RAPTİYE No: 19

Page 1

. NICE YILL A

. HAZIRAN, 2016

R

A P . BU TIYE

. . BETIMLEMELI

. . SENIN BETIMLEMELI SINEMAN ‘16

.

GELIBOLU, C, ANAKKALE sayfa 16

MODA Andy Warhol’un Süperstarları

sayfa 10

RÖPORTAJ Emir Obalı

sayfa 8 . .

DEĞIŞIK Bi’ şeyler . Internetteki Sokak Dili

RA

1

yil

FEN LEOERB KULA. H . .. E U. .C


Fenerbahçe Leo Kulübü

Haziran - 2016

.. . IÇINDEKILER .

ATATÜRK KÖSESI .

DEĞiŞiK Bi’ ŞEYLER . . . . INTERNETTEKI SOKAK DILI

TECH&TECH SAMSUNG GEAR

MODA ANDY WARHOL’UN SÜPERSTARLARI

NELER YAPTIK

ASTROLOJi

2

A

YF

SA

4 8 14 16 20 22

8 10 16 22

3 6 10 15

MESAJ VAR

SERBEST BÖLGE OBEZiTE iLE MÜCADELE

RÖPORTAJ EMiR OBALI

LEZZET DURAĞI FETTUCCINI MAKARNA

18

KÜLTÜR - SANAT SPOR

21

NELER YAPACAĞIZ? MUTLU GÜNLER


Haziran - 2016

Fenerbahçe Leo Kulübü NO: 19

MESAJ VAR!

KÜNYE Editör

Özlem Özkan

Grafik Tasarım Adnan Ayvaz

Ve son... Mutlulukla, keyifle, neşe ve şen kahkahalarla geçmiyor mu hayat? Hep böyle geçmese de yaşam; yıllar, aylar... Geri . dönüp baktığında o günlere, sadece güzellikler hatırlanmıyor mu? Iyisiyle kötüsüyle, gülümsemesiyle gözyaşıyla geçiyor işte her neyse... Ve aslında geçtiğinde o günler anlamıyor muyuz sonradan değerini? Dilimizde hep o "Ah keşke biraz daha gülseydim şu fotoğrafta" diye iç geçirişler olmaz mı? Belki de o an fotoğrafa bakarken daha çok gülümsediğimizdendir sitemimiz de şaşkınlığımız da... Nasıl geçiyorsa geçsin, geçiyor işte bir şeyler... Her seferinde anladığımız ancak hiç uygulayamadığımız "yaşadığın anın keyfini çıkarma" meselesini öğrendiğimiz bir gün olur mu bilemiyorum ama ben aslında en çok daha ne kadar değer bilebilirim ki diye soruyorum. Çok şanslıyım, sayenizde. Tüm Raptiye okurlarına selam olsun! Bir dönem geçti, yenisi başlıyor yepyeni başlangıçlarla... Birlikte yürüdüğümüz bu anlamlı yolda, kocaman yüreklerinize ve elimi hiç bırakmayan ellerinize sonsuz teşekkürler... “Insanlar gider, şarkıları kalır." Raptiye'nin baki kalması dileklerim ve En derin Leo sevgi ve saygılarımla,

YAZARLARIMIZ Röportaj

Cansu Gümüşçü, Emir Gözüm

Lezzet Köşesi

Çağla Pekçeçınar

Değişik bi’ şeyler Ecem Gözüm

Teknoloji

Durukan Cedim

Moda

Şevval Yürüten

Astroloji

Ece Pirpir

Kültür - Sanat - Spor

Erce Kunter, Özlem Özkan, Meriç Tansi, Zeynep Demirkılıç

KONUK YAZARIMIZ İpek Yazıcıoğlu raptiyedergi@gmail.com Desteğinden dolayı Murat Şenel’e teşekkür ederiz.

EBRU GÖZÜM Fenerbahçe Leo Kulübü 2015-2016 Dönem Başkanı

3


Fenerbahçe Leo Kulübü

Haziran - 2016

“TÜRK, ÖĞÜN, ÇALIŞ, GÜVEN...” V

atan ve millet sevgisi Atatürk’ün taşıdığı özelliklerin temel taşıydı. O, vatanı ve milleti için canını seve seve verebilecek bir karaktere sahipti. O, kişisel egemenliği ortadan kaldırmış; egemenliği kayıtsız şartsız milletine vermişti. Bununla milletine olan güvenini, sevgisini açıkça göstermişti. Atatürk’ün en büyük ideali milletini tam bağımsız çağdaş ve ileri uygarlık düzeyine ulaştırmaktı. Onun diğer bir amacı da tüm ulusların barış içinde yaşamasıydı. Atatürk bu amacı doğrultusunda Türk milletinin çağdaşlaşması için önüne çıkan tüm engelleri yenmiştir. Atatürk’ün en önemli özelliklerinden biri de çalışkan ve girişimci zihniyeti idi. Olaylar karşısında yılmadan mücadele eder, sorunlara çözüm üretirdi. Atatürk, Türk milletinin tarihini inceleyip onun özelliklerini çok iyi tanımış, böylece Türk milletinin en ümitsiz zamanlarında bile başarılı olabileceğini anlamıştı. O, olayların akışına göre hareket eden değil, olayları yönlendiren bir kişi idi. Atatürk bir işi yapmaya karar verdiğinde öncelikle şartların olgunlaşması için çalışırdı. Ayrıca disipline de çok önem verirdi. Bir işi yapmaya karar verdiği zaman ısrarla o konu üzerinde çalışır, asla vazgeçmezdi. “Çalışmaksızın fikri gelişme ve ahlaki gelişme de mümkün değildir. Tembellik bütün kötülüklerin anasıdır.” sözüyle de bu konudaki fikirlerini açıkça belli etmektedir.

4

Ayrıca Mustafa Kemal Atatürk yaptığı işi sahiplenmesi, başında durması ve azmi ile tüm dünyaya örnek teşkil etmiş, unutulmaz bir lider haline gelmiştir. Ulu Önder’in bununla ilgili bir anısından bahsedecek olursak; Dumlupınar Savaşı kazanılmıştı. Düşman askerleri ricat halindeyken Afyonkarahisar hatlarının çözülmesi esnasında birkaç Yunan esiri geceleyin Mustafa Kemal'in çadırına getirilmişti. Bunlardan birisi Muzaffer Kumandan'ın doğup büyümüş olduğu Selanik'ten gelmişti. Yüzü kendisine yabancı gelmediğinden ve üniformasında hiçbir işaret olmadığından Mustafa Kemal'e sordu; - Binbaşı mısınız? - Hayır. - Yarbay mı? - Hayır. - Albay mı? - Hayır. - Tümgeneral mi? - Hayır. - Peki nesiniz o halde? - Ben, Mareşal ve Türk Orduları Başkumandanıyım! Şaşkınlıktan ağzı açık kalan Yunan askeri kekeler: - Ben, Başkumandanın muharebe hattına bu kadar yakın bir yerde dolaşmasını işitmiş değildim de...


Haziran - 2016

Fenerbahçe Leo Kulübü

Atatürk bir devletin kalkınması ve ekonomik bağımsızlığını sürdürebilmesi için de çok engin ve öngörülü düşüncelere sahipti. Ekonomik kalkınmanın sürdürebilir olması ve hızlanması için planlı çalışmayı benimsemiş; böylece daha hızlı, daha sağlam bir Türkiye yaratılarak herkesin daha yüksek bir yaşam düzeyine kavuşması ve ulusal gelirden adaletli ölçülerde emeğinin karşılığını alması konularıyla ilgilenmişti. Ülkemizin toplumsal - ekonomik yaşamının temellerine baktığımızda ise Ulu Önder Atatürk sayesinde o zamana göre son derece hızlı ve kökten bir değişim yapıldığını görüyoruz. Uluslararası takvim, saat, rakamlar ve onlu sistemin kabulü; geleneksel ad ve unvanların kaldırılıp soyadı yasasının benimsenmesi gibi birçok çağdaş yenilikler… Öte yandan hukuk alanındaki devrim atılımları; medeni hukuk, ceza, ticaret alanındaki yeni yasalar; kadınların oy hakkına kavuşması; eğitim sistemiÜzülerek hatırlatmak isterim ki gerçek sanatçılar bugün hak ettikleri koşullarda nin laik, çağdaş ülkeler doğrultusunda düzenlenmesi; kırsal yaşamıyorlar vebuçalışma yerleriverilen birerönem birer kapatılıyor. Atatürk Kültür bölgelerin kalkınması için bölgelerde eğitime "Efendiler, bilirsiniz ki hayat demek, mücadele demektir. Hayatta sonucu Köy Enstitülerinin kurulması gibi bu büyük ve şu anki Merkezi'nde, Süreyya Operası'nda, Fulya Sanat'ta Harbiye Ertuğrul'da, başarı Muhsin mutlaka mücadelede başarıyla mümkündür. Bu da, manen çağdaş Türkiye’yi meydanaTaner getiren, bize Atamıza kadar farklı sanat ve maddeten kuvvet, kudrete dayanır bir keyfiyettir." Kadıköy Haldun sahnesinde venebirçok merkezinde dolu dolu minnettar olduğumuzu her gün hatırlatan dev atılımlar… etkinliklerin gerçekleştirildiği günlere hasretiz. Ben, aktif olarak AKM'nin yıkımı, "İnsan, hareket ve faaliyetinin, yani dinamizminin ifadesidir."

Devlet Opera ve Balesi'nin kapatılmasına karşı yapılan"Bir çalışmalara katılıyorum. fert için olduğu gibi, bir millet için de kudret ve kabiliyetini fiili Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e göre, bir devletin gelişmesi, kazanGeçmişte on dört sene baleye emek vermiş ve devlet sanatçısı eserleriyleolmaya gösterip,hak ispat etmedikçe, itibar ve ehemmiyet kalkınması ve ekonomisi tamamen yenilikçi olmaya ve çalışkanlığa beyhudedir." mış olan ben, biraz kırgın, biraz da pişmanım. İyi yaşambeklemek koşullarına sahip olmak bağlıdır. Bunu onun şu sözlerinden çok daha iyi anlıyoruz: "Kurtulmak ve yaşamak için çalışkan ve çalışmaya mecbur olan bir pahasına profesyonel balerin olma yolumu terk ettim ve akademik hayata halkız. Ayaküstü yatmak ve hayatını döndüm. Bale tutkum, en ufak hatırlatıcı uyaranla karşılaştığımda içimde çalışmadan geçirmek isteyen insanların bizim topluluğumuz içinde yeri yoktur." sızlayan bir yaraya dönüştü. Ve biliyorum ki ülkemizde sanata, spora ve bilime tek bir şeyesanatından ihtiyacımız vardır: çalışkan olmak. Servet ve verilen değerin asgari olması sebebiyle onlarca hatta "Yalnız yüzlerce kişi onun tabii neticesi refah ve saadet yalnız ve ancak çalışkanların vazgeçmeye mecbur kalıyor. hakkıdır." "Çalışmak demek, boşuna yorulmak, terlemek değildir."

Ülkemizin gelişmişlik endeksinin son sıralarda yer alması yalnızca ekonomik değişkenlerden değil; Atatürk'ün arzuladığı tüm bu dallardaki elim eksikliklermillet ki fennin gerektirdiği şeyleri yapmaz; itiraf

Yeni nesil Türk gençliği olarak bizler; tüm bu sözlerden gereken mesajları alıp yenilikten korkmayarak aklımızdaki planı ve etmeli o milletin azim ilerleme amacıki çalışkanlık, ve disiplinle harmanladığımız takdirde planımızın gerçekleşmemesi ihtimali olmadığını anlıyorsak eğer; ne mutlu bize, ne mutlu ülkemize!

yazık ki, medeniyet alanında yüksek insanlık sıfatıyla yer almaktan ilelebet mahrum kalacaklardır". Eşsiz bir lider olan Atamızı saygıyla anarken; onun bizden neler yapmamızı istediğini, bizimle olsaydı neler konuşmamızı arzu edeceğini tahmin edebiliyorum ve bunları az çok demeden çevremizdeki çocuk ve gençlerle paylaşmamız gerektiğini belirtmek istiyorum. Bir çocuğu tiyatro, sinema, opera, müzik ile buluşturmak çok büyük bir değişime yol açabilir. Tüm na dönüştürmeyen insanlar yapacaktır. Her mesleği icra edebiliriz. Hepimiz işimizde çok başarılı olabiliriz; dahası, Cumhurbaşkanı bile çıkabiliriz. Ama sanatçı olmak bambaşka bir yetenek ve çalışmadır. En derin Leo sevgi ve saygılarımla.

Hazırlayan : Cansu Gümüşçü

5


Fenerbahçe Leo Kulübü

Haziran - 2016

ıoğlu c ı z a Y n: İpek a y a l r ı Haz

OBEZİTE İLE MÜCADELE Merhaba Sevgili Raptiye Okurları, Günümüzde en büyük sorunlardan biri obezite ile mücadele. Bu yazıda sizlere obezite ile mücadele ederken basitçe yapabileceklerimizden bahsetmek istiyorum. Obeziteden korunmanın en temel yolu sağlıklı beslenme ve sağlıklı bir yaşam sürmek. Bu nedenle sizlere sağlıklı bir yaşam için günlük hayatımızda uygulayabileceğiniz ipuçları vereceğim. 1. Bol su tüketimi Vücudumuzun büyük çoğunluğunun su olduğunu düşünürsek bu hayat sıvısını bol miktarda tüketmemiz gerektiğinin önemini hemen anlarız. Günde ortalama 2,5 – 3 litre su tüketiminin sağlığımıza sayılamayacak karar yararı var. Öncelikle su, hücrelerimize oksijen ve besin taşınmasında rol oynar. Ayrıca toksin maddelerini atarak vücudumuzdan zararlı maddeleri uzaklaştırır. Bağışıklık sistemini güçlendirir ve bizi dinç tutar. Yeterli miktarda su alınmadığında vücutta yorgunluk, baş ağrısı vb. gibi durumlar ortaya çıkabilir. Bu yüzden kendinize güzel bir şişe edinin ve sürekli gözünüzün önünde tutarak su tüketiminizi arttırın.

6

2. Dengeli beslenme Yoğun hayat içerisinde sağlıklı beslenmeyi unutuyor, hızlı ve kolay olduğu için fast food yiyecekleri tercih ediyoruz. Ancak dengeli beslenme sağlıklı yaşamın en önemli etkenlerinden biridir. Sabahları hızlıca aldığınız poğaça, açma gibi yiyecekler yerine tam tahıllı bir sandviç tercih ederek, ana öğün aralarında acıktığınızda çikolata, gofret yerine meyve yemeyi seçerek dengeli beslenme alışkanlığını hayatınıza katabilirsiniz. Ayrıca un, şeker ve tuzdan uzak durarak sağlıklı beslenmenize katkıda bulunmanız mümkün. Sebze ve yeşillik tüketimini de unutmayalım. Öğlen yemeğinde hafif bir proteinli salata yiyip, akşam bir sebze yemeği ile günü tamamlayabilirsiniz. Acıktığınızda tüketeceğiniz ceviz, badem, fındık ve kepekli galeta gibi kalorisi az yiyecekler ile hem açlığınızı kontrol altına alabilir hem de kilo kontrolü yaparak sağlıklı fit bir vücuda sahip olabilirsiniz.


Haziran - 2016

Fenerbahçe Leo Kulübü

3. Bol egzersiz Özellikle iş hayatında ofiste masa başında çalışanlar günün büyük bir bölümünü hareketsiz geçiriyorlar. Ancak günlük egzersiz sağlıklı yaşamın tamamlayıcısıdır. Düzenli spor yapamıyorsanız işten eve dönerken 1-2 durak erken inip yürümek veya akşamları minimum 30 dakika yürüyüş yapmak vücudunuzun dinç kalmasını sağlar. Mesai saatlerinde bilgisayar başında yapacağınız boyun ve omuz egzersizleri de sizi sabit durmaktan kaynaklı ağrılardan kurtaracaktır. Hatta kendinize verdiğiniz ufak molalarda masadan kalkıp yürümenin de faydası büyük olacaktır. 4. Stresten uzak durmak Stres, negatif enerji ve olumsuz düşünce hayat enerjimizi alır götürür. Stres hormonları bağışıklık sistemimize de zarar verir. Bu sebeple stresle başa çıkmayı öğrenmemiz gerekir. Hafta sonları sevdikleriniz ile yapacağınız piknikler, doğa yürüyüşleri, temiz havada vakit geçirmek, masaj yaptırmak veya sadece bol bol gülmek stresten uzaklaşmanıza yardımcı olacaktır. 5. Düzenli uyku Sağlığımızı korumanın ve kilo kontrolü yaparak obeziteden korunmanın bir diğer önemli unsuru da düzenli uykudur. Az veya düzensiz uyku hem strese sebep olur hem de birçok hastalığa davetiye çıkarır. Ayrıca az uykunun kilo alınıma sebep olduğu da söylenmektedir. Bu nedenle her gün aynı saate uyuyup aynı saatte uyanmaya ve yeteri kadar uykunuzu almaya dikkat etmeniz hayat kalitenizi arttıracaktır. Yazımı Eflatun’un konuyla ilgili bir sözü ile tamamlamak isterim. “İnsanlar para kazanmak için, farkında olmadan sağlıklarını harcarlar. Sonra da kaybettikleri sağlıklarını geri kazanmak için kazandıklarını harcarlar. Yaşadıklarını zannederken aslında hiç yaşamamış gibi ölürler.” Siz bu küçük ipuçları ile sağlıklı yaşamı yakalayın ve hayatın tadını çıkarın!

7


Haziran - 2016

Fenerbahçe Leo Kulübü ECEM .. .. GOZUM

Merhaba Sevgili Raptiye Okurları , Bu aydan itibaren artık benim de bir köşem var! Bunu kutlamalıyız ve çeşitli konulardan oluşan bu “değişik” köşenin tadını çıkarmalıyız. Yaşasın “bilgi akışı”!

P

eki, burada neler bulacağız? Yabancı kaynaklarda tam olarak tanımı “Lifestyle” olan, fakat güzelim Türkçemize Yaşam Tarzı olarak çevirebileceğimiz değişik değişik bilgiler bulacaksınız. Aynı zamanda insanoğlunun başına gelen ve geleceği öngörülen trendler, tüketici davranışları, sosyal medya araştırmaları gibi farklı konulara değineceğiz. Bu sayıda gençliğin yeni tabirlerine; sosyal medyada bolca gördüğümüz, “acaba bu da ne demek böyle?” diye düşündüğümüz trend lafları inceleyeceğiz. Yeni kültürlerin etkileri arasında yer alan, “SLANGUAGE - Sokak Dili” denilen terimleri gelin hep birlikte inceleyelim. Bakalım sizin favoriniz hangisi olacak? Çeşitli trend otoritelerinin yapmış olduğu araştırmaların analizlerine göre bu deyimler ve sloganlar, Instagram ve Tumblr gibi sosyal medya platformlarında kullanılarak genç jenerasyonu etkiliyor. Bu geniş etkiler de hashtagler ve giyim ürünlerinde çeşitlilik kazanıyor. Pop kültürün ikonaları Kendall Jenner, Beyonce ve Rihanna gibi ünlülerin de sosyal medya paylaşımları bu durumu destekliyor.

No:1 #SQUAD GOALS

(Instagram Paylaşım Sayısı: 279,929) Bu deyim, “Kimse benim grubumdan iyi değil” anlamında kullanılıyor. Bu terimi sadece Taylor Swift gibi ünlü isimler kullanmıyor, aynı zamanda grup olarak pizza, dondurma yemek ya da film izlemek de squad gollerinden sayılıyor. Bakalım sizin #squadgoals’ünüz ne olacak?

No:2 #ON FLEEK

(Instagram Paylaşım Sayısı: 128,766) “On fleek” bir şeyin en mükemmel hali anlamına geliyor. Sosyal medyada kullanılan hashtagler, en mükemmel fotoğrafları, minimalist tasarımları ve net, sade, basit makyajları tanımlıyor.

8


Haziran - 2016

Fenerbahçe Leo Kulübü

No:3 #BECAUSE

(Instagram Paylaşım Sayısı: 31,530) “Because” kelimesi artık bir bağlaç olarak değil, ilk defa bir durumu vurgulamak için kullanılıyor. Sosyal medya çılgını gençlik, kelimeyi cümlelerdeki ironiyi vurgulamak için kullanıyor. Örneğin; “Geç kaldım çünkü, Teen Wolf!”

No:4 #BAE

(Instagram Paylaşım Sayısı: 692,226) “Sevgili veya yakın arkadaş” anlamında kullanılan BAE, yemeklerden markalara kadar birçok konuya uyarlanabiliyor. Kelimenin gerçek anlamının ne olduğuna dair birçok teorem olsa da en çok bilineni “başkalarından önce” oluyor ve gençler bu kelimeyi yeni tanımlar ve yeni söylemleri açıyor.

No:5 #YAS

(Instagram Paylaşım Sayısı: 80,372) Genelde kızların kullandığı ve birçok şeyi sevdiklerini belirten kelimedir. Aynı zaman da anlamında heyecan seviyesi taşıyor! Urban Dictionary’ye göre “yas” evet demenin 1000 kat daha fazlası anlamına geliyor ve olağanüstü heyecanlı bir etki yaratıyor.

No:6 #BE LIKE

(Instagram Paylaşım Sayısı: 22,408) Sıklıkla kullanılan bu kelime, daha genç ve daha havalı bir etki yaratıyor. Genellikle isimlerle birlikte kullanılan “BE LIKE” klişe davranışları tanımlamak için de yazılıyor. İlk kullanımı 2012 yılına kadar giden kelime bu günlerde daha da popüler oluyor ve pek çok hashtag’de karşımıza çıkıyor.

9


Fenerbahçe Leo Kulübü

Haziran - 2016

Raptiye’nin bu ay konuğu içimizden biri, dev adam Emir Obalı. Kendisi ile Leo’ya dair gerçekleştirmiş olduğumuz söyleşiyi keyifle okumanızı diliyoruz...

.

EMIR OBALI Merhaba Emir, bize vakit ayırdığın için çok teşekkür ederiz. Öncelikle kendini okurlarımıza tanıtır mısın? Beni zaten çoğunuz tanıyor... 1986 doğumluyum, 30 yaşındayım. Leo’dan emekliliğim geldi:). Üsküdar Anadolu Lisesi’nde okudum ve İstanbul Ticaret Üniversitesi İstatistik Bölümü’nden mezun oldum. Yüksek lisansımı da yine istatistik üzerine yaptım. İş hayatı vs. derken şu anda da buradayım. Leo hayatına ne zaman ve nasıl başladığına dair hikayenden bahseder misin bize? Leo ile galiba üniversite 3.sınıfta, Eralp Artman ve Emir Gözüm sayesinde tanıştım. Biz ailece kendi içimizde yardıma ihtiyacı

10

olduğunu düşündüğümüz kişilere ufak tefek yardımlar yapıyorduk. “Kardeş edinme” modası vardı o zamanlar, internet üzerinden bir öğrencinin eğitim ihtiyaçları karşılanabiliyordu. O tarz yardımlar yapıyorduk biz de ve daha sonra çocuklarla sohbet ederken bana Leo’da da bu tarz gönüllülük esasına dayalı yardım ve hizmet aktivitelerinin olduğunu söylediler. Bu konuşmalar üzerine toplantılara katıldım ben de... İlk başta çok çekinmiştim, çok resmi bir ortam olacağını sanıyordum fakat sonra katılınca fark ettim ki herkesin arkadaş canlısı ve bizim yaşlarımızda olduğu, büyüklerin bile bizle düzgün bir şekilde iletişim kurabildiği bir ortammış… Böylece Leo ile tanışmış oldum.


Haziran - 2016

Fenerbahçe Leo Kulübü

Şimdiye kadar Leo’da aldığın görevler nelerdir? Ben görev almaktan biraz kaçındım açıkçası… Sebebi ise ilk başta görev alan arkadaşlarımın o yoğun temposuydu. Ben aynı zamanda profesyonel sporcu da olduğum için antrenmanlardı, kamplardı, maçlardı derken bu sorumluluğa vakit ayırmak zor geliyordu. Ne zaman ki iş hayatına adım attım ve artık sporu bırakıp kendime vakit ayırmaya fırsat buldum, o zaman Leo’da görev almaya başladım. İki sene üst üste toplantı yönetmenliği ve yine iki sene üst üste saymanlık yaptım. Sekreterlik bana göre değildi zaten, yapamazdım… O dönemki başkanlar “Getir dosyaları” dedikleri zaman sıkıntı olur diye düşündüm. İki sene üst üste saymanlık yaptıktan sonra, meşhur forumumuz Forum Erzurum’da da saymanlık görevi aldım. “Sayman sayar!” felsefesini bizlere katmış bir kişi olarak, biraz forum macerandan bahsetmeni istiyoruz. “Sayman sayar!” felsefesinin çok önemli ve Leo camiasına yerleşmiş bir felsefe olduğunu düşünüyorum :). Bu felsefe nereden çıktı ilk başta onu anlatayım… Safa arkadaşımız vardı kulübümüzde ve kendisine Yönetim Kurulu’nda görev vermek istiyorduk. Safa da görev almaya istekliydi. Biz de yapabileceğini düşündük ama Safa çok çekiniyordu. “Sayman ne yapar ki?” modundaydı, stresliydi, gergindi. O gerilmeyi hissettiğim anda espriyle karışık “Ya sayman ne yapacak işte, para sayar!” dedim. Zaten o sıralar dernek statüsünden çıkıp, kulüp statüsüne geçmiştik. Dernek statüsünde olmanın vermiş olduğu bazı yükümlülükler vardı; defterlerin, bilançonun tutulması gibi… Kulüp statüsünde devam edince o yükümlülükler de kalktı ama yine de başkanla birlikte koordine olarak bütçeyi saydık :). Forum maceramıza da gelince, tabii başkanlarımızla koordineli bir şekilde çalışmamız o dönemin Yönetim Çevresi Başkanı tarafından da görülmüş ve kendisi adeta bir lise öğrencisinin aldığı ders notları gibi tüm harcamaların takibini yapmamızdan etkilenmiş olacak ki bu görev bana teklif edildi. Forum saymanlığı öyle kulüp ya da yönetim çevresi saymanlığına da benzemiyor. Çok ciddi bir sorumluluk ve tabii ki forumun aklanması MD bazında olduğu için stresini de çok fazla yaşatıyor. Bir de en nihayetinde önceki forum deneyimlerimiz vardı... Can Pakoy olsun, Bahattin Zeybek olsun, kendilerinin deneyimlerinden çok faydalandım. Hep onları örnek alarak ilerledim, yaptıkları hataları yapmamaya çalıştım. Kafa masa olarak da çok çatışmalarımız oldu özellikle Beril, Duygu ve Büşra’yla. Sırf onlarla değil, danışmanlar kurulumuz vardı bir de. Onlarla da çok çatışmalarımız oldu. Özellikle kitlerin hazırlanması, içeriği, parça sayısı, maliyeti vb. pek çok konuda tatlı atışmalarımız oldu görevim icabıyla :). Saymanlığın ya da şu ana kadar almış olduğun tüm görevlerin kişisel özelliklerine ve iş yaşamına katkısı olduğunu düşünüyor musun? Bu zamana kadar aldığım görevlerin tabii ki sosyal hayatıma ve özellikle iş yaşamıma katkısı oldu. Öncelikle iki sene üst üste aldığım toplantı yönetmenliği köşesinde ister istemez bir şeyleri araştırıp toplantıya geliyorsun ve konu hakkında bir köşen var. O köşeye bir hazırlık yapman gerekiyor ve o sana bir sorumluluk katıyor. Hani ne kadar gırgır şamata bir bölüm olarak görülse de toplantı yönetmenliği köşesi bence bir toplantının en önemli konularını içeriyor. Çünkü bir Leo toplantısı, açılışından itibaren biraz resmi ilerliyor. Ne zaman ki toplantı yönetmeni köşesi başlıyor, işte o zaman biz Leo’lar için de eğlenceli dakikalar başlamış oluyor :).

O köşede biraz daha kendimize göre bir şeyler katabiliyoruz, şakalar komikliklerle ilerlediğimiz bir kısım oluyor, herkes de oraya kilitleniyor açıkçası. Çünkü hepimize biraz mola oluyor, o yoğunluk ve temponun içerisinde. Eğer kaliteli geçirdiğiniz bir toplantı yönetmeni köşesi varsa, toplantının standart ilerleyen akışını güzel bir kapanışla dinamik hale getirmiş oluyorsunuz. Bu yüzden sürekli kendini hazır tutup, güncellemen gerekiyor. O açıdan benim gelişimime çok katkısı oldu. Saymanlık konusuna gelecek olursak da sürekli bir bütçe ve beklenmedik harcamalar oluşabiliyordu. O beklenmedik harcamaları da öngörebilmeyi öğrendik. Yani bütçesel açıdan neyi nereden yaparsan gol yiyebileceğini, kısacası bütçe yönetimini öğrendim… Bu iş hayatıma da çok etkili oldu, iş hayatında da bazı fizibiliteler ve bilançolar yapıyorsun, bu fizibilite ve bilançolar tutmadığı zaman da bunların neden tutmadığını, sonuçlarını belgelemen gerekiyor. İş hayatında da öyledir… On tane proje yaparsın, bir iki tanesi tutarsa büyük başarıdır, geri kalan sekizi başarısızlıktır. Ama her başarısızlıktan ders çıkartarak doğru sonuca gitmeyi öğreniyorsun. Şimdiye kadar kendini en çok "Leo" hissettiğin an dersek, yanıtın ne olur? Çok açık ve net söyleyebilirim ki Maltepe’de yapmış olduğumuz anaokulu projesiydi. Orada sponsorların ve Lion büyüklerimizin de desteğiyle bir bütçe yaratıldı. Forum zamanıydı ve forum saymanı olmamdan ötürü sponsor arayışımız benim de dürtülerim arasındaydı.

11


Haziran - 2016

Kimden ne isteyebiliriz, ne yapabiliriz, kiminle nasıl irtibat kurabiliriz? O sırada sponsor kulüplerimizden ve advisorlarımızdan da belli bir katkı olması gerekiyordu. “Acaba forum öncesi insanlara maddi olarak bu kadar yüklenmeli miyiz, yüklenmemeli miyiz?” tarzında soru işaretleriyle geçiyordu o dönem. Ne zaman ki anaokuluna gittik, o ürünleri monte etmeye başladık, o an çok farklı bir duygu oluştu. Yerlerin silinmesinden tut, tavanlara lambaların takılması, kapıların gıcırtısının ayarlanması… O masaların, taburelerin konması, oyuncakların yerleştirilmesi, duvara yapıştırılan stickerlar hala aklımdan çıkmıyor. Tabii bazı genç kızlarımızın ojeleri bozulacak diye ellerini o deterjanlı ve soğuk suya sokmayıp da, Eralp’le benim ellerimizi sokmamız… :) Bunların hepsi benim için çok büyük bir anı. Bunların hiçbirinden asla pişman değilim, iyi ki yapmışım. Ve evet, kendimi en çok Leo hissettiğim an o andı. Çocuklara faydalı olduğumu hissettiğim an. En çok eğlendiğin aktivite? Kulübümüzün “Senin Sineman” aktivitesi için İznik Yenişehir’de bir köy okuluna gitmiştik. Emir’in babası Güner Gözüm’ün bağlantısı sayesinde de köyde hayatında hiç sinema izlememiş çocuklara sinema götürmüştük ve “Şirinler” filmini izletmiştik. Balonlar, oyunlar, yüz boyamalar derken orada kalmayıp dinlenmeden geri dönüşe geçmemize rağmen, kendimi hiç yorgun hissetmemiştim. Tabii ki diğer kulüplerin yaptığı aktiviteler de var ama kendi kulübünün aktivitesi olunca farklı oluyor :). Leo’da yaşadığın en stresli an? Forum Erzurum’da, sayman olarak yardımcı olan arkadaşlarımızla para hesabımızı yaptık, bir bütçe çıkarttık ve otelde bir ödeme anımız var… Sonuçta siz bütçenizi ne kadar sıkı takip etseniz dahi sizin bir hesabınız oluyor, bir de otelin bir hesabı oluyor. Acaba sizin hesabınız otelin hesabıyla uyacak mı? Hep kafamızda “şimdi otelle papaz olacağız, onlar büyük ihtimalle hesabı şişirirler” düşüncesi… Çünkü orada kontrolünüz dışında gelişen bir süreç var, 300 kişiden bahsediyoruz, 300 kişinin hepsini birden kontrol edemiyor olabilirsiniz. Sonuçta ekstralar tabii ki kişilere ait. Bir de ben işim gereği ilk günün sonlarında katılabildim ve “Acaba gündüzden bir gol yedik mi?” diye düşünüp telaşlanıyordum :). Neyse ki orada kafa masamızdaki diğer arkadaşlara ilave olarak, Preforum Mitoloji’nin saymanı Bahattin Zeybek de çok yardımcı olmuştu. Hiçbir aksaklık olmadan, aynen otelle konuştuğumuz şekilde hesap geldi. En stresli anım da buydu, çünkü çok büyük paralar dönüyor orada…

12

Fenerbahçe Leo Kulübü

Leo’da yaşadığın en heyecanlı an? Yine forum diyeceğim ama, forum öyle bir organizasyon ki! 2017 yılındaki Preforum organizasyonu bizde olacak, orada görev alacak arkadaşlar bu yazıyı okuduklarında hatırlarlar :). Ön tarafta protokol, arka tarafta diğer katılımcılar olmak üzere 300’ü aşkın kişinin bulunduğu forum açılış toplantısının forum başkanımızın çana vurmasıyla açılması ve kafa masadan İstiklal Marşı’nı okumak büyük bir heyecandı. Önceki gece, hatta sabaha karşı 05.00 gibi yatıp, sabah da iki saatlik bir uykunun ardından toplantıya girmiştik. O an, oradaki insanların bakışlarını ve gerginliğimi de hiç unutmuyorum. Ancak beş dakika sonra sağlıklı bir şekilde gündeme devam ediyoruz; o zaman heyecan ve gerginlik geçmişti. Eminiz ki kulübünün üzerinde yokluğun hissedilecek derecede büyük bir etkin var, bundan sonra resmi olarak Leo olmasan da Fenerbahçe Leo Kulübü senin desteğini her zaman hissetmeye devam edecek mi? Ben bunu jübilemde de söylemiştim, tabii ki hiçbir zaman desteğimi kulübümden esirgemeyeceğim, o ayrı bir konu. Ama zaten ben son bir senedir aslında kulüp içerisinde emeklilik hayatı yaşıyordum. Biz bunu diğer arkadaşlarla da konuştuk, bir bilgi deneyimi ve birikimi var kulüpte, otuz yılını aşmış bir kulüp sonuçta! Bu otuz yıllık kulüpte de süregelen bir bilgi devir teslimi oluyor. Her dönemden bir birikim alıyor herkes, zincir gibi hep birikim alarak devam ediyor. Bir de kulüpte çok genç arkadaşlar var şu anda, yeni başlıyorlar. Bu arkadaşlara belli bir bilgi birikimi ve deneyimi de aktarmak gerekiyor. Özellikle HİS projemiz olsun, Senin Sineman aktivitemiz olsun; bu tarz aktivitelerde topu onlara bırakmak adına ben son zamanlarda hiç görev almadım diyebilirim. Ama her zaman takip ettim. Fenerbahçe Leo Kulübü senin için ne ifade ediyor? Üç kelimeyle açıklayacak olursam; aile, arkadaşlık ve eğlence. Biraz da özel hayat diyelim... Şu an hayatında biri var mı? Beklemiyordum böyle bir soruyu! :) İllaki insanın hayatında dönem dönem birileri oluyor ya da olmuyor. O benim özelim olsun, ama evet var. (Kahkahalar)


Haziran - 2016

Fenerbahçe Leo Kulübü

Evlenmeyi düşünüyor musun peki? İnsan her planladığını yaşayamıyor. Bizim de zamanında hayatımızda böyle şeyleri planladığımız insanlar oldu ama şunu söyleyebilirim ki illa ben de ileride evlenip aile kurmayı düşünüyorum. Ve son olarak, emekli bir Leo sıfatıyla tüm adaylara ve taze üyelere vermek istediğin bir tavsiye ya da mesaj var mıdır? Emekli Leo dedin, biraz buruldum şimdi… :) Adaylara ve taze üyelere mesajım şu olacak; görev almaktan kaçınmayın! Ben biraz sporu, biraz askerliği bahane ettim ve görev almaktan kaçındım. Size bir görev teklif ediliyorsa, o iş için ilk aday sizsinizdir. Eğer siz o görevi paslarsanız, işi ikinciye ya da üçüncüye yaptırmak gerekir. Ben her zaman işin birincilere yaptırılmasından yanayımdır. Biraz egoistlik olacak belki ama sonuçta size verilen bir görev var, siz o görevi ertelediğiniz zaman ikinci kişiye vermiş oluyorsunuz. Bunu kulübünüz için yapmamaya çalışın. Bir görev verildiyse, yapacağınıza inanıyorsanız mutlaka o görevi yapın, her görev size bir şey katacaktır! Ben kaçındım, görev almadım, ama bizim kulubümüzde bir sürü donanımlı üye olduğu için hiçbir sıkıntı yaşanmadı. Yani itiraf etmek gerekirse belki de Eralp’in döneminde olmuş olabilir, iki buçuk sene başkanlık yaptığı için. Eralp’e yüklendik biraz orada... :) Fenerbahçe Leo Kulübü ise özel bir kulüptür. Niye diye soracak olursanız, yedi sekiz yıllık geçmişimde (bunu demokratik ve iyi anlamda söylüyorum) zamanın şartları altında yapılması gereken ne ise onu yaptık. Çok fazla üyemizi içeriye aldık, çok fazla üyeyle yolları ayırdık. Kimileri iş hayatı, okul hayatı sebebiyle kendisi ayrıldı ama hiç kimsenin “memnun kalmadım, sevmedim” dediğini düşünmüyorum. Çünkü ayrılan arkadaşların bazıları ile şu an hala iletişimimiz devam ediyor. Eğer böyle güzel bir ortam olmasaydı, şu an hala bu arkadaşlarla iletişim halinde olamazdık. Bundan sonra da illaki aramıza katılacak, aramızdan ayrılacak arkadaşlar olacaktır ama hiçbir zaman desteklerini bu kulüpten esirgemesinler. Çünkü dışarıdan insanlar bizim goygoy yaptığımızı, forumlarda preforumlarda tatil yaptığımızı düşünüyor. En son örnek olarak Leo Market’te insanların canı gönülden çalışmasıyla iki binin üzerinde aileye ulaştık. Bunun mutluluğu çok ayrı bir mutluluktur. Bunu asla tek başımıza yapamazdık, unutmasınlar derim sadece.

Hazırlayanlar : Cansu Gümüşçü, Emir Gözüm

13


Haziran - 2016

Fenerbahçe Leo Kulübü

TECH &TECH Durukan Cedim

SAMSUNG GEAR M

erhaba değerli Raptiye okuyucuları bu ayki yazımda bizzat kullanma deneyimine henüz ulaşamadığım ama uzun zamandır merakla takip ettiğim bir teknoloji olan Samsung’un yeni göz bebeği Gear VR’ı size anlatacağım. Son dönemlerde sanal gerçeklik kavramı teknoloji gündeminde geniş yer tutuyor. Bunun nedeni biz tüketicilerin ”Ancak filmlerde olur” dediği bu cihazların şimdiden tüketiciye uygun sürümlerinin birer birer piyasaya sunulmaya başlanması. Oculus Rift ile hayatımıza giren, HTC Vive ile bizi heyecanlandıran ve elbette son olarak PlayStation VR'ın da tanıtılmasıyla birlikte iyice kızışmaya başlayan sanal gerçeklik teknolojileri bir yandan da Microsoft çatısı altında HoloLens ile farklı bir boyuta doğru yol alıyor. Tüm bu ürünlerin ortak noktaları ise bizleri sanal gerçeklik dünyasına sokmasıdır. Bunlardan eğer HoloLens'i tenzih edecek olursak, yine hepsinin bir diğer ortak noktası ise kablolara bir şekilde bağlı olmamızdır. Bunu aşan bir ürünse bugünkü inceleme konumuz olan Samsung Gear VR. Oculus ve Samsung’un ortak ürünü olan Gear VR yukarıda bahsi geçen ürünlerden mobil olma yönüyle ayrılmaktadır. Yani Gear VR’ı kullanmak için Samsung’un akıllı telefonuna sahip olmanız yeterli. Gear VR, kolayca kullanılıyor ve alışma süreci fazlasıyla kısa sürüyor. Öncelikle Samsung telefonunuza Gear VR'a ilk bağladığınızda otomatik olarak Gear VR uygulaması yükleniyor. Elbette bunun için internete bağlı olmanız gerekiyor. Gear VR Oculus yazılımı yüklendikten sonra artık Gear VR'ı kullanmaya hazırsınız. Zira Gear VR'da yapacağınız hemen her şeyi bu yazılım üzerinden gerçekleştiriyorsunuz.

14

Gözlüğü gözünüze taktığınızda önünüze gelen bu arabirim üzerinde uygulama mağazasını ve kütüphanenizi görebiliyorsunuz. Burada baş hareketlerinizle dilediğiniz menünün üzerine gelip, dokunmatik yüzeyin ortasındaki komut tuşuna basıp seçimler yaparak ilerleyebilirsiniz. Oyun ve uygulamalarda da çoğu zaman bu hareketlerin aynılarını uygulayabilirsiniz. Oyunların yanı sıra 360 derecelik fotoğraf ve videoları da görüntüleyebildiğiniz Gear VR'da, ayrıca Google Street View VR üzerinden Dünya'yı sanal ortamda dolaşmak da mümkün. Yine bunun yanı sıra sanal sinema salonu uygulamasıyla cep telefonunuzdaki videoları sanal bir sinema salonunda, adeta sinema salonu kapatmışçasına izlemeniz de olası ki bu uygulamanın fazlasıyla başarılı bir deneyim sunduğunu hayal edebiliyorum. Bu ürünün sadece Samsung S7, S7 Edge, Note 5, S6 Edge+, S6 ve S6 Edge ile uyumlu olduğunu üzülerek hatırlatmak isterim. Değerli Raptiye okuyucuları bu yazımda Gear VR’ı sizlere anlattım umarım siz de benim kadar heyecanlanmışsınızdır. Hepinize teknolojik günler dilerim.


Fenerbahçe Leo Kulübü

Haziran - 2016

fettuccini makarna

LEZZET DURAĞI

- 4 adet tavuk göğsü -1yemek kaşığı zeytinyağı

ÇAĞLA

PEKÇEÇINAR

-100 gr un

Hadi yapmaya başlayalım!

-1/2 yemek kaşığı tuz -1çay kaşığı karabiber

-Önce fırını 190 dereceye ayarlayın ve ısıtın.

-1/2 çay kaşığı kurutulmuş fesleğen -1/2 çay kaşığı kurutulmuş mercanköşk -1/4 çay kaşığı toz soğan -400 gr taze fettuccini makarna -Taze fesleğen (süslemek için) Sos malzemeleri: -1 kırmızı biber -1 çorba kaşığı sarımsak -120ml doğal tavuk suyu -2 yemek kaşığı zeytinyağı -1 yemek kaşığı un -120 ml krema -2 çay kaşığı mısır nişastası -200 ml süt - 80 gr kısa ıspanak - 50 gr toz parmesan peyniri -1/2 çay kaşığı sarımsak tuzu -1/4 çay kaşığı tuz -1/4 çay kaşığı beyaz tozbiber

-Geniş bir kap içerisine un, tuz, karabiber, fesleğen, mercanköşk, soğan tozunu dökün ve karıştırın. -Tavuk göğüslerini kabın içerisine koyun ve tüm yüzeyi karışım ile kaplanacak şekilde bulayın. -Geniş bir tavaya tereyağını koyun ve kızdırın. -Kızan tavaya tavuklarınızı koyun ve her iki yüzü kahverengileşinceye kadar kızartın. (Her yüz için yaklaşık 1-2 dakika) - Kızaran tavuklarınızı bir fırın kabına alın ve fırında 10-15 dakika iyice pişirin. - Tavuğunuz pişerken bir tava içerisine kırmızı biberlerinizi koyun ve yaklaşık 5 dakika orta ateşte soteleyin. Sarımsağı tavaya ilave edin ve 1-2 dakika biber sarımsağın aromasını alana kadar soteleyin. Daha sonra kenara ayırın. - Tavanıza zeytinyağını dökün ve kızdırın. Kızan yağa unu ilave edin ve topaklanıncaya kadar karıştırın. Topaklanan karışıma tavuk suyunu ilave edin ve karışım pürüzsüz kıvama gelene kadar karıştırmaya devam edin. -Bir kap içerisine kremayı koyun ve mısır nişastası ile karıştırarak bütünleşmelerini sağlayın. -Tavuk suyu koyduğunuz tavanızın ateşini açın ve kaynatın. Tavanız kaynamaya başladığında hazırladığınız kremalı karışımı ilave edin ve ateşinizi kısın. Kremanıza süt ve ıspanağınızı ilave edip karıştırın. Sotelediğiniz biber ve sarımsağınız ile parmesan peyniri, sarımsak tuzu, tuz ve beyaz biberi sosunuza ilave edin. Sosunuz yoğunlaşıncaya kadar kısık ateşte kaynatın. - Sosunuz hazırlanırken bir tencereye su doldurun ve tuz ilave ederek kaynatın. Taze fettuccini makarnanızı kaynayan suya boşaltın ve 4-5 dakika haşlayın. Pişen fettuccini makarnanızı süzün ve 4 eşit parçaya bölerek tabaklara ayırın. - Pişen tavuk göğüslerini makarnanızın üzerine yerleştirin ve hazırladığınız sosu üzerine döküp fesleğenle süsleyerek sıcak servis edin.

Afiyet Olsun :) !

15


Fenerbahçe Leo Kulübü

Haziran - 2016

Moda ŞEVVAL YÜRÜTEN

Andy Warhol’un SüperstarlaRI P

op-art'ın efsanevi ismi Andy Warhol 1960'lı yıllarda sanat anlayışını baştan aşağı değiştirdi. Plastik sanatın gücünü ve bu akımın aslında yeni dünyanın yeni gerçekleri olduğunu tüm dünyaya gösterdi. Andy Warhol yaptığı, söylediği her şeyle daha da çok meşhur oldu ve elinin değdiği her insan adeta altına dönüştü. “Gümüş Fabrika” olarak da anılan The Factory partileriyle, süperstarlarıyla, filmleriyle ve en önemlisi hedonist yaşam tarzıyla sanat dünyasında bir kült haline geldi. Andy Warhol sadece sanat dünyasını etkilemekle kalmadı,

Edie Sedgwick Edie, Warhol'un en çok parlayan süperstarı oldu. 60'ların “o kızı” olan Edie, Fabrika'da yaklaşık bir sene kalmasına rağmen Andy Warhol'un birçok filminde yer aldı. Andy Chelsea Girls filmini çekerken Edie, Chelsea Oteli'nde kalan gerçek bir Chelsea kızıydı. Bob Dylan ile yaşadığı ilişkinin Edie’nin Fabrika'yı bırakışına neden olduğu yönünde spekülasyonlar da hâlâ kulaktan kulağa dolaşmakta.

16

aynı şekilde moda dünyasını ve film, müzik endüstrilerini de etkiledi; yeraltı dünyasını gün yüzüne çıkaran isim oldu. Warhol, dönemin avangard gece kulübü Studio 54'de Mick Jagger, Grace Jones, David Bowie, Bianca Jagger, Jerry Hall gibi ünlü isimlerle partilese de Warhol'un asıl çetesi Fabrika'daki Süperstarlarıydı. Onlar Warhol'un tanıtımını yaptılar, Warhol da onlara istedikleri şöhreti, bazen sadece 15 dakika olsa da, verdi. İçlerinde 60'ların it-girl'ü olan Edie Sedgwick'in de bulunduğu Warhol'un pop dünyasında yaşayan en etkileyici yıldızlara bir göz atalım.

Nico Almanya'da doğan Nico, Warhol ile tanışmadan önce modellik ve oyunculuk yapıyordu. Warhol onu The Velvet Underground konserine götürerek grubun bir üyesi yapmıştı. Nico, The Velvet Underground bünyesinde 2 sene var olduktan sonra kariyerine solo artist olarak devam etti.


Haziran - 2016

Viva Gerçek adı Susan Hoffmann olan Viva da Andy'nin süper kızlarında biri oldu. Model, ressam, aktris, yönetmen olan Viva son olarak da Fabrika anılarını anlattığı “Superstar” kitabıyla yazarlığını konuşturdu. Kızı olan çocuk yıldız Gaby Hoffmann'ı da son günlerde Girls dizisinde izliyoruz.

Fenerbahçe Leo Kulübü

Ultra Violet Gerçek adı Isabelle Collin Dufresne olan Ultra, Amerikan sanat camiasının tanınan isimlerinden. Kariyerinin başlarında çalıştığı sürreal sanatçı Salvador Dali ile adı aşk hikayelerine de karışan Ultra Violet, zamanında Warhol'un baş Süperstarı Viva'nın da tahtını salladı.

Holly Woodlawn Holly, Warhol süperstarından daha fazlasıydı. Holly, trans oyuncuydu ve trans hareketinin önemli bir rol modeli oldu. Lou Reed'in hitlerinden olan “Walk on the Wild Side” şarkısının da ilham perisiydi.

Baby Jane Holzer Gerçek adı Jane Brookenfeld olan Baby Jane, Fabrika'nın çoğu müdavimi gibi sosyetenin tanınmış isimlerindendi. Fabrika’da olduğu kadar, o dönem moda camiasında da fazlasıyla konuşulan bir isimdi.

Candy Darling Gerçek adı James Lawrence Slattery olan transseksüel süperstar Candy, Fabrika'nın uzun soluklu isimlerinden biriydi. Holly gibi o da Lou Reed'in ilham perisi oldu. Andy Warhol'un 15 dakikalık şöhret tezine karşın, bu iki superstar da hep istedikleri gibi Lou'nun şarkısı ile ölümsüzleştiler.

International Velvet Gerçek adı Susan Bottomly olan International Velvet, sıradışı güzelliğiyle Warhol'u etkiledi. Edie gibi o da bir dönem Chelsea Oteli’nde yaşadı ve Andy Warhol'un “The Chelsea Girls” isimli underground filminde yer aldı.

Mary Woronov Warhol'un başka bir kült starı olan Mary Woronow, aktris ve yazar kişiliğiyle günümüzde şöhretini koruyor. Fabrika'nın sert kızı olarak tanınan Mary “The Chelsea Girls” filminde Hanoi Hannah karakterini canlandırdı.

17


Fenerbahçe Leo Kulübü

Haziran - 2016

.. .. KULTUR & SANAT & SPOR

Hazırlayanlar: Özlem Özkan, Erce Kunter, Meriç Tansi, Zeynep Demirkılıç

SON ZENNE

TEOMAN

Son Zenne, isimsiz kahramanların oyunu… Ucuz bir müzikholün bodrum katında yaşayan Zenne, ona sığınan Nesime ve hayatlarını alt üst eden Şahin’in hikayesi. Ötekileştirilenlerin yansıması olan oyun; hayatın içinde, yanlarından geçtiğimiz, hiçbir zaman yaşamlarını merak etmediğimiz insanların derinlemesine incelemesini bizlere sunuyor. Toplumsal dışlamanın, bir insanı “öteki” ilan etmenin, onu yok saymanın doğurduğu sonuçların gözler önüne serilişi... Heteroseksüel toplum yapısının bir erkeği, bir kadını yani bireyleri ne hale getirdiği tüm çarpıcılığı ile sahnede.

Teoman, Atlantis Yapım organizasyonuyla Vodafone Red Harbiye Açıkhava Konserleri kapsamında sahnedeki yerini alıyor! “Hiç canlı dinleme fırsatı bulamadım” ya da “Tekrar tekrar dinlemekten izlemekten asla sıkılmam” diyenler bu konseri kaçırmasınlar, bizden söylemesi.

Yer Tarih

: Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi : 24 Haziran 2016, 21.15

: Bo Sahne : 23 Haziran 2016, 22.00

TÜRKİYE SİNEMASINDA USTALAR: LÜTFİ AKAD

MAVİYE TAKILDI RENKLERİM

Türkiye Sinemasında Ustalar, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nün katkılarıyla Türkiye sinemasının kurucu yönetmenlerine adanan bir proje. Bu projenin ilk konuğu ise “Sinemacılar Dönemi”nin öncüsü “ustasız usta” Lütfi Ömer Akad. Sergide Akad’ın çeşitli set fotoğrafları, film kareleri, orjinal senaryoları, afişleri, çeşitli yazıları ve söyleşileri bulunuyor. Yeşilçam’ın eski günlerine ışık tutan bu sergiyi kaçırmamanızı öneririm.

Ünlü ressam Gültekin Serbest, 60’a yakın eserinin sanatseverlerle buluştuğu bu sergide İstanbul ile tavus kuşunu paralellik, eşlik, birliktelik gibi kavramlar çerçevesinde bir araya getiriyor. Eserlerini hazırlarken ağırlık verdiği mavi renk ise bir sanat boyacısı tarafından “Serbest Mavi” adıyla özel olarak üretilmiş.

Yer Tarih

18

Yer Tarih

: İstanbul Modern : 18 Mayıs – 31 Aralık 2016

Yer Tarih

: Park Dedeman Levent Otel : 7 Mayıs – 30 Haziran 2016


Fenerbahçe Leo Kulübü

MAYIS - 2016

SİHİRBAZLAR ÇETESİ 2

HİTLER’E SUIKAST

İlki 2013’te vizyona giren ve illüzyon marifetiyle çok başarılı bir soygun/intikam hikayesini konu alan suç gerilimi Sihirbazlar Çetesi'nin devamı olan filmde kahramanlarımız çok daha zor bir işi başarmaya çalışacak. İlk filmde FBI'ı alt edip Robin Hood tadında yaptıkları eylemlerle halkın sevgisini kazanmayı başaran Dört Atlı, bu sefer FBI özel ajanı Dylan Rhodes’un da yardımını almıştır fakat Rhodes'un ekibe katılımı gösteri öncesi ifşa olur ve planlar geri teper. İtibarlarını geri kazanmak isteyen Atlılar kariyerlerinin en zorlu soygunu ile karşı karşıya kalacaklardır. Yönetmenliğini Jon M. Chu’nun yaptığı ve oyuncu kadrosunda Jesse Eisenberg, Daniel Radcliffe gibi deneyimli ve genç isimleri barındıran heyecan dolu filmin gösterim tarihi ise 10 Haziran.

2004 yılında Der Untergang (Çöküş) filmiyle bizlere Nazi Almanyası’nın çöküşünü ve Hitler’in son günlerini çok çarpıcı bir şekilde gösteren yönetmen Oliver Hirschbiegel bu sefer 1939’da Hitler’e düzenlenen suikastı anlatıyor. Gerçek olaylardan uyarlanan film, tarihin en ünlü direnişçilerinden Georg Elser'in hikayesini ele alıyor. Nazi askerlerinin Polonya'yı işgalinden iki ay sonra 8 Kasım 1939 günü, Nazi karşıtı marangoz Georg Elser Hitler'in Münih'te konuşma yapacağı ünlü Bürgerbräukeller salonuna Hitler'i ve partinin önde gelen isimlerini yok etmek amacıyla bomba yerleştirir. Peki daha sonra ne olmuştur? Tarihin bilinmeyenlerine ışık tutan film 1 Temmuz’da vizyonda olacak.

TURKCELL KARANLIKTA FUTBOL

BABALAR GÜNÜ SATRANÇ TURNUVASI

Geçtiğimiz dönem adını sıkça duyduğumuz Karanlıkta Diyalog etkinliğinden sonra Turkcell ve Türkiye Görme Engelliler Spor Federasyonu işbirliği ile Karanlıkta Futbol yaratıldı. Zifiri karanlık bir mekanda oynanan bu maçta korner, taç ve devre arası bulunmuyor. Tamamen hislerinizi zorlayarak oynayacağınız bu maçta 10 dakikada çok şey öğreneceksiniz. Siz de hem farklı duygular yaşamak hem de görme engelli futbolculara fayda sağlamak istiyorsanız Turkcell Karanlıkta Futbol'da yerinizi ayırtın.

Capitol Alışveriş Merkezi Babalar Günü'nde satranç turnuvası düzenliyor! Takım sisteminin esas alındığı etkinlikte baba - çocuk ikilisi bir takım oluşturacak. Babalar Günü'nde babanız ile keyifli bir vakit geçirmek istiyorsanız bu turnuva değerlendirmeniz gereken ideal bir etkinlik.

Yer Tarih

Yer Tarih

: Capitol AVM Etkinlik Alanı : 19 Haziran 2016

: Gayrettepe Metro İstasyonu : 22 Mayıs - 30 Haziran 2016

19


Fenerbahçe Leo Kulübü

Haziran - 2016

MAYIS '16

NELER YAPTIK

1 Mayıs

3 Mayıs

6-7-8 Mayıs

9 Mayıs

10 Mayıs

H.İ.S. Projesi, 3. Beykoz Hayvan Barınağı Ziyareti

Senin Sineman Komite Toplantısı

33. Ulusal Leo Forumu, Forum7

118-Y LYÇ Mayıs Ayı Konsey Toplantısı

Yönetim Kurulu Toplantısı

15 Mayıs

17 Mayıs

20 Mayıs

21 Mayıs

22 Mayıs

Fenerbahçe Leo Kulübü Mayıs Ayı Toplantısı

Fenerbahçe Lions Kulübü Mayıs Ayı Toplantısı

KİKA

2016-2017 Çalışma Dönemi Kabine Takdimi

Beykoz Leo Kulübü Mayıs Ayı Toplantısı

28-29 Mayıs

29 Mayıs

4. MD Konseyi, Çeşme

Sahilyolu Leo Kulübü Mayıs Ayı Toplantısı

22 Mayıs Kadıköy Leo Kulübü Mayıs Ayı Toplantısı

20

25 Mayıs Anadolu Boğaziçi Leo Kulübü Mayıs Ayı Toplantısı

31 Mayıs Senin Sineman Komite Toplantısı


Fenerbahçe Leo Kulübü

Haziran - 2016 HAZ

iRAN

AYIN DA

Neler Yapacağız? Senin Sineman Komite Toplantısı

118-Y LYÇ Haziran Ayı Konseyi ve Devir Teslim

6 Haziran 13 Haziran 5 Haziran Fenerbahçe Lions Kulübü Devir Teslim Töreni

11 Haziran 19 Haziran Senin Sineman Ana Hizmet Aktivitesi

AR

Fenerbahçe Leo Kulübü Haziran Ayı Toplantısı ve Devir Teslim Töreni

T

M

MUTLU GÜNLER . haZIRAN

. haZIRAN

. . haZIRAN

16 7

14

. haZIRAN

16

YASTAYIZ Durukan Cedim

Doruk Say

Meriç Tansi

.

21


Merhaba Sevgili Raptiye Okuyucuları, Mayıs ayıyla birlikte Merkür retrosundan çıktık ve burçlar daha ılımlı bir karakterin etkisi altına girdi. Bu ılımlı karakter Haziran ayı boyunca da devam ederek yaz mevsiminin güzelliklerini bizlere gösterecek. Şimdiden herkese iyi bir Haziran diliyorum, astrolojiyle kalın!

KOÇ

BOĞA

İKİZLER

5 Haziran’daki yeni ayla beraber ailenin ve arkadaşlarının yanında kendini güvende hissetmeye başlayacaksın. Haziran ayının ortasında arkandan konuşan sinsirellalarla yüzleşip adeta etrafı kasıp kavuracaksın. Yaz ayları geldi gardırobumu yenileyeyim diye düşünüyorsan benden sana bir uyarı, ayağını yorganına göre uzat.

Aşk geliyor tatlım hadi gözün aydın! Aylardır çalıştın didindin, ağladın zırladın ve sonunda amacına ulaştın. Tak sevdiğini koluna çık güzel bir tatile. Haziran’ın son haftası içinse sağlık konusuna biraz dikkat et, klimalar en büyük düşmanımız unutma bunu.

Duygularını ifade etmekte zorlanan biriysen eğer yaşadığın deneyimler sonucunda kendini doğru anlatmanın ne derece önemli olduğunu anlamış olmalısın. Merkür’ün Yengeç burcundaki konumu ve Uranüs’ün desteği altındaki duruşu dile getiremediklerini hiç çekinmeden karşı tarafa iletmeni sağlayacak. 9 Haziran 2016 tarihinden sonraysa gelsin yaratıcı fikirler, dolsun keseler!

YENGEÇ Haziran ayının radikali sensin tatlım! İç dünyanda kendinden sakladığın, bilinçaltına attığın, üzerini örttüğün, hatırlamak bile istemediğin konular bilincine yükselebilir. Hakkında dedikodu yapan kişileri öğrenebilir ve radikal kararlar vererek hayatından çıkarabilirsin

22

ASLAN Yeni arkadaş ortamları, yeni aktiviteler, yeni hobiler, kısacası bu ay yeniliklerle dolu senin için. Bir de yanına yeni birini bulabilsen bal kaymak olacak ama sende de şans yok ki be tatlım. Sürekli bir aksilik sürekli yanlış insan seçimleri. Bu ay kariyerine yönelmeni tavsiye ediyorum.

BAŞAK Uzanmışsın kumsala güneş damlar içine! Bu ayın en şanslısı sensin sevgili Başak. Tatil yaparken yeni bir aşka yelken açabilirsin. Yaz aşkı mı olur uzun süreli mi bilemem ama bu yılın en güzel günlerini geçireceğin kesin. Yakın bir dostun veya aile üyesi senden hayati bir konuda yardım isteyebilir şimdiden hazırlıklı ol.


. . ECE PIRPIR

TERAZİ

.

ASTROLOJI

AKREP

YAY

Iş ortamında gerçekleşen ani gerginliklere dikkat et. Öfkeni kontrol altına aldığın sürece. kimse sırtını yere getiremez. Iş ortamındaki gerginlikleri aile hayatına taşımamaya özen göster. Bir de yabancı dil kursuna mı başlayacaksın yoksa yeni kültürler mi göreceksin bilinmez ama uzak diyarlarla ilişki içindesin tatlım.

Haziran ayının filozofu sevgili Akrep, hayatın anlamını sorguladığın, kişisel gelişime yöneldiğin bu süreçte sana başarılar diliyorum. Bol bol kitap okuyarak meditasyona yönel, kendi adına çok verimli. zamanlar geçirebilirsin. Iyi yolculuklar!

Sevgili Yay, Haziran ayının en düşünceli ve duygusal burcusun. Geçmiş hayatına bir sünger çekmeli, önüne bakmalı hatta elindekilerin kıymetini bilmelisin. Ailenle gireceğin küçük tartışmalar tüm gününü, haftanı, hatta ayını etkileyebilir. Keep calm tatlım!

OĞLAK

KOVA

BALIK

Sevgili Oğlak burcu, Haziran 2016'da işinde küçük sorunlar meydana gelebilir. Aksaklıkların canını sıkmasına izin vermeden yapman gereken işlere odaklanmalı ve sorumluluklarını zamanında yerine getirmek için çaba harcamalısın. Ufak sorunların özellikle iletişimden kaynaklı olabileceğini söyleyebiliriz. Bu dönemin ilk günlerinde şansınız biraz az ancak ayın sonlarına doğru işler rayına oturmaya başlayacaktır.

Sevgili Kova burcu, Haziran 2016 iş hayatın açısından geride bıraktığımız aydan. çok daha iyi gelişmeleri ve ilerlemeleri beraberinde getirecek. Yeni başlangıçlar bolca olacak gibi görünüyor. Şu an çalıştığın işten memnun değilsen ya da maaşın artmasını umut ediyorsan, işinin değişme ve maaşının da artma ihtimali var.

Ah benim duygusal bebeğim! Bu ayı yine sulu gözlü geçirmeye hazır ol ama sana müjde! Bu sefer mutluluk gözyaşları dökeceksin. Bu ay öyle sürprizler yaşayacaksın ki hayal mi gerçek mi ikilemi arasında kalacaksın. Bir de uzak yoldan gelen biri var, sana hayırlı haberlerle gelecek. Hadi hayırlısı!

23


)

SAGLIKLI YASAM .

#hazirandafenerbahce


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.