GBM 19

Page 1

gold book magazine 

1


2 

gold book magazine

gold book magazine 

3


4 

gold book magazine

gold book magazine 

5


6 

gold book magazine

gold book magazine 

7


8 

gold book magazine

gold book magazine 

9


Gold Book Magazine GBM İmtiyaz Sahibi / Publisher Başsoy Reklam Turizm ve Kuyumculuk Ltd. Şti. Adına Ayşe Gülsün Kartal Başsoy Genel Yayın Yönetmeni ve Sorumlu Müdür / Editorial Director M.Halit Başsoy Genel Koordinatör / General Coordinator Selçuk Gülgör Editör / Editor Nazlı Kara Görsel Yönetmen / Art Director Levent Özkendirci Grafik / Graphic İslam Aslan Görsel Tasarım / Visiual Designer Kartal Tanıtım Hizmetleri www.goldbookturkiye.com www.goldbookmagazine.com www.facebook.com/gold.book1 Baskı / Print Arma Matbaacılık ve Tanıtım Hizmetleri Ltd. Şti. 0212 481 30 04 Başsoy Reklam Turizm ve Kuyumculuk Ltd. Şti. Binbirdirek Mah. Dostluk Yurdu Sk. No:1/10 Fatih / İstanbul +90 212 517 60 29 - 517 43 30 www.kartaltanitim.com info@kartaltanitim.com Gold Book Magazin / GBM Yılda 6 kez Yayınlanır. Reklam İçeriğinden reklam verenler sorumludur.

10

gold book magazine

Merhaba Uzun yıllardır emek verdiğimiz Gold Book, bildiğiniz gibi 2010 yılında Gold Book Magazine olarak yenilendi. 1997 yılında yayınladığımız ilk sayımızdan itibaren her zaman bir adım ileriye gitmeyi kendimize hedef koyduk. Okuyucularımıza ilgi çekici haberler ve konular hazırlamak, reklam verenleri hedeflerine ulaştıracak dağıtımlar yapmak, sektörü ve gelişmeleri yakından takip ederek bilgi paylaşımı sağlamak hedeflerimize ulaşmak için bizim önemsediğimiz konular oldu. Yayıncılık alanında ilk defa uygulanan birçok önemli proje ürettik. Örneğin kapakta kullandığımız sponsorluk uygulaması, reklam veren firma için çok özel bir reklam alanı olurken, bizim de dağıtım maliyetlerimizi düşürüyor ve çok daha etkin bir dağıtım sağlayabiliyoruz. İstanbul dağıtım sponsorluğunu 2 -3 firma paylaşırken, Dubai sponsorluğunu başka bir firma alabiliyor. Sponsor firma hangi bölgede etkin görülmek istiyorsa o bölgede firmaya özel çalışma yapabiliyoruz. Yayın kalitemizi ve dağıtım alanlarımızı geliştirecek projeler üretmeye devam ediyoruz. Gbm, 17. Sayıdan itibaren Türkiye’nin yanı sıra Dubai’de de dağıtılmaya başlandı. Geçtiğimiz ay gerçekleşen 52. Bangkok Gems and Jewelery Fuarı’nda Tayland’ın en prestijli dergisi olan Bangkok Gems and Jewellery Magazine ve Hindistan’ nın en prestijli dergisi olan Hz International ile yaptığımız anlaşma sayesinde Gbm’ de yayınlanan bir ilan, Tayland ve Hindistan’da da yayınlanabilecek. 3 büyük üretici ülkenin 3 büyük dergisi bundan böyle birbirlerinin temsilcisi olacak ve içerik, reklam ve bilgi paylaşımlarında bulunacaklar. Bu gelişmelere paralel olarak yeniden düzenlenen içeriğimiz ile, uluslararası marka ve ürünleri dergimize taşıyacağız. Daha çok ürün odaklı, dünyadaki sektörel gelişmeleri, sanatı ve modayı takip eden yepyeni bir yayın anlayışı ile sizlerin karşısına çıkacağız.

Hi, As you know, Gold Book, on which we have made great efforts for many years, was updated as Gold Book Magazine in 2010. We have always adopted to go one step further as our goal since the first issue we published in 1997. Among the issues which we consider important are preparing interesting news and subjects for our readers, carrying out distributions which will make the advertisers accomplish their objectives, sharing knowledge by following the sectors and the related developments closely. We have produced various projects which were applied for the first time in the field of publishing. For instance, as well as the sponsorship application used on the cover becomes a specific advertisement area for the advertiser, it reduces our distribution costs and thus enables us to carry out a more efficient distribution. While 2 or 3 companies share the sponsorship of Istanbul distribution, Dubai sponsorship may be handled by another company. We can do a special work for the sponsor company in the region in which the company demands to appear more effectual. We continue to devise projects to develop our publishing quality and distribution fields. Since the 17th issue, GBM has started to be distributed in Dubai, along with Turkey. Thanks to the agreement we made with the most prestigious magazine of Thailand entitled Bangkok Gems and Jewellery Magazine and the most prestigious magazine of India, Hz International, at the 52nd Bangkok Gems and Jewellery Exhibition held last month, an advertisement published on GBM will be able to be published in both Thailand and India as well. The three great magazines of three great manufacturer countries will be the representatives of each other from now on; and apart from that they share contents, advertisements and knowledge. In parallel with these developments, we will bring international brands and products into our magazine thanks to our rearranged content. We will appear before you with a totally new perception of publishing which, is more product-oriented, and follows the sectoral developments, art and fashion.

gold book magazine

11


tertek ni ndl M i kA A RCKT A IVITY

Bienali des Antiquaires 1950 yılından bu yana dünyanın en büyük antika ve mücevher şirketlerinin hazinelerinin vitrine çıktığı çok önemli bir etkinliktir. Bienali des Antiquaires is a very important biennial where the treasures of the world’s largest antique and jewellery companies have been showcased since 1950.

Katılımcılar / Exhibitors ALEXANDRE REZA – Fransa - France BOUCHERON PARIS – Fransa - France BULGARI – Fransa - France CARTIER – Fransa - France CHANEL JOAILLERIE – Fransa - France CHAUMET – Fransa - France DAVID MORRIS – Fransa - France DIOR JOAILLERIE- Fransa - France GIAMPIERO BODINO – İtalya - Italy GRAFF DIAMONDS – İngiltere - United Kingdom PIAGET- Fransa - France SIEGESLON – USA VAN CLEEF & ARPELS – Fransa - France WALLACE CHAN – Hong-Kong

12

gold book magazine

gold book magazine

13


etkinlik ACTIVIT Y Dior’un 50’lerin New Look akımına gönderme yaptığı koleksiyonda Victoire de Castellane, pilili ve işli eteklerin volümlerini zümrüt ve pırlantalarla bu yüzükte birleştirmiş. Dior send to 50’s Newlook current. Victoire de Castellana, the volume of pleated skirts and embroidered with emeralds and diamonds have been combined in this ring.

Dünyanın önde gelen antika evlerinin, sanat galerilerinin ve en saygın mücevher markalarının katılımıyla gerçekleşen ‘ Biennale des Antiquaires et de la Haute Joaillerie’(Antika ve Yüksek Mücevher Bienali) 11-21 Eylül tarihleri arasında ziyaretçileriyle buluştu. Binlerce seçkin sanat eserini ve mücevheri, koleksiyonerlerin ve sanatseverlerin beğenisine sunan, Biennale des Antiquaires bu yıl Grand Palais’de gerçekleşti. Geçen sene Karl Lagerfeld’in üstlendiği sergi dekorunu, bu sene uluslararası üne sahip iç mimar Jacques Grange gerçekleştirdi. Versailles Bahçeler-

14

gold book magazine

Boucheron Buket d’Ailes kolye, zümrüt, renkli safirler, ince taşlar ve elmaslar ile tasarlanmış. Boucheron Bouquet d’Ailes necklace set with emeralds, coloured sapphires, fine stones and diamonds.

ini Grand Palais’nin içinde tekrar oluşturacak olan Grange’a Château de Versailles ve Trianon’un peyzaj ekibi yardım etti. 60 yılı aşkın bir zamandır yapılan bienalde en güzel mücevherler, antikalar ve sanat başyapıtları içinde Türkiye’den Çiğdem Simavi’nin de bulunduğu bir komite tarafından seçilerek ziyaretçilerin ve dünyanın beğenisine sunuldu. Dünyanın en ışıltılı mücevherlerinin de sergilendiği bienalde Cartier, Harry Winston, Louis, Bulgari, Dior, Wallace Chan, Van Cleef & Arpels, Chaumet gibi mücevher devlerinin birbirinden özel ve ihtişamlı mücevherleri, ziyaretçilerin gözlerini kamaştırdı.

ENG Taking place with the participation of world’s leading antique houses, art galleries and the most prestigious jewellery brands, “Biennale des Antiquaires et de la Haute Joaillerie” (Biennial of Antiques and Fine Jewellery) came together with visitors on September 11 – 21. Offering thousands of exquisite artworks and jewelleries to collectors and art-lovers, Biennale des Antiquaires was held in Grand Palais this year. Decoration of the exhibit, which had been undertaken by Karl Lagerfeld last year, was done by Jacques Grange who is an interior architect with international reputation this year. Château de Versailles and Trianon landscaping teams helped Grange, who rec-

reated Gardens of Versailles within Grand Palais. The most beautiful jewelleries, antiques and masterpieces of art were selected by a committee including Çiğdem Simavi from Turkey and offered to visitors and the world during the biennial, which has been organized for more than 60 years. Exclusive and magnificent jewelleries from jewellery giants such as Cartier, Harry Winston, Louis, Bulgari, Dior, Wallace Chan, Van Cleef & Arpels and Chaumet fascinated the visitors at the biennial where the shiniest jewelleries of the world were also exhibited.

gold book magazine

15


etkinlik ACTIVIT Y

Boucheron Mozaik kolye Mosaique delilah necklace.

Van Cleef & Arpels Charles Perrault’nun 1694’te yayınlanan Türkçesi eşek derisi anlamına gelen ‘Peau d’Ane’ romanındaki prensese ithafen tasarladığı broşları gözden geçirip, yeni bir versiyon hazırlayan Van Cleef & Arpels’in bu broşu prensesin kaçış anını simgeliyor.

Wallace Chan’ın brüt zümrüt etrafında, titan üzerine işlenmiş, zümrüt, tsavorite, beyaz ve sarı pırlantalardan oluşan ‘Zümrüt Kalesi’ isimli yüzüğü bir mücevherden çok Picasso’nun yaptığı heykellere benziyor. Wallace Chan has let his graphical imagination run wild. This architectural assemblage of raw and polished emeralds, set on titanium and studded with garnet tsavorites and yellow and white diamonds. It’s looks like Picasso.

Piaje

Dior Dentelle Opale d’Orient yüzük Dior Dentelle Opale d’Orient ring.

16

gold book magazine

Charles Perrault’nun 1694’te yayınlanan Türkçesi eşek derisi anlamına gelen ‘Peau d’Ane’ romanındaki prensese ithafen tasarladığı broşları gözden geçirip, yeni bir versiyon hazırlayan Van Cleef & Arpels’in bu broşu prensesin kaçış anını simgeliyor.

gold book magazine

17


etkinlik ACTIVIT Y

Wallace Chan

Cartier’in bereketli bileziği, tek gül kesim elmas, opal boncuk, zümrüt kullanılarak tasarlanmış. Cartier Luxuriant bracelet in platinum with one opal, one rose-cut diamond, opal beads, emerald beads, emerald eyes and brilliant diamonds.

Cartier Solar tiger bilezik, kahverengi, turuncu, sarı elmas, oniks, pırlanta ve beyaz altınla tasarlanmış.

Cartier Solar tiger bracelet in white gold with brown, orange and yellow diamonds, onyx, yellow-orange diamond eyes, brilliants.

18

gold book magazine

gold book magazine

19


etkinlik ACTIVIT Y

Giampiero Bodino’nun Primavera Kolyesi kır çiçekleri ve elma ağacı çiçeklerinden oluşuyor. Fantezi sarı elmas, beyaz elmas, konyak pırlanta, pembe safir ve zümrüt kullanılmıştır. Giampiero Bodino’s Primavera necklace blossoms with apple-tree flowers. Featuring fancy yellow diamonds, white diamonds, cognac diamonds, pink sapphires and emeralds.

GIAMPIERO BODINO

Bulgari

Bulgari’nin Antik Yunan’ın dokuz ‘muse’ünden esinlendiği 26 parçalık koleksiyonun ‘Akdeniz renkleri’ adlı parçası toplamda 200 karata yakın çakıl taşı formu verilmiş zümrüt, ametist ve turmalinlerden oluşuyor. Bulgari looked to ancient Greece and its nine muses for the inspiration behind 26 one-off pieces, rich in color and showcasing an expertise. Stones are Indian takhti-cut or spectacular cabochons, as here emerald, amethyst and tourmalines like tiny pebbles come together in a rose gold and diamond statement piece with more than a hint of the Mediterranean.

20

gold book magazine

1932 sergisinden esinlenerek, Chanel’in beyaz altın olan broşu, parlak kesilmiş elmas (8.7karat) ve 16adet parlak kesilmiş sarı elmastan oluşmaktadır. Inspired by the 1932 exhibition, Chanel’s ‘Soleil’ white gold brooch features brilliant-cut diamonds (8.7ct) and 16 brilliant-cut yellow diamonds.

Chanel

gold book magazine

21


zoomM ARK A

Kontrast ve Uyum… İstanbul’da başlayan başarı öyküsü…

22

gold book magazine

Jaques Adler’in hikayesi 1886’da İstanbul’da başladı. Viyana’da kuyumculuk eğitimi aldıktan sonra Amerika’ya gitmek üzere yola çıkan Jacques Adler kendisini, uğradığı İstanbul’un büyüsüne ve bu efsanevi altın şehrin havasına kaptırdı ve burada kalmaya karar verdi. İlk satış noktası, İstanbul’un en eski semtlerinden olan Tünel’de (Beyoğlu) bir pasajda kuruldu. Burada yaratılan modeller çağa bakış açısından kökten bir değişim anlamına geliyordu. Ağır parçalar bir kenara bırakılarak, değerli taşlar yeni bir estetik bakış açısının ve zarafetin habercisi oldu. Adler kısa zamanda hanımların gözdesi oldu ve Beyoğlu’nda beş kişilik bir sanat ekibiyle iki katlı ikinci bir Adler mağazası açıldı. Jaques Adler’in oğlu Edouard Adler’in işe girmesiyle ikinci kuşak başlamış oldu ve 1955 yılında Adler üçüncü mağazasını şehrin en lüks oteli olan Hilton’da açtı. Jaques Adler’in asıl hayali Avrupa ve Amerika’da tanınmaktı. 1972’de Jaques Adler’in torunu olan Franklin ve Carlo, şirketi ticaretin ve kültürün kesişme noktası olan Cenevre’ye taşımaya karar verdi. (İlk başta dükkanlarının doğru düzgün bir kapısı bile yokmuş. Kapının takılmasını bekleyecek kadar sabredemedikleri için de akşamüstü 16:00’ da mücevherleri kasaya yerleştirmek için bankaya koşuyorlarmış.) Franklin ve Carlo Adler’in mücevherlerde kullanılan tüm taşları kendileri seçtiği biliniyor. Adler mücevherlerinin neredeyse hepsi kendi atölyelerinde yapılıyor Franklin de, kardeşi Carlo da başarılarının sırrını planlama, takım oyunu ve güven olarak özetliyorlar. Bir taşla ilgili ne yapacaklarına karar verme aşamasında 40 farklı teklif alıyorlar. Sonra bu rakam 3’e indiriliyor. En sonunda da herkesin onay verdiği ortak bir karara varılıyor. Adler ailesi, değerli taşların satın alımı ve cilalanmasından, mücevher tasarımı ve yapımına kadar işin her yönüyle ilgili olmuşlardır. Aynı zamanda Cenevre, Tokyo, Moskova, Londra, Hong Kong ve Gstaad’ da seçkin bir butikler zinciri oluşturmuşlardır.

Contrast and Harmony… A success story that has begun in Istanbul… Jaques Adler’s story began in Istanbul in 1886. Upon jewellery education in Vienna, Jacques Adler who had set off to go to America became fascinated by the magic of Istanbul and the atmosphere of this legendary golden city where he stopped by and decided to stay there. His first sales point was established in an arcade in Tünel (Beyoğlu), one of the oldest neighbourhoods in Istanbul. The models created here signified a radical changeover in terms of viewing the age. Leaving heavy pieces aside, precious gems became a precursor of a new aesthetic point of view and elegance. In short time, Adler became the favourite of ladies and Adler’s second twostoried sales point was opened in Beyoğlu with a five-person art team. With Jacques Adler’s son Edouard Adler’s entering into the business, the second generation began; and Adler opened the third store at Hilton, the most luxurious hotel of the city, in 1955. Nonetheless, Jacques Adler’s actual dream was to be recognized in Europe and America. Jacques Adler’s grandsons Frank and Carlo decided to move the company to Geneva which was the intersection point of trade and culture in 1972. (In the beginning, the stores had lacked even a proper door. As they could not be patient enough to wait for the door to be installed, they used to run to the bank in order to place the jewelleries to the safety box at 16:00 in the afternoon). It is known that Franklin and Carlo themselves decided on each gemstone used in jewelleries. Almost all the jewelleries of Adler are made at their own workshops. Both Franklin and his brother Carlo summarize the secret of their success as planning, a team play and confidence. They receive 40 different offers during the decision-making phase on what to do with a gemstone. Then this number is reduced to 3. Finally a co-decision approved by everyone is rendered. The Adler family has been involved with every aspect of the business from purchasing and polishing the gemstones to jewellery design and making. Moreover, they have built up a chain of elite boutiques in Geneva, Tokyo, Moscow, London, Hong Kong and Gstaad.

gold book magazine

23


zoomM ARK A

“Jewels Are The Memories Of The World.”

“Mücevher dünyanın anılarıdır.”

Mücevherin insan yaratıcılığının doruk noktası olduğunu savunan Adler, kuyumculuğu tiyatrodan mimarlığa, sanatsal ifadenin başyapıtları ile birbirine bağlı olarak gören bir markayı ortaya çıkardı. Yaklaşık 10 yıldır “Mücevher dünyanın anılarıdır.” sloganını kullanan Adler, binaların hatlarını yansıtmak için yapılmış Adler mücevherlerini gösteren reklamlarla, binalardaki ve kuyumculuktaki mimari arasındaki benzerliklere dikkat çekiyor. Her ikisinde de, ikonların yaratıcılarından daha uzun yaşama potansiyeli vardır. Adler’in en uzun süreli kampanyası, sepya fotoğrafçılık tekniği ile çekilmiş bir seri güçlü, düşsel kadın görüntülerinden oluşan ‘’Memoires de Femmes, Memoire du Monde’’ (Kadınların Anıları, Dünyanın Anıları) oldu. Adler şimdi de her zaman olduğu kadar yenilikçi. Onlarca yıl önce, tasarımlarında çelik, ağaç, ipek, titanyum ve karbonu kullandı ve canlı safirleri zümrütlerle, bunun duyulmamış bir şey olduğu bir zamanda cesaretle bir araya getirdi. Şu anda 4. Kuşak Allen Adler işe başladı. 4. Kuşak da hala aile şirketi olarak devam ediyor. Adler’in adı bugün Bvlgari, Tiffany, Cartier gibi sektörün en büyük isimleriyle bir arada anılıyor. Özellikle Avrupa ve Ortadoğu’daki kraliyet ailelerinin mücevhercisi olarak tanınan marka, koleksiyonlarında çığır açıcı yeniliklere imza atmaya devam ediyor.

24

gold book magazine

Arguing that jewels are the climax of human creativity, Adler has fashioned a brand which considers jewellery as interdependent with the masterpieces of artistic expression from drama to architecture. Running the tagline “Jewels are the Memories of the World” for almost ten years, Adler draws attention to the similarities between architecture in buildings and in jewellery through the advertisements showing Adler jewels crafted to mirror the lines of buildings. In both, the potential is higher for icons to outlive their makers. Adler’s longest advertising campaign was “Mémoires de Femmes. Mémoire du Monde” (Memories of Women, Memories of the World), a series of powerful, dream-like female images in sepia photography. Adler is now as innovative as it has always been. They used steel, wood, silk, titanium and carbon in their designs decades ago, and daringly combined vivid sapphires with emeralds at a time when this was unheard of. Now, the fourth generation Allen Adler has led off the business. This fourth generation as well continues as a family business. Today, the name Adler is associated with the sector’s greatest names such as Bvlgari, Tiffany, and Cartier. The brand known especially as the jeweller of the royal families in Europe and Middle East maintains putting its signature on ground-breaking innovations in its collections.

gold book magazine

25


famousJEWELLERY Windsor Düşesi Wallis Simpson’ın ‘Panther’ Broşu (1949):

Barbara Hutton’un ‘Tiger’ Broşu (1957-1961): Barbara Hutton ünlü ‘Woolworth’ mağazalarının varisidir. ‘Zavallı Küçük Kız’ filminin esin kaynağı olan Hutton, dünyanın en zengin kadınlarından biriydi ve kaplanlara karşı ayrı bir ilgisi vardı. Hutton, Cartier’in ünlü tasarımcısı Jeanne Toussant’den bu broşu tasarlamasını istedi. Jeanne Toussant da bacakları ve kuyruğu hareket eden kaplan formunda bir broş yarattı.

Barbara Hutton’s “Tiger” Brooch (1957 – 1961):

Barbara Hutton is the heiress to the famous “Woolworth” stores. Inspired the film “Poor Little Rich Girl”, Hutton was one of the wealthiest women in the world and had a particular interest in tigers. Hutton asked Jeanne Toussaint, the famous Cartier designer to design the brooch. So, Jeanne Toussaint created a brooch with a tiger form, the legs and tail of which were articulated to move.

Dünyanın belki de en stili sahibi kadını olan Windsor Düşesi Wallis Simpson’ın dönemin gazetelerine daha konu olan broşu, heykelsi bir tasarıma sahip. Düşes’in Cartier tarihindeki önemi ise yıllarca çok sadık müşterisi olmasının yanı sıra bugün Cartier’nin sembolü olan ilk üç boyutlu panter bilekliğin sahibi olması. Düşes’in mücevherleri dünyanın dört bir yanındaki mücevher amatörünü heyecanlandırıyor.

Duchess of Windsor Wallis Simpson’s “Panther” Brooch (1949):

Belonged to Wallis Simpson, the Duchess of Windsor who was perhaps the most stylish woman in the world, the brooch that became a popular subject in the newspapers of that era has a sculptural architecture. The Duchess’ importance for the history of Cartier is that she was the owner of the first three-dimensional panther bracelet, which is the symbol of Cartier today, as well as being a loyal customer for many years. The Duchess’ jewelleries excite jewellery amateurs in all corners of the world.

Ünlülerin Cartier Tutkusu… Celebrities’ Passion for Cartier…

26

gold book magazine

gold book magazine

27


famousJEWELLERY Windsor Düşesi Wallis Simpson’ın ‘Flamingo’ Broşu (1940): Cartier’in ünlü tasarımcısı Jeanne Toussaint, Windsor Düşesi Wallis Simpson’la ortak zevkleri olan bir isimdi. Safirler, yakutlar, zümrütler ve pırlantalarla süslü flamingo formlu bir broş fikri Toussaint’indi. Neredeyse 10cm’lik boyutuyla da şaşırtıcı olan bu mücevher anında Düşes’i büyülemiş.

Duchess of Windsor Wallis Simpson’s “Flamingo” Clip (1940):

Jeanne Toussaint, the famous Cartier designer had common tastes with Wallis Simpson, the Duchess of Windsor. The idea of the brooch in the form of a flamingo ornamented with sapphires, rubies, emeralds and diamonds belonged to Toussaint. Also astonishing with its size of nearly 10 cm, the jewellery instantly fascinated the Duchess.

Maria Felix’in ‘Crocodile’ Kolyesi (1975): Marjinal Meksikalı aktris Maria Felix, Cartier mağazasına içinde yavru timsah olan bir akvaryumla gelir ve timsahın bir replikasını kolye olarak istediğini söyler. İki timsahın birleştiği bir kolye tasarlanır. Ayrıca her iki timsah ayrılıp broş olarak kullanılabiliyor.

28

gold book magazine

Maria Felix’s ‘Crocodile’ Necklace (1975):

Maria Felix, the marginal Mexican actress came to a Cartier store with a baby crocodile in an aquarium and requested a replica of the crocodile as a necklace. Thus the necklace with two uniting crocodiles was designed. Moreover, the crocodiles can be separated and may be worn as brooches.

gold book magazine

29


famousJEWELLERY Gloria Swanson’ın ‘Dağ Kristali ve Pırlanta’ Bileziği (1930): Dönemin en meşhur film yıldızlarından olan Gloria Swanson için tasarlanan bilezikler modern görünümüyle çağdaş bir çizgiyi yansıtıyor. O dönemde oyuncular filmlerde kendi aksesuarlarını kullandığından Gloria Swanson, Hollywood tarihinin en önemli filmlerinden olan ‘Sunset Boulevard’ da da bu bilezikleriyle görülmüştür.

Gloria Swanson’s ‘Rock Crystal and Diamond’ Bracelet (1930):

The bracelets that are designed for Gloria Swanson, who was one of the most famous movie stars of the era, represent a contemporary style with a modern appearance. Gloria Swanson also appeared in “Sunset Boulevard”, which is one of the most significant movies in the history of Hollywood, with the bracelets since actresses used their own accessories in movies during that era.

Love’ Bileziği (1970): İlk kez Steve McQueen ‘in karısı Ali McGraw tarafından takılan bu bilezik Aldo Cipullo tarafından tasarlanmıştır. Studio 54’ün müdavimlerinden olan tasarımcı, Andy Warhol’ un Factory’ sinden sanatçılarla Pop Art’tan etkilenen ortak projeler üretiyormuş. Bu bilezik bir tür ‘aşk kelepçesi’ ve özel tornavida ile beraber satılıyor, Böylece bileziğin açılması için mutlaka ikinci bir kişiye gerek var. Tam anlamıyla bir tutkulu aşk sembolü…

“Love” Bracelet (1970):

First worn by Ali McGraw who was Steve McQueen’s wife, the bracelet was designed by Aldo Cipullo. The designer was a regular at Studio 54 and produced joint projects that were influenced by Pop-Art with artists from Andy Warhol’s Factory. The bracelet is a kind of “love cuff” sold with a special screwdriver, therefore a second person is absolutely needed for opening it. It is the symbol of passionate love in the strictest sense…

30

gold book magazine

gold book magazine

31


32 

gold book magazine

gold book magazine 

33


ustalarMASTERS

Surmak Susmak

‘Sanat Kaynak Suyu Gibidir…’ “Art is like the spring water…” ‘Ben bu çalışmaları yaparken, insanlar aldıkları parçayı fonksiyonel olarak kullanabilsinler istedim ve başardım. Bu parçaların sanat severler tarafından da takdir edildiğini görmek beni mutlu kılıyor. Sanat bir aşktır, aşk ise sabır ve emek ister. Bir tarlaya ekilen bitki gibidir, hasat zamanı gelene kadar uzun uğraşlar verilir.’ While I was creating these works, I wanted people to use each piece functionally and I succeeded. To witness that these pieces are appreciated as well by the art-lovers makes me pleased. Art is a love, and love demands patience and toil. It is just like an herb planted in a farm, great efforts are made until the time to harvest comes.’

34

gold book magazine

gold book magazine

35


ustalarMASTERS

36

4 Mayıs 1958 yılında Sivas’ta doğan Surmak Usta küçük yaşlardan beri resme ilgi duyar ve bu ilgisi onu mücevhere yöneltir. Surmak Usta, 1972 yılından beri tasarlıyor ve üretiyor. ‘İlkokul dönemlerimden beri resimle ilgilenirim. Öğretmenlerim de bu konuda başarılı olduğumu söylerdi. Daha sonra ailem beni bir ustanın yanına verdi. 15-16 yaşındayken 35lira haftalık alırdım ve haftalığımın tamamı ile yağlı boya ve fırça satın alırdım. Amerikan beziyle kendi tuvalimi kendim yapardım. Resim yapmak için büyük uğraş verdim. Çünkü başarılı olmak için birkaç kez yemeğin dibini tutturmak gerekir. Daha sonra heykel ve ev dekorasyonuyla ilgilenmeye başladım. Meraklı ve sabırlı olmak bu işin temelidir. Yapılan işin yorgunluğu bile insana büyük keyif veriyor.’ Surmak Usta 12 yaşındayken ailesi tarafından Antranik Usta’nın yanına verildi ve ilk olarak körüklü benzinle kaynak yapmayı öğrendi. Ustasının disipliniyle kendi bakış açısını birleştiren Surmak Usta genç yaşta mükemmel eserler üretmeye başladı. Geleneksel yöntemleri hala kullanan Surmak Usta, makineleşme sürecini ise şöyle değerlendiriyor: gold book magazine

Born on May 4th, 1958 in Sivas, Master Surmak has been interested in painting since his early ages and this interest has led him to jewellery. Master Surmak has been designing and crafting since 1972. ‘I have always been interested in painting since primary school. My teachers also used to tell that I had a talent on this. Afterwards my parents apprenticed me to a master. I earned 35 Liras weekly while I was 15-16 and I spent my whole weekly wage on buying oil paints and brushes. I used to make my own canvas by American cloth. I exerted great effort to paint. In order to succeed you need to make the meal stick to the pan and burn for a few times. I then started to get engaged in sculpture and house decoration. Being enthusiastic and patient is the basis of this job. Even the fatigue of what is done rejoices you.’ Master Surmak was apprenticed to Master Antranik by his parents while he was twelve and learned to weld with fuel bellow welding. Combining his master’s discipline with his own point of view, Master Surmak began to create magnificent works at a young age. Still making use of the traditional methods, Master Surmak evaluates the process of mechanization as follows:

gold book magazine

37


ustalarMASTERS

Yaşam ve Saltanat Bu eserde eski orta ve yeniçağ izleri vardır. El işçilikleri ve mıhlama şekilleri farklıdır. Bunun özelliği kolye olarak kullanmanın dışında üst parçası çok pratik bir şekilde sökülüp aparatı içine geçiyor ve broş olarak kullanılıyor. Orta parça çıkarıldığında ise yüzüğe dönüşüyor. Komple el işçiliğidir ve dünyada bir eşi yoktur.

Life and Sultanate

This work bears the traces of old, middle and new ages. Workmanship and manner of transfixing are different. Its feature is, apart from using it as a necklace, that the top piece may practically be removed and run through the apparatus and thus used as a brooch. Besides, when you remove the middle part, it may transform into a ring. It is completely of hand workmanship and unprecedented in the world.

38

gold book magazine

‘Günümüzde makineleşme olmak zorundadır çünkü globalleşen dünyaya ayak uydurmak zorundayız. Diğer yandan da kültürü ortaya koyan el sanatını unutmamak gerekir. El sanatı beceri ve sabır ister. Firmalar fabrikasyon çalışmanın yanında kendi tasarımcısını yetiştirebilmeli, üniversite öğrencilerine destek olmalıdır. Kar etmek de önemli fakat, kar hırsı sanata engel olmamalı. Bence bir şey üretip takdir almak en büyük kazançtır. Dolayısıyla sanat her zaman ön planda tutulmalıdır.’ Görsel hafızası çok kuvvetli olan Surmak Usta, gördüğü her şeye farklı bir bakış açısı kazandırarak üretmeye devam ediyor. İnsanlardan aldığı övgülerle motive oluyor ve bu da sanata daha çok yönelmesini sağlıyor. ‘Sanat kaynak suyu gibidir, ondan beslenmek gerekir. Bir ürünün sanat eseri olmasını ise aldığı takdir ve biricikliği belirler. Benim de bu takdir için sarf ettiğim özel bir çaba yok. Kendimi kamçılayayım ya da hırslanayım diye bir kaygım hiçbir zaman olmadı.’ 1995 yılında Meltem adında bir müşterisine yaptığı yüzüğe ‘Saray Mel temi’ adını verdi. Yüzük 1995 Dünya Altın Konseyi Başarı Ödülü’nü kazandı. Baston, gözlük, tabanca kabzası gibi birçok obje tasarlayan Surmak Susmak, her tasarımından sonra ayrı bir keyif alıyor. Çevresinde gördüğü her şeyin kendisine ilham kaynağı olduğunu söyleyen Surmak Susmak, hayata geniş bir perspektiften bakıyor. Surmak Susmak’ın eserleri oldukça fonksiyonel. Bir ürün parçalara ayrılarak, kolye, küpe ve broş olabiliyor. Her eserinde sabır ve el emeği barınıyor. ‘Ben bu çalışmaları yaparken, insanlar aldıkları parçayı fonksiyonel olarak kullanabilsinler istedim ve başardım. Bu parçaların sanat severler tarafından da takdir edildiğini görmek beni mutlu kılıyor. Sanat bir aşktır, aşk ise sabır ve emek ister. Bir tarlaya ekilen bitki gibidir, hasat zamanı gelene kadar uzun uğraşlar verilir.’

‘Today there has to be mechanization as we have to keep up with the globalizing world. On the other hand, handicrafts revealing the culture should not be forgotten. Handicraft requires for skill and patience. In addition to their fabrication works, companies should train their own designers and support university students as well. To profit is important, however, ambition to profit should not hinder art. I think creating something and being appreciated in return is the greatest profit. Consequently art should always be prioritized.’ Master Surmak, who has a retentive visual memory, continues to create by giving a different point of view on each thing that he sees. He is motivated by the praises he gets from people and this makes him tend more towards art. ‘Art is like the spring water, you need to be nourished by it. As for a product to be a work of art, it is determined by the praise it receives and its uniqueness. I do not have a great effort to make for this praise. I have never had a concern to whip myself up or to become furious.’ He named the ring, which he crafted for a customer called Meltem in 1995, as ‘Saray Meltemi’ (meaning ‘Palace Breeze’). The ring was rewarded with World Gold Council Achievement Award 1955. Designing various objects such as walking stick, glasses and pistol grip, Surmak Susmak enjoys each design separately. Stating that each thing that he sees around inspires him, Surmak Susmak views life through a broad perspective. Surmak Susmak’s works are considerably functional. A product may fall into pieces to become necklace, earrings and brooch. Each work features patience and hand labour. ‘While I was creating these works, I wanted people to use each piece functionally and I succeeded. To witness that these pieces are appreciated as well by the art-lovers makes me pleased. Art is a love, and love demands patience and toil. It is just like an herb planted in a farm, great efforts are made until the time to harvest comes.’

gold book magazine

39


ustalarMASTERS Maymun Broşu Boğa burcu olan Surmak Susmak bu broşta, burcunun rengi olan zümrüt rengini ve uğurlu sayısı olan 3’ü kullanmış. Dünyanın küçük ve geçici olduğunu simgelemek için dünyayı minimalize etmiş. Maymunun ise insanın atasını temsil ettiğini söyleyen Surmak Susmak’ın özel zamanlarda kullandığı bu broş aynı zamanda bir kadın yüzüğüne dönüşebiliyor.

Monkey Brooch

Surmak Susmak whose horoscope is Taurus employs the colour emerald, the colour of his horoscope, and number 3 which is his lucky number for this brooch. He has minimized the world to emphasize that the world is small and temporary. Stating that the monkey stands for the human ancestors, Surmak Susmak uses this brooch, which may as well transform into a woman ring, on special occasions.

ustalarMASTERS Oluşum Kadın ve erkek dünyanın içerisinde yumurtadan çıkan bir canlıyı temsil ediyor. Heykelleri mum tekniğiyle yapılan bu kolyenin yumurtaları da çıkarılıp küpe olarak kullanılabiliyor.

Creation

The woman and man represent living creatures hatching out of the egg in the world. The eggs of this necklace, whose figures are made through wax technique, can be removed and used as earrings.

40

gold book magazine

gold book magazine

41


trendCLUB

Prima Gold www.PrimaGold24k.com

dolce gabbana

Van Cleef & Arpels

Cevherun www.cevherun.com

somoro swar www.swar.com.tr

42 

gold book magazine

gold book magazine 

43


trendCLUB

Calleija merii www.pranda.com

fd diamond www. fddiamond.com.tr ncem cem www.cemcem.com.tr

ab jewellery www. ab-jewellery.com

44 

gold book magazine

ncem cem www.cemcem.com.tr

gold book magazine 

45


trendCLUB pranda www.pranda.com

ella www.ellapirlanta.com

escada

crc silver

46 

gold book magazine

gold book magazine 

47


trendCLUB dolce gabbana

Zergeran Sonbahar koleksiyonu www. zergeran.com.tr

48 

gold book magazine

gold book magazine 

49


50 

gold book magazine

gold book magazine 

51


trendCLUB

chintemani www. chintemani.com

yasemin özeri www. yaseminozeri.com

Jeri Cohen

Van Cleef & Arpels

eriş www.erisjewellery.com

Cartier

52

gold book magazine

gold book magazine

53


trendCLUB

piaget

dolce gabbana

de grisgono

jimmy choo

de grisgono

boucheron

54 

gold book magazine

gold book magazine 

55


yasemin özeri www. yaseminozeri.com

trendCLUB

Van Cleef &Arpels

Boucheron

Karl Lagerfeld

ncem cem www.cemcem.com.tr

Jimmy Choo

Yewn

56

gold book magazine

gold book magazine

57


haberNEWS

Elmas, Pırlanta ve renkli taşların işlem gördüğü BİST’de ilk günde 760 Bin Dolarlık işlem hacmi oluştu. The Borsa İstanbul which diamonds and colored stones are processed, generates 760 thousand $ transaction volume in its first day. Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasası’nda ÖTV’siz ilk kıymetli taş işlemi yapıldı. Dünyanın en değerli emtialarının başında gelen Elmas, Borsa İstanbul bünyesinde kurulan Elmas ve Kıymetli Taş Piyasası’nda 30 Eylül 2014 Salı günü gerçekleştirilen ilk seans ile işlem görmeye başladı. Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasası’nda ÖTV’siz ilk kıymetli taş işlemi 30 Eylül 2014 Salı günü gerçekleştirildi. Mücevher üreticilerine uygulanan yüzde 20 ÖTV’nin, Torba Yasa’yla kaldırılmasının ardından kıymetli taş ve elmas Piyasasında ilk işlem yapıldı. Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasası’nda 284 bin USD tutarında ilk elmas alımını gerçekleştiren İstanbul Değerli Maden ve Mücevheratçılar Birliği Başkanı Ayhan Güner, hükümetin ihracatın önünü aç-

58

gold book magazine

The first Special Consumption Tax (SCT)free precious stone trade has been realized on Borsa İstanbul Precious Metals and Diamond Markets. Diamond, one of the most valuable commodities in the world, started being traded on Borsa İstanbul Diamond and Precious Stone Market at the first session on Tuesday, September 30, 2014. The first Special Consumption Tax (SCT)free precious stone trade was held at Borsa İstanbul Precious Metals and Diamond Markets on Tuesday, September 30, 2014. The first trade following the lifting, by the Omnibus Bill, of the Special Consumption Tax of 20% applicable on jewelry manufacturers was realized on the Diamond and Precious Stone Market. İstanbul Precious Metals and Jewelers Association Chairman Ayhan Güner, who completed the first diamond purchase amounting to US$ 284,000 on Borsa

mak için mücevher ihracatçılarına gerekli desteği verdiğini aktardı. Güner, şunları söyledi: “Türkiye altın ve elmas gibi değerli emtialara karşı var olan bir fobiyi aşmayı başardı. Artık elmas, pırlanta gibi değerli taşlar da ülkemizde kayıtlı olarak alış verişe konu olabilecek. BİST bünyesinde faaliyet gösteren Borsa üyeleri herhangi bir vergi ödemeden Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Taşlar Piyasası’nda (KMTP) elmas alıp satabilecekler. İhracat yapmak üzere elmas almak isteyenler de yine rekabet avantajını koruyacaklar.” dedi. Belçika kıymetli taş borsasının 58 milyar dolar, İsrail borsasının da 17 milyar dolar yıllık cirosu bulunduğunu anlatan Güner, Türkiye mücevherat sektörünün dünyada etkin bir pozisyona talip olduğunu söyledi. “Taşlarda da ÖTV tamamen kalktı. İyi bir düzenleme.” Borsa İstanbul Genel Müdür Yardımcısı Çetin Ali Dönmez ise ÖTV’nin kalkmasının iyi bir düzenleme olduğunu belirterek şunları aktardı: “Borsadaki üyeler arasındaki işlemler KDV’den muaf oldu. Taşlarda da ÖTV tamamen kalktı. İyi bir düzenleme bu. Burada piyasaya üye 122 kuruluşun dışında sektör, Borsa üyeliğine daha fazla ilgi gösterecektir. Borsa İstanbul olarak üyelik giriş ücretlerini biraz daha indirmeyi planlıyoruz. Sektör temsilcileri gelsinler üye olsunlar istiyoruz.” Dönmez, düzenlemenin kayıt dışı çalışan şirketlerin faaliyetlerinin kayıt altına alınmasına önemli oranda destek olacağını da sözlerine ekledi. KMTP’nin Karaköy’deki yerini Kuyumcukent’e taşıyacağını söyleyen Dönmez, “Buradan ayrılmak üzereyiz. Kuyumcukent’te ayrı bir bina da yaptırıyoruz. O binaya geçmeden önce geçici bir süreliğine yine Kuyumcukent’te hizmet vereceğiz. Bunu yaparken Kapalıçarşı esnafını da memnun edecek bazı uygulamalar üzerinde çalışıyoruz” diye konuştu. Bağımsız değerlendirme kurumu geliyor… Yakın bir gelecekte işlem gören taşların değerlendirilmesini sağlamak amacıyla bağımsız bir değerlendirme kurumunun kurulmasıyla ilgili çalışmaların yapıldığını belirten Dönmez, Önümüzdeki günlerde kuyumcuların borsadaki etkinliklerinin daha üst bir düzeye çıkarabilmek amacıyla borsaya katılımın kolaylaştırılacağı düzenlemenin SPK’nın onayında olduğunu bunan en kısa sürede ilan edileceğinin ifade etti.

İstanbul Precious Metals and Diamond Markets, said that the government offers the required support for jewelry exporters in order to help exports, and went on to say, “Turkey has overcome the fear against valuable commodities such as gold and diamond. From now on, precious stones such as rough and polished diamonds will be subject to registered trading. Borsa İstanbul Members will be able to trade diamonds on Borsa İstanbul Precious Metals and Diamond Markets without being subject to any taxes. Those who intend to buy diamonds for exports will keep their competitive advantage”. Noting that the Belgian precious stones market has an annual turnover of US$ 58 billion, and Israel market, a turnover of US$ 17 billion, Güner said that the Turkish jewelry sector is set to have an effective position globally. “SCT is fully lifted. That’s a good arrangement” Borsa İstanbul Executive Vice President Çetin Ali Dönmez said that lifting the SCT is a good arrangement, adding, “Trades on Borsa İstanbul between Members are now exempt from VAT. Special Consumption Tax on precious stones is lifted. This is a good arrangement. I believe that the sector, in addition to the 122 market-member companies, will show greater interest for membership. We are planning to make a further discount on membership entry fees. We want the sector representatives to come and become members”. Dönmez added that the new arrangement will significantly encourage non-registered companies to register their operations. Dönmez said that Precious Metals and Diamond Markets will move from Karaköy to Kuyumcukent, adding, “We are about to leave here. We are having a separate building constructed in Kuyumcukent. Before moving to that building, we will be operating in Kuyumcukent temporarily. We are also working on some practices which will please the tradesmen of the Grand Bazaar”.

gold book magazine

59


Tolkowsky Günümüze kadar ulaşan ışıltılı gelenek… The sparkling tradition reaching out to the present day… Marcel Tolkowsky dünyada en çok ilgi gören ve ışığı en mükemmel şekilde yansıtan, 57 facetli, yuvarlak pırlanta kesimin yaratıcısıdır.

Marcel Tolkowsky is the creator of the world’s most attraction-attaining diamond which reflects the light mostsplendidly, and is of 57-facets round diamond cut.

60

gold book magazine

Mitolojide Yunanlılar elmasın tanrıların gözyaşları olduğuna inanırlarmış… Nadide ve zarif olmasının yanı sıra, birçok kişi de yıllarca elmasın sihirli olduğunu sanmış. Çünkü hiçbir alet onu kesememiş, en kızgın ateşler bile üzerinde tek bir iz bırakamamış. Ta ki sanatkarlar kesme ve cilalama tekniklerini keşfedinceye kadar… Polonya asıllı, Belçikalı Gabi Tolkowsky dünyanın en önde gelen elmas kesim ustalasıdır. 1939 yılında doğan Gabi Tolkowsky, bugüne kadar pek çok kıymetli elmasa şekil vermiştir. Bu taşlardan ikisi ise mücevher tarihinde büyük önem taşıyor. İlki dünyanın en renkli ve en kusursuz kesimli modern elması kabul edilen 273,85 karatlık Centenary (Yıldönümü), diğeri de dünyanın en büyük elması olan, “Altın yıl dönüm” anlamına gelen 545,67 karatlık Golden Jubilee Centenary elmasıdır. Golden Jubilee, 1986 yılında Güney Afrika’da bulundu. Önceleri “İsimsiz Kahverengi Pırlanta” adı verilen 755,50 karat ağırlığındaki fantezi sarı, kahverengi renkte olan elmas, kesilerek 545,67 karat oldu . Bir grup Tayland’lı iş adamı, tahta çıkışının 50.

In mythology, the Greek believed that diamonds were the tears of gods… Besides being precious and elegant, many considered diamonds as magical for years because no tool was able to cut it and even the hottest fires could not leave a mark on them. Naturally, until the craftsmen invented the cutting and polishing techniques… Belgian Gabi Tolkowsky, of Polish origin, is the world’s leading master diamond cutter. Born in 1939, Gabi Tolkowsky has shaped many precious diamonds up to now. Two of these gems have an important role in the history of jewellery. The first is the 273.85-carat Centenary which is considered to be the most colourful and flawless modern diamond in the world while the other is 545.67-carat Golden Jubilee Centenary which is the world’s largest diamond. Golden Jubilee was found in South Africa in 1986. First known as the “Unnamed Brown”, weighted 755.50 carats and were of colours fancy yellow-brown, the diamond was cut to 545.67 carats. A group of Thai businessmen presented the “Unnamed Brown” to the King of Thailand in 1997 to congratulate on the 50th anniversary of his ascending the throne. Later

gold book magazine

61


yılını kutlamak üzere 1997 yılında “İsimsiz Kahverengi Pırlanta” yı Tayland Kralı’na armağan etti. Daha sonra Golden Jubilee adı verilen pırlanta hala Bangkok’taki Kraliyet Müzesinde sergilenmektedir. Gabi Tolkowsky: “Bir elmasa şekil vermeden önce, onunla konuşmanız gerekir. Siz sabah sorarsınız, o ertesi akşam cevap verir… Her elmasın bir karakteri, kişiliği vardır. Ona bakmadan, onu dinlemeden elmasa istediğiniz şekli veremezsiniz. Eğer konuşursanız, o da sizinle iletişim kurmaya başlar ve

ışığını daha çok saçar.” diyor.

‘Mutsuz pırlanta yoktur; pırlanta daima aşkı ve coşkuyu simgeler.’ Tam altı kuşaktır elmas kesim ustası olan Tolkowsky ailesinin son ustası olan Gabi Tolkowsky 16 yaşından itibaren bu mesleğin içinde olmuştur. Gabi Tolkowsky’ nin amcası Marcel Tolkowsky dünyada en çok ilgi gören ve ışığı en mükemmel şekilde yansıtan, 57 facetli, yuvarlak pırlanta kesimin yaratıcısıdır. Marcel’in ışığında ilerleyen ve 15 kişilik bir ekiple çalışan Gabi Tolkowsky, bu işin tek başına yapılamayacağını belirtiyor. “ Elması kesebilen tek şey yine elmastır. ” diyen Gabi Tolkowsky’ e göre mutsuz pırlanta yoktur; pırlanta daima aşkı ve coşkuyu simgeler.

62

gold book magazine

1477 yılında Avusturya arşidükü Maximillian, sevgilisi Mary’ye tarihteki ilk pırlantalı nişan yüzüğünü hediye etmiş Bir evlilik teklifi üzerine armağan ettiği bu pırlanta yüzük herkesin büyük beğenisini toplamış.O günden bugüne de bu bir gelenek halini almış ve pırlanta evlenme tekliflerinin vazgeçilmezi haline gelmiş. 19.yüzyılda ise Napoleon, oğullarının doğumunda karısına pırlanta yüzük hediye edince, pırlanta evlilik ve doğum kutlamalarının klasikleşen hediyesi olmuş.

named as Golden Jubilee, the diamond is still exhibited at the Royal Museum in Bangkok. Gabi Tolkowsky says “Before shaping a diamond, you need to speak to it. You ask in the morning, it replies the next evening… Each diamond has a characteristic, an identity. You cannot shape a diamond in the way that you intend to without looking at or listening to it. If you speak, it starts to communicate in return and starts to radiate more lights.”

“There are no unhappy diamonds, diamonds always represent love and enthusiasm” Being the last master of the Tolkowsky family being diamond cutter master for six generations, Gabi Tolkowsky has been involved in this business since the age of 16. Gabi Tolkowsky’s uncle, Marcel Tolkowsky is the creator of the world’s most attraction-attaining diamond which reflects the light most-splendidly, and is of 57-facets round diamond cut. Following in Marcel’s footsteps and working with a team of 15, Gabi Tolkowsky states that this job cannot be carried out alone. Indicating that “The only thing to cut diamond is again diamond itself” Gabi Tolkowsky says that there are no unhappy diamonds, and diamonds always represent love and enthusiasm. The Austrian Archduke Maximillian presented his beloved Mary with the first diamond engagement ring in history in 1477. This ring which he gave upon a proposal received great appreciation from people. From that day to this, it has become a tradition and diamond has become indispensable for the proposals. In the 19th century when Napoleon presented his wife with a diamond ring on the birth of his sons, diamond became a classic gift of marriage and birth celebrations.

gold book magazine

63


etkinlik ACTIVIT Y

54th Bangkok Gems & Jewelry FairMarks Free Trade, AEC Connectivity...

54. Bangkok Değerli Taşlar ve Mücevher Fuarı Serbest Ticareti ve Asya Ekonomik Topluluğu Bağlantılarını Vurguluyor... 64

gold book magazine

54. Bangkok Değerli Taşlar ve Mücevher Fuarı (BGJF), “Vergi Muafiyetiyle Dünyayı Birbirine Bağlayan Serbest Ticaretin Gücü” teması altında yapıldı. Etkinlik, 10 Asean ülkesinin her birinden ve Hindistan, Çin, Japonya, Güney Kore, Avusturalya ve Yeni Zelanda olmak üzere 6 önemli ticaret ortağı ülkeden katılan değerli taş ve mücevher endüstrisinin bölgesel liderleri tarafından sıcak karşılandı. 54. BGJF, Muang Thong Thani’de bulunan Impact Challenger Sergi Salonu’nda 13 Eylül 2014 tarihine kadar süren 5 günlük bir etkinlik. Dört gözle beklenen bu ticari fuar aynı zamanda 3. ASEAN Değerli Taş ve Mücevher Başkanları Zirvesi’ne de ev sahipliği yaptı. BGJF, Tayland Krallığı’nı Güneydoğu Asya Uluslar Birliği’ni (Asean) dünyaya bağlayan mükemmel bir platform olarak tanıtmayı amaçlıyor. Fuarda, yaklaşmakta olan Asean Ekonomik Topluluğu (AEC) 2015 için değerli taş ve mücevher sektörlerinden binlerce lider firmanın değerli ürünleri kapsamlı

bir biçimde sergileniyor. Dört gözle beklenen bölgesel entegrasyon Asya Ekonomik Topluluğu çatısı altında gerçekleşti. Tayland, 3. ASYA Değerli Taş ve Mücevher Başkanları Zirvesi’ne ev sahipliği yaptı. Bölgenin en güçlü endüstriyel aktörlerinin katıldığı zirvede, bölge dâhilinde işbirliği kurmak ve ticareti daha da geliştirmek amaçlanıyor. 54. BGJF Tasarım Pavyonunda gerçekleştirilen defileyle, ‘Ploi Thai’ Renkli Mücevher yarışması tasarımcılarının yarattığı mücevherlerle Asya ülkelerinin geleneksel kostümleri sergilenerek Asya ülkelerindeki çeşitlilik ve benzersizlik vurgulandı. The 54th Bangkok Gems & Jewelry Fair (BGJF) was officially launched under the theme “Power of Free Trade That Connects the World with Free Tax.” The event was applauded warmly by leaders of the region’s gems and jewellery industry from all 10 Asean nations plus 6 important trade partner countries, namely India, China, Japan, South Korea, Australia, and New Zealand. The 54th BGJF was a 5-day event that ran until Saturday September 13th 2014 at the

Impact Challenger Exhibition Hall in Muang Thong Thani. This much anticipated trade fair also hosted the 3rd ASEAN Gems and Jewelry Presidents’ Summit. The BGJF aims to promote the Kingdom as perfect platform to connect the Association of South East Asian Nations (Asean) to the world. The BJGF features a comprehensive array of precious products from thousands of leading exhibitors in gems and jewellery lines for the upcoming Asean Economic Community, or AEC, in 2015. Foe the much-anticipated integration of the region under the Asean Economic Community is close at hand. To prepare the region’s gems and jewellery industries for the immense opportunities that will follow, Thailand hosted the 3rd ASEAN Gems & Jewelry Presidents’ Summit meeting. This assembly of the region’s most powerful industry players and beyond aims to build cooperation and further develop trade within the region. The Fashion Show in the Design Pavilion at the 54th Bangkok Gems & Jewelry Fair displayed the diversity and uniqueness of all the Asean countries by embellishing individual countries’ traditional costumers adorned with jewellery from the designers of The Colorful Ploi Thai Jewelry competition.

gold book magazine

65


etkinlik ACTIVIT Y

GIPCT ve TGJTA Başkanı Somchai Phornchindarak’ın önderlik ettiği Sıfır KDV tasarısı, Tayland’da üretim yapmak üzere satın alınan yüksek kaliteli hammaddeler üzerindeki vergi yükünü hafifleterek hem Tayland hem de uluslararası değerli taş ve mücevher ticaretine büyük bir destekte bulunuyor. Tayland hükümetinin Sıfır KDV teşebbüsü, Tayland’a üretim amacıyla ithal edilen işlenmemiş değerli taş ve hammaddelerin tümünü %7 oranındaki Katma Değer Vergisi’nden muaf tutuyor. Hükümetin bu politikası “Dünyanın Değerli Taş ve Mücevher Merkezi” olan Tayland’ın konumunu güçlendirerek dünyanın en büyük değerli taş ve mücevher üretim üssü olarak ülkenin cazibesini arttırıyor. TGJTA, Uluslararası Ticareti Teşvik Dairesi ve Tayland Mal Müdürlüğü tarafından coşkuyla desteklenen bu özel teşebbüs, tüm ticaretçilerin ham ve kesilmemiş değerli taşları Tayland’da üretim yapma amacıyla ithal etmesini ve bu hammaddelerden üretilen nihai ürünlerin Tayland Krallığı dâhilinde yalnızca %1 vergi ödenerek satılmasını sağlıyor. Phornchindarak liderliğindeki Tayland değerli taş ve mücevher endüstrisi, ticarete engel teşkil eden kalıplaşmış bürokratik düzenlemeler karşısında birçok imtiyazı başarıyla kazanmıştı. Kendisi, Sıfır KDV politikası gibi endüstriye daha fazla yardımcı olacak politikalar izlenmesi konusunda Tayland hükümetini ikna etti. En son başarısı ise Gümrük Dairesi’ni Fuar süresince, fuar öncesinde ve sonrasında 15 günlük muafiyet süresiyle değerli taş ve mücevherat ürünlerine uygulanan ithalat vergilerini kaldırmaya ikna etmesi oldu. Yeni düzenlemeye göre, BGJF kapsamındaki tüm katılımcılar Gümrüksüz Bölge statüsünden faydalanabilecek. Başkan, Fuar çatısı altındaki tüm ürünlerin vergi muafiyetinden faydalandığını belirtti. 2015 yılının Şubat ayında gerçekleştirilecek olan 55. BGJF’nın geleceğini planlayan GIPCT ve TGJTA

66

gold book magazine

hem izleyicilere hem de ziyaretçilere “Birinci sınıf” bir deneyim yaşatmak için şimdiden hazırlanıyor. Searheaded by The Gem Jewelry and Precious Metal Confederation of Thailand and The Thai Gem and Jewelry Traders Association President Mr. Somchai Phornchindarak, the Zero VAT scheme provides great assistance for Thai and international gems and jewellery traders by reducing tax burdens to acquire high-quality raw materials for manufacturing in Thailand. The Thai government’s Zero VAT initiative exempts the 7% Value Added Tax for all imports of rough gemstones and raw materials into Thailand for manufacturing. This government policy strengthens Thailand’s position as the ‘World’s Gems and Jewelry Hub’ and increases Thailand’s attractiveness as the world’s largest gems and jewellery manufacturing base. This special incentive is enthusiastically promoted by the Thai Gem and Jewelry Traders Association, the Department of International Trade Promotion and the Thai Revenue Department for all traders to import rough uncut gemstones for manufacturing in Thailand, on which only 1% tax would be paid when the finished product is sold within the Kingdom. Under the leadership of Mr. Somchai, the Thai gems and jewellery industry has won several successful concessions against rigid bureaucratic regulations that pose barriers to trade. He has been able to convince the Thai government to issue policies that better aid the industry, such as the Zero VAT policy. The latest success was to convince the Customs Department to waive import duties for gems and jewellery products for the duration of the Bangkok Gems & Jewelry Fair with a 15-day grace period prior and after the fair. According to the new measure, all BGJF shows can enjoy Duty Free Zone status. The president said that all products under umbrella of the BGJF will receive exemption of duty. Looking ahead to the 55th Bangkok Gems & Jewelry Fair in February 2015, The Gems, Jewelry and Precious Metal Confederation of Thailand and the Thai Gem and Jewelry Traders Association have laid plans to provide “First Class” experience for both observers and visitors.

gold book magazine

67


etkinlik ACTIVIT Y araya getiriyor. Bangkok Değerli Taşlar ve Mücevher Fuarı artık Gümrüksüz statüsüne sahip olan ve böylece alışılmış %20’lik ithalat vergisinden muaf hale gelen en iyi değerli taş ve mücevherat ürünlerine yönelik ticari bir platformdur. Bunun yanında, işlenmemiş değerli taşlar fuar boyunca dünyanın en iyi hammaddelerinin Tayland’a akmasına imkân veren Sıfır KDV ayrıcalıklarına tabidir. Bangkok Değerli Taşlar ve Mücevher Fuarı, 54. Fuar kapsamında gerçekleştirilen 3. Asya 6 Değerli Taş ve Mücevher Başkanları Zirvesi ile Tayland’ı ileriye taşıyarak ülkeyi Güneydoğu Asya ve ötesindeki değerli taş ve mücevher endüstrileri ve pazarlarına açılan altın kapı haline getirecektir.

55. BGJF, önümüzdeki yıl 24 – 28 Şubat tarihleri arasında düzenlenecek. GIPCT ve TGJTA Başkanı Somchai Phornchindarak, 54. Fuar’ın birçok yönden büyük bir başarıyla sonuçlandığının altını çizdi. Öncelikle uluslararası ziyaretçi sayısında artış kaydedildi. İkincisi, Fuar esnasında Asya değerli taş ve mücevher işbirliğindeki ticari görüşmelerde büyük ilerlemeler yaşandı. 55. Fuar’ın teması ise “Birinci Sınıf”; Asya Pazarında Gücünü Arttıran Vergisiz Renkli Taşların Elle Seçimi olacak. Bu da, Bangkok Değerli Taşlar ve Mücevher Fuarı’nın dünya çapındaki müşteriler açısından en iyi yönlerini bir

68

gold book magazine

gold book magazine

69


etkinlik ACTIVIT Y The 55th BGJF is scheduled to take place from 24th to 28th February next year. According to GJPCT and TGJTA President, Mr. Somchai Phornchindarak, the 54th BGJF marks great success in several ways. Firstly, there was a greater turnout of international visitors. Secondly, the breakthrough in trade discussions in Asean gems and jewellery cooperation was made during the Fair. The theme of the 55th BGJF is “First Class” — Hand Selection of Colourstones That Are Tax-Free That Step Up to Asia’s Marketplace. This combines the very best aspects of the BGJF to worldwide buyers. The BGJF is now a trade platform for the very best gemstones and jewellery products that enjoy Duty Free Status, which waives the customary 20% import duty. Additionally, import of rough gemstones enjoy Zero Vat Privileges that allow the world’s best raw materials in gemstones to flow into Thailand during the fair. With the success of the 3rd Asean +6 Gems & Jewelry Presidents’ Summit that was held during the 54th BGJF, the BGJF is capable of propelling Thailand to become a golden gateway to the gems and jewellery industries and markets of Southeast Asia and beyond.

70

gold book magazine

gold book magazine

71


72 

gold book magazine

gold book magazine 

73


t re n d LO C AT I O N

Karabatak

Eski bir torna atölyesini mesken tutan Julius Meinl/Karabatak Karaköy, içeri adımını attığınız anda retro dekorasyonu ile insanı büyülemeyi başarıyor. Oldukça zengin kahve çeşidi bulunan Karabatak’ta panini tostlar ve sandviçler de denemeye değer. Eğer hava güzelse, dışarıya atılan rahat koltuklarında keyif yapmak gibisi yok.

Ops

İsmi ile mitoloji meraklılarının gönlünü fethetmiş Ops Karaköy, nadir içki ruhsatını kapabilmiş olan yerlerden biridir. Arnavut kahvaltısıyla ünlü olan Ops Cafe, örgü peyniri, kuru eti, Boşnak mutfağına özgü kesikli biberiyle gelenleri kendine hayran bırakıyor. Yıllarca terk edilmiş biçimde bekleyen Ops Cafe’nin tuğla duvarları, rustik ahşap mobilyalar ve sıcak renklerle dekore edilmiş.

Karabatak

Settled in an old lathe machine shop, Julius Meinl / Karabatak Karaköy manages to allure you at the very first step taken inside thanks to its retro decoration. The Panini toasts and sandwiches are worth trying at Karabatak having a quite rich variety of coffee. If the weather is nice, there is nothing like enjoying the comfort at its seats moved outside.

Ops

Capturing the hearts of mythology enthusiasts through its name, Ops Karaköy is one of the rare places that have obtained alcohol licence. Being famous for its Albanian breakfast, OpsCafe strikes its visitors with admiration thanks to braided cheese, beef jerky, green-cheese pepper peculiar to Bosnian cuisine. The brick walls of OpsCafe which had been standing desolately for years are decorated with rustic wooden furniture and warm colours.

Naif

Karaköy’ün Yeni Yüzü… New Face of Karaköy… Yıllardır sadece tarihi bir semt olarak bildiğimiz ve işimiz düştüğü zaman uğradığımız İstanbul’un otantik yüzü Karaköy, son yıllarda kozmopolit ve entelektüellerin gittiği bir semt haline geldi. Kahveciden, İtalyan restoranına, kafeden, esnaf lokantasına, çaycıdan, gurme hamburgercilere kadar şu an Karaköy’de yok yok. Bu kadar alternatif olduğundan, insanlar tüm gününü Karaköy’de geçirebiliyorlar. Karaköy, the authentic face of Istanbul which we only know as a historic district and stop by only when needed, has recently become one visited by the cosmopolite and the intellectual. From coffeehouses to Italian restaurants, from cafes to tradesmen’s restaurants, from tea houses to gourmet hamburger shops, Karaköy now lacks for nothing. Since there are such alternatives, people may spend their whole day at Karaköy.

Mavi tonlarındaki duvar renkleri, yine duvarında asılı mavi beyaz tabakları, kurutulmuş biberler, ahşap masaları ile Naif, bize adeta bir Ege rüzgarı estiriyor. Burada ızgara ahtapot ve humuslu karides gibi deniz ürünlerinin yanı sıra mini içli köfte, kuzu etli keşkek, enginarlı pilav, yaprak sarma, mücver gibi geleneksel lezzetler de var.

Naif

With its blue-toned colours of the walls, blue-white plates hanging on those walls, dried peppers, and wooden tables, Naif simply blows an Aegean wind over us. In addition to sea food such as grilled octopus and shrimp with hummus, there are also traditional flavours like mini kibbehs, kashkak with lamb, artichoke mixed rice, stuffed grape leaves and hash browns.

74

gold book magazine

gold book magazine

75


t re n d LO C AT I O N Unter

Unter hem kaliteli, hem de müşteriyi rahat hissettiren bir mekan. Üst katı özellikle grup yemekleri, iş yemekleri, doğum günleri, after partyler için son zamanların en gözde yeri olarak görülüyor. Bohem ve yerel olmayı becerebilen gizemli mekan Unter, Karaköy sevdalısı olmayanları bile kendine alıştırıyor. Yapaylıktan ve gösterişten uzak sıcak, samimi ve rahat bir mekan yaratan Unter, misafirlerine uzun saatler oturulabilecek bir atmosfer sunuyor.

Unter

Unter is a place which is both of good-quality and makes customers feel comfortable. Its upper storey is especially considered as the favourite of recent times for group and business meals, birthday and after-parties. A place capable of being bohemian and local, Unter accustoms even people who are not Karaköy lovers to itself. Creating an environment which is far from artificiality and show-off, but warm, intimate and comfortable, Unter presents its visitors an atmosphere which is appropriate to sit on and hang out for hours.

Dem

Çayın sofistike tadını, uzandığı kültürleri de yansıtarak şehre taşıyan Dem, içten ve samimi dekorasyonuyla, çayın en çok yakıştığı yer olan “ev” duygusunu ziyaretçilerine derinden hissettiriyor. 60 çeşit çayıyla, doğuştan çay bağımlısı bu ülke insanlarına özgün bir deneyim imkanı sağlıyor. Çaylara eşlik eden özgün tatlılar, atıştırmalıklar ve zengin kahvaltı seçenekleri de ziyaretçilerini cezbetmeye yetiyor.

Dem

Carrying the sophisticated taste of tea to the city by reflecting the cultures which it spreads through, Dem makes its visitors feel “home”, the place where tea suits the most, in their bones thanks to its sincere and intimate decoration. Along with its 60 different kinds of tea, it provides the opportunity of a unique experience for the people of this country who are natural born tea addicts. The desserts, snack foods and the rich breakfast options accompanying tea are enough to captivate the visitors.

76

gold book magazine

gold book magazine

77


etkinlik ACTIVIT Y

ARAPLAR ALTINA HÜCUM EDİYOR Ortadoğulu altın alıcılarının yüzde 70’i sadece bu fuar için Türkiye’ye geliyor

ARABS RUSH FOR GOLD 70 Percent Of Middle Eastern Gold Buyers Are Coming To Turkey Just For This Exhibition 78

gold book magazine

Son yıllarda saç ekimi, sağlık, tatil, alışveriş için Türkiye’yi seçen Ortadoğu halkının bir geleneği hiç değişmiyor. Altın alışverişini, özellikle de ithalatını ülkemizden gerçekleştiren Ortadoğulu alıcılar Ekim ayında düzenlenecek Istanbul Jewellery Show için Türkiye’ ye çıkartma yapmaya hazırlanıyor. Geçtiğimiz yıl 110 ülkeden yaklaşık 30 bin ziyaretçiyi ağırlayarak, yaklaşık 800 milyon dolardan fazla iş hacminin gerçekleştirilmesine zemin hazırlayan “İstanbul Jewelry Show” 16 Ekim 2014 Perşembe günü kapılarını ziyaretçilere açıyor. 25 ülkeden 1200’ün üzerinde dev firmanın İstanbul’da “altın günleri” yaşatacağı bu fuarda milyon-

larca dolarlık iş hacmi gerçekleştirilecek. 2015 Yılının en yeni modelleri de ilk kez bu fuarda sahneye çıkacak. Kuyumculuk ve mücevherat sektörünün buluşma platformu, Avrupa ve Orta Doğu’nun en önemli ticaret köprüsü olan “Istanbul Jewelry Show” Ekim Fuarı sektör profesyonellerini ağırlamaya hazırlanıyor. Türkiye açısından sektörün nabzını tutan ve birçok ülkenin gözde firmalarını bir araya getirecek Istanbul Jewelry Show” Ekim Fuarı yerli ve yabancı sektör profesyonellerini 39’uncu kez İstanbul’da buluşturacak. Dünyanın en büyük 5 ihtisas fuarı arasında yer alan Istanbul Jewelry Show’un patron koltuğunda yaklaşık 20

One tradition of Middle Eastern people, who prefer Turkey for hair transplantation, medical care, vacation and shopping in the recent years, never changes. Trading and particularly importing gold from our country, Middle Eastern buyers are getting ready to make a landing to Turkey for Istanbul Jewellery Show, which will be held in October. Paving the way for a business volume of more than 800 million USD by hosting around 30 thousand visitors from 110 countries last year, “Istanbul Jewellery Show” is going to open its doors to visitors on October 16th, 2014. The exhibition, in which more than 1200 giant companies from 25 countries will make Istanbul live the “golden days”, will provide millions of dollars of business volume. The newest models of 2015 will also be showcased at the exhibition for the first time. The meeting platform for the jewellery sector and the most important commercial bridge between Europe and Middle East,

“Istanbul Jewellery Show” October Exhibition is getting ready to host the professionals of the sector. Feeling the pulse of the sector for Turkey and bringing popular companies from numerous countries together, “Istanbul Jewellery Show” October Exhibition will unite local and foreign sectorial professionals in Istanbul for the 39th time. For 20 years, a successful woman has been sitting on the boss’ chair of Istanbul Jewellery Show, which is amongst the largest 5 specialized exhibitions in the world. The person who has successfully put her signature under the organizations of ISTABUL JEWELLERY SHOW for many years in this male-dominant sector is General Manager Şermin Cengiz, referred to as the “Queen of Jewellery” by the sector. Providing information on the exhibition, which will be held in Istanbul Fair Centre (CNR Expo) on October 16 – 19, 2014, Cengiz points out that 80 percent of jewellery exports

yıldır başarılı bir kadın oturuyor. Erkek egemenliğinin hakim olduğu bu sektörde yılladır ISTANBUL JEWELLERY SHOW organizasyonluğuna başarıyla imza atan isim ise sektörün “Mücevher Kraliçesi”diye adlandırdığı Genel Müdür Şermin Cengiz… EKİM 16 – 19 Ekim 2014 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde (CNR Expo) gerçekleştirilecek fuar hakkında bilgi veren Cengiz mücevher ihracatının yüzde 80’nin bu fuarlarda gerçekleştiğine dikkat çekiyor. Şermin Cengiz; “ Ortadoğulu alıcılar, mücevher alışverişi için Dubai yerine ülkemizi tercih ediyorlar. “Geçtiğimiz 10 yılda Türk altın takı üreticileri büyük başarılara imza attı. İtalya’dan sonra dünyanın en büyük 2. ihracatçısı, İtalya ve Hindistan’dan sonra en büyük 3. üreticisi oldu. Hindistan ve ABD’den sonra dünyanın en çok altın tüketen 3. ülkesi oldu. 30 ton takı ihracatından 300 ton ihracata ulaşıldı. Sektörün cirosu 5.6 milyar dolara, ihracatı 1.8 milyar dolara çıktı. Sektörün önümüzdeki 3 yıl içinde ulaşmayı planladığı ihracat hedefi 5 milyar $ olduğunu göz önüne alırsak Türkiye’nin bu hedefe ulaşmasında Istanbul Jewelry Show’un katkısı ve rolü asla yadsınamaz” açıklamasıyla fuarın sektör için vazgeçilmez bir uzvu olduğunu ortaya koyuyor.

are made during these exhibitions. Şermin Cengiz sets forth that the exhibition is an irreplaceable part of the sector with her following statement: “Middle Eastern buyers prefer our country for jewellery trade instead of Dubai. Turkish gold producers have achieved great successes in the last 10 years. Turkey has become the second largest exporter after Italy, and the third largest manufacturer following Italy and India. It has become the third country consuming the largest amount of gold in the world after India and the USA. Jewellery export has increased from 30 tons to 300 tons. The turnover of the sector has increased to 5.6 million USD while exports have reached 1.8 billion USD. Considering that the export target the sector plans to achieve in 3 years is 5 billion USD, the contribution of Istanbul Jewellery Show for Turkey to reach this objective cannot be denied.”

gold book magazine

79


haberNEWS

Türkiye’nin dünyaya açılan kapısı GBM artık dünyayı sizlerle buluşturuyor. GBM, Turkey’s door to the world, now brings you together with the world. Ülkemizde yayıncılık alanında birçok yeniliğe adım atan dergimiz, atılımlarını yurtdışından da yeni iş birliktelikleriyle sürdürüyor. Dünyanın önde gelen 3 büyük üretici ülkesinin saygın yayınlarını bir araya getirdik. Bangkok Gems & Jewellery ( Tayland ), HZ International ( Hindistan ) ve GBM(Türkiye) yaptıkları anlaşma ile ortak çalışma alanları geliştirecekler. Dünya genelinde de bir ilk olan bu anlaşma sayesinde dergimiz, 3 büyük üretici ülkedeki gelişmeleri ve haberleri yakından takip ediyor ve paylaşıyor olacak. Geçtiğimiz ay içinde 54.sü gerçekleştirilen Bangkok Gems & Jewellery fuarında 3 ülkeden dergi temsilcileri bir araya gelerek genel prensipler çerçevesinde anlaştık. Önümüzdeki sayılarımızda bu iş birlikteliğinin etki ve sonuçlarını çok daha yakından takip edebileceksiniz. Bu ülkelerdeki tanıtım çalışmalarınız için dergimizle irtibata geçerek detaylı bilgi edinebileceksiniz. Türkiye temsilciğini de üstlendiğimiz uluslararası çalışma ortağımız dergiler hakkında sizleri kısaca bilgilendirmek istedik.

80

gold book magazine

Making many innovations in the field of publishing in Turkey, our magazine also continues making breakthroughs with new foreign business associations. We have brought prestigious publications from the world’s 3 major leading countries of production together. Bangkok Gems & Jewellery (Thailand), HZ International (India) and GBM (Turkey) will develop joint working fields with the agreement that they concluded. Owing to this agreement which is also a first worldwide, our magazine will be closely following and sharing the developments and news in the 3 major countries of production. Representatives of the magazines from the 3 countries came together and reached to an agreement in the framework of the general principles at Bangkok Gems & Jewellery Exhibition, which was held last month for the 54th time. You will be able to follow the influences and results of this collaboration more closely in our forthcoming issues. You will also be able to obtain detailed information for your promotional activities in those countries by contacting our magazine. We wanted to briefly inform you about the magazines, which are also our international business partners that we will represent in Turkey.

gold book magazine

81


82 

gold book magazine

gold book magazine 

83


84 

gold book magazine

gold book magazine 

85


86 

gold book magazine

gold book magazine 

87


e ko n o m i ECO N O MY

Rıdvan BAŞTÜRK ALB Menkul Değerler Analisti

PİYASALAR VE BEKLENTİLER MARKETS AND EXPECTATIONS EUR-USD

Eylül ayında EURUSD paritesinde aşağı yönlü sert hareketler görüldü. Geçtiğimiz ayın Avrupa Merkez Bankası politika faizini yüzde 0,15’ten yüzde 0,05’e indirmesi ve Avrupa Merkez Bankası başkanı Mario Draghi’nin varlığa dayalı menkul kıymet alımı yapacağız açıklamasının ardından paritede aşağı yönlü sert hareketler görüldü. Euro Bölgesi’nde beklentileri karşılamayan imalat ve hizmet PMI verileri de aşağı yönlü hareketleri destekler nitelikteydi. Euro Bölgesi’nde enflasyon rakamlarının beklentileri karşılayamaması ise deflasyon riskini canlı tutmaktadır. Bu da eurodaki değer kaybına zemin hazırlayan nedenlerden biridir. Euro Bölgesi’nin lokomotifi konumunda bulunan Almanya’nın 2.çeyrekte yüzde 0,2 daralması da Euro açısından bir başka olumsuz tablo olarak karşımıza çıkıyor. ABD tarafına baktığımızda olumlu seyrin devam ettiğini görmekteyiz. Özellikle 2.çeyrek büyüme verisinin yüzde 4,6 olarak açıklanması geçtiğimiz ay dolara değer kazandıran nedenlerdendi. Ağustos ayı tarım dışı istihdam verisinin 142 bin açıklanması dolar tarafındaki tek olumsuz şey olarak dikkat çekerken Eylül ayı tarım dışı istihdam verisinin 248 bin olarak açıklanması ve bir önceki verinin 142 binden 180 bine revize edilmesi sonucu dolar global bazda tekrar değer kazandı. Ayrıca işsizlik oranının yüzde 5,9’a gerilemesi bir başka olumlu gelişmeydi. Bu ay ABD’de FED toplantı tutanakları ön plana çıkarken Euro Bölgesi’nde ise enflasyon rakamları ve PMI verileri ön plana çıkmaktadır. Paritede aşağı yönlü trend devam etmektedir. Parite açısından 1,26 seviyesi orta ve uzun vadede kritik bir seviyedir. Paritenin bu seviye altında kalmaya devam etmesi durumunda 1,2525 ve 1,2490 seviyeleri hedeflenebilir. Paritenin 1,26 seviyesini yukarı yönlü kırması durumunda ise 1,2670 ve 1,2755 seviyeleri izlenmelidir.

Altın

Altında geçtiğimiz ay aşağı yönlü sert hareketler gördük. Özellikle global

88

gold book magazine

bazda jeopolitik risklerin azalması ve güçlenen dolar nedeniyle altında aşağı yönlü hareketler etkili olmuştur. ABD’de geçtiğimiz ay iki önemli veri etkili olmuştur. İlk olarak ABD’nin 2.çeyrek büyüme verisinin yüzde 4,6 açıklanması doların global bazda değerlenmesine neden oldu. Diğer bir yandan Ağustos ayı tarım dışı istihdam verisi 142 bin gelirken, Eylül ayı tarım dışı istihdam verisi ise 248 bin olarak açıklandı ve bir önceki veri 142 binden 180 bine revize edildi. Ayrıca işsizlik oranı da yüzde 6,1’den yüzde 5,9’a geriledi. ABD’ye yeni ev satışlarının yüzde 18 artması da diğer bir olumlu gelişmeydi. Global bazda değer kazanan dolarla birlikte altın 1200 USD seviyesinin altına indi. Özellikle ABD’de istihdam verilerinin iyi gelmesiyle birlikte FED’in erken faiz artırım ihtimali tekrardan gündemi meşgul edebilir. Teknik olarak altında aşağı yönlü trend devam etmektedir. Altın için 1208 USD seviyesi kritik bir seviyedir. Altının 1208 USD seviyesi altında kalmaya devam etmesi durumunda satış baskısı devam edebilir. Bu kapsamda 1197, 1189 ve 1180 seviyeleri test edilebilir. Altının 1208 USD seviyesini yukarı yönlü kırması durumunda ise 1215, 1228 ve 1241 direnç seviyeleri sırayla takip edilmelidir.

Gümüş

Gümüş fiyatları 2010 yılından bu yana en düşük seviyelere geriledi. Bunda da altında olduğu gibi doların global bazda güçlenmesi etkili oldu. Özellikle ABD’nin 2.çeyrekte yüzde 4,6 büyümesi, Eylül ayı tarım dışı istihdam verisinin 248 gelmesi ve bir önceki verinin 142 binden 180 bine revize edilmesi ayrıca işsizlik oranının da yüzde 5,9’a gerilemesi doların bu global bazdaki değer kazanımına neden oldu. ABD’den gelen bu olumlu istihdam verileri sonrası FED’in erken bir faiz artırımına gideceği de tekrardan gündemi meşgul edecektir. ABD enflasyonunun yüzde 2 hedefine henüz ulaşamaması ise akıllarda soru işareti yaratmaktadır. Ekim ayı ekonomik verilerinin de olumlu gelm-

esi durumunda gümüşte aşağı yönlü hareketlerin devamını görebiliriz. Teknik olarak gümüşte 17,00 seviyesi önemli bir seviyedir. Gümüşün bu seviye altında kalmaya devam etmesi durumunda 16,65 ve 16,40 seviyeleri hedeflenebilir. Gümüşün 17,00 seviyesini yukarı yönlü kırması durumunda ise 17,40 ve 17,90 seviyeleri takip edilmelidir. Dünyada yaşanan diğer gelişmelere baktığımızda, İngiltere Merkez Bankası başkanı Carney yaptığı son konuşmada faiz artışının yaklaştığını belirtmesine rağmen BoE üyelerinin istihdamda hala atıl kapasite olması nedeniyle faiz artırımının biraz daha bekleyebileceğini söylemeleri GBP’nin değer kaybı yaşamasına neden oluyor. Ayrıca İngiltere’de 2015 yılında yapılacak seçimleri Cameroon kazanırsa kazanırsa 2017 yılında AB üyeliğinden ayrılmak için referanduma gidebilirler. Bu da GBP üzerindeki baskıyı artırmaktadır. Çin’de ise imalat PMI verilerinin beklentileri karşılayamaması üzerine Çin büyümesine dair tartışmalar tekrar gündeme gelmiştir. Japonya tarafında ise Merkez Bankası’nın genişleyici para politikasına devam kararının ardından zayıflayan yen dolar karşısında değer kaybetmiştir ve USDJPY paritesi 110 seviyesini görmüştür. ABD’nin erken faiz artırımı spekülasyonları ise gelişmekte olan ülke piyasalarında aşağı yönlü baskı oluşturmaya devam etmektedir. EUR -USD Sharp movements seen on the EURSD pair in September. Last month, European Central Bank lowered the policy interest rate to 0,05 percent from 0,15 percent. Also European Central Bank president Mario Draghi said; ‘’ we’re going to purchase asset-backed securities. After these progresisons the EURUSD pair moved downward harshly. Manufacturing and services PMI could not meet the market expectations in the Eurozone. Lower inflation rate keeps deflation concern alive. Germany which is the lokomotive country in the Eurozone contracted in 2Q by 0,2 percent. There were no positive developments in the Eurozone in September. When we look at the U.S.

side we see that positive trend continues. Especially dollar has appreciated after the 2Q GDP data. The U.S. growth by 4,6 percent in 2Q. Other important data for U.S. side nonfarm payrolls data was anonunced as 142K in August. That was the one of the negative data for U.S.economy. but we have seen that nonfarm payrolls was at 248K in September. Also prior data was revised from 142K to 180K. Also U.S. unemployment rate was anonunced as 5,9 percent. It is the best unemployment rate data in 6 years. In October, after this data the pair declined to 1,2490 level. Eurozone CPI and PMI data, U.S. Fed’s minutes will be monitored by the markets carefully. Downward trend conrtinues on the pair. The 1,26 level is critical level both middle and long term. In case of the pair continues staying below the 1,26 level, then the selling pressure would be increased. In this context the 1,2525 and the 1,2490 level should be followed carefully. On the other hand in case of the pair breaking the 1,26 level upward with economic data or other developments, then the 1,2670 and the 1,2755 level can be targeted. Gold Gold prices moved downward sharply in September. In particular, the reduction of geopolitical risks on a global basis and stronger dollar has been effective downward movements. Firstly dollar has appreciated with U.S. 2Q GDP data. The U.S. economy growth by 4,6 percent in 2Q. However U.S. non-farm payrolls data was anonunced as 142K in August. That was the one of the negaitve data for U.S.economy. but we have seen that nonfarm payrolls was at 248K in September. Also prior data was revised from 142K to 180K. Also U.S. unemployment rate was anonunced as 5,9 percent. It is the best unemployment rate data in 6 years. Also new home sales increased by 18 percent. That was the other positive developments for dollar appreciated. The gold prices declined below 1200 USD leveldue to dollar strengthened on a global basis. Technically downward trend continues on the gold prices. The 1208 USD level is important level fort he gold prices direction. In case of the gold prices staying below the 1208 USD level, selling pressure may be increased and in this context, 1197, 1189 and

the 1180 USD level would be tested. However in case of the gold prices breaking the 1208 USD resistance level, then the 1215, 1228 and the 1241 USD level should be followed respectively. Silver Silver prices declined the lowest level since 2010. Strengthened dollar was effective to silver prices downward also. When we look at the U.S. side we see that positive trend continues. Especially dollar has appreciated after the 2Q GDP data. The U.S. growth by 4,6 percent in 2Q. Other important data for U.S. side nonfarm payrolls data was anonunced as 142K in August. That was the one of the negative data for U.S.economy. but we have seen that nonfarm payrolls was at 248K in September. Also prior data was revised from 142K to 180K. Also U.S. unemployment rate was anonunced as 5,9 percent. It is the best unemployment rate data in 6 years. If the U.S. economics data come positive in October, we will see that selling pressure on silver prices. Technically the 17,00 USD level is important data for silver prices. In case of the silver price staying below the this level, then the 16,65 USD and the 16,40 USD level can be targeted. On the other hand in case of the pair staying above the 17,00 USD level, then the 17,40 and the 17,90 level would be aimed. When we examine other developments around the world the Bank of England president Carney mention the interest rate increases approaching in his last speech although the BoE members say rate hike could wait a little longer due to there is still excess in employment capacity. Also to be held in England in 2015, if the Cameroon wins the elections England can go to a referendum to leave the EU in 2017. This increases the pressure on the GBP. Manufacturing PMI data in China could not meet to expectations and it regarding the debate on growth in China has come up again. Yen has depreciated against the dollar after the Bank of Japan decision which is continues to expansionary monetary policy and USDJPY has seen 110 level. Early rate hike speculation in the U.S. continuse to exert downward pressure in the markets of the developing countries.

AU-USD

EURO-USD

AG-USD gold book magazine

89


90 

gold book magazine

gold book magazine 

91


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.