YIL: 3 SAYI: 21 EKİM 2010
FMV ÖZEL AYAZAĞA IŞIK LİSESİ
PALA-MÜZİK
Pala
PALASKOP
BOBİ-PALA
PALA-TARİH
PALA-ETKİNLİK
SİNE-PALA
PALA-DİZİ
Etkinlikler
Editörden
Pala-Müzik
Pala-Dizi
Sine-Pala
Bobi-Pala
Pala-Kitap
Pala-Tarih
Pala-Spor
Palaskop
Pala-Oyun
Meraklısına Sorular
PALA-OYUN
PALA-SPOR
PALA-KİTAP
SAYFA
2
Etkinlikler
15.09.2010 tarihinde RHS tarafından, hazırlık sınıfı yeterlik sınavında başarılı olup 9. sınıfa geçen öğrencilerimizle oryantasyon çalışması yapıldı.
20-22.09.2010 tarihlerinde 2010 mezunlarımız RHS seminerine katılarak bu yıl 12. sınıf olan arkadaşlarına YGS-LYS tecrübeleri ve okulda öğrendiklerinin önemi konusunda paylaşımda
23.09.2010 tarihinde Edebiyat Sosyal Dersler Bölümü Hazırlık C ve D sınıflarının katılımıyla “Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesi”ne gezi düzenledi.
15.09.2010 tarihinde RHS tarafından, 11. sınıf öğrencilerimize YGS-LYS Sistemi ve Hazırlık Süreci Bilgilendirme Seminerleri” düzenlendi.
12.10.2010 tarihinde İSGİD kurucularından ve yönetim kurulu üyesi, Mensa Üstün Zekalılar ve Yetenekliler Türkiye Başkanı Sayın Alphan MANAS, öğrencilerimize "Girişimcilik Tecrübeleri ve Türkiye'de Girişimcilik Hikayeleri" konulu bir
28.09.2010 tarihinde Edebiyat Sosyal dersler bölümü, Retorik Danışmanlık uzmanları tarafından verilen “Münazara Eğitimi Semineri” düzenledi. Seminerde yeni münazara teknikleri hakkında bilgi verildi. Seminer sonunda öğrencilerimizin katılımıyla örnek maç yapıldı.
Zafer Yaz
SAYFA
3
Editörden Sevgili PALA Okuyucuları, 2010-2011 eğitim öğretim yılında sizlerle birlikte olmanın heyecanını, mutluluğunu yaşamaktayız. Gazetemiz önceki yıllarda olduğu gibi ayda bir olmak üzere sizlerle buluşacak. Gazetemiz yeni yazarlarımız ve eklenen köşelerimizle yenilendi. Hemen belirtelim süreli veya bir defalık her türlü yazı teklifine açık bir gazeteyiz. Pala-Tarih farklı yaklaşımıyla ilginç konularıyla bu sayıda sizlerle olacak. Oyun köşemiz ve Palaskop uzun bir aradan sonra yine sizlerle. Bu yıl, okulumuzun kuruluşunun 125. yılı olması dolayısıyla gazetemizin ismini sizlerin de görüşünü alarak değiştirmeyi planladık. Yapacağımız çalışmalarda bize destek vereceğinize inanıyoruz. PALA ekibi olarak Cumhuriyet‟imizin kuruluşunun 87. yıl dönümünü en içten dileklerimizle kutluyoruz. Okulumuzun düzenleyeceği kutlama töreninde tüm okul, tek yürek 29 Ekim 2010 tarihinde okulumuzun spor salonunda buluşalım.
Erdem Mümtaz Hacıpaşaoğlu
Sevgilerimizle… İyi okumalar...
FMV Özel Ayazağa Işık Lisesi Okul Gazetesi PALA İmtiyaz Sahibi Ömer Orhan Sorumlu Müdür Yardımcısı Serhat KURT Sorumlu Öğretmen Zafer Yaz Pelin Eyüp Editör Erdem Mümtaz Hacıpaşaoğlu Redaktör Zafer Yaz Selin Oruç E-Mail: palabasvuru@hotmail.com
Yazarlar Alara BAZLAR Beliz Serdaroğlu Cihangir Zülfikar Dilara Işık Dilara Çerçi Elif Tahmiscioğlu E.Mümtaz Hacıpaşaoğlu Mert Erkangil Hande Göncer Zafer Yaz
Pala-Müzik
Aradan uzun bir süre geçti, eminim ki hepiniz dünyadan bihaberdiniz, en azından biz öyleydik. Biz durduk, evet ama dünya devam etti dönmeye, şimdi onu yakalama zamanı sevgili PALA okuyucuları. MTV Avrupa Müzik Ödülleri (EMA) Hızını kesmeden devam eden bu yarışma 7 Kasım gecesi Madrit‟ten canlı bağlantıyla televizyonlarımıza konuk olacak. Rihanna, Eminem, Lady Gaga, Usher, Muse, Ozzy Osbourne gibi bir sürü başarılı sanatçı ve grupların farklı farklı kategorilerde aday oldukları bu yarışma 4 Kasım‟a kadar ema.mtv.co.uk sitesinde oylamalara açık.
SAYFA
7 Kasım gecesi Madrit’ten canlı yayında MTV Müzik ödülleri televizyonunuza konuk olacak.
Robbie Williams Bir Türk Kızıyla Evlendi! Kendini beğenmiş, bir o kadar da başarılı bu sanatçının Ayda Field ile olan evliliği hepimizi çok sevindirdi. Los Angeles‟daki villasında dünya evine giren Williams, törenin tüm detaylarını sakladığı için Take That grubundaki arkadaşları bile evleneceğini son anda öğrendi.
Robbie Williams’ın sürpriz evliliği şaşırttı.
4
SAYFA
5
Tokio Hotel’in A1 Hediyesi Yeni albüm için çalışmaya başlayan Alman genç grubu Tokio Hotel, size Audi A1 kazanma şansı veriyor. Yapmanız gereken Kaulitz kardeşlerin düellosunu komik ve heyecanlı bir hikâyeyle anlatmak. Yaratıcı olmaya bakın çünkü en iyi hikâye sahibi, bu ödülün de sahibi olacak.
Plak Şirketi Kurdu Ünlü oyuncu Johnny Depp kendi plak şirketini kurdu. Profesyonel bir ekip kuran Depp, plak şirketi Unison Music Group'a dahil edebileceği yetenekli müzisyenleri araştırmaya başlamış bile. 47 yaşındaki oyuncu, 1984 yılındaki ilk filmi A Nightmare On Elm Street'deki rolünün öncesinde çeşitli müzik gruplarında çalmış. Hatta son olarak Depp, İngiliz grup Babybird'e prodüktörlük yapıp albümlerinde de birkaç şarkıda gruba eşlik etti.
Jeff Beck ve Yeni Albümü Gitar ilahı Jeff Beck'in yedi sene sonra gelen ilk stüdyo albümü "Emotion & Commotion" piyasada.
ABD'nin Cleveland kentinde bulunan Rock 'n Roll şeref kürsüsüne iki defa kabul edilmiş Jeff Beck'in yedi sene sonra gelen ilk stüdyo albümü "Emotion & Commotion" piyasada… İki CD'den oluşan albümle birlikte gelen bonus DVD'de ise Beck'in 2001 Crossroads Gitar Festivali'nde sergilediği performanstan görüntüler yer alıyor. Ödüllü prodüktörler Steve Lipson ve Trevor Horn'un iş birliğiyle Londra'da kaydedilen albüm, Jeff Beck adına gayet parlak geçen 2009 sezonunda yakalanan başarının daha da öteye taşınması anlamına geliyor.
Beliz Serdaroğlu
Pala-Dizi
SAYFA
Hikâye Smallville adındaki bir kasabada korkunç bir meteor fırtınasıyla başlıyor. Martha ve Jonathan Kent, hiçbir zaman bir çocuğa sahip olamayacaklarını düşünürken fırtınanın tam ortasında yapayalnız bir çocuk bulurlar. Çocuğun bir uzay gemisiyle birlikte geldiğini fark ederler. Fakat bu küçük sevimli çocuğu yetkililere vermek istemezler ve kendi çocukları olarak büyütmeye karar verirler. Bir süre sonra çocuğun pek de sıradan olmadığını fark ederler. Bu çocuk hızlı koşabiliyor, ağırlıkları sanki çok hafiflermiş gibi kaldırabiliyordu.
Çoğunuz belki bu diziyi izledi bekli de anlattıklarımdan bu çocuğun kim olduğunu anladı. Evet, Süpermen‟den bahsediyoruz.
PALA
Çoğunuz belki bu diziyi izledi bekli de anlattıklarımdan bu çocuğun kim olduğunu anladı. Evet, Süpermen‟den bahsediyoruz. Dizi Süpermen‟in yani namıdiğer Clark Kent‟in hayatını konu alıyor. Çoğunuz Süpermen‟i filmlerden tanıyorsunuzdur. Dc Comics‟in en ünlü çizgi karakterlerinden biri olan Süpermen beyaz perdeden sonra şimdi de televizyonlarda. Tam dokuz sezondur da devam eden bir dizide ne arasanız var.
6
SAYFA
7
İlk sezon Clark'ın dünyaya gelişiyle başlıyor fakat büyüme evresine pek değinilmiyor, çoğunlukla lise hayatını anlatıyor. Clark dünyaya gelirken Kripton‟dan ( Süpermen‟in gezegeni) kriptonit isimli bir tür radyasyon taşıyan taşları beraberinde getiriyor. Çoğunuzun bildiği üzere Clark‟ın tek zayıf noktası olan bu taşlar aslında insanları da etkiliyor ve onları değiştiriyor. İnsanlar taşlardan nasıl etkilenirlerse ona göre özel güçlere sahip oluyorlar. İlk sezonda bu tür insanları bulup onlara yardım etmeye çalışıyor. Sezonlar ilerledikçe yan roller de ön plana çıkıyor. Şimdi de bu kişileri tanıtalım. Lex Luthor: Luthor şirketinin en büyük ortaklarından milyoner Lionel Luther‟in oğlu olarak bilinse de orijinal senaryoda en kötü düşmanı diye geçse de ilk başta Clark‟ın en iyi dostu olarak geliyor karşımıza. Birkaç sezondan sonra Clark‟la olan dostluğunu bitiriyor ve onun en büyük düşmanı haline geliyor. Annesi o daha küçükken kardeşini öldürüp intihar etmiş. Meteor fırtınasıyla turuncu saçlarını kaybetmiş. Bütün bunlar Leb‟in psikolojisinin bozulmasına ve kötü biri olmasına yol açmış. Chloe Sullivan: Herhalde Clark Kent karakterinden sonra ekranda en çok gördüğümüz isimlerden biridir. Clark‟ın en iyi dostu en büyük sırdaşı. İlk birkaç sezon Clark, sırrını ondan saklamaya çalışsa da sonunda Chloe onun sırrını öğrenir. Dizinin dokuz sezonunda da oynayan iki karakterden biridir. Lana Lang:‟‟Clark‟ın ilk aşkı kimdir? „‟diye sorsam çoğunuz Lois Lane dersiniz elbette orijinalinde de olduğu gibi Lana Lang karakteri burada da var. Not: Lana Lang karakterini orijinal filmde, dizide Clark‟ın annesini oynayan Annetto O‟Toole canlandırmıştır. Louis Lane: Daily Planet‟in yıldız gazetecisi. Clark Kent‟in büyük aşkı. Chloe Sulivan‟ın kuzeni. Asker olan babası tarafından büyütülmüş. Annesiz büyüdüğü için sert bir çocukluk geçirmiş tabii ki bu da Louis‟in neden bu kadar iyi dövüştüğünü açıklıyor. Duygularını fazla dışa vurmasa da dizide sevimli bir kişiliğe sahip, canlı biri. Lionel Luthor: Lex‟in babası. İyi mi, kötü mü anlamak biraz zor. Martha Kent: Clark‟ın annesi. Jonathan Kent: Clark‟ın babası. Kalp krizi sonucu ölür. Green Arrow / Oliver Queen: Queen endüstrilerinin sahibi. Lex‟in okuldaki en büyük düşmanı. Lois‟in eski sevgilisi ve son olarak Chloe‟nin sevgilisi. Pete Ross: Clark‟ın lisedeki en yakın arkadaşı. Sırrını ilk paylaştığı kişi. Üçüncü sezondan sonra diziden ayrıldı. Tess Mercer: Lex‟in sağ kolu. Oliver‟la eskiden birlikteymiş. Jimmy Olsen: Chloe „nin kocası, Daily Planet‟in fotoğrafçısı.
PALA
Alara BAZLAR
Sine-Pala
SAYFA
Bu film çok konuşuldu , hakkında çok yorum yapıldı ve beklenen oldu: Gişe rekorlarına imza attı. Ünlü yönetmen Sylvester Stallone bu sefer aksiyon filmlerin ünlü isimleriyle iş birliği yapıp “Cehennem Melekleri”nin yönetmen koltuğuna oturdu . Ayrıca Sylvester Stallone filminin başrolünü arkadaşlarıyla birlikte paylaşıyor. Filmin konusuna gelecek olursak , film Güney Amerika‟da bir ülkede geçiyor. CIA‟in istemediği işler yapan bu ülke aslında diktatörlükle yönetilmekte ve “Cehennem Melekleri” adındaki grup da bu diktatörlük rejimini çökertme peşindedir. Film, içindeki patlamalarla , ardı arkası kesilmeyen olaylarla ve bitmeyen enerjisiyle aksiyon severlerin listesinde birinci sırada yer alacağa benziyor.
Sylvester Stallone aksiyon filmlerinden ünlü isimlerle iş birliği yapıp “Cehennem Melekleri” nin yönetmen koltuğuna oturdu .
Ayrıca filmin başrol oyuncu listesi bayağı kalabalık: Jason Statham (Taşıyıcı ) , Bruce Willis(Zor ölüm), Jet Li (Kır Zincirlerini), Sylvester Stallone (Rocky)... Filmi izlerken muhtemelen Arnold Schwarzenegger‟i görmeyeceksiniz ama başrol listesinde onun da adı var. Söylemeyi unutmayalım bu filmde aşk da var hem de yağlı, cıvık bir aşk değil. Bir adamın sevdiği kadının ölümüne göz yummaması ve onu kurtarmak için elinden gelen her şeyi yapması. Ömür Gedik‟in söylediğine bakılırsa çok vurdulu, kırdılı, konusu olmayan bir film ortaya çıkmış. Ön yargınıza yenilmeyin çünkü bu film güzel ve konusu da
8
SAYFA
9
Baş belası (The Cable Guy ) - 1996 Ben Stiller‟ın yönettiği filmin başrollerinde Jim Carrey , Matthew Broderick , Leslie Mann ve Jack Black var. Steven ( Broderick) sevgilisiyle ilişkilerini askıya almış ama iş hayatında başarılı olan bir adamdır. Sevgilisiyle ilişkilerine zaman tanımaya karar verince yeni bir eve taşınır. Televizyon kablosunu kurmak için gelen kablocu adam kendini Ernie Douglas (Carrey) diye tanıtır. Aslında kablocu adamın gerçek ismi bu değildir. Peki o adam kimdir? Steven‟ın hayatına ne gibi zararları olacaktır ve başka insanların hayatlarına da bu ölçüde tahribat vermiş midir? Jim Carrey bu filmde karşımıza kötü adam rolüyle çıkıyor. Filmlerinde alışık olmadığımız ölçüde bir kötü adamlıktır bu. Aile sevgisinden yoksun büyüyen Ernie‟nin hayatında hiçbir arkadaşı yoktur. Bu yüzden kendisine “ dostum “ , “arkadaşım “ diyen herkesin en iyi arkadaşı olmak için çabalar ve çoğunlukla sonunda her şeyi mahveder. Eğer o kişi Ernie‟yi arkadaşı olarak istemezse , Ernie o kişiden intikam almaya başlar ve kurban çoğunlukla kapısını ve penceresini kilitler. Dışarıya çıkmaz. Steven de bunları yaparak kendisini güvene alır ama ya sevgilisini ? Bu tür bir film İngilizcede “black comedy “ olarak geçiyor ama Türkçede o kelimeye karşılık “kara mizah” ya da “kara komedi” diyebiliriz. Filmde Ben Stiller‟ı halkın izlediği televizyonda görebilirsiniz. Kendi ikiz kardeşini vuran bir suçlu olarak karşımıza çıkacak . Filmin ana düşüncesi genelde televizyona bağlı olarak yetişen çocuklarda görülen asosyalliğin verdiği zararlardır. Jim Carrey burada zeki ama zekasını intikam almakta kullanan bir adamı canlandırıyor ve gerçekten performansı çok iyi . Sonunda da çocukluğunda yaşadığı pişmanlıkları dile getiriyor ki aslında televizyona bu kadar bağlanmasının nedenini annesi olarak görüyoruz . Filmin başrol oyuncuları arasında Jack Black‟i de sayabiliriz. Filmde Jack Black, Steven‟ın dostu olarak karşımıza çıkıyor ve Steven „ın Ernie‟yi çökertme planına onun da yardımı dokunuyor. Jack Black filmde Steven ve Ernie kadar yer almıyor. Film genel olarak güzel. Tam bir komedi filmi olarak beklemeyin çünkü filmi izlerken her zaman yüzünüzde bir tebessüm Hande Göncer
SAYFA
10
PALA
BOBİ-PALA
SAYFA
Kaynak: bobiler.org
Erdem Mümtaz Hacıpaşaoğlu
11
Pala-Kitap
SAYFA
12
Merhaba sevgili PALA okuyucuları, sizlerle kitaplarla yolculuğumuza kaldığımız yerden devam ediyoruz. Bu sayımızda biri biten diğeri başlayan aynı yazara ait iki seriden bahsedeceğim. Açlık Oyunları‟yla başlayıp “Ateşi Yakalamak”la devam eden serinin son kitabı Alaycı Kuş, yine solukların tutularak okunacağı bir kitap. Bu kitabı elimde bir hazine tutar gibi gezerken görüldüğüm söylendi. Boşuna dememişler kitaplar hazinedir, diye. Aşağıda kitabın kısa bir özetini ve kitap hakkında yapılan değerlendirmeleri Bütün engellere rağmen, Katniss Everdeen Açlık Oyunları'ndan iki kez sağ çıkmıştır. Ama şimdi kanlı arenadan sağ çıkmayı başardığı halde hâlâ güvende değildir. Capitol kızgındır. Capitol rövanş istemektedir. Uğradıkları bozgunun bedelini ödetmek istedikleri kişi kimdir? Katniss. Daha da beteri, Başkan Snow başka hiç kimsenin de güvende olmadığını açıkça belirtmiştir. Ne Katniss'in ailesi, ne arkadaşları, ne de 12. Mıntıka halkı. Suzanne Collins'in gerilim romanı Açlık Oyunları üçlemesinin bu güçlü ve heyecan verici finali yılın en çok sözü edilen kitabı olmayı vaat ALAYCI KUŞ İLE İLGİLİ YAPILAN İLK YORUMLAR "En heyecanlı yerinde kesilen mükemmel kitap okurları üçüncü cilt için feryat ederken bırakacak." -Kirkus reviews"Edward'ı ya da Jacob'u unutun... okurlar taraf tutacak: Peeta mı, yoksa Gale mi?" -Publishers Weekly"Katniss ustalıkla öldürürken, Collins vurucu yeteneğiyle yazıyor." -Time dergisi-
Suzanne Collıns
"Kusursuz ilerleme hızı ve heyecan verici bir dünyanın inşa edilmesi." - Booklist"Ardında yeterince yanıtlanmamış soru bırakarak okurları kıvrandırıp ümitsizce bir sonraki bölümü beklemelerini sağlıyor." -School Library Journal(Tanıtım Bülteninden)
PALA
SAYFA
13
Suzanne Collins‟in yeni serisi “Yeraltı Günlükleri” sonunda okuyucusuyla buluştu. Yazarın müthiş hayal gücünün eseri olan bu yeni diziyi artık Suzanne Collins‟in bağımlısı olmuş okuyucuların yine soluksuz okuyacaklarına eminim.
TUTKUNU OLDUĞUNUZ AÇLIK OYUNLARI SERĠSĠNĠN YAZARI SUZANNE COLLINS’TEN RENKLĠ YENĠ BĠR DÜNYA! YERALTI GÜNLÜKLERĠ SĠZĠ SOLUKSUZ TAKĠP EDECEĞĠNĠZ BĠR DÜNYAYA DAVET EDĠYOR. Yazın başıdır ve on bir yaşındaki Gregor dışında herkes yaz kampındadır. Gregor, babasının New York’taki evlerinden çıkıp kaybolmasından beri küçük kız kardeşlerine bakmaktadır. Özellikle de iki yaşındaki kardeşi Bot’a. Evlerinin bodrumunda çamaşır yıkarken, Bot bir hava boşluğunun içine düşüp kaybolur ve Gregor da onun arkasından gider. Artık Yeraltı’ndadırlar ve onları bambaşka bir dünya beklemektedir… “Fantastik hayranları ve fantastik edebiyata yeni başlayanlar için muhteşem bir macera.” -School Library Journal “Collins, ustalıkla seçilmiş kelimelerle muhteşem bir dünya inşa ederek büyük bir iş çıkarmış. Oradan gitmek için sabırsızlanan Gregor’un tersine, okuyucular Yeraltı’nı oldukça fantastik ve etkileyici bulacak.” -Publishers Weekly “Muhteşem bir roman, iyi yazılmış, akıcı, hareketli bir fantastik… Özellikle genç fantastik hayranlarını büyüleyecek.” -Booklist “Gregor’un ilgi çekici macerası, dev karafatmalar, binek yarasalar ve eflatun gözlü insanların yaşadığı garip bir yeraltı dünyasında geçiyor. Yaratık tasvirleri canlı ve konu oldukça sürükleyici… Harika.” -Kirkus Reviews “Duygusal karakterler, yaratıcı araçlar ve alışılmışın dışında bir mekân; tam da genç fantastik okurlarının gönlüne göre.” -Voya Kitapla kalın. İyi okumalar...
Zafer YAZ
SAYFA
Pala-Tarih
14
BIYIK DEYİP DE GEÇME Hem bizim için hem de PALA için yeni bir yıl başladı. Yılın ilk sayısı şerefine sizlere bıyıktan bahsedeceğim. Evet, evet yanlış duymadınız bıyık yani erkeklerin üst dudağında çıkan kıllar. Bununla ilgili ne mi anlatabilirim? Cevabını bulmak çok zamanınızı almayacak. Haydi okumaya başlayın. Bıyığın tarihi oldukça eskilere dayanıyor ama hep sakalla birlikte. Bıyığın özgürlüğünü eline almasına yani sakal olmadan sadece bıyığın olduğu konusunda ilk kaynaklara MÖ 2650‟li yıllarda Eski Mısır‟da rastlanıyor. Bıyık bazen barbarlık olarak kabul ediliyor, bazen zorla bıraktırılıyor, bazen de zorla kestiriliyor. Romalılar, Galyalıların sakal ve bıyık bırakmasını barbarlık simgesi saymışlardır. Fransız askerleri bıyıkları ile gösteriş yaparken Bavyera kralı bıyığı yasaklamıştır. 1447‟ye gelindiğinde ise durum değişmemiş ama İngilizler biraz daha işi ilerleterek bıyık uzatmayı yasayla yasaklamışlardır ama bundan yaklaşık 400 yıl sonra İngilizler bu sefer ülkede askerlerin bıyıklarını kesmelerini yasaklamışlardır. Anlayacağınız çok çekmiş Hem bizim için hem de PALA için yeni bir yıl başladı. Yılın ilk sayısı şerefine sizlere bıyıktan bahsedeceğim.
PALA
Tevfik Fikret
Bilirsiniz Osmanlı erkeği deyince akla sert bakışlı, bıyıklı bir adam gelir. Erkekliğin sembolü sayılırdı bıyık, ta ki Türkiye Cumhuriyeti kurulana kadar. Birçok çeşidi vardır bıyığın bazen kaytan, bazen pos, bazen de burma. Şimdi ise eski popülerliğinden eser yok ama yine de pek rahat değil bıyık, zaman zaman siyasi görüşleri ve sosyal statüyü de gösterebiliyor. Uzun lafın kısası bıyık sadece kıl değildir. Benden söylemesi bıyık bırakmadan önce iyice düşünün ya da bu yazıyı hatırlayın.
SAYFA
15
NEREDEN ÇIKTI ŞİMDİ BU İSİMLER? Her zaman İstanbul‟daki semt adlarının nereden geldiğini merak etmişimdir. Bence siz de merak etmişsinizdir. Eğer hoşunuza giderse her sayıda yeni bir semt adının hikayesini öğreneceğiz. Haydi başlayalım. Bu Sayının Şanslı Semti : AŞİYAN Aşiyan isminin kaynağı Tevfik Fikret‟in burada bulunan Farsçada kuş yuvası anlamına gelen Aşiyan adlı evidir. Peki kimdir bu Tevfik Fikret? Mutlaka önemli biri olmalı baksanıza evinin bile adı var. Tevfik Fikret 1867 ve 1915 yılları arasında İstanbul‟da yaşamış bir şairdir. Servet-i Fünun edebiyatının yani Servet-i Fünun adlı dergide toplanan sanatçıların yarattıkları Batılı tarzdaki edebiyat hareketinin en önemli temsilcisidir. Hatta bu edebiyat hareketi onun yazı işleri müdürlüğünde başlamıştır. Birçok okulda öğretmenlik yapmıştır. Bunlardan bir tanesi Robert Koleji‟dir. Bu okulda öğretmenlik yaptığı dönemde yenilikçi hareketlerinden dolayı büyük baskılara maruz kaldı ve 1906 yılında Robert Koleji‟nin yanına bu sıkıntılardan sıyrılmak için Aşiyan‟ı yaptırdı ve evin planı da kendisine aittir. Mekteb-i Sultaniye‟nin müdürlüğünü üstlenmiştir ve okulun efsanevi müdürü olarak kabul edilir. Aynı zamanda Türk edebiyatının ilk çocuk kitabı olan Şermin‟in de yazarıdır. Tevfik Fikret çağının ötesinde bir yazardı. Belli egemen sınıfların koyduğu yasalara ve kurduğu devletlere Her zaman karşı çıkmıştır. Ona göre bütün sorunların üstesinden insan gelirdi. İnsanın üstünlüğünün de düşünme gücü ve akıldan geldiğini söylerdi. İşte böyle bir adamdı Tevfik Fikret. Aşiyan‟a adını veren yuvayı görmek ve Tevfik Fikret‟i daha iyi tanımak istiyorsanız Aşiyan Müzesi‟ni ziyaret edebilirsiniz. Elif Tahmiscioğlu
SAYFA
16
Pala-Spor Lig Bütün Hızıyla Başladı
Bir yanda kadrosunu iyi koruyan ve eklemeler yapan geçen senin yıldız takımı şampiyon Bursaspor, bir yanda her biri ondan fazla transfer yapmış olan ligin yeni ekipleri Konya, Buca ve Kardemir Karabükspor. Diğer yanda da geçen seneyi büyük üzüntülerle kapatan ve doğru veya yanlış transferler yapan dört büyükler... Bu seneye en kötü başlayan takımlardan biri de Fenerbahçe‟ydi. İlk başta Şampiyonlar Ligi elemesinde hiç beklenmeyen bir şekilde Young Boys‟a yenilen Fenerbahçe, iki hafta sonra da Yunanistan Ligi‟nde bile ilk 3‟e giremeyen Paok‟a da olaylı bir şekilde yenilerek elendi 1.5 ay içinde sadece 1 galibiyet alan ve bu elenmeler haricinde bir de Trabzon‟a kötü oynayarak yenilen Fenerbahçe bütün eleştirileri üzerine toplamıştı. Fenerbahçe‟ye son yıllarda hep sorun olan forvet problemine çözüm için Fransa ligi gol kralı Niang‟ı aldı. Transfer döneminin son gününde de defansa Yobo‟yu ekledi. Herkesin eleştirdiği takım 7 hafta sonunda 20 gol attı, 10 da gol yedi. Yavaş yavaş düzelmeler görünen Fenerbahçe yükselişte ancak hala orta sahası çok zayıf. Geçen seneki kadro ile son anda ikinci olan Fenerbahçe yönetiminin yaptığı tek şey, o kadronun üstüne oyuncu eklemek oldu ve önemli transferler yaptı. Kötü de başlasa bence bu kadro ile en önemli şampiyonluk Galatasaray ise bir diğer hayal kırıklığı oldu. Önce Fenerbahçe gibi UEFA Avrupa Ligi elemelerinde kötü bir takıma elendi, sonra da Bu seneye en kötü ligde ilk iki maçta puan alamadı. Son günlere kadar önemli oyuncularını başlayan satmasına rağmen hiçbir yıldız oyuncu almayan Galatasaray son günlerde takımlardan biri Misimoviç ve Cana gibi oyuncuları kadrosuna dahil etti. Transferlerle de Fenerbahçe’ydi. beraber bir galibiyet serisi yakalayan ancak bir türlü sahaya düzgün bir futbol yansıtamayan Galatasaray bu hafta Karabük‟te dağıldı. Karabük‟ün attığı iki golde de hakem hatası var ancak kimse hatalara bakmıyor Sezona iki ayrı bile. Galatasaray‟ın düzgün top ve şampiyonluğa oynaması için Arda, yolda en iyi Misimoviç gibi futbolcuların kendine gelmesi şart. Galatasaray bir başlayan takım ise de Milan Baros‟tan başka bir forvet almazsa Baros her sakatlandığında en başta yaptığı gol kıtlığı çekmeye devam edecek. transferlerle Beşiktaş oldu.
adaylarından...
PALA
SAYFA
17
Bursaspor ise sezona tam gaz başladı denemez. Takım çekirdeğini hiç bozmadı ve sadece bazı gerekli eklemeler yaptı. Geçen sezonki gibi sert bir savunma yapıyor ve gerektiğinde genelde golü bulmayı başarıyor. Bu nedenle de 7 maçta 8 gol yani az gol atmasına rağmen sadece 1 gol yedi ve 1 beraberlik, 7 galibiyetle namağlüp yoluna devam ediyor. Bursaspor‟un Avrupa‟da başarılı olamamasına pek şaşırmaya gerek yok. Avrupa‟da hiç tecrübesi olmayan bir takım ve direkt Şampiyonlar Ligi‟ne gitti. Takımın Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam ve takımdaki bazı oyuncuların az çok Avrupa tecrübesi var. Bursaspor‟un yakın bir zamanda Avrupa‟da toparlayacağını tahmin ediyorum. Avrupa‟daki başarı kesinlikle ligdeki maçlara bir hava katar. Eğer uzun süre tökezlemezse bu sene üst sıraları zorlayacak takımlardan biri de Bursaspor. Son olarak geçen sene Şenol Güneş‟le bir hava yakalayan ve yükselişe geçen Trabzonspor yükselişini devam ettiriyor fakat Trabzonspor ne zaman yükselişe geçse Trabzon‟da iç karışıklıklar ve tartışmalar kendini gösteriyor bundan da hep futbolcular etkileniyor. Bu yönetimdeki veya Trabzon‟un içindeki insanlar yüzünden Trabzon‟da yıllardır aynı şey oluyor ve başarı gelmiyor. Trabzon‟un bu sene kadrosu mükemmel olmasa da kadro doğru kullanılırsa bu kadro Süper Lig için fazlasıyla yeterli. Kendi içlerinde tartışmaları bitirirlerse Trabzon da üst sıraları zorlayacak bir diğer takım olabilir. Lig yine bütün hızıyla başladı, Eskişehirspor 1-2 sezondur en iyi yerde bitirmesini sağlayan teknik direktörü ile yollarını ayırdı. Bana göre yanlış yaptı ve lige kötü başladı. Ama ilk 6 haftada 2 kez derbi oynamıştı, bu kötü başlangıcın sebepleri olabilir. Bir diğer kötü başlayan takım Kasımpaşa oldu. En çok gol yiyen takım olan Kasımpaşa‟nın çabuk toparlanması gerekiyor . Orta sahası çok kötü. Ligdeki diğer takımlar toparlanmaya başladı. Yeni takımlar Süper Lig‟e çabuk alıştı, hiçbiri düşme hattında değil ve Karabük üst sıralara oynuyor şu anda. Birçok ve doğru transferlerle takımlarını lig başlamadan kurmuşlardı.Bu zor maratonda bütün takımların işi zor olacak. Ligin kalitesi giderek artıyor. Hatırlatmakta fayda var Türkiye futbola en çok para harcayan 6. ülke. Fakat şu an takımların puan sıralamasında Türkiye, puanıyla 12. bu da Türk takımlarının ne kadar yanlış transfer politikası uyguladığını gösteriyor. Siz ne dersiniz?
Mert Erkangil
Palaskop
SAYFA
Koç (21 Mart-20 Nisan): Gücünüz biraz azalabilir, alışık olduğunuz performansı göstermeniz zor. Özellikle ailenizle ilişkilerinize zaman ayırmanız ve birbirinizi anlamak için yoğun çaba harcamanız gerekecek. Biraz sabır mucizeler yaratabilir. Nisanın ilk on gününde doğanlar ise rahat bir ay geçirecekler. Jüpiter‟in desteği sizi hiç boş bırakmayacak ve hayallerinizi gerçekleştirmenize yardımcı olacak. İyimser ve cömert bir haliniz olduğu için arkadaşlarınız sizinle buluşmaya can atacak. Siz de grupla birlikte zevkli etkinliklere katılmaktan, kültürel ortamlarda yer almaktan hatta ilginç yolculuklar yapmaktan büyük zevk alacaksınız. Yeni insanlarla tanışmak ufkunuzu açacak. Neşeli ortamlar, güzel arkadaşlıklar ve eğlenceli partiler size yaşadığınızı hissettirecek. Çekici ve büyüleyici bir havanız olduğu için iletişime geçtiğiniz herkesi etkileyecek, sizinle taban tabana zıt düşünenleri bile bir bakışınızla peşinize takacaksınız. En zevkli organizasyonlara siz liderlik edeceksiniz. Ancak geri giden Merkür nedeniyle ekimin son haftasında iletişimde çok duyarlı olmanız gerekiyor. Boğa (21 Nisan-21 Mayıs): Bu ay ilişkilerin ve yakınlarınızla diyalogun derinleşeceği bir ay olacak. Yakınlarınızdan coşkulu gösteriler beklemeyin ama yardımlaşma ve sadakatin ön planda olacağına inanabilirsiniz. Yoğun duyguları en ciddi şekilde yaşayanlar ise nisan doğumlular olacak. Ayın ilk günlerinden itibaren artan trafik başınızı döndürürse şaşırmayın. Akraba ziyaretleri, eski dostlarla karşılaşmak, çoktandır unutulmuş konuları açmak ve sırları paylaşmak yüreğinizin en gizli noktalarına ışık tutacak. Zihniniz bugünden çok geçmişe yönelir, dikkatiniz dağılır ve karşınızdakini boş dinlerseniz karışıklık ve yanlış anlaşma yaşama olasılığınız çok yükselir. En anlayışlı olanlar bile bu dönemde alınganlaşmaya başlayabilir. Size düşen duygu ve düşüncelerinizi dolambaçlı şekilde değil de açıkça ifade etmek, karşınızdakini can kulağıyla dinlemek, gereksiz kuşkulardan uzak durup eski yaralara tuz basmaktan kaçınmak. Ayrıca ayrıntıda boğulmamayı da başarmalısınız.
İkizler (22 Mayıs-21 Haziran): Ailenizle ilişkileriniz başta olmak üzere her alanda çok özenli olmanız gerektiğini unutmayın. Sorumluluktan kaçmanız, yüzeysel olmanız ve üzerinize düşenleri ertelemeniz daha çok sıkılmanıza neden olur. Yaşayacağınız başlangıçlar veya bitişler zorlayıcı olsa da bunların sizi hayata daha iyi hazırlayacaklarına inanmalısınız. Ancak enerjinizi tüketen, bugünün gerçekleriyle örtüşmeyen ve ilerlemenizi engelleyen seçimler yaptıysanız bunların yaşantınızdan çekilmelerine izin verin. Sevdiklerinizi sorgulayabilir, soğuk davranışlarından yakınabilirsiniz. Şimdi parlak jestleri, gösterişli sevgi ifadelerini unutun. Sevdiklerinizi sertçe eleştirmeyin ama siz onların uyarılarından mutlaka yararlanın. Soğuk durmak yerine içinizdeki sevgiyi her fırsatta ortaya çıkarın. Birinin gözüne girmek istiyorsanız ona armağanlar alıp iltifat etmek yerine işlerine yardım edin ya da çok şikayet ettiği bir hatanızı düzeltmeye gayret etmelisiniz.
Yengeç (22 Haziran-21 Temmuz): Bu yıl Yengeç‟lerin değişim yılı olacak. Aile ve yuva evinizde ilerleyecek olan Satürn bu yıl, sizi akıllı davranma konusunda eğitecek, çelişkileri yenmenizi sağlayacaktır. Önünüze gelen fırsatları çok iyi değerlendirmeniz gerekiyor. Yılın büyük bir kısmı, çok çalışmak zorunda kalacak ve para kazanacaksınız. Bu yıl aşk gezegeniniz Satürn sizi aşk konusunda sınavlardan geçirecektir. Aşk evinizin çok fazla güçlü olmadığı bir yıl geçireceksiniz. Bu yıl evrenden aşk konusunda fazla bir şey beklemeyin. Yengeç burcunun yöneticisinin Ay olması nedeniyle, duygusal dalgalanmaları çok olan bu kişiler çok kolay hastalanırlar. Kendinize çok dikkat etmelisiniz.
Aslan (24 Temmuz-23 Ağustos): Bu yıl bolluk ve şans gezgeni Jüpiter sizin yanınızda. Kariyer gezgeniniz Venüs bu yıl sizi olumlu etkileyecek. 14 Ocak‟tan sonra para gezgeniniz Merkür, günlük hayatınızdaki küçük fırsatları çoğaltacak ve ruhsal desteğini artıracak. Aşk hayatınızda birçok yeni arkadaş edineceksiniz. Bu kişiler büyük ihtimalle kariyer sahibi ve özel kişiler olacak. Venüs, aşk hayatınızda karışıklık çıkaracaktır. Bu dönemde eski hatalarınız gündeme gelecektir. Geçici bu dönem için dikkatli olmalısınız. Sağlığınız için bu sene daha sistemli spor yapmalısınız.
Başak (24 Ağustos-23 Eylül): Bu yıl şansınız oldukça açık olacak. Satürn gezgenin 3 yıl boyunca size yaptığı baskı artık yaşamınızdan kalkıyor. Satürn‟ün etkisiyle maddi konularda bir düşüş yaşayacaksınız. Fakat bu sayede yaşam gerçeklerini keşfedeceksiniz ve bu sizin yararınıza olacak. Bu yıl ilginç aşkların da sizi beklediğini fısıldayabiliriz. Heyecanlı ve tutkulu ilişkilere açık olun. Bu yıl kendinizi yaşama teslim etmelisiniz ve ilgi alanlarınıza daha fazla yönelmelisiniz. Sağlık konusunda endişelenmenize gerek yok fakat pimpirikli olduğunuz için küçük şeyleri büyütmemelisiniz.
18
SAYFA
19
Terazi (24 Eylül-22 Ekim): 2010 sizin için sorumluluk yılı.Yeni keşiflerde bulunacaksınız ve bu sizi olumlu yönde etkileyecek.Satürn sizin tersinize dönmekte hemen vazgeçmek yerine bir şeyler için çaba harcayıp o hedefe yılmadan ulaşmanız gerekiyor. Aşk gezegeniniz Mars ve yönetici gezgeniniz Venüs 2010 yılında bir aşk fırsatlarını kapınıza getirecek. Kilo problemi olan Terazi‟lerin, ara sıra hormon testleri yaptırmaları gerekebilir.
Akrep (23 Ekim-22 Kasım): Bu yıl kariyerinizi her şeyin üstünde tutacaksınız. Satürn bu yıl, kariyerinizi yeniden yapılandırmak için sabırlı davranmanızı öneriyor. Bu yıl gerçek bir başarıya ihtiyaç duyacaksınız. Evren bu başarıyı elde etmeniz için size yardım edecek. Fakat, kariyerinizi çevresel koşullarınızla değil de yeteneklerinizi ön plana çıkararak elde edeceksiniz. Aşk ve sosyal yaşamınız bu yıl güçlü olacak. Gelişen aşklar karşısında rotanızı şaşırabilirsiniz. Fakat, kısa sürecek olan bu ilişkilerde küçük küçük mutluluklar yaşayacaksınız. Bu sayede deneyimler kazanacaksınız. Duygularınız çok derin.Bir şekilde duygusallığınızı bir kenara atmalısınız.
Yay (23 Kasım-22Aralık): Bu yılın en şanslı burçlarından birisiniz. Çalışkanlığınızın karşılığında elde edeceğiniz maddi olanaklarınızı doğru yerlerde değerlendirmesini öğreneceksiniz. Hedeflerinizi kararlı bir şekilde belirlerseniz istediğiniz kazançlar için, daha baştan avantajlı duruma geçersiniz. Bu yıl aşk ve evlilik gezegeniniz Merkür yıl boyunca dört kere geri gideceği için aşk hayatınızda birtakım dalgalanmalar olacaktır. Herhangi bir arayış içinde değilsiniz. Olabildiğince özgürsünüz. Merkür aynı zamanda kariyer gezgeniniz olduğu için aşk ve iş ilişkilerini birlikte yaşayabilirler. Sabırlı olduğunuz için uzun müddet sonra hastalıklarınız bir anda ortaya çıkabilir. Sağlığınız konusunda dikkatli olmalısınız. Oğlak (23 Aralık-20 Ocak): Bu ay zıt düşünen kişilerle karşı karşıya gelmeniz veya yakınlarınızla fikir ayrılığına düşmeniz mümkün. Ama anlayış ve biraz sabırla her türlü sorunu çözeceğinize inanabilirsiniz. Üstelik şimdi aldığınız olumlu etkiyle bu daha kolay olacak. Eğer fazla alınganlık yapmaz ve önemsiz şeyler üzerinde durarak diyalogları yokuşa sürmezseniz artan duygusallık ilişkilerinize derinlik bile getirebilir. Özellikle 8-20 Ekim döneminde Venüs sizi çok olumlu şekilde destekleyeceği için hem dostlukta hem de aşkta çok keyifli günler geçirebilirsiniz. Heyecan, fırtına ve tutkudan çok güven, yardımlaşma ve sadakatin öne çıkacağı bu dönemde bağlarınızı sağlamlaştırmanız mümkün.
Kova (21 Ocak-19 Şubat) Bu aya sosyal yaşantınız renklenmiş olarak giriyorsunuz. Ayın ilk günlerinde biraz sivri dilli ve inatçı davranmaya eğilimlisiniz. Amacınızı aşan sözler söylerseniz bir an önce durumu toparlamaya çalışın.Yanlış anlaşmalar, iğnelemeler, kırgınlıklar ve kuşkucu tavırlar en güzel ilişkileri bile serinletebilir. Kalp kırmanın kolay ama tamir etmenin zor olduğunu hatırlayın. Bu ay eski dostları hiç ummadığınız bir anda karşınızda görmeniz mümkün. Unutulmuş konuları açmak, ayrıntılara inmek, sırları paylaşmak ve gizli olanı merak etmek de bu ay zihninizi çok meşgul edecek. Elbette bunlara zaman ayıracaksınız ama dalgınlaşarak randevularınıza geç kalma olasılığınızın olduğunu unutmayın.
Balık (20 Şubat-20 Mart): Bu ay artan çekiciliğiniz, derinleşen algınız ve yüksek enerjiniz sayesinde sağlam ve kalıcı beraberliklere adım atabilir, sallantılı ilişkilerin temellerini sağlamlaştırabilir ve kesinlikle hayatınızdan çıkması gerekenlerden kurtulabilirsiniz. Biraz alınganlaşabilirsiniz ama keskin sezgileriniz sayesinde iç sesiniz size hep neyin doğru neyin yanlış olduğunu fısıldayacak. Bu ay duygusal ilişkilerde seçici ve mesafeli davranmanız mümkün. Karşınızdakini de soğuk ve ilgisiz zannedebilirsiniz ama gerçek dostlukların ve büyük aşkların bu ay kök salması mümkün. Sevdiklerinizin gözüne girmek, sevginizi ispatlamak istiyorsanız kusurlarınızı düzeltmeye gayret edin. Karşınızdakinin kusurlarını da fazla büyütmeseniz iyi olur.
PALA
Dilara Çerçi / Dilara Işık
Pala-Oyun
SAYFA
Merhaba arkadaşlar. Öncelikle hepinize başarılı bir eğitim-öğretim yılı dilerim. Bu ay PALA‟nın Pala -Oyun köşesi için sizlere Freelancer oyununun tanıtımını yapacağım.
Oyunun konusu şöyle: 23. yy. başlarında gezegenler arasında çok büyük bir savaş süregelmektedir. 100 yıldır devam eden bu savaşta, milyonlarca insan ölmekte ve bir o kadar da maddi kayıp verilmektedir. Bizim karakterimiz Edison Trent de saldırıya uğrayan ve yok edilen önemli bir savaş gemisinin gazisidir. Oyunun kontrolünü bu noktada ele alıyoruz. Pilot olduğumuz için bu uzay savaşında bize ihtiyaçları var. Biz de başka bir gezegende yeni arkadaşlarla hemen işe başlıyoruz.
Freelancer, gerçekten uzun bir oyun süresine sahip. Eğer görevleri yapmak isterseniz oyun yaklaşık 12 saat sürüyor. Bunun yanı sıra oyunda isteğinize bağlı olarak alınan görevler var ki bunlara da az sonra değineceğim. İsterseniz hiçbir şey yapmayarak da oyun oynayabilirsiniz. Gezegenler ve galaksiler arası seyahat edebilir, etrafınızda yaşanan olayları izleyebilir veya bizzat katılabilir, çok değişik yerler görme şansına sahip olabilirsiniz. Freelancer kesinlikle yaşayan bir evren. Etrafınızda onlarca galaksi, koloni ve bir o kadar da gezegen var. Bütün bu koloniler birbirleri arasında iletişim içinde ve hepsinin kendine özgü gemileri var. Gezegenler arası yük taşıyan gemilerden, savunma ve saldırı için hazır bulundurulan gemilere ve galaksiyi koruyan polislere kadar her şey mevcut. Oyundaki bütün gezegenlere ve istasyonlara iniş yapmak mümkün. Gemiler ise çok çeşitli. Yıldız jetlerinden savaş kruvazörlerine ve hatta zırhlı devasa uzay gemilerine kadar her türlü gemi satın alabiliyoruz. Silahlar da çok çeşitli. Lazerlerden torpidolara, mayınlardan sinyal bozuculara ne ararsanız var. Oyuna ilk olarak bize verilen bir görevle başlıyoruz. Bu görevi bitirdikten sonra iş sizin isteğinize kalıyor. İsterseniz değişik işler alabilir, isterseniz ana göreve devam edebilirsiniz. Ana göreve devam etmek için level atlamalı ve yeterli para kazanmalısınız. Para kazanmanın en güzel yolu çeşitli görevler almak. Bu görevleri her gezegende veya uzay istasyonunda bulunan barlardan almanız mümkün. Bunun yanı sıra uzaydan bulduğunuz hammaddeleri değişik ticaret merkezlerinde satarak da para kazanabilirsiniz. PALA
20
SAYFA
21
Gezegenlerde, yeni gemi ve donanım alma ve ticaret yapma şansınız var. Bir gezegenden başka bir gezegene veya bir galaksiden başka bir galaksiye gitmek için geminizle kendiniz gidebilir veya yolu oldukça kısaltan ringlerden geçebilirsiniz. Bu ringler, oyunun sıkıcı bir atmosferde geçmesini engelliyor. Bazen ringlere girmeden bir gezegenden diğerine gitmek, çok uzun zaman alabiliyor. Gezegenlerin dışında bazı uzay istasyonlarına da inmeniz mümkün. Fakat buralarda gemi alım-satımı ve ticaret şansınız yok. Oyun sırasındaki çatışmalar, gerçekten hareketli geçiyor. Düşman gemileri ateş ettikten sonra uzaklaşıyor ve aniden tekrar saldırıya geçiyorlar. Bu yönden yapay zeka hiç fena değil. Bardan alınan görevler her ne kadar sıradan ve tek düze olsa da ana görevlerde karşınıza çıkan sürprizler, gidilen farklı yerler oyunun atmosferini artırıyor. Oyunun kontrolleri ilk başta biraz farklı gelebilir fakat oynadıkça alışılıyor. Çatışma esnasında space tuşuna basarak mouse flight (uçuş pozisyonun)a geçerseniz düşmanları hedeflemeniz ve onları takip etmeniz daha kolay olur. Oyunun oynanışını kolaylaştırmak için bazı seçenekler sağlanmış. Örneğin istenilen yeri hedef alıp o noktaya otomatik pilot ile uçabilir veya warp motorlarını çalıştırıp ışık hızına geçebilirsiniz. Grafikler oldukça iyi. Her oyunda olduğu gibi iyi bir ekran kartınız varsa görüntüler daha da iyi oluyor. Özellikle uzay çok güzel tasarlanmış. Her gezegeni görebiliyor ve yaklaştığınızda gezegenlerin yaklaştığını da görebiliyorsunuz. Seyahat ederken yanınızdan geçen meteorlar ve hurda parçalar, uzayın bomboş görünmesini engelliyor. En çok hoşuma giden kısım ise savaş sırasında motor, silah ve kanatların hasar alıp parçalanması geminin uçuşunu zorlaştırıyor, çok gerçekçi. Müzikler gerçekten çok güzel. Bir çatışmaya girdiğinizde veya bir saldırı anında müziğin temposu değişiyor ve sizi oyuna bir kat daha bağlıyor. Her şey bittiğinde ise sakin ve huzurlu bir müzikle evinize dönüyorsunuz. Freelancer şu anda oyun piyasasında yok denebilecek kadar az olan oyun türlerinden biri ve bence en iyisi. Bu türle hiç alakası olmayan kişilerin bile biraz macera yaşamak için alıp oynamaları gereken bir oyun. Başında harcanacak her dakikaya değer. PALA
Cihangir Zülfikar
Meraklısına Sorular
SAYFA
22
Sevgili soru severler, eski soruların cevapları ve yeni sorularla karşınızdayız. Kolay gelsin.
1.
Aşağıdaki kelimelerin anlamlarını biliyor musunuz? ARKAİK PATETİK PİTOREKS
2. Sadece 2 tane 3 kullanarak 2 nasıl elde edilir?
3. Bir traktörün arka tekerinin yarı çapı 1m , ön tekerinin yarı çapı 50 cm. Arka teker 300 m giderse ön tekerler kaç metre gitmiş olur?
4. Ali tahtadaki eşitliği defterine geçirirken küçük yanlışlık yapmış. Düzeltmeye yardım eder misiniz? 50+5+5= 5050
5. Aşağıdaki şekle “Kedi eti yedi.” yazabilir misiniz?
Zafer Yaz
SAYFA
23
SAYFA
24