Mall report aralik 2016

Page 1






GÜNDEM Hükümet, İstanbul’daki Mısır Çarşısı gibi turistik bölgelerde faaliyet gösteren ve turizmde yaşanan sıkıntılar nedeniyle zor günler geçiren esnafa “can suyu” olacak kira desteğini getirmeye hazırlanıyor.

Turistik bölgelerdeki esnafa destek Türkiye’nin dört bir yanında bulunan vakıflara ait gayrimenkuller turistik, eğitim ve ticari amaçlarla Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce uzun süreli kiraya verilebilirken, buradan elde edilen gelirler de söz konusu taşınmazların ait olduğu vakfiyelere uygun bir şekilde hayır amaçlı kullanılıyor. Özellikle İstanbul’daki Mısır Çarşısı ile Sultanahmet, Ortaköy gibi turistik alanlarda bulu-

nan ve geçtiğimiz yıldan bu yana turizmde yaşanan sıkıntılardan ciddi bir biçimde etkilenen esnafa yönelik yeni bir çalışma başlatıldı. Bu kapsamda, Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne kira ödeyen, tarihi ve turistik açıdan merkezi konumda olan yerlerde faaliyet gösteren esnafa, turizmdeki kayıplarını telafi edebilmesi amacıyla “kira desteği” sağlanması planlanıyor.

2018’DE KİRALAR İKİ YIL ÖNCEKİ MİKTARLARLA GÜNCELLENECEK Bu destek ile esnafın Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ödediği kira miktarlarının, 2017 yılı süresince yüzde 40-50 oranında düşürülmesi üzerinde çalışılıyor. Böylelikle restoran, dükkan, mağaza gibi alanlarda yer alan ve turizm alanında yaşanan sıkıntılar nedeniyle ciddi bir kayıp yaşayan esnafın, önümüzdeki bir yıllık süreçte kayıplarını telafi etmesine destek olunması hedefleniyor. Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne kira ödeyen, turistik alanlarda yer alan esnafa sağlanması planlanan ikinci kolaylık ise 2018’de gündeme gelecek. Yapılan planlamaya göre, 2017’de kira oranları yüzde 40-50 oranında düşürülen esnaf, 2018’de ise kiralarını 2016 yılındaki fiyatlar baz alınarak yapılan güncellemeyle ödeyecek. Planlama aşamasında olan ve son şekli önümüzdeki günlerde verilecek destek, yapılacak yasal düzenleme ile hayata geçirilecek. Kira destekleri, Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne kira ödeyen tüm esnafı değil, turistik bölgelerde bulunan ve turizmde yaşanan olumsuzluklardan etkilenenleri kapsayacak.

8



SUNUŞ

Hoş gelmen ümidiyle 2017… Sevgili Mall Report Okuyucuları, Alışveriş merkezleri, perakende dünyası, eğlence sektörü, yeme içme alanları ve bu sektörlere ürün&hizmet sağlayan firmaların en önemli iletişim mecrası olan Mall Report Dergisi olarak, yer verdiğimiz özel haberler, araştırmalar ve röportajlar eşliğinde sektörün bilgi kaynağı olmaya devam ediyoruz. Bu ay da sizler için dopdolu bir sayı hazırladık. Özellikle yılbaşına özel oluşturduğumuz bölümümüze mutlaka göz atmanızı tavsiye ederim. Yılbaşı stillerinden AVM ve firmaların kampanyalarına, ülke rotalarından yılbaşını en güzel şekilde geçireceğiniz mekanlara kadar sizlere rehberlik edecek bölümde ayrıca yılbaşına özel vitrin ürünlerini bulacaksınız.

rilen aktivitelerle bir yandan ziyaretçi yoğunluğu sağlarken bir yandan da bünyesindeki mağazalara karlılık-ciro kazandırmak istiyor. Tüm ayakların tamamlanması ise AVM yönetimine başarı getiriyor. Ancak günümüzde gerçekleştirilen pek çok etkinlik bu ayakların tamamlanmasında yetersiz... Yapılan etkinlik yoğunluk sağlasa da, bu yoğunluk mağaza cirolarına yansımamakta, dolayısıyla AVM yönetimleri başarılı olamamaktadır. Üstelik gerçekleştirilen etkinlikler için oldukça yüksek bütçelerden bahsediliyor. Bu da AVM yönetimleri ve etkinlik firmaları arasında adeta krizlerin yaşanmasına neden oluyor. Aralık sayımızda AVM’lerin etkinlik firmalarından beklentilerini ele alarak, görüş ve düşüncelerine dergimizde yer vermeye çalıştık.

SURYAPI-MARKA AVM

ÇAĞI YAKALAYAN MARKALAR

Bu ayki kapak konuğumuz Sur Yapı. Uygarlığın mimarı Sur Yapı, Bursa’da eşsiz bir projeyi hayata geçiriyor. Bursalılar için tasarladığı bu görkemli proje, alışveriş ve eğlence deneyimini zirveye taşıyacak! Projenin alışveriş merkezi kiralama ve yönetim hizmetlerini ise 17 ülkede 189 alışveriş merkezi yöneten, sektörün Avrupa’daki lideri ECE Türkiye üstleniyor.

AVM’LERİN ETKİNLİK BEKLENTİLERİ Potansiyel ziyaretçiyi alışveriş merkezine çekmenin en önemli ayaklarındandır etkinlikler… AVM’ler gerçekleşti-

Demircan Reklam Ajansı Yayıncılık ve Matbaa Hiz. San. Tic. Ltd. Şti Adına Genel Yayın Yönetmeni Metin Tahnal Yazı İşleri Müdürü Adem Ünce Genel Koordinatör Turgut Tahnal Editör Başak Tanrıverdi haber@mallreport.com.tr Görsel Yönetmen Cihan Albay

10

Tüketici davranışlarının değişmesiyle birlikte markalar da bu değişime ayak uydurmak adına çeşitli çalışmalar yapıyor. Çünkü değişime ayak uyduramayan firma adeta yok olmaya mahkum… Peki, değişen tüketiciyle birlikte değişen perakende trendleri neler? Markalar değişimi yakalamak için neler yapıyor? Çağı yakalamanın en önemli koşullarından dijitalleşmeye yönelik firmaların çalışmaları neler? Hepsi ve daha fazlasını Aralık sayımızda okuyabilirsiniz.

Metin Tahnal Genel Yayın Yönetmeni

Grafik Tasarım Nur Banu Çelebi Reklam Müdürü Fisun Dilek Reklam ve Pazarlama Uzmanı İkbal Demirok Aylin Demirci Burcu Sönmez İngiltere Sorumlusu: Suzan Doğan Ankara Sorumlusu: M. Serdar Burkan Abone Meryem Demirok abone@demircanmedya.com.tr

Baskı Yeni Devir Matbaacılık ve Gazetecilik A.Ş. Cemal Ulusoy Cd. Bahçelievler / İstanbul Tel : 0212 697 10 00 Yönetim Merkezi Beşyol Mahallesi İnönü Caddesi No: 18 Kat: 4/8 Sefaköy - K.Çekmece İstanbul T: 0212 451 51 60 - 63 F: 0212 451 51 64 E-Mail: info@mallreport.com.tr www.mallreport.com.tr www.demircanmedya.com.tr Yayın Türü Yerel süreli yayın. Her hakkı saklıdır. Dergimizde yayımlanan yazı ve fotoğraflardan yayıncının izni alınmadan kaynak belirtmeden tam veya özet alıntı yapılamaz. Basılan ilanların sorumluluğu ilan verene, makalelerin sorumluluğu yazarlarına aittir. ISSN 1307 66 47



İÇİNDEKİLER

10 - ARAŞTIRMA

46 - KAPAK

Doğru reklam ile hedef kitleyi yakalamak mümkün

Bursa’nın yükselen ‘‘Marka’’sı

50 – PERAKENDE

80 – AVM

Dijital Marka Olmak…

Arcadıum AVM yeni yıla hazır!

72 - KOTON’UN GLOBAL MARKA OLMA ÖYKÜSÜ

115 - SORUN, AYNI BAŞLIK ALTINDA FARKLI İŞ YAPAN FİRMALAR

12

84 - YILBAŞI İÇİN PLANINIZ NEDİR?

64 - SPORUN HER ALANINA YOĞUNLAŞMIŞ, UZMAN BİR MARKA…



ARAŞTIRMA

Doğru reklam ile hedef kitleyi yakalamak mümkün Reklamlar, bir ürünü tercih etme noktasında tüketicinin kararını etkileyen en önemli faktörlerin başında geliyor. Çünkü insanlar ihtiyaç duydukları ürünleri genellikle reklamlarda görerek ve etkilenerek satın alma kararı veriyorlar.

Televizyonda, internette, radyoda, açık havada ve aklımıza gelebilecek pek çok noktada yer alan reklamlar hayatımızı nasıl etkiliyor? Reklamlar markaları doğru algılamamızda bize ne kadar yardımcı oluyor? Union İstanbul’un Ajans Başkanı Mehmet Erkmen konuyla ilgili görüşlerini aktarıyor.

14

“REKLAMDA İLK BASAMAK MARKA GÜVENİ OLUŞTURMAKTIR” Hedef kitlenin ihtiyaçlarını doğru saptayan ve bu ihtiyaçları doğru analiz edebilen reklamların hedefe ulaştığını belirten Union İstanbul’un Ajans Başkanı Mehmet Erkmen, reklamların belli bir denetim çerçevesinde yapılmasının gerektiğini söyledi. Markalar için reklamlarda en önce güvenilirlik ve farkındalık oluşturulması gerektiğini belirten Erkmen, “Bu süreç sayesinde marka ile tüketici arasında bir bağ kurulması daha kolay oluyor. Hatta bu ilişki sayesinde tüketiciler doğru marka algısı ve doğru bir satın alma kararı veriyor. Bunun sonucunda da ‘güvenilir marka’, tüketici için marka sadakati oluşturur” dedi.

ERKMEN: REKLAM, MARKAYA ÖLÇÜLEBİLİR DÖNÜŞLER SAĞLIYOR Doğru mecra, doğru zaman ve yerinde yapılacak reklam çalışmalarının tüketici ile marka arasında daha uzun soluklu ilişkiler kurduğunu; doğru konumlandırmanın ise markanın vermek istediği mesajı hedefe ulaştırdığını belirten Erkmen, “Union İstanbul olarak, çağın getirdiği tüm yenilikçi trendleri takip ederek müşterilerimiz ile tüketiciler arasında köprüler kuruyoruz. Bu aşamada mecralar ile olan güçlü ilişkilerimizi kullanıyor, müşterimizin hedef kitlesine uygun doğru mecraları kazançlı alanlara dönüştürüyoruz.” Öte yandan reklamların etkili olması için önerilerde de bulunan Union İstanbul Ajans Başkanı Mehmet Erkmen; - “Bir gazete ya da dergide yer alan reklamın büyüklüğü arttıkça, algılanma olasılığı artacaktır. - Aynı şekilde hareketli, renkli yazı ve resimler ya da uyarıcıdaki kontrastlar mesajın daha kolay algılanmasını sağlayacaktır. Mesajın tekrarlanması da, mesajın algılanma şansını arttıracaktır.

- Reklam iletişiminde mesajın bireyde belirli ihtiyaçları yaratması, ilgi çekici olması ve amacına uygun olarak iletilmesi kolay algılama ile gerçekleştirilebilmektedir. -Algılama, reklamın algılanması, tüketicide yaratılmak istenen imajın yaratılması, markanın konumlandırılması ve mesaj arasındaki ilişkinin sağlanabilmesi bakımından pazarlama stratejileri için önemli bir unsurdur” diye belirtti.

REKLAMLAR NASIL BAŞARIYA ULAŞIR? Reklamların 360 derece iletişimle başarılı olacağını belirten Erkmen, “Gelişen teknoloji artık hayatımızın her noktasında bize yardımcı oluyor. En son yapılan araştırmalarda; markaların itibar çalışmaları için yazılı basın çok önemli. Birçok marka, gazetelere ilan veriyor. TV reklamları, her dönemde olduğu gibi pastadaki en güçlü mecra olarak karşımıza çıkıyor” diye açıkladı.



ARAŞTIRMA

Türkiye’deki CFO’lar Ne Panik Ne de Karamsar

Deloitte’un CFO Anketine göre, yaşanan kalkışma ve güney sınırındaki gelişmelere rağmen, Türkiye’de faaliyet gösteren şirketlerin CFO’ları yatırımlarda ya da istihdamda bir daralma öngörmüyorlar; yaşanan olumsuzlukları kısa vadeli görüyorlar ve uzun vadede hem ekonomiye hem de şirketlerinin performansına güveniyorlar.

16

Türkiye’nin de yer aldığı 17 ülkeden bin 148 CFO’nun katılımı ile gerçekleştirilen Deloitte Avrupa CFO Araştırması'nın 2016 yılına ait üçüncü çeyrek sonuçları yayınlandı. Rapora göre, Avrupalı CFO’ların hem ekonomi hem de iş ortamı ile ilgili belirsizlik ve kaygıları devam etse de, bu CFO’lar kurumlarının 2017 yılındaki potansiyellerine iyimser bakmaya devam ediyorlar.

Araştırmanın Türkiye sonuçlarını yorumlayan Deloitte Türkiye CFO Hizmetleri Lideri Cem Sezgin, “Bir önceki anketimizle son CFO anketimiz arasında çok uzun bir zaman dilimi olmasa da, ülke olarak başta 15 Temmuz’daki kalkışma ve güney sınırımızın ötesindeki gelişmeler olmak üzere birçok önemli olay yaşadık. Anketimizi gerçekleştirirken bu gelişmelerin CFO’lar üzerinde nasıl bir etki bırakacağını merak ediyorduk. İşte böyle bir ortamda gerçekleşen anketimizde, CFO’lar yatırımlarda veya istihdamda bir daralma öngörmediklerini ortaya koydular. Bu oldukça dikkat çekici… Demek oluyor ki CFO’lar olan biten olumsuzlukları kısa vadeli görüyor. Uzun vadede ise hem ekonomiye hem de şirketlerinin performansına güveniyor. Şirketlerin paralarını emanet ettikleri profesyonellerde bir panik veya karamsarlık havası oluşmamış. Bununla birlikte ilk çeyrekteki araştırmamızdaki temkinli tavır ve ‘bekle gör’ yaklaşımı biraz daha artmış gözüküyor” dedi.



ARAŞTIRMA

TÜRK CFO’LARIN BEKLENTİLERİ Finansal performans: Şirketlerinin finansal performanslarının daha iyiye gideceğine inanan CFO’ların oranı yüzde 34’ten (ilk çeyrek) yüzde 30’a (ikinci çeyrek) inmiş durumda.

Gelir: Gelir artışı bekleyen CFO’ların oranı 2016’nın ilk çeyreğinde yüzde 71 iken, şu anda yüzde 68 olarak karşımıza çıkıyor.

çeyrek) gerilemiş durumda.

Kar Marjı: Kar marjının daha iyiye gideceğine inanan CFO’ların oranı yüzde 60’tan (ilk çeyrek) yüzde 54’e (ikinci

İstihdam: Daha önceki ankette, istihdam beklentisi yüzde 36 ile sınırlıydı. Şimdi ise yüzde 46’ya çıkmış

Yatırım: Yatırımlarının artacağını belirten CFO’lar bir önceki ankette olduğu gibi yüzde 40 seviyesinde.

durumda. Yani Türkiye’deki şirketlerin neredeyse yarısı, daha fazla çalışana sahip olmayı hedefliyor. Belirsizlik: CFO’ların finansal piyasalara ve ekonomiye ilişkin belirsizlikle ilgili fikirleri neredeyse aynı seviyede. Risk: 2016 ilk çeyreğinde daha fazla finansal risk almamak gerektiğini düşünen CFO’ların oranı yüzde 94 idi. Şu an bu rakamın yüzde 86 civarına inmesi risk iştahında bir artışa işaret etse de, gene de CFO’lar oldukça temkinli… CFO’lar için en önemli ilk üç risk: Jeopolitik riskler, TL’deki değer kaybı ve nakit akışında bozulma… CFO’lara göre firmalarının stratejik öncelikleri: Maliyetlerin kontrol altına alınması, maliyet azaltımı, organik büyüme… Banka kredileri: Kredi kullanmayı cazip bulanların oranı yüzde 38’den (ilk çeyrek) yüzde 26’ya (ikinci çeyrek) kadar düşmüş durumda.

18



ARAŞTIRMA

2017’nin dijital trendleri 2017’nin dijital trendleri neler olacak?

Halkla ilişkiler, sosyal medya iletişimi ve dijital pazarlama ajansı Ajans Dijital Kalem, 2017 yılında dijital alanda öne çıkacak trendleri açıkladı.

20

Trendlerle ilgili bilgi veren Ajans Dijital Kalem Başkanı Özkan Özbey, mecraların farklılaşmasına ve çeşitlenmesine rağmen, içeriğin her zaman kral olarak kalmaya devam edeceğini ifade ederek, özellikle video tabanlı içeriklerin 2017 yılında hızla yükselmeye devam edeceğini belirtti. Özbey, tüm dünyada mobil kullanımının hızla artmasının, yaklaşık 2 milyar insanın aktif olarak kullandığı sosyal medya ağlarının çoğalmasının, nesnelerin interneti ve yapay zeka gibi teknolojilerdeki büyük yük-

selişin, 2017 yılında dijital alandaki pazarlama uygulamalarının önemini daha da artıracağının altını çizdi. 2017 yılına damgasını vurması beklenen dijital trendler:

LIVE STREAMING VIDEOLAR İçerik her zaman kraldı ancak şimdi videolu içerikler daha da bir kral. Tüm sosyal medya platformlarının “live streaming” destekli bir altyapıya dönmeleri ile birlikte “izle ve geç” kavramı bu

alanda iyice oturmaya başlayacak. Facebook’un ardından Twitter’ın da video içeriklerine dair düzenlemeleri, kullanıcıların ve bu alana ilgi duyan markaların daha sık şekilde video paylaşmalarını sağlayacak.

SOSYAL MEDYADA SÜRELİ İÇERİK ZAMANI Kullanıcıların birebir olarak yönlendirdikleri ve arşivlenen içeriklerle dolu bir sosyal medya ağlarını artık unutmanın vakti geldi. Periscope ile başlayan ve Snapchat, Scorp


ARAŞTIRMA

gibi uygulamalarla devam eden kısa süreli içerik kavramı, sosyal medyaya yön vermeye devam ediyor. Paylaşılan içeriklerin belirli bir süre ile yayında kalması, markaların da stratejilerini bu hızlı tüketim çağına göre düzenlemesini gerektiriyor. Facebook’un canlı yayınları, Instagram Stories gibi uygulamalar “hızlı ve sonlu içerik” kavramını destekliyor.

SANAL GERÇEKLİK DENEYİMİ Pazarlama uzmanları uzun zamandır, hedef kitleleri ile nasıl empati kuracaklarını ve onların davranış biçimlerini nasıl daha iyi anlayacaklarını bulmaya

çalışıyorlar. Son dönemde teknolojisi iyiden iyiye artan sanal gerçeklik, bu alanda yepyeni bir yol açmış gibi duruyor. Müşteriye sunulacak deneyimin önceden görülmesi ve hissedilmesi ile birçok kurum müşteri ile daha sıkı bağlar kurma yoluna gidecek. Pazarlamacılar, müşteri deneyiminin en uç noktaya çıkarıldığı sanal gerçeklik ile yepyeni bir mecra ile daha yakından tanışmaya hazırlanıyorlar.

YENİ REKLAM MECRASI; MESAJLAŞMA APLİKASYONLARI MIRC ile başlayan mesajlaşma geleneği, son

dönemde Whatsapp ile hızla yükselişini sürdürüyor. Facebook’un Mobil Messenger’ı, Snapchat, WeChat gibi uygulamalar artan mobil kullanımıyla birlikte her geçen gün yaygınlaşmaya devam ediyor. 2017 yılında bu uygulamaların sayısının ve içerisindeki reklam alanlarının artması bekleniyor. Mobil uygulamaların artması ile birlikte hızla yükselecek kullanıcı sayısı da şimdiden medya satın almacıların iştahını kabartıyor. Yakın zaman önce Snapchat’te reklam döneminin başlaması, Whatsapp’ın paralı ilanlara olan bakış açısını biraz yumuşatması bu trendin göstergeleri.

BULUT SERVİSLERİ ÜZERİNDE PAZARLAMA Bulut uygulamaları 2016 yılına damgasını vurdu. Birçok kurum pazarlama, satış, lojistik, insan kaynakları gibi faaliyetleri bulut uygulamaları ile yönetmeye başladı. Üstelik sadece kurumlar değil, akıllı telefonlardaki geniş bant internet kullanımının artması, bu alan üzerinde yapılabilecek pazarlama çalışmaları için de ışık tutuyor. Bir adım ileriye giden uzmanlar, yapay zeka ile bulut servislerini üzerinde neler yapılabileceği üzerinde çalışmalar yapıyorlar.

FİJİTAL PAZARLAMA Dünya’da bu süreç yaklaşık beş sene önce başlamış olsa da Türkiye’de fijital kavramının geçmişi henüz çok yeni. Yaklaşık 2 senedir Türkiye’de konuşulan fijital kavramı, tüketici ve marka arasında oluşan ekosistem içerisinde fiziksel ve dijital pazarlama dünyalarının bir araya gelmesinden oluşuyor. Fijital kavramı, fiziksel ile dijital deneyimleri harmanlayarak tüketiciye en doğru yoldan ve ölçümlenebilir şekilde ulaşılmasını sağlayacak yöntemlerden biri olacak.

21


ARAŞTIRMA

Dijital Dünyanın

Markaları Açıklandı GfK Araştırma Şirketi’nin The Brand Age dergisi için Türkiye’nin 7 coğrafi bölgesini temsilen tüm yaş ve tüm SES gruplarında toplam bin 36 kişi ile yüz yüze gerçekleştirdiği “Dijital Dünyanın Markaları Araştırması” sonuçları yayımlandı.

22

Artık hepimizin dijital dünyada bir kimliği, kişiliği, yaşam biçimi ve geride bıraktığı ayak izi mevcut… Facebook hesabımızda neyi beğenip paylaştığımız, Instagram hesabımızdan kimleri takip edip beğendiğimiz, kimleri re-tweet ettiğimiz neredeyse bizim kim olduğumuzu ortaya koyuyor. Alışverişimizi, tercihlerimizi, yaşam biçimimizi, ilişkilerimizi, izlediklerimizi, sohbetlerimizi ve dünya görüşümüzü dijital platformda belirliyoruz ve herkesle anında paylaşıyoruz. Tüm bu hareketlerimizi markalar takip ediyor ve dijital dünyada adeta bizi kıskaca alıyor, adım adım takip ediyorlar. GfK Araştırma Şirketi, The Brand Age için bu yeni nesil yaşam alanını 'dijital dünyayı' araştırdı. Bu dünyanın kahramanları olarak tüketicilerin gözünden “Dijital Dünyanın Markaları Araştırması" çok ilginç sonuçlar ortaya koydu.

DİJİTAL DÜNYANIN EN BAŞARILI MARKALARI Dijital dünyanın bireylerine, sosyal medyada en başarılı buldukları markalar soruldu. Facebook özelinde, tüketiciler en çok iki rakip markayı başarılı buluyor: Nike ve beraberinde Adidas. Bu durumu e-ticaret sitesi gittigidiyor.com takip ediyor. Son dönemlerde ürünleri ile sıkça konuşulan Samsung da Facebook’ta başarılı bulunan markalardan. Flo ayakkabı markası da Facebook’taki çalışmaları ile tüketici beğenisini toplamış. Instagram’da en başarılı bulunan markalarda ise, yine Nike başı çekiyor. Apple ise ikinci sırada yer alıyor. Diğerleri ise sırasıyla n11.com, Adidas, hepsiburada.com. Tüketiciler Twitter’da ise, en çok Apple markasını başarılı buluyor. Bu durumu Adidas, Nike, Samsung, Beko, LG ve Flo takip ediyor. Tüketiciler Youtube’da rakip iki markayı eşit oranda en başarılı buldu: Arçelik ve Vestel. Bu durumu Samsung, LG, Adidas ve Bosch takip ediyor.


ARAŞTIRMA

VİRAL VİDEODA EN BAŞARILI MARKA COCA COLA Viral videolar son zamanlarda markaların tüketiciye dokunması, markayı sevdirmesi veya bir sosyal sorumluluk projesinde farkındalık yaratması anlamında en etkili yollardan biri. Tüketici algısında Coca Cola viral videoda en beğenilen marka oldu. Viralde başarılı olan diğer markalar; Vodafone, Arçelik, Samsung.

DİJİTAL DÜNYADAKİ ETKİLEŞİM, KULLANICILARIN YÜZDE 14'ÜNÜ DOĞRUDAN SATIŞA YÖNLENDİRİYOR Araştırmada, tüketicilerin dijital dünyada gördükleri ve sevdikleri bu markaları daha sonra satın alıp almadıkları soruldu. Yani dijital dünya-

da marka görünürlüğünün satışına olan etkisi incelendi. Elde edilen verilere göre, dijital dünyanın satışlar üzerinde yüzde 14’e varan direk etkisi, yüzde 50’ye varan dolaylı etkisi mevcut. Markaların dijital dünyadaki performanslarından, satın alma tercihim konusunda hiç etkilenmem diyenler ise sadece yüzde 25.

WEB SİTELERİ ANA BİLGİ KAYNAĞI İnternet kullanıcıları, markaların indirim, çekiliş ve kampanya gibi uygulamalarını en çok markanın kendi web sitesinden (yüzde 63) takip ediyor. Tüketiciler daha önceki verilerde ortaya çıktığı gibi, marka hakkında bilgiye ihtiyaç duyduğunda ilk markanın kendi web sayfasına tıklıyor. Bu durumu yüzde 16’lık oranla markanın Facebook sayfası takip ediyor.

İNDİRİM TALEBİ BAŞI ÇEKİYOR Son olarak internet kullanıcılarına, markaların dijital ortamlarında (web sayfası, sosyal medya uygulamaları, aplikasyonlar, video izleme siteleri, internetin tüm mecrası) ne tarz aksiyonlar, ne tarz projeler yürütmesi gerektiği soruldu. Yüzde 74 gibi yüksek oranda indirim kampanyaları ilk beklenti oldu. Bu durumu çekiliş, hediyeler, interaktif uygulamalar, sosyal sorumluluk projeleri ve daha sık viral video isteği takip etti.

EN AKTİF VE EN GENÇ MARKA SAMSUNG EN AKTİF VE EN GENÇ MARKA SAMSUNG

Araştırmada genel olarak, tüm sosyal medya uygulamaları, internet siteleri yani tüm dijital dünya düşünüldüğünde, dijital dünyanın bireylerinin en çok karşılaştıkları yani en aktif buldukları marka soruldu. Dijital dünyanın en aktif markası Samsung oldu. Tüketici gözünde dijital dünyanın diğer en aktif markaları; Arçelik, Apple Sony, Bosch. Dijital dünyanın en dinamik ve en genç markası sorulduğunda ise cevap, daha önceki soruda olduğu gibi yine Samsung oldu. Diğer en genç algılanan markalar ise: Apple, Arçelik, Bosch, Sony.

23


YATIRIM

TÜRKİYE’NİN İLK AÇIK HAVA DESIGNER OUTLETİ; OASIS Nurol GYO Genel Müdürü Samim Hatipoğlu, Oasis Designer Outlet’in 2017 ilkbaharında açılacağını söyleyerek, yerli ve yabancı birçok üst segment markayı gerçek indirim fiyatlarıyla tüketiciye ulaştırmayı hedeflediklerini kaydetti.

N

urol GYO Genel Müdürü Samim Hatipoğlu, 50 yılı aşkın birikimleriyle 3 kıta, 16 ülke ve 40’dan fazla şirketleriyle faaliyet gösterdiklerini söyleyerek, “Nurol GYO, İstanbul ve Ankara başta olmak üzere, Türkiye’nin farklı yerlerinde, A+ segmentin, seçkin diplomat, işadamları ve sanayiciler arasında ilk tercih ettiği önemli bir marka. Her projede fark yaratacak özellikler katmaya özen gösteren Nurol GYO olarak büyüyen Türkiye ekonomisine duyduğumuz güveni İstanbul'a yaptığımız yeni AVM yatırımıyla taçlandırıyoruz. İstanbul'un yeni çekim merkezlerinden Güneşli'de Basın Ekspres üzerinde kurulan Oasis Designer Outlet'te dünyaca ünlü, tasarımda güçlü, perakende dünyasının lokomotif markaları, yerli ve yabancı tüketicilerle buluşacak” dedi.

yatırım, tamamlandığında en az bin kişiye istihdam sağlanmış olacak. Cazip kiralama stratejisiyle yatırımcısına da avantaj sağlayacak Oasis Designer Outlet'i, günde 50 bin kişinin ziyaret etmesi hedefleniyor” şeklinde konuştu.

DÜNYACA ÜNLÜ MARKALAR YER ALACAK 2017 İlkbaharında açılacak olan Oasis Designer Outlet’in sadece tasarımlarıyla öne çıkmış, dünyaca ünlü markaların yer alabildiği ve seçkin koleksiyonlarını uygun fiyatlarla tüketicilerle buluşturabilecekleri bir yer olacağı bilgisini veren Hatipoğlu, “Her gün 2 milyona yakın aracın geçiş yaptığı TEM otoyolu üzerinde kurulan Oasis Designer Outlet, Türkiye'yi yeni perakende konseptleriyle tanıştırmaya hazırlanıyor. Eğlence, yemeiçme, süpermarket ve dekorasyon bölümlerinden oluşan dört ana anchor'un bulunduğu açıkhava AVM'sinde her şey, müşterilerin rahat ve eğlenerek alışveriş yapmaları için tasarlanmış durumda” dedi.

Türkiye’nin ilk designer outleti olan Nurol Park Oasis Designer Outlet’i sektöre kazandırdıklarını kaydeden Hatipoğlu, projenin üç yılda 300 milyon TL’lik iş hacmi yaratmasının hedeflendiğini belirterek, “Pe- TÜRKİYE’DE BİR İLK; rakende ve hizmet sektörle- SHOP&DRIVE rinde birçok üst segment ma- Projede otopark ve AVM ğazaya ev sahipliği yapacak arasında harcanan zamanı

24

kısaltmaya çalıştıklarına değinen Hatipoğlu, “Projenin her iki ana caddeye açılan kapılarının hemen ortasında yer alan süpermarket, rahat otopark ulaşımı sağlanacak şekilde konumlandırıldı. Hızlı kasaların bulunduğu bölüm ise Türkiye'de ilk kez uygulanan Shop&Drive konseptiyle, tüketicileri tanıştıracak” açıklamasını yaptı.

TÜRKİYE’NİN İLK KISS&FLY KONSEPTLİ AÇIK HAVA AVM’Sİ Açık havada bulunan tasarım markalarıyla keyifli yemek alanlarını birleştirerek misafirlerimizin havalimanında yaşadıkları yolculuk stresini hafifletmek istediklerine işaret eden Hatipoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Oasis Designer Outlet, havaliman-

larına yakın konumuyla yurtdışındaki moda kentlerinde büyük ilgi gören Kiss&Fly anlayışını ön plana çıkarıyor. Uçuş öncesi hızla pek çok markayı bir arada bulabilecek olan müşteriler, otomobilleriyle AVM içine kontrollu bir şekilde girecekler, araçlarını mağazaların önünde bulunan vale park hizmetine verip, süratle alışverişlerini tamamlayıp, uçaklarını yakalayabilecekler. Eğlence ve yemek dünyada yapılan pek çok araştırmada insanı mutlu eden iki unsur olarak öne çıkıyor. Oasis Designer Outlet, bu gerçekten hareketle tasarladığı yeme-içme alanında İstanbul’lulara tam bir Foodtainment deneyimi yaşatacak. Yemek ve eğlence aktiviteleri ortak bir alanda buluşacak.”



YATIRIM

Mannheim’in yeni gözdesi;

K1 Karree Mannheim AVM Mamaco, Almanya’nın Mannheim şehrinde faaliyete geçecek projeleri K1 Karree Mannheim AVM için kolları sıvadı. Almanya’nın Mannheim kentinde 12 yıl önce az sayıda personelle tesis yönetimi ve servis hizmetleri işine adım atan Türk şirketi Mamaco, zamanla hizmet alanlarını genişleterek hızlı bir büyüme sergiledi. Mamaco şimdi de kurduğu Mamaco İnvestment&Advisory şirketi ile Almanya’da AVM yatırımı için kolları sıvadı. Proje, ülkenin en büyük 20 şehri arasında

yer alan ve perakende de Almanya’nın 9. sırasında olan Mannheim şehrinde faaliyete girecek. Modern mimari dili ile fark yaratacak K1 Karree, pazarda, AVM girişinde “Food Market” oluşumuna sahip bir ilk… Ayrıca merkezin arka caddesi (Turkish Car-

26

re) belli günlerde Güney Almanya başta olmak üzere Fransa, İsviçre gibi komşu ülkelerden 60 bine yakın ziyaretçi ağırlıyor. Mannheim Turkish Carre Türk perakendecilerin Avrupa’da en güçlü bölgesi. Burası adeta 170 Türk mağazanın bulunduğu bir cazibe merkezi…


YATIRIM

BÖLGENİN KALBİNDEKİ ALIŞVERİŞ MERKEZİ

ÜÇ EYALETİN BİRLEŞTİĞİ YER Mannheim 300 bine varan nüfusuyla Almanya’da en büyük 20 şehir arasında yer alıyor. Ülkenin güneybatısında, Baden-Württemberg eyaletinde konumlanmış olan Mannheim, Stuttgart ve Karlsruhe’den sonra eyalette nüfus açısından 3. sırada yer alıyor. Şehir 2 milyon 400 bin nüfusa sahip ve yoğun yerleşimi olan Rhein-Neckar Metropolitan bölgesinin merkezinde yer alıyor. Mannheim aynı zamanda özellikle Doğu Av-

rupa ve Türkiye’den gelmiş olan yabancıların büyük çoğunlukta yaşamış oldukları bir bölgedir. Ayrıca bu tarihi yerin kent merkezinde, 55 bin öğrenci yetiştiren bir üniversite bulunuyor.

Etnik kültüre dayalı alışveriş bölgeleri son zamanlarda sıklıkla görülmeye başlandı. Mamaco bunu modern ve zamana uygun hale getirdi. Mannheim’daki alışveriş merkezine, çevrildiği 3 cadde üzerinde bulunan birden fazla girişi ile kolayca ulaşılabilmekte… Şehrin en işlek yürüyüş yolu üzerinde (Planks ve Breite caddeleri üzeri trafiğe kapalı yürüyüş yolu) bulunmasına ilaveten, mesai saatleri süresince AVM’nin tam önünde bulunan tramway durağından her gün yaklaşık 500 seferde, 5 bin yolcu inip, biniyor. 2017 yılı ilk yarısında yenileme çalışmaları tamamlanacak olan AVM’nin yüzde 60’ı Alman perakende firmaları tarafından kiralanmış olup, yüzde 40’lık bölümü için Türkiye’den perakendecilerle görüşmeler devam ediyor.

27


YATIRIM

Agora AVM

Agora AVM zinciri büyüyor

Türkiye çapında yatırımlarına devam eden Odak Group, Agora Antalya Alışveriş Merkezi ve İzmir’e yepyeni bir soluk getirecek olan Agora Karşıyaka Alışveriş Merkezi projelerini hayata geçiriyor. Hizmete açıldığı günden bu yana 105 milyon ziyaretçiyi ağırlayarak her geçen gün artan ziyaretçi sayısı ile İzmir’in en popüler ve en çok tercih edilen alışveriş merkezi unvanını taşımaya devam eden Agora Alışveriş Merkezi, 16-18 Kasım tarihlerinde Cannes, Fransa’da gerçekleşen MAPIC- Uluslararası Perakende Fuarı’na da Odak Group olarak önemli bir stand açarak katılım gösterdi. Agora AVM, giyim, kozmetik, ev tekstili, elektronik, mücevherat, eğlence merkezi, sinema, kafe ve restoranlar gibi farklı ihtiyaçlara hitap ederek birçok önemli markayı bünyesinde bulunduruyor. Yakın dönemde Victoria’s Secrets, Kemal Tanca Plus mağazaları açıldı, Lufian, Big Chefs, Watsons markaları da yakın bir süre içerisinde Agora AVM bünyesine katılacak. Mudo Concept mağazası yenilendi, Mudo Collection tadilatı ise devam ediyor.

28

13 yıldır İzmir’de kaliteli hizmetin öncüsü olan Agora AVM bünyesine yeni mağazaları katarak taze kan almanın yanı sıra dekorasyon yenileme çalışmalarına başlayacak. 2017 yılının başında başlayacak olan dekorasyon çalışmaları alışveriş merkezi kapanışından sonra, alışverişi ve ziyaretçileri etkilemeyerek gerçekleşecek.


YATIRIM

AGORA ANTALYA VE AGORA KARŞIYAKA AVM 2017’DE AÇILIYOR Müşteri memnuniyeti ve kaliteli hizmetin öncüsü olan Agora İzmir Alışveriş Merkezi, bu yıl 13 yıldır başarısını sürdürmenin haklı gururunu yaşarken, Agora Alışveriş Merkezi’nin kalitesini farklı illere taşımak ve bölgeye değer katmak amacıyla, 28 Mayıs 2015’te zin-

cirin ikinci halkasını Sakarya’da Agora Adapazarı Alışveriş Merkezi’ni hizmete açtı. 2016 yılının sonuna doğru büyüyecek olan ve şu anda yüzde 99 doluluk oranı ile hizmet vermeye devam ediyor. Türkiye çapında yatırımlarına devam eden Odak Group, Ege ve Akdeniz Bölgesi’nin en büyük alışveriş merkezi olacak Agora Antalya Alışveriş Merkezi ve İzmir’e yepyeni bir soluk getirecek

olan Agora Karşıyaka Alışveriş Merkezi projelerini hayata geçirerek ve büyümeye devam edecek. Bölgeye yepyeni bir soluk getirecek Antalya projesi son hızla devam ederken projenin 2017’nin son çeyreğinde biteceği öngörülüyor. İzmir’in birçok bölgesinden alışveriş merkezi yatırımı ile teklif alan firma, farklı bölgelerde alışveriş merkezi yatırımlarını da değerlendiriyor.

AGORA KARŞIYAKA AVM Yüzde 100 İzmirli olan Agora AVM, İzmir sevdasından vazgeçmeyerek, yepyeni projesine 2017 yılı başında başlayacak. 13 yıldır İzmirlilerin sevgisi ile büyüyen Agora Alışveriş Merkezi kardeş projeyi hayata geçirmeyi hazırlanıyor. Heyecanla beklenen proje alanı, AVM binası bodrum kat, zemin kat ve 2 normal kattan oluşacak. 76 bin metrekare kapalı inşaat alanına sahip olacak olan Agora Karşıyaka AVM’de, 28 restoran, 8 adet sinema, çocuk oyun ve eğlence alanı ile elektronik market ve gıda marketi bulunması planlanlanıyor. AVM otoyol kenarında girişi ve çıkışı rahat olan trafik sıkıntısı bulunmayan bir lokasyonda bulunuyor. Agora Alışveriş Merkezi İcra Kurulu Başkanı Hasan Noyan, 13 yıldır kendilerini bu ailenin parçası olarak gören sevgili İzmirlilere ve Agora Alışveriş Merkezi’nin değerli tüm çalışanlarına

en içten teşekkürlerini ileterek; kaliteli ve ayrıcalıklı hizmet anlayışının artarak devam edeceğini iletti. Noyan, Agora Alışveriş Merkezi’nin göz önünde bulunan başarısı sebebiyle satılacağı hatta hastane olacağına dair gerçeklikle hiçbir ilgisi olmayan asıl-

sız söylentilere itibar edilmemesini ve asla satış düşüncelerinin olmadığını önemle vurguladı. 130 Balçovalı arsa maliki ile asgari müşterekler ile yoluna devam eden Agora İzmir Alışveriş Merkezi’nin istikrarlı başarılarını devam ettireceğini sözlerine ekledi.

29


YATIRIM

Re-Pıe’ın

ilk arsa fon payı satışa hazır

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), RE-PIE Gayrimenkul Portöy Yönetim Şirketi’nin Anadolu Stratejik Gayrimenkul Yatırım Fonu ve Milenyum Gayrimenkul Yatırım Fonu’na ihraç izni verdi.

30

RE-PIE Yönetim Kurulu Üyesi Emre Çamlıbel, kira getirisi odaklı yatırımcılar için döviz bazında yüksek getirili AVM fonlarını, oportünistik getiri beklentisi olan nitelikli yatırımcılar için ise Anadolu Stratejik Arsa Arazi fonunu kurduklarını söyledi. RE-PIE olarak kurdukları fonlar ile gayrimenkule ilgisi olan, ancak yatırımı ve geliştirilmesi konusunda tecrübesi olmayan yatırımcılardan yoğun talep beklediklerini ifade eden Emre Çamlıbel, Anadolu Stratejik Arsa-Arazi Fonu ile düşük birim metrekare fiyatı olan arazi fırsatlarını değerlendirip, yatırımcılarına yüksek kazanç sağlamayı hedeflediklerini belirtti. Anadolu Stratejik Arsa-Arazi Fonu’nun yıllık yüzde 15’in üzerinde getiri hedeflediğini anlatan Dr. M. Emre Çamlıbel, “Başarı primi ise söz konusu fonun yıllık getirisinin yüzde 15’i geçmesi halinde alınabilecek. Türkiye genelinde yatırım fırsatlarını değerlendireceğiz. Anadolu kentlerine, özellikle de nüfusu 750 binin üzerindeki büyük şehirlere odaklanacağız. Söz konusu büyük şehirlerdeki nüfusu 30 binin üze-

rindeki belediyelerin sınırlarında yer alan gayrimenkullere öncelik tanımayı hedefliyoruz” dedi. Gayrimenkul yatırım fonlarının vergi avantajı nedeniyle önümüzdeki dönemde yatırımcıların daha çok ilgisini çekeceğini belirten Çamlıbel, şunları söyledi: “Bireysel gayrimenkul yatırımlarının maruz kaldığı yüzde 35’lik gelir vergisi oranı, gayrimenkul yatırım fonlarında sıfır. Nihai vergi ise stopaj ile sadece yüzde 10. Bu çerçevede gayrimenkul yatırım fonları vasıtasıyla yapılan yatırımların değer artış kazancında yüzde 25 vergi avantajı sunuyoruz.” RE-PIE Gayrimenkul Portöy Yönetim Şirketi ekim ayında da SPK’dan Novada Outlet Söke, Novada Tokat ve Novada Outlet Akhisar Organize Ticaret Birimi Fonlarına kuruluş ve ihraç izni alarak, Türkiye’nin ilk AVM fonlarını kurmuştu.



YATIRIM

SCPG Türk markalarını yatırıma davet etti... BMD Başkanı Sinan Öncel, “Çin’in en büyük AVM yatırımcılarından SCPG Yönetim Kurulu Üyesi Fion Hui de Türk markalarını Çin’e yatırım yapmaya davet etti. Bu daveti BMD içinde değerlendirip dünyanın en büyük pazarlarından olan Çin’de daha etkin bir şekilde yer alabilmenin yollarına bakacağız” dedi

B

irleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, Çin’in en büyük alışveriş merkezi (AVM) yatırımcılarından biri olan SCPG, Fransa’nın Cannes şehrinde düzenlenen MAPIC Fuarı’na Türk markalarını Çin’de mağaza açmaya davet ettiğini bildirdi. Sinan Öncel, fuar dönüşü yaptığı değerlendirmede MAPIC Türkiye Temsilcisi Alkaş’ın girişimleriyle BMD önderliğinde oluşturulan “Turkish Brands” (Türk markaları) standının büyük ilgi gördüğünü söyledi. BMD ve İHKİB’in kurumsal olarak yer aldığı standda İHKİB Başkan Vekili Kemalettin Güneş ile birlikte dünyanın dört bir köşesinden ziyaretçileri ağırladıklarını anlatan Öncel, şöyle devam etti: “Bugün 97 BMD markasının 112 ülkede toplamda 14 bin 606 satış noktası bulunuyor. Bunun 2 bin 494'ü

mağaza, 12 bin 112’si ise corner, shop in shop gibi diğer satış alanlarından oluşuyor. MAPIC, bu yurt dışı satış noktalarını daha da büyütmek için değerli bir fırsat. Bu yıl, özellikle Rusya ve Türki Cumhuriyetler ile Körfez bölgesi, Kuzey Afrika, Kuzey Amerika ve Avrupa’dan gelen yatırımcılarla görüşmeler gerçekleştirdik. Çin’in en büyük AVM yatırım firmalarından biri olan SCPG Yönetim Kurulu Üyesi ve Mali İşler Direktörü Fion Hui de Türk markalarını Çin’e yatırım yapmaya davet etti. Bu daveti BMD içinde değerlendirip dünyanın en büyük pazarlarından olan Çin’de daha etkin bir şekilde yer alabilmenin yollarına bakacağız.” Sinan Öncel, perakendenin yeni merkezi olan İstanbul’da, bölgesel düzeyde bir MAPIC etkinliği düzenlenmesinin önemli geri dönüşler sağlayacağını ifade etti.

BMD GENEL SEKRETERİ EKREM UTKU: 50 GÖRÜŞME YAPTIK BMD Genel Sekreteri Ekrem Utku ise MAPIC’te de dernek olarak 50 görüşme gerçekleştirdiklerini belirterek şunları söyledi: “Ukrayna, Kanada, Gürcistan, Fas, Fransa, İsveç, İngiltere, Belçika, Hollanda, İran gibi onlarca ülkeden AVM yatırımcıları, servis sağlayıcılar, kiralama firmaları projelerini aktardılar, BMD markalarıyla temas kurmak istediler. BMD olarak 2016 yılının sonuna kadar olan süreçte ve 2017’de Kiev, Dubai, Moskova, Shanghai’da gerçekleştirilecek olan perakende etkinliklerinde markalarımızı temsil edeceğiz.”

32


YATIRIM

Enka’dan Rusya’ya 300 milyon dolarlık yeni AVM Enka’nın AVM yatırım ve işletmelerini yürüten Enka TC, Rusya’daki AVM projelerine bir yenisini daha ekliyor. Enka TC, yeni AVM için 300 milyon dolarlık yatırım yapacak.

Rusya’daki en büyük Türk inşaat ve yatırım şirketlerinden Enka, AVM projelerine bir yenisini daha ekliyor. Enka’nın AVM yatırım ve işletmelerini yürüten Enka TC, Moskova’da yenilediği Kaşirskoye AVM projesine öz kaynaklarından 300 milyon dolardan fazla yatırım gerçekleştiriyor. Interfaks ajansının Knight Frank şirketinin açıklamasına dayanan haberine göre, Enka’nın Kaşirskoye Şosse’de eski Kapitoli AVM’nin yerine inşa edeceği alışveriş merkezinin 195 bin 500 metrekare büyüklüğünde olacağı, projenin 2017 yılının son çeyreğinde tamamlanmasının planlandığı belirtiliyor. Enka, Moskova’da geçen sene Molodejnaya metro istasyonu yakınında, 9 bin 400 metrekarelik eski alışveriş merkezi yıkılarak yerine inşa edilen 235 bin metrekarelik Kuntsevo Plaza’yı faaliyete açmıştı. Kaşirskoye Şose’de inşa edilecek AVM’nin, ENKA’nın Rusya’da Kuntsevo Plaza’dan sonra kendi AVM’lerini yenileyerek yapacağı ikinci büyük proje olacağı belirtiliyor.

‘2018 sonuna kadar 40 yeni AVM açılacak’ Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, 2016 yılsonu itibariyle 370 AVM’nin toplam satışlarının 110 milyar TL’yi bulacağının tahmin edildiğini ve 2018 yılsonu itibariyle 40 yeni AVM açılmasının beklendiğini açıkladı. Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) CHP milletvekili Tahsin Tarhan’ın alışveriş merkezleri (AVM) ile ilgili verilere ilişkin soru önergesini yazılı olarak yanıtladı. Tüfenkci, Türkiye’de sayıları halihazırda 370’i bulan AVM’lerin 2016 yılı sonunda toplam satışlarının yaklaşık 110 milyar TL olmasının beklendiğini açıkladı. 2015 yılı sonu itibariyle Türkiye’deki AVM’lerin toplam cirosu 95 milyar TL civarındaydı. Tüfenkci, 2018 yılı sonu itibariyle 40 yeni AVM’nin hizmete girmiş olmasının beklendiğine de soru önergesine verdiği yazılı cevapta yer verdi.

33


YATIRIM

AVM yatırımları 53,5 milyar dolara ulaştı Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) Başkanı Hulusi Belgü, Türkiye’de alışveriş merkezi (AVM) sektörüne bugüne kadar 52,5 milyar dolar yatırım yapıldığını belirterek, bu rakamın 2016’da hayata geçirilen projelerle 53,5 milyar dolara ulaştığını bildirdi. Fransa’nın Cannes şehrinde düzenlenen Uluslararası Perakende ve Gayrimenkul Fuarı MAPIC kapsamında, Türk ve yabancı yatırımcılar AYD’nin düzenlediği yemekte bir araya geldi. Türkiye’ye potansiyel yatırımların artırılması amacıyla gerçekleştirilen yemeğe, çoğunluğu yabancı 200 yatırımcı, gayrimenkul geliştiricisi ve perakendeci katıldı. Ana sponsorluğunu Nurol Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı’nın üstlendiği yemekte katılımcılar, Türkiye ve potansiyeline inanmaya devam edecekleri mesajını verdi. Açıklamada görüşlerine yer verilen AYD Başkanı Hulusi Belgü, mevcut gündemde uluslararası ve yerli yatırımcıların bir araya getirilmesinin önemine işaret etti.

AVM yatırımları 53,5 milyar dolara ulaştı. AYD Başkanı Belgü, “Türkiye’de AVM sektörüne bugüne kadar 52,5 milyar dolar yatırım yapıldı. 2016 yılında hayata geçen projelerle bu rakam 53,5 milyar dolara ulaştı” dedi.

34

Türkiye’nin doğru şekilde anlatıldığında yatırım potansiyelinin hala çok yüksek olduğunu vurgulayan Belgü, şunları kaydetti: “Türkiye’de AVM sektörüne bugüne kadar 52,5 milyar dolar yatırım yapıldı. 2016’da hayata geçen projelerle bu rakam ortalama 1 milyar dolar artarak 53,5 milyar dolara ulaştı. Türkiye dünyadaki 17’nci büyük ekonomi… Biz de Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden biri haline gelen perakende ve AVM sektörlerinin bu alanda temsil edilmesine çok önem veriyoruz. Bu hedefle gerçekleştirdiğimiz yemekte, davetlilerimiz kısa vadede ve uzun vadede Türkiye’ye yatırım potansiyelini tartışma imkanı buldu. Çalışmaya devam edip hedeflerimize ulaşacağımıza inancım tam.”



DOSYA

Çözümleyici ve etkili yaklaşımların

en önemli basamağı; etkinlikler… ların tamamlanması ise AVM yönetimine başarı getirir. Ancak günümüzde gerçekleştirilen pek çok etkinlik bu ayakların tamamlanmasında yetersiz... Yapılan etkinlik yoğunluk sağlasa da, bu yoğunluk mağaza cirolarına yansımamakta, dolayısıyla AVM yönetimleri başarılı sayılmamaktadır. Üstelik gerçekleştirilen etkinlikler için oldukça yüksek bütçelerden bahsedilir. Bu da AVM yönetimleri ve etkinlik firmaları arasında adeta krizlerin yaşanmasına neden olur.

A

lışveriş merkezleri artan rekabet koşullarından dolayı kapasiteye göre azalan müşterilerini artırmak adına çalışmalar yürütmeye başladı. Değişen koşullar alışveriş merkezlerinin 1970 ve 1980’lerin başında yaygın olan ‘inşa et-onlar gelir’ anlayışının değişmesine sebep oldu. Rekabetçi perakende ortamına girerken, varlıklarını sürdürmek isteyen alışveriş merkezleri, müşteri ve rekabet odaklı pazarlama stratejilerine uyum sağlamaya başladı. Bu rekabet ortamı günümüz alışveriş merkezlerinin, çocuk, kadın ve erkeklere

36

ilişkin çözümleyici ve etkileyici yaklaşımlar sergileme gereksinimini ortaya çıkardı. Böylesi rekabet ortamında AVM’ler ayakta kalabilmek adına mücadele verirken, tüketiciler için “eğlence/etkinlik” kavramları gündeme gelmeye başladı. Potansiyel ziyaretçiyi alışveriş merkezine çekmenin en önemli ayaklarındandır etkinlikler… Bu nedendir ki AVM’ler sıkça başvurur bu yönteme. Amaç bellidir; hem eğlendirme hem de ticaret yapma… Çünkü her ne kadar AVM’ler insanların sosyalleştiği yaşam merkezi olarak nitelendirilseler de aynı zamanda ticaretin

döndüğü merkez olarak da karşımıza çıkar. AVM’ler gerçekleştirilen aktivitelerle bir yandan ziyaretçi yoğunluğu sağlarken bir yandan da bünyesindeki mağazalara karlılık-ciro kazandırmak ister. Tüm ayak-

AVM etkinlikleri müşteri memnuniyeti açısından çok önemli bir yere sahip… Bu nedenle gerçekleştirilecek etkinliğin AVM’nin müşteri profiline, lokasyonuna ve kurumsal yapısına uygun olması gerekir. Çünkü böyle bir etkinlik sadece potansiyel ziyaretçiyi kazanmayı ve rakip AVM’ler içerisinde tercih sebebi olmayı kolaylaştırır.


DOSYA

KİTLEYİ TANIMAK ŞART!

Etkinlik firmaları AVM’lere etkinlik önerirken veya geliştirirken o AVM’nin ziyaretçisini, alışkanlıklarını ve değerlerini iyi bilmelidir. Ayrıca farklı, öznel ve daha önce denenmemiş etkinliklerle ziyaretçileri şaşırtmak gerekiyor. Mağazaları da işin içine katacak olursak, ciddi etkileşim sağlanacak etkinliklere imza atılmalı. AVM’lerin marka karmaları mutlaka doğru analiz edilmeli ve çıkan sonuçlara göre etkinlikler düzenlenerek hedef kitlenin AVM ile bütünleştirilmesi sağlanmalıdır. Tüketici tercih ve davranışlarının iyi incelenmesi ile oluşturulacak etkinlikler elbette AVM’nin geneline olumlu etki eder. Önemli olan doğru etkinliği, doğru zamanda, doğru hedef kitleyle planlamak…

KALİTELİ ETKİNLİK, PAHALI ETKİNLİK DEĞİLDİR Her etkinliğin yapısı birbirinden farklıdır. O nedenle kaliteli bir etkinliği tanımlamak için tek bir kriter yeterli olmaz. Ancak misafirlerden ve AVM içerisindeki mağazalardan olumlu tepkilerin geldiği ve herkesin memnun ayrıldığı bir etkinlik her zaman için başarılı sayılır. Genel algı, maliyeti yüksek olan etkinliğin kaliteli olacağı yönündedir. Ancak her zaman maliyeti yüksek olan etkinlik maalesef kaliteli olmuyor. Bir etkinliğin kaliteli olması; etkinliğin içeriği ile ilgilidir. Daha az maliyetle, daha geniş bir içerikle etkinlik çok daha kaliteli olabilir ve çok daha fazla ziyaretçi çekilebilir. Hatta sıfır maliyetle gerçekleştirilen projelerden inanılmaz güzel geri dönüşler alınabilir.

Bir de madalyonun diğer tarafı var tabii ki; basın yansıması… Dikkat çekici ve merak uyandırıcı bir etkinlik ve bu etkinliğin AVM’lere sağladığı gerek geleneksel gerekse yeni medya feedbackleri… Mall Report Dergisi olarak bu ayki sayımızda AVM’lerin etkinlik firmalarından beklentilerini ele aldık. AVM’ler etkinlik firmalarından neler bekliyor? Tüm kriterleri karşılayacak etkinlik nasıl olmalıdır? Etkinliğin kalitesi neye göre belirleniyor? Kaliteli etkinlik maliyetiyle doğru orantılı mıdır? Tüm soruların cevaplarını sizler için öğrenmeye çalıştık. Bakalım konuyla ilgili AVM’ler neler söylemiş…

37


DOSYA

Etkinlik firmaları AVM’leri çok iyi tanımalı Tepe Nautilus AVM Müdürü Deniz Bozan: “Projeler ne kadar çok kriteri karşılayabiliyorsa o kadar da başarılı etkinlikler ortaya çıkıyor” dedi.

AVM’ler etkinlik firmalarından neler bekliyor? Gerçekleştirilen etkinlikler AVM’leri tatmin ediyor mu ya da ne kadar tatmin ediyor? Tepe Nautilus’un Anadolu Yakası’nın en çok ziyaret edilen alışveriş noktalarından biri olması nedeniyle bu anlamda zaten çok büyük bir sorumluluğumuz var. Bunun için; ziyaretçilerimize sergi, müzayede gibi sanat

38

etkinliklerinden, çocuk atölye çalışmalarına, eğlenceli konserlerden ünlü söyleşilerine, sosyal sorumluluğumuza yönelik aktivitelerden tüm ailelerin katılabileceği her yaş grubuna, özel, farklı ve eğlenceli etkinlikler ve aktiviteler düzenliyoruz. AVM etkinlikleri müşteri memnuniyeti açısından çok önemli bir yere sahip. Biz de attığımız her adımda müşteri memnuniyetini ve hizmetini en üst seviyede tutuyoruz. Etkinliklerimizin hazırlık aşamasında konusunda uzman isimlerle tüm ayrıntıları hesaplayarak, kiracılarımızı ve ziyaretçilerimizi de nasıl daha rahat ettirebiliriz, alışverişin yanında keyifli vakit geçirmelerini sağlayabiliriz diye planlar yapıyoruz. Biz bu kadar özen gösterirken etkinlik firmalarından da aynı özeni ve bunun yanı sıra daha yenilikçi, yaratıcı ve AVM’ye özel çözümler üretmelerini bekliyo-


DOSYA

etkinliği tanımlamak için tek bir kriter belirlemek doğru olmaz. Misafirlerimizden ve AVM içerisindeki mağazalardan olumlu tepkilerin geldiği ve herkesin memnun ayrıldığı bir etkinlik bizim için başarılıdır. Kaliteli bir etkinliğin değeri kesinlikle maliyetle her zaman doğru orantılı değildir. Bazen sıfır maliyetle gerçekleştirilen projelerde de inanılmaz güzel geri dönüşler alabiliyor, hem misafirlerimizi hem de mağazalarımızı memnun edebiliyoruz.

ruz. Her AVM’nin kendine has bir misafir kitlesi, lokasyonu, beklentileri var. Önerilen her proje ya da etkinlik her AVM’de benzer sonuçlara ulaşmıyor. Etkinlik firmalarının AVM’leri çok iyi tanımaları ve o AVM’nin dinamiklerine özel proje önerileri sunabilmeleri çok daha faydalı olacaktır. AVM’lerde gerçekleştirilen pek çok etkinlik yalnızca bir ya da iki ayağı karşılıyor. Peki, tüm kriterleri karşılayacak etkinlik için yapılması gerekenler sizce neler? Her geçen gün artan alışveriş merkezi sayısı nedeniyle elbette ki her AVM kendi müşteri profiline, lokasyonuna ve kurumsal yapısına uygun pazarlama stratejileri geliştiriyor. Biz de AVM’yi ziyaret eden tüm misafirlerimizi iyi tanımaya ve Tepe Nautilus’tan beklentilerini karşılamaya öncelik vererek müşteri kitlemize uygun pazarlama etkinlikleri, kam-

panyalar ve iletişim stratejileri geliştiriyoruz. Ancak hem mağazalara katkı sağlamak hem de müşteri memnuniyetini sağlamak adına AVM içerisindeki markalarla daha fazla ortak projeler geliştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Markaların AVM içerisindeki etkinliklere katılımı ve desteği artıkça hem misafirlere mağazalardan kazanımlar sağlanabilir ve bu sayede memnuniyetleri ve marka bağlılıkları artırılabilir hem de mağazalara yönlendireceğimiz için markalarla birebir iletişim ve etkileşim kurmaları sağlanır.

mağazalara yönlendirici bir etkisi olması önemli. Tabii bazı durumlarda sosyal sorumluluk ayağını da göz ardı etmemek gerekiyor. Aslında projeler ne kadar çok bu kriterleri karşılayabiliyorsa o kadar da başarılı etkinlikler ortaya çıkıyor. Sizce gerçekleştirilen etkinliklerde kalite neye göre belirleniyor? Kaliteli bir etkinliğin değeri maliyetiyle doğru orantılı mıdır? Her etkinliğin yapısı çok farklı o nedenle kaliteli bir

Biz Tepe Nautilus olarak, yaşadığımız topluma ve çevremize sorumluluk bilinciyle sosyal sorumluluk projelerine de yer vermeye gayret ediyoruz. Misafirlerimiz gerçekleştirdiğimiz sosyal sorumluluk projelerine her zaman çok ilgi gösteriyor, katılımda bulunuyorlar ve bizi her zaman bu projelerde destekliyorlar. Güzel sonuçlar ve geri dönüşler elde ettiğimiz bu projeler, belki de diğer AVM’lerden farklılaşarak misafirlerimiz ile aramızda duygusal bir bağ kurmamızı ve onların burada daimi vakit geçirmek isteyecekleri yaşam alanları oluşturmamızı sağlıyor.

Bununla birlikte, günümüzde artık her etkinliğin birçok farklı ayağı olan projeler olarak tasarlanması gerekiyor. Yani, bir yandan AVM içerisindeki misafirin güzel vakit geçirmesi, bir yandan hayatımızın bir gerçeği olan sosyal medyada konuşabilecek, paylaşabilecek bir kurgusu olması, diğer yandan da alışverişe katkıda bulunan

39


DOSYA

Atlantis AVM Pazarlama Yöneticisi Özden Özel Çaban: “Daha az maliyetle, daha geniş bir içerikle etkinliğin çok daha kaliteli olabileceğine ve fazla ziyaretçi çekilebileceğine inanıyoruz” dedi.

AVM’ler etkinlik firmalarından neler bekliyor? Gerçekleştirilen etkinlikler AVM’leri tatmin ediyor mu ya da ne kadar tatmin ediyor? AVM'ler planladıkları pek çok etkinliği, piyasada hizmet veren etkinlik firmaları vasıtasıyla gerçekleştiriyor. Planlanan bu etkinliklerin istendiği gibi sonlanması için AVM'ler etkinlik firmalarından anahtar teslimi iş yapmalarını ve etkinliğin her açıdan iyi geçeceği vaatlerini yerine getirmelerini bekliyor. Özellikle lisanslı etkinlikler için etkinlik fiyatlarının yüksek olması sebebiyle AVM'lerin ve ziyaretçilerin beklentileri oldukça yüksek olmakta. Daha önce işbirliği yapılan etkinlik firmalarından memnun kalındığında, bu durum yeni etkinliklerin de birlikte yapılması konusunda olumlu bir etken

40

Etkinliğin günü ve saat dilimi doğru seçilmeli

haline gelmekte ve tatmin seviyesi yükselmektedir. Ancak zaman zaman lisanslı ya da lisanssız etkinlikler beklentiyi karşılayamıyor ve tatminsizlik oluşabiliyor. AVM’lerde gerçekleştirilen pek çok etkinlik yalnızca bir ya da iki ayağı karşılıyor. Peki, tüm kriterleri karşılayacak etkinlik için yapılması gerekenler sizce neler? Yapılan etkinliklerin, hem ziyaretçi sayısını etkinlik olmayan normal günlere göre artırması hem de mağaza cirolarına olumlu katkı sağlaması için dikkat edilmesi gereken önemli noktalar vardır. Öncelikle etkinliğin planlandığı gün ve saat dilimlerinin doğru seçilmesi gerekir. Özellikle çocuk etkinliklerinin aynı gün içerisinde birkaç seans ve birbirini takip eden birkaç gün olarak yapılması önemli olan diğer etmenlerdendir.

Sizce gerçekleştirilen etkinliklerde kalite neye göre belirleniyor? Kaliteli bir etkinliğin değeri maliyetiyle doğru orantılı mıdır? Genel algı, maliyeti yüksek olan etkinliğin kaliteli olacağı yönündedir. Ancak deneyimlerimize göre her zaman maliyeti yüksek olan etkinlik maalesef kaliteli olmuyor. Bir etkinliğin kaliteli olması etkinliğin içeriği ve etkinlik firmasının etkinliği sahiplenme derecesi ile ilgilidir. Daha az maliyetle, daha geniş bir içerikle etkinliğin çok daha kaliteli olabileceğine ve fazla ziyaretçi çekilebileceğine inanıyoruz.


DOSYA

Yüksek bütçe

etkinliğin kaliteli olduğunu göstermez! Bayraktar Gayrimenkul Geliştirme A.Ş. Genel Müdürü K. Osman İllez: “Etkinlik maliyetinin, etkinliğin kalitesi ile doğru orantılı olduğunu düşünmüyoruz. Bazen çok küçük bir bütçe ile gerçekleştirdiğiniz bir etkinlik, çok büyük ilgi görebiliyor ve ses getirebiliyor” dedi.

AVM’ler etkinlik firmalarından neler bekliyor? Gerçekleştirilen etkinlikler AVM’leri tatmin ediyor mu ya da ne kadar tatmin ediyor? AVM’ler genel anlamda etkinlik firmalarından ziyaretçi sayısını artıran ve bunun etkisi olarak ciroya artı yönde yansıyan etkinlikler planlamasını bekliyor. Etkinlik planı, sunum aşamasındayken bile AVM yönetimi bu etkinlik planının ciroya nasıl yansıyacağına bakıyor. Yapılan her etkinliğin geri dönüşümü elbette ki merkez içerisindeki mağazaların ciro raporlarına yansıyor. Buradan etkinlik veya kampanyanın ne kadar başarılı veya başarısız olduğu anlaşılıyor.

layısıyla da yapılan etkinlik ve kampanyaların önemi oldukça fazla… AVM’lerde gerçekleştirilen pek çok etkinlik yalnızca bir ya da iki ayağı karşılıyor. (Örn: ziyaretçi yoğunluğu sağlanıyor ama bunun mağazalara etkisi olmuyor) Peki, tüm kriterleri karşılayacak etkinlik için yapılması gerekenler sizce neler? Etkinlik ve kampanya gerçekleştirdiğinizde insanları merkeze çekiyorsunuz veya daha uzun süreli merkezde kalmasını sağlıyorsunuz. İnsanlarda AVM’lere etkinlik ve kampanya için geldiklerinde merkez içe-

risinde bulunan mağazalarda da alışveriş yapabiliyorlar. Yönetim olarak, bünyemizdeki mağazaların günlük cirolarını takip ediyoruz. Bu takibi hiç aksatmadan uyguladığımız için, gerçekleştirdiğimiz tüm etkinliklerin hemen bir gün sonra etkisini takip edebiliyoruz. Bazen de bir büyük konser etkinliğinde cirosal anlamda geri dönüş aynı gün olmuyor ama etkinliğin yazılı, görsel ve işitsel medyada yer almasıyla ciro rakamlarına bakıldığında, sonraki zamanlar için ne kadar başarılı olduğunu değerlendirebiliyorsunuz.

Etkinlikler AVM’lerdeki mağazaların cirolarını artırıyor. Ciroların artması sizin de kira/ ciro dengenizi artırıyor. Böylesi karlı bir döngü tabi ki her iki tarafı da mutlu ediyor. Do-

Sizce gerçekleştirilen etkinliklerde kalite neye göre belirleniyor? Kaliteli bir etkinliğin değeri maliyetiyle doğru orantılı mıdır? Etkinlik, kalite anlamında gelen müşterinin ilgisini çekip çekmeyeceği ile doğru orantılıdır. AVM’nin bulunduğu çevrenin ilgi alanları etkinlik planlamalarında göz önünde bulundurulmalıdır. Etkinlik maliyetinin, etkinliğin kalitesi ile doğru orantılı olduğunu düşünmüyoruz. Bazen çok küçük bir bütçe ile gerçekleştirdiğiniz bir etkinlik, çok büyük ilgi görebiliyor ve çok ses getirebiliyor. Bazen de bunun tam tersi çok yüksek bir bütçe ayırdığınız etkinliğe beklediğiniz ilgi gösterilmiyor.

41


DOSYA

Etkinlikler ziyaretçilerde hoş bir anı olarak kalmalı Anatolium AVM Müdürü Burak Uçar: “Etkinlik firmalarından, alışveriş merkezine gelen ziyaretçilerin daha önce deneyimlemediği bir etkinliği deneyimlemesini ve katıldığı etkinliğin hoş bir anı olarak kalmasını sağlayacak projeler üretmesini bekliyoruz” dedi.

42

AVM’ler etkinlik firmalarından neler bekliyor? Gerçekleştirilen etkinlikler AVM’leri tatmin ediyor mu ya da ne kadar tatmin ediyor? Mallexpert tarafından yönetilen Anatolium Ankara olarak etkinlik firmalarından, alışveriş merkezine gelen ziyaretçilerin daha önce deneyimlemediği bir etkinliği deneyimlemesini ve katıldığı etkinliğin hoş bir anı olarak kalmasını sağlayacak projeler üretmesini bekliyoruz. Tabii bunun yanı sıra etkinliğin alışveriş merkezinin ayak sayısını arttırmasını ve müşteri sadakatini yaratmasını da istiyoruz. Bu etkinliklerin canlı, güzel, öğretici ve eğlendirici olanları bizleri de konuklarımızı da mutlu ediyor. AVM’lerde gerçekleştirilen pek çok etkinlik yalnızca bir ya da iki ayağı karşılıyor. Peki, tüm kriterleri karşılayacak etkinlik için yapılması gerekenler sizce neler? Alışveriş merkezlerinde gerçekleştirilen etkinliklerin direkt olarak satışa dönüşünün

olmasını beklemek çok gerçekçi olmayacaktır. Etkinlikler daha çok ziyaretçilerin alışverişi sırasında soluklanacağı ve unutulmaz bir deneyim yaşayacağı sosyal bir aktivite olarak görülmelidir. Tüm kriterleri sağlayacak olan etkinliklerin mutlaka bir çapraz kampanya ile desteklenerek alışveriş oranlarını arttırması gerekmektedir. Ancak bu şekilde mağazalara ve satışlara etkisi olabilir. Bunun örneğini Anatolium Ankara’da her mayıs ayında ‘Evim Güzel Evim’ kampanyası ile yapıyoruz. Alışveriş merkezinin ortak alanlarında ev tekstili ve dekorasyonu mağazalarından karma teşhir alanları kuruyoruz. Bu kampanya döneminde belirli bir tutarda alışveriş yapan ziyaretçilerimize ise Ikea mağazamızda anında kullanabileceği çek hediye ediyoruz. Aynı zamanda ev dekorasyonu ile ilgili yarışmaları, terrarium atölyeleri, feng shui sohbetleri ile birleştirerek tüm kriterleri karşılayan bir etkinlik düzenlemiş oluyoruz.

Sizce gerçekleştirilen etkinliklerde kalite neye göre belirleniyor? Kaliteli bir etkinliğin değeri maliyetiyle doğru orantılı mıdır? Etkinliklerde kalite, alışveriş merkezinde kurulan etkinlik alanının albenili, dikkat çekici ve merak uyandırıcı bir dekorasyonla tamamlanması gerekir. Kaliteli bir etkinliğin maliyetle doğrudan ilgisi bulunmamaktadır. Maliyeti yüksek olan etkinliklerde etkinlik bedelinin neredeyse yarısından fazlası lisanslı etkinliklerde lisans bedeline gitmektedir. Biz Anatolium Ankara’da daha az maliyetlerde daha fazla ilgi uyandıran etkinlikler düzenliyoruz, tıpkı sosyal sorumluk projeleri gibi… Biz de ziyaretçilerimiz de bu etkinliklerden çok keyif alıyoruz.



DOSYA

“Doğru etkinlik başarılı ekip çalışmasıyla gerçekleşir”

A

“Etkinlik seçimi kadar doğru firma ile çalışmak da etkinliğin verimli geçmesi açısından oldukça önemli” diyen Atlaspark AVM Genel Müdür Yardımcısı E. Elif Nursal, “Bu yüzden prensipli firmalarla çalışmak bizleri mutlu ediyor” dedi.

44

VM’ler etkinlik firmalarından neler bekliyor? Gerçekleştirilen etkinlikler AVM’leri tatmin ediyor mu ya da ne kadar tatmin ediyor? Etkinlikler alışveriş merkezlerinin vazgeçilmez unsurlarından bir tanesi. Önceliğimiz elbette ki AVM’ye gelen ziyaretçi sayısını ve alışveriş oranını arttırmak. Bunu sağlayabilmek için ilk aşama olarak şehrin sosyal ve demografik özelliklerini iyi analiz etmek ve doğru hedef kitleyi alışveriş merkezine çekmek gerekiyor. Bu noktada gerçekleştirilecek etkinlikler potansiyel ziyaretçiyi kazanmak ve rakip AVM’ler içerisinde de tercih sebebi olmayı kolaylaştırıyor. Etkinlik seçimi kadar doğru firma ile çalışmak da etkinliğin verimli geçmesi açısından oldukça önemli. Özellikle alanlı bir etkinlik ise malzeme kullanımı, personel seçimi ve etkinlik

takibinin oldukça özenle yapılması gerekiyor. Bu yüzden bu noktalara dikkat eden prensipli firmalarla çalışmak bizleri mutlu ediyor. Gerçekleştirilen etkinliklerin etkisini şöyle düşünebiliriz; halkın sevdiği, takip ettiği ünlü isimlerin dahil olduğu etkinliklerde yoğun ziyaretçi girişimiz oluyor ve aynı gün içerisinde bu yoğunluğu ölçümleyebiliyoruz. Ayrıca basın yansımaları, sosyal medya geri dönüşleri ve takip sayısındaki artış da bize real durumu gösterebiliyor. Uzun soluklu, yani ziyaretçinin AVM içerisinde kalış süresini de arttırmayı hedeflediğimiz etkinliklerde ise, ziyaretçi yoğunluğu etkinlik dönemini kapsayan günlerde tabi ki artıyor ancak bu artışı diğer etmenleri de göz önünde bulundurarak değerlendiriyoruz. Bilindiği gibi sadece etkinliğin vurucu


DOSYA

olması değil, duyuru çalışmaları, hava koşulları, tatil günleri hatta ülke gündemi bile etkinliklerin yoğunluğunu etkiliyor. Bu durumda da yapılan etkinliklerin tatmin etme durumu birçok etkene bağlı olarak değişiyor diyebiliriz. AVM’lerde gerçekleştirilen pek çok etkinlik yalnızca bir ya da iki ayağı karşılıyor (Örneğin ziyaretçi yoğunluğu sağlanıyor ama bunun mağazalara etkisi olmuyor). Peki, tüm kriterleri karşılayacak etkinlik için yapılması gerekenler sizce neler? Aslında bu artış direkt gözlemlenebiliyor diyebilirim. Örneğin çocukları hedefleyerek gerçekleştirdiğimiz etkinliklerde, çocuk giyim mağazalarının ciro oranlarını etkinlik olmayan bir önceki dönem ile kıyasladığımızda cirodaki artış grafiğini görebiliyoruz. Yine uzun soluklu sergi bazlı etkinliklerde potansiyel ziyaretçinin AVM’de kalış süresini arttırdığımız için ziyaretçi alışveriş yapma ihtiyacı hissediyor.

Yani, aslında etkinliklerle müşteriyi harekete geçirerek satın aldırmaya yönlendiriyoruz. Bu noktada etkinlikler direkt satın aldırtıyor diyemesek de dolaylı olarak ciroya katkı sağlıyor. Tam anlamıyla kampanyalarla hareketlendirilebilecek etkinlikleri tercih etmek daha avantajlı oluyor.

Atlaspark’ta gerçekleştirdiğimiz “Hediye Makinesi” etkinliğini bu bağlamda örnek verebiliriz aslında. Ziyaretçinin hediye kazanmak ve etkinliğe dahil olmak için belli tutarda alışveriş yapması gerekiyor ve bu noktada asıl amaca ulaşmış oluyorsunuz, hem alışveriş hem eğlence…

Etkinliklerin başarılı geçmesinde avm ekibinin katkısının olduğunu düşünüyor musunuz? Neden? Başarılı bir etkinlik, mutlu ziyaretçi, mutlu kiracı ve pozitif dönüşler sağlar. Bu başarı için kesinlikle uyumlu bir ekip işi diyebiliriz. Bir etkinlik sürecini başından sonuna kadar değerlendirecek olursak, gerekli materyal ya da personel desteğini teknik, operasyon ve pazarlama ekiplerinin ortak katkısı ile birlikte çözüyoruz. Bildiğiniz gibi event firması etkinlikte bulunsa dahi alan kontrol ve sürecini yönetmek AVM ekibinin takibi altında. Bu noktada etkinlik alanı için, danışma personeli doğru yönlendirme yapmazsa, güvenlik ekibi yeterli tedbirleri almazsa, teknik personel arızaya anında müdahale etmezse, temizlik çalışanları alan hijyenine önem vermezse başarılı bir etkinlik sonucundan söz edemeyiz. O yüzden söylediğim gibi doğru etkinlik yönetimi başarılı ekip çalışması ile gerçekleşir.

45


DOSYA

“Her etkinlik AVM’nin vizyonunu

yansıtmalı” Forum Trabzon AVM Pazarlama Yöneticisi Esma Sezeroğlu: “Etkinlik firmaları AVM’lere etkinlik önerirken veya geliştirirken, o AVM’nin ziyaretçisini, alışkanlıklarını ve değerlerini iyi bilmeli. Ayrıca her etkinlik AVM’nin vizyonunu yansıtmalı” dedi.

AVM’ler etkinlik firmalarından neler bekliyor? Gerçekleştirilen etkinlikler AVM’leri tatmin ediyor mu ya da ne kadar tatmin ediyor? Herkesin kabul ettiği üzere, biliyoruz ki AVM’ler artık bir yaşam kültürü ve sosyalleşme alanı... Bu nedenle ziyaretçilerimiz için cazibe merkezi, bir çekim alanı oluşturmak istiyorsak kaliteli ve nitelikli organizasyonlara imza atmamız gerekiyor. Toplumumuzun alışveriş alışkanlığını da değiştiren ve etkileyen AVM’ler, hitap ettiği ziyaretçi profilini tanıyan, bölge değerlerini, alışkanlıklarını ve gündemi tanıyıp, takip ederek oluşturacağı etkinlik takvimi ile ziyaretçilerine eğlenceli, eğitici ve kaliteli zaman geçirmesini sağlayabilir. Böylece alışverişi zorunluluktan çıkartabilir, bilinçli, stresten uzak ve keyifli alışveriş imkanı sunar. Bu nedenle etkinlik firmaları AVM’lere etkinlik önerirken veya geliştirirken, o AVM’nin ziyaretçisini, alışkanlıklarını ve değerlerini iyi bilmeli. Ayrıca her etkinlik AVM’nin vizyonunu yansıtmalı. Forum Trabzon olarak bizim vizyonumuz ziyaretçilerimizi, Doğu Karadeniz’de hatta Türkiye’de “ilk” kez yapılan; dönemin trendleriyle iç içe, yenilikçi, yaratıcı, akılda kalıcı ve interaktif katılım sağlayan aktivitelerle buluşturmak. Ayrıca sanatın&sanatçının, sporun&sporcunun her zaman yanındayız...

46


DOSYA

leşim de ziyaretçisinin beklentilerine cevap veren, ezbere yapılmayan, amacı net belirlenmiş etkinlikler ile sağlanır ve düşük maliyetler ile de gerçekleştirilebilir.

Firmalardan beklentimiz, gerçek performans alanı AVM’ler olmasa da alternatif etkinlikleri belirttiğimiz kritelere dikkat ederek AVM’lere uyarlamaları. Tüm uyarlamalarda, özellikle çocuk etkinliklerinde, dekorasyona ve kullanılan malzemelerin kalite ve sağlık için temel şartları sağlamasına da özen gösterilmeli.

alma gücü yüksek “müşteri trafiği” oluşturabilirsek ziyaretçi yoğunluğu alışverişe yansır. Ayrıca finalinde ödül kazandıran ya da ziyaretçiyi, hayran olduğu ünlü ile aynı platformda buluşturan etkinlikler, kampanya formatında düzenlendiğinde, ziyaretçi yoğunluğunu, harcama tutarını ve medya ilgisini artırabiliyor. Firmaların ilgi

çekici, eğlenceli ve interaktif kampanya kurgularını geliştirmelerini bekliyoruz. Sizce gerçekleştirilen etkinliklerde kalite neye göre belirleniyor? Kaliteli bir etkinliğin değeri maliyetiyle doğru orantılı mıdır? Etkinliğin kalitesi, ziyaretçinizin gösterdiği ilgi ve aktif katılımı ile size sağladığı medya dönüşü ile ölçülebilir. Bu etki-

Forum Trabzon gibi Anadolu şehri adresli AVM’lerin en büyük yüklerinden biri, etkinliklerdeki ulaşım ve nakliye bedellerinin proje bütçelerini artırması. Aynı etkinliği büyük şehirlerdeki AVM’lerin aldığı fiyatın çok üzerinde gerçekleştirebiliyoruz. Ayrıca bulunduğunuz bölgenin ihtiyaçlarına göre belirleyeceğiniz bir sosyal sorumluluk projesi de özellikle Anadolu’daki AVM’lerin şehir ve bölgeleri ile bütünleşmeleri, müşterilerinin kalplerine dokunmaları, ziyaretçileri tarafından sahiplenilmeleri için önemli etkinliklerdir ve her zaman yüksek maliyetli olmayabilir, düşük maliyetlerle de katma değeri yüksek sonuçlar elde edilebilir.

AVM’lerde gerçekleştirilen pek çok etkinlik yalnızca bir ya da iki ayağı karşılıyor. Peki, tüm kriterleri karşılayacak etkinlik için yapılması gerekenler sizce neler? Her bir etkinliğin tüm beklenti ve kriterlerimizi karşılaması mümkün olmayabiliyor. Bu nedenle AVM’nin her yaş grubu, her zevk ve anlayıştan müşterisine farklı etkinlik planlaması yapması gerektiğine inanıyorum. Bu etkinliklerle kaliteli, satın

47


DOSYA

Küçük bütçelerle dev farklar oluşturabilir

One Tower AVM Genel Müdürü Ferhat Bank: “Tüketici tercih ve davranışlarının iyi incelenmesi ile oluşturulacak etkinlikler elbette AVM’nin geneline olumlu etki eder. Önemli olan doğru etkinliği, doğru zamanda, doğru hedef kitleyle planlamak…” dedi.

AVM’ler etkinlik firmalarından neler bekliyor? Gerçekleştirilen etkinlikler AVM’leri tatmin ediyor mu ya da ne kadar tatmin ediyor? Etkinlikler, AVM’lerin ziyaret trafiğini artırmasının yanında ziyaretçilerin yaptıkları alışverişe eğlence katması açısından çok önemli. Etkinlikler hayata geçirmek, sürekli hareketli ve canlı bir alışveriş merkezi olmak, One Tower AVM’nin yönetim felsefesini açıklıyor. Açıldığımız günden bu yana çok sayıda proje hayata geçirdik. Her hafta sonu çocuklar için atölye çalışmaları, çocuk tiyatrosu gibi eğlencelerimiz var. One Tower AVM çocuklarının eğlencesi hafta sonuyla sınırlı kalmasın diye, büyük bir oyun alanına da AVM içinde yer verdik. Oldukça güzel, hareketli ve dolu dolu geçen eğlenceler planlarken elbette etkinlik firmalarıyla da çalışmalar yapıyoruz. Çok farklı, öznel, yapılmamış etkinliklerle ziyaretçileri şaşırtmak gerekiyor. Bizim One Tower AVM olarak bunu başardığımıza inanıyorum. Etkin-

lik firmalarından da bu noktada daha farklı ve ilginç projeler, yapılmamış aktiviteler bekliyoruz. AVM’lerde gerçekleştirilen pek çok etkinlik yalnızca bir ya da iki ayağı karşılıyor. Peki, tüm kriterleri karşılayacak etkinlik için yapılması gerekenler sizce neler? Mağazaları da işin içine katacak, bu sayede ciddi etkileşim sağlanacak etkinliklere imza atılmalı. AVM’lerin marka karmaları mutlaka doğru analiz edilmeli. Hangi hedef kitleyi daha fazla kendine çekiyor, AVM kimler tarafından daha fazla ziyaret ediliyor gibi değerlendirmeler yapılmalı ve çıkan sonuçlara göre etkinlikler düzenlenerek hedef kitlenin AVM ile bütünleştirilmesi sağlanmalıdır. Tüketici tercih ve davranışlarının iyi incelenmesi ile oluşturulacak etkinlikler de elbette AVM’nin geneline olumlu etki eder. Önemli olan doğru etkinliği, doğru zamanda, doğru hedef kitleyle planlamak…

Sizce gerçekleştirilen etkinliklerde kalite neye göre belirleniyor? Kaliteli bir etkinliğin değeri maliyetiyle doğru orantılı mıdır? Üzerinde iyi düşünülmüş, AVM’ye gelen herkesin ilgisini çekebilecek, farklı etkinlikler planlanmalı. Ziyaretçilerin eğleneceği, AVM’nin değerini de artıracak, daha önce gerçekleştirilenlere benzemeyen etkinliklerle AVM’ler bir adım daha öne çıkar. Bu etkinliklerin de illa büyük bütçelerle gerçekleştirilmesine gerek yok. Özellikle sosyal sorumluluk kapsamında hayata geçirilen etkinlikler, küçük bütçelerle dev farklar oluşturabiliyor.

48



Bursa’nın yükselen

“Marka”sı Bursa’nın en prestijli karma projesi olarak inşasına hızla devam edilen Sur Yapı Marka projesi, Bursa’nın en görkemli ve ayrıcalıklı yaşam alanı ve lüksün Bursa’daki yeni simgesi olmaya aday!

ECE Türkiye Kiralama Direktörü Fulya Durak, “Sur Yapı Marka, Bursa’da en fazla ulusal ve uluslararası markanın yer alacağı alışveriş merkezi. Projenin, güçlü marka karması ile sadece Bursa’nın değil, Marmara Bölgesi’nde bulunan çevre iller için de bir çekim merkezi olmasını bekliyoruz” dedi.

50


S

ur Yapı Marka projesini bizlere kısaca tanıtır mısınız? Proje nasıl bir yapıda olacak? Kompleks içerisinde hangi birimler yer alıyor? Sur Yapı Marka Rezidans ve AVM, Türkiye’nin en büyük illerinden olan Bursa’da yapımı devam eden karma kullanımlı bir proje. Marka, yeni Bursa’nın merkezinde, hızlı bir şekilde gelişen lüks konut alanları, otel ve benzeri ticaret yatırımlarının yanı sıra gelişen kentsel altyapının da odak noktasında bulunan Nilüfer ilçesinde yer alıyor. Bursa’nın en prestijli karma projesi olarak inşasına hızla devam edilen Marka’da, alışveriş merkezinin yanında, 373 lüks rezidans dairesi ve home ofisler bulunuyor. Projenin yatırımcısı kimdir ve yatırım tutarı nedir? Sur Yapı Marka, Sur Şirketler Grubu bünyesinde bulunan Sur Yapı ile Ekart Gayrimenkul ortaklığıyla hayata geçirilen bir proje. Projeye olan yoğun ilgi sebebi ile yatırımcılarımız, 50 milyon dolar tutarında ek yatırım yaparak projeyi 10 bin metrekare daha büyütme kararı aldılar. Böylelikle projenin toplam yatırım hacmi, 650 milyon dolara ulaştı. Alışveriş Merkezi’nin kiralanabilir alanı 75 bin metrekareye, mağaza sayısı da 250’ye çıktı.

ECE Türkiye’nin projedeki yeri nedir? ECE Türkiye’nin projede sağlayacağı profesyonel hizmetler yatırıma ne kazandıracak? ECE Türkiye, Sur Yapı Marka AVM’nin konsept optimizasyonunu, kiralamasını ve uzun dönemli yönetimini üstlendi. ECE, 14 ülkede yönetmekte olduğu 200’e yakın alışveriş merkezi ile şehir içi alışveriş merkezleri alanında Avrupa sektör lideri. Alışveriş merkezlerinin geliştirilmesi ile ilgili olarak mimari ve konsept planlama, proje yönetimi, kiralama, alışveriş merkezi yönetimi, bütçeleme hizmetleri ile finansal ve hukuki hizmetlerin tümünü aynı çatı altında topluyoruz. Avrupa’da 50 yılı ve Türkiye’de de 15 yılı aşkın bir tecrübeye sahibiz. Gerek Avrupa’da gerekse Türkiye’deki tüm bilgi birikimimizi ve pazardaki gücümüzü bu büyük projeye de yansıtıyoruz. Gerek konsept planlaması, gerekse marka karması ve konumlandırma açısından Sur Yapı Marka’nın uzun dönemli başarısı için tüm ekiplerimiz birarada çalışıyorlar. Bu büyük montanlı projeyi Türkiye’ye kazandıran Sur Yapı ve Ekart yatırımcı gruplarına destek vermekten büyük memnuniyet duyuyoruz. Marka projesi Bursalılara ve Bursa’da yatırım yapmayı düşünenlere ne gibi avantajlar sunacak?

Sur Yapı Marka Rezidans ve AVM, gerek Bursalılara, gerek çevre illerde yaşayanlara gerekse Bursa’da yatırım yapmayı planlayanlara önemli ayrıcalıklar sunacak olan bir proje. Alışveriş merkezinin marka karmasında büyük ulusal ve uluslararası markaya yer verilecek. 35 adet teraslı kafe ve restoranın yanı sıra, bin 400 kişi oturma kapasiteli bir yeme-içme alanı, çocuklar için büyük bir eğlence ve oyun alanı, 3 bin metrekarelik alanıyla 9 salonlu bir sinema ve fitness merkezi ile bin 800 araçlık otopark da yer alacak. Bu özellikleri ile Marka, Bursa’da perakende sektörüne yeni bir soluk getirirken aynı zamanda, profesyonel yönetimi ile şehrin en önemli

sosyal buluşma alanı olacak. Alışveriş merkezi ve üzerinde yükselen Uludağ manzaralı rezidans ve home ofis blokları ile şıklığı ve konforu bir arada sunan bu kompleks, bölgenin en görkemli ve ayrıcalıklı yaşam alanı ve lüksün Bursa’daki yeni simgesi haline gelecek. Marka AVM içerisinde kaç mağaza yer alacak? Nasıl bir mağaza karması oluşturulacak? 75 bin metrekare kiralanabilir alan üzerinde faaliyet gösterecek 250 mağazadan oluşan Sur Yapı Marka Alışveriş Merkezi’nde, Bursa’da ilk kez mağaza açacak olan dünyaca ünlü markalara yer verilecek. Orta ve üst segmente yönelik olarak yüksek kaliteli ürün ve

51


hizmetlerin sunulacağı mağazaları, marketi, teraslı kafe ve restoranları, sineması, eğlence üniteleri ve fitness merkezi ile Sur Yapı Marka, misafirlerine benzersiz bir alışveriş ve eğlence deneyimi sunacak. Perakende grupları, alışveriş merkezine yoğun ilgi gösteriyorlar. Bu ilgiden çok memnunuz. Sur Yapı Marka projesi

ile Bursa’ya birçok yeni marka kazandırmayı planlıyoruz. Alışveriş merkezinin yüzde 90’ı için yerli ve yabancı büyük markalarla anlaşmalar şimdiden sağlandı. Büyük metrekareli mağazaları, önümüzdeki günlerde teslim edeceğiz. Sur Yapı Marka ile Bursa’ya yepyeni bir ses ve tat getirmeyi hedefliyoruz. Şu an için Inditex Grubu markaları olan

Massimo Dutti, Zara, Zara Home, Bershka, Stradivarius, Pull&Bear ve Oysho’nun yanısıra H&M, Decathlon, LCWaikiki, DeFacto, Koton, Migros ve Cinemaximum’un projemizde yer alacağını paylaşabiliriz. Sur Yapı Marka, Bursa’da en fazla ulusal ve uluslararası markanın yer alacağı alışve-

Marka AVM’nin lokasyon özelliklerinden kısaca bahseder misiniz? Sur Yapı Marka, Bursa’nın batısında, son 20 yıllık dönemde hızla büyüyen ve gelişen, 400 bin nüfuslu ve şehrin en değerli noktalarından biri olan Nilüfer ilçesinde yer alıyor. Bursa il nüfusunun tamamını kapsayan çekim alanında yaklaşık 2 milyon 750 bin kişi yaşıyor. Bölgede devam eden ticaret, konut ve konaklama yatırımları ile çekim alanı nüfusu da her geçen gün biraz daha büyüyor. Projenin konumu, ulaşım olanakları açısından bakıldığında da önemli avantajlara sahip… Bursa’yı kuzey ve güney olarak ikiye bölen ana çevreyoluna kolayca bağlanan İzmir Caddesi’ne, kentin ilgi odaklarından Mihraplı Park ve Timsah Arena’ya çok yakın mesafede bulunan, Kale Caddesi ve Mihraplı Cadde’nin bağlantı noktası olan Sur Yapı Marka, BursaRay metrosundan ve otobüs durakları ile toplu taşıma olanaklarından kolayca faydalanabilecek bir konumda yer alıyor. Projeye çok yakın mesafede yapılacak olan yeni metro durağının da alışveriş merkezine hafif raylı sistemle bağlanması planlanıyor.

52

riş merkezi. Projenin, güçlü marka karması ile sadece Bursa’nın değil, Marmara Bölgesi’nde bulunan çevre iller için de bir çekim merkezi olmasını bekliyoruz. Proje için neden Bursa seçildi? Lokasyon seçiminde öne çıkan unsurlar neler oldu? Bursa, otomotiv ve tekstil endüstrileri ile ticaretin kalbinin attığı, ülke ekonomisinin en önemli lokomotiflerinden olan bir kentimiz. Doğal zenginlikleri, tarihi mirası, yeşil dokusu, şifalı suları, kayak merkezleri, parkları, üniversiteleri, geleneksel çarşıları ve renkli sosyal yaşamı ile dört mevsim canlı ve refah bir şehir. Türkiye’de kış turizminin en önemli merkezi… Osmanlı İmparatorluğu’nun


23 Kasım’da Soysal Perakende Günleri’nde gerçekleştirilen, Sur Yapı Marka daveti Fulya Durak - ECE Türkiye

Nuri Şapkacı - ECE Türkiye

Vahap Küçük - LC Waikiki

Altan Elmas - Sur Yapı

ilk başkenti olması sebebi ile kuruluş dönemine ait birçok tarihi esere ev sahipliği yapmakta. Bursa aynı zamanda gelişmiş alt yapısı, iyi eğitilmiş, genç ve kalifiye işgücü, rekabetçi ve güçlü tedarik zinciri ile büyük otomotiv üreticilerinin üretim üslerinden biri. Bursa otomotiv sektörü, uluslararası standartlarda üretim yapan ve ürünlerinin kalitesi ile dünya pazarlarına ihraç eden bir sektör konumunda. Şehirde tekstil sektörünün tarihi günümüzden bin 500 yıl öncesine kadar uzanıyor. Bursa, günümüzde de tekstil sektörünün başkenti konumunda. Mobilya, makina ve gıda sektörlerinde de gerek üretim gerekse ihracat kapasitesi ile Türkiye’nin en önde gelen kentlerinden biri. Bursa, toplam ihracatta da Türkiye’nin lokomotif şehri olarak biliniyor.

Necip Şahin - Ekart Gayrimenkul

Mustafa Şahin - Ekart Gayrimenkul

Bununla birlikte projenin yer aldığı Nilüfer ilçesine baktığımızda, ilçe nüfusunun 2007 yılından bu yana iki kattan fazla arttığını görüyoruz. Kişi başına harcama verilerini incelediğimizde ise ilçenin Türkiye ortalamasının yüzde 133 üzerinde kaldığını görebiliyoruz. Fiili verilere dayanan bu

Suat Soysal - Soysal Andreas Hohlmann - ECE Türkiye

istatistikler, yatırımcılarımız için lokasyon seçiminde öne çıkan unsurlar oldu. Projenin mimarisi hakkında da bilgi verebilir misiniz? Sur Yapı Marka Rezidans ve AVM, Bursa’nın en gözde ve en hızlı büyüyen semti Nilüfer’de yükselen, her noktadan ula-

Sur Yapı Marka projesinde, alışveriş merkezinin yanı sıra satış ve inşası devam eden 21, 18 ve 14 katlı rezidans ve home ofis bloklarında 1+1, 2+1, 3+1 ve 4+1 daireler yer alıyor. 2+1-145 metrekare ve 3+1-190 metrekareden oluşan, geniş ve ferah yapısıyla dikkat çeken örnek dairelerde lüks, sadelik ve rahatlık ön planda yer alıyor. Modern ve yalın çizgilerle dekore edilen daireler, son teknolojiye uygun cihazlarla donatılmış durumda. Dairelerde renkli ekranlı touch paneller sayesinde konsiyerj hizmetlerinden faydalanmak da mümkün.

şımı kolay sağlanabilen bir alışveriş ve yaşam merkezidir. Uludağ manzaralı dairelerden oluşan projede, alışveriş merkezi üzerinde yükselen 21 ve 18 katlı iki kule ve 14 katlı bir home ofis bloğu bulunuyor. Kulenin alt kısmında beş katlı bir alışveriş merkezinin tasarlandığı projenin, bölgenin en görkemli ve ayrıcalıklı yaşam alanı olması hedefleniyor. Bölgedeki diğer yüksek yapılar göz önüne alındığında, sadece yüksekliği ile değil karakteristik tasarımıyla da ön plana çıkıyor. Rezidans bloklarında, manzara kullanımı göz önünde bulundurularak, binanın cephelerinde, maksimum ışık kullanımı düşünülmüş ve doğrudan bir doluluk tercih edilmemiş. Cephe tasarımında binanın elips blok yapısına uygun ve radyal bir sistem oluşturarak dikkat çeken cephe tasarlanmış. Yatay ve düşey olarak kullanılan paneller ile cephede binaya özgü bir doku yaratılmış. Alışveriş Merkezi’nin ana girişinde, su ve bitkisel öğelerden faydalanılarak geniş ve ferah geçişler sağlanmış.

Projenin açılışı ne zaman gerçekleşecek? Açılışa özel çalışmalar var mı? Sur Yapı Marka Alışveriş Merkezi’nin 13 Nisan 2017 tarihinde açılması planlanıyor. Açılışa yönelik olarak çalışmalarımız sürüyor. Bu prestijli projeye yakışacak şekilde bir açılış gerçekleştireceğiz.

53


PERAKENDE

Dijital Marka Olmak… Hayatımız dijitalleşiyor, insanlar dijitalleşiyor, süreçler dijitalleşiyor, iletişim dijitalleşiyor peki ya markalar ne yapıyor? Bugün halen birçok markanın dijitalleşme anlayışı maalesef ki sosyal medyadan öteye gitmiyor, gidemiyor. Madem ki öyle dijital markayı sürecini biraz daha irdelemekte yarar var. Öncelikle dijital dediğimiz dünya çok uzun yıllardır hayatımızda olmasına rağmen 2002-2003’den sonra iletişim süreçlerine adaptasyonu ile farklı bir boyut kazandı. Aslında bu farklı boyutu kazandıranlar tüketiciler oldu. Bu süreçten sonra markalar için yepyeni

54

bir dünyanın kapısı açıldı. Bu kapı hiç kapanmadı ve her geçen gün kapıdan içeri giren markaların sayısı çoğaldı. Fakat halen klasik pazarlama anlayışından kopamayan birçok marka belirli bir süre kapıdan içeri girmeyi reddetti, bazıları ise kapıdan içeri girseler de dijital dünyanın gerçeklerine göre hareket edemedi. O günden bugüne gelindiğinde ise bir markanın dijital dünyaya halen uyum sağlayamaması, bu evreni anlayamaması, mantalite temelinde ve sonuç bazında bakıldığında matbaanın Osmanlı Devleti’ne geç gelmesiyle benzer sonuçlar ortaya çıkaracak türden bir etki yarattı.

Bu değişim süresince bilinmesi ve anlaşılması gereken en önemli konu toplum yapısında ve iletişim süreçlerinde ortaya çıkan değişimleri iyi analiz etmek ve bu değişimlere karşı markayı adaptasyon sürecine dahil etmek. Eğer bu değişim anlaşılamaz ise bu yeni evrende yer almak çok kolay olmayacaktır. Burada -mış gibi yapma dönemlerinin de çok geride kaldığını söylemekte yarar var. Yani göstermelik değişimlerden bahsetmiyoruz. Markaların birçoğu bu değişimi anlayamayıp bugüne kadar süregelen kalıplaşmış pazarlama mantaliteleriyle bu kanallarda var olmaya çalıştığı için bugün çok ilginç örneklerle karşılaşıyoruz.


PERAKENDE

ARTIK GÜÇ DENGELERİ VE İLETİŞİM MODELLERİ DEĞİŞTİ…

Dijitalleşmek markaların cirolarında da hızlı ve olumlu sonuçlar ortaya çıkarabiliyor. Örneğin 1917 yılında kurulan Barnes&Noble’nın 2002 yılındaki cirosu 7 milyar dolar iken 1995 yılında kurulan amazon.com’un 2002 yılı cirosu 5.2 milyar dolardı. 2012 yılına gelindiğinde ise Barnes&Noble cirosu 4.8 milyar dolarda kalırken amazon.com’un cirosu 136 milyar dolara ulaştı. Buradaki en önemli fark Barnes&Noble’ın dijitalleşememesi oldu. Görüldüğü üzere yakın zamanda hayata geçen dijital markalar aynı iş kolundaki onlarca yıllık geçmişi olan markaları çok kısa bir sürede katlayarak geride bırakabiliyor. Bu süreler iyi yorumlanmalı çünkü içerisindeki mesajlar büyük. Günümüzde gelişim ve değişim süreleri insan ihtiyaçlarındaki değişim süreleri ile doğru orantılı olarak hızlı ve keskin bir değişim göstermiş durumda (bu süreç yaşam sarmalı teorisi olarak ifade ediliyor). Bir marka için dijitalleşme evresi marka konumlandırmalarından başlayarak, iletişim süreçlerinden devam ederek, kurumsal süreçlere kadar ki çok geniş bir evreni kapsıyor. Dijital dünyaya sadece olunması gereken trend bir mecra olarak bakıp gerçeklerini ve davranış

modellerini özünde anlayamamak, markalara çoğu zaman ağır faturalar çıkarabiliyor. Sadece birkaç kanalda binlerce takipçisi olmak dijital marka olunduğu anlamına gelmiyor. Disiplin sürekliliği ilkesi ile farklı kanallarda yer alarak tüketiciler ile bu deneyimleri buluşturmak, onların deneyimlerini öğrenmek ve o deneyimlerden faydalanmak yani işin içerisine tüketiciyi de katmaktan bahsediyoruz. Bahsedilen bu durum sadece dış müşteriler için değil aynı zamanda iç müşteriler için de geçerli bir durum. Dijital marka olabilme sürecinin bir diğer ve en önemli adımı ise bütünsel dijital uyumlaştırmaları beraberinde gerektirdiği... Yani sadece sosyal medya değil, mobil pazarlamayı, e-posta pazarlamasını, web ve blog pazarlamasını, online müşteri ilişkileri yönetimi, yeni teknolojilerin markaya ve pazarlama süreçlerine entegrasyonu gibi bir çok farklı alanda kimi zaman farklı kimi zaman entegre yönetim modellerini uygulamaktan bahsediyoruz. Bu bütünsellik ile dijital dünyanın etkisi çok daha güçlü olacaktır. Her ne olursa olsun bu süreç gerçekleri görmemek anlamına da gelmiyor. Örneğin televizyon halen ülkemizde en etkili kanal… Dijital ile bütünleştiğinde etkisi

çok daha güçlü olabiliyor. Yani dijital dünya en azından halen her şey değil. Özellikle online-offline entegrasyonu çok önemli. Online dünyadaki rakamların büyüsüne kapılıp diğer kanalları ihmal etmek doğru olmayabilir. Yaşadığınız toplumun gerçekleri marka olarak bu değişime nasıl ve ne düzeyde adapte olacağının mesajını zaten sizlere veriyor olacaktır. Sözün özü dijital marka olmak öncelikle klasik pazarlama modellerinden sıyrılıp bugünün sosyolojik gerçeklerini anlamaktan geçiyor. Bu kısımdan sonra ise bütünsel bir süreç yönetimi ve online eylemler almak önemli olmaya başlıyor. Online eylemler alınırken ise markaların proaktif olmaları değer kazanmaya ve fark yaratmaya başlıyor. Dijital dünyanın etkisine kapılıp bütün dijital süreçlerde de yer alınmaması gerektiğinin de bilinmesi gerekiyor. Unutmamak gerek, her markanın gerçekleri aynı değildir! Bundan dolayı en öncelikli hedef markanın gerçekleri ile uyumlu olan alanlarda dijitalleşmenin sağlanması olmalıdır. Diğer alanlardaki online eylemler sonrasında daha keyifli ve verimli sonuçlar ortaya çıkaracaktır. Son ama belki de en önemli ekleme, “Yapılan tüm dijital çalışmalarda marka değil müşteri işin merkezinde olmalıdır.”

Kaynak: Hüseyin Sayın Blog-http://huseyinsayin.com

55


PERAKENDE

Sektörde artık ürün kadar,

sunum da önemli… Loft Kurumsal İletişim Direktörü Erdal Güvenç: “Y kuşağını elinde tutmak isteyen bir marka hem trend setter konumunda olmalı hem de üretimde kalite standartlarını çok yüksek tutmalıdır” dedi.

Tüketici davranışlarının değişmesiyle birlikte markalar da bu değişime ayak uydurmak adına çeşitli çalışmalar yapıyor. Peki, değişen tüketiciyle birlikte değişen perakende trendleri neler? Markalar değişimi yakalamak için neler yapıyor? Perakende sektöründe ürün kadar önemli bir diğer etmen de artık sunum oldu. Sadece bir ürün değil, bir yaşam tarzı vaat edilmesi gerekiyor... Ben LOFT markasının kurumsal iletişim direktörü olsamda aslında Visual Merchandising geçmişim var hatta deneyimlerimi uzun bir süredir Kariyer Eğitim Kurumları bünyesinde gençlerle paylaşıyorum... Onlara hazırladığım eğitim programı dahilinde

56

stylingden, mağaza içi yerleşimlere, vitrin düzenlemesinden, kombin yapmaya kadar pek çok konuyu ele alıyoruz. Biz bu sene sadece yılbaşı gecesine özel bir koleksiyon hazırladık: Mottomuz “Tam Onikiden...” Genç bir koleksiyon ancak çekici ve çarpıcı öğeleri ile yılbaşı gecesinde cazibesini konuşturmak isterken casual bir şıklık yakalamayı hedefleyenler LOFT'dan vazgeçemeyecekler. Çoğunluğunu Y ve Z kuşağın oluşturduğu tüketiciyi yönetmek ve aradaki iletişimi koparmamak adına markalar ne gibi projeler üretiyor? Y ve Z kuşak tüketici nasıl yönetiliyor? Tabi ki esas hedef kitle-


PERAKENDE

bakacak olursak geleceğimiz Z kuşağıdır. Çağı yakalamanın en önemli koşullarından biri de dijitalleşmektir. Peki, sizin dijital mecraya yönelik çalışmalarınız neler? Sosyal medya çalışmalarını hayatın içinden öğelerle birleştirip, takipçilerimize bir bütün olarak sunmayı seviyoruz. Örneğin; geçtiğimiz günlerde Mall of İstanbul'da ilkini gerçekleştirdiğimiz LOFT Denim Atölyesi çalışmasından bahsedebilirim: Etkinlik #loftunumoidetasarla hashtagi ile sosyal medya üzerinden düzenlenen bir yarışmaya dönüştürüldü. Bunun dışında; bazı ünlü isimlerle dirsek teması yürüttüğümüz sosyal medya

mizi Y kuşağı oluşturuyor. Y kuşağı için nesiller arasında farklılığın en çok hissedildiği kuşak diyebiliriz çünkü onlar bağımsız olmayı seviyorlar ve özgürlüklerine düşkünler. Bu kriterlerin tamamı LOFT'un mottolarıyla birebir uyum gösteriyor. Türkiye nüfusunun yüzde 35'ini Y kuşağının oluşturduğu söyleniyor yani tam 27 milyon genç... Ancak bu potansiyeli doğru değerlendirmek lazım zira Y kuşağı kendilerine aykırı buldukları en ufak bir olayı had safhada büyütme ve acımasızca eleştiri yağmuruna tutma özelliğine sahip. Bu nedenle mükemmeliyetçi olmak

çalışmalarımız var. Bu çalışmalar kapsamında çok özel bir Ar-Ge çalışması neticesinde ürettiğimiz ve giyenleri 1 beden küçük gösterme özelliği olan Secret Slim jeanlerimizi tanıtıyoruz. Ünlüleri lokomotif hedef kitle olarak belirledik ve onlara Secret Slim pantolonlar hediye ettik. Kendileri giydiklerinde, yaşadıkları deneyimden ötürü duydukları memnuniyeti kendi takipçileri ile paylaşıyorlar ve bu da bizim için kamuoyu oluşturuyor. Tabi ki sosyal medya reklamları, dijital pazarlamanın olmazsa olmazlarından... Sosyal medya mecralarına da ilan veriyoruz. Ancak inanıyoruz ki; kişilerin kendi deneyimlerini paylaşması çok daha etkili bir yöntem...

gerekiyor. Y kuşağını elinde tutmak isteyen bir marka hem trend setter konumunda olmalı hem de üretimde kalite standartlarını çok yüksek tutmalıdır. Z kuşağına da hitap ettiğimizi düşünüyorum. Ancak bizim bir çocuk koleksiyonumuz yok dolayısıyla ergenler bizim hedef kitlemize giriyor. Bu kuşak tamamen teknoloji düşkünü... Son dönemde Instagram başta olmak üzere sosyal medya çalışmalarımıza çok ağırlık verdik. Gelen raporlamalara göre Z kuşağını bu yolla markamıza çekebildiğimizi görüyoruz. Bu durum bizleri sevindiriyor çünkü

57


PERAKENDE

Dünya markalarını da içeren yüzlerce markayı ve binlerce modeli tüketicilerle buluşturan Ayakkabı Dünyası, iki modülden oluşan yeni Ipod satış teknolojisi ile dikkatleri üzerine çekiyor.

Ailenin tüm bireylerine uygun geniş ürün yelpazesi sunan Ayakkabı Dünyası, 22 ildeki 53 mağazasında müşterilerini yeni bir sistemle tanışmaya davet ediyor. Her yaştan ve her zevkten kişiye hitap eden Ayakkabı Dünyası; sezon trendlerini yansıtan çarpıcı modellerini, akıllı bir teknoloji ile müşterilerin beğenisine sunuyor.

Ayakkabı Dünyası’nın yeni Ipod satış projesi; müşteri temsilcilerinin her birinde bulunan alışveriş sepeti sayesinde alışverişte zaman kazandırıyor. Ayakkabıyı deneyimleme esnasında müşteri temsilcisinin tercih edilen ayakkabı bilgilerini yeni Ipod teknolojisiyle sepete eklemesi, kasada süreci kısaltıyor. Beğenilen ürün o

mağazada bulunmuyor ise de yine hangi mağazada olduğu bilgisine Ipod sistemi sayesinde ulaşılıyor. Eğer ürün başka bir mağazada varsa, o mağazadaki ürün müşteri temsilcisinin sepetine eklenebiliyor ve satın alma işlemi gerçekleşiyor. Satın alınan ürün aynı zamanda ilgili mağazadan müşteriye kargolanabiliyor.

Teknolojik alt yapı ile tüketiciye sunulan hızlı çözümler Ipod satış teknolojisinin ikinci modülü olan “Web sepetim” ise; ayakkabidunyasi.com.tr üzerinden sepetine ürün ekleyen ama satın almayan, sonrasında da mağazayı ziyaret eden müşterilere kolaylık sunuyor. Mağazayı ziyaret eden müşteri, bilgilerini müşteri temsilcisinin Ipod’una girdikten sonra satın almadığı ama sepetine attığı ürünleri kolayca görebiliyor. Müşteri böylece kendi sepetinde bulunan ürünleri hatırlıyor ve ürünleri canlı olarak gördüğü için daha hızlı karar verebiliyor. Ayakkabı tutkunlarının vazgeçilmezi Ayakkabı Dünyası, yeni Ipod satış teknolojisi ile alışveriş sürecini kolaylaştırıyor. Yeni Ipod satış teknolojisi ile ilgili Ayakkabı Dünyası CEO’su Uygar Turcan; Ayak-

58

kabı Dünyası olarak günlükten klasiğe, spordan çocuğa, çantadan terlik ve cüzdana kadar 3 binden fazla ürün çeşidini tek bir çatı altında müşterimize sunuyoruz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti dahil Türkiye genelindeki 53 mağazamızda; Ayakkabı Dünyası IT departmanı tarafından yazılımı ve uygu-

laması geliştirilen yeni Ipod satış projesi ile tüketicimiz ile buluşuyoruz. Günümüzde artık teknoloji, müşteriye ulaşmada birincil araç haline geldi. Bu projenin; perakende sektöründeki gelişmelerle uyumlu olarak sürekli yenilenen bir teknolojinin yansıması olduğunu söyleyebiliriz. Mağazalarımı-

zı ziyaret eden müşterilerimiz için hayata geçirdiğimiz yeni Ipod satış teknolojimiz ile onlara daha keyifli bir alışveriş deneyimi yaşatmayı istiyoruz. Bu yeni teknoloji ile müşteriler beğendikleri ürünlere gönül rahatlığıyla ulaşabiliyor. Müşterilerimizden aldığımız tepkiler de Ayakkabı Dünyası olarak alışverişe pratiklik kazandırdığımız yönünde… Bu olumlu dönüşler bizleri çok mutlu ediyor” dedi.



PERAKENDE

Ürünler önce internette, sonra mağazada… “Y VE Z KUŞAK MÜŞTERİ PROFİLİ İÇİN KOLEKSİYONLARIMIZI TRENDLERE UYGUN, GENÇ VE DİNAMİK TUTUYORUZ” AÇIKLAMASINDA BULUNAN GUSTO YÖNETİM KURULU BAŞKANI PELİN METE, “MAĞAZALARIMIZA HER HAFTA YENİ ÜRÜNLER GÖNDERİYORUZ, KOLEKSİYONLARI SÜREKLİ TAZELEMİŞ OLUYORUZ” DEDİ.

Tüketici davranışlarının değişmesiyle birlikte markalar da bu değişime ayak uydurmak adına çeşitli çalışmalar yapıyor. Peki, değişen tüketiciyle birlikte değişen perakende trendleri neler? Markalar değişimi yakalamak için neler yapıyor? Gusto olarak değişen tüketici davranışlarına uyum sağlamak adına internet satışlarımıza ağırlık veriyoruz. Ürünlerimiz mağazalara gitmeden önce internet sitemiz gustoeshop.com’da satışa çıkıyor, tüm çeşit orada hazır oluyor ve hem mağazalarımızda hem de internet satışlarımızda sürekli kampanyalar yapıyoruz. Eskiden her ay değişen hatta her sezon sonlarında yapılan kampanyaları bu dönemde her hafta düzenliyoruz. Tüketiciyi heyecanlandıracak cazip kampanyalar yapıyoruz. Böylece satış hızımız düşmüyor ve çağı yakalayarak, değişime ayak uyduruyoruz. Çoğunluğunu Y ve Z kuşağın oluşturduğu tüketiciyi yönetmek ve aradaki iletişimi koparmamak adına markalar ne gibi projeler üretiyor? Y ve Z kuşak tüketici nasıl yönetiliyor? Y ve Z kuşak müşteri profili için koleksiyonlarımızı trendlere uygun, genç ve dinamik tutuyoruz. Mağazalarımıza her hafta yeni ürünler gönderiyoruz, koleksiyonları sürekli tazelemiş oluyoruz. Tasarımlarımızı genç iş kadınları ve kendini genç hisseden tüm kadınlar için hazırlıyoruz. Sosyal medyayı aktif olarak kullanıyoruz, takipçilerimiz gün geçtikçe artmakta, dijital reklam ve pazarlama faaliyetlerimiz var ve bu mecralardan oldukça yüksek geri dönüşler alıyoruz. Y ve Z kuşak tüketicilere dijital mecralar ile daha hızlı ulaşabiliyoruz.

60


PERAKENDE

Media Markt Türkiye İcra Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım: “Teknoloji, hayatımızı baş döndürücü bir hızla değiştiriyor ve dönüştürüyor. Media Markt olarak bu koşuda en ön saflarda yer alıyor, dijital çağı yakalamak adına dijital dönüşüme kesintisiz yatırım yapıyoruz” dedi. Tüketici davranışlarının değişmesiyle birlikte markalar da bu değişime ayak uydurmak adına çeşitli çalışmalar yapıyor. Peki, değişen tüketiciyle birlikte değişen perakende trendleri neler? Markalar değişimi yakalamak için neler yapıyor? Teknolojinin hızla gelişmesi, tüketicilerin satın alma alışkanlıklarını da değiştirip dönüştürüyor. Mobil internet kullanımı, toplam internet kullanımının yüzde 75’inden fazlasını oluşturuyor. Mobilite ile birlikte çok kanallı alışveriş de sektö-

Dijitalin payı artıyor… rümüzün önceliği ve farklılaşma alanı oldu. Media Markt olarak tüketicilerin en çok tercih ettiği çok kanallı elektronik perakende markası olma vizyonuyla ilerliyoruz. Hızla gelişen teknolojiye paralel dijital dönüşüme öncelik veriyor, mağazalarımızı da bu kapsamda yeniliyoruz. Şirketimizin arkasında çok büyük bir know-how bulunuyor. Geçtiğimiz 1 yılda 4 milyon euroluk bir yatırımla tüm mağazalarımıza elektronik fiyat etiketi koyduk ve sonsuz raf dediğimiz, sınırsız sayıda ürün gösterebilen dijital kiosklar ekledik. Çok kanallı loungelar yaptık. Müşterimiz bu alanda dinlenebiliyor ve dilerse tabletlerden istediği ürüne bakıp satın alabiliyor. Çoğunluğunu Y ve Z kuşağın oluşturduğu tüketiciyi yönetmek ve aradaki iletişimi koparmamak adına markalar ne gibi projeler üretiyor? Y ve Z kuşak tüketici nasıl yönetiliyor? Yaptığımız araştırmalarda mağaza ziyaretçilerimizin önemli bir bölümünü Y ve Z kuşağının oluşturduğunu görüyoruz. Media Markt olarak en büyük gücümüzün, mağazalarımızda yeni kuşaklara ürünleri deneyimleyebilme, dokunabilme ve oyun oynayabilme olanağı sunmak olduğunu söyleyebiliriz. İnovasyona büyük önem veriyoruz ve drone uçurma, sanal gerçeklik gözlükleri ve hoverboard gibi son teknoloji ürünlerini de mağazalarımızda yine özellikle bu genç kitleye deneyimletme imkanı sunuyoruz. Media Markt olarak eğlenceli ve kişiselleştirilmiş içeriklere önem veren bir markayız. İletişim tonumuz da bizi bu kuşaklara yakın tutuyor.

Çağı yakalamanın en önemli koşullarından biri de dijitalleşmektir. Peki, sizin dijital mecraya yönelik çalışmalarınız neler? Teknoloji, hayatımızı baş döndürücü bir hızla değiştiriyor ve dönüştürüyor. Media Markt olarak bu koşuda en ön saflarda yer alıyor, dijital çağı yakalamak adına dijital dönüşüme kesintisiz yatırım yapıyoruz. Bu kapsamda mağazalarımızı da dijitalleştiriyor, cepten, webten, appten, tabletten alışverişe olanak tanıyan çok kanallı yapımızda dijitalin payını da günden güne artırıyoruz. Bunun yanı sıra, mecra kullanımı olarak baktığımızda da dijital mecranın, medya planlamamız içindeki payı da yükseliyor. Kullanıcılarla bağ kurabilmek ve var olan bağımızı güçlendirmek stratejisiyle ilerleyerek, hem müşterilerimizi gülümseten fiyatlarımızı, kampanya ve hizmetlerimizi, hem de eğlenceli içeriklerimizi genç hedef kitlemizle buluşturuyoruz.

61


PERAKENDE

Çağı yakalamak için H&M İletişim Müdürü Pelin Atay Kuran: “Gelişmekte olan genç nesil ile birlikte kendini ifade ederken kalıplara bağlı kalmamak, kişiliğini özgürce yansıtmak önem kazanıyor. H&M olarak bu değerlerle örtüşen bir marka olduğumuz için kolay uyum sağlıyoruz” dedi.

62

kalıpları yıkmak şart! Tüketici davranışlarının değişmesiyle birlikte markalar da bu değişime ayak uydurmak adına çeşitli çalışmalar yapıyor. Peki, değişen tüketiciyle birlikte değişen perakende trendleri neler? Markalar değişimi yakalamak için neler yapıyor? Yeni nesil tüketici davranışları ile ilgili pek çok araştırma mevcut ve yapılmaya da devam ediliyor. Biz de elbette tüm dünyaya yayılmış global bir marka olarak bu verilere yüksek önem atfediyoruz. Bu anlamda artık tüketicinin ürün dayatmalarından hoşlanmadığını söyleyebiliriz. Gelişmekte olan genç nesil ile birlikte kendini ifade ederken kalıplara bağlı kalmamak, kişiliğini özgürce yansıtmak önem kazanıyor. H&M olarak bu değerlerle örtüşen bir marka olduğumuz için kolay uyum sağlıyoruz. Bunun yanı sıra artık markalardan sosyal olarak bir anlam ifade etmeleri bekleniyor. Bilinçli moda sunmak da beklentilerin en başında yer almakta. Bu kapsamda biz de tüm iş konseptimizi en iyi fiyatla sürdürülebilir moda ve kaliteyi sunmak üzerine odakladık. Ayrıca çeşitlilik ve kapsayıcılık da çok belirleyici… Biz marka olarak her tarz, kimlik ve stile hitap ettiğimizi her fırsatta yineliyoruz. H&M çeşitliliğe çok önem veren bir markadır. Bunun yanı sıra döngüyü sağlamak adına ortaya koyduğu sürdürülebilirlik çalışmaları da değişen perakendede aktif rol oynamasına etken.


PERAKENDE

Çoğunluğunu Y ve Z kuşağın oluşturduğu tüketiciyi yönetmek ve aradaki iletişimi koparmamak adına markalar ne gibi projeler üretiyor? Y ve Z kuşak tüketici nasıl yönetiliyor? Biraz önce belirttiğimiz gibi, kendini ifade etme konusunda kararlı, ne istediğini bilen ve çok bilinçli bir tüketici ile karşı karşıyayız. Yalnızca ihtiyaçlarını uygun bir fiyat karşılığında gidermek derdinde olmayan tüketiciler artık çoğunlukta. Yeni tüketici markanın hikayesini de bilmek istiyor ve markanın arkasında durduğu değerlere önem veriyor. İletişim yaparken pek çok hassasiyet göz önünde bulundurularak ilerlemek gerekir. Global markaların etki alanları dikkate alındığında yeni nesille iletişim yaparken pek çok önemli noktayı değerlendiriyoruz. Bu hem marka olarak sorumluluğumuz hem de tüketicinin talebi bu yönde. Bu anlamda biz moda markası olduğumuz için iletişim yaparken her zaman tek bir vücut imajı dikte etmemeye, kadınların metalaştırılmamasına, kişisel stillerin, farklı kimliklerin cesaretlendirilmesine dikkat ediyoruz. Onlara ilham vermeyi seviyoruz fakat herkesin kendi tarzını kendisinin belirleyeceğine de inanıyoruz. Bunun yanı sıra müzik de yeni kuşaklarla iletişimde olmak için çok önemli bir araç olma özelliğini koruyor. Biz marka olarak müzikle

ilişkimizi uzun zamandır çok önemsiyoruz. Yakın zamanda tasarımcı işbirliğimizi pek çoğu müzisyen olan yaratıcı isimlerle tanıttık. Defile ve şovlarımızda mutlaka özgün bir müzik performansı oluyor. Dünyaca ünlü uluslararası müzik festivallerinin yanı sıra Türkiye’de de müzik festivallerine sponsor oluyoruz. Global olarak yakın zamanda The Weeknd ile yeni bir işbirliği yaptık. Yeni neslin sevdiği sıra dışı isimlerle özel koleksiyonları hayata geçirmeyi seviyoruz. Çağı yakalamanın en önemli koşullarından biri de dijitalleşmektir. Peki, sizin dijital mecraya yönelik çalışmalarınız neler? Tüm kampanya ve koleksiyonlarımızın stratejik online planlaması titizlikle yapılmakta ve her bir koleksiyon

için ayrı bir sosyal medya planlaması ile ilerlenmektedir. Kampanyalarımızın offline mecralardaki reklamlarının yanı sıra marka kimliğiyle bütünleşik şekilde, online mecralarda da maksimum görünürlüğünü sağlamak için çalışmaktayız. Koleksiyonlarımız ilk detayları, işbirliği yapılan isimlerin açıklanması, ‘özel haber’ diye nitelendirebileceğimiz anonsların tümü ilk olarak sosyal medya kanallarımızdan yapılmakta ve ilk duyanın H&M takipçileri olması sağlanmaktadır. Bu anlamda H&M’i sosyal medya kanallarından takip eden müşterilerimizle devam eden özel bir ilişki söz konusudur. Ayrıca tarzları ile ilham veren, stili ile ön plana çıkmış sosyal medyada etkin güce sahip, kanaat önderi olarak

tanımlayabileceğimiz influencer kişilerle de keyifli pek çok iş birliği mutlaka gerçekleştiriyoruz. Kendi özgün tarzı ile örtüşen özel tasarımlarımızı böylece daha interaktif bir platformda da sunmuş oluyoruz. Aynı şekilde, yeni başlamış olduğumuz H&M Moda Haberleri ile en güncel koleksiyon haberleri, duyurular, fırsatlar ve dünya moda sahnesinde ilham verici trendler haftalık olarak bültene üye olan müşterilerimizle e-mail yoluyla paylaşılmaktadır. H&M müşterilerinin akıllı telefonlarıyla kolaylıkla kullandıkları moda rehberi olan H&M mobil uygulaması da, mağazalara gelmeden önce istek listesini oluşturabilecekleri ve en yeni ürünleri görebilecekleri bir platform olmaktadır.

63


PERAKENDE

Dijitalleşmek

çağımızın en büyük gereksinimi… “Tüketici, kendini sosyo-kültürel ortamın ve dijital çağın etkisiyle bir yeniliğin, bir değişimin içinde buluyor ve bu değişime ayak uydurmak için ihtiyaçlarını karşılayabilen dağıtım kanallarına yöneliyor” açıklamasında bulunan İGS Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Yılmaz, “Bu durum, sizi zaten ister istemez bir değişiklik yapmaya zorluyor” dedi.

64

Tüketici davranışlarının değişmesiyle birlikte markalar da bu değişime ayak uydurmak adına çeşitli çalışmalar yapıyor. Peki, değişen tüketiciyle birlikte değişen perakende trendleri neler? Markalar değişimi yakalamak için neler yapıyor? Dünyada hızla değişen ve bir o kadar da karmaşık bir rekabet içinde bulunan perakende sektöründen söz ediyoruz. Yani işimiz kolay değil… Tüketici, kendini sosyo-kültürel ortamın ve dijital çağın etkisiyle bir yeniliğin, bir değişimin içinde buluyor ve bu değişime ayak uydurmak için ihtiyaçlarını karşılayabilen dağıtım kanallarına yöneliyor. Bu durum, sizi zaten ister istemez bir değişiklik yapmaya zorluyor. Ülke genelindeki satış raporları ve mağaza yöneticileri ile yapılan toplantıları birlikte değerlendirip sahanın nabzını tutuyoruz. Çünkü müşteri, sizlere yapılacakların listesini veren en doğru kişidir. Biz klasik erkek giyimin öncü

markalarından biriyiz. Bu nedenle yapacağımız her yeniliği, hedef müşteri kitlemizi göz önünde bulundurarak yapmak zorundayız. Çoğunluğunu Y ve Z kuşağın oluşturduğu tüketiciyi yönetmek ve aradaki iletişimi koparmamak adına markalar ne gibi projeler üretiyor? Y ve Z kuşak tüketici nasıl yönetiliyor? Mevcut müşteri kitlemizin yüzde 43’ünü oluşturan Y kuşağı (1981-2000), en rahat ve hızlı iletişime geçebildiğimiz bir kuşak. Özellikle sosyal medya hesaplarımızdan yaptığımız paylaşımlarda en çok

etkileşimi Y kuşağından alıyoruz. Bu yaş grubu sizi daha benimsiyor ve sizlerle birlikte hareket etmeyi seviyor. Tebrik ederken ne kadar mutlu oluyorlarsa, tenkit ederken de bir o kadar acımasız oluyorlar. Aramızdaki iletişimi sosyal medya üzerinden korumaya çalışıyoruz. Markamız bünyesindeki hiyerarşik yapıda, yöneticilerimizin yüzde 75’i bu yaş aralığında. Genç bir kadroya sahip olmamız, Y kuşağıyla iletişim kurmamızı kolaylaştırıyor. Hedef müşteri kitlemizi yönetmek yerine müşterilerimizden gelen geri dönüşlere göre hareket etme fikrini daha çok benimsiyoruz.

Çağı yakalamanın en önemli koşullarından biri de dijitalleşmektir. Peki, sizin dijital mecraya yönelik çalışmalarınız neler? Dijitalleşmek, dijital mecraları etkin kullanmak çağımızın en büyük gereksinimlerinden… Bunu göz ardı etmemek lazım. Bugün en etkin kullandığımız dijital mecraların başında, sosyal medya ve adwords reklamları geliyor.



PERAKENDE

Kiğılı Çağın Trendi Moda perakendesinin kurucuları arasında yer alan Kiğılı bu yıl 2016-17 Kış kreasyonu ve #DegisimKigilida sloganıyla erkek modasına yeni bir soluk getirdi.

66

P

Dijitalin Peşinde

erakendenin öncü markası Kiğılı, 2016-17 Kış Koleksiyonu’nda stil sahibi şehirli erkeğin güçlü, yenilikçi yanını ortaya çıkaran tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Geleneksel çizgilerin modern dokunuşlarla kuvvetlendirildiği koleksiyonda, doğal tonlar, yoğun maviler ve zengin sonbahar tonları ön plana çıkıyor. Dünya trendlerini yansıtan geometrik tekrarlı ve dama desenler bu sezon erkek giyiminde maskülenliğin dışa vurumunu yansıtıyor. Kiğılı erkeğinin tutkuyla bağlanacağı koleksiyonda daha sportif, daha genç ve zengin renk tonlarıyla benzersiz bir görünüm yaratan “slim fit” kalıplar

dikkat çekiyor. Ceketlerden pantolonlara, gömleklerden yeleklere tüm ürün gruplarına yansıyan grafik dama, geometrik tekrarlı desen ve devetüyü, gri ve lacivertin açıktan koyuya doğru giden renk tonları koleksiyonun güçlü, modern ve genç duruşunu destekliyor. Yeni sezonun kumaş trendi “kaşmir”, “kadife”, “yün” ve “patchwork” görünümlü yüzeyler Kiğılı’da şık tasarımlara dönüşerek hem ofiste hem de günlük hayatta rahat kullanım sağlıyor. Kiğılı, bugün Türkiye genelinde 67 ilde, 225 mağaza ile müşterilerine kaliteli hizmet vermeye devam ediyor. Perakende sektöründe birçok ilke imza atmış Türkiye’nin erkek giyim markası Kiğılı, yine bir ilk-

le müşterilerine Facebook Dükkan’dan alışveriş yapma imkanı sunuyor. Dinamik yapısı ile sosyal medyada farklı kanalları aktif olarak kullanan Kiğılı, Türkiye’de ürün etiketleme yöntemi ile Facebook üzerinde satış yapan ilk erkek giyim markası olma unvanını elde etti. Kiğılı aynı zamanda Instagram’ın Insta Stories özelliğini kullanarak satış yapan ilk markalardan biri oldu. Türkiye genelinde 67 ilde, 225 mağaza ile müşterilerine verdiği kaliteli hizmeti dijitale de taşıdı. Son yıllarda rahat ve spor koleksiyonları ile dikkat çeken Kiğılı, dünya trendlerini takip eden tasarımları ile hazırladığı yeni imaj videosunu #DegisimKigilida sloganı ile yayınladı. #DegisimKigilida sloganı ile hazırlanan videoda 10 yetenekli dansçı, tüm zamanların en çok sevilen şarkılarından olan Vaya Con Dios grubunun hareketli ve keyifli “Nenanana” şarkısının Kiğılı uyarlaması ile performans sergiliyor. Üç haftada 3 milyon 500 bin izlenme sayısına ulaşan Kiğılı’nın yeni imaj videosu hem internet sitesindeki trafiği 3 katına çıkardı hem de ciroya yüzde 50 oranında artışla etki etti.


PERAKENDE

FLO’dan 2017 yılında 130 yeni mağaza FLO Mağazacılık Türkiye’de ayakkabı sektöründe liderliğini sürdürürken, uluslararası büyümeye ve sektöre yaptığı yatırımlara hız kattı.

Türkiye’de 50 yıllık deneyimiyle ayakkabı perakende sektörünün lideri olan FLO Mağazacılık, 2016 yılının ilk 9 ayında ortaya koyduğu yüzde 28 büyüme performansıyla perakende sektöründe önemli bir başarıya imza attı. ‘2023 yılında Türkiye’den çıkacak 10 global markadan biri olma hedefi’ doğrultusunda, 2012 yılında İtalyan ayakkabı markası Lumberjack’i bünyesine katan; ardından bu yıl, Almanya’nın en önemli yatırım fon şirketlerinden biri olan Capiton AG ile birlikte Alman ayakkabı perakende devi Reno’yu satın alan FLO Mağazacılık, Avrupa’nın en büyük ayakkabı perakende platformlarından birine de sahip oldu. Yakın coğrafyada bölgesel liderlik hedefiyle mağazacılık

çalışmalarını sürdüren FLO Mağazacılık, 2017 yılında çevre ülkelerdeki FLO mağaza sayısını 100’e ulaştırmayı hedeflerken, Avrupa’da ise bu yılın başında satın aldığı Avrupa’nın en büyük ikinci ayakkabı perakende markası Reno ile büyüyecek. Son 5 yılda mağazacılık ve üretim için yaklaşık 220 milyar TL yatırım yapan Türkiye’nin ayakkabı perakende devi FLO Mağazacılık, yurt dışındaki atılımlarının yanı sıra 2016 yılı içerisinde 80 milyon TL’ye ulaşan perakende yatırımlarıyla da yüzde 28 oranında büyüme sergiledi. 2016 yılını geride bırakırken, yılsonu için belirlenen yüzde 30’luk büyüme hedefine de ulaşacaklarını açıklayan FLO Mağazacılık CEO’su Burak Övünç, “2016 yılını sonlandırırken, ilk 3

2017 YILINDA 130 YENİ MAĞAZA AÇILIŞI İLE TÜRKİYE VE YAKIN COĞRAFYADA 600’E YAKIN MAĞAZA FLO Mağazacılık’ın 2017 hedefleri hakkında da bilgilendirme yapan Övünç, önümüzdeki yıl, yurt içinde 40 FLO ve 45 Sport in Street, yurt dışında da 45 FLO olmak üzere toplam 130 tane yeni mağaza açacaklarını kaydetti. Övünç sözlerini şöyle sürdürdü: “2017 yılında açacağımız yeni mağazalarımızla Türkiye’de 400’e yakın FLO mağazamız olacak, satış alanımızın ise 280 bin metrekareye ulaşmasını hedefliyoruz. Yurt dışında ise 15 ülkede 100 FLO mağazasına ulaşmayı amaçlıyoruz. Yine Türkiye’deki bir diğer perakende markamız Sport in Street mağazalarımız ise 2017 yılı sonunda yaklaşık 100 mağazaya ulaşacak. Avrupa pazarında ise gücümüze güç katan Reno markasıyla 500’ün üzerinde mağazamız var, burada da verimliliğe odaklanacağız. Lumberjack markamızla da iddiamızı sürdüreceğiz. 2017 yılı sonunda, Lumberjack’in bağlı olduğu Brand Park ile İtalya’nın yanı sıra Fransa, İspanya, Yunanistan ve diğer Avrupa ülkelerinde yaklaşık 2 milyon çift Lumberjack satışı gerçekleştirmeyi öngörüyoruz.”

çeyrek rakamlarımızın gelecek yıl için son derece umut verici olduğunu görüyoruz. Perakende sektörü, tüm süreçlerden direkt olarak etkilenen ve tüketicinin tepkilerini en hızlı gördüğümüz sektörlerin başında geliyor. Ülkemiz için kolay bir 2016 yılı geçirmedik ancak FLO

Mağazacılık olarak yılı başarılı bir şekilde kapatıyoruz. Bütün bir yıl boyunca yatırımlarımızı azaltmadık hatta sürekli gaza bastık. Göstergeler ne olursa olsun, önce ülkemize sonra da kendimize güveniyoruz ve hızla büyümeye devam ediyoruz” diye konuştu.

67


PERAKENDE

Sporun her alanına yoğunlaşmış, uzman bir marka… Spor perakendesinin büyüme potansiyelini yüksek gören ve perakende sektörü içerisinde daha da gelişeceğine inanan Ender Spor Fitness Satış Direktörü Yakup Çam, büyürken tek tip iş modeli oluşturulmamasına dikkat edilmesinin altını çizerek, “Şu an pek çok firma trendlere göre hareket ettiğinden adeta kimliksizleşiyor. O nedenle sektörde kimliğiyle ayrışmış ve iş modelini çok iyi oturtarak, kendini ifade etmiş bir iki tane firma var” dedi. Bu yıl Ender Spor’un 45.yılıydı… Peki, 45. yıla özel yapılan çalışmalar var mı? Ülkemizde yaşanan olaylar ve varolan problemlerden ötürü aslında pek bir şey yapamadık, hatta yapmayı tercih etmedik dersek daha doğru olur. Böylesi bir ortamda kutlama ya da şölen havasında bir şeyler yapmak çok da şık olmazdı. Bu süreçte daha çok özel kampanyalarla müşterilerimizi aktif tutmaya çalıştık diyebiliriz. Ender Spor’un bu yıl için e-ticaret yatırımları olacaktı. Peki, bu yatırımlara yönelik çalışmalar ne durumda? Dijitalleşme açısından neler yapıldı? Dijitalleşme açısından baktığımızda, yeni bir e-ticaret sayfamız olacak. Alt yapısı yüzde 90 oranında tamamlandı diyebilirim. Ancak şu an entegrasyon sürecinde, bu sene bitmeden faaliyete geçmesini planlıyoruz. Bununla birlikte halihazırda bir online satışımız var zaten. Sadece kendi online sayfamızda değil, diğer e-ticaret kanallarında da yer alıyoruz.

Öte taraftan özellikle spor müsabakalarında sponsorluklar da yapıyorsunuz diye biliyoruz. Evet, Ender Spor olarak çoğunlukla federasyonlarla anlaşmalarımız oluyor. Mesela 2008-2014 yılları arası Uludağ’daki kayak eventlerine sponsorluk yaptık. Ayrıca basketbol liginin yıllardır resmi maç topu sponsoruyuz. Yine geçmiş dönemlerde voleybol, hentbol, yüzme ve buz pateni federasyonlarıyla çalışmalarımız oldu. Aslında bakarsanız, sporun her dalına bir şekilde katkı sunmaya çalıştık. Peki, Ender Spor’a baktığımızda bir tarafta ithalat, distribütörlük diğer tarafta perakende tarafı söz konusu. Peki, Ender Spor’da hangisi daha ağır basıyor? Aslında her iki tarafta bizim için önemli, bu nedenle hiç o şekilde ayırmıyoruz. Bizim şöyle bir görüşümüz var; ‘Ender Spor olarak her zaman en iyi malzemeyi sunmalıyız…’ Ender Spor tarafından satışa sunulan ürünler, kendi alanındaki en üst düzey markalardır. Sıradan herhangi bir ürünü getirmiyor ya da üretmiyoruz. Hazır üretime değinmişken Ender Spor olarak, kendi ülkemizde de yüksek potansiyelde üretim gerçekleştirdiğimizi söyleyebilirim. Çünkü bazı ürünler gerçekten ülkemizde daha iyi yapılabiliyor. Bugün masa tenisi basit bir spor gibi gelebilir size fakat çok fazla teknik malzemeye ihtiyaç duyulan bir spor dalı. Ender Spor, sektörün daha çok bu yönüne ağırlık veriyor aslında. Sporla ciddi bir şekilde uğraşan kesme hitap etmeye çalışıyoruz. Kendimizi sadece distribütör, perakendeci ya da toptancı gibi sınıflandırmaya sokmuyoruz. Biz bir spor firmasıyız.

68


PERAKENDE

Bunun hem hizmetini sağlıyor hem de ürününü tedarik ediyoruz. Bunu da hem bayi, hem online hem de mağazacılık gibi satış kanallarımız vasıtasıyla gerçekleştiriyoruz. Dolayısıyla hepsi bizim için bir bütün…

yapı sorunu... Gerçek anlamda spor eğitimi almıyoruz, ne bir anatomi ne de bir biyoloji eğitimi almadık mesela. Ayrıca çevresel koşullarımız da yine bu disiplinin oluşmamasında bir etken olarak karşımıza çıkıyor.

Spor perakendesinin geleceğini nasıl görüyorsunuz? Şu durumda sizce mağazalaşmak mı gerekiyor yoksa mevcut durumu korumak mı? Bu sorunun çok fazla cevabı var aslında. Bu tamamen ne yapmak istediğinizle, nereye gitmek istediğinizle ve kendinizi nasıl pozisyonlandırdığınızla alakalı… Spor perakendesinde birçok oyuncu var. Bu oyuncuların hepsi size aynı tarzda gelebilir belki ama bana göre hepsi birbirinden farklı kulvarlarda... Hepsinin çok farklı karakteri, yapısı ve yoğunlaştığı farklı alanlar var.

Perakende sektöründe sürekli konuşulan bir konu var: Eğitimli iş gücü… Spor perakendesinin diğer alanlara göre daha fazla bilgi gerektiren bir alan olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle çalışacak personel çok önemli… Sizin buna yönelik düşünceleriniz neler? Ender Spor eğitimli işgücüne yönelik neler yapıyor? Çözümü nasıl buluyorsunuz? Sunmuş olduğumuz ürünlerin çok fazla değişkenliği ve özelliği var. Özellikle kayak gibi zor, meşakkatli ve bilgi gerektiren spor dallarından bahsediyoruz. Kıyafetinden tutun da kullanılan kızağa kadar her biri ayrı özelliğe sahip… Dolayısıyla biz malzemeleri branşlaştırdığımız gibi çalışanlarımız da branşlaştırma yoluna gidiyoruz. Örneğin, kayağa belli bir spesifik grup bakar ve onlar artık kayak da uzmanlaşmıştır.

Spor perakendesi potansiyeli yüksek olan bir sektör ve perakende içerisinde de büyümesini sürdürecek bana göre. Ancak büyürken tek tip iş modeli oluşturmamaya dikkat etmek gerekiyor. Şu an pek çok firma trendlere göre hareket ettiğinden adeta kimliksizleşiyor. O nedenle sektörde kimliğiyle ayrışmış ve iş modelini çok iyi oturtarak, kendini ifade etmiş bir iki tane firma var diyebiliriz. Türk toplumu spora daha yeni yeni alışıyor. Spor yapma disiplini hala yok ama eskiye nazaran daha iyi durumda. Tabi Avrupa ülkeleri ile kıyasladığımızda arada hala uçurum diyebileceğimiz farklar söz konusu... Ancak bu disiplini kazanamamamızın da nedenleri var. Birincisi alt-

Bizim iş modelimizde karlılık hazır giyime oranla daha düşüktür. Dolayısıyla spor perakendeciliğinde faaliyet gösteren firmaların kira konusunda biraz daha dikkatli olmaları gerekiyor. Zaten, kira bedeli yüksek, pahalı olarak nitelendirebileceğimiz AVM’lerde çok fazla multi-brand markaları göremezsiniz, olanlar da belli başlı markalardır. Çünkü spor mağazalarının yönetilmesi de güçtür. Çok fazla ürün çeşitliliği olduğu için bunların takibi kolay olmuyor. Tekstil ürününü sezon sonunda indirime giriyor ve tüm ürünler stoklardan eritilebiliyor. Ancak biz de sezon sonu olmayan pek çok ürün mevcut. Örneğin tenis raketini sezon indirimine sokup da satamazsınız. Yeni mağazalara gelindiğinde, Ender Spor olarak biz aşağı-yukarı mağazanın ne kadar ciro yapılabileceğini bilir, küçük hatalarla tah-

min edebiliriz. AVM’nin giriş ve çıkışlarını analiz ederiz, o bölgeyi iyi bir gözden geçirip, spor alışkanlıklarına ya da nüfus potansiyeline bakarız. Yine AVM’nin civarındaki tesisleri gözden geçiririz. Tüm bu süreçlerden sonra artık bizim için kira maliyeti çok önemlidir. Her ikisinin dengede olduğunu hissettiğimiz noktada projede yer almaya çalışırız. Kısacası inanmamız önemli… Tabi bu tarz karar alındığında ülkenin genel havasını göz ardı etmemek lazım. Son olarak 2017 planlarınızdan kısaca bahsedelim… Bizim temel görevimiz belli başlı gruptaki operasyonlarımızın devamlılığını sağlamak. Zaten Ender Spor, faaliyet gösterdiği çoğu segmentte üst noktada çalışmalarını sürdürüyor. Spesifik mağazacılıkla ilgili soruyorsanız, çok fazla atılım planımız yok. Ancak çok iyi bir fırsat çıkarsa mutlaka değerlendiririz.

Biz tüm bu koşulları göz önünde bulundurarak işe alım süreçlerini gerçekleştiriyoruz. Müşteri geldiğinde doğru soruları sorarak ve ihtiyaçlarını analiz ederek, bu ihtiyaçları karşılayacak uygun ürünü ona sunmaya çalışıyoruz. AVM’lerdeki kiralamalar hakkında ne düşünüyorsunuz? Projeleri neye göre seçiyor ve ayırt ediyorsunuz?

69


PERAKENDE

KIKO Milano’nun Türkiye’deki

mağaza sayısı yediye yükseldi

Kozmetik ürünlerinde tüm ihtiyaçlara yanıt veren sonsuz renk yelpazesi ve yenilikçi yaklaşımı ile kadınların kalbini fetheden İtalyan kozmetik markası KIKO Milano, Buyaka Alışveriş Merkezi’nde açtığı yeni mağazası ile Türkiye’de 7 mağazaya ulaştı.

70

M

oda ve tasarımın kalbinin attığı Milano'nun heyecan verici stilini ve günün yükselen trendlerini tüm kadınlar için erişilebilir hale getiren KIKO Milano, İstanbul Capacity, İstinyePark, Tepe Nautilus, Forum İstanbul, Ataşehir Watergarden ve Bursa Zafer Plaza’nın ardından yedinci mağazasını 19 Kasım’da Buyaka Alışveriş Merkezi’nde açtı. KIKO Milano, farklı ve enerjik mimarisi ile dikkat çeken Buyaka Alışveriş Merkezi’ndeki yeni noktasında, markanın birbirinden renkli kozmetik ve cilt bakımı ürünlerinin yanı sıra dönemsel olarak sınırlı sayıda üretilen özel koleksiyonlarını da stil sahibi kadınlarla buluşturacak.

Ürün ve koleksiyonlarını, sosyal fenomenlerden, sokak modasından, bloglardan, gösteri, moda, yiyecek ve tasarım dünyasından esinlenerek hazırlayan KIKO Milano’nun Türkiye Ülke Direktörü Deniz Karadağ, “Türkiye’de kozmetik pazarına yaklaşık bir yıl önce girmiş bir marka olarak, bu kısa zamanda yedi mağazaya ulaşmanın mutluluğu

içerisindeyiz. 2017 yılında da aynı hızla, farklı şehirleri de ağımıza katarak büyümeye devam edeceğiz. İstanbul dışında açtığımız ilk mağazamız olan Bursa mağazamızı, 2017’nin ilk aylarında Ankara ve İzmir takip edecek. KIKO Milano ekibi olarak herkesi renkli ve eğlenceli kozmetik dünyamıza bekliyoruz” dedi.



PERAKENDE

Koşmaya hazır mısın? 44 ülkede 4 bin 500’den fazla mağazasıyla dünyanın en büyük zincir perakendecilerinden olan INTERSPORT, koşu takımı INTERSPORT Türkiye Running Team ile sporu size getiriyor. Intersport Türkiye Running Team hakkında bizlere kısaca bilgi verir misiniz? Etkinliğin kapsamı nedir? Bildiğiniz gibi Intersport 44 ülkede 4 bin 500’den fazla mağazasıyla dünyanın en büyük zincir spor perakendecisi. Amacı ise sporu insanlara götürmek… Intersport Türkiye Running Team bu amaçla kurulan, Intersport’un koşu takımı. İki yılı aşkın süredir düzenli olarak antrenmanlar yapan takıma kayıt olarak sporcular koşu antrenmanlarına ücretsiz katılabiliyor. Her hafta yapılan antrenmanlara yaklaşık 50-70 kişi katılıyor. Sporcular, performanslarını düzenli olarak artıracak şekilde, birebir hocalarımızdan tavsiyeler alarak kendilerini geliştiriyorlar ve en önemlisi çok keyifli zaman geçiriyorlar. Gerçekleştirilen etkinlik ile koşu takımına sunulacak hediye, kampanya ve avantajlardan kısaca bahseder misiniz? Koşu takımımızın başında Team Kronos olarak da bilinen, alanlarının duayen iki ismi: Faruk Kar ve Utkuer Yaşar var. Kendileri sporcularla birebir ilgileniyor. Performansları, gelecek hedefleri, küçük sakatlıkları vb. her türlü konuda profesyonel bir danışmanlık sunuyorlar. Dolayısıyla bu takımın en büyük faydası; bu iki

72

isimle birebir idman yapmak ve kendini bu düzenli ekip ile haftadan haftaya geliştirme şansı ve motivasyonu yakalamak. Elbette Intersport olarak biz de sporcularımıza indirim çekleri, yurt dışı maraton gezileri, yurt içi maratonlarda katılım desteği, kürsü yapan sporcularımıza küçük hediyeler vb. şekillerde sürprizler yapıyoruz. Bu yoğun çalışmalar sonunda, sporcularımız çeşitli yarışlarda Intersport Ruuning Team’i temsil ederek kürsü yaptıklarında da büyük gurur duyuyoruz. Koşu takımına katılmak isteyenler neler yapmalı? Mesela başvurular nerelerden yapılıyor? Koşu takımına katılmak isteyen İstanbullular; Facebook’ta bulunan Intersport Türkiye Running Team sayfasını takip edebilirler. Burada antrenman takvimi yayımlanıyor. Tek yapmaları gereken belirlenen yer ve saatte orada olmak. Üstelik ocak ayında Ankara’da bir takım oluşturarak orada da koşmaya başlayacağız. Bunun da duyurusunu Facebook hesabımızdan yapacağız. Antrenmanlarımızdan keyifli kareleri paylaştığımız @intersportrunningteam isimli bir de Instagram hesabımız var.

Başvuru için herhangi bir kriter arıyor musunuz? Koşmak isteyen herkes bize katılabilir, elbette kendi doktorlarından aksi bir durum belirtilmediği sürece... Her antrenmanda ortalama 12 km koşuyoruz. Bu ciddi bir performans; ancak katılımcıları kondisyon durumlarına göre 4-5 farklı tempo grubuna ayırarak çalıştırıyoruz. Böylece farklı performanstaki sporcular farklı hedefler ile daha motive olarak ve daha verimli çalışıyorlar. Yeni başlayanlardan ileri seviyeye kadar her seviyede koşucuya açığız. Peki, etkinlik tam olarak ne zaman gerçekleşecek? Etkinliklerimiz her Çarşamba saat 20:00’de İstanbul Maltepe Sahil Atletizm Pisti’nde gerçekleşiyor. Ancak bazen hafta sonu sabah Caddebostan sahilinde koşup arkasından güzel bir kahvaltı ziyafeti çektiğimiz de oluyor. Üstelik koşucularımız Intersport olarak sponsoru olduğumuz Aydos Patika serileri (26 Şubat-26 Mart) ve Cunda Ultimate (3 Haziran) etkinliklerine de katılabiliyorlar.


PERAKENDE

TCxDisplay multitouch müşteri ekranları alışveriş anında müşterilere etkileşimli alışveriş deneyimi sunarak ezberleri bozuyor. Kurulan yeni nesil yazar kasalar, mağaza içinde müşterilerin, istedikleri bilgi ve içeriklere erişmelerine imkan tanıyor. POS A.Ş.'nin Genius Open yazılımı sayesinde yeni nesil yazar kasalar, kasa personelinin işini kolaylaştırarak alışverişin kısa sürede sonlandırılmasını sağlıyor. Mudo müşterileri yeni nesil yazarkasalar sayesinde alışveriş için kasaya geldiklerinde kendilerine özel indirimlerden de faydalanabiliyorlar.

Alışveriş deneyiminde yepyeni bir dönem başlıyor!

Türkiye çapındaki Mudo mağazalarında kullanıma alınacak yeni nesil yazar kasalarla müşteriler ödeme için kasaya geldiklerinde interaktif deneyimler yaşıyor.

P

erakende sektörünün yenilikçi markalarından Mudo ile 20 yılı aşkın süredir perakende sektörü için donanım ve yazılım ürünleri sunan POS A.Ş., mağazada alışveriş deneyiminde çığır açacak bir iş birliğine imza attı. İş birliği kapsamında Mudo'nun “Birinci önceliğimiz müşteri memnuniyeti” yaklaşımıyla POS A.Ş.'nin yeni nesil yazar kasa teknolojileri bir araya geliyor. Yeni nesil alışveriş deneyimi için Türkiye çapındaki 117 Mudo mağazasına POS A.Ş. tarafından Toshiba multitouch TCxWave POS donanımı ve Toshiba TCxDisplay multitouch müşteri ekranları kuruldu. Türkiye'de ilk kez Mudo tarafından kullanılacak Toshiba TCxWave POS donanımı ve Toshiba

Mudo ile 20 yılı aşkın süredir birlikte çalıştıklarını hatırlatan POS A.Ş. Genel Müdürü Feridun Yuğaç konuyla ilgili şunları söyledi: “Alışveriş kavramı tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de değişiyor. Alışveriş deyince artık yalnızca bir alım-satım işleminden değil, bireysel ihtiyaçlara göre anında çözüm geliştirilen başlı başına bir deneyimden söz ediyoruz. POS A.Ş. olarak Toshiba'nın bu alandaki en yenilikçi ürünlerini 22 yıldır müşterilerimize sunuyoruz. Mudo'nun kullanacağı yeni nesil yazar kasalar sayesinde Mudo müşterileri de bu deneyimden faydalanabilecek, kendilerine anlık sunulan yenilikçi alışveriş deneyiminden faydalanabilecekler.” Mudo mağazalarında yaşanan dönüşümle ilgili konuşan Mudo Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Taviloğlu ise şu açıklamayı yaptı:“50 yıllık köklü bir marka olarak müşterilerimizin beklentilerini en iyi şekilde karşılamak ve perakendenin yeni teknolojilerine en hızlı şekilde uyum sağlamak önceliklerimiz arasında. Bu alandaki en yeni ve en gelişmiş teknolojilere yatırım yaparak, müşterilerimizin Mudo mağazalarında yaşadığı alışveriş deneyimini etkileşimli, hızlı, kolay ve avantajlı bir noktaya taşıyacağımıza inanıyoruz.”

73


PERAKENDE GÜNLERİ

'AVM'ler

Genç ve Dinamik Nüfusun Taleplerine Cevap Verebilmeli' MULTİ TURKEY YÖNETİM KURULU BAŞKANI KEMAL KAYA, AVM’LERİN TÜRKİYE’DEKİ GENÇ VE DİNAMİK NÜFUSUN TALEPLERİNE CEVAP VEREBİLECEK YAPIDA OLMASI GEREKTİĞİNİ VURGULAYARAK, SEKTÖR OLARAK MEVCUT AVM’LERİ DAHA VERİMLİ KILACAK YATIRIMLAR YAPMALARI GEREKTİĞİNİ SÖYLEDİ.

74

Türkiye'deki perakende sektörünün önde gelen oyuncularını bir araya getiren Perakende Günleri’ne bu yıl da yoğun bir katılım söz konusuydu İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda bir araya gelen sektör temsilcileri, sektörün mevcut durumunu ve geleceğini masaya yatırdı.

nüfusun taleplerini önceliklendirmeli ve stratejilerimizi buna göre belirlemeliyiz."

Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Multi Turkey Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Kaya, böyle önemli bir organizasyonun bu sene de ana sponsoru oldukları için büyük mutluluk duyduklarını belirterek, 16. kez düzenlenen Perakende Günleri'nin sektör için zihin açıcı ve geleceğini şekillendiren oturumlara ev sahipliği yapacağını söyledi.

Önümüzdeki dönemde daha küçük kiralanabilir alanlarla açılacak yeni AVM'ler göreceklerini ifade eden Kemal Kaya, sektör olarak İstanbul ve Ankara dışındaki büyük şehirlerde büyüyeceklerini belirtti. Kaya, sözlerine şöyle devam etti: "Rekabetin her geçen gün arttığı sektörümüzde sosyal hayatta çeşitlilik yaratan projeleri ve müşterilerin ilgisini çekecek farklı formatları hayata geçiren şirketler bir adım öne çıkacak. Bu dönemde mevcut AVM'leri daha verimli kılacak yatırımlara yönelmeliyiz ve teknoloji yatırımlarına öncelik tanımalıyız."

AVM sektöründe son dönem trendleri üzerine değerlendirmelerde bulunan Kaya, ülkedeki genç ve dinamik nüfusun taleplerine cevap vermeleri gerektiğinin altını çizerek şunları söyledi: "Satın alma gücü ve kişisel harcamalardaki artışa paralel olarak ülkemizdeki genç ve dinamik nüfus, artan bir oranda internet, mobil cihaz ve kredi kartı kullanıyor. Şu anda 79 milyonluk nüfusumuzun 42 milyonunda akıllı telefon var, 46 milyon kişi aktif bir şekilde internet kullanıyor. Sektör olarak bu

“DAHA KÜÇÜK KİRALANABİLİR ALANLARLA AÇILACAK YENİ AVM'LER GÖRECEĞİZ”

Perakende sektörünün ülke ekonomisinin dinamik ve stratejik gücü olduğunun altını çizen Kaya, sektörün iş yeri sayısı en fazla artan sektörler arasında ve kayıtlı istihdamı sağlayan sektörler arasında da ilk sırada yer aldığını ifade etti.



PERAKENDE GÜNLERİ

Koton’un global marka olma öyküsü Perakende Günleri’nin ikinci gün son oturumunun konuklarından biri de Koton’un Kurucu Ortağı ve Yönetim Kurulu Üyesi Gülden Yılmaz oldu.

K

oton’un Kurucu Ortağı ve Yönetim Kurulu Üyesi Gülden Yılmaz, markanın 25 metrekarelik bir mağazadan global oyunculuğa uzanan öyküsünü, 30

76

yıla yaklaşan bu yolculuktaki dönüm noktalarını ve kilometre taşlarını Perakende Günleri’nin ikinci oturumunda anlattı. Yılmaz, “Burası hep benim evimdeymiş gibi hissettiğim bir yer. O kadar güven

verici, sıcak ki gerçekten çok mutluyum şu anda… Evet, Kuzguncuk’ta 25 metrekare mağazada Yılmaz ile beraber başlattığımız yolculuk, bugün 27 ülkede 83 yurt dışında olmak üzere 486 mağazaya ulaşan bir organizasyon haline geldi. Kendimize vizyon olarak, müşterilerimize en zengin, en beğenilen ürünleri sunarak 2023 yılında 5 kıtada, en hızlı moda markalarından biri olmayı koyduk. Attığımız bütün adımların bu vizyona hizmet ediyor olması çok önemli. Bu vizyon çerçevesinde moda olmanın koşullarından biri ve öncelikli olanı da, en beğenilen, zengin koleksiyonlar… Son televizyon reklamlarımızdaki motto da buna hizmet ediyor aslında; ‘Moda Koton’da’. Bu motto, hem bol çeşidi, hem moda olmayı, hem beğenilmeyi içeriyor. Peki, ‘Moda Koton’da’yı nasıl başarıyoruz ve nasıl başaracağız? Moda, trendler… Bu kavramların yere sağlam basması için öncelikli gereksinim, buna uygun bir kültür ve özgürlük ortamını her zaman destekleyerek, şirket içinde yenilikçi bir ekosistemi yaratmak. Yeni trendler konusunda cesur olmak, zaman zaman risk alarak çalışanların yaratıcılıklarına hareket alanı bırakmak, kısaca modanın yeşereceği verimli ortamı oluşturmak ve desteklemek. Biz üst yönetim olarak buna çok önem veriyoruz. Yenilikçi, özgür çalışma ortamı moda felsefesi ve başarı için çok önemli ama

bununla beraber kadromuza gerekli imkanları da sağlamamız gerekiyor.

MODA KOTON’DA! Moda Koton’da çünkü bu bizim işimiz. Biz modayı okumakta, en yeni modayı, en yeni trendleri görüp, yaratmakta çok iyiyiz. Daha da önemlisi bunları seçip, ayıklama ve yorumlama tarafında da iyiyiz. Koton’un bir moda dili ve dokunuşu var. Bu, en son modayı sokaktaki akıp giden, soluk alıp veren, günlük hayat diliyle birleştiren bir yorum… Bu yüzden insanlar her zaman Koton’a hem en moda olanı hem de kendilerine göre bir şeyler bulmak için geliyorlar. Burada bir sentezleme bir göz var. Bu bizim yorumlama yeteneğimiz… Moda aynı zamanda yeni olan demek ama hızlı olan da aslında yenidir. Moda çok hızlı ve biz müşterilere tüm bu yenilikleri sunmakta iyiyiz. Diğer taraftan hızlı moda başlı başına bir oyun değiştirici oldu. Günümüzün hızla değişen dünyasında tüketiciler her gün yenilenmek istiyor. Mağazalarda bugün gördüklerini yarın görmek istemiyorlar. Koton müşterilerine her geldiklerinde yeni ürün sunarak, moda Koton’da iddiasını perçinliyor. Koton’da biz bir taraftan daha hızlı olmak için kendi hızımızla yarışıp, her gün yeni yöntemler bularak son trendleri ışık hızıyla mağazalarımıza ulaştırmaya çalışırken, diğer taraftan da modayı müşterilerimizin hayatlarına tarz ve güzellik ka-


PERAKENDE GÜNLERİ

tacak şekilde yorumluyoruz. Bu cümle Koton’un misyon cümlesi. Modayı kişiselleştirerek, müşterilerimizin hayatlarına tarz ve güzellik katmak… Biz onun için varız. O yüzden Koton Rusya, Dubai, Avrupa’daki mağazalarında özel koleksiyonlar yapıyor ve modayı farklı müşteri be-

ğenileri ve ihtiyaçlarına göre yorumlayarak benzersiz bir marka olmaya doğru ilerliyor.

“TÜRKİYE’DEN BİR GLOBAL MARKA ÇIKARACAĞIZ” Türkiye’de doğmuş ve hızla dünyaya yayılan bir marka olarak, burada sahip oldu-

ğumuz moda ekosisteminin bize kattığı avantajların altını çizmek istiyorum. İstanbul’un etrafında şöyle iki saate gidebileceğiniz bir çember çizdiğinizde yaklaşık 30 milyar dolarlık bir moda endüstrisine ulaşmış oluyorsunuz. Burası dünyada belli bir bölgede yoğunlaşmış, en kapsamlı, en yaratıcı moda endüstrisi aslında. Biz Koton’da bunu büyük bir avantaj olarak görüyoruz ve stratejilerimizde de bunlara büyük yer veriyoruz. Bu yüzden tedariğimizin yüzde 75’ini halen Türkiye’den yapıyoruz ve böylelikle hız ve moda konusunda öncü olabiliyoruz. Moda Koton’danın en önemli birleşenlerinden biri de, bulunduğumuzun bölgenin kuvvetli yanlarını avantaja çevirmek… Koton bu

anlamda gücünü Türkiye’den alarak, aynı zamanda Türkiye moda endüstrisine de hizmet ediyor. Lider olmak için çok yatırım yaptık ve yapmaya da devam edeceğiz. Gelen tepkiler, tüm yatırımlarımızın, müşteri tarafından karşılık bulduğunu gösteriyor. Bu da bizi modaya, yeniliğe, özgür ve yaratıcı çalışma ortamına daha fazla yatırım yapmak için yüzde 100 heveslendiriyor. Son olarak, iş bilgimiz, vizyonumuz, çabamız, tutkumuz, dün ve bugün burayı doldurmuş binlerce perakende gönüllüsünden ve müşterilerimizden aldığımız güç ile Türkiye’den bir global markası çıkaracağımızı bir kez daha sizin huzurlarınızda tekrar etmek istiyorum” dedi.

77


PERAKENDE GÜNLERİ

“Perakendenin dijital dönüşümünü birlikte gerçekleştirelim” Doğan Online ve hepsiburada Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner, “Hepsiburada’yı perakendenin kaldıracı, bir tamamlayıcısı olarak görüyoruz. Pazaryeri ile perakende sektörü için birleştirici dönüşüm sağlayan bir iş modeli sunuyoruz” dedi. Hanzade Doğan Boyner, Soysal tarafından Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda hepsiburada’nın ana sponsorluğunda düzenlenen Perakende Günleri organizasyonunun ilk gününde bir konuşma yaptı. Hepsiburada’nın hem Türkiye’nin hem de bölgenin en büyük e-ticaret operasyonu olduğunu belirten Doğan Boyner şunları söyledi: “Ayda 60 milyon kez ziyaret edilen ve müşterilerin 3 milyondan fazla tekil ürüne ulaşabildiği hepsiburada’yı perakende sektöründen ayrı konumlandırmıyoruz. Tam tersine hepsiburada’yı perakendenin kaldıracı, bir tamamlayıcısı olarak görüyoruz. Markalar bizi sadece bir online satış kanalı olarak değil aynı zamanda müşterileri ile etkin iletişim sağlayabilecekleri, dijital dönüşümü birlikte gerçekleştirebilecekleri bir kanal olarak görebilirler. Platformumuzu müşterilerin ve markaların hayatını kolaylaştıran bir oyuncu ve sektör için değer yaratan fırsat alanı olarak konumlandırdık.”

7 BİNDEN FAZLA MARKA VE İŞLETME PAZARYERİ’NDE Dijitalleşme konusunun büyük bir potansiyel taşıdığını ve Türkiye ekonomisinin önüne yeni fırsatlar çıkaracağını ifade eden Hanzade Doğan Boyner, hepsiburada olarak teknoloji ve alt yapı yatırımları ile dijital dönüşümle ilgili birçok konuyu çözdüklerini belirtti. Doğan Boyner sözlerini şöyle sürdürdü: “2015 yılında, sektörümüzde sinerji yarattığını düşündüğümüz Pazaryeri’ni hayata geçirdik. Perakende sektörü için birleştirici dönüşüm sağlayan bir iş modeli olarak kurguladığımız Pazaryeri’nde bugün 7 binden fazla markayı ve işletmeyi, milyonlarca potansiyel müşteri ile buluşturuyoruz.” Pazaryeri ile markaların dijital platformda kendilerini en iyi şekilde konumlandırmalarına yardımcı olduklarını söyleyen Hanzade Doğan Boyner, bunun için hepsiburada'nın tüm kabiliyetlerini markaların hizmetine sunduklarını ifade etti.

78

“KENDİMİZE AİT KARGO VE ÖDEME ŞİRKETİMİZ DE VAR” Hanzade Doğan Boyner e-ticaret ekosistemini büyüten son dönemdeki yatırımlarını da paylaşarak şunları söyledi: “100 bin metrekare büyüklüğünde akıllı operasyon merkezimizi 2015 yılında hayata geçirdik. Operasyon merkezimizde, 1.2 milyon adet ürün depolanmış durumda. ‘Hepsiexpress’ adındaki yeni bir hizmete daha başlıyoruz. Müşterilerimizin beklentilerini karşılamak amacıyla esnek teknoloji ve operasyon modeliyle eve teslimat şirketimizi kurduk. Platformlarımızla uyumlu çalışan, ödemleri kolaylaştıran ‘Hepsipay’ adlı yeni nesil güvenli ödeme çözümümüzü de bu yıl hizmete sunduk.” Hepsiburada olarak sürekli yenilikler yaptıklarını belirten Hanzade Doğan Boyner, “Müşteri beklentileri ile yeni nesil teknolojiler perakende sektörünü değiştirmeye devam edecek ve hiçbirimiz bu dönüşüme seyirci kalamayız” diye konuştu.


PERAKENDE GÜNLERİ

“Olmadan oldum demeyeceksin”

P

erakende Günleri 2016’nın kapanış konuşmacısı olan Esas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sabancı: “Merkez Bankası faizi yükseltti. Adana’da şehitlerimiz var. Birlik ve beraberlik zamanı. Benden bir ilham verici konuşma yapmam istendi. İçinde bulunduğumuz ortamlarda ilham vermek çok kolay değil. Ancak madem biz perakendenin, AVM’cinin liderleriyiz, bizim moralimizi bozmamamız ve ilham vermemiz lazım. Sadece böyle yaparsak arkamızdan gelenler olumlu etkilenir. Cesaret, açık sözlülük ve girişim. Konuşmamın başlıkları. Cesaret kelimesi Fransızca kökenli… Kalbin gücü demekmiş. Bunu bir meditasyon seansında öğrendim. Korkmayla alakası yok, cesur olmak gün ve gün, tam bize uyuyor. Beni anons eden genç kardeşim girişimci olarak çağırdı. Tevazu göstermiyorum. Evet, dünyanın en iyi girişimcisiyim. Bunların hepsi bir yana ben bir yana. Nasıl biliyor musunuz? Çünkü ben anne ve babamı doğru seçmişim. Hedeflerde cesur olacağız. İkinci konum; 10 bin saat çalış, 10 bin defa dene… Ancak o zaman olur. Ben kendimle ilgili bir örnek vereyim; 18 yaşında üniversiteye girdim. Sonra New York’a taşındım. İki sene önemli bir bankada çalıştım. Sonra önemli bir üniversitede finans masterı yaptım. Türkiye’ye dönmeden New York’ta parka bakan apartmanımda kendimi şöyle değerlendiriyordum: ‘Türkiye senin gibi bir evladı olduğu için çok şanslı. Niye? Yaş 25, genler tamam, iyi okumuşum, iyi tecrübem var.’ Türkiye’ye dö-

Perakende Günleri’nin ikinci gün son oturumunun konuklarından biri de Esas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sabancı oldu. nünce ne oldum biliyor musunuz? Akbank Bahçekapı Şubesi’ne veznedar. Küçümsediğim için değil; olmadan oldum demeyeceksin. Yani sokağı tanımak babamın en büyük katkılarından biriydi” dedi. Sözlerine “Tecrübe bazen bir dezavantaj oluyor. O nedenle evrilmeyi bilmemiz lazım. Müşterilerimiz evriliyor, biz de evrilmek durumunda kalıyoruz” diyerek devam eden Sabancı, “Evrilirken

misafirin ne istediğini anlamamız lazım. Mobile kayışta evrilmeyi yeteri kadar hızlı yapamadığımız açık ve net. Misafirin ne istediğini anlamazsan kendine göre ürün yaparsın ve işleri geliştiremezsin” açıklamasında bulundu. Ticareti temiz önemine vurgu yapan Sabancı, “Ne yaparsak yapalım temiz ticarete önem verelim. Babamla aramda geçen diyalog: ‘Baba’ dedim,

‘biz bir şeyleri yanlış yapıyoruz.’ ‘Neden oğlum?’ dedi. ‘Yatırım yapıyoruz, 30-40 milyon. Başkaları 2 milyar 3 milyar.’ Dedi ki, ‘Kim bunlar?’ İsimlerini söyledim. Babam hiçbirini tanımıyor. Sonra bana, 70’lerden kalma bir şeyler anlatmaya başladı. O zamanlarda bir sürü isim vardı. Onların da hiçbirini ben tanımıyorum. Kalıcı olalım ama birlik ve beraberliğimizi yitirmeyelim” dedi.

79


PERAKENDE GÜNLERİ

Perakende Güneşi 2016 Ödülleri Sahiplerini Buldu

Perakende sektörünün en prestijli ödülü olarak kabul edilen “Perakende Güneşi Ödülleri” sahiplerini buldu. Perakende Güneşi Ödülleri’nde ‘Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nün sahibi Tekin Acar Cosmetics Yönetim Kurulu Başkanı Tekin Acar oldu.

Perakende Güneşi 2016 Ödülü’ne hak kazananlar; * Yaşam Boyu Başarı Ödülü Tekin Acar-Tekin Acar Cosmetics Yönetim Kurulu Başkanı * Perakendeye Katkı Ödülü Her yıl başarılı ve özgün çalışmalarıyla sektörün gelişimine katkıda bulunan kişi ve kurumlarının ödüllendirildiği sektörün en prestijli ödülleri olan “Perakende Güneşi Ödülleri” Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşen törende sahiplerini buldu. ‘ATÜ Özel Ödülü’ ‘Perakendeye Katkı Ödülü’, ‘En Başarılı Profesyonel Yönetici Ödülü’, ‘Genç Liderler Ödülü’, ‘En Başarılı Sosyal Medya Kullanım Ödülü’, ‘En Başarılı İnsan Kaynakları Uygulaması Ödülü’ , Yaşam Boyu Başarı Ödülü kategorilerinin ödüllendirildiği tören, perakende sektörü ve iş dünyasının önde gelen isimlerinin katılımıyla gerçekleşti. Perakende sektörüne yönelik etkinlikleri ile fark yaratan, katma değer sağlayan ve sektörü aynı çatı altında toplayan Soysal tarafından düzenlenen Perakende Günleri “Perakende Güneşi Ödülleri” ile sona erdi. Her yıl olduğu gibi sektörden gelen yoğun katılım sonrasında ayrıntılı ve titiz bir süreçle belirlenen ödüller 7 ayrı kategoride verildi. Perakende Güneşi Ödülleri’nin en önemli ödüllerinden biri olarak kabul edilen ve sektöre yıllarca hizmet eden başarılı isimlere verilen Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nün sahibi ise bu yıl Tekin Acar Yönetim Kurulu Başkanı Tekin Acar oldu.

Metro Toptancı Market Türkiye * ATÜ Özel Ödülü Tasarım Tomtom TOMTOM Gardens

* Genç Liderler Ödülü Burak Çelet Desa Ceo’su * En Başarılı Profesyonel Yönetici Ödülü Uğur Demirel-Şok Marketler, CEO * En Başarılı Sosyal Medya Kullanımı Ödülü Altınyıldız Classics * En Başarılı İnsan Kaynakları Uygulaması Ödülü İpekyol

80

Sokakta/



AVM

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde yaptığı AVM’lerin döviz yerine TL ile kiralanması çağrısına 1 haftada 6 AVM cevap verdi. Böylece 371 AVM’nin bulunduğu Türkiye’de TL ile kira alanların sayısı 112’den 118’ye yükseldi.

118 AVM kiralamayı TL üzerinden yapıyor

C

umhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde AVM yatırımcılarına “Kiraları TL ile alın” mesajı vermesinin ardından TL’ye geçen 6 AVM ile birlikte toplamda 118 AVM, kiralama çalışmalarını TL üzerinden yapıyor. 371 AVM’nin 118’i TL, 253’ü ise döviz üzerinden kiralama çalışmalarını yürütüyor. Geçiş konusunda çalışmalar yapıldığını belirten Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) Yönetim Kurulu Başkanı Hulusi Belgü, “AVM’lerin yüzde 70’i döviz üzerinden kira alıyor. Bu sorunu çözmek için yatırımcı, perakendeci ve hükümet yetkilileri ile görüşmeler yapıyoruz. Çünkü bu konuda bazı düzenlemelerin yapılması gerekiyor” dedi. Türkiye’de son 20 yılda artan AVM yatırımları bugün 53 milyar dolarlık büyüklüğe ulaştı. AVM kiraları, yönetimle-

ri ve perakendecileri son 10 yıldır karşı karşıya getiriyor. 2016’da döviz kurlarının yükselmesiyle yeniden başlayan tartışma geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türk Lirası çağrısıyla yeni bir boyut kazanmıştı. Bu çağrının ardından Nata Vega, ArenaPark, ArmoniPark, Kayseri Park AVM, Armada AVM ve Panora AVM kiralarını TL’ye çevirdiğini duyuran ilk AVM’ler oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kayseri’de bazı AVM’lerin hala dövizle kira aldığını öğrenmesinin ardından Artaş İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya’yı telefonla aramış, kiraları TL olarak almaları gerektiğini söylemişti. Bunun ardından açıklama yapan Süleyman Çetinsaya, “Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla birlikte grubumuz bünyesinde bulunan ArenaPark, ArmoniPark ve Kayseri Park alışveriş merkezlerimizde kiraları TL cinsine çevirdik” açıklamasını yapmıştı. Ortakları arasında Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun da bulunduğu Ankara’daki Armada ve Panora AVM de kiralarını TL’ye çevirdiğini duyurdu. Söğütözü İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, yaptığı açıklamada, Erdoğan’ın AVM kiralarının döviz yerine TL ile yapılması çağrısına kayıtsız kalmadıklarını ifade etti. Nata Holding Yönetim Kurulu Başkanı Namık Tanık ise Nata Vega AVM’de çağrıya destek vermek amacıyla dövizle yapılan kira sözleşmelerini TL’ye dönüştürme kararı aldıklarını bildirdi.

82



AVM

ArcadIum AVM yeni yıla hazır! “Yeni yıl coşkusunu yaşattığınız sürece alışverişi olumlu tetikleyebilirsiniz. Binamızın butik olması bu anlamda bizi güçlü kılıyor” diyen Arcadium AVM Müdür Yardımcısı Sevda Adalı Akbaşoğlu, “Alışverişin dışında da keyifli vakit geçiren ziyaretçilerimizin ilk tercihleri arasında yer alıyoruz ve bundan da oldukça mutluyuz” dedi.

2016 yılının sone ermesine sayılı günler kaldı… Peki, Arcadium AVM 2017 için neler planlıyor öğrenebilir miyiz? Hedeflerinizde neler var? 2016 yılında aramıza katılan birçok ulusal ve uluslararası markalarla marka karmamızı güçlendirdik. 2017 yılında da yine aramızda olmasını arzu ettiğimiz birçok marka ile anlaşmalarımızı sağladık. Büyüme hedeflerimiz devam ediyor. 2017 yılı içerisinde renovasyonumuz hızla devam edecek. Arcadium Cadde, Arcadium Mutfak ve Arcadium Meydan projelerimiz bölgemizde büyük yankı buldu ve ziyaretçilerimiz tarafından da kabul gördü. Bu durum bizleri oldukça mutlu ediyor. Değişimler ciro ve verimlilik anlamında da rakamlarımıza yansıdı. Yılbaşına yönelik etkinlik çalışmalarınız mutlaka vardır. Kısaca bu çalışmalar hakkında bilgi alabilir miyiz? Ziyaretçiyi neler bekliyor? Yeni yıl için AVM’lerin vazgeçilmezi araç kampanyamız başladı. 21 Kasım-19 Şubat tarihlerinde her 100 TL alışverişe 1 çekiliş hakkı kazandıran Mercedes kampanyamız devam ediyor. Yeni yıl için satış stantları ve eğlenceli atölyeler planlandı. Yeni yıl haftasında yine müzik şölenleri ve küçük hediyelerin dağıtılacağı bando gösterileri planlarımız arasında yer alıyor. Yine yeni yıla özel ünlü ressamlarla canlı performans gösterileri yapılmakta. Oldukça ilgi gören yağlı boya resim gösterileri 2017 yılı içerisinde de ziyaretçilerimizin de katılacağı atölyelerle devam edecek. Yıl boyu haftanın dört günü devam ettiğimiz piyano, solist ve gitar dinletilerimiz yeni yıla özel dinletilerle alışverişleri sırasında tüm ziyaretçilerimize keyifli anlar sunmaya devam edecek.

84


AVM

Son olarak, yılbaşı alışverişlerinde AVM’lerin etkisi nedir? Bu etki tüketiciye nasıl yansıyor? Her yıl farklı konseptlerle hediye alma imkanı sunduğumuz ziyaretçilerimiz için yıl sonu oldukça hareketli geçiyor. Yeni yıl coşkusunu yaşattığınız sürece alışverişi olumlu tetikleyebilirsiniz. Binamızın butik olması bu anlamda bizi güçlü kılıyor. Sıcak bir ortamda sosyalleşebilen ziyaretçilerimiz “Bir bakayım bugün neler var” diye evden çıktığında kendisini genellikle alışveriş merkezimizde buluyor. Alışverişin dışında da keyifli vakit geçiren ziyaretçilerimizin ilk tercihleri arasında yer alıyoruz ve bundan da oldukça mutluyuz.

85


AVM

Venezia Mega Outlet, Cannes’da düzenlenen MAPIC fuarında “En İyi Outlet Alışveriş Merkezi” kategorisinde ilk 3’e girdi.

Venezıa Mega Outlet

Venezıa Mega Outlet,

86

dünyada ilk 3’e girdi

Venezia Mega Outlet, dünyanın en iyi 3 outlet alışveriş merkezi arasına girdi. Perakendenin “Oscar Töreni” olarak nitelendirilen ve dünyanın en büyük uluslararası Perakende ve Gayrimenkul Fuarı MAPIC bünyesinde geleneksel hale gelen “MAPIC Ödülleri” bu yıl 20’nci defa sahiplerini buldu. Fransa’nın Cannes kentinde yapılan MAPIC fuarının ardından düzenlenen gala gecesinde Gürsoy Grup bünyesinde yer alan Venezia Mega Outlet, ünlü markaları geride bırakarak, dünyanın en iyi outlet alışveriş merkezi kategorisinde ilk 3 arasında yer aldı. Gala gecesine dünyanın en önemli perakende markalarının yöneticileri katılırken finalistler arasında yer alan Venezia Mega Outlet adına Venezia Mega Outlet ve Vialand Genel Müdürü Faruk Çizmecioğlu, Venezia Mega Outlet ve Vialand Kurumsal İletişim, Pazarlama ve Satış Genel Müdür Yardımcısı Özlem Ersoylu Mutluer ve Gürsoy Grup yöneticileri katıldı. “En İyi Yeni Alışveriş Merkezi”, “En İyi Perakende Dijital Stratejisi” ve “En İyi Yeni Perakende Tasarımı” konseptinin de içinde yer aldığı toplam 12 kategoride 2016’nın en iyilerinin ödüllendirildiği gecede Türkiye’den finale kalan tek AVM olan Venezia Mega Outlet, “Best Outlet Center” kategorisinde ilk 3’e girdi.

“VENEZIA MEGA OUTLET BAŞARISINI SÜRDÜRECEK” Venezia Mega Outlet Genel Müdürü Çizmecioğlu geceye ilişkin şöyle konuştu: “Venezia, Türkiye’nin en ayrıcalıklı perakende projelerinden. Çok genç bir marka olmasına rağmen kısa sürede dünyanın en etkili organizasyonu olan MAPIC’te bu ödülü alma başarısının altında Gürsoy Grubu’nun projeye verdiği önem ve projenin sunduğu ilkler yatıyor. Venezia Mega Outlet, iddialı başladığı perakende yolculuğunda, daha da iddialı ve konuşulan hizmetlere imza atmaya devam edecek. Gürsoy Grup bünyesinde yer alan Vialand Tema Park ve Venezia Mega Outlet, Türkiye’nin en özellikli ve en ayrıcalıklı iki markası olarak yurt dışında aldıkları başarılarla ülkemizi gururlandırırken, sundukları hizmet ayrıcalıklarıyla da hem İstanbulluların hem de İstanbul dışından gelen tüm ziyaretçilerin en fazla tercih ettiği lokasyonlar oluyor. Outlet perakendeciliğin en iyilerinden biri olan Venezia Mega Outlet, İtalyan mimarisinin dünyadaki en güzel örneklerinden biri olarak, İstanbul’da Venedik’teymiş gibi alışveriş keyfini, dünyanın ve Türkiye’nin en iyi markalarının Outlet mağazalarının en avantajlı fiyat seçeneklerini, San Marco Meydanı’ndaymış gibi keyifle zaman geçireceğiniz yeme içme ve eğlence alanlarını bir arada sunuyor.”


AVM

Marmara Forum'a IPRA'dan Büyük Ödül Hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projeleriyle öne çıkan İstanbul'un alışveriş ve eğlence merkezi Marmara Forum, '1 Lirayla Değişir Dünya' projesi ile IPRA Altın Küre Ödülleri’nde ‘Sivil Toplum Kuruluşları’ kategorisinde ödüle layık görüldü.

İstanbul’un alışveriş ve eğlence merkezi Marmara Forum, sosyal sorumluluk bilinciyle hayata geçirdiği “1 Lirayla Değişir Dünya” projesi ile Uluslararası Halkla İlişkiler Derneği (IPRA) tarafından her yıl düzenlenen IPRA Golden World Awards’ta (IPRA Altın Küre Ödülleri) Sivil Toplum Kuruluşları kategorisinde ödüle layık görüldü.

Koruncuk Vakfı iş birliğiyle hayata geçirilen proje kapsamında Marmara Forum’da kurulan interaktif panoya yapılan 1 TL bağışlar sayesinde toplamda 30 bin TL’nin üzerinde para toplandı ve bu para korunma ihtiyacı olan 100 çocuğa yardım olarak geri döndü.

Alışveriş Merkezi Müdürü Hakan Altın, kurum olarak sosyal sorumluluk projelerine ayrı bir önem verdiklerini belirterek, “1 Lirayla Değişir Dünya” projesi sayesinde korunma ihtiyacındaki 100 çocuğun dünyaları hakkında toplumda farkındalık yarattıklarını söyledi.

Bu yıl Katar’ın başkenti Doha’da yapılan ödül törenine katılan Marmara Forum

Altın, sözlerine şöyle devam etti: “Koruncuk Vakfı ile ortaklaşa hayata geçirdiğimiz

bu projeyi hedeflerimiz doğrultusunda başarıyla tamamlamanın gururunu yaşıyoruz. Proje kapsamında ziyaretçilerimizin bağışladığı 1 TL’ler sayesinde 100 çocuğun sağlık giderlerini karşıladık. Sosyal sorumluluk bilincini iş yapış süreçlerimizde önceliklendiren bir kurum olarak, bundan sonra da topluma dokunan projelere imza atmaya devam edeceğiz.”

87




Dünyanın en ışıltılı yılbaşı rotaları Yeni yıl beraberinde yeni umutları ve yeni keşifleri de getirir! Kişiye özel seyahat danışmanlığıyla, tatilleri unutulmaz anılara dönüştüren “Boutique Style” yeni yılda dünyanın en ışıltılı ve büyülü rotalarıyla adeta bir yılbaşı masalı yaşamaya davet ediyor!

SYDNEY

MANCHESTER Kişiye özel tercihler ve seçimlerle şekillenen, ayrıcalıklı seyahat danışmanı “Boutique Style”, yeni yılda heyecan verici, benzersiz, büyüleyici ve masalsı tatil deneyimleri yaşatmak için sizi bekliyor. Tamamen sizin hayalleriniz ve taleplerinizle şekillenen seyahatlere doğru yelken açacağınız “Boutique Style” ile 2017’yi karşılarken, yepyeni yerler, farklı kültürler keşfedecek, ışıl ışıl sokaklarda rengarenk yılbaşı pazarlarıyla, eşsiz müzik şovlarıyla ve vazgeçilmez yılbaşı balolarında yeni yıla girmenin keyfini yaşayacaksınız. “Boutique Style” ile bu yılbaşında dünyanın en özel rotalarının kapılarını aralayacak, seyahat etmenin keyfini unutulmaz deneyimlerle keşfedeceksiniz!


BRUSSELS

Avrupa’nın en özel şehirlerinde, renkli yılbaşı pazarlarını keşfetmek ve masalsı kutlamalara ortak olmak isteyenler için üç gün süren yeni yıl festivaliyle şatolar diyarı Edinburgh, 16. yüzyıldan beri “Noel’in başkenti” olarak tanınan Strasbourg, Almanya’nın sanat şehri, nam-ı diğer Küçük Paris Leipzig öne çıkıyor. 31 Aralık gecesi, geçen tüm seneyi yılbaşının klasikleşmiş Avrupa şehirlerinde geride bırakmak isteyenler için popüler yeni yıl rotalarından Paris, Londra, Barcelona, Berlin, Prag, RomaVatikan ve Viyana’yı da Boutique Style’ın sizin

için özel olarak hazırladığı turlar ve servislerle daha önce hiç keşfetmediğiniz deneyimlerle yaşayacaksınız. Yeni yıl coşkusunun ünlü festivallerini yaşamak ve eğlencesi bol bir kutlama yapmak isterseniz, her sene dünya çapında partilere ev sahipliği yapan New York, Rio, Sydney ideal… 2016’yı hızla geride bırakmak ve 2017’ye de yepyeni umutlarla, hızlı bir giriş yapmak diyenler içinse, coğrafi konumu itibariyle dünyada yeni yıla ilk giren Pasifik Adalar size benzersiz bir deneyim yaşatacak. Kişiye özel seyahat danışmanlığı ile fark yaratan ve ayrıcalıklı hissetmek isteyenlerin tercihi “Boutique Style” ile yeni yılda sadece size özel anılar, benzersiz deneyimler yaşamak için tek yapmanız gereken hayallerinizi anlatmanız ve sizin için hazırlanan tatilin tadını çıkarmak! STRASBOURG


Yeni nesil kahveciliğin

fark yaratan adresi “Federal Coffee Company-Australian Coffee Roasters” yeni yılı dünyanın en özel kahve bölgelerinden getirdiği çekirdekleri ve kışa en yakışan lezzetleri menüsüne ekleyerek karşılıyor! İştah kabartan lezzetleri ve fark yaratan sunumlarıyla, İstanbul, Ankara ve Adana’da vazgeçilmez kahve durakları olan Federal Coffee Company, mevsime yakışan yeni tatlarıyla lezzet fırtınası estirmeye devam ediyor. Perakende satışıyla yoğun ilgi gören, kahve severlerin aradığı tüm lezzetleri dünyanın en verimli kahve bölgelerinden getiren Federal Coffee Company, yumuşak içimli, meyve, şeker kamışı ve tropikal aromalı kahve çekirdekleriyle, yeni yılda kahve keyfini doruk noktalarında yaşatacak. Honduras Marcala bölgesinden gelen çekirdekler kadifemsi portakal notaları ve yumuşak içimiyle, Nicaragua’dan Limoncillo Pacamara daha ilk yudumda büyüleyecek olan çilek, şeftali ve tropikal aromalarıyla kahve severlerin gözdesi olacak. Yumuşak içimli ve 97 puanlık tadım notuyla kendini ispatlamış Panama Geisha-Hacienda La Esmeralda çekirdekleri, yasemin ve misket limonu aromasıyla kışa en yakışan lezzetlerden… Syphon demleme yöntemiyle, yeşil elma, limon, taze biberiye, kurutulmuş siyah üzüm, çubuk tarçın, taze zencefil ile hazırlanan, sadece Federal Coffee Company-Australian Coffee Roasters şubelerinde bulabileceğiniz kış çayının lezzetinin yanı sıra Federaller tarafından hazırlanışını izlemek de muhteşem bir deneyim olacak.

Yılbaşı Masalı

Seraf’ta

Anadolu Mutfağı’nın eşsiz yemekleriyle hazırlanan Seraf’ın yılbaşı sofrasında yeni yılı sevdiklerinizle karşılayın… Doğal, taze, sağlıklı malzemelerin buluşma noktası Seraf, özel günlerde hazırladığı sofralarla en özel anları unutulmaz kılmaya devam ediyor. Efsane Anadolu lezzetlerini şık ve nezih bir atmosferde sunarken misafirlerini yılbaşı sofrasında etkileyici bir konseptle ağırlıyor. Efsane Anadolu yemeklerinden biri olan hindi dolması Osmanlı’dan günümüze özel sofraların yemeği olmaya devam ediyor. Yılbaşı sofralarının geleneksel yemeği de olan hindi dolması Seraf’ta usta şeflerin özel tarifi ile unutulmaz bir lezzet haline dönüşüyor. Her biri yöresinden getirilen malzemelerle hazırlanan efsane Anadolu yemeklerinin adresi Seraf, hindileri doğal ortamda beslenen çiftliklerden temin ediyor. Hindi dolması hem görünümü hem de lezzetiyle yılbaşı sofrasında görsel bir şölen olarak ye-

rini alıyor. Bu lezzeti evine götürmek isteyenler ise önceden sipariş ederek Seraf lezzetini sofralarına taşıyor. Sofralar yeni yılda da en özel yemeklerle taçlanırken Seraf’ın olmazsa olmazları da masadaki yerini alıyor. Kaburga Dolması, Sac Tava, Keşkekli Kuzu İncik ile de özlenen lezzetler unutulmuyor. Modern ambiyansı, sıcak dekoru ile huzur veren bir atmosfer Seraf’ta yeni yıla sevdiklerinizle birlikte girin.



En eğlenceli yılbaşı 2017’nin İlk Işıkları Beluga’da! Şamdan 13’te Zengin menüsü, sıra dışı deniz mezeleri ve şık ortamıyla her geçen gün müdavimlerini artıran Beluga Fish Gourmet, yılbaşında sevdiklerinizle geçireceğiniz özel bir gece hazırlıyor. En zengin balık ve deniz mahsüllerini, sıra dışı deniz mezelerini deneyimli ekibi ve kalite odaklı servis anlayışıyla konuklarının beğenisine sunan, ünlü isimlerin de tercihi Beluga Fish Gourmet, yeni yılı eşsiz lezzetlerle birlikte karşılamak isteyen herkesi özel bir menüyle ağırlıyor. Yapılacak çekiliş sonucunda ise konuklara Seldie Anti-Aging Spa&Wellness’dan cilt bakımı, spa masajı ve himalaya tuz terapisi, Tegmos’tan 2 adet Samsung marka tablet, Doluca, Kavaklıdere ve Erzin Pırlanta’dan da sürpriz hediyeler dağıtılacak.

YILBAŞI GECESİNİN GÜÇLÜ İSMİ! Sahne performanslarıyla ünlenen ve uzun yıllardır müziğin içinde yer alan Nicole, Jazz, rock, latin, R&B, blues ve pop gibi birbirinden farklı tarzlarda seslendireceği şarkılarıyla konuklara müzik ziyafeti yaşatacak. Repertuarındaki birbirinden farklı tarzdaki şarkılarıyla geceye renk katarken konuklar masalarında lezzetli tatlar eşliğinde ağırlanacak. Usta Şef Cengiz Nalbant’ın hazırladığı her damak tadına hitap eden, lezzet dolu menüsüyle unutulmaz bir yılbaşı eğlencesi yaşamak isteyenler Beluga Fish Gourmet‘ten rezervasyon yaptırmayı unutmayın!

Yılbaşını unutulmaz bir atmosferde karşılamak istiyorsanız rotanızı İstanbul’un en büyüleyici manzaralarından birine sahip olan RixosPera’nın terasındaki Şamdan 13’e çevirin.

Şamdan 13, 2016’ya muhteşem bir şekilde veda etmek ve 2017’yi en eğlenceli şekilde karşılamak isteyenler için muhteşem bir yılbaşı programı hazırladı. Şamdan 13, yılbaşı akşamı konuklarını şampanya ikramıyla karşılıyor. Saat 20.30’da başlayan akşam yemeği menüsünde ise Ege mutfağının birbirinden özel lezzetleri yer alıyor.

ALİ SAYAR’DAN DJ PERFORMANSI Şamdan’ın tüm tecrübe ve deneyiminin, meze konseptine yansıtıldığı menüde somon rulo, levrek marine, vişneli yaprak sarma, pastırmalı humus, tekmil-i fava, zahterli labne, zeytinyağlı enginar, deniz mahsullü samosa, şişte çıtır mantı, sucuklu karides şiş, beğendili kuzu tandır, iç pilav ve kestane ile servis edilen fırınlanmış hindi budu, panna cota ve meyve tabağı bulunuyor. Yıllardır eğlence hayatına yön veren başarılı işletmeci Ali Sayar ise en sevilen şarkıları çalacağı yılbaşına özel DJ performansıyla konuklara unutulmaz bir gece yaşatacak. 23.00’te başlayacak parti, saat 02.30’a kadar sürpriz dansöz şov, hediyeler ve DJ performansıyla devam edecek.


Tükkan Karaköy’de 2017’nin şerefine İstanbul’un köklü ve tarihi semtlerinden Karaköy’de misafirlerini ağırlayan Tükkan, ilk bakışta sanat galerilerini anımsatan dekorasyonu, ardından iştah kabartan pazar brunchları, yenilenen zengin menüsü ve birbirinden renkli, sokaklara taşan konsept partileri ile dikkat çekmeye devam ediyor.

İstanbul’un köklü ve tarihi semtlerinden Karaköy’de, sanat galerilerini anımsatan, tasarımcı dokunuşları ve dekorasyonu ile semtin ruhunu tamamlayan Tükkan, sıcak şarapları ve damaklarda iz bırakan kokteylleri ile fark yaratıyor!

Nedim ve Selim Diker kardeşlerin alamet-i farikası, İstanbulluların Karaköy’deki vazgeçilmez buluşma noktası Tükkan, sezonla beraber kokteyl menüsünü de yeniledi. Mevsime eşlik eden malzemeler ve lezzetlerle yenilenen Tükkan kokteyl menüsü Aralık ayı ile beraber, kış mevsiminin vazgeçilmezlerinden sıcak şarapla misafirlerinin damaklarında keyifli ve sıcacık izler bırakıyor.

KIŞ MEVSİMİ DENDİĞİNDE İLK AKLA GELEN SICAK ŞARAP, TÜKKAN’DA YAŞAYACAĞINIZ KEYİFLİ SOHBETLERE VE SICACIK HİSLERLE KAR YAĞIŞINI İZLEMENİZE EŞLİK ETMEK İÇİN SİZİ BEKLİYOR! Sıcak şarabın yanı sıra mevsim meyveleri ve çeşitli bitkiler, baharatlarla harmanlanan kokteyller de, başta sunumları, ardından da damaklarda bıraktıkları keyifli tatları ile Tükkan’ın fark yaratanları arasında yer alıyor.

Espresso, vanilya ve kahlua üçlüsünün buluşma noktası Espresso Martini, kekikle lezzetlenen, insanın içini ısıtan Sucker Up ve Bitter Sweet, zencefil ve turunçgillerin zenginleştirdiği Jam de Ginger, tam bir ateş topu olarak nam salan, acı aromasıyla daha da lezzetlenen ve her yudumunda enerji katan Çili biberli Etna, Tükkan’ın hem adıyla ilgi çeken hem de lezzetiyle fark yaratan kokteyllerinden sadece bir kaçı…

TÜKKAN’IN YENİLENEN MENÜSÜNDE YER ALAN “SÜRAHİ” KOKTEYLLERİ DİKKAT ÇEKİCİ Yeni yıl için geri sayıma giren İstanbul’un her semti renk renk, ışık ışık canlanır adeta yeni umutları resmeder gibi… Her bölgesinde yeni seneyi beklemek ayrı bir keyiftir; hele ki Karaköy’de… Canlanan sokakları, renkli ruhuyla insanı cezbeden bir havaya bürünen Karaköy’de, 2017’yi beklerken Tükkan’ın ünlü barmeni Serkan Baydemir’in yorumlarıyla hayat bulan kokteyllerin her yudumunda neşelenecek, sıcak şarabın eşlik ettiği en keyifli sohbetlerle 2016’yı geride bırakacaksınız.


Perabulvari.com'dan

yılbaşına özel öneriler

M

obilya, dekorasyon, tasarım ve mutfak ürünlerinden gurme lezzetlere kadar evinizi ilgilendiren pek çok ürünü aynı çatı altında özel ayrıcalıklarla buluşturan Pera Bulvarı, evinizi yılbaşına hazırlamak ve hediyelerinizle sev-

diklerinizi mutlu etmeniz için tüm detayları düşündü. Yılbaşı gecesi dekorasyonunun vazgeçilmez renkleri olan kırmızı ve yeşil renklerine alternatif olarak gümüş, dore, beyaz ya da kendi tarzınızı yansıtacak farklı renk kombinasyonları için aradığınız her şeyi Pera Bulvarı sizin için bir araya getirdi. Işıl ışıl yılbaşı sofralarınız için mumlar, şık peçeteler, gümüş servisler, tasarım tabaklar ve masa örtüsü seçenekleri ile konuklarınızı keyifli bir masada ağırlayacaksınız. Üstelik hem sevdikleriniz hem de iş ortaklarınıza özel hediyeleriniz için zengin seçenekler de Pera Bulvarı’nda sizleri bekliyor. Unutulmaz bir yılbaşı gecesinde yeni yıla yeni başlangıçlar yaparak girmeniz ve en güzel hediye seçenekleri için Pera Bulvarı bir tık uzağınızda…

Yeni yıl alışverişine binlerce alternatif Özdilek’te Özdilek, bu yeni yılda da küçük sürprizlerle sevdiklerinin yüzünü güldürmek isteyenler için yüzlerce hediye seçeneğini tek çatı altında sunuyor. Kadın, erkek ve çocuk giyim ürünlerinden ayakkabıya, mutfak ve banyo dekorasyonundan kozmetiğe kadar birçok farklı bölümde ürün ve hizmet sunan Özdilek’te herkes için hediye alternatifleri bulunuyor. Evlere yılbaşının sıcak, eğlenceli ve mutluluk dolu atmosferini taşımak isteyenler için ev dekorasyonundan tekstile kadar birçok ürün sunan Özdilek, eviniz için aradığınız her şeyi tek bir noktada sunarak, yılbaşı alışverişlerini kolaylaştırıyor.

YILBAŞI ATMOSFERİ… Kırmızı, beyaz ve yeşilin bolca kullanıldığı yeni yıl temalı ürünler, evinizde yılbaşının o büyülü havasını yakalamanıza yardımcı oluyor. Minik aksesuarlar, kokulu mum, muglar ve geyikli battaniyeler ise yeni yılın enerjisini evlere taşıyor. Sevdiklerinize armağan edeceğiniz sürprizlerle yeni yıl coşkusunu tam gaz yaşamak isteyenleri, Özdilek mağazalarında yüzlerce hediye alternatifi bekliyor.



IKEA 2017'de ezber bozuyor

Komşufırın, yılbaşı sofralarına lezzet katacak Mahallemizin fırını Komşufırın, özel günlerde misafirlerine taze, pratik, fırından sıcak ve lezzetli özel seçenekler sunmaya devam ediyor. Her yılbaşı akşamında Komşufırın müşterilerinin almak için sıraya girdiği geleneksel Yılbaşı Ekmeği’nin yanı sıra Balkabaklı Kek de yılbaşıyla özdeşleyen balkabağı meyvesinin farklı bir yorumuyla sofralarda olacak.

BİLİNEN LEZZETLERİN FARKLI YORUMLARI “Tatlı ve tuzlusuyla geride bırakılan koca bir yılı” temsil eden Yılbaşı Ekmeği’nin içeriğinde ceviz, Antep Fıstığı, fındık, badem, kuru incir, kuru kayısı, kuru üzüm, tereyağı, ay çekirdeği içi, tuz ve tarçın gibi farklı tatlar bulunuyor.

Yeni yıl yaklaşıyor... Herkes yeni yıl için alacağı kararları, bu yıl yapacağı yeni başlangıçları planlamaya ve yılbaşı için heyecan duymaya başladı bile! Bu yıl değişime kendinizden başlamaya ne dersiniz? IKEA, bu yıl sizi beklentilerle vedalaşmaya ve sadece kendiniz olmaya davet ediyor. Hayatı kendi tarzınızla şekillendirdiğiniz, alışılmışın dışında, beklentilerden uzak, yepyeni bir yıla “Merhaba” demeye hazır mısınız? IKEA, ev dekorasyonunda ilham veren, alışılmış, bildik kurallara karşılık ‘ezberleri bozan’ yeni bir yaklaşımla hayattan daha çok keyif almaya yönelik farklı fikirleri ve yepyeni yılbaşı koleksiyonu ile bu yılbaşında da yanınızda.

Komşufırın’ın yenilikçi ve özel lezzet reçeteleriyle raflardaki yerini alan Balkabaklı Kek ise yumuşacık kek karışımı içerisinde zengin balkabağı lezzetini, tarçın ve cevizle bütünleştiriyor. Her yıl balkabağı ayında Komşufırın raflarında olan Balkabaklı Kek, misafirlerin en çok ilgi gösterdiği ürünler arasında da yer alıyor. Her yıl, beğenilen ürünleriyle özel günlerdeki sofraların başköşesinde yer alan Komşufırın ürünleri, 2017 yılında da sofralara bereket, lezzet ve mutluluk getirmeye devam edecek.

Yeni Yıl Kahveniz Gloria Jean’s’ten Gloria Jean’s Coffees, hem sıcak hem soğuk olarak tercih edebileceğiniz çok özel lezzetlerinden olan Candy Cane Mocha ve Candy Cane Chiller’i yeni yıla özel olarak kahve severlerin beğenisine sunuyor. 2017’ye renkli bir giriş yapmak isteyenlerin damaklarını şenlendirecek tatları barındıran bu özel kahveler, tercih edenleri müthiş bir lezzet yolcuğuna çıkaracak. Sıcak servis edilen Candy Cane Mocha, sert kahve sevenleri, espresso ile soğuk servis edilen Candy Cane Chiller ise içeriğindeki nane şurubu, krema, ahududu çikolata parçalarıyla büyüleyerek, yeni yıla umutla bakmanızı sağlayacak.


Şıklık ve lezzet Divan Yılbaşı ikramları için Pastaneleri’nin yeni yıl Porland’dan Forest sepetlerinde bir arada!

Koleksiyonu

Yeni yıl coşkusunu lezzetle buluşturan Divan Pastaneleri, ilhamını doğadan alan çok özel tasarımları sevdiklerinizle paylaşmanız için bir araya getirdi. İlhamını doğadan alan özel tasarımları sevdiklerinizle paylaşmanız için bir araya getiren Divan Pastaneleri’nin yeni yıla özel hazırlanan koleksiyonunda yedi farklı yılbaşı sepeti ve farklı ebatlarda tasarlanan kutu setleri bulunuyor.

YENİ YILA ÖZEL TASARIM; SEPET SEPET MUTLULUK Divan Pastaneleri’nin özel anlar için tasarladığı yeni yıl koleksiyonlarında; metal örgülü büyük sepetler, bakır renkli büyük çanaklar, dekoratif şık ürünler, vazolar, doğal taşlı metal tepsiler, deri yılbaşı sepetleri, Divan reçetelerinden hazırlanmış çok özel çikolatalar ve lokumlar sevdiklerinizle buluşmak için sizleri bekliyor. Aralarında mini seçenekleri de bulunan yılbaşı sepetlerinin isimleri; Luna, Spica, Soho, Terra, Aida, Sandy, Masala.

FARKLI LEZZETLERİ BİR ARADA SUNAN ÖZEL KUTU KOLEKSİYONU Keyifli anlar için tasarlanan Divan Kutu Koleksiyonu da dört farklı seçenek sunuyor. Lotus, Orion, Stella, Flora isimleri verilen özel Divan kutularında bulunan madlen, pralin, lokum, defter seti, kahve fincanları şık koleksiyonu tamamlayan hediyelerden sadece bir kaçı.

Geniş ürün gamı ve fiyat aralıkları ile her zevke hitap eden Porland, sanatın sofraya taşındığı tasarımlarına bir yenisini daha ekliyor. Yeni yıla özel tasarladığı Forest Koleksiyon, altın şıklığının gösterişli havası ve yılbaşı ruhunu yansıtan sevimli hayvan figürleri ile eğlenceli sunumlar vadediyor. Porland’ın özel reçetesi ile Alumilite (Aluminalı Porselen) olarak üretilen koleksiyonda, kremsi beyaz porselen üzerinde kullanılan altın yaldız ve siyah renk uyumu yılbaşı konseptli ikramların yanı sıra kullanım keyfi bütün yıl devam edecek ayrıcalıklı zamanlar yaratıyor. Farklı boylarda düz tabakları, kaseleri, pizza tabakları, kupaları, çay ve kahve grubu ürünleri ile neşeli bir hediye fırsatı da sunan Forest Koleksiyon, hem takım olarak hem de tek tek istenilen ürünlerden seçilerek satın alınabiliyor. Yeni yıl ile özdeşleşen geyikler, bilgeliği ve şansı temsil eden baykuşlar, soğuk kış aylarının kahramanları ayılar ve kurtlar Forest desenlerinden bize, 2017’nin tüm dünya canlıları için barış ve huzur getirmesi dileğini fısıldıyor.


Yılbaşı için sevdiklerinize Evinizde masalsı bir yılbaşı akşamına hazır mısınız? en güzel hediyeler

Morhipo.com yaklaşan yılbaşında sevdiklerini mutlu etmek isteyenleri hem on binlerce hediye seçeneği hem de hazırladığı özel test ile “Hangi hediyeyi alsam?” derdinden kurtarıyor. Özellikle site üzerinden satışa sunulan Swarovski'nin yılbaşı seçkisi son moda siluetlerden zamansız tasarımlara, her tarza ve her ortama uygun göz kamaştırıcı hediye seçeneklerinden oluşuyor. Swarovski'nin kristal parçacıklı 305 aksesuarından oluşan koleksiyonu sayesinde sevdiğiniz kişi için en mükemmel hediyeyi bulabilirsiniz. Fiyatları 99 TL ile 659 TL arasında değişen ürünler içerisinde yer alan Swarovski'nin 2016 Sonbahar/Kış koleksiyonu da yeni yıl hediyesi için muhteşem bir hediye arayanlara zarif ve şık bir alternatif olarak öne çıkıyor.

Morhipo.com'da bulunan bu muhteşem aksesuar seçenekleri dışında dilerseniz moda dünyasına yön veren markaların kombinleriyle de sevdiklerinizi mutlu edebilirsiniz. Kravat ve cüzdan gibi hediyeler ile erkek arkadaşınızı sevindirebilir; iç giyimden ev giyimine, dış giyimden spor giyimine binlerce kombin seçeneği ile sevdiğiniz kadının güzelliğine güzellik katabilirsiniz. Morhipo.com ayrıca blog sayfası Mag üzerinden yayınladığı testle de hediye alırken karar vermenizi hiç olmadığı kadar kolaylaştırıyor. Testi çözenlere, hediye almayı düşündükleri kişinin kişiliğine göre 3 hediye tavsiyesinde bulunuluyor. Bu üç tavsiye üründen birini satın alacak kişi bu ürüne özel yüzde 10 indirim fırsatından da faydalanabilecek.

Desenli bone china tabak setlerinden hediyeliklere, yüzde 100 nakışlı pamuk havlulardan rengarenk masa örtülerine ve kokulu mumlara kadar yılbaşı akşamına hazırlanacağınız tüm ürünler yeni tema "Yılbaşı Hazırlıkları" ile English Home mağazalarında!

ENGLİSH HOME BONE CHİNA TABAKLAR İLE SOFRALARINIZA ŞIKLIK VE ZARAFET KAZANDIRIN!

18.yüzyılda, Avrupa'nın kibar ailelerinin sofralarını süsleyen Bone China tabak ve fincanlar, günümüzde de tüm dünyayı inceliği, şeffaflığı ve pürüzsüzlüğü ile büyülemeye devam ediyor. Şıklığın ve zarafetin bir arada bulunduğu bu setler sofralarını özelleştirmek isteyenlerin favorisi olacak.

YAŞAMA GÜZELLİK KATAN ENGLİSH HOME HEDİYELİKLERİYLE SEVDİKLERİNİZİ MUTLU EDİN!

Yeni yıla heyecan katan, şüphesiz sevdiklerimiz ile birlikte vakit geçirmek ve onlarla mutlu anıları paylaşmak. Mutlu anılarınızı pekiştireceğiniz yeni yıl temalı hediyeliklerle sevdiklerinizi mutlu etmek English Home ile çok kolay. Sizde henüz alacağınız hediyeye karar veremeyenlerdenseniz "Yılbaşı Hazırlığı" tema ürünleri hem sizin hem de sevdikleriniz için tasarımları ve uygun fiyatlarıyla doğru seçim olacak.



Yeniyılın rengi

kırmızı Emsan’da

En leziz yemekleri pişirmenize ve sunmanıza eşlik eden Emsan, özenle hazırlayacağınız yılbaşı sofraları için geleneksel kırmızıyı modernleştirerek mutfaklarınıza taşıyor. Emsan’ın kırmızı ürünleri arasında bulunan; Duracast Tencere Seti, Anadolu Yemek Takımı, Trendy Bıçak Seti, Verna Tuzluk-Biberlik Seti ve Etna Porselen Fırın Kabı Seti ile hazırlanan muhteşem lezzetler, yılbaşı sofralarının baş tacı oluyor.

Yeni yılda evinize kırmızı çok yakışacak Elektrikli ev aletlerinin yenilikçi markası Fakir Hausgeräte’nin estetik, işlevsel ve ergonomik tasarımlı ürünleri yeni yılda evleri renklendiriyor… Hareketin ve canlılığın rengi olan kırmızı, yılbaşında evlere zarafet getiriyor. Fakir Hausgeräte’nin birbirinden şık ürünleri, yeni yıla yepyeni ürünlerle girmek isteyenlere ya da sevdiklerini yılbaşı hediyesiyle mutlu etmek isteyenlere alternatif oluyor. Elektrikli süpürgeler, küçük ev aletleri, ütüler, kişisel bakım ürünleri ve ısıtıcıların yer aldığı geniş ürün gamı ile yeni yılda Fakir kırmızısı evinizi renklendiriyor.

Bu özel günde sevdikleriyle birlikte evde olmayı tercih edenler, Emsan’ın birbirinden şık ve kullanışlı ürünleriyle hazırlanmış sofralarda ve doyumsuz sohbetler eşliğinde, yeni yıla girmenin keyfini yaşıyor.

Yeni yıl şıklığınızı KİP ile tamamlayın! Erkek modasının yükselen trendlerini koleksiyonuna taşıyan KİP, yılbaşı gecesi için erkeklere birbirinden şık, casual ve trendy ürünler sunuyor. KİP’in yeni yıl alışverişine çıkanlara özel önerileri arasında erkeğin casual görünümünü destekleyen ve yaka detayları ile dikkat çeken trikolar, desenli ve farklı yıkama tekniklerinin kullanıldığı trendy gömlekler, renkli spor pantolonlar, örme kumaştan fit kalıplarla tasarlanan şık ve rahat ceketler ile kravattan eldivene geniş bir aksesuar koleksiyonu bulunuyor.


Yılbaşı alışverişinin tek adresi

TerraCity

Antalya’nın yaşam merkezi TerraCity Alışveriş Merkezi’nde yeni yıl için geri sayım başladı. veriş Merkezi’nde yer alan kral koltuğu ile de ziyaretçiler eğlenceli anlarını fotoğraflayarak unutulmayacak güzel anılar oluşturacak.

Her zaman ziyaretçilerine yeni bir dünyanın kapılarını aralayan TerraCity bu sene de ışıl ışıl yeni yıl süslemeleri ile büyük küçük herkesin beğenisini topluyor. Yeni yıl süslemeleri kapsamında AVM girişine yerleştirilen 6 metre yüksekliğinde ve yüzlerce led ile aydınlatılmış Rengeyiği ile şaşkınlık yaratıyor. Antalyalıları AVM içinde ise hediye kızağı ve geyiği ile beraber ziyaretçilerine el sallayan Noel Baba, sekiz metre uzunluğunda etkileyici onlarca süsleme ile ışıklandırılmış devasa büyüklükte yılbaşı ağacı yine ışıklı Karlar Kraliçesi ve kutup ayısı, hareketli balık tutan Noel Baba, hareketli ışıklı minik figürler karşılıyor. Başta minik ziyaretçiler olmak üzere 7’den 70’e herkesin ilgisini çeken yılbaşı süslemeleri, oyun alanları ve hareketli figürler büyük ilgi görüyor. Alış-

“Ziyaretçilerimiz eşsiz yeni yıl dekoru ile yılbaşı atmosferini doyasıya yaşarken birçok markanın sunmuş olduğu yılbaşına özel kampanya ve indirimler ile de alışveriş keyfini artıracak” açıklamasında bulunan TerraCity Alışveriş Merkezi Müdürü Gözde Hoşten, “Yeni yıla merhaba demeye hazırlandığımız bugünlerde yılbaşına dair ne varsa bütün heyecanı ile dolu dolu yaşamak için Antalyalıları TerraCity Alışveriş Merkezi’ne bekliyoruz” dedi.


Yılbaşı coşkusu bu yıl da Podium Alışveriş Merkezi’nde yaşanıyor! JLL tarafından yönetilen Ankara’nın yeni çekim noktası Podium Alışveriş Merkezi, Aralık ayında birbirinden renkli etkinlikler ve kaçırılmayacak fırsatlarla ziyaretçilerini bekliyor! Yılbaşının mutluluğunu ziyaretçilerine en güzel şekilde yaşatmayı amaçlayan Podium AVM, yapacağınız yılbaşı alışverişlerinize birbirinden değerli sürpriz hediyeler veriyor.

BALONLARLA YILBAŞI KÖYÜ En keyifli etkinliklerin adresi Podium AVM, Türkiye’de ilk defa gerçekleştirilecek bu benzersiz etkinliği Ankaralıların beğenisine sunuyor. Rengarenk balonlarla döşenecek alanda eğlenceli dakikalar geçirecek olan ziyaretçiler, yılbaşı-

Anadolu'da Avrupa Yansıması Palladium Ataşehir, yeni yıla girerken hazırladığı birbirinden farklı konseptteki yılbaşı süslemeleriyle dikkat çekiyor.

na unutulmaz bir şekilde merhaba diyecek.

YILBAŞI BANDOSU İLE MUTLULUK PODİUM’DA! Yılbaşı Bandosu, keyifli ezgiler ve eşsiz performanslarıyla yılbaşı coşkusunu yaşatırken, Noel Baba’dan sürpriz hediyeler de Podium’da şanslı sahiplerini bulacak. Podium Alışveriş Merkezi, yılbaşı döneminde 31 Ocak 2016 akşamı saat 20:00’de kapanıp 1 Ocak 2017 günü saat 13:00’de ziyaretçilerine kapılarını tekrar açıyor olacak.

Anadolu Yakası’nın en gözde alışveriş merkezi Palladium Ataşehir, yeni bir yıl daha yaklaşırken, ziyaretçileri için farklı sürprizlerle dolu hazırlıklarını sürdürüyor. Yeni yıl coşkusunun tamamıyla hissedileceği AVM'deki yılbaşı süslemeleri Avrupa’daymış hissi yaratıyor. Avrupa şehirlerinin önemli sembollerinin yer aldığı dekorasyon oldukça ilgi çekici. Palladium Ataşehir’de gezerken birden karşınıza çıkan Londra'nın simgesi Kırmızı Otobüs'e binip Big Ben Saat Kulesi’ne gidesiniz geliyor. Ya da bir masal diyarındaymış hissi veren pastadan yapılmış görünümdeki evleri ve dev bisküvileri görünce koparıp yeme hissi doğuyor. Fransa'nın sembolü Eyfel Kulesi'nin tepesinde, romantizmin doruklarını yaşamak, muhteşem Paris'in ışıkları arasında kaybolma hissiyle 2017'yi karşılamak an meselesi.

KURABİYE ŞATO VE OYUNCAK AYILARDAN OLUŞAN YILBAŞI AĞACI Palladium’un öne çıkan dekorlarından bir tanesi de tamamı gerçek kurabiyelerden oluşan Kurabiye Şato. Küre alanına konumlandırılan dekorun hazırlanması tam 9 gün sürdü. 11 kişilik ekiple Esu Gıda tarafından hazırlanan dekor 5 bin 128 parça kurabiyeden oluşuyor. Yine küre alanına konumlanan bir diğer ilgi çekici dekor ise oyuncak peluş ayıların oluşturduğu yılbaşı ağacı. 7'den 70’e herkesin ilgisini çeken dekorlar Ocak ayına kadar Palladium AVM’de görülebilecek.



Sihrin kapıları Kanyon'da açılıyor! Kanyon bu yıl misafirlerine sihirli bir dünyanın kapılarını açıyor. Her yıl olduğu gibi bu yıl da Aralık ayı boyunca Kanyon'a gelen herkesi birbirinden güzel sürprizler bekliyor. Kanyon misafirleri ile birlikte seslendirilecek. Bir ay boyunca Kanyon'da esecek sihirli rüzgar, MFÖ grubunun sahne alacağı 25 Aralık Pazar günü 18.00'de gerçekleşecek geleneksel "Kanyon Büyük Yılbaşı Konseri" ile esmeye devam edecek.

2017'yi beklerken sevdiklerine farklı hediye alternatif arayanları buluşturan "Hediye Pazarı"ndan, çocukluğuna dönmek ya da çocukluğunun tadını çıkarmak isteyenler için atlıkarıncaya, yılbaşı sofraları için farklı alternatiflerin bir arada sunulacağı "Yılbaşı Pazarı"ndan sihirli performanslarıyla misafirleri şaşırtacak sihirbazlara kadar pek çok farklı seçenek Kanyon misafirlerini bekliyor. Her yıl binlerce ziyaretçinin katılımıyla gerçekleşen geleneksel Kanyon Büyük Yılbaşı Konseri’nde ise bu yıl MFÖ, müzikseverler ile buluşmaya hazırlanıyor.

SİHİR EVİ KANYON'DA

17-23 Aralık tarihleri arasında kurulacak "Hediye Pazarı Kanyon'da"da takıdan dekorasyona, kırtasiye malzemelerinden plaklara, oyuncaklardan tasarım ürünlerine kadar farklı yılbaşı hediye alternatifleri bir arada sunulacak.

26-31 Aralık tarihleri arasında kurulacak "Yılbaşı Pazarı Kanyon'da"da ev yapımı reçellerden ekmeğe, çaydan glütensiz ürünlere ve çikolatalara, zeytinyağına birbirinden özel, yılbaşı sofraları için farklı alternatifler bir arada sunulacak.

ATLIKARINCA KANYON'DA

KANYON BÜYÜK YILBAŞI KONSERİ'NİN YILDIZI MFÖ

YILBAŞI ALIŞVERİŞ KAMPANYASI

Her yıl binlerce ziyaretçinin katılımıyla gerçekleşen geleneksel "Kanyon Büyük Yılbaşı Konseri", bu yıl MFÖ'yü ağırlayacak. MFÖ'nin unutulmaz şarkılarının olacağı konserde en sevilen şarkılar

Kanyon'da Aralık ayı boyunca toplam 100 TL ve üzeri alışveriş yapan misafirler Kanyon geleneksel yılbaşı çekilişine katılarak her güne bir iPhone7 kazanma fırsatı yakalıyor.

02-23 Aralık tarihleri arasında etkinlik alanında yer alan atlıkarınca ile çocukluğuna dönmek ya da çocukluğunun tadını çıkarmak isteyen tüm misafirler Sihirli Kış Kanyon'da keyfini Kanyon'da yaşayacak.

01-16 Aralık arasında etkinlik alanında günde iki defa sihrin kapılarının açılacağı "Sihir Evi"nde misafirler sihirli bir dünyaya giriş yapacak.

HEDİYE PAZARI KANYON'DA KURULUYOR

YILBAŞI PAZARI KANYON'DA KURULUYOR


KidZania yılbaşında

yüzlerce hediye kazandırıyor Galleria’dan yeni yıla özel hediye yağmuru

Dünyanın ilk Çocuklar Ülkesi KidZania, yeni yılı Aralık ayı boyunca yaptığı çeşitli etkinliklerle kutluyor. KidZania’da çocukları yılbaşı temalı birbirinden eğlenceli oyunlar ve sürprizler bekliyor.

Türkiye’nin ilk alışveriş merkezi Galleria AVM, 2017’yi birbirinden iddialı hediyelerin yer aldığı yeni yıl kampanyası ile karşılıyor.

kazanacak ve bol bol eğlenecekler. Meydanda, tüm misafirlerin katılımıyla yapılacak olan çekilişte, şanslı numaralar çocuklar tarafından çekilecek ve kazanan numaraların sahibi çocuklara birbirinden eğlenceli hediyeler verilecek.

Eğlence ve alışveriş keyfini tek bir çatı altında toplayan Türkiye’nin ilk alışveriş merkezi Galleria AVM, 2017 yılını misafirlerine sunduğu yeni yıla özel hediyelerin yer aldığı kampanya ile kutluyor. Galleria AVM’de 1 Aralık 2016-15 Ocak 2017 tarihleri arasında toplamda 50 TL ve katları tutarında alışveriş yapan misafirler yeni yıl kampanyası kapsamında her 50 TL’ye bir çekiliş hakkı kazanıyor.

KAZANDIRAN KAMPANYA Fatura veya fişleri ile çekilişe katılan Galleria misafirleri; televizyon, buzdolabı, çamaşır makinası, ses sistemi, PlayStation 4 oyun konsolu, tablet, cep telefonu ve küçük ev aletleri kazanma şansı yakalarken yeşil ve mavinin buluştuğu Sheraton İstanbul Ataköy Hotel’de ise çift kişilik bir gece oda ve kahvaltı, Mey Türk Restaurant’ta çift kişilik akşam yemeği, çift kişilik brunch, çift kişilik SPA ve çift kişilik çay saati paketi fırsatından da yararlanıyor. Kampanyaya katılmak için Galleria’da 50 TL ve katları tutarında alışveriş yapan müşteriler, AVM’de yer alan danışma ve kayıt noktalarında faturalarını ibraz ederek temin edebilecekleri biletleri doldurarak Milli Piyango İdaresi’nin gözetimindeki çekilişe katılma hakkını kazanıyor.

2017’yi karşılamamıza sayılı günler kala, çocuklara gerçek hayatın yansımasını sunan Çocuklar Ülkesi KidZania’da yeni yıl kutlamaları Aralık ayının başlamasıyla birlikte birbirinden güzel hediyelerin verildiği yılbaşı çekilişleriyle başlıyor. Tüm ay boyunca KidZania’ya gelen çocuklar hafta sonları yapılacak çekilişlerde çeşitli hediyeler

Yılbaşı temasına göre değişen aktivite içerikleri, dev çam ağacı, ışıklandırılan sokaklar, ışık ve karlar ile süslenen ağaçlar, yılbaşı müzikleri ve yılbaşı içerikli çeşitli sokak oyunlarıyla çocuklar doyasıya eğlenecekler. Ayrıca; jonglör, tahta bacak, sihirbaz gösterileri gibi birçok sokak etkinliğinin de bulunduğu Çocuklar Ülkesi KidZania’nın yılbaşı eğlencelerinde çocukları birbirinden eğlenceli şovlar bekliyor.


ANKAmall’da yılbaşı eğlencesi başladı Başkentin en büyük ziyaretçi kitlesini ağırlayan ANKAmall, yeni yıl hazırlıklarını tamamladı. Ziyaretçilerine ışıl ışıl, rengarenk bir ortamda alışveriş imkanı sunan AVM, kampanyaları yanında çocuk etkinlikleri ile de yılbaşı coşkusunu şimdiden yaşatmaya başladı. AVM önünde yer alan dev oyuncak ve hemen her köşedeki süslemeler anı ölümsüzleştirmek isteyen ziyaretçilerin ilgi odağı oldu.

olarak Mercedes Benz C 180 Style kazanma şansı sunuyor. 20 Şubat’a kadar AVM'den 150 TL ve üzerinde alışveriş yapacak olan ziyaretçiler ANKAmall'un araba kampanyasına katılım hakkı elde edebilecekler. Yapılacak çekilişin ardından bir talihli yeni yıla ANKAmall'un hediyesi olan Mercedes Benz C 180 Style ile girecek.

Geniş marka ve ürün yelpazesi sunan AVM, bünyesinde bulunan pek çok mağazada şaşırtan yeni yıl kampanyaları ile ziyaretçilerinin yüzünü güldürüyor. Yanı sıra sosyal medya üzerinden düzenlenen yarışmalarla da adeta hediye yağmuru yaşanıyor. Çocuklara büyük önem veren AVM’de eğitici atölye çalışmaları da yenilenerek devam ediyor. Yılbaşı temalı atölyelere katılan minikler yaptıkları süslemelerle yılbaşı heyecanını şimdiden yaşayacak, öğretici çalışmalar sayesinde yılbaşı eğlencesine de erken başlayacaklar. Atölyeler kapsamında yılbaşı ağacından süslemelerine kadar çeşitli ürünler hazırlanacak. Kazançlı alışveriş, yılbaşı araba hediyesiyle süsleniyor. ANKAmall, yapılacak çekilişin ardından ziyaretçilerine yeni yıl hediyesi

Alışverişi Piazza’lardan yap Mercedes’i kap Düzenledikleri çekilişlerle ziyaretçilerini mutlu eden Şanlıurfa ve Kahramanmaraş Piazza Alışveriş ve Yaşam Merkezleri, bir büyük kampanyayla daha hayalleri gerçeğe dönüştürüyor. Ziyaretçilerine bugüne kadar çok sayıda otomobil hediye eden Piazza AVM’ler, Mercedes Benz CLA 200 ödüllü hediye çekilişi ile yine ayakları yerden kesmeye hazırlanıyor.

Kahramanmaraş ve Şanlıurfa Piazza Alışveriş ve Yaşam Merkezleri birer ziyaretçisine Mercedes Benz CLA 200 hediye ediyor. Piazza’lardan 1 Kasım 2016-28 Şubat 2017 tarihleri arasında aynı gün içerisinde toplamda 150 TL ve üzeri alışveriş yapan ziyaretçiler Mercedes Benz veya teknoloji ürünlerinden birini kazanma şansını yakalıyor. Yeni kampanyasıyla hayalleri süsleyen Piazza AVM’lerden her alışveriş ile ayrı bir fırsat ziyaretçileri bekliyor. Alışveriş severler sıfır kilometre Mercedes-Benz otomobilin yanı sıra 1 adet Samsung LED TV, 4 adet Samsung Galaxy S7 Edge Gold telefon ve 4 adet Samsung tabletten birini kazanma şansı yakalayacak. Ziyaretçiler, alışveriş sonrası faturaları ile birlikte AVM’lerin danışma birimlerine başvurarak çekiliş kuponlarını alabilecek.



Özel

Röportaj ROPÖRTAJ: BAŞAK TANRIVERDİ

110


Özel

Röportaj

Hem başarılı, hem güzel;

Özgür Akçaoğlu

18 yıldır medya ve pazarlama iletişimi sektöründe yer alan ve gerek yerel gerekse global pek çok markaya hizmet veren başarılı bir iş kadını Özgür Akçaoğlu ve bu ayki özel konuğumuz… Türkiye’nin önde gelen medya ajanslarında görev alan Akçaoğlu, şu an BPN Istanbul’un genel müdür yardımcılığı görevini devam ettiriyor. Akçaoğlu, her ne kadar çevresine anlatmakta güçlük çekse de mesleğini gerçekten severek yapıyor. Sektörde uzun yollar katetmesi belki de bundandır…

Özgür Akçaoğlu kimdir? Bize kendinizden kısaca bahseder misiniz? 18 yıldır pazarlama iletişimi sektöründe çalışıyorum. İş hayatıma başladığım günden beri Coca Cola, Benckiser, Koç Holding gibi gerek lokal gerekse global, Türkiye’nin ve dünyanın en büyük markalarıyla çalışma imkanım oldu. Bu süreçte medya planlama ve özellikle bütçe yönetimi ile satın alma alanlarında uzmanlaştım. Son beş yıldır BPN Istanbul çatısında genel müdür yardımcılığı görevimi sürdürüyorum.

Profesyonel iş hayatına nasıl başladınız? Profesyonel iş hayatıma üniversite yıllarımda başladım. O dönemlerde de reklamcılık sektörü bugünkü gibi parlak ve çok rağbet gören bir sektördü. Ancak, medya planlama ise daha çok kreatif ajanslar bünyesinde yönetilen ve bu süreçten çıkmaya, bağımsız bir iş kolu olmaya çalıştığı bir dönemden geçiyordu. Ben de üniversite okuduğum dönemde yaptığım stajla medya planlama ve PR sektörlerinde çalışmaya başladım ve medya ajanslarının çoğalmaya başladığı dönemde de kariyerime bu yönde devam etme kararı aldım. Çocukluğunuzda hayalini kurmuş olduğu meslek var mıydı? Şu an hayalini kurduğunuz mesleğimi gerçekleştiriyorsunuz? Herkesin çocukken hayalini kurduğu bir meslek vardır elbette. Benimki de buz patencisi olmaktı ve senelerce çocukluk dünyamı buz patencilerinin harika gösterileri süsledi. Saatlerce Katarina Witt

izlediğimi bugün dahi tebessümle hatırlıyorum. Şu anki mesleğim elbette buz pateni yapmaktan çok uzak ancak yine de 18 yıl gibi uzun bir süredir içinde olmamdan da belli olduğu gibi, severek ve çok keyif alarak yaptığım bir mesleğim var. Bugün çocukluğumda varlığından bile haberdar olmadığım hatta bugün ailem dahil birçok insana anlatmakta ve nasıl bir iş olduğunu açıklamakta zorlandığım bir mesleğim var.

BPN İstanbul’un çalışmalarından bahseder misiniz? Neler yapar BPN İstanbul? BPN Istanbul yeni jenerasyon bir medya planlama ve satın alma ajansı. Türkiye’nin önde gelen reklamverenlerinden oluşan portföyüne bu alanlarda gelişmiş araçlarıyla tam hizmet veren ve markalarla tüketicileri en doğru, en etkili, en hesaplı şekilde buluşturmayı amaçlayan bir yapı. 2016 itibariyle medya ajansı yapımızı yeniçağa uygun bir şekilde yeniden yapılandırmaya başladık. İş süreçlerimizde yenilikler gerçekleştirdik. İçerik üretimi, dijital veri işleme, data analitiği departmanlarımızı kurduk. Şirketler pazarlama yatırımlarının geri dönüşü konusunda her zamankinden daha fazla baskı altındalar. Değişen topluluklar, markalarla olan ilişkilerini de yeniden değerlendiriyorlar. Medya, her zamankinden daha hızlı değişiyor, yepyeni platformlar hayatımıza giriyor. Klasik medya planlama anlayışının ötesinde, ölçülebilir ve yenilikçi bakış açılarına ihtiyaç duyuyoruz. BPN, sektörde her reklamverenin ihtiyaç duyduğu bu dönüşümü genetik kodlarında barındıran bir ajans.

111


Özel

Röportaj

Özgür Akçaoğlu

BPN İstanbul kurulum aşamasından bugüne kadar nasıl bir gelişim süreci izledi? BPN Istanbul’un temelleri 2006 yılında atıldı. Kurulduğumuz ilk günden beri gelişime çok açık olan bir ajansız. Bu doğrultuda ve müşteri portföyümüzdeki büyüme ile de birlikte Eylül 2014’te dünyanın önde gelen global networklerinden IPG Mediabrands ailesi altında yer alan ve RECMA verilerine göre dünyanın en hızlı büyüyen ajansı olan BPN ile stratejik ortaklığımız, bize iş yapış biçimimizde globalden beslenme, farklı toollara erişim, global araştırmalara yakınlık gibi imkanlar da sağlıyor. İşinizdeki başarıya neye borçlusunuz? Başarı için ödün verdiği şeyler oldu mu? Elbette çok çalışmak… Ama çalışırken aynı zamanda kişisel iletişim ve insan ilişkilerinizin de çok iyi olması lazım. İşin yarısı matematik ve teoriye bağlı ise diğer yarısı insan ilişkisi ve iletişime bağlı… Bu yoğun süreçte tabii ki en çok özel hayatınızda kendinize ayırmanız gereken zamandan ödün veriyorsunuz. Ancak yıllar geçtikçe tabii ki bunu biraz daha dengeleme ihtiyacı da hissediyor insan. Bir iş günü nasıl geçer? Ben hayatım boyunca erkenci bir insan oldum. Sabahlarım genellikle sporla başlar ve daha işe gitmeden başlayan mail trafiği şehir trafiğine karışır. Masa başı işler, toplantılar, mail ve telefon trafiğiyle günün nasıl geçtiğini ve bittiğini anlamazsınız.

Genç girişimcilere tavsiye ve önerileriniz nelerdir? Sizce gençler nasıl hareket ederlerse başarıya ulaşabilirler? Bundan bir beş yıl önce sorsanız başarımı bağlı olduğum yukarıda belirttiğim kriterlere borçluyum derdim ama su an yeni bir jenerasyon geliyor ve yaşam kalitesi anlayışları, başarı kriterleri değişiyor. Eskiden çok çalışarak başarılı olunuyordu ama günümüzde her şey o kadar hızlı değişiyor ve yenileniyor ki, önümüzdeki yeni jenerasyonun başarı kriteri bu hızlı değişimi iyi takip etmek ve buna hızlı adapte olmak olacak gibi görünüyor. Tabii işini sevmek, çok çalışmak gibi temel değerlerin her zamanki gibi önemlerini koruyacağını düşünüyorum.

112



ORGANİZASYON

“Taraflar bir araya gelerek, ortak ekip

oluşturmalı” Organizasyonun kalitesine yönelik görüşlerini aldığımız Alya İletişim Ajans Başkanı Firuze Kaymaz Fahjan, “Önemli olan iletişimin tüm bileşenlerini doğru oranlarda kullanarak ortaya lezzetli bir yemek çıkartmak” dedi.

114


ORGANİZASYON

Sizce kaliteli bir organizasyonun değeri maliyetiyle doğru orantılı mıdır? Her pahalı organizasyon büyük etkiler yaratır mı? İletişim dünyası, küresel dinamiklerin yüzde 100 doğru çalıştığı bir sektör değil. Bazen çok para harcanan etkinlikler tam bir hayal kırıklığıyla sonuçlanırken çok düşük maliyetli projeler başarı hikayelerine dönüşebiliyor. Şans burada önemli ama etkin bir faktör değil. Bir organizasyonun değer yaratabilmesi için doğru içerikle doğru şekilde kurgulanmış olması çok önemli. Doğayı koruma temalı bir etkinliği barbekülü bir ortamda yapmamak gibi genel geçer kuralların dışında iletişimin yazılı olmayan kurallarına da dikkat etmek, bir projeyi daha düşük mali-

yetlerle daha başarılı kılmanın anahtarı olabilir. Ancak burada göz ardı edilmemesi gereken nokta; iyi fikir, iyi planlama ve başarılı bir yönetime sahip projenin bütçesi ne kadar yüksekse başarılı olma ihtimali de o denli artacaktır. Kısaca yüksek bütçeler, başarılı bir organizasyon için tek başına asla yeterli olmaz. Önemli olan iletişimin tüm bileşenlerini doğru oranlarda kullanarak ortaya lezzetli bir yemek çıkartmak. Peki, düşük bütçeli ancak daha fazla kitleye sesini duyurmak isteyen firmalar neler yapmalı? Az önce de bahsettiğim gibi iletişim tarihi bütçesi olmayan birçok başarılı projeye sahne oldu. Sesini daha fazla kitleye duyurmak isteyen

dernek, vakıf gibi kamu yararı gözeten ancak bütçeleri düşük olan kurumlara öncelikle bizim gibi gönüllü ajanslar bulmalarını tavsiye ediyoruz. Ajans olarak da gönüllülük esasına dayalı sosyal sorumluluk projelerinin her zaman daha başarılı olduğuna inan bir yapıyız. Alya İletişim olarak, kurulduğu-

muzdan bu yana kurumsal sosyal sorumluluk projelerine katkılarımızı sürdürüyoruz. Bugüne kadar hizmet verdiğimiz birçok sivil toplum örgütü ve bu örgütlere bağlı sosyal sorumluluk projeleri oldu. Biz sadece STK ve bunun gibi projelere destek vermenin yanı sıra mevcut müşterilerimizi de aynı şekilde motive edip ilgili projelere dahil olmalarını amaçlıyor ve bunu da azami oranda başarıyoruz. Böylece projeler için gerekli kaynağı yaratmış ve bu kaynağı sağlayan sponsor şirketlerin kitlesi üzerinden de projeyi daha geniş kitlelere duyurmuş oluyoruz.

AVM’ler yüksek bütçelerden yakınırken, organizasyon şirketleri de AVM’lerin düşük bütçelerle kalitesiz işler ortaya çıkaran firmaları tercih etmesinden yakınıyor. Peki, iki tarafı da mutlu edecek proaktif çözümler neler olabilir? Bu konuya yönelik AVM’ler ve organizasyon firmaları neler yapmalı? Konuya iletişim açısından baktığımızda tek bir doğru olduğunu görüyoruz. AVM’ler tarafından yapılmak istenen proje, iki tane kostümlü görevli ile çocuklara balon dağıtmak ise bunun için bir ajansa gerek dahi yok. Ancak AVM ziyaretçileri arasında eğlenceli bir slotcar (model oyuncak otomobiller) yarışması, buz pateni pistinin tanıtımı için bir eğitim etkinliği ya da yemek katındaki çeşitliliği aktaracak bir etkinlikse bunun için ucuza kaçmak sadece işin kalitesini düşürecektir. Yaratıcı bir ekip tarafından tasarlanan ve planlanıp yönetilen profesyonel bir proje ile normal mesailerinden artan zamanlarda böylesi bir projeye vakit ayıranlar tarafından hayata geçirilecek projeler arasında ciddi bir uçurum olması da çok normaldir. Aradaki bütçe uçurumunu kapatmanın tek yolu ise tarafların bir araya gelerek ortak bir ekip oluşturması ve bu ekibin birlikte çalışmasından çıkacak enerjiyle etkinlik yönetiminin maliyetlerini azaltmak olarak görülmelidir.

115


ORGANİZASYON

Kaliteli organizasyonun maliyeti ile doğru orantılı olduğunu belirten Bonafide Organizasyon Şirket Sahibi Esra Altıok, firmaların minimal bütçelerle de güzel ve ses getirecek işler yapabileceğini ancak organizasyonların periyotlarına kesinlikle dikkat edilmesi gerektiğini dile getirdi.

Doğru ve benzer bakış açısı yakalanmalı Sizce kaliteli bir organizasyonun değeri maliyetiyle doğru orantılı mıdır? Her pahalı organizasyon büyük etkiler yaratır mı? Evet, kesinlikle maliyeti ile doğru orantılı. Çünkü kaliteli bir organizasyon eşittir kaliteli ekip ve ekipman demektir. Ancak şunu da belirtmeliyim ki, her pahalı iş büyük etki yaratmaz... Peki, düşük bütçeli ancak daha fazla kitleye sesini duyurmak isteyen firmalar neler yapmalı? Çok pahalı işler yapılamasa da öncelikle organizasyonların periyot sıklığı gözetilmeli. Ayrıca daha minimal bütçelerle de yapılabilecek ve güzel ses getirebilecek çalışmalar yapılabilir. Yeter ki uzun ara molalar verilmesin.

AVM’ler yüksek bütçelerden yakınırken, organizasyon şirketleri de AVM’lerin düşük bütçelerle kalitesiz işler ortaya çıkaran firmaları tercih etmesinden yakınıyor. Peki, iki tarafı da mutlu edecek proaktif çözümler neler olabilir? AVM yönetimi ile organizasyon şirketinin doğru ve benzer bakış açısını yakalayabilmesi çok önemli. Her iki kurumda birbirine empati ile yaklaşmalı ve şeffaf olmalı... AVM yönetimi düşük bütçe önceliğini doğru zamanda, doğru yerde, doğru etkinlik olarak değiştirmeli. Organizasyon şirketleri de öncelikle hizmet bandında çeşitliliğini artırmalı. Her alışveriş merkezinin tabii ki lokasyonu, ziyaretçi profili ve bütçesi aynı değil fakat hizmet kalemi bandınız çeşitliliğini doğru ve iyi işlerle artırabilmiş ise bütçe her iki kurumun da önüne engel olarak çıkmaz.

116



ORGANİZASYON

Koşanadam Organizasyon Şirket Sahibi Berkant Acil: “Ulaşmak istediğiniz profilin dertlerini, sevinçlerini, kaygılarını bilemezseniz yapacağınız organizasyon etkisiz ve basit bir organizasyondan ileriye gitmez” dedi.

Hedef kitle gözlemlenmeli ve yaşam tarzı içselleştirilmeli Sizce kaliteli bir organizasyonun değeri maliyetiyle doğru orantılı mıdır? Her pahalı organizasyon büyük etkiler yaratır mı? Bazı organizasyonlar çok az maliyetle yapılsa da markaya olağanüstü değerler katabilir. Böyle organizasyonlardaki ana tema projedir. Proje basit ancak basın değeri ve markaya kattığı bilinirlik yüksek olabilir. Bununla beraber “yüksek maliyetlerle yapılan her organizasyon büyük etki bırakır” diye bir gerçeklik yoktur. Örnek olarak 2011 yılında Türkiye’de çok büyük ve

çok pahalı bir proje yapıldı. 452 kişilik senfoni orkestrası ile yapılan Hz. Muhammed’in Doğum Günü’nü anlatan “Mevlit Kantat İlahi Senfoni Projesi...” Bu projenin dünyada büyük ses getireceği umuluyordu ancak büyük hayal kırıklığı yarattı… AVM’ler yüksek bütçelerden yakınırken, organizasyon şirketleri de AVM’lerin düşük bütçelerle kalitesiz işler ortaya çıkaran firmaları tercih etmesinden yakınıyor. Peki, iki tarafı da mutlu edecek proaktif çözümler neler olabilir?

Bu konuya yönelik AVM’ler ve organizasyon firmaları neler yapmalı? Nasıl görüş birliği sağlanabilir? Bu konuda görüş birliğinin sağlanması için en önemli gösterge; ölçülebilir göstergelerdir. Eğer yapılan organizasyonun AVM’lere katkısı ölçülebiliyorsa ve AVM bu katkıdan memnun ise organizasyon firmalarının hakkı verilmelidir. Bu yüzden yöneticilerin ölçülebilir araçlara bir an önce ulaşmaları lazım. Örneğin, yapılan herhangi bir organizasyonun katılım sayısını ölçmek, organizasyona hangi profillerin katıldığını belirlemek ve organizasyonun AVM’lere hangi faydaları sağladığını tespit etmek için bir sistem kurulmalıdır. Bu ölçümler sonunda göstergeler olumlu ise organizatörün emeğinin karşılığı verilmelidir.

Peki, düşük bütçeli ancak daha fazla kitleye sesini duyurmak isteyen firmalar neler yapmalı? Bir firma etki bırakacak bir organizasyon ya da bir tanıtım yapmak istiyorsa, ilk önce ulaşmak istediği kitlenin yaşam tarzını gözlemlemek ve onu içselleştirmek zorunda. Ulaşmak istediğiniz profilin dertlerini, sevinçlerini, kaygılarını bilemezseniz yapacağınız organizasyon etkisiz ve basit bir organizasyondan ileriye gitmez.

118


ORGANİZASYON

Sorun, aynı başlık altında farklı iş yapan firmalar G&G Organization Şirket Sahibi Gülşen Gündüz: “Organizasyon bir bütün ve her unsurun birbiriyle uyum içinde işlemesi gerekiyor” dedi.

Sizce kaliteli bir organizasyonun değeri maliyetiyle doğru orantılı mıdır? Her pahalı organizasyon büyük etkiler yaratır mı? Elbette tedarik olarak farklı konseptlerde farklı bütçelerde ürünler mevcut… Şamdandan muma, alan süslemesine, masa sandalye dekorasyonuna kadar geniş bir koridor tedarik yönetimi ve organizasyonlarda kişinin bütçesine göre farklı alternatif ürünler de var. Ancak ‘her pahalı organizasyon etkilidir’ gibi bir yaklaşım doğru bir tanım olmaz bence… Çünkü doğru bir organizasyon firması ile siz, boş bir alanı, bir terası veya bir bahçeyi bile çok şık bir davet alanına dönüştürebilirsiniz. Peki, düşük bütçeli ancak daha fazla kitleye sesini duyurmak isteyen firmalar neler yapmalı? Aslında müşterilerin istekleri, talep ettikleri konsept ne ise, bütçeleri ile beraber gözden geçirip onlara uygun alternatif çözümler sunuyor ve organizasyonlarının mümkün olduğunca kusursuz geçmesini sağlıyoruz. Dolayısıyla asıl sorun; bütçe değil bence, algıda… Müşterinin ne istediğinde ve beklentilerde… Düşük bütçeniz olabilir ancak ona uygun alternatif çözümlerle de çok etkili güzel organizasyonlar düzenleyebilirsiniz.

AVM’ler yüksek bütçelerden yakınırken, organizasyon şirketleri de AVM’lerin düşük bütçelerle kalitesiz işler ortaya çıkaran firmaları tercih etmesinden yakınıyor. Peki, iki tarafı da mutlu edecek proaktif çözümler sizce neler olabilir? Aslında sorun şurada başlıyor; Türkiye’de aynı başlık adı altında farklı iş yapan firmalar var. Masa süsleyen de, havai fişek gösterisi yapan da, bir catering (ikram hizmetleri) firması da “organizasyon” firmasıyım diye kendini adlandırmakta. Örneğin; Bir organizasyon firması bakıyorsunuz müzik grubu ama hostes temininden havai fişek gösterisine ya da tekne turuna kadar her şeyi yaptığını ifade ediyor. Üstelik sadece Instagram’dan yasal olmadan bu şekilde ilerleyen o kadar çok ki… Ya da bir catering firması, aslında sadece ikram hizmeti sunup yemek firması olarak adlandırılması gerekirken adının ardına ‘x ikram davet organizasyon’ diyerek organizasyonu da eklemektedir.

Tabi ki işini iyi yapan hiçbirini yadırgamamak gerekir. Organizasyon kavramı o kadar geniş ki… Ancak asli işi dışında iş yaptığı görüntüsü veren organizasyon firmalarının ve bir organizasyondaki her işi kendi bünyesinde yaptığını iddia edip organizasyonu yönetemeyen firmaların olması ayrıca tüm bunlara ek olarak bu firmaların yüksek bütçe vermeleri birçok kurum ve şirket gibi AVM’leri de rahatsız etmekte... Organizasyon bir bütün ve her unsurun birbiriyle uyum içinde işlemesi gerekiyor. İşte tam bu noktada eğer tecrübeli, tam tekmil profesyonel bir organizasyon firması değilse ve tedarik, insan ve en önemlisi zaman zincirini yönetemiyorsa o en özel günler, organizasyonlar kötü geçip mutsuz anılarla sonlanıyor. Doğru firma ile doğru şekilde ilerlemek gerekiyor. O nedenle yukarda da bahsettiğim gibi sorun algıda… Müşterinin ne istediğinde ve beklentilerde…

119


ORGANİZASYON

Hem AVM’leri hem de organizasyon şirketleri mutlu edecek proaktif çözümler hakkında görüşlerini aldığımız Ajans BoraakeR Yöneticisi Bora Aker: “Tecrübe iki taraf için de bu sektörde en önemli sermaye aslında ve biraz da düşünce yapısı. Başka bir açıdan bakarsanız tercih meselesidir de... İlk önce düşünce yapısını değiştirmek gerekli aslında...” dedi.

Çözüm, profesyonellik…

Pahalısı iyisidir şeklinde düşünmekte ucuzu seçmek kadar hatalı bir durum açıkçası. Peki, çözüm için ne yapmak gerekiyor? sorusunu sorarsanız, elbette çözümün önce profesyonellik ile başladığı gerçeği unutulmamalı. Peki, düşük bütçeli ancak daha fazla kitleye sesini duyurmak isteyen firmalar ne yapmalı? Atlanan bir gerçek var. Çok fazla kişiye ulaşmak doğru sonuçlar vermeyebilir. Marka bilinirliği mi? Kişilere ulaşmak mı? En önemlisi doğru adrese ulaşmak değil mi? Gereksiz ve yanlış planlanmış reklam çalışmaları sonuçsuz başarıdır. Bir ipucu, birleşmek… AVM’ler yüksek bütçelerden yakınırken, organizasyon şirketleri de AVM’lerin düşük bütçelerle kalitesiz işler çıkaran firmaları tercih etmesinden yakınıyor. Peki, iki tarafı da mutlu edecek proaktif çözümler neler olabilir? Ne yazık ki piyasada her sektör gibi organizasyon şirketi adı altında da kurulmuş ve ayakta kalabilmek için her işi bir gören isimler var. Tecrübe iki taraf için de bu sektörde en önemli sermaye ve biraz da düşünce yapısı. Başka bir açıdan bakarsanız tercih meselesidir de... İlk önce düşünce yapısını biraz değiştirmek gerekli aslında...

Sizce kaliteli bir organizasyonun değeri maliyeti ile doğru orantılı mıdır? Her pahalı organizasyon büyük etkiler yaratır mı? Günümüzde hızla büyüyen AVM sektörü son günlerde resmen ziyaretçi çekme yarışına girdi. Ancak çeşitli organizasyonlarla insanların ilgisini ve beğenisini toplamak için yapılan çalışmalar her zaman olumlu sonuç vermiyor, kimi zaman da tersi bir etki yapabiliyor. Ucuz iş, pahalıdır… Kalitenin ucuza elde edilemediği herkes tarafından bilinir ancak, ısrarla başarı elde ettiğini düşünen yöneticilerin sonuçları herkes tarafından gözlemleniyor.

120

Organizasyon işleri hata affetmez, işi bilene bırakırsanız cebinizden belki de hiç ücret ödemeden beklediklerinizden daha iyisine ulaşabilirsiniz. Ajans BoraakeR projeler üretiyor. Reklam giderleri neredeyse sıfır… Her gün daha fazla büyüyor ve onlarca sektöre hizmet edebilecek düzeyde hizmet ağını genişletiyor ama işleri bütçeye göre seçmiyor ve her işi yapmıyor. Kısa bir süre sonra tamamlanacak bir proje üzerinde de çalıştığımızı belirtmek isteriz. Tamamlanması ile AVM ve tüm mağazalar için ziyaretçi çekmek çok kolaylaşacaktır.


ORGANİZASYON

Etkinliğin sayısından çok kalitesi

önemli olmalı “Etkinlik yapmak için sonsuz alternatif ve akılcı yöntemler bulunuyor” diyen Halka Grup Yönetim Kurulu Başkanı Müşfik Duru: “Saha etkinliği ile sosyal medyayı ve outdoor tanıtımları entegre kullanarak harikalar yaratabilir, insanların etkinliğinize karşı duyacağı ilgi ve heyecanı katlayabilir ve her platforma taşıyabilirsiniz” dedi. Sizce kaliteli bir organizasyonun değeri maliyetiyle doğru orantılı mıdır? Her pahalı organizasyon büyük etkiler yaratır mı? Bizce kaliteli organizasyonun değeri organizasyonu düzenleyen ekibin deneyimi ile doğru orantılıdır. İşinde uzman ve deneyimli bir ekibiniz yoksa markanın amacını anlamamışsanız, projeniz, organizasyon kurgunuz markanın beklentisini ve hedefini destekleyebilecek nitelikte değilse, büyük bütçeler dahi olsa kaliteli ve başarılı bir iş çıkmayacaktır. Düşük bütçeli ancak daha fazla kitleye sesini duyurmak isteyen firmalar neler yapmalı? Etkinlik yapmak için sonsuz alternatif ve akılcı yöntemler bulunuyor. Saha etkinliği ile sosyal medyayı, outdoor tanıtımları entegre kullanarak harikalar yaratabilir, insanların etkinliğinize karşı duyacağı ilgi ve heyecanı katlayabilir ve her platfor-

ma taşıyabilirsiniz. Bunu başarmanın yine ekip vizyonu, yaratıcılık ve deneyimle doğru orantılı olduğunun altını çizmeliyiz. Halka Grup olarak bizim de farkımız burada ortaya çıkıyor. AVM’ler yüksek bütçelerden yakınırken, organizasyon şirketleri de AVM’lerin düşük bütçelerle kalitesiz işler ortaya çıkaran firmaları tercih etmesinden yakınıyor. Peki, iki tarafı da mutlu edecek proaktif çözümler neler olabilir? Kaliteli hizmetin yok pahasına verilebileceği iddiası ile piyasada beliren ve sonunda kepenkleri kapatmak zorunda kalan birçok firmanın gelip gidişine şahit oluyoruz. Bir AVM ya da marka için yıl içerisindeki yaptığı aktivitelerin sayısından çok kalitesi, tüketici üzerinde yarattığı etki, gördüğü ilgi, satışların artması, başarının konuşulması gibi geri bildirimler önemli olmalı. Halka Grup olarak proje öncesi ihtiyaca yönelik proaktif çözümleri müşterilerimizin yaratmak istediği etki ve bütçelerine özel olarak oluşturuyor ve kendilerine sunuyoruz. Bizim amacımız kitleleri harekete geçirebilen, etkili ve amaca ulaştıran etkinlikleri makul bütçelerde müşterilerimize sunmak.

121


ORGANİZASYON

Verilen hizmetin mali karşılığı “Etkinlik ajanslarının belli standartların altında iş yapmaması gerekiyor” diyen Biber Organizasyon Ajans Başkanı Burak Karasoy: “Müşterinin her talebini yerine getirmeye çalışmak ve bütçesini olmayacak noktalara çekmek sektöre zarar veriyor” dedi. Sizce kaliteli bir organizasyonun değeri maliyetiyle doğru orantılı mıdır? Her pahalı organizasyon büyük etkiler yaratır mı? Öncelikli olarak kaliteli organizasyon; bir etkinliğin herhangi bir bakımdan üstünlüğünü niteler. Benzerlerinden üstün olarak ayrılan fikir, operasyon, sonuçlar içeren etkinlikler bu kapsamda değerlendirilir ve her birinin bir mali değeri vardır. Bir etkinlik operasyonel açıdan düşük maliyete sahip olabilir. Tüketicinin burada bakması gereken planlama, geliştirme, problem çözme gibi işlevlerde ne kazandırdığıdır. Markaların bence en fazla dikkat etmeleri gereken konu bir etkinliğin yarattığı katma değerdir. Yüksek katma değeri düşük fiyata almanın ticaretin doğasına aykırı olduğunu düşünüyorum. Sorunun ilk kısmına gelecek olursak böyle bir üstünlük sağlayacak etkinlik muhakkak ucuz olmayacaktır. Sorunun ikinci kısmı ise madalyonun diğer tarafı… Etkinliğiniz yüksek bütçeli olabilir. Hatta kaliteli de olabilir. Ancak bunları içeren her etkinliğin istenilen etkiyi yaratacağının garantisi yoktur.

122

olduğu unutulmamalı

Büyük etki de ayrıca üzerinde durulması gereken bir konu… Basit bir problemi çözmüş bir etkinlik büyük etki yaratmış sayılır. Burada belirleyici unsurlar pazarlama departmanının sorunu doğru tanımlayabilmiş olması ve etkinlik ajansının bu sorunu ortadan kaldıracak çözümü önermiş olmasıdır. Sorun çözen etkinliğin mutlaka yüksek bütçeli olması gerektiğini düşünmüyorum. Peki, düşük bütçeli ancak daha fazla kitleye sesini duyurmak isteyen firmalar neler yapmalı? En önemli konunun bütünleşik bir pazarlama planı oluşturmak olduğuna inanıyorum. Reklam, halkla ilişkiler faaliyetleri, geleneksel medya ve dijital medyayı da içine alan aynı zamanda etkinliklerle desteklenen planlanmış aksiyonlar alarak hedeflerinize ulaşabilirsiniz. Bizim yılda, belli sayı da etkinlik yapan ancak bu etkinlikleri kendi pazarlama takviminde nerede lisanslı

etkinlik nerede sosyal sorumluluk yapması gerektiğini bilerek yerleştiren, markalarını çok başarılı yöneten müşterilerimiz var. AVM’ler yüksek bütçelerden yakınırken, organizasyon şirketleri de AVM’lerin düşük bütçelerle kalitesiz işler ortaya çıkaran firmaları tercih etmesinden yakınıyor. Peki, iki tarafı da mutlu edecek proaktif çözümler neler olabilir? Etkinlik ajanslarının belli standartların altında iş yapmaması gerekiyor. Bu konuda sektörün bazı normlara ulaşması için DPİD ve benzeri organizasyonlar çalışıyorlar. Müşterinin her talebini yerine getirmeye çalışmak ve bütçesini olmayacak noktalara çekmek sektöre zarar veriyor. Zira bunun sonucunda ortaya çıkan niteliksiz iş tüm sektöre mal oluyor. Diğer taraftan etkinlik sahibi markalarında aldıkları hizmetin mutlaka bir mali karşılığı olduğunu ve iş ortaklarının da para kazanmak için bunu yaptıklarını unutmamaları gerekiyor.



EĞLENCE

Karşılıklı çıkarların gözetilmesi şart! Ops!Co. Entertainment Yönetim Kurulu Başkanı Koray Dilmaç: “Karşılıklı çıkarlarımızı gözetmemiz halinde AVM’lerin farkındalık yaratma noktasında fayda sağlayacaklarını hatırlatmak isterim” dedi. çalışabilecek, birçok bölgede operasyonu olan, kurgulanmış bir konsepte ve bir marka çizgisine sahip markalarla çalışmaları kendilerinin yararına olacaktır.

Eğlence sektöründeki pek çok firma büyümelerindeki engellerden biri olarak AVM’leri gösteriyor. Peki, neden AVM’ler engel olarak görülüyor? Öncelikle Ops!Playkids olarak Türkiye’de birçok AVM’de yer aldığımızı belirtmek isterim. AVM yatırımcılarının ve kiralama şirketlerinin neredeyse tamamıyla sürekli dirsek teması halindeyiz. Biz büyüme planlarımızı sadece AVM içerisinde bulunan muhtemel lokasyonlar üzerinde kurgulayarak değerlendiriyoruz. Ops!Co Yönetimi olarak bu anlayışı bugüne kadar her zaman bir prensip olarak gördük. 2016’da ülkemizde büyük üzüntüyle karşıladığımız o kadar talihsiz olaya karşın, yakalamış olduğumuz büyüme grafiği aslında tüm anlatmaya çalıştıklarımızın açık bir göstergesi. Üzülerek söylemeliyiz ki sektörde yanlış kiralama stratejileri ile yola çıkan, herhangi bir operasyon altyapısı oluşturmadan mağaza kiralaması yapan birçok firmanın varolduğunu gözlemliyoruz. Yanlış marka yönetim kararları ve anlayışları aslında bana göre büyümenin önündeki engelin temel nedeni... Eğlence firmalarının AVM’lerden beklentileri neler? Ops!Playkids bugün, Türkiye’nin en değerli 100 franchise markasında yer alan tek eğlence merkezi markasıdır. Bu başarı, AVM yatırımcıları ve kiralama şirketleri ile sürdürdüğümüz güvene dayalı aynı zamanda koordine bir çalışmanın ürünüdür. AVM yönetimleri, eğlence merkezi markalarını detaylı bir şekilde ele almalı ve kurgulanacak konseptleri sorgulamalılar. Firmaların oluşturdukları operasyonel altyapı hakkında yeteri kadar bilgi sahibi olmalı ve bu güveni kendilerinde yaratmayan firmalarla sadece ticari şartları gözeterek kiralama yapmamalılar. Uzun vadede onlar ile ekip olarak

124

Eğlence merkezlerinin yatırım ve ekipman maliyetleri her zaman diğer mağazalara göre çok daha yüksek olmuştur. Bu sebeple AVM yönetimleri, biz eğlence markalarının sözleşmelerinde bu gerçeği daha çok göz önünde bulundurarak hareket etmeleri en büyük temennimiz. Karşılıklı çıkarlarımızı gözetmemiz halinde AVM’lerin farkındalık yaratma noktasında da fayda sağlayacaklarını bir kez daha hatırlatmak isterim. Eğlence firmalarının 2017 yılına yönelik çalışmaları neler olacak? Öncelikle 2017’de de hedeflerimiz de bizler kadar büyük! Portföyümüze

kattığımız yeni lokasyonlar ve Ops!Playkids marka çizgisini koruyarak franchise yatırımcılarımızla buralarda oluşturacağımız konsept mağazalarımız sabırsızlıkla beklenmekte. Birçok yeni yatırımcı ile bu noktalar için görüşmeler içerisindeyiz.2017 yılı içerinde de gündemimize aldığımız yeni lokasyonlarla ilgili değerlendirmelerimizi yaptıktan sonra inanıyorum ki bu sene yakalamış olduğumuz büyüme grafiğini önümüzdeki yıl da hızla daha iyi seviyelere taşıyacağız. Biz her zaman vizyoner, daha ilk günkü gibi heyecanlı ve yenilikçi kalıp eğlence dünyasının gelişen trendlerini en yakından takip ederek Ops!Playkids’i dünyanın eğlencesi yapmaya yeni yılda da devam edeceğiz. Umuyorum ki, 2017 ülkemize ve sektörümüze barış ve mutluluk getirir.


EĞLENCE

AMEGA’dan bir ilk! Türkiye’de n yarış i ese Fırtına gib rine “VR le simülatör geldi! lojisi”

yine bir ilk!

Tekno

Yeni nesil eğlence anlayışını esas alan özel konsept ve çözümleriyle, sektöre yönelik uluslararası standartlarda ürünler ortaya koyan AMEGA, uzmanlığını 6 kıtada sergilemeye devam ederken, Türkiye’de yine bir ilki hayata geçirdi. Türkiye’de hareket teknolojileri denince akla gelen ilk firmalardan olan AMEGA, eğlence sektörü için geliştirdiği birbirinden ilgi çekici yarış simülatörlerine yeni nesil teknolojinin son ürünü olan VR (sanal gerçeklik) teknolojisini ekledi. Üstelik dünyada bile eşine az rastlanan kask entegreli VR Helmet modeliyle…

Eğlence endüstrisi başta olmak üzere pek çok sektör için hareket teknolojileri ve simülasyon alanında üst düzey projelendirme, üretim ve mühendislik çözümleri sunan AMEGA, kendi ürettiği heyecan dolu ürünlerine son dönemde tüm dünyayı kasıp kavuran VR (sanal gerçeklik) teknolojisini ekleyerek Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdi. Playmotion F1 Replicar Full Body Mono Stage VR Helmet ilk kez sahne aldığı ATRAX 2016’da tüm dikkatleri üzerine çekti.

Dış pazarda büyük rağbet gören Playmotion F1 Replicar Full Body’nin yeni bir versiyonu olarak tasarlanan Playmotion F1 Replicar Full Body “Mono Stage” “VR Helmet” ilk kez sahne aldığı ATRAX 2016’da tüm dikkatleri üzerine çekti. Özel bir podyum üzerine konumlandırılan ve çığır açan VR teknolojisiyle Türkiye’de bir ilk olan bu yeni ürünün hem iç hem de global pazarda büyük ilgi görmesi bekleniyor. Yine ilk defa ATRAX 2016’da, AMEGA standında görücüye çıkan bir başka heyecan verici özel tasarım ürün Cinecoaster 360 VR ise roller-coaster deneyimine farklı bir boyut kazandırarak fuarın bir diğer ilgi odağı oldu.

125


EĞLENCE

Ebeveynler eğlence için AVM’leri tercih ediyor DerenPark Şirket Sahibi Özhan Küçüksuyolcu: “Günlük hayatta halka açık çocuk oyun alanları ve parkların klasik ve sağlıksız ürünlerle doldurulması ebeveynler için AVM’leri cazip hale getiriyor. Bu da dolayısıyla hem AVM’lere hem de eğlence firmalarına artı değer sağlıyor” dedi.

126

Öncelikle eğlence firmalarının üretimlerinde kaliteli, sağlıklı ve doğru malzeme kullanmaları gerekir. Ayrıca yapmış olduğu üretimi belgelendirmeli ve sertifikalarını almalıdır. TUV, SGS, RAL, FSC (ahşap için) bu sertifikalardan birkaçıdır. Biz bu sertifikaların tamamına sahip, üretimini standartlar dahilinde yapan Alman EİBE firmasının Türkiye distribütörlüğünü yürütüyoruz. Yapmış olduğumuz çalışmalar ile sektörde kalite ve standardı sağlıyor, farklılığımızı ortaya koyuyoruz. 2017 yılına yönelik çalışmalarınız neler olacak? Büyüme planlarınızdan ve etkinlik takviminizden bahseder misiniz? DerenPark, 2016 yılında, ülkemizin yaşadığı tüm olumsuzluklara rağmen hedeflerini yerine getirmeyi başardı. 2017 çalışmalarımız, hedeflerimiz doğrultusunda devam edecek ve firmamız için gerekli tüm yatırımlar yapılacaktır. Eğlence sektöründeki pek çok firma büyümelerindeki engellerden biri olarak AVM’leri gösteriyor. Peki, neden AVM’ler engel olarak görülüyor? Eğlence firmalarının AVM’lerden beklentileri neler? Biz AVM’leri engel olarak görmüyor; aksine eğlence firmalarına avantaj sağlayan yaşam alanları olarak görüyoruz. Günlük hayatta halka açık çocuk oyun alanları ve parkların klasik ve sağlıksız ürünlerle doldurulması ebeveynler için AVM’leri cazip hale getiriyor. Bu da dolayısıyla hem AVM’lere hem de eğlence firmalarına artı değer sağlıyor. Eğlence sektöründeki firmalar kendini geliştirmek ve diğer firmalarından ayrışmak adına neler yapmalıdır? Sizin buna yönelik çalışmalarınız neler?


EĞLENCE

127


EĞLENCE

En önemli sorun; yüksek kira bedelleri Bowling Adası Ortağı Halil Keçebir: “Yaşamış olduğumuz en önemli sorun, gider kalemlerinin en başında gelen dövize bağlı yüksek kira bedellerinde AVM’lerin gerekli iyileştirmeleri yapmamalarıdır” dedi.

E

ğlence sektöründeki pek çok firma büyümelerindeki engellerden biri olarak AVM’leri gösteriyor. Peki, neden AVM’ler engel olarak görülüyor? Eğlence firmalarının AVM’lerden beklentileri neler? Yapılan araştırmalara göre eğlence merkezleri alışveriş merkezleri için ciddi bir çekim gücü haline gelmiş durumda. Özellikle sinema ve eğlence alanlarını tercih edenlerin sayısı sadece alışveriş amaçlı gelen ziyaretçilerin sayısından oldukça fazla… Eğlence merkezi tek başına AVM’leri bir tercih sebebi haline getirmiş durumda, eğlence merkezine gelen ziyaretçiler de küçük de olsa alışveriş yapmadan gitmiyor. Dolayısıyla AVM’ler sahip olduğu eğlence merkezi ile

128

hatırı sayılır bir ziyaretçi sayısına sahip oluyor. Ancak AVM’ler son dönemlerde eğlence merkezlerine gerekli önemi göstermemekte… Yaşamış olduğumuz en önemli sorun, dönemsel olarak ülke ekonomisinde oluşan ekonomik daralmalarda, piyasa koşulları nedeniyle sıkıntıya düştüğümüz gider kalemlerinin en başında gelen dövize bağlı yüksek kira bedellerinde AVM’lerin gerekli iyileştirmeleri yapmamalarıdır. Eğlence sektöründeki firmalar kendini geliştirmek ve diğer firmalarından ayrışmak adına neler yapmalıdır? Sizin buna yönelik çalışmalarınız neler? Son yıllarda, eğlence merkezleri hizmet çeşitliliğini

artırıyor. Tabi bu artışta teknolojinin gelişimi önemli bir rol oynuyor. Sunulan hizmetlerde sadece çocuklar değil, gençler de hedeflendiğinden, son yapılan eğlence merkezlerinde daha önce görülmemiş çeşitlilik ve yaratıcılıkta eğlence üniteleriyle karşılaşmak mümkün. Bizde Bowling Adası olarak bu yönde çalışmalarımızı yönlendiriyoruz. 2017 yılına yönelik çalışmalarınız neler olacak? Büyüme planlarınızdan ve etkinlik takviminizden bahseder misiniz? Eğlence sektörü alışveriş merkezlerinin çoğalmasıyla aynı oranda büyüyor. Günümüzde insanların en önemli yaşam alanlarını alışveriş merkezleri oluşturuyor ve sektör çok hızlı büyüyor. Bu koşullarda biz de hizmet kalitemizde çıtayı yükselterek sektördeki varlığımızı devam ettireceğiz. AVM’lerde uygun alan ve kira koşullarının oluşması halinde şube sayımızı artırmayı planlıyoruz.



EĞLENCE

Teknolojinin nostalji ile buluşması Sektördeki eksikliği görerek Nostaljik Tramvayı tasarladıklarını belirten Tırtılsan Şirket Sahibi Vedat Yılmaz, ürünleri ile İstanbul başta olmak üzere tüm Türkiye’nin kültürünü yansıtmayı amaçladıklarını dile getirdi. Ar-Ge yapınızın son ürünü, Nostaljik İstanbul Tramvayı hakkında bilgi alabilir miyiz? Yeni ürünümüz olan “Nostaljik Tramvay” daha önce sektörde bulunmayan, bize has özellikler taşıyan ürün... Ar-Ge ve üretim aşamalarının tamamı işletmemiz bünyesinde yapıldı. 7-9-11 kişi kapasiteli (S-M-L modelleri ile), bir sürücü tarafından kullanılan, çevre dostu, herhangi bir emisyon salınımı olmaması sebebiyle AVM’lerde ve kapalı mekanlarda da kullanıma uygun olan Nostaljik Tramvay aynı zamanda az enerji ile uzun süre hizmet verebilen üründür.

12 yıldır eğlence sektöründe hizmet veren bir firma olmanın avantajları sizce neler? Uzun yıllar bu sektörün içinde bulunmak, sektörün nereye gideceğini görme açısından bize büyük tecrübe kazandırdı. İnsanların gerek eğlenmesi gerekse hoş vakit geçirmesi açısından sektöre baktığımızda, bizim gibi ürünlerini geliştiren ve yeni inovasyonlar yaratan firmalara ihtiyaç olduğunu görüyoruz. Bu da uzun yıllar içinde bulunduğumuz sektörü nasıl ileri taşıyacağımız konusunda bize fikir veriyor. Sektördeki uzun soluklu yapınızı neye borçlusunuz? Sektörde uzun soluklu kalmamızın en büyük sebeplerinden birisi üretim kalitemiz ve satış sonrası desteğimizdir. Ayrıca inovasyon ve Ar-Ge çalışmalarımız yeni ürünlerin ortaya çıkmasında bizi oldukça hareketli bir konumda tutuyor.

Müşterilerin ürüne yönelik tepkileri nasıl? Kısaca bunlardan bahsedelim… Dışı nostaljik, içi teknolojik olan ürünümüz yerli ve yabancı müşterilerimizde büyük şaşkınlık uyandırdı. Müşterilerimiz, ürünün konfor, güvenlik ve eğlence ihtiyaçlarını başarı ile karşılayacağını bildirdiler. Ayrıca tramvayın iç ve dış reklam alanları ile daha da dikkat çekici yapısının olduğundan bahsettiler.

130

Ar-Ge süreci nasıl gerçekleşti? Fikir nasıl ortaya çıktı? Sektöre baktığımızda, aynı amaca hizmet eden ancak tamamı ithal edilen ürünlerin olduğunu gördük. Ancak bu ürünlerin hiçbiri bizim kültürümüzü yansıtmıyordu. Bizde bundan yola çıkarak başta İstanbul olmak üzere tüm Türkiye’nin kültürünü yansıtan tramvayı yurt içi ve yurt dışı müşterilerimizin hizmetine sunmayı amaçladık. 2016’yı geride bırakırken, firmalar 2017 için planlarını çoktan oluşturdu. Peki, sizin 2017’ye yönelik planlarınız neler olacak? Piyasada kabul görmüş ürünlerimizdeki güncellemelerimiz sürerken, yeni ürünlerimizin kullanım ağını yurt içi ve yurt dışında genişletmek ve Ar-Ge süreci halen devam etmekte olan projelerimizi hayata geçirmek konusunda faaliyetlerimiz sürecek.


EĞLENCE

Tek beklenti,

birlikte hareket etmek Ozzyy Eğlence Dünyası Genel Koordinatörü Oğuzhan Dal: “Eğlence firmalarının AVM’lerden, kapalı alan içerisinde, temalı çocuk eğlence ünitelerini ve özel aktivite alanlarını birlikte oluşturup, hizmete açmak gibi bir beklentisi olabilir” dedi.

Eğlence sektöründeki pek çok firma büyümelerindeki engellerden biri olarak AVM’leri gösteriyor. Peki, neden AVM’ler engel olarak görülüyor? Eğlence firmalarının AVM’lerden beklentileri neler? AVM ziyaretçilerine hem alışveriş, hem yeme-içme hem de eğlence alanı gibi pek çok hizmet sunuyor. Hizmet platformu geniş kitlelere hitap eder, bu yüzden de AVM’ler tercih nedenidir. AVM’ler, AVM dışında kurulan eğlence alanlarını, özellikle temapark ve lunaparka olan talebi olumsuz etkiliyor. Bu noktada eğlence firmalarının AVM’lerden, kapalı alan içerisinde, temalı çocuk eğlence ünitelerini ve özel aktivite alanlarını

birlikte oluşturup, hizmete açmak gibi bir beklentisi olabilir. Eğlence sektöründeki firmalar kendini geliştirmek ve diğer firmalarından ayrışmak adına neler yapmalıdır? Sizin buna yönelik çalışmalarınız neler? Başarılı olmak için memnuniyetin yüksek olması ve beklentilere cevap vermek gerekiyor. Ülkemizin hızlı gelişimine paralel olarak eğlence alanlarına duyulan ihtiyaca göre alternatifler sunmak hedefimizdir. Yatırımcılarla ve perakendecilerle bir araya gelerek fırsatları değerlendirip, yeni girişimler ve yatırımlar yapmayı hedefliyoruz.

2017 yılına yönelik çalışmalarınız neler olacak? Büyüme planlarınızdan ve etkinlik takviminizden bahseder misiniz? Her firma gibi bizimde 2017 yılında yatırımlarımız mutlaka olacak. Hedefimiz; 2017 yılının sonunda minimum yüzde 20 büyümek... Bu hedefi elde edebilmek için ekip olarak düzenli bir şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2017 yılında firmamızın üreteceği 2 yeni ürün ile hedeflerimize ulaşacağımıza inanıyorum. Biz Ozzyy Eğlence Dünyası olarak her zaman müşterilerimize profesyonel hizmet veriyor ve vermeye devam edeceğiz.

131


EĞLENCE

Madame Tussauds

İstanbul kapılarını ziyaretçilere açtı 250 yıllık büyüleyici tarihiyle tarih, kültür, sanat, spor dünyasının yıldızlarını erişilebilir hale getiren Madame Tussauds’nun İstanbul’daki yeni merkezi, şehrin turizm cazibesini artırma hedefiyle hizmete açıldı. Madame Tussauds’nun dünyadaki 21’inci merkezi İstanbul’da Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Merlin Entertainments ve LEGOLAND Discovery Centre ve Madame Tussauds İstanbul’un Grup Genel Müdürü Sarper Hilmi Suner’in katıldığı törenle hizmete açıldı.

132

“MADAME TUSSAUDS BÜYÜSÜNÜ YAŞAMAK İSTEYENLERİ BEKLİYORUZ” LEGOLAND Discovery Centre ve Madame Tussauds İstanbul Grup Genel Müdürü Sarper Hilmi Suner, “Madame Tussauds İstanbul’da, Türkiye’den ve dünyadan

tarih, kültür, sanat, spor ve siyaset alanlarında büyük başarılara imza atmış; herkes tarafından takdir ve beğeni kazanmış 55 ismin balmumu figürü yer alıyor. Her sene 3-4 yeni figürle koleksiyonumuzu zenginleştireceğiz. Ziyaretçilerimiz, ulaşılmaz görünen bu isimlerin tıpa-

tıp kendilerine benzeyen figürlerini yakından görme ve birlikte fotoğraf çektirme şansına sahip olacak. Madame Tussauds büyüsünü deneyimlemek üzere hem İstanbulluları hem de şehri ziyaret edenleri merkezimize davet ediyoruz” şeklinde konuştu.

YILDIZLAR, İSTİKLAL CADDESİ’NE YAĞIYOR İstiklal Caddesi üzerinde bulunan Grand Pera projesinin ilk 2 katında 2 bin metrekarelik bir alanda hizmet veren Madame Tussauds İstanbul, eğlenceli, interaktif ve eşsiz bir eğlence sunuyor. Tarih, bilim, sinema, müzik, spor ve parti bölümlerinden oluşan merkezde yıldızlar karakterlerine uygun özel arka planlar önünde sergileniyor. Öne çıkan figürler arasında; Mustafa Kemal Atatürk, Mevlana, Fatih Sultan Mehmet, Kanuni Sultan Süleyman, Mimar Sinan, Angelina Jolie, Brad Pitt, Messi, Hidayet Türkoğlu, Rihanna, Marilyn Monroe, Muhammed Ali yer alıyor.



GIDA

Kiralama bedelleri

makul seviyelere çekilmeli

Gönül Kahvesi Yönetim Kurulu Başkanı Yaman Yardımcı: “AVM veya cadde üzeri kiralama bedelleri, dünya ortalamalarına yani kabul edilebilir seviyelere çekilme durumundadır” dedi. Büyümek ve zincirleşmek isteyen pek çok marka ve franchise’ların en büyük engeli kiralama sorunu… Peki, bu sorunun altında yatan etmenler sizce neler olabilir? Türkiye genelinde kiralama bedellerinin, dünya ortalamalarının çok üzerinde olması markaların sabit maliyetlerini olumsuz yönde etkiliyor. AVM veya caddelerde herhangi bir konum korumacılığı da yapılmadığı için ülke genelinde kaybedilen yatırım bedelleri ve harca-

134

nan mesailer milli servet kaybı oluşturuyor. Varolan bu sorunu ortadan kaldırmak adına hem markalar hem de AVM’ler neler yapmalı? AVM veya cadde üzeri kiralama bedelleri, dünya ortalamalarına yani kabul edilebilir seviyelere çekilme durumundadır. Markalar da, kendi yatırımcılarını kiralama konusunda doğru yönlendirmeli, sabit maliyetlerini ve karlılıklarını olumsuz etkileyecek kiralama yapmalarına izin vermemelidir.

Bünyesine farklı lezzet ve markaları katan bir AVM’nin avantajları sizce neler olabilir? Tabii ki AVM’lerin bünyesine farklı lezzet ve markalarını katmaları çok iyi olur. Ancak, AVM’lerin bunu yaparken kaliteli ürün ve servis veren markaları bünyesinde bulundurmasının daha doğru bir yapılanma olacağı görüşündeyim.



GIDA

Hedef, balık ekmeğin global markası olmak Hamsi Finger Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dilek Gediz: “Dünya çapında bir marka olabilmek için öncelikle kendi ülkesindeki her müşteriye ulaşmayı hedefleyen Hamsi Finger, bu hedef doğrultusunda 81 ilde en az 81 Hamsi Finger şubesi açmayı planlıyor”dedi.

136

“Yaşam tarzı ve sosyal yapıda oluşan gelişmelerle fastfood yerini, sağlıklı beslenmeye bırakmaya başladı. Sağlıklı beslenme denilince akla ilk gelen yiyecek balıktır. Türkiye’nin en büyük balık ekmek zinciri olan Hamsi Finger, sağlıklı fastfood sloganıyla büyümesine devam ediyor” açıklamasında bulunan Hamsi Finger Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dilek Gediz, “20 şube ile yılda 1,5 milyon kişiye hizmet veren Hamsi Finger dünya çapında da balık ekmeğin markası olmayı hedefliyor. Dünya çapında bir marka olabilmek için öncelikle kendi ülkesindeki her müşteriye ulaşmayı hedefleyen Hamsi Finger, bu hedef doğrultusunda 81 ilde en az 81 Hamsi Finger şubesi açmayı planlıyor” dedi. Büyümesini franchise sistemiyle sürdüren Hamsi Finger, kurulduğu ilk günden bu yana sistemin kusursuzca işlemesi, her şubesinde aynı kalitede ürün ve hizmet verilebilmek için titizlikle çalışıyor. Franchise konusunda taleplerin yoğun olmasına rağmen Hamsi Finger’ın bu

konuda çok seçici davrandığını dile getiren Gediz, firmanın, lokasyon konusunda geniş araştırma ve özel fizibilite çalışmaları yapıldıktan sonra onay verdiğini belirtti. Franchise verilecek kişinin, markanın vizyonuna ve girişimci ruhuna uygun olması da bir diğer önemli kriter… “Özel baharatlarla harmanlanmış, farklı soslarla sunulan Hamsi Finger ürünleri kendine özgü lezzetleri, doyurucu menüleri ve uygun fiyatları ile sektörde adından söz ettirmeye devam ediyor” diyen Gediz, “Hizmet ve gıda sektöründe müşteri memnuniyetinin önemini bilen Hamsi Finger, gelen müşteri görüş ve talepleri doğrultusunda Ar-Ge çalışmalarına ara vermeden devam ediyor. Hamsi Finger, 2016 yılında menüsüne eklediği mezeli balık porsiyonları ile 2017 yılında da Türk damak tadına uygun yeni ve farklı menülerle balık ekmeğe yeni anlayışlar getirme konusunda iddiasını devam ettiriyor” dedi.


GIDA

En önemli sorun;

Sarper Lahmacun Genel Müdürü Yunus Emre Sarper: “Yabancı paranın Türk lirası üzerindeki negatif etkisinin işletmelerin var olma sürecine yok edici etkisini absorbe etme konusunda bizler ile beraber AVM’lerde taşın altına elini koymalı” dedi. Büyümek ve zincirleşmek isteyen pek çok marka ve franchise’ların en büyük engeli kiralama sorunu… Peki, bu sorunun altında yatan etmenler sizce neler olabilir? Büyümek ve zincirleşmek isteyen firmaların karşılaştığı en büyük sorunlardan birinin kiralama sorunu olduğuna katılıyorum. Bildiğiniz gibi son dönemlerde dolar ve euro TL karşısında yüzde 50 değer kazandı. Türk firmalarının, Türk Lirası gelir elde etmeleri, buna karşılık olarak kira, kısa ve uzun vade borçlar vb. giderlerinin yabancı paraya dayanması en büyük sorunlardan biri! Varolan bu sorunu ortadan kaldırmak adına hem markalar hem de AVM’ler neler yapmalı?

kur dalgalanmaları İşletmeler, bu konuda dik durmalı ve ülke ekonomisinin daha başarılı ve efektif noktalara taşınması konusunda ortak ses olmalı. Bu ülke bizim! Mikro bazda, orta ve küçük boy işletmelerin kısa vade karlarına odaklanırsak, büyük resmi kaçırma ihtimalimiz artar. Yabancı paranın Türk Lirası üzerine negatif etkisinin, işletmelerin var olma sürecine yok edici etkisini absorbe etme konusunda bizler, sektörde önemli isimler olarak, yalnızca mikro bazda firmalar olarak değil, ülke ekonomisi noktasında, büyük resme odaklanmak zorundayız. Yabancı paranın Türk lirası üzerindeki negatif etkisinin işletmelerin var olma sürecine yok edici etkisini absorbe etme konusunda bizler ile beraber AVM’lerde taşın altına elini koymalı. Firmaların göz önünde bulundurması gereken önemli konulardan biri, kiralama yapılacak yerin marka ile uyumlu olması gerektiği olgusu. Markanın bölgedeki nüfusa hitap etmesi gerekiyor! Bu noktada AVM'deki marka karması çok önemli. Muadil markaların fazla olması da kiralamada sorun teşkil ediyor.

lizlerini yapmalı. Cevap evet ise akabinde AVM-marka eşleşmesi incelenmeli ve en sonunda da metrekare/ kira fiyatının firma bütçesine uygun olup olmadığının fizibilitesi yapmalı. Bu noktada AVM yönetimlerine düşen görevler de var. AVM'lerin aynı ürün karması bulunan markaları ellerinden geldiği ölçüde çakıştırmamaları gerekiyor. Örneğin, fastfood ünite sayısının AVM için optimum seviyede olması ve firmaların kur dalgalanmalarından mümkün olduğunca pozitif yönde arındırılması gerekiyor. Kur sabitlemelerinin bu soruna yardımcı olacağına inanıyorum. Bünyesine farklı lezzet ve markaları katan bir AVM’nin avantajları sizce neler olabilir? Markaların bireysel başarısı ve yarattığı imajla AVM'ye müşteri kazandıracağına, bu realitenin, AVM bünyesinde

pozitif çeşitlilik ve sinerji yaratarak, AVM'lerin toplam müşteri sayısında artışa yol açacağına ve uzun dönemde bunun süreklilik sağlayacağına yürekten inandığımı eklemek istiyorum. Son olarak gururla söylemek isterim ki, bazı AVM'lerde yer alan Sarper Lahmacun restoranlarımızda, öğle yemeği saatlerinde, AVM'ye yalnızca Sarper Lahmacun için gelip, Sarper Lahmacun'da yemeklerini yedikten sonra, diğer mağazalarda alışveriş yapan müşterilere defalarca şahit oldum.

Markalar kiralama yaparken öncelikle, “Bu bölge bizim müşteri kitlemize hitap ediyor mu?” sorusunu kendilerine sorup, bu yönde ana-

137


GIDA

TAB Gıda Franchise Sistemiyle Büyümeye Devam Ediyor! Türkiye’de hızlı servis restoran zinciri sektörü lideri olan TAB Gıda, franchise restoran zincirine her geçen gün yeni bir halka daha ekliyor.

Türkiye’de bine yakın restoranı ve 22 yıllık tecrübesiyle hızlı servis restoran zinciri sektörü lideri olan TAB Gıda, kurduğu franchise sistemi ile her geçen gün büyümeye devam ediyor. TAB Gıda, çatısı altında hizmet veren Burger King, Popeyes, Sbarro, Arby’s ve Usta Dönerci markalarında yatırımcılarına anahtar teslim işletme seçeneği sunuyor. Burger King, Türkiye’de 200’den fazlası franchise olmak üzere 600’den fazla restoranla hizmet verirken, Popeyes’ın 150’den fazla restoranı bulunuyor. 90’a yakın Sbarro, 50’den fazla Arby’s ve 50’den fazla Usta Dönerci restoranı

bulunan TAB Gıda yatırımcılarına sunduğu avantajlı franchise fırsatlarıyla sektöre yön veriyor. TAB Gıda Finans ve Franchise Yatırımlarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Özgür Çetinkaya, franchise sistemleriyle ilgili yaptığı değerlendirmede, “TAB Gıda olarak Burger King, Popeyes, Sbarro, Arby’s ve Usta Dönerci olmak üzere 5 markayla hizmet veriyoruz. TAB Gıda Franchise sistemi, ülke çapında hızla büyümeye devam ediyor; geçen yıl 35 franchise restoranı verdik, bu yıl toplamda yeni açılacak 80 franchise restoranı verme hedefimiz var. Hedefimi-

zin yarısını ilk 6 ayda açılan franchise restoranlarıyla tutturmuş durumdayız. Önümüzdeki dönemde TAB Gıda’nın diğer markalarıyla da yeni franchise restoranları vermek istiyoruz. Özellikle Türkiye’nin en büyük tavuk restoran zinciri Popeyes ve 20 yıllık deneyimimizi aktararak yarattığımız Usta Dönerci 2016 yılında daha çok franchise yatırımı yapılmasını beklediğimiz markalarımız. Yatırımcıların büyük ilgi gösterdiği Usta Dönerci markamızda ilk franchise restoranımızı Manavgat Novada AVM’de verdik ve oldukça olumlu tepkiler alıyoruz” ifadelerini kullandı.

FRANCHİSE BEDELLERİ 250 BİN DOLARDAN BAŞLIYOR

TAB Gıda markalarında yatırım maliyeti; restoranın yerine, tipine, bulunduğu konuma ve büyüklüğüne bağlı olarak değişmekle beraber, Burger King için 500 bin USD+KDV ’den, Popeyes için 400 bin USD+KDV’den, Sbarro için 250 bin USD+KDV’den, Arby’s için 400 bin USD+KDV’den, Usta Dönerci için ise 250.000 USD+KDV’den başlıyor. TAB Gıda yatırımcılara iki ayrı opsiyon sunuyor. Birinci opsiyonda yatırımcılar dilerlerse inşaat ve ekipman yatırımını kendileri üstleniyor. Bu model ancak AVM dışında yer alan restoranlar için geçerli. İkinci opsiyonda ise yatırım tamamen TAB Gıda tarafından yapılarak anahtar teslim modeliyle hayata geçiriliyor.

138


GIDA

Yenilikçi lezzetleri ile aranan ve fark yaratan 100’ün üzerinde restoranı bulunan Tavuk Dünyası, tavuk severlere birbirinden lezzetli 4 yeni tat sunuyor.

Tavuk Dünyası, tavuk ağırlıklı menüleri, doyurucu tabağı ve uygun fiyatıyla Türkiye’deki yeme-içme sektöründe, kendisine açtığı yepyeni bir kulvarda sevenlerine eşsiz lezzetler sunmaya devam ediyor. Tavuk Dünyası, dünyanın farklı mutfaklarından aldığı ilham ile kendi Ar-Ge mutfağında, özgün marinasyon yöntemi ve dünya lezzetlerini taşıyan gizli reçetelerle hazırlanmış, Türk damak tadına uygun, tavuk ağırlıklı menüleri, enfes soslu makarna ve taptaze Akdeniz salata ile birlikte lezzeti ve dengeli beslenmeyi bir arada sunuyor. Benzersiz lezzetlerin peşinde, sürekli yeni keşifler yaparak birbirinden enfes tarifler geliştiren Tavuk Dünyası, uluslararası ödüllü ürünlere sahip menüsüne eklediği Kremantar, Cafe de Paris, Çökertme ve Közlüce ile sevenlerine yepyeni ve damak çatlatan tatlar sunuyor. Ürünleri ile uluslararası ödüllere layık görülen Tavuk Dünyası menüye eklenen bu 4 yeni ürün ile de oldukça iddialı.

LEZZETİ VE KONSEPTİ ÖDÜLLÜ Karbonhidrat, protein ve sebze içeren “uzun tabakta servis” konseptini Türkiye’de uygulayan öncü restoran zinciri Tavuk Dünyası, menüsünde bulunan “Kekiklim” ve “Şefin Tavası” ürünleri ile Uluslararası Lezzet ve Kalite Enstitüsü (The International Taste & Quality Institute-iTQi) tarafından “2016 Üstün Lezzet Ödülü” aldı, Business Initiative Directions (BID) tarafından sektöründe lider kurumlara verilen 2014 International Star for Quality Uluslararası Kalite Yıldızı” ve Dünya Tüketici Akademisi tarafından verilen 2012 ve 2013 restoran dalı “Gıda Kalite” ve “Kaliteli Marka” ödüllerinin sahibi oldu.

Tavuk Dünyası’dan 4 yeni muhteşem lezzet SAĞLIKLI TÜRK MUTFAĞI ÖRNEĞİ

Tavuk Dünyası, tüm ürün çeşitlerinde taze sebze ve baharat kullanarak, konserve ve şoklanmış ürünlere yer vermiyor. Ürünlerinde trans yağ oluşumuna meydan vermeden tüm menüler sağlıklı pişirme teknikleriyle hazırlanıyor. Kişiye özel her yeni sipariş için yıkanmış bir tava kullanan Tavuk Dünyası, bu mükemmelliyetçi yaklaşımı ile lezzet ve kalite de rakip tanımıyor.

139


Bereket GIDA

Bereket Döner zinciri genişlemeye devam ediyor

“Ortadoğu’da toplam 40 restoran açmayı planlıyoruz. Bölgedeki ilk restoranımız Aralık ayı sonuna doğru Mekke’de faaliyete geçecek” diyen Bereket Döner Yönetim Kurulu Başkanı Muhammed Nezif Emek, “Balkanlar ve Avrupa’da da yine orta vadede 40 restoran açmak hedeflerimiz arasında yer alıyor” dedi.

140

Bereket Döner nasıl bir yapıda faaliyet gösteriyor? Bereket Döner Türkiye'de iki, Riyad’da bir fabrikasıyla, restoran zinciri ve besi çiftliği ile entegre bir döner markasıdır. Grubumuzu holding organizasyon yapısı ile yönetiyoruz. İcra Kurulumuz benden ayrı olarak Grup CFO'muz, Üretim Genel Müdürümüz ve Satış Genel Müdürümüz olmak üzere dört kişiden oluşuyor. Gerek Yönetim Kurulumuz, gerek İcra Kurulumuz ve gerekse Tepe Yönetim ekibimiz profesyonel bir şekilde, çağın tüm gerekliliklerine uygun bir şekilde yürüyor. Grubumuzun satış yapısı beş kanallıdır; franchise, ihracat, distribütör, mono distribütör ve kurumsal satış kanallarımız mevcut. Tüm kanallarımız bağımsız bir şirket usulünde yönetiliyor.

B

ereket Döner’in 2017 yol haritası hakkında bilgi alabilir miyiz? Bu yıl nasıl bir yol izleyeceksiniz? 2015-2019 yılları için hazırladığımız iş planına göre, Bereket Döner, 2017 yılında agresif bir şekilde gerek ihracat, gerek restorancılık ve gerekse toptan satış kanallarında hızlı bir büyüme gösterecek. Tüm alt yapımızı gözden geçirdik. 2015 yılında toptancılık alanındaki faaliyetlerimizi, 2016 yılında ise restorancılık altyapılarımızı tümüyle yeniledik. Bu ay Riyad fabrikamız ve Mekke’deki ilk restoranımız da hizmet vermeye başlayacak. Bereket Döner olarak artık hazırız. 2017, 2018 ve 2019 yılları Bereket Döner’in büyük başarılara imza atacağı yıllar olacak.

Bereket Döner şubelerinin sanırım tamamı franchise… Peki, Bereket Döner neden bu kadar çok talep görüyor? Bereket Döner franchisörlere ne gibi avantajlar sunuyor? Bereket Döner’in restorancılık faaliyetleri yüzde 100 franchise sistemi ile yönetiliyor. Franchise kanalımız bu yıl iyice güçlendirilerek dünya sistemlerine tam entegre hale getirildi. Franchise yatırımcı adaylarımız detaylı bir şekilde değerlendirmeden geçirilerek seçilmekte ve akademimiz üzerinden tüm konularda eğitim almaktadır.


t Döner GIDA

Aynı şekilde lokasyon seçiminden, kadro oluşumuna kadar tüm süreç tarafımızca, detaylı bir şekilde yönetiliyor. Özellikle 2016 yılından itibaren bu konuda çok iddialı bir yapı kurduk. Bereket Döner restoranları karlılık ve performans açısından, restorancılık dünyasında çok özel bir konumda. Restoran satışları yüzde 55-60 brüt karlılığa sahip. Bereket Döner, tedarik alanındaki tüm sisteminde ve süreçlerinde tam şeffaflık içerisindedir. Restoranlarımızın karlılığı Bereket Döner’in temel meselesi... Bunu sağlamak için kaliteden asla ödün vermeden, birinci kalite malzeme ile kurduğu restoranları çok uygun fiyatlara mal ediyor. Bereket Döner restoranlarına eş restoranlar minimum 500 bin TL maliyete kurulurken, biz toplu anlaşmalarla bu maliyetin KDV dahil 200 bin TL'yi aşmamasına gayret ediyoruz. 100 metrekare bir restoranımız ortalama 160 bin+KDV’ye mal oluyor. Tabii bu maliyet restoranın fiziki şartlarına göre değişiklik göstermektedir. Kesin maliyetler restoran ölçümlerinden sonra hesaplanıp, detaylı bir şekilde yatırımcı adayına sunuluyor. Yatırım aşamasından itibaren maliyet düşürücü katkılarımız, markamıza yapılan yatırımı çok cazip hale getiriyor. Şeffaf tedarik ve yönetim sistemimiz de açılan restoranın çok daha karlı ve etkin yönetilmesine olanak sağlıyor. Özetle, “Bereket’e yapılan yatırım bereketiyle geri döner…”

Peki, franchise şartlarınız neler? 2016 yılı franchise bedelimiz 50 bin TL+KDV idi. Ancak 15 Temmuz’da ülkemizde yaşanan darbe girişimi sonrası ülkemize katkı sağlamak amacıyla Eylül-Aralık 2016 döneminde franchise bedelini 30 bin TL+KDV’ye çektik ve bu tutarın 5 bin TL'sini de Demokrasi Şehitleri’mizin ailelerine bağışlamaya karar verdik. Yaptığımız bu kampanyayla yoğun ilgi görüyoruz. Franchise bedelinden ayrı olarak yukarıda belirttiğim 100 metrekare restoranın ortalama yatırım maliyeti ise 160 bin TL+KDV bedelini buluyor. 2016 sonuna kadar franchise bedeli dahil ortalama yatırım maliyeti 190 bin TL+KDV ediyor. Bu tutarlara KDV ekleyip aynı

şekilde restoranın açılış öncesi ilk sipariş tutarlarını da dikkate aldığımızda; Toplam 300 bin TL ile rahatlıkla bir Bereket Döner restoranı açıp işletmenin mümkün olabileceğini söyleyebiliriz.

Bereket Döner ihracat ne kadar önem veriyor? Yurt dışına yönelik planlamış olduğunuz gerek üretim, gerekse restoran çalışmalarınız hakkında bizlere kısaca bilgi verir misiniz? Bereket Döner kurulduğu ilk günden bu yana vizyonunu “Türk dönerinin sözcüsü ve savunucusu” olarak tanımladı. Bu vizyon ihracata verdiğimiz önemi de aslında yeteri kadar anlatıyor. Ortadoğu pazarında derinleşmek, gerek toptan satış kanallarımızla, gerekse restorancılık faaliyet alanında hızlı

büyüme sağlamak amacıyla Riyad’da kurduğumuz döner fabrikamız 15 Aralıkta üretime başlayacak ve bu fabrika bölgede günlük 30 ton döner satışı hedefine koşacak. Ortadoğu’da orta vadede toplam 40 restoran açmayı planlıyoruz. Bölgedeki ilk restoranımız Aralık ayı sonuna doğru Mekke’de faaliyete geçecek. Bir diğer hedef bölgemiz olan Balkanlar’da da çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Kosova Priştina şubemiz faaliyetlerine devam etmekte olup, bölgenin en başarılı restoranlarından biri oldu. Yine bu bölgede bir üretim tesisi de kurmayı planlıyoruz. Balkanlar ve Avrupa’da da yine orta vadede 40 restoran açmak hedeflerimiz arasında yer alıyor.

141


GIDA

Aktaşlar Lezzet Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Aktaş: “AVM’lerin bulundukları bölgedeki yerel markaları da içlerine alarak, çekim gücü yaratmaları gerekir. Bunları öngörerek açılan bir AVM, hem yatırımcısını hem de mülk sahiplerini uzun vadede mutlu eder” dedi.

Büyümeye çalışan işletmelere

Büyümek ve zincirleşmek isteyen pek çok marka ve franchise’ların en büyük engeli kiralama sorunu… Peki, bu sorunun altında yatan etmenler sizce neler olabilir? Gerek cadde mağazaları gerekse AVM mağazaları olsun, yatırımcılardan ciddi oranlarda kira talep ediyor. Yüksek kira bedelleriyle karşılaşan franchise yatırımcıları da cadde ya da AVM’lerde yer almak yerine, biraz daha dü-

şans verilmeli

şük maliyetlerle karşılaşabilecek bölgeleri tercih ediyor. Aslında bakarsanız günümüz mülk sahipleri, döviz cinsinden kiralama yapmak istedikleri için yatırımcıların bir nebze olsun belini büküyor. Bunun sonucunda da binlerce dolar kira istenilen dükkanlarda yer alan markalar, hepimizin bildiği gibi son aylarda ya taşınıyor ya da kapatılıyor. Öte yandan bu önemli lokasyonların hiçbir zaman değer kaybedeceğini düşünmüyorum. Ama yük-

sek istenilen kira tutarları sebebiyle yatırımcılar, yatırımlarından direkt vazgeçebiliyor. Biz Nelipide Gurme olarak, bu fiyatların gerilemesi gerektiğini düşünüyoruz.

siyelini; AVM çokluğu ve piyasa şartlarından dolayı sağlayamıyor. AVM yönetimleri, imza sırasında büyük markalara verdikleri sözleri, aslında büyüme odaklı çalışan orta ölçekli işletmelerden çıkartıyor.

Varolan bu sorunu ortadan kaldırmak adına hem markalar hem de AVM’ler neler yapmalı? Özellikle AVM yönetimleri, yüksek kira oranlarına karşı yatırımcılara vaat ettikleri müşteri profilini ve potan-

Dolayısıyla adil ve düzgün marka karması yapabiliyor olmak AVM’ler için çok hassas bir konu. Büyümeye çalışan işletmelere de büyük markalara tanından inisiyatiflerden tanınmalı ve daha fazla şans verilmelidir.

Bünyesine farklı lezzet ve markaları katan bir AVM’nin avantajları sizce neler olabilir? Tabii bir AVM için lokasyon ne kadar önemliyse marka karması da bir o kadar önemlidir. AVM yetkilileri, fizibilite çalışmalarını çok iyi yapıp, analizini doğru bir şekilde çıkardıkları taktirde başarıyı yakalayabilirler. Öte yandan AVM’lerin bulundukları bölgedeki yerel markaları da içlerine alarak, çekim gücü yaratmaları gerekmektedir. Bunları öngörerek açılan bir AVM, hem yatırımcısını hem de mülk sahiplerini uzun vadede mutlu eder.

142


GIDA

Pinkberry’den rengarenk ve yepyeni bir lezzet Tüm dünyada tutkuyla yenilen dondurulmuş yoğurt Pinkberry, yeni lezzeti Pinkberrypop ile şimdi daha da eğlenceli. Kalıp içerisinde dondurulmuş Pinkberry’yi sosa batırdıktan sonra ek lezzetlerle süsleyerek hazırlanan Pinkberrypop, Pinkberry’nin Akasya Acıbadem mağazasında lezzet tutkunlarına sunuluyor.

PİNKBERRYPOP’UNUZUN TADINA VARIN Pinkberrypop, seçtiğiniz aroma ve çikolata sosunun üzerine file badem, çikolatalı mısır gevreği, renkli şekerleme ve Hindistan cevizi gibi ek lezzetler ile süslenerek tercihinize göre hazırlanıyor. Siz de bu lezzeti Akasya Acıbadem Pinkberry mağazasında tadabilir, Pinkberrypop’unuzu kendiniz yaratabilirsiniz. Yoğurttan gelen canlı ve aktif kültürleri de bulunduran Pinkberry lezzetleri, yüksek fruktozlu mısır şurubu, yapay tatlandırıcı ve renklendirici içermiyor.

Le Pain Quotidien’in

Shake Shack’ten kat kat spesiyal menüsü yenilendi lezzet; Shack Stack Dünyanın en lezzetli hamburgerini “yolüstü hamburgercisi” konsepti ile Türkiye’ye getiren Shake Shack, yenilenen burgerleri ile sizi lezzet yolculuğuna çıkarıyor. New York’un en ünlü gurme hamburgercisi Shake Shack, 2 ayda bir değişen burgerleriyle lezzet tutkunlarını şaşırtmaya devam ediyor. Kat kat lezzet sunan yeni Shack Stack burger, cheeseburger üzerinde çıtır kızarmış Portobello mantarı içinde erimiş peynir, marul, domates ve ShackSos eşliğinde sunuluyor.

Taptaze, doğal lezzetleri sıcacık atmosferinde buluşturan Le Pain Quotidien, yenilenen kış menüsüyle sizlere iştah kabartacak lezzet seçenekleri sunuyor.

Dünyanın en lezzetli hamburgerini Türkiye’ ye getiren Shake Shack, farklı seçenekler denemek isteyen herkesi lezzet yolculuğuna davet ediyor.

Le Pain Quotidien’in özel lezzetleri “Avokado Karides Tartine”, “Free Range Tavuk ve Sebze Ragu” “Kekikli Dana Yahni”, taze Akdeniz yeşillikleri, nar ve pancar ile servis edilen “Amarant ve Beluga Mercimek Salatası” gibi bir çok lezzetlerini öğle ve akşam yemeklerinde tercih edebilirsiniz. Doyurucu ve hafif yeni menüsüyle Le Pain Quotidien’ de özel lezzetler keşfedebilirsiniz. Şeker katkısız portakalı chia puding ve zencefilli greyfurt-havuç taze karışımı da Le Pain Quotidien’in menüsünün olmazsa olmazları arasında yerini alıyor.

143


ÜRÜN & HİZMET

Omega Bigdata

Omega Bigdata gözünü

küresel anlamda liderliğe dikti 2017 yılında AVM’deki kiracılara yeni müşteri ve ek ciro kazandıracak yöntemlere öncelik vereceklerini belirten Omega Bigdata Genel Müdürü Yunus Emre Aslan, bu sayede hem kiracılar hem de AVM’ler için karlılığı arttırmayı hedeflediklerini dile getirdi.

Omega Bigdata için hızlı geçen bir sene oldu, 2016 yılı genel bakışı ile başlayalım mı? Dünya genelinde ve ülkemizde yaşanan ekonomik zorluklar, AVM ve perakende sektörlerine de yansımalarını hissettirdi. Biz de 2016 yılını tümüyle sektöre canlılık getirme odağında yeni ürün, Ar-Ge çalışmaları ve yurt dışına açılma planlarına ayırdık. 8 yıldır üzerinde çalışıyor olduğumuz, geniş kapsamlı AVM sadakat sistemimizi dünyanın en gelişmiş platformu haline getirmek için tam 10 adet yeni ürün oluşturduk. KOSGEB tarafından yurt dışına açılma noktasında Türkiye’den seçilen sınırlı sayıdaki yazılım firmasından biri olduk ve bu kapsamda Avrupa’da; Fransa, İngiltere, Almanya, İsveç, İsviçre, Danimarka ve Sırbistan, Arap Yarımadası’nda; Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve Katar, kuzey coğrafyadan; Rusya, Ukrayna, Azerbaycan ve son olarak Asya’da Malezya’yı ziyaret ettik. Bu ülkelerde gerçekleştirdiğimiz AVM incelemelerinde, yapılan birebir toplantılarda ve katıldığımız fuarlarda AVM sektörünün dünya genelinde nabzını tutmuş olduk.

144


ÜRÜN & HİZMET

Yoğun yurt dışı seyahatlerinin sonuçları nasıl oldu peki? Çalışmalarımızı 3 bölgeye odakladık; Arap Yarımadası, Avrupa ve Rusça konuşulan ülkeler. Her 3 bölgedeki farklı ülkelerde yaptığımız AVM ziyaretlerinde hem dijital pazarlama ve sadakat sistemleri kapsamında talepleri topladık hem de yeni birçok fikir geliştirmiş olduk. Katıldığımız fuar etkinliklerinde ise ürünlerimizi geniş kitlelere tanıtma imkanı yakaladık. Bu ziyaretler neticesinde Azerbaycan ve Dubai’de birer AVM’de sistemimizi kurup, her 2 ülke için de ilk referans projelerimizi almış olduk. Yaptığımız tüm ziyaretler neticesinde, AVM sektörü dikeyinde çok iddialı bir platforma sahip olduğumuzu bir kez daha gördük. Doğru strateji ve hamleler ile global anlamda sektörün en büyük firması olma hedefimiz ile yolumuza aynı hızda devam ediyor olacağız.

Kasım ayında Türkiye ve yurt dışında çeşitli fuarlara katıldınız; fuarlarda gözlemlerinizi bizle paylaşır mısınız? Dubai’de ICSC tarafından düzenlenen RECON fuarının ana teması müşteri ve inovasyondu. Bu fuarda özellikle AVM’lerde toplanan datalar neticesinde yapılan özel veri madenciliği analizleri ve mikro segmentlere yönelik, odaklı kampanyalar dikkati çekti. Ayrıca, bu bölgedeki AVM’lerde ziyaretçi WiFi sistemleri yoğun olarak kullanılmakta. Gelen talepler neticesinde, WiFi sistemi ile sadakat altyapımızın entegre edilmesine yönelik ilk çalışmaları da başlatmış olduk. Fransa’daki MAPIC etkinliğinde ise daha geniş bir coğrafyadan AVM yöneticileri ile tanışma fırsatımız oldu. İnovasyon forumu alanındaki standımız ve yaptığımız konferans konuşması yoğun ilgi gördü. Avrupalı AVM yö-

neticilerinin en çok ilgi gösterdiği ürünümüz ise dijital hediye kampanyaları oldu. Akıllı algoritma altyapısıyla, doğru müşteri segmentini, doğru mağazaya yönlendiren, müşterilere eğlenceli vakit geçirme şansı sunarken, mağazalara garanti ek ciro kazandırması ile sektörde bir ilk olan dijital kampanyalarımızı başta Avrupa olmak üzere yakında birçok farklı ülkede işletmeyi hedefliyoruz.

Son olarak katıldığımız Perakende Günleri’nde ise, 2016 boyunca yapmış olduğumuz Ar-Ge çalışmaları neticesinde ürettiğimiz yeni fikirleri ve ürünleri, uzun yıllardır hizmet verdiğimiz değerli AVM yöneticilerine sunma imkanı yakaladık. Hem yurt dışı, hem de yurt içinden aldığımız son derece olumlu geri dönüşler bizleri çok mutlu etti.

Son olarak 2017 senesinde odaklanacağınız ana gündemler nelerdir? AVM yönetimi ve kiracılar arasında bir köprü platformu kurma fikri üzerine uzun zamandır mesai harcıyoruz. Mağaza çalışanlarını ödüllendirme, kiracılardan gelen hedef müşteri segment taleplerini birçok farklı platformu kullanarak karşılamak ve AVM’ye giren müşteriyi tanıyıp, bu kişileri doğru mağazalara yönlendirmek ana hedeflerimiz arasında. Giderek zorlaşan ekonomik koşullar ve AVM’lerin dijital alışveriş dünyası ile rekabette giderek zayıflamasını göz önüne aldığımızda, Omega Bigdata olarak AVM’deki kiracılara yeni müşteri ve ek ciro kazandıracak yöntemlere öncelik veriyor olacağız. Bu sayede hem kiracılar hem de AVM’ler için karlılığı arttırmayı hedefliyoruz.

145


ÜRÜN & HİZMET

Sensormatic'ten yeni nesil kişi sayma çözümü Aurora MÜŞTERİNİZ İLE ETKİLEŞİMİNİZİ ARTIRIN Aurora'nın BLE (Bluetooth Low Energy) beacon algılama özelliği, müşteriler ile etkileşimi artırmak için sayısız imkan sunuyor. Ayrıca bir beacon uygulaması kullanmaya gerek kalmadan, müşteriler ile mobil cihazları üzerinden mağaza içinde iletişim kurulabiliyor ve kişiye özel kampanyalar düzenlenerek pazarlama aktivitelerinin verimi artırılabiliyor. Aurora, geleneksel trafik ölçümü ve satışa dönüşün ötesinde, perakendecilere alışveriş deneyimini zenginleştirme fırsatı sunuyor. Perakendenin geleceği için tasarlanmış bütünleşik teknolojisi ile Aurora; mağazanızın dışından girişine, reyondan müşterinin mobil cihazına kadar, tüm trafiği sektördeki en yüksek doğruluk oranı ile ölçümlüyor. Bu veriler ışığında personel optimizasyonu, kampanya yönetimi, zincir mağaza yönetimi gibi farklı konularda iyileştirme sağlanmasına olanak tanıyor.

MÜŞTERİ TRAFİĞİNİ VE SATIŞA DÖNÜŞÜ ARTIRIN Yeni nesil kişi sayma sistemi Aurora, veri toplamak ve ölçmek için mağaza içinde ek bir sunucuya gerek duymuyor. Endüstri standardının üzerinde bir doğruluk oranı ile ölçülen trafik verileri, satış verileri ile entegre ediliyor ve bu sayede yoğun trafiğe sahip günleri, saatleri, personel sayısı ve satış rakamları ile birlikte analiz ederek, satışa dönüş oranının artırılması için aksiyon almaya olanak sağlıyor.

146

MÜŞTERİLERİNİZİN DAVRANIŞLARINI DAHA İYİ ANLAYIN

Sensormatic'in sunduğu yeni nesil kişi sayma çözümü Aurora ile mağaza trafiği, satışa dönüş oranları, müşteri ve personel trafiği ayrımı, müşteri etkileşimi, reyon ve vitrin verimliliği gibi farklı alanları tek bir platform ile ölçün ve yönetin!

zamanda yapılan kampanyaların, ziyaretçi sayılarına ve satış oranlarına etkisini görmeyi sağlayan sistem, satış ve pazarlama departmanları için aktif satışı izlemeyi kolaylaştırıyor. Bu sayede yeni kampanyaları düzenlemede ve stratejik kararlar almada önemli ipuçları veriyor.

PERSONEL VARDİYALARINI İHTİYACINIZA GÖRE YÖNETİN

Aurora'nın WİFİ algılama özelliği ile müşteriler, mobil cihazlarından takip edilerek geleneksel trafik ölçümlemesinin ötesine geçiliyor. Bu uygulama ile ziyaret süresi, ziyaret sıklığı, eski/yeni müşteri olup olmadığı da ölçümlenebiliyor.

Sistem, gün ve saat bazlı olarak yaptığı yoğunluk analizleri ile mağazaların özel günlerde, hafta içi ve hafta sonlarında, personel çalışma gün ve saatlerinin düzenlenmesine, haftalık/yıllık izinlerinin ayarlanmasına da yardımcı oluyor. Müşteri yoğunluğunun yüksek olduğu saatlerde, diğer mağazalardan personel kaydırarak operasyonel verimlilik artırılıyor.

BAŞARILI KAMPANYALAR İÇİN STRATEJİK AKTİF SATIŞ BİLGİSİNİ KULLANIN

YALNIZCA RAKAMLARLA DEĞİL CANLI GÖRÜNTÜLERLE GÖRE AKSİYON ALIN

Aurora Platformu’ndan elde edilen verilerle yapılan analizler sonucunda vitrin düzenlemelerinin hangisinin dikkat yönetimi açısından daha etkili olduğunu anlamak, kampanya günlerinde mağaza içinde geçirilen süreye göre kampanya değerlendirmesi yapmak mümkün. Aynı

Sistemde bulunan kameralar yalnızca kişi saymıyor, aynı zamanda görüntü elde edilmesine de olanak tanıyor. Aurora ile canlı görüntüler HD kalitesinde izlenebiliyor ya da 30 güne kadar kayıtlı videolara erişim sağlanabiliyor. Micro SD hafıza kartları ile kayıt sürelerini uzatmak da mümkün.

MAĞAZA AÇMA-KAPAMA, KİRA BELİRLEMEDE KARŞILAŞTIRMALI VERİ Kişi sayma sistemleri ile mağazanın bulunduğu cadde ya da alışveriş merkezinin çekim gücünü ve mağazaya giren müşteri sayısının satışa dönüşme oranını ölçerek mağaza ve lokasyon verimliliği konusunda net veriler elde edilebiliyor. Yöneticiler bu veriler sayesinde, mağaza açma ya da kapatma, kira belirleme gibi stratejik konularda veriye dayalı kararlar alıyor.



ÜRÜN & HİZMET

Madosan Pazarlama ve İş Geliştirme Müdürü Gürsel Yağız: “Üretim hatlarımızın modernizasyonunun devamı, pazarlama satış organizasyonumuzun genişlemesi, Ar-Ge ve tasarım merkezi olma çalışmalarımızın hızlandırılması 2017 gündem maddelerimizin başında yer alacak” dedi.

Hedefte Rusya ve Türki Cumhuriyetler var

“Madosan, metal sektöründe 1988 yılında raf sistemleri üretimi ile çalışma hayatına başlamış, ülkemiz ve de dünyanın birçok ülkesinde perakende ve lojistik sektörlerine ekipman tedariği sağlayan lider firmalardan bir tanesi” açıklamasında bulunan Madosan Pazarlama ve İş Geliştirme Müdürü Gürsel Yağız, “Perakende sektörünün ihtiyacı olan ve özellikle market ve mağazaların önemli ekipman kalemlerinde; raftan kasa altlığına, market arabasından giriş çıkış sistemlerine ve diğer çeşitli ürün teşhir ünitelere kadar geniş bir yelpazede üretim çeşitliliğimiz bulunuyor. Ayrıca hizmet verdiğimiz sektörlerden bir diğeri de lojistik olup, ‘minimum alanda maksimum depolama’ sloganımızla iş ortaklarımızın ihtiyacı olan ve projeye özel çözümlerle hafif ve ağır yük raf sistemleri üretimi yapıyoruz. Her iki alanda da çalışmalarımız fizibiliteden projeye, üretimden montaja kadar geniş bir perspektif çiziyor” dedi.

56 ÜLKEYE ÜRÜN İHRACI… “Madosan yurt içindeki iş ortaklarının yanı sıra yurt dışında da geldiğimiz noktada 56 farklı ülkeye ürün ihracatı yaparak ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayan bir firma…” ifadesinde bulunan Yağız, “Güney Amerika’dan Avrupa’ya, Ortadoğu’dan Afrika’ya geniş bir coğrafyada faaliyet alanı oluşturan firmamızın, bu alanı genişletmek adına önümüzdeki döneme yönelik stratejik hedef planı içerisinde Rusya ve Türki Cumhuriyetler yer alıyor” dedi. Sözlerine perakende sektörünün büyüme ve çeşitlenmesinin firmalarına geri dönüşünü anlatarak devam eden Yağız, “Değişen müşteri alışkanlıkları ve satın alma yöntemleri karşısında kendisine yeni pozisyon alan perakende sektörü, doğal olarak son dönemlerde teşhir sistemlerinde de önemli değişikliklere gitti ve bizler gibi ekipman tedarikçisi firmaların ürün yelpazesinde önemli genişlemelere yol açtı” dedi.

2017 STRATEJİK BİR YIL OLACAK Son olarak 2017 senesinde Madosan’ın odaklanacağı ana gündemlerden bahseden Yağız, “2017 yılı, Madosan için stratejik bir yıl olacağı sinyallerini, içinde bulunduğumuz yılın ortalarında vermeye başladı. Bu çerçevede, firmamızda değişen sektör ihtiyaçlarına cevap verecek ürün çeşitliği ve revizyon çalışmaları başlatıldı. Üretim hatlarımızın modernizasyonunun devamı, pazarlama satış organizasyonumuzun genişlemesi, Ar-Ge ve tasarım merkezi olma çalışmalarımızın hızlandırılması ve de en önemlisi tüm bunların bu yıl içerisinde çalışmaları başlatılan; güçlü ve doğru insan kaynağı ile desteklenmiş, odağında insan olan orta ve uzun vade stratejik çalışmalar çerçevesinde yürütülüyor olması 2017 gündem maddelerimizin başında yer alacak. İş ortaklarımız olan müşterilerimize tek başına ekipman değil; çözümle desteklenmiş çağın gereklerine uygun market, mağaza ve depo vaat ediyoruz” diyerek sözlerine son verdi.

148


ÜRÜN & HİZMET

Müşterinin gereksinimine uygun doğru çözümler… D/S/H Destek Servis Hizmetleri Operasyon Koordinatörü Yılma Berik: “Yenilikçi projelerimizi birkaç adım önde tutarak, onların sağlayacağı dinamizm ile ilerlemeyi hedefliyoruz” dedi.

D

estek Servis firmasını bizlere kısaca tanıtır mısınız? Neler yapar Destek Servis? Faaliyet alanları nelerdir? D/S/H Destek Servis Hizmetleri, kuruluşların ana faaliyet alanları dışında kalan hizmet ve malzeme tedariği konularında “stratejik hizmet otağı” rolünü üstlenerek, müşterilerinin gereksinimlerine uyan özgün çözümler üretmeyi hedefleyen bir kurum olarak 2004’ten bu yana sektörde kesintisiz hizmet veriyor.

Kalite politikamız olan; yaratıcı düşünerek yenilikçi projeler geliştirip, bilgi teknolojilerinden en iyi şekilde yararlanarak, müşterilerimize etkin, doğru çözümlerle ulaşan dürüst ve güvenilir bir hizmet sağlayıcı olmak arzusu ile sektörde yolumuza emin adımlarla devam ediyoruz. Ürün portföyünüz nelerden oluşuyor? Sunmuş olduğunuz ürünlerin faydalarından kısaca bahseder misiniz? Hizmet sektöründe birçok tesis ve kuruluşta geniş ürün yelpazesi altında faaliyetler sunuyoruz. Bunlar; temizlik hizmetleri (ofis, okul, kamu kurumları, plazalar, evler, siteler, AVM vb.) housekeeping, inşaat ve tadilat sonrası temizlikler, resepsiyon hizmetleri, bina içi bakım onarım hizmetleri, haşere ile mücadele hizmetleri, endüstriyel temizlik malzeme tedariği, endüstriyel temizlik makine satış ve kiralama, kuru halı temizliği, yatak&matrasa temizliği, hizmet personel temini ve kiralama, bordro hizmetleri, ofis içi destek hizmetler tedariği, fuar ve organizasyon hizmet tedariği, temizlik danışmanlık ve fizibilite çalışmaları ve BİO ürün portföyü ile tuvaletlerde istenmeyen kokularla mücadele…

Görüldüğü üzere aslında temizlik hizmetleri ağırlıklı bir yelpazemiz olmasına rağmen süreç içinde müşterilerimizin talepleri doğrultusunda ve yetkinliklerimiz kapsamında farklı destek hizmetleri de ürün portföyümüze girdi. Yenilikçi projelerimiz için de; BİO ürünler ile tuvaletlerde istenmeyen kokularla mücadele ve kuru sistem ile halı temizliği işlerimiz bulunuyor. Destek Servis’in şu anki pazar payı hakkında bilgi alabilir miyiz? D/S/H Destek Servis butik hizmet anlayışı ile pazarda yol alıyor. Bu nedenle genel hizmetlerde şimdilik pazarda ölçülebilir bir değere sahip olduğumuzu düşünmüyorum. Ancak yenilikçi projelerimiz ile söz konusu alanlarda değerimiz gün geçtikçe yükseliyor.

Son olarak, Destek Servis’in 2017 hedefleri nelerdir? Kısaca bunlardan bahseder misiniz? Ülkemiz dünyanın da içinde bulunduğu sıkıntılı bir ekonomik süreç geçirmekte. Bunu en az kayıpla ve daha güçlü olarak atlatacağımıza eminim. Ancak bu süreç içinde yenilikçi projelerimizi birkaç adım önde tutarak onların sağlayacağı dinamizm ile ilerlemeyi hedefliyoruz. Tabi bu projeler, ürün bazında ithalata dayalı. Döviz kurlarındaki dalgalanmalar ile ufukta gözüken yüksek kur oranları satın alma ve pazarlama stratejilerimizi olumsuz etkileyecektir. Fakat yine de projelerimizi kararlılıkla sürdürerek, fırtınalı denizde yol almayı ve projelerimizde lider olmayı arzu ediyoruz.

149


ÜRÜN & HİZMET

TESHİAD çalışmalarında hız kesmiyor TESHİAD Başkanı Bülent Doğru: “Sesimizi ve sorunlarımızı gerek kamu gerekse özel sektör tarafına daha güçlü duyurabilmek adına çalışmalarımızı sürdürüyor ve derneğe üye olmanın önemini birçok yer ve mecrada anlatmaya çalışıyoruz” dedi. Temizlikte sektöründe TESHİAD’ın yeri ve önemi nedir? Temizlik ve Tesis Yönetimi İş Adamları Derneği (TESHİAD), 30 yıldır sektörel gelişmelere katkı sunmaya çalışan, kamu tarafındaki bütün gelişmeleri üyelerine anlatan ve üye firmalarıyla

birlikte sesini birçok yere duyurabilme pozisyonuna sahip sivil toplum kuruluşudur. Dernekleşme ülkemizde zor bir süreç… Çünkü sivil toplum kuruluşuna üye olma bilinci toplumumuzda çok fazla gelişmedi. Sektörel algı henüz tam anlamıyla oturmuş değil… Ancak tüm zor

süreçlere rağmen, çeşitli engeller aşılarak, her yıl dernek kendisini geliştirdi, büyüdü ve hizmet sektöründeki diğer dallara örnek oldu. Bugün üyeleri ve bu üyelere ait firmalarda çalışan işgücü istihdamı ile TESHİAD, saygın ve yenilikçi duruşuyla, hizmet sektöründeki diğer derneklere örnek olmaya devam ediyor. TESHİAD olarak amacımız, daha çok üyeyle temsil yeteneğine sahip olmak… Sesimizi ve sorunlarımızı gerek kamu gerekse özel sektör tarafına daha güçlü duyurabilmek adına çalışmalarımızı sürdürüyor ve derneğe üye olmanın önemini birçok yer ve mecrada anlatmaya çalışıyoruz. 2016’nın ilk yarıyılında temizlik sektörü ne kadar bir büyüme kaydetti? Sadece 2016’nın ilk yarısı gibi bakmamak lazım, 2015’te var aslında burada. Türkiye’de temizlik sektörünün büyüme oranına baktığınız zaman yüzde 30’lara yakın bir büyüme kaydettiğini görürsünüz. 2015’teki büyüme trendi tamamıyla bu yöndeydi. 2016’nın ilk yarısı da yine bu şekilde devam etti. Temizlik sektörü inşaat sektörü ile doğru orantılı olarak gelişmekte ve büyümektedir. Türkiye’de inşaat sektörünün hızla gelişmesi, haliyle temizlik sektörüne de ivme kazandırıyor, böylece sektörde yıllık ortalama yüzde 30’lara varan bir büyüme kaydediliyor.

150


ÜRÜN & HİZMET

AVM’lerde yapılan temizliklerde ne gibi sorunlar ortaya çıkıyor? Bu sorunların ziyaretçiye etkileri nelerdir? AVM’ler bizim en büyük hizmet alıcılarımız durumunda. Yaklaşık bir milyar metrekare temizlenebilir alandan bahsediyoruz. Bu nedenle AVM’ler ciddi bir pazar ve bunu inkar etmemek lazım… Sektördeki tüm firmalar bu pazardan pay alabilmek için adeta yarış halinde. Ancak AVM’ler ile ilgili sorunlar da yok değil… Hem AVM tarafında hem de hizmet sunucu temizlik firmaları tarafında… Bir defa birçok firma bu büyük pastadan pay alabilmek için ücret düşüklüğüne gi-

debiliyor. Ayrıca doğru, eğitimli ve sertifikalı eleman bulmakta sıkıntı yaşayabiliyorlar. Çünkü kıran kırana bir rekabet var ortada ve bu rekabete ayak uydurmaya çalışıyorlar. Bizim dernek olarak anlatmak istediğimiz şu; ‘kötü rekabet yapmak yerine, gelin tek bir dernek altında toplanıp, beraber olalım ve sektörün dinamiklerini biz oluşturalım. Sektörel fiyat sıkalamızı oluşturup, bu sıkala üzerinden rekabet edelim. AVM’ler de firmaların mevcut yapıları üzerinden bir değerlendirme yapsınlar.’ TESHİAD’a üye olan firmalar arasında bu çok problem yaratmıyor, hemen hemen

fiyatlarımız bellidir. Ancak merdiven altı diye tabir ettiğimiz, bize üye olmayan firmaların birçoğu işte bu fiyat kırmada bambaşka hallere girebiliyor, bu da sektörde çok ciddi problemlere neden oluyor. Bununla ilgili TESHİAD olarak bir düşüncemiz var, muhtemelen Ocak ayında da düşüncemizi gerçekleştirmiş olacağız. Bir günlük ancak geniş katılımın olacağı büyük bir organizasyon planlıyoruz. Bu büyük organizasyonda, hizmet alıcılar yani AVM’ler ile hizmet sunucu bizler bir araya gelip, doğru firma nasıl olur? Hangi firmalardan teklif alınabilir? gibi konuları tartışa-

cağız. Burada tabi derneğe üye olan firmaları ön plana çıkaracağız. Yapacağımız organizasyonla birlikte, daha çok doğru sonucun ve iyi bir hizmetin çıkabileceğini göreceğiz. Hizmet sektörü dünyada hızla büyüyen ve gelişen büyük bir pazar… Bu pazarda başarılı olabilmek adına neler yapılmalı? Her firma kendine göre başarılıdır aslında. Biz DGR olarak olaya şöyle bakıyoruz; müşterinin yanında olan, müşteriyi anlayan, çok hızlı hareket eden, gelişen dünyaya ve teknolojiye ayak uyduran bir yapıdaysanız eğer farkınızı müşteriye yansıtabiliyor ve başarılı olabiliyorsunuz.

Sürekli değişen bir müşteri var. Peki, önceden müşteriler ne bekliyordu şimdi ne bekliyorlar? Aslında müşterinin algısı hep aynı… Müşteri her zaman kendini kıymetli ve değerli görür. Biz eğer müşteriye o değer ve kıymeti verebiliyorsak, müşterinin yanında kalabiliyorsak başarılı ve vazgeçilmez oluruz. Benim ticaret hayatımda 20 yıl önceki müşterimde aynı mantıktaydı şu anki müşterim de aynı mantıkta… Biz de çok fazla ödün vermeden, müşterinin kıymetli olduğunu ona anlatmaya ve aramızda bir bağ kurmaya çalışıyoruz. Ticarette önemli olan da budur aslında; bağ kurmak… Bir sektörde uzun yıllar hizmet vermenin ve başarılı olabilmenin yolu, mutlaka bir bağ oluşturmaktan geçer. Her müşteri hizmet aldığı firmayla öyle ya da böyle bir bağ oluşturur. İşte bu bağları ne kadar çoğaltabilirsek biz hizmet sunucu firmalar, bu işte o kadar uzun soluklu kalabiliyoruz.

151


ÜRÜN & HİZMET

Sıra dışı tasarımların uluslararası ismi; “Bildiğiniz gibi Blachere Illumination kendi alanında dünya lideri olan, dünyanın 22 ayrı ülkesinde kendi ofisleri olan Fransa merkezli bir firma” diyen Türkiye ve Ortadoğu Genel Müdürü Mehmet Soltay, “Grubun yurt dışında yaklaşık 50 kişiden oluşan ciddi bir tasarım ekibi var. Türkiye ofisi olarak burada da son derece kabiliyetli bir ekibimiz mevcut” dedi.

Özellikle son yıllarda LED ürünlere karşı bir yöneliş söz konusu… Peki, LED ürünlerin sağladığı faydalar neler? LED aydınlatma çözümleri öncelikle sağladığı enerji tasarrufu sebebiyle çevre dostu ürünler. Geleneksel ışık kaynaklarıyla karşılaştırdığınızda, gaz deşarjlı ya da enkandesan olsun ampullerin belirli formları var. Tasar-

152

Blachere Illumination ladığınız aydınlatma gereci de ister istemez ampul üreticileri tarafından mal edilen formlara uymak zorunda. Oysa LED ışık kaynağı kullanıldığında uymak zorunda olduğunuz belirli bir form yok. Tamamen serbestsiniz. Bu da tabii tasarım aşamasında sizi tamamen özgür kılıyor. Aydınlatma sektöründe son kullanıcının bilinçli tüketiminde ciddi zaaflar olduğu ortada. Bunun önüne geçmek için bazı girişimler yapılamaz mı? Sadece fiyat odaklı bir algı tüm sektöre zarar verirken, bu konuda sektör olarak sizce ne eksik yapılıyor? Ne yazık ki bu konu sadece aydınlatma sektörü için değil, tüm tüketim maddeleri için geçerli. Herhangi bir ihtiya-

cınız için yaptığınız satın almada tek kriteriniz maliyette uygunluk olursa yanlış satın alma yapmanız son derece olası. Son kullanıcı aslında ucuz aldığını düşünürken, kendisi için daha pahalıya mal olan bir sürece girmiş oluyor. Belirli bir çizginin üzerinde üretim yapan firmalar da bu durumdan pazar kaybı olarak olumsuz etkileniyorlar tabii. Kalite-fiyat dengesi çok önemli… Bunun önüne geçmek için tüketicinin bilinçlendirilmesi gerekir. Ürünlerin üzerine basılan etiketlerin denetimi de çok önemli. Çoğu zaman gerçek dışı beyanlar oluyor. Blachere’in yılbaşına yönelik çalışmaları hakkında kısaca bilgi alabilir miyiz? Hangi AVM’lerde ya da hangi alanlarda Blachere çalışması ile karşılaşacağız? Çalıştığımız AVM’lerin isimlerini, müşterilerimize duyduğumuz saygı gereği burada zikredemeyeceğim. Her sene olduğu gibi A+ olarak tabir edilen, kendi alanında yurt dışında sürekli ödüller alan AVM’lerin yanı sıra Türkiye ve yurt dışında irili ufaklı çeşitli projelerimiz oldukça yoğun şekilde ilerliyor. Peki, ne tür çalışmalar yapıldı? Kısaca ilham kaynaklarınızdan bahsedelim… Bildiğiniz gibi Blachere Illumination kendi alanında dünya lideri olan, dünyanın 22 ayrı ülkesinde kendi ofisleri olan Fransa merkezli bir firma. Grubun yurt dışında yaklaşık 50 kişiden oluşan ciddi bir tasarım ekibi var. Türkiye ofisi olarak burada da son derece kabiliyetli bir ekibimiz mevcut. Bütün bu saydığım imkanlarla grup bünyesinde oldukça dikkat çeken ve sıra dışı tasarımlar üretiyoruz.



ÜRÜN & HİZMET

“Yurt dışı anlamında İngiltere ve Körfez Ülkeleri’nde daha aktif bir rol almak istiyoruz” açıklamasında bulunan Caris Sandalye Üretim Pazarlama Müdürü Meral Durmaz, “Suudi Arabistan pazarında yerel şirketlerden bariz bir ilgi söz konusu… Bunu fırsata çevirmek için uygun şartların oluşmasını bekliyoruz” dedi.

Üretimin yüzde 20’si dünya ülkelerine ihraç ediliyor

C

aris firmasından bizlere kısaca bahseder misiniz? Neler yapar Caris? Ürün portföyü ve faaliyet alanları nelerdir? Caris Sandalye, İstanbul Arnavutköy’de yer alan tam entegre tesisinde, 140 personeli ile iş ortaklarına hizmet veren bir firma… Otel, kafe, restoran, okul, yemekhane gibi projeler için ahşap ya da metal aksamlı sandalye, koltuk ve masa üreten firmamızda, 250’den fazla ürün standart seri üretimimiz içerisinde yer alıyor. Ayrıca özel olarak talep

154

edilen ürünlerin üretimlerini de bünyemizde gerçekleştiriyoruz. Öncelikle üretim kapasiteniz hakkında ve gerçekleştirdiğiniz üretimlerin ne kadarını, kaç ülkeye ihraç ettiğiniz noktasında bizlere bilgi verir misiniz? Günlük üretim kapasitemizi, 200-250 ahşap sandalye, 300 civarı da metal sandalye olarak ifade edebiliriz. İhracat yaptığımız ülkeler arasında; Bulgaristan, Azerbaycan, Irak, Romanya, Fransa, Almanya, İngiltere, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Ukrayna ve Kosova… gibi pek çok ülke yer alıyor. Aylık

bazda üretimimizin yüzde 20’sini söz konusu ülkelere ihraç ediyoruz. Yine İran’da tamamen yabancı sermayeli bir kafe zincirinin tüm mobilyaları tarafımızca sağlanıyor. Hedef olarak belirlemiş olduğunuz başka ülkeler var mı? Varsa bu hedefi gerçekleştirmek adına ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz? Uygulanılan ambargodan sonra Rusya pazarını potansiyel hedef pazar olarak görüyoruz. Ayrıca İngiltere pazarından daha fazla pay almak için çalışmalar yapıyoruz.


ÜRÜN & HİZMET

Dubai’de dünyanın en yüksek ikinci hotel/apartman projesinin hareketli mobilyalarını biz temin ettik. Sheikh Zayed caddesinde 342 metre yükseklikteki otelde yerimizi aldık, yine bu bölgede yeni projeler için fırsat kolluyoruz. Suudi Arabistan’da da Türk mobilya sektörüne olan ilgi bariz. Ancak kaliteden ziyade fiyat odaklı yaklaşım bizim felsefemize çok uygun değil... Son olarak yaklaşan 2017 yılı için plan ve projeleriniz neler, öğrenebilir miyiz? Yurt dışı anlamında İngiltere ve Körfez Ülkeleri’nde daha aktif bir rol almak istiyoruz. Suudi Arabistan pazarında yerel

şirketlerden bariz bir ilgi söz konusu… Bunu fırsata çevirmek için uygun şartların oluşmasını bekliyoruz. Her yeni yılla beraber yeni tasarım ve modelde ürünleri alıcılarımızla buluşturmak hedeflerimiz arasında yer alıyor. Eklemek istedikleriniz… Caris Sandalye olarak, binlerce müşterimize, iş ortaklarımıza, bizi dinamik kılan rakiplerimize, bizi tercih eden kafe ve restoran zinciri tüketicilere teşekkür ediyoruz. Ürünlerimiz ve kalitemizle, süregelen çalışmalarımızla sektördeki varlığımızı perçinleyerek üst seviyeye taşımak istiyoruz.

Caris için üretim ne anlama geliyor? Bizim için üretim; iş ortaklarımızın, binlerce otel, kafe ve restoran müşterimizin kaliteli ve modern tasarımlarla oluşturulmuş ürünlerimizle yanlarında yer almak, mobilya sektörünü Caris markası ile bir adım öteye taşıyabilmek için çalışmak, Avrupa, İtalya kalitesinde üretim yapmak ve her kesimden alıcıya hitap etmek gayreti anlamına geliyor.

155


ÜRÜN & HİZMET

Symbie ile duyur sesini! Perakende sektöründeki markalara telifli müzik yayın hizmeti veren ve bu şekilde markaların tüketicilerine doğrudan ulaşmasını sağlayan Symbie adına Symbie Kurucu Ortağı Tolga Zaimoğlu ve Symbie Müzik Direktörü ve Kurucu Ortağı Murat Uncuoğlu ile görüştük. İki ortak, firmalarını ve sunmuş oldukları hizmeti bizlere anlatırken, aynı zamanda müziğin etkisi ve mağazalarda doğru kullanımı üzerine de bilgiler verdi. Symbie hakkında bizlere kısaca bilgi verir misiniz? Neler yapar Symbie? Hizmet ve faaliyet alanları nelerdir? Tolga Zaimoğlu: 2013 yılında kurulan Symbie, perakende sektöründeki markalara ilk kez telifli müzik yayın hizmeti sağlayan ve Symbie mühendisleri tarafından geliştirilen yazılımlarla kesintisiz performans sunan Symbie Music Box isimli kutu teknolojisini markalarla tanıştıran dijital müzik çözümleri ve teknolojisi şirketidir.

156

Telifleri ödenmiş uluslararası müzik arşivine sahip teknoloji sağlayıcısıyla müzik dünyasının üstatlarından Murat Uncuoğlu yönetiminde markalara özel müzik ve teknoloji danışmanlığı veriyoruz. Markaların kimliğine özel müzik yayınlarıyla birlikte markaya özel reklam, anons, video yayınlarını tek bir noktadan sağlıyoruz. Symbie Music Box servis sağlayıcımız sayesinde internet sorunu yaşamadan kesintisiz performans sunuyoruz. Hizmet verdiğimiz alanlar; müzik yayını, seslendirme, reklam yönetimi, video yayın akışı, müzik ve ses sistemi danışmanlığı. Markaların, tüketicilerine yaşattığı deneyimlerle değer yaratacağına inanan Symbie, alışveriş merkezlerine, perakende sektöründeki işletmelere, markalara özel teknoloji ve yasal müzik sunarak yolculuğuna başladı. Şimdilerde markaların müşterilerine doğrudan ulaşmalarını ve yeni bir reklam yönetimini sağlayan Video Box’ı hizmetlerine kattı. Symbie markalara bütünleşik bir hizmet kurgusu üzerinde ilerliyor ve markalara iş yapış şekillerini kolaylaştıracak, müşterilerine deneyim yaşatma ayrıcalığı sağlayacak müzikten sese, teknolojiye, kokuya kadar birçok noktada satış odaklı yükselişlerine katkıda bulunacak teknolojik hizmetler yaratmaya devam ediyor. Müziğin insanlar üzerindeki etkisi nedir? Sizce mağazalarda kullanılması gereken müzikler ne tarzda olmalı? Hangi tarz müzikler insanları mağazada daha fazla tutar ve onları satın almaya yönlendirir?


ÜRÜN & HİZMET

Murat Uncuoğlu: Günümüzde artan firma sayısı, değişen rekabet ortamı gibi nedenler işletmeleri, tüketicileri satın almaya ikna etme ve tüketimi artırma gibi amaçları gerçekleştirmede yarar sağlayacak atmosferi yaratmaya itti. İşletmeler artık tüketicileri etki altına alacak bir takım deneyimler zinciri kuruyor. Bu zincirin en önemli noktası ise müzik... Geçmişten günümüze yapılan araştırmalar gösteriyor ki alışveriş ortamında kullanılan doğru müzik harcama ve alışveriş ortamında kalma süresini artırıyor. Bilinenin aksine yine araştırmalar, tüketicinin bildiği şarkılardansa tanımadığı müzikte daha uzun süre alışveriş yaptığını ortaya çıkıyor. Düşük tempolu müziklerin yemek ortamında harcamayı artırdığı yönünde araştırma sonuçları da mevcut. Tarz konusu her markaya göre değişken... Symbie olarak uluslararası 600 binden fazla şarkıyı içinde barındıran bir arşive sahibiz. Markalara benim yönetimimde kimlik ve hedef kitle, amaçlarına uygun şekilde müzik yönetimi desteği veriyoruz. Tüketici davranışlarının değişmesiyle birlikte markalarda bu değişime ayak uydurmak adına çeşitli çalışmalar yapıyor. Peki, değişen tüketiciyle birlikte sizce değişen perakende trendleri neler? Markalar değişimi yakalamak için neler yapıyor? Tolga Zaimoğlu: 2016 trendlerine baktığınızda, müşteriyi “değerli, özel” hissettiren müşteri hizmet deneyimlerinin ön planda olduğunu görüyoruz, bu da yeni bir rekabet alanı yaratıyor. Sektör içinde markalar artık fiyat ve ürün rekabeti ötesinde müşteri hizmet alanında rekabet ediyor ve fark yaratmaya çalışıyor. Bu fark yaratma da, müşterinin hislerine yönelik deneyim alanları oluşturarak gerçekleştiriliyor. Artık markalar, müşterilerini ve tüketiciyi daha çok dinliyor, müşterinin duygu ritmini önemsiyor, beğenilerini gözlemliyor, bağ kurmaya yönelik adımlar atıyor. Bu da sadakati sağlayan en önemli etken… Sanayi devriminden sonra artan seri üretimle birlikte ortaya çıkan rekabetin içinde oluşan ayrışma halinde markalar söylemekten öte hissettirmeye yöneldi, burada da yaratılan atmosfer önem kazandı ve markaları kokudan müziğe kadar birçok konuda profesyonellerle çalışarak içerik yaratmaya yöneltti.

“ Symbie’den kutu teknolojisiyle Türkiye’de bir ilk”

Son olarak, vermiş olduğunuz hizmetin markalara sağlamış olduğu avantaj ya da avantajlar nelerdir? Ayrıca verilen hizmetin markalara maliyeti nedir? Tolga Zaimoğlu: Dünya çapında tanınan prodüktör, eski radyocu ve DJ Murat Uncuoğlu yönetiminde müzik danışmanlığı sağlayarak markanın en iyi ve en doğru müziği sunmasına destek veriyoruz. Hizmet sağladığımız markaların hayatlarını kolaylaştırıcı en önemli özelliklerimizden biri Symbie’nin Türkiye’de ilk olan teknolojisi ile dört dakika içerisinde playlist değişikliğini yapabilmemiz. Yine Türkiye’de ilk kez Symbie tarafından geliştirilen Symbie Music Box sayesinde internet ya da hava koşullarından etkilenmeyen kesintisiz performans sağlıyoruz, yeni hizmetlerimizden biri olan Symbie Video Box ile farklı noktalarda aynı anda gösterimi mümkün video-reklam yayın sistemini yine kesintisiz performansla kullanabiliyoruz. Tutarlı ses düzeyi ve kalitesi ile markaya özel yönetim paneli de önemli özelliklerimiz arasında. Firmalar ekstra telif maliyetlerinden kurtuluyorlar, aylık ödeme ya da yıllık ödeme kolaylıkları sağlanıyor. Hizmetin maliyeti ise verilecek danışmanlık ve hizmete göre değişim gösteriyor.

157


ÜRÜN & HİZMET

Yeniyıl için hikayesi olan platformlar oluşturulmalı TrakoLight Genel Müdürü Ceylan Beyhan, yeniyıl için hikayesi olan ve müşteriye yeniyıl coşkusunu veren platformların oluşturulması gerektiğini belirtti. Sade, elegant, göz yormayan, kısaca alıcının talep ettiği görsel şovu hitap edilen kesimin de kolayca anlayabileceği ve bir sonraki yılda gerek ürün olarak farklı bir konsept içerisinde gerekse obje olarak dahil edilip, kullanılabilecek dizaynlar oluşturduk.

T

rakoLight’ın yılbaşına yönelik çalışmaları hakkında kısaca bilgi alabilir miyiz? Hangi AVM ve belediyelerde TrakoLight çalışması ile karşılaşacağız? Firmamız yoğun bir tempo ile çalışmalarına devam ediyor. Irak, İran, Azerbaycan ve Dubai başta olmak üzere yurt dışı ve yurt genelinde de pek çok alışveriş merkezi ve belediye yeni

yıla gösterişli bir şekilde hazırlanıyor. Bizi en mutlu eden çalışma ise Diyarbakır Ninova Park AVM oldu. Son dönemdeki terörizm ve yaşanan kötü olaylara inat yöre halkına pozitif enerji veren, yeni bir yıla, barışa merhaba dercesine… Peki, ne tür çalışmalar yapıldı? Yapılan çalışma neye göre hazırlandı? Kısaca ilham kaynaklarınızdan bahsedelim.

Kimi AVM’ler yılbaşında gerçekleştirmiş oldukları süslemeleri bütün yıl boyunca kullanıyor ya da her sene aynı süslemeyi kullanmayı tercih ediyor. Sizce, bu yaklaşım ne kadar doğru? Emek olan her ürün, hizmet elverişli olduğu sürece sonraki yıllarda da kullanılmayı hak eder diye düşünüyorum. Ancak bu küçük revize ve nüanslar eklenerek yapılırsa hem müşteri sıkılmamış hem de alıcı elinde varolan ile farklı bir şeyler sunmuş olur. Ancak yeni yılda kullanılan obje,

ışık vb. gibi görsel ürünlerin tüm yıl kullanılması müşteriye itici gelen bir şeydir. Alıcıya tavsiyem; çok büyük objeler ve AVM etrafında salkım saçak olmuş alışılagelmiş ürünler yerine bir hikayesi olan, yeni yıl coşkusunu müşterisine veren ve insanların fotoğraf çekilmek gibi aktivitelerde bulunabilecekleri çeşitli figürler ve platformlar oluşturmalarıdır.

Belediyelere yönelik yılbaşı çalışmalarınız oldu mu? Olduysa yapılan bu çalışmalar hakkında da bilgi verir misiniz? Her yıl olduğu gibi İstanbul Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere Şişli, Beşiktaş, Kağıthane, Sivas-Zara vb. pek çok belediyeye hizmet verdik. Yapılan çalışmalarda, belediyenin logosunu taşıyan direk motifleri, gösterişli taglar ve süs havuzları tercihlerin başında geliyor.

158


ÜRÜN & HİZMET

Login Yazılım ERP Çözümleri Danışmanı Ahmet Savaş Göktürk: “2016 yılında iş modelimizi sağlamlaştırdık. 2017 yılı hız yılı. Kazandığımız hızı 2017 yılından itibaren en iyiye ulaşmak için kullanacağız” dedi. Login Yazılım’dan bizlere kısaca bahseder misiniz? Kaç yılında kuruldu? Nasıl bir gelişim süreci izledi? 1989’dan bu yana yenilikçi ve özelleştirilmiş kurumsal iş çözümleri üretmeye odaklanan Login Yazılım, yüzde 100 Türk firması olarak müşterilerinin her türlü taleplerine en hızlı şekilde yanıt verme ilkesiyle hareket ediyor. Her sektör ve ölçekteki işletmelerin verimli performans, doğru ve zamanında karar, yüksek karlılık, öne çıkaran rekabet gücü, istikrarlı büyüme, sağlam ve yenilikçi iş yönetimi beklentilerini ve hedeflerini karşılayan Login Yazılım, buna yönelik çözüm ve uygulamalar geliştiriyor. İşletmelerin performanslarını artırmak adına Login Yazılım’ın sunmuş olduğu çözümler ve hizmetler neler? Ülkemizin mevzuatlarına ve iş yapış şekillerine uygun olarak, her sektörden ve ölçekten şirketin işletmeye özel ihtiyaçlarını da kapsayacak şekilde geliştirilen öncü Login Kurumsal İş Çözümleri, müşterilerin tüm süreçlerini tek bir platformda takip edebileceği, bilginin bir kerede kaynağında doğru olarak üretilip tüm

süreçlerde doğruluğunun korunacağı, yetkilendirilen herkesin bilgiye ve süreçlere her zaman ve her yerden ulaşacağı gelişmiş bir yapı sunuyor. Login ERP ile işletmeler muhasebe, finans, satış, satın alma, stok, ithalat dahil tüm süreçlerini uçtan uca yönetebilecekleri sistem çözümü sunuyoruz. Ayrıca Login ERP, ister siparişe dayalı üretim olsun (MTO), ister stoğa üretim (MTS) ve tedarik zinciri yönetimi olsun ilgili tüm süreçlerinizi tek bir platformda takip edebileceğiniz bir yapı olanağı sağlıyor. Eşsiz üretim ve lojistik yönetimi kabiliyetlerine ek olarak üretime ve lojistiğe özel Login Smart El Terminali Sistemi ile de müşterilerinin performansı-

nın artırılmasına katkı sağlıyoruz. Sektör bağımsız ve ülkemizde benzeri olmayan ürün konfigüratörü çözümü ile yüz binlerce farklı koddan oluşan mamul stoklarınızı yüzlere indirebilir, renk, boyut, form vb. değişkenlerinizi bir kez tanımlayarak tüm bilginizi dinamik olarak yönetebilirsiniz. Varyant yapılarından farklı olarak yeni bir model kodu yaratmak için on binlerce kod ve statik ürün ağacı tanımlamak yerine sadece birkaç dakikanızı alacak değişkenleri düzenlemek yeterli olacaktır. Ürün ağaçlarının dinamik ve ilişkisel yapısı ile örneğin herhangi bir müşteri için ürününüzü daralttığınızda, üründe kullanılan alt bile-

şen cam rafın satın alma siparişinin otomatik olarak daraltılmış ölçü ile yaratılmasını sağlar. Login Yazılım’ın 2017 hedefleri nelerdir? Kısaca bunlardan bahseder misiniz? 2016 yılında yaptığımız çalışmalar sayesinde oluşturduğumuz yeni iş modeli ile artık daha verimli ve şeffaf işleyen bir yapıya sahibiz. Yaptığımız tüm çalışmaları kolayca izliyor, topladığımız neredeyse tüm veriyi anlamlı bilgiye çevirebiliyoruz. İşletmesel olarak yaptığımız bu iyileştirmeler sayesinde çözümlerimiz ve hizmetlerimizin kalitesini daha ileri seviyeye getirmenin çok daha kolay olacağına inanıyoruz. Genç neslin de yönetime katılması ile 2 senedir kazandığımız ivmeyi hıza çevirmeyi 2017 yılında başaracağımıza inanıyoruz. 27 yıllık tecrübemize genç nesil ile önce ivme kazandırdık. Kazandığımız hızı kontrol edebilmek adına 2016 yılında iş modelimizi sağlamlaştırdık. 2017 yılı hız yılı. Kazandığımız hızı 2017 yılından itibaren en iyiye ulaşmak için kullanacağız. Ülkemize güçlü, başarılı ve istikrarlı işletmeler kazandıracağız.

Login Yazılım için 2017, hız yılı olacak! 159


KÜLTÜR & SANAT

Paris’te

görülmesi gereken 10 yer

bulmak için gittiği bir yer haline gelmiş. Yemyeşil parkın içerisinde bulunan gölde kayık kiralayarak suyun ve ormanın huzuruna kendinizi bırakabilirsiniz. Şehrin gürültüsünden kaçmak için güzel bir fırsat…

ST.-QUENTİN MARKET

Ana turistik yerleri gezmekten bıktınız mı? Eyfel Kulesi, Şanzelize Caddesi, Louvre Müzesi… Evet, kesinlikle Paris’te görülmesi gereken yerler… Ancak bir de Paris’te keşfedilmeyi bekleyen 10 yer var ki görülmeye değer… Klasik şehir turu yaptıktan sonra daha maceracı ve keşfe açık bir geziyle daha önce Paris’in görülmemiş yüzüyle tanışabilirsiniz. Yerlilerden alınabilecek tavsiyelerle bu listenin daha da uzaması mümkün.

160

BALLON AİR DE PARİS Şehrin göbeğinden kalkan Ballon Air de Paris balonu, Paris’i kuş bakışı görmenizi sağlıyor. Dünyanın en büyük gezi balonu olma özelliğine de sahip... Panoramik bir görüntüyle şehri gezmek için güzel bir atraksiyon olmaz mı?

BOİS DE BOULOGNE’DE KAYIK KİRALAMA Fransa Kralı’nın bir zamanlar avlanmak için kullandığı bu orman günümüzde insanların dinlenmek ve huzur

Bir şehri gezmeye gittiğinizde oranın geleneksel pazarını ziyaret etmek oranın kültürünü anlamak açısından oldukça önemli. Tamamen Parislilerin yaşam tarzlarına ait ürünlerin satıldığı bu pazarı gezip atmosferi yaşayabilirsiniz. Üstelik Fransız kültürüne ait birçok yiyecek, hediyelik eşya veya ikinci el ürünleri çok uygun fiyatlara satın alabilirsiniz.

KÜÇÜK SRİ LANKA Fransa’da 100 binden fazla Sri Lankalı yaşıyor. Bunların büyük bir çoğunluğu ise Paris’teki “Küçük Jaffna” olarak adlandırılan yerde. Genellikle çok ucuza


KÜLTÜR & SANAT

satış yapan alışveriş dükkanlarının yer aldığı bu bölgede uygun fiyatlı Hint restoranları da var. Paris’in ortasında Güney Asya’nın atmosferini yaşamak için güzel bir fırsat, Hint çayını denemeden dönmeyin!

BELLEVİLLE Belleville eskiden Paris’te şarap üreti-

LA CONCİERGERİE Paris’in ilk hapishanesi… Çok büyük bir bina… Zamanında hapishane olarak kullanılmasıyla biliniyor fakat daha çok mahkeme olarak da kullanılmış. 3 binden fazla kişi idam edilmeden önce son günlerini burada geçirmiş. Marie-Antoinette, Charlotte Corday ve Danton gibi ünlü isimler bu hapishanede mahkum olarak kalmış. Günümüzde bir müze olarak gezilebilen bu binada Mahkum Galerisi, Kadınlar Meydanı, MarieAntoinette’nin zindanı ve Fransız Devrimi’ne ait birçok ize sahip yerler gezilebiliyor.

şeklinde düzenlenmiş olması. Yerin 130 basamak altında olan, kafatasları ve kemiklerle oluşturulmuş tünelleri gezmeniz mutlaka gerekiyor.

PARC DES BUTTE CHAUMONTS İÇİNDEKİ DAĞ Paris’in en büyük parkı olan Parc des Butte Chaumonts’ta birçok köprü, şelale, yamaç ve farklı bitkiler bulunuyor. Parkın içerisinde hiking için uygun bir dağ mevcut. Dağın tepesinde ise Sibylle tapınağı var. 19. yüzyılın Roman mitoloji izlerine sahip bu tapınağın yanı sıra harika bir manzara sizleri bekliyor olacak.

LA BUTTE AUX CAİLLES

len küçük bir köymüş. Fakat burası zamanla daha canlı, farklı kültürlerin barındığı güzel bir merkez haline gelmiş... Çevrede Çin, Vietnam, Fransa ve diğer birkaç ülkeye ait restoranlar ve bistrolar bulunuyor. Burası belki de Paris’in en ucuz yeri. Üstelik sokakları şirin ve birbirinden güzel grafitiler ile mutlaka görmeye değer bir yer haline gelmiş.

PARİS KANALİZASYON SİSTEMİ Bu zamana kadar ziyaret ettiğiniz en ilginç müze hangisiydi? Listenize Paris Kanalizasyon Sistemini de ekleyin. Burası sadece Paris’in kanallarının nasıl oluştuğunu anlatan bir müze değil, şehrin altında bir macera. Şehrin ilk kanalı bin 200 yılında kurulmuş, o zamandan günümüze kadar yapılan bu sistem gerçekten büyüleyici…

Paris’e komşu bu bölge aslında tam olarak Parislilerin yaşam izlerini taşıyor. Global mağazaların hiçbirine ev sahipliği yapmaz, tamamen geleneksel

PARİS YERALTI MEZARLARI Paris’te görebileceğiniz en enteresan yerlerden biri Paris Yeraltı Mezarları. Paris’te bir dönem insanların çoğu mezarlıklarda bulunan ölülerin salgın hastalıklara neden olduğunu düşünmüş. Bunun ardından şehirdeki birçok mezarlık kaldırılmış. Mezarlıkta bulunan tüm kemikler ise buraya taşınmış. Fakat buradaki ilginç durum tüm kemiklerin bir sanat eseri

dükkanlar bulunur. Kendinizi “gerçek” Paris’te hissetmek istiyorsanız burası tam size göre. Şirin cafeler, Fransız yemeklerinin en lezzetli olduğu restoranlar ve görmeye değer sokakları için gidilebilir. Kaynak: Gezi Rehberleri

161


KÜLTÜR & SANAT

7’den 70’e Herkes için Sanat Dolu Bir Takvim

Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi, Aralık 2016 Programında, Resitaller, Çocuk Müzikalleri ve Dans Performansları ile 7’den 70’e Herkes için Sanat Dolu Bir Takvim Sunuyor!

15 Aralık Perşembe 20.00’de Kardeş Türküler, kardeşçe türküleri hep bir ağızdan söylemek için yeniden Leyla Gencer Opera Sahnesinde dinleyicisiyle buluşuyor. Anadolu, Trakya ye Mezopotamya'da yaşayan farklı dil ve inançlara sahip halkların şarkıları ve danslarını kendi orijinal dilleri ile sunan Kardeş Türküler konserler ve dans-müzik gösterileri sahneliyor. Türkçe, Kürtçe, Ermenice, Arapça, Çerkesce, Romanca, Süryanice, Makedonca ve daha birçok dildeki geleneksel şarkıların yanı sıra, Anadolu'nun çeşitli dini inançlarının ritüelleri ve geleneksel formlara dayanarak üretilen besteler, projenin düzenleme anlayışı çerçevesinde yorumlanıyor. 16 Aralık Cuma Saat 20.30’da Leman Sam sevilen şarkılarıyla Leyla Gencer Sahnesi’nde dinleyici karşısına çıkıyor!

162

"Olmazsa olmaz şart; sahiden olduğun gibi olmak. Gerçek ruhun neyse, üzerine örtüler koymadan öylece yaşamak. Bu örtüler sizi yorar. Onun için ben çırılçıplak bir ruhla dolaştım" diyen sanatçı, duru sesi ve şarkılarıyla kendi ruhunuzu bulmanız için şarkılarını söylüyor. 17 Aralık Cumartesi Saat 13.00 ‘de Sinderella (Müzikal Çocuk Oyunu) Altınok Çocuk Tiyatrosu’nun katkılarıyla tekrardan minik izleyicisinin karşısına çıkıyor. Üvey annesi ve üvey kız kardeşleri tarafından kötü davranılan bir genç kızın (Külkedisi); umutlarının azaldığı anda ona yardım eden bir iyilik perisi ve sevgili dostları fareler ve kuşlar sayesinde hayatı değişebilecek midir? Oyunun uyarlamasını ve yönetmenliğini üstlenen Murat Altınok, usta oyuncu kadrosuyla miniklere keyifli anlar yaşatmaya hazırlanıyor.

18 Aralık Pazar 16.00 ‘’Güldestan’’ Modern Dans Topluluğu’nun (MDTist) sahnelediği müzik ve dans prodüksiyonunda en kıymetli çiçek olan gülün, en kıymetli varlık olan insanda yansımasını bulacaksınız.


KÜLTÜR & SANAT

Özarslan’a Grup Çığ, müzikleri ile eşlik etmektedir. 24 Aralık Cumartesi Saat 13.00 Aladdin ’in Sihirli Lambası Altınok Çocuk Tiyatrosu’nun mükemmel deneyimiyle LGOSM’nin minik izleyicileri için sahnede!

Güldestan'da başı ve sonu olan belli bir hikaye işlenmiyor. Güldestan, Beyhan Murphy ve Mercan Dede'nin son 5 yılda beraber oluşturdukları repertuvarın keşfedilmesi, kendi kendini yenilemesi bir anlamda… Kurgusal olarak 4 ayrı modülden oluşan prodüksiyonda, her modül kendi içerisinde çeşitli bölümler barındırıyor ve bu bölümlerin her biri gül çiçeğinin çeşitli adlarını yansıtıyor. Eski repertuvardan bölümlerin yeniden işlenmesi ile beraber, tamamıyla yeni bölümler var. Seyahatname‘den Çelebiler, Divaneler, Fırtına bölümleri POST'tan alınan kahvehanenin yeniden kurgulanmış bir bölümü yer alıyor. Mercan Dede'nin Nar albümünden esinlenerek yazdığı Nar adında kadınlar için yazılmış bir bölüm var Güldestan'da… Bu projede sosyo-kültürel bağlamda geçmişimizle ilgili birçok konu yer alıyor. Göçebe toplumdan gelmekle ilgili olarak toprak, kadın ve erkeğin birleşmesi ve beraberinde getirdiği sosyal olgu izdivaç gibi temalar var. Sema ayinlerinden esinlenen mistik bir bölüm bulunuyor ve tabii ki en kıymetli çiçek olan gülün, en kıymetli varlık olan insanda yansıması var. Bunlar birbirinin iz düşümü olan içsel ve dışsal öğeler. 23 Aralık Cuma Saat 20.00’de ‘’Efendisi Olmayan Kadınlar’’ boyun eğmeyen kadınlar üzerine Tayfun Talipoğlu, Mustafa Özarslan ve Grup Çığ müzikleri ile sahnelenen sözlü ve müzikli bir gösteri olarak karşınızda!

Mucizeler Mağarası’nda bulduğu sihirli lamba Aladdin’in hayatını değiştirir. Ancak kötü kalpli Cafer ve papağanı Yagu lambanın gizli güçlerinin peşindedir. Aladdin ve maymunu Abu, Lamba Cini ile birlikte, güzel prenses Yasemin’i kötü yürekli Cafer’den kurtarmak ve kendisiyle evlenebilmek için uçan halıları bayan halıyı da yanlarına alarak saraya gelirler. Aladdin’in kimse de olmayan bir gücü vardır. O da Sihirli Lambası. Kılıktan kılığa giren yerinde duramayan, çılgın cini sayesinde Aladdin artık bir prenstir. Oyun Müzikal çocuk oyunudur. 25 Aralık Pazar 13.00 ‘de ‘’Deniz Kızı’’ Altınok Çocuk Tiyatrosu’nun katkılarıyla minikleri okyanus ülkesinde büyülü bir yolculuğa çıkarıyor. Oyun bir aşk adına yapılmış fedakarlığın öyküsüdür. Paylaşmanın, sevginin büyüklüğünü anlatırken; çevremizin ve denizlerimizin temizliği konusunda duyarlı olmamız gerektiğinin altını kalın çizgi-

lerle çiziyor. Okyanus Ülkesinde güzel bir denizkızı, sihirbaz bir kral, sevimli bir yengeç, unutkan bir balık ve bir deniz cadısı... Büyülü bir yolculuk... Meraklı bir martı, ışıl ışıl bir saray, yakışıklı bir prens ve büyük bir aşk... 25 Aralık Pazar 17.00 ‘’Paris’te Bir Gece’’ İdil Biret’in öğrencilerinden, Fransız sanatına damga vurmuş büyük bestecilerin eserlerini seslendirileceği muhteşem bir gece vadediyor! Türkiye’nin genç yetenekleri Paris temasıyla dinleyici karşısına çıkıyor! Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi'nde dünyaca ünlü piyanistimiz İdil Biret ile çalışma fırsatı yakalamış olan genç piyanistle, bu özel gecede Fransız sanatına damgasını vurmuş büyük bestecilerin yapıtlarını icra ediyor. Avrupa'nın ve Türkiye'nin önemli müzik okullarında öğrenim gören ve Nihan Ulutan, Emre Nurbeyler, Yıldız Çiçek Sivri, Utku Geçgel, Yağmur Şimşek, Leyla Cemiloğlu, Ferhat Can Büyük ve Atakan Oyal’dan oluşan topluluğun Chopin, Poulenc, Fauré, Debussy ve Ravel’in eserlerini seslendireceği “Paris’te Bir Gece” 25 Aralık saat 17.00’de Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde!

Efendisi olmayan kadınlar projesi, okyanusta bir damla misali, kadınların seslerini duyurmaları adına katkı olarak da düşünülebilir. Müzik gösterisi öncelikle, kadın sorunlarının varlığını vurgulamayı ve sonrasında da unutturulmaya yüz tutmuş ve farklı okumalarla bizlere yanlış aksettirilmiş bir erkek-tarihin varlığını tartışmayı hedefliyor. Efendisi Olmayan Kadınlar, şarkılı-türkülü, şiirli bir gösteridir. Gösterinin anlatıcılığı ve şiirlerin yorumculuğu Tayfun Talipoğlu tarafından yapılmaktadır. Tayfun Talipoğlu ve Mustafa

163


KÜLTÜR & SANAT

Raftakiler Raftakiler

Kendi vatanında bile yabancıdır kanadı kırık kuşlar: 1930'ların Almanyası... Nazilerin baskısından bunalan Yahudi asıllı tıp doktoru Gerhard Schlimann, çemberin yeterince daraldığını, kendisi ve ailesi için tek çarenin kaldığını hisseder: Kaçmak... Ancak işsizliğin, savaşın habercisi toplumsal karmaşaların ve her yere yayılan ayrımcılığın cenderesindeki bir dünyada insanca yaşanacak bir yer bulmak hiç de kolay değildir. Zira Gerhard Schlimann ve diğer Yahudilere sözümona gelişmiş ülkeler bir bir sırt çevirirken, bir tek Avrupa'nın kıyısındaki genç bir Müslüman ülke kucak açar: Türkiye Cumhuriyeti... Ayşe Kulin, Kanadı Kırık Kuşlar'da 1930'ların Almanya'sından 2000'lerin Türkiye'sine uzanan bir ailenin dört kuşaklık hikayesini anlatıyor bizlere. Sıradışı, güçlü, coşkulu, inançlı kadınların hikayesi bu aynı zamanda. Elsa, Suzan, Sude ve Esra kendi sancıları ve değişimlerini vatanlarının çalkantıları ile iç içe yaşıyorlar. Kanadı Kırık Kuşlar, vatanı sevgi olan herkesin kalbine değecek... (Tanıtım Bülteninden)

164

Mor: Zordur sadakat; gerçekten sevmeyince insan...Kimi seviyorsan kalbinin ülkesi orası oluyor. Sonra bir gün gözlerine bir bakıyorsun; orada yoksun! Onunla kaybettiğini onsuz nasıl bulacağını bile öğretmeden gidiyor. "Aşkın sağ olsun" diyemiyorsun. Koca bir orman yanıyor içinde ama bir tek sen kül oluyorsun. Sadece bir insanı değil kirpiklerinden hayata tutunduğun bir aşkı kaybediyorsun. Ağlıyorsun. Kimi gözyaşları yanağını ıslatırken geçmişini temizler. Temizleniyorsun. Kendini, doğuma iki canla girip yapayalnız çıkan bir anne gibi hissediyorsun. Sana ait olanı doğururken kaybediyorsun. Ama hiçbir zaman onu içinde öldüremiyorsun. Kalbinden çıkaramadığını kabrine kadar götürüyorsun. Zaten o içimizde öldüremediklerimiz değil midir bizi sevmediklerimizle yaşamaya mahkum eden? İnsan yalnızca mutlu olduğu zaman dilimine hayat diyor... Gerisi yaşamaya çalışmak. Unutma! Hayal ettiğin kadar hayal, gerçekleştirebildiğin kadar gerçeksindir. Bazı şeyleri değiştirebilmek içinse bildik acıları yeniden yaşaman gerekir. Ve kimsenin mutsuzluğu hayatı kadar uzun sürmemelidir. (Tanıtım Bülteninden)

Harry Potter ve Lanetli Çocuk-8. Kitap: Harry ait olduğu yerde durmayı reddeden bir geçmişle boğuşurken, en küçük oğlu Albus da istemediği bir aile mirasının yükünü omuzlarında taşımakta zorlanır. Geçmişle gelecek uğursuzca iç içe geçerken hem baba hem oğul tedirgin edici bir gerçeği, bazen karanlığın beklenmedik yerlerden geldiğini öğrenir. "Harry Potter ve Lanetli Çocuk", J.K. Rowling, John Tiffany ve Jack Thorne'a ait yeni bir özgün hikayeden yola çıkarak Jack Thorne'un yazdığı yeni bir oyun. Bu oyun sadece sekizinci Harry Potter hikayesi değil, aynı zamanda tescilli olarak sahneye koyulan ilk Harry Potter hikayesi. 30 Temmuz 2016'da Londra West End'de gerçekleşen prömiyerin hemen ardından Sahne Metni Özel Baskısı, dünyanın dört bir yanındaki okuyucuları Harry Potter, arkadaşları ve ailesinin devam eden yolculuğuyla buluşturuyor. (Tanıtım Bülteninden)






Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.