luxury STIRLING ACKROYD
0541 788 88 91
KEMERBURGAZ KEMER COUNTRY TAM MÜSTAKİL VİLLA 600 m² 4.500.000 $
KEMERBURGAZ KEMER COUNTRY'DE MUHTEŞEM VİLLA 850 m² 5.000.000 €
KEMERBUGAZ İST-İST EVLERİ'NDE 6+1 TOWNHOUSE 320 m² 1.450.000 $
KEMERBURGAZ KEMER COUNTRY'DE GÖL KENARI VİLLA 800 m² 5.500.000 $
KEMER COUNTRY YALIKONAKLAR'DA GÖL ÖNÜ 3+1 190 m² 680.000 $
KEMERBURGAZ PANORAMA VİLLALARIN DA ŞIK VİLLA 850 m² 2.800.000 $
444 44 93
İstanbul Cad., Kemer Corner Sitesi, İnci Blok, D:16 GÖKTÜRK / İSTANBUL
Siz hayalinizdeki evi anlatın, biz bulalım.
KEMERBURGAZ İST İST EVLERİ'NDE GÖL ÖNÜ 4+1 320 m² 1.050.000 $
KEMERBURGAZ MESA KEMERBURGAZ'DA 5+1 DUBLEX 300 m² 1.000.000 $
KEMERBURGAZ PANORAMA SİTESİ'NDE ÇOK ÖZEL 3+1 DAİRE 220 m² 750.000 $
KEMERBURGAZ ARKETİP 1'DE TERASLI ŞIK DAİRE 190 m² 600.000 $
KEMERBURGAZ ZENGİNBAHÇE'DE BAHÇE DUBLEX 285 m² 850.000 $
KEMERBURGAZ STARLIFE'DA FERAH ARA KAT DAİRE 123 m² 450.000 TL
DÜNYACA ÜNLÜ LES MILLS GRUP DERS PROGRAMLARI ’DE...
yeni yıla özel
%20
indirim
LOOK BETTER FIT
322 23 25
Göktürk Mah. Göktürk Cad. Yeshill Sitesi No:48 Pk:34075 Eyüp/istanbul
Cihan Dinçer
11 YILDIR TÜRKİYE BİRİNCİSİYİZ Cihan Dinçer Odak Opel&Chevrolet Genel Müdürü Odak Türkiye’nin en büyük General Motors bayisidir. Odak, Opel ve Chevrolet olmak üzere GM ‘in iki markasının bayiliğini yapmaktadır. Satış, servis, yedek parça satışı, ikinci el otomobil satışı faaliyetlerimizin yanında ilk 10 büyük sigorta şirketinin acentelik faaliyetlerini yürüten sigorta şirketimiz var. Bunların yanında diğer otomobil bayiliklerinden farklı olarak bir de özel bir departmanımız var: Odak Dynamics; Bu yılın başında açıldı tüm markalara tuning, aksesuar hizmeti veren bir departmandır. Odak Dynamics’e ilgi var yurt dışından dahi aksesuar taktırmaya gelen müşterilerimiz var. Tüm bu faaliyetlerimizi Topkapı ve Bayrampaşa da bulunan 2 ayrı tesisimizde ve 13.000 m2 kapalı alanımızda yürütmekteyiz.
Satışlarda durum nasıl? Ben 1997 yılında Firmanın 9. kişisi olarak işe başladım. İşe başladığımda bölgenin ve hatta Türkiye ‘nin en az satan bayisiydik. Şu an çalışan sayımız 250 kişi ve son 11 yıldır Türkiye’nin satış birincisiyiz, hedefimiz böyle devam etmek. Hep takip edilen ve taklit edilen lider bir firmayız. Yıllık 5.000 civarında sıfır ve ikinci el otomobil satıyoruz. Servisimizde yılda 40.000 den fazla arabaya hizmet veriyoruz.
11 yıl satış birinciliği; bu başarının sırrı nedir? İşin sırrı severek çalışmak, doğru insan kaynağı ile çalışmak ve müşteri memnuniyetine odaklanmak. Firmamız profesyonel bir yönetime sahiptir. Sloganımız olan ‘ Hedefimiz Hayallerinizdir ‘ cümlesi sanırım bu yönetim anlayışımızı yeterince vurgulamaktadır.
4 intown
HEDEFİMİZ HAYALLERİNİZDİR.
Topkapı Adres : Cevizlibağ Maltepe Mh. Londra Asfaltı Cd. No:40/A 34010 Zeytinburnu / İstanbul Telefon: 0212 449 13 13 Bayrampaşa Adres : Murat Paşa Mh. Uluyol Cd. Urallar İş Merkezi No:23/A Bayrampaşa / İstanbul Telefon : 0212 467 13 13
Göktürk ve Kemerburgaz’dan müşterileriniz çok mu? Göktürk ve Kemerburgaz ‘dan hem satış hem de servis müşterilerimiz var. Aslında şunu söylemek daha doğru; bizim sadece İstanbul ‘dan değil, Türkiye’nin her yerinden müşterimiz var. Servisimize güvenle geliyorlar. Odak markası Opel’in önüne geçmiştir. Bizi markanın Türkiye temsilcisi sanan müşterilerimiz var. Hatta e-mail ile bizden bayilik isteyenlere sıkça rastlıyoruz.
Chevrolet Trax. Bu yeni ürünlerimiz de oldukça ilgi görüyor, bu araçlarımızın satışlarının da çok iyi olacağına inanıyoruz. Hangi renklere ilgi var? Yıldan yıla zevkler değişiyor. Eskiden koyu renklere daha çok talep vardı, şimdilerde açık renkler daha revaçta. Bu yılın başından itibaren daha önce pazara sunulmamış ara renkler piyasaya çıktı, çokta ilgi görüyor. Genelde; beyaz,siyah, gri , kahve ve lacivert tonları tercih edilen renkler şu anda… Müşteri yaş aralığınız? 25-55 yaş yoğunlukta. Ama 18 yaşından 70 yaşına kadar müşterilerimiz var. En çok rağbet edilen aksesuar? Body-kit, performans araçları, fren sistemleri, cam filmi, Dvd-Tv..
En çok hangi modeller satılıyor? Adet anlamında en çok Opel markamızda; Corsa, Astra, Insignia ; Chevrolet markamızda ise en çok Captiva ,Cruze, Aveo satılmaktadır. Bunun yanı sıra yeni duyurulan modellerimiz var :Opel Mokka ve
intown 5
IÇINDEKILER
Göktürk’te yeni yıl 22 Dekor
Konfor ve Fonksiyonellik bir arada
44
Minik Dostlar
Köpekler neden sahiplerine benzer?
114 6 intown
Moda
Özgür Masur: “Güzel olan doğru elbise”
30
Röportaj
Cem Davran ve Erkan Can’la tiyatro üzerine söyleşi
66
10 Ajanda Aralık ve Ocak ayı
90 Diyet Metabolizma hızını
14
94
etkinlikleri Yaşam
Dünyadan ilginç yılbaşı gelenekleri
16 Yeni yıl ritüelleri
28 Vitrin Renklerin enerjisi ile 2014
Röportajı 38 Kapak Her zaman kendi gibi biri: Sinem Güven
52 Incity İstanbul’un Top 5 mekânı
56 Gezi Yılbaşı için 3 farklı rota 62 Röportaj Sedef Küçük:
“Politikaya daha çok kadın eli değmeli”
72
Spor Anadolu Efes baş antrenörü Oktay Mahmuti röportajı
76 Çocuk Çocuklarda öğrenme sorumluluk 80 Sosyal Kanserli Çocuklara
Umut Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Mehmet Çetin Duruk röportajı
84 86
Kişisel Gelişim Hoş gelsin 2014 Gündem Gönüllere akan sevgi ırmağı: Mevlana
artırın
İlişki İlişkilerde mutluluğun 10 sırrı
96 Test Eşinizi ne kadar iyi tanıyorsunuz?
98 Estetik Yeni yılda ışıldayın 100 Gurme Makrobiyotik
beslenme ve Shiatsu
102 Hobi Doğallığın en kıymetli hali
104 Bölgeden
Her derde deva: “Turşu”
Göktürk emlak 106 Emlak: piyasasında son durum
116 Kira bedellerinin Hukuk:
belirlenmesi
dünyası: Göktürk’t e bir 118 İşiş günü Göktürk sokak 120 Moda: modası Acil sağlık 122 Araştırma: hizmeti şart Arzum Onan’ın 124 Sanat: 9 sergisi sanatseverlerle buluştu
KG&CC ve 126 Haberler: bölgeden haberler
136 Rehber Göktürk rehberi 142 Astroloji Burcunuzu 2014’te neler bekliyor
in İmtiyaz Sahibi Göktürkbizim Medya Grubu adına Sim Yener sim@intowndergisi.com Yazı İşleri Müdürü (Sorumlu) Duygu Koronel - duygu@intowndergisi.com Görsel Yönetmen Gökhan Terzi - gokhan@intowndergisi.com Halkla İlişkiler Gülşah Aynacı Müşteri Temsilcisi Çisil Çalı, Özlem Coşkun Fotoğraf Editörü Cem Koronel Katkıda bulunanlar Beril Çiprut, Deniz Akıncılar, Ersoy Doğru, Eser Dilsöz, Gözem Güçeri Uçar, Sebla Özyurt, Zeynep Atılgan Boneval Baskı Yeri PORTAKAL BASIM MATBAACILIK SAN. TİC. A.Ş. Huzur Mah. Tomurcuk Sok. No: 5/1 4 Levent - İstanbul Tel: 0212 332 28 01 Yönetim Yeri Göktürk Bizim Medya Grubu İstanbul Cad.Gökofis İş Merkezi K.2 (Adidas Üstü) Göktürk - Eyüp / İstanbul Tel: 0212 322 23 71 - 322 63 76
Reklam ve rezervasyon için;
0212 322 23 71 - 0212 322 63 76 info@34077intown.com - info@intowndergisi.com www.intowndergisi.com - www.gokturkbizim.com Yayın Türü 2 aylık süreli, yerel Basım Yeri ve Tarihi İstanbul, Kasım 2013
Dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve illüstrasyonların her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz. Yazıların sorumluluğu yazarlara, yayınlanan ilanların sorumluğu ise sahiplerine aittir.
34077intown
intown 7
edıtörden
NE UMDUK NE BULDUK? Bir yılın sonuna ne çabuk gelindiğinden bahsedilmesi bana her zaman saçma gelmiştir. Zaman bu, durup seni bekleyecek hali yok ya! Ama yine de evet, bir yılın sonuna geldik. İyisiyle kötüsüyle, doğrusuyla yanlışıyla, hatasıyla affıyla, koca bir yıl geldi geçti. Her yeni yılda beklentiler, güzel dilekler, umutlar dileriz çoğumuz. Peki kaçımız gerçekten istediği gibi bir yıl geçirir? Kaçımız dönüp geriye baktığında “bu yıl bana çok şey kattı, şunları öğrendim” diyebilir? Ya da asıl soru: Kaçımız geriye dönüp o yılı baştan sona sorgulayabilir? 2013, bu anlamda hepimizin dönüp bakması gereken bir yıl bence. Kiminiz 13 rakamının uğursuzluğundan mıdır nedir bu yılın kötü geçeceğini düşündü. Haksız da çıkmadılar. Özellikle medya ve sanat camiasından çok fazla kayıplar yaşadığımız bir yıl oldu 2013. Her ne kadar ölüm, hayatın acı bir gerçeği olsa da bu yıl pek bir üst üste geldi sanki… Mehmet Ali Birand, Metin Serezli, Müslüm Gürses, Ahmet Mete Işıkara, Tuncel Kurtiz, Savaş Ay, Nejat Uygur ve daha nice usta isimleri sonsuz yolculuklarına ağırladık... Geriye dönüp 2013 yılına baktığımda kasvetli bir yıl olduğunu görmemek mümkün değil. İşte bu yüzden yepyeni umutlarla, güzel enerjilerle hazırladığımız yeni yıl sayımızda sizin için çok özel konuları bir araya getirdik. İddia ediyorum bu sayı dopdolu ve daha bir enerjik oldu! “Yeni yıl ritüelleri”, “Dünyadan ilginç yılbaşı gelenekleri”, “Yeni yıl rotaları”, “Göktürk’te yeni yıl”, 2013 yılıyla vedalaşıyor olmanın heyecanı ile hazırlanmış, çok eğlenceli konular oldu. duygu@intowndergisi.com Kayıplarla geçen bir yılda kazançlarımız hiç mi olmadı? Elbette oldu. Belki de isteyince birbirimize ne kadar kilitlenebilen bir millet olduğumuzu gördük. İnsanın tüylerini diken diken ettiren olaylarla karşılaştık. Soluksuz izledik, gördük, koştuk. İnsan olmayı iliklerimize kadar hissettik. Gurur duyduk, üzüldük, sevindik, ağladık. Ama en önemlisi tamamen saf ve insani duygularımızın hakimiyeti altında kaldık.
8 intown
Her sayıda belirtiyorum yorumlarınız bizler için çok önemli diye. Sizlerden gelen istekler üzerine yepyeni başlıklar açtık. Eminim hepinizin çok hoşuna gidecek. Biz bayıldık! Biri ilişkiler üzerine, diğeri ise kişilik testleriyle alakalı. Zira ben eşimle testi çözdüm. Neyse ki yırttık. Bakalım siz eşinizi ne kadar iyi tanıyorsunuz? Kopya çekmek yok baştan söyleyeyim… Öyle ya da böyle geçip giden bir yılı uğurlarken insan, içinden yepyeni yıla daha da umutla bakmak istiyor. Umutsuz olduğunuz zamanlarda bile, içinizde bir yerlerde var olan bu işlenmemiş duyguya kulak verin. 2014’ün hepimiz için umut dolu, iyimser ve insani bir yıl olması dileğiyle…
ajanda EDITH
İYİ GECELER DESDEMONA, GÜNAYDIN JULIET
GARFIELD LIVE SHOW KOMEDİ FESTİVALİ
14 Aralık Oliver Dahan’ın bol ödüllü “La Vie En Rose” (La MÔME) “Kaldırım Serçesi” filminde Edith Piaf’ın sesi Jil Aigrot'dan unutulmaz şarkılar 14 Aralık’ta TİM Show Center'da meraklılarıyla buluşuyor. Filmde Edith Piaf rolünü Marion Cotillard canlandırırken, Jil Aigrot da onun şarkı söylediği sahnelerdeki sesi olur. Kırk beş dakikalık iki bölümden oluşan gösterinin ilk bölümü, seyircileri Montmartre’a, Paris’in en ünlü, sanat kokan mahallelerine götürüyor. İkinci bölüm Edith Piaf’ın müzik kariyerinde en çok beğenilen şarkılarını seslendirdiği “müzikhol” dönemine vurgu yapıyor. Ayrıca, Piaf’ın hayatından hiç görülmemiş fotoğraflar da sahne şovunda yer alıyor. Jil Aigrot’ya sahnede, piyano, akordeon, bateri ve kontrbasıyla dört müzisyen eşlik ediyor. Saat 21:00’da düzenlenecek olan gösteri için biletlere biletix.com adresinden ulaşabilirsiniz.
15 Aralık “İyi Geceler Desdemona, Günaydın Juliet,” Shakespeare'in en iyi bilinen iki tragedyası “Romeo ve Juliet” ile “Othello”yu bildiğinizden çok farklı bir bakış açısıyla, birer komedi olarak, yeniden hayal ediyor. Ortaya zekice örülmüş muhteşem bir komedi çıkıyor. Yönetmenliğini Kadriye Kenter’in yaptığı oyunda; Kadriye Kenter, Birce Akalay, Serkan Altıntaş, Osman Kot, Ozan Ayhan, Beyti Engin, Ebru Soyuerden, Tuğçe Sartekin Karasu ve Sinem Sarızayim yer alıyor. Kenter tiyatrosunda sahne alacak olan ve Shakespeare'in tek boyutlu kadın karakterlerine yeni bir soluk getiren bu oyunu, Shakespeare'in 450'inci doğum günü armağanı olarak Kent Oyuncuları farkıyla izleyebilirsiniz. Biletlere biletix.com’dan ulaşabilirsiniz.
29 Ocak – 2 Şubat TİM Show Center’da düzenlenecek olan müzikalde, Garfield hayranlarını muhteşem bir sahne şovu bekliyor… Gizemli bir masalın içinde kendilerini bulan Garfield ve sevimli arkadaşı Odie izleyiciyi eğlenceli bir yolculuğa çıkaracak. Muhteşem danslar, özel kostümler, ses, ışık efektleri, zengin oyuncu ve dansçı kadrosuyla müzikalde 7’den 77’ye herkes keyifli dakikalar yaşayacak. Murat Altınok’un yönetmenliğini yaptığı şov 70 dakika olup 2 perdeden oluşuyor. Biletler ise biletix.com’da!
ULUSLARARASI PROFESYONEL YAŞAM KOÇLUĞU SERTİFİKA PROGRAMI 12 Aralık Profesyonel koçluğu meslek edinmeye niyet edenler veya yaşam koçluğu yapıp bu mesleğe yeni bir halka eklemek isteyenler için ideal bir seçenek oluşturan bu programda kişisel gelişime yönelik deneyimlerden yaşam pratiklerine kadar birçok seçenek sunuluyor. Studio offices’te düzenlenecek olan etkinlikte yer alan eğitmenler şu şekilde sırlanıyor: Joseph Eskenazy / Profesyonel Yaşam Koçu Eğitmeni –Hipnoterapist , Dilek
10 intown
Kırcaoğlu / Psikolojik Danışman-Yazar-EğitimciTv Programcısı, Sefer Kayaoğlu / Yaşam Koçu Eğitmeni- Tv Radyo Programcısı ve Sibel Erarslan / İstatistikçi- Iso 9001:2008 Kys Başeğitmeni. Dünya çapında onay görmüş bir sertifikasyonun sağladığı prestij, tanınılırlık ve uzmanlık sunan bu program neticesinde uluslararası uygulanabilir bir meslek kazanabilir veya bu alanda kendinizi ciddi ölçüde geliştirebilirsiniz
ajanda HADİ ÖLDÜRSENE CANİKOM
26 Aralık Dilek Türker’in Aziz Nesin’e vefa duygusu ile sahnelediği ”Hadi Öldürsene Canikom” Nesin'in insan, sevgi ve paylaşım üzerine yazdığı en sevilen komedisi… Bir apartmanın zemin katında yalnız yaşayan iki dul ve yaşlı kadının trajikomik hikâyesini anlatan oyunun yönetmen koltuğunda ustalardan Haldun Dormen’i görüyoruz. Dilek Türker, Ayberk Attila, Tiraje Başaran gibi oyuncularının yer aldığı tiyatro oyunu Akatlar Kültür Merkezi’nde sahneleniyor ve Nesin Vakfı’na bir katkı sağlamayı amaçlıyor. 1970’lerde yazılmış bu eser Aziz Nesin’in kendisine özgü güçlü mizahı ile günümüz insanının yalnızlık ve sevgisizlik sorununa da gülerek ve düşünerek bakmamızı sağlıyor.
MSA’DAN YILBAŞI MENÜSÜ
FINDIKKIRAN
28 Aralık Yılbaşını çok özel bir yemek menüsüyle karşılamak istiyorsanız MSA’nın yeni yıl için hazırladığı workshop önerisine kulak verin. Yılbaşı özel menüsünde hazırlanan seçkin lezzetlerin tadına, her bir yemek ile uyumlu içecekler eşlik ediyor. Eğer yılbaşı büyüsüne hala kapılmadıysanız, bu workshop ile kendinizi yeni yıl atmosferinde bulabilirsiniz. Ayrıcalıklı menüde ise şunlar yer alıyor: Sote ördek ciğeri, karamelize elma ve kırmızı şarap sos ile, balkabaklı ve midyeli risotto, ada çayı ile, trüf yağı ile lezzetlendirilmiş dana madalyon, kereviz püresi, soğan marmeladı ve demiglace sos ile, kestaneli ve beyaz çikolatalı sufle, damla sakızlı dondurma ile. MSA’da yılın son workshop’u sizleri bekliyor.
18 Aralık İstanbul Devlet Opera ve Balesi, bale eserlerini çocuklara tanıtmak ve sevdirmek amacıyla, ünlü Rus besteci Çaykovski’nin “Fındıkkıran” balesini farklı bir yorumla seyirciyle buluşturuyor. Pek çok bale topluluğu tarafından yılbaşında sahnelenmesi gelenekselleşen “Fındıkkıran” balesi, yeni yıl kutlamalarıyla özdeşleşmiştir. İzleyici çocuklarla iletişimi sağlayan anlatıcı karakterin de bulunduğu bir perdelik “Fındıkkıran” balesi yeni yılda Hisar Kültür Merkezi’nde seyirciyle buluşuyor.
JAY JAY JOHANSON İSTANBUL'DA 6 Aralık Maslak Sheraton Otel’in üçüncü katında bulunan, İstanbul'un gözde etkinlik mekanlarından Valentin yeni sezona elektronik müziğin dünyaca ünlü sesi Jay Jay Johanson'ı ağırlamaya hazırlanıyor. Türkiye’de geniş kitlelere ulaşan Johanson "On The Radio", "Believe in Us", "Alone Again", "So Tell The Girls That I am Back in Town" gibi hit parçalarının yanı sıra son albümü "Cockroach"tan da sevilen parçalarını seslendirecek
12 intown
Yasam
DÜNYADAN İLGİNÇ YILBAŞI GELENEKLERİ Yazı: Eser Dilsöz
Her sene yılbaşı yaklaştığında birçoğumuz yılbaşı planları yapmaya başlarız. Senede bir defa gerçekleştiği için bu özel anı farklı yerlerde paylaşma düşüncesi ağır basar. Kimimiz ufak bir çantayla arkadaşımızın evinde ya da dışarıda alırız soluğu, kimimiz ufak bir valizle şehir dışına kaçarız, kimimiz de valizi biraz geniş tutup farklı ülke ziyaretlerinde buluruz kendimizi... Sizler için farklı ülkelerde gerçekleştirilen en ilginç yılbaşı kutlamalarını araştırdık. “Bu sene geç oldu, seneye artık” diyenler için arşivlenmesi dileğiyle…
1
Sabah gözlerinizi açtığınızda kapınızın önünde kırılmış tabaklar görürseniz “gece Fedon mu geldi acaba?” diye panik olmanıza gerek yok, Danimarka’dasınız demektir. Korkmayın, ne kadar çok kırık tabağınız varsa o kadar seviliyorsunuz anlamına gelir. Yılbaşı gecesi herkes sene içinde biriktirdikleri tabaklarını arkadaşlarının kapısının önünde kırar. Ayrıca o gün istediğiniz kadar gürültü yapın, kimse sizden rahatsız olmaz, çünkü ne kadar çok gürültü yapılırsa kötü ruhların o kadar çok kaçırılacağına inanılır.
2
Yılbaşı gecesi, yeni yıla ilk girdiğiniz dakikalarda evinizin kapısını açınca karşınıza gelen ilk kişi size tuz, ekmek, kömür gibi bazı hediyeler veriyorsa şaşırmayın, İngiltere’desiniz demektir. Ekmeğin yemek, tuzun para ve kömürün de ısınma olduğunu düşündüğünüzde yeni yıldan artık daha ne bekleyebilirsiniz ki? Ayrıca İngiltere’nin bazı yerlerinde buz gibi suya atlayıp yarışan insanlar görmeniz de pek muhtemel… Örneğin İngiltere’nin güney şehri Brighton’da insanlar yılbaşını buz gibi suya atlayarak ve dalgalarla mücadele ederek geçiriyorlar.
14 intown
3 5
Eğer elinde süpürgeli cadılar sizi korkutuyorsa bilin ki İtalya’nın Urbana kentinde Bafana şenliklerinde yeni yılı kutuluyorsunuz. Bu gelenekte, her sene cadı kıyafeti giyen büyükler çocuklara şeker dağıtıyor ve yeni yılın çelişkilerle dolu yüzünü gösteriyorlar. Anlayacağınız korku ve sevinç bir arada yaşanıyor.
4
Kendinizi Noel baba kıyafetleri içerisinde, hatta binlerce Noel baba kıyafetli insanların arasında koşarken buluyorsanız Japonya’nın Kyoto kentindesiniz demektir. Zira her sene geleneksel olarak düzenlenen “Santa Claus maratonu” ilginç bir yılbaşı geleneği olarak çıkar karşımıza.
Sokaklarda gezinirken evlerin önünde ilginç maket adamlar görüyorsanız bilin ki Ekvator’dasınız. Bu ülkede insanlar gazete kâğıdı ve havai fişeklerin içine doldurulduğu maket adamları evinin kapısının önüne oturtup yılbaşının gelişini beklerler. Yeni yıla girildiğinde bu maket ateşe verilir ve böylece eski yılda yaşanan kötülüklerden arınıldığına inanılır.
intown 15
Yasam
YENİ YIL RİTÜELLERİ Yazı: Eser Dilsöz
“Nerede o eski yılbaşı kutlamaları” şeklinde başlayıp üç nokta koyarak devam ettirdiğiniz cümlenizi sizin için biz tamamlayalım istedik ve yılbaşı gecelerinin unutulmazlarını, vazgeçilmezlerini inceledik…
Senede Bir Gün: Tombala
“Neydi onun adı?”: “Üflenenen” şey
Sayıları sıkıcı bulanlara inat dolap köşelerinden çıkartılan, senede bir gün oynandığı için pullarından birkaçı kayıp olduğu halde yerine kağıt kesilip oynanan vazgeçilmez oyun. “Çinko” elementini keşfeden kişi bile sizin attığınız “çinkooo” haykırışı kadar gür çıkarmamıştır sesini.
Yılbaşının vazgeçilmez aksesuarlarından olan şeyi bilirsiniz, “hani üflersiniz de ses çıkartır, öne doğru çıkar ve tekrar geri kıvrılır.” Bu şekilde anlattığınızda kırtasiyecinin size verdiği yanıt basittir. “Kaynana dili” Sanki gelinlerin kaynanalarından intikam alırcasına toplanıp hep birlikte bu alete isim koydukları düşünülebilir. Bu alet garip de olsa insana ilginç bir huzur verir. Yılbaşı şapkasını ve maskı da takınca artık keyfinize diyecek yoktur.
Tombala geleneğimizi İtalyanlardan almışız. Çinko ise İtalyanca “5” anlamına gelen “çinque”den geliyor. Bu da her sırada kapatılması gereken 5 sayıyı ifade ediyor.
16 intown
aç, aç”: Yılbaşı Yasam “Hadi, ağacı ve vazgeçilmez hediyeleri
Bir hafta önceden alınan ağaç, dolapların ücra köşelerinden çıkarılan süsler, uçlara asılan kırmızı toplar, yıldızlar ve paketlenmiş hediyeler. O sene ne istediğimizi ailemize söylesek de, neler alındığını tahmin etsek de, gece yarısı olmadan sabırsızlıkla açılan paketler. Kökeni Pagan geleneğine dayanan yılbaşı ağacı ritüeli bir nevi dört duvar arasına sıkışan yılbaşı gecelerinde doğaya dönme isteğinin bir yansıması adeta.
O gece herkes gece yarısını bekler, bu sefer şans bize gülecektir. Büyük ikramiye tutarsa neler yapılacağı listeler halinde kurgulanır. Zaten gündüz yürürken bir kuş da üstümüzü pisletmiştir. Zaten istatistiklere güvenerek bileti Nimet Abla’dan almışızdır. Televizyonda geçen gergin bekleyişler ve o kader anı. Çoğunlukla beklentilerin boşa çıkması ve ertesi gün gazetelerde son dört rakam, son üç, son iki ve en son amorti. Yılbaşının vazgeçilmezi Piyango bileti çok küçük bir şans olsa da hepimizin hayallerinin vazgeçilmezidir.
Yemek sofrasının vazgeçilmezi: Hindi
“Oğlum, Çizmeden Koyma!” : Kestane
Aslında yılbaşında hindi yeme geleneği 1600’lere dayanır. Avrupa’dan Amerika’ya yerleşmeye gelenlere Kızılderililer hindi avlamasını ve mısır ekmesini öğretirler. Kızılderililerin bu yardımı sayesinde bu topraklarda yaşamayı öğrenen insanlar onlara şükranlarını sunmak için “Şükran Günü”nde hindi pişirerek ziyafet verirler. Daha sonra bu gelenek yılbaşında birçok ülkede yaygınlaşır. Hindi, ülkemizde de yılbaşının vazgeçilmez lezzetleri arasına girmiştir.
Sobalı günlerde yılbaşının vazgeçilmezidir kestane. Pazardan alınan kestanelerin üstü çizilir ve sobanın üstünde pişmeye bırakılır. Aile bol çocukluysa-aman dikkat-illa ki kestanenin patlaması için çizmeden soba üstüne koyan haylaz çocuklar olacaktır. Kestaneler ayıklanır, afiyetle yenir ve önceden yenmiş portakal kabukları da soba üstünde kestaneden boşalan yeri dolduracaktır: artık sıra ortalığa müthiş bir koku yayacak olan bu kabuklardadır.
Kader Anı: Geri sayım
Tek kanallı yıllar: Yılbaşı gecesi programları
Saatler ayarlanmış, yeni yıl dileklerinde bulunulmuştur. Uzayı keşfe gidecek roketin fırlatılmadan önceki son anları gibi heyecan doruklardadır, artık yepyeni bir sayfa açmanın zamanı gelmiştir. Bir yaş daha yaşlanmanın ağırlığı vardır ama buna inat çocuksu bir heyecan kaplar her yanımızı. Bu gelenek böyle sürüp gidecektir. Dileklerimizin en büyüğü ise hayatımızın geri sayım sayacının bu kadar hızlı işlememesi olacaktır.
18 intown
“Belki bu sefer bize de vurur”: Piyango
Yılbaşı gecesi o dönemlerin en eğlenceli gecelerinden birisidir. Çünkü TRT, o gece tam bir yıldızlar geçididir. Nükhet Duru, Sezen Aksu, Özdemir Erdoğan, Barış Manço, Erol Evgin ve daha niceleri. Geri sayıma yaklaşınca söylenen potpuriler ve senede bir defa görmeye nail olacağınız, yılbaşı gecelerinin olmazsa olmazı, aile babalarını ekran başına kitleyen dansözler... Yenilen çerezler ve sabaha kadar süren yılbaşı coşkusu… O zamanlar daha ne isteyebilirdik ki?
Aşkın rengi kırmızı : İç Çamaşırı
“Seneye görüşürüz”: Telefon Konuşmaları
Özellikle Meksika, İtalya ve İspanya’da yeni yılda aşk beklentisi olan kadınlar kırmızı içi çamaşırı giyerler ve bunun şans getirdiğine inanırlarmış. Bu gelenek günümüze kadar tüm dünyaya yayılmış durumda. Hatta iç çamaşırı üreticileri kırmızı çamaşır stoklarının tükendiği yılbaşı gecelerine artık kırmızı erkek iç çamaşırlarını da katıyor. İç çamaşırını da tamamladıktan sonra yılbaşında şanssız olma gibi bir lüksümüz kalmıyor, değmeyin keyfimize…
Yeni yıla girilince senenin ilk konuşmaları gerçekleşir. Gece 12’yi geçer ve akrabalar, arkadaşlar aranır. Gündüz sarfedilen “seneye görüşürüz” espirisinin yerini alan “ne zamandır görüşemiyoruz”la ilerleyen telefon konuşmaları başlar. Kahkahalar, iyi dilekler ve çoklukla “onun da selamı” var şeklinde diyaloglarla görüşmeler tamamlanır.
Koska, tarladan özenle seçtiği doğal ürünleri kendi tesislerinde kullandığı teknoloji ile tüm besin değerlerini muhafaza edecek şekilde üretip; kavanozlayarak sofralarınıza ulaştırır. Koska, faydaları saymakla bitmeyen tahin ve pekmezi kolayca yiyebilmeniz için şimdi de karışım olarak sağlıklı cam kavanoz ambalajında size sunuyor. Her öğünde severek tüketebileceğiniz Koska tahin - pekmez karışımı, ailenizin sağlıklı ve doğal beslenmesine önemli katkı sağlar.
Koska tahin-pekmezin faydaları her yaşta insan için saymakla bitmez. √ Kalsiyum açısından oldukça zengindir. Özellikle çocukların daha güçlü bir iskelet sistemine sahip olmasına yardımcı olur. √ Beynin tek enerji kaynağı şekerdir. Pekmez, içerdiği doğal şeker sayesinde beynin işlevlerini yerine getirmesi açısından önemlidir. √ Çocuk gelişiminde demir, özellikle zekâ üzerine doğrudan etki eden bir mineraldir. Pekmez, zengin demir içeriği ve
√ Bağışıklık sistemini güçlendirerek, mevsim geçişlerinde ve soğuk kış aylarında hastalanma riskini azaltır. √ İçerdiği zengin mineraller (özellikle çinko) ve vitaminler (A, B, B2, B3, C, D ve E) dolayısıyla doğal güç ve besin kaynağıdır. √ Yaşlılığa bağlı hafıza kayıplarını önlediği ve zihinsel hasarları onardığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır. √ Hücre yapısının bozulmasını önlemeye katkıda bulunur.
tadının çocuklar tarafından sevilmesi sebebiyle çocuk
Hücre yenileyici özelliği sayesinde yaraların iyileşme
beslenmesine son derece uygundur.
sürecinin kısalmasına yardımcı olur.
√ Sadece 2 kaşık tahin, yarım kilo bifteğe eşdeğer protein içerdiği için çocuklarda kas gelişimini destekler.
√ Antioksidandır. Anne sütünü arttırmaya yardımcı olur. √ Kolesterol içermez.
KEMERBURGAZ DOĞA COLLEGE PRESCHOOL & KINDERGARTEN
BAŞKA BİR ARZUNUZ?
• Anaokulu amaçlı; Meb, Belediye ,İtfaiye ve İmar Bakanlığının çıkardığı tüm yönetmeliklere (yangın ,deprem) uygun olarak inşa edilen özel binamız. • Her sınıfta biri NATIVE olmak üzere iki öğretmen ve YOĞUN İNGİLİZCE EĞİTİMİ • Oyun terapileriyle duygusal zeka gelişimini destekleyen KARAKTER ve GÖRGÜ KURALLARI Eğitimi • DÜŞÜNME BECERİLERİ Dersleri • Dev bir dijital kaynak, çocukların yaş özelliklerine göre özenle hazırlanmış müfredat ve profesyonel kadro • Çok Yönlü Sanat Eğitimi ; YOGA – BALE – DANS Sınıfı GÖRSEL SANATLAR Atölyeleri - HEYKEL - TASARIM - RESİM MÜZİK Sınıfları - RİTM - ENSTRÜMAN DRAMA Sınıfı • Sahne Performansı dersleri ve gösteriler için 250 kişilik en son teknoloji ile donatılmış görkemli sahne ve KONFERANS SALONU • Sergiler ve Sabah Cimnastiği için ÇOK AMAÇLI SALON • YÜZME Havuzu • SATRANÇ Sınıfı • EKOLOJİ Bahçesi • Amfi Tiyatro - Açıkhava Derslikleri • Kitap okuma alışkanlığını kazandırmayı hedefleyen Kitap Kulübü ve Anaokuluna özel tasarlanmış KÜTÜPHANE • Sabah öğle ve ikindi olmak üzere günde 3 öğün yemek servisi • Organik besinler ve dengeli menü • Sabahları taze sıkılmış meyve suyu • Geleceğin bireylerini yetiştirmeye yönelik sosyal sorumluluk projeleriyle desteklenen çalışmalar ( Dünya Su Günü – Geri Dönüşüm) • Tüm gelişimi birebir takip eden psikoloğumuz ve ÖZGÜR, ÖZGÜN VE YETENEKLERİ DOĞRULTUSUNDA YETİŞEN, DOĞAYLA BÜTÜNLEŞEN MUTLU ÇOCUKLAR !
KEMERBURGAZ DOĞA KOLEJİ DANS SATRA
NÇ
L
TENİS R GİTA
AR KEMA
O TB
E
YÜZM
GİT
A
AN
DR AM
KEM
N
BALE
L
VOKA
FU
OLL
L
L KA
KETB
BOL
VO
BAS
TENİS
ATLETİZM
KET
ME
PİY ANO
BAS
YÜZ
TİYATRO
BALE
ERİ
BAT
HEDEFİMİZ ÇOK YÖNLÜ ÇOCUK
!
ÜCRETSİZ YETENEK TARAMASI VE METROPOLİTAN TESTİ İÇİN TELEFON: 0212-322 79 69 ve 0212-322 15 00 (dahili 205)
0212 322 1 500 www.dogakoleji.com
www.facebook.com/KemerburgazDogaKolejiAnaokulu
Yasam
LE PAIN QUOTIDIEN’DEN YILBAŞINA ÖZEL
Le PainQuotidien, alternatif bir yılbaşı sepeti arayışında olanlar için organik ürünleriyle benzersiz bir seçenek sunuyor. Çikolata - kahve ikilisinin hükümdarlığına son veren rengârenk sepetlerinde; organik vişne reçelinden siyah Çin çayına, Belçika’dan getirilen özel yılbaşı ürünlerinden organik zeytinlere kadar farklı lezzetler bulunuyor. Yılbaşı kurabiyeleri ve Belçika’dan getirilen özel yılbaşı lezzetleriyle bezeli bu sepetlerin, küçük boyu 120 TL, orta boyu 210 TL ve büyük boyu 325 TL’den alınabilir. Ayrıca mekânda, yılbaşını evde geçirmek isteyenler için özel hindi paket servisi de veriliyor. İç pilav, kestane ve brokoli eşliğinde hazırlanan fırınlanmış hindi, 1 - 30 Aralık tarihleri arasında temin edilebiliyor. Fırınlanmış yarım hindi 195 TL’den, tam hindi ise 295 TL’den satışa sunuluyor. Detaylı bilgi için: 0212 322 3569
22 intown
GÖKTÜRK’TE YENİ YIL Her yıl klasik soru bu yıl nerede yeni yılı kutlasak diyenlerdenseniz ve de çok uzağa gitmek istemiyorsanız Göktürk’te yılbaşında gidilebilecek mekânları araştırdık. Öneri bizden seçim sizden…
Le Select
Gezi İstanbul
Dünya mutfağının seçkin lezzetlerini sunan ve sıcak atmosferiyle misafirlerine keyifli saatler yaşatan Le Select’te yeni yılda DJ eşliğinde parti sizleri bekliyor. Sürprizlerle dolu özel yılbaşı menüsü de cabası. Mekan, yeni yıl gecesi saat 04:00’a kadar açık. Detaylı bilgi için: 0212 322 2744
Türk ve Osmanlı mutfağının lezzetini, Batının modern tat, sunuş ve teknikleriyle birleştirerek, gerçek İstanbul atmosferinde sunan Gezi İstanbul’un Göktürk şubesinde de yeni yılı enfes bir menü eşliğinde karşılayabilirsiniz. Somon füme, mezgit pilaki, kayısılı pazı sarma, mandalina soslu deniz mahsullü krep, kestaneli hindi dolma, peppersteak, kaymaklı ayva tatlısı ve şokolomaus bunlardan sadece birkaçı… Limitsiz yerli içkiyi de menünün dâhilinde sunan mekân kişi başı 250 TL. Detaylı bilgi için: 0212 3224540
‘de Caz 8(09.(;9+ 1* (@ *) .=+ ("4&# 2" ."+( ( 0* ( &7&+ *&. +" /,+ % .) &.)&(0" 5 *,!1+ $"70& 1* (@ *) .= ("+00"(& % 0=.= / 4=)=. 5 *95&/4"+)".&+& ?=.) 4 + *&. +" /"*- 0&( / %+"/&+!" $"+7 4"0"+"()"." !" 4". 2".&4,.
Crooner Swingin
. )=(
5=+ )0=+ 7 ?=+ 4 -=) ( 1 4,) 1)1(0 /"2&)"+ 5 /0 +! .0) .=+= ("+!&+" 85$9 4,.1*1 2" /,% "0&4)" *95&( /"2".)".)" - 4) @ ( .,,+". 3&+$&+;!" 2,( )!" ."+ ,4 +; $&0 .! + "0" 2" .&0&* $&0 .! / + ,)( + =)=7 "@)&( "!&4,.
Flapper Swing . )=(
"-".01 .) .=+! ' +$, "&+% .!0 "/0")".& 2" ;) .=+ 5 /0 +! .0) .=+ 4". 2"."+ $.1- !&+)"4& &)".&+" , !8+"*&+ "@/&5 *95&( ) 0*,/#".&+& 4 @ 0=4,. ) --". 3&+$ 2,( )!" "2&+ "0* +"( /,), $&0 .! .% + . ")$". 2" .&0&* $&0 .! ,* / "0* +"( &)" / %+"!"
"."* 1.% + .&,
. )=( :
"."* 1.% + 4"+& ) 9*9+!" 4". ) + "/0")".&+&+ 4 += /=. /"2&)"+ 4".)& 2" 4 + = 5 /,1) )1"/ 2" #1+( "/".)".& !" /"/)"+!&." "( "."* 1.% +; 0"+,. / (/,#,+! 9.(&4";+&+ 8+"*)& 5 *95&/4"+)".&+!"+ ,) + %4 & 2" ")"(0.&( -".!"/&5 $&0 .! "+( ,4 ( "@)&( "!" "(
"3 " ./ 2" 4+!.,*"
>*$" =+$=.,?)1 ,1/0& ,1+! . )=( :
=) @= $" "/& /"+!.,*1+1 &. ("+ . =. (=- 4"+& 4=)= ".("+!"+ ("4&<& 2" &4& &. *95&()" ( .@=) * ( &/0"4"+)". &7&+ +"@")& *95&?&4)" >*$" =+$=.,?)1 /,1) ' 55 2" 0=+=) .=+= () /&()"@*&@ 2" $9+ ") - .7 ) . ( 0 . ( ("+!& 0 .5=+! 4,.1*)14,. "+!&/&+" / $&0 .! 1/0 # 2 @ ,@(1+ "@)&( "!&4,.
Bilgi ve rezervasyon için: 0212 322 48 22 www.tamirane.com "*".)&#" 6 .@= : 8(09.(
Yasam Benzin Cafe Göktürk Yılbaşında misafirlerine iki alternatif sunan Benzin Cafe ister yemekli ister yemeksiz program yapmak isteyenlere seçenek sunuyor. Saat 20:00’da yemekli programın başlayacağı mekanda yemek sonrasında gelmek isteyenler 21:30’da yeni yıl kutlamalarına katılabilecek. Canlı müziğin de olacağı gece, geç saatlere kadar devam edecek. Ancak öncesinde mekâna mutlaka rezervasyon yapılmalı… Detaylı bilgi için: 0212 3226744
an Starbukcs’t ie MistoCook
Kemer Golf & Country Club Orman Evi Yılbaşı gecesinde canlı müzik ve açık büfe alternatifiyle hizmet veren Kemer Golf &Country Orman Evi, huzurlu ve konforlu atmosferinde yeni yılı karşılamak isteyenleri bekliyor. Canlı müzik eşliğinde birbirinden lezzetli yemek alternatiflerini açık büfesinde sergileyecek olan mekânda ayrıca çocuklar için de sürpriz eğlenceler düzenlenecek. Detaylı bilgi için: 0212 239 70 10 - 1010
Geleneksel lezzetleri modern bir sunumla yurdun dört bir yanına taptaze sunan Özsüt, Göktürk’teki şubesiyle de beğeni toplamaya devam ediyor. Yeni yıla lezzetli, taze ve bütçenizi sarsmayacak lezzetli pastalar eşliğinde girmek istiyorsanız Özsüt’ün sunduğu alternatiflere göz gezdirin. Fiyatlar 50 ila 65 TL arasında değişiklik gösteriyor. Ancak pasta siparişlerinizi en az beş gün önceden vermeniz gerekiyor. Detaylı bilgi için: Tel: 0212 322 7343
, fındık mla çikolata lbaşında da yı r nemeli. e rle d i ve ’y e se istocooki M Starbucks ile ti e l lezzeti zz le yağı acak bu öze ır d n tla ta ve nefis tere ı ız n bilirsiniz… yanına ağzı n ayıramaya a d ız Kahvenizin ın n ya mında da yeni yıl akşa
Mulino’dan gün e özel kurabiyele r
Big Chefs Göktürk Yeni yılı Göktürk’ün en çok tercih edilen mekânlarından biri olan Big Chefs’te her yıl olduğu gibi bu yıl da çeşitli sürprizler, misafirlere sunuluyor. Dünya mutfağının lezzetlerini sıcak atmosferinde misafirlerine sunan Big Chefs Göktürk’te keyifli bir yılbaşı gecesi sizleri bekliyor. Detaylı bilgi için: 0212 3226800
24 intown
Özsüt’ten yeni yıl pastaları
Yeni yılda ister se vdiklerinizi ister kendinizi mutlu et birbirinden lezzet mek istiyorsanız li ve bir o kadar Mulino’nun da gözlere hitap Sipariş üzerine ist eden kurabiyele ediğiniz konseptte rini kaçırmayın! hazırlanan kurabi göz zevkiniz açıs yelerhem miden ından dört dörtlük iz hem de ! Detaylı bilgi için: 0212 3224136
Erken yılbaşı kutlaması Tamirane’de Yılbaşı gecesi sendromunu bir kenara bırakıp yeni yılı 27 Aralık Cuma günü sevdikleriyle erkenden, samimi ve iyi bir müzikle karşılamak isteyenler için neşeli müziğiyle İmge Mıngıroğlu, soul-jazz ve R&B tınılarını klasikleşmiş ve güncel parçaları Tamirane'nin sempatik sahnesine yorumluyor. Devlet konservatuarında şan ve gitar eğitim alan İmge Mıngıroğlu'na bas gitarda Mustafa Savaş Coşkun eşlik ediyor. Tamirane yeni yılı samimi ve sıcak bir ortamda erkenden Caz'la karşılıyor. Detaylı bilgi için: 0212 322 48 22
Yeni yılın vazgeçilmez lezzeti hindi nereden alınabilir? Abant Çiftliği: 0212 3224848 Ceviz: 0212 3222664 Gourmet Garage: 0212 3223100
Yasam
YENİ YILA EVDE GİRENLER İÇİN...
Yılbaşını evde geçirenlerdenseniz, hem midenizi bayram ettirecek hem de oturduğunuz yerde sizi maceranın içine sürükleyecek iki farklı önerimiz var…
PUMKİN PIE (BALKABAĞI PAY)
Yılbaşının vazgeçilmezi bal kabağı ile tatlı bir gezintiye çıkmaya ne dersiniz? Chez Bruno Vip Catering bu gece için çok özel bir tatlı tarifini bizlerle paylaşıyor. İşte sizlere, güzel bir yemeğin ardından hafif ve lezzetli bir tatlı olan “pumkin pie” tarifi...
HAMUR MALZEMELERİ • 175gr un • ½ tatlı kaşığı tuz • 15gr şeker • 115gr tereyağı
İÇ DOLGU MALZEMELERİ • 3 adet büyük boy yumurta • 450gr balkabağı • 120ml krema • 110gr esmer şeker • 1 tatlı kaşığı tarçın • ½ tatlı kaşığı zencefil • 2 adet karanfil • ½ tatlı kaşığı tuz
intown kitap önerisi
Chez Bruno Vip Catering 2123228023
HAMURUN HAZIRLANIŞI
İÇ MALZEMENİN HAZIRLANIŞI
Tereyağı tuz ve şekeri bir kâsede tuz ve şeker eriyene kadar yoğurduktan sonra unu ilave edip yoğurmaya devam ediyoruz. Hafif sert bir hamur elde ettikten sonra az az sütü ilave ediyoruz. Hamur kulak memesi kıvamında olunca, 22cc’lik bir tart kabına hamurumuzu yayıp 10-15 dakika kadar 175 derece sıcak fırında pişiriyoruz.
Bal kabağını küçük bir tencereye koyuyoruz. Yarım su bardağı suyu ve karanfili ekleyip, kısık ateşte yaklaşık yarım saat kaynattıktan sora suyunu iyice süzüyoruz. Balkabağının içinden karanfilleri aldıktan sonra bir çatal yardımı ile çokta püre olmayacak şekilde eziyoruz. Hazırladığımız balkabağını ve kalan diğer malzemeleri bir kâsede çırpacak yardımı ile güzelce karıştırdıktan sonra hazırladığımız tart hamurunun içerisine dolduruyoruz. Yaklaşık 20-25 dakika 175 derecelik sıcak fırında pişiriyoruz.
NOT: Tartımızın piştiğini anlamak için içerisine bir kürdan batırıp çıkarın,kürdan temiz ise tart’ımız pişmiş demektir.
Macerayı severler için sürükleyici bir hikâye... Yepyeni bir yıla umutla başlanacak bir zamanda Ahmet Ümit’in sizin tanıklığınızla başlattığı bir romana hazır mısınız? Ölmekte olan bir kişinin dudağından dökülen son sözlere şahit olarak hem de. Tanıdık bir kahraman, yine Ahmet Ümit’ten aşina olduğumuz Komiser Nevzat’la, yani “Beyoğlu’nun En Güzel Abisi” ile müthiş bir macera okuyucuyu bekliyor. Beyoğlu herkes için farklı şeyler ifade eder, ama siz de illa ki bir yerinden dokunmuşsunuzdur Beyoğlu’na. İstanbul’un en kalabalık mekânının hemen yanı başındaki tekinsizliğin merkezi Tarlabaşı’ndan ise illa ki en az bir kez kaçmışlığınız vardır. İşte tam bu “cennet” ve “cehennem”in ortasında “Araf”ta geçen bir hikâye bizimkisi. Gezi direnişinden 6-7 Eylül olaylarına, Tarlabaşı’ndaki
Beyoğlu’nun En Güzel Abisi -Ahmet Ümit kentsel dönüşüm politikalarının rant hikayelerine dönüşümüne, tinercisinden hırsızına, müzisyeninden meyhanecisine, delisinden komiserine farklı karakterler, farklı zamanlar ve farklı hikayelerle kesişecek çok boyutlu bir dünyanın içinde bulacaksınız kendinizi. Yazarınızı da merak ediyorsanız o da romanın içinde. Üstelik ne Hitchcock gibi filmin başında, ne de Tarantino gibi ufak rollerde karşımıza çıkıyor. Yazar, kurgu ve gerçeklik arasındaki çizgide bir yerlerde sizi bekliyor olacak ve gelişecek olaylar ilginç bir paradoksla birbirine bağlanacak: Karakter mi romandan çıkar yoksa roman mı karakterden? Bu yılbaşını “Beyoğlu’nun En Güzel Abi”siyle geçirmeniz dileğiyle. Not: Rezervasyonlar dolmak üzere…
Vitrin
RENKLERİN ENERJİSİ İLE 2014 Hervé Léger Kalın bandajlı diz üstü kırmızı elbise 1.535 Euro stylebop.com
Maison Martin Margiela Boyundan bağlı bol kesimli kırmızı elbise 1.985$ ssense.com
Giuseppe Zanotti Bilekten bağlamalı siyah sandalet 1.195$ polyvore.com
28 intown
Marc Jacobs Gümüş payet işlemeli elbise 3.652$ mytheresa.com
Jimmy Choo “Aynalı disko” çanta 1.050$ polyvore.com
Zuhair Murad Siyah üzerine metalik ve dantel işlemeli elbise 7.750$ ssense.com
Charlotte Olympia Swaroski kristiallerinden koç sembollü kırmızı çanta 995$ net-a-porter.com
Emilio Puccı Kısmen işlemeli diz üstü siyah elbise 1.562,18$ farfetch.com
Lanvin Altın rengiyle bütünleşmiş koyu yeşil saten elbise 4.865$
Balmain Kürklü ve derili ceket 9.488$ mytheresa.com
Hazırlayan - Beril Çiprut moda@intowndergisi.com
2014'e girerken üzerinizdeki kıyafeti renklerle daha da anlamlı kılmak ister misiniz? Bolluk bereket simgesi kırmızıyı, saflığın ve yepyeni başlangıçların göstergesi beyazı, zarafetin en doğru karşılığı siyahı ve göz alıcı parlak tonları sizler için seçtiğimiz kıyafetlerde bulabilirsiniz! İster klasik, ister şık, ister spor... Giysilerinizdeki pozitif enerjiniz ile mükemmel bir yıl sizin olsun!
Favourbrook Kauyruklu siyah ceket 650 Euro mrporter.com
Jill Sander Dar kesimli kırmızı ceket 1.590 Euro mrporter.com
Ralph Lauren Black Label Şal yakalı düz kesim smokin 1.800 Pound selfridges.com
Burberry London Yün ve keten kumaşından gri takım 1.995 Euro mrporter.com
Gareth Pugh Siyah pantalonu ve ozel tasarim yelegi ile 680 Pound selfridges.com
BigCity212 “House Music” baskılı beyaz tshirt 21,95$ zazzle.com
Pierre Hardy Metalik deri ayakkabı 440 Euro mrporter.com
Alexander McQueen Kurukafa desenli kırmızı papyon 160$ ssense.com
Valentino Zımbalı siyah deri botlar 1.150$ ssense.com
Dsquared Dar kesimli kırmızı kot pantalon 240 Pound selfridges.com
intown 29
moda
GÜZEL OLAN DOĞRU ELBİSE 30 intown
Modern ve sıra dışı çizgilerin hâkim olduğu kıyafetleriyle, “güçlü” ve “iddialı” bir kadın portresi yaratan Özgür Masur, tasarımlarında “lüksü” ve “doğruluğu” yansıtıyor. Moda tasarımcısı olarak ilk koleksiyonunu 2008’de gördüğümüz Masur ile önümüzdeki sezon kıyafetlerini, tasarımlarında nelerden etkilendiğini, İstanbul Fashıon Week’i ve daha fazlasını konuştuk.
Tasarımlarınızda farklı çizgilerle güçlü bir kadın yaratıyorsunuz. Özgür Masur kadını diyebileceğimiz hangi noktalar var? Ben bir kadını her haliyle lüks göstermeye çalışıyorum. Bu benim yapımda var. Örneğin resim yapmayı çok severim. Orada da lüks kavramını oldum olası yansıtmaya çalışırım. Bu yüzden güçlü, iddialı bir kadının üzerinde mutlaka lüksü yansıtan bir şeyler olmalı. Dediğin gibi güçlü olmayı bir kadına çok yakıştırıyorum. Koleksiyonlarınızı hazırlarken tek bir stil üzerine gidiyor musunuz? Örneğin size gelen müşterilerinize elbise hazırlarken nelere dikkat ediyorsunuz? Yaşam tarzı çok önemli. Karşımdaki insanın nasıl bir kimliğe sahip olduğunu bilmeliyim. Ancak ilk baktığım tabiî ki vücut ölçüleri oluyor. Ben bir kadını paket gibi yapmayı sevmiyorum. Onun için doğru elbise neyse onu yaratmalıyım. Benim için doğru elbise güzeldir. Doğru renk, doğru yer, doğru elbise… Dümdüz hiç ışıltısı olmayan ama propozisyonu doğru yansıtan bir elbise benim için güzeldir. Onun için kadının kendi anatomisi ilk başta baktığım ve mutlaka dikkate alınması gereken bir veri. Sonrasında onun üzerine doğru elbiseyi sevdiği şeyleri göz önünde bulundurarak oluşturuyorum İstanbul Fashion Week nasıl geçti? Bu sene ilk defa defilemi dışarıda yapmayı tercih ettim. Koleksiyonumun çıkış noktası lükstü. Bir kadının bedeninde sadece ceket veya bir pantolonla da lüksün oluşabileceğini gözler önüne sermek istedim. Her bir parçayı lüksle tanımlamak istedim. Bu yüzden mekân benim için çok önemliydi. İngiliz Konsolosluğu tam hayal ettiğim yerdi. Uzun görüşmeler neticesinde defilemi orada yaptık ve çok güzel geçti. Her koleksiyonda olduğu gibi bu sefer de yeni teknikler öğrendiğim, kendime birçok şey kattığıma inandığım bir süreç oldu. Bu emeğin karşılığını da İstanbul Fashion Week’teki başarıyla aldığımı düşünüyorum.
intown 31
moda
İlhama inanmıyorsunuz… Koleksiyonlarınızda yaratıcılığınızı perçinleyen şey nedir diye sorsam? Evet ilham almak bana çok saçma geliyor. İlhamın kelime anlamı hazır olan bir şeyin size gelmesi… Ama benim koleksiyonlarımda çıkış noktalarımı belirleyen bir sürü şey var. Sosyolojik olaylar, psikolojiler hatta bir müziğin tınısı bile yarattığım kıyafetlerin biçimlerini etkileyebilir. Onlardan yola çıkarak bir bedende çok zıt şeyler yansıtabilirim. Yaptığım her şeyin bir kadının bedeninde giyilebilir olması çok önemli. Eğer bu yoksa benim için o kıyafetin bir anlamı olamaz. Hani bir tanım var ya moda insana kendine yakışanı giymesi demektir diye. Böyle bir şey yok. Kimlik insana yakışandır. Benim için hiçbir şey ifade etmeyen bir kıyafet başkası için de hiçbir şey ifade etmeyecektir. Tasarımlarınızda etkilendiğiniz, ikon kadın diyebileceğiniz kimler var? Madonna, Björk benim için dünyadaki en büyük ikonlardan biri. Türkiye’de var mı ikon olabilecek isimler? Açıkçası bana çıkış noktası olabilecek bir ikon kadın şu an için yok. Sokakta gözlem yaparken nelere dikkat edersiniz? Bir kadına bakarken neler düşünüyorsunuz? Yolda yürürken kadının güzelliğinden ziyade stil yaratmış kadınlar dikkatimi çekiyor. Bir kalabalıkta bile o kadınlar kendilerini belli ediyor. Hangi kıyafeti neyle kombinlemiş buna bakıyorum. Ama beş bilinmezi üzerine almış insanlar hiç hoşuma gitmiyor. Bu beş birbirine uymayanı bir araya getirerek giyinen insanlara tahammül edemiyorum. Onu bir şey zannediyorlar. Yapılan yanlışlardan bir örnek alsak? Mesela büyük kalçalı bir kadının tayt giymesi feci bir şey. Kocaman kalçaya streç bir tayt giyilmesini anlamsız buluyorum. Özgüvenle alakalı belki de... Sanmıyorum bu göz tansiyonu ile ilgili bir şey... Bu kişiye hiç kimse mi bir şey demiyor? Bunun doğru olmadığını, bu taytın üzerine triko uzun bir şey giymesi gerektiğini kimse mi söylemiyor anlamıyorum. Diyorum ya doğru gözüken elbise güzeldir diye. Ama bu doğru görünmüyor. Olay zayıflık ya da şişmanlık değil. Çok şişman kadınların çok güzel giyindiklerine de şahit oluyorum. Hatta bunu onlara da söylüyorum. İşin öte tarafında çok zayıf olup beş bilinmezi giyip stil yarattığını düşünen kadınlar da var maalesef. Bunlar da çok yanlış bence. Madem öyle, doğru giyinme konusunda biraz ipucu alsak? Kalçası olanlar taytı ancak üzerine uzun bir triko gelecek şekilde giysinler. Tuniklerle birleştirsinler. Tüp etek kesiminden ziyade düz etekleri tercih etsinler. Bu kalçayı daha saklayan bir yapıya sahip. Çok zayıf veya kısa boylu kadınların platformlu ayakkabı giymesi çok kaba duruyor. Ortada sadece bir ayak varmış gibi dolaşıyorlar. Boynu kısa kadınlar daha V yaka giysinler. Çok uzun boylu kadınlar daha bisiklet veya kayık yaka tercih edebilir. Kemeri basenden değil bele yakın taraftan bağlamak bacak boyunuzu daha uzun gösterir. Tabi bunlar insanın kendi bedenini tanımasıyla da alakalı. Kış aylarını seviyormuşsunuz neden? Yaz sevmiyorum çünkü sıcaktan hiç hoşlanmam. Sıcakta çalışmayı güneşte yürümeyi hiç sevmem. Sonbahar, kış benim mevsimim. Kar yağsın bayılırım ya da havanın kapalı olduğu zamanlarda daha yaratıcı oluyorum. Yaz aylarında psikolojik olarak hiç kimseye ulaşamıyorsun. Ben deniz kum güneşi seven bir tip de değilim. Biraz evcilim herhalde onun için. Şu an kendinizi nerede görüyorsunuz? Hedeflerinize ulaştınız mı? Açıkçası hedeflerimin daha hiçbirini gerçekleştirmedim. Yapmak istediğim bir sürü şey bar. Mesela ileride sergiler açmak istiyorum. 50. yaşımda kendimle ilgili bir kitap çıkarmak istiyorum. Onun dışında herkesin hayalinde hep dünyalı bir tasarımcı olmak vardır. Beni doğru
32 intown
moda
noktada doğru insanlara ulaştıracaksa ben de dünyalı bir tasarımcı olmak isterim. Yoksa kendi ülkemde şu anda çok mutluyum. Ama kendimi doğru ifade edemeyeceksem dünyaya açılmış olmak çok da bir şey ifade etmiyor. Daha evrensel bir tasarımcı olmak elbette hedeflerim arasında ama dediğim gibi bu durum beni doğru yer doğru zaman doğru kişilerle buluşturacaksa... Bu sezonun olmazsa olmazları neler? Önümüzdeki kış daha doğal elyafların kaşmirlerin revaçta olduğu daha anaç yapıların ortaya çıktığı bir dönem oalcak. Gece elbiselerinde çok koyu bir saks mavisi, mürdümle birlikte vişne çürüğü rekleri ön planda. Tamamen zıt renkler de var. Örneğin kışın şeftali tonlarını giymek isteyenler de var. Kışın o bohem ve karanlık ruhundan biraz olsun çıkmayı isteyenlerin tercih ettiği. Artık çoğunluk yaşadıkları sıkıntılardan aydınlığa çıkmak istiyor. Bu psikolojik durum da en tabi şekliyle kıyafetlere yansıyor. Enerjiyi yükseltecek renkleri de bu sezon görmek mümkün.
Televizyon teklifleri var mı? Olmaz mı. Ama ben insanlara bir şeyler öğretebileceğim programlarda bulunmak istiyorum. Dönem dönem konferanslar veriyorum üniversitelerde bir aylık workshoplar yapıyorum. Bunları yaparken ben de öğreniyorum. Siz bir şeyler öğretirken sizi besleyecek şeylerin de olması çok önemli diye düşünüyorum. Tasarımlarınıza sadece mağazanızdan mı ulaşabiliriz? Randevu sistemiyle Nişantaşı’ndaki mağazamdan ulaşabilirler. Bir de yakın bir zamanda Batik’te iki sezon “Batik by Özgür Masur” koleksiyonu olacak. Gece elbiseleri ve günlük elbiseler trikolar olacak. Mezuniyet koleksiyonu da olacak. Yeni yıl mesajı... İnsanlar maalesef her yıl daha bencilleşmeye başladı. Sabah yolda yürürken birbirine gülümsemek mazide kaldı. Böyle bir durum olunca yeni umutlar yeni dilekler biraz umutsuzlaşıyor. Ben bu yüzden bu yıl yeni yıldan huzur dilemiyorum. Huzur diledikçe dünyanın durumu daha da karışıyor sanki. Savaşlar daha büyüyor toplumsal olaylar, kargaşalar alıyor başını gidiyor. Dileğim problemsiz bir yıl olması. İstanbul gibi bir şehirde yaşıyoruz değerini bilelim. Cumhuriyet kutlamalarını gözlerim dolarak izlediğimde bu şehir gerdanlık gibi demiştim. Işıl ışıl parlayan, gerdanlık gibi bir şehre yakışan şeyler giyin ve yeni yıla böyle güzel bir enerjiyle girin. Tek dileğim 2014 yılının psikolojisi güzel, problemsiz bir yıl olması.
34 intown
Merkez: İstanbul cad. Türk Telekom Sok. No:3/1 Göktürk Eyüp Tel: 212 322 00 55 - 212 322 27 73 Şube Kadıköy: Bağdat Cad. No:480 İst. Tel: 216 302 35 92
Bodrum: Atatürk Bulvarı Pamir İş Merkezi A1 Konacık - BODRUM Tel: 252 363 81 96-97
YENİ YILI YENİLENMİŞ KARŞILAYIN LAZER EPİLASYON Kadın Tüm Vücut 5 SEANS 990 TL 10 SEANS 1500 TL
RF CİLT RENOVASYONU (DOĞAL BOTOX) 6 SEANS 500 TL
SIKILAŞMA VE KONTÜR,SELÜLİT BAKIMI, SPA VE HAMAM, KALICI MAKYAJ, ANTİ AGİNG, CİLT BAKIMI Kampanya fiyatları nakit ödemelerde 1-31 aralık 2013 arasında geçerlidir.
ARALIK KAMPANYASI
LAZER EPİLASYON Erkek Sırt veya Göğüs 5 SEANS 990 TL 10 SEANS 1500 TL
POWERPİLATES
12 SEANS 250 TL
MERKEZ: İstanbul Cad.Gökofis İş Merkezi K.2 (Adidas Üstü) Göktürk 0212 322 63 76 - 0541 360 33 24 - 212 322 23 71
SPA ŞUBESİ: Göktürk Mah. Göktürk Cad. Yeshill Sitesi No:48 Göktürk 0541 360 33 25
RÖPORTAJ
HER ZAMAN KENDİ GİBİ BİRİ: “SİNEM GÜVEN” Röportaj: Duygu Koronel Fotoğraf: Cem Koronel
Eski Türkiye Güzeli ve başarılı mankenlerimizden Sinem Güven ile aile ve iş yaşantısını içeren samimi bir söyleşiye imza attık. Mankenlik yaptığı yıllarda genç yaşına rağmen her zaman saygı görmüş, eşine ve evine sıkı sıkıya bağlı bir kadın, kızını şımartmaktan korkmayan ama evdeki kötü polis rolünü de üstlenmiş bir anne o… Hayattaki rollerini o kadar sarıp sarmalamış bir insan ki kendisi, karşımızdaki duruşuyla bir anda; güçlü bir kadın, ideal bir eş ve her eve lazım bir anne imajını çiziveriyor.
38 intown
En iyi mankenlerden biri de bendim. Sağ olsun çevremde de çoğunluk sevgi ve saygı ile bana karşı hep olumlu bir tavır sergiliyor ve bu çok güzel bir duygu. Demek ki zamanında işime duyduğum saygı beni doğru yerlere getirmiş.
İstanbul’a gelme hikâyenizle başlayalım… Biliyorum ki bu sizin için cesaret isteyen bir karardı çünkü burada hiç tanıdığınız yoktu… Neler geçirdiniz aklınızdan ve o alışma sürecinde neler yaşadınız? 19 yaşında İstanbul’a geldim. O zaman İstanbul’da oturan çok yakın bir arkadaşım vardı. Onun bana kapılarına açmasından cesaret aldım diyebilirim. Ama buraya asıl geliş sebebim Gaye Sökmen olmuştur. 1992 yılında tanıştık. O zamanlarda bir markanın çekimleri için İstanbul’a gelmiştim ancak burada kalamam diyerek İzmir’e geri dönmüştüm. 1994’te tekrar İstanbul’a gitmeyi planlıyordum ancak nasıl olacağını bilmiyordum. Derken kader Gaye ile yollarımızı tekrar kesiştirdi ve İstanbul’a geldim. Hatta bana güzellik yarışmasından bahsetmişti ama pek oralı olmamıştım. Taa ki ödülü duyana dek. Ödül mü teşvik etti sizi? Açıkçası güzellik yarışmalarıyla pek işim yoktu. Ama o sıralarda bir arabam olsun çok istiyordum. Bir çekimden başka bir çekime gitmek gerçekten zordu. Hayalim araba sahibi olmaktı. Yarışmanın birincisine de zamanın en iyi model bir araba hediyesi veriliyordu. Kaçırmadım, bu yüzden yarışmaya girmeyi kabul ettim. Hedef çok netmiş. Aynen öyle. Hatta benim için şöyle yazarlar “güzellik kraliçesi seçilip de ağlamayan ilk kraliçe” (gülüyor). Çok maddeye odaklı görünmüş olabilirim ama doğruya doğru. Yarışmaya o yüzden katılmıştım. Sonrasında tescilli bir güzel olarak mankenliğe devam ettiniz. Sonrasında takı tasarımı ve televizyon programları nasıl çıka geldi? O zamanlar şanslıydık. Bir günde bir sürü defileye çekimlere gittiğimi bilirim. Ortam da çok keyifliydi. Ben her işe severek gidiyordum. 16 sene o yoğun tempoda mankenliğe devam ettim. Ama arada televizyon programları da yaptım. Sonrasında 1999 yılında cam boncuklarla tasarım yapmaya başladım. Ben çocukken de bu tarz işler yapmayı çok severdim. Bir tane bebeğim vardı. Ona kıyafetler yapardım. Ancak derken o hazin deprem meydana geldi. Herkesi olduğu gibi olaylar beni de çok etkiledi. Çok korktum çok üzüldüm. Bir süre takı tasarımı yapmaya ara verdim. Aradan yıllar geçti ve Pisi pisi by Sinem Güven diye bir marka yarattım. Çok güzel cıvıl cıvıl bir koleksiyona imza attım. Ürettiğim tüm malları hemen hemen sattım. Sonrasında ise hamile kaldım. Hamile kalınca işi bıraktınız mı? Giderek yoğunlaşan bir iş düzenim oluşmuştu ve hamile kalınca bu yoğunluk arasında çocuğuma vakit ayırabilir miyim diye kaygılanmıştım. Ben de annelikten başka bir şeye odaklanmak istemedim ve tasarıma ara verdim. Ama sonrasında Defne büyümeye başlayınca yeniden kal-
dığım yerden devam ettim. Kızım 1 yaşına geldiğinde yine çizimlere başladım. Puntoyla bir anlaşma yaptım ve yine çok içime sinen bir iş gerçekleştirdim. Televizyon programlarınızda hep canlı yayın seçmişsiniz bunun özel bir nedeni var mı? Evet çünkü bant yayını hiç sevmiyorum. Seyirciyle o an göz göze gelmeyi, programda her an her şey olabilir adrenalinin yaşanmasını seviyorum. En son, HTV (Health tv) ‘ de haftada her gün 1.5 saat program yapıyordum ve genelde sağlık sektörünün önde gelen isimlerini ağırlıyordum. Her gün 70 soruyla programa çıkıyordum. Düşünün ki o soruları tek tek ben çıkarıyordum ve bir süre sonra bana gelen doktor konukları tıp eğitimi alıp almadığımı merak ediyordu. Bu benim için o kadar güzel bir şevkti ki… Bu durum beni daha da çok çalışmaya motive ediyordu ancak derken kanal battı iş de bitti. Kötü olmuş… Evet maalesef kötü bir süreçti benim için. Hiç istemesem de ilk kez bir kanalla mahkemelik olmuştum. Ama ortada çok fazla emek vardı. Benim emeğim, tüm sette çalışanların emeği, çaycının emeği… Ancak bu istismar edilince de yasal yollara başvurmak durumunda kalmıştım. Sonuç? Davayı kazandım. Ama keşke bunlar hiç yaşanmasaydı. Tercihiniz hep sağlık programları üzerine mi? Sağlık veya spor tarzı programlarında olmayı tercih ediyorum çünkü sevdiğim alanda bir program yaptığım zaman onun en ince ayrıntısına kadar araştırıyorum. Hakkını vermek için gece gündüz dinlemeden çalışıyorum. Ben sağlığına dikkat eden ve sporla yaşayan biriyim. Bir anneyim. Bu alanlar benim için geçerli program türleri olabilir. Diziler değil yani… Kesinlikle. Bugüne kadar iki tane dizide rol aldım. Açıkçası dizilere karşı kötü bir bakış açım yok ama çok zor iş gerçekten. Sette bir ışık için dokuz saat beklediğimi biliyorum. Benim zaten şu an öyle bir vaktim yok. Bir aile hele ki bir çocuğunuz varsa dizi setinde çalışmak gerçekten çok zor. Ama sitkomlar bu anlamda daha güzel. Haftanın üç günü gidiyorsun çekiyorsun. O tarz projeler de olabilir mesela… Sizin maceracı bir tarafınız var. Anne olmadan önce neler yapıyordunuz? Motosiklet en büyük keyfimdi. Dağda kamp yapmaya gitmek en sevdiğim şeylerden biriydi. 2000 senesinde Türkiye bayanlar ralli şampiyonu olmuştum. Bunun gibi adrenalin yüklü spor dalları her zaman ilgimi çekmiştir.
intown 39
RÖPORTAJ
Mankenlik gerçekten hem fiziksel hem de ruhsal anlamda iyi bir performans gerektiren bir meslek. Siz nasıl bir mankendiniz sizce? Bu konuda mütevazı olamayacağım. En iyi mankenlerden biri de bendim. Sağ olsun çevremde de çoğunluk sevgi ve saygı ile bana karşı hep olumlu bir tavır sergiliyor ve bu çok güzel bir duygu. Demek ki zamanında işime duyduğum saygı beni doğru yerlere getirmiş, kendimi doğru ifade edebilmişim. Kaç yıl oldu mankenlik yapmıyorum ama yine de sokakta gördüklerinde “Aaa manken Sinem Güven” diyorlar. Bu da benim için gurur verici. Tabi işimi iyi yapmış olmam, hiçbir skandala adımın karışmaması, ünlü olmak adına abuk subuk şeyler yapmamam bunda en büyük etkenlerden bazıları. Her zaman kendim gibiydim. Ödün vermediğim gerçek hep o oldu. Renkli bir piyasada özel hayata dikkat etmek lazım. Bu anlattıklarınız adeta başarı gibi geliyor insana... Aslında değil. Bu sizin kim olduğunuzla alakalı. Eğer içinizde varsa o hayatın renkli dünyasına kapılıp gidiyorsunuz. Bu tamamen karakter meselesi. Gün geldi bana çok ukala diyen de oldu. Ama ben oldum olası bildiğim ve inandığım konularda hakkımı savundum. Belki bundan dolayı böyle bir damga yedim. Oysa yeri geldiğinde özür dilemeyi de bilen bir insanım. Her insanın olduğu gibi benim de mutlaka hatalarım olmuştur. Hayatta hiç keşkeleriniz oldu mu? Oldu. Popüler olduğum yıllarda keşke daha az kamplara gitmeyi tercih etseydim. Keşke daha az seyahat etseydim. Keşke işime biraz daha sahip çıksaydım. Çok fazla iş yaptım ama bir o kadar daha yapabilirdim ama hep teklifleri reddettim. Bu açıdan pişmanlığım var diyebilirim. Kendimi özel hayatıma fazla kaptırmamalıydım. Spor hayatınızın neresinde? Su içmek neyse spor da benim için onun gibi bir şey. Sonradan spor yapanlardan olmadınız ama… Zaten o zaman sporu hayatınızın bu kadar kalbine koyamazsınız. Tabi ki ben de arada sıkılıyorum. Kimi zaman sporu azalttım ama asla hayatımda sporsuz bir dönem olmadı. Haftada kaç spor yaparsınız? Haftanın altı günü düzenli spor yapıyorum. Emrah Hoca’yla haftada iki veya üç çalışıyorum. Gördüğüm en iyi özel hocalardan biri. Haftanın dört günü de bir arkadaşımla beraber minimum altı veya dokuz km yürüyoruz. Öncesinde altı yıl profesyonel basketbol oynadım. Spor yapamayan Göktürklülere ne tavsiye edersiniz? Bence spor, hele hele ormanda yürümek adeta terapi gibi. O kadar keyifli ki. Ama bunun için niyet lazım. Çevremizde profesyonel anlamda spor yapabileceğimiz çok iyi kulüpler var. Bu tarz bir yerde spor yapmak, profesyonel insanları da gördükçe kişiyi motive edecektir diye düşünüyorum. Hem böylece daha bilinçli işler yaparsınız. Onun dışında dediğim gibi orman dibimizde, orada yürüyüşü düzenli bir hale getirseniz zaten bir daha bırakamazsınız.
40 intown
RÖPORTAJ Birçok röportajınızı okurken anne olduktan sonra daha farklı bir Sinem Güven olduğunuzu gördüm. Annelik gerçekten dünyaya farklı gözlerle bakmanızı sağlayan inanılmaz bir şey… Siz anne olduktan sonra neleri değiştirdiniz? Hayata çok daha pozitif bakmaya başladım. Daha sabırlı olmayı öğrendim. Ben aslında çok tez canlı biriyimdir ama eskisine nazaran daha sabırlı oldum. Murat’la 2005 yılında evlendik 2008’de Defne doğdu. Aile olmak dünyanın en güzel şeyi bence. Birlikte bir şeyler yapmak gibisi yok. Defne’yi büyütürken onun her an yanında olan bir anne olmuşsunuz. Anne-çocuk ilişkisinin olmazsa olmazları sizce neler? Bir çocuğun annesine aitlik hissinin olması bence çok önemli. Ben çocuğumun herşeyiyle ilgilendim. Sağlık bakımından bir aksilik yoksa bir annenin bebeğini mutlaka emzirmesi lazım. Dünyanın en önemli ve güzel şeyi. Annenin çocuğunu sahiplenmesi lazım. Ama onun dışında kendine de bir alan bırakmalı. Hele ilk dönem her fırsat bulabildiğinde uyumalı, kendiyle ilgilenmeli. Çocuk oldu diye kendi hayatını unutmamalı. Çocuğuyla kaliteli zaman geçirmeli. Sürekli konuşmalı. Sinem Güven nasıl bir anne? Gerektiğinde gayet otoriterim. Defne’yle çok samimiyim ama bazı kurallarım var. Evin kötü polisi benim. Defne de sorumluluklarını yerine getirmesini bilir. Ne sonucunda ceza alacağını farkında olan bir çocuk. Onunla arkadaş gibi değiliz ben onun annesiyim neticede ama birbirimize çok yakınız. Defne bir keresinde demişti ki: Sen benim yanımdayken bana hiçbir şey olmaz.” O kadar mutlu olmuştum ki. Onun bu güvenle yaşıyor olması gerçekten çok güzel. Kızınızın ileride nasıl bir hayatı olsun istersiniz? Sağlıklı ve mutlu hayatı olsun. Astronot olsun istemiyoruz (gülüyor). Bence sanatla ilgili bir şey yapacak. Ya müzikle ilgili ya tiyatroyla ilgili… Sahneye çıkmaktan çok keyif alıyor. Hiç çekinmesi yok. İkinci çocuk planları yok mu? Yok. Ben geldim 39 yaşına eşim 42. Yapacak olsam sadece Defne için yapardım ama şu anki kaliteli zamanı tepe taklak etmeye niyetimiz yok. Böyle gayet mutluyuz. Göktürk’ün gelişimine gelelim. Siz buraların eski hallerine şahit oldunuz. Ne düşünüyorsunuz? Ben Kemerburgaz’ın çok eski zamanlarını bilirim. Dolayısıyla bu gelişime hayret ediyorum. Artık kafanızı kaldırınca bir sürü site ev, alışveriş mekanları var. Çok hızlı büyüyen ve gelişen bir yer oldu. Neler yapıyorsunuz Göktürk’te? Big Chefs’e geliriz. Fumo’yu çok beğeniyordum ancak başarısız işletmenin bir sonucu olarak kapandı. En iyi yediğim pizzalardan biri oradaydı. Kuaföre Toni Guy’ a gidiyorum. Sinemaya bazen gidiyoruz ama biraz yetersiz bence. Alışverişimi meyve sebzemi Köyüm Market’ten alırım. Kuru gıdalarımı ve temizlik malzemelerimi Migros’tan alırım. Mua’ya çok giderdim ama orası da kapandı. Ailece kitap okumayı çok severiz. En sevdiğim kitapçım Rainbow. Özellikle çok güzel çocuk yayınları var tavsiye ederim. Le Pain Quatidien, Delicious ve Starbucks uğrak yerlerimiz arasında. Hediye alacaksak Woods’a gideriz. Alex, en sevdiğimiz oyuncakçı. Westside hamburgerciyi çok severiz. Balıkçı’ya gideriz. Sushico’ya gittik ilk defa geçenlerde. Güzel şeyleri var. Olivo yine en sevdiğimiz yemek mekanları arasında yer alıyor.
42 intown
Bir annenin çocuğunu sahiplenmesi lazım. Ama onun dışında kendine de bir alan bırakmalı. Çocuk oldu diye kendi hayatını unutmamalı.
ETİLER BOĞAZİÇİ KURUYEMİŞ
4 Yıldır Göktürk'te
İstanbul Caddesi Artel Forum Çarşısı No:38 Göktürk/İSTANBUL T: 0212 322 81 97 0212 322 71 53 www.bogazicikuruyemis.com
dekor
KONFOR VE FONKSİYONELLİK BİR ARADA Yazı: Duygu Koronel Fotoğraf: Cem Koronel
Kemerburgaz’la şehir bağlantısının sadece toprak bir yoldan ibaret olduğu, Göktürk’ün ise henüz keşfedilmediği yıllarda buraya taşınan ve tam 16 yıldır Kemercountry’de oturan Pala ailesine konuk oluyoruz. Misafirperverliği ile ün salmış mimar Mukaddes Pala’nın bu özelliğinden bizler de nasibimizi alarak enfes ikramlar eşliğinde bu içten ve sıcak aile evinin keyfine varıyoruz.
44 intown
Evin ilk girişinde kocaman bir giriş ve boydan boya döşenmiş aynalar mis gibi çiçek kokularıyla bizleri karşılıyor. Daha ilk seferde bu evin geniş bir aile evi olduğunu, bol misafirli ve sohbetli bir ortamın çokça yaşandığının sinyallerini alıyoruz. Üç çocuk sahibi Pala ailesi, neredeyse her hafta kalabalık misafir ağırlamaya bayılıyor. Mukaddes Hanım yemek konusundaki başarısını patlıcanlı kişiyle zaten bizlere kanıtlıyor. Hal böyle olunca bize de afiyetle yemek düşüyor… Kemercountry’nin Türk mahallesi olarak konumlandırılan kısmında yaşayan Pala ailesi, bu bölgeyi çok seviyor. Çünkü bu kısım, sitenin en merkezi noktasında yer alıyor. Aslında Mukaddes Hanım ve eşinin Kemercountry’i tercih etme sebeplerinin en başında çocukların bahçe içersinde daha rahat bir ortamda büyümelerini istemeleriymiş. Hatta bahçede havuzu olmayan yegâne evlerden biri de burası. İlkbahar ve yaz aylarında çocukların arkadaşlarıyla birlikte bahçede yapılan maçların tadına doyulmuyormuş. Aile, komşuculuk ve arkadaşlık ilişkilerine önem veren Pala ailesi kalabalık olmaktan hoşlananlardan. Hatta evin yemek kısmındaki masa bunu bize kanıtlayan önemli eşyalardan biri oldu. Özel siparişle yaptırdıkları ahşap masada 26 kişiyi ağırladığını belirten Mukaddes Hanım, bu durumdan gayet hoşnut. Renk olarak kahve tonlarının ağırlıkta olduğu salonda daha klasik ve evladiyelik eşyalar seçilmiş. Önce fonksiyonellik sonra da konfora önem verdiklerini belirten Pala’ya mimar olarak bir evde nelere önem
intown 45
dekor
verilmeli diye sorduğumuzda şu cevabı alıyoruz: “ Genelde mimarlar kendi zevklerine göre müşterilerini yönlendirirler. Ben onu doğru bulmuyorum. Öncelikle bir ev içinde yaşayan kişiye hitap etmeli. Aksi halde evden sıkılmak söz konusu olabilir. Bir evde gün ışığının maksimum alınması için ne gerekiyorsa yapılmalı. Doğallıktan çıkmadan ışığı fazlasıyla alarak kişiye uygun tonlamalarda mobilyalar, duvar renkleri ve detaylar seçilmeli. Eğer bizim gibi sohbeti , misafir ağırlamayı seven bir yapınız varsa salona televizyon koymayın. Salonunuzun amacı gerçekten misafir ağırlamak olsun. Ahşaplar hiçbir zaman eskimeyecek bir trend. Artık ahşabın birçok çeşidini bulmak da mümkün. Bu yüzden ahşap eşyalardan hiç çekinmeyin. Renk seçimlerinde aralara mutlaka patlayan renkler koyun. Bu turkuaz, mercan, turuncu ve açık yeşil tonları olabilir.”
46 intown
Resim yapmaya da merakı olan Mukaddes Hanım’ın salonda birkaç eserini görüyoruz. Bunu bir hobi olarak yapan Pala, sanatsal veya tarihi değeri olan objelere meraklı. Örneğin alt kata inerken karşımıza çıkan duvarda, 150 yıl öncesine ait bir hamam kapısı çıkıyor. Bunun gibi tarihi anlam taşıyan eşyaları bir ışıkla veya başka bir objeyle birleştirmenin çok orijinal olacağını ifade ediyor kendisi.
?
Evimizi, dünyadaki en özel yaşam alanı olarak nasıl tasarlarız? İşte Mukaddes Pala’nın cevapları:
• Günlerinizi nasıl geçirdiğinizi düşünün. Bu sizin ihtiyaç alanlarınızı belirleyecektir.
• Doğal ışığı maksimum düzeyde evin içine taşımaya özen gösterin. Bir diğer özellik ise Pala ailesinin evinde duvar kağıdının kullanılmamış olması. Bunun nedenini ise Mukaddes Hanım, bir duvar kâğıdının çok kalıcı olmamasına bağlıyor. Bir evin en değişmeyeceği kısmın o evin kütüphanesi olduğunu belirten Pala, bu eşyanın içindeki kitap sayısının artmasıyla onun daha da değerleneceğinin altını çiziyor. İnsanlarla iletişim kurmayı seven Mukaddes Pala, aynı zamanda Göktürk’teki Mukaza Mimarlık ofisinin sahibi. Bu yüzden Göktürk’e sık sık gelip gittiğini belirtiyor. Ancak bölgenin çarpık gelişiminden bir hayli tedirgin. Mimar gözüyle baksa da bakmasa da ortada yanlış bir planlama var diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: “ Şehir planlamada bir hata yapılmış ve maalesef bunun faturasını Göktürk’te yaşayanlar ödüyor. Otopark sorunu var. Yolda yürüme yerleri tek kişinin yürüyebileceği bir genişlikte. Herkes tek sıra halinde mi yürüyecek burada?”
• Camları çok koyu perdelerle kapatmayın. Bahçeniz varsa bahçenin güzel görüntüsünü evinize sokmaya çalışın. Bu kendinizi iyi hissettirir. • Mobilyalarınızda fonksiyonelliğe önem verin. Uzun ömürlü olması için de konforu unutmayın. • Daha çok açık renkleri tercih edin. İlerde bunların üzerine değişen moda akımlarını eklemeniz daha kolay olacaktır.
intown 47
YALIN VE ETKİLİ TASARIMIN ADRESİ
Evini, mağazasını, ofisini hatta herhangi bir odasını yenilemek isteyenlere samimi ve içten fikirleriyle destek veren Göktürklü bir tasarım ofisindeyiz… 2009 yılından bu yana hizmet veren BDA Mimarlık’ı biraz daha yakından tanıyalım dedik ve şirket kurucusu Barış Hacıbaşıoğlu ve tasarımcı eşi Melis Hacıbaşıoğlu ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Öncelikle sizi tanıyalım... Firma hikâyeniz nasıl başladı? Barış Hacıbaşıoğlu: Mimar Sinan Üniversitesi’nden mezun, iç mimar-endüstriyel tasarımcıyım. 2009 yılında BDA Mimarlık’ı kurdum ve o günden bu yana müşterilerimize; konsept projeler, mimari tasarım,proje,uygulama alanlarında her türlü mekana uygun çözümler sunuyoruz. Yakın zamanda da grafik tasarımcı eşim Melis Hacıbaşıoğlu'nun da şirkete katılmasıyla kurumsal kimlik ve grafik tasarım çalışmalarımızı da hız kesmeden sürdürüyoruz.
Neden Göktürk’te mimarlık ofisi açmaya karar verdiniz?
bda mimarlık ofisi
En önemli nedenlerden bir tanesi evimizin Göktürk’te oluşu. Daha önce Etiler’de olan ofisimizi artık İstanbul gibi yoğun tempolu bir şehirde işe gitmek için harcanan vaktin bir kayıp olduğunu düşündüğümüz için Göktürk’ ü tercih ettik, şehre göre daha sakin bir yer olmasından ve aynı zamanda iş anlamında da hedef kitlemizin bulunduğu bölge olmasından dolayı buradayız.
Bir projeye başlarken dikkat ettiğiniz ilk unsurlar neler? Tasarımın her alanında olduğu gibi öncelikle kullanıcının (müşterinin) talepleri çıkış noktamız. Ayrıca bu talepleri işlevselliğini yerine getirebilecek şekilde en uygun formlarda oluşturmak da görevimiz.
Belli bir tarzınız var mı? Hedef kitleniz var mı?
Daha çok ne tarz projeler yapıyorsunuz? (Ev, iş yeri bina)
Evet; genel anlamda modernizm bizi tanımlayan akım. Eğitimimizin de ana ekolu olan Bauhaus dönemi tasarım anlayışı tarzımızı en iyi anlatan olgu. Bauhaus döneminin en önemli mimar ve tasarımcılarından olan LUDWIG MİES VAN DER ROHE’nin çizgisi ve geçtiğimiz yüzyıl ve yaşadığımız yüzyıla damgasını vuran "LESS IS MORE” sözü tasarım felsefemizi oluşturuyor. Yani; sade, işlevsel, yormayan ve direk sonuç odaklı mekânlar ve ürünler tasarlamak temel amacımız.
Tüm bunların hepsini yapıyoruz, mekan tasarımının ne amaçla olduğunun çok önemi yok(bir ekmek fırını da olabilir, bir villada olabilir, bir mağaza ya da kurumsal şirket te olabilir.) Mevsimsel olarak mekanların yapılma zamanları değişebiliyor.Örneğin bahar yaz aylarında evler ağırlıklı oluyor.
Hedef kitlemiz ise; tasarım anlayışı olarak kendimize yakın bulduğumuz ve modernizme sahip çıkan ve mekân-ürün tasarımlarında bir hikaye arayan herkes olabilir.
Sinpaş Ev intown 49
Kendi zevklerinizi de işinize yansıttığınız olur mu?
Yaptığımız her mekanı kendi mekanımız gibi düşünüyoruz. Örneğin ev ise kendi yaşayacağımız ev gibi, bir işyeri ise kendi işyerimiz gibi düşünüyoruz.
Ege Vizyon İstanbul Ofisi Göktürk'te yaşayıp sizin ofisinize gelmek için illa komple bir ev ya da işyeri mi yaptırmak lazım? Yoksa tek bir oda veya bir bölüm için de gelinebilir mi? Hiç fark etmez. Tek bir ürün tasarımı için bile tüm zamanımızı harcayabiliriz. Yeter ki bizi heyecanlandırsın ve aynı ruhu paylaştığımızı hissedelim.
Diagon Tattoo Intown okuyucuları için, bda mimarlığı tanımlayan en doğru üç kelime ne olur?
Arketip Ev
"LESS IS MORE" (GEREKSİZ HİÇ BİR DETAYA YER VERMEYEN, YORMAYAN ETKİLİ TASARIM...)
50 intown
Ofis: İstanbul Caddesi Palms Residence F13 Göktürk/İSTANBUL T. 0212 322 47 11 E-mail: info@bdamimarlik.com
Incıty
İSTANBUL’UN
top
5
MEKÂNI Yazı: Sim Yener
İstanbul’da her geçen gün yeni açılan mekânlar arasından en gözdelerini seçtik ve sizler için sıraladık. İşte ıntown gözünden İstanbul’da gidilmesi gereken top 5 mekân…
Jamie’s Italian
Adres: Zorlu Center, 34340, Gayrettepe, Beşiktaş
52 intown
Telefon: (212) 353 68 08
Çalışma saatleri: Her gün saat 12.0024.00 arasında açık.
Michelin yıldızlı dünyaca ünlü şeflerden biri olan Jamie Oliver imzalı Jamie’s Italian, Zorlu Center’da açıldı. Jamie Oliver, şef Gennaro Contaldo ile birlikte yarattığı lezzetli yemeklerini artık İstanbullularla da paylaşıyor. Yemek programlarında sempatikliği ve pratik yemek tarifleri ile sevilen Jamie Oliver’ın Jamie’s Italian’ın girişinde ilk gözünüze çarpan sade ama şık ve davetkar dekoru. Güler yüzlü bir ekip tarafından karşılanıyorsunuz. Jamie’s Italian’ın menüsünde çok çeşitli başlangıçlar, “bruschetta”lar ve “plank” adı verilen sebze, et veya balık çeşitleri ile İtalyan peynirleri ile turşu ve salatanın sunulduğu ahşap tabaklar masaya geldiği anda kapışılıyor. Jamie’s Italian'ın iyi kalite malzemeyle, taze hazırlanan yemekleri İtalyan ruhunu yansıtan rahat bir ortamda damaklarımızı şenlendiriyor. 400 kişinin üzerinde oturma kapasitesi olan Jamie’s Italian’da teras seçeneği de mevcut. Yemeklerin yapımında açık alanlarda yetiştirilen ve sürdürülebilirlik esas alınarak tedarik edilen çoğunlukla yerel ürünler kullanılıyor. İştah açıcı makarnalar her sabah restoranda taze yapılıyor. Karidesli “linguine” ve lezzetli yaban trüf mantarlı risotto menünün klasiklerinden. İkisi de gayet lezzetli. Özellikle linguine tam İtalyan kıvamında pişmişti. Çoğu yemeklerin küçük porsiyonda olması insanı rahatlatıyor. Birkaç çeşit yeme fırsatını buluyorsunuz. Başlangıç, ana yemek ve tatlı ile yaklaşık kişi başı 100TL gibi bir fiyat söz konusu. Kuzu pirzola 54TL, hamburger 34TL. Trüf yağlı parmesanlı patates kızartması, kalamar ve siyah melek denenmeli. Ana yemeklerde çoğunlukla organik seçenekler bulunuyor; Jamie’nin İtalyan burgeri özel çekim ızgara organik dana köfte ile hazırlanıyor. Tatlı seçeneklerinden portakal aromalı tiramisu, brownie, karamelize edilmiş mısır patlakları ve vanilyalı dondurma ile servis ediliyor. İngiltere’deki menüyü bekleyenleri hayal kırıklığına uğratsa da, Jamie’nin şöhreti İstanbulluların yoğun ilgisini çekti. Rezervasyona ihtiyaç var, ama hızlı servisle fazla beklemeden yer bulabiliyorsunuz.
Duble Meze Bar
Güzel manzaralı ferah bir ortamda lezzetli yemekler yemek ister misiniz? Hava kararmadan gittiğinizde gün batımı keyfi yapabileceğiniz Duble Meze Bar’da akşam olduğunda ise Haliç’e düşen ışıklara bakarak keyifli bir akşam yemeği yiyebilirsiniz. Pera’nın dar sokaklarından geçip yukarı tırmanınca ışıltılı Haliç manzarası boylu boyunca önünüze seriliyor. Barı ve geniş ahşap masaları ve ferah ortamıyla Barselona’daki tapas restoranlarını anımsatıyor. Palazzo Donizetti Hotel’in terasında yerini alan Duble Meze Bar, şehrin merkezinde sunduğu huzurlu atmosferini, babası Celal Çapa’dan bayrağı devralan Emre Çapa(Akaretler’deki Minyon’dan sonra) ve Arto Ankaralıyan’ın modernleştirdiği meze yorumlarıyla birleştirerek unutulmaz bir lezzet deneyimi sunuyor. Girişte sağ kanatta yer alan yaklaşık 10 metre uzunluğundaki cam bir mekandan seçilen mezelerden humus, Girit usulü fırında kabak ve şeftali ağacıyla tütsülenmiş biberler ,çim çim karidesli deniz börülcesi, papaz yahnisi,tahinli patlıcan, hardallı levrek ceviche, çerkez tavuğu, kavrulmuş incir ve yaban mersinli pers pilavı, avokadolu tabule çok lezzetli.Şeftali ağacı kabuklarıyla tütsülenmiş yoğurtla yapılan biber borani, istiridye mantarı eşliğinde hardallı sosla sunulan füme dil ızgara mutlaka denenmeli. Daha çok atıştırmalık tarzda çalışan bir yer olduğundan ana yemek yerine ara sıcak tarzı yemekler ağırlıkta. Keçi peynirli paçanga böreği, bruschetta’da kokoreç gibi lezzetlerden bir kaçını yiyip paylaşarak bu lezzetlerin tadını çıkarabilirsiniz. Yassı bir şekilde servis edilen ciğeri, ciğer seven herkese kesinlikle tavsiye ederim. Değişik bir aydınlatma, hafif karalık ama rahatsız etmiyor. Tek rahatsız eden İtalyanlara benzediğimizden midir nedir, kulağa hoş gelmeyen insanların yüksek sesle, masada konuşmaya pek fazla müsaade etmeyen uğultusu.
Adres: Palazzo Donizetti Hotel, Asmalımescit Caddesi 55 Kat 7, Beyoğlu, Beyoğlu
Telefon: (212) 244 01 88
Çalısma Saatleri : Pazar günleri hariç hafta içi 18.00-01.00, hafta sonu 18.00-02.00 arasında açık.
Ünlü işletmeci Emre Ergani tüm işlettiği mekânları kapatıp Nişantaşı’nın klasik restoranı Park Şamdan’da ‘’The Bar’”ı açtı. Park Şamdan’ın bir bölümü küçültülüp Biber Bar havasına sokulmuş. Girişte kocaman bir bar sizi karşılıyor. Deri koltuklar ve bar tabureleri İngiliz publarını anımsatan dekoru ile sıcak bir atmosfer sunuyor. Daha önce kullanılmayan apartman bahçesi apartman sakinlerinin izinleri ile dekore edilip bara ferahlık kazandırılmış. Bardan Park Şamdan girişi ayrı bir kapı ile ayrılmış. Bu kış iş çıkışı barı için klasik Emre Ergani konsepti iyi bir alternatif. Menüsünde bulunan yemekler fiyatları ile şöyle sıralanıyor; carpaccio sarma 30 TL, blackky soslu bonfile şiş 28 TL, escargot 32TL, et dürüm 24 TL, kıymalı taquitos 22 TL.
Adres: Mim Kemal Öke Cad.18,Nişantaşı
Telefon: 0542 772 3333 0542 772 8888
Duble Meze Bar’ın menüsünde 20-25 çeşit soğuk meze, 10-15 ara sıcak ve dört çeşit ana yemek yer alıyor. Duble Meze Bar’ın zengin bir kokteyl menüsü ve taze ürünlerle hazırladıkları likörleri var. Duble’de soğuk meze fiyatları 8-14 TL, ara sıcaklar ise 8-24 TL arasında değişiyor.
The Bar
Çalışma saatleri: Pazartesi hariç her gün saat 18.00-24.00
intown 53
Incıty
Limonata Apartment
Şişli’de Dedikodulu Meyhane ile başlayan, eğlence dünyasının yaratıcı dehasına çıkan adının haklı şöhretini Nişantaşı Bostan sokakta Louis Vuitton’un yan binasında Limonata Apartment’de sürdürmeye devam ediyor İzzet Çapa. Açılalı daha yeni olmasına rağmen çoktan fenomen olmuş bile. Limonata Apartment’ın dekorasyonu mimar Ali Türker’in imzasını taşıyor. Ayrıca Mustafa Taviloğlu, Mudo için getirdiği çok özel koleksiyonunu da diğer şubelerde olduğu gibi Apartment’ta sergiliyor. Limonata Apartment eskiyle yeni, lüksle bohem arasındaki bir atmosferde, uyumsuzluğun uyumu. Mekândan ilk girdiğiniz anda hiçbir masayı görmüyor olmanız ve duvardaki dekoratif figürler bir sanat galerisine adım atmışsınız gibi hissettirse de, masaların yerleştirildiği odacıklar yer alıyor yine giriş katında. Arka tarafta ise bir kat aşağı inerek barın da yer aldığı bahçeye ulaşıyorsunuz. Bahçenin tasarımında ise yine farklılığını konuşturmuş ve eski tip bavulları, teneke bidonları birer dekorasyon malzemesi haline getirmiş. Tek kusuru soğuk bir gecede paltolarınızla yemek zorunda kalabilirsiniz. Genç ve dinamik tezatlıkların modern bir aroması Çapa markanın mutfağında göze çarpanlar ve fiyatları şöyle; “füme somon salata” 32 TL , “kinoatabbuleh” 26 TL, patronun özel tarifi olan “İzzet’in makarnası” 28 TL, “ev yapımı deniz mahsüllü tagliatelle” 35 TL, “sosyetik kıtır mantı” 24 TL, ev yapımı “burgerler” 33 TL, “humus yatağında kuşkonmaz bonfile” 45 TL ve sürprizlerle dolu tatlılar. Biz ise İzzet Çapa’nın tavsiyesi 29 TL’lik ‘’çıtır karidesi” ve ‘28 TL fiyatındaki “kokoreç pizzayı” yedik. Karideste parmaklarımızı yememek için zor dayandık. Kokoreç pizza acılı olmasına rağmen çok lezizdi. Pazar günleri mekânda, ise kahvaltı seçeneği de var. 19.00’dan sonra DJ performansı ile mekân, klasik çapa geleneğini sürdürmeye devam ediyor.
Ferahfeza
Adres: Bostan sokak, Louis Vuitton’un yan binası, Nişantaşı
Telefon: Rezervasyon yapmadıklarından yok
Çalışma saatleri: Hergün saat 11.3024.00 hafta sonu 02.00 arasında açık.
Karaköy her gün yeni açılan bir mekânla adından söz ettiriyor. Son yılların gözde semtinde Mimarlar Odası binasının terasındaki Ferahfeza’ da terasa doğru ilerlediğinizde arkanızda Galata Kulesi, önünüzde liman ve tarihi yarımada, yanda Haliç’in tepeleri karşılıyor sizi. Mekânın iç tasarımında pirinç, ahşap, bakır gibi malzemeler ile Karaköy’ün dokusuna bütünlük katmış. Adı mekana gerçekten çok yakışmış girer girmez ferah bir mekanda buluyorsunuz kendinizi. Restoran, bar ve lounge alanlarında duvarlardaki aynalar sayesinde İstanbul’un her iki cephesini de görüyorsunuz. Yüksek tavanlar ve ortadaki açık mutfak da mekânı iyice ferahlatmış. Ferahfeza’nın farklı Akdeniz ülkelerinin mutfaklarından derlenen akşam menüsü küçük soğuk lezzetler, yöresel peynirler, küçük sıcak lezzetler, ana yemekler ve tatlılar şeklinde gruplanmış. Ayrıca şeften günün önerileri var. Başlangıçlar 10-25 TL, ana yemekler ise 30-50 TL arasında. Başlangıçlardan, tahin yatağında, üzerinde pekmez ile gelen asma yaprağına sarılı somonda tahin sosu asma yaprağının tuzunu damakta yumuşatırken somonun tadını öne çıkarıyor. Bonfile carpaccio ise mekânın favorisi. Zar gibi ince doğranmış carpaccio dilimleri roka, parmesan ve balsamik sosun altında eriyerek hazırlanıyor.
Adres: Kemankeş Caddesi 31, Karaköy, Beyoğlu
54 intown
Telefon: (212) 243 51 54
Çalışma Saatleri : Pazartesi-Perşembe 11.00-02.00, CumaPazar 09.00-03.00 arasında açık.
Ana yemeklerden bonfile dilimleri ve ızgara levrek hem sunumu hem de lezzeti ile çok başarılı. Trüf mantar aromalı ravioli mutlaka denenmeli. Tarçınlı yeşil mercimek püresi ve karamelize incirle birlikte sunulan organik bebek piliç de damakta farklı bir tat bırakıyor. Çanakkale domatesinden yapılan mücver, trüf mantarlı köz patlıcan, keçiboynuzu pekmezli kuzu karski ve deniztarağı risotto da menüde şimdiden müdavimlerini bulmuş yemeklerden birkaçı. Akşam yemeğini nefis tatlılarla sonlandırırken limon kabuklu sorbe, peynirli irmik tatlısı, elmalı tartetatin ve sufleyi öneririm. İyi ve profesyonel hizmet anlayışı, farklı tatlarla birleşince Ferahfeza deneyimi yüzünüzde bir gülümsemeye dönüşüyor. Cam kenarı eşsiz manzara eşliğinde damakta kalacak lezzetler denemek isterseniz birkaç gün önceden rezervasyon yaptırmanızı tavsiye ederim.
ABANT ÇIFTLIGI • Şarküteri
• Kasap
• Manav
• Yemek ve kokteyl organizasyonları yapılmaktadır. • Garson temin edilmektedir. • Paket servisimiz bulunmaktadır. • Meze çeşitlerimiz günlük olup imalatımız özel aşçımız tarafından yapılmaktadır. • Yılbaşı için özel kestaneli hindi dolma siparişi alınır. Erzincan deri tulumu • Kayseri sırt pastırması • İthal peynir çeşitleri Günlük taze yumurta • Günlük süt • Meze çeşitleri ve soğuk sandwich çeşitleri Zeytin çeşitleri • Manda kaymağı
Telefonla sipariş alınır.
0212 322 48 48
Göktürk Gıda ve Turizm San. Tic. Ltd. Şti.
Merkez Mah. Belediye Cad. Kemer Life Çarşısı No:26 /235 Göktürk İstanbul
Tel: 0212 322 48 48 - Fax: 0212 322 61 99 Gsm: 0533 934 23 33
Dünyanın en göz alıcı manzaralarından birine sahip olan Sidney, yeni yılı adeta bir festival atmosferinde kutluyor. Haftalar öncesinden hazırlıklar başlıyor, günler öncesinden Opera Binası ile Harbour Köprüsü arasındaki park trafiğe kapatılıyor. Yılın son günü ise akın akın insan piknik malzemeleri ile parklara yayılarak büyük gece için yerini alıyor. Yılbaşı akşamı ise tüm körfez boyunca evlerin balkonları, restoranlar ve kulüpler insanlar ile dolup taşmış hale geliyor. Yeni yıla girerken geri sayımın ardından patlayan sonsuz sayıda havai fişek, karanlık gökyüzünü bir renk cümbüşüne dönüştürüyor. Bu muhteşem ışık ve ses şovunu izlemek için, hayranlık ve şaşkınlık ile gökyüzüne kaldırdığınız kafanız, yarım saat boyunca hiç aşağıya inmiyor. Binlerce kişi, hipnotize olmuş bir şekilde, gözlerini hiç kırpmadan, yeni yılın umutlarını yansıtan bu gösteri sayesinde, tek yürek oluyor. Tabi ki Sidney efsanevi yılbaşı kutlamalarının ötesinde bambaşka güzellikler de sunuyor: Parlak ve canlı mavisi ile bakmaya doyamadığınız harika bir gökyüzü ve nefes kesici gün batımları ile eşsiz manzaralar… Sürekli esen meltem ile burnunuza çalınan okaliptüs kokuları…Dünyanın dört bir yanından gelenlere kucak açmış olmasının getirdiği eşsiz bir kültür sentezi… Şehrin yanı başında yer alan bembeyaz kumsalları ve plajları dolduran sörfçüler, güzel vücutlu bakımlı genç kızlar, sportif gençler, aileler ve çocuklar… Harika deniz mahsulleri ve dünya mutfaklarından yaratıcı lezzetler sunan gurme restoran ve kafeler… Tadına doyum olmayan ‘Yeni Dünya’ şaraplarının en güzel örnekleri… Eğlenceli ve canlı gece hayatı…
Sidney
1
intown 57
gezi
2
Edinburgh İskoçya’nın başkenti Edinburg, adeta büyüleyici bir zaman tüneli. Kültürel mirasları, soylu tarihi ve estetik mimarisi sizi yüzlerce yıl öncesine götürürken sokaklarda kulağınıza çalınan gayda ezgileri, efsanevi pubları ile kendine has keşiflere imkân veriyor. Eski Şehirde her biri birer ufak şatoyu andıran yüksek tavanlı heybetli binaların arasındaki kaldırım taşlı sokaklarda, dar çıkmazlarda, kemerli geçitlerde yürürken, işlemeli ön cepheli ve taç şeklindeki demir çatı süslemeli ihtişamlı katedrallerine girdiğinizde, ya da şehrin altını labirent gibi dolaşan yeraltı mahzenlerini gezerken, kendinizi adeta Ortaçağ’da kaybolmuş gibi hissediyorsunuz. Nazikliği ve zarafeti ile ünlenmiş bu soylu şehir, adeta görkemli bir antik mücevher gibi. Edinburg sadece geçmişte yaşayan bir şehir değil tabi ki. Yılboyu şehrin dört bir köşesine yayılan festivallerde hem klasik hem de çağdaş sanatın etkileyici örneklerini harmanlayarak sahneye koymayı başarıyor. Dünyaca ünlü tasarımcıların imzalarını taşıyan oteller ile tarihi dokuda modern atmosferi yaşatıyor. Usta şeflerin geleneksel lezzetlere getirdiği yaratıcı yorumlar ile mükemmel çağdaş lezzetlerin tadına varmanızı sağlıyor. Hogmanay adı ile bilinen yeni yıl kutlamaları da şehirde 3 gün boyunca muazzam bir parti rüzgarı estiriyor. 30 Aralık’ta başlayıp 2 Ocak sabahı sona eren kutlamalar, canlı orkestralar ile açık hava konserleri, dünyanın en büyük havai fişek gösterisi, ve sokakları şarkılar ile dolduran 100 binlerce şehirli ile gerçekten görsel ve işitsel bir şölen yaşatıyor.
58 intown
Doğru bilgi, Doğru hizmet...
Selanik Bulvarı 2.Kemer Mevkii (Opet Benzin İstasyonu Arkası) No:151/1A Kemerburgaz - Eyüp 34077 / İstanbul T: 212-360 16 95 F: 212-360 31 84 G: 530-567 97 50 E: info@berklass.com.tr W: www.berklass.com.tr
FREEDOM
gezi
3
Cape Town
Güney Afrika Cumhuriyeti’nin en sihirli şehri Cape Town, dünyada eşi benzeri olmayan bir coğrafyada hem doğanın cömertliğini hem de farklı kültürlerin harmanını deneyimlemenize imkân tanıyor. Cape Town’un asıl sihiri, doğayı ve insanı acelesiz ve kaygısız bir atmosferde buluşturması. Mevsimlerin ters yüz olduğu Güney Yarımküre’de, yılbaşına parlak, güneşli ve sıcacık bir havada, Atlantik Okyanusunun görkemli manzaralarına nazır girmenin keyfi bir başka. Sahil şeritlerine dizilmiş evleri, otelleri, restoranları, barları ile cıvıl cıvıl, muhteşem üzümlere ev sahipliği yapan şarap bağları ve gurme restoranları ile sofistike, salaş çevre balıkçı kasabaları ile sakin ve rahat , yanı başındaki okyanus ve safari rotaları ile alışılmadık fauna ve vahşi yaşamı ile doğayla iç içe. Cape Town’a gitmişken yakın mesafede yer alan Constantia, Franschhoek, Stellenbosch ve Paarl şarap vadilerinden mutlaka bir tanesi ziyareti hak ediyor. Bu ziyaretlerde hem bağlarda yer alan şarap evlerinde muhteşem şarap tadımları hem de gurme restoranlarında gastronomik deneyimi bir arada yaşamak mümkün.
60 intown
BURGER
HOUSE
Bir Burgerden Daha Fazlası Şimdi Kapınızda
0212 322 34 42 - 35 42 www.burgerhouse.com.tr
merkez: İstanbul cad. no:41/42 Mesa avm Göktürk-Eyüp/İST.
burgerhousegokturk@hotmail.com
RÖPORTAJ
‘’POLİTİKAYA DAHA ÇOK KADIN ELİ DEĞMELİ’’ Röportaj: Sim Yener Fotoğraf: Ersoy Doğru
Göktürk’te yaşayan bir milletvekili Sedef Küçük. Kolej mezunu, sanayici bir aileden, uzun yıllar çalıştıktan sonra gelen bir teklif ile kendisini Ankara’da Meclis Kürsüsü’nde bulmuş. Bu süreçte tanık oldukları ve yaşadıkları, zaman zaman ağrı kesici iğnelere neden olsa da politikacı olmaktan son derece memnun. Dost meclislerinde konuşmak yerine elini taşın altına koyanlardan. Çoğu zamanını Ankara’da ya da yurtdışındaki gezilerde geçirmesinden kendisine ve ailesine ayıracak vakit bulamasa da ‘’kadın erkek fırsat eşitliği’’ çalışmalarını anlatırken gözlerindeki pırıltıyı fark etmemek mümkün değil. Göktürk’te zor bulabildiğimiz Küçük’le “politikada bir kadın olmayı’” konuştuk.
ülkenin geleceği konusunda kaygılarım arttı o zaman bir parti çatısı altında politika yapmam gerekliliğine inandım. Seçimlerde gelen teklifle milletvekilliği yolu açıldı.
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Siyasal Bilimler ve Sosyal Siyaset Bölümünden mezun olmuşsunuz? Politikaya ilginiz o zaman mı başladı? Nasıl gelişti? Dedem de zamanında üç dönem milletvekilliği yapmış. Belki bu durum genetiktir. Kolej yıllarımdan beri politika ve münazaralar ilgi alanımdaydı. Ama genç bir bakış açısına sahiptim. Ayrıntılar konusunda yetkinliğim yoktu. Üniversite yıllarımda da politikaya ilgim vardı ama herhangi bir partiyle bağım bulunmuyordu. Sonra iş hayatı, evlilik vs. derken politika, hayatımın çok merkezinde yer almadı. Ne zaman ki
62 intown
Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Üyesisiniz. Gerçekten kadın ve erkek ne kadar eşit fırsata sahip? Komisyonda bu konuda neler yapılıyor? Hem Türkiye’de hem dünyada ne yazık ki bir eşitlikten ve eşit fırsatlardan söz edilemez. Ancak Türkiye’yi diğer Avrupa Ülkeleriyle veya çağdaş ülkelerle karşılaştırınca eşitsizlik makasının daha açık olduğunu görüyorsunuz. Türkiye’de kadını ikinci sınıf gören geleneksel bakış açısı hala egemenliğini sürdürüyor. Nereye baksanız bununla karşılaşmanız mümkün. İş hayatında da, kamuda da, ev içinde de. Hiçbir alanda kadınlarla erkekler yarışa eşit başlamıyor. Eğitim hayatında da bu böyle, ailelerin bakış açısında da. Tabii böyle eşitsiz bir başlangıç olunca sonrasında eşit fırsata sahip olmak yeterli olmuyor. Bu nedenle ben baştan beri pozitif ayrımcılık yanlısıyım. Komisyonda da bu görüşlerimi ifade ediyorum. Komisyonumuz kadın sorunlarına ilişkin kanun tekliflerini görüşüyor, öneriler getiriyor. Buna ek olarak kurduğumuz alt komisyonlar vasıtasıyla –kadın ve şiddet, medya ve kadın, kadın ve istihdam gibi- raporlar hazırlıyor ve bunları hem sivil toplum örgütleriyle hem de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile paylaşıyor. Genel olarak uyumlu bir çalışma içindeyiz. Kadınların yaşadığı sorunlar o denli büyük ve içinden çıkılmaz ki ne yapsanız yeterli gelmiyor.
Yıllardır politika erkeklere bırakıldı ve gelinen nokta ortada. Biraz da kadın eli değsin de bir şeyler olumlu biçimde değişsin.
intown 63
RÖPORTAJ Politikaya girmeyi düşünen kadınlara neler önerirsiniz? Politikacı olmalarını tavsiye eder misiniz? Elbette tavsiye ederim. Tabii zorlukları var ama ülke için bir şeyler yapma fırsatını her kadın değerlendirmeli. Yalnızca şikâyet etmekle olmuyor, şikâyet konularında inisiyatif de alınmalı diye düşünüyorum. Bu illa ki bir siyasi parti çatısı altında olmak zorunda da değil. Sivil toplum örgütlerinde de çalışılabilir. Bizim ülkemizde sivil toplum anlayışı çok yetersiz. Dernekleşme oranı çok düşük. Sivil haklar konusunda çalışılmasını bu açıdan çok önemsiyorum. Ama sonuç itibariyle kadınların her kademede ve her yerde politikanın bir parçası olması gerektiğini düşünüyorum. Gidip partilere üye olunmalı. Yanlışlıklar varsa düzeltilmeye çalışılmalı. Yıllardır politika erkeklere bırakıldı ve gelinen nokta ortada. Biraz da kadın eli değsin de bir şeyler olumlu biçimde değişsin.
Kadın politikacı olarak ne tür zorluklarla karşılaştınız? Bizim kişilerle değil, ülkede kadınları ve kadınların yaşadığı sorunları görmezden gelme eğilimiyle çatışmamız var. Yoksa kişisel olarak herhangi bir sorun yaşamadım. Tabii ki çok yoğun mesaiden kaynaklı sıkıntılar oluyor. Çünkü politika tam zamanlı bir çalışma gerektiriyor. Bazen gece çok geç saatlere kadar çalışıyoruz. Her kanun görüşmesi için önceden hazırlık yapmak gerekiyor. Genel kurul dışında komisyon toplantıları da ayrı hazırlık gerektiriyor. Doğal olarak biraz yıpratıcı oluyor. Türkiye' de sizce kadınlar politikada neden ilgisiz? Kadınlar mı ilgisiz yoksa politikada diğer alanlarda olduğu gibi erkek egemen bir bakış açısıyla yapıldığından mı bu böyle bilmiyorum. Ama son yıllarda kadınların politikaya ilgisinin arttığını gördüm. Bu da bana fırsat yaratıldığında kadınların da iyi politikacı olabileceklerini gösteriyor. Bir de tabii ki bazı algıların değişmesi lazım. Kadınların yalnızca iyi eş, iyi anne, iyi ev kadını olacakları algısının kırılması gerekiyor. Kadınlar her şeyi iyi yapabilirler. İş kadınlığını da, politikayı da, bilimsel çalışmaları da. Politikaya girmekte hedeflediğiniz neydi, ne kadarına ulaştınız? Öncelikli hedefim sesi çıkamayanların sesi olmaktı. Toplumdaki dezavantajlı gruplar engelliler, çocuklar, hatta kadınlar hakikaten çok sıkıntı çekiyorlar. Çalışmalarım daha çok bu gruplar üzerine yoğunlaştı. Meclisteki Genel Kurul konuşmalarımın büyük çoğunluğu kadınlar ve insan hakları ihlallerine yönelik. Türkiye’ye yurt dışından nasıl bir yaklaşım var? Nasıl görüyorlar Türkiye’yi? Parti göreviyle veya komisyon göreviyle çıktığım tüm yurtdışı gezilerde şunu gördüm; Türkiye’de olup bitenler çok iyi gözleniyor ve çok iyi teşhisler konuluyor.
64 intown
Biraz da ev hayatı.. Ankara’daki hayatınız çocuğunuzu ve eşinizi nasıl etkiliyor? Politikacı olmak aile düzeninizi nasıl etkiledi? Çocuğunuzun da politikacı olmasını ister misiniz? Politikanın ilk etkisi; yaşamımı Ankara ve İstanbul olmak üzere ikiye bölmesi oldu. Haftanın üç ya da dört günü, bazen bütün hafta Ankara’da olmak zorundayım. İstanbul’a döndüğümde de burada programlarım oluyor. Sağ olsunlar eşim de kızım da bu duruma anlayış gösteriyorlar ve ciddi anlamda destek oluyorlar. Başka türlüsü imkânsız zaten. Ailemin desteği ve teşviki olmasa böyle yoğun bir temponun altından kalkmam mümkün değildi. Politikaya atılırken de hem eşim hem kızım büyük destek verdiler. Hala da özveriyle destek veriyorlar. Tabii ki eskisi kadar vakit geçiremiyoruz. Ama geçirdiğimiz vakit çok kıymetli olduğundan her anın tadını çıkarmaya çalışıyoruz. Kızıma şimdiye dek şunu yap, bu ol demedim. Gerek de kalmadı. Politikaya atılmak isterse bunun da altından başarıyla kalkacağından eminim. Karar kendisinindir. Annesi olarak verdiği her kararı desteklerim. Ben her kadının politika yapmasını isterim. Bu açıdan kızım da böyle bir karar verirse bundan ancak mutluluk duyarım. Göktürk’te nasıl vakit geçiriyorsunuz? Spor, hobiye vakit ayırabiliyor musunuz? Tabii politikadan öncesi ve sonrası çok farklılaştı. Haftanın yarıdan fazlasını Ankara’da geçiriyorum. İstanbul’da olduğum zamanlarda da ilçelerin etkinliklerine katılıyorum. Sivil toplum temsilcileriyle bir araya geliyorum. Yani İstanbul’da olduğum zamanlarda da yoğun bir tempo içindeyim. Bırakın spora veya herhangi bir hobiye vakit ayırmayı tabiri caizse eve zor atıyorum kendimi. Geçmişte spora da, kültürel etkinliklere de, dinlenmeye de daha fazla vakit ayırabildiğim günleri de özlüyorum doğal olarak. Göktürk için bir milletvekili olarak herhangi bir çalışmanız var mı? Göktürk’ün geleceğini nasıl görüyorsunuz? Bana ulaştırılan her sorunu gerekli mercilere iletiyorum. Göktürk bendi ve mesire alanının kullanımına ilişkin bir de soru önergesi verdim. Ayrıca Göktürk’te düzenlenen toplantılara fırsat buldukça katılıyorum. Katılamadıklarıma maddi manevi destek olmaya çalışıyorum. Göktürk konusunda en büyük kaygım, tüm İstanbul’da olduğu gibi çarpık kentleşmenin ve rant politikalarının kurbanı olması. Göktürk’te en büyük sorunlarımızdan biri sağlık. Özellikle gece başvurulacak bir sağlık kuruluşu yok bildiğiniz gibi. Bu konuda da bir çalışmanız var mı? En kısa zamanda mecliste bu konuyu gündeme taşıyıp, gerekli yerlerle temasa geçeceğim. Yaşadığım yerdeki sağlıkla ilgili bu önemli sorunu çözmek için ne gerekiyorsa yapmaya hazırım. Politikaya devam etmeyi düşünüyor musunuz? Kısmet diyorum. Üstüme düşen her görevde şimdiye dek elimi taşın altına sokmaktan ve sorumluluk almaktan çekinmedim.
Yeni yüzü ile hizmetinizde...
steakhouse Özel bir et dinlendirme tarzı olan Dry Age Amerikada tüm steakhouse mekanlarda kullanılan tekniktir. Dry Age, ideal yağ dağılımına yani mermere sahip düve etini özel şartlar altında 28 gün kemik üzerinde dinlendirilmektedir.Etin dinlendirilmesi zahmetli olmakla beraber etin kalitesini,lezzetini,yumuşaklığını en üst seviyeye ulaştıran önemli bir işlemdir.
Dükkan’da sadece kuru dinlendirilmiş et yok. Taze dana pirzolalar, T-bone steak, NY steak, süt danası bonfile, köfte eti, kuzu eti, kuzu pirzolar ve özel hazırlanmış taze sosis, dana bacon, baton sucuk,burger ve kasap satışı ile siz müşterilerimizi bu ziyafete beklemekteyiz.
Adres : İstanbul Cad. Neovista Çarşısı No:15 Göktürk - Eyüp / İstanbul Rezervasyon & Sipariş: 0212 322 89 17 - 0212 322 89 54 Web : www.gokturksteakhouse.com - E-mail : info@gokturksteakhouse.com
ORGANICASA
sertifikalı organik gıda - kozmetik - hijyen organik kasap reyonu
Siparişleriniz İçin; 0212 322 82 28
İstanbul Cad. Neo Çarşı No:14/A Göktürk/İST. www.organicasa.com
RÖPORTAJ
TİYATRO “SAYGI” İŞİ Röportaj: Duygu Koronel Fotoğraf: Ersoy Doğru
İstanbul Halk Tiyatrosu’nun yepyeni oyunu “Bezirgân”, görücüye çıktı. Bahtiyar Engin, Cem Davran ve Erkan Can gibi usta isimleri bir araya getiren oyun, Hisar Kültür Merkezi’nde sahne alarak Göktürk ve Kemerburgazlı tiyatro severlere keyifli bir akşam yaşattı. Oyunun başrol oyuncularından Cem Davran ve Erkan Can’la gerçekleştirdiğimiz kulis arkası sohbetimizde hem oyundan hem de tiyatrodan konuştuk…
66 intown
Kimsenin aklına zorla bir şeyi sokamazsınız. İstanbul Halk Tiyatrosu’nun felsefesi de bu. Kırmadan dökmeden.
Önce İstanbul Halk tiyatrosunun tarzı var mı diye sormak istiyorum. Bir oyun neye göre seçiliyor sizce? Bezirgân’ın ortaya çıkışı nasıl oldu? Cem Davran: Tiyatromuzun özelliği her oyunun mutlaka bir cümlesinin olması. Hem evrensel hem de yerel anlamda bir oyunda, güne dokunan bir cümle olsun istiyoruz. Bezirgân’ın yönetmeni Yıldıray Şahinler de bu felsefeden yola çıkmış. Bezirgân’ı dünya tiyatro literatüründe çok önemli bir yeri olan Moliere’in “Tartuffe” adlı oyunundan uyarladık. Geleneksel Türk tiyatrosunun tekniklerini ve aynı zamanda İtalyan gelenekseli maskeleri kullandık. Bir “dünya gelenekseli” ortaya çıkardık. Bu fikir de tamamen Yıldıray Şahinler’indi. Projenin bu anlamda enteresan olması ve bizi cezp etmesi de sanırım bundan kaynaklanıyor. Oyunda sürprizler var mı? Erkan Can: Olmaz mı… Ne gibi? Cem Davran: Maske ve kuklaların da işin içinde olduğu bir oyun… Daha fazlasını söylemeyeyim artık. (gülüyor) Oyun bitiminde seyircinin aklında ne kalsın istersiniz? Cem Davran: Sadece bu oyun için değil genel olarak cevap vermek gerekirse şöyle diyebilirim ki biz oyuncular ortaya bir sofra kuruyoruz. Aç olan, isteyen istediği kadar bu sofradan alabilir. Kimi o sofradan bir parça ekmek alır kimi sofranın tamamını yer… Tiyatro da böyle bir şey işte. Biz o sofraya yaşama dair duyguları koyuyoruz. İhtiyacı olan ihtiyacı olduğu kadar alıyor. Erkan Can: Biz yaptığımız oyunlarla sunmak istediğimiz cümlenin birazcık daha altını çiziyoruz. Her oyunda bir kıssadan hisse yüzde 20’miz var. İsteyen o yüzde 20’yi alır, isteyen almaz. Zaten ustalar ne
der? “Koca bir salonda oyunu anlayan beş kişi varsa, biz oyunumuzu o beş kişiye oynarız.” Cem Davran: Erkan’ın bir lafı var ki sitede de yazıyor. Bizim işimiz kırmadan dökmeden yapmak. Erkan Can: Evet. Kimseyi ötelemeden, başkalaştırmadan yapmak. Herkese eşit mesafede duruyoruz. Tiyatro böyle bir şey zaten. İsteyen istediği kadar alır ve gider. Kimsenin aklına zorla bir şeyi sokamazsınız. İstanbul Halk Tiyatrosu’nun felsefesi de bu. Bu uyarlamada ne gibi değişiklikler yapıldı? Cem Davran: Oyunun yönetmeni Yıldıray Şahinler’in verdiği karar neticesinde bazı değişiklikler yapıldı. Balkan figürleri, maske ve beden kullanımı, geleneksel Türk tiyatro teknikleri göreceksiniz. İtalyan geleneksel tiyatrosu ile Türk geleneksel tiyatrosunun bir karışımı gibi oldu diyebilirim. İstanbul Halk Tiyatrosu’nun bir kitlesi oluşmaya başladı. Bunun için neler söylemek itersiniz? Cem Davran: Bizler halen bir şeyler öğreniyoruz. Ana kadroya baktığınızda 25 yıldır bu işin içinde olan insanlarız. Ama halen kendimizi çırak olarak görürüz. Erkan Can: Çıraklık bitmez. Cem Davran: İstanbul Halk Tiyatrosu’nun kuruluşu her ne kadar 2006 diye yazsa da biz ona 1914 deriz. Çünkü İstanbul Halk Tiyatrosu Darülbedayi’nin öz çocuğu, bir uzantısıdır. Hatta şehir tiyatrosundan çok daha yakın olduğumuzu söyleyebilirim. Şimdiki şehir tiyatrosu artık bu felsefede değil çünkü.
intown 67
RÖPORTAJ İşte bu mantıkla yola çıkarak tiyatroya olan saygımızın sonsuz olduğunu söyleyebilirim. Gün gelir dekor taşırız gün gelir ütü yaparız. Hiçbir zaman başrolüz diye kapris yapmayız. Böyle görmedik çünkü. Bizim tiyatroya bakış açımız saygıdan ve tamamen eşitlikten yana. Bu tutum da elbet seyirciye yansıyor olabilir. Tabi oyunların da içeriklerinin bu ilgide rolü vardır. Böyle böyle bir kitlemiz oluşmaya başladı. Hani dizi fanları vardır ya. Bizim de fanlarımız oluştu. Başka şehirlerde bile sevenlerimiz var.
Cem Davran: Normalde tüm oyuncuların bir saat evvelinden kuliste olunması gerekir. Ama Erkan da ben de en aşağı 2-3 saat öncesinden geliriz. Bu disiplin bizim ruhumuza işlemiş. Bunları genç arkadaşlarımıza da verdiğimiz kurslarda aktarmaya çalışıyoruz.
Erkan Can: Televizyon çıktı tiyatro bitti lafına ben hiçbir zaman inanmadım. Çünkü tiyatro bitmez. İnsanlar var olduğu sürece tiyatro da vardır. Sadece değişebilir. Biz de bu değişim içinde yeni bir oluşum yarattık. Bu süreçte kendi seyircimizi oluşturduk.
O konuya da gelecektim. Aynı zamanda İstanbul Halk Tiyatrosu’ nun herkese açık oyunculuk kursları da var. Siz derslere giriyor musunuz? Cem Davran: Tabii. İşimiz sadece oyun oynamak değil. Sahnenin arka tarafındakileri de kendi yaşadığımız gibi eğitmeye çalışıyoruz. Tiyatro başlı başına bir saygı işi. Biz bu saygıyı gösteriyorsak karşımızdakinden de bekleriz. Örneğin bir oyun sırasında birinin cep telefonu çalarsa ben o kişiyi o gecenin kahramanı yapıyorum. (gülüyor)
Yani disiplinli, işini ciddiye alan bir mantaliteye sahipsiniz… Bu da işinizi iyi yapmaya ve dolayısıyla sizi başarıya götüren en önemli şey… Erkan Can: Biz hepimiz nereden baksanız 30 yıllık okul arkadaşıyız. Az önce bahsettiğimiz Darülbedai geleneğinden geliyoruz. Dediğiniz gibi bir disiplinimiz var. Bu disiplini tiyatroda da sürdürüyoruz.
O zaman herhalde ülkemizde bu tarz şeyler çok başınıza geliyordur. Hiç enteresan bir anınız oldu mu? Cem Davran: Olmaz mı. Geçenlerde altı aylık bebeğiyle içeri girmiş bir seyirci vardı. Bir şekilde içeri girmiş oturmuş. Çocuk bir başladı ağlamaya… Diğer seyirciler de rahatsız oldu tabi durumdan. Hatta bebek o kadar ağladı ki oyunu durdurup: “Ablacım bir emziriver dedim” (gülüyor).
Kafan başka çalışıyorsa her şeyden nem kaparsın ki o da olmaz.
68 intown
Mecburen çıkmak zorunda kaldı. Aslında durum biraz kötüye gidiyor. Saygı giderek azalıyor mu? Cem Davran: Maalesef. Zaten Türkiye’de bu bahsettiğim saygı yok. Eskiden tiyatroya en güzel şeyler giyilip gidilirmiş. O kitle bitti artık. Erkan Can: Şimdiki gençler biraz daha farklı tabi. Oyun izlerken hemen bir tweet atma merakı var. Biz kuşak olarak çok farklıyız ama onlara da bu saygıyı öğretmek bizim işimiz. Dilimizin erdiğince söylüyoruz. Kırmadan dökmeden. Onlar da zaten yavaş yavaş bir tiyatroyu nasıl seyretmeli anlıyor. Bu tutum da asla onların suçu değil. Bezirgân’da bugünün zihniyetine atıfta bulunuyor diyebilir miyiz? Cem Davran: Her oyun bir atıfta bulunur. Tiyatroya tek başına bu bana düşman mı diye bakan yanlışlık yapar. Tiyatro her şeyden bahseder. Ama bazı kafalar işkillenir. Oysa ki sanat yaşamın bütün düşüncelerinden bahseder.
Son olarak ne anlatıyor bu oyun? Cem Davran: Din suiistimalini, inanç tüccarlığını anlatıyor. Düzenbazlık yaparak inanç üzerinden ticaret yapan bir kişi Bezirgân. Tartuffe eski Fransa’da o anlama gelen bir isimmiş. Bezirgân da, tüccar gibi bir şey demek. Düşünün ki o zamanlar Moliere, Ortaçağ gibi kilisenin her şey olduğu bir dönemde bu oyununu yazıyor. Kilise bunu duyar duymaz Moliere’i aforoz ediyor. O da bunun üzerine finalde bir değişiklik yapıyor. Finalde sahtekârlık ortaya çıkıyor ama kralın elçisi geliyor. Ve herkese doğrusun yanlışsın diye o söylüyor. Yani kral devreye girince kilise meselesi ortadan kalkıyor. Biz ise Moliere’in eklediği sahneyi eklemedik. Çünkü bizim korktuğumuz kral ya da kilise yok. Bu durum yabancı ülkelerde de duyuldu ve bence güzel bir başarı. Şimdi yabancı ülkelere de gitme durumu var oyunun. Bu da kesinlikle rejinin başarısı…
Erkan Can: Nasıl baktığına bağlı olarak değişir. Bir oyunu herkes farklı yorumlayabilir. Şayet kafan başka çalışıyorsa her şeyden nem kaparsın ki o da olmaz.
Tiyatroya tek başına "Bu bana düşman mı" diye bakan yanlışlık yapar.
intown 69
spor
’İNANDIĞIM DOĞRULARDA İLERLEME LÜKSÜNE SAHİBİM’ Röportaj: Sim Yener
22 yıl önce Yugoslavya’da savaştan kaçarak Türkiye’ye ablasının yanına sığındı. Hayal bile kuramamıştı önündeki yaşamının… Amacı, sadece var olma savaşını kazanmaktı. Zoru başardı Türkiye’nin sayılı basketbol koçları arasına girdi. NBA’de gururumuz Hidayet Türkoğlu’nu keşfeden, yardımcı koç olarak başlayıp Galatasaray’dan Anadolu Efes’te baş antrenörlüğe uzanan öyküsünde Oktay Mahmuti’yle geçmişini unutmadan ‘’anı yaşamanın’’ sırrına değindik…
72 intown
Yıllar önce Yugoslovya’dan İstanbul’a gelerek yeni bir hayat kurdunuz. Başarılı bir spor kariyeriyle önce Galatasaray ve şimdi de Anadolu Efes’in baş antrenörü oldunuz. O zamanlara göre Türk basketbolundaki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’ye yıllar önce geldiğimde sadece basketbolda değil birçok spor dalında Türk sporcularının kendilerine güvenleri yeterli değildi. Kendilerini dünyada sporda söz sahibi Amerika, İspanya gibi ülkelerin yanında yeterli görmüyorlardı. Dünyaya açılımla birlikte Türkiye’deki zihniyet ve bakış açısı değişti. Türk sporcuları söz sahibi konuma geldiler. Artık hiçbir ülkeden çekinmiyoruz, onlarla aynı kalitede maç yapabilecek seviyeye geldik. Sizce nedir bu değişimin sırrı? Nasıl oldu bu açılım? İkili temaslarla başladı ve hayatın normal bir parçası haline geldi. Eskiden Balkanların dışına çıkamazdık, şimdi Türk insanı açıldı. Belki dünya küçüldü, bazı yerlere ulaşmak çok daha kolay oldu. Yeni jenerasyon bu değişimden nasibini aldı. Yeni yetenekler, yeni çalışmalar, yeni yatırımlar yapıldı. Sonuçlar alındıkça da daha fazla alana yayıldı. Eskiden Belçika’yı yenmek, Challenge turnuvasında oynamak olay olurken, bugün birinci sınıf basketbol oynayan ülkelerin arasına girdik. O zamanki bakış açısı ile bu zamanki çok farklı. Bu değişim ile birlikte Türk basketbolu sizce doğru yolda mı? Maalesef Türkiye’de planlı bir çalışma yapılmıyor. Her spor dalında olduğu gibi sadece kazanmaya odaklı; ya siyah ya da beyaz, gri yok hiçbir yerde. Bu da uzun vadeli planlı bir çalışma yapılamaması sonucunu getiriyor. Plan yapılmayınca uzun soluklu olamıyor başarılar. Sabır yok,disiplin ve plan yok, anlık yaşıyoruz. Çok duygu odaklı yaşıyoruz. Hâlbuki duyguları bir kenara bırakıp uzun vadeli planlama yapılması gerekiyor. Yok mu bir basketbol planımız? Hiç yok. Herkes günlük prefabrik çözümlerle bir şey yapmaya çabalıyor. Bazen bir adım geriye düştüğümüzde hemen hayal kırıklığı yaşıyoruz. Ülkede çok analitik bir yaklaşım olmadığı için geldiğimiz nokta hep gerginlik noktası. Plan yapıp bazı şeyleri plana uygunyönetici gibi yönetmek lazım. Alt yapı? Alt yapı eksikliğimiz o kadar yok. İstikrar yok, üst yapı eksik maalesef. Doğru planlama eksikliğimiz var. Eğer planınız olursa; bazen yenilebilirsiniz de. Bunu da hazmederek sabırla planı uygulamaya devam etmek gerekir. Milli takımın bu seneki başarısızlığını nasıl yorumluyorsunuz? Yıllarca yaşadığımız kırılgan bir yapının dağılmış hali. Maalesef kötü bir tecrübe oldu. Kimse istemezdi böyle olmasını. Kimseyi suçlamadan daha sağduyulu olup analitik olarak incelemek lazım, hatalardan ders almak lazım. Hidayet Türkoğlu’nu keşfetmişsiniz. Neden Mehmet Okur ve Hido’dan sonra NBA da Türkiye’den yeni isimleri duymuyoruz? O jenerasyonun basketbolu bırakmasıyla beraber, işin dinamiği gereği devri kapanıyor.İşte ben de bu yüzden plan diye ısrar ediyorum. Yeni isimler de yavaş yavaş yetişiyor, onlara yenileri katılacaktır, ancak yetişiyor,önlerini açmak lazım.İsimlere girmek istemiyorum ama yeni
oyuncular geliyor. Kaç yaşında basketbola başlamalı? Çocuklarına basketbola başlatmayı düşünenlere ne tavsiye edersiniz? Hangi kulüpte başlamalarını tavsiye edersiniz? Basketbol çok küçük yaşta başlayacak bir spor değil. Basketbol topu futbol topu gibi değil. Ağır bir toptur. Erken yaşta başlanırsa, soğuma olabilir. Çok çocuk gördüm, erken başladığı ve yapamadığı için vazgeçen. 9-10 yaşında bence basketbola başlamak için ideal yaş. Daha erken de başlayanlar var ama sadece basketbolu sevdirmek amaçlı olmalı.Türkiye’de çok iyi basketbol okulları var. Mutlaka evlerine yakın olan okulu seçsinler. Çok uzak okullarda yol sorunundan dolayı çok vakit kaybedilmesi doğru değil. Başlangıç seviyesi için çok değerli kulüpler var. Göktürk’e en yakın neresi var? Efes var, Darüşşafaka var, Beşiktaş var. İlk aklıma gelen yakın kulüpler bunlar. Ama Göktürk o kadar hızlı gelişiyorki belki yakında da basketbol okulları gelir. İyi bir basketbolcu olmak için yetenek mi, çok çalışmak mı, şans mı gerekli? Yetenek gerekli ama yeteneğe çok şey eklemek gerekiyor. Eğitime ve gelişime çok yatırım yapılmalı. Çok yetenekli olmak başarı için yeterli değil. Mesela bir Hidayet olmak için bin kişi başlıyor ama bir kişi oluyor, 999 kişi olamıyor. Diğerleri ne oluyor? Düşünürseniz bahis çok ve o yola girmek de her zaman çok iyi şeyler de sunamayabilir. Özveri ve disiplinle çalışmak ve kendini yetiştirmek çok önemli. Bir de heyecan çok önemli. Heyecanı olmayan bir sporcu başarılı olamaz. Sevmeden basketbolcu olunmaz. Kaç senedir Göktürk’tesiniz? Nasıl buluyorsunuz Göktürk’ü ve gelişimi? 9-10 senedir Göktürk’teyim. Başta çok keyifliydi. İstanbul caddesini Bağdat Caddesi gibi hayal etmiştim. Bu karmaşa ve yapılaşmayla acaba kaçırıyor muyuz fırsatları gibi bir endişem var. Kaliteli bir yapıdan kaotik bir yapıya dönüştü ne yazık ki. Bence çok hoş gelişmiyor. Göktürk’te nasıl vakit geçiriyorsunuz? Ev yaşamı çok sevdiğim bir yaşam. Ben bir bahçeli evde büyüdüm. Burada da çocuklarla birlikte bahçeli bir evde yaşamak mutlu ediyor. İki kızım var. Onların sporla arası nasıl? Birisi 11 yaşında golf ve voleybol oynuyor. Diğeri 5 yaşında henüz oyun çağında. Kızlarımın sporun içinde olması paylaşımı öğrenmesi benim için önemli. Başarılı olmaları şart değil, iyi insan olsunlar yeterli. Kızınızı basketbola yönlendirmediniz mi? Öyle bir niyetim de hiç yok. Kendileri ne istiyorlarsa o sporla uğraşınlar isterim. Önemli olan sporun içinde olmaları. Onları ne mutlu ediyorsa onu yapsınlar. Daha yavaş yavaş istekleri oluşuyor. Nasıl bir babasınız. Koç olarak oyuncularınıza uyguladığınız disiplini ailenize de uyguluyor musunuz?Nasıl bir aile yaşantınız var? Disiplinliyim ama çok katı bir baba değilim. Çok seyahat ettiğim için ailemle çok fazla vakit geçiremiyorum.
intown 73
spor
Türkiye’de planlı bir çalışma yapılmıyor. Her spor dalında olduğu gibi sadece kazanmaya odaklı; ya siyah ya da beyaz, gri yok hiçbir yerde… Birlikte olduğumuz zaman iyi vakit geçirmeye çalışıyoruz. Daha çok beraber tatil yapmaya çalışıyoruz. Bugüne kadar büyük kızımla iki defa yalnız tatil yaptık çok keyif aldık. Hayat çabuk geçiyor onların büyüdüğünü görmek değil de büyürken görmek önemli. Hayat sadece çalışmadan ibaret olmamalı hayatı güzelleştiren güzellikleri atlamamalıyız.
İstanbul? İstanbul gibi bir şehirde yaşamak çok keyifli ama bir o kadar da zor. 10 sene içinde bile çok değişti. Bir yerden bir yere gitmek gerçekten çok zor. Trafikten dolayı İstanbul’un bir merkezi kalmadı. Artık gitmek istediğiniz değil de ‘’gidebileceğiniz yer ‘’ olarak tercihlerimizi yapıyoruz. Eskiye nazaran sosyal yaşam çok gelişti ama ulaşım ciddi bir sorun.
Boş vakitlerinizi nasıl değerlendiriyorsunuz? Göktürk’te nerelere gidiyorsunuz? Evde olmayı seviyorum. Arkadaşlarla vakit geçirmeyi seviyorum. Çok fazla dışarı çıkmıyorum. Yürüyüşü ve koşuyu seviyorum. Fırsat buldukça Kemer Country kulübünde ya da Nudayspa’da kendimi şımartmaya çalışıyorum. SPA,sauna ve masajı seviyorum. Restoranlardan en çok Ahmet Kurt’un balıkçısına gidiyorum.
İşsiz kalırsam korkusu oldu mu hiç? Muhakkak her insanın geleceği hakkında korkuları vardır. Ama inandığım doğrularda ilerleme lüksüne sahibim, bu da bence gerçek lüks. Bir sene işsiz de kaldım. İtalya’dan döndükten sonra içime sinen bir teklif gelmemişti. Ben de bir sene yaşayacağım dedim ve yaşayamadığım şeyleri yaptım.
Yemekle aranız nasıl? İyi yemeğe düşkünümdür. Annemin böreği en sevdiğim yemektir. Eşimin yemeklerini çok beğeniyorum. Balıkçı’da aşçıya çiğ balık tarifi vermiştim çok şaşırmışlardı. Şimdi menülerinde var. Kebap çok severim ama kilo açısından dikkat ediyorum. Göktürk’te eksikliğini hissettiğiniz neler var? Aslında bir kafe-bar eksikliği bence var. Yurt dışındaki gibi iş çıkışı gidilecek gerek kahve, gerekse bir kadeh içki içeceğiniz mahalle barı gibi bir yerimiz yok ne yazık ki. Yugoslavya’dan sonra Türkiye’yi ikinci vatanınız olarak benimsediniz. Hayal ettiğiniz yerde misiniz?Memnun musunuz? 22 sene evvel Yugoslavya’dan savaşta çok kötü bir dönemde Türkiye’de yaşayan ablamın yanına mecburen geldik. Çok zor günler geçirdik. Eczacılık Fakültesini bitirdim. Başarılı olmak için çok faktörün bir araya gelmesi lazım. Ben Yugoslavya’ da da antrenörlük yapıyordum . Bu kariyeri planlamıştım ama bilemezsiniz bazen verilen şansı doğru değerlendiremezsiniz , ya da doğru zamanda doğru yerde olamayabilirsiniz. Şans bana güldü. Maddi ve manevi olarak tatmin oldum. Türkiye’yi seviyorum ama daha güzel olacağına inancıma yitirmedim. Örneğin Kenan Doğulu’yu çok severim çok sık gidemezsem de konserinde duyduğum çok güzel bir lafı vardır. Konserlerde fotoğraf çekenlere ‘’anı yaşayın bırakın fotoğraf çekmeyi ‘’diyordu. Ben de biraz öyle yapmaya çalışıyorum, tam yaşadığım söylenemez ama anı yaşamaya çalışıyorum tabii nereden geldiğimi de unutmamaya çalışarak…
74 intown
Galatasaray’dan ayrılmanızla , bu sene Fatih Terim’in Galatasaray’dan gönderilmesi arasında benzerlik konusunda ne düşünüyorsunuz? Bu konuda konuşmak istemiyorum. Galatasaray’da çok güzel iki sene yaşadım. Konuşmak istediğim çok şey var ama o zaman da konuşmadım şimdi de konuşmam. Kendime yakıştırmayacağım hiçbir konuda yorum yapmam. Hangi takımı tutuyorsunuz? Takım tutmuyorum. Özellikle futboldaki kargaşadan ve kavgadan zevk almıyorum. Futbol neticede bir oyun. Her şeye çevirdik futbolu ama oyun olduğunu unuttuk. Biraz da Anadolu Efes? Nasıl gidiyor takım? Yeni başladık. Ama bu sene yönetimin kararı ile bütçeler çok kısıtlandı. Çok genç ve tecrübesiz bir kadroyla oynuyoruz.İşimiz zor gerçekten. Tabii biz gene de elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağız. Bundan sonrası için planlarınız? Bizim mesleğin planı olmaz ne yazık ki. Koçlukla ilgili derseniz ; çok güzel bir yurtdışı tecrübesi yaşadım ,iki yıl İtalya’da çalıştım. Yeni bir fırsat daha olursa tekrar gidebiliriz. Ama zamanın bize neler getireceğini hep beraber yaşayacağız. Intown okuyucularına neler söylemek istersiniz? Pozitif olsunlar. Kavgayı bırakıp yaşamın tadını çıkarsınlar. Sevgi ve hoşgörüyü yitirmesinler, özellikle gençlere iyi örnek olsunlar.
SADECE
20
DAKİKA HAFTADA
HER YAŞTA FORMDA VE ZİNDE BİR VÜCUT
1-2 KERE
Daha güçlü kaslar Daha kaliteli yaşam İstanbul Caddesi, Telekom Sokak Arcadium İş Merkezi Kemerburgaz-Göktürk Eyüp-İSTANBUL 0212 322 73 01 - 02 Bağdat Caddesi - İST. 0216 356 60 30 - 31 Etiler - İST. 0212 282 86 85 - 87 Alsancak - İZMİR 0232 404 0 555 Denizli - 0 258 2614051
çocuk
ÇOCUKLARDA ÖĞRENME Yazı: Zeynep Ellialtıoğlu Bilgi Kozası Anaokulu - kemer@bilgikozasi.com
Neyi öğreniriz? Neden öğreniriz? Öğrenmenin yaşı var mıdır? Öğrenme nerede olur? Okullar öğrenmek için mi vardır? Hayatın değişik evrelerinde öğrenme şekil değiştirir mi? Sözlük anlamı ile öğrenme; edinilen deneyimler sonucu davranışta meydana gelen kalıcı değişiklik olarak tanımlanmaktadır. Öğrenmenin bileşenleri algılama, anlama ve kavrama. Düşünmeyi seven varlıklar mıyız? Evet ve hayır. Düşünme eylemi insanlar için çok kolay olan bir süreç değildir. Beyindeki enerjinin büyük bir çoğunluğu, görmek, hareket etmek gibi hayati fonksiyonları sürdürmek için kullanılır. Karşılaşılan bir sorun ek beyin gücü ihtiyacı yaratır. Bu nedenle günlük hayatta karşılaşılan pek çok sorun otomatik olarak hafıza sistemi deposu yardımı ile çözülür. Benzer olaylara hazır ve oluşmuş çözümlerle yaklaşmak daha az enerji ihtiyacı yaratır. Oysa yeni düşünce üretme süreci çok daha yorucudur. Diğer yandan problem çözmek beraberinde keyif getirir. Bir problem çözdüğünüzde beyinde, keyif maddesi, dopamin üretilir. Bu nedenle tarih boyu insanlar bilinçli olarak düşünme gerektiren durumlar yaratma ihtiyacı göstermişlerdir. Ancak dopamin salgısı her koşulda gerçekleşmez. Çok basit olan bir problem sizi yeni düşünce üretmeye zorlamaz, veya çok az zorlar. Buda beyindeki dopamin patlamasına yol açmaz. Çok zor problem ise bu süreci zorlayıp ve uzattığından zihinsel terk etme mümkün olacaktır. Bizi biraz zorlayan ama çözülebilir problemler keyif ve tatmin duygusunu tetikler. İnsanlar, beyin gelişimlerini tamamlamış olarak doğarlar. Beyin nöronlarının hemen hemen tamamı kalıtımsal miras ile anne ve babadan aktarılır. Beyindeki nöronlar sinaptik ağ bağlantıları ile beslendikleri sürece aktif olurlar. Beslenmeyen nöron atıldır. Beyindeki sinaptik bağlantılar ne kadar sık kullanılırsa o kadar kuvvetlenir. Kullanılmadığında ise ölür ve kaybolurlar. Sinaptik ağ bağlantılarının oluşması algılama, anlama, kavrama özetle düşünme sürecinde gelişmektedir. Çocuklukta oluşan bu sinaptik alt yapı yaşamın daha sonraki dönemlerinde kullanılacak olan düşünme alanını ve hızını belirler. Özetle doğumda bize aktarılanın kullanılması için deneyim, düşünme esastır. Her anne baba bu süreci desteklemek için öğrenmeyi, problem çözmeyi çocuklarımızın hayatında tutmalı. Günümüz çocukları sağlık, barınma, sahip olma gibi konularda daha
76 intown
önceki nesillere göre şanslı sayılmaktalar. Beyin gelişimleri açısından da acaba aynı şekilde şanslılar mı? Teknolojik gelişmeler sonucu daha az rutin işle meşgul olan yetişkinler, televizyon ve oyuncak yığınları arasında büyüyen çocuklarımız için düşünce üretmek gittikçe daha zor hale gelmektedir. Okula başlama yaşının erkene inmesi ile pek çok çocuk kurumlar içerisinde sorgulama, ilişki kurma, sorun çözme becerilerini kullanma fırsatı yakalamaktadır. Ancak okullarda eğitim faaliyetleri altında gerçekleştirilen öğrenme faaliyetlerinin ne derece etkili ve yeterli olduğu günümüzde sıklıkla sorgulanmaktadır. Ebeveynlerin öğrenme ve sorgulama sürecinin dışında kalmaları gelişimsel açıdan büyük bir risk teşkil etmektedir. Annelerde ve babalarda eğitimciler gibi merak etme, sorgulama, düşünce üretme, sorun çözme becerilerini geliştirebilirler. Bu yüzden anne babalara bazı öneriler verilebilir. Bunlar şu şekilde sıralanabilir. • Çocuklar yakın çevrelerini gözlemler ve taklit ederler. Sizler anne, baba olarak öğrenmekten zevk alıyor musunuz? • Özellikle erken çocukluk döneminde hedef bilgi vermekten çok ilgi yaratmaktır. Vahşi hayvan isimlerini ezbere söylemesinden öteye ilgi duymasını sağlayın. • Görsel malzemeleri, kitapları, oyuncakları, internet görüntülerini kullanın. Birlikte görsel kitaplar alın. • Merakını beslemek için onu gözlemleyin. İlgi duyduğu konuyu ortak konunuz haline getirin. • Çocuğunuzla birlikte araştırmaktan zevk alın. Süreci kontrol edip öğ retmen olmaya çalışmayın. • Rutinden kaçının. Aynı konu olsa bile farklı kaynaklar kullanın.
Ata Sok. İstanbul Apt. No:4/A Göktürk (Koton mağazası arka sokağı) Tel: 0212 322 3870 Mail: info@kikimomo.com.tr
PRODENT / Özel ERGENE Diş Kliniği Sosyal Sorumluluk Projesi Bölgemizde 6 yıldır ağız ve diş sağlığı hizmeti sunmakta olan PRODENT Diş Kliniği, Dişhekimliği Haftasında bir sosyal sorumluluk projesi gerçekleştirdi. 21 Kasım 2013 tarihinde, Prodent dişhekimleri, Yeniköy Rotary Klubü aracılığı ile iletişim kurdukları Koruncuk Vakfı Bolluca Çocuk Köyünde diş taraması yaptılar ve çocuklarla bakıcı annelere ağız ve diş sağlığı konusunda eğitim verdiler. Ayrıca bu projeye sponsor olan Colgate firmasının sağladığı diş fırçası ve diş macunlarını da çocuklara hediye ettiler. Acil tedaviye ihtiyacı olan 2 çocuğun tedavileri Göktürk Kliniğinde yapıldı.
Prodent Diş Kliniği hekimleri Bolluca Çocukköyü’nde yaşları 2 ile 20 arasında değişen 104 çocuğun dişlerini kontrol ederek sağlıklı bir ağız ve diş yapısına sahip olmaları için neler yapmaları gerektiğini anlattı. Yapılan sunumda koruyucu diş hekimliğinin önemi vurgulandı.
Çocuklara dişlerini nasıl fırçalamaları gerektiği görsel araçlarla anlatıldı ve diş ipi ve ara yüz fırçası kullanmaları gerektiği belirtildi. Sağlıklı dişlere sahip olmak için asitli ve şekerli gıdalardan uzak dururken, kalsiyum ve proteinden yana zengin beslenmenin önemine dikkat çekildi. Bu eğitim ile bakıcı annelerin de bilinçlenmesi sağlanarak köyde yaşayan çocukların ağız ve diş sağlığını yakından takip etmeleri hedeflendi. Bizde Intown dergisi olarak, bölgemizde böyle anlamlı bir projeye imza atan Prodent/Özel Ergene Diş Kliniği ekibini kutluyoruz.
Bölgemizin çok yakınındaki Bolluca Çocukköyü 1992 yılında kurulmuş olup içinde devletin koruma altına aldığı çocukların bakımı ve eğitimi için her türlü çağdaş olanağı bulundurmaktadır. Çocuklar, eğitimlerini tamamlayıp ekonomik özgürlüklerini kazanıncaya kadar burada profesyonel bakıcı anneler ve teyzeler tarafından sevgi ile büyütülmektedirler.
PRODENT/Özel ERGENE Ağız ve Diş Sağlığı Göktürk Polikliniği Belediye Cad. Işıldar Sok. Göktürk İş Merkezi K:1 D:1
78Göktürk/ intownEyüp-İstanbul
0212 322 69 98-99 www.prodentgokturk.com
SOSYAL sorumluluk
BU ÇOCUKLARA UMUT OLUN Kanserli Çocuklara Umut Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Mehmet Çetin Duruk bu sayıdaki sosyal sorumluluk bölümümüzün konuğu oldu. Vakfın çalışmalarından, etkinliklerinden ve projelerinden bahsettiğimiz söyleşimizde bu çocuklara umut olmanın ne kadar önemli ve güzel bir duygu olduğunu bir kez daha hissettik. Kuruluş amacınızdan başlayalım. Kanserli çocuklara umut olan bir vakıfsınız. Bu bağlamda neler yapıyorsunuz? Kanserli Çocuklara Umut Vakfı, 2000 yılında İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hematoloji Onkoloji Servisi'nde çocukları tedavi görmekte olan aileler ile hekimlerinin bir araya gelmeleriyle kuruldu. Vakfın temel amacı; maddi sorunları nedeniyle tedavileri aksama riski taşıyan çocukların tedavilerinin sürekliliğini sağlamak. Ayrıca kanser ile mücadelede önemli bir gereksinim olan psikolojik destek ve çocuk psikolojisine uygun tedavi ortamının yaratılması vakfın öncelikli hedefleri arasında yer alıyor. Neler yaptığımıza gelince… Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Hematoloji- Onkoloji Servisi’nin tıbbi ve temel ihtiyaçlarını karşıladık, servisin çocuklara uygun şekilde düzenlenmesini üstlendik, yeniledik. Ülkemizdeki tüm çocukların tedavi merkezlerine örnek olabilecek bilgisayar destekli modern bir oyun odasını hizmete açtık. Daha fazla çocuğa tedavi olanağı sağlamak için servise yeni bir bölüm kazanMehmet Çetin dırdık. Çocuklara ve ailelerine psikolojik destek olduk, etkinlikler düzenledik, sosyal hayata adaptasyonlarını sağladık. Çocuklara tedavi süresince sosyal ve psikolojik gelişimlerine destek amaçlı gönüllülerimiz ve konunun uzmanları ile sosyal faaliyetler gerçekleştiriyoruz.(Oyun terapisi, müzik ve sanat terapisi, gönüllüler eşliğinde vb. çalışmalar). “Çocukluk Çağı Kanserleri” ile ilgili ailelerle ve toplumsal bilinçlendirmeye yönelik yayınlar da hazırladık. Bunların yanı sıra; 2012 yılında hizmete açtığımız Aile Evi ile İstanbul’da tedavi
80 intown
olan ancak kalacak yeri olmayan hasta çocuk ve ailelerine ücretsiz konaklama imkânı veriyoruz. Aile Evi’nde kalan misafirlerimize gönüllü uzman hekimlerimiz ile psikolojik destek sağlamaya çalışıyoruz. Vakıf yararına en son ne gibi etkinlikler düzenlendi? Beybi firmasının gönüllü desteği ile Children’s Cancer and Leukaemia Group ve CLIC Sargent iş birliği ile tedavisi süren çocukların ve ailelerinin yararlanabileceği kaynak yayınları hazırladık. Marmara Forum AVM ile kurumsal sosyal sorumluluk çalışması gerçekleştirdik, AVM içerisine kurulan kumbaraya üç ay süresince yeni alınmış oyuncaklar atılarak kanser tedavisi gören çocuklar için hediyeler biriktirilerek tedavisi süren çocuklarımıza hediyeleri ulaştırıldı. İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) – KAÇUV işbirliği ile hayata geçirilen projenin amacı, kanser tedavisi görmekte olan çocukların duygusal ve sosyal gelişimlerine yardımcı olarak; kendilerini ve duygularını ifade etme becerilerini geliştirmek, sosyalleşme ihtiyaçlarını karşılamak ve tedavi sürecine uyum sağlamalarına yardımcı olmaktır. Proje; Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Pediatrik Hematoloji- Onkoloji Servisi, Çapa Tıp Fakültesi Pediatrik Hematoloji-Onkoloji Servisi, Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Pediatrik Hematoloji-Onkoloji Servisi KAÇUV Aile Evi’nde 16 süresince uygulanarak 140 gönüllü ile 500 çocuğa ulaşılması hedefleniyor.
SOSYAL sorumluluk dan sağlamaya çalışıyoruz. Ailelerin temel ihtiyacına cevap veren bir merkez görevini görüyor. Bu amaçla Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nin hemen yakınlarındaki üzerinde eski bir bina olan arsa alınarak çok odalı bir hizmet alanına dönüştürdük. Toplam 14 yatak odası ve bir oyun odası ile hizmete açılan Aile Evi’nden aileler ücretsiz faydalanıyor. Aile Evi’nde açıldığı günden bu güne kadar 154 kişi, 74 aile ve 193 çocuk misafirimiz oldu. Ailelere yatacak yer ve zaman zaman kıyafet ve gıda hizmeti de sağlıyoruz. Bunların tamamını ücretsiz olarak gerçekleştiriyoruz.
Kuveyt Türk Bankası, müşterilerinin kredi kartı ve debit kartları ile yaptıkları kullanımlar için Kanserli Çocuklara Umut Vakfı’na 1 TL bağışlayarak“Umuda Destek Projesi”ni gerçekleştirdik. DHL Express’in Dünya gönüllülük günü çerçevesinde düzenlediği organizasyonda DHL Express çalışanları, KAÇUV Gönüllüsü olarak tedavi gören çocuklara destek olmak için birlikte bir gece düzenlendik. Kemercounrty'de gerçekleşen Cadılar Bayramı (Halloween) partisinde vakfımız stant açarak tanıtım gerçekleştirdik, katılımcı olan misafirler bağışları ile bizlere destek verdiler. Vakfınız tarafından hayata geçirilen aile evinden söz eder misiniz? Buraya İstanbul dışından da gelinebiliyor mu? Neler yapılıyor, gelenlere neler sağlanıyor? KAÇUV (Kanserli Çocuklara Umut Vakfı) "Aile Evi", açılışını Sayın Valimiz Hüseyin Avni Mutlu’nun yaptığı yeterli maddi koşulları olmayan kanserli çocuk ve ailelerine tedavi sırasında konaklama, mutfak ve banyo hizmeti sağlamayı hedefleyerek 15 Mart 2012’de açıldı. Kanser hastası çocuğun, hastanede aldığı tedavi sırasında baba veya annenin hastane bahçesinde, bekleme bankosunda, kalorifer peteği yanında geceyi geçirmesini yerine sıcak bir çorba, yalnızca bir duş ve beş altı saatlik uyku ev ortamı ve sıcaklığı Aile Evi tarafın-
Gönüllü olmak için neler yapılabilir? Çocukların tedavi sürecinde sosyal ve psikolojik gelişimlerini destek amaçlı hastanelerde ve Aile Evi’nde sosyal faaliyetler gerçekleştiriyoruz. (Çeşitli yaş gruplarına yönelik oyun atölyeleri, müzik ve sanat, eğitim vb. çalışmaları). Sadece çocuk etkinlikleri ile değil aynı zamanda ofis, kaynak, iletişim ve aile evi destek gönüllüsü olarak bize destek verebilirler. Gönüllü olmak için internet sayfamızda yer alan gönüllü formunu doldurmanız yeterlidir. Türkiye'de aileleri bilinçlendirmek için neler yapılmalı? Bu anlamda sizin önümüzdeki dönem projeleriniz var mı? Kanser tanısı alan ailelere hastalığın iyileşme şansının yüksek olduğunu belirterek yayınlamış olduğumuz kaynak çalışmalarına yönlendiriyoruz. Toplumsal duyarlılığı arttırmak için ailelere ve okullardaki eğitimcilere bilgilendirme seminerleri düzenlenmek istiyoruz. Tam kapasite ile hizmet verdiğimiz Aile Evi projemizin bir ikinci ayağını Anadolu yakasında da hizmete açabilmek istiyoruz. Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz? Kanserli Çocuklara Umut Vakfı bütün hizmetlerini bağışlar ile gerçekleştirebiliyor. Aile Evi açıldığı günden beri tam kapasite hizmet veriyor sürdürülebilirliği ve yeni Aile Evi açılabilmesi için her türlü desteğinize ihtiyaç duyuyoruz.
İletişim: www.kacuv.org 0212 291 31 68 facebook.com/Kacuv twitter.com/KACUV1
82 intown
0-13 yaş Her doğum günü partisini sizin minik yıldızınıza özel hazırlıyoruz. Özel şarkılar, oyunlar, aksiyon dolu eğlence ve çok daha fazlası ile yıldızımızın ve arkadaşlarının gününü özel kılmak için çocuklarla çocuk olan muhteşem kadromuz sizi bekliyor.
MY GYM’de başka neler var:
›› EBEVEYNLİ GRUPLAR
Tiny Tykes / Waddlers / Gymsters
›› BAĞIMSIZ GRUPLAR
Terrific Tots / Mighty Mites Whiz Kids / Cardio Kids
›› OYUN GRUPLARI Little Mommy & Me Mommy & Me / My Play Gym ›› YOGA GRUPLARI
Anne & Bebek Yogası / Çocuk Yogası
›› ÖZEL YÜZME DERSLERİ
Eğlenmek ebeveynlerin de hakkı... Cuma ve Cumartesi geceleri artık sizin! Saat 19:00 - 22:00 arası çocuklarınız bize emanet, içiniz rahat olsun. Onlar da siz eğlenirken boş durmuyor! Film seyrederken pizzalarını yiyor, aktiviteden aktiviteye koşuyor, çılgınlar gibi eğleniyorlar. Pijamalarını da getirmeyi unutmayın... biz onları uykuya dalmaya hazır kuzular gibi size teslim etmeyi bekliyor olacağız.
My GYM Kemerburgaz Belediye Caddesi Açelya Sokak No:2 Göktürk Kemerburgaz T: (0212) 322 90 24 - 25 GSM: (0532) 136 19 79 kemerburgaz@mygym.com.tr www.mygym.com.tr
kisisel gelisim
HOŞ GELSİN Bir senenin bitişiyle birçok duyguyu, anıyı geride bırakıyoruz. Yeni yılda olmasını istediğimiz beklentilerimize dair coşku dolu bir heyecan sarıyor içimizi. Önce teşekkür edelim geride kalan yıla, bize kattığı şeyler için. Sonra ise yeni seneyi güzel enerjilerle, tatlı bir tebessüm, güzel umutlarla bekleyelim. Yazı: Zişan Durma zisandurma@gmail.com
Karşımda sevgiyle ve büyük bir neşeyle ailecek kurduğumuz çam ağacımız duruyor. Bu sene de yine yeni senede olmasını istediğimiz tüm dileklerimizi sembollerle ağacımızda topladık. Bunları hatırlatıcı olarak kullanıyoruz. Ve tüm bunları yaparken neşeyle yaptığımız için evrene tam da göndermek istediğimiz mesajları yolluyoruz. Mesela melekler asıyoruz. Bu bize korunduğumuzu hatırlatıyor. Bereketimizi arttırmak için para sembolü asıyoruz, muhabbetimizin daim olması için yaşlı yanak yanağa bir karıkoca, bol güzel sürprizler yasamak için hediye paketleri, ağzımız yeni yılda da tatlı olsun diye şekerler ağacımızdaki yerini alıyor. Biz enerjimizi yükseltince de evrenden kat kat fazlasını alıyoruz. Hangi din,hangi inanış,düşünce kalıbı olursa olsun sizi mutlu eden her şey hayatınızda daim olsun.Çünkü biliyoruz ki odağımız neyse onu yaşıyoruz. Mutlulukların bu denli yayılması ve sizi bulması için yapmanız gerekenler ne mi? Gelin bir bakalım…
Hayatınızı gözden geçirin
Dileklerimize odaklanmadan önce, kendimizi ve hayatımızı gözden geçirmeliyiz. Çünkü evrende ancak boş olan bir alana yeni enerji gelir. İstediğiniz alanda eski enerji var olduğu sürece, o enerjinin etkisi altında kalırsınız ve istemediğiniz halde zorlama ve çabalama enerjileri yaşam konforunuzu olumsuz yönde etkiler. Oysaki hayatınızda
84 intown
değişmesini istediğiniz enerjileri saptayıp belirlediğinizde, evrene öyle bir mesaj verirsiniz ki, istekleriniz hayatınızda açılan boşluğa kolayca akar. Önce istemediğiniz her şey için bir adim atın; ilişkiler için o insanlarla konuşun, istemediğiniz nesneler için ihtiyaç sahibi kimseleri bulun, bağımlılıklar için destek alın... Yapilmasi gereken doğru şeyi yapın.
Gerçekten isteyin
Dileğinizi herhangi bir sınırlamaya tabi tutmadan sadece yüreğinizden geçen enerjiyle isteyin. Örneğin; 2014'ten istediğiniz bereketli bir yıl olmasını diliyorsunuz. “Artık ben kıtlık, sıkıntı, borç istemiyorum” diyorsunuz. Ne istemediğinizi bildiğiniz için, bunu hemen olumlu haline çevirip yeni seneden beklentinizi evrene enerji olarak yolluyorsunuz. "Ben bolluk, bereket,rahatlık istiyorum." Bu dileğinizi de şükür enerjisiyle arttırarak, sanki bir mıknatıs gibi dileğinizin oluşumuna, yardımcı oluyorsunuz. "Ben bolluk, bereket istiyorum. Yeni yılda bereketim arttığı için, bolluk içinde olduğum için şükürler olsun." Bu olumlama cümlenizle beraber, zihninizi tüm egosal oyunlardan uzak tutmayı başarırsınız.
Kişi enerjileri
Enerjimizi yüksek ve temiz tutmamız gerekir. Yeni senemizde de mükemmel bir partner ile birliktesiniz. Bundan sevgi ve neşe içinde bahsedin. Veya kişiliğinizle ilgili değiştirmek istediğiniz şeyler varsa vakit kaybetmeden bunu yapın. Bunu yaparken meleklerinizden yardım isteyin. Eğer önceden yaşadığınız olumsuz bir durum varsa bilinçaltınızı bu kodlardan temizlemeniz gerekir. Çünkü bu anı ya da o olumsuz dönemle birlikte bilinçaltınızda kıtlık bilinci hücrelerinize işlenmiştir. Kıtlık bilinci sebebiyle de korku,endişe yaydığınız zaman aslında istemediğiniz halde yine o olumsuz enerjileri yayılır. İşte bu yüzden o olumsuz bilgiler yerini olumlularla doldurmalı. Nasılı ne zaman yaşanılacağını bırakıp tamamen iyi enerjinizle oluşturduğunuz dileğe odaklanın. Bu evrene gerekli mesajı iletecektir. Bir diğer konu ise çevrenin etkisi. Olumsuz insanlar enerjinizi aşağı çekebilir. Bu,çok muhtemel bir durum. İşte o zaman onların karşısında kendi enerjinize sahip çıkmalısınız. Güzel bir iletişim kurarak bu konularda sizi olumsuz kodlamamaları gerektiğini söyleyebilirsiniz. Ya da bu tip insanlardan uzak durmalısınız.
Mekân enerjileri
Evlerimiz sığınağımız gibidir. Evlerimizin fiziksel temizliğini, düzenini sağlıyorsak, enerjisel akışını da düzenleyerek yaşam enerjinizi yükseltebilirsiniz. Evlerimizin enerjisinin ferah olması için en önemli konu aslında ilahi olanın enerjisinin içeri girmesi, evimizde bunun için bos alan yaratılmasıdır. Evin her gün temiz havayla buluşması dikkat edilmesi gereken bir konudur. Eski ve kullanılmış eşyaların evde bulunması, enerjinizi düşürebilir. Ya da sizden önce oturmuş bir kişinin eşyalarında önceden kötü enerjiler var olabilir. Eğer evinizde önceden rahatsız edici herhangi bir enerji varsa bunun için profesyonel bir yardım alınması gerekir. Evler için geçerli olan her şey işyerlerimiz için de aynen geçerlidir. Ofisimizin, çalışma odamızın ve masamızın düzeni ve enerjisi bereketimizi fazlasıyla ve kolayca etkiler. Yeni yılda mekanlarınızda yapacağınız küçük değişiklikler ile, yaşam enerjinizi de tazeleyebilirsiniz.
Olumlama duası
Şükrümüz artsın. Sevgili Allah'ım, bana yaşattığın tüm güzellikler için sana şükürler olsun. Her şeyin iyisi senden gelir. Beni hayatım boyunca iyilerle ve iyiliklerle karşılaştır. İyiliklerine vesile olmayı ve bu iyilikleri yaşamayı nasip et. Ve zaten öyle olduğu için şükürler olsun. Ben artık koşulsuz akıştayım. Karşıma çıkan herkes, hayatımdan çıkan herkes, gönlüme giren herkes için sana minnettarım. Doğru zamanlardaki buluşmalar, ayrılıklar için şükürler olsun. Ben bedenimi seviyorum,enerjim tam olarak ışığa odaklı.Kendim için 'çok şükür ' diyebilmenin mutluluğunu, şimdiki gibi , her daim nasip et. Evrendeki güzellikleri anlayabilme, hayatımda tutabilme, koruyabilme ve arttırma gücünü ver. Bu gücüm için şükürler olsun. Zamanımı, hayatımı ışığınla doldur. Bu mükemmel enerjin için şükürler olsun. Beni ve sevdiklerimi koru. Sevdiklerimin varlığı, sağlığı için şükürler olsun. Onların mutluluklarını yaşamayı, paylaşmayı nasip et. Tüm mutluluklar için şükürler olsun. Dengeli, içten ilişkiler nasip et, mutluluğumla mutlu olabilecek yüce gönüllü insanlar hayatımda var olsun. Var olanlar için şükürler olsun. Hayatımdaki değerlerimi sen arttır, sen koru. Bana eşlik eden her şey için şükürler olsun. Bilirim ki, en doğru zamanda her dileğim kolayca ve hayırlısıyla yaşanır. Duası kabul kullarından olduğum için şükürler olsun. Sen çok şükür diyebilmeyi herkese nasip et.
Yeni yıl için…
2014 seni sevgiyle karşılıyorum. Hayatımıza hoş geldin. Biliyorum ki güzel bir yıl olacaksın. Seni keyifle, sağlıkla, huzurla yaşamaya niyet ediyorum. Sevgili Allah’ım güzelliklerini bu dünyada hissetmeyi, yaşamayı ve yaşatmayı istiyorum. Meleklerimin şifasından yolluyorum şimdi, yeni senemin her ayına,her gününe ve her anına...Sevgili meleklerimden 2013'ü şifalandırmalarını istiyorum önce. 2013'e bana kattığı her şey için teşekkür ederek, onu sevgiyle bırakıyorum. Ve 2014; Mevsiminden haftana, gününden saniyene kadar öyle bir zaman ol ki; sevgili meleklerimin enerjisi sarsın tüm anını. Bu bir senelik zaman keyifle yaşansın, su gibi aksin. Sevgili meleklerim, ışığın gücüyle, yüreğimin sevgisiyle, zarafet ve lütufla yolumda ilerlememe yardım edin. Bu yeni senemde maddi manevi ve enerjisel kolayca ve sevgiyle gelişmeye ve ilerlemeye niyet ediyorum. Sevgili meleklerim yaşamımda hala aydınlanmamış tüm alanları güneş gibi ışığınızla aydınlatın. Benim bir ışık işçisi olarak yaşam amacımın yolunda ışık içinde yürümeme yardım edin. Sevgili meleklerim, bu geçiş dönemini muhteşem bir güç, kararlılık ve kolaylıkla geçirmemi, ışık ve yükselişi kolayca kucaklamamı sağlayın. Sevgi dolu enerjiniz onurlandırsın her anımı ve duygularımı fark edebileyim bu güzel enerjiyle. Her ay ayrı bir keyif olsun benim için. Meleklerimin enerjisiyle adeta güzel bir müzik eseri gibi ahenkli olsun bu sene. En sevdiğim şarkıya denk gelmişim gibi mutlu hissedeyim hep. Sevgili meleklerimin ışığı öyle bir yansısın ki hayatıma, gözüm kamaşsın güzelliklerden. Yolumu daha da açsın. Hafızamda işime yarayacak tüm güzel bilgiler canlı kalsın. İçimdeki şefkat benden sevgiyle aksın ve sevgili meleklerim şefkat enerjilerini sevgiyle aktarsın bana. Her şey çözülmüş ve hazır gelsin ban. Tüm ilişkilerim adaletli olsun, sevgili meleklerimin enerjisi tüm ilişkilerime yansısın. Sevgili meleklerim beni ve tüm sevdiklerimi şifalandırsın bu sene. Ve bu sene öyle bir süreç olsun ki yaşarken şifalanayım. Kendimi daha iyi hissetmem için bırakmam gereken her ne varsa sevgili meleklerimden yardım istiyorum bu yeni senemde. Tüm iletişimlerim içsel gücümü desteklesin ve bana keyif versin. Beni mutlu etsin kurduğum tüm iletişimler ve sevgili meleklerimin güzel enerjileriyle sarılsın. Sevgili meleklerimin huzur veren enerjisi benden yardım isteyen tüm insanlara yardım ederken şifa versin, geçmişte olan tüm insanlara ışık tutsun. Sevgili meleklerim bu sene istediğim her şeyi hayatıma soksun, maddi manevi hayalini kurduğum her şey bu sene gerçek olsun. Sevgili meleklerimin cesareti sarsın beni, ve ilahi olanın maddi manevi tüm bolluk ve bereketi sarsın bu sene beni. Kendimi bu sene sevgiyle almaya açıyorum ve sevgiyle almayı seçiyorum. Bu sene hayat benim için çok güzel olacak çünkü sevgili meleklerimden tüm seneme güzelliğini yansıtmasını ve her anını güzelleştirmesini istiyorum. Sevgili meleklerim beni ve sevdiklerimi korusun. Bu yeni senede onların güzel enerjisiyle beraber kendimi koruma altına alıyorum.
intown 85
GünDem Gönüllere Akan Bir Sevgi Irmağı:
MEVLANA Yazı: Deniz Akıncılar
Mevlana, ölümünden 740 yıl sonra bile insanların kalbine ve yoluna ışık tutmayı sürdürüyor. Onun cümleleri, günümüz dünyasının en çok ihtiyaç duyduğu şeyi, hoşgörüyü nesilden nesle taşıyor. Peki, onu dünyanın önemli fikir ve gönül insanlarından biri haline getiren şey nedir? “Mevlana haftası” olarak ilan edilen Aralık ayının ilk haftasında, bizler de bu satırlarımızda Mevlana’yı ve onun felsefesini saygı ile anıyoruz.
Mevlana’nın bir hoşgörü simgesi olmasının altında tüm insanlığı kucaklayan dünya görüşü yatıyor.“Kim olursan ol, hangi dili konuşursan konuş ama dilsizlerin dilini öğren” sözüyle de Mevlana, onu yüzyılların ötesine taşıyan bu özelliğini açıkça gösteriyor. Tüm yaratılışı, sorgulayan insan ile Tanrı arasına çekilmiş bir perde olarak kabul eden Mevlana, hayatı boyunca bu perdeyi aralamaya ve insanı Tanrı’ya ulaştırmaya çabalamıştır. Bu nedenledir ki, bütün insanlığı da aynı aşkla sevmiş ve hiçbir insanı, sevgisinden mahrum bırakmamıştır. Kimse için yargılayıcı olmamış, herkese kucak açmıştır. Onun bu evrensel insan sevgisini bütün eserlerinde görmek mümkündür. Mevlana’yı ölümsüz kılan bir diğer özelliği de, dünyada eksik olan en önemli şeyleri yani maneviyatı, aşkı ve sevgiyi insanlara tattırmayı amaçlamasıdır. Diğer bir deyişle Mevlana, bir aşk ve sevgi ırmağıdır. Ve hep gönüllere akmıştır. Onun mesajları insanın aklına değil, kalbinin derinliklerinedir. Mevlana’yı okurken insan kendisini de okur. Şüphesiz ki Mevlana’yı en güzel anlatan yine kendisidir, yani eserleridir. Ancak bu eserleri incelerken onu görebilecek göz, işitebilecek kulak, hissedebilecek gönül gerekir. Bu yüzden onun eserlerinin derinliğine inebilmek her gözün, her kulağın ve her gönlün işi değildir. Bugün toplumumuzda, insanlar arasında büyük bir sevgi ve anlayış eksikliği olduğunu görüyoruz. Hâlbuki bütün anlaşmazlıklar, karşılıklı sevgi ve anlayışla sona erdirilebilir. Yeter ki birbirimizi gerçekten ve gönülden, yani hiçbir çıkar gözetmeden sevelim. Her yıl olduğu gibi bu yıl da Aralık ayında düzenlenen Mevlana Haftası umarım buna bir başlangıç olur ve Mevlana’nın öğretileri yaşamdaki karşılığını daha fazla bulur.
86 intown
Sevgide güneş gibi ol, Dostluk ve kardeşlikte akarsu gibi ol, Hataları örtmede gece gibi ol, Tevazuda toprak gibi ol, Öfkede ölü gibi ol, Her ne olursan ol, Ya olduğun gibi görün, Ya da göründüğün gibi ol.
Mevlana
GünDem
MEVLEVİLİK Mevlevilik, Tanrı ile evrenin birliği görüşüne dayanır. Tanrı, yarattığı evrende ortaya çıkar. Evrende var olmak, Tanrı‘nın bir görünüşüdür. Gerçek varlık Tanrı‘dır. Her şey Tanrı‘dan gelir, sonunda gene Tanrı‘ya dönecektir. Tanrı, bir bütünlük içinde evreni kuşatır. Tanrı‘dan başka varlık yoktur. Mevlânâ ve oğullarının sağlığında dostluğunu kazanan bazı yakınlarının gömüldüğü Konya Mevlevihanesi, KubbeiHadre [Yeşilkubbe] diye anılan türbe, tarikatın merkezi ve kutsal makamı olarak benimsenmiştir. Mevleviliğin temel ilkeleri on iki konuda toplanmıştır. Bunlar arasında ilk başta; insanlığa hizmet etme, başkalarına her zaman iyi ve güzel davranışın örneği olmak, Mesnevi okumak ve mutasavvıf olmak ve aklı iyi kullanmak, hikmet sahibi olmak gelir. Mevleviliğin benimsediği ve Mevlânâ’nın eserlerinde dile gelen bu anlayış, yeni değildir; varlık birliği (vahdeti Vücut) görüşüne dayanır. İnsanda, ruh denen, Tanrısal bir öz vardır. Ruh, insan varlığının en yüce özüdür. İnsana insanlık değeri kazandıran bir cevher’dir. İnsan, içindeki aşk ile olgunlaşır Mevleviliğin anladığı aşk, insanın insana karşı duyduğu geçici, beşeri muhabbet değildir, Tanrı‘ya duyulan sınırsız, derin ve karşılıksız bağlılığı gerektiren sevgidir, sonsuz coşkunluktur. İnsanı gerçeğe ulaştıran, Tanrısal özün sırlarına erdiren, akıl değil aşktır. Aşk, insanın özünde, Tanrı‘ya karşı duyulan en derin bir özlem niteliğini taşır. Aşkın özünde dile gelen, sezgidir. Aşk ile sezgi birbirini bütünleyen iki manevi güçtür. Onlar birbirinden ayrılmaz. Sezgi ile aşk, insan ruhunun kavrayış, anlayış gücüdür; bilme, öğrenme yeteneğidir.
88 intown
İnsan, yalnız aşk ile olgunlaşır, gerçekleri, Tanrısal sırları kavrayabilecek olgunluğa ulaşır. Bütün yaratıklar, sema ederler, kendi dillerince Tanrı‘yı anarlar. Tanrı, sürekli yaratış eylemi içinde olan, daima kendini yenileyen, bütün varlık evrenini bir yüce bütünlük içinde kuşatan iradedir, sevgidir, nurdur. Her türlü tanımın, açıklamanın, anlatımın üstündedir. Onun varlığı, insan aklının sınırlarını, kavrayış yeteneklerini aşar. İnsan, gönlünü aşk ile, Tanrı sevgisi ile doldurursa, Tanrı‘yı gönlünde duyar, gönül gözüyle görür, gönül diliyle konuşur. Tanrı aşkı insanın içine dolunca, insan, Tanrı‘dan başka bir varlık görmez olur. Her an kendinin Tanrı katında olduğunu, her anının, her yanının Tanrı ile dolduğunu sezer, gönlünde duyar. Tüm insanlar Tanrı’nın bir görüntüsü… Mevlana, tasavvuf inancını sadece bir nazariye olarak benimsememiş, günlük hayatına da mal etmişti. Kadına büyük önem vererek: “Sizler kadının kapanmasını istedikçe, herkeste onu görme isteğini kamçılamış olursunuz. Bir erkek gibi, bir kadının da yüreği iyiyse, sen hangi yasağı uygulasan da o iyilik yoluna gidecektir. Yüreğin kötüyse, ne yaparsan yap, onu hiçbir şekilde etkileyemezsin" diyerek erkekle eşit olduğunu savunmaktaydı. Mevlana sevgisini diğer din ve ırklardan olanlara da göstermiştir. Nitekim öğrencileri arasında Müslümanlar, Yahudiler, Hıristiyanlar, Rumlar, İranlılar, Araplar, Ermeniler bulunmaktaydı. Mevlana, tüm dinleri bir görmekte, dinler arası ayrılığın Tanrı ile bağdaşmayacağını düşünüyordu. Sonuçta asıl mesele insandı ve dinler, felsefeler ve ahlak sistemleri insanı daha mutlu, daha değerli yapma yolundaki vasıtalardı. O'na göre tüm insanlar, tanrının bir görüntüsüydü.
YILIN SON AYINA ÖZEL: 24 gün 5 öğün
Eve teslim
diyet yemek paketi ve haftalık bilgisayarlı ölçüm.
800 TL
Fiyatlar Nakit Ödemelerde Göktürk- Kemerburgaz Bölgesinde Geçerlidir...
LIGHT MENU MENU LIGHT
0212 322 63 76 - 0541 360 33 24
İstanbul Cad. Gökofis İş Merkezi K.2 (Adidas Üstü) Göktürk www.nulightmenu.com
NN
dıyet
METABOLİZMA HIZINI ARTIRIN Göknel Dumanlı
Beslenme ve diyet uzmanı diyet@intowndergisi.com
Metabolizma hızını artırmak isteyenler için günlük hayatta yediğimiz besinleri mercek altına aldık. İşte metabolizmayı hızlandıran yiyecekler ve faydaları…
Kuru Fasulye
Rezene Çayı
Crimini Mantar
Avokado
Elma
Sizi tok tutar ve içindeki dayanıklı nişasta sayesinde aldığınız kalorinin yarısı vücut tarafından kullanılmadan dışarı atılır. Kan şekerini düşürür ve butyrate üretir. Araştırmalara göre, butyrate, hücrelerdeki mitokondrik fonksiyonu artırır ve bu da yağın azalmasına neden olur.
Sabah oluşan mide kazınıtısını, akşam yatmadan önce rezene çayı içerek giderebilirsiniz. Rezenenin ferahlatıcı kokusu, dildeki tat alma tomurcuklarını tazeler ve yeme isteğini azaltır. Aynı zamanda sindirimi hızlandırır, besinlerin emilimine yardımcı olur ve vücutta yağ birikimini azaltır.
Bu mini-Portobello mantarlarının ete benzer bir tadı vardır. Crimini mantarlarını hindi kıyması ile karıştırmak, tadını kaybetmeden yağı yarıya indirmenin harika bir yoludur. Yüksek lifli mantar karışımı, taco, et sosu, hamburger vs. gibi et yemekleri için uygundur.
MUFAS diye kısaca bilinen monounsaturated yağlar karın bölgenizi şekle sokar. Fındık, ceviz, zeytinyağı ve yağlı tohumlarda bulunan MUFAS, bütün gün yetecek sağlıklı enerji kaynaklarıdır. Diğer yağ yakıcılar avokado, yeşil çay ve tam tahıllarda bulunur.
Elma, akşam yemeği öncesi mükemmel bir atıştırmalıktır. Elma içindeki çözülebilir lif (pektin), yemekten sonra kana karışan şeker ve kalori miktarını azaltır. Bu, Tip-2 diyabeti önlemek isteyenler için iyi bir haber! Aynı zamanda elma, diyet yapanlar için en iyi atıştırmalıklardandır. Elma pektini, artan yağ depolanmasına neden olan kan şekerinin yükselmesini önler. Daha fazla yemek isteği yaratan, kan şekerinin düşmesini engeller ve iki saate kadar tok tutar.
90 intown
Metabolizma Hızlandıran Tarifler
Çorba Malzemeler 2 adet kabak 1 adet domates 1 adet kırmızıbiber 1 adet kuru soğan Yarım demet maydanoz Yarım demet nane 3 çay kaşığı sıvı yağ
Salata Hazırlanışı Malzemeleri zevkinize göre dilimleyin ve su ilave ederek düdüklü tencerede pişirin. Naneyi en son ekleyin, soğumaya yakın çorbanızın içerisine atın. Blenderden geçirin ve afiyetle yiyin.
6-7 yaprak taze tere Hazırlanışı 5-6 yaprak roka Hepsini karıştırın ve 1 adet orta boy acı sivri biber afiyetle yiyin. 1 küçük beyaz soğan 5-6 dilim doğranmış greyfurt 3 çorba kaşığı light ton balığı Yarım tatlı kaşığı biberiye Yarım tatlı kaşığı toz zencefil 1 çorba kaşığı rendelenmiş turp, limon suyu Yarım tatlı kaşığı öğütülmüş tere tohumu
Acı biber
Sirke
Tarçın
Zencefil
Köri
Bu biberlere acı tadı veren bileşen olan capsaicin, aynı zamanda iştahınızı frenler, vücut ısısını yükseltir ki bu da metabolizmanızı hızlandırır. Bir daha omlet vaya hamburger yediğinizde biraz acı biber ilave edip sonucu kendiniz görün.
Sirke, karbonhidratların emilimini yavaşlatır ve kan şekerinizdeki ani dalgalanmaları önler. Aynı zamanda, besinlerin mideden geçiş süresini yavaşlatıp sizi daha uzun süre tok tutar.
Bu lezzetli baharat, besinlerin midede kalma süresini artırır. Aynı zamanda, glukoz metabolizmasını uyararak kan şekeri seviyenizi düşürür. Tarçını, yulaf ezmesi veya kahveye serpebilirsiniz.
Zencefil sindirime katkıda bulunurken, vücur ısısını yükseltir ve yemeklerden sonra metabolizma hızını yaklaşık %20 oranında artırır. Yeşil çay da aynı mekanizmayla yani vücut ısısını artırarak metabolizma hızlandıran diğer bir etkendir.
10 değişik baharattan oluşuyor. Bunlar; Kimyon, biber, zerdeçal , kişniş , karanfil ,kakule , zencefil , hintcevizi, demirhindi ve acı kırmızı biber. Metabolizma hızlandırmanın yanı sıra kanser ve diabete karşı da koruyucu rol oynamaktadır.
intown 91
SAGLIK
İYİ BİR UYKUNUN DAYANILMAZ HAFİFLİĞİ Türk Uyku Tıbbı Derneği’nin ülke çapında yaptığı bir araştırmaya göre, nüfusun yüzde 12’si uykusuzluk çekiyor. Bu oran diğer ülkelerden pek de farklı olmayan bir tablo ortaya koyuyor. Türkiye’de kadınların yüzde 16’sı uykusuzluk şikayetiyle doktora başvururken erkeklerde bu oran yüzde dokuz civarında. Uzmanlar sosyo ekonomik düzey düştükçe uykusuzluk çekenlerin sayısının arttığının altını çiziyor. Hayatımızın neredeyse üçte birini kaplayan uyku, hem ruhsal hem de fiziksel sağlığımız için ihtiyacımız olan bir süreç. İyi bir uyku uyumak, vücudumuzun gerektirdiği uyku miktarını kesintisiz olarak almak ve güne dinç bir şekilde uyanmak olarak tarif edilebilir. Herhangi bir sağlık sorunu olmayanlara iyi bir uyku uyuyabilmeleri için verilen tavsiyelerin çoğu hiçbirimize yabancı değil. Yine de aradığınız uyku kalitesini yakalayamadığınızı düşünüyorsanız, bu önerilere kulak verin.
UYKUNUZ GELİNCE YATIN
Ne kadar uykuya ihtiyacınız olduğunu en iyi siz bilebilirsiniz. Bunun için vücudunuzu dinleyin ve kendinizi çevrenizdekilerle karşılaştırmayın. İyi bir uykunun temel kuralları vücudunuzu dinlemek, uyku yapınızı bilmek, uykunuz geldiğinde yatmak ve ihtiyacınız olan uyku miktarına dikkat etmek olacaktır.
92 intown
MELATONİNİ ÇAĞIRIN
Uykuya geçişimizi vücudumuzda salgılanan pek çok maddenin yanı sıra melatonin hormonuna borçluyuz. Vücut biyoritmini düzenleyen melatoninin akşam saatlerinde belirli bir seviyeye ulaşması uykumuzun gelmesini sağlar. Bu nedenle çevremizde yapacağımız küçük düzenlemelerle melatonin salgılanmasını tetiklemek, kaliteli uykuya giden yolu açabilir. Yatmadan birkaç saat önce bulunduğunuz odanın ışıklarını yavaş yavaş kısmaya başlamak, alttan aydınlatma kullanmak ve televizyon gibi kuvvetli ışık kaynaklarının karşısında mümkün olduğunca az zaman geçirmek uykuya geçişi büyük ölçüde kolaylaştıracaktır.
MİDENİZİ RAHATLATIN
HAREKETE GEÇİN
VÜCUT ISINIZI AYARLAYIN
DOĞAL ÜRÜN KULLANIN
Gün boyunca tükettiğiniz yiyecekler, özellikle de akşam yemeğinde yapacağınız tercihler iyi uyumanıza yardımcı olabilir. Örneğin triptofanamino asidi, rahatlamanızı sağlayan serotonin seviyesini artırarak rahat bir uyku kaynağı oluşturur. Bu amino asit hindi ve badem gibi yiyecekler ile sütte bulunur. Bir miktar sütlü yulaf ezmesi uyku öncesi için uygun bir öğün olabilir. Çünkü yulaf aynı zamanda melatonin içerir. Kiraz da melatonin içeren bir meyve olarak uykuya yardımcı yiyecekler arasında yer alır.
Yatmadan önce vücudun gevşemesini sağlayacak bir ılık banyo yapmak uykuya yardımcı bir başka faktör.Suyun ayarı çok önemli ;suyun fazla sıcak olması vücudunuzun düşen ısısını yükseltip metabolizmanın hızlanmasına ve uyku başlangıcının gecikmesine neden olur.
Uykudan en az 4-5 saat önce yapacağınız yoga ve meditasyon gibi egzersizler kaslarınızı gevşetip sizi iyi bir uykuya hazırlayacak aktiviteler arasındadır. Uzmanlar yatmadan hemen önce metabolizma hızlandırıcı ağır sporları asla önermiyor. Her gün düzenli spor yapmak sağlıklı uyku için önemli bir kriter.
Yatak örtüleri ve yastıklar da uykuya olumlu ya da olumsuz etki edebilir. Sentetik maddelerden üretilen nevresimler sizi iyi bir uykudan alıkoyabilir pamuklu ve keten gibi doğal ve sağlıklı ürünlerin tercih edilmesi şart. Aynı şekilde yatağın çok sert ya da yumuşak olması da uyku sırasında vücut dinamiğinin bozulmasına ve uykuda bölünmelere yol açabiliyor.
BİTKİLERE ŞANS VERİN
Bitkilerin sakinleştirici güçlerinden faydalanmak Uzakdoğu tıbbının dünyaya bir armağanı. Pek çok insanın üzerinde olumlu etkisi olduğu bilinen papatya ve ıhlamur gibi bitki çaylarına siz de şans tanıyın. Aynı şekilde lavanta ve ylang ylang gibi bitkilerin rahatlatıcı kokuları da uykuya dalmanızı hızlandırabilir. Bunun için küçük bir lavanta kesesini ya da birkaç damla lavanta yağı damlattığınız bir mendili yastığınızın altına koymayı deneyin ve bu güzel kokunun size sakinlik ve uyku getirmesine izin verin.
YATAKTA SON TEKNOLOJİ İŞBİR YATAK GÖKTÜRK UYKU MERKEZİ sahibi Nilgün Gedik’e yeni teknolojileri ve akıllı yatakları sorduk; ‘’İşbir yataklarında kullanılan viscostarın ana maddesi olan viskoelastik malzeme milyarlarca mikroskobik hafıza hücresi içermektedir. Basınç azaltıcı özelliği olan bu malzeme, ilk olarak NASA tarafından astronotların uzay yolculuklarında maruz kaldığı basınç ile başa çıkabilmeleri amacı ile geliştirilmiştir. İçeriğindeki hafıza hücreleri, vücut ile temas ettiği anda ısı ve ağırlığa bağlı olarak hareketlenmeye başlar.Bu hareketlenme, yatak vücudun şekline ve yapısına göre ergonomik hale gelene kadar devam eder. Basınç azaltıcı etki sağlayan hafıza özelliği ile akıllı yatak olarak adlandırılır ve vücut üzerindeki basıncı azaltarak sağlıklı kan dolaşımına zemin hazırlar. Yataktaki istenmeyen
dönme hareketlerini azaltır ve uyku kalitesini arttırır ve bel, sırt, omuz ve boyun ağrılarının tedavi sürecine yardımcıdır. Bu özellik Orta Doğu Teknik Üniversitesi Laboratuvarları’nda test edilmiş, 100 kg/m3 üstü yoğunluğu, vücut ısısına, ağırlığına duyarlı hafıza özelliği ve basınç indirgeme özelliği onaylanmıştır.’’ İŞBİRYATAK da vitamin özelliğini de açıklar mısınız? ‘’Mikrokapsüllerin içerisine yerleştirilmiş vitamin molekülleri, kapsüllerin uyku sırasında kırılmasıyla cilde nüfuz eder. Böylelikle siz uyurken bedeniniz, A, C ve E vitaminlerinden faydalanmaya devam eder.Vitamin ACE’nin bu özellikleri, Uluslararası Akredite Sertifikasyonu’na sahip Hohenstein Laboratuvarları’nda test edilip onaylanmıştır. ‘’
intown 93
ılıskı
İLİŞKİLERDE MUTLULUĞUN
10 SIRRI
1
Kıyaslama Yapmayın Niven, mutluluğa ulaşmak isteyenlere kıyaslama yapmaktan kaçınmalarını öneriyor. Hayatımızı başkalarınınkiyle kıyaslamak bir şeyi değiştirmez. Ancak yazara göre kendi hayatımız ile ilgili nasıl düşündüğümüzü değiştirir! Nitekim bir arkadaşımızı mükemmel bir ilişkinin keyfini sürerken gördüğümüzde kendi ilişkimizi sorgulamaya başlıyoruz. Sorunlar yaşarken gördüğümüzde de kendi ilişkimizin daha iyi olduğunu düşünüyoruz.
94 intown
İnsan ilişkileri bazen size de beş bilinmeyenli denklem gibi geliyorsa davranışlarla ilgili bazı sıkıntılar yaşıyorsunuz demektir. Komplike görünen ama aslında çok basit ipuçları taşıyan davranışlarımız, insanoğlunun mutluluğu elde etmesinde bir hayli önemli. Yaptığı araştırmalar nedeniyle, Ohio Devlet Üniversitesi ve Harvard Üniversitesi tarafından birçok kez ödüle layık görülen yazar David Niven “İnsan İlişkilerinin 100 Sırrı” isimli kitabıyla mutlu ve sağlıklı bir beraberliğe giden yolda, atılması gereken adımları sıralıyor. Bunlardan en önemlilerini sizler için seçtik…
Peri Masallarına Aldanmayın Yazara göre her ne kadar hikâyelerde yaşanan büyük aşkları yaşamayı beklemesek de içten içe bunun hayalini kuruyoruz. Niven'e göre yapmamız gereken, hayalini kurduğumuz büyüyü partnerimize karşı duyduğunuz sevgide görmek ve masallarda yaşanan şeylerin beklentisi içine girmemek.
2
3 5 7
9
4
Ortak İlgi Alanı Oluşturun
Sorgulamayı Bırakın
Günümüzün çoğunu kariyer peşinde koşmak ve gündelik görevlerimizi yerine getirmekle geçiriyoruz. Bu da kişilerin ilişkilerinde ortak ilgi alanları bulmaya çalışmalarını son derece önemli kılıyor. Çünkü ortak ilgi alanları eşler arasında pozitif bir iletişim ve eğlencenin oluşmasını destekliyor.
Çoğumuz birlikte olduğumuz kişinin geçmişini merak ederiz. Özellikle ciddi ilişkilerini. Uzun vadede endişe, kıyaslama ve eninde sonunda kavga ortamı yaratacaktır. Siz; birlikte olduğunuz kişinin geçmişteki partnerleri ile bir yarışma içerisinde değilsiniz.
Zihninizi Okumasını Beklemeyin
Aceleye Gerek Yok
Üzücü bir durumda olduğunuzda partnerinizin sıkıntınızı kendiliğinden anlamasını beklemeyin. Karşı taraf zihninizi okuyamaz. Çoğunlukla ona duygularımızı anlatmadan, bizi yalnız bırakmakla itham ediyoruz. Yapmanız gereken, ona hissettiklerinizi anlatmak.
Kişilerin evlenmeye ve çocuk doğurmaya karar verdiği yaş dilimi son yüzyılda, her on yılda bir artıyor. Acele etmenize gerek yok. Çünkü ilişkiler birinci gelenin ödüllendirildiği birer yarış değil. Kitapta yer alan araştırma, geç yaşta evlenmenin ne hayat, ne de yaşanan ilişki üzerinde negatif etkisi olmadığı kanıtlanıyor.
Mükemmeli Aramayı Bırakın
Onunla Arkadaş Olun
Günümüzde mutsuz birlikteliklerin belki de en büyük nedeni; 'Daha mükemmelini yaşayabilirim' düşüncesinden kaynaklanıyor. Sağlıklı ve tatmin edici ilişki daima mevcuttur ya da yaratılabilir! 'Mükemmel ilişki' diye bir kavram asla var olmamıştır. Bu nedenle; Her konuda sizinle hemfikir olan ya da her an sizi mutlu edebilecek biri ile karşılaşmayı ısrarla beklemek yerine; sizi en fazla tatmin eden ilişkiyi yeşertmeyi denemelisiniz.
Biriyle yıllar boyu süren bir araba yolculuğuna çıkacağınızı farz edin! Bu sürede bu kişiye son derece yakın olacaksınız. Dolayısıyla söz konusu kişinin aynı zamanda arkadaşınız olmasını da istersiniz. İlişkiyi sürdüren geçici heyecan ya da zevklerden çok arkadaşlık, karşılıklı saygı, hayranlık ve ilgi olacaktır. Uzun vadeli ilişkiler gelişimlerini, sağlam bir arkadaşlık temeline borçludur!
Çevrenizdekilerin Fikirlerini Dinlemeyin Önemli bir karar vermemiz gerektiğinde genellikle ikinci bir görüş alırız! Niven; bu eğilimi kesinlikle desteklemiyor. İki kişinin oluşturduğu dünyayı, aradaki iletişim ya da elektriğin seyrini üçüncü kişilerin asla çözümleyemeyeceğini vurguluyor ve ilginç saptamalarda bulunuyor: "Birincisi; hiç kimse sizin gerçekten neye ihtiyaç duyduğunuzu ve neye değer verdiğinizi sizden iyi değerlendiremez. İkincisi insanlar başkalarının ilişkileri konusunda kendi ilişkilerine nazaran daha olumsuzdur. Kısacası akil danıştığınız kişiler; ilişkinizdeki negatif yönleri görmeye pozitif yönleri görmekten daha meyillidir!"
6 8
10
İşlerinizi Eve Getirmeyin
İş gününüz sona erdiğinde işiniz tamamıyla ofiste kalmalı. Zihninizden de silinmeli! Kitapta yer alan bir araştırma sonucuna göre; çalışmaya ya da iş düşünmeye neredeyse hiç ara vermeyen iş koliklerin diğer kişilere oranla özel yaşamlarından memnun olmamaları, üç kat daha olası bir durum!
intown 95
TEST
EŞİNİZİ NE KADAR İYİ TANIYORSUNUZ? “Ben eşimi çok iyi tanırım” diyenlerdenseniz hodri meydan! Aşağıdaki soruları eşinizle birlikte cevaplayarak birbirinizi ne kadar iyi tanıdığınızı veya tanımadığınızı görmek ister misiniz?
Yapılan araştırmalar, evli çiftlerin yarıdan fazlasının birbirlerini tam anlamıyla tanımadıklarını gösteriyor. Birbirlerini çok iyi tanıyan çiftlerin sevgilerinin her geçen gün arttığı ise ispatlanmış bir gerçek. Ancak, hâlâ “ Eşimin beğenileri nelerdir? ” sorusunun cevabını bilmiyorsanız yanlış yoldasınız demektir. Peki siz eşinizi ne kadar tanıyorsunuz ? İşte, Memory Center Nöropisikiyatri Merkezi uzmanlarından Psikiyatr Profesör Doktor Nevzat Tarhan’ dan, bunu anlamanıza yardımcı olacak test.
yu ayrı sayfadaki 15 soru Not: Eşlerin diğer lerine bir bir ını ğıd kâ ı, cevap ayrı cevaplamalar ını aç zdan rekir. Önce kendi göstermemeleri ge nra eşiniso , unu işaretleyin doğrunun ne olduğ nra karSo . yın pla ları ceva zin açısından soru rüşlerinizi iniz hakkındaki gö şılıklı olarak birbir karşılaştırın.
96 intown
!
sorular Eşinize bir çanta hediye edeceksiniz, hangi rengi tercih eder? a) Siyah b) Kahverengi c) Bordo d) Gri e) Bej
Sizinle bir hafta sonu için hangi şehri tercih eder? a) Bodrum b) Yalova c) Paris d) Moskova e) Kahire
Aşağıdaki evlerden hangisine sahip olmayı ister? a) Dağ evi b) Kır evi c) Köy evi d) Deniz kenarında ev e) Şato gibi bir ev
Ona bir kazak alacaksınız, hangi rengi tercih eder? a) Beyaz b) Kırmızı c) Mavi d) Yeşil e) Siyah
Aşağıdaki yemeklerden hangisini tercih eder? a) Kuru fasulye b) Balık c) Döner d) Açık büfe e) Makarna Aşağıdakilerden hangisini tanımayı ister? a) Beğenilen bir yazarı b) En sevdiği politikacıyı c) Önemli bir din adamını d) Takdir ettiği bir sporcuyu e) Sevdiği bir sanatçıyı
Aşağıdaki olumsuz özelliklerden hangisi eşinizde en azdır? a) Acelecilik b) Yalancılık c) Korkaklık d) Cimrilik e) Savurganlık Eşiniz sizinle beraber ne yapmaktan hoşlanır? a) Müzik dinlemek b) Maç seyretmek c) Gezmek d) Sohbet etmek e) Yemek yemek
Eşiniz sizin en çok hangi özelliğinizi beğeniyor? a) Sesinizi b) Gözlerinizi c) Gülüşünüzü d) Ona karşı tutumunuzu e) Genel davranışlarınızı
Hangisinden nefret eder? a) Soğuk b) Yağmur c) Sıcak d) Fırtına e) Kalabalık
Aşağıdaki olumlu özelliklerden hangisi eşinizde en fazladır? a) Dürüstlük b) Cesaret c) Soğukkanlılık d) Cömertlik e) Tutumluluk
En ağır mecburiyeti hangisi? a) Doktora gitme b) Kuyrukta bekleme c) Hesap kitap yapma d) Dişçiye gitme e) Büyükleri ziyaret etme
Aşağıdakilerden hangi hediyeye daha çok sevinir? a) Manto b) Takı c) Altın saat d) Fotoğraf makinesi e) Bilgisayar Nasıl bir arabaya sahip olmak ister? a) Rahat, sıradan bir araba b) Spor bir araba c) Mercedes d) BMW e) En iyi yerli Yurtdışı tatil için nereye gitmek ister? a) Orta Asya b) Ortadoğu c) Avrupa d) Amerika e) Afrika
?
sonuçlar
Yanlışlarınız 3’ ten daha azsa Eşinizi çok iyi tanıyorsunuz demektir. Birbirinizin zevklerini, hayallerini, eğilimlerini, ne hissettiğini, neyi sevdiğini, nelerden nefret ettiğini biliyorsunuz. Harika bir çift olmak için mükemmel bir altyapınız var. Sizi kutlamak gerekir.
Yanlışlarınız 3 - 6 arasındaysa Eşiniz hakkında zaman zaman yanılıyorsunuz. Endişelenmeyin, insanlar birbirlerine çok yakın da olsalar birinin bir başkasını tam anlamıyla tanıması zordur. Kaygılanmayın, bildikleriniz sizi mutlu etmek için yeterli. Yanlışlarınız 7 - 10 arasındaysa Beraberliğiniz geçmişi çok eski değilse, bu sonuç normaldir. Daha iyi tanımak için zamana ihtiyaç var. Ama eğer evliliğiniz uzun yıllara dayanıyorsa bu sonuç ortada bir problem olduğunu gösterir.
Eşiniz sessiz ya diyaloğa kapalı biriyse, onun hissettiklerini hissetmek, düşündüklerini anlamak için çaba sarf etmelisiniz. Karşılıklı konuşmaya, tartışmaya, birbirinizi anlamaya yönelik iletişime ihtiyacınız var. İnsan ilişkileri monoloğa değil, diyaloğa dayanmalıdır. Beraber yaşadığınız olayları, konuları, kaygıları paylaşın, evlilik kalbe karşı kalp demektir. Kalbi diyalog eksikliğinizi görüp tamamlarsanız, daha mutlu bir beraberlik sizi bekler. Yanlışlarınız 11 - 15 arasındaysa Durum ciddi. Bu, eşiniz hakkında hemen hemen hiçbir şey bilmediğiniz anlamına gelir. Yine de sakin olun. Bunun düzeltilmesi gereken bir durum olduğunu kabullenin, hatta itiraf edin. Mutlu olmak ve evliliğinizi uzun ömürlü kılmak için özel bir gayrete ve çözümler geliştirmeye ihtiyacınız olduğunu unutmayın.
intown 97
estetik
YENİ YILDA IŞILDAYIN Son zamanlarda adını sıkça duyduğumuz ışık dolgusunu ve etkilerini Dr. Ahmet Günay’a sorduk. Siz de yeni yıla daha genç bir görünümle ve sağlıklı bir cilde kavuşmuş bir şekilde gitmek istiyorsanız röportajımıza bir göz atın!
Işık dolgusunun cilde etkisi nedir? Yaşlanma süreci cildi gergin ve eklemleri hareketli tutmak için gerekli olan hyalüronik asit miktarının zamanla azalması ile başlayan bir süreç. Belirtileri ciltte kuruluk ve kırışıklıklar şeklinde ortaya çıkar. 30’lu yaşlardan sonra cildin kendini yenileme süreci yavaşlamaya başlar. Hatta göz çevresinde ilk ince çizgiler belirir. Cilt artık eskisi kadar sıkı ve pürüzsüz değildir. Hyalüronik asit vücutta üretilen ve derimiz için olmazsa olmaz bir maddedir ve birçok besinden de alınabilir. Ancak tıbbi araştırmalar, gıdalarla alınmasının yeterli olmadığını gösteriyor. Bu durumun düzeltilebilmesi için cilde dışarıdan yeterli miktarda hyalüronik asit verilmeli. Hyalüronik asit, insan vücudunda ve daha birçok canlıda doğal olarak bulunan bir polisakkarit. Yani doğal bir şeker. Bu nedenle diğer sentetik dolgu maddelerine göre güvenlik profili çok yüksek. Cilt içinde, kaslarda ve kemiklerde, özellikle eklemlerde bulunur. Hyalüronik asit eklemlerin kayganlığını sağlar ve kendi hacminden bin kat fazla su tutabilir. Bu nedenle enjekte edildiği yerde uzun süre şeklini muhafaza eder. Işık dolgusu esas olarak içeriği hyalüronik asit olan cilde ışığı yansıtma kapasitesini geri vermek için üretilmiş mezoterapi ve dolgu tekniklerini birleştiren patentli yepyeni bir konsept. Işık dolgusu cildin nem ve elastikiyetini artırır, cilt canlanarak parlaklaşır ve elastikiyetini geri kazanır. Gözaltı ışık dolgusunun etkileri nelerdir? Kalıcılığı ne kadar sürer? Gözaltı ışık dolgusu öncelikle gözaltı çukurunun güvenli bir şekilde düzeltilmesini sağlar. Bu bölge için üretilmiş özel bir dolgu maddesidir. Ayrıca içindeki yeniden yapılandırma kompleksi sayesinde göz çevresi derisinin kalitesini yüksek oranda artırır. Gözaltı ışık dolgusu göz çevresinin gençleştirilmesi, morluk ve halkalanmaların giderilmesi için uygulanır. Yapılan klinik çalışmalar hastaların çoğunluğunun enjeksiyondan 12 ay sonrasında bile uygulamadan son derece memnun olduklarını ve yakınlarına tavsiye ettiklerini saptanmıştır. Gözaltı Işık dolgusunu ne tip hastalar kullanabilir? Özellikle gözaltı çukuru belirgin olan hastalar için ideal. Bunun dışında gözaltı derisinin yapılanmasını sağlayarak göz çevresinin gençleşmesine, gözaltı morluk ve halkalanmaların azalmasına büyük katkı sağlar. Bazen aşırı pigmentli koyu göz halkaları ve büyük gözaltı torbaları olan hastalar bu tedaviden fayda görebilir miyim diye müracaat ediyorlar. Bu hastalar için tedavi cerrahi olabilir. Bunun için mutlaka bir hekimin önerisine uyulması gerekir.
98 intown
Gözaltı Işık Dolgusu ile Işık Dolgusu arasındaki fark nedir? Bu iki ürün hangi bölgelere uygulanır? Işık dolgusu özel içeriği sayesinde cilt nemlendirilmesi, antioksidan koruma ve cildin yeniden yapılandırılmasını hedefleyen bir mezoterapi yöntemi. Yüz, boyun, el üzeri ve dekolte bölgesinin gençleştirilmesi, onarımı ve yenilenmesi ile ilgili olarak yardımcı olmaktadır. Gözaltı Işık Dolgusu ise gözaltı çukurunun doldurulması ve göz çevresi cildinin gençleştirilmesi, yeniden yapılandırılması, morluklar ve halkalar için uygulanır. Özellikle yüz ve göz çevresinde her ikisinin kombine uygulamasıyla maksimum sonuçlar alınabilir. Işık dolgusunun kalıcılık süresi nedir? Ne kadar sıklıkla tekrarlanmalıdır? Hastadan hastaya değişmekle birlikte ışık dolgusunun kalıcılık süresi ortalama 6-8 ay civarında. Bu süre sonunda tedavi tekrarlanmalı. Tekrar uygulamalarda kalıcılık süresi artar. Göz çevresini gençleştirmek, halkalar ve morluklar için uygulanan gözaltı ışık dolgusunun etkisi 12-18 ay sürebilir. Işık dolgusunun kaç seans yapılması gerekir? Işık Dolgusu için üç hafta aralıklarla üç seans önerilir. Birinci seanstan itibaren gözle görülür sonuçlar ortaya çıkar. Gözaltı Işık Dolgusu için çoğu zaman tek seans yeterli olur. Hastaların küçük bir kısmında bir ay sonrasında rötuş gerekebilir. Işık dolgusu ne kadar sürüyor, uygulamadan sonra kişi hemen işine ve sosyal hayatına dönebiliyor mu? Uygulama yaklaşık 15 dakika sürüyor. İnce uçlu iğnelerle deri altına enjekte edilmesi dolayısıyla sonrasında şişlik, kızarıklık oluşmadan günlük hayatınıza kaldığınız yerden devam edebiliyorsunuz. Yüz hatlarını belirginleştirmek ve yaşlanmanın belirtilerini ortadan kaldırmak için makyaj kadınların çözüm yolu. Işık dolgusu ile yüze daha taze bir görünüm kazandırmak mümkün mü? Daha az makyaja ihtiyaç duyulur mu? Işık dolgusu isminden de anlaşıldığı üzere cildin nem ve elastikiyetini artırması sebebi ile cilde canlılık ve parlaklık verir. Ayrıca yüz ovalini toparlaması sebebi ile hatlar daha belirgin ve duru görünür. Cilt nemini geri kazanır, doğal ve sağlıklı görünüm vermesi sayesinde daha az makyaja ihtiyaç duyulabilir.
Dr. Ahmet Günay kimdir? Dr. Günay Klinik’in kurucusu Dr. Ahmet Günay, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden mezun olduktan sonra, Deri Hastalıkları İhtisasını İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tamamladı. Günay, aldığı yurt içi ve yurt dışı eğitimlerden sonra, İstanbul’da ilk açılan özel hastanelerden bir olan International Hospital’da Dermatoloji bölümünü kurup, 10 yıl kadar bu bölümü yönetti. Şimdi ise İstanbul’da kendi kliniğinde deri hastalıkları ve estetik dermatoloji üzerine çalışmalarına devam ediyor.
İNANIYORUM; ÖYLEYSE ZAYIFLARIM..
Simge ÇITAK
‘Plaseboların’ yüzde 30 oranında iyileştirme etkisi olduğu kanıtlandı. Bu da bize inanarak bedenimizi iyileştirebileceğimizi gösteriyor. Sağlıklı kilo verebilmek için de kesin inancınız olmalı. Bunun için her gün beş dakikanızı ayırmanız yeterli… Geçen hafta okuduğum bir kitapta, ‘plasebo’ların etkisiyle ilgili çok ilginç araştırmalar vardı; bunları sizlerle de paylaşmak istedim. Bu sonuçlar, insanın kendi bedeni üzerinde düşünce gücüyle ne kadar fazla etkin olduğunun da bir kanıtı gibiydi. Tüm firmalar, piyasaya yeni bir ilaç sunmadan önce, mutlaka ilacın gerçek etkisini görmek için, hastalığa yakalanmış iki çalışma grubu oluşturur. Birinci gruba piyasaya yeni çıkarılacak olan ürünü, ikinci gruba da ‘plasebo’ yani ilaç görünümünde, tamamen etkisiz bir madde verirler. Hastalar elbette kendilerine plasebo verildiğini bilmez, bunun hastalıklarını tedaviye yönelik bir ilaç olduğunu zanneder… Sonra araştırmacılar iki hasta grubunun sonuçlarını değerlendirir. İlaçların etkisini kanıtlayabilmeleri için, ilacı almış hastaların, plasebo almış grupta saptanandan daha yüksek sonuç göstermesi gerekir. Yapılan çalışmalarda insanların üzerinde plaseboların etkisinin, yüzde 30 civarında olduğu saptanmış. Hatta vakaların yüzde 54’ünde plasebonun morfin kadar etkili olduğu tespit edilmiş. Başka bir araştırmada, hastalara içinde kemoterapi ilacı olduğu söylenen bir plasebo verilmiş ve içlerinden yüzde 33’ünün saçları gerçekten dökülmüş. Şaşırtıcı sonuçlar… Bu sonuçların hepsi bize inancın ne kadar güçlü olduğunun bir kanıtı aslında.
DÜRÜST OLUN!
İlk görüşmemde danışanlarıma bir soru sorarım: “Kilo vereceğinize inanıyor musunuz?” Bu sorunun cevabı çok önemlidir. Lütfen şimdi, siz de kendinize bu soruyu sorun ve cevabınızda dürüst olun. Çünkü yıllar içinde gördüm ki, gerçekten inananlar kilo veriyor. Eğer zayıflayamayacağınıza inanıyorsanız, evet, haklısınız, zayıflayamazsınız!
İstanbul cad. Suvenue sitesi E blok No; 6 göktürk/istanbul 212 322 0873 - simgecitak@gmail.com
GÜCÜNÜ HAFİFE ALMA!
• Kendi gücünüzü hafife almayın. • Hayatta başarılı olduğunuz konulara bakın. Onlarda başarılı olmanızı sağlayan inancınız neydi? Emin olun başarılı olduğunuz her konuda, öncelikle siz ‘inandığınız’ için başardınız. • Zihnimizin programlama gücü inanılmaz derecede güçlüdür. Tekrar tekrar çalınan şarkıları ezberleriz. Doğrulama yargıları da aynı şekilde işler. Lütfen aşağıdaki cümleleri en az iki kere okuyun. Her cümleden sonra beş saniyelik boşluk bırakın ve bu cümleleri 21 gün boyunca tekrarlayın. • Kilo vermeyi hak ediyorum. • Kendim olduğum için kendimi iyi hissediyorum. • Bir şeye konsantre olup amaçlarıma ulaşmakta başarılıyım. • Hayatımı kişisel ihtiyaçlarıma uygun olarak değiştirme hakkına sahibim. • Ben mutlu bir insanım. • Mutluluğu hak ediyorum. • Başarıyı hak ediyorum. • Mideme giren her şeyden sorumluyum. • Egzersiz yapmaktan hoşlanıyorum. • Sağlıklı ve mutlu olmaya hakkım var. • Kilo vermeyi seviyorum. • Ben değerli bir insanım. • Hayatımı kendi inanç ve değerlerime göre yaşıyorum. • Her şey olması gerektiği zamanda, olması gerektiği gibi oluyor. Siz bunlara kendi cümlelerinizi ekleyebilirsiniz. Sadece olumlu cümleler kurmaya özen gösterin. Kişisel ya da mesleğinizle ilgili amaçlarınız varsa onları da ekleyin. Cümlelerinizi şimdiki zamanda, onlar zaten gerçekleşmiş gibi kurun. Şimdi onların gerçekleşmesini amaçlayarak, öyle bir şekilde davranacaksınız ki onlar zaten bir süre sonra gerçek olacaktır.
intown 99
Gurme ŞİFALANARAK BESLENME YÖNTEMİ:
MAKROBİYOTİK SHIATSU Yazı: Ümit Arhan Gürel
Ümit Gürel kimdir? İngilterede “Blackheat School of Art” ta güzel sanatlar okudu, Michail Chernega stüdyosunda resim çalışmalarında okul sonrasındada devam etti , “Ananda Marga” cemiyeti ile Hintli öğretmenler eşliğinde 3 yıl Hint yogası ve meditasyon teknikleri çalıştı. Ney üstadı Fikret Bertuğ ile birlikte iki yıl Ney ve Klasik Musikisi üzerine çalıştı. Dr.Refik Algan ile "Aydınlanma sistemleri" ve "Yazı atölyesi" çalışmalarına 3 yıl ve Anadolu Aydınlanma vakfı bünyesinde “Doğu ve Batı felsefeleri” çerçevesinde 10 yıl süren “Sürekli farkındalık” çalışmalarına katıldı. Massachusset Kushi Enstitüsünde “Makrobiyotik Leadership ve Shiatsu” ve “ECAN Natural Acupuncture School Spain” eğitimini tamamladı. 2008 yılından beri Makrobiyotik mutfak eğitimleri ve Shiatsu terapileri vermektedir. MEB sertifkalı eğitimler vermeye bir akademi bünyesinde devam etmekte , şifa mentalitesini içkinleştirmek, beden uygulamalarında ustalaşmak isteyen talibleri yetiştirmektedir.
Japonya’da, 1800’lerin sonlarında bir Samuray’ın (japon şövalyesi) en küçük evladı yedi yaşlarında tüberkülozun pençesine düşmüştü. O dönemde bu hastalığa çare teşkil edecek bir ilaç olmadığından aile, çocuklarının kaybını çaresizce bekliyordu. Bir aile dostları çocuğun haline acıyıp onu "besinler ile şifa sanatının" inceliklerini bilen bir tabib-bilgeye götürdü. Bilge çocuğun bakımını üstlendi ve şifalanarak sağlığına kavuşmasına hizmet etti. Çocuk, hayatını kurtaran bilgenin yanından ayrılmadı ve yıllar içinde "besinler ile şifa" sanatının ustası oldu. Bu çocuk sonradan George Ohsowa adını alacak, bu ilmi batıya taşıyacak ve pek çok insanın şifalanmasına hizmet edecekti… Makrobiyotik 1920 lerde Japon üstad George Ohsowa tarafından önce Fransaya getirilmiş, burada Zen aydınlanma öğretisinin beslenme zeminli bir kolu olarak görülmüş ancak kısa süre içinde hastalarda iyileşmelerin görülmesi ile şöhreti "Besinlerle Şifa" veren öğreti olarak yaygınlaştı. Şifalandıran yemek düzeni Makrobiyotik Shiatsu ise beden şifası için destekleyici Meridiyen uygulamaları ile birlikte sağlanan sofra- mutfak bilgisi hizmetidir. Makrobi-
100 intown
yotik Shiatsu şifalanmayı talep eden kişinin hem problemlerinin birlikte tespitine ve böylece beslenmesinin düzenlenmesine , hem de tıkalı kanallarının açılmasına ve birikmiş travmatik enerjilerin deşarjına hizmet eder.Talibin bedeni üzerindeki farkındalığını ve buna bağlı olarak yönlendirebilme imkanını arttırır. Yaklaşık 90 dakika süren bir çalışmadır. Ancak ilk görüşmede talibin beslenmesi ve yaşam alışkanlıkları gözden geçirileceği için süresi iki saati bulur. Shiatsu Japonya’da samurayların yani o dönemde stratejik amaçlar
için özel yetiştirilmiş ve halka adalet sağlamakla memur şövalyelerin şifalandırılması için, meridyen teknikleri kullanılarak, dönemin bilge tabibleri tarafından , imparatorum emri üzerine geliştirilmiştir. Ustadan ustaya el vermek suretiyle aktarılarak günümüze kadar gelmiştir. Massachusset’teki Kushi enstitüsünde değerli Japon ve Amerikalı ustalar tarafından beslenme sistemi ile ilişkilendirilerek verilmektedir. Bildiğimiz gibi kişi ancak kendini, kendi isterse şifalandırabilir. Bir kimseye ne uygularsanız uygulayalın şayet bu onun alışkanlıklarını değiştirmez , yani kendi gayret edip şifa istemez ise boşunadır. İstemek samimi ise eylemseldir, lafsal değil. Bu sebeple Makrobiyotik Shiatsu kişinin katılımı ile besinlerinde bazı değişiklikler yapmasını önerir. Bu değişiklikleri neden yapması gerektiğini kişiye bedeninde gösterir , tanıtır , deneyimletir.
Sonra nasıl yapabileceğinin bilgisini sağlar. Böylece geminin dümenini talibin eline vererek onun hürriyetine ve şifasına hizmet eder. Talib alışkanlıkları ile ilgili değişiklikleri yaparken aynı dönemde uygulayıcı shiatsu ile hem değişimleri talib ile beraber kontrol eder hem de enerji akış kanalları olan meridyenleri kullanarak şifalanmayı hızlandırıcı etkide bulunur. Toplam iki gün, 10 saat süren Makrobiyotik atölyelerimizde beslenmemizin düzenlenmesi için gerekli bilgilerin yanında zeminini çin şifa sanatından alan makrobiotiğin temel ilkeleri ve bu ilkeler eşliğinde katılımcılar ile birlikte pişirilen 12 civarında tarif paylaşılacak, tadım yapılacaktır. Gaye katılımcının neyi, nasıl ve neden yaptığını anlaması , kendi bedenini ve tabiatı, besinleri bu ilkeler ile okuyabilmesidir.
Makro tatlı kestaneli Malzemeler İri Kestane 10 adt Susam yağı 1 çorba kaşığı Susam 2 çorba kaşığı Kestane balı iki tatlı kaşığı Keten tohumu toz halinde bir kaç kaşık (kıvam için kullanılacak) Hazırlanışı Kestaneler iki yanından bıçak ile iç eti görülecek şekilde çizilir ve içleri yumuşayıncaya kadar yarım tencere su içinde haşlanır. Kestanelerin iç etleri (sarı kısımları) soyularak kabuklarından temizlenir. Kestane balı kestaneler ile birlikte ezilir. Ezilmiş kestaneler ve bal susam yağı ile birlikte püre haline getirilir. Kestane püresi iki avuç içinde yuvarlanarak topçuklar haline getirilir. Her bir topçuk iki başarmak boyunda olup tek lokmada yenilebilir boyuttadır. Şayet kıvam fazla yumuşak olursa harcına az miktarda keten tohumu tozu katılabilir. Susamlar önce sudan geçirilir , süzülür ve sıcak tavada rengi değişip taneler tırnakla rahatça ezilebilir hale gelinceye kadar ısıtılır, ısıtılırken tava sallanır (tanelerin yapışmaması için) ve tahta kaşık ile karıştırılır. Kavrulmuş susamlar üzerine top haline getirilmiş kestane topları gezdirilerek topçukların bütün yüzeyinin susam ile kaplanması temin edilir. Bu şekilde servis edilir.
intown 101
hobi
DOĞALLIĞIN EN KIYMETLİ HALİ Etnik sanatlara, Afrika kabilelerine ve doğal olan her şeye büyük bir tutkuyla bağlı olan, (laf aramızda) mütevaziliğinden ödün vermeyen, genç mücevher tasarımcısı Verda Alaton’un evine konuk olduk. Öncelikle senin hikâyenle başlayalım… Tasarım dünyasına atılman, kendi markanı oluşturman nasıl başladı? Tasarıma başlamam yaklaşık 15 sene öncesine dayanıyor. Hobi olarak, galerilerde, seyahatlerimde bulduğum ve ruhuma hitap eden doğal parçaları üzerimde takı olarak taşınabilir hale getirme niyeti ile başladı her şey. Yıllar içinde kurumsal hayattan ayrılmaya, bana en çok huzur ve keyif veren doğal malzemelerle çalışmaya ve tasarıma profesyonel olarak yönelmeye karar verdim. TOHUM Design bu şekilde hayata geçti.
Yaklaşık dört beş sene evvel, markası TOHUM Design’ın yeni yeni çıktığı sıralarda da bir araya gelmiştik. O günden bugüne neler değişmiş diye baktığımda ilk gözüme çarpanlar şunlar oldu: bir kere marka almış başını gitmiş… Öyle ki doğal taş ve tasarım kelimeleri yan yana gelince insanların aklına TOHUM Design geliyor. Hayretler içinde baktığım, bırakın seyahati, yaşanması bile güç olan yerlerden topladığı doğal taş koleksiyonuna yepyeni modeller eklenmiş. Seyahatlerinde çektiği şahane fotoğrafların sayısı hayli artmış. Asya ve Afrika esintilerinin hâkim olduğu evinde gerçekleştridiğimiz sıcacık röportaj sırasında anlıyorum ki; Alaton’un içindeki o Afrika tutkusu, doğallık ve içtenlik hiç değişmemiş…
102 intown
Seyahat tutkunu olman da bu işe başlamanla doğru orantılı diye biliyorum. Seyahatlerinde unutamadığın bir anıyı bizlerle paylaşır mısın? Seyahat tutkusu, doğal malzemeler ve yalın formlar, hepsi iç içe, Tohum’un özünde birleşiyor diyebiliriz. Seyahatler, farklı kültürler, Tohum’un ilham kaynakları. İlk uzak seyahatim 1998 senesinde Hindistan’a idi. Çok sisli bir sabah Agra’da Taj Mahal’i ziyaret ediyordum. Çok görkemli, muhteşem bir yapı, ancak İstanbul’da bu kadar ihtişamlı, tarih dolu mimariler iç içe olunca, tahmin ettiğim kadar etkilenmemiştim. Ancak tam Taj Mahal’den ayrılmadan önce sağ balkonunda durup etrafı izlerken hep resimlerde gördüğümüz giriş yolundaki havuz tarafından akın akın pırıl pırıl renklerde insanların bahçeye girdiğini gördüm. Tam olarak ne olduğunu anlayamamıştım. Bütün yetişkinler renk renk, çocuklar bembeyaz entarilerin içinde. Sisin, Taj Mahal’in beyaz mermerleri içinde son derece etkileyici bir görüntüydü. Seyahatte insana tarih kavramını kaybediyor. Ancak herkesin tam önümüzden geçip sağ taraftaki kiremit rengi 15. yy.’dan kalma caminin önünde çarpıcı bir ezan eşliğinde namaz kılmaya başladığını görünce Şeker Bayramı gününe denk geldiğimi farkettim. Böyle bir bayram sabahı ritüelini Taj Mahal’den izlemek hayatımın en unutulmaz anılarından biridir.
Sence Tohum markasının başarılı olmasındaki en önemli etkenler neler oldu? İşimi sevgiyle, değer yargılarım ve inandıklarım doğrultusunda yapıyorum. Özgün olmanın, kaliteden ödün vermemenin, markanın bir felsefe üzerine kurulmasının önemli olduğunu düşünüyorum. Hırsa ve egoya kapılmadan, sabır ve istikrarla, prensiplere bağlı kalarak yola devam etmenin faydalarını görüyorum. Bir daha tekrarlanmayan tasarımlar yaratıyorsun. Bu, gittiğin yerlerden edindiğin malzemeler ve onların işleyiş süreçleriyle de alakalı oluyor. Bir tasarıma başlarken nelere dikkat ediyorsun? Örneğin belli bir koleksiyona başlarken kafanda bir şey olup ona göre mi seçimlerini yapıyorsun yoksa her şey gittiğin yerlerdeki duruma göre değişebiliyor mu? Tohum’un paralel iki farklı yapısı var diyebiliriz. Bir tanesi klasik koleksiyonlar, yani taşın ve malzemenin yapısına göre kendi içindeki kategorileri, diğeri ise tamamen bir fikir üzerine yaratılmış koleksiyonlar. Örneğin “Clear Tohum”, sadece kristallerden oluşan ve her zaman var olacak klasik bir koleksiyon diyebiliriz. Ancak Yol ve Akuoia Koleksiyonları, kendi içlerinde ayrı bir ilham ve malzeme fikrini barındıran dönemsel koleksiyonlar. Seyahatlerimde bulduğum malzemeler, aldığım ilham, hayata geçecek Tohum’ların hangi kategorilerde yer alacağını belirliyor. Yepyeni bir fikir de aynı şekilde yeni bir koleksiyon oluşabilir. Yollarda tecrübe ettiklerim, bir ülkenin kendine has özellikleri veya malzemeleri yeni Tohum’ların nereye dönüşeceklerini belirliyor. Verda Alaton, tasarımlarını nasıl yorumluyor? Bir kategoriye sokmak değil de senin tasarımlarının insanlara hitap ettiği noktalar sence neler? Doğallığa ve sadeliğe inandığım için tasarımlarımda da aynı düşünceler mevcut. Tohum felsefesinde güzellik; yalın, doğal, farklı ve çarpıcı, bazen cüretkar yorumlanıyor. Bu sebeplerden dolayı özgüvenli, kendi stili olan, natürel ama çarpıcı olmaktan keyif alan kişilere hitap ediyor. Sade bir kıyafet tarzı ile Tohum’lar kuvvetli ifade şekillerine dönüşüyor. Doğanın muhteşemliği, modern bir kombinasyonda ortaya çıkmış oluyor.
Biliyorum ki doğallık senin için çok önemli. Bu kavramı hayatının neresine koyuyorsun diye sorsam? Doğallık hayatımın temelinde ve her aşamasında var. Yaşadığım ve çalıştığım ortamda, ilişkilerimde, seyahatlerimde ve tabi ki beslenmemde Bu şekilde yaşadığım için Tohum hissederek, inanarak hayata geçirebildiğimi düşünüyorum. Kişiye özel tasarımların da oluyor. Bunlardan biraz bahsedebilir misin? Nasıl yapıyorsun ve neler önemli bu tasarımlarında? Aslında kişiye özel tasarım yapmak, işimin en sevdiğim taraflarından biri. İlk olarak tasarımı yapacağım kişi hakkında mümkün olduğunca çok bilgi toplamaya çalışıyorum. Kişinin karakteri, tutkuları ve değerleri, kişiyi yansıtan parçalar yaratmam için çok önemli ipuçları oluşturuyor. Estetik konusunda ilham almak içinse hayat tarzları ve fiziksel yönler öne çıkıyor. Bu bilgilerle yola çıkarak o kişiyi en iyi temsil edecek materyal, renk ve şekilleri kullanarak bir parça yaratıyorum. Tüm bu süreç kişiyle beraber çıktığımız çok özel bir yolculuğa dönüşüyor. Yeni bir koleksiyon var mı sırada? Son seyahatlerimde daha önce karşılaşmadığım yoğun, derin ve ilginç formlarda taşlar ve dokularla karşılaştım. Yepyeni hislerde Tohum’lar hayata geçme sürecindeler. Şimdi söyleyeceğim kavramların zihninde hatırlattığı ilk şeyler neler? Mutluluk -Hafiflik Seyahat - Öze dönüş Doğa - Nefes Hayat - Deneyim Hüzün - Farkındalık fırsatı Farklılık - Kişilik Aşk - Sonsuzluk
intown 103
bölgeden arastırma
HER DERDE DEVA: TURŞU İçerdiği sirkeden ötürü zayıflamak için de tercih edilen turşunun en önemli faydaları şunlar: 104 intown
Sindirim sistemi rahatsızlıklarına iyi gelir
Kışın sofralarımızı şenlendiren ve geleneksek lezzetlerimizden biri olan turşunun şimdi tam da zamanı! Biberden fasulyeye, salatalıktan lahanaya, patlıcandan domatese kadar pek çok sebze ve meyve ile göz dolduran turşunun sadece lezzeti değil faydaları da yabana atılır cinsten değil. Yapılan araştırmalara göre turşunun insan sağlığına gayet yararlı bir besin olduğu ortaya çıktı. Hatta uzmanlar bilinenin aksine, turşunun mideye düşman değil dost olduğunu söylüyorlar. Turşu yapımında kullanılan gerek üzüm sirkesi gerekse elma sirkesi pektin adı verilen ve kalbe iyi gelen bir tür biyolojik madde içeriyor. Bu madde bir tür enzim ve sağlığımıza farklı şekillerde fayda sağlıyor. Peki hangi turşu neye iyi geliyor?
Tansiyonu düşürür
Yüksek lif içerir
Kalp ve damar hastalıklarına iyi gelir
Bağışıklığı güçlendirir
Lahana
Salatalık
Erik
Sarımsak
Turşunun en çok bilindik ve tercih edilenlerinden biri de lahana turşusudur şüphesiz. Uzmanlar, lahana turşusunun özellikle şeker hastalarına, kalp ve sinir sistemi ile damar tıkanıklıklarına iyi geldiğini belirtiyor. Hatta mide ekşimesini de önlüyor.
Salatalık turşusu da turşunun olmazsa olmazlarından biri. Özellikle hazımsızlık problemi çekenlerin tercih edebileceği salatalık turşusu içindeki yüksek lif sayesinde sindirim sisteminin kolay çalışmasını sağlıyor.
Yaz aylarının habercisi ve en çok tercih edilen erik meyvesi kışın da turşusuyla göz dolduruyor. İştah açıcı bir özelliğe sahip olan erik turşusu içerdiği ekşi tat sayesinde bağışıklık sistemini kuvvetlendiren bir özelliğe sahip. Hatta kanser gibi önemli rahatsızlıklara iyi geldiği uzmanlarca savunuluyor.
Frenk biberi
Frenk biberi turşusu özellikle soğuk kuş aylarında en çok yakındığımız grip hastalığına iyi geliyor. Nezle ve soğuk algınlığından şikâyet edenler özellikle acı Frenk biberi turşusunu denemeli.
Kemerburgaz Turşucuları Kemerburgaz turşucularının köklü bir geçmişi var aslında. Genelde dededen-oğula hatta toruna geçmiş bir kuşak karşımıza çıkıyor. Turşular o kadar meşhur ki İstanbul’un muhtelif semtlerinden gelip bu dükkânlardan turşu alınıyor. Çeşitler arasında yok yok. Klasik turşu türlerinin yanında bunun da mı turşusu var diyebileceğiniz örnekler arasında kivi ve armut turşusu yer alıyor. En çok tüketilenler arasında ise başı çekenler; lahana, salatalık, biber olmakla beraber fasulye, kelek, karnabahar, sarımsak, erik, pancar, patlıcan sarma, lahana
Her yemeğe tat veren sarımsak , bir turşunun da olmazsa olmazlarından. Sarımsak turşusu genelde karışık turşuların arasında ufak ufak bulunsa da faydası kocaman. Kanser hücrelerinin çoğalmasını önleyen sarımsak turşusu da sofranızda olması gereken bir çeşit.
!
Turşunun zayıflattığı bilgisi son yıllarda yapılan araştırmalar neticesinde doğrulandı. Turşu suyu içinde bulunan “asetik asit”in metabolizmayı hızlandırdığı yönünde sonuçlar ortaya çıktı. Yine de zayıflarım mantığıyla turşuyu gereğinden fazla tüketmek pek de mantıklı değil. Hele ki mide sıkıntısı ve yüksek tansiyonu olanlar için!
sarma, domates, acur ve pancar. Sadece tadıyla değil görüntüsüyle de göz dolduran, içlerinde kıyılmış lahana, kereviz ve sarımsak bulunan sarma turşular da denemeye değer. Kemerburgaz turşucularının bu denli ünlü olmasının ve lezzetinin bir diğer sebebi ise ürünlerin hiçbir katkı madde içermeden tamamen doğal olması. Çeşitli turşuların sularından hazırlanan, acılı veya acısız olarak sunulan turşu suları ise hem görüntüsü hem de tadı ile mideleri bayram ettiriyor. Kemerburgaz meydanından sağa döndüğünüzde sıra sıra karşınıza çıkan bu dükkanlarda aynı zamanda köy yumurtası gibi günlük ürünler de bulunuyor. Kemerburgaz denince akla gelen ve yıllardır verdikleri hizmetle ün salmış “Kemerburgaz turşucularının” sırrı; işi severek yapmaları ve müşterilerine gösterdikleri gerçek samimiyet olsa gerek…
intown 105
bölgeden emlak
GÖKTÜRK EMLAK PİYASASINDA SON DURUM Hazırlayan : Gülşah Aynacı
Göktürk son dönemlerin en gözde beldelerinden biri… yeni yatırımcıların da gözlerinin üzerinde olduğu bir bölge. Peki emlak piyasasında durum nedir, neler yaşanıyor? İşte sizlere sorularımıza cevap veren Göktürklü Gayrimenkul Ofislerinden sektörün değerlendirmesi…
?
sorular
1. Ne zamandan beri emlak sektöründesiniz? 2. En çok neler tercih ediliyor, sizce neden? (Kira mı satılık mı) 3. Emlak piyasasının gelişimini nasıl buluyorsunuz? 4. Göktürk’te en sık yaşadığınız problemler neler? 5. Göktürk’te emlak fiyatları açısından bizleri nasıl bir tablo bekliyor? Fiyatların değişimi nasıl olacak sizce? 1. Dokuz yıldır emlak sektöründeyim. 2. Beş yıl önceye kadar daha çok kiralık tercih ediliyordu ve yatırımcı
müşteri çoğunluktaydı. Daha sonra ulaşım sorunlarının aşılması ve bölgenin daha tanınır hale gelmesi ile satılıklara talep oldu. Son bir yıldır üçüncü havaalanının bu bölgede olacağından dolayı satılıklara talep arttı.
3.
Göktürk'te emlak piyasasına geri dönüp baktığımda geçen süre zarfında emlak fiyatlarının tavan yapması daha sonraki yıllarda bu fiyatların daha da artacağını düşünebiliriz.
4.
Göktürk'te yaşanan sorunların başında şunlar var: Sokak hayvanlarının barınaklarda olmaları gerekirken sokaklarda olması, bölgemize yakın çöp toplama alanın olması ayrıca korsan emlakçıların gün geçtikçe çoğalması.
5. Göktürk'te emlak piyasası önümüzdeki yıllarda yükselecek. Talep her geçen gün artıyor. Üçüncü havaalanıİlkin Yoğurtçugil
FIRST IN KEMER EMLAK DANIŞMANLIĞI
nın bölgede yapılacak olması ve havaalanına yakın sağlıklı yapılaşmanın olduğu bir bölge olmasından dolayı fiyatların daha da yükseleceğini tahmin ediyoruz. 2B arazilerin imara açılması da fiyatların yükselmesine ve bölgeye talep gelmesinde etkili olacak.
1.
2008 yılından itibaren Göktürk bölgesinde gayrimenkul danışmanlığı yapıyoruz.
2. Bölge dışından gelenler bölgeyi tanımak amaçlı öncelikle kiralık yerler tercih ediyorlar. Göktürk'ü bilen ve burada ikamet edenler ise yatırım amaçlı satın alıyorlar.
3. Gayrimenkul ülkemizde altından sonra ikinci yatırım aracı olduğundan ve ihtiyaçtan kaynaklanan talep olduğu sürece emlak piyasası pozitif anlamda gelişimine devam edecek.
4. Başıboş sokak köpekleri, bazı sokaklara konulan kapanlar ve son zamanlarda yaşanmaya başlanan park sorunu. Hülya Kalyoncu
TURKUAZ GAYRİMENKUL
106 intown
5. Üçüncü havaalanı ve yapımı başlayan Üçüncü Köprü bölgemiz emlak piyasasını hareketlendirdi. Özellikle
havaalanının bitmesinden sonra yeni yerleşim alanları ve ticari alanlara ihtiyaç duyulacak. Bu durum öncelikle arsa fiyatlarını yükseltti.
EMLAK DANIŞMANLIĞI
Tek Yetkiliyiz.
GÜVE NİLİR DOĞRU T E K ADRE S
Kemer Country
İstanbul Zen
190m² Göl Manzaralı, Hisar Tipi 3+1 Daire 675.000USD Web İlan No: 762 İlkin YOĞURTÇUGİL 0533 223 88 30
350m² Müstakil Bahçeli, Havuzlu, İki Katlı 5+1 Villa 2.500.000USD Web İlan No: 731 İlkin YOĞURTÇUGİL 0533 223 88 30
İstanbul Zen 210m² Doğa Manzaralı, Görülmeye Değer 4+1 Çatı Dubleksi 3.400TL Web İlan No: 863 İlkin YOĞURTÇUGİL 0533 223 88 30
Arketip
180m² Teraslı, Batı Cepheli 3+1 Bahçe Katı 580.000USD Web İlan No: 911 İlkin YOĞURTÇUGİL 0533 223 88 30
Tek Yetkiliyiz.
Kemer Country YalıKonaklar
Kemerpark Evleri
İstanbul & İstanbul Evleri 180m² İyi Konumda 3+1 Bahçe Dubleksi 800.000USD Web İlan No: 670 İlkin YOĞURTÇUGİL 0533 223 88 30
180m² Göl ve Orman Manzaralı Köşe 3+1 Daire 4.100TL Web İlan No: 989 İlkin YOĞURTÇUGİL 0533 223 88 30
Tek Yetkiliyiz.
İstanbul & İstanbul Evleri 90m² Göl ve Doğa Manzaralı, Balkonlu 1+1 Daire 2.000TL Web İlan No: 814 İlkin YOĞURTÇUGİL 0533 223 88 30
Tek Yetkiliyiz.
Tek Yetkiliyiz.
190m² Köşe 3+1 Townhouse 5.500TL Web İlan No: 813 İlkin YOĞURTÇUGİL 0533 223 88 30
First in Kemer Ailesi Olarak Yeniyılınızı Kutlar Sağlık ,mutluluk ve başarı getirmesini dileriz.
455m² Asansörlü, Şömineli, Orman Manzaralı Köşe Villa 965.000USD - 6.000TL Web İlan No: 736 - 880 İlkin YOĞURTÇUGİL 0533 223 88 30
Tek Yetkiliyiz.
İstanbul & İstanbul Evleri
Kemer Koru Evleri
Tek Yetkiliyiz.
Tek Yetkiliyiz.
450m² Dekorasyonlu, 7m. Tavan Yüksekliğine Sahip 5+1 Villa 2.750.000USD – 8.000USD Web İlan No: 905 - 272 İlkin YOĞURTÇUGİL 0533 223 88 30
İstanbul & İstanbul Evleri
İstanbul & İstanbul Evleri
İstanbul & İstanbul Evleri
320m² Havuz Önü, Göl Manzaralı 6+1 Villa 1.450.000USD Web İlan No: 959 İlkin YOĞURTÇUGİL 0533 223 88 30
300m² Köşe, Göl Kenarı 5+1 Villa 4.500USD Web İlan No: 823 İlkin YOĞURTÇUGİL 0533 223 88 30
FIRST IN KEMER EMLAK DANIŞMANLIĞI Belediye Cad No:17/B Doğa Koleji Yanı Göktürk-Kemerburgaz-İST. TEL.212 322 48 00 PBX FAKS:212 322 61 67 GSM:0533 223 88 30 w w w. f i r s t i n k e m e r. c o m - i n f o @ f i r s t i n k e m e r. c o m
bölgeden emlak
1. 2004 yılından beri emlak sektöründeyim. 2. Yakın zamana kadar Göktürk'e gelenlerdeki eğilim, satın alma yapmadan önce kiralama şeklindeydi.
İnsanlar uzun soluklu bir yatırıma kalkışmadan önce, belirli bir süre burada bir hayat deneyimini yaşamayı tercih ediyorlar. Bu şekilde gelenlerin çoğu bir yıl gibi bir sürenin sonunda oturacakları evi satın alıyorlar. Çoğunluğu İstinye, Maslak, Levent, Beşiktaş, Şişli civarında çalışan beyaz yakalılardan oluşan bu kitlenin sosyal bağlantıları da bir süre sonra Göktürk'e kaymaya başlıyor ve yakın çevrelerinde olup buradaki yaşam tarzını gören pek çokları da belirli bir süre sonra bölgeye gelmeye başlıyor. Bizler bu anlamda danışmanlık hizmetleri veren yapılar olarak, burada yaşayan arkadaşlarının referansları ile gelen büyük bir kitleye hizmet veriyoruz.
3. Ülkemizde gayrimenkul uzun yıllardır en çok tercih edilen yatırım araçları arasında baş sıralarda yer
Atılay Topel
WORLD OF KEMER
alıyor. Sermaye piyasası algı ve potansiyeli belirleme araştırmasının sonuçlarına göre Türkiye'de gayrimenkul, altından sonra en çok akla gelen ikinci yatırım aracı. Sadece İstanbul'da değil, diğer birçok şehrimizde önemli gayrimenkul yatırımları yürütülüyor, büyük ölçekli projeler her geçen gün yaygınlaşıyor. Belirli bölgeler her zaman tercih edilenler arasında ön plana çıkıyor, popülaritesi gün geçtikçe artıyor ve belirli bir kesimin ilgi odağı olmayı sürdürüyor. Ekonomik gelişmeler ve kişi başı milli gelirin iyileşmesi ile birlikte konut talebi de artıyor ve piyasalar hareketliliğini koruyor.
4. Göktürk birçok açıdan şehir merkezlerinde çalışan kesim için ulaşım açısından çok avantajlı bir bölge.
Şehir merkezlerine bağlantı sağlayan yolların pek çok yerinde iyileştirmeler yapılmış, alternatifler üretilmiş durumda. Bu haliyle bölgenin tercih edilmesindeki en temel sebepler arasında, bölgedeki konutların sunduğu ortam ve olanaklardan hemen sonra geliyor. Ancak artan yapılaşma, eğer planlı ve sistemli bir yaklaşım izlenmez ise bölgenin kendi içerisindeki erişimlerde sıkıntılar doğurma riski de var. Bunun yanında, hobilere imkan veren harika bir ortam ve çevre olmasına rağmen, örneğin bisiklete binenler için düzgün ve iyi planlanmış bisiklet yolları; yürüyüş yapanlar için yine benzer şekilde Avrupa'da da örneklerini görebileceğiniz yürüyüş yolları hala üzerinde çalışılması gereken konular arasında.
5. Göktürk'te gayrimenkul piyasası yıllardır olumlu yönde gelişim gösteriyor ve son derece hareketli seyrediyor. Emlak piyasalarında zaman içerisinde yaşanan çalkantılı dönemlerde bile Göktürk ve Kemerburgaz bölgesi, umut vaat eden bir ilerleme içerisinde gerek yatırımlar, gerekse talep açısından pozitif sinyaller veriyor. Önümüzdeki dönemde de, 2B arazileri ile ilgili yasalar, Göktürk ve çevresini etkileyebilecek nitelikteki büyük çaplı projeler (üçüncü havalimanı, üçüncü köprü) bölgeye olan ilgilinin ve talebin artmasına sebep olacak, bu durum da doğal olarak emlak fiyatlarına yansıyacak.
1.
Kasım 2005 yılından beri emlak sektöründeyiz.
2. Göktürk yeni gelişen bir bölge olduğu için satılık daha ön planda. Tabi her sektörde olduğu gibi dönemsel olarak kiralık müşterinin de ön plana çıktığı zamanlar görülmektedir.
3.
Emlak lokomotif bir sektör; ekonominin hızlı yada durağan olmasının bir göstergesi. Bu yüzden gelişimi özellikle Türkiye de hızlı ve önümüzdeki bir 10 yıl daha böyle devam edecektir diye düşünüyoruz.
4.
Daha öncede bahsettiğimiz gibi bu hızlı gelişim Göktürk’ te de 2002 yılından itibaren yaşanmaya başladı.Bu hızlı gelişim sektördeki boşluklar nedeniylede zamanla gayri resmi olarak bu işi yapan bir çok kişi ve kişileri ortaya çıkardı. Şu anda yanlış bilmiyorsam 300’e yakın sadece sahibinden ve Hürriyet Emlak’a kayıtlı emlak ofisi görülmekte. Bunların çoğu gayri resmi.
Canan Gümüşçüoğlu
WORLDCENTER GAYRİMENKUL DANIŞMANLIĞI
108 intown
5. Göktürk’te proje ve emlak tiplerine göre fiyatlar oturdu. Bu daha fazla prim yapmayacak şeklinde anlaşılmamalı.
Göktürk prim yapmaya devam edecek, yalnız bunun oranı 2005, 2006 yıllarında olduğu gibi %80-90 seviyelerinde olmayacak.
WORLD OF KEMER
Güven ve Mutluluğun Adresi
K.C Manolya Drive ‘da SATILIK 4+1 300 m2 Kaçırılmaz Fırsat Çok Özel Dekorasyonlu İKİZ VİLLA 950.000 $ İlan No: 16549-3369 Nükhet Topel : 0532 281 72 79
Starlife ‘ta SATILIK 3+1 180 m2 DAİRE 650.000 TL İlan No: 16549-3205 Raşel Boeno : 0532 495 44 50
Mesa Yankı ‘ da SATILIK 4+1 178 m2 DAİRE 575.000 $ İlan No: 16549-3391 Raşel Boeno : 0532 495 44 50
Beyaz Konaklar ‘da SATILIK 4+1 240 m2 DAİRE 540.000 $ İlan No: 16549-2819 Raşel Boeno : 0532 495 44 50
Kemerlife 21 ‘de SATILIK 4+1 210 m2 BAHÇE DUBLEKSİ 670.000 $ İlan No: 16549-3352 Dilek Bakan : 0532 627 25 52
Mesa Yamaç ‘ta SATILIK 4+1 240 m2 DAİRE 1.650.000 TL İlan No: 16549- 3117 Dilek Bakan : 0532 627 25 52
K.C Kemerbahçe ‘de SATILIK 4+1 180 m2 DAİRE 550.000 $ İlan No: 16549- 3365 Dilek Bakan : 0532 627 25 52
Palms Residence ‘da SATILIK 1+1 90 m2 DAİRE 195.000 $ İlan No: 16549-3389 Dilek Bakan : 0532 627 25 52
K.C Yalıkonaklar ‘da SATILIK 5+1 300 m2 GÖL ÖNÜ İKİZ VİLLA 1.350.000 $ İlan No: 16549-3387 Nükhet Topel : 0532 281 72 79
Sabancı Burgaz ‘da SATILIK 7+2 1 Dönüm içinde 550 m2 MÜSTAKİL VİLLA 1.500.000 $ İlan No: 16549-2575 Atılay Topel : 0532 244 93 77
DOĞA Country de SATILIK 1+1 90 m2 DAİRE 185.000 $ İlan No:16549-3389 Dilek Bakan 0532 627 25 52
ZenginBahçe de SATILIK 4+1 285 m2 BAHÇE DUBLEKSİ 825.000 $ İlan No: 16549-2667 Raşel Boeno : 0532 495 44 50
K.C Kemerbahçe ‘de KİRALIK 5+1 330 m2 İKİZ VİLLA 4.800 $ İlan No: 16549-3374 Dilek Bakan : 0532 627 25 52
Arketip ‘te KİRALIK 4+1 240 m2 ÇATI DUBLEKSİ 4.500 TL İlan No: 16549-3388 Raşel Boeno : 0532 495 44 50
Kemer Country ‘de SATILIK 4+1 370 m2 MÜSTAKİL VİLLA 2.450.000 $ İlan No: 16549-3273 Raşel Boeno : 0532 495 44 50
Kemer Country ‘de KİRALIK 4+2 260 m2 BAHÇE DUBLEKSİ 6.250 TL İlan No: 16549-3371 Nükhet Topel : 0532 281 72 79
Kemer Country ‘de KİRALIK 7+2 800 m2 MÜSTAKİL VİLLA 11.000 $ İlan No: 16549-3372 Nükhet Topel : 0532 281 72 79
K.C Kütük Evler ‘de KİRALIK 2+2 170 m2 ÇATI DUBLEKSİ 2.200 $ İlan No: 16549-2989 Nükhet Topel : 0532 281 72 79
Gökmahal ‘de Kiralık 60 m2 Çok iyi konumlu DÜKKAN 3.900 TL İlan No-16549-3350 Atılay Topel : 0532 244 93 77
Kemerhill ‘de KİRALIK 3+1 210 m2 3.500 TL.4+1 250 m2 5000 TL. Havuz Manzaralı DAİRELER İlan No: 16549-3395 Nükhet Topel : 0532 281 72 79
İstanbul Caddesi Palms Resıdence A Blok 4.Kat D:26 (Hisar Okulları Karşısı ) Göktürk-Kemerburgaz-İstanbul
Tel: (212) 322 68 78 Fax: (212) 322 68 63 Gsm: 0532 244 93 77 www.worldofkemer.com info@worldofkemer.com
bölgeden emlak
1. 2003 yılından beri emlak sektöründeyim. 2. 2003-2005 yılları arasında bölge sadece satılık olarak tercih edilirdi. Alınan her gayrimenkul prim yapar
ve sadece Kemer Country ‘deki konutlar yabancılar tarafından kiralanırdı. Ancak ucuz kiralar 2005 yılından sonra ilgi çekmeye başladı. Satış fiyatları da yükselince, kiralama talebi oldukça arttı. Bölgede daha çok bahçe kullanımlı daireler ilgi görüyor. Hem satılık hem de kiralık olarak.
3. Bunu piyasa şartları açısından soruyorsanız eskisi kadar olmasa da konutlar hala prim yapıyor; yani yatırım değeri var. Ancak fiyatlar yüksek olduğu için şimdi alıcı, şehir alternatiflerini de göz ardı etmiyor. Çok hareketli ve alıcı bir piyasadan söz etmemiz zor ama tabii bölgenin özellikle çocuklu ailelerin yerleşimi için çok uygun, yeni, güvenlikli, havuzlu, otoparklı ve sosyal yaşamı kolaylaştıran sitelerden oluşması talebi ve dolayısıyla fiyatları düşürmüyor. Yeni bir grup olarak da genç profesyonelleri sayabiliriz. Bu grupta küçük daire (1+1 , 2+1) talebini tetikliyor.
4. Çok böbürlendiğimiz trafiksiz günlerimiz yok artık. Park sorunumuz ve trafik sorunumuz çok ciddi. Yürüyüşü ve bisiklet kullanımını destekleyecek bir yol ve kaldırım yapısını oluşturamadılar hala.
Çiğdem Naseh CITYSIDE KEMER
5.
Eğer bir ekonomik kriz daha yaşamazsak ben Göktürk’te emlak fiyatlarının yeni havaalanı ve üçüncü köprünün etkisi ile daha da artacağını düşünüyorum. Yeni havaalanı bölgesinde de yapılaşma hızla artacak ve oralarda şehir merkezi Göktürk olacak gibi.
1 . Beş yıldır bu sektörün içindeyim. 2. Kiralık da satılık da aynı oran içersinde talep görüyor. Çünkü kişiler önce bölgeyi tanımak ve yaşamına uyum
sağlayabileceklerine emin olmak için kiralık tercih ediyor ve daha sonra mal sahibi olmak istiyorlar. Ayrıca Göktürk geleceğe yatırım gözüyle bakılan bir bölge ve bu nedenle de alım var. Ama gücü yetmeyen fertler bu ortamı yaşamak için kiracı olabiliyorlar.
3. Emlak piyasasına İstanbul olarak bakarsak bölgesel ve karışık bir tablo olduğunu görürüz. Ama Göktürk, emlak piyasasına bir süre daha ses getirecek bir bölge olmaya devam edeceğe benziyor.
4. En sık yaşadığımız problem kurumsal ayrıcalığı yaşayamamamız ve hala bu konuda profesyonel olamadığımızdır .Dikkat edilmeyen ilanlar, çok fazla gayri resmi emlakçı bulunması ve portföylerin ortak kullanılması gibi sorunlar yaşanıyor.
5. Semra Noyan
ESKİDJİ GAYRİMENKUL
110 intown
Emlak fiyatlarının Göktürk’te nereye geleceği konusu detaylı ve sürece bağlı. Ama Göktürk asla geri dönüş yapmayacak ve ileriye doğru artacak fiyat tabloları bizi bekliyor. Gelişecek projeler ve büyük şehrin vaat ettiği projeler doğrultusunda burası VIP bir bölge olarak kalacak ve bunun da bedeli fiyat artımı olarak bize yansıyacak. Elbette bunun en önemli nedeni 2B arazilerine verilen imar emsalleri. Düşük imar bizlere bundan sonraki projelerde daha geniş yeşil alan ve daha büyük sosyal alanlar bıraktıracaklarından dolayı zaten otomatik bir artış karşımıza gelecek ve bölge gelişimi doğrultusunda Göktürk, İstanbul’un pahalı semtlerinden biri olmaya kesin aday.
"KALİTELİ VE PROFESYONEL HİZMETİN ADRESİ"
Kemer Country Residence’da 160m2, 4+1 daire. 2.000USD 2420-5914
Kemer Country Sedir’de 175m2, 3+1, möbleli daire. 2.600USD 2420-5876
Zenginbahçe 1’de 539m2, 7+1, fourleks, asansörlü villa. 6.000USD 2420-5755
Sun Flower Evleri’nde 450m2, 5+1, tripleks villa. 1.800.000USD 2420-5889
Kemer Country Kemerbahçe’de 180m2, 4+1 daire. 550.000USD 2420-5807
İstanbul Zen’de 170m2, 3+1 daire. 485.000USD 2420-5592
Su Evleri’nde 240m2, 4+1 bahçe katı. 740.000USD 2420-4987
Burgaz Evleri’nde 1 dönüm bahçe içinde 375m2, 6+1 müstakil villa. 1.250.000USD 2420-5129
Kemer Country’de 480m2, 6+1, tripleks villa. 2.400.000USD 2420-5138
Kemer Country’de 550m2, 5+2, tripleks villa. 2.400.000USD 2420-4343
Neo Garden Sitesi’nde 170m2, 3+1, çatı dubleks. 450.000USD 2420-5498
Kemer Country’de 240m2, 4+1 daire. 930.000USD 2420-5674
Nazlı 0533 775 68 55
Liza 0533 685 04 33
Çiğdem 0532 498 51 65
Dina 0532 767 47 48
Nazlı 0533 775 68 55
Liza 0533 685 04 33
Çiğdem 0532 498 51 65
Dina 0532 767 47 48
Nazlı 0533 775 68 55
0212 322 49 52
www.citysidekemer.com
İkram 0532 334 74 06
Liza 0533 685 04 33
Çiğdem 0532 498 51 65
Kemerlife XXI’de 170m2, 4+1 daire. 1.050.000TL 2420-5823 İkram 0532 334 74 06
Sinasos Alışveriş Merkezi N.12 K.4 Göktürk/Eyüp/İstanbul
bölgeden emlak
1.
6 yıldır gayrimenkul sektöründeyiz
2.
Göktürk'teki kiralık ve satılık gayrimenkullere talep yüksek. Bizim gözlemimize gore, özellikle bazı fiyat aralıklarında talebi karşılayacak yeterli konut sayısı şuan için yok.Talep yoğunluğunun sebebi; Göktürk'ün merkezlere ve ana ulaşım hatlarına kolay ulaşılabilir bir noktada olması.Bu ulaşım kolaylığının yanında güvenli bir kasaba hayatı sunuyor insanlara.
Sertaç Mazı REMAX
3. Emlak piyasası; gerek yeni emlak yasa tasarısının düzenlenmesi gerekse sektördeki kurumsal gayrimenkul firmalarının yaygınlaşması ile birlikte hakettiği noktaya gelecektir.
4.
Genel olarak bu bölgeden memnunuz.Yani ciddi bir sorundan bahsetmek bu bölgeye haksızlık olur. İş hayatında her bireyin, her kurumun yaşayabileceği ufak sorunlar olabilir. Önemli olan bu durumlarda çözüm üretebilme kabiliyetine sahip olmaktır.
5.
Havaalanı ve yeni köprü bağlantı yolları haberleri fiyatlarda artışlara sebep oldu tabiki.Bu dalgayla birlikte önümüzdeki yıllarda fiyatlar daha da artacak gibi görünüyor.Bununla beraber önümüzde ki dönemlerde başlayacak yeni projelerin satış fiyatlarıda mevcut ikinci el fiyatlarını etkileyecektir.
Tarık Davutoğlu REMAX
1.
10 yıldır emlak sektöründeyim.
2.
Kiralık konut daha çok tercih ediliyor,çünkü insanlar Göktürk'ü yaşayıp nabzını ölçmek istiyorlar. Satın alma kararları bu süre içerisinde oluşuyor.
3. Emlak piyasası çok hızlı gelişiyor. Göktürk emlak anlamında oldukça potansiyel içeren bir bölge, her geçen gün daha da değerleniyor ve bu da bizi memnun ediyor.
4.
Bölgenin eski emlakçıları olarak bir gayrimenkulün temsilcisi olmadan, birçok farklı emlakçılara verilmesi; konutların satış süresinin zorlaşmasına ve değerlerinin bulamamasına sebebiyet veriyor. Aynı zamanda mülk sahibini maddi anlamda olumsuz etkiliyor.
5.
Bölge kriz dönemlerinde dahi stabil kalmış. Yatırımcısına her pozitif ekonomik akımda kazandırmış.Yeni havaalanı projesi buna bağlantılı metro ayağı bölgenin değerini çok daha üst düzeylere taşıyacağı öngörülüyor.Sırf proje ihalesi bile emlak fiyatlarını pozitif yönde etkiledi.
Seda Alpar Menteşe
COUNTRYSIDE REAL ESTATE
112 intown
mınık dostlar
KÖPEKLER NEDEN SAHİPLERİNE BENZER?
Yazı - Gözem Güçeri Uçar Pozitif Köpek Eğitmeni
114 intown
Sokakta yürürken veya parkta otururken önünüzden geçen köpek ve sahibi için “nasıl oluyor da birbirlerine bu kadar benziyorlar?” diye düşündüğünüz oldu mu hiç? Eğer cevabınız “evet” ise yalnız değilsiniz. Köpekler ve sahiplerinin birbirine benzemesi kesinlikle bir rastlantı değil ve temelde iki nedeni var: Birincisi, psikolojide “maruz kalma etkisi” olarak adlandırılıyor. Sık sık gördüğümüz ve aşina olduğumuz şeyleri daha olumlu algılıyoruz. Kendimizi de sık sık gördüğümüz ve fazlasıyla aşina olduğumuz için, kendimize benzeyen insan ve hayvanları daha sevimli, daha yakın buluyoruz. İkinci sebep ise köpeklerin üstün gözlem yapma ve taklit etme yetenekleri. Bu yazıda ikisine de mümkün olduğunca değinmeye çalışacağım.
Kendimize benzeyen köpekleri tercih ediyoruz.
Tanıdığınız köpek sahiplerini ve onların köpeklerini düşünün. Birbirleri arasında hangi benzerlikler var? Peki ya siz ve köpeğiniz? Birbirinize benzediğiniz söylenebilir mi? Bu benzerlikler sadece fiziksel mi, yoksa görüntüden daha mı öteye geçiyor? Yapılan bilimsel araştırmalara göre köpek sahipleri genellikle kendilerine fiziksel olarak benzeyen köpekleri tercih ediyorlar. Bu araştırmalardan bir tanesi, kilolu insanların kilolu köpekleri veya “tombul görünümlü” ırkları (örn. Pug, English Bulldog, vs.) daha çok tercih ettiğini ortaya koymuş [1]. Tabii zamanla kilolu bir sahibin beslenme ve egzersiz alışkanlıklarından köpeği de nasibini alıyor ve bu benzerlik çoğu zaman daimi olarak devam ediyor. 2004’te gerçekleştirilen bir diğer araştırmada, katılımcılardan hiç tanımadıkları köpek sahipleri ve köpeklerinin fotoğraflarını eşleştirmeleri istenmiş. Araştırmada doğru eşleştirilen fotoğrafların oranı yaklaşık %70, yani rastlantısal olmanın çok çok üzerinde![2] Bu araştırma daha sonra defalarca tekrarlanmış ve sonucu teyit edilmiş[3]. Yani herhangi biri sadece görüntüye dayanarak pek çok resim arasından sizi ve köpeğinizi büyük olasılıkla doğru eşleştirecektir! Bu konuda çok sayıda araştırması olan dünyaca ünlü psikoloji profesörü Stanley Coren’in üniversite öğrencileri ile yaptığı bir deneyde uzun saçlı kadınlarla kısa saçlı (kulaklar tamamen açıkta kalacak kadar kısa) kadınların köpek tercihleri 4 farklı ırk kullanılarak test edilmiş. Uzun saçlı katılımcıların çoğunluğu uzun ve sarkık kulaklı Beagle ve Springer ırklarını “sevimli” ve “cana yakın” bulurken, kısa saçlı olanların çoğu dik kulaklı Belçika Malinois ve Husky ırklarını tercih etmiş. Son yıllarda yapılan yeni araştırmalar köpekler ve sahipleri arasındaki benzerliklerin dış görünüşün çok daha ötesine geçtiğini ortaya koyuyor. Örneğin 2012’de yayınlanan bir makalede [4] geçimsiz ve sinirli insanların daha çok saldırgan köpekleri sahiplendiği anlatılıyor. Ancak davranışsal benzerliklerin önemli bir kısmı köpek sahibinin tercihlerinden çok köpeklerin inanılmaz gözlem ve taklit yetenekleri sayesinde ortaya çıkıyor.
Bu bilgi başlangıçta kulağa çok basit ve anlaşılması kolay geliyor değil mi? Ama aslında çok daha önemli ve derin bir anlamı var: Köpeğinizle uyumlu ve mutlu bir hayat sürebilmek istiyorsanız öncelikle kendi karakterinizin ve davranışlarınızın iyice bilincine varmalısınız. Sizdeki her tür huzursuzluk, olumsuzluk ve aşırılık direk olarak köpeğinize yansıyacaktır. Çok konuşan birinin köpeğinin sessiz olması beklenebilir mi? Sürekli endişeli olan, sık sık “hiiiii!” ya da “amannn!” gibi panik ünlemlerini kullanan birinin köpeği de aynen bu davranışları göstermez mi? Bu kurallar uzun vadede olduğu kadar günlük hayatınızda da geçerlidir. Örneğin, eğer gergin ve sinirli bir gününüzdeyseniz büyük ihtimalle köpeğiniz de sizinle aynı ruh halini paylaşıyordur. Böyle bir günde fazla efor gerektirecek bir aktivite yaptırmamaya, ona yeni bir şey öğretmeye çalışmamaya ve onu yeni bir ortama sokmamaya özen göstermelisiniz.
Üzüm üzüme baka baka...
Dış görünüşünüz benzesin ya da benzemesin, köpeğinizle gün geçtikçe daha çok birbirinize benzeyeceğiniz kesin. Bu da demektir ki, onun davranışları ile ilgili herhangi bir sıkıntı veya endişeniz olduğunda öncelikle kendi davranışlarınızı dikkatlice değerlendirmelisiniz. Bir köpeğin pek çok davranış problemi, sahibinin kendi davranışları üzerinde yapacağı ufak değişikliklerle çok hızlı bir şekilde çözülebilir. Yani bilinçli bir köpek sahibi olmak bizler için bir nevi “terapi” yerine geçer, kendimizle ilgili farkındalığımızı arttırır. Bu da köpeklerin bizlere sunduğu sayısız güzel hediyeden biri işte...
Köpekler usta taklit sanatçılarıdır.
İşitme ve koku alma duyuları görmeye oranla çok daha gelişmiş olsa da, köpekler şaşırtıcı derecede iyi gözlemcilerdir. Görerek ve gördüklerini taklit ederek öğrenirler, öğrendikleri şeyleri de hemen uygulamaya alırlar.Bir köpek, sahibinin mimiklerini, tepkilerini, ses tonunu ve günlük rutinini sürekli olarak izler. Sahibi (veya sahipleri) onun aynı zamanda lideri ve ailesidir, dolayısıyla köpeğin “sürüsündeki” diğer kişileri taklit etmesinden, onlar gibi davranmaya çalışmasından daha doğal birşey yoktur.
[1] Mason, E. (1970). Obesity in Pet Dogs. The Veterinary Record, 86,612-616 . [2] Roy, M.M., & Christenfeld, N.J.S. (2004). Do dogs resemble their owners? Psychological Science, 15, 361–363. [3] Nakajima, S., Yamamoto, M. & Yoshimoto, N. (2009). Dogs Look Like Their Owners: Replications with Racially Homogenous Owner Portraits. Anthrozoös, June 2009. [4] Egan, V. (2012). Does Personality, Delinquency, or Mating Effort Necessarily Dictate a Preference for an Aggressive Dog? Althrozoös, June 2012.
intown 115
hukuk YENİ BORÇLAR KANUNU’NA GÖRE KONUT ve İŞYERLERİNİN KİRA BEDELLERİNİN BELİRLENMESİ Yazı: Savaş Yener & Battal Yörük İstanbul Cad. Su-Venue Residence B blok D8 - Göktürk Tel: 212 2782444 hukuk@intowndergisi.com
sa, beş yıl geçmedikçe kira bedelinde değişiklik yapılamaz. Ancak bu kanunun "Aşırı ifa güçlüğü" başlıklı 138.maddesi hükmü saklıdır. Beş yıl geçtikten sonra kira bedelinin belirlenmesinde, yabancı paranın değerindeki değişiklikler de göz önünde tutularak üçüncü fıkra hükmü uygulanır."
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nda dikkati çeken değişiklikler arasında, kira bedelinin belirlenmesi, kira bedelinin artışı ve kira bedelinin belirlenmesi için dava açılmasına ilişkin hükümler de yer almaktadır. Söz konusu değişiklikleri şöyle sıralayabiliriz.
1
Kira bedelinin belirlenmesi ve artışı Yeni Borçlar Kanunun 344.maddesi düzenlemesinde aynen; "Tarafların yenilenen kira dönemlerinde uygulanacak kira bedeline ilişkin anlaşmaları, bir önceki kira yılında üretici fiyat endeksindeki artış oranını geçmemek koşuluyla geçerlidir. Bu kural, bir yıldan daha uzun süreli kira sözleşmelerinde de uygulanır.
Maddenin son fıkrası uyarınca taraflar aralarında yabancı para cinsinden bir kira sözleşmesi akdetmişlerse, 5 yıl boyunca kira bedelinde değişiklik yapılamayacak. Bu süre geçtikten sonra kira bedeli belirlenirken, döviz değeri, emsal kira bedeli gibi hususlar değerlendirilecektir. Ayrıca ekonomik koşullar, kiralananın durumu, kriz dönemlerinde meydana gelen yeni koşullar göz önüne alınarak kira bedellerinde gerekli değişikliklere gidebilme durumu söz konusu olabilecektir.
Taraflarca bu konuda bir anlaşma yapılmamışsa, kira bedeli, bir önceki kira yılının üretici fiyat endeksindeki artış oranını geçmemek koşuluyla hâkim tarafından, kiralananın durumu göz önüne alınarak hakkaniyete göre belirlenir…" denilmiştir. Dolayısıyla bu yeni hüküm düzenlemesinde, tarafların anlaşmama durumunda, kira artışları, bir önceki kira yılındaki üretici fiyat endeksindeki (ÜFE) artış oranını geçmeyecektir. Yine aynı maddenin 3.fıkrasında ise, "Taraflarca bu konuda bir anlaşma yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın, beş yıldan uzun süreli veya beş yıldan sonra yenilenen kira sözleşmelerde ve bundan sonraki her beş yılın sonunda, yeni kira yılında uygulanacak kira bedeli, hakim tarafından üretici fiyat endeksindeki artış oranı, kiralananın durumu ve emsal kira bedelleri göz önünde tutularak hakkaniyete uygun biçimde belirlenir. Her beş yıldan sonraki kira yılında bu biçimde belirlenen kira bedeli, önceki fıkralarda yer alan ilkelere göre değiştirilebilir." ifadesine yer verilmiştir. Bu madde hükmü ile ÜFE’ deki artış oranı sınırlamasının beş yıl için geçerli olacağı vurgulanmaktadır. Yani, her beş yıldan sonraki kira yılında bu biçimde belirlenen kira bedeli önceki fıkralarda yer alan ilkelere göre değiştirilebilir. Böylece altıncı kira yılına ait kira bedeli, hakim tarafından üretici fiyat endeksindeki artış oranı, kiralananın durumu ve emsal kira bedelleri göz önünde tutularak hakkaniyete uygun biçimde belirlendikten sonra, yine beş yıllık kira dönemi için kira bedellerinin yıldan yıla belirlenmesinde birinci ve ikinci fıkra hükümleri uygulanacak; yani tarafların anlaşması göz önünde tutulabilecek; bu anlaşmanın geçerliliği, üretici fiyat endeksindeki artış oranıyla sınırlı olacak, anlaşma olmadığı takdirde ise, bir önceki kira yılının üretici fiyat endeksindeki artış oranı uygulanacaktır." Diğer önemli bir değişiklik ise, kira bedelinin döviz cinsinden belirlendiği durumlar için yapılmıştır. Yine kanunun 344.maddesinin son fıkrasına göre; "Sözleşmede kira bedeli yabancı para olarak kararlaştırılmış-
116 intown
(*) 4 Temmuz 2012 tarih ve 6353 sayılı Kanun'un 53. maddesi ile değiştirilen 31 Mart 2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun’un Geçici 2. Maddesi hükmü gereğince, “Kiracının Türk Ticaret Kanununda tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 342, 343, 344, 346 ve 354 üncü maddeleri 1/7/2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle uygulanmaz. Bu halde, kira sözleşmelerinde bu maddelerde belirtilmiş olan konulara ilişkin olarak sözleşme serbestisi gereği kira sözleşmesi hükümleri tatbik olunur. Kira sözleşmelerinde hüküm olmayan hallerde mülga Borçlar Kanunu hükümleri uygulanır.”.
2
Kira bedelinin belirlenmesi için dava açılması Yeni Borçlar Kanunu’nun 345.maddesi ile kira bedelinin belirlenmesi için dava açılmasına ilişkin olarak getirilen hukuki düzenlemede; 818 sayılı Eski Borçlar Kanunda ve 6570 sayılı Kanunda yer almayan ile kira bedelinin belirlenmesi davasının, diğer bir deyişle kira tespit davasının, her zaman açılabileceği ifade edilmiştir. Kanunun 345.maddesinin 2. fıkrasında ise, dava açılmak suretiyle mahkeme tarafından belirlenecek kira bedelinin, yeni kira döneminin başlangıcından itibaren geçerli olabilmesi için, davanın yeni kira döneminin başlangıcından en geç 30 gün önceki bir tarihte açılması ya da kiraya veren tarafından bu süre içinde kira bedelinin arttırılacağına ilişkin olarak kiracıya yazılı bildirimde bulunulması gerekmektedir. Diğer taraftan 345. Maddenin son fıkrasına göre, şayet kira sözleşmesinde yeni kira döneminde kira bedelinin arttırılacağı hakkında bir hüküm bulunuyorsa ve kiraya veren, kira tespit davasını yeni kira döneminin sonuna kadar açmışsa, mahkemenin belirleyeceği kira bedeli yeni kira döneminin başlangıcından itibaren geçerli sayılacaktır.
bölgeden ıs dünyası
HAYALLERİNİZİN KARŞILIĞI “BRETZ’DE”
Özcan ATA
Köklü bir firma olan Bretz, bugün sadece ülke çapında değil dünyada da markalaşmış bir mobilya mağazası. Röportajımızda firma sahibi Özcan Ata ile Bretz’in sektördeki başarı hikâyesine değindik.
118 intown
Bretz ‘den biraz söz edebilir misiniz? Bretz 42 senedir sadece firmam değil, beraber büyüdüğüm dünyam, yaşam alanım kısaca her şeyim. Mobilya sektöründe başarılı, sektörde lokomotif bir şekilde hizmet veren, modayı ve çizgileri belirleyen bir firmadır. Yerli üretim ve kaliteli mobilya denince akla ilk gelen markanın Bretz olması tabii ki tesadüf değil, bu başarını altında kendini her geçen gün yenileyen ve geliştiren profesyonel bir ekip ve çalışma azmi yatıyor. Sektörde güzel işler yapılıyor, ancak Bretz’ i diğer markalardan ayıran ve ön plana çıkaran birçok nokta var ki bunlardan en önemlisi ‘’öngörü’’. Bretz köklü bir firma olmasına rağmen ilk günkü heyecanıncan ve kalitesinden ödün vermeden çalışıyor. Bu sebepten yurt içi ve yurt dışındaki birçok projede Bretz imzasını görebilirsiniz. Bretz artık ülke sınırlarını da aşarak dünyada da birçok ülkede projeler yapan, çözüm ortaklığı yapan kurumsal bir adres. Yeni sezon ürünlerinizden bahseder misiniz? 2014 yılı 43. Kışımız. Yine modayı biz belirledik. Bu koleksiyonda farklı malzeme ve temayı harmanlayıp alıcılarımıza sunduk. Koleksiyomuza Bretz’in klasik saray ihtişamı hissettiren mobilyalarının yanına maskülen çizgilerde mobilya tasarımlarımızı da ekledik. Böylelikle birçok farklı zevke hitap etmiş olduk. Mobilya sektöründe Avrupa standartlarının öngördüğü birçok kriterler var.Mobilyaların cilalarında ve mobilyaların içinde kullanılan hammaddelerde,yapıştırıcılarda,kumaşlar ın koruyucularında kullanılan kimyasalların insan vücuduna ne kadar zarar verdiğini hala uzmanlar araştırıyor.Bizde yeni koleksiyonumuzda organik mobilya konusuna ciddi anlamda eğildik ve böyle bir kolleksiyon oluşturmaktan mutluluk duyduk. Yurt dışı çalışmalarınız hakkında kısa bir bilgi verebilir misiniz? Yaz ayları sektörümüz adına oldukça durgun geçti. Biz ise yurt dışı projelerimizde iş dengemizi koruyarak hedeflerimiz doğrultusunda ilerledik. Türkmenistan, Kazakistan, Azerbeycan ve daha birçok ülkenin yanı sıra pazar olarak Afrika’da çalışmalarımız var. Galatasaylı Drogba’nın Fildişi sahilindeki evini yapıyoruz. Bu yüzden de ‘’hayallerinizi, imkânlarınızla sınırlamayın, Bretz sizin için’’diyoruz. Bretz’ de hayallerinizin karşılığını mutlaka bulursunuz.
Aksesuar mağazanız Hestia’an söz eder misiniz? Mağazanızda neler olacak? Hestia; Bretz'in yeni aksesuar markası. Piyasada bu eksikliği ve boşluğu tespit ettik. İstediğimiz obje ve aksesuar bulamadığımız için Hestia’yı kurduk. Aksesuarların çoğu Nişantaşı Bretz'in yanında konumlanan Hestia mağazamızda müşterilerimizin beğenisine sunuldu. Ayrıca Florya, Nişantaşı, Kalamış ve Kemerburgaz mağazalarımızda da Hestia aksesuarlarımız bulunmakta. Hestia'da kristal aksesuarlar, mavi beyaz Fransız bronz ve porselenler, Venedik camlarından heykelsi parçalar var. Bretz'le ilgili gelecek projeler ve hedefler neler? Bretz, 2014 koleksiyonunu hazırladı. Nişantaşı, Kalamış,Florya ve Kemerburgaz mağazalamızda şehir evleri için hazırladığımız koleksiyonlarımız tamamlanmak üzere. Ayrıca Ocak İMOB Fuarı’nda ihracat potansiyelini arttıracak yeni ufuklara yelken acmayı planlıyor. Tüm bunlara ek olarak yurt dışı mağazalarımızı sürpriz lokasyonlarda çok yakın bir zamanda açmayı ve bu başarıyı yükselen trendimizle beraber yıl sonunda yurt sınırları dışına da taşımayı planlıyoruz. Bretz’le anahtar teslim projeler yapıyorsunuz. Evet. Bretz mobilya, profesyonel mimar kadrosu ve mekân tasarımcılarından oluşan “Bretz Studio” anahtar teslim projelerde A’dan Z’ye müşterilere hizmet veriyor. Böylece mimari bir ekip evinizde arzu ettiğiniz bölümlerin teknik çizimlerini yaptıktan sonra, Bretz mekan tasarımcıları kumaş, perde,aydınlatma,aksesuar ve mobilya gibi dekorasyona dair tüm kalemlerde müşterilerin hayatını yine Bretz ürünleriyle kolaylaştırıyor. Bretz Florya, Kalamış, Kermerburgaz ve Nişantaşı mağazalarında ürün kalitesini,tasarım ve ürün zenginliğini müşterilerine sergilerken bir yandan da butik yani mekana özel çalışma fırsatını sunuyor. Böylece hiçbir tarza ve ölçüye zorunlu kalınmadan klasikten moderne tüm çizgilerde Bretz ayrıcalığı mekânlara taşınabiliyor. Son olarak söylemek istediğiniz… Bretz’le hayal gücünüzü zorlayın! Siz mutlu mekânlarınızı hayal ediniz Bretz çözümü üretsin.
intown 119
bölgeden ıs dünyası
GÖKTÜRK’TE BİR İŞ GÜNÜ Enerjisi işine yansımış, başarılı bir iş kadını Nazlı Gürer Aldıkaçtı… NGSTYLE sahibi Nazlı Hanım’ın Göktürk’teki bir iş gününde buluştuk. Koşturmacısı arasında bizimle yaptığı keyifli sohbette NGSTYLE’ın başarısından ve yeni trend kıyafetlerden bahsettik. Bir iş gününüz nasıl başlar, neler yaparsınız? Güne çok erken başlamayı seviyorum. Tüm enerjim ve zindeliğimle işe gidiyorum, şirketteki tüm birimleri ziyaret edip ekiplerle konuşuyor ve herhangi bir sorun olup olmadığını kontrol ettikten sonra odama geçiyorum. Günlük ajandamı takip ediyor ve programımı hazırlıyorum. Çoğu zaman günler çok hareketli ve yoğun geçiyor. İş yemeği ve toplantılarım dışında ofiste zaman geçirmeyi tercih ediyorum.
Yeni yılın kıyafet trendlerinde neler var? Kadife, parlak dokulu kumaşlar, kadınları göz alıcı bir görünüm kazandıracak olan simli jakarlar, payetli işlemeler, uzun elbiseler, son derece şık dar kesimler ve her stile göre uyarlanabilen mini etekler bu yılın trendleri arasında.
Göktürk NGSTYLE'a kaçta gelirsiniz? Burada nasıl bir çalışma yapıyorsunuz? Neleri kontrol edersiniz, ne kadar vaktinizi alır... Vitrinden depolara kadar tüm mağazanın içini kontrol ederim. Mağaza içi görsellerin düzeninden mağaza kokusuna kadar her türlü detaya bakarım. O haftanın gündemini mağaza müdürü ve ekibimle değerlendiririm. Zamandan kazanabilmek için ajandamdaki ikinci randevuyu Göktürk çevresinde ki bir restoranda yapıp günüme devam ederim. Kıyafetlerde önem verdiğiniz neler var? Bir kıyafet sizce nasıl olmalı? Bugün, çalışan kadının giysileri tüm şehirlerde benzerlik gösteriyor. NGSTYLE, evrensel moda çizgilerine sadık kalırken, iş kadının günün her saatinde rahat giyebileceği, şık, yaşam enerjisini içinde barındıran kolleksiyonlar hazırlıyor. Üreten, modern, özgür ve özgün şehirli kadınların tercih edeceği bir marka kimliği taşıyor.
120 intown
Şu an toplamda kaç mağazanız var? Yeni açılan Zorlu Center mağazamızla birlikte, 6'sı AVM, 4'ü cadde mağazası olmak üzere toplam 10 mağazaya ulaştık.
bölgeden moda
GÖKTÜRK SOKAK MODASI Leyla Kohen
Shelly De Eskinazis
Kış geldi! Artık kazaklar, montlar ortaya çıktı. Bu sayımızda Göktürklüleri iş çıkışında yakaladık ve neler giymişler bir göz attık. İşte Göktürk’te bir iş çıkışı akşamı…
Küpe elacindoruknazanpak
Verda De Eskinazis
300 TL
Kolye TOHUM
Bluz
Mango 49 TL
650TL Ceket
Zara 50 TL
Şal Love quotes by Akgün
Kazak
GAP 40 $
120 $
Kolye Sura Jewelry
275 $
Çanta
Coach 300 $
Pantolon
Çanta
Mavi Jeans 109 TL
Mehry Mu 500 TL
Pantolon
Diesel 300 TL Pantolon
J Brand 140 $ Çizme İtalya’da bir butik
100 € Ayakkabı
320 TL
Ayakkabı İngiltere’de bir butik
120 £
intown 121
bölgeden arastırma
ACİL SAĞLIK HİZMETİ ŞART! Gün geçtikçe gelişen, büyüyen, on binlerin yaşadığı Göktürk ve Kemerburgaz gibi bir beldede ansızın bir gece hastalandığınızda gidebilecek bir hastanenin olmaması, hepimizin sağlığını ciddi tehlike altına alıyor. İşte bu yüzden duyarlı Göktürk ve Kemerburgaz sakinleri bir komite oluşturarak ne yapılabileceğiyle ilgili ilk aksiyonlarını aldılar… İlk ziyaret Eyüp Belediye Başkanı İsmail Kavuncu’ya oldu Göktürk ve Kemerburgaz sakinlerinin oluşturduğu bir komitenin temsilcileri Eyüp Belediye Başkanı İsmail Kavuncu’yu ziyaret edip, bu konuda halkın talebini iletti. Başkan mahalle temsilcilerine sağlık konusunda yasaya göre yetkilerinin olmadığını hatta daha önce bünyelerinde bulunan doktorun da yetkisinin iptal ettiğini belirtti. Temsilcileri İl Sağlık Müdürlüğü’ne yönlendiren İsmail Kavuncu sözlerine şöyle devam etti: ‘’Ben de Göktürk’te oturuyorum, hatta kızım da attan düştü ve acil müdahale için uzak bir yere nakletmek zorunda kalındı. Ne yazık ki nüfus yoğunluğu tam teşekkülü bir hastane için yeterli değil. İnşallah 2b arsalarımız imara açıldığında hastane de yapılacak. Sağlık ocaklarının gece acil doktoru nöbetçi olarak barındırması şimdilik geçici bir çözüm olabilir. Sağlık Müdürlüğü bizden yer talep ederse belediye olarak her türlü yardımı yapmaya hazırız. Maalesef belediye olarak bizim sağlık işlerine müdahale yetkimiz bulunmuyor. Gece acil hizmetinin yapılması yetkisi Sağlık Bakanlığı’nda.’’ İstanbul Caddesi bitiyor mu? Mahalle temsilcileri de diğer bir sorun olan İstanbul caddesinin tadilatının ne zaman biteceğini sorarak İstanbul Caddesi üzerindeki Atatürk heykelinin Göktürk’e yakışmadığını söyledi. İsmail Kavuncu da belediye olarak İstanbul caddesinin son aşamaya gelindiğini artan trafik için de yeni alternatif yollar planlandığını belirtti. Atatürk heykelinin de en kısa zamanda yenileneceğinin sözünü verdi. Mahalle temsilcilerini çikolata ile ağırlayan başkan İsmail Kavuncu Göktürk’te köpek sorunu için de düğmeye basıldığını , kısmen de olsa sokak köpeklerinin rehabilitasyonunun gerçekleştiğini söyledi. Hala çevreden Göktürk’e ve ormana her gün yeni köpek bırakıldığını, bunu engellemek için de çalışmaları sürdürdüklerini belirtti.
122 intown
Acil Sağlık Hizmeti İçin Göktürk Sakinlerinin “Göktürkbizim” Facebook Grubunda Yayınlanan Görüşleri:
www.facebook.com/gokturkbizim
E
A D S F
Eren Bilgütay Uluagay “Dün akşam saat 12:30 da müthiş bir karın ağrısıyla kendimi Acıbadem hastanesine attım fakat acil servis 12:00 de kapanıyormuş. Sonra eşimle Florence Nightingale hastanesi gittik zaten orda da eskiden acil servis varmış. Bu nasıl bir şey yani gece 12:00 den sonra hepimiz çoluğumuz çocuğumuz hastalanamaz mı? Göktürk'te yaşamanın ilk şartı inanılmaz. Eşim beni Maslak Acıbadem'e acil servise götürmek zorunda kaldı. İnanın insanın canı yandığında yollar çok uzun geliyor.Bir sürü tetkikler neticesinde böbrek taşı düşürüyormuşum. Çocuk doğurmak çok kolaymış. Saat 01:30 dan sabah 08:00’e kadar mücadele sonucu daha taş doğmamıştı.. Bu işin şakası tabi ama gelin Göktürk sakinleri güzel beldemizdeki iki hastane için mevcut bir imza kampanyası yapalım. Nöbetçi eczane gibi günlük değil ama her ay dönüşümlü olarak ay boyunca ACİL Servislerini hizmete sunsunlar.
Ayşe Bal Benim 1 yasında bir oğlum var, çok endişeleniyorum gece bir şey olur diye.Tam teşekküllü hastane şart.
Demir Eröge Evde gece yatmadan önce geç bir saatte kaza geçirdim. Hiç bir nöbetçi hastane bulamadım ve Maslak Acıbademe zor götürdü eşim. Gerçekten bu rezillik. Bu bölgede yaşayan on binlerce insan var ve Allaha emanetiz. Köyde bile doktor olur gece kapısını çalarsın ya da çağırtırsın gelir.
Sevda Koçyiğit Gülcan Kızım hastalandı ve gece hastane yoktu; kapalıydı biz de İstanbul’a gittik o yollar bitmedi.Bence bir an önce bu sisteme çare.
Fatma Dere Deniz Haliyle herkes muzdarip bu konudan. Özellikle çocuklar ,yaşlılar ve acil durumlar için en kısa zamanda bir şeyler yapılması gerekiyor.
intown 123
bölgeden sanat
ARZUM ONAN’IN “9” SERGİSİ SANATSEVERLERLE BULUŞTU Arzum Onan’ın heykel çalışmalarından oluşan ve “Dokuz” adını verdiği ilk kişisel sergisi, Arte İstanbul galerisinde yoğun bir katılımla gerçekleşti. Açılışa Arzum Onan’ın eşi ünlü oyuncu Mehmet Aslantuğ, Azra Akın, Bennu Yıldırımlar, Erdil Yaşaroğlu, Begüm Kütük, yapımcı Erol Avcı ve eşi, Hande Kazanova, Songül Öden, Kerem Alışık, Nejat Birejik, Oktay Kaynarca, Nilgün Belgün, Selçuk Yöntem, Tarık Ünlüoğlu, Uğurkan Erez ve daha birçok oyuncu ve davetli katıldı. 19 Kasım -28 Aralık tarihleri arasında gezilebilecek olan serginin ismi; Onan’ın dokuz yılı aşkın bir zamanda yonttuğu heykeller, hobi olarak başladığı çalışmayla daha sonra profesyonel olarak ilgilendiği dokuz yıllık süreyi temsil ediyor. Yapıtlarında uzun yıllar geçtiği kamera arkasından izleri çamurlara yansıtan Onan, heykellerinde kendi zarifliğini canlandırmış; çamurun sıcaklığını ve yumuşaklığını, metalin soğukluğunu, sertliğini hissederek; kadının görünür kırılganlığının yanı sıra, farklı duygular barındırabileceğini farklı formlarda anlatmak istemiş.
Arzum ONAN
Mehmet ASLANTUĞ
Heykel çalışmalarını Yunus Tonkuş atölyesinde sürdüren Arzum Onan’ın, oyunculuk gibi “beden odaklı” ifade biçimleri ve “form” kavramlarına çok da yabancı olmayan bir mesleki geçmişten geliyor oluşu, sanatçının heykele olan tutkusunu da açıklayıcı bir nitelik barındırıyor. Arzum Onan farklı boyut ve malzemelerden oluşan heykellerindeki sanatsal bakış açısını şu sözlerle açıklıyor: “Bu sergi ‘Dokuz’ yıllık bir birikimin toplamı olduğundan, belli bir teması yok. Ancak yapıtlarımın hepsinde kadından izler taşıması da tesadüf değil..Nasıl kameraların önünde başka karakterlere bürünüyorsak, heykellerimi yoktan var ederken de görünenin aksine gizli duygular yaşıyor olmalarına da önem verdim. Benim için figüratif ve soyut heykellerim arasındaki en önemli fark budur.”
124 intown Bennu YILDIRIMLAR
Azra AKIN
Nilgün BELGÜN
Selçuk YÖNTEM
Songül ÖDEN
Erdil YAŞAROĞLU
Begüm KÜTÜK
Meltem CUMBUL
Kerem ALIŞIK
Uğurkan EREZ
Tarık ÜNLÜOĞLU ve Eşi
bölgeden haber
KEMER GOLF & COUNTRY CLUB’DA HAYAT “ Kemer Golf & Country Club Başkanlık Turnuvası” Başkan Yıldırım Demirören Liderliğinde Gerçekleştirildi Her yıl geleneksel olarak düzenlenen “KG&CC Başkanlık Turnuvası” 2-3 Kasım tarihlerinde Başkan Yıldırım Demirören’in liderliğinde Kemer Golf & Country Club’da gerçekleştirildi. Kemer Golf & Country Club’ın dünya standartlarındaki golf sahasında yapılan bu keyifli turnuvada cemiyet hayatının önde gelen isimleri de mücadele verdi. Her iki gün de sabah 10.00’da başlayan turnuvanın ödül töreni ve kokteyli, 3 Kasım Pazar günü 18:00–21:00 saatleri arasında gerçekleştirildi. Bu prestijli turnuva ile kış sezonuna merhaba diyen golfçüler Kemer Golf & Country Club’ın ev sahipliğinde kaliteli golfe doydular.
5. Geleneksel Ata Group Golf Challenge’da Heyecan Doruktaydı
126 intown
Sponsorluğunu Ata Grubu’nun üstlendiği Ata Group Golf Challenge’ın elemeleri, 4 – 5 Ekim tarihlerinde İstanbul Golf Kulübü (İGK) ev sahipliğinde Klassis Golf Club’ta; finali ise 6 Ekim Pazar günü Kemer Golf & Country Club (KG&CC)’ da gerçekleştirildi. Her yıl iş ve cemiyet dünyasının önemli isimlerini ağırlayan turnuvaya bu yıl; Ece-Korhan Kurdoğlu, Erhan Kurdoğlu, Yurdanur Kurdoğlu, Yıldırım Demirören, Mustafa Koç, Hasan Akçakayalıoğlu, Meltem -Kıvanç Oktay, Emine-Erhan Kamışlı, Dilek- Ali Nuri Türker, Murat Demirel, Selim Koray, Ayhan Elmas, Serra Tokar, Fehmi Zorlu, Mete Boybeyi, Sinem Erülgen, Hasan Akandere, Gündüz Özdemir, Nesligül Aksoy, Sabri Yiğit, Kadir Esen, Rana Esen, Osman Esen, Didem Aras, Elif Koraltan, Frank Reichanbach, Mustafa Aras, Norge Reichanbach, Şevki Korkmaz, Abdullah Oğuz ve Halim Hattat gibi isimler katıldı. Bu yıl, iki ayrı sahada birleşik turnuva halinde gerçekleştirilen müsabakada, kategorilerde dereceye girenlerin yanı sıra, her iki sahanın da kategori birincilerine kupaları verildi.
“Pegasus Golf Challenge” Keyifle Sona Erdi Pegasus Hava Yolları sponsorluğunda 14-15 Eylül 2013 tarihleri arasında gerçekleştirilen turnuvaya, 19 ve üstü handicap 108 ve 18 ve altı handicap 102 olmak üzere toplam 210 sporcu katıldı. Çekişmeli geçen Pegasus Golf Challenge'ta erkekler üç, bayanlar iki kategoride yarıştı. Kategorilerde ilk üçe giren, gross, en uzun ve bayrağa en yakın vuruşu gerçekleştiren bayanlara ve erkeklere kupaları düzenlenen törenle verildi. Bu yıl en kötü skoru yapan yarışmacıya Teşvik Kupası verilen ödül töreninde, keyifli anlar yaşandı. Pegasus Hava Yolları ayrıca kazananlara ödül olarak yurt içi ve yurt dışı gidiş-dönüş uçak bileti hediye etti. Turnuvanın sonunda Esas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Emine Kamışlı’ya Pegasus’un golf sporuna katkılarından dolayı Kemer Golf & Country Club yönetimi adına Meltem Oktay tarafından onur ödülü verildi.
Suzuki Challange Cup’ta Şampiyon KG&CC Golf Kulübü Bu yıl Türkiye'de 30. yılına giren Suzuki’nin sponsorluğunda gerçekleştirilen ‘‘Suzuki Challenge Cup 2013’’ Golf Turnuvası, İstanbul, Kemer ve Klassis Golf Kulüpleri’nin katılımı ile iki gün boyunca gerçekleştirildi. İki günün sonunda Kemer Golf Kulübü rakiplerini geride bırakarak şampiyon oldu. Ayrıca turnuvada, Gross kategori birincisi Suzuki Challenge Cup 2013 Özel Ödülü’nün sahibi Serkan Akarsu oldu. Erdoğan Demirören golf sporuna katkılarından dolayı Suzuki Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ural Hakverdi’ye plaket takdim etti. Suzuki Türkiye Yönetim Kurulu Başkan Vekili Cavit Yıldız’ın takdimiyle kupaların sahibini bulduğu Suzuki Challenge Cup 2013’ün şampiyonu rakiplerini geride bırakan Kemer Golf Kulübü oldu. Kemer Golf Kulübü’nün kaptanlığını üstlenen Erdem Kıramer kupayı Suzuki Yönetim Kurulu Başkanı Ural Hakverdi’nin elinden aldı. Hem bireysel hem de Gross kategori birincisi Serkan Akarsu ödülünü Suzuki Türkiye Murahhas Üyesi Ali Savcı’nın elinden aldı. Turnuvada üçüncülük ödülünü kazanan Cenk Ceyişakar’a ödülünü Suzuki Türkiye Genel Müdürü Engin Kubilay takdim etti.
KG&CC ‘de Women’s Circuit Tenis Turnuvası ITF takviminde yer alan organizasyonda dünya sıralamasında da yeri olan 70 kadar yabancı bayan tenisçi Kemer Golf & Country Club’da Kasım ayında dokuz gün boyunca kortlarda yerlerini aldı. 24 farklı ülkeden turnuvaya katılan sporcular dereceye girmek için mücadele ettiler. Turnuvanın finalinde, Çek Cumhuriyeti’nden Eva BIRNEROVA ile Rusya’dan Ksenia PERVAK finalde karşılaştı. Rakibi karşısında setleri 6-4 ve 7-6 (6-4) kazanan Rusyalı raket Ksenia PERVAK, turnuvada birinciliğe ulaştı.
intown 127
bölgeden BABY SENSORY ile bebekleriniz kendini daha iyi ifade etsin Merkezi İngiltere’de bulunan, dünyada 21 ülkede 600’dan fazla merkezde uygulanan Baby Sensory Pogramı şimdi Göktürklü ailelerin beğenisine sunuluyor. 0-13 ay ve 13-36 ay bebeklerin anneleriyle birlikte üç aşamalı bir oyun grubuna katılarak duyusal gelişimlerini destekleyen aktivite programından oluşan Baby Sensory’de en önemli özellik bebek işaret dilinin kullanılması. Bu vesileyle bebeklerin akıcı konuşmaya başlamadan önce kendilerini ve isteklerini ifade etmelerine yardımcı olunuyor. Her seferinde farklı aktivitelerin yer aldığı programın temel amacı; bebeklerin görme, dokunma, koklama, işitme ve hareket gibi farklı duyularını harekete geçirecek etkinlikleri müzik, ritim ve şarkılar eşliğinde sunmak. Tel: 0212 2122526 Cep: 05326561992
Bebek ve çocuk giyiminde yepyeni bir mağaza: “kikimomo” Cadde mağazalarının giderek azaldığı günümüzde Kikimomo; geniş ürün yelpazesi ve seçkin markalarıyla AVM'lere alternatif bir mağaza olarak, Ekim ayında Göktürk'te hizmete başladı.0-12 yaş grubuna hitap eden mağazada, uluslararası alanda isim yapmış birçok yabancı markanın yanı sıra seçkin yerli koleksiyonlara da yer veriliyor. Fransa'dan Catimini, Hollanda'dan Oilily, İspanyol Mayoral, Türkiye'den LiaLea ve gerçek organik ürünleriyle Kapbula bu isimlerden bazıları… Kikimomo, çok kıymetli varlıklarımız olan çocuklarımızı; zevkli, renkli, neşeli ve özellikle de farklı giydirebileceğiniz tasarım ürünlerini beğenilerinize sunuyor. Amatör bir ruhla sizlere hizmet verme amacında olan Kikimomo'da hediye arayışlarınız için de oldukça değişik ve farklı seçenekler bulabilirsiniz. Tel: 0212 3223870
BİLGİ KOZASI’ndan çocuklara destek Bilgi Kozası Anaokulu, Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı yararına “Garaj Satışı” adlı sosyal sorumluluk projesine imza atıyor. Konuya duyarlı velilerden toplanacak az kullanılmış, zarar görmemiş çocuk oyuncaklar, kitaplar, giysiler okul içerisinde yer alacak stantlarda gün boyunca satışa sunulacak. Bu doğrultuda elde edilen gelir vakfa aktarılacak. Garaj satışı 28 Aralık Cumartesi günü Etiler ve Kemerburgaz Bilgi Kozası Anaokulları’nda düzenlenecek. Projenin hayata geçme sürecinde gönüllü destek verebilecek herkes Bilgi Kozası Anaokulu ile bağlantıya geçebilir. Tel: 0212 3601538
BOĞAZİÇİ KURUYEMİŞ’te her şey taptaze Etiler den sonra, Göktürk’ te de kaliteli hizmet anlayışı ve müşteri memnuniyetiyle sevilen bir marka olan Boğaziçi kuruyemişlerinde ürünlerin birçoğu kendi mekanlarında üretiliyor. Kuruyemiş dışında baharat, lokum, diyet, doğal ürünler, bitkisel ürünler, kuru meyveler, kahve, çay çeşitleri, bal,pekmez ve aktar bölümü de mevcut. Tel 0212 322 81 97
128 intown
Açık, Kapalı ve Olimpik Havuzlar için Isıtma-Soğutma Sistemleri
Villa - Tekirdağ 200 m2 12 kW NIBE hava ve su kaynaklı ısı pompası (Isıtma - Soğutma - Sıcak Su)
Villa - Antalya 2100 m2 , 120 kW NIBE su kaynaklı ısı pompası (Isıtma - Soğutma - Sıcak Su)
Hava-Su Kaynaklı Isı Pompaları Göktürk Cad. No:52/B4 Göktürk/İstabul
Tel.: 0532 261 81 14 Fax: 0212 322 79 91-92 Email: info@worldhavuz.com
Sauna, jakuzi, buhar-tuz odası yapımı ve satışı
bölgeden DÜKKAN STEAKHOUSE’ta et keyfine devam
Göktürk’ ün tek steakhouse’u olan Dükkân Steakhouse şimdi yeni yönetim kadrosu ile misafirlerine dükkanın değişmeyen et lezzetini sıcak atmosferinde sunuyor. Özel bir et dinlendirme tarzı olan Dry Age sistemini Göktürk’teki adresinde de gerçekleştiren mekanda sadece dinlendirilmiş et bulunmuyor. Taze dana pirzolalar, T-bone steak, NY steak, süt danası bonfile, köfte eti, kuzu eti, kuzu pirzolar ve özel hazırlanmış taze sosis, dana bacon, baton sucuk,burger ve kasap satışı da müşterilere sunuluyor.Tel: 0212 322 89 17
Elif Özel ile “HAYATA MOLA” Hayatımızı kötü etkileyen tüm etkenlerden birazcık olsun uzaklaşıp kendimize odaklanacağımız birkaç saat nasıl olur dersiniz? İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı Opera Bölümü’nü yüksek dereceyle bitirmiş olan, birçok müzikalde görev almış ve çeşitli orkestralarla birlikte konserler vermiş ve en önemlisi Göktürk’te yaşayan, Elif Özel ile müziğin ve notaların büyülü dünyasına yolculuğa çıkabilirsiniz. Ses eğitimi, ses terapisi, konservatuara hazırlık, hamileler için nefes&şarkı ve daha birçok alanda uzman olan Özel, ister çocuğunuza ister size, müzikle iç içe bir dünyanın kapılarını sonuna kadar açmaya hazır. Tel: 0532 383 26 20
Ev yapımı yöresel tatlar ORGANİK ŞARKÜTERİ’de Göktürk Caddesi’nde yer alan Organik Şarküteri, bilinçli ve sağlıklı beslenen Göktürklüleri dükkanına bekliyor. Yöresel ve ev yapımı ürünlerin bulunduğu mekânda günlük taze yufka, günlük yumurta süt ürünleri, ev yapımı mantı ve daha birçok çeşit bulmanız mümkün. Tel: 0212 322 42 87
LARUS PALAS PROJESİ, sokak partisi ile tanıtıldı Mimar Hakan Kıran’ın Göktürk’te hayata geçirdiği Larus Palas Projesi, ışık ve müzik eşliğinde görkemli bir sokak partisi ile tanıtıldı. Ünlü Şef Serdar Yalçın’ın yönetimindeki 20 klasik müzik ve opera sanatçısının müzikleriyle açılışı gerçekleşen partide; iş, medya , sanat ve cemiyet hayatının önde gelen isimleri bir araya geldi. Görsel bir ışık gösterisinin de damga vurduğu gecede, Larus Palas, Larus Loft ve Larus Sokak hayatından canlı yaşam kesitleri sunuldu. Partide Kıran, “Yaratıcılık ideali ile yaşayan insanların kolay fırsat bulamadığı bir dünyada kendi hayallerimi ve 30 yıllık deneyimimi salt insan ve tasarım amaçlı bir esere dönüştürme fırsatı bulduğum için şanslı ve heyecanlıyım. İnsanların bu esere yalnızca sahip olma değil, aynı zamanda bu esere ait de olma ve gelecek nesillere devretmek amaçlı olmaları en büyük arzum” diye konuştu. Larus Palas Projesi’nin hem mimarı hem de yatırımcısı olan Kıran, Larus Palas ile palas kültürünü 21. yüzyıl ve geleceğe taşıdıklarını belirtti. Toplam 18 dükkân, özel tasarımlı 60 daire ve 22 küpten oluşan projenin yarınlara kalacak çok özel bir yatırım olduğunun altını çizen Kıran, Larus Palas’ın karşısında Larus Loft Projesi’ni de çok yakın bir zamanda hayata geçireceklerini açıkladı. Kıran, “Bir yanınızda o doyumsuz palas kültürünü günümüzde yaşatan Larus Palas, bir yanınızda modern hayatın son derece şık bir sembolü haline gelecek Larus Loft olacak. Bu iki eserin arasındaki Larus Sokak ise kalitenin buluşma noktası haline gelecek” dedi.
130 intown
bölgeden Nar Shop Göktürk’te cıvıl cıvıl bir marka: “DESIGUAL” 1984 yılında Thomas Meyer’ın kurduğu, neşeli ve enerjik tasarımlarıyla ön plana çıkan “Desigual” markası şimdi Göktürk’te! Kemerlife Çarşısı’nda yer alan markanın koleksiyonunda; tutku, hayat enerjisi ve Akdeniz esintileri göze çarpanlar arasında… Her üründe yaşam felsefesine dayalı enerjiyi, orijinalliği, mutluluk ve yaratıcılığı bulacağınız mağazada stil sahibi olmak isteyenleri cıvıl cıvıl bir kış koleksiyonu bekliyor. Tel. 0212 3226089
ORGANICASA’dan yepyeni ürünler Neo Vista Çarşısı’nda yer alan OrganiCasa birinci yılına yeniliklerle giriyor. Türkiye’nin ilk organik kasap reyonunun yer aldığı OrganiCasa’da Gökçeada’dan gelen etler, kasap Mehmet Göktaş tarafından işlenip Göktürklülerin beğenisine sunuluyor. Kasap reyonunda dana, kuzu ve oğlak, tavuk etleri yer alıyor. Ayrıca yılbaşı için pişmiş hindi siparişi de alınabiliyor. Her çeşit bifteğin yanı sıra mağazada imal edilen OrganiCasa köfte ve hamburger köftesi, dana Bacon ve OrganiCasa sucuk da müşterilerin beğenisine sunuluyor. Tel: 0212 3228228
PHONELAB'ten Apple ürünlerine özel çözümler PhoneLab; Apple başta olmak üzere BlackBerry ve Samsung teknik servisi olarak Göktürk'te hizmet veriyor. Teknik desteğin yanı sıra bilgisayar onarımı, network çözümleri ve web tasarımı alanında da müşterilerine pratik çözümler sunan Phonelab, Göktürklülerin imdadına yetişeceğe benziyor.Tel : 0212 322 13 25
SAMPİ PİDE’de çarpıcı fiyata duble lezzet Lezzetli pide alternatifleriyle müşterilerinin midelerini bayram ettiren Sampi Pide’de şimdi daha da uygun fiyatlara bu lezzeti tatmanız mümkün. İki adet kuşbaşı kaşarlı pide ve yanında bir litre Coca Cola 29.90TL’ye müşteriye sunuluyor. Tel:0212 3227787
SINAV ÖZEL’de velilere ve öğrencilere verilen önem büyük Geçtiğimiz günlerde Sınav dergisi dershanesi Göktürk şubesi Sınav Özel, velileriyle birlikte keyifli bir brunch yemeği düzenledi. Velilerin istek ve arzularının paylaşıldığı bu günde öğrencilerin daha sağlıklı bir geleceği olması açısından konulara değinildi. Öğrencilerin motivasyonlarını geliştirebilmek amacıyla çeşitli etkinlikler düzenleyen dershanenin velilere ve öğrencilere verdiği önem kayda değer bir nitelik taşıyor.
132 intown
VİLLA
TEMİZLİĞİ
TEMİZ VE SAĞLIKLI BİR YAŞAM İÇİN BİZE ULAŞIN 0212 369 56 50 - 0532 576 38 22 www.zelatemizlik.com
• Daire Temizliği • Villa Temizliği • Ofis Temizliği • Zemin Parke Cilalama • Halı ve Koltuk Yıkama • Jaluzi ve Perde Temizliği • Buharlı Yatak Temizliği • Buharlı Duvar Temizliği • İnşaat ve Tadilat Sonrası Temizlik
bölgeden STYLISH ile modayı yakından takip Tasarım kıyafetleriyle müşterilerine birbirinden şık ve trendy kıyafet seçenekleri sunan Stylish butik, Kemerlife Çarşısı’nda hizmet veriyor. Sadece kıyafetle sınırlı kalmayıp aynı zamanda ünlü markaların ayakkabılarının da yer aldığı mağazada tarzınıza uygun seçenekler bulmanız mümkün. Tel: 0212 322 6111
TATLISES ÇİĞ KÖFTE şimdi Göktürk’te Çiğ köfte severleri şimdi Tatlıses’in ünlü lezzetli çiğ köfteleri bekliyor. Geçtiğimiz günlerde Belediye Caddesi’nde açılışının gerçekleştiği mekânda lezzetli çiğ köfteler ister lavaşta ister porsiyon olarak hizmete sunuluyor. Tel: 0212 322 16 26
www.sacbakimdunyasi.com kapılarını Göktürklülere açıyor Türkiye’de sadece seçkin kuaför salonlarında satılan dünyaca ünlü markaların; saç bakım ürünleri, saç boyaları, cilt bakım ürünleri, el ve ayak bakım ürünleri, kişisel bakım ürünleri, bebek bakım ürünlerini en uygun fiyat ve ödeme kolaylığı ile satışa sunan Saç Bakım Dünyası , Göktürklülerin ilgi odağı haline geldi. Bir tık ötenizde olan bu fırsatı ve güzellik dolusu bir dünyayı hemen keşfedip fırsatlardan yararlanmayı ihmal etmeyin.Tel: 0212 322 50 09
VİTAMİN MEYVE SEBZE CENNETİ’nden taptaze ürünler Günlük sebze, meyve, Akdeniz otları, konserve çeşitleri, dondurulmuş sebzeler ve tropikal meyvelerin bulunduğu Vitamin Organik ve Tarım Ürünleri Cumhuriyet Caddesi’nde yer alan Corner Apartments’ta açıldı. Sabah 08:30 ile 22:00 saatleri arasında açık olan dükkan haftanın her günü taze sebze ve meyve isteyen Göktürklülerin hizmetinde. Tel: 0212 3220619
134 intown
paket servis
322 77 87
Dünyanın ilk ve tek pide markası
! e d ü l ü m r o f l ze
ö e d i t e Lezz
Adres: İstanbul Cd. Nazlı Sok No:2-3-4 Göktürk (Cafe Nero Sokağı)
GÖKTÜRK REHBERİ
GÖKTÜRK POLİS KARAKOLU Tel:212 3603075-212 3603636
Uzm. Dr.Tülay Çağlar Tel:212 3221808 Dr. Faid Hasan Tel:212 3600312
JANDARMA KEMERBURGAZ Tel:212 3601303
DİYETİSYEN ve BESLENME UZMANI Göknel Dumanlı Tel:212 3222371
İTFAİYE Tel:212 3221800
Simge Çıtak Tel:212 3220873
GÖKTÜRK BELEDİYESİ Tel:212 322112
VETERİNER Berilyum Tel:212 3222093
GÖKTÜRK ZABITA Tel:212 3221113 GÖKTÜRK NOTER Tel:212 3222356 HUKUK BÜROSU Av.Savaş Yener & Av.Battal Yörük Tel:212 2782444
Countryvet Tel:212 3224888 Çizmeli Kedi Veteriner Kliniği Tel:212 3223627 Dingo Tel:212 2396019
GÖKTÜRK MUHTARLIĞI Tel:212 3223350
Elmayra Veteriner Kliniği Gsm:530 7700871
KEMERBURGAZ MUHTARLIĞI Tel:212 3600333-212 3601330
Göktürk Veteriner Kliniği Tel:212 3227822
HASTANE&POLİKLİNİK &LABORATUAR Acıbadem Göktürk Tıp Merkezi Tel:212 3225660
HAYVAN BARINAKLARI Hasdal Rehabilitasyon Merkezi Tel:212 3602919
Biruni Laboratuarı Tel:212 3226822
ECZANELER Arcadium Eczanesi Tel:212 3220087
Florence Nightingale Tıp Merkezi Tel:212 3226322
Banu Eczanesi Tel:212 3227952
Kemerburgaz Sağlık Ocağı Tel:212 3601311
Çamlık Eczanesi Tel:212 3227211
Göktürk sağlık Ocağı Tel:212 3220016
Dinç Eczanesi Tel:212 3225651
Özel Göktürk Polikliniği Tel:212 3221657
Deniz Eczanesi Tel:212 3225651
Özel Begüm Sağlık Kabini Tel:212 3224825
Derya Eczanesi Tel:212 3223223
AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI Cosmodent Tel:212 3224004
Flora Eczanesi Tel:212 3222276
Pentadent Ağız Diş Sağlığı Tel:212 3224700 Prodent Tel:212 322 6999 Dr.Tolga Karaköse Tel:212 3223828 Dr Ercüment Sucu Gsm:539 9561010
Meltem Eczanesi Tel:212 3220489 Müge Eczanesi Tel:212 3227740 Narçiçeği Eczanesi Tel:212 3228668 Sedef Eczanesi Tel:212 3225922
DOKTORLAR
Sibel Eczanesi Tel:212 3221159
Uzm. Dr.A Müge Kardaş Tel:212 3222921
Şifa Eczanesi Tel:212 3222100
Uzm. Dr.Demet Elvan Tel:212 3229178
SPA VE ESTETİK MERKEZİ Nü Day Spa Merkez: Tel:212 3222371 Gsm: 541 3603324 Şube:Gsm: 541 3603325
Uzm. Dr.Mürsel İnanç Tel:212 3227983
SPOR B-fit Tel:212 3229088
Toni&Guy Tel:212 3222902
Pilates with Gerda Tel:212 3227493
Erkek Adres Mümin Aşık Tel:212 3221845
Kemer Golf&Country Club Tel:212 2397010
Bir Berber Tel:212 3225048
Private Powerplate Studio Tel:212 3229089
Efraim Micaz Tel:212 3223028
Superslowe Zone Tel:212 3227301
İbrahim Acunman Tel:212 3227495
Unique Tel:212 3222325
Ekip by Erdem Kıramer Tel:212 3225596
V3 Fitness Tel:212 3630480
MEDİKAL EL VE AYAK BAKIMI Asmer Tel:212 3223464
Zone
Tel:212 7776600 PERSONEL TRAINING Ersoy Doğru Tel:2123222371 Tufan Kaya GSM:532 5162745 YOGA MERKEZİ Yoga Akademi Tel:0532 4028548 Yogaia Tel:212 3222242 DERSANELER Fen bilimleri Dersaneleri Tel:212 3225929 Sevinç Dersaneleri Tel:212 3226767 Sınav Dergisi Dersaneleri Tel:212 3227474
HAZIR GİYİM Batik Tel:212 3226017 Beyliss Tel:212 3227134 Burgundy Tel:212 3225820 Bucheron Gsm:530 3429836 Bob Tel:212 3227599 Carter’s OshKosh Tel: 212 3222969 Famili collection Tel:212 3226793 Figleaf Tel:212 322 2966 Katia Tel:212 3221504
DİL KURSLARI English Mill Tel:212 3222009
Kedico Tel:212 3228070
Time Dil Okulları Tel:212 3222013
Kikimomo Tel:212 3223870
KUAFÖRLER Bayan Before&After Tel:212 7777000
Koton Tel:212 3228855
Ebil Saç Tasarım Tel:212 3223722 Ekip by Erdem Kıramer Tel:212 3225596 Kaizen Tel:212 3226201 Makas Tel:212 3228074 Murat Güldemir Tel:212 3222455 Pretty Women Tel:212 3223665
Mavi Jeans Tel:212 3227670 Nar Shop Tel:212 3226089 NG Style Tel:212 3228772 Nora Tel:212 3227725
Diyabetik Ayak Bakımı Batık Tırnak Tedavisi Deforme/Mantarlı Tırnak Bakımı Nasır Bakımı Çatlak Topuk Bakımı Ortez Uygulamaları Jel Sistemi
Peros Tel:212 3225321 Rose Tel:212 3222881 Tchibo Tel:212 3222524 SPOR GİYİM: Adidas Tel:212 3227670
Göktürk Caddesi Suvenue Residence E Blok Daire 1 Göktürk www.asmer.com.tr info@asmer.com.tr / kemer@asmermedikal.com
MATEMATİK ÖDEV KULÜBÜ
ÖZEL DERS DANIŞMANLIĞI
Golf store Tel:212 3226320
City Döşeme Tel:212 3227112
AYAKKABI&ÇANTA Diamond shoes Tel:212 2125953
Çağdaş Yapı Tel: 2123226290
Melegrana Tel:212 3227033 Shop&shoes Tel:212 3228771 TAKI&GÖZLÜK Altuğ Optik Tel:212 3225630 Simurg Gümüş Tel:212 3223576 Takıntı Gümüş Tel:212 3224616 KIRTASİYE&OZALİT&OYUNCAK Nezih Kırtasiye Tel:212 3225646 D&R Tel:212 3223277 Read&Rest Tel:212 3223118 Rainbow Kırtasiye Tel:212 3228793
Çocukların okula başlamasıyla birlikte aileler için çocuklarıyla ilgili yeni bir kaygı ve stres kaynağının oluştuğu artık yadsınamaz bir gerçektir. Çocuğun ilköğretim yıllarında doğru çalışma yollarını öğrenmesi ödev bilincini kazanması, ödevlerini eksiksiz yapması ileriki yıllarda alacağı eğitimlerde çok önemli bir rol oynamaktadır. Günümüzde artık ailelerin neredeyse tamamı için çocuğun ödevleri aile içindeki ilişkileri geren, ailenin yaşam biçimini ciddi bir şekilde şekillendiren bir olguya dönüşmüştür. Ödev yaparken tahammülünü yitiren ve bu tahammülsüzlüğü dile getiren anne babaların sayısı her geçen gün hızla artıyor. Doğal olarak bu gergin ilişkiler çocuğun ödevlere, okula ve ders çalışmaya bakışını da olumsuz etkiliyor.
HOMEWORK CLUB:
Çocukların okuldan sonra bire bir veya grup derslerle ödevlerini yapacakları, okulda tam anlamıyla öğrenemedikleri bir konuyu eksiksiz öğrenecekleri, bütün bunları yaparken kesinlikle çok eğlenecekleri biçimde hazırlanmıştır.
Tellioğlu Ozalit Tel:212 3223702 GELİŞİM&OYUN ATÖLYESİ Gymboree Tel:212 3224459 Mayart Tel:212 3228080 My Gym Tel:212 3229024 Playorena Tel:212 3229130 Tan Sağtürk Akademi Tel:212 3220322 FOTOĞRAF STÜDYOSU İnci Fotoğrafçılık Tel:212 3221886 Photoxi Tel:212 3223600 KİŞİSEL GELİŞİM Dimensional Danışmanlık Tel:212 3224742 Esen Fakıoglu GSM:533 2840205 Nü Kisisel Gelişim Atölyesi Tel:212 3222371
KEMER COUNTRY KEMER YÖNETİM KAMPÜSÜ UZUN KEMER MEVKİİ / GÖKTÜRK Mat. öğrt. SİMLA ŞÜKRAN ÖZTÜRK Tel: (0532) 350 99 26 (0212) 239 77 44 simla5@hotmail.com
138 intown
SİNEMA Cineport Tel:212 3223104 DEKORASYON&HEDİYELİK EŞYA Bretz Tel.212 3602131 Butik Art Tel:212 3220888
Elba İnşaat Dekorasyon Tel:212 3221068 Elite Mobilya Tel:212 3223978 Designof Tel:212 2027557 Giftorium Tel:212 3222928 MDA Art Tel:2123 221220 Mukaza (timeless home) Tel:212 3222740 Ufuk perde Tel:212 3226030 SANAT GALERİSİ Arc Sanat Galerisi Tel:212 3220055 GÖKTÜRK VE KEMERBURGAZ ANAOKULLARI Ark Ana Okulu Tel:212 3602643 Bilgi Kozası Anaokulu Tel:212 3601538 Çocuk Akademi Anaokulu Tel:212 3226687 Düşler Şatosu Tel:212 2026550 Evin Oyun Evi Tel:212 3226342 Eyüboğlu Kemerburgaz Anaokulu Tel:216 5221278 Hisar Okulları Tel:212 3640000 Joyfull House-Kemerburgaz Neşe Erberk Anaokulu Tel:212 3602472 Karma Kids Gsm:530 1161141 Kemer Kids Tel:212 3226005 Kemerburgaz Açı Okul Öncesi Tel:212 3494550 Kemerburgaz Doğa Koleji Anaokulu Tel:212 3221500 Küçük Şeyler Anaokulu Tel:212 3600204 Mutlu Adımlar Anaokulu Tel:212 3600347 Sihirli Orman Tel:212 2276425 Uçan Balon Anaokulu Tel:212 360 28 93 ÖZEL DERS Müzik Piyano ve Şan Sonay Akçen GSM:5416502195
Matematik ve Ev Ödevi Eser Dilsöz GSM:532 3044488
Vincotto La Cucina Tel:212 3222762
Simla Şükran Öztürk Tel:212 2397744
DİYET YEMEKLERİ Nü light menü Tel:212 3222371
EV-OFİS TAŞIMACILIĞI Taşınmaca Tel:05437127828
CATERİNG Alkanat Tel:212 3603056
ÇİÇEK&PEYZAJ Arelia Flower Events Tel:212 3228270
Chez Bruno Tel: 212 3228023
Belgras Çiçek Evi Tel:212 3600891 Çiçekçi Kız Tel:212 3224663
Delicious Tel:212 3226901 Westside Cafe&Bistro Gsm:0545 3289378
Esosh Butik Çiçek Tel:212 3220200
FAST FOOD BBQ Tel:212 322 9326
Piante Peyzaj Mimarlık Tel:212 3693656
Bizim Lahmacun Tel:212 322 8400
Woods Tel:212 3220055
Burger King Tel:212 322 4823
HAVUZ SİSTEMLERİ World havuz Tel:212 3227991
Cafe Elera Tel:212 322 8994-95
RESTAURANT&BAR&CAFE Adanalı Hasan Kolcuoğlu Tel:212 3220932 Balıkçı Tel:212 3224909 Bafra KRFRN Tel:212 3224242 Benzin Big Yellow Taxi&Gasoline Tel:0212 3226744 Big Chefs Tel:212 3226800 Burger house Tel:212 3223442 Dükkan Steak house Tel:212 3228917 Gezi İstanbul Tel:212 3224540 Le Select Tel:212 3222744 Meydan Restaurant Tel:212 2397010 Pizzacio Tel:212 3221220 Olivo Ristorante Tel:212 3223212 Suda Kebap Tel:212 3221733 Sushico Tel:212 3223181 Tamirane Tel:212 3224812 Tiba Cafe Tel:212 3228826
Domino’s Pizza Tel:212 322 2535 Dürümlife Tel:212 322 5334
Doğru bilgi, Doğru hizmet...
Egg&burger Tel:212 322 2200 Etiler Marmaris büfe Tel:212 322 1798 Hamaset Köfte Salonu Tel:212 322 4507 İzmir Pide Lahmacun Tel:212 3224049 Komagene 212 3223200 Konyalım Etli Ekmek Tel:212 3223477 Köefteque Tel:212 3224048 Lahmacun Tel:212 3222007 Marmaris büfe Tel:212 3227411-25-32 Meşhur Çiğköfteci Tel:212 3225617 Mc donald’s Tel:4446262 Padok Tel:538 5019372
Selanik Bulvarı 2.Kemer Mevkii (Opet Benzin İstasyonu Arkası) No:151/1A Kemerburgaz - Eyüp 34077 / İstanbul T: 212-360 16 95 F: 212-360 31 84 G: 530-567 97 50 E: info@berklass.com.tr W: www.berklass.com.tr
Papa Johns pizza Tel:212 3222258 Pınarbaşı kebap lahmacun Tel:212 3220125 Pidepark Tel:212 3227797
FREEDOM
N
E
T
NET MEDİKAL
ORTOPEDİ VE SAĞLIK ÜRÜNLERİ TİC. LTD. ŞTİ.
Sampi Pide Tel:212 3227787
Le fırın Tel:212 3223080
Sultanahmet köftecisi Tel:212 3223424
Mulino bakery Tel:212 3224136
Şampiyon kokoreç Tel:212 3227575
PASTANE Aslı Börek Tel:212 3220202
Tike Tel:212 3223244
Lumbostad Korse
TX El Bilek Ateli
Uzunlar Kebap Tel:212 3220463 Wrapper Tel:212 3227020 MARKET&ŞARKÜTERİ Abant Çiftliği Tel:212 3224848 Carrefoursa Tel:212 3223207
TX Fleksible Balenli Dizlik
Çeneliksiz Boyun Korsesi
Çamlık Market Tel:212 3225071 Gurme Kasap Tel:212 2999952 İskender et&tavuk Tel:212 3220950 Migros Tel:212 3228427 Makro Tel:212 3229127
Kamburluk Korsesi (Posturex)
Silikon Tam Tabanlık
Night day 7/24 Tel:212 3226655 Onur Et Galerisi Tel:212 3222790 Gourmet Garage Tel:212 3223100
Sporcu Şortu
Diz Üstü Varis Çorabı (açık burun)
havalı yatak hasta bezi yara bakım ürünleri nebulizatör cihazı batın duvarını destekleyici korse * Devletin karşılamış olduğu ürünler bulunmaktadır. * Özel sağlık sigortası geçerlidir. * Kredi kartı geçerlidir. Merkez: Kadı Mehmet Mah. Kulaksız Cad. Büyükçarşı No:5/10 Kasımpaşa 0212 238 62 34 Şube: Göktürk Cad. No:33/5 Göktürk / Eyüp 0212 322 60 68 - 0532 392 04 01 www.netmedikal.org.tr - info@netmedikal.org
Evlere Servisimiz vardır.
Tüm hastalarımıza acil şifalar dileriz.
AKTAR Salkım Söğüt Tel:212 3220337 KURUYEMİŞ Güven Kuruyemiş Tel:212 3221217 Boğaziçi Kuruyemiş Tel:212 3228197 ORGANİK MARKET City Farm Tel:212 3224122
Bolulu Hasan usta Tel:212 3222288 Ceviz Tel:212 3222664 Divan pastanesi Tel:212 3225278 Fırın İstanbul Tel:212 3225405 Galata muhallebicisi Tel:212 3228525 Gezi İstanbul Tel:212 3224540 Karafırın Tel:212 3224334 Komşufırın Tel:850 2003059 Özsüt Tel:212 3227343 Pelit pastanesi Tel:212 322 5610 Venüs pastanesi Tel:212 3220555 KURU TEMİZLEME Değişim Kuru Temizleme Tel:212 3225210 Mevsim Kuru Temizleme Tel:212 3225812 Titiz Kuru Temizleme Tel:212 3223345 White Center Tel:212 3220834 İLAÇLAMA Mega İlaçlama 0212 3227414 TEMİZLİK HİZMETLERİ
Tarladan Eve Tel:212 3229329
Zela Temizlik Tel:212 3695650
Organicasa Tel:212 3228228
BEYAZ EŞYA,&KLİMA &ELEKTRONİK Oktay DTM - Hotpoint Tel:212 3220083
SÜT ÜRÜNLERİ Sütçü Tel: 4445788 Sütist Tel:212 4943141 BUTİK PASTA Annas bakery Tel:212 3227832 La bakery Tel:212 3225516
Teknosa Tel:212 3225760 ELEKTRİK As elektrik Tel:212 3229161 Değişim elektrik Tel:212 3222244 Göknur elektrik Tel:212 3225247
Göl elektrik Tel:212 3222545
Saka su Tel:212 3221662
Kanaat elektronik Tel:212 3222864
Çobanpınar Tel:212 3221926
Özcan elektromarket Tel:212 3223430
Başpınar su Tel:212 2397879
Eti elektromarket Tel:212 322 8031
Güvenpınar Tel:212 3220565
BEYAZ EŞYA KLİMA KOMBİ SERVİSİ Servis point Tel:212 3228999
Tas testi Tel: 212 3221052
BİLGİSAYAR Çözüm bilgisayar Tel:212 3220404 Göktürk bilgisayar Tel:212 3225555 Netem bilgisayar Tel:212 3226690 Reinabi Apple Servis Tel:212 322 5951 ÇİLİNGİR By demir GSM:536 6352800 LOSTRA Kemer lostra Tel:212 3224102 Levent Lostra Tel:212 3600013 TESİSAT Mete Tesisat Tel:212 3227008 TERZİ Değişim terzi Tel:212 3224344 İmaj terzi Tel:212 3224070 Terzi Hikmet Tel:212 3225848 Terzi Hilal Tel:212 3220217 LASTİK HİZMETLERİ Berklass Lastik Tel:212 3601695 OTO YIKAMA Kışlalı oto yıkama Tel:536 3540509 Oto dünyası Tel:212 3222523 Zen Cars Oto Yıkama Tel:212 3222546 SU İSTASYONLARI Abant su Tel:212 322 1052 Erikli Tel:212 322 3674 Sırma su Tel:212 322 5756
BANKALAR Akbank Tel:212 3223692
''Seçkin kumaş ve mobilya çeşitleri'nin yanı sıra Katalog çalışmaları ve mekana özel ölçü çalışmalarımız ve koltuk yüzü değişiminde butik kalıtesınde imalatçı firmayız.''
Denizbank Tel:212 3484030 Finansbank Tel:212 3223191 Garanti bankası Tel:212 3223172 HSBC bankası Tel:212 3227295 Ing bank Tel:212 3222710 Teb 212 7774000 Türkiye iş bankası Tel:212 3223258 Vakıfbank Tel:212 3225283 Yapı kredi bankası Tel:212 3222396 Ziraat Bankası Tel:212 3224756 DÖVİZ BÜROSU Döviz Bürosu Tel:212 3228242 KARGO Aras Tel:212 3223349 MNG Tel:212 3226675 Sürat Tel:212 3601033 Yurtiçi Kargo Tel:212 3226675 SÜRÜCÜ KURSU Göktürk Sürücü kursu Tel:212 3226244 TAKSİ Tel:212 3601515 GSM:536 1381816 VİP TAKSİ Tuaş Tel.:212 2128827
Göktürk, Merkez Mahallesi Çeşmebaşı Caddesi No. 41/A Eyüp - İSTANBUL Tel.: (0212) 322 0 888 Gsm: (0543) 672 77 48 Email: info@butik-art.com www.butik-art.com
intown 141
astroloji
2014’TE BURCUNUZU NELER BEKLİYOR? Astrolog Sebla Özyurt, intown okuyucuları için 2014 yılında hangi burcu nelerin beklediğini yorumladı… 2014 yılı, bizler için tam anlamıyla sürprizlere dolu bir yıl olacak. Köklü değişiklere karar vereceğimiz, iç sesimizi dinleyeceğimiz bir yıl bizleri bekliyor. Yeni yıl su elementinin etkisinde olacağı için, Ay’ın hareketleri ve denizler tanrısını temsil eden Neptün’ün hareketleri sakin suları coşturup, fırtınaları dindirecek. Bizler de tüm bu duygusal iniş çıkışları ve değişik kararları yıl içinde yaşıyor olacağız. www.seblaozyurt.com
Bu yıl; yengeç, koç ve boğa burçları için altın bir yıl olacak. İş hayatında bolluk bereket, yeni başlangıçlar ve aşk hayatlarında da sürpriz gelişmeler yaşayabilirler. Yeni bir aşk gibi veya evlilik gibi. Neptün gezegeninin iniş ve çıkışlarından da en çok aslan, akrep, balık ve ikizler burcu etkilenecek. Bu burçlar yılın ilk dönemini duygusal olarak çalkantılı bir şekilde geçirebilirler ancak yılın ikinci yarısında bu karmaşık duygulardan kurtulup önlerini çok daha net görüp rahatlayacaklar. Bu durum Ağustos ayı itibariyle başlayacak. Temmuz ayında doğanlar bu yıl bir hayli sosyal olacak ve yeni yüzlerle tanışma fırsatı bulacak. Bu tanışmalar uzun süreli dostlukları da beraberinde getirecek. 2014 yılı genel anlamda duyguların daha yoğun bir biçimde hissedildiği bir yıl olacak. Bu yüzden bu yıl hislerinize öncelik tanımalısınız. Aklınıza ilk gelen neyse sizin için mutlak doğru karar o olacaktır.
horoskop
koç
Yarım kalan işlerinizi tamamlamaya fırsatlar bulacak, ve bir türlü başlatamadığınız konuları ve ertelediğiniz işleri sıraya koyup, harekete geçecek ve kendinizi yenilikler içinde bulacaksınız.
142 intown
boğa
Özel hayatınızda sürpriz gelişmeler sizleri bekliyor olacak. İş hayatınızda önemli gelişmeler olacak ve büyük başarılara imza atacaksınız, hızlı ve ani değişimlere hazırlıklı olun.
ikizler
İş hayatınızda zaman zaman gerginlikler yaşayabileceğiniz bir döneme gireceksiniz. Kendinizi fazla yıpratmadan olayları akışına bırakmalısınız, göreceksiniz ki her şey kendiliğinden çözülecek.
yengeç
aslan
başak
Duygusal hayatınızdaki çalkantılı dönem rayına oturacak ve dengeler birbirini bulacak. Geleceğinizi daha net görebileceğiniz keyifli bir döneme giriyorsunuz. Bu yüzden 2014 yılında özel hayatınızda ilgili önemli kararlar alabilirsiniz. Haziran ayında da ilginizi çekecek yeni bir iş teklifiyle karşılaşacaksınız. Kafanız biraz karışabilir ama siz kendiniz için en doğru kararı verebileceksiniz
Sağlığınıza biraz daha önem vermelisiniz, önceliğiniz sağlık kontrolleri olmalı. Stresten uzak durmalı ve fırsat buldukça kendinize küçük dinlenme fırsatları, tatiller yaratmalısınız. İş hayatınızda önemli değişiklikler olacak. İş hayatınızdaki bu değişiklikleri mayıs ayında yapabileceksiniz ve bu yapacağınız değişiklikler geleceğiniz acısından önemli olacak. Ayrıca farklı yatırımlara girmekte o dönem ilginizi çekebilir. Özel hayatınızda da Temmuz ayında sürpriz gelişmeler olacak.
Bol bol seyahatlerinizin olacağı bir yıl olacak. Arkadaş davetleri ve iş seyahatleri için şimdiden valizinizi hazır bulundurun. Hava değişimleri keyfinize keyif katacak. Mart ve Nisan aylarında da işlerinizi rayına oturtabileceksiniz. Özel hayatınızda da keyifli bir yıl içinde olacaksınız.
terazi
akrep
yay
Özel hayatınızda sürpriz bir döneme gireceksiniz. Bekar teraziler evlenebilir. Bunun yanı sıra ev değişikliği ve ani iş değişiklikleri de olabilir. Bu iş değişikliklerini Ekim veya Kasım aylarında yapabileceksiniz, çünkü reddedilmesi zor tekliflerle karşılaşacaksınız.
Uzun zamandır görmediğiniz, mazide kalmış dostluklarınız yeniden gündeme gelecek. Nostalji yaşayacağınız bir döneme giriyorsunuz, kendinizi bulacağınız bu dönem size çok iyi gelecek. Ayrıca 2014 yılında var olan ilişkinizde beklenmedik sürprizler gerçekleşebilir. İş hayatınızda da Ocak ve Şubat aylarında önemli kararlar vereceksiniz.
Yeni bir aşk kapınızı çalabilir veya mevcut partnerinize aşkınız alevlenebilir. Bu yıl etkisinde olacağınız Venüs gezegeni sizi güzellikleriyle çevreleyecek.
oğlak
kova
balık
Yine iş,iş,iş diyor olacaksınız, başınızı kaldıracak vaktiniz olmayacak, yeni iş teklifleriyle karşılaşabilir ve ani kararlar vermek zorunda kalabilirsiniz. Mart, Nisan ve Mayıs ayları özellikle sizi yoracak. Haziran ayında biraz daha durulacak ve özel hayatınıza biraz daha ilgi gösterebileceksiniz.
Bu dönem ailenize daha fazla zaman ayıracağınız, onların da size ihtiyaç duyduğu bir dönem olacak. İş hayatınızda bir türlü netleştiremediğiniz konuların üstesinden kolayca geleceksiniz. Ayrıca bekâr kovalar için yeni bir aşk kapıyı çalabilir. Evliler de 2014 yılında bebek odası hazırlayabilirler. 2014 yılı sizin için çok özel bir yıl olacak.
Sosyal hayatınızda yoğun olarak aktif olacağınız bir dönem olacak. Yeni kişilerle tanışacağınız yoğun davetler sizi zaman zaman yoracak. Dinlenmeye de vakit ayırmayı ihmal etmeyin. Ayrıca yaz ortasında yeni bir aşk kapınızı çalacak. İş ve kariyer açısından da Nisan ve Mayıs ayları önemli olacak.
intown 143
Ev dekorasyon ve tadilat
ÇAĞDAŞ YAPI
Çağdaş Yapı İnşaat Sanayi Ve Ticaret Ltd. Şti. Adres : Çamlık mah. Çamlık cad. no:12 Göktürk Telefon : 0 212 322 62 90 Web : www.cagdasyapi.net e-mail : info@cagdasyapi.net
Müteahhitlik hizmetleri
ÇAĞDAŞ YAPI
Çağdaş Yapı İnşaat Sanayi Ve Ticaret Ltd. Şti. Adres : Çamlık mah. Çamlık cad. no:12 Göktürk Telefon : 0 212 322 62 90 Web : www.cagdasyapi.net e-mail : info@cagdasyapi.net