KalDer YIL: 21 • SAYI: 166 Aralık 2012 - Ocak 2013 • 6.50 TL
L KALİTE 20. ULUSA LLERİNİ DÜ BAŞARI Ö RDE; İŞLETMELE AL ve İSTİKB BOYTAŞ, PETKİM, NLIURFA A Ş ; A D U KAM S ve TARSU ERİ BELEDİYEL KAZANDI
KalDerÖNCE ÖNCEKALİTE KALİTE YIL: YIL:21 21••SAYI: SAYI:166 166••6.50 6.50TL TL• Aralık Aralık2012 2012- -Ocak Ocak2013 2013 KalDer
21. KALİTE KONGRESİ KalDer, ÇANKAYA KÖŞKÜ’NDE CUMHURBAŞKANI ABDULLAH GÜL, KALİTE DERNEĞİ BAŞKANI HAMDİ DOĞAN VE BERABERİNDEKİ HEYETİ ÇANKAYA KÖŞKÜ’NDE KABUL ETTİ
4
BAŞKANDAN
2012 YILI EKONOMİDE GENEL DEĞERLENDİRME 2012 yılı 2008 yılında başlayan ve tüm dünyayı saran belki de bu denli yaygın ilk küresel krizin önemli dönemlerinden yaşandığı bir yıl oldu. Ülkeler olarak, şirketler olarak dünya bir küçülme sürecini yaşadı. ABD, AB ve hatta A. Hamdi Doğan parlak başarıları olan uzak doğu ülkelerinin sarsıldığı bir dönemde elbette ki KalDer Yönetim Kurulu Başkanı Türkiye’de kaçınılmaz biçimde etkilendi. Bu kriz, yıllarca iç krizlerle boğuşan ülkemizin yaşadığı dıştan gelen kriz olma farklılığı ile de tanımlandı. Bir taraftan Ortadoğu’da, diğer taraftan sınır ülkelerimizde yaşanan belirsizlik ve süregelen savaş ortamı, kısaca yakın coğrafyadaki istikrarsızlık 2012’de tehdit unsuru oluşturdu. Yılı değerlendirirken birkaç önemli parametre üzerinden ve ayrıntılarda değil genel çerçevede yapmak bizim açımızdan doğru olacaktır. 2012 yılı Siyasilerimizin ve ekonomistlerin uzun bir süre Gaz mı?Fren mi? tartışmaları arasında yürürken birden uçağın burnunu kaldırmak zorunluluğu ve kaygısı duyduğumuz bir yıl sonu perdesi ile kapanacak gibi görünüyor. WEF dünya ekonomik forumu 2012 raporuna ve analizine göre ülkemiz rekabet sıralamasında 59’ncu sıradan 43’ncü sıraya yükselen bir sıçrayışı gerçekleştirmiştir. Türkiye 2012’de de krizde büyüyen ülkeler arasında yer alma başarısını göstermiştir. Ancak çabalara rağmen % 8’lik büyümeden, %3’e iniş, hızı ve farkın büyüklüğü nedeniyle yumuşak değil sarsıcı olmuştur. Yılın üçüncü çeyreğinden itibaren piyasalar ve ekonomimiz bu düşüşü kuvvetle algılamıştır. Ekonominin kırılganlık noktası olan cari açık artan ihracatımıza karşın yıl içinde azalmıştır. Büyümenin ihracatla gerçekleştiği ekonomik model de ithalatın artışının sınırlanması önemli ve başarılabilir bir uygulama olduğunu bize göstermiştir. Ancak, %3’lük büyüme kalkınma açısından, istihdam açısından asgari %7’leri yakalamak noktasında olan Türkiye için sıkıntılar yaratacaktır. Nitekim, işsizlik oranındaki artışla eylül ayında hemen kendisini hissettirmiştir. Bir başka kaygı veren değişim sanayinin GSMH içinde yıllara göre azalan payıdır. Bir dönem %24’e çıkmış olan sanayi payı %15-16’ya gerilemiştir. Diğer yandan Türkiye’nin “yatırım yapılabilir ülkeler” arasında gösterilmesi gecikmiş bir karardır. Gecikme tanımının nedeni iç dengelerin inişe geçtiği bir döneme denk gelmesidir. Oysa başarılı bir çıkışı 2011 yılında yakalayan ekonomi dış yatırım rüzgarını da alabilse tablo bugün farklı olabilirdi. Türkiye %14 olan iç tasarruf oranı düşüklüğü ile yatırım için finans kaynaklarında sıkıntı yaşayan bir ekonomidir. WEF 2012 Türkiye raporunda iş dünyasının önündeki engellerde birinci sırada fonlara erişim güçlüğünü gösterilmiştir. Borsa ise henüz halka arzlar cephesinde arz volümü ve yararlanan kuruluş sayısı açısından başlangıç aşamasındadır. İMKB başkanının açıklamalarına göre, 2012 arz toplamı 50 milyon $ düzeyindedir. Bu da sadece bir büyük yatırıma eşdeğerdir.Arz maliyetinin arz toplamının %8’i gibi yüksek oranı ve şeffaflaşma sorunları alternatif kaynaklara ulaşmayı, büyümeyi etkileyen nedenler arasında yer almaktadır. Kayıt dışı sorunlar tıpkı yüksek vergi ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
5
BAŞKANDAN
oranları gibi vergide yapısal sorunlarımız arasında yer almaya devam etmektedir. Kurlardaki avantaj ile faizin çektiği sıcak para 2013’te de en kaygı verici kırılganlıklardan biri olacaktır. Oysa, doğrudan yatırım amaçlı gelecek sermaye ihtiyacında olduğumuzu ve bunun büyümeye istihdama katkısı olacağını biliyoruz. 2011 de dünyanın en hızlı büyüyen üç ülkesinden biri olan Türkiye de bir anlamda erken büyüme yorgunluğuna girmiştir. Büyüme ve yatırım ikilisi birlikte dönen tekerlerdir.Ancak 2012 yılının şampiyonu borsa olunca, büyüyen sadece parasal göstergeler olur ve para politikaları öncelikli bir ekonomi yapısı ortaya çıkar. Büyümeyen ekonomide vergi gelirleri düşer.2013 kamu maliyesini zorlayacaktır. Dolaylı vergilerin oranının %80’e ulaşması vergi tablosundaki bozukluğu yansıtmaktadır. Diğer yönden hazine de 120 milyar $ olarak altın ve döviz rezervi stoku istikrar ve dengeler için güvence göstergesidir. Reel sektör büyümenin dinamiği olmalıdır. Doğru sektörlerde yatırım ve büyüme doğru hedeflere ulaştırır. Çok fazla konut stoku ve projesi büyümeyi sınırlayacak bir gelişmedir. Faizlerdeki gerileme bu güne kadar ülkemizin görmediği noktalara inmektedir. Konut politikasında dikkatli olunmalıdır. 2008 krizinin başlangıcında yaşanan mortgage patlaması unutulmamalıdır. Şeffaflık Endeksinde yolsuzlukta 54.sırada olan bir ülkede şehir yapılandırılmalarında daha özenli davranma sinyalleri alınmıştır. Sıcak gündemli sınırları olan ülkelerle çevrili Türkiye’de gerçek gündemi belirleme ve yönlendirme zorluğu yaşanmaktadır. 2023 hedefleri yakalanabilir kanısı bir yıl öncesine göre aşınmaktadır. Bu hedeflere ulaşmak için ekonomimizin 1.5 kat daha büyümesi gerekmektedir. Küresel rekabette yenileşim (inovasyon) ve sürdürülebilirlik kavramları ön plana çıkmaktadır. Verimlilik Odaklı bir ekonomi yapısına sahip ekonomimizin orta gelir tuzağına girdiği teşhisinde birleşilmiştir. Bir ölçüde AB gibi yüksek rekabet ve teknoloji odaklı gelişmiş pazarlardan Orta doğu ve Afrika pazarlarına süzülen ihracatçılarımızın ve üreticilerin nispeten kolay bu pazarlarda teknolojik gelişmeden kopmaları olasılığı göz ardı edilmemesi gereken bir süreçtir.Yaşam kalitesini yükseltme arayışında içinde bulunduğumuz orta gelir tuzağı en büyük tehditlerden birini oluşturmaktadır. Türkiye ileri teknolojili, ihracata dönük, yüksek katma değerli bir üretim yapısına dönüşmek durumundadır. 2012 yılı bu süreçte sıkıntıların baş gösterdiği ve fırsatların uzaklaştığı bir yıl olmuştur. Ar-ge payımızın henüz %1’e ulaşmadığı ve bunun 2/3 nün kamuca yapıldığı gerçeği iyileştirme alanlarımızdan biridir. Yapılan çalışmalara karşın alınacak daha çok yol vardır. Bu dönemin az hasarla atlatılabilmesinde Özel sektörün kriz yönetimi deneyimi ve değişimi, karar süreçlerini, hızlı bir biçimde yapabilecek yönetim modellerini uyguluyor olması ve siyasi istikrar başarıda rol oynayacaktır. Kamu da ise tablonun bütününü görme yetkisi önemlidir. Türkiye hükümeti, yatırımcısı, finans kurumları ve sivil toplum kuruluşları ile birlikte takım oyunu oynamalıdır. 2013 Toplam Kalite Yönetimi zamanıdır.
Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
6
İÇİNDEKİLER
KalDer
KALİTE 20. ULUSAL LLERİNİ BAŞARI ÖDÜ E; İŞLETMELERD ve BAL BOYTAŞ, İSTİK PETKİM, ŞANLIURFA KAMUDA; SUS ve TAR LERİ DİYE BELE KAZANDI
KalDer ÖNCE KALİTE YIL: 21 • SAYI: 166 • 6.50 TL • Aralık 2012 - Ocak 2013
50
DOĞU MARMARA KALKINMA AJANSI
52
İÇTUR
54
KAYPLAS
56
FNSS SAVUNMA SISTEMLERI
60
MEDICANA INTERNATIONAL
İSTIKBAL
63
PRESMETAL
22
PETKİM
64
24
ŞANLIURFA BELEDİYESİ
KOÇLUK PLATFORMU DERNEĞI
26
TARSUS BELEDİYESİ
66
SYK
30
ZÜLAL KIZILTAŞ
68
KalDer ÇANKAYA KÖŞKÜ’NDE
32
ENVER ÇINAR
70
KalDer’DEN HABERLER
34
MEHMET KİLCİ
72
TUĞRA MAKİNA
36
ORMETAL
74
OPET
38
ANTALYA BELEDİYESİ
75
40
ASO
ŞUBELERDEN HABERLER / ANKARA
42
BAYDÖNER
76
ŞUBELERDEN HABERLER / BURSA
44
CCC
78
46
ÇALIK YEDAŞ
ŞUBELERDEN HABERLER / ESKİŞEHİR
48
DGS
80
ŞUBELERDEN HABERLER / İZMİR
4
BAŞKANDAN
8
FATMA ŞAHİN
10
ÜMİT BOYNER
14
ÖDÜLLER SAHİPLERİNİ BULDU
16
ÇALIŞTAYLAR
18
BOYTAŞ
20
Genel Yayın Yönetmeni ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Neslihan CİNGİ neslihan.cingi@kalder.org Yayın Kurulu A. Hamdi DOĞAN, Erdenay GÜL, Fügen TOKSÜ, Gül GÖKTEPE, Özlem YÜZAK, Tolga YÜCEL, Selami ÇELEBIOĞLU, Selçuk ERGENÇ
YIL: 21 • SAYI: 166 Aralık 2012 - Ocak 2013
• 6.50 TL
21. KALİTE KONGRESİ KalDer, ÇANKAYA KÖŞKÜ’NDE CUMHURBAŞKANI ABDULLAH GÜL, KALİTE DERNEĞİ BAŞKANI HAMDİ DOĞAN VE BERABERİNDEKİ HEYETİ ÇANKAYA KÖŞKÜ’NDE KABUL ETTİ
Sahibi KalDer Adına A.Hamdi DOĞAN
İdare Merkezi Türkiye Kalite Derneği (KalDer) Centrum İş Merkezi, Aydınevler Sanayi Cad. No:3 Küçükyalı 34854 İstanbul Tel: 0216 518 42 84 Faks: 0216 518 42 86 www.kalder.org e-posta:kalder@kalder.org Yapım Kripto İletişim Danışmanlığı Rumeli Cad No: 5/7 Nişantaşı Tel: 0212 219 98 13 Baskı
Boyut Matbaacýlýk A.Þ. Matbaacýlar Sitesi 1.Cadde No:115 Yüzyýl / Baðcýlar Ýstanbul Tel: (0212) 413 33 33 Önce Kalite Dergisi, Türkiye Kalite Derneği tarafından ayda bir yayınlanır. Ulusal-Türkçe-Aylık ISSN: 1301-4978 Önce Kalite Dergisi’ndeki yazı ve resimler kaynak gösterilerek kullanılabilir.
ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
Yazarlar ve Kuruluşlardan gelen yazılar:
• A4 sayfasına, her taraftan 2 cm marj bırakılarak, 1.5 cm boşluk, 12 punto Arial veya Times New Roman karakteri ile en fazla 4 sayfa yazılmalıdır. • Yazı başlığı ve yazar adı koyu font ile yazılmalıdır
• Yazar unvanı, e-posta adresi yer almalıdır. • Yazara ait en az iki adet yüksek çözünürlükte vesikalık olmayan hareketli tarzda resimler olmalıdır. • Gelen yazılar, yayın kurulu tarafından
okunurluğunun artırılması, uzunluğunun kısaltılması gibi durumlarda yazının içeriğinde, başlıkta değişiklik yapılabilir. Bu değişiklik yapma hakkı dergimizce saklıdır.
7
BU SAYIMIZDA
BİR KONGRE’NİN ARDINDAN... 20-21 Kasım tarihlerinde 21.Kalite Kongresi’ni gerçekleştirdik. Türk iş dünyasının en prestijli ödülleri sahiplerini buldu. 20. Ulusal Kalite Başarı Ödüllerinin sahibi Boytaş Mobilya, İstikbal, Petkim Petrokimya, Şanlıurfa Belediyesi ve Tarsus Belediyesi’nin başarı öykülerini içerdeki sayfalarda okuyabilirsiniz. A.Hamdi Doğan “2012 yılı ekonomide genel değerlendirme” yazısı içerisinde, 2012 yılı 2008 yılında başlayan ve tüm dünyayı saran belki de bu denli yaygın ilk küresel krizin önemli dönemlerinden yaşandığı bir yıl olduğunu, ülkeler olarak, şirketler olarak dünya bir küçülme sürecini yaşadığını, ABD, AB ve hatta parlak başarıları olan uzak doğu ülkelerinin sarsıldığı bir dönemde elbette ki Türkiye’de kaçınılmaz biçimde etkilendiğini vurguladı. 21.Kalite Kongresi’ne katılan “Yönetim Kadının Hakkıdır” yazısı ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ve Türk sanayisinin rekabet gücünü artıracak ve bu gücü sürdürülebilir hale getirecek kapsamlı bir çalışmanın temellerini atmaktan Neslihan Cingi neslihan.cingi@kalder.org büyük mutluluk duyduğunu belirten TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner değerli görüşleri ile dergimizde yer aldı. Bu sayımızda KalDer’den Kararlılık ve Yetkinlik Belgesi alan kuruluşlarımızın değerli görüşlerine yer verdik. Kararlılık Belgesi alan; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Gelir İdaresi, Ormetal A.Ş, Yetkinlik 3 yıldız belgesi alan; Antalya Büyükşehir Belediyesi, Ankara Sanayi Odası, Baydöner, CCC, Continental Confectionery Company, Çalık Yedaş, DGS Baskı, Doğu Marmara Kalkınma Ajansı, İçtur, Kayplas; Yetkinlik 4 yıldız belgesi alan; FNSS Savunma Sistemleri A.Ş, Özel Medikana International Ankara Hastanesi, Presmetal, SYK ve Yetkinlik 5 yıldız belgesi alan; Er-Bakır Elektrolitik Bakır Mamulleri A.Ş. “Ulusal Kalite Hareketi” köşemizde Koçluk Platformu Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Eğitmen, Danışman, Koç Çağlar Çabuk, “Üye” köşemizde ise THY Opet Havacılık Yakıtları A.Ş İkmal ve Operasyon Genel Müdür Yardımcısı M.A Levent Kutan ve Tuğra Makina Yönetim Kurulu Başkanı İlhan Baloğlu’nu konuk ettik. Türkiye Müşteri Memnuniyeti Endeksi 2012 yılı 3. çeyrek sonuçlarına göre Tukaş, Tamek, Algida, Unilever, Pınar, Ülker, Procter and Gamble, Hayat Kimya ve Şenpiliç müşteri memnuniyetinde lider markalar oldular. Ayrıntıları sayfalarımızda okuyabilirsiniz. Ayrıca, Türkiye Kalite Derneği (KalDer) ile Boğaziçi Üniversitesi Yaşamboyu Eğitim Merkezi (BÜYEM) işbirliğiyle kuruluşlardaki yönetim kalitesini yükseltmek amacıyla tüm çalışanlara yönelik “Yönetim Kalitesi Geliştirme” programı düzenliyor. Kaliteyi yaşam biçimi haline getirmeyi hedefleyen yönetici ve çalışanlar için gerçekleştirilen programda, Toplam Kalite, Mükemmellik Modeli, Bireysel Kalite Sorumluluğu, Liderlik, Değişim Yönetimi, Risk Yönetimi, Süreç Yönetimi, Performans Yönetimi, Stratejik Planlama, İnovasyon gibi birçok konuda eğitimler verilecek. Boğaziçi Üniversitesi Yaşamboyu Eğitim Merkezi’nde gerçekleştirilecek eğitimler 16 Mart 2013’te başlayacak. Ayrıntıları www.kalder.org sayfasından takip edebilirsiniz. Son olarak, 2013 yılı 1. Yarı Yıl Eğitim Takvimimiz hazırlandı. 2013 yılı eğitim planınızı yaparken, www.kalder.org adresini incelemenizi öneriyoruz. Başta sağlık olmak üzere, başarılı bir yıl diliyorum.
/kalitedernegi
/kalitedernegi
/kalitedernegi
/kalitedernegi
Kurumsal sponsorlarımız
Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
8
21. KALITE KONGRESI
“YÖNETİM KADININ HAKKIDIR” Fatma ŞAHİN T.C AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANI 21 yıldan beri, ülkemizin sivil toplum alanındaki gücünü yansıtan vizyonuyla, sorunların çözümünde ve ülke kaynaklarının etkili ve verimli bir şekilde kullanımında büyük çaba harcayan, ülkemizin ileri demokrasiye ulaşma mücadelesinde her zaman olumlu katkı sağlayan, KalDer’in değerli kurucuları ile KalDer’i bugünlere getiren yönetimdeki bütün arkadaşları kutluyor ve başarılarının devamını diliyorum. Büyük bir hızla değişen günümüz dünyasında, zamanın ruhunu yakalamamız, değişimi yönetmemiz gerekmektedir. Bireysel, toplumsal olarak ve devlet olarak bize düşen görevleri etkili bir şekilde yapabilmenin yegâne yolu, değişimi anlamak ve bunun için gerekli tedbirleri almaktan geçmektedir. Küresel ve bölgesel ölçekli sürekli değişimin oluşturduğu belirsizliklerin içerisinde ülkemizi nereye konumlandıracağımızı ve odaklayacağımızı iyi bilmemiz, rotamızı iyi belirlememiz gerekiyor. 2023 vizyonu ile belirlediğimiz hedeflere ulaşmak amacıyla Türkiye Cumhuriyetinin 100.yılına giderken, bizi hedeflerimize ulaştıracak en büyük gücümüzün beşeri sermaye olduğunu biliyoruz. Kalite odaklı, sürdürülebilir büyümeyi başarabilmemiz için değişimi, rekabeti ve hatta çatışmaları yönetmemiz gerekiyor. Rekabet çok acımasız bir şekilde bütün dünyada bireyler, kurumlar ve şirketler arasında devam etmektedir. Bakanlığımız rekabeti, başka ülkelerdeki benzer kuruluşlara nispetle, kendi vatandaşına daha kaliteli hizmet götürme, “iki günü bir olmama” anlayışıyla ve ülke kaynaklarını minimum şekilde kullanarak, maksimum hizmet ya da faydayı sunmayı ana kalite anlayışı olarak ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
benimsemektedir. Doğrudan doğruya ülkemizin beşeri sermayesi ile ilgili hizmetler veren Bakanlığımızın, günümüzün zor şartlarında, bu sermayeyi, kaliteli bir hizmet anlayışı ile hayata geçirmesi şarttır. Dolayısıyla, verimlilik ve kalite bazlı yönetimin ne kadar önemli olduğunu hepimiz idrak etmek zorundayız. 1987 yılında İstanbul Teknik Üniversite’sini bitirip Gaziantep’te, özel sektörde işletme mühendisliğine başladığım zaman, kalite kontrol hepimiz için çok yeni bir konuydu. Sonra kalite güvencesini ve onun arkasından da toptan kaliteyi konuşmaya başladık. Şimdi ise yaşam kalitesinden bahsediyoruz. Kaliteyi hedeflediğimizde, ölçemediğimiz hiçbir değeri iyileştiremeyeceğimizi çok iyi bilmekteyiz. Bu nedenle, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak kurumumuzu yeniden yapılandırıyor, Kadının Statüsü, Aile ve Toplum Hizmetleri, Engelliler ve Yaşlılara Hizmet ve Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüklerinde, belirlediğimiz kriterleri ölçebilme kapasitesini geliştirip, iyileştirmeyi ve sistemimizi dünyaya entegre edebilmek için de büyük bir strateji planlamayı hedeflemekteyiz. O yüzden Bakanlık olarak, Sayın Başkan ve ekibi yanımıza geldiğinde “Sayın Başkanım, bizimle Bakanlığımız içerisinde, KalDer’in bakış açısına göre; kendimizi kontrol etmemize ve kendimizi iyileştirmemize yardımcı olun.” dedik. Bugün, üç ay gibi kısa bir zaman dilimi içerisinde kamu olarak, çok önemli bir gelişim noktasına ulaşmış durumdayız. Küresel bakımdan mali disiplini sağlayamadığınız, yapısal dönüşümleri başaramadığınız, hukuk devleti olamadığınız ve küresel sermayeyi yönetemediğiniz süre-
ce kalite açısından özel sektörün de istediği gelişmeleri başarmanız mümkün değil. “Hizmette kalite, üründe kalite, yönetimde kalite, ama en önemlisi düşüncede kaliteyi yakalamak” durumundayız. Birbirimizi iyi anlamak durumundayız. Her şey düşüncede başlıyor, her şey duyguda başlıyor. Bütün değerleri ve bütün rakamları değiştirebiliriz. Onun için hepimize düşen görev ve sorumlulukları yapmamız gerekiyor. Kalkınabilme hamlesinde, sürdürülebilir büyümede, toplumun bütün katmanlarını içine almadığınız hiçbir hedefi yakalayamazsınız. Yeni bir dünya düzeniyle karşı karşıyayız. Yeteneğin öne çıktığı bu yeni dünya düzeninde, toplumun yarısı olan kadınları yok sayamazsınız. Engellilerin potansiyellerini kullanmazlık edemezsiniz. Aile değerlerini ihmal edemezsiniz. Bu
9
21. KALITE KONGRESI
değerlere bütüncül bir şekilde bakıp, bütün bir toplum, aile yapısı parçalanmaksızın toplu bir şekilde yolunuza devam etmek durumundadır. Aile, toplumsal dinamikler içerisinde zor zamanların en güçlü öğesidir. Özellikle, ekonomik kriz dönemlerinde, engellilerin toplum hayatından tecrit edilmeksizin yaşamaları ve topluma katılmalarında, bakıma muhtaçların sevgi ile bakılmasında, yani sağlıklı ve sosyal açıdan sürdürülebilir sağlıklı bir toplum hayatında aile çok önemli bir faktördür. Bugün özellikle Avrupa Birliği bölgesinde yaşanan ekonomik kriz; finans krizi ile başlamıştır ama sosyal krize dönüşmüştür. Özellikle kaynaklarını, ekonomik kalkınmayı, ülkenin kaynaklarını ülkede adil, hakça paylaşmadığınız sürece kadınını, erkeğini, çocuğunu, yaşlısını, engellisini; herkesi ama herkesi birinci sınıf vatandaş yapma hedefini önünüze koymadığınız sürece sürdürülebilir kalkınmadan söz etmenin mümkün olmadığına inanıyoruz. O yüzden Bakanlık olarak, bir taraftan kadının statüsünü yükseltmeye çalışıyor; kadının eğitim hakkını, kadının sağlık hakkını, kadının istihdam hakkını önemsiyoruz. Önündeki engelleri kaldırmak için uluslararası toplumlar
ve uluslararası hukukun bize verdiği öngörüyle yolumuza devam ediyoruz. Kadının ekonomik olarak güçlenmesi, eğitimden ve sağlıktan yeterince istifade edebilmesi, bugün zayıflıklarımızın bir sonucu olarak ortaya çıkan bir çok toplumsal sorunu ve özellikle kadına yönelik şiddeti önlemek, ancak alınacak önleyici tedbirlerle mümkündür. İşte o yüzden sorunları ve aldığımız tedbirlerin sonuçları değerlendirmede ölçebilir olmak, kendi alanımızda anketler, gözlemler yapabilmek ve bunun maliyetini çıkarabilmek, bugün bizim en büyük hedefimizdir. Somut değerleri çok güzel günlük ölçebiliyoruz. İhracatımızı ölçüyoruz. İthalatımızı ölçüyoruz, kişi başına düşen milli gelirimizi ölçüyoruz fakat “bunlar temelde insani gelişmişlik kriterlerine nasıl yansıyor” sorusu soyut kaldığı için yeterince ölçemiyor ve ne kadar iyileştirdiğimizi de yeterince bilemiyoruz. O yüzden yeni yaptığımız çalışmalarda, toplumsal cinsiyet dediğimiz kadın ve erkeğin ikisinin birlikte ürettiği katma değeri ölçülebilir hale dönüştürmeğe gayret ediyoruz. Bunu yapmadığımızda, oluşacak zararın maliyetini yüklenmek durumundayız. O yüzden kadınların değerlendirilmesi ve kadınlara avantaj sağlanmasını bir imtiyaz, bir
hibe, bir işte kadını cinsiyetinden ötürü öne almak olarak değil; hak ettiği için, doğuştan gelen hakkı olduğu için, kalkınmanın bir parçası olmak zorunda olduğu için önemsiyoruz. Hizmet ve sanayi sektöründe, sektörel bazda kadınlarımızın sorunlarını ayrı ayrı inceliyor ve her biri ile ilgili kamunun, devletin yapması gereken ödevlerimize, derslerimize çalışıyoruz. Aile ve iş hayatı arasındaki uyumu sağlamak için aileye ve kadına verilecek sosyal destekleri, kreş ve çocuk bakımevi sistemlerini, esnek çalışma modellerini, kayıt dışındaki çalışan kadının kayıt içine girmesi için sosyal güvenlik ağını genişletmek üzere Çalışma Bakanımızla beraber çalışıyoruz. Kazanırken kazandırmak durumundayız. Sosyal sorumluluğu gözardı edemeyiz. Yoksullukla mücadeleyi toplumsal huzur ve barış için başarmak zorundayız. Gençlerimize sosyal sorumluluğun yükselen bir değer olduğunu anlatmamız ve gelecek vizyonla tanışmamız gerekiyor. KalDer’in bir üyesi olarak Bakanlığımız verilen ölçüler içerisinde kendini sürekli olarak yenileyecektir ve hızlı bir şekilde koyduğumuz hedeflere ulaşacaktır. Aydınlık bir Türkiye için el ele diyor hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
10
21. KALITE KONGRESI
21. Kalite Kongresi Ümit BOYNER Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği Başkanı
TÜSİAD olarak, KalDer ile birlikte, Türk sanayisinin rekabet gücünü artıracak ve bu gücü sürdürülebilir hale getirecek kapsamlı bir çalışmanın temellerini atmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. 21 yıl önce, TÜSİAD ve KalDer işbirliği ile Ulusal Kalite Kongresi ve Kalite Ödülü için yola çıkarken amacımız, kuruluşlarda “toplam kalite yönetimi” anlayışını yaygınlaştırmak ve toplumda kalite bilincini yerleştirmekti. Şimdi geldiğimiz noktada yeni dünya düzeninde yönetim ve liderlik biçimleri ve dünya vatandaşlığı gibi geleceği inşa eden konuları ele alıyoruz. Uzun süredir küresel ölçekte dünya münhasıran büyüme olgusuna odaklanmış durumda. Bu odaklanmamızın sonuçlarını da gördük. 1970’lerin ortalarında dünya genelinde yaklaşık 16 trilyon dolar olan Gayri Safi Yurtiçi Hasıla bugün 40 trilyon dolar seviyesine ulaştı. Ancak, aynı dönemde 3.7 milyar olan dünya nüfusu da ikiye katlanarak 7 milyara ulaşmış durumda. Bugün dünya nüfusunun yarısı temiz su, sağlık hizmetleri ve eğitime ulaşımı olmaksızın günlük 2.5 doların altında yaşamaya mahkum. Bu doğrultuda, refaha katkıda bulunan faktörlerin göz önüne alınmadan saÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
dece büyümeye odaklanmanın yoksulluğu azaltmadığını görüyoruz. Dünyada üretim ve tüketim alışkanlıkları olağan seyrinde gittiği takdirde, 2050 yılında şu anki refah seviyemizi korumak için bir dünya değil, 2.5 dünyaya ihtiyacımız olacak. 2050 yılında 9 milyar insanın yaşadığı bir dünyanın bizleri beklediğini düşünürsek, “yaşanabilir bir gelecek” için bugünkü büyüme ve refah arayışlarımızın yanı sıra farklı çözümler üretmemiz gerektiği de aşikar... Yenilikçi çözümler büyümenin doğal kaynaklar üzerindeki baskısını bir miktar azaltsa da teknolojik gelişmeler genellikle artan tüketimin gerisinde kalıyor. Örneğin, yakıt tüketimini daha da azaltan, çevreyle dost otomobiller üretilmesine rağmen otomobil kullanan kişi sayısının hızla artması fosil yakıtlara bağımlılık nedeniyle hava kirliliğinin her geçen gün artmasına yol açıyor. Bu karamsar tabloya rağmen, yaptıkları seçimlerin dünyaya etkilerinin bilincinde olarak satın aldıkları ürünleri sorgulayan tüketicilerin sayısının her geçen gün artması geleceğe dair umutlarımızı perçinliyor. Bu doğrultuda, sürdürülebilirliği temel politika olarak benimseyen şirketlerin artması ve hükümetlerin sürdürülebilir kalkınmayı temel politikalarına dahil etmeye başlaması da bu bilincin yaygınlaşması yönünde bizi umutlandıran diğer etmenler. Bu kapsamda, uluslararası alanda ortak bilinç ve sorumluluğun bir göstergesi olarak Haziran ayında gerçekleştirilen Rio+20 Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı’nın gelecekte önemli bir mihenk taşı olarak anılacağına inanıyoruz. Birçok ülkeden üst düzey politikacılar ile iş dünyası ve sivil toplum kuruluşlarından çok sayıda katılımcının yer aldığı konferansta, iklim değişikliği, yeşil ekonomi, düşük karbonlu kalkınma, ekonomik kriz, yeni tehdit ve fırsatlar gibi tüm dünyayı etkileyen konular tartışılmış, sürdürülebilir kalkınma konusunda başlıca gelişmeler ve eksikler ortaya konmuştur. Geç-
miş politik taahhütlerini yineleyen ancak yeni taahhütler vermekten kaçınan sonuç bildirgesinin bazı çevrelerce hayal kırıklığıyla karşılandığı doğrudur. Ancak zirve, sorunların sadece devlet kurumları ya da birkaç ülke ile sınırlı olmadığını, hepimizi etkileyen bu sorunlara etkin çözümler bulunması için karar alma sürecine katılım ve işbirliğinin önemini bizlere hatırlatmıştır. Bu doğrultuda, zirvede iş dünyasının rolüne de vurgu yapılmış ve hatta bu rol ilk defa olarak bir sonuç metninde yer bulmuştur. İş dünyasının yenilikçi çözümlerin artırılması için politika çalışmalarına aktif olarak katılması, dünya ekonomisinin yeşil ekonomiye dönüşmesi için özel ve kamu sektörü işbirliğinin gerekliliği konferans sırasında sürekli vurgulanmıştır. Peki, Türkiye bu resmin neresinde yer alıyor? Dünyanın 17. büyük ekonomisi olmayı başaran Türkiye’nin söz konusu dönem içerisinde küresel ölçekte gösterdiği ekonomik başarıyı kalkınma süreçlerine yansıtabilmesi de gerekiyor. UNDP tarafından her sene açıklanan ve “İnsanlığın Gerçek Zenginliği” olarak nitelendirilen 2011 yılı İnsani Gelişmişlik Endeksi’nde Türkiye, 173 ülke arasında 92. sırada yer alıyor. En geç 2032’de G7 ekonomilerini geride bırakacağı öngörülen ve aralarında Türkiye’nin de bulunduğu E7 ülkeleri endekste en alt sıralarda yer almakta. Bununla birlikte, bugün ekonomilerinin yavaşlamasıyla eleştirilen birçok Avrupa ülkesi ve Amerika, Kanada gibi ülkelerin insani gelişmişlik endeksinde ilk on sırada yer alması, tek başına ekonomik büyümenin insani kalkınmayı sağlamadığını gözler önünde seriyor. 2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında olma hedefimizi gerçekleştirirken insani gelişim bileşenlerini göz ardı etmeden kalkınmamızı sürdürülebilir kılmamız; bir başka deyişle, yaşamın gereksinimleri ve doğal kaynakların sürdürülebilirliği arasında bir denge kurmamız gerekmektedir.
11
21. KALITE KONGRESI
TÜSİAD olarak sürdürülebilir kalkınmayı önümüzdeki dönemin temel belirleyicisi ve öncelik alanımız olarak belirledik. Bu doğrultuda, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma vizyonu için bir yol haritasını ortaya koymak amacıyla “Vizyon 2050 Türkiye” raporunu hazırlayarak 2050 yılında sürdürülebilir bir Türkiye’ye ulaşmak amacıyla atılması gereken adımları tespit ettik ve izlenmesi gereken yol haritasını ortaya koyduk. Vizyon 2050 Türkiye vizyonu çerçevesinde ekonomimizi etkileyen sektörlerin sürdürülebilirliğine yönelik çalışmalar kapsamında “Sürdürülebilir Turizm” raporunu Eylül ayında kamuoyuyla paylaştık. İMSAD ve TÜSİAD işbirliğinde hazırlanan “İnşaat Sektöründe Sürdürülebilirlik: Yeşil Binalar ve Nanoteknoloji Stratejileri” raporunu ise 13 Kasım tarihinde sizlerle paylaştık. Türkiye’de topraklarımızın % 92’si birinci ve ikinci derece deprem bölgesinde yer almakta, nüfusun ise % 95’i deprem tehlikesi altında yaşıyor. Ülkemizdeki mevcut yapıların büyük bir kısmının eski mevzuat uyarınca inşa edildiğini ve dolayısıyla dayanıksız ve sağlıksız olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda, kamuoyunda kısaca “Kentsel Dönüşüm Yasası” olarak bilinen düzenlemeyi binalarımızın depreme dayanıklı olarak yenilenmesi bakımından önemli buluyoruz. Bölgenin dokusuna zarar vermeden, kentin tarihi, sosyo-ekonomik ve kültürel yapısıyla uyumlu olarak gerçekleştirilecek, “insan odaklı” bir kentsel dönüşüm, bu değişimi sağlamlaştıracaktır. Bu süreçte, dünyadaki başarılı projelerinin incelenmesi ve bu dönüşümü başarıyla hayata geçirmiş ülkelerin tecrübelerinden yararlanılması çağrımızı da bu vesileyle yinelemek isterim. İş dünyası olarak sahip olduğumuz bilgi, bilim, teknoloji, beceri ve finansal kaynaklar ile sosyal sorumluluğumuzu harmanlayarak “yaşanabilir bir gelecek” sunacak sürdürülebilir kalkınma vizyonunun oluşturulabileceğine inanıyoruz. Tüm paydaşların katılımı ile gerekli politikaları oluşturduğumuz ve uyguladığımız takdirde, doğal kaynakların dengeli kullanıldığı, ekonomik ve sosyal alanda sürdürülebilir gelişmeye sahip “yaşanabilir” bir dünya için geç kalmış değiliz. 21 yıl önce TÜSİAD olarak Kalite Derneği ile birlikte ilk Kalite Kongrelerini düzenlemeye başladığımız noktadan bugüne Kalite Kongresi sadece kurumsallaş-
makla kalmadı, Türkiye’deki kalite arayışına, ürünlerimizin, hizmetlerimizin evrensel standartlara yükselmesine katkıda bulundu. Türkiye’nin mal ve hizmet üretiminde kaliteyi yakalaması, şirketlerinin kurumlarının evrensel ölçekte kalite düzeylerini tutturması elbette ilk hedefimizdi. Mal ve hizmet üretiminde, şirket yönetiminde, rekabetçi iş anlayışında evrensel kalite düzeylerini yakalamamızın siyasette, kentli olma bilincinde, vatandaşın haklarının ve hukukunun korunmasında, gözetilmesinde ekonomik alanda yakaladığımız kalite dü-
zeylerine gelebilmemizin önünü açmasını umuyoruz. Vatandaşlar olarak bu bilinçle Türkiye’nin gelişmesinde katılımcı olmamız gerektiğine inanıyoruz. Bu vesileyle, tam 21 yıldır tüm paydaşları bir araya getirerek geleceği öngörme ve bu doğrultuda hem kendimiz hem de gelecek kuşaklar için en doğru stratejileri belirleme imkanı sunan KALDER’e teşekkürü bir borç biliyoruz. Bugünkü Zirvenin devlet-hükümet, sivil toplum kuruluşları, tüm toplum ve bireyler için birlikte yaratılacak bu dönüşümün kıvılcımı olmasını diliyoruz.
Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
12
21. KALITE KONGRESI
SAYILARLA 21. KALITE KONGRESI GÖSTERGE Kongre katılımcı sayısı
2012 GERÇEKLEŞME 1.763
Ödül töreni katılımcı sayısı
489
Çalıştaylar katılımcı sayısı
260
Toplam katılımcı sayısı
2.512
Oturum sayısı
4 özel oturum, 16 paralel oturum
Çalıştay sayısı
15
Kongre konuşmacı sayısı
67
Kongre yabancı konuşmacı sayısı
4
Çalıştay moderatör sayısı
18
Toplam konuşmacı sayısı
89
Konuşmacı Profili YK Başkanı ve Üyesi, CEO ve Genel Müdür sayısı
37
Üst düzey Kamu Yöneticisi
4
Rektör
1
Akademisyen
4
Toplam sunum süresi
1.300 dakika / 22 saat
Başarı ödülü kazanan kuruluş sayısı: 3 Büyük Ölçekli İşletmeler Kategorisinde
BOYTAŞ A.Ş., İSTİKBAL A.Ş, PETKİM A.Ş.
Başarı ödülü kazanan kuruluş sayısı: 2 Kamu Kategorisinde:
ŞANLIURFA BELEDİYESİ TARSUS BELEDİYESİ
Mükemmellik Aşamaları belgesi kazanan kuruluş sayısı Basın katılımı
30 97
Medya haber sayısı
228
Röportaj
16
TV canlı yayın süresi TÜRKSAT Canlı Yayın
376 dk. 630 dk.
Resmi sponsor sayısı
8
Kongre sponsoru sayısı
8
Oturum sponsoru sayısı
7
Dijital Medya Sponsorları
3
Hizmet sponsoru sayısı
4
İletişim sponsoru sayısı
17
Toplam sponsor sayısı
47
Sergi katılımcı kuruluş sayısı
37
Organizasyonda çalışan toplam kişi sayısı ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
182 adam/gün
14
21. KALITE KONGRESI
TÜRK İŞ DÜNYASININ EN PRESTİJLİ ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNİ BULDU 20. ULUSAL KALİTE BAŞARI ÖDÜLLERİNİ İŞLETMELERDE; BOYTAŞ, İSTİKBAL ve PETKİM, KAMUDA; ŞANLIURFA ve TARSUS BELEDİYELERİ KAZANDI
ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
15
21. KALITE KONGRESI
B
u yıl 20’incisi düzenlenen ‘Ulusal Kalite Ödül Töreni’nde Büyük Ölçekli İşletmeler Kategorisi’nde Petkim Petrokimya, Büyük Ölçekli İşletmelerin Operasyonel Birim Kategorisi’nde Boytaş ve İstikbal, Kamu Yönetimi ve Hizmetleri Kategorisi’nde ise Şanlıurfa Belediyesi ve Tarsus Belediyesi Ulusal Kalite Başarı Ödülleri’nin sahibi oldular. Türk iş dünyasının en prestijli ödülleri 21 Kasım’da Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirilen Ulusal Kalite Ödül Töreni’nde sahiplerini buldu. Türkiye Kalite Derneği (KalDer) ve Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), tarafından bu yıl 20’ncisi düzenlenen ‘Ulusal Kalite Ödülü Töreni’nde Büyük Ölçekli İşletmeler Kategorisi’nde Pet-
kim Petrokimya, Büyük Ölçekli İşletmelerin Operasyonel Birim Kategorisi’nde Boytaş ve İstikbal, Kamu Yönetimi ve Hizmetleri Kategorisi’nde ise Şanlıurfa Belediyesi ve Tarsus Belediyesi ULUSAL KALİTE BAŞARI ÖDÜLLERİ’ni kazandılar. 10 Şubat – 13 Kasım 2012 tarihleri arasında gerçekleştirilen ödül sürecinde 5’i işletme 5’i ise kamu kurumu olmak üzere 10 başvurunun yapıldığı Ulusal Kalite Ödülü’nde 9 katılımcı finale kaldı. 108 değerlendiricinin özverili çalışmaları neticesinde sonuca ulaşılan Ulusal Kalite Ödülü’nde Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği’nin başkanlığında 7 jüri üyesi görev aldı. Ulusal Kalite Ödülleri’nin, kalite alanındaki Türkiye’nin en büyük ve itibarlı kalite etkinliği olduğunu belirten Kalite Ödülü Yürüt-
me Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Durman işletme ve kamu kurumları başvurularının birlikte değerlendirildiğini ve değerlendirmede referans alınan EFQM Mükemmellik Modeli’ndeki tanım ve kavramların güncellendiğini ve günümüzün eğilimleri ile daha da güçlendirildiğini ifade etti. Ayrıca Mükemmellik Modeli’nin 2010 sürümünün kurumların beklentilerini daha yüksek oranda karşıladığını ve çalışmalarına daha fazla katma değer sağladığını belirten Prof. Dr. Mehmet Durman, “Türkiye’de kalite kültürünün artmasında ve toplam kalite yönetim felsefesinin yaygınlaşmasında Ulusal Kalite Ödülleri önemli rol oynamakta. Ulusal Kalite Ödülü’nü almak için 20 yıl içerisinde 246 kuruluş başvurmuş ve bu yıla kadar 40 Başarı, 27 Büyük, 5 Mükemmellikte Süreklilik ödülü olmak üzere toplam 72 ödül verildi” dedi Türkiye’de faaliyet gösteren kurum ve kuruluşların, 1996 yılından itibaren Avrupa’nın kurumsal mükemmellik konusunda en saygın ödülü olan “EFQM MÜKEMMELLİK ÖDÜLÜ” sürecinde de büyük başarı gösterdiklerini bildiren Prof. Dr. Mehmet Durman, “Bugüne kadar 8’i Büyük Ödül ve 12’si Başarı Ödülü olmak üzere toplam 20 kurum ve kuruluşumuz EFQM MÜKEMMELLİK ÖDÜLÜ kazanmış ve Avrupa’daki örnek başarıları ile hepimiz için gurur kaynağı oldu” dedi
Ödül Süreci
Başvuran kuruluşların başvuru dosyaları Haziran-Eylül 2012 döneminde değerlendirme ekipleri tarafından incelenmiş, değerlendirme sonuçları Kalite Ödülü Yürütme Kurulu’na sunuldu. Kalite Ödülü Yürütme Kurulu yaptığı inceleme sonunda, başvuranlar arasından finalist olan kurum ve kuruluşlara saha ziyaretleri yapılmasına karar verildi. Değerlendirme ekiplerinin Eylül - Ekim aylarında yaptıkları saha ziyaretlerinde, EFQM Mükemmellik Modeli ve RADAR kriterlerinin 2010 sürümü referans alınmış olup değerlendirme sonuçları puanlanarak rapor haline getirildi. Akademisyenler ve Mükemmellik Modeli’ni uygulayan kurum ve kuruluşların üst düzey yöneticilerden oluşan Ulusal Kalite Ödülü Jürisi, 13 Kasım 2012 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Köşk’ünde toplanarak değerlendirme sonuçlarını incelemiş ve ödül verilecek kuruluşları belirlendi. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
16
21. KALITE KONGRESI - ÇALIŞTAYLAR
21. KALITE KONGRESI ÇALIŞTAYLARINI 19 KASIM 2012’DE GERÇEKLEŞTIRDIK 15 Farklı konu başlığında olan Çalıştaylar yarım günlük sürelerde gerçekleştirildi. Bir günde son dört yılın en fazla katılımcı sayısına ulaşıldı. 260 kişinin katıldığı çalıştaylarımızda kendi konularında uzman olan Moderatörlerimiz paylaşımlarıyla fark yarattılar. Başta değerli Moderatörlerimiz ve sponsorlarımız olmak üzere emeği geçen tüm paydaşlarımıza teşekkürlerimizi sunarız.
KalDer 21. Kalite Kongresi Çalıştayları ÇALIŞTAY İSMİ
MODERATÖR
BEDENİMİZ NASIL KONUŞUYOR
Dr. SEDEF KABAŞ
EFQM MÜKEMMELLİK YOLCULUĞU
Dr. AYDIN KOSOVA
EĞİTİM SÜREÇLERİNİN DEĞİŞEN YÜZÜ VE İÇERİK ÇEMBERLERİYLE İŞ ZEKASI
ZAFER ERKOÇ - İSTANBUL KÜLTÜR ÜNİVERSİTESİ
"İLETİŞİM" SAHNE ALIYOR
AYLA ALGAN - İSTANBUL DRAMA SANAT OKULU
İNSAN KAYNAKLARI VE ETİK
Dr. HABİBE AKŞİT
KURUM KÜLTÜRÜ
AYKUT ALP YILMAZ
KURUMSAL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK İÇİN VİZYONER BAKIŞ AÇISI GELİŞTİRME
ENGİN GÜVENÇ
MAKİ GAMİ VE KAİZEN YAKLAŞIMIYLA SÜREÇLERİN İYİLEŞTİRİLMESİ
SELAMİ GÜVEN ANTAL / EROL ÖZDEN / MEHMET ALİ BAKIR
MÜŞTERİ MEMNUNİYETİNİ NASIL YÖNETİYORUZ?
TİMUR AKARSU
POZİSYON DEĞERLENDİRME VE ÜCRET BELİRLEME SİSTEMLERİ ESASLARI VE UYGULAMALARI SERDAR ATMACA SIRA DIŞI DÜŞÜNME TEKNİKLERİ
MELİH ARAT
SOSYAL MEDYA İLE FARK YARATMAK
Dr. CEM ÇINLAR
STRATEJİK İNOVASYON YÖNETİMİ:TEMEL KAVRAMLAR VE SÜREÇLER
SELÇUK KARAATA
STRATEJİK PLANLARIN BİREYSEL HEDEFLERE İNDİRGENMESİ VE ÇALIŞANLARIN PERFORMANSININ DEĞERLENDİRİLMESİ
BERKER TELEK - AYŞEN ATADAN
TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ
Prof. Dr. MEHMET TANYAŞ
Kalite Kongresi Çalıştay Sponsorları
ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
17
21. KALITE KONGRESI - ÇALIŞTAYLAR
Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
18
ULUSAL KALITE BAŞARI ÖDÜLÜ
Boytaş Mobilya Ulusal Kalite Başarı Ödülü’nü aldı Şahin NURSAÇAN BOYTAŞ Mobilya A.Ş Genel Müdürü
P
ek çok alanda ödüller alan Boytaş Mobilya, EFQM sürecinde Ulusal Başarı Ödülü’nü de alarak mükemmellik yolculuğuna önemli bir başarıya imza attı. Aldıkları bu ödül ile diğer tüm başarılarının bir anlamda tescil edildiğini söyleyen Boytaş Mobilya Genel Müdürü Şahin Nursaçan’a başarıları yolculuklarını sorduk; İş mükemmelliği sürecimiz 1995 yılında kurulan Boytaş, Boydak Holding’e bağlı bir grup şirketidir ve mobilya sektörünün lider markaları olan; İstikbal, Bellona, Mondi ve İstikbal Regina markalarına hizmet etmektedir. Boytaş bağlı bulunduğu holding içerisinde, sektöründe ve Türkiye’de sanayi endüstrisinde “sürekli gelişim” değeri doğrultusunda değer oluşturmayı, bunu yaygınlaştırmayı ve nihayetinde paydaşlarının ve Türkiye’nin geleceğe emin adımlarla ilerlemesini hedeflemektedir. Ürünlerimizi büyük bir coğrafyaya yayılmış milyonlarca müşterimize, sürekli iyileştirme ve değer katma felsefesini benimsemiş 3.750 çalışanımız ile ulaştırmaktayız. Boytaş 1995 yılından günümüze kadar istikrarlı bir şekilde gelişimini sürdürerek, hem sektörel anlamda pazar lideri konumuna yerleşmiş, hem de Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları İSO 500 sıralamasında ilk 100 içerisine girmiştir. Boytaş yalın şirket olma hedefi doğrultusunda, ana stratejilerine odaklanmakta ve bu stratejik hedefler üzerinde tanımladığı performansa ulaşmak adına da sürekli iyileştirme faaliyetleri gerçekleştirmektedir. Boytaş İş Mükemmelliği sürecini dört aşamalı yönetim sistemi yaklaşımı ile hayata geçirmektedir. Boytaş Yönetim Sistemi; amaç ve hedeflerin belirlenmesi, süreçlerin yönetilmesi, faaliyetlerin ve sonuçların kontrol edilmesi ve iyileştirmelerin ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
Boytaş Yönetim Sistemi
yönetilmesi olmak üzere dört unsurdan oluşmaktadır. Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? Boytaş kuruluş yıllarından itibaren sü-
reç ve sistem yaklaşımını tüm faaliyetlerinin odağına alarak kurumsal gelişimini sürdürmektedir. Yönetim kalitesini yıllar içerisinde farklı uygulamalarla değerlendiren Boytaş, 2011 yılı Nisan ayında KalDer’den aldığı dış değerlendirme ile
19
ULUSAL KALITE BAŞARI ÖDÜLÜ
daha önce özdeğerlendirme yaklaşımı olarak benimsediği EFQM modelini, tüm sistemleri için bir çatı olarak konumlandırmaya karar vermiştir. Deneyimli KalDer değerlendiricilerinin sistemlerimiz ve sonuçlarımızla ilgili verdikleri geribildirim raporundan hareketle çalışmalarımızı sürdürdük ve 2012 yılında Ulusal Kalite Ödül sürecine dahil olduk. Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor ya da sağlayacak? Boytaş Mobilya içinde bulunduğu sektörün lider firması konumundadır. Bulunduğu noktada hedef kitlenin beğenisini kazanan ürün tasarımı, yaygın ve güçlü bir bayi ağı, ölçek ekonomisinin getirdiği rekabetçi maliyet, operasyonel mükemmellik ile elde ettiği üretim verimliliği ve hızlı teslimat gibi rekabet üstünlüklerine sahiptir. Elbette bundan daha önemlisi bu başarının sürdürülebilir olması. Bu anlamda rekabet üstünlüğümüzü daha da güçlü kılacak ve yapısal anlamda derinlik sağlayacak olan bu yetkinlik seviyemizi sürdürülebilir kılmayı hedeflemekteyiz. İçinde bulunduğumuz pazarda müşteriyi en iyi anlayan ve onlara hizmet sürecini en iyi performansla elde eden şirket seviyemizi geliştirerek sürdürmek temel amacımızdır. Aldığınız ödülün, şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? Boytaş Mobilya pek çok alanda ödüller almış bir firma. EFQM sürecinde ulusal başarı ödülü almaya hak kazanmak tabii ki diğer bütün başarıların bir anlamda tescil edilmesidir. Diğer başarı belgeleri belirli süreçlerin bir sonucu olarak alınırken EFQM yetkinlik belgesi şirketin geneli göz önünde bulundurularak, şirketin dolaylı ya da doğrudan etkilediği çevre, toplum, müşteri, tedarikçi gibi paydaşların da içinde yer aldığı bir sürece verilmektedir. Bu nedenle EFQM modelini uygulamak demek, büyük resimde mevcut durumun ortaya konması, odaklanılacak alanların net şekilde belirlenmesi ve doğru işleri yapmak ile işi doğru yapmak anlamında, sayısal sonuçlarla ilişkilerin kurulabilmesidir ve bu çok değerlidir.
Boytaş’ın gelişiminde önemli kilometre taşları. (1995-2011)
Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde, gelecek hedefleriniz nelerdir? AB, Ortadoğu ve Rusya Bölgesinde yer alan en büyük 10 mobilya üreticisi arasında yer alma vizyonunu gerçekleştirme adına EFQM mükemmellik modelinin şirketimizde uygulanma etkinliğini sürekli arttırarak mükemmellik yolunda ilerlemektir. Bunu yaparken de önceliğimiz EFQM modelinin Boytaş’ın kurum kültüründe, süreçlerinde, sistemlerinde yaşamasını ve sürekli gelişmesini sağlamaktır. Mükem-
mellik yolunda modelin gerçek anlamda şirketimizde vücut bularak kök salmasını kurum kültürümüzün ayrılmaz bir parçası olmasını hedefliyoruz. İlk dış değerlendirme de yetkinlikte 5 yıldız başarısı gösterebilmemizin ve hemen akabinde de ulusal başarı ödülü almamızın aslında en büyük sebebi budur. Yaptığımız çalışmaların bir sonucu olarak gördüğümüz ödül sürecinde Avrupa Kalite Ödülünü bölgemize ve ülkemize kazandırmakta bizi mutlu edecek hedeflerin içerisinde yer almaktadır. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
20
ULUSAL KALITE BAŞARI ÖDÜLÜ
Ulusal Kalite Başarı Ödülü İstibal’in Mesut YIĞIT İstikbal Mobilya A.Ş Genel Müdürü 55 yıldır mükemmellik yolunda ilerleyerek, her güne ilk günkü özveri ile başlayan İstikbal, Ulusal Kalite Başarı Ödülü’nü gururla aldı. Türkiye’nin lider mobilya markası olmayı başaran İstikbal, hızlı adımlarla Türkiye ve dünya mobilya pazarında başarılı ve istikrarlı büyümesini sürdürüyor. İstikbal’in başarı yolculuğunu İstikbal Mobilya A.Ş Genel Müdürü Mesut Yiğit’e sorduk. İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? İstikbal Mobilya A.Ş. kurulduğu günden bu yana iş yapış şekli olarak Toplam Kalite Yönetimi yaklaşımını benimsemiş, bu konuda her geçen gün yapısını ve iş yapış kültürünü daha da güçlendirme için çalışmış ve çalışmakta olan bir şirkettir. Şirketimiz 80’li yıllarda yaptığı yatırımlar, inovatif ürün tasarımları, kaliteli ve çevreye saygılı ürünleri, alanında uzman çalışanları ve başarılı pazarlama stratejileriyle kısa sürede sektöründe lider marka olmayı başarmıştır. Belirlediğimiz uzun ve kısa vadeli stratejilerimizi gerçekleştirebilmek için iş mükemmelliği modelini kullanarak İstikbal süreç yapımızı bu doğrultuda geliştirmekte ve yönetmekteyiz. İş mükemmelliği temelini memnun paydaş yönetim stratejisi üzerine kuran şirketimiz toplum, tedarikçi, müşteri ve çalışan boyutlarında mükemmellik modeli tabanlı çalışmalara yıllar bazında önem, özen ve zaman ayırmış ve hız kesmeden çalışmalarına devam etmiştir. İstikbal Mobilya A.Ş. için toplam kalite tüm süreçlerin temelini oluşturan bir kavram olmakla birlikte sürdürülebilir mükemmelliğin sağlanabilmesi için yıldan yıla artan bir değişim yönetimi söz konusudur. İş mükemmelliğinin bir süreç olarak değerlendirilip İstikÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
bal Süreç Yapısında belirmesi 2006 yıllarının başlarında olmuştur. Bu dönemde şirket olarak artan kalite bilincimiz ve EFQM Mükemmellik Model yaklaşımıyla İş Mükemmelliğini kurumsal değişim yönetimi kapsamında planlayan şirketimiz, bu doğrultuda yıllar içerisinde yenileşim, teknoloji, strateji, işbirliği, süreç, insan kaynakları, bilgi, enerji ve müşteri yönetimi gibi yönetim sistemlerinin etkililiğinin artırılması, TPM, Yalın Üretim, Öneri Sistemi, ve Yalın 6 Sigma gibi iyileştirme metotları ile sürekli iyileştirme temelini kurgulamış ve böylelikle şirket kültürünü değiştiren uygulamaları başarılı bir şekilde şirkete entegre ederek yönetmiştir. İş Mükemmelliği süreci kapsamında İstikbal Mobilya olarak KALDER’ den 2010 Şubat ve Ekim dönemlerinde olmak üzere 2 dış değerlendirme hizmeti almış, bu değerlendirmeler sonucunda sırasıyla EFQM Mükemmellikte Yetkinlik 3 Yıldız ve 5 Yıldız belgelerini almıştır. Dış değerlendirme hizmetinden maksimum faydayı sağlamayı hedefleyen,
geri bildirimleri şirket faaliyetlerinde iyileştirme fırsatı olarak değerlendiren şirketimiz bunu bir kurum kültürü haline getirerek yapılan uygulamaların etkililiğini ölçmek içinde belli periyotlarda dış ve öz değerlendirme araçlarını kullanmaya başlamıştır. Bu kap-
21
ULUSAL KALITE BAŞARI ÖDÜLÜ
samda son olarak 2012 Ulusal Kalite Başarı ödülünü alarak iş mükemmelliği sürecinde sağlam adımlarla ilerlediğini tüm kalite gönüllüleri ve paydaşlarına göstermiştir. Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? İstikbal Mobilya iş yapış şekillerinde mükemmelliği hedefleyen toplam kalite anlayışını tüm süreçlerinin odağı yapan bir şirket olma özelliğini günümüze kadar getirmeyi sağlayarak bugün elde ettiği başarıların temelini oluşturmuş bir şirkettir. Özellikle ticari anlamda yıllar bazında olumlu bir eğilimle hızla büyüyen şirketimizin iş yapış şekli ve yaklaşımları ile temel sonuçları iyileştirme felsefesi 2006 yılında EFQM Mükemmellik Modeli yaklaşımını benimsemesi ile tamamen pekiştirmiş olmuştur. 2006 yılında hazırladığı kurumsal değişim planı kapsamında belirlediği uygulamaları kurumsal bir çatı altında toplamak ve gerçekten memnun paydaş yönetimini her açıdan sağlama ihtiyacı bu yıllarda EFQM Mükemmellik modeli yaklaşımını benimsemeye şirketimizi iten en önemli unsurlardan olmuştur. Bu doğrultuda sürdürülebilir toplam kalite yönetimini sağlamak için periyodik öz değerlendirmeler yapan şirketimiz iyileştirmeye açık alanlarını tespit ederek yıllar bazında sürekli iyileşen bir şirket olmuştur. Tabi modelin uygulanma kararının alınmasında ülkemizde ve dünyada o zamana kadar bu yolda kalite gönüllüsü olmuş şirketlerin başarıları ve KALDER’ in desteği de büyük etki yaratmıştır. Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor ya da sağlayacak? İstikbal Mobilya A.Ş. bu yıl 21 Kasım Kalite Kongresinde bildiğiniz gibi Ulusal Kalite Başarı Ödülü alarak sektörün de Dünya ve Türkiye’de bir ilki daha gerçekleştirmiş olmanın haklı gururunu tüm paydaşları ile birlikte yaşamıştır. Aslında bu noktadan bakıldığında rakipleri için bir örnek ve öncü olmuştur. Ancak şunu da özellikle belirtmeliyiz ki, EFQM Mükemmellik Modelinden faydalanmak ya da Kalite Ödülünü almış olmak şirketimiz için bir amaç olmamış, sadece bizim Dünya lideri olma vizyonumuzu destekleyen bir araç olarak görülmüş ve benimsenmiştir. Tabi ödül almanın çalışan ve diğer paydaş-
lar üzerinde motivasyon açısından önemi büyüktür. Tabi bu modeli kullanmaya başlamakla iş yapış şekillerinde daha sistematik ve sağlam temelli yaklaşımların benimsenmesi ve uygulamaya alınması, bunların temel sonuçları artıracak şekilde yansıması da bu anlamda rekabet gücümüzü artırdığının bir göstergesidir. Modelin bize öğrettiği en güzel çıkarımlarından birisi sağlam temelli bir yaklaşımdan kaynaklanmayan hiçbir temel sonuç sürdürülebilir olamaz, olsa da tesadüfidir anlayışıdır. Mükemmellik modelinin uygulanmaya devam etmesi operasyonel mükemmelliğin sürdürülebilir kalmasını, temel sonuçların olumlu artış göstermesini sağlamaya devam edecektir. Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? İstikbal Mobilya A.Ş. mükemmellik yolculuğunun henüz başlangıcında olduğunun farkındadır. Ulusal Kalite Başarı Ödülü’nü
almak hem biz İstikbal çalışanları için hem Kayseri için hem de Ankara’nın doğusu için büyük önem taşımaktadır. Ancak Ödül’den çok İstikbal çalışanlarını asıl ilgilendiren saha ziyareti sonrasında aldıkları Geri Bildirim Raporu’ndaki iyileştirmeye açık alanlar olmuştur. Bu rapordan yola çıkarak başlatılacak projelerle İstikbal Mobilya A.Ş. mükemmellik yolculuğuna devam edecektir. İstikbal Mobilya A.Ş. çalışanları alınan puandan çok alınamayan puana odaklanacaktır. İstikbal Mobilya A.Ş. çalışanları “Neleri iyi yaptık”dan çok “neleri daha iyi yapabiliriz”e odaklanacaktır. Kalite ve verimlilik temelli çalışmalarımızı kalite, verimlilik ve sürdürülebilirlik boyutuna taşımaya çalışacaktır. İstikbal Mobilya A.Ş. çalışanları mükemmellik yolculuğunda başarı kazanmaya çalışacak, daha sonra başarılarını “sürdürülebilir” kılmaya çalışacaktır. İstikbal’i Türkiye’nin ve Dünyanın “İSTİKBAL”i yapmak için çalışacaklardır. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
22
ULUSAL KALITE BAŞARI ÖDÜLÜ
“Kalite” kültürünü, yaşam biçimine dönüştürüyoruz Hayati ÖZTÜRK Petkim Petrokimya Holding A.Ş Yönetim Kurulu Üyesi
T
ürkiye’nin en büyük sanayi kuruluşlarından biri olan Petkim, Türkiye Kalite Derneği (KalDer) tarafından her yıl verilen “Ulusal Kalite Başarı Ödülü”nü kazanarak, 47 yıllık tarihinin önemli başarılarından birine daha imza attı. 2004 yılında imzaladıkları “Ulusal Kalite Hareketi İyi Niyet Bildirgesi” ile EFQM Mükemmellik Modeli’ni uygulamaya başladıklarını belirten Petkim Genel Müdürü Hayati Öztürk, “Aradan geçen 8 yılda, bu modelin gereklerini gerçekten meşakkatli bir çalışma sonucunda hayata geçirmeyi başardık. Petkim’in 2 bin 500 çalışanı bu süreçte kendi işlerinin yanında bu çalışmayı da yaptı. Bazen umutsuzluğa düştüğümüz oldu ama sonuçta başardık. tüm takım arkadaşlarımı yürekten kutluyor ve alkışlıyorum” diye konuştu. Hayati Öztürk’e Petkim’in ödül sürecini ve başarıya götüren planlarını soruduk. İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? Bu sürece dâhil olmaya nasıl karar verdiniz? Türk sanayisinin en önemli kuruluşlarından biri olan Petkim, 47 yıllık tarihinde çalışma tarzıyla, ürün kalitesiyle, teknolojiyle olan ilişkisiyle her zaman farklı bir noktada oldu. Elbette bunda teknoloji ve bilgi yoğun bir sektör olan petrokimya sektöründe yer alması da önemli bir rol oynuyor. Daha kuruluş aşamalarımızda kalite planı ve kalite güvence, veri takibi ve analizi, iş güvenliğinin yönetilmesi, çevre güvenliğinin yönetilmesi gibi uygulamaları hayata geçirdik ve yönetim anlayışımızı bu kavramlar ekseninde oluşturmaya çalıştık. Gözümüz her zaman uluslararası standartlarda, dünya devlerinde, onların uygulamalarında ve diğer iyi uygulamalarda oldu. Bu durum aynı zamanda rekabetin de gereğidir. 2004 yılında EFQM Mükemmellik Modeli çerçevesinde yönetim modelimizi yeniden kurgulamayı amaçladık ve Ulusal Kalite Hareketi’ne ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
katıldık. Petkim böylelikle özelleştirme süreci tamamlandığı zaman uzun erimli dinamiklere ve gerekli yönetimsel araçlara sahip, rekabetçi ve esnek bir yönetim yapısına sahip olmayı hedefledi. Bu süreçte 2008 yılında ilk defa Ulusal Kalite Ödülü’ne başvurmuştuk. Ödül süreci bizim Ulusal Kalite Hareketi’ne başvurduktan sonra hayata geçirdiğimiz uygulamaların olgunluğunun görülmesi ve bundan sonraki süreçte ilerlememiz gereken alanların belirlenmesinde önemli bir kaynak oluşturdu. 2008 yılında gerçekleşen özelleştirmeyle paralel, edindiğimiz Geri Bildirim Raporu ışı-
ğında Petkim’i daha ileriye taşımak için birçok yeni uygulamayı şirketimize kazandırdık. Mevcut uygulamalarımızı da gözden geçirerek iyileştirdik. 2010 yılında EFQM Mükemmellik Modeli’nde yapılan değişiklikle “sürdürülebilirlik” çok daha önemli bir kavram oldu. Bu değişikliğin Petkim açısından çok önemli ve büyük bir şans olduğunu düşünüyorum. İçinde bulunduğu sektör itibariyle sürdürülebilirliği çok önemseyen ve daha bu kavram çok az bilinirken dahi bu alanlarda önemli faaliyetler yürütmüş olan Petkim böylelikle yaptığı ve sürdürdüğü faaliyetlerin önemini göstere-
23
ULUSAL KALITE BAŞARI ÖDÜLÜ
bilme şansına kavuşmuştur. 2010 yılında yenilenen EFQM Mükemmellik Modeli ışığında biz de kapsamlı bir “EFQM Uyum Projesi” başlattık. Bu kapsamda süreç yapımızı, değerlendirme ve gözden geçirme araçlarımızı, bunlarla paralel olarak da organizasyon yapımızı yeniden düzenledik. 2012 yılında da Ulusal Kalite Ödülü’ne başvurduk. Tüm çalışanlarımız bu kültürü bir yaşam biçimine dönüştürerek, şirketimizin rekabet gücüne yansıtarak iş süreçlerini her geçen gün daha da iyileştiriyorlar. Petkim çalışanları olarak kıdemlerimiz ve deneyimlerimiz ne olursa olsun, işimize ve süreçlerimize bakışımız tek bir cümle ile özetlemek mümkün: Bizler işimizi düne göre daha iyi yapıyoruz; ama en iyisini yapmak için çalışıyoruz. Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor ya da sağlayacak? Biraz önce kısaca bahsettiğim süreçte birçok analiz yaptık, projeler gerçekleştirdik ve yeni uygulamaları hayata geçirdik. Tabii ki bütün yapılanlar, bizim rekabet edebilirliğimizi arttıran faaliyetler... Stratejik olarak bakabilmek, esnek olabilmek, riskleri öngörmek ve analiz etmek, sürdürülebilir olmak önümüzdeki dönemde çok daha önemli olacak. 2008 yılında başlayan küresel kriz henüz bitmiş değil. Avrupa’da kriz sürüyor. Üstüne üstlük Arap Baharı ile başlayan politik değişiklikler ekonomiyi de etkiler şekilde bunlara eklenmiş oldu. Tüm dünyada büyüme hızlarının daha mutedil olduğu yeni bir dönemden geçiyoruz. Bu dönem “yeni normal” olarak adlandırılıyor. Kuzey Amerika kıtasında bulunan “geleneksel olmayan” hidrokarbon yataklarının işletilmesi ve geliştirilen yeni teknolojiler önemli bir faktör ve etkisini artarak devam ettirecektir. Ortadoğu’daki politik gelişmelerin yanı sıra sektörümüzde olan ve planlanan gelişmeler de bir diğer önemli faktör. Sürdürülebilirlik hem dünyada hem AB’de hem de ülkemizde –iş sağlığı, toplum ve özellikle çevre- önemini arttırarak sürdürecektir; regülasyonlar sürekli gündemde olacaktır. Burada belirtmemiş olduğum daha birçok mikro ve makro değişkenler ekonomik hayatımızı, ekonomi üzerinden de tüm hayatımızı etkisi altına alıyor. Belirttiğim gibi EFQM Mükemellik Modeli çerçevesinde yaptığımız tüm analiz, proje ve çalışmaların yeni dönemde de karar alırken bize yardımcı olacağını söyleyebilirim.
Aldığınız ödülün şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? Açık konuşmak gerekirse burada daha önce almış olduğumuz ödüllerin bir karşılaştırmasını yapmak istemem. Çünkü kapsamları, değerlendirme kriterleri çok farklı. Ancak şunu söyleyebilirim. UKÖ’nün kapsamı ve değerlendirme kriterleri, EFQM Mükemmellik Modeli göz önünde tutulunca, çalışanlarımız başta olmak üzere tüm paydaşlarımız açısından farklı algılanacağını ve tüm paydaşlarımızın Petkim’in başarısından dolayı gurur ve sevinç duyacağını söyleyebilirim. Ancak belirtmek isterim, sizinle görüştüğüm tarih itibariyle Geri Bildirim Raporu elimize çok yeni ulaştı. Ben ve arkadaşlarım bu raporu inceliyoruz ve tartışıyoruz. Raporda belirtilmiş olan noktalar ve değerlendirmelerin benim açımdan çok daha önemli ve heyecan verici olduğunu belirtmeliyim. Bundan sonra şirketimizde yapmamız gereken faaliyetlerin, planlayacağımız projelerin tartışılması ve kararlaştırılması benim açımdan çok daha öncelikli. Sürekli gelişim ve yenileşim içinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? 2008 yılı krizi ile birlikte dünya, üretimin ve gerçek katma değer ve iş yaratmanın önemini anladı. Geçmişte hizmet sektörlerini öne çıkaran ülkeler hatalarını anladı. Almanya gibi bu hataya düşmeyen ülkeler ise, krizlerle boğuşan ülkelerin kurtarıcısı rolüne soyunmak zorunda kaldı. ABD başta olmak üzere, Japonya, Fransa, İngiltere gibi ülkeler imalat sanayilerini canlandırmak için olağanüstü teşviklerle destekleme yolunu seçtiler. Sürdürülebilir büyüme ve kalkınmanın, rekabetçi
üretimden ve sanayileşmekten geçtiği, yaşanan acı deneyimlerle bir kez daha anlaşıldı. Petkim olarak ise biz büyüme hedeflerimiz doğrultusunda yatırımlarımıza gelecek yıllarda da devam edeceğiz. Ana fabrikamız durumunda olan Etilen’de %13’lük kapasite artışı için yatırımı çalışmalarımız sürüyor. Ayrıca Bütadien Ekstraksiyon (BDX) fabrikası, PTA fabrikamızda kapasite artış yatırımlarının da dahil olduğu Entegre ÇED Olumlu Belgesi’ni aldık ve yatırım teşvik müracaatında bulunduk. Ayrıca büyük ortağımız durumundaki SOCAR Türkiye’nin Petkim Yarımadası için belirlediği “Value-Site” vizyonunun en önemli adımı olan e Petkim’in hammaddede dışa bağımlılığını sıfıra indirecek STAR Rafinerisi’nin de hafriyat çalışmaları devam ediyor. Yine SOCAR Türkiye tarafından yarımadamızda inşa edilecek 612 MW gücündeki STEP Enerji Santrali için ÇED süreci devam ediyor. Biliyorsunuz Türkiye imalat sanayisinin en büyük problemleri durumunda olan enerji maliyetleri ne yazık ki bizim de rekabet gücümüzü etkileyen en önemli kalemlerden birisi durumunda. Enerji yatırımlarının, enerji maliyetlerimizi pozitif etkileyeceğini düşünmekteyiz. Bir başka önemli yatırımımız ise limanımız olacak. Bu amaçla Petkim’in %100 hissesine sahip olduğu Petlim Limancılık A.Ş ile dünyanın terminal işletmeciliğinde en büyük şirketlerinden olan APM Terminals BV firması ile Petkim Konteyner Limanı için geçen şubat ayında ön anlaşma imzalamıştık. İnşallah aralık ayı içinde Başbakanımızın da onurlandıracağı bir törenle limanımızın temelini atacağız. Petkim Limanı, “Rafineri-Petrokimya-Enerji-Lojistik Entegrasyonu” hedefimizin “Lojistik” adımı olarak ve Ege’nin dünyaya açılan yeni kapısı olacak.
Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
24
ULUSAL KALITE BAŞARI ÖDÜLÜ
Doğuştan Marka Şehir Vizyonu, Ulusal Kalite Ödülü’nü Getirdi Dr. Ahmet Eşref FAKIBABA Şanlıurfa Belediye Başkanı
U
lusal Kalite Başarı Ödülü’ne ulaşmalarının kendileri için bir gurur kaynağı olduğunu ancak asıl amaçlarını vatandaşa sundukları hizmet kalitesindeki başarının sürekliliğini sağlamak olduğunu söyleyen Şanlıurfa Belediye Başkanı Dr. Ahmet Eşref Fakıbaba, bizimle şu bilgileri paylaştı. Şanlıurfa Belediyesi olarak kalite çalışmalarına 2004 yılında başladık Yaptığımız çalışmalar sonucunda 2007 yılında TSE’den ISO 9000:2001 KYS Belgesini aldık. Vatandaşa sunulan hizmetlerin kalitesini sürekli arttırmak, vizyonumuzda belirlenen Doğuştan Marka Şehir Şanlıurfa vizyonunun gereklerini yerine getirmek için, Dünya Tarihi Kentler Birliği’ne üye olan Şanlıurfa’mızı ülkemizde cazibe merkezlerinden birisi haline getirmek, bunu yaparken diğer belediyelerle bilgi alış verişini sağlamak ve kıyaslama faaliyetleri gerçekleştirmek öncelikli amacımız olmuştur. Bunları gerçekleştirmek için gereken yol gösterici bir modele ihtiyaç duyduk. Bununla birlikte kalite çabalarımızla ilgili daha yetkin bir hale gelmek, belirli bir disiplin altında sürdürmek ve ulusal düzeyde elde edilen deneyimlerden yararlanmak için 2007 yılında Ulusal Kalite Hareketi’ne katıldık. Aynı yıl KalDer’den Kararlılık Belgesini aldık. Mükemmelliğe yolculuk serüvenimiz bu şekilde başlamış oldu. Çalışmalarımıza hızla devam ederek 2008 yılında Mükemmellikte Yetkinlik 4* Belgesini almaya hak kazandık. Kaliteyi bir mecburiyet olarak algıladık çünkü biz kamu hizmeti yapıyoruz ve kamu kaynağı kullanıyoruz. Bu ödül bizim için bir km taşıdır. Mükemmelliğin başlangıç noktasıdır. Kamu kuruluşu olmamız nedeniyle herhangi bir rekabet pazarımız yok ama hizmetlerimizin kalitesini sürekli arttırmak ve vatandaş memnuniyetini maksimum düzeyde tutmak amacıyla diğer belediyelerle kıyaslama çalışmaları yapıyoruz, hizmetleri etkileyebilecek örnekleri ilimize getirerek vatandaşlarımıza sunuyoruz. Hizmet odaklı bir kuruluş olduğumuz için hizmetlerimizde esas olan şey vatandaş memnuniyetidir. Bu noktada son yıllarda yaptığımız Vatandaş MemnuÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
25
ULUSAL KALITE BAŞARI ÖDÜLÜ
niyet Anketleri göstermektedir ki hızlı ve kaliteli hizmet sunma noktasında belediyemiz oldukça iyi bir noktaya gelmiştir. Bu çalışmaları yapmamız için gerekli ortam, ulusal kalite hareketine katılmamız sonrasında daha kolay bir hal aldı ve mükemmellikte yol kat ettikçe bunun kurumumuza olan katkısının daha fazla bilincine vardık. Ulusal Kalite Hareketi’ne başladıktan sonra yapılan örnek çalışmalarla ve alınan yetkinlik belgesiyle ülkemizdeki ve özelliklede çevre belediyelere örnek olduk ve mükemmellik modeline başlamak için yardım isteyen tüm kuruluşlara elimizden gelen yardımı gösterdik. Oluşturduğumuz Misyon, Vizyon, Kalite Hedeflerimiz ve bunların doğrultusunda hazırladığımız Stratejik Planımızla çizdiğimiz yol haritasıyla belirlediğimiz kurum hedeflerimizi gözden geçirerek, gerekli revizyonları yaparak sürekli gelişim ve yenileşim için gerekli ihtiyaçlarımızı tespit ederek mükemmellik yolundaki adımlarımızı sağlamlaştırmaktayız. Mükemmellik yolcuğumuz kapsamında alınan eğitimler, yapılan kıyaslama çalışmaları sonucunda Ulusal Kalite Ödülü
Başvuru Kitabımızı hazırladık ve 2012 yılında Ulusal Kalite Büyük Ödülü’ne başvurduk. Masa başa değerlendirmesi ve saha ziyareti sonucunda Ulusal Kalite Başarı Ödülü almaya hak kazandık ve bu önemli ödülü Şanlıurfa’mıza getirdik. Elbette ki Ulusal Kalite Başarı Ödülü alan bir kurum olmamız bizim için bir gurur kaynağı ancak Şanlıurfa Belediyesi ola-
rak asıl amacımız vatandaşa sunduğumuz hizmet kalitesindeki başarımızın sürekliliğini sağlamak. Bugün geldiğimiz nokta planladığımız bir nokta. Biz bu yola devam edeceğiz hazır olduğumuzda Ulusal Kalite Büyük Ödülünü de inşallah alacağız ve Avrupa Kalite Ödülüne kadar yolumuza devam edeceğiz. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
26
ULUSAL KALITE BAŞARI ÖDÜLÜ
TARSUS BELEDİYESİ VE EFQM MÜKEMMELLİK MODELİ Burhanettin KOCAMAZ Tarsus Belediye Başkanı
Ş
ehir yaşamının hemen her safhasında mutlaka belediyecilik ve belediye vardır. İnsanın doğumundan önce ambulans hizmetiyle başlayan zincir, günlük birçok ihtiyacın temin edilmesinde; yollarda, parklarda, içmesuyu temininde, kirli suların arıtılarak uzaklaştırılmasında, ulaşımda, sosyal ve kültürel projelerde devam eder. En sonunda hayat sona erdiğinde kabirde dahi sürer. Belediyecilik kısaca doğumla ölüm arasında her zaman, her an bir şekilde ilişkili olan bir sosyal hizmetler zinciridir. Belediye ise halkın bu hizmetleri, en geniş şekilde alabilmek maksadıyla demokratik usullerle göreve getirdiği bir yerel yönetim birimidir. Belediye halkın yerel ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamak üzere görev yapar. Tarsus Belediyesi olarak bizim yerel yönetim anlayışımız; çağdaş, modern ve sosyal ihtiyaçların rutin belediyecilik anlayışından öte tüm insanları ve tüm semtleri aynı sevgi ve şefkatle kucaklayan, kenti bütün olarak düşünen, bu kentin geçmişten günümüze uzanan tüm değerlerine sahip çıkarken; onları koruyup, kollayarak günümüzde de güncelliğini sürdürmesi için çaba gösteren, geçmişle günümüz arasında köprü görevini üstlenen bir anlayıştır. Yine bizim yönetim anlayışımız; kentte yaşayan tüm insanların kaynaşması, dayanışması ve hemşehricilik bilincinin pekişmesi çabalarını geliştirerek, barış, huzur ve kardeşliğin en üst düzeyde tesisine yönelik çalışmaları en öncelikli görev sayan bir anlayıştır. Belediye yönetimi olarak ideallerimiz doğrultusunda 19 yıldır, Tarsus halkına en kaliteli ve en iyi hizmeti vermenin gayreti içerisindeyiz. Doğup büyüdüğümüz bu kente hizmet etmek, hepimiz için çok büyük bir mutluluktur. Belediye başkanı ve çalışanı olarak bizler; insana, insanlığa ve kentimize hizmet etmek gibi çok ulvi ve kutsal bir görev ifa etÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
tiğimizin farkındayız. Yıllar önce başladığımız kalite yolculuğunda, bugün Ulusal Kalite Başarı Ödülü almayı başarmamız hepimiz için büyük bir onurdur. Belediyemizin hizmet performansını yükseltme stratejisi olarak belirlediğimiz EFQM Mükemmellik Modelini uygulama gayretimizin arkasında bu idealist çabalar yatmaktadır.
Görevimizi yaparken makinanın birbirini harekete geçiren, birbirini tamamlayan ve birbirini motive eden parçaları gibiyiz. Zaman zaman eksik ya da iyileştirilmesi gerekli hizmet yapmış olabiliriz. Ancak hedefimiz, ekip ruhu ile hareket ederek eksiklikleri tespit edip iyileştirmeler yaparak, en kaliteli hizmeti, en hızlı bir şekilde kullanıcıla-
27
ULUSAL KALITE BAŞARI ÖDÜLÜ
rına yani vatandaşlara sunmaktır. Zira mükemmelliğin bir sınırı yoktur. Yaptığımız her işin daha da mükemmeli mutlaka vardır. Onu aramak, bulmak, ortaya çıkarmak, uygulamak, başarmak ve hayat tarzı haline getirmek biz Tarsus Belediyesi çalışanlarının asli görevidir. Bizler mükemmellik yolculuğuna çıkmış bir ekibin elemanları olarak birbirimizi anlamak, misyonumuzu unutmamak ve vizyonumuzu gerçekleştirmek bilinciyle hareket etmek durumundayız. Mükemmellik yolculuğunda rol almak, adeta bisiklete binmek gibidir. Pedalı çevirmezseniz ilerlemeniz, gelişmeniz mümkün olmadığı gibi bulunduğunuz yerde durmanız da mümkün olmayacak, düşmeniz kaçınılmaz olacaktır. Dünyanın dönüş hızını yavaşlatmanın ya da durdurmanın elimizde olmadığını bildiğimize göre teknolojik gelişmelerde dünya ile yarıştığımız bu çağda gelişmelere karşı koyabilmek de mümkün değildir. Bu nedenle çağın gerisinde kalmamak, ona ayak uydurmak, fark yaratmak, fark edilmek ve mükemmeli yakalayarak yükselen bir değer olmak günümüzde çok önemli bir olgudur. Belediyemizde kalite çalışmalarına ve iş mükemmelliğimize ivme kazandırmak amacıyla yapılan tüm çalışmalara ek olarak EFQM Mükemmellik Modeli uygulama kararı alınmıştır. Etkinlik ve faaliyetlerini yakından takip ettiğimiz Türkiye Kalite Derneği (KalDer) öncülüğünde yürütülen EFQM Mükemmellik Modeli kriterlerini kurumumuzda uygulayarak, sürekli gelişim ve sürekli iyileştirme ile vatandaşlarımıza ilkeli ve kaliteli hizmetler sunmak amaçlanmıştır. 2002 yılında KalDer üyesi olmakla başladığımız Kalite Yolculuğumuzda, 22 Nisan 2008 tarihinde KalDer ile Ulusal Kalite Hareketi İyiniyet Bildirgesi imzalanarak; EFQM Mükemmellik Modeli’ni belediyemizde uygulama çalışmaları başlatılmıştır. Tarsus Belediyesi yönetimi olarak “Kişilerle değil, sistemlerle yönetilen bir belediye olmak” olgusu, kurumsallaşma arzu ve çabası ilk günden bu yana hedef ve planlarımız arasında idi. Belediye Başkanı’na bağlı 4 Belediye Başkan Yardımcısı, bunlara bağlı toplam 19 Birim Müdürü ve birim müdürlerine bağlı 28 Alt Birim Yöneticisi ve bu birimlerde görev yapan yaklaşık 1300 çalışan ile aynı dili konuşmak, aynı hedefler üzerinde yoğunlaşmak elbette zor bir durum idi. Tarsus’ta 45 mahallede yaşayan 242000 hemşerimize ayırt etmeden
eşit hizmet götürmek de bir o kadar zordur. Vatandaşımızın kullanımına hizmetleri sunmaktan çok o hizmetlerin korunması bizleri daha fazla meşgul etmekte ve insan gücü ile maddi sıkıntılar oluşturmaktadır. Bu nedenle sadece çalışanlarımızı mükemmelliğe odaklamak da yetmemektedir. Bunu ürettiğimiz hizmetlerin kullanıcısı olan vatandaşlarımıza da hissettirmemiz hatta uygulatmamız gerekmektedir. Bu düşünce ile hareket ederek; her hizmetin mutlaka açılışını gerçekleştiriyor, yazılı ve sözlü olarak kullanıcıları bilinçlendiriliyor, verimli kullanmaları ve korumaları yönünde uyarılar yapmayı ihmal etmiyoruz. Hizmet kalitemizi ve Mükemmellik Modeli uygulamalarının etkinliğini arttırmak amacıyla her yıl yapılan özdeğerlendirme çalışmalarıyla, güçlü ve iyileştirmeye açık alanlarımızı tespit ederek, eksikliklerimizi giderme planları oluşturuyor ve bu planları uygulamaya koyuyoruz. Süreç yönetimi konusunda gerekli eğitimler alınarak 2004 yılında hazırlanan ve 2009 yılına kadar kullanılan hizmet süreçlerimiz revize edilmek üzere ele alınmıştır. 2009 ve 2010 yılında Tarsus Belediyesi Süreç Yönetim Sistemi altyapısı ve dokümantasyonu oluşturulmuştur. Revize edilen süreçlerimiz, Süreç Yönetim Sistemi adı altında 2011 yılı itibari ile hayata geçirilmiş ve hizmetlerin nasıl, kimler tarafından, ne şekilde yapılacağı, hangi mevzuattan faydalanılacağı tanımlanmıştır. Tüm sü-
reçler Ana, Alt ve detay şekilde tanımlanarak dört Belediye Başkan Yardımcısı’na sahiplendirilmiştir. Süreç sahibi dışında her sürecin Süreç Sorumlusu ile Veri Giriş Sorumlusu da belirlenmiştir. Süreçlere ve süreç adımlarına hedefler tanımlanmış, tüm süreçler ve hedefleri dönemsel izlemeler halinde, elektronik ortamda takip ve kontrol edilmektedir. Toplam Kalite Yönetimi ve EFQM Mükemmellik Modeli’ni uygulayarak, kurumumuzda iş planlarının daha sağlıklı yapılması, hizmetleAralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
28
ULUSAL KALITE BAŞARI ÖDÜLÜ
rimizin daha az maliyet ve daha kısa sürede vatandaş ile buluşturulması, zamanında ve yerinde kontrol faaliyetleri yaparak sunulan hizmetlerin iyileştirilmesi, oluşabilecek her türlü riskler için önlemler alınması sağlanmıştır. Kısaca, zamanda, maliyette, insan gücünde tasarruflar elde edilmiş ve hizmetler daha kaliteli sunulmaya başlanmıştır. Bugün itibariyle Türkiye’de toplam 8 Belediye EFQM Mükemmellikte Kararlılık Belgesi, 5 Belediye de EFQM Mükemmellikte Yetkinlik Belgesi, 3 Belediye ise Ulusal Kalite Başarı Ödülü almaya layık görülmüştür (Kaynak; KalDer’in “2012 Ulusal Kalite Ödülü” kitapçığı). Tarsus Belediye Başkanlığı olarak EFQM Mükemmellik Modeli piramidinin sırasıyla Kararlılık, Yetkinlik ve Ulusal Kalite Ödülü olmak üzere her kademesine başvuru yapılarak başarı elde edilmiştir. Modelin her kademesinin tek tek çıkılması, kurumsallaşma yolunda ve başta çalışanlarımız olmak üzere tüm paydaşlarımıza, kısa zamanda modelin yayılmasını sağlamak konusunda büyük katkı sağlamıştır. Ortaya koyduğumuz eserleri güven, barış, huzur ve kardeşlik ortamı sağlanmadan insanların adil olarak kullanmaları da mümkün değildir. Bütün bu güzellikleri ortaya çıkarırken, tarihin derinliklerinden günümüze aktarılan eserleri, geçmişte kentimizde yaşayan medeniyetler ve dinlerin kalıntılarını günümüz dünyasıyla paylaşırken, hiçbir zaman özdeğerlerimizden ve milli kimliğimizden taviz vermek düşüncesinde olmadığımızı herkesin bilmesinde ayrıca yararlar vardır. Bizim buradaki temel düsturumuz, “İnsana, inanca, geçmişe saygı, dünya barışına katkı” anlayışımızdır. Bu gizemli, bu güzel, bu tarih boyunca cazibe merkezi olmuş kenti hem kendi insanlarımıza, hem dünya insanlık âlemine sunarken, açık, şeffaf, katılımcı bir anlayışla, çevreye olan saygımızdan da asla taviz verme düşüncemiz olmadığında yine herkesin bilmesi gerekir. Ortaya koyduğumuz bu anlayış çerçevesinde tüm ülke ve dünya insanlarını bu güzel kente bekliyor, kültürümüzü ve değerlerimizi yakından tanımaya, eşsiz damak zevkimizi ve sofralarımızı bizimle paylaşmaya Tarsus’a davet ediyorum. Kaliteyi yaşam felsefesi haline getirmiş kişiler olarak; şunu aklımızdan hiç çıkarmamalıyız ki, her sabah taze bir başlangıç, her günün akşamı da öz değerlendirme yapmak için iyi bir fırsattır. İşte tüm bu nedenlerle sizleri bireysel olmaÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
yan, toplu yaklaşımlarla bütüncül olarak çaba göstermeye, hep beraber daha da ileriye emin adımlarla yürümeye değil, koşmaya davet ediyor, bugün ulaştığımız noktaya kadarki katkıları için kentime, hemşehrilerimize ve belediyemiz yönetimine teşekkürler ediyor, saygılarımı sunuyorum. KALİTE YOLCULUĞUMUZ • 2002 Kalite Yönetim Merkezi Kurulması • 2002 Türkiye Kalite Derneği’ne Üye Olunması • 2002 Kalite Temel Eğitimlerinin Alınması • 2003 Dokümantasyon Oluşturulması • 2004 TS-EN-ISO 9001:2000 Kalite Yö-
netim Sistem Belgesi Alınması (Türkiye Genelinde 4. Belediye olarak) • 2007 TS-EN-ISO 9001:2000 Kalite Yönetim Sistem Belge Yenilemesi • 2008 KalDer ile EFQM İyi Niyet Bildirgesi İmzalanması • 2008 EFQM ve TKY Eğitimleri Alınması • 2009 EFQM Mükemmellikte Kararlılık Belgesi Alınması • 2010 TS-EN-ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistem Belge Yenilemesi • 2010 EFQM Mükemmellikte Yetkinlik Belgesi (4 Yıldız) Alınması • 2011 Süreç Yönetim Sistemi kurulması • 2012 EFQM Ulusal Kalite Başarı Ödülü Alınması
C
M
Y
CM
MY
CY CMY
K
30
MÜKEMMELLİK AŞAMALARI
KURUMSAL MÜKEMMELLİĞE YOLCULUK... Zülal KIZILTAŞ Ulusal Kalite Ödülü Sekreteri, Mükemmellik Aşamaları ve Değerlendirme Hizmetleri Yöneticisi
S
ektör, büyüklük, yapı veya olgunluk düzeyinden bağımsız olarak her kuruluşun başarılı olabilmesi için uygun bir yönetim sistemine ihtiyaç vardır. EFQM Mükemmellik Modeli de geniş bir coğrafyada kuruluşların tercih ettikleri ve yaklaşık 40,000 kuruluş tarafından bu amaçla kullanılan pratik bir araçtır. Sürdürülebilir kurumsal başarıyı elde etmek isteyen kuruluşlar için bir çerçeve niteliğinde hazırlanan Mükemmellik Modeli bir çok yönetim aracı ile birlikte kullanılabilir. EFQM Mükemmellik Aşamaları Programı, Mükemmellik Modeli’ni bir yönetim aracı olarak benimseyen, mükemmel olma yolunda ilerleyen kuruluşların çalışmalarının hangi aşamada olduklarını göstermelerine Kararlılık Belgesi alanlar.
ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
yarayan ve her aşamadaki kuruluşun tanınması amacıyla Avrupa Kalite Yönetim Vakfı (EFQM) tarafından geliştirilmiş uluslararası bir tanıma programıdır. Programın bir diğer hedefi de Mükemmellik Modeli uygulamalarının yaygınlaştırılmasıdır. 1. Aşama: Mükemmellikte Kararlılık Mükemmellik yolculuğunun başında olan kuruluşlar için tasarlanan Mükemmellikte Kararlılık aşamasına başvuran kuruluşlar, Mükemmellik Modeli’nin dokuz kriterinin esas alındığı özdeğerlendirme sürecinden geçerler. Kuruluş, özdeğerlendirmesinden çıkan gelişmeye açık alanlarını önceliklendirir ve ilk üçü için 6-9 aylık sürede iyileştirme planı
yapar. Planlanan iyileştirmelerin uygulanmaya başlaması önem taşır. Projeler tamamlandığında kuruluş KalDer ile görüşerek saha ziyareti talep eder ve 1 günlük saha ziyaretinde özdeğerlendirme ve yapılan çalışmalar değerlendirilir. Değerlendirme sonucunun olumlu bulunması halinde kuruluşlara ilk aşamayı başarı ile geçmiş olduklarını gösteren Mükemmellikte Kararlılık belgesi takdim edilir. Bu aşama için kuruluşun belli bir puan seviyesinde olması beklenmez, genelde 300 puan altında ve yolculuğa yeni başlamış kuruluşların tercih ettiği bir aşamadır. 2. Aşama: Mükemmellikte Yetkinlik Bu aşama için başvuran kuruluşların Mükem-
31
MÜKEMMELLİK AŞAMALARI
Mükemmelikte Yetkinlik 3 Yıldız alanlar.
Mükemmelikte Yetkinlik 5 Yıldız alanlar. Mükemmelikte Yetkinlik 4 Yıldız alanlar.
mellikte Kararlılık belgesini almış olmaları bir ön şart değildir. Mükemmellik Modeli’ni kullanarak özdeğerlendirme yapma konusunda deneyim kazanmış kuruluşlar için tasarlanmıştır, bu kuruluşların başarılı bir biçimde yönetildikleri ve mükemmel olma yolunda ilerledikleri düşünülür. Kuruluşların faaliyet ve sonuçları 1000 tam puan üzerinden değerlendirildiğinde 300 599 puan aralığındaki kuruluşlar için uygun olan bir aşamadır. Kuruluşların değerlendirilmesi sonrasında; • 300-399 puan aralığına sahip kuruluşlar Mükemmellikte Yetkinlik 3 Yıldız
• 400-499 puan aralığına sahip kuruluşlar Mükemmellikte Yetkinlik 4 Yıldız • 500-599 puan aralığına sahip kuruluşlar Mükemmellikte Yetkinlik 5 Yıldız Belgesi almaya hak kazanırlar. Başvuran kuruluşlara saha ziyareti sonrasında kapsamlı geri bildirim raporu ile birlikte hak ettiği aşamayı gösteren uluslararası geçerlilikte logo kullanım hakkı verilir. Logolar, kuruluşların ticari ve tanıtım faaliyetlerinde kullanılabilir.
dıkça ara değerlendirme yapılmaz. Kuruluşların her hangi bir aşamayı tamamlayıp bir sonrakine başvuru yapması zorunlu değildir, istedikleri aşamaya başvuru yapabilirler. Mükemmelliğe Yolculuk Programı, kuruluşları gelecekte daha da başarılı olmaları için motive eder, öğrenme, sürekli iyileştirme ve yenileşime odaklanmayı sağlar. KalDer, bu yolculukta yer almak isteyen kuruluşlara Ulusal Kalite Hareketi Programı ile rehberlik etmektedir. Başvurular ile ilgili detaylı bigi; www.kalder.org, veya zulalk@kalder.org adresinden alınabilir.
HANGİ KURULUŞ BAŞVURMALI
Tüm aşamalar için yapılan belgelendirme 2 yıl süre için geçerlidir, aksi bir durum olma-
2012 YILINDA KARARLILIK BELGESI ALAN KURULUŞLAR: Cisco Networking Academy Quality Management Department Ormetal A.Ş. T.C. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı T.C. Başiskele Belediyesi T.C. Gelir İdaresi Başkanlığı Termikel 2012 Yılında yetkinlik Belgesi alan kuruluşlar: 3* Ankara Sanayi Odası 3* Bay Döner 3* Continental Confectionery Company Gıda San. ve Tic. A.Ş. 3* Çalık Yedaş Yeşilırmak Elektrik Dağıtım A.Ş.
3* DGS Baskı Teknolojileri A.Ş. 3* Doğu Marmara Kalkınma Ajansı 3* Erzurum Halk Sağlığı Müdürlüğü- Halk Sağlığı Laboratuvarı 3* İçtur Yiyecek İçecek Hizmetleri Tur. San. Tic. A.Ş. 3* Kayplas A.Ş. 3* Özel Nahcivan Ortodontik Grup Ağız ve Diş Sağlığı Hizmetleri Ltd. Şti. 3* T.C. Antalya Büyükşehir Belediyesi 4* Aromsa Besin Aroma ve Katkı Maddeleri San. ve Tic. A.Ş. 4* BPLAS Bursa Plastik, metal, İnşaat ve Turizm San ve Tic. A.Ş. 4* Ege Bölgesi Sanayi Odası
4* FNSS Savunma Sistemleri A.S. 4* Özel Medicana International Ankara Hastanesi 4* Presmetal Otomotiv Yan Sanayi ve Tic. A.Ş. 4* SYK Gümrük Müşavirliği 4* T.C. Ali Osman Sönmez Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi 4* T. C. Düzce Üniversitesi Rektörlüğü 4* T. C. Şehit Binbaşı Turgut Cengiz Toytunç Anaokulu 5* Er- Bakır Elektrolitik Bakır Mamuleri A.Ş. 5* KYK Yapı Kimyasalları A. Ş. 5* HEMA Endüstri A.Ş.
Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
32
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - KARARLILIK BELGESİ
AILE VE SOSYAL POLITIKALAR BAKANLIĞI “MÜKEMMELLIKTE KARARLIYIZ” DEDI Enver ÇINAR Stratejik Yönetim ve Planlama Daire Başkanı
B
akanlığımız 2011 yılında 633 sayılı KHK ile kurulmuş, genç bir Bakanlıktır. Ülkemizde sosyal hizmet ve yardım alanında faaliyet gösteren farklı Bakanlıklara bağlı devlet kurumları kapatılarak, sosyal alanda politika geliştirecek ve hizmetleri tek elden yürütecek bir Bakanlık oluşturulmuştur. Farklı kurum kültürü geliştirmiş kurumların bir bakanlık çatısı altında birleştirilmesiyle; bağımsız faaliyet göstermeye alışmış kurumlara, birlikte hareket edebilme ve ortak meselelere ortak çözüm bulma yetisi kazandırılması, yeni bir kültür, yeni bir çalışma anlayışının geliştirilmesi gereği ortaya çıkmıştır. Bir taraftan kurumsallaşma çalışmaları devam ederken bir taraftan da vatandaşlarımızın Bakanlığımızdan beklentilerinin karşılanması bizim için hayati öneme haizdir. Bakanlığımızın; hizmet alan odaklı, gerçekçi verilere dayalı olarak çalışan, iyi belirlenmiş süreçlerle yönetilen, iş ve süreçlerin denetlendiği, geri besleme sistemleri kullanılarak hedeflerin sık sık gözden geçirildiği, sorunların çözümüne odaklanmış, çalışanların, tedarikçilerin, hizmet alanların, yöneticilerin, kısaca tüm paydaşlarının hedeflere ulaşılması için işbirliğinde olduğu, en üst düzey yöneÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
ticiden en alt düzey çalışana kadar kurumdaki tüm paydaşların sürekli eğitildiği, öğrenen ve gelişen bir kurum olması hedefimizdir. Bu nedenle; hizmet alanların ihtiyaç ve beklentilerine etkili ve hızlı cevap vermek üzere, yeni süreç tasarımları, çalışma felsefeleri ve teknolojilerin ortaya çıkarılması ve bunlardan yararlanılması, fırsatların değerlendirilmesi, tehditlerin yok edilmesi yoluyla süreçlerin iyileştirilmesi, gerekli değişikliklerin belirlenmesi ve önceliklendirilmesi, yeni hizmetlerin tasarlanması ve geliştirilmesini sağlayacak inovatif bir çalışma sistemine sahip olmamız gerekmektedir. Öte yandan, Kurumların varlığını sürdürmek ve geliştirmek için hızla değişen yeni koşullara uyum sağlayabilme, geleceği öngörebilme, dış ve iç koşulların zorladığı değişimlere kısa sürede cevap verebilme, dinamik çalışma koşullarına uygun stratejiler geliştirme ve en önemlisi de tüm kurumu; belirlenmiş stratejiler doğrultusunda harekete geçirme, kurumların yaşamsal gereksinimleri arasında yer almaktadır. Bakanlığımızın canlı bir organizma gibi değişen, gelişen, tepki veren akıllı bir organizasyon olarak tasarlanması ana hedeflerimizdendir.
Kurumumuzun sunduğu hizmetlerde; kaynakların etkin kullanımı ve kullanılan kaynaklarla toplum üzerinde etkileri yüksek hizmetlerin yerine getirilmesi önemlidir. Bu konuda da kurumumuza ait enerjiyi minimum şekilde kullanarak maksimum verim elde etmek, kamu imkanlarını azami derecede millet hizmetine sunmak kurumsal hedefimizdir. Bunları yaparken girdiler ile çıktılar, çıktılarla sonuçlar arasında ilişkiyi iyi kurabilmek, yani iyi bir gözlem, denetim ve geri besleme sistemi kurmak gereklidir. Hizmetleri sunarken, kaliteye öncelik vermek ana şiarımızdır. Bunun için, verilen hizmetin sunumunda standartların belirlenmesi ve sürekli olarak geliştirilmesi, her zaman taahhüt edilen standart şartlara uygun hizmet üretilmesi, hizmete erişimin zaman, mekân ve kullanılan materyaller bakımından sürekli iyileştirilmesi kalite anlayışımızı ortaya koyacaktır. Kurumumuz hizmetlerini iyi planlayabilmek için, mevcut durumunu ve hizmet alanların beklentilerini iyi analiz etmeli, iyileştirme için önceliklerini iyi belirlemelidir. Gelişmelerin düzenli ölçülmesi ve ölçümlerin somut verilere dayandırılması, benzer kuruluşlar ile karşılaştırma yapılması ve iyi uygulamaların orta-
33
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - KARARLILIK BELGESİ
ya çıkarılması yeni planlar için önemli girdiler sağlayacaktır. Kuruluşlar en iyi performanslarını, birbiri ile ilişkili tüm faaliyetler anlaşıldığı, sistematik bir biçimde yönetildiği ve işlemleri planlanan iyileşmeleri ilgilendiren kararlar, paydaşların görüşlerini kapsayan güvenilir bilgilere dayanılarak alındığı zaman gösterirler. Bu maksatla oluşturulacak veri tabanları, hem kurum içi hem de paydaşımız olan diğer kurumlarla iletişim ve işbirliğimizde önemli bir araç olacaktır. Arzu edilen sonuçlara odaklanılması, çalışanların ve kaynakların en üst düzeyde değerlendirilmesi, sonuçların tutarlılığı ve değişkenliklerinin kontrol altında tutulması, gerçekçi hedefler saptama ve stratejik yönlendirmeye ilişkin olarak verilere dayalı yönetimin sağlanması önemlidir. Kurumumuzun yaşayan ve öğrenen bir kurum olması ve iş veriminin artırılması açısından, kurum çalışanlarının potansiyelinin harekete geçirilmesi, planlamadan denetime kadar bütün uygulama
alanlarında karar alma ve uygulama sürecine çalışanların ve hizmet alanların katılımının sağlanması gerekir. En üst düzeyde katılımın; yüksek moral ve motivasyon oluşturma, bilgi birikiminin etkin paylaşımı, çalışanlara öğrenme ve yeni beceriler geliştirme fırsatlarının sağlanması gibi yararları olacaktır. Hizmet kalitesini en son noktada değerlendirecek olan hizmet alanlardır. Hizmet alanın memnuniyetini artırmanın en iyi yolu mevcut ve potansiyel hizmet alıcıların gereksinimlerine net bir biçimde odaklanabilmektir. Öz değerlendirme kuruluşların kendilerini keşfetmelerine, güçlü ve zayıf yönlerini tanımalarına yardımcı olan önemli bir araçtır. Dönemsel faaliyetlerin ve kullanılan kaynakların üst yönetim tarafından değerlendirilmesi, kurum performansının belirlenmesi ve karşılaşılan aksaklıklar, yetersizlikler gibi hususlarda bir kuruluşun faaliyetlerini ve iş sonuçlarını, kurumumuz için oluşturacağımız uygun bir
modelle kıyaslayarak, kapsamlı, sistematik ve düzenli olarak gözden geçirmek de hedeflerimizdendir. Kurumumuzun; bilgiyi depolayan, sürekli öğrenen yenilikçi ve gelişimci bir kurum kültürü içinde yönetilerek, performansını en üst düzeye çıkaracağı inancındayız. Bunun, kurumsal çeviklik, maliyetlerde azalma, fırsatların görülmesi, performansın en üst düzeye çıkartılması ve tüm çalışanların günlük çalışmalarında önlemeye dayalı iyileştirme faaliyetlerine katkıda bulunmasına fayda sağlayacağına da inanıyoruz. 21 Kasım’da Kararlılık Belgemizi aldık. Belge mükemmellik için yola çıkışımızın vizesi yani yolun başlangıcı olması nedeniyle Bakanlığımızın sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklılık göstermektedir. Mükemmel olmak için “Mükemmellikte Kararlılık” diyor, mükemmellik yolculuğunda Sayın Bakanımız Fatma ŞAHIN’in liderliğinde, çalışan ve hizmet alanlarımızla birlikte kararlılıkla yürüyeceğimizi taahhüt ediyoruz. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
34
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - KARARLILIK BELGESİ
Gelir İdaresi Başkanlığı Mükemmellikte Kararlı Oldu Mehmet KİLCİ Gelir İdaresi Başkanı
M
ükemmellikte Kararlılık Belgesi ile çalışmalarının karşılığını alan Gelir İdaresi Başkanlığı, bu süreçte çalışanları ve mükellefleri için kurmuş olduğu sistemleri sürekli yenileyerek ve devamını sağlayarak, değişen dünyada ve teknolojik gelişmeler karşısında iç ve dış paydaşlarımızdan alacakları geribildirimlerle daha kaliteli hizmet sunmayı amaçlıyor. Gelir İdaresi Başkanlığı’nın gelecek hedeflerini sorduk. İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? Kurumumuzda toplam kalite yönetimi ile ilgili çalışmalar 2003 yılından beri Maliye Bakanlığı bünyesinde verilen toplam kalite eğitimleri ile devam etmektedir. Ayrıca, 2008 – 2011 yılları arasında, mükelleflerimize daha iyi bir hizmet sunma adına “Mükellef Hizmetleri Temel Teknikleri Eğitimini” tüm çalışanlarımıza verdik. Bu eğitimin hemen akabinde de, EFQM Mükemmellik Modeli ile ilgili farkındalık eğitimlerine başlandı ve şu ana kadar yaklaşık 30.000 çalışanımız bu eğitimlere katıldı. Mükelleflerimizin vergiye gönüllü uyumunu arttırmak; vergi bilincinin yerleşmesi ve kaliteli hizmet sunumu ile mümkün olacaktır. Hizmet kalitesini mükemmellik seviyesine ulaştırmak ve kalıcı mükemmelliği sağlamak adına atılan büyük adımlardan birisi de, “Gelir İdaresinde Kalite Yönetimine Giriş için Teknik Destek Projesi” olmuştur. Proje, yukarıda bahsettiğimiz mükelleflerimizin vergiye gönüllü uyumunu artırmak amacını karşılamak için Kurumumuz tarafından teklif edilmiştir. Ocak 2011‘de başlayan ve Avrupa Birliği ve Türkiye CumÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
huriyeti tarafından eş finansmanı sağlanan proje, 21 aylık sürenin sonunda Ekim 2012’de sona ermiştir. Gelir İdaresi Başkanlığı olarak sunmuş olduğumuz modern hizmet seçeneklerini hayata geçirmenin yanında kurumsal idari kapasitenin de artırılması için gayret gösteriyoruz. Çünkü hızlı ve sürekli değişen dış çevrenin ihtiyaçlarını; klasik, hantal, bürokrasiye boğulmuş bir yönetim anlayışı ile gidermeniz mümkün değildir. Bu proje, ortak bir yönetim dili oluşturarak katılımcı bir yönetim anlayışının yerleştirilmesinde önemli bir mihenk taşı olmuştur. Bu yeni yönetim modeli yalnızca çalışanların değil aynı zamanda mükelleflerimizin de yönetime katkı sağlamak suretiyle katılımcılığını üst düzeylere taşıyacaktır. Proje kapsamında, Başkanlığımızda özdeğerlendirme yapılmış, bunun sonucunda ortaya çıkan iyileştirmeye açık alan-
larla ilgili ekipler çalışmalarını tamamlayarak iyileştirme projeleri üretmişlerdir. Bu çalışmalardan üç tanesi, Modelin kriterleri göz önüne alınarak yapılan etki ve yapılabilirlik analizi sonucunda öne çıkmıştır ve yapılan başvuru sonucunda, EFQM Mükemmellikte Kararlılık belgesi alınmıştır. Ayrıca, Başkanlığımızın bazı temel süreçleri, oluşturulan ekiplerin çalışmaları sonucunda ortaya çıkarılmış ve Süreç Temelli Yönetim Sistemine geçiş için veri olabilecek çok değerli çalışmalar yapılmıştır. Kurumumuzda katılımcı yönetim anlayışını yerleştirme amacına yönelik olarak oluşturulan Çalışan Öneri Sistemi ve mükelleflerimize sunmuş olduğumuz hizmetlerle ilgili, mükelleflerimizden öneri, şikayet ve teşekkürlerini almak üzere oluşturulan Mükellef Geribildirim Sistemi de şu anda pilot aşamasında olup, yakın bir zamanda tüm Türkiye çapında hiz-
35
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - KARARLILIK BELGESİ
oluşturduk. Böyle bir yapılanmadaki amacımız, hizmet kalitesini artırmak ve gönüllü uyumun artırılması konusunda adımlar atmak idi. Böyle bir yapılanmayla her şeyden önce katılımcı bir yönetim anlayışı ve idari olarak hesap verilebilirliği, vergi ve diğer gelirleri en az maliyetle toplamayı hedefledik. Tüm bunları yaparken mükellef haklarını da ayrıca gözetmeyi unutmadık.
met vermeye başlayacaktır. Öte yandan, çalışan ve mükelleflerimiz için memnuniyet anketi düzenleyerek, onların gözünden Kurumumuzun nasıl göründüğüne ilişkin önemli veriler elde ettik. Bundan sonraki süreçte, sistematik olarak gerçekleştireceğimiz bu anketlerle kurumumuzun güçlü yönleri ve iyileştirmeye açık alanlarıyla ilgili tespitlerimiz ve bunlara göre oluşturacağımız dinamik eylem planları sayesinde daha kaliteli hizmet sunma konusunda başarılı adımlar atmış olacağız. İş Mükemmelliği sürecine dahil olmaya, değişen dünyada mükelleflerimizin bizden sürekli yeni hizmetler beklediği gerçeğinden yola çıkarak karar verdik. Mükelleflerimiz, büyük çabaların sonucunda
elde ettikleri kazanç üzerinden verdikleri vergilerin geri dönüşünü haklı olarak kaliteli hizmet olarak talep etmektedirler. Ayrıca, mükelleflerimiz, Devlete olan yükümlülüklerini bilinçli olarak, daha kolay, daha az maliyetle basit bir şekilde yerine getirmek istemektedirler. Bizler de bu taleplere duyarsız kalmadığımızı göstermek istiyoruz. Bizden beklenenleri analiz ederek, dünyadaki değişimi izleyerek, mükellef ve çalışanlarımızın katkısını da alarak her geçen gün yeni bir hizmet üretme peşinde koşmaktayız. 2005 yılında Gelir İdaresi Başkanlığı olarak yeniden yapılanarak büyük bir değişim sürecine girdik. Bunu yaparken, modern ülke örneklerini inceleyerek fonksiyonel bazda mükellef odaklı yeni bir idare
Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? Başkanlığımızı, bilgiyi esas alan, yenilikleri takip eden, iyileştirme fırsatlarını azami şekilde değerlendirerek değişimi hedefleyen ve böylece çağdaş bir yönetim sistemini benimseyen, dünya çapında örnek bir gelir idaresi haline getirmeyi hedeflemekteyiz. “Katılımcı çalışan, mükemmel hizmet, memnun mükellef ” sloganıyla yola çıkan proje ile birlikte kaliteyi yakalama adına, Gelir İdaresi’nde anlayış değişikliği başlamaktadır. Gelecekte bilişim altyapımızı daha da güçlendirerek, mükelleflerimize daha kaliteli hizmetler sunma yolunda adımlar atmayı hedeflemekteyiz. Çalışanlarımız arasında ekip kültürünün yerleştirilmesi için gerekli kurumsal tedbirleri alma yolunda adımlar atacağız. Katılımcı yönetim anlayışını hedefleyen kurumumuzda, pilotunu Proje kapsamında Başkanlığımız merkez birimlerinde gerçekleştirdiğimiz 360 derece liderlik anketini ve benzer araçları taşra birimlerimizde de yaygınlaştırarak sürdürmeyi hedeflemekteyiz. Öte yandan, bu süreçte çalışanlarımız ve mükelleflerimiz için kurmuş olduğumuz sistemler sürekli yenilenerek devamı sağlanacaktır. Değişen dünyada ve teknolojik gelişmeler karşısında iç ve dış paydaşlarımızdan alacağımız geribildirimlerle daha kaliteli hizmet sunmayı amaçlamaktayız. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
36
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - KARARLILIK BELGESİ
Ormetal, mükemmellik yolculuğuna “Kararlı” olarak başladı Hande ŞARMAN Ormetal Kalite Müdürü
O
rhan Holding kuruluşu olarak hassas yay ve metal mekanizmalar üretimde, bölgesinde önemli ve öncü bir kuruluş olarak global pazarlara hizmet veren Ormetal,A.Ş.’nin 2013 ile birlikte hedefi “Kararlılıkla” başladığı bu sürece devam ederek büyük ödül ve uluslararası platformda EFQM sahibi bir firma olmak, böylelikle dünya şirketi vizyonuna erişmedeki en büyük adımı atmış olmak. Ormetal’in kalite hedeflerini Kalite Müdürü Hande Şarman’a sorduk. İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? Bugün müşterilerinin %95’i otomotiv sektöründe yer almakta olan şirketimiz üretiminin yaklaşık %40’ını 3 kıtada toplam 17 ülkeye ihraç etmektedir. Son yıllarda yaptığı yeni üretim sahaları ve teknolojik yatırımları ile ana ürün gruplarında, Renault, Peugeout, Nissan, Honda, Ford, Fiat, Hyundai fabrikalarına direk satışlarını artırmış bunun yanı sıra yeni aldığı proje ile Daimler’in de tedarikçisi olmaya hak kazanmıştır. Bunun yanında Valeo, Zf Sachs, Faurecia, Wabco, Bosal, Mapa gibi otomotiv yay sanayi firmalarında hassas parça üretimlerine devam etmektedir. Ormetal A.Ş. içinde yer aldığı Orhan Holding’in dünyanın çeşitli bölgelerinde yer alan üretim tesisleriyle sinerji yaratarak, ürün ve sistem teknolojilerini müşterilerinin çok yakınında olarak devam ettirmektedir. Yüksek kalite ve yalın üretim prensiplerini tüm proseslerinde uygulayan şirketimiz, yine Orhan Holding şirketleri olan Yaysan Teknik A.Ş ve Elta A.Ş’yi sırasıyla 2010 ve 2011 yıllarında bünyesine katmıştır. Bugün Karacabey Merkez de 9.200 mt2 kapalı alan ile, Yay ve Metal ürünlerini, ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
Bursa Ovaakça da ise, 2.300 mt2 alanda sünger ürünlerini üretmektedir. Avrupa da Slovakya, Fransa ve İspanya’da günlük sevkiyat depoları yer almaktadır. İnnovasyona yönelik gelişmiş mühendislik çalışmalarının sonucu ile Ormetal A.Ş, müşterilerine uzmanlık alanlarında, sistem tedarikçisi olarak, “küresel noktalarda olmak” vizyonu ile hizmet vermeye devam edecektir.
Bursa Duyum İşitme Engelliler İ.Ö.O. Voleybol takımı için forma ve eşofman ihtiyaçlarını temin ederek başarılarına ufakta olsa katkı sunmaktan gurur duyduk.
ORMETAL VİZYONU:
Hassas Yay ve Metal ürünlerde, sağlıklı büyüme ve innovasyonlarla dünya şirketi olmaktır.
ORMETAL MİSYONU:
- Kaynakları verimli ve çevreye duyarlı kullanmak, - Müşterilerinin beklentilerinin ötesinde ürünler sunmak, - Paydaşlarının memnuniyetini arttırmaktır. Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? Bursa Kalder Şubesi tarafından EFQM modeli ile ilgili bilgilendirme toplantısı yaptıktan sonra, bu modeli bir kültür olarak firmamızda uygulamak ve karşılığı olan ödülü almak için yapılacak çalışmaları stratejik hedef kapsamında ele almaya karar verdik. Bu kararımızı Holding üst yönetimi ile liderlerimizle birlikte paylaştık. 2012 yılı iş planlarımızın ve proje sayımızın çok olması nedeniyle; karar verdiğimiz süreçte “mükemmellikte kararlılık” ile başlangıç yapıp, sağlam adımlarla ilerleyerek modeli tanımak ve ön çalışmaları yaptıktan sonra da büyük ödül için başvurmanın daha doğru olacağını ekip çalışması ile kararlaştırdık. EFQM Mükemmellik Modeli kriter eğitimlerini aldık. Eğitimler sırasında; model kriterlerini temel alarak belirlemiş olduğumuz 5 grup (organizasyonumuzda “yönetici” olarak görev yapan her kişi grupların her birinde lider olarak görev aldı) ile yaptığımız çalıştaylarla, “Özdeğerlendirme çalışması” yaptık, her bir kriter için iyileştirmeye açık alanları belirledik. Özdeğerlendirme çalışmasından yola çı-
37
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - KARARLILIK BELGESİ
karak “önceliklendirme matrisi”ni oluşturduk ve iyileştirme yapılacak ilk 3 faaliyeti belirledik. İyileştirme faaliyetlerine başladık ve 3 faaliyeti de planlanan zamanda tamamladık. Mükemmellik için kararlılık başvurumuzu yaptık, raporlarımızı hazırladık. İyileştirme faaliyeti olarak ele aldığımız; Ormetal’in yerel ve küresel çevreye etkilerini en az düzeye indirmek, yasal ve standart gereklilikleri karşılamak için çevre yönetim sistemlerine yönelik süreçlerini oluşturması çalışmaları kapsamında, çevre ile ilgili birçok çalışmalar yaptık, tatbikatlar gerçekleştirdik. Aynı şekilde bir diğer iyileştirme faaliyeti olarak seçtiğimiz; Ormetal’in topluma yönelik mevcut uygulamalarını gözden geçirmesi, toplumun algılamasını belirlemek için anket ile mevcut durumun saptanması, topluma yönelik stratejinin ve bunu destekleyen politika ve süreçlerin uygulanması, iyileştirme faaliyetlerinin planlanması çalışmaları ile de bulunduğumuz çevre ve toplum ile ilişkilerimizi değerlendirme ve yaptıklarımızı ifade edebilme imkanı yarattık. Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor ya da sağlayacak? Müşterilerimiz, paydaşlarımız ve toplum karşısında kabul edilebilirliğimiz ve imajımız artacaktır. Kalder’in desteği ile gelmiş olduğumuz bu noktada; uzun yıllardır otomotiv sektörüne hizmet eden bir firma olmakla birlikte bilinirliliğimiz ve
müşterilerimizin gözündeki güvenilirliğimiz arttıkça daha çok alanlarda tercih edilmek ve kendimizi zorlanmadan ifade edebilme şansını yakalamış olduğumuzu görüyoruz.
rin yanında çatı görevi görecek bu belgeyi itibar kazandırması, çalışanlarımız tarafından kabul edilerek özümsenmesi ve süreklilik ifade etmesi nedeniyle tüm sertifikalarımızın üzerinde değerlendirmektedir.
Aldığınız Kararlılık Belgesi’nin şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? Ormetal A.Ş. olarak “Kararlılık Belgesi” ile başladığımız EFQM yolculuğunda; otomotiv sektörü gerekliliklerine göre sahip olduğumuz sertifikalar ve müşterilerimiz tarafından takdir edilen belgelendirmele-
Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? 2013 ile birlikte hedefimiz; “Kararlılıkla” başladığımız bu sürece devam ederek büyük ödül ve uluslararası platformda EFQM sahibi bir firma olmak, böylelikle dünya şirketi vizyonumuza erişmedeki en büyük adımı atmış olmaktır.
Toplumdaki algılamaları ölçmek amacıyla yapılan anket çalışmasının değerlendirme raporu
Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
38
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Yetkinlik Belgesi 3 yıldız oldu Prof. Dr. Mustafa Akaydın Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı
A
ldıkları bu belgenin kendileri için çok önemli olduğunu söyleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Mustafa Akaydın, daha yolun başında olduklarını söyleyerek; 4 Yıldız ve 5 Yıldız başta olmak üzere kalite konusunda zirvede olmayı hedeflediklerini söylüyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin kalite hedeflerini Prof. Dr. Mustafa Akaydın’a sorduk. İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? Antalya Büyükşehir Belediyesi 2008 yılında ISO 9001 kalite yönetim sistemi standardını uygulamaya başladı ve aynı yıl bunu belgelendirdi. Kalite yönetim sistemi uygulamalarının her geçen yıl benimsenmesi ile iyileştirmeler sağlandı. 2011 yılında, stratejik yönetim anlayışının benimsenmesi, süreç yönetiminin hayata geçirilmesi, performans esaslı bütçe ile stratejik planın ilişkilendirilmesi, gerçekleşme sonuçlarının izlenmesi ve kurumsal performansın değerlendirilmesi amacıyla kısa ismi SAVPA olan “Süreç Analiz ve Performans Arttırma Projesi” geliştirildi. Bu kapsamda süreçler, Stratejik Yönetim, Altyapı Yönetimi, İnsan Kaynakları Yönetimi, Finansman Yönetimi, Hizmet Gerçekleştirme Süreçleri, Destek Süreçler gibi kategorilere ayrılarak, süreç hiyerarşisi oluşturuldu. Tüm süreçlerin birbirleri ile olan etkileşimleri, girdi-çıktı, müşteri-tedarikçi ilişkileri ve süreç sahipleri tanımlandı. Hizmet gerçekleştirme süreçlerinin her ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
39
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
yesi; almış olduğu belge ile “Büyükşehir Belediyeleri” arasında bu belgeyi alan ilk kuruluş oldu. Aldığınız Yetkinlik Belgesi’nin şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? Farklı kategorilerde aldığımız belge ve ödüller arasında Mükemmellik Yetkinlik belgesinin bizim için önemi; mükemmellik yolunda bize ışık tutmasıdır. EFQM modeli kuruluşa, paydaşlara ve toplumun bütününe kalıcı bir katma değer yaratma kültürünü ortaya koymaktadır.
biri; amacı, gerçekleştirme sıklığı, kuruluş başarısına olan katkısı, diğer süreçlerle ilişkisi göz önünde bulundurularak analiz edildi ve katma değer yaratmayan faaliyetlerden arındırıldı. Süreçlerin görsel modellemesi yapıldı. Süreç sahipleri, süreç performans parametrelerinin izlenmesi, iyileştirilmesi ve süreç hedeflerinin belirlenmesinden sorumludur. Belirlenen süreç hedefleri aynı zamanda Belediyemiz hedeflerini oluşturur. Antalya Büyükşehir Belediyesi, süreçlerin kuruluş hedeflerine etkisi ve gelişme ihtiyacının tespiti ile hedeflere etkisi yüksek ve gelişme ihtiyacı çok olan süreçlere öncelikle odaklanıyor. Uygulama süreci devam ederken kalite te-
melinde gelişecek bir yönetim modeline duyduğumuz ihtiyaç bizi EFQM Modeli ile tanıştırdı. Doğru yolda olup olmadığımızı, objektif değerlendirmeyle nerde olduğumuzu öğrenmek amacıyla 2012 yılında KalDer’in uzman ekibinden dış değerlendirme talep edildi. Dış değerlendirme sonunda “Mükemmellikte Yetkinlik 3 yıldız” belgesi almaya hak kazandık. Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor? Yerel yönetim hizmetlerinde farkını kalite ile ortaya koymayı birincil hedef olarak belirleyen Antalya Büyükşehir Beledi-
Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? Sağlık, ulaşım, çevre, kültür, sosyal hizmetler, kamu düzeni, spor, eğitim gibi toplumların temel gereksimim başlıkları altında hizmetler sunan yerel yönetimlerin gelecekle ilgili belirlediği stratejiler kısa ve uzun vadede belli bir müşteri kesimine değil toplumun tamamına etki etmektedir. Yüklendiğimiz bu sorumlulukla mükemmellik modelinin rehberliğinde sürekli öğrenen ve gelişen kurum olarak; vatandaşlarımıza hizmet etmenin yeni yollarını geliştirmek, vatandaşlarımıza yeni değerler sunmak, yeni işbirlikleri, kaynaklar ve yetkinlik oluşturmak rekabet edebilir ve sürdürülebilir memnuniyeti sağlamayı hedefliyoruz. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
40
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
ASO, Mükemmellikte 3 Yıldız Belgesi aldı M. Nurettin ÖZDEBIR Ankara Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı
sal Kalite Ödülü”ne hazır hale gelmek en önemli hedefimizdir.
ASO olarak toplam kalite bilincini geliştirerek, sistemi ön plana almak, sistemin işleyişine katkı sağlayacak iyileştirme noktalarına odaklanarak Kalite Yönetim Sistemi yapısını ve etkin işleyişini sürekli iyileştirme hedefinde olduklarını söyleyen Ankara Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı M. Nurettin Özdebir’e ASO’nun kalite hedeflerini sorduk İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? Odamız, 2011 yılına girerken EFQM Mükemmellik Modeli çerçevesinde “UKH – Ulusal Kalite Hareketi”ne katılma kararı almış ve 2011 yılı Mart ayı itibariyle “İyi Niyet Bildirgesi” ile sembolize edilen bu kalite yolculuğuna çıkmıştır. 2011 yılı sonu itibariyle “Mükemmellikte Kararlılık” ve ardından da 2012 yılında “Mükemmellikte Yetkinlik” aşamalarına erişerek her iki aşamayı da belgelerle taçlandırmıştır. Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? Odamız bağlı olduğu Türkiye Odalar ve ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
Borsalar Birliği(TOBB) akreditasyon yapısı bünyesinde; üyelerine odaklı eğitim, bilgilendirme, dış ticareti geliştirici nitelikte faaliyetler gerçekleştirmekte ve üye beklentilerini periyodik olarak ölçmek suretiyle hizmetlerini iyileştirme faaliyetlerini sürdürmekte olan kamu kurumu niteliğinde sivil meslek kuruluşudur. Hizmetlerimizi sürekli iyileştirme ve fark yaratma gerekliliğine olan inancımız iş mükemmelliği ve dolayısı ile ulusal kalite hareketi sürecine katılma kararımızda en önemli etkendir. Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor ya da sağlayacak? Halen bulunduğumuz nokta Ulusal Kalite Hareketi yolculuğunda mükemmellikte kararlılık noktasından sonra yolculuğun en önemli 2. temel taşı olan “Mükemmellikte Yetkinlik” noktasıdır. Bu ise bu yolda bir ölçüde yetkinleştiğimiz, yeterli hale geldiğimiz anlamına gelmektedir. Bu inançla; yetkinlik seviyemizi geliştirerek en üst seviyeye taşımak ve “Ulu-
Aldığınız Yetkinlik Belgesi’nin kurumunuzun/ kuruluşunuzun/ şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? EFQM Mükemmellik Modeli’ni benimsemek bilindiği gibi; bir zorunluluk değildir, bilinçli gönüllülük esasına dayanan bir sistematik yapıyı öngörmektedir. Dolayısı ile diğer belgelerle kıyaslanmamalıdır. “Mükemmellikte Yetkinlik Belgesi”ne sahip olmak, benimsediğimiz gönüllülük, katılımcılık, ekip ruhu kavramlarını bünyesinde barındıran bir çalışma prensibine uyum sağladığımızın en somut göstergesidir. Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? Odamız iş mükemmeliği ve dolayısı ile ulusal kalite hareketi sürecinde 2.yıl itibariyle hedeflediği “Mükemmellikte Yetkinlik” aşamasına başarı ile ulaşmış ve bu başarısını “Mükemmellikte Yetkinlik” belgesi ile taçlandırmıştır. Bundan sonrası için yine yukarıda belirttiğimiz gibi; yetkinlik seviyemizi geliştirerek en üst seviyeye taşımak ve “Ulusal Kalite Ödülü”ne hazır hale gelmek en önemli hedefimizdir. Odamızın hizmetlerinin geliştirilmesi ve iyileştirilmesi adına önemli bir adım olan “Mükemmellikte Yetkinlik” aşamasının bir anlamda taçlandırılması anlamına da gelen belge gururumuzu siz değerli kalite dostları ile paylaşmanın sevinci ile Odamıza vermiş olduğunuz katkılar için, bizlere yön veren değerli KalDer yönetici ve değerlendiricilerine teşekkürlerimizi sunarız.
42
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
Mükemmellikte 3 Yıldız Baydöner’in Levent YILMAZ Baydöner Yönetim Kurulu Başkanı
T
ürkiye’de dönerin markası olmak ve Türk mutfağının en güzel yemeklerinden olan dönere hakettiği değeri katmak hedefiyle yola çıkan Baydöner, bu yolda ki ilerleyişini aldığı 3 Yıldız Yetkinlik Belgesi ile güçlendirdi. Baydöner’in kalite yolculuğunu Baydöner Yönetim Kurulu Başkanı Levent Yılmaz’a sorduk. İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? 2007 yılında faaliyetlerine başlamış olan genç bir firmayız. Restoran sektöründe yeni bir segment yaratan Baydöner, rakiplerini geçebilmek/yönetebilmek, kurumsallaşabilmek, sektörde sağlık bir şekilde büyümek için bir yönetim modeli arayışı içine girdi. EFQM mükemmellik modelinin şirketimizde uygulanması kararı modelin incelenmesinden ve Kalder ile görüşülmesi sonucunda alındı. Kararın alınması ile birlikte şirketimizin hangi nokta olduğunu ölçümleyebilmek amacı ile Dış değerlendirme aldık. Alınan dış değerlendirme sonrasında verilen raporun detayları ve firmamız hakkında belirlenen iyileştirmeye açık alanlar bizleri çok etkiledi. Bizim farkında olduğumuz ve olmadığımız pek çok konuda bulgularını bildiren danışmanlarımıza çok teşekkür ederiz. Bundan sonrasında firmamıza düşen alınan rapor doğrultusunda gerekli iyileştirmeleri yapmaktır. Hali hazırda şirketimizde yürütülen diğer projelerle de tam olarak örtüşen EFQM Mükemmellik Modeli hem yurt dışı operasyonlarımızda hem de restoranlarımızda verilen hizmet kalitesinde ciddi iyileşmelere neden olacaktır. Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
sağlıyor ya da sağlayacak? EFQM Mükemmellik Modeli’nin sektörde uygulaması yok denecek kadar azdır. Hizmetin ön planda olduğu bizim gibi iş kollarında süreçlerin dinamiği ve nasıl işlediği büyük önem arz etmektedir. Daha 5 yıllık olan şirketimizin başta bu modeli seçmesi sonucu bizim hızlı fakat dengeli ve alt yapısı sağlam olarak büyümemizi sağlayacaktır. İlerde baştan bu modeli uyguluyor olmamız rakiplerimiz karşısında bize maliyet, hizmet süresi, personel avantajı olarak dönecektir. Sektör gereği en önemli kaynağımız insan kaynağıdır ve modelin en önemli noktalarından biri de çalışanlardır. Modelin çalışanlara verdiği önem bu konuda takip edilmesini önerdiği sonuçlar hem bizim hem de sektörün kendisini ölçümleyebilmesi için aydınlatıcı bir araç olacaktır. Aldığınız Yetkinlik Belgesi’nin şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? Firmamız sektöründe pek çok ödüle layık
43
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
görülmüştür ancak ilk defa yaptığımız işin her alanda mükemmelliği ölçümlenmiştir. Diğer ödüllerden en önemli farkı ise “yaptıklarınız harika” diyen bu ödül aynı zamanda iyileştireceğiniz noktalarınızın neler olduğunu içeren bir rapor sunarak mükemmelliğin asla bitmeyen bir yolculuk olduğunu size anlatıyor. Bu ödül sizi hiç bitmeyen bir yolculuğa çıkararak iş hayatınızda mükemmelliği yakalamaya çalışmanızı sağlıyor. Ayrıca size sadece süreçlerinizi tasarlamanızın yeterli olmadığını aynı zamanda hem süreçlerinizi hem de çalışma yöntemlerinizi ölçmenizi, değerlendirmenizi ve bunların sonuçlarında öğrenmenizi öğrendiklerinizi de uygulamanızı, bu uygulamanın da yayılımın sağlanması gerekliliğini anlatıyor. Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? Öncelikle yurtiçinde ve yurtdışında büyüme ve dönerin markası olma hedefimiz var önümüzdeki beş yıl içinde Türkiye’de restoran sayımızı 200 e yıllık ziyaretçi sayımızı da 25 milyona çıkarmayı he-
defliyoruz. Yurtdışında da MENA bölgesinin avantajları dolayısıyla önce bu bölgede büyümeye başlayıp sonra Avrupa ve Amerika’da restoranlarımızı açmak istiyoruz. Bunu sağlıklı bicimde yapabilmemiz için de tüm iş süreçlerimizi gözden geçirmeyi kaliteli hizmet ve urun sağlamayı standart hale getirmeyi hedefliyoruz, hem çalışanlarımızın hem de kurumumuzun gelişimi için yenilikleri takip edip kendimizi geliştirip tüm dünyada fast fooda alternatif yeni ve öncü bir restoran zinciri olma-
yı hedefliyoruz. Türk mutfağına ve dünyanın pek çok ülkesinde bilinen ve tüketilen dönere hak ettiği değeri kazandırmak istiyoruz, bunun yolunun da Hizmet vereceğimiz lokasyonları şehrin birinci sınıf caddelerinde ve avm’lerinde Güzel dekorasyonlu restoranlarda standart kalite ve lezzette urun sağlayarak başaracağımızı düşünüyoruz. 2023 yılı hedefimiz 20 ülkede 1000 restoran sayısına ulaşarak Türk mutfağının ilk global markası olmak. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
44
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
CCC Gıda Mükemmellikte 3 Yıldız’a Yükseldi
Y
ıldız Holding bünyesinde Avcılar ve Çorlu’da iki işletmelerinde sakız ve şekerleme üretimi gerçekleştiren Continental Confectionery Company Gıda San. ve Tic. A.Ş Mükemmellikte 3 Yıldız Yetkinlik Belgesi aldı.
CCC’de Mükemmellik Yolculuğu
İlk fabrika 1977 yılında Baycan adıyla kurulmuş, 1989 yılında bugün faaliyet gösterdiği İstanbul Haramidere bölgesine taşınmıştır. 1998 yılında Ülker Gıda San. ve Ticaret A.Ş. için üretim yapmaya başlayan şirket, 2000 yılından itibaren şekerleme üretimine başlamış ve 2002’de Ülker Grubu’na katılmıştır. Şirketin mevcut ortaklık yapısı 2009 yılında yapılan Gumlink ortaklığı ile değişmiştir. Gumlink, dünya sakız sektöründe lider durumda olan markalar için ürün geliştiren ve üretim yapan, 1915’te kurulan ve 255 çalışanı olan bir şirkettir. Küresel pazara yüksek kalitede sakız ve şeker sunmak üzere faaliyet gösteren CCC, Çorlu/Tekirdağ’da sakız, Avcılar/ İstanbul’da şekerleme üretimi gerçekleştirmektedir. Devamlı yenilik prensibi, uzman kadrosu, tam ürün portföyü, farklı paketleme seçenekleri, hızlı ve güvenli lojistik servisi ve güçlü Ar-Ge desteği ile CCC, şekerleme ve sakız konusunda alanında iddialı şirketler arasındadır. CCC’nin, kalite yolculuğu 2011 yılı Aralık ayında başladı. Tüm paydaşların memnun olduğu, verimli, katma değerli işler üreten ve sürdürülebilir mükemmeliyete ulaşmış bir organizasyon ile Operasyonel Mükemmelliğe ulaşmayı hedefleyen şirket, bu amaçla KalDer’i stratejik ortak olarak belirledi. CCC; ilk olarak Aralık 2011’de KalDer’e üye oldu, 10 Ocak 2012’de de Şirket Genel Müdürü Cemal Esen’in Ulusal Kalite Hareketi İyi Niyet Bildirgesi’ni imzalamasıyla Operasyonel Mükemmellik çalışmalarına başladı. Şirket, Haziran ayında EFQM (Avrupa ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
Kalite Yönetimi Vakfı) Mükemmellik Modeli kriterlerine göre mevcut durumu görmek ve yol haritasını belirlemek amacıyla KalDer’den dış değerlendirme aldı. Dış değerlendirme ile CCC’nin faaliyetleri ve iş sonuçları, EFQM Mükemmellik Modelini esas alan bir modelle kıyaslanarak kapsamlı ve sistematik olarak gözden geçirilmiş oldu. Bu değerlendirme sonrasında kuruluşumuz EFQM Mükemmellik Aşamaları 3 Yıldız Yetkinlik Belgesi almaya hak kazandı.
2012’de Operasyonel Mükemmellik İçin Yaptıklarımız
1. Ulusal Kalite Hareketi kapsamında yapılanlar (üyelik, İyi Niyet Bildirgesi, Dış Değerlendirme) 2. MESS Eğitim Vakfı ile işbirliği yaparak kapsam içi iş analizi, görev tanımı, iş değerleme ve kademe yapısı çalışması 3. Sektördeki tüm şirketlerin katılımıyla Türkiye Gıda İşverenleri Sendikası’nın liderliğinde şeker-sakız sektörü meslek standartlarının belirlenmesi çalışmasına başlanması 4. 5S ve Kaizen çalışmaları 5. Tüm tesisler için üretim , teknik, kalite, İSG konularını içeren detaylı eğitim notları
ve tek nokta ders notları hazırlanması 6. TPM hazırlık çalışmalarıdır.
Şirketimiz, Operasyonel Mükemmellik yolunda
• Tüm paydaşların memnun olduğu • Değer katan işbirlikleriyle • Süreçlerini değer katmayan işlerden arındırmış • Katma değer yaratan ürün ve projeler ortaya koyan model alınacak bir üretim organizasyonu ortaya çıkarmayı hedeflemektedir. Bu çerçevede TPM’i de iyileştirme araçlarından biri olarak kabul edersek EFQM Mükemmellik Model’inden beslenen bir yaklaşımla Operasyonel Mükemmelliğe ulaşmayı amaçlıyoruz. 2015 yılında Ulusal Kalite Ödülü finalisti olarak başarılarımızı taçlandırmak istiyoruz. KalDer’in liderliğinde ülkemizde önemli bir misyonu gerçekleştiren Ulusal Kalite Hareketi bizim için çok ciddi bir itici güç ve motivasyon kaynağıdır. Operasyonel mükemmellik çalışmalarını KalDer’in rehberliğinde yürütmenin bizim için önemli bir şans olduğunu düşünüyoruz.
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
46
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
Çalık Yedaş’ın Yetkinlik Belgesi 3 Yıldız’lı Nurettin TÜRKOĞLU YEDAŞ Genel Müdürü
Ö
zelleştirme sonrası ikinci yılını tamamlamış olan Çalık Yedaş, değişimi her alanda iyi yönetiyor. Yeni özelleşen bir şirket olmasına rağmen diğer dağıtım şirketlerince yakından takip edilen Çalık Yedaş, hizmet kalitesi ve uygulamaları ile farkındalık oluşturarak sektöre öncülük etmeyi hedefliyor. Çalık Yedaş’ın kalite politikalarını ve gelecek planlarını YEDAŞ Genel Müdürü Nurettin Türkoğlu’na sorduk. İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? Genel Müdürlüğü Samsun’da bulunan Çalık YEDAŞ; Samsun, Ordu, Çorum, Amasya ve Sinop İllerinde toplam 1.700.00 aboneye “Enerjimizi Sizden Alıyoruz” sloganı ile elektrik dağıtım ve perakende satış sektöründe tüm tüketicilere kaliteli ve kesintisiz hizmet ve elektrik enerjisi sunmaktadır. Elektrik dağıtım sektöründeki lider firma vizyonunu teknolojiyle bütünleştirerek ve SAP ERP’nin 8 modülünü canlı sisteminde sorunsuz olarak kullanmaktadır. Türkiye’de tek olma özelliğine sahip GIS (coğrafi bilgi sistemi) SCADA/DMS (uzaktan kontrol ve izleme sistemi) ve OSOS (otomatik sayaç okuma sistemi) ile entegre bir şekilde çalışacak SAP IS-U projesi 2013 yılı başı itibariyle canlı sisteminde kullanmaya başlayacaktır. Kaliteli ve kesintisiz elektrik enerjisi sürekÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
liliğini sağlamak için en son olarak bölgeye 1984 yılında yapılmış olan şebeke yatırımlarını arttırarak hızlı bir şekilde 2011 yılında yaptığı yatırımlar ile kamu dönemindeki yatırımları dörde katlamıştır. Teknolojiyi de kullanarak yatırımların şebeke ve müşterilerin gereksinimlerine uygun olarak yapılabilmesi için Master Plan ve Şebeke Modellemesi çalışmalarına başlanmıştır. Tüm çalışanlarımız ile şirket hedef ve stratejilerini sürdürebilirlik ve müşteri memnuniyeti temelinde oluşturarak müşterilerimize kesintisiz, hızlı ve saygılı hizmet vermek için sağlam temelli çalışmalara başlanmıştır. Öncelikli olarak tüm müşteri hizmetleri merkezlerini yenileyerek ve sayılarını arttırarak işlem çeşitliliği ile hizmette farkındalığı oluşturmuştur. 7/24 müşterilerimizin öneri, istek, elektrik kesintisi bildirimi ve her türlü bilgi talebinde bulunabilecekleri mobil hizmet, on line hizmet ve çağrı merkezi hizmeti sunmaktayız. Çalık YEDAŞ, bağımsız bir araştırma şirketine yaptırmış olduğu “müşteri memnuniyeti anketi” sonuçları ve almış olduğu “en başarılı hizmet” ödülleri ile hizmet kalitesi konusunda duyarlı bir şirket olabilme yolunda müşterileri tarafından takdir edilerek desteklenmiştir. Müşteri odaklı anlayışı sonucunda ISO 10002 Müşteri Memnuniyeti Yönetim Sistemi Kalite belgesini almıştır. Şirketimizin sürdürülebilir performans yö-
netimi bir kültür haline getirilerek ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi Kalite belgesini almıştır. ÇALIK YEDAŞ sektörde bu belgeyi alan ilk ve tek dağıtım şirketidir. ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi Kalite belgesi ve OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Kalite Yönetim Sistemi belgesini alarak tüm kalite yönetim sistemlerinin entegrasyonunu sağlamıştır. Uluslararası kabul görmüş şeffaf yönetim sistemini uygulayan şirketimizin hedefi Avrupa kalite ödüllü ÇALIK YEDAŞ olmaktır. Kurumsal performansın etkin yönetimini sağlamak için 2011 yılında stratejik yönetim ve süreç yönetimi yaklaşımlarını benimseyerek hedeflerle yönetim uygulamasına başlamıştır. “Sürekli değer yaratabilen” ÇALIK YEDAŞ Mükemmellik Modeli&Balance Score Card modellerini bir arada kullanarak oluşturduğu doğru stratejileri tüm süreçlerinde hayata geçirmekte ve stratejik performanslarını sürekli olarak ölçmekte ve geliştirmektedir. ÇALIK YEDAŞ tüm çözüm ortakları ile Ulusal Kalite Hareketine katılarak KALDER (Türkiye Kalite Derneği) ile iyiniyet bildirgesi imzalamıştır. “Farkı yaratan insandır” yaklaşımıyla; özelleştirme sonucu yapısal değişimi başlatarak en büyük yatırımını insan kaynağına yapmıştır. Sahip olduğu nitelikli insan kaynağı, ÇALIK YEDAŞ’ın en önemli sermayesi ve başarılarının arkasındaki
47
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
en önemli itici güçtür. Şirketimizde insan kaynakları süreçleri, Şirket hedefleri doğrultusunda büyük bir titizlikle yönetilmektedir. İnsan kaynaklarında hedefimiz, insan kaynağını nitelikleri bakımından sürekli geliştirerek, küresel rekabette kalıcı üstünlük sağlamaktır. Değişimi ve gelişimi destekleyen Çalık YEDAŞ, esnek, duyarlı ve demokratik bir iş ortamı yaratarak çalışanlarını motive edebilmek için şirkete değer katan insan kaynakları yatırımlarını aralıksız sürdürmektedir. Şirket uygulamalarına çalışanlarının tamamını dahil ederek faaliyet bölgesindeki beş ilde yön birliği sağlamaktadır. İş ortamını “yaşam mekanı” olarak tanımlayarak çalışanlarına yönelik uygulamalarını da bu yaklaşımla hayata geçirmektedir. İçinde yaşadığı toplumun yaşam kalitesini iyileştirebilmek için, çalışanlar ve onların aileleri, yerel halk ve bütün toplumla sürdürülebilir bir sistem için ekonomik, çevresel, kültürel ve sosyal gelişmeye destek verme sorumluluğu çerçevesinde projelerler oluşturarak, faaliyete geçirmektedir. Kararlılıkla ilerlediği hedefi doğrultusunda tüm hizmetlerini İş Değerleri ve Davranış İlkelerinden taviz vermeden gerçekleştirmektedir. 2012 yılı Ağustos ayı itibariyle Çalık YEDAŞ United Nations Global Compact üyesi olarak, “Küresel İlkeler Sözleşmesi”’nin insan hakları, işgücü, çevre ve yolsuzlukla mücadele alanlarındaki 10 ilkesini politikalarında, operasyonlarında ve kurumsal kültürde hayata geçireceğini taahhüt etmiştir. Elektrik dağıtım sektöründe oluşturduğumuz bu modeli tüm dağıtım şirketlerinde rol model oluşturmak ve modelin sürekli iyileştirmesini sağlamak için EFQM Mükemmellik Modelini özelleşme süreci ile Şirketimizdeki tüm faaliyetlerimizde ve yönetim yaklaşımımızda uygulamaya karar verdik. Öz değerlendirmemizi oluşturduğumuz proje grubu ile yaptık. Öz değerlendirme sonrasında kuvveli yönlerimiz ile iyileştirmeye açık alanlarımızı belirledik. İyileştirmemiz gereken alanları Şirketimizin hedefleri doğrultusunda önceliklendirme matrisi kullanarak iyileştirme kararı aldık. Önceliklendirme sonrası iyileştirmemiz gereken alanları stratejik planlama süreç yönetimi insan kaynakları yönetimi paydaş ilişkileri yönetimi ve tedarikçi ilişkileri yönetimi olarak
belirledikten sonra bu alanlarla ilgili tüm birimlerden liderler ve çalışanların oluşturduğu bir proje ekibi oluşturduk. Kalder tarafından tarafsız deneyimli profesyonel bir değerlendirici ekibin sağladığı dış değerlendirme hizmeti aldık. Dış değerlendirme süreci sonunda Mükemmellikte Yetkinlik 3 Yıldız Belgesi almayı hak kazandık. Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? Çalık Holding Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın Ahmet ÇALIK Toplam Kalite Yönetimi felsefesini benimsemekte ve desteklemektedir. Bildiğiniz gibi Çalık Holding Grup Şirketlerinden olan BURSAGAZ 2008 yılında Avrupa Büyük Kalite Ödülünü almıştır. Uluslararası kabul görmüş şeffaf yönetim sistemini uygulayan Şirketimizin hedefi Avrupa Kalite Ödüllü Çalık YEDAŞ olmaktır. Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor ya da sağlayacak? EFQM Mükemmellik Modeli ile süreçlerimiz, yöneticilerimiz ve çalışanlarımızın yaklaşımlarını geliştirmiş, faaliyetlerimiz ve yönetim tarzımıza rehber görevi görmüştür. Şirketimizde iş mükemmelliğini sürekli yaşayarak farklılığımızı ortaya koymayı başardık. Bu iş mükemmelliği ile paydaşlarımızın memnuniyetini sağlayarak rekabet üstünlüğümüzü korumayı amaçlıyoruz. Yapmış olduğumuz öz değerlendirme çalışmaları, kıyaslama çalışmaları, rakiplerin izlenip değerlendirilmesi ile mevcut durumumuzu çok rahat görebiliyor, şirketimizin geleceğe yönelik amaç ve hedeflerinin belirlenmesi ve stratejilerinin oluşturulmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz. Aldığınız Yetkinlik Belgesi’nin şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi, ISO 10002 Müşteri Memnuniyeti Yönetim Sistemi, ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi, OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi, ISO 14001 Çevre Yönetim Sistem belgelerine sahibiz. 2013 yılı içerisinde almayı hedeflediği-
miz 5001 Enerji Yönetimi Sistemi ve bağlı standartlar, 31000 Risk Yönetimi Sistemi gibi belgeleri de almayı hedefliyoruz. Sistemimizde uygulamakta olduğumuz bu standartlar bize asgari gereklilikleri ifade ederken EFQM Mükemmellik Modeli mükemmel sistemlerin nasıl olması gerektiğini ifade etmektedir. 21. Kalite Kongresinde almış olduğumuz “Mükemmellikte Yetkinlik Belgesi” bugüne kadar almış olduğumuz belge ve ödül değerlendirme süreçlerinden farklı olarak tüm paydaşlarımız, stratejilerimiz, süreçlerimiz, yaklaşımlarımız ve sonuçlarımızı bir bütün olarak ele alınıp ve son derece analitik bir yöntemle incelenmiş olmasıdır. Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? Mükemmellik yolculuğu emek yoğun ve tüm paydaşların katılımını gerektiren bir yolculuktur. Sürekli gelişim ve yenileşim mükemmellik yolculuğumuzda yönetim modelimizin sürdürülebilirliği açısından önem arz etmektedir. Almış olduğumuz yetkinlik belgesi ile şirketimiz açısından mükemmellik yolculuğunda önemli bir adım attığımıza inanıyoruz. Başarı bir yolculuktur bir varış noktası değil. Bu anlamda kalite yolculuğumuzda hedefimiz Avrupa Kalite Ödüllü Çalık YEDAŞ olmaktır. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
48
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
DGS Baskı Teknolojileri’nin Yetkinlik Belgesi 3 Yıldızlı Gökhan CEYHAN DGS Baskı Teknolojileri A.Ş Genel Müdürü terin, günümüzde rekabet gücüne sahip olmanın temelinde rakip firmalardan daha etkin ve verimli çalışabilmek yatmaktadır. Bu nedenle EFQM Modeli, şirketimiz için rekabet avantajı sağlayan önemli bir dönüşüm olmuştur. Sektöründe EFQM Modelini uygulayan ilk ve tek olan firmamız, EFQM Modelini uygulayan ve benimseyen firmalarla paydaş olmanın verdiği güven ve gururla çalışmalarına durmaksızın devam edecektir.
2007 yılından bu yana Toplam Kalite çalışmalarını durmaksızın yürüten DGS, 21. Kalite Kongresi’nde Dış Değerlendirme sonucunda “EFQM Mükemmellikte Yetkinlik 3 Yıldız” Belgesini almaya hak kazandı. DGS Baskı Teknolojileri A.Ş Genel Müdürü Gökhan Ceyhan, başarıya giden yolda uyguladıkları stratejileri bizimle paylaştı. İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? Kararlılıkla bir araya gelen üç genç girişimci tarafından 2000 yılında kurulan DGS Baskı Teknolojileri, Sektöründe yenileşme çalışmaları ile kendini sürekli geliştirerek sektöründe ilklere imza atmıştır. DGS Baskı Teknolojileri, 2007 yılında çıktığı İş Mükemmelliği yolculuğunda 2007’de “ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi Belgesini, kısa bir süre sonra Kalder tarafından Kasım 2007’de “EFQM Mükemmellikte Kararlılık” Belgesini almaya hak kazanmıştır. DGS’de Yönetim Sistemleri ve Toplam Kalite Yönetimi uygulamaları daima beraber yürütülmektedir. ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
DGS Baskı Teknolojileri A.Ş. olarak sürdürülebilir bir gelecek için, müşterilerimiz adına değer katan başarılı çalışmalarımızı, çalışanlarımızla birlikte başarmaya devam edeceğiz. Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? DGS Baskı Teknolojileri, geleceği öngörebilmek, buna uygun yenilikler yapabilmek, başarılarını sürdürebilmek amacı ile 2007 yılında EFQM Mükemmellik Modeli’ni bir yönetim modeli olarak uygulamaya karar vermiştir. Sürekli gelişme faaliyetleri ile şirketimizde dil ve yön birliği oluşturarak, mükemmellik kültürüne ilişkin farkındalığımızı daha da artırarak, bu mekanizmanın hiç durmadan çalıştırılması ve bir kurum kültürüne dönüştürülmesi inancı ile çalışmalarımıza devam etmekteyiz. Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor ya da sağlayacak? Hangi sektörde faaliyet gösterirseniz gös-
Aldığınız Yetkinlik Belgesi’nin şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? Kurulduğumuz 2000 yılından beri hep sektörünün en iyisini hedefleyen şirketimiz, tüm çalışmalarını iyi uygulamalarla (başarılı sonuçları alınmış) hayata geçmiş bir model olan EFQM’le destekleyerek, doğru adımlarla yürümeyi kendine düstur edinmiştir. EFQM Modelinin hiçbir yönetim sistemi ile çelişmemesi aynı zamanda tüm yönetim sistemi uygulamalarını da içinde barındırması tercihimizin ne kadar doğru olduğunu da göstermektedir. Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? Kendi sektöründe çözüm üreten, öncü ve yenilikçi şirket olmayı hedefleyen şirketimiz, 2013 yılında faaliyete geçmesi planlanan yeni üretim ve çalışma ofisleri ile yapacağı yeni makine yatırımları ile kendini sürekli yenilemektedir. DGS, Makine ve altyapı yatırımları ile birlikte güçlü insan kaynakları ile de bu yapıyı desteklemeye devam edecektir.
Ulusal Kalite Ödülü her yıl olduğu gibi kurumsal mükemmelliğin en seçkin temsilcilerini ödüllendiriyor. 2012 Yılında Ulusal Kalite Ödülü'ne başvuran tüm kurum ve kuruluşlarımızı kutlarız. 2012 ULUSAL KALİTE BAŞARI ÖDÜLERİNİ KAZANAN KURULUŞLARIMIZ Ulusal Kalite Ödülü Büyük Ölçekli İşletmeler Kategorisi
Ulusal Kalite Ödülü Büyük Ölçekli İşletmeler Operasyonel Birim Kategorisi
Ulusal Kalite Ödülü Kamu Sektörü Kamu Yönetimi Hizmetleri Kategorisi
Türkiye Kalite Derneği Centrum İş Merkezi Aydınevler Sanayi Cad. No:3 Küçükyalı 34854 İSTANBUL Tel : (216) 518 42 84 Faks: (216) 518 42 86 kalder@kalder.org www.kalder.org
50
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
Marka 3 Yıldız Yetkinlik Belgesi Aldı İbrahim ÖZÇIMEN Doğu Marmara Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı ve Bolu Valisi
T
oplam Kalite Yönetimi konusundaki çalışmalarıyla kendinden çokça söz ettiren Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA), “EFQM Mükemmellikte Kararlılık” ve “ISO 9001:2008” kalite belgelerinden sonra şimdi de KalDer tarafından yapılan değerlendirme sonucu EFQM Mükemmellikte 3 Yıldız Yetkinlik Belgesi’ni almaya hak kazandı. Türkiye’de Kalkınma Ajansları arasında ilk KalDer üyesi olan Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA), aynı zamanda “Mükemmellikte Yetkinlik” Belgesine sahip ilk kalkınma ajansı oldu. Marka’nın başarısını Doğu Marmara Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı ve Bolu Valisi İbrahim Özçimen’e sorduk. İş mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? Doğu Marmara Kalkınma Ajansımız (MARÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
KA) KalDer’den EFQM Mükemmellik Modeli ve öz değerlendirme eğitimi aldıktan sonra, modele göre öz değerlendirme yaparak hem ana kriterler hem de alt kriterler bazında Kuvvetli Yönler ve İyileştirmeye Açık Alanları belirledi ve İyileştirmeye açık alanlarımızı Ajans hedefleri doğrultusunda önceliklendirdik. Ajansımız, önceliklendirme sonrası iyileştirmemiz gereken alanları Stratejik planlama, Süreç Yönetimi, İnsan Kaynakları Yönetimi, Risk Yönetimi, Etik Yönetimi, Paydaş ilişkileri Yönetimi ve tedarikçi İlişkileri yönetimi olarak belirledikten sonra bu alanlarla ilgili tüm birimlerden liderler ve çalışanların oluşturduğu bir proje ekibi oluşturdu. Bu konuda, daha önce Kocaeli Sanayi Odasında çalışmış ve uygulama deneyimi olan arkadaşımızı da danışman olarak bize bu konuda yardımcı olması için ekibimize dahil ettik.
Ajans içinde kurduğumuz ekiple, proje planımızı oluşturup, çalışmaların başlatılmasına start verdik. Ajans içinde yapılan çalışmalarda, iyileştirilmesi gereken konularla ilgili yaklaşımlar geliştirmenin yanı sıra, bu yaklaşımların ölçülebilir iş sonuçlarına dönüştürülmesi üzerinde de çalışıldı. Ajans içinde dokümantasyon sistemi oluşturdu ve tüm çalışanlar eğitimlerle bilgilendirerek, bu yaklaşımların Ajansta yayılımı sağlandı. Bu çalışmalar sonrasında Kararlılık belgesi ve ardından da Yetkinlik belgesini almaya Ajans hak kazandı. Çalışmalarım sonucunu görmekte bizleri mutlu etti. Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? Doğu Marmara Kalkınma Ajansı olarak, sorumluluk alanımızda yer alan Kocaeli, Sakarya, Bolu, Düzce ve Yalova illerindeki kamu kesimi, özel kesim ve sivil toplum kuruluşları arasında işbirliği ve eşgüdüm sağlayarak bölge kalkınma stratejileri hazırlayan, bölge kaynak ve potansiyellerinin yerinde ve etkin kullanılmasıyla bölgenin kalkınmasını hızlandırmak ve küresel rekabette güçlendirmek amacıyla çalışmalar yürü-
51
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI- YETKİNLİK BELGESİ
ten ve 5449 sayılı kanunla kurulmuş tüzel kişiliği haiz bir kamu kurumuyuz. Yasal dayanağın verdiği sorumluluk ve güçle, yerel kaynakları yerinde ve etkin kullanma, ekonomik ve sosyal gelişmeyi hızlandırmaya ve rekabet gücünü artırmaya yönelik araştırmalar yapmak, AR-GE ve teknolojiye, nitelikli iş gücü sağlayacak eğitim olanaklarına önem vermek, ortaklık ruhunu geliştirmek, küresel rekabette güç sahibi olmak için ilgili kuruluşlarla iş birliği halinde bölgenin ulusal ve uluslar arası düzeyde tanıtımını yapmak, kurum ve kuruluşların proje üretme kültürünü ve yeteneğini geliştirmek, yerel potansiyeli, katılımcı bir anlayışla “ortak akıl” kullanılarak planlamak ve insan odaklı programlarla desteklemek hedefleri ile çıkmış olduğumuz bu yolda mükemmel bir kurumsal kültür çatısı altında faaliyetlerimizi gerçekleştirmek amacıyla bu sürece dahil olduk. Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor ya da sağlayacak? Yönetim Kurulu Başkanlığını Yaptığım Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nın kamu kurumu olması nedeni ile bizim için önemli olan rekabetten çok paydaşlarımıza ,benzer kamu kurumlarına ve özellikle Türkiye’de kurulan diğer tüm Kalkınma Ajanslarına rol model olacak uygulamalar geliştirmek. Zira, Kalkınma Bakanlığı’nın bütün ajanslardan beklentisi de bu yönde. Sürdürülebilir başarının elde edebilmenin ilk adımını Mükemmellikte Kararlılık belgesini alarak attık. Daha sonra Yetkinlik belgesini de alarak Mükemmel bir kurum olma yönünde önemli bir mesafe daha kat ettik. Bu, bölgemiz içindeki diğer paydaşların da sürecin içine girmesini sağlayacak, yayılımın ajans içinden çıkıp bölge geneline yayılması sağlanacaktır. Nitekim bu kapsamda Toplam kalite felsefesini Doğu Marmara illerindeki tüm kurum ve kuruluşlara yaygınlaştırmak hedefiyle Doğu Marmara Kalkınma Ajansı tarafından yürütülen Bölgesel Kalite Yapılanması Projesi, bölgedeki kamu kurum ve kuruluşlarında mevcut sistemin değerlendirilmesi, tespit edilen eksiklerin giderilmesi ve sistemin etkin olarak uygulanabilmesi amacını hayata geçirmiş olup bu kapsamda MARKA Kocaeli, Sakarya, Bolu, Düzce ve Yalova illerinde yer alan toplam 32 kamu
kurum ve kuruluşunda çalışmalar başlatılmıştır. 11 Ocak 2012 tarihinde başlatılan ve halen devam eden proje, kuruluşların paydaşlarının memnuniyetine etki edecek kalite yönetim sisteminin, konunun uzmanları rehberliğinde ve öğretiminde etkin uygulanması ve belgelendirilmesi amacını taşımaktadır. Aldığınız yetkinlik belgesinin, kurumunuzun sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? Diğer başarı belgelerinden farklı olarak, EFQM Mükemmellikte Yetkinlik belgesi mükemmellik yolculuğunda Ajans çalışmalarının doğru yönde olduğunu bize gösteren etkin bir araç olması açısından çok önem ifade ediyor.
Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? Ajans olarak tabii ki, çalışmalarımızı bitirmiş değiliz, Ajans kurum kültürünü EFQM Mükemmellik modeli rehberliğinde şekillendirmesi için çalışmalarına devam ediyor. Kalkınma Ajansı olarak paydaşlarımıza verdiğimiz hizmetlerde ve yönetim sistemimizin uygulanmasında bilgi teknolojilerini etkin kullanarak farklılıklar yaratmayı hedefliyoruz. Böylelikle kağıt tüketimini de minimumda tutarak çevrenin korunmasına da katkı sağlamış olacağız. Ayrıca, Toplam Kalite Yönetimi felsefesinin Doğu Marmara Bölgesinde yayılması için de uygulamalarımızla örnek olmayı ve bu konuda Kal Der ile işbirliği yaparak, daha fazla paydaşımızın bu modeli uygulamasına destek vermeyi hedefliyoruz. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
52
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
Hizmette farklılık: İçtur’un Yetkinlik Belgesi 3 Yıldız oldu
A
ntalya Havalimanı Dış Hatlar ve İç Hatlar Terminallerinde, yiyecek & içecek hizmetleri faaliyetlerini “Via” markası ile yürüten İÇTUR Yiyecek ve İçecek Hizmetleri Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. Mükemmellikte 3 Yıldız’a yükseldi. IC Holding’in Turizm Grubu’na bağlı olarak faaliyet gösteren İÇTUR’un kalite hedeflerini sorduk. İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? İÇTUR Yiyecek ve İçecek Hizmetleri Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. Antalya Havalimanı Dış Hatlar ve İç Hatlar Terminallerinde, yiyecek & içecek hizmetleri faaliyetlerini “Via” markası ile yürütmek üzere Aralık 2007’de IC Holding’in Turizm Grubu’na bağlı olarak kurulmuştur. Aralık 2007 – İÇTUR Yiyecek ve İçecek Hizmetleri Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. Antalya’da kuruldu. Nisan 2008 – Kalite ve Gıda Güvenliği Yönetim Sistemleri hazırlık ve dokümantasyon çalışmalarının başlatılması Nisan 2009 – ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistemi – ISO 22000:2005 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi sertifikalarının alınması Ağustos 2010 – Hizmet süreçlerinin farklı bir göz ile kontrol edilebilmesi için Gizli Müşteri denetimlerinin başlatılması Kasım 2011 – EFQM Mükemmellik Modeli çalışmalarının başlatılması Nisan 2012 – ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistemi – ISO 22000:2005 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi sertifikalarının devamlılığının sağlanması 14001:2004 Çevre Yönetim Sistemi – OHSAS 18001:2007 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi – ISO 10002:2004 Kalite Yönetimi – Müşteri Memnuniyeti Yönetim Sistemi sertifiÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
kalarının alınması Eylül 2012 – E-Cristal Risk Yönetimi Sistemi Başarı sertifikasının alınması Ekim 2012 – Mükemmellik Modeli, RADAR ve Dış Değerlendirme Bilgilendirmeleri Kasım 2012 – Dış Değerlendirme Süreci Saha Ziyareti Çalışmaları Kasım 2012 – Kütahya Zafer Havalimanı’nın açılması ile İÇTUR olarak yiyecek ve içecek hizmetinin verilmeye başlanması. EFQM Mükemmellikte Yetkinlik 3 Yıldız Sertifikasının alınması Aralık 2012 - Dış Değerlendirme Geri
Bildirim Raporuna göre gelişim çalışmalarının başlatılması Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? Şirketimizde gerçekleştirilen tüm faaliyetlerde müşteri memnuniyeti her zaman ön planda tutulmuştur. Ana faaliyet konumuz olan yiyecek & içecek üretimi ve sunumu kapsamında, üretilen ürünler ve sunulan hizmetlerin müşteri beklentilerinin üzerine çıkması temel hedeflerimiz arasında yer almaktadır. İÇTUR’un kuruluşundan günümüze kadar
53
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
şirket politikası “Yurt İçinde Lider, Uluslararası Alanda Aranılır Bir Firma Olmak” olarak benimsenmiştir. Müşteri memnuniyetinin devamlılığının sağlanması, belirlenen politikanın hayata geçirilmesi konusunda büyük önem arz etmektedir. Gelinen noktada bir çok başarıya imza atan şirketimizde, sektöründe sürdürülebilir bir başarının sağlanması amacıyla EFQM Mükemmellik Modeli çalışmalarına 2011 yılı itibariyle başlanmıştır. Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor ya da sağlayacak? Hızlı, hijyenik, güler yüzlü ve kaliteli servis anlayışımızı yoğun geçişlerin olduğu alanlara taşıyarak mutlu müşteri kitleleri yaratmayı hedefleyen şirketimiz, yurtiçi ve yurtdışında bir çok noktada fizibilite çalışmaları yapmaktadır. Türkiye’de sektöründe Mükemmellikte Yetkinlik sertifikası almaya hak kazanan ilk şirket olan İÇTUR’un bu başarısı, fizibilite çalışmalarında ve girilen ihalelerde şirket tanıtımı açısından avantajlar sağlayacaktır. Aldığınız Yetkinlik Belgesi’nin şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? 2009 yılından bu yana şirketimizde kurulu olan Kalite ve Gıda Güvenliği Yönetim Sistemlerinin yanı sıra geçtiğimiz yıl diğer yönetim sistemleri (İş Sağlığı ve Güvenliği, Çevre Yönetim ve Müşteri Mem-
nuniyeti) çalışmaları başlatılmış ve 2012 itibariyle bu yönetim sistemleri sertifikaları şirketimize kazandırılmıştır. Ayrıca yine 2012 yılında başlatılan E-Cristal denetimleri sonucunda E-Cristal Risk Yönetimi Sistemi Başarı sertifikası alan şirketimiz, Türkiye’nin en prestijli ödüllerinden birisi olan Ulusal Kalite Ödülü hedefi doğrultusunda, alınan Yetkinlik Belgesi ile önemli bir adım atmıştır. Diğerlerine göre ulusal ve uluslar arası alanda büyük tanınırlığı olan bu belge, tüm paydaşlar ile ilgili sonuçların incelenmesi ve bu konudaki iyileştirme potansiyelleri ile süreçlerimizi farklı bir bakış açısı ile değerlendirme olanağı sunmaktadır.
Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? Dış Değerlendirme çalışmalarının sonucunda alınan Mükemmellikte Yetkinlik sertifikası ve yine bu değerlendirme kapsamında hazırlanan Geri Bildirim Raporu önümüzdeki süreçte yapılacak olan yenileşim çalışmalarında bir yol haritası olarak kullanılacaktır. Şirketimizin 5. yılını doldurduğumuz bu günlerde, Mükemmellik Modeli çalışmaları kapsamında sürdürülebilir başarı için mevcut faaliyetlerin sürekli geliştirilmesi ve yenileşim çalışmaları ile 2014 yılında Ulusal Kalite Ödülü hedef olarak belirlenmiştir. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
54
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
Kayplas, Yetkinlikte 3 Yıldız Belgesi Aldı Yusuf ÖZKAN Kayplas Genel Müdürü 2010 yılında başladıkları mükemmellik ve kurumsallaşma yolculuğunda emin adımlarla ilerleyen Kayplas Yetkinlikte 3 yıldız belgesinin sahibi oldu. Konuyla ilgili Kayplas Genel Müdürü Yusuf Özkan sorularımızı cevapladı. İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? Hızla değişen ve gelişen teknolojik ve ekonomik piyasalarda ve rekabetin tabana yayıldığı günümüzde firmalara daha fazla mücadele etmek düşüyor. Bu değişen ve gelişen ortamda da şirketler kendine uygun yeri bularak hayatiyetini devam ettirmek zorundadırlar. Bunu başarabilmeleri için kendi bünyelerinde farklılık ve mükemmellik modellerini uygulayarak hem iş alanlarında hem de müşteri memnuniyetinde en üst seviyelerde olmaları zorunlu hale gelmiştir. Çünkü artık müşteriyi kazanmak zor, kaybetmek kolaydır. Bizde bu olayı iyi analiz ederek bir Kobi olarak kurumsallaşma yolunda, mükemmelliğini oluşturma ihtiyacı hissettik ve bu konuda ilk adımı 2010 yılında atarak, ISO 9000-2008, OHSAS İş ve İşçi Güvenliği, 12001 Müşteri Memnuniyeti, 14000 Çevre ve 50001 Enerji Sistem belgelerini TSE ‘den alarak firmamızda uygulamaya başladık. Sonrasında bu belgeleri destekleyecek bir vizyon doğrultusunda, sistematik ve stratejik yola girme kararı alarak KalDer’e başvuruda bulunduk. Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? Bu çalışmalarımız devam ederken KalDer’in Kayseri Sanayi Odası’nda yaptığı toplantıya katılmıştık. Burada tanıştığımız KalDer yetkililerine Kobi olarak bu sürece nasıl katkıda bulunacağımızı paylaştık ve bu şeklide bu sürece dahil olduk. Daha önceleri bu çalışmaların büyük ölçekli firmaların yapabileceği düşüncesi hakim iken, Kobi düzeyindeki firmalarında bu sürece dahil olması ve Kalder çalışmalarının tabana yayılması bizim ve reel sektör için önemli olduğunu düşüyorum. ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor ya da sağlayacak? Şu an gelmiş olduğumuz noktada daha çok bizler gibi düşünen ve kaliteyi ön planda tutan firmalar bazında rekabet gücümüzün artacağını düşünüyorum. Çünkü bu firmalar ürettikleri üründe kullandıkları malzemelerin de garantisini vermek durumundadır. Aynı zamanda stok maliyetleri de yükseldiği için termin tarihleri de önem kazanmaktadır. Bu bağlamda kalite ve termin alanındaki rekabette avantaj sağlayacağını düşünüyorum. Ayrıca bu gerçekleştirdiğimiz faaliyetleri bir sistem çerçevesinde yürütmemiz işimizi bilerek yapmamızı sağlamaktadır. Aldığınız Yetkinlik Belgesi’nin şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? Aldığımız Yetkinlik Belgesi şuan için bizim en üst düzeyde ve en prestijli belgemizdir. Şimdiye kadar aldığımız belgeler bize lokal anlamda ve iç dinamiklerimizi canlı tutma konusunda bir sürdürülebilirlik kazandırmıştır. Fakat bu Yetkinlik Belgesinin dışarıya karşıda firmamızın imaj ve güveni-
lirliğini artıracağı muhakkaktır. Bu manada biz bu belgeyi önemsiyoruz. Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? Bu süreçleri yaşarken tabiki her firma gibi bizlerinde bu doğrultuda ileriye dönük firmamızın da gelişmesi ve büyümesini sağlayacak kurumsal stratejiler geliştirerek her geçen gün çıtamızı yükseltmek ve sektörümüzde marka ve söz sahibi olmak istiyor, büyük ödüle doğru yolculuğumuza devam etmek istiyoruz.
55
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
Er-Bakır’ın hizmet ve kalitesi 5 Yıldız’lı oldu Sevim ÖZALTUN Er-Bakır Elektrolitik Bakır Mamulleri A.Ş. Kalite Güvence Müdürü
E
r-Bakır Elektrolitik Bakır Mamulleri A.Ş. Kalite Güvence Müdürü Sevim Özaltun, ‘Mükemmellik yolculuğu uzun bir yolculuk ve ulaştığınız her başarı sonrasında ulaşılmak istenen yeni bir hedef ortaya çıkmakta. Şimdiye kadar olduğu gibi bu yolculukta sürdürülebilir kalite, sürekli iyileştirme ve başarılarımızın devamlılığı ve hep daha iyiye ulaşmak öncelikli hedefimiz olacaktır. Bu hedefleri gerçekleştirmede ise şimdiye kadar olduğu gibi EFQM Mükemmellik Modeli doğrultusunda çalışmalarımız devam edecektir” diyor. Sevim Özaltun sorularımızı yanıtladı İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? Kurulduğu yıllarda küçük bir işletme olan ErBakır; pazarın ihtiyaçları doğrultusunda gerçekleştirilen yatırımlar sonucunda bugün yurt içi ve yurt dışı satışlarıyla ülkemizin önemli bir bakır tel üreticisi konumuna ulaşmıştır. Ürün kalitesiyle tanınan kuruluşumuz, yönetim kalitesiyle de tanınmak ve küreselleşen dünyada başarısını sürekli kılmak amacıyla 1993 yılında ISO 9002 kalite sistemi kurma çalışmalarıyla kalite yolculuğuna başlamış ve 1996 yılında belgelendirilmiştir. Yönetim sistemleri kurma faaliyetlerimiz; otomotiv sektörünün beklentileri doğrultusunda QS 9000 Otomotiv Kalite Yönetim sistemi kurulması ile devam etmiş ve 1999 yılında da QS 9000 sertifikası alınmıştır. KalDer’in 1998 yılında başlattığı UKH çalışmalarında yer almak amacıyla öncelikle katılım, 2000 yılında
ise iyi niyet bildirgesi imzalanarak EFQM Mükemmellik Modeli’nin kullanımı benimsenmiştir. Aynı yıl gerçekleştirilen ilk özdeğerlendirme çalışması ile iş mükemmelliği yolculuğumuzda uygulama – özdeğerlendirme – iyileştirme zincirinin ilk halkası başlatılmıştır. Yapılan her bir özdeğerlendirme sonrasında uzlaşılan öncelikli iyileştirmeye açık alanlarımızla ilgili başlattığımız projelerle mükemmellik yolculuğunda geçen bu zaman zarfında büyük gelişmeler kaydedilmiştir. Modelin benimsenmesi ve sonrasında yapılan özdeğerlendirme faaliyetleri sonucunda gerçekleştirilen iyileştirme faaliyetlerine örneklerden bahsetmek gerekirse ana başlıklar olarak şunları söyleyebiliriz. 1998
Müşteri Memnuniyeti Algılama ölçümlerinin başlatılması İş planı uygulamasının başlatılması
1999
QS 9000 Otomotiv Kalite Yönetim Sistemi Belgelendirme
2000
İlk özdeğerlendirme Öneri sisteminin kurulması
2001
Çalışan Memnuniyeti Algılama ölçümlerinin başlatılması
2002
ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi Belgelendirme OHSAS 18001 Çalışan Sağlığı İş Güvenliği Yönetim Sistemi Belgelendirme
2003
İş planı kapsamının stratejik plan şeklinde genişletilmesi Süreç Yönetim sistemine geçiş Bireysel performans değerlendirme sisteminin kurulması
2004 yılına gelindiğinde ise; mükemmellik yolculuğunda ulaştığımız noktanın değerlendirilmesi ve gelişim fırsatlarının belirlenebilmesi amacıyla 2004 yılında Ege Bölgesi Kalite Ödülü’ne (EBKÖ) katılım kararı alınmıştır. Ödüle başvuru sonrasında 2005 yılında yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonrasında kuruluşumuz Ege Bölgesi Kalite Büyük Ödülü’ne değer bulunmuştur. 2005 yılında ödülle birlikte gelen motivasyon artışına bağlı olarak süreçlerimizde ve iş yapış şekillerimizde iyileştirmeler gerçekleştirilmiş ve uygulanan bu yaklaşımların sonuçlara etkisi de iş sonuçlarımızda görülmektedir. Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? EFQM Mükemmellik Modeli ile tanışmamız daha önce de belirttiğim gibi KalDer’in ülke genelinde başlattığı UKH ile olmuş ve belirli aralıklarla yapılan özdeğerlendirmelerle devam etmiştir. EFQM mükemmellik modelini benimseme nedenimiz, öncelikle mükemmelliği hedeflememiz ve
tüm paydaşlarımız için artı bir değer yaratarak sürekli olarak iyileşmemize imkan verecek bir yönetim modeli olmasıdır. 2012 yılına gelindiğinde ise mükemmel bir kuruluş olma yolunda nerede bulunduğumuzun tespitinin bir kez daha dış değerlendirme hizmeti alarak görmek istedik. Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor ya da sağlayacak? Günümüz küreselleşen pazar koşulları ve üretim faktörlerinin sınır tanımayan işleyişi, kalite olgusunu her zamankinden daha fazla ön plana çıkarmıştır. Bu nedenle başarıyı yakalamak ve daha da önemlisi yakalanan başarının sürdürülmesinde tüm paydaşların beklentilerini dengede tutabilmek adına mükemmellik modeli uygulamalarının kuruluşumuza önemli rekabet avantajı kazandırdığını söyleyebiliriz. Aldığınız Yetkinlik Belgesi’nin şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? Sistem belgelendirmeleri, çevre ödülü, en iyi işyeri ödülleri v.b gibi diğer başarı ödüllerinin hepsi kendi alanında daha dar kapsamı içermekte iken, Ege Bölgesi Kalite ödülü ve mükemmellikte yetkinlik ödülleri kapsamının daha geniş olması en büyük farktır. Mükemmel bir kuruluş olma yolunda ilgili tüm paydaşların memnuniyetini içerecek şekilde bütünsel bir bakış açısıyla değerlendirilmiş olması ve buna bağlı olarak ta kuruluşun başarılı bir biçimde yönetilip mükemmel kuruluş olma yolunda ilerlediğini göstermektedir. Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? Mükemmellik yolculuğu uzun bir yolculuk ve ulaştığınız her başarı sonrasında ulaşılmak istenen yeni bir hedef ortaya çıkmakta. Şimdiye kadar olduğu gibi bu yolculukta sürdürülebilir kalite, sürekli iyileştirme ve başarılarımızın devamlılığı ve hep daha iyiye ulaşmak öncelikli hedefimiz olacaktır. Bu hedefleri gerçekleştirmede ise şimdiye kadar olduğu gibi EFQM Mükemmellik Modeli doğrultusunda çalışmalarımız devam edecektir.
Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
56
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
Mükemmellik hedefi yetkinlikte 4 yıldız getirdi Haluk BULUCU FNSS Savunma Sistemleri A.Ş. İş Geliştirme, Strateji ve İş Mükemmelliği Direktörü
S
ürdürülebilir başarı için tüm paydaşlarının beklentilerini anlamanın, empati kurmanın, kendi milli kültür ve değerlerine uyum sağlamanın ve onların diliyle konuşabilmenin kilit başarı faktörlerinden biri olduğunu söyleyen FNSS Savunma Sistemleri A.Ş. İş Geliştirme, Strateji ve İş Mükemmelliği Direktörü Haluk Bulucu sorularımızı cevapladı. İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? FNSS Savunma Sistemleri A.Ş., 1990 yılında faaliyetlerine başlamasıyla birlikte İş Mükemmelliği kültürünün hayata geçirilmesine de bir başlangıç yapmıştır. 1700 adetlik Zırhlı Muhabere Aracı (ZMA) üretimini kapsayan ilk projemiz, aynı zamanda birçok kritik teknolojinin de ülkemize kazandırılmasını sağlamıştır. Alaşımlı ve
ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
balistik nitelikli alüminyum kaynağı, balistik çelik kaynağı, tahribatsız muayene teknikleri, askeri standartlarda kaplama ve boyama tekniklerinin geliştirilmesi ve çeşitli alt sistemlerin üretimini bu teknolojiler arasında sayabiliriz. Tüm bu alanlarda yoğun bir şekilde yerlileştirme faaliyetleri yapılmış ve yerli sanayinin gelişmesine de öncülük edilmiştir. FNSS, 90’lı yıllardan itibaren, ülkemiz için çok yeni bir kavram olan kalite güvence uygulamalarını da hayata geçirmeye başlamış, sağladığı yoğun eğitim desteğiyle yan sanayisinde de kalite bilincinin gelişmesine çok önemli katkılar sağlamıştır. FNSS, kuruluşundan günümüze dek savunma sanayi alanında ülkemizde gerçekleştirdiği bir çok “ilk” ile mükemmellik kültüründen izler bırakmaya devam etmiş ve etmektedir:
• Türkiye’nin ilk özel savunma sanayi şirketi • Türkiye’nin ilk ana sistem ihracatı: Birleşik Arap Emirlikleri (133 adet ZMA) • Toplamda en çok askeri ihracat: 1.7 Milyar Dolar (2000-2012) • Yurtdışında savunma alanında ilk defa yabancı bir devlete ait fabrika işletilmesi: Al-Kharj, Automotive Upgrade Center, Suudi Arabistan (2004-devam) • Yurtdışına yapılan ilk komple teknoloji transferi: Malezya Zırhlı Muharebe Aracı Projesi (2000-2004) • Tek seferde en büyük ihracat sözleşmesi: Malezya 8x8 Tekerlekli Araç Anlaşması (550 Milyon Dolar, 2010-devam) • Türkiye’de sözleşmeye bağlanmış ilk özgün tasarımlı Kara Aracı Projesi: Seyyar Yüzücü Hücum Köprüsü (SYHK), (2007-devam) • Türkiye’nin en verimli savunma sanayi şirketi (Savunma Sanayi Müsteşarlığı tara-
57
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
fından ödüllendirilmiştir.) FNSS, iş mükemmelliği yolculuğunu tedarikçilerinin ve iş ortaklarının katkıları olmaksızın gerçekleştiremeyeceği bilinciyle hareket etmektedir. Tedarikçi sertifikalandırma, konferanslar, eğitim ve gelişim desteği gibi değişik faaliyetlerle daima sektörün öncülerinden olmuştur. Üniversitesanayi işbirliği konusunda bir çok proje hayata geçirilmekte, sponsorluk desteği sağlanmaktadır. Ayrıca düzenlenen sosyal sorumluluk projeleri, kongre ve konferanslarda yapılan sunumlar, yenilikçi ve yaratıcılığı teşvik edici yarışma ve diğer organizasyonlarla toplum için de katma değer sağlanmaktadır. Bunun gibi daha bir çok örnek vermek mümkün. Fakat asıl altı çizilmesi gereken nokta ise FNSS’nin tüm bu uygulamaları Ulusal Kalite Hareketi’ne (UKH) katılmadan çok daha önce başlatmış olmasıdır. Adına iş mükemmelliği, “TKY ya da ne” dersek diyelim; kurulduğu ilk günden itibaren FNSS, tüm bu yukarıda saydıklarımızı hayata geçirmeye başlamış ve bunu kurum kültürünün bir parçası haline getirmiştir. Kurumsal bir şirket olarak her zaman örnek alınan, öncü rol oynayan ve farklılığını hissettiren bir profil sergilemekte olduğumuzu rahatlıkla söyleyebilirim. FNSS, gelecek stratejileri ve hedefleri doğrultusunda mevcut mükemmellik aşamasının çok daha ötesine geçmeyi, bu konuda ülkemizde ve sektörde öncü olma rolünü sürdürmeye devam etmeyi amaçlamaktadır. İş mükemmelliği sürecini de vizyona ulaşmak için gerekli bir araç olarak değerlendirmektedir. Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? Aslında FNSS İş Mükemmelliği kavramlarının hep yakınında olmuştur. KalDer’in kurulmasıyla başlayan süreçte FNSS hem Türkiye hem de kendi sektöründe başka bir ilki gerçekleştirmiş; Ulusal Kalite Hareketi’nin (UKH) içinde aktif olarak yer almıştır. Türkiye’nin ilk EFQM Değerlendirici kadrosunda yöneticilerimiz de faal olarak yer almışlardır. Ancak o dönemde üst yönetimimizin aldığı karar gereği FNSS ödül ya da değerlendirme sürecine dâhil olmamayı tercih etmiştir. 1990-1997 yılları arasında tek bir seri üretim projesini gerçekleştiren FNSS, 1997 yılında uluslar arası alandaki ilk büyük pro-
yonumuzu geliştirmektir. Bununla birlikte, KalDer’in yaptığı değerlendirme öncesinde herhangi bir ön hazırlık yapmamaya özen gösterilmiş ve mevcut durumu olduğundan farklı gösterebilecek her türlü manipülasyona karşı da gerekli tedbirler alınmıştır.
jesine başlayarak çoklu proje ortamına geçiş yapmıştır. 2005 yılında FNSS, Ar-Ge’ye dayalı tasarım ve özgün ürün geliştirme faaliyetlerini başlatmış ve bu doğrultuda Türkiye’de komple kara sistemleri alanında ilk özgün ürün olan projesi olan Seyyar Yüzücü Hücum Köprüsü’nün (SYHK) geliştirme ve seri üretim işlerini almıştır. 2007 yılından itibaren de yurtdışı iş ortaklarıyla birlikte yeni ürün geliştirme projeleri başlatan FNSS, Türk Savunma Sanayisinde bugüne kadar uygulanmış en büyük 2 ihracat projesini alarak iş hacmini daha da genişletmiştir. Artan iş hacmi, tasarım ve Ar-Ge’ye dayalı işlerin ağırlık kazanması ve değişik coğrafyalarda farklı kültürlere sahip iş ortaklarıyla birlikte ürün geliştirmeye dönük yeni iş modeline geçiş; yönetim sistemlerinde standartlaşma ve verimlilik artırma gereksinimini beraberinde getirmiştir. Bu amaçla; çağdaş, güncel ihtiyaçlara cevap verebilecek, yaygın şekilde kabul görmüş ve bizleri hep daha ileriye taşıyabilecek bir rehber belirlememiz gerektiğini öngördük. Geçmiş deneyimlerimizi de göz önüne alarak 2011 yılından itibaren UKH’ye katılmaya ve iş modelimizi de, güncel gereklere göre yenilenmiş EFQM Mükemmellik Modeli’ni esas alarak oluşturmaya karar verdik. Mevcut durumumuzu görmek ve bizi stratejik amaçlarımıza götürecek iyileştirme alanlarımızı da dürüst bir şekilde ortaya koyabilmek adına öncelikle; KalDer’den şirketimizi EFQM Modeli’ne göre değerlendirmesini talep ettik. Bunun öncesinde, yaklaşık 65 kişiden oluşan yönetici ve lider seviyesindeki personelimize model eğitimi aldırarak EFQM Mükemmellik Modeli’nin temel unsurlarını öğrendik. Bu eğitimin temel amacı ileride rehber olarak kullanmayı planladığımız bu modeli tanımak ve viz-
Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor ya da sağlayacak? Şu an ulaştığımız mükemmellik seviyesinin, paydaşlarımızın FNSS’ye duydukları güveni pekiştiren çok önemli bir kilometre taşı olduğunu düşünüyoruz. Bununla birlikte bu avantajı sürdürmek için daha fazlasına ihtiyacımız olduğunun da farkındayız. Savunma sektörü, doğası gereği ülkemizde ve hatta tüm dünyada muhafazakar bir sektör olarak kendisini göstermektedir. 20. yüzyıldaki birçok teknolojik gelişmenin öncüsü olan, standartları belirleyen ve geliştiren bir sektör olan savunma sektörü; enformasyon çağına girdiğimiz 21. yüzyılın başından itibaren bu öncü rolünü bir miktar yitirmiştir. Sivil sektördeki dinamizm ve rekabet savunma sektörüne de hızla yansımaya başlamıştır. Sektördeki rakiplerin artması ve rekabetin ülke sınırlarını aşarak global ölçekte yayılması; değişim ve sürekli gelişimi artık bir tercihten öte bir zorunluluk haline getirmiştir. FNSS olarak bu değişim ve gelişimi sağlıklı bir şekilde yönetebilmede iş mükemmelliği kültürünü benimsemenin kritik bir başarı faktörü olduğunu düşünüyoruz. Tabii bunu sağlamak için tüm paydaşlarımızla bir sinerji oluşturarak mükemmellik kültürünü hep birlikte özümsememiz, yayılımı sağlamamız ve her türlü aktivitemiz ile ilişkilendirmemiz gerekiyor. Mükemmellik aşamasındaki mevcut başarı durumumuzu, vizyonumuza erişme yolculuğumuzun üzerinde yer alan önemli bir kontrol noktası olarak görüyoruz. Benzer anlayışla; ödül alma ya da belgelenmeyi de bir amaç olarak değil, tercihlerimize bağlı olarak yönelebileceğimiz bir ara yol olarak değerlendirmekteyiz. Bizlere asıl rekabet avantajı sağlayacak olan unsurun da bu anlayışımızı korumak ve güncel koşullara adapte etmek olduğunun bilincindeyiz. EFQM Modeli’ni de, tüm faaliyet ve etkileşimlerimizi sürekli gözden geçirme ve iyileştirmede bizi disipline eden, süreklilik sağlayan ve motive eden değerli bir rehber olarak görüyoruz. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
58
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
Aldığınız Yetkinlik Belgesi’nin şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? FNSS, 1992 yılında Türkiye’de AQAP 110 NATO Kalite Güvence Gerekleri belgesini alan ilk şirketlerden birisi olmuştur. Ayrıca 1995 yılında ISO 9001 Kalite Güvence Sistemi’ne göre belgelenmiş ilk Türk savunma sanayi şirketi olmuştur. 1998 yılında KalDer öncülüğünde başlanan Ulusal Kalite Hareketi’nin kurucu üyeleri arasında FNSS de yer almıştır. 2005 yılında ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi ve OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim sistemi sertifikaları alınmıştır. Bunların dışında, Ar-Ge merkezi, MSB Tesis Güvenlik Belgesi, vb. birçok başarı, takdir, yeterlilik belge ve sertifikalara sahibiz. Günümüz rekabet koşullarına baktığınızda yukarıda saydığımız tüm bu belgeler, tek başlarına fazla bir anlam ifade etmeyebilmektedir. Mesela ISO 9001 Belgesi, 90’lı yıllarda oldukça prestijli ve farklılık yaratan bir belge niteliği taşımaktayken günümüzde, biraz da amacının dışına çıkarılmaya başlamasının da etkisiyle anlamlı bir rekabet farkı yaratacak konumda olamamaktadır. Ayrıca gerek ISO 9001, gerekse diğer belgeler sınırlı bir alandaki yetkinlerinizin kanıtı olmaktadır. Biz bu noktada Yetkinlik Belgesi’ni, diğer tüm belgeleri üst bir çerçeve içine alan ve onlara bütünsel olarak anlam katan bir taahhüt belgesi olarak görüyoruz. Farklı uyÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
gulamalardaki farklı yetkinlikleriniz, tüm bir organizasyonda ve paydaş ilişkilerinizde komple bir yetkinliğinizin olduğu anlamına gelmemektedir. EFQM İş Mükemmelliği Modeli, yaygın ve bütünleşik bir yetkinlik çeşitliliğine sahip olmanız gerektiğini işaret etmektedir. Bu açıdan baktığımızda Yekinlik Belgesi’ni, tüm paydaşlarınızın nezdinde diğer başarı belgelerinden daha prestijli ve daha fazla güven uyandıran bir belge niteliği taşıdığını değerlendiriyoruz. Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? Şu an ulaştığımız mükemmellik seviyesinin, paydaşlarımızın FNSS’ye duydukları güveni pekiştiren çok önemli bir kilometre taşı olduğunu düşünüyoruz. Bununla birlikte bu avantajı sürdürmek için daha fazlasına ihtiyacımız olduğunun da farkındayız. Rekabet; her sektörde olduğu gibi Savunma Sanayii ve özelinde FNSS olarak içinde bulunduğumuz Kara Sistemleri alanında da her geçen gün artıyor. Teknolojik ilerleme, uluslararası ilişkiler, siyasi ve politik etkileşimler ve karmaşıklaşan müşteri gereksinimleri de rekabet faktörünü bir çarpan etkisiyle daha da büyütüyor. Müşteri gereksinimlerini daha oluşmadan önce görebilmek, yenilikçi ve yaratıcı yaklaşımlarınızla müşteriye ihtiyaçlarının ötesine ve öncesine geçebilmek, varlığınızı sürdürmeniz için kaçınılmaz unsurlardır. İçinde bulunduğumuz dönemin rekabet koşulları, bu yaklaşımları-
nızı standartlaştırarak kurumsal sistemlerinize entegre etmeye bizleri zorlamaktadır. Doğru işleri, doğru zamanda, doğru işbirlikleri kurarak, en etkin ve verimli şekilde yapmamız gerekiyor. İş Mükemmelliği’ni de tam olarak bu kavramlar üzerine; yani, “doğru”ları ve “en”leri sistematik olarak tanımladığımız, yönettiğimiz, sürekli iyileştirdiğimiz ve değişimlere adapte ettiğimiz bir yaklaşım olarak konumlandırıyoruz. Bugüne baktığımızda; kalite faaliyetlerini işin alınmasından çok daha önce iş fikrinin geliştirilmesi aşamasında müşterilerimizle olan ilişkilerimizde başlatıyoruz. Sürdürülebilir başarı için müşterilerimizi ve beklentilerini anlamanın, empati kurmanın, kendi milli kültür ve değerlerine uyum sağlamanın ve onların diliyle konuşabilmenin kilit başarı faktörleri olduğunu düşünüyoruz. Tabii daha önce de belirttiğimiz gibi sadece FNSS çalışanlarının değil tüm paydaşlarımızın bu kültürü özümsemesiyle sürekli gelişimi sağlayabileceğimizi biliyoruz. Gelecek hedeflerimizi de bu politika ve stratejiler üzerine inşa ediyoruz. Son olarak, gelecek yol haritamızın bazı başlıklarını şöyle özetleyebiliriz: • Paydaşlar için fark yaratmak • Mevcut uluslararası iş ortaklıklarımızı geliştirmek ve yenilerini eklemek • Global ölçekte kurumsallaşmak, esnek olmak ve yurt dışı pazarlarda yerelleşmek • Yeni ürün ve teknolojileri; iş ortaklarımız, tedarikçilerimiz ve üniversitelerimizle birlikte geliştirmek.
MNG_Kargo_22x28.5.pdf
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
1
13.02.2012
21:45
60
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
MEDICANA INTERNATIONAL ANKARA HASTANESİ’NE EFQM’DEN DÖRT YILDIZ YETKİNLİK İlk kez 2012’de başvurduğumuz KalDer Ulusal Kalite Ödül sürecinde EFQM tarafından ‘Mükemmellikte Dört Yıldızlı Yetkinlik’ ile ödüllendirilmek tüm hastane çalışanlarına itici bir güç oluşturdu.
H
edeflerine ulaşmak için EFQM Mükemmellik Modelinden faydalanmaya karar verdiklerini ifade eden Medicana International Ankara Hastanesi Genel Müdürü Oğuz ENGİZ ve hastane’nin Kalite Ekibi, Ulusal Kalite Ödülüne başvuru süreçlerini anlattı. Genel Müdür Oğuz ENGİZ; Günümüzde tüm işletmelerin hedeflerine ulaşabilmeleri ve bu rekabet ortamında ayakta kalabilmelerini belirleyen temel unsur müşteri memnuniyetidir. Sektörümüzde hasta ve hasta yakınının memnuniyetini sağlamak ise hasta merkezli bir yaklaşımla ve ölçülebilir, yönetilebilir süreçler sayesinde mümkün olabilir. Bu gerçeğin farkında olan kurumumuzun tüm yönetim sistemleri gibi yaptığımız işimizin özünü oluşturan medikal hizmetlere yaklaşımı da bu çerçevededir. Hastanemiz, dünya standartlarında sağlık
ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
hizmeti veren, ileri tıp teknolojilerini bünyesinde toplamış üniversite konseptinde bir özel hastanedir. İleri teknolojik özellikleriyle de sektörün lider bir hastanesidir. Modern yönetim yapısı ile sağlık sektörünün ihtiyaçları doğrultusunda yaptığı yeni yatırımlarla örnek sağlık kuruluşu olma özelliğine sahiptir. Uluslararası kuruluşlara üyelikleri, sivil toplum kuruluşlarında aldığı aktif görevler ve gerçekleştirdiği sosyal sorumluluk projeleri ile toplumun dikkatini çeken bir sağlık kuruluşu olma özelliğine sahiptir. Hastane olarak hizmetlerimizi yönetirken ve sunarken, farkındalığı, beklentisi artmış hasta memnuniyetinin sağlanması için tüm personele eğitim verilmiş ve hasta memnuniyeti temelinde kurguladığımız süreçlere inanarak katılımları sağlanmıştır. Dolayısıyla büyüyen rekabetçi sağlık sektöründe performans yönetimi ve kalite yönetiminin Toplam Kalite Yönetimi anlayışını benimseyerek uygulamaya geçirmek kaçınılmaz olmuştur. Bir özel hastane olarak kurumun stratejik hedeflerini belirleyen temel unsur medikal hizmetlerdir. Müşteri yani hasta memnuniyetinin de ana belirleyicisi hasta güvenliği çatısı altında verilen medikal hizmet kalitesidir. JCI (Joint Commission International) akreditasyonu aracılığı ile medikal hizmet standartlarını oldukça iyi şekilde uygulamamıza ve yüksek notla sertifikalanmamıza rağmen bununla yetinmeyip yönetim sistemimizi EFQM modelinin sürdürülebilir mükemmelliği sağlamak için oluşturduğu itici güçten faydalanarak geliştirmek istedik. EFQM Mükemmellik Modeli, kuruluşların mükemmellik yolunda ilerleyip ilerlemediklerini ölçerek, yönetim anlayışlarını geliştirmeleri konusunda onlara yardımcı olmakta, özdeğerlendirme ile kuruluşların kuvvetli yön-
leri ve iyileştirmeye açık alanlarını görmelerini sağlamakta ve çözüm üretmeleri konusunda yol göstermektedir Başhekim Uzm. Dr. Gülay KILIÇ;
Hastanemizde üretilen sağlık hizmeti operasyonel süreçlerle hastalara sunulmaktadır. Sunulan hizmetler, poliklinik süreci, hasta yatış taburcu süreci, ameliyathane süreci, laboratuar süreci ve radyoloji süreci gibi temel süreçlerle verilmektedir. Yalnız ilimizde değil ülke çapında daha başlangıçta yakaladığımız rekabet üstünlüğümüzü; dünya standartlarında en son teknolojiye sahip cihaz parkuru ve alt yapımızın yanında, hastanemizin gurur kaynağı olan ve her biri branşların da tartışmasız haklı bir yer edinmiş, bilimsellik ve tıbbi etik değerlerden ödün vermeyen güçlü hekim kadromuz ile sağladık. Hastanemiz, ileri tıp uygulamaları ile ilimizde özel hastaneciliğin tanımını değiştirmiş ve üniversite hastanelerinin bilimselliğini özel hastane kullanıcı memnuniyeti ve kalite anlayışı ile birleştirebilmiştir. Modern yönetim yapımız ile rakiplerimizle aramızda oluşturduğumuz bu farkı yeterli bulmayıp, sürdürülebilir mükemmelliğe ulaşmak amacıyla yönetim sistemimizi geliştirmede rehber olarak EFQM Mükemmellik Mode-
61
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
lini seçerek, bu konuda da iddiamızı ortaya koyduğumuza, zoru ama en doğruyu seçtiğimize inanıyorum. Kurulduğu günden itibaren odağında insan olan Toplam Kalite Yönetimi anlayışını yerleştirmenin bir kültür ve felsefe olduğuna inanan kurumumuz, tüm yapılanmasını bu temel üzerine kurmuştur. Sağlık sektörünün gerektirdiği kalite iyileştirme ve hasta güvenliği yaklaşımını güçlendirmek için daha ilk yılımızda sertifikalandırıldığımız JCI akreditasyon standartları ile sağlamaktayız. Hastanemiz, KalDer ile Ulusal kalite hareketi iyi niyet bildirgesini imzalamasıyla başlayan bir farklılaşma sürecine girmiştir. Sağlıkta yüksek performanslı bir organizasyon oluşturmak ve bunu aynı yüksek düzeyde sürdürülebilmek zordur. Biz kısa sürede yakaladığımız sektördeki başarımızı artırarak devam ettirme hedefimize ulaşmada EFQM Mükemmellik Modelinden faydalanmaya karar verdik ve bu yolda bizi teşvik edeceğini düşünerek Ulusal Kalite Ödülüne başvurduk. Bu yolculuğun tıbbi alandaki başarımızı, yönetim alanındaki başarımızla pekiştirerek bizi diğer kurumlardan farklılaştıracağına, sürdürülebilir gelişmeyi sağlayacağına inanıyoruz. Yönetim alanında en prestijli ödüllerinden biri olan Ulusal Kalite Ödülüne başvurmak, mükemmelliği hedeflemiş hastanemizin kurumsal gelişimine de önemli bir katkı sağlayacaktır. Tabii tüm bunları bir ödülle taçlandırmak da hepimiz için bir gurur vesilesi oldu. Kalite Müdürü Ö. Füsun SEVİM; Çalışmalarımız KalDer ile 2010 yılında Ulusal Kalite İyi niyet Belgesini imzalamayla başlayan bir süreçti. 2012 yılına kadar EFQM Mükemmellik Modeli eğitimleri ve hastanemizde öz değerlendirme çalışmaları ile yoğun geçen bir çalışma temposuna girdik. Çalışanlarımız EFQM Mükemmellik Modeli çalışmalarımızı neden taçlandırmayalım diye bize sordular. Aslında yönetimimiz öncelikle ödül değil bu modeli hastanemizin tüm süreçlerinde ya-
şam şekli haline getirmek amacıyla yola çıkmışken çalışanlarımızın heyecanı ve beklentileri sonrasında bu ödül sürecine girmeye karar verdik. Ödül sürecine girmemizin nedeni çalışanlarımızın bu yoldaki başarılarını ortaya koymalarını istememizdi. Ödül adaylığımız ile beraber çalışmalarımızda EFQM Modelinin uygulama aşamalarındaki planlarımızı oluşturduk. İkinci aşamada “iş planlaması” yaptık ve modelin gereklerine uygun komiteler kurduk. Her bölüm için ayrı değerlendirmeler yaparak bölümleri birebir etkileyecek kişileri; hekimleri, hemşireleri ve idari personeli bu model çalışmalarına dahil ettik. Daha sonra komitelerle yaptığımız değerlendirmeleri sunduk ve o bölümün yapması gereken çalışmalarla ilgili eğitim verdik. Komitelerle beraber oluşturduğumuz iş planları doğrultusunda önümüzü daha net görebilirken işin belkemiği de oluşmuş oldu. KalDer tarafından bu yolculuğumuzda aldığımız eğitimler çalışmalarımızda bize yol gösterdi. Ödül süreci başvuru kitabımızla hastanemizin modelin tüm gereksinimlerini karşılayan 75 sayfalık hazırladığımız kitapla modele ne kadar uyumlu olduğumuzu ortaya koyduk. 21. kez düzenlenen ödül sürecinde temel amacımız; hastanemizdeki kalite bilincinin yükseltilmesi ve yaygınlaştırılmasını sağlamak, hastanemizdeki tüm birimlerimizde kaliteye yönelik uygulamaların özendirilmesi, başarılı kalite uygulamalarının tüm süreçlerimize yayılmasını amaçlamaktı. Ekim 2012’de KalDer denetimcileri denetime gelerek mükemmellik modelinin 9 ana 32 alt alanına yönelik tüm yönetsel süreçlerimizi incelediler. Biz bu değerlendirme sürecini büyük bir heyecanla bekledik. Bu süreci mükemmellikte dört yıldız yetkinlik belgesi ile taçlandırmak hepimizi gururlandırdı. Bu süreçte elde ettiğimiz kazanımlar ve geribildirimlerle EFQM Mükemmellik Modeli çerçevesinde mükemmellik kültürünü hastanemizde kalıcı bir şekilde yerleştirmeyi hedefliyoruz. Hemşirelik Hizmetleri Müdürü Rabia GÜVEN; “Memnuniyet Ölçümünü Bizzat Hastaların Sağladığı Bir Sistem Oluşturduk; Hasta Konseyi” Hasta konseyi, hizmet alanların hastane yönetimine ve karar verici mekanizmalara daha verimli şekilde geri bildirim sunması, hizmet kalitesinin artması ve genel olarak haklarının korunmasına katkı sağlamayı hedefliyor. Hasta Konseyi; hastanemizden bir-
çok kez hizmet almış ve almakta olan 8-10 gönüllü hasta ve hasta yakından seçilmiş, hastane hizmetlerini tarafsız olarak değerlendiren bir oluşumdur. Konsey üyeleri, hastaneden hizmet alan diğer hastalar, hastane yönetimi, çalışan kurulu ve çalışanlar ile sürekli iletişim kurmaktadır. Hastane yönetiminden bağımsız olarak hastane içinde hasta, hasta yakını ve çalışanlar ile görüşerek elde ettiği bilgilerle, yapısal sorunları tespit edip çözüm önerilerinde bulunmaktadır. Hasta, hasta yakınları ve çalışanlar ile yapılan görüşmeler hastane işleyişini anlamak adına oldukça önemlidir. Konsey; çalışmaların sağlıklı ve nitelikli olarak sürdürebilmesi amacıyla hazırlanmış olan bir prosedür doğrultusunda çalışmalarını yürütmekte, periyodik olarak yaptığı toplantı ve değerlendirmeleri raporlayarak hastane üst yönetimine hasta memnuniyetini artırmak amacıyla tavsiye olarak sunmaktadır. Konseyin tavsiyelerini kendi gelişimi için önemli bulan hastane yönetimi, dikkatle değerlendirmeye almakta ve gerekli girişimlerde bulunmaktadır. Çalışan Kurulu Başkanı Canan Karadeniz, “Demokratik bir kurumsal yapı: Çalışan Kurulu”Hasta memnuniyetine yönelik çalışmalar sağlık çalışanlarını; övgüye değer, şefkatli, ilgili, nazik, sakin, kibar, dikkatli, ulaşılabilir, güven veren, kritik durumları yönetebilen, girişimlerde ve araç gereç kullanımında becerikli kişiler olarak tanımlamakta-
Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
62
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
dır. Sağlık çalışanlarının tüm bu özellikleri bir arada bulundurabilmesi için bilgi, tutum ve beceri düzeyinde tam bir profesyonel olması gerektiği ayrıca katılımcı yönetimin önemi vurgulanmaktadır. Kurumumuzda da hizmet kalitesi ve hasta memnuniyetini arttırmaya yönelik çalışmalarının başında, çalışanların ortak bir vizyon, ortak bir amaç, ortak bir bilinç ve ortak hedefler oluşturmasını sağlamak gelmektedir. Bu nedenle kurumuzda insan ilişkilerinin düzenlenmesi, kuruma bağlılık ve yabancılaşmanın ortadan kaldırılması, çalışanların bireysel ve ekip olarak kurum ile yön birliği içinde olması, çalışanların temsilcileri aracılığıyla kurumda alınan ve kendilerini etkileyen kararlara katılımlarını sağlamak amacıyla “çalışan kurulu” oluşturulmuştur. Kurul üyeleri farklı departman çalışanları arasından, temsil yeteneğine sahip olduğu düşünülen kişiler arasından seçilmiştir. Kurul, kendilerine önerilmiş olan çalışma alanları ile ilgili olarak sürekli olarak araştırma yapmak, çalışanlar ile görüşerek iyileştirmeye açık alanların ortaya çıkarılmasını sağlamak ve yönetim ile sürekli işbirliği yaparak gerekli organizasyonların hayata geçirilmesini sağlamak ile sorumludur. Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajları sağlıyor? Akreditasyon ve kalite programları, hastanemize hızla çeşitlenen ve zamanla doygunluğa ulaşan pazarın dinamiklerini, artan sektörel rekabetin getirdiği zorlukları, sıklıkla değişen yasal mevzuatı ve de sürekli artan karmaşık hasta ve hasta yakını beklentilerini yönetmeyi sağlamaktadır. Kurumun gelişim ve yenileşiminin yönetilmesinde EFQM Mükemmellik Modeli, önemli bir değişim sürecinin başlamasına ve sürdürülebilir başarıya ulaşmayı sağlamak için önemli bir adım oluşturmuştur. Mükemmellik kültürünün kurum içi yaygınlaştırılması için çalışanların yer aldığı çekirdek ekiplere süreç yönetimi, risk yönetimi ve stratejik yönetim konusunda eğitimler verilmektedir. Kurumumuz, sektörel pazardaki değişimleri ve toplumun değişen ihtiyaçlarını sürekli takip ederek hizmetlerini çeşitlendirmektedir. Mükemmellik modeli çalışmaları ile yönetim biçimimizde gerçekleştirdiğimiz dönüşümler, bilgi beceri ve deneyime yaptığımız yatırım hastanemize büyük kazanımlarla geri dönülmesine olanak sağlayacağını düşünüyoruz. Uygulamada tüm çalışanlarımızın bu süreÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
ce katılımı ve mükemmellik modelinin başarılı uygulamaları ile büyük başarılara imza atması çok uzak değil. Mükemmellik modelini hastanemizde uygulayarak temel kavramlar olan tüm alanlarımızda ve uygulamalarımızda hesap verebilirliği, tüm açıklığı ile şeffaflığı, tüm paydaşlarımız ile katılımcılığı, verimliği ve etkinliği değişmez çalışma ve yönetim ilkeleri olarak yaygınlaştırmanın her alanda, her fırsatta, her ortamda hastanelere büyük güç kattığına çalışmalarımızda hissettik ve gördük. Bu çeşitlendirmeler sonucunda, toplumun hastanemize karşı olan itibarı ve güveni gelişmiş, ileri tıp uygulamalarının en güncel yöntemlerle gerçekleştirildiği bir sağlık kuruluşu algısı oluşmuştur. Mükemmellik modeli bizim uygulamalarımızda sadece hastanemizin rekabet gücünü değil, etki alanındaki bütün bir toplumun yaşam kalitesini yükseltmek için gerekli olduğu gerçeğinden yola çıkarak bu modelin tüm süreçlerimize uygulanması çalışmalarını başlattık. Modeli salt daha yüksek verimlilik, daha fazla rekabet gücü için başvurulan bir yönetim tekniği olarak görmedik, hastanemizde çalışanlarımızın yaşamını etkileyen her türlü paydaşlarımızın benimsemesi gereken bir yaşam felsefesi olarak gittikçe yaygınlık kazanmasında önemli bir rol oynamasını sağlamaktı temel hedefimiz. Modelin başarılı uygulamaları sonucunda hastanemizde fark yaratacak düzeyde verimlilik, maliyet düşüşlerimiz, pazar payımızdaki artış, hasta–çalışan memnuniyetine yönelik olumlu trendler sağlandı.” Aldığınız yetkinlik belgesinin şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri neler? Hiç şüphesiz diğer başarı belgelerinin de hastanemize katkıları yadsınamaz. Her süreç bir başka başarıyı bir başka gelişimi ve bir başka yenileşimi beraberinde getiriyor. Sürekli bir çaba ve gelişim içerisine giriyorsunuz. Mükemmelliği özendiren bu model, kuruluşların bu kapsamdaki performanslarını değerlendirmeleri için büyük bir fırsat. Bu modelin hastanemizde uygulanması ile çalışanlarımız arasında fikirlerin kendi bünyemizde veya dışında etkili biçimde yayılabilmesini kolaylaştırdığını gördük. Hastanemizdeki her bir alanda ortak bir dil ve düşünce tarzının ortaya konulmasında bize büyük avantajlar sağladığını süreç içinde yaşadık. Hastanemizde yönetim sistemimiz için temel bir yapı oluşturmuş-
tur. EFQM mükemmellik modelinin hastanemizde tüm süreçlere bütünsel bir bakış açısı sağlamasının, bu yönetim araç ve tekniklerinin uyum içinde ve birbirini tamamlayıcı bir biçimde nasıl kullanılacağı konusunda bize yardımcı olması işlerimizi daha iyi yapmamızı sağladı. Bu model başarının takdir edilmesi, tanıtılması ve aynı zamanda sürdürülebilir başarıya ulaşmak isteyen kuruluşlara rehberlik eden yapısı yönetimimiz ve çalışanlarımız tarafından benimsenmesini kolaylaştırmıştır. Sürdürülebilir başarıyı elde etmeyi amaçlayan bir kuruluşun, bu yolda karşılaştığı güçlükleri aşması için kuruluşu desteklemek üzere kullanılabilecek dinamik bir değerlendirme çerçevesi ve güçlü bir yönetim aracı olarak kullanmasını hastanelerde bu modelin benimsenmesine neden olmuştur. Bu model sayesinde hastanemizde performansın yapısal bir yaklaşımla sorgulama olanağı sağlanmış hastanemizde gerçekleştirilecek değişimin yönlendirilmesine ve iyileştirme projelerinin yönetilmesinde yardımcı olmuştur. Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? Bugün ülkemizdeki ve dünyadaki sağlık sektörüne bakıldığında bizim gibi referans sağlık kurumları “Biz iyiyiz, biz kaliteliyiz” demekle yetinmiyor. Biz de yetinmedik, JCI’dan aldığımız uluslar arası başarı ve kalitemizin yanında yönetsel süreçlerimizi bağımsız ve objektif bir otorite olan KalDer EFQM Mükemmellik modelini uygulayarak ve bu sürecin taçlanması olan Avrupa Kalite Ödülünü hedef olarak ortaya koyduk. Öncelikle tüm yönetim yapımız ve tüm çalışanlarımızla kaliteye inanmış bir aileyiz. En önemli farkımız bu. 2012 yılı başında Hastane Yönetim Kurulumuzun hep en iyiyi hedefleyen ve ulaşılabilecek en son noktaya ulaşmak olarak koyduğu vizyonu gerçekleştirmek bizim için önem arz etmekte. Bu modelin ulaşılabilecek en üst noktası olan Avrupa Kalite Ödülünü hedef olarak belirledik. Birçok sağlık kuruluşu bu modeli uygulama ve ödüllendirme sürecinde uzun zaman hedefleri koyarken biz ilk yılımızda bu hedefi ortaya koymamız kaliteye inanmış ve kaliteyi bir yaşam biçimi olarak kabul etmiş mesleğinin zirvesinde ve yaşam boyu öğrenme ve gelişime inanmış 750 çalışanımızın gücünü yanımızda hissetmemizden gelmekte. Bu gücü yanımızda hissettiğimizde bunun zorlu bir yolculuk olduğunu düşünmüyoruz.
63
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
Presmetal’in müşteri odaklı kalite süreçleri Mükemmellikte 4 Yıldız’ı getirdi Serkan ATAY Presmetal Genel Müdürü 2010 yılında model ile tanışmalarına paralel gerçekleştirdikleri Özdeğerlendirme sonrası süreç yapılarını Mükemmellik Modeli doğrultusunda geliştirerek 2011 yılında Bursa Kalite Başarı Ödülü’nü de aldıklarını belirten Presmetal Genel Müdürü Serkan Atay’a kalite süreçlerini sorduk. İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? Kuruluşundan bu yana Müşteri Memnuniyeti firmamızın en önemli değerlerinden biri olmuş ve bunu sağlamak için kaliteli mal ve hizmet üretmeyi hedeflemiştir. Kalite sistem çalışmalarına 1995 yılında müşterimizin kalite denetimleri doğrultusunda “kalite sistem dökümantasyonu”nun oluşturulması ile başlanmış, 2000 yılında QS 9000 Kalite Sistem Belgesi, 2003 yılında ISO/TS 16949 Kalite Sistem Belgesi, 2004 yılında ISO 14001 Çevre Sistem Belgesi alınması ile devam etmiştir. 2010 yılında model ile tanışmamıza paralel gerçekleştirdiğimiz Özdeğerlendirme sonrası süreç yapımız Mükemmellik Modeli doğrultusunda geliştirmiş ve 2011 yılında Bursa Kalite Başarı Ödülü alınmıştır.
Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor ya da sağlayacak? Mevcut yeteneklerimizle gerçekleştirdiğimiz iyi uygulamalar, firmamızın giderek artan olumlu imajı, tercih edilen veya edilecek firma olmamızı sağlayacağını düşünüyorum. Bu durumda rekabet ortamında bize avantaj sağlayacaktır. Başarının yüklediği sorumluluk ve kattığı motivasyon ile iş süreçlerimizi sürekli iyileştirerek maliyet avantajı, müşteri memnuniyetini karşılayacağımızı düşünüyorum.
dünya tarafından tanınacak olmamız, Ulusal Kalite Kongresinde binlerce kişinin önünde bu belgeyi almakta oldukça heyecan vericiydi. Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? Tüm paydaşlarımızın katılım ve desteği ile mükemmellik yolculuğumuzu devam ettirerek başarılarımızı sürdürülebilir kılmayı ve bu sayede içinde bulunduğumuz sektörde tercih edilen firma olmayı hedefliyoruz.
Aldığınız Yetkinlik Belgesi’nin şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? Şu ana kadar aldığımız diğer başarı belgeleri belli alanlarda iyi olduğumuz noktalar içindi. EFQM dört yıldız yetkinlik belgesi kurumumuzun tüm süreçlerinin değerlendirilmesi sonucu aldığımız bir belge olduğu için tüm noktalardaki gelişimimizi gösterdiğini düşünüyorum. Tüm
Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? Elde ettiğimiz başarılı iş sonuçlarını sürdürülebilir kılma ihtiyacı hissettiğimiz bir dönemde tam da bu konuya uygun olan mükemmellik modeli ile Bursa Kalder Şubesi aracılığı ile tanıştık. Şirketimizde yapmış olduğumuz başarılı çalışmaları tüm çalışanlarımıza ve tedarikçilerimize yaygınlaştırmak, tatmin edici iş sonuçlarını sürdürülebilir kılmak, kalite anlayış ve uygulamalarımızı süreç, prosedür ve belgelerin ötesine taşıyarak mükemmelliği ve sürekli iyileştirmeyi şirket kültürümüzün bir parçası haline getirmek için dahil olduğumuzu söyleyebilirim. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
64
ULUSAL KALİTE HAREKETİ
“KOÇLUK, ÖZYÖNETİM SÜREÇLERİNDE KALİTENİN HAYATA GEÇİRİLMESİNİ DESTEKLEYEN BİR SİSTEM.” Çağlar ÇABUK Koçluk Platformu Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Eğitmen, Danışman, Koç
Kalite faaliyetlerinizden bahseder misiniz? 1 Ekim 2010’da resmi olarak kurulduk. Kurulduğumuz ilk günden beri KPD’nin vizyonunu, amaçlarını ve değerlerini, yürüttüğümüz tüm faaliyetlerimize aktarıyoruz. Üyelik süreçlerimizden, sosyal sorumluluk süreçlerimize, meslek içi eğitimlerden çalıştaylara , meslek adına en önemli çalışmalardan biri olarak kabul ettiğimiz meslek standartlarının hazırlanması konusunda yürüttüğümüz iz açıcı çalışmalara kadar “kalite” bilincinden bir an uzaklaşmadan gönüllü ve bir o kadar da sistemli çalışmaya gayret ediyoruz. 2012’in ilk aylarında oluşturduğumuz “kalite komitesi” ile KPD’nin kalite standartlarına zemin hazırlamak ve kurumsal sürdürülebilirliği destekleyecek sistemi kurgulamak amacıyla sürece adımımızı attık. Ancak baktık ve gördük ki, karşılaştığımız sistemlerin bizim gibi bir sivil toplum kuruluşuna adapte edilmesi işlevsel değil hatta amaçlarımıza da çok uygun değil. Bu nedenle başka bir modelin kurgulanması gerektiğini tespit ettik. Buradan hareketle, kendini güncelleyen ve denetleyen, dinamiklerinin farkında ve toplumsal faydayı önde tutan çalışmalarımızı sürdürmeye devam ederken, daha özgün bir kalite sistemine ihtiyaç duyduk. Ulusal Kalite Hareketine katılma fikri nasıl doğdu? KPD olarak Ağustos 2012’de KalDer ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
üyesi olduk, ardından “Ulusal Kalite Hareketi”ne katıldık. EFQM Mükemmellik Modeli rehberliğinde KPD’nin yükseldiği zeminin sağlamlaşmasını, tüm profesyonel koçların gelişimlerini destekleyen bir kurum haline gelmesine katkı sağlamasını ve KPD’nin hedeflerini daha güçlü bir şekilde hayata geçirmesini arzu ediyoruz. Bu yüzden UKH’deyiz. KPD olarak Türkiye’ye özgü değerleri, evrensel ilkeler eşliğinde harmanlayarak “buralı” olmak istiyoruz. UKH’nin bu noktada da bizim amaçlarımıza denk düştüğünü görüyoruz.
Kalite yolculuğunda geçirdiğiniz evreleri ve kaydedilen aşamaları anlatır mısınız? İlk olarak KalDer’in danışmanlarından EFQM Model eğitimini aldık. Özdeğerlendirme çalıştaylarında yol haritamızda öncelik vereceğimiz alanları belirledik. Resmin bütününü görebilmek ve süreci planlamak biz koçlar için en önemli konulardan biridir. Benzer sayılabilecek bu çalışmayı derneğimiz için EFQM modeli eşliğinde yürüttük. Güçlü yönlerimizi ve iyileştirme alanlarımızı üyelerimizle birlikte tespit etmek çok anlamlı. İnandığımız ve içimize sinen çalışmalar yapı-
65
ULUSAL KALİTE HAREKETİ
yoruz. Kendimizi çok daha güvenli ve güçlü adımlar atmaya hazır hissediyoruz artık. KalDer’in çalışmalarını nasıl buluyorsunuz? KalDer’de bireysel ve kurumsal gelişim süreçlerini destekleyecek pek çok çalışma yürütülüyor. Takdir ve hayranlıkla izliyoruz. Kıyaslama yapabileceğimiz çok değerli faaliyetleri var. Bizden çok uzun zaman önce yola çıkmış olduğu için örnek alacağımız hatta ders çıkaracağımız değer üreten bir kurum KalDer. KPD olarak yürütülen çalışmalara uzmanlıklarımız çerçevesinde kurumsal katkı sunmaya hazırız. Ülkemizde kalite anlayışının gelişmesi için vereceğiniz tavsiyeler var mı? Rahmetli anneannem küçükken bir öğüt verirdi. Çok basit ancak benim için önemli bir bilgiydi. Oturma odasındaki divanın tepesine çıkıp zıplayıp oynayıp sonra inmeye kalktığımızda, “şimdi divanın örtüsünü düzeltin” derdi. Bunu ilk kalite eğitimim olarak kabul ediyorum. İnsan ilişkileri, okuldaki dersler, komşuluk ilişkileri, ev ekonomisi, kapınızın önünün temizliği, ... Kalite hayatımızın her anında, en sıradan anlarımızın içinde. Büyüdüğümüzde bunları alıp iş ya da özel yaşamımıza taşıyoruz. Zeminimizde var olan kalite anlayışı, işimize, aileye, eğitime, diplomasiye, politikaya, sanata, spora ve şu anda aklıma gelmeyen pek çok alana doğrudan etki ediyor. Kalite eğiliminin düzeyi de başarıyı, mutluluğu ve verimliliği beraberinde getiriyor. Kalite anlayışının gelişmesi için süreçler çok iyi analiz edilmeli, yapılandırılmalı. Süreçlerde yer alan müşteri, çalışan, toplum gibi tüm unsurlar dikkate alınmalı. Domino etkisiyle nelerin yerinin değişeceğini hesaplayabilmeli. İnsan faktörünü, bireysel ve toplumsal değerleri, içinde yaşadığımız dünyayı, aynı çevreyi paylaştığımız hayvanları ve bitkileri düşünerek çalışmalı, üretmeli ve tok gözlülükle tüketmeliyiz. Kalite bilinci ne kadar erken yaşta aktarılmaya başlanırsa o kadar refah düzeyi yüksek, maddi ve manevi zengin bir toplum olacağımıza inanıyorum. Sektörünüzdeki kalite anlayışının gelişmesi için neler yapılması gerektiğini düşünüyorsunuz?
Napolyon, kaybedilmiş bir savaş sonrasında generallerine sormuş: - Neden kaybettik? - Üç nedeni var ekselans. Birincisi “Barutumuz bitmişti” Napolyon susturmuş: - Yeter, ötekilere gerek yok!. Koçluk sektöründe kalite anlayışı olmaz ise Napolyon’un generaline söylediği gibi diğer konuların bir önemi kalır mı? Böyle bir durumda bir koçun hangi eği-
tim programlarını bitirdiği, kaç saat hizmet verdiği artık tali konular haline gelecektir. KPD olarak kalite anlayışını sektöre yerleştirmek adına meslek standartları çalışmasının başlatılmasında etkin rol aldık. Amacımız hizmet kalitesini yükseltecek ilk adımları atmak için örgütlenmeyi sağlamaktı. Bunu da yine sahip olduğumuz kalite bakış açısıyla, sektördeki diğer sivil toplum kuruluşlarını birlikte çalışmaya davet ederek yaptık. Bunun için mutluyuz ve gururluyuz. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
66
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
Mükemmellikte 4 Yıldız Belgesi SYK Gümrük Müşavirliği’nin Meral SOYAK İş Mükemmelliği Müdürü
K
endi sektöründe başarılı projelere imza atan SYK Gümrük Müşavirliği Mükemmellikte 4 Yıldız Belgesi alarak bu alanda da bir ilke imza atmış oldu. İş Mükemmelliği Müdürü Meral Soyak sorularımızı yanıtladı; İş Mükemmelliği sürecinizi bizimle paylaşır mısınız? İş mükemmelliği sürecimizi tek bir cümle ile ifade etmek gerekirse, kuruluşun gerçekleştirdiği tüm faaliyetlerin ve bu faaliyetlerden elde edilen sonuçların EFQM Mükemmellik Modeli temel kavramları çerçevesinde tasarlanmasını, yönetilmesini, ölçülmesini ve iyileştirilmesini sağlamak olduğunu söyleyebiliriz. SYK Gümrük Müşavirliği olarak biz, Türkiye dış ticaretindeki büyüme ile orantılı olarak büyüyebilmek için orta vadeli stratejik planlar yapıyor ve bu planların tüm çalışanlarımızın bireysel hedeflerine kadar inmesini sağlıyoruz. SYK, yönetim sistemlerini kullanmakta, değişimin etkili yönetimi için sektörü yakından takip etmek dışında sektörün yönlenmesinde ve gelişmesinde rol alabilmek için sektörel birliklerde görev alarak deneyimlerin paylaşılmasına çalışmaktadır. SYK’da çalışanlar, tüm iş süreçlerine katılmakta, bütün paydaşların görüşleri alınmakta ve algılarının sistematik olarak ölçümü yapılarak gerekli iyileştirmeler gerçekleştirilmektedir. SYK İş Mükemmelliği Departmanı sürdürülebilirliğin öneminin farkında olduğundan bunun için çalışmalar yapmaktadır. Bu sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz? SYK Gümrük Müşavirliği kurulduğu günden beri müşterilerine sıfır hata ile hizmet vermeyi hedefler. Bu yaklaşımla yönetim sistemlerini kurup, uygulama noktasında sektöründe hep öncü bir kuruluş olmuştur. SYK, müÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
67
MÜKEMMELLIK AŞAMALARI - YETKİNLİK BELGESİ
kemmellik yolculuğuna 1999 yılında ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi belgesi alarak başlamıştır. 2011 yılına gelindiğinde ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemini, OHSAS 18001 İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Yönetim Sistemini ve ISO 10002 Müşteri Şikayetlerinin Ele Alınması Yönetim Sistemini de kurmuş ve böylelikle sektöründe Entegre Yönetim Sistemi ile yönetilen ilk Gümrük Müşavirliği şirketi olmuştur. SYK Gümrük Müşavirliği, KalDer (Türkiye Kalite Derneği) öncülüğünde başlatılan Ulusal Kalite Hareketi’ne katılım için İyi Niyet Bildirgesini 2005 yılında imzalamıştır ve EFQM Mükemmellik Modeli ile ilk tanışma gerçekleşmiştir. Aynı yıl içerisinde tüm lider kadro ile birlikte alınan 5 günlük eğitimle, Modelin kriterleri ile SYK’nın değer ve beklentilerinin örtüştüğü anlaşılmış ve modelin rehberliğinde mükemmellik yolculuna hız verilmiştir. 2011 yılından itibaren geniş bir ekiple başlattığı “Kurumsal Öz değerlendirme” çalışmalarını 2012 yılında Mükemmellikte 4 Yıldız Yetkinlik Belgesi ile taçlandırmıştır. EFQM tarafından verilen 4 Yıldız Yetkinlik Belgesi mükemmellik çalışmalarında belli bir seviyeye gelen kuruluşlara verilmektedir ki bu durum geldiğimiz noktayı göstermesi açısından son derece önemlidir. Bu belge bizim için olduğu kadar sektörümüz için de son derece önemli ve kıymetlidir. İçinde bulunduğumuz sektörde bir kuruluş ilk defa böyle bir belge sahibi olmuştur. Belgenin tüm çalışanlarımız ve müşterilerimize olduğu kadar sektörümüze de hayırlı olmasını dileriz. Gelmiş olduğunuz başarı noktası size hangi rekabet avantajlarını sağlıyor ya da sağlayacak? Mükemmellik Modeli, adından anlaşılacağı üzere kuruma bütünsel bir bakış açısı sağlıyor. Model sürekli olarak iyileştirmeyi, değişimi yönetmeyi, gelişim odaklılığı ve müşteriler için sürdürülebilir değer üretme konusunda bizi teşvik ediyor. Bu kavramlar çağımız işletmelerinin olmazsa olmazlarıdır. Dolayısıyla Modeli uygulayarak kurumun tüm dinamiklerini harekete geçiriyor ve beklentileri de aşmanın keyfiyle hizmet üretiyorsunuz. Paydaşlarınızın bunu fark etmesi ile gerek kalifiye personel istihdamı, gerek iş performansı gerekse rekabet üstünlüğü olarak ön plana çıkıyorsunuz. Model size düşünülmemişi düşünme, yapılmamışı yapma konusunda yol gösteriyor, teşvik ediyor.
Aldığınız Yetkinlik Belgesi’nin şirketinizin sahip olduğu diğer başarı belgelerinden farklı yönleri sizce nelerdir? SYK olarak biz, kurulduğumuz tarihten bu yana kaliteye inanmış bir ekibiz. Sahip olduğumuz tüm belgeler işimizin bir gereği olarak yerine getirilen çalışmaların bir sonucu olarak ortaya çıkıyor. Mükemmellik Modelinde ise bu durum farklı; model sizi sürekli daha iyisi için zorluyor, sadece iş süreçlerinde değil, bütün yönetim sistemlerindeki mükemmelliğin seviyesini gösteriyor. Devinim hiç sona ermiyor. Ben mükemmelim deme şansınız yok çünkü bildiğiniz gibi mükemmellik hep sizden bir adım ileride size yol gösteriyor. Ona ulaştığınızda bir adım daha ileriyi işaret ediyor. Bu felsefeyle model bir rehber rolü üstleniyor ve görevi hiç bitmiyor. Sürekli gelişim ve yenileşim içerisinde olarak gelecek hedefleriniz nelerdir? Modelin sağladığı katkılarla geleceğe daha farklı bakıyoruz. Sadece kuruluşumuzun değil paydaşlarımızın da sürekli gelişimi için roller üstleniyor ve bunları yerine getirirken yeni projeler oluşturuyoruz. Bilginin güç olduğu bir toplumda yaşıyoruz. Müşterilere hizmet sunulan gümrükleme sektöründe mesleki bilgi ve tecrübenin son derece önemli olduğuna inanıyoruz. Bilginin kazanılması öncelikle eğitimle sağlanabileceğinden SYK Akademi ile gümrükleme ve dış ticaret konularında çalışanlarımıza ve dış ticaret fir-
ması yetkililerine özgün eğitim programları hazırlamakta ve uygulamaktayız. Gümrük müşavir ve müşavir yardımcılığı sınavlarına katılmak isteyen çalışanlarımıza ve dış ticaret firması yetkililerine tecrübeli eğitmenlerimiz tarafından internet üzerinden canlı olarak online eğitim veriyoruz. Eğitimler çalışma saatleri dışında ve hafta içi katılımcılara eğitim öncesi gönderilen bilgilendirme maillerindeki web adresine bağlanmaları sayesinde yapılmaktadır. Eğitim konularının belirlenmesinde Bakanlığımızca açılan sınavların ilgili mevzuatları öncelikli olarak seçilmektedir. Ayrıca eğitim ve kurslarda yazılı mevzuatın yanında gümrükleme ve dış ticaret işlemlerinde son derece önem arz eden ithalat ve ihracat işlemlerindeki uygulamalar, örnekler verilerek anlatılmaktadır. Son uygulama olarak; ilgili tarifenin resminin de yer aldığı sektöründe benzeri olmayan bir ürünümüz olan yaklaşık 6000 sayfadan oluşan Gümrük Tarife ve İzahnamesi eğitimini de internet üzerinden online olarak vermeye başlıyoruz. Gümrükleme sektöründe ilk defa internet üzerinden canlı olarak online eğitimi biz başlatmış olduk. Online eğitime katılanlar eğitim sırasında kullandıkları iphone, ipad ve android cihazlar ile uzaktan bağlanarak soru sorabilmektedir. Eğitim programı bitiminde ise katılımcılar sınavda çıkması kuvvetle muhtemel test sorularının yer aldığı uzman eğitmenlerimizce hazırlanmış deneme sınavına online ortamda tabi tutulmaktadır. Bu test sorularının cevapları yine eğitmenlerimizce tek tek mevzuatı ile birlikte anlatılarak çözülmekte ve katılımcının eksik yönleri sınav öncesi desteklenmektedir. SYK içinden ve dışarıdan gümrük ve dış ticaret eğitimi alanların Gümrük ve Ticaret Bakanlığımızca açılan Gümrük Müşavir ve Gümrük Müşavir Yardımcılığı sınavlarında başarı şansı yükselmektedir ve karne sahibi olma şansını elde etmektedirler. SYK Akademi mesleki eğitim programına tabi tuttuğu katılımcıların, iş hayatlarında geleceklerini doğrudan etkileyecek kariyer planları yapma fırsatları vermektedir. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi SYK Gümrük Müşavirliği olarak biz, sürekli gelişime ve değişime inanıyoruz. Bizim işimiz, müşterilerimizin, çalışanlarımızın ve diğer tüm paydaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılamak ve onları mutlu etmektir. Bu yolda ilerlemeye devam edeceğiz. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
68
KalDer’DEN HABERLER
TÜRKIYE KALITE DERNEĞI BAŞKANI ÇANKAYA KÖŞKÜ’NDE CUMHURBAŞKANI ABDULLAH GÜL, KALİTE DERNEĞİ BAŞKANI HAMDİ DOĞAN VE BERABERİNDEKİ HEYETİ ÇANKAYA KÖŞKÜ’NDE KABUL ETTİ ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
69
KalDer’DEN HABERLER
4 Aralık 2012 tarihinde yapılan ziyarete, KalDer Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Doğan ile birlikte, Kalite Ödülü Yürütme Kurulu Başkanı Prof.Dr.Mehmet Durman, KalDer Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yılmaz Bayraktar, Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Fahir Altan, Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Emin Direkçi, İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ünal, Ulusal Kalite Ödülü Sekreteri Zülal Kızıltaş, Ulusal Kalite Ödülü Yöneticisi Orhan Argon ve Avrupa Kalite Büyük Ödülü’nü kazanan Bilim İlaç Genel Müdürü Erhan Baş ve Koordinatör Ömer Yıldız, Avrupa Kalite Başarı Ödülü’nü kazanan CCI Ankara Fabrikası Genel Müdürü Burak Başarır ve Operasyon Müdürü Şahin Keykan ve
bu yıl Ulusal Kalite Başarı Ödülü’nü kazanan Petkim Genel Müdürü Hayati Öztürk, Boytaş Mobilya Genel Müdürü Şahin Nursaçan, İstikbal Genel Müdürü Mesut Yiğit, Şanlıurfa Belediye Başkanı A. Eşref Fakıbaba ve Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz katıldı. Ziyarette Cumhurbaşkanı Abdullah Gül KalDer’in çalışmaları hakkında bilgi aldı. Ödül kazanmış kuruluşları kutlayan Abdullah Gül, Bunun çok önemli olduğunu ifade ederek, “Özel sektörün yanı sıra kamu ve yerel idarelerde de benzeri çalışmalar önemli. Yönetimdeki kalite çalışmalarını kısa vadede değil, uzun vadede ülkemiz için çok önemli sonuçları olacak. Yönetim kalitesinin yükseltilmesi önemli” dedi.
Ulusal Kalite Ödülü süreci hakkında da bilgi alan Cumhurbaşkanı, KalDer’in bazı organizasyonlarının Cumhurbaşkanlığı tarafından destek verildiğini ifade ederek, ödül kazanan kuruluşların sonraki yıllarda da Çankaya’da kabulü uygulamasının süreceğini belirtti. Kuruluşların Ödül sürecinde deneyimleri ve sürecin güvenirliliği hakkında bilgi aldı. Avrupa’da başarılı olmamızın önemine değinerek, Model’in küçük büyük kamu ve özel sektör ayırımı olmaksızın uygulanmasının bütünlük açısından önemli olduğunu vurguladı. Ziyarette konuşan KalDer Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Doğan ise, Türk iş dünyasının en prestijli ödülü Ulusal Kalite Ödülleri’nin 20 yıldır aralıksız verildiğini belirtti. Ülkemizde kalite kültürünün arttırılmasında ve yönetim kalitesinin geliştirilerek kurum ve kuruluşların küresel rekabet ortamına hazırlanmasında ödül süreci önemli bir rol oynadığını belirten Hamdi Doğan, “ Mükemmellik yolculuğunda sürdürülebilir bir başarı ve sürekli iyileştirme ortamının kuruluşlar için olduğu kadar ülkemizdeki her kurum ve kuruluşunda geliştirilmesi ve yaşatması gereken önemli bir süreç olduğuna inanıyoruz. Bugüne kadar 27 büyük 45 başarı ve 5 mükemmellikte süreklilik ödülü verilen 20 yıllık dilimde kuruluşlarımız Avrupa’da da başarısını kanıtlamışlardır. Avrupa Kalite Yönetimi Vakfı EFQM’de 8 büyük, 12 başarı ödülü olmak üzere toplam 20 kuruluş Avrupa Mükemmellik Ödülleri’ni kazanmıştır. Son dönem Ödül sürecimizin bir başka güzelliği Anadolu’nun her bölgesinden, yalnız Özel sektör değil, Kamudan da, Büyük işletmeden KOBİ’ye ve yalnız ülkemizde değil Avrupa’da da Ödüller kazanan kurum ve kuruluşlarımız oldu. Kaliteyi ülkemizde ve Avrupa’da başarıya götüren bu kuruluşlarımızı huzurlarınızda kutluyorum” diye konuştu. Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığında da bu yıl Mükemmellik Modeli ile çalışmaların başladığını bunun Kamu’da önemli yansımaları olacağını belirtti. Hamdi Doğan, “Gerek Avrupa’da gerek Türkiye’de Mükemmellik Yolculuğu’nun bu başarılı kurum ve kuruluşları kabul ederek onurlandırmanız Ulusal Kalite Hareketi’nin yayılımı açısından önemli bir motivasyon ve moral olmuştur. Bu açıdan Sayın Cumhurbaşkanımız size teşekkür ediyoruz” dedi. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
70
KalDer’DEN HABERLER
HIZLI TÜKETIM ÜRÜNLERINDE YOĞUN REKABET DEVAM EDERKEN MÜŞTERI MEMNUNIYETI ENDEKSI 0.1 PUAN DÜŞTÜ Türkiye Müşteri Memnuniyeti Endeksi (TMME) 2012 Yılı 3. Çeyrek sonuçlarına göre Tukaş, Tamek, Algida, Unilever, Pınar, Ülker, Procter and Gamble, Hayat Kimya ve Şenpiliç müşteri memnuniyetinde lider markalar oldular. Bu çeyrekte öne çıkan gelişme ise, ulusal endekste bir yıldır süren yükselişin 3. çeyrekte 0,1 puanlık düşüşle sona ermesi oldu. 81 ilde, 8 bin 165 tüketici ile bilgisayar destekli telefon anketi (CATI) yapılarak ve özel ekonometrik analiz modeli ile belirlenen Türkiye Müşteri Memnuniyeti Endeksi 2012 yılı 3. çeyrek sonuçları açıklandı. TMME çalışması kapsamında, 2012 yılının 3.çeyreğinde Dondurma, Et ve Tavuk Ürünleri, Ev Temizlik Ürünleri, Kişisel Bakım Ürünleri, Konserve/Sos/Salça, Margarin, Sıvı Yağ ve Süt ve Süt Ürünleri sektörleri ölçüldü.
Hızlı tüketim ürünleri grubunda rekabet hız kesmiyor
Hızlı tüketim ürünleri (FMCG) grubunda ölçülen Konserve/Sos/Salça sektöründe Tukaş ve Tamek; Ev Temizlik Ürünleri sektöründe Procter and Gamble ve Hayat Kimya birinciği paylaşan markalar oldu. Margarin sektöründe Ülker ve Unilever birinciliği paylaşırken; benzer birincilik paylaşımı Süt ve Süt Ürünleri sektöründe Ülker ve Pınar arasında oldu. Dondurma sektöründe Algida, Et ve Tavuk ürünleri sektöründe Şenpiliç müşteri memnuniyetinde tek başlarına birinci sırada yer aldılar.
Ulusal Endeks’te 2011 3. Çeyrekten beri süren artış sona erdi
Türkiye Kalite Derneği (KalDer) ve uluslararası araştırma kuruluşu KA Araştırma Limited ortak girişimi tarafından yürütülen Türkiye Müşteri Memnuniyeti Endeksi (TMME) 2012 yılı 3. çeyrek sonuçlarına göre 2012 yılı 2. çeyreğinde 76,7 olarak ölçülen ulusal müşteri memnuniyeti endeksi 0,1 puanlık düşüşle 76,6 olarak gerçekleşti. Böylelikle ulusal endekste 2011 yılı 3. çeyrekten beri gözlenen artış sona erdi. 2012 3. çeyrekte ölçülen sekiz sektörden beşinin sektörel memnuniyet endekslerinin ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
2011 yılına kıyasla gerilediği görüldü. Konserve/Sos/Salça sektörünün memnuniyet endeksi 2011 yılına kıyasla 3 puan, Ev Temizlik Ürünleri, Sıvı Yağ ve Süt ve Süt Ürünleri sektörlerinin memnuniyet endeksleri 2 puan, Et ve Tavuk Ürünleri sektörünün memnuniyet endeksi ise 2011 yılına kıyasla 1 puan düştü. Margarin sektörü 2011 yılı seviyesini korudu. Dondurma ve Kişisel Bakım sektörlerinde ise genel eğilimin aksine memnuniyet endeksinin 2011 yılına kıyasla yükseldiği görüldü.
Amerikan Müşteri Memnuniyeti Endeksi durağan seyrini sürdürüyor
Amerikan Müşteri Memnuniyeti Endeksi ise 2012 yılının 3. çeyreğinde de durağan seyrini sürdürmeye devam etti. Endeks üst üste üçüncü kez 75,9 puanda seyretti. Türkiye Müşteri Memnuniyeti Endeksi’nin 76,6 ile ABD sonuçlarının (75,9) üzerinde seyretmeye devam ettiği görülüyor. 20’yi aşkın gelişmiş ve gelişmekte olan ülkede
yürütülen ulusal müşteri memnuniyeti endekslerinin Türkiye uygulaması olan TMME, 2005 yılından beri değişik sektörleri ve bu sektörlerdeki kurumları kapsayacak şekilde her 3 aylık dönemde yapılıyor. 2012 yılı 3. çeyrekte Türkiye çapında 81 ilde 8 bin 165 tüketiciyle görüşülerek 25 markanın ve diğer kategorilerinin müşteri memnuniyeti ölçüldü. Tüketicilerin satın aldıkları ürün ve hizmetlerden memnuniyetini sayısal olarak gözler önüne seren TMME, ülke genelinde de müşteri memnuniyeti bilincinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılmasına da katkıda bulunuyor. TMME sonuçlarını açıklayan KalDer Yönetim Kurulu Başkanı A.Hamdi Doğan, TMME çalışmasının Türkiye’de çok önemli bir misyonu yerine getirdiğini belirterek, “TMME ile müşterilere tarafsız bir ölçümle sesini ve beklentilerini duyurma; kuruluşlara da, ülke genelinde ve sektöründe yerini, rakiplerinin durumunu görerek strateji geliştirme imkânı sunulmaktadır. Ölçülen kuruluşlar TMME kurumsal üyesi olarak ayrıntılı TMME raporlarına ulaşabilirler” dedi.
Rekabetin akýl gücü
www.kobi-efor.com.tr
AYLIK SANAYÝ EKONOMÝ DERGÝSÝ Baðdat Caddesi Tevfikpaþa Sokak No: 13/2 Kalamýþ - Kadýköy - ÝSTANBUL Telefon: 0216 347 56 56 (Pbx) Faks: 0216 348 64 50 Web: www.kobi-efor.com.tr E-mail: kobi-efor@kobi-efor.com.tr
72
ÜYE KÖŞESİ
GÜVENİLİR YOL ARKADAŞI İlhan BALOĞLU Yönetim Kurulu Başkanı
Tuğra Makina bünyesinde ikinci laboratuvarımız hem firma bünyesine hem de firma dışından gelen taleplere cevap vermektedir. Bu laboratuvar bünyesinde;
B
u ayki üye üye köşemizde Tuğra Makina’yı konuk ettik. Tuğra Makina’nın üretim, hizmet ve yönetim uygulamalarındaki kalite yolculuğunu Yönetim Kurulu Başkanı İlhan Baloğlu bizimle paylaştı. 1997 yılında muhtelif metal eşya, sac metal, plastik enjeksiyon kalıpları ve plastik malzemelerin imalatı amacıyla kurulan Tuğra Makina Takım Tezgahları Madeni Eşya Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi 1998 yılında LPG tankı imalatına başladı. Zamanla Oto LPG kullanıcılarının isteğini göz önüne alarak henüz Türkiye’de imalatı yapılmayan Simit tipi oto gaz tankı imalatını başlattı. Konusunda Türk Standartları Enstitüsü tarafından ilk belgelendiren firma olmakla beraber kaliteye verdiği önemi ispatlayan ISO 9001 belgesine de sahip olarak sektördeki yerini perçinledi. Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komitesi (UNECE) tarafından belirlenen ve otomobil parçası üretmek için gerekli tip onayı (Regülasyon) belgesine LPG ekipmanları konusunda ilk sahip olan firma olarak da ürün kalitesine verdiği önemi gösterdi. Tuğra Makina, ECE-R 67.01 Tip Onay yönetmeliğine göre LPG sistemlerini bir bütün olarak test eden özel testlerin ülkemizdeki ilk ve tek test ve deney merkezi olma yolunda ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
çeşitli çalışmalarına devam etmektedir. Firmamızın uygulamakta olduğu ve zamanla iki defa revizyona uğrayan ECE-R 67 Regülasyonunun en büyük özelliği, LPG sistem bileşenlerini ayrı ayrı değil bir bütün olarak denetlemeye başlayan ilk yönetmelik (Regülasyon) olmasıdır. Bu denetimin en önemli unsurlarından biri Bonfire (Yangın) deneyidir. Firmamız bu testi ülkemizde uygulama yetkili ilk laboratuvar olma özelliğine de sahiptir. Firmamız otomotiv sanayi ve otomotiv yan sanayi tarafından kullanılan ISO/TS 16949 Kalite Yönetim Sistem Belgesini de 2010 yılında almış ve sektöründeki yerini sağlamlaştırmıştır. Ayrıca şirketimiz, Polonya’da LPG ekipmanları konusunda faaliyet göstere bilmesi için gerekli olan TDT üretim sertifikasına 2010 yılından beri sahiptir.
Tuğra Makine kalite kontrol süreci
Tuğra Makina bünyesinde LPG piyasasının ihtiyaçlarını karşılayabilecek özelliklere sahip 2 adet Laboratuvar bulunmaktadır. Bu laboratuvarların birincisi ürün kalite laboratuvarıdır. Kalite laboratuvarı üretim hattından gelen her bir tanka 30 bar basınçta sızdırmazlık testi uygular ve sonuçlandırır.
- Mekanik Test laboratuvarı: Bu laboratuvarda her türlü standarda uygun olarak çekme, eğme, basma, yorma, kesme testi gerçekleştirilmektedir. - Radyografi Laboratuvarı: Laboratuvarımız Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’ndan sertifikalı, konusunda uzman, gerekli sertifikasyonu tamamlanmış çalışanlar ve 250kV 5 mA’e kadar radyografik incelemede bulunulabilmektedir. - Makroyapı Testi: Özellikle kaynaklı parçalar üzerinde ve talep edilen her türlü birleştirilmiş malzemeye bu test uygulanabilmektedir. - Hidrolik Basınç Altında Patlatma Deneyi: İlgili yönetmelik gereği ürünün yeterliliğinin tespiti amacıyla tamamen bitmiş ürün üzerinde hidrolik basınç altında patlatma testini yerine getirebilecek yeterliliktedir. - Bonfire (Yangın) Test Laboratuvarı: Bu laboratuvarımız Türkiye Cumhuriyeti Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Türk Standartları Enstitüsü, Otomotiv Sanayicileri Derneği tarafında denetlenmiş ve
73
ÜYE KÖŞESİ
Türkiye’de Bonfire testini yapabilen tek test Merkezi olmanın haklı gururunu elinde bulundurmaktadır. Tuğra Makine, tüm bu laboratuvar olanaklarını en iyi şekilde kullanabilmek için sürekli eğitim ve geliştirmelere devam etmektedir. Tüm laboratuvarları için TS EN 17025’e göre Taşeron Laboratuvar Belgesi çalışmaları ve aynı zamanda ASME (American Society of Mechanical Engineers) basınçlı kaplar direktifine göre çalışmalar halen devam etmektedir. Öte yandan şirketimiz OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi ile 10002 Müşteri Memnuniyeti Yönetim Sistemi belgelendirme çalışmalarına başlamıştır. “İnsanı yaşat ki Şirket Yaşasın” görüşünü benimseyen ve bu inanışı şirketinin her bir neferinde içselleştirmeyi başaran şirketimiz kaliteyi uzun bir maraton olarak değerlendirmekte ve kalite yolculuğunda seyrüseferine devam etmektedir. Halen Kayseri Serbest Bölgesi’nde 10.000 m² kapalı alanda üretim ve ihracatına devam eden şirketimiz her geçen gün hem makine hem de insan alt yapısına yaptığı yatırımlarla il ve ülke ekonomisine katma değer yaratmaya devam etmektedir. İkinci Dünya Savaşı’nın bitmesiyle hızlanan, Soğuk Savaş Dönemi’nin sonlanmasıyla daha da hız kazanan bilim ve teknoloji alanındaki gelişmeler, üretim ve ticaret hacmini de paralel olarak büyütmüştür. Bu sebepten dolayı, günümüz ortamını en iyi açıklayan kelime “rekabet edilebilirlik” olmuştur. Rekabet dünyasının incisi ise Kalite olmuştur. Ticarette sınırların kalkmasıyla ortaya çıkan süreci çok iyi değerlendiren ülkeler ve şirketler zenginleşmede rakiplerine fark atmışlardır. Kaliteyle kalkınanlar, kalitesizlikten çırpınanlar ikileminde, dünya kaynakları sahipleri ile buluşmaya devam ediyor. Ülkemiz kalite çalışmaları her ne kadar 1990’lı yılların ikinci yarısında hız kazansa da asıl uyanma çağını yeni yeni yaşamaktadır. Bu uyanışın liderliğini reel sektör yapmaktadır. Ülke kalkınmasının lokomotifi olan reel sektörün bu başarısının köklerinde, kaliteye olan inancı çok önemli bir paya sahiptir. Önümüzdeki dönemin ise kalite çalışmalarında ülkemiz açısından altın dönem olacağını düşünüyoruz. Kalitede altın döneme girilebil-
mesi için tüm tarafların üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerekecektir. Ishıkawa “Eğer üst yönetimin desteği yoksa, kalite uygulamalarından vazgeçin” demiştir. Bu sözden hareketle ülkeyi ve şirketi yönetenlerin kaliteye tüm paydaşlardan daha çok sahip çıkması ve onu en kıymetlisi olarak görmeleri gerekir. Anadolu’da bir deyiş vardır: “Cehenneme giden döner, kaybedilen müşteri geri dönmez”. Müşteri kaybetmenin nasıl bir maliyeti olduğunu işverenler bilirler. Geri dönmeyen müşteri sayısıyla kaliteniz arasında bir doğru orantı vardır. Üretmenin, satmanın ve bu işleri sürekli yapmanın en nihayetinde de zenginleşmenin kilidi kaliteyi içselleştirmekten geçiyor. 2023 yılında ve ötesinde dünya ekonomisinde söz sahibi olmak, ihracatta belirlenen hedeflerin üzerine tırmanmak, insanımızın gelir seviyesini artırmak istiyorsak kalite denilen kurtarıcıyı ülke olarak kendimize rehber edinmek zorundayız. Türkiye Kalite Derneği (KalDer) kurulduğu günden bugüne kadar yapmış olduğu faaliyetlerle ve ortaya koyduğu performans
ile Türkiye’de kalitenin kalesi haline gelmiştir. KalDer’in “Kalite de Uyanma ve Kaliteli Hareket” felsefesiyle 20 yılı aşkın süredir yapmış olduğu hizmetler bugün meyvelerini daha verimli bir şekilde vermeye başlamıştır. Ulusal Kalite Hareketi her yerde bir kültür haline gelmiş, KalDer ise kendisini kalite ve inovasyon ile büyütmek isteyen özel sektörün kendini bulduğu yer olmuştur. KalDer’in Anadolu’da ki üretim ve ihracat üslerinde de bir takım kongre, çalıştay vb. faaliyetlerde bulunması yenilikçi KOBİ’ler için çok önemli bir hizmet olacaktır. Bizde şirket yöneticileri ve çalışanları olarak KalDer’in çalışmalarını daha yakından takip etmek ve tam içinde olmak için Yönetim Kurulu kararı ile KalDer’e üye olduk. Yeni üyeyiz ama KalDer eğitim ve faaliyetlerinde eskiyiz. Derneğiniz tarafından yapılan kongre, sempozyum, çalıştaylara katılan bir çok çalışanımız var. KalDer’in bundan sonraki tüm etkinliklerini takip ederek kalite anlayışımızı daha da güçlendirmek stratejik hedeflerimiz arasına çoktan girmiş durumda. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
74
ÜYE KÖŞESİ
THY OPET Havacılık Yakıtları’nın Kalite Yolculuğu M. A. Levent KUTAN THY OPET Havacılık Yakıtları A.Ş. İkmal ve Operasyon Genel Müdür Yardımcısı
de devam etmektedir. 2013 yılında Yeşil Havalimanı unvanına sahip olmayı hedeflemekteyiz.
B
u ay ki Üye Köşesi konuğumuz THY OPET Havacılık Yakıtları A.Ş. Şirket içinde ki kalite çalışmalarını İkmal ve Operasyon Genel Müdür Yardımcısı M. A. Levent Kutan’a sorduk. Kuruluşunuzda kalite çalışmalarından söz edebilir misiniz? THY OPET Havacılık Yakıtları A.Ş, 18 Eylül 2009 tarihinde Türk Hava Yolları A.O. ve OPET Petrolcülük A.Ş.’nin %50’şer ortaklığıyla kurulmuştur. Şirketimiz, hava araçlarının ihtiyacı olan yakıtın depolanması ve uçağa ikmali alanlarında faaliyet göstermektedir. THY OPET, Türkiye’nin tüm havalimanlarında, toplam 46 meydanda, Jet A1 yakıtı ikmali gerçekleştirmektedir. Jet A1 yakıtı depolama kapasitesi ile Türkiye’de lider konumdadır. Türk Hava Yolları A.O. başta olmak üzere diğer ulusal ve uluslararası havayolu şirketlerinin de yakıt ihtiyacını karşılamaktadır. THY OPET, IATA (International Air Transport Association) ve JIG (Joint Inspection Guideline) gibi önde gelen uluslararası havacılık otoritelerinin aktif üyesi olup, faaliyetlerini EI (Energy Institute) standartlarına göre devam ettirmektedir. Deneyimli ve konusunda yetkin insan kaynağı ile birlikte ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
odaklandığı “Koşulsuz Müşteri Memnuniyeti ve Yüksek Kalite” anlayışıyla yurtiçi ve yurtdışında faaliyette bulunduğu her kategoride referans şirket olmayı hedeflemektedir. Çalışanlarımızın da katılımıyla müşterilere, taşeronlarımıza, hissedarlara, çevreye ve topluma pozitif değerler katabilmek amacıyla faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz. Bu anlamda yeni ve hızlı büyüyen bir şirket olarak kalite çalışmalarımıza süreç odaklı yönetim sistemi oluşturarak başladık. Bu çalışmaları bir yazılım programı ile destekledik. Aynı zamanda sektörümüzde ayrı bir önem taşıyan sağlık, emniyet, çevre ve güvenlik sistemleri ile ilgili çalışmalarımız sürekli olarak devam etmektedir. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün yayınladığı bir sistem olan ‘Havalimanı Emniyet Yönetim Sistemi’nin 2013 yılı sonunda tamamlanması hedeflenmektedir. Çevre alanında ise atık yönetimi ve eğitimler uygulanmakta olup yasal gereklilikler sürekli takip edilmektedir. 2012 yılı sonunda ‘Sera Gazı Envanteri’ tamamlanacak olup; 2013 yılında özel bir belgelendirme kuruluşu ile şirketimizin karbon emisyonu doğrulatılacaktır. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün yayınladığı ‘Yeşil Havalimanı Projesi’ ile ilgili çalışmalar 10 hava ikmal tesisimiz-
Ülkemizde kalite çalışmaları ve iş mükemmelliği size göre hangi noktada? Ülkemizde kalite ve iş mükemmelliği çalışmaları birçok şirket tarafından yapılıyor. Ancak bazı sorunlar var; çalışmalar kağıt üzerinde kalıyor; uygulanmıyor ve dolayısıyla sürdürülebilir bir sistem kurulamıyor. Bir süre sonrada şirketler bu yaklaşımları, iş gücü kaybına neden olduğu için uygulayamıyorlar. Tüm bunların önlenebilmesi için çalışanların kalite ve iş mükemmellik modelleri hakkında bilgilendirilmesi gerekir. Dolaylı ve dolaysız maddi getirilerinin üst yönetim bazında tüm çalışanlarca benimsenmesi sağlanmalıdır. KalDer’den beklentileriniz neler? KalDer, Kalite sürecinde çok yol kat etmiş köklü bir kuruluştur. Kalite geleceğindeki beklentilerimiz, iletişim kanallarını daha etkin kullanarak, yönetim kalitesi yüksek ve bilinçli çalışan gruplarının oluşmasıdır. Ayrıca kalite faaliyetleri paralelinde, sosyal sorumlulukları paylaşan şirketlerin ve bünyesindeki bireylerin sayısının arttırılması beklentimizdir. Karbon ayak izi gibi önem kazanan konularda toplumsal farkındalıklar arttırılmalıdır.
75
ŞUBELERDEN HABERLER / ANKARA
KalDer ANKARA ŞUBESI TARAFINDAN GERÇEKLEŞTIRILEN EĞITIMLER • OHSAS 18001 Çalışan Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi • Şirketlerin Yapısı ve K Yönetiminin Bağlantısı • Yaratıcı ve Değer Odaklı Satış Teknikleri • Eğiticinin Eğitimi • Toplam Kalite Yönetimi • Kaizen • ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistemi eğitimleri ile Stratejik Planlama, Süreç Yönetimi ve Özdeğerlendirme konularında rehberlikler gerçekleştirilmiştir. 2012 yılında kurumlara özel verilen eğitimlerdeki memnuniyet oranları ise şöyledir: Genel Ortalama 4,6/5 – Eğitmen 4,7/5 İ
şöyledir: Genel Ortalama: 4,9/5 Eğitmen: 4,8/5
Kuruluş İçi Eğitimler
İ
İ
KalDer Ankara Şubesi tarafından gerçekleştirilen Kuruluş çi olarak • Problem Çözme Teknikleri (3) • Stratejik Yönetim(2) • 6S le Kayıp Giderme(2) • Temel Kalite Eğitimi (2) • EFQM Mükemmellik Modeli (2) • Özdeğerlendirme • Balanced Scorecard • Kurum Kültürü • Liderlik • Süreç Yönetimi ve yileştirilmesi • statistiksel Proses Kontrol İ
İ
İ
İ
İ
KalDer Ankara Şubesi tarafından, • ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistemi (2) • ISO 9001:2008 Kuruluş çi Kalite Denetçisi • OHSAS 18001 Çalışan Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi • Süreç Yönetimi ve yileştirilmesi • statistiksel Proses Kontrol • APQP - leri Ürün Kalite Planlaması & PPAP – Üretim Parçası Onay Süreci • Eğiticinin Eğitimi eğitimleri genel katılıma açık olarak düzenlenmiştir. 2012 yılında genel katılıma açık olarak düzenlenen eğitim ve çalıştaylara ait memnuniyet oranları
İ
Genel Katılıma Açık Eğitimler
Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
76
ŞUBELERDEN HABERLER / BURSA
Bursalı kuruluşlar Ulusal Kalite Ödül Töreni’ndeki başarılarıyla gururlandırdı
20-21 Kasım 2012 tarihlerinde İstanbul Lütfü Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen 21. Kalite Kongresi kapsamında, törenle EFQM Mükemmellik Aşamaları’na başvuran ve başarılı bulunan kuruluşlara belgeleri takdim edildi. Bu kuruluşlar arasında Bursa’dan da pek çok kuruluş yer alarak Bursa’nın gurur kaynağı oldu. Törende açıklanan sonuçlara göre; EFQM Mükemmellikte Yetkinlik 4 Yıldız Belgesi’ni almaya hak kazanan kuruluşlar arasında Bursa’dan • BPlas • Presmetal • Ali Osman Sönmez Tek. Ve End. Mes. Lisesi yer aldı. EFQM Mükemmellikte Kararlılık Belgesi ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
için başarılı bulunan kuruluşlar arasında yine Bursa’dan • Ormetal yer aldı. KalDer Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Emin Direkçi törende yaptığı açıklamada; “Mükemmellik Aşamaları’nda belge almaya hak kazanan kurumlarımızı kutluyorum. İş mükemmelliğini hedefleyen bu kurumlarımız, aldıkları sonuçlarla sadece kendi kurumlarına değil, kentimize katkı sağlıyor, diğer kuruluşlara mükemmellik yolculuğunda örnek oluyor ve Bursa’nın adını ulusalda duyuruyor. Sn. Bakanımız Fatma Şahin modelin uygulanması ve yayılımında gösterdiği yakın ilgi ile kuruluşların kalite yolculuğunda ilerlemesi için büyük destek verdi, geçmiş yıllardaki deneyimlerini paylaşarak ve kurumunda bu modeli
uygulayarak diğer kurumlarımızı cesaretlendirdi, kendilerine teşekkür ediyoruz.” diye konuştu. EFQM Mükemmellikte Kararlılık Belgesi’ni almaya hak kazanan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı adına Fatma Şahin’e belgesini KalDer Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Emin Direkçi takdim etti.
77
ŞUBELERDEN HABERLER / BURSA
İmortaş firması Ulusal Kalite Hareketi İyi Niyet Bildirgesini imzaladı
İmortaş firması mükemmelliğin temel kavramlarını benimseme konusundaki kararlılıklarının göstergesi olarak tüm yöneticileri ve çalışanlarının katılımı ile gerçekleşen imza töreni ile Ulusal Kalite Hareketi çalışmalarına başlamak için ilk adımı attı. 29 Kasım 2012 Perşembe günü “Ulusal Kalite Hareketi İyi Niyet Bildirgesi” İmortaş Yöneticileri ve çalışanlarının hazır bulunduğu törenle Bursa’da imzalandı. KalDer Bursa Şube Yönetim Kurulu Başkanı Emin Direkçi; “kalitenin yaygınlaştırılması konusunda en önemli araçlarından biri olan Ulusal Kalite Hareketi ile Toplam Kalite Yönetimi ve Mükemmellik anlayışının ülkemiz genelinde bir yaşam biçimi ve yönetim aracı olarak yaygınlaşabilmesini amaçlıyoruz” dedi ve katılım kararlarından dolayı
İmortaş Yönetim Kurulu ve çalışanlarını kutladı. İmortaş Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Uğur Altan ise törende kalite yolculuklarına başlamalarındaki amaç
ve hedeflerini çalışanlar ile paylaştı. İmortaş Yönetim Kurulu Törende sanal olarak hazırlanan tabloya imza atarak Ulusal Kalite Hareketi’ne katılma kararlılıklarını somutlaştırdılar. Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
78
ŞUBELERDEN HABERLER / ESKİŞEHİR
Eskişehir Kalite Şöleni 11. Eskişehir Kalite Şöleni’ni “Sürdürülebilir Bir Gelecek İçin Sosyal Sorumluluk” ana temasıyla 16 Ekim 2012 tarihinde Osmangazi Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde 873 kayıtlı izleyicinin katılımı ile düzenlendi. Şölen açılışını KalDer Eskişehir Şb. Yönetim Kurulu Başkanı Uzm. Dr. A. Burak Erdinç yaparken Kalder YK Başkanı Hamdi Doğan, Prof. Dr. Hasan Gönen ve Vali Vekili Günhan Yazar açılış konuşmalarını onurlandıran diğer isimler oldu. 1. Hava Kuvvetleri Komutanı Yardımcısı Sayın Hava Pilot Tümgeneral Nihat Kökmen, Odunpazarı Belediye Başkanı Sayın Burhan Sakallı etkinliği izleyenler arasında idi. Şölene ilgi oldukça fazla idi. Özel sektör temsilcileri, kamunun pek çok kurumundan temsilciler, STK temsilcileri, akademisyenler, öğrenciler ve basın mensupları oturumlardan oluşan 873 kayıtlı katılımcı gün boyu şöleni izlediler. Sürdürülebilir bir gelecek için sosyal sorumluluk temasıyla gerçekleşen şölenin alt konu başlıkları şunlardı: • Sanayi sektöründe kurumsal sosyal sorumluluk • Hizmet sektöründe kurumsal sosyal sorumluluk • Sanatta ve Tarihte Sosyal sorumluluk • Yaşam biçimi olarak kalite Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Sayın Savaş M. Özaydemir’in başkanlığını yürüttüğü, Tei- Tusaş A.Ş. Genel Müdürü Akın Duman, Opet Petrolcülük Yönetim kurulu üyesi Nurten Öztürk ve Tüpraş Türkiye Petrol Rafinerileri A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Yılmaz Bayraktar konuşmacı olarak katıldılar. Oturumda ana hatlarıyla konuşulanlar şunlar oldu; · Sosyal Sorumluluk konusunda konuşmacıların kurumlarının projeleri ve deneyimleri, · Başarılı bir kurumsal sosyal sorumluluk (KKS) için dikkat edilmesi gereken unsurlar, · KKS projelerinin kurum kültürüne katkıları · Kurumların KKS projelerinin yaygınlaştırılmasında STK’ların rolü ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
Hizmet sektöründe kurumsal sosyal sorumluluk başlığı altında ki oturum Eskişehir Ticaret Odası Başkanı Harun Karacan moderatörlüğünde devam etti. Microsoft Türkiye Genel Müdür Yardımcısı İpek Baykurt, Borusan Lojistik Genel Müdürü Kaan Gürgenç ve Turkcell
Inovasyon iç iletişim bölüm Başkanı Yusuf Özer oturuma konuşmacı olarak katılan isimler oldu Sanatta ve Tarihte Sosyal Sorumluluk oturumunda yine Türkiyenin tanıdık Simaları Gazeteci, TV yapımcısı Tayfun Talipoğlu, Tiyatro, Dizi ve Sinema oyuncusu Altan Gördüm, Yönetmen Ezel Akay, ODTÜ Öğretim üyesi ve Akşam Gazetesi Yazarı Prof. Dr. Ahmet İnam yeraldı. AKUT Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Nasuh Mahruki’nin konuşmacı olarak yer aldığı son oturum Sosyal sorumluluğun kaliteyle nasıl birleştirilebileceğinin bir örneği olan AKUT’un kuruluşu ve faaliyetleri hakkındaydı. Mahruki, Türkiye’nin giderek büyüyen sivil toplum hareketlerinden birisi olan AKUT’un en zorlu zamanlarda bile kaliteden taviz
vermediğini ve bu sayede dünya çapında bir organizasyon olduklarını ifade etti. Bunun yanında hayatta en değerli şeyin insan hayatı olduğunu söyleyen Mahruki görsellerle birlikte desteklenmiş sunumunun ardından katılımcıların sorularını yanıtlayarak oturumunu tamamladı. Bu yıl şölende katılımcılar için 600 kişilik öğle yemeği organize edilmişken 60 kişilik de protokol yemeği düzenlenmiştir. Ayrıca şölen konuşmacı ve sponsorlarına teşekkür belgeleriyle beraber Odunpazarı Belediyesi’nin katkılarıyla lüle taşından pipo ve çeşitli takılar hediye edilmiştir. Tüm konuşmacılara ve sponsorlara teşekkür belgeleri, teşekkür için hazırlanmış hediyeleri KalDer Eskişehir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Uzm. Dr. A. Burak Erdinç tarafından takdim edilmiştir.
79
ŞUBELERDEN HABERLER / ESKİŞEHİR
Eskişehir Kalite Şöleni Değerlendirme Toplantısı 16 Ekim 2012 tarihinde “Sürdürülebilir Bir gelecek İçin Sosyal Sorumluluk” temasıyla gerçekleştirilen 11. Eskişehir Kalite Şöleni’nin ardından 24 Ekim 2012 tarihinde toplantıda bir araya gelen Yönetim Kurulu Üyeleri Kalite Şöleninin geri beslemeleriyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Toplantıda KalDer Eskişehir Şubesi Genel Sekreteri Salih Yalçın’ın yaptığı sunumda verdiği bilgilere göre; bu yıl 850 hedeflenen katılımın 873 olarak gerçekleştiği belirtildi. Katılımcıların anketlere verdikleri yanıtlara göre şölen genel memnuniyeti 5 üzerinde 4,84 olarak değerlendirilmiştir.
Anadolu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Kalite Eğitimleri ve Sertifika Töreni
KalDer Eskişehir Şubesi ve Anadolu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi işbirliği ile düzenlenen “ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistemi Eğitimi, ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistem Dokümantasyon Eğitimi, ISO 9001:2008 Kuruluş İçi Kalite Denetçisi Eğitimi, ISO 17025 Laboratuvar Akreditasyonu Eğitimi ve ISO 14001 Kuruluş İçi Çevre Denetçisi Eğitimi”ni başarıyla bitiren Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyelerine Sertifikaları törenle takdim edildi. Eğitim Programının sona ermesi nedeniyle Eczacılık Fakültesi’nde düzenlenen törene Anadolu Üniversitesi
Rektörü Sayın Prof. Dr. Davut Aydın, KalDer Eskişehir Şubesi Başkan Vekili Sayın Bülent Özdoğan, Eczacılık Fakültesi Dekanı Sayın Yasemin Yazan ve Öğretim Üyeleri Katıldı. Anadolu Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Davut Aydın yaptığı konuşmada Eczacılık Fakültesi’nin çok daha yüksek standartlarda eğitim vermesi amacıyla böyle bir eğitim alarak diğer fakültelere de öncülük ettiğini belirtti. Törende daha sonra eğitimi başarıyla bitiren 23 Öğretim Üyesine başarı sertifikaları takdim edildi.
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi yönetici adayları için Kalite Eğitimleri Sertifika Programı tamamlandı KalDer Eskişehir Şubesi’nin öğrencilere yönelik faaliyetleri devam ediyor. Önceki yıl hem Osmangazi Üniversitesi’nde hem de Anadolu Üniversitesinde düzenlenen eğitimler bu yıl da devam etti. Osmangazi Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi ile imzalanan protokol dahilinde 50 öğrenciye Problem Çözme Teknikleri, Stratejik Planlama, ISO 9001: 2008 KYS Temel Eğitimi, OHSAS 18001 - İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi, İnsan Kaynakları Yönetimi - Mülakat Teknikleri, 6 Sigma, TPM - Toplam Verimli Bakım, Bireysel ve Kurumsal İletişim, Kaygı
Yönetimi, ERP Kurumsal Kaynak Planlama, 5S - Endüstriyel Çalışma Ortamının Düzenlenmesi, ISO 22000 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi, EFQM Mükemmellik Modeli, Kök Sebep Analizi - (Root Cause Analysis), ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemleri, Yalın Üretim gibi 16 farklı konuda toplam 64 saat eğitim verildi. Eğitimler, KalDer Eskişehir Şubesi üye kuruluşlarının yöneticileri tarafından verildi. TEI – TUSAŞ’tan Kalite Güvence Direktörü Tülin Oğrak, Master Black Belt Koray Şenel, Master Black Belt Serhan Kurt, Kalite Sistem ve Sertifikasyon Yöneticisi
Tolga Aktar, Arçelik TPM Ofis Sorumlusu Gökşin Sayer, Pınar Süt Kalite Güvence Müdürü Aybala Akbaba Sezgin, Kerman Danışmanlık Yöneticisi Müjgan Kerman, GKN Driveline Kalite Müdürü Fatma Deniz Sezerse ve IS&IT Uzmanı Haldun Argın, Bacca Genel Direktörü Lütfi Pişiren, KYK Yapı Kimyasalları Kalite Sistemleri Lideri Tuğçe Boyacıyılmaz, Ford Otosan İK Uzmanı Sırma Yücel Acar, KalDer Eskişehir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı A. Burak Erdinç, Başkan Yardımcısı Bülent Özdoğan ve Genel Sekreter Salih Yalçın eğitime destek veren isimler oldu.
Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
80
ŞUBELERDEN HABERLER / İZMİR
KalDer İzmir Şubesi’nden Çevre Sempozyumu
Konak Belediyesi’nin desteğiyle Türkiye Kalite Derneği (KalDer) İzmir Şubesi tarafından Prof. Dr. Türkan Saylan Alsancak Kültür Sanat Merkezin’de halka açık olarak gerçekleştirilen ‘Çevre Kirliliği ve Sağlık Üzerindeki Etkileri’sempozyumunda çevre kirliliği, nedenleri, insan sağlığı üzerindeki etkileri, neler yapılması gerektiği ile mevcut altyapı ve arıtmanın önemi gibi konular ele alındı. KalDer İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ünal, KalDer İzmir Şubesi olarak çevre için eğitim ve bilinçlendirme faaliyetlerini sürdürmeye devam edeceklerini söyledi. Ege Üniversitesi Çevre Sorunları Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Nuri Azbar’ın oturum başkanlığını yaptığı sempozyuma; Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Çevre Yönetimi Şube Müdürü Işın Özdemir, Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Necdet Alpaslan ve TMMOB Çevre Mühendisleri Odası ÖNCE KALİTE Aralık 2012 - Ocak 2013
İzmir Şube Yönetim Kurulu Başkanı E. Helil İnay Kınay konuşmacı olarak katıldı.
Okullarda eğitim şart
Halkın çevre kirliliği konusunda daha duyarlı davranması gerektiğine vurgu yapan Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Çevre Yönetimi Şube Müdürü Işın Özdemir, çevreyi temiz tutma konusunda özelllikle okullarda bilinçlendirme eğitimlerinin şart olduğunu ve bu yönde çalışmalar yaptıklarını söyledi. Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Necdet Alpaslan günümüzde atık tesislerin olmazsa olmaz hale geldiğini belirterek, katı, sıvı ve gaz atık tesisleri kurulmasının kaçınılmaz olduğunun altını çizdi. Alpaslan, katı, sıvı ve gaz atıkların çevreyi kirletmesini önlemek için atık yönetiminin ve atık tesislerinin mutlaka yapılması gerektiğini ifade ederek, çevre kirliliği kontrolünün ancak bu şekilde sağlanabileceğini söyledi.
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı E. Helil İnay Kınay ise rakamlarla çevre kirliliğinin zararlara dikkat çekti. Türkiye genelinde içme sularının çok sağlıklı olmadığını söyleyen Çevre Mühendisi Helil İnay Kınay, 2 bin 950 belediyeden sadece 206’sında içme suyu arıtma tesisi olduğunu belirtti. Ülkemizde ileri biyolojik yöntemle arıtma yapan tesislerin en fazla 13 adet arıtma tesisi ile İzmir olduğunu ifade eden Kınay, İzmir’in içme suyunun içilebilir kalitede olduğunu kaydetti. ‘Havamız, suyumuz ve toprağımız kirli” Türkiye`de 81 ilden ancak 22’sinde AB standartlarında arıtma yapabilen ileri biyolojik arıtma tesisi bulunduğunu sözlerine ekleyen Kınay, “Türkiye’de 20 milyon ton atığın 630 bin tonu tehlikeli atıktır. İzmir’de ise 17 adet lisanslı tehlikeli atık geri kazanım ve bertaraf tesisi, 1 adet yakma tesisi, 3 adet atık yağ, 1 adet bitkisel atık yağ, 2 adet akü, 1 adet ön işlem ve 1 adet de ömrünü tamamlamış lastikleri alan tesis bulunmaktadır” dedi. Çevre Kanunu’nun yayınlanmasının üzerinden 29 yıl geçmesine rağmen 29 yıl öncesine göre çevre sorunlarının azalmadığına, aksine artığına belirten Kınay,günümüzde hava, su ve toprağının 29 yıl öncesine göre daha kirli olduğunu açıkladı.
81
ŞUBELERDEN HABERLER / İZMİR
KalDer İzmir Şubesi ve Yaşar Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu işbirliği ile son değişiklikler ile yeni Türk Ticaret Kanunu’nun getirdikleri sempozyumu 16 Kasım 2012 tarihinde KalDer İzmir Şubesi ve Yaşar Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu’nun Ege Bölgesi Sanayi Odasında ortaklaşa gerçekleştirdiği ‘’Son Değişiklikleri İle Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun Getirdikleri’’ sempozyumu 50 kişilik katılımcıyla gerçekleştirildi. Açılış Konuşmasını Yaşar Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Müdürü ve KalDer İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Şevkinaz Gümüşoğlunun gerçekleştirdiği sempozyumun Açılış Oturumunda Yeminli Mali Müşavir Levent Gençyürek Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun Mali Boyutunu ele alırken YMM Yrd. Doç .Dr. Yasemin Yeğinboy Muhasebe kayıt araçlarını ve nasıl kullanıldıklarını katılımcılara anlatmışlardır. Katılımcılar ile soru cevap şeklinde geçen sempozyumumuzun ikinci oturumunda SMMM Bağımsız Denetçi Özkan Cengiz konunun Muhasebe
Standartlarına değinirken Avukat Filiz Kunt ise Şirketler Hukuku Alanında Getirilen Bazı Yenilikleri anlatarak katılımcılarımızı bilgilendirmişlerdir.
BALÇOVA TERMAL OTELI, KALITE BELGELERINI ALDI
KalDer İzmir Şubesi Gençlerle 1. İstihdam Zirvesinde buluştu İzmir Valisi Sayın M.Cahit Kıraç başkanlığında yürütülen İl İstihdam ve Mesleki Eğitim Kurulun’ca ilk olarak gerçekleştirilen ‘’İzmir 1. İstihdam Zirvesi’’inde Üniversite öğrencilerinin, mezun olmayı bekleyenlerin, yeni mezunların ve iş arayanların, iş dünyasından farklı örneklerin ve kuruluşların aynı fiziksel alanda toplanması, karşı karşıya gelmesi ile istihdam piyasasını teşvik etmek ve istihdam arttırmaya katkı sağlamak amacıyla oluşturulan bu organizasyonda KalDer İzmir Şubesi olarak yerimizi almış bulunuyoruz.
Balçova Termal Oteli beş yıllık çalışma sonucu KalDer İzmir Şubesi İşbirliğinde gerçekleştirilen proje kapsamında Bütünleşik Yönetim Sistemi ISO 9001-2008,ISO 14001 ve OHSAS 18001 isimli kalite belgelerini aldı. Kalite Belgelerini KalDer İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Osman Ünaldan alırlarken Genel Müdür Turabi Çelebi,başarının müşteri memnuniyeti ve çalışan huzuruyla geldiğini söyledi,’’Daha güzel bir hala gelmek için beş yıla daha ihtiyacı olduklarını’’ belirttiler.
Aralık 2012 - Ocak 2013 ÖNCE KALİTE
OlmukSA_TamKor220x285ORJ.pdf
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
1
10.07.2012
13:19