Otogündem sayı 4

Page 1


TRAFİKTE KENDİ İLERLİYOR

ASSAN’A YENİ BAŞKAN

A

J

udi, ABD’nin Florida Eyaleti’ndeki bir otoyolda başarıyla test ettiği yeni bir sistem ile sürücüsüz otomobil çalışmalarına bir adım daha yaklaştı. Çok yakında seri üretim Audi’lerde kullanılacak olan Congestion Pilot (trafik sıkışıklığı pilotu) sistemi, trafiğin saatte 60 kilometre veya daha düşük bir hızda ilerlediği anlarda devreye giriyor. Sistem devreye girdiğinde, sürücüye gerek kalmadan araç hem kendi durumunu hem de diğer araçların durumunu sensörler yardımıyla takip ediyor. Hızlanmayı ve frenlemeyi de kendisi ayarlıyor. Bu süreç boyunca, rotasını da kendisi belirliyor. Trafik sıkışıklığı sona erdiğinde veya otoyolun sonuna gelindiğinde ise kontrol otomatikman yine sürücüye geçiyor. Herhangi bir nedenle sürücü kontrolü ele almadığında ise, araç kendiliğinden duruyor. Audi bu testle, sürücüsüz araç teknolojisi halka açık bir otoyolda deneyen ilk otomotiv markası da oldu. A7 Sportback, üzerindeki 22 sensör ve bir lazer scanner yardımıyla belirlenen rotayı başarıyla tamamladı.

Ü

1 MİLYON TAKİPÇİYE ULAŞTI

lkemizde Tofaş çatısı altında temsil edilen Fiat’ın, dünyanın en büyük sosyal medya platformu Facebook’taki www.facebook/ FIATTurkiye adresli Fiat Türkiye sayfasında, Fiat modellerinin yanı sıra, süregelen kampanyalar ve etkinlikler hakkında bilgi verilirken, her hafta takipçilerin gönderdiği fotoğraflardan “Haftanın Fiat”ı da seçiliyor. Fiat kullanıcılarının yanında otomobil meraklılarının da ilgi gösterdiği Fiat Türkiye Facebook sayfası, takipçileri arasında tahmin yarışmaları yaparak, Türkiye’deki Fiat meraklılarını buluşturan bir platform haline geldi. Fiat’ın reklam filmlerinin ve ilgi çekici videoların yer aldığı sayfada, takipçileri nostaljik bir yolculuğa çıkaran eski model araç fotoğrafları da paylaşılıyor.

in, Kore’nin ikinci büyük kenti olan Busan’da 1959 yılında doğdu. Donga Üniversitesi Makina Mühendisliği bölümünden mezun olduktan sonra 1986 yılında Hyundai Motor Company’de çalışmaya başladı. 2002 yılında Hyundai’nin yeni kurulacak olan Amerika Fabrikası’nda görev alan ve açılışın ardından 2006 yılında Kore’ye geri dönen Byung-Jin Jin, 2010 yılı başında Hyundai Assan İzmit Fabrikası’nda üretimin başına getirildi. Mevcut i20 modelinin ilk üretim aşamasından yeni yatırım süreci ve yeni i10 ile yeni i20 üretimlerini yürüten Jin, artık Hyundai Assan’ın Türkiye’deki tüm operasyonlarından sorumlu olacak. Won-Shin Chang ise Kore’ye geri dönecek ve Kıdemli Başkan Yardımcısı pozisyonuyla Hyundai Motor Company’nin Global Satış bölümünü yönetecek. Önemli bir pozisyonda görev alacak Chang, Hyundai’nin Kore haricinde tüm ülkelerdeki satış operasyonlarını yönetecek.

Y

üksek ekipman seviyesine ve avantajlı fiyatlara sahip olan Tiguan CUP, 1,4 TSI 122 PS BMT Manuel ve 1,4 TSI 160 PS BMT DSG motor seçenekleri ile tercih edilebiliyor. Tiguan CUP, ilk etapta farklı dış tasarımı ile dikkat çekiyor. En çok tercih edilen Sport & Style donanımından farklı olarak Tiguan CUP serisinde, 18 inç New York alüminyum alaşımlı jantlar, R-Line arka spoyler, LED stop lambaları ve Bi-Xenon farlar sunuluyor. Tiguan CUP ön çamurluklarda yer alan krom amblemlerle ve özel marşpiye kaplamalarıyla da öne çıkıyor. Tiguan CUP’ta Panaromik açılır cam tavan ve Bluetooth Audio özellikli mobil telefon hazırlığı da yer alıyor. Türkiye genelindeki Volkswagen Showroom’larında 34 bin 400 Euro başlangıç fiyatıyla satışa sunulan Tiguan Cup, sabit kur fırsatıyla satın alınabiliyor.

OYDER’DE İSİM DEĞİŞİKLİĞİ

PİSTE VETTEL İLE ÇIKTI

O

I

nfiniti’nin motor sporlarının zirvesindeki rekabetten doğan konsept modeli Q50 Eau Rouge “Chasing the Edge” adı verilen zorlu yarışta test edildi. Infiniti Performans Direktörü ve Infiniti Red Bull Racing ile dört kez Formula1 Dünya Pilotlar Şampiyonu olan Sebastian Vettel’in kokpitinde oturduğu Q50 Eau Rouge modeli, yoğun yağışa rağmen mücadele dolu geçen sürüşü başarıyla tamamladı. Infiniti Red Bull Racing Formula 1 aracının tasarım izlerini taşıyan Q50 Eau Rouge’un gövdesinin altında; 3,8 litrelik, 560 beygir gücünde aluminyum gövdeli twin turbo 6 silindirli motor bulunuyor. Eau Rouge, 600 Nm’lik torkunu asfalta dört çeker sistemle aktarıyor. Infiniti Q50 Eau Rouge’un üretime geçmesi ise halen değerlendirme aşamasında.

EN SÜRDÜRÜLEBİLİR ŞİRKET OLDU

D

ünyanın en büyük firmalarının ekonomik, çevresel ve sosyal faktörlere göre finansal performansını takip eden Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi’nde Pirelli, 100 üzerinden 85 puan aldı. ATX Otomotiv parçaları ve lastik sektörü ortalaması ise 48 puan olarak hesaplandı. Başta grubun en önemli üretim merkezlerinden biri olan İzmit Pirelli Fabrikası olmak üzere dünya genelindeki üretim merkezlerinde sürdürülebilirlik alanında önemli çalışmalar gerçekleştiren Pirelli, lastiğin üretim ve kullanım sırasında çevreye olan etkisini en aza indirmek için çalışmalarına ve yatırımlarına devam ediyor. Pirelli, devam eden sürdürülebilirlik çalışmalarıyla 2020 itibarıyla, karbon emisyonunu yüzde 15, enerji tüketimini yüzde 18, su kullanımını yüzde 58 oranında düşürmeyi hedefliyor.

TIGUAN’DA CUP SEÇENEĞİ

tomotiv Yetkili Satıcıları Derneği’nin (OYDER) Olağanüstü Genel Kurulu’nda yapılan seçim sonucunda yeni yönetim kurulu seçildi. Yeni yönetim kurulunun başkanlığına ise Z. Alp Gülan seçildi. Türkiye’de otomotiv sektörünün perakende ve hizmet ayağını temsil eden 1000’den fazla Otomotiv Yetkili Satıcısını temsil eden OYDER’in Başkanlığını yürütecek olan Z. Alp Gülan 1964 yılında doğdu. 2006 yılında Dış İlişkiler Sorumlusu olarak OYDER’de görev alan ve sonrasında çeşitli görevlerde bulunan Z. Alp Gülan, başkanlığa seçildikten sonra yaptığı açıklamada; 70 bini aşkın çalışanın bulunduğu Türkiye’deki yetkili satıcılık müessesinin gelişmesi için çalışmaların hız kazanacağını dile getirdi.

ÇOCUK KÖYLERİNE DESTEK VERECEK

G

oodyear, Volkswagen Touareg V6 TDI aracıyla Norveç, Nordkapp’tan Güney Afrika, Cape Agulhas’a uzanan parkurda rekor kırmak için yola çıkan Rainer Zietlow’un bu girişiminin bir parçası olarak Zambiya ve Sudan’daki SOS Çocuk Köylerine bağış yapacağını bildirdi. Aralarında Türkiye’nin de olduğu bu ülkeler şöyle; Norveç, Finlandiya, İsveç, Danimarka, Almanya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Macaristan, Sırbistan, Bulgaristan, Türkiye, Mısır, Sudan, Etiyopya, Kenya, Tanzanya, Zambiya, Zimbabwe ve Güney Afrika. Zietlow, kat ettiği her kilometre için Zambiya ve Sudan’daki SOS Çocuk Köylerine 20 Eurocent bağışlayacak. Bu girişime ortak olan Goodyear, Zietlow adına yapacağı bağışla Zietlow’un bağışını ikiye katlayacak.


MX-5 İÇİN YENİ BİR HAVA

Dördüncü nesil roadster Mazda MX-5 yeni karoseriyle beğeniye sunuldu. Son çıkan model eşsiz KODO tasarımı ve SKYACTIV Teknolojisi ile ön plana çıkıyor

M

azda yepyeni Mazda MX-5’i tanıttı. Araç 2015 yılında Avrupa’da satışa çıkacak. Yepyeni MX-5; özel olarak ayarlanan SKYACTIV-G benzinli motor ve SKYACTIV-Şasi’nin ilk arkadan itişli versiyonunu içeren SKYACTIV Teknolojisi ile geliyor. Şu anki modelinden 100kg daha az ağırlığı ve şu ana kadarki en düşük yerçekimi merkezi olan Mazda’nın ikonik roadster’ının yeni sürümü, MX-5’i her zaman eğlenceli sürüşün özü yapmış olan Jinba Ittai “binici-at birliği” hassaslığı ve çevikliğini güçlendirdi. Ağırlığın azaltılması yeni MX-5’i, uygun fiyatlı hafif spor araç piyasasını kökten değiştiren ve canlandıran, 1989 yılında piyasaya sürülen orijinal modelle kıyaslanabilir bir seviyeye getiriyor. Son 25 yılda 947,000’den fazla üretilen MX-5, Guinness Rekorlar Kitabı’nın tüm zamanların en çok satan iki koltuklu spor aracı birinciliğini koruyor. Mazda Avrupa Başkanı ve CEO’su Jeff Guyton şunları ifade etti: “Mazda’nın mevcut başarısı çok beğenilen yeni modellerimiz sayesinde pekişmiştir ve yepyeni MX-5 büyümeyi devam ettirecektir”.


PHEV’DEN ZAFER

LİDER MEDYA HİZMETLERİ GENEL YAYIN YÖNETMENİ ALİ YILDIRIM

otogundem@gmail.com aliyildirim@xn--otogndem-95a.com haber@xn--otogndem-95a.com

GENEL KOORDİNATÖR DİLEK SUNMAN

haber@xn--otogndem-95a.com

REKLAM KOORDİNATÖRÜ ÖNDER YILDIRIM ERHAN KAYA

reklam@xn--otogndem-95a.com

www.otogündem.com www.otomobilgundemi.com www.otomobilgundemi.net Adres: İSTOÇ 14. ADA NO:55 KAT:1 MAHMUTBEY/İSTANBUL OTO GÜNDEM’İN TÜM HAKLARI SAKLIDIR

Dünyanın ilk plug-in hibrit 4x4 aracı olan Mitsubishi Outlander PHEV, ikinci kez katıldığı Asia Cross Country Rallisi’nde kendi sınıfında birinci oldu

M

itsubishi Outlander PHEV, 9-15 Ağustos tarihlerinde Tayland-Kamboçya arasında düzenlenen Asia Cross Country Rallisi’ne, Kenji Ishida önderliğindeki Two&Four Motor Sports ralli takımıyla ikinci kez katıldı. Bu yıl 19. kez düzenlenen zorlu rallide başarılı bir performans sergileyen takım, yarışı kendi sınıfında (elektrikli araçlar) birinci olarak tamamladı. Toplam 1.986 kilometrelik dağ, bataklık, orman ve nehir geçiş etapları bulunan yarış boyunca, Mitsubishi Motors mühendisleri, Two&Four ralli takımına teknik destek sağladı. Dünyanın ilk plug-in hibrit 4x4 aracı olan Mitsubi-

shi Outlander PHEV, zorlu koşulları alt etmek üzere yarışa özel ayarlı süspansiyon sistemi ve güçlendirilmiş bağlantı elemanlarının desteğiyle rakiplerini geride bıraktı. 4x4 sistemi daha iyi çekiş sağlamak üzere modifiye edilen Mitsubishi Outlander PHEV’e ayrıca roll cage (takla kafesi), alt koruma plakası takılarak; kaput, arka kapı ve iç malzemeleri hafifletildi ve su geçişleri için de şnorkel ile donatıldı Kamboçya’nın başkenti Phnom Penh’deki varışa kendi sınıfında birinci olarak ulaşan Mitsubishi Outlander PHEV, bu başarısı ile 4x4 ve PHEV teknolojilerinin güvenirliliğini ve sağlamlığını bir kez daha kanıtlamış oldu.


MINI JEEP TÜRKIYE’DE

Jeep markasının orta SUV segmentindeki iddialı modeli Yeni Cherokee, Türkiye’de satışa sunuldu. 2.0 litre’lik dizel motoru, orta SUV segmentinde ilk kez kullanılan 9 ileri otomatik şanzımanıyla yeni model sınıfının lideri olmayı hedefliyor

2

014 Cenevre Otomobil Fuarı’nda Avrupa prömiyeri gerçekleştirilen ve Jeep’in “İstediğin yere git, özgürce yaşa!” felsefesi yansıtarak tamamen yenilenen dördüncü nesil Jeep Cherokee Türkiye’de satışa sunuldu. Euro NCAP’ten aldığı “5 yıldızlı güvenlik özellikleri ve sınıfının en iyi skoru” ile de farkını ortaya koyuyor. Orta SUV segmentinde ilk kez kullanılan 9 ileri tam otomatik vites ve 2.0 litrelik Multijet II turbo dizel motorun kullanıldığı ilk Jeep® modeli olan dördüncü nesil Cherokee, Jeep’in efsanevi 4x4 kabiliyeti, yenilikçi teknolojileri ile standartlarını daha üst boyutlara taşıyor. Türkiye’de Longitude ve Limited versiyonlarıyla tercih edilebilecek olan Yeni Cherokee’ye 161.000 TL’den başlayan fiyatlarla sahip olunabiliyor. Aracın off-road tutkunları için 3.2 litrelik V6 Pentastar benzinli 272hp 9 il-

eri tam otomatik vites seçeneği ile sunulan Trailhawk versiyonu isteğe bağlı olarak pazarda yerini alacak. Yeni Jeep Cherokee’nin Türkiye’de satışa sunulmasıyla ilgili konuşan Jeep Marka Direktörü Mahmut Karacan, “Jeep® markası, dünya genelinde satış performansını sürekli yükseltiyor. Bu başarıda markanın farklı pazarların ihtiyaçlarına uygun, yüksek güvenlik ve performans özelliklerine sahip model geliştirme stratejisi temel oluşturuyor. Yeni Cherokee ile Türkiye’de orta SUV segment liderliğini hedefliyoruz” dedi. Karacan; “Yeni Cherokee ile yılsonuna kadar 500 adetten fazla satış gerçekleştirmeyi hedefledik. Cherokee’nin yanında Ekim ayında pazara sunacağımız Renegade ile birlikte, Jeep® markası olarak 2014’ü toplamda 1.880 adetlik satışla tamamlamayı planlıyoruz” diye konuştu. Yeni Jeep Cherokee, her arazi şartına

uyum sağlamak amacıyla 3 farklı 4x4 seçeneği sunarken, Türkiye pazarında satışa sunulan versiyonlarında AWD dört çeker sistemi mevcut bulunuyor. Yeni Jeep Cherokee’de, sınıfının en iyi 4x4 performansını sağlamak amacıyla; “Jeep Active Drive I” (Tek hızlı transfer kutusu), “Jeep Active Drive II” (İki hızlı arazi şanzımanı) ve “Jeep Active Drive Lock”(kilitli diferansiyel ile) olarak adlandırılan üç ayrı yenilikçi 4x4 sistemi sunuluyor. Yeni Jeep Cherokee’nin standart güvenlik özellikleri arasında, kabinde 7 hava yastığı, Elektronik Devrilme Önleyici (ERM) ve arazi kalibrasyonuna sahip ABS ile Elektronik Stabilite Kontrolü (ESC), Römork Savrulma Kontrolü (TSC), Ön/Arka Park sensörü, Gelişmiş Kaza Tepki Sistemi (FCW), Kör Nokta İzleme, Adaptif Cruise Control, Geri Görüş Kamerası, Paralel/Dikey Park Etme özellikleri yer alıyor.


DOĞUŞTAN ELEKTRİK

Borusan Otomotiv merakla beklenen lüks elektrikli modeli olan i8 serisini Türkiye’de satıla sundu. 30 yaşını kutlayan Borusan Otomotiv, yaklaşık 180 bin Euro’luk araç için ilk teslimatını 2015’te yapacak


B

MW Grubu’nun tamamen yeni geliştirilen model yelpazesinden oluşan elektrikli araç markası BMW i’nin her iki modeli de Türkiye’de satışa sunuldu. 2014 yılında kuruluşunun 30. yılını kutlayan Borusan Otomotiv’in Borusan Oto Ataşehir’de gerçekleştirdiği BMW i3 ve BMW i8 Türkiye tanıtım etkinliğine, BMW AG Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ian Robertson’ın da katıldı. Borusan Otomotiv İcra Kurulu Başkanı Eşref Biryıldız konuyla ilgili olarak, “Elektrikli otomobil pazarı gerek bizim BMW i markamızın heyecan verici modelleriyle gerekse diğer markaların ürünlerini daha fazla oranda pazara sunmasıyla ve elbette şarj altyapısının gelişmesiyle kademeli olarak yıldan yıla büyüyecektir” açıklamasını yaptı. Türkiye’de BMW i markalı elektrikli araç modellerinin satışlarının aynı zamanda resmi açılışını yaptıkları Borusan Oto Ataşehir’de gerçekleşeceğinin altını çizen Eşref Biryıldız, “Borusan Oto Ataşehir, elektrikli BMW i markasının yanı sıra BMW ve MINI satış hizmeti verecek. Son 6 yılda Borusan Otomotiv’in hem satış hem de servis hizmeti veren tüm bayileri, toplam 54 milyon Euro yatırım yaptılar. Borusan Otomotiv’in de yatırımları hesaba katıldığında son 6 yılda toplam 70 milyon Euro yatırım yapıldı” dedi. BMW i3, tamamen elektrikle çalışacak şekilde tasarlanan dünyanın ilk lüks otomobili olmasıyla ön plana çıkıyor. 46 bin 100 Euro’dan başlayan anahtar teslim fiyatı ve Türkiye’ye özel donanım paketiyle satışına başlanan BMW i3, uzay çağını andıran tasarım çizgileri ve karbon fiber takviyeli plastikten (CFRP) üretilen yolcu hücresiyle dikkatleri üzerine topluyor. BMW i3, 170 HP güç ve 250 Nm tork üreten elektrik motoruyla 0-100 km/s hızlamasını 7.2 sn’de tamamlayabiliyor. BMW i3’ün lityum iyon bataryası gündelik sürüşte 130 – 160 kilometre gibi bir menzili görebilmesine olanak verirken bu menzil, ECO PRO modunda 20 kilometre kadar ve ECO PRO+ modunda yine 20 kilometre daha yükselerek 200 km’ye varan bir menzile

ulaşmasını sağlıyor. BMW i3’ün Türkiye donanım paketinde ise çok fonksıyonlu direksıyon, lastık basınç göstergesı, yağmur sensörü, otomatık klima, fren fonksiyonlu hız sabitleyici, LED teknolojili gündüz farları, navigasyon, uzaktan erişim hizmetleri, türkçe ön panel, batarya sertifikası vb donanımlar yer alıyor. BMW i8 ile ilgili ön siparişler Eylül ayı itibariyle alınmaya başlandı. Ülkemizde yaklaşık 180 bin Euro’luk başlangıç fiyatına sahip BMW i8’e yoğun talep ise satış tarihini 2015 yılbaşına çekti. Öncelikle Türkiye kotası dahilinde gelen az miktardaki BMW i8 modelini sadece test aracı olarak müşterilerin beğenisine sunacak olan Borusan Otomotiv, gelen siparişler sonrasında 2015 yılından itibaren ilk teslimatlara başlayacak. 1.5 litre silindir hacimli 231 HP’lik BMW TwinPower Turbo benzinli motoru ve 131 HP’lik elektrikli motora sahip olarak yollara çıkan BMW i8, 0-100 km/s hızlanmasını ise 4.5 saniyenin altında gerçekleştiriyor. BMW i8, aynı zamanda üç silindirli benzinli motorla güçlendirilen ilk seri üretim BMW modeli olmasıyla da ön plana çıkıyor. Silindir hacmi başına elde edilen 154 HP’lik motor gücü yüksek performanslı spor otomobil genlerini ortaya koyarken, bu değer aynı zamanda BMW Group tarafından elde edilen en yüksek değerlerden biri olmasıyla göze çarpıyor. BMW i8’in dolu bir yakıt deposu ve tam olarak şarj edilmiş bataryayla kat edebileceği maksimum mesafe COMFORT modunda 500 kilometrenin üzerinde olup ECO PRO modunda bu yüzde 20 oranında artırılabilmektedir. BMW’nin yeni nesil otomobil teknolojilerinin amiral gemisi olarak tanımlanabilecek BMW i8, akıllı telefonlarda kullanılan kimyasal olarak sertleştirilmiş camın ilk olarak kullanıldığı seri üretim otomobil unvanına da şimdiden sahip oldu. Konvansiyonel camlara göre % 50’ye varan ağırlık tasarrufu sağlayan 0.7 mm kalınlığındaki bu camlar, BMW i8’in akustik konforunu da artırıyor.


CAYENNE ARTIK DAHA DİNAMİK

Yeni Cayenne modelleri, Türkiye’de satışa sunuldu. 520 hp güç üreten 4.8 litre V8 Bi-Turbo motora sahip olan Cayenne Turbo 0’dan 100 kilometre hıza 4.5 saniyede ulaşırken, azami 279 kilometre hız yapabiliyor

P

orsche’nin, ilk kez satışa çıktığı 2002 yılından bu yana büyük satış başarısı elde eden SUV modeli Cayenne yenilendi. Bugüne kadar iki nesli ile dünya genelinde 579 bin satış rakamına ulaşan ve Porsche’nin en beğenilen modelleri arasında yer alan Cayenne, yenilenen tasarımı ve teknolojisi ile artık daha dinamik ve daha verimli bir sürüş vadediyor. Cayenne S, Cayenne Turbo, Cayenne Diesel, Cayenne S Diesel ve ilk kez satışa sunulan Cayenne S E-Hybrid versiyonları ile sunulan Yeni Cayenne Ailesi, ilk bakışta daha agresif dış tasarımı ile dikkat çekiyor. Cayenne ve Cayenne S modellerini bir önceki nesilden ayıran 4 noktalı gündüz sürüş farları, Bi-Xenon farlar, ana farların altında bulunan yeni aydınlatma modülleri ve yenilenen ızgara dikkat çekiyor. Cayenne Turbo modeli ise, bu modellerden

farklı olarak daha geniş ızgarası, LED ve sis farları ile ayırt ediliyor. 918 Spyder modelinin direksiyonu temel alınarak yenilenen çok fonksiyonlu direksiyonda vites değiştirme özelliği standart olarak sunuluyor. Yeni Cayenne, geliştirilen Auto StartStop ve ısı yönetimi sistemleri ile bir önceki modellere göre daha verimli bir yakıt tüketimine sahip. İlk kez Cayenne modellerinde kullanılan Aktif Hava Kapağı Sistemi sayesinde ön bölümde bulunan hava ızgarasındaki kapaklar sürüş şartlarına göre otomatik olarak açılıp kapanabiliyor. Böylece hava sürtünmesi kontrol edilerek, daha verimli bir sürüş elde ediliyor. Cayenne modelinin Diesel versiyonları, her zaman olduğu gibi sportif sürüşü verimlilik ile buluşturuyor. Cayenne Diesel modelinin 262 HP güç üreten 3 litrelik V6 motoru 100 kilometrede ortalama 6.6

litre yakıt tüketiyor. 4.2 litrelik V8 motora sahip Cayenne S Diesel modeli 385 HP güç üretirken, 100 kilometrede ortalama 8 litre yakıt tüketimine sahip. Yeni Cayenne S modelinde kullanılan 3.6 litrelik V6 Bi-Turbo motor, Porsche tarafından geliştirildi. 100 kilometrede ortalama 9.5 litre yakıt tüketimine sahip bu motor, bir önceki versiyondaki V8 motora oranla 100 kilometrede 1 litre daha az yakıt tüketiyor. 420 HP güç üreten yeni motor, Cayenne S modelini 0’dan 100 kilometreye sadece 5.5 saniyede ulaştırıyor. Bu veri bir önceki Cayenne S modeline göre 0,4 saniye daha hızlı olduğu anlamına geliyor. Cayenne S modelinin azami hızı ise saatte 259 kilometre. 520 HP güç üreten 4.8 litre V8 Bi-Turbo motora sahip olan Cayenne Turbo 0’dan 100 kilometre hıza 4.5 saniyede ulaşırken, azami 279 kilometre hız yapabiliyor.


CLIO’DA GT LİNE VERSİYONU

Renault, spor otomobil yelpazesini genişletiyor. Clio Hatchback, Clio Sport Tourer ve Clio R.S.’in ardından, modelin GT Line versiyonlarını gün ışığına çıkarıyor

R

enault Sport Technologies tarafından geliştirilen Clio GT Line, sahip olduğu sportif özellikleri ile dikkat çekiyor. Geniş LED gündüz farları ile donatılmış ön tamponu, özel arka tampon tasarımı, özel egzoz çıkışı, koyu metal detaylara sahip gövde renginde yan çıtaları, koyu metal yan aynaları, özel 16’’ GT Line alüminyum jantları ve arka yüzde GT Line logosu, bu yeni versiyonun sportif dış görünümünde göz dolduran yeniliklerden bazıları. GT Line, dış tasarımında kullanılan koyu metal dokunuşlar ile de farklılığını ortaya koyuyor. İç tasarımda ise deri direksiyon simidi, parlak siyah lake iç dekor paketi ve spesifik «Renault Sport» kapı eşiği, dikkat çeken detaylar arasında yer alıyor. Dokunmatik ekranlı internet bağlantılı entegre navigasyon

multimedya sistemi olan Renault R-Link, geri görüş kamerası, 17’’ GT Line alüminyum jantlar ve farklı kişiselleştirme seçenekleri ise Clio GT Line’da opsiyonel olarak müşterilerin beğenisine sunulan özellikler arasında yer alıyor. Yeni Clio GT Line, Clio Ailesinde bulunan birçok rengin dışında Atlas Mavi özel renginde de sipariş edilebiliyor. Clio GT Line serisinde 3 farklı motor seçeneği bulunuyor; benzinli 6 ileri çift kavramalı otomatik vitesli 1.2 Turbo EDC 120bg ile birlikte dizel tarafında yakıt tasarrufu ve performansı bir arada sunan 1.5 dCi 90 bg ve 6 ileri çift kavramalı otomatik vitesli 1.5 dCi EDC 90 bg. Renault Clio GT Line Eylül ayından itibaren Türkiye’de 56.800TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.


MARTI KANAT YENiDEN ALEVLENDI

Efsanevi “martı kanat” Mercedes-Benz 300 SL modelinin yeniden yorumlanması ile ortaya çıkan SLS AMG’den sonra AMG tarafından geliştirilen ikinci spor otomobil Mercedes-AMG GT, hem tasarımı hem de iki ayrı motor seçeneği ile spor otomobil severlerin yeni tutkusu olacak


M

ercedes-Benz çatısı altındaki performans markası AMG’nin, tamamını kendi bünyesinde geliştirerek ürettiği ikinci yepyeni spor otomobil modeli Mercedes-AMG GT dünyaya tanıtıldı. Alüminyüm gövdesi ve ön kaputa yerleştirilen motoru ile en yüksek standartlarda sürüş deneyimi sunan yepyeni Mercedes-AMG GT, sahneye çıktığı anla birlikte spor otomobil tutkunlarını büyüledi. Mercedes-AMG GT, Mercedes-Benz spor otomobillerinden beklenebilecek her türlü özelliği sunan en özel araç olma ünvanını almaya hazırlanıyor.‎ Yeni Mercedes-AMG GT, sürüş dinamikliği, yarış oto-

mobili performansı, segmentine yepyeni standartlar getiren yakıt tüketimi ve verimliliği ile günlük kullanıma uygun fonksiyonelliği bir arada sunuyor ve bu segmentte tüm bunları yapabilen tek otomobil olma iddiasini taşıyor. 4 litrelik İki farklı güçte V8 motora sahip olan aracın AMG GT versiyonu 462 beygür güç üretecek ve makismum torkuda 600 Nm olarak. GT, 0’dan 100 km hıza 4 saniyede ulaşacak ve maksimum 304 km hız yapacak. AMG GT S versiyonu ise 510 beygir gücüne sahipken maksimum torkuda 650 Nm. GT S versiyonuyla araç 0’dan 100’e 3,8 saniyede ulaşırken maksimum 310 km hız yapacak.


Volvo Cars, dünya standartlarında güvenlik özelliklerine, yeni güç aktarım teknolojilerine, güç ve yakıt temizliğinin rakipsiz kombinasyonuna seçkin yedi koltuklu SUV’u, yeni Volvo XC90’ı gözler önüne sermesiyle birlikte, aylar süren heyecanlı bekleyiş sona erdi

G

eleceğin tasarımını yakalayan, kendi sınıfına özel yeni teknolojiler içeren ve yeni Ölçeklenebilir Ürün Mimarisi (SPA) teknolojisini kullanan yeni XC90, üç yıllık bir çalışmanın ve 11 milyar dolarlık bir yatırım programının parçası olarak, Volvo tarihinde yeni bir dönemin başlangıcını oluşturuyor. Volvo Cars Başkanı ve CEO’su Hakan Samuelsson “Bu tarihimizdeki en önemli günlerden biri. Biz sadece bir otomobili lanse etmiyoruz, markamızı yeniden lanse ediyoruz. Bugün şirketimiz için yeni bir çağı simgeliyor. XC90, önümüzdeki senelerde gelecek olan heyecan verici yeni otomobillerin yolunu açıyor” diyor. 2015’in 2. çeyreğinde Türkiye’de satışına başlanacak Yeni XC90, ilk aşamada D5 AWD 2.0 lt dizel motor, 8 ileri şanzıman ile birlikte “Momentum” olarak adlandırılacak yüksek donanım seviyesi ile sunulacak. Rugged Luxury Kit-Dayanıklı Konfor Kit ise tech mat siyah dış makyaj, paslanmaz çelik yan plakalar, aydınlatmalı marşpiyeller ve entegre egzoz boruları gibi ayrıntılarla XC90’ın dayanıklılığını ön plana çıkartıyor. Bu versiyon, eşsiz 22 inçlik jantlarla tamamlanıyor. 2015’in ikinci çeyreğinde Türkiye’de satışına başlanacak Yeni XC90, ilk aşamada D5 AWD 2.0 lt dizel motor, 8 ileri şanzıman ile birlikte “Momentum” olarak adlandırılacak yüksek donanım seviyesi ile sunulacak. Segmentinin üzerinde bir içeriğe sahip olacak Momentum donanım seviyesi, tamamen LED farlar kısa ve uzun aktif farlar, 12,3 inch dijital gösterge paneli, 4 bölgeli elektronik klima, ısıtmalı, elektrikli ve hafızalı sürücü ve yolcu koltuğu, deri döşemeler, 3 koltuk sırası ile birlikte 7 adet koltuk, elektrikli bagaj kapağı, otomatik fren kapasiteli geliştirilmiş City Safety - Şehirde Güvenlik Sistemi, şerit değiştirme uyarısı, park pilot asistanı ile birlikte ön ve arka park sensörleri ve 19” Momentum aluminyum jantlar gibi birçok özellik içerecek. Yüksek donanımıyla kullanıcılarını memnun edecek olan Yeni XC90 D5 AWD Momentum için tavsiye edilen anahtar teslim fiyatı ise 305.150 TL olacak.

BEKLEYİŞ SONA ERDİ


YARISLARDA BOY GÖSTERECEK

Lamborghini’nin piste çıkacak olan yeni boğası Trofeo serisi yarışlarında boy gösterecek. Arkadan itişli araç V10 motorulya 620 beygir gücünde

C

itroen, minik şehirlisi C1’i yeniledi. İlk kez 2005’te pazara sunulan araç, bugüne kadar ulaştığı 760 bin adetlik satışla sınıfının en iyileri arasında yer alıyor. 3 ve 5 kapılı versiyonları bulunan minik Fransız, yenilense de sevimli tasarımdan vazgeçmiyor. Araçta artık, Airscape isimli bir üstü açık versiyon da bulunacak. Aracın iki parçalı ön farları, tampona dikey olarak konumlandırılan LED gündüz farları ve kısa motor kaputu, dinamik bir görünüm ortaya çıkarıyor. Arka bölümdeyse yeni tampon ve 3 boyut efekti veren bagaj kapağı aracın karakteristik özellikleri arasında yer alıyor. Sadece 3.46 metre uzunluğundaki aracın 4.8 metrelik dönüş çapı da aracın şehir içindeki manevra kabiliyetini gözler

önüne seriyor. Araçta sunulacak 7 inçlik dokunmatik ekran, kabindeki renkli havayı destekliyor. Eller serbest giriş ve geri görüş kamerası da donanımlar arasında yer alıyor. Aracın 196 litrelik bagajı da arka koltukların yatırılmasıyla birlikte 780 litreye ulaşıyor. Citroen C1, sadece 840 kilogram ağırlığıyla tam bir tüysiklet. Araçta kullanılan iki motor da 3 silindirli ve benzinli. 5 ileri ETG otomatik şanzımanla sunulan 1 litrelik versiyon, 68 beygir güç üretiyor ve start/stop sistemiyle birlikte sunuluyor. 1.2 litrelik versiyon ise 82 beygir güç ve 118 nm tork üretiyor. 0-100 km/s ivmelenmesini 11 saniyede tamamlayan araç, 4.3 litrelik ortalama tüketimiyle de dikkat çekiyor.


İKİNCİ ELDE YENİ BİR SOLUK Türkiye’de açık arttırma ile araç satışını adeta kurumsal bir ortama taşıyan Borusan Holding şirketlerinden Manheim Türkiye, yılda 19 bin ikinci el araç satmayı hedefliyor. Manheim Türkiye Genel Müdürü H. Zafer Terzioğlu, “Bu sistemle 50 saniye de bir araç satıyoruz” dedi

RÖPORTAJ - HABER ALİ YILDIRIM


T

ürkiye’de ikinci el pazarı hızla büyürken, Manheim Türkiye’de bu pazara yeni bir soluk getirdi. Açık arttırmayla araç satışı gerçekleştiren marka, kullanıcıların araçlarını 50 saniyede nakite çeviriyor. Açık arttırma sisteminde alıcı ve satıcının fiyat konusunda kendi aralarında anlaştıklarını, kendilerinin ise sadece aracı olduklarını söyleyen Manheim Türkiye Genel Müdürü Zafer Terzioğlu, 2014 Ağustos ayı sonuna kadar 11 bin 500 araç satışı gerçekleştirdiklerini ifade etti.

En çok rekabet lüks araçta

Yıllık hedeflerinin 19 bin araç satmak olduklarını anlatan Terzioğlu, “Bu da ayda 1.500 araca tekabül ediyor” dedi. Terzioğlu, “Daha çok Renault, Ford ve BMW modelleri satışlarımızın yüzde 40’ını oluşturuyor. Aracını hızlı bir şekilde nakite dönüştürmek isteyenler için ve özellikle araç satışındaki hiçbir prosedürle uğraşmaya vakti olmayanlara biz bu hizmeti sunuyoruz. Özellikle bu yıl başlarında hizmete sunduğumuz otomax.com isimli web sitemiz üzerinden bireysel satıcılara da ulaşmaya başladık. Aracını satmak isteyen bireysel müşterilerimiz, araç bilgilerini web sitemiz üzerinden girerek, otomatik olarak kendilerine verilen fiyatı görebiliyorlar. Eğer fiyatı uygun görürse de kendilerini merkezimize davet ederek ekspertiz yapıyoruz. Her şey önceden konuşulduğu ve anlaşıldığı için de güven veriyoruz” diye konuştu. İkinci el piyasasındaki artışın artık son çeyreğe doğru düşüşe geçmesini beklediklerini kaydeden Terzioğlu, “Açık arttırmayla araç satışında en çok rekabet lüks araç sınıfında oluyor. Alıcılar bir nevi inatlaşıyor ve bazen hiç beklenmeyen fiyatlara araç satışları yapıyoruz. 4 tekerleğe sahip olan bütün her şeyi satıyoruz” dedi.

700 bin TL’ye de araç var 700 TL’ye de

KDV nedeniyle motosiklet satamadıklarını ifade eden Terzioğlu, ticari araç konusunda yüzde 18’lik KDV’nin satıcıları yorduğunu belirtti. Genelde bu sınıftaki araçlar için gerçek değerleri gösterilmeden fatura kesildiğinin de altını çizen Terzioğlu, “Bu durumda da maalesef devletimiz kaybediyor” dedi. Açık artırma sistemi ile iş makinası bile sattıklarını açıklayan Terzioğlu, “Manheim Türkiye çatısında 3 bin 500 üye bulunuyor. 750 üyemiz haftada 2 gün olan açık arttırmaya katılıyorlar. Borusan Holding güvencesi ve ekspertiz ekibimiz sayesinde satışların çoğu hiç araç görülmeden gerçekleşiyor. Şu ana kadar en yüksek ulaştığımız rakam 683 bin lira ile Range Rover olurken, en düşük 1.200 TL’ye Skoda Felica sattık. Ortalama fiyatlara bakacak olursak bizde 700 bin liraya da araç var 700 liraya da” şeklinde konuştu.

Bir araç için 50 saniye yeter

Açık arttırmaya giren bir aracın maksimum 50 saniyede satıldığına dikkat çeken Manheim Türkiye Genel Müdürü Zafer Terzioğlu, “Bizim diğer satış sitelerinden veya şirketlerinden farkımız kullanıcıların araçlarını nakit paraya anında çevirebilmeleridir. Çok sıkıştınız ve aracınızı hemen nakite çevirmek durumundaysanız, biz size bu imkanı sunuyoruz. Bir araç en fazla 2 açık artırmada satılıyor” dedi.

Doğu’nun aracı Batı’ya Batı’nın aracı Doğu’ya

Yeni başladıkları Otomax.com uygulaması ile Yenibosna – Seyrantepe – Tuzla ve Ataşehir olmak üzere 4 merkezde hizmet verdiklerini belirten Terzioğlu, “Bunların dışında şu an Ankara’da da tesislerimiz var. Yakın zaman içerisinde 8 noktaya daha ulaşmış olacağız. Anadolu’da hizmetlerimizi sürdüreceğiz ve Batı’nın aracını Doğu’ya Doğu’nun aracını da Batıya satacağız” dedi. Otomax. com’da 7 kişilik ekibin günde ortalama 300 araç fiyatlandırdığını ifade eden Terzioğlu, bu fiyatlandırmaların yüzde 2’lik kısmının ise kendilerine dönüş yaptığını belirtti. Terzioğlu, “Bu da pazarın yüzde 10’una hitap ettiğimizi gösteriyor. Verdiğimiz fiyatlarla aslında birçok kişiye referans oluyoruz. Alım gücümüzü arttırmak için fiyatlarımız piyasanın sadece yüzde 5 altında. En iyi fiyatı Focus ile veriyoruz. Perakendeyi arttırmak ve herkese bu hizmeti verebilmek için piyasa ile aynı fiyatları sunmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.


EKONOMIK MOTOR SEÇENEGI

Güney Koreli üretici Hyundai, kompakt sedanı Elentra’yı yeniledi. Dizel motor seçeneğine de kavuşan model düşük yakıt tüketimiyle dikkatleri çekiyor. 1.6 litrelik dizel ünite 128 beygir gücünde

HYUNDAI ELENTRA 1.6 LİTRE DİZEL TEST

HABER-FOTOĞRAF: ALİ YILDIRIM


G

elişen teknoloji ve otomotiv sektöründeki rekabet markaları birbirinden yeni yeniliklere sürüklüyor. Türkiye’de Hyundai markası en genç üreticilerden biri olmasına rağmen başarılı tasarımlara da imza attı. Farklı model seçenekleriyle otomotiv pazarında ismini ağızlardan düşürmeyen marka yaptığı yatırımlarla da teknolojiye önem veriyor. Bundan 3 yıl önce üretimine başlanan Elentra, sadece benzinli motor

seçeneğiyle sunuluyordu. Geçtiğimiz aylarda dizel seçeneğini de ürün gamına ekleyen modelde 1.6 litrelik ünite mevcut. Bu ünite hem performansı hem de tüketimiyle beğenileri kazanıyor. Misafirimiz olan Hyundai Elentra’ya tasarım açısından baktığımızda sportif duruşunu çizgileriyle bile belli ediyor. Çekik farları ve far gruplarıyla uyumlu motor kaputu ön yüzün karakteristik yapısını öne çıkarıyor. Dalgalı LED’ler kaliteyi bir üst çıtaya taşımış ve C sınıfına

yeni bir soluk getirmiş. Arka kısımda stop grupları dalgalı tasarımıyla atletik yapıyı desteklemiş. Misafirimizin iç mekanına girdiğimizde geniş bir alan bizi karşılıyor. Tasarımdaki sportif hava iiç hacme de yansımış. Araçta işçilik yeterli seviyede ve malzeme kalitesi çıtayı yükseltmiş. STYLE donanım seçeneğiyle konuğumuz olan Elentra’da önde olduğu kadar arka koltuklarda da baş mesafesi yeterli. Diz mesafesi ise 2.7 metrelik dingil aralığı


gayet geniş bir alan sunmuş. Keyifli bir sürüş vadeden Elentra’da sert yumuşak süspansiyona yer verilmiş. Zengin bir donanım seviyesiyle satılan araçta ESP, 6 hava yastığı, lastik basınç sensörü, 3 modlu direksiyon sistemi flex steer, klima, LED entegre farlar, 16 inç alaşım jantlar, USB girişli radyo/CD/Mp3 çalar ve renkli camlar standart donanımda. Fiyat konusunda da dizel seçeneği yaklaşık 11 bin 200 liralık bir farkla satışa sunuluyor ve dizel otomatik bir şanzımana da sahip olmak isterseniz 3 bin 800 liralık bir fark daha ödemek gerekiyor. Yani benzinli seçenek 59 bin 990 lira iken dizel seçeneği STYLE donanım seçeneğiyle 71 bin 190 liraya çıkıyor. Hyundai Elentra konuğumuz olmasında ki en büyük sebebi yeni nesil dizel motor seçeneği. Bir çok kullanıcının merakla beklediği bu ünite beklentileri karşılar nitelikte. Kaputun altında

yatan 1.6 litrelik dizel motor 128 beygir güç üretiyor ve 260 Nm tork üretiyor. Otamatik ve manüel şanzıman seçeneğiyle sunulan Elentra, bizde 6 ileri manüel seçeneğiyle konuğumuz oldu. 0’dan 100 kilometre hıza 10.5 saniyede ulaşan araç maksimum saatte 190 kilometre hız yapıyor. Asıl becerisini tüketim alanında gösteren Elentra, başarılı bir sonuç veriyor. Fabrika verilerine göre 100 kilometre ortalama 4.9 litrelik tüketim sergileyen araç, bizim testimiz boyunca 5.7 litre olarak yansıdı. Yolun daha sakin olduğu saatlerde bu tüketim 5 litreye kadar düşmesi mümkün. Motor yalıtımı konusunda da gayet başarılı olan araç, sesi içeri yansıtmıyor. Yol tutuş konusunda sert virajlarda hafif önden kaymalar yaşasa da ESP buna izin vermiyor.


HORMONLU 500’DE HACıM ARTIYOR

FİAT 500L LİVİNG 1.3 MULTİJET

HABER-FOTOĞRAF: ALİ YILDIRIM

İtalyan üretici Fiat geçtiğimiz yıl pazara sunduğu 500’ün hormonlu versiyonunu Large versiyonunu yeniledi. Markanın yeni stratejisinde önemli bir yeri olan 500 ailesi Living, seçeneğiyle artık 7 kişilik ailelere de hitap edebiliyor


F

iat 500’ün ilk nesli 1980 yıllarına kadar Avrupa’nın en çok satan modellerinden oldu. Türkiye’de de tam bir fenomen model haline gelen 500 Large versiyonuyla bakışları değiştirdi. İtalyan üretici marka 500 ailesini genişletme hedefini test konuğumuz olan 500L Living modeliyle ufak ayrıntılar veriyor. Çeşitlenen ailenin ilk ayağı 500L

oldu. Ardından Living versiyonu ile boyutlarını büyüterek hedeflerini de büyüttü. 7 kişilik seçenek olan Living, ilk bakışlarda 500’ün hormonlu versiyonu olarak karşımıza çıkıyor. 3 kapılı modelin görünümünden izler taşıyan modelde, yuvarlak gündüz farları ve sis farlarıyla öne çıkıyor. Büyük logonun yer aldığı krom ön panjur ve büyük tampon yapısı aracı

daha sempatik bir hale getirmiş. Yan kısımda siyah üzerine yerleştirilmiş krom kapı çıtaları aracı şık göstermiş ve çift renk seçeneğiyle özellikle test aracımızın kırmızı beyaz rengi dikkatleri üzerine çekiyor. Arka kısma geldiğimizde yuvarlak hatların burada da devam ettiğini görüyoruz. Kare farları ve kare sis farları ile büyük bagaj kapağı kombinasyonu


tamamlamış. Arka kısımda 500L logosunun orta kısmında geri görüş kamerası yer alıyor. Misafirimizin iç mekanına girdiğimizde standart 500L’ye göre daha geniş bir hacimle karşılaşıyoruz. Kare şekilli direksiyon ve gayet bol bir saklama gözüne sahip olan ön konsolun çift renk seçeneği de mevcut. Tamamen dış tasarımda olduğu gibi iç mekanda da renk seçeneğiyle kişiselleştirmek mümkün. Ön tarafta oturma pozisyonu ve baş mesafesi yeterli seviyede ve aynı zamanda arka koltuklarda da baş ve diz mesafesiyle ferah bir alan sunulmuş. Living versiyonuyla bagaj kısmında açılan 2 kişilik koltuklar yetişkinler için olmasa da çocuklar için ideal. Geniş ailelere hitap eden model 7 kişiye rahatlıkla yolculuk imkanı sunuyor. Malzeme ve

işçilik konusunda beklentileri karşılayan modelin orta kısmında renkli multimedya sistemi birçok özelliği barındırıyor. Geri görüş kamerasının da yer aldığı sistem park ederken kolaylık sağlıyor. Yüksek oturma pozisyonu bir SUV bir araç kullanım hissi veriyor. Bu sayede yola hakimlik hissi artıyor. Standart 500L’ye göre yaklaşık 20 cm daha uzun olan Living’in boyutlarına bakacak olursak 4.35 metrelik uzunluğa, 1.78 metrelik genişliğe ve 2.6 metrelik aks mesafesine sahip. 5 kişilik halde 416 litre olan bagaj hacmi, ikinci sıra yatırıldığında 1590 litreye kadar genişletilebiliyor. Fiat 500L Living, 1.3 litre ve 1.6 litrelik dizel seçenekleriyle sunuluyor. Bize konuk olan Living, 1.3 litre dizel otomatik seçeneğiyle konuk oldu. Bu donanımda , ESP, MSR, ASR,


hillholder, ön/yan/perde hava yastıkları, Cruise Control, 5 inç dokunmatik ekranlı U-Connect multimedya sistemi, 16 inç alaşım jantlar, spoyler gibi zengin bir ekipman listesi sunuluyor. 3500d/d’dan itibaren 85 beygir güç sunan model, 1500d/d’dan itibaren 200 Nm tork sunuyor. 1.3 litre multijet motor seçeneği, maksimum 164 kilometre hız yaparken, 0’dan 100 kilometre hıza 16,3 saniyede ulaşıyor. 100 kilometrede ortalama 4 litre yakıt tüketen araç, bizim testimiz boyunca ortalamada 5.3 litrelik tüketime imza attı. 5 ileri otomatikleştrilmiş

şanzımanın geçişlerine biraz alışmak gerekiyor. Dikkatli ve sakin kullanımlarda 5 litrenin altına inmek mümkün. Start/Stop sisteminin standart olarak sunulması da şehir içinde avantaj sağlıyor. 1310 kilogram ağırlığında olan araç, alt devirlerde biraz zorlandığı aşikar. Yumuşak süspansiyon sistemi, virajlarda yüksekliğin verdiği dez avantajla yana doğru yatma eğilimi gösteriyor. Ama buna rağmen yol tutuş konusunda kararlılığını gösteriyor. Fiat 500L Living’in anahtar teslim satış fiyatı 69 bin 890 lira.


ASFALTTA ATESLI DANS

İspanyol üretici Seat’ın en minik sporcularından olan Ibiza Cupra, bütün performansıyla ve tasarımıyla tüm dikkatleri çekiyor. Makyaj operasyonundan geçen minik herkül, seri şanzımanı ve artan donanımıyla beklentileri karşılıyor SEAT IBIZA CUPRA 1.4 LİTRE 180 HP

HABER-FOTOĞRAF: ALİ YILDIRIM


S

portif karakterleriyle tanınan markalardan biri olan Seat, Ibiza’nın Cupra seçeneğiyle rakiplerine göz dağı veriyor. Sadece Leon ve Ibıza modellerinde sunulan Cupra, sportif karakteriyle ön plana çıkıyor. B segmentinde mücadele eden Cupra, Volkswagen Polo GTI ve Skoda Fabia RS ile aynı motor seçeneğini kullanıyor. 1.4 litrelik benzinli seçenekle sunulan motor 180 beygir gücünde. Makyajlı versiyonuyla satılan Ibiza Cupra, artan performansı ve özellikle donanımıyla dikkat çekiyor. Daha teknolojik bir far bloklarına sahip olan Cupra, sportif duruşundan ödün vermiyor. Yeni karoserde daha geniş bir tampon kullanılmış. Gündüz farları ağabeyi Leon’da olduğu gibi LED VE Bi-Xenon aydınlatmalı. Sportif çizgileri ve atletlik duruşundan ödün vermeyen modelin arka kısmında da keskin hatlar devam ediyor. Arka kısımdaki difüzör ve orta kısımda konumlandırılmış dikdörtgen şekindeki egzoz agresif yanını burada da desteklemiş. LED stop

grupları özellikle karanlıkta kendini çok iyi ifade ediyor. 5 kollu alaşım jantları ve fren diskleriyle konuğumuzun balataları rahatlıkla görünüyor. Aracın boyutlarına baktığımızda uzunluğu 4.05 metre, genişliği 1,69 metre iken yerden yüksekliği ise 1,44 metre olarak hesaplanmış. Misafirimizin iç mekanına baktığımızda dikkatleri çeken ilk unsur, deri direksiyon simidi üzerinde yer alan damalı bayrak oluyor. Sportif hava iç mekana hakim olsa da tasarım açısından biraz zayıf kalmış diyebiliriz. Bir önceki karoser tasarımına göre belirgin bir değişiklik olmayan iç hacimde, ön konsol üzerinde yer alan piyano boyası daha şık bir görünüm sağlamış. Direksiyon simidi arkasında F1 şanzıman dedikleri kulakçıklar sportif sürüşlerde motor sesinin keyfini yaşatıyor. Medya sisteminin ses düzenine kısa yoldan ulaşmak için direksiyonun arka sol kısmında kalan kola ulaşmanız lazım. Döşemelerde kullanılan beyaz renk dikişler üzerinde de kullanılmış. Ön kısımda


yeterince geniş bir yaşam alanı sunulmuş ve arka koltuklara uzun boylular biraz sıkıntı çekebilir. B sınıfı otomobillere göre ve özellikle spor bir otomobil seçenekleri arasında 236 litrelik bagaj hacmi sunabilen Cupra, makul seviyede bir alan sunmuş. Teknik olarak Ibıza Cupra’yı incelediğimizde elektronik dinamik diferansiyel kilidi yani (XDS) standart olarak sunuluyor. Bu sistem özellikle süratli veya sert girilen virajlarda etkisini çok iyi gösteriyor. Dönüş anında torku çekişi düşük lastiklerden alıyor ve direkt olarak daha yüksek olana iletiyor. DSG şanzımanın seri vites değişimi ve spor süspansiyonlar etkili bir sürüş

dinamiği sergiliyor. XDS sayesinde etkili bir yol tutuşa sahip olan model, beklentileri aşıyor. Seat’ın Ibiza Cupra için belirlediği 51 bin liralık etikete son derece zengin bir donanım eşlik etmiş. Sınıfının en uygun modellerinden olan araçta, 6 hava yastığı, ESP, XDS, LED gündüz farları, hız sabitleyici, park sensörü, Bi-Xenon farlar ve viraj farları, 17 inçlik alaşım jantlar, katlanır aynalar, otomatik klima, hillholder, direksiyondan kumandalı 7 ileri DSG şanzıman gibi uzun bir liste standart olarak yer alıyor. Cupra’nın kalbinde 1.4 litrelik TSI ünite görev yapıyor. Bu motor 180 beygir güç ve 250 Nm tork üretiyor.

Güç aynı ama performans aynı değil, 7 ileri DSG şanzımanla birlikte 0’dan 100 kilometre hıza 6,9 saniyede ulaşıyor. Cupra maksimum 228 kilometre hız yapıyor ve motor sesi özel bir çiple hırçın bir canavara dönüşüyor. Bu ses sistemiyle birlikte aracı performanslı kullanmamak elde değil. Sol ayağınıza hakim olabildiğiniz sürece tüketim 100 km’de 7.6 litre seviyelerindeydi. Ama hakim olamazsanız bu tüketim 9 litreleri çok rahat buluyor. Fabrika verisi olarak araç 100 km’de ortamla 5,9 litre olarak yansımış. Seat Ibiza Cupra 59 bin 900 liradan satışa sunulurken sunroof için 2 bin 300 liralık fark ödemek gerekiyor.


BAKIŞ AÇISI DEĞİŞİYOR Her 6 ayda bir yeni bir model uygulamasıyla atağa geçen Çek üretici Skoda Auto Show 2012 Rapid seçeneğini tanıtmıştı. B sınıfında büyük ses getiren model geniş motor yelpazesinin yanına dizel otomatik seçeneğini de sunarak iddiasını arttırıyor

SKODA RAPİD 1.6 LİTRE DGS HABER-FOTOĞRAF: ALİ YILDIRIM


B

segmentinin her geçen gün kızıştığı otomotiv sektöründe markalar adeta birbirinden güzel çıkartmalar yapıyor. Bu markalardan biri olan Skoda’da Rapid modeliyle 6 ayda bir yenilenen ürün portföyünün geliştirmekte gecikmiyor. İlk kez 2012 Kasım ayında tanıtılan Rapid konforu ve ekonomiyi bir arada sunuyor. Bizim de test konuklarımız arasında yer alan Skoda Rapid ile B sınıfında kalite anlayışını biraz üst çıtalara taşıyor. Aracın dış tasarımına baktığımızda sportif bir ön yüzü ve keskin hatlar aracın dinamizmini oluşturuyor. Krom çerçeveli ön ızgara keskin far hatlarıyla tam olarak büyük bir uyum içinde. Aracın ön yüzü orantılı sis farlarıyla atletik yapıyı destekliyor. Yan kısımlarda yer alan keskin çizgi arka stoplara kadar ilerliyor. Bu agresif yapı arka bölümde kendini biraz daha uysal

bir tasarıma bırakıyor. Aslında arka kısım Skoda ailesinin diğer üyeleriyle benzer özellikleri barındırıyor. Geniş açılan 530 litrelik bagaj indirme bindirme sorununu ortadan kaldırıyor. Skoda Rapid’in boyutlarına bakacak olursak uzunluğu 4.48 metre, genişliği 1.70 metre, yerden yüksekliği ise 1.46 metre olarak kayıtlara geçmiş. Misafirimiz olan Skoda Rapid’in iç mekanı da bir hayli geniş. Koltukların yapısı oturaklı ve arka kısımda baş ve diz mesafesi açısında ferah yolculuklar sizleri bekliyor. Ferahlıktan bahsederken aslında iç mekanda açık tonda renklerin kullanılması bu havayı desteklemiş. Direksiyon simidi üzerinde yer alan kısa yol tuşları kolay anlaşılır nitelikte. Araç içinde sert ve plastik malzemelere yer verilmiş. B sınıfı olarak düşünüldüğünde emsallerinden geride kalmıyor. Orta


konsolda Volkswagen ailesinden tanıdık bir ses sistemi ve klima göstergelerine yer verilmiş. Gösterge panelinin orta kısmında yol bilgisayarına yer verilmiş. Bu sistem üzerinden araç bilgilerine ulaşmak hiçte zor değil ve çözmesi hiç zaman almıyor. İç mekanın bu kadar geniş ve ferah olmasına rağmen bahsettiğimiz gibi 530 litrelik bagaj hacmini Rapid ustalıkla gizlemiş. Üstelik arka koltuklar yatırıldığında bu hacim 1470 litreye kadar çıkıyor. Modelde kullanılan orta sertlikte süspansiyonlar, yol tutuşuna katkı sağlıyor. Setr virajlarda ufaktan bir önden kayma eğilimi göstersede ESP buna izin vermiyor. Dizel sesini ustalıkla izole ettiren Rapid, yüksek hızlarda bile bu yalıtımdan ödün vermiyor. Bahsettiğimiz dizel ünite Volkswagen ailesinden tanıdığımız 1.6 litrelik TDI motor olarak karşımıza çıkıyor. DSG şanzıman ile

kombine edilen bu motor 4200d/d’dan itibaren 90 beygir güç sunarken maksimum torkuda 1500d/d’dan itibaren 230 Nm. Bu motor sunduğu performansın yanında ekonomi yapma çıtasını da bize test sürüşümüzde ifade ediyor. Maksimum 184 kilometre hız yapan araç, 0’dan 100 kilometre hıza 12,2 saniyede ulaşıyor. DSG şanzıman geçişlerini hissettirmiyor. Fabrika verisine göre araç 100 kilometrede ortalama 4.5 litrelik yakıt tüketirken, bizim testimiz boyunca 6 litre seviyelerinde seyretti. Yolun daha sakin olduğu zamanlarda bu oran 5 litre seviyelerine kadar rahatlıkla düşüyor. Uzun yolculuklara çıktığımızda 50 litrelik yakıt deposuyla ortalama 1200 kilometrelik yol kaçınılmaz olabilir. Skoda Rapid dizel otomatik seçeneğiyle kampanyalı satış fiyatı 60 bin 900 lira iken bunu sunduğu 2 yıl sınırsız kilometre garantisiyle destekliyor.


EKONOMi VE PERFORMANS ARAYANLARA Alman üreticinin pazarlamasında büyük bir stratejiye sahip olan Astra, karoser yapısını yeniledi. ST versiyonuyla daha geniş ailelere hitap eden model, yeni nesil ekonomik dizel motoruyla ve performansıyla dikkat çekiyor

OPEL ASTRA SPORT TOURER 1.6 LİTRE DİZEL HABER-FOTOĞRAF: ALİ YILDIRIM


O

tomotiv pazarındaki rekabet yaklaşan yeni model yılı uygulamalarZıyla birlikte markaları yeni bir sistemin içine dahil etti. Bu uygulamadan nasiplenen Opel, Astra modelinde ki sessizliğini makyaj operasyonuyla bozdu. Türk otomotiv pazarının en sevilen marklarından olan Opel, Astra modeliyle markayı yeni bir harekete geçirdi. Alman üretici kompakt hatchback sınıfında ki modelini yenileyerek tekrar liderliği yakaladı. Bir station wagondan çok sportif bir hatchback görünümü veren model, sürüş dinamikleriyle de bunu kanıtlıyor.

Makyaj operasyonundan sonra dizel ünitesini de yenileyen marka, ekonomik sürüşler vaat ediyor. Bu haliyle de ‘tam ailelere göre’ tanımlamasını hak ediyor. Araca tasarım açısından ilk baktığınızda C sütununa kadar Astra ille aynı çizgileri taşıyan ST, arka tasarımda SW’dan çok uzun bir hatchback’i andırıyor desek yerinde olur. Emsallerinden daha sportif duran bu karoser, krom ızgarasıyla çıtayı yükseltiyor. Astra’daki makyaj operasyonunu farklı farları ve geniş ağzı ile dikkat çekerken, oval hatların genel olarak kullanılması dikkatlerden kaçmıyor. Bu haftaki test konuklarımız

arasında yerini alan Astra, sportif çizgiler ve LED’li gündüz farları ile üst sınıfın genlerine sahip bir otomobil olmuş desek yeridir. Sportifliğin yanında sade tasarımı da aracı akıcı göstermiş. Arka kısma baktığımızda stop gruplarının yan kısımlara kadar uzamış. Bagaj hacmi 370 litre olan modelin koltukları yatırıldığında 500 litreye kadar çıkıyor ve kapağının yükleme alanı bir önceki karosere göre daha da genişlemiş. Aracın boyutlarına baktığımızda uzunluğu 4.69 metre, genişliği 1.81 metre iken yerden yüksekliği de 1.53 metre olarak hesaplanmış. Misafirimizin iç mekânına


girdiğimizde markanın diğer modellerinden tanıdık, bir ön konsol ile karşılaşıyoruz. Birçok tuş kombinasyonunun yer aldığı orta konsolu çözmek biraz zaman alıyor. Onun aksine bütün bu kombinasyonu direksiyon simidi üzerinde yer alan kısa yol tuşlarıyla da çözmek mümkün. Araç içinde sert ve yumuşak plastik malzemelere yer verilmiş. Arka kısımda baş ve diz mesafesi de sınıfına göre iyi derecede ayarlanmış. Genel olarak çekici tasarım iç mekana kalite olarak yansımış. Astra Sport Tourer’de orta sertlikte

süspansiyonlara yer verilirken, darbe emme konusunda başarılı. Dizel sesini iyi izole eden model, yalıtım konusunda da başarılı. Sert virajlarda arkadan kayma eğilimi gösterse de ESP buna izin vermiyor. Opel Astra’nın kalbinde yeni teknolojiden oluşan ve Euro6 normlarına uygun dizel ünite kullanılıyor. 1.6 litrelik bu ünite 3500d/d’dan itibaren 136 beygirlik güç sunarken maksimum torkuda 2000d/d’dan itibaren 320 Nm. 0’dan 100 kilometre hıza 10.3 saniyede ulaşan araç maksimum 200 kilometre hız yapıyor. Test

aracımızda yer alan 6 ileri manüel vites kemikli geçişleriyle sportif bir kullanım imkanı sunuyor. Opel Astra ST, fabrika verisi olarak 100 kilometrede ortalama 3,9 litre olarak kayıtlara geçmiş. Bizim kullanımız da bu tüketim 6 litre seviyelerinde seyretti. Opel Astra Sport Tourer’in yeni nesil dizel motoruyla kampanyalı satış fiyatı ise 81 bin 462 lira.


MOTORU KÜÇÜK EKONOMi BÜYÜK

Renault’un Bursa’da ürettiği ve büyük bir pazar payına sahip olan Clio, 4’üncü nesliyle dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Özellikle TCe adını verdikleri benzinli ünitesiyle araç, cimri yakıt tüketimi ve performansıyla beğenileri topluyor RENAULT CLİO TCe 0.9

HABER-FOTOĞRAF: ALİ YILDIRIM


F

ransız üretici Renault’un Bursa Oyak fabrikasında ürettiği Clio, 4’üncü nesliyle tüm kullanıcıların beğenisini kazandı. Adeta evrim geçiren model, yeni tasarım anlayışı ve teknolojisiyle markanın zirve yapmış modellerinden. Zengin güvenlik donanımı ve yeni nesil multimedya sistemiyle B sınıfının en iddialı modellerinden biri haline geldi. Küçük hacimli benzinli motoruyla marka, yaptığı bu atakla ekonomisi dizelleri aratmıyor. İlk kez Clio’da kullanılan 0.9 litrelik TCe motor düşük vergi diliminden yararlanıyor.

Bu sayıdaki konuklarımızdan biri olan Clio TCe, tasarım olarak diğer modellerden hiçbir farkı bulunmuyor. Arka kısımda bagaj kapağı üzerinde yer alan TCe logosuyla dikkat çeken model, dinamik bir duruş sergiliyor. LED gündüz farları ve sportif tampon, küçük stop grubu ve gizli arka kapılar, coupe bir modele gerek bırakmayacak kadar iddialı çizgiler sunuyor. Sportif çizgiler iç mekanda da yerini alıyor. Piyano boyasının hakim olduğu kokpit, işçilik ve malzeme kalitesiyle yeterince başarılı. Farklı renk kombinasyonlarına izin veren Renault,

tüketicilere yeterli esnekliği sağlıyor. Aracın 300 litrelik bagajı da sınıfının en iyilerinden. Türkiye’de 2’si benzinli 2’si dizel olmak üzere 4 motor seçeneğiyle satılan Clio 4, 0.9 litrelik 3 silindirli benzinli motoruyla konuğumuz oldu. 90 beygir güç ve 135 nm tok üreten turbo beslemeli ünite, sürüş sırasında çok daha hacimli bir motor gibi hissettiriyor. 5 ileri manuel şanzımanla kombine edilen motor, aracı 0’dan 100 km/s sürate 12.2 saniyede ulaştırıyor. Aracın ulaşabildiği maksimum sürat ise saatte 182 kilometre. Maksimum torkun 2 bin 500 devirde üretilmesi,

ara hızlanmalarda yeterli esnekliği sağlıyor. Sert ayarlı süspansiyon ve net tepkiler veren direksiyon sistemleri sayesinde yol tutuş oldukça başarılı. Benzinli motor, dikkatli kullanımlarda dizelleri aratmıyor. Ortalama tüketimi 4.5 litre olarak açıklanan TCe, 45 litrelik depoyla 1000 kilometrelik menzil vadediyor. Bizim de zorlanmadan 5.1 litrelik ortalamayı yakalamamız Renault ekibinin başarısını olarak görülebilir. Tabii ki turbo beslemeli motorun tüketimi, performanslı kullanımlarda belirgin şekilde artıyor.


Renault Clio 4’ün başlangıç fiyatı 37 bin 150 lira olarak belirlenmiş. Dizel modelin fiyatıysa 46 bin 800 liradan başlıyor. TCe ise orta donanım seviyesi olan Touch versiyonuyla 44 bin lira, üst donanım Icon ile de 46 bin 050 liralık etiketle satılıyor. Rakiplerle benzer olan bu fiyat, zengin donanım düşünüldüğünde çok daha cazip görünüyor.


ALL4 İLE ARAZİYE ÇIKIYOR

Fenomen markalardan biri olan MINI, crossover sınıfındaki temsilcisi Countryman ile araziye çıkıyor. Turbo beslemeli benzinli motoruyla 4 tekerden çekiş imkanı sunan Cooper Countryrman, ALL4 adını verdiği çekiş sistemiyle beklenmeyen özellikler sunuyor

MINI COUNTRYMAN COOPER ALL4 HABER-FOTOĞRAF: ALİ YILDIRIM


İ

ngilizler’in efsane markalarından MINI, son dönemde başlattığı model atağı ile o kadar da ‘mini’ olmadığını kanıtlamaya başladı. Markanın en son yeniliği olan Countryman ile ayağını yerden kesen üretici, crossover sınıfına da adım atmış oldu. İlk modelini 1961 yılında piyasaya sunan marka, aradan geçen 52 yılda ürettiği ‘mini’ araçları çeşitlendirmeye başladı. Önce Clubman ile 5 kapılı otomobil segmentine yeni bir bakış açısı kazandıran İngiliz marka, şimdi de Countryman ile küçük araç yakıştırmalarından iyice kurtulmaya başladı. İri bir Cooper versiyonu gibi görünen Countryman, yüksek burun tasarımıyla sürücüsünde bir SUV kullanıyor izlenimi bırakıyor. Gerçek 5 kapılı karoseri, iri motor kaputu ve yüksek omuz çizgisi ile 4.1 metrelik uzunluğunu cömertçe sergileyen araç, genç aileleri de hedef kitlesine dahil ediyor. Hem Cooper hem de Cooper S versiyonu bulunan Countryman, bizde Cooper ALL4 seçeneğiyle konuğumuz oldu. 122 beygir güç üreten 1.6 litrelik benzinli motorla sunulan bu model, yüksek çekiş gücüyle dikkat çekiyor. Overboost fonksiyonu ile maksimum 160 nm’ye kadar ulaşan tork sayesinde alt devirlerde bile etkili bir şekilde hızlanabilen araçta 6 ileri otomatik şanzıman kullanılıyor. Vites geçişleri sarsıntısız ve hızlı sağlanırken spor şanzıman seçeneğinde vitesler daha üst devirlerde değişiyor. Araç 0’dan 100 km/s hıza 10,4 saniyede ulaşıyor. Saatte 191 kilometre hıza kadar ulaşabilen araç, hacminden beklenmeyecek kadar esnek motoruyla takdiri hak ediyor.


Otomobil pazarının en iyi yol tutan temsilcilerinden olan MINI, Countryman’in yerden yüksek karoserine rağmen bu özelliğini kaybetmemiş. 3 kapılı modellere göre gövde salınımı biraz artarken 4 tekerlekten çekiş sisteminin başarıyla görevini yapması, güvenli ve yola iyi tutunan bir formül ortaya çıkarmış. MINI, Countryman için başlangıç fiyatını 87 bin 337 lira olarak belirlemiş. Yalnızca manuel şanzımanla sunulan dizel versiyon

için 89 bin 765, artık sadece 4 tekerlekten çekişle sunulan S için 110 bin 052 lirayı gözden çıkarmak gerekiyor. Bizim konuğumuz olan MINI Cooper Countryman ALL4’e sahip olmak için 96 bin 925 lira ödemek gerekiyor. Opsiyonlarla bu fiyat rahatlıkla 100 bin liranın üzerine çıkıyor. Turbo beslemeli 1.6 litrelik motor, rakipleri gibi sağ ayağına hakim olanları ödüllendiriyor. Fabrika verilerine göre 100 kilometrede ortalama 6.1 litre yakıt tüketen

araç, bizim denemelerimizde de bu ortalamayı tutturdu. Sabit hızlı otoyol sürüşlerinde tüketim 5.6 litreye kadar gerilerken agresif kullanımda da rahatlıkla 12 litre seviyesini aşabiliyor. Aracın standart donanımı oldukça zengin. ABS, DTC, DCS, PDC, runflat lastikler, 17 inç alaşım jantlar, otomatik klima, 6 hava yastığı, spor ön koltuklar, hız sabitleyici, yağmur sensoru gibi ekipmanlar, Countryman Cooper ALL4 ile birlikte geliyor.


SPORCU MODELDE OTOMATIK KEYFI

RENAULT MEGANE GT-LİNE

HABER-FOTOĞRAF: ALİ YILDIRIM

Renault’un en çok sevilen modellerinden biri olan Megane, makyaj operasyonundan geçti. Adeta daha da gençleşen model GT-Line versiyonuyla daha sportif bir tasarım vaat ediyor. Benzinli otomatik seçeneğiyle araç herkese makul bir fiyat sunuyor


F

ransız otomotiv devlerinden biri olan Renault, markanın yeni yüzünü Megane Hatchback modelinde de kullanmaya başladı. Test konuklarımız arasında yerini alan modelde büyük logo ve hava girişleri dikkatleri üstüne çekmeyi başarıyor. Makyaj operasyonuyla birlikte daha genç ve dinamik bir yüze kavuşan araç, GT-Line versiyonuyla genç aileleri hedefliyor. Daha sivri hatalarıyla ön plana çıkan modelde, sis farlarının yerini gündüz LED’leri almış. Özel bir koyu metal renkle harmanlanan kanata yer veren model, GTLine serisine özel. Yine koyu metal renklerin kullanıldığı, Megane GTLine’de aynalar, kapı kolları ve 17 inçlik alaşımlı jantlar bütün olarak uyum içerisinde. Aslında Formula 1’e gönderme yapan bu tasarım anlayışı açıkçası arka kısma sanki hiç uğramamış. Arka kısımda GTLine logosuyla kendini tanıtan model, yan kısımlara taşan stop grubuyla atletizmi elden bırakmıyor. Konuğumuz olan modelde kullanılmaya başlanan CVT şanzıman seçeneği ve benzinli ünitesiyle ön plana çıkıyor. Aracın iç mekanına girdiğimizde sportif havanın devam ettiğini görüyoruz. Oturma pozisyonunda vücudu iyi kavrayan deri-kumaş koltuklar, sportif göstergeler ve ufak ayrıntılarda gizlenen beyaz dikişler dikkat çeken özellikler arasında. Orta konsolda yer alan renkli ekran ve piyano boyalı şerit araçta çıtayı yükseltiyor. Dokunmatik olan bu ekrana ulaşmak için hareket halinde olmamak gerekiyor. İnce ve uzun parlak vites topuzu iç mekana şık bir görünüm katarken, koltukların kenarında yer alan beyaz şerit bunu destekliyor. İç mekanda oldukça ferah bir yaşam alanı sunulmuş. Araçta sert ve plastik malzemelere yer verilmiş. İşlik açısından başarılı olan model, kullanıldığı renk seçenekleriyle de uyumlu. Arka koltuklarda baş ve diz mesafesi rakiplerine göre makul seviyede. 372 litrelik bagaj hacmi beklentileri karşılıyor. Megane GTLine’nın boyutlarına bakacak olursak uzunluğu 4.30 metre, genişliği 1.80 metre iken yerden yüksekliği de 1.47 metre olarak hesaplanmış.


Test köşemize 1.6 litrelik benzinli motor seçeneğiyle konuk olan Megane GTLine, CVT şanzıman ile kombine ediliyor. Aslında tek kademe olan şanzıman 6 ileri otomatik gibi davransa da üst devirlerde performans sağlıyor. 6000d/d’da 115 beygir güç sunan modelin maksimum torkuda 4000d/d’da 156 Nm. 1278 kilogram ağırlığıyla araç 0’dan 100 kilometre hıza 11.9 saniyede ulaşıyor. Maksimum 190 kilometre hız yapan misafirimiz hızlanmasını hiçte belli etmiyor. Fabrika verisi olarak 100 kilometrede ortalama 6.4

litrelik yakıt sarfiyatı gerçekleştiren araç, bizim kullanımımızda bu oran 7.2 litre olarak ekranlarımıza yansıdı. Sabit uzun yol şartlarında gözle görünür seviyede düşen tüketim, ortalama 900 kilometrelik bir menzil sunuyor. Konforlu ve sessiz bir sürüş yeteneğine sahip olan Megane GT-Line, kokpitte huzur sağlıyor. Yol tutuş konusunda da beğenileri karşılayan modelde, ESP çok ileri gitmeye zaten izin vermiyor. Fiyat konusunda da makul gelen Megane GTLine CVT şanzıman seçeneğiyle ve zengin donanımıyla 57 bin 600 liradan başlıyor.


PARİS MOTOR SHOW 2014’’ www.otogündem.com


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.