GÜNDEM
patikaya gelene kadar para politikasında sıkı duruşun sürdürülmesi beklenmektedir. Yeni Orta Vadeli Program (2018-2020) döneminde enflasyonun kademeli olarak iyileşerek yüzde 5 seviyesine gerilemesini hedefliyoruz” diye konuştu.
“KİŞİ BAŞI MİLLİ GELİRİMİZİN 13 BİN DOLARI AŞACAĞINI TAHMİN EDİYORUZ” Orta Vadeli Program dönemi sonunda kişi başı milli gelirin 13 bin doları aşacağının tahmin edildiğini belirten Şimşek, “Bu seviye, bugün itibariyle Dünya Bankası tanımına göre, üst gelir grubuna çıkmak için belirlenen eşik değerin üzerindedir” ifadelerini kullandı.
“İŞSİZLİK ORANININ BU YIL YÜZDE 10,8 GELECEK YIL YÜZDE 10,5 OLMASINI ÖNGÖRÜYORUZ”
Büyüme hedefi yüzde 5,5 düzeyinde öngörülüyor Başbakan Yardımcısı Şimşek: “Bu yıl ve önümüzdeki 3 yıl büyüme hedefi yüzde 5,5 düzeyinde öngörülüyor.” Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, 2018-2020 dönemini kapsayan Orta Vadeli Programı açıkladı. Şimşek, “2017 yılına ilişkin göstergeler yıl genelinde yüzde 5,5 seviyesinde büyüme oranının yakalanabileceğine işaret etmektedir. Yeni Orta Vadeli Program (2018-2020) döneminde de uygulayacağımız reformlar sayesinde daha dengeli, sürdürülebilir ve kapsayıcılığını artırdığımız bir büyüme politikası hedefliyoruz. Bu yıl ve önümüzdeki 3 yıl büyüme hedefi yüzde 5,5 düzeyinde öngörülüyor” dedi. Enflasyon değerlerine ilişkin Şimşek, “2017 yılı sonunda enflasyonun yüzde 9,5 olacağı öngörülmektedir. Önümüzdeki dönemde enflasyon hedefle uyumlu
İşsizlik oranına ilişkin Şimşek, “İşsizlik oranının bu yıl yüzde 10,8 gelecek yıl yüzde 10,5, 2019’da yüzde 9,9 ve 2020’de yüzde 9,6 olmasını öngörüyoruz” dedi.
“PARA POLİTİKASINDA SIKI DURUŞUN SÜRMESİ BEKLENİYOR” Şimşek, “Cari açık/GSYH’nin bu yıl yüzde 4,6, gelecek yıl yüzde 4,3, 2019’da yüzde 4,1, 2020’de yüzde 3,9 olacağını tahmin ediyoruz. Merkezi yönetim bütçe açığı/GSYH’nin bu yıl yüzde 2,0, 2018-19’da yüzde 1,9, 2020’de yüzde 1,6 olmasını hedefliyoruz. Para politikasında sıkı duruşun sürdürülmesi bekleniyor” açıklamasında bulundu.
“2017 YILINDA BÜTÇE AÇIĞININ 61 MİLYAR TL KALACAĞINI TAHMİN EDİYORUZ” Maliye Bakanı Naci Ağbal, “2017 yılında bütçe açığının 61 milyar TL kalacağını tahmin ediyoruz. Binek otomobil MTV’si 2018 yılında yüzde 40 artacak. MTV’de aracın vergisiz değeri de dikkate alınacak. Şans oyunlarında ikramiye kazanan talihlilerden alınan vergi yüzde 10’dan yüzde 20’ye çıkacak. Sigara kağıdından özel tüketim vergisi alınacak. Kamuya 2018 yılında 74 bin personel alınacak” dedi.
EDİTÖR Demircan Reklam Ajansı Yayıncılık ve Matbaa Hiz. San. Tic. Ltd. Şti Adına İMTİYAZ SAHİBİ Metin Tahnal GENEL YAYIN YÖNETMENİ Turgut Tahnal YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Adem Ünce EDİTÖR Başak Yılmaz haber@hizmetix.com.tr MUHABİR Ece Kırdudu GÖRSEL YÖNETMEN Cihan Albay grafik@hizmetix.com.tr GRAFİK TASARIM Medine Tahnal REKLAM & PAZARLAMA Yusuf Sezigen Öznur Yılmaz Erdinç Sözbir Berna Yiğit ABONE SORUMLUSU Semiha Kale
GİRİŞİMCİLER İÇİN FIRSAT KAPISI 12-15 EKİM’DE YENİDEN ARALANIYOR… Sevgili Hizmetix Okuyucuları, Bildiğiniz üzere girişimcilere yeni fırsat kapıları açan ve markaların zincirlerini genişletmesini sağlayan Bayim Olur Musun Franchising ve Markalı Bayilik Fuarı bu yıl 12-15 Ekim 2017’de düzenlenecek. KOSGEB’in desteklediği fuar, istihdam oluşturma ve yeni iş alanları yaratma anlamında Türk ekonomisine önemli katkılar sağlamakla birlikte ziyaretçi, katılımcı sayısı ve yarattığı iş hacmi açısından her geçen yıl önemli başarılara imza atıyor. Bu önemli fuarın basın sponsoru olarak Hizmetix de fuarda yerini alarak, özgün ve zengin içeriğini katılımcı ve ziyaretçilerle buluşturacak. Bu doğrultuda ekim sayısının çalışmalarını sürdüren Hizmetix, franchise sistemini enine boyuna araştırarak, hangi firmanın ne tür franchise koşullarına sahip olduğunun ve firmaların girişimcilere ne gibi avantajlar sunduğunun yanıtını sektörde franchise sistemi ile büyüyen firmalara sorarak aldı. Ayrıca kapağına Albaraka Türk Katılım Bankası Genel Müdürü Melihşah Utku’yu taşıyan Hizmetix, CEO’larla Yatırım Sohbetleri’nde ise Kılıç Deniz Ürünleri, Assan Alüminyum, Seramiksan, Sodexo ve Letoon gibi markaları ağırladı.
ISSA INTERCLEAN FUAR ÖZEL Avrasya temizlik endüstrisinin uluslararası ticaret fuarı olan ve temizlik sektörü temsilcilerinin bir araya geleceği merkez olma özelliğini taşıyan ISSA/INTERCLEAN Fuarı için hazırlıklar
abone@demircanmedya.com.tr
tüm hızıyla devam ediyor. 18 Ekim’de kapılarını açacak ve üç gün temizlik sektörünü tek çatı
İNGİLTERE SORUMLUSU Suzan Doğan
altında buluşturacak olan fuar için bizler de dergimizde özel bir bölüm oluşturarak; temizlik
KATKIDA BULUNANLAR Atilla Yıldıztekin Taner Berksoy Osman Arolat
önerilerini konuştuk. Ayrıca ISSA INTERCLEAN Fuarı’na özel olarak hazırlanan bölümde, te-
BASKI Milsan Matbaacılık ve Gazetecilik AŞ YÖNETİM MERKEZİ Beşyol Mah. İnönü Cad. No:18 K:4/8 Sefaköy - Küçükçekmece / İST. T: 0212 451 51 60 - 63 F: 0212 451 51 64 www.hizmetix.com.tr www.demircanmedya.com.tr
sektörünün mevcut durumunu, sorunlarını, firmaların gelecek dönem projelerini ve çözüm mizlik sektörü için geliştirilen yeni teknolojilere de yer ayırdık.
GENEL YAYIN YÖNETMENİ // TURGUT TAHNAL
Yayın Türü: Yerel süreli yayın. Her hakkı saklıdır. Dergimizde yayımlanan yazı ve fotoğraflardan yayıncının izni alınmadan kaynak belirtmeden tam veya özet alıntı yapılamaz. Basılan ilanların sorumluluğu ilan verene, makalelerin sorumluluğu yazarlarına aittir. ISSN 1307 66 47
İÇİNDEKİLER
24
57 ülkeye sunulan geniş ürün yelpazesi…
12 // TÜRKİYE’NİN BÜYÜME PERFORMANSI 32 // ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ’NE 10.3 MİLYAR LİRALIK DOPİNG 44 // GENÇ GİRİŞİMCİLERE YENİ FIRSATLAR FRANCHISE SİSTEMİNDE! 62 // “AVM’LERDE YAPILAN HARCAMALAR 2023’TE 200 MİLYAR TL’YE ULAŞACAK” 88 // FIRSATLARLA DOLU ŞEHİR OTELLERi
110
ENDÜSTRİ 4.0 DÖNÜŞÜMÜNÜN NERESİNDEYİZ?
98 // BİLİŞİM ŞİRKETLERİNDEN 90,4 MİLYAR TL CİRO 114 // JİNEKOMASTİYE DAİR BİLİNMESİ GEREKENLER… 120 // BU İLÇELER BÜYÜMEYE DOYMUYOR
127
GEÇEN YILA ORANLA SATIŞLAR YÜZDE 16,8 ARTTI
126 // AVRUPA OTOMOBİL PAZARI 2017 OCAKAĞUSTOS DÖNEMİNDE YÜZDE 4,4 ARTTI
ARAŞTIRMA
Nakitsiz toplum hedefine uçarak ilerliyoruz!
BKM’nin açıkladığı 2017 yılı ilk altı aylık verilere göre havayolları sektörü geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 27 oranında artışla kartlı ödemelerde en çok artışın yaşandığı sektör oldu. Havayolları sektörünü, yüzde 21 oran artışlarıyla kamu/vergi ödemeleri, araba kiralama, yemek takip etti.
10 •
Bankalararası Kart Merkezi (BKM), 2017 yılının ilk altı aylık verilerini açıkladı. Kartlı ödeme sistemlerinde ilk yarı verilerini değerlendiren BKM Genel Müdürü Dr. Soner Canko, kart kullanmanın sağladığı avantajların yanında banka hesabı sahibi nüfustaki artış, artan finansal okuryazarlık ve internet bankacılığı kullanımı gibi trendlerin de desteğiyle ödemelerde kart kullanımının artışını sürdürdüğünü
belirterek, Türkiye’nin nakitsiz ödemeler toplumu hedefine emin adımlarla ilerlediğini söyledi. Kartlı ödemelerde öne çıkan sektörleri de değerlendiren Dr. Soner Canko, “Havayolları, kamu/vergi ödemeleri ve araba kiralama gibi sektörler yılın ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine oranla kartlı ödeme miktarları açısından ciddi artış yakaladı. Bu eğilimin sürmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Tablo 1: Sektörel Kartlı Ödeme Tutarı (Milyon TL) Sektörel Kartlı Ödeme Tutarı (Milyon TL)
2016 Ocak-Haziran
2017 Ocak-Haziran
Değişim
Havayolları
5.377
6.826
%27
Kamu/Vergi Ödemeleri
8.441
10.246
%21
Araba Kiralama
711
863
%21
Yemek
10.807
13.081
%21
Benzin ve Yakıt İstasyonları
23.302
27.967
%20
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
ARAŞTIRMA
HAVAYOLLARINDA KARTLI ÖDEMELERDE ARTIŞ YÜZDE 27 BKM’nin paylaştığı verilerde, kartlı ödemelerdeki artışla beraber en fazla artışın hangi sektörlerde gerçekleştiği detaylı incelendiğinde, 2017 yılının ilk altı ayında geçen yılın aynı dönemine göre havayolları yüzde 27, kamu/ vergi ödemeleri yüzde 21, araba kiralama yüzde 21, yemek yüzde 21 ve benzin ve yakıt istasyonlarının yüzde 20 ile en fazla artış gösteren sektörler arasında yer aldığı görülüyor.
“NAKİTSİZ ÖDEMELER TOPLUMU HEDEFİMİZE HIZLA YAKLAŞIYORUZ” Kredi kartı ve banka kartı sayıları artarken kartlı ödemelerde yüzde 11 oranında büyüme gerçekleştiğine dikkat çeken Canko sözlerine şöyle devam etti: “Dijitalleşen dünya ile beraber internetten kartlı ödemeler de sektöre göre daha hızlı büyümesini sürdürüyor. Kartlı ödeme sektörünün büyümesiyle beraber nakit kullanımının hala yoğun olduğu mikro ödemelerde, banka kartı kullanımının yaygınlaştığını görüyoruz. Banka kartı kullanımının yaygınlaşması nakitsiz hayat yolunda önemli bir gelişme olurken bu yolda bir diğer önemli ödeme yöntemi olarak ise temassız teknolojisi ön plana çıkıyor. Hem kart hem de kart kabul noktasında büyük ivme yakalayan temassız dönüşümle vakit kazanmaya devam ediyoruz. Bu veriler nakitsiz ödemelere giden yolda hızlanan değişimi ortaya koyuyor. Kayıt dışı ile mücadele ve nakitsiz ödemeler toplumuna giden yolda kart kullanımının yaygınlaşmasını önemsiyoruz ve verileri olumlu buluyoruz.”
KARTLARIN KULLANIM ALANI GENİŞLİYOR BKM’nin açıkladığı verilere göre haziran ayı sonunda Türkiye’de 60,4 milyon adet kredi kartı, 124,2 milyon adet de banka kartı kullanılıyor. 2016 yılının haziran ayı ile kıyaslandığında kredi kartı sayısında yüzde 2’lik artış, banka kartı sayısında ise yüzde 8’lik artış görülüyor. Toplam kart sayısı ise 185 milyon adede yaklaşarak geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6 oranında artış gösterdi.
Tablo 2: Kart Sayıları (Milyon Adet) Gelişimi Kart Sayıları (Milyon Adet)
2016 Haziran
2017 Haziran
Değişim
Banka Kartı
115,4
124,2
%8
Kredi Kartı
59,0
60,4
%2
Toplam
174,5
184,6
%6
Günümüzde vergiden bireysel emeklilik ödemesine, taksiden sigorta ödemelerine ve hatta bağış ödemelerine kadar hayatın her alanında kartlarla ödeme yapabilir duruma gelindi. Bunun sonucunda para üstü derdini ortadan kaldıran, zaman kazandıran ve üzerimizde nakit taşımamıza gerek kalmadan günlük hayatımızı sürdürmemizi sağlayan kartlarla ödemeler daha da yaygınlaştı. 2017 yılının ilk altı ayında kartlarla toplam 317 milyar TL tutarında ödeme yapılırken bu değer, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 11 büyüme olduğunu gösteriyor.
Tablo 3: Kartlı Ödeme Tutarı (Milyar TL) Gelişimi Kartlı Ödeme Tutarı (Milyar TL)
2016 Ocak-Haziran
2017 Ocak-Haziran
Değişim
Banka Kartı
23
32
%37
Kredi Kartı
262
285
%9
Toplam
285
317
%11
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 11
TÜRKİYE’NİN TÜRKİYE’NİN BÜYÜME BÜYÜME
PER PER FOR FOR MAN MAN SI SI
TÜRKİYE’NİN BÜYÜME PERFORMANSI
Türkiye, ikinci çeyrekte yüzde 5,1 büyüdü İkinci çeyrek büyüme performansı, piyasa beklentilerinden zayıf geldi. Türkiye ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde yüzde 5.1 ile yüzde 5.3 olan beklentilerin hafif altında büyüdü. Takvim etkisinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, ikinci çeyrekte bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 6.5 artarken, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH bir önceki çeyreğe göre yüzde 2.1 artış gösterdi. Üretim yöntemiyle gayrisafi yurtiçi hasıla tahmini, 2017 yılının ikinci çeyreğinde cari fiyatlarla yüzde 16.3 artarak 734.21 milyar TL oldu.
BÜYÜME ORANLARI REVİZE EDİLDİ Öte yandan TÜİK 2015 ve 2016 yıllarına ilişkin tüm çeyreklerde ve 2017
yılı ilk çeyrek verilerinde de revizyona gitti. Buna göre daha önce yüzde 4.5 olarak açıklanan 2016 yılı ilk çeyrek büyümesi yüzde 4.8’e, ikinci çeyrek yüzde 5.3’ten yüzde 4.9’a revize edildi. Üçüncü çeyrekte yüzde 1.3 daralma yüzde 0.8 daralmaya, dördüncü çeyrek büyümesi ise yüzde 3.5’ten yüzde 4.2’ye revize edildi. Bu yıl ilk çeyrek için büyüme ise yüzde 5’ten yüzde 5.2’ye yükseltildi. TÜİK bir diğer açıklama ile ise bağımsız yıllık olarak GSYH’nin 2016 yılında yüzde 3.2 arttığını açıkladı. Daha önce 2016 yılı için büyüme yüzde 2.9 olarak açıklanmıştı.
2016 BÜYÜMESİ 3,2; KİŞİ BAŞI GELİR 10 BİN 883 DOLAR OLDU TÜİK ikinci çeyrek GSYH verileriyle birlikte “Yıllık GSYH 2016” verilerini de açıkladı. Yıllık olarak hesaplanan bu veri, dönemsel verilerden farklı olarak, yeniden hesaplamalarla revizelerin yapıldığı düzeltilmiş istatistik anlamına geliyor. Ayrıca, uzun dönem ortalama büyüme vb. hesaplamalar için baz teşkil ediyor. TÜİK 2015, 2016 ve 2017 ilk çeyrek verilerini de bu çalışma kapsamında yeniden hesapladı. Buna göre 2016 büyümesi revize edilerek yüzde 3,2 oranında belirlendi. Önceki dönemsel veri yüzde 2,9 seviyesindeydi.
Ayrıca, 10 bin 883 dolar olarak revize edildi. Dönemsel verilere göre kişi başına gelir 10 bin 807 dolar seviyesindeydi. 2016 yılında ekonominin cari fiyatlarla büyüklüğü 2 trilyon 608 milyar 526 milyon TL olarak ölçüldü.
HANEHALKI TÜKETİM HARCAMASI YILLIK YÜZDE 3,2 ARTTI Yerleşik hanehalklarının ve hanehalkına hizmet eden kar amacı olmayan kuruluşların (HHKOK) toplam nihai tüketim harcamaları, 2017 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirleme hacim endeksi olarak yüzde 3,2 arttı. Devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 4,3 azalırken, gayrisafi sabit sermaye oluşumu ise yüzde 9,5 arttı.
MAL VE HİZMET İHRACATINDA YÜZDE 10,5 ARTIŞ Mal ve hizmet ihracatı, 2017 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirleme hacim endeksi olarak yüzde 10,5, ithalatı ise yüzde 2,3 arttı.
İŞGÜCÜ ÖDEMELERİ YÜZDE 10,8 ARTTI İşgücü ödemeleri, 2017 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 10,8, net işletme artığı/karma gelir yüzde 22,5 arttı. İşgücü ödemelerinin cari fiyatlarla gayrisafi katma değer içerisindeki payı geçen yılın aynı döneminde yüzde 38,1 iken bu oran 2017 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 36,2 oldu. Net işletme artığı/karma gelirin payı ise yüzde 45,5’ten yüzde 47,8’e yükseldi.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 13
TÜRKİYE’NİN BÜYÜME PERFORMANSI
İş dünyası büyümeden memnun İş dünyası
örgütlerinin
temsilcileri, Türkiye ekonomisinin bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 5,1 ile beklentilere yakın büyümesini MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan: Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, yaptığı açıklamada, Türkiye ekonomisinin yılın ilk çeyreğindeki yüzde 5,2’nin ardından, ikinci çeyrekte de herhangi bir hız kaybı yaşamadan 5,1 büyümesinin iş dünyasını memnun ettiğini dile getirdi. Kaan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bilhassa toplam yatırımlarda gerçekleşen yüzde 9,5’lik artış, reel sektörün Türkiye ekonomisine olan güveninin sürdüğüne işaret etmesi bakımından dikkate değer bir gelişme olmuştur. Yılın ikinci çeyreğinde sanayi sektörünün toplam katma değerinin yüzde 6,3 artış kaydetmesi ve tarım sektöründe gözlenen yüzde 4,7’lik büyüme, Türkiye ekonomisinin önümüzdeki dönemlerde de güçlü bir büyüme performansı göstereceğine olan inancımızı pekiştirmektedir. Bu bağlamda yılın ikinci yarısında, toplam yatırımların yanı sıra iç ve dış talepteki artışın da süreceğini, böylece Türkiye ekonomisinin 2017 yılında hedeflerinin üzerinde büyüyeceğini tahmin ediyoruz.”
14 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
memnuniyetle karşıladı.
İTO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar: İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar ise Twitter hesabından yaptığı değerlendirmede, Türkiye ekonomisinin beklentilerin üzerinde ve kendileri için sürpriz olmayan bir şekilde büyümeye devam ettiğini, iş dünyası olarak hedeflerinin, bu büyümeyi daha çok üretim ve daha çok ihracatla yukarı taşımak olduğunu bildirdi.
İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan: İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, ülke ekonomisinin yüzde 5’in üzerinde büyümesinin toplumsal moral açısından fevkalade kıymetli olduğunu belirterek, “Gerek derecelendirme kuruluşları gerekse OECD’den IMF’ye kadar birçok uluslararası kuruluşun, ülkemiz ekonomisi hakkındaki büyüme tahminlerini bir bir revize ederek yukarıya çekmeleri boşuna değil. Bu büyüme performansımız, geçen yıldan bu yana yaşanan birçok menfi gelişmeye rağmen ekonomimizin ve üretim çarklarımızın durmadığını, durdurulamadığını bize gösteriyor” şeklinde konuştu. Bahçıvan, üretimin önündeki maliyetler ve yükler azaltıldıkça ekonomik büyüme hızı ve toplumsal refahın daha da artacağını, böylece sanayinin, üretim ekonomisine geçişte başrolü oynayacağını söyledi.
TÜRKİYE’NİN BÜYÜME PERFORMANSI
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken: Ekonomik büyüme hızının yılın ikinci çeyreğinde yüzde 5,1 çıkmasının ekonominin doğru yolda ilerlediğini gösterdiğini ifade eden Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Vergi indirimleri ve kredi kullandırılması gibi tedbirleri farklılaştırarak sürdürürsek yılın kalan yarısında daha da hızlı büyüyebiliriz. Türkiye ekonomisi sürdürülebilir büyümeyi yakalayacak güce sahip” değerlendirmesinde bulundu. Palandöken, Türkiye’nin yüzde 5,1 büyüme hızıyla ikinci çeyrekte, Çin
ve Hindistan’ın ardından G20 ülkeleri arasında 3’üncü sırada bulunduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti: “Yüzde 5,1 oranındaki büyüme hızıyla gelişmekte olan ülkelerin ortalamasını yükselten bir noktadayız. Bu büyüme oranı Türkiye’ye olan yatırımları da artıracak ve önümüzdeki dönemlerde daha da artmasına neden olacaktır. Ancak kalıcı büyüme hızının sağlanabilmesi için yatırımların ve istihdamın da mutlaka artması gerekiyor. Etkin bir vergi ve teşvik politikası, yatırımları ve istihdamı artıracaktır. Ayrıca esnaf ve sanatkar desteklenmeye devam edilmelidir. Esnaf ekonominin motorudur.”
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi: Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de Türkiye ekonomisinin ikinci çeyrekte büyüme temposuna devam ederek yüzde 5,1 büyüme kaydettiğini, ilk çeyrek büyümenin de yukarı yönlü olarak yüzde 5,2’ye revize edildiğini hatırlattı. Büyükekşi, “İhracatın ikinci çeyrekte de pozitif katkı sağlamasıyla 2017’yi ‘İhracatta Atılım Yılı’ ilan etmekle çok doğru bir karar vermiş olduğumuzu bir kez daha gördük. Net dış ticaret, ikinci çeyrekte de ilk çeyrektekine benzer şekilde büyümeye 1,7 puan katkı sağladı. Böylece TİM verilerine göre 10 aydır artan ihracatımız büyümenin ana motoru oldu” şeklinde konuştu.
ORSİAD Başkanı Nedret Yener: Uzun bayram tatili ve yaz döneminde yaşanan iş gücü kaybına karşın ekonominin bu denli büyümesinin önemli bir başarı olduğuna işaret eden OSTİM Organize Sanayi Bölgesi Sanayici İşadamı ve Yöneticileri Derneği (ORSİAD) Başkanı Nedret Yener, “Üreten kesime dönük destek ve teşviklerin, sağlanan kredi imkanlarının ne denli işe yaradığını büyüme rakamlarıyla bir kez daha görmüş olduk. Bu ihtiyaç önemli ölçüde karşılandı. Verilen hibe, teşvik ve kredilerin büyük ölçüde yerine ulaştığını, vergi indirimlerinin işe yara-
16 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
dığını söylemek mümkün” değerlendirmesinde bulundu. Koşullar ne olursa olsun çalışmaktan, üretmekten vazgeçmeyen sanayicinin, iş adamın, ihracatçının ve üretimde olan tüm kesimlerin büyümenin mimarı olduğunu vurgulayan Yener, şunları kaydetti: “Yılın ikinci çeyreğindeki büyüme oranı üreten kesimin moral ve motivasyonunu, geleceğe dair güvenini artırmıştır, sağlamlaştırmıştır. Yakaladığımız bu ivmeyi devam ettirmek, yatırım, üretim, istihdam ve ihracatta istikrarlı büyümeyi sürdürmek görevimizdir. Büyüme trendinin üçüncü çeyrekte de süreceğinden şüphemiz yoktur.”
TÜRKİYE’NİN BÜYÜME PERFORMANSI
Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu: Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu yaptığı açıklamada, ikinci çeyrekteki büyümenin ülke açısından güzel bir gelişme olduğunu, Türkiye’nin etrafındaki ateş çemberine ve olumsuzluklara rağmen bunun iyi bir gösterge olduğunu söyledi. Bu büyümenin üçüncü çeyrekte de devam edeceğini aktaran Zorlu, “Zaten Başbakanımız da 2017 büyümesinin yüzde 5’in üzerinde olacağını söyledi. Bunun 2018 ve 2019’da da devam etmesi lazım. Türkiye’nin yüksek büyümeye ihtiyacı var” dedi.
Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar: Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar da ikinci çeyrekte büyümenin beklentilere paralel gerçekleştiğini ifade etti. Uzun bayram tatilinin sanayi çıktılarında cüzi bir düşüş sağlama ihtimali dolayısıyla üçüncü çeyrekte büyümenin ikinci çeyrek seviyelerinde seyredeceğini aktaran Kibar, dördüncü çeyrekte ise biraz daha iyileşme olacağını kaydetti. Kibar, Başbakan Binali Yıldırım’ın yıl sonu büyüme rakamının yüzde 5’in üzerinde olacağı açıklamasına katıldığını da sözlerine ekledi.
Albayrak Holding CEO’su Ömer Bolat: Albayrak Holding Üst Yöneticisi (CEO) Ömer Bolat, ikinci çeyrekte kaydedilen yüzde 5,1’lik büyümenin sevindirici bir gelişme olduğunu ifade etti. Bolat, bölgedeki sıkıntılı gelişmelere ve Avrupa ile gerilimli ilişkilere rağmen Türkiye’nin bu büyüme rakamını hak ettiğini, böylece tüm kredi derecelendirme kuruluşları ve Batılı ekonomi kurumlarının tahminlerinin boşa çıktığını söyledi. Üçüncü çeyrek büyüme rakamının daha yüksek olacağını aktaran Bolat, “İkinci çeyrekteki büyüme de birinci çeyrekte olduğu gibi iç ve dış talebin canlılığından kaynaklandı. Tarım, sanayi, inşaat ve hizmet sektörlerinde dengeli bir büyüme söz konusu. Yani büyümeyen bir sektör görünmüyor” şeklinde konuştu.
18 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın: Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın ise ikinci çeyrekteki yüzde 5,1’lik büyümenin gayet iyi bir sonuç olduğunu söyledi. Akın, bu gelişmenin, yıl sonunda yüzde 5 ve hatta üzerinde büyüme beklentilerini doğruladığını belirterek, “Türkiye hedefinden sapmıyor. Orta Vadeli Plan’da hedef 4,4’tü ama yüzde 5’i aşacaktır. Bu, OECD ülkeleri içinde en yüksek büyüme rakamlarından biri oluyor. Onun için bence tatminkar. Önemli olan bunun sürekliliğidir. Bence koruyacağımız en önemli şey bu” değerlendirmesinde bulundu.
CEO’LARLA YATIRIM SOHBETLERİ
Türkiye’nin en büyük 158. sanayi kuruluşundan 18 milyon TL’lik yatırım 26 yılda 2 bin 300 kat büyüdüklerini ve bu kapasiteyle dünyanın en büyük çipura ve levrek üreticisi haline geldiklerini belirten Kılıç Deniz Ürünleri İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Sinan Kızıltan, Kılıç Deniz olarak Temmuz ayında Umman’a uçakla 1.2 milyon adet yavru çipura balığı ihracatı gerçekleştirdiklerini, aynı zamanda geçtiğimiz ay 18 milyon TL’lik yatırımla Dominik tesislerini kurduklarını dile getirdi.
20 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
K
ılıç Deniz Su Ürünleri olarak kültür balıkçılığı işine 1990 yılında Bodrum’da kurdukları çipura çiftliği ile başladıklarını, bu tesisin yıllık kapasitesinin sadece 30 ton olduğunu belirten Kılıç Deniz Ürünleri İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Sinan Kızıltan, “26 yıl sonra bugün Türkiye’deki çipura ve levrek üretim kapasitemiz yıllık 65 bin tona ulaştı. 5 bin tonluk alabalık üretim kapasitemizi de hesaba katarsak 26 yılda 2 bin 300 kat büyüdük. Bu kapasitemizle dünyanın en büyük çipura ve levrek üreticisi haline geldik” açıklamasını yaptı. “Kılıç Deniz Su Ürünleri olarak Bodrum’daki Salih Ada’sında ilk mütevazı tesisimizi kurduğumuzda ve sonraki yıllarda da hep bu işin büyüyeceğine inandık. Bir Türk firmasının su ürünleri sektöründe dünyada adından söz edilir bir kurum haline gelebileceğine olan güvenimiz vizyonumuzun temelini oluşturdu” diyen Kızıltan, “2016 yılına geldiğimizde Kılıç Deniz Ürünleri A.Ş, 698 milyon TL net satış ile Türkiye’nin en büyük 158. sanayi kuruluşu olmayı başardı. İhracat firmamız KLC Gıda Ürünleri İthalat İhracat ve Sanayi A.Ş., 2016 yılında önceki yıla göre 30 basamak yükselerek; 142 milyon dolarlık ihracat rakamıyla genel sıralamada 94’üncü oldu. Böylece KLC Gıda Ürünleri İthalat İhracat ve Sanayi A.Ş sektöründeki liderliğini sürdürmeye ve Türkiye’nin gurur kaynağı olmaya devam etti. Balık yemi fabrikamız, kuluçkahanelerimiz, kafeslerimiz, strafor kutu fabrikamız, buz üretme şirketimiz, işleme ve paketleme tesislerimiz, Kılıç Market adıyla başlattığımız ve test aşamasındaki perakende satış
CEO’LARLA YATIRIM SOHBETLERİ
noktalarımız ile anaç balıktan market rafındaki ürüne kadar tam entegrasyon sağlamış dünyadaki az sayıda kuruluştan biriyiz” dedi.
KILIÇ DENİZ SU ÜRÜNLERİ KIBRISLI TÜKETİCİLERLE BULUŞTU 2017 yılının ilk 6 aylık döneminde, sofralık balık satışında iç piyasa ve ihracat bazında tonaj hedeflerine ulaştıklarını söyleyen Kızıltan, “Yavru balık ve balık yemi tarafında da hem iç tedarik hem de dış müşteri anlamında tam kapasite ile üretim ve satış hedeflerimizi yakaladık. Yine bu dönem içinde Kıbrıs’ta yer alan çiftliğimizden ilk balık hasatına başladık ve ürünlerimizi Kıbrıs pazarında tüketicilerle buluşturduk” dedi.
DOMİNİK TESİSİ AMERİKA PAZARINA YÖNELMEK İÇİN ÜS OLACAK Kılıç Deniz olarak Temmuz ayında Umman’a uçakla 1.2 milyon adet yavru çipura balığı ihracatı gerçekleştirdiklerini, aynı zamanda geçtiğimiz ay 18 milyon TL’lik yatırımla Dominik tesislerini kurduklarını belirten Kızıltan, bu tesisi Amerika pazarına yönelmek
için üs olarak kullanacaklarını dile getirerek şu açıklamalarda bulundu: “Temmuz ayından itibaren tesiste büyütülmeye başlanan yavru balıklar, 2018 yılında Kuzey ve Güney Amerika’da satışa sunulacak. Arnavutluk’taki alabalık tesisleri ve Moritanya’daki balık yemi hammaddesi üreten işletmeden sonra Dominik’te yatırım yaptık ve yeni yatırımlar için Somali gibi bazı Afrika ülkelerinde araştırmalar yapıyoruz. Kılıç Deniz olarak dünyada uçakla yapılan en yüksek adetli balık ihracatını gerçekleştiriyoruz.
İlerleyen zamanlarda bu potansiyelimizi tüm Ortadoğu’ya yaymayı hedefliyoruz. Geçen yıl yüzde 30 büyümeyle ihracatımızı 142 milyon dolara çıkardık. 2017’de yeni yatırımlara devam ederek ihracatta yine yüzde 30 büyüme planlıyoruz. Şu an Kılıç Deniz olarak; Irak, Katar, Kanada, İsrail, Hollanda, Dominik ve İtalya gibi ülkeler başta olmak üzere 55 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz.” Son olarak 2018 yılında dair planları hakkında bilgi veren Kızıltan, “Kurulduğu günden bu yana her yıl büyüme trendini sürdüren şirketimiz, 2018 yılında da hem organik büyümesini hem de yeni yatırımların beraberinde getirdiği büyüme sürecini devam ettirecektir. Dolayısıyla şirketimiz için 2018 yılı, özellikle yeni yatırımların meyvelerini toplamaya başlayacağı bir yıl olacak” diyerek sözlerine son verdi.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 21
CEO’LARLA YATIRIM SOHBETLERİ
Alüminyum folyoda Avrupa’nın ilk 3 üreticisinden biri distribütör, inşaat, ulaştırma, dayanıklı tüketim ve ambalaj gibi çok çeşitli sektörlere hizmet veriyor. Avrupa’nın en önemli üreticilerinden biri olarak, her yıl birçok müşterimiz tarafından yılın tedarikçisi unvanına layık görülüyoruz.
Ü
retim tesisleri ve istihdam edilen personel sayısı, bunların yanı sıra ciro, üretim hacmi gibi veriler de göz önüne alındığında firmanızın günümüzdeki yapısı nedir? Assan Alüminyum, Kibar Grubu çatısı altında 1988 yılında kuruldu. İstanbul Tuzla ve Kocaeli Dilovası tesislerinde üretim yapan Assan Alüminyum, yassı alüminyum sektöründe yıllık 300 bin tona ulaşan kurulu kapasitesi ile Türkiye’nin açık ara lider kuruluşudur. Yine sene sonu ulaşılacak olan 100 bin ton alüminyum folyo üretim kapasitesi ile Avrupa’nın ilk üç üreticisinden biridir. Bin 300’ü aşkın çalışanı bulunan Assan Alüminyum; rulo, levha, folyo ve boyalı rulo ürünleri ile
22 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
2017 yılının ilk yarıyılı sizler için nasıl geçti? Gerek yurt içi gerekse yurt dışı faaliyetleri noktasında neler yapıldı, hangi hedeflere ulaşıldı? Assan Alüminyum olarak her geçen yıl verimliliğimizi ve kapasite kullanımımızı artırıyoruz. 2016 yılını 258 bin 400 ton satış rakamıyla ve yüzde 6,2 büyüme göstererek tamamladık. 2016 senesini hedeflerimize paralel olarak tamamlayarak, çeyrek milyon tonu aşan ilk Türk yassı alüminyum üreticisi olduk. 2016 itibariyle ISO Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları listesinde 41. sırada yer alırken, 2017 yılında hedefimizi daha da yükselterek 266 bin ton seviyelerine çıkardık. Assan Alüminyum olarak bu yılı yurt içinde yüzde 8 büyüme ile kapatmayı öngörüyoruz. Yılın ilk 7 ayının planımıza uygun olarak gerçekleştiğini söyleyebiliriz. Peki, 2017 yılını nasıl kapatmak istiyor, ne gibi yatırımlara imza atmak istiyorsunuz?
Küresel pazarlarda söz sahibi bir oyuncu olma hedefiyle önemli kararlara imza attıklarını belirten Assan Alüminyum Genel Müdürü Göksal Güngör, kapasitelerini artırmak üzere yeni yatırımları hayata geçirmeye devam ettiklerini, bu doğrultuda Dilovası’nda iki yeni döküm hattını devreye aldıklarını belirttiler.
Önümüzdeki yıllarda katma değeri yüksek alanlarda yatırım yapmayı hedefliyoruz. Küresel pazarlarda söz sahibi bir oyuncu olma hedefiyle önemli kararlara imza atıyoruz. Pazar liderliği konumumuzdan aldığımız güçle ve ayrıca teknolojik birikimimiz ile alüminyum döküm ve folyo kapasitemizi artırmak üzere yeni yatırımları hayata geçirmeye devam ediyoruz. Yatırımların ilk aşaması kapsamında sene ortası itibariyle Dilovası’nda iki yeni döküm hattımızı devreye aldık. Senenin son çeyreğinde ise yüksek hızlı ve ileri seviye otomasyon sistemli yeni folyo haddemizi devreye alıyor olacağız.
2018 yılı için neler düşünüyorsunuz? Bu yıl için halihazırda planlarınız var mı? Hızlı büyümemizi 2018 yılında da devam ettirebilmek için bir yandan yeni yatırımlarımız sayesinde eklenen kapasitemizin kullanım oranını verimlilik çalışmaları ile artırırken, diğer yandan da farklı yatırım fırsatlarını da değerlendirmeye devam edeceğiz.
CEO’LARLA YATIRIM SOHBETLERİ
57 ülkeye sunulan
geniş ürün yelpazesi…
Gelişen teknoloji ve büyüme anlayışıyla her yıl üretimlerini artırarak daima en iyiyi üretmek için çalıştıklarını belirten Seramiksan Pazarlama Müdürü Gül Sağır Aydın, geniş ürün yelpazelerini 57 ülkeye ihraç ettiklerini ve artan kapasiteleri ile her geçen yıl satış kanallarını artırdıklarını dile getirdi.
SERAMİKSAN ÜRÜNLERİNE TAM NOT
Sektörün köklü, yenilikçi ve güvenilir markası olarak banyo, mutfak, tüm yaşam alanları ve kamusal alanlar için kullanılabilecek seramik, granit karolar ve vitrifiye ürünleri üreten Seramiksan, 500 bin metrekare açık alan üzerine kurulan ve 150 bin metrekare kapalı alanı olan Manisa Turgutlu’da yer alan fabrikası ile yıllık 33 milyon metrekare üretime sahip… “Gelişen teknoloji ve büyüme anlayışıyla her yıl üretimlerimizi artırarak daima en iyiyi üretmek için çalışıyoruz” açıklamasını yapan Seramiksan Pazarlama Müdürü Gül Sağır Aydın, “Amacımız dünyadaki en son trendlere uygun olarak özel tasarım ürünlerimizle insanların yaşam alanlarına konfor katmak. Seramiksan olarak bugün sadece Türkiye’de değil, seramiğin ve modanın merkezi İtalya’da da Rondine markası ile üç ayrı tesiste üretim yapıyoruz. 10x20 duvar karosundan 120x120 porselen karolara kadar farklı ebat ve tasarımlarla oluşturduğumuz geniş ürün yelpazemizi farklı pazarlarda sunuyoruz. 57 ülkeye ihracat yapıyoruz. Artan kapasitemiz ile her geçen yıl satış kanallarımızı artırmaya devam ediyoruz” dedi.
24 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Dünyadaki son trendlere uygun olarak hazırladıkları ve benzersiz tasarımların yer aldığı 2017 koleksiyonlarının hem tüketicilerin hem de sektör profesyonellerinin beğenisini kazandığını belirten Aydın, “2017 yılının ilk yarıyılında sektörün en önemli fuarları olan Unicera Fuarı’nda ve Almanya’da düzenlenen ISH Fuarı’nda ürünlerimizi sergiledik. Her iki fuarda da ürünlerimize katılımcıların yoğun ilgisi bizleri mutlu etti. Ürünlerimizin tam not almış olmasının verdiği heyecanla çalışmalarımıza devam ediyoruz. İlk yarıyılı hedefimize ulaşmış olarak kapattık. 2017’nin ikinci yarısı için de planladığımız yeni projelerimize yoğunlaştık” ifadesinde bulundu.
FARKINI ORTAYA KOYDU, TÜKETİCİLERDEN BÜYÜK BEĞENİ TOPLADI “Seramiksan olarak 2017 yılını hedeflerimize ulaşarak kapatmak istiyoruz” diyen Aydın, “Son olarak İtalya’da düzenlenen Cersaie Fuarı’nda güçlü Ar-Ge
çalışmalarımız sonucu ürettiğimiz ürünlerimizi sergiledik. 10. kez bu çok önemli fuara katılmanın gururunu yaşıyoruz. Seramiksan farkını ortaya koyduğumuz ürünlerimiz Cersaie Fuarı’nda da tüketiciler tarafından büyük beğeni topladı” dedi.
“360 DERECE İLETİŞİM FAALİYETLERİMİZİ DAHA DA ARTIRACAĞIZ” Son olarak 2018 yılına dair planları hakkında bilgi veren Aydın, “2018 planlarımızın büyük kısmını pazarlama çeşitlendirmesi oluşturuyor. Bu konuda da sektörde fark yaratacak projelerimizin şimdiden heyecanını yaşıyoruz. Sektöre sunduğumuz yenilik ve ilklerin devam etmesi için Ar-Ge çalışmalarımıza çok önem veriyoruz. Koşulsuz müşteri memnuniyetini her şeyin önünde tutan üretim ve satış politikası anlayışına sahibiz. Müşteri memnuniyetini dijital teknolojiyle de destekleyecek çalışmalarımızla sektörde yine fark yaratacak işlere imza atacağız. Projelerimize uygun tüm fırsatları yakından takip ediyoruz. Aynı zamanda şu an üzerinde çalıştığımız özel projelerimizle 360 derece iletişim faaliyetlerimizi daha da artıracağız. Son teknoloji ile kalifiye ekibimizi buluşturduğumuz fabrikalarımızda inovasyonun hayata katacağı değerin bilinciyle sektörün hep bir adım önünde yenilikler sunmak adına çalışmalarımıza devam ediyoruz” diyerek sözlerine son verdi.
CEO’LARLA YATIRIM SOHBETLERİ
En önemli sorumluluk
istihdam…
Üretim tesisleri ve istihdam edilen personel sayısı, bunların yanı sıra ciro, üretim hacmi gibi veriler de göz önüne alındığında firmanızın günümüzdeki yapısı nedir? Türkiye’de hizmet sektörünün global oyuncusu olarak her yıl istikrarlı bir şekilde büyüyor, üretim hacmimizi, ciromuzu ve personel sayımızı artırıyoruz. Yatırım ve büyüme noktasında 2014 yılında hayata geçirdiğimiz ve son iki yıldır da büyük bir kararlılıkla yönettiğimiz “3 yılda 3 kat büyüme” hedefimize ulaştık. Bu doğrultuda, 2015’te yüzde 30, 2016’da yüzde 45 büyüme kaydettik ve 700 yeni istihdam sağladık. 2017’de de bir önceki yıla göre yüzde 25,4 büyüme kaydettik. Bu sene revize ettiğimiz 5 yıllık planımız kapsamında minimum yıllık yüzde 20-25 bandında büyümeye devam edeceğimizi öngörüyoruz. Bu da Türkiye’deki potansiyele inancımızı gösteriyor. 2017 yılının ilk yarıyılı sizler için nasıl geçti? Gerek yurt içi gerekse yurt dışı faaliyetleri noktasında neler yapıldı, hangi hedeflere ulaşıldı? 2017 yılını nasıl kapatmak istiyor, ne gibi yatırımlara imza atmak istiyorsunuz? Sektörümüz açısından 2017 yılı, ekonomik dalgalanmaların, hammadde fiyatlarının etkilendiği bir yıl oldu. Sodexo Entegre olarak, hedeflerimiz doğrultusunda hareket edip çözümler geliştirerek, bu süreçten zarar görmeden çıkmayı başardık. Eğitim ve istihdama yatırım yapıyoruz. Türkiye’de aşçılık eğitiminin yaygınlaştırılmasına ve eğitim kalitesinin artırılmasına destek oluyoruz. Geçtiğimiz yıl Sancaktepe Fehmi Yılmaz Kız Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde açtığımız yemek atölyesinin ardından bu yıl da Kağıthane Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde aşçılık atölyesini geçtiğimiz günlerde faaliyete geçirdik. Öğrencilerimize atölyede kullanacakları tüm hammaddelerin tedariğini de sağlıyoruz. Ayrıca, öğrencilerimizi Sodexo Entegre şefleriyle de bir araya getirip tecrübelerinden yararlanarak kendilerini geliştirme fırsatı yaratıyoruz. Staj olanağı sunmamızın yanında, başarılı öğrencilerimizin yüzde 20’sini Sodexo Entegre bünyesine katarak istihdam ediyoruz. 3 bin 800 kişinin çalıştığı Sodexo Entegre bu yıl bin kişiye yakın yeni istihdam sağlayacak. 10 yıl sonra 40 bin kişiyi aşan bir istihdam hedefimiz var. En önemli sorumluluklarımızdan birisi de istihdam. 2018 yılı için neler düşünüyorsunuz? Bu yıl için halihazırda planlarınız var mı? Öncelikle organik büyüme hedefimizi gerçekleştirmeye odaklandık. Önümüzdeki yıl da en az yüzde 25’lik bir büyüme bekliyoruz. Bu büyüme gerçekleşirken şirket olarak yeni satın almalara da hazırız. Türkiye’de şirket alımı konusunda ciddi pazar araştırmaları yapıyoruz. Yatırım kararımızın ardında, daha da güçlenme arayışı var. Eksik oldu-
26 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Türkiye’de aşçılık eğitiminin yaygınlaştırılmasına ve eğitim kalitesinin artırılmasına destek olduklarını ifade eden Sodexo Entegre Hizmet Yönetimi CEO’su Ahmet Zeytinoğlu, öğrencilere staj olanağı sunmalarının yanında, başarılı öğrencilerin yüzde 20’sini Sodexo Entegre bünyesine katarak istihdam ettikleri hakkında bilgi verdi.
ğumuz alanlarda “know how”ından faydalanacağımız, bizi yeni bölgelere taşıyacak iş birliklerine odaklanıyoruz. Spesifik, teknik firmalar da ilgi alanımız içinde. Örneğin, enerji tasarrufu üzerine uzmanlaşan firmaların ileride daha da önem kazanacağı aşikar ve biz de bu alanlardaki varlığımızı artırmaya odaklandık.
CEO’LARLA YATIRIM SOHBETLERİ
Avrupa için Hollanda’ya Orta Doğu İçin İran’a ofisler açılacak aldı. 2017’nin ilk yarısını hedefimize ulaşmış şekilde kapattık. Katılmış olduğumuz fuarlar, bayi buluşmalarımızla ilk yarıyı oldukça yoğun bir şekilde geçirdik. Bunun yanı sıra hem mağazalaşmada hem de ihracatta önemli adımlar attık. 2017 Nisan ayı ile birlikte mağazalaşmada yeni bir döneme girdik. Hedefimizde öncelikli olarak İstanbul, İzmir ve Ankara var. 2020 yılına kadar Türkiye’de 100, yurt dışında ise 20 mağazaya ulaşmayı hedefliyoruz.
2018 yılında öncelikle üretim kapasitelerini artırmayı planladıklarını belirten Letoon Yönetim Kurulu Başkanı Cuman Aslan, mağazalaşma çalışmalarının yanı sıra 2018 yılı itibariyle Letoon Shop’ları franchise olarak vermeye başlayacaklarını dile getirdi. Üretim tesisleri ve istihdam edilen personel sayısı, bunların yanı sıra ciro, üretim hacmi gibi veriler de göz önüne alındığında firmanızın günümüzdeki yapısı nedir? Sektörün köklü ve yenilikçi markası Letoon, 1987 yılında kuruldu. Aslanlar Ayakkabı olarak 2007 yılında markanın tüm imalat haklarını satın aldık. 2015 yılında ise bu efsane markanın dünya haklarını da satın alarak Letoon’un günümüzde daha çok kitleye ulaşması için mağazacılıkta atağa geçtik. Son teknolojiye sahip üretim tesisimizde tüketicilerimizin rahat ve sağlıklı adımlar atması için ürünlerimizi özel olarak tasarlıyor ve üretiyoruz. İstanbul Sefaköy’de yer alan 8 bin metrekarelik fabrikamızda dünyadaki en son trenlere uygun olarak üretimlerimizi yapıyoruz. Alanında uzman ve deneyimli bir ekibe sahibiz. 200 personel istihdam ediyoruz. Sektörde edinmiş olduğumuz bilgi ve tecrübeyle üretim tesisimizde yıllık 2 milyon çift ayakkabı üretimi yapıyoruz. Her zevke hitap edecek yenilikçi ürünlerimizi Türkiye’nin
28 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
dört bir yanındaki mağazalarımızda müşterilerimizle buluşturuyoruz. 2016 yılını Aslanlar Grup olarak 60 milyon TL ciroyla kapattık. 2018 sonuna kadar ulaşmak istediğimiz hedef ise 100 milyon TL. 2017 yılının ilk yarıyılı sizler için nasıl geçti? Gerek yurt içi gerekse yurt dışı faaliyetleri noktasında neler yapıldı, hangi hedeflere ulaşıldı? 2017 yılı için hazırladığımız yenilikçi koleksiyonlar hem katılmış olduğumuz sektörün önemli fuarları hem de bayi buluşmalarında tam not
Peki, 2017 yılını nasıl kapatmak istiyor, ne gibi yatırımlara imza atmak istiyorsunuz? 2017 çalışmalarımız hız kesmeden devam ediyor. Mağazalaşmadaki atağımızın yanı sıra ihracatta farklı pazarlara açılmak için de çalışmalarımız sürüyor. Güçlü Ar-Ge çalışmalarımız, uzman ve tecrübeli ekimizle birlikte ürünlerimizi tüm dünya pazarına satmayı hedefliyoruz. Şu an üzerinde çalıştığımız, yakın zamanda gerçekleştireceğimiz hedeflerimizden biri satışlarımızı ve pazar payımızı daha kolay yürütebilmek adına Avrupa kolumuz için Hollanda’ya ve Orta Doğu kolumuz için ise İran’a, 2017 sonuna kadar merkez ofis açmaktır.
2018 yılı için neler düşünüyorsunuz? Bu yıl için halihazırda planlarınız var mı? Letoon olarak kadın, erkek ve çocuk grubunda yer alan ürünlerimizle müşterilerimize hayatın içinde geniş bir kullanım yelpazesi vadediyoruz. Türkiye çapında 2 bini aşkın satış noktasında müşterilerimizle buluşuyoruz. Sektörün büyük üreticisi olmamızın vermiş olduğu avantajı müşterilerimize yansıtıyoruz. Kaliteden ödün vermeden uygun fiyat seçeneklerimizle ürünlerimizi sunuyoruz. 2018 yılında öncelikle ürerim kapasitemizi yüzde 50 artırmayı planlıyoruz. Mağazalaşmamızın devam etmesinin yanı sıra 2018 yılı itibariyle Letoon Shop’ları franchise olarak vermeye başlayacağız.
ARAŞTIRMA
Aile şirketleri, yıkıcı inovasyon ortamında çıkış yolunu nasıl bulacak?
Türkiye’de 30 yıldır
faaliyetlerini sürdüren Deloıtte’un, Aile
Şirketleri uzmanları tarafından yıllık
olarak hazırlanan Gelecek Kuşak Aile Şirketleri Araştırması yayımlandı. 21 ülkeden aile şirketlerinde aktif görev alan 268 aile üyesi ile yüz yüze yapılan görüşmeler doğrultusunda hazırlanan rapor, yıkıcı inovasyon ortamında aile şirketleri için bir yol haritası olma niteliği taşıyor.
D
ünyanın en büyük profesyonel hizmet şirketlerinden biri olan Deloitte, her yıl hazırladığı Gelecek Kuşak Aile Şirketleri Araştırması’nın bu yılki temasını ‘Yıkıcı İnovasyon Ortamında Aile Şirketlerinde Liderlik’ olarak belirledi. Toplam 21 ülkeden Deloitte aile şirketleri uzmanlarının, aktif görev alan 268 aile üyesiyle yüz yüze yaptığı röportajlarla hazırlanan rapor, dikkat çekici sonuçlarıyla olduğu kadar, yıkıcı inovasyon ortamında liderlik
30 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
konusunda yapılması gerekenlere ilişkin yol gösterici detaylarla da öne çıkıyor. Araştırmanın Türkiye’ye ilişkin sonuçlarını Deloitte Türkiye Aile Şirketleri Lideri Ali Çiçekli, şöyle değerlendirdi: “Yıkıcı inovasyon yeni pazar ve değer zinciri oluşturarak mevcut pazar ve değer zinciri dinamiklerini değiştiren ve eninde sonunda mevcut piyasa lideri firmaları ve ürünlerini yerinden eden yenilikler olarak tanımlanabilir. Türkiye’den anketimize katılan firmaların sorularımıza verdikleri yanıtları incelediğimizde ise yanıt-
ların genel sonuçlarla örtüşmesine rağmen bazı noktalarda ayrıldığını görüyoruz. Yıkıcı inovasyonun, şirketin ardıl planlamasının doğal bir bileşeni olması gerektiğini düşünen Türk aile şirketlerinin oranı yüzde 30 iken, ankete katılan diğer ülke firmalarının oranı yüzde 73. Türkiye’deki aile şirketleri en önemli etkinin yasa ve düzenleyici otoriteler tarafından yapılacak değişiklikler nedeniyle yaşanacağını düşünürken, katılımcıların genel cevapları aile içi ilişkiler, piyasadaki değişiklikler ve ardıl planlama konularını öne çıkarıyor.
ARAŞTIRMA
Ailenin yıkıcı inovasyon konusunda farkındalık seviyesini ise Türk firmaları daha önde görüyor. Türk firmalarının yüzde 90’ı, aile şirketlerinin bu konuda net bir stratejisinin, bakış açısının ve endüstriye, piyasaya ve şirkete ilişkin öngörülerinin olduğunu belirtirken; bu oran genel katılımcılar arasında yüzde 84. Günümüzün güncel ve popüler konularından yıkıcı inovasyonun firmalar bünyesinde tartışılması, farkındalık seviyesinin aile üyeleri ve organizasyon bünyesinde artırılması, olası yenilikler ve alınabilecek önlemler konusunda vizyoner bir bakış açısı ile çalışılmasının, şirketlerin sürdürülebilirliğine önemli katkı sağlayacağı öngörülebilir.” Gelecek Kuşak Aile Şirketleri Araştırması 2017 sonuçlarında, ankete katılan aile şirketleri açısından yıkıcı
inovasyon konusunda öne çıkan temel noktalar ise aşağıdaki gibi; - Aile şirketlerinin gelecek kuşak liderleri, 2-3 yıl içerisinde kendi faaliyet gösterdikleri piyasalarda yıkıcı inovasyonun gerçekleşeceğini ve iş modellerini bu yeni ortama göre düzenlemek zorunda kalacaklarını düşündüklerini belirtiyor. Katılımcıların yaklaşık üçte biri ise piyasaya yeni girecek oyuncular nedeniyle pazar payı kaybedeceklerini öngörüyor. - Katılımcılar yıkıcı inovasyon konusunda zorlukların dış etkilerden çok firmanın kendi içinde barındırdığı iç dinamikler olduğunu belirtiyor. Söz konusu zorlukların sadece şirketin faaliyet alanını ve piyasayı etkilemekle kalmayıp ailenin şirket ve aile üyeleri arasındaki ilişkileri önemli derecede değiştireceğine inanıyor.
- Aile şirketlerinin yeni kuşak liderlerinin, önceki kuşaklara oranla yıkıcı inovasyon konusunda farkındalıkları daha yüksek, konunun önemi ve şirketleri üzerindeki olası etkileri konusunda daha bilinçliler. - Aile şirketlerinin bu konuda en önemli avantajını ise liderler iki kelime ile özetliyor ‘hızlı’ ve ‘atik’. Aile şirketlerinin hızlı karar alma ve koşullara çok hızlı adapte olabilecek çeviklikte olmaları yıkıcı inovasyonun etkileri ile başa çıkabilecek en önemli özellikleri. - Katılımcılar ayrıca şirket kültürünün mutlaka şirket stratejisini, şirketin risk alma seviyesini, firma içi iş birliği ve çevikliğini desteklemesi gerektiğini belirtiyorlar. - Ayrıca yeni nesil aile şirketleri liderleri aile şirketlerinin yıkıcı inovasyon ile başa çıkmada daha uzun vadeli strateji ve planlar yaparak şirket menfaatlerini kısa vadeli getirilere odaklanan finansal yatırımcılara göre daha ön planda tutacaklarını belirtiyorlar. - Yıkıcı inovasyon ile başa çıkmada aile şirketlerinin önündeki en temel zorluklardan biri de liderlik ve yönetim mekanizmalarının konsantrasyonunun çok fazla aile ve yönetim kurulu odaklı olduğu ve piyasadaki gelişmelerin gözden kaçabileceği. - Liderler ayrıca firmalarının yıkıcı inovasyon koşulları ile başa çıkabilecek kadar yeterli insan kaynağı ve yeteneklere sahip olmadıklarını belirtiyorlar.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 31
TÜRKİYE’NİN YATIRIMLARI
Çanakkale Köprüsü’ne 10.3 milyar liralık doping Finansman giderleri hariç toplam proje büyüklüğü 10.3 milyar lira olan Çanakkale Köprüsü’nün finansmanı için, bankalar önümüzdeki ay toplanacak. Proje finansman anlaşmasının Mart 2018’e kadar tamamlanması öngörülüyor.
32 •
G
üney Kore Eximbank (Kexim), Çanakkale Köprüsü’nün finansmanına talip. Kexim Türkiye Baş Temsilcisi Ahn Sang-Seon, Çanakkale Köprüsü’nün sadece bölgenin kalkınmasına değil, Türk tarihi açısından da önemli bir proje olduğuna işaret ederek, “Bu proje Türk ordusunun önemli bir zaferinin kazanıldığı bölgede yapılacak. Üstelik Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılını kutladığı 2023 yılında açılacak. İhale aşamasında projenin finansmanına ilişkin niyet mektubumuzu konsorsiyuma iletmiştik. Şu anda projenin finansmanı için desteğimizi sürdürüyoruz” dedi. Çanakkale Köprüsü için açılan ihaleyi kazanan konsorsiyumda Türkiye’nin önde gelen grupları Limak ve Yapı Merkezi bulunurken 2 Koreli yüklenici de var. Daelim ve SK, Kexim’in, finansman şartları arasında önemli bir madde olan Koreli yatırımcı grubu bulunması kriterinin yerine getirilmesini sağlıyor. Geçtiğimiz günlerde bir grup gazeteciyle bir araya gelen Kexim Türkiye Baş Temsilcisi Ahn Sang-Seon, banka hakkında bilgi verdi. 1976 yılında kurulan Kexim’in dünya genelinde 28 temsilciliği olduğunu belirten Sang-Seon, Türkiye’deki temsilciliklerini ise 3 yıl önce açtıklarını belirtti. Sang-Seon, şöyle devam etti:
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
“1.5 MİLYAR DOLAR TUTARINDA KREDİ KULLANDIRDIK” “Türkiye gelişmekte olan ülkeler arasında, yatırımcılar açısından çok cazip fırsatlar sunan bir pazar. Ekonomisi 2017 yılında çok hızlı bir şekilde stabilizasyon sürecine girdi. İhracat geçen yılın ilk çeyreğine göre yüzde 8 büyüme kaydetti. Türkiye, güçlü potansiyeli olan bir ülke… Koreli firmaların Türkiye’deki yatırımları giderek artıyor, üstelik hedefleri de büyüyor. Bizde bu yatırımları desteklemek için buradayız.” Türkiye’de son dönemde bazı önemli satın almalarda Koreli yatırımcıların imzasının görüldüğünü de hatırlatan Sang-Seon, CJ CGV’nin Mars Cinema’yı 800 milyon dolara aldığını ve bu alımın 180 milyon dolarlık kısmını kendilerinin finanse ettiğini kaydetti. Sang-Seon, “Bu proje dışında Avrasya Tüneli, 3. Köprü, Kırıkkale Doğalgaz Santrali, ve Gaziantep Şehir Hastanesi Projesi’nin finansmanı da dahil olmak üzere haziran ayı itibariyle Türkiye’de 1.5 milyar dolar tutarında kredi kullandırdık. Şimdi önümüzdeki hedef Çanakkale 1915 Köprüsü ve Otoyolu Projesi” diye konuştu.
Kaynak: Dünya
TÜRKİYE’NİN YATIRIMLARI
3. havaalanının yanına e-ticaret ve lojistik merkezi kurulacak Zeybekçi, 3. havalimanının yanına e-ticaret ve lojistik merkezi kuracaklarını aynı zamanda Türkiye’nin otomotivde bazı markaların üretim üssü olması için çalışmalara başladıklarını söyledi.
E
ilgililerle görüşmeler yürütüyoruz, hiçbir sıkıntı yok.
E-TİCARET VE LOJİSTİK MERKEZİ 3. havaalanının yanına e-ticaret ve lojistik için serbest bölge kuracağız. Gümrük Birliği konusunda resmi müzakerelerin 2017’de başlamasını ve 2018’de sonuçlanmasını öngörüyoruz. Dünya altın ticaretinde merkez olmak istiyoruz, bunun üzerinde çalışıyoruz.
Kredi musluklarının açılması kırılganlığı artırmadı, aksine dayanıklılığı artırdı; sadece finansmanın bir miktar pahalanmasına yol açtı, kısa sürede onunda düzelmesini bekliyoruz.
ÜRETİM MERKEZİ HALİNE GETİRECEĞİZ Otomotiv sektöründe yatırımlarla ile ilgili güzel gelişmeler var; bu gelişmeler var olan bazı markaların en önemli üretim merkezi haline gelmesi ile ilgili olacak.
konomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi ile beraber düzenlenen ve ihracatın değerlendirildiği dün akşamki toplantıda şu açıklamaları yaptı:
KATAR KONUSUNDA SIKINTI YOK İkinci çeyrekte birinci çeyrekten daha iyi bir büyüme olması ihtimali yüksek. Katar’a bugün itibariyle 200 kargo uçağı, 20’nin üzerinde gemi ile 15 bin tonun üzerinde gıda ile ilgili sevkiyat yapıldı. Türkiye ile Katar arasında her alanda çok önemli ticari bir dönemin başladığını göreceğiz. Katar’da 2022 dünya futbol şampiyonasında Türkiye’nin aktif şekilde yapım işlerinde yer almasını bekliyoruz. Katar’da ortaya çıkan fırsatlar diğer ülkelerle ilişkimiz için risk oluşturmuyor. Suudi Kaynak: Dünya Gazetesi
34 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
FİNANS
Girişimcilere destek programları Çok yakın bir zamanda 93.
kuruluş yıldönümlerini kutladıklarını
Türkiye İş Bankası’ndan
“FRANCHISE ALMAK İSTEYEN GİRİŞİMCİLERE ÇEŞİTLİ ÇÖZÜMLER SUNUYORUZ” “İş Bankası olarak Türkiye ekonomisini ve reel sektörü istikrarlı
bir şekilde destekleyerek, franchise almak isteyen girişimcilere çeşitli çözümler sunuyoruz” açıklamasını yapan Türkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Şencan, “Franchising Kredisi ile belirli bir plan doğrultusunda yönetilen iş zincirine girmek isteyen girişimcilerin finansman ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Girişimciler, gerek sisteme giriş aşamasında gerekse işletmenin daha sonra duyacağı finansman ihtiyaçları için uzun vadede, uygun faiz oranlı fon imkanına sahip oluyorlar. Franchising Kredisi, franchising sistemine katılmak isteyen girişimcilere; sisteme giriş aşamasında ödeyecekleri giriş bedelinin yanı sıra, demirbaş temini ve dekorasyon gibi doğacak muhtelif ihtiyaçların sağlanması amacıyla sunduğumuz taksit ödemeli ticari kredi türü... Kredinin vadesi 36 ay olarak belirlenmiş olmakla birlikte, kredi taleplerini, firmaların ihtiyaç ve ödeme koşullarına göre değerlendirerek en uygun
belirten Türkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Şencan, “Kuruluşundan bugüne kadar geçen 93 senede İş Bankası sadece rakamlarla değil, müşterileriyle kurduğu karşılıklı güvene dayanan ilişkisiyle ve yarattığı itibarla da ‘Türkiye’nin Bankası’ olma vasfını koruyor” dedi.
vade, teminat ve ödeme planı seçeneklerini oluşturuyoruz. Kredinin geri ödemeleri, aylık taksit ödemeli veya esnek vade planlı olabiliyor. Bu kapsamda franchising giriş bedelinin veya işletmenin demirbaş temini ve dekorasyon gibi ihtiyaçlarının fatura bedelinin yüzde 75’ine kadar finansman desteği sağlıyoruz” dedi.
İŞ’TE KOBİ: KOBİ’LERİN SİTESİ 2009 yılında KOBİ’lere özel olarak İş’te KOBİ internet sitesini oluşturduklarını belirten Şencan, “Sitemizin zengin içeriği ile KOBİ’ler 30 farklı sektöre ilişkin incelemelere, çeşitli haberlerden araştırmalara, makalelere, videolara ve uzman görüşlerine kadar birçok bilgiye ücretsiz olarak ulaşabiliyor. Verdiğimiz hizmet ile bugüne kadar 34 ulusal ve uluslararası ödüle layık görüldük. Şu an 82 bine yakın üyemiz bulunuyor. Üyelerimiz girişimcilik, dış ticaret, tarım ve hayvancılık gibi 17 farklı konuda ihtisas sahibi ‘İşin Uzmanı’na soru yönlendirerek ücretsiz danışmanlık hizmetinden yararlanabiliyorlar. İş’te KOBİ’nin Girişimcilik Uzmanı Prof. Dr. Kenan Mortan İş’te KOBİ üyelerinin girişimcilik ve franchising ile ilgili sorularını ücretsiz olarak yanıtlamakla birlikte, siteyi takip eden girişimcilere franchising sistemi ve girişimcilik ile ilgili sorularına yanıt bulabilecekleri videolarla destek veriliyor. 2009 yılından bugüne kadar İşin Uzmanları 8 bine yakın soruya yazılı olarak, 2 bini aşkın soruya da video ortamında yanıt verdiler” dedi. Şencan son olarak, İş’te KOBİ’ye üye olmak suretiyle farklı sektörlerde faaliyet gösteren firmaların, detaylı bir biçimde kendilerini tanıtma imkanı buldukları KOBİ Pazarı çatısı altında buluşarak, ücretsiz verdikleri ilanlar ile de diğer üyelere ve ziyaretçilere kolayca erişebildiklerini; kampanyalarını, ürün ve hizmetlerini etkin bir şekilde duyurma fırsatını yakaladıklarını belirterek sözlerine son verdi.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 35
FİNANS
ING’ye bir kez daha “Dünyanın En İyi Bankası” ödülü ING, finans dünyasının en itibarlı yayınlarından “Global Finance” dergisi tarafından düzenlenen organizasyonda “Dünyanın En İyi Bankası” seçildi. “Global Finance” dergisi “Dünyanın En İyi Küresel Bankaları 2017 Ödülleri”nin kazananlarını açıkladı. Bu yıl ödül programı kapsamında ilk kez belirlenen “Dünyanın En İyi Bankası” ödülünün sahibi ING oldu. ING CEO’su Ralph Hamers, ödüle ilişkin değerlendirmesinde, “Global Finance dergisinin ‘Dün-
36 •
yanın En İyi Bankası’ ödülünü, müşterilerimize her gün mümkün olan en iyi hizmeti vermek için büyük azimle çalışan tüm çalışma arkadaşlarım adına kabul etmekten gurur duyuyorum. ING olarak, her zaman bankacılığı daha kolay hale getirmek ve müşterilerimize sağlıklı finansal kararlar almalarında destek olmak için çalışmayı sürdüreceğiz” dedi. Adayların geçen yıl boyunca gösterdikleri performans, itibar ve yönetimdeki mükemmellik gibi kriterlere göre değerlendirildiği yarışmada kazananlar tüm dünyadan kurumsal finansal yöneticiler, analistler ve bankacılarla gerçekleştirilen görüşmeler sonucunda belirlendi. Düzenli olarak bankalar ve diğer finansal hizmet sağlayıcıları arasında en başarılı kurumları belirleyen “Global Finance” tarafından verilen ödüller, küresel finans topluluğu arasında güvenilir bir mükemmeliyet standardı olarak değerlendiriliyor. ING, Aralık 2016’da Financial Times bünyesinde yer alan etkili finans yayınlarından “The Banker” tarafından da “Yılın En İyi Küresel Bankası” ödülüne layık görülmüştü.
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Kadın Girişimcilere Hayat Deniz’de Güzel! DenizBank, Türkiye ekonomisine önemli katkıları bulunan kadın girişimcilere özel ayrıcalıklı ürün ve hizmetler sunuyor.
DenizBank’ın kadın girişimcilere özel sunduğu ürün ve hizmetlere ilişkin değerlendirmelerde bulunan DenizBank KOBİ Bankacılığı Pazarlama Grup Müdürü Tayfur Geler, “Kadın girişimcilerin işlerini kurma ve büyütme aşamalarında ihtiyaç duydukları finansal desteği sağlamaktan mutluluk duyuyoruz. Özel faiz oranları ile kredi ihtiyaçlarına en hızlı ve en kolay çözümleri sunuyoruz. Üstelik 80 bin TL’ye kadar krediden faydalanmak için “GIRISIMCI” boşluk “TCKN” yazıp 3280’e SMS göndererek hızlıca başvuruda bulunabilirler. Kredi başvurusunun sistemimize ulaşmasının ardından en geç 5 dakika içerisinde başvuru sonucu SMS ile bildirilecektir. Buna ek olarak kadın girişimcilerimiz bankacılık işlemlerinden tasarruf etsin diye en çok ihtiyaç duydukları işlemlerinden oluşan “Kadın Girişimci Tarifesini” sunuyoruz. Tarifemiz tüm DenizBank Şubeleri, KOBİ İletişim Merkezi ya da İnternet Bankacılığı’nda yer alan “Başvurular-Avantaj Paketleri” sekmesinden satın alınabilir. Kadın girişimcilerin birikimlerinin TL, USD, Euro ve altın farketmeksizin çoğalması için özel faiz oranlarında vadeli mevduat sunuyoruz. Ürün ve hizmetlerimiz hakkında detaylı bilgi almak ve fırsatlardan yararlanmak için tüm kadın girişimcilerimizi DenizBank şubelerimize bekliyoruz” dedi.
FİNANS
Kuveyt Türk’ten yenilikçi bir uygulama İnovatif uygulamalarıyla sektöre öncülük eden Kuveyt Türk, müşterilerini döviz ve altın alım-satım işlemlerinde önemli bir yenilikle buluşturuyor.
Kuveyt Türk, döviz ve altın piyasalarındaki tecrübesi, birikimi ve uzmanlığıyla teknoloji endeksli inovatif bir çözüme imza attı. Bankacılık sektörü, internet ve mobil şubelerin-
de, mesai saatleri içinde uyguladıkları döviz ve altın alım-satım kur marjlarını (alış satış kurları arasındaki fark) akşam saatlerinden itibaren açıyorken, sektördeki kurumlardan farklılaşan Kuveyt Türk, hafta içi her gün 24 saat boyunca uygun marjlarla hizmet vermeye başladı. Kuveyt Türk müşterileri, artık saat 17.30’dan ertesi sabah 08.30’a kadar mesai dışı saatlerde de Dolar-TL, Euro-TL, Altın-TL, Euro-Dolar ve Altın-Dolar işlemlerini, alım-satım arasındaki marj açılmaksızın uygun marjlarla Kuveyt Türk’ün web sitesinde belirtilen işlem limitleri dahilinde gerçekleştirebiliyor. Müşteriler, özel ek bir uygulamaya ve başvuruya
gerek duymadan Kuveyt Türk’ün internet şube, mobil şube, ATM, XTM ve çağrı merkezi kanallarından gece gündüz fark etmeden uygun marjlarla döviz ve altın alım-satım işlemi yapabiliyor. Kuveyt Türk Hazine ve Uluslararası Bankacılık’tan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Dr. Ahmet Albayrak konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Mesai saatleri dışında yaşanan döviz ve altın alım-satım marj yüksekliği sorununa çözüm üreten bu inovasyonumuz, Kuveyt Türk’ün döviz ve altın piyasalarındaki tecrübesinin, birikiminin ve uzmanlığının bir yansımasıdır. Geçtiğimiz günlerde, QR kodu ile ATM kartına gerek olmadan para çekme projesini hayata geçirmiştik. Şimdi de hafta içi her gün 24 saat döviz ve altın alım-satımını uygun marjlarla sunmaya başladık. Tüm bunları hayata geçirebilmemizde yenilikçi, dinamik ve güçlü bilgi teknolojileri ekibimiz ve altyapımız önemli bir rol oynuyor. Müşterilerimize daha iyi hizmet vermek için sürekli çalışıyoruz. Yeniliklerimiz devam edecek” dedi.
Türkiye Finans’tan 125 milyon TL’lik
kira sertifikası ihracı Türkiye’nin öncü katılım bankası Türkiye Finans, iştiraki TF Varlık Kiralama A.Ş’nin 15 Eylül tarihinde yurt içi piyasada ihraç ettiği 125 milyon TL tutarlı yeni kira sertifikası ihracını başarıyla tamamladı. 11-12-13 Eylül tarihlerinde talep toplaması yapılan sertifika ihracı, yönetim sözleşmesine dayalı olarak gerçekleştirildi. Halka arz yöntemi ile satışı gerçekleştirilen kira sertifikasının özel durum açıklaması, Kamuyu Aydınlatma Platformu’nda (KAP) yayınlandı. Açıklamada şu bilgilere yer verildi: “Şirketimizin talep toplamasını 11-12-13 Eylül 2017 tarihinde gerçekleştirdiği, Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş.’nin fon kullanıcısı olarak yer aldığı 125 milyon TL nominal değerdeki, 175 gün vadeli kira sertifikalarının satış işlemleri tamamlanmış olup müşteri hesaplarına virmanlar gerçekleştirilmiştir. Kamunun bilgisine arz olunur.” Türkiye Finans Hazine ve Finansal Kurumlar Genel Müdür Yardımcısı Hakan Uzun, 2017’nin ilk dokuz ayında toplam 833 milyon TL tutarında kira sertifikası ihraç ettiklerini belirtti. Hakan Uzun, “Türkiye Finans olarak katılım bankalarının reel ekonomiye verdiği desteğin en somut göstergelerinden biri olan kira sertifikası ihracı alanında sağladığımız yüksek finansmanla sektördeki söz sahipliğimizi sürdürüyoruz. Kurduğumuz ikinci
bir varlık kiralama şirketi aracılığıyla, Türkiye’de reel sektörün finansmanında kira sertifikası ihracını uygulayan ilk katılım bankası olarak önümüzdeki dönemde de katılım bankacılığı prensiplerine uygun olarak kaynaklarımızı çeşitlendirmeye ve reel ekonomiye destek olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 37
KAPAK KONUĞU Lisans eğitimini mühendis olarak tamamlamasına rağmen, esasında iktisat okumayı istediğini ve bu ilgi doğrultusunda notlarını hiç etkilemediği halde üniversite yıllarında ekstradan iktisat eğitimi aldığını ve Londra’da bu bölümde yüksek lisansını tamamladığını belirten Albaraka Türk Katılım Bankası Genel Müdürü Melikşah Utku’nun bankacılık sektöründeki yolculuğu 2004 yılında Albaraka Türk’te Genel Müdür Danışmanı olarak göreve getirilmesiyle başladı. Albaraka Türk’teki 13 yıllık serüvenini bizİMLE paylaşan Utku, Türkiye ekonomisine dair görüşlerini dile getirirken, aynı zamanda Albaraka Türk’ün gelecek dönemİNe ilişkin hedef ve projeleri hakkında da bilgiler verdi.
“İŞİNİZİ SEVEREK YAPTIĞINIZDA BAŞARI KENDİLİĞİNDEN GELİYOR” 38 •
w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix
Ö
KAPAK KONUĞU
ncelikle röportajımıza sizi tanımakla başlayalım? Melikşah Utku kimdir? Nasıl bir eğitim gördü, iş hayatına ne zaman başladı, nelerden hoşlanır? 1968 yılında Ankara’da doğdum. Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü 1990 mezunuyum. Esasında üniversitede iktisat okuma niyetim vardı. Bu ilgi doğrultusunda da üniversite yıllarımda, notlarımı hiç etkilemediği halde ekstradan iktisat dersleri aldım. Sonrasında da Londra’ya giderek 1990-1992 arasında London School of Economics’te yüksek lisansımı yaptım. 1996-1998 yılları arasında da ikinci yüksek lisansımı Marmara Üniversitesi’nde İktisadi Kalkınma üzerine tamamladım. Türkiye’ye dönünce yazılım üzerine olan aile şirketiyle iş hayatına adım attım. O dönem MÜSİAD Yönetim Kurulu’na girdim. Rahmetli Adnan Büyükdeniz ile beraber ekonomik raporlama üzerine çalışıyorduk. Kendisiyle lisans yıllarına dayanan bir hukukumuz vardı. 2003 yılı içerisinde Albaraka’ya Genel Müdür olunca beni çalışma arkadaşı olarak yanında görmek istedi. 2004 yılında bu taleple birlikte Albaraka Türk’te Genel Müdür Danışmanı olarak bankacılık sektörüne adımımı attım. Sonrasında 2006-2007’de şirkette Baş Ekonomistlik görevini yürüttüm. O dönem halka arzımızı gerçekleştirdiğimiz süreci yönettim. Halka arz sürecinin sonrasında 20072009 döneminde Yatırımcı İlişkileri Müdürlüğü görevine getirildim. 2009 yılında IT olarak adlandırılan Enformasyon Teknolojileri’nden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak çalışmaya başladım. Altı yıl sürdürdüğüm bu görevi 2015 yılında devrederken, Mali İşler, İletişim ve Strateji tarafını devraldım. Bu süreçte 2013-2016 yılları boyunca Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Üyeliği de yaptım. 2016 yılı Ekim ayında Albaraka Türk Genel
Müdürlüğü görevine getirildim. Bu görevimin yanısıra dönemsel başkanlık Albaraka Türk’te olduğu için Türkiye Katılım Bankaları Birliği (TKBB) Başkanlığı’nı da sürdürüyorum. Bu çalışma dönemim içerisinde ayrıca 1995-2009 yılları arasında Yeni Şafak gazetesinde ekonomi üzerine köşe yazıları yazdım. Oldukça yoğun bir çalışma temposu-
na sahip olduğum için hoşlandığım faaliyetlere ayıracak vakti açıkçası çok bulamıyorum. Ancak küçüklüğümden bu yana kitap okumayı çok sevmiş, hep kitaplarla haşır neşir olmuşumdur. Bu noktada iktisadın bankacılık ve finansa bakan kısmı dışında, fırsat buldukça iktisat tarihi, davranışsal iktisat gibi alanlarda okumaya gayret ediyorum.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 39
KAPAK KONUĞU Peki, bu kadar yoğun çalışan birisi olarak bir iş gününüz nasıl geçiyor, gün içerisinde neler yapıyorsunuz? Öncelikle yoğun bir tempoya ayak uydurmak için güne erken başlamak bir zorunluluk haline geliyor. Gün içinde rutin işler olmasına rağmen her gün farklı gündemlerimiz de oluyor. Sabahları o gün yapmam gerekenlerin listesini çıkarmayla başlıyorum genellikle. Maillerime göz atıp, telefonumdan veya tabletimden dünyada ve Türkiye’deki önemli gelişmeleri takip etmeye çalışıyorum. Bununla birlikte genel müdürlük pozisyonunun gereği bankamızın her birimi ile temas halinde olmaya gayret gösteriyorum. Bu doğrultuda stratejiden satış ve ürün yönetimine kadar birçok konuda sık sık bilgilendirmeler alır, bölüm müdürleri ile görüşerek, haftada en az bir gün şehirlerarası şube ziyaretleri gerçekleştirmeye çalışırım. Bu yoğun tempoda zihnimi tazelemek ve enerji toplamak için kısa soluklu molalar veririm. Çok fazla seyahat ettiğimden, okumam gereken raporları seyahat esnasında okur, zamanımı böylece değerlendiririm. CEO olarak temel işlerimi strateji belirleme, sorun çözme ve paydaşlarla iletişim olarak görüyorum. Strateji tarafında makro olarak bankayı nereye taşımak istediğimiz ile ilgili çalışı-
yoruz. Genel müdür olarak; normal, rutin işlerin bana çokça gelmesini, ulaşmasını istemiyorum. Bu anlamda delegasyonu önemsiyorum. Ancak sorun yaşanan işler, ürünler vs. gibi konuları ana işim arasında görüyorum. Bir diğer konu, paydaşlarla iletişim; bu noktada tabii ki, yönetim kurulu, yatırımcılarla iletişim noktası çok önemli. Ancak, birçok kurumda sözde en önemli paydaş olan özde ise unutulan çalışanlar benim için en önemli paydaşlar. Bu noktada mümkün olduğunca her kademeden çalışanlar ile biraraya gelir, hasbihal ederiz. Üstelik onların görüş, öneri ve eleştirileri o kadar verimli oluyor ki, hem çok severek hem de çok faydalanarak bu görüşmeleri yapıyorum.
Biraz da Albaraka Türk’ten bahsetme vakti geldi sanırım. Albaraka Türk 2017 yılının ilk yarısını nasıl geçirdi? İlk yarı yılın bitiminde nasıl bir büyüme oranıyla karşılaştınız? 2017 yılı bankacılık sektörü açısından oldukça verimli geçti. Hükümetimizin destek ve teşvikleri, geçtiğimiz yıl temmuz ayında yaşadığımız elim hadisenin ardından siyasi ve ekonomik istikrarın yeniden sağlanması, güçlü büyüme rakamları, Kredi Garanti Fonu’nun oluşturduğu olumlu etki gibi sebepler neticesinde işlem hacminin yoğun gerçekleştiği bir dönemi geride bıraktık. Albaraka Türk olarak bu ortamda ciddi büyüme performansı sergiledik. Aktiflerde, toplanan fonlarda ve kullandırılan fonlarda yüzde 15-yüzde 20 bandında büyümeler yakaladık. Bunların yanısıra Albaraka Türk olarak girişimcilik ekosisteminin gelişimini yakından takip ediyor, başarılı girişimlerin kurulması ve desteklenebilmesi üzerine çalışmalar yürütüyoruz. Bu noktada katılım bankacılığı sektöründe dünyada bir ilk olarak Start-Up Hızlandırma Merkezi Albaraka Garaj’ı kurduk. Dünyanın en iyi katılım bankası olma vizyonumuz doğrultusunda finansal tabanlı iş fikirlerine ve projelere sahip girişimcilere kuluçka ve hızlandırma hizmeti
“ÇALIŞANLARINIZLA GÜÇLÜ VE SAĞLIKLI İLETİŞİM KURABİLDİĞİNİZ ÖLÇÜDE KAYDA DEĞER BAŞARIDAN SÖZ EDEBİLİRSİNİZ” Sizce iş hayatınızda yakaladığınız başarıyı neye borçlusunuz? Başarınızın sırrını açıklar mısınız? İş hayatında başarılı olmak tek bir sebepten ziyade kapsamlı ve de esnek, seçenekli bir çalışma ahlakını gerektirmektedir. Bu doğrultuda zihinvücut bütünlüğümü korumaya çalışarak, konsantrasyonumu hep yüksek tutmaya gayret ediyorum. Mutlak doğruların yer almadığı iş hayatında fikirsel esnekliğe sahip olabilmek oldukça önemli. Şirket çalışanlarımızın fikirlerini dinlemeye ve değerlendirmeye, çalışma verimlerini ve iş memnuniyetlerini artırmaya çalışırım. Çalışanlarınızla güçlü ve sağlıklı iletişim kurabildiğiniz ölçüde kayda değer başarıdan söz edebilirsiniz. Şuna içten inanıyorum ki; işinizi severek yaptığınızda başarı kendiliğinden geliyor. Ben de iş hayatım boyunca çalıştığım çeşitli alan ve sektörlerde yaptığım işi sevmeye hep özen gösterdim. Yaptığınız işi sevdiğinizde verimliliğiniz de çok daha yüksek oluyor. İşin açığı, çok da sonuçlara ve kariyere odaklanan biri değilim. Daha ziyade süreçlere ve çalışmaya inanıyorum. Sonuçlar ise daha ziyade dışsallıklar ve kader ile ilgili bence. Bu yoğun tempo içerisinde en çok ihtiyacını duyduğum etmenlerden biri de, tahmin edebileceğiniz üzere zaman. Zamanı en iyi şekilde kullanmaya çalışırım; uygun vakit gelmişse beklemeden harekete geçerim. Teknolojinin doğasının gereği, özellikle finans alanında baş döndüren bir hızda yenilikler, yeni gelişmeler gündeme geliyor. Bu gelişmeleri yakından takip edip, zamanında aksiyon alabilmek size başarının kapısını aralıyor.
40 •
w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix
KAPAK KONUĞU veriyoruz. Bu doğrultuda 137 proje arasından özenle seçilen 10 projeye merkezimizde destek vermeye başladık. Ayrıca banka olarak halihazırda biri Erbil’de olmak üzere 213 şubemiz ve yaklaşık 3 bin 800 çalışanımızla ülkemizde ve dünyada katılım bankacılığını yaygınlaştırabilmek amacıyla yüksek kalite ve özveriyle hizmetlerimizi sürdürüyoruz. Toplamda bu yılın ikinci yarısına dair bazı riskler olmakla beraber çok iyi bir rüzgârın yakalandığını düşünüyorum. Hem içerde hem dışarıda artan büyüme iştahı üretimimizi ve ihracatımızı pozitif etkiliyor. Bu sebeple risklere karşı dikkati elden kaçırmadan üretmeye ve büyümeye devam edeceğimize inanıyorum.
“KOBİ’LERİMİZE YÖNELİK DESTEKLERİMİZ ARTARAK SÜRECEKTİR” Peki, Albaraka Türk bu yılı nasıl tamamlamak istiyor, ayrıca bankanın 2018 yılına dair büyüme hedef ve beklentileri neler? Albaraka Türk olarak 2018 ve sonraki yıllarda hedefimiz sağlam ve sürdürülebilir büyüme olmaya devam ediyor. Yıl sonu beklentilerine baktığımızda bankacılık sektörünün büyümesine paralel olarak, yüzde 20 oranında büyümeyi öngörüyoruz. Ancak bu noktada salt büyümeyi tek odak noktası almaktan ziyade, özellikle aktif kalitemizi iyileştirmeyi, kredi ve fon portföylerimizde çeşitliliği artırarak, daha güvenli ve etkin bir risk yönetimini gerçekleştirmek istiyoruz. Buna paralel, önümüzdeki dönemin odak noktalarından olan bireysel müşteri havuzumuzu genişletip, tabana yayılan bir dağılım sağlamayı amaçlıyoruz. Geliştireceğimiz yeni ürün, kanal ve iletişimler ile bu büyümeyi desteklemeyi hedefliyoruz. 2017 yılında, hükümetimizin katkılarıyla ciddi destek verdiğimiz ekonomimizin can damarı KOBİ’leri 2018 yılında da desteklemeye devam ede-
Sürdürülebilir bir büyüme için nasıl bir strateji izliyorsunuz? Sürdürülebilir büyümenin temelinde etkin ve çeşitlendirilmiş bir risk yönetimi olduğunu düşünüyorum. Dünya genelinde, özellikle coğrafyamızda dönem dönem artan jeopolitik gerginlikler ve siyasal durum hem finansal hem finansal olmayan sektörlerde etkin risk yönetimini elzem kılmakta. Müşteri portföyümüzü bireysel ve KOBİ’lerde çeşitlendirerek tabana yayılmak, risk yönetimi noktasında 2018 yılında en önemli önceliklerimiz arasında olacak. Bu bağlamda bir yandan ekonomimize çok ciddi katkılar sağlayan KOBİ’lerimizin yanında olmayı sürdürürken, diğer yandan 2025 yılında portföyümüz içerisinde %30’a çıkarmak istediğimiz bireysel müşterilerimize yönelik çalışmalarımıza devam edeceğiz. İlaveten, büyümeyi sürdürülebilir hale getirebilmek için çağın gerekliliklerini yakalayarak dijitalleşmeye de önem vereceğiz. Yeni dönemde dijital ağırlıklı küçük şube konseptlerini ön plana çıkararak dijital kanallardan daha fazla müşteri çekmeyi, müşterilerimizin hemen tüm finansal işlemlerini hızlı ve efektif bir biçimde gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Ayrıca bölge ülkeleri ve diğer Müslüman ülkelerle işbirlikleri ve işlem hacmimizi artırarak küresel sistemde yerimizi daha sağlamlaştırmayı hedefliyoruz.
ceğiz. Bu bağlamda KOBİ’lerimize özel hizmet modelleri konusunda çalışmalar yürütüyor, ihtiyaç duydukları finansmanları karşılayabilmek adına Ar-Ge faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Risk portföyünü çeşitlendirebilmek ve geniş bir skalada hizmet verebilmek adına dış ticaretten tarımsal üretime, ekonomimize katma değer sağlayan KOBİ’lerimize yönelik desteklerimiz artarak sürecektir. Bunlara ek, yeni yılda en önemli gündem maddelerimizden biri dijitalleşme olacak. Teknolojik gelişmeler ile oldukça hızlı değişim ve dönüşüm gösteren dijital dünyada banka olarak yerimizi sağlamlaştırmak öncelikli hedefimiz ve hazırlıklarımız arasında. Ödemelerden mobil bankacılığa, para transferleri, blokchain ve BitCoin gibi alanlarda süratli şekilde inovasyonlarla karşı karşıya kaldığımız bir finansal dünyada, tüm süreçlerimizi dijitalleştirmek ve “Dijital Albaraka” olarak yolumuza devam etmek istiyoruz. Yeni yılda kaç şube açıp, ne kadar personel almayı planlıyorsunuz? Şubeleşme noktasında yeni dönemde farklı bir yaklaşımı ele alacağız.
İnsanların teknoloji ile değişen ve dönüşen alışkanlık ve algılarının farkında olarak, bankacılık alanında da yönümüzü dijitale çevirdik. Tüm süreçlerimizi dijitalleştirerek müşterilerimize çok daha hızlı ve efektif bir şekilde ulaşmayı hedefliyoruz. Halihazırda bankacılık sektöründeki genel eğilime baktığımızda da sektörde şubeleşmenin hız keserek yerini önemli bir oranda şube optimizasyonuna bıraktığını gözlemleyebiliyoruz. Şube dışı dağıtım kanalları alternatif bir seçenek olmaktan çıkıp merkezileşme yolunda emin adımlarla ilerliyor. Biz de başta mobil şube olmak üzere yeni dönemde dijitalleşme yolunda “boyutu küçük, etkinliği yüksek” yeni nesil şube konsepti gibi yöntemlerle bu alandaki yatırımlara yöneleceğiz. Ancak tüm bu gelişmelere rağmen bir katılım bankası olarak şubeleşme yolunda atacağımız adımların hala olduğunu düşünüyorum. Yatırımlarını katılım bankalarında değerlendirmek, bankamıza daha kolay erişebilmek isteyen potansiyel müşteri kitlemize de hitap etmeye devam edeceğiz. Bu minvalde önümüzdeki dönemde banka olarak yurt içinde en az 5, yurt
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 41
KAPAK KONUĞU
dışında 1 şube daha açmayı planlamaktayız. Açılan her yeni şube ile istihdam imkanları yaratarak ekonomimize katkı sağlamayı sürdüreceğiz. Katılım bankacılığının bankacılık sektöründeki mevcut durumu hakkında bilgi verir misiniz? Katılım bankacılığına teveccüh dünya genelinde her geçen gün artarak devam ediyor. Bu konuda sadece müslümanların yoğun yaşadığı ülkelerde değil, İngiltere gibi batı ülkelerinden de ciddi ilgi ve talep görmekteyiz. İslami finans global ölçekte konvansiyonel finanstan hızlı büyümesine rağmen henüz potansiyelinin çok altında, yüzde 1 civarında paya sahip. Baktığımızda, katılım bankacılığı ayağında dünya genelinde 1,5 trilyon dolarlık bir büyüklük söz konusu. İşin içine diğer faizsiz finansal kurum ve enstrümanları dahil ettiğimizde iki trilyon doların üzerinde bir rakam karşımıza çıkıyor. Önümüzdeki dönemde ürün, hizmet ve bilinirlik artışlarının katkısı ile bu payın daha artacağını düşünebiliriz. Ülkemiz tarafından baktığımızda, katılım bankacılığının güçlü ve sağlam verilerle büyümesini sürdürdüğünü görebiliyoruz. Özellikle 2002’den itibaren yıllık ortalama yüzde 30-40 civarında büyüme gösteren katılım bankacılığı, pazar payını yüzde 5,5 seviyesine getirmiştir. Rakamsal boyutta 2017 yılında ilk yarı sonu itibariyle yüzde 7,7’lik bir büyüme gerçekleştirerek toplam aktif büyüklüğümüz 143
42 •
w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix
milyar TL’nin üzerine çıkmıştır. Geçtiğimiz yıllarda sektörden bir bankanın ani çıkışına rağmen, bunun şokunu kolaylıkla atlatarak pazar payımız ve büyüme rakamlarımızı korumamız, sektör olarak ayaklarımızın yere ne denli sağlam bastığının göstergesi. Yakın zamanda iki devlet bankasının sektöre dahil olmasının ciddi manada bir canlılık ve heyecan getirdiğini de söylemek isterim. Bu canlılık, sene sonunda yüzde 20 büyüme ve 2025’te yüzde 15’e çıkarmak istediğimiz pazar payı hedefimize bizi bir adım daha yaklaştırıyor. Bunun yanı sıra, gerek yurt içi gerek yurt dışı kaynaklı özel ve kamu aktörlerinin katılım bankacılığı sektörüne yönelik iştahlarının olduğu bilinen gerçek. Bu gelişmeler ile İstanbul’un finans merkezi olması hedefinin yanı sıra İstanbul’u İslami finansın global ölçekteki merkezlerinden biri haline getirme vizyonumuz da güçlenerek sürüyor.
Bu noktada belirtilen hedeflere sağlam ve sürdürülebilir şekilde ulaşabilmemiz geniş ve kolektif çalışma zorunluluğunu beraberinde getiriyor. Katılım bankacılığından daha geniş kapsamda faizsiz finansal sistemleri ele almamız, katılım sigortacılığı, sukuk piyasaları gibi alanları daha çok değerlendirmemiz, sistemin ülkemizde gelişimine ciddi katkı sağlayacaktır. Katılım bankacılığını denetleyici ve düzenleyici kurumlardan, sermaye piyasalarına kadar topyekün destek ve katılım ile hedeflerimize ulaşabileceğimiz kanaatindeyim.
“SICAK PARAYA BAĞIMLILIĞIMIZI AZALTMAMIZ, FAİZ ORANLARINI MAKUL SEVİYELERE İNDİRMEMİZ GEREKİYOR” Türkiye ekonomisini değerlendirdiğimizde nasıl bir tabloyla karşılaşıyoruz? Ekonomimize dair genel görüşlerinizi alabilir miyiz? Ülke olarak geçtiğimiz yıl ekonomik anlamda zorlu bir seneyi geride bıraktık. Yaşadığımız elim darbe girişimi, küresel ekonomik ve siyasi gelişmelerin etkileri gibi çeşitli faktörler neticesinde sıkıntılı bir dönem geçirdik. Ancak ülke olarak böylesine sıkıntılı bir ortamdan, hükümetimizin de ciddi teşvikleri sayesinde çok kısa sürede çıkmayı başardık. Bu noktada hükümetin Kredi Garanti Fonu ile sağladığı destek can suyu olarak ekonomimizdeki muhtemel riskleri asgariye in-
“YURT DIŞINDA BÜYÜMEK, PLANLARIMIZ ARASINDA” 2018 için yurt dışında büyüme planınız var mı? Albaraka Türk olarak Albaraka Bankacılık Grubu’nun bir üyesi olmamızın da getirisiyle yurt dışı ilişkileri ve iş yapma tecrübesine sahibiz. Grubumuz Bahreyn merkezli olmak üzere 15 ülkede fiilen bankacılık faaliyetlerini sürdürmektedir. Bu noktada biz de Albaraka Türk olarak 2012 yılında yurt dışında ilk şubemizi Irak’ın Erbil kentinde açtık. Bu şubedeki performansımız beklentilerimizin üzerinde gerçekleşmektedir. Yurt dışında büyümek, planlarımız arasında. Ama fiziksel ama dijital yollarla büyüme fırsatlarını her daim değerlendiriyoruz. Nitekim önümüzdeki yılda yurt dışında bir şube açma hedefimiz planlamamızda bulunmaktadır. Ayrıca, yurt dışından gelen gurbetçi ve yabancıların Türkiye’deki ihtiyaçlarını karşılama noktasında gerekli tüm hizmet ve ürün altyapısına sahip olduğumuzu ifade edebilirim.
KAPAK KONUĞU dirmiş, üretim ve yatırımı teşvik edici politikalar ülkemizdeki ekonomik ortamı hareketlendirmiştir. Bunun yanında, ekonomimizdeki volatilitenin azalması, politik istikrarın sağlanması, kurdaki yukarı yönlü hareketliliğin düzelmesi gibi faktörler olumlu katkı yapmıştır. Son dönemdeki çeyrek dönem büyüme rakamları gösteriyor ki, ülke olarak 2017 yılını yüzde 5 üzerinde güçlü bir büyüme rakamıyla kapatacağız. Bu olumlu tablo ile birlikte gerek bölgemizde yaşanan ekonomik ve siyasi gelişmeler gerekse dünya politik yapısındaki çalkantılı dönem (Trump Dönemi, Kuzey Kore, Brexit vb.) büyümemizi sağlamlaştıracak ve sürdürülebilir kılacak çeşitli adımlar atmamızı gerekli kılıyor. Muhtemel bölgesel ve iç politik risklerden en az etkilenmek için, sıcak paraya bağımlılığımızı azaltmamız, tasarrufumuzu artırarak yüksek faiz oranlarını makul seviyelere indirmemiz gerekiyor. Bununla birlikte iç ve dış doğrudan yatırım oranlarını artırıcı politikalar izlememiz, Türkiye ekonomisini sağlam ve sürdürülebilir bir şekilde hedeflerine taşıyacaktır.
“ALBARAKA GARAJ İLE TUTKULU GİRİŞİMCİLERİ VE YENİLİKÇİ GİRİŞİMLERİ DESTEKLEMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ” Albaraka Garaj hakkında detaylı bir bilgi verir misiniz? Teknolojinin gelişim hızına ayak uydurmak, finansal dünyanın yeni formunda yerimizi sağlam bir şekilde alabilmek adına katılım bankaları içerisinde dünyada bir ilki gerçekleştirdik. Bu noktada girişimcilerimize yönelik Albaraka Garaj Start-Up Hızlandırma Merkezi’mizi faaliyete aldık. Girişimcilerimizin maddi manevi birçok ihtiyacını bu garaj bünyesinde gidermeye çalışıyoruz. Bu noktada girişimcilerimize ofis imkanından finansal ve pazarlama desteğine, eğitim programlarından mentor ve danışman-
lık hizmetlerine kadar çok çeşitli noktalarda destek sağlamaktayız. Albaraka Garaj’da ilk proje teklif çağrımızda ciddi başvuru ve talep aldık. Bu başvuru ve talepler ülkemiz girişimcilik potansiyeli ve geleceği ile ilgili çok sevindirici. Bu süreci geçen girişimcilerimizi öncelikle eğitim ve kuluçka dönemine alıyoruz. Girişimci ekiplerimizin Albaraka Garaj Hızlandırma Programı’nı başarıyla tamamlamasının ardından en az 50 bin TL olmak üzere hibe desteği sunuyoruz. Girişimcinin projesi ve boyutu neticesinde çekirdek sermaye desteği artabilmekte, bu sayede girişimcilerimiz
temel finansal ihtiyaçlarını karşılama imkanına erişmektedir. Albaraka Garaj ile inovasyon fırsatlarını değerlendiriyor, değişimlere karşı hızlı pozisyon alma yetilerimizi geliştiriyor ve yeni işbirlikleri ile özellikle fintech start-up’larını destekleyecek modeller geliştiriyoruz. Bu vizyon çerçevesinde hayallerini gerçekleştirecek sabır ve kararlılığa sahip tutkulu girişimcileri ve yenilikçi, teknoloji tabanlı ve ölçeklenebilir girişimleri desteklemeyi sürdüreceğiz. Yılda bir başvuru alacak hızlandırma programımıza girişimcilerimiz online başvurabilmektedir.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 43
FRANCHISING
Genç girişimcilere yeni fırsatlar franchise sisteminde! İş kurmak denildiğinde birçok insanın aklına ilk etapta franchise almak gerekir. Çünkü bağımsız bir işletme kurmaktansa, başarılı bir markanın yerleşmiş konseptini almak kişileri daha avantajlı ve başarılı kılar. Franchise almak, o markanın satın alma gücünden ve marka bilinirliğinden faydalanmak anlamına gelir. Bu açıdan aslında işe bir adım önde de başlarsınız… Belirli bir sermayeye sahip olan fakat hangi alana yatırım yapacağına karar veremeyen girişimci adayları için franchise almak, iş dünyasına atılabilmenin en hızlı ve etkili yolu olacaktır. Hem alana hem de verene sağladığı avantajlar franchising sisteminin giderek yaygınlaşmasına olanak tanıyarak, sektörün her geçen gün büyümesine vesile oluyor. Peki, franchise sistemi ne? Franchise sistemi alana ya da verene ne gibi faydalar sağlıyor? Kısaca bunlara değinmek isterim…
44 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
FRANCHISING
FRANCHISE NEDİR? Franchise, bir sistem ve markanın imtiyaz hakkı sahibinin, belirli süre, koşul ve sınırlar içinde, işin yönetim ve organizasyonuna ilişkin sürekli disiplin ve destek sağlayarak, belirli bir bedel karşılığında, bağımsız yatırımcılara sistem ve markasını kullandırmasına dayanan, uzun vadeli ve sürekli bir iş ilişkisidir. Küçük girişimcilerin, büyük firma gibi davranmasını sağlayan bir sistemdir. Franchise veren (Franchisor, Franchiser): Sistemin ve markanın haklarına sahip olan ve franchise anlaşması ile bu hakları 3’üncü yatırımcılara kullandıran kişi veya kuruluştur. Franchise veren, sistemi kuranın kendisi olabileceği gibi, yalnızca franchise haklarını satma yetkisine sahip bir başkası da olabilir. Franchise veren, sistemin gereği olan araştırma, eğitim, denetim, vb. gibi destekleri üstlenir. Franchise alan (Franchisee): Sistemin ve markanın belli bir satış-hizmet noktası ve/veya bölgesi için haklarını anlaşma ile alarak uygulayan bağımsız yatırımcıdır.
FRANCHISING’İN FRANCHISE ALAN AÇISINDAN AVANTAJLARI -Küçük firmaların franchise alarak işe başlamaları, yeni bir iş kurmaya göre daha daha kolay ve daha az maliyetlidir. -Franchise almak isteyen yatırımcı, piyasada ticari adı ve markası tanınmış ve başarılı olmuş bir işletmenin ürün ya da hizmetiyle işe başlar. Böylece, tek başına işini kurmak isteyen yatırımcıya göre pazara daha kolay girer. Çünkü franchise alan firma, ana firmanın hazır müşteri potansiyelinden yararlanmaktadır. -Kendi işini kurmak için gerekli yeteneği ya da güveni kendinde bulamayan, fazla iş tecrübesi olmayan küçük yatırımcılar için franchise alarak işe başlamak daha uygundur. Çünkü franchise veren ana firmalar, franchise verdikleri kişilere birimlerini açmadan önce ve daha sonra yönetsel eğitim programları, sürekli rehberlik, test edilmiş bir ürün ya da hizmetin pazarlama programlarını sağlarlar. Böylece, ana firmanın deneyimlerinden yararlanma olanağına sahip olan küçük yatırımcıların hata riski azalır. -Franchise alan firma, ana firmanın bölgesel ve ülke çapında yapmış olduğu reklamlardan ve promosyonlardan yararlanır. Reklam kampanyaları ana firma tarafından düzenlenmekte ve kontrol edilmektedir. Ancak franchise alan firma da, bu reklam ve promosyon maliyetlerini paylaşır ve aylık satışlarının belli bir yüzdesini ana firmaya öder. -Franchise alan firmalar, ürün ya da hizmet satışında ana firmanın müşteri potansiyelinden yararlandıkları için satışlarını bir şekilde garantilemiş sayılırlar.
-Franchising işlemine konu olan mal ile ilgili malzemeler, franchise veren tarafından alınmaktadır. Ana firma büyük miktarlarda malzeme aldığı için miktar indiriminden yararlanmakta ve buna bağlı olarak da franchise alanların maliyetleri azalmaktadır. -Franchise alan firma, ana firmanın değişen ekonomik koşullar çerçevesinde daha iyi rekabet edebilmek için yaptığı araştırma ve geliştirme programından hiçbir masraf yapmadan yararlanır.
FRANCHISING’İN FRANCHİSE VEREN AÇISINDAN AVANTAJLARI -Ana firma, büyük sermaye yatırımları yapmak zorunda kalmadan ve yaptığı masrafların kendisine çabuk bir şekilde geri dönebilmesinin mümkün olduğu bir yöntemle pazar payını genişletir. Franchising yoluyla ana firma, franchise alan yatırımcıdan aldığı sermayenin büyük bir oranını kendi işini geliştirmek için kullanır. -Franchise veren firma, sisteme katılmak isteyen küçük yatırımcıları seçerken titiz davranır. Seçtiği bu yatırımcılara işyerlerini açmadan verdiği eğitim sayesinde de, onların gelişmesine olanak tanımış olur. Franchise alan yatırımcıların iyi ve dürüst çalışmaları sonucunda, franchise veren firmanın kazancı artacak ve bu durumda franchising sisteminin başarısı artacağından zincir daha da büyüyecektir. Ana firmanın daha da büyümesi anlamına gelen bu durumda, ana firma pazarda daha iyi tanınan bir şirket olarak daha büyük bir rekabet gücüne sahip olacaktır. -Ana firmanın rekabet gücünün artması sebebiyle işletme, herhangi bir pazara daha kolay girer ve etkili olur. Ana firma yabancı pazarlara franchise vermek suretiyle girmektedir. Franchise verdiği işletme sahipleri de, bölgelerindeki pazarı ana firmaya göre daha iyi tanıtmakta ve bilmektedirler. Ana firma, yabancı pazarlara açılırken karşılaşabileceği güçlüklerden kendi bölgelerini iyi tanıyan küçük yatırımcılara franchise vererek kurtulmuş olacaktır. Franchising sistemine konu olan mal veya hizmet için gerekli malzeme ve ekipmanlar ana firma tarafından temin edilmektedir. Bu durumda ana firma büyük miktarda malzeme satın aldığı için, pazarlık gücünü kullanarak miktar indiriminden de yararlanacaktır. -Franchising yöntemi ile ana firmanın genel giderleri ( bina, personel bulma, aydınlatma, havalandırma, ısıtma v.b ) azalmaktadır. Çünkü franchise alanlar kendi işletme giderlerini yüklenirler ve kendi personellerini bulurlar. -Yatırım riski, franchise alan ve veren arasında paylaşılmaktadır.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 45
FRANCHISING
P
eki, sektörde yabancı firma oranı nedir? Sizce yabancılar için Türkiye neden önemli yatırım merkezi? Bugün yerli yabancı markalar için franchising sistemi, büyümenin, dünya pazarına açılmanın en iyi ve en etkili yollarından biri olarak kabul görmüştür. Franchising alanında dünya markalarının üstünlüğü olsa da, Türk markaları da hem yurt içinde hem de yurt dışında çok iyi bir ivme yakalamıştır. Markalarımızın uluslararası zincir markalarla rekabet edebilecek seviyeye ulaşmaları, büyüyen Türkiye ekonomisi için memnuniyet vericidir. Türkiye’de franchising sistemi içinde olan yabancı firma oranı yüzde 29 seviyesinde bulunmaktadır. Türkiye, dünyanın en büyük 20 ekonomisi içerisinde olan bir ülkedir. Dünyada ekonomik anlamda daralmalar yaşanırken, yıllık büyüme rakamlarımızın pozitif olarak seyrediyor olması, ülkemizi yatırımcılar açısından cazibeli kılıyor.
“Ülkemiz yatırımcılar için güvenli bir liman olmaya devam ediyor” Türkiye’de zincir işletmelerin toplam sayısının 2 bin 500’ün üzerinde olduğunu ve bu işletmelerin toplamda 60 bin kadar şubesi bulunduğunu dile getiren UFRAD Franchising Derneği Başkanı Dr. Mustafa Aydın, franchising sektörünün ekonomik büyüklüğünün 2016 yılında 43 milyar dolara ulaştığını ve bu rakamın yıl sonu itibariyle 50 milyar doları bulacağını öngördüklerini belirtti.
46 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Türkiye’de en çok hangi alanlarda franchise veriliyor? En büyük pay kimlerde? Türkiye’de franchising, gıdadan gayrimenkule, otomotivden eğitime günden güne birçok sektörde büyüyen bir sistem. Farklı sektörlerden birçok farklı markanın franchise uygulamalarıyla daha da geliştiğini ve büyüdüğünü görüyoruz. Burada altı çizilmesi gereken önemli noktalardan birinin, sektör büyüdükçe o alanda franchisinge olan ilginin de hızlı bir artış içinde olduğudur. Örnek vermek gerekirse Türkiye’deki inşaat sektöründe 10 yılı aşkındır yaşanan yükselişe paralel olarak gayrimenkul sektörünün büyümesi ve yabancı yatırımcıların pazara girmesiyle, gayrimenkul danışmanlığı alanında franchise sistemine büyük bir ilgi var. Ayrıca oto yıkama ve kuru temizleme gibi
FRANCHISING
hizmet alanlarında, spor, eğlence ve eğitim sektöründe franchise alan yatırımcılar için büyük fırsatlar sunmaktadır. Sektörün öne çıkan sorunları neler? Çözüm için kısa ve uzun vadede neler yapılması gerekiyor? Bugün franchising sektörünün en önemli sorunlarından biri, Türkiye üzerinde yaratılmak istenen olumsuz algıdır. Ancak Türkiye’nin, dünyanın büyük markaları tarafından, globalde en güçlü pazarlardan biri olarak görülmesi, her türlü olumsuz kampanyaya rağmen engellenemiyor. Ülkemiz büyüyen ülke ekonomisiyle yatırımcılar için güvenli bir liman olmaya devam etmektedir. Franchising sektörünün birtakım sorunları var, ama bu sistemin girişimciler için sunduğu kolaylıklar kadar, ülke ekonomisi ve istihdam için de muazzam yararlar sağladığını göz ardı etmemek gerekir. Franchisingin Türkiye’de sağlıklı bir zemine oturması, hukuk sistemi içinde yerini bulması önemlidir. Bu konuda derneğimiz sistemin geliştirilmesi için bilgi kaynaklarının oluşturulması konusunda çözüm odaklı projeler geliştirmekte ve bunun için gerekli adımları atmaktadır. Yine dernek olarak, Avrupa Birliği’nin franchise markalarına ve franchise’lara getirdiği yeni uygulamalar ve bu uygulamalara karşı nasıl bir yol izleneceğine ilişkin birtakım çalışmalar yapmaktayız. Franchise zincirlerinin gelişmesindeki en önemli etken, yönetimdir. Vasat yönetilen hiçbir zincir büyüyemez, markalaşamaz, hatta rakipleri büyüdükçe o küçülür. İyi yönetilen bir zincir ise, sıfırdan yola çıksa bile marka olur. Alışveriş merkezlerinin markalara yer vermesi de, franchise zincirlerin gelişmesindeki en önemli etkenlerden biri. Müstakil perakendecilerin sürekli yaptıkları hatalar ve ihmaller, franchise zincirlerin tüketiciler tarafından tercih edilmesinde ve gelişmesindeki diğer bir önemli etkendir.
Son olarak ekim ayında gerçekleştirilecek Bayim Olur musun Franchising ve Markalı Bayilik Fuarı franchise vermek isteyen markalar ve girişimcilere ne tür fırsatlar sunuyor? UFRAD’ın desteklediği Franchising ve Markalı Bayilik Fuarı, Türk ve dünya markalarını yurt içi ve yurt dışı girişimcilerle bir araya getirmesi açısından önemli bir platformdur. Fuar, hem Türkiye pazarını hem de franchise vermek isteyen markaları etkin bir şekilde uluslararası girişimcilere tanıtma fırsatı sunmaktadır. Bu noktada franchise vermek isteyen markalar, bu tür etkinliklerle çok sayıda yerli yabancı girişimcileri bir arada değerlendirerek, marka değerlerine ve büyüme stratejisine uygun hareket edebilecek girişimciler arasından seçim yapabilmektedir. Girişimciler açısından da, yatırım yapılması düşünülen alanlarla ilgili fizibilite yapılması, dünyadaki iş trendlerinin görülmesi, yeni iş alanlarının keşfedilmesi konusunda büyük fırsatlar sunmaktadır. Franchise vermek isteyenle girişimcinin ikili görüşmeler yapması, birbirlerini tanımaları, iş birliği potansiyellerini görmeleri, iş ortaklığının temellerini ortaya atmaları açısından faydaları bulunmaktadır. Öte yandan bu yıl, fuar çerçevesinde UFRAD Franchising Derneği olarak, Türkiye’nin ekonomik gücünü, pazar genişliğini ve derinliğini tüm dünyaya tanıtarak, çok kapsamlı ve etkin bir ekonomik hareketlilik oluşturmak amacıyla ‘2017 Dünya Ekonomi Zirvesi’ne de ev sahipliği yapıyoruz. Daha önce Avrupa Franchise Federasyonu’nun 2017 yılı toplantısını İstanbul’a taşımıştık. Bu zirvede de Dünya Franchise Konseyi (WFC) ve Asya Pasifik Franchise Konfederasyonu (APFC) Dönem Başkanlıklarını oy birliği ile almış, bu iki organizasyonun 2017’deki zirvelerinin İstanbul’da yapılmasını karara bağlamıştık. Dolayısıyla zirve, franchise sektörü ve küresel ekonominin kalbi, franchising fuarı ile eşzamanlı
olarak İstanbul’da yapılacak olan üçlü franchise zirvesinde atacak. Zirvede, yeni dönem markalı perakendeciliğin çağdaş işletme sistemi olan franchisingin, önümüzdeki dönemlerdeki yol haritasını çizmeyi hedefliyoruz.
Önümüzdeki 5 yıl Türkiye franchise sistemi için öngörüleriniz nelerdir? Franchising sistemi, bugün itibariyle hem Türkiye’de hem de dünyada en çok kullanılan girişimcilik uygulamalarından biri. Sistem, girişimcinin yalnızlığını ortadan kaldırarak, kendi işini kurmanın getirdiği riskleri azaltıyor. İşletmeler için standart yönetim, muhasebe, satış ve stoklama fonksiyonları mümkün oluyor. Dolayısıyla bu sistem, her geçen yıl daha da gelişmekte ve büyümektedir. Sisteme olan ilginin artması, ülke ekonomimiz açısından da birtakım yeni açılımları beraberinde getirirken, ülkemize yeni yatırımları da kazandırmaktadır. Güçlü ekonomisiyle yükselen bir değer olmaya devam eden Türkiye’de franchise sistemi tüm dünyada olduğu gibi her geçen zaman içinde büyüme eğilimini sürdürmektedir. Bugün ulaştığımız rakamlar, franchising sisteminin gelecekte daha da yaygınlaşacak bir iş modeli olacağını gözler önüne sermektedir. Sistemin bilhassa hem markaların büyümesine hem de yatırım yapılan ülke ekonomilerine de önemli bir katkı sunduğu aşikardır…
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 47
FRANCHISING
Yüzde 30 yatır, yüzde 300 kazan Türkiye’nin en sıra dışı döner markası KasapDöner, girişimciler için de eşsiz bir kazanç sağlıyor. KasapDöner markasına üçte bir oranda yatırım yapan, 3 kat fazla kazanıyor.
“ET FİYATLARI ARTARKEN KASAPDÖNER FİYATLARI SABİT KALDI” Global Restoran Yatırımları A.Ş. Genel Müdürü Bahar Özürün konuyla ilgili olarak, “Değişen piyasalar, döviz kurunun hareketliliği, et fiyatlarının hızlı yükselişi gibi olumsuz etkenlere karşı biz, franchise almak isteyen yatırımcılarımız için dövizle yatırımı Türk lirasına çevirdik. 2018’de de isim hakkı bedelimizi 50 bin USD yerine 150 bin TL olarak uygulamaya devam edeceğiz. Ülkemizdeki et fiyatlarının yüksek seyrine rağmen kalitemizi artırıp, fiyatlarımızı sabit tuttuk ve bunları yaparken de işletmecilerimize taahhüt ettiğimiz brüt yüzde 55 kar marjını her zaman koruduk. Bu çabamız da KasapDöner’den franchise yatırımı yapmanın karlılığını katlayarak artırdı. Kısacası ürünümüze güvencimiz, tüketicilerin bizleri ödüllendirmesi motivasyonumuzu hep olumlu yönde etkiledi. Hemen hemen tüm markalar küçülürken biz 2018 için hedeflerimizi yüzde 100 artırdık” diye konuştu.
“TÜRK İNSANI KALİTELİ ÜRÜNÜ ÖDÜLLENDİRİR”
“Hamburger çocuklarına döner yedirmeye geliyoruz” sloganıyla 2011 yılında tüketicinin karşısına çıkan ve ilk “Fast Casual” döner markası olarak pazara hızlı bir giriş yapan KasapDöner, girişimci ve yatırımcılar için de büyük bir kazanç olanağı sunuyor. Yabancı franchise markaların üçte biri oranında yatırım rakamlarına sahip olan KasapDöner, yine bu firmalara göre üç kat daha fazla kazanç sağlıyor.
48 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
KasapDöner’in yüzde 100 yerli sermayeyle yüzde 100 yerli üretim yapan bir marka olduğuna dikkat çeken Özürün, “Türk insanı kaliteli ürünü ödüllendirir. Tüketicilerin her zaman aynı kalite ve lezzeti yakalayabildiği KasapDöner restoranlarını her fırsatta ziyaret etmesi ve tüm KasapDöner ürünlerinin müdavimi olması bizim için her gün kazanılan bir ödüldür” diyen Kasap Döner Genel Müdürü Bahar Özürün, “‘Yiyenle Yemeyen Bir Olur mu?’ sloganını 2017 yılında kampanyalarımızda kullanırken ak-
lımızdaki temel düşünce müdavim tüketicimizin bizi ödüllendirmesiydi. KasapDöner ürünlerini yiyenleri biz de ödüllendirmeli, hiç denememişleri de özendirmeliydik” diye ekledi. Halen Türkiye genelinde ve yurt dışında toplam 49 KasapDöner restoranının bulunduğunu hatırlatan Özürün, 2018 yılı sonuna kadar 100 ödüllü restoran açmayı hedeflediklerini söyledi.
KARLILIĞI ANLIK TAKİP EDEN YENİ SİSTEM GELİYOR! Franchise yatırımcıları için geliştirdikleri özel bir program sayesinde, işletme sahibinin ne kadar kazanç elde ettiğini anlık olarak takip edebileceğini ifade eden Özürün, “İşletme sahibinin en çok görmek istediği şey, günün sonunda ne kadar kar elde ettiğidir. İşletmecilerimize bugüne dek döner restoranı işletilmesi, operasyonel standartlar ve gereklilikler ile ilgili bilgi birikimimizi aktardık. Personel temin ve eğitim hizmetlerini sunduk. Takibi çok önemli olan döner firesini gerçek zamanlı takip edilebileceği bir sistem kurduk. Şimdi de KasapDöner yatırımcılarına aylık, haftalık, hatta günlük bazda gelir tablolarını tek tuşla almalarını sağlayacak bir sistemi sunarak sektörde bir ilki gerçekleştiriyoruz. Bu sistemle hem istenen periyodda kar takibi yapılabilecek hem de gelir ve giderin olması gereken standart oranları bütçelenerek işletmelerinin performansları ölçülebilecek. Böylece yatırımcılarımız hem belirlenen periyoddaki karlarını net olarak görebilecek hem de işletmesi ile ilgili oluşabilecek herhangi bir verimsizlik, ek maliyet ya da kaybı çok erken teşhis edip çözebilecek” ifadelerini kullandı.
FRANCHISING
Dilek Pastanesi 60 yıllık tecrübesi ile büyümeye devam ediyor Büyük bir alt yapı yatırımları olduğundan bahseden Dilek Pastanesi İcra Kurulu Başkanı Cabir Yazıcı, girişimcilerin bundan faydalanıp franchise çatısı altında büyümelerini tavsiye etti.
ve bunun öncülüğünde bir rol almaya başladık. Bu bizi her sene yüzde 35-40 büyümeye götürdü” açıklamasını yaptı. Dilek Pastanesi’nde büyük alt yapı yatırımlarının olduğunu söyleyen Yazıcı, “Küçük firmaların üretim yapamaması, Türk Gıda Kodeksine, hijyen koşullarına uyamaması, iş kanununun zorlaşması küçük firmalara büyük yükler getiriyor. Bu yüzden daha iyi bir ürün yelpazesine sahip olmak, maliyeti azaltmak için de franchise veren firmalarla anlaşıyorlar. Biz Ar-Ge’ye çok önem veriyoruz, yatırımlarımız çok büyük… Bu yüzden franchise almayı tercih ediyorlar. Tercih edilme nedenimiz ise 60 yıllık bir pastacılık tecrübemizin olması…” dedi.
“BİRİNCİ ÖNCELİĞİMİZ ORTADOĞU ÜLKELERİ…”
Firmalarının her yıl yüzde 35-40 civarında büyüdüğünü belirten Dilek Pastanesi İcra Kurulu Başkanı Cabir Yazıcı, ülkemizde yaşanan durağan dönemlere rağmen, büyüme oranlarının yüzde 25’in altına düşmediğinin altını çizdi. Franchise sisteminin tercih edilme nedenlerini açıklayan Yazıcı, “Hizmet sektörü ülkemizde hala büyümeye devam eden gözde bir sektör. Birde
50 •
küçük firmalar artık yeni gıda kodeksine ayak uyduramamalarından dolayı, franchise sistemiyle büyük bir firmanın çatısı altına girmeye çalışıyorlar. Üretim zorlaştı, usta bulmak ve hizmet sektöründe gelişmek artık zorlaştı. Halkta bilinçlendi ve merdiven altı yerlerde kimse alışveriş yapmak istemiyor. 25 yıldır franchise sistemiyle büyüyoruz. Bu bize bir misyon yükledi
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Yurt içi ve yurt dışı şube yatırımlarına yönelik bilgi veren Yazıcı, “6 bin 500 metrekarelik üretim yaptığımız bir fabrikamız var. 30 bin metrekarelik kapalı bir alana geçeceğiz. Bu proje 1 sene sonra faaliyete geçecek. Hem yurt içine hem yurt dışına, soğuk zincirlerle kurduğumuz bir sistem üzerine çalışıyoruz. Yurt içinde aldığımız tecrübelerimizi yurt dışına da taşımaya başladık. Suudi Arabistan Cidde’de ve Katar’da birer şube açtık. Birinci önceliğimiz Ortadoğu Ülkeleri… Çünkü orada hizmet sektörü hiç
gelişmemiş ve tüketici kesimi çok fazla. Avrupa zaten bu işe doymuş. Bir de Amerika’dan talep var. Amerika’yı gezdik, gördük. Birkaç noktada bağlantılarımız var. Lokasyonu güçlü bir mağaza arıyoruz. İlk tercihimizi Amerika’da Los Angeles’ta yapacağız” dedi. Son olarak girişimcilere sunmuş oldukları olanaklardan bahseden Yazıcı, “Girişimcilerimize sağladığımız en büyük olanak, çok geniş bir üretim kadromuzun olması. ArGe’sini yapan, ürün yelpazesi çok geniş ve ürün standardını sunabilen bir firmayız. Üretimi soğuk zincirlerle yapıyoruz. Ürünleri şoklanmış ve taze olarak veriyoruz. Bu bahsettiğim alt yapı onlarda mevcut değil. İşletim sistemlerimiz var. Bunlardan yararlanıyorlar ve onların işi kolaylaşıyor. Dilek Pastanesi 3 konsepte sahip; küçük köşe başı semt pastanesi, pastane kafe, pastane cafe restoran. Bunların fiyatı metrekaresine ve konseptine göre değişiyor. Girişimcilerin çok paraları olabilir, ama sistemi ve işi bilmeden bir yer açtıkları zaman sermayelerini tüketip birkaç ay sonra kapatmak zorunda kalıyorlar. Girişimcilere tavsiyem bunu yapmamaları üzerine, milli servete yazık oluyor. Yıllardır olan bir tecrübe, bilgi birikimi ve donanım var, bundan faydalansınlar ve franchise ana çatısı altında büyüsünler” diyerek sözlerine son verdi.
FRANCHISING
Sbarro Türkiye’deki
10’uncu yılını kutluyor
T
AB Gıda güvencesiyle 2007 yılında Türk halkı ile tanışan ve kısa sürede beğeni toplayan dünyanın en büyük pizza restoran zincirlerinden Sbarro, Türkiye’deki 10. yılını kutluyor. Napoli’nin geleneksel ve nefis İtalyan lezzetlerini tutkunları ile buluşturan ve bunu yaparken kalite ve sağlık ilkelerinden asla taviz vermeyen Sbarro, Türkiye genelinde 30’a yakın ilde 80’e yakın restorana ulaştı.
ÜSTÜN HİZMET KALİTESİ Sbarro, ürünlerinde öncelikli olarak tazelik ve kaliteye önem veriyor. Müşterilerin gözü
52 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
önünde, profesyonel bir ekip tarafından, uluslararası hijyen standartlarıyla hazırlanan ürünlerde kullanılan etler, yüksek kalitede üretim yapan Amasya Et Ürünleri’nden tedarik ediliyor. Pizzaların yanı sıra, makarnalar, salatalar, Fransız usulü tavuk, köfte, fırın patates, sote sebzeler, wrap çeşitleri, çorba ve tatlılardan oluşan geniş bir ürün yelpazesi sunan Sbarro; üstün hizmet kalitesinden asla ödün vermiyor.
“DÜNYADAKİ EN BÜYÜK PİZZA RESTORAN ZİNCİRLERİNDEN BİRİ” En lezzetli dilimlerin adresi Sbarro’nun hikayesi, Napoli’den New York’a göçen Carmela ve Gennaro Sbarro çifti tarafından
TAB Gıda bünyesinde 2007 yılında Türkiye’de faaliyet göstermeye başlayan dünyanın en büyük pizza restoran zincirlerinden Sbarro, Türkiye’deki 10. yılını kutluyor.
1956 yılında Amerika’da açtıkları “Sbarro Salumeria” adlı ilk restoranla başlıyor. Brooklyn’de açtıkları bu ilk restoranda taze ürünleri ve lezzetli yemekleri misafirlerinin beğenisine sunan ve yüksek standartlarda hizmet veren Sbarro, müşterilerin ilgisini kısa sürede çekti. Lezzetli ve taze ürünlerin hızlı ve self-servis ile sunulmasından doğan konseptiyle Sbarro, dünyadaki en büyük pizza restoran zincirlerinden biri olmayı başardı.
HABER
SEYYAR SATICILIKTAN ZİNCİRLEŞMEYE UZANAN BAŞARI ÖYKÜSÜ
1
990 yılına dayanan bir serüven Kahta Çiğköfte’nin kuruluşu… 12 yaşında, seyyar araba ile ticaret yolculuğuna başladığını belirten Kahta Çiğköfte Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Güzelaydın, o günleri ve Kahta Çiğköfte’nin geçirmiş olduğu evreleri şu şekilde anlatıyor; “İstanbul’a geldiğim zaman 12 yaşındaydım. O yıllarda Adıyaman’dan İstanbul’a gelip iş bulmak zordu, geldiğimiz zaman iş bulamadık. Amcamın bir restoranı vardı. Onun kapıda, tezgahta sattığı çiğköfte bize ilham kaynağı oldu. Amcam bize birkaç tane dürümü tepsiyle verip, bu dürümleri kahvelerde satarak, iş bulana kadar geçimimizi sağlamamızı
54 •
w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix
söyledi. İlk etapta 30 dürüm verdi ve bir saatte onları sattım. Amcam tepsiyi boş görünce düşürdüğümü, zabıtaların aldığını düşündü. Sattığımı söyleyince çok şaşırdı ve aynı gün 30 dürüm daha verdi satmam için. O gün 60 dürüm sattım ve amcam, ‘Senin iş aramana gerek yok, sen işini buldun’ dedi. Yaklaşık 6-7 ay bu şekilde satış yapmaya devam ettim. Çokta iyi para kazanıyorduk. Ancak bir süre sonra amcam restoranını devretmek zorunda kaldı. Ben işimi bulmuştum ve o saatten sonra başka bir yerde işçilik yapmak mantıklı gelmiyordu. Çünkü insanların bir haftada kazandığını ben bir günde kazanıyordum. Kendime seyyar bir araba aldım. O dönem Aksaray, Beyazıt meydanlarından Bayrampaşa’ya doğru geldik. ‘Elit kesimlerde
çiğköfteyi satmalıyım’ düşüncesiyle Levent Meydanı’na gittim ve orada seyyar olarak satış yapmaya devam ettim. 2-3 ay gibi bir zamanda sosyete dediğimiz insanlar seyyar arabamın önünde kuyruk oluşturdu. 2001 yılına geldiğimiz zaman artık bir çiğköfte dükkanının açılması gerektiğini düşündük. Tabi bunu yaparken abim ve birkaç arkadaş daha yanımdaydı. Her birimiz farklı noktalarda satış yapıyorduk. Çiğköfte dükkanı açma fikrimiz herkese komik geliyordu. Öyle ki kiralamak istediğim dükkanın mal sahibi bir gece beni aradı ve bana ‘gel paranı geri al’ dedi. Çiğköftenin bir dükkanı olabileceğine ve kazanabileceğine inanmıyordu. Ramazan ayında dükkanı açtık ve 3 saatte çiğköfte tükendi. Paramı geri vermek isteyen mal sahibi de çiğköfte sırasına girmişti o gün. Tabi o yıllarda çiğköfteyi elle yoğuruyoruz. 2 sene sonra artık yoğun bir talep vardı ve bir mühendise ufak çaplı bir makine yaptırdık. Bu sayede insan gücü azaldı. Bu işi artık daha profesyonel yapmaya karar verdik ve bayilikler vermeye başladık. 2011 yılında Adil El Gıda’yı kurdum. Adil El Gıda bünyesinde; Burak Lavaş fabrikası, tavuklu ve nohutlu pilav yapan Resul Usta ve Adıyamanlı Çiğköfteci Bilal Usta olmak üzere dört tane markamız var. Bu sene de bin 800 metrekarelik fabrikamızı kurduk ve bütün markalarımızı buraya taşıdık.” Girişimcilerden markaya talebin yoğun olmasına bağlı olarak
HABER
şubeleşme kararı aldıklarını söyleyen Güzelaydın, “İlk etapta Mecidiyeköy’den talep geldi ve orada bir şube açtık. Ayrıca Şirinevler, Büyükçekmece merkezlerinde de birer şube açtık. 2005 yılına geldiğimiz zaman 5-6 tane dükkanımız vardı. 2011’den sonra atağa geçerek, bayi sayımızı artırdık. Şu an da Türkiye genelinde yaklaşık 330 tane şubesiyle hizmet veren bir şirket haline geldik. Hayalim olan Nispetiye Caddesi’ne de dükkanımı açtım” dedi.
LEZZET SIRRI YÖRESELLİĞİNDE Kahta Çiğköfte’nin lezzetini yöresel olmasına borçlu olduğunu belirten Güzelaydın sözlerine şu şekilde devam etti: “Bizim biberimiz Kahramanmaraş’tan geliyor. Üretici topluyor, değirmende öğütüp bize gönderiyor. Bulgurumuz ve salçamız Gaziantep’ten; baharat çeşitlerimiz İslahiye ve Mersin bölgesinden geliyor. En önemli noktamız baharat. Hazır baharat kullanmıyoruz, ham olanı direkt üreticiden satın alıp biz kendimiz öğütüp, üretiyoruz. Lezzetimizin sırrı da bu…”
yerlerin doğru bir yatırım olmasına dikkat ediyoruz. Amacımız hem karşımızdakine hem de kendimize kazanç sağlamak. Anlayacağınız ‘Kazan-Kazan’ mottosuyla hareket ediyoruz” açıklamasını yaptı. Bazı firmaların girişimcilere çok ağır şartlar sunduğunu, Kahta Çiğköfte’nin ise sözleşme yaparken elini taşın altına koyduğunu belirten Güzelaydın, “Mesela bizden kaynaklı bir sorun olursa karşı tarafa tazminat ödemekle yükümlüyüz. Bizim sözleşmemizde sadece ‘bu işi
yaparken başka markaya geçemez ve bizden izinsiz ürün satamazsın’ şartı bulunuyor. Eğer şube iş yapamıyorsa hiçbir tazminat almadan, sözleşmeyi feshederek şube kapatılıyor” dedi ve sözlerine ekledi: “Biz franchise’larımızın ayağına hizmet götürüyoruz. Ürünlerini temin ediyor ve eğitmenlerimiz yoluyla onları sahada eğitiyoruz. Girişimciler eğitimlerde çiğköftenin gramajını, dürümünü, saklama koşullarını, temizliğini ve hijyenini öğreniyorlar.”
AYAĞA HİZMET… Franchise verdikleri şubeleri kendi yerleriymiş gibi benimsediklerini ve bu ayrıntıya göre çalışmalar yaptıklarını dile getiren Güzelaydın, “Bir yere tabelayı asınca orası artık sizin prestijini etkiliyor. O nedenle franchise verdiğimiz dükkanlara hassasiyet gösteriyor, bu
2017 HEDEFLERİNE ULAŞILDI, 2018 İÇİN YENİ PLANLAR YAPILIYOR 2017 yılına başlarken fabrikalarını büyütme hedeflerinin olduğunu ve bu hedefe ulaştıklarını söyleyen Güzelaydın, ayrıca bu yıl için 10 şube açmayı planladıklarını ve bu 10 şubenin 6 tanesini açtıklarını belirtti. Geriye kalan 4 şubenin ise yılbaşına kadar açılması planlanıyor. Güzelaydın 2017’ye dair diğer planlarına yönelik ise şunları söyledi: “2017 yılında 50 tane franchising verme hedefimiz vardı, bu hedefe de neredeyse ulaşmış durumdayız. Önümüzdeki ay CNR’da düzenlenecek Bayim Olur Musun? fuarına katılacağız, buradan da olumlu geri dönüşler alacağımız kanaatindeyiz. 2018 yılında dünyaya açılmak gibi bir hayalimiz var. Son olarak uzun vadede Çorlu Sanayi’de bir imalathane kurmayı planladığımızı da söyleyebilirim.”
Hizmetix > > www.hizmetix.com.tr
• 55
FRANCHISING
LEZZETE YATIRIM… Kebap Evi ailesinin taşıdığı ruha değer katarak geliştirmelidir.” “Leziz, temiz, kaliteli ürünleri tüm restoranlarımızda aynı standartta, aynı ürün ve servis kalitesi ile sunma önceliğiyle hareket ediyoruz” diyen Helvacı, “Bu kaliteyi yakalamak için konusunda uzman gıda mühendisleri ile çalışarak; sektörün bu anlamdaki eksiğine de destek oluyoruz. BKE Akademi’de bayi adaylarına ve personele gıda güvenliği, hijyen, kalite, iş sağlığı ve güvenliği, müşteri memnuniyeti eğitimleri veriyoruz. Ayrıca sahada olan operasyon ekibimizle düzenli olarak şubelerimize denetim sağlıyoruz” dedi.
Bursa Kebap Evi olarak; kazançlı ve keyifli iş konseptini, tarihi lezzet odaklı bir yatırım fırsatıyla sunduklarını belirten Bursa Kebap Evi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Cem Helvacı, “2018 yılında 15 yeni şube açma hedefimizle, Avrupa ve Orta Doğu’da yatırımlarımıza devam ederek, bir dünya markası yolunda emin ve hızlı adımlarla ilerlemeye
ÖDÜLLÜ LEZZET…
devam edeceğiz” açıklamasını yaptı.
Bursa Kebap Evi olarak Bursa’nın eşsiz lezzetlerini tüm dünyaya tanıtmakta kararlı olduklarını belirten Bursa Kebap Evi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Cem Helvacı, “Kendi işinin sahibi olmak isteyenlere Bursa’nın tarihi lezzetlerine odaklı yatırım fırsatı sunuyoruz. Biri Almanya’da olmak üzere Türkiye’nin 35 ilinde restoranlarımız bulunuyor. Bu illerde 63’ü franchise, 15’i merkeze ait olmak üzere toplamda 78 şubeyle hizmet veriyoruz. 2018 yılında 15 yeni şube açma hedefimizle, Avrupa ve Orta Doğu’da yatırımlarımıza devam ederek bir dünya markası yolunda emin ve hızlı adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz” açıklamasını yaptı. Franchise giriş bedellerinin 150 bin TL olduğunu söyleyen Helvacı, yatırım maliyetinin ise restora-
56 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
nın yerine, tipine ve büyüklüğüne bağlı olarak değiştiğini dile getirdi ve sözlerine şöyle devam etti: “Bizimle iletişime geçen tüm girişimcilerin her türlü sorusuna yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bursa Kebap Evi olarak; kazançlı ve keyifli iş konseptimizi tarihi lezzet odaklı bir yatırım fırsatıyla sunuyoruz. İşletme ile birebir ilgilenmeleri franchise adaylarımızda aradığımız temel özelliktir. Kendisini Bursa Kebap Evi ailesinin bir bireyi olarak benimsemelidir. Şube ve markayı, tüm çalışmalarda Bursa
Son olarak girişimcilerin neden markalarını tercih etmesi gerektiği noktasında bilgi veren Helvacı, “Ürünlerimizi tüm şubelerimizde aynı tat ve lezzette yeme garantisi veriyoruz. Nitekim İskender kebabımız, Uluslararası Tat ve Kalite Enstitüsü (iTQi) tarafından, mükemmel tat ve kalitedeki yiyecek ve içeceklere verilen ‘Üstün Lezzet Ödülü’ne (Superior Taste Award) layık görüldü. Lezzet ve et kalitesi konusunda iddialıyız. Kalitede standardı yakalamak için tek bir merkezde hijyenik koşullarda üretim yapıyoruz. Bursa’da İskender nasıl hazırlanırsa tüm şubelerimizde de aynı titizlik, özen, kalite ve lezzet ile hazırlanıyor. İskender kebabını aslına sadık kalarak Bursa usulü sunan tek markayız. Döneri kesinlikle sipariş gelmeden kesmiyoruz. İskenderi müşterilerin gözünün önünde açık mutfakta yapıyoruz. Bu da bizleri diğer firmalardan ayıran en önemli özelliklerden biri” diyerek sözlerine son verdi.
FRANCHISING
Popeyes’ın terbiyeli tavukları
10 yaşında! Popeyes markasıyla 10 yılda geldikleri noktanın, doğru pazarlama stratejileriyle hareket ettiklerinin bir göstergesi olduğunu dile getiren TAB Gıda Pazarlama Genel Müdürü Seçil Kurdoğlu, “Sürdürülebilir bir şirket olabilmek için global standartlarda hizmet verebilmek, inovatif ürün ve hizmetler sunabilmek gerekiyor” dedi.
Popeyes tavukları, Türk halkıyla 2007 yılında tanıştı. TAB Gıda’nın çatısı altında faaliyetlerine devam eden Popeyes, Türkiye’deki 10. yılını kutlarken 180’den fazla restorana ulaşarak kendi sektöründeki liderliğini korumaya devam ediyor. Türkiye pazarına girişinin hemen ardından tavuk severlerin büyük ilgisiyle karşılaşan Popeyes, hızlı ve etkili bir operasyonla kısa sürede büyük başarı yakaladı. 2013 yılında
58 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
“Bu Tavuğu Seveceksiniz” ve “Popeyes’ta Terbiyesiz Tavuklara Asla Yer Yok” sloganlarıyla hayata geçirdiği pazarlama kampanyalarıyla benzersiz tavuk lezzetlerini geniş kitlelere ulaştırdı. Sektöründeki başarısını aldığı ödüllerle pekiştiren Popeyes, 10 yıl içinde 40’tan fazla şehirde 180’den fazla restorana ulaştı.
DOĞRU PAZARLAMA STRATEJİSİ SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ SAĞLIYOR Popeyes’ın Türkiye’deki 10. yılıyla ilgili açıklamalarda bulunan Kurdoğlu, “TAB Gıda olarak Popeyes markamızla 10 yılda geldiğimiz nokta ne kadar doğru pazarlama stratejileriyle hareket ettiğimizin bir göstergesi. Türk damak tadını çok iyi analiz ediyoruz. Bu doğrultuda bir inovasyon stratejisi oluşturduk. Sürdürülebilir bir şirket olabilmek için global standartlarda hizmet verebilmek, inovatif ürün ve hizmetler sunabilmek gerekiyor. TAB Gıda olarak bu konuda önemli bir gelişim kaydettik. İnovatif ürün ve hizmetlerimizin global partnerlerimiz tarafından da örnek alınıyor olması bu konudaki başarımızı gösteriyor” diye konuştu.
“YENİLİKÇİ YAKLAŞIMLA HAREKET EDİYORUZ” Markalarında inovatif ürün ve hizmetleriyle sek-
törde fark yarattıklarını söyleyen Kurdoğlu, “Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek, müşterilerimizi siparişe yönlendiren Facebook Messenger Bot uygulamasını hayata geçirdik. Dijital dünyada tüketicilere en hızlı şekilde ulaşıp akılda kalıcı olmak adına markalarımızın web sitelerini tasarlarken kreatif ve yenilikçi bir yaklaşımla hareket ediyoruz” dedi.
TAB GIDA POPEYES İLE ÖDÜLLERE DOYMUYOR Türkiye’deki başarılı Popeyes operasyonunun global tarafından ilgiyle izlendiğini ve takdir edildiğini belirten Kurdoğlu, “Global operasyon tarafından da ödüllendirilmeye devam ediyoruz. Tekirdağ Tekira Popeyes restoranımız 2016 yılı içerisinde sergilediği performans ile ‘Silver Plate’ kazandı. Geçtiğimiz yıl da Mersin Forum AVM Popeyes restoranıyla ‘Golden Plate’ ödülüne layık görülerek, dünyadaki standartları en yüksek Popeyes restoranı seçilmiştik. Yine 2016’da TAB Gıda olarak Popeyes Global tarafından ‘Franchisee of the Year’ ödülünü aldık. 2015 yılında ise ‘International Market of the Year’ ödülüne layık görülmüştük. Tüm bu gelişmeler Popeyes’ta doğru yolda olduğumuzun açık bir göstergesi” diyerek sözlerini bitirdi.
FRANCHISING
“Anadolu’da büyümek her zaman önceliğimiz olacak” Franchise sistemiyle büyüme yöntemini tercih etme nedeniniz nedir? Ülkemizde franchise sistemi 2000’li yılların başında yaygınlaştı. Bizse, 1996 yılında franchise sistemine geçerek şubelerimizi artırmaya başladık. Sistemin ilk yılında 6 olan şube sayımızı, 2002’de 50’ye, günümüzde ise 180’in üzerine çıkardık. Franchise ile büyüme yöntemini Türkiye’de en iyi uygulayan markalardan biri olarak yatırımlarımıza devam ediyoruz.
Franchıse ile büyüme yöntemini Türkiye’de en iyi uygulayan markalardan biri olarak yatırımlarına devam ettiklerini söyleyen Özsüt Genel Müdürü Güçlü Şeneler, sağladıkları desteklerle girişimcileri köklü bir hikayenin parçası haline getirdiklerini dile getirdi.
F
irmanızın büyüme ve sürdürülebilirlik stratejilerinden kısaca bahseder misiniz? Özsüt olarak taze, sağlıklı, kaliteli ve katkısız ürünlerle misafirlerimize geleneksel mutfak kültürümüzü tanıtmayı hedefliyoruz. Bunun için üretim ve lojistik alanlarında teknolojik uygulamalar geliştiriyor, kapsamlı yatırımlarla verimimizi artırıyor ve markamızı büyütüyoruz. Bizler lezzet yolculuğumuza 1938 yılında İzmir’den başladık, şimdi ise bu yolculuğu Türkiye’nin köklü bir markası olarak sürdürmenin gururunu yaşıyoruz.
Yurt içi ve yurt dışı şube yatırımlarınız hakkında bilgi verir misiniz? Neler planlanıyor? Anadolu’da büyümek ve lezzetlerimizi tüm illerdeki vatandaşlarımızla paylaşmak her zaman önceliğimiz olacak. Bunun yanı sıra, büyük şehirlerdeki mağaza sayımızı artırmayı ve henüz şubemizin bulunmadığı illerde yer almayı hedefliyoruz. Infinity Invest Holding’in 2014’te gerçekleştirdiği satın almanın ardından yapılan yeni yatırımlarla birlikte yurt dışına da açılmaya başladık. Bakü’de iki yıl gibi kısa bir sürede üç mağaza açtık. Yeni pazarlar için de fizibilite çalışmalarımızı ve yatırımcılarla görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Girişimcilerin sizi tercih etme sebepleri neler? Girişimcilere sunmuş olduğunuz olanaklardan bahseder misiniz? Her şeyden önce 79 yıllık bilgi birikimimizi yatırımcılarımızla paylaşıyor ve bu köklü hikayenin bir parçası haline gelmelerini sağlıyoruz. Türkiye’nin en tanınan ve sevilen markalarından birinin temsilcisi olan yatırımcılar, pazar potansiyellerine çok daha kolay erişebiliyor. Bunlara ek olarak, lokasyon seçimi, analiz ve eğitim destekleri vererek, saygı uyandıran ve kazançlı bir yatırım gerçekleştirmelerine imkan sunuyoruz. Son olarak firmanızın franchise koşullarından bahseder misiniz? Büyük özen ve disiplin gerektiren bir sektörde hizmet vermenin sorumluluğuyla yatırımcılarımızı titizlikle belirliyoruz. Franchise giriş bedelimiz 70 bin dolar. Bizler yatırımcılar için sektörde en cazip fırsatı sunduğumuza inanıyor ve geri dönüşün hızlı olması için lokasyon seçimi ve verimli operasyon yönetimi gibi konularda kendilerine destek veriyoruz.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 59
FRANCHISING
Domıno’s’un global hedefi bin 800 restoran açmak! 21 yıl önce Ulus’taki ilk şubesinde yola çıkan Domıno’s Pizza Türkiye, bugün DP Eurasia ismiyle ülkemizin yanı sıra Rusya, Azerbaycan ve Gürcistan dahil olmak üzere 4 ülkede yürüttüğü operasyonlarında toplam 600’üncü şubeye ulaştı. 1996 yılında Ulus’ta bir restoranda başladığı yolculuğunu ülke çapında başarıya taşıyan Domino’s Pizza Türkiye, sonraki yıllarda önce Rusya, ardından Azerbaycan ve Gürcistan’daki operasyonların yönetimini üstlenmesiyle birlikte bölgedeki milyonlarca pizza severe ulaşmıştı. Bugün 4 ülkedeki çalışmalarını DP Eurasia ismiyle sürdüren ve Domino’s Pizza’nın dünya çapındaki en büyük ilk beş operasyonu arasında yer alan şirket, İstanbul Gültepe’de gerçekleştirilen yeni şube açılışıyla toplamda 600 şubeye ulaştı. Domino’s Pizza Türkiye 21 yıl içerisinde önce Türkiye’de ardındansa 4 ülkede pizza lezzetinin kent kültürünün bir parçası haline gelmesini sağladı ve yepyeni bir pazar yarattı. Geçtiğimiz 6 yıl içerisinde 420’den fazla şube açtı ve son 2 yılda karlılığını 3’e katladı. Bugün, toplam 600 restoranı ve 10 bin 200 çalışanıyla
60 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
yılda 44 milyon pizza satıyor; 40 binden fazla kişinin geçimi sağlıyor.
BÖLGEDEKİ BÜYÜME ORANLARI İLK ÇEYREKTE YÜZDE 25’E ULAŞTI 2016’da 4 ülkedeki toplam büyüme oranı yüzde 19,2 olan şirket, bu rakamı 2017’nin ilk çeyreğinde yüzde 24,6’ya çıkarmayı başardı. Türkiye’deki büyümesi ise, hızlı servis pizza sektörünün üstünde, yüzde 11,7 olarak gerçekleşti. Domino’s Pizza Türkiye Kurucusu ve DP Eurasia CEO’su Aslan Saranga, başarılarının altında yatan nedenlerin başında, Türkiye pazarının güçlü potansiyelini hayata geçirebilmiş olmaları ve Domino’s Pizza’nın global olarak başarısı ka-
nıtlanmış iş modelini yerele adapte edebilmeleri geldiğini belirtti ve ekledi: “Yalın ve ölçeklenebilir modeliyle verimliliğe odaklanan DP Eurasia, ulusal ve bölgesel çapta marka bilinirliği yaratabilmesi, karlılığı yüksek bir sistem oluşturması, dijital kanallarına düzenli yatırım yapması ve franchise sistemindeki başarısı sayesinde pazarda lider konumda.” Saranga’ya göre, Domino’s Pizza’nın bölgede bin 800 yeni restoran daha açma potansiyeli bulunuyor: “Bugün Türkiye’de hala 14 milyon kişi hayatında hiç pizza yememiş. Üstelik pizza yeme sıklığımız da gelişmiş ülkelerin 3’te 1’i. Avrupa’nın en kalabalık ve en genç pazarlarına hizmet veriyoruz. Hedef kitlemiz toplam 240 milyon kişiden oluşuyor ve aynı zamanda harcama gücü giderek artan bir grup. Türkiye’de 900, Rusya’da bin 500 dükkana ulaşma potansiyelimiz olduğunu biliyoruz. Orta vadede her yıl Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan’da 30, Rusya’da ise 2017’de 40, sonrasında 40 ila 60 arasında yeni restoran açma planımız var.”
AVM
“AVM’lerde yapılan harcamalar 2023’te 200 milyar TL’ye ulaşacak” AVM Müşterileri Büyüteç Altında araştırmasının sonuçları İzmir’de kapılarını açan Ege Perla AVM’de açıklandı. Ege Perla AVM’deki araştırma sonuç toplantısında konuşan AYD Başkanı Hulusi Belgü, derneklerinin ülke genelindeki AVM’lerin yüzde 70’ini kapsadığını vurguladı. Türkiye’de 387 alışveriş merkezinin olduğunu ve buralarda 480 bin kişinin istihdam edildiğini belirten Belgü, 2023 yılında AVM’lerde yapılan harcamaların 200 milyar liraya ulaşacağını tahmin ettiklerini açıkladı. İzmir’in önemli bir şehir olduğunu söyleyen Belgü, “İzmir, yabancı yatırımcı için İstanbul’dan sonra en fazla ilgi gören kent. Örneğin Marmara’da sadece İstanbul’a ilgi olurken, Ege’nin tüm kentlerine yabancıların ilgisi yoğun şekilde sürüyor” dedi. Ege’deki 64 AVM olduğunu İzmir’in ise 24 AVM ile yavaş yavaş doyum noktasına geldiğini aktaran Belgü, “Biz kimseye şurada yatırım yapın, burada yapmayın diyemeyiz. O nedenle yatırımcılar çok dikkatli olmalı, dip dibe, yan yana AVM’ler inşa etmemeliler” diye konuştu.
53.3 MİLYAR DOLARLIK AVM YATIRIMI AVM’lerin 480 bin kişiye istihdam sağladığını belirten Belgü, “Ülkemizdeki 387 AVM’ye 53.5 milyar dolarlık bir yatırım yapıldı. Bunun 15.5 milyar doları ise yabancı yatırımcılardan geldi. Zira ülkemize gelen yabancılar yatırımlarının yüzde 10’u AVM’lere harcanıyor. Vatandaşlarımız da artık AVM’ye sadece alışverişe değil film izleme, bowling oynama gibi sosyal ihtiyaç-
62 •
w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix
lar için de gittiği için AVM yatırımları hızla artıyor” dedi. AVM’lerin neden şehir içlerinde olduğu yönünde sık sık sorularla karşılaştıklarını da sözlerine ekleyen Belgü, “Maalesef ülkemizin şehirleşmeyle, şehir planlamasıyla ilgili ciddi sorunları var. İnsanların şehir içinde sosyalleşebileceği yerler çok fazla yok. Açılan bu AVM’ler de şehir merkezlerinin, kent meydanlarının yerini aldı” diye konuştu.
“AVM’LERİN ÇOKLUĞU VATANDAŞI MEMNUN EDİYOR” Akademetre Research Genel Müdürü Halil İbrahim Zeytin ise AVM Müşterileri Büyüteç Altında isimli araştırmanın sonuçlarını paylaştı. Çalışmanın, müşterilerin alışveriş algılarına yönelik olduğunu açıklayan Zeytin, “AVM’lerdeki mağazaların çokluğu vatandaşları memnun ederken gürültülü olması en büyük şikayet konusu. AVM’lerin bölge esnafını öldüreceği fikrine katılanların oranı ise 33. Bunun üzerinde de düşünülmesi gerekir. AVM’lerde en fazla harcamaların gıda, giyim, kırtasiye ve oyuncağa yapıldığını görüyoruz” dedi.
“AÇIK AVM’LER TERCİH EDİLİYOR” AVM ziyaretçilerinin yüzde 93’ünün ayda bir kez yemeğini dışarda yediğini kaydeden Zeytin, “Yemeğini ayda 1 kez AVM’de yiyenlerin sayısı ise yüzde 88. Ayrıca vatandaşların yüzde 88’i artık 4 tarafı kapalı değil, etrafı açık AVM’leri tercih ediyor. AVM’lerde alışveriş yapma önceliği de giderek geride kalmaya başladı. Sadece sosyal etkinlikler için gelenlerin oranı yüzde 35 civarında. Bu oran içinde en büyük paya sinemalar dahilken onu sırasıyla çocuk oyun alanları ve bowling izliyor” diye konuştu. 2010’da AVM’ye gelenlerin yüzde 42’sinin keyifçi müşteriyken 2016’da bunun yüzde 11,4’e indiğini aktaran Zeytin, kampanyaları takip eden ve ‘ucuzcu hızlı’ olarak adlandırılan müşteri grubunun ise yüzde 15.4’ten yüzde 42.2’ye yükseldiğini sözlerine ekledi. Zeytin ayrıca ankete katılanların yüzde 19.7’sinin şimdiye kadar en az bir kez internet üzerinden alış veriş yaptığını ve bunun da 20-24 yaş aralığındaki kişilerden oluştuğunu vurguladı. Zeytin, “Gençler ise teknolojilerin AVM’lerde kullanılmamasından şikayetçi. Cep telefonları üzerinden belli uygulamaları AVM içinde kullanmak istiyorlar” dedi.
AVM
Eğlence sektörüne yeni bir bakış açısı Vialand Tema Park’ın etkinlik ve eğlence alanlarına yönelik yeni projesinin çizimlerinin Amerikalı mimarlar tarafından yapıldığını belirten Vialand ve Venezia Projeleri Genel Müdürü Cenk Hayırlıoğlu, projenin tematik yeme içme alanları ve konsepti ile eğlence sektörüne farklı bir bakış açısı getireceğinden bahsetti. Ekim ayına yönelik gerçekleştireceğiniz etkinlik ve kampanyalarınızdan bahseder misiniz? Ziyaretçiler bu ay ne tür kampanyalarla karşılaşacak? Vialand olarak tüm sezon boyunca ziyaretçilerimize yönelik, yoğun katılımla gerçekleşen pek çok kampanya yaptık. Son olarak AVM’mizden 100 TL’lik alışveriş yapan talihlilerimiz çekilişle 3 adet Mini Cooper kazandı. 11 Eylül’de ise farklı bir kampanya ile misafirlerimizi buluşturduk. 11 Eylül- 31 Ekim 2017 tarihleri arasında Vialand AVM’den 199 TL’lik alışveriş yapan herkes ücretsiz tema park bileti kazanıyor. Alışverişi eğlence ile birleştiren bu kampanyamız ziyaretçilerimiz tarafından oldukça yoğun ilgi görüyor. Okul öncesi dönemine denk gelen böyle bir kampanya yaptığımız için, zaten alışveriş yapacak olan aileler yaptıkları alışveriş karşılığında elleri boş dönmediler ve çocuklarına eğlenceli bir gün hediye etmiş oldular. Yaptığımız tüm kampanya kurgularında zincirleme bir fayda ve mutluluk sağlamanın peşindeyiz. Kampanyalarınızı ya da etkinliklerinizi belirlerken ziyaretçilerinizin de isteklerini de göz önünde bulunduruyor musunuz ya da bu yönde talep alıyor musunuz? Vialand’ı ziyaret eden misafirlerimizin istekleri, etkinlikleri belirlememizde elbette büyük rol oynuyor. Yaptığımız etkinlikler sonrası, gerek birebir gerekse sosyal medyadan aldığımız geri dönüşler doğrultusunda misafirlerimizin taleplerini yerine getirmeye çalışıyoruz. Hem dünya hem de Türkiye’nin günde-
mini takip eden 7/24 çalışan profesyonel pazarlama ekibimiz, ziyaretçilerimizin ilgisini çekecek ve yüzlerini güldürecek pek çok aktivite ile onları buluşturuyor. Buradaki temel kıstasımız; her alanda olduğu gibi farklı olmak ve yapılmamışı sunmak. Ziyaretçilerimiz Vialand’e adım attığı andan itibaren farklı bir dünyanın içinde olduklarını hissetmeliler, o nedenle hep daha da iyinin arayışı içindeyiz. Örneğin hafta sonu çocuklarınızla birlikte Vialand AVM’den alışveriş yapmak istediğinizde, aniden rengarenk çizgi film karakterlerin olduğu, balonlar ve dans gösterileri ile süslü, büyülü bir kortej yürüyüşünün ortasında bulabilirsiniz kendinizi, tıpkı Disneyland’de olduğu gibi. Bu nedenle Vialand’de sürprizler hiç bitmez diyoruz.
Hem AVM’yi, hem mağazaları ve hem de ziyaretçiyi mutlu edecek farklı ne tür kampanya ve etkinlikler yapılabilir? Bu anlamda siz herhangi bir çalışma yapıyor ya da yapmayı düşünüyor musunuz? Vialand önümüzdeki yıl çok farklı yeniliklerle tüketiciyi karşılayacak. Vialand Tema Park’ta önümüzdeki yıl, tasarımı tamamen farklı yepyeni etkinlik ve eğlence alanları ziyaretçilerimizi bekliyor. Çizimlerinin Amerikalı mimarlar tarafından yapıldığı proje, tematik yeme içme alanları ve konsepti ile eğlence sektörüne farklı bir bakış açısı getirecek. Yeni projemizde, Vialand’e gelecek olan her hedef kitleye yönelik, 365 gün eğlence ve etkinlik vadediyoruz. Bu değişim elbette hem mağazaları hem de ziyaretçilerimizi mutlu edecektir. Tüm bu yeniliklerin ışında hedefimiz ise; eğlence denince akla ilk gelen marka olmak.
Hizmetix > > www.hizmetix.com.tr
• 63
AVM
Tepe Nautılus
15. yaşını kutluyor İstanbul’un köklü alışveriş merkezlerinden Tepe NautIlus 15 yaşında. Açıldığı ilk günden bu yana hizmet kalitesi ve müşteri memnuniyetinden ödün vermeden sektörde birçok alanda ilke imza atan Tepe NautIlus, kuruluşunun 15. yılını ziyaretçilerinin tam kalbine dokunacak etkinlikleriyle kutluyor. İstanbul’un tam kalbinde ve Kadıköy’ün merkezinde yer alan Tepe Nautilus, kurulduğu ilk günden itibaren düzenli olarak gerçekleştirdiği konserler, etkinlikler, sergiler ve kültürel aktiviteleri ile ziyaretçilerine alışverişin yanı sıra yaşayan bir mekan sunuyor. Dolu dolu geçen 15 yılı geriden bırakan Tepe Nautilus 15. yaşını ziyaretçileriyle kurduğu duygusal bağı kuvvetlendireceği farklı etkinlikler ve çok özel sürprizler ile kutluyor. Kurulduğu günden bu yana marka kimliği ve ziyaretçi profiline uygun projelere imza atan Tepe Nautilus; köklü ve başarılı
64 •
w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix
geçmişinden aldığı ilhamla 15. yılını “Tam Kalbinde” konseptiyle kutluyor. Ocak ayına kadar sürecek kutlamalar çerçevesindeki farklı etkinlik ve kampanyalarıyla ziyaretçilerine teşekkür ediyor.
15. YILA ÖZEL YENİ MARKALAR MAĞAZA KARMASINA EKLENDİ 155 bin metrekarelik yaşam alanında, ulusal ve uluslararası birçok markanın yer aldığı 130 mağazasıyla hizmet veren Tepe Nautilus, her geçen gün aileye yeni üyeler katmaya devam ediyor. Zara, Marks&Spencer, Carrefour, Boyner, Teknosa, Tepe Home, Paşabahçe, Cinemaximum, Ayakkabı Dünyası,
Sports International, Koton, Mavi, Lacoste, Benetton, LC Waikiki, D&R ve Network’ün de aralarında bulunduğu birçok markayı ziyaretçileriyle buluşturan Tepe Nautilus, 15. yılında mağaza karmasına Enplus, Sephora, Mudo Collection ve Mumuso’yu da ekliyor. Kadıköy bölgesinden yürüyerek, Avrupa Yakası’ndan Marmaray, deniz ulaşımı, metrobüs ve Anadolu Yakası’ndan metro ve farklı hatlardan geçen toplu taşıma araçları ile kolayca ulaşılabilen Tepe Nautilus, 15. yıla özel kampanya ve etkinlikleriyle de Anadolu Yakası’nın en keyifli buluşma noktası olmaya devam edecek.
AVM
CapacIty AVM’de küçük mucitler buluşuyor Çocuklara MalatyaPark’tan yaz tatili süprizi MalatyaPark macera sever çocukların yaz tatili anılarına yenilerini eklemeleri, eğlenceli ve heyecanlı dakikalar yaşamaları için minikleri macera parkuru ile buluşturdu. Macera Parkuru’nda yarışarak en yüksek puanı toplayan ilk 3 macera sever çocuğa ise bisiklet hediye edildi.
MalatyaPark Alışveriş ve Yaşam Merkezi, yaz tatili sona ermeden çocuklara bir sürpriz yaptı. Bütün macera sever çocukların yaz tatili anılarına yenilerini eklemeleri, eğlenceli ve heyecanlı dakikalar yaşamaları için minikleri macera parkuru ile buluşturan MalatyaPark, Ağustos ayı boyunca aralıksız olarak çocukları Macera Parkuru’nda ağırladı. Bütün minikler Macera Parkuru’nda, Kurban Bayramı sonuna kadar MalatyaPark ana fuaye alanında, eğlenceli ve heyecanlı zamanlar geçirdiler. Çocukların ve ailelerin geniş katılımı etkinlik boyunca devam etti. Macera Parkuru’nda yarışarak en yüksek puanı toplayan ilk 3 macera sever çocuğa bisiklet hediye edildi.
Capacity AVM, yaz boyunca düzenlediği renkli ve eğlenceli aktivitelerine hız kesmeden devam ediyor. Bakırköy’ün kalbinde yer alan Capacity, “Bilim Günleri Etkinlikleri” ile küçük mucitleri alışveriş merkezinde ağırlamaya hazırlanıyor. 22 Ekim tarihine kadar sürecek olan etkinlikler, 12.00-20.00 saatleri arası 6 set olarak gerçekleşecek olup, etkinliklerde çocuklar bilimi eğlenceli deneylerle öğrenecekler. Ebeveynleri keyifle alışveriş yaparken, çocuklar eğlenerek öğrenmenin tadını çıkaracaklar. Ferah ve şık mimarisi içindeki kusursuz marka karması, kafeleri, restoranları ve sineması ile alışverişin ve eğlencenin merkezi olan Capacity, sergileri, özel gün aktiviteleri, kazandıran kampanyalarıyla Bakırköy’de buluşma noktası olmaya devam edecek. “Bilim Günleri Etkinlik” programında gerçekleşecek deneyler ise şu şekilde; Bernoulli Üfleyicisi, Elektromanyetik Vinç, Doğal Kaynaklar, Merkezkaç Kuvveti, Dipsiz Kuyu, Sesin Gücü-Ses Titreşimleri, Van De Graff Jeneratörü, Yakup Merdiveni, Fiber Optik İletim ve Elektromanyetik Hızlandırıcı.
Hizmetix > > www.hizmetix.com.tr
• 65
AVM
Uzaklarda arama
NIssara AVM yanı başında... Nissara AVM ve Crown Plaza Otel’in toplam inşaat alanı 140 bin metrekare büyüklüğünde olup alışveriş merkezi kiralanabilir alanıyla Nevşehir-Niğde-Aksaray ve Kırşehir bölgesinin en büyük alışveriş merkezlerinden biri. İnşaat sektörünün önemli markalarından Ankara merkezli Duygu Mühendislik tarafından karma bir proje olarak hayata geçirilen proje 55 milyon dolarlık yatırımla alışveriş stantlarını yükseltecek özeliklerle donatıldı. Kiralama ve Yönetim danışmanlığı KDM AVM danışmanlık tarafından yürütülen Nissara Alışveriş Merkezi’nin toplam kiralanabilir alanı 26 bin 297 metrekare olup, bünyesinde yerli-yabancı 85’e yakın markası, 7 salonlu sinema alanları, teraslı kafe ve restoran alanlarının yanı sıra bin oturma kapasiteli yeme-içme alanı, çocuklar için büyük eğlence ve oyun alanları bulunuyor. Alışveriş deneyimini eksiksiz bir hizmet anlayışıyla sunacak olan Nissara Alışveriş merkezi yaklaşık 600 kişiye istihdam sağlıyor.
HEDEFTE YILLIK 6 MİLYON ZİYARETÇİ AĞIRLAMAK VAR “Dünyanın Gözü Üzerimde” sloganıyla Nevşehir’in kültür mirasına da dikkat çeken Nissara
NISSARA AVM’DE İLKLER YAŞANACAK! Modanın öncü markaları ve dünya lezzetlerini eşsiz bir doğa manzarasında buluşturacak Nissara AVM, sadece alışveriş ihtiyacı için değil, misafirlerinin tüm sosyal ihtiyaçlarına da cevap vermek üzere kurgulandı. İpekyol, B&G Store, HD İskender, Pidem, D&R, Süvari, Watsons, Tekzen, Cinefora, Armağan Oyuncak, Madame Moss, Sport ın Street, Atasun Optik, LufianWatsons, Marco Pascha Cafe, Yves Rocher, Sultan Ahmet Köftecisi, Kocatepe Kahveevi, Matilla Ayakkabı gibi perakende sektörüne yön veren markalar ilk kez Nissara AVM’de Nevşehir ziyaretçileriyle buluşacak. Yıllık 6 milyon misafiri ağırlamaya hazırlanan Nissara AVM, ayrıca şehrin ilk 5 yıldızlı oteli Crown Plaza’yla arasında özel bir geçiş olacaktır.
66 •
w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix
AVM, alışverişte sunduğu sayısız avantajlarını Nevşehir halkıyla buluşturarak şehrin güzelliğine sihirli dokunuşlar katacak. Nevşehir sınırları içerisinde Avanos, Acıgöl, Gülşehir ve Derinkuyu başta olmak üzere ilçeler için bir çekim noktası olan konumuyla ve Peri Bacaları’nın yer aldığı Ürgüp ilçesine olan yakınlığıyla Nevşehir’in tam merkezinde alışveriş keyfi, Nissara AVM’de hayat bulacak. Bir diğer yandan Nevşehir’in turistik potansiyeline bağlı olarak Niğde, Aksaray ve Kırşehir gibi çevre illerden de bu sayede ziyaretçi alma potansiyeline sahip olan Nissara AVM, tam anlamıyla ilgi odağı olacağını şimdiden kanıtlar nitelikte.
AVM
CAROUSEL LEMAN KÜLTÜR HİZMETE AÇILDI Carousel alışveriş merkezi yeni ve dinamik markaları bünyesine katarak büyümeye devam ediyor. Bu yıl 25. senesini kutlayan Leman Kültür Kafe Restoran, Carousel dış cephede hizmete açıldı. Sadece bir restoran değil aynı zamanda sanatsal mizah ve kültürün odak merkezlerinden bir marka olan Leman Kültür, birbirinden özel lezzetleri Carousel’de misafirlerine deneyimletecek. Özel salataları, dürüm, pizza ve hamburger çeşitleriyle dünya mutfağının spesiyal tatlarını bulabileceğiniz restoranda tatlılar vazgeçilmeziniz olacak. Carousel’e gelip Leman Kültür’de küçük bir mola vererek, hayata gülümseyebilirsiniz.
Anadolu Yakası’nın en görkemli 5M Migros’u
Meydan İstanbul AVM’de açıldı Tüketicinin A’dan Z’ye tüm ihtiyaçlarını, dünya standartlarında karşılayan 5M Migros mağazası, Meydan İstanbul AVM’de açıldı. 5M Migros’un yeni ürünlerle zenginleştirilmiş oyuncak reyonu, ilk defa uygulanan segmente edilmiş ve görsel tasarımı yenilenmiş anne-bebek kategorisi, müşteri deneyiminin ön plana çıkarıldığı elektronik kategorisi ve ilk kez uygulanan elektronik teşhir stantlarıyla ayrıcalıklı hizmet verecek.
Türk perakende sektörünün öncü markası Migros bünyesindeki yeni 5M Migros mağazası, Türkiye’nin en büyük açık alışveriş merkezi olan Meydan İstanbul AVM’de açıldı. Meydan İstanbul 5M Migros genişletilen ürün ve marka çeşidinin yanı sıra ilk kez uygulanan elektronik teşhir stantları ile dikkat çekiyor. 30 bin üzeri ürün çe-
şidiyle hizmet verecek olan Meydan İstanbul 5M Migros’ta, özel kategori dünyaları oluşturuldu. Migros’un benzersiz ve üstün taze dünyasına ilave olarak farklı tasarımıyla dikkat çeken annebebek kategorisi ilk defa müşterilerin beğenisine sunuldu. Mağazanın kişisel bakım bölümünde ise müşterilerden gelen
yorumlar doğrultusunda kozmetik alanı daha geniş ve renkli kuruldu. Özel tasarımlarla atıştırmalık reyonu geliştirilen 5M Migros’un içerisinde aynı zamanda keyifli bir alışveriş molası sunan 5M Migros Cafe alanı bulunuyor. Yemek seçeneklerine ek olarak müşterilerin yanı başında, geleneksel yöntemlerle hazırlanıp pişirilen gözleme standı sunum alanında bir ilke imza atıyor. Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen açılış törenine, Anadolu Grubu, Migros Ticaret A.Ş. ve Meydan İstanbul Yönetim kadrosu üst düzey yöneticileri katıldı.
Hizmetix > > www.hizmetix.com.tr
• 67
TEMİZLİK
TEMİZLİK SEKTÖRÜNDE
PROFESYONEL
ÇÖZÜMLER
EN SON TEKNOLOJİLER
Hizmet sektörünün oluşumunu destekleyen en önemli şey; sanayinin gelişimidir. Türkiye’de sanayinin gelişimi ile teknolojik fabrikaların kurulması daha sonra buna orantılı olarak, kadının iş dünyasında daha aktif rol alması, toplu konutlar ve alışveriş merkezlerinin de ortaya çıkışı ile temizlik ve hizmet sektörünün ortaya çıkması sağlanmıştır. Temizlik şirketleri; her türlü temizliğin, elaman makine, ekipman desteği ile temizlik hizmetini veren kuruluşlardır. Temizlik hizmeti almak isteyen kişi ve kurumların, profesyonel ve kaliteli hizmet almasını sağlar. Bu sektörün gelişmesi ve rekabetin artması ise daha kaliteli hizmetin önünü açmaktadır. Temizlik şirketleri, işletmenin faaliyet alanına, temizlik materyallerine, uygulanacak yüzeyin doku ve yapısına, işletmenin türüne, binanın mimari yapısına vb. birçok kritere göre farklı hizmetler vermektedir. Bir hastanenin temizlik anlayışı, kullanılacak malzemeler ile bir okulun ki arasında veya AVM temizliği arasında oldukça büyük farklar vardır. Temizlik basit bir iş olarak düşünülebilir, fakat aslında çok önemlidir. İnsanlar; ferah, temiz mekanlar, sağlıklı çalışma yerleri, huzur veren temiz dinlenme yerleri arzu etmektedir. Bu temiz ortamların sağlanması; uzman kişilerin profesyonelce iş yapması ve en son temizlik teknolojisinden faydalanarak sağlanabilir. Temizlik sektörünün mevcut durumunu, sorunlarını, temizlik sektörü profesyonellerinin gelecek dönem projelerini ve temizliğe dair çözüm önerilerini konuştuğumuz bu sayımızda temizlik sektörü için geliştirilen yeni teknolojilere de yer ayırdık.
68 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
TEMİZLİK
Özellikle inşaat alanındaki gelişmeler temizlik sektörünü atağa kaldırdı Endüstriyel temizlik sektörün yıllık ticari iş hacminin yaklaşık 13-14 milyar Euro olduğunu belirten Tesis Hizmetleri Yönetimi İş Adamları Derneği (TESHİAD) Başkanı Nurcan Germani, “Hedefimiz 1,3 milyon kişiye istihdam sağlayan endüstriyel temizlik sektörünün pazar payını, 2017 yılında yüzde 10 büyütmek” dedi. Türkiye’de 1985’li yıllarda temelleri atılan endüstriyel temizlik sektörü, son dönemde ülke genelinde özellikle inşaat alanında gerçekleşen büyük ve önemli projeler ile atağa kalktı. Kamu projeleri yüzde 24 oranında arttı, havaalanı sayısı 27’den 73’e, 5 yıldızlı otel sayısı 297’den 590’a yükseldi. Alışveriş Merkezi (AVM) sayısının ise bu sene yüzde 25 büyüyerek 450’ye, 18 milyon konut sayısının ise 2050 yılında 30 milyona ulaşması bekleniyor.
BİR MİLYON 300 BİN KİŞİYE İSTİHDAM SAĞLAYAN SEKTÖR Bu sektörde yaklaşık 3 bin firma bulunduğunu ve özellikle son dö-
70 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
nemde trend olan ev, cam temizliği, halı, yatak yıkama gibi butik küçük işletmeler de dahil edildiğinde bu sayının 5 bine kadar yükselebileceğini belirten TESHİAD Başkanı Nurcan Germani, “Son 5 yılda pazar payımızı 19,4 milyar TL’den 35,5 milyar TL’ye yükseltmeyi başardık. 2016 yılında yaşanan tüm sıkıntılara rağmen sektörümüz yüzde 5 oranında büyüdü. Yıllık ticari iş hacmimiz yaklaşık 13-14 milyar Euro. Bir milyon 300 bin kişiye istihdam sağlayan sektörümüz, ülke ekonomimize daha fazla katkı sağlayacak potansiyele sahip. TESHİAD olarak pek çok üye firmamızla 18-20 Ekim 2017 tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenecek Türkiye’nin tek endüstriyel
temizlik fuarı ve konferansı ISSA/ INTERCLEAN İstanbul’da yer alacağız. ISSA/INTERCLEAN ev sahipliğinde düzenlediğimiz Alım Heyeti Programı’nın sektörümüze ihtiyacı olan yeni işbirliği fırsatlarını sunacağına inanıyoruz” dedi. Bu yıl bölge coğrafyasından yüksek sayıda satın alma yetkisine sahip tedarikçilerin fuarda yer alacağına dikkat çeken ISSA INTERCLEAN İstanbul Marka Direktörü Hatice Dinçer, “Dünya’nın en büyük temizlik fuarı ISSA/INTERCLEAN, Amerika, Avrupa ve Asya olmak üzere 3 farklı kıtada düzenleniyor. İki yılda bir İstanbul’da yapılan ISSA/INTERCLEAN Fuar ve Konferansımız Avrasya temizlik endüstrisindeki sektör temsilcilerini 18-20 Ekim tarihlerinde İstanbul’da buluşturacak. Bu yıl hedefimiz 150 marka ile 70 ülkeden 2 bin 500’ün üzerinde ziyaretçi katılımı sağlamak. Alım Heyeti Programımızda Rusya’dan Romanya’ya, Birleşik Arap Emirlikleri’nden Cezayir, Umman, Özbekistan, Azerbaycan gibi çok sayıda hedef pazar ülke yer alıyor” dedi.
YENİ İŞBİRLİKLERİ FIRSATLARI ISSA/INTERCLEAN İstanbul Fuarı ve Konferansı, aynı zamanda sektöre dair en son yenilikler, gelişmeler ile ürün ve hizmetlerin gündeme getirildiği ortak bilgi paylaşım platformu konumunda. Sektörün en büyük uluslararası federasyonu ISSA ve Türkiye’deki partneri TESHİAD tarafından fuara paralel konferanslar gerçekleştirilecek. Düzenlenecek Katılımcı Seminerleri’nde ise firmalar yeni ürün ve şirket profillerini tanıtma fırsatı bulacaklar. Fuar, katılımcı ve ziyaretçilerine uluslararası tedarikçilerle ikili görüşme ve yeni işbirlikleri fırsatları sunacak. Sektöre dair yenilikçi fikir ve ürünler bu yıl ilk kez oluşturulacak İnovasyon Alanı’nda sergilenecek.
TEMİZLİK
Mamaco’dan
doğa dostu temizlik hizmetleri
Temizlik sektörünün mevcut durumu ve sektörde yaşanan sorunlar hakkında bizlere kısaca bilgi verir misiniz? Günümüzde sayıları hızla artan iş merkezleri, oteller, konutlar, okullar, hastaneler, AVM’ler temizlik sektörünün gelişimine hem yön vermekte hem de ivme kazandırmaktadır. Temizlik şirketlerinin büyük bir çoğunluğunun büyükşehirlerde faaliyetlerini sürdürmekte olduğunu gözlemliyoruz. Bunun en önemli sebebi sektörün kentleşme ve sanayileşme düzeyi ile temizlik doğru orantılı hareket etmesidir. Hizmet sektörü büyümeye çok açık olduğundan birçok firma da bu işi yapmaya çalışıyor. Bu sebepten anlamsız rekabet maalesef kaliteyi ve fiyatları olmaması gereken yerlere getiriyor. Bugün için sektörün en önemli sorunlarından biri çalışanlarının büyük bir bölümünün eğitimin seviyesinin çok düşük olmasıdır. Sektörde eğitilmiş işgücü ihtiyacının önemi ortadadır. Ayrıca yapılan işin gelişmesi için meslek standartları getirilmeli ve uygulanmalıdır. Personel eğitimlerine önem verilmeli, sınav ve belgelendirme uygulamaları geliştirilerek nitelikli personellerin yetiştirilmesine katkı sağlanmalıdır.
72 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Mamaco Genel Müdür Yardımcısı Çiğdem Saraç Zorlu, insan sağlığını korumak, hijyeni düzenli ve sürekli olarak sağlamak için doğa dostu ürünler kullandıklarını ifade etti.
Bu yıl ISSA INTERCLEAN Fuarı’nda ön plana çıkan konulardan biri de yeşil temizlik… Peki, sizin bu konu hakkındaki çözümleriniz neler? Çevreye duyarlı ve geri dönüşümü olan ürün ve hizmetler noktasında ne tür çalışmalar yapıyorsunuz? İnsan sağlığını korumak, hijyeni düzenli ve sürekli olarak sağlamak için dünya standartlarına uygun doğa dostu ürünleri kullanıyoruz. Merkezimizin Almanya’da olması bize bu konuda çok büyük bir avantaj sağlıyor. Tüm projelerimizde Avrupa standartlarına uygun profesyonel, endüstriyel sistemleri uyguluyoruz. Endüstriyel olmayan, insan sağlığını tehdit edici kimyasalları kesinlikle kullanmıyoruz. ISO 10002:2004 ve TS EN ISO 9001:2008 sertifikalarına sahip bir firmayız. Mamaco temizlik hizmetleri olarak personellerimize yeşil çevre ve sürdürülebilir bir yaşam konularında eğitim vererek ve kaliteli
çevreci ürünler kullanarak, firmamızı sektöründe öncü ve tercih edilebilir hale getirmeye gayret gösteriyoruz. Doğa dostu ürünler kullanıp, müşterilerimize güler yüzlü hizmet ederek şirket politikalarımızı hedeflerimize ve stratejilerimize yansıtıyoruz. Gelecek dönemlere ilişkin ne gibi planlar yaptığınızı öğrenebilir miyiz? Almanya’nın Mannheim kentinde 14 yıl önce az sayıda personelle tesis yönetimi ve servis hizmetleri işine adım atan Mamaco, zamanla hizmet alanlarını genişleterek hızlı bir büyüme sergiledi. Mamaco şimdi de kurduğu Mamaco İnvestment&Advisory şirketi ile Almanya’da AVM yatırımı için kolları sıvadı. Yüzde 40 hissesine sahip olduğumuz AVM, ülkenin en büyük 20 şehri arasında yer alan ve perakendede Almanya’nın 9. sırasında olan Mannheim şehrinde faaliyete girecek. Proje geliştirme ve varlık yönetimi kolumuzda da yeni yatırımlarımız ve oluşumlarımız devam etmektedir. Avrupa’daki büyük fon yatırımcılarının Türkiye’deki gayrimenkullere yönlendirilmesi, Türkiye’ye yabancı sermayenin kazandırılması faaliyetlerinde emek harcamaktayız. Gelecekteki yönümüz tesislerin servis hizmetleri yanında çeşitli yatırımlar ve gayrimenkul danışmanlığı hizmetleridir.
TEMİZLİK
Türkiye’nin ilklerinde ve en büyüklerinde Deça imzası… “Deça olarak 1982 yılından bu yana (35 yıl) hizmet vermediğimiz hiçbir müşteri portföyü ve iş kolu kalmadı diyebilirim” diyen Deça Hizmet Grupları Yönetim Kurulu Başkanı Ali Murat Çimen, “Türkiye’nin ilklerinde ve en büyüklerinde hep bizim hizmetlerimiz var” açıklamasını yaptı. PERSONEL SIKINTISI SEKTÖRDE GİTTİKÇE BÜYÜYOR AVM temizliğine yönelik sunmuş oldukları ürün ve hizmetlerde ön plana aldıkları kriterler noktasında bilgi veren Deça Hizmet Grupları Yönetim Kurulu Başkanı Ali Murat Çimen şu açıklamalarda bulundu: “Hiç kuşkusuz en önemli kriter hizmeti sahada veren uygulayıcı elemandır. Deça Hizmet Grupları olarak temizlik ve bordrolama personel istihdamında elemanlarda aradığımız kriterlerde yaş, fizik, hitap ve tecrübeye önem verip, işe başlatmadan önce gideceği iş yerinde bazı kuralları ve yapacağı işin tarifi ile müşteri memnuniyetine verdiğimiz önemi elemana işlemeye çalışıyoruz. Bu kriter ve eğitimleri tüm meslektaşlarımın da yaptığına inanıyorum. Çünkü günümüzde klasik işçilik ve klasik çalışma sistemleri artık tarihe karışmış durumda. Temizlik hizmeti alan kuruluşlar yukarda saydığımız tüm kriterleri elemanlarda görmek ve temizlik işi yapı-
74 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
lırken sorun ve mazeret üretmeyen bir şirketle çalışmak istiyor, yalnız hizmet işi yapan tüm iş kollarında olduğu gibi bizim sektörümüzde de maalesef bu saydığımız kriterleri taşıyacak eleman bulmaktaki sıkıntılarımız gittikçe büyümekte ve eleman kalite seviyesi düşmektedir. AVM, iş merkezi, konut projeleri, otel… gibi yapıların son yıllarda çoğalması eleman taleplerini ve iş yerlerindeki eleman sirkülasyonu artırmıştır. Bu da bizleri yormaya ve hizmetin aksamasına sebep olduğu gibi sektörümüz içinde olumsuz duyumlara ve istenmeyen yorumların çıkmasına sebep vermiştir. Yine bu durum yevmiyeci fiyatlarının ani yükselmesine, camcı ve makineci personellerin aşırı maaş artışlarına da sebep olmuştur. Hizmeti veren firmaların bazen elemanı tutmak için kazandığı karı da elemana vermek zorunda kaldığı dönemler yaşanmaktadır.” Personellerin büyük bir bölümünün yaz dönemlerinde memleketlerine gitmek istemelerinin sektörde dönemsel sıkıntılar yarattığına da değinen Çimen, dolayısıyla eleman seçimindeki kriterlerin zaman zaman en alt seviyelere inebildiğini de sözlerine ekledi. Bu sorunun önemli bir konu olduğunu dile getiren Çimen, “Bazen iş almak kadar eleman bulup projeyi hazır hale getirmekte problemli hale gelmektedir. Bunun çözümü için
TEMİZLİK
bir an önce ülkemizde bulunan yabancı işçilere çalışma izni verilmesi ve bunun rekabetinin artırılması gerekiyor. Böylece eleman bulma sıkıntıları kısmen hafiflemiş olacaktır. Yoksa problemler gittikçe artacak ve sektörlerin gelişmesinin önünde büyük bir sorun olmaya devam edecektir. Hizmet işi yapan tüm iş kollarında yardımcı eleman konusundaki sıkıntılar, hizmetin sürdürülebilmesinin önünde bir engel olarak durmaktadır” dedi.
lerini riskten korumanın çalışmasını sürekli olarak veriyoruz. Bunun haricinde buhar makineleriyle yüksek ısıda temizlik dezenfekte uygulamaları yapmaktayız. WC’lerde temizlik personelleri sabitleyerek, sıklıkla lavabo, klozet ve zeminlerin temizlenmesini sağlıyor, böylece kirliliğin ve mikropların birikimine meydan vermiyoruz” açıklamasını yaptı.
AVM’LERDE HİJYEN HASTANELER KADAR ÖNEMLİ… AVM temizliğinde ideal hijyeni sağlama noktasında yapmış oldukları çalışmalar noktasında bilgi veren Çimen, “AVM’lerde hijyen hastaneler kadar önemli bir konudur. Binlerce insanın genel alanları ve WC’leri kullanmalarının getirdiği kirliliği ve hastalık risklerini bertaraf etmek zorundasınız. Bunun için hijyen sağlayacak dezenfektanlar ve uygulamalar yapmak, bunu sürdürebilir hale getirmek zorundasınız. Deça olarak dezenfektanların seçiminden, bunların uygulanmasının takibini sürekli olarak denetliyor, yöneticilerin seferber olmalarını sağlıyoruz. Bunun yanında WC’lerin, 3 ayda bir dışarıdan uzman bir ekipten hizmet alarak dezenfeksiyon işlemi yaptırmaktayız. AVM müşteri-
“DÜNYADA KULLANILAN TÜM TEMİZLİK TEKNOLOJİLERİNİ BÜNYEMİZDE BULUNDURMANIN GAYRETİ İÇERİSİNDEYİZ” Deça olarak binmeli veya itmeli çok çeşitli otomat makinalarının bulunduğunu belirten Çimen, “Buharla temizlik ve hijyen konusunu geliştiriyoruz. 6,5 bardan 12 bara kadar buhar veren makinalar aldık. Asma iskele sistemimiz, hidrolik yükselticilerimiz, tazyikli yıkama makinalarımız ile sektörde makine teknolojisi konusunda iddialı bir firma olduğumuzu belirtmek isterim. Ayrıca kimyasal kullanımında tüm yenilikleri takip ediyor ve NANO teknoloji kullanımına önem veriyoruz. Binicili otomatlarımız sınıfının en yüksek kapasitelerine sahip… Geniş bir makine parkuruna sahip olmamızın AVM’lerin ve büyük alanların otoparklarının imalat sonrası temizliğindeki başarılarımızı artırdığını belirtmek isterim. Ayrıca yüksek basınçlı buhar makinalarımızla büyük mutfak ve yağla sorunu olan her yerde başarılı çalışmalarımızın olduğunu, birçok üretim alanlarında birikmiş yağ tabakalarını ilk hallerine döndürerek beğeni aldığımızı da söylemek isterim. Kısacası dünyada kullanılan tüm temizlik teknolojilerini bünyemizde bulundurmanın gayreti içerisindeyiz. Yine günümüzün önemli bir temizlik sistemi olarak geliştiğini ve taleplerin çoğaldığını gördüğümüz iple erişim ve dağcılık sistemini kurarak, önemli yükseklikte binaların temizliğini başarılı bir şekilde tamamlamış durumdayız. Bu sistemi daha da büyüterek ülke genelinde hizmet verebilecek bir yapıya ulaştırmanın çalışması içinde olduğumuzu da söyleyebilirim” dedi.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 75
TEMİZLİK
Sektörün enerji yönetim sistemine sahip tek firması Sektörde ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi’ne sahip ilk ve tek firma olduklarını belirten Sofra/Compass Group Türkiye Destek Hizmetler ve Güvenlik Hizmetlerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cem Alakuştekin, “Şirketimiz çevreyi korumayı ve çevreye olumsuz etki yapabilecek etkenleri uygun şekilde belirleyip bertaraf etmeyi ilke edinmiştir” dedi. Temizlik sektörünün mevcut durumu ve sektörde yaşanan sorunlar hakkında bizlere kısaca bilgi verir misiniz? Sektörle ilgili en önemli konu insan kaynağı… Temizlik sektöründe ne yazık ki meslek yeterlilik belgeleri oluşturulamadı. Zaman zaman halk eğitim merkezleri vasıtasıyla elemanlarımıza mesleki yeterlilik belgesi alıyoruz, ama bu bir standart olarak sektöre henüz yerleşmedi. Önümüzdeki dönemlerde kanuni düzenlemelerle temizlik hizmetlerinin ve çalışanlarının sertifikalı çalışanlar olarak eğitilmesi gerektiği düşüncesindeyiz. Bu yıl ISSA INTERCLEAN Fuarı’nda ön plana çıkan konulardan biri de yeşil temizlik… Peki, sizin bu konu hakkındaki çözümleriniz neler? Çevreye duyarlı ve geri dönüşümü olan ürün ve hizmetler noktasında ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?
76 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Sofra Grup olarak çevreyi koruma ve enerji verimliliğine yönelik faaliyetlerimiz; ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi ve ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi çerçevesinde Türk Standartları Enstitüsü tarafından (TSE) belgelendirilmiştir. Sektörde ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi’ne sahip ilk ve tek firma olarak Sofra Grup; doğal kaynakların ve enerjinin efektif yönetimi için öncü yaklaşımını sürdürmektedir. Bu sayede, çevre boyutlarının etkin yönetimi, enerji tüketimlerinin ve doğal kaynak kullanımlarının azaltılması ile verimli çalışma yöntemlerinin uygulanmasını sağlıyoruz. Şirketimiz, tüm ürün ve hizmet faaliyetlerinde çevreyi korumayı ve çevreye olumsuz etki yapabilecek etkenleri uygun şekilde belirleyip bertaraf etmeyi ilke edinmiştir.
Gelecek dönemlere ilişkin ne gibi planlar yaptığınızı öğrenebilir miyiz? 2017 yılı itibarıyle teknolojik anlamda büyük yatırımlar yapmaya başladık. Özellikle büyük tesislerde kullanılan temizlik makinelerinin daha akıllı olmalarıyla ilgili projelerimiz var. İnsansız çalışan, otomatik belli periyodlarla kendi hareket eden, temizliği kendi yapan ve yine başladığı istasyona geri dönen makinelerle ilgili operasyonlarımızı desteklemeyi planlıyoruz. Bunula ilgili olarak tedarikçilerle işbirliği içerisindeyiz. Hijyen ve günlük operasyon kontrolü amacıyla yine teknolojik bir yatırım yapma hedefimiz var. Alan ve nokta kontrollerini akıllı telefon teknolojisiyle kontrol ediyor olacağız. Bu proje ile büyük tesislerde, hem çalışan personel verimini artırmak hem de yönetim kadrolarımızın operasyon üzerindeki yetkinliğini artırmayı planlıyoruz.
TEMİZLİK
NANOTEKNOLOJİ ÜRÜNÜ DEZENFEKTAN KULLANAN İLK VE TEK ŞİRKET Tepe Servis’in temizlik hizmetleri alanındaki başarısının ardında; birbirinden farklı ihtisas gerektiren referansların yanı sıra, uluslararası know-how, kaliteli temizlik ekipman ve ürünleri, profesyonel kadro, titiz bir çalışma ve denetim anlayışının yattığını belirten Tepe Servis ve Yönetim Genel Müdürü Canan Çakmakcı, “Sektörümüzde inovasyona inanıyor ve bu doğrultuda yatırımlarımıza yön veriyoruz. Sabancı Üniversitesi Laboratuvarları’nda geliştirilen, inovatif bir ürün olan Antimic ile hastanelerde, insan sağlığını tehdit eden bakteri ve virüslere karşı tamamen hijyenik bir yaşam alanı sunabiliyoruz. Antimic kullanımı ile ortak kullanılan tuvaletlerde, tuvalet kapı kollarında, musluk başlarında, rezervuar ve klozet kapaklarında, asansör butonlarında, turnikelerde, yürüyen merdiven bantlarında, yemek bölümlerindeki masa ve sandalyelerde ve bunun gibi pek çok alanda, toplu yaşamın getirdiği olumsuzluklardan biri olan, insan sağlığını tehdit eden çapraz bulaşma denilen risk faktörünü en aza indirgiyoruz. Ürün hemen hemen her yüzeye uygulanabiliyor. Antimic, hijyen sağlanacak yüzeyi kaplayarak, her türlü mikrop ve bakteriye karşı uzun süreli koruma sağlıyor. Bu ürünümüz, uygulandığı yüzeylerde 60 gün süreyle koruma sağlıyor. Ancak Tepe Servis olarak bu süreyi 30 gün ile sınırlandırıyoruz. Antimic ile hastane temizliğinde yüzde 100 hijyen sağladığımızı söyleyebilirim” açıklamasını yaptı.
78 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
“Sektörümüzde inovasyona inanıyor ve bu doğrultuda yatırımlarımıza yön veriyoruz” açıklamasını yapan Tepe Servis ve Yönetim Genel Müdürü Canan Çakmakcı, Sabancı Üniversitesi Laboratuvarları’nda geliştirilen, inovatif bir ürün olan Antimic ile hijyenik bir yaşam alanı sunduklarını belirtti.
NANOTEKNOLOJİK ÜRÜN ANTIMIC İLE ÜST SEVİYEDE TEMİZLİK HİZMETİ Nanoteknolojik dezenfektan yöntemi hakkında bilgi veren, “Sektörümüzde nanoteknoloji ürünü dezenfektan olarak kullanan ilk ve tek şirketiz. Tepe Servis olarak sunduğumuz hizmetleri daha üst bir noktaya taşımak amacıyla Sabancı Üniversitesi Laboratuvarları’nda geliştirilen nanoteknolojik bir ürün olan Antimic’i temizlik hizmetlerinde kullanıyoruz. Ev tipi temizlik malzeme ve metotları ile toplu kullanım alanlarının temizliğinin beklenilen seviyede sağlanması çok zor. Antimic kullanımıyla, insanların yoğun bulunduğu alanlarda (okul, hastane, AVM, havaalanı… vb.) geçiş mevsimlerinde sıklıkla karşılaşılan ve bulaşıcı hastalıklara neden olan mikroorganizmalar yok edilebiliyor. Ürün, uygulandığı tüm yüzeylerde, bilinen bakteri, virüs ve mikropların yüzde 99’unu yok eden ve üremelerini durduran, güçlü etkiye sahip antimikrobiyal bir koruyucu. Antimic’in en önemli özelliklerinden biri, uygulandığı yüzeyleri renksiz, kokusuz ve toksik olmayan nano boyutta küçük kalkanlar ile kaplayarak, bakterilerin tutunmasını engellemesi ve üremelerine engel olması. Yapılan testler sonucunda Antimic’in mikropları büyük ölçüde yok edip uzun süre koruma sağladığı görüldü. Özellikle genel alanlar gibi farklı ve birçok insanın kullandığı, kış ayları ve geçiş mevsimlerinde sıklıkla karşılaştığımız bulaşıcı hastalıklara neden olan mikroorganizmaları yok eden Antimic sayesinde ekstra dezenfeksiyon için ek bir kimyasal kullanımına gerek kalmıyor. Bu şekilde ekstra insan gücü ve kimyasal kullanımının önüne geçilirken, verimlilik de sağlanıyor. Antimic, ağır metal ve gümüş içermeyen doğa dostu bir ürün. Zehirli madde ve kimyasal kalıntı bırakmaması, kanserojen etkisi olmayan bir formüle sahip olması, kokusuz olması gibi özelliklere sahip” dedi ve sözlerine son verdi.
TEMİZLİK
K
Kärcher Türkiye’de
atağa geçti Bayi kanalında dünya çapında 500 adedin üstüne çıkan ve Türkiye’de de büyümeye devam eden Kärcher, konsept mağazalarının sayısını bu yıl Türkiye’de 16’ya çıkardı. Marka bu mağazalarda tüm perakende ve profesyonel kanal ürünlerini, aksesuarlarını ve teknik servis hizmetini bir arada sunuyor. Kärcher Türkiye olarak İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya’ya gibi şehirlerde bayi ağlarını genişlettiklerini belirten Kärcher Türkiye Özel Müşteriler Ülke Satış Müdürü İsmail Korkmaz, Antalya’da dördüncü mağazalarını açtıklarını ve yatırımlara 2017 yılı boyunca devam edeceklerini dile getirdi.
80 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
ärcher’ın ürün portföyü ve Türkiye’deki en güçlü olduğu ürün gruplarından bahseder misiniz? Kärcher temizlik teknolojileri alanında ürün çeşitliliği en fazla olan firma. Temizlikle ilgili tüm makineleri üretiyoruz. Türkiye’deki marka bilinirliğimizin en güçlü olduğu alan profesyonel alan dediğimiz basınçlı yıkama makinelerinden zemin otomatlarına, halı yıkama makinelerinden buharlı temizlik makinelerine, kuru, ıslak-kuru ve endüstriyel vakum makinelerinden yol süpürücülerine ve belediye ekipmanlarına kadar çok geniş iş kolları için tasarladığımız kanalımız. Profesyonel temizlik makinaları alanında, marka bilinirliğimiz yüzde 80’in üzerinde ve ayrıca basınçlı yıkama ürün kategorisinde yüzde 100’e yakın bir marka bilinirliğimiz var. Örneğin profesyonel dünyaya sunduğumuz B 250 R ürünümüzü yeni özellikler ekleyerek yeniledik. Binicili tip B 250 R, zemin temizleme makinesi ve sürücünün muhteşem bir kombinasyonu olarak ön süpürme işlemine gerek duymadan uzun süre çalışabilen bir makine. Asfalt, beton, epoksi, zemin ne olursa olsun profesyonel temizlik sağlayan B 250 R, özellikle otopark, lojistik depolar ve geniş iç alana sahip AVM gibi yerlerin temizliği için geliştirildi. Eko verimlilik özelliği sayesinde de önemli derecede su ve enerji tasarrufu yapıyor. Bu anlamda da oldukça ekonomik. Bunun yanında son dönemlerde ön plana çıktığımız ev ve bahçe kategorimiz bilinirliğimizi artırmaya yönelik çalışmalarımızı yürüttüğümüz diğer bir alan. Bir evin iç ve dış tüm alanları için temizlik çözümleri sunan yine çok geniş bir ürün çeşitliliğimiz var. Elektrikli süpürgeler, buharlı temizlik makineleri, halı yıkama makineleri ve özel bir ürün olan şarjlı cam temizleme makinesi gibi ev tipi ürünlerimizde bir evin içindeki her türlü detayın temizlik ihtiyacına cevap veriyoruz. Yine ev tipi ürün kategorisinde yer alan dış alan dediğimiz ürünlerde ise; basınçlı yıkama makineleri, süpürücüler, sulama sistemleri, bahçe pompaları gibi ürün çeşitliliğimizle aslında tüketicilerin temizlik anlamında tüm yaşam alanlarına dokunuyoruz. Tüketicilerimizin ihtiyaçlarını doğru tespit etmek adına Ar-Ge çalışmalarına şirket olarak oldukça önem veriyoruz. İç mekan temizliğinde kullanılmak üzere tasarlanan FC 5 bu anlamda güzel bir Ar-Ge örneği. FC 5 Premium, vakumlama ve paspaslama işlemlerini aynı adımda birleştirdiği teknolojisi sayesinde kullanıcılara zemin temizliğinde büyük kolaylık sağlıyor.
TEMİZLİK
Yakın zamanda pazara sunduğunuz ve sunacağınız yeniliklerden bahseder misiniz? Kärcher olarak yeni teknolojilere, inovasyona ve Ar-Ge’ye yatırım yapıyoruz. Ar-Ge departmanımızda 900’den fazla çalışanımızla, yenilik ve inovasyonu şirketimizin en önemli misyonlarından birisi olarak görüyoruz. 2016 senesinin verilerine baktığımızda global olarak satışını gerçekleştirdiğimiz ürünlerimizin yüzde 90’ının 5 yaşın altında olduğunu söyleyebiliriz. Lityum İyon batarya teknolojisi de özellikle ilgilendiğimiz teknolojilerden biri. Çünkü geleceği bu teknolojide görüyoruz. Yatırım yaparak temizlik makinelerimizi Li-Ion batarya ile çalışır hale getirme planımız var. Uzun ömürlü olmasının yanı sıra her yerde şarj olabilmesiyle kullanıcı dostu olan bu teknoloji, kompakt olması, üzerinde çok fazla enerji depolaması ve hafifliği ile de ön plana çıkıyor. Özellikle ofis alanlarının çok yoğun kullanıldığı, halıların çok yoğun olduğu dik ve yatay binalarda, elektriğe bağla kalmaksızın, aküyle çalışan makinalar kullanıcıya işini yüzde 23 daha hızlı yapma avantajı sunuyor. Li-Ion batarya sayesinde prize olan bağımlılık sona eriyor. Bununla birlikte, inovatif ürünler kategorimizde yer alan tüm zeminlerdeki sakız lekelerini 3-5 saniye içerisinde temizleme özelliğine sahip SGG 1 sakız sökme makinesini piyasaya sunmaya hazırlanıyoruz. Teknolojideki hızlı değişimden ve tüketici iç görülerinden yola çıkarak, otomasyonun ön planda olduğu, robot teknolojisinde de önemli mesafeler kat ediyoruz. Özellikle zemin otomatlarında tamamen robot teknolojisine dayanan ürünler geliştirmek adına yatırımlarımız var. Önümüzdeki senelerde, kullanım ömrü daha uzun olan ve kullanıcı için daha verimli temizlik makineleri geliştirmek için de çalışmalar yürütüyoruz..
Belediye temizlik makineleri tarafında ise, farklı hacimlerde yol süpürme aracı üretmeye devam ediyoruz. İlk planda 800 litre hacimsel kapasiteli 42 HP aärcher MIC 42 yol süpürme aracımızı 2018 yılı itibari ile pazara sunmuş olacağız. Ayrıca 2 metreküp sınıfında yol süpürme aracımız 2018 Almanya Münih IFAT Messe 2018 fuarında sergilenecek ve 2019 yılı itibari ile pazara sunulacak. Bu ürünlerden sakız temizleme makinenizden bahseder misiniz? Kärcher olarak, müşterilerimiz için hijyen ve kullanım avantajlarını ön planda tutarak yenilikçi ürünler tasarlamaya özen gösteriyoruz. Bu kapsamda piyasaya sunduğumuz Kärcher SGG 1 sakız sökücü, sakızı ısıyla buharlaştırma özelliği, düşük yakıt hacmi ve üst düzey taşınabilirlik özelliği ile dikkat çekiyor. Tamamen bitkisel bazlı deterjan kulla-
nımı ile gerçekleştirilen temizlik sayesinde SGG1 sakız sökücü, sokaklar, yaya bölgeleri, meydanlar ve giriş alanlarındaki çok eski ve kirli sakızları bile 3-5 saniye arasında sökerken, taş, beton, asfalt ve halıda bile kullanım sağlıyor. Ayrıca, uzun ömürlü lityum pil çantası ile 8 saatten daha uzun süre ara vermeden temizlik yapabiliyor. SGG 1 ile ilgili en iddialı olduğumuz konulardan bir diğeri ise tüketiciye sunduğumuz avantajlar. Hızlı ve pratik oluşu ile birlikte zamandan kazanç sağlarken, taşınabilir sırt çantası konsepti ve sessiz çalışma özellikleri ile her alanda kısıtlamasız kullanılabiliyor. Bu ürünü tasarlarken en önem verdiğimiz özelliklerden bir diğeri de tüketicimizin sağlığını ön planda tutarak, bu kapsamda herhangi bir güvenlik riski taşımaması.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 81
TEMİZLİK
En önemlisi
personel eğitimi… Yeşil temizlik için kullandıkları kimyasalların içeriğine ve personelin konuyla ilgili eğitimine öncelik verdiklerini belirten APlus Tesis Yönetimi ve İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı Aslı Bursa, “Sahada çalışan arkadaşlarımız hangi malzemeyi, kimyasalı nasıl ve ne kadar kullanması ve nerede hangi malzemeleri kullanması gerektiğinin bilincinde çalışıyor. Böylece gereksiz harcamalardan kaçınıyor, atık oranımızı en aza indiriyoruz” dedi. Temizlik sektörünün mevcut durumu ve sektörde yaşanan sorunlar hakkında bizlere kısaca bilgi verir misiniz? Temizlik, teknoloji ile giderek daha yakın bir bağ kuruyor. Bu da sektörün hızlı gelişiminin en önemli kaldıraçlarından birisi oldu. Bununla birlikte artık yenilenebilir teknoloji ve çevre dostu ürünler hayatımızda daha geniş bir yer tutmaya başladılar. Artık seçimlerimizde özellikle çevre dostu kavramı bir kriter… Her sektörde olan sorun ne yazık ki bizim sektörde de geçerli; düşük fiyatı kaliteye tercih etmek. Temizlik hizmetlerinde kullanılan pek çok malzeme kimyasal içeriyor.
82 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Ne yazık ki merdiven altı firmalar bu ürünlerin zararlarını ya da kalitesini göz önüne almadığı için düşük fiyatlar verebiliyor. Ancak bunun dönüşü hem çevreye hem de kişilere zarar olarak dönebiliyor. Diğer yandan kalifiye eleman konusu da sektörümüz için önemli bir sorun. Genellikle eğitimli ve işinde uzman personel sıkıntısı yaşanıyor. Biz öncelikle hastane temizliği yapan bir firmayız. Özellikle hastane temizliğinde hem alanında uzman olmak hem de hasta ile iletişim oldukça önemli. Bu nedenle bizim için personel sirkülasyonu oldukça önemli bir konu… Çözüm için personelimize periyodik eğitimler veriyor ve motivasyon artırıcı çalışmalar yapıyoruz. Bu yıl ISSA INTERCLEAN Fuarı’nda ön plana çıkan konulardan biri de yeşil temizlik… Peki, sizin bu konu hakkındaki çözümleriniz neler? Çevreye duyarlı ve geri dönüşümü olan ürün ve hizmetler noktasında ne tür çalışmalar yapıyorsunuz? Temizlik sektörü en çok kimyasal kullanılan alanlardan birisi... Bu nedenle bu sektörde yapılacak çevreye duyarlı en ufak bir değişim bile büyük farklar yaratacaktır. APlus olarak pek çok firmaya hizmet veriyoruz. Bunların içinde hastaneler ve eğitim kurumları da bulunuyor. Her ikisinin de hizmet verdikleri kitleyi düşünürsek, daha yüksek hijyen gerektiren ancak bir o kadarda dikkatli kimyasal kullanılması gereken alanlar. Biz yeşil temizlik için kullandığımız kimyasalların içeriğine ve per-
sonelimizin konuyla ilgili eğitimine öncelik veriyoruz. Kimyasal seçimimizde çevre dostu ürünleri tercih etmeye çalışıyoruz. Ancak en önemlisinin personel eğitimi olduğu inancındayız. Sahada çalışan arkadaşlarımız hangi malzemeyi, kimyasalı nasıl ve ne kadar kullanması ve nerede hangi malzemeleri kullanması gerektiğinin bilincinde çalışıyor. Böylece gereksiz harcamalardan kaçınıyor, atık oranımızı en aza indiriyoruz.
Gelecek dönemlere ilişkin ne gibi planlar yaptığınızı öğrenebilir miyiz? Acıbadem Sağlık Grubu şirketlerinden birisi olarak grubumuza paralel olarak büyümeye devam ediyoruz. Farklı firmalarla da yeni iş ortaklıklarımız da sürüyor. Yeni teknolojileri takip etmek APlus olarak her alanda önem verdiğimiz bir konu… Yeni teknolojileri takip ediyor, deniyor ve hatta çalıştığımız firmalardan bize uygun revizyonlar yapmalarını istiyoruz. Personelimizin eğitim programlarını da bu sürece göre sürekli güncelliyoruz. Önümüzdeki süreçte de teknolojik gelişmeleri işimize adapte etmeye devam edeceğiz.
TEMİZLİK
Dyson AIrblade’den hijyenik, hızlı ve çevreci el kurutma çözümleri Satış ve satış sonrası tüm süreçlerde kusursuz ve hızlı hizmet sunma prensibini benimsediklerini söyleyen Dyson Airblade Satış Müdürü Bedri Mumcu, “Hijyen, hız ve çevrecilik konusunda yetersiz kalan el kurutma makinelerinin yerine, tüm ihtiyaçları hızlı, hijyenik ve çevreci bir şekilde karşılayacak el kurutma çözümleri sunuyoruz” dedi. 25 YILI AŞKIN TECRÜBE 1992 yılında kurulan Hakman Elektronik’in, 1997 yılında satış sonrası destek hizmeti sunmak üzere tamamen Dyson’a odaklanıp, organizasyonel yapısını buna göre şekillendirdiğini belirten Dyson Airblade Satış Müdürü Bedri Mumcu, “Dünya çapında milyonlarca ürünü satılan Dyson markasının Türkiye’deki tek yetkili distribütörü olan Hakman Elektronik, kurulduğu günden itibaren satış, satış sonrası destek ve teknik servis hizmetlerinde yüzde 100 müşteri memnuniyeti ilkesini benimsemiş, 2013 yılında Dyson’ın uluslararası ödüllerinden biri olan Dyson Ruhu (Spirit of Dyson) ödü-
84 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
yen Mumcu, modelleri ve modellerin özelliklerini şu şekilde açıkladı: “Elleri 10 saniye gibi kısa bir sürede kurutan Dyson Airblade dB el kurutma makinemiz, hava akımından kaynaklanan sesi ve motorun ürettiği sesi azaltmak için akustik olarak yeniden tasarlanmıştır. Dyson Airblade V el kurutma makinemiz de, standart olarak bulunan 2 adet HEPA filtresi sayesinde elleri hijyenik şekilde 12 saniyede kurutuyor. Dyson Airblade tap modelimizde ise, bataryaya entegre Airblade teknolojisiyle, eller lavaboda sadece 12 saniyede kurutulabilmektedir. Elleri kurutmak için lavabodan ayrılmak gerekmediği için yerlere su damlamaz.”
ÇEVREYE DUYARLI ÇÖZÜMLER
lüne layık görülmüştür” açıklamasını yaptı.
KARBON SALINIMI VE ENERJİ TÜKETİMİ MİNİMUM SEVİYEDE Dünyanın en küçük, tam entegre 1600 Watt motorlarından biri olan Dyson V4 dijital motor sayesinde Dyson Airblade el kurutma makinelerinin, karbon salınımının ve enerji tüketiminin son derece az olduğunu belirten Mumcu sözlerine şu şekilde devam etti: “Dyson V4 dijital motor dakikada 90 bin devir yapar ve saatte 690 kilometre hızla ellere hava üfleyerek kurutma işleminin 10 saniye gibi çok kısa bir zaman diliminde gerçekleşmesini sağlar. Dyson Airblade el kurutma makineleri, diğer el kurutma makinelerinden yüzde 80, kağıt havlulardan ise yüzde 98 daha düşük maliyetle çalışır.”
3 FARKLI MODEL Dyson Airblade ürün gamında farklı ihtiyaç ve beklentilere uygun 3 farklı model bulunduğunu söyle-
Dyson Airblade’in “yeşil binalar” projeleri kapsamında büyük bir ihtiyaca cevap verecek bir el kurutma çözümü olduğunu belirten Mumcu, “Dyson kendisi USGBC üyesi olduğu gibi, Dyson Airblade el kurutma makinelerimiz Leed sertifikası alınması ve iyileştirilmesi konusunda enerji verimliliği, sürdürülebilir satın alma ve katı atık segmentlerinde puan kazandırmaktadır. Aynı zamanda kağıt tüketiminin önüne geçerek, çok önemli bir gider kapısını kapamakla kalmayıp, tüm işletmelerin sorunu olan tıkanmalar, taşan çöp kovaları, kağıt sipariş ve stoklanması, çöp ve dağınıklığın yanı sıra buna harcanan iş gücünden de önemli bir tasarruf sağlar” diyerek sözlerine son verdi.
“ÇEVREYE DUYARLI HİZMET ÜRETMEK TEMEL HEDEFİMİZ” Güvensan CEO’su Münteha Adalı: “Çevreci kültür çalışma disiplinimiz gereği; kimyasal seçiminden kullandığımız ekipmanlara ve atıkların etkili yönetimine kadar birçok noktaya dikkat ediyor, çalışanlarımızın, müşterilerimizin ve çevrenin korunmasına özen gösteriyoruz.”
“Bu sektörde faaliyet gösteren firmalar, çalışanlar ve hizmeti satın alanlar tarafındaki boşluk ve ihtiyaçlar nedeni ile Güvensan olarak farklı birçok sosyal girişimcilik ve sosyal sorumluluk anlamında birçok proje yaptık” açıklamasını yapan Güvensan CEO’su Münteha Adalı, Güvensan Akademi’de sektöre vasıflı eleman yetiştirdiklerinden bahsederek sözlerine şu şekilde devam etti: “Ayrıca Housekeeper; Kusursuz Ev İşleri Eğitim Projesi ile ev hizmetlerinde çalışan ve bu konuda hizmet veren firmalara yönelik eğitim projesi geliştirdik. Belediyeler ile ortak çalışmalar yaparak ev hizmetlerinde çalışacak kadınlarımıza sosyal sorumluluk olarak sertifika programı dahilinde eğitimler düzenledik ve yaklaşık 500 kadına ulaştık. Greenstep projemizle ise Sistemli Tesis Hizmetleri Eğitim Proje ve Danışmanlığı kapsamında hizmet veriyoruz, bunu ‘Haddimizi Aştık’ dediğimiz bir proje olarak tanımlayabiliriz. İnşaat firmalarına, mimarlık ofislerine ve müşterilere binalarının yapımında kullanılacak malzemelerin seçimi ve bakımları konusunda farkındalık eğitim ve danışmanlığı veriliyor. Mevsimsel ihtiyaçlara yönelik diğer hizmetlerimiz ile yolumuza devam ediyoruz.”
“GERİ DÖNÜŞÜM KÜLTÜRÜ ÇALIŞMALARIMIZA DEVAM EDİYOR VE EDECEĞİZ” “Kurulduğumuz yıl olan 1992’den bu yana çevreye duyarlı hizmet üretmek temel hedefimiz oldu. Bu nedenle firma logomuz kocaman yeşil bir çınar yaprağı...” diyen Adalı, “Çevreci kültür çalışma disiplinimiz gereği; kimyasal seçiminden kullandığımız ekipmanlara ve atıkların etkili yönetimine kadar birçok noktaya dikkat ediyor, çalışanlarımızın, müşterilerimizin ve çevrenin korunmasına özen gösteriyoruz. Bu konuda yıllarca ge-
reksiz şeylerle uğraştığım yönünde çok eleştiri alıyordum. Ama aklın yolu bir, doğru eninde sonunda hak ettiği değeri buluyor. Bitki bakımından çıkan atıkların organik gübre olarak kullanılması, plastik bidonların projelerden alınması ve çöpe atılmaması gibi geri dönüşüm kültürü çalışmalarımıza devam ediyor ve edeceğiz” dedi. Merkez ve saha yönetiminde etkin olarak teknolojiden faydalandıklarını dile getiren Adalı, “Tablet kullanımı ile saha-merkez etkin iletişimde olup, hizmet kontrolü yapılmaktadır. Bununla birlikte tüketici ihtiyaçlarına yönelik danışmanlık ve eğitim projelerimiz de bulunuyor. Bu projelerimizden hizmet veren firmalar da faydalanabilir. Bu eğitimler ile sektöre vasıflı eleman yetiştirmek için çalışmalar yapıyoruz” açıklamasında bulundu.
“HAKSIZ REKABETİ ENGELLEMEK VE EN BÜYÜK KAYNAĞIMIZ OLAN İNSANIN HAK ETTİĞİ DEĞERİ BULMASINA ARACILIK ETMEK İSTİYORUZ” Gelecek dönemlere ilişkin planlarından bahseden Adalı, “Sektörü iyileştirmek, müşterilerin hizmet satın alması konusunda farkındalıklarını artırmak, bizlere ve sektöre olan güvenin artması için sektörde bulunan firmalar ile bulunduğumuz koşulları değerlendirmek ve iyileştirmek adına bir workshop yapmak öncelikli planlarımız dahilinde yer alıyor. Özetle haksız rekabeti engellemek ve en büyük kaynağımız olan insanın hak ettiği değeri bulmasına aracılık etmek istiyoruz. Bizler eğitim başta olmak üzere sosyal imkanlardan payını alamayan mavi yakanının sesi ve koruyucusu olmalıyız. Teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin mutlaka insana ihtiyaç olacaktır” diyerek sözlerine son verdi. Advertorial
Telefon: 0216 573 22 11 Mail: guvensan@guvensantemizlik.com.tr / info@guvensantemizlik.com.tr Adres: Küçükbakkalköy Mah. Sütçüler Sok. No: 4/A Ataşehir / İSTANBUL www.guvensantemizlik.com.tr
TEMİZLİK
Temizlik sektörü her zaman
gelişmeye açık olacak
“ENERJİ TASARRUFUNA ÖNEM VERMEKTEYİZ” Bu yıl ISSA INTERCLEAN Fuarı’nda ön plana çıkan konulardan biri de yeşil temizlik… Peki, sizin bu konu hakkındaki çözümleriniz neler? Çevreye duyarlı ve geri dönüşümü olan ürün ve hizmetler noktasında ne tür çalışmalar yapıyorsunuz? Firmamızın kuruluşundan bu yana doğaya ve çevreye duyarlı bir yaklaşımı bulunuyor. İşimizin genellikle plastik bazlı ürünler olması dolayısıyla bu konuya daha çok dikkat etmekte, dünyada kabul görmüş atık yönetmeliklerine harfiyen uymakta ve enerji tasarrufuna önem vermekteyiz.
Firma olarak çevreye duyarlı yaklaşımlarda bulunduklarını ifade eden Fantom Professional Ürün Müdürü Serdar Suna, “İşimizin genellikle plastik bazlı ürünler olması dolayısıyla bu konuya daha çok dikkat etmekte ve dünyada kabul görmüş atık yönetmeliklerine harfiyen uymakta ve enerji tasarrufuna önem vermekteyiz” dedi.
T
emizlik sektörünün mevcut durumu ve sektörde yaşanan sorunlar hakkında bizlere kısaca bilgi verir misiniz? Temizlik sektöründe hala çeşitli noktalarda bariz eksiklikler mevcut olmakla beraber, sektör gelişmeye açık ve her zamanda öyle olacağına inanmaktayım. Sektörde yaşanan sorunların daha çok yaklaşımdan kaynaklandığını, ancak yaşanan bu krizlerin aşılabileceğini düşünüyorum.
86 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
Fuara özel hazırlanan bir ürününüz ya da teknolojiniz var mı? Varsa kısaca anlatır mısınız? Aslında yeni ürünlerimiz fuar zamanına denk gelmiş olmakla beraber, mevcut ürünlerimizde de müşterilerimizin talepleri doğrultusunda yaptığımız değişiklikler bulunuyor.
HER DÖNEM YENİ PROJE PLANLARI MEVCUT Gelecek dönemlere ilişkin ne gibi planlar yaptığınızı öğrenebilir miyiz? İnovasyon bizim şirket mottomuz… Bu yüzden geleceğe dair her dönem çeşitli proje planlarımız mevcut. Bu doğrultuda temizlik sektörünün gelişmesine katkıda bulunacak çeşitli projelerimizi ilerleyen dönemlerde piyasaya sunmaya devam edeceğiz.
HİZMETİX DERGİSİ
2017’NİN YILDIZLARINI BELİRLİYOR Aylık olarak yayınlanan ekonomi ve iş dünyası dergisi Hizmetix, bu yıl bir ilke imza atarak, 2017 yılının yıldızlarını belirleyecek ve 2017’de yapmış olduğu çalışmalar ile ön plana çıkan yıldız firmaları ödüllendirecek.
E
konomi ve iş dünyasının son 10 yılına ışık tutan arşiv niteliğinde bir başvuru kaynağı olma hedefini yıllardır yerine getiren ve getirmeye devam eden Hizmetix, ilerlediği yolda bir sektörel yayıncılık markasına dönüşerek, üzerine düşen rolü iş dünyasının yarattığı sinerji ile başarılı bir şekilde oynadı. Ekonomi ve iş dünyasında ses getirmeye ve yaklaşık 12 sektörün nabzını tutmaya devam eden Hizmetix, bu yıl bir ilke imza atarak, 2017 yılının yıldızlarını belirleyecek ve 2017’de yapmış olduğu çalışmalar ile ön plana çıkan yıldız firmaları ödüllendirecek. Pek çok sektör temsilcilerinin yarışacağı platformda, aynı zamanda özel ödüller de sahiplerini bulacak. Rakiplerinden sıyrılarak, birinci seçilecek aday ise jüri oylaması, Hizmetix dergisi ve www.hizmetix.com.tr üzerinden yapılacak oylama neticesinde belirlenecek. YILDIZLAR ÖDÜLLERİNE MUHTEŞEM BİR TÖRENLE KAVUŞACAK TİM’in ev sahipliğinde 15 Mart 2018 tarihinde gerçekleştirilecek ödül törenine; Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Sakarya Valisi İrfan Balkanlıoğlu ve Türkiye İhracatçılar Meclis Başkanı Mehmet Büyükekşi gibi isimlerin yanı sıra, sektörün önde gelen dernekleri, firmaları, yazarlar, ekonomistler de ödül gecesinde yerlerini alacak. Gerçekleştirmiş olduğu çalışmalarla sektörün gelişimine katkıda bulunan firmaların ödüllendirileceği törende; emeğiyle ve başarısıyla sektörü aydınlatan başarılı firmalar ödüllerini sektörün önemli isimlerinin ellerinden alacak.
Ödül töreninde yer alacak kategoriler ise şu şekildedir;
Özel Ödüller
- Yılın Kobi ve Katılım Bankası - Yılın Lojistik Firması - Yılın Otomotiv Markası - Yılın Gayrimenkul Projesi - Yılın Sağlık Kuruluşu - Yılın AVM Etkinlik Projesi - Yılın Catering ve Temizlik Firması - Yılın Eğitim Kuruluşu
- Yılın Girişimcisi - Yılın İş Adamı - Yılın İş Kadını - Yılın Ticaret Şehri - Yılın Sanayicisi - Yılın Ticaret Limanı -Yılın Franchise Markası
www.hizmetix.com.tr
FIRSATLARLA
DOLU ŞEHİR
OTELLERi
TURİZM
Misafir memnuniyetine verdiğimiz önem meyvelerini vermeye başladı Misafir memnuniyetinin önemini kendilerine vizyon ve misyon edindiklerini söyleyen Fer Hotel İstanbul Genel Müdürü Engin Eryılmaz, bu anlamda misafirler otele ayak basmadan önce, onlar adına her şeyi düşündüklerini ve kendilerine kusursuz bir hizmet sunduklarını dile getirdi.
MÜKEMMEL BİR SEYAHAT DENEYİMİ… Türkiye’nin misafir memnuniyeti en yüksek otellerinden bir tanesi olan FER Hotel’in Genel Müdürü olarak, bu alanda neler yaptığınıza ve bu memnuniyeti uzun süre aynı seviyede nasıl tutmayı başardığınıza dair bilgiler verir misiniz? Bizler misafir memnuniyetinin önemini otel vizyonu ve misyonu olarak görmekteyiz. Bu nedenle daha misafir otele girmeden ilk temasta, yani rezervasyon aşamasında kendisine telefon veya e-mail yolu ile ulaşarak, kendileri ile ilgilenildiğini ve isteklerinin bizler için ne kadar önemli olduğunu net bir şekilde hissettiriyoruz. Mesela gelecekleri gün İstanbul’daki hava durumu hakkında bilgi sağlanmasından tutun da odalarına giriş
yaptıklarında odalarını kaç derece sıcaklıkta bulmak istediklerine ya da havalimanından Mercedes Vito veya BMW 5 serisi gibi özel şoförlü lüks araçlarla otele ulaşıma ihtiyaç duyup duymadıklarına kadar daha birçok hizmeti misafirlerimizden önce, onlar adına düşünerek kurguluyor ve otele daha ayak basmadan sunmaya başlıyoruz. Ayrıca
talep ederlerse havalimanı çıkışı veya terminalde uçak çıkış kapısından özel hosteslerle kendilerini karşılayabilme imkanı sunuyoruz. Otele girdikten sonra ise misafirlerimize kendilerini özel hissettirme duygusu en üst noktalara erişiyor, zira misafirlerimiz odalarına yerleştikten 10 dakika sonra kendilerini arayıp herhangi bir özel isteklerinin olup olmadığını soruyoruz. Konaklama süresince oluşabilecek teknik arızaların çoğunu bilgisayar üzerinden, misafirleri rahatsız etmeden, odalarına girmeden çözüyoruz. Misafirlerimiz kahvaltı yaparken ilk izlenimlerini öğreniyoruz ve devam eden konaklamalarında bu verileri baz alarak kendilerine mükemmel bir seyahat deneyimi sunuyoruz. Bunun sonucu olarak da Mart 2016’da faaliyete geçen Fer Hotel 9.7 misafir memnuniyeti ile Türkiye’nin en iyi otelleri arasına hızlı giriş yapmayı başarmış ve aynı puanda uzun süre kalmaya devam etmektedir.
MİSAFİRLERDEN FER HOTEL’E TAM NOT! Gezi amaçlı misafirler dışında kurumsal misafirler için sunmuş olduğunuz imkan ve ayrıcalıklara yönelik bilgiler verebilir misiniz? Fer Hotel’de kurumsal misafirleri memnun etmek aslında çok daha kolay, zira otel her seferinde misafire standart servis ve hizmet sağlıyor, yani kurumsal misafir her geldiğinde aynı şeyleri isteyebilir diye kendisine bir önceki kalışındaki tercihleri doğrultusunda servis veriliyor. Misafir ilişkileri yetkilimiz, misafirimiz rezervasyon yaptığında kendisi ile irtibata geçerek önceki kalışındaki isteklerini hatırlatarak, tekrarını arzu edip etmediğini sunuyor. Toplu taşıma kullanması olasılığına karşın kendi adına içine yükleme yapılmış İstanbul Kart hazırlanıyor ve tabii ki bizde saklı kalmasını istediğimiz daha nice ayrıcalıklar ve imkanlar… Bu ayrıcalıkları anlatmak yerine misafirlerimizi bu ayrıcalıkları deneyimlemeye davet ediyoruz.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 89
TURİZM
Bu otelde rahatınız için her şey düşünülmüş… Şehir otellerinin sahip olması gereken özellikler hakkında bilgi veren Crowne Plaza Oryapark Genel Müdürü Aykut Bakay, şehir otellerine gelenlerin lokasyona önem verdiklerini dile getirdi.
Şehir otellerinin hangi özelliklere sahip olması gerekir? Otel seçimi yaparken müşteriler nelere dikkat etmeli? Şehir otellerinde misafirin önceliği lokasyon. Artık lokasyona önem veriliyor ve insanlar otelin merkezde olmasını istiyor. İkinci kriter ise misafir yorumları, otelde daha önce kalan misafirlerin yorumları bir sonraki misafire yol gösteriyor. Sonra fiyat ve otelin dijital ortam fotoğrafları, rekreasyon olanakları, internetin ücretsiz olması, havalimanı transferi verip vermediği, oda ve otel içindeki konfor kararlarda etkili. Biz bir iş modeli oteliyiz. Otelimize gelenlerin büyük çoğunluğu iş için geliyor. Crowne Plaza Oryapark’ta odalar, onların bu is-
90 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
teklerine göre rahat edebilmeleri için tasarlandı. 18 farklı toplantı odamız, SPA ve havuzumuz var. Şehirde yaşayanlar bile hafta sonu kentin yorucu gündemine mola vermek isteyip bizde konaklıyor. Crowne Plaza Oryapark, iş modeli oteli olarak yapıldığı için odaları bu tarza göre tasarlandı. Otelimizde çok hızlı internet bağlantımız var. Günümüzde özellikle sabah kahvaltıları ya da akşam yemekleri için de oteller tercih edilebiliyor. Bu bakımdan otellerin mutfakları ayrıca önem taşıyor. Bu açıdan otelimizin çok özel bir mutfağının bulunduğunu söyleyebilirim. Özellikle sabah kahvaltılarımız rengarenk. Hafta sonları kahvaltının saatini uzatıyoruz. Ayrıca çocukları da düşünerek; onlar için pazar eğlenceleri, oyunlar ve palyaçomuz var. Tüm bunlara ek olarak çocuklara özel yemek me-
nümüz, boyama kitapları ve oyuncaklarımız, büyük bir kır alanımız bulunuyor. Bize spesiyallerinizden bahsedebilir misiniz? Restoran menümüzde yüzlerce seçenek yok. Bunu yapabilirdik, ama misafirlere en güzel ve özel yemekleri yapalım diye menüyü kısa tuttuk. Her damağa göre bir tat var. Az yemek ama lezzetli yemek felsefesi uyguluyoruz. Hem tasarruf etmiş hem de her damağa tat vermiş oluyoruz. Diyet ve vejetaryen yemeklerimiz mevcut. “Otel restoranıdır, pahalıdır” zihniyetini kaldırmak için fiyatlarımızı da oldukça ekonomik tuttuk. Bu arada vakti az olanlara hemen yiyebilecekleri hızlı yemeklerimiz mevcut. Kahvaltı etmeden otel dışına çıkıp toplantılara, uçaklarına yetişecekler için yanlarına almaları için kahvaltı kutularımız var.
Son olarak iş toplantıları ya da görüşmeleri için otelinizi tercih eden müşterilerinize sunmuş olduğunuz imkan ve ayrıcalıklara yönelik bilgiler verebilir misiniz? Her şeyden önce LEED sertifikasına sahip bir oteliz. Toplantı salonlarının dijital altyapıları son teknoloji. Toplantılara özel garson ve görevli veriyoruz. Otoparkımız ücretsiz. Ayrıca otelimizde engelliler de düşünüldü; engelli odaları onlara göre tasarlandı. Onların da odalara ve toplantı salonlarına girişi çok rahat… Sadece bir tuşla bastıklarında en kısa sürede yanlarına bir otel görevlisi geliyor ve kendilerine yardımcı oluyor.
TURİZM
Şehir otelleri amaca yönelik lokasyonda olmalı mutfağından söz edebiliriz. Çünkü gerçekten fuar alanına yakın olduğu ve iş dünyasına hitap ettiğimiz için de, yurt dışından gelen misafirlerimizin hepsinin damak zevkine hitap edecek açık büfemiz ve Hilton markası standardına uygun güzel bir kahvaltımız var. Çok çeşitli menü seçeneklerimiz ve özel spesiyallerimiz bulunuyor; kebabı da var, balığı da var, pizzası da var. Her damağa uygun lezzetlerimiz mevcut.
Şehir otellerinde lokasyonun önemine vurgu yapan DoubleTree by Hılton Istanbul Avcılar Genel Müdürü Zehra Küçükali, günümüzde şehir otellerinin en büyük tercih sebebinin SPA’lar olduğuna değindi. Şehir otellerinin hangi özelliklere sahip olması gerekir? Otel seçimi yaparken müşteriler nelere dikkat etmeli? Yüzde 80 iş amaçlı seyahat eden ve daha çok bireysel misafirlerden söz ettiğimiz için, otelin bu amaca hizmet edecek lokasyonda olması öncelik olacaktır. Ayrıca marka değeri ve bilinirliği çok önemli… Diğer özellikler ise her otelde olması gereken konfor, fiyat avantajı… gibi sıralanabilir. Şehirde yaşasa bile hafta sonu kentin yorucu gündemine mola vermek isteyenlerin sayısında da bir artış gözleniyor. Peki, hafta sonu tatili için gelenlere nasıl bir paket sunuyorsunuz? Trend değişiyor ve siz de o değişime göre aksiyon almak zorunda kalıyorsunuz. Bundan üç sene önceki paket ya da stratejiden şimdi söz etmek mümkün değil. Özellikle İstanbul için bir trend söz konusu… Şehir otellerine aileler çocuklarıyla bile hafta sonunu geçirmek için gelebiliyorlar. Önceden otellere çok girmezdi insanlar, şimdi giriyorlar, bunun en büyük nedenlerinden biri de otellerin SPA’larının olması ve buna çok büyük yatırım yapmaları. Yani şu an baktığınız zaman SPA’sı ol-
92 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
mayan, buna yatırım yapmayan otel yok. Çünkü gerçekten iyi bir gelir kaynağı. Özellikle hafta sonu, işin dışında keyif almak için otelde konaklamaya gelen misafirler SPA ve otelin diğer outletlerinden yararlanıyorlar. Günümüzde özellikle sabah kahvaltıları ya da akşam yemekleri için oteller tercih edilebiliyor. Bu bakımdan otellerin mutfakları ayrıca önem taşıyor. Peki, otelinizde mutfakta işler nasıl yürüyor? Şu an dışarıdaki normal özel restoranlar daha çok rağbet görüyor. Otel restoranları dışardan gelen misafirler için çok kullanışlı ve elverişli değil henüz. Otelde konaklayan misafirlere daha çok hitap ediyor. Bunun içinde tamamen dünya mutfaklarından örnekler sunmak zorundasınız. Bu yüzden şeflere çok büyük iş düşüyor. Dolayısıyla otelin şefi belirliyor mutfağı. Birazda otelin profiline ve kimlere hitap ettiğine göre de o menü şekilleniyor. DoubleTree by Hilton Istanbul Avcılar’dan söz edecek olursak; burada bir dünya
Son olarak iş toplantıları ya da görüşmeleri için otelinizi tercih eden müşterilerinize sunmuş olduğunuz imkan ve ayrıcalıklara yönelik bilgiler verebilir misiniz? DoubleTree by Hilton Istanbul Avcılar için tam bir konferans oteli diyebiliriz. İki büyük ana salonumuz var. Biri balo salonu bir de balo salonu kadar büyük ikinci bir ana salon. Dolayısıyla aynı anda çok farklı sektörlere hitap edecek iki üç konferansı otelde yapabilme imkanına sahip oluyoruz. Bu salonların çoğu birbirinden bölünebilir ve önlerinde büyük bir fuaye alanı var. Gün ışığı alan teras katımızda, direkt terasa çıkabilecekleri ve coffee breaklerini açık alanda alabilecekleri bir ortam sunuyoruz. Akşam teras barın önünde açık alanda kokteyl yapabilirler. Çeşitli eventlere hitap edecek farklı salonlar var. Akşam kına yapabilirsiniz, parti verebilirsiniz aynı zamanda çok büyük konferanslar da düzenleyebilirsiniz. Bin kişiye kadar çıkacak organizasyonlar otelimizde çok rahat yapılabiliyor. Aynı fuayeye bakan, birbirine giden geçişli salonlar bunlar en büyük avantaj. Birde tabii verdiğiniz standart hizmet.
TURİZM
Şehrin kalbinde konforlu ve ayrıcalıklı konaklama imkanı Şehir otelleri için konumun önemli bir kriter olduğunu, fakat otelin, misafirlerin neredeyse tüm aktivitelerini geçirebileceği özellikleri de barındırması gerektiğini dile getiren MOvenpıck Satış Direktörü Seçil Aytin, otel seçimi yaparken, misafirlerin ilk adım olarak seyahat amaçlarını göz önünde bulundurmaları gerektiğini sözlerine ekledi.
Şehirde yaşasa bile hafta sonu kentin yorucu gündemine mola vermek isteyenlerin sayısında da bir artış gözleniyor. Peki, hafta sonu tatili için gelenlere nasıl bir paket sunuyorsunuz? Haftanın yorgunluğunu atmaya yönelik hafta sonu özel konaklama paketlerimiz bulunmakta. Paketlerimizin içerisinde faydalanabilecekleri özel SPA kullanımı ve masaj menüleri bulunmakta olup, eşsiz Haliç manzarası ile birlikte otelimizin 10. katında bulunan Skydome Lounge and Bar’da şehrin karmaşasından uzaklaşırken, şefimizin özenle hazırlamış olduğu menülerin lezzetine varabilirler. Günümüzde özellikle sabah kahvaltıları ya da akşam yemekleri için oteller tercih edilebiliyor. Bu bakımdan otellerin mutfakları ayrıca önem taşıyor. Peki, otelinizde mutfakta işler nasıl yürüyor? Bize spesiyallerinizden bahsedebilir misiniz? Saat 06.00’da başlayan kahvaltı hizmetimiz, öğle yemekleri ve coffee breakler ile akşam yemeği, 23.00’dan sonra ise otelimizin 10. katında bulunan Skydome Lounge and Bar’da operasyonumuz 01.30’a kadar devam etmektedir. Gece aşçımız oda servisi hizmetleri ile birlikte misafirlerimize 24 saat yemek hizmeti sunuyor. Mövenpick marka imzalı birbirinde lezzetli spesiyallerimiz olduğunu söyleyebilirim.
Şehir otellerinin hangi özelliklere sahip olması gerekir? Otel seçimi yaparken müşteriler nelere dikkat etmeli? Şehir otelleri her ne kadar genellikle şehrin merkezinde olsalar da, misafirlerin neredeyse bütün aktivitelerini otel içerisinde geçirebilecek seviyede özellikleri barındırması gerekir. Misafirin geliş amacı ile doğru orantılı olarak, otelin bulunduğu konum çok fazla önem taşımaktadır.
Otel seçimi yaparken, misafirlerin ilk adım olarak seyahat amaçlarını göz önünde bulundurmaları gerekir. Örneğin konaklamasını dinlenerek değerlendirecek olan bir misafir için şehir merkezine ulaşım mesafesi çok fazla önem arz etmezken, iş seyahatinde olan bir misafirin ilk beklentisi bu olabilir. Çocuklu bir aile içinse, çocuklarına sunulacak hizmet, güven ve konfor önemli olacaktır.
Son olarak iş toplantıları ya da görüşmeleri için otelinizi tercih eden müşterilerinize sunmuş olduğunuz imkan ve ayrıcalıklara yönelik bilgiler verebilir misiniz? Konumumuz her ne kadar şehrin kalbinde bulunuyor olsa da, yeşillikler içerisinde, huzurlu ve sakin bir konaklama imkanı sağlamaktayız. Mövenpick markası ayrıcalığı ile sunulan ikramlarımız ile birlikte son teknolojiye uygun teknik ekipmanlı toplantı salonlarımız bulunuyor. Yoğun iş temposundan sıkılan ve ofis ortamından uzaklaşmak isteyen misafirlerimiz için de otelimizin deniz manzaralı terasında toplantılarını tercih etmelerini öneriyoruz. Bunların yanı sıra arzu eden misafirlerimize özel masaj paket fırsatları da sunuyoruz. Konumumuzun sağlamış olduğu bir imkansa ülke ve şehir dışından gelen misafirlerimize İstanbul’un tarihi mekanlarına zamandan tasarruf ederek kolayca ulaşım sağlayabiliyor olmasıdır. Örneğin Eyüp Sultan Camii, Pierre Loti tepesi otelimize yürüme mesafesindedir. Ayrıca Eminönü, Taksim ve bir kaç AVM için de ücretsiz olarak otelimizin Shuttle servisi ile ulaşım imkanları sağlıyoruz.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 93
TURİZM
İş seyahatlerinizi keyifli hale getirmek ister misiniz? İş amaçlı seyahatlerde yoğun olarak tercih edildiklerini söyleyen Le Meridien İstanbul Etiler Satış ve Pazarlama Direktörü Onur Hakyemez, “İş toplantılarına gelen misafirlerimiz iş merkezlerine yakın ve seçkin bir lokasyonda konaklama ayrıcalığını yaşamaktadırlar” dedi. Şehir otellerinin hangi özelliklere sahip olması gerekir? Otel seçimi yaparken müşteriler nelere dikkat etmeli? İstanbul’da bulunan oteller; hem turistik hem de iş amacıyla gelen konuklara hizmet verdiği için her iki misafir grubunun da ihtiyaçlarını karşılayacak özelliklere sahip olması gerekir. İstanbul’u gezmek için gelen bir misafir; otelin manzarasını, turistik yerlere olan ulaşım imkanını önemserken, iş amacıyla gelen misafirler; otelin hızlı ve kesintisiz bir internet bağlantısını ve otelin ziyaret edeceği şirkete olan yakınlığı gibi hususları göz önünde bulundurur. Misafirlerimiz; sakin ve huzurlu konumumuz, geniş ve modern tasarımlı odalarımız ve her alanda sunduğumuz kusursuz hizmetimiz sebebiyle Le Meridien İstanbul Etiler’i tercih etmektedir. Şehirde yaşasa bile hafta sonu kentin yorucu gündemine mola vermek isteyenlerin sayısında da bir artış gözleniyor. Peki, hafta sonu tatili için gelenlere nasıl bir paket sunuyorsunuz? Hafta sonu tatili için Le Meridien İstanbul Etiler’e gelen misafirlerimiz, Explore SPA’da keyifli bir gün geçirebilirler. Özel masaj ve terapiler,
Unlock Art (Sanata Kapılarınızı Açın) programımız sayesinde de otelimizde konaklayan misafirlerimiz İstanbul’un en önemli modern sanat galerisi olan program ortağımız İstanbul Modern’i ücretsiz olarak ziyaret etme imkanına sahip olurlar.
Türk Hamamı, açık ve kapalı havuz, 24 saat boyunca erişim sağlanabilen fitness salonu, buhar odaları, özel dinlenme odaları ve daha fazlasını kapsayan Explore SPA, misafirlerimizin yenilenmiş hissetmeleri için tasarlanmıştır. Sunduğumuz ayrıcalıklardan biri de şehir içi servisimizdir. Bu servisimiz ile misafirlerimiz dakikalar içerisinde İstanbul’un en seçkin lokasyonlarına ulaşabilmektedir.
Günümüzde özellikle sabah kahvaltıları ya da akşam yemekleri için oteller tercih edilebiliyor. Bu bakımdan otellerin mutfakları ayrıca önem taşıyor. Peki, otelinizde mutfakta işler nasıl yürüyor? Bize spesiyallerinizden bahsedebilir misiniz? Mutfak işleyişimiz tazelik ve standart üzerine kuruludur. Özellikle yerel ürünleri tercih ediyoruz. Neoklasik Türk Mutfağı’nı yansıtarak klasik Türk yemeklerinin lezzetlerine dokunmadan yepyeni görüntüleriyle servis ediyoruz. Bu tarza uygun olarak hazırladığımız Modern Türk Börekleri kreasyonu, beş farklı balıktan oluşan Balık Şiş ve beş çeşit kebabı tek tabakta barındıran Gurme Kebap ile sıcak çikolata sos ile eritilerek hazırlanan Kubbe Tatlısı misafirlerimizin mutlaka denemelerini tavsiye ettiğimiz spesiyallerimizden bazılarıdır.
Son olarak iş toplantıları ya da görüşmeleri için otelinizi tercih eden müşterilerinize sunmuş olduğunuz imkan ve ayrıcalıklara yönelik bilgiler verebilir misiniz? Otelimiz, iş amaçlı seyahatler için yoğun bir biçimde tercih edilmektedir. İş toplantılarına gelen misafirlerimiz iş merkezlerine yakın ve seçkin bir lokasyonda konaklama ayrıcalığını yaşamaktadırlar. İş seyahati amacıyla otelimizde konaklayan misafirlerimiz yorucu bir günün ardından Explore SPA’da kendilerine zaman ayırarak, La Torre Restaurant’ta özenle hazırlanan menümüzü deneyimleyerek ve 34. katımızda yer alan, Londra kökenli L’Eclipse Bar’ın özgün kokteylleri eşliğinde sıra dışı manzaramızı deneyimleyerek iş seyahatlerine keyif katabilirler.
94 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
TURİZM
İSTANBUL’UN MERKEZİNDE PULLMAN KONSEPTİ VE AYRICALIKLARINI YAŞAYIN
96 •
w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix
büyük metropollerinden birinde şehir otelciliği yapmak için yüksek servis standartlarına sahip olmanız ve konforu misafirlerinize hissettirebilmeniz gerekiyor”
UNUTULMAZ HAFTA SONU KEYFİ… Pullman İstanbul Airport Hotel&Convention Center’ın şehir merkezinden kolay ulaşılabilen konumu ile misafirlerine şehrin karmaşasından sıyrılıp, lüks ve rahatlığı bir arada yaşayabilecekleri bir konaklama deneyimi sunduğunu belirten Şenol, “3 bin 500 metrekarelik alana sahip SPA&Fitness merkezimizde hafta sonunuzu rahatlama ve yenilenmeye ayırabilirsiniz. SPA paketimizin yanı sıra hafta sonu için romantik paketimizi de misafirlerimize sunmaktayız. Aynı lokasyonda bulunan bir diğer 5 yıldızlı otelimiz Mercure İstanbul Airport Hotel’de ise aileniz ile unutulmaz bir hafta sonu yaşayacağınız aile paketimizin keyfini çıkarabilirsiniz” dedi. Pullman İstanbul Airport Hotel&Convention Center’da Vintage Restoran’da misafirlere öğle ve akşam yemeklerini açık büfe ya da alakart menü olarak servis ettiklerini, sabah kahvaltılarını ise açık büfe şeklinde sunduklarını dile getiren Şenol, “Kendine ait özel bir şarap mahzeni bulunan Vinoteca Bar’da misafirlerimizin keyif alacağı bir
“İstanbul gibi dünyanın en
diyen Satış ve Pazarlama Direktörü Tamer Şenol, “Biz, Accor grubuna bağlı Pullman İstanbul Airport Hotel&Convention Center ve Mercure İstanbul Airport Hotel aileleri olarak farklı kategorilerdeki toplamda 780 odamızla misafir memnuniyeti odaklı hizmet vermekteyiz” dedi.
şarap menüsü ve leziz aperatifler sunuyoruz, şık ve modern tasarımıyla Avenue Bar ise uluslararası içki menüsü, özel kokteylleri ve atıştırmalıkları ile uzun ve yorucu bir günden sonra rahatlamak ve keyifli vakit geçirmek isteyen misafirlerimiz için mükemmel bir seçim. Mercure İstanbul Airport Hotel’de ise Türk ve dünya mutfaklarının eşsiz lezzetlerini tadabileceğiniz şık bir restoran ve İngiliz konseptiyle dizayn edilmiş, keyifli içki menüsü-
ne sahip English Pub misafirlerimizi bekliyor” açıklamasını yaptı.
TOPLAM ALANI 16 BİN METREKAREYİ AŞAN 50 ADET TOPLANTI SALONU Son olarak Pullman İstanbul Airport Hotel&Convention Center olarak kongre merkezlerinde toplantılar için bin 680 metrekarelik balo salonu ile birlikte 3 ana giriş kapısı bulunan, toplam alanı 16 bin metrekareyi aşan 50 adet toplantı salonu bulundurduklarını belirten Şenol, bölünebilen ve farklı kapasitelerdeki toplantılara ev sahipliği yapabilen salonları ile toplam 7 bin kişiye hizmet verebildiklerini söyledi ve sözlerine, “Pullman Convention Center son teknoloji teknik altyapısı, zengin kahve molası seçenekleri, genel alanlarda ve odalarda ücretsiz internet hizmeti, havaalanına yakınlığı, profesyonel ve dinamik ekibiyle başarılı toplantılarınıza eşlik ediyor” diyerek son verdi.
TURİZM
“Tüm renklerimizle bir araya geliyoruz” rarası MICE sektörünün bir araya geleceği bir “Business Network Gecesi” düzenleyeceğiz. Bin kişilik özel davetliyi, daha güçlü iş birlikleri sağlamak amacıyla 21 Şubat 2018 tarihinde, fuarın ilk gününde düzenlenecek gecede bir araya getireceğiz. Fuarın ikinci günü olan 22 Şubat 2018 tarihindeyse, boğazın muhteşem manzarasında 40 ülkeden bin 200 MICE profesyonelini beşinci kez bir araya getirecek ve artık bir marka haline gelmiş olan “Amezing Parti”de; video mapping şov, müzik grupları, DJ ve sürprizlerle dolu dans performansları eşliğinde unutulmaz bir gece yaşayacaklar.
ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines’ın sektörün sürdürülebilirliğine katkı sağladığını söyleyen Turizm Medya Grubu Başkanı Volkan Ataman, MICE sektörünün tüm profesyonellerini bir araya getirerek, sektör sorunlarını tartışabilmeyi, çözüm yollarının bulunmasını, mesleki gelişimi ve sektörün motive olmasını sağlıyoruz” dedi.
A
CE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines 2018 içeriği hakkında bilgi verir misiniz? Bu yıl katılımcıları neler bekliyor? ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines’ın beşincisi, 21-23 Şubat 2018 tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi-ICC’de gerçekleşecek. 3 gün boyunca devam edecek olan profesyonel hosted buyer programının yanı sıra, fuar kapsamında ulusal ve ulusla-
ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines’ın sektöre ne gibi katkıları bulunuyor? ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines, öncelikle Türkiye MICE sektörünü dünyaya tanıtıyor ve sektör hakkındaki farkındalığı artırıyor. Türkiye MICE sektörünün güçlü paydaşlarını global MICE pazarına tanıtırken, bir yandan da Hosted Buyer programıyla yeni etkinliklerin Türkiye’ye kazandırılmasını ve sektörün sürdürülebilir olmasını sağlıyor. “Tüm renklerimizle bir araya geliyoruz” mottomuza uygun olarak Türkiye MICE sektörünün tüm profesyonellerini ve oyuncularını bir araya getirerek, paneller ve seminerlerle sektör sorunlarını tartışabilmeyi, bu konulara çözüm yollarının bulunmasını ve mesleki gelişim sağlanmasını ve sektörün motive olmasını sağlıyoruz. ACE of M.I.C.E. Awards 2018’nin bu yıl düzenlenecek ödül töreni için ne gibi hazırlıklar yapıldı? Ödüllere yeni kategoriler eklendi mi?
ACE of M.I.C.E. Awards, 9 Nisan 2018 tarihinde Zorlu PSM’de, Kongre, Toplantı ve Etkinlik Ödülleri; Etkinlikler, Etkinlik/Toplantı Yönetim Firmaları, Servis Sağlayıcılar ve Proje Uygulamaları, Toplantı Otelleri olmak üzere 4 ana başlık, 26 ayrı dalda değerlendirilecek. Başvurularsa, 2 Ekim 2017 ve 10 Kasım 2017 tarihleri arasında web sitesi üzerinden gerçekleştirilebilecek. Bu yıl ödüllere yeni kategoriler eklendi. Yeni eklenen kategoriler şu şekilde sıralanıyor: En İyi Uyarlama Etkinlik, En İyi Konser, En İyi Roadshow, En İyi Toplantı Hizmeti Sunan Şehir Oteli, En İyi Toplantı Hizmeti Sunan Sahil Oteli, En İyi Konferans Oteli, En İyi Etkinlik Teknoloji Uygulaması. Bu yıl ilk kez açılan ve çok önemsediğimiz başka bir kategorimiz daha var; “En İyi Sosyal Sorumluluk Projesi”. Bu kategoriye, hem kurumlar hem de ajanslar başvuru yapabilecek.
Dünyadaki diğer ülkelerle kıyaslandığınızda Türkiye MICE sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Sektörün daha da canlanması için neler yapılabilir? Ülkemiz, özellikle turizm ve MICE sektörleri çok zor bir süreçten geçti. Geçirdiğimiz dönemin etkileri hala hissediliyor olsa da, sektörün geneli önümüzdeki döneme ve özellikle 2018 yılına umutlu bakıyor. Eğer 2018 yılı tahmin ettiğimiz gibi olumlu geçerse, sektörümüzü toparlayıp geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi sağlam adımlarla global MICE sektöründeki yerimizi daha da ileriye taşıyabiliriz. Bu noktada, sektör olarak bir arada hareket etmemizin ve bizleri geliştirecek doğru adımları atmamızın çok önemli olduğunu düşünüyorum. “Ben” algısından sıyrılıp, “biz” demeye başladığımız zaman Türkiye turizm ve MICE sektörünün önünde kimsenin duramayacağına inanıyorum.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 97
BİLİŞİM
Bilişim Şirketlerinden 90,4 milyar TL ciro BThaber tarafından gerçekleştirilen İlk 500 Bilişim Şirketi Araştırması’nın sonuçlarına göre; Türkiye’nin lider bilişim şirketleri 2016’da ülke ortalamasının üzerinde bir büyüme performansına imza attı. Bini aşkın şirketin değerlendirildiği araştırmada Türkiye’nin ilk 500 Bilişim Şirketi’nin yüzde 7’lik bir büyüme ile 90,4 milyar TL gelir sağladıkları açıklandı. TÜRKİYE BİLİŞİM SEKTÖRÜNÜN ‘EN’LERİ ÖDÜLLENDİRİLDİ
BİLGİ TEKNOLOJİLERİ İLK 5
BThaber Şirketler Grubu’nun ev sahipliğinde açıklanan İlk 500 Bilişim Şirketi Araştırması sonuçlarına göre Türkiye’nin en başarılı bilişim şirketleri 69 kategoride çeşitli ödüllere layık görüldü. Ödül alan şirketler şu şekilde sıralandı:
-İndeks Bilgisayar -Teknosa -Penta Teknoloji -Arena -Bilkom
İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ İLK 5
TÜM BİLİŞİM SEKTÖRÜ TÜRKİYE BİRİNCİSİ
-Türk Telekom -Turkcell -Vodafone -KVK -Brightstar
Türk Telekom
98 •
w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix
ANA KATEGORİLER: -Türkiye Merkezli Üretici Ana Kategori Birincisi Karel -Uluslararası Türkiye Dışı Merkezli Üreticinin Tür-
BİLİŞİM
kiye Temsilcisi Ana Kategori Birincisi Alcatel Lucent -Sistem Entegratörü Ana Kategori Birincisi Netaş -Hizmet Sağlayıcı Ana Kategori Birincisi Turkcell Global Bilgi -Telekom Şirketi Ana Kategori Birincisi Türk Telekom -Dağıtıcı Ana Kategori Birincisi İndeks Bilgisayar
-Sektörel Yazılım Kategori Birincisi Netaş -Türkiye Merkezli Üretici Sektörel Yazılım Kategori Birincisi Softtech -Veri Ambarı/İş Zekası Yazılımı Kategori Birincisi P.I Works HİZMET ALT KATEGORİLERİ:
ÖZEL KATEGORİLER: -Donanım İhracatı Kategori Birincisi Hes Kablo -Yazılım İhracatı Kategori Birincisi Netaş -Hizmet İhracatı Kategori Birincisi Atos -Son Yılda En Fazla Büyüyen Bilişim Şirketi Kategori Birincisi Demsistem -Son 3 Yılda En İyi Performans Gösteren Bilişim Şirketi Kategori Birincisi Datagate DONANIM ALT KATEGORİLERİ: -Sunucu Kategori Birincisi Penta Teknoloji -Ağ Donanımı Kategori Birincisi Netaş -OT/VT Donanımı Kategori Birincisi Perkon -Çevre Birimleri Kategori Birincisi Penta Teknoloji -ATM ve POS Sistemleri Kategori Birincisi NCR -Masaüstü Bilgisayar ve OEM Kategori Birincisi Penta Teknoloji -Görüntü ve Ses Sistemleri Kategori Birincisi Teknosa -Sistem Entegratörü Görüntü ve Ses Sistemleri Kategori Sensormatic -Veri Yedekleme ve Depolama Donanımı Kategori Birincisi Penta Teknoloji -Telekomünikasyon Alt Yapı Donanımı Kategori Birincisi Hes Kablo -Dağıtıcı Mobil Telefon Kategori Birincisi Brightstar -Tablet ve Taşınabilir Bilgisayar Kategori Birincisi Penta Teknoloji -Sistem Entegratörü Veri Yedekleme ve Depolama Kategori Birincisi KoçSistem -Çeşitli Donanım Kategori İnform -Tüketim Malzemeleri Kategori Birincisi Penta Teknoloji YAZILIM ALT KATEGORİLERİ: -Güvenlik Yazılımı Kategori Birincisi Exclusive Networks -Doküman/Arşiv Yönetim Yazılımı Kategori Birincisi Koda -CRM Yazılımı Kategori Birincisi SAP -ERP Yazılımı Kategori Birincisi Itelligence -Türkiye Merkezli Üretici ERP Yazılımı Kategori Birincisi Mikro Yazılım -Mobil Uygulamalar Kategori Birincisi Arvento -İş Uygulamaları Kategori Birincisi Innova -Sanallaştırma Kategori Birincisi Data Market
-Danışmanlık Kategori Birincisi STM Savunma Teknolojileri -Eğitim Kategori Birincisi Bilginç IT Academy -Çağrı Merkezi Hizmeti Kategori Birincisi Turkcell Global Bilgi -Kurulum Bakım Destek Hizmetleri Kategori Birincisi İsbak -İnternet Hizmeti Kategori Birincisi Türk Telekom -Katma Değerli Mobil ve İnternet Hizmetleri Kategori Birincisi Biotekno -Alternatif Operatör Hizmeti Kategori Birincisi TTM Telekom -Barındırma Yönetim Bulut Hizmeti Kategori Birincisi KoçSistem -Yayın Hizmeti Kategori Birincisi Türksat -Diğer Dış Kaynak Kullanım Hizmeti Kategori Birincisi Atlas Yazılım ALT KATEGORİLER: -Uluslararası Türkiye Dışı Merkezli Üreticinin Türkiye Temsilcisi Donanım Alt Kategori Birincisi Artı Bilgisayar -Uluslararası Türkiye Dışı Merkezli Üreticinin Türkiye Temsilcisi Yazılım Alt Kategori Birincisi SAP -Uluslararası Türkiye Dışı Merkezli Üreticinin Türkiye Temsilcisi Hizmet Alt Kategori Birincisi Pupa Bilişim -Türkiye Merkezli Üretici Donanım Alt Kategori Birincisi Karel -Türkiye Merkezli Üretici Yazılım Alt Kategori Birincisi Softtech -Sistem Entegratörü Donanım ve Yazılım Alt Kategori Birincisi Netaş -Sistem Entegratörü Hizmet Alt Kategori Birincisi KoçSistem -Dağıtıcı Donanım Alt Kategori Birincisi Brightstar BİLİŞİM 500 PLUS: -Bilişim 500 Plus Ar-Ge Yatırımı Kategori Birincisi Netaş -Bilişim 500 Plus 3 Yaşından Küçük Genç Şirketler Kategori Birincisi Tente Elektronik -Bilişim 500 Plus 3 Yaşından Küçük En Hızlı Büyüyen Bilişim Şirketleri Kategori Birincisi Fiz Bilişim
Hizmetix > > www.hizmetix.com.tr
• 99
BİLİŞİM
kavramı, büyük teknoloji şirketlerinin bu alana yaptığı yatırımlarla önemli bir yol katetti. 2008’in ortalarına gelindiğinde ise dünyada yaygın bir şekilde kullanılmaya başlandı.
Bulut bilişim şirketleri dijital dönüşüme hazırlayacak Türkiye’deki KOBİ’lerin yüzde 71’inin bulut bilişime sıcak baktığından bahseden Radore Veri Merkezi Genel Müdürü Sadi Abalı, “Radore olarak öncelikli konumuz Türkiye’deki dijital dönüşüm ve büyük veri ile yol almak isteyen şirketlere bu süreçte destek olmak ve onların ihtiyaçlarını karşılayacak nitelikte katma değerli servisler sunabilmek” dedi.
B
ulut bilişimi bizlere kısaca tanımlar mısınız? Bulut Bilişim, ihtiyaç duyulan servis veya hizmetlerin fiziksel sunuculardan bağımsız olarak sağlanmasıdır. Fiziksel sunucuların kaynakları, doğru yazılımlar ile ortak bir alanda toplanır ve talep edilen kaynak buradan müşteriye aktarılarak temel seviyede bulut hizmeti sağlanabilir. Temelleri 1950’li yıllarda atılmaya başlayan bulut bilişim
100 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
Bulut bilişimde hangi modellere göre ne tür hizmetler sunuluyor? Bulut Bilişim hizmeti Infrastructure as a Service (IaaS), Platform as a Service (PaaS), Software as a Service (SaaS) olarak 3 şekilde sunuluyor: Software as a Services (SaaS) olan yazılım hizmeti; kullanıcıların ihtiyaç duyduğu CRM, ERP, finans ve muhasebe yazılımları gibi programları bulut üzerinde sağlıyor. Fazladan bir yazılım maliyeti oluşturmayan SaaS, farklı konumlarda faaliyet gösteren firmalar için ciddi ekonomik avantajlar sunuyor. Platform as a Service (PaaS) olan Platform hizmeti; uygulama geliştiricilere donanım ve yazılım katmanları sunarak projelerini geliştirme imkanı sağlıyor. Bu hizmet sistem yönetimi, işletim sistemi, programlama dili ortamı, veri tabanı vs. gibi platformlar sunuyor. Son olarak Infrastructure as a Service (IaaS) olan altyapı hizmeti ise; bulut bilişimin en temel hizmetidir. IaaS ile sanal sunucu oluşturulup kullanıcılara bulut sunucu hizmeti sunuluyor. Bulut bilişimin firmalara faydaları neler? Bulut bilişim kurumlar tarafından neden tercih edilmeli? Hem Türkiye’de hem de dünya çapında BT yöneticileri, bulut bilişimin şirketleri dijital dönüşüme hazırlayacağına inanıyor. Günümüzde işletmelerin ilk yatırım maliyetlerinden kaçınarak bulut bilişim ve dış kaynak kullanımına yöneldiği görülüyor. Bu durum özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler için önemli avantajlar sağlıyor. Örneğin M2S ile birlikte yaptığımız araştırmaya göre Türkiye’deki KOBİ’lerin yüzde 71’i bulut bilişime sıcak bakıyor. Radore olarak biz de günümüzün hızla artan ihtiyaçlarına cevap verebilen, her yerden erişilebilir, esnek, ölçeklenebilir, hesaplı ve pratik bulut çözümlerini müşterilerimize sunuyoruz. Son olarak big datanın kullanım alanları ve avantajları hakkında kısaca bilgi verir misiniz? Birçok şirket, büyük veri tanımına uygun verilerini buluta taşıyarak en etkili performansı almayı hedefliyor. Daha çevik ve etkili hizmet ile özellikle dijital alanda iş modelini kurgulayan şirketlerin veri merkezlerinden beklentileri de değişiyor. Bu durumda veri merkezlerinin çalışma ve yatırımları da sanayi 4,0, M2M, Nesnelerin İnterneti, bulut bilişim sistemleri ve büyük veri etrafında şekilleniyor. Bizim de Radore olarak öncelikli konumuz Türkiye’deki dijital dönüşüm ve büyük veri ile yol almak isteyen şirketlere bu süreçte destek olmak ve onların ihtiyaçlarını karşılayacak nitelikte katma değerli servisler sunabilmek.
BİLİŞİM
10 yıl içinde şirketler, IT maliyetlerinde
yüzde 80 tasarruf sağlayacaklar İş uygulamalarının buluta taşınması ile birlikte şirketlerin elde edeceği avantajlar noktasında bilgiler veren IFS Ar&Ge ve Teknik Servisler Direktörü Barış Özkan, “Yapılan araştırmalar, önümüzdeki 10 yıl içinde şirketlerin yüzde 80’inden fazlasının IT kaynağı bulundurmayacağı yönünde” dedi.
B
ulut Bilişim konusunda verdiğiniz hizmetleri anlatır mısınız? IFS web tabanlı yapısı ve sanal server’larda çalışabilmesi sayesinde çok uzun zamandır bulut bilişim alanında hizmet veriyor. Müşterilerimize şu an hem kendi ortamlarında sanallaştırılmış sunucular üzerinde hem de bulut servis sağlayıcılarının sağladığı altyapılar üzerinde private-cloud IFS Uygulamalarının kurulumunu yapıyoruz. Bu sayede müşterilerimiz yüksek maliyetli bir donanım yatırımı yapmamış oluyor, aylık ödenebilen, sürdürülebilirliği ve yönetimi kolay olan data center’lar üzerinden IFS uygulamalarını kullanıyorlar. Özellikle büyümekte olan şirketler için yatırımın zamana yayılması ve aylık ödemeler ile yapılması açısından önemli bir avantaj oluyor. Ayrıca çok yakın bir zaman diliminde IFS Managed Cloud on Microsoft Azure hizmeti ile tüm
102 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
olmak üzere donanım kaynaklarına yaptıkları yatırım ve bu kaynakların yönetim maliyetleri azalacaktır. Basit anlamda, kullanıcıların bilgiye erişmek için sadece giriş ve çıkış kaynaklarına sahip olması yeterli olacaktır. Ayrıca çok ucuz cihazlar ile (örneğin 150 dolarlık tabletler) iş uygulamalarına erişmek ve kullanmak mümkün olacaktır. Tüm bunlara ek olarak şirketlerin BT departmanlarına yaptıkları donanım ve personel kaynaklarında ciddi tasarruflar olacaktır. Yapılan araştırmalar, önümüzdeki 10 yıl içinde şirketlerin yüzde 80’inden fazlasının IT kaynağı bulundurmayacağı yönünde.
altyapıyı ve yazılımı kapsayacak hizmeti de sunuyor olacağız. Bulut Bilişim uygulamalarından yararlanan sektör ve şirketlerin gelecekte değişmesini bekliyor musunuz? Başta CRM olmak üzere, satınalma, satış, IK ve personel yönetimi, destek ve raporlama sistemlerinin tercih edileceğini düşünüyoruz. Ayrıca, “kullandığın kadar öde” iş modeliyle sağlanan ve satın alınan ölçeklenebilir, esnek sistemlere dayalı genel hizmetlerin yakın gelecekte ilgi göreceğini tahmin ediyoruz. Bulut bilişimin firmalara faydaları neler? Bulut bilişim kurumlar tarafından neden tercih edilmeli? İş uygulamalarının buluta taşınması ile birlikte; şirketlerin başta storage
Son olarak big datanın kullanım alanları ve avantajları hakkında kısaca bilgi verir misiniz? Big Data, başta yapay zeka, sosyal medya analizleri, satış pazarlama, sağlık sektörü, üretim endüstrisi başta olmak üzere pek çok alanda kullanımı vardır. Big data, verilerin büyüklüğüyle ilgilenmez, bu büyük veri kümesinden nasıl anlamlı sonuçlar üretebileceği ve nasıl kararlar alınacağı ile ilgilenir. Başta üretim endüstrisi olmak üzere pek çok sektörde, hataların gerçek zamanlı olarak alınmasını ve çoğu zaman üretim/hizmet durmadan hatayı tespit edip, düzeltmekten, müşterilerin satın alma alışkanlıklarını analiz ederek, kişiye özel kampanya/pazarlama faaliyetlerine, olası riskleri önceden tespit edebilmekten, kişiye özel sağlık hizmetlerine kadar pek çok alanda avantaj sağlar.
BİLİŞİM
Şirket verileri bulutta da güvende Kurumların dijital verilerini korumaya yönelik sunucu güvenliği sağlayan ESET File Security yazılımı, Windows’un bulut platform Microsoft Azure’a yönelik versiyonuyla da pazarda yer alıyor. Böylece bulutta saklanan şirket verileri ESET güvencesiyle korunuyor.
ESET File Security, kendini kanıtlamış teknolojisiyle uzun yıllardır kurumsal yapılar için sunucu güvenliği sağlıyor. ESET, şimdi de ESET File Security’nin Microsoft Azure’da güvenlik çözümlerinin bir parçası olacağını açıkladı. Azure, Microsoft’un bulut bilişim platformudur ve hızla hareket ederek şirketlerin daha fazlasına ulaşmasını sağlar. ESET File Security, mevcut dijital güvenlik yeteneklerine ek olarak Azure için Microsoft sanal sunucularını korumak adına antimalware çözümlerine yönelik zengin seçenekler sunuyor. Bununla birlikte kullanıcılar, daha önceden bildikleri ve tanıdıkları bir güvenlik tedarikçisinden faydalanma imkanına da kavuşmuş oldu.
TEHDİTLERE KARŞI YÜKSEK ALGILAMA GÜCÜ ESET Ürün Müdürü Peter Vrana, “ESET File Security, sanal dosya sunucuları için üstün koruma sağlamaktadır. Kanıtlanmış tarama motoru, yüksek algılama hızı ve pürüzsüz performansı ile sanal ortamlar için ideal bir çözüm sunmaktayız” açıklamasını yaptı. Microsoft Azure Ürün Pazarlama Müdürü Nicole Herskowitz ise; “ESET bizim müşterilerimiz için tam olarak Azure’un doğasına uygun mükemmel güvenlik çözümleri sağlamaktadır“ diye konuştu.
ESET FILE SECURITY 6 ESET File Security’nin 6’ıncı versiyonu olarak pazara sunulan ve kurumsal yapılar için tam olarak ‘ESET File Security 6 for Microsoft Windows Server VM Extension in Microsoft Azure’ adıyla tanımlanan yeni yazılım, yerli kümeleme sisteminde detaylı ve kapsamlı güvenlik günlüklerini, hayati koruma durumunu ve sistem bildirimlerini kolaylıkla sunuyor. Böylelikle, bilgi işlem uzmanlarına otomatik olarak küme ortamlarında ayarları çoğaltmaya izin veriyor. Ek olarak ESET File Security tam anlamıyla ESET Remote Administrator web konsolu üzerinden yönetilebiliyor.
Hizmetix > > www.hizmetix.com.tr
• 10 3
BİLİŞİM
E ticaret ve perakende
sektörüne bulut tabanlı çözümler… E ticaret ve perakende şirketlerine envanter ve depo yönetimi çözümleri sunduklarını belirten LA Software Genel Müdürü Erhan Musaoğlu, “LA Software; sipariş yönetimi, mal kabul, depo içi yerleşim, depo içi iş gücü planlama, sevkiyat ve taşımacılık yönetimi konularında tercih edilen çözümlerin başında gelmektedir” dedi. Öncelikle LA Software hakkında bilgi alabilir miyiz? LA Software 2004 yılında tedarik zinciri ve lojistik yazılımları geliştirerek faaliyetlerine başlamıştır. Son yıllarda özellikle e-ticaret ve perakende sektörüne yönelik lojistik çözümlerine odaklanan firmamızın sunduğu çözümleri; depo yönetimi, taşımacılık yönetimi ve rota optimizasyonu olarak gruplayabiliriz. Ayrıca, 2016 yılından itibaren Logiwa markası ile Chicago’da ABD pazarındaki küçük ve orta ölçekli e-ticaret ve perakende firmalarına bulut tabanlı envanter ve depo yönetimi çözümleri sunuyoruz. E ticaret ve perakendeye özel sunmuş olduğunuz çözümleriniz neler? LA Software; sipariş yönetimi, mal kabul, depo içi yerleşim, depo içi iş
104 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
gücü planlama, sevkiyat yönetimi ve taşımacılık yönetimi konularında e-ticaret ve perakende sektörünün tercih ettiği çözümlerin başında gelmektedir. LA Bluebox nedir, nasıl çalışır, sunmuş olduğu ayrıcalıklar nelerdir? LA Bluebox küçük ve orta ölçekli e-ticaret ve perakende işletmeleri için konfigure edilmiş bir envanter ve depo yazılımıdır. E-ticaret ve perakende şirketlerinin mal kabul, envanter yönetimi ve sevkiyat işlemlerini barkod okutarak doğru ve hızlı bir biçimde yapmalarına yardımcı olur. Küçük ölçekli e-ticaret ve perakende işletmelerin online pazar yerleri ve ERP sistemleri ile entegre olarak, siparişlerin otomatik olarak alınması ile başlayan ve kargo şirketleri ile entegre olarak, taşıma etiketlerinin otomatik basılmasına kadar olan tüm süreci zahmetsizce yürütebilir.
Gelecek döneme ilişkin yatırım ve büyüme planlarınızdan bahseder misiniz? LA Software, Logiwa markası ile Kuzey Amerika’da 2016 yılında faaliyet göstermeye başlamış, 2017 ortasında ise REVO Capital’den yatırım alarak Kuzey Amerika pazarındaki büyümesini hızlandırmıştır. Logiwa, Kuzey Amerika’daki küçük ve orta ölçekli e-ticaret ve perakende şirketlerine envanter ve depo yönetimi çözümleri sunmaktadır ve yoluna başarı ile devam etmektedir.
BİLİŞİM
4 adımda
e-ihracat kanalına girme yolları 4 bine yakın e-ticaret ve e-ihracat sitesine altyapı hizmeti sağlayan Ticimax E-ticaret Sistemleri Kurucusu Cenk Çiğdemli, KOBİ’ler için e-ihracat kanallarını anlattı. Yola çıkmadan önce profesyonel bir web site kurmak gerektiğine işaret eden Çiğdemli, “İthalatçı firmaların size olan güveni internet vitrininizin kalitesiyle doğru orantılıdır” dedi. Çiğdemli global pazaryerlerinden, hedef ülke ve ithalatçı firma bulmaya kadar tüm aşamaları 4 maddede özetledi. PAZARYERLERİNİ GEÇİN B2B SİTELERE GİRİN *E-ihracat dendiğinde akla global pazaryerleri geliyor. Alibaba.com, Amazon, E-bay gibi B2C (son tüketiciyi hedefleyen) global pazaryerlerine malınızı koyabilirsiniz ancak Türkiye’de paypal yasaklı olduğu için satış yapsanız bile ödemelerinizi alamazsınız. Zaten paypal sorunu olmasa da bu tür sitelere ürün koymak Türkiye’deki pazaryerlerine göre daha zor. Her birinin fotoğraf ve ürün açıklaması standardı bile farklı. Onlarla uğraşacağına e-ihracata uygun kaliteli bir altyapıya sahip web sitesi oluşturmak ve hedef ülke odaklı Google, Facebook, Instagram reklamı yapmak çok daha fazla geri dönüş sağlayacaktır. B2B (firmadan firmaya) ihracat yapmak isteyenler için ise Tradekey, Indiamart, ecplaza, thomasnet, kompass, ec21, diytrade, europages, made-in-china, ecvv, globalsources, busytrade, tradeindia gibi e-ihracat platformları var. Buraya firma bilgileri ve numunelerini koyarak ithalatçı firmalara yönelik reklam yapılabilir.
GTİP NUMARASINI ÖĞRENİP HEDEF PAZAR BELİRLEYİN *Online ihracata başlamanız için ihraç edeceğiniz ürünün Gtip (Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu) numarasını öğrenmeniz gerekiyor. Bu, dış ticaret işlemlerinde ürünlere verilen bir numaradır. Gümrük müşavirinize sorarak öğrenebileceğiniz gibi, tuik.gov.tr sitesinden de öğrenebilirsiniz. Gtip numarasını öğrendikten sonra sıra hedef pazarların belirlenmesine geldi. Önceliği elinizdeki ürünü en çok ithal eden ülkelere vermelisiniz. Bunu yaparken yakın bir ülke olmasına da özen göstermelisiniz. Böylece lojistik giderlerinizi düşürerek müşteriye daha rekabetçi
fiyatlar sunabilirsiniz. İhracat hedef pazarının belirlenmesinde kullanabileceğiniz en önemli site Birleşmiş Milletler çatısı altındaki trademap.org sitesidir. Buradan söz konusu ürünün ülkelere göre pazarıyla alakalı detaylı istatistiklere ulaşabilirsiniz.
İTHALATÇI FİRMA AVINA ÇIKIN *Ülkeyi belirledikten sonra sıra o ülkelerdeki ithalatçı firmaları bulmaya geldi. Musaviredanisin.ekonomi.gov.tr sitesi üzerinden seçmiş olduğunuz hedef pazardaki firmaların listesine kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Bunun için yapmanız gereken, site üzerinden hangi ülke hakkında bilgi almak istiyorsanız o ülkeyi seçmek ve ihraç etmek istediğiniz ürün grubunu tanıtan kısa bir açıklama yazmak. Açıklama bölümüne Gtip numarasını yazmak işinizi daha da kolaylaştıracaktır. Hedef pazar araştırması için kullandığınız trademap.org sitesinden de güncel ithalatçı firmaları bulabilirsiniz.
KONŞİMENTO BİLGİLERİNE ULAŞIN *Bazı ülkeler özellikle deniz yolu ile yapılan ithalatlara ait konşimento bilgilerini paylaşırlar. Bu bilgileri alıp işledikten sonra ihracatçı firmaların faydasına sunan siteler de mevcuttur. Bu tür sitelere üye olarak hangi firmaların hangi firmalara mal sattığını görebilirsiniz. Bu tür sitelere örnek vermek gerekirse en başta Tradeinfo365.com’u sayabiliriz. ABD, Kanada, İngiltere, Güney Kore, Kolombiya, Arjantin, Şili, Rusya, Ukrayna, Peru ve Pakistan gibi ülkeler bazında ürün, ithalatçı ve ihracatçıları aramanıza olanak sağlar. Piers.com ve importgenius.com gibi sitelerden de faydalanabilirsiniz.
Hizmetix > > www.hizmetix.com.tr
• 10 5
LOJİSTİK
Ekol, Belçika ve İtalya’yı blok tren ile bağladı Eylül ayı başında doğu-batı koridorundaki ilk blok treni olan Budapeşte-Köln hattını devreye alan Ekol, şimdi de Zeebrugge, Belçika ve Trieste, İtalya arasında blok tren hattı açıyor. Stratejik pazarların yer aldığı güney-kuzey koridorunda bulunan bu bağlantı ile ilgili olarak İş Geliştirme Direktörü Alaa Jennane: “Avrupa içinde intermodal bağlantılarımızı artırma stratejimizi uygulamaya devam ediyoruz. Ocak 2017’de Trieste-Kiel treni sayesinde Baltık Denizi ve Akdeniz’i birbirine bağlamıştık. Şimdi de müşterilerimize Kuzey Denizi ve Akdeniz arasında doğrudan bir bağlantı sunacağımız için çok mutluyuz. Türkiye’yi, İran’ı ve Orta Doğu’yu, Benelüks ülkeleri, Fransa, İngiltere, İskoçya, Galler ve İrlanda ile doğrudan bağlayan ilk hatta hizmet verecek sürücüsüz blok trenimiz, doğaya hiçbir şekilde zarar vermeden faali-
UTİKAD Bir İlke İmza Attı: İş’te Eşit Kadın
yet gösterecek. Zeebrugge limanı ve stratejik ortağımız P&O Ferries ile yaptığımız işbirliği sayesinde P&O Ferries’in araçlarını kullanarak İngiltere’deki Tilbury, Hull ve Teesport gibi önemli noktalara lojistik hizmetleri sunabileceğiz” dedi. Trieste Limanı’ndan haftada iki defa çıkış yapacak tren ile; mega treyler, konteyner ve yük nakil kasaları gibi farklı tür ekipmanlar taşınacak. Çevreye duyarlı çözümler geliştiren Ekol, bu yeni blok tren sayesinde her ay hem 15 bin ağacı kesilmekten kurtaracak hem de dünyanın etrafını dokuz kez dönmeye yetecek kadar yakıt tasarrufu sağlayacak.
UTİKAD, İş’te Eşit Kadın Sertifikası’nı almaya hak kazanan ilk sivil toplum kuruluşu oldu. Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği UTİKAD, kurumsal sorumluluk çerçevesinde önemli bir ilke daha imza attı. Geçtiğimiz yıllarda Yeşil Ofis Sertifikası alan ilk sivil toplum kuruluşu olan aynı zamanda Sürdürülebilir Lojistik Sertifikası’nı sektöre sunan UTİKAD, şimdi de İş’te Eşit Kadın
106 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Sertifikası’nı almaya hak kazanan ilk sivil toplum kuruluşu oldu. Sürdürülebilirlik Akademisi tarafından verilen İş’te Eşit Kadın Sertifikası’nı dernek binasında düzenlenen törenle Sürdürülebilirlik Akademisi Yönetim Kurulu Başkanı Murat Sungur Bursa’dan alan UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener, “Bu sertifika derneğimizin geleceğe dönük ve gelişimci yapısı ile büyük paralellik gösteriyor. Bizim için bu sertifikaya sahip olmak gurur verici” diye konuştu.
LOJİSTİK
Alışan Lojistik Ar-Ge yatırımlarıyla
sektöre yön verecek
T
ürkiye pazarının en önde gelen lojistik hizmet sağlayıcılarından biri olan ve kısa sürede katma değerli hizmetler, hızlı tüketim malları ve kimyevi maddeler lojistiği alanında pazar liderlerinden biri olmayı başaran Alışan Lojistik, kurulduğu günden itibaren sürekli büyüme ve gelişmeyi hedefliyor. Alışan Lojistik, entegre lojistik hizmetleri ve teknolojik gelişimi ile sektör lideri olma hedefini gerçekleştirmeye devam ediyor. Bu anlamda son olarak Yön Ar-Ge Merkezi’ni hizmete açan Alışan Lojistik, sektörde adından söz ettiriyor. Geleceği şekillendirmenin ancak geleceği inşa etmekle mümkün olabileceğine inanan ve ulaşmış olduğu nokta ile yetinmeyen Alışan Lojistik, sektöre yön vermeyi hedefliyor. Bu hedefe ulaşmanın yolunun ise; Endüstri 5.0 çağına giden yolda, nesnelerin birbiriyle konuştuğu Endüstri 4.0 çağının itici kavramları olan Ar-Ge, inovasyon ve fikri mülkiyet kavramlarının tüm şirket çalışanlarına benimsetilebilmesinden geçtiğine inanıyor.
108 •
Alışan Lojistik, global ölçekteki sektörel rekabette sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi için de süreçlerin optimize edilmesi prensibiyle hareket ediyor. Sektöre yön vermede ki erişilmez pozisyonunu koruyan Alışan Lojistik’in “Yön Ar-Ge Merkezi”; Ar-Ge merkezlerinin en önemli ihtiyacı olan üst yönetim iradesine sahip olmasıyla dikkat çekiyor. Alışan Lojistik Yön Ar-Ge Merkezi, lojistik yapay zeka, depoda kendi kendini yöneten cihazlar, otomasyon sistemleri, otonom ürün toplama sistemleri, otonom ayrıştırma sistemleri, otomatik yükleme ve boşaltma sistemleri gibi sistemlere yönelik bilgi, teknoloji ve yazılımları kendi Ar-Ge merkezinde üretiyor. Alışan Lojistik, hayata geçirdiği Ar-Ge merkezi bünyesinde gerçekleştirdiği ve gerçekleştireceği projeler ile; sektöre yön vererek, sektörün kaynak ve süreçlerini optimize etmeyi ve global çapta sürdürülebilirliği sağlamayı hedefliyor.
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Bilgili ve enerjisi yüksek değerli çalışanlarıyla büyük bir aile olan Alışan Lojistik, geleceği şekillendirmenin ancak geleceği inşa etmekle mümkün olabileceği felsefesiyle çalışmalarına devam ediyor. “İnovasyon Geleceği Taşır!” mottosuyla çıktığı yolda yatırımlarını sürdüren Alışan Lojistik; “Yön Ar-Ge Merkezi” ile T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Türkiye’nin 609’uncu Ar-Ge merkezi olarak onaylanmanın haklı gururunu yaşıyor.
LOJİSTİK
Aras Kargo’nun hissedarı Austrıan Post, IN TIME’ın yüzde 31.5’ini satın aldı Avrupa’nın lider lojistik şirketlerinden Austrian Post, büyüme stratejisi dahilinde Avrupa’da genişlemeye devam ediyor. Austrian Post, Çek paket taşıma şirketi IN TIME’ın yüzde 31.5 hissesini satın aldı. Şirket, böylece Avrupa’da faaliyette bulunduğu ülke sayısını 12’ye çıkardı.
T
emmuz 2013‘te 125 milyon lira ödeyerek Aras Kargo’ya yüzde 25 ortak olan Avrupa’nın lider lojistik şirketlerinden Austrian Post, büyümeyi sürdürüyor. Şirket, Çek Cumhuriyeti’nde faaliyet gösteren paket taşıma hizmeti veren IN TIME’ın yüzde 31.5 hissesini satın alarak Avrupa’da faaliyette bulunduğu ülke sayısını da 12’ye yükseltti.
AUSTRIAN POST ARTIK AVRUPA’NIN 12 ÜLKESİNDE 2017’nin ilk yarısında gelirlerinde yüzde 1.9, karında ise yüzde 3.6 artış açıklayan Austrian Post, istikrarlı yükselişini Çek pazarına girerek taçlandırdı. Paket taşımacılığı alanında faaliyet gösteren Çek IN TIME’a girişiyle birlikte, şirket Avrupa genelindeki yaygınlığını daha da geliştirdi ve kıtanın 12 ülkesinde etkin konuma erişti. Austrian Post, paket kaleminde de 2017’nin ilk yarısında yüzde 16.7’lik artışla 232.7 milyon Euro gelire ulaştığını açıklamıştı.
HEDEF, ÇEK PAZARINDA B2B VE B2C LİDERLİĞİ Austrian Post’tan yapılan açıklamaya göre, IN TIME, zaman içinde Austrian Post’un paket ağına entegre olacak. Austrian Post, yakın gelecekte şirkete hem sektördeki uzmanlğını aktaracak, hem de finansal destek anlamında yatırımlar yapacak. Böylece IN TIME, Austrian Post tecrübesiyle daha da geliştirilecek. Şirket için belirlenen temel hedef ise Çek pazarında B2B (firmalar arası) ve B2C (firmadan kişilere) paket çözümlerinde liderlik. IN TIME, Austrian Post’un da üyesi olduğu, Avrupa genelinde 36 ülkede aktif olan lojistik ağı EURODIS’in parçası. 1990’da kurulan şirket, 2016 yılında yaklaşık 4 milyon paket teslimi yaptı ve 10 milyon Euro gelir kaydetti. Şirket, Çek kurye ve paket pazarında sağlam bir pozisyona sahip ve B2C (firmadan kişilere) segmentinde yüksek büyüme gösteren oyuncular arasında yer alıyor.
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 10 9
ÖZEL RÖPORTAJ
Sanayimizin Endüstri 4.0 dönüşümüne ne kadar hazır olduğu ve Endüstri 4.0’a geçişle birlikte sanayide yaşanacak değişimler hakkında bilgi veren TİAD Başkanı Hakan Aydoğdu, aynı zamanda 4’üncü sanayi devrimine geçişin etkilerini değerlendirdi.
Endüstri 4.0 dönüşümünün
neresindeyiz? 110 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
ÖZEL RÖPORTAJ
T
ürkiye Endüstri 4.0 dönüşümünün şu anda neresinde? Sanayimiz bu dönüşüm için hazır mı? Endüstri 4.0 konsepti, Türkiye’de, bu geçişe hazır bir sektör olmasından dolayı şu an otomotiv sektöründe kullanılmaya başlandı. Bu sayede, ürünlerin pazara çıkış süreleri yüzde 25 ile yüzde 50 arasında düşmeye başladı. Bununla birlikte mühendislik giderleri de yüzde 30’a kadar düşebilecek ve yüzde 70’e kadar enerji tasarrufu sağlanabilecek. Türkiye’nin, öncelikle ülke içi yatırımlar yapması gerekiyor. Örneğin Türkiye’nin 2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında yer alması için yılda ortalama yüzde 8,5 oranında büyümesi gerekiyor. Bu büyüme, teknolojilerin etkin ve verimli kullanımıyla mümkün olabilir. Her şeyden önce nesnelerin internetinin kullanıldığı iş süreçleri doğru bir şekilde yönetilmelidir. Ülkemizde bilişim eğitimine daha yüksek bir ağırlık verilmesi, yazılımcı ve programcılar yetiştirmek ve nesnelerin interneti araştırmalarına hız kazandırmak gereklidir. Endüstri 4.0 ile geleneksel imalat sanayinin yerini bilişim teknolojileriyle entegre olmuş üretim sistemlerine bırakması sanayide ne gibi etkiler yaratır? Üretim süreçlerine dijital teknolojilerin dahil edilmesi üretim gücünü hızlandırıp artırıyor. Ekonomilerin büyümesi, ithalat-ihracat dengelerinin değişmesi, farklı iş alanlarının oluşması şu an bildiğimiz sistemde önemli değişikliklere yol açacaktır. Akıllı üretim süreçleri, akıllı ürünler ve uzaktan müdahale edilebilir sistemler, üretim süreçlerine yüksek seviyede esneklik sağlayacaktır. Aynı zamanda müşterilerin sisteme entegre edilmesine imkan vererek, müşteri istekleri doğrultusunda düşük maliyetlerle özelleştirilebilen ürünler üretilmesinin de yolu açılacaktır. Ancak, bunların yapılabilmesi ve yatırım maliyetlerinin azaltılabilmesi için dışa bağımlılığımızın azaltılması gerekmektedir. Bilişimin temelini oluşturan yazılım ve donanımdan, yazılım ile ilgili olarak Türkiye’de oldukça başarılı çalışmalar yapılıyor. Ancak, donanım tarafı için bunu yakın gelecek için söylememiz oldukça zor. Endüstri 4.0’a geçiş için ihtiyaç duyulan teknolojik sistemler neler? Endüstri 4.0 stratejisinin hayata geçmesinde ilk aşama olan donanım ve yazılım bölümünün hayata geçmesi bir problem teşkil etmeyecek gibi görünüyor. Çünkü donanım ve yazılım için kullanılacak enerjinin az olacağı düşünüldüğünde ve internet protokolünün 6. sürümü IPv6 ile birlikte milyarlarca cihazın internete bağlanmasının yolu açıldığından başlangıç olarak bir sıkıntı olmayacaktır. Fakat üretim süreçlerinde kullanılacak makinelerin hepsinin Endüstri 4.0’ın standartlarına uygun hale getirilmesi ve programlanması kolay olmayacaktır.
4’üncü sanayi devriminin nitelikli insan gücü ve istihdam alanındaki olumlu-olumsuz etkilerinden bahseder misiniz? Dördüncü Sanayi Devrimi de şüphesiz yeni sektörlerin açılmasına ve geride kalmış sektörlerin yok olmasına sebep olacaktır. Bu durum yalnızca sektörler için değil insanlar, şirketler, ülkeler için de böyle oldu. Her ne kadar, başlangıç safhasında istihdam sorunları oluşsa da Endüstri 4.0 olgusunun gelişimiyle yeni iş alanları da ortaya çıkacak. Yeni ortaya çıkacak bu meslekleri şu an için “Robot Uzmanı, Siber Güvenlik Analisti, 3D Baskı Teknisyeni, Sanal Gerçeklik Tasarımcısı, Ağ Programcısı, Makina Öğrenim Bilimcisi, Endüstriyel Ağ Mühendisi, Müşteri Üreticisi, Nöro-Nakil Teknisyeni, Dijital Antropolog, Platform Geliştiricisi, İş Dönüştürme Uzmanı, Bulut Mimarı, Veri Bilimcisi, Şehir İnovasyon/Mekanik Uzmanı” olarak tanımlayabiliriz. Türkiye, bu alanda hangi ülkeleri model alabilir? Endüstri 4.0 ile ilgili ilk olarak, bu olgunun yaratıcısı olan Almanya örnek alınabilir. Türkiye’nin Endüstri 4.0 teknolojileriyle üretime geçebilmesi için öncelikle firmaların yüksek teknolojiye yatırıma teşvik edilmesi gerekmektedir. Bu alanda da teknolojiye yatırımı teşvik için yüksek amortisman destekleri sağlayan İtalya örnek alınabilir. Bu ülkeler haricinde ise ABD, Japonya, Güney Kore ve Tayvan rol model olacaktır. açılma konusunda firmalara imkan sağlandı.
“MAKİNA” VE “TAKIM TEZGAHLARI” SEKTÖRÜNÜN KALBİ BU YIL İZMİR’DE ATTI Sektörün en başarılı organizasyonları arasında yer alan ve yıllardır ara vermeden düzenlenen MAKTEK Avrasya Fuarı’nın Ege ayağını oluşturan MAKTEK İzmir Fuarı’nın açılış töreni, 4 Ekim 2017 Çarşamba günü gerçekleşti. Bizler ile birlikte TÜYAP ve Makina İmalatçıları Birliği (MİB) iş birliğiyle düzenlenen fuar, makina sektörünün öncü firmalarını bir araya getirdi. Yabancı misyon temsilcilikleri ve alım heyetlerinin de ağırlandığı fuarda, geleceğin akıllı üretim teknolojileri sergilendi ve yeni pazarlara
Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr
• 11 1
SAĞLIK
Bu hastalık kız çocuklarında 6 kat daha fazla görülüyor Doğuştan kalça çıkığı vakalarının sebeplerini ve tedavi yöntemlerini konuştuğumuz Medical Park Uşak Ortopedi ve Travmatoloji Operatör Doktoru Erol Gilim, bu hastalığa kız çocuklarında daha fazla rastlanıldığını, genel anlamda ise hastalığın 900 bebekte bir görüldüğünü dile getirdi. Hastalığın belirtileri neler? Hastalığın daha çok aile tarafından fark edilebilecek belirtileri tek taraflı çıkık ise; bacakta oluşan kısalık, uyluktaki pili dediğimiz çizgilerin birbirine paralel olmaması veya bir tarafta o çizginin bulunmaması, kalçaların yana açılmasının kısıtlı yani dar olmasıdır. Tabii ki burada ailede veya diğer çocuklarda doğuştan kalça çıkığı görülmüş ise yeni doğan bebek de doğum sonrası mutlaka ortopedik muayeneden geçirilmelidir.
Çocuklarda doğuştan kalça çıkığı nasıl oluyor? Çocuklarda kalça çıkığı genetik sebeplerle geçiş olabildiği gibi çevre ve hormonsal sebeplerle anne karnındaki kötü pozisyon, bazen de displazi dediğimiz kalça yuvası tam gelişmemiş çocukların ayaklarını birleştirip sallamak ve çocuğu kundak pozisyonunda tutmak da doğum sonrası sebeplerden olabiliyor. Doğuştan kalça çıkığının görülme sıklığı nedir? Genetik olarak ailesel geçiş görülen bu hastalığa kız çocuklarında daha sık rastlanılmakla beraber, hastalık 6 kat erkek çocuklarına göre daha fazla görülmüştür. Genel oran çalışmalarında ise yaklaşık 900 bebekte 1 görülebilmektedir.
112 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Çocuklarda kalça çıkığına yönelik tedavi yöntemleriniz neler? Doğumsal kalça çıkığının tedavisi bebeğin yaşına göre değişmektedir. Hastalık ne kadar erken fark edilirse, tedavi o kadar sıkıntısız gerçekleşir ve tedavinin başarı oranı o kadar yüksek olur. 0-6 ay arası bebeklerde fark edilen doğuştan kalça çıkığı uygun brace (Pavlik Freja DKÇ Ortezi) ile cerrahi müdahaleye gerek kalmadan tedavi edilebilmektedir. 6-18 ay arasındaki bebeklerde ise açık redüksiyon dediğimiz ortopedik cerrahi ve
sonrası alçılama ile tedavi mümkün olmaktadır. Geç fark edilen çocuklarda ise kalça eklemi kemiklerine yönelik cerrahi müdahaleler ile tedavi mümkün olabilmektedir. Tabii ki geç fark edilmesi sonucu, hem daha ağır bir cerrahi müdahale hem de başarı oranı 0-6 ay arası bebeklerin tedavisine göre daha az olabilme riskleri görülmektedir. Onun için doğumsal kalça çıkığı ne kadar erken tanı konulup tedaviye başlanırsa, başarılı bir sonuç daha rahat elde edilebilmektedir. Çocuklarında kalça çıkığı olanlar nelere dikkat etmelidirler? Doğumsal kalça çıkıklığı olan bebek ve çocuğa sahip olan aileler belirttiğimiz gibi ne kadar erken tanı koydurup çocuğu tedaviye başlatırlarsa, o kadar çocuk için başarı elde etmiş olurlar. Bir de ailede doğumsal kalça çıkıklı fert varsa mutlaka doğum sonrası ortopedik bakımı yaptırmaları gerekmektedir.
SAĞLIK
Jİnekomastİye dair bilinmesi gerekenler…
Şafak Sağlık Grubu bünyesindeki Özel Ataköy Hastanesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahı Doç. Dr. Özgür Pilancı, erkeklerde jinekomastinin (meme büyümesi) nedenleri ve tedavisi hakkında bizleri bilgilendirdi.
114 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
J
inekomastinin fizyolojik olarak, bebeklikte anneden geçen hormonların bebek kanında dolaşmasıyla beraber, oradaki östrojen seviyesinin yükselmesinin bebeklerde bir miktar meme büyümesine (oradaki dokular hala duyarlı olduğu için) sebep olabildiğini söyleyen Pilancı, “Onun dışında ergenlik döneminde 15-16’lı yaşlardan itibaren bir hormonal değişim süreci yaşanıyor. Bu hormonal değişim sürecinde erkeklik hormonlarının bir nebze yetersiz kaldığı anda bu dengesizlikten dolayı jinekomasti problemi olabiliyor” dedi. Pilancı, yaşlılık döneminde testosteronun artık vücutta bağlanıp etki edeceği alandaki duyarsızlık veya yetersizlik sonucunda da östrojen hormonunun hakim olmasıyla büyüme olabileceğini söyledi. Ayrıca temel birtakım hastalıklar ve ilaçlarında ji-
nekomastiye sebep olduğuna değinen Pilancı, “Bu ilaçlardan bahsedecek olursak; kalp yetmezliğinde kullanılan Digoxin diye bildiğimiz kalbi destekleyici ilaçlar, bazı grup idrar söktürücü ve tansiyon ilaçları buna sebep olabilir. Bunun haricinde birtakım organ yetmezlikleri, örneğin; karaciğer yetmezliğinde testosteron hormonun yetersiz üretilmesi sonucu da yine jinekomasti problemi ortaya çıkabiliyor. Birtakım tümöral oluşumlarda örneğin; bir testis kanseri, bazı beyinden bu östrojen hormonunu salgılayan durumlar, bazı akciğer kanserlerinde tümörün bu hormon benzeri maddeler salgılaması sonucunda da oluşabiliyor. Bunlara ek olarak en önemli diğer endokrin organ da tiroit, tiroit yetersizliklerinde de jinekomasti hastalığı ortaya çıkabiliyor. Bunun dışında bize gelen diğer hasta grubu, prostat kanserinde de yine hormonal tedavi alan bir grup var. Bu hastalara çok şiddetli hormonal tedaviler yapılıyor. Bu hormonal tedavilerle ani başlangıçlı, özellikle ağrılı şekilde meme büyümeleri olabiliyor” dedi.
JİNEKOMASTİ NİTELENDİRİLEREK TEDAVİ YÖNTEMİ BELİRLENİYOR Jinekomastinin hastalığın ciddiyetine göre sınıflandırıldığından bahseden Pilancı, bu sınıflandırmadaki en önemli ögelerinden bir tanesinin memenin büyüklüğü olduğunu söyledi. Meme dokusunun kapsadığı hacmin büyüklüğü ve derinin fazlalığının jinekomastiyi değerlendirmede önemli olduğunu söyleyen Pilancı, “Bir miktar büyükse birinci aşamada, biraz daha büyük bir meme varsa ikinci aşamada, çok büyük ve sarkmaya yakın bir meme varsa üçüncü aşama gibi jinekomastiyi nitelendirebiliyoruz” ifadesinde bulundu. Tedavilerin genellikle bireyselleştiril-
SAĞLIK
diğine değinen Pilancı, “Kimi hastada daha büyük bir meme çok basit bir işlemle, örneğin bir kapalı liposuction işlemiyle tedavi edilebiliyor. Mesela bir genç hastada, orta büyüklükteki bir memeyi kolaylıkla bir liposuction ile tedavi edebiliyoruz. Ancak biraz daha yaşlı bir hastada bu liposuctiondan sonra oluşacak değişikliği, derinin altının bollaşmasını her zaman deri tolere edemeyebiliyor, derinin kalitesi burada ortaya çıkıyor. Yani deri kalitesi eğer yetersizse bu tek başına yeterli kalmayabilir. Eğer ki deri fazlalığı söz konusu ise meme başının altından ya da çevresel olarak derinin ve deriyle beraber memenin altındaki dokunun çıkarıldığı ameliyatlar söz konusu olabiliyor. Özetleyecek olursak, çok fazla deri fazlalığı yoksa benim tercih ettiğim yöntem, liposuction… Ama eğer derinin altındaki meme dokusu çok fazla sertse, bu liposuction cihazları bunları parçalayıp dışarıya tahliye etme konusunda yetersiz kalabiliyor. Bu durumlarda ise, menüsküs ameliyatlarında kullanılan kıkırdak parçalayıcı mikro sistemler var, onları çok faydalı buluyorum. Bu cihazlar da, bahsettiğim sert meme dokusunu dışarıya tahliye etmemizde faydalı bir yöntem” açıklamasını yaptı. Vaser uygulamasından da bahseden Pilancı, “Vaser aslında liposuction ama farklı bir teknoloji. Klasik değil, ultrason enerjisi ile yağı parçalayıp dışarıya tahliye ettiğimiz bir sistem. Burada sadece parçalama enerjisi fark-
lılık arz ediyor. Vaser, o kritik toparlama eşiği olan derilerde, derinin biraz daha toparlamasını, oluşabilecek sinir hasarını veya ameliyat sonrası oluşacak ödem ve kanamaları bir miktar daha minimalize eden bir teknik” dedi.
ERGENLİKTEN SONRA HER YAŞTA YAPILABİLİYOR Jinekomasti ameliyatında ergenlik dönemi sonrasında yapılabilecek işlemler olduğunu ama bunları değerlendirirken öncelikle jinekomastinin oluşumundan o yana geçen zamanın önemli olduğunu söyleyen Pilancı, “Bahsettiğim gibi bazen bu herhangi bir sebebe bağlı olmaksızın fizyolojikte olabiliyor. Ancak buradaki süre yaklaşık 2 yıllık… Bu marj içerisinde geri dönüşüm olmamışsa artık bunun kalıcı olduğunu kabul edebiliyoruz. Eğer altında yatan herhangi bir sebep yoksa bir miktar gözleyip geçmesi umut edilebilir. Ancak genellikle 1 yılı geçirmeden hastaya müdahale edilebiliyor. Yani ergenlik döneminden yaşlılık dönemine kadar her istenilen çağda yapılabilecek bir ameliyat” dedi.
ÖNEMLİ OLAN HASTANIN GÖVDE YAPISINA VE YAŞAM TARZINA UYGUN MEME BÜYÜKLÜĞÜ BIRAKMAK Meme küçültme ameliyatlarının memenin büyüklüğüne göre farklı tekniklerde uygulanarak yapılan işlemlerden oluştuğunu söyleyen Pi-
lancı, “Kimi hastadan 30-40 gram meme dokusu çıkarıp sadece memeyi dikleştirme şeklinde yapılan uygulamalar varken, diğer yandan her memeden 1-1,5 kilo meme dokusunun çıkarıldığı ameliyat teknikleri de uygulayabiliyoruz. Tabii bunlarda bazen ileri yaşı ve büyük memesi olan hastalarda meme başının sadece bir yama olarak korunup memenin dokusu tamamen çıkarılıp üzerine sonradan bir ekleme şeklinde yaptığımız, serbest meme başı tekniği denilen bir teknik uygulanabiliyor. Bunlar yaşlı hasta popülasyonunu oldukça rahatlatıyor” açıklamasında bulundu. Estetik kaygıyla bir miktar meme dikleştirme isteyen hasta grubunda oluşabilecek izleri çok iyi değerlendirmek ve hastaya izah etmek gerektiğine değinen Pilancı, “Meme ameliyatı sonrasında bu izler dışında memenin olağan evrimi süresince belirli bir zaman sonra birtakım şeyler geri dönüyor. İlk başta çok dik gibi duran meme zamanla biraz yumuşama ve sarkma meyiline tekrardan geçebiliyor. Önemli olan hastanın gövdesinin boyutlarına ve yaşam tarzına uygun bir meme büyüklüğü bırakmak” dedi. Amerika’nın prestijli plastik cerrahi dergisinde yayınlanan yeni bir tekniği olduğunu söyleyen Pilancı, “Bu teknikle erkeklerde meme büyümesindeki problemle feminen görünüme sebep olan bu algıyı tamamen maskülen bir görünüme itmek için boşaltılan meme altı dokusunu, hastanın gerekirse başka yerlerinden de yağ dokusu alınarak, göğüs adelesi içerisine bu yağ transferini yaparak orda bir dolgunluk sağlıyoruz. Yani daha kaslı bir görünüm oluyor. Bu yağ dokularının kalıcılığı oldukça yüksek olduğu için güvenle uyguladığımız bir yöntem. Benim hastalarım homojen… Yani sadece jinekomasti olan hastalar. Bir evrimden başka bir evrime tek ameliyatta geçiş sağlayan bir yöntem” diyerek sözlerine son verdi.
Hizmetix > > www.hizmetix.com.tr
• 11 5
SAĞLIK
Başarı için doğru hastaya, doğru bir ekiple,
doğru yöntem uygulanmalı… sürüyor. Zaman zaman verilen dinlenme, ihtiyaç ve yemek molaları ile ortalama 8 saati buluyor diyebiliriz.
Saç ekiminde uygun hastanın, uygun yöntemin ve uygun bir ekibin seçilmesinin önemli olduğunu söyleyen MEDICAL PARK ORDU HASTANESİ Op. Dr. Hilal Kurul, bu üçünün doğru seçilmesine bağlı olarak tedavinin başarı oranının da artacağını belirtti.
Saç dökülmesinin sebepleri nelerdir? Saç dökülmesinin birçok sebebi vardır. Bayanlarda demir eksikliği, çinko eksikliği, kansızlık gibi kronik hastalıklar ve onkolojik hastalıklardan dolayı kullanılan ilaçlar saç dökülmesine sebep olurken; erkelerdeki saç dökülmesinin en önemli sebebi ise genetiktir. Biz buna, “Androjenik” saç dökülmesi diyoruz. Androjenik hormonların etkisiyle erkelerde önde ve yanlarda dökülmeler olur. Fakat arka kısımda dökülme olmaz. Bu tip hastalar saç ekimi için uygun hastalardır diyebiliriz. Kronik hastalıklar, onkolojik ilaçlardan dolayı saç dökülmesi olanlar ve stres nedeniyle saç dökülmesi sorunu yaşayanlar ekim için uygun değildir.
Saçlı derinin arkasından bir doku parçası çıkarılıyordu. Daha sonra bunlar küçük küçük parçalara ayrılıp transfer ediliyordu. Şu anda Fue dediğimiz teknik kullanılıyor. Bu teknikte 0,7 mm veya 0,8 mm çaplı özel cihazlarla saçlar tek tek alınıyor. Ekim yapılacak alana tek tek naklediliyor.
Saç ekimi için uyguladığınız yöntemlerden bahseder misiniz? Kaç tane saç ekim yöntemi var? Yakın zamana kadar fut adı verilen yöntem kullanılmaktaydı.
Operasyonun süresi hakkında kısaca bilgi verir misiniz? Operasyon ne kadar sürüyor? Normal şartlarda 2 saat alım, 1 saat kanal açma ve 2 saat kadar da ekim
116 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Saç ekimi yaptıran bir kişinin dikkat etmesi gereken noktalar neler? Hastanın özen göstermesi gereken süre azami 10 gündür, ama dikkat etmesi gereken en önemli ve en kritik gün 1. gündür. İlk gün ekim yapılan yeri sağ sola çarpmaması ve üzerine yatmaması gerekir. Daha sonra hasta normal hayatına dönmektedir.
Saç ekiminde başarı oranınız nedir? Saç ekiminde uygun hasta seçilirse başarı oranı çok yüksekti. Önemli olan uygun hasta, uygun yöntem ve uygun ekiptir. Bunlar doğru seçildiği takdirde başarı oranımız çok yüksektir. Uygun hastadan kasıt, ekime uygun hastanın seçilmesidir. “Bu ne demektir?” diye sorarsanız eğer; fayda görecek hastanın seçilmesi çok önemlidir. Hastanın alın açıklığı çok aşırı değilse, verici alanı çok iyiyse fayda görme şansı yüksek ise bu hastanın saç ekimi için uygun hasta olduğu değerlendirilir. 2. faktör ise ekibin tecrübesi ve başarısıdır. Çünkü alım yaparken köklere zarar verilmemesi çok önemlidir. 3. faktör ise kanal açımıdır. Diğer bir önemli husus ise kanal açarken yönlerinin doğru ve uygun açılarının verilmesidir. Kökleri ekerken kökleri kırmamak ve uygun yönde yerleştirmek başarılı bir sonuç elde etmenin olmazsa olmazıdır. Bunların sağlanması durumunda başarı oranı çok yüksektir. Son olarak neler eklemek istersiniz? Her konuda olduğu gibi sağlık sektöründe de profesyonel hazırlanmış ortamlar ve profesyonel ekip en önemli konudur. Saç ekimi için de bu saydıklarımız geçerlidir. Neticede saç ekimi de girişimsel işlemlerin yapıldığı bir tür ameliyattır. İşte tam da bu sebeple steril koşulların olduğu hastanelerde bilgili ve tecrübeli ekipler tarafından yapılmalıdır.
SAĞLIK
Nedeni, iş yaşamı olabilir! Tükenmişlik sendromunu 8 adımda yenin! rı salgılamaya başlıyor. Araştırmalar egzersizin, bireyde yarattığı olumlu etkiyle depresyon, kronik ağrı, anksiyete ve uyku problemlerinde önemli etkisi olduğunu gösteriyor. Beden formunuzu güçlendirdikçe, fiziksel olarak kendinizi geliştirdikçe sadece iyi görünmekle kalmayıp problemlere daha farklı bakma, çevrenizde olup biteni daha sağlıklı algılama ve doğru iletişim kurma becerinizi de geliştirebileceksiniz.
T
üm yıl boyunca beklediğiniz yaz tatilinizi de yaptınız ama hala yorgun hissediyorsunuz. Sanki hiç tatil yapmamış gibi sabahları işe çok keyifsiz hatta zorla gidiyorsunuz. Kendinizi duygusal ve fiziksel olarak yorgun hissediyor, çok daha kolay öfkeleniyorsunuz. İşte bu sorunlarınızın nedeni tükenmişlik sendromu olabilir! Acıbadem Altunizade Hastanesi Uzman Psikolog İrem Sürmez, tükenmişlik sendromuna
118 •
KAHVALTI VE ÖĞLE YEMEĞİNİZİ İHMAL ETMEYİN çoğunlukla iş yaşamının neden olduğunu belirterek tükenmişlik sendromuna karşı alabileceğiniz 8 etkili öneriyi anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
DÜZENLİ EGZERSİZ YAPIN Düzenli egzersizin fiziksel yararları kadar psikolojik yararları da çok fazla. Bireyin özsaygısını artırarak stres yönetimi üzerindeki etkisi egzersizin en önemli faydalarından biri. Çünkü, egzersiz yaparak vücut endorfin gibi mutlu kimyasalla-
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
İş yaşamının yoğunluğunda öğün atlama, yetersiz beslenme, aşırı kafein, şeker, tuz ve yağ tüketme gibi sağlıksız beslenme düzeninin yaygın olduğu görülüyor. Oysa doğru beslenme alışkanlığı fi-
ziksel sağlığımızın yanı sıra duygu durumumuzu da iyileştirmeye fayda sağlıyor. Birçok araştırma beslenme ile stres yönetimi arasında doğrudan ilişki olduğunu gösteriyor. Her sabah güne kahvaltıyla başlamak kan şekerini düzenleyerek işe daha enerjik başlamanızı ve iş yoğunluğuna bedensel ve duygusal olarak daha hazırlıklı girmenizi sağlayacaktır. Öğle öğününde de ayak üstü beslenme ve sağlıksız atıştırmalıklar yerine en az 20 dakika ve oturarak yemek yemeğe zaman ayırarak ruhunuzu ve bedeninizi doyurarak dinlenmek faydalı.
AİLENİZE VE ARKADAŞLARA DAHA ÇOK ZAMAN AYIRIN Aile ve sosyal hayatı keyifli ve tatmin edici olan bireyin işteki motivasyo
SAĞLIK
nu da daha yüksek olabiliyor. İş hayatının ve günlük yaşamın koşuşturmasında karşılaştığınız sıkıntılarla baş etmede aile ve arkadaşlar çok önemli bir rol oynuyor. Çevrenizdeki insanlardan destek alın; sevdiklerinizle, ailenizle ve arkadaşlarınızla daha fazla vakit geçirmeye özen gösterin. Sosyal alan, işteki yoğunluğun ve yükün atılabildiği özel bir alan. İş hayatı ve aile/sosyal hayat dengesi sizin işteki başarınız için de önemli bir formül olacaktır.
HOBİ EDİNMENİN GÜCÜNÜ KÜÇÜMSEMEYİN Günlük hayatın rutinleri, iş yaşamının sorumlulukları sizi bir süre sonra keyifsiz bir ruh haline sokup yaşam enerjinizi düşürebilir. Sürekli bir yere, bir işe koşturarak geçirdiğiniz yaşamın içinde küçük bir pencere açıp kendi özel alanınızı yaratmaya özen gösterin. Zaman çok kıymetli ve hiç anlamadığınız bir şekilde hızla akıyor. İşte aldığınız tüm yüklerin enerjisini iş yaşamı dışında kendi ilgi alanlarınıza göre edineceğiniz hobilerle boşaltabilirsiniz. Sosyal ve kültürel faaliyetlerin günlük yaşamın stresiyle baş etmedeki önemini unutmayın.
MESLEKİ OLARAK KENDİNİZİ GELİŞTİRİN İşyerinizde üstlendiğiniz görev ve sorumluluklar, eğitimini aldığınız alanın ve bilgi düzeyinizin dışındaysa işi anlamak ve yetiştirebilmek için daha çok enerji harcamanız ve zamanla kendinizi yetersiz hissetmeniz mümkün.
Bu nedenle mesleğinize ve sorumluluk alanınıza yönelik bilginizi artırmak için kendinizi geliştirmenizi sağlayacak eğitim almanızda fayda var.
GEREKİRSE DESTEK İSTEYİN Tükenmişlik daha çok iş yaşamının sebep olduğu
bir sıkıntı olduğu için öncelikli olarak üstlendiğiniz işin türü, miktarı veya kapasitenizi çok aşırı zorlaması durumunda gerekirse destek isteyin.
HAYATINIZI SADECE İŞE ODAKLAMAYIN İş ve ev hayatının dengesi çok önemli. Bu dengenin bozulması bireyi zamanla tükenmişliğe ve aile içi bölünmelere götürebiliyor. Sadece işe odaklı yaşamayıp, iş stresi dışında kendinizi ortaya koyabileceğiniz ve rahatlayabileceğiniz, ruhunuzu ve zihninizi de dinlendireceğiniz alanlar ve fırsatlar yaratın.
UZMANA BAŞVURMAKTAN ÇEKİNMEYİN Uzman Psikolog İrem Sürmez “Tükenmişlikle mücadele etmede gerekli tedbirleri aldıktan birkaç ay sonra buna rağmen kendinizi mutsuz ve tükenmiş hissetmeye devam ediyorsanız psikologdan destek almaktan çekinmeyin. Nasıl ki bir hastalıktan dolayı doğal olarak hekime başvuruyorsanız, geçmeyen tükenmişlik hissini de önemseyin ve çözüm bulmak için mutlaka uzmana başvurun” diyor.
Hizmetix > > www.hizmetix.com.tr
• 11 9
GAYRİMENKUL
Esenyurt ve Beylikdüzü hakkında önemli bilgiler veren Gayrimenkul ve yatırım danışmanı Enes Su, bu iki ilçede yatırımın yapmanın sebeplerini sıraladı.
Bu ilçeler büyümeye doymuyor
S
on yıllarda adeta bir an da büyüyen ve büyümeye doymayan iki ilçe Esenyurt ve Beylikdüzü. Öyle büyüdü ve gelişti ki megakent İstanbul’un içinde adeta başka bir iki kent halini aldı. Gayrimenkul ve yatırım danışmanı Enes Su, bu denli büyüyen iki ilçe hakkında önemli bilgiler verdi.
YATIRIM YAPMAK İÇİN HER SEBEP VAR Gayrimenkul ve yatırım danışmanı Enes Su, “Esenyurt’daki konut dokusuna bakarsak, eğiliminin güvenlikli ve sosyal imkanları bol olan site tipi projeler yönünde olduğunu görüyoruz” dedi ve sözlerine devam etti: “Esenyurt Bölgesi İstanbul ulaşım sisteminin tam olarak bel kemiği konumundadır ki bu da şehir insanı için en önemli faktördür. E-5 Karayolu ve TEM Otoyolu’nun orta kısmında ulaşımı kolay bir noktada bulunmaktadır. Orta vadede ulaşım açısından planlanan yatırımlar ile bölgenin daha da büyüyeceğini söyleyebiliriz. Konumu itibariyle Atatürk Havaalanı’na ve bölgedeki birçok alışveriş merkezine yakın olması ki son yıllarda yatırımcılar ve ev almak isteyenler AVM çevresini tercih ediyor; bu da bölgedeki konut piyasasını hareketlendiren en önemli faktörlerden biridir.” Avcılar-Beylikdüzü metrobüs projesinin açılması ile birlikte bölgede fiyat artışının hızla ivme kazandığını dile getiren Su, büyümenin en büyük nedenlerinden birisi olarak metrobüs ulaşımını gösterdi. “16 km uzunluğundaki Mahmutbey-Bahçeşehir-Esenyurt metro hattı sayesinde bölgeye olan talebin daha da artması beklenmektedir” açıklamasında bulunan Su sözlerine, “Mahmutbey-Bahçeşehir-Esenyurt metro hattı, Mahmutbey istasyonundan başlayarak doğu-batı istikametinde devam edecek ve TEM otoyolunun kuzeyinde Esenkent mahallesinde sona erecek. Mahmutbey-Bahçeşehir-Esenyurt metrosunun ilk durağı olan Mahmutbey istasyonu, Kirazlı-Başakşehir-Olimpiyatköy ve Kabataş-Mahmutköy raylı sistem hatlarıyla entegre olacak. Metro hattı tamamlandığında bu bölgedeki konut fiyatlarında ikinci bir yükseliş dalgası beklenmektedir” diyerek devam etti.
120 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
GAYRİMENKUL
Benim Mahallem projesine ödül Türkiye’nin lider yapı malzemeleri şirketi Akçansa’nın, Büyükçekmece İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve TOÇEV iş birliğiyle hayata geçirdiği Benim Mahallem sosyal sorumluluk projesi, dünyanın en prestijli yarışmaları arasında gösterilen Uluslararası Stevie Ödülleri’nde, Avrupa’da Yılın Kurumsal Sosyal Sorumluluk Programı Kategorisi’nde ödüle layık görüldü. Büyükçekmece’de eğitim gören çocukların; kendilerini daha iyi ifade edebilmelerini, bilinç seviyeleri yüksek, kaygı ve öfkeden uzak bireyler olarak yetişmelerini sağlamak amacıyla Akçansa, Büyükçekmece İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Tüvana Okuma İstekli Çocuk Eğitim Vakfı (TOÇEV) iş birliğiyle hayata geçen ‘Benim Mahallem’ projesi, Uluslararası Stevie İş Ödülleri’nde Avrupa’da Yılın Kurumsal Sosyal Sorumluluk Programı Kategorisi’nde ödüle layık görüldü.
17 BİN EBEVEYN VE ÇOCUĞA ULAŞILDI Benim Mahallem projesi kapsamında 6-12 yaş grubu çocuk ve ebeveyn eğitimlerini içeren programlar düzenlendi. Bu programlarda TOÇEV’in uzman eğitmenleri tarafından anne ve babalara çocuk yetiştirmeyle ilgili detaylar; ergenlik çağındaki çocuklara ise ayrı
gruplarda sosyal çevreleriyle nasıl daha iyi iletişim kuracakları aktarıldı. Projeye özel olarak tasarlanan mobil eğitim merkezi ile bölgedeki tüm ilköğretim okulları tek tek dolaşılarak ücretsiz eğitimler verildi ve 2016-2017 eğitim-öğretim dönem sonuyla birlikte bölgedeki toplam 17 bin ebeveyn ve çocuğa ulaşıldı. Akçansa Genel Müdürü Şahap Sarıer, sadece bugünkü değil gelecek kuşaklara karşı da sorumluluk taşıdıklarının bilinciyle sürdürülebilirlik odaklı çalışmalar yürüttüklerini söyledi. Sarıer, “Yeni neslin ve onları yetiştiren ebeveynlerin birbirleriyle daha iyi iletişim kurmasını sağlamayı ve yarınlara sağlam temeller atmayı hedefleyerek hayata geçirdiğimiz Benim Mahallem sosyal sorumluluk projesi ile aldığımız ödül, doğru bir iş yaptığımızı bir kez daha gösterdi ve yarattığımız anlamlı değişimler, bizleri daha çok çocuğa
ulaşma noktasında son derece motive etti. Amacımız, aileden başlayarak toplumun mutluluğuna katkı sağlamak… Binlerce kişiye dokunduğumuz eğitimlere bu yıl da devam edeceğiz. Büyükçekmece bölgesindeki tüm çocuklara ulaştıktan sonra, fabrikamızın bulunduğu Çanakkale ve Samsun-Ladik’de eğitim sağlamaya devam edecek” dedi. Benim Mahallem projesi ile verilen eğitimler sonrası yapılan araştırmalarda, çocukların, kendilerini ifade etme güçlüğü testlerinde yüzde 18, sınav kaygısı üzerine yapılan testlerde yüzde 22, öfke seviyesi üzerine yapılan testlerde yüzde 30 ve dikkat problemi seviyesi üzerine yapılan test-
lerde ise yüzde 13 pozitif değişim yaşandı. Yine Büyükçekmece’de eğitim-öğretim gören 8. sınıf öğrencileri, TOÇEV’in uzman eğitmenleriyle TEOG Sınavı öncesi bir araya gelerek, sınav öncesi ve sonrasında nasıl sakin kalabilecekleri ve sınav kaygısıyla nasıl baş edebilecekleri konusunda eğitim aldı. Ebeveynlere “teknoloji bağımlılığı” seminerleri ile çocukların teknolojiyi doğru kullanmaları konusunda yönlendirilme yöntemleri; çocuklara “vücudumu tanıyorum” konulu seminerlerde çocukların duygularını tanımaları, belli duygular karşısında bedenlerinde nasıl tepkiler oluştuğunu fark etmeleri hakkında bilgiler verildi.
Hizmetix > > www.hizmetix.com.tr
• 12 1
GAYRİMENKUL
Kartal’ın çehresi değişiyor Ceylan: “İstanbul’un yükselen bölgesinde yeni bir değere imza atıyoruz.” Kösen: “Zer Kartal kentsel dönüşüm kapsamında üstlenilen bir proje.”
Bunu yaparken de semtin geçmişten bugüne dokusunu korumaya ve yaşatmaya özen gösterdik. Konseptini ise yine bölgenin ihtiyaçlarına paralel olacak şekilde karma kullanım olarak belirledik. Öte yandan İstanbullular için eski mahalle kültürü çok önemli. Biz o mahallelerin içinde doğduk, doyasıya yaşadık ve büyüdük. Bu açıdan da Zer Kartal’ın İstanbul önemli bir açığı kapatacağına gönülden inanıyoruz. Projemizin sakinlerine sunduğu sosyal donatılarla, bu kültürü yeniden yaşatacağımızı biliyoruz. Ve herkesin ev sahibi olmasını isteyen iki stratejik iş ortağı olarak, projemize 10 yıllık kullanım garantisi; 90 ay faizsiz firma taksit avantajıyla taçlandırıyoruz” dedi.
“İSTANBUL’U YEPYENİ VE BAMBAŞKA BİR YAŞAM MERKEZİ İLE BULUŞTURUYORUZ”
Z
er Kartal Adi Ortaklığı’nın Ceylan İnşaat ve Artuklu Yatırım işbirliğiyle hayat bulan projesi Zer Kartal’ın lansmanı, geçtiğimiz günlerde Çırağan Sarayı’nda gerçekleştirildi. Projenin detaylarının paylaşıldığı lansman kapsamında büyük bir özveriyle çalıştıklarını belirten stratejik iş ortakları; işbirliklerinin geçmişi ve Zer Kartal’ın kentsel dönüşüm kapsamında önemli bir proje olduğunun altını çizdi.
ZAMANIN DEĞERİNİ BİLİYOR… 75 metrekare ile 155 metrekare aralığındaki 1+1, 2+1 ve 3+1 daire seçenekleriyle, çekirdek ailelerden kalabalık ailelere kadar farklı kesimlere hitap edecek proje; konumuyla da kullanıcılarına konfor sağlayacak. Metro, E-5 ve otoban bağlantı yolu sayesinde sakinlerinin hayatını kolaylaştıracak Zer Kartal; sahile 15 dakika mesafede olmasının yanı sıra sakinlerini özel güvenlik tarafından 7/24 korunma imkanı da sunacak. Site içerisinde, hareket sensörlü kameralar ve görüntülü konuşma sistemlerine sahip Zer Kartal, güvenli bir yaşamı sahipleriyle buluşturuyor. Sosyal donatılarıyla farklılaşan Zer Kartal; açık yüzme havuzu, çocuk yüzme havuzu, çocuk oyun alanları mini sinema salonu, fitness center, SPA… gibi pek çok sosyal alanı bünyesinde barındırıyor.
MUAMMER CEYLAN: “ZER KARTAL’DA MAHALLE KÜLTÜRÜ YENİDEN HAYAT BULACAK” Lansmanda açıklamalarda bulunan Ceylan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Ceylan, “Ceylan İnşaat olarak, 35 yıllık tecrübemizi Zer Kartal’a yansıtıyor ve İstanbul’un yükselen bölgesinde yeni bir değere imza atıyoruz.
122 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Artuklu Yatırım Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Kösen ise Zer Kartal’ın Türkiye ekonomisine olduğu kadar vatandaşların yaşam kalitesine de katkı sağlayacak olan bir proje olduğunu söyledi. Zer Kartal’ın kentsel dönüşüm kapsamında üstlenilen bir proje olduğunu söyleyen Kösen, “Projemiz özellikle İstanbul’un en büyük sorunlarından biri olan çarpık kentleşme ile mücadele konusunda atılmış çok önemli bir adımdır. Bu büyük proje sayesinde gecekondu alanları şehir planlaması ile yeniden düzenlenerek, daha konforlu, daha nezih ve daha kaliteli yaşam alanları haline getiriliyor. Zer Kartal ayrıca konumu, mimarisi ve teknik özellikleri ile sadece İstanbul’un değil Türkiye’nin de en prestijli projelerinden biri olarak yaşama biraz daha değer katmak için hayata geçirildi. İstanbul’un ortasından İstanbul’u seyreden, ilk katından son katına kadar Marmaray’a ve adalara hakim, hem şehrin göbeğinde hem şehrin karmaşasından uzak konum özellikleri ile Zer Kartal, farkını kendiliğinden ortaya koydu.”
GAYRİMENKUL
600 milyon TL’lik yatırım LANSMANA ÖZEL YÜZDE 5 PEŞİNAT VE KREDİYİ TESLİMDEN SONRA ÖDEME İMKANI Sektörde Emlak Konut’un başlattığı kampanyaya Asmalı Bahçe Şehir projesi de destek veriyor ve sadece yüzde 5 peşinat ve teslimden sonra krediyi ödemeye başlama avantajı ile özellikle kira öder gibi bahçeli bir ev sahibi olmanın yolunu açıyor.
BAHÇELİ EVİN DEĞİŞMEZ ADRESİ BAHÇEŞEHİR
Ulaşılabilir fiyatlarla bahçeli ev inşa etme konusunda öncü isimlerden olan Dekar Gayrimenkul A.Ş.; Demiröz İnşaat A.Ş. ile birlikte inşa ettiği, şu ana kadar hayata geçireceği en büyük bahçeli konut projesi olacak Asmalı Bahçe Şehir projesini tanıttı. Asmalı Bahçe Şehir Projesi’nin tanıtımı, Dekar Demiröz Ortaklığı Yönetim Kurulu Başkanı Salih Kuzu ev sahipliğinde Çırağan Sarayı’nda, geçtiğimiz günlerde düzenlenen basın lansmanıyla tanıtıldı. Bahçeli bir ev sahibi olmayı hayalden gerçeğe dönüştüren Asmalı Bahçe Şehir, Bahçeşehir’de, 91 bin metrekare büyüklüğünde bir arazide, 600 milyon TL yatırım ile gerçekleştirilecek. Projede 499 adet konut ve 48 adet ticari ünite yer alacak. Projede yer alan 499 konutun 443 adedi bahçeli ev, 56 adedi ise 1 apartman bloğunda bulunan apartman daireleri olacak. Proje; 2+1, 3+1 ve 4+1 seçenekleriyle brüt 93 metrekareden 214 metrekareye kadar alternatifli dubleks ve tek katlı konutların olduğu az katlı binalar ile birbirinden farklı alternatifler sunuyor. Asmalı Bahçe Şehir projesinin ilk etap teslimleri 2018 Temmuz’da, projenin tamamının ise 2020’de teslim edilmesi öngörülüyor. Asmalı Bahçe Şehir’deki bahçeli evlerin de 30 metrekare ile 300 metrekare arasında değişen bahçeleri bulunuyor.
Bahçeşehir’deki depreme dayanıklı şehir planlaması ve şehrin ana arterlerine yakınlığı projeye ayrı bir değer katıyor. Aynı zamanda Bahçeşehir’in TEM karayolunun yanında konumlanması, içinden Anadolu’yu Avrupa’ya bağlayan tek demiryolunun geçmesi ve Atatürk Havalimanı’na olan yakınlığı da lokasyonun avantajları arasında yer alıyor. Yapımı devam eden Yavuz Sultan Selim Köprüsü bağlantı yollarının Bahçeşehir’in yanından geçmesi ve bu sayede 3. havalimanına en yakın modern yerleşim bölgelerinden biri olması da lokasyonun ciddi avantajları arasında sayılıyor. Ayrıca ihale edilen metro hattı da Bahçeşehir lokasyonunu bahçeli bir ev sahibi olmak isteyenler için cazip kılıyor.
KENDİ İÇİNDE BİR ŞEHİR Asmalı Bahçe Şehir projesinde konut sahibi olan kişiler bahçeli bir hayatın yanı sıra birbirinden farklı imkanlar sunan sosyal hayatı ile de yeni bir hayata adım atacaklar. Projenin içerisinde 4 futbol sahası büyüklüğünde bir açık park alanı bulunuyor. Projede apartman bloğunun giriş katında bulunan bin 800 metrekarelik kapalı sosyal tesisinde 1 açık 1 kapalı yüzme havuzu, sauna, buhar odaları, fitness salonu, mini kulüp ve kafe yer alacak. Diğer bir havuz bölgesinde ise yarı olimpik bir açık yüzme havuzu daha bulunacak. Alışveriş ihtiyaçlarını en üst düzeyde gidermek amacıyla ise proje içerisinde 400 metre uzunluğunda 48 adet dükkandan oluşan bir alışveriş caddesi yerini alacak.
PEŞİN VE BANKA KREDİLİ ÖDEMELERDE YÜZDE 20 İNDİRİM FIRSATI Halkbank, Türkiye İş bankası ve Yapı Kredi Bankası ile özel kredi anlaşması olan projede peşin ve banka kredili alımlarda lansman dönemine özel yüzde 20 indirim sağlanıyor.
Hizmetix > > www.hizmetix.com.tr
• 12 3
GAYRİMENKUL
Nef Ataköy 22’de yaşam başlıyor! Gayrimenkul sektörüne getirdiği yeniliklerle adından sıkça söz ettiren Nef, 2016 yılının “En İyi Rezidans” projesi seçilen Nef Ataköy 22’de daire teslimlerine başladı. Son 3 yıldır konut satış adedi ve ciro bazında sektör lideri olan Nef, Sign of the City’de “En İyi Rezidans” ödülüne layık görülen projesi Nef Ataköy 22’de yaşam başlıyor. İstanbul’un en güzel semtlerinden biri olan Ataköy’de 25 bin metrekarelik bir alanda yer alan ve 6 bloktan oluşan Nef Ataköy 22 projesinde daire teslimlerine başlandı. İstanbul’un en işlek ulaşım hattı olan E5’in hemen bitişiğinde ve Ataköy’ün en merkezi arazisi üzerinde yer alan Nef Ataköy 22’nin hemen önünde, günde 1 milyondan fazla kişinin kullandığı metrobüs ve metro durakları yer alıyor. Konut, rezidans ve ofis bloklarının yanı sıra projenin avlusunda yer alan alışveriş ve iş meydanı ile yeni bir mağazacılık anlayışına imza atan Nef Ataköy 22, bölgenin yeni çekim merkezi oluyor.
124 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
DÜNYACA ÜNLÜ MİMARLIK OFİSLERİ TARAFINDAN TASARLANDI 18 katlı konut ve ofisin yanı sıra alışveriş merkezinin de bulunduğu 6 bloktan oluşan projede, 1+1’den 4+1’e kadar değişen büyüklükte deniz ve şehir manzaralı daireler yer alıyor. Ödüllü Nef Ataköy 22 projesinin konsept mimarisi
dünyanın önde gelen en prestijli mimarlık firmalarından biri olan HOK tarafından tasarlanırken, daire içi mimari konsepti ve ortak alanları ise ünlü Türk tasarım firması Autoban’ın imzasını taşıyor. Bir Nef inovasyonu olan patentli Foldhome konsepti, konut sahiplerinin mevcut birçok olanaktan sadece istediklerini seçerek yaşamlarına özel işlevsel alanlar katmalarını sağlıyor. Nef Ataköy 22’deki Foldhome sistemi sayesinde, bir ev aldığınızda sahip olacağınız 24 odalı evinizde sinema odası, misafir evi, toplantı odası, tam donanımlı bir spor salonu, PlayStation odası, parti ve karaoke odası, müzik stüdyosu, eğlence odası ve şefin masası gibi birçok farklı fold yer alıyor.
SADECE 2017’DE 2 BİN KONUT TESLİMİ Kurulduğu günden bu yana geliştirdiği 28 projeyle sektörde en çok konut projesi üreten firma olan Nef, hayatın başladığı 20 projede toplam 4 bin 100 konutun teslimini gerçekleştirdi. 3 yıldır üst üste sektör lideri seçilen ve yüzde 94 müşteri memnuniyeti oranına sahip olan Nef, sadece 2017 yılı içerisinde teslim ettiği bin 250 adet konuta ek olarak, 4 projede 680 konutun daha teslimini gerçekleştirerek yıl sonuna kadar 2 bin konutu ev sahiplerine teslim etmiş olacak.
OTOMOTİV
Avrupa otomobil pazarı 2017 Ocak-Ağustos döneminde
yüzde 4,4 arttı
A
B (28) ve EFTA ülkeleri toplamına göre 2017 yılı Ocak-Ağustos döneminde geçen yılın aynı dönemine göre en fazla düşüş yüzde 10,0 ile İrlanda’da, yüzde 2,4 ile İngiltere’de ve yüzde 0,1 ile Finlandiya’da görüldü. 2017 yılı OcakAğustos döneminde, 2016 yılı aynı dönemine göre satışlarını en çok artıran ilk üç pazar sıralamasında; Hırvatistan yüzde 22,0, Litvanya yüzde 19,8 ve Macaristan yüzde 19,3 oranlarıyla yer aldı. AB (28) ve EFTA ülkeleri toplamına göre otomobil pazarı 2017 yılı Ağustos ayında 2016 yılının aynı ayına göre yüzde 5,5 arttı ve toplam 903 bin 143 adet seviyesinde pazara ulaşıldı. 2016 yılında 855 bin 689 adet satış gerçek-
126 •
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
AB (28) ve EFTA ülkeleri toplamına göre otomobil pazarı 2017 yılı Ocak-Ağustos döneminde 2016 yılı aynı dönemine göre yüzde 4,4 arttı ve toplam 10 milyon 559 bin 543 adet seviyesinde pazara ulaşıldı. 2016 yılı aynı döneminde 10 milyon 111 bin 243 adet satış gerçekleşmişti.
leşmişti. AB (28) ve EFTA ülkeleri toplamına göre 2017 yılı Ağustos ayında geçen yılın aynı ayına göre en fazla düşüş yüzde 21,3 ile İrlanda’da, yüzde 12,1 ile Danimarka’da, yüzde 8,1 ile Belçika’da, yüzde 6,4 ile İngiltere’de ve yüzde 3,3 ile Romanya’da görüldü. 2017 yılı Ağustos ayında, 2016
yılı aynı ayına göre satışlarını en çok artıran ilk üç pazar sıralamasında; Litvanya yüzde 34,4, İzlanda yüzde 28,8 ve Letonya yüzde 25,8 oranlarıyla yer aldı. 2017 yılı Ağustos ayı sonunda Türkiye, yüzde 3,38 azalış ile Avrupa otomobil satışları sıralamasında 6. oldu.
OTOMOTİV
Geçen yıla oranla satışlar yüzde 16,8 arttı “Bu sene karşılaştırmalı hafif ticari araç pazarında minibüs segmentinde en yüksek satış adedine ulaşan ilk 2 marka arasındayız” açıklamasını yapan Mercedes-Benz Türk Hafif Ticari Araçlar Pazarlama ve Satış Direktörü Tufan Akdeniz, “Bu yılın ilk 8 ayında geçen yılın ilk 8 ayına kıyasla satışlarımız yüzde 16,8 oranında arttı” dedi.
H
afif ticari araç pazarındaki son durum hakkında bizlere kısaca bilgi verir
misiniz? 2016 yılının sonunda hafif ticari araç pazarı 226 bin civarında bir büyüklüğe sahipti. MercedesBenz Türk Hafif Ticari Araçlar Grubu olarak biz de en yüksek satış adetlerine ulaşan ilk 3 marka arasında yerimizi aldık. Türkiye’deki 50. yıldönümümüzü kutladığımız bu önemli yılımızda yılın ilk 8 ayında ise 5 bin 475 adet araç satışı gerçekleştirdik. Ayrıca, bu sene karşılaştırmalı hafif ticari araç pazarında minibüs segmentinde en yüksek satış adedine ulaşan ilk 2 marka arasındayız. Bu
yılın ilk 8 ayında ise geçen yılın ilk 8 ayına kıyasla satışlarımız yüzde 16,8 oranında arttı. Pazarın bu yılın sonunda geçen yıla oranla biraz daha büyüyeceğini düşünüyoruz. Biz de bu doğrultuda satışlarımızı artırmayı hedefliyoruz. Şu anda toplam hafif ticari araç pazarı 133 bin civarındadır. Sene sonu bu adedin geçtiğimiz senenin üzerinde olmasını beklemekteyiz.
“2017 YILI EKİM AYI İTİBARİYLE İLK X-SERİSİ ARAÇLARIMIZ TÜRKİYE’YE GELMEYE BAŞLAYACAK” Hafif ticari araçlara yönelik yeni modellerinizden ve modellerin öne çıkan özelliklerinden bahseder misiniz? 2016 yılının Ekim ayında Mercedes-Benz Pick-up X-Serisi konsept aracımız Stockholm’de tanıtıldı. Yeni yıldız aracımızın dünya lansmanı ise 2017 Temmuz ayında Cape Town’da gerçekleşti.
2017 yılı Ekim ayı itibariyle ilk X-Serisi araçlarımız Türkiye’ye gelmeye başlayacak. Pick-up dünyasının yıldızı olmaya aday “Mercedes-Benz X-Serisi”, dört ve altı silindirli motor seçenekleriyle kullanıcılarına daha önce hiç deneyimlemedikleri bir sürüş keyfi sunacak. Araç, satış başlangıcıyla birlikte X 220 d (163 BG/120kW) ve X 250 d (190 BG/ kW) olmak üzere, müşterilerine iki farklı motor alternatifi de sunacak. Mercedes-Benz X-Serisi, konfor odaklı süspansiyon geometrisi ve hava kanallı ön ve arka diskleri sayesinde off-road dışında kullanıcısına mükemmel asfalt sürüş performansını da sunan ilk pick-up araç olarak öne çıkacak.
Hafif ticari araç satışlarının artması için yapılacak yeni çözümler noktasında neler söyleyebilirsiniz? Türkiye’de minibüs denince akla Sprinter geliyor. Tek noktadan hizmet anlayışımız ile müşterilerimizin araçlarını en iyi fiyatlarla takasa alıyor, cazip finansman seçenekleri ile müşterilerimizi bankaya göndermeden onlara ödeme kolaylıkları getiriyoruz. İkinci el alım satım faaliyetlerini yürüten Used1 şirketimiz ile müşterilerimizin 2. el araçlarını piyasaya göre en uygun fiyatlarla takasa alıyoruz. Araçlarımızı, her zaman müşterilerimizin yorum ve beklentilerine göre geliştirip, tasarlıyoruz. Bunların hepsi çok iyi yapıldığı sürece hafif ticari araç satışları da artacaktır.
Hizmetix > > www.hizmetix.com.tr
• 12 7
OTOMOTİV
En zorlu yollar bile sizin için konforlu ve eğlenceli
Yeni özellikleriyle
Nissan X-Trail beklentileri karşılıyor Yeni özelliklerle iç mekan kalitesi artırılan Nissan X-Trail’de aynı zamanda sürüş güvenliğini destekleyen bir dizi yeni teknolojiler devreye alındı. Tüm bunlara ek olarak yeni X-Trail ile 7 koltuk seçeneğine ek olarak 5 koltuk seçeneği de ürün gamına dahil oldu. Nissan Genel Müdürü Sinan Özkök yaptığı değerlendirmede, “SUV pazarına olan ilgi ve talep her geçen gün artmaya devam ediyor. Rekabetin bu denli yoğun olduğu bir ortamda X-Trail modelimizin SUV segmentindeki dünya liderliği ile gurur duyuyoruz. Avrupa ile
128 •
aynı anda satışa sunduğumuz yeni X-Trail’in, yenilenen özellikleriyle müşterilerimizin beklentilerini karşılamaya devam edeceğine ve aile boyu heyecan yaratacağına inanıyoruz” dedi. Rogue olarak satışa sunulduğu ABD pazarı da dahil olmak üzere ilk neslin satışa sunulduğu 2000 yılından bu yana tüm dünyada 3,7 milyon adet Nissan X-Trail satıldı. Araç Avrupa pazarında 500 bin kişiye ulaştı. 2014 yılına oranla 2015 yılında satışlarını ikiye katlayan Nissan X-Trail, 2016 yılında da satışlarını yüzde 40 oranında artırdı. Araç, 130 HP gücündeki 1,6 litrelik dizel motor seçeneği ve bu motora eşlik eden farklı şanzıman seçenekleri ile satışa çıktı. Yakıt tüketimi ise 5.1 litre ile 5.3 litre arasında değişiyor.
w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix
Volkswagen’in sevilen pick-up aracı Amarok 2017’de makyajlanarak müşterinin beğenisine sunuldu. Kaliteli malzemeler kullanılarak tasarlanan Volkswagen’in sevilen pick-up aracı Amarok, yüksek çözünürlüklü dokunmatik ekrana sahip olmakla birlikte, aynı zamanda gelişmiş ses tanıma sistemini ve tüm cihazlar ile bağlanma kabiliyetini bünyesinde bulunduruyor. Multi medya cihazına da sahip olan yeni Amarok, sırt bölgesine destek sağlayan yeni koltuk tasarımıyla daha konforlu ve güçlü sürüş sunuyor. 3.0 litrelik V6 dizel motor ile araç severlerin karşısına çıkan yeni Amarok 161 hp’lik, 201 hp’lik ve 221 hp’lik versiyonlara sahip. 221 hp’lik V6 TDi dizel motoru ile 550 Nm tork üreten yeni Amarok 0-100 km/h hızlanmasını 7.9 saniyede tamamlarken maksimum 193 km/h hıza ulaşabiliyor. 2017 Vw Amarok giriş seviyesinde manuel şanzıman opsiyonuna da sahip olurken üst seviyeler sadece 8 kademeli DSG otomatik şanzıman ile sunuluyor.
OTOMOTİV
Hyundai, genç ve güçlü modelleriyle Frankfurt’ta
İlk olarak beş kapılı hatchback karoseriyle otomobil tutkunlarının beğenisine sunulan yeni i30, şimdi de fastback ve performanslı N versiyonlarıyla sahne aldı. Kalabalık ailelerin ilgisini çeken i30 Wagon versiyonu da ailenin bir üyesi olarak stanttaki yerini alırken, markanın tüm dünyadaki satışlarını ve marka imajını yükseltecek Kona modeli de katılımcılardan büyük beğeni topladı. Markanın motorsporlarındaki başarısının bir simgesi olan i30 N TCR yarış otomobili de fuarda sergilenen modeller arasındaydı. Son 10 yılda, Avrupa pazarında yüzde 87 oranında büyüme kaydeden Güney Koreli üretici Hyundai, Avrupa’da 1.4 milyondan fazla SUV satarak önemli bir başarı da elde ederken aynı zamanda SUV segmentinde de en fazla ürünü olan bir marka haline geldi. Hyundai’nin 2015 yılında piyasaya sunduğu yeni nesil Tucson ise 250 binden fazla satış ile en hızlı satılan SUV olarak da önemli bir zafere imzasını attı. Tüm bu başarılarını şimdi yepyeni bir SUV modeliyle sürdürmek isteyen Hyundai, ürün gamını KONA ile zenginleştiriyor. Santa Fe ve Tucson modellerinin yanı sıra, kompakt özellikleri ve pratik yapısıyla öne çıkan KONA, B-SUV segmentinde yer alarak markanın satışlarına ve imajına katkıda bulunmaya hazırlanıyor. Benzinli ve dizel motorlara entegre edilen yeni teknoloji DCT ve 4x4 çekiş sistemi ile birlikte sunulacak. Hyundai, fuarda güncel modelleriyle birlikte yeni nesil Smart Stream 1.6 litrelik T-GDi motor ve Smart Stream 8 ileri DCT şanzımanı (ıslak tip) ziyaretçilerin beğenisine sundu.
Opel’den 3 dünya prömiyeri ve 1 yeni dizel
motor seçeneği Opel-PSA Grubu işbirliği ile geliştirilen Grandland X, dinamik tasarımı, sunduğu gelişmiş teknolojik özellikleri ve geniş bagaj imkanı ile geniş ailelere rahat seyahat olanağı tanıyor. Grandland X, modern, dinamik hatları, yükseltilmiş oturma konumu ve geniş görüş açısının yanı sıra üstün teknolojik yenilikleri ile de öne çıkıyor. Opel’in yeni SUV’si, markanın Plugin Hybrid seçeneğini de sunacağı ilk modeli olacak. C SUV segmentinin iddialı modellerinden biri olmayı hedefleyen Grandland X ülkemizde Kasım ayında pazara sunulacak. Opel’in prömiyerini gerçekleştirdiği bir diğer modeli ise yeni Insignia GSi. Yeni Insignia’nın en sportif modeli keskin sürüşü ve kusursuz yol tutuşu ile üstün performans vadediyor. Insignia modelinin yeni sportifi 8 ileri otomatik şanzıman ve 210 hp 480 Nm tork değerine sahip 2.0 BiTurbo Dizel ya da 260 hp 400 Nm tork değerli 2.0 Benzinli motor ile satışa sunulacak. Opel’in 33 yıllık sportif model tasarım geçmişini yansıtan GSi modellerinin geri dönüşünü simgeleyen Opel Insignia GSi performanslı sürüş meraklılarının gönlünü çelecek. Ülkemizde pazara 2018 yılında sunulacak. Prömiyeri gerçekleştirilecek üçüncü model ise Insignia Country Tourer. Her türlü arazi şartına uyum sağlayabilen çok işlevli Insignia Country Tourer Station Wagon severlerin dikkatini çekecek. Country Tourer, GSi modelinde de sunulacak 2.0 BiTurbo dizel motor ile birlikte satışa sunulacak. Yeni 2.0 BiTurbo Dizel motor Opel’in fuardaki önemli yeniliklerden. Bu yeni motor GSi da dahil olmak üzere tüm yeni Insignia modellerinde sunulacak.
Hizmetix > > www.hizmetix.com.tr
• 12 9
HABER
Amerika Green Card başvurularında kritik dönem başlıyor Amerika’da sınırsız oturum, çalışma ve eğitim fırsatı sunan Green Card çekilişi için başvurular başladı.
D
ünyada milyonlarca insanın hayallerini süsleyen Amerika BirleşikDevletleri’nde (ABD) ömür boyu oturma, çalışma, eğitim ve yaşama hakkına sahip olmak isteyenler için en önemli fırsat olan Green Card çekilişi başvuruları başladı. Green Card çekilişi başvuruları 7 Kasım Salı gününe kadar devam edecek. Her yıl dünyada yapılan başvurulardan ortalama 9-10 milyonu başvuru esnasında yapılan hatalar yüzünden işleme dahi alınmadan elendiğinin altını çizen Green Card 7/24 yetkilisi Ozan Şirin, Green Card konusunda güvenilir ve profesyonel bir kaynaktan destek alınarak yapılacak başvuruların çekilişte kazanma şansının çok daha yüksek olacağını vurguluyor. 2005 yılından bu yana Green Card danışmanlığı başta olmak üzere Amerika Göçmenlik ve Amerika’da Yaşam hakkında her türlü konuda danışmanlık hizmeti veren GreenCard724.com yetkilisi Ozan Şirin, “ABD Göçmenlik Dairesi Green Card çekilişi başvuru sitesinin yılın sadece belli bir döneminde açık olması, formların İngilizce ve karmaşık olması, tüm başvuru bilgi ve fotoğrafların bir kere de sisteme
130 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
giriş yapılmasının gerektirmesi, fotoğraf özellikleri ve hiçbir destek biriminin olmaması nedeni ile Amerikan Hükümetinin verdiği istatistiki verilere göre her yıl Türkiye’den çekilişe katılan yüzbinlerce Green Card başvurusu işleme bile alınmadan eleniyor” dedi.
GREEN CARD SAHTEKARLIKLARINA KARŞI DİKKATLİ OLMAK GEREKİYOR Green Card ve Amerika Göçmenlik konusunda profesyonel hizmet veren Green Card 7/24, Green Card sahtekarlıklarına karşı katılımcıları başvuru sürecinde çok dikkatli olmaları konusunda uyarıyor. GreenCard724.com Yöneticisi Ozan Şirin, güvenilir bir Green Card başvurusu yapılması konusunda aşağıdaki hususların göz
önünde bulundurulmasını tavsiye ediyor: - Green Card başvuruları, 2003 yılından beri sadece elektronik ortamda kabul edilmekte, posta ve benzeri yollarla başvuru yapılması mümkün değildir. - Green Card başvurusu resmi evrakları diye bir şey yoktur! 2003 yılından itibaren Green Card başvuruları internet üzerinden gerçekleştirilmekte ve hiçbir şekilde kağıt bir form bulunmamaktadır. - Green Card başvurusu için kesinlikle İngilizce bilgisi, sağlık kontrolü ya da check-up zorunluluğu yoktur. - TC Kimlik numarası Green Card başvurusu için gerekli değildir. Formlarda böyle bir bilgi sizden istenirse kesinlikle vermeyiniz. TC Kimlik numaranız daha sonra size borç çıkartılması gibi kötü niyetler için kullanılabilir. - Green Card başvurunuzu gerçekleştirdikten sonra teyit numaranızı mutlaka bir kenara not edin, eğer bir aracı kurumdan başvurunuzu yaptıysanız hemen aracı kurumunuzdan teyit numaranızı isteyiniz ve bunun için kesinlikle bir ücret ödemeyiniz. Teyit numaranız sizin başvuru yaptığınız dönemde EkimKasım aylarında size verilmelidir. - Teyit numaranız toplamda 16 karakterden oluşur ve örneğin bu dönemde başvuru yapacağınız Green Card Çekilişi’nin ismi DV2019’dir. DV2019 çekilişine katılanların teyit numaraları 2018 ile başlar. Örnek teyit numarası “201918FDP3D1I586” şeklindedir. Eğer başvuru yaptığınız aracı kurum size teyit numaranızı vermiyorsa bir daha o kurumdan başvuru yapmamanızı tavsiye ediyoruz, çünkü teyit numaranız olmadan hiçbir zaman başvurunuzun yapıldığından emin olamazsınız ve kazanıp kazanamadığınızı öğrenemezsiniz!
HABER
MultInet Up’tan hoşgeldin hediyesi
CHEP Türkiye’den yeşil ve döngüsel model
Shell akaryakıtında Multinet Up’tan 20 Bin TL’ye varan hoşgeldin hediyesi! Multinet Up’ın kurumlara özel şirket araçları çözümü Petronet yeni bir kampanya düzenledi. Kampanyaya yeni müşterilerin yanı sıra daha önce Petronet çözümünü kullanmayan mevcut Multinet Up müşterileri de katılabilecek. 31 Aralık 2017 tarihine kadar Petronet Sözleşmesi imzalayan müşteriler 20 bin TL’ye kadar Giftcard kazanma fırsatına sahip olacak. Kampanyaya katılabilmek için başvuran firmanın aylık minimum 3 bin TL akaryakıt harcaması yapması gerekiyor. Petronet, şirketlerin akaryakıt ihtiyacını Shell’in yaygın istasyon ağı güvencesi, tasarruflu kullanım özelliği ve Taşıt Tanıma Sistemi’nin sağladığı operasyonel kolaylık ile verimli bir şekilde karşılama imkanı sağlıyor. 21 bin kurumsal müşteri, 35 bin anlaşmalı nokta ve 1,8 milyondan fazla kart kullanıcısına hizmet veren Türkiye’nin lider kuruluşu Multinet Up iş ortaklarının yemek giderlerinden akaryakıta, araç kiralamadan toplu satın almaya, uçak biletinden kargo ihtiyacına kadar tüm gereksinimleri için çözümler sunuyor. Şirket araç çözümleri kapsamında sunulan hizmetler ile araç ve filo kiralama, şirket araçlarının akaryakıt giderlerini uygun fiyat ve koşullarla sağlama ve şirket araçlarının yıkama, lastik ve bakım giderlerini yönetmek mümkün oluyor.
132 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
Uluslararası tedarik zinciri devi Brambles Grubu’nun bir parçası olan Avustralya’da kurulan CHEP firması; hızlı tüketim ürünleri, gıda, içecek ve perakende sektörleri için iş süreçlerini baştan sona optimize eden tedarik zinciri çözümleri sunuyor. Türkiye pazarı içinde ise 2009 yılından beri, tasarruf oranlarını artıran ve tedarik zinciri yönetimini baştan sona yeniden şekillendiren bu hizmetin tek sağlayıcısı olarak faaliyet gösteren firma, Türkiye genelinde 7,5 milyon paletlik dolaşım ağına sahip… Anadolu’nun farklı illerinde konumlandırılmış 16 servis merkezi; İzmir, Adana, Ankara, Konya ve İstanbul’da bulunan dört bölge müdürlüğü ile hizmet veren CHEP’in sürdürülebilir iş modeli, tamamen paylaşıma ve yeniden kullanıma dayalı. CHEP’in paletleri satın alınamıyor, yalnızca kiralanabiliyor. Kiralanan paletler kullanım sonrası toplanıp düzenli olarak bakım ve onarımdan geçirilerek tekrar hizmete sunuluyor. İş ortakları, CHEP paletlerini kiralayıp yeniden kullanmayı tercih ederek depolama maliyetlerini düşüyor, nakliye süreçlerini optimize ediyor, zincir mağazalar ve bayilerle olan bakiye takibi ve mutabakat süreçlerini, palet toplama ve onarma masraflarını ortadan kaldırıyor ve taşınan ürünlerin zarar görme riskini en aza indiriyor. CHEP, halihazırda Türkiye çapında 15 binden fazla toplama noktası ile farklı sektörlerden 140 müşteriye hizmet veriyor. 2017 yılı için 75 milyonluk sermaye artırımı yapan firmanın bu yılki hedefleri arasında yüzde 28 büyümenin yanı sıra 10 milyondan fazla paletlik dolaşım ağına sahip olmak da yer alıyor. 2017 yılı içinde plastik paletleri de hizmete sunmayı hedefleyen firma, tüm bunlara ek olarak mağaza içi promosyon satışlarını artırmaya yönelik dijital uyarı sistemleri geliştiriyor.
HABER
Rönesans, Hollanda’nın
“iki yakası”nı bir araya getiriyor Rönesans, Türkiye’de sağlık alanında elde ettiği PPP deneyimini Avrupa’ya taşıyor. Geçen yıl satın aldığı Ballast Nedam ile birlikte Rönesans, Hollanda Rotterdam’da yaklaşık 1 milyar euro tutarında, yol ve tünellerden oluşan PPP projesine imza atmaya hazırlanıyor.
K
urulduğu 1993 yılından bu yana Türkiye’nin yanı sıra Avrupa’daki hızlı büyüyüşünü de sürdüren Rönesans Holding, dünyanın lider müteahhitlik şirketleri arasında yer alma hedefiyle organik ve inorganik büyüyüşünü sürdürüyor. Bu amaçla Avusturyalı Alpine Bau şirketinin İsviçre’deki iştiraki Hergiswil şirketi ve Alman Heitkamp şirketini de bünyesine katan Rönesans Holding, Hollandalı inşaat şirketi Ballast Nedam’ın da yakın zamanda tamamını satın aldı. Bu dev satın almaların ilk sonucu olarak, Avrupa’nın 100 yıllık hayali, dünyanın en uzun tüneli Goothard Base’i hayata geçiren ve Zürih ile Milano’yu birbirine bağlayan Rönesans, şimdi de Rotterdam’da yollar ve tünellerden oluşan devasal bir proje için ilk adımları atıyor.
RÖNESANS’IN PPP DENEYİMİ AVRUPA’DA Hollanda’nın en merkezi bölgelerinden Rotterdam’da hayata geçecek “A24 Blankenburg-Verbinding” ihalesi geçici olarak Rönesans çatısı altındaki Ballast Nedam ile DEME ve Macquarie konsorsiyumuna emanet edildi. Rijkswaterstaat (Hollanda Bayındırlık ve Su Yönetimi Genel Müdürlüğü) tarafından yapılan açıklamaya göre, A24 Blankenburg-Verbinding Kamu-Özel Ortaklığı projesi, mevcut ve yeni altyapının tasarımından oluşuyor. Türkiye’de sağlık alanında önemli PPP projelerine imza atan Rönesans, böylece bu deneyimini Avrupa’ya da başarıyla taşıdığını ortaya koyuyor. İşletmesi 20 yıl boyunca bu konsorsiyum-
134 •
w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix
da olacak proje, Hollanda’nın diğer şehirleriyle çevre bölgelerden Rotterdam’a erişimi kolaylaştıracak.
“DÜNYANIN ÇEŞİTLİ ÜLKELERİNDE TÜRKİYE’Yİ TEMSİL EDİYORUZ” Ballast Nedam Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Düzyol, bu önemli projeyle ilgili yaptığı açıklamada, “Hiçbir itiraz sunulmadığı takdirde nihai sözleşmemiz kısa sürede tamamlanacak” diyor. Bu projenin Rotterdam Bölgesi’nin “2020-2040” dönemini kapsayan “Rotterdam Vooruit” master planı çerçevesinde oluşturulduğunu vurgulayan Düzyol, “Hollanda sosyal hayat ve ekonomisi açısından böyle büyük bir projede bir Rönesans Holding şirketi olarak yer almanın gururunu yaşıyoruz. Rönesans olarak Türkiye’nin sağlık dönüşümünde rol alacak önemli PPP projelerine de imza atmayı sürdürüyoruz. Şimdi bu deneyim ve bilgi birikimini Avrupa’ya taşımanın mutluluğu içindeyiz” diye ekliyor. Proje bedelinin yaklaşık 1 milyar euro olduğunu vurgulayan Düzyol, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugüne kadar Avrupa’da dev satın almalar gerçekleştiren Rönesans olarak, Türkiye’yi yurt dışında başarıyla temsil ediyoruz. Avrupa şehirlerinin en büyük projelerinde Rönesans imzası bulunması, sadece bizim için değil ülkemiz için de gurur kaynağıdır. Yaklaşık 150 yıllık deneyime sahip Ballast Nedam’ın Avrupa’daki büyüme ivmemizi katlayarak artıracağını geçen yıl açıklamıştık. A24 Blankenburg-Verbinding KamuÖzel Ortaklığı projesi, Goothard Base Projesi ile bu başarı hikayemizin en somut sonuçları arasında yerini şimdiden aldı.”
HABER
Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri, 25. yılını kutluyor Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri, ülkemizde bin 500 civarında firmanın faaliyet gösterdiği ve büyüklüğü yaklaşık 12 milyar TL’yi bulan özel güvenlik sektöründe, 500 milyon TL dolayında ciro, 12 bini aşkın özel güvenlik çalışanı ve hizmet sunduğu 400’e yakın kurumsal şirket ile ilk sıralarda yer alıyor.
Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri Genel Müdürü Bora Doğualp, düzenlenen toplantıda 25. kuruluş yılına girecek olan Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri’nin, “Güven, Saygı ve Uzmanlık” prensiplerine dayalı çalışma yaklaşımları ile müşterilerine her zamankinden daha yakın olmayı hedeflediklerini ve özel güvenlik sektöründe, 500 milyon TL civarında ciro ve 12 bine yakın çalışanı ile sektörün lider kurumları arasında yer aldıklarını ifade etti. Ülke coğrafyasında 56 AVM, 541 muhtelif sanayi tesisi, 21 deniz limanı, 72 otel, 50 adet konut ve yaşam alanı ana hizmet alanları olmak üzere, birçok alanda hizmet verdiklerini ifade eden Bora Doğualp, Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri’nin, hizmet verdiği kurumlarla, kendi çalışanları arasında, çalışanlarıyla şirket arasın-
da, marka ile kamuoyu arasında kurduğu güçlü bağın, Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri’nin 25 yıllık başarısındaki önemini vurguladı. Bora Doğualp şunları söyledi: “Resmi verilere göre 2011 yılında 147 bin 474 olan özel güvenlik personeli sayısı 2017 senesinde 284 bin 400 e ulaşmış, özel güvenlik pazarı ise yaklaşık 12 milyar TL yi bulan bir sektör haline gelmiştir. Bunlar aslında aktif çalışan özel güvenlik görevlisi sayılarıdır, 5188 saylı yasa kapsamında özel güvenlik görevlisi kimlik kartı almış olan toplam sayı ise yaklaşık bir milyondur.” Özel güvenlik sektörüne ait ekonomik verilerin paylaşıldığı toplantıda, ayrıca Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri, 25. yılına girmeye hazırlandığı süreçte, yeni reklam kampanyasına ait bilgiler de aktarıldı.
Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri’nin, “Güven, Saygı ve Uzmanlık” olarak tanımladığı ilkelerinin bir arada kurgulandığı kampanyanın yapısı, Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri’nin güçlü değerlerini ve vizyonunu da ortaya koyuyor. Birlikte yol aldığı kurumlarla güvene dayalı bir bağ kuran Tepe Savunma, yıllar içerisinde özenle inşa edilmiş bu bağı, yine kendi müşterilerine yer verdiği bir hikaye ile paylaşıyor. Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri çalışanlarının, üstlendikleri büyük sorumluluğun bilinci ile güven veren yaklaşımlarının, uzmanlık sahibi oldukları alanlardaki farklılıklarının ve yine her daim müşterilerine gösterdikleri özen ve saygının ifade edildiği reklam filmi, özel güvenlik sektörü alanındaki 25 yıllık başarılı geçmişlerindeki güçlü bağların nedenlerini açıklaması bakımından da dikkat çekici bir reklam kampanyası. Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri, müşterileri ile kurdukları güçlü bağı, “Aramızdaki bağı görebiliyor musunuz?” başlığı ile yeni reklam filmine taşıdı.
Hizmetix > > www.hizmetix.com.tr
• 13 5