Gurme MAG Yaz 2018 by Gurme Mag

G U R M E & S E YA H AT D E R G İ S İ

YAZA ÖZEL SOĞUK LEZZETLER NEFİS KOKTEYL TARİFLERİ DİYETİSYEN ÖNERİLERİ ÜNLÜ ŞEF KEMAL EYÜP SEVİNÇ İLE RÖPORTAJ

KKTC’DEN MARMARİS’E, DİDİM’DEN, BALİ’YE UZANAN YAZ ROTALARI

CHAR ME BOUTIQUE HOTEL, Kaleiçi Antalya Char Me Otel adında da anlaşılacağı üzere büyüleyici bir deneyim sunuyor. Char Me Otel’de kendinizi, Antalya’nın tarihi kent merkezinin kalbinde bulacaksınız. “Alladdin Cami”nin yanında bulanan ve sadece 9 odası olan Char Me Otel’in misafirlerine gösterdiği özel ilgi ve sıcaklık ile birlikte, tıpkı bir aile ortamında, keyifli ve unutulmaz bir konaklama sizleri bekliyor. Kahvaltı günlük olarak otelin muhteşem bahçesinde taze ve yerel ürünler ile servis edilmekte. Otelin şehrin eski yerleşim alanı olan Kaleiçi’nde bulunması sizlere tipik Türk Mutfağından örnek sergileyen restaurantları hemen yanında bulabilme avantajı da sağlamakta. Tarihi Yat Limanını ve Mermerli plajına kısa bir yürüyüş mesafesinde olduğunuzu da unutmayın.

Alışveriş tutkunları Antalya’nın meşhur Atatürk caddesine birkaç dakika içerisinde ulaşabilir ve geç saate kadar açık olan dükkanları ziyaret edebilirsiniz. Char Me Otel’in keyifli bahçesinde soluklanabilir, küçük ama bir o kadar da rahatlatıcı havuzda yüzebilirsiniz. Otelin odaları ayrı ayrı modern ve özel tasarlanmış olup, tüm sosyal olanaklar ile donatılmış durumda. Tipik tarihi kent evlerinde olduğu gibi tüm odalar güzel ve zarif kombine edilmiş, yerel mobilyalar ile döşenmiş. Düz ekran televizyon, mini bar, bireysel kontrollü klima, saç kurutma makinası, terlik, kişisel hijyen ihtiyaçlar, geleneksel olarak tasarlanmış peştamal bornozlar, ütü ve ütü masası odanın içinde yer alıyor. Oda Kategorileri ise şu şekilde: Standard: 16 - 20 m² Superior: 22 - 26 m² Deluxe:27-33²  Bazı odalarda ise üçüncü bir kişin konaklaması mümkündür.

Deniz, kum ve güneş üçlüsünün konuşulduğu, instagram paylaşımlarının bu konsept dışına pek çıkamadığı, ülkenin kapılarını açın; esmiyor şakalarının yapıldığı yaz aylarından merhaba sevgili Gurme MAG okurları! Haziran, Temmuz ve Ağustos sayımız ile yaz sıcaklarını sizlerle birlikte karşılıyoruz. Ağaçların rengarenk çiçekler açtığı, sokakların mis gibi koktuğu, dört bir yanımızın kuş sesleriyle çevrildiği harika bir yaz mevsiminde; Gurme MAG dopdolu içeriğiyle sizlerle! Peki yaz sayısında neler var? Yaz sıcaklarında kahve severler için CoffeenFoods birbirinden lezzetli ve buz gibi kahve önerileriyle bizlerle! Hem formumu koruyayım, hem de damak tadımdan ödün vermek istemiyorum diyenleri duyar gibiyiz! İşte tam da size göre nefis diyet tatlar bu sayımızda yerini alıyor. Serinletici kokteyl tarifleri içinizi ferahlatırken, diyetisyenimiz Merve Gürsel su bile içsem yarıyor diyenler için önerileriyle bizlerle. Ünlü şef Kemal Eyüp Sevinç oldukça keyifli bir röportajıyla Gurme MAG okurlarını selamlıyor. Yolculuğumuz seyahat yazarlarımızın yaza özel önerileriyle devam ediyor. Yavru vatan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden başladığımız serüvenimiz, ülkemizin saklı cennetleri ve tertemiz plajları ile yaza özel harika tatil noktalarına doğru ilerliyor. Romantizm dolu nefis balayı rotalarıyla yaz sayımızı geride bırakmanın mutluluğunu yaşıyoruz! Unutulmaz bir yaz sezonu geçirmeniz dileğiyle! Aşk’la, Emek’le, Yemek’le

gurmemag.com İzmir gurme@gurmemag.com GurmeMAG Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir. Yazıların sorumlulukları, yazanlarına, ilanların sorumlulukları ise reklam verenlere aittir. Kaynak Gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. GurmeMAG’in içeriğinde yer alan yazılar ile ilgili, çıkabilecek olan hatalı bilgi veya bilgilerden dolayı dergi herhangi bir sorumluluk kabul etmemektedir. YAYIN TÜRÜ 90 günde 1 YAYIN SAHİBİ Studio La’ Mira - İzmir İMTİYAZ SAHİBİ Meltem BAŞKURT REKLAM gurme@gurmemag.com BASKI Can Dijital

13 - YAZ TATLARI!

18 - Bİ’ KOKTEYL?

Sıcak havalar iyiden iyiye bunaltıcı yönünü gösteriyor.

Misket Limonu (lime) yani "Mojo Sosu"ndan adını alan, Küba'dan tüm dünyaya yayılan Mojito; son derece kolay hazırlanan lezzetli ve serinletici bir kokteyldir.

Uzmanlar bu dönemlerde yağlı ve ağır yiyeceklerden uzak durulması gerektiğini söylüyorlar.

8 - BUNALTICI SICAKLARA SERİNLETİCİ ÇÖZÜMLER Yaz sıcaklarının yoğun şekilde hissedildiği bu günlerde serinlemek için herkes sahilleri dolduruyor. Peki bu sıcaklarda hangi kahveleri tercih ediyoruz? Soğuk kahveler nasıl hazırlanıyor? Hepsi ve daha fazlası detaylı yazımızda! @coffeenfoods yazıyor!

Özellikle tatlıya düşkün olanlar için bu durum daha da ciddi bir noktaya geliyor. Kalorisinin düşük olduğu tatlılar ile birlikte, özellikle şerbeti ve şekeri çok az olan hatta mümkünse şekersiz ve hafif tatlıların tüketilmesi gerekiyor. Hem kiloma dikkat edeyim, hem de lezzetli tatlılardan uzak durmayayım diyorsanız hemen okuyun!

Bu bunaltıcı yaz sıcaklarında, son derece kolay bir şekilde mojitonuzu hazırlayıp, yudumlamaya başlayabilirsiniz! Sıcak havalarda içinizi serinletecek birbirinden lezzetli ve pratik kokteyl tariflerine göz atarken, Cuba Libre’nin savaştan barışa uzanan sıra dışı hikayesiyle de oldukça şaşıracaksınız! Viva Cuba! diyorsanız sizi 18. sayfaya alalım!

21 - KİLO VERMEK İÇİN SAĞLIKLI ÖNERİLER Yine bir çok diyet tipini deniyor, belki de ekmeği azaltıyor hatta hiç yemiyor ve buna rağmen yine de kilo veremiyor musunuz? Diyetisyenimiz sizin için yazdı.

26 - RÖPORTAJ ŞEF EYÜP KEMAL SEVİNÇ Dergimizin yeni sayısında, Ünlü Şef Eyüp Kemal SEVİNÇ ile son derece keyifli bir röportaja imza attık. EKS Mutfak Akademisi’nden, Gastronomi Dünyasına birbirinden özel açıklamaları 26. sayfada bulabilirsiniz.

CHIA TOHUMLU DİYET MUZLU PUDDING

30 - KUZEY KIBRIS

34 - KONYA

Yazarımız Can Ulupınar kaleme aldı! Akdeniz’in incisi, “Yavru Vatan”; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde, birbirinden güzel iki gün geçirdi.

Duygu Köksal bu sayımızda medeniyetler beşiği Konya’yı kaleme alıyor.

Girne Kalesi’nden, Girne’de yer alan ünlü Mavi Köşk’e kadar keyifli bir yazıyı kaleme aldı. Kıbrıs’ı gezmeden önce bu yazıya mutlaka göz atın!

Konya ve kültürüne daha yakından bir ayna tutarak gezilip görülmesi gereken yerlerden, en güzel lezzet duraklarına uzanan keyif dolu bir yolculuğu okurlarımızla paylaşıyor. Hepsi ve daha fazlası sayfa 34’te!

29 - BİZDEN HABERLER Gurme MAG yaz sayısını sizlere ulaştırmanın mutluluğunu yaşıyoruz! Yeni sayılarımızın hazırlığı devam ederken, Türkiye'nin ilk ve tek kadın odaklı yatırım platformu olan Arya Kadın Yatırım Platformu (Arya Women Investment Platform) tarafından bu yaz Bodrum’da düzenlenen Bodrum Shopping Fest’te yer alarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Girişimci kadınların el yapımı ürünlerini sergiledikleri festivalde biz de Studio La’ Mira bünyesinde yer alan markalarımız ile birlikte bu heyecana ortak olmanın keyfini yaşıyoruz! Bodrum Casa Hermanas Hotel’de düzenlenen festivalin detaylarına ve Arya Women ile ilgili detaylı bilgilere www.aryawomen.com adresinden ulaşabilirsiniz!

40 - BU YAZ HANGİ PLAJ?

46 - BALAYI ROTALARI

Yaz sıcaklarında sizi serinletecek, birbirinden eşsiz güzelliğiyle ülkemizin gizli ve tertemiz saklı cennetleri biliyor musunuz?

Renkli Rotalar sizin için kaleme aldı! Birbirinden romantik ve rengarenk yurtdışı balayı durakları!

Bu yaz bu plajlara mutlaka göz atın!

Unutulmaz ve eşsiz bir tatil deneyimi için bu rotaları not etmeyi unutmayın

Selen - Cihan DURAK @coffeenfoods

BUNALTICI SICAKLARA, SERİNLETİCİ KAHVELER! Yaz sıcaklarının yoğun şekilde hissedildiği bu günlerde serinlemek için herkes sahilleri dolduruyor. Deniz keyfi serinlemek için en iyi alternatif olarak tercih edilirken buzlu bir içecek deniz kenarında serinleme keyfini iki katına çıkarıyor! Tabii ki bir kahve sever olarak bizde buzlu içecek tercihimizi genelde kahve çeşitlerinden yana kullanıyoruz. Bizim yaz sıcaklarında en çok tükettiğimiz kahve çeşidi “cold brew” (soğuk demleme kahve) ama ice americano, ice latte ve frappe gibi soğuk tüketilen kahvelerde genellikle yaz sıcaklarının en çok tercih edilen içecekleri arasında. Soğuk kahvelere detaylı bakacak olursak öncelik ice latte sütlü kahve severlerin en çok tercih ettiği kahve çeşidi. Sanırım Türkiye’de Türk Kahvesinden sonra en çok tüketilen kahve latte. Tabii yazında bu tercih ice latte olarak değişiyor. Ice lattenin yapımı ise oldukça basit! Ice latte yapmak için sunum yapılan kabın üçte ikisini dolduracak kadar buz alınıyor ve üzerine süt ve double shot espresso ekleniyor! Hafifçe karıştırılarak servise hazır hale geldikten sonra keyifle yudumlayabiliyorsunuz.

Americano nedense bizim kişisel olarak çok tercih etmediğimiz bir kahve çeşidi. Espresso üzerine latteden farklı olarak sıcak su ekleniyor. Keşfedilme hikayesi ise oldukça ilginç! II. Dünya Savaşı sırasında İtalya’da bulunan Amerikan askerleri, kahve içmek istediklerinde filtre kahve makinesi bulamıyorlar. İtalya’da espresso ağırlıklı kahve tüketimi olduğu için bu kahve Amerikan askerlerine biraz sert geliyor. Amerikalılar espressoyu kendi alışık oldukları filtre kahveye benzetmek için üzerine su ilave ederek kendi filtre kahvelerini yapıyorlar. O dönemdeki mekan sahipleri de bir Amerikalı mekana geldiğinde ne içeceğini bildiği için “Americano” diyor ve günümüze kadar bu isim ile geliyor. Ice americano ise yine ice latte ile benzer tarifle yapılıyor ancak süt yerine su konuluyor. Frappe ise şans eseri icat edilen bir kahve çeşidi. Yunanistan’da oldukça sık tüketilen ve her köşe başı mekanda içebileceğiniz bu soğuk kahve, 1957 Selanik Uluslararası Fuarı’nda şans eseri icat ediliyor. Selanik Uluslararası Fuarı’nda, Nestle Yunanistan temsilcisi Giannis Dritsas, süt ve çikolata tozunun shaker ile çalkalanarak hazırlanan bir içeceğin tanıtımı yapıyor. Fuardaki bir mola sırasında, şirketin bir başka çalışanı kahve sever Dimitris Vakondios, kendine kahve yapmak için sıcak su arıyor fakat bulamıyor. Sıcak su bulamadığı için ve patronunu sık sık çikolatalı içeceği shaker ile sunarken gördüğü için, aynı şeyi çikolata tozu yerine hazır kahve kullanarak yapmaya karar veriyor ve kahveye soğuk su ilave edip shaker ile çalkalıyor. Böylece şans eseri ünlü Frappe kahvesini yaratmış oluyor.

Son kahve çeşidimiz ise soğuk demleme kahve yani cold brew. Sanırım bizim için kahve çeşitleri arasında en favori olanı. Hatta kahve çekirdeklerinin tadını en iyi şekilde alacağınız demleme yöntemi desek yanlış olmaz. Cold Brew en zahmetli ve zor demleye sahip olan kahve çeşitlerinden biri. Yapımı biraz uzun sürüyor. Cold Brew’un sırrı, yavaş yavaş demlenmesinde yatıyor. Bir aparat yardımıyla uygun boyutlara çekilmiş kahvenin üzerine belli saniyelerde soğuk su damlatılıyor. Bu işlem en az 12 saat (48 saate hatta daha fazlasına bile çıkabiliyor) boyunca devam ediyor. Demleme sonucunda düşük asiditeli bir kahve elde ediliyor. Bu da tabii ki daha az kafein demek. Sıcak demleme yöntemlerine göre bence kahve tadının daha iyi ve yoğun alabiliyorsunuz. 3 dalga kahvecilerin pek çoğunda bulmanız mümkün ve evde basit yöntemlerle sizde yapabilirsiniz. Serin ve bol kahveli yazlar dileriz.

YAZA ÖZEL SERİNLETİCİ TATLAR!

Ev Yapımı Dondurma Yaz sıcaklarında, sağlıklı ve lezzetli nefis bir tat! Ev yapımı dondurma! Evdeki meyveler ile harikalar yaratmak isteyenlere! Zorluk Derecesi

Çilekli Cheesecake

Panna Cotta

Çilek ve peynirin nefis uyumu! Ağızda dağılacak! Sıcak yaz günlerinde hafif tatlar arayanlara!

Büyük küçük, yediden yetmişe herkesin seveceği, serinletici ve hafif bir tat! Panna Cotta!

Zorluk Derecesi

SICAK HAVALARDA, HAFİF TATLILAR TERCİH EDİN! Sıcak havalar iyiden iyiye bunaltıcı yönünü gösteriyor. Uzmanlar bu dönemlerde yağlı ve ağır yiyeceklerden uzak durulması gerektiğini söylüyorlar. Özellikle tatlıya düşkün olanlar için bu durum daha da ciddi bir noktaya geliyor. Kalorisinin düşük olduğu tatlılar ile birlikte, özellikle şerbeti ve şekeri çok az olan hatta mümkünse şekersiz ve hafif tatlıların tüketilmesi gerekiyor. Toplum olarak tatlıya olan düşkünlüğümüz ortada. Sıcakta, soğukta, her türlü hava koşulunda tatlıyı soframızdan eksik etmiyoruz. Bu durumda tüketmeniz gereken tatlıların soğuk olmasına, çok şeker içermemesine dikkat etmelisiniz. Bizler de Gurme MAG olarak evlerinizde kolaylıkla yapabileceğiniz sağlıklı tatlıları sizler için hazırladık. Çocuklarımızın sağlığı için ev yapımı bu tatlıların önemi daha da çok ortaya çıkıyor. Sıcak havalarda çocuklarımızın tüketeceği hazır dondurmalar, içerdiği şeker oranı bakımından gelecekte birçok hastalığın ortaya çıkabilmesinde büyük rol oynuyor. Özellikle şeker hastalığı gibi tehlikeli hastalıklar çocuklar için ciddi risk teşkil ediyor. Şeker hastalığıyla birlikte, çocuklarımızın dengesiz bir şekilde beslenmeleri sonraki dönemlerde obezite hastalığını da ortaya çıkartabiliyor. Sadece çocuklar için değil, yetişkinler için de yaz aylarında bol şerbetli, bol kalorili tatlılar büyük problemler doğurabiliyor. 13

Ev Yapımı

Meyveli Dondurma Malzemeler Yarım kg şeftali 1 çay bardağı süt 3-4 yemek kaşığı bal (arzuya göre)

Hazırlanışı Yapacağımız dondurma son derece az kalorili, diyet yapanların ve diyabet hastalarının tüketebileceği bir dondurmadır. Diyabet hastaları bal kullanmadan sadece süt ve meyve ile bu tarifi yapabilirler. Arzu edenler tatlandırıcı kullanarak daha da tatlı bir hale getirebilirler. Biz tarifimizde şeftali kullandık, sizler de istediğiniz meyve ile bu tarifi uygulayabilirsiniz. Öncelikle şeftalileri güzelce yıkayın, dilimleyin ve buzlukta bir gün bekletin. Dilimlediğiniz şeftalileri buzluktan çıkartın, bal ve süt ile birlikte robottan geçirin. Bu aşamada içerisine isterseniz fındık, badem gibi farklı tatlar da ilave edebilirsiniz. Küçük dondurma kalıplarına elde ettiğiniz püreyi doldurun ve birkaç dilim de taze şeftali ilave edin. Dondurma çubuklarını yerleştirdikten sonra buzlukta en az 4 saat dondurun ve sonra servis edin. Afiyet olsun!

Unsuz, yağsız Cheesecake Malzemeler 1 çay bardağı fındık (çiğ) 1 çay bardağı badem (çiğ) Yarım çay bardağı ceviz içi 1 yumurta akı 5 adet hurma Yarım kg çilek

Taban Hazırlanışı Kuru yemişleri robottan geçirin. Sıcak suda bekletip, kabuklarını soyduğunuz hurmaları da ilave edin ve yeniden robottan geçirin. Diğer malzemeleri de ilave ederek, karışımı hamur kıvamına getirin. Cheesecake kalıbına pişirme kağıdı ekleyip, karışımı üzerine yayarak taban elde edin. Dolgusu için 1,5 su bardağı labne 1 yumurta 15-20 adet çilek 1 paket vanilya Labneyi mikserde birkaç dakika çırparak krema kıvamı elde edin. Ardından kalan malzemeleri de içerisine ilave ederek çırpmaya devam edin. Hazırlanan kremayı alt tabanın üzerine dökerek, önceden 180 derecede ısıtılmış fırında 40 dakika pişirin. Soğumaya bıraktığınız cheesecake'in üzerine robottan geçirdiğiniz çilekleri ve 2 kaşık balı üzerine kaplayarak, dolapta 4 saat bekletin ve servis edin Afiyet olsun!. 15

Panna Cotta Malzemeler 450 ml. sıvı krema 2 su bardağı süt 6-7 yemek kaşığı bal 2 yemek kaşığı toz jelatin (1/4 su bardağı soğuk suyla karıştırın) 1 adet vanilya çubuğu Portakal sosu için: 3 adet portakal 3 yemek kaşığı toz şeker 1 tatlı kaşığı buğday nişastası

Hazırlanışı Toz jelatini 1/4 su bardağı soğuk suda karıştırarak eritin. Krema, süt ve balı küçük bir tencereye aktarın. Vanilya çubuğunu ikiye kesin ve iç kısımlarını kazıyarak özünü elde edin. Kısık ateşte kaynama noktasına gelene kadar pişirin. Toz jelatini tencereye ekleyerek kısa bir süre daha pişirin ve ocaktan alın. Karışımı süzgeçten geçirdikten sonra eşit olarak kaplara bölün. Uç kısımlara hazırladığınız portakal sosunu ilave edin ve 2-3 saat dolapta beklettikten sonra servis edin. Afiyet olsun 16

yaza özel kokteyl tariﬂeri

Misket Limonu (lime) yani "Mojo Sosu"ndan adını alan, Küba'dan tüm dünyaya yayılan Mojito; son derece kolay hazırlanan lezzetli ve serinletici bir kokteyldir. Bu bunaltıcı yaz sıcaklarında, son derece kolay bir şekilde mojitonuzu hazırlayıp, yudumlamaya başlayabilirsiniz!

Malzemeler 10 adet taze nane yaprağı 5 cl. rom 2 yemek kaşığı esmer şeker 1/2 adet lime 1/2 su bardağı maden suyu 1/2 su bardağı kırık buz Yeşil limonu halka halka dilimleyin. Nane yapraklarını kullanacağınız servis bardağına alın. Yeşil limon dilimlerini ve esmer şekeri ekleyin. Nane, limon dilimleri ve toz şekeri ezerek aromalarının karışmasını sağlayın. Bu karıştırma işlemini tahta bir tokmak veya kaşıkla yapın çünkü demir kaşık asidite oranını bozacaktır. Bardağın yarısını kırık buzlarla doldurun. Rom ve maden suyunu ekleyip, karıştırdıktan sonra servis edin. Afiyet olsun!

Rom ile İspanya - Amerika savaşı sırasında tanışan Amerikan askerleri, Küba'yı işgal ettikleri sırada bir barda toplanırlar. Daha önce rom içen bir asker, barmene seslenir: "Bana bir kola ve rom! ver" der. Barmen kola ve rom'u karıştırır, üzerine bir dilim de limon ekler. Askerler bu içkiyi o kadar çok severler ki, Yaşasın Cuba! Cuba Libre! diye bağırırlar. Hikaye ne kadar doğrudur bilinmez ama Cuba Libre’nin enfes tadı tartışılmaz bir gerçek!

Malzemeler 4 cl. Kola 4 cl. Rom (Bacardi veya Havana Club) Kırık Buz Lime - Yeşil Limon

Hazırlanışı Cuba Libre'yi servis edeceğiniz bardağı bol buzla doldurun. Ardından bardağın yarısına rom diğer yarasına bacardı ve kola ilave edin. Bardağın üzerine de bir dilim lime ve taze nane koyarak servis edebilirsiniz. Sıcak yaz günlerinde serinletici tatlar arayanlar için Cuba Libre son derece kolay hazırlanan ve bir o kadar da lezzetli bir kokteyldir! Afiyet olsun!

Yine bir çok diyet tipini deniyor, belki de ekmeği azaltıyor hatta hiç yemiyor ve buna rağmen yine de kilo veremiyor musunuz? Ya da belli bir süre bir miktar verip yine tıkanıyor, bir hayli yorgunluklarla yaptığınız sporlar da cabası kalıyor. Ardından psikolojik olarak gelen demotivasyon yerle bir ediyor ve diyet yapmaktan vaz mı geçiyorsunuz? Vazgeçmekten vazgeçin ve kilo verememenizdeki asıl sebebin ne olduğunu bulmaya çalışın, araştırın. Bu tarz durumlarda görünmeyen, altta yatan sebeplere bakıldığında vücudumuzun metabolizma hızını ve çalışmasını etkileyen insülin, tiroid, guatr, vitamin eksiklikleri olabilmektedir. kilo verme sürecinde öncelikle altta yatan sebeplere muhakkak bakılmalıdır. Eğer hormonal bir düzensizlik söz konusu ise gösterdiğiniz emeğin karşılığını almak epey zor olabilir. Hekimlerin de görüşlerini alarak kullanılması gereken hormonal ilaçlar varsa onları ihmal etmeden kullanın. Bu sorunu da aştıktan sonra metabolizmanızı hızlandıracak ve yağ yıkımınızı destekleyecek diğer önemli noktalara da değinelim.

Güne kahvaltınızla başlayın.

Kahvaltınızı muhakkak yapın. Güne kahvaltısız başlayan bir vücut metabolizması minimum seviyelerde çalışır. Bu da gün içerisindeki fiziksel, mental ve de ruhsal veriminizi azaltacağı gibi yağ yıkımınızı da yavaşlatır. Benim dilimde kahvaltı günün start noktasıdır. Bu tuşu aktif kullanın.

Dyt. Merve GÜRSEL @dyt.mervegursel

Sıvı tüketiminizi 2 litrenin altına düşürmeyin. Kişisel farklılar olsa da ortalama 2-2,5 lt sıvı tüketin. Özellikle sıcak havalar ve yoğun terlemelerde 3 litreye kadar çıkılabilir. Kahvaltı – öğle-akşam şeklinde 3 ana öğün olarak beslenin. Seçtiğiniz besinler yağlı, şekerli, kızartma ya da karbonhidrat içeriği yüksek besinlerden ve özellikle fast-food tarzı beslenmeden uzak durun. Ara öğünler yağ yıkım işlemlerinde piyon görevi görürler. Tek başlarına etkin olmadıkları gibi onlar olmadan da enerjiye muhtaç, hissedilmeyen açlık durumlarıyla baş başa kalmış yani piyonu olmayan vezir gibi korumasız bir vücut çıkar karşımıza. Piyonlarınızı harekete geçirin. Uykunuzu düzenli uyuyun. Düzenli uyku uyumak vücudunuzu dinlendirdiği gibi kaslarınızın toparlanmasına ve yenilenmesine katkı sağlar.

Stresten ve kilo verememe kaygısından uzak durun. Unutmayın ki; aslında bütün vücudun çalışma şeklini belirleyen düşüncelerimiz, düşünme şeklimizdir. Spor bana göre tam bir arınma terapisidir. Yapılan çalışmalara göre spor beyin fonksiyonlarını da geliştirirken vücuttan toksinlerin atılmasını da sağlar ve yağ yıkımını aktifleştirir. Öyle bir terapi ki fiziksel, ruhsal, mental olarak katkısı yadırganamaz. Spor yapın ve vücudunuzu arındırın. Mevsiminde yetişen bitki ve sebzelerin çeşitliliğinden ve gücünden payınıza düşeni almaktan kendinizi alıkoymayın. Baharatların gücünden yararlanın. Renkleri, tatlarıyla yemeklerinizi süslendirin ve tatlandırın üstelik metabolizmanızı da uyarın sindirim sisteminizi de rahatlatın. Ama en önemlisi her zaman sağlıkla, fit kalın!

C h i a To h u m l u

Muzlu Diyet Puding

Chia Tohumlu

Muzlu Diyet Puding Malzemeler 1 adet muz 5-6 yemek kaşığı chia tohumu 2 su bardağı badem sütü (ya da yağsız süt) 1 çay kaşığı vanilya özütü 1 yemek kaşığı bal Üzerini süslemek için 1/2 adet muz 4-5 fındık, badem

Hazırlanışı Chia tohumu birkaç yıldır mutfağımızın her ne kadar demirbaş listelerinde yer almasa da; tanıdığımız ve zamanla severek daha çok tükettiğimiz ürünlerinden birisi haline geldi. İçerdiği bol protein ve lif sayesinde özellikle diyet yapanlar, sağlıklı yaşamaya dikkat edenler tarafından çok tercih edildi. Peki chia tohumunu kullanarak nasıl lezzetli ve hafif bir tatlı elde edebiliriz diyorsanız, işte bu tarif tam size göre! Bir kap içerisine chia tohumlarını ve sütü ilave ederek iyice karıştırın. Ardından hava almayacak şekilde kabın ağzını kapatarak, buzdolabında yarım saat bekletin. Daha sonra chia tohumlarının sütü tamamen içine çektiğini ve jelimsi bir kıvam aldığını görmeniz gerekiyor. Eğer bu kıvamı elde etmediyseniz dolapta ağzı hava almayacak şekilde bekletmeye devam edin. Ardından kıvam alan karışımın içerisine vanilya özütünü ekleyin ve bir kere karıştırın. Daha sonra balı da ekleyin ve karışımı tekrar karıştırın. Kaptaki karışımın tamamını blendera alıp, üzerine muzu da ekledikten sonra blenderdan geçirin. Karışımımız tamamen hazır! Şimdi servis bardaklarına eşit olarak karışımı paylaştırın ve üzerini muz, fındık veya badem taneleriyle süsleyerek servis edin. Afiyet olsun. 23

Baharatlarla Pişirilen Şarapta Armut Tatlısı

ŞEF Eyüp Kemal SEVİNÇ, enfes lezzetleriyle “Premier SOLTO Hotel”de! Okurlarımız için kendinizden bahsedebilir misiniz? Eyüp Kemal Sevinç’in mutfağa giriş öyküsü nasıl başladı?

Tabii ki bu kadarı yetmiyor. Mesleki ve sosyal alanda her daim gelişime açık olmak, öğrenmek, denemek ve fazlasını istemek…

Baba mesleği olan aşçılığa 1991 yılında başladım.1995 yılında ilk defa düzenlenen ulusal aşçılık yarışmasında Türkiye birincisi seçilerek bir ilki gerçekleştirdim.

Hep yeni bir şeyler keşfetmek, sizden önce yapılanlara da bir katkı siz yapmak zorundasınız. Gastronomi adına düzenlenen yarışmaları, etkinlikleri, fuarları takip etmek, seminerlere katılmak kısacası ülkemizde ve dünyada gastronomi açısından neler olup bitiyor, bunu takip etmelisiniz.

1996 yılında İngiltere’nin başkenti Londra’da düzenlenen Dünya aşçılar yarışmasında hamur işi dalında Altın madalya kazanarak uluslararası yemek yarışmalarında Türkiye’ye ilk altın madalyayı kazandırdım. Aynı yarışmada yılın en iyi genç aşçısı seçilip kupa kazanmıştım. Peki Eyüp Bey, Bu yarışma sizin için ne ifade ediyor? Hayatınızda neleri değiştirdi? Yarışmada Türkiye birincisi seçilerek kendime çok şeyler kattığımı düşünüyorum. Çok çalışarak çok emek vermiştim yarışmaya hazırlanırken. 1.ci seçilince kendimi umutlu hissetmiştim. Başarılarımı gösterebileceğime de inandım. Bu yarışma hayatımın dönüm noktası diyebilirim. Her şeyin başladığı yer... Kurmuş olduğunuz EKS Mutfak Akademisi hakkında bilgi verebilir misiniz? 5 yıl önce açmış olduğum EKS Mutfak Akademisi’nde verilen Profesyonel Aşçılık, Profesyonel Pastacılık ve Ekmekçilik, Yiyecek- İçecek İşletmeciliği eğitimleriyle, kariyer açısından kendini bu sektörde geliştirmek isteyen adaylara bu mesleğe sahip olmaları için özel bir seçenek sunmuş oluyoruz. İstek ve çaba sahibi olan her aday için, işinde usta şeflerden alınan eğitimler ve öğretilen teknikler iyi bir şef olmanın ilk adımı. 26

Gastronomi alanında kariyer yapmak istiyorsanız; dünya çapında düşünmek her zaman ilerleyici olmanın ön koşulu... Aynı zamanda ömür boyu yaratıcılık yetisinin devrede olması gerekiyor, sadece bir yemeği iyi yapmak yetmiyor. Mutfağa girdiğiniz zaman en çok mutlu olduğunuz unsurlar nelerdir? Bu sırları bizlerle paylaşır mısınız? Benim gibi mutfağı çok seven insanlarla bir arada olmak, onlarla zaman geçirip yeni lezzetler keşfetmek beni her zaman mutlu eder

Premier Solto Hotel By Corendon ailesi ile yollarınız nasıl kesişti? Mutfağınızdan ve menünüzden bahsedebilir misiniz? Corendon Hotel & Resorts Ceo’su Erkut Bey vasıtasıyla yollarımız Premier Solto Hotel by Corendon’la kesişti. Bu sezon ben ve ekibim ana restoranımız L’Olivo Restaurant’ta, Ege, Akdeniz ve dünya mutfağının eşsiz lezzetlerini misafirlerimizle buluşturacağız.. Yenilikçi Akdeniz Mutfağı’nın en güzel örneklerini misafirlerimize sunarken yaz sezonu boyunca da yemek atölyeleri düzenleyerek misafirlerimize eşsiz lezzet deneyimleri yaşatacağız. Otel Alaçatı taş mimarisinin en güzel yanlarını yansıtıyor. Solto konumu ve atmosferiyle çalışmaktan gerçekten keyif aldığım bir ortam diyebilirim. Mutfağımız Avangard Akdeniz Mutfağı konseptli. Sizi örnek alan birçok genç aşçı adayı olduğunu biliyoruz. Onlara neler tavsiye edersiniz? Öğrencilerimize de tavsiye ettiğimiz gibi yeni lezzetler, yeni reçeteler ve tatlar geliştirmeliyiz. Farklı sunum ve tabaklarda yenilikçi olmalı ve çeşitlilik katarak mutfağımızı geliştirmeliyiz. Ülkemizde ve yurt dışında seyahat etmekten keyif aldığınız lezzet ve konaklama durakları nerelerdir? Yurtiçi ve yurtdışı birçok gezimde, her şehrin yerel lezzetlerini hem işim gereği hem de ilgim gereği tatmayı seviyorum. Büyükbaş ve küçükbaş hayvancılığın çokça yapıldığı şehirlerde yapılan kebap ve dönerler lezzetini doğal beslenen hayvanların eşsiz lezzetteki etinden alıyor ve damağımda eşsiz bir lezzet bırakıyor. Bu kebap ve dönerler, etin lezzetli bir sunumu haline gelince benim için vazgeçilmez oluyor. Tabii kebap derken, deniz ürünlerini de asla es geçemem. Hani derler ya “Denizden babam çıksa yerim” diye, ben de onlardanım. Balığın envai çeşidini ızgara, kebap, buğlama, kızartma, salamura, çiğ gibi türlü pişirme tekniğiyle yiyebilirim.

Bilindiği üzere mevsimlerin insan üzerinde pek çok etkisi vardır. Mevsim değişikliklerinin getirdiği olumsuzluklardan etkilenmemek için bedenimizde yaşanan değişikliklerin farkında olmalıyız. Şu anda yaz mevsiminin getireceği güzel duyguları nasıl arttırabileceğimize dair bazı önerilerde bulunmak istiyorum. Güneş ışığından yararlanın! Güneş ışığına daha çok doyacağımız bugünlerde seratonin üretiminde artma meydana gelecektir. Bu yüzden her sabah güneşe “merhaba” diyin. Yürüyüş yapın! Yürüyüş ya da hafif koşu gibi egzersizlerle günde bir saat güneş ışığında kalmanız, olumsuz duygularla baş etmeniz yönünde size yardımcı olacaktır. -Hafif koşular ayrıca stres ve anksiyeteyi azaltarak kendinizi iyi hissetmenizi sağlayacaktır. Dışarıya çıkın ve sosyal aktivitelerinizi arttırın! Kışın uzak kaldığınız, uzun süre görüşemediğiniz arkadaşlarınızı arayın, onlarla zaman geçirin. Bu hem size hem de onlara yeni enerjiler kazandıracaktır. Dışarı fazla çıkamadığınız takdirde ev ve iş yerinizde ışığı iyi değerlendirmek çok önemlidir. Bunu nasıl mı yapacaksınız? Çok basit. Mümkün olduğunca perdeler ve tepe camlarını açmalısınız. Evinizi güneş ışığını engellemeyecek şekilde dekore etmelisiniz. Kendi çevrenizi ışıklı ampuller ile aydınlatmakta bir başka çözüm olabilir. Canlı ve renkli kıyafetlerinizi çıkartmanızın tam zamanı! Etrafınızı çiçeklendirin. Eğer canlı çiçekler ilginizi çekmiyorsa yapay çiçeklerde kullanabilirsiniz. Sabah kalktığınızda halen güneş doğmamışsa hayalinizde güneşin doğuşunu tasarlayın ve birazdan doğacak olan güneşin sıcaklığını hissederek derin bir nefes alın. Daha motive bir gün için olumsuz içerikli haber ve olayları sabahları okumak ve izlemekten kaçının! Pozitif düşünün, dengenizi koruyun ve odaklanın. Şunları günde iki kez tekrar edin, “Bedenim iyi, temiz ve kendi kendini dengeliyor, özgürüm ve güçlüyüm, hiçbir şarta bağlı olmaksızın kendimi çok seviyorum.” Yazımı güzel bir şiirle bitirmek istiyorum. Geçmiş ve gelecek güzel yazlara, sevgilerimle. Psikolog Pelin KIZGINDEMİR

Studio La’ Mira bünyesinde yer alan GurmeMAG, Bodrum Casa Hermanas Hotel’de düzenlenen son derece keyifli bir organizasyon olan “Bodrum Shopping Fest” e katıldı. Arya Kadın Yatırım Platformu girişimcilerinin katılımı ile gerçekleşen Arya Bodrum Shopping Fest büyük ilgi gördü.

Festivalde çantadan takıya, lokmadan seramiğe kadar el emeği birbirinden çeşitli ürünlerden oluştu.

20 Temmuz’da Bodrum Casa Hermanas Otel’de 17:00-21:00 saatleri arasında gerçekleşen etkinlikte 32 kadın girişimci ürünlerini sergiledi.

Yüzlerce kişinin ziyaret ettiği festivalde girişimciler 4 saat içinde toplam yaklaşık 37.000 TL’lik satış gerçekleştirdi.

KAGİDER’den kızkardeşliğe destek!

Katılımcılar arasında İyi Yaşam ve Beslenme Uzmanı Diyetisyen Dilara Koçak’ın yanı sıra; Güral Seramik Yönetim Kurulu Üyesi Sevim Güral, Milletvekili Belma Satır ve KAGİDER üyesi birçok başarılı iş kadını da Arya Shopping Fest’e katılarak kadın girişimcilerden alışveriş yaptı ve kızkardeşliğe destek verdi. 29

Can ULUPINAR @gezenti_ve_motorsuz_motorcu

"Akdeniz'in İncisi" Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne olan yolculuğum için çok heyecanlıydım. AnadoluJet ile birlikte Kıbrıs Ercan Havaalanı'na olan yolculuğum başlamış ve çok uzun sürmeden keyifli bir şekilde sona ermişti. Gece 01:30'da sona eren Kıbhas (toplu taşıma) yerine, gelen tavsiyeler üzerine Pick-Up transfer şirketi ile konaklayacağım otele doğru yola çıkabilmiştim. Girne'ye bir saati bulan yolculuğun sonunda niyahet otele giriş yapabildim. Gece keyifli bir uykunun ardından, sabah odama dolan güneşle birlikte Kıbrıs'ta uyanmak nasıl güzel bir duygu anlatamam! Muhteşem bir havanın dışarıda beni beklediğini gördükten sonra hemen ilk durağımı belirleyip, Girne Kalesi'ne doğru yola çıktım. Girne merkezine 7 km uzaklıkta olan Girne Kalesi 7. yy'da Arap-İslam akınlarına karşı kentin korunması için inşa edilmiş. Tıpkı Kantara kalesi gibi önemli yapılar arasında anılmıştır. 1373 yılında Cenevizliler kuşatması sırasında restorasyonu durdurulan kale, 1489'da Venedikliler tarafından Osmanlı topçularına karşı daha dayanıklı hale getirilmesi için yeniden inşa edilmiştir. Girne Kalesi'nden sonra sıradaki durağım Bella Pais oldu. MS 12. yy Roma döneminde inşa edilen yapı, gotik mimarinin çok önemli örnekleri arasında gösteriliyor. Girne merkezden 10 dakika uzaklıkta olan Girne Dağları'nın eteklerinde yer alıyor. Ardından sıra yemeğe geldi. Girne Limanı'nın içerisinde yer alan Midpoint'i keyifli bir öğle yemeği için tercih ettik. Hellimli Hamburger inanılmaz lezzetli ve doyurucuydu. Hamburgerin yanında servis edilen Kıbrıs patatesi ise oldukça başarılı diyebilirim.

Kıbrıs'ta 2. gün durağımız ünlü Mavi Köşk oldu. 1957 yılında İtalyan asıllı Rum Paulo Paolides tarafından yaptırılan köşk, iki kat ve toplam 16 bölümden oluşuyor. Avukat olan Paoildes, ortadoğu'nun en büyük silah tüccarlığını yapmıştır. Baş psikopos ve Kıbrıs Cumhurbaşkanı olan Makarios'un da avukatlığını yapmıştır. Bu sayede mesleğini yasa dışı işleri gizlemek için bir kalkan edasıyla kullanmış. Mavi Köşk ise Paolides için tam bir kale görevi görmüş. Köşk silah dağıtım noktası olmasıyla birlikte, içerisinde kadın misafirleri için süt havuzundan, tünellere, gizli kasalardan çok büyük bir bahçeye kadar birçok özelliğe sahip durumda. Günümüzde ise Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde müze olarak kullanılan Mavi Köşk'ü yolunuz Kıbrıs'a düşerse mutlaka ziyaret etmelisiniz.

â&#x20AC;&#x153;Peradays hotel features 9 different suites each with their own unique style. The rooms include flatscreen HD televisions, air-conditioning, communal library, and more. Located on the entrance levelis a communal dining area, kitchen and restroom. A journey to the top floor will take you to the walkout terrace where you can enjoy your morning meal or take in Turkey's legendary golden sunset.â&#x20AC;?

Duygu KÖKSAL @duygugeziyorr

KONYA’DA ENERJİ DOLU BİR HAFTA SONU.. Sıcaklar tüm yakıcılığıyla devam ederken Konya’ya gidirlir mi demeyin. Mevlana’nın ‘gel!’ çağrısına kulak vererek gözümü açaraçmaz ilk uçakla Konya’ya gitmeye karar verdim. İlk uçak derken bana gore ilk saat 12:00 lazım olursa aklınızda bulunsun. Yolculuğumda bana asla memnun olmayan annem eşlik etti.

Şehrin en kıymetli butik otellerinde yer bulamayınca ilk gece İbis Hotel’de konaklamayı tercih ettik. Otel temiz ve çalışanları fazlasıyla güleryüzlü olmasına rağmen odalar benim gibi birinin sığamayacağı kadar dardı. Zor durumda kalmadığınız sürece tercih etmemelisiniz derim. Tabii annem yanımda ve memnun etmek çok zor! Karnımın açlığını mı düşünsem onu memnun etmeyi mi bilemiyorum! Sonra hemen aperatif sepeti ve cheddar stick söyledik o sıradada esas yemeğimizi seçtik.

Hem yolculuk hem otel kısmını atlattığımıza göre en önemli kısım olan karnımızı doyurma kısmına geçtiğimiz için oldukça heyecanlıyken Yeni Meram Caddesi’nin son dönemlerin gözdesi olduğu söyleyen otel müdürünü kırmadık ve 2 dakika sonra bindiğimiz taksiyle şehir turu yaparak caddede gördüğümüz ikinci mekana oturduk. Renklerin elbisemle uyumundan mı olsa gerek, mutfaktan tüm caddeye yayılan enfes kokulardan mı çekti beni mekan.

Patatesleri enfes güzel çünkü deniz tuzuyla harmanlanmış. Yol açlığı ve aç gözlülüğünden olsa gerek cheese burger, dinameat burger ve steak lokum burger söyledik ki yarım yarım yiyelim diye gerçi toplamda 2 tanesini ben yedim ve 12 tane daha yerdim laf aramızda. Yazdıklarımdan sonar kendine hakim olamayanlar için instagram hesabı; @dinameatburger

Sema gösterisinde büyülenmek! Daha önce böyle bir programa katılmamış olmanın verdiği heyecanla her Cumartesi akşamı Mevlana Kültür Merkezi’ndeki Sema Gösterisi’ne. resmen koşarak yetiştik. Öylesine heyecan doluydum ki, sadece biliyordum. Araştırmış, senelerce videolardan bilmiş ama asla böyle bir programa katılım sağlayamamıştım. Ömrümün en özel gecesiydi diyebilirim. Kendimle buluştuğum, duygularımı kelimelerle aktaramayacağım kadar özel bir buluşma.. Yakın vakitte yolu düşecek olanlar için her Cumartesi 19:00-20:30 arasında..

Peki sema, semazen nedir? Mevlevîlik deyince ilk akla gelen semâ, lügatte işitmek mânâsındadır. Terim olarak, mûsikî nağmelerin dinlerken vecde gelip hareket etmek, kendinden geçip dönmektir. Sema’, sembolik olarak, kâinatın oluşumunu, insanın âlemde dirilişini, Yüce Yaratıcı’ya olan aşk ile harekete geçişini ve kulluğunu idrak edip “İnsan- ı Kâmil” e doğru yönelişini ifâde eder. Sema eden canlara semazen denilmiş.

ARAF HOTEL İçeri girerken acaba ne düşünmüşlerde bu ismi koymuşlar diye düşündüm. Çünkü bana göre kelimelerin anlamları hep farklı. Herkesin yüklediği anlam başka dünyada. Günlerce paylaşmaya doyamadığım, her köşesinde mest olduğum @arafhotel birkaç sene önce kendini ev sahibi olarak tanıtabilecek kadar eşsiz bir mütevaziliğe sahip sevgili Ömer Sunar tarafından hayata geçirilmiş. 13 odalı otelin her odasına bir isim verilmiş. Hz.Mevlana’nın Meslevisi’nden gelen sözler tercih edilmiş. Aşk, Söz, Ney, Göz, Can, Zen gibi.

Bizim tercihimiz balayı odası dedikleri Exclusive Süit “AŞK” odası oldu. Anne-kız balayı yaptık. Gelelim o bayılıpta odama bile çıkamadığım bebek lobiye. Her köşesinde ayrı bir detay, canlı renkler, enfes motifler, yüzyıllık antikalar derken resmen kendimi buldum, pardon kaybettim. Her parçanın hikayesi olmasına sevgili Pelin hanımın anlatımıyla dahada çok büyülendim. Sonra gülen bir ses istediğim ürünü satın alabileceğimi söyledi. “Nasıl yani?” diye hayretler içerisindeki tepkimeyse tatlı bir açıklama yaptı. Otelde beğendiğimiz her ürünü alabiliyoruz hatta yatak, perde, ayna dahil. Ödediğimiz paraysa vaktiyle vasiyet edilen bir sebeple çeşitli yardımlara bölünüyor. Eğitim, su ve bunun gibi ihtiyaçlara. Bundan daha sevimli bir hayır olabilir mi? Tabi bu Mevlana’ya 1 dk yürüme mesafesindeki güzel binanın enfes bir hikayesi var. Vasiyetin çok özel bir nedeni var, bu maneviyatı devam ettiren Ömer bey’inde harika bir anlatımı var. Merak edenler onu ancak gidipte konaklayarak kendilerinden dinleyebilir. Büyüyü bozmak istemem. Biraz merak iyidir. Ayrılırken anladım. Bu “Araf” gitmekle kalmak arasındaki anlamında. Çünkü ayrılmak zor burdan. Ömrünüzde bir gecede olsa o enerjiye ortak olmak için uyuyun orada. İncelemek isterseniz; @arafhotel

‘Gel’ çağrısına kulak verdik.. Mevlana Celaleddin Rum-i türbesi

(Konya Mevlana Türbesi olarak da biliniyor.)

Konya’nın merkezinde bulunan Mevlana. “Gel” çağrısına kulak verip tekrar ziyaret edebilmenin huzuru her şeye bedeldi.. Mevlana Müzesi otelimize yakın olduğu için orada bulunduğumuz hergün ziyaret ettik. “Gene gel! gene gel! Her ne isen gene gel! Kafirsen, ateşe tapıyorsan, puta tapıyorsan da, gene gel, Bu bizim dergahımız umutsuzluk dergahı degil. Yüz kere tövbeni bozmuşsan da gene gel!”

KONYA

’DA

GÖRMENİZ GEREKEN YERLER

Pencereleri kapısından büyük cami Size görülmesi gereken yerlerin listesini yazmadan evvel büyülendiğim Aziziye Camisinden bahsetmek isterim. Aziziye Camisinin yer aldığı mekân daha önceleri Bezirganlar Hanı arsası olarak bilinirmiş, şimdi ise çarşının tam ortası. 1671-1676 yılları arasında IV. Mehmet’in kızlarından Hatice Sultan’ın eşi Damat Mustafa Paşa tarafından yaptırılan ve altında dükkanlar da bulunan Yüksek Cami denilen bir mabed varmış. Burada bulunan dini yapı 1867 yılında, etrafındaki birçok dükkânlarla birlikte yanmış, 1875 yılında Sultan Abdülaziz’in annesi Pertevniyal Hatun’un yardımı ile yeniden barok-rokoko ve Osmanlı tarzı birleştirilerek inşa edilmiş. Konya Mevlana Müzesi (Konya Mevlana Türbesi) İplikçi Camii Şerafettin Camii Şemsi Tebrizi Camii Karatay Medresesi İnce Minare Müzesi (Medresesi) Mevlana Kültür Merkezi Konya Meram Nasreddin Hoca Türbesi Konya Alaaddin Tepesi Konya Tropikal Kelebek Bahçesi Konya Sille Bolu Lokantası Konya Japon Parkı 37

Alaçatı’da Unutulmaz Bir Deneyim 2018 de yenilenen işletmesiyle My Adress Alaçatı, ilk yıllarında olduğu gibi birbirine bağlı bireylerin oluşturduğu büyük bir ailenin mutfağından bahçesine kadar birebir ilgilendiği, misafirlerine ev rahatlığı yaşatacak butik bir otel olma hedefinde. Turizm kökenli bir aileden gelmenin verdiği güce, misafir ilişkileri konusunda uzmanlaşmış gençlerimizi de ekleyerek My Adress Alaçatıyı sadece yazın değil, senenin herhangi bir günü Ege'yi içinize çekmek ve bizleri onurlandırmanız için tercih edeceğiniz bir yuva haline getirmeyi hedeflemiş bulunuyoruz. 20 sene İstanbul gibi zor bir şehirde kimya piyasasında çalışmış bir aile olarak, özellikle bizler gibi profesyonel beyaz yakalı çalışan arkadaşlarımızın huzurlu bir tatil denince ne istediklerini çok iyi tahmin edebiliyoruz.

Bu nedenle öncelikle biz ailecek butik bir otele gidersek ne görmek isteriz, nasıl ağırlanmak isterizden yola çıkarak hazırladık küçük otelimizi.

Sadece yetişkinlerin değil çocuklarımızın da keyif alacağı bir ortam hazırlamak istedik. 15 ve 1,5 yaşında iki çocuğu olan genç bir cift olarak yorucu geçen aylardan sonra çocuklu misafirlerimizin ne istedikleri konusunda empati yapabiliyoruz bu sayede.

“Yer itibarı ile de kendimizi çok şanslı hissediyoruz.” Hem Alaçatının kalbine bu kadar yakın olup hem de kalabalıkdan bu kadar uzak olmak en büyük avantajlarımızdan biri. Gelen misafirlerimiz Alaçatı’da zaman geçirmek istedikleri sürece arabaya hiç ihtiyaç duymayacaklar ve yürüme mesafesinde Alaçatı’nın birbirinden güzel sokaklarında hem farklı lezzetler tatma hem de tarihi bizzat yaşama şansı elde edeceklerdir. Bunun yanında yaz sezonu boyunca her hafta devam edeceğimiz canlı akustik bahçe konserlerimiz ve gece sinema etkinliklerimizle misafirlerimize bir butik otelden daha fazlasını vaad ediyoruz. Belirttiğimiz gibi My Adress Alacatı Butik Otel bizim misafirlerimizi ağırladığımız bir evimiz. Yeni Mecidiye Mah.Fahrettin Altay Cad.No:19 Alaçatı / Çeşme,www.myadressalacati.com

“Yaz sezonu boyunca her hafta devam edeceğimiz canlı akustik bahçe konserlerimiz ve gece sinema etkinliklerimizle misafirlerimize bir butik otelden daha fazlasını vaad ediyoruz.” Belirttiğimiz gibi My Adress Alacatı Butik Otel bizim misafirlerimizi ağırladığımız bir evimiz. Ailemizin Güzel Sanatlar mezunu üyeleriyle, otel bünyesinde bulunan Doğa Tuvalim Sanat Atölyemizde her yaşdan misafirimize atölye çalıştayları düzenleyip onlara, ebru, taş ve ağaç boyama, tezhip gibi sanatlarda el becerilerini gösterme ve kendileri için elleriyle yaptıkları anı eserler elde etme fırsatı vereceğiz.

Birbirinden özenle hazırlanmış 18 odası, geniş ve ferah lobisi, açık havuzu, güneşlenme bahçesi ve her an ulaşabileceğiniz ailemizin bireyleriyle Alaçatı ve Çeşme'nin sizlere verdiği huzur tamamlayıcı bir unsur olacaktır şirin otelimiz. Alaçatının olmazsa olmazıdır içinizi ısıtan sabah güneşiyle birlikte yapılacak sabah kahvaltısı. Biz sofrada beraber oturup yemek yemeği çok seven bir aile olarak, siz değerli misafirlerimize de doyumsuz bir lezzet sunmayı vaadediyoruz. Alaçatı ve Çeşme zaten sizi memnun etmek için elinden geleni yapacaktır, sizin yapmanız gereken arabanızı otelimizin önüne parkedip, 3 dakikalık lavanta kokan bir yürüyüşden sonra ünlü Kemalpaşa caddesine ulaşıp, mutlu insanların arasında kendinizi kaybetmeniz olacaktır.

Bu Yaz Sizi Hangi Plajlar Bekliyor?

Ferhiye Ölü Deniz

Ölüdeniz, Muğla ilinin Fethiye ilçesine bağlı bir mahalledir. Ölüdeniz kumsalı yüzde seksen iki oyla 2006 yılında Dünya'nın en güzel kumsalı seçilmiştir. Belde, turizm açısından oldukça gelişmiştir. Likyalılarda ışık ve güneş diyarı, Ortaçağ'da "Uzak Diyar" olarak tanınır, Anadolu'nun güneybatısında yer alan Teke Yarımadası'da bulunur. Türkiye'de bulunan deniz kulağı (lagün) oluşumlarından biridir. Ölüdeniz, adı gibi durgun bir göl niteliğindedir. En fırtınalı günlerde Belceğiz kıyıları dalgalarla boğuşurken, Ölüdeniz'de sadece çırpıntılar meydana gelir.

Ancak durgun gibi gözüken Ölüdeniz, gözle görünmeyen üç nedenle kendini hemen hemen her gün yenilemektedir.

İkincisi, bu kaynak sularının yarattığı tuz farkından dolayı açıkdenizden içeriye ve dışarıya devamlı bir sirkülasyon oluşmasıdır.

Bunlardan ilki, Ölüdeniz'de mevcut yoğun kaynak suyu çıkışları, dipte içeriden açıkdenize doğru bir akıntı yaratmaktadır.

Üçüncüsü ise gel-git etkisi ile iki-üç günde bir deniz ortalama yarım metre yükselir ve alçalır. Bu da büyük miktarda deniz suyu giriş ve çıkışı sağlamaktadır.

Marmaris İçmeler Plajı

Marmaris İçmeler Plajı beldenin en popüler plajlarından biridir. Plajın olduğu yerde bir sürü otel olması da burada rahatça konaklamanızı sağlıyor. Burada doğa ve deniz muhteşem bir görüntü yaratıyor. Plajın karşısındaki adacıklar ve ormanlarla kaplı yüksek tepeleri ile burayı tercih edenlere keyifle dinlenme imkanı sunuyor. Eğer buraya uzak bir yerde konaklıyorsanız gece de dahil olmak üzere gün boyu süren minibüs hizmetinden yararlanarak ulaşımını sağlayabilirsiniz. Marmaris Uzunyalı Halk Plajından başlayıp İçmeler Plajına kadar yaklaşık 10 km uzunluğunda bir sahil şeridine sahiptir. Plaj boyunca hizmet veren restoran ve kafeler yer almaktadır.

Didim Altınkum Ülkemizin en güzel kumsallarından biri olan mavi bayraklı Altınkum plajı Didim’in sahip olduğu elliden fazla kumsaldan yalnızca bir tanesidir. Bu eşsiz kumsalda denize girebilir, Altın Sarısı Kumlarında güneşlenebilir veya çeşitli su sporları yaparak eğlenebilirsiniz. Limanından Günlük tekne turlarına katılarak birbirinden güzel koyları keşfe çıkabilirsiniz. Sahil boyunca sıralanmış mekanlarda her ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz. Kafeleri, barları ve diskoları ile Akşamları da çok renkli olan Yalı Caddesi sayesinde tüm gününüzü burada geçirme imkanına sahipsiniz. Temmuz ve Ağustos ayında çok kalabalık olması dışında hiç bir sıkıntısı yok. Dilerseniz oteller önü plajı ile Altınkum arasında yer alan Beach Clublarda da denize girmek ve güneşlenmek mümkün.

Dalyan İztuzu

Altın sarısı rengindeki kumuyla İztuzu Plajı’nın, bir tarafında tatlı su diğer tarafında tuzlu su bulunması nedeniyle Dünya’daki eşsiz plajlar arasındadır. Plaj 5.400 metre uzunluğundadır ve bu doğa harikası plajda insanlar ile caretta carettalar barış içinde yaşamlarını sürdürmektedirler. Tatilciler İztuzu Plajını gündüzleri serinlemek için kullanırken geceleri ise deniz kaplumbağaları nesillerini devam ettirmek için yumurtalarını bırakmak için kullanmaktadırlar. İztuzu Plajı derin olmayan bir yapıya sahiptir, onlarca metre açığa gitseniz bile boyunuzu aşmamaktadıe bu nedenle çocuklarınızla ve yüzme bilmeyen yakınlarınızla keyifli saatler geçirebilirsiniz.

RENKLÄ° ROTALAR @renklirotalar

Aylarca belki de yıllarca düğün günününüzü hayal ettiniz. Keyifli ama bir o kadar da yorucu bu sürecin en güzel ödülü kesinlikle mükemmel bir balayı tatili olacak. Tam da düğün sezonu tüm hızıyla devam ederken balayı için nereye gidelim derseniz; bütçenize, zevkinize ve mevsime göre tercih edebileceğiniz birbirinden renkli balayı rotalarını sizler için derledim. Düğün sezonunun başladığı yaz aylarında evlenecekler için Afrika kıtasında yer alan Şeyseller, Mauritius ve Zanzibar adaları hem mükemmel plajları hem denizaltı yaşamı hem de farklı kültürleri ile size unutulmaz bir tropikal ada deneyimi yaşatır. Zanzibar’a kadar gitmişken Serengeti Ulusal Parkı’nda vahşi yaşamı gözlemleyeceğiniz safari deneyimini de yaşamadan dönmeyin derim. Avrupa kıtasında ise İtalya’nın Amalfi kıyıları, Fransa’nın Cote D’azur ismiyle tanınan güney sahilleri, Hırvatistan’ın Dalmaçya kıyıları, Yunanistan’ın Santorini başta olmak üzere Symi,

Mykonos, Zakintos, Corfu gibi birbirinden renkli adaları ve ülkemizde ise Bozburun, Selimiye ve Faralya kıyıları romantizm rüzgarları estirir güzellikte. Asya kıtasında ise Bali adası kültür bakımından içlerinde en zengin ve şüphesiz balayı için de en meşhur olanı. Tanrılar adası Bali, sonsuzluk havuzlarında yeşile doymak ve Bali masajları ile kendini şımartmak isteyenler için mükemmel bir tercih olacaktır.

Bahar aylarında balayına gidecekler için Meksika’nın Yucatan Yarımadası ve Filipinler’in Boracay, Cebu, Bohol, Palawan adaları son dönemin yükselen destinasyonlarından. Hem birbirinden güzel plajlarda hem de Meksiya’a özel cenote denilen doğa harikası kuyularda yüzmek, Maya kalıntılarını görmek ve efsane Meksika lezzetlerini yerinde tadmak isteyenler için adres Meksika olmalı. Balayında bembeyaz kumsalların yanında adrenalin de arayanlar, bir adadan diğer adaya pır pır uçmak isteyenler üstelik de ucuz olsun diyenler Filipinler işte tam size göre. Oslob’da Balina köpek balıkları ile yüzmeden, Bohol’da çikolata tepelerini görmeden, Coron Adası’nda Kayangan Gölü’nde kano ile gezintiye çıkmadan, El Nido’da yer alan resiflere dalmadan, Puerto Princesa’da Dünya’nın en uzun yer altı nehrini ziyaret etmeden Fiipinler’den dönmeyin. Kışın gözde balayı rotası ise hem gece hayatını hem de turkuaz plajları bir arada sunan tropikal adalar diyarı Tayland. Kumlarda yatmak yerine karlarda yuvarlanmak ve cam tavanlı odalarda büyülü kuzey ışıklarını gözlemlemek için Lapland de kışın balayına gidecekler için çok özel bir tercih olacaktır.

Ülkemizde ise Kapadokya, kışın balayı için gidelebilecek en büyüleyici yer. Bu büyüleci coğrafyayı hissetmek için ister balonla üzerinde uçun, ister atlı safari ile karlı vadileri gezin isterseniz de birbirinden lüks mağara otellerde konaklayabilirsiniz. Ve son olarak; Dünyadaki cennet Maldivler, tüm dünyada balayı için tercih edilen açık ara en popüler ve en özel yer.

Dünya’da kaç noktada rüya gibi palmiyelerle çevrili bir adada suyun üstünde uyanıp, turkuaz sulara atlayarak güne merhaba diyebilirsiniz ki?

Bir zamanlar Hacı Memiş Ağa gemileriyle seyir halindeyken, çıkan fırtınada bir limana sığınır. Otelimiz bu limana bakıyor. Bugün deniz ve sörf cenneti oldu bu liman. Alaçatı Port'un kurulduğu yıllarda, biz de hayalimizdeki oteli inşa ettik, "Kapari Otel"i. Alaçatı Port'tayız. Kapari Otel, sörf merkezlerine ve plaja 5 dakikalık yürüme mesafesinde, Alaçatı'nın mavi bayraklı pek çok başka plajına sadece 1-2 km, Hacı Memiş 'in adının verildiği dar sokaklarını gezeceğiniz mahalleye 3 km uzaklıkta. Otelimizin mimari projesini Yüksek Mimar Salih Seymen yaptı. Alaçatı Pazaryeri CamiiKilisesi, Alaçatı Yel Değirmenleri gibi önemli yapıların restorasyonlarını gerçekleştiren değerli dostumuz Seymen, burada sanatı, doğayı ve Alaçatı tarihini birleştirdi. Yerel taş dokuya uygun mimari yapıda, 22 odamız var. Marina ve deniz manzaralı her biri farklı biçimde tasarlanmış, şık ve konforlu 10 suit daire, 12 Deluxe oda.

8024 Sokak No:4 Alaçatı Marina Mevkii Çeşme / İZMİR

Giritli Kâmuran Tanıtım köşemizin ilk adresi, İzmir Kordon'da yer alan "Giritli Kamuran"

Bir aşkın hikayesi Kamuran... Butik bir işletme olan Kamuran, Kamuran bey ve Asuman hanımın aşkına tanıklık etmenize olanak sağlıyor. Kamuran beyin kullandığı kişisel eşyalarından, Asuman hanıma yazdığı aşk mektuplarına kadar yüzlerce tarihi parça yer alıyor burada. Ev yapımı tatlılar, tarihi gazozlar ve anneanne tostu gibi çocukluğumuza döndüğümüz bu eşsiz lezzetleri tadarken kulaklardaki Yunan ezgileri sizi alıp götürecek... Adres: Alsancak Mahallesi, Atatürk Cd. No:354, 35220 Konak/İzmir