuşların başladığı yıl. 2005 Airbus Operasyon Mükemmelliği Ödülü’nü aldı. 2006 EN9110 Bakım Kalite Sertifikası alan tek Türk havayolu olan Onur Air, tüm havacılık uygulamalarının standardize edildiğini, güncel düzenlemelere ve kurallara uygun olarak gerçekleştirildiğini belgeledi. 2007 Onur Air hizmet, bakım ve işletme kalitesi için çok önemli bir gösterge olan IATA üyeliğine kabul edildi. 2010 Türkiye’nin kuzey doğusu ile güney batısını birbirine bağlayan çapraz uçuşlara da başlayan Onur Air, yaptığı başarılı çalışmalar sonucunda Başarılı İhracatçı Ödülü’nü kazanan tek özel havayolu firması oldu. 2011 Onur Air, teknik bakım hangarına sahip tek özel havayolu firması olan oldu. 2014 Onur Air, bağlantılı uçuş sistemine geçerek İstanbul aktarmalı iç hat ve dış hat noktaları arasında bir köprü kurar hale geldi. Ayrıca yine aynı yıl içerisinde aldığı EASA Part-
145 yetki sertifikası ile, Avrupa Birliği ülkelerinde tescilli ve bu ülkelerdeki havayollarında uçan Airbus A320/A321 uçaklarının üs bakımları ile uçak, uçak parçası ve komponentlerinin bakım, onarım ve modifikasyonunu kendi bakım hangarında ve atölyelerinde yapabilme yetkisi elde etti. 2015 Yolcu Avantaj Programı Onur Extra’nın lansmanı gerçekleştirerek sadık bir yolcu kitlesi hedefleyen Onur Air, Marka ve İtibar Değerini En Çok Artıran Havayolu Ödülü ile iletişim alanında yaptığı başarılı çalışmalarını taçlandırdı. 2016 Onur Air, En İyi Sosyal Medya İletişim Ödülü ve Başarı Belgesi’nin de sahibi oldu. 2017 Onur Air, Türkiye’de özel havayolu sektöründe öncü firma olarak kuruluşunun 25’inci yıldönümünü kutluyor. Bin 474 personel istihdam eden Onur Air, tamamı Airbus’tan oluşan 23 uçaklık filosuyla faaliyet gösteriyor. Şirket, günümüzde iç hatlarda 14 önemli noktaya, dış hatlarda ise tarifeli ve tarifesiz olarak 25 ülkede 120’yi aşkın noktaya uçuş düzenliyor. Onur Air, kuruluş yılından bu yana 90 milyonun üzerinde yolcunun güvenli bir şekilde seyahat etmesini sağladı.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 71
10 YILIN TRENDLERİ HAVAYOLU TAŞIMACILIĞI
THY, 120 ÜLKEYE SEFER DÜZENLİYOR Türk Hava Yolları (THY) Yönetim Kurulu Başkanı M. İlker Aycı, “1933 yılında kurulduğunda sadece Türkiye içinde İstanbul, İzmir, Ankara ve Adana havalimanları olmak üzere 4 destinasyona sefer düzenleyen THY, bugün 120 ülkede 299 (302 havalimanı) destinasyona sefer gerçekleştiren, dünyada en fazla ülkeye ve en fazla dış hat noktasına sahip havayolu şirketi konumuna ulaştı. THY, 2005-2016 döneminde yıllık ortalama yüzde 14,7’lik yolcu sayısı artışı ile dünya ortalamasından 3 kat fazla artış sağladı” diyor. Aycı, 2009 yılında kurumsal müşterilerimize yönelik sunmaya başladıkları ‘Turkish Airlines Corporate Club’ sadakat programı kapsamında 10 binin üzerinde üyeye ulaşmış durumda olduklarını ifade etti.
PEGASUS ANKARA’YI UÇURACAK Türk sivil havacılığını daha da ileri taşıyabilmek için, İstanbul’u tamamlayacak yeni hub’lar yarata-
72 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
bilmenin ve farklı pazarlara açılabilmenin önemine inanan Pegasus Hava Yolları, Ankara’daki uçuş ağını genişletiyor. Haziran ayı itibariyle Ankara Esenboğa Havalimanı merkezli uçuşlarının sayısını artıracak olan Pegasus; Trabzon, Antalya, Adana, Van, Gaziantep, Erzurum, Diyarbakır ve Balıkesir-Edremit olmak üzere 8 yeni noktaya uçuşlar gerçekleştirecek. Halihazırda Ankara Esenboğa Havalimanı’ndan yurt içinde İs-
tanbul Sabiha Gökçen, İzmir ve Bodrum’a uçuşları bulunan Pegasus, yeni destinasyonlarıyla birlikte Ankara merkezli yurt içi uçuşlarının sayısını 11’e çıkaracak. Transit pazarının ve direkt uçuşların sağlıklı büyüyebilmesi için, Türkiye’nin hub sayısını ve havaalanı altyapısını geliştirmesi gerektiğini belirten Pegasus Hava Yolları CEO’su Mehmet T. Nane, “Tam da bu sebeple, Pegasus olarak çok önemsediğimiz bir pazar olan Ankara’da uçuş ağımızı genişletiyoruz. Ankara merkezli yurt içi uçuş noktalarımızın sayısını 11’e çıkarmış olmanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Ankara’dan KKTC, Erbil, Amman, Kiev, Viyana, Stuttgart, Köln, Düsseldorf ve yaz döneminde uçtuğumuz Brüksel Charleroi ve Stockholm’a ek olarak, yeni yurt dışı destinasyonları için çalışmalarımız ve izin süreçlerimiz de devam ediyor. Yakında yepyeni yurt dışı noktalarıyla Ankara’yı, iç hat uçuş merkezinden uluslararası bir hub’a dönüştüreceğiz” diye konuşuyor.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 73
10 YILIN TRENDLERİ ÖZEL ÜNİVERSİTELER
Özel Üniversiteler Son 10 yılın trendlerine baktığımızda karşımıza ‘özel üniversite’ kavramı çıkıyor. Özellikle 1990’lı yıllardan sonra artış trendine giren özel üniversiteler, kuşkusuz eğitim sektörüne rekabeti ve kaliteyi getirdi. Geldiğimiz noktada özel üniversitelerin sayıları hızla artmaya devam ediyor.
TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK VAKIF ÜNİVERSİTESİ İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mustafa Aydın, “3 bin 500’ü yabancı öğrenci olmak üzere toplam 39 bin öğrencisi ve 2 bin akademik ve idari personel kadrosu ile Türkiye’nin en büyük vakıf üniversitesi konumundayız” diyor.
“HAYALİMDE ÜNİVERSİTE KURMAK VARDI” Eğitim alanına yönelik yatırımlarınız ilköğretimden liseye, meslek yüksekokulundan yükseköğrenime uzanıyor. Eğitime olan bu ilginizin hikayesini özetler misiniz? Eğitimci olarak doğdum ve 36 yıldır da eğitimciyim. Hayalimde -her eğitimcinin olduğu gibi- üniversite kurmak vardı. 1995 yılında Anadolu Kültür ve Eğitim Vakfı’nı kurarken ortak paydamız eğitim ihtiyaçlarıydı. 1995’te başlayan özel eğitim yolculuğuna önce dershanelerle başladım. Daha sonra yayıncılığa girdim. Ardından 2003 yılında Türkiye’nin ilk vakıf meslek yüksekokulu olma özelliğini taşıyan Anadolu Bil Meslek Yüksekokulu’nu kurduk. 2007 yılında da İstanbul
74 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
10 YILIN TRENDLERİ ÖZEL ÜNİVERSİTELER
Aydın Üniversitesi çatısı altında yükseköğretim kurumlarımızı birleştirdik. Bugün 3 bin 500’ü yabancı öğrenci olmak üzere toplam 39 bin öğrencisi ve 2 bin akademik ve idari personel kadrosu ile Türkiye’nin en büyük vakıf üniversitesi olan İstanbul Aydın Üniversitesi ile devam ediyoruz.
ULUSLARARASI KRİTERLERDE EĞİTİM HİZMETİ Gerek Bil Okulları, gerekse İstanbul Aydın Üniversitesi, son yıllarda çok ciddi bir büyüme ivmesi yakaladı. Başarınızın sırlarını açıklar mısınız? Nitelikli insan gücünün ülkelerin geleceğini şekillendirmede çok önemli bir payı var. İstanbul Aydın Üniversitesi olarak, bugün 100’den fazla ülkede 500’e yakın üniversiteyle işbirliği olan, en çok tercih edilen vakıf üniversitesi konumundayız. Türkiye’nin en geniş şehir kampüsü ve en kapsamlı teknolojik altyapıya sahip vakıf üniversiteyiz. 250 bin metrekarelik kapalı alanda 16 fakülte ve yüksekokul, 3 enstitü, 28 araştırma merkezi ve 2 düşünce kuruluşu ile uluslararası kriterlerde eğitim hizmeti veriyoruz. Üniversite olarak bilgiyi üretime dönüştürecek bir altyapımız var. Anadolu Bil Meslek Yüksekokulu’ndan bu yana, uygulamalı eğitim modeline önem veren bir anlayışa sahip olduğumuz için sanayi ile yoğunluklu bir işbirliği içindeyiz. Yurtdışında üniversitelerle bilgi alışverişinde bulunarak eğitim, Ar-Ge, teknoloji transferi, öğrenci-
“EĞİTİMDE ULUSLARARASILAŞMAKTAN BAŞKA ÇAREMİZ YOK” Dünya eğitim pazarındaki dinamikler dikkate alındığında eğitim alanında nasıl bir yaklaşım, büyümeyi sürdürülebilir kılar? Büyümenin sürdürülebilirliği, bundan sonraki süreçte hangi adımların atılmasına bağlı? Öncelikle şunun altını çizmekte fayda var. Dünya artık global bir köy. Eğitim alanında uluslararasılaşmaktan başka çaremiz yok. Kendi kültürünü, kendi kimliğini koruyan, ama aynı zamanda evrensel ilkeleri dikkate alan, küresel dünyaya entegre olan dünya insanı yetiştirmek durumundayız. Öğrencilerimizi dünya insanı olarak yetiştirmek için onları bilgi, teknoloji, gelişim, sağlık, fen gibi her alanda donatmalıyız. Dünyayı daha iyi anlayabilmemiz için öğrenci ve akademik hareketlilik çok çok önemli. Ancak bu şekilde dünyayla entegre olmuş kampüsler oluşturabilir, dünya ile rekabet edebilecek kurumlar yaratabilir ve dünyada söz sahibi olabiliriz. İstanbul Aydın Üniversitesi’nin eğitim sektörüne getirdiği rekabetçi anlayış, ülkemize yabancı öğrencilerin gelmesini sağlayacağı gibi; ülkemiz için Ar-Ge, inovasyon, teknoloji ve nitelikli insan gücü ihracatını da artıracak. Türkiye’nin artık ‘beyin göçü’ değil, ‘beyin ihracatı’ gerçekleştirmesi gerekiyor, bunun için de donanımlı bir eğitim öğretim sürecini çok önemsiyoruz. Bilhassa uygulama odaklı bir eğitim modelinin piyasanın da, endüstrilerin de beklentisini karşılayacağını düşünüyorum.
akademisyen değişim programı gibi farklı çerçevelerde işbirliği anlaşmalarına imza atıyoruz. İstanbul Aydın Üniversitesi’nin kuruluşuna ve bu noktaya gelmesinin arkasında uzun bir eğitim geçmişi olduğunu söyleyebiliriz. Kurulduğumuzdan bu yana yaptığımız işi doğru, dürüst ve en kaliteli şekilde yapıp daha mükemmel ve evrensel boyutta eğitim vermek hep önceliğimiz oldu. Dolayısıyla bu yaklaşım başarıyı da beraberinde getiriyor. Bugünün eğitim trendlerine baktığımızda, nicelik kadar niteliğin de eğitim alanında aranan
bir özellik olmaya başladığını görüyoruz. Sizlerin eğitim altyapısına ilişkin ortaya koyduğunuz değerler içinde nitelik ve niceliğe yönelik nasıl bir planlama var? Teknolojinin öne çıktığı günümüz eğitim sektöründe; niceliksel bir boyutun yerine niteliğe odaklanan bir eğitim anlayışı, bizi dünyada da önemli bir konuma getirecektir. Bundan hareketle önümüzdeki 20 yıl için kendimize bir projeksiyon çizdik. Eğitim kalitesiyle, yayınlarıyla, akademik çalışmalarıyla, teknik altyapısıyla, ilk beşin içerisinde yer alacağız. 2023 yılında
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 75
10 YILIN TRENDLERİ ÖZEL ÜNİVERSİTELER
yani Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında dünyanın ilk 500’ü içerisine gireceğiz. Biz kendimize böyle bir hedef çizdik. Dolayısıyla bu hedefi destekleyecek en önemli yaklaşımın akademik, bilimsel ve nitelikli bir eğitim olduğuna inanıyorum. Son birkaç yıldır İstanbul Aydın Üniversitesi’nin tıp ve teknoloji alanında yatırımlar yaptığını görüyoruz. Sağlık alanına yönelik bu yatırımların arkasında hangi fikirler var? Tıp bilimi, baş döndürücü hızla kaydettiği gelişmelere bağlı olarak günümüzde gerek ileri araştırmalar gerek klinik çalışmalar açısından en çok ilgi duyulan ve akademik heyecan yaratan bir bilim dalı. Ülkemizin en iyi akademisyenlerini bünyesine katan ve yaptığı teknolojik yatırımlarla, vakıf üniversiteleri arasında Türkiye’nin en iyisi olmayı başaran İstanbul Aydın Üniversitesi olarak tıp alanında yaptığımız yatırımlar, bizlerin uzun vadeli hedefleri açısından büyük önem arzediyor. Gerek sağlık meslek yüksekokulunu, gerek diş hekimliği fakültemizi, gerek
76 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
geçtiğimiz yıl 285 milyon liralık yatırımla açılışını yaptığımız Tıp Fakültemizi, gerekse yakın bir zamanda açılışını gerçekleştireceğimiz tıp fakültesi hastanemizi; teknolojik sağlık altyapısıyla donatılmış ameliyathaneler, yoğun bakım üniteleri, poliklinik birimleri ve laboratuvar kompleksleri ile modern tıbbın imkanlarını sunacağımız bir sağlık kompleksi olarak konumlandırıyoruz. Sağlık alanında yaptığımız bu yatırımlar Türkiye’nin sağlık alanında yakaladığımız seviyenin de en iyi göstergesidir. İstanbul Aydın Üniversitesi olarak çağdaş tıp alanında en ileri teknoloji ile donatılmış laboratuvar ve hastane ortamlarımızda; tıp biliminin en iyi şekilde öğretilmesine odaklanan bir düşünce yapısına sahibiz. Bu şekilde üniversitemiz bünyesinde yetiştirdiğimiz hekim ve bilim insanlarımıza uygulama alanı sunmayı hedeflediğimiz gibi, halkımıza da modern tıbbın imkanlarıyla sağlık hizmeti sunmayı planlıyoruz. Bugün 16 fakülte ve meslek yüksekokul, binlerce çalışan ve 30 bini aşkın öğrencisi olan Türkiye’nin en büyük vakıf üniversitesinin arkasındaki isimsiniz… Geleceğe ilişkin nasıl bir perspektifiniz var, neler hedefliyorsunuz?
Türkiye’nin en önemli sermayesi olan genç ve dinamik insan gücünü besleyecek bir eğitim iklimi oluşturarak, ekonominin ihtiyaç duyduğu bilgi tabanlı insan gücünü yetiştirerek uluslararası anlamda rekabet etmek bizim en büyük gayemiz. Bugün yaklaşık 180 milyar doları bulan 4,5 milyonluk uluslararası öğrenci hareketlilik pazarının, 2020 yılında 7 milyon öğrenci ve 280 milyar dolarlık bir rakamı bulacağını göz önünde bulundurursak; bu pazardan daha fazla pay almanın yollarını bulmamız ve çalışmalarımızı bu doğrultuda gerçekleştirmemiz büyük önem taşıyor. Bu ülkenin bilgiyi ürüne dönüştürecek kuvvetli zihinlere hızla ihtiyacı var. Bu ihtiyaca cevap vermek bu topraklar üzerinde yaşayan her bireyin borcudur. Üniversite-sanayi ve üniversite-kamu kurumları işbirliğine kurulduğumuz günden bu yana inanan ve bu alanda çalışmalar yürüten bir üniversiteyiz. Önümüzdeki yıllarda da yurt içi ve yurt dışı kurum ve kuruluşlarla daha fazla işbirlikleri geliştirerek, ülkemizin marka değerini artırma, teknoloji transferiyle ülkemizin 2023 hedeflerine paralel bir eğitim yapısı ortaya koyma hedefimiz var. Bunun için de hep beraber hiç durmadan, yorulmadan çalışmaya devam edeceğiz.
183 tane üniversitenin olduğu bir yükseköğretim alanı var Türkiye’de… Burada hangi değerler üzerinde ilerlemek sizlerin bahsettiği uluslararasılaşma hedeflerinize, rekabetçi yapıya doğru gelişimi getirir? İstanbul Aydın Üniversitesi’nin bu bağlamda önüne koyduğu hedefler neler? 183 üniversitede 6 milyon öğrencinin yükseköğrenim gördüğü Türkiye’de, eğitim, ülkenin sıçrama yapmasına aracılık yapabilecek en önemli alan. İstanbul Aydın Üniversitesi olarak yaptığımız her bir çalışmayı yurtiçinde ve yurtdışında tanıtıyoruz. İşbirlikleri geliştiriyoruz. 2016 yılında katıldığımız eğitim odaklı fuar, kongre, konferans, zirve gibi birçok etkinlikte hem üniversitemizi hem de ülkemizi temsilen çok önemli temaslarda bulunduk. Yurtdışında kendi ülkelerinde önemli çalışmalara imza atan üniversitelerle, öğrenci ve akademik personel değişiminin yanı sıra, teknoloji transferi, ortak proje ve araştırmalar yürütme gibi birçok konuda işbirliğine imza attık. Tabi bütün bunların geldiğimiz nokta itibariyle yeterli olduğunu söyleyemeyiz. Türkiye’de ilk 5, dünyada ise ilk 100 üniversite arasına girme hedefimiz var.
10.
HABER
YIL
YENİ OSB’LERE LOJİSTİK DESTEĞİ Devlet teşvikiyle KOBİ’lerin İstanbul dışına taşınma sürecinde sona gelindi. Yeni kurulacak OSB’lerdeki lojistik faaliyetlerin aksamadan devam etmesinin öneminden bahseden Batu International Logistics Yönetim Kurulu Başkanı Taner Ankara, bu bölgelerdeki çalışmalarına ağırlık vereceklerini açıkladı. İstanbul’da faaliyet gösteren KOBİ’lerin şehir dışına taşınması sürecinde son noktaya gelindi. Bu kapsamda 3 bin firmaya taşınma ibaresi ulaştırılırken devletin sunduğu teşvikler ile birlikte maliyetlerin yüzde 50 oranında düşmesi bekleniyor. Bu dönüşüm, ticaret hacminin artmasındaki en önemli sektörlerden biri olan lojistik sektörünü de yakından ilgilendiriyor. Öyle ki dönüşüm kapsamında kurulan yeni OSB’lerin lojistik merkezlerinden uzak yerlere konumlandırılması bu
bölgelerdeki taşımacılık faaliyetlerinin de artması anlamına geliyor. Konuyla ilgili görüş bildiren Batu International Logistics Yönetim Kurulu Başkanı Taner Ankara, yeni kurulacak OSB’lerdeki taşımacılık faaliyetlerinin yetersiz kalabileceğini, bu bölgelerin lojistik sektörü
açısından öneminin oldukça büyük olduğunu ve bölgelere yapılacak yatırımların artması gerektiğini söyledi. Devletin teşvikiyle Anadolu’ya doğru kayan üretimle birlikte Anadolu’da depo yatırımlarını artırma kararı aldıklarını belirten Taner Ankara “Şimdi de yeni kurulacak OSB’lerdeki taşımacılık faaliyetlerinin aksamadan eksiksiz bir şekilde devam etmesi adına bu bölgelerdeki çalışmalarımıza ağırlık vermek planlarımız arasında yer alıyor” dedi.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 77
10.
EKONOMİ
YIL
Türkiye büyümede öncü olacak Dünya Bankası Haziran 2017 Ekonomik Görünüm raporunda dünya ekonomisinin 2017 yılı büyüme tahminini yüzde 2,7’de tuttu. Türkiye’nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan 7 ülkenin dünya ekonomisinin büyümesinde öncü olacakları belirtildi.
78 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
10. YIL
Haziran 2017 Ekonomik Görünüm raporunu açıklayan Dünya Bankası, dünya ekonomisinin 2017 yılı büyüme tahminini yüzde 2,7’de tuttu. İmalat ve ticarette görülen iyileşme, piyasa güveninin güçlenmesi ve emtia fiyatlarının istikrara kavuşmasını 2017 yılında dünya ekonomisinin güçlenmesini sağlayacak sebepler olarak sıraladı. Ocak ayında yayınlanan raporunda 2017 yılı için dünya ekonomisinde beklenen büyüme oranını sabit tutan kurum, gelişmiş ülke ekonomilerinin büyümesini yüzde 1,9’a yükseltti.
GELİŞMEKTE OLAN 7 ÜLKE BÜYÜMEYE ÖNCÜ OLACAK Türkiye, Çin, Brezilya, Meksika, Hindistan, Endonezya ve Rusya’dan oluşan en büyük yedi gelişmekte olan ülkenin ise dünya ekonomisinin büyümesinde öncü olacağını aktardı. Bu yedi ülkede ekonomik büyümenin 2018’e doğru uzun vadeli olarak artacağına işaret edildi.
TİCARİ KISITLAMALARA VURGU Dünya ekonomisine olumsuz etkide bulunabilecek etmenlerin başında ise ticarete getirilecek kısıtlamaların küresel ticarete vurabileceği darbe gösterildi.
Siyasi belirsizliğin güven ve yatırıma zarar verebileceği, politika ile ilişkili risklerin oynaklığı düşük olan finansal piyasalarda türbülansa yol açabileceği gibi olumsuz etki yaratacak olası gelişmelere dikkat çekildi. Uzun vadede yoksulluğun üstesinden gelinmesi için kilit öneme sahip olan büyümenin önünde düşük verimliliğin ve düşük yatırım büyümesinin engel oluşturabileceğine vurgu yapıldı.
TÜRKİYE İÇİN TAHMİNLER YUKARI ÇEKİLDİ Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda büyüme performansına ilişkin tahminler ise yukarı çekildi. Kurum, Türkiye ekonomisi için 2017 yılı büyüme tahminini yüzde 0,5 yükselterek yüzde 3,5’e çıkardı.
EKONOMİ
Türkiye ekonomisinin 2018 ve 2019 büyüme tahminleri ise yüzde 0,4 yükseltilerek sırasıyla yüzde 3,9 ve yüzde 4,1 olacağı tahmin edildi. Türkiye ekonomisinin büyüme hızında artış yapılmasına gerekçe olarak ise başarısız darbe girişiminin ardından ekonominin hızla toparlanması gösterildi. Ayrıca siyasi belirsizliğin azalması, turizmin ve özel sektör bilançolarının iyileşmesi de nedenler arasında sayıldı. Türkiye’de anayasa değişikliğinin kabul edilmesinin ardından halen olağanüstü halin devam ettiği vurgulandı. Türkiye ekonomisinin 2016’da kötü performans göstermesinde ise başarısız darbe girişiminin ardından iş koşullarının zayıflamasının, Rusya’nın uyguladığı yaptırımların ve yüksek enflasyonun rol oynadığı aktarıldı.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 79
10. YIL
KAPAK KONUĞU
HİZMETİX’İN
10 YILLIK YOLCULUĞU
80 •
w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix
10. YIL
KAPAK KONUĞU ‘Ekonomi ve İş Dünyası’ dergisi Hizmetix, 10. yılını kutluyor. 10. Yıl Özel Sayısıyla okuyucularına ‘merhaba’ diyen Hizmetix, geçmiş 10 yıllık zaman diliminde iş dünyasının ve hizmet sektörlerinin önde gelen temsilcilerini kapağına taşıdı. 10. Yıl Özel Sayımızda dergimize ‘Kapak Konuğu’ olan ünlü simalara yer veriyoruz. 10. yıla gelene kadar kapağımızda kimleri ağırlamadık ki? Rahmi Koç’tan Ferit Şahenk’e, Ahmet Nazif Zorlu’dan Güler Sabancı’ya kadar iş dünyasının pek çok önemli ismi dergimizde yer aldı. Hizmetix Dergisi, bundan sonra da iş dünyasının önde gelen isimlerini kapağında ağırlamaya devam edecek.
İş dünyasının öncüsü, Türkiye’nin süper kadını: Güler Sabancı
Girişimci ruhun yeni nesil temsilcisi: Ali Sabancı Düşünülmemiş işleri hayata geçirerek iş dünyasında ön planda yer almayı başaran Ali Sabancı daima niş işlerde yer almayı tercih ediyor. Sabancı’nın başarısındaki sırlarından birisi de bu özelliği. Başarılı bir girişimci olmak için çalışmanın önemini vurgulayan Sabancı bu özelliğin, kişinin genetiğinde ya da ailesinin mal varlığında bulunmadığını söylüyor. Anne ve babasını kendisinin seçme şansı bulunmadığını ancak zengin bir ailenin çocuğu olduğunu hatırlatan Sabancı, “Ailemi ben seçemedim. Ancak hayatımda yaptığım en iyi şey kayınpederimi seçmiş olmak. Fakat başarıyı bu özellikler sağlamıyor. Türkiye’de çok sayıda mal sahibi var ama girişimci değil. Mal sahibi olmadan, işini, görevini kendi malıymış gibi gören girişimciler en büyük servete sahip olan kişilerdir. Girişimcilik genetik bir şey değildir” dedi. İş hayatında girişimci kimliğiyle tanınan Ali Sabancı’nın başarı hikayesini sizler için hazırladık.
O Türkiye’nin en büyük holdinglerinden birinin yönetim kurulu başkanı. Dünyanın en güçlü 30 kadınından biri olarak gösteriliyor. Aynı zamanda Türkiye’nin en köklü ailelerinden birinin üçüncü nesil üyesi. Güler Sabancı’dan bahsediyoruz. Türkiye’nin dört bir yanında, farklı sektörlerde çalışan Sabancı Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı. Adı çok önemli bir marka haline gelen ‘Sabancı’nın en tepesindeki isim. İş dünyasına, ekonomiye, eğitime ve kültür sanata en fazla destek veren isimlerden biri aynı zamanda. Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı’nın iş dünyasındaki serüveni nasıl başladı, hayatına yön veren isimler kimlerdi? Güler Sabancı’nın bilinmeyen yönlerini sizler için araştırdık. Sabancı, “Benim için iş hayatı aslında bir av, avcılık gibidir. Oyununuza karar verirsiniz, donanımınızı hazırlarsınız, dışarı çıkarsınız ve avlanırsınız. Benim için iş hayatı budur” diyor.
70’lerde asistan olan Özdemir, bugün 20 bin kişiye istihdam sağlayan Limak’ı yönetiyor Limak Holding’in temelleri 1970’li yıllara dayanıyor. Aynı üniversitede asistan olarak görev yapan ve daha sonra üniversite dışında iş yapma kararı alarak iş dünyasındaki yolculuklarına çıkan iki isim; Nihat Özdemir ve Sezai Bacaksız’ın kurduğu Limak, (Lider Makina) bugün Türkiye’nin en önemli müteahhitlik ve sanayi gruplarından biri konumunda yer alıyor. Nihat Özdemir’in Limak Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yürüttüğü grup inşaat, turizm, enerji, çimento, yatırım (havacılık) ve gıda gruplarını bünyesinde barındırıyor. Grup yaklaşık 20 bin kişiye istihdam sağlıyor. Limak Holding, geçtiğimiz yılı 2 milyar doların üzerinde bir ciroyla kapatmıştı. Türkiye’nin başarılı şirketlerinden biri olarak Türkiye ekonomisine hem iş gücü hem de kaynak aktarımı olarak ciddi değerler katan Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, aynı zamanda bir Fenerbahçe aşığı.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 81
10. YIL
KAPAK KONUĞU
Gıdayla başladı GYO ile atağa kalktı Aziz Torun’un iş hayatındaki serüveni Karaköy’deki küçük bir çay ocağıyla başlıyor... Baba Osman Torun’un 50 yıl önce küçük bir çay ocağıyla atıldığı ticaret hayatını gıda toptancılığı ve gayrimenkul işleriyle yürüten Mehmet ve Aziz Torun kardeşler, bugün 3.8 milyar TL’lik bir gayrimenkul portföyünü yönetiyor. Torunlar, son olarak geçtiğimiz Nisan ayında Paşabahçe’de Tekel’in arazisi için açılan ihaleyi kazanarak gündeme gelmişti. 2014’ün ikinci yarısına kadar çok önemli projeleri olduğunu söyleyen Torun, “Paşabahçe’deki eski Tekel arsasında geliştireceğimiz projeyle birlikte toplam 1.5 milyar liralık bir yatırım planımız var” şeklinde konuştu.
Demet Sabancı Çetindoğan: “Her şey Türkiye için” Beklentilerimiz her iş alanındaki gibi başarılı olmak. Hem Türkiye ekonomisine hem halkımıza faydalı olmak ve istihdam sağlamak hedefimiz. Öncelikle her şey Türkiye için.
Kimsenin düşünmediği sektörlerde yatırım yaparak fark yarattık Türkiye’de medyadan enerjiye, havacılıktan, hizmet sektörüne kadar birçok dalda hizmet veren başarılı bir iş adamı, yanı sıra iyi bir sporcu ve bir Fenerbahçe sevdalısı Sadettin Saran… Yıllar önce kimsenin düşünmediği sektörlere girerek, ekibiyle birlikte yaptığı işe inanarak çalıştıklarını belirten Saran Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sadettin Saran, bu günlere gelmesinde etkili olan faktörler, gerçekleştirdiği çalışmalar ve yeni projeleri ile ilgili Hizmetix Dergisi’ne özel açıklamalarda bulundu.
Başarılarla dolu bir hayat “Hüseyin Özdilek” Havlu ve ev tekstili denildiğinde ilk akla gelen markalar arasında yer alan Özdilek’in kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Özdilek, perakendeciliğin dışında yatırımını gerçekleştirdiği AVM’ler ile de dikkat çekiyor. Özdilek Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Özdilek sıfırdan başladığı iş hayatını, kaliteli hizmet anlayışı ve iş disiplini sayesinde kazandığı başarıyı ve hayatında iz bırakan olayları Hizmetix’e anlattı.
82 •
w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix
10. YIL
KAPAK KONUĞU Çalışmaktan, işimden zevk alıyorum “Çalışmaktan, işimden zevk alıyorum. İşimi çok severek yapıyorum” diyen İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı ve Bil Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mustafa Aydın, “Hangi sektörde olursanız olunuz, oluşturduğunuz fark kadar varsınız. Sıkça kullandığım ve altını kalın puntolarla çizdiğim bir sözdür bu. Herkesin yaptığını yapıyorsanız, sıradan biri olmayı kabul ettiniz demektir. Sıradan bir şeyler yapan insan da sıradanlıktan öteye gidemez” değerlendirmesini yapıyor.
“Müşterilerimize süreklilik ve güvenilirlik sunuyoruz”
Şafak Sağlık Grubu CEO’su Pınar Bayramgürler: Başarının sırrı işimi sevmek ve özverili çalışmak
Tüm Avrupa’da ana işi ve pazar lideri olduğu insan kaynakları yönetimi ve insan kaynakları çözümlerinde Türkiye’de önemli başarılara imza atan ve daha da ileri götürmek için vargücü ile uğraşan Trenkwalder, diğer yandan Stok Sayım Yönetimi alanında Türkiye pazarının lideri konumunda olup lojistik alanında piyasanın önde gelen firmaları ile çalışıyor.
‘‘Doğru olan şeyin peşinde olduğum sürece yılmam’’ “Doğru olan şeyin peşinde olduğum sürece yılmam. Yıldığınız zaman her şeyinizi kaybedersiniz. Başarının sırrı ‘önce ülkem’ demek, ülkenin durumunu kollamak, çok çalışmak, okumak, dünyayı, Türkiye’yi takip etmek sevmek ve öğrenmekten geçiyor” diyor Yılmaz Ulusoy... Babasının nasihatlerini kendine pusula edinerek, okumaktan ve çalışmaktan hiç vazgeçmeden denizcilik, enerji ve turizm sektörlerinin önemli işadamlarından birisi
Şafak Sağlık Grubu CEO’su Pınar Bayramgürler, başarısının sırrının işini sevmek ve özverili çalışmak olduğunu söyleyerek, “Çalışma arkadaşlarımın tamamına da zaten aynı soruyu soruyorum. Yaptığın mesleği seviyor musun? Çalıştığın kurumu seviyor musun? Eğer bu iki sorunun cevabı evet değilse o zaman çalışanlarıma onları ne mutlu edecekse, o işi yapmalarını tavsiye ediyorum. Ben de aynı şekilde yaptığım işimi çok seviyorum. Bana hiçbir zaman yoğunmuşum, çok çalışıyormuşum gibi gelmiyor. Çalışma arkadaşlarıma ve insanlara yardım etmeyi çok seviyorum” dedi.
olan Yılmaz Ulusoy Holding AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Ulusoy, keyifli bir sohbet eşliğinde ‘Yılmayan Adamın Öyküsü’nü okuyucularımızla paylaştı.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 83
10. YIL
KAPAK KONUĞU
84 •
Rize Serbest Bölgesi’nde organik hububat entegre kuracağız
“Bu ödül sadece sadece Bursa Kebap Evi’ne değil, ülkemize ve Türk Mutfağı’na verilmiştir”
Riport ve Rizeport Lojistik olmak üzere iki şirketle faaliyetlerine devam eden Ri Şirketler Grubu, 2016’da limancılıkta 5 milyon Euro inovatif yatırımlar yaparak kapasitesini artırdı. Rizeport Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı K. Faysal Çillioğlu, krize rağmen yatırımlara devam ettiklerini vurgulayarak, “2016’da işlem kapasitesinde yüzde 20 büyüme sağladık. Ticarette teknolojik yatırımlar yapmazsanız olduğunuz yerde sayarsınız ve kaybedersiniz. Krizde Ar-Ge çalışmasıyla yatırım yapmak zorundayız. Rize Serbest Bölgesi’ne organik hububat entegre kurmak istiyoruz. Bu proje Rize lojistik bölgesi yatırımlarını hareketlendirip, atağa kaldıracak bir proje” şeklinde konuştu.
Bursa Kebap Evi, Bursa lezzetlerini 70 şubelik dev bir markaya dönüştürmesi ile adından sıkça söz ettiriyor . Son olarak, “üstün lezzet ödülü” ile de iskender restorancılığında yeni bir dönemi başlattı. Bu sayımızda, markanın bu başarısında en çok emeği geçen kişi olan Bursa Kebap Evi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Cem Helvacı ile buluştuk.
w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix
Kadınların iş hayatında olduğu bir ailede büyüdüm İnci Holding Yönetim Kurulu Başkanı Neşe Gök, “Kadınların iş hayatından uzak tutulmadığı aksine işin tam merkezinde yer aldığı bir ailede doğdum. Çalışmak, bir köşesinden işe katılmak hepimizin hayatının doğal bir parçasıydı. Böyle bir ortamda büyüyüp çalışmamayı düşünemezsiniz. Farkında olmadan iş dünyası içinde yetişiyorsunuz ve bakış açınız buna göre şekilleniyor. Zamanla, çalışarak, başararak, hatalar yaparak ama hep dedemden ve ailemizin diğer çalışan üyelerinden görerek öğrendim” diyor .
Cey Group krizde yatırıma odaklandı Lisanslı depoculuğa başlıyor Cey Group Yönetim Kurulu Başkanı Ali Avcı, 2014’ten bu yana Türkiye’de yatırımların azaldığı bir ortamda, Ceynak olarak yatırımlara devam ettiklerini söyleyerek, “Bana göre en iyi yatırım kriz dönemlerinde yapılan yatırım. Ceynak olarak artık lisanslı depoculuğa başlıyoruz. İlk projenin ihalesini aldık. Türkiye’nin en büyük lisanslı depoculuğunu yapacağız” diyor.
BİLİŞİM - YAZILIM
10. YIL
KENDİ KATEGORİMİZDE
PAZAR LİDERİYİZ Sektörünüz ve firmanız açısından geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor? Gerek faaliyet gösterdiğiniz sektör gerekse firmanız hangi atılımları gerçekleştirdi? Sektörümüz hızla büyüyen dinamik bir yapıya sahip. Eset Türkiye olarak son 10 yılı atılım içerisinde geçirdik. Bireysel ve kurumsal müşteri sayımızı artırdık. Kendi kategorimizde pazar lideri olduk. Müşteri memnuniyetimizi artırdık. Bunu gerçekleştirebilmek, daha iyi hizmet sunabilmek için teknik ekibimizi geliştirdik. Müşterilerimize ilkleri ve yenileri sunduk.
Eset Türkiye CEO’su Alain Soria, “Son 10 yılı atılım içerisinde geçirdik. Bireysel ve kurumsal müşteri sayımızı artırdık. Kendi kategorimizde pazar lideri olduk” diye konuştu.
86 •
w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix
Gerek sektör gerekse firmanızın geleceğe yönelik hedefleri ve beklentileri nelerdir? Sektörde teknoloji, Ar-Ge çalışmaları, yeni trendler ve yatırımlar anlamında ne gibi atılımlar ve gelişmeler yaşanacak? Teknolojinin gelişmesi ve yaygınlaşması ile birlikte bilişim güvenliği kategorisi de hızla büyüyor. Önümüzdeki döneme nesnelerin interneti kavramı damga vuracak ve hayatımızın her alanında daha fazla hissedeceğiz bu gelişmeyi. Bununla birlikte güvenlik alanı da aynı hızla gelişmeye ve bireylere, kurumlara en iyi hizmeti sunabilmek için çalışmaya devam edecek. Bu nedenle yeni yatırımlar ve atılımlar önümüzdeki dönemde hep olacak.
BİLİŞİM - YAZILIM
10. YIL
GELECEĞİN TEKNOLOJİ DAĞITIM GRUBU… Index Grup Şirketleri İcra Kurulu Üyesi Salih Baş, “27 yıldır Türk bilişim sektörü içerisinde ‘geleceğin teknoloji dağıtım grubu’ vizyonu ile hareket eden ve halen 200’den fazla dünya teknoloji devinin distribütörlüğünü yapan Index Grup olarak dağıtım kulvarındaki liderliğimizi katma değerli çözümlere odaklanarak daha da sağlamlaştırmayı hedefliyoruz” dedi.
I
ndex Grup Şirketleri İcra Kurulu Üyesi Salih Baş, dünyada son 10 yılda teknoloji sayesinde ortaya çıkan gelişme, değişme ve ilerlemelerin gelinen nokta itibarıyla baş döndürücü bir noktaya ulaştığını belirterek, “İnsan yaşamını temellerinden sarsan bu gelişmeler, bugün hayatımızın her alanını hızla etkilemeye devam ediyor. Bu dönemde tekno-
88 •
w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix
loji sektöründeki büyümeyi sağlayan en önemli bileşen ise mobil ürünler dünyası olmuştur. Mobil dünyaya baktığımız zaman bunun donanım tarafı olarak akıllı cep telefonları yer alıyor. Aynı zamanda ses ve veriyi de eklediğimizde bu üçlü, büyümenin en büyük lokomotifi haline geldi. Bugüne kadar yaşanan gelişmeler karşısında Index Grup olarak biz de kendi faaliyet alanımızdaki gelişme ve değişimler karşısında, iş ortaklarımızın ihtiyaçlarına uygun olarak yapmış olduğumuz teknoloji, altyapı ve organizasyon değişiklikleri ile çağın gereklerini yerine getirmeyi başarmanın da ötesine geçerek atılımlar yapmaya devam ediyoruz” dedi.
“TEKNOLOJİDE ÇOK BÜYÜK DEĞİŞİMLER YAŞANACAK” Önümüzdeki 8-10 yıl içinde teknoloji alanında çok büyük değişimler yaşanacağının öngörüldüğüne işaret eden Baş, “Bir yandan internet ve çevresindeki cihazların (IOT) birbirleri ile etkileşimi, diğer yandan robotlar ve yapay zeka, sürücüsüz araçlar, 3D yazıcılar ve sağlık alanındaki gelişmeler
ve bunların getireceği değişimler ve atılımlar bugünden bakıldığında ürkütücü gözüküyor olabilir. Ancak dağıtım sektörü açısından tüm bu değişimlerin, yeni ticari fırsatlar sunacağını ve yeni iş alanları açmaya devam edeceğini düşünüyorum” diye konuştu.
“LİDERLİĞİMİZİ SAĞLAMLAŞTIRMAYI HEDEFLİYORUZ” 27 yıldır Türk bilişim sektörü içerisinde ‘geleceğin teknoloji dağıtım grubu’ vizyonu ile hareket eden ve halen 200’den fazla dünya teknoloji devinin distribütörlüğünü yapan Index Grup olarak dağıtım kulvarındaki liderliklerini katma değerli çözümlere odaklanarak daha da sağlamlaştırmayı hedeflediklerini belirten Baş, “Ayrıca Artım Bilişim ile başladığımız yeni açılım, yurtdışındaki tecrübelerimizi artırmakla kalmayacak aynı zamanda 2023’te teknoloji kulvarında Avrupa’nın en büyük 5 teknoloji distribütöründen biri olma yolunda bize büyük bir motivasyon kaynağı da olacak” şeklinde konuştu.
BİLİŞİM - YAZILIM
SEKTÖR HER YIL YÜZDE 20 BÜYÜYOR Estepe Bilgi Teknolojileri Genel Müdürü E. Sebahat Tepe, araç kiralama sektörünün bugünlerde 330 binli araç sayılarına ulaştığını belirterek, “Sektör her yıl neredeyse yüzde 20 büyüyor” dedi.
92 •
w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix
10. YIL
E
stepe Bilgi Teknolojileri Genel Müdürü E. Sebahat Tepe, yolculuklarının 14 yıl önce Alfa Oto ile başladığı bilgisini vererek, “10 yıl önce Alfa, Ald, Ekol Filo ve Çelik Motor gibi büyük firmalara yazılım çözümü üreten 4 yıllık genç bir çözüm ortağıydık. Bu dönem, müşterilerinde, tedarikçilerinde sektör ihtiyaçlarını ve dinamiklerini çok da iyi bilmediği bir dönemdi. Kiralamanın gücüne ve gereğine inanan kiralama firmaları daha pazarı oluşturmaya, müşteriyi araç kiralamanın avantajlarına ikna etmeye çalışıyorlardı. Bu dönemde sayılar çok da net olmamakla beraber, sektördeki toplam araç sayısı 120 bin seviyelerindeydi. Biz bu dönemde bir yandan sektörel ihtiyaçları analiz ederken, diğer yandan da filodaki ilişkisel süreçleri karşılayacak yazılımlarımızı geliştiriyorduk. Amacımız bilginin doğru tutulması ve raporlanabilmesini sağlamaktı. Bu 10 yıl içinde, sektörde pek çok değişik gündem konuları oldu, bunlardan bazıları; ticari araç kiralama, KDV avantajı, ÖTV yapısının değişmesi gibi” dedi.
10. YIL
“SEKTÖR 330 BİNLİ ARAÇ SAYILARINDA” Sektörün bugünlerde 330 binli araç sayılarına ulaştığını belirten Tepe, “Sektör her yıl neredeyse yüzde 20 büyüyor. Bireysel araç kiralamadaki artış ve şirket araçlarının tahmini 2 milyon adet seviyelerinde olduğu düşünülürse, hala çok yüksek bir potansiyele sahip görünüyor. Bir yandan sektörün gündeminde, değişken finansal dinamiklerin etkisi altında, kar elde ederek, var olmaya devam edebilmek için; yetkin insan kaynağı yönetimi, risk yönetimi, finansal verim-
BİLİŞİM - YAZILIM
lilik ve dövizdeki enflasyon karşısında gerçek karlılığı sağlamak gibi temel konular var. Diğer yandan, teknolojik gelişmelerin araçlar ve insanlar üzerindeki etkilerinden doğan, yeni beklenti ve eğilimlere uygun çözümler ve hizmetler sunabilmek gibi ihtiyaçlar var” diye konuştu. Estepe Bilgi Teknolojileri olarak müşterilerinin ihtiyaçlarını karşılamak için, tedarikçisiyle, müşterisiyle hatta araç sürücüsüyle birbirine entegre ve interaktif ‘Akıllı Yazılım Çözümleri’ sunduklarını kaydeden Tepe, “Estepe olarak bizim bir sonraki hedefimiz, nesnelerin interneti çerçevesinde akıllı araçlar ile Estepe Filo Yönetim Sistemleri’ni entegre etmektir. Artık filo sistemleri ile tedarikçiler, müşteriler, sürücüler ve araçlar interaktif bir şekilde etkileşimde olacaktır” şeklinde konuştu. Tepe, şöyle devam etti: “Sektörün her zamanki temel hedefi ve beklentisi kar ederek var olmak, büyümek, bununla beraber mutlu müşteriyi ve filoyu yönetebilmek. Bu temel hedefler çerçevesinde ticari araç kiralamanın önünün açılması sektörün büyümesini en çok tetikleyecek beklentiler arasında. Bütün bunların yanında, müşterilerimizin en çok beklediği, istediği şey ise; devletin trafik ceza, Kabis, MTV ödemeleri, OGS gibi geçiş sistemlerinin yasal mevzuatları düzenlenerek, güvenli bir şekilde entegrasyona açılması. Bu büyük bir şeffaflık, bilgiye insansız erişim ve iş yüklerinin azalması ile sektörel verimliliği kesinlikle arttıracak.”
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 93
10.
BİLİŞİM - YAZILIM
YIL
YÜZDE 100 YERLİ VE MİLLİ… Atiker Yazılım Satış Müdürü Sertaç Papan, “Yeni ürün geliştirme, yeni teknoloji geliştirme, kapasite artırma çalışmalarının sonucunda kısa sürede ciddi projelere imza atan, ileri teknoloji ürünleri konusunda Ar-Ge yapan ve katma değerli yazılım ürünleri geliştiren Atiker Yazılım olarak yüzde 100 yerli ve milli sloganıyla ülke ekonomisine katkı sağlamayı hedefliyoruz” dedi.
A
tiker Yazılım Satış Müdürü Sertaç Papan, Ömer Atiker Yazılım Otomasyon Sistemleri AŞ’nin Selçuk Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi olan, Konya Teknokent yerleşkesinde kurularak 400 metrekarelik alanda faaliyetlerini sürdürdüğünü söyleyerek, “45 yıllık işletme deneyimi içerisinde başarı ekseninde faaliyet gösteren Ömer Atiker Holding, her dönemde
94 •
sektörde kalite standartlarını yükseltecek Ar-Ge yatırımları yapıyor” dedi. Ar-Ge faaliyetleri sonucunda 2005 yılında Konya Teknokent yerleşkesinde kurulmuş olan yine kendi sektöründe lider çözümler üreten Ayosis Yazılım’ı bünyesine alarak, grup şirketlerinin hedeflerine de uygun tasarlanmış ERP çözümleri sunmak ve ülkemize değer katacak projelere imza atmak için ‘Atiker Yazılım’
w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix
markasıyla sektördeki yerini aldıklarına değinen Papan, “Yeni ürün geliştirme, yeni teknoloji geliştirme, kapasite artırma çalışmalarının sonucunda kısa sürede ciddi projelere imza atan, ileri teknoloji ürünleri konusunda Ar-Ge yapan ve katma değerli yazılım ürünleri geliştiren Atiker Yazılım’ın hedefi yüzde 100 yerli ve milli sloganıyla ülke ekonomisine katkı sağlamaktır. Edindiğimiz profesyonel iş anlayışımız, oluşturduğumuz genç ve dinamik kadromuz, insanlığa verdiğimiz değer ve hedeflerimiz sayesinde şu an sadece Türkiye değil, dünya çapında hemen hemen tüm sektörlere özel yaptığımız çözümlerle kısa sürede her platformda yer almayı başardık” diye konuştu.
ATİKER AKADEMİ; GELECEĞE YATIRIM PROJESİ ‘Eğitim alanında neye ihtiyacımız var ve bu ihtiyaçlarımızı nasıl hayata
geçirebiliriz?’ sorusundan hareketle, kurum kültürünü oluşturan değerler doğrultusunda Atiker Akademi fikrinin doğduğuna işaret eden Papan, “Atiker Akademi; sürdürülebilir kalite standartları ve insan kaynaklarını odağa alarak, Atiker’in çalışanlarıyla değer ve kalite zincirinde yer alan tüm paydaşların kişisel, mesleki ve teknik alanlarda öğrenme ve gelişimine katkı sağlamak amacıyla vücut bulmuş geleceğe yatırım projesi. Bireysel, fonksiyonel ve kurumsal gelişimi odağa alarak, üniversite öğrencilerine ve gençliğe eğitim imkânı sunarak kendisine geniş bir yelpazeyi hedef kitle olarak belirlemiştir. Sosyal sorumluluklarımızın farkındayız ve gençliğe yatırımın, geleceğe yatırım olduğunun bilincindeyiz. Gençlerimizin gözlerinde gördüğümüz ışıktan ilham alarak, onlara mutlu bir gelecek ve başarılı bir iş hayatı sunmak en önemli hayalimiz” şeklinde konuştu.
10.
AVM
YIL
Cefıc yönetimindeki 3 AVM’ye
12 uluslararası ödül Cefic tarafından yönetilen Palm City Mersin, CarrefourSA Bursa ve CarrefourSA İçerenköy AVM’lerde geçtiğimiz yıl gerçekleşen Minik Diş Dostları Projesi, Geppetto Usta’nın Atölyesi, Senin Mısraların ve Küçükler Çiziyor, Büyükler Yazıyor projeleri Hermes Creative Awards 2017'den 5’i Gold, 4’ü Platinum, 3’ü de Onur Ödülü olmak üzere toplamda 12 ödüle layık görüldü.
C
efic yönetiminde bulunan 3 AVM Pazarlama ve İletişim Profesyonelleri Derneği tarafından dünyadaki en seçkin ve yaratıcı projeleri seçmek ve yaratıcılığı teşvik etmek amacıyla 1995 yılından beri Amerika düzenlenen Hermes Creative Awards 2017'den 12 ödülle döndü. Gold, Platinum ve Onur Ödülü olmak üzere 3 ayrı ödül tipi bulunan Hermes Creative Awards’a her yıl farklı
96 •
w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix
ülkelerden binlerce proje başvuruda bulunuyor. “Önce İnsan” adlı sosyal sorumluluk projesi kapsamında “Minik Diş Dostları” gerçekleştirilen etkinliğini Palm City Mersin, CarrefourSA İçerenköy ve CarrefourSA Bursa Alışveriş Merkezleri’nde hayata geçirdi. “Minik Diş Dostları” projesi Hermes Creative Awards 2017'den toplamda 2 Gold ve 1 Onur Ödülü kazandı. CarrefourSA İçerenköy Alışveriş Merkezi’nde gerçekleşen Geppetto Usta’nın Atölyesi ise 2 Platinum, 1 Gold ödüllerine layık görüldü. Geppetto Usta’nın Atölyesi projesi “Ahşaptan Oyuncaklar, Kalmasın Oyuncaksız Çocuklar” sloganı ile Türkiye’de ilk kez hayata geçirildi.
Oyuncaksız çocuklara sağlıklı oyuncaklar hediye edebilmek fikrinden yola çıkılarak hayata geçirilen proje, yine çocuklar üzerinden kurgulandı ve çocuklara küçük yaşlarda paylaşma bilincinin aşılanması hedeflendi. Palm City Mersin Alışveriş Merkezi’nde, ziyaretçilerine hayal dünyasının kapılarını aralayarak; onları küçüklerin çizdiği büyüklerin yazdığı bir dünyada buluşturan “Küçükler Çiziyor, Büyükler Yazıyor” projesi ise Hermes Creative Awards 2017’den 1 Platinum, 1 Gold, 1’de Onur ödüllerine layık görüldü. CarrefourSA Bursa Alışveriş Merkezi’nde gerçekleşen ‘Herkes Şiir Yazabilir Ama Sen Şair Olabilirsin’ mottosuyla yola çıkan Senin Mısraların projesi ise 1 Platinum, 1 Gold, 1’de Onur ödüllerinin sahibi oldu…
FORUM MAGNESIA’NIN YENİ MÜDÜRÜ ÖZGÜR TEKDEMİR FORUM MAGNESIA’NIN BAŞARISI: 5,6 MİLYON ZİYARETÇİ Forum Magnesia’nın 2016 yılı giriş rakamları ile ilgili bilgileri paylaşan Tekdemir, yıl boyunca toplam 5,6 milyon kişi ziyaretçi ağırlandığını kaydetti. Tekdemir, yeni görevi ve Forum Magnesia hakkındaki açıklamalarına şöyle devam etti: ”Forum Magnesia’nın Genel Müdürlüğü görevine geldiğim 2017 yılı için en önemli hedefimizi, büyümemizi sürdürmek olarak belirledik. Öte yandan Forum Magnesia olarak 2017 Temmuz ayında beşinci hizmet yılımızı kutlayacağız. Bu yılın önemine yakışır büyük projelere imza atmayı hedefliyoruz.”
RAMAZAN’DA DA RAHAT ALIŞVERİŞİN ADRESİ FORUM MAGNESIA, 5. YIL SÜRPRİZİNE HAZIRLANIYOR Forum Magnesia Alışveriş Merkezi, 5. yılına Özgür Tekdemir ile girecek.
M
anisa’nın en önemli çekim merkezi ve buluşma noktası Forum Magnesia Alışveriş Merkezi’nin yeni Genel Müdürü, 14 yıllık sektör deneyimi bulunan Özgür Tekde-
Advertorial
mir oldu. 1 Mayıs 2017 tarihi itibarıyla Forum Magnesia Alışveriş Merkezi Genel Müdürü olarak atanan Tekdemir, AVM’nin giriş rakamları hakkında bilgi verirken, Forum Magnesia’nın beşinci yıl kutlamaları kapsamında planlanan sürprizlerini de açıkladı. Özgür Tekdemir’in 10 yılı Multi Türkiye’de olmak üzere 14 yıldan fazla sektör deneyimi bulunuyor. Tekdemir, daha önce Denizli’nin alışveriş ve yaşam merkezi Forum Çamlık’ta Kıdemli Operasyonlar Yöneticisi olarak görev yapıyordu.
www.forummagnesia.com
Ramazan döneminde kapanış saatlerini 23:00’e çekerek, Manisalı ziyaretçilere daha rahat alışveriş ve hizmet imkanı sunmayı amaçladıklarını belirten Tekdemir, beşinci yıl etkinliği planları hakkında da şunları söyledi: “Şehrin en önemli çekim merkezi ve buluşma noktası Forum Magnesia olarak, beşinci yıl kutlamalarımız kapsamında tüm Manisalılar’a, ünlü bir sanatçının sahneye çıkacağı özel bir organizasyona imza atmaya hazırlandığımızı müjdelemek isterim. Yeni dönemde de modanın en yeni trendlerini, eğlenceyi, lezzeti ve yeni deneyimleri seçkin müşterilerimize dünya ile aynı anda sunmaya devam edeceğiz. Her yeni günü, herkes için heyecan dolu, taze bir başlangıca dönüştürmek için çalışıyoruz ve tüm ziyaretçilerimize alışveriş, sinema, eğlence, kafe, restoran, buluşma noktaları ve keyfe dair yeni tecrübeler sunuyoruz.”
www.facebook.com/ForumMagnesia/
twitter.com/ForumMagnesia
10.
AVM
YIL
OSMANİYE’NİN İLK VE TEK AVM’Sİ; PARK 328 Park 328 AVM Müdürü Mustafa Yalçın, “Şehrin ilk ve tek alışveriş merkezi özelliğimizi devam ettiriyoruz. Hizmet verdiğimiz 5 yıl içinde bulunduğumuz şehir ve çevresine olumlu katkılarımız olduğu gibi, bu katkının gelecekte de devam etmesi için sektörün gelişimi ve müşteri beklentileri ile aynı doğrultuda planlarımızı hazırlıyoruz” dedi.
P
ark 328 AVM Müdürü Mustafa Yalçın, Türkiye’de perakende sektörünün, son 10 yıl içerisinde çok hızlı bir büyüme gerçekleştirdiğini ifade ederek, “2007 yılında Türkiye’deki toplam AVM sayısı 179, toplam kiralanabilir alan 3.5 milyon metrekare iken, 2018 yılında Türkiye genelinde AVM sayısı 415’e, toplam kiralanabilir alan ise 13 milyon metrekareye ulaşacak. AVM sayısında yüzde 132, kiralanabilir alanda ise yüzde 271 metrekarelik artışlara sahip olan perakende sektörünün beraberinde getirdiği sonuçlar da o denli güçlü oluyor” dedi.
“AVM’LER YAŞAM MERKEZİ HALİNE GELDİ” Günümüzde alışveriş merkezleri anlayışının değişerek AVM’lerin sadece alışveriş amaçlı değil bünyesinde bulundurduğu çeşitli eğlence alanları içinde tercih edilerek aynı zamanda yaşam merkezleri haline geldiğine değinen Yalçın, “Türkiye’nin sosyal yaşantısına olumlu katkısını en fazla Anadolu’da hissettiren alışveriş ve yaşam merkezleri sayesinde bulunduğu şehir ve çevresinin kültüründe hızlı değişimler yaşandığına şahit oluyoruz. Park 328 AVM olarak şehrin ilk ve tek alışveriş merkezi özelliğimizi devam ettiriyoruz. Hizmet verdiğimiz 5 yıl içinde bulunduğumuz şehir
“TÜRKİYE’NİN MARKALAŞMASI SAĞLANMALI” Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sonuç olarak gelecek dönemde bilgi teknolojileri, mobil uygulamalar, alternatif ödeme yöntemleri, sosyal medya ve CRM analizleri için gerekli altyapı yatırımları hayati önem taşıyor. Türkiye’nin perakende alanında sahip olduğu büyük potansiyel iyi değerlendirilip fırsata dönüştürülmeli, ülke ekonomisine kazandırılmalı ve Türkiye’nin markalaşması sağlanmalı.”
100 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
ve çevresine olumlu katkılarımız olduğu gibi, bu katkının gelecekte de devam etmesi için sektörün gelişimi ve müşteri beklentileri ile aynı doğrultuda planlarımızı hazırlıyoruz” diye konuştu.
“PERAKENDE İSTİKRARLI BİR ŞEKİLDE BÜYÜMEYİ BAŞARDI” Araştırmalara göre perakendecilerin, yaşanılan zorlu ekonomik şartlar ve ülke olarak geçirilen zor günlere rağmen istikrarlı bir şekilde büyümeyi başardığını gördüklerine işaret eden Yalçın, “Türkiye’de ekonomik şartların düzelmesi, nüfus ve kentleşmenin artması ve gelir seviyelerindeki artışlara bağlı olarak perakendecilik hızla büyümeye devam edecek. Perakendeci, sürekli aktif olarak topladığı analiz sonuçlarıyla teknolojiyi kullanarak, müşterilerine ihtiyaçları olan kaliteli ürünleri sunmaya çalışarak sadık müşteri portföyünü genişletecek. Bu anlamda değişen tüketici taleplerine zamanında ve doğru bir şekilde cevap verebilmek için hızlı ve müşteri memnuniyeti odaklı olmak ve farklı satış kanallarını koordineli bir şekilde yürütmek gerekiyor. Bu anlamda Perakendede yeni trend olan ‘pop up’ mağazaların hızla benimsendiğini görüyoruz” şeklinde konuştu.
10.
AVM
YIL
KARLILIĞIN MİNİMUMA DÜŞTÜĞÜ BİR DÖNEMDEYİZ Iyaşpark AVM Genel Müdürü Celalettin Çalış, karlılıkların minimize edildiği, minimuma düştüğü, kısacası ticaret koşullarının zorlaştığı bir döneme gelindiğini ifade etti.
geliştirmiş bulunuyoruz” dedi.
“SEKTÖRDE TEKNOLOJİ HIZLA GELİŞİYOR”
I
yaşpark AVM Genel Müdürü Celalettin Çalış, şartların çok zorlaştığı, tüketici beklentilerinin çok farklılaştığı, değiştiği, rekabetin acımasız boyutlara ulaştığı, karlılıkların minimize edildiği, minimuma düştüğü, kısacası ticaret koşullarının zorlaştığı bir döneme gelindiğini söyleyerek, “Nerede eski günler dediğimiz, her anlamda eski dönemleri özlediğimiz bir döneme geldik.
104 •
Firmamız olarak planlamalarımızı, stratejimizi bu değişen ve gelişen ekonomik koşullara göre
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
Çalış, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sektör olarak, alışveriş merkezi olarak bulunduğumuz konumu daha iyiye götürmek için gerekli yeniliklerin çalışmalarını yaparak, alışveriş merkezimizi büyütme, marka karmasını şehrimizin ihtiyaçlarına göre geliştirme, mevcut kiracılarımız olan markalarımızla birlik beraberlik içeri-
sinde, kol kola mücadele ederek kiracı mutluluğunu, müşteri mutluluğunu sağlamak amacındayız. Beklentimiz anlamında bu hedeflerimiz doğrultusunda büyüyerek dolayısıyla istihdama katkı sağlamak beklentisi içindeyiz. Sektörde teknolojinin hızla geliştiği günümüzde bilişim yatırımlarına daha çok ağırlık verilecek ve bilişim toplumunun tüketici alışkanlıkları, sınırsız ev ticaret ve teknikleri ile bildiğimiz ticaret yöntemlerinde değişikler olacaktır.”
10.
AVM
YIL
KARADENİZ’İN YILDIZI SAMSUN PİAZZA’DA PARLIYOR
106 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
10.
AVM
YIL
K
aradeniz Bölgesinin en büyük ve en çok tercih edilen Alışveriş ve Yaşam Merkezi Samsun Piazza, açıldığı 2013 yılından bu yana, 51 milyonun üzerinde ziyaretçi ağırladı. Hem renkli aktiviteleri hem de marka karması ile Karadenizliler’in favori buluşma noktası olan Piazza, 2014 yılında Uluslararası Alışveriş Merkezleri Konseyi (International Council of Shopping Centers ICSC) tarafından düzenlenen ‘Avrupa’nın En İyi Alışveriş Merkezi ’onur ödülünün sahibi oldu. 2015 yılında, Samsun’da yaşayan ve daha önce kenti hiç görmeyen 2015 çocuğu misafir ederek onlara unutulmaz anlar yaşattı. 2016 yılında ise Origami Turna Kuşlarından oluşan sergisi ile Dünya Çocuk Rekorları Kitabına adını yazdırdı.
KAMPANYALARI İLE ÇOK KONUŞULDU
YILDIZLARIN KARADENİZ’DEKİ BULUŞMA NOKTASI
Özel günlerin ve haftaların anlam ve önemine uygun etkinlikler ile hem yetişkinlere hem de küçüklere yönelik aktivitelere ev sahipliği yapan Samsun Piazza Alışveriş ve Yaşam Merkezi, bugüne dek düzenlediği kampanya ve çekilişlerle 34 binin üzerinde hediye dağıttı. Dev kampanyalara ismini yazdıran Piazza, bugüne dek 1 ziyaretçisini ev, 4 ziyaretçisini de araç sahibi yaptı.
Şehrin cazibe noktası Piazza, ziyaretçilerini Türkiye’nin ünlü isimleri ile çeşitli etkinliklerde bir araya getiriyor. Çağla Şıkel, Özge Ulusoy, Carlos Martin gibi ünlü mankenlerin markaların koleksiyonlarını tanıttığı 3 sezon defilesine ve aralarında Mabel Matiz, Özdemir Erdoğan, Fettah Can, Aydilge, Ayşe Hatun Önal, İrem Derici, Ece Seçkin, Emre Kaya ve Edis gibi isimlerin yer aldığı, Türk müziğinin popüler sanatçılarının konserlerine ev sahipliği yapan Piazza, bugüne dek 50’nin üzerinde yıldız ismi ağırladı.
ÇOCUKLARA EĞLENCENİN KAPILARINI AÇIYOR Piazza’nın miniklere yönelik düzenlediği etkinlikleri tek çatı altında topladığı Çocuk Kulübü, AVM’nin en çok ilgi çeken durakları arasında. Piazza’da bugüne dek düzenlenen 332 atölyeye toplam 6 bin 750 çocuk katılım sağladı.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 10 7
10.
AVM
YIL
ZİYARETÇİLERİNİ SANATIN HER DALI İLE BULUŞTURUYOR Şehri sanatla ve sanatçıyla buluşturan, yarı profesyonel ve profesyonel isimlerin eserlerine ev sahipliği yapan Piazza, ziyaretçilerine AVM içerisinde sanata vakit ayırmaları için fırsat yaratıyor. Bugüne kadar 260’ın üzerinde sanatçının 10 binin üzerinde eserinden oluşan sergisine ev sahipliği yapan Piazza, Samsun’un sanatla buluşma noktası haline geldi.
SOSYAL SORUMLULUĞUN ADI ‘PİAZZA’ Açıldığı günden bu yana sosyal sorumluluk bilinci ile de hareket eden Piazza, Sağlık Ba-
kanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Orman Bakanlığı, Ceza ve Tutuk Evi, Türk Hava Kurumu, Silahlı Kuvvetler, Kızılay, Samsun’daki tüm sivil toplum ku-
ruluşları (Rotary, Kikap, Tema, Adige vb.), özel okullar ve hastaneler ile birbirinden faydalı ve hayatlara dokunan sosyal sorumluluk projeleri gerçekleştirdi.
ORİGAMİ REKORU SAMSUN PİAZZA’DA ATILDI Samsun Piazza AVM’nin düzenlediği, Samsun’dan yüzlerce öğrencinin yaptığı binlerce origami ile “En Büyük Origami Turna Kuşu Sergisi” rekor denemesinde başarıya ulaştı. Japon kağıt katlama sanatı origami yöntemi ile 1-15 Haziran tarihleri arasında hazırlanan 6 bin 972 adet turna kuşu “Dünya Çocuk Rekorları” kitabına girmeye hak kazandı.
108 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
10.
AVM
YIL
Doğu Karadeniz’in en çok tercih edilen AVM’si;
Forum Trabzon
Karadeniz Müzikleri festivali coşkusu Yakın tarihte bir festival düzenlediniz. Karadeniz Müzikleri Festivali. İlgi hangi düzeyde gerçekleşti? Forum Trabzon Karadeniz Müzikleri Festivali onlarca projemizin en yeni tarihli ve en keyiflilerinden. Aslında en başta sadece “Asi Karadeniz’in şair ceketli çocuğu merhum Kazım Koyuncu’yu
112 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
Anma Günü” şeklinde bir fikrimiz vardı. Fakat bu fikir zaman içinde büyüdü ve bir festivale evrildi. Bir dünya markası olan Karadeniz müzikleri ve danslarını tanıtan ve yaşatan bir şölen. Sonra dedik ki “bu kıymetli miras neden daha fazla gönüle misafir olmasın?!” ‘En iyi yorum’ dalında ödüllü bir ses yarışması da dahil ettik. İlk 3’e verilecek ödül haricinde, bir de Kazım Koyuncu’yu Anma Özel Ödülü planladık. Karadeniz Teknik Üniversitesi,
Ondokuz Mayıs Üniversitesi, TRT Trabzon Müdürlüğü, Trabzon Filarmoni Orkestrası ve birbirinden değerli müzisyen ve sanatçılar işbirliği ile düzenlediğimiz etkinliğin ilk senesi olmasına rağmen; 500’ün üzerinde kayıt aldık. Jüri üyelerimiz her biri birbirinden iyi performansları seçerken gerçekten zorlandılar. Fakat sayıyı 10’a kadar indirgediler ve 21 Mayıs Pazar günü ilk 10’a giren yarışmacılara canlı olarak kulak verdik. Kemençe ve tulumun yarattığı büyü ile Karadeniz’in eşsiz ve renkli dans gösterilerinin sahne alması ardından, ödül törenine geçtik. Duygu ve heyecan dolu dakikalar akabinde Karadeniz müziğinin sevilen temsilcisi Resul Dindar sahne aldı ve yarışma 1’ncisiyle düet yaptı. Gerçek bir müzik ziyafeti idi. 3 binden fazla ziyaretçimizin katıldığı, adeta kimsenin gün boyunca yerinde duramadığı, müziğe ve dansa doyduğumuz çok keyifli bir organizasyon oldu.
10.
AVM
YIL
Uğur Arısoy
Esma Sezeroğlu
Forum Trabzon AVM Müdürü Uğur Arısoy ve AVM Pazarlama Yöneticisi Esma Sezeroğlu, “Forum Trabzon AVM, Doğu Karadeniz’de en büyük ve en çok tercih edilen alışveriş merkezi. Ziyaretçi giriş sayımız her zaman yüksek, ortalama kişi başı harcama tutarlarımız ise Türkiye ortalamasının çok üzerinde” diyor. Forum Trabzon’un ziyaretçi sayısı, profili, mimari yapısı, lokasyonu ve marka karmasına baktığımızda karşımıza nasıl bir tablo çıkıyor? Forum Trabzon, hangi özelliklerle ön planda yer alıyor? Forum Trabzon’un Doğu Karadeniz’deki en büyük ve en çok tercih edilen alışveriş merkezi olduğunu söyleyerek başlayabiliriz. Bireysel imkanlar ve toplu taşıma seçenekleriyle çok kolay ulaşılabilir bir lokasyonda yerleşiğiz. Yüzlerce metre uzunluğundaki terasımız deniz manzaralı, çatı ve iç koridorlar Karadeniz’den esinlenmiş olarak dalga biçimli bir mimariye sahip. Ahşap, cam ve doğal taş ağırlıklı konsept uygulaması, dış ve iç alanlardaki zengin ve gerçek peyzaj sunumları ve gün boyu gün ışığı alan dolaşım alanları ile size kendinizi iyi hissettirir. Toplamda 180’e yaklaşan seçkin markası ile de ziyaretçilerinin bölgedeki ilk tercihi.
Trabzon haricinde Artvin, Rize, Giresun, Ordu, Samsun, Erzincan, Erzurum, Bayburt ve Gümüşhane’den yıl boyu yerel ziyaretçilerimizi ağırlıyoruz. Mart sonu itibariyle İran ve Azerbeycan’dan, Nisan-Ekim ayları arasında da Suudi Arabistan, Katar, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri gibi Körfez ülkelerinden yabancı ziyaretçilerimizi ağırlıyoruz. Forum Trabzon olarak misafirlerinize ne gibi ayrıcalıklar sunuyorsunuz? Bölge halkının alışveriş ve sosyal yaşantısında ne gibi değişimlere neden oldunuz? Başarılı lokasyonumuz, keyifli iç ve dış mimarimiz ve güçlü marka karmamız Forum Trabzon’un sunduğu ayrıcalıklar listesinde başı çekiyor. Güvenli, temiz ve ferah bir ambiyansta, keyifli bir alışveriş deneyimi yaşatıyoruz. Yerli ve yabancı müşterilerimiz, uluslararası ve ulusal markalarımızın kaliteli hizmet yaklaşımı ile güvenilir bir alışveriş ortamında hizmet alabiliyor. Bölgede düzenlenen konser, imza günü, prömier, defile gibi ünlülerle buluşma organizasyonları, sosyal iletişim
Forum Trabzon olarak düzenlediğiniz etkinlik ve kampanyalarda hangi kriterleri dikkate alıyorsunuz? Gerçek talebin ne olduğunu anlamak, bizce atılacak ilk ve en doğru adım. Ziyaretçilerimizi ve hemen akabinde müşterilerimizle sürekli yakın temasta olan markalarımızı dinliyoruz. Hiçbir aktivitemizi yapmış olmak için yapmıyoruz, hepsini gerçekten ‘kazan-kazan’ felsefesine hizmet etmesi için kurguluyoruz. Örneğin ziyaretçilerimizle sık aralıklarla anketler yapıp onlara layık hizmet edebiliyor muyuz; izliyoruz, gizli müşteri uygulamalarıyla markalarımızı ve kendimizi denetletiyoruz, her yaştan ve meslekten ziyaretçilerimizle özel odak-grubu buluşmaları organize ediyor ve bizden ne beklediklerini en net şekilde anlamaya çabalıyoruz. Benzer çalışmaları markalarımızın yöneticileri ile de yapıyoruz.
projeleri ve spor-sanat-kültür içerikli tüm aksiyonların ilklerine fikir ve ev sahipliği yapmaya çalışmak temelli bir yaklaşımımız var. Bizden önce atılmış bir adım var ise sponsorluk ya da hizmet paydaşlıkları ile de olsa bu organizasyonların içinde yer alıp bölge sakinlerine hizmet etmeye ve her platformda hayatlarının bir parçası olmaya devam ediyoruz.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 11 3
HABER
10. YIL
YAĞLI BACA TEMİZLİĞİNDE ÖNCÜ FİRMA; AB TEKNİK likte kapalı mekanlar ve dolayısıyla mutfaklar çoğaldı. Restoranların da çoğalmasıyla bu mekanlara havalandırma kanalları olan mutfaklar yapılmaya başlandı. Mutfaklar yapılınca da bunların bakımlarına ihtiyaç duyuldu. Biz de böyle bir sektörün varlığını keşfederek giriş yaptık.
AB Teknik Hizmetler Firma Sahibi Burhanettin Ünver, “Şu anda Türkiye’de 100’e yakın AVM’ye hizmet veriyoruz. Edirne’den Iğdır’a kadar müşteri portföyüne sahibiz” diyor. AB Teknik Hizmetler olarak mutfak yağlı baca temizliğine yönelik sunduğunuz çözümlerden bahseder misiniz? Hangi tür uygulamalar faaliyetlerinizde ön plana çıkıyor? AB Teknik Hizmetler olarak 1998 yılında havalandırma kanalı ve klima sektörüyle ilgili olarak faaliyetlerimize başladık. Daha sonra müşterilerden gelen talep doğrultusunda mutfak yağlı baca temizliği işine girdik. Mutfaklardaki bacalar pişirme ocaklarından çıkan dumanı, kanallar vasıtasıyla dışarıya tahliye ederler. Bu tahliye esnasında sistemin uzunluğu ve kısalığı, temizlikte büyük önem taşıyor. Sistemler, pişirme ocaklarından çıkan karbonun tahliye edildiği yerler olduğu için belli bir zaman sonra tıkanıyor. Havalandırma kanalları eğer bakım yapılmazsa yangın riskini her zaman taşıyor.
116 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
AB Teknik Hizmetler olarak yaptığımız bakımla yangın riskini en aza indiriyoruz. Baca sektörüne girişiniz nasıl oldu, böyle bir alana yatırım kararı nasıl ortaya çıktı? Son yıllarda inşaat sektörünün gelişmesi ve nüfusun artmasıyla bir-
Hedef kitlenizde hangi sektörler yer alıyor? Müşteri portföyünüzden örnekler verir misiniz? Sektördeki rekabet ne durumda? Sektörde sahip olduğunuz pazar payı ne kadar? Hedef kitlemizi ilk olarak restoranlar oluşturuyordu. Ondan sonra kamu kurum ve kuruluşları, plazalar, fabrikalar ile devam ettik. 2005’ten sonra AVM sektörüne hizmet vermeye başladık. Şu anda Türkiye’de 100’e yakın AVM’ye hizmet veriyoruz. Edirne’den Iğdır’a kadar müşteri portföyümüz var. İstanbul’da Zorlu AVM, Aqua
10. YIL
Florya, Armonipark, Arenapark, Beylikdüzü Migros, Safir AVM, Tepe Nautilus, Neomarine, Galeria, Capitol, Carousel ve Capacity AVM gibi büyük AVM’lerle çalışıyoruz. Sektördeki rekabete gelince; bu işe başladığımızda 4 tane rakip firma vardı. Şu anda rakip firma sayısı 100’e ulaştı. 100 rakibin içerisinde teknik altyapımızın sağlamlığıyla ön planda yer alıyoruz. Sektörde sahip olduğumuz pazar payı ciddi bir orana tekabül ediyor. Sektöre herkesin girmesiyle rakipler çoğalabiliyor. Ama burada önemli olan, o firmanın belirli yeterliliğe sahip olması. Eğer bu yeterliliğe sahip değilse karşı tarafa büyük zararlar verebiliyor. Firma olarak belli bir kurumsallığa ulaşmak için büyük mücadele verdik. Kalite kontrol birimini kurduk. Şu anda 53 personele sahibiz. İstanbul’da 4. ekibimizi kuruyoruz. 2 tane Ankara’da, 2 tane de Antalya’da ekibimiz var. Bacaların hangi periyotlarla temizlenmesi gerekiyor? Baca temizliğinde nelere önem veriyorsunuz? Bacaların hangi periyotlarla temizlenmesi gerektiği, işletmenin iş yapma potansiyeline bağlı olarak değişiyor. Pişirme ve sistemle alakalı. Satış ne kadar fazlaysa baca da o kadar kirleniyor demektir. Ayrıca bazı firmaların kanalları çok uzun metrajlı, bazıları kısa metrajlı. Bu konuyla ilgili binaları yangından koruma yönetmeliği var. Buna göre bacaların yılda en az 3 kez temizlenmesi gerekli. Öte yandan temizleyen firmanın vereceği periyot da önemli.
Baca temizliğinde kontrolün iyi yapılması gerekiyor. Temizlik bittikten sonra görünmeyen yerleri temizlediğimiz için bir personel kontrolünü yapmalı veya İtfaiye Daire Başkanlığı aranıp, bir denetmen de istenebilir. AB Teknik Hizmetler olarak yaptığımız işleri sisteme giriyoruz. İtfaiye denetime çıktığı zaman sistemden orasını kimin temizlediğini görüyor. Yani her şeyimiz kayıtlı ve şeffaf. Personelinizin eğitimi konusunda ne gibi çalışmalar yürütüyorsunuz? Personelimize her türlü eğitimi veriyoruz. İş güvenliği yasasının çıkmasıyla birlikte personelimize iş güvenliği eğitimleri de aldırıyoruz. Eğitim konusunda elimizden geleni yapıyoruz. Ayrıca alışveriş merkezlerinin içindeki mağazalara da eğitim prog-
HABER
ramları uyguluyoruz. Baca temizliği basit bir iş değil, bir operasyon gerektiriyor. Sadece çalışanlarımızı değil, müşterilerimizi de eğitiyoruz. Çünkü baca temizliğinde insanları bilgilendirmek çok önemli. Sektörde karşımıza çıkan belli başlı sorunlardan da kısaca bahseder misiniz? Sektördeki en büyük sorunlardan bir tanesi, yetkili firma bulmak. O işe talip olan firmanın yetkinliğini iyi araştırmak, referanslarına iyi bakmak gerekiyor. Çalıştırdığı personel kalitesi de çok önemli. Yeterliliğe sahip olmayan bir firma, hizmet verdiği firmaya da zarar verebiliyor. Rekabet konusu da diğer bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Diğer bir sorun; personel yetersizliği. Personel bulmakta zorlanıyoruz.
Bacaların temizliği kadar havalandırma ve klima sistemlerinin temizliği de önem taşıyor. Bu konuda neler yapıyorsunuz? Plazaların, AVM’lerin veya bankaların havalandırma kanallarını temizliyoruz. Dünya Sağlık Örgütü’nün tavsiyesiyle ofislerin havalandırma sistemlerinin 2 yılda en az 1 kere temizlenmesi gerekiyor. Klima sistemlerinden gelen astım ve bronşit gibi birçok hastalık var. Kanalların içinde bakteriler dolaşıyor. Bir ofiste temiz hava olmazsa o ofiste çalışanların verimliliği de düşüyor. Ofis ortamları iyi havalandırılırsa, insanların performansı da artıyor. Dolayısıyla temiz hava çok önemli.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 11 7
10.
LOJİSTİK
YIL
LOJİSTİK HER GEÇEN GÜN ÖNEM KAZANIYOR Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Başkanı Emre Eldener, lojistik sektörünün gerek Türkiye’nin coğrafi konumu gerekse son yıllarda atağa geçen altyapı yatırımları ile her geçen gün önem kazandığını ifade etti.
U
luslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Başkanı Emre Eldener, ülkemizin en yüksek hacimli hizmet ihracatçısı sektörlerinden birisi olan lojistik sektörünün gerek Türkiye’nin coğrafi konumu gerekse son yıllarda atağa geçen altyapı yatırımları ile her geçen gün önem kazandığını söyleyerek, “Avrupa ile Ortadoğu-Asya ve Uzakdoğu arasında bir köprü görevi gören ülkemiz bu anlamda bir hub olmak için de büyük avantajlara sahip. Taşımacılıktan Lojistiğe Dönüşüm Eylem Planı’nın devreye girmesiyle birlikte bu yönde önemli adımlar atıldı. Ancak geçtiğimiz 10 yılı değerlendirmek gerekirse Türkiye’de lojistik altyapısına yapılan yatırımların bir kısmının gerekli verimliliği sağlamadığını söyleyebiliriz” dedi.
118 •
“LOJİSTİK MASTER PLANI BÜYÜK FAYDA SAĞLAYACAK” UTİKAD olarak özellikle lojistik merkezlerin konumlandırılması ve oluşturulması uygulamalarını inceleyip Hasanbey Lojistik Merkez Değerlendirme Çalışması’nı hazırlayarak kamu ile paylaştıklarını belirten Eldener, “Bu nedenle çalışmalarına başlanmış olan Lojistik Master Planı’nın sektörümüze ve ülkemize büyük fayda sağlayacağını düşünüyorum. Yatırımlar arasındaki entegrasyonun yatırım planlanırken düşünülmesi gerekiyor” diye konuştu. UTİKAD olarak geçen 10 yıllık sürede bu dönüşümün istikrarlı ve sektörün tüm paydaşları açısından verimli koşullarda oluşabilmesi için çalışmalarını sürdürdüklerine değinen Eldener, “Üyelerimiz ve kamu kurumları arasında köprü olma hassasiyetimizi korurken, ülkemizi ve sektörümüzü uluslararası
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
platformlarda tanıtmak için de büyük çaba sarf ettik. 2002 ve 2014 yıllarında iki kez FIATA Dünya Kongresi’ne ev sahipliği yaptık” şeklinde konuştu. Eldener, şöyle devam etti: “Tüm dünyanın iş yapma şekillerini hızla değiştiren dijitalleşme, nesnelerin interneti, endüstri 4.0 gibi kavramlar pek çok sektörde olduğu gibi lojistik sektörü için de bir dizi tehdidin yanı sıra büyük bir fırsatlar denizi de yaratıyor. UTİKAD olarak kısa, orta ve uzun vadede hedeflerimiz var. Kısa vadede, ülkenin içinde bulunduğu durumu dikkate alarak her
şeyden önce üyelerimizin işlerini en iyi şekilde yapabilecekleri koşulların oluşturulmasına çalışıyoruz. Bu yönde hem kamuyla hem de ilgili diğer sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği içinde görüşmelerimizi ve çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Orta vadede, gelişen teknoloji kullanımı ve dijitalleşmenin sektörümüze yaratacağı fırsatları ve tehditleri iyi değerlendirip, üyelerimizin çalışmalarını ve vizyonlarını gelecekteki yeni iş yapma biçimleri doğrultusunda geliştirmelerine katkı sağlamaya devam edeceğiz. Uzun vadede ise kuruluşumuzdan beri en önemli görev olarak benimsediğimiz ve çalışmalarımızı yoğunlaştırdığımız eğitim çalışmalarımızı geliştirerek sürdüreceğiz.”
10.
LOJİSTİK
YIL
OTOMOTİV SEKTÖRÜNE PARALEL BÜYÜYORUZ Sektörünüz açısından geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor? Gerek faaliyet gösterdiğiniz sektör gerekse derneğiniz hangi atılımları gerçekleştirdi? 2006 ile 2016 yılları arası otomotiv sektörüne rakamsal olarak bakacak olursak son on yılda OSD verilerine göre: Toplam üretim 2006 yılında 988 bin iken, 2016 yılına gelindiğinde 1.486 bine, otomobil üretimi 2006 yılında 546 bin iken 2016 yılında 951 bin rakamına ulaştı. Ticari araç üretimi ise 2006 yılında 442 bin iken 2016 yılında 535 bin adede ulaştı. Otomotiv sektörü toplam pazarı 2006 yılında 665.515 adet iken 2016 yılında 1.007.857 adet rakamını yakaladı. 10 yıl ortalaması toplamı 763,6 adet iken 2016 yılı toplamı 1.007,9 adet, yüzdelik artış oranı yüzde 32,0 oldu. Otomobil pazarı 2006 yılında 373.219 adet iken 2016 yılı 756.938 adet rakamına ulaştı. 10 yıl ortalaması toplamı 504,4 adet iken 2016 yılı toplamı 756,9 adet, yüzdelik artış oranı yüzde 50,1 oldu. Ticari araç pazarı 2006 yılında 292.296 adet iken 2016 yılı 250.919 adet oldu. 10 yıl ortalaması toplamı 259,2 adet iken 2016 yılı toplamı 250,9
120 •
Araç Lojistikçileri Derneği (ARLOD) Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ağaçlı, “Derneğimiz üyeleri, sektöre daha iyi hizmet verebilmek ve olası riskleri en aza indirmek için çekici ve oto taşıyıcı üniteleri belli periyotlarda ve sürekli yeniliyor, teknolojinin sektörümüze sunduğu tüm yenilikleri ve imkanları kullanarak, otomotiv sektörüne paralel olarak gelişimimizi sürdürüyoruz” diyor. adet, yüzdelik azalış oranı yüzde -3,2 seviyesinde gerçekleşti. Hafif ticari araç pazarı 2006 yılında 617.852 adet iken 2016 yılında 983.720 adet rakamını yakaladı. 10 yıl ortalaması toplamı 719,0 adet iken 2016 yılı toplamı 983,7 adet, yüzdelik artış oranı yüzde 36,8 oldu. Üretim/ihracat: 2006 üretim 1.026.427 adet, ihracat 706.402 adet, üretimin ihracata oranı yüzde
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
69 seviyesinde gerçekleşti. 2016 yılına gelindiğinde üretim 1.536.673 adet, ihracat 1.155.033 adet, üretimin ihracata oranı yüzde 75 oldu. Toplam pazar/ithalat: 2006 yılında toplam pazar 665.515 adet iken, 2016 yılında bu oran yüzde 57 oranında artarak 1.007.857 adet yükseldi, ithalat 2006 yılı 382.460 adet iken 2016 yılında 681.308 adete
yükseldi. Toplam pazarın ithalata oranı yüzde 68 seviyesinde gerçekleşti. Gerek sektör gerekse derneğinizin geleceğe yönelik hedefleri ve beklentileri nelerdir? Sektörde teknoloji, Ar-Ge çalışmaları, yeni trendler ve yatırımlar anlamında ne gibi atılımlar ve gelişmeler yaşanacak? ARLOD olarak beklentimiz, Türkiye otomotiv sektörü dinamik yapısıyla geçmiş yıllarda olduğu gibi üretim, ihracat ve pazar payını koruyacağına ve sektörel gelişimini devam ettireceğine kanaatimiz tamdır. Otomotiv üretiminde, özellikle Avrupa kıtasında güçlü bir konumdayız. Bugün dünyada otomobil üretiminde 14. sırada, hafif ticari araç segmentinde ise 7. sıradayız. Avrupa’da ise otomotiv üretiminde 5., hafif ticaride ise 1. sıradayız. Avrupa’nın önde gelen ticari araç üretim üssü olmanın yanısıra yeni binek otomobil projeleriyle birlikte toplam otomotiv üretiminde önde gelen bir üretim merkezi olma yolunda hayli mesafe katettik. Böylece, 2016 yılında kapasitemiz 1,7 milyon adetten 1,9 milyon seviyesine yükseldi. Türkiye’de 1000 kişiye düşen araç sayısı 171 iken, Avrupa’da bu rakam 582. Bununla birlikte 2020 yılında Türkiye’de 1000 kişiye düşen araç sayısının 236’ya çıkacağı öngörülüyor.
10.
LOJİSTİK
YIL
SKYAIR OLMAZ DENİLENİ YAPTI Almanya’nın Hahn Havalimanı’ndan, Umman’ın Muscat Havalimanı’na içleri petrol ve gaz endüstrisi ekipmanları ile doldurulmuş iki adet high küp konteynırı Ilyushin IL-76 nakliye uçağına limitlerle yükleyerek olmaz denileni yapan Skyair, konteynerların içindeki yükü emniyetli ve sorunsuz bir şekilde alıcısına teslim ederek bir başka başarıya daha imza attı.
124 •
S
kyair Kargo Direktörü Erdinç Ertemel, Skyair’in olmaz denileni yaparak rakiplerinden farklılığını bir kez daha ispatladığını söyleyerek, “Almanya’nın Hahn Havalimanı’ndan, Umman’ın Muscat Havalimanı’na içleri petrol ve gaz endüstrisi ekipmanları ile doldurulmuş iki adet high küp konteynırı limitlerle Ilyushin IL-76 nakliye uçağına yükleyerek olmaz denileni yapan Skyair, konteynerların içindeki yükü emniyetli ve sorunsuz bir şekilde alıcısına teslim ederek bir başka başarıya daha imza attı” dedi. Ertemel, “Müşterimizden gelen talep sonrasında süratle her iki konteynerı yükleyeceğimiz en uygun hacimli ancak en düşük maliyetli uçağı aradık. Müşterimizden aldığımız bilgiye göre diğer rakiplerimiz kendisine 2 adet high küp konteynerın ancak AN124 tipi daha geniş gövdeli kargo uçağına yüklenebileceği oldu. Bunun üzerine ‘oversize’ diye tabir edilen zoryükler konusunda fazlaca tecrübe ve uzman kadroya sahip
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
olan ekibimiz ile havayolu mühendislerinin detaylı çalışması sonrasında, uçağın arka rampa tavanı ve yanlarında yaptıkları ufak modifikasyonlar sonrasında her iki konteynırın tek uçağa yüklenmesini mümkün kıldık. Dolayısıyla müşterimize daha küçük hacimli uçağı sunarak kendisine navlunda maliyetinde büyük bir tasarruf sağlamış olduk” diye konuştu.
“FARKLI VE ZOR YÜKLEMELERLE ÇOK DENEYİM KAZANDIK” Geçen yıl İtalya Milano’dan İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’na AN124 ile 3. Köprü’nün direklerinin çatısına konan 55 ve 57 tonluk ağır malzemeleri taşıdıklarını hatırlatan Ertemel, “Milano’da yükleme ve İstanbul’da boşaltma öncesinde havayolunun mühendisleri ve yükleme uzmanları ile birlikte apronda yaklaşık beşer saat platform kurulum çalışmamız oldu. Bu tarz ağır ve özel yüklerin uçaklarla taşınabilmesi için öncesinde detaylı bir mühendislik çalışmasına ihtiyaç var. Skyair olarak yaptığımız farklı ve zor yüklemeler sonucunda çok deneyim kazandık. Bunu rakiplerimize karşı avantaja çevirerek hem iş kazanıyor hem de işi en düşük maliyetle yaparak müşterilerimizi memnun ediyoruz. Bizi en çok bu mutlu ediyor” şeklinde konuştu.
10.
LOJİSTİK
YIL
2003 yılından günümüze Ar-Ge projeleri yapıyoruz
Xinerji Teknoloji Hizmetleri Ltd. Şti. Kurucu Ortağı Erkan Durdağı, “Son 10 yılda lojistik operasyonlarının verimli yönetilmesi konusundaki farkındalık üst düzeye tırmandı. Büyük çapta ve karmaşık süreçleri içeren operasyonların yönetilmesi için bilgi birikimi sağlandı, bilgi teknolojilerine yatırım kapasitesi artırıldı. Bu doğrultuda firmamız sektörel Ar-Ge projelerine hız ve ağırlık verdi” diye konuştu. Sektörünüz ve firmanız açısından geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor? Gerek faaliyet gösterdiğiniz sektör gerekse firmanız hangi atılımları gerçekleştirdi? Lojistik kelimesi (logistics), logic ve statistics kelimelerinin birleşmesinden meydana gelir. Bu kelimeler Türkçe karşılık
olarak “istatistiksel mantık”ı ifade eder. Bu doğrultuda bir ürünü kaynağından, nihai tüketicisine ulaştırmak için gerekli tüm faaliyetler, verimliliğe hizmet edecek şekilde modellenmeli. Kümülatif bakıldığında sektör bağımsız olarak tüm operasyonun verimliliğini doğrudan etkileyen bu süreç, doğru
kurgulandığında, lojistik operasyonların ürün maliyetini doğrudan etkileyecek verimli sonuçlara ulaşılmakta anahtar vazifesi üstlenebileceği görülecektir. Son 10 yılda lojistik operasyonlarının verimli yönetilmesi konusundaki farkındalık üst düzeye tırmandı. Büyük çapta ve karmaşık süreçleri içeren operasyonların yönetilmesi için bilgi birikimi sağlandı, bilgi teknolojilerine yatırım kapasitesi artırıldı. Bu doğrultuda firmamız sektörel Ar-Ge projelerine hız ve ağırlık verdi; TÜBİTAK destekli 2, KOSGEB destekli 1 projeyi tamamlayarak, bu projelerini ticarileştirdi. Sektörde var olan bilgi teknolojisi çözümlerinin tamamının yabancı kaynaklı olduğu ve bunların çok yüksek lisans, yerelleştirme ve destek maliyetleri ile sunulduğu dikkate alındığında, sektörün ihtiyaçlarına cevap verecek doğru çözümlerin geliştirilmesine katkı sunmuş ve sunmaya devam ediyor olmaktan dolayı memnunuz. Gerek sektör gerekse firmanızın geleceğe yönelik hedefleri ve beklentileri nelerdir? Sektörde teknoloji, Ar-Ge çalışmaları, yeni trendler ve
yatırımlar anlamında ne gibi atılımlar ve gelişmeler yaşanacak? Bakanlık düzeyindeki otoriteler tarafından verilen demeçler ışığında görülüyor ki, orta ve uzun vadede ülkemizin lojistik sektörü ile ilgili hedefleri doğrultusunda; öncelikli kalkınma konularında başı çeken sektörümüzde, başarıların ve yatırımların sürekli artarak devam etmesi gerektiğine inanıyoruz. Özellikle inovatif projeler konusunda desteklenen yatırımlar, nitelikli iş gücünün ülkeye kazandırılması, yerli kaynakların desteklenmesi anlamını taşıyor. Sektör bilincinin her geçen gün tırmandığı sektörümüzdeki Ar-Ge çalışmaları, ülkemizin ihracat yeteneğini besleyecek, ithalatı azaltıcı etkisi olacak. Ulusal Ar-Ge projelerimiz, satış sonrası destekte yabancı firma bağımlılığını ortadan kaldıracak, kolay ulaşılabilir servis sunabilme avantajı, satış sürecini desteklemek adına da pozitif etki oluşturacak. Bu doğrultuda firmamız, sektör öncüleriyle ortak Ar-Ge projelerine ve katma değeri yüksek ürün geliştirme çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. 2017 yılında başlanan ve 2 yıl devam edecek Kıta Lojistik ile ortak geliştirdiğimiz TÜBİTAK Ar-Ge projemiz de bunun en güzel örneği.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 12 5
10.
LOJİSTİK
YIL
jistik olarak iş süreçleri kompleks olan firmalarla daha çok ilgileniyoruz. Çünkü bu işlerde katma değer yaratabiliyor, problem çözme kabiliyetimizi ortaya koyabiliyoruz. Bu sayede işe deneyimimizi katabiliyor, uzmanlığımız çerçevesinde dizayn ve planlama anlamında katkı sağlayabiliyoruz” dedi.
“ÜRÜN ÇEŞİTLİLİĞİMİZ OLDUKÇA GENİŞ”
Horoz’dan 5 kıtada entegre lojistik çözümler Horoz Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Taner Horoz, lojistik sektöründe 5 kıtada, 105 ülkede, 601 noktada entegre lojistik çözümler ürettiklerini ifade etti. Müşterilerinin ihtiyaç duyduğu tüm lojistik hizmetlerini, entegre bir şekilde sunarak, özel çözümler üretebilen Horoz Lojistik’in bu yıl 75. yılını kutladığını söyleyen Horoz Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Taner Horoz, 2016 yılını gerek karlılık gerekse ciro olarak hedefleri doğrultusunda tamamladıkları-
126 •
nı kaydetti. 2016 yılında cirolarının 675 milyon TL olarak gerçekleştiğini belirten Horoz, “Sektörün lider firmalarından biri olarak, her yıl olduğu gibi bu yıla da büyük hedeflerle başladık. Horoz Lojistik olarak hedefimiz Türkiye’nin büyümesiyle doğru orantılı ilerliyor. Ancak temelde, Türkiye’nin büyümesinin
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
yaklaşık iki buçuk, üç katı büyümeyi kendimize hedef koyuyoruz. Hedeflerimizde her zaman büyümenin yanı sıra, daha fazla katma değer üretebileceğimiz projelere yoğunlaşmak bulunuyor. Büyüme kadar, dönüştürme hedeflerimiz ve uygulamada daha kompleks işlere geçme hedeflerimiz var. Horoz Lo-
Grup olarak ürün çeşitliliklerinin oldukça geniş olduğuna değinen Horoz, “Ürünlerimizi gerek Anadolu’da gerekse yurtdışında daha geniş bir müşteri kitlesine ulaştırmayı planlıyoruz. Bu yıl da yatırımlarımıza devam edeceğiz. Bizim yatırım şeklimiz; genel olarak yeni işlere, yeni coğrafyalara girmeye ve oraya servis ulaştırmaya yönelik oluyor. Bu yıl yurtiçi taşımacılık alanında e-ticaret hizmetimizle ön plana çıkıyoruz. Dünyayı 24 saat açık küresel bir pazar haline dönüştüren internetin sahip olduğu imkanlar, e-ticaret aracılığıyla işletmelere fayda sağlarken, müşteriler için de hızlı ve kaliteli bir hizmet anlamına geliyor. 75 yıl gibi derin bir geçmişi ardımıza alarak yeni yatırımlarımız ile son kullanıcıların adreslerine kadar yapılan ürün teslimini devreye koyduğumuz e-ticaret sistemiyle en kısa sürede ve başarıyla yerine getiriyoruz” diye konuştu.
10.
LOJİSTİK
YIL
Ekol, ‘Gönüllülük Günü’ ile Altın Pusula’yı aldı Ekol, geçtiğimiz yıl hayata geçirdiği Ekol Gönüllülük Günü Projesi ile Altın Pusula’ya layık görüldü.
Kimsesizler”, “Sağlık”, “Çevre”, “Spor”, “Sokak Hayvanları ve Barınaklara Yardım” başlıklarındaki projeler Ekol Gönüllüleri’nin gayretleri ile gerçekleştirildi.
“HEDEFİMİZ; SOSYAL YARDIMLAŞMADA FARKINDALIĞI ARTIRMAK” Ekol çalışanlarının gönüllü katılımıyla 14 ülkede, 40 proje ile gerçekleştirilen Ekol Gönüllülük Günü, Türkiye Halkla İlişkiler Derneği (TÜHİD) tarafından bu yıl 16’ncısı düzenlenen Altın Pusula Türkiye Halkla İlişkiler Ödülleri’nde; Uluslararası Proje/Kampanya kategorisinde ödülün sahibi oldu. Ocak 2016’da “Toplumun geleceğine olumlu katkı sağlamak” ilkesiyle kurumsal sosyal sorumluluk politikasını güncelleyen Ekol, 5 Aralık Dünya Gönüllülük Günü’nden
128 •
ilham alarak yola çıktı. Ekol’ün bulunduğu 14 ülkede çalışan farklı kültürlerdeki toplam 6 bin 500’ü aşkın kişi Ekol Volunteers ortak paydasında birleşti. Çalışanların yüzde 70’inin gönüllü olarak yer aldığı Ekol Gönüllülük Günü ile Ekol tesislerinin bulunduğu ülkelerde iki ay gibi kısa bir sürede yaklaşık 5 milyon kişiye ulaşıldı. Sürdürülebilirlik odaklı hareket edilen Ekol Gönüllülük Günü kapsamında; “Eğitim, Okul ve Çocuk”, “Yardıma Muhtaç Bireyler, Mülteciler ve
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Ekol Gönüllülük Günü’nün ilk yılında, iletişim sektörünün en saygın ödüllerinden biri olarak kabul edilen Altın Pusula’yı almasından duydukları memnuniyeti ifade eden Kurumsal İletişim Direktörü Arzu Tan, yaptığı açıklamada, Ekol’ün sadece maddi destek verilen projelerle yardımlar sağlamayı değil tüm dünya üzerindeki çalışanlarıyla sosyal yardımlaşma ve gönüllülük alanında farkındalığı artırmayı hedeflediğini söyledi. Dokundukları her bir kişinin hayatında etki ya-
rattıklarında onların da başkalarının hayatında etki yaratacağı anlayışı ile Ekol Gönüllülük Günü projelerini sürdürdüklerini belirten Tan, “Bunun domino etkisine inanıyor ve faaliyette bulunduğumuz tüm ülkelerdeki insanların, toplumların geleceğine katkı sağlayabileceğimizi düşünüyoruz” değerlendirmesinde bulundu. Ekol’ün, 2017 başında eklenen Slovakya ile birlikte bugün 15 ülkede kendi tesisleriyle hizmet veren çok uluslu büyük ve güçlü bir şirket olduğuna dikkat çeken Tan, “Hepimiz farklı kültürlerden geliyor, bambaşka diller konuşuyoruz. İçinde bulunduğumuz toplumların ve bölgelerin ihtiyaçları birbirinden çok farklı ve biz bu ihtiyaçların ucundan tutarak ‘iyiliklere öncülük etmek için’ yola çıktık. Tek bir Ekol ruhu ile dünyanın her bir noktasına dokunmayı hedefliyoruz” diye konuştu.
10.
LOJİSTİK
YIL
ENTEGRE LOJİSTİK HİZMETLERİ... Eksa Transport Firma Sahibi Ekrem Karaoğlu, “Hizmet stratejimiz; müşterilerimizin öngördüğü toplam tedarik sürelerine göre istenilen ürünü, istenilen yerden, istenilen zamanda gerekli bütün ek hizmetleri sağlayarak teslim etmek üzerine kurulu. Alışagelmiş nakliyecilik kavramı dışında müşterilerimize entegre lojistik hizmetleri sunuyoruz” diyor. bir yol izliyor. Hedefimiz sadece bulunduğumuz şehir ya da ülke değil; global ticaret hayatında şeffaf firma politikamızı ve konsept hizmetlerimizi en güçlü seviyelerde bütün dünya firmalarıyla tanıştırmak” dedi.
KOMPLE, AĞIR, GABARİ VE PROJE TAŞIMA HİZMETLERİ
Eksa Transport Firma Sahibi Ekrem Karaoğlu, 22 yıldır dünyadaki birçok firmaya lojistik ve yurtdışı taşımacılık hizmetini müşteri memnuniyeti ve hizmet kalitesini üst seviyelerde tutarak sunduklarını kaydetti. Şeffaf ve butik yapısıyla müşterilerine her zaman profesyonel ve özgün hizmet vermeye özen gösterdiklerinin altını
130 •
çizen Karaoğlu, “Eksa Transport; güven, düşük maliyet ve zaman kavramlarını tecrübesiyle geliştirerek müşteri memnuniyeti odaklı konsept hizmet sunmaya devam ediyor. Gelişen Türkiye ekonomisinde dünya standartlarına uygun entegre lojistik hizmetler verebilmek amacıyla, dinamik bir ekip çalışmasıyla hızlı ve rekabetçi
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Eksa Transport bünyesinde bulunan değişik ölçülerde low-bed, mega ve jumbo araçlar ile Avrupa’nın tüm ülkelerine, Avrupa’dan da Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan ve İran’a komple, ağır, gabari ve proje taşıma hizmetleri verdiklerine değinen Karaoğlu, “Geniş, uzun ve yüksek her türlü ağır ve gabari dışı yükler; özel taşıma müsaadeleri ve öncü hizmetleri ile güvenilir bir şekilde teslim ediliyor.
Türkiye merkezli sınırlar ötesi taşımalarda, dünyanın her noktasına ulaşabilme imkanını entegre taşıma modellerini kullanmak suretiyle en optimum zaman ve maliyet fırsatlarını yaratarak hizmet sunuyoruz” diye konuştu. Karaoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Eksa Transport taşıma, boşaltma ve depolama esnasındaki; vinç, depolama ve muhafaza etme gibi özel hizmetlerin güvenlik zincirinin en önemli halkaları olduğunu biliyor ve dikkatle uyguluyor. Hizmet stratejimiz; müşterilerimizin öngördüğü toplam tedarik sürelerine göre istenilen ürünü, istenilen yerden, istenilen zamanda gerekli bütün ek hizmetleri sağlayarak teslim etmek üzerine kurulu. Alışagelmiş nakliyecilik kavramı dışında müşterilerimize entegre lojistik hizmetleri sunuyoruz. Uluslararası karayolu taşımacılığında ağır ve gabari dışı proje taşımacılığı yapan C2 ve K1 yetki belgeli Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND)’ne üye, tam kapsamlı uluslararası bir lojistik firmasıyız.”
10.
LOJİSTİK
YIL
Bedrettin Noyan Taşımacılık
yatırıma ara vermiyor
Bedrettin Noyan Taşımacılık Genel Müdürü Özgür Noyan, Avrupa ülkelerinin yanısıra Ortadoğu ülkeleri, Azerbaycan ve Gürcistan’a da taşıma yaptıklarını söyleyerek, “2017 yılında depolama alanı yatırımı yapmayı hedefliyoruz” dedi.
B
edrettin Noyan Taşımacılık Genel Müdürü Özgür Noyan, başta Almanya, Avusturya ve Macaristan olmak üzere Avrupa ülkelerine frigorifik taşımacılık yaptıklarını belirterek, “Ağırlıklı olarak yaş sebze meyve olmak üzere balık, ilaç gibi soğuk zincirdeki bütün ürünlerin uluslararası taşımacılığını gerçekleştiriyoruz. 2017 yılında depolama alanı yatırımı yapmayı hedefliyoruz. 2016 yılında araç sayımızı yaklaşık 2 milyon Euro’luk yatırımla 20’den 30’a çıkardık. 2017 yılında da bu alanda yatırımlarımız devam edecek” dedi.
“İLK ŞUBEMİZİ ALMANYA’DA AÇMAYI PLANLIYORUZ” Şu anda 40 kişiyi istihdam ettikleri bilgisini veren Noyan, yeni araç ve depolama yatırımı ile istihdamlarını da artıracaklarını ifade etti. 2016 yılında cirolarının 15 milyon liraya ulaştığını, bu yıl ise yüzde 20’lik büyüme hedefi ile ciroda 20 milyon liraya ulaşmak istediklerini kaydeden Noyan, “Yurtdışında şubeleşme de hedefliyoruz. İlk şubemizi Almanya’da açmayı planlıyoruz” diye konuştu.
134 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
“SEKTÖRE ÇİMENTO NAKLİYESİ İLE GİRDİK” Noyan, uluslararası nakliye sektörüne 1950’li yılların başında Irak ve İran’a çimento nakliyesi ile adım attıklarına değinerek, “1993 yılında Bedrettin Noyan Taşımacılık ismi ile şirketleştik. Firmamızın merkezini Mardin’den Mersin’e taşıdık. Kuru yük taşımasından frigofirik taşımacılığa yöneldik. Ortadoğu’ya olan taşımaları Avrupa ülkelerine kaydırdık. Sektörde yenilikleri takip ederek şirketimizi geliştirerek bugünlere geldik” şeklinde konuştu.
10.
LOJİSTİK
YIL
MARS LOGISTICS’TEN YATIRIMLARA DEVAM Mars Logistics Genel Müdürü Ali Tulgar, “Bu yılki hedef ve planlarımız doğrultusunda Temmuz ayında 30 milyon Euro’luk bir yatırımla Hadımköy’deki yeni lojistik merkezimizi hayata geçireceğiz. Türkiye’nin en büyük ve en genç olarak nitelendirilen filomuza da yenileme ve büyütme yatırımımız olacak” dedi.
Sektörünüz ve firmanız açısından geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor? Gerek faaliyet gösterdiğiniz sektör gerekse firmanız hangi atılımları gerçekleştirdi? Lojistik sektörü son 10 yılda global arenada adından daha fazla söz ettirmeye başladı. Her geçen gün de kalite standardını artırmayı sürdürüyor. Eskiden sadece ‘nakliyat’ ve ‘taşımacılık’ olarak tabir edilen mesleğimiz, şimdi üst düzey inovatif gelişmelerle değerini daha da artırdı. Ulaştırmanın ötesine geçen lo-
jistik sektörü üzerine geliştirilen projeler, farklı sektörlerle yapılan iş birlikleri de sektöre ayrı bir önem kazandırmış durumda. Biz de bu hedef ve vizyonla her geçen yıl çıtayı yükseltmeyi kendimize misyon edinerek, çalışmalarımıza tüm hızımızla devam ediyoruz. Gerek sektör gerekse firmanızın geleceğe yönelik hedefleri ve beklentileri nelerdir? Sektörde teknoloji, Ar-Ge çalışmaları, yeni trendler ve yatırımlar anlamında ne gibi atılımlar ve gelişmeler yaşanacak? Mars Logistics olarak, 2017 yılı ve ilerleyen dönemlerde de büyümemizi sürdüreceğimiz faaliyetlerimiz devam edecek. Geride bıraktığımız yıl boyunca filo ve depolarımıza önemli yatırımlar gerçekleştirmiştik. Bu yılki hedef ve planlarımız doğrultusunda Temmuz ayında 30 milyon Euro’luk bir yatırımla Hadımköy’deki yeni lojistik merkezimizi hayata geçireceğiz. Türkiye’nin en büyük ve en genç olarak nitelendirilen filomuza da yenileme ve büyütme yatırımımız olacak.
Sektörümüz açısından; İstanbul’da yapımı devam eden yeni havalimanı yatırımı, Çanakkale Köprüsü, otoyol yatırımları, demiryolunda iyileştirme çalışmaları Türkiye’nin bölgesinde daha da kuvvetli bir üs olması açısından önemli rol oynayacak gelişmeler olacak. Lojistik sektörüne yapılan yatırımlar Türkiye’yi 2023 hedefine biraz daha yaklaştırıyor. Günümüzde doğa dostu ve çevreci lojistik kavramı ile yeni bir boyut kazanan lojistik sektöründe; zaman, iletişim ağı ve hız en önemli kavramlar olarak karşımıza çıkıyor. “Yeşil lojistik” kavramının giderek daha fazla önem kazanacağını ve sektör için önemli bir fırsat olduğunu düşünüyoruz. Tüm dünyada olduğu gibi artık Türkiye’deki nihai tüketiciler de satın aldıkları malların ya da aldıkları hizmetlerin çevreye dost olmasını talep ediyor. Bu da tüm firmaları bu konuda hassas olmaya zorluyor. Teknolojik gelişmeleri yakından takip etmek de önceliklerimizden birisi.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 13 5
SAĞLIK
10. YIL
RÖPORTAJ: SİNAN SAYGI
OBEZİTE CERRAHİSİNDE İDDİALIYIZ
Şafak Sağlık Grubu olarak toplam kaç hastaneye sahipsiniz? Hastaneler zincirinize yeni hastaneler eklenecek mi? Şafak Sağlık Grubu olarak 4 hastaneye sahibiz. Grubumuza yeni hastaneler eklemek istiyoruz. Anadolu yakasında önümüzdeki iki yıl içerisinde yeni bir hastane açmayı planlıyoruz. Şu anda bir tıp merkezimizi büyüterek taşımayı amaçlıyoruz. Obezite cerrahisi üzerine metabolik hastalıklar hastanesi ve bunun dışında anne-çocuk hastanesi açarak hizmet vermeyi hedefliyoruz. Anneçocuk hastanesinde kadın doğum, çocuk, plastik cerrahi, dermatoloji yani anne ve çocuğa ait olan tüm bölümler yer alacak. Şafak Sağlık Grubu olarak kısa vadede mevcut hastanelerimizin daha iyi hale gelmesini planlıyoruz. Uzun vadede ise Şafak Sağlık Grubu’nu büyütmeyi hedefliyoruz. Ama sağlam adımlarla gitmekten yanayız. Hızlı büyümektense daha sağlıklı ve yavaş büyümeyi tercih ediyoruz. Şafak Sağlık Grubu, hangi özellikleriyle ve hastalarına sunduğu hangi ayrıcalıklarla ön plana çıkıyor? Diğer hastanelerle kıyaslandığında farklı yönleriniz nelerdir? Diğer hastanelerle kıyaslandığı zaman ‘butik’ hizmet veriyor oluşumuz ön plana çıkıyor. Şafak Sağlık Grubu olarak çok geniş metrekarelerde hizmet vermek yerine verdiğimiz hizmetin niteliğiyle ön planda yer alıyoruz. Büyük hastanelerde hizmetin koptuğuna inanıyorum. Bizim gibi butik hastanelerde hastalarla daha iyi ilgilenildiğini, daha iyi hizmet verildiğini düşünüyorum.
Şafak Sağlık Grubu CEO’su Pınar Bayramgürler, “Şafak Sağlık Grubu olarak obezite cerrahisinde oldukça iddialıyız. Obezite cerrahisini Türkiye’de en iyi yapan hastanelerden birisiyiz” diye konuştu.
138 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Hastaneniz hangi sağlık bölümleriyle iddialı? Tanı ve tedavilerde hangi kriterleri uyguluyorsunuz? Hastanelerimizin 2 tanesi Bahçelievler bölgesinde, 2 tanesi Gazios-
10.
SAĞLIK
YIL
manpaşa bölgesinde bulunuyor. Her hastanemizin ön plana çıktığı hizmetleri bulunuyor. Örneğin Ataköy Hastanesi’nde obezite cerrahisiyle, aile hastanesinde kemik iliğiyle, Avrupa Şafak Hastanesi’nde kardiyoloji kardiyovasküler cerrahi ve tüp bebekle, İstanbul Şafak Hastanesi’nde mikrocerrahi ve diyalizle ön planda yer alıyoruz. Şafak Sağlık Grubu olarak obezite cerrahisinde oldukça iddialıyız. Obezite cerrahisini Türkiye’de en iyi yapan hastanelerden birisiyiz. Bir hastanenin tanı ve tedavilerde iyi olabilmesi için hekimin tıbbi niteliklerinin ve cihazların yeterli olması gerekiyor. Dünyada kullanılan teknolojilerin aynısını ülkemizde kullanıyoruz. Hastanelerimizde cihazlarımıza sürekli yatırım yapıyoruz.
“ÖNEM VERDİĞİMİZ EN ÖNEMLİ UNSUR HASTA” Sağlık hizmetlerinizde önem vererek uyguladığınız belli başlı kriterler nelerdir? Hastanelerimizde bizim için öncelikle önemli olan unsur; hasta…Hastanın hem ruhi hem de bedenen sağlığı çok önemli. Hastalarımızın bedenini iyileştirirken ruhuna hitap edebilecek çalışmaları da ihmal etmiyoruz. Sağlık turizminde Türkiye’nin potansiyelini nasıl değerlendiriyorsunuz? Sağlık turizminde Türkiye olması gerektiği yerin henüz başında bulunuyor. Sağlık turizminde daha çok yol almamız gerekiyor. Hekim ve
“İŞİMİ ÇOK SEVİYORUM” Pınar Hanım, sağlık sektörünün en genç yöneticilerinden birisiniz. Başarınızın sırrını neye bağlıyorsunuz? İşimi gerçekten çok seviyorum. Çalışma arkadaşlarımı çok seviyorum ve her şeyin sevgi kökenli olduğuna inanıyorum. Çalışanlarımı işe alırken iki kritere dikkat ediyorum. Birincisi; işe istekli olması, ikincisi ise karakter olarak iyi insan olması. Çünkü iş öğretilir, ama insanın karakter yapısını değiştirmek imkansız. hastanelerimizi çok iyi anlatmamız gerekiyor. Sağlık turizmi normal turizmle orantılı olarak ilerliyor, turizmi ne kadar geliştirirsek sağlık turizmini de o kadar geliştirebiliriz. Sağlık turizminde devletin bizlere daha fazla destek vermesini temenni ediyorum. Şafak Sağlık Grubu olarak çalışan memnuniyeti konusunda hangi stratejileri uyguluyorsunuz? Çalışan memnuniyetine son derece önem veriyoruz. 1998 yılından beri bizimle çalışan hekimlerimiz bulunuyor. Sadece hekim değil hemşire ve idari kadromuz da böyle. Çalışanlarımıza yapabilecekleri kadar iş vermemiz gerekiyor. Bazen kapasitelerinin üstünde iş isteyince de hem kişiyi zorlamış ve yormuş oluyoruz, hem de başarısızlığın verdiği memnuniyetsizlikle sonuçta bizler de problem
yaşıyoruz. Çalışanlarımız ne kadar memnun olursa, hastalarımız da o kadar memnun oluyor. Temel hedefimiz; hastalarımızın Şafak Sağlık Grubu’nda kendilerini ev ortamında aile sıcaklığında hissedebilmeleri. Sağlık sektöründe özel hastane sayısı devamlı artıyor. Rekabetin arttığı sağlık sektörünün genel değerlendirmesini yapar mısınız? Özel hastane sayısının devamlı arttığına ilişkin bir kanı sektörde hakim olsa da aslında bu sayı son yıllarda çok da artmıyor. Hatta kapanan hastanelerin bile arttığını söyleyebiliriz. Hastanecilik sektörü keyifli ama kesinlikle çok kazandıran bir sektör değil. Prestijli bir sektör ve maddiyattan daha çok manevi bir tatmini var.
“OKULLARIMIZDAN YILDA 400 MEZUN VERİYORUZ” Aynı zamanda okullarınız da var. Şafak Sağlık Grubu olarak eğitim konusunda misyonunuz nedir? Şafak Kolejleri ve Sağlık Meslek Lisesi olmak üzere 4 tane okulumuz var. Kendi hemşirelerimizi kendi okullarımızda yetiştiriyoruz. Bu konuda temel kriterimiz; donanımlı, nitelikli, hastaya değer veren çalışanlar yetiştirebilmek. Okullarımızdan yılda 400 mezun veriyoruz.
“SAĞLIK TURİZMİNDE ASIL HEDEFİMİZ; AVRUPA ÜLKELERİ” Sağlık turizmine yönelik ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz? Bu alandaki hedeflerinizi paylaşır mısınız? Sağlık turizminde Sağlık Bakanlığı’mızın önderlik edici çalışmaları bulunuyor. İstanbul’da en çok hastane olan bölgeler; Bahçelievler ve Gaziosmanpaşa. Gaziosmanpaşa’da 12 hastane bulunuyor ve yatak sayısı oldukça iyi. Biz bu nedenle Gaziosmanpaşa’da sağlık turizmi konusunda çalışmalar yapıyoruz. Balkan ülkelerindeki sağlık bakanlıklarıyla anlaşmalar yaparak, onlara daha kaliteli hizmeti daha uygun ve kolay ulaşılabilir halde sunmayı planlıyoruz. Ama sağlık turizminde asıl hedefimiz; Avrupa ülkeleri. Çünkü Avrupa’da koruyucu sağlık hizmetleri ön planda olmakla birlikte, tedavi edici sağlık hizmetleri gelişmemiş. Hastalar randevu almaya kalktığı zaman, bazen bir ameliyat için 3-4 ay sonrasına gün verilebiliyor. Diğer yandan Türkiye’deki sağlık hizmetleri hem daha hesaplı hem de daha kaliteli.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 13 9
SAĞLIK
10. YIL
HERKES İÇİN SAĞLIK… sağlanması ve sunulmasında sağlık reformunun önemi çok büyük. Türkiye’de yaklaşık 600 özel hastane ile sağlık hizmetleri veriliyor. Özel hastanelere müracaat eden hasta sayısının son 10 yılda 13 kat arttığı biliniyor. MedicalPark Ordu Hastanesi olarak sağlıkta yaşanan devrimi titizlikle hizmetlerimize uyguladık. Ordu ve çevre iller hatta Gürcistan, Azerbaycan gibi ülkelerdeki vatandaşlar da sağlık hizmetlerimizden yararlanmak için bizi tercih ediyor” dedi.
MedicalPark Ordu Hastanesi Genel Müdürü Halil İbrahim Çalış, ‘Herkes İçin Sağlık’ sloganıyla başladıkları yolculukta hiçbir hastanın mağdur olmaması için yoğun çaba ve gayret sarf ettiklerini belirterek, “İnsana verdiğimiz değer sayesinde Ordu ve çevre illerde hızla yükselmeye devam ediyoruz” dedi.
“HER GEÇEN GÜN HEKİM SAYIMIZ ARTIYOR”
MedicalPark Ordu Hastanesi Genel Müdürü Halil İbrahim Çalış, Türkiye’de sağlık reformlarının özellikle son 10 yılda gündemde olan bir durum olduğunu söyleyerek, “Sağlık Bakanlığı’nın 2003 yılındaki Acil Eylem Planlaması özel sağlık kuruluşlarının Türkiye’de hızla büyümesinin önünü açtı. Özellikle sağlık hizmetlerinin etkili, verimli ve uygun olarak organize edilmesi, finansmanının
MedicalPark Ordu Hastanesi’nin ilk hastasını 24 Temmuz 2009 tarihinde kabul ettiği bilgisini veren Çalış, “Hasta kabulüne başladığımız zaman 25 hekimle hizmet verirken, bugün 60 hekimle hizmet veriyoruz. Her geçen gün hekim kadromuza yeni isimler ekleyerek, akademik ve daha güçlü bir sağlık ordusuyla hizmet vermeyi planlıyoruz. Ayrıca toplam çalışan sayımız 500’ün üzerinde. Açıldığımız günden bugüne 370 bin hasta sayısı ile 2 milyon poliklinik hizmeti ve
“ORDU VE ÇEVRE İLLERDE HIZLA YÜKSELMEYE DEVAM EDİYORUZ” Karadeniz’in incisi olan Ordu’nun sağlık turizminde çok önemli bir noktaya geldiğine işaret eden Çalış, “Ordu ilinde yaptığımız yatırımlar çerçevesinde özel hastaneler düzeyinde Ordu’nun ilk ve tek Onkoloji bölümünü hizmete soktuk. Yine Kardiyoloji ve Kalp Damar Cerrahisinde sadece Karadeniz Bölgesi değil; Türkiye’nin sayılı merkezlerinden biriyiz. Hastanemizde tüm tıbbi ekipmanımız ileri teknoloji ve gelişen teknolojiye de hızla ayak uyduruyor. ‘Herkes İçin Sağlık’ sloganıyla başladığımız bu yolculukta hiçbir hastamızın mağdur olmaması için yoğun çaba ve gayret sarf ediyoruz. İnsana verdiğimiz değer sayesinde Ordu ve çevre illerde hızla yükselmeye devam ediyoruz” diye konuştu.
140 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
yaklaşık 60 bin ameliyat gerçekleştirdik. Geçmişte Azerbaycan ve Gürcistan’dan hasta getirmek için yoğun çaba sarf etmiştik. Bu öncelikli hedefimizdi. Bugün o hedefimizi gerçekleştirerek bu ülkelerdeki tanıtım ofislerimizin varlığı ile düzenli olarak hasta kabulü sağlıyoruz. MedicalPark Ordu Hastanesi hekimleri de bu ülkelere düzenli ziyaretlerde bulunarak etkin bir sağlık hizmeti veriyor. Bu başarının vermiş olduğu istek ve heyecanla artık; Almanya, Hollanda, Avusturya ve Arap Yarımadasından da yabancı uyruklu hastaların tedavisinde etkin rol almayı hedefliyoruz. Ayrıca yaz aylarının gelmesiyle birlikte özellikle fındık hasadı zamanında gurbetçi vatandaşlarımız sağlık hizmetlerinden yararlanmak için yine bizleri tercih ediyor. Onkoloji, Kardiyoloji, Kalp ve Damar Cerrahisi, Plastik ve Estetik Cerrahisinde sağlamış olduğumuz başarıyı şimdi de Gastroenteroloji ve Gastroenteroloji Cerrahisi ve Obezite Cerrahisinde başarı sağlamayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.
10.
SAĞLIK
YIL
PAZARDA
FARKINDALIK YARATTIK TRN Assistance Genel Müdürü Serkan Turan, “Son 10 yıl içerisinde medikal asistans ve eğitim sektörlerinde önce pazarda tecrübemizle biz de varız dedik ve bugün ise pazarın oyuncu firmalarından biri olarak kendimize özgü hizmet ve faaliyet alanları üreterek kural koyuculardan biri olarak farkındalık yarattık” dedi.
Sektörünüz ve firmanız açısından geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor? Gerek faaliyet gösterdiğiniz sektör gerekse firmanız hangi atılımları gerçekleştirdi? Herşeyin bu kadar hızlı tüketildiği günümüzde değişim, değişmeyen tek şey. Değişen, yenilenen taleplere ve trendlere yakın olmak ve kendinizi yenilemek zorundasınız. Firmamız, son 10 yıl içerisinde faaliyet gösterdiği medikal asistans ve eğitim sektörlerinde önce pazarda tecrübesiyle ben de varım demiş ve bugün ise pazarın oyuncu firmalarından biri olarak kendine özgü hizmet ve faaliyet alanları üreterek kural ko-
142 •
yuculardan biri olarak farkındalık yaratmıştır. Gerek sektör gerekse firmanızın geleceğe yönelik hedefleri ve beklentileri nelerdir? Sektörde teknoloji, Ar-Ge çalışmaları, yeni trendler ve yatırımlar anlamında ne gibi atılımlar ve gelişmeler yaşanacak? Günümüzde marka demek maalesef her şey demek. Yaratmış olduğumuz hizmet kalitemiz sektörde yer alan bir çok marka ile eşdeğer olmasına kar-
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
şılık pazarda istediğimiz ölçüde yer alamıyoruz. Hedeflerimiz arasında bu anlamda markamızın bilinirliğini sağlayarak, yapmış olduğumuz işlerle sektörde yer almak istiyoruz. TRN ekip çalışması üzerine kurulu sistemi ile hizmetlerimizin daha da mükemmele ulaşması amacıyla gerek çalışanlarımızdan gerekse hizmet verdiğimiz firmalardan aldığımız datalarla kendimizi devamlı olarak represh ediyoruz.
10.
TURİZM
YIL
TURİZMDE EN HIZLI
BÜYÜYEN ÜLKELERDENİZ Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Ulusoy, Türkiye’nin turizm alanında özellikle son yıllarda dünyada en hızlı büyümeyi gerçekleştiren ülkelerden birisi olmayı başardığını ifade etti.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Ulusoy, Türk turizminin 1980’li yılların başlarında başlayan planlama çalışmaları ile önemli bir büyüme potansiyeli gösterdiğini ifade ederek, “Turizm gelişim projeleri; arazi tahsisleri, altyapıda kaydedilen gelişmeler, özel sektöre sağlanan son derece geniş teşvik olanakları ile konaklama alanında artan yatırımlar, arz kapasitesinin hızla artmasını sağladı ve Türkiye’yi turizm açısından ciddi bir destinas-
146 •
yon haline getirdi. Türkiye bu dönemde, zaman zaman sektör dışında oluşan olumsuz faktörlere, ağır kriz dönemlerine ve konjonktürel olumsuzluklara rağmen genelde çok hızlı bir büyüme trendini yakaladı” dedi.
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
“TURİZMDEKİ BÜYÜME 2000’Lİ YILLARDA CİDDİ İVME KAZANDI” 1980’li yıllarda başlayan Türk turizmindeki büyümenin 2000’li yıllarla beraber ciddi bir ivme
kazandığına değinen Ulusoy, “Öyle ki 2006 yılı itibariyle dünya turizminde ziyaretçi sayısı bakımından 12’inci sırada olan Türkiye, 2015 yılı sonunda turist sayısı bakımından dünyada 6’ıncı sıraya yükseldi. Bu sü-
10.
TURİZM
YIL
reçte Türkiye’nin dünya turizminden aldığı pay sürekli artış gösterirken dünya sıralamasındaki yeri de önemli bir ilerleme kaydetti” diye konuştu. Ulusoy, Türkiye turizminde, temel göstergeler itibariyle son yıllardaki gelişmeleri ise şöyle özetledi: - 2006 yılında gelen turist sayısı bakımından dünyada 12. sırada olan Türkiye, 2015 yılında 6. sırada yer aldı. - Ülkemize gelen ziyaretçi sayısı 2006 yılında 23 milyon 148 bin 669 kişi iken bu rakam 2016 yılında 31 milyon 365 bin 330 kişiye ulaştı. - Ülkemizin 2006 yılında elde etmiş olduğu turizm geliri 18 milyar 593 milyon 951 bin dolar iken 2016 yılında 22 milyar 107 milyon 440 bin dolar seviyesine ulaştı. - Turizm Bakanlığı İşletme ve Yatırım Belgeli 2006 yılında yatak kapasitesi 783 bin 319 iken bu rakam 2015 yılında 1
milyon 164 bin 283 yatak kapasitesine ulaştı. - 2006 yılında 5 bin 165 olan belgeli acenta sayısı 2016 yılında sayısı 9 bin 162’ye ulaştı. - 2006 yılında 192 mavi bayrak ödüllü plaja sahip olan Türkiye, 2016 yılında 444 mavi bayraklı plaj ile dünya 2’ncisi oldu. - Turizm Bakanlığı yatırım ve İşletme belgeli tesis sayısı 2006 yılında 3 bin 344 iken 2015 yılında
4 bin 434 tesise ulaştı. Yukarıdaki verilerde görüldüğü gibi göstergeler, ülkemizde turizm endüstrisi, turizm hareketleri ve turizmin ülke ekonomisindeki payı itibariyle gerçekleştirdiği bugün de devam eden fevkalade başarılı gelişmeyi somut biçimde gösteriyor. Özetlemek gerekirse Türkiye, turizm alanında özellikle son yıllarda dünyada en hızlı büyümeyi gerçek-
leştiren ülkelerden biri olmayı başardı.”
“KÜLTÜR, SAĞLIK VE KONGRE TURİZMİNE İLGİ YOĞUN” Ülkemize gelen yabancı ziyaretçilerin büyük bir bölümünün deniz kum güneş için ülkemizi tercih ettiğini belirten Ulusoy, “Zaman içerisinde yapılan çalışmalar neticesinde bu algı değişmeye başladı, alternatif turizm çeşitleri, kültür turizmi, kongre ve toplantı turizmi, incentive turlar, alışveriş turizmi, sağlık turizmi, inanç turizmi ile turizmi bütün yıla yaymayı kısmen de olsa başardı. Özellikle son yıllarda kültür, sağlık ve kongre turizmi alanlarına ilginin yoğun olduğu görülüyor” şeklinde konuştu.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 14 7
TURİZM
10. YIL
Son 4 yıldır en çok aranan ve incelenen oteliz Boyalık Beach Hotel Genel Müdürü Orhan Belge, “Son dört yıldır Çeşme’de faaliyet gösteren bir hotel olarak bölge istatistiklerine bakıldığında en çok aranan ve incelenen oteliz” diyor.
S
ektörünüz ve firmanız açısından geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor? Gerek faaliyet gösterdiğiniz sektör gerekse firmanız hangi atılımları gerçekleştirdi? Yılda gerçekleşen ortalama 1 trilyon uluslararası seyahat ile turizm küresel bir sektördür. UNWTO’nun raporlarına göre de 1 trilyon 800 milyar düzeyine yükselecektir. Boyalık Beach Hotel olarak son 4 yıldır Çeşme’de faaliyet gösteren bir hotel olarak bölge istatistiklerine bakıldığında en çok aranan ve incelenen oteli olmuştur.
148 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Gerek sektör gerekse firmanızın geleceğe yönelik hedefleri ve beklentileri nelerdir? Sektörde teknoloji, Ar-Ge çalışmaları, yeni trendler ve yatırımlar anlamında ne gibi atılımlar ve gelişmeler yaşanacak? Boyalık Beach Hotel, Ege bölgesinde ismini duyurmaya devam eden, yaptığı organizasyonlar ile de referanslarını oldukça kuvvetlendiren aynı zamanda ileriye yönelik planları içerisinde yapmış olduğu projeleri ile birlikte adını sosyal projelerde göstermek ve sadece organizasyon, konaklama olarak değil ülke bazında bu şekilde yaygınlaşmasını hedefliyor.
TURİZM
10. YIL
ÜST DÜZEY KONUKLARA EV SAHİPLİĞİ YAPIYORUZ Crowne Plaza İstanbul Asia Kurumsal Satış Müdürü Songül Alkan, “Intercontinental Hotels Group bünyesinde yer alan, üst düzey konuklara ev sahipliği yapan bir tesis olmakla birlikte, misafirlerimize kendilerini evlerinde hissetmelerini hedefleyen profesyonel ekibimizle özenle hizmet veriyoruz” dedi. Crowne Plaza İstanbul Asia olarak misafirlerinize sunduğunuz ayrıcalıklı hizmetlerinizden bahseder misiniz? Bu anlamda diğer otellere nazaran farklılaştığınız yönler nelerdir? Crowne Plaza Istanbul Asia, Intercontinental Hotels Group bünyesinde yer alan, üst düzey konuklara ev sahipliği yapan bir tesis olmakla birlikte, misafirlerimize kendilerini evlerinde hissetmelerini hedefleyen profesyonel ekibi ile özenle hizmet veriyor. Sunduğumuz ayrıcalıklar ile misafirlerimiz günün yorgunluğunu, executive lounge da alacakları ücretsiz aperatifler ile çıkarabilir, uzman aşçılarımızın özenle hazırladığı yiyeceklerden deneyimleyebilirler. Sektörünüz ve firmanız açısından geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor? Gerek faaliyet gösterdiğiniz sektör gerekse firmanız hangi atılımları gerçekleştirdi? Geçtiğimiz 10 yıl içinde sektörümüzün, özellikle Sabiha Gökçen Havalimanı lokasyonunda çok hızlı geliştiğini ve bu doğrultuda çok fazla otele kavuştuğumuzu gözlemleyebiliyoruz. Aynı doğrultuda hızla kazanılan bu ivme otelciler dahil, sanayicileri de memnun ediyor. Bölgedeki en büyük convention center, executive lounge, lobimizde yer alan Starbucks corner, Viaport Alışveriş Merkezi, Sabiha
150 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Gökçen Havalimanı’na yakınlığımız, TEM bağlantısına kolayca erişimimiz, organize sanayi bölgelerine ve Tuzla tersanelerine yakınlığımız, Tuzla’da bulunan Viaport Tema Parkımız ile diğer otellerden hem hizmet hem de lokasyon anlamında farklılığımızı ortaya koyuyoruz.
“BÖLGEYİ KALKINDIRIP İSTİHDAM YARATIYORUZ” Gerek sektör gerekse firmanızın geleceğe yönelik hedefleri ve beklentileri nelerdir? Sektörde yeni trendler ve yatırımlar anlamında ne gibi atılımlar ve gelişmeler yaşanacak? Sektör olarak daha büyük uluslararası kongreleri ülkemize getirmeye çalışırken, sahip olmuş olduğumuz 4 bin 500 metrekarelik kongre merkezimiz ile maksimumda tek salonumuzda bin 700 kişiyi ağırlayabilirken kalan 23 adet salonumuz ile ilave taleplere de cevap verebiliyoruz. Ayrıca gerçekleştirmiş olduğumuz fuar organizasyonları için de 4 bin 500 metrekare net alanımız ile Anadolu yakasının fuar merkezi eksikliğini de gidermeyi hedefliyoruz. Grubumuz yapmış olduğu yatırımlar ile bölgeyi kalkındırıp, istihdam yaratıyor. Bunun en güzel örneği Viaport Kurtköy ve Viaport Tuzla Marina’dır. Viaport Marina ile Tuzla bölgesi yeni bir çehreye kavuştu, yaz konserleri, tema parkı ve İstanbul’un en uzun tüneline sahip akvaryumu ile yeni bir cazibe merkezi oldu.
10.
TURİZM
YIL
Lionel Hotel
büyümeyi hedefliyor
L
ionel Hotel olarak misafirlerinize sunduğunuz ayrıcalıklı hizmetlerinizden bahseder misiniz? Bu anlamda diğer otellere nazaran farklılaştığınız yönler nelerdir? 223 odalı fakat butik anlayışta konaklama ve
ağırlama hizmeti veren, her misafirin birbirinden farklı özelliklere ve ihtiyaçlara sahip olduğunu bilerek kişinin ihtiyaçlarına odaklı bir anlayışa sahip, işini tutkuyla yapan çalışanlarıyla, benzersiz bir dinamizm ruhu ile öne çıkıyoruz. Otelcilikte misafirine itinayla ev sa-
hipliği yapan bir ekip çok önemli. Mimari anlamda ise ahşap, mermer taş doğal malzemelerin trend tasarımlara dönüşümüne tanıklık ediyor misafirlerimiz. Otelinizi lokasyon olarak değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor?
Lionel Hotel Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Demet Kıdan Uğur, “Turizm sektöründe daha da büyümeyi hedefliyoruz, sağlam adımlarla ilerlemek istiyoruz. Yeni yatırımlar için doğru zamanı ve yeri iyi belirleyerek, sürdürülebilir olanlarda yoğunlaşıyoruz” diyor.
152 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
E-5 hattının hemen yanı başında, şehrin tarihi, iş, alışveriş merkezlerinin ortasında konumlanmış Bayrampaşa; iş, eğitim, kültür, alışveriş merkezlerinin bulunduğu bir bölge olup, ulaşım sorunu bulunmuyor. Metro ulaşımda büyük kolaylık sağlıyor, metro ile başta havaalanı olmak üzere, İstanbul’un diğer önemli merkezlerine rahatlıkla seyahat edilebiliyor.
10.
TURİZM
YIL
İş dünyasına yönelik ne gibi çözümler sunuyorsunuz? Otelinize iş amaçlı gelen misafirlerinizi ne gibi imkanlar ve ayrıcalıklar bekliyor? İş için gelen misafirlerimizin tüm ihtiyaçlarına cevap verebilecek tüm donanıma sahibiz; +1 katta, 10 adet farklı kapasitelerde, tamamını gün ışığı alan toplantı salonlarından, büyük bir fuayeden, terastan oluşan meeting katımızın tamamı iş, toplantı, konferans, seminer amaçlı gelen iş dünyası misafirlerinin hizmetinde olup 600 kişilik banket düzeninde büyük etkinliklere de sık sık ev sahipliği yapıyoruz.
Kısa ve uzun vadedeki hedeflerinizi öğrenebilir miyiz? Turizm sektöründe daha da büyümeyi hedefliyoruz, sağlam adımlarla ilerlemek istiyoruz. Yeni yatırımlar için doğru zamanı ve yeri iyi belirleyerek, sürdürülebilir olanlarda yoğunlaşıyoruz.
lokomotifini oluşturan yakın zamana kadar da var olan Avrupa, Amerika, Japonya, İskandinav ülkeleri gibi kişi başı döviz getirisi en çok olan pazarları artık yeterince bulamıyoruz.
Bu pazarlardan münferit konaklama talepleri almaya devam ediyoruz, ancak büyük ölçekli kongre konaklamalarını tekrar görmek için biraz daha zamana ihtiyaç var gibi görünüyor.
Lionel Hotel olarak düğün ve eğlence amaçlı organizasyonlarınızda hangi kriterlere önem veriyorsunuz? Düğün ya da etkinlik sahibinin kıymetli günü için banket ekibimizle hassasiyetle hazırlanıyoruz, harikulade bir servis kalitesi ve profesyonel hizmet anlayışı ile ideal bir organizasyon deneyimi sunuyoruz.
Doluluk oranlarınız hakkında bilgi verir misiniz? İstanbul’da otel sayısının giderek arttığı sektörde doluluğu artırmak için ne gibi stratejiler uyguluyorsunuz? Doluluk artışı otelin yönetim anlayışı, satış planlamaları kadar, ülkenin turizm dinamikleri ile de direkt ilgili bir konu… Satış pazarlama stratejimiz, mümkün olan en fazla pazar çeşitliliği iken, bu çeşitlilikte şehir otelleri olarak İstanbul’un uzun yıllar
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 15 3
HABER
10. YIL
Röportaj: Sinan Saygı
Safranbolu’da kültür mirasımızı yaşatıyoruz Safranbolu Belediye Başkanı Dr. Necdet Aksoy, Safranbolu’da geleneksel kültür değerlerini yaşatmak anlamında gerçekleştirdikleri korumacılıkla elde ettikleri başarıyı turizme dönüştürerek marka haline gelmeyi hedeflediklerini söyledi.
S
afranbolu olarak turizmde marka olmayı amaçladıklarını söyleyen Safranbolu Belediye Başkanı Dr. Necdet Aksoy, “Bu hedeflerimizin bir kısmını başardık. Ancak başardığımız kısmı toplam hedeflediğimizin yarısı bile değil. İleride çok daha fazlasını başarmamız gerektiğini düşünüyorum. Sadece kültür turizmi değil, bunun yanında kongre turizminde de söz sahibi olmak istiyoruz” dedi.
“KÜLTÜR MİRASIMIZI YAŞATMAYI SÜRDÜRÜYORUZ” Osmanlı’nın sivil yaşam merkezi olan Safranbolu’nun ticaret, ilim ve bürokrasi merkezi olarak çok önemli fonksiyonları icra etmiş bir yerleşim yeri olduğuna değinen Aksoy, “Safranbolu, Kurtuluş Savaşı’nda ordunun ayakkabı ihtiyacının büyük bir kısmını karşılamış bir bölgedir. Türkiye’de korumacılık ve geçmişe saygı ve bunu turizme dönüştürmek denilince ilk akla gelen merkez Safranbolu. İstanbul’daki yalıların benzerini Safranbolu, karasal iklimde gerçekleştirmiş. Büyük bir bahçenin içerisine harika binalar yapılmış ve bu binalarda 3-4 nesil yaşamış. Biz de bunları yeni nesile taşıyan bir şehiriz. Safranbolu olarak geçmişimize ait değerlerimizi sadece tarih kitaplarında bırakmayıp, bugün de ifade edilebilecek hale getiriyoruz. Gerek kültür mirasımızı gerekse somut mirasımızı bugün de yaşatmayı sürdürüyoruz. Belediye olarak birinci vazifemiz, bu değerlerimizi korumak, geleceğe aktarmak, içlerindeki kültürü yaşatmak” diye konuştu.
154 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
Safranbolu Belediye Başkanı Dr. Necdet Aksoy, editör arkadaşımız Sinan Saygı’ya Safranbolu Belediyesi olarak yaptıkları hizmetleri anlattı.
“MARKA ŞEHİR OLMAK ÇOK ÖNEMLİ” Marka şehir olmanın çok önemli olduğunu belirten Aksoy, “Bir marka değerini oluşturmak gerçekten zor, uzun süreçleri içeriyor. Marka olarak kalabilmek ise daha önemli. Biz Safranbolu’da korumacılıkla elde ettiğimiz başarıyı turizme dönüştürerek marka haline gelmek istiyoruz. Safranbolu’da gençlik merkezi inşa ediyoruz, içinde salonlar ve sahalar var. Takımların gelip Safranbolu’da kamp yapmalarını arzu ediyoruz. Büyük bir spor salonu yaptık. Anadolu takımlarının çoğu müsabakalarını Safranbolu’da yapıyor. Bu amaçla da Türkiye çapında organizasyonlar düzenliyoruz. Turizmin her çeşidiyle Safranbolu’yu buluşturmak istiyoruz” şeklinde konuştu. Safranbolu’nun evleriyle meşhur bir yerleşim yeri olduğu bilgisini veren Aksoy, “Safranbolu, kültürüyle ön plana çıkıyor. Bitkileri, çavuş üzümü, safranı ama herşeyin başında korumayı başardığımız geleneksel yapılarımız çok önemli. Safranbolu’da kültürü yaşatmaya çalışıyoruz” dedi.
10.
HABER
YIL
SAFRANBOLU
FESTİVALE HAZIRLANIYOR
Safranbolu Belediye Başkanı Dr. Necdet Aksoy, her yıl festivalde Safranbolu’nun somut ve soyut kültürünü öne çıkarmaya çalıştıklarını söyleyerek, “Festivalimizde daha önce ‘Mimaride Işık’, ‘Manevi Mimarlar’ gibi çok farklı soyut ve somut yan temalar kullandık. Bu yıl da yan temamızın ‘Gazozuna Sinema’ olmasını kararlaştırdık. Festivalle ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Yine sık sık toplantılar yapıyoruz, farklı fikir ve önerileri dinleyip kararlar alıyoruz” dedi. Bu yıl Safranbolu’daki sinema kültürünü öne çıkarmayı hedeflediklerini aktaran Aksoy, Safranbolu’da, Cumhuriyet döneminden itibaren sinema kültürünün hayatın içerisinde olduğunu dile getirdi.
“SAFRANBOLU’DA SİNEMA KÜLTÜRÜNÜ YENİDEN OLUŞTURMAK İSTİYORUZ” Aksoy, 1924’te Safranbolu’da sinema bulunduğunu, yine yazlık ve kışlık sinemaların da burada çok yaygın
olduğunu hatırlatarak, “Safranbolu’da sinema kültürünü yeniden oluşturmak istiyoruz. Bununla ilgili Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı ile ortak bir çalışma yapacağız. Restore ettiğimiz Muallimler Birliği binasında Türk dünyasında belgeselleşmiş filmleri burada gösterime sunacağız. İsteyen vatandaşlar burada bu filmleri izleyebilecekler” diye konuştu. İlçede sinema kültürünü tekrar hayat geçirmek için bazı projeler geliştirdiklerini vurgulayan Aksoy, Muallimler Birliği binasında bir Sinema Müzesi açacaklarını, yine bu binada Dijital Belgesel Film Kütüphanesi kuracaklarını söyledi. Aksoy, “Burada toplanan belgesel filmler gösterimde olacak, izlemek isteyen vatandaşlarımız burada bu filmleri izleyebilecekler. Ayrıca
Safranbolu Belediye Başkanı Dr. Necdet Aksoy, yaptığı açıklamada, bu yıl Uluslararası Altın Safran Belgesel Film Festivali’nin 29 Eylül-1 Ekim tarihleri arasında yapılacağını söyledi.
festivalde buradaki cep sinemada belgesel film yarışmasına katılmış ve daha önce ödül almış olan belgesel filmler gösterime sunulacak” ifadelerini kullandı.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 15 5
TURİZM
10. YIL
Özellikle yabancı turistlerin ilk tercihiyiz Wyndham Istanbul Old City Genel Müdürü Duygu Sönmez Özçer, “Wyndham Istanbul Old City, eşsiz konumu ve nefes kesici tarihi atmosferi ile Kapalıçarşı, Sultanahmet Cami, Ayasofya Müzesi, Yerebatan Sarnıcı ve Topkapı Sarayı’na sadece yürüme mesafesinde ve bu avantajı ile özellikle yabancı misafirler için ilk tercih oluyor” diye konuştu.
Dünyanın en büyük otel zincirlerinden Wyndham Group’un bir üyesi olan Wyndham Istanbul Old City’nin, Tarihi Yarımada’nın merkezinde kaliteli hizmet veren 5 yıldızlı bir otel olduğunu söyleyen Wyndham Istanbul Old City Genel Müdürü Duygu Sönmez Özçer, otelin eşsiz konumu ve nefes kesici tarihi atmosferi ile Kapalıçarşı, Sultanahmet Cami, Ayasofya Müzesi, Yerebatan Sarnıcı ve Topkapı Sarayı’na sadece yürüme mesafesinde olduğunu belirterek, bu avantajıyla özellikle yabancı misafirlerin ilk tercih ettiği otel olduklarını ifade etti.
156 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Tramvayın, otelin yer aldığı caddeden geçmesinin, Wyndham Istanbul Old City’i tüm merkezi alanlara daha da yakınlaştırdığına değinen Özçer, “Buna ilave olarak sadece 5 dakika yürüme mesafesi olan yakınımızdaki metro hattından Taksim, Şişli, Levent, Maslak gibi lokasyonlara ulaşım kolaylığı ile iş amaçlı gelen misafirlerimiz için uygun hale gelmiştir. Uluslararası Atatürk Havaalanı ve CNR Fuar Merkezi’ne ise sadece 13 kilometre uzaklıktayız. CNR’da gerçekleşen tüm fuarlar da metro ulaşım kolaylığından dolayı tercih sebebi oluyor” dedi.
PROFESYONEL MASAJ HİZMETİ Wyndham Istanbul Old City bünyesinde bulunan Blue Harmony SPA’da profesyonel Uzakdoğulu terapistler tarafından konuklara masaj hizmetleri sunulduğunu kaydeden Özçer, “SPA bünyesinde konuklarımızın saat 06:30-22:00 saatleri arasında talep ettikleri her an kullanabilecekleri sauna, yüzme havuzu, fitness salonu, fin hamamı ve Türk hamamı bulunuyor. Wyndham SPA personelinin sıcak, güler yüzlü ve kaliteli hizmet anlayışı ile konuklarımız kendilerini evlerinde gibi hissediyorlar. Personelimiz alanlarında aldıkları eğitimler ile profesyonel anlamda masaj hizmeti veriyorlar” diye konuştu.
10. YIL
ORGANİZASYON
ORGANİZASYONA SAYGI VE İHTİYAÇ ARTTI sektörünün ciddiyetini ve disiplinini algıladılar” dedi.
“BÜYÜME VE GELİŞİM AÇISINDAN EVRELERİMİZİ TAMAMLADIK”
A
şkım Organizasyon Firma Sahibi Aşkım Bayuk, Türkiye’de ve dünyada tüm sektörlerin akıl almaz bir hızla ilerlediği bir 10 yıl geçirdiklerini söyleyerek, “Özellikle organizasyon gibi hayal gücü ve yaratıcılığa dayalı bir sektördeki gelişmeleri göz ardı edemeyiz. Öncelikle insanların organizasyon sektörüne bakış açılarındaki değişim oldukça sevindirici. Maddesel olmayan emeğe dayalı bu alana duyulan saygı ve yanı sıra ihtiyaç arttı. Firmalar ve bireysel olarak insanlar; organizasyon çalışmalarını alanındaki profesyonellere bırakarak çok daha iyi neticeler elde edebileceklerini fark ettiler, özel gün ve kutlamaların şirket motivasyonu ve ekip ruhuna sağladığı yararı gördüler, eğlence ve organizasyon
Büyüme ve gelişim açısından bakıldığında evrelerini tamamladıklarına değinen Bayuk, “Bugün oluşumunu tamamlayan firmamız ise tam zamanlı bir organizasyon ajansı olarak; ilk yaptığımız tüm çalışmalara ek olarak; şirketlere dair tüm event çalışmalarını, AVM etkinliklerini, personel teminlerini, ve reklam adına outdoor çalışmaları gerçekleştiriyor. Sektörle benzer atılımlar gerçekleştirsek de her zaman hedefimiz ilkleri başlatan ve en iyi uygulayanlar olmaktır” diye konuştu.
“HEDEFLER VE HAYALLER OLMADAN YÜKSELME ŞANSI OLMAZ” Hedefler ve hayaller olmadan hiçbir zaman hiçbir yerde yükselme şansının olmadığına işaret eden Bayuk, “Her zaman daha yenisini daha iyisini hedefleyen biz eğlence ve organizasyon sektörünün fertleri olarak geleceği tahmin etmekten ziyade edememeyi tercih ederiz. Bugünkü öngörülerimize dayalı olarak planlanan ve plana uygun devam eden bu sektör zaten yaratıcılıktan zerre nasibini almamış monoton bir işleyişin paslanan
Aşkım Organizasyon Firma Sahibi Aşkım Bayuk, “Özellikle organizasyon gibi hayal gücü ve yaratıcılığa dayalı bir sektördeki gelişmeleri göz ardı edemeyiz. Öncelikle insanların organizasyon sektörüne bakış açılarındaki değişim oldukça sevindirici. Maddesel olmayan emeğe dayalı bu alana duyulan saygı ve yanı sıra ihtiyaç arttı” dedi.
dişlilerinden başka bir şey olamaz. Oysa bizler o çarkı renklendiren ve mekaniğini değiştiren parçalar olma ümidi taşıyoruz ve bunun için çabalıyoruz. Teknolojinin nimetlerinden her geçen gün biraz daha faydalandığımız bugünlerde ise beklentilerimiz oldukça yüksek. Hızlı internet, elektronik cihazlardaki gelişim, 3 modellemeler gün geçtikçe işimizi kolaylaştıran durumlar olsa da yeni gelişmeleri biz de sizler kadar heyecan ve merakla beklemeye devam ediyoruz” şeklinde konuştu.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 15 7
ORGANİZASYON
10. YIL
SERVİS KALİTESİNDEN ÖDÜN VERMİYORUZ Roka Davet Yönetim Kurulu Başkanı Erim Leblebicioğlu, “Son 10 yılda servis kalitesinden ödün vermeyerek kendimizi geliştirdiğimize inanıyoruz. Hem sunum hem de malzeme açısından kendimizi yenileyerek yola devam ediyoruz. Sağlıklı yemek konusunda yeni yatırımlarımız ve çalışmalarımız sürüyor” dedi. Sektörünüz ve firmanız açısından geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor? Gerek faaliyet gösterdiğiniz sektör gerekse firmanız hangi atılımları gerçekleştirdi? Davet organizasyon sektörü olarak düşündüğümüzde gastronomi ve yeme içmenin büyüdüğü ülkemizde son 10 yılda bizim sektörümüzde de birçok değişiklik meydana geldi. Geçmiş olduğumuz son 2 yıl dışında 10 yıllık periyotta yukarı ivme gösteren bir çizgi yakaladı. Sektördeki bu çizgiye şirketimiz Roka Davet de aynı şekilde ayak uydurdu. Son 2 yılda ise hem bulunduğumuz coğrafya ve siyasetteki belirsizliklerden dolayı bir duraklamaya girdik. 2017’nin 3. ve 4. çeyreğinde duraklamanın sona ereceğini ve büyümenin devam edeceğini öngörüyoruz. Roka Davet olarak bizim en büyük özelliğimiz; servis kalitesinden son 10 yılda ödün vermeyerek kendimizi geliştirdiğimize inanıyoruz. Hem sunum hem de malzeme açısından
158 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
kendimizi yenileyerek yola devam ediyoruz. Ayrıca şu anda popüler olan sağlıklı yemek konusunda yeni yatırımlarımız ve çalışmalarımız sürüyor. Gerek sektör gerekse firmanızın geleceğe yönelik hedefleri ve beklentileri nelerdir? Sektörde teknoloji, Ar-Ge çalışmaları, yeni trendler ve yatırımlar anlamında ne gibi atılımlar ve gelişmeler yaşanacak? Öncelikle yeni trend olarak sağlıklı yiyecek, doğru beslenme üzerine yeni yatırımlar hazırlıyoruz. Hedefimiz şu anda bin metrekare olan üretim ve ofislerimizi 2 bin metrekare üzerine çıkarmak. Bunun yanında ise belki yurtdışında Türk yemeklerini tanıtacak bir ayrı catering girişimi yapmayı düşünüyoruz. Bundan 3 sene önce yatırım yaparak ortağı olduğumuz Neolokal Restaurant’ı da yurtdışında Türkiye’yi tanıtacak yeni bir mecra olarak kullanmayı planlıyoruz.
10.
TEDARİKÇİLER
YIL
Ev dışı tüketimde AB’nin
8’de biriyiz
Türkiye’de ev dışında tüketim harcamaları kişi başına 528 TL’yi bulurken bu rakam Avrupa’da 4 bin 265 TL’ye ulaştı. Ev Dışı Tüketim Tedarikçileri Derneği (ETÜDER), Ipsos Araştırma Şirketi ortaklığıyla hayata geçirdiği Food Service Monitor 2016 adlı ev dışı tüketim pazarı araştırmasının sonuçlarını açıkladı. Türkiye’nin 7 büyük ilinin 81 ilçesindeki 2 bin 751 sokak ve 92 bin 948 Ev Dışı Tüketim noktasını temsilen seçilen 2700 EDT noktasında yapılan araştırmaya göre, 2016 yılsonu itibariyle ev dışı tüketim harcaması 2015 yılına göre 11 milyar TL gerileyerek 44 milyar TL oldu. Türkiye’de bir kişinin ortalama ev dışında yaptığı yıllık harcama 528 TL (150 $) iken; bu rakam Avrupa’da 4 bin 265 TL (1198$), ABD’de ise 7 bin 233 TL’ye (2.026$) ulaştı.
“İSTANBUL TOPLAM CİRONUN YÜZDE 41’İNİ OLUŞTURUYOR” Ev dışı tüketimde il performanslarına göre İstanbul toplam cironun yüzde 41’ini oluşturuyor. İstanbul’u İzmir, Antalya, Ankara, Bursa ve Muğla illeri takip ediyor. 2016 yılı verilerine göre geçtiğimiz yıl turizmde yaşanan sorunlardan en çok etkilenen iller Antalya ve Muğla olurken, iç turizmin ön plana çıktığı İzmir büyüyen tek il oldu. Ipsos ile gerçekleştirdikleri araştırmanın Türkiye ev dışı tüketim sektörünü inceleyen tek ve en kapsamlı çalışma olduğunu belirten ETÜDER Başkanı Melih Şahinöz, “Türkiye’de ev dışı tüketim sektörünün büyüme ortala-
ması geçtiğimiz senelere baktığımızda Dünya ve Avrupa ortalamalarının hep önündeydi fakat geçtiğimiz sene ülkemizde yaşanan hain darbe girişimi, terör saldırıları sonrasında turizmde yaşanan sorunlar sektörümüzün bu sene geçtiğimiz seneye göre daralmasına sebep oldu” dedi. Sektördeki bu daralmanın dönemsel olduğuna vurgu yapan Melih Şahinöz, “Sektör ortalama her yıl yüzde 10-15 büyüyordu. Dünyada sektörün büyüklüğü 2.934 Milyar Euro, Amerika Kıtası 1.1138 Milyar Euro, Avrupa pazarı ise 594 Milyar Euro. Hanelerin tüketim harcamalarının dağılım oranlarını ABD ve Avrupa ile karşılaştırdığımızda EDT sektörünün daha çok gelişeceğini görüyoruz” diye konuştu.
SEKTÖR ANTALYA’DA DARALIRKEN İZMİR’DE BÜYÜDÜ ETÜDER ve IPSOS tarafından 92 bin 948 Ev Dışı Tüketim noktasını temsilen seçilen 2700 EDT noktasına yapılan 11 bin ziyaretle gerçekleştirilen araştırmadan çıkan çarpıcı sonuçlar ise şu şekilde: “Ev Dışı Tüketimde il performanslarına göre İstanbul toplam cironun yüzde 41’ini
160 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
oluşturuyor. İstanbul’un İzmir, Antalya, Ankara, Bursa ve Muğla takip ediyor. 2015 yılı verilerine göre geçtiğimiz yıl Antalya ve Muğla en çok daralan iller olurken, bir başka turizm bölgesi İzmir büyüyen tek il oldu. Ev dışı tüketim harcamalarının yarısından fazlası restaurantlar ve fast food
mekanlarında yapılıyor. Tüketimin, yüzde 27’si restaurant, yüzde 30’u fast food, yüzde 14’i otel, yüzde 7’si cafe, yüzde 2’si eğlence, yüzde 7’si pastane, yüzde 4 eğitim kurumu, yüzde 4 büfe/kiosk, yüzde 4 catering mekanların da gerçekleştiriliyor.”
10.
TEDARİKÇİLER
YIL
Electrolux Profesyonel’den 3 yeni ürün Electrolux Profesyonel, son teknoloji ile ürettiği 3 yeni ürününü tanıttı. Electrolux Profesyonel, 3 yeni ürününün tanıtımını Şişli Radisson Blu Hotel’de gerçekleştirdi. Türkiye’nin tüm bölgelerinden 250’yi aşkın yetkili bayilerin ve servislerin, zincir işletmelerin, mekan sahiplerinin, yiyecek-içecek müdürlerinin, aşçıların, steward’ların katıldığı toplantıda Electrolux Profesyonel’in yeni ürünleri olan; green&clean Konveyörlü Tip Bulaşık Makineleri, ecostoreHP Tezgah Tipi Soğutucular ve SpeeDelight-Panini Makinesi tanıtıldı. Electrolux Profesyonel Türkiye Ülke Müdürü Bülent Sevinçel ve Electrolux Profesyonel Çamaşırhane Grubu Ürün Müdürü Thuy Bich Hoang yeni green&clean Konveyörlü Tip Bulaşık Makinesini; Soğutma Grubu Ürün Müdürü Onur Pazarcı yeni ecostoreHP Tezgah Tipi Soğutucuyu; Electrolux Profesyonel Kurumsal Eğitim Şefi Ahmed Özer ve Marmara Bölgesi Şefi Gürkan Tezer yeni SpeeDelight Panini Makinesini tanıtırken; organizasyonun sunuculuğunu, Electrolux Profesyonel Türkiye Pazarlama Müdürü Sebla Genç üstlendi.
162 •
SpeeDelight : SpeeDelight, hızlı servis restoranlarından pub’lara ve barlara, kahve dükkanlarından perakende dükkanlarına kadar birçok yiyecek servis noktası için eşsiz bir pişirme çözümü sunarak, müşterilerine “çıtır ara öğünler” hazırlıyor. SpeeDelight, çok çeşitli ara öğünleri daha leziz ve geleneksel tost makinelerine göre üç kat daha hızlı bir şekilde hazırlamak üzere çığır açan pişirme teknolojilerini, hünerli özelliklerle birleştiriyor.
green&clean Konveyörlü Tip Bulaşık Makineleri : Electrolux Profesyonel; yüksek verimlilik, yüksek performans ve tam rahatlık sağlamak için yiyecek-içecek hizmeti sunan çeşitli firmalara yardımcı olabilecek, green&clean Konveyörlü Tip Bulaşık Makinesini piyasaya sürdü. Çok sayıda yenilikçi özelliği nedeniyle kullanıcılar, bu yeni ürüne işletmelerinin vazgeçilmezi olacak kadar güvenebilirler.
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
ecostoreHP Tezgah Tipi Soğutucular: ecostoreHP yüksek kapasiteli soğutmalı dolapların başarısının ardından, sunduğu yeni tezgah altı çözüm
ile hem en yüksek iklim sınıfını, hem de pazardaki en yüksek enerji verimliliği derecesini benzersiz şekilde bir araya getirmenin gururunu yaşıyor.
10.
TEDARİKÇİLER
YIL
Eczacıbaşı Profesyonel Genel Müdürü Melike Koçoğlu, geçtiğimiz 10 yılda hane halkının ev dışı tüketime harcadığı oranın her yıl arttığını belirterek, “Kişilerin yaşam tarzlarının değişmesi, çalışan oranının artması ve şehirleşme ile birlikte ev dışındaki tüketim alışkanlıkları da değişiyor, bu durum sektörümüzün her geçen yıl daha da büyümesine yardımcı oluyor” dedi.
EV DIŞI TÜKETİM PAZARI HER YIL BÜYÜYOR
E
czacıbaşı Profesyonel Genel Müdürü M e l i k e Koçoğlu, Türkiye’de ev dışı tüketim sektörünün 55 milyar liralık pazara sahip olduğunu söyleyerek, “En son veriler de gösteriyor ki geçtiğimiz 10 yılda hane halkının ev dışı tüketime harcadığı oran her yıl artıyor. Kişilerin yaşam tarzlarının değişmesi, çalışan oranının artması ve şehirleşme ile birlikte ev dışındaki tüketim alışkanlıkları da değişiyor, bu durum sektörümüzün her geçen yıl
daha da büyümesine yardımcı oluyor. Bizler de bu süreçte hem işletmelere çözüm ortağı olmak hem de son kullanıcının beklentilerini karşılamak için ürünler ve hizmetler geliştirmeye devam ediyoruz. Çevreci ürünlere olan ilginin ve kulanım konusundaki hassasiyetin artması ile beraber, gelecek dönemde yatırımlarımızı bu yönde artırarak sürdüreceğiz. Kağıt kategorimizde son yıllarda fark yarattığımız alan olan kağıt dispenseri yatırımlarımıza bu sene de devam ederek, müşterilerimize dis-
penserlerimiz ile katma değer yaratmayı hedefliyoruz” dedi.
“İŞLETMELERİN HİJYEN ÇÖZÜM ORTAĞI OLMAYI HEDEFLİYORUZ” Eczacıbaşı Profesyonel olarak işletmelerin hijyen çözüm ortağı olmayı hedeflediklerini ve yaptıkları yatırımlarda da işletmelerin ihtiyaç ve beklentilerine uygun yeni ürün/hizmetler geliştirdiklerini ifade eden Koçoğlu, “Son dönemde artan rekabet ile beraber işletmelerin maliyetlerini azaltma ve tasarruf yapma ihtiyacı daha da önemli bir hale geldi. Biz de yaptığımız yatırımlarımız ve inovasyon çalışmalarımızda, bu ihtiyaçlara yönelik çözüm ve ürünlere ağırlık vererek devam ediyoruz” diye konuştu. Dünyada Ar-Ge ve inovasyon yatırımlarındaki önceliklerin, ülkelerin ekonomik durumlarına paralel şekil-
lendiğine değinen Koçoğlu, “Türkiye’de de içinde bulunduğumuz ekonomik koşullara paralel olarak, hane halkı tarafında ev ekonomisi yaptıran ürünlere yatırım yapılırken, ev dışı tüketim tarafında da işletmecinin maliyetlerini azaltan ya da kontrol altında tutan ürünlere ağırlıklı olarak yatırım yapılıyor. Biz de yeni yatırımlarımızı tasarruf yaptırma ve maliyet kontrolü alanında yoğunlaştırıyoruz. Ancak bu alanda sadece salt maddi kazanımları hedeflemiyoruz, aynı zamanda işletme çalışanlarının da taleplerini değerlendirerek zamandan tasarruf sağlatacak, etkili hijyene kısa zamanda ulaştıracak pratik, hızlı çözümler de üretmeyi hedefliyoruz. Bu yatırımları yaparken tüm süreçlerimizde çevreyi koruma bilincinin verdiği sorumlulukla hareket ederek dünya standartlarında ürün ve hizmetler sunmayı amaçlıyoruz” şeklinde konuştu.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 16 3
TEDARİKÇİLER
10. YIL
Novawood parkeler hem sağlıklı hem de doğal bir kullanım sunuyor Günümüzde zemin kaplaması seçerken sadece dış görünümü veya rengini beğenmek yetmiyor. Özellikle çocuk odalarında kullanılan yapı ürünlerin sağlık riskleri içermemesi önemli rol oynuyor. Ürünün kalitesine, geçtiği testlere, çevre dostu ve sağlıklı olmasına dikkat etmek gerekiyor. Çocuklu evler için sağlıklı ve güvenli olabilecek ürünlere baktığımızda, ahşap ürünler bunların başında geliyor.
Çocuklu evlerde sağlıklı ve hijyenik bir ortam yaratmak için kullanılan eşyalara ve zemin kaplama ürünlerine özen göstermek gerekiyor. Devamlı emekleyen bebekler için fazlasıyla toz tutan ve temizlenmesi zor halılar yerine parke tercih edilmesi çok daha sağlıklı oluyor. Yenilikçi, doğal ve sağlıklı ürünleriyle dikkat çeken Novawood, zemin kaplama koleksiyonuyla çocuklu evler için alternatifler sunuyor.
HEM SAĞLIKLI HEM DE KOLAY TEMİZLENİYOR Günümüzde kimyasalların yoğun ve bilinçsiz kullanılması nedeniyle evlerde kullandığımız mobilyalar, halılar, zemin kaplamaları bile sağlı-
164 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
ğımızı ciddi şekilde tehdit edebiliyor. Küçük çocuklu evlerde parke gibi yıkanması veya silinmesi kolay döşeme türlerini tercih etmekte fayda var. Ahşabın kendine has doğal güzelliğini ve geleneksel yapısını günümüz trendlerine uygun koleksiyonlara dönüştüren Novawood’un parke koleksiyonu; yatak odasından salona, mutfaktan çocuk odasına kadar evin her alanında güvenle kullanılabiliyor. Dayanıklı yapısı nedeniyle gün boyu yerlerde oyun oynayan çocukların oyuncaklarıyla çizilmiyor ve temizlik açısından büyük rahatlık sağlıyor.
UZUN ÖMÜRLÜ ÜRÜNLER ÜRETİYOR Doğadan aldığı ilhamı ürünlerine yansıtan Novawood, 2005 yılında kuruldu. Yıllık 18 bin m3 (650 bin metrekare) üretim kapasitesine sahip olan Novawood, teknolojik altyapısı, ürün yelpazesinin ge-
nişliği ve yüksek ürün kalitesiyle sektörünün öncü firmalarından biri olarak öne çıkıyor. Dünyanın sahip olduğu mevcut orman zenginliğini, sürdürülebilir çözümlerle korumaya özen göstererek özenle seçilmiş kaliteli hammadde ile uzun ömürlü ürünler üretiyor. Thermowood termal modifikasyon teknolojisinin Türkiye’deki ilk temsilcisi olan Novawood, canlı ve yaşayan malzemeler olarak gördüğü ağaç ürünleri ve ahşap malzemeyi, ürünün estetik ve doğallığını bozmadan güçlendirmek için çalışıyor. Novawood, ürün yelpazesini sektörün ihtiyaç ve taleplerine uygun olarak, kaliteden ödün vermeden, sürekli olarak yeniliyor ve geliştiriyor. Üretim sürecinin her safhasını yaşama daha fazla değer katacak yenilikçi yaklaşımlarla yönlendiriyor. Müşteri memnuniyetini ve kaliteyi marka değeri yapan Novawood, mimari projelere ve müşteri taleplerine uygun özel ürünler üretimi de yapıyor.
10.
GÖRÜŞLER
YIL
Hizmetix 10. yılını kutluyor
İş dünyasından Hizmetix’e kutlama mesajları
Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Süer Sülün: Yayıncılığı sürdürmenin son derece zor olduğu Türkiye’de 10. yılını dolduran Hizmetix Dergisi’ni kutluyorum. Sektörümüze yaptığınız önemli katkılarınızın artarak süreceğine inanıyor, bu vesileyle yazı ailenizi ve çalışanlarınızı tebrik ederek başarılarınızın devamını diliyorum.
Xinerji Teknoloji Hizmetleri Ltd. Şti. Kurucu Ortağı Erkan Durdağı: Lojistik sektörünün, her sektöre hizmet sağlayan özelliği bulunuyor. “Hizmetix” yayınlarında bir çok sektöre yer ve içerik sağlıyor. Bu sebeple buluşma noktasında yer alıyor. Hizmetix‘in 10. yılını kutlar, çalışma ve başarılarının devam etmesini temenni ederim.
Allianz Hayat ve Emeklilik ile Allianz Yaşam ve Emeklilik Genel Müdürü Taylan Türkölmez: Kuruluşunuzun 10’uncu yıldönümü nedeniyle, derginizin yayına hazırlanmasında emeği geçen tüm ekibinizi içtenlikle kutluyorum. Allianz Türkiye ailesi adına başarılı yayın hayatınızın uzun yıllar sürmesini diliyorum.
QNB Finansbank Genel Müdürü Temel Güzeloğlu: 10 yıldır başarıyla devam ettirdiğiniz yayıncılığınız aracılığıyla ekonomiyi büyüten kurumlara destek olduğunuz, okuyucularınıza işlerini geliştirmeleri için doğru enformasyonu sağladığınız için teşekkür ediyoruz. 10. yılınızı kutlarken uzun yıllar başarılı çalışmalarınızı devamını diliyoruz.
TEB KOBİ Bankacılığı Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Müdür Vekili Turgut Boz: TEB olarak, ekonomi ve iş dünyası yayıncılığının en önemli oyuncularından biri olan Hizmetix Dergisi’nin 10’uncu yıldönümünü en içten dileklerimizle kutluyoruz. Yıllardır yaptığı haberler ve sektör röportajlarıyla ekonominin ve sektörümüzün nabzını tutmayı başarmış Hizmetix Dergisi’nin çalışmalarının daha uzun yıllar devamını diliyoruz.
166 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
10.
GÖRÜŞLER
YIL
Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı M. Sinan Kızıldağ: Ekonomi ve iş dünyasının önde gelen yayınlarından Hizmetix Dergisi’nin 10. kuruluş yıl dönümünü Vodafone Türkiye ailesi adına en içten dileklerimle kutluyor; Türkiye’nin dijitalleşme yolculuğunda verdiğiniz değerli destek için teşekkür ediyorum. Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerine dair hazırladığı haber çalışmaları ve gerçekleştirdiği röportajlarla adından söz ettiren derginizin önümüzdeki dönemlerde de özgün çalışmalara imza atacağına olan inancımla, başarılarınızın 10 yıllar boyunca devam etmesini temenni ediyorum.
İnci Holding Yönetim Kurulu Başkanı Neşe Gök: Ekonomi ve iş dünyasının nabzını tutan Hizmetix Dergisi’nin 10. yılını içtenlikle kutluyorum. Tüm ekibinize sektöre olan katkılarınızdan dolayı teşekkür ediyorum ve nice 10 yıllar diliyorum.
TOKKDER Yönetim Kurulu Başkanı F. Türkay Oktay: Başarılarınızın önümüzdeki dönemde artarak devamını temenni ediyorum.
Güvensan CEO’su Münteha Adalı: Sektörde faaliyet gösteren firmaların birbirini bilmesi, rekabetin daha adil olması adına hizmet sektörü için yaptığınız çalışmalar için teşekkürler.
Anadolu Hayat Emeklilik Genel Müdürü M. Uğur Erkan: Sektördeki 10. yılınızı kutlarız. İş ve hizmet dünyasına olan katkılarınızın devam ettiği nice yıllar dileriz.
Eczacıbaşı Profesyonel Genel Müdürü Melike Koçoğlu: Gündemi ve gelişmeleri aktaran yapısı ve yönlendirici bakış açısıyla derginizin biz sektör temsilcilerine büyük katkısı olduğunu düşünüyorum. Kaliteli içerikleri ile ekonomi ve iş dünyasının nabzını tutan değerli yayınınızın 10. yılını en içten dileklerimle kutluyor ve başarılarınızın devamını diliyorum.
Bata Group Genel Müdürü Murat Timuçin Altıer: Sektöre girdiğiniz günden bugüne gerçekten çok büyük başarı ve gelişimler ile hizmet sektörünü çok iyi tanıtan bir dergi haline geldiniz. Başta Turgut Tahnal olmak üzere tüm yayın ekibine kuruluşundan günümüze şirketimize yapmış oldukları desteklerden de ayrıca teşekkür eder, bundan sonraki yayın hayatında başarılarının ve işbirliğimizin devamını temenni ederim.
Solartürk Yönetim Kurulu Başkanı Osman Özberk: Hizmetix Dergisi’nin nice başarılı 10 yıllara ulaşacağına inanıyor, derginin tüm ekibine başarı ve mutluluklar diliyorum.
Biltur Catering Genel Müdürü Sezai Sarıkcı: Hizmet sektöründeki firmaların sesini duyuran ve sektörün yanında yer alan Hizmetix Dergisi’ne başarılar ve nice 10 yıllar dileriz.
Araç Lojistikçileri Derneği (ARLOD) Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ağaçlı: Derginizin 10. yılını tebrik ediyor, başarılarınızın devamını diliyorum.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 16 7
10.
GÖRÜŞLER
UTİKAD Başkanı Emre Eldener: Geçtiğimiz 10 yıl içinde ekonomi genelinde olduğu gibi lojistik sektörü özelinde de tüm gelişmeleri yakından takip eden Hizmetix, bizim için de önemli haber alma kaynaklarından biri oldu. Bunun yanı sıra sektörümüzle ilgili derneğimiz tarafından atılan adımları kamuoyuna duyurmak konusunda da yayınlarınızın büyük desteğini gördük. Hizmetix’in 10. yılını kutlarken, şahsım, Yönetim Kurulumuz ve UTİKAD üyeleri adına başarılarınızın ve kaliteli yayınınızın devamını diliyorum.
Sefamerve CEO’su Mehmet Metin Okur: Türkiye’nin önemli ekonomi ve iş dünyası dergilerindensiniz. Değer yaratan içerikleriniz referans kaynağı oluyor. İş dünyasıyla ilgili trendleri okuyucuyla buluşturarak yenilikçi ve saygın konumunuzu koruyorsunuz. Başarılarınızın devamını dilerim.
168 •
YIL
Türkiye Girişimcilik Vakfı Başkanı, Evtiko CEO’su ve Kurucusu Sina Afra: Ekonomi, iş dünyası ve özellikle perakende sektörüne yönelik haber ve görüşleri ayrıntılı olarak bize sunan, en son gelişmelerden, şirket haberlerinden ve projelerden bizleri haberdar eden Hizmetix Dergisi’ni takip etmekten büyük keyif alıyorum. Hizmetix Dergisi’nin 10. yıl sevincini paylaşıyor, başarısının daim olmasını diliyorum.
Boyalık Beach Hotel Genel Müdürü Orhan Belge: Ekonomi ve iş dünyasına yönelik olarak tüm sektörleri objektif yönden değerlendiren, tanıtımlarını gerçekleştiren ve güven algısı oluşturan hizmetlerinizin aynı başarı ile devam etmesini diler, yaptığımız ve yapacak olduğumuz iş birlikleri için sizlere gönülden teşekkür ederiz.
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Park 328 AVM Müdürü Mustafa Yalçın: Hizmetix Dergisi hizmet sektöründe faaliyet gösteren şirketleri bir araya getiren, aralarındaki paylaşımı sağlayan önemli bir araç olmuştur. Okuyucularına perakende alanında sahip olduğu bilgileri aşılayan, okuyucularını sektördeki önemli şirketlerle buluşturan bu dergi, hizmet verdiği sektör ile ilgili önemli bir boşluğu doldurmaya devam ediyor. İyi bir takipçisi olacağımız Hizmetix Dergisi’ne bu 10 yılda şirketlere kazandırdıkları adına teşekkür eder, başarılarının sürekli olmasını dileriz.
Mamabüs Yönetim Kurulu Başkanı Metin Aydın: Öncelikle 10 yıl boyunca kaliteden ödün vermeden ayakta kalmak işin ehli olduğunuzun en belirgin göstergesi. İş dünyasının birbirinden haberdar olması için sağlıklı ve kaliteli bir mecra Hizmetix. Nice keyifli on yıllara.
Dönerci Orhan Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Rahmanoğlu: Hizmetix bizim de takip ettiğimiz, sektör hakkında değerli bilgiler içeren bir dergi. 10. yılınızı kutlar, başarılarınızın devamını dileriz.
Forum Trabzon AVM Müdürü Uğur Arısoy: Sektörümüzde değerli bir yere sahip olan Hizmetix Dergisi ailesinin 10. yılını tebrik ediyoruz ve başarılarının devamını diliyoruz.
TÜROB Başkanı Timur Bayındır: Hizmetix birçok başarıya imza atmış, Türkiye basınında kendine çok önemli bir yer açmıştır. Başarılarının devamını diliyoruz.
10.
GÖRÜŞLER
YIL
Keyveni Catering Genel Müdürü Sadık Çelik: Ben Hizmetix Dergisi’nin alanında tavizsiz ve demokratik bir platform oluşturduğunu düşünüyorum. Israrla kendisini ifade etmeye ve yerini sağlamlaştırmaya devam ediyor. Bugün Hizmetix, adından söz ettiren önemli bir sektörel dergidir. Tebrik ediyorum ve tüm ekibe başarılarının devamını diliyorum. Daha nice 10 yıllara…
Sofra Compass Group Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Nihat Kartal: Hizmetix Dergisi, gerek faaliyet alanlarımızın başında gelen hizmet sektöründeki gelişmeleri gerekse farklı sektörlerdeki dinamikleri yakından takip edebildiğimiz çok önemli bir yayın. Gündemi ve sektörün geleceğini habercilik değerleriyle sunarak 10 yıldır çok başarılı içeriklere imza attığınızı düşünüyorum. Bu vesileyle tüm Hizmetix ekibini kutluyor, başarılarınızın devamını diliyorum.
TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Ulusoy: Hizmetix dergisi zengin görsel haberlerle dikkat çekici görünümü ve İçeriği bakımından her türlü ihtiyaca rahatlıkla cevap alınabilir konumdadır.
MedicalPark Ordu Hastanesi Genel Müdürü Halil İbrahim Çalış: Sektörel yayın alanında Türkiye’de öncü bir konumdasınız. Okurlarınıza sektörle ilgili en güncel bilgileri sunarak; pazarlama, ekonomi, sağlık gibi alanlarda bizlere yol arkadaşı oldunuz. Türkiye’de sektörel bilgi ve düşünceyi bir araya getirerek; girişimci, yenilikçi bireylerin ortaya çıkmasında ve ülkemizin gelişmesine büyük katkı sağladığını düşünüyorum. Yayıncılık sektörüne yeni bir soluk getiren Hizmetix dergisinin 10. yılını kutlar ve tüm ekibe nice başarılı yıllar ve yayınlar diliyoruz.
Dünyagöz Hastaneler Grubu Uluslararası İş Geliştirme Müdür Yardımcısı Mert Demirsöz: Ekonomi ve iş dünyasına yönelik gelişmeleri; tarafsız ve kaliteli habercilik anlayışı ile okuyucuları ile buluşturduğunuz için sizlere teşekkürlerimi sunuyor; Hizmetix dergisinin de 10. yılını, Dünyagöz Hastaneler Grubu ve şahsım adına kutluyor, başarılarının devamlılığını diliyorum.
TÖSHİD Başkanı Teoman Tosun: Hizmet Sektörü GDP içindeki payı nedeniyle ülkemiz için günümüzde önemli olduğu kadar gelecekte de son derece önemlidir. Sektörümüzün sesi olarak yayın hayatında bulunmanız önemlidir. Sektörün içinde bulunduğu durum, sorunların çözümü konusunda daha aktif görevler yüklenmeniz, sesini geniş kitlelere ulaştırılmasını önemsiyoruz.
Üç Öğün Catering Yönetim Kurulu Başkanı Yardımcısı Faruk Dural Hizmetix Dergisi’nin 10. yılını kutlarız. Derginizin misyonu gereği sektörün öncü kuruluşlarını buluşturacağınız nice 10. yıllar dileriz..
Polonez Genel Müdürü Andaç Günsoy: Hizmetix Dergisi, yayınladığı günden bu yana tüm haberlerini, tarafsız ve özgün bir şekilde ele alarak sektöre ışık tutan yayınlar arasında yerini alıyor. Gündemi yakalayan konuları, zengin içeriği ve en önemlisi sektörün ihtiyaçlarını en iyi şekilde anlayarak şirketlerin kendilerini doğru bir şekilde ifade edebilecekleri bir platform yarattıkları düşüncesindeyiz. Sadece hizmet sektörü değil perakende sektörü de dahil olmak üzere tüm sektörlerin etkileşim haline girebildiği en önemli buluşma adreslerinden biri olduğuna olan inancımız ise sonsuz. Hizmetix Dergisi’nin 10. yılını kutluyor, tüm ekibinizle birlikte başarılarınızın devamını diliyorum.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 16 9
CATERING
10. YIL
SEKTÖR 400 BİN KİŞİYE İSTİHDAM SAĞLIYOR Türkiye Yemek Sanayicileri Dernekleri Federasyonu (YESİDEF) Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Zincirkıran, hazır yemek sektörünün 400 bin kişiye istihdam imkanı sağladığını söyleyerek, sektörün 22 milyar dolar ciroya sahip olduğunu kaydetti.
Türkiye Yemek Sanayicileri Dernekleri Federasyonu (YESİDEF) Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Zincirkıran, sektörde Tarım Bakanlığı’na bağlı 4 bin 800 firmanın hizmet verdiğini belirterek, “Türkiye’de günlük olarak yaklaşık 6 milyon kişi hazır yemek yiyor. 400 bin kişiye istihdam sağlayan sektör, 22 milyar dolar ciroya sahip. Gıda anlamında üretilen ne varsa yarısı hazır yemek sektörü tarafından tüketiliyor. Örneğin bugün bütün firmaların aynı anda elma verdiğini düşünün, bugün 6 milyon adet elma tüketildi demektir. Bu da 1,5 milyon kilo demektir. Ortalama 100 gr et verildiğinde 600 bin kg et bugün tüketildi anlamına geliyor” diye konuştu.
OKULLARA YEMEK PROJESİ Sedat Zincirkıran, YESİDEF olarak 3 yıldır okullara yemek projesi üzerinde çalıştıklarını kaydederek, “Proje hayata geçerse öğrencilere verilecek mönüler okulların bulunduğu yörelere göre belirlenecek. Okullara 4 çeşit yemek verilecek, mönünün olmazsa olmazları arasında
170 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
“BELLİ PERİYOTLARDA DENETİM YAPILIYOR”
tarhana, mercimek, tavuk suyu ve ezogelin gibi sağlıklı ev çorbaları yer alıyor. Yemek konusunda en büyük eksik okullarda yaşanıyor. Çocukların planlı bir mönüyle beslenmesi lazım. Fast food tipi ya da ucuz ürünlerle çocuğun beslenmesini beklerseniz obeziteyi önleyemezsiniz, ürünün ne olduğunu kontrol edemezsiniz. Çocuğun beslenmesinde maliyeti ikinci plana atmak lazım. Dışarıda beslenmek okulda başlıyor, üniversite çağına, askerliğe, iş hayatına emekli olana kadar devam ediyor. Bununla ilgili 3 yıldır uğraşıyoruz” dedi.
Hazır yemek sektöründeki firmaların denetimi konusunda Tarım Bakanlığı’nın oldukça hassas olduğuna işaret eden Zincirkıran, sözlerine şöyle devam etti: “Belli periyotlarda denetim yapılıyor. Bu işi hiç ruhsat almadan yapmaya çalışanlar var, işte onlar problem. Kontrol edilmedikleri için hijyen probleminin yanısıra sigortasız, kayıtsız eleman çalıştırdıkları için de haksız rekabet yaratıyorlar. Yemek firmaları hem Tarım Bakanlığı tarafından hem de yemek satın alan firmalar tarafından çok sık denetleniyor. Yani denetim konusunda birisi atlasa diğeri atlamaz. Zaten doğru fiyatlı ürün doğru üründür de diyebiliriz. Dünyada hiçbir ürünün içeriğinden fedakarlık yapılmadan fiyatı düşürülemez. Demek ki tek değil ama fiyat önemli kriterlerden birisi, hatta en önemlisi. Taklit ürünler konusunda sektörün oyuncuları Tarım Bakanlığı’nın bu konudaki uygulamalarını ve listelerini takip ediyor. Bizim camiamızın içinde de böyle bir şey olduğunda biz de kendi ağımız içinde paylaşıyoruz.”
www.kluhsm.com
DÜNYA DEVİ KLÜH FARK YARATIYOR ENTEGRE HİZMET ANLAYIŞI Tüm hizmet alanlarında bağımsız operasyon ekipleri yer alan Klüh’ün “Entegre Hizmet Anlayışı” kapsamında birbiri içine geçmiş bir yönetim yapısı bulunuyor. Klüh’ün, aynı lokasyonda birden fazla hizmet sunulan yerlerde dahi “tek nokta ile iletişim” prensibi uyarınca, çözüm ortakları tüm sorun ve soruları için tek bir irtibat noktasına ulaşıyor ve tek kişi ile iletişim halinde oluyorlar.
KLÜH TEMİZLİK SİSTEMLERİ Entegre hizmet konsepti ve yönetim yapısıyla Klüh; hizmet verdiği müşterilerinin çözüm ortağı oluyor. Klüh, müşterilerin talep ve ihtiyaçlarına yönelik kapsamlı ve yerinde hizmet çözümleri tasarlıyor, uyguluyor ve yönetiyor.
Advertorial
A
vrupa’daki hizmet anlayışını ilk kez Türkiye’ye taşıyan Klüh’ün verdiği profesyonel hizmetler arasında temizlik, ilaçlama ve peyzajın yanı sıra personel destek, catering ve güvenlik hizmetleri yer alıyor. 1911 yılında Almanya’nın Düsseldorf kentinde küçük bir cam temizleme şirketi olarak kurulan Klüh
172 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
Service Management, bugün toplam 8 ülkede servis sunuyor. Klüh 2004 yılından bu yana Türkiye’de hizmet veriyor. Etik değerlere bağlı, çalışma ve finansal yasalara yüzde 100 uyan ve pek çok alanda lider markalara Türkiye’nin tüm bölgelerinde multi hizmet servisi sunan Klüh, uluslararası yönetim prensiplerince müşteri odaklı ve çözüme yönelik hizmet anlayışı ile üstün kalitede hizmet sunmayı amaçlıyor.
Sektöründe öncü olan Klüh Temizlik; Burj Khalifa gibi ayrıcalıklı yapıların yanı sıra tüm yatay ve dikey binalarda, fabrikalarda, okullarda, hastanelerde, lojistik antrepo ve depolarda, marinalarda, limanlarda, havalimanlarında, perakende mağazalarda, marketlerde, spor tesislerinde, alışveriş merkezlerinde, sitelerde ve daha birçok alanda hizmet veriyor. Genel ve periyodik temizlik ile dış cephe ve cam temizliği Klüh’ün sunduğu temizlik sistemlerini oluşturuyor. Klüh, endüstriyel temizlik hizmetleri kapsamında alanın özelliğine ve fiziki yapısına uygun olarak tasarımını ayarlayabildiği ve 4 renk sistemiyle tüm malzemeleri üzerinde taşıyabildiği kat arabalarıyla hizmet veriyor.
KLÜH PERSONEL DESTEK HİZMETLERİ Türkiye’nin sayılı büyük şirketlerine hizmet veren Klüh Personel Destek Hizmetleri; üretim destek personel hizmeti, elleçleme destek personel hizmeti, ofis servis, destek ve yönetim hizmetleri, şoförlük hizmeti, posta odası
yönetimi, sekreter hizmeti ve arşivleme personel hizmeti sunuyor.
KLÜH CATERİNG’TEN MÜŞTERİLERİNE UYGUN ÇÖZÜMLER Klüh’ün sunduğu catering hizmetleri süreçleri ve kalite standartları açısından bağımsız denetçi firmalar
tarafından denetleniyor. Eğitimli kalifiye personeli ile müşterilerine uygun çözümler üreten Klüh Catering; sağlıklı, besleyici, lezzetli ve doyurucu yiyecekler sunuyor. Klüh, mal kabulünden yemek servisine kadarki tüm proseslerini, İSO 22000 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi ile takip ediyor. Tüm bu aşamalarda HACCP kuralları uygulanırken bu uygulamalar iç ve dış denetimler ile sık sık denetleniyor. Klüh, fabrika, genel müdürlük, hastane ve okul binalarında müşterilerin mutfağında kahvaltı, öğle, akşam ve gece yemekleri, açık büfe yemek ve kahvaltılar, yüksek kalitede profesyonel piknik organizasyonları, coffee break sunumları, VIP toplantı yemekleri gibi birçok alanda müşterilerin ihtiyaçlarına özel hizmetleriyle sürekli faaliyet gösteriyor.
KLÜH’TEN ALMAN ORDUSUNA GÜVENLİK HİZMETİ Birlikte çalıştığı kurumlara silahlı ve silahsız güvenlik servisi sunan Klüh Güvenlik’in hizmet verdiği kurumlar arasında Alman Ordusu da yer alıyor. Endüstriyel tesisler, dikey binalar ve A Plus gayrimenkul projeleri, hastaneler ve eğitim kurumları, perakende, enerji tesisleri, liman ve marinalar Klüh’ün özel güvenlik hizmeti sunduğu alanlar arasında yer alıyor.
“YEPYENİ BİR SİSTEM KURUYORUZ” Klüh Türkiye CEO’su Altınay Gökşin, konuyla ilişkin yaptığı açıklamada “Firma olarak aynı anda birden fazla servis hizmeti sunabiliyoruz ve tıpkı Avrupa’da uygulanan sistemde olduğu gibi Türkiye’de ilk kez yaptığımız hizmeti kişi sayısı üzerinden değil, sistem odaklı sunuyoruz” dedi. 1911’den günümüze yüksek kaliteli hizmet sağlamaya devam eden Klüh, sahip olduğu tecrübe ve birikimle birlikte çalıştığı kurumlara artı değer katıyor.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 17 3
CATERING
10. YIL
İLERİ TEKNOLOJİ VE
MODERNLEŞMEYE DEVAM Biltur Catering Genel Müdürü Sezai Sarıkcı, hedeflerinin, kalite ve prensiplerden ödün vermeden, müşteri sayılarını müşteri memnuniyetiyle paralel oranda artırmak ve tesislerinde ileri teknoloji ve modernleşmeyi devam ettirmek olduğunu ifade etti. Biltur Catering Genel Müdürü Sezai Sarıkcı, geçtiğimiz 10 yıla baktığımızda yemek sektöründe müşterinin daha bilinçli ve seçici hale geldiği, bu doğrultuda da yemek firmalarının talepleri karşılamak adına müşteri memnuniyetine daha fazla odaklandığının görüldüğünü söyledi. Sarıkcı, “Sektördeki pek çok firma, bu dönem içerisinde kalite, Ar-Ge vb. birimlere daha fazla yatırım yaparak bu taleplere cevap verebilirken bu durumu öngöremeyen firmaların ise küçüldüğü ve hatta yok olup gittiği görülüyor. Biltur Catering olarak son 10 yılımıza baktığımızda, sadece Bilfen Okulları’na hizmet veren bir firma olmaktan çıkıp, Türkiye genelinde, pek çok sektöre hizmet veren bir firma duru-
174 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
muna geldiğimizi görüyoruz. Bu süre zarfında Türkiye’nin pek çok ilinde merkez ve yerinde mutfaklar açılmış, hizmet noktalarımız her geçen gün artmıştır. Firmamız büyüdükçe eğitimli, tecrübeli ve profesyonel kadroların önemi anlaşılarak insan kaynaklarına daha fazla yatırım yapılmaya başlanmıştır” dedi. Önümüzdeki yıllar için Biltur Catering olarak hedeflerinin, kalite ve prensiplerimizden ödün vermeden, müşteri sayılarını müşteri memnuniyetiyle paralel oranda artırmak ve tesislerinde ileri teknoloji ve modernleşmeyi devam ettirmek olduğuna değinen Sarıkcı, “Önümüzdeki yıllarda yemek hizmeti sektörünün akıllı teknolojiyi de kullanarak müşteri beklentisini müşteri talep etmeden önce karşılayabileceği düşünüyoruz” diye konuştu.
10.
CATERING
YIL
Resport Catering yüzde 18 büyümeyi hedefliyor
R
esport Catering Satış & Pazarlama Müdürü Hakan Özgür Ersoy, sektörün 10 yılının; büyüyen pazar, bilinçlenen müşteri, artan maliyetler ile buna karşın yapılan illegal uygulamalara alınacak önlemlerin değerinin artması şeklinde 4 maddeyle özetlenebileceğini ifade etti.
TÜM YÖNLERİYLE GELİŞEN BİR 10 YIL Resport Catering Satış & Pazarlama Müdürü Hakan Özgür Ersoy, “Pazarda sağlam adımlarla ilerleyerek 2016 yılını yüzde 24 büyüme ile tamamladık. 2017 yılında ise yüzde 18 oranında büyüme hedefliyoruz” dedi.
176 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
Resport Catering açısından geçmiş 10 yıldan ‘tüm yönleriyle gelişen bir 10 yıl’ olarak bahsedilebileceğine değinen Ersoy, “Firmamıza ait et çiftliğimiz, zeytin ve zeytinyağı tesislerimiz geliştirildi. Bunun dışında hijyen kalite ve satınalma departmanlarının işbirliğinde bölgesel satınalma faaliyetleri yürütülerek tüm Türkiye’deki yerel, bölgesel ve ulusal tedarikçilerle anlaşmalar sağlandı. Operasyonel gücü önemli derecede artıran bu unsurlar ile kalite ve maliyet dengesinde fayda sağlanmıştır. Sektör ortalamalarının üzerinde gerçekleşen müşteri sözleşme yenileme oranımız bunun bir göstergesi” dedi.
“SEKTÖRÜN YILLIK CİROSU YAKLAŞIK 21 MİLYAR TL” Her yıl yüzde 5-7 oranında büyüyen catering sektörünün cirosunun şu anda yıllık yaklaşık 21 milyar TL olduğu bilgisini veren Ersoy, “Ev dışı tüketim pazarına artan ilgi, özelleştirme, eğitim ve sağlık sektöründeki büyüme ile bu rakamın 2023’te 70 milyar TL olması bekleniyor. Resport Catering olarak pazarda sağlam adımlarla ilerleyerek 2016 yılını yüzde 24 büyüme ile tamamladık. 2017 hedefimiz ise yüzde 18 büyüme. Buradaki hedefimiz toplu yemek sektörü genelinde büyümek ile birlikte eğitim ve sağlık alanında faaliyet gösteren firmalara hizmet sunarak bu alandaki referanslarımızı da güçlendirmek. Bunun dışında ürün farklılaştırması çalışmalarımız ile perakende sektöründe de faaliyet gösterecek ürünler geliştiriyoruz. Örneğin Sağlıklı Lezzetler markamız ile bireylere kapıya teslim diyet yemek hizmeti sunuyoruz” diye konuştu.
10.
CATERING
YIL
OKUL ÖNCESİ VE OKUL ÇAĞI ÇOCUK BESLENMESİNDE UZMANIZ
Mamabüs Catering Yönetim Kurulu Başkanı Metin Aydın, ‘Gelecek Sağlıklı Gelecek’, ‘Gelecek Sağlıklı Beslenecek’ mottosuyla hareket ederek okul öncesi ve okul çağı çocuk beslenmesinde uzmanlaştıklarını ifade etti.
178 •
En önemli varlıklarımız olan çocukların beslenme görevini üstlenerek geleceğimize yatırım yapmayı görev bildiklerine işaret eden Mamabüs Catering Yönetim Kurulu Başkanı Metin Aydın, aktif, donanımlı, eğitimli-bilinçli
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
bireyler olarak hayata hazırladığınız geleceğin büyüklerinin bedensel ve düşünsel faaliyetlerinden en üst seviyede fayda sağlamak adına neler yaptıklarını şöyle özetledi: “Mutfaklarımız için güvenilir, temiz tedarik zincirini kuruyoruz. Verimli, donanımlı mutfak ve yemek alanlarını kurguluyoruz. Çocuk gelişimi için sağlıklı, yeterli menüler oluşturuyoruz. Şeffaf mutfaklarımızda işin uzmanlarıyla hijyen politikalarına sadık kalarak üretim yapıyoruz. Özenle hazırladığımız menüleri sağlıklı şekillerde servise hazırlıyoruz. Çocukların, ailelerin ve sizlerin görüşlerini, memnuniyetlerini ölçüyoruz. Beslenme ve ilişkili konularda ebeveyn, çocuk ve eğitimci sac ayağında
uzmanlarla eğitimler düzenliyoruz. Neşeli etkinliklerde çocukları dünya ve yöresel tatlarla buluşturuyoruz. Mamabüs Catering inaktif projelerinde çözüm ortaklığı sunuyoruz. Birlikte geleceğimizi oluşturuyoruz.”
“AKTİF BİR CATERING ŞİRKETİYİZ” Aydın, şöyle devam etti: “Bizim bakış açımız böyle gelişim gösteriyor. Aynı zamanda www. mamabus.com.tr web sitemizde çocuk beslenmesine, gelişimine dair animasyonlar filmlerimiz ve bilgilendirici yazılarımız bulunuyor. Hizmet verdiğimiz her çocuğun ebeveyni çocuğuyla ilgili notlarını bizimle paylaşabiliyor. Aktif bir catering şirketiyiz.”
10.
CATERING
YIL
10 YILDA HER YIL ÇİFT HANELİ BÜYÜDÜK Sofra/Compass Group Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Nihat Kartal, “Compass Group içinde, 50 ülke arasında ilk 7’deyiz. Avrupa’da ise ilk 3’te yer alıyoruz” dedi. En Başarılı Ülkesi’ seçildi. Bu da Türkiye olarak çok başarılı çalışmalara imza attığımızın bir göstergesi” dedi.
GENİŞ MÜŞTERİ PORTFÖYÜ
Sofra/Compass Group Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Nihat Kartal, geçtiğimiz 10 yıl içinde şirketin her yıl çift haneli olarak istikrarlı bir büyüme gerçekleştirdiğini söyleyerek, “Bugün Compass Group içinde, 50 ülke arasında ilk 7’deyiz. Avrupa’da ise ilk 3’te yer alıyoruz. Diğer bir yandan bu yıl Londra’da bir araya gelen Compass Group Avrupa Bölge Liderlik Ekipleri toplantısında Türkiye, ‘Yılın
Sofra/Compass Group Türkiye olarak, 24 binden fazla istihdamıyla, 81 ilde iş merkezleri, alışveriş merkezleri, fabrikalar, eğitim ve sağlık kurumlarından oluşan geniş müşteri portföyüyle güvenlik, catering, temizlik, teknik bakım ve onarım, idari ve ofis desteği, iç taşıma, depolama ve bunların tümünün bir arada sunulduğu tesis yönetimini veren büyük bir yapıya sahip olduklarını kaydeden Kartal, “Türkiye’de özel
sektörde sanayi kuruluşları arasında en büyük 3’üncü işvereniz. Bu istihdama sağladığımız katkının en önemli kanıtı ve bizim için çok gurur verici. Diğer bir yandan Sofra/Compass Group Türkiye olarak 2015 yılında sektörümüzde bir ilki gerçekleştirerek tarladaki ürününü hak ettiği fiyata satmakta zorlanan çiftçileri sevindirecek bir karara imza attık. 500 milyon TL’lik gıda alımı yapan şirket anlaşmalı platformlar vasıtasıyla meyve ve sebzeyi doğrudan çiftçiden almaya başladık. Bu kararla hem çiftçiye destek olduğumuzu hem de kendi maliyetlerimizi dengelediğimizi söyleyebilirim. Sebze ve meyve ile başladığımız doğrudan gıda alımını kademeli olarak diğer ürün gruplarında da uygulayacağız” diye konuştu.
“ÖNEMLİ İNOVASYON ÇALIŞMALARI YÜRÜTÜYORUZ” Kartal, sözlerine şöyle devam etti: “Hem sektörün hem de verdiğimiz hizmetlerin gelişmesi için önemli inovasyon çalışmaları yürütüyoruz. Türkiye’de, ‘Gastronomi ve İnovasyon Ekibi’ adını verdiğimiz kendimize ait bir yiyecek ve içecek yönetim grubumuz var. Bu ekip; eğlenceli, ilham dolu, seyahat etmekten hoşlanan, besinlerle ve ürün testleri ile ilgili kapsamlı bilgiye sahip, aynı zamanda müşterilerimize sunduğumuz konseptleri geliştirebilen yöneticilerden ve şeflerden meydana geliyor. Gastronomi ve İnovasyon Ekibimiz, müşterilerimiz ve tedarikçilerimizle birlikte bu süreçte önemli bir role sahip. Yeni fikirleri müşterilere en iyi biçimde sunmanın yollarını geliştirmeye, güçlü, ilginç ve denenip test edilmiş konseptler ve menüler sunmaya önümüzdeki dönemlerde de devam edeceğiz.”
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 17 9
CATERING
10. YIL
Sektöre değer katan Ar-Ge çalışmalarımız devam ediyor
S
ektörünüz ve firmanız açısından geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor? Gerek faaliyet gösterdiğiniz sektör gerekse firmanız hangi atılımları gerçekleştirdi? Sektörümüzde geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde öncelikli olarak rekabet/fiyat politikaları süreci en çok dikkatimizi çeken konular oldu. Amiyane tabir ile merdiven altı tabir ettiğimiz firmalar hizmet kalitesi ve rekabet konusunda tüm firmaları zorlu bir sürece sokmuştur. Firmamız bu zaman içerisinde yapılanma ve organizasyon süreçlerini tamamlayarak sadece konusunda lider firmalar ile çalışma politikasını yol haritası olarak belirlemiştir. Geçtiğimiz yıl Murabahat Real Estate Fonu ile hisse paylaşımı ger-
180 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
çekleştirerek sektöre her anlamda farklı bir değer katmış bulunuyoruz. Öncelikli olarak üretim tesislerimizin sayısı artırıldı. İstanbul bölge için her iki yakada hizmet verebile-
Üç Öğün Catering Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Faruk Dural, “Toplu yemek sektöründe yine fark yaratacak, sektöre değer katacak Ar-Ge çalışmalarımız devam ediyor. Çözüm ortağı olduğumuz tüm müşterilerimizin beklentilerini karşılayacak hatta beklenti çıtalarını yükseltecek işlere imza atacağız” diyor.
cek koşullar oluşturularak Esenyurt Fabrikamız hizmete geçti. Bilecik’te bulunan fabrikamız ise iş hacmimizin artması sebebi ile yeni bir üretim tesisi ihtiyacı doğurdu, bu sayede yüksek kapasiteli tesisimizi hizmete açmış olduk.
Gerek sektör gerekse firmanızın geleceğe yönelik hedefleri ve beklentileri nelerdir? Sektörde teknoloji, Ar-Ge çalışmaları, yeni trendler ve yatırımlar anlamında ne gibi atılımlar ve gelişmeler yaşanacak? Üçöğün Catering olarak önümüzdeki süreçlerde konsept işlere imza atmayı planlamakla birlikte süreçlerini de başlatmış bulunuyoruz. Öncelikle perakende alanında lokanta konsepti, yeni nesil döner konsepti ve diet yemek konsepti ile zincir mağazalarımızın açılışlarına başladık. Asli işimiz olan toplu yemek sektöründe ise yine fark yaratacak, sektöre değer katacak Ar-Ge çalışmalarımız devam ediyor. Çözüm ortağı olduğumuz tüm müşterilerimizin beklentilerini karşılayacak hatta beklenti çıtalarını yükseltecek işlere imza atacağız. Sektörümüz bilindiği üzere emek yoğun bir işi kapsıyor. Çalışanlarımızın en verimli ortamlarda hizmetlerini sürdürebilmeleri için makine ve teçhizatları konusunda her geçen gün gelişiyor. Şirketimiz bu gelişimleri yakından takip ederek bu konuda firmalara danışmanlık hizmeti sağlıyor.
10.
CATERING
YIL
SON 10 YIL SEKTÖRE
FİYAT VE REKABETİ GETİRDİ Parıltım Yemek Yönetim Kurulu Başkanı Necat Aydın, “Son 10 yıl sektöre sadece fiyat ile rekabeti getirdi. Ürün kalitesi geriledi ve müşteriler fiyat odaklı olmaya başladı. Bu durum gelişmenin önünde en büyük engel olarak duruyor” diye konuştu. Parıltım Yemek Yönetim Kurulu Başkanı Necat Aydın, toplu yemek üretiminin insanların toplu yaşamaya başlaması kadar eskilere dayandığını ifade ederek, “Düğün, nişan, iftar ve bayram yemekleri gibi sosyal ve inanç etkinleri kapsamında olduğu kadar imece usulü yapılan işlerde de yemek verilir, eski deyimiyle yemek çıkarılırdı. Sanayi, hizmet ve ticaretin gelişmesi ile bu işi işverenler üstlenmeye başladı ve 1980’lere kadar da böyle devam etti. İş dünyasının asıl işine odaklanma ihtiyacını hissetmesiyle, yemek, temizlik, taşıma vb. gibi yan işlerin endüstriyel-
182 •
“KENDİ BÜNYEMİZDE ELEMAN YETİŞTİRİYORUZ”
leşmesinin yolunu açmakla kalmamış, aynı zamanda verimlilik sağlamıştır. Halkımızın bir deyişi vardır. ‘Varsan bir tutam aşın, git ehline pişir’ derler. Aydın ailesi, o günlerden bu yana 35 yıldır yemek sektöründe iş yapmakla beraber Parıltım Yemek şirketini 2009 yılında kurmuş ve bu 8 yıl içinde olağanüstü bir hızla büyütmüş, bugün 150 bin öğün yemek üretir hale getirmiştir” dedi.
“SEKTÖRDE ÜRÜN KALİTESİ GERİLEDİ” Son 10 yılın sektöre sadece fiyat ile rekabeti getirdiğine dikkat çeken
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
Aydın, “Ürün kalitesi geriledi ve müşteriler fiyat odaklı olmaya başladı. Bu durum gelişmenin önünde en büyük engel olarak duruyor. Halbuki müşterilerimizin beklentisi daha çok yatırım, daha iyi kalite ve daha iyi hizmet olmalıydı. Parıltım olarak bu rekabetin dışında kalmaya çalışıyoruz ve kazancımızı yatırıma dönüştürüyoruz. Tabi ki ticarette kazanmak önemli ama her şey değil. Müşterilerimize verimlilik sağlarken çalışanlarımızın eğitimine, gelişmeleri için sosyal ve kültürel çalışmalar da yapıyoruz” diye konuştu.
“Yoğun işgücü ile çalışan bir sektörüz, bu nedenle yetişmiş eleman açığı var” diyen Aydın, şöyle devam etti: “Parıltım olarak işbaşı eğitimlerine önem veriyoruz ve kendi bünyemizde eleman yetiştirmeye çalışıyoruz. Eleman yetiştirmek kadar iş güvencesi verebilmek de önemli. Çalışanın iş garantisi sözleşme süresiyle orantılı. Ancak sürekli büyürseniz çalışanınızı tutabilirsiniz. Bu büyümenin ülke bazında olması yeterli değil, lokal olarak da büyümek lazım, çünkü çalışan haklı olarak düzenini bozup başka yerlere gitmek istemiyor. Bunu istemesi için daha iyi şartlar sunulması lazım, buda mümkün olamıyor. Özetle; sektöre işgücü yetiştirilmesi, bunun için devletin meslek okullarına ağırlık vermesi, okullarında sektörle işbirliği içinde işi öğretebilen eğitim kurumları haline gelmesi lazım. Yoksa sektör kendi eğitim kurumlarını oluşturabilecek finansal yapıdan ve bütünlükten uzak” şeklinde konuştu.
10. YIL
CATERING
BÜYÜME TRENDİMİZ ARTARAK SÜRECEK Klüh Türkiye CEO’su Altınay Gökşin, “Devam eden büyüme trendimizin 2017 yılında artarak süreceğine inanıyoruz. Çok önemli start-up’lar yapacağımız bir yıl olacak. Önümüzdeki üç yılda daha yeni sektörlere girerek, istihdamımızı iki katına çıkarmayı hedefliyoruz” dedi.
S
ektörünüz ve firmanız açısından geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor? Gerek faaliyet gösterdiğiniz sektör gerekse firmanız hangi atılımları gerçekleştirdi? 2004 yılında Türkiye pazarına adım attığımızdan bu yana, profesyonel hizmetler olan temizlik, ilaçlama, peyzaj ve bahçe bakım işlerinde, yeni müşterilerimizi ailemize katarak büyüme trendine devam ettik. Geçtiğimiz yıl ise catering ve güvenlik hizmetlerinde mevcut müşteri portföyümüzü genişlettik. Gerek sektör gerekse firmanızın geleceğe yönelik hedefleri ve beklentileri nelerdir? Sektörde teknoloji, Ar-Ge çalışmaları, yeni trendler ve yatırımlar anlamında ne gibi atılımlar ve gelişmeler yaşanacak? Devam eden büyüme trendimizin 2017 yılında artarak süreceğine inanıyoruz. Çok önemli start-up’lar yapacağımız bir yıl olacak. Türkiye’de 45 ilde faaliyet gösteriyoruz. Önümüzdeki üç yılda daha yeni sektörlere girerek, istihdamımızı iki katına çıkarmayı hedefliyoruz.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 18 3
CATERING
10. YIL
alışverişi olarak katkı gibi düşünüyorlar. Bu da catering sektörüne olumsuz yansımalar yapıyor. Bir de tüm bunların farklı bir boyutu var ki, kurumlar sipariş üzerine değil de, lokanta usulüne döndüler. Bu durum sektörün önünü kapatıyor ve karsızlaştırıyor” diye konuştu.
“KEYVENİ OLARAK HER GEÇEN GÜN BÜYÜYORUZ”
Keyveni Catering Genel Müdürü Sadık Çelik, catering sektörünün hacimsel ve matematiksel olarak büyümüş olsa da, kalite ve nitelik anlamında küçüldüğünü ifade ediyor.
Catering
sektöründe kalite azaldı Keyveni Catering Genel Müdürü Sadık Çelik, catering sektörüne bakıldığında geleceğe dair umutlu ve iç açıcı bir tablo görmediğini söyleyerek, “Bugün sektör kendisini tekrarlamaktan öteye gidemiyor. Son dönemleri baz alırsak düne göre kalite azaldı. Hacimsel ve matematiksel olarak büyümüş olsa da, kalite ve nitelik anlamında küçüldü. Türkiye’deki mevcut gıda enflasyonunun her ay gerisinde kalıyoruz. Bu da sektörün maalesef gelişmesini engelliyor. Bunun da en baştaki sebebi ucuz fiyat politikası ve tüketici bilincinin yeterince gelişmemesi” dedi. Yemek alan insan sayısının artmış gibi gözüktüğünü ancak kendisinin tam olarak o kanıda olmadığını savunan Çelik, “İşsizlik oranlarını herkes biliyor. Bazı firmalar da ticket, sodexo gibi yemek kartları kullanıyor, çalışanlar da bunlara yöneliyor çünkü öğle yemeklerinden kısıp bunu aile bütçelerine market
184 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
Keyveni olarak tüm bu olumsuzluklara direnmeye çalıştıklarına değinen Çelik, “Bizi anlayan firmalarla yolumuza devam ediyoruz. Kendimize güveniyoruz. Bu fiyatlarla müşterilerimize aldığımız ücretin yüzde 100 karşılını veriyoruz. İsteyen istediği zaman gelip üretim tesisimizi, mutfaklarımızı gelip gezebiliyor. Şeffaf bir kurumuz. Çünkü kendimize güveniyoruz, neyi, nasıl yaptığımızı biliyoruz. Bu kadar olumsuzluğa rağmen Keyveni markası olarak, her geçen gün büyüyor ve yolumuza kararlılıkla devam ediyoruz” şeklinde konuştu.
“FIRTINALI OKYANUSTA AZGIN DALGALARA KARŞI MÜCADELE VERİYORUZ” “Keyveni olarak biz gerçekten fırtınalı bir okyanusun içinde azgın dalgalara karşı mücadele veriyoruz” diyen Çelik, şöyle devam etti: “Bir taraftan yabancıların sektörü ucuz fiyat politikasıyla konsülde etmesi, diğer taraftan kayıtdışılığın yüzde 70’lere varmış olması bu sektörde ayakta durmayı zorlaştırıyor. Her şey dahil sistemle sektöre kötülük yapanlar bugün sektörü sıcak satışla yüz yüze getirerek sektöre en büyük kötülüğü yapıyorlar. Zaten kar marjı sıfır olan sektörün sıcak satışla beraber fire oranları daha da büyütüyor. Bu durum sadece sektöre darbe vurmuyor, aynı zamanda milli ekonomiye zarar verip yük teşkil ediyor. Tüm bu sıkıntıların yanında son günlerde yeni bir olumsuzluk daha baş gösterdi; o da, komisyoncular. Bunlar tabiri caizse piyasada catering emlakçılığı yapıp, şirketlere sözüm ona danışmanlık yapıyorlar. Bir ay yenilen yemek beğenilmediğinde, öbür ay şirketi başka bir yemek firmasına geçiriyorlar. Yemek sektörü tam anlamıyla kullanılmakta sınır tanımıyor. Biz böyle bir ortamda yüzde 100 kayıt altındayız.” Keyveni olarak, teknolojiyi ve bilgi sistemlerini sektörde en fazla kullanan, insana saygı gösteren kurumlardan bir tanesi olduklarının altını çizen Çelik, “Buna büyük önem veriyoruz. Yeni yatırımlarımızda da teknolojiyi en üst seviyede üretim alanlarımıza katıyoruz” dedi.
10.
CATERING
YIL
Dilaş, büyümeye devam ediyor
Dilaş Yemek Firma Sahibi Metin Uzunok, “Uzman kadrosu ile amatör ruhla profesyonel hizmet (proaktif) sunmaya devam eden Dilaş, son yıllarda yapmış olduğu yerinde üretim yemek hizmeti hamlesi ile büyümeye devam ediyor” dedi. Dilaş Yemek Firma Sahibi Metin Uzunok, son 10 yıl içinde Türkiye’de gerek çalışma koşulları gerekse diğer nedenlerden dolayı daha fazla insanın, ev dışında yemek yeme alışkanlığı edindiğini belirterek, “Sanayileşme ile paralel büyüyen endüstriyel yemek sektöründe faaliyet gösteren firmalar pazardan pay almak isteyen merdiven altı diye tabir edilen yasal izinleri olmayan firmalar ile mücadele etmek zorunda kalmıştır. Dilaş; özellikle sunulan yemek hizmetinin lezzet ve görüntüsünün yanında sağlıklı olmasının da garanti altına alın-
ması için kalite ve personel eğitimine önem vermiştir” dedi.
“İŞ ANLAYIŞIMIZI SÜREKLİ GÜNCELLİYORUZ” Yemek üretiminde mümkün olduğu kadar doğal ürünler kullanılmasına özen gösterilmesine değinen Uzunok, “Dilaş yönetimi yiyecek ve yiyecek üretimi için gerekli olan ekipman fuarlarına katılarak almış olduğu yenilikçi fikirlerle bünyesindeki uzman kadrosunun birikimlerini bir araya getirerek
kendi imkanları doğrultusunda fiziksel yatırımlar ve güncel ekipman yatırımları yapmak suretiyle sürekli iş anlayışını güncellemiştir. Uzman kadrosu ile amatör ruhla profesyonel hizmet (proaktif) sunmaya devam eden Dilaş, son yıllarda yapmış olduğu yerinde üretim yemek hizmeti hamlesi ile büyümeye devam ediyor” diye konuştu. Uzunok, sözlerine şöyle devam etti: “Gelecekte toplu yemek sektöründe yemekhanelere ayrılan bölümün fabrika ve işyerlerinde daha keyifli bir hale getirmek için özellikle bodrum gibi ışıksız alanlardan kaçınılmalı. Kısa süreli de olsa çalışanlara bulundukları işyerlerinde iş ortamından farklı bir atmosferde yemek hizmeti vermek ana hedef olmalı. Böylece yemek arasından sonra motivasyonu artan çalışanların iş gücü verimliliğinde artış gözlemlenecek.”
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 18 5
10.
CATERING
YIL
Dokusuyla cezbeden şıklık;
İntema Adora
Ahşabın doğal dokusunu mutfaklara taşıyan İntema Adora ile estetik ve dayanıklılık detaylarda saklı.
K
lasik mutfak anlayışına yeni bir bakış açısı getiren İntema, Adora koleksiyonuyla doğallığı ve dayanıklılığı mutfaklara taşıyor. Ayrıntılarda saklı inceliği, yalın bir şıklığa dönüştüren Adora koleksiyonunda, düz renklerin yanı sıra modern ahşap görünümlü tasarımlar da yer alıyor. Darbelere karşı dayanıklı mat polimerik kapaklarının “soft touch” özelliği ve özel renk seçenekleri ile Adora, ahşap görünümünü gerçek bir ahşaba dokunuyormuş hissine çeviriyor. İntema Adora, doğanın izlerini mutfağa taşıyan tasarımlarıyla mutfakları evin en huzurla vakit geçirilen alanı haline çeviriyor.
186 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
İNTEMA’YLA EVLERİN YENİ YAŞAM ALANI, MUTFAKLAR... Değişen dünya trendleriyle birlikte mutfaklar artık herkesin günlük yoğun temposu içinde, evde geçirilen kısıtlı zamanlardaki yeni buluşma noktası. Mutfak, işten ve okuldan dönüşlerde aile olmanın keyfine varılan, dostların ağırlandığı sıcak bir ortam; yeni bir anlayışla şekillenen, yeni bir yaşam alanı… İntema, bu mottodan yola çıkarak mutfakları evin kalbine yerleştiren tasarımlarla kullanıcılarına birbirinden şık alternatifler sunuyor. Mutfaklar, İntema ile hem yemek yapmanın hem de birlikte vakit geçirmenin keyfine varılan yeni yaşam alanına dönüşüyor.
TEMİZLİK
TEMİZLİKTE AKILLI VE SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇÖZÜMLER Sealed Air Pazarlama Müdürü Ozan Muslu, Sealed Air’in Diversey Care iş birimi olarak, temizlik ve hijyen alanında akıllı ve sürdürülebilir çözümleriyle öncü olduklarını vurguluyor.
10. YIL
teknolojiye entegre olmuş servis ve sistemlerimizle, verimliliği artırıyor diğer yandan gıda güvenliği ve enfeksiyon sorunlarıyla başa çıkıyoruz. Özellikle global çapta yürüttüğümüz Temizliğin İnterneti (Internet of Clean) platformu ile hizmet verdiğimiz tüm alanlarda teknolojiyi de hayatımızın bir parçası haline getiriyoruz. Internet of Clean, takip edilebilir ve yenilikçi sistemler ile hijyen konusunda teknolojik devrim yaratan bir platform. Ürün ve sistemlerimizi bu platform ile destekleyerek, su ve enerji tasarrufu sağlıyor, satın alma aşamasından kullanıma kadar kesintisiz bir izlenebilirlik sağlayarak müşterilerimizin verimliliğini artırıyoruz. Böylelikle, yalnızca işletmelerin marka imajını korumaya ve geliştirmeye yardımcı olmakla kalmıyor, çevreyi de koruyarak temizlik endüstrisinde fark yaratıyoruz” diye konuştu.
S
ealed Air Pazarlama Müdürü Ozan Muslu, Sealed Air’in Diversey Care iş birimi olarak global inovasyonları ve hizmet tecrübesiyle, 30 yılı aşkın süredir Türkiye pazarında daha iyi hissettiren, tat veren ve daha iyi işleyen yeşil bir dünya yarattıklarını belirtti. Son 10 yılda geldikleri noktada, günümüzün en büyük sosyal ve çevresel zorlukları karşısında müşterilerinin sürdürülebilirlik hedeflerini gerçekleştirmelerine katkıda bulunarak, global çapta yaklaşık 6,8 milyar dolar ciroya ulaştıklarını kaydeden Muslu, “Geniş portföyümüz, Diversey markalı temizlik ve hijyen çözümleri ile Taski markalı zemin temizlik ve bakım makinelerini içeriyor. Yaklaşık 23 bin çalışanımız ile 171 ülkede müşterilerimize hizmet vermeye devam ediyoruz” dedi.
TEMİZLİĞİN İNTERNETİ PLATFORMU Sealed Air’in iş birimi Diversey Care olarak, temizlik ve hijyen alanında akıllı ve sürdürülebilir çözümleriyle öncü olduklarını vurgulayan Muslu, “Yeni
“YAPTIĞIMIZ HER İŞİN TEMELİNDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK YATIYOR” Muslu, sözlerine şöyle devam etti: “Sürdürülebilirlik konusunda bir seçeneği olan son nesil olduğumuza inanıyoruz, dolayısıyla yaptığımız her işin temelinde sürdürülebilirlik yatıyor. Son yıllarda, sektörün de bu yönde geliştiğini görüyoruz. Sadece kendi karbon ayak izimizi azaltma yolundaki çalışmalarımızın değil, müşterilerimizin de aynı şekilde sürdürülebilir bir ekonomide başarılı olmalarına yardımcı olan çözümlerimizin de takdir görmesi bizim için oldukça gurur verici. Değer katma odaklı yaklaşımımızla, müşterilerimizin kendi müşterilerinin ihtiyaçlarını karşılarken farklılaşmaları ve operasyonel mükemmelliğe ulaşmaları için destek oluyoruz. Bu noktada, uzun yıllara dayanan tecrübemiz, sürekli inovasyon anlayışımız ve hiç bitmeyen işbirliğimiz ile sektörde lider konumunda yer alıyoruz.”
188 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
TEMİZLİK
ISS TÜRKİYE 2016’DA YÜZDE 15 BÜYÜDÜ ISS CEO’su Cavit Habib, “4 binden fazla kurumsal müşteriye 5 bin noktada 30 bin çalışanıyla hizmet veren kurumumuz, 2016 yılında bir önceki yıla yüzde 15 büyüyerek hem kendi büyüme rekorunu kırdı hem de ISS Group’un takdirlerini kazandı” diye konuştu. ISS CEO’su Cavit Habib, bu yıl Türkiye’de faaliyete geçişlerinin 12. yılını kutladıklarını belirterek, “Küresel bir marka olarak dünyanın ilk üç tesis yönetim şirketi arasında yer alan ISS Group şemsiyesi altında 2005 yılında faaliyete geçtik. Öte yandan başlangıç yılımız, her şeye sıfırdan başladığımız bir yıl değildi. Hem yaklaşık 120 yıllık ISS Group’un hem de Türkiye’de satın almalar ve ortaklıklarla bünyemize kattığımız kuruluşların deneyim ve birikimlerinden beslendiğimiz için müthiş bir know-how’a sahip olarak başladık” dedi.
190 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
10. YIL
“2005 İLE 2017 TÜRKİYE’Sİ ARASINDA 100 YILLIK FARK VAR” 2005 Türkiye’si ile 2017 Türkiye’si arasında sadece 12 yıllık değil adeta yüzyıllık bir fark olduğunun söylenebileceğini belirten Habib, “ISS Türkiye çok derin bir birikim ve çok yönlü bir deneyime sahip olduğu için bu müthiş değişimlere kolayca uyum sağlamış, hatta bu değişimlerin gerçekleştirilmesi ve hızlanmasında rol oynamış bir kurum. Türkiye’nin dışa açık ekonomisi ve küreselleşme rüzgârı, genel olarak tesis yönetimi başlığı altında yer verdiğimiz entegre tesis yönetimi, temizlik ve destek, güvenlik, teknik, catering, haşere kontrol ve bitki bakım hizmetlerimizin hitap ettiği alanları köklü bir biçimde değiştirdi. Her şeyden önce büyük şirketler ve zincir kuruluşlar özellikle kurumsallığa, insan kaynağına
değer vermeye, hizmet alanlarında profesyonelliği talep etmeye, kısacası işin en iyilerce en iyiler tarafından yapılmasına önem vermeye başladılar. Bu yaklaşım dünyanın en büyük istihdam sağlayan, en yüksek cirolu şirketlerinden ISS Group paralelinde ISS Türkiye’nin de Türkiye’nin en büyük istihdam sağlayan şirketleri arasında yer almasını sağladı” diye konuştu. ISS Türkiye’nin ciro, istihdam, piyasa payı gibi kurumsal bir yapı için hayati olan ana başlıklarda her yıl üzerine koyarak yoluna devam ettiğine devam ettiğine değinen Habib, “4 binden fazla kurumsal müşteriye 5 bin noktada 30 bin çalışanıyla hizmet veren kurumumuz, 2016 yılında bir önceki yıla yüzde 15 büyüyerek hem kendi büyüme rekorunu kırdı hem de ISS Group’un takdirlerini kazandı” şeklinde konuştu. ISS Türkiye’nin zorlu ekonomik şartlara ve çetin rekabet ortamına rağmen, sahip olduğu üstün özelliklerin sağladığı avantajlarla büyümeye devam edeceğine işaret eden Habib, sözlerine şöyle devam etti: “İstanbul genel merkezimizin yanı sıra Ankara, Antalya, Bursa, İzmir şubelerimizle Adana, Gaziantep, Eskişehir, Denizli, İzmit bölge ofislerimiz daha da güçlendirilmiş, sorumlu oldukları bölgelerdeki etkinliklerini artırmaya yönelmişlerdir. Örneğin ISS Catering İzmir şubemiz, İzmir ve bölgesi için 2017-18 dönemi büyüme hedefini yüzde 300 olarak açıklarken, ISS Türkiye de aynı bölgeye yönelik istihdam hedefini yüzde 45 olarak belirledi.”
10.
TEMİZLİK
YIL
TÜRKİYE PAZARINA 10 YIL ÖNCE GİRDİK Trenkwalder Türkiye Genel Müdürü Alper Menemencioğlu, “Stok Sayım, Lojistik Hizmetleri, Tesis Hizmetleri Yönetimi ve İnsan Kaynakları Çözümleri alanlarındaki tecrübemizi 2007 yılından bu yana Türkiye’de de iş ortaklarımız ile buluşturuyoruz” dedi.
Trenkwalder Türkiye Genel Müdürü Alper Menemencioğlu, Trenkwalder olarak Türkiye pazarına girişlerinin bundan tam 10 yıl önce gerçekleştiğini söyleyerek, “Stok ve Depo Yönetimi, Tesis Hizmetleri Yönetimi ve İnsan Kaynakları Çözümleri alanlarındaki tecrübemizi 2007 yılından bu yana Türkiye’de de iş ortaklarımız ile buluşturuyoruz. Otomotiv ve lojistikten tekstil sektörüne, kimya sanayinden beyaz
eşyaya kadar farklı sektörlerden ulusal ve uluslararası pek çok markaya hizmet veriyoruz” dedi.
“STOK SAYIM VE ENVANTER DENETİMİ PAZARINDA AÇIK ARA LİDERİZ” Bu 10 yıllık süreçte 14 ilde, 19 bölge ofisine ulaştıklarını belirten Menemencioğlu, “Bugün 6 binden fazla çalışanımız ile iş ortaklarımıza ağırlıklı olarak Marmara Bölgesi ile İç Anadolu ve Karadeniz’de hizmet sunuyoruz. Yapılan sayım sayısı bazında diğer sayım firmaları ile yapılan karşılaştırmada stok sayım ve envanter denetimi pazarında yüzde 70’lik pazar payı ile açık ara liderliğimizi koruyoruz. Şirket prensibimiz olarak teknolojiyi yakından takip ederek altyapı gelişimlerine önem veriyoruz. Tesis yönetimi tarafında ise Türkiye’de iş ortaklarımızın güvenlik, temizlik ve bahçe bakım gibi süreçleri üstleniyor ve tesislerinin yönetimi sırasında ihtiyaç duydukları idari ofisten, üretim, teknik işletim bakım ve onarıma kadar her türlü alanda destek oluyoruz” diye konuştu.
“İNSAN KAYNAKLARI VE İŞE ALIMDA ÇÖZÜM ORTAĞIYIZ” 2016’nın son çeyreğinde Trenkwalder olarak insan kaynakları alanında Avrupa’da edindikleri deneyimi Türkiye’ye taşımaya karar verdiklerine işaret eden Menemencioğlu, “Diğer Trenkwalder ülkelerine entegre teknolojik bir altyapı ve alanında tecrübeli bir ekiple sektöre güçlü bir şekilde adım attık. Artık müşterilerimizin ‘İnsan Kaynakları ve İşe Alım’ süreçlerinde de çözüm ortağıyız. 2017 yılında bu alana yoğunlaşarak, sektörün öncü şirketleri arasına girmeyi hedefliyoruz” şeklinde konuştu. Menemencioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de dinamik bir pazar ortamında bulunuyoruz. Bu pazarı yönetirken tüm hizmetlerimizde müşterilerimize süreklilik ve güvenilirlik sunma anlayışıyla hareket ediyoruz. Ana iş prensiplerimizden biri de müşterilerimize karlılık sağlamak olduğundan, sunduğumuz tüm hizmetlerde verimliliğe odaklanıyoruz.”
192 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
10.
TEMİZLİK
YIL
10 YILDA FİRMA SAYISI ARTTI KALİTE DÜŞTÜ Bata Group Genel Müdürü Murat Timuçin Altıer, “10 yılda firmaların çoğalması kalitenin düşmesi anlamına geldi, belli başlı firmalar hizmetlerini doğru veriyor, birçok firma çok düşük maliyetler vererek hem kaliteyi düşürüyor hem de düzgün çalışan yasal firmaları zora sokuyor, bunun önüne geçilmesi gerekiyor” dedi. Sektörünüz ve firmanız açısından geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor? Gerek faaliyet gösterdiğiniz sektör gerekse firmanız hangi atılımları gerçekleştirdi? 10 yılda firmaların çoğalması kalitenin düşmesi anlamına geldi, belli başlı firmalar hizmetlerini doğru veriyor, birçok firma çok düşük maliyetler vererek hem kaliteyi düşürüyor hem de düzgün çalışan yasal firmaları zora sokuyor, bunun önüne geçilmesi gerekiyor. Günlük çalışmalar değil uzun vadeli düşünerek tüm alanlarda (elektronik-donanım-personel eğitimleri-terörle mücadele-bombaarama-kurtarma-yakın koruma) Ar-Ge çalışmaları yaparak şirketlerin ülkemize daha güzel şeyler katmasını bekliyoruz. Çünkü alttan yetişmiş biri olarak bu tür eğitimleri maalesef hala yurtdışından alıyoruz. Bata Group sektörde 7. yılını doldurdu, fakat sektörde şahsım 20. yılını geride bıraktı. Geçmişte güvenlik ve bina tesis yönetimi enteg-
194 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
re bir durumda değildi, şirket kurulduktan sonra tüm bu dalları bir çatı altında toplayarak hem operasyonel hem de müşteri odaklı başarıyı sağlamış bulunuyoruz. Günümüzde hizmet sektöründe birçok firma olduğunu görüyoruz, rakiplerimizi sürekli takip ederek kullandıkları tüm yenilikleri mercek altına alarak karşılaştırmak suretiyle yurtiçi ve yurtdışında gerçekleştirilen tüm
pozitif olguları şirketimize entegre etmeye çalışıyoruz. Yurtdışında Gürcistan, Azerbaycan vb. yerlerde özellikle güvenlik ve facility management dallarında hizmet vermeye başladık, tecrübe ve bilgi birikimimizi bu ülkelerde paylaşmak suretiyle atılımlarımızı gerçekleştirmiş bulunuyoruz, ülkemizi iyi temsil ederek iş istihdamı sağladığımız için de ayrıca mutluyuz.
“SEKTÖR ÇOK KISA ZAMANDA BÜYÜDÜ” Gerek sektör gerekse firmanızın geleceğe yönelik hedefleri ve beklentileri nelerdir? Sektörde teknoloji, Ar-Ge çalışmaları, yeni trendler ve yatırımlar anlamında ne gibi atılımlar ve gelişmeler yaşanacak? Sektörümüz çok kısa zamanda büyüdü, firma sayısı gün geçtikçe artıyor. Kanuna bağlı çalışma yapmış olsak da bunların bir standarda getirilmesi ve standart altında kalan firmaların çalıştırılmaması ve faaliyetine son verilmesi gerekiyor. Günümüzde terör olaylarının artması faaliyet alanımızın ne kadar önemli olduğunu gösteriyor, buna bağlı olarak istatistiki olarak değerlendirilmesi ve ihtiyaç çerçevesinde devlet kurumları ile ortak çalışmalar yapılması koşuluyla iyileştirmeler yapılması gerekiyor. Ar-Ge çalışmaları konusunda hizmet şirketleri yurtiçi ve yurtdışında gelişen teknolojiyi (özellikle elektronik) kendimize entegre etmek durumundayız. Güvenlik proje tasarımı, donanım, caydırıcı insansız kontrol hizmetleri yani robotik yapay zekalar önümüzdeki yıllarda sektörümüze girecek, bununla beraber şirketler zaten atılım yapmak ve gelişmek durumunda kalacaklar.
10.
TEMİZLİK
YIL
10 YILDA HIZLA BÜYÜYEN BİR FİRMA OLDUK Mamaco Bina Yönetimi ve Servis Hizmetleri AŞ Genel Müdür Yardımcısı Çiğdem Saraç Zorlu, “10 yıl gibi kısa bir sürede hızlıca büyüyen bir firma olduk” şeklinde konuştu. Mamaco Bina Yönetimi ve Servis Hizmetleri AŞ Genel Müdür Yardımcısı Çiğdem Saraç Zorlu, Mamaco’nun 2004 yılında Almanya’da az sayıda personelle temizlik işine başladığını söyleyerek, “Mamaco, yapılan özverili çalışmaların neticesinde, toplu taşıma araçlarının, raylı sistemlerin temizlenmesindeki ihaleyi kazanarak bu alanda başarı sağladı. Devamında Mercedes’in araçlarını temizleme ve sevk etme işine başlayan Mamaco, Almanya’nın önde gelen fabrikalarından BASF ile sözleşme imzaladı. 2004 yılında başladığı temizlik işlerinin üzerine, zamanla bina tesis yönetimi, teknik hizmetler ve proje geliştirme alanlarındaki hizmetlerini de ekleyen Mamaco, 2013 yılı itibariyle İstanbul’da açılan ofisiyle Türkiye pazarının önemli isim ve projeleriyle çalışmaya başladı. Mamaco’nun 2014 yılında Ankara ofisi açıldı” dedi. Tesis hizmetlerinde kazandıkları tecrübe ve birikimlerle firmalarını daha ileri boyutlara taşımaya devam ettikleri bilgisini veren Zorlu, “2015 yılında kurduğumuz Mamaco İnvestment firmamız ile gayrimenkul yatırım danışmanlığı ve gayrimenkul yatırımları yapmaya başladık. Almanya’nın Mannheim şehir merkezinde 22 bin metrekare kapalı alana sahip bir alışveriş merkezinin yatırımını gerçekleştirdik. Kiralama ve renovasyon çalışmalarının ardından 2018 yılının 2. çeyreğinde ‘K1 Karree’ ismi ile alışveriş merkezimizin açılışını yapmayı düşünüyoruz. Kısacası 10 yıl gibi kısa bir sürede; farklı ülkelerde binden fazla çalışanıyla hızlıca büyüyen bir firma olduk” diye konuştu.
“TEKNOLOJİYİ TAKİP EDEN BİR FİRMAYIZ” Geçen 10 yıllık sürede gerek bulundukları sektörde gerekse firmalarında yatırımlar ve ilerlemeler olduğu-
na değinen Zorlu, “Her geçen gün piyasaya çıkan yeni ürünleri ve teknolojiyi takip eden bir firmayız. Uluslararası ‘know-how’ tecrübemiz, teknolojiyi yakından takip etmemiz, kullanmış olduğumuz kaliteli ekipmanlar ve ürünler, çalışanlarımıza verdiğimiz değer ve eğitimler, iş planlamalarımız bizleri başarıyı götüren unsurlarımız. Teknolojinin her geçen gün değişerek ilerlemesi,
doğa dostu yeni ürünlerin ve materyallerin çıkması, bunların nihai tüketiciye ulaştırılması hizmet sektöründeki firmaların kalıcılık ve sürdürülebilirlikleri için olmazsa olmazları. Gelişen teknoloji ve yeniliklere ayak uyduran firmalar rakiplerinin önüne geçiyor. Firmaların sektördeki gelişmeleri takip etmeleri fark yaratmalarına sebep oluyor, rekabet gücünü artırıyor” şeklinde konuştu.
“SEKTÖRÜMÜZ GELİŞMESİNİ SÜRDÜRÜYOR” Zorlu, şöyle devam etti: “Global olarak bakarsak sektörümüz her daim gelişmesini sürdürüyor. Türkiye’de de sektörün önü oldukça açık, pazarı büyük ve dinamik bir yapısı var. İnşaat sektöründeki büyüme birçok sektörü de beraberinde büyütüyor. Bizim sektörümüz de aynı şekilde bu büyümeden payını alıyor ve almaya devam edecek.”
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 19 5
10.
TEMİZLİK
YIL
Yerel firma olmanın gücüyle hizmet üretimi
S
Güvensan CEO’su Münteha Adalı, “1992’den beri ticaret yapmanın sadece para kazanmak olmadığını yaptığımız çalışmalar, yarattığımız farkındalıklar ile ortaya koyuyoruz. Çalışanlar, müşteriler ve toplumdaki değerlerin toplamına odaklı hizmet üretimi yapıyoruz. 2017 sloganımız; yerel firma olmanın gücüyle hizmet üretimi” dedi.
196 •
ektörünüz ve firmanız açısından geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor? Gerek faaliyet gösterdiğiniz sektör gerekse firmanız hangi atılımları gerçekleştirdi? Ülkemizde ve dünyada büyümeye devam eden, hayatın devamlılığı için vazgeçilmez, olmazsa olmazların başında gelen sektörlerden birisi. Teknolojik gelişmelere rağmen; sektörümüz için insan=insan unsuru bu sektörün en önemli farklılıklarından. Ülkemizde son 10 yılda ihtiyacı ve gerekliliği daha da fark edildi. Bu işin sadece temizlik olmadığı anlaşıldı, yasal prosedür, ISG, çevre ve topluma olan etkileri nedeni ile hizmeti satın alan tarafından da eskiye göre algısı ve kıymeti değişti. Vasıflı eleman ihtiyacı gittikçe hissedilen konulardan. Bu sektörde faaliyet gösteren firmalar, çalışanlar ve hizmeti satın alanlar tarafındaki boşluk ve ihtiyaçlar nedeni ile Güvensan olarak farklı birçok sosyal girişimcilik ve sosyal sorumluluk anlamında birçok proje yaptık. Güvensan Akademi’de sektöre vasıflı eleman yetiştiriyoruz. Housekeeper; Kusursuz Ev İşleri Eğitim Projesi ile ev hizmetlerinde çalışan ve bu konuda hizmet veren firmalara yönelik eğitim projesi geliştirdik. Belediyeler ile ortak çalışmalar yaparak ev hizmetlerinde çalışacak kadınlarımıza sosyal sorumluluk olarak sertifika programı dahilinde eğitimler düzenledik. Yaklaşık 500 kadına ulaştık. Greenstep projemiz ile; Sistemli Tesis Hizmetleri Eğitim Proje ve
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Danışmanlığı kapsamında hizmet veriyoruz, bunu “Haddimizi Aştık” dediğimiz bir proje olarak tanımlayabiliriz. İnşaat firmalarına, mimarlık ofislerine ve müşterilere binalarının yapımında kullanılacak malzemelerin seçimi ve bakımları konusunda farkındalık eğitim ve danışmanlığı veriliyor. Mevsimsel ihtiyaçlara yönelik diğer hizmetlerimiz ile yolumuza devam ediyoruz. 1992’den beri ticaret yapmanın sadece para kazanmak olmadığını yaptığımız çalışmalar, yarattığımız farkındalıklar ile ortaya koyuyoruz. Çalışanlar, müşteriler ve toplumdaki değerlerin toplamına odaklı hizmet üretimi yapıyoruz. Gerek sektör gerekse firmanızın geleceğe yönelik hedefleri ve beklentileri nelerdir? Sektörde teknoloji, Ar-Ge çalışmaları, yeni trendler ve yatırımlar anlamında ne gibi atılımlar ve gelişmeler yaşanacak? Teknoloji kaçınılmaz değer yaratan sonuç olmaya devam edecek. Saha çalışanlarının merkez ofis ile teknolojik bağlantılı çalışmalar yaparak rekabet koşullarında zaman ve hızlı sonuca ulaşmak adına altyapı çalışmalarımızı tamamladık. Bu çalışmaların müşteri ve hizmete yansıyan kısımlarını raporlamaya devam ediyoruz. Aklımızda olan birkaç konu var, bunları da sonuçlandırırsak mevcut olan farklarımıza yenilerini ekleyerek sektörde aranılan tek güçlü yerel firma olma hedefiyle yolumuza devam edeceğiz. 2017 sloganımız ‘Yerel firma olmanın gücüyle hizmet üretimi’. Bu sloganın ne demek olduğu ileriki dönemlerde daha da netleşecek.
TEMİZLİK
10. YIL
Temizlikte Kullanım Maliyetine Yönelik Çözümler
ve sistemler ile temizlik ve hijyen adına sürdürülebilir bir anlayış ile hizmet veriyoruz” dedi.
VERİMLİLİK ÖN PLANDA
N
ilco Türkiye Satış Müdürü İnanç Pestil, hepimizin bildiği gibi modern dünyanın eskiye göre çok daha hızlı yaşandığını söyleyerek, “Kentleşme oranı arttıkça, zaman en önemli unsur olarak karşımıza çıkıyor. Bununla doğru orantılı olarak başta büyük şehirler olmak üzere ev dışı tüketim pazarı gün geçtikçe arttığı görüyoruz ve bu sektöre hizmet veren bir marka olarak tüketilen tüm ürünlerde artık kalitenin yanısıra pratik kullanım ve kullanım maliyetini ölçebilme öncelikli talep edilen özellikler haline geldi. Bir yandan daha fonksiyonel, bir yandan da çevreci ürün
198 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Gelişen teknolojiler ile her yeni dönemde hem üretim süreçlerini iyileştirme hem de ekolojik ürün ve ambalaj revizyonları yaptıklarına değinen Pestil, “Fonksiyonellik, dayanıklılıkla ve performansla beraber her yeni süreçte verimliliği ön planda tutarak ürünlerden maksimum fayda sağlanmasını ve çevreye minimum etkiye sahip olmasını tasarlıyoruz. Bunun dışında farklı projeler, sponsorluklar ve işbirlikleri ile de sektörde bu farkındalığı arttırmayı amaçlıyoruz. Ek olarak eğitim konusunda bir atılım gerçekleştirerek Nilco Akademi’de tüm paydaşlarımıza çevre dostu ürünleri ve diğer tüm kimyasal ve makine parkurumuzu verimli ve doğru amaca yönelik kullanımı ile ilgili eğitimler vermeye devam ediyoruz bu sayede sektördeki bilincin arttırılmasına katkı sağlamış oluyoruz” diye konuştu. Nilco’daki hizmetlerin; temizlik makineleri üretimi ve satışı, temizlik kimyasalları üretimi ve satışı ile teknik destekten oluştuğu bilgisini veren Pestil, “Üretici kimliğimiz ile müşterilerimize temizlik konusunda hızlı çözümler sunabiliyor, performansı yüksek yenilikçi ürünler ile çözüm odaklı çalışmalarımıza devam ediyoruz. Nilco,
Nilco Türkiye Satış Müdürü İnanç Pestil, “Üretici kimliğimiz ile müşterilerimize temizlik konusunda hızlı çözümler sunabiliyor, performansı yüksek yenilikçi ürünler ile çözüm odaklı çalışmalarımıza devam ediyoruz” dedi.
kendi Ar-Ge bünyesinde geliştirdiği ürünler ile daha az kimyasal kullanarak, daha az su ve enerji ile kullanıcıya avantajlar sağlıyor. Konsantre ürünler, ürünler ile birlikte kullanılan aparatlar sayesinde bilinçli tüketim ve maliyet hesaplamaları yapılıyor. Hem üretim hem de hizmet ayağında sürekli bir gelişim içindeyiz; fabrika kapasitenin artırılmasından, inovatif ürün çalışmalarına, yeni projeler ile ilerleyen zamanlarda işletmelere daha iyi ve daha verimli hizmet vermeyi amaçlıyoruz. Buna ek olarak çok yakın bir zamanda garantili temizlik sistemi (GTS) sayesinde işletmelere garantili hijyen ve maliyet sunuyor, denetimlerle sonucu raporlayarak kusursuz bir hizmet almalarını sağlıyor olacağız” şeklinde konuştu.
10. YIL
TEMİZLİK
GEÇEN 10 YIL, HİZMET SEKTÖRÜNÜN
EN HIZLI DÖNEMİYDİ
Geçtiğimiz 10 yılın hizmet sektörünün en hızla ilerlediği dönem olduğunu söyleyen APlus Satınalma ve İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Emre Hüseyin Şahinalp, önümüzdeki yıllarda hizmet sektöründe daha keskin bir rekabet olacağını ifade etti. APlus Satınalma ve İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Emre Hüseyin Şahinalp, geçtiğimiz 10 yılın hizmet sektörünün en hızla ilerlediği dönem olduğunu belirterek, “Bilindik hizmetler, teknolojinin gelişim hızıyla da birlikte, daha farklı açılımlar kazandılar. Eskiden hijyen dediğimizde anladığımız kavram ile bugün geldiğimiz noktada ulaştığımız hijyen kalitesi çok farklı. Aynı şekilde yiyecek içecek sektöründe de hızlı ve büyük gelişmeler oldu. Mutfaklarda kullandığımız ekipmandan, servis yaptığımız tabaklara kadar teknoloji bugün her yerde” dedi.
“GRUBUMUZA PARALEL BÜYÜMEYE DEVAM EDECEĞİZ” Bu durumun sektörde daha alt ve özel hizmetlerin de gelişmesini sağladığına dikkat çeken Şahinalp, “Bunlardan birisi olan hastanelere özel hizmetler, bizim 10 yıl önce yola çıktığımız noktaydı. Bu alanda ‘uzman’ hizmet veren ilk kurumlardan biri olarak, bugün sektörün öncüsü konumundayız. En ileri teknolojilerle çalışıyor, personelimizi bu vizyonda eğiterek hedeflerimize ilerliyoruz. 10 yıl önce yola çıkarken amacımız Acıbadem Sağlık Grubu’na bağlı hastaneler için beş yıldızlı ve kusursuz hizmet üretmekti. Özellikle son 3-4 yıldır kurum olarak yakaladığımız olumlu ivme
ile grubumuzun dışına çıktık. Gerek farklı firmalardan gelen talepler, gerekse bizim APlus olarak daha farklı sektörlerde de hizmet verme isteğimiz bu konuda bizim en büyük motivasyonumuz oldu. Bugün grubumuzun dışına çıkarak modadan, sivil savunmaya; eğitimden farklı hastane gruplarına kadar pek çok sektörde hizmet veren iş ortaklarına sahibiz. Bu süreçte Acıbadem Sağlık Grubu ile birlikte yurtdışına açıldık. Önümüzdeki dönemde de hedeflerimiz grubumuza paralel olarak büyümeye devam etmek” diye konuştu.
“HİZMET SEKTÖRÜ TEKNOLOJİ İLE EN ÇOK İÇ İÇE ALANLARDAN BİRİSİ” Hizmet sektörünün teknoloji ile en çok iç içe olan alanlardan birisi ol-
duğuna değinen Şahinalp, “Bizim için gelişme demek, yüksek kalite anlayışımızı daha ileriye taşımak ve kusursuz hizmet kavramımızı güçlendirmek demek. Bunun için AR-Ge çalışmalarımızı temizlikten yiyecek içeceğe; tekstil yıkama fabrikamızdan cafelerimize kadar her alanda gelişim için kullanıyoruz. Son teknoloji ile inşa edilen ve bugün halen alanında Türkiye’nin en büyüğü olan enfekte tekstil yıkama fabrikasına sahibiz. Fabrikamızı daha ileriye taşımak için yeni çalışmalar yapmaya devam ediyoruz” şeklinde konuştu.
“HİZMET SEKTÖRÜNÜ DAHA KESKİN BİR REKABET BEKLİYOR” Önümüzdeki yıllarda hizmet sektöründe daha keskin bir rekabet olacağını savunan Şahinalp, şöyle devam etti: “Sektörde belirli terimler ve anlayışlar oturdu. Maliyetler her zaman önemli bir kalem olacaktır ancak artık kaliteden ödün vermeden, yaptığınız işlerle değerlendirileceğiniz bir rekabet ortamı var. Özgünlük, yüksek kalite, teknoloji kullanımı, hizmette sağladığınız avantajlar, ne kadar insana dokunabildiğiniz, çevre politikalarınız, projelerinizin sürdürülebilirliği sektörde rekabet avantajının temelini oluşturuyor ve önümüzdeki dönemde de giderek daha etkin olacak.”
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 19 9
GÜVENLİK
10. YIL
GÖRÜNMEYEN GÜVENLİK… Securitas Türkiye Güvenlik Süreçleri ve Kalite Koordinatörü Hüseyin Erim, yeni nesil izleme sistemi dediğimiz kamera sistemleri ve bunların üzerine yerleştirilen özel yazılımlar ile ‘Görünmeyen Güvenlik’ anlayışını Türkiye’de başarılı bir şekilde uyguladıklarını ifade etti. Securitas Türkiye Güvenlik Süreçleri ve Kalite Koordinatörü Hüseyin Erim, AVM’lere özel sundukları güvenlik çözümleriyle insan gücüne teknolojiyi de entegre eden ‘Güvenlik Mühendisliği’ kimliğini ön plana taşıdıklarını söyleyerek, “Mağaza konseptlerine ve müşteri portföyüne uygun özel çözüm paketleri sunuyoruz” dedi. Erim, telekomünikasyondan finansa, havacılıktan madenciliğe, enerji sektöründen endüstriyel tesislere kadar 21 farklı sektörden 717 kurum ve kuruluşa, 72 ilde, 2242 hizmet noktasında güvenlik hizmeti veren Securitas Türkiye’nin 9 bölge müdürlüğü, 50 şube müdürlüğü ve 12 bin 500 çalışanı bulunduğunu ifade etti.
AVM’LERDE TEKNOLOJİ VE YENİ NESİL GÜVENLİK SİSTEMLERİ Son yıllarda sayıları giderek artan, alışverişin yanı sıra sosyal imkanları nedeniyle tercih edilen AVM’lerin ihtiyaçları ve farklılaşan müşteri portföyü ile güvenliğin diğer alanlarından farklılaştığını belirten Erim, “AVM güvenliğinde ana amaç, görünmeden ve onları rahatsız etmeden rahat bir alışveriş ve sosyal yaşam ortamı sunmak oluyor. Her AVM’yi farklı bir proje olarak ele alan Securitas, risk analizleri ve ihtiyaçları doğrultusunda özel planlamalar yapıyor. Bu plan-
200 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
lamayı yaparken, denetim, alarm izleme ve müdahale, mağaza açmakapama, video ile uzaktan alarm doğrulama (RVS), panik butonu ve müdahale, geçici güvenlik, gü-
venlik görevlisi ile olay yedekleme, anahtar emanet ve nakit taşıma hizmetleriyle birlikte ayrıca sahada aktif görevde olan güvenlik görevlileri tarafından verilen ‘porfiling’ hizmetine kadar pek çok hizmetten yararlanıyor” diye konuştu.
PROFİLİNG İLE ŞÜPHELİYİ TANIMLAMAK Son yıllarda giderek artan güvenlik ihtiyacının kendi özel çözümlerini de beraberinde getirdiğine değinen Erim, “Bunlardan biri de Profiling. Profiling ile amaç şüpheli olarak tanımlanan şahıs, nesne ve hareketlerin tespit edilmesi. Şüpheli şahsın belirlenmesi, devriyeler, kullanılan yazılımla ve kameralar tarafından izlenmesi ve muhtemel tehlikenin belirlenerek önlenmesi. Profiling eğitimi ile özel güvenlik görevlisinin hırsız şüphelisi şahıs ile karşılaşması halinde yapması gerekenleri bilmesi ve uygulaması sağlanıyor. Bu kapsamda hırsızlık yapabilecek kişinin görünüş, vücut dili ve şüpheli hareketlerinin profilleri çıkartılıyor, özel güvenlik görevlileri ile bu olası profiller paylaşılıyor” şeklinde konuştu.
GÜVENLİK HİZMETLERİNDE TEKNOLOJİ Erim, sözlerini şöyle sürdürdü: “Securitas olarak, teknolojiye yaptığımız yatırımı önemsiyor, müşterilerimizin ihtiyaçlarına yönelik farklı çözümler sunmaya devam ediyoruz. Yeni nesil izleme sistemi dediğimiz kamera sistemleri ve bunların üzerine yerleştirilen özel yazılımlar ile ‘Görünmeyen Güvenlik’ anlayışını Türkiye’de başarılı bir şekilde uyguluyoruz. Görünmeyen güvenlik anlayışı, dünyada özellikle alışveriş merkezleri gibi, insanların sosyal aktivitelerini de gerçekleştirdiği alanlarda uygulanmaya başlanan ve sonuçları da hem AVM’leri hem de ziyaretçileri tarafından memnuniyet ile karşılanan bir uygulama. Gelişen teknoloji tüm sektörleri olduğu gibi güvenlik sektörünü de olumlu etkiledi. İnsan gözünden kaçabilecek pek çok detay özel yazılımlar ve sistemler sayesinde analiz edilebilir hale geldi. Bu gelişmeler AVM güvenliğinde de kullanılmaya başlandı.”
GÜVENLİK
10. YIL
TÜRKİYE PAZARINDA HEDEFLERİMİZE ULAŞTIK Denge Elektronik’in Kurucusu Nurettin Erzurum, “Markamız uluslararası rekabet ortamında genç fakat dinamik bir marka. Son 5 yılda X-ray ve metal kapı dedektörü satışını en çok yapan firmayız. Türkiye pazarında rakiplerimize kıyasla iyi bir konumdayız, hedeflerimize ulaşmış durumdayız” dedi.
M
erhaba Nurettin Bey, sizi tanıyarak başlayalım mı? Bize özgeçmişinizden bahsedebilir misiniz? 1971 Kırşehir doğumluyum. Eğitim hayatıma Ankara’da başladım. Askeri lisede okudum. Mezun olduktan sonra 4 yıl silahlı kuvvetlerde Muhabere Astsubay teknisyeni olarak görev yaptım. Silahlı kuvvetlerden sonra Motorola’nın bayisinde Telsiz Haberleşme Sistemleri alanında göreve başladım. Bir süre çalıştıktan sonra patronumla ortak olarak yeni bir şirket kurduk. 1998 yılında ortağı olduğum firma ile olan bağlantımı bitirdim ve Denge Elektronik firmasını kurdum.
Bu işe başlamadan önce iş hayatında tecrübeniz oldu mu? Nerelerde çalıştınız? İlk iş tecrübemi çok küçük yaşlarda edindim. Pazarda su satarak ticarete atıldım. Lise yıllarımdan bu yana da tüm tatillerimi ve boş zamanlarımı elektronik üzerine çalışarak ve araştırarak geçirdim. Astsubaylık yaptığım dönemlerde İtalya’dan ithal edilen ve o dönemde oldukça pahalı olan otomotiv antenlerinin Türkiye’de üretimini yaptım. Bir iddia uğruna giriştiğim bu işi başarınca ticaretle daha fazla ilgilenmem gerektiğinin kanısına vardım.
202 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Daha sonra telsiz satış ve kiralamasını yapmaya başladım. Bu aşamadaki en önemli yardımcım inanmam, istemem ve çok çalışmam oldu.
Her marka bir hikâyedir… Denge Elektronik markasının hikâyesinden bahsedebilir misiniz? Bu işi yapmaya nasıl karar verdiniz? Küçüklüğümden beri elektronik sektörüne ilgim oldukça fazlaydı. Telsiz haberleşme teknolojileri ile yola çıktım. Dedemden aldığım 300 mark ile attım firmanın temellerini. 15 metrekare bir dükkânda Telsiz Tamir ve Teknik Servis ile işe yola başladım.
Marka isminizin özel bir anlamı var mı? Dengenin hayatın her aşamasında gerekli olduğuna ve olması gerektiğine inanırım. Markayı kuracağım dönemde ismi ne olur diye dört beş seçenek ürettim, sonra Denge Elektronik olmasına karar verdim. Bize ürün gamınızdan bahsedebilir misiniz? X-RAY Cihazları, Metal Kapı Dedektörleri, El Dedektörleri, Çevre Güvenlik Bariyer Çeşitleri, Araç Altı Görüntüleme Cihazları, Plaka Tanıma Sistemleri, Tır Tarama, İnsan Tarama, Patlayıcı Bomba Dedektörleri, Haberleşme Tarafında Telsiz Modelleri, Telsiz Aksesuarları, Role Kurulumu vb. gibi ürünlerin satış ve kiralamasını yapıyoruz.
10. YIL
Hedef kitlenizi nasıl tanımlıyorsunuz? Telsiz Haberleşme Teknolojileri ve Güvenlik Teknolojileri alanında oldukça geniş bir kitleye sahibiz. Turizm sektörü, kamu Kuruluşları, silahlı kuvvetler, emniyet binaları, güvenlik şirketleri, inşaat firmaları, AVM’ler, oteller, havalimanları gibi birçok sektöre hitap ediyoruz. Klasik satış ve teknik servis hizmetlerimizin yanı sıra organizasyonlarda ürün kiralama anlayışının öncüsüyüz. Aynı anda birçok uluslararası büyük organizasyona kiralama hizmeti verebileceğimiz stokumuz bulunuyor. Kiralama alanında ilk olmamız, ciddi bir stoka sahip olmamız ve ciddi emek sarf etmemiz sebebiyle birçok büyük uluslararası organizasyonları düzenleyen firmalar bizi tercih ediyor. Türkiye’de yapılmış neredeyse bütün büyük organizasyonlar da X-ray Cihazı, Metal Kapı Dedektörü, El Dedektörü, Güvenlik Bariyeri, Telsiz vb. ürünlerimiz ile görev aldık. İnsanın olduğu her yerde güvenliğin ne denli önemli olduğunu hepimiz biliyoruz. Bununla beraber günümüz Türkiye’sinde güvenlik ekstra önemli bir hal aldı. Hedef müşterilerinize cihaz alım ve kiralamalarında önerileriniz olur mu? Her işin kendisine ait doğası bir tabiatı vardır. O işin gereğini yapabile-
cek tarzda ürünleri tercih etmeleri gerekiyor. Her zaman en pahalı bir ürün ya da en kaliteli bir ürün doğru seçim değildir. Ya da en ucuz, en özelliksiz ürün de doğru bir çözüm değildir. Biz tüm iş ortaklarımıza bu bilinçle yaklaştık. Organizasyonun yerine göre, satış yapılacaksa alana göre, verilecek hizmete göre önerilerde bulunduk. Hizmeti ve ödenecek bedeli doğru değerlendiriyoruz. Müşterilerimizin isteklerini düşünerek önerilerde bulunuyoruz. Satış ekibimiz ve kiralama ekibimize deki arkadaşlarda bu konuya oldukça önem gösteriyorlar. Markanızı, rakiplerinize göre nasıl konumlandırıyorsunuz? Markamız uluslararası rekabet ortamında genç fakat dinamik bir marka. Son 5 yılda X-ray ve metal kapı dedektörü satışını en çok yapan firmayız. Türkiye pazarında rakiplerimize kıyasla iyi bir konumdayız, hedeflerimize ulaşmış durumdayız. Ürünlerimize güveniyor, servis ve satış sonrası hizmetlerimiz ile müşterilerimize her zaman destek oluyoruz ve bunu dünya pazarına açmanın planını programını yapıyoruz. Yakın bölge ülkelerine ürün satışımız oluyor. İlerleyen süreçte enerjimizi yurtdışına harcayacağız.
GÜVENLİK
“DÜNYAYI ÇOK YAKINDAN TAKİP EDİYORUZ” Markanız sektör içerisinde farklı ürünlerle tanınmakta. Birçok yeni ürünün öncüsü konumundasınız. Yaptığınız planlamalarda ihtiyaç doğacak ürünü nasıl saptıyorsunuz? Dünyayı çok yakından takip ediyoruz. Haberleşme ve Güvenlik Teknolojileri ile ilgili birçok fuara katılım gösteriyoruz. Yurtdışındaki gelişmeleri, dünyanın gittiği yeri kendimizce görebiliyoruz. Bu öngörü sayesinde rakiplerimize göre biraz daha önden gidebiliyoruz. Çok ilginç bir şey var ki, bazen öngördüğümüz bir ürün Türkiye’de çok çabuk kabul görmeyebiliyor. Şu anda kiralamasını ve satışını fazlaca yaptığımız akordiyon bariyerlerimizi Türkiye’de kabul ettirmek epey zamanımızı aldı. Bu ürünün kullanışlı bir ürün olduğunu göstermek amacıyla Türkiye de en çok görünebilecek bir alana hediye ettim bariyeri, birkaç organizasyona ücretsiz kiralamasını yaptım. Bariyerler bu şekilde popüler olmaya başladı ve şuan birçok yerde çeşitli akordiyon bariyerler ile karşılaşabilirsiniz.
Sizce başarının sırrı nedir? İnanmak, istemek ve çok çalışmak.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 20 3
10.
GÜVENLİK
YIL
“Çok sistemli ve çok markalı bir entegratör : Senkron Güvenlik lişiyor zira Türkiye’de çok önemli ve büyük bir pazar var. Uluslararası büyük markalar Türkiye ofislerini açıyorlar, yerleşik düzene geçerek verdikleri/verecekleri hizmeti hep bir tık yukarıya taşımak için çalışıyorlar. Bu ve bunun gibi önemli detaylar da güvenlik sektörünün ciddi bir ivme ile yükselmeye devam edeceğini gösteriyor” dedi.
“YENİ VE GÜNCEL KALMAYA GAYRET GÖSTERİYORUZ”
Senkron Güvenlik Yönetim Kurulu Üyesi ve İş Geliştirme ve Satınalma Müdürü Nihal Çetin Çelik, “Güvenlik sektörü dünyada yüzde 6-8 arasında büyürken, Türkiye’de yıllık büyüme hızı yüzde 15’i buluyor. Sektörümüz hızla gelişiyor zira Türkiye’de çok önemli ve büyük bir pazar var” diyor.
S
enkron Güvenlik Yönetim Kurulu Üyesi ve İş Geliştirme ve Satınalma Müdürü Nihal Çetin Çelik, Senkron Güvenlik ve İletişim Sistemleri AŞ olarak 20 yıl önce sektörde yerlerini aldıklarını söyleyerek, “Bu süreçte de dünyada ve Türkiye’de gerçekleşen tüm gelişmeleri yakalamaya ve bunlara dahil olmaya gayret gösterdik. Elektronik güvenliğin dünyada ve Türkiye’de gelişimi, güvenlik ve emniyet ihtiyacının evrenselliğine bağlı olarak paralel bir gelişim gösteriyor. Sözkonusu sektör dünyada yüzde 6-8 arasında büyürken, Türkiye’de yıllık büyüme hızı yüzde 15’i buluyor. Sektörümüz hızla ge-
204 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Sektördeki atılımların öncelikle gelişen teknoloji ve ortaya çıkan ihtiyaçlarla belirlendiğini belirten Çelik, “Senkron Güvenlik olarak hem uygulamalarımız hem de bu uygulamaları gerçekleştirirken yanımızda bulunması gerekenler bazında yeni ve güncel kalmaya gayret gösteriyoruz. Örnek verecek olursak; müşterilerimizi analogdan IP’ye geçirme, sistemleri çatı yazılım altında toplama çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Diğer bir konu ise firmamızı belgelendirme hassasiyetimiz, şöyle ki; bugüne kadar yaptığımız tüm çalışmalarda özen gösterdiğimiz bilgi güvenliği artık ülkemizde de sertifikalandırılıyor ve Senkron Güvenlik ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi sertifikasını da alarak bu konuda da ilki gerçekleştiren entegratörlerden biri oldu. Özetle atılım yapmaya özen gösterdiğimiz konuların bir adım önden gitmesine ve başarıyla tamamlanmasına özen gösteriyoruz” diye konuştu.
ÇOK SİSTEMLİ VE MARKALI BİR ENTEGRATÖR Çelik, sözlerine şöyle devam etti: “Senkron Güvenlik kendini çok sistemli, çok markalı bir entegratör, bir çözüm sağlayıcı olarak konumlandırdı ve amacımız bunu gelecekte de devam ettirebilmek. Sektörde yolculuğa çıkan ilklerden biri olarak yenilikçi, gelişen, büyüyen ve ihtiyaçları olması gerektiği gibi karşılayan, öncü entegratörlerden olmaya özen gösterecek. Teknolojiye karşı çıkmak mümkün değil. Dolayısıyla hep olduğu gibi tüm gayretimizle teknoloji ile yan yana yürümeye, mümkünse önüne geçmeye çalışacağız. Yaşadığımız günlerde oldukça öne çıkan IP teknolojiye geçişin, yazılımlar ile yaşayan sistemlerin ve sertifikasyon süreçlerinin de uzun süre gündemden düşmeyeceği kanaatindeyiz.”
10.
GÜVENLİK
YIL
GEÇEN 10 YILDA SEKTÖR İVME KAZANDI EEC Entegre Bina Kontrol Sistemleri Yönetim Kurulu Başkan Vekili Hayri Kartopu, “Geçen 10 yılın, sektörün ivme kazandığı bir süreç olarak değerlendirilebilir. EEC olarak son 10 yılda sektörden alacağımız paydan çok bize güvenen ve bizi çözüm ortağı gören müşterilerimize verdiğimiz hizmetin kalitesine odaklandık” dedi.
E
EC Entegre Bina Kontrol Sistemleri Yönetim Kurulu Başkan Vekili Hayri Kartopu, dünyada etkisini gösteren 2008 krizi ve son yıllardaki ham petrol fiyatlarının düşmesi ile inşaat sektörünün ağırlıklı olarak hizmet verdiği petrol gelirlerine dayalı ekonomiye sahip ülkelerdeki yatırımların yavaşlamasının her sektörü olduğu gibi kendi sektörlerini de etkilediğini ifade etti. Buna rağmen geçen 10 yılın, sektörün ivme kazandığı bir süreç olarak da değerlendirilebileceğini belirten Kartopu, “Ülkemizde can ve mal güvenliğinin korunması açısından önem arz eden yasa ve yönetmeliklerin çıkması veya mevcutların revizyonu, sektörün iş hacminin büyümesine etkisi olan önemli faktörler. Diğer taraftan, özellikle endüstride ve entegre tesislerde verimliliğe olumlu etkileri fark edilen ‘entegre tesis yönetimi’ anlayışının ulusal ve küresel düzeyde iş yapan yatırımcılar tarafından benimsenmesi, sektörümüzün yukarıda bahsettiğim krizlerden daha az etkilenmesine sebebiyet
verdi. İster küçük bir işletme, isterse büyük bir üretim tesisi olsun, yöneticilerin ‘güvenlik ve tesis yönetimi’ konusunda daha bilinçli beklentiler içine girmesi ile birlikte ürün ve marka seçiminin yanında sektör içinde bu hizmeti verebilen firmaların da seçim kriterlerinden biri olmaya başladı. Bilinçli tüketiciye daha gelişmiş teknoloji ve daha kaliteli hizmet sunma rekabeti, sektörde çalışan firmaları da kaliteli hizmet verme odaklı olmaya yönlendiriyor” dedi.
“YÜZLERCE BÜYÜK PROJEYE İMZA ATTIK” EEC’nin 35. yılını geride bırakırken yüzlerce büyük projeye imza attığını kaydeden Kartopu, “Kazandığımız deneyimler ve her gün büyüyen nitelikli ekibimizin işimize kattığı değer ile son 10 yılda da sektörden alacağımız paydan çok bize güvenen ve bizi çözüm ortağı gören müşterilerimize verdiğimiz hizmetin kalitesine odaklandık. Hedefimiz her zamanki gibi; teknolojik gelişmeleri yakından takip etmek ve bunu nitelikli işgücümüzle birleştirip firmamızla özdeşleşen tabiriyle ‘iyi mühendislik ve doğru çözüm’ sunmak oldu ve bundan sonra da olmaya devam edecek. Çünkü entegre tesis yönetiminin sağladığı asıl amaç ve kazanç; can ve mal güvenliği risklerinin en düşük seviyeye çekilmesidir. Bunun farkındalığıyla müşterilerimize fayda sağlayan çözümler sunmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 20 5
10.
GÜVENLİK
YIL
Türkiye’nin katma değerli teknoloji distribütörü 35 yıllık geçmişiyle sektöründe Türkiye’nin ‘katma değerli teknoloji distribütörü’ olarak konumlanan Tesan İletişim’in Genel Müdürü Rüştü Arseven ile firmanın vizyonunu ve faaliyet odaklarını konuştuk.
Tesan’ın faaliyet hayatına 1983 yılında, telekom ağ donanımları üretim ve satışı yaparak başladığını ifade eden Tesan İletişim Genel Müdürü Rüştü Arseven, “Bugün bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründeki ürünlerimizi 300 kişiyi bulan kadromuz, 4 binin üzerinde ürün çeşidimiz, 3 bini aşkın dağıtıcı, perakendeci ve kurumsal iş ortağımız ile Türkiye’nin tüm illerinde, 15 binden fazla satış noktası üzerinden son kullanıcı ile buluşturuyoruz” dedi. Tesan’ın 2015 yılı cirosu ile ‘İlk 500 Bilişim Şirketi-Türkiye’ araştırmasında genel listede 46. sırada yer aldığını hatırlatan Rüştü Arseven, sözlerine şöyle devam etti: “Yenilikçi vizyonumuz ve iş ortaklarımızla yarattığımız sinerjiyi, 35 yıldır sürekli geliştirmeye çalışıyoruz. Tesan, iletişim ihtiyaçlarını tek kaynaktan sağlama konforu
206 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
sunan, Türkiye’nin katma değerli teknoloji distribütörü. İş ortaklarımız ve onların son kullanıcılarına sunduğumuz satış sonrası teknik destekler, eğitimler, pazarlama destekleri, bu katma değerin bir parçası.”
“TTEC HER GEÇEN GÜN DAHA DA BÜYÜYOR” Mobil aksesuar kategorisinde kendi teknoloji markaları olan ttec’i her geçen gün daha da büyüttüklerini ifade eden Arseven, “ttec; cep telefonunun hayatımıza girmesi ile birlikte 1995 yılında, mobil aksesuar ürünleri ile yaşamına başladı. Günümüzde mobil aksesuarın yanı sıra tüketici elektroniği, güvenlik sistemleri ve ağ çözümleri kategorilerinde bin 500’ü aşan ürün gamına sahip bir teknoloji markası. Mobil aksesuar kategori-
sinde ise Türkiye’nin lider markası olarak bizi gururlandırıyor. ttec ürünleri Türkiye başta olmak üzere 15’in üzerinde ülkede 12 binin üzerinde satış noktasında tüketici ile buluşuyor. Bugüne kadar 60 milyonu aşan ttec markalı ürün milyonlarca tüketici ile buluştu. Global bağımsız araştırma şirketi TNS Global tarafından Mart 2016’da Türkiye genelinde yapılan araştırmaya göre ttec, mobil aksesuar kategorisinde ilk akla gelen, en çok tercih ve tavsiye edilen 1. teknoloji markası seçildi” diye konuştu.
“HAIKON MARKASIYLA DİSTRİBÜTÖRLÜK ANLAŞMASI İMZALADIK” Güvenlik ve ağ çözümleri ile tüketici elektroniği kategorilerinde ise dünyaca iyi bilinen birçok markanın dağıtım, proje, satış ve satış sonrası hizmetlerini, en üst düzeyde katma değer ve müşteri memnuniyeti hedefiyle sürdürdüklerine değinen Arseven, “Son olarak A&S Dergisi’nin ‘En İyi 50 Güvenlik Üreticisi 2016’ araştırma sonuçlarına göre dünyanın bir numaralı güvenlik çözümleri üreticisi seçilen Hikvision’ın Haikon markası ile distribütörlük anlaşması imzaladık. Geniş ürün yelpazesiyle uçtan uca çözümler sunan Tesan, CCTV çözümleri, hırsız alarm ve ev otomasyon sistemleri, ağ güvenliği çözümleri, veri depolama çözümleri, kablosuz ağ çözümleri, ADSL/VDSL ağ ürünleri, ağ yönetim çözümleri, kulaklık setleri, sesli ve görüntülü konferans çözümleri, kablolama çözümleri, rack kabinetler, IP, DECT telefonlar, telekom aksesuarları gibi birçok ürün grubunda alanının lider markalarının Türkiye distribütörlüğünü gerçekleştiriyor. Haikon, Qnap, Sonicwall, Engenius, Jabra, Netgear ve Polycom bu markalardan bazıları” şeklinde konuştu.
10.
FİNANS
YIL
TEB, KOBİ’lere büyümenin yollarını gösteriyor TEB KOBİ Bankacılığı Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Müdür Vekili Turgut Boz, “KOBİ’lerimizi geleceğin koşullarına hazırlayacak ve rekabette öne çıkmalarını sağlayacak ürün ve hizmetlere odaklanıyoruz” dedi.
DIŞ TİCARET GELİŞİM PROGRAMI
TEB KOBİ Bankacılığı Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Müdür Vekili Turgut Boz, 2005 yılından bu yana KOBİ’lerin ‘Danışman Bankası’ anlayışıyla sektöre yeni bir bakış açısı kazandırdıklarını söyleyerek, “Sadece finansal ürün ve hizmetlerle değil, finansal olmayan ürün ve hizmetlerimizle fark yaratarak, KOBİ’lerimizi geleceğin koşullarına hazırlayacak ve rekabette öne çıkmalarını sağlayacak ürün ve hizmetlere odaklanıyoruz. Bu bakışımız ve hayata geçirdiğimiz yenilikçi projelerle IFC tarafından KOBİ bankacılığında dünyaya örnek gösterilen en iyi üç bankadan biriyiz” dedi.
YENİ PAZARLARI KEŞFEDECEK KOBİ’LERE ÖZEL DESTEK Yurtdışında ticaret yapmayı kolaylaştırarak KOBİ’lere dış ticarette kılavuzluk yapma hedefiyle hayata geçirdikleri www.tebledisticaret.com ile pazarlara yönelik
güncel fuar bilgileri, nakliye sürecinde gerekli evraklar, ticaret yapılacak ülkede uygulanan vergi oranları gibi kapsamlı bilgilere kolayca ulaşabiliyor” diye konuştu.
rafine bilgiyi tek bir havuzda topladıklarına değinen Boz, “160’tan fazla ülke, bin 500’den fazla firma, 20 binden fazla tedarikçi,10 binden fazla sektörel rapor bilgilerin güncel olarak yer aldığı www.tebledisticaret.com’un üyeleri ürün kodu, pazar verileri, potansiyel müşteri listesi,
Dış Ticaret Gelişim Programı kapsamında dış ticaret faaliyetine henüz başlamış ya da dış ticaret hacmini artırmak isteyen firmalara bir gelişim programı ile büyüme ve dış ticarette strateji oluşturma eğitimleriyle aksiyon planlarını hayata geçirme desteği verdiklerini kaydeden Boz, “Bu planlama ile gelişim programını tamamlayan firmalar, edindikleri bilgi ve vizyon ile firmaların dış ticaret faaliyetlerini en yetkin şekilde devam ettirme kabiliyeti ediniyor. Program ile yurtdışında iş yapmayı çok daha kolay hale getirdik. Uzman kadromuzla dış ticarette yol haritası hazırlanmasından uluslararası pazar araştırmaları ve finansal çözümlere kadar geniş bir çerçevede hizmetler sunuyoruz. Yurtdışı Satış ve Pazarlama Uzmanlarımız firmalarla birebir çalışarak pazar paylarını artırmalarına destek oluyor” şeklinde konuştu.
KGF İŞBİRLİĞİYLE KOBİ’LERE FİNANSAL DESTEK TEB olarak uzun süredir KGF ile işbirliği içerisinde olduklarına işaret eden Boz, şöyle devam etti: “KOBİ’lerimize kefil olmak suretiyle, teminat yetersizliğini finansmana erişimin önünde bir engel olmaktan çıkarmayı amaçlamayan Kredi Garanti Fonu (KGF) işbirliği ile KOBİ’lere destek vermeye devam ediyoruz. Ekonomimizin can damarı olan KOBİ’lerin nakit akış sıkıntılarına hızlı çözüm üretmek adına teminatına KGF’nin destek verdiği KOBİ’lerimize sermayemizle de finansal destek sağlıyoruz. TEB olarak, KGF mekanizmasını da iyi kullanarak bankacılık sektörünün yüzde 5’lik kredi büyümesine önemli bir katkı sağladık.”
208 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
10. YIL
FİNANS
İLKLERE İMZA ATAN BANKAYIZ QNB Finansbank Genel Müdürü Temel Güzeloğlu, tüm alanlarda sektör büyümesinin üzerinde büyümeyi hedeflediklerini vurgulayarak, “Özellikle kurumsal ve ticari bankacılık ve proje finansmanı alanında büyümek ve dış ticaret işlemlerinde payımızı artırmayı hedefliyoruz” dedi.
QNB Finansbank Genel Müdürü Temel Güzeloğlu, 2001 ekonomik krizi sonrasında Türk bankacılık sektörü üzerinde köklü değişikliklerin sözkonusu olduğunu söyleyerek, “Yaşanan krizlerin ardından el konulan bankaların tasfiye edilmesi, banka birleşmeleri ve bazı bankaların satılması faaliyetlerine bağlı olarak 2000 yılı sonunda 79 olan banka sayısı hızlı bir düşme trendine girdi. 2015 yılı sonunda toplam banka sayısı 47’ye düştü. Sektörde yaşanan banka birleşmeleri ve özellikle 2004 sonrası artan yabancı sermaye girişi neticesinde büyük bankalar aktif büyüklükteki paylarını artırdı. Bankalar işletme ve personel giderlerinde önemli tasarruflar sağladı ve operasyonel verimliliklerini büyük ölçüde artırdı” dedi. Son 10 yılda finans sektörünün yapısal düzenlemelerle ekonomiyi sağlam bir şekilde destekleyen güçlü bir yapı kazandığına değinen Güzeloğlu, “Tüketici kredileri ve ticari kredilerdeki hızlı
büyüme, banka aktiflerini yükseltti. Böylece bankalar reel sektörün finansmanında daha çok rol aldı ve Türk ekonomisinin büyümesinde önemli rol oynadı” diye konuştu.
“ÇOK KISA SÜREDE 5. SIRAYA YÜKSELDİK” 1987 yılında kurulan Finansbank AŞ’nin üstün hizmet anlayışı, yenilikçi ve proaktif yaklaşımı ile yaptığı çalışmalarla 2004 yılında, bankacılık sektörü için çok kısa denebilecek bir sürede aktif büyüklüğü sıralamasında özel bankalar arasında 5. sıraya yükseldiğine işaret eden Güzeloğlu, “Finansbank AŞ’nin aynı yıl, 200 milyon dolar tutarındaki sermaye benzeri krediyi alan ilk Türk bankası olması, yurtdışı piyasalar tarafından kendisine duyulan güvenin bir göstergesi oldu. 2005 yılında 7 yıl vade ile 500 milyon dolar tutarındaki Türkiye’de gerçekleştirilen en yüksek tutarlı sigortasız seküritizasyon kredisine imza atan Finansbank AŞ, uluslararası piyasalardaki itibarını artırarak devam ettirdi. Bireysel bankacılık alanında da ilklere imza atmaya devam eden bankamız Ekim 2012’de tüm hizmetlerini sadece dijital kanallar üzerinden sunan ve Türkiye’nin ilk şubesiz dijital bankası olan
Enpara.com’u kurdu” şeklinde konuştu. Finansbank AŞ’nin, 2015 yılında çocuk odaklı topluma katkı ve toplumsal gelişim platformu ‘Minik Eller Büyük Hayaller’i kurduğunu belirten Güzeloğlu, şöyle devam etti: “Bankamız, 2016 yılının Haziran ayında Ortadoğu ve Afrika bölgesinin lider finansal kuruluşu olan Katar’ın en büyük bankası Qatar National Bank S.A.Q (QNB Group) tarafından satın alındı. QNB grubu bu yatırımla birlikte Türkiye’de faaliyette bulunan yabancı hissedarlı bankalar arasında yabancı hissedarının kredi notu en yüksek olan banka haline gelmiş oldu.”
“SEKTÖRÜN ÜZERİNDE BÜYÜMEYİ HEDEFLİYORUZ” QNB Finansbank olarak tüm alanlarda sektör büyümesinin üzerinde büyümeyi hedeflediklerini vurgulayan Güzeloğlu, “Özellikle kurumsal ve ticari bankacılık ve proje finansmanı alanında büyümek ve dış ticaret işlemlerinde payımızı artırmayı hedefliyoruz. Birçok sektörde olduğu gibi, Türkiye’de de bankacılık sektöründeki teknolojik yatırımların arttığını, her yeni teknolojinin bankacılık sektöründe karşılığını bulduğunu görüyoruz. Müşteri neredeyse QNB Finansbank olarak biz de orada olmak zorundayız” dedi.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 20 9
FİNANS
10. YIL
BANKACILIĞIN SON 10 YILI BİR BAŞARI TABLOSU Albaraka Türk Genel Müdürü Melikşah Utku, bankacılık sektörünün son 10 yılına bakıldığında karşımıza çıkan tablonun bir başarı tablosu olduğunu kaydetti. Albaraka Türk Genel Müdürü Melikşah Utku, bankacılık sektörünün son 10 yılına baktığımızda karşımıza çıkan tablonun bir başarı tablosu olduğunu ifade ederek, “Bankalarımız son 10 yılda hem çok daha büyük tecrübeler edindiler hem de uluslararası piyasalarla bağlarını önemli ölçüde geliştirdiler. Son 10 yıl içinde oldukça büyük şoklar yaşamış olmalarına rağmen bankalarımız güçlü duruşu krizleri atlatabilmişlerdir. Örneğin sektör, 2008 küresel krizi ve 15 Temmuz darbe girişimi gibi büyük sarsıntılardan etkilenmeden çıkmıştır” dedi. Bankacılık sektörünün finansal açıdan da büyük başarılar elde ettiğini kaydeden Utku, “2007’nin başlarında sektörün aktif büyüklüğü 500 milyar TL civarında iken bugün geldiğimiz noktada 3 trilyon TL’ye yakın bir aktif büyüklük mevcut. Gerek komşularımızda yaşanan problemlere gerekse içerde yaşanılan politik gerginliklere
210 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
rağmen bankacılık sektörünün bu başarısı yüksek risklerin bulunduğu bir ortamda dahi sağlam temellere sahip olduğumuzu kanıtlıyor. Bu noktada kamunun da gerek yasal düzenlemelerle gerekse de mali ve ekonomik tedbirlerle süreci desteklediğini belirtmek gerekiyor” diye konuştu.
“DİJİTALLEŞME TEMEL YETİ OLACAK” Dijitalleşmenin geleceğin bankacılığında temel yeti olacağına ve dijital altyapısını geliştiren bankaların pozitif ayrışacağına inandığını belirten Utku, “Özellikle finans ve teknolojiyi bir araya getiren, tüketici ve
10. YIL
kurumların ihtiyacına hızlı cevap veren Fintech dediğimiz bir ekosistem oluşuyor. Müşterilere çok farklı fırsatlar ve olanaklar sunan finansal teknoloji girişimleri (Fintech) orta ve uzun vadede finans sektörü için büyük fırsatlar barındırıyor” şeklinde konuştu. Albaraka Türk olarak gelecekte yaşanacak gelişimlere karşı hazırlıklarını tüm hızıyla devam ettirdiklerine değinen Utku, “Bir yandan müşterilerimizin finansal ihtiyaçlarına yenilikçi çözümler getirecek teknolojileri/uygulamaları araştırıp, değerlendirip, test edip hayata geçirirken; açık inovasyon ve birlikte çalışma prensibi çerçevesinde, ekosistemde yer alan diğer kurumlarla birlikte farklı işbirlikleri geliştirmeyi hedefliyoruz. Bu amaçla Dünya’da ilk defa bir katılım bankası himayesinde bulunan Albaraka Garaj Startup Hızlandırma Merkezimizi açıyoruz. Girişimcilerin ihtiyaç duyacağı tüm hizmetleri tek bir çatı altında sunacağız. Hayallerini gerçekleştirecek motivasyona sahip tutkulu girişimcileri ve yenilikçi, teknoloji tabanlı ve ölçeklenebilir girişimleri destekleyeceğiz. Albaraka Garaj ile inovasyon fırsatlarını değerlendiriyor, değişimlere karşı hızlı pozisyon alma yetilerimizi geliştiriyor ve yeni işbirlikleri ile FinTech startup’larını destekleyecek modeller geliştiriyoruz” dedi.
“TEKNOLOJİ, EN ÖNEMLİ BELİRLEYİCİLERDEN BİRİSİ” Albaraka Türk olarak bankacılık sektörünün geleceğinde teknolo-
FİNANS
“KOBİ’LER EN ÖNEMLİ MÜŞTERİ SEGMENTİ” Albaraka Türk olarak müşteri ve ürün çeşitliliğini artırmak ve tabana yayılmanın ana stratejik odaklarından olduğunun altını çizen Utku, “KOBİ’leri bu çeşitliliği sağlayacak en önemli müşteri segmenti olarak görüyoruz. Dolayısıyla KOBİ’lere sunduğumuz ürünlerin farklılığını ve rekabetçiliğini artırabilmek için yoğun gayret içerisindeyiz. Albaraka Türk olarak KOBİ’lerin finansal ihtiyaçlarının yanı sıra şirket işleyişlerinde yer alan tüm değer unsurları için destekleyici hizmet ve ürünleri önümüzdeki dönemler içerisinde de artarak geliştirmeyi hedefliyoruz. Katılım bankacılığı prensipleri doğrultusunda üretimin ve ticaretin finansmanı misyonunu en etkin şekilde KOBİ’lerimizin faaliyetlerine yansıtmaktadır. KOBİ’lerimize büyük avantaj sağlayan KGF, Portföy Garanti Sistemini Türkiye’ de faaliyete geçiren ilk katılım bankası olduk. Bu sayede daha fazla KOBİ’ye hitap ederek, ihtiyacı olan kaynağı yaratmış bulunuyoruz. İlerleyen dönemlerde de artan hacimlerle birlikte daha fazla KOBİ’ye ulaşmak istiyoruz. Albaraka Türk her daim dinamik ve yenilikçi olan ürün ve hizmetlerimiz ile diğer bankalardan farklılaşarak daha fazla KOBİ’ye ulaşmaya ve inovatif ürünler ile hizmet vermeye devam ediyor olacağız” diye konuştu.
jinin en önemli belirleyicilerden birisi olacağına dikkat çeken Utku, “Aslında buna uzun süredir hazırlık da yapıyoruz. Bununla alakalı önemli mesafeler kat ettiğimizi söylemek de mümkün. Hazırlığımıza 2013’te Simurg dönüşüm programı ile başladık. Bu değişim programıyla bankamızın hemen hemen her alanında kapsamlı geliştirmelere ve yenilemelere gittik. Bu dönüşümün meyvelerini toplamaya başladık, önümüzdeki dönem de daha fazla verim alacağımızı düşünüyorum” diye konuştu. Dijital bankacılığın gelişimi ile birlikte operasyonel verimliliğin ve müşteri memnuniyetinin arttığını ifade eden Utku, “Albaraka Türk
DÜNYANIN EN İYİ KATILIM BANKASI OLMA HEDEFİ Albaraka Türk’ü dünyanın en iyi katılım bankası olma hedefine ulaştırmak için teknoloji yatırımlarına devam edeceklerini vurgulayan Utku, “Önümüzdeki dönemde özellikle mobilite, nesnelerin interneti, mikroservis mimarileri alanlarında yoğunlaşan projelerimizi hayata geçirmeyi düşünüyoruz. Teknoloji kullanımında öncü bir kurum olmayı hedefliyoruz” dedi.
olarak verimliliği artırma adına özellikle analitik modelleme ve iş algoritmaları ve dijital bankacılık alanlarına yatırım yapıyoruz. Bununla birlikte teknoloji yatırımları, üretkenliği artırmaya yarayan bir araç olarak da kullanılıyor. Örneğin; bankamız satış personelinin verimliliğini artırmak için hayata geçirdiğimiz tablet projesi ile birlikte pazarlama personelinin mobilize edilmesi sağlanıp, şubede geçirdikleri vakit en aza indirildi ve müşteri ile geçirdiği vakit maksimize edildi. Bir diğer açıdan 2009 yılından beri kartlı ödeme sistemleri sektörü büyümeye devam ediyor. Teknolojik altyapılar, yatırımlarla daha da güçlendi, yeni uygulamaların hayata geçirilmesinin önünü açtı. Temassız kart kullanımı artarken, NFC projeleri de hız kazandı. Bu bağlamda, Albaraka Türk olarak mobil cüzdan uygulamamızı Android cihaza sahip müşterilerimizin kullanımına sunduk” açıklamasını yaptı.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 21 1
FİNANS
10. YIL
Tedarikçilerimize değer katmaya çalışıyoruz Türkiye Ekonomi Bankası (TEB) Tedarik Direktörü Arda Polat, “Tedarikçilerimizle bir bütünün parçaları olduğumuza inanıyoruz. Sektörde inovasyonda öncü, girişimci bir banka olarak çok sayıda başarılı projeye tedarikçilerimizin de desteği ile imza attık. TEB olarak tedarikçilerimize de değer katmaya çalışıyoruz” dedi.
T
EB Tedarikçi Günleri 2017 organizasyonu hakkında bilgi verir misiniz? Organizasyon verimli geçti mi? Bu sene 7’ncisini gerçekleştirdiğimiz TEB Tedarikçi Günleri ile çözüm ortağı olarak gördüğümüz tedarikçilerimizle bir
212 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
araya gelerek aramızdaki ilişkileri güçlendiriyor, düzenlediğimiz ödül töreni ile tedarikçilerimizi takdir ettiğimizi gösteriyoruz. Tedarikçi Günleri ile ayrıca onların bankamızdaki ve dünyadaki gelişmeler doğrultusunda farkındalığını artırmayı hedefliyoruz. Tedarikçilerimizden aldığımız geri bildirimleri de dikkate alarak oluşturduğumuz etkinliğimizde, tedarikçilerimizin bu organizasyonu sadece bir etkinlik olarak değil eğitici bir platform olarak gördüklerini ifade etmelerinden memnuniyet duyuyoruz. Örneğin; 24 Mayıs Çarşamba günü gerçekleştirdiğimiz tedarikçi günlerimizin ana teması sıcak gündem olan Siber Risk’ti. Her alanda etkisini hissetmeye başladığımız bu güncel konuyu, TMARSH Sigorta ve Reasürans Brokerlığı AŞ Türkiye Genel Müdürü Hakan Kayganacı, Lostar Bilgi Güvenliği AŞ Genel Müdürü Murat Lostar ve TEB Bilgi
Güvenligi, Kalite ve Süreç Yönetimi Direktörü Gülden Yüncüoğlu ile birlikte TEB Tedarik Yönetimi Paneli’nde ele alarak bu riskten nasıl korunulabileceğimizi tartıştık. Panelin ardından Prof. Dr. Emre Alkin’in sunumu ile artan siber risklere karşı da şirketlerin önlem alması gerektiğine dikkat çektik. Tedarikçilerimize Türkiye ekonomisinin değişen dinamikleri hakkında bilgiler aktardık. Etkinliğimiz ile ilgili hem tedarikçilerimizden hem de iş kollarımızdan çok olumlu geri dönüşler alıyoruz. Öyle ki tedarikçilerimiz ödül alabilmek için kendilerinden hangi alanda gelişim beklediğimizi sorgular hale geldiler. Bu da bizim bu etkinlik ile doğru bir iş ortaya çıkardığımıza olan inancımızı arttırıyor. Tedarikçilerinizle ilişkilerinizde hangi kriterlere ve stratejilere önem veriyorsunuz? TEB olarak bizler tedarikçilerimizle bir bütünün parçaları olduğumuza inanıyoruz. Sektörde inovasyonda öncü, girişimci bir banka olarak çok sayıda başarılı projeye tedarikçilerimizin de desteği ile imza attık. Her alanda hayata geçirdiğimiz öncü çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz, bunu için de tedarikçilerimizin sürekli desteğinin öneminin farkındayız. Bu çerçevede tedarikçilerimize de değer katmaya çalışıyoruz. Bu sene 7’ncisini düzenlediğimiz tedarikçi günleri etkinliğimizin çıkış noktası da bu. Tedarikçilerimizi bizimle aynı kültüre, aynı anlayış düzeyine getirmeye gayret ediyoruz.
10.
FİNANS
YIL
60 kuruşa 29 bin TL’lik zarardan kurtulmak mümkün mediği, ilk çekini ve son çekini ne zaman düzenlediği, düzenlediği çeklerin ortalama tutarı gibi çek keşidecisinin çek ödeme geçmişini ortaya koyan pek çok veriye saniyeler içerisinde ulaşılabiliyor. Bu yolla da ödeme kabiliyeti yüksek olan keşidecilerin çeklerini kabul ederek karşılıksız çek alma riskinin azaltılması sağlanabiliyor.
Reel sektörün karşılıksız çek mağduru olmaması için geliştirilen Karekodlu Çek’in kullanıcı sayısı her geçen gün artıyor. Güvenli ticaret için gerekli olan şeffaflık ortamını sağlayan Karekodlu Çek Raporu’nun ücreti 60 kuruş olarak belirlendi. Çek ticari hayatta çok yoğun olarak kullanılıyor ve buna bağlı olarak her yıl 20 milyon adedin üzerinde çek keşide ediliyor. Hem bir ödeme aracı olması hem de özellikle KOBİ’lerimiz açısından bir finansman ve vadeli alım sağlama aracı olması nedeniyle çek ile yapılan ödemelerin sağlıklı bir şekilde devam etmesi reel sektör açısından büyük önem taşıyor. Çek ile yapılan alım satım işlemle-
“KARŞILIKSIZ ÇEK RİSKİNİ ÖNLEMEK İÇİN KAREKODLU ÇEK KABUL EDİN”
rini daha güvenli hale getirmek ve çeklerdeki tahsilat riskini azaltmak amacıyla geliştirilen Karekodlu Çek uygulaması 2017 yılında zorunlu hale geldi. Bir aydan kısa bir sürede Karekodlu Çek kullanan keşideci sayısı 80 bin’e ulaştı. Karekodlu Çek Sistemi sayesinde alınan bir çekin bankanın kayıtlarında mevcut olup olmadığı bilgisinden, keşidecinin son 5 yılda düzenlediği çeklerin ödenip öden-
TİCARİ HAYATTA YENİ BİR DEVRİN BAŞLANGICI: KAREKODLU ÇEK Karekodlu Çek Sisteminin ticari hayatımızda bir devrin başlangıcı olduğunun altını çizen Akdeniz, “Yapılan yasal değişiklikle artık verilen tüm çeklerin üzerinde karekod bulunması zorunlu hale geldi. Karekod, bu çekin Findeks sistemine yani kanundaki tanımıyla Karekodlu Çek Okutma ve Bilgi Paylaşım Sistemine kayıt edilmesine imkân verecek. Üzerinde karekod olan çek, Findeks Mobil Uygulamasına okutulduğunda herhangi bir onaya gerek olmaksızın çek keşidecisinin geçmiş çek ödeme bilgileri görüntülenerek çek kabul veya ret kararı daha doğru, güvenli ve hızlı şekilde verilebilecek. Diğer yandan Karekodlu Çek Sistemi riski azaltırken yeni satış imkânlarını da gündeme getirecek” dedi.
Karekodlu çek sayesinde tıpkı bankalar gibi çek kabul eden tarafların da çeki keşide eden kişi veya şirketin geçmiş çek ödeme performansını izleyebileceğini vurgulayan Kredi Kayıt Bürosu Genel Müdürü Kasım Akdeniz “Her ay yaptığımız analizler karşılıksız çek keşide eden kişilerin yüzde 80’inin geçmiş 5 yılda en az 1 kere karşılıksız çek keşide ettiğini gösteriyor. Vadeli satışlarınız karşılığı size sunulan çekleri Karekodlu Çek Raporu’nu inceleyerek aldığınız taktirde karşılıksız çek ile karşılaşma riskinizi yüzde 80 oranında azaltmış olursunuz. Bu faydayı sağlayacak Karekodlu Çek Raporu’nun fiyatı sadece 60 kuruş olarak belirlendi. Arkası yazılan bir çekin tutarının ortalama 29 bin TL olduğu düşünüldüğünde sadece 60 kuruşa bu risklerden korunmak mümkün hale geliyor” açıklamasında bulundu. Karekodlu Çek keşidecilerinin ise kendi durumlarını gösteren güncel Karekodlu Çek Raporu’na her ay ücretsiz olarak Findeks üzerinden ulaşabileceğini söyledi.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 21 3
OTOMOTİV
10. YIL
Doğru eğitim motor tutkusunu artırıyor Harley Davidson Bosphorus Firma Sahibi Emin Ali Çakırkaya, “Motor sevgisini yaymak amacıyla sosyal faaliyetler ve eğitim faaliyetlerine aracı olmak doğrultusunda çalışmalar yapıyoruz. Doğru eğitimin motor tutkusunu doğru orantılı artırdığına inanıyoruz” diyor.
H
arley Davidson Bosphorus Firma Sahibi Emin Ali Çakırkaya, sektörün, tüm olumsuz şartlara rağmen devam ettiğini söyleyerek, “Türkiye’de hem vergi oranları hem geçiş ücretleri hem de trafikte konumlanma ve park alanları konusunda hiç destek almamamıza rağmen motor tutkusu özel sektörün çabasıyla ilerleme sağlıyor. Artık yolda daha çok motosiklet görmeye alıştık. Özellikle ticari amaçlı kullanılmayan motosiklet sayısında, hem keyif hem ulaşım kolaylığı açısından tercih edilmesi sebebiyle, artış var” diyor.
“AMACIMIZ; MOTOR SEVGİSİNİ YAYMAK” Motor sevgisini yaymak amacıyla sosyal faaliyetler ve eğitim faaliyetlerine aracı olmak doğrultusunda çalışmalar yaptıklarına değinen Çakırkaya, “Doğru eğitimin motor tutkusunu doğru orantılı artırdığına inanıyoruz. Ayrıca bu tutkunun zaten geniş olan sosyal içeriğini yaşatabilecek ortamlar yaratmaya çalışıyoruz” diye konuşuyor. Kısa vadede ekonomik şartların ithalat rejiminin, kanun ve yönetmeliklerin sektörü destekleyeceği konusunda net bir öngörüde bulunamadıklarını belirten Çalırkaya, “O yüzden adımlarımızı dikkatli atmak durumunda kalıyoruz” değerlendirmesini yapıyor. Çakırkaya, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Bütün firmalar motosikletlerin özellikle güvenli ve konforlu olması için çalışmalar yapıyor bu sebeple özellikle elektronik sistemler üzerinde hızlı gelişmeler görüyoruz.”
214 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
10.
OTOMOTİV
YIL
SON 10 YILDA
ÖNEMLİ YATIRIMLAR YAPTIK Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Süer Sülün, “Türkiye’de faaliyet gösterdiğimiz 50 yılda olduğu gibi, son 10 yılda da önemli yatırım kararlarını hayata geçirdik” dedi.
216 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
10. YIL
M
ercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Süer Sülün, Mercedes-Benz Türk olarak Türkiye’de faaliyet gösterdikleri 50 yılda olduğu gibi, son 10 yılda da önemli yatırım kararlarını hayata geçirdiklerini söyleyerek, “Son 10 yıldaki önemli yatırım hamlelerinden biri, 2007 yılında Davutpaşa Fabrikamızı kapatarak otobüs üretiminin tamamını Hoşdere Fabrikası’na kaydırmamız oldu. 2009 yılında ise ikinci el kamyon ve otobüs satış merkezlerimiz olan Truck Store ve BusStore’u kurduk. Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda 1 milyon Euro tutarında yatırımla kurulan Yeni Atık ve Enerji Yönetimi Sistemi, 2011 yılında faaliyete geçti. 2013 yılında Mercedes-Benz Türk’ün, Daimler’in Küresel IT Hizmetleri Merkezi olacağı açıklandı ve bir yıl sonra biz de bu alandaki yatırımlarımızı hızla yapmaya başlayarak merkezimizi kurduk” dedi.
“MAYISTA AR&GE MERKEZİ’NİN TEMELİNİ ATTIK” 2016 yılında, son yılların en büyük yatırım hamlesini yaparak Aksaray Kamyon Fabrikası’nın üretim ve istihdam kapasitesini 2018 yılı sonuna kadar ikiye katlayacak 113 milyon Euro’luk yatırım kararını açıkladıklarına değinen Sülün, “50. kuruluş yıldönümümüzü kutladığımız bu yılın Mayıs ayında ise Aksaray Kamyon Fabrikası’nda 2018 yılında faaliyete başlayacak Ar&Ge Merkezi’nin temelini attık. Bugüne kadar 1 milyar Euro’yu aşan yatırımlarımızla Daimler’in global ağında yerimizi gün geçtikçe güçlendiriyoruz. Mercedes-Benz Türk olarak, 2016 yılında da otobüs pazarında 48 yıldır, kamyon pazarında ise 14 yıldır devam eden liderliğimizi koruduk” diye konuştu.
“KAMYON VE ÇEKİCİ ÜRÜN GAMIMIZI YENİLEDİK” Sektördeki gelişmelere bakıldığında özellikle son yıllarda artan teknolojinin göze çarptığını belirten Sülün, “Türkiye, geçtiğimiz yıl ticari araç sektöründe Euro 6 normlarına geçiş yaptı. Bu kapsamda Mercedes-Benz Türk Aksaray Fabrikası, geçen sene Mayıs ayında kamyon ve çekici ürün gamını yeniledi ve mevcut olan çekici, nakliye, inşaat ve dağıtım araçlarının yerine Euro 6 dünyasında yepyeni ürünler geliştirildi. Mercedes-Benz Türk’ün Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda üretilen Travego geçen sene Nisan ayında, şehir içi otobüs modeli Conecto ise yine geçen sene Eylül ayında Euro 6 standartlarına göre tamamen yenilendi” şeklinde konuştu.
“FİRMALAR ARASI REKABET HIZLA ARTIYOR” Dünyada otomotiv ve otomotiv yan sanayinin gün geçtikçe gelişen ve ülke ekonomileri için önem arz eden bir sektör haline geldiğine işaret eden Sülün, şöyle devam etti: “Bu sektörde firmalar arası rekabet hızla artıyor ve buna bağlı olarak verimlilik artışı, kaynakların etkin kullanımı, idari ve teknik organizasyon ile Ar-Ge yapılanmasının gücü büyük önem kazanıyor. Bu kapsamda Ar-Ge’ye yatırım, kalite yönetimi, ana ve yan sanayi arasında işbirliğine dayanan ilişkiler, nitelikli iş gücü istihdamı, esnek üretim yöntemlerinin uygulanması başarıya erişmekte en önemli faktörler olarak ortaya çıkıyor.”
OTOMOTİV
AKSARAY’DAN DÜNYAYA TEKNOLOJİ İHRACI Global şirketlerin üretim yaptıkları ülkeleri bilen, tanıyan, yerel potansiyel ve yeteneklerin farkında olan ekiplerini güçlendirdiğini ifade eden Sülün, “Mercedes-Benz Türk olarak biz de ana şirketimiz Daimler AG’nin global ilkelerinden ve planlamalarından ödün vermeden yerel potansiyelin güçlendirmesi konusunda çalışmalara odaklanıyoruz. Bu doğrultuda Daimler AG’nin global Ar&Ge ağı içerisinde ‘Yetkinlik Merkezleri’ oluşturma stratejisine bağlı olarak Hoşdere Otobüs Fabrikası ile Aksaray Kamyon Fabrikası tesisleri içinde Ar&Ge merkezleri kurarak yeni sorumluluklar üstlendik. Biraz önce de belirttiğim gibi, 12 Mart 2017 tarihinde Aksaray Kamyon Fabrikası’nda yeni Ar&Ge Merkezimizin temelini attık. Aksaray Kamyon Fabrikamızdaki Ar&Ge Merkezi, Daimler AG’nin Almanya, ABD, Meksika, Brezilya, Hindistan ve Japonya’da bulunan Ar&Ge merkezleriyle birlikte global ‘Yetkinlik Merkezleri’nden biri olacak. Böylece Aksaray ili de dünyaya teknoloji ihraç eden merkezlerden biri haline gelecek. Mercedes-Benz Türk olarak yarım asırdır Türkiye’ye ekonomisine de istihdam ve üretim alanında yaptığımız katkıların yanı sıra son yıllarda teknolojik üretim alanında da ülkemizi öne çıkaracak yatırımlar yapmaktan gurur duyuyoruz” dedi.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 21 7
OTOMOTİV
10. YIL
AVRUPA’YA MİNİBÜS KÜLTÜRÜNÜ TAŞIYORUZ Hasanağa’daki tesisimiz oldukça modern yapısı, yüksek otomasyona sahip oluşu ve geniş bir yelpazeye hizmet vermesiyle dikkatleri üzerine çekiyor. Bununla beraber Karsan, dönem dönem Renault, Peugeot, Hyundai gibi markalarla önemli projelere imza attı ve atmaya da devam ediyor. Bir bütün olarak sözkonusu projelerin Karsan’a ciddi bir tecrübe kattığını rahatlıkla söyleyebilirim” dedi.
“YERLİ ÜRETİM JEST, ATAK VE STAR, ÖNEMLİ BİR ATILIM”
Karsan CEO’su Okan Baş, Jest, Atak ve Star’ı Avrupa’ya çıkarmak için tüm güçleriyle çalıştıklarını belirterek, “Şu anda başta Fransa, Almanya, İspanya, İtalya olmak üzere minibüs kültürünü, ara ürünlere yönelik alışkanlığı Avrupa’ya taşıyoruz, ilerleyebilecek de çok mesafemiz var” dedi.
Karsan CEO’su Okan Baş, Karsan’ın neredeyse Türkiye otomotiv tarihiyle eş 50 yıllık bir şirket olduğunu söyleyerek, “Karsan, sektörün en önemli şirketlerinden ve yüzde 100 Türk ol-
218 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
masıyla ön plana çıkıyor. Karsan’ın günümüze uzanan yolculuğunda önemli yapı taşlarından da biraz bahsetmek isterim. 1999 yılında Bursa/Hasanağa’da kurulan fabrika bu adımların en önemlilerinden.
2009 yılında artık kendi ürünlerini tasarlama ve üretme sürecine giren Karsan’ın, sıfırdan yani tamamen beyaz bir kağıt üzerinde tasarladığı ve üretime geçirdiği ürünleriyle bu birikimini ortaya koymuş bir şirket olarak dikkatleri üzerine çektiğini belirten Baş, “Atak, Star ve mevcut Jest’in yerini alan Jest+, Türkiye ticari araç sektörü için önemli bir atılım diyebiliriz. Bu kapsamda, iki kollu bir yapıdan bahsedebiliriz. Bir tarafta kontrat bazlı üretim yapıyor stratejik ortaklıklar kuruyor ve onlara üretim yapıyor. Diğer taraftan ise ana üretici olarak Karsan’a yönelik tasarladığımız ve ürettiğimiz ürünler var. Özellikle son yıllarda kendi tasarladığı ürünlerini ortaya çıkaran Karsan, çok özgün araçlar piyasaya sürdü. Jest, Atak ve Star tamamen özgün tamamen bir ihtiyaca yönelik yapılmış ürünler” diye konuştu.
10. YIL
“MÜŞTERİMİZİ KAPTAN KOLTUĞUNA ALDIK” Mevcut Karsan Jest minibüsünün, satışa çıktığı ilk günden itibaren 5 bin adetlik bir satış başarısı yakaladığına değinen Baş, “Yeni Karsan Jest+, Jest modelinin başarılı özelliklerini devam ettirirken, detaylarda geliştirilmiş özellikleriyle ön plana çıkıyor. Jest’in, sürücü ve yolcular tarafından beğeniyle karşılanan özellikleri sürdürülürken, Jest+ ile bu başarı bir adım daha ileriye taşınıyor. Karsan Jest+’ın geliştirilme sürecinde, ‘kaptanlardan’, bayilerden ve yolculardan alınan geri bildirimlerin ön planda tutulması, Karsan’ın müşteri odaklı yenilikçi yapısını tekrar gözler önüne seriyor. Alçak tabanlı, engelli erişimine uygun ve 6 metrelik küçük mantığı ile yapılan Jest+, mevcut Jest modelinin yerini alacak. Jest+’yı tasarlarken tamamen yolculardan ve kullanıcılardan alınan geri bildirimleri dinledik. Yolcuyu ve kullanıcıları kaptan koltuğuna aldık ve ‘Kaptanımız Sensin’ sloganıyla işe koyulduk. İşte bu yüzden modelimizin ismini Jest+ koyduk. Bir nevi yeni Jest+’yı yolcularımızla ve kullanan müşterilerimizle beraber yaptık” şeklinde konuştu.
“300 ADETLİK İHRACAT HEDEFİMİZ VAR” Jest, Atak ve Star’ı Avrupa’ya çıkarmak için tüm güçleriyle çalıştıklarını belirten Baş, “Avrupa normlarını karşılayan ürünlerimizle, pazarlama stratejimizi yeniden oluşturduk ve geliştirdik. Bizim ürettiğimiz araçlar, tamamen kendi pazarını yaratabilen araçlar. Bu nedenle, sözkonusu ürünlerimizi Avrupa’da göstermek ve tanıtımını sağlamak gerekiyor. Şu anda başta Fransa, Almanya, İspanya, İtalya olmak üzere minibüs
OTOMOTİV
“3 YILDA 900 ELEKTRİKLİ OTOBÜS ÜRETMEYİ HEDEFLİYORUZ” Bozankaya’nın 3 yıldan uzun süren Ar-Ge çalışmaları sonucu, üretim bandından 2014 tarihinde indirdiği ve batarya yönetim sistemini patentle tescillediği elektrikli otobüsünün üretiminin, Karsan’ın Bursa tesislerinde yapılacağı bilgisini veren Baş, “Karsan’ın modern, esnek ve yüksek kalite standartlarında hizmet veren üretim tesisinde, 2017’nin sonundan itibaren 3 yıl süreyle 900 adet elektrikli otobüsün üretimini gerçekleştirmeyi hedefliyoruz” dedi. kültürünü, ara ürünlere yönelik alışkanlığı Avrupa’ya taşıyoruz, ilerleyebilecek de çok mesafemiz var. Jest, Atak ve Star için bu sene Avrupa’ya da 300 adetlik bir ihracat hedefimiz var. Aslına bakacak olursak ilk sinyaller daha fazlasını da hissettiriyor. Tabi ki hali hazırda Dominik Cumhuriyeti’nden Yunanistan ve Macaristan’a birçok ülkelerde hali hazırda Karsan markalı ürünlerimiz bulunuyor. Geçtiğimiz yıl ihraç kayıtlı satışlar dahil 100 milyon dolarlık bir yurtdışı satış gerçekleştirdik. Ciromuzdaki ihracat payımız ise yüzde 60 oranında gerçekleşti. Bu payda Hyundai işbirliğimizin etkisi büyük” dedi.
ELEKTRİKLİ JEST MADRİD’E HAZIRLANIYOR Karsan’ın elektrikli araçlara yönelmesine hız verdiklerini söyleyen Baş, “Bu kapsamda Jest’in elektrikli versiyonunu ilk kez Hannover Fuarı’nda sergiledik. Geçti-
ğimiz aylarda ise yine Karsan’ın Avrupa’ya açılım hedefleri doğrultusunda Madrid Belediyesi’nde elektrikli aracımızı gösterdik. Bu noktada Madrid Belediyesi, şehrin en yoğun ve turistik bölgesinde kullanmak üzere 18 adet araç ihalesi açacak. Biz de elektrikli Jest’i, Madrid’in tarihi sokaklarında göstermek için elimizden geleni yapıyoruz. Bu noktada Madrid Belediyesi’nin gerçekleştirdiği ilk test sürüşleri oldukça olumlu geçti. Bizler onların beklentilerinin fazlasını karşıladık. Madrid’de ihaleye giren araçlardan 12 saatlik bir performans bekliyorlardı. Bu sürekli sürüş değil, kendi parkurlarında 12 saatlik bir performans bekliyorlardı. Karsan olarak, Türkiye’de ürettiğimiz yerli elektrikli Jest’le onlara 18 saatlik bir performans verdik. Yani diğer rakiplerimizin yüzde 35 üzerine çıktık. Verimlilik, menzil ve tırmanma gücünde rakiplerimizin ilerisindeyiz. Madrid’den güzel sonuçlar bekliyoruz” değerlendirmesini yaptı.
“180 BİN ADETLİK ABD POSTA SERVİSİ İHALESİ İÇİN DEVREYE GİRDİK” ABD Posta Servisi’nin ‘Yeni Nesil Posta Dağıtım Aracı’ sürecine ilişkin sundukları teklifin ihale mercii tarafından kabul edildiğini belirten Baş, “Bu kapsamda ihale mercii tarafından şirketimize 6 adet prototip siparişi verildi. Biz 2017 yılının son çeyreğinde 6 adet aracın prototipini buraya teslim edeceğiz. Bu noktada bir önemli gelişme daha var. İhaleye giren şirketlerden birisi çekildi ve toplamda 5 adet firma kaldı. Biz Karsan olarak bu ihalede şansımızı azımsanmayacak kadar çok görüyoruz. Proje kapsamında 10 yılda 180 bin adede yakın araç alınacak” açıklamasını yaptı.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 21 9
OTOMOTİV
10. YIL
Toyota Plaza Sonkar’dan servis kampanyası
Toyota Plaza Sonkar’ın düzenlediği servis kampanyasında, 2013 ve öncesi modellerde avantajlı paketlerde yüzde 20 parça indirimi, avantajlı paketler ve bakımda yüzde 30 işçilik indirimi sağlanıyor. Tüm modellerde 1 litre orijinal Toyota motor yağı, lastik alımlarında 100 TL değerinde bakım kuponu hediye ediliyor.
220 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
2 Mayıs-30 Haziran tarihleri arasında Toyota Plaza Sonkar’da düzenlenen Yaz Servis Günleri’ndeki kampanya avantajlarından Toyota Forever Kart sahibi müşteriler yararlanabiliyor. 2013 ve öncesi modellere özel avantajlar; güvenlik paketinde yüzde 20 parça ve yüzde 30 işçilik indirimi
olarak Toyota Plaza Sonkar müşterilerine sağlanıyor. Güvenlik paketi; ön ve arka fren diskleri, ön ve arka fren balataları, ampuller, silecek lastik ve süpürgeleri ve ilgili işçilikleri içeriyor. Filtre paketinde yüzde 20 parça ve yüzde 30 işçilik indirimi, filtre paketi; kabin hava filtresi, motor hava filtreleri, yakıt filtreleri, yağ filtresi ve ilgili işçilikleri kapsıyor. Ayrıca periyodik bakımlarda yüzde 30 işçilik indirimi Toyota sahiplerine kampanya kapsamında veriliyor. Araç modeli ve model yılı kısıtlaması olmaksızın tüm Toyotalara; TGMO (Toyota Orijinal Motor Yağı), Araç modeli ve model yılı kısıtlaması olmaksızın periyodik bakımlarda ya da yağ değişimlerinde 1 lt. Toyota orijinal motor yağı ücretsiz veriliyor. Ayrıca kampanya süresince 4 adet Bridgestone, Lassa veya Michelin lastik alan müşterilere bir sonraki bakımlarında kullanmaları için 100 TL indirim kuponu veriliyor.
TOYOTA SAHİBİ OLMANIN AVANTAJLARI Toyota sahipleri çok şanslı. Çünkü, Toyota Forever Kart sayesinde Toyota Plaza Sonkar’da yaptıkları servis harcamalarında Toyota Puan kazanıyorlar. Üstelik Toyota Puan kullandıkça artıyor, daha fazla indirim ve avantaj kazandırıyor. Araç yaşı ve modeli fark etmeksizin herhangi bir Toyota marka araca sahipseniz, hemen Toyota Forever Kart’ın sunduğu avantajlardan yararlanmaya başlayabilirsiniz. Üstelik daha önce Toyota Plaza Sonkar’dan yapmış olduğunuz servis harcamalarınızla kazanmış olduğunuz Toyota Puanlar da kartınıza yükleniyor. Size kalan tek şey, Toyota Plaza Sonkar’a gelip kartınızı almak ve kullanmaya başlamak. Toyota binek otomobiller 2 yıl/60.000 km, tüm Toyota hafif ticari araçları ise 2 yıl/100.000 km boyunca garanti altında bulunuyor. Ayrıca tüm modellerin mekanik aksamı 3 yıl/100.000 km, boyası 3 yıl ve karoserisi ise binek otomobillerde 12 yıl ticari araçlarda ise 6 yıl Toyota Onarım Güvence Sistemi kapsamında.
10. YIL
OTOMOTİV
Peugeot’da yaz fırsatları yüzde 0 faizlerle devam ediyor
Kosifler Oto’dan 250 milyon TL’lik yatırım atağı Kosifler Group’un lokomotif şirketi Kosifler Oto; Türk otomotiv sektörü için dün olduğu gibi bugün de yatırımlarına hız kesmeden devam ediyor. Haziran ayında hizmete girecek olan 17 bin metrekare inşaat alanına sahip Kosifler Oto Kavacık Showroom ve Plaza için 100 milyon TL yatırım yapan Kosifler Oto, yeni Jaguar-Land Rover Showroom ve Plaza için 100 milyon TL, Samsun’da açacağı yeni showroom ve servis için 50 milyon TL yatırım yapacağını açıkladı. Lüks otomobil segmentinin yüzde 2,5 küçüldüğü 2016 yılında 800 milyon TL ciro yaptıklarını belirten Kosifler Group CEO’su Temel Aras; 2017 yılı Nisan sonu, binek otomobil pazarının yüzde 10, lüks otomobil segmentinin binek oto içindeki payının ise yüzde 30 küçüldüğü bilgisini verdi. Türkiye’deki ilk bayisi oldukları BMW’nin pazar payının da yüzde 11’den yüzde 8,6’ya düştüğünü aktaran Aras, 2017 cirosunu 900 milyon TL olarak gerçekleştirmeyi hedeflediklerini sözlerine ekledi.
Peugeot Türkiye; gelişmiş teknolojileri, yakıt cimrisi performanslı motorları ve i-Cockpit ile sıra dışı sürüş keyfi sunan modellerine Haziran ayına özel çok cazip avantajlar sunuyor. Peugeot modellerinde yüzde 0 faizli cazip kredi seçeneklerinin yanı sıra sınırlı sayıda Peugeot 208 ve 308 modellerinde kaçırılmayacak “Edition” fırsat otomobilleri sunuluyor. Aktif Şehiriçi Güvenlik Sistemi, Otomatik Park Sistemi, 3D Led farlar gibi birçok teknolojik donanımı sunan ve Peugeot i-Cockpit ile sürüş keyfini standartların üzerine taşıyan Peugeot 208 modellerinde seçili versiyonlarında 20 bin TL 12 aya varan yüzde 0 faizli kredi seçeneği geçerli. Sınıfının en düşük yakıt tüketimini, en iyi performansını ve gelişmiş teknolojileri ile sıra dışı sürüş keyfini sunan Peugeot 308’in tüm versiyonlarında geçerli 20 bin TL 20 aya varan yüzde 0 faizli kredi seçeneği mevcut.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 22 1
GAYRİMENKUL
10. YIL
Nurol GYO’dan tek seferde 22.8 milyon TL’lik büyük satış Nurol Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (Nurol GYO), Güneşli’deki Nurol Park projesinden tek seferde 6.5 milyon dolarlık (22.8 milyon TL) toplu ofis satışı yaptığını KAP’a bildirdi. Nurol GYO, İstanbul’un kalbinde yaşama kapılarını açan Nurol Park projesinde tek seferde yaptığı dev satışı KAP’a bildirdi. Yapılan açıklamada; “Şirketimizin kamuya açıklanmış son finansal tablolarında stoklar hesabında 13.954.643 TL kayıtlı değeri olan Nurol Park J Ofis Bloğundan 2 tam katın (14 adet bağımsız bölüm) 6.500.000 USD bedel ile yabancı yatırımcıya satışı 2 Haziran 2017 tarihi itibarıyla gerçekleştirilmiştir” denildi. Tek seferde gerçekleştirdiği dev satışla gayrimenkul sektörüne cesaret veren Nurol GYO, yatırım yaptığı bölgenin yaşam kalitesini ve standartlarını arttırıyor ve yer aldığı bölgelerde fiyat belirleyici marka olarak konumlanıyor. Gayrimenkul sektörünün öncü firmalarından Nurol GYO, Nurol Maslak Plaza ile İstanbul’un 3. A+ sınıfı
222 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Maslak’ın ilk A+ sınıfı ofisini hayata geçirmiş, ofis sektörünün öncü firmaları arasında yer alıyor.
“SEKTÖR İÇİN ÖNEMLİ BİR BAŞLANGIÇ” Gerçekleştirilen satışı değerlendiren Nurol GYO Genel Müdürü Samim Hatipoğlu, şunları söyledi: “Körfez bölgesi yatırımcısına gerçekleştirdiğimiz bu satış Türkiye ekonomisine ve 51 yaşındaki Nurol markasına olan güveni gösteriyor. Hükümetin, yurt dışı yerleşik bireysel yatırımcılara yönelik sağladığı vergi avantajı sektör için önemli bir destek. Yurt dışı yerleşik tüzel kişiliklere de benzer vergi avantajlarının sağlanması çok daha fazla yatırımı Türkiye’ye çekecektir. Yaz ayının ilk günlerinde yaptığımız bu satış hem
bizim hem sektör için güzel bir başlangıç. Önümüzdeki günlerde daha da büyük satışlar gerçekleştireceğimize inanıyoruz. Farklı yatırımcılarla görüşmelerimiz istediğimiz gibi devam ediyor.”
NUROL GYO SEKTÖRDE FARK YARATIYOR Kiracılarıyla ve iş ortaklarıyla uzun süreli ilişkiler kuran Nurol GYO, disiplinli bina bakımı, sürdürülebilir standart ve kalite yönetimi, perakende yönetimi, seçkin müşteri portföyü, yüksek kaliteli üniteler, hukuki altyapısı ve profesyonel bina yönetimi ile sektörde fark yaratıyor. Müşterilerine ofis kullanımı için farklı alternatifler sunan Nurol GYO, 73 metrekareden 2.500 metrekarenin üzerine kadar farklı ofis çözümleriyle tüm ihtiyaçlara cevap veriyor. Nurol Park projesi, Atatürk Havalimanına 6, 3. Havalimanı’na 18 kilometre uzaklıkta, yeni Maslak hattı olarak bilinen Basın Ekspres üzerinde, metroya 150 metre mesafede yer alıyor. Barcelona’daki yeni kentsel dönüşüm projeleri referans alınarak tasarlanan Nurol Park, 119 üniteden oluşan 1 ofis bloğu, Türkiye’nin ilk Designer Outlet’i Oasis, 326 süitten oluşan Airport süit ve 1186 rezidanstan oluşan 8 rezidans bloğu ile karma proje olarak yatırımcıları cezbediyor. Projenin yüzde 78’inin yürüme ve peyzaj alanlarından oluşması yerli ve yabancı yatırımcılar tarafından tercih edilmesinin sebeplerinden birisi.
GAYRİMENKUL
10. YIL
KARYAP YURTDIŞINA AÇILMAYI HEDEFLİYOR Karyap Mimarlık Firma Sahibi Gökhan Usta, 5 yıl içinde Türkiye’de mimari ve konsept projeler çizen firmalar arasında olmak istediklerini söyleyerek, “Özellikle Ortadoğu’da çok ciddi bir Pazar var. Karyap olarak dünya pazarına girmeyi hedefliyoruz” dedi.
K
aryap Mimarlık Firma Sahibi Gökhan Usta, kentsel dönüşüm projelerinde İstanbul’da önde gelen firmalardan birisi olduklarını söyleyerek, “Yaptığımız projeler arasında, binaların güçlendirme çalışmaları, tarihi eserler ve binaların güçlendirilmesi, statik analizi ile performans raporu ha-
224 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
zırlamak yer alıyor. Böylesine özel bilgi ve kabiliyet gerektiren çalışmaları yapabilen nadir firmalardan birisiyiz” dedi.
“SEKTÖRDE İLK 10 ARASINDAYIZ” Karyap olarak 2013 yılında faaliyetlerine başladıklarını belirten Usta, “Kentsel dönüşüm projelerinde uzmanlaştık. İstanbul’da
100’e yakın kentsel dönüşüm çalışmaları yapan firma var. Bu firmaların yüzde 70’i bizim gibi firmalara müşterilerini yönlendiriyor. Asıl işi bizim kulvarımızdaki firmalar yapıyor. Karyap olarak sektörde ilk 10 arasındayız. Şu ana kadar yaklaşık 2 binin üzerinde binanın kontrolünü yaptık. İstanbul’da çalışma yapmadığımız ilçe bulunmuyor.
10.
GAYRİMENKUL
YIL
Bütün ilçelerde binaları kontrol ettik, bu kontroller sırasında elimize çok ciddi veriler geçti. Kontrolünü yaptığımız binaların yüzde 95’i riskli yani sağlam değil. Çok kötü bir durum” diye konuştu. Yapı projeleriyle alakalı çalışmaların başından sonuna kadar hizmet verdiklerine değinen Usta, “Mevcut binaların kontrol edilmesi yani performans analiziyle ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan lisansımız var. Bu lisans, İstanbul’da her firmada yok. Statik projeler, güçlendirme projeleri faaliyetlerimiz arasında yer alıyor. Binasının mevcut durumunu öğrenmek isteyen vatandaş ya da müteahhit bize geliyor. Biz binanın önce renövesini çıkartıyoruz, daha sonra ekiplerimizi yolluyoruz, malzeme numunelerini alıyoruz. Daha sonra bunları yönetmeliklere göre bilgisayarda modelleyip analiz çıkartıyoruz. Binanın riskli olup olmadığına karar veriyoruz. Yeni yapılacak binalarla ilgili güzel görsel, mimari projeler çiziyoruz. Kentsel dönüşümde 1 ay içinde binanın raporunu onaylı bir şekilde çıkartıyoruz. Yani vatandaşların kentsel dönüşümden 1 ay içinde yararlanmalarını sağlıyoruz” dedi. İnşaat sektörünün Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden birisi olduğuna dikkat çeken Usta, “İnşaat, Türkiye’de bitmeyecek sektörlerden birisi. Örneğin Almanya’da bütün bölgelerin planı yüzde 99 oranında yapılmış. Türkiye’de ise planların yapılmadığı yüzde 90’lık bir kısım duruyor. Yani plansız bir yerleşme mevcut. Özel sektör açısından inşaatı değerlendirirsek, 2002 yılından sonra, ciddi
bir atılım gösterdi. Çok ciddi inşaatlar yapılmaya başlandı. Yapı kaliteleri de çok değişti. Eskiden normal standartlarda mahalle arası konutlar derken şimdi çok prestijli özellikli lüks konutlara yönelim oldu. Siteleşme yaygınlaştı” şeklinde konuştu.
“KENTSEL DÖNÜŞÜM HIZLANDIRILMALI” İstanbul’da yaklaşık 3 milyon konut bulunduğunu söyleyen Usta, sözlerine şöyle devam etti: “Şu ana kadar sadece 2 bin-2 bin 500 binanın analizini yaptık. 3 milyon konutun yüzde 95’i yani yaklaşık olarak 2,5 milyon konuttan daha fazla riskli yapı sözkonusu. Türkiye’nin üretiminin yüzde 50’sinden fazlası İstanbul’da yer alıyor. Yani çok büyük bir depremde Türkiye üretiminin yüzde 95’i yani İstanbul’daki üretimin yüzde 95’i tehlikede. Tabi ki can güvenliği bizim için çok önemli. İstanbul’da olacak bir deprem, sadece İstanbul’u değil, komple Türkiye’yi etkileyecek. Bu yüzden kentsel dönüşümün daha da hızlandırılması ve bütün insanların bu bilince varması gerekiyor.”
“KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN KAPSAMI GENİŞLETİLMELİ” Özellikle İstanbul’da kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlandırılması gerektiğine değinen Usta, “İstanbul’da yapılan kentsel dönüşüm, sadece kısa katlı binaların yıkılıp yeniden yapılmasını kapsıyor. Örneğin 7-8 katlı bir binanın 4 kat imarı varsa bu bina kentsel dönüşüm içine girmiyor. Esas bu tür binaların kentsel dönüşüme girmesi lazım. Bizim kentsel dönüşüm yasasında bununla ilgili ciddi bir açık var. Kaçak katlarda yaşayanların da mağdur edilmemesi gerekiyor. Gerekli mercilerden özellikle bu konuya çözüm bulunmasını bekliyoruz. Onun dışında geri kalan binalarla ilgili ciddi devlet destekleri var. Kira yardımları yapılıyor, belediyede ruhsat harçları alınmıyor, tapu harçları alınmıyor, noterde harç alınmıyor. Vatandaşlara kredi veriliyor, bunlar çok ciddi destekler. Ancak destekler, asıl yapılması gereken binaları kapsamıyor. Bu kapsamın genişletilmesi gerekiyor” dedi.
“HEDEFİMİZ; YURTDIŞINA AÇILMAK” Karyap olarak 5 yıl içinde Türkiye’de mimari ve konsept projeler çizen firmalar arasında olmak istediklerinin altını çizen Usta, “Modern, güvenli yaşam alanları yaratacak büyük metrekareli inşaatların projelerinde yer almak istiyoruz. Daha sonraki 5 yıl içinde artık bu projeleri yurtdışında da yapmayı hedefliyoruz. Ortadoğu’da bizim için çok güçlü bir pazar var. Suriye savaştan çıktığında büyük ihtimalle oranın imarını da biz Türkler yapacağız. Şu anda Irak’ta olduğu gibi. Musul’da kurtarılan bölgelerle ilgili şu anda bile Türk müteahhitlere teklifler var. Biz artık Türkiye’den çıkıp, dünya pazarına girmek istiyoruz. Analiz anlamında da Türkiye’de dünyadaki önemli firmaların içinde yer almayı amaçlıyoruz” diye konuştu.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 22 5
10.
GAYRİMENKUL
YIL
İNŞAAT SEKTÖRÜ 2016’DA
REKOR KIRDI
Ceylan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Ceylan, 15 Temmuz 2016 tarihindeki hain darbe girişimine rağmen inşaat sektöründe projelerin hızla devam etmesi sonucu 2016 yılının 2015 ve daha önceki yıllara göre çok başarılı geçtiğini ve satışta rekor kırıldığını ifade etti. RÖPORTAJ: SİNAN SAYGI
Ceylan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Ceylan, hain darbe girişimine sahne olan 15 Temmuz 2016 tarihinden sonra inşaat sektöründe konut satışlarının oldukça arttığını belirterek, “Özellikle 15 Temmuz’dan sonra satışların konut satışlarının çok artmış olması, gerçekten insanlarımızın kendi ülkesine ve milletine olan duyarlılığının bir göstergesidir. İnşaat firmaları gerçekten önemli projelere imza attılar. Ceylan İnşaat olarak biz de 2016 yılında geçen yıllara göre yüzde 20 oranında artışla projelerimizi ve satışlarımızı gerçekleştirdik. 2017 yılından daha çok ümitliyiz. Özellikle referandumdan sonra yeni sisteme geçişle birlikte gerek konut sektörünün gerekse diğer sektörlerin önünün açıldığı düşüncesindeyim. Önümüzdeki aylarda yurtdışındaki kendi vatandaşlarımız da ülkelerinde çok ciddi yatırımlar yapacak. Konut sektörü bence bugüne kadar kırılmamış bir rekoru kıracak gibi gözüküyor” dedi.
“2017-2020 ARASINDA 7 TANE KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJEMİZ VAR” Ceylan İnşaat olarak 2017 ve 2020 yılları arasında 7 tane kentsel dönüşüm projelerinin bulunduğu bilgi-
226 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
sini veren Ceylan, “Bu projelerimiz; İstanbul’un en güzel yerleri olan Bakırköy, Mecidiyeköy, Levent, Fikirtepe, Göztepe, Bostancı ve Kartal’da yer alıyor. 2 bin 500 konuttan oluşan projelerimizi, 1,5 milyarlık yatırımla önümüzdeki 3 yıl içinde hayata geçirmek istiyoruz. Projelerimizi ‘Zer Kartal’ ya da ‘Zer Mecidiyeköy’ isimleriyle projeyi hangi ilçede yapıyorsak o ilçenin adını vererek gerçekleştiriyoruz. Tüm projelerimizde yabancı isimler yerine yerli isimler kullanıyoruz” diye konuştu. Kentsel dönüşüm projeleriyle alakalı bakanlığın ciddi anlamda destek verdiğinin altını çizen Ceylan, “Destekle beraber işler hızlandırıldı. Bizzat bakanlık elemanları kentsel dönüşümle ilgili yardımcı oluyorlar” değerlendirmesini yaptı.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 22 7
HABER
10. YIL
HEDEFİMİZ BİR YILDA 20 ŞUBE Dönerci Orhan Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Rahmanoğlu, “Önümüzdeki bir yıl içinde 20 şubeye ulaşmayı planlıyoruz. Beş yıl içinde Türkiye markası, on yıl içinde de Avrasya’da marka olma hedefimiz var. Bu noktaya gelmek sadece bir hayaldi. Faaliyetimize küçük bir dükkan ve küçük bir imalathaneyle başladık. Kısa sürede büyük bir başarı kazandık” diye konuştu. Dönerci Orhan Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Rahmanoğlu, Dönerci Orhan markasının 1975’de kurulduğunu söyleyerek, “Sektördeki 42. yılımızın verdiği tecrübeyle şunu söyleyebiliriz; Son 10 yıl gerek ülkemizin ekonomik gelişimi gerekse sektörümüz açısından çok başarılı geçti. 2008’de yaşadığımız global ekonomik krize rağmen ülkemiz artmakta olan ekonomik gücü ile yatırımcılara güven veriyor. Biz de bu güvene dayanarak 5 yıl önce bayileşmeye başladık. Hali hazırda 14 restoranımızla hizmet veriyoruz” dedi.
228 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
“Bİz köklü bİr fİrmayız. Temelİ sağlam atıp emİn adımlarla büyüyoruz” Sektörde Ar-Ge’ye önem veren firmalardan birisi olduklarının altını çizen Rahmanoğlu, “10 yıl önce ilk full otomatik robot kullanmaya biz başladık. Robotun üretici firmasına da Know-How katkılarımız oldu. Üretim sürecindeki mekanizasyon, denetleme ve standardizasyona ilişkin birçok yatırım yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Katkı maddesi içermeyen şoklu döner üretimi için Ege Üniversitesi Gıda Mühendisliği fakültesindeki hocalarla projeler yaptık.
Sektördeki trendlerin ustalıktan uzaklaşarak daha fazla makine temelli çalışılacağını öngörüyoruz. Kognitif mağazaların ve büfelerin önemini koruyacağını düşünüyoruz. Önümüzdeki bir yıl içinde 20 şubeye ulaşmayı planlıyoruz. Beş yıl içinde Türkiye markası, on yıl içinde de Avrasya’da marka olma hedefimiz var. Başarıya ulaşmak, insanın hedeflediği yoldan ilerlerken maddi ve manevi karşılığını alıyor olması tarif edilemez bir duygu. Bu noktaya gelmek sadece bir hayaldi. Faaliyetimize küçük bir dükkan ve küçük bir imalathaneyle başladık. Biz köklü bir firmayız. Temeli sağlam atıp emin adımlarla büyüyoruz” diye konuştu.
10. YIL
ENERJİ
PV güneş panelini üreten ilk ve tek firmayız Solartürk Yönetim Kurulu Başkanı Osman Özberk, “TÜBİTAK başta olmak üzere üniversite hocalarımızla ve kendi teknik Ar-Ge ekibimiz TÜBİTAK 1511 kapsamında teknolojisi geliştirme desteği alarak ülkemiz şartlarına uygun, yüksek ısıya dayanıklı PV güneş panelini üreten ilk ve tek firmayız” dedi.
güvenilirliğini müşterilerimize belgelerle sunuyoruz. Avrupa Kalkınma ve İmar Bankası (EBDR) tarafından “Sürdürülebilir Enerji ve Avrupa’daki PV Modül Yatırımı” konusunda “mükemmeliyet” ödülüne layık görülmüştür. Ayrıca, TÜMSİAD tarafından düzenlenen “25 Altın Yıldız” ödülü çerçevesinde, bu sektörde “Altın Yıldız” ödülü ile takdir edilmiş ve Avrupa Yenilenebilir Enerji Birliği EUROSOLAR tarafından Türkiye Güneş Başarı Ödülü ile takdir edilmiştir.
S
Gerek sektör gerekse firmanızın geleceğe yönelik hedefleri ve beklentileri nelerdir? Sektörde teknoloji, Ar-Ge çalışmaları, yeni trendler ve yatırımlar anlamında ne gibi atılımlar ve gelişmeler yaşanacak? Ülke olarak hedefimiz, Güneş’te 2023 yılında 15-20 GW kurulu güce ulaşarak, ‘’Enerji tüketimimizin yüzde 5’inin karşılanması milli hedef olmalı.” Bu sonuç itibarıyla, ülkemizin enerji ihtiyacımızın karşılanması için önümüzdeki 10-15 yıl içinde güneş enerjisi yatırımlarına 15-20 milyar dolar yatırım yapılması bekleniyor. Ülkemiz şartlarına uygun, yüksek ısıya dayanıklı PV güneş paneli; Bugün itibarıyla 150 MW üzerinde üretim tecrübemiz ile ülkemiz ve yatırımcılarımız için, sıcaklığa ve sıcaklık değişimlerine dayanımlı paneller üretmemiz önem arz ediyordu. Biz de Solarturk Enerji ailesi olarak bunu üretmeye karar verdik. Teknik bilgi, birikim ve kaynak ihtiyaçlı bir çalışma süreci gereken bu çalışmada TÜBİTAK başta olmak üzere üniversite hocalarımızla ve kendi teknik Ar-Ge
ektörünüz ve firmanız açısından geçmiş 10 yılı değerlendirdiğimizde nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor? Gerek faaliyet gösterdiğiniz sektör gerekse firmanız hangi atılımları gerçekleştirdi? 2005 YEK kanunu ile başlayan sektör, uzun bir süreçten sonra 2013 yılından itibaren GES kurulumlarını ülkemizde görmeye başladık. Her geçen gün kurulumların artması ile sektörde ciddi değişimlere şahit oluyoruz. İlk kurulduğumuzda solar panelde ‘tüm hammaddelerin ithal olduğu günlerden’ ülkemizde üretilen panellerde ‘hücre’ hariç tüm hammaddelerin yerli olması sağlanmıştır. 2012 yılında kurulan SolarTurk Enerji olarak panellerimizi, dünyanın en önde gelen solar modül hattı üreticilerinden biri olan Alman Schmid firmasından alınan, 60MW’lık kapasiteye sahip son teknoloji robotlar vasıtasıyla üretilen paneller, özel test cihazlarımızla (Elektrolümününans Test Cihazı ve Sun Simülatör) ve 11 ayrı kontrol ünitemizle ürünlerimizin
ekibimiz TÜBİTAK 1511 kapsamında teknolojisi geliştirme desteği alarak ülkemiz şartlarına uygun, yüksek ısıya dayanıklı PV güneş panelini üreten ilk ve tek firmayız. Amacımız; ülkemizdeki yatırımcıların, kalitenin, satış sonrası hizmet ve kontrolün önemi ve gelecekte sorunsuz bir işletmeye sahip olmasını sağlamaktır. Tarımsal sulamalarda ve kırsal bölgelerde sunduğumuz sistemlerle çiftçilerimizin sulamadaki enerji sorunlarına çözümler üretiyoruz. 2014 yılı içinde ülkemizden ilk defa Almanya, Amerika’ya ihracatımız gerçekleşti ve devam ediyoruz. Ayrıca Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Ortadoğu ve Afrika ülkelerine ihracat yapma gururunu yaşadık. 2016 yılının başlarından itibaren her geçen gün ivmemizi artırarak kapasitemizin büyük kısmının satışını gerçekleştirmiş durumdayız. 2017 yılı sonunda ülkemizde kurulu GES’ler 150 MW üstünde Solarturk panelleri ile yapılmıştır.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 22 9
10.
HABER
YIL
OBJEKTİF YAYINCILIK YAPIYORUZ Demircan Medya Grubu’nun temelleri, 2007 yılının Mart ayında Turgut Tahnal ve ağabeyi Metin Tahnal’ın hizmet sektöründe bir yayın boşluğu olduğunu görmeleriyle atılıyor. Bu tarihte Demircan Medya Grubu’nu kuran Tahnal Kardeşler, yayıncılık dünyasına birlikte ‘merhaba’ diyorlar.
“KÜÇÜK BİR OFİSTE YAYINCILIĞA BAŞLADIK” İstanbul Bahçelievler’de 20 metrekarelik küçük bir ofiste yayıncılık dünyasına başladıklarını söyleyen Demircan Medya Grubu Genel Yayın Yönetmeni Turgut Tahnal, şöyle devam ediyor: “Yaptığımız çeşitli işlerden sonra yayıncılık dünyası gibi zor bir sektöre girme kararı aldık. Ağabeyim Metin Tahnal ile beraber Bahçelievler’de küçük bir ofiste yayıncılık yapmaya başladık. Hizmet sektörlerine hitap eden Hizmetix Dergisi’ni kurarak tüm sektörleri buluşturma misyonuyla faaliyetlerimize devam ettik. Yeni bir dergi olduğumuz için gerek
230 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
Turgut Tahnal
haber gerekse reklam alırken çok zorlandık, dergiyi kapatma noktasına bile geldik. Ekibimiz sadece 3 kişiydi, Hizmetix Dergisi’nin 20. sayısına ulaştığımızda dergimizin içinde bulunan AVM bölümü de epeyce gelişmiş, bir yerlere gelmişti. Dolayısıyla Hizmetix Dergisi’yle 1 yıl kadar ilerleyip, yayıncılık hayatımıza Hizmetix’in yanısıra AVM ve Perakende Dergisi olan Mall Report’u da dahil etmeye karar verdik.” İşte iş dünyasında saygınlık kazanarak belirli bir yere gelme başarısını gösteren Hizmetix Dergisi ve Demircan Medya Grubu’nun başlangıç noktası…
“İŞ DÜNYASINA VE HİZMET SEKTÖRLERİNE HİTAP EDİYORUZ” Gelin devamını Turgut Tahnal’dan dinlemeye devam edelim: “Hizmetix ve Mall Report olmak üzere 2 yayına ulaştığımızda personel
sayımızı da artırdık. Personel sayımızı kısa zamanda 3’ten 10’a çıkardık. Ofisimizi de 2 katlı bir yerde, daha geniş bir ortamda sürdürmeye başladık. Dergimiz henüz çok yeniyken yani henüz bebekken daha önce de söylediğim gibi çok zorluklar yaşadık. Şimdiyse geldiğimiz noktada yani 2017 yılında Hizmetix Dergisi’ni 120. sayıya ulaştırmanın mutluluğunu yaşıyoruz. AVM ve Perakende Dergisi olan Mall Report ise 105. sayısına ulaştı. Demircan Medya Grubu olarak dürüst, tarafsız ve objektif yayıncılık anlayışıyla yolumuza devam ediyoruz. İş dünyasına ve hizmet sektörlerine yönelik yayıncılık yapıyoruz, siyasi kaygımız kesinlikle yok. Bize bu uzun yolculuğumuzda destek olan herkese ve özellikle iş dünyası ile hizmet sektörleri temsilcilerine teşekkürü bir borç biliyorum.”
“OKULLU DEĞİL AMA ALAYLIYIZ” Evet, Ordu’dan İstanbul’a uzanan bir başarı öyküsü bu. Turgut Tahnal, bu öyküyü soluk almadan anlatıyor… Yaşadıkları zorlukları, çektikleri geçim sıkıntısını, henüz okul döneminde çalışarak ailelerine nasıl destek olduklarını ve sıfırdan yayıncılık dünyasında elde ettikleri başarılarını dinlediğimiz Tahnal kardeşler, Ordu’dan İstanbul’a uzanan bu başarı öyküsünün mimarları…İkisi de okullu değil ama alaylı…Başarısının sırrını sorduğumuz Turgut Tahnal, üzerine basa basa vurguluyor: “Çok çalışmak ve ekibine inanmak. Başarı da bundan sonra zaten kendiliğinden geliyor.”
10.
HABER
YIL
“DERGİLERİMİZ ULUSAL YAYINLANIYOR” Turgut Tahnal, Demircan Medya Grubu olarak şu andaki faaliyetlerini ise şöyle özetliyor: “Demircan Medya Grubu olarak bünyemizde Hizmetix ve Mall Report olmak üzere 2 dergi bulunuyor. Bunun yanısıra bazı ana sektörlerin fuarlarına yönelik ilave dergiler çıkartıyoruz. Ayrıca geçmişte ‘Kampanya Dünyası’ adında bir gazeteyi de yayıncılık dünyasına kazandırdık. Çok donanımlı ve tecrübeli bir ekibe sahip reklam ajansıyız. Dijitalleşmenin bu kadar yaygınlaştığı günümüzde dergiciliği yürütmenin ne kadar zor olduğunu hepimiz biliyoruz. Dijitalleşmeye karşı rekabet ederek dergicilik faaliyetlerimize başarıyla devam ediyoruz. Ajans bünyemizde şirketlere yönelik dergiler, kataloglar hazırlıyoruz, yine şirketlere ve iş dünyasına Public Relations (PR) hizmeti veriyoruz, logo tasarımları hazırlıyoruz, medya planlama çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Demircan Medya Grubu, şu anda Florya Beşyol’da 250 metrekarelik geniş bir ofiste, 17 çalışanıyla yoluna emin adımlarla devam ediyor. Dergilerimiz Türkiye genelinde yani ulusal olarak yayınlanıyor, yılda ortalama 20 fuara katılarak dergilerimizi ücretsiz dağıtıyoruz.”
Metin Tahnal
“GAYRİMENKUL SEKTÖRÜNDE DE İDDİALIYIZ” Demircan Medya Grubu, Metin Tahnal ile yayıncılık dünyasında çıktığı bu başarılı yolculuğa, Sakarya Karasu’da Remax’ın bayiliğini yürüterek devam ediyor. Karasu’da ‘Remax Garanti’ şirketini kuran Tahnal kardeşlerin hedefi, yayıncılık dünyasında elde ettikleri başarıyı çok şirin bir Karadeniz kasabası olan Karasu’da gayrimenkul sektöründe de devam ettirmek. Karasu’ya farklı bir soluk getirmeyi hedefleyen Remax Garanti, Karasu’ya yatırım yapmak isteyenlerin de tek adresi olmaya aday.
DEMİRCAN MEDYA GRUBU EKİBİ
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 23 1
10.
HABER
YIL
İŞTE HİZMETİX EKİBİ
Editör Sinan Saygı, Reklam ve Pazarlama Uzmanı Öznur Yılmaz, Genel Yayın Yönetmeni Turgut Tahnal, Reklam ve Pazarlama Uzmanı Berna Yiğit, Reklam ve Pazarlama Uzmanı Erdinç Sözbir, Reklam Müdürü Yusuf Sezigen, Görsel Yönetmen Cihan Albay, Muhasebe Sorumlusu Semiha Kale (soldan sağa).
Y
ayıncılık hayatında 10 yılını dolduran Hizmetix Dergisi’ni deneyimli ve alanında uzman bir ekip yayına hazırlıyor. Tarafsız, dürüst ve objektif yayıncılığı ilke edinen ve bu anlayışını 10 yıldır sürdürerek bugünlere ulaşma başarısını gösteren Hizmetix’te her ay tatlı bir yoğunluk yaşanıyor.
232 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
Aylık ve ulusal olarak yayınlanan Ekonomi ve İş Dünyası Dergisi Hizmetix, yıllardır sürdürdüğü başarılı yayıncılık serüvenine tüm hızıyla devam ediyor. Her ay zengin içeriği, dosya haberleri, araştırma konuları, özel röportajlarıyla ekonomi ve iş dünyasında ses getirmeye devam eden Hizmetix Dergisi, okuyucularına dopdolu içeriğiyle ‘merhaba’ diyor. Yayıncılıkta 10 yılı geride bırakan Hizmetix Dergisi’nde yaklaşık 12 sektörü (iş dünyası, ekonomi, finans, İletişim, gayrimenkul, turizm, otomotiv, lojistik, sağlık, güvenlik, temizlik, catering) bulmak mümkün. Hizmetix Dergisi, ekonominin ve iş dünyasının nabzını tutmaya bundan sonra da devam edecek.
MAKALE
Atilla Yıldıztekin
Lojistiğin son 10 yılı Ülkemizde geçtiğimiz 10 yıl içinde bir çok sektörde büyüme rakamlarını görüyoruz. Ekonomik büyümenin en temel gerekçesi nüfus artışıdır. Artan nüfus tüketimi, tüketim üretimi, üretim de ölçek büyümesinin getirdiği itici güç ile ihracatı artırmaktadır. Bu büyüme tüm sektörlerin geçtiğimiz 10 yıl içinde büyümesinin nedeni olmuştur. Elbette büyüme hızı her sektörde eşit değildir; ancak lojistik sektörü tüketim ile doğrudan ilişkili bir sektör olarak diğer tüm sektörlerin büyümesinden daha fazla büyüme oranına ulaşmıştır. Lojistik sektörünün büyümesinin diğer nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz. Bu büyümenin temelinde küreselleşme yatmaktadır. Öyle ki; 1. Dünya ticaretinin serbestleşmesi ile her türlü hammadde ve ürün tüm dünyada serbestçe dolaşabilmektedir. Uluslararası taşımanın gelişmesinin birinci nedeni budur. 2. Küresel olarak kişi başı milli gelirin artması ile kişisel tüketimin artmakta ve taşıma, depolama, dağıtım hizmetleri büyümektedir.
3. Markalar arasındaki rekabet ürün fiyatlarını düşürmekte ve daha fazla tüketime olanak sağlamaktadır. 4. Ölçeklerin büyümesi ve rekabette fırsat yaratmak için yeni ürün geliştirme çalışmaları yapılmakta yeni tüketim maddeleri devreye girmektedir. 5. İnternet üzerinden on-line iletişim tedarik zincirini hızlandırmakta, gümrüklerde uygulanan kolaylıklar ürünleri daha hızlı tüketime ulaştırmamıza olanak vermektedir. 6. Küresel lojistikte her yıl yüzde 15-20 oranında büyüme gözlenmekte. Küresel firmalar satın alma ve işbirlikleri ile hem ölçeklerini hem de faaliyet alanlarını büyütmektedir. 7. Tüketim alışkanlıklarımız değişmekte, özellikle gıda ve tekstilde son tüketime dönük ürünlerin üretimi ve tüketimi artmaktadır. 8. Reklam ve tanıtım çalışmaları artmakta, artan medya kapasitesi daha fazla tüketim talebi yaratmaktadır. 9. Kredi kartlarının yaygın bir şekilde kullanılması da satın almayı kolay hale getirmiş ve tüketimi körüklemiştir. 10. Daha önce kendi lojistiklerini kendileri yapan üreticiler ve ithalatçı şirketler ölçeklerini büyütmüş ve depolama, dağıtım, taşımacılık hizmetlerini lojistik şirketlerden almaya başlamıştır. Lojistik sektörünün büyüklüğünün temel ölçüsü GSMH rakamlarıdır. Bu faktörlerin etkisiyle lojistik sektöründe 2007 yılında 663 milyar dolar olan GSMH çerçevesinde sektör büyüklüğü 80 milyar dolara ulaşmıştır. Bu büyüklükle milli potansiyelimiz 52 milyar dolara çıkmış, lojistik şirketlerin ciroları 16 milyar doları bulmuştur. 2016 yılında ise GSMH’mız 800 milyar dolara ulaşmış ve lojistik potansiyelimiz 104 milyar dolara, yurtiçi potansiyelimiz 68 milyar dolara, artan dış kaynak kullanımı ile lojistik şirketlerin ciroları 27 milyar doları bulmuştur. 10 yılda yüzde 69’luk bir büyümeden söz etmemiz mümkündür.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 23 3
EKONOMİ
10. YIL
İşte Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu TÜPRAŞ olurken, onu Ford ve Tofaş takip etti.
234 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
10. YIL
İ
stanbul Sanayi Odası’nın hazırladığı Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2016 Araştırması’na göre, Türkiye Petrol Rafinerileri AŞ (TÜPRAŞ), üretimden satışlarda 32 milyar 594 milyon lirayla Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu oldu. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, düzenlediği basın toplantısında, İSO’nun “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” sonuçlarını açıkladı. TÜPRAŞ, üretimden satışlarda 32 milyar 594 milyon lirayla listede ilk sırayı alırken, Ford 16 milyar 314 milyon lirayla ikinci, Tofaş ise 12 milyar 856 milyon lira ile üçüncü oldu. Her 3 şirket de Koç Grubu bünyesinde faaliyet gösteriyor. 2015 yılında ilk 3’te sırasıyla TÜPRAŞ, Ford ve yine bir Koç Grubu şirketi olan Arçelik yer almıştı. Böylece ilk 3’te bir değişiklik gerçekleşse de Koç Grubu şirketleri hükümdarlığı devam etmiş oldu. 2016 listesinde Tofaş’ı sırasıyla Oyak-Renault, Arçelik, Toyota, EÜAŞ, Hyundai Assan, İçdaş Çelik, İskenderun Demir ve Çelik izledi.
ÜRETİMDEN SATIŞLAR YÜZDE 8,8 ARTTI Sanayi devlerinin üretimden satışları bir önceki yıla göre yüzde 8,8’lik artışla 490 milyar liraya, toplam faaliyet karı yüzde 18,6 artışla 52,4 milyar liraya ve toplam ihracatı da yüzde 3,1 artışla 55,1 milyar dolara yükseldi. Sanayi kuruluşları, elde ettikleri 52 milyar liralık esas faaliyet karının yarısından fazlasını ise finansman gideri olarak kaybetti. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, “Türk sanayisi, finansman zorluğu, kur dalga-
lanmaları, sosyal, siyasal, terör ve jeopolitik olumsuzlukları barındıran bir yılda, ‘başarma’ azim ve kararlılığını korudu. Yüzde 3,9’luk büyüme performansıyla ekonominin en yakın yol arkadaşı, zor günlerin dostu olduğunu gösterdi. Türkiye’nin ilk 10 ekonomi arasına girmesine en güçlü katkıyı yapacak yegane sektör olan sanayi, üretim ekonomisine dönüş için her türlü desteği almayı hak etti” dedi. Reel ekonominin mevcut durumunu ve yaşadığı sorunları ortaya çıkarması bakımından önem taşıyan araştırmaya göre, 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nun üretimden satışları bir önceki yıla göre yüzde 8,8’lik artışla 450.505 milyar liradan 490.043 milyar liraya çıktı. Kuruluşların toplam faaliyet karı bir önceki seneye göre yüzde 18,6 artışla 52,4 milyar TL’ye, faaliyet karlılık oranını da yüzde 8,7’den yüzde 9,4’e yükseldi. Toplam ihracatı üç yıldır üst üste gerileyen 500 Büyük Kuruluşun 2016 yılında ihracatı yeniden ivme kazanarak yüzde 3,1 artışla 55,1 milyar dolar oldu. İlk 10 içinde beş otomotiv şirketinin yer aldığı araştırmada, listeye 48 yeni sanayi kuruluşu girdi. Bunlardan 27 tanesi geçen yıl İSO İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu sıralamasında yer alan şirketlerden, 21 kuruluş ise İSO 1000 dışından olan şirketlerden oluştu. Listenin ilk 50 şirketi, toplam 490 milyar liralık üretimden satışların 241 milyar lirasını gerçekleştirerek 2015 yılında yüzde 48,8 olan payını yüzde 49,2’ye çıkardı.
SANAYİ, EKONOMİNİN EN YAKIN YOL ARKADAŞI Araştırma sonuçlarını açıklayan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, “Türkiye’de yaşanan beklenmedik olumsuz olaylar eğer dünyanın en gelişmiş ülke ekonomilerinde yaşanmış olsaydı, bu
EKONOMİ
ülke ekonomilerinde bizim ekonomimizin yaşadığı tahribattan daha büyüğü yaşanırdı. Oysa Türkiye ekonomisi, Türkiye özel sektörü ve sanayimiz, bütün bu zorluklara rağmen ekonomik aktivitesini, dinamizmini kesmedi” dedi. Sanayi sektörünün ekonominin geneli üzerinde bir performans göstererek ekonomik büyümeye en nitelikli katkıyı sunduğunu ve yüzde 3,9’luk performansıyla büyümeyi sürüklediğini vurgulayan Bahçıvan, şunları söyledi: “Sanayimiz böyle bir dönemde göstermiş olduğu performansla, her zaman olduğu gibi ekonominin en yakın yol arkadaşı, zor günlerin dostu olduğunu gösteriyor. Bu bağlamda Türkiye’yi orta gelir tuzağına girmekten kurtaracak, nitelikli ve sürdürülebilir büyümeyi yaratacak, ekonomimizi dış rekabette bir üst lige çıkaracak ve nihayetinde Türkiye’nin dünyadaki en büyük 10 ekonomi arasına girmesine en güçlü katkıyı yapacak yegane sektör, sanayi sektörüdür. Türk sanayisi, finansman zorluğu, kur dalgalanmaları, sosyal, siyasal, terör ve jeopolitik tüm olumsuzlukları barındıran bir yıl içinde, ‘başarma’ azim ve kararlılığını korudu.”
İSO Türkiye’nin 500 Büyük Kuruluşu - 2016 (İlk 10-Üretimden Satışlara göre) 1-Tüpraş 2- Ford 3- Tofaş 4- Oyak-Renault 5- Arçelik 6- Toyota 7- EÜAŞ- Elektrik Üretim A.Ş. Genel Müdürlüğü 8- Hyundai Assan 9- İçdaş Çelik 10- İskenderun Demir ve Çelik
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 23 5
EKONOMİ
236 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
10. YIL
10. YIL
EKONOMİ
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 23 7