Yesil Yapı Kataloğu 2015 16 by Ekoyapı Dergisi

YEŞİL YAPI KATALOĞU

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

Yapı & Yerleşimler Dergisi Özel Yayınıdır. Aralık 2014, Versiyon 2, Yıl 2

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

Yeşil Yapı Kataloğu 2014

Yapı & Yerleşimler Dergisi Özel Yayınıdır.

MAKALELER MİMAR YORUMLARI ÇEVRE DUYARLI MALZEMELER 2015’DE SERTİFİKA ALAN PROJELER

YEŞİL YAPI KATALOĞU

Yapı & Yerleşimler Dergisi Özel Yayınıdır. Ocak 2016, Versiyon 3, Yıl 3

2015-16

YAYINCI GİZMO İletişim Hizmetleri adına imtiyaz sahibi, Sevda YAYLA GENEL YAYIN YÖNETMENİ Neşe JONES REKLAM SATIŞ VE HALKLA İLİŞKİLER Deniz Yılmaz Ayfer Ayyüce

Editör’den

EDİTÖRLER Esra Baykara Gülşah Karakaya (Web Editörü)

GÖRSEL TASARIM Nilsu Canberk TASARIM VE YAYINA HAZIRLIK Gizmo İletişim Libadiye Cad. Bakü Sok. No:3 Daire:2 Ataşehir, İSTANBUL T: 0216 2912520 F: 0216 2911799 www.ekoyapidergisi.org bilgi@ekoyapidergisi.org

Yeşil Katalog 2015-16’de yayınlanan yazı ve fotoğrafların yayıncı izni alınmadan ve kaynak belirtmeden kısmen veya tamamı alınamaz. Katalogda yayınlanan yazılardan yazarlar, reklamlardaki haksız rekabet ve yanıltıcı unsurlardan reklam veren sorumludur.

Herhangi yapı nasıl “yeşil yapı” ünvanını kazanır... Elbette birçok değerlendirme sistemi ve kriter var; yer seçimi, tasarım kararları, inovasyonu ne derece kullandığı, yapıda kullanılan malzemelerin ne kadar çevre dostu olduğu, atıklara yaklaşımı, yenilenebilir enerjilerle kurduğu bağ. v.s v.s... Konu çok geniş ve derin aslında, Mimar Brigitte Weber ‘ekoloji için ilk adım ihtiyaç yoksa yapı yapmamak’ diyor röportajımızda, kendisine canı gönülden katılmakla beraber, kapitalizmin ve rantsal kaygıların dayattığı sözde modern yaşamın olmazsa olmazları arasında yer alan ‘3+1 daire’ lerde yaşama isteği sonucunda bu gidişe nasıl dur! deneceği de ciddi bir soru işareti. Bizler Ekoyapı Dergisi ekibi olarak 6 yıldır iyisiyle kötüsüyle, gelişmeleriyle yada bir arpa boyu yol alınamayan süreçleri ile çevre duyarlı yapı konusunu irdeliyoruz. Sayfalarımız ve imkanlarımız el verdiği ölçüde, şu günlerde 30. sayısını hazırladığımız dergimizde yayınlıyor, konunun gelişimi adını elimizi taşın altına koyduğumuzu düşünüyoruz. Yeşil Yapı Kataloğunu da mimarlara ve yatırımcılara yeşil malzeme tedarikinde bir nebze fayda sağlamak amacıyla 4 yıldır düzenli olarak yayınlıyoruz.

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

BASKI Gezegen Basım San. ve Tic. Ltd. Şti. 100. Yıl Mah. Matbaacılar Sit. 2. Cad. No:202/A Bağcılar/İstanbul Tel: 0212 325 71 25 Fax: 0212 325 61 99 Sertifika No:12002

Online versiyonda yayınlanan Yeşil Yapı Kataloğu senede bir kez basılarak; yılın özetini içeren makalelerden, mimar yorumlarına yıl boyunca sertifika almaya hak kazanmış projelere ve en önemlisi çevre duyarlı yapı malzemelerinin tanıtıldığı bir rehbere dönüştü. Ekoyapı Dergisi’nin sloganı ‘Bir dergi olarak dünyayı değiştiremeyiz ama değiştirecek olanlara ilham verebiliriz.’ Biz bu sloganın altını dolduracak bir çok projeye imza atıyoruz, umuyoruz ki ilham alanlar oluyordur. Doğaya uyumlu ve sürdürülebilir yapılar inşa ederek daha temiz veyaşanılabilir bir dünya oluşturmanın yollarını arayanların yanında olmaya devam edeceğiz. Ve inanıyoruz ki ülkemizde hala yeteri kadar pazar bulamayan çevre duyarlı yapı malzemeleri çok kısa zamanda Türkiye’de de hak ettiği noktaya ulaşacak. Bu arada kataloğumuzun oluşturulmasında birikimlerini, ürün ve hizmetlerini paylaşan tüm katılımcılarımıza da teşekkür ediyoruz. Bir sonraki versiyonda da yine gelişmeleri takip ediyor ve sizlerle paylaşıyor olacağız...

içindekiler

MAKALE 6 8

YEŞİL BİNA DEĞERLENDİRME SİSTEMLERİ VE SAĞLIK YAPILARI EMRE ILICALI ALTENSİS KURUCU ORTAĞI

YAĞMUR SUYUNU MATERYAL ODAKLI ELE ALMAK...

2015’in

Doğa Dostu Malzemeleri

BARINMA İHTİYACINDAN TASARIMSAL MÜKEMMELLİĞE

AHŞAP

PROF. HERBERT DREISEITL RAMBØLL YAŞANABILIR ŞEHIRLER LAB. DIREKTÖRÜ SINGAPUR ULUSAL İNÜV. MISAFIR ÖĞRETIM ÜYESI

YEŞİL ÇATILAR,

12 YAŞAYAN DUVARLAR GARY GRANT YEŞIL ÇATI DANIŞMANI

14 EPD VE BELGELENDİRME SÜRECİ YRD. DOÇ. DR. İLKER KAHRAMAN EPD TÜRKIYE VE YAPI MALZEMELERI EPD VERI TABANI, EPD TÜRKIYE KURUCU ÜYESI VE YÖNETICISI

DOĞANIN BİZE ARMAĞANI, BÜYÜLÜ BİR MALZEME

MANTAR

MİMAR YORUMLARI ÜLKEMİZİN ÖNDE GELEN MİMARLARI ÇEVRE DUYARLI YAPI MALZEMELERİ HAKKINDA NELER SÖYLEDİ? AHMET ALATAŞ ATİLLA KUZU AYDAN VOLKAN BRIGITTE WEBER BÜLENT GÜNGÖR DURMUŞ DİLEKCİ HAKAN DEMİREL KEREM ERGİNOĞLU LEVENT ÇIRPICI MAHMUT NÜVİT MURAT AKSU OĞUZ BAYAZIT SABRİ PAŞAYİĞİT STEFAN BEHNISCH YAMA KARIM

PROJELER ÜLKEMİZDE 2015 YILINDA SERTİFİKA ALMAYA HAK KAZANAN PROJELER

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

ESKİ DEĞİL... YENİ GELENEKSEL

TOPRAK

SONSUZ DÖNÜŞÜMÜN ŞEFFAF YÜZÜ

CAM

ÜRÜN TANITIM İNDEKSİ YEŞİL BİNA ÜRETİMİNDE TERCİH EDİLEN ÜRÜN VE HİZMETLER

Kaba Yapı Elemanları 64 AKÇANSA DÜŞÜK KARBON EMİSYONUNA SAHİP ÇEVRECİ BETON 100+BETON ÇEVRECİ, HAFİF HAZIR ŞAP

68 YTONG YTONG DUVAR BLOKLARI

70 KİLSAN

Pencere Sistemleri

98 VELUX

KÖR KALIPLAR

Isı,Ses,Nem, Yangın Yalıtımı 76 BAUMIT BAUMIT PRO ISI YALITIM SİSTEMİ

80 CAPATECT

CAPATECT ISI YALITIM SİSTEMLERİ CAPATECT DALMAÇYALI ISI YALITIM LEVHASI

82 ERYAP

WOOLER TAŞ YÜNÜ

86 DÖRKEN

DELTA-TERRAXX JEOKOMPOZİT DRENAJ LEVHASI DELTA-NP DRAIN JEOKOMPOZİT DRENAJ LEVHASI DELTA-FASSADE B. SU YALITIM ÖRTÜSÜ DELTA-MAXX PLUS ENERJİ TASARRUF MEMBRANI

Bitirme İşleri 90 DALSAN FLOORTEK MAXICOAT

Çatı ve Cephe Kaplamaları 92 RHEINZINK

Cephe, Pencere ve Ofis İçi Bölme Sis..

94 ÇUHADAROĞLU

128 HMF ASANSÖR

ÇATI PENCERELERİ GÜNEŞ TÜNELLERİ TERAS ÇATI PENCERELERİ

DOUBLE DECK (ÇİFT KABİNLİ) ASANSÖRLER PERON AYIRICI KAPI SİSTEMLERİ ENI LIFT VAKUM ASANSÖR

Boyalar

HELIAS AKILLI YOLCU YÖNLENDİRME SİSTEMİ

102 ALLIGATOR ELF İPEKSİ MAT İÇ CEPHE BOYASI

104 PULVER

PULVER TOZ BOYA ASMOLEN TUĞLA Gün Işığı Aydınlatma BACA TUĞLASI FORM GRUP 106 İZOLASYON TUĞLASI – W VE AB 0,8 SINIFI SUNVIA GÜN IŞIĞI AYDINLATMA SİS. YATAY DELİKLİ TUĞLA

74 ABS YAPI

Asansör & Yürüyen Merdivenler

Havalandırma Sistemeleri

Yeşil Çatı Sistemleri 132 ABS

ZEMİN IZGARALARI

134 BTM

BTM YEŞİL ÇATI SİSTEMLERİ

138 DÖRKEN SİSTEM

108 FRAENKISCHE TURKEY PROFI-AIR KONTROLLÜ KONUT HAVALANDIRMASI SİSTEMİ

Zemin Kaplamaları

110 FORBO FLOORING

DELTA®-FLORAXX YEŞİL ÇATI DRENAJ SİSTEMİ

140 ONDULINE

ONDUGREEN YEŞİL ÇATI SİSTEMLERİ

142 TEKNOSEL

FORBO MARMOLEUM MODULAR FORBO ETERNAL GİRİŞ SİSTEMLERİ

114 AGT

AGT NATURA PARKE SERİSİ AGT POWER GLOSS

Banyo ve Mutfak Donanımı 116 VİTRA SERAMİK SAĞLIK GEREÇLERİ BANYO MOBİLYALARI

117 ARTEMA

ARMATÜRLER VE DUŞ SİSTEMLERİ

120 SEREL

SERAMİK SAĞLIK GEREÇLERİ

121 ECA

ARMATÜRLER VE DUŞ SİSTEMLERİ

Cam ve Aynalar

122 TRAKYACAM FLOTAL ® E EKOLOJİK AYNA

Bölme Duvar Sistemleri

124 TRIMline

TRIMLINE STRAEHLE SİSTEM T - AHŞAP PROFİLLİ CAMLI BÖLME DUVAR SİSTEMİ

MN 50 MICRO KONDENS KANALLI GİYDİRME CEPHE SİSTEMİ Ofis Mobilyaları UCW 72 DB UNİTER GİYDİRME CEPHE SİSTEMİ 126 KLASSIS SL 45 HS KALDIR -SÜR SÜRME SİSTEMİ STELLCASE ST 60 CV – ST 70 CV- ST 80 CV – ST 80 S CV GİZLİ KANAT PENCERE SİSTEMLERİ INTERWALL OFİS İÇİ BÖLME

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

EPDM SU YALITIM MEMBRANI TPO SU YALITIM MEMBRANI

reklam indeksi AKÇANSA 65 BOARDEX-COREX 11 BTM OPTIGREEN 137 CAPATECT 103 ÇUHADAROĞLU 97 DÖRKEN SİSTEM 75-139 EKOYAPI DERGİSİ 168 ERYAP 85 FLOTAL E 123 FORBO FLOORING 3 HMF - HYUNDAI 131 KİLSAN 73 PETRA 133 RHEINZINK 51 VELUX 101 VİTRA ARTEMA 119 YTONG 67

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

MAKALE

EMRE ILICALI ALTENSİS Kurucu Ortağı

YEŞİL BİNA DEĞERLENDİRME SİSTEMLERİ VE SAĞLIK YAPILARI Hedef, yapılacak hastane binalarının, etkinliği tartışılan birkaç basit uygulama ile yeşil bir bina olduğunu iddia etmesinden ziyade, tam anlamıyla uluslararası denetlenen bir sistemin bütün öğelerini uygulayarak yeşil bina ve yeşil hastane olmanın tüm gerekliliklerini ortaya koymalarıdır.

ABD Çevre Koruma Vakfı verilerine göre sağlık yapıları, gıda sektöründen sonra ikinci en yüksek enerji yoğun ticari bina tipidir, normal ticari binalara oranla iki kat daha fazla enerji tüketirken, bina kaynaklı karbon salımlarının yaklaşık yüzde 30’unu oluşturmaktadır. Ayrıca 7 gün 24 saat faaliyet halinde olan bu binalar insan dolaşımının yoğun olması, insan sağlığı, konforu gibi konuların aşırı hassas olması gibi özellikleriyle yeşil bina konseptine ait ögelerin tamamıyla ciddi anlamda ilişkili değerlendirilmelidir. Hastanelerin çevresel etkileri konusunda başta ABD olmak üzere Batı Avrupa ülkelerinde ciddi adımlar atılmış, yeni yasa ve yönetmelikler yürürlüğe girmiştir. Bunlara ek olarak LEED, BREEAM gibi yeşil bina değerlendirme sistemleri sağlık yapılarına özel versiyonlarını geliştirmiş ve uygulamaya koymuşlardır. Ülkemizde de Sağlık Bakanlığı 2013 yılının ilk çeyreğinde 200 yatak ve üzeri yeni hastanelerde LEED Sertifikası alınmasını zorunlu hale getirdi. Bu aslında kamu alanında bu konuda atılan en somut adımlardan birisidir. İlk kez bir kamu kurumu istenilen hedefi net bir biçimde ortaya koymuştur. Burada LEED sertifikasının seçilme sebebi şu anda yalnızca LEED sisteminde sağlık yapılarına özel bir uluslararası sistemin olmasıdır. Hedef, yapılacak hastane binalarının, etkinliği tartışılan birkaç basit uygulama ile yeşil bir bina olduğunu iddia etmesinden ziyade, tam anlamıyla uluslararası denetlenen bir sistemin bütün öğelerini uygulayarak yeşil bina ve yeşil hastane olmanın tüm gerekliliklerini ortaya koymalarıdır. Ayrıca özellikle sağlık projelerinde finansmanı sağlayan uluslararası kurumların da bu konudaki hassasiyetleri, finansman tedariğinde kolaylıklar sağlaması bu konunun gelişmesinde önemli bir itici güç olmuştur.

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

ÜLKEMİZDE SAĞLIK BAKANLIĞI 2013 YILININ İLK ÇEYREĞİNDE 200 YATAK VE ÜZERİ YENİ HASTANELERDE LEED SERTİFİKASI ALINMASINI ZORUNLU HALE GETİRDİ. BU ASLINDA KAMU ALANINDA BU KONUDA ATILAN EN SOMUT ADIMLARDAN BİRİSİDİR.

Bazı projelerde bu konunun takip edildiği, bazılarında ise ilgili kurumun tercihine bağlı olarak izlenmediğini görüyoruz. Elbette bu konunun yaygınlaşması ve müteahhitler arasında bilincin artmasıyla birlikte uygulamalar da standart hale gelebilir ya da yeni bir genelgeyle farklı bir formata veya sisteme dönüştürülebilir. LEED’DE SAĞLIK İÇIN ÖZEL SERTIFIKA Dünyada önde gelen iki yeşil bina değerlendirme sistemi LEED ve BREEAM’in sağlık binaları için geliştirdiği özel sistemler var. Bunlardan LEED for Healthcare 2010’da uygulanmaya başlandı. Hemen popüler oldu çünkü bütün dünyada uygulanabilecek ölçütleri içeriyor ve uluslararası başvuruları kabul ediyor. Özellikle binaların enerji verimliliği, insan sağlığı ve konforu, mimari tercihlerin çevreye, kullanıma ve işletmeye etkileri anlamında birçok yeni ve değişik ölçütleri var. LEED for Healthcare şu anda yalnızca yeni projeler için geçerli. Mevcut binalar için LEED Existing Building sertifika sistemi kullanılabiliyor. Burada hastaneler için fazla bir farklılık bulunmuyor.

ABD’DE MALIYET HESAPLARI Türkiye’de yeşil binalarda maliyetle ilgili soru, genelde Türkiye’de ilk

yatırım maliyeti anlamında soruluyor. Life Cycle Cost dediğimiz yaşam boyu maliyet kavramı Türkiye’de bilinse de pek sorgulanmıyor ya da sorgulanmak istenmiyor. İlk yatırım maliyeti konusunda bir araştırma yapmak hiç kolay değil. Günümüzde binalar çok çeşitli sistemlerle ve yöntemlerle üretiliyor. Herhangi bir bina için standart bir tanım yapmak çok zor. Bu nedenle proje sahiplerinin hep duymak istediği yeşil bina maliyet artışlarını söylemek için iyi bir tahminden daha da ötesi gerekli. Bu konuda henüz Türkiye’de yapılmış ayrıntılı bir çalışma yok. Bu konuda bizim tavsiyemiz yatırımcıların özellikle Türkiye için bu konuda yapılan ya da telaffuz edilen hiçbir yüzdeye ya da rakama inanmamalarıdır. Yapılması düşünülen projeyle ilgili ek maliyet getirebilecek noktaların

projenin başında saptanarak alternatif çözümler bulunması, maliyet farklarının ihmal edilebilir düzeylere çekecektir. ABD’de 2010-2012 yılları arasında LEED HC sertifikası alan hastaneler kapsamında yapılan yeşil hastaneler ve maliyet analizinde, inşaat alanı 10 bin metrekareye kadar olan hastanelerde ilk maliyet artışının ortalama yüzde 1.24, inşaat alanı 10 bin metrekarenin üzerindeki hastanelerde ise ortalama yüzde 0.67 dolayında çıktığı belirlenmiştir. Bu rakamlar ABD piyasasındaki rakamlardır. Türkiye’de farklılaşmakla birlikte genellikle maliyetlerin daha düşük olacağı öngörülmektedir. Burada en önemli nokta planlamanın baştan yapılarak maliyetin buna göre belirlenmesi ve optimal tekniklerle yeşil bina sürecinin yönetilmesidir.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

MAKALE

PROF. HERBERT DREISEITL Rambøll Yaşanabilir Şehirler Lab. Direktörü Sıngapur Ulusal İnüv. Misafir Öğretim Üyesi

YAĞMUR SUYUNU MATERYAL ODAKLI ELE ALMAK... Şehirleri tek fonksiyonlu cansız makineler yerine sürekli öğrenen organizmalar olarak ele alacak, onları daha dayanıklı, dinamik, yaşanabilir yapacak gerçekçi ve ümit veren bir yaklaşım var mıdır?

Kendi deneyimlerime de bakarak 80’li yıllarda sürdürülebilirlik üzerine çok az insanın bir şeyler söylediğini gayet iyi hatırlıyorum. O dönemden beri vatandaşların temel ihtiyaçları üzerine büyüyen bir farkındalığı ve genişleyen bir tartışmayı gözlemleyebiliyoruz. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra başlayan ve esnek olmayan gelişim devri, tekil olarak ekonomik ve tüketici bazlı büyümeye odaklandı, bu da şehirlerde büyük çaplı problemlere hatta bütün şehir sistemlerinin çöküşüne sebebiyet verdi. Bu problemlerin arasında en sert olanları; nehirlerden, enerji kıtlığından ve atık dağlarından açıkça görülebileceği üzere; motorlu bireysel taşımanın egemenliği, kötü sosyal altyapı, doğal kaynakların tüketimi, ağır kirlilik ve çevrenin yok oluşu. Bu dönemden kalma deneyimlerden ortaya çıkan soru şu: şehirleri tek fonksiyonlu cansız makineler yerine sürekli öğrenen organizmalar olarak ele alacak, onları daha dayanıklı, dinamik, yaşanabilir yapacak gerçekçi ve ümit veren bir yaklaşım var mıdır? Ben kariyerime bir çeşit sona ulaşmak ya da sabit bir statüye erişmek yerine; süreçlere, katılıma kafa yoran bir sanatçı olarak başladım. Örnek olarak; bir mimar yağmur suyunu kullanan, bahçesinde çocukların oynadığı, ailelerin kapı basamağının önünde buluştuğu yapıları nasıl yaratır? 1980’li yıllarda başlayan ilk projelerimden beri yaklaşımım, suyu yerin altına saklayarak varlığını reddetmek yerine bu yönde bir görüşü takip eden yeni yerleşimler yaratmak oldu. Serbest, yerel su kaynaklarını kullanan, ani sağanaklardan sonra yağmur suyunu tamponlayan, yol akışlarını temizlemek ve kirletmek yerine yakınlardaki akarsuları beslemek için yaratıcı çözümler üreten, kısacası; yağmur suyunu materyal odaklı ele alan projeleri gerçekleştiren ilk kişi ben oldum diyebilirim. Biz doğal filtreleme, arıtım ve artırılmış biyolojik çeşitlilik için su biyotopları yarattık ve bu yolla birçok bitki ve hayvan türü için yaşama ortamı oluşturduk. İsviçre’deki Echallens köyünde bulunan “Hameau de la Fontaine”

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

HEDEFİM; TEMEL İHTİYAÇLARI BÜYÜK ÖLÇEKLERDE AMACINA ULAŞTIRMAK VE ŞEHİRLERİN MAVİ-YEŞİL VE SOSYAL ALTYAPILAR GELİŞTİRMESİNE YARDIMCI OLMAKTIR.

Bana ve takımıma, yeni yapılmış şehir su manzarası ile Berlin’in Potsdamer Plaza’sındaki şehir hidroloji projesi ya da Hannover’deki EXPO 2000 ile birlikte yapılmış Kronsberg’deki yeni konut alanının yeşil-mavi altyapısı gibi son derece büyük şehirlerde çok daha geniş ölçekli görevler verildiğinde; çok fonksiyonlu görevlerin geniş disiplinlerden çeşitli uzmanlara ihtiyaç duyduğunu çabucak anladık. Peyzaj mimarlarını, mühendisleri, şehir planlamacılarını; bizimle çalışmaları ve bizimle birlikte yeni bir kültür ve dil ortaya koyup, müşterilerimize amaçlarımızı açıklayacak yeni anlatılar yaratmaları için davet ettik. Berlin’in Potsdamer Plaza’sı hakkında bugün nasıl bir görüşe sahip olursanız olun, 1990’lı yıllarda bir şehir merkezinde mavi-yeşil altyapıya ciddi olarak odaklanmış en büyük ve en gelişmiş oluşumdu. Peyzaj mimarları, sanatçılar ve mühendisler olarak başlarda çeşitli binalar yapan uluslararası ünlü, yıldız mimarlar kadar nüfusumuz olmasa da, maksadımızı şehre başarılı olarak iletmeyi ve müşterilerimizi çevreci ve şehirci ilkelerimize duyarlı

Berlin Potsdamer Plaza’da yapay su desenlerinden zevk alan bir adam.

projesi hem köylüler hem ziyaretçiler için huzurlu bir yer oldu ve çevre akarsularının su kalitesini muhafaza etmesini sağladı. Bu pilot projenin arkasındaki konsept İsviçreli ve Alman mühendisler tarafından olduğu gibi hükümetler tarafından da kısa zamanda keşfedildi. İlgi çok büyük oldu, fikirlerimi ve ilkelerimi birçok konferansta ve gezide açıklama fırsatı buldum.

hale getirmeyi başardık; çatılarda çinko ya da bakır kullanmadık, şehrin su kaynaklarına doğal, yeşil, kendini temizleyen biyotoplar entegre ettik, şehirdeki su kaynaklarına basamaklar ve teraslar yaptık, kafeler ve bistrolar ile halkı su bölgesinin tadını çıkarmaya davet ettik. Mimarları projemize dahil etmek için tasarımın estetiğinin oldukça cazip olması gerekiyordu - mühendisler bunu bazen unutabiliyorlar- hem şehir, hem halk, hem sermayeci, hem planlamacı hem de çevre kazançlı çıktı. Nihayetinde bütün bunlar insanlar ve hayal gücü ile alakalı. Mavi-yeşil ve topluma dayalı altyapıları başarılı bir şekilde yaratmak için; tasarımcılar ve mühendislerin, kullanıcıları tasarımın hem fonksiyonel hem de estetik özelliklerine ikna etmesi gerekmekte. Portland, Oregon’da bir yarışmayı E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

kazandıktan sonra Tanner Springs adlı yeni bir park için fikir üretmek üzere kamuya açık bir seminer düzenleme imkanı buldum. Bu kamu iştiraki projesi sanata, hayal gücüne ve insanların tartışmak istediği uzun süreli vizyona verdiği odaktan dolayı özellikle başarılı oldu. Bu seminere özel sektör yatırımcıları dahil olmak üzere bütün çıkar gruplarından temsilciler katıldı. Sonuç olarak “mavi-yeşil ve sosyal” aynı zamanda finansal başarı anlamına da gelmektedir: Tanner Springs Parkı’nın yanına yapılı apartmanlar ve binalar yüksek bir finansal değere sahip olacak, bölge sakinleri şehrin diğer kısımlarına kıyasla daha az yer değiştirecek. Şehrin sahip olduğu parkı gönüllüler idare ettiği için Portland’daki diğer parklara göre bakım ihtiyacı ve vandalizm düzeyi oldukça düşük.

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

MAKALE

PROF. HERBERT DREISEITL Rambøll Yaşanabilir Şehirler Lab. Direktörü Sıngapur Ulusal İnüv. Misafir Öğretim Üyesi

mavi-yeşil ve sosyal altyapıya odaklandık. Şehrin muson nehirlerini dengelemek üzere yerel bitkiler için biyomühendislik yoluna gitmek gibi çeşitli yenilikçi metotlar ve teknikler uygulamamızın yanı sıra, yerel hükümet kurumları ile yeni bir işbirliği şekli bulmamız gerekti. Bu türde geniş ölçekli ve çok boyutlu bir projenin peşinde koşmanın tek yolu ,ortak amacımıza birlikte ulaşmak için farklı şehir kuruluşlarını seferber etmek oldu. En önemli öğrenme deneyimlerimizden biri ve başarımızın önemli faktörü ise; disiplinlerarası takımımızın günlük çalışmalarının yanı sıra tasarım sürecinin ılımlı oluşudur. Bugün entegre mavi-yeşil ve sosyal yaklaşımı en uygun yaklaşımdır ve Singapur’daki yeni Kallang nehri kenarı ve Almanya’daki Offenbach Limanı gibi çeşitli projeler halihazırda gerçekleşmektedir. Açık alanlarda entegre yağmur ve sel suyu yönetimine yönelik bütün çalışmalarımız, kaliteli park tasarımları gibi insanların buluşup geniş çaplı çeşitli aktivitelerde bulunabileceği, iç açıcı ve çok fonksiyonlu alanlar sağlamak üzerinedir.

Yeşil-mavi altyapı prototipleri: Tanner Springs Park, Portland, Oregon, ABD

SONUÇ OLARAK “MAVİYEŞİL VE SOSYAL” AYNI ZAMANDA FİNANSAL BAŞARI ANLAMINA DA GELMEKTEDİR

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Şehirlerin hızlıca büyüdüğü yerlerde kamu alanı baskısı çok büyük olmakta. Bu özellikle alanın dar olduğu, çeşitli işlevleri yerine getirmek zorunda olan Asya şehirlerinde ortaya çıkan bir durum. Günün, ayın ya da yılın farklı zamanlarında farklı işlevler, hareketli alanlar yaratabilmek yeni fikirler gerektirmekte. Singapur’da alan oldukça kısıtlı ve şehir küçük bir ada üzerine kurulu. Ancak Singapur’un politikası bir “Su ve Bahçe Şehri” olmak için gayret etmek üzerine. Bishan-Ang Mo Kio Parkı için yaptığımız tasarımda

Şu anda geniş ağında peyzaj mimarları, şehir planlamacıları, mimarlar, inşaat mühendisleri ve iktisat ve çevre üzerine bilim insanları ve uzmanlar bulunduran çok uluslu bir danışmanlık firması olan Rambøll Grup ile ekip oluşturmaktayız. Bu Rambøll/Dreiseitl organizasyonu içinde küçük birimlerde pilot projeler yapmaya devam ederek, peyzaj ve su tasarımı çalışmalarını sürdürüyorum. Hedefim; temel ihtiyaçları büyük ölçeklerde amacına ulaştırmak ve şehirlerin mavi-yeşil ve sosyal altyapılar geliştirmesine yardımcı olmaktır.

MAKALE

GARY GRANT Yeşil Çatı Danışmanı

YEŞİL ÇATILAR, YAŞAYAN DUVARLAR Şehirlerin ve kasabaların çöller ile benzer bir durum içinde olması herkesin farkına varabileceği bir durum değildir. Su çatılardan sokaklara ve kaldırımlara, oradan yağmur borularına, kanalizasyona ve su yataklarına akmaktadır. Bu ise çevre kirliliğine sebep olduğu gibi aynı zamanda binalarımızın ve sokaklarımızın içinde ve çevresinde çok az nemin muhafaza edİlmesine sebep olmaktadır.

Çöller sıcak ve kurak olurlar. Topraklarından organik materyali kaybederler ve su süratle tahliye olur ya da buharlaşır. Şehirlerin ve kasabaların da çöller ile benzer bir durum içinde olması herkesin farkına varabileceği bir durum değildir. Su çatılardan sokaklara ve kaldırımlara, oradan yağmur borularına, kanalizasyona ve su yataklarına akmaktadır. Bu ise çevre kirliliğine sebep olduğu gibi aynı zamanda binalarımızın ve sokaklarımızın içinde ve çevresinde çok az nemin muhafaza edilmesine sebep olmaktadır. Koyu ve yoğun materyaller ile su sızdırmayacak hale getirilmiş yüzeylere yansıyan güneş ışığı, enerjinin bu materyaller tarafından yutulmasına ve ısı olarak depolanmasına sebep olmaktadır.

Ekolojik yaşam alanı oluşturma ve restorasyonu ile yeşil altyapı planlaması, saha tasarımı ve yönetimi üzerine 30 yıllık bir deneyime sahip bağımsız bir ekolojist olan Gary Grant, çalışmalarına 1980’lerin başında Londra Wildlife Trust’da başladı. 1989 yılında uzman olduğu konularda danışmanlık yapmaya başlayarak 1990’lı yıllarını Hong Kong’da geçirdi. 2009 yılına kadar, Bedford River Valley Park, Londra 2012 Olimpiyat Parkı, Eğitim Şehri Doha, Katar, Zavidovo Resort, Rusya, Saadiyat Island, Abu Dabi ve Whitehill-Bordon Eco Town, Hampshire gibi büyük ölçekli

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

planlama ve projeler üzerinde çalışan AECOM Tasarım + Planlama’da direktörlük yaptı. “Ecosystem Services Come to Town: Greening Cities by Working with Nature” kitabının da yazırı olan Gary Grant’ın üzerinde durduğu güncel konular; yeşil altyapı planlaması ve iklim değişikliğine uyum projelerinin yanı sıra binalara entegre bitki örtüsü (yeşil çatılar ve yaşayan duvarlar) tasarımı gibi bireysel projeler ve bu konular üzerine düzenlenen organizasyonlar ile yaptığı işbirlikleri...

Sıcak yaz günlerinde alınan termal görüntüler öğleden sonra çatı yüzeylerinde sıcaklığın 70 dereceye kadar ulaşabildiğini göstermektedir. Bu ısının büyük bir kısmı geceleri tekrar ışınmakta ve şehirlerin kırsal bölgelere kıyasla 10 santigrat derece kadar daha sıcak olmasına sebep olabilen bir ısı adası etkisine sebebiyet vermektedir. Şehirlerde ısı adaları binlerce insanı öldürebilecek ısı dalgaları tahminleri ile beraber gelen iklim değişimi ile daha da kötü olmaktadır. Yüksek katlarda, sıcak gri çatıların hemen altında yaşayan ve klima kullanmayan, özellik-

YEŞİL ÇATILAR VE YAŞAYAN DUVARLAR, İNSANLARIN EN ÇOK ETKİLENDİĞİ YERLER OLAN EVLER VE İŞ YERLERİNDE BİZE BU SORUN KARŞINDA MALİYET ETKİNLİĞİ OLAN BİR ÇÖZÜM SUNMAKTADIR. le yaşlı insanlar korunmasız durumdadırlar ve ciddi tehdit altındadırlar. Yeşil çatılar ve yaşayan duvarlar, insanların en çok etkilendiği yerler olan evler ve iş yerlerinde bize bu sorun karşında maliyet etkinliği olan bir çözüm sunmaktadır. Bitkilenme gölge oluşturarak, diğer türlü bir çatıya ya da duvara çarpacak güneş ışığının bir kısmını yansıtmaktadır. Bu da çatının ya da duvarların çok fazla ısınmasının önüne geçmektedir. Ancak, gerçek soğutma etkisi toprakta oluşan buharlaşma ya da bitkilerin yapraklarındaki terleme yoluyla olmaktadır. Berlin Teknik Üniversitesi’nden Marco Schmidt’in yaptığı araştırma gösteriyor ki; yeşil çatılardan buharlaşan suyun gizli ısısı çatıdan ışıyan ısı miktarını geçmektedir. Bunun karşısında ise geleneksel bir çatıdan ışıyan ısının buharlaşma yolu ile soğutma miktarından on beş kat daha fazla olduğu görülmektedir. Yeşil çatılar ve yaşayan duvarlar; çatılarımızı daha soğuk tuttuğu ve bu yolla sıcak yaz aylarında daha rahatlatıcı alanlar yarattığı gibi, klima kullanımını da azaltarak enerji tüketimimizi düşürmektedir. Bu durum klimaların açık tutulmasına ihtiyaç duyulan süreyi azaltıp, iç ısıyı istenen seviyede tutmak için harcanması gereken enerjiyi azaltarak gerçek-

leşmektedir. Örnek olarak Şikago Belediyesi’nin 5 yılda enerji maliyetinde 25.000 dolar tasarruf ettiği bildirilmektedir. Yeşil çatıların ve yaşayan duvarların bir başka faydası ise; binalara ısı kaybının önüne geçmeye yardımcı olan ikinci bir yalıtım katmanı ekliyor olmasıdır. Toprakta değişen nem miktarı yüzünden (su kötü bir yalıtkan) çatılarda bu durum değişiklik gösterebilir; ancak çatılarda genellikle hava aralıkları bulunmaktadır, bu da

yalıtıma katkıda bulunur. Yaşayan duvarlar ile çoğu sistem bitkilenme ya da bitkilenmeyi tutan birimler ile binanın duvarları arasında boşluk bırakmaktadır. Binaların yalıtım derecelerinin İngiltere’den çok daha yüksek olduğu Viyana’da araştırmacılar yaşayan bir duvar ile korunan bir binada beklenen yaz soğutmasının yanı sıra enerji sarfiyatında da kayda değer bir azalma görerek şaşırmışlardır. Yaşayan duvar ile duvarlardaki ısı akışı %50 azalmıştır.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

MAKALE

YRD. DOÇ. DR. İLKER KAHRAMAN EPD Türkiye ve Yapı Malzemeleri EPD Veri Tabanı, EPD Türkiye Kurucu Üyesi ve Yöneticisi

EPD VE BELGELENDİRME SÜRECİ yapı malzemelerİ sektöründe çevreye duyarlı ürünler talep edİlmekte ve bu talep hızlı bİr gelİşme gösteren yeşİl bİnalar nedenİyle katlanmaktadır. Bu gelİşmelere paralel olarak Türkİye’de doğacak belgelendİrme İhtİyacına cevap vermek amacıyla 4 Hazİran 2013 tarİhİnde yerleşİk belgelendİrme sİstemİ EPD Türkİye bİr platform olarak faalİyete geçmİştİr.

Türkiye ve küresel pazarda ürünlerin çevresel performansları ile ilgili bilime dayalı, uzmanlarca doğrulanmış ve karşılaştırılabilir bilgi ve verilere son zamanlarda talebin arttığını görüyoruz. Özellikle yapı malzemeleri sektöründe çevreye duyarlı ürünler talep edilmekte ve bu talep hızlı bir gelişme gösteren yeşil binalar nedeniyle katlanmaktadır. Bu gelişmelere paralel olarak Türkiye’de doğacak belgelendirme ihtiyacına cevap vermek amacıyla 4 Haziran 2013 tarihinde yerleşik belgelendirme sistemi EPD Türkiye bir platform olarak faaliyete geçmiştir. 21 Nisan 2014 tarihinde firma temsilcileri, Çevre ve Şehircilik ve Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlıkları gibi farklı paydaşların katılımlarıyla Ankara’ da bir çalıştay organize edilerek EPD Türkiye uluslararası belgelendirme sisteminden beklentiler ortaya konulmuştur. Bu beklentilere karşılık verebilmek için sanayi destekli Sürdürülebilir Üretim, ArGe ve Tasarım Merkezi (SÜRATAM) ile görüşmeler yapılmış ve 13 Aralık 2014 tarihinde The International EPD System yürütücüsü IVL Swedish Environmental Institute ile yapılan karşılıklı anlaşma ile EPD Türkiye Çevresel Ürün Beyanları sisteminin SÜRATAM çatısı altında faaliyetini sürdürmesine karar verilmiştir. EPD Türkiye, aradan geçen kısa sürede uluslararası geçerli 16 EPD belgesi ile tüm dünyada hızla büyüyen ve Türkiye’de yerleşik tek EPD belgelendirme sistemi olarak sanayinin ihtiyacı olan ürün belgelendirme faaliyetlerini yürütmektedir. Uluslararası pazarlarda geçerli İngilizce EPD belgelerinin yanından Türkiye’de gelişen yerel yeşil bina değerlendirme sistemlerini desteklemek amacıyla ve yerleşik bir sistem olmanın verdiği avantaj ile Türkçe EPD belgeleri de EPD Türkiye tarafından verilmektedir. EPD Türkiye, belgelendirme hizmetlerini sadece Türkiye’de değil, Orta Doğu dahil Türkiye’ye komşu tüm ülkeleri kapsayacak şekilde sunmaktadır. EPD Türkiye tarafından sağlanan EPD belgeleri Avrupa’da satılan tüm yapı malzemelerinin çevresel performansının EN 15804 harmonize normu ile uyumlu

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

TÜM DÜNYADA OLDUĞU GİBİ TÜRKİYE’DE DE AMERİKAN LEED, İNGİLİZ BREEAM, ALMAN DGNB GİBİ YEŞİL BİNA DEĞERLENDİRMELERİNE GİREN PROJE SAYISI HER GEÇEN GÜN ARTMAKTADIR. EPD BEYANI OLAN ÜRÜNLER BU SERTİFİKA SİSTEMLERİNDE İLAVE PUAN İMKANLARI SAĞLAMAKTADIR. olması için kurulan ECO Platform’da da yayınlanmaktadır. Bu sayede firmalarımızın sürdürülebilir ürün üretimi açısından Avrupa’da sayılı üreticiler arasına girmeleri sağlanmaktadır. EPD Türkiye tarafından sağlanan bir diğer yenilik ise Türkiye Yapı Malzemeleri EPD Veri Tabanı’nın kurulmasıdır. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de Amerikan LEED, İngiliz BREEAM, Alman DGNB gibi yeşil bina değerlendirmelerine giren proje sayısı her geçen gün artmaktadır. EPD beyanı olan ürünler bu sertifika sistemlerinde ilave puan imkanları sağlamaktadır. Türkiye Yapı Malzemeleri EPD Veri Tabanı, yeşil bina uzman ve tasarımcılarına, mimarlara yeşil bina uyumlu malzemeleri seçme imkanı sunarken üretici firmalara da bu pazardan pay alma fırsatı sağlayacaktır. Ticaret odaklı (Business to business, B2B) olarak bilinen EPD belgeleri, EPD Türkiye tarafından belgelenen ürünlerde The International EPD System logosunu kullanma hakkını da vererek nihai tüketiciye de ulaşma fırsatı sunmaktadırlar.

üretimi ve yaşam sonu bertarafına kadar olan tüm süreçlerin şeffaf ve nicesel olarak bilimsel bir yaklaşımla değerlendirildiği ve ürünün çevre performansını belirli etki kategorilerine göre hesaplandığı çalışmalardır. EPD belgeleri ürünün iklim değişikliğine etkiyi ifade eden karbon ayakizinin hesaplanmasının yanında diğer birçok çevresel yükü de şeffaf bir şekilde ortaya koyuyor. Özellikle yapı inşasında ve işletiminde karbon emisyonlarının sıfıra çekilmesinde de etkin olacak EPD belgeleri, yeşil bina sertifika ve değerlendirme sistemlerinde de ön plana çıkıyor. EPD TÜRKIYE BELGELENDIRME SÜRECI EPD Türkiye tarafından yapılan belgelendirme süreci altı aşamadan oluşmaktadır: 1. İlgili ürün için üretim süreçlerinden veri toplanması

2. Toplanan verilerin ISO 14040/44 Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi (LCA) ve ilgili Ürün Kategori Kurallarına (PCR) hesaplanması 3. İngilizce değerlendirme raporunun hazırlanması 4. İngilizce EPD belgesinin tasarımız ve oluşturulması 5. Bağımsız üçünü şahıslar tarafından uluslararası doğrulama; ve 6. Kayıt altına alma ve belgelerin yayınlanması Bunlardan ilk dört aşama genellikle LCA alanından uzman danışmanlık firmaları tarafından yürütülmektedir. Fakat LCA uzmanına sahip firmalar bu çalışmaları kendi içinde de yürütebilirler. EPD Türkiye firmalarımıza gerekli bilgi desteğini vermektedir. Belgelendirme süreci üretici firma ve ürünün yanında çalışılan danışmanlık firmasına da bağlı olarak 3-6 aylık bir zamanı içermektedir. Tüm yapı malzemeleri Avrupa EN 15804 uyumlu olarak hazırlanmaktadır.

EPD BELGESI NEDIR? Tip III olarak tanımlanan Çevresel Ürün Beyanları (EPD), bir ürünün veya sistemin çevresel etki değerlendirmesi iletişimini ISO 14025’te tanımlanan ve ISO 14040-44 serisi LCA standartlarına uygun olarak sağlayan bir etiketleme olarak bilinir. EPD’ler, üretiminde hammaddenin doğadan elde edilmesi, E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

AHMET ALATAŞ ATİLLA KUZU AYDAN VOLKAN BRIGITTE WEBER BÜLENT GÜNGÖR DURMUŞ DİLEKCİ HAKAN DEMİREL KEREM ERGİNOĞLU LEVENT ÇIRPICI MAHMUT NÜVİT MURAT AKSU OĞUZ BAYAZIT SABRİ PAŞAYİĞİT STEFAN BEHNISCH AHMET ALATAŞ YAMA KARIM ATİLLA KUZU AYDAN VOLKAN BRIGITTE WEBER BÜLENT GÜNGÖR DURMUŞ DİLEKCİ HAKAN DEMİREL KEREM ERGİNOĞLU LEVENT ÇIRPICI MAHMUT NÜVİT MURAT AKSU OĞUZ BAYAZIT SABRİ PAŞAYİĞİT STEFAN BEHNISCH YAMA KARIM

ÜLKEMİZİN

ÖNDE GELEN

MİMARLARI

Sürdürülebilir Mimari

HAKKINDA NELER

SÖYLEDİ? * Yorumlarını yayınladığımız mimarlar, isimleri ile alfabetik olarak sıralanmıştır.

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

ÇEVRE DUYARLI MİMARLIK ASLINDA YENİ BİR ŞEY DEĞİL Yeşil mimari ve LEED Sertifikaları sanki yeni bir şeymiş gibi bir süredir ticari olarak pazarlanıyor. Bence bu yüzyılın başından itibaren her sorumlu ve iyi mimar, zaten binalarını tasarlarken bu konuya önem verip güneşi ve suyu doğru kullanıyordu, atıklarını doğru işliyordu.

AHMET ALATAŞ

ALATAŞ MİMARLIK

Yeşil Yapı Kataloğu 2015 - 16

BENCE YAPIDA MALZEME ÇOKDA ÖNEMLI DEĞIL. HACMI DOĞRU YARATTIĞINIZDA, IŞIĞI DOĞRU KULLANDIĞINIZDA BIR DE YAPININ IÇI ILE DIŞI ARSINDAKI ILIŞKIYI, IÇINDE YAŞAYAN INSANLARIN DA DOĞAYLA VE ÇEVREYLE OLAN ILIŞKILERINI DOĞRU KURGULADIĞINIZDA IYI BIR BINA ORTAYA ÇIKIYOR.

Yeşil mimari ve LEED Sertifikaları sanki yeni bir şeymiş gibi bir süredir ticari olarak pazarlanıyor. Bence bu yüzyılın başından itibaren her sorumlu ve iyi mimar, zaten binalarını tasarlarken bu konuya önem verip güneşi ve suyu doğru kullanıyordu, atıklarını doğru işliyordu. Sürdürülebilirlik toplumda yer alması gereken genel bir bilinç; bizim mesleğimizde de çok uzun zamandır var olan ve olması gereken değerler. Bugün bu kadar öne çıkması ve bahsedilmesi ticari bir pazarlama şekli. Bu malzemeleri çeşitli şekillerde birbirinden ayırabileceğimizi düşünüyorum; öncellikle üretim aşamasında insana ve çevreye zarar verebilirler, daha sonra bazı malzemeler kullandığınızda o binanın projelerinie zarar verebiliyor. Yapının içerisinde bitümlü malzemeleri veya benzer kanserojen malzemeleri kullanmamaya dikkat ediyoruz. Belki malzemelerin üretim prosesindeki zararları konusunda çok duyarlı değildik; ancak o konuda daha sorumluluk sahibi ve duyarlı olmamız gerektiğine inanıyorum. Ama bu demek değil ki epoksiyi hiçbir zaman kullanmayacağım. Bugünün teknolojisinde ve şartlarında belirli malzemeler var ki bunların hepsinden vazgeçmek başka tür bir kararlılığı gerektiriyor. Doğru olacağına inanıyorum; ama galiba benim seçimim değil. Aslında tamamen ekolojik malzemeler kullanarak bir mimari yapı oluşturabilirsiniz; ama o başka bir yaklaşım, başka bir bakış açısı galiba. Benim tercihim değil.

MIMARININ EN ÖNEMLI ÖĞELERI IŞIK VE HACIM Bence yapıda malzeme çokda önemli değil. Hacmi doğru yarattığınızda, ışığı doğru kullandığınızda bir de yapının içi ile dışı arsındaki ilişkiyi, içinde yaşayan insanların da doğayla ve çevreyle olan ilişkilerini doğru kurguladığınızda iyi bir bina ortaya çıkıyor. Binanın mimari kalitesinde demir kullanılması, brüt beton bırakılmış olması, ahşap olması ya da doğal taş kullanılması benim fikrime göre çok büyük bir

fark yaratmıyor. Bu yüzden müteahhit arkadaşlarla yaptığımız çalışmalarda genelde fikirlerimizi belirtiriz ama malzeme bilgisi hiç yazmayız, onları zorlamayız. Çoğu zaman bizim arzu ettiğimizin çok dışında seçimler yaptıklarında bile hacim doğru yaratılmış, ışık doğru kullanılmış ise doğru geri dönüşler alınabildiğini görüyoruz diyebilirim. Türkiye’de araziler üzerindeki mevcut inşaat izinleri çok fazla ve emsaller çok yüksek. Siz ne kadar çaba gösterseniz de doğru bir yapı yapmak güçleşiyor. Arazi üzerinde binaları nasıl yerleştirelim diye çalışırken, genelde yola çıkış noktamız doğanın bize nasıl şartlar sunduğu, güneşi en verimli kullanış imkanımız ve burada yaşayacak insanların her birinin günün en azından yarı zamanına kadar güneşten faydalanmasını mümkün kılmaya çalışmak oluyor. Yaptığımız projeler bizim için aslında bir deney; hiçbirinin çok öncesinde hesaplanmış bilimsel, matematiksel sonuçları yok. Mimarlık zaten öyle bir meslek hiçbir zaman yaptığınız bir işte başlarken sonucunda nasıl bir netice alacağınıza dair yüzde 100 veri yok. Yalın Evler Projesi’nde daireleri doğubatı yönünde yerleştirdikten sonra güneşi kontrol etmek için yine kabuğumuzu yaptık, bu kabuk aynı zamanda bizi soğuktan da koruyor. Kemerburgaz İstanbul’a göre 4-5 derece daha soğuk. Binanın dışında cepheden bir metre uzakta bir kabuk olması binadan kaybolan ısının arada bir miktar daha vakit geçirmesini, rüzgarın çok fazla girememesini ve bu yüzden de ısının korunmasını sağlıyor. Onun dışında binanın çatısında güneş panellerimiz vardı, güneş enerjisinden bir takım ihtiyaçlarımızı karşılamak için. O şu anda hayata geçmedi. Geçtiği durumda o yapıda gerçekten çok fonksiyonlu bir kabuk ve cephe yapmayı becerdiğimizi düşünüyorum. Isı kaybını engellerken hem yazın güneş kontrolünü sağlayan hem de kışın gerektiğinde ısınma için kullanılabilecek bir sistem yarattığımızı düşünüyorum.

“

ÇEVRE DUYARLI MIMARLIK ASLINDA YENI BIR ŞEY DEĞIL

Bizim yaptığımız yapıların çoğu sürdürülebilir anlamda çok doğru çözümlere sahip ama o şekilde düşünülerek yapılmamış, o şekilde pazarlanmamış çalışmalar.m

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

MİMARİDE SON ELLİ YILDIR DEVRİMCİ BİR MATERYAL SÖZ KONUSU DEĞİL... Türkiye’nin enteresan dinamikleri var, bir şeyler kötüye giderken bir şeyler de iyiye gider. Bu da bizi bir şekilde daha taze ve dinamik tutuyor, işe daha fazla motive olmamızı sağlıyor.

ATİLLA KUZU

ZOOM TPU

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

ÇOĞUNLUKLA HASTANE PROJESI YAPTIĞIMIZ IÇIN DOĞAL MALZEME KULLANMAYI TERCIH EDIYORUZ, ÖRNEĞIN SERAMIK YERINE MERMER KULLANIYORUZ. HASTANELERDE İSE KANSEROJEN MADDE IÇERMEYEN LINOLYUMU ÖZELLİKLE TERCİH EDİYORUZ.

Ödül almış gibi olan projeler, yeşilmiş gibi davranan ama aslında olmayan binalar... Sürdürülebilirlik ve geri dönüşüm, üzerinde durulması gereken çok önemli konular. Ben hep şurada takılıyorum; petrol ürünlerinin sıklıkla kullanıldığı, siyasete, politakaya bağlanan bir takım dayatmaların olduğu bir ortamda bizim çabalarımızı çok mikro ölçekte görüyorum. Örneğin, ülkemizde elektrikli araçlar üretilse bile onları kullanacağımız bir ortam oluşmayacak veya son derece pahalı olacak. Böyle bir ortamda sürdürülebilirlik ve ekolojiden bahsetmek zor, olmamalı demiyorum kesinlikle olmalı ama çabalarımız bir yere kadar geliyor, ondan sonrasını zorlamak için bu ülkede birşeyleri değiştirmek gerekiyor. Mimaride çok devrimci bir materyal söz konusu değil son elli yıla baktığınız zaman. Kompozit kaplamalar çok fazla kendine yer buldu ama hala brüt beton kullanılıyor. Isı kaybı sebebiyle komple şeffaf ve transparan cephelerden çekiniliyor, teknik detaylara çok fazla inmeden sadece gördüğümüzü yapmaya çalışan bir milletiz. Daha kaliteli detaylarla hareket edilmiyor, işin ekonomisi düşünülürken öbür tarafı hiç düşünülmüyor. Aslında ilk yatırım maliyeti yüksek ama daha sonra getirisi çok daha yüksek olacak bir projeye imza atacaksın, fakat buna çok yanaşan bir işveren görmüyoruz. Birazda bakış açısına bağlı, pesimist olmamak lazım... Türkiye’nin enteresan dinamikleri var, bir şeyler kötüye giderken bir şeyler de iyiye gider. Bu da

bizi bir şekilde daha taze ve dinamik tutuyor, işe daha fazla motive olmamızı sağlıyor. Çoğunlukla hastane projesi yaptığımız için doğal malzeme kullanmayı tercih ediyoruz, örneğin seramik yerine mermer kullanıyoruz. Hastane için konuştuğumuz zaman kanserojen madde içermeyen linolyum gibi mataryeller tercih ediyoruz. Diğer projelerimizde de yine geri dönüşümü olan organik mataryelleri kullanmak, kumaşsa keçeyi tercih etmek gibi seçimlerimiz var. Yeni, farklı, şaşırtıcı, görsel anlamda bize farklı efektler sunan mataryellere de açığız. Bir noktada güzelin de peşindeyiz, güzellik farklı materyalleri kullanmayı da gerekteriyor; ancak dengeyi doğru kurmak lazım...m

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

“

TÜRKIYE’DE HER ŞEY “MIŞ GIBI” YAPILIYOR

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK MİMARİNİN DOĞASINDA VAR... Tekil mimarlık ürünleri kendi içinde önemli ve olmazsa olmazlarımızdan ama iyi bir kent planlamasından konuşamadığımız zaman ciddi sıkıntılar yaşıyoruz; halbuki kenti planlarken; içinde yaşayanlar, yerel yöneticiler, mimarlar, kent planlamacıları, kent sosyologları, hepsinin bir araya gelip konuşması gerekiyor...

AYDAN VOLKAN

KREATİF MİMARLIK

Yeşil Yapı Kataloğu 2015 - 16

SAĞDUYULU BİR MİMAR; İYİ MİMARLIK ÜRÜNÜ TASARLAMAK İÇİN YOLA ÇIKAR VE SÜRDÜRÜLEBİLİR TASARIM OLMASI BU ÜRÜNÜN DOĞAL SONUCUDUR. SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KAVRAMINI SALT MİMARLIK ÜZERİNDEN DÜŞÜNMÜYORUM; SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR HAYAT, SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR KÜLTÜR, SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR DEMOKRASİ...

o imar koşulları içinde en nitellikli ürünü yapmaya mimarlar olarak gayret ediyoruz.

Mimarın sürdürülebilir bir yapı tasarlayayım diye yola çıktığını zannetmiyorum. Sağduyulu bir mimar; iyi bir mimarlık ürünü tasarlamak için yola çıkar ve bu ürünün doğal sonucudur sürdürülebilir tasarım olması. Ben sürdürülebilirlik kavramını salt mimarlık üzerinden düşünmüyorum; yani sürdürülebilir bir hayat, sürdürülebilir bir kültür, sürdürülebilir bir demokrasi... Bunların hepsi ile insana yakışır bir yaşam olur. Mimarlık ise bu nitelikli yaşamın görsel yansımasıdır.

KAMUSAL YAPI PROJELERIMIZDE RANT KAYGISI YOK VE DAHA NİTELİKLİ ÇALIŞMALAR YAPABİLİYORUZ.

Tekil mimarlık ürünleri kendi içinde önemli ve olmazsa olmazlarımızdan ama iyi bir kent planlamasından konuşamadığımız zaman ciddi sıkıntılar yaşıyoruz; halbuki kenti planlarken; içinde yaşayanlar, yerel yöneticiler, mimarlar, kent planlamacıları, kent sosyologları, hepsinin bir araya gelip konuşması gerekirken, biz sanıyorum 20. yy sonunun ve 21. yy başlarının getirdiği salt görünürlük meselesinden konuşuyoruz. Bu yüzden de mimari ürünlere tekil olarak bakmak daha kolayımıza geliyor. Kente baktığımız zaman çok büyük bir organizasyondan bahsediyoruz ve orada tek başına mimarın, kent tasarımcısının, siyasetçinin söyleyebileceği bir şey yok ve olamaz. Plansız bir durumda her yeni güne başladığımızda başka bir değişim ve planlama şekli görüyoruz. Bu tabi sürdürülebilir kent, sürdürülebilir yaşam kavramlarının çok tersine giden bir süreç. Sürdürülebilir yaşam ve kentten bahsederken biraz bunun aksini yapar durumdayız, bu yüzden sıkıntılı görüyorum kendi adıma.

MIMARLIK DEĞIL IMAR YAPIYORUZ, KENTLERDEKI SIKINTI BU... Mimarlık dediğim zaman ben tekil bir mimari ürünü değil, o mimari ürünün olacağı mahalleyi, bölgeyi, o süreç içinde her şeyi bir bütün olarak konuşabilmeyi ve tartışabilmeyi tercih ederim. Bu yüzden imar ediyoruz diyorum; çünkü önümüzde bir parsel büyüklüğü ve o parselin birtakım imar koşulları ve

Sertifikaların sadece Türkiye’de değil dünyada da başladığı günden beri bilinirliği arttı hatta moda durumuna da geldi. Hiçbir şekilde yeşil bina sertifikalarını yadsımıyorum ama şunu diyorum; tasarımcısından yatırımcısına, kentte, ülkede, bütün insanlarda farkındalığı artırsın da biz yeşil bina sertifikası almak zorunda kalmayalım. Şu anda öyle bir toplum bilinci olmadığı için sertifikalar gündemde. Sevgili danışmanlarım bana kızmasın ama bir gün onlara ihtiyacımızın kalmadığı bilinçli bir dünya olmasını hayal ediyorum. Türkiye ölçekli bakıldığında genelde sertifikalar işveren talebi ile gerçekleşiyor. İki kapsam var aslında; birincisi ticari olanlar, ofis ve konut kapsamında sertifikasyon süreci, bir de benim kamusal yapılar dediğim hastane, okul gibi yapılar kapsamında sertifikasyon süreci. Kamusal yapı projelerimizde rant kaygısı olmadığı için sertifikasyon anlamında daha nitelikli çalışmalar yapıyoruz.

TÜRKİYE’DE SÜRDÜRÜLEBILIR MALZEME BULMAKTA ZORLANDIĞIMIZ BİR GERÇEK... Sürdürülebilir mimarlık sadece malzeme ile olmuyor, bu önemli bir parçası ama inşa etme teknikleri ile başlamak gerekiyor. Türkiye’de sadece malzeme sıkıntısı yaşamıyoruz, sürdürülebilir malzeme bulmakta zorlandığımız gibi sürdürülebilir bir yapı inşa etme tekniğinde yapacak, o bilince sahip müteahhit firma bulmakta da zorlanıyoruz. Her geçen yıl çok daha iyiye gidiyoruz ama bu tek başına üreticilerin ya da mimarların isteğiyle olmuyor, bu konuda devletin desteği de çok önemli. Malzeme üreticisine ve yeşil bina üreten yatırımcıya devletin bildiğimiz teşviklerinin dışında, ekstra teşvikleri veriliyor olması lazım, ancak böyle sürdürülebilir yapı üretimini cazip duruma getirebiliriz.m

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

“

SAĞDUYULU BIR MIMAR; IYI BIR MIMARLIK ÜRÜNÜ TASARLAMAK IÇIN YOLA ÇIKAR...

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

EKOLOJİ İÇİN İLK ADIM, İHTİYAÇ YOKSA YAPI YAPMAMAK... Gereksiz bir yapı yapmamak ve ihtiyaca göre hareket etmek lazım, insanlar her yerde yapı yapma ihtiyacı duyuyor, bu bence insanın doğasında olan fakat yanlış bir şey çünkü ihtiyaçlara göre yapı yapmak lazım.

BRIGITTE WEBER

BRIGITTE WEBER ARCHITECTS

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

GÜNÜMÜZDE MIMARLIK KONUSU BELLI BIR SEVIYEYE ULAŞTI ZATEN VE GÖRSEL OLARAK KÖTÜ TASARLANMIŞ BIR BINA ARTIK KABUL GÖRMÜYOR.

SÜRDÜRÜLEBILIR MIMARI SOSYAL SÜRDÜRÜLEBILIRLIK İLE KONUŞULMALI

Gereksiz bir yapı yapmamak ve ihtiyaca göre hareket etmek lazım, insanlar her yerde yapı yapma ihtiyacı duyuyor, bu bence insanın doğasında olan fakat yanlış bir şey çünkü ihtiyaçlara göre yapı yapmak lazım. Konuta ya da ofise ihtiyaç yoksa yapmayalım, neden yapıyoruz? Bu ülkede, şehirlerde, mahallelerde neye ihtiyaç var, öncellikle bunu araştırmamız gerek. Ekoloji için ilk adım eğer ihtiyaç yoksa yapı yapmamak, ondan sonra eğitime ağırlık vermemiz gerekiyor. Türkiye’de bu da eksik, sürekli karşılaştırmak istemiyorum ama eksikleri görmemiz açısından karşılaştırma yapmakta gerekiyor, Avusturya’da biz anaokulundun itibaren ekoloji dersi aldık; çöpleri ayırt etmemiz, yerlere bir şey atmamız, pencereleri karşılıklı havalandırmamız gibi çok basit şeyleri bize çocukken öğrettiler. Bazı şeyleri küçük yaşlarda öğrenmek gerek; çünkü sonra elli, altmış yaşlarında yatırımcılara çok zor öğretiyoruz.

Bir mimarın hem mimari hem iç mimari hem de peyzaj ile ilgili düşüncelerinin olması lazım. Özellikle sosyal sürdürülebilirlik konusu Avrupa’da gündemde olan bir konu. Günümüzde mimarlık konusu belli bir seviyeye ulaştı zaten ve görsel olarak kötü tasarlanmış bir bina artık kabul görmüyor. Sürdürülebilir mimarinin devamında sosyal bir sürdürülebilirlikten bahsediyorsak, o binalara taşınacak insanların da yirmi yıl orada yaşamaları ve oraya sahip çıkmalarını sağlamamız gerekir. Yaşadığımız yeri terk etmeden oraya sahip çıkmamız gerekiyor, buna da sosyal sürdürülebilirlik diyoruz. Ben kendimi bir yere ait hissediyorsam orası için savaşmalıyım.

Son zamanlarda LEED, BREEAM reklam aracı ve kazanç kaynağı olarak kullanılmaya başlandı. Sektörde projeleri aday olarak lanse ediyorlar, aday; olmayan bir şeydir, proje aday olabilir ama sertifikayı alamayabilir, burada ben problem olduğunu düşünüyorum, reklamı kötü amaçlı kullanıyoruz. Bu durum daha net test edilmeli ve kontrol edilmeli. Malzemenin uluslararası sertifikası olup olmadığını sorguluyuoruz; çünkü test yapmak için laboratuvarlar Türkiye’de kısıtlı. Yerli bir malzemenin ne kadar geçmişi olduğu, hangi tesislerde yapıldığı, yurtdışında mı yaptırıldığı önemli. Ayrıca şantiyelerde binlerce işçi çalışıyor; fakat eğitimsiz, Türkiye’de meslek okulu önemli bir eksiklik, bu yüzden çalışan işçiler malzemeleri doğru kullanamıyorlar.

Doğal malzeme kullanmak istiyoruz; ama bu doğal malzemeler nasıl yapılıyor, nereden geliyor, nasıl bir üretimden geçiyor? bunlar çok önemli. Doğal bir malzeme diye düşünüp çok zor yetişen bir ağaçtan parke yapmamamız, kontrollü kesilmiş ağaçlardan yapılmış malzemeleri kullanmamız gerekiyor. Yurt dışından getirdiğimiz malzemelerin içeriği ve ne şekilde üretildiği hakkında bilgi sahibi olabiliyoruz; ancak Türkiye’de böyle bir sistem henüz yok. Sürdürülebilirliğe karşı bazı projelerde uzak bir yerden malzeme getirmek zorunda kalıyoruz ve eleştiriliyoruz; ama insan sağlığı söz konusu olduğunda ciddi normlar dışında sertifikaları kabul etmememiz gerekiyor. Doğal taş ise her zaman kullanışlı bir malzeme değil, doğal taşın belli bir miktarı var dünyada ve bir gün bitecek. Doğal taşı özellikle büyük projelerde çok dikkatli kullanmalıyız. Bu yüzden biz geri dönüştürülebilir malzemeleri her yerde tercih ediyoruz ama Türkiye’de geri dönüştürülebilir malzemelere çok açız, Avrupa’yı taklit etmeden kendi fikirlerimizle geri dönüştürülebilir malzemeler üretmemiz gerektiğini düşünüyorum.m

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

“

EKOLOJI IÇIN ILK ADIM EĞER IHTIYAÇ YOKSA YAPI YAPMAMAK

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

‘ÇEVRE DUYARLI MALZEMELER’ TERCİH EDİLMEYE BAŞLANACAK... Biz kendi yapmış olduğumuz anahtar teslim tasarımlarımızda mümkün olduğu kadar bunu uygulamaya çalışıyoruz. Çevre dostu malzemelere ulaşmak günümüzde daha kolay hale gelmiştir.

BÜLENT GÜNGÖR

B -DESIGN

“ 26

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

ELBETTE BIZ GERÇEKLEŞTIRDIĞIMIZ PROJELERDE SERTIFIKALARA DIKKAT EDIYORUZ. DAHA ÖNCEDEN, MALIYETLERIN YÜKSEK OLMASINDAN DOLAYI ÇOK FAZLA TERCIH EDILMIYORDU.

Önemli bir konu ve bu konuda şunu atlamamak lazım; özelikle tarihi binaların kendi yapım dönemlerinden ve o zamanki yapım teknik ve malzemelerinden dolayı hepsi çok kolay dönüşebilir yapılardır, doğayla uyumları muhteşemdir, hepsi organik yapılardır. Doğal malzemelerle yapılmışlardır; taş, demir, tuğla, ahşap gibi... yani yapısal sürdürülebilirlikleri mutlaka vardır. Bu günün teknolojisinde konfor şartlarını sağlamak için yapılacak ilavelerde yüzde yüz aynı malzemeleri yani taş kullanılmışsa taş, mermer kullanılmışsa da mermer kullanıyoruz. Ayrıca ben doğal taşçıyım, ahşabı da bir kenara koyuyorum ama ahşaptan daha çok doğal taşı kullanmayı seviyorum. Bunun bir ekolojik sebebi var bir de doğal taş gibi insan enerjisini nötürize eden başka bir malzeme ben tanımıyorum. Uygulamalarını yaptığımız yapıların da çoğunluğu on dokuzuncu yüzyıla ait, dolayısıyla hepsinde doğal malzemeler çok yoğun bir şekilde var ve onlarla bunların hepsini tamamlıyoruz. Bu işin malzeme kısmı idi, gelelim konfor şartlarına, en zorlandığımız bölüm bu. Konfor şartları derken teknolojik konfor, havalandırma, su tesisatları yani teknik ihtiyaçlardan bahsediyorum; çünkü esas sürdürülebilirlik bunlarla sağlanıyor. Bunların hepsi teknoloji ve enerji isteyen ayrıntılar ve bunların sürüdürülebilir olmalarını sağlamak ise tarihi yapılarda çok zor. Birincil zorluk mekansal zorluklar çünkü sürdürülebilir enerji teknolojilerini bu tarz binalara yerleştirmek çok zor; öyle mekanlar yok, öyle hacimler yok, cephesi standart bir cephe, gölgeleme, ışık kontrolü yapamıyorsunuz... Bu zorluğu şu şekilde aşıyoruz; yeni sistemde bütün kullandığımız enerji borulamalarını tamamen açıktan geçiriyor, hiç bir şey saklamıyoruz, duvar kırıp altına boru gizlemiyoruz ve malzeme konusunda da problem yaşamıyoruz. Bu tip

enerji dönüşümü ile ilgili problemleri bahçeli, etrafı serbest olan yapılarda sağlayabiliyoruz ama bitişik nizam şehir binalarında asla bir şey yapamıyoruz. Ancak yeni üretilen ve çok az enerji harcayan ürünlerle, özelikle ısıtma-havalandırma sistemlerinde, bu sistemleri devreye sokarak bunu sağlamaya çalışıyoruz ama mutlaka bir alt yapı masrafı oluyor.

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK STANDARTLARI KAMU YAPILARININ ŞARTNAMELERİNE EKLENMELİ Bizim zamanımızda Fenişleri, İller Bankası, Bayındırlık Bakanlığı gibi kurumlar vardı ve özellikle Bayındırlık Bakanlığı Türkiye’deki yapı standartlarını ortaya koyardı, devlet yapıları için bir şartname hazırlardı. Şimdi sürdürülebilirlik şartlarını bu şartnamelere koymadıkları sürece hiç bir devlet yapısı ve ticari binalar bu hale gelemezler, devletin bunu kanunlaştırması tek çözümdür bence. Avrupa Birliği bu konuda ciddi bir çalışma yapıyor ve bir proje gerçekleştiriyor; verilen sertifikaların evrensel olması gerektiği düşüncesiyle, sertifikaları standart hale getirip anahtar bir çözüm ile bunu kendi üyelerine zorunlu kılacak. Türkiye, Avrupa Birliği’ne aday adayı olduğu ve yapı sektörünün çok hızlı geliştiği bir ülke olduğu için Türkiye’den de bir mimarlık ofisi seçtiler ve o bizim ofisimiz oldu. Biz de bu kitapçığın hazırlanmasında on yedi Avrupa ülkesi mimarı ile birlikte çalışıyoruz. Buna örnek olarak beş yıl süren ve projesi tamamlanan Özyeğin Üniversitesi sertifikalı bir yapı olmasına rağmen, kampüs içindeki binalardan bir tanesini ‘need for build’e örnek olarak yaptık; yani ‘need for build’in yapılmasını gerekli gördüğü teknolojileri o binada uyguladık, şimdi o bina deneniyor ve çok pozitif sonuçlar alıyoruz. Bina şuanda yüzde yetmiş beş oranında daha az enerji tüketiyor, LEED sertifikası aldığımız bina yüzde kırklarda enerji tasarrufu yaparken bu binanın yüzde yetmiş enerji tasarrufu yapması çok iyi bir sonuç...m

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

“

SÜRDÜRÜLEBİLİR TEKNOLOJİLERİN TARİHİ YAPILARA ADAPTASYONU MÜMKÜN...

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

MİMARİYİ KENT DİNAMİKLERİNDEN BAĞIMSIZ DÜŞÜNEMEYİZ Yapı’, olgu olarak önemli olmakla birlikte, gerçekte çok daha büyük bir resmin küçük bir parçasını oluşturmakta. Hiç bir şekilde mimari yapıyı kentin sosyolojik, kültürel, coğrafi dinamiklerinden bağımsız bir şekilde ele alamayız. Yoksa sadece çizelim, arkamıza yaslanalım ve seyredelim...

DURMUŞ DİLEKCİ

DİLEKCİ MİMARLIK

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16 2014

PROJELENDIRME SÜRECINDE -EN BASIT YAKLAŞIMLAYAPILARIMIZI; PASIF ÇEVRESEL ETKILERI KAPSAMIŞ , TOPRAKLA VE ÇEVRESIYLE AKILCI ILIŞKILER KURMUŞ YAPILAR YAPMAK ZORUNDAYIZ.

Sürdürülebilirlik üzerine düşünmek -içeriği hayli kabarık da olsa- bizim için çok çekici ve cazip bir konu hatta biraz da tahrik edici... tasarım sürecine doğrudan veya dolaylı katılan tüm tasarımcılar için de durum böyledir. ‘Yapı’, olgu olarak önemli olmakla birlikte, gerçekte çok daha büyük bir resmin küçük bir parçasını oluşturmakta. Hiç bir şekilde mimari yapıyı kentin sosyolojik, kültürel, coğrafi dinamiklerinden bağımsız bir şekilde ele alamayız. Yoksa sadece çizelim, arkamıza yaslanalım ve seyredelim... Sürdürülebilirlik, şehirlerin doğal yapılarından ayrıştırılamaz. Kentlerimiz çevre yolları ile daha çok yeşil alanı tüketmekte, ticari ve yerleşim alanları arasında donatımsal kopukluk giderek artmakta, daha da fazla yol daha da fazla tüketim olarak problemin bir parçasını oluşturmakta... Kentin bu dağınık yapısı, kentsel sürdürülebilirlik anlamında konuşulması gereken bir konu haline geliyor. Evinden işine günde 100 km yol yapan insanın harcadığı enerji, kaybettiği zaman, ailesinden çalınan hayat da sürdürülebilirlik anlamında değerlendirilmeli…

kurmuş yapılar yapmak zorundayız. Kompleks projelerde de başka tedbirlerin alınması gerekmekte... Bu kompleks projelere yeni yaklaşım modelleri geliştirilmeli; üzerinde daha önce düşünülmemiş konuların çözümü konusunda ihtisaslaşmış, belki mimarlık veya mühendislik eğitimi üzerine üst ihtisas yapmış mühendislik alanları oluşturulmalı... Tarifi yeniden yapılması gereken ‘mimari bakış nosyonu’na sahip yeni mühendislik disiplinlerinin geliştirilmesi mümkün olacaktır. Sürdürülebilir olmak sadece iklim, yer gibi kriterlerden oluşmamakta; tüketeceğin kadar üretmek, çevreyle ilişki kurmak, yakın çevreyi eğitmek, geliştirmek ve dönüştürmek… Tüm bunlar sürdürülebilirlik kavramının içini dolduruyor, sertifikalar yok, etiketler yok… yaşam modeli var…

KENTLEŞME’ KAVRAMI ‘ŞEHIRLEŞME’ VEYA ‘MEDENILEŞME’ KAVRAMLARIYLA YER DEĞIŞTIRMEDIKÇE KONUŞULABILIR BIR AJANDA OLUŞTURAMAYIZ Kentsel dönüşüm kavramındaki ‘kent’ kavramı düzlemsel iki boyutlu planlamayı tarif eder. Şehirleri dönüştürmek ise o kenti medenileştirmek, kültürel ve sanatsal olarak dönüştürmektir.

Sürdürülebilirlik kavramı bugün karşımıza kutsanmış bir kavram olarak çıkmakta... biraz da, ticari üretimin parçası haline gelen içi boşaltılmış ‘yeşil yapı’ söylemleri bu konuda konuşmayı daha da güçleştirmekte... Türkiye ekonomisinde lokomotif rol üstlenen inşaat sektöründe; üretiminin %88’ini oluşturan konut üretimi ile sürdürülebilirlik üzerine birşeyler koymak çok zor ve bu noktada; farkındalığın artırılmasında biz mimarlara çok önemli rol düşüyor. Projelendirme sürecinde -en basit yaklaşımla- yapılarımızı; pasif çevresel etkileri kapsamış , toprakla ve çevresiyle akılcı ilişkiler

Terkedilmiş kent alanlarının yeni şehrin dinamiklerine yön veren yeni alanları tariflemesi gerekir. Yoksa hakim politik gücün kimliksiz bir uslup üzerinden şehirlere tek tip yapı grupları dikmesi, neyin dönüştürüldüğünü dürüstçe pek izah edemiyor. Bu haliyle kentsel dönüşüm ‘rant aklayıcısı’ bir kavram olmaktan öteye gidemeyecektir. Bunun yanında, şehrin ara sokakları kişisel ve mütevazi müdahalelerle kendini dönüştürmeye çalışıyor. Sindirilerek, kültürün yön vermesine izin vererek... Etkisi çok daha güçlü bir model haline gelmekte...m

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

“

HIÇ BIR ŞEKILDE MIMARI YAPIYI KENTIN SOSYOLOJIK, KÜLTÜREL, COĞRAFI DINAMIKLERINDEN BAĞIMSIZ BIR ŞEKILDE ELE ALAMAYIZ

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KONUSU HEP VARDI VE VAR OLACAK... Yeni bir gündem konusu değil sürdürülebilirlik ve ekoloji, hep vardı ve bence yaşam sürdükçe de devam edecek bir konu. Eskiden insanlar ihtiyaç duydukları yapıları yapıyorlardı ve bu oldukça sürdürülebilirdi. Bugün ihtiyacımızdan fazla yapı üretir olduk.

HAKAN DEMİREL

SUYABATMAZ & DEMİREL MİMARLIK

Yeşil Yapı Kataloğu 2015 - 16

BIR YAPIYI EN IYI YAPAN ŞEY SÜRDÜRÜLEBILIR VEYA YEŞIL OLMASI DEĞIL KUŞKUSUZ; AMA BÜTÜNÜN IÇERISINDE OLMAZSA OLMAZ BIR ŞEY.

SÜRDÜRÜLEBILIRLIK, PUANLARLA TAMAMLANABILECEK BIR KONU DEĞIL... Bir yapıyı en iyi yapan şey sürdürülebilir veya yeşil olması değil kuşkusuz; ama bütünün içerisinde olmazsa olmaz bir şey. Dolayısıyla yapıyı yaparken birçok şeyi düşünmek gerekiyor ve biz bunları biraz hızlıca düşünmeye ve üretmeye başladığımız için de üstünde konuşurken bir kılıfa geçirdiğimiz ve onun üstünden konuşmaya çalıştığımız bir hal alıyor. Öğrencilik zamanımda da popüler bir konuydu ve bende yüksek lisansımda bu konu üzerine çalıştım. O zaman araştırmaya ve düşünmeye başladığımda yeşil diye tarif edilen şeyin aslında mimari içerikten bağımsız bir şekilde üretildiğini gördüm. Tabi ki yapıların enerji tüketimlerinin azalması, kendi kendilerine yetmesi önemli bir konu. Ancak sürdürülebilirlik, puanlarla tamamlanabilecek bir konu değil, gazeteden kupon biriktirir gibi kaçırdığınız kuponlar yerine yedek kuponlar almanız gibi bir şey değil. Kentle ciddi anlamda ilişkisi olan bir konu ve bu yüzden bir puanım eksik diye zorlamak ve yapıya bunu kazandırmak için eklemlendireceğimiz her ne ise bunu tekrar gözden geçirmeliyiz. İlla bir hedefe kitlenmiş şekilde sertifika peşinde koşmamak lazım diye düşünüyorum. Binaları sertifikalarla taçlandırmak zorunda değiliz, sürdürülebilirliğin gerektirdiklerini zaten yapıyor olmamız lazım.

Ben aslında bir şeyin yer etmesini bekleyen ve yaygınlaştıkça alışkanlıklarımın içine dahil edebilen bir yapıya sahibim. Bu anlamda malzeme yeniliği ve teknoloji bir adım arkasından takip ettiğim bir şey. Bunun avantajlı tarafları olduğuna inanırım hep. Bir de mimarın daha çok kent ve yaşantı ile ilgilenmesi gerektiğini düşünüyorum. Tekil yapılarda kullanılacak marifetlerin genel için çok anlamlı olduğunu düşünmüyorum, bu nedenle öncelikle kamusal mekanların ve insanların yaşam alanları ile kurdukları ilişkilerinin güçlenmesi gerektiğini düşünüyorum, sonrasında bu talep de beraberinde gelişecektir. Teknolojik gelişmelerin toplumu meşgul eden ve gerçek problemlerinden uzaklaştıran tarafları var, o neden ile önemli olan zincir halkalarının asgari müşterekte buluşması daha iyi koşullara taşınması, yalnızca bir kaç halkanın çok sağlıklı ve çevreye duyarlı malzemeler ile yapılıyor olmasından daha önemsediğim bir konu.

ÇOK FAZLA IŞLEM GÖRMEMIŞ, SAF VE YAŞANMIŞLIKLA KUVVETLENECEK MALZEMELERI SEVIYORUM. Ahşap kullanmayı seviyorum; çünkü hissi çok güzel. Tabi ki ahşabı her yere koymak, yeri göğü ahşap yapmak gibi bir sevgi değil bu. Bazen süreklilik adına mesela bir sinema yaptığınızda zemin, duvar, tavan her şey ahşap olabiliyor. Aslında taşı da seviyorum, mermeri de... Öyle mermerler var ki; taş ocağına mermer seçmeye gittiğimizde saatlerce çıkamıyorum, bir doğa mucizesi, kocaman plakaların içinde inanılmaz desenler var. Çok fazla işlem görmemiş, saf ve yaşanmışlıkla kuvvetlenecek malzemeleri seviyorum. Biz her şeyi plastikleştirdikçe, steril, baskılı, dondurulmuş bir şekilde kullandıkça belki bu malzemelerle ilgili hiç bir sorun yaşamayacağız ama olası tattan da mahrum kalmış olacağız. Bundan dolayı mimarlığın doğallıkla kurduğu ilişki önemli, her şeyi “kusursuz” elde etmek yerine, ‘ruh’a sahip mekanlar üretmeyi çok değerli buluyorum. Aslında malzeme, yaptığınız yapının kimliğiyle en iyi şekilde nasıl örtüşecekse ona göre değişiyor, bu bazen taş oluyor, bazen ahşap, bazen de beton... m

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

“

Eskiden insanlar ihtiyaç duydukları yapıları yapıyorlardı ve bu oldukça sürdürülebilirdi. Bugün ihtiyacımızdan fazla yapı üretir olduk. Kısa bir süre içinde seksen yıla yetecek inşaat yapılıyor ve yapılmaya devam ediyor denebilir. Yapılar ise yeşil kisvesinde süslenip makyajlanarak sanki sürdürülebilir bir kılıfla kendini meşru etmekte; halbuki sürdürülebilirlik ve ekoloji bir yapıyı üretmemekten başlar. En ekolojik yapı hiç yapılmamış olandır diye düşünmekte yarar var. Bir yapıyı yapıyor isek, onun sürdürülebilir ve ekolojik olması zaruri bir şey, ancak bulunduğu yer içinde ayakta kaldığı müddetçe tarihin içerisinde yer alır. Bu sebeple yapı denen şey bir çok bağlamda değerlendirilmeli. Yapı, bulunduğu yer, coğrafya, oralı insanlar, yakın çevresi, binalar ile yani bir çok şey ile doğrudan veya dolaylı olarak ilintilidir.

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

MALZEMENİN BİR DİLİNİN, HİKAYESİNİN OLMASI BİZİM İÇİN ÖNEMLİ Bazı ürünler sürdürülebilir, yeşil, doğal, çevreci gibi kelimelerle çok güzel, şık bir paket içerisinde sunulmaya çalışılıyor. İçeriğine baktığınız zaman öyle olmadığını görüyorsunuz.

KEREM ERGİNOĞLU

ERGİNOĞLU & ÇALIŞLAR

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

BIZIM ÇOK KATI KURALLARIMIZ YOK AMA DOĞAL MALZEMEYI SEVIYORUZ. BIR ŞEYIN BIR ŞEYIYMIŞ GIBI OLAN MALZEMELERI SEVMIYORUZ, GERÇEĞI VARKEN GERÇEĞINI KULLANMAYI TERCIH EDIYORUZ.

mutlu olmaları çok önemli çünkü biz tasarlıyoruz ama onlar için tasarlıyoruz.

Sürdürülebilirlik ve çevre duyarlılığı daha çok son dönem gündeme gelen bir konu, mimarlık bence özünde sürdürülebilir ve çevreci olmalı. Bizim her yaptığımız projede mutlaka göz önünde bulundurmamız gereken bir bütçe, onun en iyi şekilde kullanımı, hayatta kalması ve gerektiği zaman dönüşebilmesi gibi kriterler var. Zaman içersinde bu kriterler daha kurallı olarak karşımıza çıkmaya başladı. İyi bir mimarlığın bunları her zaman içermesi gerektiğini düşünüyorum.

YAŞANABILIR KENTLER IÇIN ÖNCELLIKLE YÜRÜNEBILIR KENTLER

Malzemeleri mutlaka biz seçmeyi tercih ediyoruz; fakat bunu yaparken seçenek sunuyoruz ve başlangıçta yola çıkarken belli bir bütçe hedefimiz oluyor. O hedef çok önemli çünkü o ofise geçecek olan kişiler bir yatırım planı ile oraya geçiyorlar, doğru zamanda ve doğru rakamla oraya geçmeleri lazım. Orada bunu iyi şekilde yönlendirmek gerekiyor, iş yapılırken doğası gereği mutlaka içinde bir takım oynamalar oluyor ama ana ruhunu mümkün olduğu kadar korumaya çalışıyoruz ve seçimlerin yanında oluyoruz. Bizim çok katı kurallarımız yok ama doğal malzemeyi seviyoruz. Bir şeyin bir şeyiymiş gibi olan malzemeleri sevmiyoruz, gerçeği varken gerçeğini kullanmayı tercih ediyoruz. Bununla ilgili teknoloji çok gelişti, bu iyi bir teknoloji ise o zaman kendisi gibi olsun illaki bir şeye benzemek zorunda değil. Kendi içindeki tutarlılığı bizim için çok önemli yani bir dilinin, hikâyesinin olması... Yine kullanıcı veya oradaki kurumla bir uyumunun olması, içeride yaşayanların bundan

Yaşanabilir kentler için öncellikle yürünebilir kentler yapmak, ulaşılabilir bir kent yaratmak gerekiyor. İstanbul engebeli bir topografya bunun getirdiği bir zorluk var, öte yandan da minimum şeyleri sağlayamıyoruz. Yine kural koymayı çok sevmiyorum ama dikeyde büyürken de yataydaki hayatı sağlamanız lazım. Maslak’ta kocaman binalardan çıkıp daracık kaldırımlarda yürümek zorunda kalıyoruz, binaların önlerinde oluşmuş kamusal bir alan yok, hepsi kendi çapında bir şeyler yapıyorlar ama çokta birbirine bağlantılı değil. Dolayısıyla bizim kamusal çevreyi tasarlamamız lazım, oralardaki hayatı geliştirirsek yaşanabilir kentleri de hayata geçirebiliriz. Tekil olarak çok kaliteli binalar yapılıyor; ama onların yaşam çevresi hep sınırlı kalıyor. Örneğin Göktürk, bu kadar yeni bir konut çevresi yaratıyorsunuz; ama restorant, market, arabalar, her şey üst üste... Medeni ülkelerde bu daha iyi düzenlenmiş durumda, daha az tabular ve korkular var. Projeyi anlattığınızda neden olduğunu anladıkları zaman illa o kurallar ve çerçeveler içinde kalmayabiliyorlar. Bizde ise birtakım tabular var; oranın eğimi şu olacak, buradaki bu olacak şeklinde... Neden olduğunu bilmiyoruz, birisi oraya yazmış ve o kurallar insanları kör hale getirmiş. Bu yüzden bizim Türkiye’deki en büyük sıkıntımız mimarı sınırlayan çerçeveyi çizen çok fazla kural.m

“

MIMARLIK ÖZÜNDE SÜRDÜRÜLEBILIR VE ÇEVRECI OLMALI.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

İYİ BİR İŞ, İYİ İŞVEREN ENTELLEKTÜEL EKİPLE YAPILIR İyi bir iş, iyi bir işveren temsilcisiyle, entellektüel bir ekiple yapılır, sadece mimarın, tasarımcının ona yoğunlaşması ve önermesi ile olmaz, daha sonrasında da içinde yaşayanların kabullenmesi, sahip çıkması gereken bir süreç başlar.

LEVENT ÇIRPICI

ZOOM TPU

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

HALA BIZ GÜNEŞTEN, TOPRAĞIN ALTINDAKI ISI KAYNAKLARINDAN VS. YARARLANABILMEK HAKKINDA SIYASETTEN ÇOK UZAK KARARLAR ALABILME DURUMUNDA DEĞILIZ, BU ANLAMDA ÜMITSIZ ANCAK, SON DERECE GENÇ BIR NÜFUSUMUZ VAR, TEKNOLOJIYE VE YENILIĞE DE AÇIĞIZ BIR TARAFTAN.

PROJELERDE İLK YATIRIM MALİYETİ ÇOK ÖNEMLİ

İyi bir iş, iyi bir işveren temsilcisiyle, entellektüel bir ekiple yapılır, sadece mimarın, tasarımcının ona yoğunlaşması ve önermesi ile olmaz, daha sonrasında da içinde yaşayanların kabullenmesi, sahip çıkması gereken bir süreç başlar. Hala biz güneşten, toprağın altındaki ısı kaynaklarından vs. yararlanabilmek hakkında siyasetten çok uzak kararlar alabilme durumunda değiliz, bu anlamda ümitsiz ancak, son derece genç bir nüfusumuz var, teknolojiye ve yeniliğe de açığız bir taraftan. Aslında bunda kimsenin suçu yok, Le Corbusier gibi bir mimar gelmiş buraya Taksim’e bina yapmaya kalkmış, sen saat tasarımcısısın diye yaptırmamışsın, bir elli yıl zaten oradan kaybetmişsin. İstanbul marka bir şehir değil bana göre, en son modern mimariniz ne diye sorulduğunda yok, Emre Arolat son olarak Sancaklar Camii’ni yaptı, yeni yeni birkaç örnek olmaya başladı. İşverenlere de hak vermek lazım, onlar da ekonomik bir değer üretecek. Dünyada üretimi

olmayan en değerli şey toprak, toprağın da bu kadar değerli olduğu İstanbul’da daha hızlı ve ekonomik olmak zorundasın.

ZAHA HADID BURAYA GELIP BIR BINA YAPMALIYDI KI O ZAMAN ITICI GÜCÜ GÖREBILIRDIK. Çok net olduğu ifade edilen tasarruf, teknolojik malzeme, entellektüel imalat gibi konuları çok rahat tartışılabilir hale getirebiliriz ama sıradanlıktan çıkıp ikonlar yaratamadık hala. Zaha Hadid buraya gelip bir bina yapmalıydı ki o zaman itici gücü görebilirdik. Ben iki şekilde cevap vereyim, birincisi iç mimari açıdan fonksiyonel olarak yapılan otel, hastane, ne yapılacaksa onun ihtiyacına uygun olduğuna ikna olduğum, orada mevcut ne varsa onu kullanmayı tercih ederim. Lüzumsuz imalat yapmaktan kaçınmayı değerli buluyorum. Genelde lokal malzemeler kullanmaya gayret ediyoruz. İkincisi mimari açıdan benim düşüncem bir dönüşüm projesi, bahsettiğimiz okul projesi öyle bir proje. Türkiye’de son 10-15 yılda ilerici malzemeleri kullandık; akriliğin de, manupüle edilmiş çeliğin de, alüminyumun da sonu yok..m E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

“

Bizde yıllardır neden şunu kullanmıyoruz, neden bunu kullanmıyoruz, şunu kullanırsak ısı enerji tasarrufu yapabiliriz, bu camı kullanırsak güneş içeri daha az girer der, bunu iş verenlerimizle paylaşırız ancak ilk yatırım maliyetleri sebebiyle mutlaka geri dönerdi ve hala bunun değişmediğini görüyoruz. İlk yatırım maaliyeti çok önemli, ilk etapta önem verilen yatırımın biran önce açılması, hizmete girmesi, kazanç sağlanması konusu aşılabilmiş değil dolayısıyla benim kafam bu nedenle son derece karışık. Türkiye’de bizim partnerlerimiz olan mühendislerin çoğunun hesaplamalar yaparak işvereni manipüle ettiklerini görüyoruz.

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

SÜRDÜRÜLEBİLİR ALANLARI TERKETTİK, KİRLETTİK VE BOZDUK Şimdilerde ise yine Türkiye’de modernite ile hesaplaşmamızda da aynı ‘ her şeyi çöpe atma’ gibi bir durum var. Tarihi geçmişimizle hesaplaşmamızda olduğu gibi moderniteyle olan hesaplaşmamız da benzer durumlar yaşanıyor bugün.

MAHMUT NÜVİT

MAHMUT NÜVİT MİMARLIK

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

BETONARMEYE GEÇIŞLE BIRLIKTE -KI BU YÜZYILLIK BIR TARIHI IÇERIYOR- BIZ GELENEKSEL YAPI YAPMA KÜLTÜRÜNDEN UZAKLAŞARAK O BETONUN ÇARÇABUK ORTAYA ÇIKAN ISKELETINE HAYRAN OLDUK VE YAPI YAPMA KÜLTÜRÜMÜZÜ DRAMATIK OLARAK DEĞIŞTIRDIK.

Dolayısıyla sürdürülebilirlik açısından mimaride olsun tasarımda olsun her zaman çok üretmenin yerine bir kere daha düşünmemiz gerektiğine inanıyorum.

Tarihi bir binanın restorasyonu esnasında, tarihi binanın mekan özelliklerini bozmadan fonksiyonları çözmek, yani orijinallikten uzaklaşmadan bir takım değişiklikler yapmayı tercih ediyorum. Çünkü görüyorum ki orada altı bin yıllık yapı yapma kültürü var, dolayısıyla bu kültürün devamlığı benim için önemli. Betonarmeye geçişle birlikte -ki bu yüzyıllık bir tarihi içeriyor- biz geleneksel yapı yapma kültüründen uzaklaşarak o betonun çarçabuk ortaya çıkan iskeletine hayran olduk ve yapı yapma kültürümüzü dramatik olarak değiştirdik.

Günümüzde , ‘iyi tasarım’, ‘iyi sanat’ her zaman her yerde yapılabiliyor. İyiyi yapmada, tasarlamada bir sorun yok, ama buna mukabil başka ufuk açıcı fikirlere ihtiyacımız var. Durup düşünmemiz lazım, sürdürebilir nasıl olabiliriz diye, çünkü bir yandan da artık dünyayı ürettiğimiz iyi şeylerle yaşanmaz hale getirdik. Berthold Brecht in ünlü şiirindeki gibi iyi şeyler yarattığımız için iyi bir duvarın önünde iyi silahlardan çıkacak iyi kurşunlarla iyi bir şekilde yok edilmeyi hak ettik.

Özelinde Türkiye’yi düşünecek olursak; modernizme geçiş eskiye nefret duyarak eski olan her şeyi çöpe atarak değersiz kılarak gerçekleşmemeliydi. Eski, bir şekilde tasfiye edilebilir; ama biz bu tasfiyeyi buldozerle yaptık. Yani ne bize gerekli olur, ne olmaz, neyin devamlığı sağlanabilir, süreklilik nasıl olur bu soruların cevabını araştıracak kaynaklarımız yoktu. Bu da dramatik bir durum tabi ki. Sürdürülebilir alanları terkettik, yeni alanlar yarattık, kirlettik ve bozduk. İnsanlığın yüzyıllık yapı yapma kültürü dünyanın neresine bakarsanız bakın maalesef hüsranla sonuçlandı. Şimdilerde ise yine Türkiye’de modernite ile hesaplaşmamızda da aynı ‘ her şeyi çöpe atma’ gibi bir durum var. Tarihi geçmişimizle hesaplaşmamızda olduğu gibi moderniteyle olan hesaplaşmamız da benzer durumlar yaşanıyor bugün. Cumhuriyet’in tüm kurumlarına bilinçsizce saldırı var. Dolayısıyla kültürel anlamda tüm alanlarda sürdürebilirlik fikrini gerçekleştirebilecek, özelinde mimariye indirgeyecek olursak da artık bir insan kaynağı olmasına rağmen bu kurumlara yansımış değil. Bu doğanın kendi akışındaki yenilenme isteğine karşı tutumlar, türlerin çeşitliliğini yok eden su havzalarının kullanımı, enerji kaynaklarını seçmedeki her seferinde yapılan yanlışlar siyasi erki elinde bulunduranların günah hanesinde bulunuyor hem ülkemizde hem de dünyada. İnsanlığın sivil hanesinde bu konuda daha büyük ve önemli örgütlenmeler var. Biz doğa korumacılar Adolf Loos gibi düşünüyoruz. Bir su havzasına dünyanın en iyi mimarisini de koysanız orası bozulur. Bozulmaz diyemezsiniz.

KENTSEL DÖNÜŞÜM KONUSUNDA BÜYÜK BIR FELAKETE DOĞRU GIDIYORUZ... Kentsel dönüşüm konusu aslında kendi başına bir başlık, hakikaten büyük bir felakete doğru gidiyoruz bence. Kentsel dönüşüm böyle olmamalıydı; ama nasıl olmalı derseniz onu da cevaplayacak durumda değilim. İş şirazeden iyice çıktı. Dönüşüm projeleriyle birlikte kat irtifakının artmasıyla gelen o sayısal çokluğa kanalizasyonlar nasıl cevap verecek, su ihtiyacı nasıl karşılanacak, insanlar aynı anda sokağa çıktıklarında yollardan nasıl geçecekler, bunların hiç birinin ne etüdü ne de altyapısı yapılmamış durumda, şu an içinden çıkılmaz bir vaziyette çözümsüz olarak ilerliyoruz. Ayrıca yüksek binaları da çok gereksiz görüyorum; çünkü bu binalardaki insanların hastalandığını biliyoruz, onun için geleneksel malzemeye, geleneksel yapı yapma metotlarıyla bir şeyler yapmaya dönmemiz lazım. Ayrıca dönüşüm projeleri rant projeleridir. Rant için bu kente üşüşmüş sermayesi olan fakat öte yandan bilgiye değer vermeden, dün kurulmuş, hiçbir yapı yapma kültürü olmayan türedi firmalar tarafından gerçekleştiriliyor. Üstelik ‘iyiyi’ yapma konusunda bile o kadar isteksiz olmaları bu binaların ayakta kalacağı konusunu bile tartışmalı hale getiriyor. Burası bir profitopolis ve konuşulan ve tartışılan sadece rant. . Öte yanda bir gün kaçabilmeyi umut ettiğimiz topraklardan kimya kokusu geliyor; yani artık ekolojik ürün üretme konusu da şüpheli . Ne yazık ki kaçacak bir dünya kalmadı.m

“

MODERNIZME GEÇIŞ ESKIYE NEFRET DUYARAK, ESKI OLAN HER ŞEYI ÇÖPE ATARAK DEĞERSIZ KILARAK GERÇEKLEŞMEMELIYDI.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

ANLAYIŞIMIZ İNSAN ODAKLI ÇEVRELER TASARLAMAK OLMALI Anlayışımız; insanı odak olan çevreler tasarlamak üzerine oldu. Onun dışında, gün ışığı, doğal havalandırma ve yerel malzeme kullanımını tüm tasarımlarımızda önemsiyoruz.

MURAT AKSU

MuuM MİMARLIK

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

İNSANIN DOKUNABILDIĞI, ERIŞEBILDIĞI MALZEMELERIN DOĞAL OLMASI, ONUN DIŞINDA TASARIMLARIMIZIN YAPILDIĞI YEREL KÜLTÜRE UYUMLU, ONU TAKIP EDEN ZAMANA UYGUN OLMASI YANI ZAMANIN GETIRDIĞI ÇAĞDAŞ TALEPLERI CEVAPLIYOR OLMASI BIZIM GENEL GEÇER TASARIM KRITERLERIMIZ ARASINDA YER ALIYOR.

Tasarımlarımızı her yapının kendine ait bir hikayesi olması gerektiğini ve bu hikayenin ana mekanının da kent olması gerektiğini öngörerek geliştiriyoruz. Ölçekten bağımsız olarak ne tasarlarsak tasarlayalım, onu bir peyzaj unsuru olarak görüp, bunun kente nasıl etki edeceğini çok önemsiyoruz. Kent ve peyzaj, tasarımın ana kurgusu çerçevesini oluşturan önemli kriterlerin arasında yer alıyor. Kentten bahsediyoruz, çünkü çevresel faktörler toplumsal kültürün gelişimine yön veren ana unsurların başında geliyor. İyi bir kent planlarsanız, o kentte yaşayanların sosyo-kültürel gelişimine zemin hazırlayacak bir platformu da oluşturmuş oluyorsunuz. Kent, bir sorunlar yumağı olmak yerine çözümler platformu olduğu zaman insanlar daha mutlu, sağlıklı ve verimli oluyorlar. Mimarlık, noktasal çözümler üretir bir duruma indirgenmiş ve alanı daraltılmış bir süreç olarak tanımlanmaya zorlanmaktadır. Kent ve topluma yönelik etkileri çok iyi düşünülmeden uygulanan kararlar, başta günü kurtaran çözümleri getirse de uzun vadede kaynak kaybı ve yeni sorunların tetikleyicisi olmaktadır.

MEKAN ANLAYIŞIMIZ; INSAN ODAKLI ÇEVRELER TASARLAMAK ÜZERINE... Türkiye’nin gelişmekte olan iyi bir yapı malzemesi sektörü var. Mimarlık sektörünün en büyük destekçisi malzeme, bu yüzden yerel malzemeyi çok önemsiyoruz. Projelerimizde aydınlatma gibi çok teknik öğeler dışında yerel ürünleri ve doğal malzemeleri kullanmaya gayret ediyoruz. İnsanın dokunabildiği, erişebildiği malzemelerin doğal olması, onun dışında tasarımlarımızın yapıldığı yerel kültüre uyumlu, onu takip eden zamana uygun olması yani zamanın getirdiği çağdaş talepleri cevaplıyor olması bizim genel geçer tasarım kriterlerimiz arasında yer alıyor.

MIMARI TASARIM, SÜRDÜREBILIR VE EKOLOJIK BOYUTUNU DOĞASINDA BARINDIRMASI GEREKIYOR. Geçmişte yapılan yapılara baktığımızda, yapıların gayrimenkul gibi bir yatırım aracı olmadığı dönemlerde yapılan şeyin insanlara nasıl faydalı olacağı ve uzun süre işleyebileceği çok tartışılmış, o yüzden arkeoloji kazılarına gittiğinizde o sistemlerin ne kadar ciddiyetle ele alındığını görüp hayran oluyorsunuz. Yakın bir örnek

vereyim; İstanbul’un su kasırları üzerine ufak bir brif aldık, Bizans döneminde İstanbul’un özellikle Kuzey Batısı’ndaki su kaynaklarından suyun nasıl merkeze getirildiğini inceledik, çok etkileyiciydi. Kenti ele aldığımızda müthiş bir yapılaşmaya doğru gidiş var ve ben bunu yadırgıyorum; çünkü biz göçebe kültüründen geliyoruz fakat nasıl olduysa bir anda bu beton binaları çok sevdik, böyle bir kültürden gelip neden bu kadar beton kokan şehirlerimiz oluyor onu bilemiyorum. Mimari tasarımlarda sürdürebilir olmak için çok çaba sarf etmeye gerek yok. Bunu tasarımcılar çok rahat başarabilirler ki ben günümüzde son 10 yıla baktığımda Türkiye’de bu konuda duyarlığın çok artığını görüyorum; ama bunun mimarların tekelinde olan bir şey olduğunu düşünmüyorum çünkü sürdürebilirlik ve ekoloji bir işçinin de, bir bakkalın da, kısaca hepimizin sorunu ve aynı zamanda çözümü…

POZITIF YÖNDE VE KENTE KATMA DEĞER YARATAN DÖNÜŞME ÇABALARINI DESTEKLIYORUZ. Mevcut yapıları yıkarak yerine yeni binaları yaptığımızda kentsel dönüşüm olarak tanımlıyoruz. Belki medyanın tabiri budur ama, onun adı çok belli, kentsel yenileme’dir. İstanbul dışındaki büyük kentlerde, özellikle Kayseri, Bursa, İzmir, Ankara gibi kentin merkezinde kalmış çok eski çöküntü alanlar var ve orada belediyelerin başladığı dönüşüm çabalarını görüyoruz. Fakat, genellikle doğru takım oluşturamadıklarından ya da ortak değer üretmekten uzak kaldıkları için bir yere gelip takılıyor ve günün sonunda herkese hitap etmeyen projeler de genele hitap etmediği için kabul görmüyor. Pozitif yönde ve kente katma değer yaratan dönüşme çabalarını destekliyoruz. Bunun, ortak bir vizyon çerçevesinde tüm kesimlerin de katılımıyla yapılan uygulamalarda görebiliyoruz.

PIYASADA HIZLI TEDARIK EDILEBILEN VE EKONOMIK OLAN MALZEMELER TERCIH EDILIYOR. Türkiye’de hızlı üretimi çok seviyoruz, malzeme seçimleri ve malzeme tedarik zinciri kurgusu da buna yönelik oluyor. Malzemeler ne kadar iyi olsa da bunların kabulü çok kolay olmuyor, piyasada hızlı tedarik edilebilen ve ekonomik olan malzemeler tercih ediliyor. Bu malzemeler, çevreye duyarlı malzemeler ile aynı ekonomik maliyet seviyelerine geleceğini düşünüyorum. O zaman kullanımı çok daha kolay olacak ve artacaktır.m

“

KENT VE PEYZAJ, TASARIMIN ANA KURGUSU ÇERÇEVESINI OLUŞTURAN ÖNEMLI KRITERLERIN ARASINDA YER ALIYOR.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

MİMARİDE PROJE SÜRECİNİ YÖNETMEK ÇOK ÖNEMLİ İşin özü şu; önemli olan ben güzel bir proje tasarladım, gerçekleştirdim demek değil, ben en kullanışlı ve en doğru proje sürecini yönettim diyebilmek. Ancak bunun zor taraflarından bir tanesi günümüzde sertifikasyon sistemlerinin birer pazarlama aracı olarak kullanılıyor olması.

OĞUZ BAYAZIT

OĞUZ BAYAZIT MİMARLIK

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

KULLANIM SUYU ve ISITMA SİSTEMLERİ İÇİN KOMPOZİT BORULAR

■ 20’lik çapa kadar kolaylıkla el ile bükülebilir ■ Minimum fitting ile montaj ■ 3 presleme konturuna (T-TH-B) sahip akıllı fittingler

TEKNOLOJI, DÜNYAYI■ %100 KORUMA, GERI DÖNÜŞÜLEBILIRLIK, oksijen geçirmezliği ■ Sürekli işletim sıcaklığı 95°C’de azami1980’DEN 10 bar işletim basıncı SOSYOLOJI, TOPLUM PSIKOLOJISI, ÖZELLIKLE SONRA DOĞAN GENÇLIĞIN DÜNYAYA FARKLI BAKIŞ AÇILARI GIBI UNSURLAR BIR SÜRÜ FARKLI KRITER GETIRDI. DOLAYISIYLA TASARIMDAKI SÜREÇ YÖNETIMI DE DEĞIŞTI.

Mimarlık aslında ilk uygulandığı zamanlardan beri bir süreçti, yalnızca bu süreçteki başlıkların sayısı fazla değildi. Dolayısıyla tasarımı yapan kişi ya da kişiler bunları daha kolay idare edebiliyorlardı. Özellikle son on yılda bunun içine giren başlıkların sayısı çok arttı ve artık bu işin mimarlık süreci, mimarın eğitiminden ve görgüsünden daha ileriye gitti diyebilirim. Teknoloji, dünyayı koruma, geri dönüşülebilirlik, sosyoloji, toplum psikolojisi, özellikle 1980’den sonra doğan gençliğin dünyaya farklı bakış açıları gibi unsurlar bir sürü farklı kriter getirdi. Dolayısıyla tasarımdaki süreç yönetimi de değişti. İşin özü şu; önemli olan ben güzel bir proje tasarladım, gerçekleştirdim demek değil, ben en kullanışlı ve en doğru proje sürecini yönettim diyebilmek. Ancak bunun zor taraflarından bir tanesi günümüzde sertifikasyon sistemlerinin birer pazarlama aracı olarak kullanılıyor olması. Aslında bir projenin sonucuna ulaşırken, siz kullanıcıya, bölgeye, ülkeye, projenin beşinci, onuncu, yirminci yılına uygun bir tasarım süreci içinde olmalısınız. Bu da şu demektir; siz yapı fiziği, mekanik, elektrik vs. ile ilgili başlıkları da aslında birlikte düşünüyorsunuz... Bu tasarım sürecinin iki tane dezavantajı var; birincisi süre, ikincisi uzmanların sayısı arttığı zaman, tasarım sürecinin çalışma maaliyetinin de bir parça artıyor olması. Öncelikle bir binayı baştan tasarladığınızda ilk yapmanız gereken arsa işveren için uygun mudur? Daha sonra bu arsanın artıları ile eksilerini değerlendirip; yirmi-otuz yıl burayı işletebilecek şekilde binanın operasyonel taraflarını öngörüp bir fizibilite raporu çıkartmak gerekir.

SİMÜLASYON PROGRAMLARI İLE VERİMLİ YAPILAR Yapı fiziği konusu geniş bir konu, bunun içinde enerji, görsel konfor dediğimiz aydınlatma, iklim ve işitsel konfor dediğimiz akustik konfor var.

Bu odayı örnek alırsak; size burada taze hava vermemiz, ses izolasyonu ve doğru bir aydınlatma sağlamamız lazım ki bunlar odanın içine seçilen mobilya ve halının renginden daha önemli unsurlar. Bu değerleri sağlayan, çevreye dost, doğru ve geri dönüştürülebilir malzemeler kullanarak bu mekanı oluşturabilmek aslında bu işin toplamı. Bunda da hangi malzemeyi seçeceğiz, hangi bütçe içinde kalacağız ve kullanılan malzemenin performansı nasıl? konusu aslında genel olarak bina simülasyonu dediğimiz programlarla bulunuyor. Bu işi hakkını vererek yapabilmek için sistemin içindeki bütün oyuncuların; mimarların, enerji simülasyonu yapanların, makina, elektrik ve aydınlatma Dereboyu Cad. No:78 Kat:1 34347 Ortaköy-Beşiktaş/İstanbul Telefon: 0212 327 17 00 - Faks: 0212 327 17 90 www.frankische.com mühendislerinin, peyzaj mimarlarının aynı derecede o algıya ve hesap yöntemlerine hakim olması lazım. Bu ekiplerin içlerinde hep bir lider var; kimi zaman LEED danışmanı, kimi zaman projenin sahibi, kimi zaman mimar ama bu liderlerin kendi vizyonları ya da o konudaki kendi simülasyon yapma yetenekleri veya simülasyonu yaptırma hedefleri, limitleri, o projenin gerçekten ne kadar o noktaya yaklaşabilir olduğunu gösteriyor.

SÜRECIN LIDERI, BANA GÖRE HIÇ BIR ZAMAN SATIŞ, SONUÇ YA DA SERTIFIKA HEDEFLI OLMAMALI. Biz bir işi bütçelendirirken; yenilenebilir enerji kaynaklarına ne kadar yatırım yapmalı ve bunun geri dönüşümü ne kadar olacak gibi verilerin mekanik sistem simülasyonunu yapıp, bunun A,B,C,D yatırımlarına göre hem parasal geri dönüşünü hem de çevreye ne kadar zarar verdiğini gösteren simülasyonlarını da çıkarıyoruz. Biz, kendi uzmanlığımız içinde kalanları kendi bünyemizde, diğerlerini üniversitelerden destek alarak tamamlıyoruz. Burada altını çizmek istediğim bir nokta var; bu sürecin lideri, bana göre hiç bir zaman satış, sonuç ya da sertifika hedefli olmamalı.m

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

“

MİMARİ TASARIMDAKİ SÜREÇ YÖNETİMİ DEĞİŞTİ

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

SERTİFİKALARIN AVANTAJLARI İŞVEREN İÇİN TEŞVİK EDİCİ Sertifika en azından yapacaklarınızı listelendiriyor, önünüze bir plan koyuyor; ama işin amacının kesinlikle sertifika olmaması lazım, yapıya nitelik, aynı zamanda size de bir ekonomi kazandırmalı. Sertifikanın avantajlarının olması işveren için kesinlikle teşvik edici bir şey, hatta bence zorunlu da olmalı.

SABRİ PAŞAYİĞİT

SPDO

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

BIR YAPININ SÜRDÜRÜLEBILIR OLMASINA, KENDI ENERJISINI TAMAMEN KENDISININ ÜRETEBILMESINE, ATIKLARLA ILGILI KONTROLLÜ OLMASINA, ÇEVREYE ZARAR VERMEMESINE PROJELERIMIZDE ÇOK DIKKAT EDIYORUZ.

Bir projeye başladığınız zaman insan ölçeğinde olmasına çok dikkat etmelisiniz, projeyi ne kadar güzel tasarlarsanız tasarlayın, detaylar çok önemli. Bu noktada benim bakış açım çok net, mimari bir bütün; başlangıçtaki tasarım ve vaziyet planlama kararlarlarını yerinde yapmak çok önemli. Anadolu’da yaptığınız bir yer ile Batıda yaptığınız bir yer çok farklı karakterlerde, felsefede olmalı. Ancak; kararlar verildikten sonra iş bırakılmamalı çünkü işin başlangıç süreci yüzde yirmidir, ondan sonra ise asıl süreç başlıyor ve işi oluşturmak, yapabilmek çok önemli. Bir yapının sürdürülebilir olmasına, kendi enerjisini tamamen kendisinin üretebilmesine, atıklarla ilgili kontrollü olmasına, çevreye zarar vermemesine projelerimizde çok dikkat ediyoruz. Bu konuda ülkemiz gelişen bir ülke, tabi Avrupa’daki standartları yakalamamız henüz mümkün değil, orada bilinç oldukça ileri düzeyde, şehirleri hatta kasabaları dahi kendi enerjisinin yüzde yüz kırkını üretebiliyor, atıklarını çok güzel kontrol edebiliyor. Bunlar kültürle de gelişen olgular ve bizde de ciddi manada gelişmeler, çalışmalar var diyebilirim ama maalesef bizim ülkemizde bizi tıkayan çok engel var. Mimarinin sürdürülebilirliğini önce mimari tasarımında belirlemelisiniz. Oysa küp bir bina yapıyorsunuz, sonra bunu camla giydiriyorsunuz ve binayı sürdürülebilir yapmak için de sistemleriyle, atıklarıyla ilgili önemler alıyorsunuz... Binanın esas sürdürülebilir ve ekolojik olabilmesi için insanların da içeride bunu hissetmesi lazım. Biz yaptığımız konut tarzı büyük akslı yapılarda buna çok önem veriyoruz; ama dünyayla kendi ülkemizi karşılaştrdığımız zaman çok gerideyiz. Geri olmamızın sebebi kanunların çok net olarak çıkmaması, işverenlerin konuyla ilgili bilinçlerinin tam oluşmaması...

ÜLKEMIZDE BINA YAPIM YÖNTEMLERI ARTIK DAHA INSANCIL

Yapıda kullanılacak malzemeler de çok önemli; plastik esaslı, hava almayan malzemeler, sentetik boyalar yavaş yavaş piyasadan çekiliyor ama hala kullanılıyor. Bunlar şuanda fark etmemize rağmen ileride büyük sağlık sorunlarına davetiye çıkaran, yangın esaslı malzemeler. Dolayısıyla bunlar bizim tasarımda kesinlikle aldığımız tasarruflar. Otel ve nitelikli yapılarda yangın danışmanlarıyla çalışıyoruz, yangına dayanıklı malzemeler çok önemli, çünkü yangına dayanıklı malzemeler doğayla barışık malzemeler oluyor. Ben ülkemizde bina yapım yöntemlerinin artık daha insancıl olduğuna inanıyorum, bahsedildiği gibi büyük problemlerin olduğunu düşünmüyorum; ama bu konuda bilinçlenmek de çok önemli... Bizim ülkemizde her geçen gün gelişmekte olan makinelerle çok büyük bir iş birliği var, müteahhitler çok hızlı üretim yapabiliyorlar, tabiki hatalar var ama genel olarak çok kötü durumda değiliz bence. Çevre odaklı bina yapım yöntemleri kanun olarak da çok net, birtakım hadiseler yaşandıktan sonra bu önlemlerin alınmış olması kötü ama şuanda bina yapım yöntemlerinde bence iyi bir noktadayız.

SERTIFIKANIN AVANTAJLARININ OLMASI IŞVEREN IÇIN TEŞVIK EDICI Sertifika en azından yapacaklarınızı listelendiriyor, önünüze bir plan koyuyor; ama işin amacının kesinlikle sertifika olmaması lazım, yapıya nitelik, aynı zamanda size de bir ekonomi kazandırmalı. Sertifikanın avantajlarının olması işveren için kesinlikle teşvik edici bir şey, hatta bence zorunlu da olmalı. Malzeme alımlarında ise biz bilinçliyiz ama işverenler gün sonunda maaliyete bakıyorlar, bunun olmaması, çevreye zarar veren bir malzemenin zaten üretilmemesi lazım. Toplum olarak bilinçlenilmeli, aynı zamanda idarecilerin bu konuyu ciddi bir şekilde teşvik etmesi , belirli bir zorunluluğun olması lazım, böylelikle iyi bir noktaya gelinebilir, bundan dolayı ben sertifikanın artık zorunlu olması gerektiğini düşünenlerdenim.m

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

“

ÜLKEMİZDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KONUSUNDA GELİŞMELER YAŞANIYOR FAKAT HALA ÖNÜMÜZDE ENGELLER DE VAR.

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

İNSAN KİBRİYLE HER YERE HER BİNAYI YAPABİLECEĞİNE İNANMIŞTIR Çevreleri ve kültürel bağlamlarından tecrit edilmiş binalar yapmaya girişmemeliyiz. Bu durum modern akımın kusurlarından biridir ve daha sonradan uluslararası bir stil olmuştur. Bunun nedeni insanlık kibrinin bizi her yere her binayı yapabileceğimize inandırmasıdır.

STEFAN BEHNISCH

BEHNISCH ARCHITEKTEN

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16 2014

SÜRDÜRÜLEBILIR YAPILI ÇEVRE HAREKETINİN KONUT SEKTÖRÜNDE ORTAYA ÇIKTIĞI SÖYLENEBILIR. 60’LI YILLARDA HIPPILERIN KALIFORNIYA GIBI YERLERDE, DOĞAL ÇEVREMIZE DAHA AZ MÜDAHALE EDEN YAPILAR INŞA ETMELERINE DAYANIR. BU EKOL SESSIZ BIR ŞEKILDE SÜRMEYE DEVAM ETMIŞ, ÇEVRE SORUNLARININ FARKINDALIĞI ULUSLARARASI BIR HAREKET HALINI ALDIKTAN SONRA DA BÜYÜMÜŞTÜR.

“

BUGÜN YÜKSEK BIR YAŞAM KALITESINI MUHAFAZA EDERKEN DAHA SÜRDÜRÜLEBILIR BIR YAPILI ÇEVRE YARATMAK IÇIN TEKNIK IMKANLARA SAHIBIZ.

her binayı yapabileceğimize inandırmasıdır. Binanın gezegenin her yerinde aynı görünmesi gerektiğini düşündük. Çoğu zaman binanın çevresel ve kültürel koşullarını göze almadık. Bunun sonucunda ise mimari eksiklerini enerjiyi haddinden fazla kullanıp kapatarak telafi eden binalar yapar olduk.

İnsanlık tarihi birkaç yüzyıldır insanlığın Dünya’nın doğal kaynakları ile uyumlu halde olmadığını göstermekte. İnsanlığın sebep olduğu ilk büyük facia ise Akdeniz çevresindeki ormanların geniş tarlalar açma ve yakacak odun toplama amacıyla kesilmesiydi. Şu an yapılı çevreyi daha sürdürülebilir kılarak elde etmeye çalıştığımız şey ise en basit şekliyle seksen yıl öncesine, çevremizin hala sürdürülebilir olduğu zamana geri dönmek. Bugün yüksek bir yaşam kalitesini muhafaza ederken daha sürdürülebilir bir yapılı çevre yaratmak için teknik imkanlara sahibiz. Lakin daha fazla sürdürülebilir olmak için konforu yeniden tanımlamamız gerekmekte. Konfor kışın ve yazın aynı kapalı mekan iklimini deneyimlemek ise, yazın soğukluk kışın sıcaklık bir imtiyaz olarak görülmeye devam ettiği sürece amaçlarımıza ulaşamayacağız. Orta Avrupa’da sürdürülebilirlik çoğunlukla nicel açıları ile tanımlanmaktadır. Metrekare için kilovat-saatlerden bahsedip yıllık ne kadar enerji kullandığımızı sormaktayız. Bu sürdürülebilir yapı çevresinin asıl anlamına denk düşmemektedir. Aynı zamanda sürdürülebilirliğin niteleyici açılarını da dikkate almalıyız. Binanın yapılmaya değer olup olmadığını düşünmeliyiz. Binanın kullanıcı deneyimini, binanın sağlığını, binanın kültürel, coğrafi, meteorolojik, iklimsel ve topografik bağlamlarını dikkate almalıyız. Yani kısaca binanın usulen söylendiği haliyle Genius Loci’sini (yerin kendine özgü atmosferi) hesaba katmalıyız. Çevreleri ve kültürel bağlamlarından tecrit edilmiş binalar yapmaya girişmemeliyiz. Bu durum modern akımın kusurlarından biridir ve daha sonradan uluslararası bir stil olmuştur. Bunun nedeni insanlık kibrinin bizi her yere

ŞIMDILERDE NEREDEYSE HER IKLIMDE ARTI ENERJI EVLER ÜRETEBILMEKTEYIZ. ENERJIYI SADECE ASGARI DÜZEYDE KULLANAN ÇOK RAHAT EVLER YAPABILIYORUZ. Sürdürülebilir yapılı çevre hareketi konut sektöründe ortaya çıktığı söylenebilir. 60’lı yıllarda hippilerin Kaliforniya gibi yerlerde, doğal çevremize daha az müdahale eden yapılar inşa etmelerine dayanır. Bunun bir dolu örneği bulunmaktadır. Bu ekol sessiz bir şekilde sürmeye devam etmiş, çevre sorunlarının farkındalığı uluslararası bir hareket halini aldıktan sonra da büyümüştür. Şimdilerde neredeyse her iklimde artı enerji evler üretebilmekteyiz. Enerjiyi sadece asgari düzeyde kullanan çok rahat evler yapabiliyoruz. İnşaat sektöründe bina materyalinde girişik enerjiyi dikkate alıp sıfır enerjili binaları -yalnızca kullandıkları enerjiyi değil aynı zamanda yapımlarında kullanılan enerjiyi de telafi eden evler- teşvik edecek kadar eğitimliyiz. Ancak ticari binalarda iş biraz değişmekte. Genel olarak az enerji kullanan kamu ve ticari binalar yapabilmekteyiz. Sorun bu bina tiplerinin, mesela idare binaları gibi, çok miktarda “priz yükü” barındırması. Bu binalarda çok miktarda bilgisayar ve yazıcı bulunmakta, mutfakları ve restoranlarında kahve makinaları barındırmakta ve aşırı miktarda elektrikli aydınlatma kullanmaktalar. Fotovoltaik levhalar ve LED aydınlatma sistemleri gibi teknik stratejiler bu binaları biraz daha enerji tasarruflu kılmamıza yardım etmekte. Ancak her şeye rağmen

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

bu binaları kontrol etmek oldukça güç. En büyük sorunlardan biri kişinin çalışma alanındaki davranışının evindeki tutumundan farklı olması. Çalışanlar bu binalarda harcanan enerjiyi ödemedikleri için boşa harcanan enerjiden sorumlu tutulmuyorlar. Bu yüzden kullanıcı davranışı büyük ölçekli binalarda verimli enerji planlamasını güçleştiriyor. Bazen otomatik bina kontrol sistemleri gerekli oluyor, bu da binayı iyice karmaşık hale sokuyor. Diğer yandan ise neredeyse her zaman az da olsa enerji tasarrufu sağlayabilmekteyiz. Öncelikle, bu tür binalar genelde enerjiyi boşa harcadığı için enerji maliyetini %70’lere kadar düşürmek o kadar da zor ya da karmaşık değil. Ancak geriye kalan %30’u kısmak çok zor, pahalı, hatta kullanıcı tutumu değişmediği müddetçe neredeyse imkansız. Günümüzde büyük ölçekli kamu ve ticaret binalarını yeniden düşünmek daha sürdürülebilir bir çevre yaratmak konusunda odak noktalarından biridir.

SÜRDÜRÜLEBILIR IŞ YERLERINI TASARLARKEN BAŞARILI OLMAMIZIN YOLU ENTEGRE BIR TASARIM SÜRECINDEN GEÇMEKTEDIR. Eğer yalnızca inşanın matematiğine sırtınızı yaslarsanız müşteriyi sürdürülebilir yapılara ikna etmek zor. Mimar yatırımcıyı sürdürülebilirliğin bütüncül çıkarları konusunda eğitmek üzerine uğraşmalı. Bu tür sürdürülebilir iş yerlerini tasarlarken başarılı olmamızın yolu entegre bir tasarım sürecinden geçmektedir. Deneyimlerimiz bize sürdürülebilir binaların gitgide daha az yapı ürünü içerdiğini göstermekte. Birçok sürdürülebilir bina artık asma tavan kullanımı yerine bina kütlesini açığa vurmayı tercih ediyor. Daha az ek katman ve örtüleme kullanıyor, daha az sağlıksız materyal kullanımı yoluna gidiyor. Bu da geride kalan birimlerin ya da sanayi ürünlerinin gitgide daha kompleks bir hal alması sonucunu ortaya koyuyor.

EĞER YALNIZCA INŞANIN MATEMATIĞINE SIRTINIZI YASLARSANIZ MÜŞTERIYI SÜRDÜRÜLEBILIR YAPILARA IKNA ETMEK ZOR. MIMAR YATIRIMCIYI SÜRDÜRÜLEBILIRLIĞIN BÜTÜNCÜL ÇIKARLARI KONUSUNDA EĞITMEK ÜZERINE UĞRAŞMALI.

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Mesela beton, artık sadece bir yüke dayanım sistemi değil. Soğutma ve ısıtma tüpleri ve elektrik artık beton levhaların içine yerleştiriliyor. Cephe artık yalnızca dışarıya termal bir set çekmek ile kalmıyor, gün ışığı alımını iyileştirip doğal havalandırma sağlıyor. Bazı durumlarda iklimlendirme, ısıtma ve soğutma sistemleri, verimli vantilatör birimleri ve ısı değiştiriciler de bu cephe sisteminin içine yerleştirilebiliyor. Bu durumlarda bütün havalandırma sisteminde yetki dağıtımı yoluna gidiliyor, bu da bir kattan diğerine tavan yüksekliğinde alan kazanımı sağlıyor. Bir binanın gri ya da gömülü enerjisi dikkate alındığında binanın yapımında ne kadar az materyal kullanılırsa o kadar sürdürülebilir olmaktadır.

SERTIFIKALAR SÜRDÜRÜLEBILIR BIR BINA TEMINATI VERMEMEKTE. ANCAK ONLARIN DA KENDI YARARLARI OLDUĞUNU SÖYLEMEK GEREKIR. Son on beş yıldır birkaç farklı sertifika sistemi ortaya çıktı. Başlarda bunların yüksek düzeyde yararını görüyorduk; çünkü sürdürülebilirliğe bir anlam katıyorlardı. İnsanlar birdenbire binalarının sürdürülebilir olduğunu gösterebilme imkanına sahip oldular. Enerji rakamlarını yayınlamak oldukça sıkıcıyken bunun aksine bir LEED Platin Sertifikası ya da DNGB Altın Sertifikası kazanmanın sembolik bir ağırlığı var, müşterinizin daha sürdürülebilir bir bina için para harcamaya niyetli olduğunu göstermekte. Hepimiz bu sertifikaların mükemmel olmadığını biliyoruz. Birçok insanın bu sertifikaları yapılacak işler listesine eklediğini ve mutlak minimum değeri elde etmek için ne gerekiyorsa yaptıklarının farkındayız. Bu sertifikalar sürdürülebilir bir bina teminatı vermemekte. Ancak onların da kendi yararları olduğunu söylemek gerekir.

BETON BIR BINANIN ÜST YAPISINI SÖKMEK VE AYNI YAPIYI AYNI YERE YENIDEN INŞA ETMEK SORUMSUZCA OLUR. Beton binalarda gri enerjinin %60’ı ve kapitalin %25’i taşıyıcı sisteme gömülüdür. Beton bir binanın üst yapısını sökmek ve aynı yapıyı aynı yere yeniden inşa etmek sorumsuzca olur. Enerji yenilikleri düşündüğümüz binaların büyük bir çoğunluğu son yüzyılın ikinci yarısında yapılmış binalar. Bu binalar da genel olarak farklı bileşenlere ayrılabilmektedir. Taşıyıcı sistemi cepheden, elektrik sistemini mekanik sistemlerden ayırabiliriz. Bunlar bütünleşik sistemler olmadığı için bağımsız yenilenmeleri de mümkündür. Tarihi yapıları nasıl ele almamız gerektiği sorusu bana hep soruluyor. Benim kanaatim bu yapıları oldukları

gibi bırakmamız gerektiği yönünde. Bu binalar var olan binaların içinde %1 ya da %2’den daha fazla yer teşkil etmiyorlar, neden bu binaları dikkate alalım? Neden ıslah edilmeye ihtiyaç duyan ve daha kolayca iyileştirilebilecek diğer, çok daha genç binaları odağımıza almayalım? 70’lerde, 80’lerde ve 90’larda yapılmış birçok bina tamamen mekanik donanımlı. Bu binalarda dıştan gelen enerji olmadan sağ kalmanız mümkün değil, bu binaları geliştirmek için uğraşmalıyız. Bu binaları iyileştirdikten sonra kendi tarihi binalarımız ile ne yapacağımızı belki düşünebiliriz. O zamana kadar tarihi yapıların inşaat sektörünün enerji tüketiminde önemli bir yer kaplamadığını eminim anlayacağız. Sürdürülebilirliğin çeşitli faktörleri var. Enerji tüketimi bunlardan bir tanesi. Altyapı ve doğal kaynakları nasıl itina ile kullanacağımız konusu ise bir başka faktör. Su önemli bir doğal kaynak. Bu gezegenin bazı yerlerinde su çok kıymetli bazı bölgelerinde ise o kadar değil. Kültür, iklim ve coğrafi konum bir bölgenin su ile nasıl ilgilenmesi gerektiğine rehberlik etmekte. Suyu israf etmemeliyiz. Yağmur suyunu toplayıp sulama ve binanın gri su kullanımı için ayırmalıyız. Günümüzde pis suyu membranlar ile tüketilebilecek bir hale getiren filtreleme sistemlerimiz var. İdeal olarak alan üzerindeki suyu filtrelemeli ve olabildiği kadar çok tekrar kullanmalıyız. Su toplama ve tekrar kullanımı suyun az ve kirli olduğu bölgelerde giderek daha çok önem kazanmakta. Bu bölgelerde suyu olabildiğince geri kazanmak için sofistike su filtreleme sistemleri kullanımını önerebiliriz.m

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

“

LEED Platin sertifikasına sahip iki proje tamamladık ve deneyimimiz bize bu binaların daha verimli ve sürdürülebilir olduğunu gösterdi. En önemlisi, binanın kullanıcıları sürdürülebilir sertifikalı bir binada olduklarının farkına varıp tutumlarını daha sürdürülebilir bir çalışma şekline uyumlu olacak şekilde değiştirdiler. Ciddi ve dikkatli bir değerlendirme, sertifikasyon sürecinin birçok şey başardığını ortaya koyuyor. Eksikleri ise esnek olmayışları ve bu yolla olması gerektiği türde yenilikleri teşvik etmiyor olmaları. Size bir kontrol listesi veriyor ve bazı insanlar yalnızca bu listeyi doldurmaya çalışıyorlar. Daha yenilikçi bir bina ile daha yüksek bir derecelendirme elde edemiyorsunuz. Elbette yenilik nihai hedef olmak zorunda değil, ancak günümüzde araştırma ve dikkatli bir tasarım ile mimarlar enerji verimliliği sağlayabilen yenilikçi tasarım çözümleri üretebiliyor olmalı.

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

SERTİFİKA İÇİN PUAN TOPLAMAK İYİ TASARIMIN ÖNÜNE GEÇMEMELİ Günümüzde, sürdürülebilirlik bir şema oldu; sertifikanız için toplamanız gereken puanları sıralayan bir not kartına dönüştü; ama bu iyi tasarımın önüne geçmemeli.

YAMA KARIM

STUDIO LIBESKIND

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

SÜRDÜRÜLEBILIR MIMARI, PLANLANMIŞ SÜRDÜRÜLEBILIR ŞEHIRLER, BÜTÜN BUNLAR BIRBIRIYLE BAĞLANTILI. SADECE DAHA GÜZEL GÖRÜNEN BIR ÇEVRE DEĞIL, DAHA SAĞLIKLI BIR ÇEVRE YARATMAYA ÇALIŞMALIYIZ.

“

SÜRDÜRÜLEBILIR MIMARI, ÇOK ESKIDEN BERI UYGULANAN AKILLI TASARIM YÖNTEMLERIYLE BAŞLIYOR Sürdürülebilirliğin trend olmayan kısımlarından bahsetmek daha doğru bence. Birinci kısım binanın sürdürülebilirliğini sağlayabilmek ki bu sadece kullandığınız malzemelerle ve teknolojilerle sağlanabilecek birşey değil. Sürdürülebilir mimari, çok eskiden beri uygulanan akıllı tasarım yöntemleriyle başlıyor. Bu, binayı, gün ışığını nasıl kullandığınızla ve doğal etkenlerden yararlanıp yararlanmadığınızla ilgili. Rüzgar yönünü havalandırma ve temiz hava için kullanıyor musunuz? Gün ışığını topluyor ve bunu en verimli nasıl kullanacağınızı tasarlıyor musunuz? Bütün bunları yaparken nasıl materyaller kullanıyorsunuz? Bunlar trend olan şeyler değil, sadece akıllı tasarım çözümleri, insanların her zaman yararlandığı pratikler, tarihi binalarda da bunlara rastlayabilirsiniz ve bu binalar sürdürülebilirliğin yapıtaşları.

SERTİFİKA İÇİN PUAN TOPLAMAK İYİ TASARIMIN ÖNÜNE GEÇMEMELİ Ancak günümüzde, sürdürülebilirlik bir şema oldu; sertifikanız için toplamanız gereken puanları sıralayan bir not kartına dönüştü; ama bu iyi tasarımın önüne geçmemeli. Düşünceli tasarım bundan da önemli çünkü fazladan uygulama gerektirmeden zaten en başında bulunması gereken basit tasarım parametrelerinin uygulanmasından oluşuyor. İkinci kısım ise iyi tasarım. İyi tasarım sürdürülebilir mimari, sürdürülebilir mimari ise iyi tasarımdır. Bununla demek istediğim; yapılar, insanların anlayabildiği bir şekilde yaratıldıkları zaman kentin ve toplumun gerçekliğiyle bütünleşiyor, böyle olunca da insanlar oranın bozulmasını, yok olmasını istemiyor. Bu, tamamen farklı bir biçimi sürdürülebilirliğin... İnsanların sevdiği için korumaya çalıştığı binalar,

herhangi bir mekanik sistemden daha iyi korunan sürdürülebilir binalar demek.

SADECE BINALARIN TASARIMI DA DEĞIL, SOKAKLARIN VE PARKLARIN DA TASARIMI. HEPSI IÇIN DOĞRU DENGEYI BULMAK GEREKIYOR. Biz, sürdürülebilir mimarinin bir denge işi olduğunu söylemek istiyoruz; bu performanslardan ve adımlardan oluşan bir şema değil. Günümüz teknolojisinin, mekanik sistemlerin, materyallerin, iyi tasarım sistemlerinin ve tasarımın dengesinde duran bir konsept. Sadece binaların tasarımı da değil, sokakların ve parkların da tasarımı. Hepsi için doğru dengeyi bulmak gerekiyor. Sürdürülebilir mimari, planlanmış sürdürülebilir şehirler, bütün bunlar birbiriyle bağlantılı. Sadece daha güzel görünen bir çevre değil, daha sağlıklı bir çevre yaratmaya çalışmalıyız. Bu konuda da genel anlamda gelişimimiz, sorunlara karşı farkındalığımız ve yeniliklere açık oluşumuz önem kazanıyor; daha iyi performans sergileyen, daha enerji tasarruflu malzemeler üretmemiz gibi...

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

SÜR

MİMARİ LİR

RÜLEBİ DÜ

Mimar Yorumları

BÖLGEDE VAROLAN MALZEMELERE DIKKAT ETMENIN ÖNEMLI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM. O EKONOMIK BÖLGEDE YA DA KÜLTÜREL BÖLGEDE NASIL YETENEKLER BULUNABILIYOR? BAŞKA BIR BÖLGEDE KULLANILABILIR OLAN BIR ÜRÜN IHRAÇ ETMEK YERINE BU PAZARLARDAN YARARLANMAK GEREKMEZ MI?

KÜLTÜRÜ DEĞIŞTIRMEK IÇIN DE ZORLU BIR YATIRIM SÜRECI GEREKIYOR; ÖĞRENMEK, TEKRAR ÖĞRETMEK VE YENIDEN PROGRAMLAMAK GIBI... Bazı teknolojilerde ve materyallerde sürdürülebilirlik uluslararası bir problem olabiliyor, ama herhangi bir binayı ya da teknolojiyi, materyali birbiriyle değiştirmek mümkün değil; bunlar kesinlikle uluslararası problemler değil. Almanya’da tamamıyla sürdürülebilir olan bir sistem Birleşik Arab Emirlikleri’nde sürdürülebilir olmayabilir, İsviçre’de yapılacak bir binada kullanılacak betonla, başka bir ülkede kullanılacak betonun aynı olmasını da bekleyemezsiniz. Ya da batı yarım kürede cam ve çelikten yaptığınız bina, doğu yarım küredekinden daha mı iyi olur? Aynı sistemleri mi kullanırdınız? Bu yüzden, bölgede varolan malzemelere dikkat etmenin önemli olduğunu düşünüyorum. O ekonomik bölgede ya da kültürel bölgede nasıl yetenekler bulunabiliyor? Başka bir bölgede kullanılabilir olan bir ürün ihraç etmek yerine bu pazarlardan yararlanmak gerekmez mi?

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Bu sadece işin bir bakış açısı. Diğeri ise, bütün dünyada, aynı sektörde, teknolojinin aynı şekilde gelişmesini bekleyemezsiniz. Bu yüzden mekanik gelişmede materyallerin araştırılması ve teknolojik gelişmeler sağlanması, hatta inşaat teknikleri geliştirilmesi gerekir. Küçük bölgelerde ve laboratuvarlarda çok daha kolay olur; ama bütün bunları sektörün tamamının kabul etmesinin bu kadar hızlı olacağını düşünmek pek gerçekçi değil. Bu yüzden bir çok üreticinin gelişmeye çalışmadığını görüyorsunuz, belki para kaybetmemek için ya da daha tasarruflu inşaat yapmak için, unutmamak gerekir ki onların bir işçi gücü var ve bu işçi gücü bazı işleri belirli şekillerde yapıyor ve uzun süredir yaptıkları için de kendi tekniklerinde çok daha başarılı oluyorlar. Ayrıca bu kültürü değiştirmek için de zorlu bir yatırım süreci gerekiyor; tekrar öğrenmek, tekrar öğretmek ve yeniden programlamak gibi... Birinci değiştirmeniz gereken; işinizi yapma şekliniz ve iş tecrübeniz, ikincisi ise bu iş tecrübenizi nasıl gerçekleştirdiğiniz. Özellikle de inşaat teknolojileri konusunda değiştirmeniz gerekenlerin bir kısmı, gelişmelerle inşaat arasındaki zaman farkı, diğeriyse yeniden programlamadaki problemler ki bazen teşvik edici programlar gerekiyor. Birçok ülkede bunlar bulunuyor ve yükün bir kısmını onlarla paylaşabiliyor, yeni teknikler, metodlar geliştirebiliyorsunuz. Devletler bu yeni disiplinleri yaymanızı teşvik etmek için size vergi avantajları bile verebiliyor.m

“

Örneğin; 60’larda yapılan binalarla günümüzde yapılan binaları karşılaştıramayız, o zaman teknoloji bu kadar gelişmemişti. Bu, eski binaların amaçlarının yanlış olduğu anlamına gelmiyor. Ama günümüzde biri neden sağlıksız, düşük performanslı, kötü sağlık koşulları doğurabilecek bir bina yapmak istesin ki? diye sorarsanız bunun cevabı çok açık ve bu tartışılacak bir konu bile değil, bu tamamen kötü inşaat bilgisi...

Ulaştırma Müzesi, Glasgow, Birleşik Krallık; Zaha Hadid Mimarlık

TİTANYUMLU ÇİNKO ÇATI VE CEPHE KAPLAMALARI lenme olanağı ile RHEINZINK, çatı ve cephe kaplamalarında ideal bir malzemedir. Mükemmel şekillendirme, kıvırma ve sistem teknikleri ile iddialı ve karmaşık yapı tiplerinde bile uygun çözümler sağlamaktadır. Tamamı sızdırmazlık garantisi sunan sistem alternatiflerine sahip olan RHEINZINK, 3 farklı yüzey alternatifi ile çinkonun benzersiz doğal

estetiğini sektörün kullanımına sunmaktadır: prePATINA bright rolled, prePATINA blue-grey ve prePATINA graphite-grey. Uzun kullanım ömrü, bakım gerektirmemesi, yanmaz - paslanmaz yapısı, ısıya dayanıklılığı, çevreye duyarlılığı ve estetik değerleri sebebiyle RHEINZINK-Titanyumlu Çinko, geleceğin malzemesi olarak nitelendirilmektedir.

RHEINZINK Türkiye İrtibat Bürosu · Bağdat Cad. No: 124 · 34726 Fenerbahçe – İstanbul · Türkiye Tel: +90 216 5506292 · Faks: +90 216 5506293 · info@rheinzink.com.tr

www.rheinzink.tr

RZ _ 4089-4C-TR

RHEINZINK çinko, bakır ve titanyumdan oluşan % 99,995 saflıkta bir çinko alaşımı olup bu konuda bir dünya markasıdır. Atmosferik koşullardan etkilenerek doğal yollarla değişime uğrayan yüzeyde oluşan patina tabakası, sadece ürünü korozyona karşı korumakla kalmayıp aynı zamanda kendini nesiller boyu temizleyen bir yüzey meydana getirir. Malzemenin kendi kendini iyileştirme özelliği, malzeme üzerinde oluşabilecek her türlü çiziğin kısa sürede kaybolmasını sağlamaktadır. Kaliteli görünümü ve birçok farklı iş-

2015’in

Doğa Dostu Malzemeleri

BARINMA İHTİYACINDAN TASARIMSAL MÜKEMMELLİĞE

AHŞAP

Tabiatta kendiliğinden yetişmesi sebebiyle yenilenebilir kabul edilen ahşap, yine de üretim sürecinin ciddi orman yönetimi politikaları ile kontrol altına alınması gerektiği gerçeğinden bağımsız değil.

Dinlemeye başladığınız ilk hikayelerin hepsi ormanda geçiyordu. Size anlatılan masallardan bahsediyoruz, evet. Bu sebeple ormandan bir parçaya yakın ya da o parçanın sağladığı güven dahilinde yaşama isteği çok enteresan bir istek değil. Barınma güdümüzü karşılama noktasında kullandığımız ilk materyallerden birinden söz ediyoruz sonuçta. İnsan ve ağaç türü arasında kurulan bağ o kadar eski ki, sanayileşme ve vahşi kapitalizm getirileriyle yüzleştiğimiz şu kısa sürenin öncesinde muhtemelen birbirimizi daha iyi algılıyorduk. Dünya nüfusu korkunç oranlarda. Keşke bu sayfayı okumaya başladığınız zamandan itibaren kaç bebeğin doğduğunu söyleyebilecek olsaydık size. Kaynaklar yetmiyor; bir canavar misali tüketim halindeyiz. Dokunulmamış orman kavramı neredeyse yok oldu yok olacak fakat küresel ısınmanın önüne geçmek için bir yandan da yenilenebilir kaynaklara yönelmemiz gerekiyor ki bu da bizi tekrar

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

AHŞABIN BİR YAPI MALZEMESİ OLARAK SUNDUĞU AVANTAJLARIN BAŞINDA, BASİT BAKIM VE ÖNLEMLERLE ORTAYA ÇIKABİLECEK DEZAVANTAJLARI ORTADAN KALDIRILABİLECEK OLMASI GELİYOR.

ahşap ve orman ürünleri kullanımına getiriyor. Peki dengeyi tekrar sağlamak için çok geç kalmış olabilir miyiz? Ahşabın tasarım açısından sunduğu esneklik hem bina tipi projeler hem de uygulama ve mobilya tasarımları için materyali hem estetik hem de yapısal açıdan uygun kılan değerlere sahip. Ahşabın hem müstakil hem de çok birimli konut projelerinde kullanıma müsait olması; okul, ofis ve sağlık merkezleri gibi kamusal alan projeleri için gereken dizayn rahatlığını mimarlara sunuyor olması; doğal dokusu ile rekreasyonal merkezler ve toplulukların bir araya gelmesi için oluşturulan meydanlarla yakaladığı uyum kendisini tasarım dünyası için vazgeçilmez olmasını sağlıyor. Üstelik sadece bitirme gereci olarak değil aynı zamanda temel altyapı malzemesi olarak işlem gören ahşap, iç ve dış mekan tasarımlarına doğallık ve sıcaklık katmanın ötesinde karşılanabilir maliyeti ve yapı yönetmeliğine uygunluğu ile güvenlik ihtiyaçlarını ve yüksek performans gerekliliklerini karşılıyor. Tabiatta kendiliğinden yetişmesi sebebiyle yenilenebilir kabul edilen ahşap, yine de üretim sürecinin ciddi orman yönetimi politikaları ile kontrol altına alınması gerektiği gerçeğinden bağımsız değil. Orman ve ağaç oranlarının düşüyor olmasının tüm

canlı türleri için tehlikeli sonuçları beraberinde getireceği farkındalığıyla birlikte kurgulanan ve ahşap kullanma gereksinimi de içine alan orman yönetim politikaları hem tekrar ağaçlandırma hem de baştan ağaçlandırma çalışmaları üzerinden ilerliyor. İnşaat ve mobilya sektörü ise bu noktada ahşap kullanımlarını sürdürülebilir sistemler aracılığıyla elde edilmiş ağaç/ ahşap tarlalarından sağladıklarını sertifikalarla belgeleyen tedarikçilerle çalışmak için teşvik ediliyor. Sürdürülebilir orman yönetimi toplum tarafından ormanlara verilen değerlere saygı duyarken aynı zamanda orman sağlığını koruyan ve gelecek için çeşitliliği sağlayan politikalar üretecek şekilde çalışıyor. Çalışmaların bir diğer hedefi ise orman ürünlerine ve ormandan sağlanan diğer faydalara hissedilen gereksinimi doğaya zarar vermeden karşılamak. Ahşap Kullanımının Avantajları Ahşabın bir yapı malzemesi olarak sunduğu avantajların başında, basit bakım ve önlemlerle ortaya çıkabilecek dezavantajları ortadan kaldırılabilecek olması geliyor. Isı karşısında pratik olarak genleşmemesi ahşap için artı değer niteliğinde. Bir inşa materyali olarak ahşap ısı karşısında genleşmenin aksine kuruyarak güçleniyor. Ahşabın genleşmesine sebep olan tek koşul, ki bu koşulda da yaşanan genleşme sadece bilimsel

açıdan kayda değer durumdadır, nem seviyesinin yüzde 0’ın altına düşmesi ile yaşanıyor. En kuru iklimlerde bile ahşabın nem seviyesinin yüzde 5’in altına düşmeyeceğinin de altını çizmek gerek. Ahşap hafif bir materyal olarak ses izolasyonu için başarılı bir performans sergilemese de ses emilimi konusunda tercih edilen bir yapıya sahip. Materyal eko ve gürültü oluşumunu sesi absorbe ederek engelliyor. Bu sebeple konser salonlarında sıklıkla kullanılıyor. Kendine has bir oksitlenme karakteristiğine sahip olsa da, ahşabın oksitlenmesinin sonucu metalin küflenmesi ile bir tutulabilecek yapıda değil. Bu sebeple özellikle küflenmeden kaçınmanın gerekli olduğu durumlarda ahşap yapı materyali olarak tercih edilmekte. Aynı zamanda tamir ve bakım açısından da kolay bir malzeme olduğunu hatırlatmakta fayda var. Eskiyen ahşap parçalar kimi özel dokunuşlar ile yenilenebilirken bunun her yapı malzemesi için yapılması söz konusu değil. 5 binden fazla ağaç türü olduğu gerçeği ile yüzleşecek olursak ahşap çeşitliliği konusunda da net bir fikre sahip olmak daha kolay olacaktır. Bu çeşitlilik ısı yalıtımı için tercih edilen hafif ahşap türleri ile yapı malzemesi olarak kullanılmak üzere tercih edilen ağır ahşap türleri gibi farklı çözüm alternatiflerini de beraberinde getiriyor.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

2015’in

Doğa Dostu Malzemeleri

DOĞANIN BİZE ARMAĞANI, BÜYÜLÜ BİR MALZEME

MANTAR

Bütün dünya, gezegenimizin yaşadığı ciddi çevre sorunlarının farkına vararak, yeni enerji güvenliği paradigması, yenilenebilir enerji kaynakları ve yerel kaynakların kullanılmasıyla kaynak çeşitliliği sağlanması üzerine çalışmalara başladı. Dünya çapında ülkelerin hükümetleri ve büyük kurumların enstitüleri ise; insanlığın yolu daha ekolojik ve sürdürülebilir olmazsa eğer; tüm insanlığın artan kirlilik ve doğal afetler yüzünden çok daha yıkıcı sonuçlar yaşayacağının farkına vardılar. Şüphesiz ki bir sorunun çözümü ilk olarak onu analiz etmekle başlar. Küresel ekolojik sorunların bir kısmının aslında malzemelerin kötü kullanılmasıyla ilgili olduğunu söylemek çok da yanlış olmaz. Özellikle günlük yaşantımızda bize eşlik eden malzemelerin birçoğu geri dönüşümlü değil ve çok güçlü çevresel etkiler üretmekteler. Çevreye ciddi anlamda zarar veren ve çok kullandığımız bazı kirletici malzemeler var ki bunlardan en bilineni plastik. Kısaca problemi analiz eder ve çevremize daha dikkatli bakmayı başarabilirsek çözümü de bulabiliriz. Satın aldığımız ve kullandığımız birçok malzeme aslında çevre dostu ve sürdürülebilir olabilir, böylece sonucu tersine çevirebiliriz.

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

DOĞADA ÇÖZÜNEBİLMESİNİN YANI SIRA, SU GEÇİRMEZ VE SES-ISI YALITIMI KONUSUNDA EN İYİ MALZEMELERDEN BİRİ OLAN MANTAR, AYNI ZAMANDA KÜF VE BENZERİ ORGANİZMALARI ÜRETMEDİĞİ İÇİN BU TİP NEMLİ ORMANLIK ALANLARDA KULLANILDIĞINDA HER ANLAMDA İYİ SONUÇ VERİYOR.

Günümüzde çevre dostu malzemelerin tedariği, tasarımcıların ve markaların daha fazla bilinçlenmesiyle giderek artmakta... Su geçirmez, esnek ve hafif bir malzeme olan mantar ise bu anlamda doğanın bize bir armağanı, büyülü bir malzeme diyebiliriz. Mantar, Güneybatı Avrupa ile Kuzeybatı Afrika’nın yerel bitki örtüsü olan ve aynı zamanda mantar ağacı olarak da bilinen Mantar Meşesinin (Quercus Suber) ticari kullanım için hasat edilen kabuk dokusunun ilk tabakası. Mantar meşesi, kabuğu çok değerli olan bir meşe türü ve yetiştirildiği ülkenin ekonomisine de çok büyük katkı sağlıyabiliyor. Başlarda içki sanayiinde şişe tıpası olarak kullanılmaya başlanmış olan mantar günümüzde ilaç, ayakkabı ve motor sanayileri ile inşaat sektöründe çeşitli alanlarda kullanılıyor. Özellikle inşaat sektöründe zemin ve duvar döşemelerinde, ısı ve ses izolasyonlarında mantar meşesinin kabuğundan sıklıkla yararlanılmakta... Dünya yüzeyindeki eşsiz ekolojik sistemi de önemli derecede destekleyen mantar (Cork) çok geniş bir ürün yelpazesi ile bulunduğu ülkelerde ekonomik değer yaratıyor. Örneğin; mantar Meşesi ormanları, sadece Portekiz ‘de 725 bin hektarlık sahayı kapsamakta. Ayrıca mantar ormanları bulunduğu çevredeki biyolojik çeşitliliği korumaya da yardımcı olmakta. En önemli özelliklerinden biri ise mantar ağacı her hasat edildiğinde normalden 10 kat daha fazla karbondioksit temizlemeye başlıyor. Kısaca mantar doğanın insanlığa armağanı ve her anlamda kusursuz bir malzeme... E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

2015’in

Doğa Dostu Malzemeleri

ESKİ DEĞİL... YENİ GELENEKSEL

TOPRAK Mimaride kerpiç, toprak, tuğla ve kil kullanımı 9000 yılı aşkın süredir görülmekte. Kerpiç tuğla milattan önce 80006000 yıllarına kadar dayanıyor, sıkıştırılmış toprak ise daha eski tarİhlerde dahi kullanılmış.

Bütün bereketi ve tecrübesiyle toprak; gezegene verdiğimiz zararı geri döndürmeye hazır. Bizim için en iyisini büyüklerimiz bilir deyip, mimariyi toprak ananın bağışlayıcı kollarına bırakmak, son yıllarda geliştirilen yeni tekniklerle giderek daha yaygın olarak kullanılmakta. Modern ve kullanışlı toprak bloklar ve tuğlalar her konuda betonarmeye taş çıkarıyor. Her geçen gün artan nüfusla birlikte gelen doğal kaynaklardaki azalma, hava kirliliği ve benzeri sebepler; ekolojik, düşük maliyetli ve enerji tasarruflu evler inşa eden insan sayısında hissedilir artış sağladı. İç mekan iklimi ve sağlıklı olması açısından toprak malzemeler doğal olması sebebiyle de tekrar tercih edilmeye başlandı. Yeni geliştirilen tekniklerle inşa edilen toprak yapılar farklı bir boyut kazanıp, endüstriyel inşaat sektörlerinin de dikkatini çekmeye başardı. Bir yapı malzemesi olarak toprak, kullanım şekli ve yerine göre farklı isimler alır. En yaygın olarak kullanılan killi toprak diğer ismiyle lam; kil, alüvyon, kum ve genellikle çakıl ve taş benzeri malzemelerle yoğunlaştırılmış bir karışımdır. Pişirilmemiş tuğladan bahsederken; kerpiç ve killi tuğla terimlerini kullanabiliriz, sıkıştırılarak özel bir form ve boyuta getirilmiş haline sıkıştırılmış toprak ve pişirilmeden üretilen sıkıştırılmış tuğlalar içinse blok toprak denir.

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

TOPRAK MALZEMELER TAMAMEN YENİLENEBİLİR VE DOĞADA ÇÖZÜNEBİLİR MALZEMELERDİR. ÜRETİMİ, TEDARİK EDİLMESİ VE NAKLİYESİ SIRASINDA YALNIZCA %1 ENERJİ HARCANIR. DEFALARCA GERİ DÖNÜŞTÜRÜLMESİ MÜMKÜNDÜR.

Neredeyse her sıcak ve kurak yerleşim bölgesinde yapı malzemesi olarak tarih boyunca toprak kullanılmış ve hatta günümüzde halen insan nüfusunun üçte biri toprak evlerde ikamet ediyor, bu rakam yeni gelişmekte olan ülkelerde nüfusun yarısına kadar yükseliyor. Çünkü gelişmekte olan bu ülkelerde halk barınma gereksinimlerini yerel malzemelerle, kendi kendilerine inşa ederek karşılamayı tercih ediyor. Toprak en önemli doğal yapı malzemesi ve neredeyse her bölgede kolayca tedarik edilebilmesi bakımından da oldukça avantajlı. Kaldırım ve peyzaj havuzlarının hafriyatı sırasında direkt olarak arsadan sıkça sağlanmaktadır. Endüstriyelleşmiş ülkelerde, umarsızca harcanan kaynaklar ve kazanç merkezli yoğun enerji kullanımına sebep olan aşırı üretim- tüketim çoğunlukla israftan başka bir şey değil; ayrıca çevreyi kirletmekle kalmayıp bir de işsizlik oranını arttırıyor. Durum böyle olunca, bu ülkelerde de toprak tekrar kullanılmaya başlandı. Mimaride kerpiç, toprak, tuğla ve kil kullanımı 9000 yılı aşkın süredir görülmekte. Kerpiç tuğla milattan önce 8000-6000 yıllarına kadar dayanıyor, sıkıştırılmış toprak ise daha eski tarihlerde dahi kullanılmış. Antik medeniyetlerde toprak bir mimari elemen olarak yalnızca barınma amaçlı değil, aynı zamanda dini yapılarda da sıkça karşılaşılan bir malzeme. Bundan

3200 yıl önce Mısır’daki II. Ramses Tapınağı ve hatta 4000 yaşındaki Çin Seddi de toprak bazlı malzemelerle inşa edilmiştir. Sıkıştırılmış toprak üzerine yerleştirilen kil tuğlalar bu yapılara taş bina izlenimi verir. Kuru iklime sahip her bölgede ağaç zor bulduğundan toprak tercih edilmektedir; aynı yapımında yaklaşık 2 milyon ton sıkıştırılmış toprak kullanılan Meksika’daki Güneş Piramidi gibi dünyanın her yerinde bu tip örneklere rastlamak mümkün. Toprak malzemelerle inşa edilmiş yapıların sıradan endüstri ürünleriyle inşa edilenlere kıyasla birçok avantajı vardır. Bunlardan en önemlisi; toprağın nemi çekerek havayı dengelemesidir. Kassel Üniversitesinin, Almanya’da yeni inşa edilmiş toprak duvarlı bir evde yaptığı araştırmalara göre; pişirilmemiş toprak iki günlük bir periyotta pişirilmiş topraktan 30 kat daha fazla nem emmiştir. %95 nem

oranına sahip bir odada bekletilen bu tuğlalarda ıslanma ya da sağlamlığını yitirme görülmemiştir. Üstelik bahsedilen evin yılsonunda sabit olarak %50 nem seviyesine dengelendiği ve mevsim değişimlerinde bu dengenin korunduğu gözlemlenmiş. Bir başka avantajı ise her ağır yapı malzemesi gibi ısıyı hapseden bir malzemedir. Bu da mevsim değişimlerinden etkilenmemesini açıklıyor. Tüm bu özelliklerinin yanı sıra toprak malzemeler tamamen yenilenebilir ve doğada çözünebilir malzemelerdir. Üretimi, tedarik edilmesi ve nakliyesi sırasında yalnızca %1 enerji harcanır. Defalarca geri dönüştürülmesi mümkündür. Ne kadar eski olursa olsun toprak tuğla suda bekletildikten sonra tekrar kullanıma hazırdır. Bu nedenle de asla atık olarak doğaya zarar vermez.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

2015’in

Doğa Dostu Malzemeleri

SONSUZ DÖNÜŞÜMÜN ŞEFFAF YÜZÜ

CAM

Cam, transparanlığıyla doğal gün ışığı İmkanı sağlayan, İç mekanla dış mekanın İlİşkİsİnİ kuran yapısıyla, akusİk kontrolüne İmkan sağlaMASIYLA mükemmel bİr malzeme. Tamamen gerİ dönüşümlü, sınırsız kez tekrar kullanımı mümkün. Mİmarlar ve tasarımcılar tarafından çok farklı alanlarda çeşİtlİ şekİllerde kullanımı mevcut.

Yeşile zıt ne var denildiğinde ilk akla gelen şey olan kum dolu devasa araziler. Ama bizim daha yaygın olarak plajlarda rastladığımız kum, en yenilenebilir, en sağlıklı ve sonsuz geri dönüşüm imkanıyla her alanda kullanabileceğimiz malzeme camı elde etmek için ihtiyacımız olan ilk şey. Aklınıza gelebilecek her sektörde bir şekilde yer alan bu şeffaf malzemenin mimarideki önemi de çok büyük. Gerçek bir yeşil bina konseptinde enerji, su ve tüm malzemelerinin, ayrıca bu malzemelerin üretim süreçlerinin de doğa dostu olarak seçilmiş olması ve inşasının bu şartlara uygun yapılmış olması gerekir. Cam, transparanlığıyla doğal gün ışığı imkanı sağlayan, iç mekanla dış mekanın ilişkisini kuran ve yapısıyla akustik kontrolüne imkan sağlayan mükemmel bir malzeme. Tamamen geri dönüşümlü, sınırsız kez tekrar kullanımı mümkün. Mimarlar ve tasarımcılar tarafından çok farklı alanlarda çeşitli şekillerde kullanımı mevcut. Enerji tasarrufunda ve sağlıklı bir iç mekan yaratmada büyük rol oynar. Ayrıca otomotiv ve diğer ulaşım araçlarında ağırlığı kısmak amacıyla fiber cam kullanımı çok yaygındır. Bir başka kullanım alanıda tabi ki yenilenebilir enerji üretimidir. Solar, fotovoltaik uygula-

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

YEŞIL OLMASININ ÖTESINDE CAM, ESTETIK VE KARAKTERISTIK ÖZELLIKLERIYLE DE ÇOK TERCIH EDILEN BIR MATERYAL.

malar ve hafif fiber cam kullanılılan rüzgar türbinleri uygulamalarında cam kullanımı çok yaygın olarak görülür. Kaynak açısından da cam, kum ya da kullanılmış cam parçaları gibi kolay bulunan malzemelerden elde edilebilmesi açısından ve sonsuz geri dönüşüm döngüsü sayesinde vazgeçilemez bir materyal. Kullandığımız şişelerin %5080 oranında değişen geri dönüştürülme oranı, dünyada her gün kullanılan şişe sayısı düşünüldüğünde şimdilik iyi bir miktar gibi görünüyor. Bu sayede de doğal kaynaklar ve hammaddeler korunmuş oluyor. Ayrıca geri dönüştürülen camlarda hammadde eritilmesinden çok daha az enerji kullanıldığı için, bu bağlamda da etkili oluyor. Cam eritmek kesinlikle kum eritmekten kolay ve tasarruflu bir süreç. Her sektörün farklı kalitede ve gereksinimlerde cama ihtiyacı olmasına rağmen, her kullanımdan sonra cam geri dönüştürülüyor. Cam üretimi sırasında oluşan katı atıklar, geri dönüştürülerek üretilen camlarda çok daha az. Yeşil olmasının ötesinde cam, estetik ve karakteristik özellikleriyle de çok tercih edilen bir materyal. Cam şişelerde ve kavanozlarda saklanan yiyecekler kesinlikle alternatif paketlemelerin hepsinden daha sağlıklı. İlaçların bileşenlerini etkilemediği için ecza sektöründe de oldukça yaygın bir biçimde

kullanılmakta. Başka bir sağlık alanı olarak da, optik kullanımıyla milyonlarca insanın görmesine ve okumasına yardımcı oluyor. Mimaride de sadece güzel göründüğü ve enerji tasarrufu sağlamasıyla değil, aynı zamanda doğal ışığı iç mekanlara taşıması ve yaşanılabilir, çalışılabilir, sağlıklı ortamlar yarattığı için de tercih ediliyor. Araştırmalar gösteriyor ki; büyük pencereli ve cam kaplamalı binalarda yaşayan insanlar daha mutlu ve daha sağlıklı. E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

2015’in

Doğa Dostu Malzemeleri

RENGİ GRİ OLSA DA KENDİ ARTIK YEŞİL

BETON

Üretimi ve uygulaması tamamlandıktan sonra beton çok uzun yıllar kullanımı sayesinde ve sıcak-soğuk havayı iç mekanda barındırma özelliğiyle de enerjİ tasarrufu sağlayan bir malzeme. Diğer malzemelerle yapılan binalarda sık görülen klimatik sorunlara betonarme binalarda yaygın olarak rastlanmamakta. Termal özellikleriyle ısıtma ve soğutma harcamalarını minimuma indirgediğinden hem konut hem de kamusal yapıların vazgeçilmezi halinde.

Bir kaç ton ağırlığında paketlenmiş çimento... Her gün harcanan 10 bin ton çimentonun sadece küçük bir kısmı. Portland çimentosu isimli en yaygın kullanılan çimento türü, beton, harç ve alçı gibi basit malzemelerin temel içeriği. 1824 yılında İngiliz duvar işçisi Joseph Aspdin tarafından patentlenen Portland çimentosu, kalsiyum kaynağı olan kireçtaşının kil ile birlikte ısıtılması ve sülfat kaynağı alçıtaşı ile harmanlanması sonucu elde edilir. Çimento betonu ve diğer su bazlı çimentolar, kolay şekil verilmesi ve kuruduğunda kaya benzeri sağlam bir yapı haline gelmesiyle oldukça popüler bir malzeme haline gelmiştir ve günümüzde çok yaygın olarak kullanılmaktadır. Hoover Parajı, Panama Kanalı ve Roma Pantheon Tapınağı beton strüktürlerin en ünlü örneklerindendir. Büyük ölçeklerde yapı uygulamarında beton teknolojisini ilk olarak antik Roma halkı

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

GERİ DÖNÜŞTÜRÜLEBİLİR OLUŞU BETONU EKOLOJİK OLMAYA BİR ADIM DAHA YAKLAŞTIRAN BAŞLICA ETMEN. HEM ÜRETİMİNDE KULLANILABİLECEK YENİLENEBİLİR ENERJİ SEÇENEKLERİ, HEM DE İÇERİĞİNE EKLENEBİLECEK CAM VE SERAMİK GİBİ ÇEŞİTLİ DÖNÜŞÜMLÜ MALZEMELER SAYESİNDE ZARAR ÇOK DAHA AZA İNDİRGENİYOR.

kullanmıştır ve Roma İmparatorluğu betonu yaygın bir biçimde mimarisinde barındırır. Dünyanın en büyük donatısız beton katedrali olarak da Pantheon kabul edilmektedir. Ayrıca yine Roma’da yer alan Kolezyum binası da ilk inşa edilen büyük beton yapılardan biridir. Roma’nın yerle bir olmasından sonra beton kullanımı teknolojinin gelişmesini beklemek üzere uzun süreli bir uykuya yatmıştır. Tekrar kullanılır hale gelmesi ise 18. yüzyılın ortalarına kadar uzanır. Günümüzde Smeaton’s Tower (Smeaton’un Kulesi) olarak bilinen ve 18. yy. ortalarında John Smeaton tarafından İngiliz kanalına tasarlanan Eddystone Deniz Fenerinin inşası sırasında, mimar betonla ilgili büyük bir gelişme yakaladı. İnşaat süresince yüksek dalgalara dayanacak bir harca ihtiyacı vardı. Büyük bir market araştırması, değişik kimyasal denemeleri, farklı türlerde kireçtaşları, değişik bölgelerden kil örnekleri sonuç vermedi ve Smeaton “beton” denen buluşu ilerletemedi. Bu olaydan sonraki 100 yıl boyunca yüksek kalite taşlar ve Roma çimentosu kullanılarak inşa edilen binaların ardından, artan nüfus ve barınak gereksinimi sonucu bu taş binalar haddinden fazla pahalı bir hal almaya başladı. 1780 yılında James Parker Romalıların kullandığı çimentodan çok daha farklı bir beton elde etmeyi başardı ve patentini aldı. Çeşitli kil depozitleri, mineralleri ve kalsiyum

karbonattan oluşan bu yeni çimento karışımı hızlı bir şekilde popüler oldu. 1850’lerde günümüze kadar gelen Portland çimentosu oldukça yaygınlaşmayı başardı. Çimento ve beton farklı tariflerle ve farklı malzemelerle üretilebilir. Farklı üretim süreçleri ve malzemeler, ürün kalitesinde ve sürdürülebilirlik seviyesinde değişiklere sebep olur. Fonksiyonel ve çerve dostu beton elde etmek tamamiyle başka bir macera. Ancak CO2 emilsiyonu en aza indirilmiş beton üreten firmalar da günümüzde yaygın bir hale gelmekte. Beton, üretim aşamasından başlayan bir serüven içinde doğa dostu olma yolunda ilerleyen bir malzeme. Her ne kadar geçtiğimiz dönemlerde çevre canavarı olarak sağlıksız bir ün salmış olsa da, bu durum her geçen gün değişmekte. Geri dönüştürülebilir oluşu bu anlamda betonu ekolojik olmaya bir adım daha yaklaştıran başlıca etmen. Hem üretiminde kullanılabilecek yenilenebilir enerji seçenekleri, hem de içeriğine eklenebilecek cam ve seramik gibi çeşitli dönüşümlü malzemeler sayesinde zarar çok daha aza indirgeniyor. Ayrıca beton, çok uzun yıllar dayanıklılığını koruyor ve miladı dolduğunda her milimetresine kadar geri dönüştürülüp tekrar kullanıma hazır hale geliyor. Enerji tasarrufu bakımından da çimento transfer edilme açısından avantajlı, büyük araçlara hiç bir zaman ihtiyaç duyulmuyor çünkü üretiminde

yerel malzemeler kullanılıyor. Yaygın olarak fabrikanın 100 km çevresindeki olanaklar yeterli oluyor. Üretimi ve uygulaması tamamlandıktan sonra beton çok uzun yıllar kullanımı sayesinde ve sıcak-soğuk havayı iç mekanda barındırma özelliğiyle de enerji tasarrufu sağlayan bir malzeme. Diğer malzemelerle yapılan binalarda sık görülen klimatik sorunlar betonarme binalarda yaygın görülmemekte. Termal özellikleriyle ısıtma ve soğutma harcamalarını minimuma indirgediğinden hem konut hem de kamusal yapıların vazgeçilmezi halinde. Çimentonun ana malzemesi olan kireçtaşı, gezegenimizde en kolay çıkarılan ve en sık rastlanan minerallerden biri. Her ne kadar üretimi ve kullanımı CO2 emilsiyonu ve ayak izi bırakması açısından eleştiri alıyor olsa da; kaldırımlar, hastaneler, eğitim binaları, köprüler, yollar, kanalizasyonlar ve daha birçok alanda beton kullanıyoruz. Sağlamlığın önem taşıdığı aşamada beton seçilebilecek en kaliteli malzeme olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle Türkiye gibi deprem bölgeleriyle dolu bir ülkede bu durum daha da önemli bir hale geliyor. Her geçen gün gelişen teknoloji sayesinde beton da giderek daha doğru bir şekilde üretiliyor. Bu da onu mükemmel yapı malzemesi olmaya her geçen gün bir adım daha yaklaştırıyor.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

AKÇANSA YTONG KİLSAN ABS YAPI BAUMIT CAPATECT DÖRKEN ERYAP ALLIGATOR PULVER BETEK RHEINZINK VELUX FORM FRANKISCHE FORBO AGT VİTRA ARTEMA ECA SEREL FLOTAL E TRIMLINE KLASSIS HMF HYUNDAI BTM ONDULINE TEKNOSEL

YEŞİL BİNA

ÜRETİMİNDE

TERCİH EDİLEN Çevre Duyarlı

ÜRÜN VE HİZMETLER

KABA YAPI ELEMANLARI BETON

FİRMA TANITIMI

Akçansa, Akçimento ve Çanakkale Çimento’nun 1996 yılında birleşmesi sonucunda kurulmuştur. Marmara, Ege ve Karadeniz bölgelerinde faaliyet gösteren Akçansa, İstanbul-Büyükçekmece, Çanakkale ve Samsun-Ladik’teki üç fabrikasında çimento ve klinker üretimini gerçekleştirmektedir. Şirketin ayrıca İstanbulAmbarlı, İzmir-Aliağa, Yalova, Yarımca ve Hopa’da kurulu beş çimento terminali bulunmaktadır. Akçansa, dünya kalite standartlarına uygun ürünleri, İstanbul Sanayi Odası tarafından ödüllendirilen doğa dostu kimliği, üstün hizmet anlayışı ve yüksek teknoloji donanımlı tesisleriyle, ülkemizin çimento ihtiyacının %10’unu, toplam çimento ve klinker ihracatının ise %12,5’ini karşılamaktadır.

DÜŞÜK KARBON EMİSYONUNA SAHİP ÇEVRECİ BETON

MARKA: A+ Beton

TANITIM A+Beton, çevreci ve sürdürülebilir yapılar için geliştirilen, düşük karbon emisyonuna sahip, yüksek kaliteli beton ürün grubudur. A+Beton ürün grubu üç temel kategoriden oluşmaktadır. 4 A+Beton Temel 4 A+Beton Yol ve Kaplama 4 A+Beton Yapısal TEKNİK ÖZELLİKLERİ 4 Çimento yerine %70’e varan Öğütülmüş Yüksek Fırın Cürufu (ÖYFC) ikamesi ile üretilir. 4A+Beton durabilitesi yüksek ve uzun ömürlüdür. 4 A+Beton sülfat etkilerine karşı büyük ölçüde dayanıklılık sağlamaktadır. 4 TS EN 206-1 standartlarında belirtilen Çevresel Etkilerin birçoğuna karşı dayanıklıdır. ÇEVRECİ ÖZELLİKLERİ 4 Çimento yerine kullanılan Öğütülmüş Yüksek Fırın Cürufu ile karbon emisyonu %70’e varan oranlarda azalır.

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

UYGULAMA ALANLARI Yeşil Bina Projeleri ve Sürdürülebilir Yapılar KALİTE VE GARANTİ BELGELERİ ISO 14001:2004, BS OHSAS 18001:2007, ISO 9001:2008, TSE, KGS, G

100+BETON MARKA: BETONSA

TANITIM Düşük alkaliye sahip özel çimento ve mineral katkı kullanılarak üretilen 100+Beton, 100 yıl ve üzeri servis ömrü istenilen büyük altyapı projeleri için geliştirilmiştir. 100+Beton ürünü üstün geçirimsizlik ve dayanıklılık özellikleri ile istenilen proje dayanımı uzun yıllar koruyabilmektedir. Deniz kaynaklı zararlı klor iyonlarının donatıya geçmesine izin vermeyen 100+Beton’un, hidrasyon ısısı kontrol edilebilir, istenilen yüksekliğe pompalanabilir, tüm bileşenleri geçmişe dönük izlenebilir ve test edilebilir.

4100+Beton üretiminde bağlayıcı olarak

öğütülmüş yüksek fırın cürufu (ÖYCF) %65 oranında kullanılmaktadır. Böylelikle; - Endüstriyel atık yönetimi açısından önemli bir katkı sağlamaktadır. - Doğal kaynakların ömrü uzayacaktır. - Çimento üretimi için kullanılacak yakıt ve enerji ihtiyacı azalacaktır. 4 100+Beton üretiminde bağlayıcı olarak %65 ÖYCF kullanımı ile karbon emisyonu yaklaşık %40’a kadar azalmaktadır.

Sonuç olarak bu çevreci ürün iklim ile mücadele ulusal eylem planı ve düşük karbonlu kalkınma stratejisine katkıda bulunacaktır. UYGULAMA ALANLARI 100 yıl ve üzeri servis ömrü istenen altyapı projeleri için (köprü, havaalanı, metro ve otoyol) uygundur. 3. Boğaz Koprüsü projesinin şartnamesinde yer alan tüm kriterleri sağlayarak müşteri ihtiyaçlarını karşılayan 100+ Beton. Istanbul 3. Boğaz Koprüsü projesonde tercih edilmiştir.

TEKNİK ÖZELLİKLER 100+Beton üretiminde bağlayıcı olarak %65 öğütülmüş yüksek fırin cürufu (ÖYFC) ve %35 düşük alkalili özel çimento (100+Çimento) kullanılmıştır. 100+ Çimento’nun maksimum C3A içeriği;%8, maksimum toplam eşdeğer alakali içeriği %0.6’dır. Klor geçirimliliği katsayısı maksimum 3x10-12m2/s olan 100+Beton, C 40/50 ve C50/60 basınç dayanım sınıflarında üretilir. ÇEVRECİ ÖZELLİKLERİ 4100+Beton uzun servis ömrü ile bakım gerektirmeden yerel ekonomik kalkınmaya fayda sağlar. E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

KABA YAPI ELEMANLARI BETON

ÇEVRECİ, HAFİF HAZIR ŞAP

MARKA: Yeşilşap

TANITIM Betonsa’nın özel mineral katkılı çimentosu ile standart kalitede ürettiği “Çevreci, Hafif Hazır Şap” ürünüdür TEKNİK ÖZELLİKLERİ 4 Geleneksel yöntemlere göre % 35’e kadar daha düşük CO2 emisyonuna sahiptir. 4 Özel kimyasal katkılar sayesinde %25’e kadar sürüklenmiş hava içeriğine ve bu oranda düşük birim ağırlığa (1800-2100 kg/m3) sahiptir. 4 Eşdeğer deprem yüklerini azaltarak yapıların depreme karşı dayanıklılığına katkıda bulunur. 4 Hava boşluklu esnek yapısı sayesinde çatlak oluşma riskini azaltır. 4 Yapıların ısı yalıtımına katkı sağlar. 4 Akıcılık ve iyi işlenebilirliği ile uygulama kolaylığı sağlar. 4 Zamandan ve malzeme firesinden tasarruf sağlar. ÇEVRECİ ÖZELLİKLERİ 4 Üretimlerinde özel mineral katkılı çimentolar kullanılır. Bu sayede geleneksel yöntemlere göre % 35’e kadar daha düşük CO2 ayak izine sahiptir.

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

4 Bünyesinde bulunan hava boşlukları saye

sinde yapıların ısı yalıtımlarına yardımcı olur. UYGULAMA ALANLARI Yeşil Bina Projelerinde, konutlardaki şap uygulamalarında, seramik fayans, laminant döşeme ve parke uygulamalarının altlarında kullanılabilir. KALİTE VE GARANTİ BELGELERİ ISO 14001:2004, BS OHSAS 18001:2007, ISO 9001:2008, TSE, KGS, G

AKÇANSA ÇİMENTO SANAYİ VE TİC.A.Ş. Adres : Kısıklı Cad. No:38 Altunizade Üsküdar / İstanbul Tel : (0216) 571 30 00 Faks : (0216) 571 30 11 Web : www.akcansa.com.tr e-mail : marketing@akcansa.com.tr

REKLAM ALANI

KABA YAPI ELEMANLARI DUVAR BLOKLARI

Tüm bu nedenlerden dolayı, YTONG kullanma kararının çevremize karşı büyük bir sorumluluk olduğundan bahsetmekte fayda vardır. Ekolojik bilançomuz; 4Ytong hammaddeleri neredeyse sınırsızdır ve doğaya zarar vermeden çıkartılmaktadır. 4Ytong üretimi çevre dostudur; düşük enerji tüketimi ile gerçekleşir ve “sıfır atık” oluşur. 4Ytong’un nakliye maliyeti düşüktür. 4Ytong ’un işlenmesi insanlara ve doğaya zarar vermez. 4Ytong’un uygulanmasında az atık oluşur ve bu atıklar yeniden değerlendirilebilir. 4Ytong ile yapılan yapılar daha az enerji ile ısınabildikleri için CO2 emisyonunu azaltmaktadır. 4Ytong tamamıyla geri dönüştürülebilir bir yapı malzemesidir.

FİRMA TANITIMI

YTONG DUVAR BLOKLARI

Alman Ytong ortaklığı ile faaliyet gösteren şirketimiz, İstanbul, Tekirdağ, Antalya ve Bilecik’te bulunan fabrikaları ve Gaziantep’deki iştiraki ile yılda 2 milyon m2 üretim kapasitesine sahiptir. Ulaşılan bu üretim hacmiyle, Türk Ytong dünyanın sayılı üreticileri arasında yer almaktadır.

YTONG Duvar Blokları; betonarme, çelik, ahşap ve prefabrike gibi yapı sistemlerinde dış ve iç dolgu duvar malzemesi olarak ya da yığma yapılarda taşıyıcı dış ve iç duvar malzemesi olarak kullanılırlar. Yangın duvarı yapımında özellikle tercih edilen yapı malzemeleridir. 60 cm boyunda, 25 cm yükseklikte ve çeşitli kalınlıklarda üretilir. Alın profil yapısına göre; Tek Geçmeli, Çift Geçmeli ve Düz duvar blokları olarak adlandırılırlar.

Ytong Türkiye’deki bu başarısını; müşterileri tarafından takdir edilen üstün ürün kalitesine, sürdürülebilir ve yenilikçi ürünlerine, hizmet anlayışına, çalışanlarının profesyonel katkısına, kendisine güvenen müşterilerine ve elbetteki Türkiye’nin dört bir yanında hizmet veren Yetkili Satıcılarının desteğine borçludur. Hafiflik, deprem dayanımı, yangın güvenliği, üstün ısı yalıtımı, kolay işlenebilirlik ve çevre dostu olma özellikleri taşıyan ürünleriyle Ytong, güvenli ve modern yapılaşmaya yön vermektedir. Ytong teknolojisi Almanya’da bulunan Ar-Ge laboratuvalarında sürekli geliştirilmekte, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bu gelişmeler yakından takip edilerek uygulanmaktadır.

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Çevre Etiketi Türkiye’nin ilk Çevre Etiketi Ytong’un Ytong, ürünlerinin çevre dostu olduğunu bağımsız kuruluşlarca onaylatarak, ürün kalitesinin yanısıra “sürdürülebilir yapılaşma” konusundaki sorumluluk bilincini ortaya koymuştur. Alman İnşaat ve Çevre Birliği IBU (Institut Bauen&Umwelt) tarafından onaylanan “Çevresel Ürün Deklarasyonu” ile Ytong, 2011 yılında Türkiye’de ürünlerine çevre etiketi alan ilk kuruluş olmuştur. Ytong, attığı bu adım ile inşaat sektöründe sürdürülebilir ürünlere olan ilgiyi artırmayı hedeflemektedir.

Yanıcılık Sınıfı: A1 (Hiç yanmaz) Boyut Toleransı: ± 1,5 mm Profil Yapısı: Düz ve Tek-Çift Lamba Zıvana Geçmeli Derz: Ytong Örgü Tutkalı (1–3 mm kalınlık) Ürün Standardı: TS-EN 771-4 ÇEVRE VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK YTONG, tamamen doğal hammaddelerden ve enerji tasarrufu sağlayacak şekilde üretilir, kolayca ve neredeyse firesiz bir şekilde uygulanabilir. YTONG’dan inşa edilen binalarda ısınmak için az enerji tüketilir, bu da CO2 emisyonlarını azaltır. YTONG aynı zamanda kolayca yeniden değerlendirilebilen bir inşaat malzemesidir.

TÜRK YTONG SANAYİ A.Ş. Adres : Pendik 34899 İstanbul Tel : (216) 396 66 00 Web : www.ytong.com.tr E-mail : ytong@ytong.com.tr

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

KABA YAPI ELEMANLARI TUĞLA

FİRMA TANITIMI

İstanbul’daki fabrikasıyla, bölgesindeki tüm şantiyelere en kısa sürede tuğla sağlayabilen, üretim teknolojisi ve ürünleriyle ekolojik dengelerin korunmasına özen gösteren Kilsan, bakanlık tarafından belirlenen yıllık geri kazanım hedeflerine göre çalışan ve ÇEVKO’nun sözleşmeli firması olarak ambalajlarında yeşil nokta kullanan bir tuğla üreticisidir. Kilsan, ham madde sahalarını koruma altına alarak 22 hektarlık yetişkin bir orman oluşturmuştur.

ASMOLEN TUĞLA

MARKA: Kilsan

TANITIM Binalarda iki katı birbirinden ayırmak amacıyla kullanılan dolgu elemanlarıdır. TEKNİK ÖZELLİKLER 4200 mm(U)x400 mm(G)x200 mm(Y), 7700 gr/ad, Betonsuz Kalınlık: 200 mm, 10 ad/m2, 62 ad/m3 4200 mm(U)x400 mm(G)x225 mm(Y), 8500 gr/ad,

Kullandığı elektriğin tümünü kendi üreten Kilsan, 350.000 m2 arazisi üzerindeki 40.000 m2 kapalı alanda, günlük 2.500 ton toprak işleme kapasitesine sahiptir. 25 adet robotla, tamamı PLC kontrollü üç üretim hattında, dört grupta 21 farklı ürünü, dünyanın en büyüğü unvanını koruyan 200 metre uzunluğundaki tünel fırınında, doğalgaz kullanarak üretmektedir.

Betonsuz Kalınlık: 225 mm, 10 ad/m2, 55 ad/m3 4200 mm(U)x400 mm(G)x250 mm(Y), 9050 gr/ad,

Betonsuz Kalınlık: 250 mm, 10 ad/m2, 50 ad/m3 4200 mm(U)x400 mm(G)x275 mm(Y), 11050 gr/ad,

Betonsuz Kalınlık: 275 mm, 10 ad/m2, 45 ad/m3 4200 mm(U)x400 mm(G)x300 mm(Y), 11500 gr/

Ambalajlı ve etiketli tuğla Tuğlalar, 4 adet robotla otomatik olarak ambalajlanıp etiketlenmektedir. Tuğlaların ambalajlanması, üretimden uygulamaya kadar hava şartlarından korunmasını sağlar. Yükleme ve boşaltmanın yanı sıra şantiye içinde yatay ve dikeyde ürün naklini kolaylaştırır. İşgücünden, fireden ve zamandan tasarruf sağlar. Kullanıcıyı bilgilendirmek, kolayca ürün ve stok takibi yapılmasını sağlamak amacıyla tuğlalar ambalajlanırken ürün cinsine göre otomatik olarak etiketlenmektedir. Etiketler ürün cinsi, teknik bilgiler ve barkod içerir. FAALİYET ALANI Tuğla üretimi (Asmolen Tip Tuğla, Baca Tuğlası, Dikey Delikli İzolasyon Tuğlası, Yatay Delikli Tuğla)

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

ad, Betonsuz Kalınlık: 300 mm, 10 ad/m2, 41 ad/m3 4200 mm(U)x400 mm(G)x325 mm(Y), 12600 gr/

ad, Betonsuz Kalınlık: 325 mm, 10 ad/m2, 38 ad/m3 4200 mm(U)x400 mm(G)x350 mm(Y), 14300 gr/

ad, Betonsuz Kalınlık: 350 mm, 10 ad/m2, 35 ad/m3 UYGULAMA ALANLARI Yapılarda 200, 225, 250, 275, 300, 325 ve 350 mm kalınlıkta döşeme yüksekliği oluşturulacak şekilde seçilerek kullanılır.

BACA TUĞLASI

MARKA: Kilsan

TANITIM Binaların ısıtma sistemlerinden açığa çıkan gazların uzaklaştırılması amacıyla kullanılan baca tuğlaları 1.0000C ısıda pişirilmelerinden dolayı yüksek sıcaklıktaki gazların dışarı atılmasında güvenle kullanılır. Uygulama ve kullanımda binadaki baca sistemleri ve farklı imal edilmiş baca tuğlaları ile de uyum sağlar. TEKNİK ÖZELLİKLER 4Yuvarlak Baca: 190 mm(U)x190 mm(G)x190 mm(Y), 3700 gr/ad, 5 ad/m, 146 ad/m3 4Kare Baca: 190 mm(U)x190 mm(G)x190

mm(Y), 4000 gr/ad, 5 ad/m, 146 ad/m3 4Şönt Baca: 390 mm(U)x190 mm(G)x190

mm(Y), 6700 gr/ad, 5 ad/m, 71 ad/m3 UYGULAMA ALANLARI Isıtma sistemlerinin atık gazlarının yaşam alanı dışına taşınması amacıyla kullanılır.

İZOLASYON TUĞLASI – W VE AB 0,8 SINIFI

4290 mm(U)x190 mm(G)x185 mm(Y), AB 0,8

TANITIM Özel olarak dizayn edilmiş delik şekilleri, yerleşimleri ve içerdiği porozite miktarı sayesinde yüksek ısı ve ses yalıtımı sağlar. Tasarımında bulunan lamda ve zıvanalar sayesinde geçmeli olarak kullanılır. Böylece yatay ve düşeyde ısı köprülerinin ortadan kalkması ile birlikte harç tasarrufu sağlanır. Ayrıca duvar başlangıcı ve bitişlerinde özel olarak dizayn edilmiş delik yapısındaki başlık tuğlaları kullanılarak duvarın standartlarına uygun imal edilmesi ile ısı kaçaklarının en az seviyeye düşmesi sağlanır.

UYGULAMA ALANLARI Betonarme yapılı binalarda ısı ve ses yalıtımı sağlamak amacıyla dikey delikli olarak kullanılır.

MARKA: Kilsan

Sınıfı, 6900 gr/ad, 17 ad/m2, 98 ad/m3, Sıvasız Duvar Kalınlığı: 190 mm

TEKNİK ÖZELLİKLER 4240 mm(U)x145 mm(G)x235 mm(Y), W 0,8 Sınıfı, 5750 gr/ad, 16 ad/m2, 122 ad/m3, Sıvasız Duvar Kalınlığı: 145 mm 4290 mm(U)x190 mm(G)x235 mm(Y), W 0,8

Sınıfı, 9150 gr/ad, 14 ad/m2, 77 ad/m3, Sıvasız Duvar Kalınlığı: 190 mm 4240 mm(U)x240 mm(G)x235 mm(Y), W 0,8

Sınıfı, 9750 gr/ad, 16 ad/m2, 74 ad/m3, Sıvasız Duvar Kalınlığı: 240 mm 4240 mm(U)x250 mm(G)x235 mm(Y), W 0,8

Sınıfı, 9800 gr/ad, 16 ad/m2, 71 ad/m3, Sıvasız Duvar Kalınlığı: 250 mm 4240 mm(U)x300 mm(G)x235 mm(Y), W 0,8

Sınıfı, 12500 gr/ad, 16 ad/m2, 122 ad/m3, Sıvasız Duvar Kalınlığı: 300 mm 4240 mm(U)x190 mm(G)x235 mm(Y), AB 0,8

Sınıfı, 6800 gr/ad, 16 ad/m2, 93 ad/m3, Sıvasız Duvar Kalınlığı: 190 mm

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

KABA YAPI ELEMANLARI TUĞLA

YATAY DELİKLİ TUĞLA

MARKA: Kilsan

TANITIM Betonarme yapılarda iki farklı ortamı birbirinden ayırmak amacıyla kullanılan yatay delikli dolgu elemanıdır. Bina içindeki yaşama alanlarını birbirinden ayırmak ve dış duvarları oluşturmak için kullanılır. TEKNİK ÖZELLİKLER 4190mm(U)x190mm(G)x85mm(Y), 1850 gr/ad, 25 veya 52 ad/m2, 326 ad/m3, Sıvasız Duvar Kalınlığı: 85 veya 135 mm

4240mm(U)x250mm(G)x185mm(Y), 5850 gr/

YEŞİL BİNALAR VE TUĞLA Binaların inşasında duvar ve döşeme elemanı olarak önemli oranda yer tutan tuğla, %100 doğal ve %100 geri dönüşümlü yapısıyla ekolojik inşaat projeleri için ideal bir malzemedir. Kullanıldığı binaların ekolojik özelliklerini güçlendiren tuğla, insanların yapı içinde geçirdikleri yaşam süreleri için en sağlıklı ortamı sağlar. Kullanıldığı yapılara insan teni gibi yüksek nefes alma kabiliyeti kazandırır ve nem alışverişini iyileştirir.

ad, 16 veya 23 ad/m2, 90 ad/m3, Sıvasız Duvar Kalınlığı: 185 veya 250 mm

HİZMETLER: Üretim / Nakliye

4190mm(U)x190mm(G)x135mm(Y), 2800 gr/ad,

25 veya 34 ad/m2, 205 ad/m3, Sıvasız Duvar Kalınlığı: 135 veya 190 mm 4240mm(U)x250mm(G)x135mm(Y), 5500 gr/ad,

16 veya 27 ad/m2, 126 ad/m3, Sıvasız Duvar Kalınlığı: 135 veya 250 mm

UYGULAMA ALANLARI Betonarme yapılarda 85, 135, 185, 190, 250 duvar kalınlığı oluşturacak şekilde farklı ebatlardan seçilerek kullanılabilir. Ayrıca mimari ve mühendislik hesapları açısından birbirleri ile kombineli olarak sandviç duvar yapımında kullanılabilir.

ÜRÜNLERİN ÇEVRECİ ÖZELLİKLERİ Üretimde tamamen doğal malzemeler kullanıldığından dolayı üretim, kullanım ve ömrünü tamamladıktan sonraki süreçlerin tamamında çevre ve insan sağlığı için herhangi bir zararlı katkı içermez. Nefes alabilme kabiliyeti sayesinde yaşam konforunu destekleyerek sağlıklı yaşam alanlarının oluşturulabilmesini sağlar. Yüksek ısı yalıtımı özelliği sayesinde enerji tasarrufu sağlar. %100 doğal ve %100 geri dönüşümlüdür.

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

KALİTE VE STANDARTLAR Ham madde ve ürünler, fabrika bünyesinde bulunan laboratuvarda 10 ayrı testten geçirilerek periyodik olarak kalite kontrolü yapılmakta ve düzenli Ar-Ge çalışmaları yürütülmektedir. Tüm faaliyetler, TS EN 771-1, TS 1261 standartları, CE ve G işareti yönetmeliklerine uygun olarak ve ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistemi çerçevesinde sürdürülmekte, izlenebilirlik sistemiyle, ürünler kullanıcıya ulaştıktan sonra da takip ve kontrol edilebilmektedir.

KİL-SAN KİL SANAYİİ VE TİCARET A.Ş. Adres : Işıklar Köyü Kemerburgaz Eyüp 34075 İSTANBUL Tel : (0212) 206 52 06 Faks : (0212) 206 52 11 Web : www.kilsan.com

KABA YAPI ELEMANLARI KÖR KALIP SİSTEMİ

FİRMA TANITIMI 2011 yılında kurulan ABS Yapı Elemanları Tic. ve San. Ltd. Şti., 35 yıllık geri dönüşümlü plastik ve yapı malzemeleri alanında deneyimli Geopast S.p.A’nın Türkiye’deki tek yetkili distribütörüdür. Geoplast ürün ailesi, “Kalıp”, “Bina”, “Su”, “Yeşil” ve “Spor” olmak üzere 5 ana grupta toplanmıştır. Geoplast ürünleri; geleneksel ürünlerden hafifliği, kolay uygulanabilirliği, hızlı kurulumu/ sökümü, yapı estetiğine sağladığı katkı ve genel olarak toplam inşaat maliyetlerinde sağladığı tasarruf ile fark yaratmaktadır. Başta inşaat olmak üzere geniş ürün gamı çok sayıda sektöre işlevsel ve kolay çözümler sunmaktadır. Geoplast hem enerji tüketimini hem de atık üretimini azaltarak çevreye uyumluluk konusunda duyarlılığını ortaya koymaktadır. Geri dönüşümlü malzemeden üretilen ürünlerimiz, yapıların inşasında en verimli şekilde kullanılmaktadır. Geoplast ürünleri yapının, bulunduğu çevrenin ve içinde yaşayanların yaşam kalitesini arttırmaya devam etmektedir. Ürünlerimiz ayrıca, “Yeşil Binalar” için gerekli olan LEED sertifikası puanı da kazandırmaktadır.

KÖR KALIPLAR (BETONARME YÜKSELTİLMİŞ DÖŞEME VEYA DOLGU İÇİN KÖR KALIP SİSTEMİ) ÜRÜN HAKKINDA MODULO ve ELEVETOR markalı kör kalıp sistemleri ile konut, ticari veya endüstriyel yapılarda, yüksekliği 3 ile 250 cm arasında değişen betonarme yükseltilmiş döşemeler kolayca oluşturulabilir. Ayrıca, bu ürün grubu ile kat ve zemin döşemelerinde bırakılan dolgu hacimleri hızlı, hafif ve ekonomik bir şekilde doldurulabilir.

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

AVANTAJLARI 4Benzersiz lojistik ve nakliye tasarrufu sağlar; örneğin, 50 cm’lik dolguda 50 kamyonluk gazbeton yerine 1 kamyon kör kalıp yeterlidir. 4Kolay ve hızlı kurulur (Modulo 90 m2/adamsaat, Elevetor 20 m2/adam-saat) 4Toplam yapı ağırlığından, dolayısı ile toplam donatı ve betondan tasarruf sağlar. 4Kat döşemelerinde geleneksel malzemeli dolgulara kıyasla çok daha hafif bir dolgu sistemidir. 4Büyük açıklıklarda minimum imalat ile döşemeyi taşıyan sistemin oluşturulmasını sağlar. 4Döşemede oluşturulan yüzlerce sütun, kemer ve kubbe sayesinde yüksek taşıma kapasitesine sahiptir. 4Oluşturulan döşeme altı boşluğundan her türlü tesisat (elektrik, mekanik vb.) geçirilebilir. 4Üst katlardaki inşaat devam ederken dolgunun yapılmasına imkan tanır, dolayısı ile ciddi anlamda inşaat süresinde kısalma sağlar. 4İstenilen boyda kesilebilen PVC sütunlar sayesinde her türlü kademe ve rampa yapılabilir. 4Oluşturulan yüzey beton olduğu için üzerine daha sonra serbestçe her türlü zemin kaplaması yapılabilir, tuğla-gazbeton-alçıpan vb. bölme duvar oluşturulabilir. 4Oluşturulan hava boşluğu ısı ve ses izolasyonu sağlar, havalandırılabildiği için nem ve rutubeti engeller. 4Dolgu gerektiren temellerde hem dolgu hem de temel kirişlerinin kalıbı olarak işlev görür Temel kodunda kullanıldığında radon gazı ve nem birikimini engeller. 4Bu ürün grubu ile soğuk hava depolarının izolasyonlu temelleri de oluşturulabilir ve don çatlakları kesin olarak engellenir.

UYGULAMA ALANLARI Döşeme üstü dolgu alanları, Yükseltilmiş Döşeme, Subasman Dolgusu, Kot Farkı, Peyzaj dolgusu, Rampa yapımı, Su deposu. ÇEVRECİ ÖZELLİKLERİ Geri dönüşümlü malzemeden üretilen kalıplar projelere LEED sertifikası puanı kazandırırlar KALİTE VE GARANTİ BELGELERİ TÜV SÜD – ISO 9001, Green Building Council Italia Anahtar Kelimeler: kör kalıp, yükseltişmiş döşeme, dolgu, kot farkı dolgusu.

ABS YAPI ELEMANLARI SAN. VE TİC. LTD.ŞTİ. Adres : Aydınevler San. Cad. Sancak Sk. No: 1/2 Maltepe - İSTANBUL Tel : (216) 518 0255 Web : www.absyapi.com.tr E-mail : info@absyapi.com.tr

YALITIM ISI VE SES YALITIMI

BAUMIT SİSTEMLERİNDE DOĞANIN ETKİLERİ Yapı malzemeleri alanında inovatif yaklaşımı ile Avrupa’nın lider markalarından biri olan Baumit, her zaman daha uzun ömürlü ve sağlıklı ürünler yaratabilmenin arayışı içinde. Bu arayış, Buamit İnovasyon Merkezi tarafından geliştirilen ürünlerde cepheler için daha çok inovasyon, sağlıklı bir mekan iklimi için daha iyi sıva ve kaplama ürünleri her yönüyle çok daha fazla dayanıklılık anlamını taşıyor. Yapı malzemeleri alanında inovatif yaklaşımı ile Avrupa’nın lider markalarından biri olan Baumit, her zaman daha uzun ömürlü ve sağlıklı ürünler yaratabilmenin arayışı içinde. Bu arayış, Buamit İnovasyon Merkezi tarafından geliştirilen ürünlerde cepheler için daha çok inovasyon, sağlıklı bir mekan iklimi için daha iyi sıva ve kaplama ürünleri her yönüyle çok daha fazla dayanıklılık anlamını taşıyor. Dış cephe ısı yalıtımının uzman markası Baumit, ısı yalıtım sistemleri ile yenilikçi özellikleri ve kalitesi ile farklılığını ortaya koyuyor. Baumit’in geliştirdiği open® Isı Yalıtım Sistemi, Star Isı Yalıtım Sistemi ve Pro Isı Yalıtım Sistemi; konut iklimini optimize ederek kışın konforlu bir sıcaklık, yazın ise ferah bir serinlik elde ediyor. “Nefes alan ısı yalıtım sistemi” olarak tanımlanan yenilikçi open® Isı Yalıtım Sistemi, difüzyona açık olma özelliği ile oda içerisindeki hava neminin optimum seviyede kalmasına yardımcı oluyor. Star Isı Yalıtım Sistemi, hem yeni yapılarda hem de ısı yalıtım tadilatlarının en köklü Baumit sistemi olarak değerlendiriliyor. Eşsiz bir esneklik ve darbe dayanımı özelliğine sahip sistem içerisinde bulunan Baumit StarTherm, gümüş gri yalıtım plakası olarak beyaz plaka ile karşılaştırıldığında %20 daha yüksek yalıtım performansı elde ediliyor. Pro Isı Yalıtım Sistemi ise mükemmel ve güvenilir yalıtım özelliklerini en iyi fiyat/ performans oranı ile biraraya getiriyor. Özellikle gayrimenkul projeleri için geliştirilmiş olan Baumit Pro ile en ekonomik koruma ve maliyet bilinci sağlanıyor. Baumit’im tüm sistemlerinde olduğu gibi ETAG 004 belgesiyle CE belgeli olarak piyasaya sunulan Pro ısı yalıtım sistemi, projenin ihtiyacına göre hem EPS hem de taş yünü plakalarla oluşturulabiliyor. Baumit İnovasyon Merkezi tarafından, PTP tipte yanmaz mineral taş yününden geliştirilen Baumit MineralTherm plakası ile oluşturulan

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Pro Sistem, 25 yıl fonksiyonellik sunuyor. 5 cm yalıtım kalınlığı tercih edilen bir sistemde 7,5 kg/m2 ağırlık ile sisteme dâhil olan taş yünü levhalar, uygun levha yapıştırma ve sıva harcı kullanılarak uygulanıyor. Bu nedenle sistemlerde, taş yünü ile birlikte yüksek performans gösteren yapıştırma ve sıva harcı Baumit ProContact ürünü kullanılıyor. Ayrıca taş yünü levhalar kullanılarak oluşturulan sistemde, sistem ağırlığı 20 kg’ın üzerine çıktığı için kesme yüklerine karşı uygun türde çelik çivili dübeller tercih ediliyor.

BAUMIT PRO ISI YALITIM SİSTEMİ Baumit Pro Isı Yalıtım Sistemi mükemmel ve güvenilir yalıtım özelliklerini en iyi fiyat/ performans oranı ile bir araya getirir. Özellikle gayrimenkul ve renovasyon projeleri için geliştirilmiş olan Baumit Pro Sistem ile optimum koruma ve dayanıklı cepheler oluşturulur. Profesyonel sistemlerin uygulandığı apartman veya büyük ölçekli projeler için geliştirilmiş olan Baumit Pro Isı Yalıtım Sistemi, yeni yapılarda veya ısı yalıtım tadilatlarında test edilmiş ve güvenilir bir kalite sunar: Pro Sistem istenirse MineralTherm ile birlikte de kurulabilir, böylece sistemin yangın sınıfı ve ses yalıtımı özellikleri de geliştirilmiş olur.

TEKNİK ÖZELLİKLER

ÇEVRECİ ÖZELLİKLER

Yapıştırıcı: Baumit ProContact Levha: Baumit ProTherm / Baumit MineralTherm Sıva: Baumit ProContact Donatı Filesi: Baumit StarTex Astar: Baumit UniPrimer Son Kat: Baumit GranoporTop veya Baumit Classico Special + Baumit ProColor UYGULAMA ALANLARI Eski ve yeni tüm binaların dış cephelerinde kullanılır.

Baumit Isı Yalıtım Sistemleri, 365 gün konforlu ve sağlıklı bir mekan yaratırken, enerji maliyetinden de %50’den fazla tasarruf ettirir.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

KALİTE BELGELERİ ETAG 004, TSE, CE, ISO 9001

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

YALITIM ISI VE SES YALITIMI

Baumit’in ısı yalıtım sistemleri ile uyumlu kullanıma hazır dekoratif kaplama ürünleri, binaların cephelerini sadece güzelleştirmekle kalmıyor; aynı zamanda güneş, rüzgar ve yağmur gibi dış etkenlere karşı da koruyor. Yaygın olarak kullanılan toz mineral kaplama ürünlerine göre: 4Mükemmel renk dayanıklılığı ve UV’ye karşı

direnç 4İklim etkilerine karşı direnç 4Isı yalıtım sistemlerine uygunluk 4Kullanıma hazır ürünler, güvenilir kalite 4Tek seferde uygulama 4Boya gerektirmeme 4Daha dayanıklı ve uzun ömürlü 4Yüksek su itici özellikleri farklılığını ortaya koyuyor. BAUMIT, İLERİYE YÖNELİK FİKİRLER. Yine Baumit’in geliştirdiği Nanopor Photokat boya ve kaplamaları, cephelerin temizliği ve görünümünde doğanın ışık, nem ve rüzgar etkilerini kullanarak daha uzun süreli koruma sağlıyor.

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

1-Gün ışığı, boya veya kaplama ürünü içindeki fotokatalizörü aktıve ediyor. 2- Bu katalizör, yüzeyde tutunmuş olan kir parçacıklarının bazulmalarını, hava hareketleriyle çözünmelerini ve kısmen yüzeyden kopmalarını sağlıyor. 3- Yağmur ve kuruyan nemin etkisiyle kir parçacıkları çözünüyor ve cephe temizlenmiş oluyor

Fotokataliz prensibi, katalizörlü yüzeyde ışığın yardımıyla meydana gelen bir dizi fiziksel ve kimyasal reaksiyona dayanıyor. Bu süreçte ışığın enerjisini kullanan katalizör, reaksiyon sırasında tükenmiyor. Burada gün ışığı, boya veya kaplama ürünü içindeki fotokatalizörü aktive ediyor. Bu katalizör, yüzeyde tutunmuş olan kir parçacıklarının bozulmalarını, hava hareketiyle çözünmelerini ve kısmen yüzeyden kopmalarını sağlıyor. Yağmur ve kuruyan nemin etkisiyle kir parçacıkları çözünüyor ve cephe temizlenmiş oluyor. Bu yöntem özellikle de yosun, mantar ve bakteri üremesine, toz ve is parçacıklarına karşı etki ediyor. Baumit Nanopor, organik yapıdaki kir parçacıklarını buharlaşan hava nemi ve yağmur yardımıyla çözen yeni fotokataliz özelliğinin sunduğu kendi kendini temizleme etkisi sayesinde, artık organik kirlenmeye karşı da etkin bir koruma sağlıyor. Bu, daima temiz pırıl pırıl; uzun süre değerini yitirmeyen ve bakım gerektirmeyen cepheler anlamına geliyor.

BAUMIT İNŞAAT MALZEMELERİ Adres : Acarlar İş Merkezi D Blok K:1 34810 Kavacık / İSTANBUL Tel : (216) 680 34 00 Faks : (216) 680 34 01 Web : www.baumit.com.tr E-mail : info@baumit.com.tr Baumit Müşteri Hattı : 0850 480 7 480 www.facebook.com/BaumitTurkiye E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

YALITIM ISI VE SES YALITIMI

CAPATECT ISI YALITIM SİSTEMLERİ MARKA: CAPATECT TANITIM Capatect ısı yalıtım sistemi, dünyada 40 yıllık ürün ve uygulama tecrübesine sahip, levhasından yapıştırıcısına, sıvasından son kat kaplama ve boya ürünlerine kadar, birbirleri ile uyum içerisinde çalışan, son derece modern tesislerde üretilen bir ısı yalıtım sistemidir. TEKNİK ÖZELLİKLER 4 Yüksek ısı yalıtımı sağlar. 4Duvara yapışması ve bağlanması kuvvetlidir. 4Dış hava şartlarına dayanıklıdır. 4 Darbelere dayanıklıdır. 4 Yangına dayanıklıdır. 4 Su buharı geçirgenliği yüksektir. 4 Küflenmeye karşı dirençlidir.

lar üzerinden ısı iletimiyle kayboluyor ve israf oluyor. Gereksiz yere atmosfere salınan baca gazları ise sera gazı emisyonlarını arttırarak küresel ısınmayı tetikliyor. Ülkemizde 1990 yılında 187 milyon ton karbondioksit eşdeğeri olan sera gazı emisyonları ,2008 yılı itibari ile 366 milyon yona ulaşmış durumdadır.Sadece binalarımıza ısı yalıtımı yaptırarak Türkiye’nin sera gazı emisyonlarını yaklaşık yıllık 25 milyon ton azaltmak mümkündür.Ülkemizdeki tüm binalarımızın yalıtılması ile ısınmadan elde edilecek yıllık emisyon azatlımı 6 Belgrad ormanı büyüklüğündeki bir ormanda yer alan ağaçların ömürleri boyunca depoladıkları sera gazı miktarına, Türkiye’deki otomobillerin %90’ının bir yıl boyunca oluşturduğu ve 6 kömür santralinin bir yıl boyunca saldığı emisyonların bertaraf edilmesine eşdeğerdir.

gibi ayrıca Türkiye’de ilk defa TS EN 13499 Isı yalıtım Sistem Standardı belgesini almıştır. Bununla birlikte Capatect Isı yalıtım Sistemi Avrupa teknik onay kuruluşu “EOTA” tarafından verilen ETAG 004 uygunluk belgesini de alarak kalitesini bir kez daha ispatlamıştır.

My Kaywa QR-Code

http://www.filliboya.com.tr/

http://kaywa.me/peN7g

BETEK BOYA VE KİMYA SANAYİ A.Ş Adres : Ankara Asfaltı Hüseyin Çelik Sok. No:2 Bostancı 34742 İstanbul Tel : (216) 571 10 00 Faks : (216) 571 13 15 Web : www.filliboyayalitim.com.tr

Download the Kaywa QR Code Reader (App Store &Android Market) and scan your code!

UYGULAMA ALANLARI Bina dış cepheleri. ÜRÜNÜN ÇEVRECİ ÖZELLİĞİ Hayatımızdaki en önde gelen ihtiyaçlarımız başında ‘’ısınma’’ gelmektedir. Harcadığımız bu enerjinin ise yarısından fazlası yalıtımsız duvar-

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

KALİTE BELGELERİ Capatect Isı Yalıtım Sistemi TS EN ISO 9001, TS EN ISO 14001, TS 18001, TS EN ISO 50001, TS ISO 10002 standartları uygunluk belgesine sahip Betek tesislerinde üretilmektedir. Capatect Isı yalıtım sistemi’nin tüm ürünleri ilgili standartlar çerçevesinde gerekli belgelere sahip olduğu

CAPATECT DALMAÇYALI ISI YALITIM LEVHASI MARKA: CAPATECT TANITIM Capatect Dalmaçyalı TS EN 13163 nolu Isı Yalıtım Malzemeleri Standardı’ na uygun olarak 16 kg/ m3 yoğunlukta üretilen polistren esaslı bir ısı yalıtım levhasıdır. TEKNİK ÖZELLİKLER Garantili ısı iletkenlik katsayısı: TS EN 13163’de yer alan hesap metoduna göre ısı iletkenlik katsayısı 0,033 W/mK’dir. Capatect Dalmaçyalı Isı Yalıtım Levhaları, polistren yapısındaki ideal karbon oranı ile aynı yoğunluktaki Standart EPS ısı yalıtım levhalarına oranla %20 daha iyi bir ısı yalıtım değerine sahiptir. Yüksek su buharı geçirgenliği: Capatect Dalmaçyalı’nın su buharı geçirgenliği çok yüksektir.(u:20-40) Bu sayede Capatect Dalmaçyalı ile ısı yalıtım yapılmış duvarlarda su buharı yoğuşması engellenmiş olur. İdeal basma dayanımı: Capatect Dalmaçyalı, bir binada normal şartlarda karşılaşılabilecek kısa ve uzun süreli mekanik yüklemelere başarı ile dayanabilecek yeterliliktedir. Genleşme, büzülme ve duvarların çalışmasından kaynaklanan sıva, boya ve kaplama çatlaklarının oluşmasını önler. Standart üretim yoğunluğu, kalıcı gönye kararlığı ve yüzeysel düzgünlük: Capatect Dalmaçyalı üretimden sonra

standartlara uygun olarak dinlendirilerek, mükemmel boyut stabilitesine ulaşır. Su emmeye karşı yüksek direnç: Capatect Dalmaçyalı Isı Yalıtım Levhaları suya karşı yüksek dirençli yapısı ile ısı yalıtım performansını ilk günkü seviyesinde korur. UYGULAMA ALANLARI Bina dış cepheleri ÇEVRECİ ÖZELLİĞİ 4Capatect markasının sahip olduğu 40 yıllık ürün ve uygulama tecrübesini standart EPS levhalara göre %20 daha yüksek ısı yalıtım performansına sahip Capatect Dalmaçyalı Isı Yalıtım Levhası ile birleştiren bu sistem, ülkemizdeki yalıtım seferberliğine çok büyük bir katkı sağlamıştır. 4Dünyada ilk defa Filli Boya tarafından pazara sunulan ve tüm sınayi hakları Betek Boya Ve Kimya Sanayi A.Ş.’ ye ait olan Capatect Dalmaçyalı Isı Yalıtım Levhası, Avrupa Kalite Standartlarına uygun olarak ilk kez Türkiye’de üretilmiştir. 4Capatect Dalmaçyalı Isı Yalıtım Levhası, yapısındaki ideal karbon oranı ile ısı kaybına karşı standart EPS levhalara göre %20 daha yüksek direnç göstererek, levha kalınlığını değiştirmeden ısı yalıtım performansının arttırılmasını sağlamıştır. 4Capatect Isı Yalıtım Sistemi, levhasından

yapıştırıcısına, sıvasından son kat kaplama ve boya ürünlerine kadar, birbirleri ile uyum içerisinde çalışan, son derece modern tesislerde üretilmekte olan ürünlerden oluşmaktadır. Sistem içerisindeki tüm ürünler ilgili standartları çerçevesinde en yüksek kalite performansları hedeflenerek üretilmektedir. KALİTE BELGELERİ Capatect Dalmaçyalı ısı yalıtım sistemi TS EN 13163 nolu ısı yalıtım malzemeleri standardına uygun olarak üretilen bir ısı yalıtım sistemidir.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

My Kaywa QR-Code

http://www.filliboya.com.tr/

http://kaywa.me/peN7g

BETEK BOYA VE KİMYA SANAYİ A.Ş Adres : Ankara Asfaltı Hüseyin Çelik Sok. No:2 Bostancı 34742 İstanbul Tel : (216) 571 10 00 Faks : (216) 571 13 15 Web : www.filliboyayalitim.com.tr

Download the Kaywa QR Code Reader (App Store &Android Market) and scan your code!

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

YALITIM ISI, SES, YANGIN YALITIMI

FİRMA TANITIMI 2001 yılından bu yana inşaat sektöründe, özellikle yalıtım alanında öncü ve yenilikçi kimliğiyle faaliyetlerini sürdürüyor. Türk yapı sektörünün lider markalarını üreten Eryap; Gaziantep, İstanbul ve Sakarya’da toplam 150.000m2’yi aşan 3 üretim tesisinde polimer dış cephe kaplama sistemleri, ısı, su, ses ve yangın yalıtım malzemeleri ve polimer kapı-pencere sistemleri üretimi gerçekleştiriyor. 2001 yılında Gaziantep’teki tesiste, sektörün ilk polimer dış cephe kaplaması üretimini gerçekleştirerek American Siding markasını sektöre kazandıran ERYAP, 2005 yılında İstanbul Silivri’de toplam 50.000 m2 alanda kurulan ikinci tesisinde siding uygulamasının tamamlayıcı unsuru Bonuspan markalı XPS Ekstrüde Polistiren ısı yalıtım levhası üretimine başladı. Daha sağlıklı, uzun ömürlü ve daha güvenli yaşam alanlarının sağlanabilmesi için ürün portföyünü genişleterek 2007 yılının son çeyreğinde İstanbul Silivri tesislerinde Focus Membran markalı bitümlü su yalıtım örtülerinin üretimine başlayarak su yalıtım ürünleri sektöründe de yerini aldı. Bunların yanında 2009 yılı sonunda Bonusmax markalı Isı Yalıtım Paket Sistemi, 2010

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

yılında Winer markalı Polimer Kapı ve Pencere Sistemleri, 2011 yılında Focus Shingle çatı kaplama malzemesi ve son olarak 2012 yılında doğa dostu Wooler marka taş yünü ürününü pazara kazandırarak sektördeki liderliğini sürdürüyor.

WOOLER TAŞ YÜNÜ MARKA: WOOLER TANITIM Taş yünü, tamamen yerli hammadde kaynakları kullanılarak inorganik bazalt taşının 1400°C 1500°C’de ergitilerek elyaf haline getirilmesi sonucu elde edilen bir yalıtım malzemesidir. TEKNİK ÖZELLİKLER Wooler taş yünü volkanik kayaçlardan elde edilen bazalt, diyabaz, dolomit gibi mineral, inorganik taşların 1400-1500°C arasında ergitilip, elyaf haline getirilmesiyle oluşturulan ve %97 oranında doğal elyaf içeren, su itici özelliğe sahip ısı, ses ve yangın yalıtım malzemesidir. Sahip olduğu ısı iletkenlik değeri ile mükemmel ısı yalıtımı sunarken, gürültüyü ve titreşimi emerek huzurlu ve sağlıklı bir yaşam alanı sunan Wooler, 1000°C üzerindeki sıcaklıklara

dayanıklılığı sayesinde de TS EN 13501-1’e göre A1 sınıfı “Yanmaz Malzeme” olarak yapılarda tam yangın güvenliği sağlıyor. UYGULAMA ALANLARI Wooler taş yünü, 40- 200 kg/m3 aralığında farklı yoğunluklarda, 25- 200 mm aralığındaki farklı kalınlık ve ebatlarda, farklı ürün grubu ve projelere özel ürünlerinden oluşan geniş ürün yelpazesi ile tüm beklentileri karşılıyor. Wooler, üç yalıtımı bir arada sunarken kullanım yeri ve amacına göre farklı boyut ve teknik özelliklerde üretilerek yapılarda, jeotermal enerji santrallerinde, yangın kapılarında, gemi inşasında olmak üzere birçok farklı sektörde tercih edilmektedir. Alüminyum ve cam tülü vb. değişik kaplama malzemeleri ile şilte, levha, boru ve dökme şeklinde üretiliyor. Çatılarda, dış cephede, ara bölme duvarlarda, yüzer döşemelerde, kazan ve tesisat yalıtımı olmak üzere birçok farklı alanda tercih edilen Wooler, ısı değişimlerine karşı sahip olduğu boyutsal kararlılık sayesinde, böcek, mikroorganizma, çürüme, küf tutma ve paslanma gibi dış etkenlere karşı yapıları bina ömrü boyunca bir zırh gibi korur.

ÇEVRECİ ÖZELLİKLERİ Yatırımları ile sektöre yön veren, tüm faaliyetlerini sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında yürüten Eryap; modern, güvenilir ve sağlıklı yaşam alanları için ürettiği yüksek teknoloji ürünü, doğa dostu Wooler marka taş yünü ve taş yünü üretim tesisi, sahip olduğu ileri teknolojisi ile rakiplerinden ayrışmaktadır: Tamamen yerli ve doğal hammadde kaynağı olan inorganik bazalt taşının 1400°C-1500°C’de ergitilmesinde açığa çıkan yüksek oranda sıcak yanmamış hava geri besleme ile üretim sürecinde tekrar kullanılarak ihtiyaç duyulan enerji miktarı azaltılmaktadır. Ergitme fırınında biriken safsızlıklar özel bir teknoloji ile ayrıştırılabilmektedir. Süreçte tercih edilen bu ileri teknoloji bir taraftan ürün içerisindeki şut (elyaflaşmamış taş) miktarını minimum değerlere düşürürken diğer taraftan da ürün kalitesinin maksimum seviyeye çıkarılmasına imkân sunmaktadır. 40-200 kg/m3 aralığında farklı yoğunluklarda, 25-200 mm aralığındaki farklı kalınlık ve ebatlarda, farklı ürün grubu ve projelere özel E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

YALITIM ISI, SES, YANGIN YALITIMI

ürünlerinden oluşan geniş ürün yelpazesi ile tüm beklentileri karşılamaktadır. Bilindiği üzere “Karbon Ayak izi” birim karbondioksit cinsinden ölçülen, üretilen sera gazı miktarı açısından insan faaliyetlerinin (ham maddenin çıkartılması, üretimi, nakliyesi, ürünün yeniden kullanılması, geri dönüşüm aşamaları vb.) çevreye verdiği zararın ölçüsüdür. Vakumlu paketlerde sevk edilen Wooler taş yünü ürünleri, hacimce %30’lara varan nakliye avantajı sağlayarak bayilerimiz ve yapı marketler açısından daha az depo, teşhir ve raf alanı avantajını sunmaktadır. Öte yandan ürünün sevki, stoklanması gibi faaliyetler için harcanan enerjinin neden olduğu sera gazı oluşumundaki kurumsal payımız da azalmaktadır. Üstün nitelikli, çok yönlü bir ürün Devlet İstatistik Kurumu ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 2009 yılı verilerine göre Türkiye’de enerjinin %37’si binalarda kullanılırken 53,4 mton CO2 emisyonu ortaya çıkarmıştır. Öte yandan 2009 yılında binalarda 29,5 milyon TEP olan enerji tüketilirken bu rakamın 2020 yılında

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

47,5 milyon TEP’e ulaşacağı tahmin edilmektedir. Türkiye’deki tüm binaların ısı yalıtımlı hale getirilmesiyle yılda 15 Milyar TL’ye eşdeğer enerji tasarrufu sağlamak mümkün olabilmektedir. Yapılarda Wooler markalı taş yünü kullanımı sayesinde; ısı yalıtım özelliği ile yüksek enerji verimliliği ve ses yalıtım özelliği ile konforlu bir yaşam alanı sunulurken; A1 sınıfı yangın yalıtımı özelliği ile de yapılar yangına karşı daha güvenilir bir hale getirilmektedir. KALİTE BELGELERİ İleri teknoloji ile üretilen doğa dostu Wooler marka taş yünü üretim tesisi; öncelikle TSE tarafından gerçekleştirilen fabrika denetiminden ve akabinde TS EN 13162 standardı kapsamındaki ürün spesifikasyon testlerinden başarı ile geçmiştir. CE belgeli Wooler, Zorlu Center, Zorlu Enerji Grubu Jeotermal Enerji Santrali, Rönesans Ofispark, Maren Maraş Elektrik Üretim San. ve Tic. A.Ş Jeotermal Santral Projesi, Sultangazi Devlet Hastanesi, Antteras, Skyland, Mai Residance, Quasar, İzmir Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Lojmanları, Akasya Acıbadem gibi elit projelere imza atıyor.

ERYAP GRUP YAPI MALZEMELERİ SAN. VE TİC. A.Ş. Adres : Büyükdere Cad. Enka İş Merkezi No: 108/4 34394 Esentepe/ İSTANBUL Tel : (212) 213 15 15 Faks : (212) 212 21 00 Web : www.er-yap.com.tr www.wooler.com.tr E-mail : info@er-yap.com.tr

YALITIM SU VE NEM YALITIMI

DELTA-TERRAXX JEOKOMPOZİT DRENAJ LEVHASI

MARKA: DÖRKEN SİSTEM

TANITIM Kalıcı koruma ve yüksek performanslı drenaj DELTA®-TERRAXX, yapıların toprakla temas eden bölümlerinde, basınca dayanıklı su yalıtımları, perimetrik izolasyon malzemeleri (örn. EPS, XPS), su geçirimsiz beton veya DELTA®-THENE gibi kendinden yapışan soğuk uygulamalı yalıtım membranları gibi yalıtımlar ve basınca karşı dayanıklı, güç aktarımlı alt zeminlerin işlevlerini koruyabilmeleri için güvenilir bir koruma ve drenaj sistemidir. DELTA®-TERRAXX, geleneksel drenaj levhalarına kıyasla, daha az ısı emisyon değerlerine ve buna bağlı olarak da gelişmiş ısı aktarım direncine sahiptir. Bu sayede, yapıların toprak veya zemin altında kalan bölümlerinin “sıcak ve kuru” kalmasını sağlar. KULLANIM ALANLARI Temel, İstinat, Perde Ve Bodrum Duvarları Temel ve istinat duvarları için hidrostatik su basıncına, sızıntı, katman ve yüzey sularına karşı DIN 18195’e uygun üstün koruma, DIN 4095’e uygun şekilde de kalıcı filtrasyon drenajı garanti etmesinin yanı sıra yapı ve yalıtımı topraktan ayırarak topraktaki bakteri, mineral, plar sıvılar ve diğer organizmalara karşı da üstün koruma sağlar. Su geçirimsiz betondan inşa edilmiş binalardaki yapı fiziği sorunlarını önler. Geçirimsiz toprak nedeniyle temelde birikerek yüzeye atılamayan ve yapının strüktüründe tehlike arzeden radon ve metan gibi gazların drenajında, zahmetli ve masraflı olan geleneksel yöntemlere oranla son derece avantajlıdır. Gazın dışarı atılması esnasında 7 katına çıkan 3,1 · 10-3

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

m2/s’lik son derece yüksek drenaj kapasitesi ve 400 kN/m2‘lik basınç direnci sayesinde DELTA®TERRAXX, klasik filtre çakıl katmanı ile kombine edilerek taban levhasının altına dikey gaz drenajı olarak monte edilebilir. Bu bağlamda, drenaj şeridinin üst çıkış boşluğunda da gazın dışarıdaki havaya çıkmasını sağlayacak bir çakıl tabakasının olması önemlidir. Su Depolamanın Gerekli Olmadığı, Yaya ve/ veya Araç Trafiğine Açık Yeşillendirilmiş Çatı Uygulamaları DELTA®-TERRAXX, yaya ve araç trafiğine açık, üzeri kum/çakıl ile örtülü veya taş, parke kaplı yeraltı yapılarının tavanları, teraslar, bahçe teras, kat bahçeleri ve düz çatılarda su biriktirmenin gerekmediği ekstansif yeşil çatı uygulamaları ile ters çatılarda aşınma katmanlarının altı gibi yatay yüzeylerin biriken sudan korunması için de idealdir. Yalıtımın korunması Yeşil çatılarda kullanılan yalıtım malzemeleri, üzerindeki drenaj levhası ve toprak sayesinde atmosferik etkilere (sıcaklık değişimi, UV ışınımı vb.) daha az maruz kaldığından, daha az yıpranır ve bu sayede ömrü daha uzun olur. Isı yalıtımına katkı DELTA®-TERRAXX ve toprak katmanı çatıyı bir battaniye gibi sararak binanın ısı yalıtımına yardımcı olur, yakıt tüketimini azaltır. Yapılan araştırmalar doğrultusunda yılda 2 l/ m2’ye yakın yakıt tasarrufları sağlanabildiği belirlenmiştir. Buna ek olarak DELTA®TERRAXX’ın gümüş-gri renginin ısıyı %30’lara varan oranlarda geri yansıtması da göz ardı edilmemelidir.

Ayrıca teras bahçelerinin üstündeki bitki örtüsü; karbondioksiti emerek küresel ısınmanın azaltılmasında yardımcı bir faktördür. Aynı zamanda, polen taşıyıcılar gibi çeşitli canlıların barınabilmesi için ekolojik bir mekandır. Suyu doğru yönlendirin Büyük teraslar; düz çatılar ve yeraltı otoparklarının tavanları, oyun alanları, park, yaya yolları vb. amaçlarla kullanılabilecek ideal yüzeylerdir. Ayrıca, yeşillendirmek suretiyle bu yüzeyler, betondan “grileşen” kentlere çevreci bir soluk verecektir. Bu tip uygulamalarda dikkat edilmesi gereken nokta, düşen yağmur sularının su yalıtımı üzerinde doğru bir yüzey drenajı ile yönlendirilmesidir. Aksi takdirde, biriken sular yürüme ve araç yollarında çökmelere ve yeşil örtünün çürümesine yol açacaktır. Ayrıca birikecek sular özellikle kışın don durumunda esas su yalıtımına zarar verecektir. Klasik çakıl drenajının zaman içerisinde çamurlanması ve tıkanması söz konusu olup yüksek ağırlığı ile de konstrüksiyon için büyük bir dezavantajdır.

Yatay drenajda yüksek performans Üstün nitelikli drenaj ve koruma levhası DELTA®-TERRAXX’ın yatay kullanımı inşaat sektöründe yeni ufuklar açıyor. Düşük kesit yüksekliği ve az statik yükü ile artık projelendirmedeki sorunlar tarihe karışıyor. Yüksek drenaj kapasitesi ve hızlı işleme özellikleri, çakıl gibi mineral dolgu yöntemlerine ekonomik bir alternatif teşkil ediyor: k değeri 10 -2 m/s olan 30 cm kalınlığında bir çakıl katmanına eşdeğer drenaj özelliklerine sahip.

ederken su yalıtımlarının üzerinde rahatça çalışılabiliyor, su yalıtımı mekanik ve termik etkilerden korunuyor.

İki katmanlı bu drenaj levhası çok düşük kesit yüksekliğinde klasik çakıl drenajına oranla çok daha yüksek bir drenaj kapasitesi sunuyor ve su yalıtımının ömrünü arttırıyor. Mekanik yüklere karşı drenaj ve koruma levhası olarak büyük bir emniyet sağlıyor. 400 kN/m2’lik yüksek basınç dayanımı ile uzun yıllar koruma ve drenaj fonksiyonunu yerine getiriyor. Aynı zamanda bir rulosu ile 30 m2’lik bir alan metrekaresi 1 dakikadan az süren bir işçilikle drenaj yapabilir hale getirilebiliyor.

Tünellerin inşasında statik ve hareketli yük olarak suyun gözardı edilemez bir etkisi vardır. Bu bağlamda, tünel inşaatlarında su drenajının çözümü büyük önem taşımaktadır. Aç-kapa metodu ile direkli galeri veya büyük geçitli yapı olarak inşa edilecek tünellerde de DELTA®TERRAXX zeminden ve geri dolgudan sızacak suyu tahliye etmekte kullanılır.

Paket çözüm Yüksek dayanımlı koruma ve drenaj sistemi Delta-Terraxx yatay uygulamalar için en uygun çözümü oluşturuyor. Kabarcıklı levha ve filtrasyon jeotekstil tabakadan oluşan kompozit yapı verimli bir drenaj tabakası sunuyor. Yatayda yukarı doğru bakan geotekstil alttaki kabarcıklı levha için bir filtre tabakası oluşturuyor. Kum, çakıl ve toprak dolgularında levhaya termik olarak kaynaklanmış olan filtre tabakası, kabarcıklı yapının tıkanmasına engel oluyor ve sisteme etki eden fazla suyun engellenmeden ve birikmeden drene edilmesine olanak sağlıyor. Kendinden yapışkanlı kenarlar uygulamayı kolaylaştırıyor ve bitki köklerine karsı daha iyi bir koruma sunuyor. Pürüzsüz arka yüzeyi sayesinde gelen yükler su yalıtımına tam olarak dağıtılıyor. Bu sayede, inşaat devam

Tüneller ve Mühendislik Yapıları Aynı zamanda, mühendislik yapılarında temel çukurunun korunması ve iksasına yönelik bir sistem olarak DELTA®-TERRAXX, toprak ve beton basıncına ve büyük oranda su girişine karşı mükemmel bir filtreleme ve sızdırma tabakası oluşturur.

Levhalar, tünel kabuğunu tamamen saracak şekilde dışarıdan monte edilir. Bu montaj sırasında, DELTA®-TERRAXX’ın yüksek esneklik kabiliyeti, tünel kesitini bütünüyle sararak etkin bir drenaj sistemi oluşturur ve yalıtımın uzun süre etkinliğini korumasını güvence altına alır.

DÖRKEN SİSTEM A.Ş. Adres : Sanayi Mh. D130 Yanyol Cad. No: 179 41140 İzmit/Kocaeli Tel : (262) 335 61 16 Faks : (262) 335 6117 Web : www.doerken-sistem.com E-mail : info@doerken-sistem.com E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

YALITIM SU VE NEM YALITIMI

DELTA-NP DRAIN JEOKOMPOZİT DRENAJ LEVHASI MARKA: DÖRKEN SİSTEM TANITIM Delta-NP Drain, yüksek basınç direnci ve drenaj kapasitesi sayesinde, yapıların toprakla temas eden bölümlerinde dikey ve yatay yalıtımlar için güvenilir koruma ve drenaj sağlar. Uygulaması son derece kolay olan Delta-NP Drain, toprakta çürümez, darbelere dayanıklıdır. Delta-NP Drain ile temel duvarları etrafında drenaj çakılı kullanımına gerek kalmadan geridolgu direkt olarak atılabilir. Yalıtıma bakan tarafı kabarcıklı koruma levhalarına oranla daha fazla yüzey alanı kapladığından, temel duvarına gelecek toprak ve su yüklerini de çok daha yüksek oranda dağıtarak daha üstün bir koruma sağlar. Delta-NP Drain, imalatı tamamlanan yalıtımı, zemin sularından, hidrostatik basınçtan ve yapı strüktürünü temelden yüzeye çıkmak isteyen gaz basıncından korumak amacıyla m2’de minimum 1800 adet diyagonal kabarcık yapısına sahip Jeokompozit Drenaj Levhasıdır. Kaynaklanmış filtrasyon jeotekstil tabakası sayesinde, toprak partiküllerini filtreleyerek drenaj hattında sürekli bir su çıkışı olmasını sağlar. Delta-NP Drain içme suyuna zarar vermez, toprakta çürümez, darbelere dayanıklıdır ve deforme olmaz. Yassı bindirme kenarı sayesinde uygulama kolaylığı sunar.

Yeşil Yapı Kataloğu 2014

Çift katmanlı Delta-NP Drain, Yüksek Yoğunluklu Polietilen (HDPE) kabarcıklı levha ile kaynaklanmış Polipropilen (PP) filtrasyon jeotekstil tabakadan oluşur. UYGULAMA ÖZELLİKLERİ Jeotekstil keçeli yüz daima toprağa bakmalıdır. Levhalar, duvar yalıtımından yaklaşık 10 cm daha yukarıda sabitlenir. Levhalar, altta drenaj borusuyla sona erer. Drenaj borusunun üstü sabit filtreleme sağlayan en az 15 cm’lik çakıl malzemesiyle doldurulur. Levhaların tek taraflarında yakl. 10 cm’lik yassı bindirme kenarı vardır. Levhaları birbirine sabitlemek için en az 4 adet Delta-Ters Dübel kullanılmalıdır. TEKNİK ÖZELLİKLER Kabarcık yüksekliği: Yaklaşık 8 mm Kabarcıklar arasındaki hava hacmi: Yaklaşık 5,3 l/ m3 Basınç direnci: 150 kN/m2 İ=1 hidrolik eğiminde drenaj kapasitesi: EN12958’e göre 2,25 l/s.m İşleme sıcaklığı: -30 °C ile + 80 °C Montaj derinliği: Yaklaşık 7 m Rulo ölçüsü: 20 m x 2 m

UYGULAMA ALANLARI Delta-NP Drain, yeraltı yapılarında, her tür istinat duvarında ve yeraltı otoparklarında güvenilir bir düşey drenajdır. Toprak veya zemin altında kalan temel duvarı ve bodrum perdeleri üzerine uygulanacak, hidrostatik basınç, asitli zemin suları ve biriken gazlara karşı yalıtım koruması ve drenaj sistemidir.

KALİTE VE STANDARTLAR Delta-NP Drain, TS EN 13252 standardına uygun olarak, temel ve istinat duvarları ile yeraltı yapılarında su ve neme karşı güvenilir ve hesaplı bir drenajdır.

DÖRKEN SİSTEM A.Ş. Adres : Sanayi Mh. D130 Yanyol Cad. No: 179 41140 İzmit/Kocaeli Tel : (262) 335 61 16 Faks : (262) 335 6117 Web : www.doerken-sistem.com E-mail : info@doerken-sistem.com

DELTA-FASSADE B. SU YALITIM ÖRTÜSÜ

DELTA-MAXX PLUS ENERJİ TASARRUF MEMBRANI

MARKA: DÖRKEN SİSTEM

TANITIM DELTA-FASSADE B. Dörken’in ARGE departmanında geliştirilmiş olup: giydirme cephe konstrüksiyonlarında, ahşaptan, granite, siding’den cama her tür kapalı ya da açık derzli dış cephe kaplamaları altında kullanım için güvenlik, uzun ömürlülük ve enerji tasarrufunda devrim yaratan yeni bir üründür. Yangın sınıfı Euroclass B, yüksek UV dayanımı sayesinde 20 mm’ye kadar açık derzli cephe kaplamalarına uygun, esnek, hafif (240 gr/m2), dayanıklı, en üst seviyede su geçirimsiz, nefes alan su yalıtım örtüsüdür.

TANITIM 4 Çatı ve cephelerde EN 13859-1 ve EN138592’ye göre W1-en üst seviye su yalıtımı sağlayan DELTA®-MAXX PLUS, Avrupa’da 20 yıla yakın bir süredir en zor şartlarda kendini kanıtlamış bir enerji tasarruf membranı. 4Alman çatı endüstrisi’nin güvenlik kriterlerine uygundur. 4 Isı yalıtımı, yağmur, kar, toz ve rüzgardan güvenle korunur. 4Yüksek buhar geçirgenliği sayesinde, yoğuşma önlenir, ısı izolasyonu ile çatı ve cephe katmanı neme karşı güvenli bir şekilde korunur. 4 DELTA®-MAXX PLUS, direkt ısı yalıtımı üzerine serbestçe serilebildiği için OSB gibi kaplama altı tahtası kullanımına gerek kalmaz. 4 DELTA®-MAXX PLUS’ın nem depolama kabiliyetine sahip polyester muflon tabakası, ekstrem durumlarda 1 l/m2’ye kadar nem depolayabilir ve bunu daha sonra yavaşça dışarı doğru uzaklaştırır. 4 Yüksek yırtılma mukavemeti sayesinde üzerinde çalışılabilir, eğimli çatı ve cephede konstrüksiyon yükünü hafifletir.

Giydirme cephelerde yangına en iyi yanıt... DELTA-FASSADE B. DELTA-FASSADE B, başta ahşap cephe konstrüksiyonları olmak üzere derzli tüm giydirme cephe konstrüksiyonlarında ısı yalıtımını dış taraftan bohçalayacak şekilde uygulanır. Böylece alevlerin yayılmasını engelleyerek yangın riskini azaltır. TEKNİK ÖZELLİKLER 4 EN 13501-1’e göre Yangın Sınıfı B 4 Havalandırmalı ve kapalı ya da 20 mm’ye açık derzli cephe tasarımları için uygundur. 4 En üst seviyede su geçirmez (W1) 4 Sadece 240 gr/m2: Esnek, hafif ve dayanıklıdır. 4 Yüksek su buharı geçirgenliğine sahiptir. 4 Avrupa EN 13859-1 ve EN 13859-2 standartlarına uygundur.

TEKNİK ÖZELLİKLER 4 Yangın sınıfı: Normal alev alır nitelikte B1 (DIN 4102) 4 Gerilme mukavemeti: 350 N/5 cm (DIN EN 12311-1+2) 4 Su geçirim derecesi: Su geçirmez (DIN EN 13111) 4 Sd değeri: yaklaşık 0.15 m (DIN 52615) 4 Isı dayanımı: -40°C ile +80°C 4 Ağırlık: yaklaşık 190g/m2 4 Rulo ölçüleri: 50 m x 1.50 m

UYGULAMA ALANLARI Eğimli çatılar ve giydirme cephe konstrüksiyonlarında ısı yalıtımı ile çatı/cephe dış kaplaması arasında kullanılır. ÇEVRECİ ÖZELLİKLERİ 4 DELTA-MAXX PLUS, %30’a kadar daha az hava değişim oranı ve bu sayede %9’a kadar daha az enerji ihtiyacı sağlar. 4 Entegre kendinden yapışkanlı kenarları sayesinde kolayca döşenir. DELTA®-MAXX PLUS, kendinden yapışkanlı bindirme kenarları sayesinde, anında su ve hava sızdırmazlığı sağladığından, dışardaki soğuk havanın yapı boşluklarından içeri girmesi ve içerideki sıcak havanın dışarı kaçmasıyla oluşan enerji kaybını önler. 4 İmalatlarda ortaya çıkan atık malzeme sarfiyatı, DELTA®-MAXX PLUS’ın yüksek yırtılma değeri sayesinde minimum seviyededir. Bu özellik, uygulayıcıya önemli bir ekonomik avantaj sağlar. Ayrıca imalatın sağlıklı yürümesine yardımcı olur. 4 Özellikle eğimli çatılarda, diğer su yalıtım türlerinin uygulamasında rastlanılan kirlilik, insan sağlığına zararlı bileşen, ısıtma işlemine bağlı tehlike ve riskler ortadan kalkar. KALİTE VE GARANTİ BELGELERİ CE

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

DÖRKEN SİSTEM A.Ş. Adres : Sanayi Mh. D130 Yanyol Cad. No: 179 41140 İzmit/Kocaeli Tel : (262) 335 61 16 Faks : (262) 335 6117 Web : www.doerken-sistem.com E-mail : info@doerken-sistem.com

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

BİTİRME İŞLERİ

üstün özelliklere sahip ve Dalsan Alçı Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin tescilli markasıdır. TEKNİK ÖZELLİKLER FLOORTEK ile düzgün ve sert yüzey FLOORTEK, yüzeye, 2-10 mm kalınlıkta uygulanır, kendiliğinden yayılarak yüzeyi teraziye alır. Üstün yapısı sayesinde içeriğinde herhangi bir çökelmeye izin vermeden, bütün yüzeyi homojen bir şekilde sertleştirir.

DALSAN ALÇI’DAN GREENGUARD SERTİFİKALI İKİ YENİ ÜRÜN DAHA Dalsan Alçı, üretimin her aşamasında insana ve doğaya saygı ilkesini benimsemiş ve daha da önemlisi bu konuda araştırmalar ve çalışmalar yaparak, yaşadığımız yapılara değer katmak için somut adımlar atmayı amaçlamıştır. Bu bakış açısıyla GREENGUARD Sertifikalı ürünlerine iki yeni daha eklemiştir.

FLOORTEK TANITIM Dalsan Alçı, geliştirdiği kendinden yayılan zemin şapı FLOORTEK ürünüyle hız ve zamanın önemli olduğu inşaat sektörü için büyük avantajlar getiriyor. Alçı bazlı kendinden yayılan zemin şapı FLOORTEK, Türkiye’nin bu alandaki yeni ürünü… FLOORTEK, yapı alçılarında olduğu gibi beta hemihidrat kullanılarak üretilen ve birçok açıdan

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Erken ve yüksek mukavemet FLOORTEK, erken mukavemetten dolayı, uygulandıktan 2 saat sonra yaya trafiğine açılma imkanı sağlıyor. Zemini erken yaya trafiğine açmak, inanılmaz büyük bir avantaj. Çünkü üzerine erken çıkıp diğer işleri yapabilme becerisi sağlıyor. Yüksek mukavemeti sayesinde FLOORTEK yüzeyinde çatlama olmaz. Üstün mekanik dayanımı FLOORTEK, hem eğilmede kırılma mukavemetini içeren F7 standardı, hem de basınç mukavemetini içeren C25 standardı kriterlerini sağlayabilen bir ürün. F7 standardına göre, her santimetrekare için 70 kg’lık bir kırılma mukavemetine sahip olduğu ; C25 standardı ise ürünün santimetrekareye 250 kg’lık basınç mukavemetine sahip olduğunu gösteriyor. A1 sınıfı yanmaz malzeme Alçı esaslı zemin şapı olan FLOORTEK, çimento gibi A1 sınıfı yanmaz malzeme sınıfında yer alıyor. Her iki ürün de yanmaz malzemeler olsalar da, FLOORTEK’in bünyesinde bulunan kristal su nedeniyle yangını geciktirme özelliği de sağlıyor. Tamir kabiliyetine sahip İç mekanda zeminlerin bozukluklarının giderilmesi ve düzeltilmesi amacı ile son kat

kaplama malzemesi öncesi tesviye şapı olarak kullanılır. 2 saatte hazır Uygulama tamamlandıktan 2 saat sonra üzerinde yürünebilir. İklim koşullarına göre tam kuruma sağlandıktan sonra üzerine uygulama yapılabilir. FLOORTEK elle uygulanmasının yanında uygun karıştırıcılı makine ile de rahatlıkla uygulanabilir. FLOORTEK, ayrıca sahip olduğu GREENGUARD GOLD sertifikası ile iç mekan hava kalitesine de katkı sağlıyor. İçeriğinde bulunan Uçucu Organik Bileşenler (VOC) açısından 10.000’e yakın kimyasalın taraması yapıldığında TVOC değeri sınır değer olan - 0.22 mg/mm3 ‘ün altında olduğu sertifikalandırılmıştır. FLOORTEK ile doğaya katkı FLOORTEK, çimento esaslı kendinden yayılan şaplar ile karşılaştırıldığında daha düşük karbon salımı yapıyor.

MAXICOAT TANITIM Zeminde komple çözüm… Dalsan Alçı’nın FLOORTEK’ten sonra yine zeminde kullanılmak üzere pazara sunduğu MAXICOAT, döşeme betonu üzerine kullanılan kolay yayılma özelliğine sahip hazır karışım zemin harcıdır. Yüzeye 5-6 santimetre uygulanan çimento esaslı şaplar yerine, zemin üzerinde çatlama yapmadan en az 2 cm kalınlıkta uygulanabilen MAXICOAT, çimento esaslı şapla yapılan uygulamalara göre çok daha hızlı ve kolay uygulanıyor. Çimento esaslı şaplara göre birçok üstün özelliği olan MAXICOAT da Dalsan Alçı Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin tescilli bir markasıdır.

çökelmeye izin vermeden, bütün yüzeyi homojen bir şekilde sertleştirir.

iklim koşullarına göre tam kuruma sağlandıktan sonra son kat uygulama yapılır.

Üstün mekanik dayanım MAXICOAT hazır karışım zemin harcı, C16 sınıfına sahip bir ürün, 16N/mm2 basınç dayanımı ile çimento esaslı şaplara göre çok daha iyi basınç dayanımı sunuyor. Konvansiyonel metotlarla elle hazırlanan ve inşaat mahallinde karıştırılarak elde edilen şaplar, gerçekte istenilen dozajın altında ve gerekli koşullara uyulmaksızın hazırlanabildiği için kalite sürekliliği sağlanamamaktadır. MAXICOAT hazır karışım harcı ise bilgisayar kontrolünde ve sürekli denetim altında üretilmektedir.

MAXICOAT, ayrıca sahip olduğu GREENGUARD GOLD sertifikası ile iç mekan hava kalitesine de katkı sağlıyor. İçeriğinde bulunan Uçucu Organik Bileşenler (VOC) açısından 10.000‘e yakın kimyasalın taraması yapıldığında TVOC değeri sınır değer olan - 0.22 mg/mm3 ‘ün altında olduğu sertifikalandırılmıştır. MAXICOAT ile ile doğaya katkı Geleneksel çimento esaslı şaplara göre çok daha az karbon salımı yapar.

Erken ve yüksek mukavemet MAXICOAT, erken mukavemetten dolayı, uygulandıktan 2 saat sonra yaya trafiğine açılma imkanı sağlıyor. Zemini erken yaya trafiğine açmak, inanılmaz büyük bir avantaj. Çünkü üzerine erken çıkıp diğer işleri yapabilme becerisi sağlıyor. Yüksek mukavemeti sayesinde yüzeyinde çatlama yapmayan MAXICOAT uygulandıktan sonra yüzeyii ıslatma ihtiyacı da duymamaktadır..

TEKNİK ÖZELLİKLER

A1 sınıfı yanmaz malzeme Hazır karışım zemin harcı MAXICOAT, çimento gibi A1 yanmaz malzeme sınıfında yer alıyor. Her iki ürün de yanmaz malzemeler olsalar da, MAXICOAT’un bünyesinde bulunan kristal su nedeniyle ayrıca yangını geciktirme özelliği de sağlıyor.

Düzgün ve sert yüzey MAXICOAT yüzeye, 2-10 cm kalınlıkta uygulanır, kendiliğinden yayılarak yüzeyi teraziye alır. Üstün yapısı sayesinde içeriğinde herhangi bir

Makine ile uygulama Uygun karıştırıcılı makine ile uygulanan ve uygulama tamamlandıktan 2 saat sonra üzerinde yürünebilen MAXICOAT’un üzerine E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

DALSAN ALÇI SAN. VE TİC. A.Ş Adres : Kızılcaşar Mahallesi, 1184. Cadde, No:22/1 İncek ,06830,Gölbaşı / Ankara Tel : (312) 303 49 00 Faks : (312) 341 25 69 Web : www.dalsan.com.tr E-Mail : dalsan@dalsan.com.tr

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

BİTİRME İŞLERİ ÇATI & CEPHE KAPLAMALARI

Villa, Prag-Çek Cumhuriyeti

ÜRÜN TANITIMI

Libeskind Villa, Datteln-Almanya

Çinko, bakır ve titanyumdan oluşan % 99,995 saflıkta bir çinko alaşımı olan RHEINZINK, mükemmel şekillendirme, kıvırma ve sistem teknikleri ile en iddialı ve karmaşık yapı tiplerinde bile uygun çözümler sunmaktadır. Çevreye duyarlı yapısı ve bakım gerektirmemesi nedeniyle geleceğin malzemesi olarak kabul edilen RHEINZINK-Titanyumlu Çinko; çatı kaplamaları, cephe kaplamaları ve yağmur indirme sistemleri alanlarında yapı sektörünün ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik pek çok farklı sistem alternatifine sahiptir. RHEINZINK ile kaplanmış bir çatı, yapıyı tam anlamıyla korumanın yanı sıra, tasarıma sağladığı avantajlar sebebi ile çatıların, yapıların ayrılmaz bir bileşeni olmasını sağlar. Kenet Sistem, Kepli Geçme Sistem ve Arduvaz Sistem alternatiflerinin tamamı sızdırmazlık garantisi sunar. Eğrisel, konik veya küresel her çeşit yüzeye rahatlıkla uygulanabilen RHEINZINK, cephelerde Kenet Sistem, Kepli Sistem, Arduvaz Sistem, SP-line, Askılı Cephe Levhaları, Siding Levhalar ve Ondüle Sistemler gibi sistem alternatiflerinin yanı sıra bu sistemlerin kombinasyonları ile oluşturulmuş tasarıma özel sistemler de sunmaktadır.

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

KALİTE VE STANDARTLAR RHEINZINK’in kendi isteği ile tarafsız birimler tarafından devamlı yapılan kontroller sonucu, ISO 14001:2004’e göre ‘Çevre Yönetimi’, ISO 9001:2008’e göre ‘Kalite Yönetimi’ ve ISO 50001:2011’e göre ‘Enerji Yönetimi’ kanıtlanmıştır.

TİTANYUMLU ÇİNKO yüzey alternatifinden renkli versiyonlara RHEINZINK çinko, bakır ve titanyumdan resel her çeşit yüzeye rahatlıkla uygulanaoluşan % 99,995 saflıkta bir çinko alaşımı bilmektedir. RHEINZINK’in kendi isteği ile kadar 4 farklı ürün grubu sunmaktadır. Uzun kullanım ömrü, bakım gerektirmemeolup bu konuda bir dünya markasıdır. Dıtarafsız birimler tarafından devamlı yapışında sonsuz zarafeti, özünde doğallığı ile lan kontroller sonucu, ISO 14001:2004’e si, estetik değerleri ve çevre dostu olması ömrü ile standartları belirler. Malzeme zaman RHEINZINK-Titanyumlu Çinko malzemesinin her daim güvenilir RHEINZINK-Titanyumlu sebebiyle geleceğin malzemesi olarak göre ‘Mükemmel Çevre Yönetimi’, ISO geçtikçe eskimez, zarif bir şekilde yıllanır ve uygulama alanları Çatı Kaplamaları, Cephe şeÇinko malzemesi kolayca şekillendirilebilir nitelendirilen RHEINZINK, mükemmel 9001:2008’e göre ‘Kalite Yönetimi’ ve ve uzungerçek ömürlüdür. ISO benzersiz 50001:2011’e Yönetimi’ ve killendirme, ve Sistemleri’dir. sistem teknikleri ile patina oluşumu sayesinde birgöre ‘Enerji Kaplamaları Yağmur kıvırma İndirme kanıtlanmıştır. Çatı ve cephe kaplamaları ile yağmur inyapı tiplerinde bile uyyüzey tabakası oluşturur. Tasarım odaklıiddialı olanvebukarmaşık modern malzeme aynı gun çözümler sunmaktadır. dirme sistemlerinde kullanılan RHEINZINK Tamamı sızdırmazlık garantisi sunan sistem RHEINZINK inovatif kriterlere olarak sahip olan zamanda tüm dünyada da çok popülerdir. ürünlerinin tamamı yanmaz, paslanmaz ve uygun alternatiflerine RHEINZINK, ısıya dayanıklı olup eğrisel, konik LINE, veya küdoğal yollarla oluşturan geliştirdiği PROTECT COLOR LINE ve patina tabakası Daniel Libeskind, Frank O. Gehry ve Zaha Hadid

Tamamı sızdırmazlık garantisine sahip olan bu sistemler, RHEINZINK’in sunduğu prePATINA bright rolled, prePATINA blue-grey ve prePATINA graphite-grey yüzey alternatifleri ile çinkonun benzersiz doğal estetiğini sektörün kullanımına sunmaktadır. Uzun kullanım ömrüne, yanmaz ve paslanmaz bir yapıya sahip olan titanyumlu çinko malzemesi ile RHEINZINK, mimarlara ve uygulayıcılara ihtiyaçları doğrultusunda kapsamlı ve kesintisiz hizmet vermektedir.

INTERIEUR LINE ürün grupları ile tasarımlara, gibi dünyaca ünlü pek çok mimar tasarımlarını çevresel etkenlere ve estetik gereksinimlere bu malzeme ile gerçekleştirmiş ve sonuçtan RHEINZINK Türkiye İrtibat Bürosu · Bağdat Cad. No: 124 · 34726 Fenerbahçe – İstanbul · Türkiye · Tel: +90 216 5506292 · Faks: +90 216 5506293 · info@rheinzink.com.tr uygun olarak sektörün gereksinimlerini karşılar. çok memnun kalmışlardır. Üstün ekolojik www.rheinzink.com.tr özelliklerinin yanı sıra estetik nitelikleri ve diğer ÖRNEK DERECEDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK malzemeler ile olan uyumu da tüm RHEINZINK ürün gruplarını evrensel ölçüde kullanılabilir RHEINZINK sadece çok az yapı malzemesinin yapar. İster bütün bir çatı veya sadece yağmur sahip olabileceği derecede olumlu bir ekolojik indirme sistemi detayı için, ister geniş yüzeyli dengeye sahiptir. Hammaddenin kazanımı ve bir cephe veya sadece mimari bir detay çözümü işlenmesi sırasındaki enerji kullanımı son derece için olsun: RHEINZINK estetik tarzı ile bütün düşüktür. Emisyonlar, modern üretim mimari yapıları vurgular. tesislerinde yapılan eritme ve işleme ile en aza indirgenir. RHEINZINK ürünleri %100 oranında geri dönüştürülebilir olup doğrudan veya herhangi bir ara aşama olmadan yeniden değerlendirilir.

RZ_4660-4C-TR

Dorothy Bakımevi,Bradford on Avon-İngiltere

GERÇEK PATİNA İLE DOĞAL MALZEME Dışında sonsuz zarafeti ile kaplama veya fosfatlama olmaksızın tamamen doğal olan RHEINZINK malzemesi orijinal formu ile oldukça etkileyicidir. PATINA LINE serisi ile sadece RHEINZINK, titanyumlu çinkodan oluşan tamamen doğal üç yüzey alternatifi sunar. PATINA LINE ürün grubunun tüm yüzey alternatifleri örnek derecede ekolojik olup bakım gerektirmez ve nesiller boyu sürecek

Bugün RHEINZINK ürünlerinin üçte biri, yeniden değerlenmiş yapı çinkosundan üretilir. Malzeme, 1999 yılında kullanım ömrü ile ilgili yapılan kapsamlı bir değerlendirme sonrasında bağımsız bir organ olan IBU (Yapı ve Çevre Enstitüsü) tarafından ISO 14025 Tip III’e göre çevre dostu bir ürün olarak deklare edilmiştir. MİMARLAR TARAFINDAN TÜM DÜNYADA TAKDİR GÖRÜYOR

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

RHEINZINK GMBH & CO. KG TÜRKİYE İRTİBAT BÜROSU Adres : Bağdat Cad. No: 124 34726, Fenerbahçe – İstanbul Tel : (216) 550 62 92 Faks : (216) 550 62 93 Web : www@rheinzink.com.tr E mail : info@rheinzink.com.tr

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

BİTİRME İŞLERİ CEPHE, PENCERE & OFİS İÇİ BÖLME SİSTEMLERİ

Kozapark 1 İstanbul - MN 50 VE ST 70 CV MN 50 MICRO KONDENS KANALLI GİYDİRME CEPHE SİSTEMİ Cephenizde suya yer yok! Mikro kondens kanalı özelliği ile yapı içerisine hiçbir durumda su girişine izin vermeyen MN 50 Giydirme cephe sistemi, farklı derinliklerdeki griyaj seçenekleri sayesinde geniş açıklık uygulamalarına olanak sağlayan bir stick sistemdir. 18 farklı kayıt birleşim yöntemi olan bu sistem, projenize özel ekonomik çözümler sunabilmektedir. TEKNİK ÖZELLİKLERİ 4Mikro kondens kanalları ile maksimum su sızdırmazlığı ( 1950 Pa ) 4 Düşük ısı geçirim katsayısı; -Uw: 1,6 W / m2 K ( With Ug:1.1 W / m2 K ) -Uw: 1.86 W / m2 K ( With Ug:1.4 W / m2 K ) -Uf: 1.4 – 2.7 W / m2K 450 mm gövde genişliği 4Doğrudan drenaj veya bütünleşik drenaj seçenekleri ile maksimum su sızdırmazlığı 4Bütünleşik drenaj uygulamalarında kompartmanlama yapabilen drenaj tüpleri 4Kapaklı, silikon veya yarı kapaklı uygulamalarda tek bir dışa açılır kanat sistemi ile aynı profil kullanımı 4Açılır sistemde silikon derinliği arttırılabilme özelliği 4Dar görünüme sahip açılır kanat tasarımı 50x52 mm 4Gerektiğinde uygulanabilir cam tutucu profilleri 4Yüksek ısı yalıtımlı ancak ısı bariyersiz kanat tasarımı ile minimum maliyet

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Halkbank - ST 70 CV 4Hava, su ve toz EPDM sızdırmazlık fitilleri 4Kasetli veya kasetsiz yüksek ısı yalıtımlı ve

yüksek kondenzasyon dirençli ekonomik silikon sistem seçeneği 4Başarı ile tamamlanan yüksek seviye performans testleri ( 1950 Pa su sızdırmazlığı ) 4Düşük alüminyum tüketimi ( kg/ m2 ) KALİTE VE GARANTİ BELGELERİ Qualanod, Qualicoat UYGULAMA ALANLARI İş merkezleri, oteller, havaalanları, alışveriş merkezleri, hastaneler, kamu binaları, konutlar FIRMA ÜRÜN İLİŞKİSİ: Üretici, Satış ve Pazarlamacısı HİZMETLER Proje, Danışmanlık, Uygulama desteği, Şartname desteği, Statik ve Isı Hesaplamaları

UCW 72 DB UNITER GİYDİRME CEPHE SİSTEMİ Bir Üniter Giydirme Cephe Sistemi olan UCW 72 DB, doğrudan yapıştırmalı silikon sistem özelliği ile ek kaset maliyeti ve işçiliğinden uzak bir sistemdir. Hızlı ve kolay montaj avantajı sunan sistem, gerekli durumlarda basit ve kolay bir şekilde özel cam içi U profilleri ile vidalanarak cam değişimine olanak tanımaktadır. İç ortamda derz görünümü mimari tercihe bağlı olarak, cephe renginde ve kontrastında alüminyum profil ile veya siyah fitil opsiyonu ile farklı seçenekler sunmaktadır. Dış ortam cam kenarı görünümü, mimari tercighe bağlı olarak, siyah eloksal ya da kontrast renklerde alüminyum profil veya siyah fitil opsiyonları ile farklı seçenekler sunmaktadır. Çift kanal su sızdırmazlık yöntemi sayesinde, şantiye montaj hassasiyetinden bağımsız yüksek su sızdırmazlık performansı sunabilmektedir. TEKNİK ÖZELLİKLERİ 4Doğrudan yapıştırmalı silikon sistem, 472 mm gövde genişliği, 4Yüksek su sızdırmazlığı ( 900 Pa ) 4Yüksek ısıl performasyon ( Uw: 1,42 W/m2K Uf: 1,5 W/m2K ) 4Kolay ve sahada bekleme gerektirmeyen cam değişimi yöntemi 4İç derz alüminyum ve fitil opsiyonu 4Dış cam kenarında alüminyum ya da fitil kenarlık opsiyonu 4Mukavemet laması veya fitil opsiyonu,

Sirius Town - SL 45 HS

Brandium - SL 45 HS SL 45 HS KALDIR -SÜR SÜRME SİSTEMİ 4Ekonomik EPDM hava, su ve toz sızdırmazlık

fitilleri, 4Paralel ve ters vasistas gizli kanat açılım seçenekleri, 4Başarı ile tamamlanan KAPEDAM ve AVRASYA performans testleri, 4Tüm Ral renklerinde ve eloksal seçeneklerinde Qualanod ve Qualicoat belgeli profil üretrimi. KALİTE VE GARANTİ BELGELERİ Qualanod, Qualicoat UYGULAMA ALANLARI İş merkezleri, oteller, havaalanları, alışveriş merkezleri, hastaneler, kamu binaları, konutlar FIRMA ÜRÜN İLİŞKİSİ Üretici, Satış ve Pazarlamacısı HİZMETLER Proje, Danışmanlık, Uygulama desteği, Şartname desteği, Statik ve Isı Hesaplamaları

Hızla esen rüzgar altında dahi yağmur sularına meydan okuyoruz. Güneş ışığının maksimum oranda iç mekana girmesini sağlayan SL 45 HS Kaldır sür ısı yalıtımlı doğrama sistemi, sağladığı yüksek performans değerleri ile tasarımcıların taleplerini karşılamaktadır. 45 mm profil derinliği, dış ortamla görsel temasın en üst seviyeye çıkarılmasını sağlamaktadır. SL 45 HS, vidasız aksesuar montajı ve cam çıtalı kanat profilleri ile düşük işçilik ve montaj maliyeti sunmaktadır. Ayrıca polyamid ray seçeneği sayesinde konvensiyonel sistemlere kıyasla sessiz bir çalışma elde edilmektedir.

4 Düşey ve üst yataylarda, arttırılabilir

kilitleme seçenekleri, 4 Başarı ile tamamlanan performans testleri KALİTE VE GARANTİ BELGELERİ: Qualanod, Qualicoat UYGULAMA ALANLARI İş merkezleri, oteller, havaalanları, alışveriş merkezleri, hastaneler, kamu binaları, konutlar FİRMA ÜRÜN İLİŞKİSİ Üretici, Satış ve Pazarlamacısı HİZMETLER Proje, Danışmanlık, Uygulama desteği, Şartname desteği, Statik ve Isı Hesaplamaları

TEKNİK ÖZELLİKLERİ 4 2 mm’ye varan alüminyum profil et kalınlığı, 4 45 mm sistem derinliği, 4 Yüksek performans ve yeni tasarım EPDM hava, su ve toz fitilleri, 4 Tüm Ral renklerinde ve eloksal seçeneklerinde QUALANOD ve QUALICOAT belgeli profil üretimi, ahşap görünümlü profil seçeneği, 4 Tüm seçim ve sipariş sürecini kolaylaştıran statik ve ısı diyagramları, 4 Vida atmayı gerektirmeyen aksesuar montajı, 4 45 veya 90 derece kasa seçenekleri, 4 80 kg veya 200 kg kanat ağırlık seçenekleri, 4 Cam çıtası kullanımı ile kolay cam montajı, 4Paslanmaz veya yüksek mukavemetli polyamid ray seçeneği, 4 Tek profil ile damlalık, sineklik ray, kondens profili işlevlerinin sağlanması, E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

BİTİRME İŞLERİ CEPHE, PENCERE & OFİS İÇİ BÖLME SİSTEMLERİ

GİZLİ KANAT PENCERE SİSTEMLERİ

ST 60 CV – ST 70 CV- ST 80 CV – ST 80 S CV GİZLİ KANAT PENCERE SİSTEMLERİ

EPDM hava, su ve toz sızdırmazlık fitilleri, 4Tüm seçim ve sipariş sürecini kolaylaştıran statik ve ısı diyagramları

Yüksek performans, kalite, konfor ve tasarım için ideal çözüm.

KALİTE VE GARANTİ BELGELERİ Qualanod, Qualicoat

ST Pencere ve Kapı Sistemleri, enerji tüketiminizi önemli ölçüde azaltarak geniş kapsamlı uygulama seçenekleri ile beklentilerinizi hayata geçirebilmektedir. Zorlu iklim koşullarında dahi sağladığı yüksek performans değerleri ve gizli kanat açılım tipi ile estetik görünüme imkan veren ST Pencere ve Kapı Sistemleri, son dönemlerde yapılan gizli kanat doğrama uygulamalarının tercih edilen sistemi haline gelmiştir.

UYGULAMA ALANLARI İş merkezleri, oteller, havaalanları, alışveriş merkezleri, hastaneler, kamu binaları, konutlar

TEKNİK ÖZELLIKLER 4Uw: 1,9 W/m2K’e varan düşük ısı geçirim katsayısı ( Ug :1,4 W/m2K ) 4Kanat algılanabilirliği sıfıra yakın, 43 farklı ısı yalıtım değerleri, 42,5 m’ye varan yüksek açıklıklarda kanat uygulama imkanı,St 80 statik diyagramlarında bu rakam 2,8 m’ye kadar çıkmaktadır. 443 mm’ye varan camlama imkanı, ST 80 CV sisteminde 56 mm camlama yapılabilmektedir. 460, 70, 80 mm kasa genişlikleri, 4%25 cam elyaf takviyeli ÇUHADAROĞLU baskılı polyamid ( ithal ) ısı bariyeri kullanımı, 4Tüm Ral renklerinde ve eloksal seçeneklerinde Qualanod ve Qualicoat belgeli profil üretimi, ahşap görünümlü profil seçeneği,

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

FİRMA ÜRÜN İLİŞKİSİ Üretici, Satış ve Pazarlamacısı HİZMETLER Proje, Danışmanlık, Uygulama desteği, Şartname desteği, Statik ve Isı Hesaplamaları

Mekandaki ihtiyaçlara uygun olarak farklı sistemlerin yer aldığı ürün yelpazesi ve uygulamadaki kolaylığı ile kaliteli, ekonomik ve pratik çözümler sunmaktadır. UYGULAMA ALANLARI İş merkezleri, oteller, havaalanları, alışveriş merkezleri, hastaneler, kamu binaları FİRMA ÜRÜN İLİŞKİSİ Üretici, Satış ve Pazarlamacısı HİZMETLER Danışmanlık, Proje ve uygulama desteği, Şartname desteği

INTERWALL OFİS İÇİ BÖLME Çuhadaroğlu, sektörde edindiği 61 yıllık deneyimi ile hazırladığı Interwall Ofis İçi Bölme Sistemleri ile mekanlara modern ve estetik çözümler sunmaktadır. Statik kaygılar göz önünde bulundurularak minimize edilmiş profil sistemleri ile kullanıcı ihtiyaçlarına eksiksiz cevap verebilmektedir. Alüminyum taşıyıcılar üzerine cam ve ahşap panel olarak uygulanan bölme sistemleri mimari ihtiyaçlarınıza farklı çözümler üretirken aynı zamanda modern çizgileri tasarımında barındırmaktadır.

ÇUHADAROĞLU ALÜMİNYUM SİSTEMLERİ Adres : Yakuplu Mah. Hürriyet Bulvarı No: 6/8 Beylikdüzü İSTANBUL Tel : (212) 224 20 20 Faks : (212) 224 20 40 Web : www@cuhadaroglu.com

PENCERE SİSTEMLERİ ÇATI PENCERELERİ

ÇATI PENCERELERİ

MARKA: VELUX

FİRMA TANITIMI VELUX Çatı penceleri, gün ışığının farklı şekillerde kullanımını sağlayarak, çözümleri ile mekanlara değişik ve yaratıcı alternatifler sunar. Bugün 40 ülkede satış firması, 10 ülkede fabrikası, 10 binin üzerinde çalışanı bulunan VELUX, kalitesi, zarif tasarımı, kullanım kolaylığı, uzun ve sorunsuz kullanım ömrü sayesinde dünyanın en çok tercih edilen çatı penceresi üreticisi konumundadır. VELUX sunduğu çözümler ile çatıdan ışık alarak ve doğal havalandırma sağlayarak daha kaliteli yaşam alanları yaratmaktır. VELUX, tasarım aşamasından başlayarak mimar ve tasarımcılara teknik ve tasarım desteği sağlamaktadır. Bununla beraber genişleyen mimari ve teknik kadrosu ile 70 yıllık tecrübe ve birikimleri ile projelendirme, planlama ve detaylandırma aşamalarından, uygulama aşamasının sonuna kadar ihtiyaç duyulan her noktada tam bir destek sağlamaktadır.

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

VELUX, konusunda pazar lideri olma bilinciyle, ürünlerini sürekli geliştirmeye, kullanıcılarına daha üstün performansa sahip çözümler sunmaya yönelik yatırımlarını da sürdürmektedir. VELUX çözümleri üç ana başlıkta yüksek performansa sahiptir: Daha fazla gün ışığı, Daha fazla konfor ve Daha az enerji tüketimi. Bu ana başlıklara ek olarak ise her ürün için farklı özellikler ön plana çıkmaktadır.

TANITIM VELUX çatı pencereleri, maksimum cam alanı; kullanıcı dostu, modern ve ergonomik tasarımı; hızlı ve güvenli montajı; patentli «Thermo Technology» ile maksimum enerji verimliliği gibi yeniliklerle gün ışığı, konfor ve enerji kavramlarını yeni standartlara taşımaktadır. Cam alanı %18 oranında artırılmış ve mekana daha fazla gün ışığı alınmasına imkan sağlanmıştır. Ayrıca ince kasa ve çerçeve ile «sıcak ve kibar» bir tasarım elde edilmiştir. Yeni VELUX INTEGRA® dokunmatik kontrol paneli ile tek dokunuşla tüm ürünlerin kontrolü mümkündür. Yenilenen entegre motoru ile “en sessiz” motor özelliğine sahip olan VELUX INTEGRA® kablolama gerektirmeyen solar seçeneğe de sahiptir. Yenilenen havalandırma ve açmakapama barıyla ergonomik üstten kullanım çok daha şık bir görünüme sahip olmuştur. VELUX geliştirdiği ve dünyada tek olan «Thermo Technology» ile ısı kayıplarını minimuma indirmiş ve yapılardaki enerji verimliliğine katkı sağlamaktadır. Ayrıca VELUX çatı pencereleri, «Konfor cam» ile gün ışığından feragat etmeden ısıyı kesebilme özelliğine de sahiptir. TEKNİK ÖZELLİKLER VELUX çatı pencereleri iki farklı açılımda modellere sahiptir: Açma-kapama kolu üstte bulunan pivot açılım ve hem pencerenin üst kısmında, hem de alt kısmında yer alan açma-kapama kolu ile üstten menteşeli açılım. İç kaplama malzemesinde de iki seçenek mevcuttur: Lamine edilmiş İskandinav çamı ya da ömür boyu bakım gerektirmeyen ahşap üzeri beyaz poliüretan kaplama. Tüm modellerde manuel kontrolün yanı sıra, isteğe bağlı olarak akıllı sisteme sahip uzaktan kumandalı pencereye (INTEGRA®) dönüşüm imkanı vardır. Kablolamaya gerek olmadan Solar seçenek ile bu uygulama sonradan da pencereye eklenebilir. Bu sisteme pencereyi otomatik olarak kapatan yağmur sensörü de dahildir. Tüm pencerelerle uyumlu manuel ya da uzaktan kumandalı perde seçenekleri mevcuttur.

VELUX çatı pencereleri birçok farklı avantajı aynı anda kullanıcılarına sunmaktadır: - Açma kapama barına entegre havalandırma kanalı sayesinde pencere kapalıyken dahi ortamın havalandırılması mümkündür. - Yüksek bir noktaya uygulama yapıldığında, pencereyi kontrol çubuğu ile açıp kapatmak son derece kolaydır. - Çatı penceresine perde ve stor uygulaması yapıldığında, aksesuarların pencerenin üst kotundan kontrol edilmesi gerekeceği unutulmamalıdır. Bu kontrolü en ergonomik şekilde, kontrol çubuğu ile, yine sadece VELUX sunmaktadır. - Uzaktan kumandalı bir pencereye dönüşüm söz konusu olduğunda, pencerenin hiçbir özelliğinden vazgeçmeyeceğiniz tek marka yine VELUX’dür. Temizlemek için pencereyi motorundan sökmeniz gerekmez. Pencereyi kumandasından kapatmanız yeterli olacaktır. - VELUX çatı pencereleri, enerji bakımından en verimli olacak şekilde tasarlanmıştır. Pencerelerin kanat ve kasasında, genişletilmiş polistrenden (EPS) ilave yalıtım elemanları mevcuttur. Poliüretan kaplama ahşap pencereler ise ayrıca termal işlemden geçirilmiştir. Bu sayede VELUX çatı pencereleri, daha ince kasaya ve en iyi ısı yalıtım değerlerine (U değeri) sahiptir. UYGULAMA ALANLARI VELUX Çatı pencereleri 15-90 derece arasındaki (min %28) eğimlere sahip tüm çatı ve çatı kaplama malzemeleriyle sorunsuz kullanılabilmektedir. HİZMETLER: Ön Etüd ve Fizibilite / Proje / Danışmanlık / Kontrollük / Uygulama / Montaj / Taahhüt / Bakım / Servis KALİTE VE STANDARTLAR ISO 9001, OHSAS 18001, ISO 14001, CE

GÜNEŞ TÜNELLERİ

MARKA: VELUX

TANITIM Güneş tüneli çatı altında kalan, üzeri asma tavan ile kapatılmış, bina çekirdeğine yakın ve gün ışığı almayan banyo, antre, giyinme odası, koridor gibi karanlık mekanlarda kullanılmak amacıyla geliştirilmiştir. İçine eklenebilen LED aydınlatma kiti sayesinde ekstra armatür ihtiyacını ortadan kaldırırken, elektrik tüketimini azaltıp tasarruf sağlar. TEKNİK ÖZELLİKLER Çatı ile oda tavanın başladığı nokta arasındaki mesafe 90 ile 185 cm arasında ise VELUX Güneş tünelinin kullanımı mümkündür. Bu mesafe ek borular ile (ZTR) 6 metreye kadar uzayabilmektedir. Sert borulara sahip VELUX Güneş tüneli alüminyum alaşımlı iç yüzeyi ile çatı üstündeki cam yüzeye vuran ışığı %99 oranında aşağıya taşır. Eğer çatı ile tavan arasındaki mesafe 90

cm’den kısa ise (min. 40 cm’ye kadar) esnek borulu sistem uygulanmalıdır. Güneş tüneli ile oda içerisinde sağlanacak aydınlık miktarı güneşli bir havada 700 LUX seviyesinde olacaktır. Güneş tünelinin çapı 35 cm’dir. UYGULAMA ALANLARI 0-60 derece arasındaki eğimlere sahip tüm çatı ve çatı kaplama malzemeleriyle sorunsuz kullanılabilmektedir. Peyzaj üstünden alt kotlara aydınlık taşımak amacıyla da uygulanabilmektedir. HİZMETLER: Ön Etüd ve Fizibilite / Proje / Danışmanlık / Kontrollük / Uygulama / Montaj / Taahhüt / Bakım / Servis KALİTE VE STANDARTLAR ISO 9001, OHSAS 18001, ISO 14001, CE

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

PENCERE SİSTEMLERİ ÇATI PENCERELERİ

TERAS ÇATI PENCERELERİ

MARKA: VELUX

TANITIM VELUX Teras çatı penceresi, 0-15 derece arası düz veya düşük eğimli çatı ve teraslardan gün ışığı ve temiz hava almak amacıyla kullanılmaktadır. Sistem, uzun ömürlü beyaz PVC profile sahip, lamine edilmiş yalıtımlı çift camdan oluşan çatı penceresi ve pencere boyutuna bağlı olarak 5 mm kalınlığında akrilik koruyucu kubbeden meydana gelmektedir. TEKNİK ÖZELLİKLER VELUX Teras çatı penceresi üç modelden oluşmaktadır: Bir kol aracılığıyla manuel açılabilirler ya da radyo frekansı ile çalışan io-homecontrol® sistemine sahip uzaktan kumanda ile açılıp kapanabilen akıllı versiyon (CVP) ile sadece doğal aydınlık almanın yeterli olacağı mekanlar için açılıp kapanmayan sabit versiyon (CFP). Dokuz farklı boyut mevcuttur. Sadece VELUX Teras çatı pencereleriyle kullanılan özel perde ve gölgelik seçenekleri de bulunmaktadır. Duman tahliye sistemleri (CSP) ve terasa çıkış pencereleri (CXP) de mevcuttur. UYGULAMA ALANLARI VELUX Teras çatı penceresi, maksimum %28 eğime kadar tüm çatı malzemelerine uygulanabilir. Bu sistemde, çatı pencerelerinin

100

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

yerleştirildiği kasa, özel kir tutmaz bombeli bir kubbe ile korunmakta olup sistem kubbe ile birlikte kullanılmalıdır. Ayrıca eteklik uygulaması gerekmemektedir. Peyzaj üstünden alt kotlardaki spor salonu, havuz, toplantı salonu, garaj… gibi mekanlara gün ışığı ve doğal havalandırma sağlamak amacıyla da uygulanabilmektedir. HİZMETLER: Ön Etüd ve Fizibilite / Proje / Danışmanlık / Kontrollük / Uygulama / Montaj / Taahhüt / Bakım / Servis KALİTE VE STANDARTLAR ISO 9001, OHSAS 18001, ISO 14001, CE

VELUX’ÜN VE ÜRÜNLERİNİN ÇEVRE DOSTU ÖZELLİKLERİ Faaliyetlerimiz doğal kaynaklara sağlanan işlemleri içermektedir. Bu nedenle çevreye karşı bir yükümlülük taşımaktayız. Kalite ve özveri üzerine kurduğumuz geleneklerimiz ve şirketlerimizi yönetirken taşıdığımız karlılık yaklaşımlarımızın yanı sıra çevresel çabalarımızı da sürekli geliştirmekteyiz. Ürünlerimizi çevreye en az etkiyi verecek ve geri dönüşüm sağlayacak şekilde dizayn ediyoruz.

İşlenmemiş malzemeler, su ve enerjiyi en verimli şekilde kullanarak çevre üzerindeki etkiyi azaltmaktayız. Faaliyetlerimizde atık boşaltma ve kimyasal madde yayma işlemlerini azaltmaktayız. Çalışanlarımıza yüksek çalışma standartları sağlamakta ve tüm açık hava aktivitelerimizde çevreye ses gürültüsü yaymamaya teşvik etmekteyiz. Tedarikçilerimiz, müşterilerimiz ve diğer iş ortaklarımız ile işbirliği içinde olarak daha yüksek çevresel standartlara erişmeyi hedefliyoruz. Ürünlerimiz ve üretim metodlarımız ile çevresel etkileri azaltabilecek yeni fırsat ve teknolojilerin çok yakın takipçisiyiz. Daha detaylı bilgi için: http://www.velux.com.tr/ morevelux/theveluxgroup/social_resopnsibility/ environment

VELUX ÇATI PENCERELERI TIC. LTD. ŞTI. Adres : Girne Mah. Girne Cad. No. 117/121 D.9 Omega Deniz Plaza Maltepe / İstanbul Tel : (216) 302 54 10 Faks : (216) 302 54 41 Web : www.velux.com.tr E-mail : v-tr@velux.com

VELUX İLAN 15

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

101

BİTİRME İŞLERİ İÇ CEPHE BOYASI

FİRMA TANITIMI Ayrıcalıklı hissettirmeyi kendine ilke edinmiş bir marka olan Alligator, Avrupa’nın en tanınmış boya markalarından Alligator’ün firma lisansı ile üretilen, yüksek kaliteli, dekorasyon konusunda ilham veren, ayrıcalıklı ürünlere arzu duyan tüketici grubunun ihtiyaçlarını karşılayacak özel ürünleri ve üst düzey hizmet anlayışı ile sektörde önemli bir konumda yer almaktadır. Alligator sadece bir boya markası değildir. Bulunduğu yere değer katan özel efektli ürünleri, ithal duvar kağıtları ve ithal parke çeşitleriyle dekoratif fikirler ve çözümler sunmaktadır. Alligator’e ait tüm ürünlerin ve hizmetlerin bir arada sunulduğu Alligator Renk Atölyeleri, Türkiye’ye büyük bir yenilik getirmiştir. Konusunda tecrübeli, tüketici beklenti ve ihtiyaçlarını çok iyi anlayan uzman personele sahip Alligator Renk Atölyeleri’nde yapıların iç ve dış mekanıyla ilgili tüm projeler için ürün ve renk seçimi yapılabilmekte; seçilen renkler daha doğru karar verebilmek için bilgisayar yardımı ile projeye uygulanabilmektedir. İstenilen rengin, istenilen miktarda anında üretilebildiği Alligator Renk Atölyeleri, ilham veren yaşam alanları oluşturmak için komple çözüm üretebilecek şekilde tasarlanmıştır.

ELF İPEKSİ MAT İÇ CEPHE BOYASI MARKA: Alligator ÜRÜNÜN KISA TANITIMI Alligator ELF İpeksi Mat İç Cephe Boyası içeriğinde sağlığa zararlı bileşenleri en düşük oranda bulunduran çevreye ve insana dost bir üründür. TEKNİK ÖZELLİKLER Alligator ELF İpeksi Mat İç Cephe Boyası, insan sağlığına zarar verebilen VOC (organik uçucu bileşen) değeri Avrupa Birliği standartlarında, “sağlıklı ürün” kategorisinde tanımlanan seviyededir. Allgator ELF İpeksi Mat İç Cephe Boyası, su bazlı olup, yüksek dayanım gücüne ve örtücülüğe sahiptir. Çatlama, kabarma, dökülme yapmaz. İpeksi mat dokusu sayesinde ışığı yansıtarak ortamda ferahlık hissi uyandırır. Fırça ve rulo ile kolayca uygulanabilir.. UYGULAMA ALANLARI Alligator ELF İpeksi Mat İç Cephe Boyası her türlü iç cephede uygulanabildiği gibi çocuk odaları, hastaneler gibi sağlığın birinci derecede önem taşıdığı alanlarda öncelikli ancak bunlarla sınırlı kalmayacak şekilde her türlü yaşam alanında tercih edilebilir. ÜRÜNÜN ÇEVRECİ ÖZELLİĞİ ELF Serisi Nedir? Alligator ELF Serisi, sağlığa duyarlı ve çevreye saygılı, en son boya teknolojiyle geliştirilmiş ürünlerdir. İnsan sağlığına azami önem verecek şekilde özel hammaddeler ile üretilen Alligator

102

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

ELF Serisi, mekanlarınızı güzelleştirirken aynı zamanda solunan havanın sağlığa zarar verebilecek uçucu bileşenlerden arınmış olmasını sağlamaktadır. Alligator ELF İpeksi Mat İç Cephe Boyası, normal bir boya ürünü içerisinde yer alan sağlığı tehdit edebilecek ağır metalleri, teknolojinin el verdiği en düşük düzeyde barındırmaktadır. Düşük gaz çıkışı oranına sahip olduğundan boyanın içeriğinden doğan alerji olma ihtimalini en aza indirir. Organik uçucu bileşen oranının düşük olması nedeni ile sağlıklı bir yaşam alanı yaratır. 4 Alligator ELF Serisi, sağlığa zararlı, buharlaşabilen organik bileşikleri en az içeren boyalar sınıfında yer almaktadır. 4 Alligator ELF Serisi, ağır metalleri en az seviyelerde içermektedir. 4 Alligator ELF Serisi, formaldehid ve alerji yaratabilecek kimyasalları en düşük seviyede çermektedir.

aksioboya.com

http://www.aksioboya.com

http://kaywa.me/4hZHG

AKSIO BOYA VE RENK TASARIM A.Ş. Adres : Gebze Organize Sanayi Bölgesi Tembelova Alanı 3200. Sokak No:3206 Gebze / KOCAELİ Tel : 444 21 11 Faks : 0 216 571 13 60-70 Web : www.alligatorboya.com E-Mail : www.info@alligatorboya.com

Download the Kaywa QR Code Reader (App Store &Android Market) and scan your code!

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

103

BİTİRME İŞLERİ TOZ BOYA

FİRMA TANITIMI Türkiye Toz Boya pazarındaki varlığımız 1988’den beri sürmektedir. Firmamız 1988’de bünyemizde bulunan, SBS ile SEBS Kopolimerleri üreten Solvent Üretim adı altında faaliyetlerine başlamış, 1991’de Türkiye’de ilk toz boya üreticisi olarak kurulmuş ve Pulver Kimya San. ve Tic. A.Ş. adını almıştır. Bu tarihten itibaren, Pulver eğitimli, dinamik, genç ve girişimci takımının devamlı gelişme ve yüksek kalitede üretim politikası ile kendi pazarında önemli bir yer sahibi olmuştur. Türkiye’de ve ihracatta büyüyen piyasa payımızın hızlı yükselişi neticesinde, Pulver Kimya, İstanbul’daki yerinde büyüyemeyeceğini hissetmiş ve Ekim 1998’de İstanbul’daki endüstri merkezlerine sadece 50 km uzakta olan Gebze / Kocaeli’ndeki daha büyük ve daha modern tesislerine taşınmıştır. Pazarlama ve satıştaki yüksek başarımız, Türkiye ve İhracat toz boya piyasasında, satış rakamlarımızın hızlı bir ivme ile yükselmesini sağlamıştır. Bu gelişmedeki en önemli yardımcılarımız, devamlı ve etkili satış sonrası servisimiz ile yüksek kalitemiz olmuştur. Ülke içi ve dışından gelen talepler, gerekli ve doğru çözümleri bulmaya, dünyadaki gelişmeleri yakından izlememize yardımcı olmuştur. Depo ve bayi ağımız, ülkemizdeki ve ihracat yaptığımız bölgelerdeki, toz boya piyasasının, her köşesine kolaylıkla ve kaliteyle ulaşmamızı sağlamıştır. Pulver Kimya’nın ihracat konusunda seçtiği bölgelerin başında Doğu Avrupa ve Rus Cumhuriyetleri gelmektedir. Coğrafik avantajlarımız, Almanya, Macaristan,

104

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Bulgaristan, Romanya, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Makedonya, Moldova, Kosova, Rusya, Beyaz Rusya, Ukrayna, Azerbaycan, Ermenistan, Özbekistan, Kazakistan, Kıbrıs, Suriye, Gürcistan, Kırgızistan, Libya, Tunus, Cezayir, Finlandiya, Mısır, Fas, Sudan ve Etiyopya gibi ülkelere ihracat yapmamızı sağlamaktadır. ELEKTROSTATİK TOZ BOYANIN TARİHÇESİ Elektrostatik Toz Boya 1960’lardan itibaren Avrupa ve Amerika’da kullanılmaya başlanmış, 1980’lerin sonlarına doğru Türkiye’ye gelmiş bir kaplama yöntemidir. Yaş boya uygulamalarına göre çok genç olmasına rağmen, kısa sürede geniş kullanım alanı bulmuş ve üretilen miktarlar açısından dikkate alınmaya değer rakamlara ulaşmıştır. Bu kaplama yöntemi özellikle metal yüzeyleri korumakta, dekoratif bir görünüm kazandırmakta kullanılır. Ayrıca, son yıllarda yapılan gelişmeler sonucu cam, seramik, ahşap ve hatta plastik yüzeylerin de kaplanmasında Toz Boya teknolojisine geçilmektedir.

oldukça büyük bir katkıda bulunmaktadır. Farklı toz boya tipleriyle, değişik kategorilerde kataloglar hazırlayıp sergilemektedir. Renk seçimi ve yeni teknolojiler konusunda da piyasada öncü olan Pulver Toz Boya, özellikle mimari projelerde adından sıkça bahsettirdiği çözümlerle ve danışmanlıklarıyla toz boya teknolojisine hayat vermektedir. PULVER YENİ RAL KARTELA 1 yılı aşkın süredir üzerinde çalışılan Pulver yeni RAL kartelası nihayet birçok profesyonele ulaşmaya başladı. Daha önceden piyasada olan 190 renk içeren klasik RAL kartelası toz boya endüstrisinin ulaştığı her yerde başarılı olup, sürekli istenen ve aranılan bir kartela durumuna geldi. Pulver Yeni Kartela ise klasik kartelanın başarısını bir adım daha ileriye taşıyor ve 190 rengin yanına daha önce RAL E3 kartelasında sunmuş olduğu 160 rengi de ekliyor ve yepyeni 350 renklik yelpaze kartelayı profesyonellerin ilgisine sunuyor.

Çevresel açıdan ve uygulama açısından sağladığı avantajlar Toz Boya’yı kaplama sektörünün gözdesi haline getirmiştir. Toz Boya elektrostatik güç ile çalışan tabancalar sayesinde tatbik edilir ve ilgili fırınlama koşullarında pişirilir.

PULVER MATT SERİSİ Mimari projelerde sıkça kullanılan ve alışkanlıklarından vazgeçmek istemeyenler için klasik RAL kartelasından faydalanılarak sergilenmiş olan bu renkler tamamen mat yüzeye sahip olup toplamda 36 renkten oluşmaktadır.

Çevre dostu bir proses olan toz boyada uçucu petrol kaynaklı (solventler) bulunmaz. Bu sadece çevreyi korumakla kalmayıp aynı zamanda işçi sağlığını da korur. Bu kapsamda Pulver de bir toz boya firması olarak çevreci yaklaşıma

PULVER BLUE SERİSİ Blue serisi, mimarların bugüne kadar en çok beğendiği 27 adet ürünü bir kartelada toplayarak müşterilerine geniş bir hayal gücü ve renk çeşitliliği sunuyor. Mat metalik

ve metalik tekstüre ürünlerin Class 1 ve Class 2 versiyonlarının bulunduğu bu kartela profesyonellerin seçimine sunulmayı bekliyor. PULVER PLATİNİUM SERİSİ Platinium serisi, çevrede görülen doğal metal renkleri 18 adet Class I (10-15 yıl dış cephe dayanımı), 9 adet Class II (20-25 yıl dış cephe dayanımı) olmak üzere bir araya getirerek enfes bir kartelaya dönüştürüyor. Platinium serisi, mimarlara, yapı firmalarına, cephe sistemcilerine ve alüminyumculara sunuluyor, böylece çevrede görülen doğal metal renklerin dış cephede görülmesini de mümkün kılıyor. CLASS1 & CLASS2 Toz boyanın mimari projelerde 2 farklı kullanım şekli mevcut olmakla birlikte bunlar Class I ve Class II olarak isimlendirilmektedir. Class I ürünlerin 10-15 yıl dış cephe dayanımı mevcuttur. Class II ürünlerin ise mukavemeti 20-25 yıla kadar uzamaktadır. Pulver Mimari Toz Boyalar Class II ürün üretebilmektedir ve birçok mimari projede ürünleri kullanılmıştır. Dış cephe dayanımını 2 katına çıkaran bu ürünler, mimari eserlerinize sınıf atlatıyor olacaktır. Bununla birlikte parlaklık düzeyine göre de hem Qualicoat, hem de GSB kalite standartlarından faydalanılabilinir. Tüm referanslarımızı ve sertifikalarımızı web sitemizden inceleyebilirsiniz. YEŞİL BİNALAR İÇİN TOZ BOYA Son yıllarda sıkça karşılaştığımız çevre ile ilgili negatif duyumlar yapı sektöründe de oldukça fazla yankı uyandırmıştır. Pulver Toz Boya da bu kapsamda çeşitli faaliyetlerde ve çalışmalarda

bulunmuştur. “Yeşil”in bir trend olmasından yana olmayıp, “Yeşil”in ülke kaynaklarına katkıda bulunmasını desteklemiştir.Bilindiği gibi toz boya kimyevi olarak çevre dostu olan ve VOC (Volatile Organic Compounds) değerlerini karşılayan bir maddedir. VOC NEDİR? VOC kısaltmasının açılımı “Volatile Organic Compounds” dır. Yani “Uçucu Organik Bileşikler” anlamına gelmektedir. VOC çevreye, özellikle toprak, yer altı suları ve hava kirliliğine neden olmaktadır. Toz boyada VOC değerleri kayda alınmayacak kadar düşüktür. Bu sebeple “Yeşil” diye adlandırılmak istenen tüm yapılar için Pulver Toz Boya da katkıda bulunmaktadır. Pulver Toz Boya’nın tüm ürünlerinde VOC değerleri kayda alınmayacak kadar az olup LEED kapsamında uygulanmak üzere uygunluk sağlamaktadır. E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

PULVER KİMYA SAN. VE TİC. A.Ş. Adres : Gebze Organize Sanayi Bolgesi (GOSB) Tembelova Alanı 3200 Sokak No:3201 Gebze 41400 Kocaeli Tel : (262) 643 00 01 Faks : (262) 643 00 26 Web : www.pulver.com.tr E-mail : pulver@pulver.com.tr

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

105

AYDINLATMA SİSTEMLERİ GÜN IŞIĞI AYDINLATMA

FİRMA TANITIMI 1965 yılında kurulan ve bugün 50 yılı geride bırakan Form Şirketler Grubu, İklimlendirme ve Yenilenebilir Enerji alanında, yaşam ve imalat kalitesini arttıracak cihazların üretim ve temini ile birlikte düzenli bakımını sağlamaktadır. Form Şirketler Grubu’nun merkez ofisi Maslak İstanbul’dadır. Ankara, Antalya, İzmir, Adana ve Bursa’da ise bölge müdürlükleri bulunmaktadır.

Belek, Aqua Florya AVM, Kamer Tekstil, Assan Alüminyum, Teknopark, İstinye Park AVM Özdilek, Garanti Bankası, Mall of İstanbul, Zorlu Center AVM, Terracity AVM Antalya, TEB, Eser Holding, Eclips Maslak, Ant Teras Swiss Otel, gibi prestijli projeler yer alıyor. Form Şirketler Grubu hakkında daha fazla bilgiye www.formgroup.com internet adresinden ulaşılabilir.

Form Şirketler Grubu’nun üretim faaliyetleri İzmir Pancar’daki fabrikasında sürdürülmektedir. Munters aktiviteleri Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan fabrika ile Türkiye’ye ve yurtdışına hizmet vermektedir. Klima faaliyetlerinde Merkezi Klima Sistemleri ve VRF cihazları temin eden Form Şirketler Grubu, her tür binanın, fabrikaların ve alışveriş merkezlerinin cihaz teminini sağlar, kurulum ve bakım faaliyetlerini gerçekleştirir. Ayrıca güneşten elektrik elde eden Fotovoltaik sistemlerin projelendirme ve anahtar teslim kurulumunu sağlar. Paket klima cihazlarında Lennox, ısı pompalarında Climate Master, soğutma gruplarında DunhamBush, Decsa ve Clivet, VRF ürünlerinde ise Mitsubishi Heavy Industries klima sistemleriyle büyük hacimli binaların iklimlendirilmesi için geniş bir ürün yelpazesi sunar.

SUNVIA GÜN IŞIĞI AYDINLATMA SİSTEMLERİ

Form Şirketler Grubu, kurulduğu günden bugüne istikrarın verimlilik bilincinden geçtiğine inanmaktadır. Referansları arasında; Migros, Arçelik, Brandium, Akasya Acıbadem, Carya Golf Resort, Maxx Royal Kemer, Rixos Premium

106

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Sıfır Enerji Tüketimiyle, Gün Işığı Mekanları Aydınlatsın Sunvia, ev, ofis, depo, fabrika, alışveriş merkezleri, marketler, spor salonları ve yüzme havuzları gibi mekanların iç aydınlatmasında, doğal ışığı kullanmanıza imkan veren çözümler sunar. NASIL ÇALIŞIR Çatı üzerine yerleştirilen özel şeffaf kubbe, gün Işığını reflektif kanala aktarır. Difüzör kendisine gelen gün ışığını homojen bir şekilde mekana dağıtarak doğal bir aydınlatma sağlar. Sunvia, optik tasarımlı yeni kubbesi ile aydınlatma veriminde %40’ın üzerinde bir artış sağlamaktadır. Patentli yeni tasarımda, kubbenin ön kısmından içeri giren ışınlar, optik tasarımlı annular asiferik lenslerde kırılarak yansıtıcı kanal içerisine gönderilir. Kaçan ışınlar ise, yine kubbenin arka iç yüzeyinde bulunan özel yatay optik tasarıma sahip yansıtma yüzeyleri ile kayıpsız olarak yansıtıcı kanal

içerisine iletilir. İki farklı optik tasarımın, aynı kubbe içerisinde yer alması ile maksimum verim oluşur. AVANTAJLARI NELERDİR? » Enerji tasarrufu sağlar. » Doğa dostudur. » Verim artışı sağlar. » Mağazalarda satış artışı sağlar. » Öğrenim performansını artırır. » LEED ve BREEAM sertifikalarına katkı sağlar. » Moral ve sağlık durumunu iyileştirir. NEDEN GÜN IŞIĞI? Enerji Tasarrufu Sağlar Havanın aydınlık olduğu zamanlarda, yapay aydınlatmalara ihtiyaç kalmaz. Sıfır enerjiyle çalışan SUNVIA, aydınlatma enerji masraflarınızı düşürür. Yapay aydınlatmalardan kaynaklanan ısı yükünü azalır ve iklimlendirme için kullandığınız enerjide tasarruf etmenizi sağlar. SUNVIA SV-550, güneşli havalarda 400W gücündeki fluoresant ampulun aydınlatma gücüne sahiptir. Her bir SV-550 size saatte 400W tasarruf sağlayacaktır. Doğa Dostudur Yapay aydınlatma için kullandığınız enerji yerine, doğal aydınlatma yapmanız durumunda Karbon Ayak İziniz azalır. Doğaya salınan CO2 miktarı azalmış olur. SV–550 modeli günde 8 saat, 1 yıl (320 gün) kullanılması durumunda yaklaşık 800 kg CO2 emisyonunu engelleyecektir.

SIFIR ENERJİYLE ÇALIŞAN SUNVIA, AYDINLATMA ENERJİ MASRAFLARINI DÜŞÜRÜR. YAPAY AYDINLATMALARDAN KAYNAKLANAN ISI YÜKÜNÜ AZALIR VE İKLİMLENDİRME İÇİN KULLANILAN ENERJİDE TASARRUF EDİLMESİNİ SAĞLAR. SUNVIA SV-550, GÜNEŞLİ HAVALARDA 400W GÜCÜNDEKİ FLUORESANT AMPULUN AYDINLATMA GÜCÜNE SAHİPTİR. HER BİR SV-550 SAATTE 400W TASARRUF SAĞLAYACAKTIR.

Verim Artışı Sağlar Gün boyunca pencerelerden gün ışığı alan ofis ve fabrikalarda sağlık sorunları yüzünden viziteye çıkma sayısı, gün ışığı almayan yerlerde yapay ışık altında çalışan kişilerden daha düşük olduğu ve iş verimliliğinin de arttığı görülmüştür. Mağazalarda Satış Artışı Sağlar Sunvia Gün Işığı aydınlatma sistemi iç aydınlatmada etrafımızdaki cisimlerinin seçilmesinin yanında fizyolojik bakımdan yeterli ve hızlı görmeyi de sağlar. Ayrıca iç mekâna daha büyük, havadar ve iç acıcı bir atmosfer sağlar. Gün ışığı ile aydınlatılmış bir alan içinde yer alan raflara dizilmiş ürünlerin satış oranının, yapay ışık altında aydınlatılmış diğer bir alandaki raflara konulan aynı ürünlerden daha yüksek olduğu görülmüştür. Öğrenim Performansını Artırır Gün Işığı aydınlatma yapılan okullarda öğrencilerin başarı oranlarında %20-30 arasında artış gözlendiği bilinmektedir. Moral ve Sağlık Durumunu İyileştirir

İç aydınlatmanın psikolojik bakımdan huzur vermesi ve sıcak bir atmosfer sağlamasından dolayı hastanelerde hastaların iyileşme sürelerini kısalttığı gözlenmiştir. TEKNİK ÖZELLİKLER Akrilik Kubbe %92 Yüksek ışık geçirgenliği (DIN5036), 12 Kj/m2 darbe dayanımlı (DIN53453) çok özel malzemeden imal edilmiştir. Yağmurla kendiliğinden temizlenen, kar tutmayan yapısı vardır. Kubbe Kaidesi Sadece SUNVIA ürünlerine ait, özel tasarımı sayesinde tüm montajı çatıdan yapabileceğiniz, montaj kolaylığı sağlayan, hafif ve korozyona dayanıklı, elektro statik boyalı, yoğuşma olması durumunda drenajını sağlayan yapıya sahip, yekpare alüminyumdan imal edilmiştir. Çatı Kaidesi Özel tasarımı sayesinde, montaj kolaylığı sağlayan düz ve eğimli çatı kaideleridir. Düz çatı kaideleri hafif, korozyona dayanıklı, E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

elektrostatik boyalı, içten ısı izoleli, yekpare alüminyumdan imal edilmektedir. Eğimli çatı kaideleri her türlü çatı eğimine göre özel olarak, elektrostatik boyalı galvanizli sacdan imal edilmektedir. Reflektif Kanal Gün ışığı aydınlatma sistemleri için özel olarak üretilen, %98 üzeri (%98,5 DIN5036–3, %99 ASTM E–1651) yüksek yansıtma katsayılı, UV dayanımlı, %99.99 gümüş kaplı, %99,85 saflıkta alüminyumdan imal, yansıtıcı bir malzemedir. Difüzör Yüksek ışık geçirgenliğine sahip, homojen ışık dağılımı sağlayan, prizmatik, akrilik yansıtıcı lenslerdir.

FORM ŞİRKETLER GRUBU Adres : Eski Büyükdere Caddesi Sümer Sok. No:3 Ayazağa Ticaret Merkezi Kat :16 MASLAK 34398 İSTANBUL Tel : (212) 286 18 38 Faks : (212) 286 66 48 Web : www.formgroup.com E-mail : info@formgroup.com

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

107

HAVALANDIRMA SİSTEMLERİ KONTROLLÜ KONUT HAVALANDIRMA SİSTEMİ

FİRMA TANITIMI Şirket 1906 yılında, “Fränkische Isolierrohr- und Metallwarenwerke Georg Schäfer & Cie.” adıyla kuruldu. Geçen 100 yıldan daha uzun sürenin ardından FRÄNKISCHE, 2800’den fazla çalışanı olan tanınmış bir şirket haline gelmiştir. Schweinfurt’daki boru fabrikası 1912 yılında bir yangında tamamen tahrip oldu ve şirket, hala şirket merkezine ev sahipliği yapan Königsberg’e taşındı. Art arda iki dünya savaşı birçok şirketin sonunu getirdi. Bununla birlikte FRÄNKISCHE, çalışanlarının zekası sayesinde savaş sonrası dönemde toparlandı. 1949 yılında, merhum Otto Kirchner’in eşi Bayan Dr. Phil. Auguste Kirchner, Amerikan yönetimi altına giren Fränkische Isolierrohr- und Metallwarenwerke sahipliğini tekrar geri aldı ve şirketi kendisi yönetti. Almanya’da kimya eğitimi gören ilk kadınlardan biri olan Bayan Kirchner 1923 yılında doktor unvanını almıştır. Onun hammadde olarak plastik kullanma kararı FRÄNKISCHE’nin başarılı geleceğinin yolunu açmıştır. FRÄNKISCHE ürünleri, küresel pazarı defalarca yeniden tanımladı: 1950’li yılarda, ilk esnek metal boru ve ilk kesintisiz üretilen, koruge PVC boru Königsberg’de icat edildi. Bu icatlar

108

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

FRÄNKISCHE’nin başarı öyküsünde anahtar rolü oynadı. Günümüzde şirket yirmiye yakın ülkede üretim ve satış tesislerine sahiptir.

yapı ve inşaat mühendisliği, otomotiv ve endüstriyel uygulamalar için mükemmel çözümler sunuyoruz.

İLKELER FRÄNKISCHE, bölgede derin kökleri olan bir aile şirketidir. İş ilkelerinin temelinde sürdürülebilirlik yer alır ve bu ilkeler nesiller boyu başarılı olmuştur.

1906 yılından bu yana uzmanlığımızı, teknik bilgimizi ve danışmanlık becerilerimizi sürekli olarak geliştirdik. Bunların tutarlı bir şekilde yüksek ürün kalitesiyle birleşmesi bizi birçok alanda pazar lideri ve güvenilir bir ortak haline getirdi. Dünyanın her yerine yayılmış üretim ve satış tesislerimiz, nerede olurlarsa olsunlar müşterilerimize hızlı teslimatı sağlar.

FRÄNKISCHE’de, pazarın ihtiyaç ve gereksinimlerine odaklanıyor, içtenlik ve açık fikirlilikle ifade edilen bir liderlik ve iletişim kültürü geliştiriyoruz. Amacımız, karşılıklı güven ve takdir atmosferinde çalışanlarımızı motive etmek, ekip çalışmasına, güvenilirliğe ve hizmetleri yerine getirme isteğine yönlendirmektir. Aile şirketimizin, dünyanın her yerine yayılmış tesislerimizdeki işlerin varlığını ve sektördeki performansımızı güvenceye almanın en etkili yolu budur UZMANLIK ALANI FRÄNKISCHE, plastikten ve metalden mamül borular, menholler ve sistem bileşenleri geliştirir, üretir ve satar. Ürün yelpazemizle,

Genç profesyonellerimizi eğiterek, ürün yelpazemizi genişletmeye çabalayarak ve sık sık yeni standartlar belirleyerek geleceğe yatırım yapıyoruz. FRÄNKISCHE’de, büyüme odaklıklılığının, küresel bir kuruluş olma amacının ve aile şirketi felsefesinin birbiriyle uyuşmasının mümkün olduğuna, bunların geleceğimizin temelini oluşturduğuna inanırız.

PROFI-AIR KONTROLLÜ KONUT HAVALANDIRMASI SİSTEMİ ÜRÜN HAKKINDA Yalıtım özellikleri giderek iyileşen günümüz konutları giderek daha sızdırmaz hale geliyor. Bununla birlikte binaların taze hava ihtiyacının karşılanması için ek sistemlerin planlanması gerekli oluyor. Kontrollü havalandırma, konutların taze hava ihtiyacının pencere açmadan karşılanmasını sağlayan dış ortamdan taze havayı emen bir ısı geri kazanımlı havalandırma cihazı vasıtasıyla taze havanın konutta döşenmiş kanallar üzerinden yaşam mahalleri verilmesi esasına dayanıyor. Böylece iç ortamda sürekli yüksek hava kalitesi sağlanırken, uzun sure kapalı kalan konutlarda özellikle bodrum katlarda nem kaynaklı küflenme sorunlarının önüne geçilirken, pencere açılmadan yapılan havalandırma sayesinde enerji kayıpları azaltılabiliyor. Bununla birlikte Konutta cereyan oluşumu olmaksızın her an taze hava mevcut oluyor, polenlerin ve ince toz partiküllerinin konuta girmesi engelleniyor. FRÄNKISCHE profi-air kontrollü havalandırma sistemi taze havanın konut içerisindeki dağıtımını sağlayan plastik hammaddeden mamül ve antibakteriyel bir iç yüzeye sahip kanalları ve aksesuarlarını bünyesinde barındırır.

TEKNİK ÖZELLİKLER Profi-air kanal sistemi dairesel ve tünel tip kanallar olmak üzere iki tipte sunulmaktadır. Dairesel kanallar Ø 63, Ø 75 ve Ø 90 olmak üzere üç çapta sunulmakta ve genellikle donatılı kat betonu içerisinde, asma tavanda veya duvarda kullanılmaktadır. Bu kanal çaplarıyla 3 m/s’lik hava hızında 23 m3/h ila 45 m3/h arasında hava debilerini taşımak mümkün olmaktadır. Tünel tip kanal ise 132 mm genişlikte ve 52 mm ebatlarında olup, genellikle şap içerisinde düşük yükseklikli bir zemin yapısının tesis edilmesi için veya duvarlarda kullanılabilir. Bu kanal ebatları ile 3 m/s’lik hava hızında 45 m3/h’lük hava debisini taşımak mümkündür.

ISI GERİ KAZANIMLI BİR HAVALANDIRMA CİHAZI İLE KOMBİNE EDİLMİŞ BİR KONTROLLÜ HAVALANDIRMA SİSTEMİ ENERJİ KAYIPLARININ AZALTILMASINI SAĞLAR, BÖYLECE KARBONDİOKSİT SALIMININ AZALTILMASINA KATKIDA BULUNUR.

Konut içerisine sürekli olarak taze hava alınması özellikle gece ve uyku saatlerinde mahalde karbondioksit konsantrasyonunun artmasını ve kişilerin uyku kalitesinin bundan olumsuz olarak etkilenmesini önler. Taze hava düşük hava hızları ile sağlandığından yaşam mahallerinde cereyan meydana gelmez bu da yaşayan konforunu arttırır. KALİTE BELGELERİ DIBt Sertifikası, HYG Sertifikası

Merkezi havalandırma sisteminden gelen havanın konutta dağıtımını sağlamak için taze ve egzost havası kolektörleri mevcuttur. Bu kolektörler 225 m3/h ila 450 m3/h arası hava debilerini taşımak için elverişlidir. UYGULAMA ALANLARI Müstakil ve ikiz villalar ÇEVRECİ ÖZELLİKLERİ Isı geri kazanımlı bir havalandırma cihazı ile combine edilmiş bir kontrollü havalandırma sistemi enerji kayıplarının azaltılmasını sağlar, böylece karbondioksit salımının azaltılmasına katkıda bulunur. E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

FRAENKISCHE TURKEY POLİMER TİC.LTD.ŞTİ. Adres : Dereboyu Cad. No:78 K:1 Ortaköy Beşiktaş İSTANBUL Tel : (212) 327 17 00 Faks : (212) 327 17 90 Web : www.fraenkische-tr.com E-mail : info@fraenkische-tr.com

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

109

ZEMİN KAPLAMALARI LİNOLYUM

FORBO MARMOLEUM MODULAR Modular Serisi Sizi Renk ve Motiflerle Oynamaya Davet Ediyor

Forbo Flooring ; gelenek ve göreneğin ötesinde bir bakış açısına sahiptir.

Forbo Flooring’de Marmoleum’u özel yapan şey, 12 aylık bir sürede yetişen ve yenilenen doğal çevreden elde edilmiş hammaddelerden oluşmasıdır (keten tohumu yağı, reçine, odun unu, kireç taşı, pigmentler, jüt). Marmoleum’un %97’si doğal, %72’si yenilenebilir, %43 ise geri dönüştürülebilirdir.

Koleksiyondaki yeni tasarımlar, modern çevrelere uyarlamak için yeniden oluşturulan klasik tasarımların genişletilmesinin yanı sıra hoş renk nüansları ile ustaca yapılmış betonlara benzer.

Yüksek performanslı “Topshield2” yüzey koruması ve çift katmanlı “UV” koruması ile yüzey dayanımını artırarak, malzemenin yaşam ömrü maliyetini minimuma indiren Marmoleum, esnek zemin kaplamaları arasında en sürdürebilir çözümü sunar. İyi bir tasarımın önemi Marmoleum koleksiyonları söz konusu olunca,

110

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Marmoleum Modular, mimar ve iç mimarlara renk, boyut ve şekil konularında karar verirken kendilerini rahat hissedecekleri bir online sistem sunar. “Play with Grids Online” uygulaması ile yaratılabilecek farklı zemin tasarımları interaktif olarak incelenebiliyor. Renklerle siz oynayın Forbo, Marmoleum Modular ile kullanıcısına geniş bir hareke alanı sağlıyor. Linolyum yer kaplamalarının kalbini oluşturan renk

varyasyonlarını istenildiği gibi bir araya getirmek mümkün. 25 x 25 cm, 25 x 50 cm, 50 x 50 cm gibi bir çok farklı boyutlarda mevcut olan renk karolarını gölge ve mermer esintileriyle bir araya getirmek de mümkün. Gölgeleri siz belirleyin.. “Play with Shade” koleksiyonu serin ve sıcak grilerden ve karizmatik siyah&beyaz seçeneklerden oluşuyor. Koleksiyon doğal görünüşlü taş ve beton zeminler yaratmaya izin veren hassas renk geçişlerine ev sahipliği yapıyor. Mermerin modern dokusunu hissedin.. Forbo; çağdaş ve geleneksel mermer tasarımları yoğun, renkli ve gölgelenmiş mermer karolarını sade ve ince düşünülmüş yeni bir algıyla buluşturuyor. Çalışma, detayları ile gerçekçi bir taş zemin efekti yakalıyor.

Renklerle Oynayın Linolyum yer kaplamalarının kalbini oluşturan renk varyasyonlarını istediğiniz gibi bir araya getirebilirsiniz. 25x25cm, 25x50cm, 50x50cm gibi bir çok farklı boyutta mevcut olan renk karolarını gölge ver mermer esintileriyle bir araya getirmeniz de mümkün.

Gölgeleri Belirleyin “Play with Shade” koleksiyonu serin ve sıcak grilerden ve karizmatik siyah&beyaz seçeneklerden oluşuyor. Koleksiyon doğal görünüşlü teş ve beton zeminler yaratmaya izin veren hassas renk geçişlerine ev sahipliği yapıyor.

Mermerin Modern Dokusunu Hissedin Forbo; çağdaş ve geleneksel mermer tasarımları yoğun, renkli ve gölgelendirilmiş mermer karolarını sade ve ince düşünülmüş yeni bir algıyla buluşturuyor. Çalışma bir taş zemin efekti yakalıyor.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

111

ZEMİN KAPLAMALARI KOMPAKT HETEROJEN VINIL

FORBO ETERNAL

Kompakt Heterojen Vinil Zemin Kaplaması Eternal Kompakt Heterojen Vinil serisi dayanım olarak oldukça iyi referanslara sahip olduğu gibi, desen olarak çok farklı alternatiflerin bulunduğu bir seridir. EN 649 standardına uygun olan Forbo Eternal, yoğun trafik alanlarında kullanıma uygun olup toplam kalınlığı 2mm, üst aşınma tabakası 0,70 mm’dir. Avrupa REACH Yönetmeliği ile uyumlu olan Eternal %100 yeşil enerji kullanılarak geliştirilmiştir. Bfl-s1 yangın sınıfında (zor alev alıcı) kompakt özellikli olan Eternal serisi 2 metre eninde ve Grup Taşınma sınıfında rulo vinil zemin kaplamasıdır. 0,03 mm kalıcı batma direnci ve R10 kayma direncine sahip Forbo Eternal, cam elyafıyla güçlendirilmiş yapısı sayesinde, üstün bir boyutsal stabilite göstermektedir. Eternal’ın kir tutmayan “PUR Pearl” yüzey koruması sayesinde, kolay bakım sağlar. Böylelikle servis süresi boyunca doğacak cilalama ve sprey ile yenileme ihtiyacını ortadan kaldırır. Buna ek olarak, Eternal serisinde yasaklanmış hiçbir madde (Phthalate, Formaldehit, Pentaklorofenol, Ağır Metaller, CMR 1A ve 1B) bulunmamaktadır. Ayrıca ürün %50’nin üzerinde doğal kaynaklardan elde edilmiş materyal içerir. Eternal serisi, geri dönüştürülerek ya da enerji geri kazanımı ile yenilenebilir. Forbo Eternal’ın garanti süresi 7 yıl olup, Forbo Flooring bina giriş sistemlerinin, tüm bina girişleri için, Forbo tarafından belirtilen uygulama yönergelerine uyularak yapılması durumunda, bu garantiye ücretsiz 6 yıl daha eklenmektedir.

112

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

ZEMİN KAPLAMALARI GİRİŞ SİSTEMLERİ

FORBO GİRİŞ SİSTEMLERİ

Coral & Nuway

Forbo Coral ve Forbo Nuway giriş zemin sistemleri dışarıdan gelen kir ve nemi %94 oranına kadar tutarak bakım maliyetleri ve kayma riskini düşürdükleri gibi, aynı zamanda diğer Forbo zemin ürünlerinin de görünüşlerinin koruma oranlarını maksimize etmektedir. Forbo Giriş Sistemleri, ziyaretçilerin daha bina girişlerindeyken ayakkabı tabanını temizleyen ve kurulayan sistemlerdir. Genellikle hastaneler, havaalanları, süpermarketler, alışveriş merkezleri ve iş yerleri gibi yoğun bina girişlerinde kullanılmaktadır. CORAL Resepsiyon alanları, koridorlar, binanın diğer kısımlarına geçiş için kullanılan yollar, asansörler, merdiven çıkışları vs. gibi binanın diğer alanları da toz ve neme maruz kalır. Tüm bu alanlarda tortusal kirlenme riski vardır, bu amaçla tasarlanan Coral giriş sistemleri bu riski büyük ölçüde azaltmaktadır.İçeriye giren kir ve tozun %94’üne kadar engelleyerek temizlik masraflarını %65’e kadar düşürür ve iç mekandaki zemin kaplamalarının ömrünü uzatır. Coral tekstil giriş zemini sistemi ürünlerinin bakımı standart halı temizleme yöntemleriyle yapılabiliyor. Uzun vadeli performans, verimlilik ve görünüşün muhafaza edilmesi için tutulan kirlerin düzenli olarak temizlenmesi büyük önem taşır.

NUWAY Nuway tek ve çift taraflı matlarıyla yoğun trafik dahil her sektörün ihtiyacına yönelik geliştirilmiş ürünlerdir. Her bir Nuway matı müşterinin kendi siparişine göre üretilir. Bu sayede ürün müşteri ihtiyaçları doğrultusunda kişiselleştirilebilir. Forbo Flooring iç mekan ürünlerinin garanti süreleri, Forbo Flooring bina giriş sistemlerinin, tüm bina girişleri için, Forbo tarafından belirtilen uygulama yönergelerine uyularak yapılması durumunda, bu garantiye ücretsiz 6 yıl daha eklenmektedir. Faaliyetlerinin temelinde sürdürülebilir gelişimin bulunduğu Forbo, tüm çevreyi koruyor, çevreyle ilgileniyor ve çevreye yatırım yapıyor. Forbo Flooring, her bir ürününün ve kurumun çevresel performansını ölçmek amacıyla Yaşam Döngüsü Değerlendirmesini (LCA) kullanan ilk zemin kaplama malzemeleri üreticisidir.

FORBO ZEMİN SİSTEMLERİ TÜRKİYE Adres : iTower Plaza, Bomonti Ar Sokak No:3 D:60 Bomonti, Şişli - İstanbul Tel : (212) 809 03 16 - 17 Faks : (212) 809 03 18 Web : www.forbo.com/flooring/tr-tr E-mail : info.flooring.tr@forbo.com

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

113

ZEMİN KAPLAMALARI PARKE

FİRMA TANITIMI Gelişen teknoloji ile ahşabın kişiye ve kurumlara özel işlenip geliştirilebileceği hayali ile 1984 yılında Antalya’da çalışmalarına başlayan AGT (Ağaç Sanayinde Gelişmiş Teknoloji), bugün mobilya bileşenleri sektöründe dünyanın önde gelen şirketlerinden biri olarak faaliyet göstermektedir. AGT, Antalya Organize Sanayi Bölgesi’nde toplam 400 bin metrekare alana kurulu modern üretim tesislerinde; MDF, MDF-LAM, Panel, Profil üretimi ile mobilya ve dekorasyon sektörlerine, Parke, kapı, duvar paneli ve süpürgelik üretimi ile de inşaat sektörüne hizmet vermektedir. Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu arasında yer alan AGT, 2014’de gerçekleştirdiği 400 milyon TL’lik ciro, 50 milyon Euro’luk ihracat ve 1000 kişiyi aşan istihdamı ile Türkiye’nin bir yaşam alanının ihtiyacı olan tüm ahşap malzemeyi tek başına üretebilen öncü firmasıdır. Türkiye genelinde yaygın bayi kanalının yanı sıra 5 kıtada satış noktaları bulunan AGT, başta

114

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Doğu Avrupa, Balkanlar, İran, Rusya, Libya ve Azerbaycan olmak üzere 60’dan fazla ülkeye ihracat gerçekleştirmektedir.

AGT NATURA PARKE SERİSİ AGT “Natura Parke Serisi” ile hayata güzellik ve doğallık katıyor! Yaşam alanlarına özel ahşap çözümler sunan AGT, yeni laminat parke koleksiyonu “Natura Parke Serisi” ile dikkat çekiyor. Doğanın güzelliğinden ilham alan AGT, doğal malzemeleri kullanarak Natura Parke Serisi’ni yarattı. Natura Parke Serisi, AGT’nin diğer ürünleriyle mükemmel uyumlu olmasının yanı sıra Uniclic Kilit Sistemi ile de uygulama kolaylığı sağlıyor. Çok çeşitli renk ve model seçeneğine sahip koleksiyon, AGT süpürgelikleri ile mekanlara zenginlik katıyor. 1200 mm x 191 mm ölçülerine ve 8 mm kalınlığa sahip, E1 Sertifikalı ve 10 yıl garantili olan Natura Parke Serisi, yüzde yüz doğal yüzey işçiliğiyle de dikkat çekiyor.

AGT Natura Parke Serisi, trend yaratan renk ve desenleri ile dikkat çekiyor. Tasarımlarda ağaçların renk ve dokusundan yaralanarak hayat bulan Natura Parke Serisi, 12 farklı renk seçeneği ile ,tüm yaşam alanlarına ayrı bir enerji ve ışık katıyor. Antalya Çam, Denizin pırıl pırıl mavisi ile yemyeşil çam ormanlarının uyumundan ilham alınarak tasarlandı. Özgün renk ve desenleriyle zeminlere yansıyor. Şiraz Meşe, Yüzyıllar boyunca bir sanat şehri olmuş Şiraz’ın sahip olduğu Pers kültüründen ilham alındı. Şiraz Meşe, kendine has rengi ve desenleri ile zeminlere, Şiraz kentinin sanatsal zenginliğini taşıyor Aksu Çam, Göller Yöresi dağlarının bereketi ve doğallığı, Aksu Nehri ile Akdeniz’e kavuşuyor. Aksu’nun zenginliği, Aksu Çam’ın renk ve desenlerinden ortaya çıkan farklı ve zarif dokunuşlarla, yaşadığımız mekanlarda fark yaratıyor.

Gri Meşe, Hayatın, ölümsüzlüğün, bilgeliğin ve hep genç kalmanın sembolünden yola çıkarak tasarlandı. Gri Meşe, görsel zenginliğini meşe yapraklarından, gövdesinden ve palamutlarından alındı. Pasifik Çam, Pasifik Okyanusu’nun dev dalgaları çam ağacının özgün desenleriyle buluşuyor. Eşsiz renk zenginliği ve özgün çizgiselliğiyle Pasifik Çam, girdiği her mekana görsel bir şölen sunuyor. Kanyon Meşe, Nehirlerin akışlarıyla beslenen kıvrımları, toprağın yalın ve eşsiz renk tonları ile ortaya çıkan muhteşem deseni ile mekanlarınıza şıklık katıyor. Alara Meşe, Alanya’nın en ünlü kalelerinden biri olan Alara’dan aldı. Alara Meşe, surları andıran deseni ve rengiyle girdiği her ortama, zamandan bağımsız bir doku katıyor. Samara, Yaşlandıkça kalınlaşan kabuğu, ağacın değerli odununu dış etkenlerden koruyor ve tıpkı Samara modelinde olduğu gibi yıllara meydan okuyor. Üstelik Karaağaç gövdesinden ilham alan deseni ve zengin renk tonları ile, Samara estetikten de ödün vermiyor. Beyaz Meşe, Meşe: bir çok antik uygarlıktan, önemini yitirmeden günümüze ulaşan ‘ikon’ ağaç. Meşe ağacı yapraklarının doğal formundan esinlenen grafik tasarımıyla Beyaz Meşe, beyazın masumiyetiyle meşenin doğallığını modern tasarımında bir araya getiriyor. Natura Meşe, Meşe... Ormanların koruyucusu, bir çok canlının hayat bulduğu yuva. Doğanın içinde böylesine kucaklayıcı olan meşe, Natura Meşe’yle tüm bu cömertliğini ortamlara

yansıtıyor. Tasarımı özel, dokusu özel, dokunuşu özel...

dekorasyon sektörünün ihtiyacını karşılamayı amaçlıyor.

Side Çam, Antalya’nın tarihi liman kenti Side, her yönüyle bambaşka. Bir yanda sahilinin sade, şiirsel güzelliği bir yanda antik çağdan gelen kalıntıların zenginliği... Beydağları’nın ünlü çamlarıyla üretilen Side Çam da, Side sahillerinin yaşanılan mekanlara bir yansıması sanki.

AGT, Türkiye’nin sayılı tesislerinden biri olan Entegre AGT MDF Fabrikası’nda ürün gamını genişleterek bu yıl Power Gloss laklı panel üretimine başladı. Son teknoloji üretim hattında üretilen AGT Power Gloss, MDF-Lam üzerine lazer silindir ile UV (Ultraviyole) lak uygulanan yüksek parlaklığa sahip bir ürün.

Niksar Ceviz, Ceviz... Efsanelere, masallara konu olmuş bir ağaç. Türkiye’nin en iyi ceviz ağaçları da Niksar’da yükseliyor. Pek çok uygarlıkta bereketin simgesi olarak kabul edilen; asalet, zenginlik ve seçkinliğin sembolü ceviz, tüm bu gücünü Niksar Ceviz modeli ile zeminlere taşıyor.

Ürünün en önemli özelliklerinden birisi ise yüksek mekanik ve kimyasal dirençlere dayanıklı levha olması. Bir yaşam alanını oluşturan tüm ahşap yüzeylerde kullanılabilecek olan Power Gloss muazzam parlaklığı ve çizilmezlik özelliğiyle çarpıcı tasarımlara imkan veriyor.

AGT POWER GLOSS Öncü ve yenilikçi kimliğiyle mobilya bileşenleri sektörüne yön veren AGT, Power Gloss koleksiyonunu müşterilerinin beğenisine sunuyor. Yeni sezon panel renklerine sahip Power Gloss’un, evlerinizi ısıtacak muhteşem desenleri ile evinizi kışa hazırlayın. Mobilya bileşenleri üretiminde dünyanın önde gelen markalarından olan AGT, Uv lak kaplı üstün çizilmezlik dayanımı, yüksek parlaklığa sahip ürünü Power Gloss birbirinden farklı renk ve desen seçenekleriyle evinize yeni yaşam alanları sunuyor. Mobilya gövdelerinde, mutfak dolaplarında, banyo kapaklarında, çalışma odalarındaki mobilyalarının tüm gövde ve ön yüzeylerinde kullanılan Power Gloss ile evinizi kışa hazırlayın. Renk seçenekleri, parlak yüzeyi ile yeni sezon iç mekan tasarımlarında kalitesiyle fark yaratan AGT, Power Gloss ile mobilya ve E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

Yüzde yüz UV akrilik vernik, sararmaya karşı yüksek direnç, yüksek çizilme dayanıklılığı, üstün parlaklık ve ileri teknolojide olması gibi özellikleriyle kullanıcı dostu; atmosfere VOC (uçucu organic içerik) salınımı yapmamasıyla da çevre dostu bir ürün olan AGT Power Gloss, sektörün son gözdesi.

AGT Adres : Organize Sanayi Bölgesi Akdeniz Bulvarı ANTALYA Tel : (242) 249 17 17 Faks : (242) 249 17 27 Web : www.agt.com.tr E-mail : agt@agt.com.tr

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

115

BİNA DONANIMI BANYO & MUTFAK DONANIMI

SERAMİK SAĞLIK GEREÇLERİ MARKA: VitrA TANITIM Eczacıbaşı Yapı Gereçleri, “VitrA” markası tasarım ve ürün geliştirme sürecinde CADCAM (bilgisayar destekli tasarım ve üretim) uygulamalarını kullanarak, yaşam kalitesini artıran ürünler sunuyor. Türkiye’de bedensel engelliler ve yaşlılar için banyo takımları, 2,5/4 L ile fonksiyon yaparak su tüketimini azaltan klozet ve kokusuz klozeti pazara sunan ilk firmadır. Seramik sağlık gereçleri ürünleri çeşitli çevresel özellikleriyle yeşil bina sertifikasyonlarının (LEED, BREEAM ve DGNB) geçerli olduğu projelere katkı sağlamaktadır. TEKNİK ÖZELLİKLER 4Dünyadaki ilk LGA onaylı 2,5/4 L yıkama yapabilen klozeti geliştirildi. 4 İlk susuz, kartuşsuz kullanılan ve su sıçratmayan Watersmart pisuvarlar geliştirildi. 46 cm derinliğindeki tasarımı ile MOD lavabo geliştirildi. UYGULAMA ALANLARI Konutlar, toplu kullanım alanları, projeler. ÜRÜNÜN ÇEVRECİ ÖZELLİĞİ 4Dünyanın en az su harcayan LGA onaylı 2,5/4 L yıkama yapabilen klozet ile %60’a varan su tasarrufu sağlanıyor. 4Watersmart susuz pisuvar ile standart pisuvara kıyasla önemli ölçüde su tasarrufu sağlanıyor. 4MOD lavabo, 6 cm derinliğindeki tasarımı sayesinde hem daha az kaynak kullanarak üretiliyor, hem de kullanıcısının tükettiği su

116

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

miktarını azaltıyor. Ürünün temizliği otomatik olarak yıkama yapmadan gerçekleştiriliyor. 4 Geliştirilen pisuvar, klozet ve lavaboların kullanımdan kazandırdığı yıllık su hacmi hane başına 190 tonu geçiyor. Bu, 190 ton suyun barajlarda kalması demek, suyun barajlarda kalması aynı zamanda elektrik tüketiminin ve karbon salımında önemli oranlarda tasarruf sağlanması anlamına geliyor. VitrA tasarruflu klozetler kişi başına düşen su tüketimini ciddi biçimde azaltıyor. Kullanılan her 250 VitrA tasarruflu klozet, yılda üç olimpik havuz dolduracak kadar su tasarrufu sağlıyor. 4Çevresel ayak izi düşük olan ürünler oluşturulurken yerel malzemeler kullanılıyor. 4VitrA, dünyada seramik sağlık gereçleri için Çevresel Ürün Beyannamesi (Tip III) sahibi ilk firmadır. FİRMA ÜRÜN İLİŞKİSİ: Üretici HİZMETLER: Uygulama FAALİYET KONUSU: Yeşil Yapı ve Yerleşimler KALİTE VE STANDARTLAR EPD-ECZ-2012111-E, EPD-ECZ-2012211-E, LGA Sertifikası VitrA TS 799, VitrA TSE Lavabo Belgesi GOST Certificate 131417, VitrA TS 800 EN 997 VitrA TS 823, VitrA TS EN 13310 TE EN 14528 Bide, VitrA TSE Pisuar Belgesi TS EN 14688, NF Marks ECZA02 KIWA Certificate K1460304 NF Marks ECZAA01 KIWA Certificate K6290-10 Hygiene Certificate 77 LGA Certificate 7310038 Israel Certificate of Sanitarywares Hizmet Yeri Yeterlilik Belgesi ISO 9001, Norm TS 799

Norm TS 800 EN 997, Norm TS 823 Norm TS EN 14688, Selena TS 800 EN 997 Selena TS 823, Selena TS EN 14688 TSE Belgesi, WATERMARK WMKA00282 WATERMARK WMKA1854, IAPMO 4580 IAPMO 3360, IAPMO WaterSense 5267 IAPMO 4631, IAPMO 4353 NEDEN YEŞİL? Su tasarrufu, Yerel malzeme kullanımı, Çevresel Ürün Beyannamesi (Tip III), Tasarımda inovasyon

Yeşil bina projelerine katkı sağlayan ikonlu ürünleri, 2013 VitrA-Artema fiyat kataloğunda bulabilirsiniz. Kataloğa aşağıdaki internet adresinden ulaşabilirsiniz.

ECZACIBAŞI YAPI GEREÇLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. Adres : Büyükdere Cad. Ali Kaya Sk. No:7 Pk: 34394 Levent-İSTANBUL Tel : (212) 350 80 00 Faks : (212) 350 85 58 Web : www.vitra.com.tr

ARMATÜRLER VE DUŞ SİSTEMLERİ

MARKA: Artema

TANITIM Çağdaş üretim teknolojileri kullanarak standartlara uygun armatür ve valf üretmek amacıyla kurulan Artema markası, banyomutfak armatürleri, duş sistemleri ve banyo aksesuarlarından oluşuyor. Açma kapama düzenine göre ele alındığında tek kumandalı, çift kumandalı (klasik ve 90 derece), termostatik, elektronik ve zaman ayarlı armatürler üretiliyor. Hızlı ve esnek üretimi gerçekleştirmek için tasarım aşamasında CAD-CAM ve hızlı prototipleme sistemi kullanılıyor. Artema ürünlerinin ömür, dayanıklılık, gürültü ve debi testleri modern bilgisayar kontrollü test laboratuarında gerçekleştiriliyor. Armatür ve duş sistemleri ürünleri çeşitli çevresel özellikleriyle yeşil bina sertifikasyonlarının (LEED, BREEAM ve DGNB) geçerli olduğu projelere katkı sağlamaktadır. TEKNİK ÖZELLİKLER 4Armatürün çıkış ucunda bulunan perlatör ile, ürünlerde daha az miktarda suyla daha yoğun su akışı sağlanırken, bakteri oluşumu engelleniyor. 4Gövde üzerinde yer alan kızılötesi sensör sayesinde, kullanıcı 0-250 mm mesafede hissedilerek suyun akması sağlanıyor. 4Armatürlerde kullanılan özel kartuş sayesinde suyun maksimum akışı sınırlandırılabiliyor. 4Özel 90 derece sola hareket edebilen kartuş sayesinde armatür orta konumda açıldığında kombiyi çalıştırmıyor. Ayrıca kullanılan ısı ve debi limitörlü kartuş ile istendiğinde en yüksek su sıcaklığı sabitlenebiliyor. UYGULAMA ALANLARI Konutlar, toplu kullanım alanları, projeler

ÜRÜNÜN ÇEVRECİ ÖZELLİĞİ 4Türkiye’de tek kumandalı armatürlerin ilk üreticisi Artema, tüm armatürlerinde teknolojik üstünlüklerle farklılaşıyor. Avrupa standartlarında pirinç malzemeyle üretilen armatürlerde kurşun seviyesi düşük; iç kısmında kullanılan malzemeler ise hijyenik. Su ve enerji tasarrufu, elektronik bataryalardaki kullanım kolaylığı ve basınçlı su keyfi özelliği Artema’nın sunduğu onlarca teknolojik üstünlükten sadece birkaçıdır. 4Armatürün çıkış ucunda bulunan perlatör, ürünlerde daha az miktarda suyla daha yoğun su akışı sayesinde su tasarrufu sağlıyor. 4Gövde üzerinde yer alan fotosel teknolojisi yardımıyla su tasarrufu sağlanıyor. 4Kartuş üzerinde bulunan kırmızı halka ile suyun sağlayabileceği maksimum ısı belirleniyor. Bu teknik ayrıntı sayesinde fazla sıcak su kullanımı önlenerek enerji tasarrufu sağlanıyor. 4Armatürlerde kullanılan özel kartuş sayesinde suyun maksimum akışı sınırlandırılabiliyor. Böylece %90’a ulaşan su tasarrufu sağlanabiliyor. 4Özel debi regülatörlü perlatör sayesinde lavabo, bide ve eviye bataryalarında %40 oranında su tasarrufu sağlanıyor. 4Çevresel ayak izi düşük olan bu ürünlerimiz oluşturulurken yerel malzemeler ve geriye dönüştürülmüş bileşenler kullanılıyor. 4Ürünler için Çevresel Ürün Beyannamesi (Tip III) çalışmaları tamamlanmaktadır.

Sertifikası 8712331, GOST Sertifikası 303795, IAPMO Sertifikası, LGA Sertifikası 436322, Sintef Byggforsk Sertifikası, Watermark Sertifikası, TSE EN 1111, TSE EN 15091, ISO 14001, TS EN 200 Artema, ISO 9001, TS 13072, TS EN 579 NEDEN YEŞİL? Su tasarrufu, Geriye dönüştürülmüş bileşen kullanımı, Yerel malzeme kullanımı, Tasarımda inovasyon

Yeşil bina projelerine katkı sağlayan ikonlu ürünleri, 2013 VitrA-Artema fiyat kataloğunda bulabilirsiniz. Kataloğa aşağıdaki internet adresinden ulaşabilirsiniz.

FİRMA ÜRÜN İLİŞKİSİ: Üretici HİZMETLER: Uygulama FAALİYET KONUSU: Yeşil Yapı ve Yerleşimler KALİTE VE STANDARTLAR Gost Sertifikası, TSE EN 817 Artema, TSE EN 817 Punto, TSE EN 200 Vitra, TSE EN 817 Vitra, GOST E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

ECZACIBAŞI YAPI GEREÇLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. Adres : Büyükdere Cad. Ali Kaya Sk. No:7 Pk: 34394 Levent-İSTANBUL Tel : (212) 350 80 00 Faks : (212) 350 85 58 Web : www.artema.com.tr

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

117

BİNA DONANIMI BANYO & MUTFAK DONANIMI

BANYO MOBİLYALARI

MARKA: VitrA

TANITIM Eczacıbaşı Yapı Gereçleri, banyo mobilyası üretimini Tuzla’ da bulunan 100,000 modül üretim kapasitesine sahip mobilya üretim tesisinde gerçekleştirmektedir. Türkiye’ de banyo mobilyası sektöründe lider olan VitrA, lavabo dolapları, boy dolapları, ayna gibi ana modüllerin yanısıra banyoda saklama alanları yaratmaya yönelik modüller de (yan dolaplar, çamaşır makinası dolapları) üretmektedir. VitrA ürünlerinde tasarım ve kaliteye büyük önem verilmektedir. Güçlü tasarıma sahip ürünler, yüksek kalite standartları ile üretilmektedir. Banyo mobilyaları çeşitli çevresel özellikleriyle yeşil bina sertifikasyonlarının (LEED, BREEAM ve DGNB) geçerli olduğu projelere katkı sağlamaktadır. Çevresel ayak izi düşük olan bu ürünler, sağladıkları su tasarrufu, tamamlanan yaşam döngüsü analizleri (LCA), sorumlu ham madde edinimi sertifikası (FSC), kullandıkları yerel ve düşük salınımlı malzeme, tasarımda inovasyon gibi özelliklerinden dolayı yeşil binalarda önerilir. TEKNİK ÖZELLİKLER 4Ürünlerde kullanılan tüm malzemeler birinci sınıf tedarikçilerden elde edilmektedir. (Blum, Grass, Haefele, Hettich) 4 Ahşap malzeme olarak E1 sınıf MDF ve Yonga Levha kullanılmaktadır. 4 Düşük üreformaldehit salınımlı malzeme kullanımı sayesinde solvent salınımı yoktur, kanserojen etki yaratmaz.

118

Yeşil Yapı Kataloğu 2014

4 Suya ve buhara dayanıklı üst düzey termo-

form kaplama teknikleri kullanılmaktadır. 4 Yüksek kalite standartları çerçevesinde, tüm ürünler çeşitli testlere tabi tutulmaktadır (suya ve buhara dayanım testi, mekanizma fonksiyon testleri, aydınlatma dayanıklılık testleri v.b.) tabi tutulmaktadır. 4 SO 9001 (kalite yönetim sistemi) ve ISO 14001 (çevre yönetim sistemi) kalite standartları mevcuttur.

Yeşil bina projelerine katkı sağlayan ikonlu ürünleri, 2013 VitrA-Artema fiyat kataloğunda bulabilirsiniz. Kataloğa aşağıdaki internet adresinden ulaşabilirsiniz.

UYGULAMA ALANLARI Konutlar, toplu kullanım alanları, projeler ÜRÜNÜN ÇEVRECİ ÖZELLİĞİ 4 VitrA, alerjik astım ve kanserojen etki riski içermeyen E1 sınıfı malzeme kullanarak tüketici sağlığını korumaya özen gösteriyor. 4 VitrA, mobilya alanında Orman Yönetim Konseyi (FSC) sertifikalı ürünler üreten, Türkiye’den ilk ve tek markadır. 4 Çevresel ayak izi düşük olan bu ürünler oluşturulurken sertifikalı ahşap, yerel ve düşük salımlı malzemeler kullanılıyor. FİRMA ÜRÜN İLİŞKİSİ: Üretici HİZMETLER: Uygulama FAALİYET KONUSU: Yeşil Yapı ve Yerleşimler KALİTE VE STANDARTLAR ISO 9001, ISO 14001, TS EN 14749, TSE Belgesi , GOST 260468, GOST 332125, RUSSIA_Hygiene1, RUSSIA_Hygiene2, FSC C107576, E1 Testi NEDEN YEŞİL? Yerel malzeme kullanımı, sertifikalı ahşap kullanımı, düşük salınımlı malzeme kullanımı, tasarımda inovasyon.

ECZACIBAŞI YAPI GEREÇLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. Adres : Büyükdere Cad. Ali Kaya Sk. No:7 Pk: 34394 Levent-İSTANBUL Tel : (212) 350 80 00 Faks : (212) 350 85 58 Web : www.vitra.com.tr

YESIL_BINA_220x275.indd 1

9/2/13 11:51

BİNA DONANIMI BANYO & MUTFAK DONANIMI Hygiene

SEREL EASYWASH

SERAMİK SAĞLIK GEREÇLERİ MARKA: SEREL TANITIM Elginkan Topluluğu markalarından Serel, 30 yılı aşkın süredir dünya pazarlarına tasarruf, sağlık, estetik ve konfor özelliklerinin birleştiği ürünler sunmaktadır. Dünyadaki değerli ve sınırlı kaynakların gereğinden fazla tüketimini önlerken su ve enerji tasarrufu sağlayan ürünler yaratmak Serel’in ilkelerindendir. Bu paralelde, Serel, ürün gamındaki seramik sağlık gereçlerine katma değer getiren teknolojilere her geçen gün yenilerini ilave etmektedir. Serel’in inovasyon ve tasarımlarıyla yeşil bina sertifikasyonlarına katkısı, yerel üretici olmasının getirdiği malzeme ve kaynak kullanımı avantajıyla artmaktadır. Serel markalı ürünler, EPD (Çevresel Ürün Beyanı) sahibidir. TEKNİK ÖZELLİKLER Bir ilk: Hem üretim, hem kullanım aşamalarında doğayı koruyan yüzey teknolojisi Serel Hygiene+ Klozetlerin etkin temizliği ve yıkama suyunun klozetten dışarı sıçramasını önleyen Serel EasyWash UYGULAMA ALANLARI Konutlar, toplu kullanım alanları, projeler ÜRÜNÜN ÇEVRECİ ÖZELLİĞİ SEREL HYGIENE+ Seramik Sağlık Gereçlerinin, hijyenik olması etmesi çevre ve insan sağlığı açısından önemlidir. Serel Hygiene+ ile, hem hijyenik, hem kolay temizlenme özellikli yüzey tüm Serel Seramik

120

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Sağlık Gereçleri’nde standart ve kalıcı olarak bir arada sunuluyor. Hijyenik yüzey: Serel Hygiene+ ürünler, özel içerikli solüsyonun mevcut işletme sırımız içerisine katılıp mamul sinterleşmesiyle elde edilen ürünlerdir. Yapılan testlerde de ürünün hijyenik yüzey özelliğini koruduğu gözlemlenerek ispatlanmıştır. Kolay temizlenme: Serel Hygiene+ ürünler, pürüzsüz yüzey teknolojisiyle ürünün leke tutmamasına ve kolay temizlenmesine yardımcı olurken, su ve deterjan kullanımından tasarrufla ile hem çevreye, hem bütçenize katkıda bulunuyor. Kalıcı uygulama: Serel Hygiene+ özelliği, hijyenik özellikli sırın pişirildiği sıcak uygulama yöntemi ile üretildiğinden, ürünün garanti süresi boyunca kalıcıdır. Tüm ürünlerde standart: Serel Hygiene+ özelliği, her bütçeye ve her zevke uygun tüm Serel modellerinin tüm seramik parçalarında standart olarak sunulmaktadır. Bunlara ek olarak, tüm Serel markalı klozet kapakları Hygiene özelliğiyle üretilmektedir. SEREL EASYWASH Klozet temizliğinde yeni dönem Serel temizleme suyuna tam hükmederek, klozetin iç yüzeyinin yıkanmasını sağlayan aynı zamanda kanal kısmının temizliği sorununu ortadan kaldıran ve sıçratma problemi yaratmayan çözümü üretti: EasyWash. EasyWash özelliği taşıyan klozetlerin hazne yapısı, alışılagelmiş klozet haznelerinden farklıdır. Girinti çıkıntılardan arındırılmış olan haznede sadece suyun akabileceği hattı oluşturan bir çizgi bulunmaktadır. Bu özellik, estetik üstünlüğün yanı sıra, 4 Haznenin fonksiyonel olarak en etkili şekilde yıkanıp temizlenmesini,

4 Haznenin temizlenmesi gereken alanlarının tümünün ulaşılabilir olmasını, 4 Yıkama esnasında meydana gelebilen sıçramanın önlenmesini sağlıyor.

KALİTE VE STANDARTLAR EPD Çevresel Ürün Beyanı (Vitreous China Ceramic Sanitaryware) EPD Çevresel Ürün Beyanı (Fine Fireclay Ceramic Sanitaryware) European Water Label Water Efficient Product NF Ürün Belgeleri (Fransa) SAI GLOBAL Ürün Belgeleri (Avustralya) LGA TÜV Ürün Belgeleri (Almanya) KIWA Ürün Belgeleri (Hollanda) GOST-R Hijyen Sertifikası (Rusya) GOST-R Kalite Sertifikası (Rusya) TSE Çift Yıldız Belgesi (Lavabolar) TSE Çift Yıldız Belgesi (Klozetler) TS EN ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi TS EN ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi TS OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Sistemi TS EN ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi TS ISO 10002 Müşteri Memnuniyeti Sistemi Serel Lavabolar (TS EN 14688) Serel Klozetler (TS EN 997) Serel Rezervuarlar (TS EN 14055) Serel Klozet Kapakları (TSE K 92) Serel Duş Tekneleri (TS EN 14527) Serel Pisuarlar (TS EN 13407) Serel Bideler (TS EN 14528) Serel Hela Taşları (TS 799) NEDEN YEŞİL? Üretiminde ve kullanımında çevreye duyarlı Daha az miktarda su ve temizlik maddesi kullanımı Daha az atık su ve kimyasalın arıtmaya salınımı Daha az çalışan arıtma tesisleri için daha az enerji gereksinimi

ARMATÜRLER VE DUŞ SİSTEMLERİ MARKA: E.C.A. TANITIM Çağdaş üretim teknolojileri kullanılarak üretilen ECA Myra serisi banyo, duş, eviye lavabo bataryaları yalın formu özgün batarya kumandası tasarımıyla enerji ve su tasarrufu sağlayan, konforlu tasarımıyla kullanıcıya sunuluyor. Myra serisi lavabo ve eviye bataryası ilk açıldığında suyu soğukta akıtarak maksimum enerji tasarrufu sağlıyor. Kombi, şofben gibi su ısıtma sistemlerini tetiklemeden sıcak su ihtiyacı duyulmayan zamanlarda gereksiz enerji kullanımının önüne geçer. Ayrıca su tasarruf özelliğiyle %60 lara varan tasarruf sağlar. ECA; tasarımındaki minimal çizgisiyle zamansız bir estetik, maksimum enerji ve su tasarrufu sağlayan Myra serisi ile doğaya dost çözümler öneriyor. Ayrıca standart,orta ve yüksek tip lavabo boyutları ile kullanıcıya ergonomik seçenekler sunar. UYGULAMA ALANLARI Konut, Alış veriş merkezi, otel, restaurant projeleri ÜRÜN ÇEVRECİ ÖZELLİĞİ 4 3 bar basınçta su akış miktarı 7,8 LT/dk’dır. Seri ayrıca ekstra tasarruflu olarak dakikada 5 LT/dk seçenek sunar. 4 Basınç artsa da su akış miktarı değişmez min 7,8 LT/dk akış sağlanır.

4 Su tasarrufuyla birlikte enerji tasarrufu

sağlanır. 4 Serinin lavabo ve eviye bataryaları soğuk konumda açıldığı için istenmedikçe sıcak su akıtmaz. Böylece istem dışı kombinin yada şofbenin tetiklenerek çalışması engellenmiş olur. Doğal gaz harcaması azalır, kombinin ömrü uzar. 4 Myra serisi ulusal ve uluslararası standartlara uygun olarak üretilmektedir. Ürünlerdeki pirinç hammadde ve su ile temas eden diğer komponentler insan sağlığına uygun ve onaylı ürünlerdir.

zincirinin tümünü göz önünde bulundurmaktayız. Ayrıca, alışılagelmişin ötesinde düşünerek, geri dönüşüm ve yeniden kullanım boyutlarını da dikkate alıyoruz. 2015 yılında, armatür ürün grupları için Alman IBU sistemi kapsamında ilk Çevresel Ürün Beyanımızı yayınlamış bulunuyoruz. Söz konusu beyanlar EN 15804 Avrupa normu kapsamında gerçekleştirilmiş olup ‘beşikten mezara’ kadar tüm ürün yaşam döngüsü aşamalarında tam bir ekolojik şeffaflık sağlamaktadır.

KALİTE VE STANDARTLAR Tüm ECA serilerinde olduğu gibi Myra serisi TSE EN 817 standartlarına uygundur. NEDEN YEŞİL Yeşil Binalar, hem ekonomik hem de ekolojik açıdan anlamlıdır! Hatta bundan da öte, E.C.A markası olarak bizler, İklim Değişikliği, Ekosistem Yönetimi, Zararlı Maddelerin ve Kaynakların sorumsuz ve kontrolsüz kullanımı günümüz dünyasında önde gelen sorunlar olduğunun farkındayız. Ürünlerimiz sayesinde gayrimenkul firmaları, mimarlar, tesis yöneticileri veya mülk sahipleri binalarına değer katabilme olanağını yakalayabilmektedir. Ürünlerimiz, yeşil ve sürdürülebilir bina planlarında ciddi avantajlar sağlamakta ve gerek Amerikan LEED sistemi, gerekse İngiliz BREEAM ya da Alman DGNB sistemi kapsamında inşa edilen binalarda yüksek skorlar elde edilebilmesini mümkün kılmaktadır. EcoLogic bizim açımızdan bir yönetim yaklaşımıdır: Yeni bataryalar tasarlayıp üretirken, hammadde kaynaklarından çevre açısından verimli üretime, tüketiciler açısından azami ekolojik faydayı sağlamaya kadar, değer E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

ELMOR TESİSAT MALZEMESİ TİC. A.Ş. Adres : Kemeraltı Cad. Ümmehan No:17/2 Karaköy İSTANBUL Tel : (212) 705 51 00 Faks : (212) 249 90 91 Web : www.eca.com.tr E-mail : elmor@elmor.com.tr

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

121

İNCE YAPI ELEMANLARI CAM VE AYNALAR

FLOTAL ® E EKOLOJİK AYNA TANITIM Flotal ® E, Şişecam Düzcam‘ın ekolojik aynasıdır. Bakırsız ve kurşunsuz olarak üretilir. Çevre dostudur. Flotal ® E ayna, yansıtıcı özelliği ile mekânı aydınlatan, büyütüp genişleterek zenginleştiren dekoratif bir malzemedir.

ÇEVRECİ ÖZELLİKLERİ Flotal ® E çevre dostudur. Bakırsız ve kurşunsuz olarak üretilir. Flotal ® E üretiminde kullanılan üst koruyucu yaş boya %100 kurşunsuzdur. Yaş astar boya ise ağırlıkça <%0,5’den düşük kurşun tuzu içerir. Çevre dostu üretim sürecinde daha az atık oluşmaktadır.

TEKNİK ÖZELLİKLER Maksimum ebat: 3210 x 2500 mm Kalınlık: 3-4-5-6 mm

HİZMETLER Proje, Danışmanlık, Servis.

UYGULAMA ALANLARI Flotal ® E olduğundan geniş ve ferah, daha derin, daha yüksek, daha aydınlık gösterilmek istenen tüm iç mekanlarda kullanılabilir. Banyolarda, yatak odalarında, mutfaklarda, mağazalarda, spor ve sergi salonlarında, çocuk yuvalarında, iç mekanlarda derinlik ve boyut katar.

122

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

KALİTE VE STANDARTLAR Flotal ® E TS EN 1036-1 Cam-Yapılarda kullanılangümüş kaplamalı yüzdürme cam aynalar-iç mekânda kullanım için Bölüm 1’e uygun olarak üretilir.

TRAKYA CAM SANAYİİ A.Ş. Adres : İş Kuleleri Kule 3 Kat:10 34330 4.Levent / İstabul Tel : (212) 350 5050 - 350 3570 Faks : (212) 350 4429 Web : www.trakyacam.com.tr E-mail : www.trcflotal.com

Yaşadığınız Mekanda Doğaya Yer Açın

Ekolojik ayna

e reyl v e Ç dost

• Bakırsız ve kurşunsuz olarak üretilir.

• Yüksek korozyon direncine sahiptir.

• Yüksek atmosferik neme dayanıklıdır.

• Çevreye zararlı atık oluşturmamaktadır. 444 9 872 f / sisecamduzcam T / sisecamduzcam sisecamduzcam.com

20150828-EKO YAPI-220x275.indd 1

10/09/15 09

BİNA DONANIMI BÖLME DUVAR SİSTEMLERİ FİRMA TANITIM 1997 yılında mimarlık hizmetleri amacıyla kurulan ve TRIMline markası altında modüler bölme duvar sistemleri üretimine odaklanan şirket, ürün geliştirme, tasarım, üretim ve montaj hizmetleri vermeye başladı. Ahşap üretim tesisi yatırımıyla beraber özel kurumsal projeler, akustik malzeme çözümleri ve ofis mobilyaları konusunda sektördeki lider kuruluşlar arasında yerini aldı. Bugün TRIMline interiors çatısı altında; bölme duvar sistemleri, ahşap sistemleri ve kapı sistemleri kullanıcılara sunulmaktadır. TRIMline interiors; TRIMline Omega, TRIMline Snap, Straehle 2000 / 2300 /3400 / System T, TRIMline Akustik, T.H.E DOOR Kapı ve TRIMline MW Hareketli Bölme Duvar Sistemleri ile oluşturulan klasik & ekonomik bölme duvarlar, derzli ve klipsli bölme duvarlar, strüktürel yapışma camlı bölme sistemleri, düşey profilsiz tek camlı bölme duvarlar, akustik ahşap asma tavan sistemleri - duvar kaplamaları ve hareketli kayar katlanır bölme duvar sistemleri ile kullanıcılara sonsuz tasarım seçeneği sunuyor. TRIMline interiors, yurtiçi ve yurtdışında önemli projelerde yer alıyor, ofisler, havalimanları, genel müdürlükler, eğitim kurumları, alışveriş merkezleri, hastaneler ve otel projelerinde, en önemli mimar ve tasarımcılar tarafından çözüm ortağı olarak tercih ediliyor.

TRIMline STRAEHLE SİSTEM T AHŞAP PROFİLLİ CAMLI BÖLME DUVAR SİSTEMİ MARKA: SİSTEM T System T’nin sade ve minimalist tasarımı, geleneksel sistemlerde kullanılan alüminyum ve çelik taşıyıcı ile bilinçli bir kontrast oluşturmaktadır. Çevre bilinciyle karbon-nötr doğal ahşap hammaddeyle üretilen sistem, ince narin ahşap kesitleri pürüzsüz cam yüzeyler ile birleştirirken doğal ve sıcak bir atmosfer yaratmaya yardımcı olur.

TRIMLINE INTERIORS, DÜNYA ÇEVRESİNDEKİ DOĞAL ORMANLARIN VE DİĞER HABİTATLARIN DEĞİŞİMİNİ ENGELLEMEK BİLİNCİ İLE EDİNDİĞİ FSC-COC SERTİFİKASI İLE KULLANDIĞI AHŞAP ÜRÜNLERİN, ORMANDAN BAŞLAYARAK ÜRETİM, DÖNÜŞÜM VE DAĞITIM PROSESLERİNDEN TÜKETİCİYE KADAR ULAŞTIĞI YOLDA SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR BİÇİMDE YÖNETİLDİĞİNİ GARANTİ ETMEKTEDİR.

124

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

System T’de camlar, ahşap kaplamalı strüktüre, şık, paslanmaz çelik klipslerle hemyüz olarak uygulanmakta ve ince zarif konstrüksiyon ile temiz, esnekliğe odaklanmış tasarımı vurgulamaktadır. Sistem, net çizgileri, ahşap taşıyıcıların dengeli

renk kompozisyonu ve mükemmel çözülmüş detaylarıyla, günümüzün modern ve iyi tasarlanmış ofislerine değer katmaktadır. TEKNİK ÖZELLİKLER » Sadece 36 mm kalınlığındaki taşıyıcı kesitleri » Şeffaf camlı cam-cama ya da komple ahşap köşe dönüş opsiyonları » Cam ve profil arası ses tutucu özel fitiller » Kayar ve pivot menteşeli kapı seçenekleri » 6 ve 8 mm. Kalınlıkta temperli camlar » Esnek tek ve çift cam kullanma imkanı » 44 dB’e varan ses izolasyonu UYGULAMA ALANLARI Ofisler, Banka Binaları, Genel Müdürlükler, Sağlık ve Eğitim Yapıları. ÇEVRECİ ÖZELLİKLERİ System T’nin sade ve minimalist tasarımı, geleneksel sistemlerde kullanılan alüminyum ve çelik taşıyıcı ile bilinçli bir kontrast oluşturmaktadır. Çevre bilinciyle karbon-nötr doğal ahşap hammaddeyle üretilen sistem, ince narin ahşap kesitleri pürüzsüz cam yüzeyler ile birleştirirken doğal ve sıcak bir atmosfer yaratmaya yardımcı olur.

Doğuş Holding Merkez Binası

TRIMline sistemleri, esnek tasarımları sayesinde kolay monte edilebilir, değiştirilebilir ve adapte edilebilir yapılarıyla farklı gereklilikleri yerine getirirken sürdürülebilir binaların önemli bileşenlerinden birini oluşturmaktadır. Kullanılan malzemelerin yüksek kalitesi, uzun ömürlü olmalarının garantisini verirken, bileşenlerin tamamına yakını geri dönüştürülebilir ve ya yeniden kullanılabilir ürünlerdir. TRIMline sürdürülebilirlik odaklı anlayışı ile atık maddeleri yeniden değerlendirmekte, ambalaj malzemesi olarak geri dönüşümlü ürünleri kullanmakta ve enerji verimliliğini en üst seviyeye çıkarmak amacıyla üretim programında düzenlemeler yapmaktadır. TRIMline interiors, dünya çevresindeki doğal ormanların ve diğer habitatların değişimini engellemek bilinci ile edindiği FSC-CoC sertifikası ile kullandığı ahşap ürünlerin, ormandan başlayarak üretim, dönüşüm ve dağıtım proseslerinden tüketiciye kadar ulaştığı yolda sürdürülebilir bir biçimde yönetildiğini garanti etmektedir. KALİTE BELGELERİ ISO 9001: 2008 - FSC- CoC

Anadolu Sigorta Genel Müdürlük Binası

TRIMLINE INTERIORS Adres : İnönü Mah. Kayışdağı Cad. Kandiş İş Merkezi No:128 Kat:3 K.Bakkalköy Ataşehir / İSTANBUL Tel : (216) 572 70 20 - (216) 572 86 09 Faks : (216) 573 34 35 Web : www.trimline.com.tr e-mail : info@trimline.com.tr E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

125

BİNA DONANIMI OFİS MOBİLYALARI

Hosu

TANITIM 1912 yılında kurulan Steelcase, TANITIM TANITIM TANITIM ofis yaratma konusundaki uzmanlığı ile yılında kurulan Steelcase, 1912 yılında kurulan Steelcase, 19121912 yılında kurulan Steelcase, sektöre liderlik eden en önemli isim. ofis konusundaki uzmanlığı ofisyaratma yaratma konusundaki uzmanlığı Yaptığı çalışmalar ile geleceğin ofis ofis yaratma konusundaki uzmanlığı ileileile temasını şekillendiren Steelcase’in her sektöre liderlik eden enenönemli isim. sektöre liderlik eden önemli isim. sektöre liderlik eden en önemli isim. birYaptığı ürünü uzun soluklu araştırmalar Yaptığı çalışmalar ileilegeleceğin Yaptığı çalışmalar geleceğin ofis çalışmalar ile geleceğin ofisofis sonucutemasını ortaya çıkıyor. şekillendiren Steelcase’in temasını şekillendiren Steelcase’in her temasınıgünümüz şekillendiren Steelcase’in herher Steelcase iş hayatının bir ürünü uzun soluklu araştırmalar bir ürünü uzun soluklu araştırmalar bir ürünü uzun soluklu araştırmalar dinamiklerine en uygun çözümleri sonucu ortaya çıkıyor. sonucu ortaya çıkıyor. sonucu ortaya çıkıyor. sunabilmek için yaptığı yatırımlarla HOSU Steelcase günümüz işişhayatının Steelcase günümüz hayatının kullanıcıların değişen alışkanlıklarına Steelcase günümüz iş hayatının Çalışma alanlarından beklenti değişti: dinamiklerine enenuygun çözümleri dinamiklerine uygun çözümleri uygun ürünler tasarlıyor. artık çalışırken verimliliğimizi arttıracak, dinamiklerine en uygun çözümleri sunabilmek için yaptığı yatırımlarla Çalışanlar üzerinde yapmış olduğu kendimizi iyiHOSU hissettirecek sunabilmek için yaptığı yatırımlarla HOSU ortamlar HOSU sunabilmek için yaptığı yatırımlarla araştırmalar sonucunda günümüz arıyoruz. Duygusal ve alanlarından fiziksel kullanıcıların değişen alışkanlıklarına Çalışma beklenti değişti: kullanıcıların değişen alışkanlıklarına Çalışma alanlarından beklenti değişti: Çalışma alanlarından değişti: kullanıcıların değişen alışkanlıklarına teknolojisi ile birlikte hayatımıza giren konforumuz için, iş yerimiz evimiz gibibeklentiarttıracak, uygun artık verimliliğimizi uygunürünler ürünlertasarlıyor. tasarlıyor. artıkçalışırken çalışırken verimliliğimizi arttıracak, çalışırken verimliliğimizi arttıracak, uygun ürünler tasarlıyor. farklı oturmaşekilleri belirleyenyapmış olduğu sıcak olsunartık istiyoruz. Çalışanlar üzerinde kendimizi iyiiyihissettirecek ortamlar Çalışanlar üzerinde yapmış olduğu kendimizi ortamlar Steelcase, ürünlerini bu değişikliklere HOSU farklı renk seçeneği vehissettirecek kendimizi iyi hissettirecek ortamlar Çalışanlar üzerinde yapmış olduğu araştırmalar sonucunda günümüz arıyoruz. Duygusal ve fiziksel araştırmalar sonucunda günümüz Duygusal fiziksel kolayca entegre olabilecek şekilde hemarıyoruz. çalışma yeri, hemve deve arıyoruz. Duygusal fiziksel araştırmalar sonucunda günümüzkonforuyla teknolojisi ile birlikte hayatımıza giren konforumuz için, iş yerimiz evimiz gibi teknolojisi ile birlikte hayatımıza giren konforumuz için, iş yerimiz evimiz gibi tasarlıyor. keyifli bir kaçamak.

için, iş yerimiz evimiz gibi teknolojisi ile birlikte hayatımıza giren konforumuz farklı belirleyen sıcak istiyoruz. farklıoturmaşekilleri oturmaşekilleri belirleyen sıcakolsun olsun istiyoruz. sıcak olsun istiyoruz. farklıSteelcase, oturmaşekilleri belirleyen ürünlerini bu değişikliklere HOSU farklı renk seçeneği veve Steelcase, ürünlerini bu değişikliklere HOSU farklı renk seçeneği HOSU farklı renk seçeneği ve Steelcase, ürünlerini bu değişikliklere kolayca entegre olabilecek şekilde konforuyla hem çalışma yeri, hem dede kolayca entegre olabilecek şekilde konforuyla hem çalışma yeri, hem Hosu tasarlıyor. keyifli konforuyla hem çalışma yeri, hem de entegre olabilecek şekilde Hosukolayca tasarlıyor. keyiflibirbirkaçamak. kaçamak. Hosu keyifli bir kaçamak. tasarlıyor.

126

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

LAGUNİTAS Tam 44 farklı üründen oluşan Steelcase’in Lagunitas serisi, her türlü çalışma sistemi için ideal ortamı yaratıyor. Çok amaçlı koltuk ve masa koleksiyonu; konfor, keyif, depolama ve enerji ihtiyaçlarını tek elden karşılıyor. Lagunitas’ın esnekliği, ofis içinde çalışma ortamı konusunda yaratıcılığa imkan sağlıyor. Yalnız çalışma, grup çalışması veya kalabalık sohbetler için çözümler yaratmak çok kolay. Hem sosyal bir alanda çalışmak hem de biraz mahremiyet isterseniz, Lagunitas’ın yüksek panelleri konuşulanları içeride, dikkat dağıtıcı sesleri dışarıda tutabiliyor. Hareketli oluşanyastığı ise ergonomik oturma tercihleri sunuyor.

LAGUNİTAS Tam 44 farklı üründen oluşan Steelcase’in Lagunitas serisi, her türlü LAGUNİTAS çalışma sistemi için ideal ortamı LAGUNİTAS LAGUNİTAS Tamyaratıyor. 44Tam farklı üründen oluşan Çok amaçlı koltuk ve masa Tam 4444 farklı üründen oluşan farklı üründen oluşan Steelcase’in Lagunitas serisi, her türlü Steelcase’in Lagunitas serisi, her türlü koleksiyonu; konfor, keyif, depolama ve Steelcase’in Lagunitas serisi, her türlü LAGUNİTAS çalışma sistemi için ideal ortamı çalışma sistemi için ideal ortamı enerji ihtiyaçlarını tek elden karşılıyor. çalışma sistemi için ideal ortamı TamÇok 44 farklı üründen yaratıyor. amaçlı koltuk ve masa yaratıyor. Çok amaçlı koltuk veiçinde masa Lagunitas’ın esnekliği, ofiskoltuk yaratıyor. Çok amaçlı ve masa Steelcase’in Lagunitas serisi, her türlü koleksiyonu; konfor, keyif, depolama koleksiyonu; konfor, keyif, depolama veve çalışma ortamı konusunda Massaud Launge koleksiyonu; konfor, keyif, depolama ve çalışma sistemi için ideal ortamı enerji ihtiyaçlarını tek elden karşılıyor. enerji ihtiyaçlarını tek elden karşılıyor. MASSAUD LAUNGE yaratıcılığa imkan sağlıyor. enerji ihtiyaçlarını tek elden karşılıyor. yaratıyor. Çok amaçlı koltuk ve masa Massaud Lounge Koleksiyonu, keyifli Lagunitas’ın esnekliği, ofis içinde Lagunitas’ın esnekliği, ofis içinde Yalnız çalışma, grup çalışması veya bir ortamda kafanız da rahat olsun Lagunitas’ın esnekliği, ofis içinde koleksiyonu; konfor, keyif, depolama ve çalışma ortamı konusunda diye, first class uçak koltuklarından çalışma ortamı konusunda kalabalık sohbetler içintek çözümler çalışma ortamı konusunda enerji ihtiyaçlarını elden karşılıyor. esinlenerek tasarlandı. Bu özelliği ile, yaratıcılığa imkan sağlıyor. hem duygusal hem fiziksel bir rahatlık yaratıcılığa imkan sağlıyor. yaratmak çok kolay. Lagunitas’ın esnekliği, ofis içinde yaratıcılığa imkan sağlıyor. Yalnız çalışma, grup çalışması veya sunuyor. Yalnız çalışma, grup çalışması veya İster iş yerinde, ister evde; verimli bir çalışma konusunda Hem sosyal birortamı alanda çalışmak Yalnız çalışma, grup çalışmasıhem veyade kalabalık sohbetler için çözümler şekilde çalışmak artık mümkün. kalabalık sohbetler için çözümler yaratıcılığa imkan sağlıyor. biraz mahremiyet isterseniz, Massaud Lounge Koleksiyonu, siz kalabalık yaratmak çoksohbetler kolay. için çözümler koltukta otururken dizüstü bilgisayar Yalnız çalışma, grup çalışması veya yaratmak çok kolay. Lagunitas’ın yüksek panelleri Hem sosyal bir yaratmak çokalanda kolay.çalışmak hem de veya benzer mobil cihazlarınızın kalabalık sohbetler için çözümler bağlantı kablolarının düzenli bir şekilde Hemkonuşulanları sosyal bir alanda çalışmak hem dehem de içeride, dikkat dağıtıcı biraz mahremiyet Hem sosyal biristerseniz, alanda çalışmak durmasına olanak sağlayan bir yaratmakisterseniz, çok kolay. biraz mahremiyet tasarıma sahip. Ayrıca dizüstü Lagunitas’ın yüksek panelleri sesleri dışarıda tutabiliyor. Hareketli birazHem mahremiyet isterseniz, Massaud Ottoman sosyal bir alanda çalışmak hem de bilgisayar için özel bir tablası da var! Lagunitas’ın yüksek panelleri konuşulanları içeride, dikkat dağıtıcı yastığı ise ergonomik oturma tercihleri Lagunitas’ın yüksek panelleri biraz mahremiyet isterseniz, MASSAUD OTTOMAN konuşulanları içeride, dikkat dikkat dağıtıcı sesleri dışarıda tutabiliyor. Hareketli sunuyor. konuşulanları dağıtıcı Hem puf hemde saklama ünitesi olarak Lagunitas’ıniçeride, yüksek panelleri kullanılabilen Massaud Ottoman, ev yastığı ise ergonomik oturma tercihleri sesleri dışarıda tutabiliyor. Hareketli Lagunitas sesleri dışarıda tutabiliyor. Hareketli konuşulanları içeride, dikkat dağıtıcıartan verimlilik sunuyor. konforuyla Massaud Launge sunuyor. yastığı ise ergonomik oturma tercihleri sesleri tutabiliyor. yastığı ise dışarıda ergonomik oturmaHareketli tercihleri sunuyor. yastığı ise ergonomik oturma tercihleriMASSAUD LAUNGE sunuyor. Massaud Launge sunuyor. Massaud LoungeMassaud Koleksiyonu, keyifli Launge MASSAUD LAUNGE Massaud Launge bir ortamda kafanız da rahat olsun Massaud Launge Massaud Lounge Koleksiyonu, keyifli MASSAUD first LAUNGE class uçak koltuklarından MASSAUD LAUNGE birdiye, ortamda kafanız da rahat olsun MASSAUD LAUNGE Massaud Lounge Koleksiyonu, keyifli keyifli esinlenerek tasarlandı. Bu özelliği ile, Lounge Koleksiyonu, diye, Massaud first class uçak koltuklarından Massaud Lounge Koleksiyonu, keyifli biresinlenerek ortamda kafanız da rahat olsun hem duygusal hem fiziksel birile, rahatlık tasarlandı. Bu özelliği bir ortamda kafanız da rahat olsun bir ortamda kafanız da rahat olsun diye, first class uçak koltuklarından sunuyor. hem duygusal hem fiziksel bir rahatlık diye, firstclass classuçak uçak koltuklarından diye, first koltuklarından esinlenerek tasarlandı. özelliği ile,ile, İster iş yerinde, isterBu evde; verimli bir ile, sunuyor. esinlenerek tasarlandı. özelliği esinlenerek tasarlandı. BuBu özelliği hem duygusal hem fiziksel bir rahatlık İster işhem yerinde, ister evde; verimli bir şekilde çalışmak artık mümkün. hem duygusal bir bir rahatlık duygusalhem hemfiziksel fiziksel rahatlık sunuyor. şekilde çalışmak artık Koleksiyonu, mümkün. Massaud Lounge siz sunuyor. sunuyor. Massaud Lounge Koleksiyonu, siz İster iş İster yerinde, ister evde; verimli bir bir bir İster işişotururken yerinde, ister evde; verimli koltukta dizüstü bilgisayar yerinde, ister evde; verimli koltukta otururken dizüstü bilgisayar şekilde çalışmak artık artık mümkün. şekilde çalışmak mümkün. veya benzer mobil cihazlarınızın şekilde çalışmak artık mümkün. veya benzer mobil cihazlarınızın Massaud Lounge Koleksiyonu, Massaud Lounge Koleksiyonu, sizbirsizşekilde bağlantı kablolarının düzenli Massaud Lounge Koleksiyonu, siz bağlantı kablolarının düzenli bir şekilde koltukta otururken dizüstü bilgisayar koltukta otururken dizüstü bilgisayar durmasına olanak sağlayan bir koltukta otururken dizüstü bilgisayar durmasına olanak sağlayan bir veya benzer cihazlarınızın veya benzer mobilmobil cihazlarınızın tasarıma sahip. Ayrıca dizüstü veya benzer mobil cihazlarınızın tasarıma sahip. Ayrıca dizüstü bağlantı kablolarının düzenli bir şekilde kablolarının düzenli bir şekilde Massaud Ottoman bağlantı bilgisayar özel bir tablası dabir var! bağlantı kablolarının düzenli şekilde Massaud Ottoman durmasına olanak sağlayan bilgisayar içiniçin özel bir tablası da bir var! durmasına olanak sağlayan bir durmasına olanak sağlayan tasarıma sahip. Ayrıca dizüstü bir tasarıma sahip. sahip. Ayrıca dizüstü MASSAUD OTTOMAN Massaud Ottoman MASSAUD OTTOMAN bilgisayar için özel bir tablası da var! tasarıma Ayrıca dizüstü Massaud Ottoman bilgisayar için özel bir tablası da var!da var! Hem puf hemde saklama ünitesi olarak Hem puf hemde saklama ünitesi Ottoman olarak Massaud bilgisayar için özel bir tablası MASSAUD OTTOMAN Massaud Ottoman,evev kullanılabilen Massaud Ottoman, Lagunitas Lagunitas kullanılabilen MASSAUD OTTOMAN Hem puf hemde saklama ünitesi olarak konforuyla artan verimlilik sunuyor. konforuyla artan verimlilik sunuyor. MASSAUD OTTOMAN kullanılabilen Massaud Ottoman, ev Hem puf hemde saklama ünitesi olarak Lagunitas Hem puf hemde saklama ünitesi olarak konforuyla artan verimlilik sunuyor. kullanılabilen Massaud Ottoman, ev Lagunitas kullanılabilen Massaud Ottoman, ev Lagunitas konforuyla artan verimlilik sunuyor. konforuyla artan verimlilik sunuyor.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

127

ELEKTRİK ELEKTRONİK SİSTEMLERİ ASANSÖR & YÜRÜYEN MERDİVENLER

FİRMA TANITIMI Asansör ve Yürüyen Merdiven Sektöründe Yenilikçi Lider: Hyundai Asansör! HMF Hyundai Asansör, 2009 yılında giriş yaptığı Türkiye pazarında; ürünlerinin sahip olduğu akıllı teknoloji, yüksek hız kapasitesi ve konfor ile rakiplerinden ayrışıyor. En yeni teknoloji kullanılarak sunulan estetik ve çevre dostu asansörlerini, Türkiye ve bölge ülkelerdeki prestijli projelere tesis ederek modern binalar ve yapılarda hızlı, konforlu ve sorunsuz bir ulaşım sağlayan HMF Hyundai Asansör, yenilikçi çözümlere imza atmaya devam ediyor. Türkiye’de saygın projelere asansör, yürüyen merdiven ve yürüyen bant sağlayan HMF Hyundai Asansör; Metropol İstanbul, Diyarbakır Havalimanı, Üsküdar-Çekmeköy Metro hattı, Folkart Towers, Nidakule Ataşehir-Levent, Varyap Meridian, İstanbul Adalet Sarayı, Nurol Tower, Ege Perla İzmir, Maslak Office ve Sarphan Finans Park gibi birçok farklı ve prestijli projede sahip olduğu ileri teknoloji ürünler ile fark yaratıyor. Ürünlerini her zaman daha güvenli, daha konforlu ve daha tüketici odaklı bir yaklaşım ile tasarlayan Hyundai Asansör; 1984 yılında girdiği asansör pazarında günümüze kadar birçok

128

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

akıllı bina çözümüne imza attı. Sektöründe yüksek üretim hacmi ile çalışan Kore devi Hyundai, asansörlerini Kore’de bulunan 205 m. yüksekliğindeki asansör test kulesinde test ediyor. Dünyada bugüne kadar 100.000 ünite üretim gerçekleştiren HMF Hyundai Asansör ‘ün ürün yelpazesinde; asansör, yürüyen merdiven, ve yürüyen bantların yanı sıra otomatik park sistemleri, metro platform kapıları ve malzeme yükleme boşaltma sistemleri bulunmaktadır.

DOUBLE DECK (ÇİFT KABİNLİ) ASANSÖRLE

MARKA: HYUNDAI

TANITIM Double Deck asansörler, aynı asansör kuyusu içerisinde üst üste yerleştirilmiş iki kabinin birlikte hareket etmesi prensibiyle çalışıyor. İki ayrı kata aynı anda hizmet vererek hem binanın taşıma kapasitesi 1.8 kata kadar artırılıyor hem de bekleme ve yolculuk süreleri minimum düzeye indirilmiş oluyor. Farklı katlarda durulması sonucu iki kabin arasında oluşacak mesafe farklılıklarını da otomatik olarak ayarlayan Double Deck asansörler aynı zamanda hava basıncı, titreşim ve gürültüyü minimize edecek şekilde tasarlanmıştır.

TEKNİK ÖZELLİKLER Maks. Seyir mesafesi (m): 600 m Maks. Kapasite (kg): 2 x 2500 Hız (m/s): Max 10 m/sn Maks. Kişi: 66 kişi(33 x 2) UYGULAMA ALANLARI Ofis, Rezidans, Otel ÖZELLİKLER VE SEÇENEKLER » Mimari alandan tasarruf sağlayarak taşıma kapasitesinde 1,8 kata kadar artış » A sınıfı enerji tüketimi » Enerji geri dönüştürücü inverter (LOWATT) ile %77,5 ‘a varan enerji verimliliği » Üç farklı çalışma modu » 9 fazlı motor » 3 aşamalı teleskopik tampon ile mükemmel frenleme performansı » Özel aerodinamik kapsülü sayesinde keyifli bir sürüş deneyimi ( Kabin içi titreşim, gürültü gibi etkenler en aza indirilerek %40 daha az titreşim hissedilir) » Kat yüksekliklerinin farklı olması durumunda 7 metreye kadar iki kabin arası otomatik mesafe ayarlama » iF Design ödüllü “HELIAS” akıllı yolcu sistemi ile kullanıcının gitmek istediği katı asansöre binmeden seçmesi

PERON AYIRICI KAPI SİSTEMLERİ

MARKA: HYUNDAI

Hyundai Asansör tarafından tasarlanan Peron Ayırıcı Kapı Sistemleri, metro tren hattı ile istasyondaki yolcu peronunu birbirinden ayıran otomatik kayar kapılardan oluşan bir güvenlik sistemidir. Metro daha önce belirlenen yerde durduğunda sinyal sistemi bölme kapılarının, aracın kapılarıyla aynı anda açılmasını sağlıyor. Bu ürün yolcuların güvenliğini sağlamakla kalmayıp ayrıca platformu sesten, kirden korumakta, ısıtma ve soğutma verimliliğini arttırmaktadır. UYGULAMA ALANLARI Metro ve Hafif Raylı Sistemler ÖZELLİKLER VE SEÇENEKLER » Kırılmaz camdan (tempered glass) üretilmiş kapılar » Tam Kapalı, Yarı Kapalı ve Yarı Yüksek Model olmak üzere 3 farklı modeli mevcuttur. » Yolcuların tren hattına düşmesini engelleyerek güvenliği sağlar. » Trenin gelişiyle oluşan rüzgar ve sesi engelleyerek platformu ses ve kirden korur. » Enerji tasarrufunu maksimize ederek ısıtma ve soğutma verimliliğini arttırır. » Sıcaklık, rüzgar, darbe, titreşim, suya dayanıklılık gibi testlerin yanı sıra 2 milyon kez dayanıklılık testine tabii tutulmuştur.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

129

ELEKTRİK ELEKTRONİK SİSTEMLERİ ASANSÖR & YÜRÜYEN MERDİVENLER

ENI LIFT VAKUM ASANSÖR

MARKA: HMF ASANSÖR

Dikey silindir içerisinde hava basıncı yardımıyla hareket eden vakum asansör elektrik süpürgesi mantığıyla çalışır. Asansörün en üstünde bulunan hava tahliye valfi ile hava akımı kontrol edilerek kabinin ve yolcuların yukarı doğru hareketi sağlanır. Asansör kuyusu ya da makine dairesine ihtiyaç duymayan vakum asansörler minimum alan kullanımı ile yapım aşamasında olan evlere veya var olan projelere kolaylıkla monte edilebilir. TEKNİK ÖZELLİKLER Maks. Seyir mesafesi (m): 15 m Durak Sayısı: 2 ila 6 duraklı Maks. Kapasite (kg): 250 Hız (m/s): Max 0,15 m/sn Maks. Kişi: 3 UYGULAMA ALANLARI Ev, İş yeri, Ofis ÖZELLİKLER VE SEÇENEKLER » Kurulumu 1-2 gün içerisinde gerçekleştirilir. » Asansör herhangi bir düz zeminde destek gerekmeden düz durma yeteneğine sahiptir. » Çeşitli renk seçenekleri mevcuttur. » Herhangi bir elektrik kesintisi sırasında asansör kabini otomatik olarak en düşük seviyeye iner ve kapılarını açarak yolcuların çıkmasına olanak tanır. » Asgari Enerji Tüketimi: İniş sırasında yerçekiminden yararlanarak hiçbir enerji kullanımına ihtiyaç duymayan vakum asansör, çıkış sırasında da minimum düzeyde enerji kullanır. » Minimum Düzeyde Bakım Gereksinimi: Vakum asansör, kablo veya piston kullanılmadığı için

130

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

düzenli olarak yağ bakımına ihtiyaç duymaz. » Kolay Kurulum: Her türlü binaya kolayca uyum sağlayan yapısı ve kendinden destekli sitemi sayesinde asansör kuyusu ya da makine dairesine ihtiyaç duyulmadan çok kısa sürede monte edilir. » Taşınabilir Asansör: Vakum asansörler istenmesi halinde kolayca demonte edilerek farklı bir mekana taşınabilir. SERTİFİKALAR » 2006 / 42 / CE Makine Direktifi Sertifikası » E 55011 Elektromanyetik Uyum Sertifikası » CE Sertifikası

HELIAS AKILLI YOLCU YÖNLENDİRME SİSTEMİ

MARKA: HYUNDAI

HELIAS olarak adlandırılan akıllı yolcu yönlendirme sistemi; kullanıcının gitmek istediği katı asansöre binmeden seçmesini sağlıyor. iF Design ödüllü bu sistem; yolcuları en uygun asansör kabinine yönlendirerek bekleme süresini en aza indiriyor ve enerji verimliliğini maksimuma çıkartıyor. UYGULAMA ALANLARI Konut, Ofis, Otel ÖZELLİKLER VE SEÇENEKLER » Asansöre binmeden gidilecek katın seçilmesi » Bekleme sürelerinde %25’e varan azalma » Aynı kata gidecek insanları gruplayarak asansör trafiğini azaltma » Giriş katlarındaki yoğunluğun azalması » Daha uzun malzeme ömrü » Maksimum düzeyde enerji tasarrufu

HMF ASANSÖR VE SERVİS SAN. VE TİC. A.Ş. Adres : Varyap Meridian A Blok Kat:7 Daire:81 Batı Ataşehir İSTANBUL Tel : (216) 510 12 44 Faks : (216) 510 12 45 Web : www.hyundaiasansor.com Mail : satis@hyundaiasansor.com

Asansor Tasar覺m ilan ORJ22X27,5cm.pdf

10/16/15

12:48 PM

Asansor Tasar覺m ilan ORJ22X27,5cm.pdf

10/16/15

12:48 PM

ÇEVRE DÜZENLEME YEŞİL ÇATI SİSTEMLERİ

ZEMİN IZGARALARI ÜRÜN HAKKINDA Çim yolların, otoparkların, yeşil alanların zemin stabilizasyonu ve zeminin kaymaması için geliştirilmiş plastik ızgaralar. AVANTAJLARI 4 Basınca karşı yüksek dayanım gösterirler 4Araç geçişlerinden kaynaklanan zemin

132

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

oturmalarını, çimin ezilmesini engeller, çimin gelişimine izin verirler 4Izgaraların düzgün şekli sebebiyle çimin büyümesini eşit ve homojen hale getirirler 4Hafiflikleri ve çift geçmeli bağlantıları sayesinde ızgaralar birbirlerine etkin bir şekilde kilitlenir, hızlı ve kolay kurulurlar 4Kusursuz bir drenaj sağlayarak su birikintisi ve çamur oluşumunu önlerler 4Ürünler çimin arasında görünmedikleri için daha fazla yeşil alan sağlarlar 4UV dayanımlıdırlar ve kimyasal reaksiyona girmezler 4Çim taşına kıyasla güneş ile oluşan ısı farklılıklarında çimi yakmazlar 4Alanlar sarı veya beyaz plastik elemanlar ile işaretlenebilir 4Yeşil yollar, park alanları, otoparklar, koşu yolları, bisiklet parkurları, evcil hayvanların dolaştırıldığı alanlar, spor alanlarında kullanılabilirler

üretilmişlerdir, LEED sertifika puanı kazandırırlar. KALİTE VE GARANTİ BELGELERİ TÜV SÜD – ISO 9001, Green Building Council Italia

TEKNİK ÖZELLİKLER 4Kolay ve hızlı kurulum 4Çim alanların korunması 4Yüksek yük taşıma kapasitesi 4Geri dönüşümlü, UV-dirençli malzeme 4Hızlı ve estetik çözüm UYGULAMA ALANLARI 4SALVAVERDE® - Çim otopark alanlarının oluşturulması için zemin ızgarası 4GEOFLOR® - Hazır çimin üzerine döşenebilen zemin ızgarası 4RUNFLOOR® GREEN - Araç trafiğine uygun, yüksek performanslı zemin ızgarası ÇEVRECİ ÖZELLİKLERİ Ekolojik ve geri dönüşümlü polietilenden

ABS YAPI ELEMANLARI SAN. VE TİC. LTD.ŞTİ. Adres : Aydınevler San. Cad. Sancak Sk. No: 1/2 Maltepe - İSTANBUL Tel : (216) 518 0255 Web : www.absyapi.com.tr E-mail : info@absyapi.com.tr

DOĞRU YERDESİNİZ / THE FLOORING COMPANY

KONTRAT ZEMİNLER VE IDEAPAINT Karo Halı, Linolyum, Kauçuk, LVT, LVP

Yeni Show room’ dayız! Cumhuriyet mahallesi Hacı Osman Bayırı Cad. No: 19 34457 Sarıyer / İstanbul www.petratr.com

ÇEVRE DÜZENLEME YEŞİL ÇATI SİSTEMLERİ

BTM YEŞİL ÇATI SİSTEMLERİ MARKA: BTM Optigreen ÜRÜN TANITIMI BTM olarak bahçe çatılar için; 1999 yılında pazara sunduğumuz Botanik serisi bitki köklerine dayanıklı polimer bitümlü su yalıtım örtüleri kullanımını 2011 yılında Alman Optigrun firmasının üst katman bahçe çatı sistemleri ile tamamlayarak yalıtımdan toprak katmanına kadar tüm detayları bir bütün halinde çözümlüyoruz.

FİRMA TANITIMI Merkezi İzmir’de olan Türkiye’nin öncü yalıtım şirketi BTM’nin temelleri, 1976 yılında, Türkiye Şişe Cam Topluluğu tarafından, İstanbul’da atılmıştır. 1986 yılından bu yana ise, İzmir / Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi’ndeki üretim tesislerinde faaliyetlerini yeni ve teknolojik yatırımları ile artırarak sürdürmektedir. Su yalıtımı, ısı yalıtımı ve çatı kaplama malzemeleri üretilen toplam 5 tesisi bulunmaktadır. BTM Grup şirketlerinden olan Polpan Kz Kazakistan’da faaliyet gösteren ve yılda 75.000 m3 ısı yalıtım plakası üretimi yapılan bir tesistir. Türkiye’deki ilklere imza atan BTM, 1989 yılında polimer bitümlü su yalıtım örtüsünü, 1995 yılında kapalı gözenekli XPS ısı yalıtım levhasını, 1996 yılında çatı kaplama malzemesi Shingle’ı ilk kez üreterek, yalıtım sektöründe öncü konumunu perçinlemiştir. 2007 yılında sentetik örtü üretimine Polyplan markası ile başlamıştır.

134

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

BTM Optigreen sistemleri olarak ürün yelpazemizde EN 13948 / FLL sertifikalı bitümlü örtü botanik PE4 ve sentetik örtü (PVC) Polyplan RU-P ile veya standart yalıtım malzemeleri üzerine kök tutucu folyo serimi ile alternatifli olarak yalıtım alanlarını çözümlüyoruz. Projenin yeşil alanlarındaki toprak kalınlığı, bitki yoğunluğu ve bitki çeşidine alanın düz veya eğimli olmasına göre detaya uygun su tutma özellikli teknik ürünler ile uygulamalarımızda sistem bileşenlerini kullanıyoruz. Kısacası BTM Optigreen olarak bahçe çatılarda döşeme yüzeyinden toprak katmanına kadar olan tüm uygulama çeşitlerine yönelik ürün grubuna sahibiz.

TEKNİK ÖZELLİKLER Düz ve Eğimli bahçe çatı teras alanlarınaa yönelik, sertifikalı, detaya uygun yalıtım malzemeleri ve üst katman sistem bileşenleri içerir. Ürün teknik özellikleri için BTM A.Ş. teknik ekibine danışınız.

UYGULAMA ALANLARI Kapalı otopark üstü yeşil alanlar, bina kat bahçeleri, balkon ve teraslar. Ayrıca eğimli 5° 45° arası betonarme vb. kabuk sistem üzeri alanlarda yeşil alanlar oluşturma amaçlı kullanılır.

ÇEVRECİ ÖZELLİKLERİ Görsel zenginliğinin dışında yeşil çatılar dünya üzerinde yatırımcı ve tüketicinin tercihinin ötesinde aşağıdaki çevreci özelliklerinden dolayı bir kent politikası olarak benimsenmiştir. 4Yağmur suyunu kullanarak yeşil örtüye

dönüştürdüğünden fazla drenaj yoğunluğunu azaltır, atık şebeke su yükü hafifler. 4Hava kirliliğini ve havadaki toz partikülünü

azaltır. Yeşil örtüsü daha az olan bölgelerde yapılan testlerde görülmüştür ki yeşili yoğun olan bölgelere göre 3-7 kat arası toz partikülü miktarı daha fazladır. 4Oksijen üretimi artar, buhar geçirimi yüksek-

tir. Nefes aldığımız hava kalitesini yükseltir. Doğal olarak karbon salınımı azalır. 4Yüksek izolasyon değeri olan ısı radyasyonu

yapmayan yapısı ile şehirlerdeki ısı ada oluşumu etkisini azaltır. Bunun sonucu ısıtma – soğutma giderlerini düşürür, kentsel konforu yükseltir. 4Gürültüyü emerek, kentsel boyutta ses

izolasyonu sağlar. 4Sera gazlarını yok eder, yağmur suyuna

havadan karışan ağır metalleri toprak içerinde tutarak arındırır. 4Geri dönüşümlü bir malzemedir,

uygulanmasında düşük enerji kullanılır ve insan gücü yeterlidir. E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

135

ÇEVRE DÜZENLEME YEŞİL ÇATI SİSTEMLERİ

4Harfiyat aşamasında kaybedilen doğal

toprağı içerisine katılan özel karışımlar ile bitki toprağı olarak geri kazandırır. 4Dünya üzerindeki biyolojik çeşitliliğin ve

kentsel tarımın artmasına katkıda bulunur. 4Tasarım ve estetik zenginliği yüksek, yeşil ile bütünleşmiş mimari konseptler oluşturur. 4Yapıyı UV ışınlarından koruyarak, çatıyı ve

taşıyıcı konstrüksiyonu mekanik hasarlardan korur. Yapının yangın korunumunu yeşil alanlar ile en üst düzeyde sağlar. BTM Optigreen Ekonomik Çatı Çözümü; (seyrek – yoğun yeşillendirme) Düz ve 50 ye kadar eğimli çatılarda tercih edilen katmanlar olup kullanılacak bitki cinsine, toprak kalınlığına, sulama sistemine ve çatıdaki ısı yalıt ımına göre bileşenler değişkenlik gösterir. 4Bitki 4Özel toprak tabakası 4Sistem filtresi (Type 105) 4Drenaj elemanı (FKD 25-40–60) 4Nem tutucu ve koruma örtüsü (RMS 300-500) 4Botanik su yalıtım örtüsü BTM Optigreen Eğimli Çatı Çözümü; Ekonomik ve güvenli kaydırmazlık sistemine sahip bu çözümlerde binamızın çatısı yüksek sıcaklıklara, soğuğa, uv ışınlarına, yoğun yağışlara karşı etkin korunuyor. 50- 450 arasındaki eğimlere göre kullanılacak bileşenler değişiyor, 3 ayrı kaydırmazlık önleyen sistem ile çatıya çözüm sunuluyor. 4Sedum türü bitki 4Özel toprak tabakası 4Kaydırmazlık sistemi (N-T-Cable sistem) 4Kaydırmazlık örtüsü (SSV 800) 4Botanik su yalıtım örtüsü

My Kaywa QR-Code www.btm.co

http://kaywa.me/9mOab

136

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Download the Kaywa QR Code Reader (App Store &Android Market) and scan your code!

BTM Adres : Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi Atatürk Mahallesi Gazi Bulvarı No:152 Kemalpaşa / İzmir Tel : (232) 877 04 02 Faks : (232) 877 04 10 Web : www.btm.co www.btmshingle.com e-mail : info@btm.co

ÇEVRE DÜZENLEME YEŞİL ÇATI SİSTEMLERİ

DELTA®-FLORAXX YEŞİL ÇATI DRENAJ SİSTEMİ MARKA: DÖRKEN SİSTEM TANITIM Uzun ömürlü Yeşil Çatılar için ideal koruma ve drenaj sistemi olan DELTA®-FLORAXX Yeşil Çatı Sistemi, drenaj, su tutma, filtrasyon, bitki kökü koruması ve neme karşı koruma için nefes alan, dayanıklı ve hesaplı bir sistemdir. DELTA®-FLORAXX Yeşil Çatı Sistemi, DELTA®FLORAXX TOP filtrasyon jeotekstil tabaka, yenilikçi DELTA®-FLORAXX kabarcıklı drenaj levhası, DELTA®-FLORAXX TEX jeotekstil keçe ve DELTA®-FLORAXX KÖK KORUYUCU’dan oluşan, ekstansif yeşil çatı düzenlemelerinde kullanılmak üzere özel olarak tasarlanmıştır. Yeşil Çatı uygulamalarında, yapıyı suyun etkilerinden korumak, çatı yüzeyi ve yalıtıma doğru inen suyun güvenli bir şekilde uzaklaştırılması ve üst tabakadaki bitkilerin kuraklık ya da aşırı su birikiminden zarar görmesinin engellenmesi için etkin ve güvenilir bir koruma ve drenaj sistemidir. TEKNİK ÖZELLİKLER 4Dörken’in AR-GE departmanı tarafından yeşil çatılar için özel geliştirilmiş olan drenaj levhası Delta®-Floraxx, yüksek basınç dayanımı, drenaj ve su depolama gibi teknik özelliklerinin yanı sıra sunduğu uygulama kolaylığıyla da dünyada birçok projede tercih edilmektedir. 4Yenilikçi sekizgen kabarcık yapısı, DELTA®FLORAXX’ın yüksek basınç dayanımına sahip olmasını sağladığından, ağır yüklere dahi rahatlıkla dayanır. 4 Yüksek drenaj kapasitesi sayesinde, levha ağırlığı ve yüksekliği daha düşük olmasına rağmen kolaylıkla mineral sızıntı tabakası işlevini yerine getirebilir. Aynı zamanda, kabarcıkları içinde su depolama kapasitesi

138

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

sayesinde kurak mevsimlerde bitkilerin susuz kalmasını önler. 4 Yaklaşık 10 lt/s.m’lik drenaj kapasitesine sahip DELTA®-FLORAXX’ın kabarcıkları metrekarede yedi litreye kadar su depolayabilmektedir. 4DELTA®-FLORAXX, kabarcıkları içinde bitkiler için gerekli suyu tutarken üzerindeki perforasyonlardan suyun fazlasının kabarcıklı levha altındaki açık kanal sistemine aktarılarak boşaltılmasını sağlar. Difüzyona açık (buhar geçirgen) bu perforasyon delikleri ve 20 mm yüksekliğindeki kabarcıkları sayesinde, sistem içerisinde su ve hava sirkülasyonu kolaylıkla gerçekleşir. Böylece çatı yüzeyi ve yalıtım üzerinde su birikmesi önlenir. 4 Perforasyon koruma ve filtrasyon amaçlı jeotekstil tabakası DELTA®-FLORAXX TOP ile toprak partiküllerinin drenaj levhasının kabarcıkları içine dolarak kapanmasını engeller. 4Yüksek Yoğunluklu Polietilenden mamul DELTA®-FLORAXX, toprakta çürümemekle birlikte içme suyuna zarar vermez. 4DELTA®-FLORAXX YEŞİL ÇATI SİSTEMİ bileşenleri, rulo halinde sunumları sayesinde su yalıtımının üzerine kolay ve hızlı bir şekilde döşenir. 4Perforasyon koruma ve filtrasyon amaçlı jeotekstil tabakası DELTA®-FLORAXX TOP ile substrat malzemenin drenaj levhasının kabarcıkları içine dolarak kapanmasını engeller. 4Bileşenlerinden DELTA®-FLORAXX TEX, DELTA®-FLORAXX drenaj levhası ile kök tutucu folyo arasında nem tutucu tabaka olarak serilir. Geri dönüşüm malzemesi içermeyen DELTA®FLORAXX TEX, pürüzlü zeminlerde özellikle koruyucu görev yapar. 4 En alt katmanı oluşturan ve mevcut su yalıtımı üzerine serilen DELTA®-FLORAXX KÖK KORUYUCU sayesinde çatı strüktürü ve zeminindeki su yalıtımını bitki köklerinden korur.

UYGULAMA ALANLARI Gezilebilir/gezilemeyen düz yeşil çatılar, taş/ çakıl kaplı ters çatılar, yeraltı yapılarının tavanlarını oluşturan peyzaj alanları ÇEVRECİ ÖZELLİKLERİ Dünyanın pek çok yerinde yeşil çatıların farklı ve görkemli örneklerinin giderek çoğalmasının en önemli nedeni, yeşil çatıların Yeşil Bina ve Pasif Ev standartlarına, gerek yaklaşım gerekse sağladığı avantajlarla birebir uymasıdır. Çünkü Yeşil Çatılar... 4 Çatı yüzeyi ve yalıtımın ömrünü uzatır. Doğru bir şekilde uygulanan yeşil çatıların hizmet ömrü en az 40 yıldır (Frauenhofer Enstitüsü). 4 Çatı strüktürünü ve dolayısıyla yapının iç mekanını yüksek sıcaklık değişimlerinden korur ve yaz aylarında yapı içerisinde serinletici etki yapar. 4 Çatıdan nüfuz eden gürültü kirliliğinin önlenmesine katkıda bulunur. Yapı içindeki ses yalıtımında 8 dB’e kadar iyileşme sağlar. 4 Kışın ısının daha fazla korunmasını sağlar. Yakıt enerjisi ihtiyacının azalmasına yardımcı olur. 10 cm kalınlığında bitkisel toprak tabaka, 1 cm kalınlığında ısı yalıtımı etkisi gösterir. 4 Bitkiler ve arı, kelebek vb. diğer canlılar için yaşam alanı oluşturur. 4Yağmur suyunun büyük bir kısmını tutar ve doğal yoldan su döngüsüne kazandırır. Atık su önemli bir gecikmeyle boşalacağı için özellikle şiddetli yağmurlarda kanalizasyon sistemini rahatlatacaktır. 4Toz ve hava kirliliğinin azalmasına yardımcı olur ve gerek görsel gerekse iklimsel olarak şehirde yaşam kalitesini arttırır. 4 Çevre, toplum ve kullanıcılar için faydalarına ek olarak, yeşil çatıların önemli avantajlarından biri de yangın riski taşımamalarıdır.

DeltaFloraxxEkoYapi220x275+3.pdf

28/03/14

15:52

ÇEVRE DÜZENLEME YEŞİL ÇATI SİSTEMLERİ

ONDUGREEN YEŞİL ÇATI SİSTEMLERİ MARKA: Sistem Ondugreen ÜRÜN TANITIMI Onduline Avrasya, kentsel dönüşüm ve aşırı betonlaşmanın şehirlerin eko dengesini bozmasından hareketle; çatı bahçeleri konusunda dünya lideri Alman Zinco GmbH ile işbirliği içinde, 2003 yılından bu yana yeşil çatı sistemi Ondugreen ile sayısız uygulama gerçekleştirdi. Sistem Ondugreen %2 ila %100 eğim arasındaki çatılarda uygulanabilir. Bitki seçimine göre ekstensif (seyrek) yeşillendirme ve intensif (yoğun) yeşillendirme olarak iki ana sistemden oluşmaktadır.

FİRMA TANITIMI Onduline Avrasya selülo-mineral esaslı çatı ve cephe kaplama levhaları üretiminde dünya lideri olan ve 80’i aşkın ülkede faal olan Fransız Onduline Group’un Türkiye’deki iştirakidir. Türkiye’de 1976 yılından beri üretim yapan Onduline Avrasya, 1994 yılında Onduline Group bünyesine katılmıştır. Orta Doğu ve Kafkaslar da dahil olmak üzere 25 ülkede faaliyet göstermektedir. Onduline Avrasya üretim tesisleri Sapanca’da 120.000 metrekarelik bir alan üzerinde kurulu olup, bu birimlerde çatı - cephe kaplama levhası ONDULINE HR, kiremit altı su yalıtım levhası ISOLINE , 1998 yılından bu yana su yalıtım membranı BITULINE ve 2005 yılından itibaren de bitüm esaslı kiremit ONDUVILLA üretilmektedir. Onduline Avrasya yıllık 20 milyon metrekareye varan çatı kaplama alanı ile pazar lideridir.

140

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Seyrek yeşil çatı sistemi 4Özel toprak karışımı Zincolit 4SF Filtre 4Flordrain FD25 4SSM 45 Nem tutucu ve koruyucu keçe Bituline EP 400 Antiracine köke dayanımlı membran Yoğun yeşil çatı sistemi 4Özel toprak karışımı Zincolit Plus 4SF Filtre 4Flordrain FD40 4BSM 64 veya ISM50 Nem tutucu ve koruyucu keçe 4Bituline EP 400 Antiracine köke dayanımlı membran

TEKNİK ÖZELLİKLER Yeşil çatı sistemi uygulaması yapılmadan önce min. %1 eğim üzerinde köke dayanımlı ve doğru su yalıtımı uygulaması yapılmalıdır. Onduline Avrasya Türkiye’de ilk FLL sertifikalı membran olan Bituline EP400 Antiracine ile köke dayanımı ve su yalıtımını yeşil çatı sisteminin altında sağlar. Seçilen bitkiye ve çatı eğimine göre belirlenecek sistem katmanları konmalıdır. En temel sistemde su yalıtımı üzerine çürümeye ve mekanik darbelere dayanımlı , su tutma kapasiteleri yüksek özel jeotekstil keçeler kullanılır. Onun üzerinde istenen bitki türüne, eğime ve kullanım amacına uygun olarak yüksek basınç dayanımlı ve ısıl kararlı drenaj ve su tutma levhaları uygulanır. Üzerine gelen filtre jeotekstilleri buhar geçirgenliği yüksek olan ve suyu geçirirken ince partiküllerin geçirimine izin vermeyen özel yapıdadır. Bitki taşıyıcı tabakaların yüksekliği ve içeriği seçilen bitki türüne uygun olarak belirlenerek, tanecikli, hafif yapıda ve suyu hapseden mineral ve organik bileşenlerden oluşmaktadır. Eğimli Yeşil Çatılar Eğime göre toprak tutan özel elemanlar olan Floraset FS 75 veya Georaster ile uygun detay yapılır. Daha fazla bilgi için Onduline Avrasya Proje Departmanına başvurabilirsiniz.

eğimler için farklı çözümler bulunmaktadır. Her türlü bitki sorunsuzca uygulanabilmektedir. Aynı zamanda bina üzerinde, bitkilerle birlikte uygulanacak yaya yolları araç yolları havuz çocuk oyun parkları ve her türlü rekreasyon alanında drenaj ve sağlam altyapı oluşturmak için uygulanmaktadır. ÇEVRECİ ÖZELLİKLERİ 4Yeşil çatılar, sistem seçimine göre çatıdan drene edilmesi gereken su miktarında %90’a kadar tasarruf sağlayarak, sel baskınlarını önleyebilirler. 4Ortamdaki toz partiküllerinin filtre edilmesine yardımcı olur. 4Yeşillikle kaplanan çatı klasik çatıyla kıyaslandığında ‘yüksek ses emici’ özelliğe sahiptir. 4Bitkilerin nefes alma özellikleri havadaki oksijen miktarının artmasını sağlar. 4Çatı yüzey sıcaklığını kışın sıcak, yazın serin tuttuğu için istenmeyen ısı kayıp ve kazançlarını engeller, karbon salınımını düşürürler. 4Bitkilerin yüksek yansıtma özelliği sayesinde ısı adası etkisini düşürürler. 4Su yalıtımını aşırı ısı farklarından, zararlı ultraviyole ışınlarından koruyarak, çatı ömrünü artırır.

UYGULAMA ALANLARI Her türlü çatı konstrüksiyonu üzerinde, teras çatılarda, otopark üstlerinde, kat bahçelerinde ve %100 eğime kadar tüm eğimli çatılarda sorunsuz bir biçimde uygulanabilir. Farklı

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

ONDULINE AVRASYA İNŞAAT MALZEMELERİ SAN. VE TİC A.Ş. Adres : Değirmen Sokak Nida Kule No: 12 Kat: 8 Kozyatağı, Kadıköy / İstanbul Tel : (216) 384 16 00 Faks : (216) 384 16 10 Web : www.onduline.com.tr E-mail : avrasya@onduline.com.tr

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

141

ÇEVRE DÜZENLEME YEŞİL ÇATI SİSTEMLERİ

Böylece, yağmur suyunun toplanıp ev içinde kullanıma imkan sağlar. Belçika BECEWA Enstitüsü’nün verdiği bir rapor bunu şöyle açıklar: “Firestone RubberGard® EPDM ‘e maruz kaldıktan sonra su, ev içinde ( tuvalet, çamaşır makinesi v.b.) kullanılabilir. Ayrıca, kullanım ömrü sonunda membran geri dönüştürülebilir, kaldırım taşı, yol asfaltı v.b. alanlarda kullanılabilir.

FİRMA TANITIMI Teknosel Teknolojik Yapı Ürünleri A.Ş.; 1998 yılında İstanbul’da kurulmuş olup; faaliyetlerini üstün kalitede teknolojik yapı malzemelerinin yurtdışından satın alımı, pazarlanması, satışı ve uygulanması alanlarında sürdürmektedir. Bu yapı malzemelerinin günümüzün çağdaş mimari projelerinde yer almasını sağlayan bir kuruluştur. Sadece moda olmayan, güncelliğini her zaman koruyan ve aynı zamanda çevreyle dost yapı malzemelerinin ve sistemlerinin temsilciliğini yapan firmamız genç, teknik ve deneyimli bir organizasyona sahiptir. Bu organizasyon Mimarlık dünyasındaki tüm yenilikler, gelişmeler ile kalite standartları hakkında bilgi sahibidir. Firma çalışmaları sırasında, müşteri odaklılık ile verimliliği esas alan bir yönetim biçimi izlerken, müşteri memnuniyeti ve güven üzerine kurulu bir hizmet anlayışını kurum kültürü olarak prensip edinmektedir. Bu tarz çalışma anlayışıyla, çağdaş yapı ürünlerinin ülkemiz yapı sektörüne kazandırılmasına öncülük etme rolünü sürdürmeye devam edecektir.

EPDM SU YALITIM MEMBRANI

MARKA: Firestone

Firestone Building Products; Amerikan menşeli köklü bir markadır. Yangın Geciktirici RubberGard® EPDM LSFR, EPDM LSFR ( Low Slope Fire Reterdant) “ Etilen Propilen Diene Monomer’den üretilmiş, her türlü yapısal harekete izin verecek şekilde esnekliği artırılmış, tek katlı sentetik kauçuk su yalıtım membranıdır. EPDM membranlar; dünya çapında bir çok farklı iklimde ve çatıda uygulanmaktadır. TEKNİK ÖZELLİKLER 4 Olumsuz hava koşullarına karşı üstün dayanım 4 Yangına dayanım ve yangın geciktirici yapı (EN 13501-5 Standardına göre B Sınıfı)

142

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

4 15 m genişliğe ve 30.5 m uzunluğa kadar

üretim. 4 Uzun ömür, hızlı ve kolay uygulama, düşük bakım maliyeti. 4 Kimyasal açıdan kararlı, bitki köklerine karşı dayanıklı. 4 Yüksek esneklik ve % 300 uzayabilme özelliği 4 Ozona, UV ışınımlarına ve yaşlanmaya karşı eşsiz dayanım. 4 Çevreyle dost (ISO 14001) & geri dönüştürülebilir. 4 Neme karşı dayanım, nefes alan yapı ve hafiflik. UYGULAMA ALANLARI Teras, yeşil ve ters çatılar, temel bohçalama, perde duvarlar, endüstriyel tesisler, sosyal yapılar konutlar vb. ÜRÜNÜN ÇEVRECİ ÖZELLİĞİ EPDM, üretim, uygulama ve kullanım aşamaları boyunca sınırlı çevresel etkiye sahip bir malzemedir. Membranın ilk üretim aşaması düşük kapsamlı enerji kullanımına (malzeme üretimi ve uygulaması için gereken enerji miktarı) sahiptir. Ayrıca, diğer bileşenler ( temizleyiciler, primerler, yapıştırıcılar) uygulama sırasındaki uçucu organik bileşim (VOC) emilimini azaltmak için EPDM ile birlikte kullanılmak üzere geliştirilmiştir. Yapılan analizler, EPDM membranlardan hiçbir zehirli madde salınımı olmadığını göstermiştir.

KALINLIK(MM)

GENİŞLİK(M)

Firestone RubberGard® EPDM, az bakım gerektiren ve sedum bitkilerinin kullanıldığı yoğun yeşil çatı sistemleri ile birlikte kullanmak için ideal bir membrandır. Bu, büyük, dikişsiz (930 m2’ye kadar), eksiz, hafif ve esnek EPDM membran, bitki köklerine dayanımı ölçen FLL testinden başarıyla geçmiştir. Bu sayede ihtiyaç duyulan çatılarda güvenilir bir performans gösterir. Yapılan analizler, EPDM membranlardan hiçbir zehirli madde salınımı olmadığını göstermiştir. Böylece, yağmur suyunun toplanıp ev içinde kullanıma imkan sağlar. Belçika BECEWA Enstitüsü’nün verdiği bir rapor bunu şöyle açıklar: “Firestone RubberGard® EPDM ‘e maruz kaldıktan sonra su, ev içinde ( tuvalet, çamaşır makinesi v.b.) kullanılabilir. Ayrıca, kullanım ömrü sonunda membran geri dönüştürülebilir, kaldırım taşı, yol asfaltı v.b. alanlarda kullanılabilir. Firestone RubberGard® EPDM, az bakım gerektiren ve sedum bitkilerinin kullanıldığı yoğun yeşil çatı sistemleri ile birlikte kullanmak için ideal bir membrandır. Bu, büyük, dikişsiz (930 m2’ye kadar), eksiz, hafif ve esnek EPDM membran, bitki köklerine dayanımı ölçen FLL testinden başarıyla geçmiştir. Bu sayede ihtiyaç duyulan çatılarda güvenilir bir performans gösterir. HİZMETLER: Satış, Pazarlama, Danışmanlık, Uygulama. KALİTE VE STANDARTLAR CE Belgeleri, BBA Sertifikası, Gost Sertifikası, FM Approval, ISO 9001 Belgesi, ISO 14001 Belgesi

UZUNLUK(M)

AĞIRLIK(KG/M2)

1,14

3,05 - 5,08 - 6,10 -7,62 - 9,15 - 12,20 – 15,25

30,50

1,51

1,52

3,05 - 5,08 - 6,10 -7,62 - 9,15 - 12,20 – 15,25

30,50

2,10

TPO SU YALITIM MEMBRANI

MARKA: Firestone

TANITIM Firestone Building Products; Amerikan menşeli köklü bir markadır. Firestone UltraPlyTM TPO; termoplastik (ısılplastik) poliolefin ile polipropilen ve etilen kauçuğun patentli bileşiminden oluşmaktadır. Özel bir donatıyla güçlendirilmiş membran, kauçuğun olumsuz hava koşullarına olan dayanımı ile termoplastiğin sıcak kaynak yapılabilme özelliklerini, mükemmel katman düzeniyle esnek bir örtü içinde birleştirmiştir. Firestone UltraPlyTM TPO; açık renkli, çevre dostu, UV ışınımlara ve olumsuz hava koşullarına karşı dayanıklı, bağlantı yerleri sağlam, aynı zamanda estetik görünüme sahip bir çatı su yalıtım membranıdır. TEKNİK ÖZELLİKLER 4 Sıca• Sıcak hava kaynaklı ek yerleri ile kolay uygulama • Donatılı üstün mukavemetli yapı ve uzun ömür • Ozona, UV ışınımlarına karşı dayanım, beyaz ve gri rengin yüksek SRI (güneş yansıtma) değerleri • Çevreyle dost (ISO 14001) ve geri dönüştürülebilir • Çatılarda en üst, son bitiş katmanı olarak kullanılabilme özelliği

UYGULAMA ALANLARI Teras, yeşil ve ters çatılar, temel bohçalama, perde duvarlar, endüstriyel tesisler, konutlar vb.

KALİTE VE STANDARTLAR CE, ISO 9001 Belgesi, ISO 14001 Belgesi, TPO FM Approval, ETA- FM Approval, Trinity Testing of TPO, WFG Clas 12512B – Broof (t1) TPO.

ÜRÜNÜN ÇEVRECİ ÖZELLİĞİ Firestone UltraPlyTM TPO, ısıyı yansıtan yapısı sayesinde enerji etkin su yalıtım membranıdır. Membranın klorin ve plastikleştirici içermeyen, halojenleşmeyen bileşiminin, sıcak hava kaynak makineli birleşim metodu ile kombinasyonu, çevrenin korunmasına katkıda bulunmaktadır. TPO membran ayrıca, kolaylıkla geri dönüştürülebilir. Bütün bu ekolojik özellikler, Firestone UltraPlyTM TPO membranı, çevre dostu çatı kaplama malzemesi yapmaktadır. HİZMETLER: Satış, Pazarlama, Danışmanlık, Uygulama. KALINLIK(MM)

GENİŞLİK(M)

TEKNOSEL TEKNOLOJİK YAPI ÜRÜNLERİ A.Ş. Adres : İnşirah Sokak, No:42, Bebek 34342, İstanbul- Türkiye Tel : (212) 358 22 44 Faks : (212) 358 22 88 Web : www.teknosel.com E mail : teknosel@teknosel.com UZUNLUK(M)

AĞIRLIK(KG/M2)

1,14

1,52, 2,44, 3,05

30,50

1,13

1,52

1,52, 2,44, 3,05

30,50

1,53

1,80

1,00, 1,50, 2,00

30,50

1,80

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

143

GAZİANTEP YEŞİL EV * RÖNESANS KÜÇÜKYALI OFİS AND LEVENT 199 VIAGREEN THY TEKNİK 17 BURDA ERNST YOUNG İSTANBUL OFİSİ CARREFOURSA MALTEPEPARK OFİS BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ UDIM REGNUM CARYA RESORT HOTEL PALLADIUM TOWER TC ACIBADEM ÜNİVERSİTESİ MYO BORUSAN ENBW BANDIRMA RES İDARİ BİNASI ORYAPARK OFİSLINE MOBİLYA FABRİKASI SOYAK MAVİŞEHİR OPTIMUS GLORIA SPORTS ARENA ESKİŞEHİR SU SPORLARI MERKEZİ İSTANBLOOM DELOITTE MASLAK OFİS NEF OFFICES DÖRTLEVENT 09 B BLOK PARK DEDEMAN LEVENT BAŞAKŞEHİR FATİH TERİM FUTBOL KOMPLEKSİ GROUPAMA PLAZA CENTER BURLA SEBA HOTEL DOLAPDERE DENİZBANK GENEL MÜDÜRLÜK MALL OF ISTANBUL KONSOLİDE TOPLUM MERKEZİ BULVAR 216 UNIQ ISTANBUL ADNAN MENDERES HAVAALANI TERMİNALİ KELEBEK BAHÇESİ VE BÖCEK MÜZESİ ESKİŞEHİR PANORAMA PLUS AGÜ SÜMER YERLEŞKESİ İDARİ VE YENİ BİNA MODERN SARAYLAR TBMM BAŞKANLIK RESMİ KONUTU ISIDEM ESKİŞEHİR FABRİKASI KÜÇÜKÇEKMECE BEL. HİZMET BİNASI ERKUT SOYAK ANADOLU LİSESİ KANYON

ÜLKEMİZDE

2015’de

Sertifika

ALMAYA HAK

KAZANAN PROJELER

* Sertifika almaya hak kazanan projeler sayfalarında yer verdiğimiz projeler www.usgbc.org sitesinde yayınlanan projelerden, bilgileri basın ile paylaşılanlardır.

2015

A LA N P R

’ DE

Tİ F SER İKA

EL ER OJ

USGBC 2015 YEŞİL BİNA SIRALAMASINDA TÜRKİYE İLK 10’DA! Amerika Yeşil Binalar Konseyi (USGBC) tüm dünyada en çok tanınan ve yaygın kullanılan yeşil bina değerlendirme sistemi LEED için uluslararası sıralamada yer alan ilk 10 ülkeyi açıkladı. Liste, Amerika dışında sürdürülebilir bina tasarımı, inşaatı ve dönüşümü alanlarında aşama kaydeden ülkeleri öne çıkarttı.

Amerika Yeşil Binalar Konseyi (USGBC) tüm dünyada en çok tanınan ve yaygın kullanılan yeşil bina değerlendirme sistemi LEED için uluslararası sıralamada yer alan ilk 10 ülkeyi açıkladı. Liste, Amerika dışında sürdürülebilir bina tasarımı, inşaatı ve dönüşümü alanlarında aşama kaydeden ülkeleri öne çıkarttı. Ayrıca liste LEED yeşil bina talebinin de sürekli artış gösterdiğini ortaya koymakta. Listenin açıklaması, Aralık ayında BM önderliğinde yürütülen COP21 iklim değişkiliği müzakereleri esnasında uluslararası ilginin iklim değişikliği etkilerinin azaltılması konusuna yoğunlaştığı bir döneme denk geldi. USGBC CEO’su Rick Fedrizzi konu hakkında “Sürdürülebilir ekonomik büyümeyi destekleyen araçlara olan talep her geçen gün artmakta ve çevresel sürdürülebilirlik konusu ile ilgili artık olarak son noktaya gelindi. Günümüzde sosyal ve ekonomik gelişmeyi güçlü bir sürdürülebilirlik programından ayrı düşünmek neredeyse imkansız. LEED’in tercih edildiği ülkelerdeki başarısı da göstermektedir ki; uluslararası iş dünyası önderleri ve politikacıları, inşaat sektörünün çevresel sorunlarla mücadeledeki önemini ve sorumluluğunu kavramışlardır ve bu sorumluluğu bir adım öteye taşımışlardır.” dedi.

146

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

2015 listesini oluşturan ilk 10 ülke coğrafi ve kültürel farklılıklar gösterirken, gayri safi milli hasıla olarak bakıldığında dünyanın en büyük 20 ülke ekonomisinden 7’sini (Çin, Almanya, Brezilya, Hindistan, Kanada, Güney Kore ve Türkiye) ayrıca sera gazı salımında lider olan 11 ülkeden ilk 6’sını (Çin, Hindistan, Güney Kore, Kanada ve Brezilya) barındırmakta. Amerika dışındaki ülkeler için USGBC tarafından hazırlanan TOP 10 listesi ikinci defa yayınlanıyor ve listedeki ülkeler brüt metre kare ve LEED proje sayısı anlamında değerlendirililmiş. LEED sertifikalı mekanlar daha az enerji ve su tüketirken, aileler, işletmeler ve işverenler için tasarruf ve karbon emisyonlarının azaltılması, konut sahipleri, çalışanlar ve toplum için daha sağlıklı yaşam alanları yaratmakta. Raporda öne çıkan sayısal verilere göre; günümüzde dünya çapında LEED projeleri 150 ülkede ve bölgede karşımıza çıkmakta, her gün yaklaşık ortalama 172.000 m2 brüt alan LEED sertifikası almakta ve günümüzde 1.23 milyar m2 brüt alanı kapsayan 69.800 ticari ve kurumsal proje yeşil bina değerlendirme sistemine dahil olmakta. Ayrıca ilaveten 76.500 konut LEED for Homes sertifikası almış.

“LEED’IN TERCIH EDILDIĞI ÜLKELERDEKI BAŞARISIDA GÖSTERMEKTEDIR KI; ULUSLARARASI IŞ DÜNYASI ÖNDERLERI VE POLITIKACILARI, INŞAAT SEKTÖRÜNÜN ÇEVRESEL SORUNLARLA MÜCADELEDEKI ÖNEMINI VE SORUMLULUĞUNU KAVRAYARAK BU SORUMLULUĞU BIR ADIM ÖTEYE TAŞIMIŞLARDIR.”

Kore Cumhuriyeti 4.81 milyon m2 brüt ve Tayvan 3.84 milyon m2 brüt ile Çin’e katılarak Doğu Asya kategorisinden 2015 sıralamasında yerlerini aldılar. Çin ile birlikte Brezilya ve Hindistan’ın listeye katılması LEED’in hızla büyüyen ekonomilerde de yerini aldığının göstergesi sayılabilir. Yeşil binaların emisyon kontrolünde ciddi fayda sağladığı gerçeği göz önüne alındığında, iklim gözlemcilerinin iklim değişkliklerinin kötü etkilerini bertaraf etmenin bir yolu olarak yeşil binaların önemi artmakta. Avrupa ülkeleri arasında Almanya 4.1 milyon m2 brüt ile 6.sırada, İsviç ise 2.54 milyon m2 brüt ile bu yıl ilk kez 10.sıradan listeye girdi. Her iki ülkede de sera gazı emisyonlarının düşürülmesi için yenilikler yapmakta ve liderlik etmekte. 3.13 milyon m2 brüt ile Arap Emirlikleri, 2.95 milyon m2 brüt ileTürkiye yeşil binalar açısından verimli bir yıl geçirdi ve Türkiye ilk kez listede 9. sırada yer edindi. Bununla birlikte ABD Yeşil Bina Konseyi tarafından bu yılın Temmuz ayında yapılan bir açıklamada Türkiye’nin, 447 bina ile ABD dışında LEED sisteminde yer alan en büyük 9. ülke olduğu belirtilmişti. Türkiye sıralamada metrekare bakımından ise 6. sırada yer almıştı. ABD Yeşil Bina Konseyi (USGBC) tarafından gerçekleştirilen LEED Kaynak: http://www.usgbc.org/2015top10countries

USGBC CEO’su Rick Fedrizzi

Sıra

Kanada 26.63 m2 milyon brüt LEED alanı ile Amerika dışında en fazla LEED kullanımı olan ülke olarak birinci sırada. Şu an itibari ile Kanada’da 63.31 milyon m2 brüt alanına sahip 4.814’ün üzerinde kayıtlı ve LEED sertifikalı proje bulunmakta. Çin 21.97 milyon m2 brüt ile 2., Hindistan 13.24 milyon m2 brüt ile 3. Brezilya ise 5.22 milyon m2 brüt ile 4.sırada yer almakta. Çin, Hindistan ve Brezilya küresel sera gazı salımının %33’ünden fazlasına sebep olan ülkeler. Çin ve Hindistan’ın ise yakın gelecekte küresel emisyon artışının en büyük kaynağı olacağı tahmin ediliyor.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

Ülke

Kanada Çin Hindistan Brezilya Kore Almanya Tayvan BAE Türkiye İsveç *Amerika

Sertifikalı Alan Kayıtlı Alan milyon m2 milyon m2

26.63 21.97 13,24 5.22 4.81 4.01 3.84 3.13 2.95 2.54 276.90

63.31 118.34 73,51 24.50 17.47 8.42 9.08 54.44 23.74 4.20 727.34

Kayıtlı Proje Sayısı

4,814 2,022 1,883 991 279 431 149 910 477 197 53,908

sertifikasyon sistemine Türkiye’den kayıt olan proje sayısı 500’e yaklaştı. USGBC verilerine göre 2015’te Türkiye’den 103 bina için LEED sertifikasyon sistemine başvuru yapıldı. Geçen yıl ve daha önceki yıllarda sisteme dahil olan projelerden 57’si ise değerlendirme sistemindeki şartları yerine getirerek, 2015 yılında altın, gümüş veya platin seviyesinde LEED sertifikası almaya hak kazandılar. Türkiye’de 2014 yılında 32, 2013 yılında 14, 2012’de 12, 2011’de 13, 2010’da 1 ve 2009 yılında 3 bina LEED sertifikası almaya hak kazanmıştı.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

147

2015

A LA N P R

’ DE

Tİ F SER İKA

EL ER OJ

GAZİANTEP YEŞİL EV

Temmuz 2015

LEED 86

LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

PLATINUM

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen proje, sürdürülebilir bina teknolojileri konusunda bir laboratuar olacak şekilde tasarlanmış. Toprak - hava ısı değiştiricisi, yer altı suyu kaynaklı ısı pompası, döşemeden ısıtma ve soğutma, fotovoltaik enerji gibi inovatif teknolojilerin kullanıldığı bu proje, kamu, akademi ve malzeme üreticilerinin yakın çalışması sonucu hayata geçmiş. Proje ayrıca; Türkiye’nin ilk Passivhaus sertifikasına sahip, net sıfır enerjili yapısı olarak tasarlanan binası.

LEED BD+C: Core and Shell v3 - LEED 2009

LEED 82

Haziran 2015

RÖNESANS KÜÇÜKYALI OFİS

PLATINUM

Rönesans Gayrimenkul Yatırım’ın Küçükyalı’da gerçekleştirdiği A+ sınıfı ofis projesi LEED Platinum sertifikasına sahip ofis kampüsü olma özelliğini kazandı. Rönesans Gayrimenkul Yatırım tarafından 2014 yılının son çeyreğinde yapımı tamamlanan ofis projesi arazi seçiminden başlayan sürdürülebilirlik anlayışıyla sosyal ve çevresel faydaların artırılmasına yönelik tasarlandı. 48.000 m2 kiralanabilir alana sahip ofis kampüsünün hemen yanı başında TED Rönesans Koleji ile yapımı devam eden 5 yıldızlı bir otel ve alışveriş merkezi bulunmakta. Projede vitrifiye seçimi ve akıllı peyzaj tasarımı sayesinde geleneksel binalara kıyasla elde edilen %43’lük su tasarrufu sağlanırken yüksek verimli elektro-mekanik cihaz seçimleri, otomasyon sistemleri ve enerji verimli aydınlatma armatürleri sayesinde %38 oranında enerji verimliliği sağlanıyor. Rönesans Biz Küçükyalı, iç bahçeleri ve çevre düzenlemesiyle çalışanların da verimliliğini artıran kampüs ofis anlayışıyla oluşturulan bir yerleşke.

148

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

LEED 80

Nisan 2015

AND LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

PLATINUM

Yeşil Bina olarak tasarlanan AND, LEED‘in, en yüksek seviye sertifikası olan LEED’i Platinum seviyesinde almaya hak kazandı. Projede, toplu taşımaya yakınlık, elektrikli araçlar için şarj istasyonu ve bisiklet park alanı bulunması, arazinin bulunduğu toprak yapısına uygun olarak seçilen ve az su isteyen bitkiler, yağmur suyunun kullanılmasına imkan veren yeşil çatı özelliği, yağmur suyu ve gri suyun geri kazanımı, ısıtma ve soğutma sistemlerinde %45’e varan tasarruf sağlanması, gün ışığından maksimum miktarda yararlanmaya imkan tanıyan iç mekan tasarımı, inşaat malzeme atıklarında %75 geri dönüşüm sağlanması gibi bir çok yeşil bina stratejisi uygulandı.

LEED 74

Ocak 2015

LEVENT 199 LEED BD+C: Core and Shell v3 - LEED 2009

GOLD

Zorlu Gayrimenkul tarafından inşa edilen Levent 199, LEED Gold sertifikası almaya hak kazandı. İstanbul’da Büyükdere Caddesi üzerinde hayata geçen projede, çevreye duyarlı malzeme ve yapım tekniklerinin yanı sıra, sürdürülebilirlik adına en önemli kaynakları oluşturan enerji ve su tüketimlerinin minimum düzeyde tutulduğu yüksek verimlilikte sistemler tercih edilmiş. Levent 199’da, yağmur suları toplanıp tekrar kullanılmakta. Atık su teknolojilerinden gri su ve yağmur suyu sistemleri binaya entegre edillmiş ve böylelikle toplanan atık sular peyzaj sulamasında kullanılarak şebeke suyu kullanımı azaltılmış. Ayrıca, kullanılabilecek en verimli su armatürleri seçilerek su tüketimi minimize edilmiş. Enerji tüketiminde ise oldukça verimli ve çevreye duyarlı sistemlerin yanı sıra enerji verimli mekanik ekipmanlar seçilmiş. Bu sistemlerin yanı sıra bina kabuğu, yalıtım ve cam sistemleri de yüksek performansta olup, enerji tüketimini azaltmaya büyük ölçüde yardımcı olmakta. Seçilen dış cephe sisteminde kullanılan özel nitelikli camlar ve ara katmanlar ile maksimum doğal gün ışığı performansı yakalanarak, çalışanlar için aydınlık ve sağlıklı bir ortam sağlanmış ve böylece aydınlatma için harcanan enerji tüketimi azaltılmış. Aynı sistemin ve katmanların özel nitelikleri ile cephenin izolasyon gücü de artırılarak ısıtma/soğutma için harcanan enerji miktarının da minimize edilmesi sağlanmış. E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

149

EL ER OJ

VIAGREEN LEED BD+C: Core and Shell v3 - LEED 2009

LEED 72

Eylül 2015

2015

A LA N P R

’ DE

Tİ F SER İKA

GOLD

Ankara’da Eskişehir yolu üzerinde bulunan Viagreen Ofis Binası LEED Core & Shell (Çekirdek ve Kabuk) kategorisinde “Altın” seviyesinde sertifikaya hak kazandı. İş merkezlerinin alışılagelmiş çok katlı plaza mantığından farklı olarak, 2 farklı yatay ve alçak katlı bloğun birleşiminden oluşan Via Green’de, LEED sertifikasyonu kapsamında birçok çevre ve insan dostu özellik proje tasarımına ve inşaatına entegre edilmiş. Viagreen cephesinden çatısına, aydınlatmasından mekanik sistemlerine kadar son teknoloji kullanılarak maksimum enerji verimli bir şekilde tasarlanmış. Viagreen’da kullanılan inşaat malzemeleri mümkün olduğu kadar geri dönüştürülmüş, yakın noktalardan tedarik edilmiş, içeriğinde atmosfere ve insan sağlığa zarar veren gazları içermeyen, sorumlu ormancılık ve çevreci tedarik zincirleri kullanılarak satın alınmış malzemelerden seçilmesine özen gösterilmiş.

LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

LEED 70

Ocak 2015

THY TEKNİK

GOLD

THY – Teknik tarafından Sabiha Gökçen Havalimanı içerisinde inşa edilen Havacılık Bakım Onarım ve Modifikasyon Merkezi (HABOM) projesi, tasarım sürecinden başlayarak son kullanıcıya teslimine kadar tüm süreçlerde LEED kriterlerinin gerekliliklerini yerine getirerek, LEED sertifikasını Altın (Gold) seviyesinde almaya hak kazandı. Yaklaşık 400.000 m2 kapalı alana sahip tesis, Türkiye’nin Yeşil Bina Sertifikalı en büyük binası niteliğinde. Tesis tasarımında ve inşaatında, inşaatın çevreye verdiği olumsuz etkiler en aza indirilmiş. Projede kullanılan farklı stratejiler ve teknolojiler sayesinde standart binalara göre yüksek oranlarda enerji, su ve hammadde tasarrufu sağlanmış.

150

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

17 BURDA

Ağustos 2015

LEED 68

LEED BD+C: Core and Shell v3 - LEED 2009

GOLD

Esas Gayrimenkul tarafından Çanakkale’de yatırımı yapılan ESAS 17 Burda alışveriş merkezi, çevre dostu bir bina olması ve sahip olduğu sürdürülebilirlik özellikleri sayesinde LEED Gold sertifikası aldı. 130 mağazaya ve 80.000 m2’lik kapaı inşaat alanına sahip olan proje ile ilgili olarak Esas Gayrimenkul CEO’su Kazım Köseoğlu “Esas Gayrimenkul olarak, enerji tasarrufunu sağlayacağımız, doğayı koruyacağımız ve konforlu bir yaşam ortamı yaratmayı hedeflediğimiz için yeşil bina uygulamaları hayata geçiriyor, projelerimizde çevreci yaklaşımlarımız doğrultusunda LEED Gold sertifikalı yatırımlarımıza devam ediyoruz” şeklinde konuştu. ESAS 17 Burda’nın ardından yeni hizmet giren Bolu’daki ESAS 14 Burda ve 2016 başında hizmete girmesi hedeflenen Kocaeli’ndeki ESAS 41 Burda alışveriş merkezlerinde de yine LEED sertifikası yatırımı ile ilerleniyor.

LEED ID+C: Commercial Interiors v3 - LEED 2009

LEED 67

Mayıs 2015

ERNST YOUNG İSTANBUL OFİSİ

GOLD

LEED Gold sertifikalı 14 katlı Orjin Maslak Plaza’nın ilk 5 katında bulunan EY Istanbul Ofis projesi; yapmış olduğu çevre, tasarruf ve kullanıcı konforu odaklı tasarım ve inşaat uygulamaları ile LEED for Commercial Interiors kategorisinde Gold seviyesinde sertifika almaya hak kazandı. EY Istanbul Ofis projesinde kullanılan malzemeler geri dönüşümü ve yerel ekonomiyi destekleyecek şekilde seçilmiş. Ofiste su kullanım, ısıtma ve aydınlatma sistemlerinin otomasyona tabi olması ve yüksek verime sahip mekanik-elektrik ekipmanlar, cihazlar, su armatürleri ve LED aydınlatma armatürleri seçilmesi sayesinde yüksek enerji ve su tasarrufu sağlanmakta. Projede boya ve yapıştırıcı gibi kimyasal malzemelerin, uluslararası iç mekan hava kalitesi koşullarına uygun şekilde seçilmesine dikkat edilmiş.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

151

EL ER OJ

CARREFOURSA MALTEPEPARK OFİS LEED BD+C: Core and Shell v3 - LEED 2009

Temmuz 2015

2015

A LA N P R

’ DE

Tİ F SER İKA

LEED 67 GOLD

Maltepe’de bulunan CarrefourSA Genel Müdürlük Binası, LEED Gold sertifikası almaya hak kazandı. Projede en çok dikkate alınan konular; inşaat faaliyetinden kaynaklanan kirliliğin önlenmesi, mevcut toprağın yağmur sularının da etkisiyle erozyona uğramasının engellenmesi, binanın tarım alanına inşa edilmemesi, banka, kafe, postane gibi temel hizmetlere yakınlık, arazi gelişimi, otopark kapasitesi, bisikletli ulaşım, binanın toplu taşıma araçlarına yakın olması, yerel ve adapte olmuş bitkiler kullanılarak yeşil alanların oluşturulması, ısı adası etkisinin azaltılması, yeşil çatı uygulamasının yapılması gibi konular olmuş. CarrefourSA Genel Müdürlük Binasının bulunduğu bölge, merkezi ve toplu taşımaya yakın bir bölge. Çok sayıda toplu taşıma hattının yanı sıra Sabiha Gökçen Havalimanı’na yakınlığı da proje için avantaj oluşturmakta.

LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

LEED 67

Şubat 2015

BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ UDIM

GOLD

Türkiye’nin ilk yeşil üniversite binası olan Hamlin Hall’un (1. Erkek Yurdu) 2012’de LEED Gold Sertifikası almasının ardından Şubat 2015’te LEED Sertifikası’na değer bulunan Ulusal Deprem İzleme Enstitüsü (UDİM) bünyesindeki Tsunami İzleme Değerlendirme Merkezi aynı zamanda Boğaziçi Üniversitesi tarafından sıfırdan inşa edilmiş ilk Yeşil Bina oldu.

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Enstitüsü (UDİM) bünyesindeki Tsunami İzleme Değerlendirme Merkezi Boğaziçi Üniversitesi’nin LEED “Gold” Sertifikası’na sahip ikinci binası oldu.

152

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Henüz bir yaşında olan UDİM 17 Ağustos 2014’te hizmete girdi. Türkiye genelindeki tüm deprem verilerinin toplandığı ve değerlendirildiği merkez olan UDİM bünyesindeki Tsunami İzleme ve Değrlendirme Merkezi’nde sertifikalandıran kuruluş tarafından baz alınan ortalama enerji tüketim değerlerinden yüzde 39,12 daha az enerji sarf edilmekte, Gold LEED Sertifikası için yapılan yatırım maliyeti ise 1.313.000,00 TL olarak açıklandı.

LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

LEED 66

Nisan 2015

REGNUM CARYA RESORT HOTEL

GOLD

Öztürk Şirketler Grubu iştiraki olan Regnum’un Nisan 2014’te Antalya Belek’te hizmete açtığı Regnum Carya Golf & Spa Resort, Türkiye’nin LEED Gold sertifikalı ilk golf oteli oldu. Avrupanın ilk ve tek 18 delikli aydınlatmalı sahası ile gece golfüne olanak sağlayan 18 delikli Carya Golf Külüp ve Belek bölgesinin ilk golf sahası olan ve Ekim 2015 itibari ile 27 delik olan National Golf Club ile golf meraklılarına hizmet vermekte. Regnum Carya Golf & Spa Resort, FIFA standartlarındaki 3 adet futbol sahası ile profesyonel futbol kulüplerine kamp, Chelsea Futbol Okulu ile de yeni yeteneklerin keşfine olanak sağlamakta.

LEED 66

Nisan 2015

PALLADIUM TOWER LEED BD+C: Core and Shell v3 - LEED 2009

GOLD

İstanbul Ataşehir’de yer alan çok katlı bir ofis projesi olan Palladium Tower LEED Core&Shell kategorisinde GOLD sertifikası almaya hak kazandı. Projede seçilen verimli su armatürlerinin yanı sıra yoğuşma ve yağmur sularının toplanarak rezervuar ve peyzaj sulama sistemlerinde yeniden kullanımı ile büyük oranda su tasarrufu sağlanmakta. Ayrıca; cephe tasarımı, enerji verimliliği yüksek mekanik-elektrik sistemlerin seçimi ile uluslararası standartlara göre yüksek enerji verimi sağlanmış. Projede otopark alanlarının yer altında olması ve çatı alanlarında açık renk kaplama malzemelerinin kullanımı ile ısı adası etkisi minimuma indirilmiş; bisiklet parkları ve elektrikli araç şarj istasyonlarının sağlanması ile ulaşım kaynaklı emisyon oluşumu en aza indirgenmeye çalışılmış. Ayrıca, binanın merkezi bir konumda yer alması ve toplu taşıma duraklarına yürüme mesafesinde olması bu hedefe ulaşılmasına katkıda bulunmuş. İç mekanda kullanıcı sağlığı ve konforunun artırılması için kullanılan boya, yapıştırıcı gibi kimyasal maddelerde uçucu organik bileşen içeriği uluslararası limitlerin altında olan ürünler tercih edilmiş. E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

153

EL ER OJ

TC ACIBADEM ÜNİVERSİTESİ MYO LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

Temmuz 2015

2015

A LA N P R

’ DE

Tİ F SER İKA

LEED 66 GOLD

Acıbadem Üniversitesi Kerem Aydınlar Kampüsü’nde yer alan Meslek Yüksek Okulu binası LEED Gold sertifikası almaya hak kazanarak kampüste bulunan ikinci LEED sertifikalı bina oldu. Acıbadem Üniversitesi Kerem Aydınlar Kampüsü daha önce geliştirilmiş bir arazide, toplu taşıma imkanlarına ve sosyal donatılara oldukça yakın bir konumda yer almakta. İnşaat süreci boyunca çevreye ve doğaya verilen zararı minimuma indirmek için Erozyon ve Sedimentasyon planı geliştirilmiş; toz oluşumu ile su ve inşaat kirliliğini önlemek için önlemler alınmış. İnşaat sırasında ortaya çıkan atıklar ayrıştırılarak geri dönüşüm, yeniden kullanım gibi alanlarda değerlendirilmiş. Böylece inşaat atığı miktarı azaltılmış.

Enerji verimliliği yüksek mekanik-elektrik sistemler, cephe katmanlaşması ve uygun cam seçimi ile binada uluslararası standartlara göre %24’ten fazla enerji tasarrufu sağlan-

mış. Bu sistemlerin enerji tüketimlerinin ayrı ayrı takip edilmesi için gerekli altyapı ve otomasyon izleme sistemi tasarlanmış. İç mekanda kullanıcı sağlığı ve konforunu artırmak için mahallere verilen taze hava miktarı uluslararası standartların üzerinde tutulmuş; iç mekanda VOC değeri düşük boya, yapıştırıcı, macun gibi kimyasallar kullanılmış.

BORUSAN ENBW BANDIRMA RES İDARİ BİNASI

LEED O+M: Existing Buildings v3 - LEED 2009

Borusan EnBW Bandırma RES İdari Binası LEED for Existing Buildings: Operation & Maintenance kategorisinde Altın (Gold) seviye sertifika almaya hak kazandı.

154

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

LEED 66

Mart 2015

Kampüs içindeki yeşil alan miktarı arttırılarak doğal ve adapte bitkiler ile bitkilendirilmiş. Sert zemin ve çatı alanlarından toplanan yağmur suyu peyzaj sulamasında kullanılarak su tüketim miktarı azaltılmış. Ayrıca bina içinde su tüketimi düşük, verimli armatürlerin kullanımı su verimliliğine önemli ölçüde katkı sağlamış.

GOLD

Sertifikasyon sisteminde belirtilmiş olan kriterlere yönelik olarak yapılmış ve yapılmakta olan çalışmalardan bir kısmı ise şöyle; Binada enerji harcayan ana sistemlerinin enerji verimliliği etüdleri ASHRAE standartlarına göre yapılmış, elektrik enerjisinin %100’ü arazide bulunan yenilenebilir enerji kaynağı Rüzgar Enerji Santrallerinden temin edilmiş, su tüketimlerinin haftalık periyotlar dahilinde kullanım alanına göre ayrı ayrı devamlı olarak takip edilmesi ve trendlerinin izlenmesi neticesinde devamlı iyileştirme için olanaklar yaratan sistem kurulmuş, bina çalışanlarının toplu taşımaya (servis ve havuz araçları) özendirilmesi ve imkanlar sağlanması neticesinde ulaşım kaynaklı sera gazı emisyonlarının azaltılmış, dış aydınlatmada kullanılan armatürlerin ışık kirliliğine yol açmayacak tip armatürlerle değiştirilmiş, ozon tabakasına zararlı olmayan ve küresel ısınmaya en az düzeyde katkıda bulunan soğutucu akışkanların kullanımı tercih edilmiş, elektronik ürünlerde Energy Star logolu düşük tüketim değerlerine sahip verimli cihazlar tercih edilmiş.

ORYAPARK

Şubat 2015

LEED 66

LEED BD+C: Core and Shell v3 - LEED 2009

GOLD

Oryapark 151 Ofis, çevreci ve sürdürülebilir bir yaşam için LEED Kriterleri’ne göre hazırlanmış bölgenin ilk A+ ofis projesi. Oryapark 151 Office ve Crowne Plaza Otel bloklarından oluşan Oryapark projesi LEED Core & Shell kategorisinde ”Altın” seviyesinde sertifika almaya hak kazandı. Bu kapsamda birçok çevre ve insan dostu özellik proje tasarımına ve inşaatına entegre edilmiş. Oryapark projesi tasarımında ve inşaatında LEED kriterlerine uyum sağlayarak, yapılaşmanın çevreye verdiği olumsuz etkileri önleyecek, ayrıca kullanılan stratejiler ve sistemler sayesinde binaların operasyonu sırasında oluşacak işletim giderlerini azaltarak, bina kullanıcılarının giderleri düşürülmüş.

OFİSLINE MOBİLYA FABRİKASI

Ekim 2015

LEED 66

LEED O+M: Existing Buildings v3 - LEED 2009

GOLD

Sivas Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Ofisline Fabrikası çevreye verdiği önemle LEED GOLD sertifikasını almaya hak kazandı. OFİSLINE, aldığı bu sertifika ile Türkiye’de altın sertifikalı firmalardan oldu. 1993 yılında küçük bir işletme olarak ev ve ofis mobilyası üretmek üzerine Sivas’ta faaliyete geçen OFİSLINE, 1998’de Sivas Organize Sanayi Bölgesinde 20.000 m2 kapalı alana sahip ilk fabrikasına, 2013 yılında ise 35.000 m2 kapalı alana sahip yeni fabrikasına geçerek toplam kalite anlayışının bileşenleri olan kaliteli insan kaynağı ve kaliteli makine parkuru ile bugün Türkiye’nin önde gelen mobilya üreticileri arasına giren Ofisline aldığı bu sertifika ile Türkiye’de ki sayılı LEED GOLD sertifikalı fabrikalardan oldu. E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

155

EL ER OJ

SOYAK MAVİŞEHİR OPTIMUS LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

LEED 66

Ekim 2015

2015

A LA N P R

’ DE

Tİ F SER İKA

GOLD

Soyak Optimus projesi İzmir Mavişehir’de yer almakta ve Optimus First ve Optimus Gold olmak üzere iki adet bloktan oluşmakta. Sürdürülebilirlik kriterleri göz önünde bulundurularak tasarlanan ve inşa edilen Soyak Optimus projesi LEED Gold sertifikası almaya hak kazandı.

iskeleler vb. inşaat atıkları geri dönüşüme ve yeniden kullanıma gönderilmiş. Daireler arası ve dairelerden ortak alanlara hava sızıntısını engellemek ve ısı kayıp-kazanım dolayısıyla oluşabilecek verimsizlikleri için gerekli inşaat sırasında önlemler alınmış,

GLORIA SPORTS ARENA LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

LEED 65

Ekim 2015

Projede çevreye verilen etkinin azaltılması için daha önce geliştirilmiş bir arazi alanı seçilmiş ve arazi alanının %20 ’sinden fazlası yeşil alan olarak tasarlanmış. Otomobil kullanımının azaltılması için, yeterli sayıda bisiklet parkı ve düşük emisyonlu araçlar için öncelikli park alanları sağlanmış. Ayrıca, toplu taşıma imkanlarına ve çevredeki sosyal imkanlara yakınlığı ile ulaşım kaynaklı emisyon oluşumu azaltılmış. Yağmur suyunun toplanarak bahçe sulamada kullanılması ve su tüketimi düşük armatür seçimi ile projede %30’un üzerinde su tasarrufu sağlanmış. Enerji verimliliği yüksek mekanik ekipmanlar, cephe katmanlaşması ve uygun cam seçimi ile binada uluslararası standartlara göre %24’ten fazla enerji tasarrufu sağlanmış. İnşaat ırasında ortaya çıkan karton, metal, plastik, cam, paletler,

GOLD

Büyük turnuva ve yarışmalara ev sahipliği yapacak donanım ve teknolojik alt yapıya sahip, olimpiyatlara hazırlanan sporculara kamp imkanı sunan, sporcuların yanı sıra spor tutkunu her yaştan misafire spor ve tatil deneyimini bir arada yaşatacak olan, dünya standartlarındaki dev tesis, Türkiye spor turizmine büyük katkı sağlayacak.

Gloria Sports Arena LEED Gold Sertifikası Aldı Gloria Sports Arena, Antalya’da LEED sertifikası alan ilk konaklama tesisi oldu.

156

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Gloria Sports Arena, 6.200 m2’lik kapalı alandan oluşan kapalı mekan spor tesislerinde; atletizm, yüzme, jimnastik, boks, eskrim, judo, güreş, hentbol, basketbol, voleybol, masa tenisi, badminton, dans ve halter sporları için salonlar; açık alanında ise bir adet olimpik olmak üzere farklı özellik ve donanımlarda toplam 3 adet havuz, koşu parkurları, atletizm sahaları, kumsal sporları sahaları, tenis kortları, tırmanma duvarları, çok amaçlı açık spor sahası ve çok amaçlı açık yeşil sahalar ile hizmet sunacak.

LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

LEED 64

Kasım 2015

ESKİŞEHİR SU SPORLARI MERKEZİ

GOLD

Tepebaşı Belediyesi Su sporları Merkezi, LEED Sertifikasını “Altın Puan” kriteri ile alan, Türkiye’nin ilk kamu binası oldu. Akıllı bina olarak tasarlanan tesis güneş panelleri sayesinde elektrik enerjisinin yüzde 10’unu, ısınma enerjisinin yüzde 20’sini sağlayabilmekte. Yağmur sularını depolayarak bunun bahçe sulamasında kullanılmasını da sağlayan Su Sporları Merkezi binada bulunan 11 adet ışık tüpü aracılığıyla çatının 1-6 metre aşağısına güneş ışınları taşınarak ortamın doğal aydınlatılması yapılmakta. Binanın tamamı otomasyon programı ile yönetilmekte. Tepebaşı Belediyesi Su Sporları Merkezi içerisinde bir adet 25 metre uzunluğunda altı kulvarlı yarı olimpik kapalı yüzme havuzu, bir adet 250 metre kare ve bir adet 25 metrekare rehabilite ve eğlence havuzunun yanı sıra 110 metre kare bir açık havuz bulunmakta. Ayrıca vatandaşların ücretsiz olarak yararlanabileceği Yoga, Plates, Aerobik, masa tenisi, toplantı salonları ve Step alanları da hizmet vermekte.

İSTANBLOOM

Nisan 2015

LEED 63

LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

GOLD

Esin Yapı A.Ş.’nin konut, ofis ve yaşam merkezi projesi Istanbloom, LEED GOLD sertifikasını almaya hak kazandı. İstanbul’un merkezinde, Zincirlikuyu’da bulunan ve toplam 46 kattan oluşan Istanbloom, New Construction kategorisinde toplam 63 puan alarak LEED Gold sertifikasını aldı. Özellikle Sürdürülebilir Arazi (23/26), Su Verimliliği (8/10), Bölgesel Öncelik (4/4) ve İnovasyon (4/6) başlıklarında aldığı başarılı kredi skorlarıyla da dikkat çekti.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

157

EL ER OJ

DELOITTE MASLAK OFİS LEED ID+C: Commercial Interiors v3 - LEED 2009

Haziran 2015

2015

A LA N P R

’ DE

Tİ F SER İKA

LEED 63 GOLD

Deloitte Maslak No: 1 Ofisi ticari binalara verilen LEED Commercial Interiors kategorisinde değerlendirilerek LEED Gold sertifikası almaya hak kazandı. Maslak No/1 Ofis Plaza’da bulunan Deloitte Ofisleri, LEED Commercial Interiors (LEED-CI) kategorisinde değerlendirildi. Binanın toplamda 10 Ofis katı Deloitte tarafından kullanılıyor. Deloitte ofis katları projenin en başından itibaren çalışanların sağlığı ve konforu üst düzeyde olacak şekilde tasarlandı.

LEED 63

Ekim 2015

NEF OFFICES DÖRTLEVENT 09 B BLOK

GOLD

LEED BD+C: Core and Shell v3 - LEED 2009

Timur Gayrimenkul’ün ‘Nef’ markasıyla İstanbul’un iş merkezi Büyükdere Caddesi’nde hayata geçirdiği Nef 09 Offices Dört Levent projesi LEED Gold sertifikası alamaya hak kazandı. Metro istasyonuna 150 metre mesafede yer alan Nef Offices Dörtlevent 09, toplam 41.500 m2 inşaat alanına sahip 14 katlı iki bloktan oluşuyor. Homeoffice ve ofis olarak 42 m2 ile 142 m2 arasında değişen 362 bağımsız ofis ünitesinin yer aldığı her iki blokta da ayrıca mağaza alanları, arşiv için düzenlenmiş bodrum katı ve bir Nef keşfi olan foldoffice üniteleri yer alıyor.

158

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

LEED O+M: Existing Buildings v3 - LEED 2009

LEED 61

Kasım 2015

PARK DEDEMAN LEVENT

GOLD

Park Dedeman Levent, çevre dostu bina tasarımıyla LEED Gold Sertifikasını almaya hak kazandı. Otel binası, mimari tasarım ve inşaat süreçlerinde LEED kriterlerine göre projelendirildi. Su tüketimi, yapının geri dönüşüm aşamaları, kullanılan malzemeler ve iç mekan kalitesine kadar bir çok nokta değerlendirildi. Park Dedeman Levent, enerji ve su tüketiminde sağladığı tasarruf ile benzerlerine göre su tüketiminde yüzde 40, elektrik tüketiminde ise yüzde 18 tasarruf sağlıyor. Bina inşaatı sırasında çıkan atıkların yüzde 50’si geri dönüştürülmüş ve yaklaşık yüzde 25 oranında geri dönüştürülmüş malzeme kullanılmış. Park Dedeman Levent konuklarının aldığı havanın kalitesi artırmak amacıyla da; iç mekan tasarımında, düşük VOC (Volatile Organik Carbon) değeri içeren malzemeler kullanarak; boya, halı ve yapıştırıcılardaki kimyasal maddelerin minimize edilmesini sağlamış Ayrıca, binanın inşasında ve iç mekan tasarımında yerel malzeme kullanılmasına özen gösterilmiş.

BAŞAKŞEHİR FATİH TERİM FUTBOL KOMPLEKSİ LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

LEED 60

Kasım 2015

160.000 m2 alan üzerine kurulu olan UEFA ve FIFA standartlarındaki Başakşehir Stadyumu, 34 yatak odalı kamp tesisinin yanı sıra 3 adet antrenman sahası, 350 araçlık kapalı ve bin 300 araçlık açık otopark ve dükkânlardan oluşmaktadır.Aynı zamanda stad kamp ve antrenman tesisleriyle bir arada planlanmış stadyum olma özelliğini taşıyor.

&Y E R L E Ş İ M L E R

GOLD

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

159

2015

A LA N P R

’ DE

Tİ F SER İKA

LEED 61

EL ER OJ

Mayıs 2015

GROUPAMA PLAZA CENTER LEED O+M: Existing Buildings v3 - LEED 2009

GOLD

Groupama Sigorta ve Groupama Emeklilik A.Ş. tarafından geliştirilen Groupama Plaza, Mevcut Binalar kategorisinde 61 puan alarak LEED Gold Sertifikasını almaya hak kazandı. İstanbul Maslak’ta bulunan Groupama Plaza, kendi sektöründe LEED sertifikasına başvuran ilk şirket olma özelliği taşıyor. ASHRAE Seviye 1 kapsamında bina alamnda uzman mühendisler ile ön enerji etüdü yapılan binanın, mevcut işletme koşulları incelendi; mekanik ve elektrik sistemlerinde enerji verimliliği ve konfor açısından ne gibi iyileştirmeler yapılması gerektiği raporlandı. LEED kriterlerine istinaden yapılan çalışmalar neticesinde 11 bin 600 metrekarelik bina; Sürdürülebilir Arazi Seçimi (17/26), Su Verimliliği (7/14), Enerji ve Atmosfer (20/35), İnovasyon (4/6), Bölgesel Krediler (4/4), İç Mekan Kalitesi (5/15) puanlarını alarak LEED Gold sertifikasını almaya hak kazandı.

LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

LEED 60

Kasım 2015

BURLA SEBA HOTEL DOLAPDERE

GOLD

konumu dolayısıyla, ayrı toplanan atıkların doğru geri dönüşüm ve tekrar kullanım merkezlerine intikali kolayca gerçekleştirilmekte. Bina kullanımı sırasında ortaya çıkabilecek geri dönüştürülebilir katı atıkların ayrı toplanması amacıyla, ortak alanlara, atık ayrıştırma kutuları yerleştirilmiş.

Dolapdere’de bulunan, Burla Seba Otel LEED Gold sertifikası almaya hak kazandı. Yapıda ASHRAE standartlarına göre %20 enerji tasarrufu sağlanmış, ısıtma-soğutma sistemlerinde, ozon tabakasına ve iklim değişikliğine ciddi etkileri bulunan CFC gazları içermeyen soğutucular kullanılmamış. Burla Seba Otel’in merkezi

160

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

Peyzaj tasarımında kullanılan bitkilerin az su isteyen, yerel bitkilerden seçilmesi ve inovatif sulama sistemlerinin kullanılması sayesinde, dış mekan su kullanımı %56 oranında azaltılmış. İç mekanlarda su tüketimi baz binaya göre %31 azaltılabilmiş. Bina kullanıcılarının en az %5’ine hizmet verebilecek bisiklet parkları uygulanmış. Projenin taban alanının %46’sı açık alan olarak tasarlanmış ve uygulanmış.

LEED ID+C: Commercial Interiors v4 - LEED v4

LEED 60

Aralık 2015

DENİZBANK GENEL MÜDÜRLÜK

GOLD

Denizbank Genel Müdürlük binası Avrupa’da ilk LEED v4 CI Gold sertifikasını alan proje oldu. 2014 yılının sonların LEED v3 C&S Gold sertifikası aldığı Torun Tower’ın içine taşınan Denizbank Genel Müdürlüğü için yapılan yeşil bina çalışmaları sonucunda Denizbank Genel Müdürlüğü, Commercial Interiors (Ticari İçmekanlar) kategorisinde, Avrupa’da ilk LEED v4 Gold seviyesinde sertifikalanan ilk proje oldu. Yapılan çalışmalar neticesinde, projede %19 enerji tasarrufu sağlanmış. Ayrıca soğutma sisteminde, ozon tabakasının incelmesine ve küresel iklim değişikliğine en az etki eden gazlar seçilmiş, ısı geri kazanımlı ve enerji verimli havalandırma sistemi kullanılmış, aydınlatma ve HVAC sistemi otomasyonla yönetilecek şekilde kurgulanmış, gerekli teknik analizler yapılarak enerji ve güneş kontrollü cephe tasarımı sağlanmış. Bina içindeki su kullanımı %46, peyzaj alanlarındaki su kullanımı da %50 azaltılmış, bu sayede ofisin işletme maliyetlerinde önemli miktarda tasarruf sağlanmış. İç mekan su kullanımını azaltmak için ise fotoselli lavabo bataryaları, kademeli tuvalet rezervuarı, debi düşürücülü eviye bataryası ve yalnızca 1 lt su kullanan pisuvarlar tercih edilmiş. Projede inşaat sırasında oluşan atıkların %80’i geri dönüştürülmüş ve proje yaşam alanlarının %76’sı gün ışığı alacak şekilde kurgulanmış.

MALL OF ISTANBUL

Mayıs 2015

LEED 60

LEED BD+C: Core and Shell v3 - LEED 2009

GOLD

Torunlar GYO’nun ilgi çekici mimarisiyle ön plana çıkan projesi Mall of Istanbul’un, alışveriş merkezi ve ofis binaları Amerika Yeşil Bina Konseyi (USGBC) tarafından verilen LEED Gold sertifikasını almaya hak kazandı. Development Design Group ve Ömerler Mimarlık tarafından tasarlanan, İstanbul-Mahmutbey’de bulunan ve 110,000 m2’yi aşkın kısmı LEED alanı olarak saptanan, 350 mağaza, 180 ofis, 16 sinema salonu ve kültür sanat merkezi gibi pek çok farklı amaçlara hizmet eden alanlarıyla, dev proje Mall of Istanbul, LEED Gold sertifikasını almaya hak kazandı. Mall of İstanbul’un LEED Gold sertifikası alması ile beraber, Torunlar GYO, Torium AVM’ye aldığı LEED Gold sertifikalarına bir yenisini eklerken, bina verimliliği, çalışan sağlığı ve çevresel etki konularına verdiği önemi bir kez daha gösterdi.

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

161

EL ER OJ

KONSOLİDE TOPLUM MERKEZİ

Temmuz 2015

2015

A LA N P R

’ DE

Tİ F SER İKA

LEED 60 SILVER

LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

BULVAR 216 LEED BD+C: Core and Shell v3 - LEED 2009

Temmuz 2015

Türkiye İncirlik Üssü’ndeki Konsolide Toplum Merkezi LEED Gümüş sertifikası almaya hak kazandı. Tesis bünyesinde; grup etkinlik merkezi, tiyatro, etkinlik merkezi ve kütüphane bulunmakta.

LEED 58 SILVER

Bulvar 216 Projesi LEED Sertifikası Aldı Türkiye’nin ilk yeme-içme destinasyonu Bulvar 216, LEED’i, Silver Kategorisinde kazanma hakkına sahip oldu. Bulvar 216 cadde konseptini buluşma noktası ile birleştiren bir ofis ve yeme-içme destinasyonu. Doğadan ilham alınarak tasarlanan mimarisi, alışılagelmiş plaza anlayışının aksine her zaman hava ve ışık alan yatay bir yapıya sahip. Yeşili koruyan ve insanlara yepyeni bir sosyal yaşam alanı sunan Bulvar 216, LEED sertifikası almaya hak kazandı. Uluslararası normlarda çevreyi ve doğal kaynakları koruyan, yeşili seven Bulvar 216, iç mekan kalitesine sahip, çevresine saygılı, doğal enerji kaynaklarını verimli kullanan ve mimarisi ile enerji tasarrufu yapan bir yapı olarak farklılığını ortaya koyuyor.

162

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

UNIQ ISTANBUL

Eylül 2015

LEED 57

LEED BD+C: Core and Shell v3 - LEED 2009

SILVER

İstanbul Ayazağa’da bulunan Uniq İstanbul, Gümüş seviyesinde LEED almaya hak kazandı. LEED sertifikasyonu kapsamında birçok çevre ve insan dostu özellik proje tasarımına ve inşaatına entegre edildi. Projede ön plana çıkan sürdürülebilir stratejiler ve çözümlerden bazıları ise şöyle; Uniq İstanbul, bina kabuğu, camları, aydınlatma armatürleri, mekanik sistemleri ile ASHRAE 90.1-2007 standardına göre tasarlanmış bir binaya oranla %27 daha fazla enerji verimli. Binaya ait ısıtma, soğutma, aydınlatma, havalandırma, sıcak su vb. sistemlerin enerji tüketimleri sistem bazında gelişmiş otomasyon sistemleri ile ayrı ayrı takip edilebilmekte. Kiracı alanlarında ise sistemlerin ayrı ayrı takibinin yapılması için alt yapı oluşturulmuş. Az su tüketen su armatürleri ve rezervuar seçimleri ile Uluslararası standartlara göre belirlenen limit değerlerinin %41 daha altında su tüketmesi hedeflenmekte. Az su isteyen, yerel bitki örtüsü ve verimli peyzaj sulama sistemleri ile şebeke suyu kullanımının Uluslararası standartların %55 altında

olması hedeflenmekte. Bina mekanik sistemleri termal konforu dört mevsim en üst seviyede sağlayacak şekilde tasarlanmış. Uniq İstanbul konumu gereği ana ulaşım alterlerinde yer almakta, metro ve otobüs bağlantıları ile ulaşımdan kaynaklı karbon emisyonlarını minimize etmekte.

ADNAN MENDERES HAVAALANI TERMİNALİ LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

Aralık 2015

LEED 56 SILVER

İzmir, Gaziemir’de yer alan ve İlk İnşası 1987’de yapılmış havaalanının iç hatlar binası TAV tarafından inşa edildi. Türkiye’nin en sürdürülebilir havalimanı kabul edilen bu yeni bina 21 ayda, 266 milyon euro yatırımla 2014 yılınla tamamlandı. Havalimanı Türkiye’nin İlk LEED sertifikalı terminal binası ve LEED sertifikalı en büyük binası olarak önem taşıyor. Dış Hatlar Terminali projesi, yolcu konforu gözetilerek tasarlanmış bir havalimanı. Projede çevre dostu uygulamalar ve akıllı bina sistemleri oldukça başarılı kullanılmış. Havalimanlarının bir ülkenin kalkınmışlığının göstergesi olduğunu savunan TAV tarafından inşa edilen Adnan Menderes Havalimanı’nın ana tasarım fikri açık mekanlar üzerine kurulmuş. Kara ve hava tarafları arasındaki tüm görsel engeller kaldırılmış ve kara tarafından hava tarafı, hava tarafından da kara tarafının görülmesi sağlanmış. Kara ile hava tarafı arasına galeri ve asma bahçeler yerleştirilmiş. Bahçeler açık hava ile direkt ilişki içinde. VIP’den başlayan ve dış hatlara kadar uzanan galeri içerisinde devam eden bir uçan yol uygulanmış. Kullanıcılar bu yolu kullanarak golf araçları ile bir taraftan diğer tarafa zaman kaybetmeden ulaşabilmekte. E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

163

EL ER OJ

KELEBEK BAHÇESİ VE BÖCEK MÜZESİ

LEED 55

Mart 2015

2015

A LA N P R

’ DE

Tİ F SER İKA

SILVER

LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009 Konya Tropik Kelebek Bahçesi ve Böcek Müzesi projesi (KTKB) Türkiye için türünün ilk örneği ve ziyaretçilere kelebek ve böcekleri kendi yaşam alanlarında gözlemek için eşsiz bir imkân sağlamakta. Konya Selçuklu Belediyesi tarafından yapılan müzede kelebeklerin ve böceklerin ömürleri süresince yaşam evrelerini gösteren bir showroom ve belgesel gösterimi yapan mini bir sinema da yer almakta. Bina Türkiye’nin LEED Sertifikalı ilk müzesi olma özelliği göstermekte. Konsept tasarımından itibaren inşaat aşaması da dahil olmak üzere binanın yüksek performanslı enerji-su verimli olması konusunda danışmanlık hizmeti alınmış. Yapıda enerji verimli ekipmanlar, güneş kırıcılar, verimli camlar kullanılmış ve yüksek enerji tasarruflu olarak tasarlanmış. Binada %47 su verimliliği ve %12 enerji verimliliği sağlanmış. Binanın iç çevre kalitesi en üst düzeyde sağlanmış. Bina çok hassas canlı türlerini yaşatabilecek yükseklikte bir iç çevre kalitesine sahip ve VOC içermeyen boya, kaplama ve yalıtım malzemeleri ile yapılmış.

LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

LEED 54

Kasım 2015

ESKİŞEHİR PANORAMA PLUS

SILVER

Eskişehir’in en yüksek binası, Eskişehir’in en yüksek puanı ile LEED sertifikası alan projesi oldu. Yatırımcılığını Halk Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş.’nin (Halk GYO) üstlendiği nitelikli bir konut projesi olma özelliği ile öne çıkan Halk GYO Panorama Plus, Eskişehir’in Odunpazarı ilçesinde bulunuyor. Proje, inovatif atıksu arıtma teknolojileri ve kullanım suyu azaltımı, inşaat atıklarının yönetimi, geri dönüştürülmüş malzeme kullanımı, yerel malzeme kullanımı gibi çevresel etkilerin en aza indirgenmesi çalışmalarına ek olarak, arazi seçiminde merkezi konumunun getirdiği avantajla birlikte yüksek puanlar topladı.

164

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

AGÜ SÜMER YERLEŞKESİ İDARİ VE YENİ BİNA

Haziran 2015

LEED 51 SILVER

LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009 Türkiye’deki ilk vakıf destekli devlet üniversitesi olan Kayseri Abdullah Gül Üniversitesi LEED Silver sertifikası aldı. Üniversitenin toplam 320.000m2’lik yerleşkesinde yeni inşaa edilen 13.823 m2’lik Yönetim ve Eğitim Binası, USGBC değerlendirmeleri sonucunda Sürdürülebilir Arazi Seçimi’nde 26 üzerinden 21, Su Verimliliği’nde 10 üzerinde 6, Enerji ve Atmosfer değerlendirmesinde 35 üzerinden 28, İnovasyon’da 6 üzerinden 4, Bölgesel Krediler’de 4 üzerinden 3, İç Mekan Kalitesi konusundaki değerlendirmede ise 15 üzerinden 5 puan alarak toplamda 51 puan topladı.

MODERN SARAYLAR A-A2-B-B2-C BLOK

A Blok- Temmuz 2015 - Certified 47 B Blok- Temmuz 2015 - Certified 41 C Blok- Temmuz 2015 - Certified 43 B2 Blok- Temmuz 2015 - Certified 40 A2 Blok- Temmuz 2015 - Certified 40

LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

Misa Group tarafından geliştirilen Modern Saraylar Projesi, 5 ayrı binasına 5 ayrı LEED sertifikası aldı. Alanya’da 12.500 metrekare üzerine kurulan Modern Saraylar’da sertifikaya neden olan uygulamalardan bazıları ise şöyle; geri dönüşümü mümkün olmayan ambalaj çeşitleri asgari düzeye indirilmiş, Odalarda kullanılan havlular müşterinin talebi ile ideğiştirilerek, su, enerji ve deterjan sarfiyatı ve dolayısıyla çevreye verilen zarar en aza indirilmesine çalışılmış. Mutfakta konserve kullanımı en aza indirilmiş, azami taze sebze ve meyve kullanılmasına özen gösterilmekte.Çöpler tekrar değerlendirilebilmesi için çeşitlerine göre ayrıştırılmakta.Tesisin içi ve çevresindeki ağaçlar ve tüm bitki dokusu özenle korunmakta. Bazı ağaçlar tescilli olup Bölge Orman İşletmesi tarafından özel takip ve korumaya alınmış. Havuz suyu günde 3 kez tahlil edilmekte ve sürekli filtre edilerek her zaman hijyenik olması sağlanmakta. E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

165

2015

A LA N P R

’ DE

Tİ F SER İKA

LEED 46

EL ER OJ

Nisan 2015

TBMM BAŞKANLIK RESMİ KONUTU LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

CERTIFIED

TBMM Başkanlık Konutu, Türkiye’deki devlet binaları arasında LEED sertifikası alan ilk bina oldu. TBMM İşletme ve Yapım Başkanlığı tarafından yapımı tamamlanan Meclis Başkanlık Konutu’ Çankaya’da Cumhurbaşkanlığı Köşkü’ne uzanan protokol yolunda bulunuyor. Yeni TBMM Başkanlık Konutu, teması Türk mimarisi olan, çağın tanığı bir bina olarak tasarlandı ve 2012 yılında projeleri hazırlandı.

ISIDEM ESKİŞEHİR FABRİKASI LEED BD+C: New Construction v3 - LEED 2009

az su tüketen cinslerden seçilerek çift basmalı rezervuarlar kullanıldı. Binanın çatı ve dış cephesi taşyünü ile mantolandı. Havalandırma ekipmanlarının tümü-nde ısı geri kazanım üniteleri kullanıldı. Konut inşaatında kullanılan her türlü yapıştırıcı, boya astar ve macun, LEED kriterlerine uygun olarak, içeriğindeki VOC oranlarının uluslararası limitlere uygun olanlarından tercih edildi.

Ağustos 2015

Meclis Başkanlık Konutu, TBMM Başkanlığı’nın çevreye karşı duyduğu hassasiyet, enerjinin verimli kullanılması konusunda gösterdiği titizlik ve diğer kamu kurumlarına örnek olması açısından Yeşil Bina kriterlerinde inşa edildi. Türkiye’deki devlet binaları arasında LEED sertifikası alan ilk bina olan TBMM Başkanlık Konutu’nda Yeşil Bina Kriterleri çerçevesinde yapılan çalışmalardan bazıları ise şöyle; Başkanlık konutu inşaatı sırasında mevcut ağaçların korunması sağlandı. İnşaatta ortaya çıkan geri dönüştürülebilir atıklar toplandı ve ilgili kuruluşlara teslim edildi. Peyzaj ve dış aydınlatmada kendi üzerinde fotovoltaik panel entegre edilmiş olan aydınlatma direkleri kullanıldı. Konutta kullanılan armatürler ve duş başlıkları

LEED 44 CERTIFIED

LEED sertifikasının 7 ana kategorisi dahilinde, ISIDEM’in sürdürülebilirlik hedefleri ile paralel, birçok çalışma yapılmış. 10.000 metrekare kapalı alana sahip bu proje için yapılan çalışmalardan bazıları ise söyle; Saha seçimi aşamasında belirlenen proje sahası, herhangi bir sulak alan yakınında veya mutlak koruma bölgesinde değil, sert peyzaj ve çatıda açık renkli malzemeler kullanılarak ısı adası etkisi minimize edilmiş, fabrikaya alternatifli toplu ulaşım imkanı sağlanmış, bisiklet parkı ve duş alanları ile bisiklet kullanımı teşvik edilmiş, proje sahasındaki yeşil alanlarda iki yıldan sonra bakım ve sulama gerektirmeyen Thymus, Vulgaris, Black Pine gibi yerel ve adaptasyonlu bitkiler seçilerek peyzaj alanlarının sulama ihtiyacı sıfırlanmış, verimli vitrifiye ve armatür seçimi ile şebeke suyu kullanımında %48’lik bir tasarruf sağlanmış, inşaat atıkları için bir atık yönetim planı hazırlanarak atıkların ayrı ayrı toplanıp biriktirilmesi sağlanmış, tüm atıkların %76’sı geri dönüştürülmüş, toplam malzeme maliyetinin %33’ü kadar geri dönüştürülmüş malzeme kullanılmış, toplam malzeme maliyetinin %30’u kadar yerel malzeme kullanılmış.

166

Yeşil Yapı Kataloğu 2015-16

KÜÇÜKÇEKMECE BEL. HİZMET BİNASI BREEAM - Çok İyi

Küçükçekmece Belediyesi, BREEAM - Very Good (Çok İyi) sertifikası almaya hak kazandı. Bu projede BREEAM-BESPOKE (terzi usulü) kriterleri kullanıldı ve BRE-GLOBAL bu projeye has terzi usulü, iklim ve bina çeşidine göre kurgulanan kriterler hazırladı. Küçükçekmece hizmet binası, özel sektöre ve kamuya öncü ve örnek olma iddiasında bir bina. Doğal kaynakların akıllıca kullanımı ilkesi ve sürdürülebilirlik bilinci ile tasarlanmış. Doğal aydınlatma ve doğal havalandırma imkanı çift cidarlı cephe ile çözümlenmiş durumda. Demokrasinin ve şeffaflığın vurgulandığı, meclisi göz önüne ve sistemin kalbine koyan bir tasarıma sahip. Binada, yüksek teknoloji, ekonomik, fonksiyonel ve ulaşılabilir, engelsiz bir tasarım öngörülmüş.

ERKUT SOYAK ANADOLU LİSESİ BREEAM - Çok İyi Erkut Soyak Anadolu Lisesi; kullanımda olan binaların çevre, sağlık, verimlilik ve konfor açısından iyileştirilmesini hedefleyen BREEAM In-Use sertifikasını almaya hak kazanarak, çevre dostu okul ünvanının sahibi oldu. Okulda yapılan çevre dostu uygulamalardan bazıları ise şöyle: 24 saat aktif olan yangın alarm sistemi ve hırsız alarm sistemi, yangın planı, bakım/onarım planı, temizlik planı, atık planı, afet eylem planı gibi işletmesel planların uygunluğunun kontrolü, bitki türlerini listeleyen ve açıklayan peyzaj ve ekoloji raporu hazırlanarak gerekli iyileştirmelerin uygulanması, enerji etüdü yapılarak elektrik ve mekanik sistemlerin enerji tüketimlerini azaltılası çalışması.

KANYON

BREEAM - Olağanüstü

Kanyon, işletmeye alınmış binalar için uygulanan “BREEAM” kriterleri doğrultusunda tasarım, bina yönetimi ve çevresel performans açısından yapılan değerlendirmeler sonucunda “Olağanüstü” seviyesindeki sertifikayı Türkiye’de alan ilk ticari bina oldu. 2012 yılında BREEAM kriterleri doğrultusunda değerlendirilerek “Mükemmel” seviyesinde Türkiye’den sertifika alan ilk firma olan Kanyon, bu konudaki başarılarına bir yenisini daha ekledi. İSO 14001 çevre yönetim sistem sertifikasının alınması, 100 panellik güneş enerjisi sisteminin ardından kojenerasyon sisteminin devreye alınması, LED aydınlatmalarının yaygınlaştırılması gibi sürekli iyileşmeler yapan Kanyon, “Mükemmel” seviyesindeki sertifikasını, bu alanda en üst seviye olan “Olağanüstü” düzeyine çıkararak Türkiye’de bina yönetimi alanında bu seviyede sertifika alan ilk ticari yapı oldu. E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .

167

Yeşil Dönüşümün Takipçisi Olun

Ekoyapı Dergisi 6 yıldır aralıksız yayınlanarak, yapı sektorünün yeşil dönüşümüne destek olmaktadır. Yayınlandığımız süre boyunca; onlarca dosya konusunu mercek altına aldık, ülkemizden ve yurtdışıdan yüze yakın mimar röportajına yer verdik, birçok çevre duyarlı malzemenin sektöre tanıtımına katkı sağladık. Yayınladığımız makaleler ile yeni kavramların ülkemizde konuşulmasına neden olduk. Bunlardan daha fazlasını yapabilmek için istekliyiz... Sizde bu süreci takip edin...

YEŞİL YAPI KATALOĞ

Yapı & Yerleşimler Dergisi Özel Yayınıdır.

YEŞİL YAPI KATALOĞU

E K O YA P I E K O L O J İ K YA P I L A R

&Y E R L E Ş İ M L E R

Yapı & Yerleşimler Dergisi Özel Yayınıdır. Aralık 2014, Versiyon 2, Yıl 2

D E R G İ S İ Y AY I N I D I R .