Hizmetix

GÜNDEM

POZİTİF YÖNLÜ GELİŞMELERİ ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇTE GÖRECEĞİZ

H

azine ve Maliye Bakanı Albayrak, enflasyon rakamlarına ilişkin “En kötüyü geride bıraktık.

Hedeflerde negatif yönlü değil, tam tersi pozitif yönlü gelişmeleri önümüzdeki süreçte çok daha net göreceğiz.” dedi.

Berat Albayrak, bir televizyon kanalında ekonomideki gelişmelere ilişkin soruları cevapladı. Eylül ayı enflasyon rakamlarının piyasa ve Merkez Bankası beklentilerinin üzerinde olduğunu ifade eden Albayrak, enflasyon rakamlarıyla piyasadaki fiyatlamalarda fırsatçılık, stokçuluk ve spekülatif davranışların etkisinin algı değil, gerçek olduğunun ortaya konulduğunu belirtti: “Demek ki bu anlamdaki fiyatlamalarla çok daha yoğun şekilde mücadele edeceğiz. Yeni Ekonomi Programı (YEP) ile enflasyonla topyekun mücadele edeceğimizi açıklamıştık. Bire bir sektörel ve grup bazlı görüşmeleri başlatıp bununla ilgili çerçeveyi kamuoyuna anons edeceğiz.”

“En kötüyü geride bıraktık. Eylül ayı enflasyon beklentileri açısından en kötünün olduğu aydı.” diyen Albayrak, ağustostan itibaren son iki ayda yaşanan sürecin doğru tanımlanması gerektiğini dile getirdi: “Bu süreçte attığımız adımlarla birlikte, ekonomide birkaç aydır yaşanan sürecin etkilerinin kalıcı değil, artık bu süreci geride bırakarak daha somut, gerçekçi ve güvenli adımlarla yürüyeceğimizin sinyallerini almaya başladık.” İhracat ve ithalat dengesindeki olumlu gelişmelere ve dengelenme sürecine de işaret eden Albayrak, spekülatif atakların püs-

4 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Berat Albayrak kürtülmesiyle kurda bir istikrar ve daha iyi değerlenme sürecinin başladığını bildirdi.

Albayrak, fiyatlamalardaki spekülasyonlara ilişkin “Alo 175” hattına gelen şikayetlerin Ticaret Bakanlığı’nca takip edildiğini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da zabıtaların denetimine ilişkin mesajları olduğunu hatırlatarak şunları kaydetti: “Ticaret erbabının takibi çok önemli. Bu çerçevede hem vatandaş-

lar hem kamu görevlileri sahada. Son iki ayda Alo 175’e 22 binden fazla şikayet geldi. Sahada çok etkin mücadele ettik. Bundan sonraki süreçte de vatandaş merkezli çok yakın dinamik ve etkin süreci ortaya koymamız lazım. Eylül itibarıyla bu sürecin kötüsünü atlattık, ekim çok daha güçlü, çok daha somut neticelerin çıkacağı bir döneme işaret ediyor. Toplumsal olarak hep birlikte bunu çok açık ve net göreceğiz inşallah.”

İÇİNDEKİLER

21... BEYAZ YAKALILAR PARADAN ÇOK GELİŞİM FIRSATI İSTİYOR 25... TEB, KOBİ’LERİ GELECEĞİN KOŞULLARINA HAZIRLIYOR

17 Yiğit Savcı: 32 yıldır ilklere imza atan GYİAD’dan tarihi karar

33... NAMLI ZEYTİNLERİ’NİN DOĞASINDA SAĞLIK VAR

64 Mine Kaya: SGS TransitNet, taşıma sürelerini önemli ölçüde azaltan bir platform

44... KARACASU’DA TEMEL ATMA TÖRENLERİNİ AÇILIŞLAR İZLİYOR 60... EKOL, HARVARD’DA DERS KONUSU OLDU 28

72

70... EGE YURT LOJİSTİK ARAÇ TEMİNİNDE TÜRKİYE LİDERİ

İlhan Erkan: Tab Gıda’dan ‘anahtar teslimi’ avantajlı fırsatlar

82... E-DEFTER ZAMAN VE İŞ GÜCÜ TASARRUFU DEMEK

Şenol Vatansever: Bilişimciler Zirvesi’nden tüm Türkiye’ye Gelecek 5.0 çağrısı

90... BAY YÖNETİM’İN İLKESİ ‘MİNİMUM MALİYET, MAKSİMUM FAYDA’ 56 Deniz Çokcoş Sezer: Avrupa’ya ihracat yapan nakliyecilerin yüzde 40’ında DKC Card var

96... ART SİSTEM, ZİRVE YOLCULUĞUNA EMİN ADIMLARLA İLERLİYOR

14... TÜRKİYE’NİN GENÇLERİ ŞİRKETLERDEN NELER BEKLİYOR?

6 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

86 Başak Kural: E-çözümler şirketlerin operasyonel yükünü azaltıyor

46... GELECEĞİN LOJİSTİĞİ ZİRVESİ İŞ DÜNYASINA UMUT VERDİ

Editör Demircan Reklam Ajansı Yayıncılık ve Matbaa Hiz. San. Tic. Ltd. Şti Adına İMTİYAZ SAHİBİ Metin Tahnal GENEL YAYIN YÖNETMENİ Turgut Tahnal YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Adem Ünce EDİTÖR Ece Kırdudu haber@hizmetix.com.tr GÖRSEL YÖNETMEN Cihan Albay grafik@hizmetix.com.tr GRAFİK TASARIM Medine Tahnal REKLAM MÜDÜRÜ Erdinç Sözbir REKLAM & PAZARLAMA Öznur Yılmaz Ebru Yıldız Tolga Müren Demet Kaçmaz ABONE SORUMLUSU Semiha Kale abone@demircanmedya.com.tr İNGİLTERE SORUMLUSU Suzan Doğan HOLLANDA SORUMLUSU Özge Özler Erdoğan KATKIDA BULUNAN Necati Kola BASKI Milsan Matbaacılık ve Gazetecilik AŞ YÖNETİM MERKEZİ Beşyol Mah. İnönü Cad. No:18 K:4/8 Sefaköy - Küçükçekmece / İST. T: 0212 451 51 60 - 63 F: 0212 451 51 64 www.hizmetix.com.tr www.demircanmedya.com.tr Yayın Türü: Yerel süreli yayın. Her hakkı saklıdır.

Dergimizde yayımlanan yazı ve fotoğraflardan yayıncının izni alınmadan kaynak belirtmeden tam veya özet alıntı yapılamaz. Basılan ilanların sorumluluğu ilan verene, makalelerin sorumluluğu yazarlarına aittir. ISSN 1307 66 47

8 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Turgut Tahnal Genel Yayın Yönetmeni

SAYFALARIMIZ HER BELEDİYEYE AÇIK Çok değerli okuyucularımız, hizmet sektörünün ve iş dünyasının kıymetli yöneticileri, merhaba.

Dopdolu bir sayımızla daha sizlerin karşısındayız.

Yaklaşık 12 yıldır hizmet sektörü başta olmak üzere ekonomi ve iş dünyasına hitap eden; güvenlikten temizliğe, finanstan turizme, lojistikten bilişime, tesis yönetiminden sağlığa kadar birçok sektörü bir araya getirerek iş hacimlerini artıran Hizmetix, son dönemlerde zengin içerikli portföyüne belediyeleri de dahil etti.

Hizmet denince belediyeleri ayrı düşünmek mümkün değil çünkü.

Hem hizmet alan hem de hizmet veren belediyeler, hizmet sektörü ve iş dünyası için önemli bir müşteri potansiyeli aynı zamanda.

Sizin de dikkatinizi çektiği gibi son dönemde belediyelerle ilgili haberlerimiz artmaya başladı. Gerek kapağımızda gerekse iç sayfalarımızda yer alan belediyeler, hizmetlerini ulusal bazda duyurma imkânı bulurken; dergimizle haber, röportaj ve reklam çalışmaları yapan şirketler de ürün ve hizmetlerini belediyelere daha iyi anlatma fırsatı yakalıyor.

Geçtiğimiz sayılarda Bilecik Belediyesi dergimizin kapağında yer alarak kentin tanıtımına büyük katkı sağlayan çalışmalar yapmıştı hatırlayacağınız gibi. Bu sayımızda ise Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz Bey, dergimizin kapağını süslüyor.

Balıkesir’e bağlı Karesi, son dönemlerde belediye yatırımları ve hizmetleriyle adından sıkça bahsettirmeye başladı. Kapak dosyamızda ayrıntılı olarak okuyacağınız gibi Yücel Yılmaz Bey vizyonu olan ve şehirdeki vatandaştan kırsaldaki köylüye kadar herkesin yüzünü güldüren bir belediye başkanı.

Biliyoruz ki Yücel Bey gibi belediye başkanlarının sayısı fazla.

Gelecek sayılarımızda parti ayrımı yapmadan onlara da sayfalarımızın ve kapağımızın açık olduğunu buradan ifade etmek istiyorum.

Bu sayımızda, belediyeler kadar ekonomi, lojistik, bilişim, tesis yönetim, sağlık ve turizm bölümlerimiz de zengin.

Sizleri bu güzel sayımızla baş başa bırakıyorum.

Nice sayılarda buluşmak dileğiyle…

Makale

Deniz Gökçe

Dünya için ekonomik büyüme tahminleri Yıl sonuna doğru geliyoruz. ‘The Economist’ dergisi, genelde tüm önemli ekonomilerin reel büyüme tahmini rakamlarını, bir evvelki dönem yıllık büyümesiyle karşılaştırarak yayımlar. Önemli gördüğüm bazı ülkelerin 2018 tahmini büyümelerini aşağıya alıyorum. Dergi, ABD’nin yıl sonunda yüzde 2.9 büyüyeceğni tahmin ediyor. Çin için ise yüzde 6.6 büyüme tahmini var.

Hindistan’da da yüzde 7.3 büyüme bekleniyor. Japonya 1.1, Britanya 1.3, Kanada 2.3, Euro Bölgesi bütünü 2.1, Fransa 1.7, Almanya 2.0, İtalya 1.2, İspanya 2.7, Rusya 1.7, Brezilya 1.6, Meksika ise 2.1 büyümüş olacak deniyor. Türkiye için ise yüzde 4 büyüme tahmini var.

‘The Economist’ en son sayısında dünya geneli için büyüme tahminlerini de hesaplamış. İkinci çeyrekte dünya büyümesi, bir evvelki yılla ikinci çeyrekler karşılaştırılarak, yüzde 3.56 olarak bulunuyor. Amerika ve de Hindistan’da da büyüme oranları artıyor ama Çin ve Euro Bölgesi’nde ise büyüme pek artmıyor.

FİNANSAL RİSKLER ZORLUYOR OECD tarafından yapılan tahminlere göre, Donald Trump’ın yarattığı belirsizlik ve de dış ticarette oluşan problemler, Brexit’in

10 •

w w w. h i z m e t i x . c o m.tr > > Hizmetix

belirsizliği ve de finansal riskler tahmin zorluğunu iyice artırıyor. Bu da önümüzdeki yıllar için tahmin yapmayı iyice zorlaştırıyor.

2019 dünya büyümesi tahmini de yüzde 3.9’dan 3.7’ye inecekmiş gibi görülüyor.

Ancak bazı tahminciler ise oldukça kötümser. Bir örnek vermek gerekirse, Harvard Üniversitesi Ekonomi Profesörü Martin Feldstein, gelecek için biraz kötümser. Wall Street Journal’da 28 Eylül’de yazdığı makalede, önümüzdeki yılda veya yıllarda bir resesyon daha beklediğini yazıyor.

Türkiye için ise geçtiğimiz günlerde ülkemizde kamu tarafından yapılan tahminde, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından aşağıdaki veriler açıklandı. Yapılan Yeni Ekonomi Programı’na göre, 2017 yılında yıllık büyüme yüzde 7.4, 2018 yılında beklenti yüzde 3.8, 2019 yılı için beklenti yüzde 2.3, 2020 yılı için büyüme yüzde 3.5 ve 2021 için büyüme ise yüzde 5.0 olarak tahmin edildi. Yeni ekonomi politikası ise ‘tasarrufta seferberlik ve de büyümede denge’ olarak tanımlandı!

Yeni politika yaklaşımının detaylarını da önümüzdeki günlerde özetleyerek yayımlayacağız.

EKONOMİ

KOBİ’LERİN ÖNÜNDEKİ YENİ AÇILIM:

E-İHRACAT

TÜRKİYE’DEKİ E-TİCARET HACMİ YILLIK 45 MİLYAR TL SEVİYELERİNE DAYANDI. ANCAK KOBİ’LERİN ONLİNE PERAKENDEDEN ALDIĞI PAY, YOK DENECEK KADAR AZ. KOBİ’LERİN ÖNÜNDEKİ YENİ AÇILIM, E-İHRACAT İLE AVRUPA’YA SATIŞ YAPMAK… Xpann.com’un Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden derlediği araştırmaya göre, KOBİ’ler ülkemizdeki ihracatın yüzde 55’ini, ithalatın yüzde 38’ini ve toplam cironun da yüzde 62’sini üretiyor. Perakendenin yüzde 99’unu ve sektördeki istihdamın yüzde 80’ini oluşturan KOBİ’lerin e-ticaretten aldığı pay ise yok denecek kadar az. Oysa Avrupalı KOBİ’lerin e-ticaretteki payı yüzde 14,5.

Türkiye’deki KOBİ’lerin e-ticaretten pay alamamasının temel nedenini dijital dönüşümün sağlanamaması olduğunu belirten Xpann.com Kurucusu Bayram Filikci, “KOBİ’ler Türk ekonomisinin temel direği.

E-ihracat yapabilen KOBİ’ler, iç pazarın kırılganlıklarından etkilenmeden büyüyor. Xpann.

12 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

com olarak, şirketler arasında ihracat ve ithalat yapılmasına imkan tanıyan bir online pazar yeriyiz. Türkiye’nin dış ticaret hacminde ilk sırada yer alan Avrupa’ya odaklandık. Ücretsiz kayıt olanağı sunarak KOBİ’lerin ürünlerini listelemesine ve satış yapmasına yardımcı oluyoruz. Her kullanıcı için sağladığımız ücretsiz mikro sitenin yanında ödeme ve nakliye süreçlerinde de KOBİ’leri yalnız bırakmıyoruz.” dedi.

E-İHRACATTA HEDEF AB Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin Türk KOBİ’leri için büyük bir potansiyele sahip olduğunu ifade eden Filikci, şunları aktardı: “800 milyonu aşan nüfusu ve %74’lük internet penetrasyonuyla AB, e-ihracat potansiyeli en yüksek pazarlardan biri olarak öne çıkıyor. Türkiye ile benzer şekilde, tüm Avrupa’daki işletmelerin yüzde

99’unu KOBİ’ler oluşturuyor. Avrupalı KOBİ’lerin yüzde 14,5’i e-ticaret yaparken, yüzde 7,5’i yurt dışına satış yapıyor. Tüketicilerinin dünya ortalamasının üzerindeki e-ticaret alışkanlıkları ve 450 milyar Euro’luk e-ticaret hacmiyle AB ülkeleri, Türkiye’deki üreticilerin e-ihracata yönelim sürecini hızlandırmalı. Özellikle İngiltere 142 milyar Euro, Almanya 80 milyar Euro ve Fransa 67 milyar Euro ile Avrupa e-ticaret pazarının yüzde 60’ını oluşturuyor.”

“KOBİ’LER YAŞAYABİLMEK İÇİN E-İHRACATA YÖNELMELİ” E-ticaret, klasik perakendecilikten farklılaşarak birçok mali yük ve prosedürü ortadan kaldırıyor. Dijital çağa ayak uydurmak isteyen üreticiler için büyük bir fırsat sunan Xpann, gelişmiş yapay zeka algoritmaları sayesinde, alıcılar için akıllı arama ve filtreleme seçeneklerinin yanı sıra ürün önerisinde de bulunuyor. Xpann.com’un Global B2B ticaret sitelerinden farklı olarak ödeme alma ve lojistik desteği sağlandığını belirten Bayram Filikci, “Çin’deki veya Amerika’daki bir satıcı binlerce kilometre ötedeki müşterisine ürünü istediği gibi gönderebiliyor.

Buralardaki insanlara böyle bir altyapı sağlanmış. Biz ise Xpann olarak ülkemizin üreticilerini ve güzelliklerini Avrupa’ya açmayı planlıyoruz.

Malatya’daki kuru kayısı üreticisinden İzmit’teki yedek parçacıya kadar tüm üreticilerimizi, Stockholm’den Lizbon’a tüm Avrupalı tüketicilerle buluşturacağız.” dedi.

EKONOMİ

TÜRKİYE’NİN GENÇLERİ

ŞİRKETLERDEN NELER BEKLİYOR? Universum En Çekici İşverenler Araştırması, 1,8 milyon gencin katılımıyla dünyanın 61 ülkesinde her yıl gerçekleştirilen bir çalışma. Bu araştırma, bu yıl Türkiye’de 6. kez düzenlendi. 54 binden fazla Y kuşağı ile yapılan Universum En Çekici İşveren Araştırması’nın sonuçları, Türkiye’nin gençlerine, beklentilerine, gerçekliklerine ve küresel dünyanın çok çeşitli coğrafyasına kıyasla farklılıklarını sunarak iş yaşamının geleceğine yönelik önemli mesajlar veriyor.

Araştırmada yer alan bazı sonuçlar şöyle: Universum En Çekici İşverenler Araştırması, gençleri 7 profilde topluyor: Kariyerci, girişimci, uyumlu, avcı, idealist, çokulusçu, lider… Önceki yıllardaki gibi bu yıl da Türkiye’nin yaş ortalaması 22,4 olan üniversiteli Y kuşağı, yüksek oranlarda kariyerci, avcı ve çokulusçu. Bu yıl en çok artışın avcı profilinde olduğunu görüyoruz. Parasal niteliklere odaklanan gençlerin sayısı oldukça fazla…

Bu yıl da gençlerin en çok tercih ettiği sektörlerin başında eğitim ve bilim kuruluşları geliyor.

Akıl ile kendine meydan okumak, entelektüel seviyeyi zorlamak ve daha fazla bilişsel gelişim için bireysel çabada bulunma konularında Finlandiya, Güney Kore, Singapur ve Kanada gibi dünyanın eğitim seviyesi en gelişmiş ülkelerine göre ülkemiz çok geride. Üniversite öğrencilerinin kariyer hedeflerinde bu yıl ilk sırada “uluslararası kariyer” yer alıyor. İş yaşamına baş-

14 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

lamadan uluslararası kariyer hedefi koyan Y kuşağı, ortalama üç yıl deneyimin ardından özel hayat dengesi hedefliyor. Öğrencilerin yüzde 40’ı mezun olduklarında uluslararası bir şirkette çalışmak istediklerini ifade ediyor.

Gençler, hakkında yeterince bilgi sahibi olmadıkları şirketleri tercih etmiyorlar.

FİRMALARIN İLGİSİ BİZİ ÇOK MUTLU EDİYOR Geleceğe yatırım yapmak ve önümüzdeki yılların stratejilerini oluşturmak adına araştırmayı merakla bekleyen pek çok firmanın olduğunu belirten Dinamo Danışmanlık Kurucu Ortağı & Universum Orta Doğu Direktörü Lideri Evrim Kuran, “Eriştiğimiz 54 binden fazla örneklemle ülkenin niceliksel olarak en kapsamlı gençlik araştırmasını gerçekleştirmiş olmanın büyüsüne fazla kapılmadan, merak içgüdümüzü taze tutarak işverenler, liderler, üniversiteler ve türlü alandan kural koyucular için

HER YIL 61 ÜLKEDE 1,8 MİLYON GENÇLE GERÇEKLEŞEN UNİVERSUM EN ÇEKİCİ İŞVERENLER ARAŞTIRMASI, TÜRKİYE’DE 6.

KEZ DÜZENLENDİ.

GENÇLERİ 7 PROFİLDE TOPLAYAN ARAŞTIRMA, Y KUŞAĞININ ŞİRKETLERDEN NELER BEKLEDİĞİNİ DE ORTAYA ÇIKARDI.

anlamlı bir fotoğraf ortaya koymaya çalıştık. Her yıl firmaların araştırmamıza gösterdiği ilgi bizi çok mutlu ediyor. Araştırma, Türkiye’nin gençlerine, beklentilerine, gerçekliklerine ve küresel dünyanın çok çeşitli coğrafyasına kıyasla farklılıklarına bakmak, iş yaşamının geleceğine ve o gelecekle ilgili sorumluluklarımıza dair bizlere önemli mesajlar veriyor.” diyor.

Araştırma ile Türkiye’nin en çekici işverenleri de belirlendi. Ekonomi ve iş dünyasının merakla beklediği sonuçlar, kültür ve işveren markası ilişkisinin gerçek örnekler üzerinden konuşulacağı People Make The Brand Konferansı’nda paylaşılacak. 30 Kasım’da gerçekleşecek konferansta Türkiye’nin En Çekici İşverenleri Araştırması sonuçları, dünya karşılaştırmaları ile birlikte kamuoyuna sunulacak.

EKONOMİ

TÜRKİYE, İŞ KURMAK İÇİN ARANAN 41. ÜLKE TOPLAM 195 ÜLKE ARASINDA YAPILAN ANALİZDE “TÜRKİYE’DE İŞ KURMAK” TERİMİNİN OLDUKÇA MERAK EDİLDİĞİ ORTAYA ÇIKTI. TÜRKİYE, ŞİRKET KURMANIN ARANDIĞI ÜLKELER ARASINDA 41. SIRADA YER ALDI.

Dünyanın lider dijital platformu SEMrush, küçük ve orta ölçekli şirket kurmak isteyenlere yönelik olarak gerçekleştirdiği analizde, ülkelere göre “... iş kurmak” terimini inceledi. Türkiye, iş kurmak için aranan ülkeler arasında yükselişe geçerek ilk 50 ülke arasında yer aldı.

SEMrush online pazarlama araçları kullanılarak yapılan analizde, son bir yıl içinde “Nasıl şirket kurarım?” ve “İş kurmak” kelimeleri ülke aramalarına göre tarandı.

SEMrush Türkiye ve Ortadoğu Bölgesi Kurumsal İletişim Direktörü Adam Zeidan, 195 ülkeden

16 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

yapılan aramalarda Türkiye’nin öne çıkmasının dikkat çekici olduğunu vurguladı: “Tüm dünyada iş kurmak isteyen girişimciler öncelikle internette araştırma yapıyorlar. Fırsat görülen ve güvenilen ülkelerde şirket kurma aramalarının artış gösterdiğini gözlemliyoruz. Türkiye’nin iş kurmak için tüm dünyadan yapılan aramalarda 41. sırada yer alması yabancı yatırımın ilgisine işaret ediyor.”

İŞ KURMA ARZUSUNDA ORTALAMAYI GEÇMİŞTİK Benzer bir çalışma, 100’den fazla ülkede faaliyet gösteren doğrudan satış şirketi Amway tarafından ger-

çekleştirilmişti.

Girişimciliğin nabzını tutan Amway Global Girişimcilik Raporu 2018 sonuçları, geçtiğimiz mayısta açıklanmıştı.

Bir kişinin iş kurma arzusunu etkileyen üç boyut olan “arzu, uygulanabilirlik ve toplumsal baskıya karşı kararlılık”ta dünya ortalaması 50’den 47’ye düşerken, Türkiye 4 puan artışla yüzde 48’e yükselmişti.

Türkiye ile birlikte 44 ülkede girişimciliğin nabzını tutan Amway Global Girişimcilik Raporu’nda girişimci olma kararı üzerindeki iç ve dış kaynaklı faktörler incelenmişti. Rapor çerçevesinde katılımcılardan, ülkelerinin girişimci dostu olma seviyelerini beş açıdan değerlendirmeleri istenmişti. Türkiye’de “teknolojik altyapı”, girişimciliği destekleyen dış faktörler arasında en yüksek ortalamaya sahip çıkmıştı. Ankete katılanların yüzde 46’sı gerekli teknolojinin mevcut olduğunu düşünüyordu. Yüzde 43’ü ekonomik durumun olumlu olduğu, yüzde 40’ı iş ortamının belirgin olduğu, yüzde 39’u eğitim sisteminin destekleyici olduğu, yüzde 39’u vergilerin üstesinden gelinebilir seviyede olduğu görüşündeydi.

EKONOMİ

32 yıldır ilklere imza atan GYİAD’dan tarihi karar Genç Yönetici ve İş Adamları Derneği (GYİAD), tüzük tadil çalışmalarını tamamladı. Derneğin ismi GYİAD markası korunarak “Genç Yönetici ve İş İnsanları Derneği” olarak değiştirildi.

Sivil toplum kuruluşlarında cinsiyet eşitliğine dikkat çekmek ve ayrımcı dil kullanılmasının önüne geçmek için ünvanların “İş İnsanları” olarak değiştirilmesi yönünde bir dönüşümü destekleyen Genç Yönetici ve İş Adamları Derneği (GYİAD), tüzük tadil çalışmalarının tamamlanmasının ardından GYİAD markasını koruyarak, derneğin ismini “Genç Yönetici ve İş İnsanları Derneği” olarak değiştirdi.

“KADIN VE ERKEK ÜYE SAYIMIZ EŞİT” Genç Yönetici ve İş İnsanları Derneği Başkanı Yiğit Savcı, genel kurulda alınan isim değişikliği kararı ile ilgili yaptığı açıklamada: “GYİAD, gerçekleştirdiği proje ve hayata geçirdiği değişimlerle cinsiyet eşitliğine her dönemde vurgu yapan, kamuoyuna örnek olan bir dernektir. Bu doğrultuda, 2006 yılında ilk kadın başkanımızı seçmiştik, bugün de yönetim listemizde kadın ve erkek üye sayımız eşit. Sonuç olarak 32 yıldır faaliyetlerine devam eden derneğimizin genel kurulunda tarihi bir gün yaşadık ve genç iş örgütleri arasında yine çok önemli bir ilke imza attık.” dedi.

Yiğit Savcı

KADIN İSTİHDAMINI ARTIRACAK ÇALIŞMALARA DEVAM İsim değişikliği konusunu ‘Dönüşüm’ projelerinin bir parçası olarak gördüğünü ve üzerinde titizlikle çalıştıklarını belirten Yiğit Savcı, “Göreve başlarken 21. yüzyılın dinamiklerine ve GYİAD’ın öncü rolüne uygun olarak kadın, dijitalleşme ve sanat başlıklarında ‘Dönüşüm’ üzerine projeler ortaya koyacağımızı söylemiştim. Kobilerin dijitalleşmesi, sanatın dönüştürücü gücünün girişimcilikte kullanılması, “GYİAD Akademi” vasıtasıyla verilen eğitimlerle gençlerimize girişimcilik bakış açısının kazandırılması, iş hayatında kadının yaşadığı sorunlara dikkat çekilmesi ve yönetim kademelerinde daha çok kadının bulunması gibi konular dönüşüm projelerimizin odağını oluşturuyor.

Gerçekleştirdiğimiz isim değişikliği ışığında söyleyebilirim ki ülkemizde kadın istihdamının artması için çalışmalarımız devam edecek, hedefimiz 2028 yılına kadar iş dünyasında çalışan kadın ve erkeklerin oranının eşit olması.” dedi.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 17

EKONOMİ

HİZMET BAŞARISINI ARTIRACAK 4 İPUCU TREND 4: ÇOK KANALLI PAZARLAMA

İnsanları memnun etmek başlı başına zor bir iş.

Müşterilerinizi ne kadar memnun edebiliyorsunuz?

Hadi itiraf edin; istediğiniz ölçüde değil! Şirketlerin hizmet birimlerinin başarısını artıracak dört önemli trendi ve bunlara ilişkin ipuçlarını 4Service Türkiye Direktörü Mert Gırgıç’tan öğrendik…

TREND 1: HİZMET STANDARTLARINI GELİŞTİRİN Personele yazışma, sunum, giyim tarzları ya da iletişim biçimleri ile ilgili kurallar koyun. Müşteriyle temas ettikleri her noktada ve her durumda diğer şirketlerden farklı olarak neler yapabileceklerini, nasıl sıra dışı bir hizmet sağlayabileceklerini öğretin. Bunun için müşterilerinizin en çok ilgisini çeken konuları araştırın ve bir yanıt şablonu oluşturun.

TREND 2: ÖNCE DİNLEYİN Geri bildirimler artık çok daha değerli. Hizmet standartlarınızı geliştirirken, müşterilerinize kulak verin. Onlara nasıl bir hizmet almak istediklerini, hangi noktalarda eksiklikler bulunduğunu düşündüklerini sorun. Bunun için müşteri anketleri ya da odak grup toplantıları yapabilirsiniz. Bazen sizin gerekli gördüklerinizi müşterileriniz gerekli görmeyebilir, bazen de tam tersi olabilir. Doğru yere odaklanmak için sezilerinizle değil, verilerle hareket edin. Örneğin bir banka,

18 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Mert Gırgıç müşteri bekleme salonlarını daha modern hale getirmek için altına girdiği ciddi orandaki dekorasyon maliyetinin ardından yaptığı müşteri anketinde, müşterilerinin buna hiç ihtiyaç duymadıklarını, aksine fazla koltuklar ve VIP bekleme alanlarının kaldırılmasını istediklerini öğrendi.

TREND 3: HIZLI VE DAHA KOLAY ULAŞILABİLİR OLUN Müşterilerinizin şirketinizle etkileşim halindeyken sorunlarını çözmek için harcayacağı çaba miktarının bir göstergesi olan Müşteri Çabası Puanı’nı (CES) kullanın.

CES, müşteri memnuniyeti ve bağlılığının yeni ve güçlü bir göstergesidir. Müşterinin çabalarını değerlendirerek, iyileştirme gereken alanları gösterir. Müşterilerin ihtiyaçlarını karşılamak için daha az çaba sarf etmek durumunda kaldığı, hayatlarını kolaylaştırabilen markalara bağlılığı daha çabuk artar.

Türkçe’ ye çok kanallı pazarlama olarak geçen omni-channel yaklaşımı, kullanıcı deneyiminin bütünlüğü ve tutarlılığı ilkesine dayanır. Çevrimiçi ya da çevrimdışı alandaki farklı kanallardan yapılan pazarlama çalışmaları, iletişim ve alışveriş deneyimlerinin kusursuz, entegre ve tutarlı olmasını sağlar. Özetle müşteriyle iletişim sağlamaya yönelik farklı iletişim kanallarının tek bir sistem içinde entegrasyonunu sağlar. Sistemin öncüleri arasında Disneyland ve Bank of America gibi devler gelmektedir. Bu şirketler, müşterinin deneyimini kolay, rahat ve keyifli hale getirmek için her türlü iletişim kanalını kullanırlar. Örneğin şirketin internet sitesi bir masaüstü bilgisayar ya da cep telefonunda eşit derecede iyi çalışır. Disney’deki özel bir uygulama, öğle yemeği için durduğunuz yerlerin seçimine kadar eğlence parkındaki tüm ziyaretinizi planlamanızı sağlar. Disneyland’daki turunuza küçük bir dinlenme molası verdiğinizde, bu özel uygulama sizi artık tanımıştır ve ilgi alanlarınıza göre rota önerisinde bulunur. Hatta buralarda ne kadar süre geçirmek zorunda kalacağınızı bile söyler.

Bank of America’ya gelince, bu banka, müşterilerinin hesaplarının güvenliği konusunda endişe duymadan, maksimum sayıda işlemi uzaktan gerçekleştirebilmeleri için sunduğu çeşitli hizmetlerle tanınır.

Hizmet direktörleri için yarının ana sloganı esnekliktir. Şirketler, tüketicilerin değişen talep ve beklentilerine uyum sağlamalıdır.

Aslında formül basittir: Müşterilerinizi tanıyın ve onları mutlu edin!

EKONOMİ

HEDEF ŞEHİRLER ENDEKSİ’NE

ANTALYA VE İSTANBUL DAMGASI

Mastercard, 10 yıldır yayımladığı ve tüm dünyada 162 şehri kapsayan “Hedef Şehirler Endeksi” raporunun 2018 yılı sonuçlarını açıkladı. Bangkok üç yıldır birinciliği kimseye kaptırmazken; Avrupa’da 3.’lüğü koruyan İstanbul, dünyada bir sıra yükselerek 9. oldu. Raporda en dikkat çeken şehir ise Antalya.

M

astercard’ın gelenekselleşen Hedef Şehirler Endeksi raporunun 10.’suna ait sonuçlar yayımlandı. Dünyanın en çok seyahat edilen 162 şehri için turistik ziyaret ve harcama trendlerini inceleyen raporda; İstanbul, Avrupa yatılı ziyaretçi sayısı sıralamasında üçüncülüğünü korurken, dünyada ise bir basamak yükselerek 9. sıraya çıktı. Bir önceki yıl yayınlanan araştırmaya göre 2017 sonunda 9,5 milyon yatılı ziyaretçi öngörülen İstanbul, beklentilerin de ötesine çıkarak 10,7 milyon ziyaretçiye ulaştı. Antalya ise 2016’da 5,89 milyon ziyaretçiyi ağırlarken, 2017’de ise büyük bir sıçrama yaparak 9,42 milyon ziyaretçiye ulaştı. Rapora göre Antalya, 2018’de yatılı ziyaretçide yüzde 19,66 artış beklentisiyle ilk 20 şehir arasında en yüksek orana sahip.

Rapor ayrıca, İstanbul’u ziyaret eden seyahat severlerin 2016’da toplamda 5,80 milyar dolara yakın

20 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

harcama yaptıklarını, 2017’de ise bu rakamın 6,75 milyar dolara yükseldiğini ortaya koydu.

Antalya’da ise bu rakam 2017 verilerine göre 5,94 milyar dolara çıkarken bir önceki yıla göre 2,21 milyar dolar artış tespit edildi.

İSTANBUL VE ANTALYA’YA EN ÇOK KİMLER GELDİ?

Hedef Şehirler Endeksi 2018’e göre İstanbul’a en çok turist gönderen ülkeler Rusya, İran ve Almanya olurken, Antalya’da Ruslar birinci sırada yer aldı. Rusya’yı Almanya ve Ukrayna’nın izlediği Antalya aynı zamanda, Mekke’nin ardından 14 gün ile en uzun kalınan ülkeler sıralamasında dünyada 2. sırada.

Dünyada ziyaretçilerin günlük ortalama harcama miktarı hesaplandığında Dubai, 537 dolarla en yakın rakibi Paris’e 301 dolar fark atarken, İstanbul ve Antalya ilk 20 şehir arasında en az harcama yapılan şehirler oldu. Raporda ziyaretçilerin günlük ortalama harcama mi ktarlarının İstanbul’da

108 dolar, Antalya’da ise 45 dolar olduğu belirtilirken, bu durumun aynı zamanda ziyaretçilere maliyet avantajı sağladığı ifade ediliyor.

Avrupa’da ziyaretçilerin toplam harcama miktarı hesaplandığında ise İstanbul 6,5 milyar dolarla 5., Antalya 5,9 milyar dolarla 7. sırada yer alıyor. Listenin başındaki Londra için ise toplam harcama rakamı 17 milyar dolar.

2018 raporunda dünya sıralamasında 20 milyon ziyaretçiyle Bangkok ilk sıradaki yerini korurken, ilk 10 şehir sıralaması Londra, Paris, Dubai, Singapur, New York, Kuala Lumpur, Tokyo, İstanbul ve Seul şeklinde oldu. Geçtiğimiz yıl 7. sırada yer alan Seul’un ziyaretçi sayısında 10. sıraya gerilemesi dikkat çekerken, dünya listesine 11. sıradan, Avrupa listesine ise 4. sıradan giren Antalya; Phukhet, Mallorca, Barcelona, Pattaya, Bali gibi turizm şehirlerini geride bıraktı. Antalya ayrıca potansiyel ziyaretçi açısından da 2018’de en fazla artış öngörülen şehir oldu.

EKONOMİ

BEYAZ YAKALILAR PARADAN ÇOK

GELİŞİM FIRSATI İSTİYOR HRthinks Eğitim ve Danışmanlık, farklı sektörlerde faaliyet gösteren 2 bin beyaz yakalı çalışanın yanıtladığı ‘Motivatör Değerlendirmesi’ envanterinin sonuçlarını açıkladı. Çalışma, liderler için ekiplerini yüksek performansa ulaştırma konusunda önemli veriler sunuyor.

D

ünyanın en etkili 30 liderlik gurusu arasında yer alan yazarlar Adrian Gostick ve Chester Elton, Amerika’da en çok satanlar listesinde yer alıyorlar.

Gostick ve Elton’ın, 10 yıl boyunca 850 binden fazla kişi arasında yaptıkları araştırma ve anketlerin sonucunda bilim adamlarının desteğiyle hazırlanan ‘Motivatör Değerlendirmesi’ envanterinin Türkiye’deki sonuçlarına göre, çalışanlar en çok eğitim ve gelişim fırsatı bekliyor. Para, büyük çoğunluk için en güçlü motivatör olmazken; çalışanları işe gitmek üzere sabah yatağından şevkle kaldıran ortak motivatörler sırasıyla eğitim, etkililik, sosyal sorumluluk, sorun çözme ve zorlu hedef olarak sıralanıyor.

100 sorudan oluşan envanteri tamamlayanların yüzde 76,7’si işyerinde yeni şeyler öğrenebileceği bir ortamı daha motive edici buluyor. Etkililik motivatörü ise yaptıkları işin önemli olduğunu bilmeyi ve iş hayatında olumlu bir değişim yaratmayı istedikleri anlamına geliyor. İşyerlerinde bir değişim yaratmak ve buna liderlik etmek, çalışanları tatmin ediyor.

EN AZ MOTİVE EDİCİ UNSURLAR PARA VE BASKI Para, 23 motivatörlü sıralamada katılımcıların sadece yüzde 8,9’u için sabahları yataktan şevkle kalkma nedeni olarak görünürken; yüzde 57,9’u için motive edici bir unsur olarak bulunmuyor. Araştırmaya katılan 20-39 yaş arasındaki beyaz yakalı çalışanlar için

Alper Toper

paradan sonra en az motive edici unsurlar ise baskı, kusursuzlaşma ve prestij.

Baskıdan motive olan çoğu yönetici, motivasyonel ön yargıları nedeniyle çalışanların da bundan motive olacağı inancını taşıyor. Oysa çalışanlar açısından bakıldığında baskı, en az motive eden unsurlar arasında yer alıyor. Baskıdan motive olarak işlerine dört elle sarılanların oranı ise sadece yüzde 5,8 olarak görünüyor.

YÖNETİCİLER, ÇALIŞANLARIN NELERE DEĞER VERDİĞİNİ ÖĞRENMELİ Motivatör Değerlendirmesi’nin Türkiye haklarına sahip olan HRthinks Eğitim ve Danışmanlık Kurucusu Alper Toper, “Günümüzde iş dünyasında farklı kuşaklardan çalışanlar bir arada. İş ortamında ilk kez bu kadar farklı kuşak aynı ekipler içinde yer alıyor. İş yapış şekilleri, iletişim ve beklentilerde farklılığa neden oluyor. Dolayısıyla kuşaklar arasındaki motivatör değişikliklerini de mercek altına almak gerekiyor. Eğer bir yönetici, birlikte çalıştığı kişilerle yakından ilgilenmiyor ve onların nelere değer verdiğini öğrenmek için çaba harcamıyorsa; özellikle de daha genç kuşaklarda bağlılık azalıyor, iletişim ve performans sorunları ortaya çıkıyor. Bu nedenle çalışanların ve ekibin motivatörlerini bilmek ve bunlarla uyumlu işler yaratmak, bağlılık açısından kritik.” diyor.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 21

EKONOMİ

İHRACATTA YENİ YOLLAR AÇACAĞIZ dâhil, geliştirip üretebilecek yeteneğe sahip ilk Türk şirketi olmanın gururunu yaşıyoruz. Fuarda dünya prömiyerini gerçekleştirdiğimiz F-MAX ile Türkiye’nin sıfırdan geliştirilen ve üretilen ilk çekicisini dünyaya sunuyoruz. Uluslararası Yılın Kamyonu (International Truck of The Year) ödülü üretim gücümüzün ve mühendislik kabiliyetlerimizin ulaştığı noktayı ortaya koyuyor. Emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarımı kutluyorum. Çekicimizin uluslararası pazara yeni bir oyuncu olarak girmesi için hazırız.” dedi.

İHRACATIN YÜZDE 50’Sİ AVRUPA’YA Ali Koç Haydar Yenigün FORD TRUCKS’IN YENİ ÇEKİCİSİ F-MAX, 2018 HANNOVER TİCARİ ARAÇ FUARI’NDA ‘YILIN KAMYONU ÖDÜLÜ’NE LAYIK GÖRÜLDÜ.

KOÇ HOLDİNG YÖNETİM KURULU BAŞKAN VEKİLİ ALİ KOÇ, “F-MAX İLE İHRACATTA YENİ YOLLAR AÇARAK ÜLKE EKONOMİSİNE DAHA FAZLA KATKI SAĞLAYACAĞIZ.” DEDİ.

F-MAX’in dünya prömiyerine ve ödül vesilesiyle fuarda düzenlenen törene Koç Holding ve Ford Otosan Onursal Başkanı Rahmi M. Koç, Koç Holding Başkan Vekili ve Ford Otosan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Koç, Koç Holding Otomotiv Grubu Başkanı Cenk Çimen, Ford Otosan Yönetim Kurulu üyeleri ve Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün katıldı. Ford Trucks’ın bu ay piyasaya süreceği yeni çekicisi F-MAX, fuarın ilgi odağı oldu.

TÜRKİYE’NİN SIFIRDAN Ford Trucks, Almanya’nın Han- GELİŞTİRİLEN İLK ÇEKİCİSİ nover kentinde gerçekleştirilen Uluslararası Ticari Araç Fuarı’nda (IAA), yeni çekicisi F-MAX’i dünyaya tanıttı. F-MAX’in dünya prömiyeri büyük bir habere de sahne oldu. Her yıl sonucu merakla beklenen ‘Uluslararası Yılın Kamyonu Ödülü’ne bu yıl F-MAX’in layık görüldüğü açıklandı.

22 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Ford Otosan Yönetim Kurulu Başkanı ve Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ali Koç, Ford Otosan’ın kamyon işine 1959’da başladığını hatırlatırken, “1982’de kurulan İnönü fabrikası ile kamyon işindeki iddiamızı mühendislik gücümüzle birleştirerek yeni bir aşamaya taşımıştık. Bugün geldiğimiz noktada ise bir aracı, motoru

Ford Otosan’ın 2010’da kamyon işine odaklanarak yeniden yapılanmaya gittiğini ve bu kapsamda yürüttüğü stratejinin ardında uluslararası bir marka olma hedeflerinin bulunduğunun altını çizen Koç, şunları söyledi: “Ford Trucks, Ford Otosan’ın geleceği için bizleri heyecanlandıran çok önemli bir girişim. 2010’da aldığımız stratejik kararla Ford Trucks’ın büyümesi yolunda büyük adımlar attık.

Türkiye’de tamamen ağır ticari araçlara özel ve son derece modern bayi yapılanmamızı 30 plaza ile tamamladık. Uluslararası pazarlarda büyümemizi ise Orta Doğu, Afrika, Rusya ve Türkî Cumhuriyetlerin ardından, Orta ve Doğu Avrupa’da gerçekleştirdiğimiz bayi açılışlarıyla sürdürdük.

Bugün itibarıyla 33 ülkede faaliyet gösteriyoruz. 2018 sonu itibarıyla 41, 2020 sonu itibarıyla da 51 ülkede var olmayı hedefliyoruz. Bugün geldiğimiz noktada, Ford Trucks işine yaptığımız yatırımın en önemli noktasındayız. F-MAX, uluslararası pazarlardaki büyümemize ivme kazandıracak. Ford Trucks’ın hedefi ürettiğimiz her 3 araçtan birini ihraç etmek ve ihracatımızın yüzde 50’sini Avrupa pazarlarına gerçekleştirmek.”

EKONOMİ

TÜRK EKONOMİSİNİN GELECEĞİNE GÜVEN DEVAM EDİYOR TÜRKİYE İHRACATÇILAR MECLİSİ (TİM) BAŞKANI İSMAİL GÜLLE, TÜRK EXIMBANK’IN LONDRA’DA MIZUHO BANK KOORDİNATÖRLÜĞÜNDEKİ BANKALAR KONSORSİYUMUNDAN YENİLEDİĞİ SENDİKASYON KREDİSİYLE İLGİLİ KONUŞTU: “BU KREDİ, TÜRKİYE’YE VE TÜRK EKONOMİSİNİN GELECEĞİNE YÖNELİK GÜVENİN EN ÖNEMLİ GÖSTERGESİDİR.”

İsmail Gülle, “Geçtiğimiz aylarda ihracata sağlanan kredilerde, yurt dışından temin edilen kaynağın katkısı büyük oldu.

Geçtiğimiz yıl aldığımız krediyi bu yıl yüzde 8,5 artırarak yeniledik. Böylece ek bir kaynak yaratmış olduk. Bu kredi, Türk Eximbank’a, Türkiye’ye ve Türk ekonomisinin geleceğine yönelik güvenin devam ettiğinin en önemli göstergesidir. Önümüzdeki dönemde, net ihracatın büyümeye katkısının pozitif olacağı göz önünde bulundurulduğunda, Türk Eximbank’ın ihracata sağladığı desteğin önemi daha da artıyor. Yenilenen sendikasyon kredisiyle birlikte sermayesini artıran bankamız, ihracatın finansmanı noktasındaki en büyük güvencemiz.” dedi.

İHRACATTA KOBİ’LERİN PAYI HIZLI ARTIYOR

İsmail Gülle Türkiye İhracatçılar Meclisi(TİM) Başkanı İsmail Gülle, Türk Eximbank’ın Londra’da Mizuho Bank koordinatörlüğündeki bankalar konsorsiyumundan yenilediği sendikasyon kredisiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Türk Eximbank desteklerinden faydalanan ihracatçı sayısının, özellikle de kredi sağlanan KOBİ’lerin toplam payının artırılmasının çok önemli olduğunun altını çizen Gülle, “Eximbank’ın hizmet verdiği ihracatçı sayısının yılsonuna kadar 11 bine ulaşması bekleniyor.

Ayrıca, eylül ayı itibariyle kredilerden faydalanan toplam ihracatçı sayısı içerisinde yüzde 64 olan KOBİ’lerin payının, yılsonunda yüzde 68’e çıkması hedefleniyor. Eximbank tarafından sağlanan kredilerin ihracatın ve ihracatçı sayısının artmasında işlevi büyük.” şeklinde konuştu.

HEDEFLERİMİZE ÇOK DAHA HIZLI ULAŞACAĞIZ Eximbank tarafından açılan yeni şube ve irtibat bürolarına değinen Gülle, “2017 ve 2018 yılında birliklerimiz ve odalar bünyesinde açılan 9 yeni şube ve 12 irtibat bürosuyla ihracatçılarımızın yanında olmaya devam ediyoruz. İhracatçılarımızın finansman sorunu yaşamaması adına, 2017 yılında Eximbank tarafından sağlanan 39,3 milyar dolarlık desteğin yılsonunda yüzde 17’lik bir artışla 46 milyar dolara ulaşması öngörülüyor. Böylece ihracatla büyüme hedefimize tüm kurumlarımızın işbirliğiyle çok daha hızlı ulaşacağız.” dedi.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 23

FİNANS

KOBİ BANKACILIĞI ALANINDA ÖNCÜ BİR ROL ÜSTLENİYORUZ YAPI KREDİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI SERKAN ÜLGEN: “KOBİ BANKACILIĞINDA ‘HİZMETTE SINIR YOKTUR’ YAKLAŞIMIYLA HAREKET EDİYORUZ VE BU ALANDA ÖNCÜ BİR ROL ÜSTLENİYORUZ.” rinden farklı ihtiyaçlarına göre şekillendirdiğimiz ürünlerimiz, hizmetlerimiz ve segment bazlı servis modelimiz sayesinde KOBİ bankacılığı alanında öncü bir rol üstleniyoruz. Hedefimiz KOBİ’lere sağladığımız finansal desteği artırarak hem firmalara hem de faaliyet gösterdikleri sektörlere en iyi şekilde katkı sağlamak. Bu kapsamda KOBİ Bankacılığı Paketlerimiz ile müşterilerimize bankacılık işlemlerini tek bir ücret ödeyerek gerçekleştirme imkanı sunuyoruz.” dedi.

HER SEKTÖRE FARKLI AVANTAJLI PAKET Serkan Ülgen Yapı Kredi Genel Müdür Yardımcısı Serkan Ülgen, KOBİ bankacılığı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yapı Kredi olarak KOBİ bankacılığında “Hizmette Sınır Yoktur” yaklaşımıyla hareket ettiklerini belirtin Ülgen, “Çalışmalarımızı KOBİ’ler için değer yaratmak ve KOBİ’lerin sürdürülebilir gelişmelerini desteklemek amacıyla gerçekleştiriyoruz. Müşteri kitlemizin birbi-

Çam ve Sedir paketleri ile yoğun ve orta yoğunlukta bankacılık işlemlerine sahip KOBİ’lerin internet ve telefon bankacılığında ücretsiz EFT ve havale, hesap işletim ücreti muafiyeti, nakit destek kredisinde özel fiyatlama, üye iş yeri aidatı muafiyeti gibi çeşitli avantajlardan yararlandıklarını ifade eden Serkan Ülgen, “İşlem yoğunluğu daha az olan müşterilerimiz Defne, turizm sektöründe faaliyet gösteren müşterilerimiz Palmiye ve tarım sektöründeki müşterilerimiz de Nar paketlerimizle farklı avantajlardan yararlanıyor.” şeklinde konuştu.

DIŞ TİCARET YAPAN KOBİ’LERE ÖZEL ‘SEDİR DIŞ TİCARET’ PAKETİ Ülgen, işletmelere bankacılık ihtiyaçlarının yanı sıra dış ticaret işlemlerinde de destek verdiklerini dile getirdi: “Bu kapsamda dış ticaret yapan KOBİ’lere özel “Sedir Dış Ticaret” paketlerini hayata geçirdik. Sedir Dış Ticaret paketlerimizi yapılan işlem yoğunluğuna göre mini ve maksi seçenekleriyle sunuyo-

24 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

ruz. Dış ticaret odaklı bu paketlerimiz firmalara ithalat ve ihracat işlemlerinden doğan farklı masraf ve komisyonlarda önemli avantaj ve muafiyetler sağlıyor. Firmaların bir yıl boyunca yalnızca tek bir ücret ödeyerek bankacılık ve dış ticaret işlemlerini gerçekleştirmelerine imkan tanıyor.”

Kobi paketlerine başvuru için herhangi bir ön koşul bulunmadığını söyleyen Yapı Kredi Genel Müdür Yardımcısı Serkan Ülgen, “Farklı ölçekteki tüm işletmeler, kendileri için en uygun ürün ve hizmetten yararlanabilmek için şubelerimize başvuruda bulunabilir.” dedi.

FİNANS

TEB, KOBİ’LERİ GELECEĞİN KOŞULLARINA HAZIRLIYOR TEB KOBİ BANKACILIĞI KIDEMLİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI VE GENEL MÜDÜR VEKİLİ TURGUT BOZ: “KOBİ’LERİMİZİ GELECEĞİN KOŞULLARINA HAZIRLAMA ADINA TEB KOBİ AKADEMİ, TEB KOBİ DANIŞMANLARI PROGRAMI, TEB KOBİ TV GİBİ SEKTÖRDE FARK YARATAN HİZMETLER SUNUYORUZ.” TEB KOBİ Bankacılığı Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Müdür Vekili Turgut Boz, KOBİ bankacılığı ile ilgili sorularımızı cevapladı.

KOBİ’lere ne tür destekler veriyorsunuz?

Türk Ekonomi Bankası (TEB) olarak 13 yıldan bu yana ‘Danışman Banka’ anlayışı-

Turgut Boz

mızla KOBİ’lerin gelişmesine ve rekabette güçlenmelerine destek veriyoruz. Bu doğrultuda sektöre kazandırdığımız KOBİ Bankacılığı alanında, KOBİ’lerimizi geleceğin koşullarına hazırlıyor ve rekabette öne çıkmalarını sağlayacak ürün ve hizmetlere odaklanıyoruz.

Bu ürün ve hizmetlere örnek verebilir misiniz?

KOBİ’lere elde ettikleri finansmanı nasıl kullanabilecekleri konusunda yol göstermek adına TEB KOBİ Akademi, TEB KOBİ Danışmanları Programı, TEB KOBİ TV gibi sektörde fark yaratan, katma değerli hizmetler sunuyoruz.

Bankacılık sektöründe KOBİ’lere yönelik hazırlanan ilk internet televizyonu olma özelliği taşıyan ve bizi sektörde farklılaştıran TEB KOBİ TV ile 7 gün 24 saat yayın yaparak, ekonomi, piyasa ve iş hayatının nabzını tutan haberleriyle KOBİ’lere yol gösteriyoruz.

TEB KOBİ Akademi neler yapıyor?

TEB KOBİ Akademi ile il il geziyor, KOBİ’lerin büyüme ve gelişme süreçlerinde kritik önemi olan konularda özel eğitim ve atölye çalışmaları düzenliyoruz. Bugüne kadar ülke genelinde 117 etkinlikte 25 binden fazla KOBİ ile bir araya geldik.

TEB KOBİ Danışmanları ile ilgili bilgi verebilir misiniz?

Müşteri temsilcilerimizi iki yıl boyunca özel olarak eğitiyor ve onları KOBİ Danışmanı olarak yetiştiriyoruz. TEB KOBİ Danışmanları, işlerini büyütmek isteyen esnaf ve KOBİ’lere işletmeleriyle ilgili ihtiyaç duydukları birçok konuda rehberlik ediyor. TEB KOBİ Yurtdışı Pazarlama ve Satış Uzmanları da KOBİ’lere dış ticaret ile ilgili ihtiyaç duydukları konularda rehberlik ederek gelişim ve büyüme yolunda onlara destek oluyor.

Bir ilk olan TEB KOBİ TV’den de bahseder misiniz?

Bankacılık sektöründe KOBİ’lere yönelik hazırlanan ilk Internet televizyonu olma özelliği taşıyan ve bizi sektörde farklılaştıran TEB KOBİ TV (www.tebkobitv.com), 7 gün 24 saat yayın yapıyor. Ekonomi, piyasa ve iş hayatının nabzını tutan haberleriyle KOBİ’lere yol gösteriyor. 10 binden fazla video ve ayda ortalama 1,5 milyonu aşkın izlenimle tematik yayın yapan TEB KOBİ TV ile KOBİ’ler sadece gündemi takip etmekle kalmıyor, vergiden sosyal güvenliğe, iş hukukundan işletme yönetimine, teknolojiden dış ticarete kadar pek çok konuda, TEB KOBİ TV uzmanlarına merak ettiklerini soruyor. TEB KOBİ TV ile KOBİ’lere, girişimcilere ve kadın patronlara yol gösteriyoruz. Bilgi ve ilham veren içeriklerimizle, sektörel haberlerimizle kitlemizi sürekli besliyor, iş hayatında proaktif bir rol üstlenmelerine katkıda bulunuyoruz.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 25

FRANCHISING

FRANCHISE COMPANY’NİN HEDEFİ MARKALARIN GELİŞİMİNE KATKI SAĞLAMAK 2013’ten bu yana The Franchise Company’nin Türkiye temsilciliğini başarılı şekilde yöneten Efrah Ceyhan Atacan ve Aycan Helvacıoğlu, “Markaların yurt içi ve yurt dışında doğru büyümeleri için ‘üçüncü göz ‘stratejisinin önemini pozitif yansımalarıyla fark edeceğiz.” diyor.

22 yıldır iletişim, pazarlama alanında sektörel yayıncılık, fuarcılılık, medya sektörlerinde profesyonel çalışma hayatı bulunan Aycan Helvacıoğlu bilgi birikimi ve deneyimini The Franchise Company ile birleştirdi.

Franchise Company 25 yılı aşkın süredir uzman franchise danışman ekibiyle İngiltere’ de iki şubesi ile hizmet veren, İngiltere Franchise Birliği akreditasyonlu bir franchise danışmanlık firmasıdır. Firmanın Türkiye ile birlikte Letonya’da Master Franchise bulunuyor. Yerli ve yabancı uzmanları yatırımcıya marka analizi, pazar araştırması ve franchising ve lisanslamanın tüm alanlarında hizmet veriyor.

26 •

“TÜRK MARKALARIN AVM’LERDE KONUMLANMASINI SAĞLAYACAĞIZ”

Aycan Helvacıoğlu

YENİ STRATEJİLER GELİŞTİRİLECEK 2013 yılından bu yana The Franchise Company Türkiye temsilciliğini 5 yıldır başarılı bir şekilde yöneten Efrah Ceyhan Atacan ve Aycan Helvacıoğlu yaptıkları güç birliği ile marka yönetimi başta olmak üzere, franchise veren markaların yurt dışı pazarlama faaliyetleri, uluslararası master franchise hizmetleri, yurt içi ve yurt dışı lokasyon hizmetleri konularında firmalara hizmet verip strateji geliştirecekler.

Franchise Company Yönetici Ortağı Efrah Ceyhan Atacan, “Bu birliktelik markalaşma ve büyüme sürecinde olan

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Efrah Ceyhan Atacan

firmalara pozitif etki sağlayacak. Franchising sisteminin bu kadar hızlı büyümesinin nedenleri arasında, sistem için gerekli sermaye tutarının azlığını, dağıtım kanallarını, girişimcinin motivasyonunu, kabul görmüş bir marka ve kontrol mekanizmasını sayabiliriz.

Rekabetin artmasıyla her firma artık yeni pazarlama stratejilerini incelemek ve uygulamak zorunda. Markaların öncelikle Türkiye pazarında olgunlaşması ve gelişimini tamamlaması çok önemli. Başarısını ulusal ölçekte kanıtlamış markaların global pazarda başarı yakalaması artık çok daha fazla mümkün.” ifadelerinde bulundu.

Şirketin Yönetici Ortak ve Genel Müdürü Aycan Helvacıoğlu, “Avrupa ve Ortadoğu’da lider perakende gruplarının Türkiye temsilciliğini yapıyoruz.

Bu grupların alışveriş merkezlerinde Türk markaların konumlanmasını sağlayacağız. Türkiye’nin 2023 yılına dair belirlenen hizmet ihracatı hedefi 150 milyar dolar. Ayrıca Turquality kapsamında, franchise verilmesi halinde franchising sistemi ile yurt dışında açılacak ve faaliyete geçirilecek mağazalara ilişkin dekorasyon harcamaları mağaza başına en fazla 50 bin dolar olmak üzere toplam 10 mağaza desteği bulunmaktadır.

Dünyada hizmet sektörünün çok hızlı bir büyüme kaydettiğini görüyoruz.

Hizmet sektörünün büyümesine paralel şekilde, franchising sisteminde de çok hızlı bir büyüme oldu.

Yurt dışı planlaması olan markaları yatırımcılar ile buluşturmayı hedefliyoruz. Özellikle hizmet ihracatına gastronomi, reklamcılık, perakende sektörlerinin dahil olması, franchise veren markaların yurt dışı projelerinde önemli bir rol oynayacak…

FRANCHISING

TAB GIDA’DAN ‘ANAHTAR TESLİMİ’ AVANTAJLI FIRSATLAR Kurduğu gıda ekosistemi sayesinde franchıse yatırımcılara anahtar teslim işletme modeli sunan TAB Gıda, kontrollü büyümek isteyen İlhan Erkan Türkiye’de 24 yıllık tecrübesiyle hızlı servis restoran zinciri sektörünün lideri konumunda olan TAB Gıda, bünyesindeki Burger King, Arby’s, Popeyes, Sbarro ve kendi kurduğu Usta Dönerci markalarına yatırım yapmak isteyen girişimcilere avantajlı anahtar teslimi işletme fırsatı sunuyor.

Gıda işletmeciliği konusunda tüm çözümleri kendi bünyesinde sunan iş modeli ile dünyada benzersiz bir gıda ekosistemine sahip olan TAB Gıda, bünyesindeki markalara yatırım yapmak isteyen yatırımcılara; tedarik zinciri yönetimi, operasyonel ve pazarlama tecrübesinin yanı sıra satın alma gücünden faydalanma imkânı sağlıyor. Ortaya koyduğu müşteri deneyimine odaklı yenilikçi ve verimli iş modeli ile yatırımcısını destekleyen TAB Gıda, üretim alanında sahip olduğu et, salata, ekmek ve patates fabrikalarıyla da franchise yatırımcılara avantajlı fırsatlar sunuyor.

“KONTROLLÜ BÜYÜMEK İSTEYEN GİRİŞİMCİLERİ BEKLİYORUZ” Yatırımcılara sundukları avantajlı franchise fırsatları ile sektöre yön vermeye devam ettiklerini ifade eden TAB Gıda Franchise Müdürü İlhan Erkan, sahip oldukları ekosistemin kapısını ardına kadar tüm yatırımcılara açtıklarına dikkat çekti. Risk almak istemeyen ancak kontrollü büyümek isteyen girişimci

28 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

girişimcilere önemli fırsatlar sunuyor. yatırımcıları beklediklerini belirten Erkan, “TAB Gıda çatısı altında hizmet veren Burger King, Popeyes, Sbarro, Arby’s ve Usta Dönerci markaları için yatırımcılarımıza anahtar teslim işletme seçeneği sunuyoruz.

Bugün Burger King’in Türkiye’de faaliyet gösteren 650’den fazla restoranı içinde 250’den fazla restoranı franchise olarak hizmet veriyor. Burger King’in yanı sıra 80’e yakın Sbarro, 200’ü aşkın Popeyes, 70’den fazla Arby’s ve 140’tan fazla Usta Dönerci restoranı ile kaliteden ödün vermeden hizmet veriyoruz. Güçlü işletme modelimizle sektöre yön vermeye devam ediyoruz.” açıklamasında bulundu.

İSTER ANAHTAR TESLİM, İSTER KENDİN YAP TAB Gıda markalarında yatırım maliyeti; restoranın yerine, tipine, bulunduğu konuma ve büyüklüğüne bağlı olarak değişiyor. Bununla birlikte franchise yatırımları Burger King için 500 bin USD+KDV ’den, Popeyes için 400 bin USD+KDV’den, Sbarro için 250 bin USD+KDV’den, Arby’s için 400 bin USD+KDV ’den, Usta Dönerci için ise 250 bin USD+KDV’den başlıyor. TAB Gıda yatırımcılara iki ayrı opsiyon sunuyor. Birinci opsiyon AVM dışında yer alan restoranları kapsıyor ve yatırımcılar dilerse inşaat ve ekipman yatırımını kendileri üstleniyor. İkinci opsiyonda ise yatırım tamamen TAB Gıda tarafından yapılarak anahtar teslim modeliyle hayata geçiriliyor.

FRANCHISING

GÖNÜL KAHVESİ HIZLA BÜYÜYOR

K

ısaca Gönül Kahvesi hakkında bilgi alabilir miyiz? Nasıl bir konsepte sahipsiniz?

Gönül Kahvesi, temelleri 90’lı yılların başında matematik tabanlı atılarak akılcı şekilde kurgulanmış “koyu kahveci” zinciridir. Markamızı inovatif düşünce yapılı olarak tanımlayabiliriz. Bu yapı içerisinde menümüzü içecek ağırlıklı tutuyor, özellikle kahve kokusuna yemek kokusunu karıştırmıyoruz. Şu an kaç şube ile faaliyet gösteriyorsunuz?

90’ı aşkın şubemizle yurt içi ve yurt dışında hızla büyüyoruz. Avusturya, Bahreyn ve BosnaHersek’ten sonra, yakında Almanya’dayız.

ŞUBELERİMİZ BUTİK ANLAYIŞIMIZA UYGUN HİZMET ETMELİ Franchise şartlarınız ve franchise bedeliniz nedir?

Franchise’larımızdan öncelikli isteğimiz, şubelerimizin butik anlayışımıza uygun hizmeti sürdürebilmeleri ve misafirlerimizin tüm şubelerimizde Gönül Kahvesi standartlarına uygun şekilde servis alabilmeleridir. Buna ek olarak ortalama 100 metrekare kapalı, 150 metrekare açık alanda hizmet verebileceğimiz mekânları seçiyoruz. Franchise bedelimiz ise 150 bin Türk Lirası.

Etkinlikler ve sosyal sorumluluk projeleri de düzenlediğinizi biliyoruz. Bunlar hakkında bilgi verebilir misiniz?

Yurt içi ve yurt dışı genelinde gerçekleşen dernek, kurum ve kuruluş etkinlikleri, üniversiteler, kısacası Türk Kahvesinin tanıtılabileceği her platformda Gönül Harmanı Türk Kahvemizi ikram etmekteyiz.

GÖNÜL KAHVESİ EXPRESS… Yeni yatırım planlarınızı ve hedeflerinizi öğrenebilir miyiz? Öncelikle Türk Kahvesi kültürünün dünya genelinde yaygınlaşmasını hedefliyoruz. Bunun yanı sıra gelenekselleşmiş mağazacılık anlayışının dışına çıkarak, yeni şube açılımlarımızın yanı sıra ‘’Gönül Kahvesi Express’’ i misafirlerimizle buluşturuyoruz. 2019 hedefimiz ise yurt içi ve yurt dışında 120 şubeyi aşmak. ‘’Dünyada bir gün herkes Türk Kahvesi’ni tadacak.’’

30 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Yaman Yardımcı

TÜRK KAHVESİ KÜLTÜRÜNÜN DÜNYA GENELİNDE YAYGINLAŞMASINI HEDEFLEDİKLERİNİ SÖYLEYEN GÖNÜL KAHVESİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI YAMAN YARDIMCI, “2019 HEDEFİMİZ YURT İÇİ VE YURT DIŞINDA 120 ŞUBEYİ AŞMAK.” DİYOR.

FRANCHISING

CAFFE TRIANO

DÜRÜST VE ÇALIŞKAN YATIRIMCILARLA

BÜYÜMEK İSTİYOR

Şu an kaç şubeniz var? Şu an 6 şubeyle faaliyet gösteriyoruz. Şubelerimiz Muğla Bodrum, Muğla Milas, Muğla Güllük, Muğla Ortakent, Aydın Söke ve İzmir Çiğli’de. Yeni şubelerimiz için görüşmelerimiz devam ediyor.

200 METREKARE YER ŞARTIMIZ VAR

Hasan Aykal

İlk 10 şubeye kadar franchise bedeli ve ciro primi almayacaklarını belirten Caffe Triano Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Aykal, “Dürüst, çalışkan ve işinin başında duran yatırımcılarla birlikte çalışmak istiyoruz.” diyor.

Son dönemlerde Türk kahve sektöründe hızlı bir yükseliş göze çarpıyor. Yabancı kahve zincirlerinin yanı sıra Türk markaları da hızla şubeleşiyor. Franchise sistemiyle büyüyen markalardan biri de Caffe Triano. Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Aykal’a Caffe Triano ile ilgili sorularımızı yönelttik.

Caffe Triano’nun hikayesini sizden dinleyebilir miyiz?

Caffe Triano, Ar-Ge çalışmasına 2012 yılında başladı. İlk şubemizi 2015 yılında Muğla Bodrum’da açtık. Butik üretim tesisi olan bir şirketiz. Kahve, pasta, çikolata ve aperatif çeşitlerimizle zengin bir menüye sahibiz.

32 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Franchise şartlarınız neler? İlk 10 şube için franchise bedeli ve yüzde 3 olan ciro primi alınmayacak. 100 metrekare içeride, 100 metrekare dışarıda olmak üzere toplam 200 metrekare yer şartımız var. Ürünlerin hepsi merkez depomuzdan veya anlaşmalı olduğumuz tedarikçiler tarafından gönderilir. Şube açılmadan önce Caffe Triano’nun, lokasyonun uygunluğuna karar vermiş olması gerekiyor. Ayrıca şubenin açılacağı lokasyon ve şehirle ilgili araştırma yapılmalıdır.

Konseptleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Caffe Triano, cadde lokasyonlarında ‘shop’, AVM’lerde ise hem ‘shop’ hem ‘kiosk’ konseptiyle hizmet veriyor. Ayrıca benzin istasyonları için ‘express şube’ konseptimiz var. Nargile menüsü olan kopseptimiz ise Caffe Triano Plus.

HER ŞUBENİN PROJESİNİ KENDİMİZ YÜRÜTÜYORUZ Yeni şubelerin projesini siz mi yürütüyorsunuz?

Caffe Triano, açılacak her şubenin projesini kendisi yürütmekte, mekânı her şeyi ile hazır olacak şekilde ‘franchise’a teslim etmektedir. Aynı zamanda şubelerinde çalışacak personelleri temin etmekte, tüm barista ve servis personeline eğitim vermektedir. Franchising sözleşmelerimiz 10 yıl boyunca geçerlidir. Süre bitiminde taraflar arasında anlaşma olduğu takdirde otomatik olarak yenilenmektedir. Şubeleriniz arasında ürün ve hizmet farkı var mı? Şubelerimizde kesinlikle ürün ve hizmet kalitesinde bir değişiklik olmaz; ancak farklı konseptlerimiz olduğu için ürün çeşidi farklılık gösterebilir. Uzman kadromuz ile denetim ve eğitimlerimizi sürekli olarak yapıyoruz.

Yeni yatırım planları var mı?

Yılda 2 yeni şube hedefimiz var. Dürüst, çalışkan ve işinin başında duran yatırımcılarla birlikte çalışmak istiyoruz. Ayrıca 2019 yılında 2000 metrekarelik yeni üretim tesisimizle online satışa da başlamış olacağız..

GIDA

NAMLI ZEYTİNLERİ’NİN DOĞASINDA SAĞLIK VAR yolunda önemli bir adım atmıştır. 1996’da VolkanHüseyin Durmaz kardeşler bayrağı devralarak çekirdekten yetişmenin verdiği tecrübeyle her geçen yıl çıtayı yükseltmiştir.

AYLIK 500 TON ÜRETİM KAPASİTEMİZ VAR

Uğur Tetik

Namlı Zeytinleri Türkiye Satış Müdürü Uğur Tetik, “Sloganımız ‘Doğasında Sağlık Var’…

Kendi soframıza koymayacağımız bir zeytini ne üretiyor ne de satışa sunuyoruz.” diyor.

Zeytincilik sektörünün önde gelen firmalarından biri de Bursa Gemlik merkezli Namlı Zeytinleri. Siyah ve yeşil zeytin çeşitlerinin yanı sıra zeytin yağı, gurme ve kozmetik ürünleri de üretiyor. Firmada babadan devralınan bayrağı şu an Volkan-Hüseyin Durmaz kardeşler taşıyor. Türkiye Satış Müdürü Uğur Tetik ile Namlı Zeytinleri’nin hikâyesini ve ürünlerini konuştuk. Öncelikle Namlı Zeytin hakkında kısaca bilgi alabilir miyiz? Ne zaman, nerede kuruldu? Tesislerinin özellikleri ve üretim kapasitesi nedir?

Kurucumuz, Mehmet Durmaz. 1978’de küfelerde zeytin satmaya başlayarak bugünkü şirketimizin temellerini atmış ve Mehmet Durmaz Zeytinleri’ni kurmuştur. Özenle üretip satılan bu kaliteli zeytinlere artan talep sonucunda namı giderek yayılmış, 1993’te de Namlı Zeytinleri’ni kurup tesisleşme ve marka olma

Tesislerinizden bahsedebilir misiniz biraz?

Gemlik ve Akhisar bölgesinde olmak üzere iki tesisimiz var. Gemlik’teki tesislerimizin 5 bin 500 metrekaresi kapalı, 4 bin 500 metrekaresi de açık alan. Akhisar’daki tesisimiz ise 2 bin metrekare kapalı, bin 500 metrekare açık alana sahip. Gemlik tesislerimizde siyah zeytin, Akhisar tesisimizde ise yeşil zeytin üretimi yapılıyor. Aylık 350 ton siyah zeytin, 150 ton yeşil zeytin üretim kapasitesine sahibiz.

TANINMIŞ BİR MARKA OLMANIN SORUMLULUĞUNU TAŞIYORUZ Zeytinlerinizi farklı kılan özellikler nelerdir?

Kendi soframıza koymayacağımız bir zeytini ne üretiyor ne de satışa sunuyoruz. ‘Doğasında Sağlık Var’ sloganıyla çıktığımız bu yolda tanınmış ve güçlü marka olmanın sorumluluğunu taşıyoruz. Sağlıktan

ve doğallıktan ödün vermiyoruz. Hasat zamanı tarladan alınan zeytinlerdeki pestisit (zirai ilaç kalıntısı) analizlerinden başlayarak üretimin gerekli kritik noktalarında ve bitmiş ürünlerimizde, gerek kendi laboratuvarımızda gerekse dış laboratuvarlarda yapılan analizlerin ve kontrollerin ışığında kalıntı veya koruyucu olmaması konusunda ciddi hassasiyet gösteriyoruz. Ambalajların üzerindeki ‘Namlı’ markası, ürünlerimizin güvenle tüketilebileceğine, ilgili tüm yasal gerekliliklerin yerine getirildiğine ve şirketimizin yüksek kalite standartlarına sahip olduğuna dair taahhüdümüzdür.

BİRÇOK ÜLKEYE İHRACAT YAPIYORUZ Başta helal gıda ile ilgili olmak üzere sahip olduğunuz sertifika ve belgelerden de bahsedebilir misiniz?

Namlı ve Volkan markası adıyla, gıda üretim şartlarına uygun olarak ISO22000, HACCP, FSSC ve BRC belgelerine sahibiz. Ürünlerinizi hangi ülkelere ihraç ediyorsunuz?

Siyah ve yeşil zeytin olarak Almanya, Bulgaristan, Romanya, Kıbrıs, Kosova, Ukrayna gibi ülkelere ihracat yapıyoruz.

Dubai ve Almanya başta olmak üzere çeşitli fuarlara katılarak ihracat hedeflerimizi ileriye taşımak için çaba gösteriyoruz.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 33

GIDA

FORA ZEYTİN’DEN SON ÇEYREKTE İHRACAT ATAĞI

Efe Yazıcı Türkiye’nin yanı sıra uluslararası pazarlarda da hızla büyüyen Fora Zeytin, 2018’in son çeyreğinde ihracat hedeflerini büyüttü.

Genel Müdür Efe Yazıcı, yeni pazarlara ulaşmak için sürekli fuarlara katıldıklarını ifade ediyor.

Barışın ve bereketin simgesi olan zeytini sofralara ulaştıran Fora Zeytin, yurt dışında büyüme hedeflerini artırıyor. Dünyanın en büyük zeytin işleme fabrikasında, her ülkenin talebine uygun üretim yapabilecek kapasiteye sahip Fora Zeytin, dünya devleriyle yarışıyor.

Uluslararası piyasada ülkeler arasında ciddi bir rekabet olduğunu söyleyen Fora Zeytin Genel Müdürü Efe Yazıcı, “50’ye yakın ülkeye ihracat yapıyoruz. Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Avrupa ülkeleri gibi zeytin ithal eden önemli pazarların yanı sıra Ortadoğu, Balkanlar, Romanya, Azerbaycan gibi yakın ülkelere de

ürünlerimizi gönderiyoruz. Yeni pazarlara ulaşmak için sürekli fuarlara katılıyoruz. Afrika, Çin ve Japonya gibi damak tadı farklı ülkelere de zeytinlerimizi ve zeytinyağımızı tanıtıyoruz.” diyor.

HER ÜLKENİN KALİTE STANDARTLARINA UYGUN ÜRETİM Yazıcı, Amerika ve Rusya gibi daha önce ihracat yapılmayan ülkelerle sıcak temas halinde olduklarını da belirtiyor: “Ülkelerin bizi tercih etmesinde en önemli nokta, her ülkenin kalite standartlarına uygun üretim yapabilmemiz. Gıda üretimi ve satışı, tüm dünyada hassas

olunması gereken bir konu. Ayrıca dünyanın en büyük entegre zeytin işleme fabrikasına sahip olduğumuz için Amerika ve Rusya gibi ülkeler için çok büyük tonajda talebi hızlı şekilde karşılayabiliyoruz.”

En iyi zeytinleri seçerek Fora Zeytin’in modern tesislerinde işleyip sağlıklı ambalajlarda sofralara ulaştırdıklarını söyleyen Yazıcı, “200’den fazla ürün çeşidimizi tüketicilerimizle buluşturuyoruz. Herkesin damak tadı ve sofrasına göre farklı zeytin üretiyoruz. Yurt dışında da tüm çeşitlerimiz beğeniyle karşılanıyor. Herkesin tercihi olan Fora Fit’e karşı da özel bir ilgi var.” diye konuşuyor.

FORA, DÜNYANIN EN BÜYÜK ZEYTİN İŞLEME TESİSLERİNDEN BİRİNE SAHİP Fora Zeytin’in yüksek kaliteli zeytin ve zeytinyağı ürünleri, Balıkesir’in Havran ilçesindeki son teknolojiyle donatılmış tesislerde üretiliyor. Dünyanın en büyük zeytin işleme tesislerinden biri olan fabrika, 1994’te kuruldu. Fora, yüksek kalite zeytinleri Türkiye’nin en iyi zeytin yetiştiren bölgelerinden seçiyor. Toplandığı gibi fabrikaya gelen zeytinler, ileri teknolojiyle işlenerek, tüm tazeliği ve enfes tadıyla hijyenik olarak sofralara ulaşıyor. Çevre ve sağlık, Fora Zeytin’in birinci önceliği. Fora, sınırlı miktarlarda natürel sızma zeytinyağı da üretiyor.

34 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

KAPAK KONUĞU

KARESİ BELEDİYESİ YÜZLERİ HEP GÜLDÜRÜYOR

BALIKESİR’E BAĞLI KARESİ İLÇESİ, SON DÖNEMLERDE YAPILAN HİZMET VE YATIRIMLARLA DİKKAT ÇEKİYOR. KARESİ BELEDİYESİ, HALKIN YÜZÜNÜ GÜLDÜREN ÇALIŞMALARA İMZA ATARKEN; BAŞKAN YÜCEL YILMAZ, “DÜSTURUMUZ, ‘İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN’. PROJELERİMİZİN MERKEZİNDE HEP İNSAN VAR.” DİYOR.

36 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

KAPAK KONUĞU

Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz

K

aresi Belediyesi, halkın yüzünü güldüren hizmet ve yatırımlara imza atıyor.

Daha hızlı, kaliteli ve etkin hizmet üretmek amacıyla sık sık kırsal mahalleleri ziyaret eden Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, “Halkımızın gözlerinin içinin gülmesi, bizleri de çok mutlu ediyor.” diyor.

Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz ve ekibi, hem ilçe merkezinde hem de kırsal mahallelerde ayak basmadık yer bırakmıyor. Her gittiği mahallede vatandaşlar, Başkan Yılmaz’ı güler yüzle karşılayıp bağırlarına basıyor. Halkın istek ve beklentileri doğrultusunda hizmet üretmek için sık sık mahalle ziyaretleri yapan Yücel Yılmaz, her hafta bir kırsal mahallede vatandaşlarla bir araya geliyor. Yılmaz, Karesi’nin yönetiminde ilçe sakinlerinin söz sahibi olması noktasında bu tür ziyaretleri önemsediklerini ifade ediyor.

‘İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN’ Yerel yönetim anlayışlarının temelinde belediye ve vatandaş arasındaki mesafeyi olabildiğince kısaltmak olduğunu vurgulayan Başkan Yılmaz, “Projelerin merkezine insanımızı alarak ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ düsturuyla çalışmalarımıza yön veriyoruz. Şehrimizi modern, sağlıklı ve yaşanabilir bir şekilde gelecek nesillere el birliğiyle taşıyacağız. Burada bize yardımcı olacak en büyük unsur hemşehrilerimizdir.” diyor.

Mahalle kültürüne önem verdiklerini de söyleyen Yılmaz, “Yaptığımız köy konaklarımızla bu kültürü koruyarak geleceğe taşıyoruz. Halkımızın gözlerinin içinin gülmesi ve hizmetlerimizden memnun olması bizleri de çok mutlu ediyor.” şeklinde konuşuyor.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 37

KAPAK KONUĞU satlar’ projesi de ele alındı. Proje ile ülkemize göç etmek durumunda kalan yabancı ailelere ve çocuklarına Türkçe eğitimi verilecek, Türk kültürü tanıtılacak. Ayrıca onların sosyal hayata kazandırması ve eğitim hayatlarındaki başarılarının artırılması için çalışmalar yapılacak.

KARESİLİ KADINLAR GÜL YETİŞTİRECEK

KARESİ’DE KADINLARIN DA YÜZÜ GÜLÜYOR Karesi’de herkesin olduğu gibi kadınların da yüzü gülüyor. Karesi Belediyesi, kadın ve aileye yönelik çok sayıda projeyi hayata geçiriyor. Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) ile işbirliği yaparak kadın, aile ve demokrasiye yönelik çok sayıda projeyi hayata geçiren Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, KADEM Başkanı Dr. Saliha Okur Gümrükçüoğlu’nu ziyaret etti.

Eşi Mehtap Yılmaz ve KADEM İl Temsilcisi Zeliha Kahraman’ın da bulunduğu ziyarette, başta ‘Gülistan’ projesi olmak üzere, yapılan ve yapılması planlanan birçok proje hakkında paylaşımlarda bulunuldu.

Ziyarette Karesi Belediyesi, Karesi Kent Konseyi ve KADEM işbirliğinde yürütülen ‘Göçle Gelen Fır-

38 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

KADEM işbirliğinde önümüzdeki günlerde başlatılacak olan ‘Gülistan’ projesiyle kırsal mahallelerde yaşayan dezavantajlı kadınlara gül yetiştiriciliği eğitimleri verilecek. Ardından eğitime katılan kadınlara gül fidanı dağıtılacak. “Çorak topraklardan gül kokan, üreten ellere; gül ile Karesi kadının gönlünde” sloganıyla yürütülecek proje kapsamında gül bahçesi oluşturularak kırsal mahallelerdeki kadınların gülsuyu, gül şurubu, gül yağı gibi ürünleri üretmesi sağlanacak. Proje ile kadınların üretime dahil edilerek aile bütçelerine ve ülke ekonomisine katkı sağlaması hedefleniyor.

BAŞARININ ANAHTARI İYİ PLANLAMA Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri Türkiye Haritalandırması Pilot Projesi Çalıştayı’nda konuşan Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, ‘kalkınma’ ve ‘eşitlik’ vurgusu yaparak “Başarının yolu planlamadan geçiyor.” dedi. İmza attığı proje ve yürüttüğü faaliyetlerle Türkiye’de örnek belediyeler arasında yerini alan Karesi Belediyesi, UCLG-MEWA Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri Türkiye Haritalandırması Pilot Projesi Çalıştayı’na ev sahipliği yaptı. Karesi Belediyesi’nin 250’den fazla proje ve faaliyetinin Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri doğrultusunda ele alındığı ve iki gün boyunca süren çalıştayın açılışına UCLG-MEWA Genel Sekreteri Mehmet

KAPAK KONUĞU Duman ve Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz katıldı. Toplantının açılış konuşmasında ‘kalkınma’ ve ‘eşitlik’ vurgusu yapan Başkan Yılmaz, planlama olmadan başarının da olmayacağına dikkat çekerek, “Bu iş aşk, gönül işi.” dedi.

Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’ın Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri hakkında ciddi çalışmalar yapan ve bu meseleyi dert edinen yerel liderlerden biri olduğuna dikkat çeken UCLG-MEWA Genel Sekreteri Mehmet Duman, “Bu çalıştayımız sayesinde de 17 hedefle ilgili gereken çalışmayı yapıp bundan sonraki süreçteki yol haritamızı belirlememiz açısından önemli çıktılar elde edeceğiz. Başkanımız Sayın Yücel Yılmaz, nisan ayındaki toplantımızda ‘İnsana ve insanlığa hizmet etmek ayrı bir onur’ demişti. Bizim için de Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri insan yararının odak noktası olarak alındığı bir rehber niteliği taşımaktadır.” dedi.

ğişiklikleri yapın. Tesadüfen yapıldığını zannettiğiniz şeyler aslında 2014 yılında yaptığımız planlamanın bir sonucu. Şehri kalkındıralım, insanlara eşit hizmet sunalım düsturunu benimsiyoruz.” açıklamasında bulundu.

PLANLAMA OLMAZSA GEMİ YÜRÜMEZ Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin yerel yönetimlerde uygulanmasını önemsediklerini söyleyen Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, “Bir şeyin kurgusu, kaygısı, planlaması olmazsa hiçbir rüzgar o gemiye yardımcı olmaz. Mutlaka bir hedefiniz olması lazım. Biz istiyoruz ki Balıkesir gelişmiş ülkelerin şehirleri gibi olsun, insanlar güzel gelirler kazansın, birbirine güven duysun, yaşadığı şehirde güvenlik sorunu olmasın, yaşadığı şehirde tartışma olmasın, yaşadığı şehirde her şeye kolay erişim olsun.” dedi.

KALKINMA VE EŞİT HİZMET VURGUSU Sürdürülebilir bir belediyecilik anlayışını benimsediklerini ifade eden Başkan Yücel Yılmaz, “Bunun için öncelikle sürekli düşünen bir sistem kurmamız ve değişime ayak uydurmamız lazım. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin ilk mantığı ‘düzen’. Yani bir şeyi yapıyorsanız bunu düzenli yapın. Düzenli yaptığınız şeyi geliştirerek yapın. Yani sayısal verilerle takip edin, ihtiyaca uygun de-

BU İŞ AŞK İŞİ, GÖNÜL İŞİ Karesi Belediyesi’nin Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini 2014’te kabul ederek uygulanmasında aktif bir şekilde rol aldığını belirten Başkan Yılmaz, “Bu çalıştayın ülkemize, ülkemizde olan sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin uygulanabilirliği dünyaya yayılsın istiyoruz.

Hep beraber güzel örneklerle yerelden kalkınmayı örnekleyebilecek şehrimiz var. Bizim bir avantajımız var. Gerçekten ne yaparsak ortaya çıkabilecek bir ilimiz var. Yani bu avantajı çok iyi kullanmamız lazım. Heyecanımız, beklentilerimiz var. Bu iş aşk, gönül işi.” dedi.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 39

KAPAK KONUĞU ŞEHİTLERİN İSMİ PARKLARDA YAŞAYACAK

GELENEKSEL SANATLARIN USTA ELLERİ KARESİ’DE BULUŞTU Geleneksel sanatlarını yarınlara taşımayı amaçlayan ve Karesi Kent Konseyi tarafından bu yıl 3. kez düzenlenen Karesi Hünerli Eller Geleneksel Sanatlar Yarışması’na İngiltere, Suriye, Mısır, Rusya ve Kazakistan’ın yanı sıra Türkiye’nin birçok farklı ilinden gönderilen 143 eser, UNESCO tarafından ‘Yaşayan İnsan Hazinesi’ olarak ilan edilen usta sanatçıların da aralarında bulunduğu 25 kişilik seçici kurul tarafından titizlikle değerlendirildi. Eserlerin seçme ve değerlendirmesinin yapıldığı toplantıya Karesi Kaymakamı Abdulkadir Demir ve Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz da katıldı.

Keçe, tezhip, hüsn-i hat, minyatür, ebru, çini, Balıkesir pullusu ve kırkyama alanlarında düzenlenen Karesi Hünerli Eller Geleneksel Sanatlar Yarışması’nda eserleri değerlendiren hocalarla bir araya gelen Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, “Geleneksel el sanatlarının aslına uygun bir şekilde yaşatılmasını; hat, tezhip, minyatür ve çini gibi İslam sanatlarının ve yöremize ait değerlerin uluslararası mecrada daha iyi tanınmasını arzuluyor, bu amaçla 3 yıldır bu yarışmayı düzenliyoruz.” dedi.

Büyük Türk Medeniyeti’ni anlayan, anlatan geleneksel sanatların sürekliliğini sağlayarak yeni ustaların yetişmesi hedefiyle yola çıktıklarını belirten Başkan Yücel Yılmaz, “Yarışmaya eserleriyle katkı veren tüm sanatçılarımıza, eserleri büyük bir titizlikle değerlendiren kıymetli seçici kurul üyelerimize ve bu yarışmanın düzenlenmesinde çok büyük emekleri olan Karesi Kent Konseyimize teşekkür ediyorum.” açıklamasında bulundu.

40 •

w w w . h izm e tix . c om.tr >> Hizmetix

Karesi Belediye Meclisi, şehit ailelerinin de katıldığı toplantıda; Şehit Piyade Er Orhan Faruk Baytekin, Şehit Jandarma Astsubay Üstçavuş Ferruh Kulaoğlu, Şehit Astsubay Cemil Erkek’in isimlerini parklara verdi.

Meclis toplantısı, Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz başkanlığında, Belediye Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi. Terör örgütlerine yönelik sürdürdüğü operasyonlarda şehit düşen kahraman askerlerin isimlerinin ilçedeki parklara verildiği toplantıya Şehit Piyade Er Orhan Faruk Baytekin, Şehit Jandarma Astsubay Üstçavuş Ferruh Kulaoğlu ve Şehit Astsubay Cemil Erkek’in aileleri de katıldı. Şehit Piyade Er Orhan Faruk Baytekin’in ismi Toygar Mahallesi Serçe Sokak’ta bulunan parka verilirken; Kayabey Mahallesi Başsinlik Sokak’taki parka Jandarma Astsubay Üstçavuş Ferruh Kulaoğlu’nun, Paşaalanı Mahallesi Mimar Sinan Caddesi 229. Sokak’taki parka ise Şehit Astsubay Cemil Erkek’in ismi verildi.

CHP ve MHP’li meclis üyeleriyle birlikte şehit ailelerine Kuran-ı Kerim ve Türk bayrağı hediye eden Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, “Onlar yalnızca sizin evlatlarınız değil artık. Onlar bizim, bu halkın evlatlarıdır. Anılarını yaşatmak da hepimizin görevidir. 3 kahraman şehidimizin anısı bundan sonra parklarımızda yaşayacak.

Ben başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.” dedi.

BELEDİYELER

BİLECİK

BELEDİYESİ’NDEN

SEVGİ DOLU HİZMETLER

BAŞARILI ÇALIŞMALARA İMZA ATAN BİLECİK BELEDİYESİ, SEVGİ YOLU PROJESİNİ DE HAYATA GEÇİRDİ. SIRADA MİNİKLERİ SEVİNDİRECEK ÇOCUK TRAFİK EĞİTİM PİSTİ VAR. BELEDİYE BAŞKANI NİHAT CAN, “ARKADAŞLARIMIZLA BİRLİKTE ŞEHRİMİZ VE İNSANIMIZ İÇİN GECE GÜNDÜZ DEMEDEN ÇALIŞIYORUZ.” DİYOR.

temel ihtiyaç ve hizmetlerini gidermenin yanı sıra bu tür estetik değeri olan çalışmaları da gerçekleştiriyoruz. İlklerin şehri Bilecik’imizde yine bir ilki gerçekleştirdik. Şehir estetiğine birçok yönüyle katkıda bulunacak sürpriz bir çalışmayı vatandaşlarımızın hizmetine sunduk. Ülkemizde ilk olacak bir aydınlatma sistemi ve kaldırım düzenlemesi ile projemizi gerçekleştirdik.

Vatandaşlarımız ve ilimizi ziyaret edecek konuklarımız, burada güzel bir görüntüyle karşılanacaklar ve birçok fotoğraf karesiyle ilimizden ayrılmış olacaklar. Projenin gerçekleşmesinde emeği olan tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

ÇOCUK TRAFİK EĞİTİM PİSTİ İÇİN DE ÇALIŞMALAR BAŞLADI Bilecik’in estetik görünümüne yeni güzellikler kazandıran Bilecik Belediyesi Sevgi Yolu projesi tamamlandı. Sultaneli Osmanlı Sokağı, Milli Egemenlik Parkı ve Pıtırcık Kapalı Oyun Evi gibi projelerin de yer aldığı cadde, yeni haliyle daha da güzelleşti. “Şehrimiz ve insanımız için gece gündüz demeden çalışıyoruz.” ifadelerini kullanan Bilecik Belediye Başkanı Nihat Can, “Belediyemiz tarafından gerçekleştirilen Sevgi Yolu çalışmamızı tamamladık. Gerçekten ilimize ve hemşehrilerimize yakışır bir çalışma oldu.

Bilecik Belediyesi olarak çok şükür vatandaşlarımızın

Sevgi Yolu’nu tamamlayan Bilecik Belediyesi, Çocuk Trafik Eğitim Pisti için çalışmalara başladı. 3 bin 640 metrekare alan üzerine inşa edilecek Trafik Eğitim Pisti, örnek proje niteliğinde. Pistte çocuklar trafik kurallarını uygulamalı olarak öğrenebilecek. Başkan Yardımcısı Abdullah Ay ve ilgili birim müdürleriyle çalışmanın gerçekleştirildiği alanda incelemelerde bulunan Belediye Başkanı Nihat Can, “Çocuk Trafik Eğitim Pisti’nin en kısa zamanda bitirilerek çocuklarımızın hizmetine sunulması için yoğun çaba harcıyoruz. Proje, tüm altyapısı ve barındırdığı diğer özellikleriyle örnek bir çalışma olacak.”

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 41

BELEDİYELER

YATIRIMLARLA CANLANAN TURŞUYLA ŞENLENEN İLÇE: ÇUBUK ÇUBUK, BELEDİYENİN DEV YATIRIMLARIYLA ANKARA’NIN HER GEÇEN GÜN BÜYÜYEN İLÇELERİNDEN BİRİ. ŞEHİR, HER YIL YAPILAN TURŞU FESTİVALİ İLE DE ÜNLÜ. BELEDİYE BAŞKANI TUNCAY ACEHAN, “BUGÜNE KADAR YAPILAMAYANLARI YAPIYORUZ. FESTİVAL İLE DE HEM TANITIM HEM İHRACAT GERÇEKLEŞTİRİYORUZ.” DİYOR.

B

aşkent Ankara’nın dev yatırımlarla dikkat çeken ilçelerinin başında Çubuk geliyor. İlçeye yapılan yatırımların bir kısmı tamamlanarak hizmete girerken bir kısmında ise sona gelindi. Çubuk Belediye Başkanı Tuncay Acehan, her geçen gün büyüyen ilçeye 45 milyon değerindeki dev yatırımları kazandırmak için gecegündüz çalıştıklarını söylüyor.

“Bugüne kadar yapılamayanları yapmak ve ilçemizi geleceğe taşımak için projeler hazırladık.” diyen Başkan Acehan, “Çok şükür 3 yıl içerisinde mali disiplini sağlayarak borçlarımızı ödedik, esnaflarımıza ve firmalara karşı güveni yeniden kazandık.

Borç içerisindeki belediyeyi yatırım yapabilecek hale getirdik.” diyor.

TURŞU FESTİVALİ’NE MİSAFİR AKINI Çubuk, her yıl eylül ayında Turşu Festivali ile şenleniyor. Bu yıl 13. kez yapılan festivale çevre köy, kasaba ve şehirlerden yoğun katılım oluyor. Yabancı halk oyunu ekiplerinin katıldığı, sanatçıların konserler verdiği festivalde bu yıl 1,5 tonluk dev

42 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

turşu kavanozu dikkat çekti. Olgunlaşması için 3 hafta boyunca karanlık bir ortamda saklanan kavanoz, Guinness Rekorlar Kitabı için hakem heyetinin huzurunda açıldı. İçindeki turşular ziyaretçilere ikram edildi. Çubuk Belediye Başkanı Tuncay Acehan, 30 çeşit turşunun sergilendiği festivalle ilgili şunları söyledi: “Dört gün çok yoğun bir misafir akımına uğradık. Yüz binlerce insan geldi. İlçemizden ürünler aldılar ve giderlerken yüzlerindeki memnuniyet ifadelerini görünce biz de mutlu olduk. Bu festivalle Çubuk turşusunun marka değeri her geçen gün artıyor. Bu yıl kooperatifimizin öncülüğünde inşallah 10 bin ton turşu ihracatı geçekleştireceğiz.”

ÇUBUK BELEDİYESİ’NİN PROJELERİ Festival ve kültürel etkinliklerin yapılması için hazırlanan Çubukabad Parkı ve Festival Alanı iki etapta projelendirilerek hizmete açıldı.

Kendine has mimari özellik taşıyan belediye başkanlık ve hizmet binası inşaatı devam ediyor. Çubuk-Şabanözü yolu üzerinde bulunan modern Çubuk Canlı Hayvan Pazarı tamamlanarak hizmete girdi.

Yıldırım Beyazıt Mahallesi İzzet Begoviç Caddesi’nde bulunan eski belediye lojmanlarının bulunduğu bin 364 metrekarelik alan üzerine İç Anadolu’da örnek olabilecek Osmanlı mimarisine uygun hamam projesi çalışmaları devam ediyor.

Barbaros Mahallesi’nde 7 milyon 187 bin TL’ye mal olan lojistik merkezi ise tamamlandı. Merkezde fen işleri, destek hizmetleri, sağlık işleri, park ve bahçeler, temizlik işleri ile araç bakım atölyeleri yer alıyor.

Kapalı pazar yeri ve kültür merkezinin inşaatı devam ediyor. Kapalı pazar alanı, pazar kurulmadığı günlerde ise otopark olarak kullanılacak.

BELEDİYELER

AFŞİN, ENERJİSİNİ GÜNEŞTEN ALACAK KAHRAMANMARAŞ’IN AFŞİN İLÇESİ, ENERJİSİNİ GÜNEŞTEN ALACAK. AFŞİN BELEDİYESİ, 15 BİN METREKARELİK ALANDA 1 MV/H GÜCÜNDE GÜNEŞ ENERJİ SANTRALİ (GES) YATIRIMI YAPIYOR.

AFŞİN, DEĞERLERİNİ BAŞKENTTE TANITTI

K

ahramanmaraş’a bağlı Afşin ilçesi, yenilenebilir enerji üretmeye hazırlanıyor. Afşin Belediyesi, 15 bin metrekarelik alanda 1 MV/H gücünde Güneş Enerji Santrali (GES) yatırımı gerçekleştiriyor. Santralin iki ay sonra hizmete gireceğini söyleyen Afşin Belediye Başkanı Mehmet Fatih Güven, “Ekonomik dalgalanmalar yüzünden maliyetler biraz artı. Bu sebeple belli bir gecikme olabilir. Ama kısa süre içerisinde inşallah hizmete girecek. İlçemiz için enerji üretmeye en geç 4 ay gibi bir süre içerisinde başlayacağız.” dedi.

Sadece altyapı belediyeciliği yapmadıklarını ifade eden Başkan Güven, “Belediyecilikte sosyal faaliyetlerin de çok fazla olması gerekiyor. Toplum gelişiyor, ihtiyaçlar artıyor ve beklentiler çoğalıyor. Bunu yapabilmenin yolu da öz gelirde artış sağlayabilmekten geçiyor. Bu yaptığımız tesis, Afşin Belediyesi’nin ve sokakların tüm enerji ihtiyaçlarını karşılamaya yetiyor. Yarın sokak aydınlatmalarına katkı kalktığında birçok belediye sıkıntıya girecek. Biz rahatız. Çünkü önlemimizi şimdiden alıyoruz. Devlet sokak aydınlatmalarından desteğini kaldırırsa şimdiden söyleyebiliriz ki Afşin karanlıkta kalmayacak.” dedi.

Afşin Belediyesi, yatırımların yanı sıra tanıtımlara da büyük önem veriyor. Ankara Atatürk Kültür Merkez’inde düzenlenen 3. Kahramanmaraş Tanıtım Günleri’nde Afşin rüzgârı esti. Afşin Belediye Başkanı Mehmet Fatih Güven, tanıtım günleri için gelen ziyaretçilere Afşin’ini tanıttıklarını söyledi.

Kahramanmaraş Valiliği ve Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde düzenlenen Kahramanmaraş Tanıtım Günleri’ne yoğun ziyaretçi katılımı olduğunu belirten Başkan Güven, “Afşin’in değerlerini Ankara’ya taşıdık. Açılışın ardından çok yoğun bir ziyaretçi katılımı gerçekleşti. Özellikle hemşerilerimiz şehrimizin tanıtımı konusunda ciddi katkılar sağlıyorlar. Bizim ana temamız, göz nurumuz Eshab-ı Kehf’imiz ve şehrimizin yetiştirdiği değerli ozan Âşık Mahsuni Şerif. Şehrimizin tarihi ve tabii güzelliklerini bu tür etkinliklerde en iyi şekilde tanıtmaya çalışıyoruz. Fuarımız 4 gün sürdü. İnşallah İzmir ve İstanbul tanıtımları ile devam edecek.” dedi.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 43

BELEDİYELER

KARACASU’DA TEMEL ATMA TÖRENLERİNİ AÇILIŞLAR İZLİYOR AYDIN’A BAĞLI KARACASU İLÇESİ, SON DÖNEMDEKİ HİZMET VE YATIRIMLARLA DİKKAT ÇEKİYOR. MODERN OTOGARA KAVUŞAN KARACASU, TEMELİ ATILAN KÜLTÜR MERKEZİ VE YARI OLİMPİK YÜZME HAVUZU İÇİN DE GÜN SAYIYOR.

Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından 30 Ocak 2017’de temeli atılan Karacasu Terminali, düzenlenen törenle ve dualarla hizmete açıldı. Annesinin geçirdiği rahatsızlıktan dolayı Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun katılamadığı açılış törenine CHP Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız, Sultanhisar Belediye Başkanı Osman Yıldırımkaya, Karacasu CHP İlçe Başkanı Cengiz Çumralı, mahalle muhtarları, belediye meclis üyeleri, Aydın Büyükşehir Belediyesi daire amirleri ve çok sayıda Karacasulu vatandaş katıldı. Törene ev sahipliği yapan Karacasu Belediye Başkanı Mustafa Büyükyapıcı, hizmetleriyle Karacasu’nun çehresini değiştirdiği için Başkan Çerçioğlu’na teşekkür edip annesine acil şifalar diledi. “Özlem Başkanımızla beraber seçimlerde söz verdiğimiz işlerimizi tamamlıyor olmanın gururunu ve onurunu yaşıyoruz.” diyen Mustafa Büyükyapıcı, “Karacasu merkezde yaylamıza ve üniversitemize

44 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

çıkan yolumuzu tamamladık. Seramik ocaklarımıza giden yolumuzu tamamlayarak Dereköy, Alemler, Yazır mahallelerinde çok büyük parke çalışmaları yaptık. Temeli atılan Kültür Merkezimizin de açılış törenini en yakın zamanda gerçekleştireceğiz.” şeklinde konuştu.

Karacasu’yu güzel geleceklerin, güzel yatırımların beklediğini müjdeleyen ve terminalin hayırlı olmasını dileyen Büyükkapıcı, şunları kaydetti: “5 peron, bilet satış gişeleri ve 25 araçlık minibüs terminaline sahip terminalimiz, kafeterya, mescit ve kooperatif ofislerini de içeriyor.”

SIRADA KÜLTÜR MERKEZİ VAR Modern terminale kavuşan Karacasu, kültür merkezi için gün saymaya başladı. Karacasu Kültür Merkezi’nin temeli, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun da katılımıyla atıldı.

Temel atma törenine CHP Aydın

Milletvekili Hüseyin Yıldız, Karacasu Belediye Başkanı Mustafa Büyükyapıcı, Bozdoğan Belediye Başkanı Salim Tümer Apaydın, Koçarlı Belediye Başkanı Mutlu Öztürk, Sultanhisar Belediye Başkanı Osman Yıldırımkaya, CHP Aydın İl Başkanı Bayram İnci, CHP Karacasu İlçe Başkanı Cengiz Çumralı, CHP Aydın İl Kadın Kolları Başkanı Ayşe Özdemir, Karacasu Esnaf Kefalet Kooperatif Başkanı Recep Karataş, Karacasu Ziraat Odası Başkanı İsa Sevinç, mahalle muhtarları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Törende konuşan Karacasu Belediye Başkanı Mustafa Büyükyapıcı, “Özlem Başkanımızın Karacasu’ya elinin değdiğini bir bir görmeye başladık.

Bir ayın içinde ikinci temel atma törenimizi gerçekleştiriyoruz. Önümüzdeki günlerde projeleri hazır olan spor kompleksimizin de temel atma törenini de yapacağız. İnşallah bunların da açılışlarını görmek bizlere nasip olur.” dedi.

Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu da coşkulu karşılamadan ve gösterilen ilgiden duyduğu memnuniyeti dile getirerek “Yerel seçimlerde biz Karacasu için çok değerli belediye başkanımla beraber neler yapacağımızı anlatmıştık. Gerçekten bu anlattıklarımızın hepsini tamamladık. Aralarında yarı olimpik yüzme havuzunun da bulunduğu daha birçok hizmeti gerçekleştirmeye sizlerin desteğiyle devam edeceğiz.” dedi.

LOJİSTİK

GELECEĞİN LOJİSTİĞİ ZİRVESİ İŞ DÜNYASINA UMUT VERDİ Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği UTİKAD tarafından gerçekleştirilen ‘Geleceğin Lojistiği Zirvesi’ hem lojistik sektöründen hem de Türk ekonomi dünyasının öncü kuruluşlarından ilgi gördü. Zirvede lojistik sektörü temsilcilerinin yanı sıra tedarik zinciri yönetenlerden üreticilere, ithalat ve ihracat firmalarından dış ticaret firmalarına, yazılım ve teknoloji firmalarından sigorta şirketlerine kadar birçok farklı sektörden temsilci bir araya geldi.

‘GELECEK’ GÜNDEMİMİZDE ÖNCELİKLİ MADDELER ARASINDA YER ALIYOR Zirvede ilk olarak UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener katılımcılar ile buluştu.

UTİKAD Başkanı Eldener; “Dünya değişiyor, teknoloji hızla ilerliyor. Bu önlenemez hızlı değişim her sektörü olduğu gibi lojistik sektörünü de kökünden sarsıyor. UTİKAD olarak bu değişimi yaklaşık 3 yıldır yakından takip ediyoruz.

Her platformda yenilikleri, gelişmeleri ve geleceğin bizi çok kuvvetli bir değişime zorlayacağını belirtiyoruz. Hemen her toplantımızda gündemimizin öncelikli maddeleri arasında ‘GELECEK’ yer alıyor. Bizler geleceğe ümitle bakıyoruz. Yeni-

46 •

Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) tarafından düzenlenen Geleceğin Lojistiği Zirvesi, sektör temsilcileri ve tedarik zinciri yöneticilerinden büyük ilgi gördü.

KÜRESEL ISINMANIN LOJİSTİĞE ETKİLERİ liklere açığız. İşte bu noktada bizler gibi geleceğe ümitle bakanları, gelecekteki fırsatları aktarabilecek isimlerle buluşturmak istedik.” diye konuştu.

UFUK TARHAN VE ‘GELECEK İLE GELENLER’ Başkan Eldener’in ardından Geleceğin Lojistiği Zirvesi’nin ilk ana konuşmacısı Futurist-Ekonomist Ufuk Tarhan, ‘Gelecek İle Gelenler’ başlıklı konuşması ile profesyonel ve özel yaşamı belirleyecek gelecek senaryolarını anlattı. Blockchain üzerine sıra dışı ve iddialı saptamaları ile dikkat çeken Tarhan, reel sektörler ve lojistik sektörünün geleceğine dair öngörülerini de katılımcılarla paylaştı.

BLOCKCAHIN İLE OYUNDA NASIL KALINIR? Zirvenin ilk yarısında; ‘Blockchain ile Oyunda Kal’ panelinde Frankfurt School Blockchain Center Türkiye Müdürü Dr. Kadri Bahşi, Chainstep GmbH Kurucusu Frank Bolten ve Further Network Kurucu Ortağı Kadir Özgür Oğuz, blockchain teknolojisinin lojistik sektörü ve tedarik zincirindeki uygulamalarını ve etkilerini katılımcılara anlattı.

TRANS.EU’DAN YAPAY ZEKA TEMELLİ HİZMET Zirvenin Ana Sponsoru Trans.Eu Doğu Avrupa ve Avrasya Group Direktörü Ege Özsaygılı Lojistikte Yeni Dönem başlıklı İnovatif Yatırım sunumunda katılımcılar ile buluştu. Özsaygılı, Trans.Eu’nun çalışma prensipleri ve yapay zeka temelli yeni hizmetlerini detaylı olarak katılımcılar ile paylaştı.

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

‘Dünya Isınırken Rotalar Değişiyor’ konulu panelde ise Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜTD) Başkanı ve İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, Bölgesel Çevre Merkezi (REC) Türkiye Direktörü Rifat Ünal Sayman ve Piri Reis Üniversitesi Öğretim Görevlisi, Uzak Yol Kaptanı Barbaros Büyüksağnak, iklim değişiminin lojistik sektörüne olası etkilerini değerlendirdi.

ALİ RIZA ERSOY İLE DEĞİŞİMİ YAKALA ION Akademi Kurucusu Ali Rıza Ersoy, özellikle profesyonel hayatlarda etkisi fazlasıyla hissedilmeye başlanan Endüstri 4.0’ın lojistiğe etkilerini keyifli bir sunum eşliğinde katılımcılara aktardı. Ersoy, ‘Değişimi Yakala: Endüstri 4.0’ başlıklı konuşması ile sektörlere yön verecek eğilimleri ortaya koydu.

LOJİSTİK

YILNAK, 700 TONA KADAR AĞIR VE GABARİ DIŞI YÜKLERİ BAŞARIYLA TAŞIYOR YILNAK AŞ YÖNETİM KURULU BAŞKANI DURSUN GECE: “ÖZEL EKİPMAN VE LOWBED ARAÇLARIMIZLA YURT İÇİ VE DIŞINDA 700 TONA KADAR AĞIR YÜKLERİ VE UZUNLUK-GENİŞLİK-YÜKSEKLİK OLARAK STANDARTLARIN DIŞINDA ÖLÇÜLERE SAHİP GABARİ DIŞI TAŞIMALARI BAŞARIYLA GERÇEKLEŞTİRİYORUZ.”

Multimodal taşımacılık, karayolu taşımacılığı, ağır nakliyat, tamamlayıcı hizmetler ve endüstriyel taşımacılık gibi alanlarda ülkemizin önde gelen lojistik firmalarından biri olan Yılnak AŞ, çeyrek asırdır faaliyetlerini başarılı bir şekilde sürdürüyor. Yılnak AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Gece’ye firmayla ilgili sorular yönelttik.

Firmanız ne zaman kuruldu? Şu an hangi noktada?

1973 yılında Yıldırım Ağır Nakliyat adı ile kurulan firmamız, ağır taşıma ve proje taşımacılığı alanında faaliyet göstermektedir. Şirketimiz 1992 yılından itibaren Yılnak Proje ve Ağır Taşıma Servisi AŞ adı ile faaliyetlerine devam ediyor. 1993 yılında edindiğimiz C2

48 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Belgesi ile yurtdışı taşıma yapabilme yetkisine, 2006 yılında edindiğimiz R2 belgesi ile yurtiçi ve yurtdışı taşıma organizatörlüğü yapabilme yetkisine sahip olmuş bulunmaktayız. R2 belgemiz ile bünyemizde bulunmayan araçları temin edebilmekte, bu sayede müşterilerimizin ihtiyaçlarına zamanında, doğru ve düşük maliyetle cevap verebilmekteyiz. Çalışmalarımızın daha verimli, daha kaliteli ve daha hızlı olabilmesi için 2002 yılında yönetim sistemimizi ISO 9001:2008 kalite sertifikası ile belgelendirdik. Yılnak AŞ, şu an 336 adet öz mal araç parkıyla sektörün önde gelen firmalarındandır.

Yurt dışında da faaliyetleriniz var mı?

Türkiye, Avrupa, Asya ve Türki cumhuriyetlere ithalat-ihracat taşımaları yapıyoruz. Ayrıca bu ülkeler ve bölgeler arasında transit taşıma hizmeti veriyoruz. Yılnak AŞ olarak özel ekipman ve lowbed (büyük yük taşıyan düşük gövdeli araç) araçlarla yurt içi ve dışında 700 tona kadar ağır yükleri ve

Dursun Gece

uzunluk-genişlik-yükseklik olarak standartların dışında ölçülere sahip gabari dışı taşımaları başarı ile gerçekleştiriyoruz.

Taşıma hizmetlerinizle ilgili örnekler verebilir misiniz?

Trafo taşımaları, proje taşımacılığı, iş makinası taşımaları, gabari dışı yük taşımaları, beton santrali taşımaları, tekne ve yat taşımaları, endüstriyel taşımacılık…

Kiralama hizmetleriniz de var mı?

Evet var. Yılnak AŞ makina parkında bulunan özel şantiye kamyonları (6x4, 6x6, 8x8), vidanjör, su tankeri, yakıt tankeri, kamyonet, pikap, bakım kamyonu, çöp kamyonu ve benzeri araçları müteahhitlik firmalarına kiralayabiliyoruz.

Personel profilinizle ilgili bilgi verebilir misiniz?

Operasyonlarımız tecrübeli, konusunda uzman bir ekip tarafından planlanmakta ve eğitimli sürücülerimiz tarafından yürütülmektedir. Her biri konusunda uzman ekibimizle zamana ve gelişen teknolojiye uygun çözümler sunarak müşterilerimize kaliteli, sorunsuz, zamanında ve güvenli bir taşıma hizmeti vermekteyiz.

LOJİSTİK

SİGMA, HEM ÜLKEMİZE HEM DE SEKTÖRÜMÜZE KATKI SAĞLIYOR SİGMA DENİZCİLİK KONTEYNER VE LOJİSTİK GENEL MÜDÜRÜ ŞENOL İBİŞ: “BİR ÜLKEDE TİCARİ ÜRÜN GİDİP GELİYORSA DEVİNİM OLUYOR DEMEKTİR. BİZ DE ULUSLARARASI BU İLİŞKİLERİ GELİŞTİREREK HEM ÜLKEYE HEM DE SEKTÖRE KATKI SAĞLAMAKTAYIZ.”

Devamlı artarak çeşitlenen, yeni ve çok yönlü lojistik hizmetler verebilmek amacıyla 2002 yılında kurulan Sigma Denizcilik Konteyner ve Lojistik, lojistiğin bir bütün olarak her alandaki faaliyetlerini uygulayarak çözümler üretiyor.

Sigma Denizcilik Konteyner ve Lojistik Genel Müdürü Şenol İbiş, faa-

liyetleriyle ilgili sorularımızı cevapladı.

Sigma Denizcilik Konteyner ve Lojistik olarak ne tür hizmetler veriyorsunuz? Üç ana konumuz mevcut.

Birincisi lojistik. Uluslararası alanda Lognet üyesiyiz.

Uluslararası taşıma organizasyonu yapıyoruz. Avustralya, Amerika ve Hollanda’daki ofislerimiz lojistik sektöründe hizmet vermektedir.

Almanya Messe Münih’te yapılan Logitrans Fuarı’na da düzenli olarak katılım sağlamaktayız. İkincisi konteyner. İkinci el ve yeni deniz konteyneri olarak yılda 40 bin adet alım-satım yapmaktayız. Aynı zamanda tamir ve bakım hizmeti sunmaktayız. Kendi firmamıza ait SGMU olarak prefiximiz bulunmaktadır.

Amsterdam’da yapılan Intermodul fuarlarına düzenli olarak katılımcıyız. Üçüncüsü de modüler yapı. Deniz konteynerlerini yaşam alanına çeviriyor ve doğa ile barışık prefabrik evler yapıyoruz. İstanbul Çatalca’da 6 bin metrekarelik alanda üretimimiz var. Özel isteğe

11-13 Ekim’deki Ankara Lojistik Zirvesi ile ilgili düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

Bu zirve, meslektaşların kendi aralarındaki iletişimin hareketlenmesi ve mesleki bilgi aktarımının sağlanması açısından son derece önemli. Bu tür organizasyonların ülkemizin bütün bölgelerinde gerçekleşmesi faydalı olacaktır. Emeği geçen herkese lojistiğe gönül vermiş biri olarak can-ı gönülden teşekkür ederim.

50 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Şenol İbiş bağlı proje yapıyoruz. Otel, üniversite yurdu ve yemekhane gibi projelerimiz var. Bu alanda da yapı fuarlarına düzenli olarak katılım sağlamaktayız.

ZAMANLAMA KONUSUNDA HASSASIZ Lojistik faaliyetlerinizden bahsedebilir misiniz?

Lojistik bir ülkenin katalizör sektörlerinden biridir. Bir ülkede ticari ürün gidip geliyorsa devinim oluyor demektir. Biz de uluslararası bu ilişkileri geliştirerek hem ülkeye hem de sektöre katkı sağlamaktayız. Özellikle lojistik sektörünün ihtiyacı olan alanlarda konteyner sağlayarak sektör tıkandığında çözüm ortağı oluyoruz. Lojistikte malın doğru yer ve zamanda olma mantığı ithalat ve ihracat açısından önemli olduğundan zamanlama konusunda hassas davranıyoruz.

Sektör açısından ülkemizin konumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Coğrafi konumu açısından ülkemizin önü çok açık.

Bu fırsatları iyi kullanmak ve denize yüzümüzü dönmemiz gerekir. Bu şekilde ufkumuz ve potansiyelimiz açılacaktır. Eğer lojistiğimizi geliştirirsek ülkemiz ticaret anlamında canlanacaktır. Ümidimiz bu fırsatların ülkemiz tarafından iyi kullanılmasıdır.

LOJİSTİK

DÜNYANIN

EN BÜYÜKLERİNİ HER DAİM GÜVENLE TAŞIYORUZ ALP ÖZLER ULUSLARARASI NAKLİYAT YÖNETİM KURULU BAŞKANI DURSUN GECE: “TANAP, MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞI VE COCA COLA GİBİ BÜYÜK KURUM VE FİRMALARA HİZMET VERİYORUZ. DÜNYANIN EN BÜYÜKLERİNİ HER DAİM GÜVENLE TAŞIYORUZ.”

“Dünyanın En Büyüklerini Her Daim Güvenle Taşıyoruz” sloganıyla ülkemizin önemli lojistik firmalarından biri olan Alp Özler Uluslararası Nakliyat Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Gece, sorularımızı cevapladı.

52 •

Sloganınız “Dünyanın En Büyüklerini Her Daim Güvenle Taşıyoruz”. Bu sloganı biraz açabilir misiniz? Sektörde ne gibi faaliyetleriniz var?

1990 yılında kurmuş olduğumuz Alp Özler Uluslararası Nakliyat, kısa sürede önemli adımlar atarak Türkiye’nin lider firmaları arasındaki yerini aldı. Ulusal ve uluslararası taşımacılık hizmeti sunan firmamız, birçok önemli markayla çalışmaktadır. Ülkemizin son zamanlardaki en büyük projelerinden olan TANAP’ta, grup firmalarımız, bu projenin en büyük nakliye, lojistik destek ve şantiye araçları kiralama tedarikçisidir. Yine CocaCola firmasının Türkiye’deki 3 fabrikasının 21 yıldır kamyon ve tır bazında dağıtım lojistiğini yapıyoruz. Kampanya ve ay sonu günlerinde bir

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Dursun Gece

günde 450 araç yükleme kapasitesine çıkabiliyoruz.

Ayrıca, 20 yıldır muhtelif (Milli Eğitim Bakanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı gibi) kamu ihalelerinin ve özellikle askeri taşımaların (tank, helikopter, zırhlı araç, mühimmat ve her türlü askeri malzeme) yurt içi ve yurtdışında sevkiyatlarını başarıyla gerçekleştiriyoruz. C2, R1 ve K1 yetki belgeleriyle hizmet veren firmamız, ISO 9001, ISO 14001 ve ISO 18001 kalite sertifikalarına sahiptir.

Grubunuza bağlı şirketlerle başka ne tür hizmetler veriyorsunuz?

Alp Özler grubumuza bağlı Alp Özler Uluslararası Nakliyat, Yılnak Proje ve Ağır Taşıma Servisi ve Alp Özler Filo Kiralama firmalarımızla müşterilerimizin taleplerine göre cevap ver-

mekteyiz. Başta kara yolu taşımacılığı olmak üzere ağır taşımacılık ve proje taşımacılığı, binek araç, kamyon, kamyonet, ticari araç, iş makinesi, su tankeri, hi-up vinç, ambulans ve benzeri araçları kiralama hizmetlerini de vermekteyiz. Projeye özel olarak talep edilen araçları, özel ekipmanlarla dizayn edip müşterilerimizin hizmetine sunmaktayız. Araçlarımızın bakımlarını düzenli olarak takip ediyor ve hizmetlerimizi güven duyacağınız şekilde sunuyoruz.

Ekim ayı ortalarında yapılacak olan Ankara Lojistik Zirvesi ile ilgili düşünceleriniz nedir?

Ankara Lojistik Zirvesi’ne birçok lojistik firması katılım sağlıyor.

Burada yeni firmalarla tanışmış oluyor, sektörü ve faaliyetleri yakından takip etme şansı yakalıyoruz.

Müşteriler ise servis verilen ülke, taşıma tipleri ve benzeri ihtiyaçlara göre uygun firma seçimlerinde, karşılaştırma imkânına sahip oluyorlar.

LOJİSTİK

LOJİSTİK FİRMALARI ‘OPTİMUS’ İLE TEK KİŞİLİK DEV OLACAK ÇEYREK ASRA YAKIN GEÇMİŞE SAHİP YAZILIM FİRMASI SELECT, KASIMDA PİYASAYA SÜRECEĞİ OPTIMUS ADLI ÜRÜNÜN HEYECANINI YAŞIYOR. SELECT GENEL MÜDÜRÜ GÖKHAN GİRGİN, “OPTIMUS, TEK KİŞİLİK DEV LOJİSTİK FİRMASI YARATABİLECEK FONKSİYONLARA SAHİP.” DİYOR.

Gökhan Girgin

S

elect; konusuna hakim, hizmet verdiği lojistik sektörünü en az lojistikçiler kadar iyi bilen ve en uygun çözümleri üreten 24 yıllık bir yazılım firması. Bunun yanında dinamik yapısı ile son teknolojileri kullanarak en hızlı ve istenen çözümü üretebilmesi de ana karakteristikleri arasında.

Ayrıca kendine olan güveniyle her türlü işin altından kalkabilecek güce ve finansa da sahip.

Select, önümüzdeki kasımda piyasaya süreceği Optimus adlı ürününün heyecanını yaşıyor şu an. Bu ürünün bir öncekilere göre en önemli farkı, bunun global pazar için üretilmesi. Select Genel Müdürü Gökhan Girgin, şu anda “Globalde ilk beş arasına girecek ürünü ürettik.” diyor ama asıl planları öncelikle en iyi program olmak.

Son derece iddialı olan Select, ürünün yanı sıra görselde ve kurumsallıkta da zirveye oynayabilmek için tüm gerekenleri yapmaya çalışıyor.

54 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

SEKTÖRDEKİ TÜM TARAFLARI BİR PLATFORMDA BULUŞTURACAK Genel Müdür Gökhan Girgin, Optimus programının şu anda dünyada bu alandaki programlarda olmayan birçok yeniliğe sahip olduğunu belirtiyor: “En büyük farkı sektör içindeki tüm tarafları bir platform üzerinde buluşturabilmesi. Yani müşteri, lojistikçi, tedarikçi ve tedarikçinin de tedarikçileri bu platformda buluşabiliyor ve bu partiler online olarak entegre çalışabiliyor. Yani bilgi bir kere birisi tarafından girilirse tüm ilgili partiye otomatik gidebiliyor. Linkedin’vari bir bağla taraflar birbirlerini ekleyince bu bilgi akışı akıp gidiyor.

Dolayısıyla bir bilginin bu kadar çok kişiye online ve hızlı paylaşılabildiği ilk platform. Ayrıca nesnelerin interneti, blockchain gibi tüm teknolojik yapılar ile entegre çalışıyor ki yine piyasadaki birçok programda bu özellikler yok. Program, bilgi girişi programından çok gerçekten bilgiyi yönetme, şirketi yönetme programı haline gelmiş durumda. Yapılan entegrasyonlarla firmada kişi sayısını azaltacağı gibi tek kişilik dev kadro misali tek kişilik dev lojistik firması yaratabilecek fonksiyonlara sahip.

2019’da yapay zeka entegrasyonu ile otomatik karar verebilecek program şu anda bile Microsoft kortana ile sesli şekilde kullanılabiliyor. Whatsapp/Messanger entegrasyonuyla sohbet eder gibi müşteriler programdan bilgi alabiliyor.”

Optimus’un bu özellikleriyle son derece teknolojik, kullanıcı dostu, kolay kullanımlı bir program olduğunu ifade eden Girgin, sözlerine şöyle devam ediyor: “Mottomuz ‘We are changing the way of doing logistics (Lojistiğin yapılma şeklini değiştiriyoruz)’ olacak gibi gözüküyor. Ya da ‘Dünyayı entegre edip yolunuzu kısaltıyoruz’ da olabilir.

Bu arada Amerika’da dijitalleşmeyi çok kullanan birkaç lojistik firması çıktı ve değerleri milyar dolar olarak konuşuluyor. Bu tür firmalara ‘digital forwarder’ diyorlar. Aslında bizim çıktığımız yol da lojistik firmalarını dijitalleştirmekti. Dolayısı bu firmalardan yola çıkarsak bizim bu program ‘digital forwarder platformu’ veya digital forwarder olmak isteyenlerin kullanması gereken sistem olmuş oluyor.”

LOJİSTİK

AVRUPA’YA İHRACAT YAPAN NAKLİYECİLERİN YÜZDE 40’INDA DKV CARD VAR DKV EURO SERVİCE TÜRKİYE SATIŞ MÜDÜRÜ DENİZ ÇOKCOŞ SEZER: “BİZİM KADAR KÖKLÜ VE YAYGINLIĞI OLAN, YOL VE NAKİT YARDIM HİZMETİ GİBİ HİZMETLERİ TEK KARTLA YAPABİLEN BAŞKA BİR FİRMA DAHA YOK.”

Deniz Çokcoş Sezer DKV Euro Service Türkiye Satış Müdürü Deniz Çokcoş Sezer, yol ve nakit yardım hizmeti veren DKV CARD ile ilgili sorularımızı yanıtladı. Öncelikle DKV Türkiye olarak geride bıraktığımız 9 ayı nasıl geçirdiniz?

DKV Euro Service olarak bu sene Türkiye’deki 10. yılımızı kutluyoruz. Türkiye, DKV için daima çok önemli bir ülke oldu. Büyük bir emek ve özveriyle bugünlere geldik. Şu anda Türkiye’de bu işi yapan en büyük cirolu ilk üç firmadan biriyiz. Bizim kadar köklü ve yaygınlığı olan, yol ve nakit yardım hizmeti gibi hizmetleri tek kartla yapabilen başka bir firma daha yok. Bugün Türkiye’de Avrupa’ya ihracat yapan nakliyecilerin yüzde 40’ında DKV CARD’ın olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Başlangıçta Türk nakliyecisi kartla ödeme işine mesafeli yaklaşmıştı ancak kullandıkça ve faydalarını gördükçe yaygınlığımız arttı. Geçtiğimiz yıllarda Rusya ve Gürcistan pazarına girmemizle BDT ülkelerine

56 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

taşıma yapan firmalar arasında da DKV CARD kullanımı yaygınlaşmaya başladı. Ekonomik açıdan kötü pek çok koşula rağmen DKV Türkiye olarak ilk üç çeyreği hedeflerimizin üzerinde bir büyümeyle tamamladık.

Bu yıl gerek akaryakıt gerekse otobanda yeni hizmet ağınıza hangi ülkeler eklendi?

Yılın başında hizmet yelpazemize Slovenya’yı ekledik.

Slovenya’daki mevcut otoban ödeme sisteminde gişelerde uzun kuyruklar oluşuyordu.

Slovenya’nın en son teknolojiyle bariyersiz, yani gişesiz ödeme imkanı veren bir geçiş sistemine ihtiyacı vardı. Bu yeni sistem, Slovenya’daki tüm otoyolları kapsıyor.

Ayrıca, Avrupa Elektronik Geçiş Hizmeti (EETS) ile ilgili 2017’de başladığımız altyapı çalışmalarını 2018’de tamamladık. Mayısta kabul edilen ilk siparişlere ait EETS kutuları kasımda dağıtılmaya başlanacak. Yeni sistem bu sene Belçika ile başlayacak. 2019 başında Almanya, daha sonra Avusturya, Fransa, İspanya, İtalya ve Portekiz’i kapsayacak şekilde genişlemesi planlanıyor. Ayrıca İskandinavya’daki Oeresund ve Storebaelt köprülerinin ödemesi de mümkün ola-

bilecek. Bu sene ayrıca hizmet ağımıza yepyeni bir Pazar olan Fas eklendi. Önümüzdeki sene hizmet yelpazenize hangi servisler ve ülkeler eklenecek? Önce hizmet ağımıza bu sene yepyeni bir pazarın, Fas’ın eklendiğini belirteyim. DKV olarak Avrupa pazarında sunduğumuz hizmeti genişleterek Kazakistan, Sırbistan gibi lojistik açıdan önemli ülkelere de yayılmayı planlıyoruz. Kazakistan’da akaryakıt, Sırbistan ve Fas’ta otoyol hizmetlerimizle var olmayı planlıyoruz.

DKV CARD ile Türk nakliyecilere nasıl avantajlar sunuyorsunuz?

Otoban hizmetimiz, çok iddialı olduğumuz ve DKV genelinde en hızlı büyümeyi yakaladığımız bir hizmet kalemi.

Biz otoyol ödemelerinde sadece re-seller olarak değil, ihale kazanarak doğrudan satış yapabilen bir firma konumundayız.

Bu nedenle, müşterilerimize rakiplerimize oranla daha uygun şartlarda daha yüksek faydalar sağlayabiliyoruz. Müşterilerimize sunduğumuz önemli avantajlar ve kayıt işlemlerindeki prosedürlerde sunduğumuz destekler sayesinde yüksek talep görüyoruz.

LOJİSTİK

ŞİRKETLERİN DİJİTALLEŞME

İHTİYAÇLARINA XİNERJİ

ÇÖZÜM ÜRETİYOR Xinerji, lojistik operasyonların verimli şekilde yönetilmesine nasıl katkı sunuyor? Bu alanda sunduğunuz çözümlerden söz eder misiniz?

TMS (transport management system)

Sağladıkları çözümlerle lojistik süreçlerin izlenebilir ve kontrol edilebilir bir sisteme dönüşmesini sağladıklarını söyleyen Xinerji Teknoloji Kurucu Şirket Ortağı Erkan Durdağı, iş ortaklarının tüm dijitalleşme ihtiyaçlarına cevap veren bir şirket haline geldiklerini ifade etti.

Çözümleriniz bugün kaç kullanıcı tarafından aktif olarak kullanılıyor?

Xinerji Teknoloji bugün 16 yaşında, odağımız ve lokomotifimiz lojistik sektöründe; TÜBİTAK, üniversiteler, iş ortaklarımız, müşterilerimiz işbirliği ile; Taşıma (TMS), Depo (WMS), Lojistik (LMS) ve Finans Yönetim Sistemleri (FMS) ürünlerini kazandırdık.

Bugün 100 üzeri çalışanımızla beraber; 4 kıtada, 20 üzeri ülkede 6 bin üzeri kullanıcıya destek veriyoruz.

58 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Lojistik sektörüne özelleştirilmiş ürünlerimizi, Avrupa pazarı ile tanıştırdık, Bulgaristan ofisimizi açarak sıfır (0) ithalat ile yazılım ihracatımızı gerçekleştirdik.

Finans ve bankacılık sektöründe; 2 bin adam/aylık projeler tamamladık.

Mobil oyun sektöründe; kendi mobil oyun ürünleri geliştiren ve dünya pazarına sunan firma olduk.

TÜBİTAK, üniversiteler, iş birliği ile yapılan AR-GE projeleri ile AR-GE firması haline geldik.

Ankara şube ofisimizde test akademisini kurduk.

Savunma sanayinde; 500 adam/aylık projeler tamamladık.

Bunlarla beraber gelişen teknoloji ve Endüstri 4.0 paralelinde; aI (yapay zeka) & BI (iş zekası), DWH (veri ambarı) yapılanmamızı tamamladık. Anahtar teslim projelerimizi müşterilerimize sunmaya başladık.

LOJİSTİK

EKOL, HARVARD’DA DERS KONUSU OLDU

Türkiye’de büyüyen otomotiv sektörünün depo ihtiyacından yola çıkılarak ve aynı zamanda uzun ve sıkıntılı karayolu taşımacılığının artan talep için yeterli olmadığı düşünülerek intermodal taşımacılığa ağırlık verildiği belirtiliyor.

TEKSTİL SEKTÖRÜNÜN ETKİSİ

ABD’nin dünyaca ünlü üniversitesi Harvard, Ekol Lojistik’in son yıllardaki hızlı yükselişini ders olarak okutacak.

Ekol’ün Avrupa’da en hızlı büyüyen lojistik şirketi olması ve verimliliği artırmak için uyguladığı yöntemler, Harvard Business School derslerinde okutulmak üzere vaka çalışmasına konu oldu.

E

kol’ün Avrupa’da en hızlı büyüyen lojistik şirketi olması ve verimliliği artırmak için uyguladığı yöntemler, Harvard Business School derslerinde okutulmak üzere vaka çalışmasına (case study) konu oldu. Harvard Üniversitesi işletme profesörlerinden Willy C. Shih tarafından verilecek derste, 1990’da kurulan Ekol Lojistik’in sektörde hızlı büyüyen bir şirket olduğuna dikkat çekilirken; özellikle Ro-Ro ve intermodal taşımacılığa geçişinin de artan bir entegre hizmet ihtiyacından kaynaklandığı vurgulanıyor.

Profesör Willy C. Shih ve Harvard Business School İstanbul Araştırma Merkezi Direktörü Esel Çekin tarafından hazırla-

60 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

nan vaka çalışmasında; 1992’de Yugoslavya’da savaş çıkmasıyla Balkanlar’dan Orta Avrupa’ya taşımacılığın zorluğunu görerek önce 48 Türk nakliyecisinin biraraya gelerek İtalya’nın Trieste Limanı’na taşımacılık gerçekleştirdiği, daha sonraki süreçte ise artan rekabet nedeniyle Ekol’ün, 2013’te kendi Ro-Ro şirketini kurduğu anlatılıyor. Çalışmada Ekol’ün Avrupa’da kendi altyapısına yatırım yapan en büyük 20 lojistik şirketinden biri olduğu belirtilirken; çekici, tır, Ro-Ro filosu ve depoları olduğu işaret edilen case study’de Ekol’ün 2008’de başlattığı intermodal taşımacılığı sayesinde zamandan tasarruf edilerek Orta ve Kuzey Avrupa’ya nakliyenin gerçekleştiği ifade ediliyor.

Vaka çalışmasında, ayrıca gelişen tekstil sektörünün ihtiyacının ucuz iş gücü ve hızlı nakliye arasında tercih hakkı doğurduğuna işaret edilerek İspanya örneği veriliyor. Tekstil pazarında Uzakdoğu ve Bangladeş gibi ülkelerin ucuz iş gücünün yarattığı düşük maliyet, nakliyedeki yüksek maliyetle ortadan kalkıyor. Ekol’ün bu nedenle Türkiye ve yakın coğrafyadan mal tedarik etmek isteyen İspanyol tekstil sektörüne hızlı hizmet verebilmek için Fransa’nın İspanya sınırında bulunan Sete (Fransa) Limanı’na Ro-Ro seferleri başlattığı da anlatılıyor ve Uzak Doğu’nun ucuz iş gücüyle Türkiye’nin hızlı taşımacılığının rekabet ettiğine dikkat çekiliyor.

Vaka çalışmasında bugün 16 ülkede faaliyet gösteren, Yalova’da Avrupa’nın en modern Ro-Ro terminaline sahip Ekol’ün Türk ekonomisine ve ticaret hayatına intermodal taşımacılıkla getirdiği avantaj Türkiye ve Avrupa dış ticareti için referans gösteriliyor. Çalışmada, Türkiye ekonomisi ile ilgili veriler ve bilgiler de bulunuyor. Türkiye’nin coğrafi konumu ve yüz ölçümü hakkında bilgi verildikten sonra Dünya Bankası’na göre 2016 GSYH’da 13. ülke olduğuna işaret ediliyor ve İstanbul’dan başka Yalova, İzmir, Antalya, Mersin ve Samsun’un önemli limanlar olduğu belirtiliyor.

Ekol’ün vaka olarak ele alındığı çalışma, Harvard Business School’da 2018-2019 öğretim yılında ders olarak okutulacak.

LOJİSTİK

Sistemli lojistik alanında

Dachser dünya liderleri arasında

Küresel nakliye ve lojistik ağı, entegre bilişim çözümleri ile Dachser dünyadaki en akıllı ve entegre lojistik ağ hizmetlerini sunmaya çalışıyor. Dachser’ in hedefi sınai ve ticari müşterilerinin lojistik bilançosunu en ideal hale getirmek.

VERİMLİ HİZMETLER… Dachser, dağıtım ve tedarik amaçlı taşıma lojistiği, depolama ve özelleştirilmiş verimli hizmetleri kapsıyor.

Karayolu Lojistik İş Kolu iki alt iş kolu içeriyor: European Logistics (sınai mallar) ve Food Logistics (gıda ürünleri). Şirketin ikinci belkemiğini teşkil eden Dachser Air & Sea Logistics İş Kolu küre-

62 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

sel pazarda hava ve deniz taşımacılığı hizmetleri sunmak üzere çalışıyor. Küresel tedarik zincirlerinin yönetimi ve sanayiye özel çözümler gibi kapsamlı faaliyetler sunulan hizmet yelpazesini tamamlıyor.

Lojistik hizmet sağlayıcısı Dachser DIY Logistics ve Dachser Chem Logistics iş kolları ile uluslararası lojistik pazarlarında iki kurumsal çözümü başarıyla kurmuş bulu-

nuyor. Dachser bütün araştırma ve geliştirme faaliyetlerini bu merkezi kurumsal birimde bütünleştiriyor.

LOJİSTİK SANAYİSİNİN EN GÜÇLÜ MARKALARINDAN Fraunhofer Tedarik Zinciri Hizmetleri Çalışma Grubunun 2017/18 (Avrupa) ve 2016/17 (Almanya) için yaptığı ilk 100 çalışmalarına göre Dachser mevcutta Avrupa ve Almanya gruplama diliminde ilk sırada. Şirket Alman lojistik pazarında dördüncü sırayı alırken, Avrupa geneli seviyesinde Dachser on birinci sıraya oturmaktadır. Dachser aynı zamanda Alman ve Avrupa pazarlarında Tam Kamyon Yükü alanında ve Alman tüketim malları sözleşmeli lojistik diliminde lider rol almıştır.

Deniz taşımacılığında Dachser, Almanya’da ilk 10 içinde yer alırken, hava taşımacılığında da Almanya ve Avrupa’da aynı skala da boy gösteriyor. Şirket gıda lojistiğinde Almanya’daki iki lider hizmet sağlayıcısından biri.

Taşımacılık ve lojistik sanayilerinde gerçekleştirilen değerlendirmeler düzenli olarak Dachser’i lojistik sanayisinin en güçlü markalarından biri olarak gösteriyor.

Bunun kanıtı Alman ticari bülteni VerkehrsRundschau’nun Şubat 2016’da düzenlediği Image Ödülleri etkinliğinde iki ödül (gıda ve tüketim malları lojistiği ile navlun hizmetleri) alınması ile gelmiştir.

Dachser Avrupa ve uluslararası platformdaki lojistik noktaları ağına yatırım yapmaya devam edecek ve bu noktalar arasında sıkı bağlar kuracaktır.

2017 mali yılında toplamda 39,8 milyon ton ağırlığa varan 81,7 milyon adet gönderi taşıyan Dachser, 6,12 milyon Euro gelir elde etti. Şirket dünya genelinde 396 noktada 29 bin 100 kişi çalıştırıyor.

LOJİSTİK

SGS TRANSITNET, TAŞIMA SÜRELERİNİ ÖNEMLİ ÖLÇÜDE AZALTAN BİR PLATFORM

SGS TRANSITNET GENEL MÜDÜRÜ MİNE KAYA, “22 AYRI ÜLKEDE KENDİ TEMİNATINI KULLANAN VE KAPSAMLI HİZMET SUNAN İLK VE TEK KURULUŞUZ. ONLİNE PLATFORMUMUZLA TAŞIMA SÜRELERİNİ ÖNEMLİ ÖLÇÜDE AZALTIYORUZ.” DİYOR.

Mine Kaya Taşımacılar için online transit gümrük ve TIR ön bildirim hizmeti veren SGS TransitNet’in Genel Müdürü Mine Kaya, lojistik sektörünü yakından ilgilendiren çalışmalarıyla ilgili sorularımızı cevapladı.

SGS TransitNet ile ilgili bilgi verebilir misiniz?

SGS TransitNet, 22 ayrı ülkede kendi teminatını kullanan ve alanında bu ölçüde kapsamlı hizmet sunan ilk ve tek kuruluştur. Bu ülkeleri İspanya, Fransa, Almanya, İtalya, Polonya, Hırvatistan, Sırbistan, Makedonya, Bulgaristan, Romanya, Macaristan, Letonya,

Litvanya, Türkiye, Estonya, Belarus, Ukrayna, Hollanda, Belçika, İsviçre, Slovakya ve Slovenya olarak sayabiliriz. SGS TransitNet olarak ulusal ve uluslararası tüm taşımalar için teminat veriyoruz.

SGS TransitNet; AB, Türkiye, Sırbistan, Makedonya, Ukrayna ve Belarus’ta transit rejimlerinde T1/T2 ve TR beyanlarınızı, TIR ön bildirim beyanlarınızı ve ENS beyanlarınızı sunmanızı sağlayan web tabanlı bir uygulamadır. SGS TransitNet olarak 2006’dan beri taşımacı firmalara T1 hizmeti veriyoruz. Hizmet ağımızı yıldan yıla büyüterek ilerliyoruz.

Lojistik sektörü, SGS TransitNet’i neden tercih etmeli?

SGS TransitNet, lojistik işletmecilerine sağlamış olduğu imkanlarla fark yaratan bir firmadır.

Sağlamış olduğumuz imkanlarla lojistik işletmecileri kendi ofisinden gümrük idaresine sunduğu beyanı, taşıma sonlanana dek yine kendi ofisinden elektronik ortamda takip edebilmektedir.

Oldukça yüksek maliyetlerle karşı karşıya olan sektörümüz için en uygun koşulları yaratmaya devam edeceğiz. Amacımız Türk lojistik sektörüne azami ölçüde katkı sağlamaktır.

64 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Bu uygulamanın faydalarından bahseder misiniz?

SGS TransitNet, taşıma sürelerini önemli ölçüde azaltan, transit beyannameler sunulmasına, kontrol edilmesine ve izlenmesine olanak sağlayan güvenli, çok dilli, web tabanlı TransitNet adını verdiğimiz platformdur. Nakliye ve lojistik endüstrisindeki firmaların, gümrük vergisi ve harçlarına karşı yükümlülüklerini de kapsayan finansal bir teminat ile birlikte elektronik bir gümrük transit beyannamesi vermelerini sağlar. Cenevre’deki merkezden yönetilen TransitNet hizmeti; her ülkede ya doğrudan doğruya SGS iştirakleri ya da nakliye dernekleri veya benzer tarafsız kuruluşlar gibi onaylanmış ortaklar aracılığıyla verilmektedir.

Ankara Lojistik Zirvesi’ne katılım sağlayacaksınız. Bu zirvenin sektöre katkısı nedir? Öncelikle belirtmek isterim ki Ankara Lojistik Üssü, Türkiye’de bir ilke imza atmış ve başarıyla lojistik sektöründe örnek gösterilecek bir oluşumu temsil etmektedir.

Birçok bölge taşımacısı ve tedarikçisinin de yer alacağı böyle bir fuar bu açıdan da büyük öneme sahiptir.

Sektörde yer alan önemli paydaşların bir araya geleceği ve inanıyorum ki önemli işbirliklerine zemin hazırlayacağı kesindir. Umarım fuar ve zirve tüm sektörümüz için önemli başarıları beraberinde getirir.

LOJİSTİK

HURSAN, ÇITAYI HEP EN YÜKSEĞE KOYUYOR kontrollerinin yapılması gibi hizmetler veriliyor. Yükler daha sonra transit olarak yurt dışına çıkıyor veya burada millileşiyor.

17 BİN METREKARELİK ALANDA HİZMET VERİYORUZ Alan ve kapasiteniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Arsa alanımız 12 bin metrekare.

Arazimiz eğimli olduğu için yerin altında da kat kat depolarımız var. Yaklaşık 7 bin metrekare kapalı, 10 bin metrekareye yakın da açık alanımız var. Toplamda 17 bin metrekare bir alanı kullanıyoruz.

Bayram Durademir

HURSAN LOJİSTİK GENEL MÜDÜRÜ BAYRAM DURADEMİR, “EN BÜYÜK ÖZELLİKLERİMİZ, ÇOK GÜÇLÜ İLETİŞİMİMİZ, ÇÖZÜM ODAKLI HİZMET ANLAYIŞIMIZ VE PROGRAMLI BİR ŞEKİLDE ÇALIŞMAMIZ.” DİYOR.

İstanbul Ambarlı Limanı’nda henüz 10 yıllık bir geçmişi olmasına rağmen çalışma standartlarıyla çıtayı hep en yükseklere koyan Hursan Lojistik, sektörün dikkat çeken firmalarından biri. Genel Müdür Bayram Durademir ile hem firmayı hem de sektörü konuştuk.

Hursan’ın hikâyesini sizden dinleyebilir miyiz?

Yaklaşık 50 yıllık bir geçmişimiz var. Amiral şirketimiz Hursan Paslanmaz Çelik. Bunun dışında bir de Anadolu Döküm firmamız var. Burada da çelik dökümü yapılıyor. Daha çok savunma sanayii işlerini gerçekleştiriyor. Tank ve obüsler gibi... Ayrıca

66 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

elektrik santralleri ve parçaları gibi çok büyük çapta çelik döküm işleri yapıyor. Hursan Lojistik, grup şirketlerinin sonuncusu ve 10 yıldır İstanbul Ambarlı Limanı’nda faaliyet gösteriyoruz.

Ambarlı Limanı’nda ne tür işler yapıyorsunuz?

Hursan, geçici gümrüklü depolama yeri ve dryport hizmeti vermektedir. Ambarlı Limanı’nda gümrük ambar memuru, muhafaza memuru ve muayene memuru, depomuzda Gümrük İdaresi tarafından görevlendirilmiştir. Daha çok deniz yoluyla gelen parsiyel konteynır ve full konteynırların depolanması, gümrük

Liman hizmetlerini verirken kullandığınız ekipmanlarınızdan bahsedebilir misiniz?

Konteynırların depolanmasıyla ilgili üst ve alt sahamızda olmak üzere istifleme araçlarımız (stacker), bunların yanında konteynır taşıyan terminal traktörlerimiz, liman yakınındaki depolara boş konteynırları taşıyan plakalı çekici araçlarımız var. Ayrıca 1,5 tondan 45 tona kadar tüm yükleri burada elleçleyebiliyoruz. Araçların yüzde 90’ı öz malımız.

Online hizmetleriniz de var. Bunları biraz detaylandırabilir misiniz? Çağımız, teknoloji çağı. Zaman herkes için değerli. İnsana düşen iş yükünü azaltmak ve yanlış anlaşılmaların önüne geçmek için web üzerinden online erişim sağlıyoruz.

Bilhassa bize yük getiren nakliye firmaları, ‘şu yük nerede, ne zaman işlem gördü, ne zaman çıktı’ gibi tüm bilgileri ve raporları kendi şifreleriyle girip rahatlıkla görebiliyorlar. Bunun dışında mobil uygulamalarımız var.

Aynı bilgileri günün her saati cep telefonlarıyla da öğrenebiliyorlar.

LOJİSTİK

ÖRNEK ALINAN BİR ŞİRKETİZ Hursan’ı diğer firmalardan ayıran özellikler nelerdir? Öncelikle ithalatçı, ihracatçı, gümrükçü, nakliyeci ve konteynır acentesine kadar herkesle iletişimimiz çok güçlü.

Soracağınız herhangi bir şey varsa, muhatabına muhakkak erişiyorsunuz.

Hatta muhatabın üzerindeki yetkili kişilerle dahi çok rahat görüşüyorsunuz.

Ne kadar iş yapabileceğimizi biliyoruz. İşi ona göre programlıyoruz. Buraya gelecek olan yükler daha önceden belli olduğu için, eğer kapasitemizin üzerine çıkacak bir durum varsa, ya tedbir alıyoruz ya da ‘Bu yükleri şu gün alamayız, şu gün alırız’ diyoruz. Bunun dışında firmalara özel, yüklere özel çözümler üretiyoruz. Kimsenin ilgilenmeyeceği, oralı bile olmayacağı işlerle uğraşıp insanlara çözümler sunuyoruz.

Hursan’ın 10 yıllık bir geçmişi var. Bu süre zarfında Ambarlı Limanı’nda nasıl bir etki oluşturdu?

10 yıl önce Ambarlı Limanı’nda müşteriye bakış, nakliyeciye bakış, gümrükçüye bakış şu anki hizmet seviyenin çok altındaydı. Tüm sorunlar tabii ki giderilmeye çalışılıyordu ama işlemler ve hizmetler bu kadar hassas davranılarak çözüme ulaştırılmıyordu. Hursan, burada bir rekabet ortamı oluşturdu. Şu an Ambarlı Limanı’nda örnek alınan bir işletmeyiz. Şu an tüm işletmeler nakliyeciyi, gümrükçüyü daha çok muhatap alıp daha iyi hizmet vermeye çalışıyorlar.

Hursan’ın özelliklerinden bahsederken iletişime vurgu yaptınız. Röportaja gelirken kapıdaki görevlilerin davranışları, beden dilleri, yardımcı olmaya çalışmaları dikkatimizi çekti. Personel kalitesi ile ilgili de farkınızı ortaya koyacak çalışmalarınız var mı?

Kesinlikle. Hursan 10 yıldır faaliyette ama 50 yıllık bir kültür var. Biz her konuda en iyi olmak için çalışıyoruz. Mesela, çalışan kişi sayısı bakımından yasal zorunluluk olmamasına rağmen iş yeri hekimimiz var.

A sınıfı İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) uzmanımız var. İSG uzmanları A, B ve C olarak sınıfıdır. Bizim uzmanımız A sınıfı. Çok tecrübeli. Hatta uzmanlık eğitimleri veriyor, düşünün. A sınıfı uzmanımız burada denetimlerini yapar. Ayrıca personellerimize eğitimler verir. Hursan Lojistik’te İSG kültürünü tüm çalışanlar ve ziyaretçilerimize edindirmeye çalışıyoruz. Firmamızın ayriyeten kalite belgeleri var. Bu arada çevreye çok duyarlıyız. Geri dönüşecek her şeyi -plastik, cam, kağıt vesaire- ayrı ayrı çöp konteynırlarına koyarız. İlgili belediyenin araçları da gelip alır.

AMBARLI LİMANI’NDAKİ İŞ HACMİ AZALDI Şu an ülkemizin ekonomisinde bazı sıkıntılar var. Bu size nasıl yansıyor?

Tabii ki biz de etkileniyoruz. Ticaret yapan firmalar, belli maliyetleri öngörerek ithalat ya da ihracat yapıyorlar. Ani kur değişimleri, herkese olduğu gibi bize de etki ediyor. İş hacmi azalıyor. Birçok firmanın, buradaki stoklarını eritemedikleri için yurt dışı depolardaki yüklerini beklettiklerini biliyorum. Dolayısıyla hem ihracat hem ithalat tarafında iş hacmi düştü. Ama ihracatın ithalattan biraz daha iyi olduğunu söyleyebiliriz. Ancak ülke olarak bu sıkıntıların üstesinden gelecek durumdayız.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 67

LOJİSTİK

AYVOS, ÇÖZÜMLERİNİ UÇTAN UCA NİTELİKLİ MÜHENDİSLİK SUNARAK KURGULUYOR AYVOS BİLGİ TEKNOLOJİLERİ KURUCU ORTAĞI ERAY HANGÜL: “MÜŞTERİLERİMİZİN BEKLENTİLERİNİ HER ZAMAN ÇÖZÜMLERİMİZDE ANA PRENSİP OLARAK ÖNDE TUTUYOR VE ÇÖZÜMLERİMİZİ UÇTAN UCA NİTELİKLİ MÜHENDİSLİK SUNARAK KURGULUYORUZ.” Ayvos, katma değerli yazılım ve otomasyon sistemleri geliştiren önemli bir teknoloji firması. Ayvos Teknoloji Kurucu Ortağı Eray Hangül, öne çıkan ürün ve hizmetleriyle ilgili sorularımızı cevapladı.

Sektörde ne gibi faaliyetleriniz oluyor? Verdiğiniz hizmetlerden bahseder misiniz?

Depo ve alan güvenliğine yönelik GETS (Görsel Elektronik Takip Sistemi) isimli ürünümüzle geniş alanda anlık hareketlerde gerçek nesneleri (insan, hayvan, araç…) tanıma yaparak doğru alarm üretimi için güneş enerjisi destekli veya standart kameralar üzerinden bulut tabanlı olarak çözüm sunabiliyoruz. Detay bilgiler için www.ayvosgets.com adresinden bakılabilir. Bu ürünümüzü Bulgaristan’a da ihraç ettik. Passobus ürünümüzle araç içi var olan güvenlik kamerasından istenen sıklıkta görüntü alarak anlık kişi sayısını bulut ortamımız üzerinden verebiliyoruz. Servis araçları ve şehir içi-şehirler arası yolcu taşımacılığı yapan işletmeler için önemli bir bilgi sayısallaştırılmış olunuyor. Bu ürünümüzü Tayland’a ihraç etme arifesindeyiz. Passobus’ın bir diğer kullanım alanı da TIR dorsesi içinde PIR destekli sensörlü kamera kullanılarak, olası kaçak yolcu-göçmen taşınması gibi bir durumu tespit ederek işletmeyi bilgilendirmek.

68 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

Eray Hangül

Sektörün gelişimine yönelik nasıl katkılarınız oluyor?

Görüntü işleme ile birlikte Bluetooth üzerinden kablosuz olarak makinalar arası iletişim (M2M) altyapısı ile forklift araçların depo içindeki kullanımı sırasındaki çalışana veya başka forklifte çarpmasını önleyecek bir ürün geliştiriyoruz. Burada hem iş sağlığı ve güvenliği çerçevesinde hem de olası kazalardaki maddi zararların bertaraf edilmesi yönünde bütünleşik çözüm sunmayı hedefliyoruz. Sistem çarpışma önleme ve anlık konum bildirimini yaparak özellikle geniş alanlı depolarda otomasyon anlamında müşterilerimize büyük katkı sağlayacak.

Lojistik sektörünü değerlendirmenizi istesek neler söylemek istersiniz?

Son dönemde iş süreçlerini verimli hale getirmek amacıyla sektördeki birçok işletmeyle yukarıda bahsettiğim GETS, Passobus ürünlerimiz ve M2M destekli projemizle ilgili irtibatlarımız oldu. Sektör genel olarak otomasyonun öneminin bilincinde ve özellikle yapay zeka destekli sistemleri de var olan süreçlerine entegre etmek istiyor. Burada en temel beklenti; problemlerin çözümünde, maliyetlerin de özellikle donanım tarafında kurulu altyapı kullanılarak uygun aralıkta tutulabilmesi. Biz de Ayvos olarak bu beklentiyi her zaman çözümlerimizde ana prensip olarak önde tutuyor ve çözümlerimizi uçtan uca nitelikli mühendislik sunarak kurguluyoruz.

Ankara Lojistik Zirvesi’ne katılım sağlayacaksınız. Bu zirvenin sektöre nasıl geri dönüşleri oluyor?

Problemin çözülmesini veya var olan iş sürecinin verimli hale gelmesini isteyen işletmelerle Ayvos gibi katma değerli çözümler sunan KOBİ’lerin tanışması ve sonrasında taleplerin projelendirilmesi için Ankara Lojistik Zirvesi büyük bir fırsat sunuyor. Bu tip zirvelerin gerçek dünya problemlerini çözen somut demo örneklerinin sunulabildiği ek oturumlarla daha da zenginleştirilip paydaşlara açılması gelecek için çok daha faydalı olacaktır.

LOJİSTİK

EGE YURT LOJİSTİK ARAÇ TEMİNİNDE TÜRKİYE LİDERİ 1972 YILINDA KURULAN VE BİRÇOK ALANDA SEKTÖRE HİZMET VEREN EGE YURT LOJİSTİK, GENİŞ ARAÇ FİLOSU İLE LOJİSTİK FİRMALARINA ÇÖZÜM ORTAĞI OLMAYA DEVAM EDİYOR.

1972 yılında Osman Özkan tarafından kurulan Balıkesir Edremit merkezli Ege Yurt Lojistik, lojistik firmalarının araç ihtiyaçlarını karşılamaya devam ediyor. Çalışma şekilleri konusunda bilgi veren Ege Yurt Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Volkan Özdemir, “200 öz mal araç ve 2 bine yakın kiralık araçla lojistik firmalarının aldıkları ihalelerde karayolu nakliye konusunda akıllarının geride kalmamasını sağlıyoruz. 46 yıldır bu sektör içindeyiz ve hiçbir ihaleye kendimiz girmedik. Biz müşterilerimiz olan lojistik firmalarının büyümesiyle büyümeyi hedefliyoruz.” diyor.

“Müşterilerimizin iş alım kapasiteleri arttığı takdirde bizlere de daha çok iş potansiyeli çıkacağı inancındayız.” diyen Özdemir, “Bugün Kayseri, Konya, Gebze, İzmir ve Balıkesir gibi büyük noktalarda Türkiye’nin en iyi firmalarıyla çözüm ortağı olarak yıllardır çalışmaktayız. Sadece araç temininde değil hizmetimiz.

Kadromuzun tamamı profesyonel. Çağdaş bir taşıma ve lojistik projesi hazırlamada da her türlü desteği müşterilerimize ücretsiz sunuyoruz.” şeklinde konuşuyor.

70 •

w w w . h izm e tix . c o m.tr >> Hizmetix

MÜŞTERİLERİMİZLE BİRLİKTE BÜYÜMEK EN BÜYÜK HEDEFİMİZ Lojistik ve araç temininin dışında yetki belgesi danışmanlığı, evden eve nakliyat ve sigorta alanlarında da hizmet veren Ege Yurt Lojistik’in Yönetim Kurulu Başkanı Volkan Özdemir, vizyonlarını da üç aşamada şöyle ifade ediyor: “Birnicisi, müşteri odaklıyız. Çalışmalarımızda müşterilerimizi merkeze koyarak onların büyümesine yönelik projeler üretiriz. Müşterilerimizin kalkınması, satışlarının artması bizlerin de sevkiyat hızını artıracağı için birlikte büyümeyi hedefleriz. İkincisi, çalışmalarımızda asla hedeflerimiz alt seviyelerde değildir. Daima mükemmele odaklanırız. Üçüncüsü de profesyonel ekip. ‘Müşteri memnuniyetinde taviz vermeyeceğim ve mükemmeli hedefleyeceğim’ diyorsanız, profesyonel kadroyla çalışacaksınız. Biz asla müşterilerimizin memnuniyetini şansa bırakmıyoruz.”

BİLİŞİM

GELECEK

BİLİŞİMCİLER ZİRVESİ’NDEN TÜM TÜRKİYE’YE GELECEK 5.0 ÇAĞRISI

5.0 TÜRKİYE’NİN MARKASI VE ÇIKIŞ YOLU OLABİLİR

Şenol Vatansever BİLİŞİMCİLER VE BİLİŞİM GRUBU TARAFINDAN 22 EYLÜL 2018’DE SETA İSTANBUL KONFERANS SALONU’NDA GERÇEKLEŞTİRİLEN ‘BİLİŞİMCİLER GELECEK 5.0 ZİRVESİ’, SEKTÖRÜN ÖNEMLİ İSİMLERİNİ VE PAYDAŞLARINI BİRARAYA GETİRDİ.

‘Gelecek 5.0’ ana temasıyla 22 Eylül 2018’de SETA İstanbul Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen Bilişimciler Gelecek 5.0 Zirvesi’nde ‘Yapay Zeka’nın Kullanılabilir Uygulamaları’, ‘Endüstri 4.0 ve Sonrası’, ‘Bulut Bilişim ve Güvenlik’, ‘Nesnelerin İnterneti, Blok Zinciri ile Dönüşecek Endüstriler, Robotik ve Otonom Araçlar, Savunma Sanayii İçin Bilişim’ gibi konular masaya yatırıldı. Sektörün önemli paydaşlarını ve isimlerini bir araya getiren zirvenin açılış konuşmalarını Bilişimciler Başkanı Şenol Vatansever, xplace Türkiye ve Ortadoğu Genel Müdürü İhsan Alper Türkay, İstanbul Okan Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Güner Gürsoy ve Habertürk TV & Habertürk Teknoloji Editörü-Sunucusu & Fintechtime Haber Müdürü Cem Sünbül yaptı.

72 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

Bilişimciler Başkanı Şenol Vatansever, açılış konuşmasında, değişen global ekonomi şartlarında avantaj kazanmak isteyen ülkelerin belli akımlar ortaya koyarak bu akımları markalaştırarak sahiplendiklerini ve birer çıkış yolu haline getirdiklerini söyledi. Almanya’nın Endüstri 4.0, Japonya’nın Toplum 5.0 gibi kavramlar üzerinden yeni ekonomi modelleri inşa ettiklerini söyleyen Vatansever, bu zirveyle yeni ama başarılı bir şekilde organize olan Bilişimciler olarak Gelecek 5.0 akımını ülkemizin gündemine sunduklarını ifade etti.

Bilişim Grubu ve Bilişimciler gibi sektörün önemli oluşumlarına öncülük ve başkanlık yapan Şenol Vatansever, açılış konuşmasında şunları söyledi: “Bilişimciler, çok genç ve aksiyoner bir oluşum.

Bundan sadece üç-dört ay önce kurduğumuz geniş tabanlı bir düşünce topluluğu. Bilişimciler; CIO’lar ve bilgi teknolojileri yöneticileri, sektörümüzün üreticidistribütör-iş ortağı bacağında yer alan şirket sahipleri ve çalışanları, akademisyenler ve medya mensuplarından oluşmakta. Tüm bilişim sektörünü kapsıyor durumdayız. Bu sebeple de adını Bilişimciler koyduk.

Bilişim Grubu’nu ise Kasım 2017’de kurmuştuk. Bilişim Grubu, sadece CIO’lar ve bilgi teknolojileri yöneticilerinden oluşan bir gruptu. Bu profilin genişletilerek farklı bakış açılarının katılması ile farklı sinerjilerin de oluşacağını düşündüğümüzden Bilişimciler’i kurmaya karar verdik. Ve ne kadar doğru bir iş yaptığımızı şu an buradaki atmosferden de çok iyi anlıyoruz. Bilişim Grubu tarafında 300 civarında üyemiz var. Bilişimciler tarafında 3 ay gibi kısa bir sürede 500’ün üzerinde üyeye çıkmış durumdayız, 600’lere yaklaştık. 2019 yılı içerisinde 5 bin üyeye ulaşarak Türkiye’nin en büyük bilişim STK’sı haline gelmeyi hedefliyoruz.”

Zirve içeriklerinin Okan Üniversitesi, üyeler ve sektörden davet edilen profesyonellerle gerçekleştirildiğini belirten Vatansever, konuşmasında salonu tahsis eden SETA’ya ve Genel Müdürü Abdulkadir Çay’a teşekkür etti. Vatansever, konuşmasına şöyle devam etti: “SETA siyaset, ekonomi, toplum araştırmaları tarafında Türkiye’nin en önemli kurumlarından biri. Bu zirve ile bilişim sektörüne de önemli bir destek vermiş oldu. Bilişim tarafında iş birliklerimizi artıracağımız çalışmalara imza atacağımızı düşünüyorum. Uluslararası Sosyal Medya Derneği (USMED), Bilişim Med-

BİLİŞİM

yası Derneği (BMD) gibi sektörümüzün çok önemli STK’ları da zirvemize destek veriyor. Televizyon tarafında Habertürk’ten Cem Sünbül de bugün konuşmacı olarak aramızda. Sadece tek taraftan bakarak ya da herkes kendi tarafında bilişimle ilgili mücadele ederek sonuç üretme noktasında ağır kalabiliyoruz. Biz sektördeki bütün paydaşlarımıza bu anlamda kucak açmak ve onlarla istişare etmek, onların tecrübelerinden yararlanmak istiyoruz. Ancak bu şekilde daha etkili olabiliriz.”

PEKİ, ‘GELECEK 5.0’ NEDİR? Bilişimciler Başkanı Şenol Vatansever, konuşmasında ‘Gelecek 5.0’ ile ilgili bilgiler de verdi: “Zirvemizin ana teması Gelecek 5.0. Peki, Gelecek 5.0 nedir? Daha Endüstri 4.0’ı tam olarak içselleştirememişken Gelecek 5.0 nereden çıktı? Endüstri 4.0 Almanya ile anılan, Toplum 5.0 Japonya ile anılan bir yaklaşım. Biz de Türkiye ile anılmasını istediğimiz, markalaşmasını istediğimiz ‘Gelecek 5.0’ yaklaşımını ortaya koyuyoruz.

Gelecek 5.0; yüksek teknoloji, mutlu insan ve dünya barışı temelli bir yaklaşım. Özellikle Türkiye savunma sanayii anlamında, askeri teknolojilerde önemli çalışmalar yapıyor. Bu çalışmalarla beraber biz daha farklı bir hava estirebiliriz. Türkiye’de yerli ve milli teknolojileri savunuyoruz. Yerli ve milli firmaları öncelikle bizim desteklememiz gerekiyor. Çünkü Türkiye’nin daha fazla üretir noktaya gelmesi lazım.” xplace Türkiye ve Ortadoğu Genel Müdürü İhsan Alper Türkay, yaptığı konuşmada ‘Endüstri 4.0’ ve ‘Dijital Çağ’ kavramlarının hızlı bir değişimle tüm geleneksel anlayışımızı, eylemlerimizi ve iş modellerimizi değiştirdini söylerken; İstanbul Okan Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Güner Gürsoy, geleceğin CEO’larının CIO’lardan çıkacağını söyledi.

Gürsoy, “CIO ise bir Büyük Veri Medium’u, Bilişsel

Yönetici ve Stratejist olmalı. Stratejiyi planlayandan çok strateji üreten konumda olmalı.” dedi. Yakın gelecekte robotları çok sık görmeye başlayacağımızı ve robotların insanların işlerini devraldığını da göreceğimizi ifade eden Gürsoy, “İş dünyasının dinamikleri değişecek ve yeni sermayemiz inovasyon olacak.” diyerek Okan Üniversitesi olarak

bilişim alanından yol haritalarını sundu.

Habertürk TV & Habertürk Teknoloji Editörü Cem Sünbül ise haberciliğin 60-70’li yıllardan günümüze dijital dönüşümünü “Dijitalize-Mobilize Medya” başlığında sundu. 6070’li yıllarda bir haberin okurlara, 90’lı yıllarda sesin dinleyicilere, 2000’li yıllarda dergilerin okurlarına, 2005’lerde videoların izleyicilere ulaşması için hangi altyapılar gerektiğini anlatarak teknolojinin tüm bu araçları nasıl dönüştürüp sadece akıllı telefonlara indirgendiğini anlattı.

Gelecek 5.0 motivasyonuyla sektörü bir araya getiren Bilişimciler Zirvesi, açılış konuşmaları nın ardından 4 önemli panelle devam etti. Panellerde sektörün önde gelen birçok ismi konuşma yaptı.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 73

BİLİŞİM

Ar-Ge merkezimiz bünyesinde 200+ ERP programı ve genel muhasebe yazılımları ile uyumlu ürünler özelinde çalışan 120 kişilik teknik ekibimiz ve 40 kişiden oluşan saha-ofis çalışanımızla toplamda 160 kişilik güçlü bir ekibe sahibiz.

TÜM İŞLETMELER 5 YIL İÇİNDE E-FATURA’YA GEÇECEK Ülkemizde son dönemde hız kazanan e-Dönüşüm ile birlik- törlerinden biri olmayı başardık. Özellikle iş birimlerinin hate e-Fatura’ya geçen şirketlerin sayısı artmaya devam ediyor. yatlarını kurtaracak ve günlük yaşamda tüm yüklerini alacak Türkiye’de toplamda yaklaşık 2 milyon şirketten yalnızca 80 regülasyon bağımlı veya bağımsız ürün konumlandırmamız bininin e-Fatura’ya geçişi tamamlandı. Gelir devam ediyor. Türkiye’deki kurumsal yazılım İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) taslak tebliğine ve entegrasyon hizmetleri pazarının gelişimine göre; cirosu 5 milyon TL ve üzeri olan mükelyön vererek, kısa sürede pazar lideri olarak 10 binden fazla müşterimize hizmet veriyoruz. leflere e-Arşiv zorunluluğunun getirilmesiyle birlikte e-Fatura’ya geçen şirketlerin sayısı 2019’da katlanarak artacak. Ayrıca aynı günde REKABETTE AYAKTA KALMAK İÇİN aynı kişi veya kurumlara düzenlenen toplam E-DÖNÜŞÜM ŞART tutarı 50 bin TL ve üzerinde olan faturaların, Türkiye’nin en çok elektronik belge işleyen e-Arşiv Fatura olarak düzenlenmesi zorunlululider e-Dönüşüm firması olarak şirketlerin finanğu da getirilecek. Bu kapsamda Türkiye’deki sal ve muhasebe süreçlerinin dijital ortama taşınbütün işletmelerin tahminen önümüzdeki 5 yıl masını sağlıyoruz. Şirketlere e-Fatura, e-Arşiv, içerisinde e-Fatura’ya geçmesi öngörülüyor.

KORAY GÜLTEKİN BAHAR e-Defter, e-Bilet, e-Mutabakat, e-Denetleme, e-Yedekleme, UFRS, KDV İade, e-İrsaliye, DİJİTALLEŞME SÜRECİNDE FARKINDALIK SEVİYESİ e-Beyanname ve e-Kayıt Saklama gibi çözümler sunuyoruz.

HER GEÇEN GÜN ARTIYOR e-Fatura, e-Arşiv, e-İrsaliye ve e-Bilet gibi yaygın olarak tercih Gelir İdaresi Başkanlığı, yayımladığı tebliğlerle e-Dönüşüm’ü edilen kullanıcı dostu dönüşüm uygulamalarımız tüm sistemlerzorunlu kılan yasal düzenlemelerin kapsamını geliştirmeye le entegre bir şekilde faaliyet gösteriyor. devam ediyor. Dijitalleşmenin sağladığı rekabet ve maliyet avantajı konusunda şirketlerin farkındalık seviyesi gün geçtikçe GLOBAL PAZARDA GÜÇLÜ FİRMALARA HİZMET VERİYORUZ artıyor. Bu yüzden ülkemizde artık daha fazla şirket e-Dönüşüm Türkiye’nin e-Belge işleme ve saklama işlemlerinde öncü süreçlerine gönüllü olarak geçiş yapıyor. Yeni teknolojik uyguolan Foriba, hizmet verdiği 10 binden fazla yerli ve global lamaları kendilerine entegre eden şirketler, finans ve muhasebe markaya üstün tecrübesiyle elektronik çözüm ortaklığı sunusüreçlerinde daha hızlı ve daha verimli yol alabiliyor. yor. Geçtiğimiz periyotta İtalya’da açmış olduğumuz ofisle büyüme politikalarımıza hız vererek, Polonya başta olmak İLKLERE İMZA ATMAYA DEVAM EDİYORUZ üzere 8 Avrupa ülkesinde kullanılan vergi denetleme format Kuruluşumuzdan bu yana Türkiye’deki ilk e-Fatura en- standardını (SAF-T) ve diğer tüm e-dönüşüm gelişmelerini tegrasyonu, ilk banka özel entegratörlüğü, ilk e-Bilet özel gerek ülkelerin vergi müdürlüklerinden gerek ise sektör daentegratörlüğü, ilk SAP onaylı e-Defter, ilk S/4HANA plat- nışmanlarından yakından takip ederek uçtan uca katma deform geçişi gibi ilklere imza attık. İlk e-İrsaliye özel entegra- ğerli çözümler tasarlıyoruz.

Foriba olarak hizmet ağımızı genişletmeyi planladığımız ülkelerdeki regülasyonları da göz önünde bulundurarak global ölçekte ortak platform çalışmaları yapmaya devam ediyoruz.

Siz de e-Dönüşüm zincirinin bir halkası olmak istemez misiniz?

74 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

BİLİŞİM

GLOBAL KURUMSAL YAZILIM FİRMASI IFS, E-İRSALİYE VE E-ARŞİV DÖNÜŞÜMÜ İÇİN GELİŞTİRİLEN YENİ MODÜLLERİNİ, E-İRSALİYE DÖNÜŞÜM SÜRECİNİ VE BUNA YÖNELİK YENİ ÇÖZÜMLERİNİ ANLATTI.

Sevk irsaliyesinin kağıt belge yerine, elektronik ortamda; elektronik belge olarak düzenlenmesi, iletilmesi, muhafaza ve ibraz edilebilmesine ilişkin Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği taslağı Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından 22 Eylül 2017’de yayımlandı.

Bu tebliğ, mal hareketlerinin elektronik ortamda düzenli bir şekilde izlenebilmesi amacıyla; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 230 uncu maddesinin birinci fıkrasının beşinci bendine göre hali hazırda kağıt ortamda düzenlenmekte olan “sevk irsaliyesi” belgesinin, elektronik belge olarak elektronik ortamda düzenlenmesi, alıcısına elektronik ortamda iletilmesi ve elektronik ortamda muhafaza ve ibraz edilmesine ilişkin yapılan düzenlemeleri içeriyor.

Tebliğe göre, düzenlenen e-İrsaliye belgesi, yeni bir belge türü olmayıp, kağıt ortamdaki “sevk irsaliyesi” belgesi ile aynı hukuki niteliklere sahip.

MEVZUAT DÜZENLEMELERİNDEN SONRA ZORUN OLACAK GİB tarafından Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği yürülüğe giren ve gerekli mevzuat güncellemeleri yapıldıktan sonra zorunlu

76 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

IFS Türkiye, E- İrsaliye dönüşümüne hazır

olacak e-İrsaliye dönüşümü hakkında sıklıkla sorulan soruların yanıtlandığı etkinlikte IFS Applications kullanan şirketler için geliştirilen IFS e-İrsaliye ve e-Arşiv çözümleri ile entegrasyon süreci hakkında da detaylı bilgi verildi.

Etkinlikte ayrıca IFS Türkiye’nin e-Dönüşüm konusunda iş birliği yaptığı entegratör firmalardan biri olan Intecon Bilişim de çözümleri ve IFS e-İrsaliye modülü entegrasyon detayları hakkında bilgi verdi.

Türkiye’de elektronik belge dönüşümü çalışmaları hızla devam

ederken e-Fatura ve e-Defter uygulamasından sonra sırayı e-İrsaliye dönüşümü aldı. 63 bine yakın e-Fatura mükellefinin zorunlu olarak e-İrsaliye’ye geçeceği dönüşüm ile birlikte mükellefler, irsaliyelerini dijital ortamda oluşturacaklar.

Bu kapsamda IFS ERP kullanıcıları için hazırlanan tamamen mobil uyumlu IFS e-İrsaliye çözümü 13 Eylül Perşembe günü düzenlenen etkinlikte tanıtıldı. Oldukça yoğun bir katılımla tamamlanan etkinlik e-İrsaliye süreçlerine verilen önemi de gözler önüne sermiş oldu.

BİLİŞİM

BİLGİ BİRİKİM SİSTEMLERİ’NDEN MÜŞTERİ İHTİYACINA ÖZEL PAKETLER

Bora Karadağ BİLGİ BİRİKİM SİSTEMLERİ, MICROSOFT ALTYAPISIYLA KOBİ SEGMENTİNDEKİ FİRMALARA İHTİYAÇLARINA ÖZEL PAKETLER SUNUYOR. MICROSOFT İŞ GELİŞTİRME UZMANI DUYGU DELİLER VE İŞ UYGULAMALARI MÜDÜR YARDIMCISI BORA KARADAĞ MÜŞTERİLERİNE KOLAYLIK SAĞLAYAN PAKETLERİNDEN DETAYLI OLARAK BAHSETTİ.

Öncelikle firmanızı kısaca tanıyabilir miyiz?

Bora Karadağ: 1992 yılından beri bilgi teknolojileri sektöründe var olan Bilgi Birikim Sistemleri (BBS), bütün dikkatini müşteri memnuniyetine odaklamış ve bu amaç doğrultusunda kendisini sürekli olarak geliştirmeyi temel

78 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

Duygu Deliler

ilkesi haline getirmiştir. BBS geniş, bilgili, sertifikalı bir teknik kadroya sahiptir. Bilgi Birikim Sistemleri’nin çözüm ve ürün portföyünde dünyanın lider markaları bulunuyor. Bu markaların sundukları çözümleri gerçekleştirebilmenin ön koşulu olan teknik altyapıyı oluşturmak, BBS’nin en önem verdiği konulardan birisi olmuştur. Bu amaçla her türlü eğitim ve seminer faaliyeti izlenerek müşterilerine teknik donanıma sahip elemanlar ile hizmet veren bir firma yapısına kavuşmuştur.

Müşterilerinize sunmuş olduğunuz ve kolaylık sağlayan çözümleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

Bora Karadağ: Bilgi Birikim Sistemleri’nde müşterilerimize özellikle; kendi müşterilerini ve

firmalarını takip etmeleri anlamında paketler halinde bazı uygulamalar sunuyoruz. 5 farklı paketimiz var. Bunlardan birincisi “Siftah Paketi.” Siftah paketi başlangıç paketimiz. Bu paketi müşterilerimiz özellikle saha ekiplerini takip etmek, sahadaki ekiplerin müşteriyle yapmış olduğu iletişimlerini yönetmek ve takip etmek için kullanıyorlar. Bunun dışında ellerindeki müşteri verilerinin tekilleştirilmesi, tek ve ortak bir havuzda tutulması için kullanıyorlar. Yine paketin içerisinde olan mobil uygulama sayesinde de istedikleri yerden bu verilere ulaşabiliyorlar. Bu uygulama çözümümüz online olarak internet üzerinden erişilebilecek bir çözüm.

Bu nedenden dolayı müşterimiz kendi lokasyonunda herhangi bir kurulum yapılmasına ya da altyapı ihtiyacına gerek duymuyor. Yine

BİLİŞİM

İş ortağım BBS konseptiniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Bora Karadağ: İş ortağım BBS konsepti küçük ve orta ölçekli işletmelere bu tarz paketlerle, büyük firmaların kullandığı paketleri minimize edilmiş olarak daha uygun fiyatlarla hizmet olarak verme yöntemi.

Duygu Deliler: İş ortağım BBS konsepti 7-8 yıllık proje yaklaşımımızı KOBİ segmentine indireceğimiz bir konsept olarak ortaya çıktı. Bu 5 paketimiz Microsoft altyapısını kullanarak hazırladığımız paketler oldu ama sonuçta

bu ve buna benzer çözümlerimizin sağladığı en önemli özelliklerden biri de Microsoft’un diğer ürünleriyle entegre olarak çalışabiliyor olması.

Duygu Deliler: Bu paketi oluştururken dijital dönüşüm kapsamında olan KOBİ segmentindeki firmaların da ihtiyaçlarını gözettik. 1 sene boyunca bu paketler üzerinde çalıştık.

Büyük projelerde gördüğümüz ihtiyaçları KOBİ tarafında nasıl değerlendirebiliriz yaklaşımıyla yola çıktık ve “Siftah Paketi” bu şekilde ortaya çıktı.

Bora Karadağ: İkinci paketimiz “Bol Kazançlar Paketi.” Burada müşteri bilgilerinin yanı sıra onlara verdikleri teklifleri, tekliflerin revizyonlarını, aldıkları siparişleri, bu siparişlerin gerçekleşmelerini, faturalama sürecine kadar ki sürecin tamamını takip edebildikleri yine satış ekibinin hedeflerini tanımlayıp o hedeflerin ne kadar gerçekleştiğini takip edebildikleri bir paket. Bu paketle beraber müşterilerimiz satış süreçlerini daha rahat bir şekilde takip edebiliyorlar.

Duygu Deliler: Biz sadece müşteri verisini tek yerde tutma değil, müşteriyle ilgili belli bir operasyonun da yürütülebileceği bir sistemi kuralım diye paketleri kendi içlerinde bölümlere ayırdık. Yani müşteri ihtiyaçlarına göre farklı paketler ortaya çıkardık.

Siftah paketi ilk paketimizdi ama Bol Kazançlar paketi bir tık daha ihtiyacı genişlemiş olan KOBİ segmentindeki müşteriler için oluşturduğumuz paket oldu.

Bora Karadağ: Diğer paketimiz, “Kolay Servis Paketi.” Kolay Servis paketi de daha çok müşterilerine servis çözümleri sağlayan firmalar

o konseptle hala devam ediyor olacağız. Yani aslında 5’le kısıtlı kalmayacak. Konseptin alt başlığında farklı farklı birçok ihtiyaca yönelik paket oluşturuyor olacağız. Sadece Microsoft ürünleri de olmayacak tabii ki bunlar. Şirketin farklı departmanlarının da konumlandırılacağı ürünler olacak. Şu anda biz ilk girişi yapmış olduk aslında burada. İlk çıkış noktası da dijital dönüşümle birlikte “İş Ortağım BBS” olarak ortaya çıktı.

için. Örneğin bir kombi üreticisisiniz ve kombinin bakıma ihtiyacı var. Bununla ilgili servislerin alınması, çağrıların karşılanması ve saha ekibinin servise gitmesi gibi süreci takip ettiğimiz bir paket. Kolay Servis paketimizin bir üstünde de “Müşteri Mutlu Paketi” var. Bu pakette Kolay Servis paketine artı olarak kendi müşterileriyle sözleşme yapan (1 yıllık bakım anlaşması, 3 yıllık garanti süresi gibi) bunun hatırlatmalarının yapıldığı ve bu anlaşmalar nezdinde bu servisleri uygulayan bir paket. Son paketimiz ise, “Her Şey Dahil Paketi.” Şimdiye kadar anlattığımız bütün paketlerin aslında bir araya gelmiş hali. Hepsini birlikte müşterilerimize çözüm olarak sunabiliyoruz.

Duygu Deliler: Paketler ihtiyaca göre belirleniyor. Siftah paketini aslında şirket sahibinden tutun da satış temsilcileri, kurumsal iletişim departmanı gibi müşteriyle ilgili bütün iletişim bilgilerine ulaşması gereken tüm departmanlar kullanabilir. Bol Kazançlar paketi satış temsilcilerinin kullanabileceği bir paket. Yani firma

sahibi, satış temsilcilerinin çıkarmış olduğu fırsatları takip etmek istiyorsa bu paketle anlık olarak görebiliyor.

Kolay Servis paketi, teknik ekiplere hitap eden bir paket. Müşteri Mutlu paketi de yine aynı şekilde, teknik departmanlar ve sözleşmeyle çalışan, sözleşmelerin yönetileceği ya da garanti sürelerinin yönetildiği herhangi bir departmana yönelik bir paket.

Güvenlik kısmı da paketlerinize dahil mi?

Bora Karadağ: Evet, paketimizin içerisinde Microsoft’un altyapısını kullandığımız için yüzde 99.9’luk devamlılık ve güvenlik garantisi var.

Sistem sizin verilerinize kesinlikle ulaşmıyor ve siz onay vermediğiniz sürece verilerinizi kimseyle paylaşmıyor.

Duygu Deliler: Bulut tabanlı bir sistem olduğu için altyapıda Microsoft’un kendi sunucularını ve data center’ını kullanıyoruz. O yüzden Microsoft’un sağlamış olduğu yüzde 99.9’luk güvenilirlik bizim paketlerimiz içinde geçerli.

Müşterileriniz neden sizi tercih etmeli?

Bora Karadağ: Türkiye’de global bir firmayla(Microsoft altyapısıyla) birlikte orta ve küçük ölçekli işletmelere, paketleri küçülterek özel hizmet sağlayan ilk firmayız. Global rakipler arasında böyle bir önderliğimiz var. Örneğin; Almanya’daki bir CRM çözümünü beğenmiş müşteri aynı altyapıda Almanya’dan almak yerine Türkiye’den alma avantajını kullanabilir. Çünkü birincisi bizim teknik ekibimizden destek alacak, ikinci olarak maliyetlendirme diyebiliriz. Çünkü yurt dışı firmalarıyla kıyasladığımız zaman onların para birimleri pahalı geliyor. Fakat biz her ne kadar Microsoft altyapısında olsak da ürünlerimizi Türk lirası olarak fiyatlandırıyoruz. O yüzden global rakiplerimize kıyasla ikinci temel avantajımız da bu oluyor. Aylık olarak küçük ödemelerle kendilerini yormayacak şekilde ödemelerini yapabiliyorlar. Yerli markalara üstünlüğümüz ise, bugün büyük firmalar hangi CRM ürününü kullanıyorlarsa bizim küçük ve orta ölçekli firmalara da aynı CRM ürününü vermemiz oluyor.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 79

Makale

Mahfi Eğilmez

Türkiye ekonomisine duyulan güven

B

ir ülkenin ekonomik durumuna duyulan güveni ölçmenin çeşitli yolları vardır. Mesela, kurlar bu güvenin bir göstergesidir. Bununla birlikte kurlarda güven dışı etkiler de söz konusu olabilir. O nedenle güveni ölçebilmek için çeşitli kurumlar anketler düzenler ve bu anketlerdeki gelişmelere göre ekonomiye duyulan güvenin artış yönünde mi azalış yönünde mi olduğu izlenir.

TÜİK’in ‘Sektörel Güven Endeksleri’ adıyla düzenlediği anketlerin sonuçları bu bağlamda önemli bir gösterge oluşturuyor. Sonuçlar bize sektörel güven endekslerinde özellikle temmuz sonrasında önemli düşüşler olduğunu gösteriyor.

TÜİK’in Tüketici Güven Endeksi; aylık olarak tüketicilerin kişisel mali durumları, genel ekonomiye ilişkin mevcut durum değerlendirmeleri ve gelecek dönem beklentileri ile yakın gelecekteki harcama ve tasarruf eğilimlerinin ölçülmesini amaçlıyor. Türkiye çapında 4 bin 884 haneye uygulanan endeks, tüketicinin güveninde temmuzdan sonra hızlı bir düşüş olduğunu gösteriyor.

Merkez Bankası, İktisadi Yönelim Anketi adını taşıyan anketiyle imalat sanayiinde faaliyet gösteren işyerlerinin ülke ekonomisine yön veren üst düzey yöneticilerinin beklentilerini izleyerek imalat sanayiinin kısa dönemdeki eğilimlerini yansıtacak göstergeleri üretmeye çalışıyor. Bu anketler de önceki anketlerle paralel bir görünüm sergiliyor: Temmuzdan sonra hızlanan bir gerileme söz konusu.

Merkez Bankası’nın güven ölçmekte uyguladığı anketlerden biri de Finansal Hizmetler Güven Endeksi’dir. Bu anketin amacı, Türkiye’deki finansal kuruluş yöneticilerinin geleceğe yönelik beklen-

80 •

w w w. h i z m e t i x . c o m.tr > > Hizmetix

tilerinin izlenerek, finansal hizmetler sektöründeki gelişmeleri yansıtacak göstergelerin üretilmesidir.

Finansal Hizmetler Güven Endeksi, değerlendirmeye aldığımız diğer anketlerden farklı olarak inişler ve çıkışlar gösteriyor. Önceki anketlere benzerlik gösteren yanı, temmuz sonrasında hızlanan güven kayıpları olarak görünüyor.

TÜİK tarafından her ay yayınlanan Ekonomik Güven Endeksi de ekonomiye duyulan güvende yılbaşından itibaren önceleri daha yavaş, temmuzdan itibaren de hızlanarak artan bir güven kaybı yaşandığını ortaya koyuyor.

Buraya kadar Türkiye’de Türk üretici ve tüketicilerle yapılan anket sonuçlarını ele aldık. Bir de yabancıların ekonomiye nasıl baktığını görelim.

Bunun en kestirme yolu riskleri ölçen CDS primlerine bakmaktan geçiyor. Burada da yılbaşından itibaren başlayan bir güven kaybı söz konusu olmakla birlikte temmuzdan sonra güven kaybındaki hızlanma görülebiliyor.

Peki, hızlanan güven kaybının altında ne yatıyor?

Hatırlanacağı üzere Merkez Bankası, 24 Temmuz 2018 günkü Para Politikası Kurulu toplantısında faizlerin artırılmaması kararını almıştı. İşte o karardan sonra ekonomide güven kaybı en üst noktalara ulaşmış görünüyor.

Bir ekonominin doğru ekonomi politikası uygulamaması başka bir şeydir, doğru politika uygulamayacağı mesajı vermesi başka bir şeydir. İlki bir hatayı gösterir, hata düzeltilebilir. O nedenle sonuçları sıkıntı yaratsa da hata düzelince tamir edilebilir. İkincisi çok daha sıkıntılı bir durumu gösterir, çünkü orada hatada ısrar var demektir. Türkiye, bir süredir ikinci durumda bulunuyor.

NOT: Bu yazı, Mahfi Eğilmez’in izniyle mahfiegilmez.com adresinden alınmıştır.

BİLİŞİM

E-DEFTER ZAMAN VE İŞ GÜCÜ TASARRUFU DEMEK e-Defter konusunda sunduğunuz hizmet ve çözümler nelerdir? Çözümlerinizde hangi kriterler ön planda yer alıyor?

IAS olarak, müşterilerimizin e-Defter’e geçiş sürecini kolaylaştırmak ve iş yükünü azaltmak için e-Defter çözümümüzü geliştirdik.

Müşterilerimiz e-Defter süreçlerini bu uygulama yardımıyla Gelir İdaresi Başkanlığı’nın yayınladığı en güncel versiyonlara uyumlu şekilde yönetebiliyorlar. e-Defter uygulaması, caniasERP’nin diğer uygulamaları ile de entegre olarak çalışıyor.

Bu sayede muhasebe belgelerinin oluşturulması aşamasından başlayarak, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın belirlediği standartlara uygunluk kontrolleri sistem içerisinde yapılabiliyor. caniasERP e-Defter uygulaması sayesinde kullanıcıların defter oluşturma sürecinde ekstra bir efor sarf etmesine gerek kalmıyor.

E-DEFTER İLE KAYITLARDA HATA ORANI MİNİMUMA İNECEK e-Defter uygulaması, firmalara ve tüketicilere ne gibi avantajlar sağlıyor? e-Defter sistemi kullanıcılarına; defterlerin kağıda yazdırma, noterde tasdik ve arşivleme maliyetlerini ortadan kaldırılması, kağıt tasarrufu sağladığından doğa dostu bir uygulama olması, uzaktan erişim/ denetime olanak sağlaması, gelir İdaresi Başkanlığı’na yapılacak yasal bildirim sürecini otomatikleştirmesi, defter kayıtlarında hata oranını düşürülmesi, iş gücü ve zaman tasarrufu sağlaması, iç denetim ve hesap verebilirliği, denetim

82 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

Mert Poyraz ve yönetim faaliyetlerinde hız ve etkinliği sağlaması, e-kayıtların orijinalliğinin korunması, e-denetim için uygun altyapıyı sağlaması gibi avantaj ve kolaylıklar sağlıyor.

E-DÖNÜŞÜM KOBİ’LER İÇİN BÜYÜK AVANTAJ KOBİ’lerin dijitalleşme sürecini ve e-Dönüşüm konusunda neler yapmaları gerektiğini özetler misiniz?

Gelir İdaresi Başkanlığı, bütün firmaların e-Dönüşüm kapsamına girebilmeleri için zorunluluk kapsamını genişleterek gerekli düzenlemeleri yapıyor. e-Dönüşüm ve dijitalleşme süreci, KOBİ’lerin büyümesi, maliyetlerinden tasarruf etmesi, operasyonlarını daha verimli ve kontrol edilebilir hale getirmesi açısından büyük bir avantaj. Bunu KOBİ’ler için kurumsallaşma ve hacimlerini büyütmeleri açısından güzel bir adım olarak görüyoruz. Bizim müşterilerimiz olan KOBİ’ler için aslında süreç çok kolay. KOBİ müşterilerimizi bütünleşik olan e-Dönüşüm süreçlerine kısa bir süre içinde eğitimleri ile birlikte hazırlıyoruz.

E-DEFTER SİSTEMİNİ VE CANIASERP’NİN MÜŞTERİLERİNE SUNDUĞU E-DEFTER UYGULAMASINI ANLATAN IAS FİNANSAL UYGULAMALAR BİRİM YÖNETİCİSİ MERT POYRAZ, “TEMELDE DEFTER TASDİK VE DENETİM İŞLEMLERİNİ KOLAYLAŞTIRMAK AMACIYLA BAŞLATILAN BU PROJE, ŞİRKETLERE ZAMAN VE İŞ GÜCÜ TASARRUFU EDEBİLMEK İÇİN BÜYÜK BİR FIRSAT SUNUYOR.” DİYOR.

BİLİŞİM

GREEN CARD İLE HAYALİNİZ GERÇEK OLABİLİR GREEN CARD İLE İLGİLİ TÜM DETAYLARI ANLATAN GREEN CARD 7/24 YÖNETİCİSİ OZAN ŞİRİN, ÇEKİLİŞE YÖNELİK YAPILAN DOLANDIRICILIKLAR ÜZERİNE DE UYARILARDA BULUNDU.

Ozan Şirin Green Card nedir? Bunla ilgili bilgi verebilir misiniz?

Green Card, Amerika’nın 1990 yılında yürürlüğe koymuş olduğu bir yasayla Amerika vatandaşı olmayan kişilerin Amerika’da ömür boyu oturma ve çalışmasını sağlayan bir oturma izni. Green Card’ın yürürlüğe girmesinin nedeni, nüfusu çeşitlendirmek.

Green Card çekilişiyle Amerika’da köken olarak az olan ülkelerden daha fazla insan alınıyor. Brezilya ya da Çin gibi ülkelerden alım söz konusu değil. Çünkü zaten bu kökenler Amerika’da çok fazla bulunuyor.

Türk nüfus Amerika’da çok fazla yaşamadığı için Türklerden daha fazla insan alıyorlar. O yüzden şu

84 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

an çekiliş istatistiklerine baktığımız zaman 50 bin kişinin neredeyse yüzde 5’i genellikle her sene Türkiye’den alınıyor. Green Card’ı iki farklı yolla elde edebiliyorsunuz; çekilişle veya Amerika’ya yaptığınız yatırımla. Şu an en popüler olanı çekiliş ile sahip olmak. Tüm dünyadan milyonlarca,

Türkiye’den de 100 binlerce insan çekilişe katılarak Amerika’da ömür boyu oturma ve çalışma iznine sahip olabiliyor.

Peki, avantajları neler?

Green Card size Amerika’da ömür boyu oturma ve çalışma izni sağlar ve orada 5 sene kalırsanız Amerikan vatandaşı olabilirsiniz. Zaten Amerikan vatandaşı olduğunuz zaman Amerikan pasaportuna da sahip olursunuz bu da sizin için büyük bir seyahat özgürlüğü demek. Dünyanın neredeyse her ülkesine vizesiz olarak seyahat edebilirsiniz. Green Card ile Amerika’da şirket kurabilirsiniz, devlet kurumları dahil her yerde çalışabilirsiniz. Hatta orduya bile katılma şansınız var. Ancak Amerikan vatandaşlığı almış olsanız bile oy kullanma hakkınız olmuyor. Çünkü Amerika’da hala Türk azınlığı yeterli kapasiteye ulaşamadı. Ancak Amerika’da çocuğunuz olursa Amerika doğumlu olduğu için oy kullanma hakkına sahip olabiliyor.

Green Card çekilişinin başvuru şartları neler? Belli kriterleri var mı?

Aradıkları iki kriter var. Birinci kriter minimum lise mezunu olmak.

Eğer lise mezunuysanız

BİLİŞİM

bu çekilişe katılabiliyorsunuz. Tabii çekilişe bir sene önceden başvuru yapıldığı için lise son sınıf öğrencileri de çekilişe başvuru yapabiliyorlar. İkinci kriter ise; lise mezunu değilseniz son 5 sene içerisinde en az 2 senelik iş deneyimine sahip olmak.

Bunlar dışında çekilişe katılmak için hiçbir şart yok. Çekilişe başvururken herhangi bir evrak hazırlamak gerekiyor mu?

2003 yılına kadar belli formlar ve evraklar hazırlanması gerekiyordu. Ama 2003 yılından bu yana bütün süreçler internete taşındı. Artık Green Card’ın hiçbir evrağı ve formu yok. Tamamen dijital olarak ilerliyor. Başvurular Amerika’nın ve Dış İşleri Bakanlığı’nın göçmenlik dairesinin resmi sitesi üzerinden her sene yılın belirli dönemlerinde gerçekleştiriliyor. Bizim gibi aracı kurumlarda bu başvuruların hatasız ve eksiksiz olarak gerçekleşmesi için varlar.

Yılın 365 günü başvuru alabiliyoruz. Bu sayede onların bütün eksikliklerini ve hatalarını giderip başvurularını gerçekleştiriyoruz. Çünkü birçok insan hatalı ve eksik başvurudan dolayı daha çekilişe katılamadan eleniyorlar.

Bu çekilişte kazananlar nasıl belirleniyor?

Aslında tamamen şans.

Eğer siz çekilişe hatasız ve eksiksiz olarak katıldıysanız bütün herkesle eşit şansa sahipsiniz. Hiçbir şekilde kimsenin bir üstünlüğü yok. Ama tabii doğduğunuz ülkeye göre şansınız değişebiliyor. Çünkü Amerika o yıl içerisindeki nüfus yapısına bakarak ülke kontenjanlarını değiştirebiliyor. Ama siz doğduğunuz ülkedeki herkesle eşit şansa sahipsiniz. Kişileri bilgisayar sistemi seçiyor. Çekiliş sonrası süreç nasıl ilerliyor? Çekilişi kazananları 9-18 ay arası bir süreç bekliyor. Bu süreç ilk etapta göçmenlik formlarının doldurulması ile başlıyor. Bu süreç de, genellikle sizin göçmenlik formlarını doldurduğunuz tarih ve size verdikleri sıra numarasına göre değişiyor. Sıra numaranız daha düşük bir numaraysa onlar daha öncelikli bir şekilde yer alıyorlar.

Ama formları erken göndermek de önemli. Çünkü numarası sizden büyük olan insanlar sürece daha erken başladıkları zaman numarası küçük olanlardan daha erken işlemlerini bitirebiliyorlar. Bütün ülkeler için sınırlı sayıda kontenjan sayısı olduğunu düşünürsek işlemlere erken başlamak önemli bir şey. Biraz öncede söylediğim gibi, göçmenlik formalarının doldurulması, süreç hazırlığı, mülakat tarihi belli olduktan sonra elçilikte evrakların hazırlanması, görüşme, görüşmeden sonra da Amerika’ya gitmeden önce yapılması gerekenler ve 6 ay içinde Amerika’ya gidiş. Tüm süreç bu şekilde ilerliyor.

Gündemde bir ara sahte Green Card mail ve telefon aramaları yoğunluktaydı. Bu olumsuzluklara karşı neler yapıyorsunuz? Neler söylemek istersiniz?

ABD İstanbul Konsolosluğu’nun Sahtekarlığı Önleme birimi var.

Bu gibi olumsuzluklar bize ulaşırsa eğer durumu onlarla paylaşıyoruz. Onlar gereken işlemleri başlatıyorlar. Tabii Türkiye’de çok fazla dolandırıcılık olduğu için kişiler kendileri tüketici mahkemeleri ya da yargıya başvurarak da haklarını savunabiliyorlar. Bizim mücadelemizde şu oluyor; basında ve televizyonda bu bilgileri paylaşarak insanların daha bu sürece başlamadan dolandırılmalarını engellemek ve bütün gerçekleri herkese sunmak. İnsanların destek alacakları aracı kurumu iyi araştırması gerekiyor. Kesinlikle kimseye T.C kimlik numaralarını ve Green Card çekiliş formundaki bilgiler dışında ekstra hiçbir bilgi vermemeliler. Amerika sadece eğitim durumu, adres ve kişisel bilgileri soruyor. Bunun dışında biri sizden iş bilgilerinizi isterse vermemelisiniz. Fazladan bilgi istedikleri zaman şüphelenebilirler.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 85

BİLİŞİM

E-ÇÖZÜMLER ŞİRKETLERİN OPERASYONEL YÜKÜNÜ AZALTIYOR e-Dönüşüm ürünleri hakkında bilgi veren eLogo Genel Müdürü Başak Kural, şirketlerin dijitalleşme endekslerinde ciddi bir yükselme olduğunu söylüyor.

Başak Kural eLogo olarak e-Dönüşüm ile ilgili ürünlerinizden bahseder misiniz? eLogo olarak sunduğumuz e-çözümlerle firmaların; kâğıt, baskı, arşivleme, iş gücü ve dağıtım maliyetlerinin düşürülmesini, operasyonel yükünün azalması ile beraber finansal süreçlerinin hız kazanmasını ve dijital dönüşüm sürecinde veri güvenliğini sağlıyoruz.

Katma değerli servislerimiz arasında dijital dönüşüm sürecinin önemli tamamlayıcılarından olan ve firmaların mutabakat süreçlerini daha rahat yönetebilmesini sağlamak için geliştirdiğimiz e-Mutabakat; firmalara, çalıştıkları şirketlerle mutabakat süreçlerini posta, telefon ya da faks gibi zaman alan süreçler yerine elektronik olarak tek tıkla ve kolaylıkla gerçekleştirme imkânı sunuyor.

Kâğıt ortamdaki “sevk irsaliyesi” ile aynı hukuki niteliklere sahip olan ve bu yıl hizmete aldığımız e-İrsaliye ürünümüzle de ilk e-irsaliyeyi kestik. Ayrıca e-tahsilat, e-ekstre ve banka bağlantıları gibi verimlilik sağlayan ürünlerimizin yanında yeni geliştirdiğimiz pazarlama, satış ve müşteri deneyimini iyileştirici çözümlerimizi de bu yıl içerisinde devreye alıyoruz.

86 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

Müşterileriniz neden eLogo’yu tercih etmeli?

Sunduğumuz çözüm ve hizmetlerde Logo’nun kalite standardını yakalamamız, müşterimizin beklenti ve ihtiyaçlarını dinleyerek doğru analiz edip, ürünlerimizi buna göre geliştirmemiz tercih edilmemizdeki önemli noktalardan biri. Çözüm odaklı ve hızlıyız. Aynı zamanda güveniliriz. Çok hassas nitelikteki ticari bilgileri 10 yıl boyunca saklamak için güvenilir firma algısına sahip olmayı en temel gereklilik olarak görüyoruz.

Dinamik bir yapıya sahibiz ve yenilikçiyiz; birçok yeni servisi hızla geliştiriyor ve hayata geçiriyoruz.

E-fatura ve e-arşiv uygulamaları iş dünyasının artık vazgeçilmez bir parçası oldu. Peki, şirketler e-dönüşüme ne kadar uyum sağladı? İş dünyasında dijital dönüşüm elbette ki henüz tamamlanmadı. Ülke olarak genç neslimiz ve teknolojiye hızlı uyum sağlamamız çok önemli bir avantaj.

Ama daha alınacak çok yol var. Son birkaç yıl içinde şirketlerin dijitalleşme endekslerinde ciddi bir yükselme meydana geldi. Özellikle finans, sağlık, perakendede hızlı bir uyum yaşanıyor. Finans tarafında özellikle fintech’ler pazarı hızla dijitalleştiri-

yor. KOBİ’lerin ise biraz daha uzun bir yolu var.

Dönüşüm için öncelikle liderliğe, desteğe ve danışmanlığa ihtiyaçları var. Gerçekten, işlerine katma değer sağlayacak noktada dijitalleşmeye başlamaları gerekiyor.

Logitrans ve aynı zamanda Bayim Olur Musun?

Fuarı’na da katılım sağlıyorsunuz. Fuarların ne gibi katkısını görüyorsunuz?

Logo Yazılım olarak fuarların sektörü güncel tutan ve sektör profesyonelleriyle buluşmamızı sağlayan önemli bir platform olduğunu düşünüyoruz.

Bayim Olur Musun? etkinliğinde dijital dönüşüm sponsoruyuz ve mikro lokasyon bazlı pazarlama ürünümüz olan Locus ile yer alıyoruz. 0 – 50 m yarıçaplık alanda hedef kitleyi tespit edebildiğimiz ve segmente özel anlık kampanyalar sunabildiğimiz Locus ile özellikle katılımcılara lokasyon bazlı pazarlama aksiyonları için farklı bir bakış açısı kazandıracağımıza inanıyorum.

Ayrıca Bayim Olur Musun Fuarı’nda yer alacak tüm katılımcı firmalara özel bir indirim kampanyası planlıyoruz.

Katılımcı firmalar kampanya dahilinde Logo ürünlerine özel indirimlerle sahip olma avantajı yakalayacak.

TESİS YÖNETİMİ

ODAK NOKTAMIZ SADECE YÖNETİM

Can Kitiş

Sadece site, konut, rezidans ve iş MERKEZLERİNE yönetim hizmeti verdiklerini belirten Odak Yönetim Yönetim Kurulu Başkanı Can Kitiş, oldukça yeni olan sektörün belediyeciliğe çok benzediğini ifade ediyor.

Hizmet sektörü hızla gelişiyor. Gelişirken de yeni uzmanlık alanları ortaya çıkıyor. Onlardan biri de bina ve site yönetimi. Oldukça yeni olan bu sektöre yatırım yapan firmaların başında Odak Yönetim geliyor. Yönetim Kurulu Başkanı Can Kitiş ile firmayı ve sektörü konuştuk.

Bu sektöre yatırım yapma fikriniz nasıl oluştu?

Yönetim işine nasıl başladınız?

2011’de işe başladık. Şöyle başladık: Kentsel dönüşümle birlikte toplu konutlar artmaya, büyük müteahhitler işin içine girmeye başladı. Toplu konutlarla birlikte siteler oluştu. Sitelerin yanında rezidanslar oluşmaya başladı. Daha önceki yönetim biçimleri artık çare olamaz hale geldi. 2011’de biz bu boşluğu gördük ve dedik ki

88 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

bu alanda hizmet vermek ve işimizi geliştirmek istiyoruz.

2016’nın başına kadar zamanımızı büyümekten ziyade konuyu anlamaya ayırdık. Kurulmamızdan itibaren beşer yıllık programlarla ilerliyoruz. İlk 5 yıllık programınızda neler vardı?

Sektörü ve konuyu anlamak... Çünkü hem Türkiye için hem bizim hem de sitelerde oturanlar için yeni bir alandı.

Hepimiz kırsaldan geldik. İki katlı, üç katlı apartmanlarda oturduk. Annelerimiz merdivenleri sırayla temizliyor veya süpürüyordu. Ama şimdi 20-30 katlı, 100-200 daireli binalarda annelerimiz merdivenleri sırayla temizlemeyeceği için haliyle yeni bir ihtiyaç ortaya çıktı. Bu ihtiyacı anlamak gerekiyor. Bir de o ihtiyacı insanlara nasıl anlat-

TESİS YÖNETİMİ

BİR SİTENİN GİDERLERİ 25 İLA 40 KALEM Site sakinlerinin en çok merak ettiği şey aidatlar. Bu konudaki düşünceleriniz neler? İnsanlar şu kadar aidat veriyoruz, bu paralar nereye gidiyor diyor doğal olarak. Bizim gibi profesyonel yönetim şirketleri işi almadan önce siteyi ciddi ciddi dolaşarak bütçe hazırlıyorlar.

Bütçeyi oluşturan kalemleri sıraladığımızda, bir sitede 25 ile 40 arasında kalem çıkıyor. Bu kalemlerin aidatlarla karşılanması gerekiyor. Biz bunları baştan öngörebiliyoruz. Ama yönetim işini pro-

fesyonel şirketlere vermeyenler bu kalemleri göremiyorlar. Asansörde bir arıza olduğunda ayrı bir para topluyorlar. Biz tecrübelerimizle bir siteye dışarıdan baktığımızda bile giderleri tahmin edebiliyoruz. Ve giderleri mümkün olduğunca aşağıya çekmek için 10 kişiyle yönetebileceğimiz bir yeri 7 kişiyle yönetebilir miyiz ve aynı performansı elde edebilir miyiz diye uzun uzun araştırıyoruz. Mali müşavirlerle ve hukukçularla birlikte çalışıyoruz.

mak gerektiğini de öğrenmek gerekiyor. Biz sabırla beş yılımızı buna harcadık. Para kazanmaktan ziyade konuyu anlamaya çalıştık.

Beş yıllık süre bittikten sonra nasıl ilerlediniz?

2016’da yavaş yavaş müteahhitlere hizmet vermeye başladık. Onlara hizmet verme düşüncemiz de şöyle oluştu: Müteahhitler yeni, siteler yeni, her şey yeni. Müteahhitler işi alıyorlar, büyük bir okyanustan geçiyorlar ama işin sonuna geldiklerinde bir damla suda boğuluyorlar. Bu damlanın adına da yönetim diyorlar. Aslında bu bir damla değil, okyanusun bir parçası. Zeminin kazılması, betonların dökülmesi müteahhitler için nasıl çok önemliyse, yönetimin oluşması ve site sakinlerinin huzurlu bir şekilde yerleşmesi de çok önemli. Müteahhitler ilk başta bunu tam anlamadılar ya da anlayamadılar.

Süreç kendiliğinden müteahhitlerin anlamasını sağladı.

Biz de onu fark ettik ve sadece müteahhitlere hizmet vermeye başladık. Oturmuş siteler çalışmalarımızı görünce, onlar da bize gelmeye başladı. Dolayısıyla biz işimizi müteahhitlere vereceğimiz hizmet ve oturumlu sitelere vereceğimiz hizmet diye ikiye ayırmış olduk.

YÖNETİM FİRMASININ İŞİ SADECE YÖNETİM OLMALI Başka sektörlerde de hizmet verme gibi bir düşünceniz var mı?

Yürüyüşümüzü ısrarla yönetim üzerinden gerçekleştiriyoruz. Her sektörde olduğu gibi kazançların zor olduğu bir sektör. Neden zor? Firmalar yönetimi, temizliği ve güvenliği bir araya getirerek kazancı ortalamak istiyor.

Ancak bu bize göre yanlış bir yöntem. Yönetim işi, yönetim firmalarının işi; güvelik işi, güvenlik firmalarının işi; temizlik işi, temizlik firmalarının işi. Biz bunda ısrar ediyor ve direniyoruz. Özellikle yönetimi temizlik ve güvenlikten ayırmak gerekiyor. Çünkü yöneticiler, yasa gereği kat maliklerinin ve kiracıların vekili durumunda.

Vekil olan bir kişi güvenlik, temizlik ve personel işine girmemeli. Bunu her fırsatta dile getiriyoruz. Bir vekil hem personel hem yönetici olamaz. Vekil, vekil gibi davranmalı ki işinin hakkını versin.

Yönetiminizi beğenip sizinle çalışmak isteyen başka siteler, projeler, müteahhitler oluyor mu?

Yönettiğimiz yerlerdeki sakinler, muhakkak başkalarına da bizi tavsiye ediyorlar. Çevreden çok ciddi talepler oluyor. Bazen bu talepleri nazikçe kabul etmeyebiliyoruz. Sebebi de şu: Bizim işimiz hizmet. Hizmeti doğru yapabileceğimize inanıyorsak o işi alıyoruz. İnanmıyorsak almıyoruz. Yani bize çok uzaksa, ulaşımı zorsa ya da sayısı azsa… Her işi alalım gibi bir düşüncemiz yok. Yavaş ve emin adımlarla ilerlemek istiyoruz.

Vekil gibi davranmayıp güvenlik ve temizliği de kendinden almaya başlarsa ne oluyor?

Kontrol, denetim, performans ve verimlilik ciddi oranda düşüyor. Sıkıntılar başlıyor.

Yönettiğiniz yerler güvenlik ve temizlik de isterse ne yapıyorsunuz?

Bu konuda 5 tane çözüm ortağımız var. Bizden güvenlik ve temizlik de istendiğinde bu firmalardan destek alıyoruz.

Hedefleriniz neler? İstanbul merkezli bir firmayız. Aydın’da bir projemiz, Erzurum’da bayimiz var. Manisa’da yeni bir bayimiz olacak. Samsun’da bir çalışmamız mevcut. Kendimize 17 il seçtik. Bu illerde gerek bayilikle gerekse şubeleşerek büyümeyi hedefliyoruz.

SİTELERE BELEDİYE HİZMETİ VERİYORUZ Bir işi aldığınızda nasıl bir organizasyon kuruyorsunuz?

Sanki sadece o siteyi yönetiyormuşuz gibi bir organizasyon kuruyoruz. Yerinde yönetim, yerel yönetim yöntemiyle gidiyoruz. Kadrolaşmayı da öyle oluşturuyoruz. Diyelim ki Beylikdüzü’nde bir yönetim işi aldık; tamamen o lokasyondaki insanları tercih ediyoruz. Merkezden bağımsız olarak sadece o siteyle entegre ediyoruz. Sadece o sitenin personeli oluyorlar.

Site sakinleri oldukça yeni olan bu sektörden haberdar mı? Kendinizi nasıl anlatıyorsunuz?

Bize soruyorlar; siz ne iş yapıyorsunuz, site yönetimi nedir, diye. Yeni bir sektör olduğu için insanların anlamaları zor.

Anlaşılır olması için şu örneği veriyoruz: Biz bildiğiniz belediye hizmeti veriyoruz. Belediyeler kalıcıdır, başkanlar değişir.

Siteniz belediye, yönetici de belediye başkanınız. Güvenlikçiler zabıta, temizlikçiler de temizlik işleri… Belediye gelirlerini nasıl elde ediyor? Vergilerle… Sitenin tek gelir kaynağı da aidatlar. Yöneticiliği sürdürdüğümüz müddetçe belediye başkanı biziz. Kat malikleri ‘Yeter artık, biz sizi istemiyoruz!’ dediklerinde de gidiyoruz.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 89

TESİS YÖNETİMİ

BAY YÖNETİM’İN İLKESİ

‘MİNİMUM MALİYET, MAKSİMUM FAYDA’

B

ina ve toplu yapı yönetimi konusunda öne çıkan firmalardan biri de Bay Yönetim. Bay Yönetim İletişim ve Teknoloji Müdürü M. Sertaç Bayazıt, faaliyetleriyle ilgili sorularımızı cevapladı. Öncelikle Bay Yönetim’i bize anlatabilir misiniz? Tam olarak nasıl bir firmadır?

Tam adıyla Bay Bina ve Toplu Yapı Yönetim Hizmetleri AŞ olarak bizler site, apartman, bina, AVM gibi toplu yapılardaki tüm yönetim ihtiyaçlarını karşılayan ve hatta mevcut yönetimlerin karşılaştıkları sorunlar için çözüm önerileri sunabilen profesyonel bakış açısında olan bir kurumuz. Bu kapsamda yapılması gereken tüm yönetimsel faaliyetler gibi buna bağlı gelişen tüm organizasyon ve koordinasyon işlemleriyle de ilgilenen, yönettiğimiz tüm alanlarda mutluluğu, huzuru, güveni geliştirmeye çalışan dinamik bir kurumuz.

Profesyonel bina yönetimi kapsamında gerçekleştirdiğiniz faaliyetlerden bahseder misiniz?

Faaliyetlerimiz ana başlıklarıyla yönetim ve danışmanlık hizmetleri, hukuk danışmanlığı, güvenlik hizmetleri, temizlik hizmetleri, peyzaj bakım hizmetleri, dış cephe hizmetleri, ilaçlama hizmetleri, teknoloji ve altyapı hizmetleri olarak sıralanabilir. Bu hizmetleri ‘minimum maliyet, maksimum fayda’ ilkesine uygun şekilde sakinlerimize sunuyoruz. Dolayısıyla şeffaf ve tamamen kontrol edilebilir şekilde

90 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

gerçekleştirdiğimiz faaliyetlerimizi denetim tarafında da destekleyerek ilerliyoruz.

SAKİNLERİMİZİN SORUNLARINI BİREBİR ELE ALIYORUZ Bina yönetiminin işleyişinin doğru şekilde ilerleyebilmesi için ne tür uygulamalarınız var?

Uygulamadan söz etmişken kendi bünyemizde oluşturduğumuz bir mobil uygulamamız henüz yok. Bu desteği 3. parti firmalardan hizmet alarak gerçekleştiriyoruz.

Ve bu uygulamalar aracılığıyla tüm işlerimizi takip edebiliyoruz. Diğer taraftan yönetimin doğru ve düzgün ilerleyebilmesi için öncelikle sakin ve maliklerimizi güzel dinliyor, ihtiyaçlarını ve sorunlarını birebir ele alıyoruz. Kişilerle münasebetlerde saygı, adalet, doğru bilgi sağlama, tecrübe aktarımları gibi yaklaşımlarımızın bizim ayrıcalığımız olduğunu düşünüyoruz. Tüm iş süreçlerimizde de bu özelliğimizden faydalanarak kişilerin katılımı ve katkılarına olanak sağlıyoruz.

Apartman ve siteler neden profesyonel bir bina yönetimi hizmeti almalı? Avantajları nedir?

Avantajları, ikili ilişkileri bozmayan, konusu hakkında uzman, sürekli ulaşılabilir, şeffaf, kontrol edilebilir ve böylelikle güven oluşturabilen bir hizmetin tam teminidir.

Bu yüzden toplu yapılarda yaşayan insanların bireysel çabalarından çok profesyonelliğe bizimle adım atmalarını tavsiye ederiz.

M. Sertaç Bayazıt

BAY BİNA VE TOPLU YAPI YÖNETİM HİZMETLERİ AŞ İLETİŞİM VE TEKNOLOJİ MÜDÜRÜ M. SERTAÇ BAYAZIT: “YÖNETİM, DANIŞMANLIK, GÜVENLİK, TEMİZLİK, PEYZAJ, DIŞ CEPHE, İLAÇLAMA, TEKNOLOJİ VE ALTYAPI GİBİ HİZMETLERİ ‘MİNİMUM MALİYET, MAKSİMUM FAYDA’ İLKESİYLE SAKİNLERİMİZE SUNUYORUZ.”

Müşteriler neden sizi tercih etmeliler?

Tamamen kalite, güven ve toplu yaşam alanlarındaki deneyimimizden dolayı bizi tercih etmeliler.

Gelecek dönem hedeflerinizden de bahseder misiniz?

Birden çok hedefimiz olduğunu söyleyebilirim ama öncelikle Türkiye genelinde hizmet veren ve bu sektörde kaliteyi tarif eden bir isim haline gelebilmek istiyoruz.

TESİS YÖNETİMİ

TANSA TURNİKE, GEÇİŞ KONTROL SİSTEMLERİNİ SAAT GİBİ İŞLİYOR

Yalçın Sarı

“Saat gibi” çalışan turnikeleriyle güvenli geçişler sağladıklarını söyleyen Tansa Turnike Genel Müdürü Yalçın Sarı, ürün yelpazeleri hakkında bilgiler verdi.

Geçiş kontrol sistemleri konusunda faaliyetleriniz daha çok hangi alanlarda yoğunlaşıyor? Özellikle Raylı Sistemler tarafında dış ortama dayanıklı ve bu yoğunluğu kaldırabilen ürünler üretiyoruz.

Samsun, Eskişehir, Malatya gibi birçok şehrin raylı sistemlerinde ürünlerimiz kullanılmaktadır. Şu an ülkemizde ciddi ilerleme sağlamış inşaat sektöründe yapılan lüks binalar, iş hanları ve rezidans tarzı yerlere şık tasarımı olan görsele hitap eden optik turnikeler yapıyoruz. Özellikle İstanbul’da yapılmakta olan tüm tower’lar Tansa optik turnikelerini tercih etmektedir. Stadyum projeleri de bizler için çok önemli, ürettiğimiz sağlam mekanizmalar ile şu an süper lig ve PTT liginde oynanan birçok stadyum turnikelerinde Tansa turnike markası bulunuyor. Özellikle son dönemde Toki ile startı verilen yaklaşık 30 adet stadyum ile yakından ilgileniyoruz.

Bunlardan şimdilik Trabzon, Samsun, Antalya, Sivas, Başakşehir gibi stadyumlar teslim edilmiş olup birçok stadyum için üretim devam ediyor. En son Beşiktaş İnşaatın kendi yaptığı Vodafone Arena stadyumunun turnikelerini teslim ettik.

92 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

Ürün yelpazeniz ve fonksiyonlarınız hakkında bilgi alabilir miyiz? Ürün yelpazemiz Tripod turnikeler, boy turnikeler, optik turnikeler ve swinggate olarak ayrılıyor.

Tripod turnikeler, daha çok personel ve yemekhane takip programları için kullanılıyor. Ayrıca raylı sistemler içinde tercih edilmektedir. Tripod turnikeler 3 kollu olup kişilerin tek tek girişlerini sağlıyor. Boy turnikeleri, stadyumlar ve cezaevi gibi yüksek güvenlik isteyen mekanlar için tasarlanmıştır. Kişilerin boy yüksekliğinde yapılarak kesinlikle kaçak geçişe izin vermiyor. Optik turnikeler tasarımın daha çok dikkat çekeceği görsele hitap eden yerler için tasarlanmıştır.

Kişiye temas etmeden cam kanatlar ile gövde üzerindeki sensörler sayesinde kişilerin tek tek geçişini sağlıyor. Sensör sayısı artırılarak valiz, çanta ve çocuklu geçişleri de kontrol altına alıyor. Swinggateler ise makam girişleri, engelli ve malzeme geçişleri için kullanılıyor. Tek kanatlı olarak kalabalık geçişleri kontrollü olarak sağlıyor.

Yakın ve orta vadeli teknolojik hedefleriniz nedir? Yeni ürün ve uygulamalar söz konusu mu?

Tansa Turnike, şu an yaptığı ihracat ile beraber ihracatını daha da artırarak emin adımlarla dünya pazarında yerini almayı hedeflemiştir. Genç, dinamik ve her zaman Tansa Turnike’ye daha fazla ne katabilirim düşüncesi ile çalışan personeli ile dünya pazarında lider turnike üreticilerinden birisi olmayı hedefliyoruz. Bunun için de Ar-Ge, satış ve üretim departmanları birbirleri arasındaki iletişimlerini yüksek tutarak koordineli bir şekilde çalışıyor.

Hindistan Metrosu

TESİS YÖNETİMİ

KALE KİLİT’İN ENTEGRE GÜVENLİK ÇÖZÜMLERİ SECURITY ESSEN 2018’DE SERGİLENDİ KALE KİLİT, 23. ULUSLARARASI GÜVENLİK VE AFET KONTROL FUARI “SECURİTY ESSEN 2018”DE, “ENTEGRE GÜVENLİK ÇÖZÜMLERİ” KONSEPTİYLE “TİCARİ ÇÖZÜMLER” VE “KONUT ÇÖZÜMLERİ” KATEGORİLERİNDE YENİ İNOVATİF ÜRÜNLERİNİ SERGİLEDİ.

hırsızı eve girmeden kapıda durdurma özelliğine sahip.

Design Turkey 2017 “En İyi Tasarım” ödülüne sahip ürün, kırıldığında 100 desibel seviyesinde ses çıkartarak çevreyi uyarıyor. Bu sayede de hırsızı dışarıda tutuyor ve olası hırsızlık olayları henüz yaşanmadan önleniyor.

DEVRİM NİTELİĞİNDE BİR ÜRÜN: AKILLI KİLİT

Ev ve kabin kilidinden otel kartlı kilidine, çelik kasadan çelik kapı ve yangın kapısına, pencere sistemlerinden elektronik güvenlik sistemlerine kadar çok çeşitli güvenlik çözümlerini bir arada sunan Kale Kilit, Almanya’da gerçekleştirilen 23. Uluslararası Güvenlik ve Afet Kontrol Fuarı “Security Essen 2018”e katıldı.

Güvenliğin entegre bir kavram olduğu bilinciyle birbiriyle konuşabilen ürün ve hizmetler geliştiren, aynı zamanda Türkiye ve yakın coğrafyanın entegre güvenlik sistemi sunan tek şirketi olan Kale Kilit, fuar konseptini de “Entegre Güvenlik Çözümleri” olarak belirledi. Bugünün ve geleceğin dünyasında huzurlu bir yaşam için tüketicilerinin güvenliğini odağına alan Kale, fuarda “Ticari Çözümler” ve “Konut Çözümleri” adı altında inovatif ürünlerini sergiledi.

HIRSIZI EVE GİRMEDEN KAPIDA DURDURUYOR Kale Kilit, dünya patentine sahip olduğu Alarmlı Silindir’e fark yaratacak yeni özellikler ekleyerek, ürünün yeni versiyonunu fuar kapsamında lanse etti.

Kale Kilit AR-GE Mühendisleri tarafından geliştirilen ve silindirde devrim yaratan yeni Alarmlı Silindir,

94 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

Kale Kilit tarafından geliştirilen Akıllı Kilit, sunduğu teknolojik alt yapı sayesinde ev ve iş yerine giriş çıkışı kolaylaştırırken güvenlikten de ödün vermiyor. Anahtar kullanma ihtiyacı olmadan, sadece yüz tanıma özelliğiyle kapının açılmasını sağlayan Akıllı Kilit; mobil aplikasyon, uzaktan kumanda, kartlı ya da parolalı giriş ile göz ve parmak izi okuyucularla uyumlu şekilde çalışabiliyor. Kapı çekildiğinde devreye giren otomatik kilitlenme fonksiyonu sayesinde anahtar çevirmeye gerek kalmadan kapı kendiliğinden kilitleniyor. Sahip olduğu panik çıkışı özelliği ile kapı kilitliyken, sadece kola basarak hızlıca çıkış imkânı sunuyor.

YÜZ TANIMA ÜNİTESİ İLE SORUNSUZ GÜVENLİK Kale Kilit tarafından son teknolojiyle geliştirilen “Yüz Tanıma Ünitesi” Kale Akıllı Kilit’in yanı sıra tüm elektronik kilitlerle de uyumlu çalışma özelliğine sahip. Kimlik tespit etmenin en güvenli yolu olan yüz tanıma sistemi, kullanım kolaylığıyla öne çıkıyor. Yüz tanımaya ek olarak kart ya da parola ile de giriş yapılabilen sistem, ev ve işyeri güvenliği için kullanımının yanı sıra personel takibi yapmak ve kapı geçişlerini kontrol etmek amacıyla da kullanılabiliyor.

KALE KAMERA SİSTEMLERİ İLE HİÇBİR DETAYI KAÇIRMAYIN Kale Alarm tarafından Kale Güvenlik Sistemleri çatısı altında satışa sunulan Kale markalı kamera sistemleri, hem işyeri ve hem de ev kullanıcılarına hitap ediyor. Kameralar, geliştirilen özel yazılım sayesinde akıllı telefonlar ve web üzerinden kolayca izlenebiliyor.

TESİS YÖNETİMİ

ART SİSTEM, ZİRVE YOLCULUĞUNA EMİN ADIMLARLA İLERLİYOR

S

on dönemlerdeki büyümeyle dikkatleri üzerine çeken Art Sistem, IT ve güvenlik sistemleri çözümleri sunan bir firma. Genel Müdür Serkan Kekik, sorularımızı cevapladı. Öncelikle firmanızı kısaca tanıyabilir miyiz?

2004 yılında kurulan Art Sistem Şirketler Grubu, konusunda uzmanlaşmış üretici, ithalatçı, dağıtıcı, e-ticaret (B2C) ve sistem entegratör şirketleriyle müşterilerimize IT ve güvenlik sistemleri çözümleri sunmaktadır. Müşterilerine doğru çözümlerle ulaşan, mutlu çalışan ve mutlu müşteri odaklı bir teknoloji şirketi olan Art Sistem, her yıl bağımsız kuruluşlar tarafından açıklanan BİLİŞİM 500 listesinde 2017 gerçekleştirdiği büyümeyle 66. sıraya yükselerek zirve yolculuğuna emin adımlarla devam etmektedir.

Firmanız hangi sektörlere hitap ediyor? Bu sektörlere yönelik çözümleriniz neler?

Art Sistem olarak dünyanın bir numaraları markaları ile IT (PC, network ve iletişim sistemleri) ve güvenlik sistemleri başta olmak üzere tüm zayıf akım çözümlerimizle tüm sektörlerdeki kurum ve kuruluşlara hizmet verdiğimiz gibi özel projelerde de sınırsız çözüm sağlıyoruz.

Son teknoloji ürünleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Art Sistem’in ürün gamı, tamamıyla teknolojinin en son yeniliklerini içeren IT ve güvenlik ürünlerinden, yazılımlardan ve çözümlerden

96 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

Serkan Kekik PROJELERE DAHA FAZLA ÖNEM VEREREK KULLANICI DOSTU VE AKILLI SİSTEMLER GELİŞTİRMEYİ HEDEFLEDİKLERİNİ BELİRTEN ART SİSTEM GENEL MÜDÜRÜ SERKAN KEKİK: “BİLİŞİM 500 LİSTESİNDE 66. SIRAYA YÜKSELEREK ZİRVE YOLCULUĞUMUZA EMİN ADIMLARLA İLERLİYORUZ.”

oluşmaktadır. Özellikle güvenlik ve otomasyon sistemlerinde ön plana çıkan network çözümlerimiz kablolu ve kablosuz ürünlerle projelerde oldukça etkili. Ayrıca akıllı analizle desteklenen ürünlerimiz de yine bir çok projede kullanılmakta.

E-hizmet platformunuzla kullanıcılara nasıl kolaylıklar sağlıyorsunuz? www.pcbayi.com adresindeki b2b sitemizde sadece bayilerimizin kullanabildiği özel alanda, tüm ürünlerin özellikleri, stok durumu ve özel alış fiyatları görülebildiği gibi siparişten teslimata kadar birkaç tuşla alışveriş yapılabilmektedir. Ayrıca teknik servisteki ürünler de basitçe takip edilebilir.

Gelecek dönem hedeflerinizde neler var?

IT ve güvenlik sistemlerinde daha bilinçli kullanıcılar ve satıcılar olabilmesi adına, proje kanadımıza daha fazla önem vererek kullanıcı dostu ve akıllı sistemler geliştirmeyi hedefliyoruz.

Bu konuda IOT (nesnelerin interneti) kavramını daha ön plana çıkaracağız.

TESİS YÖNETİMİ

DÜNYANIN TEMİZLİK DEVLERİ GLOBAL CLEAN EXPO’DA BULUŞACAK TÜRKİYE’NİN İLK TEMİZLİK FUARI OLARAK DÜNYANIN TEMİZLİK DEVLERİNİ İSTANBUL’DA BULUŞTURACAK OLAN GLOBAL CLEAN EXPO HAKKINDA BİLGİ VEREN EXPO MASTER CEO’SU EGEMEN HESAPÇI, “TÜRKİYE’Yİ DÜNYA TEMİZLİK SEKTÖRÜNÜN BULUŞTUĞU BİR MERKEZ HALİNE GETİRMEK İSTİYORUZ.” DEDİ.

E

xpo Master’ın Türkiye’deki fuar kültürüne yönelik amaçlarından bahseder misiniz?

Expo Master olarak birinci amacımız Türkiye’de fuar sektörüne katkıda bulunmak ve tabii fuara katılan firmaların ihracat rakamlarını artırmak.

Fuarlar gerçekten uluslararası anlamda bir ürünün ya da hizmetin pazarlama faaliyetlerini ortaya koymak için çok önemli etkinlikler. Yurt dışından gelen satın alma heyetleri olsun, yurt içindeki belli firmaların satın alma heyetlerinin fuarı ziyaretle birlikte katılımcı firmalardan ürün tedarik etmesi ve anlaşma yoluna gitmesiyle birlikte hem yurt içi ticari faaliyetlerin artması hem de yurt dışı ihracat faaliyetlerinin artması öncelikli hedefimiz. Fuar projelerini birer marka haline getirmeye çalışıyoruz. Bunları sosyal sorumluluk projeleriyle harmanlıyoruz. Toplumdan aldığımızı tekrar topluma kazandırma felsefesiyle hareket ediyoruz. Mesela bu sene, 10 tane köy okulunun 1 senelik temizlik malzemesi ihtiyacını karşılamak gibi bir sosyal sorumluluk projemiz var. Bunun 3 tanesini gerçekleştirdik. Geri kalanını da okulların açıldığı bu dönemde tekrar Milli Eğitim Bakanlığı’nın belirlediği okullara yardımlarımızı ulaştırarak sosyal sorumluluk projemizi birkaç ay içerisinde tamamlayacağız. Bu davranışımızın büyük markalara örnek olmasını temenni ediyoruz.

Türkiye’nin ilk temizlik Fuarı olacak olan Global Clean Expo hakkında bilgi verebilir misiniz? Bu fuar her yıl düzenlenecek mi?

Tabii ki her yıl düzenlenecek. Türkiye’nin ilk temizlik fuarı adı altında, yüzde 100 Türk sermayeli bir iştirak, Global Clean Expo… Uluslararası mecrada adımızı duyurmak için fuarımıza yabancı bir isim seçtik.

Yurt dışındaki birçok fuar tanıtım sitesinde fuarımızın

98 •

w w w . h iz m etix . com.tr >> Hizmetix

Egemen Hesapçı

reklamı mevcut. Uluslararası katılımı yüksek düzeyde tuttuğumuz ve bunun için çabaladığımız, Ekonomi Bakanlığı ile işbirliği içerisinde yurt dışından satın alma heyetleri getireceğimiz bir fuar. 100’ün üzerinde firmanın katılım göstermesini bekliyoruz. Endüstriyel temizlik ve çöp torbası üreticilerinden kent-çevre temizliği üreticilerine, kuru temizleme makineleri, halı yıkama makinelerinden tutun da kağıt peçete ürünlerine kadar çok geniş bir ürün gamının sergileneceği fuar, 21-22-23 Şubat 2019’da Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek. Bu tarihleri seçmemizin amacı da, yaptığımız pazar araştırmalarında gördüğümüz kadarıyla Türkiye’de temizlik malzemeleri

TESİS YÖNETİMİ

ve makinelerinin satışının en çok şubatın sonunda ve martın başında gerçekleşmesi. Bilimsel yaklaşımlarla fuarımızın tarihini bu döneme denk getirmeye çalıştık.

Pazarlama faaliyetlerimiz hız kesmeden sürekli devam ediyor. En çok dijital pazarlamaya önem veriyoruz bu fuarın tanıtımı için. Bunun dışında geleneksel pazarlama anlamında da radyo, billboard ve çeşitli sektörel dergilerde fuarın reklamlarını sürdürüyoruz. Bizim için bu fuarda önemli olan nitelikli katılımcı. Yani satın alma uzmanlarının ziyaretçi olarak gelmesi.

Bunun için ayrıca çalışan 3 kişilik bir iş geliştirme ekibimiz var. Bunların görevi fuara hem yurt içinden hem yurt dışından ziyaretçi çekmek. Yurt içindeki bütün alışveriş merkezi yönetimleri, tesis yönetim firmalarının ve otellerin satın alma müdürleri, temizlik toptancıları, bütün halı yıkama ve oto yıkama bayileri bunları tek tek araştırıp (Şu anda yaklaşık 10 bin kişilik bir datamız oluştu.) telefon aramalarıyla, davetiye gönderimiyle nitelikli katılımcının çok yüksek olduğu bir fuar planlıyoruz. Yurt dışından gelecek olan kişiler için Avrupa bölgesinde bir ajansla, Ortadoğu’dan iş toplantıları için geleceklere yönelik de Ortadoğu’da bir ajansla çalışıyoruz. Ekonomi Bakanlığı’nın bize verdiği desteğin yanı sıra biz de kendi bütçemizle yurt dışından satın alma heyetleri getireceğiz. Türkiye jeopolitik olarak önemli bir konumda. Bizde Türkiye’yi dünya temizlik sektörünün buluştuğu bir merkez haline getirmek isti-

yoruz. Yaklaşık 1 senedir bu proje üstünde çalışıyoruz. Hızlı bir şekilde şu an fuar satışlarımız devam ediyor. Yarısından fazlasının satışları gerçekleşti. Çeşitli derneklerle işbirliğimiz var. Çeşitli global markaların sponsorluk aldığı ve katılımcı olduğu, panellerin de düzenleneceği renkli bir fuar gerçekleşecek. Aynı zamanda fuara katılım gösteren ziyaretçi sayısı kadar ağaç dikmek gibi bir projemiz de söz konusu.

Fuarların Türk markalarına nasıl katkıları oluyor?

Türk markalarının öncelikli hedefi uluslararası anlamda kendilerini duyurmak. Yurt dışından gelen satın alma heyetleri olsun, yurt içi ve yurt dışı basında fuarın görüntüleri ya da markalarla fuar esnasında yapılan röportajlar olsun bunlar mecralarda yayınlandıkça Türk markalarının bilinirliği artacak.

Bizim tabii öncelikli hedefimiz Türkiye’nin ve Türk markalarının isimlerini duyurmak, onların ihracatlarını artırmak. Fuarlar, gerçekten özellikle Türk markalarının kendilerini ön plana koymaları ve duyurmaları için önemli faaliyetler oluyor. Ülkemizde fuarcılık kültürü sizce ne kadar yaygınlaştı?

Fuarcılık sektörü Türkiye’de benim gözlemlediğim kadarıyla ilerleme safhasında, yavaş yavaş yükseliyor. Yurt dışına baktığımızda mesela Çin’de 140.’sı düzenlenen fuarlar var. Keza Almanya’da aynı şekilde. Biz de yavaş yavaş ilerde o konuma geleceğiz.

Gelecek dönem planlarınızda ve hedeflerinizde neler var? İleriki dönemde temizlik sektöründe oluşturduğumuz bu fuarı daha da büyütüp alt dallarına ayıracağız. Endüstriyel temizlik, tesis yönetimi, oto bakımı ve temizliği, halı yıkama ve temizliği gibi farklı alanlarda ayrı ayrı fuar yapma gibi bir projemiz var. Bunun dışında yine araç sektörüyle alakalı, daha önce Türkiye’de olmayan bir modifiye araba fuarı söz konusu şu anda. Bununla ilgili de çalışmalarımızı yapıyoruz. Her sene yeni bir fuar projesi ekleyerek mevcut bünyemizde sürekli gelişim gösteren bir fuar firması olmayı amaçlıyoruz.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 99

TESİS YÖNETİMİ

GÜVENLİK, CİDDİYE ALINMASI GEREKEN BİR SEKTÖR ÖZEL GÜVENLİK HİZMETLERİ ALANINDA GENİŞ BİR HİZMET YELPAZESİ OLAN SWAT GÜVENLİK, MÜŞTERİLERİNİN ÇÖZÜM ORTAĞI OLMAYA DEVAM EDİYOR. HİZMETLERİ VE PERSONEL EĞİTİMLERİ ÜZERİNE SORULARIMIZI YANITLAYAN SWAT GÜVENLİK YÖNETİM KURULU BAŞKANI AHMET SOYSAL, ÜLKEMİZDEKİ GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN DURUMUNU DEĞERLENDİREREK YENİ

Ahmet Soysal

BİR DERNEK KURMA PLANLARI OLDUĞUNDAN DA BAHSETTİ.

Firmanız hakkında bilgi alabilir miyiz?

Swat Güvenlik hangi alanlarda hizmet veriyor?

Swat Güvenlik, yurt dışı patentli ve özel tim anlamına geliyor. Ancak sermayemiz yerli sermaye. Sadece isim haklarını yurt dışından aldık. Yakın koruma ve kişi koruma hizmetlerimiz dışında aynı zamanda değerli eşya taşımak için zırhlı araçlarımız var. Fabrika ve sanayi siteleri güvenliği, konut güvenliği gibi

100 •

hizmetler de veriyoruz.

Eğitim okulumuz var, burada yakın koruma eğitileri veriyoruz. Günün 24 saati hizmetteyiz.

Hızla büyüyen ve gelişen büyük şehirler, endüstri tesisleri ve iş yerleri beraberinde yüksek riskleri de getirir. Siz bu gibi yerlerde acil durum yönetimini nasıl sağlıyorsunuz? Şehrimizde gerçekten büyük yapılaşma mevcut.

Bu yapılaşmada personel istihdamı da yetmiyor.

Riskli projelerimizi biz zaten belirliyoruz. O riskli projelerimizde belirli ekiplerimizi görevlendiriyoruz. Olası olaylarda

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

kişiler bellidir, olay yerine aynen intikal ederler. Gerekli tedbirleri alırlar ve daha olay yerine giderken emniyetle bağlantıyı kurarlar.

Personellerinize verdiğiniz eğitimlerden bahseder misiniz?

Personellerimize öncelikle görev yeri eğitimi veriyoruz. Yani görevin statüsüne göre eğitimlerimiz oluyor. Zaten yakın korumalar ve zırhlı araçlarımızdaki ekibimiz kendi görevlerini biliyorlar. Kısacası personellerimize 15 gün boyunca, sabah 9’dan akşam 8’e kadar projede oryantasyon eğitimi veriyoruz. Bazı günler, gece

nöbetindeki personellerin görev yerlerinde nasıl durmaları gerektiği ve riskleri nasıl azaltıp tedbir alabildiklerini görmeleri açısından gece derslerimiz de oluyor.

Güvenlik sektöründe bir çığ açan çelik yelekleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz? Çelik yelek ve çelik montlarımız, birinci sınıf operasyonel, ergonomik açıdan yüksek dayanıklı ve kullanım konforu sağlayan bir üründür. Özellikle yaz aylarında veya sıcak bölgelerde kullanım için çok uygundur. Ürün ağırlığı vücut ölçüsüne

TESİS YÖNETİMİ

bağlı olarak değişmekle birlikte yaklaşık 900 –bin 100 gram civarındadır. Çok hafif ve kullanışlıdır. Üst düzey bürokrat, koruma görevlileri, siyasetçiler, kamu personeli ve iş adamları tarafından tercih ediliyor. Ön göğüs kısmında ve arka sırt kısmında hayati organların olduğu alanda koruma sağlıyor. Dışarıdan belli olmayan, kullanıcının hareket kabiliyetini kısıtlamayan ve gömlek altına giyilebilen bir üründür. Ülkemizde güvenlik sektörünün durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Aslında güvenlik sektörü cana ve mala karşı siper olan iyi bir hizmet sektörü.

Ama bunun değerini anlayan çok az kişi var. Bugün bir fabrikaya ya da siteye gidip şu kadar ücrete daha iyi bir hizmet sunalım derseniz, bu beni aşıyor diyerek kestirip atıyorlar.

Hâlbuki bir fabrika sahibi gece orada yüklü miktarda parasını bırakıyor ya da site içerisinde ailenizin güvenliği söz konusu. Ağırlıklı olarak biz bütün sıkıntıları sitelerde yaşıyoruz. Çünkü kendini bilmeyen çok insan var. Sanıyorlar ki güvenlik görevlisi orada boş oturan bir insan.

Ama bilmiyorlar ki sabaha kadar can ve mal güvenliğinizi koruyorlar. 5188 sayılı yasada özel güvenlik personeline yapılan, hakaret ve şiddette 657 sayılı yasaya göre işlem yapılıyor. Çünkü iç işleri bakanlığına bağlı olduğumuz

için görev esnasında 657 sayılı yasaya göre hareket ediliyor. Ama kanun çıktığı zaman sancılı çıktı. Hala sancılar devam ediyor. Bu sancıların bitmesi için statülerin değişmesi lazım. Şu an özel güvenlik personeli işçi statüsünde görünüyor. Polis kolluk kuvvetlerimiz nasıl ki emniyetin statüsünde görevli memur olarak görünüyorsa özel güvenlik personelinin de bu statüde devam etmesi gerekiyor. Böylelikle hizmet akışı daha iyi olmuş olacak.

geçirme ve özel güvenlik personellerinin emniyet statüsüne göre çalışma sistemine çevrilmesi üzerine çalışmalarımız olacak.

Birde personel sicil dosyası oluşturacağız. Emniyetteki polisin nasıl sicil

dosyası varsa, bir yazılım yapılıp personelleri o yazılıma kaydedip, işten çıktığı zaman nereye gitti, neden çıkarıldı gibi bilgileri görebileceğiz.

Böylelikle çürük elmaları içimizden ayıklamış olacağız.

Bu sorunlara yönelik sizin yakın dönemde uygulamayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?

Evet, planladığımız bazı şeyler var. Bu planlar üzerine görüşmelerimiz devam ediyor. Yeni bir dernek kurup, bu derneğin altında kanun ve yönetmeliği yeniden gözden

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 101

TESİS YÖNETİMİ

ÜCRET POLİTİKASI PERSONELİN SEKTÖRE GİRMESİNİ ENGELLİYOR

İHSAN GEZEN ( Kurucu Yönetici )

KENAN POLAT ( Genel Koordinatör )

TÜRKİYE’DE ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN POTANSİYELİ HAKKINDA KONUŞAN GEZEN GRUP FİRMA SAHİBİ İHSAN GEZEN, ÜCRET POLİTİKASININ EN ÖNEMLİ SORUNLARDAN BİRİ OLDUĞUNU İFADE ETTİ.

Güvenlik sektörünün Türkiye’deki mevcut durumundan ve potansiyelinden kısaca bahseder misin?

Türkiye’de özel güvenlik her ne kadar 1981 yılından beri var olsa da,2004 yılında yürürlüğe giren Özel Güvenlik Hizmetlerine dair kanun ve uygulama yönetmeliğinin yayınlanması sonucu, özel güvenlik hizmetlerinin ve eğitimlerinin yasal zemine oturması ile bu tarihten itibaren özel güvenlik sektörü ivme kazanmıştır. Hizmet ve tüm ticari faaliyetlerin aksamadan güven içinde yürütülmesinde yardımcı bir aktör olarak karşımıza çıkan özel güvenlik hizmetleri için, kamu, kurum, kuruluş ve kişiler işletmelerin karlılığını artırmak adına maliyetlerine en az bütçe eklemek zorunda Gezen Grup olarak hedeflerinizden bahseder misiniz? Özel güvenlik eğitimi, özel güvenlik hizmetleri ve genel hizmetlerden oluşan Bursa merkezli Gezen Grup şirketleri olarak; en önemli hedeflerimizden olan ulusal pazara açılım kapsamında İzmir/Konak’ta güvenlik ve eğitimi hizmetlerini kapsayan şubemizi 2017 Ocak ayında açtık. İstanbul, Ankara, Eskişehir ve Sakarya illerinde güvenlik şubelerimiz faaliyete geçmiş, bu illerde en kısa sürede eğitim hizmetlerinin başlaması için çalışmalarımız devam ediyor.

102 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

hissettikleri bir sektör olmaya devam ediyor.

Tamda bu aşamada, temel eğitim ve 5 yılda bir yenileme eğitimi alarak harcama yapmak zorunda olan güvenlik personeline genellikle asgari ücret ödenmekte olup, bu durum vasıflı personelin sektöre girmesini engelliyor.

Hizmet talep eden kuruluşların personel bulamıyoruz şikâyetlerinin nedenlerinden en önemlisinin ücret politikasının olduğunu düşünüyoruz.

Dünyada ve Türkiye’de özel güvenlik sektörünün son durumu nedir?

Başta Amerika’da 11 Eylül saldırıları olmak üzere tüm dünyada artan terör olayları, toplumsal veya bireylere yönelik terör olayları, Türkiye’mizde 1995 yılında ünlü holdingimize yapılan ve üç iş insanımızın

katledilmesi ile sonuçlanan terör saldırısı ile başlayan süreç, 2011-2016 yılları arası 10’dan fazla intihar ve bombalı araç saldırıları, güvenlik sistemlerinin ve tedbirlerinin tekrar gözden geçirilmesine ve standartların değişmesine neden olmuştur.

Bu olaylar genel kolluğun özel güvenlik birimleri ile koordinasyonunun artmasına vesile olmuş, hizmet içi eğitimlerin ve güvenlik tedbirlerinin etkinliğinin artırılmasına ve özel güvenliğin tamamlayıcı bir kamu güvenlik hizmeti olduğu gerçeği ile özel güvenliğin her geçen gün ülkemizin güvenliğine daha çok entegre olması sonucunu doğurmuştur.

Kamu güvenliğini tamamlayıcı olarak hizmet veren güvenlik sektörü, insanların yoğun olduğu halka açık kamu alanlarında Genel Kolluğun yükünü azaltmış, polisimizin ve jandarmamızın asli görevlerine daha fazla zaman ve emek ayırmalarına yardımcı olmuştur.

Her geçen gün aktif görev alan personel sayısı artmakta olup,serbest piyasa ekonomi politikaları ile Türkiye’mizin ekonomik büyümesine paralel olarak güvenlik sektörünün artarak büyümeye devam edeceğini değerlendirmekteyiz.

TESİS YÖNETİMİ

HAN ELEKTRONİK, BÜYÜK BİR TEKNOLOJİ ŞİRKETİNE DÖNÜŞÜYOR 17 yıldır güvenlik sistemleri sektöründe hizmet veren Han Elektronik’in Ar-Ge Müdürü Kaan Kandemir, ürün ve faaliyetleri ile ilgili sorularımızı cevapladı. Ürünleriniz ve hizmetleriniz hakkında genel bilgi verebilir misiniz?

Han Elektronik olarak 17 yıldır güvenlik sistemleri sektöründe hizmet vermekteyiz. Oldukça geniş bir ürün ailemiz var. Başlıca hizmet verdiğimiz alanlar; kamera izleme ve kayıt sistemleri, hırsız alarm ve yangın algılama sistemleri, plaka tanıma ve video analiz sistemleri, network ve fiber optik çözümlerden oluşmakta. Ürün portföyümüze 2017’de Honeywell Türkiye distribütörlüğünü imzalayarak yangın algılama sistemlerini de eklemiş olduk. Çok hızlı gelişen ve değişen güvenlik teknolojileri pazarında artık daha dinamik bir Han Elektronik var.

Son teknoloji ürünleriniz arasında neler var? Önümüzde ISAF Güvenlik Fuarı var. Bu sene özellikle video gözetim sistemleri alanında müthiş yenilikler yaşandı. Türkiye distribütörlüğünü ve Türkiye ofisi temsilciliğini yaptığımız Milesight IP Kamera Sistem-

104 •

w w w . h iz m etix.com.tr >> Hizmetix

leri alanında lansmanını yapacağımız birçok ürün var. Yüz algılama sistemleri ve plaka tanımayı kendi üzerinde yapabilen özel algoritmaya sahip 2 model kamerayı görücüye çıkaracağız. Algıladığı yüz fotoğraflarını buluta yollayarak bulut datasındaki fotoğraflar ile karşılaştırma yapabilen bir sistem. Tabii ki günümüzde hızla artan nüfusun etkisiyle, yığılma olan bazı mega kentlerde güvenliği sağlamak için en son teknolojiler kullanılıyor. Sektörümüzün en güzel yanı, yeniliklere öncülük etmesi. Video analizler , görüntü işleme teknolojileri, hatta yapay zeka, doğrudan güvenlik alanıyla kendini entegre edebilen ve ürün haline çok kolay dönebilen teknolojiler.

Güvenlik sektörü hakkındaki görüşlerinizi alabilir miyiz?

Güvenlik sektöründe bir çizgisi olan, uzun ve orta vadeli hedefleri olan bir firmayız. Ekibimiz her geçen gün büyüyor. Dijital içerik üretimi, sosyal medya ve Youtube gibi alanlarda da faal olup son kullanıcı ve çözüm ortaklarımızı da hedef alan bir bilinçlendirme gayesi taşıyoruz.

Sektörümüzde rekabetin çok yüksek olması, birçok yeni markanın olması, kalitesiz ürün ithalatının, hatta merdiven altı üretimin olması bizi korkut-

Kaan Kandemir

Han Elektronik Ar-Ge Müdürü Kaan Kandemir: “Çizgimizi bozmadan kendi yolumuzda ilerliyoruz. Artık büyük bir teknoloji şirketine dönüşüm dönemine girdik.” muyor. Çok hızlı büyüyen firmaları gördüğümüz kadar, hatırlardan bile silinen, ismi değişen birçok şeye şahit oluyoruz. Biz kesinlikle kendi yolumuzda çizgimizi bozmadan ilerleyen bir firmayız. Artık büyük bir teknoloji şirketine dönüşüm dönemine girdik. Daha çok çalışmalı ve pazarın ihtiyaçlarına daha çok cevap verebilmeliyiz.

Hedef ve beklentileriniz neler?

Orta ve uzun vadeli hedefler doğrultusunda ilerleyen bir firmayız.

2017 ve 2018’de Türkiye’nin 7 farklı bölgesinde seminerler verip çözüm ortaklarımızla buluştuk. İnteraktif bir katılım sistemi gerçekleştirerek beklentiler ve talepler için birçok bilgi ve görüş alışverişinde bulunduk.

Sektörün bölgesel bazlı sıkıntılarını istatistiksel olarak çıkardık. Dediğim gibi, büyük bir teknoloji şirketine dönüşüm dönemindeyiz. İhtiyaçları iyi dinlemeli ve anlamalı, sektöre yön verecek hamleler yapmalıyız.

TESİS YÖNETİMİ

TESAN, İŞ ORTAKLARIYLA YARATTIĞI SİNERJİYİ SÜREKLİ GELİŞTİRİYOR TESAN İletişim, Türkiye’nin en büyük ve en eski bilişim şirketlerinden biri. 36 yıllık geçmişe sahip TESAN İletişim’in Güvenlik&IT Genel Müdür Yardımcısı Oral Aksu, sorularımızı yanıtladı.

TESAN’ın hikâyesini kısaca sizden öğrenebilir miyiz?

1983’te telekom ağ donanımları üretim ve satışını yaparak iş hayatına başladı. Bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründeki ürünlerini, 300 kişiyi bulan kadrosu, 4 binin üzerinde ürün çeşidi, 3 bini aşan dağıtıcı ve perakendeci kurumsal iş ortağıyla Türkiye’nin 81 ilinde son kullanıcıyla buluşturmaktadır. Kendi markası olan ‘ttec’ altındaki geniş ürün yelpazesinin yanında dünyaca iyi bilinen birçok markanın dağıtım, proje, satış ve satış sonrası hizmetlerini, en üst düzeyde katma değer ve müşteri memnuniyeti hedefiyle sürdürmektedir. Türkiye başta olmak üzere 15’in üzerinde ülkede 12 binin üzerinde satış noktasında tüketici ile buluşmaktadır. Bugüne kadar 70 milyonu aşan ttec markalı ürün milyonlarca tüketiciyle buluşmuştur. Yenilikçi vizyonunu ve iş ortaklarıyla yarattığı sinerjiyi sürekli geliştirmeye çalışan TESAN, 2017 yılı cirosuyla ‘İlk 500 Bilişim Şirketi’ araştırmasında 49. sırada yer almaktadır.

TESAN İLETİŞİM GENEL MÜDÜR YARDIMCISI ORAL AKSU: “TÜRKİYE’NİN KATMA DEĞERLİ TEKNOLOJİ DİSTRİBÜTÖRÜ OLARAK GENİŞ ÜRÜN YELPAZEMİZLE UÇTAN UCA ÇÖZÜMLER SUNUYORUZ. YENİLİKÇİ VİZYONUMUZU VE İŞ ORTAKLARIMIZLA YARATTIĞIMIZ SİNERJİYİ SÜREKLİ GELİŞTİRİYORUZ.”

aksesuarları gibi birçok ürün grubunda alanının lider markalarının Türkiye distribütörlüğünü gerçekleştiriyoruz. Hikvision, Qnap, Jabra, Polycom bu markalardan bazıları.

Oral Aksu Faaliyet alanlarınız ve müşterilere sunduğunuz çözümler hakkında bilgi verebilir misiniz?

TESAN, kurulduğu günden bu yana müşterilerine, tüm iletişim ihtiyaçlarını tek kaynaktan karşılama konforu sunan, Türkiye’nin katma değerli teknoloji distribütörüdür. Geniş ürün yelpazemizle, uçtan uca çözümler sunma hedefiyle CCTV çözümleri, hırsız alarm ve ev otomasyon sistemleri, ağ güvenliği çözümleri, veri depolama çözümleri, kablosuz ağ çözümleri, ağ yönetim çözümleri, kulaklık setleri, sesli ve görüntülü konferans çözümleri, kablolama çözümleri, rack kabinetler, IP, DECT telefonlar, telekom

Sektörün ülkemizdeki mevcut konumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Teknoloji çok hızlı gelişiyor. Bununla birlikte güvenlik sistemlerinin önemi her geçen gün artıyor.

Genç ve dinamik bir sektörümüz var. Gelecek yıllarda da büyüme trendini koruyacağını ön görüyoruz.

Son teknoloji ürünleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Kişi tanıma teknolojileri, AI (Artificial Intelligence - Yapay Zeka) kayıt ve kamera çözümleri, araçlar ve mobil sistemler için kayıt ve kamera çözümleri, termal görüntü sistemleri, dronlar, IoT çözümleri ve endüstriyel kontrol sistemlerini son teknoloji ürünlerimiz arasında sayabiliriz. Dijitalleşme ve IoT ile birlikte artık insanları ve nesneleri tanıyabilir ve bununla ilgili her konuda sistemleri kontrol edebilir durumdayız. Bir yaprağın hareketinden toplumsal olaylara kadar her türlü davranışı analiz edebiliyor ve bununla ilgili veri ve sistemsel uyarılar alabiliyoruz. Okul servisinde arka koltukta bir çocuğun kaldığını fark edebiliyor, servis şoförünü ve ailesini uyarabiliyoruz. Kısacası, hayatın her anında ihtiyacımız olan her şeyden zamanında ve en hızlı şekilde haberdar olabiliyor ve çözümler üretebiliyoruz.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 105

TURİZM

WISH MORE HOTEL ISTANBUL, LÜKS VE KONFORU MODERN DOKUNUŞLARLA SUNUYOR Bayrampaşa’da hizmet veren Wish More Hotel Istanbul, merkezi konumunu kusursuz hizmetleri ve gelişmiş olanaklarıyla birleştirerek, keyifli ve konforlu bir konaklama deneyimi sunuyor. İstanbul’un en hızlı gelişen bölgelerinden Bayrampaşa’nın merkezinde yer alan Wish More Hotel Istanbul, gönülden servis yaklaşımı, kent kültürünü yansıtan kaliteli hizmetleri ve yenilikçi uygulamaları ile hem iş hem de tatil amaçlı seyahat eden misafirlerine, keyifli ve konforlu bir konaklama deneyimi sunuyor.

Wish More Hotel Istanbul’un ayrıcalıklı odaları, konfor ile lüksü sade bir estetikle birleştiriyor. Otelde büyüklükleri 26 ile 97 metrekare arasında değişen, 29’u süit toplam 198 oda bulunuyor. Odaların tümü, tavandan tabana camları, beyaz ve antrasit renklerin hakim olduğu mobilyaları ve fonksiyonel mimari çözümleriyle ferah ve aydınlık mekanlar sunuyor.

İHTİYACA YÖNELİK TOPLANTI OLANAKLARI En son teknolojiyle donatılmış toplam 10 toplantı salonu bulunan lüks otel, gerektiğinde ikiye bölünebilen konferans salonu, kolonsuz balo salonu ve açık hava etkinlik alanı ile verimli toplantılar, unutulmaz düğünler ve keyifli kutlamalar için kusursuz mekan alternatifleri sunuyor.

RUHUNUZU VE BEDENİNİZİ ARINDIRIN 2 bin metrekarelik büyüklüğüyle dikkat çeken Wish More Fitness & SPA, doğu ile batı prensiplerini uzlaştıran bütünsel bakım ritüelleriyle hizmet veren SPA merkezi ve son teknoloji ile donatılan ekipmanlara sahip

106 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

butik fitness salonu ile faaliyet gösteriyor. Ruhu ve bedeni arındıracak hizmetlerin bir araya geldiği ve yabancı terapistlerin hizmet verdiği modern SPA merkezinin beş masaj odası bulunuyor. Profesyonel eğitmenler eşliğinde kişiye özel ve grup halinde egzersizlerin uygulanabildiği fitness merkezinde ise enerji dolu programlar ile motivasyonun hiç düşmeyeceği bir deneyim yaşatılıyor.

TÜRK VE DÜNYA MUTFAKLARINA LEZZETLİ DOKUNUŞLAR Wish More Hotel Istanbul’un asma katında yer alan konsept restoranı, Türk ve dünya mutfaklarının en gözde lezzetlerini yetenekli ve tecrübeli aşçı-

larının dokunuşları ile yeniden yorumluyor. Sabah kahvaltısının zengin açık büfe stilinde sunulduğu restoranda, öğle ve akşam yemekleri ise a la carte olarak servis ediliyor.

MÜKEMMEL KONUM Wish More Hotel İstanbul, kaliteli ve rahat bir konaklama deneyiminin yanı sıra, merkezi konumuyla da kolaylık sağlıyor. İster metroyla, ister araçla, otele kentin merkez noktalarından kısa sürede çok kolay şekilde erişilebiliyor. Bayrampaşa Otobüs Terminali’ne bir kilometre olan otel, IKEA, Sea Life Aquarium ve Legoland’in de içinde bulunduğu, şehrin en büyük alışveriş ve eğlence merkezleri arasında yer alan Forum Istanbul’un yanı başında konumlanıyor.

TURİZM

Pullman & Mercure Istanbul Airport Hotel’e yeni genel müdür yardımcısı İstanbul Avrupa yakasının en önemli yatırım bölgelerinden Basın Ekpress Yolu üzerinde yer alan Pullman & Mercure Istanbul Airport Hotel Genel Müdür Yardımcılığı’na Tamer Şenol atandı.

Dünyanın en büyük otel gruplarından Accor Hotels bünyesinde yer alan, İstanbul’un en önemli iş merkezleri arasında bulunan Basın Ekspres Yolu üzerinde, aynı çatı altında iki farklı 5 yıldızlı otel olan Pullman & Mercure Istanbul Airport Hotel & Convention Center Genel Müdür Yardımcısı yine 2015 Mart ayından bu yana aynı bünyede Satış ve Pazarlama Direktörü olarak görev yapan Tamer Şenol oldu. Çanakkale 18 Mart Üniversitesi, Konaklama İşletmecilği mezunu olan ve profesyonel çalışma hayatına 2007 yılında otelcilik sektöründe başlayan Tamer Şenol, 12 yıllık çalışma hayatı boyunca farklı şehirlerde farklı zincirlerin 5 yıldızlı açılış otellerinde Satış Müdürü, Satış ve Pazarlama Direktörü olarak görevlerde bulundu. Accor zincirine bağlı Türkiye’ nin ilk Pullman markası olan Pullman Istanbul Airport Hotel & Convention Center açılış kadrosunda yer alıp, Mercure Istanbul Airport Hotel’ inde açılmasıyla birlikte, her iki otelin de Satış ve Pazarlama Direktörü olarak görevini

Tamer Şenol başarıyla sürdüren Tamer Şenol, Eylül 2018’de Pullman & Mercure Istanbul Airport Hotel & Convention Center’ ın Genel Müdür Yardımcısı olarak atanmıştır.

Tamer Şenol, evli ve 1 çocuk babasıdır.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 10 7

TURİZM

HAYATINIZIN EN ÖZEL GÜNÜ CVK PARK BOSPHORUS HOTEL ISTANBUL’DA HAYALLERİNİZİN DE ÖTESİNDE

TARİHİ PARK OTEL’İN ZARİF DÜĞÜNLERİNİ GÜNÜMÜZE TAŞIYAN CVK PARK BOSPHORUS HOTEL ISTANBUL’DA RÜYA GECENİZİN KUSURSUZ OLMASI İÇİN HER ŞEY HAZIR. IŞILTILI BİR AMBİYANS, BÜYÜLEYİCİ BOĞAZ MANZARASI VE FARK YARATAN BİR HİZMET ANLAYIŞIYLA DÜĞÜNÜNÜZÜN HER ANI AŞKLA HATIRLANACAK BİR MASALA DÖNÜŞÜYOR. CVK Park Bosphorus Hotel Istanbul, büyülü bir atmosfer ve kusursuz hizmet anlayışı eşliğinde yeni hayatlarına ilk adımı atmak isteyenleri, hayallerini gerçeğe dönüştürmek için bekliyor. Zarif mekan alternatifleri, romantik Boğaz manzarası ve her adımı çiftlerin düşlediği gibi tasarlanan bir düğünle masalsı bir dünyanın kapılarını aralıyor.

ve teknolojiyle birleştiği 6,5 metre tavan yüksekliğine sahip İstanbul Balo Salonu, rüya gibi düğünler için kusursuz birer ambiyans sunuyor. 805 metrekarelik İstanbul Balo Salonu, özel girişe sahip ışıltılı bir fuaye alanı sunarken, açılır kapanır tavan özelliğine sahip Bosphorus Terrace ise eşsiz Boğaz manzarasına karşı düğün yapma ayrıcalığı sağlıyor.

RÜYA GİBİ DÜĞÜNLER İÇİN KUSURSUZ AMBİYANS

DÜĞÜN YORGUNLUĞU CVK SAFİRA SPA’DA ATILIYOR

CVK Park Bosphorus Hotel İstanbul, şehrin kalbindeki lokasyonu, çiftlerin hayalindeki düğünü gerçekleştirmek için zarif mekan alternatifleri ve profesyonel ekibi ile birlikte köklü hizmet anlayışıyla bu unutulmaz gecede fark yaratıyor. İstanbul’un en büyük panoramik Boğaz manzarasına sahip bin 200 metrekarelik Bosphorus Terrace ve sultanların ışıltısının, modern çizgiler

CVK Park Bosphorus Hotel İstanbul’da evlenen çiftler, İstanbul Boğazı’nın eşsiz manzarası eşliğinde uyanarak, özel servis edilen kahvaltı ile ilk sabahın keyfini ve bugüne özel hazırlanan sürprizlerle balayının tadını çıkartabiliyor. Çiftler, düğün yorgunluğunu İstanbul’un en ihtişamlı otel SPA’sı olan CVK Safira SPA’da indirim avantajları ile üzerlerinden atıyor. Sofistike stilleri ile

110 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

öne çıkan ve her biri farklı konseptte tasarlanan masaj odaları ve zengin terapi seçenekleri, yeni hayatlarının ilk gününe yenilenerek başlamak isteyen çiftleri şımartıyor.

‘GELİN HAMAMI’ UNUTULMAZ BİR GÜN VAAT EDİYOR CVK Safira SPA’nın Türk Hamamı’nda ise ‘Gelin Hamamı’ düzenleyebiliyor. Hamamın ve kına eğlencesinin konfor ve lüksle harmanlandığı CVK Safira SPA’da gelin adayları, arkadaşlarıyla birlikte düğün öncesi yorgunluk atıp enerji depoluyor. 20 kişiye kadar gerçekleştirilebilen “Gelin Hamamı”, geline özel keseköpük ve Bali masajlarının ardından başlıyor ve üç saat süren organizasyonda sayısız ikram ve keyifli müzikler eşliğinde renkli bir kına seramonisi gelinleri ve misafirlerini bekliyor.

CVK Safira SPA’nın ‘Gelin Hamamı’ unutulmaz bir gün vaat ediyor.

TURİZM

TÜRKİYE’NİN EN İYİ İŞ OTELİ: WYNDHAM GRAND İSTANBUL KALAMIŞ MARINA HOTEL Çoğu kongre ve toplantı otellerde gerçekleştiriliyor. Sizce bunun sebebi nedir?

Kongre ve toplantı organizasyonlarında katılımcıların her türlü hizmete zaman kaybetmeden ulaşabiliyor olması çok önemlidir. İşte bu yüzden otellerin sunduğu konaklama, restoran, business center, kuru temizleme vb. imkânlar, kongre ve toplantı sektörü için önem arz ediyor.

Ayrıca, otellerin servis standartlarının yüksek olması, kaliteli personele sahip olması ve teknik konularda hızlı çözümler sunmaları da kongre ve toplantı sektörünün bu alana kaymasına neden oldu.

Sizin oteliniz bu amaçla tercih ediliyor mu?

Kongre ve toplantı için gelenlere nasıl bir paket sunuyorsunuz?

Firmalar özellikle gün ışığı alan ve marina manzaralı toplantı salonlarımızı tercih ediyorlar. Tam gün ve yarım gün toplantı paketleri sunuyoruz. Terasımızda yer alan marina manzaralı Ouzo Roof Restoran ve Jigger Roof Bar’da akşam yemeği dahil olan toplantı paketlerimiz de mevcut.

Deniz Dikkaya DENİZ MANZARALI, GÜN IŞIĞI GÖREN TOPLANTI SALONLARI, GÖSTERİŞLİ FUAYE ALANLARI VE ÇOK AMAÇLI KONFERANS SALONLARI İLE KURUMSAL TOPLANTILAR İÇİN İDEAL BİR ORTAM SUNDUKLARINI SÖYLEYEN WYNDHAM GRAND İSTANBUL KALAMIŞ MARINA HOTEL SATIŞ VE PAZARLAMA DİREKTÖRÜ DENİZ DİKKAYA, WORLD TRAVEL AWARDS’TA 2013, 2017 VE 2018 YILLARINDA “TÜRKİYE’NİN EN İYİ İŞ OTELİ” SEÇİLEREK KALİTELERİNİ ORTAYA KOYDUKLARINI İFADE ETTİ.

112 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Konferans salonu ve fuaye alanınız hakkında bilgi verebilir misiniz?

Deniz manzaralı, gün ışığı gören toplantı salonlarımız, gösterişli fuaye alanları ve çok amaçlı konferans salonlarımızla kurumsal toplantılar için ideal bir ortam sunuyoruz.

Gün ışığı gören, marina ve havuz manzaralı toplantı odalarına sahibiz. 750 kişiye kadar misafir ağırlayan otelimiz, profesyonel ses ve yüksek teknoloji projeksiyon sistemleri ile hızlı internet çözümlerine sahip olan 19 adet toplantı salonuna sahip. Kalamış balo salonu, 700 metre kareye sahip kolonsuz alanıyla otelin en büyük ve görkemli salonu olmaktadır. Aynı katta bulunan 461 metre karelik olan Moda salonumuz ise dört bölüme ayrılabilme özelliğine sahiptir. İş toplantıları ya da görüşmeleri için otelinizi tercih eden müşterilerinize sunmuş olduğunuz imkan ve ayrıcalıklara yönelik bilgiler verebilir misiniz? İş gezileri ve toplantılar için hem profesyonel hem de keyifli bir atmosfer sunuyoruz. 24 saat açık business center, 3 katlı otopark, yüksek teknoloji ile donanmış toplantı salonları, lezzetli kahve molaları ile iş dünyasına hizmet veriyoruz.

Tüm bunların ışığında otelimizin yüzlerce adayın yarıştığı World Travel Awards’ta 2013, 2017 ve 2018 yıllarında “Türkiye’nin En İyi İş Oteli” seçilmesi kalite anlayışımızı ortaya koydu.

SAĞLIK

Son yıllarda organ nakli ile sağlığına kavuşan insanların sayısı giderek artıyor. Ülkemizde organ nakli konusunda en iyi merkezlerden biri Medical Park Antalya Hastanesi. Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Organ Nakli Merkezi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alper Demirbaş’a konuyla ilgili sorular yönelttik. Öncelikle organ naklinin önemi hakkında kısa bir bilgilendirme yapabilir misiniz?

Organ nakli, fonksiyonlarını yerine getiremeyen hayati organların bir diğer insan organıyla değiştirilmesi anlamına gelir. Organ naklinde temel olan, hasta olan insanın hayatını kurtarmak veya uzatmaktır.

BÖBREK NAKLİ, YAŞAM SÜRESİNİ BEŞ KAT UZATIYOR

Prof. Dr. Alper Demirbaş

HER YIL 500 KİŞİYİ NAKİLLE HAYATA BAĞLIYORUZ Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Organ Nakli Merkezi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alper Demirbaş, organ naklinin önemine dikkat çekerek “Nakille hayata tutunan insanlar herkese örnek olmalı.” diyor.

114 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Organ nakli iyi bir tedavi yöntemi midir?

Organ nakli, kronik böbrek ve karaciğer hastalıklarında tedavi yöntemindeki altın standarttır. Kronik böbrek hastalarında böbrek nakli yapılan hastaların, diyaliz hastalarına göre beklenen yaşam süreleri beş kat daha uzundur. Diğer bir deyişle, böbrek nakli insanın diyalizden kurtulması için değil, yaşamının kurtulması için yapılan bir ameliyattır. Karaciğer naklinde ise kronik karaciğer hastalarında zaten alternatif başka bir tedavi yöntemi yoktur. Ülkemizin nakillerde başarı oranı nedir?

Canlı vericili nakillerdeki başarı oranı dünya ortalamasının üstündedir. Kadavra vericili nakillerdeki başarı oranında ise dünya ortalamalarındayız.

Peki, en fazla yapılan nakil türü hangisi?

En fazla yapılan organ nakli, böbrek naklidir. Çünkü en fazla ihtiyaç duyulan, kronik hastalığa maruz kalan organ böbrektir. Böbrek naklinin en fazla yapılmasının bir diğer nedeni de kronik böbrek hastalığının diyalizde yaşamlarının bir süresini geçirebilme şanslarıdır. Fakat karaciğer nakillerinde bu süre oldukça kısıtlıdır. Çünkü karaciğer nakillerinde diyaliz gibi karaciğerin yaptığı işleri görebilecek bir tıbbi cihaz olmadığı için bu hastalık sürekli ilerleyen bir hastalıktır. Bu nedenle, karaciğer hastalarının önemli bir kısmını, hastalar nakil şansı bulamadan kaybediyoruz.

ORGAN BAĞIŞI SÜREKLİ GÜNDEMİMİZDE OLMALI Organ nakli bilincinin yükseltilebilmesi için önerileriniz nelerdir?

Organ nakli bilincinin yükseltilebilmesi için organ nakli konusunun sürekli olarak, yani sadece organ

SAĞLIK

YAKLAŞIK 7 BİN NAKİL GERÇEKLEŞTİRDİM Organ nakli cerrahisine ne zaman başladınız? Bu süre zarfında ne kadar organ nakli gerçekleştirdiniz?

bağışı haftasında ya da özel günlerde değil, sürekli olarak gündemde olması gerekir. Organ nakliyle hayatı kurtulmuş olan hastaların toplum önünde daha fazla yer alması gerekir. Örneğin, bizim bundan birkaç hafta önce yaptığımız, 4 aylık doğuştan kronik karaciğer hastası olan bir bebeğe, annesinin karaciğerinin 80 gramlık bir kısmını naklettik. Bebeğimiz şu anda gayet iyi durumda ve normal hayati fonksiyonlarla taburcu edilecek. Bu tür örneklerin topluma gösterilmesi ve bunun bir süreklilik arz etmesi lazım. Belli aralıklarla organ naklinden bahsedilip ondan sonra da konunun tamamen unutulması, insanların da bu konuya önem vermemesi anlamına geliyor. Türkiye’nin nüfusu

Genel cerrahi ihtisası sonrası 1995 yılında organ nakline başladım. Bu süreçte giderek artan sayılarla 6 bin 100 böbrek ve 750 karaciğer nakli gerçekleştirdim. Bunun son 10 yılı Medical Park Antalya Hastane Kompleksi’nde geçti. Bu yılın sonunda da 400’ün üzerinde böbrek ve 90 civarında karaciğer nakli gerçekleştirmiş olacağız. Buradaki her rakama kurtarılan bir hayat olarak bakıyorum. Güçlenen ekibimizle birlikte her geçen yıl daha çok insana yardım etmek için çalışıyoruz.

81 milyon, 18 yaşın üstünde olan nüfusun sayısı ise yaklaşık 52-53 milyon. Fakat öldükten sonra organlarını bağışlayan insanların sayısı şu anda sadece 150 bin civarında. Demek ki biz bu insanlara ulaşıp organ naklinin ne olduğunu ve neden yapıldığını tam olarak anlatamıyoruz. Belki de burada biraz kabahat bizde. Bizde derken, topluma bilgi vermekle yükümlü olan kesimden bahsediyorum. Yani organ nakli gündemde sürekli olarak tutulması gereken bir konudur. Organ nakli bilincini ancak bu şekilde yükseltebiliriz.

BÖBREK VE KARACİĞER NAKİLLERİNDE SON DERECE İYİYİZ Organ naklinde ülke olarak ne durumdayız? İnsanlarımız yeterli bilince sahip mi?

Organ naklinde iki tür organ kaynağı vardır.

Bunlardan birincisi, beyin ölümü olmuş insanlardan bağışlanan organlar. Diğeri de yaşayan insanlardan bağışlanan organlardır. Ülkemizde yaşayan insanlardan bağışlanan organlarla yapılan böbrek ve karaciğer nakillerinde

son derece iyi durumdayız, hatta dünyada oldukça ileri bir durumdayız. Özellikle Medical Park Antalya Hastane Kompleksimizin Organ Nakli Merkezi, dünyada canlı vericili, yani yaşayan insanlardan yapılan organ nakillerinde en fazla sayıda organ nakli yapan ve başarıya ulaşan bir merkezdir. Bunun dışında, ülke olarak kadavra vericili, yani beyin ölümü

olmuş insanlardan yapılan organ nakillerinde ne yazık ki henüz istenen yerden çok uzaktayız. İstenen yerden kasıt, 1 milyon kişi içinde gerçekleşen organ bağışı sayısıdır. Maalesef bu oran gelişmiş ülkelerde milyon kişi başına 25 civarı iken Türkiye’de bu 7 civarıdır. Fakat son yıllarda giderek artış göstermektedir.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 11 5

SAĞLIK

ZIGAVUS, SAÇ DÖKÜLMESİNE KARŞI

11 YILLIK TECRÜBE yağ-su dengesinin mineraller ve yoğun vitamin kompleksleriyle saçı besleyip daha güçlü, canlı ve hacimli görünüm kazandırır.

ZIGAVUS PHARMA, GELİŞTİRDİĞİ ÜRÜNLERLE TÜRKİYE VE AVRUPA

Bu ürünü yüksek etkili yapan asıl şey nedir?

Bu şampuanı saç dökülmesine karşı yüksek etkili yapan şey, saw palmetto ve fermente sarımsak filtresinin birleşmesidir. Saw palmettonun, genetik saç dökülmesine sebep olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış tek etken olan DHT oluşumunu durdurduğu gözlemlenmiştir.

ECZANELERİNDE 11 YILDIR TERCİH EDİLEN BİR MARKA. ZIGAVUS PHARMA MARMARA BÖLGE MÜDÜRÜ FATMA YEŞİLOVA, “SAÇ DÖKÜLMESİNE KARȘI

Fatma Yeşilova

BİTKİSEL ÇÖZÜMLER SUNARAK YURT İÇİ VE YURT DIŞI PAZAR PAYIMIZI SÜREKLİ BÜYÜTÜYORUZ.” DİYOR.

Özellikle saç dökülmesine karşı sunduğu bitkisel çözümlerle dikkat çeken Zigavus Pharma’nın hikâyesini ve ürünlerinin özelliklerini Marmara Bölge Müdürü Fatma Yeşilova ile konuştuk. Öncelikle Zigavus Pharma’nın öyküsünü sizden dinleyebilir miyiz?

Zigavus Pharma, sektöre 2007’de saç dökülmesine karşı kokusuz sarımsaklı şampuanı eczanelere sunarak giriş yaptı. İzmir yerelinde başlayan çalışmalarımıza kısa sürede tüm Türkiye’yi katmayı başararak hızla yurt dışına açıldık. Almanya, İngiltere, Fransa, Rusya, Belçika,

116 •

Arnavutluk, Kosova, Azerbaycan, Irak ve Özbekistan gibi ülkelere ürün satarak global pazarda payımızı artırıyoruz. Firmamız dünya genelindeki birçok sağlık ve kişisel bakım fuarlarından davetler almış, bir Türk markası olarak ülkemizi temsil etmiştir. 2012’de Avrupa standartlarındaki SKINLAB laboratuar dermatologları tarafından yürütülen etkinlik testlerinde, şampuanlarımızın saçın kalitesini yükselttiği, saç telini kalınlaştırıp dökülmeyi engellediği kanıtlanmıştır. Ürünlerinizden Zigavus Forte nedir? Bilgi verebilir misiniz?

Zigavus Ultra Forte Clinical Şampuan, içeriğindeki saw palmetto (bodur palmiye), ginseng, gingko bilboa, at kestanesi ve capsicum esktraktlarla yıpranan saçlara kökten uca bakım sağlar. Saçlı derinin nemlenmesinde,

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Bu şampuanınız kuru ve normal saçlar ile yağlı saçlar şeklinde ayrılıyor. Aralarında içerik açısından ne gibi farklar var?

Zigavus olarak yıllardır saç uzmanlarıyla çalışarak her saç problemine çözüm bulmak için çalışıyoruz. Zigavus Ultra Forte Clinical Şampuan, yağlı saçlar ile kuru ve normal saçlara özel ayrı ayrı içeriğe sahip olarak geliştirildi. Özellikle son dönemde çok popüler olan, bakterilerin kraliçeleri olan bilinen probiyotik bakterilerin besin kaynağı olan prebiyotikler kullanıldı. Prebiyotikler cildin ve saçlı derinin mikrobiyolojik bariyerini güçlendirerek doğal savunma mekanizmalarını uyarır. Kuru ve atopik cildin görünümünde, yapısında gözle görülür bir değişim sağlar. Yağlı saçlar için geliştirilen formülde ise özellikle çay ağacı yağı kullanılmasına dikkat edildi. Çay ağacı yağı, mucizevi olarak nitelendirilen bitkisel bir içeriktir. Özellikle kepek ve yağlanma ile mücadelesi herkes tarafından bilinir. Saç uzmanlarının yaptığı araştırmalara göre aşırı yağlanma, saçlarda mantar ve maya gelişmesine neden olur. Bunlar da kepeğin oluşmasına neden olur. Çay ağacı yağı, saçlı deri hücrelerinden salgılanan yağı parçalar ve saç köklerini arındırır. Bu da aslında saçların uzama, gelişme ve yenilenme sürecini destekleyen önemli bir adımdır.

SAĞLIK

HOLİSTİK BESLENME İLE

RUH, BEDEN VE ZİHNİNİZİ ARINDIRIN HOLİSTİK (BÜTÜNSEL) BESLENME SAĞLIK KOÇU HİLAL AKİN, İNSANIN RUH-BEDEN-ZİHİN OLARAK PARÇALANAMAZ BİR BÜTÜN OLDUĞU VE BU ÜÇÜNÜN EŞ ZAMANLI OLARAK NASIL BESLENMESİ GEREKTİĞİ

hinsel ve duygusal dengelenme ile toplam verimlilik artıyor. Şifa yine kişinin kendi bütünsel sağlığı sayesinde gerçekleşir. Holistik yaşam tarzı bir bilinç düzeyidir. Bu yolla hastalıkların iyileşmesi, yaşama coşkuyla bağlanılması, iş verimliliğinin ve ailevi mutluluğun artması, bütünsel olarak pozitif bir alanda yaşanılması sağlanıyor. Sağlıklı zayıflayarak, duygusal ve fiziksel hastalıklar iyileşiyor. Gençleşmek ve fit olmak ise kesin sonuç.

HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER VERDİ.

İNSAN DOĞASINA UYGUN OLAN YÖNTEM

Hilal Akin kimdir? Tanıyabilir miyiz?

En kısa haliyle kimliklerimi sıralamam gerekse, Sertifikalı Bütünsel Beslenme Sağlık Koçu, Yaşam Koçu, iktisatçı, dalgıç, 2 çocuk annesi derim. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat bölümünden mezun olduktan sonra evlendim ve kurumsal hayatta çalışmaya başladım. Daha sonra dört yıla yakın Amerika’da yaşadım, ilk kızımı dünyaya getirdim. Türk Amerikan Derneği’nde çalıştım.

Sonra Türkiye’ye döndüm, tekrar iş hayatı ve ikinci kızımın doğumu… Şartların da zorlamasıyla ev kadınlığına geçmeye karar verişim, yıllar içinde kilolarımın artışı, hayata dair heyecanımın azalışı, kendime yabancılaşmanın başlaması, mutsuzluk, kızgınlık ve obezite... Benim o alandan çıkmam için dibi görmem gerekiyormuş. İnsanın kendini inşasıdır aslolan. Kendimizle tekrar tanışmamız gereken dönemler gelir ve sevgiyle, özenle, şefkatle iyileştirmeye başlarız kendimizi. İsteyince kapılar açılır, fark edişimiz artar, yardımcılar gelir, elimizden tutarlar, beraberce keyifle, güvenle yürürüz. Bizi iyileştiren, yeniden mutlu ve sağlıklı kılan ve eğlenceli olan ise yolculuğun kendisidir aslında.

Holistik beslenmede amaç nedir? Kimlere uygulayabiliyorsunuz? Şifa Tanrısal’dır ve içeriden dışarı doğru gerçekleşir. Her insanın kendi kendini şifalandırma gücü ise yaratılış özelliğidir. Holistik (Bütünsel) beslenmede amaç kişinin kendini iyileştirmesi, daha hayata bağlı, daha enerjik, daha mutlu bir yere geçişi…

Holistik beslenmede; yeme bozukluğu, şişmanlık, akne ve cilt problemleri, kronik yorgunluk, depresyon, sisli beyin sendromu, migren, insülin ve leptin direnci, tip2 diyabet, sindirim sistemi hastalıkları (gastrit, reflü, kandida mantarı, IBS, GAPS), alerjiler (gıda ve solunum yolları) gibi rahatsızlıklar yine kendi bağışıklık sistemimimiz ve metabolizmamız sayesinde iyileşir. Bütünsel beslenme her yaştan kişiye uygulanabilir. Çünkü bu bir diyet programı değil. İnsan doğasına ve yaradılışına uygun şekilde, artık unutulmuş olan kadim bilgileri de içeren, bize iyi gelecek yegâne yöntemdir.

118 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Hilal Akin Holistik beslenme hakkında bizleri bilgilendirebilir misiniz? İnsan ruh-beden-zihin olarak parçalanamaz bir bütündür. Bu yöntem üçünün eş zamanlı olarak toksinlerden arındırılıp, insan doğasına uygun beslenmesini amaçlıyor.

Bu yöntemle bağışıklık sistemi güçleniyor, metabolizma hızlanıyor, zi-

HOLİSTİK BESLENME İLE İNSÜLİN DİRENCİ VE TİP2 DİYABETE VEDA Özellikle Holistik beslenmenin insülin direnci ve tip2 diyabet üzerindeki sonuçları nelerdir?

SAĞLIK

Metabolizmamızı doğru beslenme ile dengeye getirmemiz mümkün.

Metabolizmamız fabrika ayarlarına geldiği zaman insülin direnci ve tip2 diyabet iyileşmeye başlar. Bunu yapan yine vücudumuzun muhteşem mekanizmasıdır. Yanlış beslenme ve yaşam tarzı sebebiyle bozulan metabolizma yüzünden ortaya çıkan bu hastalıklar, yine doğru beslenme ve yaşam tarzı uygulamalarıyla metabolizmanın düzelmesi sayesinde iyileşir. Kısaca, metabolizma düzeldiğinde metabolik hastalıklar iyileşebiliyor. Ben tedavi etmiyorum sadece metabolizmayı ve bağışıklık sistemini doğal beslenme ve yaşam tarzı önerileriyle destekliyorum. İşin geri kalanını ise bedenimizin kendisi yapıyor. Organların kendini yenileme süreleri vardır. Mesela midenin içindeki ilk katman 5 günde, kanımız 120 günde, karaciğer 6 ayda tamamen yenilenir. Eğer biz içeriye doğruları göndermeye başlarsak, hücreler ve organlar bizi en iyi versiyonunda yenilemeye başlar. Aksine inanmak, Yaratan’a inanmamak gibi geliyor bana.

Aç kalmadan kilo vermek mümkün mü?

Zaten aç kalarak kilo verilmez. Çünkü metabolizma kendini kilitler ve yağ depolamaya başlar. İçeriye besin gelmeyince kendini tehlike altında hisseder. Besin değerine göre değil, kaloriye odaklı beslenmenin büyük yanlışı işte buradadır. Doymak

ÖNCE ve kilo vermek mide ile ilgili değil, hücreler ve kan ile ilgili bir konudur.

Diyetler geçici yöntemlerdir. Bilinç, eğitim ve yaşam tarzı kazandırmaz.

Verilen kilolar ise zaman içinde geri alınır; hastalıklarda kalıcı bir iyileşme sağlanmaz. İnsan doğası az yemeye ve aç kalmaya değil; besin değeri yüksek doğal besinler ile beslenmeye ve mutlu olmaya programlıdır. Bağışıklık sistemimiz ancak bu şartlarda güçlü ve tam performansla çalışabilir. Bağışıklık sistemi güçlü, kanının kalitesi yüksek kişiler erken yaşlanmaz, hastalanmaz, mutlu ve aktif yaşarlar.

Bütünsel beslenme sayesinde hangi rahatsızlıklar iyileşebiliyor?

Duygusal ve fiziksel yeme bozukluğu, şişmanlık (2 ayda 7 ila 12 kg.

Danışanlarınızın beslenme protokolünü nasıl oluşturuyorsunuz?

Kişiye özel protokoller oluşturuyorum. Öncesinde yaklaşık 2 saatlik baş başa bir görüşmemiz oluyor. Orada kişinin sağlık hikayesini oluşturuyorum. O sağlık hikayesine istinaden de kişiye özel beslenmenin yol haritasını çıkarıyorum. Haftada 1 ya da 15 günde 1 görüşüyoruz. Teknolojik araçlar kullanılarak interaktif ve eğlenceli bir şekilde beslenme ve yaşam tarzı pratikleri uyguluyoruz. Yüz yüze özel görüşmelerin yanı sıra, danışanlar ile WhatsApp üzerinden de 7/24 iletişimimiz devam ediyor. Keyifle, eğlenceyle, grup sinerjisi ile çalışıyoruz. Yemek menüleri, tarifler, kişiye uygun farklı ve keyifli egzersiz önerileri, alışveriş listeleri, pratik öneriler, linkler, sesli mesajlar kullanıyoruz.

SONRA verilebilir), akne ve cilt problemleri, kronik yorgunluk, depresyon, sisli beyin sendromu, insülin ve leptin direnci, tip2 diyabet, sindirim sistemi problemleri (gastrit, reflü, kandida mantarı, sızdıran bağırsak, hassas bağırsak) bazı alerjilerden özgürleşebilirler.

MUTLU ÇALIŞAN, YÜKSEK PERFORMANS, ŞİRKET KÂRLILIĞI Çalışmalarınızı grup olarak mı yoksa bireysel mi yapıyorsunuz?

Bireysel de çalışıyorum grup çalışması da yapıyorum. Şirketlerdeki çalışanların grup sinerjisi, dayanışma, birlikte keyifli bir aktivite yapıyor olma gibi avantajları da kullanarak keyifli ve eğlenceli bir şekilde hem kilo verip hem de birtakım metabolik hastalıklarını iyileştirebilmelerini sağlıyorum. Şirketlerde aynı ya da farklı departmanlardan takımlar yaratıyorum. Bu sayede kendilerini iyileştirirken takımındakilere destek olmayı, alınganlığı ve stres seviyesini azaltarak empati kurabilmeyi öğreniyorlar. Anlaşamayan iş arkadaşlarının iletişimi güçleniyor, kolektif bir yapıda kendilerini daha değerli ve huzurlu hissediyorlar. Çalışanların motivasyonu arttığı için şirketin verimliliği de artmış oluyor.

Hizmetix >> www.hizmetix.com.tr

• 11 9

SAĞLIK

KEMİK YOĞUNLUĞU 30 YAŞINA KADAR MAKSİMUMA ÇIKARILMALI Medical Park Uşak Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Erol Gilim, günümüzde en sık görülen hastalıklardan biri olan osteoporoz ile ilgili tavsiyelerde bulunuyor: “30 yaşından önce kemik kültesi yoğunluğu ne kadar artırılırsa, kırık riski de o kadar azalır.”

Op. Dr. Erol Gilim

O

rtalama yaşam süresinin uzaması ve yaşlı nüfusun artmasıyla günümüzde en sık görülen hastalıklardan biri de osteoporoz. Medical Park Uşak Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Erol Gilim, osteoporoz ile ilgili sorularımızı cevapladı.

Osteoporoz hastalığı hakkında bizi bilgilendirir misiniz?

Osteoporoz, kemiklerin sertliklerinin azalıp daha kırılabilir hale gelmeleriyle ortaya çıkan ve tüm iskeletimizi etkileyen sistemik bir hastalıktır. Osteoporoz, ortalama yaşam süresinin uzaması ve yaşlı nüfusun artmasıyla en sık görülen hastalıklardan biri haline geldi. Yapılan çalışmalar, 50 yaş üzerindeki her 3 kadından ve her 5 erkekten birinin, hayatının bir döneminde kırık yaşayacağını gösteriyor.

120 •

w w w . h izm e tix .com.tr >> Hizmetix

Risk faktörleri nelerdir?

Risk faktörleri, majör ve minör olmak üzere iki başlık altında toplanıyor. Majör risk faktörleri arasında en çok, düşük kemik yoğunluğu görülüyor. Bu nedenle menopoz yaşı olarak kabul edilen 45-50 yaşlarında mutlaka bir kez kemik yoğunluğu ölçümü yaptırılmalı. Risk faktörleri değerlendirildikten sonra bu ölçümlerin ne sıklıkta tekrarlanacağının hekim tarafından belirlenmesi gerekiyor. Bir diğer risk faktörü de yaş.

Kemik yoğunluğu aynı olan biri 50, diğeri 80 yaşındaki iki hastanın kırığa maruz kalma riski birbirinden çok farklıdır. Çünkü yaşla birlikte kemik kalitesi de bozulur.

Geçmişteki bilgilerimizin aksine, kırık riskini değerlendirirken artık sadece kemik yoğunluğuna değil, kemiğin mikromimari yapısı ve kalitesine de bakıyoruz. Daha önce geçirilmiş olan kırıklar, kırık riskini artırır.

Bu hastalığın belirtileri nelerdir?

Osteoporozun en önemli belirtisi kırıklardır. Omurga üzerinde ortaya çıkan kırık sonucu boy kısalır, duruş bozukluğu ve kamburluk ortaya çıkar. Kamburlaşma

sonucunda kemikler, karın boşluğu ve göğse baskı yapar. Buradaki organlar olumsuz etkilenirken hastanın vücut imajı bozulur. Bu da psikolojik sorunların ortaya çıkmasına, osteoporoz hastasının toplumdan uzaklaşmasına neden olur.

Osteoporozdan nasıl korunabiliriz?

Korunma anne rahminde başlıyor. Bebeğin anne karnındaki beslenmesi kemik sağlığını yakından etkiliyor. Kemik kütlesi 30 yaş civarı maksimuma ulaşıyor. 30 yaşından önce kemik kültesi yoğunluğu ne kadar artırılırsa, kırık riski de o kadar azalıyor. Kemik kütlesini maksimuma çıkarmak için önemle üzerinde durulan konulardan biri egzersiz. Bu yüzden çocukların basketbol, voleybol, ip atlama, zıplama gibi kemik yoğunluğunu artırıcı fiziksel aktiviteler yapmaya teşvik edilmesi gerekiyor. İleri yaşlarda bu sporları yapmak zor olduğu için sert adımlarla yapılan tempolu yürüyüşler tavsiye ediliyor. Beslenmenin en önemli iki noktasını kalsiyum ve D vitamini alımı oluşturuyor. D vitamininin en önemli kaynağı ise güneş. Ayrıca balık ve balık ürünleri de önemli bir D vitamini kaynağı.