Merhaba, Oto Gündem’in 10’uncu sayısıyla tekrar birlikteyiz. Oto Gündem Dergi her ayın ilk haftası sizlerle birlikte oluyor. Oto Gündem’in 10. Sayısı yine dopdolu. Bu ayki haberlerimiz arasında Çek üretici Skoda’nın Amiral gemisi olan Superb bu sayımızın ana konusu oldu. BMW 1 serisinde M 135i modelini ekleyerek gaza bastı. Honda yeni konsept modelini tanıttı ve yeni model Civic’e atıfta bulunuyor. Alman üretici Porsche’nin iki kişilik sporcusu Boxster, yeni versiyonu Spyder ile çok daha dinamik hale geldi. Efsane sporcu Scirocco, GTS versiyonunu tanıttı. Oto Gündem’in 10. sayısında 5 farklı markanın testi yer alıyor. Toyota Yaris modeliyle, Opel Yeni Corsa’yla, MINI Countryman Cooper S All4’le Mazda 3’le Renault elektrikli otomobili olan Zoe ile test sayfalarımıza konuk oldu. Daha fazlası Oto Gündem’in Mayıs sayında ve web sitemizde… Oto Gündem’in Nisan sayısı 116 bin 398 farklı kişi tarafından okunmuştur. İlginize teşekkürler… İstanbul Auto Show 2015 Bu hafta ki mini konumuz tabi ki de İstanbul Auto Show 2015 oluyor. Birbirinden farklı otomotiv markaları ve modellerinin yer aldığı fuarda bir çok modelin dünya prömiyeri yapılacak. ODD(Otomotiv Distribütörleri Derneği) ve TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. işbirliği ile 22-31 Mayıs 2015 tarihleri arasında, TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi Beylikdüzü’nde düzenlenecek İstanbul Autoshow 2015’e katılacak otomobil markalarından 12’si 25 farklı model aracın lansmanını gerçekleştirecek. TÜYAP’ta,14 salon ve toplam 120.000 metrekare kapalı alanda düzenlenecek Autoshow 2015’te Opel, Kia, Fiat, Mercedes, Aston Martin, Jaguar, Mitsubishi, Renault, Suzuki, Hyundai, BMW ve Subaru 25 yeni modelin tanıtımını yapacaklar ve otomobil tutkunları dünyanın yeni harikaları olan son model otomobillerle buluşacak. 21 Mayıs’ta basın ve VIP açılışı yapılacak olan fuar, 22-31 Mayıs 2015 tarihleri arasında ziyaretçilere açık olacak. TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi Beylikdüzü’nde gerçekleşecek İstanbul Autoshow için ziyaret saatleri hafta içi 12: 00 – 21: 00, hafta sonu ise 11: 00 – 21: 00 olarak belirlendi. Hafta içi 10 TL olacak olan Auto Show 2015, kadın, çocuk ve tüm öğrenciler için ücretsiz. Hafta sonu ise giriş 20 TL olacak ve 0-12 yaş arası çocuklar için ücretsiz, öğrenciler için 5 TL, kadınlar % 50 indirimli girecek. Lütfen emniyet kemerlerimizi takmayı unutmayalım. Dergimizin 10. sayısını keyifle okumanız dileğiyle,
LS MEDYA GENEL YAYIN YÖNETMENİ ALİ YILDIRIM otogundem@gmail.com aliyildirim@otogündem.com
GENEL KOORDİNATÖR REKLAM KOORDİNATÖRÜ TUANA MEDYA DİLEK SUNMAN reklam@otogundem.com.tr haber@otogündem.com
Adres: İSTOÇ 14. Ada NO:55 Kat:1 MAHMUTBEY/İSTANBUL www.otogundem.com.tr www.otogündem.com www.otomobilgundemi.com www.otomobilgundemi.com Oto Gündem ismi TPE tarafından Ali YILDIRIM’a devredilmesine hak verilmştir. Tüm hakları saklıdır
SADECE 4 KİŞİ SAHİP OLACAK
B
entley Motors, Bentley Speed Six’in 1930’da kazandığı tarihi ‘Mavi Tren’ yarışını, Mulliner’in bir sınırlı sürümü olan Mulsanne Speed ‘Blue Train’ ile anıyor. Otomobillerin her biri, orijinal Speed Six’in tasarım ayrıntılarına yapılan enfes tarihi atıflar ve modern yorumlar içeriyor. Kapı panellerinde ve arka bölümdeki girintilerdeki yivli desenler, Barnato’nun orijinal otomobilinin iç kısmını yansıtıyor. Gösterge tablosu, orijinal Bentley ‘Blue Train’ Speed Six’in gösterge tablosunun ustaca işlenmiş parlak bir örneğini sunuyor. Bu arada, kapı eşiği plakalarında ‘Blue Train 85. Yıl’ yazısı okunuyor, ön ızgarada orijinal Speed Six’ten esinlenen kareli ağ tasarımına sahip. İlk ‘Blue Train’ Limited Edition ile aynı zamanda Yanık Meşe ve Deve derisi süslü, otomobilin içiyle mükemmel uyumlu özel bir hediye sepeti sunulacak. Mulliner’in hazırladığı, güzel deri çatal bıçak kutuları ve deri kılıfların üzerine ‘Blue Train’ yazısı işlendi. Sepette çok özel gümüş kaplı çatal bıçaklar, porselen tabak takımı, kristal şampanya kadehleri ve İskoçya’da dokunmuş yüzde 100 Angora piknik örtüsü bulunuyor. Bu sınırlı sürümden sadece dört adet üretilecek.
H
UZAYA MESAJ VAR
yundai, “New Thinking, New Possibilities” (Yeni Yaklaşımlar, Yeni Olanaklar) felsefesine dayanarak aralarında on binlerce kilometre mesafe olan bir ailenin iletişim kurmasına aracı oldu. “Uzaya Mesaj” isimli bu proje, babası bir astronot olan 13 yaşındaki Texas’lı Stephanie isimli bir kız çocuğuna odaklı. Hyundai, babası uzayda olan Stephanie’nin kişisel mesajını iletmek için mesajı uzaydan okunabilecek büyüklükte yazmanın bir yöntemini buldu. Bu özel proje için ABD’nin Nevada eyaletindeki kurumuş bir göl olan Delamar seçilerek boş bir tuval görevi görmesi sağlandı. 11 adet Hyundai Genesis’in rol aldığı projede, New York’un ünlü Central Park’ının bir buçuk katı büyüklüğündeki bir alana lastik izleriyle Steph Loves You ( Steph Seni Seviyor) yazıldı. 5.55 km2’lik bir alanı kapsayan bu mesaj, dünya rekoru kırarak Guinness Rekorlar kitabına girdi ve resmi olarak “Dünyanın Lastik İziyle Yazılan En Büyük Görüntüsü” olarak tarihe geçti.
EURO NCAP’TEN TAM NOT
Y
eni Renault Espace, bağımsız bir pasif güvenlik değerlendirme kuruluşu olan Euro NCAP’ten beş yıldız aldı. Bu skor, Ocak 2015’te yürürlüğe giren daha sıkı kriterlere rağmen elde edildi. Bu açıdan yeni Espace pasif güvenlik alanında Renault’nun sahip olduğu uzmanlığı gözler önüne seriyor. Yeni Renault Espace, 38 puan üzerinden 31,4 puan alarak kendi pazarının en üst sırasına yerleştirecek bir yetişkin yolcu koruma skoru elde etti.
HONDA’DA YÖNETİM DEĞİŞİYOR
T
ürkiye’de 2014 yılını yükselişle kapatan Skoda, 2015’e de iyi bir giriş yaparak bu ivmeyi sürdürmeyi başardı. Mart ayı içerisinde dünya çapında 100 binden fazla araç satışı gerçekleştiren Skoda, 120 yıllık şirket tarihinde en başarılı aya imza attı. Skoda aynı zamanda Ocak-Mart ayı aralığında 265 bin 100 araç satışıyla birlikte şirket tarihinin en başarılı ilk çeyreğini de gerçekleştirdi. Çek marka geçen yıl aynı döneme göre yüzde 7.2 oranında artış sağlayarak önemli bir büyümeye imza attı. 2014 yılında daralan pazarda artış sağlayan marka, 2015 yılının ilk üç ayını da yükselerek tamamladı. Skoda ilk üç ayda yüzde 3.31 pazar payı elde etti. 2015’te yeni modellerle birlikte yine yılı yükselerek kapatmayı hedefleyen Skoda, tamamen yenilenen Fabia’yı showroomlarda satışa sunmaya başladı. Bununla birlikte üçüncü nesil Superb ise Ağustos ayında Türkiye yollarına çıkacak. Marka ürün gamındaki yeni modellerle birlikte 2020’de dünya çapında yılda 1.5 milyon adetlik satış hedefliyor.
H
onda Türkiye, Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı görevine Cem Özütok’u atarken, Nurettin Atilla ise Otomobil Planlama ve Pazarlama Müdürü ve Bülent Kılıçer de Motosiklet Satış ve Pazarlama Müdürü görevlerine atandı. Cem Özütok, görevine 2001 yılında Satış Bölge Müdürü olarak başladı. Nurettin Atilla, 1997 yılında Bilgi Sistemleri Müdürlüğü’nde İş Analisti olarak işe başlayan Nurettin Atilla sırasıyla aynı departmande Şef ve Müdürlük görevlerini yürüttü. Bülent Kılıçer, 2001 yılında Honda Türkiye ailesine katıldı.
EN BAŞARILI İLK ÇEYREK
GÜVENLİKTE SINIRLARI ZORLUYOR
S
sangYong Korando Sports, ESP (Elektronik Denge Programı) kapsamında geliştirilen paket güvenlik sistemi ile oldukça dikkat çekiyor. Sürücünün kullanım alışkanlıklarını, direksiyon açı sensörü, tekerlek hız sensörü ve G sensöründen (aracın yatay ve düşey açısını ölçen sensör) gelen bilgilerle yorumlayan sistemi ile aracın risk durumunu sorguluyor ve direksiyondan gelen yön komutlarına bağlı olarak gerekli gördüğü tekerleklere fren kuvveti uyguluyor. Sistem bütünlüğünü tamamlayan HSA (Yokuş kalkış desteği), ABS (Kilitlenmeyi Önleyici Fren Sistemi), ARP (Aktif Savrulma Önleme Sistemi) ve EBD (Elektronik Fren Kuvvet Dağılımı Sistemi) programları sizi tam anlamıyla koruma altına alıyor. Tüm bu özellikler, Ssangyong Korando Sports’un 4x2 AT pick up sınıfında yakaladığı başarının temel göstergesi olarak öne çıkarken Ssangyong’un genel olarak tüm modellerinde uygulanan üç katmanlı güçlendirilmiş merdiven tipli çelik şasi yapısı ile olası kazalarda darbenin araç içerisine minimumda yansıması temel alınıyor.
ARTIK B SINIFIDA KULLANACAK
R
enault Twizy için beklenen Karayolları Trafik Yönetmeliği değişikliği yayınlandı. Yönetmelik kapsamına uygun olarak B ehliyet sahibi sürücüler de Twizy kullanabilecek. Renault Twizy daha önce sadece A sınıfı (motosiklet) ehliyeti ile kullanılabiliyordu. Ayrıca bu yönetmelik kapsamında Twizy, B1 sınıfı ehliyete sahip olan 16 yaşındaki meraklılarıyla da buluşuyor olacak. Avrupa Birliği’nde yayınlanan kanunda gerekli şartların sağlanması halinde 14 yaşındaki sürücülerin aracın direksiyonuna oturmasına olanak tanınıyor. Twizy 17 beygr gücünde, maksimum hızı 80 kilometre olan “Life” versiyonuyla satışa sunuluyor. Renault Twizy bataryası ile birlikte satılıyor ve bataryası dahil 13.700 €’dan başlıyor. Full donanımlı versiyonunun fiyatı 14.400 € olarak belirlenmiş. Renault Twizy, 100km.lik menzile sahip. Twizy’nin şarjı 3½ saatten daha az bir sürede tamamlanabiliyor. 6.1kws lityumiyon bataryası 220V’luk herhangi bir topraklı elektrik prizinden şarj olabiliyor.
B
OTOPRATİK’TEN YENİ KONSEPT
risa, 360 derece servis sunan araç bakım merkezi “Otopratik”lerin konseptini müşteri deneyimini mükemmelleştirmek için geliştirerek yeniledi. İzmir Otopratik Mağazası’nın açılışında konuşan Brisa Genel Müdürü Hakan Bayman, “Yolculuğunuzun geleceğini tasarlıyoruz” vizyonumuz çerçevesinde işimizin odak noktasına son kullanıcıyı koyduk. Bu anlayışla, lastik satın alma deneyimini tamamen farklı bir noktaya taşımak için mağazalarımızı geliştiriyoruz. Model mağazalarımız müşterilerimize en iyi deneyimi sunmanın ötesinde, aynı zamanda bir laboratuvar ve eğitim üssü görevi görüyor” dedi. Araç sahiplerine 360 derece servis sunan araç bakım merkezi Otopratik çatısı altında binek ve hafif ticari araçların kullanım ömürleri boyunca ihtiyaç duyabilecekleri bütün ana ürünler bir arada sunuluyor. Ayrıca, lastik, jant, akü, ön düzen bakımı, yağ değişimi, filtre değişimi, klima gazı dolumu, fren balata & disk değişimi, amortisör değişimi ve periyodik bakım gibi temel bakım hizmetleri de veriliyor.
LIFECARD DÖNEMİ
F
ord LifeCard ile yakıt alırken veya alışveriş yaparken cep dostu sürprizler yaşarken, Ford Yetkili Satıcı ve Servisleri’nde de çeşitli avantajlar sunuluyor. Ford LifeCard kullanılarak yapılan servis harcamaları karşılığında 1.500 TL’ye varan yeni araç indirimi, aracın yaşına göre yüzde 35’e varan orijinal yedek parça ve işçilik indirimi Ford müşterilerini bekliyor. Paro özellikli olan Ford LifeCard, müşterisinin ihtiyaçlarını tespit ederek üye işyerlerinde de çeşitli imkanlar sunuyor.
YARIŞ PİLOTUNU ARIYOR Türkiye’de ilk defa gerçekleştirilecek olan GT Academy, sanal yarış dünyasında, Nissan için gerçek pistlerde yarışabilecek oyuncuları arıyor
N
issan ve PlayStation, Gran Turismo 6’nın sanal dünyasından yeni bir profesyonel yarış pilotu keşfedecek. Bir devrime imza atan GT Academy, PlayStation oyuncularına, Nismo Sporcusu olma hayalini gerçeğe dönüştürmeleri için bir fırsat vermek üzere büyük organizasyona bir kez daha hazırlanıyor. GT Academy’nin daha önceki şampiyonları Lucas Ordoñez ve Jann Mardenborough profesyonel birer yarış pilotu olmanın keyfiyle
bu yıl Haziran ayında gerçekleşecek olan motor sporlarının zirve noktalarından Le Mans 24 Saat yarışında, LM P1 sınıfında Nissan’ı temsil edecek. GT Academy elemeleri, Sony PlayStation 3 üzerinde Gran Turismo 6 oyunuyla online olarak geçtiğimiz Nisan ayında başlayıp 16 Haziran’da son bulacak. Profesyonel bir yarışçı olma hayali taşıyan oyuncular Sony PlayStation 3 üzerinden Gran Turismo 6 oyunu ile en hızlı tur zamanını gerçekleştirmek için
mücadele edecekler. 20 yarışçının ulusal seçmelere katılacağı yarışmalar online ve saha etkinliği olarak ayrışacak. Saha organizasyonların en iyi tur zamanını gerçekleştiren 10 ismiyle online yarışların en iyi tur zamanını gerçekleştiren 10 ismi Haziran ayında gerçekleşecek Türkiye finalinde karşı karşıya gelecek. Finallerde en iyi dereceyi alan 6 yarışmacı ise ünlü Silverstone Yarış Kampı’na katılma şansı yakalayacak. Silverstone yarış kampına katılan yarışmacılar hayatlarını değiştirecek bir kariyer elde edebilecek. Burada dünyanın çeşitli yerlerinden gelen finalistler ile Dubai 24 Saat’lerinde yarışabilmek için kıyasıya mücadele edecek. İstanbul’da gerçekleştirilen GT Academy Türkiye Toplantısı’na katılan GT Academy eski şampiyonları Wolfgang Reip ve Ahmed Khalid basın mensuplarıyla deneyimlerini paylaştı. 2012 yılında Silverstone’da 830 bini aşkın Gran Turismo oyuncusu arasından sıyrılarak GT Academy şampiyonluğuna ulaşan Belçikalı Wolfgang Reip, Nismo atleti olduktan sonra başarılarını sürdürdü. 2013 yılında, Dubai 24 Saat, SP3 Sınıfı’nda ikinci, FIA GT Serisi, Slovakya’da ikinci, Blancpain Dayanıklılık Serisi, Pro-Am Sınıfı’nda üçüncü, FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası, Bahreyn’de LM P2 Sınıfı’nda üçüncü oldu. Suudi Arabistanlı Ahmed Khalid ise 2014 yılında GT Academy şampiyonu olmasıyla şimdiden hayatının değiştiğini görmeye başladı. Khalid;
“Bir yıl önce evimde koltukta oturmuş Sony PlayStation’ım ile Gran Turismo oynuyordum, şimdi ise gerçek bir yarış pilotuyum” dedi. Uluslararası GT Academy yarışması kapsamını genişletmek üzere Türkiye haricinde bu sene kapılarını Kuzey Afrika, Avustralya, Meksika ve Amerika’dan katılımcılara da açıyor. 2015 yılındaki genişleme projesi GT Academy Asya ile Tayland, Endonezya, Hindistan, Filipinler ve Sony PlayStation’un anavatanı olan Japonya da yarışmalara katılacak. Dünya çapında 24 farklı ülkeden katılımcıların erişimi sağlanacak GT Academy’de Uluslararası Platform, Asya Platformu ve Avrupa Platformu’ndan 2.2 milyar potansiyel yarışmacı bekleniyor. Yarışma 18 yaşını doldurmuş ve ehliyet sahibi herkese açık olacak. Yarışma şartları ile ilgili detaylı bilgiler www.nissan. com.tr, www.facebook.com/GTAcademy, www. gran-turismo.com ve http://www.gran-turismo. com/tr/academy/2015/ adresinde bulunabilir. GT Academy Şampiyonları’nın gelişimi www.facebook. com/GTAcademy ve www.twitter.com/GTAcademy adreslerinden takip edilebilir.
AMİRAL GEMİSİ YENİLENDİ
Skoda’nın “amiral gemisi” Superb, üçüncü nesliyle yeniden yapılanıyor. Tepeden tırnağa yeniden tasarlanıp geliştirilen Superb, boyutları, geniş iç mekanı ve bagaj hacminin yanı sıra yenilikçi teknolojileri, sürüş dinamiği, üretim kalitesiyle de sınıfına yeni bir soluk getirecek
S
koda‘nın "amiral gemisi” Superb, üçüncü nesliyle yepyeni bir dönemin başlangıcını temsil ediyor. Yeni Superb, bugüne kadar geliştirilen en teknolojik, sayısız pratik çözümlere ve geniş iç mekana sahip, kısacası en iyi Skoda modeli olarak piyasaya çıkmaya hazırlanıyor. Skoda tasarımcıları ve mühendislerinin, özellikle yaratıcılık ve teknoloji açısından tamamen yepyeni bir aşamaya taşıdığı Superb, tasarım dili, artırılan rakipsiz iç mekan genişliği, farklı donanım seçenekleri, teknolojik yenilikleri, çevreci motor yelpazesiyle sınıfında daha üst basamakları hedefliyor. MQB platformu baz alınarak
otomobilseverlerle buluşturacağız. Ağustos ayından itibaren de Türkiye pazarında satışına başlayacağız“ dedi. “Skoda Superb’in 125 hp olan manuel şanzımanlı modeli 65 bin TL seviyesinde, en üst paketli modeli ise, 95-100 bin TL aralığında olacaktır. Skoda olarak satışlarımızın yüzde 95’i 1.6 dizel/otomatik versiyonu olarak gerçekleşiyor. Bu seride de 1.6 dizel otomatik versiyonlarının yüzde 90-95 civarında olacağını öngörüyoruz“ diye konuşan Senyücel, “Yeni Skoda Superb ile markanın ivmesinin artacağını ve Skoda’ya güç katarak algısını yukarı taşıyacağını“ söyledi. Yeni
Superb, modelin geçmiş nesillerine de damgasını vuran “genişlik“ kavramını bir üst noktaya taşıyarak, adeta “kendi sınıfını“ yaratıyor. 4861 mm (+28 mm) uzunluğa, 2841 mm (+80 mm) dingil mesafesine sahip olan Superb’in yüksekliği ise, eskisine göre 6 mm artışla 1468 mm’ye çıkarıldı. Bununla birlikte yeni Superb, 1864 mm (+47 mm) ile sınıfının “en geniş” otomobili. 980 mm baş mesafesi ve 157 mm arka diz mesafesine sahip Superb’in sedan versiyonunda bagaj hacmi, stepne bölümü dahil 625 litre. Bagaj kapağı, elektronik kilitle donatılırken, eller doluyken bagaj
geliştirilen Superb, Adaptif Süspansiyon sistemi ve genişliğiyle sadece daha fazla konfor değil, aynı zamanda motor seçenekleriyle de önceki nesline göre yüzde 30’a varan oranlarda daha düşük yakıt tüketimi sunuyor. Yüce Auto Skoda Genel Müdürü Tolga Senyücel, her iki modelin de markaya daha fazla dinamizm katacağına inandıklarını belirtti. Senyücel, "Yeni Superb modelimizde ilk göze çarpan güçlü tasarımıdır. Sportif ve dinamik çizgileri ile Skoda’nın konsept aracı VisionC’ye yüzde 95 oranında benzemektedir. Yeni Superb modelimizi, ilk kez İstanbul Autoshow 2015 fuarında sergileyerek, Türkiye’deki
kapağının kolayca açılabilmesine olanak tanıyan “sanal pedal”, Superb’de ilk kez kullanıyıor. Bu sistem, ayağın tamponun alt kısmına uzatılması sayesinde bagaj kapağının kendiliğinden açılmasını sağlıyor. Güvenlik alanında sunduğu aktif ve pasif güvenlik destek sistemleriyle de çıtayı yükselten yeni Superb, muhtemel bir kaza öncesi kemerleri gerginleştirip, açık camları kapatarak ön koltuktaki yolcuları korumaya alan “Çarpışma Hazırlık Sistemi”, “Kör Nokta Uyarı Sistemi”, 210 km/s hıza kadar kullanılabilen “Adaptif Hız Sabitleyici”, özellikle şehir içinde öndeki araçla aradaki mesafenin tehlikeli boyutlara gelmesi halinde frenleme yapabilen “Ön Bölge Yardımcısı”, “Trafik İşaretleri Tanıma Sistemi”, “Geri Görüş Kamerası”, “Şerit Takip Asistanı”, “Akıllı Far Yardımcısı”, “Sürücü Yorgunluk Tespit sistemi” gibi donanımlarla dikkat çekiyor. Ayrıca yatay/ dikey park yapabilen ve parktan çıkabilen yeni nesil Park Yardımcısı da seçenekler arasında. Yeni Superb’de hava yastığı sayısı ise, “diz hava yastığı” da dahil olmak üzere 9’a ulaşabiliyor. Yeni nesil Superb‘de, 5 farklı güçte benzinli ve üç dizel motor seçeneği satışa sunulacak. Türkiye’de de satılacak benzinli motor seçenekleri 1.4 lt TSI (125 ve 150 HP) olarak sıralanırken, ayrıca 1.8 TSI (180 ve 220 HP) ve 2.0 lt TSI (220 ve 280 HP) seçenekleri mevcut. Dizel motorlar ise 1.6 lt (120 HP), 2.0 lt (150 ve 190 HP) hacimlerinde. Tüm motor seçeneklerinde Start-Stop ve enerji geri kazanımı sistemleri de yer alıyor. Bu sayede yeni Superb, motor seçeneklerine bağlı olarak önceki nesline göre yüzde 30’lara varan oranlarda daha az yakıt tüketiyor.
TAM 326 BEYGİR Alman üretici BMW’nin kompakt sınıftaki temsilcisi olan 1 Serisi makyajla birlikte gücüne güç kattı. Serinin en güçlü versiyonu diyebileceğimiz M135i gücüyle yürekleri hoplatıyor
A
lman lüks otomobil üreticisi BMW, ürün gamının giriş modeli olan 1 Serisi’ni makyajladı. Markanın kompakt sınıftaki başarılı temsilcisi, küçük dokunuşlarla daha şık bir görünüme kavuştu. Markanın yüksek performanslı modellerini tanımlayan M ailesinin en küçük üyesi de bu yenilenmeden payına düşüne aldı. M135i olarak adlandırılan araç, artan gücüyle de sınıfının zirvesine gözünü dikti. Aracın elden geçirilen dış tasarımı ilk bakışta oldukça tanıdık geliyor. Fakat yeni farlar ve genişletilen ön ızgarayla birlikte daha şık bir araç ortaya çıkarılmış. Krom çerçeveli BMW
böbrekleriyle birlikte LED gündüz farları da makyajdan nasibini almış. Yeni stop grubuysa, arka tasarımın büyük kardeşlerini (3 ve 5 serileri) andırmasını sağlamış. İç mekandasa kumanda elemanları yenilenmiş. Krom ve piano siyahı kaplamalar seçenekler arasına eklenirken standart donanım listesi de unutulmamış. Standart olarak sunulan 6.5 inçlik multimedya ekranını küçük bulanlar için 8.8 inçlik daha büyük bir seçenekler de var. Aracın M versiyonu, sportif tamponları ve büyük jantlarıyla ayrılıyor. 360 litrelik bagaj ise, koltukların katlanmasıyla 1200 litreye kadar
genişletilebiliyor. Sportif sürüş özellikleriyle bilinen tüm BMW’ler gibi yeni 1 Serisi de çevik bir otomobil. M versiyonunda sunulan spor süspansiyon sistemi ve 10 milimetre alçaltılan karoser, standart donanımda sunulan 17 inçlik alaşım jantlarla destekleniyor. Yol tutuşun başarılı olmasındaki önemli etkenlerden biri de ağırlık dengesi. Neredeyse yüzde 50’ye 50 olan ağırlık dengesi sayesinde adaptif süspansiyon sisteminin de yardımlarıyla araç sınıfının en iddialı sporcuları arasına giriyor. Daha performanslı olmasına rağmen otomatik şanzımanlı versiyon, 7.5 litrelik ortalama tüketimiyle manuel vitese göre 100 kilometrede ortalama yarım
litre daha az yakıtla yetinebiliyor. 1 Serisi ürün gamının zirvesinde yer alan M135i versiyonu, ürün gamındaki tek 6 silindirli motora sahip. 3 litrelik turbo beslemeli benzinli ünite, önceki versiyona göre 6 beygir güçlenmiş. 326 beygir güç ve 450 nm tork üreten model, 8 ileri otomatik vites ve 4 tekerlekten çekiş seçeneklerine sahip. Standart versiyon olan arkadan itişli ve 6 ileri manuel şanzımanlı model, 0-100 km/s ivmelenmesini 5.1 saniyede tamamlıyor. Aynı işlemi otomatik şanzımanlı versiyon 4.9 saniyede gerçekleştirebiliyor. Buna bir de 4 tekerlekten çekiş sistemi eklendiğinde süre 4.7 saniyeye kadar düşüyor.
ARAZİDE SPORCU KİMLİĞİ Mercedes-Benz sportif araç konsepti olan GLC, coupe seçeneğiyle tanıtıldı. Özellikle tasarımıyla oldukça iddialı olan model V6 motoruyla 9 ileri şanzımana sahip
A
lman lüks otomobil üreticisi MercedesBenz, yeni konsepti GLC Coupe’yi tanıttı. Markanın yeni arazi aracı, GLC Coupe konseptiyle çok daha sportif bir versiyona kavuşuyor. Konseptin gerçek bir araç olarak pazara sunulmasına kesin gözüyle bakılıyor. Çekici tasarımıyla arazi araçlarının iri hatlarını unutturan yeni konsept, buna rağmen oldukça iri. Aracın uzunluğu 4.73 metreyken yüksekliği 1.6 metre ve aks aralığıysa 2.83 metre. 21 inçlik dev jantlar üzerinde yükselen araç, ön ve arka gövde altı korumalarıyla off-road parkurlarında da iddialı olduğunun sinyallerini veriyor. Geniş hava girişlerine sahip ön tamponu, yatay ön ızgara ve ortasına yerleştirilmiş büyük amblemle karakteristik bir tasarıma sahip olan araç, LED farlarıyla dikkat çekiyor. Dik yerleştirilmiş iki çift egzoz çıkışı ve profile taşan ince farlar da sportif detaylar arasında. Konseptte yer alan motor çift turbo beslemeli bir V6. GLE 450 AMG Coupe modelinde de kullanılan ünite, 367 beygir güç ve 520 nm tork üretiyor. 9 ileri otomatik şanzıman 9G-Tronic ile kombine edilen motor, gücünü 4 tekerleğe birden (4Matic) iletiyor. Aracın egzoz sesi, AMG modellerindeki akustiğe sahip.
YENİ TASARIMDA İPUÇLARI Honda, Civic için yeni bir konsept tanıttı. Yeni nesil tasarım için gün sayan marka, coupe versiyonuyla sahneye çıkacak
H
onda, ABD’de devam eden New York Otomobil Fuarı’nda yeni konsept aracını tanıttı. Etkileyici neon yeşili rengiyle dikkat çeken Civic Concept, markadan uzun süredir tasarladığı en çekici ve sportif model unvanını taşıyor. Markanın sonbahar aylarına yetiştirmeyi planladığı 10’uncu nesil Civic’ten izler taşıyan araç, ABD pazarı için geliştirilen Civic Coupe karoserine sahip. Köşeli hatlarıyla dikkat çeken konsept, tamponlarda yer alan LED gündüz farları, tamamı LED’lerden oluşan aydınlatma grubu ve geniş hava girişlerine sahip sportif tamponuyla dikkat çekiyor. Aracın arka tasarımıysa tam bir konsept havasında. Aracı enlemesine
kaplayan şerit şeklindeki stoplar, geniş arka tampon, ortaya yerleştirilen büyük egzoz çıkışı ve iri spoyler aracın etkileyici tasarım öğeleri arasında. Kısa bir süre önce en güçlü Civic versiyonu olan Type R’ı tanıtan marka, bu araçta 2 litrelik turbo beslemeli benzinli motora görev vermişti. Markanın uzun bir aradan sonra tekrar turbo teknolojisini kullanmaya başlaması, yeni Civic modellerinde de kendini belli edecek. Konseptte kullanılan 1.5 litrelik turbo beslemeli benzinli motor, ilk kez ABD’de yollara çıkacak. Direkt enjeksiyonlu yeni motor, kısa vites oranlı 6 ileri manuel ve daha sportif hale getirilen kademesiz otomatik şanzıman (CVT) seçeneklerine sahip.
500 HP’LİK KOMPAKT
Fransız otomotiv üreticisi Peugeot, 308 ile yeni bir performansa imza atıyor. Tamamen Peugeot Sport ile aynı temel üzerinde geliştirilen model elektrikli ve benzinli hybrid motor geliştirdi
P
eugeot 308, mükemmellik değerleri ile lansmanından bu yana dünya genelinde 280.000 otomobil tutkununun beğenisini kazandı. Peugeot Sport aynı temel üzerinde yeni bir elektrikli benzinli hybrid motor geliştirdi. 500 beygir motor gücü ve dört çekiş özelliği ile Peugeot 308 R Hybrid, segmentinin sınırlarını olağanüstü performansı ile zorluyor. Peugeot 308 R Hybrid, mavisiyah renk degradesinin yanı sıra dört ayrı bireysel koltuk ile benzersiz bir tasarım sergiliyor. Peugeot 308 R Hybrid, saf performans arayışına mükemmel bir boyut getiriyor. İlk bakışta göze çarpan 308’in zarif tasarımı ve sportif görünümü radikal bir ifadeye dönüşmek üzere ilk kez Quartz konsepti ile tanıştığımız tasarım kodlarını benimsiyor. Peugeot 308 R Hybrid geniş hava girişli kaputun örttüğü etkileyici ön yüzü ve köşeli kenarlı ve düz yüzeyli mineral tamponu ile asfaltı adeta yutuyor. Damalı desenli ön ızgara 500 beygir güç üreten yenilikçi çekiş ünitesini hava ile besliyor. Mekanik bileşenler etrafında sıkıca çizilen profili çizgileri ışığı yakalıyor ve bakışları aracı keşfetmeye doğru yönlendiriyor. Peugeot 308 R Hybrid floresan pigmentler ve cam partiküllerin entegrasyonu ile etkileyici şekilde yoğun bir mavi renkle giyiniyor. Bu renk hem hibrid motor ve hem de tarihsel olarak
Fransız yarış araçlarına özgü olan rengi çağrıştırıyor. Arka kapılarda, bu mavi renk Peugeot’nun en ekstrem modellerinin simgesi olan çift renkli tasarımın farklı bir yorumunu oluşturacak şekilde mat siyah ile eşleşiyor. Arkada, Peugeot 308 R Hybrid’in radikal tasarımı son derece yalın bir şekilde kendini gösteriyor. Bagaj kapağının üstündeki dar spoyler aerodinamik yapıyı pekiştiryor. Öte yandan, tampon sıcak havayı dışarı çekerek akü sıcaklığını kontrol altında tutmaya yardımcı olan iki hava deliği içeriyor. Hava girişleri ve kasa altları üzerine tatbik edilen beyaz seramik görünümlü dokunuşlar otomobilin dinamik karakterini vurguluyor. Konsol üzerindeki iki düğme sürücünün mekaniği kontrol altında tutmasına olanak sağlıyor. Bunlardan ilki güçlü motoru harekete geçirirken, ikincisi dört farklı sürüş moduna erişim sağlıyor. Dört tekerlekten çekiş ve 500 beygir güç ile Peugeot 308 R Hybrid’in azami hızı elektronik olarak 250 km/h ile sınırlandırıldı, 0 - 100 km/h hızlanmasını sadece 4.0 saniyede tamamlıyor ve 1000 m mesafeyi 22.0 saniyede kat ediyor. Tüm bunlara rağmen, CO2 emisyonu sadece 70 g / km. Peugeot 308 R Hybrid, önde % 60 ön ve arkada 40% ağırlık dağılımıyla mükemmel bir denge sergiliyor ve sadece 3,1 kg / hp’lik
bir ağırlık/güç oranı elde ediyor. Kusursuz dinamik sürüş özelliği kazandırmak üzere, aracın kütleleri bir araya toplanarak mümkün olduğunca alçak düzeyde yerleştirildi. Mükemmel güç/kompaktlık orana sahip 3 kWh Lityum-İyon batarya arka koltukların altına yakıt tankının yerine konuldu. Buna karşılık, 50 L yakıt tankı arka bagaj içine elektrik motorunun ve iki transformatörün üzerine monte edildi. Mükemmellik arayışında olan Peugeot Sport mühendisleri yakıt deposunun alt tasarımını teknik bileşenlere çakışacak şekilde tamamen yeniden gözden geçirdiler. Böylece aracın yüksekliği performansına katkıda bulunacak şekilde birkaç milimetre alçaltıldı.
ARTIK DAHA DİNAMİK Alman lüks otomobil üreticisi Porsche’nin iki kişilik sporcusu Boxster, yeni versiyonu Spyder ile çok daha dinamik hale geldi. 375 beygirlik güce sahip olan model Türkiye’de sipariş üzerine satılacak
A
lman lüks spor otomobil üreticisi Porsche, yeni Boxster Spyder modelinin lansmanını New York Uluslararası Otomobil Fuarı’nda yaptı. Boxster ailesinin yıldızı konumundaki bu iki kişilik üstü açık model, üst düzey sürüş keyfi ve güçlü motoruyla dikkat çekiyor. Markanın orijinal bir roadster üretmek için yola çıktığı araç, önceki nesil Spyder modelinin bağımsız karakterini devam ettiriyor. Aracın tasarımında markanın efsanevi spor ve yarış otomobillerinden izler yer alıyor. 1960’ların 718 Spyder modeline ithafen aracın koltuk başlıklarının arkasında, uzun arka kapak boyunca uzanan iki adet belirgin ve aerodinamik şekilli bombe bulunuyor. Klasik kumaş tavanıyla öne çıkan aracın tavanı yine elle açılıp kapanıyor. Aracın sürüş yüksekliği standart modele göre 20 milimetre daha aşağıda. Araçta 911 Carrera’dan alınan frenler ve 360 milimetrelik direksiyona yer verilmiş. Araçta geniş yan destekleri olan spor kova tipi koltuklar kullanılıyor. Dünya genelinde temmuz ayında satışa sunulacak
araç, Türkiye’de özel siparişle getirilecek. Aracın Almanya fiyatı 79 bin 945 eurodan (yaklaşık 230 bin lira) başlıyor. Araçta 3.8 litrelik boxer motor kullanılıyor. 375 beygir güç üreten 6 silindirli ünite, sadece manuel şanzımanla sunuluyor. 0-100 km/s ivmelenmesini 4.5 saniyede tamamlayan araç, saatte 290 kilometre sürate ulaşabiliyor. Gücünü arka tekerleklere ileten aracın ortalama tüketimiyse 9.9 litre.
GTS EFSANESİ GÜÇLENİYOR Volkswagen’nin efsane sporcularından Scirocco, GTS versiyonunu tanıttı. 220 beygir gücündeki araç, tasarım detaylarıyla da diğer versiyonlardan ayrılıyor
V
olkswagen’in ilk olarak 1974’te tanıttığı efsane halk sporcusu Scirocco’yla yakaladığı başarıyı, yeni jenerasyonuyla da sürdürüyor. 2008’de yeni nesliyle pazara sunulan ve kısa bir süre önce makyajlanan aracın kendisi gibi efsane haline gelen versiyonu GTS de tanıtıldı. İlk GTS versiyonunu 1982’de pazara sunan Alman üretici, yeni jenerasyon Scirocco GTS’i ise 2013’te yollara çıkarmaya başladı. Daha önce Türkiye’de 1.4 litrelik TSI motorla satılan GTS versiyonu, makyajlı versiyonda 2 litrelik TSI motorla lanse edildi. Hem dış hem iç
tasarım olarak ailenin diğer üyelerinden ayrılan GTS versiyonunda aracın motor kaputundan bagaj kapağına kadar uzanan yarış şeritleri kullanılıyor. Şeridin dışındaki ince bir kırmızı çizgi, aracın genel tasarım detaylarında da bolca kendine yer buluyor. Araçta standart olarak sunulan 18 inçlik alaşım jantların içerisinde kırmızı renkli fren kaliperleri kullanılmış. Sportif arka tampon ve tavan spoyleriyle performans hakkında yeterli bilgi verilmiş. Aracın iç mekanında da kırmızı şeritler dikkat çekiyor. Golf topu şeklindeki vites topuzu ve spor koltuklar dikkat çekiyor. Araçta, Golf GTI modelinde
de kullanılan 2.0 litrelik TSI ünite yer alıyor. Turbo beslemeli benzinli motor, 220 beygir güç ve 350 nm tork üretiyor. 6 ileri manuel ve 6 ileri çift kavramalı otomatik şanzıman (DSG) seçeneklerine sahip araç gücünü ön tekerleklere iletiyor. 0-100 km/s ivmelenmesini 6.5 saniyede tamamlayabilen araç, saatte 246 kilometre (DSG: 244 km/s) sürate ulaşabiliyor. Aracın ortalama tüketimiyse manuel şanzımanda 6.1, DSG’deyse 6.4 litre olarak belirlenmiş.
PASSAT AİLESİ GENİŞLİYOR
V
Volkswagen Binek Araç’ın 2014 Kasım ayında satışa sunmaya başladığı Yeni Passat model ailesi, 1.4 litre TSI motora sahip versiyonlarına eklenen DSG şanzımanlı seçenekleriyle genişliyor
olkswagen’in ilk olarak 1974’te tanıttığı efsane halk sporcusu Scirocco’yla yakaladığı başarıyı, yeni jenerasyonuyla da sürdürüyor. 2008’de yeni nesliyle pazara sunulan ve kısa bir süre önce makyajlanan aracın kendisi gibi efsane haline gelen versiyonu GTS de tanıtıldı. İlk GTS versiyonunu 1982’de pazara sunan Alman üretici, yeni jenerasyon Scirocco GTS’i ise 2013’te yollara çıkarmaya başladı. Daha önce Türkiye’de 1.4 litrelik TSI motorla satılan GTS versiyonu, makyajlı versiyonda 2 litrelik TSI motorla lanse edildi. Hem dış hem iç tasarım olarak ailenin diğer üyelerinden ayrılan GTS versiyonunda aracın motor kaputundan bagaj kapağına kadar uzanan yarış şeritleri kullanılıyor. Şeridin dışındaki ince bir kırmızı çizgi, aracın genel tasarım detaylarında da bolca kendine yer buluyor. Araçta standart olarak sunulan 18 inçlik alaşım jantların içerisinde kırmızı renkli fren kaliperleri kullanılmış. Sportif arka tampon ve tavan spoyleriyle performans hakkında yeterli bilgi verilmiş. Aracın iç mekanında da kırmızı şeritler dikkat çekiyor. Golf topu şeklindeki vites topuzu ve spor koltuklar dikkat çekiyor. Araçta, Golf GTI modelinde de kullanılan 2.0 litrelik TSI ünite yer alıyor. Turbo beslemeli benzinli motor, 220 beygir güç ve 350 nm tork üretiyor. 6 ileri manuel ve 6 ileri çift kavramalı otomatik şanzıman (DSG) seçeneklerine sahip araç gücünü ön tekerleklere iletiyor. 0-100 km/s ivmelenmesini 6.5 saniyede tamamlayabilen araç, saatte 246 kilometre (DSG: 244 km/s) sürate ulaşabiliyor. Aracın ortalama tüketimiyse manuel şanzımanda 6.1, DSG’deyse 6.4 litre olarak belirlenmiş.
ANLAYIŞ DEĞİŞİYOR
Japon otomobil üreticilerinden olan Mazda, KODO tasarım anlayışını tamamen hayata geçirdi. İlk olarak Türkiye’ye 1989 yılında gelen 323 modelinin yerine geçen Mazda 3 artık daha teknolojik
YAZI-FOTOĞRAF ALİ YILDIRIM
İ
lk olarak 1976 yılında tüm dünyada otomotiv pazarına sunulan Mazda 3, Türkiye pazarına 1989 yılında ilk ayak bastığında 323 adıyla satılıyordu. O yıllarda büyük ilgi gören model adeta ülkemizde fenomen olmuştu. Hemen hemen tüm camların otomatik olduğu o yıllarda aracın satış fiyatı ise 30 milyon lira civarında idi. 2003 Mayıs ayı itibariyle 323’ün yerini alan Mazda 3, sedan ve hatcback olarak da üretilmeye başlandı. Geçtiğimiz yıl bir operasyon daha geçiren Mazda 3, yepyeni bir tasarım anlayışıyla pazardaki iddiasını sürdürüyor. Mazda KODO tasarım dili anlayışını Mazda 3’le canlandırdı. Bir önceki karoser yapısına göre daha başarılı bir gövde tipine kavuşan modelde, sedan ve hatcback seçenekleri sunuluyor. Bizim sayfalarımıza konuk olan hatcback seçeneği ise 3 farklı donanım paketiyle sunuluyor. Yenilenmesine rağmen dizel otomatik seçeneği sunmayan model ilerleyen zamanlarda müjdesini vereceğini umuyoruz. İddialı bir tasarıma sahip olan model, LED’li Xenon farlar oldukça dikkat çekiyor. Geniş ızgara ve çekik
far bloklarına sahip olan modelde oval hatlara da yer verilmiş. Ön çamurluktan başlayıp, arka kısma doğru ilerleyen keskin detaylar araca şık bir görünüm katmış. Çok kollu alaşım jantlar sportif bir görünümü desteklemiş. C stununa doğru alçalan tavan kısmı atletik bir duruş sergilemiş. Artık daha ince ve sportif bir stop grubuna sahip olan arka kısımda daha kaliteli bir görünüm sunmuş. Arka kısma bir bütün olarak bakacak olursak, köpek balığı şeklindeki anten yapısı, siyah difüzörü ve krom egzoz Mazda 3’ün sportif görünümüne güç katmış. Misafirimizin boyutlarına bakacak olursak uzunluğu 4.65 metre, genişliği 1.79 metre iken yerden yüksekliği ise 1.45 metre olarak kayıtlara geçmiş. Aracın aks mesafesi 2.7 metre bu değerler ile
Mazda 3’te daha geniş bir alan sunulmuş. Misafirimizin iç mekanına girdiğimizde ergonomik ve kalite açısından başarılı bir hacimle karşılaşıyoruz. Sportif deri direksiyon simidi üzerinde yer alan kısa yol tuşları kullanılabilir ve anlaşılır nitelikte. Ön tarafta yer alan gösterge panelinde hız ve devir saati orta kısımda yer alıyor. Orta konsolda yer alan renkli dokunmatik ekran araçla ilgili birçok özelliği sunuyor. Mazda 3’te en çok dikkatimizi çeken özellik ise el frenin ön kısmına konumlandırılan joystick hemen bu butonun yanında ise radyo ses ve açma kapama butonu bulunuyor. Aslında orta konsolda kafaları karıştıracak fazla bir tuş kombinasyonu yer almamış. Arka kısımda baş ve diz mesafesi biraz daha iyi olabilirdi. 3 kişinin rahatlıkla seyahat
etmesini sağlayan model, yalıtım konusunda da başarılı. Yüksek hızlarda dikiz aynalarından dolayı hafif rüzgar sesini bize hissettiriyor. Ama normal şartlarda gerek koltukların yapısı gerekse orta sertlikteki süspansiyon sistemi uzun yolculukları keyifli hale getiriyor. Mazda 3’ün bagaj hacmi 364 litre. Mazda 3’ün kaputunun altında Skyactiv teknolojiyle birleşen 1.5 litrelik benzinli ünite görev yapıyor. Skyactiv-G motor adı verilen bu ünite 6000d/d’dan itibaren 120 beygirlik güç sunarken maksimum 4000d/d’dan itibaren 150 Nm torka sahip. 0’dan 100 kilometre hıza 11,7 saniyede ulaşan Mazda 3, maksimum 181 kilometre hız yapıyor. 6 ileri otomatik şanzımanla kombine edilen araç, vites geçişleri gayet oranlı ve yumuşak. Fabrika verilerine göre Mazda 3, 100 kilometre ortalama 5.5 litrelik yakıt tüketimi gerçekleştirirken bizim sürüşümüz boyunca 6,4 litrelik yakıt tüketimi gerçekleştirdi. Daha çok üst devirleri seven araç performanslı kullanımlara da uygun. Mazda 3’ün kampanyalı anahtar teslim fiyatı ise 61 bin 700 liradan başlıyor.
ARAZİYE GÜÇ TAKVİYESİ
Belki de dünyanın en fenomen markalarından biri olan MINI, ailesi tamamen yenilendi. Crossover sınıfındaki temsilcisi olan Countryman’a ALL4 seçeneğini ekleyen marka 4 tekerden çekiş imkanı ile arazi koşullarına da meydan okuyor
YAZI-FOTOĞRAF ALİ YILDIRIM
İ
ngilizler’in efsane markalarından MINI, son dönemde başlattığı model atağı ile o kadar da ‘mini’ olmadığını kanıtlamaya başladı. Countryman ile ayağını yerden kesen üretici, crossover sınıfına da adım atmış oldu. İlk modelini 1961 yılında piyasaya sunan marka, aradan geçen 52 yılda ürettiği ‘mini’ araçları çeşitlendirmeye başladı. Önce Clubman ile 5 kapılı otomobil segmentine yeni bir bakış açısı kazandıran İngiliz marka, şimdi de Countryman ile küçük araç yakıştırmalarından iyice kurtulmaya başladı. İri bir Cooper S versiyonu gibi görünen Countryman, yüksek burun tasarımıyla sürücüsünde bir
kullanılıyor. Vites geçişleri sarsıntısız ve hızlı sağlanırken spor şanzıman seçeneğinde vitesler daha üst devirlerde değişiyor. Araç 0’dan 100 km/s hıza 8,1 saniyede ulaşıyor. Saatte 213 kilometre hıza kadar ulaşabilen araç, hacminden beklenmeyecek kadar esnek motoruyla takdiri hak ediyor. Otomobil pazarının en iyi yol tutan temsilcilerinden olan MINI, Countryman’in yerden yüksek karoserine rağmen bu özelliğini kaybetmemiş. 3 kapılı modellere göre gövde salınımı biraz artarken 4 tekerlekten çekiş sisteminin başarıyla görevini yapması, güvenli ve yola iyi tutunan bir formül ortaya çıkarmış. MINI, Countryman için başlangıç fiyatını 101 bin 195 lira olarak belirlemiş. Yalnızca manuel şanzımanla sunulan dizel versiyon için ise aynı Cooper versiyonda olduğu gibi bir fiyatla karşılaşıyoruz. Artık sadece 4 tekerlekten çekişle sunulan S için 120 bin 652 lirayı gözden çıkarmak gerekiyor. Turbo beslemeli 1.6 litrelik motor, rakipleri gibi sağ ayağına
SUV kullanıyor izlenimi bırakıyor. Gerçek 5 kapılı karoseri, iri motor kaputu ve yüksek omuz çizgisi ile 4.1 metrelik uzunluğunu cömertçe sergileyen araç, genç aileleri de hedef kitlesine dahil ediyor. Hem Cooper hem de Cooper S versiyonu bulunan Countryman, bizde Cooper S ALL4 seçeneğiyle konuğumuz oldu. 5500d/d’dan itibaren 190 beygir güç üreten 1.6 litrelik benzinli motorla sunulan bu model, yüksek çekiş gücüyle dikkat çekiyor. Overboost fonksiyonu ile 1600d/d’de maksimum 240 nm’ye kadar ulaşan tork sayesinde alt devirlerde bile etkili bir şekilde hızlanabilen araçta 6 ileri otomatik şanzıman
hakim olanları ödüllendiriyor. Fabrika verilerine göre 100 kilometrede ortalama 7.1 litre yakıt tüketen araç, bizim denemelerimizde de bu ortalamayı tutturdu. Sabit hızlı otoyol sürüşlerinde tüketim 6,5 litreye kadar gerilerken agresif kullanımda da rahatlıkla 12 litre seviyesini aşabiliyor. Aracın standart
donanımı oldukça zengin. ABS, DTC, DCS, PDC, runflat lastikler, 17 inç alaşım jantlar, otomatik klima, 6 hava yastığı, spor ön koltuklar, hız sabitleyici, yağmur sensoru gibi ekipmanlar, Countryman Cooper ALL4 ile birlikte geliyor.
MAKYAJ TAZELEDİ
Opel’in belki de en çok tercih edilen ve sevilen modellerinden olan Corsa, makyaj tazeledi. Alman üreticinin bir dolu donanımla birlikte sunduğu Yeni Corsa, bir önceki jenerasyondan daha başarılı olacağa benziyor
YAZI-FOTOĞRAF ALİ YILDIRIM
P
azara çıktığı 1982 yılından beri başarılı satış rakamlarına imza atan Corsa, yaklaşık 13 milyon satış adetine ulaştı. 5. Jenerasyonla test konuklarımız arasında yerini alan model, markanın tasarım anlayışını belki de en detaylı uygulanan modellerden diyebiliriz. Opel Corsa’ya ilk etapta tasarım açısından bakacak olursak, geniş far blokları ve ızgara araca sportif bir görünüm katmış. Artık tüm yeni nesil araçlarda sunulan gündüz LED’leri Corsa’da ağabeylerinde olduğu gibi bumerang şeklinde sunulmuş. Genişletilen ön ızgara krom detaylar ile daha şık bir
havaya bürünmüş. Kırmızı rengiyle dikkatleri üzerine çekmeyi başaran model, 3 kapı seçeneğiyle de coupe bir araç havası veriyor. Misafirimizin arka kısmına baktığımızda stop grupları Astra modeline biraz daha yaklaşmış. Arka stoplar bir önceki karoser yapısına göre daha atletik bir hal almış. Dışa doğru taşan stoplar artık daha büyük. Aracın boyutlarına bakacak olursak 4.02 metre uzunluğa ulaşan aracın genişliği 1.94 metre iken yerden yüksekliği de 1.47 metre olarak hesaplanmış. Misafirimiz olan Opel Corsa’nın iç mekanına girdiğimizde tamamen
yeni çizgilerle karşılaşıyoruz. Malzeme kalitesi açısından sınıf standartlarında olan araç özellikle piyano siyahı kaplamaları kalite algısını yükseltiyor. Orta konsolda yer alan 7 inçlik dokunmatik ekran Adam modelinden tanıdık. Ön kısımda sunulan alan yeterli olsa da arka taraf için aynı şeyleri demek pekte mümkün değil. Diğer 3 kapılı otomobillerde olduğu gibi Corsa’da arka kısımda baş ve diz mesafesi sınıf ortalamalarında diyebilmek mümkün. Corsa’da yer alan süspansiyon sistemi orta sertlikte. Yol tutuş konusunda başarılı olan Corsa, geleneğini bozmuyor. Deri direksiyon simidi net tepkiler veriyor. Corsa’da ilk kez sunulan donanımlar arasında, Trafik İşareti Tespit Sistemi , Şerit İhlali Uyarı Sistemi, Takip Mesafesi Göstergesi, Ön Çarpışma İkazı, Uzun Far Asistanı, Kör Nokta Uyarı Sistemi aracı daha güvenli bir hale getirmiş. Test aracımızda sunulan ısıtmalı direksiyon simidi, ön koltuklar ve yan aynalar kış aylarının vazgeçilmezi. Şehir içinde
kullanım kolaylığı sağlayan Cıty modu direksiyonu adeta bir kuşun bile çevirebileceği bir hafiflik veriyor. Gelişmiş Park Pilotu, sizin yerinize uygun bir park yeri tespit eder ve ideal manevrayı hesaplar. ESP ile ıslak, kaygan veya zorlu zeminlerde yola daha dirençli tutunma sağlıyor. Kaputun altında yatan 1.0 litrelik turbo benzinli ünite artık Corsa’da ilk kez kullanılıyor. 5000d/d’dan itibaren 115 beygir güç sunan aracın maksimum torkuda 1800d/d’dan itibaren 170 Nm. 6 ileri şanzıman ile sunulan bu minik 3 silindirli motor, 0’dan 100 kilometre hıza 10,3 saniyede ulaşıyor. Maksimum 195 kilometre hız yapan araç, performans konusunda başarılı. Yakıt tüketimi konusunda da ortalamaların altında olan modelin fabrika verileri 100 kilometrede ortalama olarak 5 litrelik bir tüketim gerçekleştirdiğini sunuyor. Bizim kullanımımız boyunca araç 6,1 litrelik yakıt tüketimi gerçekleştirdi. Opel Corsa 1.0 litrelik Ecotec’in ise, kampanyalı satış fiyatı 59 bin 858 liradan başlıyor.
DOĞA DOSTU Fransız otomotiv devi Renault, alternatif yakıtlı araçlar konusunda sıra dışı bir modelle pazara çıktı. Zoe ile Fluence’den daha minik bir sınıfa %100 elektrikli motoruyla girdi. Farklı görünümüyle dikkat çeken model tasarım konusunda gelecekten izler taşıyor
YAZI-FOTOĞRAF ALİ YILDIRIM
E
lektrikli otomobiller ilk olarak 19. yy başlarında oldukça popülerdi. Özellikle konfor ve kullanım kolaylığı diğer otomobil modellerine göre oldukça rahattı. Türkiye’de ilk elektrikli otomobil II.Abdülhamit tarafından 1888 yılında sipariş edildi. Bu otomobil ilk olarak 20 Amper 48 voltluk bir motora sahipti. Bu motor sadece 1 beygir güç üretiyordu. Günümüzde artık %100 elektrik enerjisiyle çalışan otomobiller biraz daha seri üretim halini aldı. En başından itibaren tamamen elektrikli bir motorlu araç olarak yola çıkan Renault Zoe, yeni nesil araçlar arasından başarılı bir şekilde sıyrılıyor. Bizim bu ay ki test
konuklarımız arasında yerini alan Zoe’de daha çok pürüzsüz ve akıcı bir tasarıma yer verilmiş. Daha çok yuvarlak hatlara sahip olan karoser yapısı, Zoe’de daha dikkat çekici. Özellikle buz mavisi rengiyle sayfalarımıza konuk olan model, enerji hissini ilk bakışta uyandırıyor. Bolca kullanılan mavi tonları ince far bloklarının üzerinde yer alıyor ve bu bloğun içinde Z.E. imzası da yer alıyor. Aracın yan kısmına baktığımızda akıcı bir tasarımın burada da devam ettiğini görüyoruz. Piyano siyahı dikiz aynaları ve gizli arka kapı kolu araca sportif bir hava katmış. Arka kısımda ise tamamen uzay tasarımına sahip. Dörtgen şeklindeki
arka stop grubu şeffaf ve mavi tonlarına hakim. hemen ortada Zoe, logosu ve bagaj kapağı üzerindeki minik Z.E. logosu araç hakkındaki soru işaretlerine cevap veriyor. Renault Zoe’nin bagaj hacmi 338 litre, koltuklar yatırıldığında bu hacim 1225 litreye kadar çıkabiliyor. Aracın uzunluğu, 4.08 metre, genişliği 1.94 metre iken yerden yüksekliği de 1.56 metre olarak hesaplanmış. Renault Zoe’nin iç mekanına girdiğimizde ferah bir iç hacmin bizi karşıladığını görüyoruz. İç hacim tamamen tüm yolcuların rahatına ve konforuna yönelik tasarlanmış. “Take Care by Renault” adı verilen hava
paketi, iç hacimde hava kirliliğini önlüyor ve parfüm kokusu veriyor. Malzeme ve işçilik açısından başarılı bir profil çizen iç mekanda daha çok beyaz ve krem tonları kullanılmış. Deri direksiyon simidi üzerinde pek tuş kombinasyonu yer almıyor. Zoe’de yolculuklar çok keyifli, özel lastik ve amortisör sistemi elektrikli motorun verdiği avantajla oldukça sessiz. Z.E. logolu vites topuzu yanında yer alan ECO butonu menzili arttırmayı sağlıyor. Her ne kadar performanstan ve klimadan çalan gücü araca aktarıyor ve daha uzun menziller vaadediyor. Arka kısımda diz ve baş mesafesi ortalama bir bireyin sığacağı
şekilde ayarlanmış. Aracın sunduğu menzil tamamen sürücü ve hava şartlarına odaklı. Ortalama 100 ila 150 kilometre arasında bir menzil sunan Zoe, günlük ihtiyacı karşılıyor. Elektrik dolumunu gerçekleştirmek için öncelikle araç kumandasından veya direksiyon simidinin sol kısmında bulunan butona basmak gerekiyor. Bunlardan birini gerçekleştirdiğimizde hemen aracın ön kısmına da yer alan Renault logosunun hareket ettiğini görüyoruz. Logoyu açtığımız da bizi karşılayan Z.E. logosu fiş ünitesini açıyor. Zoe’yi şarj etmek için iki farklı priz tipine ihtiyacınız var. Biri hızlı şarj noktalarında kullanmak için diğeri ise ev tipi prizlerde şarj etmek için. Normal bir hızlı şarj dolum noktasında aracın tamamen şarj olması için ortalama 45 dakika yetiyor. Ama ev tipi şarjı tercih ederseniz ortalama 8 saat beklemek zorundasınız. Renault’un motor kaputunun altında 88 kw (65 beygire tekabül ediyor) bir güç bulunuyor. 220 Nm tork sunan araç, maksimum 135 kilometre hız yapıyor. ECO sürüş pozisyonundan çıktığınızda maksimum hız oranını geçmek hiçte zor değil. 0’dan 50 kilometre hıza çıkmak için 4 saniye yetiyor. İçeriye verilen sanal motor sesi ise otomobilin çalıştığını hatırlatıyor. Dolu olan pillerle 210 kilometrelik menzile ulaşılmış. Fakat şehir içinde daha öncede belirttiğimiz gibi hava koşulları bile etkili oluyor. Bizim sürüşümüz boyunca hızlı şarj noktalarında aracımızı şarj ettikten sonra 125 kilometrelik bir menzile ulaşabildik. Tek ileri ve geri şanzıman ile vites geçişlerini anlamak mümkün değil. Renault Zoe’ya sahip olabilmek için 66 bin 500 lirayı gözden çıkarmak gerekiyor ve bu fiyata pil kira bedeli dahil değil. Pil kira bedelleri ise kilometre ve kullanım ayına göre 59 Euro ve 182 Euro arasında değişkenlik göstere biliyor.
KABUK DEĞİŞTİRDİ
Japon otomotiv üreticisi Toyota, B sınıfındaki temsilcisi Yaris’İ yeniledi. Kaliteyi ve sürüş dinamiklerini yeni karoserinde üst çıtaya taşıyan model, tasarım anlayışını de değiştirerek artık daha sportif bir görünüme sahip
YAZI-FOTOĞRAF ALİ YILDIRIM
Ş
ehir aracı deyince akıllara gelen ilk modellerden biri olan Toyota Yaris, yeni görünümüyle yollarda boy gösteriyor. B segmentinde büyük bir pasta payına sahip olan Yaris otomatik seçeneğiyle konforlu sürüşler vadediyor. Aslında daha çok Avrupalı müşteriler için geliştirilen Yeni Yaris, daha dinamik bir tasarım anlayışıyla geçtiğimiz Ekim ayında pazara sunuldu. Toyota’nın, piyasaya çıktığından beri başarılı satış grafiklerine imza atan modelin ilk nesli 1999 yıllarında yollarda yerini aldı. Bir önceki tasarım anlayışına göre yuvarlak
hatlardan kurtulan Yaris, daha cesur ve sert çizgilere kavuşmuş. Daha önceki karoser yapılarını hatırlarsak aslında yumurta kıvamından kurtulmuş diyebiliriz. Marka logosunu büyüten modelde, aslında X tasarımı dikkat çekiyor. Tasarım açısından araca ilk baktığımızda, özellikle dikkatimizi çeken ön ızgara, yenilenen ön alt ızgara, daha da güçlü bir görünüm veren yeni arka tampon ve LED far sistemleri ile daha atak ve cesur bir araç halini almış. Toyota Yaris’in boyutlarına baktığımızda uzunluğu 7 cm artarak 3.95 metreye, genişliği 1.69 metre, yerden yüksekliği
ise 1.52 metre olarak hesaplanmış. Toyota Yaris’in bagaj hacmi ise 286 litre. Tüm versiyonlarında sürücü diz hava yastığı dahil olmak üzere toplam yedi hava yastığı, Araç Denge Kontrol Sistemi (VSC), Elektronik Çekiş Kontrol Sistemi (TRC), Anti-Blokaj Fren Sistemi (ABS), Elektronik Fren Gücü Dağılımı (EBD), Acil Durum Fren Sistemi (EBS), Lastik Basınç Monitörü (TPMS) standart olarak sunuluyor. Misafirimizin iç mekanına adım attığımızda önceki tasarım anlayışından azda olsa sıyrıldığını fark etmemek mümkün değil. Direksiyon üzerinde daha kullanışlı kısayol tuşlarına yer verilmiş. Orta konsolda opsiyonel olarak yer alan dokunmatik renkli ekran Touch&Go sistemine sahip. Bu sistemle birlikte navigasyon özelliğine de sahip olan misafirimiz de internet ortamına da bağlanmak mümkün. Yakıt tüketimi konusunda da detaylı grafik çizimlerini gösteren ekran, çok net bir geri görüş kamerasını da barındırıyor. Bir önceki neslinde bolca saklama gözünün yer
aldığı Yaris, yeni neslinde biraz fedakarlık etmiş. İç mekanda kullanılan malzeme kalitesi emsallerine göre yeterli ve uzun yolculuklarda da sessiz, keyifli bir sürüş pozisyonu sağlıyor. Arka koltuklarda baş ve diz mesafesi tam yerinde ve rahat bir yapıya sahip. Şehir içi şartlarında kullandığımız Toyota Yaris’in hafif sert olan süspansiyonları yeterli konforu sunuyor. Tüy gibi direksiyon simidi çok yormuyor. Sert hareketlere çokta duyarlı olmayan araç, sert virajlara girildiğinde hafif önden kayma gerçekleştirse de hafif kontralarla kolayca topluyor. Araca teknik açıdan bakacak olursak 1.33 litrelik VVT-i Multidrive S Otomatik Vites seçeneği başarılı bir sürüş grafiği
vadediyor. Bu benzinli ünite 6000d/d’den itibaren 73 beygir güç üretirken, 4000d/d’dan itibarende 125 Nm torka sahip. Maksimum 175 kilometre hız yapan Yaris, 0’dan 100 kilometre hıza 12.6 saniyede ulaşıyor. Yakıt tüketimi konusunda da iddiasını sürdüren benzinli ünite, 42 litrelik yakıt deposuna sahip. 100 kilometrede ortalama 5.1 litrelik yakıt tüketen araç, bizim testimize göre 6,2 litrelik ortalamaya ulaştı. Trafiğin daha da sakin olduğu saatlerde şehir dışı tüketimde 5 litreye seviyelerine inmek hiçte zor değil. Toyota Yaris’in 39 bin 990 liradan başlıyor. Test konuğumuz olan 1.33 Multidrive S seçeneğinin başlangıç fiyatı ise 50 bin 350 lira.
YENİ MOTOR SEÇENEĞİ
B
undan 10 yıl önce turbo şarj (Turbocharging) ve direkt püskürtmeli (direct injection) TFSI motorları seri üretimde ilk kez kullanan marka olan Audi, yeni bir motor seçeneğiyle, motor teknolojisinde önemli bir yolu daha kat etti. Audi’nin motor seçeneklerinde hacim olarak küçülmeye rağmen güçlü motorlar üretme yöneliminin son örneği, yeni bir 2.0 TFSI motor oldu. Viyana Motor Sempozyumu’nda tanıtılan yeni TFSI motor, 1.984 cc hacme sahip. İnovatif bir içten yanma metoduna sahip olan motor, 4 silindiriyle 190 HP güç ve 320 Nm çekiş gücü üretiyor. Bu yüksek çekiş gücü, 1.450 ile 4 bin 440 rpm gibi çok geniş bir aralığı olan devirlerde elde edildiği için, kullanıcılar sürekli olarak bu çekiş gücüne erişebiliyor. 140 kilogram ağırlığındaki yeni motor, yeni teknolojileri sayesinde daha hızlı optimum sıcaklığa erişiyor. Sürtünmenin de daha az olduğu motor, bu nedenle rakiplerinden ve bir önceki nesil TFSI motorlardan daha verimli bir yakıt tüketimine sahip. 100 kilometrede ortalama 5 litrenin altında yakıt tüketiyor.
TIVOLI TÜRKİYE’DE
S
sangyong’un 1.6 litre benzinli motor seçeneğiyle Tivoli, Türk halkının beğenisine sundu. İlk aşamada 7 farklı paket versiyonu ile satışa sunulacak Tivoli geri görüş kamerası, akıllı telefonunuzu araçtaki 7 inç büyüklüğündeki ekrana entegre edebilmenizi sağlayan smart connectivity özelliği ve markanın olmazsa olmazlarından, maksimum güvenlik ilkesini destekleyen 7 hava yastığı oldukça takdir görecek özelliklerden. Tivoli’nin başlangıç paketi tahmini anahtar teslim fiyatı, trafik sigortası hariç 55,450 TL olarak belirtiliyor.
İSTANBUL’U BEKLİYOR
F
iat Chrysler Automobiles (FCA) Stil Merkezi ve FCA’in en büyük ArGe merkezlerinden biri olan Tofaş tarafından geliştirilen yeni Sedan, konfor, teknoloji, geniş iç hacim ve verimliliğin etkileyici bir birleşimini sunacak. Tüm bu özellikleri görkemli İtalyan tasarımı ile taçlandıran yeni model özgün ve güçlü sedan çizgilerini başarılı bir mühendislik projesiyle
harmanlıyor. Sedan konseptinde geliştirilen bu yepyeni araç, geniş iç hacim sunmanın yanı sıra şık stili ile göz dolduracak. Fiat’ın yeni sedan modeli, Dünya Klasında Üretim alanında kazandığı Altın Madalya ile başarısını tescilleyerek dünyanın en iyi otomotiv üretim tesislerinden biri arasında yerini alan, Tofaş’ın Bursa fabrikasında üretilecek. Yeni modelin satışına Kasım 2015’te Türkiye’den başlanacak; sonrasında EMEA (Avrupa, Orta Doğu ve Afrika) Bölgesi’nde yer alan 40 ülkede devam edilecek. Yeni model, bölgede varlığını güçlendirmek isteyen Fiat markası için anahtar niteliğinde stratejik bir rol üstleniyor. Otomobilin mükemmel konforu, geniş bagaj hacmi, eksiksiz motor gamı ve etkileyici stili sayesinde Fiat, kompakt sedan sınıfındaki liderliğini daha da güçlendirecek.
FORD RÜZGARI ESECEK
SON RÖTUŞLAR
F
T
ürkiye’nin en büyük otomobil fuarı Auto Show 2015’de Yepyeni Mazda CX-3 modelinin Türkiye prömiyerine hazır. Skyactıv Teknolojisi ve ”KODO – Hareketin Ruhu” tasarım dilini benimseyen yeni nesil Mazda modeli CX-3 ilk defa İstanbul Autoshow’da Türk otomobil severlerin beğenisine sunulacak. Mazda CX-3, MZD Connect ve tüm güvenlik özelliklerine sahip. Güç aktarım mekanizması olarak AWD, FWD, benzin, dizel, manüel ve otomatik vites seçenekleri içerisinde 1.5 motor, dizel, otomatik ve 4x4 seçeneklerine sahip versiyon. MZDConnect ile tüm müzik, telefon, uydu navigasyon ve otomobil ayarlarının kontrolü parmaklarınızın ucunda yer alıyor. Mazda ustalığının ve teknik uzmanlığının en iyi öğelerine sahip gelişmiş teknoloji ve olağanüstü yakıt ekonomisi sunan sedan modeli Mazda6 2015 ve Mazda’nın SUV sınıfındaki beğenilen aracı Mazda CX-5 2015’de fuarda sergilenen diğer önemli modellerden olacak.
ord, 2015 “Otomobil Yılı” yeniliklerini 22-31 Mayıs 2015 tarihleri arasında Beylikdüzü’ndeki TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek İstanbul Autoshow 2015’te sergileyecek. 50 yıllık Amerikan spor otomobil efsanesi Mustang, Avrupa yollarına çıkmaya hazırlanırken, Autoshow’da Türkiye prömiyeri gerçekleşecek. Yeni binek araçlarıyla beğeni kazanan Ford, pazara sunacağı yeni C-MAX ve S-MAX modellerini de ilk defa Autoshow kapsamında sergileyecek. Focus ST ve Fiesta ST perfomans araçlarının da rüzgarının eseceği Ford standında, EcoSport ve Edge SUV segmentinde tanıtımı gerçekleşecek yeni modeller olacak. Ford standında ayrıca Ford’un lüks araç segmentine kattığı yeni konsepti olan Vignale araçları Autoshow ile Türkiye’de ilk kez görücüye çıkacak.
SEÇENEKLERİ ARTIYOR İspanyolların başarılı model ailesinden olan Ibiza, yeni verimli motorları, geliştirilmiş konfor öğeleri ve kişiselleştirme paketleriyle donatılarak yenilendi
S
EAT, Yeni Ibiza’yı müşterileriyle buluşturuyor. Yeniden tasarlanan iç mekan, kalite düzeyini ve hissini daha da artırıyor. Yeni Ibiza’nın Türkiye’de yılın ikinci yarısından itibaren satışa sunulması planlanıyor. Renk paketleri farklı yaşam tarzlarına uyum sağlayacak şekilde geliştirildi. Bunlar arasında kahverenginin şık bir tonunu oluşturan Bismuth ve parlak mor rengi Velvet yer alıyor. Üç silindirli motorlar arasında 90 HP güce sahip 1.4 TDI motor, düz vites seçeneğinde 100 km’de ortalama 3,8 litre; Start & Stop teknolojisine sahip otomatik şanzımanlı seçeneğinde ise ortalama 3,7 litre yakıt tüketimine sahip. Başlangıç düzeyindeki benzinli seçenek, 1 litre hacme sahip, üç silindirli, 75 HP veya turboşarjlı 110 HP güç üreten bir motor versiyonu. Azami 95 ve 200 Nm torka sahip olan bu 1.0 TSI motor, etkileyici bir çekiş gücüne sahip. Serinin diğer benzinli motorları ise 90 HP veya 110 HP güç üreten 1.2 TSI motorlar. Dokunmatik ekran özelliğine sahip en yeni nesil bilgi-eğlence sistemi, USB port veya Bluetooth profili üzerinden iPod veya akıllı telefondan müzik yayını
yapabiliyor. Gerçekten zengin bir ses deneyimi için yeni SEAT Ses Sistemi hazır bulunuyor. Altı hoparlör, bagaj bölmesinde yer alan 10 litrelik bas kutusu, ek yükseltici ve ses menüsünde yer alan kişiselleştirilebilir ayar seçenekleriyle en hassas kulakları bile mutlu etmeye hazır. Yeni Ibiza, yine beş kapılı, Ibiza SC Sport Coupé ve Ibiza ST Sport Tourer olmak üzere üç farklı gövde seçeneğiyle sunuluyor. ST model, böylesine kompakt bir yapı içerisinde şaşırtıcı derecede yüksek kullanışlılık düzeyi sunarak dikkat çekiyor. Sportif tasarım anlayışına karşın 430 litreden azami 1.164 litreye kadar çıkabilen bagaj bölmesiyle mekan açısından oldukça cömert davranıyor. Yorgunluk tespit sistemi, ikincil çarpışma freni gibi güvenlik donanımlarının yanı sıra 5’’ dokunmatik ekran ve cruise control bu donanım seviyesinde standart sunuluyor. Bunun bir üstünde yer alan Style versiyonda ise LED gündüz sürüş farı, LED arka stop lambaları ve bluetooth standart olarak sunuluyor.
LEXUS TÜRKİYE’DE Otomobilde lüks kavramına yeni standartlar getiren Lexus artık Türkiye’de. Premium otomobil pazarında “müşteri odaklılık” kavramını yeniden tanımlayan Lexus, yılın son çeyreğinden itibaren Türkiye’de de satışa sunulmaya başlanacak
L
exus, üretilmeye başlandığı 1989 yılından itibaren dünyanın en itibarlı otomobilleri arasında geliyor. Lexus, müşterilerinin karşısına ilk defa yaşayacakları bir deneyim ve yeni bir hizmet anlayışı ile çıkacak. Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş. CEO’su Ali Haydar Bozkurt, Türkiye’de uzun süredir Lexus’a bir talep olduğunu belirterek “Bu konuda bir süredir çalışıyorduk. Ürün gamının yenilenmesi ve farklı motor seçeneklerinin pazara sunulması ile birlikte Lexus’u bekleyen Türk halkının karşısındayız. Lexus premium segmentte “müşteri odaklılık” kavramını yeniden tanımlayacak. Türkiye’de ki lüks segment müşterileri iyi eğitimli, kültürlü, sık seyahat eden ve beklentileri yüksek olan bir kitle. Lexus markasının Türkiye’de olma nedeni de budur. Artık Türkiye’de yaşayan premium segment müşterileri hak ettikleri deneyimi yaşayabilecekler” dedi. Dünyanın 80 ülkesinde satışta olan Lexus’un Türkiye operasyonlarının Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş. tarafından yürütüleceğini de sözlerine ekleyen Bozkurt şunları söyledi; “Müşterimizin karşısına yeni bir hizmet anlayışı ile çıkacağız. Lexus kalitesiyle doğru orantılı bir hizmet anlayışını müşterilerimiz Lexus showroom’una girdiği andan itibaren hissedecek. Öncelikle İstanbul’da açacağımız bir showroom ile Türkiye pazarına giriş yapacağız. Tüm süreçlerde yaşattığı müşteri deneyimi
ile farklılığını ortaya koyan Lexus, Japonların huzuru hissettiren “Omotenashi” felsefesini kendine temel olarak alıyor. Kişiye özel bir misafirperverlik anlayışının karşılık bulduğu “Omotenashi” felsefesiile müşterilerimize Lexus Müşteri Deneyimini otomobil alırken, kullanırken ve sonrasında da yaşatacağız. Lüks segment müşterileri daha önce hiç yaşamadıkları bir müşteri deneyimi yaşayacaklar...” Bozkurt, yeni teknolojile Lexus için geliştirilen 2.0 lt’lik motorlarınTürkiye’deki vergi sistemi açısından önemli avantajlar sağlayacağını da kaydederek “Bu motorlara sahip Lexus’ların gelecek olması Lexus’u bekleyen Türk müşterilerimiz arasında büyük heyecan yaratacağına inanıyoruz. Uzun yıllardır beklenen Lexus ile lüks tüketicinin beklentilerini karşılayacağız” şeklinde konuştu.
/Otogündem /Otogündem /Otogündem /Otogündem /Otogündem /Otogündem www.otogundem.com.tr www.otogündem.com www.otomobilgundemi.com www.otomobilgundemi.net