SAYED Kasım 2013 Sayı:68 by Bilal Akgül

SAGL IK YÖN E T I MI ve EGI T I MI DERGISI

Y IL:6

SAY I : 6 8

K A SI M 2 0 1 3

HALKLA İLİŞKİLERE

ÖNEM VEREN KURULUŞLAR BİR ADIM ÖNDE

OSMAN GÜZELGÖZ Halkla İlişkiler Günümüzde Çok Önemli Bir Olgu PROF. DR. DİLAVER TENGİLİMOĞLU Halkla İlişkiler Sabır İsteyen Bir Çalışmadır PROF. DR. SEFA SAYGILI Doktor-Hasta İletişiminde Çözüm Ailelerde

Ameliyathane ve Yoğun Bakım için Kalite + Performans Yazılımları

Konforlu Çalışma

İzlenebilir

Ameliyathane

Anestezi

ECS Qbloc

ECS Opesim

Kalite + Performans

Entegre

Kağıtsız Ortam

Kaynak Plânlama

Yoğun Bakım ECS Reassist

Cerrahi ekipler için tasarlanmış ameliyathane yönetim, planlama ve organizasyonu.

Anestezi bölümleri için preanestezi, intraoperatif ve postoperatif anestezi dosyalarının yönetimi.

Yoğun bakım ve reanimasyon üniteleri için tüm hasta süreçlerinin izlemi ve bölümlerin yönetimi

Preoperatif, İntraoperatif ve Postoperatif Süreçlerin Plânlama ve Optimizasyonu Cerrahi Prosedürlerin Otomasyonu Gelişmiş Oda, Ekip, Malzeme ve Zaman Plânlaması İş Akışı Takibi Oda ve Zaman Optimizasyonu HBYS ve HL7 Entegrasyonları Kalite Kontrol Malzeme Kontrolü Otomatik Form ve Raporlar İstatistik ve Kalite Endikatörleri Yönetim Karar Destek Tabloları

Biyomedikal Cihaz Bağlantısı Eşzamanlı Biyomedikal Veri Kaydı Preanestezi, İntraoperatif ve Postoperatif Süreç Yönetimi Eşzamanlı Ameliyat Gözlemi Hasta Sıvı Dengesi Hesaplamaları Hasta Güvenliği Kontrolleri Otomatik Form ve Raporlar İş Akışı Takibi İlaç Yönetimi HBYS ve HL7 Entegrasyonları İstatistik ve Kalite Endikatörleri Anestezi Protokolleri Skorlar

Eşzamanlı Hasta Gözlem BBiyomedikal Cihaz Bağlantısı Eşzamanlı Biyomedikal Veri Kaydı HBYS ve HL7 Entegrasyonları Tedavi Plânları Yönetimi KVC- Neonatal - Koroner - Erişkin Skorlar Nazokomiyal Enfeksiyon Takibi Ventilation Yönetimi Hemodiafiltrations İstatistik ve Kalite Endikatörleri Diet Plânları Yönetim Karar Destek Tabloları

Tıbbi Yazılım ve Donanım Sistemleri Bağdat Caddesi No 190 Kamran Apt. Kat 4 Fenerbahçe-Kadıköy 34726 Istanbul

 +90 216 385 11 60  +90 216 385 18 98  info@evolucare.com.tr  www.evolucare.com.tr

ANGELANTONI LIFESCIENCE

HEMOSAFE - Kan Güvenliği

Çikolata barları ve kola tenekelerini saklayan satış makineleri ile aynı tasarımda olan Akıllı Kan Saklama Dolabı, bir soğutucu ve 10 kilitlenebilen dönen rafa sahip ve 150 kan torbasını saklayabiliyor. ''Ameliyat esnasında herhangi bir şey yanlış giderse, daha fazala kana ihtiyaç duyulur, fakat cerrah kanları kullanmazsa, kanlar çöpe gitmez''

SMARTFREEZER

İnsan hatalarından kurtularak biorepositorinizin değerini korur. -180 °C sıvı azot buharında veya -80 ° C'de mekanik dondurucuda depolama ve biyolojik örneklerin alınması için en gelişmiş robotik sistem.

TEKNOSER Kalibrasyon Üretim Servis Danışmanlık Medikal A.Ş.

İlgili videoları izlemek için: www.facebook.com/TEKNOSERAS

T +90 312 4687690 | F +90 312 4270886 | E teknoseras@teknoseras.com.tr | W www.teknoseras.com.tr

KASIM 2013

SAGL IK YÖN E T I MI ve EGI T I MI DERGISI

YIL 6 • SAYI 68 • KASIM 2013 www.sayeddergisi.org YÖNETİM Sahibi

FEYZULLAH AKBEN Genel Yayın Yönetmeni

FUNDA ÇAMÖZÜ

MERHABA...

funda@sayeddergisi.org Sorumlu Yazı İşleri Müdürü

SARE KUŞ

sare@sayeddergisi.org Editör

SU ÖZGÜR Yazı İşleri

SERRA KUL - ÖMER DURAK AYŞE YILMAZTÜRK Grafik Tasarım

BİLAL AKGÜL Fotoğraf Editörü

AHMET FERHAT AKBEN Reklam

DİDEM GÜLKAÇ

reklam@sayeddergisi.org Abone ve Dağıtım

SONGÜL KARADENİZ abone@sayeddergisi.org Halkla İlişkiler

YASEMİN KERİMİ Yapım

Yönetim Adresi Kore Şehitleri Cad. Ulaş Apt. No:5 D:3 Zincirlikuyu - Şişli / İSTANBUL Tel: (0212) 267 05 09 Faks: (0212) 267 05 08 www.turkeyhealthmedia.com info@turkeyhealthmedia.com

Baskı ŞAN OFSET

MATBAACILIK SAN. TİC. LTD. ŞTİ. Hamidiye Mah. Anadolu Cad. No:50 Kağıthane / İSTANBUL Tel: (0212) 289 24 24

Modern çağda halkla ilişkiler çalışmaları artık tanımı, ilkeleri ve amaçları olan bir alan haline geldi. İletişim çağında hedef kitle ile iletişim kurmak, iş birliği oluşturmak, kitlenin problemleriyle ilgilenmek gibi faaliyetler halkla ilişkilerin önemini kavrayan kurum ve kuruluşları bir adım öne çıkarıyor. Peki geçmişte nasıl yapılıyordu bu faaliyetler? Geçmişte de bu işe özel birimler açılıp, eleman istihdam ediliyor muydu? Mesela Selçukluların büyük devlet adamlarından Nizamülmülk’ün “Siyasetname” adlı eserinde yönetimin, halkın durumu hakkında doğru ve yeterli bilgiye sahip olması gerekliliğine işaret edilmiş ayrıca yabancı ülke temsilcilerine ve elçilere gösterilecek ilginin önemi üzerinde durulmuştur. Başka bir örnek vermek gerekirse Anadolu Selçuklu döneminde hükümdarlar haftanın belli

günleri halkın şikayet ve isteklerini dinlerlermiş. O zamanlar şimdiki kadar sistemli olmasa da temel hedefler aynıymış denebilir. Halkla ilişkilerin son zamanlarda çokça önem kazandığı bir sektör sağlık. Büyük beklentileri olan geniş kitleler işi biraz daha zorlaştırıyor. Bu sebeple bu ay SAYED Dergisinde halkla ilişkiler konusunu ele aldık. Sağlık Bakanlığı’nın halkla ilişkiler faaliyetlerine yaklaşımını İletişim Daire Başkanı Osman Güzelgöz’e sorduk. Gazi Üniversitesinden Dilaver Tengilimoğlu ile sağlık yönetimi ve halkla ilişkiler konusunda bir söyleşi gerçekleştirdik. Yöneticiler için bu konuda önerileri oldu. Dergimizde ilginizi çekecek röportajlara ve haberlere yer verdik. Organ Bağışı Haftası çerçevesinde yapılan faaliyetleri dergimize taşıdık.

Zevkle okuyacağınız bir sayı olması dileğiyle…

SARE KUŞ

Yayın Türü Yaygın Süreli Yayın SAYED dergisi sağlık yöneticilerine ve eğitimcilerine ücretsiz dağıtılır. Para ile satılmaz. Yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarına aittir. Reklamların sorumluluğu ise reklam verene aittir. Dergide yayınlanan yazı ve resimler kaynak gösterilmek suretiyle iktibas edilebilir.

KASIM 2013

BAŞKANDAN P R O F. D R . N U R U L L A H Z E N G İ N SAYED YÖNETİM KURULU BAŞKANI

Merhaba… Vatandaşlarımızın hak ettiği sağlık hizmeti sunumu için devam eden çalışmaların memnuniyeti ve gururunu yaşıyoruz. Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın büyük destek verdiği “Şehir Hastaneleri”nin temelleri bir bir atılıyor. Ankara Bilkent Şehir Hastaneleri Kampüsü’nden sonra, Etlik Şehir Hastanesi’nin temeli Sayın Başbakanımız tarafından atıldı. Sağlık hizmeti sunumunda, doğru bir medikal tedavi kadar, diğer etkenlerinde büyük önemi var. Vatandaşımızın sağlık tesisine ulaşımı, otopark hizmetleri, sağlık hizmeti verilen polikliniklerin, yataklı birimlerin konfor ve refahı, bunun yanında teknolojiyi yakından takip eden tıbbi cihaz ve yöntemler göz önünde bulundurulması gereken önemli noktalar. Bu nedenle sağlık tesislerinin yenilenmesi, modernize edilmesi, hem sağlık hizmeti sunumunu veren sağlık personeli, hem de sağlık hizmeti verilen hastalar açısından memnuniyet katsayısını bire bir etkilemektedir. Ülkemizde sağlık hizmetinden faydalananların memnuniyet oranının yüzde yetmiş altılarda olduğu bir dönem yaşıyoruz. İnanıyoruz ki, Türkiye’nin birçok noktasında yükselecek olan şehir hastaneleri, vatandaşlarımızın memnuniyetini daha da yükseltecektir.

SAYED olarak emeği geçenlere bir kez daha teşekkürlerimizi sunuyoruz. Sevgili dostlar; Dergimizin bu ayki konusu “sağlık hizmetlerinde halkla ilişkiler” Vatandaşlarımızın sağlık personeli ile olan iletişimi de son dönemlerde önem arz etmektedir. Vatandaşlar ile sağlık çalışanları arasında var olan “Bilgi Asimetrisi” bazı durumlarda büyük sorunlara yol açmaktadır. Ancak, sağlık tesisine girişten başlayarak, hastanın muayene ve tedavisi ile devam eden ve hastaneden ayrılışı sonrasındaki memnuniyet anketleri ile son bulan iletişim zincirinin başarısı, yazımızda bahsettiğimiz memnuniyet oranını etkileyen bir başka unsurdur. Kurumlarımızda oluşturulan “Halkla İlişkiler” birimlerinde donanımlı personelin görev yapması bu açıdan büyük önem taşımaktadır. SAYED olarak, sağlık yöneticiliğini sadece tıbbi boyut ile sınırlı görmüyor, halkla ilişkiler gibi diğer tüm argümanların bir bütün içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini yeniden vurguluyoruz. Tüm dünyada referans olarak gösterilen sağlık sistemimizin bir paydaşı olmanın verdiği gurur ile hepinize selam ve saygılarımı sunuyorum.

KASIM 2013

İÇİNDEKİLER

KASIM 2013

DOSYA SAĞLIKTA HALKLA İLİŞKİLER YÖNETİMİ Halkla İlişkiler Günümüzde Çok Önemli Bir Olgu ➤ 16 Halkla İlişkiler Sabır İsteyen Bir Çalışmadır ➤ 20 Hastanelerde Halkla İlişkilerin Doğru Tanımı ve Hasta Haklarının Önemi ➤ 26 Halkla İlişkiler Önemli Bir İletişim ve Tanıtım Ağı ➤ 32

Osman GÜZELGÖZ

Halkla İlişkiler Günümüzde Çok Önemli Bir Olgu

Prof. Dr. Dilaver TENGİLİMOĞLU Halkla İlişkiler Sabır İsteyen Bir Çalışmadır

Hatice KARATAŞ

Hastanelerde Halkla İlişkilerin Doğru Tanımı ve Hasta Haklarının Önemi

RÖPORTAJ

Psikiyatr Prof. Dr. Sefa SAYGILI Doktor-Hasta İletişiminde Çözüm Ailelerde

RÖPORTAJ UZMAN GÖRÜŞÜ

Dr. Ahmet CÖMERT

Türkiye Bölgesinde Muteber Bir Uluslararası Sağlık Hizmetleri Tedarikçisi SEKTÖRDEN

Hastanelerde Kullanılan Yeni Doğan Gereçlerinin Nozokomiyal Enfeksiyon Risklerinin Önlenmesi ➤ 50 İkinci Görüş Danışmanlığı Hizmeti ➤ 56

Prof. Dr. M. Tayyar KALCIOĞLU

Bugüne Kadar Altı Koklearimplant Ameliyatını Başarıyla Gerçekleştirdik

YILDIR SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN İLETİŞİM PLATFORMU

SAYED Sağlık Yönetimi ve Eğitimi Derneği Adına Yayın Kurulu Başkanı

Prof. Dr. Nurullah ZENGİN

(SAYED Derneği Genel Başkanı)

Yayın Kurulu

HABER

(SAYED Derneği Yönetim Kurulu)

Sağlık Bakanı Dr. Mehmet MÜEZZİNOĞLU;

“Organ Bağışında Beklenen Orana Ulaşmak İçin Bütün İmkânları Seferber Ettik”

HABER

Türkiye Kök Hücre Koordinasyon Merkezi Projesi İçin İmzalar Atıldı

34 44

Danışma Kurulu

HABER

Türkiye-Kosova Arasındaki İlişkiler Güçleniyor

HABER

HAYATIN İÇİNDEN

SİNEMA Hükümet Kadın 2 Behzat Ç. Ankara Yanıyor Thor 2

Bingazi Sağlık Üreticileri İçin Cazibe Merkezi Haline Geldi

Op. Dr. Osman ACAR Fatma AKTAŞ Gökhan AKTÜRK Dr. Ahmet CÖMERT Arif ÇETİN Dr. Elif Bor EKMEKÇİ Prof. Dr. Ali Metin ESEN Prof. Dr. Nurettin KARAOĞLANOĞLU Kamuran ÖZDEN Veysel ÖZGEN Prof. Dr. Behzat ÖZKAN Muammer SATILMIŞ Nebi ŞAHİNLİ Yasin YAVUZ Prof. Dr. Hayreddin YEKELER Ahmet ZENGİN

KİTAP Beyoğlu’nun En Güzel Abisi Tek Kanatlı Bir Kuş Ve Dağlar Yankılandı

REKLAM SAYFALARI Evolucare ■ Teknoser 1 ■ Teknosite 2 ■ Samatıp 4 ■ Çapa Medikal 9 ■ Siemens 11 ■ Fujifilm 13 KBB Tautmann 18 ■ Kurt&Kurt 23 ■ Fiksmed 25 ■ İstem Tıbbi Cihazlar 29 ■ Nitrocare 30-31 Üzümcü 35 ■ Olympus Mega 39 ■ Meditel 43 ■ ICF Fuarcılık 47 ■ Hakerman 55 ■ Medius Sağlık 57 Dolsan 59 ■ Tasarımmed 61 ■ Ivital 63 ■ Kompozit 64-65 ■ Maxtone İşitme Merkezi 66

Yrd. Doç. Dr. Mustafa AKSOY Prof. Dr. Selami AKKUŞ Prof. Dr. Ayşe Filiz AVŞAR Prof. Dr. Engin AYDIN Prof. Dr. Metin AYDIN Prof. Dr. Derya BALBAY Prof. Dr. Ethem BEŞKONAKLI Prof. Dr. Sait BİLGİÇ Prof. Dr. Murat BOZKURT Prof. Dr. Engin BOZKURT Prof. Dr. Alper CİHAN Uz. Dr. Hasan ÇAĞIL Doç. Dr. Kerim ÇAĞLI Prof. Dr. Bekir ÇAKIR Prof. Dr. Ali ÇAYKÖYLÜ Doç. Dr. Selim Selçuk ÇOMOĞLU Prof. Dr. Ali DEMİR Prof. Dr. Ali Pekcan DEMİRÖZ Prof. Dr. Orhan DENİZ Prof. Dr. Osman Nuri DİLEK Prof. Dr. Metin DOĞAN Prof. Dr. Ali İhsan DOKUCU Uzm. Dr. Mehmet Taşkın EĞİCİ Prof. Dr. Levent ELBEYLİ Prof. Dr. Cevdet ERDÖL Prof. Dr. Canan HASANOĞLU Doç. Dr. Sema HÜCÜMENOĞLU Prof. Dr. Abdullah İĞCİ Doç. Dr. Abdurrahimi İMAMOĞLU Prof. Dr. Mehmet İŞLER Prof. Dr. M. İ. Safa KAPICIOĞLU Prof. Dr. Murat KARAŞEN Yrd. Doç. Dr. Esra KESKİN Prof. Dr. Muzaffer KİRİŞ Prof. Dr. Akın MARŞAP Prof. Dr. Muzaffer METİNTAŞ Prof. Dr. Semih ÖNCEL Prof. Dr. Mustafa ÖZMEN Prof. Dr. Mustafa PAÇ Doç. Dr. Sadrettin PENÇE Prof. Dr. Mustafa SOLAK Prof. Dr. Yunus SÖYLET Prof. Dr. Haydar SUR Prof. Dr. Erol ŞENER Prof. Dr. Mehmet Akın TAŞYARAN Prof. Dr. Dilaver TENGİLİMOĞLU Prof. Dr. Bahattin TUNÇ Prof. Dr. Necdet ÜNÜVAR Prof. Dr. Yavuz YILMAZ * İsimler soyadları dikkate alınarak alfabetik sıraya göre dizilmiştir.

SPOT

Babyneo Organik Pamuk Fleece Battaniye İle Bebekleri Koruyor Ebeveynler için güvenilir bebek ürünleri sunan Babyneo, organik pamuk Fleece battaniye ile bebeklere sıcacık bir kış sunuyor. Katkısız ve özel olarak yetiştirilen pamuklardan üretilen organik pamuk Fleece battaniye, bebeklere anne kucağını ve sıcaklığını en doğal şekilde hissettiriyor. Babyneo organik pamuk Fleece battaniye, kış aylarının soğuk havalarında bebeklerin üşümesini engellerken aşırı terlemesini de önlüyor. Babyneo organik pamuk Fleece battaniye, özel olarak organik tarlalarda yetiştirilmiş, yüzde 100 organik pamuk yapısı ile bebeğin hassas cildine zarar vermiyor, yün battaniyeler gibi kaşındırıp rahatsız etmiyor. Boyar madde içermeyen Babyneo organik pamuk Fleece battaniyenin üretim aşamasında, dikiş ipliğinden etiketine kadar kullanılan her bir malzemenin Öko-Tex 100 standardı bulunuyor. Yıkandıkça yumuşaklığını kaybetmeyen Babyneo organik pamuk Fleece battaniyenin özellikle bebek ürünlerine verilen CLASS 1 sertifikası da bulunuyor.

Türk Doktora Ödül Amerikan Üreme Sağlığı Cemiyeti (American Society for Reproductive Medicine) tarafından düzenlenen ve bu sene Boston’da yapılan yıllık 69.cu toplantısında, (Corporate Member Council Award)” ödülleri sahiplerini buldu. Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Amerikan Hastanesi Kadın Sağlığı Merkezi doktorlarından Doç. Dr. Özgür Öktem polikistik over sendromuyla ilgili klinik çalışmaları sebebiyle, American Society for Reproductive Medicine tarafından Corporate Member Council ödülüne almaya hak kazandı.

KASIM 2013

Türkiye’nin İlk Yerli Çağrı Merkezi Platformu: Centricall Çağrı merkezi yönetim yazılımı Centricall’un yeni sürümü, 2014 de görücüye çıkıyor. BS Pazarlama grubu yöneticisi Fatih Göksu, yazılım ekiplerinin uzun süredir Centricall’un yeni sürümü üzerinde çalıştıklarını ve testlerde son aşamaya gelindiğini söyleyerek 2014 yılının ilk çeyreğinde yeni sürümü piyasaya süreceklerini belirtti. Fatih Göksu, Bilgi Sistemleri’ nin gerçekleştirmiş olduğu referans projeler ile yerelde kendini kanıtladığını ve özellikle sağlık sektörünün aranan entegratörlerinden biri haline geldiğini ifade etti. Bilgi Sistemleri olarak artık daha geniş bir coğrafyada hizmet vermek istediklerinin bilgisini veren Göksu 2014 yılında ihracata yönelerek bölge ülkelerinde Centricall, Ifollow gibi ürünlerini tanınan markalar haline getirmek istediklerini söyledi.

Öz Kaynaklarla Geliştirildi İstanbul 112 başta olmak üzere, çağrı merkezi odaklı operasyonların kritik önem taşıdığı kamu ve özel sektör kuruluşlarında 2006 yılından beri faal olan Centricall; çoklu dil desteği ile Mısır, Libya, Tunus gibi Mena bölgesi ülkelerinden de yoğun ilgi görüyor. Bu noktada görüşlerine başvurduğumuz proje yöneticisi Harun Altıntaş; İstanbul 112 Projesi’nin alınmasıyla geliştirmeye başladıkları Türkiye’nin ilk yerli çağrı merkezi platformu olan Centricall ürününü, tamamen öz kaynakları ile geliştirdiklerini belirterek kısa sürede ürünün kendini kanıtladığını ve özellikle sağlık sektörünün önemli çözümlerinden biri haline geldiğini söyledi.

Kolay ve Verimli Tasarım Centricall’un 2014 yılının ilk çeyreğinde yayınlanacak yeni sürümünde, hâlihazırda kullanımda olan IVR uygulamasının grafik tasarım aracı ile zenginleştirildiği ve TextTo Speech (TTS) özelliklerinin geliştirilerek daha kolay ve dinamik bir tasarıma kavuşturulduğu belirtiliyor. Yeni sürümde eş zamanlı birden fazla santrale entegre olan yapı geliştirilerek kesintisiz çalışma noktasında daha iyi bir performans elde edilmesi sağlanıyor. Dikkat çeken yeniliklerden biri de kampanya yönetimi modülü. TTS ve IVR modülleri ile entegre olarak çalışan bu çözüm; belirlenen hedef kitleye yönelik eş zamanlı otomatik kampanya aramaları veya anketler gerçekleştirme imkânı sağlıyor.

medikal eldivenler

SPOT

DİYABİZ Organ Bağışı Haftası’nda Destekçileri İle Buluştu

Diyabet Farkındalığı Araştırması Yapıldı Dünya genelinde diyabetin artan hızına karşı farkındalık sağlamak ve diyabetin önlenmesi için her yıl 14 Kasım Dünya Diyabet Günü olarak anılıyor. Türkiye Diyabet Vakfı ve Konsensus Araştırma ve Danışmanlık şirketi bu önemli gün öncesinde diyabet algısı ve bilincinin ölçülmesi Diyabet Farkındalık Araştırması (DİFA) başlıklı araştırmanın sonuçlarını açıkladı. Büyük merakla beklenen bu araştırmanın sonuçları Türkiye Diyabet Vakfı Başkanı Prof. Dr. Temel Yılmaz ve Konsensus Araştırma ve Danışmanlık Şirketi’nden Murat Sarı’nın katılımıyla Şişli’deki Türkiye Diyabet Vakfı’ndaki basın toplantısıyla açıklandı.

Kronik böbrek hastalarının sosyal hayatlarına katkıda bulunmayı ve hakları konusunda bilinçlendirmeyi amaçlayan Diyaliz ile Yaşam ve Sosyal Yardımlaşma Derneği (DİYABİZ), Organ Bağışı Haftası’nda destekçileri ile böbrek hastalarını bir araya getirdi. Bu özel etkinliğin açılış konuşmasını yapan DİYABİZ Başkanı Dr. Özlem Cankurtaran, diyaliz hastalarını yaşama kazandırmayı amaçladıklarını söyledi. Sait Halim Paşa Yalısı’nda gerçekleştirilen etkinlikte DİYABİZ Derneği Başkanı Özlem Cankurtaran ev sahipliğini yaparken, Prof Dr. Bülent Oktay, Prof. Dr. Alihan Gürkan ve Ayşegül Dinçkök konuşmalarıyla değer kattı.

Saç Ekiminde Yeni Bir Teknoloji Hayatın her alanında kullanılan teknoloji saç ekiminde de yeni tekniklerin gelişmesine olanak sağlıyor. Esteworld Plastik Cerrahi Hastaneleri’nde hizmete giren Esteworld Akademi’de geliştirilen TDF (Two Days Fue) tekniği, kısa zamanda tekrar saçlara kavuşmayı mümkün kılıyor. TDF ile ilgili bilgi veren Uzm. Dr. Servet Terziler, tepe açıklığı fazla olan kişilerde daha önce 7-8 ay aralıklarla 2 seanslık ekim yapıldığını hatırlatarak, bu yöntem ile 2 gün içerisinde 2 seanslık işlemi gerçekleştirdiklerini açıkladı. Uzm. Dr. Terziler, “Ekilen saçlarınız 1’inci ayında dökülebilir. 3’üncü ayına kadar ekilen saçlarınız bir daha dökülmemek üzere çıkmaya başlar. 6’ncı ay ekilen saçlarınızın yüzde 60-70’i çıkar. En son görüntüsünü alması 8 ay ile 1 yılı bulur. Bu süreç kişiye göre 1–2 ay farklılık gösterebilir” dedi.

Mustafa Nevzat 90 Yıllık Yolculuğunu Özel Konserlerle Kutluyor Mustafa Nevzat, Türkiye Cumhuriyeti ile yaşıt olmanın gururunu “90. Yıl Konserleri” ile kutlamaya başladı. Genel sanat yönetmenliğini Murat Ali Aydın’ın yaptığı, Mustafa Nevzat’ın 90 yıllık yol hikayesini konu alan konserlerin ilki İstanbul ICC Harbiye Oditoryumu’nda gerçekleşti. Oğuzhan Balcı yönetiminde Dilek Türkan ve Cihan Okan’ın solistliğinde bu proje özelinde bir araya gelen İstanbul Senfoni Orkestrası davetlilere unutamayacakları bir gece yaşattı.

KASIM 2013

Filmi izlemek i癟in yandaki kodu tarat覺n. www.siemens.com/stellar-detector

SPOT

Yeryüzü Doktorları’nın Desteğiyle Somali’nin İlk Ulusal Sağlık Konferansı Yeryüzü Doktorları ve Dünya Sağlık Örgütü sponsorluğunda Somali’nin ilk ulusal sağlık konferansı düzenleniyor. “Sağlık Sektörünün Canlandırılmasında Yeni Dönem” adı ile düzenlenen konferans süresince Somali’nin sağlık sektörünün ihtiyaçları konuşulacak. Somali’nin yurt dışında yaşayan sağlık insan gücünü ülkeye geri çağırmayı da amaçlayan ve üç gün sürecek konferansta Somali Sağlık Bakanı Dr. Maryan Qasim, Başbakan Abdi Farah Shirdoon ve Cumhurbaşkanı Hassan Sheikh Mohamoud da birer konuşma gerçekleştirecek.

Dr. Yeşim Dalyan Kaplan Liv Hospital Pazarlama Direktörü Hekimliğin ardından uzun yıllar pazarlama yöneticiliği yapan Dr. Yeşim Dalyan Kaplan Liv Hospital’da pazarlama direktörü olarak göreve başladı.

‘Sanofi Benim’ Programına Ödül Sanofi Türkiye’nin 2012’de yayınladığı “2011 Sürdürülebilirlik Raporu”nun iletişimini yapmak ve çalışanlarının aidiyet duygusunu pekiştirmek için başlattığı “Sanofi Benim” kampanyası, Sanofi Global’den ödül aldı. Sanofi Türkiye çalışanları, şirketin değerlerinin, vizyonunun ve Türkiye’ye yaptığı sürdürülebilir katkının birer parçası olduklarını “Sanofi Benim” adlı filmle anlatarak kampanyayı ölümsüzleştirdiler.

KASIM 2013

İlk Böbrek Nakli Ameliyatı Medical Park Antalya Hastane Kompleksi’nde başarılı organ nakli ameliyatları gerçekleştiren Medical Park Hastaneler Grubu, Organ Bağışı Haftası’nda Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Organ Nakli Merkezi’ni hizmete sundu. Alanında uluslararası deneyime sahip ekibi ve ileri teknoloji tedavi yöntemleriyle hizmete başlayan Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Organ Nakli Merkezi, geçtiğimiz günlerde ilk organ nakli ameliyatını gerçekleştirdi. Türkiye’de bugün itibariyle yaklaşık 60 bin kronik böbrek yetmezliği hastası bulunduğunu söyleyen Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Genel Müdürü Dr. Y. Gürsoy Yıldırım, “Bu sayının önümüzdeki yıllarda daha da artabileceği tahmin ediliyor. Kronik böbrek yetmezliğinin en etkin tedavisi böbrek naklidir. Böbrek yetmezliğinin giderek arttığı ülkemizde organ bağışı kadar yeterli sayıda deneyimli ekiple hizmet veren organ nakli merkezlerinin de olması büyük önem taşıyor. Medical Park, Antalya Hastane Kompleksi ile Türkiye’de en fazla organ nakli yapan özel sağlık grubu. Bu deneyimini Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Organ Nakli Merkezi ile İstanbul’a taşıdı. İstanbul Anadolu Yakası’nın ikinci organ nakli merkezini açtık ve ilk böbrek nakli ameliyatını da gerçekleştirdik” dedi.

HABER

Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu;

Organ Bağışında Beklenen Orana Ulaşmak İçin Bütün İmkânları Seferber Ettik

Sağlık Bakanlığı ve Türkiye Organ Nakli Vakfı iş birliği ile “3 -9 Kasım Organ Bağışı Haftası” kapsamında “Her Bağış Yeni Bir Hayattır” temalı bir etkinlik düzenlendi. DR. MEHMET MÜEZZİNOĞLU: “TRANSPLANTASYONLARDA, YÜZDE 96’LARA VARAN SAĞ KALIM ORANI İLE ÇAĞDAŞ ÜLKELERLE EŞDEĞER BAŞARIDA ORGAN NAKİLLERİ GERÇEKLEŞTİRİYORUZ.”

Sağlık Bakanlığı ve Türkiye Organ Nakli Vakfı iş birliği ile “3 -9 Kasım Organ Bağışı Haftası” kapsamında “Her Bağış Yeni Bir Hayattır” temalı bir etkinlik düzenlendi. Ankara ATO Congresium’da yapılan programa Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, TBMM Sağlık Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Sağlık Bakan Yardımcısı Agah Kafkas, Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Şencan ve çok sayıda vatandaş katıldı. Konuşma yapan Dr. Mehmet Müezzinoğlu, bugün itibariyle 24 bin kişinin organ nakli beklediğinin bilgisini vererek, vatandaşların organ nakli hakkında daha fazla bilgiye sahip olmaları için var güçleri ile çalıştıklarını ifade etti. Müezzinoğlu şunları aktardı; “Şüphesiz bunu başarmamız için başta medyamız olmak üzere sivil toplum kuruluşlarının, kanaat önderlerinin ve ilgili bütün kesimlerin daha fazla sorumluluk üstlenmesi gerekmekte. İnsanımızın cesaretlendirilmesi, algılarının doğru zemine çekilmesi ile ilgili toplumda organ nakli ve bağışı konusundaki farkındalığın artırılması ile ancak başarılı olabiliriz.”

Tam Donanımlı 111 Nakil Merkezi Organ bağışında beklenen orana ulaşmak 14

KASIM 2013

için bütün imkânların seferber edildiğini ifade eden Müezzinoğlu, “Bakanlığımızca ruhsatlandırılmış tam donanımlı 111 nakil merkezi bulunuyor. Bu merkezlerde dünya çapında deneyime sahip, tecrübeli ekipler görev yapıyor. Transplantasyonlarda, yüzde 96’lara varan sağ kalım oranı ile çağdaş ülkelerle eşdeğer başarıda organ nakilleri gerçekleştiriyoruz” diye konuştu. Özellikle kadavradan nakil konusundan vatandaşların daha fazla hassasiyet göstermelerini isteyen Sağlık Bakanı kadavra donör sayısını artırmanın Bakanlığın öncelikli hedefleri arasında olduğunu belirtti. Bugün itibariyle organ nakli bekleyen 24 bin insan bulunduğunun bilgisini veren Müezzinoğlu “Vatandaşlarımızın konu hakkında daha fazla bilgiye sahip olması için var gücümüzle çalışıyoruz” dedi.

Tür Kök Projesi Geliyor Kemik iliği nakillerinin daha sistemli ve hızlı bir şekilde yapılması için çalışmaları devam eden Tür Kök Projesi’nin 2014’te hayata geçirileceğini açıklayan Sağlık Bakanı şunları söyledi; “Bu yılın başından itibaren Tür Kök Projesi’ni hayata geçirerek bir başka önemli adım atacağız. Bu hafta içi projenin bir ayağı olan Türk Kızılayı ile protokol imzalayacağız. Kızılay’a kan bağışında bulunan vatan-

HABER

daşlarımıza ‘İlik bağışında bulunmak ister misiniz?’ diye sorulacak ve ilik bağışında bulunmak isteyen vatandaşların bilgileri ilgili merkezlere nakledilecek. İnanıyorum ki bu anlamda doku tiplemesinde önemli bir mesafe kat edilecek. Yıl sonuna kadar ihale sürecini tamamlayacağımız Tür Kök Projesi ile Türkiye’nin en büyük kemik iliği bankası hayata geçirilmiş olacak.”

Kornea Nakli İçin Yasal Düzenleme Görme yetisini kaybetmiş binlerce insana umut olacak bir düzenlemeyi Meclis Genel Kurulu gündemine getireceklerinin müjdesini de veren Müezzinoğlu, sözlerini şöyle sonlandırdı; “Bilindiği gibi Bakanlığımız yurt dışından kornea ithal ediyor. Geçtiğimiz aylarda nakilleri gerçekleşen vatandaşlarımız çoluğunu çocuğunu, eşini dostunu, nefes aldığı cennet vatanını görmeye başladı. Bizler için bundan daha büyük bir mutluluk ve daha hayırlı bir hizmet olamaz. Hükümet olarak kornea ihtiyacını ülkemizden karşılama konusunda yürüttüğümüz yasa çalışması ile kadavradan kornea naklini kolaylaştırıyoruz.”

Organ Bağışı Önemli Bir Konu Etkinlikte söz alan Diyanet İşleri Başkanı

Prof. Dr. Mehmet Görmez, organ nakli ve bunun öncesindeki organ bağışı, insan hayatının bedeli takdir edilemez değeri ile onu sağlıklı bir yapıda devam ettirme duyarlılığı arasında kalan önemli bir konu olduğunu belirtti. Görmez şunları kaydetti; “İslam dini cinsi, milliyeti, rengi, dini ve konumu ne olursa olsun her insana insan olarak bakmış ve eşit bir yaşama hakkı tanımıştır. İslam tedaviye önem vermiş her insana tedavi olmada eşit haklar tanımış, bir insana hayat vermeyi bütün insanlığa hayat verme mesafesinde görmüştür.”

Müslüman İle Gayrimüslim Arasında Hiçbir Fark Yok Organ nakli ve bağışı açısından Müslüman ile gayrimüslim arasında hiçbir fark olmadığının bilgisini veren Görmez “Bilhassa Anadolu’da insanlarımızın takıldığı konulardan bir tanesi budur. Bununla ilgili Din İşleri Yüksek Kurulumuzun bir mütalaasını arz etmek istiyorum. Gayrimüslim birinin organlarından yararlanmakta veya organ vermekte hiçbir dini engel yoktur. Çünkü insanın bedeni veya organları Müslüman veya gayrimüslim diye nitelenemez. İnsanın bedeni ve organları kendi inancı doğrultusunda kullandığı birer alet konumundadır.” dedi. ■

SARE KUŞ

PROF. DR. MEHMET GÖRMEZ: “ORGAN NAKLİ VE BUNUN ÖNCESİNDEKİ ORGAN BAĞIŞI, İNSAN HAYATININ BEDELİ TAKDİR EDİLEMEZ DEĞERİ İLE ONU SAĞLIKLI BİR YAPIDA DEVAM ETTİRME DUYARLILIĞI ARASINDA KALAN ÖNEMLİ BİR KONUDUR.” KASIM 2013

DOSYA

S A Ğ L I K TA H A L K L A İ L İ Ş K İ L E R YÖ N E T İ M İ

Osman Güzelgöz:

Halkla İlişkiler Günümüzde Çok Önemli Bir Olgu Sağlık, halkla ilişkilerin zirvede olduğu çok özel bir alan O S M A N G Ü Z E LG Ö Z SAĞLIK BAKANLIĞI İLETİŞİM DAİRE BAŞKANI

KASIM 2013

RÖPORTAJ

Sağlık hizmetlerinin halkla ilişki kurmak anlamında çok doğal bir yönü var zaten. Kendisine hizmet sunduğunuz vatandaşa ve onun yakınlarına birebir dokunabiliyorsunuz. Bunu samimi olarak yapmak ve sürdürülebilir kılmak bizim sistemimizin öne çıkan yönleri bence. Bunun üzerinden yürütülen bir halkla ilişkiler çalışması elbette başarılı oluyor.

Üst düzey yöneticilerin çalışma saatlerinin yüzde otuzunu iletişime ayırdıkları söyleniyor. Türkiye’de Sağlık Bakanlığı bu konuya nasıl yaklaşıyor?

Halkla ilişkiler her kurum ve kuruluş için önemli bir alan olma özelliği taşıyor ve bu bilinç artık ülkemizde oluştu. Çok geniş kitlelere hitap eden sağlık kuruluşlarına, başarılı halkla ilişkiler organizasyonu sayesinde güven artıyor. Sağlık Bakanlığı İletişim Daire Başkanı Osman Güzelgöz’e sağlık sektöründe halkla ilişkiler yönetimi ve Sağlık Bakanlığı’nın halkla ilişkiler faaliyetleri ile ilgili sorular sorduk.

Sağlık Bakanlığı “Önce İnsan” diyerek hizmetlerini sürdürüyor. Bu bağlamda sağlık alanında halkla ilişkiler yönetimi daha fazla önem kazandı diyebilir miyiz? Elbette diyebiliriz. İnsanın önemli olduğu ve merkeze alındığı bir sistemde halkla ilişkiler de merkeze alınmalı ve uygulamalar halka bu bakış açısı ile yansıtılmalıdır. Bunu yapabilmek ise iyi kurgulanmış, iyi yönetilen, halktan geri dönüş alabilen ve kendini buna göre sorgulayan, yenileyen, geliştiren bir halkla ilişkiler organizasyonu ve yönetimi ile mümkündür.

SARE KUŞ

HALKIMIZ GEREK KENDİSİNE SUNULAN HİZMETLERDEKİ SAMİMİYET, GEREKSE YAPILAN HALKLA İLİŞKİLER ÇALIŞMALARI SAYESİNDE KURUMUMUZA ÇOK GÜVENİYOR.

Bizim bütün üst düzey yöneticilerimizin tamamının halkla ilişkilere bu oranda zaman ayırıp ayırmadıkları konusunda istatistiki bir veri yok elimizde. Ama genel anlamda bundan az değildir diye düşünüyorum. Zaten merkezinde halk olan, insan olan bir hizmeti planlayanların, yürütenlerin ve bu hususta önemli başarılara imza atmış olanların halkla iyi ilişki kurabildiklerini de kabul etmemiz gerekir.

Koruyucu sağlık hizmetleri çerçevesinde yapılan kampanyaların en iyi şekilde tanıtılması ve halkın kurum hakkında olumlu düşünmesinin sağlanması açısından halkla ilişkiler faaliyetlerinin önemi büyük diyebilir miyiz? Evet. Önemi çok büyüktür; görsel medyanın ve internet üzerinden iletişimin çok etkili olduğu günümüzde biz de kampanyalarımızı sistematik bir biçimde ve doğrudan algıya dönük olarak sürdürüyoruz. Koruyucu sağlık açısından “Dumansız Hava Sahası” ve “Hareketli Yaşamı Teşvik” kampanyalarımızın bu anlamda çok başarılı olduğunu söyleyebilirim. Halkımız gerek kendisine sunulan hizmetlerdeki samimiyet, gerekse yapılan halkla ilişkiler çalışmaları sayesinde kurumumuza

KASIM 2013

DOSYA

S A Ğ L I K TA H A L K L A İ L İ Ş K İ L E R YÖ N E T İ M İ

SAĞLIK BAKANLIĞI KAMUDA SOSYAL MEDYAYI EN ETKİLİ KULLANAN KURUM SEÇİLDİ.

çok güveniyor. Hekimlerimiz başta olmak üzere bütün sağlık çalışanlarımızın bu güvenin temin edilmesinde inanılmaz ve inkâr edilemez katkıları var elbette. Biz sadece onların samimi gayretlerinin gölgelenmemesine, halkımıza gerektiği gibi sunulmasına çalışıyoruz. Yani halkımızın bize olan güven ve memnuniyetinin altı boş değil.

Sağlık Bakanlığı halkla ilişkilerin gücünü nasıl kullanıyor? Özellikle sosyal medyadaki faaliyetlerinize yönelik tepkiler nasıl? Günümüz şartlarına göre bu konuda ne gerekiyorsa o şekilde sürdürüyoruz çalışmalarımızı. Halkımıza doğrudan, sade ve etkili bir biçimde nasıl ulaşabileceksek o mecraların tümünü kullanıyoruz. Kamu spotları, haberler, eğitim toplantıları, lansmanlar, önemli gün ve haftalar vesilesi ile yapılan toplantılar ve daha birçok aktivite gerçekleştiriliyor bu manada. Sosyal medya da bu konuda çok etkili bir alan. Yerinde, zamanında ve gerçek bir halkla ilişkiler ve bilgilendirme mecrası olarak kullanıldığında sosyal medyanın çok güçlü bir iletişim alanı olduğunu artık hepimiz çok iyi biliyoruz. Bu alanın mecralarını da çok iyi kullandığımızı söyleyebilirim. Sağlık Bakanlığı kamuda sosyal medyayı en etkili kullanan kurum seçildi. Bu alan üzerinden yaptığımız bilgilendirme çalışmaları, eksikliklerin ve yanlışlıkların düzeltilmesinde bu alanın kullanılma-

KASIM 2013

sı, çeşitli kampanyalarımıza yine sosyal medya üzerinden destek sağlamamız bu etkinin gücünü daha da artırıyor.

Hastanelerde halkla ilişkiler yönetimi nasıl olmalıdır? Hastaneler, insanımızın en kırılgan olarak geldikleri hizmet mekânlarıdır. Can derdinde oldukları, psikolojilerinin buna göre şekillendiği, reflekslerinin buna göre biçimlendiği asla unutulmamalıdır. Bu konuda en önemli husus; hastalarımıza hizmet sunanların samimi olmaları ve empati yapabilmeleridir. O hasta kendi yakınları olduğunda nasıl davranılmasını istiyorlarsa öyle davranmalılar. İşte halkla ilişkiler yönetimi tam da bu arada devreye girmeli; bir yandan bu empatiyi sağlarken, diğer yandan da sağlık çalışanlarının çalışma koşullarını, zorluklarını, insanımıza şifa sunmak adına yaptıkları fedakârlıkları insanımıza “başına kalkmadan” anlatmanın yollarını bulmalıdır. Sistem buna göre kurgulanmalı, hasta hakları birimleri buna göre yapılandırılmalıdır. Hastanelerdeki sistemler de gelen vatandaşı bu konuda bilgilendirici ve onu psikolojik olarak rahatlatacak şekilde düzenlenmelidir. Hastaneler başta olmak üzere insanımıza hizmet sunulan bütün kurumların personeli çok ciddi bir halkla ilişkiler eğitiminden geçirilmelidir.

Eklemek istedikleriniz… Siz de SAYED kurumu ve dergisi ile bir anlamda ciddi bir halkla ilişkiler faaliyeti sürdürüyorsunuz. Bu konuda kendi paydaş ve muhataplarınızla ciddi işbirlikleri gerçekleştirebilir, halkla ilişkiler konusunda diğer kurumların önünü açabilirsiniz. Yayınlarınızla zaten bunu bir anlamda yapıyorsunuz da. Hangi alanda çalışırsanız çalışan halkla ilişkiler günümüzde çok önemli bir varlık ve sürdürülebilirlik nedenidir. Sağlık bu anlamda halkla ilişkilerin zirvede olduğu çok özel bir alandır. Bu alanı hepimiz doğru anlamlandırmalı ve bu alanda doğru işler yaparak insanımıza sunulan hizmete önemli katkılar verebilmeliyiz. ■

CMYK

Kalite, konfor, güven. C:100 M:48 Y:12 K:58

C:70 M:10 Y:0 K:55

www.tautmann.com

Konya Devlet Karayolu 29. Km Oğulbey Serpmeleri No:337 Gölbaşı 06830 Ankara • Tel: 0312 615 3500 Faks: 0312 615 3550

444 8 KBB 522

www.kbb.com.tr www.tautmann.com

C:60 M:0 Y:20 K:6

DOSYA

S A Ğ L I K TA H A L K L A İ L İ Ş K İ L E R YÖ N E T İ M İ

Halkla İlişkiler Sabır İsteyen Bir Çalışmadır Halkla ilişkiler faaliyetlerinde daima dürüstlük, objektiflik, inandırıcılık, sabır ve çift yönlü iletişim ilkelerinden taviz verilmemelidir. Halkla ilişkiler, kurumun bağlantı kurduğu ya da kurabileceği kimselerin desteğini elde etmek için yürüttüğü çalışmalardır. Peki bu tanım sağlık kuruluşları için de geçerli midir yoksa sağlık kuruluşlarının çok farklı hedef kitleleri olduğu için bu tanımı daha mı genişletmek gerekir? Tüm merak ettiklerimizi bu konuda bir kitabı olan Gazi Üniversitesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Dilaver Tengilimoğlu’na sorduk.

P R O F. D R . D İ L AV E R T E N G İ L İ M O Ğ L U GAZİ ÜNİVERSİTESİ İİBF SAĞLIK KURUMLARI İŞLETMECİLİĞİ BÖLÜM BAŞKANI

HASTANELERİN MEDYADA OLUMLU BİR ŞEKİLDE YER ALMASINDA HALKLA İLİŞKİLERİN BÜYÜK BİR ROLÜ VARDIR. 20

KASIM 2013

Hastanelerde halkla ilişkiler sorumlusunun görev tanımını nasıl yaparsınız? Uluslararası Halkla İlişkiler Derneği (IPRA) halkla ilişkileri, özel ya da kamu kurum ve kuruluşlarının ilişkide bulunduğu kişi ve kuruluşlarla arasında karşılıklı iletişim, anlayış, sempati ve desteğini elde etmek için iş birliğinin oluşturulmasına ve bunların sürdürülmesine yardımcı olan bir yönetim işlevi olarak tanımlamıştır. Bu bağlamda hastanelerde halkla ilişkiler biriminin görevi, toplum beklentileri ile örgüt amaçları arasında ahenk sağlayarak ve hedef kitle ile (iç ve dış) pozitif ilişkileri geliştirerek örgütsel başarıya katkı sağlamaktır.

Hastaneler, diğer işletmelere nazaran daha geniş hedef kitlelerine sahip işletmelerdir. Birbirinden oldukça farklı değerlere ve beklentilere sahip hedef kitlelerle hastaneler arasında iş birliğinin sağlanıp sürdürülmesinde, halkla ilişkiler önemli hale gelmektedir. Kamuoyunda en çok dikkat çeken, basında en fazla yer alan işletmelerin başında hastaneler gelmektedir. Bunun nedeni uğraşı konusunun insan sağlığı olmasıdır. Hastanelerin medyada olumlu bir şekilde yer almasında halkla ilişkilerin büyük bir rolü vardır. Gerçek bilgilerin tek elden doğru bir şekilde aktarılması ancak halkla ilişkiler birimleri ile mümkün olmaktadır. Hastanelerde halkla ilişkiler süreci içinde yer alan hedef kitle yalnızca dış hedef kitleyi içermemektedir, iş gören boyutunu da içermektedir. Üretim sürecinin en önemli girdisini oluşturan iş görenler ile yönetim arasında ilişkilerin geliştirilmesinde, çalışma barışının sağlanmasında ve örgütsel kültürün ve itibarın oluşturulmasında örgütsel etkinliğin artırılmasında halkla ilişkiler biriminin rolü büyüktür. Hastanelerde halkla ilişkiler uzmanlarının belirli başlı görev ve sorumluluklarını sıralamak istersek;

RÖPORTAJ

1. Hastanenin çevresi ile olan ilişkilerin düzenlenmesi, 2. Değişik hedef kitleler üzerinde etki bırakacak örgütsel politikaların, süreçlerin ve faaliyetlerin analiz edilmesi, 3. Hastane hakkında kurum içindeki ve dışındaki davranış, tutum ve görüşlerin izlenmesi ve hastane hakkında tutum, davranış, görüş ve ilgilerde olumlu değişmeleri sağlamak, 4. Çeşitli kurum ve kuruluşlarla örgüt arasında iki yönlü iletişimin kurulması ve sürdürülmesi, 5. Medya ile ilişkilerin kurulması ve yürütülmesi, 6. Kamu politikalarını etkilemek ve değiştirmek için örgütsel çabaların planlanması ve uygulanması, ( lobicilik faaliyetleri gibi), 7. Hastanenin tanıtımı ve olumlu imaj bırakması için sosyal sorumluluk projelerinde yer alınması ve sponsorluk faaliyetlerinde bulunulması (okul sağlığı taramaları, sağlık eğitimi ile organizasyonları desteklemek, fuarlara katılmak, medyada sağlık programlarında yer almak gibi) 8. Örgüte nitelikli iş gören çekilmesinde yardımcı olunulması (eğer hastane hakkında iyi bir imaj yaratılır ve çalışanlar kurum hakkında çevrelerine övgü ile bahsederse nitelikli iş görenlerin örgüte başvurusunda katkı sağlar), 9. Finansal desteğin sağlanması, (özellikle potansiyel bağışçıların bulunması ve ikna edilerek hastaneye bağış yapmasının sağlanması), 10. Personel arasında kaynaşmayı sağlayacak özel günlerin (kuruluş yıl dönümü, tıp bayramı, hemşireler haftası, kalp sağlığı haftası gibi), gezi ve toplantıların düzenlenmesi, çalışma barışının sağlanması, 11. Tanıma ve tanıtma faaliyetlerinde, internet, web, sosyal medya gibi çağdaş iletişim araçlarından yararlanılması, 12. Öneri ve şikayet mekanizmalarının kurulması ve yararlanılması,

13. İmaj araştırmalarının yapılması, 14. Tanıtım amacıyla hasta el kitabı, katalog, broşür, CD, kısa metrajlı filim gibi tanıtım amaçlı materyallerin hazırlanması, 15. Kurumsal reklamcılığın yapılması (Kurumla ilgili haberler için medya temsilcilerinin kuruma davet edilmesi, gezdirilmesi yeni açılan ünite ve yeni yöntemler hakkında haber yapılması konusunda ilişki kurulması), 16. Hastane ve sağlıkla ilgili haberlerin izlenmesi ve yönetime sunulması, (günlük gazeteler, televizyonlar, dergiler, meslek odaları gibi… kurum ve kuruluşların yayınlarının alımı, izlenmesi, toplanması, arşivlenmesi ve hastane hakkında çıkan haberlerin takip edilerek dosyalanması). 17. Üst yöneticiler için basın toplantısı, basın bülteni gibi konularda hazırlık yapılması.

SARE KUŞ

BAZI HASTANE YÖNETİMLERİ MAALESEF HALKLA İLİŞKİLERİ YALNIZCA MANKEN GİBİ DANIŞMAN VE HOSTESLER KOYARAK YÖNLENDİRME FAALİYETLERİ İLE SINIRLI GÖRMEKTEDİR.

Halkla ilişkiler kurum yöneticilerinin başta gelen görevleri arasındadır diyebilir miyiz? Kesinlikle üst yöneticilerin başta gelen görevleri arasında yer almaktadır. Kurumu temsil eden yöneticilerin tutum ve davranışları kurum hakkında olumlu imaj yaratılmasında etkili olmaktadır. Ağızlarından çıkacak yanlış bir kelime ve ifade kurumu sıkıntıya sokabilmektedir. Ayrıca üst yönetimin desteği ve liderliği olmadan halkla ilişkiler faaliyetlerinden istenen başarı sağlanamaz. Çünkü bütçesiz halkla ilişkiler olmaz. Gerekli bütçelerin tahsisinde, halkla ilişkiler programlarının uygulamaya konulmasında ve gerekli hallerde danışmanlık hizmetlerinden yararlanılması konularında üst yönetimin desteğine ihtiyaç vardır.

KASIM 2013

DOSYA

S A Ğ L I K TA H A L K L A İ L İ Ş K İ L E R YÖ N E T İ M İ

KURUMLARLA OLAN İLİŞKİLERDE KURUMU TEMSİL ETME, BİR KONU HAKKINDA KAMUOYUNA BİLGİ AKTARMA GİBİ KONULARDA TEPE YÖNETİCİLERE DANIŞMANLIK ROLÜ ÜSTLENECEK BİRİM VE KİŞİLERİN BAŞINDA HALKLA İLİŞKİLER UZMANLARI GELMEKTEDİR.

KASIM 2013

Hastaneler çok geniş kitlelere hitap ediyor. Bu durum da yöneticilerin işini zorlaştırıyor. Bu konuda yöneticilere ne gibi önerilerde bulunmak istersiniz? Sağlık yöneticiliği mesleği dünyanın en zor yönetim alanlarından birisini oluşturur. Hitap ettiği müşteri kitlesi (hasta ve yakınları, sigorta kuruluşları gibi) farklı ve çoğunlukla irrasyonel davranış göstermektedir, çalıştırdığı personel çok farklı meslekten, farklı ekol ve beklentilere sahip zeki insanlardır. Bu insanları ortak bir amaç doğrultusunda yönlendirmek çok zordur. Bu bilgili olma yanında liderlik özelliklerini de gerektirir. Profesyonel bir yönetici hangi alanlardan kimlerden yararlanacağını bilir. Hastanelerin ilişki içerisinde olduğu çok fazla sayıda grup ve kurumlar bulunmaktadır. Bu kurumlarla olan ilişkilerde kurumu temsil etme, bir konu hakkında kamuoyuna bilgi aktarma gibi konularda tepe yöneticilere danışmanlık rolü üstlenecek birim ve kişilerin başında halkla ilişkiler uzmanları gelmektedir. Özellikle medya ile ilişkiler konusunda hakla ilişkiler uzmanlarından yardım almak gerekir. Yanlış hatırlamıyorsam bir

Çin atasözü vardı “Ağzımızdan çıkan kelimeler kuşa benzer bir kez çıkınca geri dönmez.” Kamuoyuna yapılacak konuşma metinleri, basın bildiri ve bültenlerinin hazırlanmasında halkla ilişkiler ve iletişim uzmanlarından mutlaka yardım alınmalıdır. Halkla ilişkileri, “bir örgüt ile hedef kitle arasında karşılıklı iletişimi, anlayışı oluşturmaya ve sürdürmeye yardımcı olan ayrıcalıklı bir yönetim görevi” şeklinde tanımlayacak olursak, aslında her işletmede olduğu gibi sağlık işletmelerinde de belirlenmiş olan bir veya daha fazla hedef kitlenin varlığından bahsedebiliriz. Amaç elbette ki daha fazla ve daha geniş kitlelere ulaşabilmektir, ancak karşılanamayacak bir talep de sorun olarak karşımıza çıkabilmektedir. Bu anlamda, mevcut kapasite oranında ve uygun halkla ilişkiler faaliyetlerinin yürütülmesi sonucunda, belirlenmiş olan hedef kitlelere ulaşmak işletme ve yönetim açısından başarı olarak değerlendirilebilecektir.

Halkla ilişkiler faaliyetlerinde ekip çalışmasının öneminden kısaca bahseder misiniz? Hastanelerde halkla ilişkiler görevi yalnız-

DOSYA

S A Ğ L I K TA H A L K L A İ L İ Ş K İ L E R YÖ N E T İ M İ

GEREK HALKLA İLİŞKİLER BİRİMİNDE ÇALIŞANLARIN VE GEREKSE DİĞER DEPARTMANLARDA GÖREV YAPAN PERSONELİN TAKIM RUHU İÇERİSİNDE ÇALIŞMASI GEREKMEKTEDİR.

ca halkla ilişkiler birimlerinin sorumluluğunda değildir, kapıdaki güvenlik görevlisinden, santral memuruna, sekretere, hekimden, hemşireye ve de en önemlisi üst yönetime kadar her kademedeki personele büyük sorumluk düşmektedir. Birisinin yapacağı bir hata tüm kuruma mal edilmektedir. Bu nedenle gerek halkla ilişkiler biriminde çalışanların ve gerekse diğer departmanlarda görev yapan personelin takım ruhu içerisinde çalışması gerekmektedir. Hasta ve yakınlarının hastaneye girdikleri anda sıcak bir atmosferde olduklarını hissetmeleri gerekir. Çünkü insanların çoğu hastanelere korku, kaygı ve endişe içerisinde gelmektedirler. Bu endişelerden kurtulmaları için onlara güler yüzle yaklaşmak ve misafir gibi karşılamak gerekir. Sağlık hizmetlerinden söz edildiğinde “Sağlık bir ekip işidir” söylemi sıklıkla duyulmaktadır. Sağlık hizmetlerinde ekip çalışması; sağlığın çeşitli alanlarında eğitim görmüş meslek sahiplerinin, hastanın sağlığına kavuşturulması ve sağlıklı kişilerin sağlığının korunması amacıyla faaliyet göstermektedirler. Bu anlamda yapılan bir ekip çalışması; çalışanların moral ve motivasyonunun yükselmesi, çalışanların sürekli iyileştirmeye teşvik edilmesi, hataları azaltarak kalitenin artırılması, iletişimin iyileştirilmesi, çalışanların ait olma ve özgüven duygularının geliştirilmesi anlamında önem kazanacaktır.

KASIM 2013

Eklemek istedikleriniz? Halkla ilişkiler çabaları uzun vadeli ve sabır isteyen çalışmalardır. Toplumun güvenini ve desteğini sağlamak kısa sürede gerçekleşmez. Bunun için hakla ilişkiler faaliyetlerinde hakla ilişkiler ilkelerine uyulmalıdır. Bu ilkelerin başında etik ilkeler gelmektedir. Özellikle halkla ilişkiler faaliyetlerinde daima dürüstlük, objektiflik, inandırıcılık, sabır, çift yönlü iletişim ilkelerinden taviz verilmemelidir. Bu ilkeler halkla ilişkileri diğer kavramlardan farklı kılmaktadır. Bazı hastane yönetimleri maalesef halkla ilişkileri yalnızca manken gibi danışman ve hostesler koyarak yönlendirme faaliyetleri ile sınırlı görmektedir. Bu buzdağının sadece su üstündeki küçük bir kısmını oluşturmaktadır. Asıl işlevi su altındaki büyük kütledir. Günümüzde, Sağlık Bakanlığı, sağlık kuruluşlarında vatandaşlarla görevliler arasında yaşanan olumsuzlukları en aza indirmek amacıyla yeni bir uygulamayı hayata geçirmektedir. Bu kapsamda, özel hastaneleri örnek alan Bakanlık teşkilatı, devlet hastanelerinde halkla ilişkiler personeli bulundurmaya başlayacaktır. Alanında eğitim almış, deneyimli ve sorumluluk sahibi kişiler arasından seçilecek halka ilişkiler görevlileri vatandaşlara hastaneye girişinden işlerinin tamamlanmasına kadar bütün aşamalarda yardımcı olacaktır. Bu uygulama Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanmış olan, “Halkla İlişkiler Personeli ve Tıbbi Sekreter İstihdamı” hakkındaki genelge ile yayınlanmıştır ve hastanelerde halkla ilişkiler hizmetlerinin “Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun” kapsamında yürütülmektedir. Bahsettiğimiz, Bakanlık genelgesinde, muayene, tetkik, tahlil ve tedavi amacıyla hastanelere başvuranların karşılanış biçimi, hastanede kaldıkları süre içerisinde personel ile ilişkilerinin düzeyi, bilgilendirmenin yeterli yapılması, yönlendirme, danışma ve rehberlik hizmetlerinin sunuluş tarzının hastaların sağlık kuruluşundan memnun olarak ayrılmalarında önemli bir unsur olduğu vurgulanmıştır. ■

DOSYA

S A Ğ L I K TA H A L K L A İ L İ Ş K İ L E R YÖ N E T İ M İ

Hastanelerde Halkla İlişkilerin Doğru Tanımı ve Hasta Haklarının Önemi

H AT İ C E K A R ATA Ş

İLETİŞİM UZMANI BEZMİALEM AKTÜEL YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ

Hastanelerde halkla ilişkiler faaliyetleri, bilinen diğer işletmelerdeki halkla ilişkiler faaliyetlerinden biraz daha farklıdır. Tanıtılan bir üründen çok, doğru tanıtılması gereken bir hizmet anlayışı ön plandadır. Elle tutulur somut bir ürünün tanıtımı bir takım reklam teknikleriyle kolaydır. Oysa ki, hastane hizmetlerinin tanıtımında dikkat edilmesi gereken kriterler vardır. İnsan sağlığı mevzubahis olduğundan, abartı veya net olmayan bilgiler bu tanıtımlarda kesinlikle kullanılmamalıdır. Sağlık sektöründeki reklam çalışmaları, biraz daha hassas şekilde ele alınmalıdır. Hedef kitle hastalar olduğundan, en doğru ve yapıcı mesajları içermelidir.

Reklamlarda Yer Alan İmajlar Bile Algı Yanılmasına Neden Olabilir Bazen billboardlarda görülen hastane reklamları, sağlık açısından çok ümitlendirici bir imaj yansıtsa da, hasta için yanıltıcı unsurlar içerebilmektedir. Oysa ki, bilgi içeren ilanlar daha çok dikkat çektiği gibi, hasta ve hasta yakınlarını da bilinçlendirmektedir. Yine, reklamlarda kullanılan insanlar daha Avrupalı olduğundan, kendi yaşadığımız insan kültürüyle bağdaşma-

KASIM 2013

yabilir. Algı olarak insanlarda, Avrupalı hastalarda oluşabilecek hastalıklarmış, kendi ülkesinde olmazmış şeklinde bir yanılgı da yaratabilmektedir. Reklamlarda biraz daha Türk insanına benzer kişilerin tercih edilmesi bu algıyı ortadan kaldırabilir. Hatta, reklam çalışmasında çalıştığı hastaneden görüntü kullanması, hem daha gerçekçi hem de doğru bilgilendirme olabilir.

Hastane Tanıtımı Daha Çok Hasta Memnuniyeti ile Sağlanır Reklam ve tanıtım faaliyetleri halkla ilişkiler biriminin bir görevi olsa da, aslında hastanelerdeki kapsamı biraz daha hasta memnuniyetidir. Hastane tanıtımı daha çok hasta memnuniyeti ile sağlanır, bu da öncelikli olarak hekim ve sağlık çalışanı kadrosunun başarısıyla gerçekleşir. Hekimlerin uzmanlık alanlarında başarılı olmalarının yanı sıra, hasta ile olan iletişimlerinin de güçlü olması ile bağlantılıdır. Hasta, kendisini iyi anlatabileceği ve durumunu kendisine en yalın şekilde anlatabileceği bir hekimle karşı karşıya olmayı tercih etmektedir. Aksi, ne söylediği anlaşılmayan, hasta ve hasta yakınlarıyla dal-

ga geçer gibi konuşan hekimler ve/veya sağlık çalışanları, kendi alanlarında başarılı olsalar bile uzun vadede yoğun bir hasta portföyüne sahip olamıyorlar. Tıbbi dilde hastaya hastalığını izah etmekte ısrarlı hekimler hastalarda sıkıntı yaratabilmektedir. Hastalığını iyi anlayamayan ve ne yapacağını bilemeyen hasta ve hasta yakınları, kendilerini çaresiz hissedebilmektedir. Bu nedenle de yaşadığı kültürün insanlarına uygun şekilde iletişim kuran hekimler tercih listesinin ilk sıralarında yer almaktadır.

Hasta Hakları, Hasta Memnuniyeti ve Sağlık Hizmeti Hasta hakları, hasta memnuniyeti ve sağlık hizmeti hastaneler için en doğru tanıtım kriterleridir. Bu durumda hastane içerisindeki halkla ilişkiler biriminin reklam tanıtımından çok, hastane içerisindeki hasta memnuniyetini sağlamak üzere hastalar ve hastane çalışanlarıyla iletişimin doğru yürütülmesiyle ilgilenir. İletişim buradaki anahtar kelimedir. Doğru iletişim, bir çok yanlış anlamayı önleyeceğinden hastanın memnuniyeti açısından büyük bir katkı sağlar.

Hasta Hakları Birimi Halkla ilişkilerin bünyesinde yer alan hasta hakları birimi, hasta ve hasta yakınlarına sunulan hizmetin, doğru ve güncel bir şekilde tanıtılmasına, hizmet sürecinde uygun ve hızlı bir şekilde yönlendirilmelerine, ortaya çıkan sorunların çözümü ve ihtiyaç duydukları yan hizmetlerin sağlanmasına yönelik çalışmaları yürütür. Hastane çalışanlarının, hasta ve hasta yakınları ile doğru ve yapıcı ilişkiler kurmasına katkıda bulunur. Hasta ve çalışan memnuniyetinin üst seviyelerde olması için çalışmalar yapar.

Bilgiler Tüm İletişim Kanalları Kullanılarak Yaydırılmalı Anket, gözlem, dilek kutusu, başvuru formları, birebir görüşmeler gibi somut

bir takım çalışmalarla hasta hakları birimi, hem hasta profilinin istek ve tercihlerini ortaya çıkartır, hem de ilgili diğer birimlerle ve hastane yönetimiyle çözüm önerileri sunarak verileri paylaşır. Yine, hastane tanıtımını en etkin şekilde gerçekleştirilmek üzere, basılı tanıtım materyallerinin hazırlanıp hastane içinde dağıtımı sağlanmalıdır. Hastane içinde paylaşılan bilgilerin yanı sıra yapılan bu çalışmaların basın yoluyla kamuoyuna durulması gerekmektedir. Bu bağlamda, basın bülteni, basın toplantısı, kutlama ve açılış bir çok organizasyonların da eş zamanlı yapılmalıdır.

HASTANELERE MUTLAKA SIKINTILI VEYA GERGİN HASTA GELMEKTEDİR VE İLETİŞİM KAZASI YAŞANMASI KAÇINILMAZ OLABİLMEKTEDİR.

Sağlık Çalışanı ve Hasta Arasındaki İlişki İletişimin Kalitesine Göre Değişir Günümüzde, hasta hakları konusunda artık hastalar haklarından haberdar ve en ufak bir iletişim sorununda bu birime başvurabiliyor. Sağlık çalışanı ile hasta arasında ilişki düzeyi, kurulan iletişimin kalitesine göre değişebilmektedir. Tabi ki her hastanede mutlaka hastayla hekimler ve sağlık çalışanları arasında iletişim sorunu yaşanmaktadır. Profesyonel sağlık hizmeti verilmesi demek, iletişim konusunda profesyonel olduğumuz anlamına gelmemelidir. Genel anlamda sorunların başlangıcı iletişimsizlikten veya yanlış iletişimden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle öncelikli olarak sağlık hizmetinde en önemlisi doğru iletişim kurmaktır.

İletişim Kazası Yaşanması Bazen Kaçınılmaz Olabilir Hastanelere mutlaka sıkıntılı veya gergin hasta gelmektedir ve iletişim kazası yaşanması kaçınılmaz olabilmektedir. Hastalarımız iletişim kazasının olmaması için Hasta Hakları Birimi’ne yönlendirilmektedir. Hasta Hakları biriminde sorunlar çözülmektedir. Hasta Hakları biriminin bulunduğu kurumlarda anlaşmazlıkların daha az yaşandığı gözlemlenmektedir. Birimdeki çalışanların konuyla ilgili uzman

KASIM 2013

DOSYA

S A Ğ L I K TA H A L K L A İ L İ Ş K İ L E R YÖ N E T İ M İ

SON YILLARDA ÜLKEMİZDE HALKLA İLİŞKİLER Mİ, KURUMSAL İLETİŞİM Mİ DİYE BİR KAVRAM KARMAŞASI YAŞANMAKTADIR.

olması da buradaki başarıyı getiren faktördür.

Hasta Hakları Birimleri Hastanelerin Emniyet Supabı Olarak Görülmektedir Sağlık Bakanlığı’na göre de ‘Hasta ve insan odaklı yaklaşım ve hasta memnuniyeti’ önemli ve amaç olarak edinilmiştir. Bu nedenle de, hasta hakları birimleri hastanelerin emniyet supabı olarak görülmektedir.

Hasta Memnuniyeti Kavramı Özel Hastanelerle Birlikte Önem Kazandı Hasta ve hasta memnuniyetinden ödün verilememesi için de hastanelerde bu zor görevi halkla ilişkiler üstlenmektedir. Bundan 5-6 yıl öncesine kadar özel hastaneler çok aktif değildi, daha çok devlet hastaneleri hastalara hizmet veriyordu. Sağlığın özelleştirilmesiyle yurt genelinde büyük bir ayrıcalık, konfor, hekim seçme, sağlık kuruluşu seçme hakları oluştu ve böylece hasta memnuniyeti kavramı da daha anlamlı olmaya başladı.

Halkla İlişkiler Kurumsal İletişim ve Kurumsal Pazarlama Birimlerini de İçine Alır Hastaneler, geniş hedef kitlelere sahip işletmelerdir. Birbirinden oldukça farklı

değerlere sahip bu hedef kitlelerle hastaneler arasında işbirliğinin sağlanıp sürdürülmesine yönelik iletişim sürecinin önemi, bu işletmelerde halkla ilişkileri de önemli kılmaktadır. Özel hastanelerde halkla ilişkiler olarak anılması gereken bu birimin adını kurumsal pazarlama, kurumsal iletişim gibi bir takım birimler olarak anılmaktadır. Oysa ki, mesleğin ve dolayısıyla birimin doğru tanımı halkla ilişkiler olmalıdır. Türkiye’nin ulusal ve uluslararası alanlarda en tanınmış halkla ilişkiler duayeni Betül Mardin’in yaptığı tanıma göre halkla ilişkiler: “Kamuya ya da özele ait kuruluşların olumlu bir imaja sahip olmaları için gerekli tanıtım politikasının saptanması, kuruluşların bu doğrultuda yönlendirilmesi, insan grupları ve kuruluşlar arasında bilgi akışının sağlanması ve bu bilgi akımının gerekli etkinliği kazanarak amaçlanan sonuca ulaşması için yapılan planlı faaliyetlerdir.”

Halkla İlişkiler mi, Kurumsal İletişim mi? Son yıllarda ülkemizde halkla ilişkiler mi, kurumsal iletişim mi diye bir kavram karmaşası yaşanmaktadır. Halkla İlişkiler, kurum ile kamuoyu arasındaki iletişimi sağlayan Kurumsal Halkla İlişkiler (CPR) ve kurumun pazarlama çalışmalarına destek olan Pazarlama Yönlü Halkla İlişkiler (MPR) olmak üzere iki parçaya ayrılmıştır. Kurumsal İletişim ise birden fazla insanın bir amaç etrafında toplanmasını sağlayan, bir araya gelen insanların güç birliği yaparak kurumun amaçları yönünde etkili bir biçimde çalışabilmeleri için aralarında olması gereken işbirliğini ve çevresiyle uyumlarını sağlamada önemli bir rolü olan her türlü insan etkinliğinin paylaşılmasıdır. Kısacası, hastanelerde halkla ilişkiler biriminin içerisine medya ve tanıtım, reklam-pazarlama, hasta hakları, organizasyon ve iç iletişim girmektedir. Doğru yapılanma ile, oluşabilecek tüm sorunlara çözüm bulanabilir ve işletmenin daha başarılı olması sağlanabilir. ■

KASIM 2013

Welch Allyn

Connex® Integrated Wall System

Bilgileri hastane EMR sistemine wireless olarak gönderme özelliği sayesinde kağıt tüketimi ve zaman kaybını azaltır. Elle kayıtlarda oluşabilecek hataları engeller.

™ Pronto-7 Hemoglobin (SpHb®), SpO2, nabız hızı ve perfüzyon indeksinin noninvaziv ve anlık ölçümü için

Welch Allyn Connex®

Vital Signs Monitor 6000 Series and Accessory Cable Management Stand • Full dokunmatik renkli ekran • SureBP özelliği sayesinde 15 saniyede tansiyon ™ ve nabız ölçümü • Yetişkin, Pediatrik, Maksimum klinik Yenidoğan seçenekleri esneklik için, birden • Masimo modülüyle fazla yapılandırmaya sahip total hemoglobin yükseltilebilir rainbow® ölçüm özelliği teknolojisi sağlar

Radical-7

Fulya Mah. Vefa Bayırı Sok. No:4 Gayrettepe / İstanbul MEDİKAL PLUS NİSAN 2013 Tel: 0212 272 57 00 - Faks: 0212 272 42 43 www.istemsa.com

113

DOSYA

S A Ğ L I K TA H A L K L A İ L İ Ş K İ L E R YÖ N E T İ M İ

Halkla İlişkiler Önemli Bir İletişim ve Tanıtım Ağı Hastanelerdeki Uluslararası Halkla İlişkiler departmanları ülkemizin birer gönüllü tanıtım elçisi

1996’dan bu yana büyük değişim ve gelişim içinde olan hastanecilik sektöründe sağlık hizmetlerinin boyutunu değiştiren bir departman halkla ilişkiler.

Ç İ L E M K AYA

BİR İNCİ GÖZ HASTANESİ İŞ GELİŞTİRME DİREKTÖRÜ

Sağlık sektöründeki iyi iletişim ve bilgilendirme, özel hastanelerin yatırımlarını arttırması ve gelişmesinde büyük pay sahibidir. Halkla ilişkiler departmanları pazar araştırması yapmak, piyasa fiyatlarını izlemek, özel sağlık sigortası kurum anlaşmalarını düzenlemek, reklam-tanım-organizasyonlar ile sektörel fuarları takip etmek gibi pek çok konuda hizmet vermeye başladı. Hasta ilişkileri yönetimi ile beraber hastanelerimiz kalite seviyesini yükseltip uluslararası standartlara çekebildi. Eskiden yurt dışında sağlık arayanlar, yerini yurt dışından gelip, ülkemizde sağlık hizmeti almak isteyenlere bırakmıştır. Artık Türkiye sadece tatil için değil, sağlık turizmi için de tercih edilen bir seçenek oluşturmuştur.

100 Milyar Dolarlık Pazar Oluştu Dünyada ve ülkemizde son yıllarda yükselen bir trend olan Sağlık Turizmi, Türkiye’de sayıları her geçen gün artan özel

KASIM 2013

ve kamu hastanelerinin de sisteme dahil olmasıyla 100 milyar dolarlık bir pazar yarattı. Elbette pazardan pay alabilmek için hastaneler her geçen gün daha rekabetçi davranmak zorunda kalıyorlar. Öncelikle teknoloji altyapısını geliştiren hastaneler, ardından otelcilik hizmetleri ve uzman personel yetiştirme amaçlı yatırımlara yöneliyorlar.

Uluslararası Halkla İlişkiler Birimleri Kuruldu Sağlık turizmi çalışmalarına yönelen hastanelerimizin hemen hemen hepsi Uluslararası Halkla İlişkiler adı altında sağlık turizmi konusunda çalışan ayrı birimler kurmuştur. Yurt dışından hasta gelişini ve hastane içi organizasyonu yönetmeye çalışan bu birimler, hastanelerin olumlu bir imaja sahip olması için gerekli tanıtım politikasının saptanması, hastanenin bu doğrultuda yönlendirilmesi, insan grupları ve hastane arasındaki bilgi akışının sağlanması ve bu doğrultuda gerekli etkinliği kazanarak amaçlanan sonuca ulaşılmasının yanı sıra, gelen hastaların hastaneye girişinden, taburcu olduğu aşamaya kadar her türlü soruna çözüm üretmek gibi bir misyona da sahiptir.

Departmanlar Nasıl Olmalı? Uluslararası Halkla İlişkiler departmanları yeniliklere açık, etkin iletişim becerisine sahip olma, her platformda gelişmeleri yakından takip ederek fikir üretme noktasında süreklilik göstermelidir. Bunun için belli aralıklarla diğer kuruluşlarda düzenlenen toplantılara, seminerlere, fuarlara katılmalı gazeteciler, reklâm uzmanları, sağlık turizmi acenteleri ve meslektaşlarıyla devamlı iletişim halinde olmalıdır.

Halkla ilişkilere Yardımcı Unsur: “Kalite Belgeleri” Sağlık turizminde özellikle hastaneleri birbirinden ayırıcı unsurlarından biri de dünya genelinde kabul görmüş olan kalite belgeleridir. Bu sertifika ve akreditasyonlar hem hasta bakımını hem de organizasyon idaresini belirleyen standartları kapsadığı için ziyaretçiler tarafından tercih sebebi olmaktadır. Sağlık turizminden beklentisi olan hastaneler için olmazsa olmazların arasındadır.

Personel Eğitimi Kesintisiz Sürüyor Bugün artık hastanelerin “fark yaratmak” için hasta ve hasta yakınlarına mutlak hasta memnuniyeti sağlayarak her türlü şikâyetin oluşmasını engelleyecek bir performans sergilemeleri bile yeterli olmamaktadır. Gelinen noktada ancak hasta ve hasta yakınları ile empati kurabilmek, farklı iletişim çözümleri geliştirebilmek ve uygulama yeteneklerine sahip olmak ayırt edici özellik olmaktadır. Hastaneler aynı zamanda hastane içi işaret ve işaretçilerinin yabancı hastalara göre düzenlenmesi, yabancı dil bilen personel istihdamı ve en yoğun ziyaretçi kabul ettikleri ülkelerden personel alarak misafirlerinin daha rahat hissetmelerini sağlamakta, ayrıca kültürel farklar nedeniyle oluşabilecek yanlış anlamaları en aza indirebilmek için personel eğitimlerini kesintisiz sürdürmektedirler.

Tatil Sırasında Bile Yaptırılacak Operasyonlar

Sağlık Turizmini etkileyen unsurlardan biri de kültürlerdir. Türkiye aslında bu anlamda köklü tarihi, kültürel mirası ve modern yapısı ile şanslı ülkelerden biridir, Ortadoğu ve Arap ülkelerinden turizm için gelen zaten yoğun bir talep vardır. Tatil sırasında bile yaptırılabilecek operasyonlar, sağlık turizmine büyük katkı sunabilir. Örneğin kişinin estetik ya da sorun yaşadığı gözlük kullanımı için gün içinde yapılabilecek lazer operasyonları, bunların en cazip olanlardandır.

Gönüllü Elçiler Uluslararası Halkla İlişkiler departmanları her geçen gün iletişim ağlarını büyütmekte ve hedef ülkelerde açtıkları irtibat ofisleriyle, sağlık hizmetlerini o ülkede ulaşamadıkları bir nokta kalmayana kadar geliştirmektedirler. Bir başka perspektifle ele alınırsa, hastanelerdeki Uluslararası Halkla İlişkiler departmanları aslında ülkemizin birer gönüllü tanıtım elçisidir. ■

ULUSLARARASI HALKLA İLİŞKİLER DEPARTMANLARI YENİLİKLERE AÇIK, ETKİN İLETİŞİM BECERİSİNE SAHİP OLMA, HER PLATFORMDA GELİŞMELERİ YAKINDAN TAKİP EDEREK FİKİR ÜRETME NOKTASINDA SÜREKLİLİK GÖSTERMELİDİR.

KASIM 2013

HABER

SU ÖZGÜR

Türkiye Kök Hücre Koordinasyon Merkezi Projesi İçin İmzalar Atıldı “Uygun Gönüllü Vericilerin Belirlenmesi ve Örneklerin Alınması Protokolü,” Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu ile Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar tarafından imzalandı BU PROTOKOLLE BİRLİKTE KAN BAĞIŞINDA BULUNAN VATANDAŞLARIMIZA BUNDAN SONRA, ‘KEMİK İLİĞİ VERİCİSİ OLMAK İSTER MİSİNİZ’ DİYE SORULACAK.

KASIM 2013

Türkiye Kök Hücre Koordinasyon Merkezi (TÜRKÖK) Projesi’nin ilk adımı olan “Uygun Gönüllü Vericilerin Belirlenmesi ve Örneklerin Alınması Protokolü,” Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu ile Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar tarafından imzalandı. Buna göre Türkiye genelinde 12 bağış merkezi kurulacak ve isteyen vatandaşlar artık ilik bağışında bulunabilecek.

etti: “Bu protokolle birlikte kan bağışında bulunan vatandaşlarımıza bundan sonra, ‘kemik iliği vericisi olmak ister misiniz’ diye sorulacak. Umut ediyorum ki kan bağışında bulunan vatandaşlarımızın büyük bir kısmı olumlu cevap verecektir. Böylece oluşturulmak istediğimiz bağış havuzu, önemli bir kaynağa kavuşacak.”

Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu, Türkök’ün ilk aşamasını oluşturan uygun vericilerin belirlenmesini sağlayacak protokolün, sağlık alanında yeni bir sayfa açacağını belirtti. Müezzinoğlu, Türkiye’de her yıl yaklaşık 1,5 milyon kişinin kan bağışında bulunduğunu belirterek, şöyle devam

Gönüllü vericiler sayesinde, doku tiplemesi için oluşturulan veri tabanının daha da güçleneceğini ifade eden Müezzinoğlu, protokolün uygulanmasından sonra 40 bin olan gönüllü verici sayısının bir yıl sonra 200 bini bulmasını beklediklerini söyledi. Sağlık Bakanı, protokolün uygulanması için gerekli ihale çalışmalarını başlattıklarını da vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı: “Üniversitelerimizdeki veri sayımız -net olmamakla birlikte- 40 bin civarında olan ilik verici gönüllüleri... Gelecek sene bu tarihlerde 200 binlerin üzerine çıkmasını hedefliyoruz. Önümüzdeki hedefimiz Türkiye’deki veri tabanımızı 500 binli rakamlara hızlı bir şekilde çıkarmak... İnşallah Türkök ihale süreçlerini başlatıyoruz. Yazılım ihalesi süreci ile birlikte Mart veya Nisan ayı başları ile birlikte sistemi fiilen kurmuş ve çalışır hale getirmiş olacağız.” ■

Hedef, 500 Bin Gönüllü Verici

UZMAN GÖRÜŞÜ

Türkiye Bölgesinde Muteber Bir Uluslararası Sağlık Hizmetleri Tedarikçisi Hastane hizmetlerindeki başarımızın yanında, koroner stentler gibi yüksek teknolojili medikal aletlerin üretilmesinde de söz sahibi olmaya başladık

DR. AHMET CÖMERT

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI, SAĞLIK HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ, BAKAN DANIŞMANI

TUIK 2012 verilerine göre 40 milyar dolara ulaşan bir sağlık pazarımız var. Bu alanda yıllık büyümemizin yüzde 9’a ulaşmasından heyecan duyuyoruz. Yıllık dört buçuk milyon cerrahi işlemin yapıldığı çok dinamik bir ülkeyiz. Bu işlerde en üst seviye organ naklidir ki yılda dört binden fazla nakil yapmaktayız. Ondan da öte altıncı yüz naklimizi de başarıyla gerçekleştirerek dünyaya lanse etmiş bulunuyoruz. Hastane hizmetlerindeki başarımızın yanında, koroner stentler gibi yüksek teknolojili medikal aletlerin üretilmesinde de söz sahibi olmaya başladık. Kısa süre içinde ülke olarak AR-GE merkezi olmaya da kararlıyız.

Tek Rakip Almanya Türkiye’de kayıt altına alamadıklarımız ile birlikte ayda 40 binden fazla yabancı hastanın tedavisini yapıyoruz. Bu rakamın dörtte üçü rahatsızlanan turistlerdir. Aylık on bin dolayında sağlık turistimiz olduğunu düşünüyoruz. Şu anda bu rakama ulaşabilen ve gerçek rakibimiz olan tek ülke Almanya’dır. Yıllık ciromuz 2-2,5 milyar dolar bandındadır. Amacımız bu rakamı 4-5 milyar dolar bandına kısa süre içinde çıkarmaktır. Rusya gibi zayıf olduğumuz

KASIM 2013

büyük pazarlar mevcut, buralardaki çalışmalarımızdan ciddi geri dönüşler bekliyoruz. Rusya Federasyonu’ndan yıllık 1 milyar dolar düzeyinde hasta çıkışı var. Turizmde bir numaralı ülke olduğumuz Rusya’da aynı başarıyı sağlık turizminde de hedeflemiş bulunuyoruz.

Ciddi Fark Doğdu Uluslararası hastaların tedavisini yönetmek hakikaten zor bir iştir. Bu sektör çok kıymetli ve verimli bir sektördür, keza cari fazlası ve katma değeri her hizmet sektöründen daha yüksektir. Ülkemizin belki de en fazla öne çıktığı alan olan sağlık hizmetlerinde sahip olduğumuz ileri teknoloji, yoğun yatırımlarla gelen ciddi altyapı ve her şeyden önemlisi büyük nüfusumuzun yarattığı işlem hacmiyle ortaya çıkan operasyonel tecrübe fazlası, teknik ve idari anlamda bölgemizdeki ülkelerle aramızda ciddi fark doğmasına imkan tanıdı.

Daimi Hasta Akışı Sağlayacak Sistem Bu farkın yarattığı cazibe son beş yıldır büyük ölçüde bölge hastalarını ülkemize taşıyor. Tabii burada şunu belirtmeliyim

ki, mevcut heterojen yapı zamanla homojenize olacaktır. Türkiye’yi çevreleyen ülkeler de ciddi sağlık yatırımları yapıyorlar. Önümüzde on beş-yirmi yıllık bir süreç var ki bu işe tam ağırlığımızı koymalı ve en büyük kazanımlara ulaşmalıyız. Bu noktada cari işlem kazanımlarından çok, ilgili coğrafyada teşkilatlanma ve daimi hasta akışını sağlayacak sistemi ve ağı kurmamızın gerekliliğinden bahsettiğimi özellikle vurgulamak istiyorum. Sahada muazzam bir rekabet var, Almanya istihbari düzeyde çalışıyor örneğin. Yardım kuruluşları ile entegre olduğu sağlık sistemlerine kademeli olarak dahil oluyor. Son dönemde Libya pazarımıza da İtalya ağırlığını koymaya başladı. Şüphesiz ki bölgemizin yegane hakimi olma çabaları bizim için kaktüs çiçeklerinden bal almak kadar zor, ama bunu da inşallah başaracağız.

Her Parametreyi Ayrı İncelemek Gerekiyor Sağlık Turizmi çok bileşenli bir denklemdir. Özel sektörümüzün mevcut başarıda rolü çok büyüktür. Tek bir hastanede 20 kişilik, büyük gruplarda 100-150 kişilik ekip kurarak, bu işlere ciddi bütçe, zaman, emek harcayarak hak ettikleri bir başarıya azim ve sabırla ulaştılar. Sağlık Bakanlığımız ise süreç içinde düzenleyici ve denetleyici duruşuyla sistemi desteklemeyi sürdürdü. Bir yandan da kendi teşkilat yapısını ve personel yetkinliğini revize etti. Esasında bu bir milli politikadır. Sağlık, komşu ülke insanlarının en hassas olduğu konu olduğu için, ekonomik nüfusunuz kadar politik ve sosyal tesiriniz de oluyor. Sağlık turizmi çok stratejik bir konudur. Olaya bu perspektiften bakmamız hasebiyle her parametreyi ayrı ayrı inceliyor ve başta Kültür ve Turizm Bakanlığımız olmak üzere diğer Bakanlıklarımızla da istişare içinde yürüyoruz.

Yapacak Çok İşimiz Var Son on yıl içinde, uluslararası hasta hizmetleri standartları açısından, özel sektörümüz hizmete soktuğu yeni hastaneleri ve yetiştirdiği kalifiye personeliyle altyapı-

sını oturtmayı başarmıştır. Yatırım hamlelerini aynı sevda ile sürdürmektedir. Sağlık Bakanlığımız da 2017’de devreye girecek kampüslerimiz ile en üst düzeyde hazır hale gelecektir. Fakat en iyi olmak ve zirveyi ele geçirmek için uluslararası pazarlamada ön plana çıkmamız gerekiyor. Bir yolcu uçağının arka koltuklarından birinden yavaş yavaş ön koltuklara alındığımız bir serüven bu. Yükselişini sürdüren ve her geçen yıl bir jet motoru daha ilave edilen bu uçakta tek hedefimiz kokpittir. Belirli ülkeler var ki çok ciddi potansiyelleri haiz. Bu pazarlarda yapacak çok işimiz var. İşin reklam boyutu çok önemlidir mesela, o ülkelerde billboardlarda, televizyonlarda, dergilerde olmalısınız.

Ünlü Simalar Ülkemizi Seçmeli Yine, ünlü simaların ameliyatlarının ülkenizde yapılmasının çarpan etkisi çok büyüktür. Almanya’nın bize üstünlüğü de buradan kaynaklanıyor. Örneğin, Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek 2004 yılında bel fıtığı nedeniyle Münih’te tedavi görmüş, 2010’da da safra kesesi iltihaplanması nedeniyle Heidelberg’de ameliyat olmuştu. Yakın zaman önce, 2011 yılında Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev de prostat ameliyatı için Hamburg’u seçti. Son olarak 2012 yılı içinde bel fıtığı tedavisi için Almanya’da bulunan Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani ani gelişen bir inme sonrası yeniden Almanya’ya götürülerek Berlin’deki Charite Universite Hastanesinde uzun süre tedavi gördü. Bu tabloda çok mesaj bulunuyor. Farklı ülke liderlerinin Almanya’yı seçmesi kadar, her vakada Almanya’nın farklı eyalet ve şehirlerini kullanarak imajını topyekûn güçlendirmesi de önemlidir. Bunlar hep planlanmış işlerin ve sistemli çalışmanın sonuçlarıdır. Daha önce de belirttiğim gibi bu iş profesyonellik işi, bu nedenle biz de her şeyi takip ediyoruz, süratle adapte olmaya çalışıyoruz. Açıkçası okulu olmayan, kısa süre önce doğan, hızla büyüyen ve son derece inovatif bir ticari alan söz konusu, olaya endüstriyel bir bakış açısıyla bakabilmek çok önemli.

AHMET CÖMERT KİMDİR? 1978 Mersin doğumluyum. Ülkemize 1936 yılında Berlin’de üçüncülük derecesiyle ilk olimpiyat madalyasını kazandıran, ardından 1948 Londra Olimpiyatında şampiyon olan Mersinli Ahmet’in torunuyum. Yaptığı işte en iyi olmayı istemek bizde sanırım kalıtsal bir durum. Bir de dava milli olunca daha bir sıkı sarılıyoruz işimize... Hacettepe Üniversitesi’nde Tıp ve İşletme Yönetimi eğitimlerimi tamamlayıp bir yıl Hollanda’da burslu araştırma görevlisi olarak çalıştım. 2002 sonbaharıydı, gönlümüze bu sevda onbir yıl önce düştü diyebilirim. Ülkemizde asrın değişiminin tohumlarının atıldığı günlerde, Hollanda’nın en büyük Üniversite Hastanelerinden birisine sahip olan Groningen’de bypass için sıra bekleyen hastaları izlerken, bu hastaları düzenli biçimde ülkeme transfer etmeyi ve Türkiye’nin uluslararası bir sağlık merkezi olmasının hayallerini kuruyordum. Bugün ulaştığımız nokta benim için öyle anlamlı ve kıymetli ki, sanırım ben herkesten daha fazla mutluluk ve gurur duyuyorum.

KASIM 2013

UZMAN GÖRÜŞÜ

YAŞLANAN BATI AVRUPA’NIN, ÖZELLİKLE İSKANDİNAV ÜLKELERİNİN YAŞLI BAKIMI HİZMETLERİNE TALİBİZ.

Irak En Önemli Pazarlarımızdan Biri

Siyasi ve Sosyal Profillerin Gücü

Yöneticilerimizin de sistemli bir şekilde kendilerini yetiştirmesi elzemdir. Ben kendi adıma üç yıl önce Bakanlıktaki görevimden ayrılıp yabancı hastaların en yoğun olduğu Antalya’ya yerleşerek, burada bir süre özel sektörde genel müdürlük yapmak suretiyle turizm sağlığı sisteminin işleyişini özümsemeye çalıştım. Uluslararası bir network yürütür bu piyasayı. Fırsatları ve sorunları yerinde tespit ettim.

Siyasi ve sosyal profillerin reklam noktasında etki gücünün ne denli yüksek olduğuna burada da tanık oldum. Ülkemizde ve komşu coğrafyada çok sevilen ve takip edilen İbrahim Tatlıses’in rehabilitasyon süreci için Münih’te bir kliniğe gönderilmesine çok üzülmüştüm. Çünkü bu hatalı seçimin izlerine Erbil’de yakından şahit oldum. Beklediğimiz üzere sonradan kendileri bir röportajda gerçek şifayı ülkemizdeki tedavi sürecinde bulduklarını bizatihi açıklamışlardı. Yeri gelmişken, ameliyat ve tedavilerinde ülkemizden başka bir ülkeyi seçmeyen Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Başbakanımıza, göstermiş oldukları hassasiyet, güven ve sahiplenme nedeniyle şükranlarımı sunuyorum. Liderlik bazen yaptıklarınız kadar yapmaktan kaçındıklarınızda da tezahür ediyor.

Ardından Kuzey Irak’ta Erbil’in en büyük sağlık yatırımının başına geçip, bize aylık 5 milyon dolar düzeyinde hasta gönderen 4 milyon nüfuslu Kuzey Irak’ın tüm altyapısını inceleyerek sağlık turizminin işleyişine tam vakıf olmaya çalıştım. Kuzey Irak 5 milyar dolarlık sağlık yatırımı fırsatı bulunan GSYH’sı hızla artan en önemli pazarlarımızdan birisidir. Buradan edindiğim bilgileri merkez teşkilatımıza aktarmanın yanında geleceği şekillendirecek stratejiler için de her türlü gözlemimi kayda geçirdim.

KASIM 2013

Çok Hevesli Çalışıyoruz Ülkemizi çevreleyen ülkelerden yirmiden fazlasında sağlık hizmetleri tedarikçiliğinde birinciliğe talibiz. Yaşlanan Batı Avrupa’nın, özellikle İskandinav ülkelerinin yaşlı bakımı hizmetlerine talibiz. Yaş ortalaması kırka ulaşan 2 trilyon dolardan fazla GSYH’sı bulunan Rusya Federasyonu’nun sağlık hizmetleri merkezi olmaya talibiz. Kaplıca ve termal tedavi tesislerimizi hızla hazırlıyoruz. Bu tesislerde fizik tedavi hizmetlerinin mevcut payını arttırıyoruz. Geriatri hizmetleri için mevzuatları hazırlıyoruz. Çok yönlü, planlı ve hevesle çalışıyoruz. Keza, 2023 hedeflerinden kendimize çıkardığımız pay bunu gerektiriyor. Son olarak şunu belirtmek isterim ki, stratejik önemi çok büyük olan sağlık turizmi alanında özveriyle çalışan tüm sağlık personellerine, profesyonel hastane yöneticilerine ve sağlık turizmi ekiplerine, yatırım yapmaktan imtina etmeyen ve arı misali çalışan müteşebbislerimize, Bakanlığımdaki tüm idari ekibimiz ile paydaş Bakanlıklarımızdaki mesai arkadaşlarımıza ve kapıyı aralayıp yolu aydınlatarak bizlere sessizce destek olan kıymetli liderlerimize sonsuz şükranlarımı sunuyorum. ■

R Ö P O R TA J

Doktor-Hasta İletişiminde Çözüm Ailelerde Psikiyatr Prof. Dr. Sefa Saygılı’ya doktor-hasta iletişimini ve bu iletişimi etkileyen faktörleri sorduk.

P S İ K İ Y AT R P R O F. D R . S E FA S A Y G I L I RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI UZMANI

İletişim ailede başlar. Daha huzurlu ve mutlu aile ortamında büyüyen, şefkat ve sevgi gören bireyin şiddete başvurma olasılığının çok az olduğunu söyleyen Psikiyatr Prof. Dr. Sefa Saygılı, doktor ve hasta iletişiminde de bireyin aile içi yetişme ortamının etkili olduğunu belirtiyor. Kişinin ve ailesinin psikolojik durumunun da şiddete başvurma konusunda etkili bir mekanizma olduğunu ifade eden Saygılı ile doktor-hasta iletişimi ve bu iletişimi etkileyen faktörleri konuştuk.

Sağlık çalışanlarına ve doktorlara hasta yakınları tarafından uygulanan şiddeti nasıl açıklamak gerekir? Son yıllarda şiddetin arttığı maalesef bir gerçek. Bunun çeşitli sebepleri var. Başında sağlık çalışanlarına yönelik uygulanan politikalardan cesaret alma olayı geliyor. Güç kullanarak sanki ‘istediğimi elde edebilirim’ inancı bir başka faktör. Çeşitli yayınların tahrik edici etkisini de göz ardı edemeyiz. Bir de buna hastanın veya ailesinin psikolojik durumunu eklerseniz bazı kimseler şiddete başvurabiliyor.

KASIM 2013

Doktorların psikolojik eğitim almaları bu konuda bir çözüm olur mu? Konuya daha kapsamlı baktığımızda ve işin içine hasta ve yakınlarını da dahil ettiğimizde işin ucu toplumsal iletişime ya da aile içi iletişime kadar varır, bu konuda neler söyleyeceksiniz? Eğitim elbette etkili olur. Doktorların şiddet potansiyeli olan hasta ve yakınlarını tanıması ve buna uygun davranış modelleri hakkında bilgilenmesi üzücü olayları azaltabilecektir. Yine ailesinde daha huzurlu ve mutluluk ortamında büyüyen, şefkat ve sevgi gören, kısacası aile içi iletişimi istenen şekilde olan kişiler şiddete başvurmaz. Yani aile tutumları çok önemli.

Sizin fobiler konusunda çalışmalarınız bulunuyor. Sosyal fobinin bu süreçteki rolü nedir? Fobiler insan davranışlarını şiddete yönlendirir mi?

RÖPORTAJ

FUNDA ÇAMÖZÜ

Fobilerin şiddete yönelttiğine dair elimizde bulgu yok. Fobik kişi kendi problemine odaklanmıştır.

Şiddeti bir davranış bozukluğu olarak görebiliriz değil mi, davranış bozukluklarının kökeninde ne yatar, genetik midir, sonradan mı olur? Elbette bir davranış bozukluğudur. Genetik yönü vardır ama aile içi yetişme ortamıyla ve çocuğun şiddete maruz kalması veya tanık olmasıyla daha çok ilgilidir. Yani ailede şiddet sık başvurulan bir yol oldukça etkilenerek ve model alarak şiddete yatkın bireyler ortaya çıkar. Ayrıca şiddet içeren televizyon filmleri ve bilgisayar oyunları da suçlanmaktadır.

Doktor ve sağlık çalışanlarının iş yükü iletişimlerini etkiler mi? Bakın bu da önemli bir faktör. Hasta ve rutin yoğunluğundan bunalan ve yorulan sağlık çalışanı hastaya veya yakınına davranışlarında özenli olmayabilir.

Toplum olarak agresif bir yapımız var değil mi? Ya da şöyle söyleyeyim sevince tam seviyoruz, sildi mi bir kalemde… Neden orta yolu bulamıyoruz, empati yapmak sorunu çözer mi? Aynen öyle. Bir türlü mutedil olamıyoruz. Gururlu bir toplumuz. Çabuk göklere çıkarıyoruz. En ufak terslikte de gözden çıkarabiliyoruz. Empati çözümün anahtarı bence de. Yani kendimizi o kişinin yerine koyarak onu anlamaya çalışmak. Böyle yaparsak daha hoşgörülü ve anlayışlı olmamız mümkündür.

Siz de bir doktor olarak hasta ya da hasta yakınından kaba bir davranış ya da şiddet gördünüz mü? Hiç o noktalara gelineceğini hissettiniz mi?

Genç uzmanken saldırıya uğramıştım. O da kulağına gelen seslerin yani işitsel halüsinasyonların etkisiyle saldırganlaşan şizofren bir hastamdı. Çok şükür daha sonraları şiddetle karşılaşmadım. Ben de yoğun hasta baksaydım olur muydu bilmiyorum ama yıllar içinde şiddete yatkın kişileri tanıyıp tedbir almak konusunda tecrübe kazanıyorsunuz.

Yoğun ve stresli bir tempoda işlerini yapmaya çalışan doktor ve sağlık çalışanlarına streslerini azaltmak için neler tavsiye edersiniz? En başta bu yoğunluklarını tabii ellerinden geliyorsa azaltmalarını tavsiye ederim. Sonra hasta ve yakınları ile empati kurmalarını, alternatif meşguliyet edinmelerini, aileleriyle ve sevdikleriyle kaliteli ve hoş zaman geçirmelerini, zaman zaman seyahate çıkmalarını yine öneririm.

DOKTORLARIN ŞİDDET POTANSİYELİ OLAN HASTA VE YAKINLARINI TANIMASI VE BUNA UYGUN DAVRANIŞ MODELLERİ HAKKINDA BİLGİLENMESİ ÜZÜCÜ OLAYLARI AZALTABİLECEKTİR.

Doktor-hasta ilişkilerinde, hastane yönetiminin halkla ilişkiler ya da kurumsal KASIM 2013

R Ö P O R TA J

YOĞUN VE STRESLİ BİR ORTAMDA ÇALIŞAN HEKİMLERE EN BAŞTA BU YOĞUNLUKLARINI TABİİ ELLERİNDEN GELİYORSA AZALTMALARINI TAVSİYE EDERİM. SONRA HASTA VE YAKINLARI İLE EMPATİ KURMALARINI, ALTERNATİF MEŞGULİYET EDİNMELERİNİ, AİLELERİYLE VE SEVDİKLERİYLE KALİTELİ VE HOŞ ZAMAN GEÇİRMELERİNİ, ZAMAN ZAMAN SEYAHATE ÇIKMALARINI YİNE ÖNERİRİM.

iletişim birimlerinin üzerine düşen görevler neler? Sağlık çalışanlarının yükünü almak, hasta ve yakınları için sıcak bir ortam oluşturmak hastane idarecilerinin görevidir. Ayrıca şiddete daha sözel boyutta olsa bile tolerans göstermemek gerekir. Yani çalışanlarının yanında olmalıdırlar.

Kızılay Yayınları’nda Kızılay’ın Kurucusu Dr. Abdullah Bey ve Kızılay’ın kurucularından Kırımlı Dr. Aziz Bey’i anlattığınız iki kitabınız bulunuyor. Bu iki doktorun ortak yanları ve sizde iz bıraktıkları yönleri nelerdir? Bu iki doktor Kızılay’ın kurucusu olmalarının dışında ülkemize büyük hizmetlerde bulunmuş ve maalesef ikisi de vefasızlığımızdan dolayı unutulmaya terk edilmişlerdir. Dr. Abdullah Bey Osmanlıya iltica etmiş Macar asıllı büyük hekimdir. Türkiye’nin

KASIM 2013

ilk doğa bilimleri müzesini kurmuş, mineraloji ve paleontoloji alanlarında önemli çalışmalar yapmış; Türk tıp zoolojisine katkılarda bulunmuş, anestezi alanında dünyanın ilklerinden olmuş, tıp fakültelerinde öğretim üyeliğinin yanı sıra Kırım ve Suriye başta olmak üzere çeşitli eyaletlerde askeri hekimlik yapmıştır. Kırımlı Dr. Aziz Bey’e gelince; Kızılay’ın haç değil hilâli sembol almasını kabul ettirmiş, ilk Türkçe telif tıp kitabını yazmış, tıp dilini tıp fakültesinde Latinceden Türkçeye çevirtmiş ve bu fakülteye dekanlık yapmış, yine ilk tıp lügatını hazırlamış, önemli ve öncü bilim adamıdır. Üstelik bu kadar işi 38 yıllık hayatına sığdırmıştır. Acı olan da gençlerimizin muhakkak tanımaları ve örnek almaları gereken bu iki büyük insanın mezarlarının kaybolmasıdır. Ancak Kızılay kurucularına karşı vefalı davranarak Eyüp Defterdar Camii haziresinde yani muhtemel kabirlerinin olduğu mahalde sembolik mezar taşları diktirmiştir. Allah rahmet eylesin. ■

Optimum Dozda Yüksek Çözünürlüklü Görüntüler...

“SHIMADZU” 1875’den günümüze... 1896 > İlk Röntgen Görüntüsü 1911 > İlk Büyük Boyutta Medikal Röntgen Cihazı 1957 > Japonyadaki ilk 6 MeV’lik Betatron 1961 > Dünyadaki İlk Floroskopi Cihazı (RF) 2003 > Dünyadaki ilk Direct-Conversion’lı FPD 2004 > Dünyadaki İlk Tam Dijital Mobil Röntgen

2012+ > Ultrasonlar > Anjiyografi Sistemleri > Dijital Röntgen Sistemleri > Dijitalizasyon Çözümleri > Mobil Röntgen Sistemleri > Flat Panel Dedektör Çözümleri > C-Kollu Sistemler

www.meditel.com.tr info@meditel.com.tr Merkez: Molla Şeref Mah. Halıcılar Köşkü Sk. No:26 Fatih / İSTANBUL Tel:(0212) 635 79 70 Pbx Faks:(0212) 635 81 43 Ankara: Sağlık Sk. Çetin Apt. No:30/3 Kat:1 Yenişehir / ANKARA Tel:(0312) 433 75 20 - 435 80 60 Fax:(0312) 433 80 92 KASIM 2013

HABER

Türkiye-Kosova Arasındaki İlişkiler Güçleniyor Türkiye-Kosova Sağlık Haftası’nın İlki Türk Sağlık Heyeti’nin Kosova Ziyareti İle Gerçekleşti TÜRKİYE VE KOSOVA ARASINDAKİ SAĞLIK ÇALIŞMALARI VE SAĞLIK ANLAŞMALARI DEVAM EDİYOR.

Türkiye-Kosova Sağlık Haftası çerçevesinde iki ülke arasındaki temasları güçlendirmek ve Kosova’nın, Türkiye’nin sağlık alanında edindiği tecrübe ve kazanımları örnek alması prensibinden hareketle 28 Eylül-5 Ekim tarihleri arasında Kosova’nın Priştine kentinde bir dizi etkinlik düzenlendi. Sağlık Haftası için Temmuz ayında Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu ve Kosova Sağlık Bakanı Dr. Ferid Agani bir araya gelmişti.

Bu görüşmenin ardından 1. Türkiye-Kosova Sağlık Haftası, Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü/Bakan Müşaviri Kamuran Özden başkanlığındaki Türk Sağlık Heyetinin katılımlarıyla gerçekleşti. 1.Türkiye-Kosova Sağlık Haftası etkinlikleri çerçevesinde, Priştine Qendra Klinike Universitare E Kosoves Hastanesi’nde Kosova Sağlık Bakanı Dr. Ferit Agani, T.C. Priştine Büyükelçisi Songül Ozan, Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü/Bakan Müşaviri Kamuran Özden ve Türk Sağlık Heyeti’nin katılımı ile basın toplantısı yapıldı.

Kosova Sağlık Bakanı Dr. Ferit Agani: “Türk ve Kosovalı doktorlar arasında gelişen ilişkileri destekliyoruz”

Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu’nun ziyaretinin ardından 1. Türkiye-Kosova Ortak Sağlık Haftasının yapılması için ön görüşmeleri yapmak üzere Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü/Bakan Müşaviri Kamuran Özden, Dış İlişkiler ve AB Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Dr. Selami Kılıç, Türkiye Yüksek İhtisas Hastanesi Yöneticisi Prof. Dr. Mustafa Paç, 17-20 Temmuz 2013 tarihleri arasında Kosova’ya giderek Kosova Sağlık Bakanı Ferit Agani’yi ziyaret etmişti.

KASIM 2013

Basın toplantısında konuşan Kosova Sağlık Bakanı Dr. Ferit Agani, Türkiye ve Kosova’nın tarihi ve kültürel bağı olduğunu ve iki ülke arasındaki işbirliğinin giderek gelişmekte olduğunu söyledi. Türkiye ve Kosova’nın sağlık alanındaki çalışmaları ve anlaşmalarına vurgu yapan Agani, “Mevcut sağlık anlaşması çerçevesinde Türkiye bize destek sağlıyor. Kosova’da tedavisi yapılamayan hastalarımız, Türkiye’de tedavi oluyor. Sağlık Haftası kapsamında doktorlar arasında gelişen işbirliklerini her zaman destekliyoruz.” şeklinde konuştu.

HABER

FUNDA ÇAMÖZÜ

Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu, geçtiğimiz Temmuz ayında Kosova Sağlık Bakanı Dr. Ferit Agani ile bir araya gelmiş ve Kosova’da Birinci Türkiye-Kosova Ortak Sağlık Haftası’nın yapılması konusunda mutabakata varmıştı.

Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu’nun Temmuz ayındaki Kosova ziyaretinden de bahseden Agani, “Sayın Müezzinoğlu Temmuz ayı içerisinde ülkemizi ziyaret edip, Sağlık Haftası yapılması sözü vermişti. Kısa bir sürede hazırlanıp gerçekleştirilen bu Sağlık Haftası için başta Sayın Bakan Dr. Müezzinoğlu ve ekibine şükranlarımı sunuyorum” dedi.

T.C. Priştina Büyükelçisi Songül Ozan: “Müezzinoğlu Kosava’ya önem veriyor” Toplantıda konuşan T.C. Priştina Büyükelçisi Songül Ozan, iki ülke arasındaki birlikteliğin güçlenmesi noktasında çalışmaların sürdüğünü belirtti. Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun ziyaretine değinen Ozan, “Sayın Müezzinoğlu Kosova’ya verdiği önemi, geçtiğimiz aylarda yaptığı ziyarette dile getirdi. Bu Sağlık Haftası, Sayın Bakan’ın desteğinin göstergesidir.” dedi.

ne yapılıyorsa burada da aynısının yapılmasını istiyoruz. Kosova ile ilk uluslararası anlaşma 2003 yılında T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından imzalanmıştır. Son yıllarda Kosova’da sağlık alanında yaşanan gelişmeleri biz de memnuniyetle takip ediyoruz.”

Mehmet Müezzinoğlu’na Teşekkür Sağlık Haftası etkinlikleri çerçevesinde ayrıca Kosova Sağlık Bakanı Dr. Ferid Agani, Bakanlık Makamı’nda ziyaret edildi. Ziyarette Sağlık Bakanlığı’ndan Genel Müdür/ Bakan Müşaviri Kamuran Özden, Daire Başkanı Arif Çetin, Kosova Sağlık Bakan Yardımcısı Dr. Kadir Hüseyin ve Kosova

1. Türkiye- Kosova Sağlık Haftası etkinlikleri çerçevesinde gerçekleşen basın toplantısında Priştine Qendra Klinike Universitare E Kosoves Hastanesi’nde Kosova Sağlık Bakanı Dr. Ferit Agani, T.C. Priştine Büyükelçisi Songül Ozan, Genel Müdür / Bakan Müşaviri Kamuran Özden ve Türk Sağlık Heyeti yer aldı.

Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü/Bakan Müşaviri Kamuran Özden ise KVC, Çocuk Cerrahisi, Beyin Cerrahi, Genel Cerrahi, Kadın Doğum, Gastroenteroloji, Radyoloji ve Kardiyoloji uzmanlarından oluşan bir heyetle geldiklerini belirterek şunları söyledi: “Biz buraya tecrübelerimizi kardeşlerimizle paylaşmaya geldik. Türkiye’de

KASIM 2013

HABER

KAMURAN ÖZDEN, SAĞLIK BAKANI DR. MEHMET MÜEZZİNOĞLU’NUN KOSOVA’YA ÖZEL BİR İLGİ VE DESTEK VERDİĞİNİ BELİRTTİ.

TÜRK SAĞLIK EKİBİNİN RAKAMLARLA KOSOVA ZİYARETİ 127 Hasta muayenesi 139 Hasta konseyi 50 Eğitim amaçlı özellikli ameliyat 14 Anjiyo 12 Stent uygulaması 4 ERCP 5 Endoskopi 20 Ultrasonografi 11 Tüm branşlarda eğitim amaçlı seminer

Kosova’da Türk Sağlık ekibince eğitim amaçlı ameliyatlar yapılmıştır.

Sağlık Bakanlığı Bakan Müşaviri Günay Hallaç hazır bulundu. Türk hekimlerin Kosova’daki çalışmalarından haberdar olduğunu ve bu anlamda Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu’na teşekkür ettiğini söyleyen Sağlık Bakanı Dr. Ferid Agani, Sağlık Haftasının devamı konusunda kendisinden destek istedi. Kosova’daki sıcak ilgi ve ev sahipliğinden dolayı teşekkür eden Sağlık Bakanlığı Ge-

Priştine Qendra Klinike Universitare E Kosoves Hastanesi ekibi Türk Sağlık Heyeti ile…

KASIM 2013

nel Müdürü/Bakan Müşaviri Kamuran Özden ise Sayın Bakanımızın Kosova’ya özel bir ilgi ve destek verdiğini belirtti. Bu nedenle hassasiyetle hareket ettiklerini söyleyen Özden, “Kosova’nın sağlık sistemine destek vermek adına buradayız. Tecrübe ve paylaşımların sürekli olması için Kosovalı sağlık çalışanlarının ülkemizde eğitim görmelerinin gerekliliği büyük önem arz etmektedir.” dedi. ■

Kosova Sağlık Bakanı Dr. Ferid Agani, Sağlık Bakan Yardımcısı Dr. Kadir Hüseyin, Genel Müdür / Bakan Müşaviri Kamuran Özden ve Daire Başkanı Arif Çetin Kosova sağlık sistemini ve Türkiye’nin desteğini konuştu.

T.0212 272 61 06

HABER

Bingazi Sağlık Üreticileri İçin Cazibe Merkezi Haline Geldi Gerek Libya Sağlık Bakanı Nouredine Doughman’ın 2012 yılında başlattığı sağlıkta yenilenme projesinin devam edeceği sinyallerini vermesi gerekse Bingazi’de inşası başlayan sağlık yatırımları, bölgeyi uluslar arası medikal üreticileri için cazibe merkezi haline getirdi. TÜRKİYE KALİTELİ VE UYGUN FİYATLI ÜRÜN YELPAZESİ İLE LİBYA SAĞLIK SEKTÖRÜ İÇİN PARLAYAN BİR YILDIZ.

Libya’da ekonomik anlamda liberalleşme sürecinin başlaması ile birlikte ülkenin hemen her alanda yatırım ve tüketim ihtiyacı, ihracatçılar için Libya’yı cazip bir Pazar haline getirdi. Türkiye’deki modern sağlık hizmetlerinden övgüyle bahseden Libya Sağlık Bakanlığı yetkilileri aynı sistemin, modern ve zincir hastane projeleri şeklinde kendi ülkelerinde de kurulmasını istediklerini ifade ediyor. Libya, sanayi, sağlık ve turizm hizmetleri ile tarım alanlarında uygulanacak yatırımlara 5 yıl boyunca, sağlanan kârın tekrar

KASIM 2013

yatırıma dönüştürülmesi kaydı ile gelir ve damga vergisi muafiyeti tanıyor. Türkiye kaliteli ve uygun fiyatlı ürün yelpazesi ile Libya sağlık sektörü için parlayan bir yıldız.

Bingazi öne çıkıyor Limanı Akdeniz kıyısında olan Libya’nın ikinci büyük kenti Bingazi, kraliyet döneminin etkisiyle normalde başkentte yer alan kurumları bünyesinde bulunduruyor. Oldukça zengin bir tarihi geçmişi olan şehir, tarım ve petrolde ülkenin öncüsü. Sektör çeşitliliği yaratmak isteyen ülkenin turizm geleceğinin de baş aktörlerinden...

HABER

FUNDA ÇAMÖZÜ

Kentin çok yakınında yer alan Kufra Vahaları ve Antik Yunan kalıntıları ile muhteşem Akdeniz sahilleri şehrin önemli turist çekim merkezi. Libya’nın finansında önemli rol oynayan Libya Merkez Bankası da Bingazi’de bulunuyor.

Bingazi’de sağlık alanında girişimler • Uluslar arası işbirliklere kapılarını açan Libya, Belçikalı bir sağlık kuruluşu ile anlaşılarak sağlık sektöründe önemli bir adım atıldı. • Bingazi’de beş yeni kliniğin inşası ve faaliyete geçirilmesi için çalışmalara başlandı. • Sağlık sektöründeki eksiklerini bildiklerini belirten Sağlık Bakanı Nouredine Doughman, bilişim altyapısı ve ilaç veritabanını yenilemek üzere çalışmalara başladıklarını belirtti. • Libya yönetimi özel hastanelerin kurulması konusunda yurtdışı firmalara ciddi teşvikler veriyor.

Libya’da Sağlık Buluşması; Bingazi Medikal 2-4 Mart 2014 tarihleri arasında Bingazi’de gerçekleşecek olan Libya Uluslararası Sağlık ve Medikal Teknolojileri Fuarı (Bingazi Medikal)’nın Türkiye satışı ICF Fuarcılık tarafından yapılacak olup AjansFa tarafından da desteklenmektedir. Katılımcı profilini hastane ve ameliyathane ürünleri; hastane sistemleri; sağlık merkezleri; hasta taşıma, engelli, fizyoterapi ve ortopedik ürünler; kişisel bakım ve hijyen ürünleri; teşhis ve görüntüleme ile hastane ve tıbbi tesis yönetimi sistemlerinin oluşturduğu Libya

Fuarı, Libya’nın tüm sektörlerde altyapı yenileme konusunda atağa geçtiği şu dönemde sağlık alanındaki buluşma noktası olarak önem kazanıyor. 2012 yılında sağlık sektörüne 480 milyon dolarlık yatırım yapıldığını kaydeden Sağlık Bakanı Nouredine Doughman, bu yatırımların henüz başlangıç olduğunu Bingazi’ye yeni sağlık kurumları kurulacağını kaydetti.

Fuarın Katılımcılar İçin Sağladığı Avantajlar • Libya’nın medikal sektördeki en önemli buluşmalarından birine ev sahipliği yapıyor. • Kamu-özel hastane yöneticileri, satın almacılar, bayiler, distribütörler ve sağlık profesyonelleri fuarın ziyaretçi profilini oluşturuyor. • Fuar pazarın talep ve beklentilerini belirlerken bu pazara sunulan uluslararası teknolojileri izleme fırsatı veriyor. • Fuar aynı zamanda firmalara yeni pazarlara ulaşma, ticari işbirlikleri kurma, var olan müşteri ve bayilik teşkilatlarını güçlendirme ve hedef kitleye doğrudan ulaşma olanağı tanıyor. ■

LİBYA, SANAYİ, SAĞLIK VE TURİZM HİZMETLERİ İLE TARIM ALANLARINDA UYGULANACAK YATIRIMLARA 5 YIL BOYUNCA, SAĞLANAN KÂRIN TEKRAR YATIRIMA DÖNÜŞTÜRÜLMESİ KAYDI İLE GELİR VE DAMGA VERGİSİ MUAFİYETİ TANIYOR.

KASIM 2013

SEKTÖRDEN

Hastanelerde Kullanılan Yeni Doğan Gereçlerinin Nozokomiyal Enfeksiyon Risklerinin Önlenmesi Hastanelerde kullanılan biberon, emzik ve süt pompası parçaları gibi malzemelerin dezenfekte edilebilmesi için neler yapılması gerektiğinin üzerinde önemle durulması gerekiyor.

H. Üner Sarıduman

Hakerman Genel Müdürü

KASIM 2013

Hızla nüfusu artan ülkemizde yeni doğan bölümlerinin sayısı ve kapasitesi de günbegün artmaktadır. Bu kapsamda yeni doğan bölümlerinde kullanılan biberonların, emziklerin, süt pompalarının plastik parçalarının ve ilgili diğer malzemelerin temizliği ve dezenfekte edilmesi de büyük önem arz etmektedir. Tek kullanımlık biberon ve emzikler piyasada bulunmasına rağmen gerek maliyet gerekse tedarik sıkıntısı nedeni ile büyük oranda tekrar kullanılabilir biberon ve emzikler tercih edilmekte olup, tekrar kullanım konusu gündeme geldiğinde de nozokomiyal enfeksiyon riski karşımıza çıkmaktadır. Bu durum gerek aynı bebeğe farklı biberonlar kullanarak, gerekse farklı bebeklere farklı biberonlar kullanarak veya farklı annelere aynı süt pompası parçaları kullanılarak karşımıza çıkmakta ve hayati önem arz etmektedir. Bu konu bebek sağlığını yakından ilgilendirdiği gibi has-

tane yönetimini ve yetkilileri de risk altına sokmaktadır. Çünkü “Aksi ispat edilmediği sürece her hastane enfeksiyonu, temel enfeksiyon kontrol kurallarına uyulduğu takdirde önlenmesi mümkün olan bir tıbbi hata olarak kabul edilmelidir.”*denilmekte ve dolayısıyla bu tip bir enfeksiyon tüm ilgilileri sorumluluk altına sokmaktadır. O

*Institute of Medicine Report, 1999., Ann Intern Med 2002;137:665-670.

İşlem esnasında da cihaz cam kapısı üzerinden göz ile ve işlem sonrasında opsiyonel dahili printer ile işlem başarısı kontrol edilebilir. • Termal dezenfeksiyon imkanı olmadığı durumlarda kimyasal dezenfeksiyonda uygulanabilir.

halde hastanede kullanılan bu tip malzemelerin dezenfekte edilebilmesi için neler yapılması gerektiğinin üzerinde önemle durulması gerekmektedir.

Reusable yeni doğan gereçlerinin ideal temizleme ve dezenfekte etme metotları: • Biberon, emzik, pompa parçası gibi tüm kullanılmış reusable malzeme, kullandıktan hemen sonra, yani içinde veya üzerinde katılaşma olmadan temizleme ünitesine gönderilmelidir. • Öncelikle elle, akan su altında temizlenmeli ve içlerinde kalan atıklar boşaltılmalıdır. • Daha sonra teorik olarak sırasıyla termal dezenfeksiyon ve sterilizasyon yapılmalıdır. Ancak sterilizasyondan bahsetmek için paketleme yapılması gerektiğinden; pratikte termal dezenfeksiyon yapılması yeterlidir. Bu amaçla üretilen otomatik yıkama, dezenfeksiyon ve kurutma cihazları bu iş için ideal çözümdür. Çünkü malzemeleri cihaz içine yerleştirdikten sonra manüel müdahaleye gerek kalmadan, içindeki malzemeler soğuk su ile ön yıkama, sıcak su ile ana yıkama, nötralizasyon, termal dezenfeksiyon ve hepa filtreli tam kurutma işlemlerinden geçer ve tam kuru olarak 50-60 dakika içinde tekrar kullanılabilir duruma gelir.

Termal dezenfeksiyon cihazı seçiminde eğer özellikle biberonlar direk temizleme ünitesine gelmiyor ve içindeki mamalar kuruyor ise, güçlü yıkama pompası olan, dijital yöntemle kontrol edilebilir ve ihtiyaçlara göre programlanabilir. Hepa filtreli kurutma üniteli ve en önemlisi ilgili Avrupa Standardı olan EN 158831-2 standartlarına tam uygun olan cihazları tercih etmek önemlidir. EN 15883-1-2 standartlarına göre yıkanan biberon, emzik ve diğer malzemelerde A0 600 değeri yani 90 C.de 1 dakika veya bu değeri sağlayabilecek diğer ısı-zaman koşullarında termal dezenfeksiyon yapılması ilgili standart gereğidir.

ÜLKEMİZDE BİRÇOK FARKLI TİP, BOYUT, ÇAP VE ÖZELLİKLERDE BİBERONLAR VE EMZİKLER KULLANILMAKTA OLUP MAKİNE KULLANIMINA GEÇİLECEĞİ ZAMAN STANDARTLAŞMA ÖNEM ARZ ETMEKTEDİR.

Kullanılan cihazın yıkanması istenilen günlük biberon sayısını ortalama 8, maksimum 10 siklusda karşılayabilmesi için cihaz kapasitesinin ve 1 siklusda yıkanabilecek maksimum biberon ve emzik sayısının baştan belirlenmesi gerekmektedir. Son olarak dikkat edilmesi gerekli diğer bir konu da cihazın içinde kullanılan sepetlerin hastanede kullanılan biberon ve sepetlere uygun olup olmadığını tam olarak belirtmektedir. Şöyle ki, ülkemizde birçok farklı tip, boyut, çap ve özelliklerde biberonlar ve emzikler kullanılmakta olup makine kullanımına geçileceği zaman standartlaşma önem arz edecektir. Bu nedenle kullanılacak olan biberon ve diğer malzeme modellerine idareler tarafından karar verilmesi ve buna göre sepet tedarik edilmesi çok önemlidir. Bu şekilde cihaz hacmi tam olarak kullanılacak; yıkama ve kurutma işlemlerinde maksimum başarı elde edilecektir. ■

NOZOKOMİYAL ENFEKSİYON SONUÇLARI • Hastanede kalış süresinde uzama • Morbiditede artış • Yaşam kalitesinde bozulma • Mortalitede artış • İş gücü ve üretkenlik kaybı • Maliyette artış

KASIM 2013

R Ö P O R TA J

Bugüne Kadar Altı Koklearimplant Ameliyatını Başarıyla Gerçekleştirdik Koklearimplant sistemi, işitme cihazlarının yarar sağlamadığı ileri veya çok ileri derecede işitme kaybı olan kişilerin duymasına yardımcı olan bir sistem

P R O F. D R . M . TA Y Y A R K A LC I O Ğ L U İSTANBUL MEDENİYET ÜNİVERSİTESİ GÖZTEPE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ KULAK BURUN BOĞAZ ANABİLİM DALI ÖĞRETİM ÜYESİ

İstanbul Medeniyet Üniversitesi Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ilk Koklearİmplant (Biyonik Kulak) ameliyatı ağustos ayında gerçekleştirildi. Ameliyat öncesi ve sonrası izlenen süreçleri İstanbul Medeniyet Üniversitesi Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. M. Tayyar Kalcıoğlu ile konuştuk.

Koklearİmplant nedir? Bizi bu konuda bilgilendirebilir misiniz?

HASTANIN AMELİYAT EDİLEBİLMESİ İÇİN ODYOLOJİK, RADYOLOJİK VE PSİKOLOJİK OLARAK UYGUNLUĞUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKİR. 52

KASIM 2013

Halk arasında “Biyonik Kulak” olarak da bilinen koklearimplant sistemi, işitme cihazlarının yarar sağlamadığı ileri veya çok ileri derecede işitme kaybı olan kişilerin duymasına yardımcı olan bir sistemdir. Sesleri elektriksel uyarımlara dönüştürüp bu uyarımlarla işitme sinirini uyararak santral sinir sisteminde ses olarak algılanmasını sağlar.

Koklearimplant nasıl uygulanıyor? Gerekli değerlendirmeler yapılıp kişinin

koklearimplanttan fayda görebileceği kararına varıldıktan sonra genel anestezi altında yapılan bir cerrahi müdahale ile elektrotları içeren kablo iç kulakta yer alan işitme organına yerleştirilir. Bu elektrotların bağlı olduğu ve kulak arkasında cilt altına yerleştirilen bir implant sistemi mevcuttur. Cerrahi iyileşme süreci tamamlandıktan sonra kulak kepçesine arkadan takılan ve sesleri alarak dijital sinyallere çeviren konuşma işlemcisi bu sinyalleri cilt altına yerleştirilmiş olan alıcıya iletir ve elektrotlarla iç kulağa, oradan da işitme siniri aracılığı ile santral sinir sisteminin ilgili bölgesine iletilmesi sağlanmış olunur. Böylece işitme sağlanır.

Koklearimplant ameliyatı hangi durumlarda yapılıyor? Koklearimplant ameliyatı doğuştan olan veya kazanılmış ileri veya çok ileri derecede işitme kaybı olan hastalar için gerçekleştirilen bir ameliyattır. Hastanın ameliyat edilebilmesi için odyolojik, radyolojik ve psikolojik olarak uygunluğunun değerlendirilmesi gerekir.

RÖPORTAJ

nı engelleyebileceği görüşüne vardık ve nitekim de öyle oldu. Diğer bir örnekte de doğuştan işitmesi olan ve 30 yaşları civarında geçirdiği bir ateşli hastalık sonrasında işitme yeteneğini tamamıyla kaybetmiş olan bir hasta bana geldiğinde bakımsız, adeta dünyayı boş vermiş bir durumda idi. Gerekli değerlendirmeleri yapıldıktan sonra Koklearimplant uyguladık. Birkaç ay sonra hasta kontrol için bana tekrar geldiği zaman adeta tanıyamadım. Karşımda son derece şık giyinmiş, bakımlı, tebessüm eden birisi vardı. Bu örnekler işitebilmenin yapabileceği olumlu psikolojik ve sosyolojik değişiklikleri gösterme açısından benim için güzel örneklerden biri olmuştur.

AYŞE YILMAZTÜRK

YAKLAŞIK 2,5 YAŞINDA İKEN AMELİYAT ETTİĞİM BİR ÇOCUĞUN 1,5-2 SENE SONRA KARŞIMA GEÇİP ŞARKI SÖYLEMESİ, HATTA 1’DEN BAŞLAYARAK 100’E KADAR SAYMASI BENİ SON DERECE MUTLU ETTİ.

İşitme engelli olduğunun farkına varıldı ve hasta size getirildi, nasıl bir süreç işliyor? Psikolojik olarak uygunluğu değerlendiriliyor dediniz. Biraz açabilir misiniz? Psikolojik değerlendirmede hastanın yapılan bu ameliyatı, ameliyatta cilt altına yerleştirilen implant sistemini ve özellikle de ameliyattan sonra kulak kepçesine takılan konuşma işlemcisini taşıyabilecek psikolojik durumda olup olmadığına bakılmalıdır. Örnek verecek olursak eğer hasta konuşma işlemcisini orada saklamayıp sürekli çıkartıp atma eğiliminde ya da başını sağa sola vurma eğiliminde ise implantın bu parçalarının zarar görmesi ve işlevsiz kalması kaçınılmaz olacaktır. Bu durumlarda hastanın psikolojik ve psikiyatrik tedavilerinin öncelikle yapılması gerektiği kanaatindeyim. Ancak burada işitememenin bazen psikolojik sorunları üretebileceğini de düşünmek gerekir. Kendi hastalarımın biri olan 20’li yaşlarda, işitmesini sonradan kaybetmiş genç bir delikanlının saldırgan tavırları mevcuttu. Psikiyatri uzmanı ile yaptığımız değerlendirme sonrasında bu delikanlıya işitmeyi yeniden kazandırmamızın saldırganlığı-

Böyle bir hasta geldiğinde öncelikle kulak başta olmak üzere tam muayenesinin yapılması gerekir. Böylece işitme kaybına sebep olabilecek nedenler ve varsa eşlik eden genel sorunlar araştırılır. Sonrasında işitme testleri yapılarak işitme kaybının şiddeti ve cinsi ortaya konulur. Eğer ileri derecede sensörinöral yani kabaca anla-

KASIM 2013

R Ö P O R TA J

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU YAYINLADIĞI GENELGELERDE BELİRTTİĞİ BELLİ KOŞULLARI SAĞLAYAN BİREYLER İÇİN TÜM AMELİYAT MASRAFINI KARŞILAMAKTADIR.

şılabileceği şekliyle sinirsel tipte bir kayıp mevcutsa hastanın bilgisayarlı tomografi ve MR filmleri çekilerek iç kulak yapılarının bu ameliyat için uygun olup olmadığına, anatomik bir patoloji varlığına bakılır. Psikolojik muayenesiyle de uygunluğu araştırılır. İleri derecede sensörinöral tipte işitme kaybı olan hastaya öncelikle işitme cihazı uygulanarak yarar görüp görmediğine bakılır. Yeterince fayda sağlayamıyorsa Koklearimplant uygulaması için değerlendirmek gerekir.

Bugüne kadar kaç kişiye bu ameliyat yapıldı? Başarı oranı yüzde kaç? Daha önce çalıştığım İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde yaklaşık 50 kişiye bu ameliyatı yaptık. Yaklaşık 10 aydır çalışmakta olduğum yeni kurumum olan İstanbul Medeniyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesinde, bu ameliyatları yapabilmek için gerekli olan altyapıyı oluşturmak birkaç aylık bir süreçte tamamlanabildikten sonra bu yılın ağustos ayı itibariyle ameliyatlarımıza başlayabildik. Bugüne kadar da yeni hastanemde altı koklearimplant ameliyatını başarıyla gerçekleştirdik.

KASIM 2013

Belli bir eğitim sürecinden geçmeleri gereken çocuk hastalar için başarıyı görmek zaman alacaktır ancak işitmesini sonradan kaybeden ve bu nedenle koklearimplant ameliyatı yaptığımız erişkin hastalarımızdan daha erken süreçte geri bildirim alınabilmektedir. Bu hastanemizde ameliyat yaptığım erişkin bir hastam daha sonra bana yazdığı mektupla son derece memnun olduğunu dile getirerek teşekkür etti. Daha önce çalıştığım hastanemde yaptığımız ameliyatlar sonucunda takiplerimde tüm hastalarımızın fayda gördüğüne şahit oldum. Mesela yaklaşık 2,5 yaşında iken ameliyat ettiğim bir çocuğun 1,5-2 sene sonra karşıma geçip şarkı söylemesi, hatta 1’den başlayarak 100’e kadar sayması beni son derece mutlu eden ve çalışma şevkimi adeta tetikleyen bir örnek olmuştur. Tabii özellikle doğuştan işitme özürlü olarak doğan çocuklarda ve ayrıca doğuştan işitmesi olup da konuşmayı henüz öğrenmekte olduğu erken çocukluk yaşında işitmesini kaybeden çocuklarda koklearimplant uygulaması ne kadar erken yapılırsa başarı o kadar artmaktadır. Diğer bir ifade ile 5-6 yaşında bu ameliyat yapılan bir çocuktan, 1-2 yaşında ameliyat yapılan çocukta elde edilebilen yüksek başarıyı beklemek biraz hayalcilik olur. Bunun anlamı ameliyat başarısız olur demek değildir. Ancak eğer ameliyat yaşı gecikirse işitme özürsüz yaşıtları ile aynı işitme ve konuşma seviyesini yakalama noktasında geri kalınabilmektedir.

Masrafları Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanıyor mu? Maddi durumu iyi olmayan hastalar da bu ameliyatı olabilir mi? Sosyal Güvenlik Kurumu yayınladığı genelgelerde belirttiği belli koşulları sağlayan bireyler için tüm ameliyat masrafını karşılamaktadır. O nedenle bu koşulları sağlayan tüm hastalar, parasal kaygıları olmaksızın ameliyat olabilirler. ■

SEKTÖRDEN

İkinci Görüş Danışmanlığı Hizmeti

Radiology Response… Bu hizmete kimler, neden ihtiyaç duyar? Sağlık firmalarına yeni pazar geliştirme, pazarlama, halkla ilişkiler, ihracat gibi hizmetlerin yanında hukuki, teknik ve yönetim danışmanlığı konusunda destekler veren Medius, sağlık ürün ve hizmetlerinin uluslararası arenada temsilciliğini yapıyor. Medius Yönetim Kurulu Üyesi Kübra Kalkan’a bu hizmetlerini ve özellikle Radiology Response hizmetlerinin detaylarını sorduk.

Bize kısaca Medius’dan bahseder misiniz? Kübra KALKAN Medius Yönetim Kurulu Üyesi

Medius Sağlık Hizmetleri Danışmanlığı, uluslararası arenada üretilen sağlık ürün ve hizmetlerini Türkiye’de temsil eden bir firmadır. Müşterilerine yeni pazar geliştirme, pazarlama, halkla ilişkiler, ihracat, hukuk, teknik ve yönetim hizmetleri konusunda destek sunmaktadır. Şu anki süreçte bizim için önemli hizmetler arasında hastane enfeksiyonunu önleme, radyoloji hizmetleri, tele-medikal hizmetler ve PPP yani özel-kamu ortaklığı konuları yer almaktadır.

Öne çıkan ürünler ya da ürün grupları neler? Medius olarak son derece inovatif ürün ve hizmetleri temsil etmekteyiz. Ürünlerimizden biri Fumispore, duman ile dezenfeksiyon ürünüdür. Hepa filtrelerin ve sıvı dezenfeksiyon ürünlerinin etkili olmadığı solunum yolu ile bulaşıcı hastalıklara karşı etkilidir. Aynı zamanda Medicaltex antimikrobiyal tekstil ürünlerini Kuzey Irak ve Amerika pazarında temsil etmekteyiz. Medicaltex, Türk Ar-Ge’ciler tarafından yapılmış, Sağlık Bakanlığı’nın desteklediği bir çalışmadır. Son derece inovatif bir ürün olup hastane enfeksiyonlarına karşı etkilidir. En yeni ve gündemimizi meşgul eden hizmetimiz ise Radiology Response. Bu, radyoloji görüntüleri için ikinci görüş/fikir danışmanlığı hizmetidir.

Radiology Response hizmetini kimler alıyor ve bu hizmeti 56

KASIM 2013

verirken sizin için belirleyici konular neler oluyor? Radiology Response, meme görüntüleme, beyin ve omurga görüntüleme, nükleer tıp, ortopedi, pediatri ve minimal invazif görüntü rehberliği gibi birçok alanda alt uzmanlığı olan radyologların bağımsız incelemesinden oluşuyor. Bu hizmet, çeşitli nedenlerle ikinci bir görüşe ihtiyaç duyan hekimler ve hastalar için verilebilmektedir. Bazı durumlarda hastalar tedavi süreçlerinde ikinci bir fikre, sorularını cevaplandıracak ve bedenindeki değişikler hakkında bilgi verip tedavi sürecini destekleyecek danışmanlara ihtiyaç duyar. Bu noktada onlara destek verebilmekteyiz. Bunun dışında örneğin bir sağlık turistinin tedavi olmak amacı ile geldiği hastanenin dışında ikinci bir görüş alma talebi olabilir, bu noktada devreye gireriz. Bir diğer nokta da geleneksel olarak, radyoloji raporları klinik doktorların anlayacağı şekilde hazırlanır ve bu da raporun yoğun bir tıbbi terminoloji içermesine neden olur. Radiology Response’da raporların hastalara yönelik olması gerektiğine inanıyoruz. Her bir hasta için özel ve basit bir dilde hazırlanmış raporlar sunarız. Rapor, hastaların tıbbi görüntüleme çalışmalarını ve anormallikleri daha iyi anlayabilmesine yardımcı olmak için ek açıklamalar ile tanımlanmış hasta görüntülerini içerir. Bu hizmet hasta odaklı tedavi hizmeti olup hastanın medikal verileri konusunda hastaya tam kontrol sağlamanın geleceğin tedavi yöntemi olduğunu düşünüyoruz. Bu hizmet sayesinde hasta ülkesini, yerel hastanesini, hatta evini bile terk etmeden gelişmiş bir teknoloji ile uzman danışmanlığı alıyor. Online uzman tanısı için hasta basit bir yöntemle her tür görüntüleme çalışmasını herhangi bir kişisel bilgisayarından radiologyresponse.com adresine girerek yükleyebiliyor. ■

H AYAT I N İ Ç İ N D E N

YA Z I

GÖKHAN ÜMİT LALELİ

> gullaleli@gmail.com > twitter@gullaleli

i k a d n ı ş ı D t Yur r e l z Bi

tedaedeniyle na n i ğ li ik anlığı’ me eks ğlık Bak e malze a v S z a a d ih c ın gerçekas be, llerinin lar nokt e k de tecrü n lı r a o le t s r s a e h ygusağlık p nin en meyen i tıbbi u e li e v ib il in e g z d r a t e ö e h i g n v elerde ler, sün zine. Bu bu lı hastan atlar, muayene ümüze iş bir ha ğ n n a ü e b g g n lu iyle do len ameliy çmişte rinlikler lı dönem dır. ştirdiği rdan ge i de ge n n le a a is la y y ir m a o b s ş s O e r n Tarih, de da bizler. a diğe da kül- lamalar takdir ri görtakların ürk ya d e muhabbetle ını bulan noktasın T s k n n o a a ş ç büyük o y ir a a b ş etli a ın sevgi v da yaşam kün. elerde y eri rahm dünyan n d m lg i, la li ü k ö o e b m iş n a k u m a coğrafya B a es örme n efs ayyip manlı’y ir kasırg Hersek’i izlerini g Recep T ibi kül- insanların Os a ın g ın n n s y il a a o d g S le öyle b B , ır . s in ız a d nları dir rak bu k bakanım bırakmayın. O l halkın endi rülmeye değer ş e k la r a o e B l ın y , r e r n n la ’i ü a t ve on yaşay büyük egoviç öksüz uzun en nmamış Yine o Aliya İzzzetb yerlerde osna’yı . i B lu m ir “ t u iğ u t i b iş ğ it iğ lu m e g t d , d rumlu söyle Ecdat ahale saade e ” sözü so nlar, Kaf Erdoğan’a ına müd rına mü m a ıs u la lk p r a a a o B y m iy l a n d e ş tür elerde de ya ağ- size emanet e smanrklı bölg mesini s mişte O ri içerisin a ş ç f le e le r e r g v ü e . r, y lt n ir ü a la id ın k eki n ’d s k halkımız österge yan insa nümüzd nlı örne Anadolu a g a ü e ş e c g d a d a y e r ın m e in la e ’n r d ş dön e halgeler tanda ölgele smanlı konu bö diğer va adaleti v güney b örüyü, O e e i, n g s t v ş u h e o a n a y h m u B s s a a iz ler, u h s k anlı dok şlı teyze , kte, mer aktığı eş a e n m ır y s a b m t i r O is k ö . ın k n a ır g a ’n a t d r lı e n ra laya izi öğre nu açmış istan, Yu Türkiye’d klemektedir. O r in lu i a , o iğ is n y lg c ld a u il t e ın s B is g , tem e’den inizi Özbek en be olmasın edonya r Türkiy ve eller fyasına, - miliği Türkiye’d ek, Mak le a a s a r e r t g ğ d e k a o e a H G c d a m , osn kokla Balkan eler ve baycan Bugün B elerinizi er- amcalar, nin luk gibi n, Azer t K is a t u l, lb v is u e a s ik n , u c r a a t A tan, T rılmak lim. neyde M müzü, Kosova, rkmenis ince, sa geliştire yine gü ü n i , ü T r e iz , ü d n lt im a in ü t s k iletişim mizin Kırgızis kendi ktedir. a bölge sanlarla m. Ülke şehirde Kafkasy lı ek müm öpme in i a k i y m o k ib r ç la a g ö ir n d g a a b la i y ata r r p vuz ostlar. O ygun fiy ak üzere ası bizle lgelere d u c ö i a lm e b il o ıs d g k u a v t i, e b m ş . S iz kük ba ezilerini şlarla he şfedelim g neklerim u e ç e k ı r u ış ö e k d g d e e t il e in ir v Yur izin dan d ini yer kları, a gelenek noktasın ültür hazineler alışkanlı rdeşlerim a a k k k o e a i ç y k m ir a e b e an, y kiye’d sanlar e orad imiz k kün. iniz zam düğünüzde Tür elerin v lım. O in abileceğ i, a ş iğ lg t t t ö la le it la b u v g n e a u ı e D r ad’ın eler rımıza b anet oldukların ktayı gö cak, Ecd huriyeti la o a k m n ık Bu bölg u u ç c k a C o o b ip ç Ç ş e lere em ları sah gibi bir mış, Ba . Türkiy mini, biz k, başka yapıları ız kalma r e e ceksiniz s r n e le is a ö d k z r y e a s ü u T d is m ı h ıza ip çık luk urtdışı şadığınız ültür miraslarım la bizler sah sorumlu . ( TİKA), Y ıy k i ı s a k s a c e n ıt a d s ja y k iz a A la i k ri sız üzerim bir söz lkınma nlıklar v bölgede kemikle yük ve irliği Ka er baka andığım ü b ll iğ b u İş d k s k e a r a r ç ir ü e ızın ık z kanlık T Atalarım ığımız m e yazılarımda s olmak ü ld .” a a ir t r ş d v a n e b e s D u ük güv restora diğim v Topluluğ rdürmektedir. Çok sev en ağır y le. eniden . i y ır k ğ a n ü t a in t s a i a in d r y tarafın eserle dileğiy m. “Ha desteğin e halkı mamak e bitireli Osmanlı t lg e il r ö d a b il ın ık k r ’n ç e A la ş a TİK i boş e aynı çalışma Özellikle ü güvenin ğ yaptığı adır. Yin ü t t k k t li a ü e r m n ü n ö y ında y karşıla yonuna eı” adı alt s uniyetle a n t f m a e . O bölg H ir m k d lı e k t ğ ü k a y e S bü nın “ görm akanlığı’ ayranlık h e v i Sağlık B g il r büyük çalışmala 58

KASIM 2013

+90 312 866 19 74 (pbx) +90 312 866 19 74 (pbx)

info@dolsan.com.tr info@dolsan.com.tr

SİNEMA

BEHZAT Ç. ANKARA YANIYOR

HÜKÜMET KADIN 2 Hükümet Kadın 2’de ilk filmde yaşananların 7 yıl öncesine gidiyor; Xate ve kocası Aziz Veysel’in Faruk ile olan azılı mücadelesine tanık oluyoruz. Xate’in Güneydoğu’nun ilk kadın belediye başkanı olmasına henüz yedi yıl vardır ve şimdilik belediye başkanı Aziz Veysel’in eşi olarak yaşamaktadır. Faruk’un bitmek bilmeyen koltuk sevdasının kökeni de bu günlere dayanmaktadır. Xate, sıradan sabahlardan birinde Aziz Veysel’i evden uğurlarken beklenmedik bir sürprizle karşılaşır. Bu kötü sürpriz de Xate ve Faruk’u bir kez daha karşı karşıya getirir. Daha da beklenmedik olanı ise tüm kasabalıyı şaşkına çeviren ‘erken seçim’ kararıdır. Tür: Komedi Yönetmen: Sermiyan Midyat Oyuncular: Demet Akbağ, Sermiyan Midyat, Mahir İpek, Gülhan Tekin, Burcu Gönder

KASIM 2013

Behzat Ç.’nin gidişinin ardından büroya yeni bir başkomiser atanır. Himmet adlı komiser büyük bir cinayeti lehine çevirir ve İçişleri Bakanı’nın suikastı nedeniyle ekibini terörle mücadele komisyonunuyla çalışmaya yönlendirir. Bu sırada cinayet masasının üzerinde çalıştığı iki dava vardır, ancak Himmet ekibinin bu cinayetler yerine Bakan’ın davasına odaklanmasını emreder. Tahsin ise önceliğini bu cinayetlerden yana kullanır ve Behzat Ç.’yi geçici göreve çağırmaya karar verir. Ne var ki Behzat Ç.’nin göreve geri dönme konusunda tereddütleri vardır. Tür: Aksiyon, Macera, Polisiye, Suç Yönetmen: Serdar Akar Oyuncular: Nejat İşler, Erdal Beşikçioğlu, Aslı Tandoğan, Rıza Kocaoğlu, Serenay Sarıkaya

THOR 2 Tanrıların dünyanın ötesindeki mücadelesi devam ediyor. İlk filmde babası tarafından güçleri elinden alınarak dünyaya sürgün edilen Thor, kendisini yenilmez yapan çekicini yeniden kullanmaya ve kendi hükümdarlığı olan Asgard’a geri dönmeye hak kazanmıştı. Ölümsüz Thor, Buz Devleriyle işbirliği yapan ve hükümdarlığı ele geçirmeye çalışan kardeşi Loki’den sonra şimdi de antik Dark Elves güçleriyle çarpışacak. Kudretli Malekith tarafından yönetilen bu güçler evreni tekrar karanlığa gömmeye çalışacak. Tür: Aksiyon, Fantastik, Macera Yönetmen: Alan Taylor Oyuncular: Chris Hemsworth, Natalie Portman, Tom Hiddleston, Anthony Hopkins, Zachary Levi

K İ TA P

TEK KANATLI BİR KUŞ

BEYOĞLU’NUN EN GÜZEL ABİSİ Yılbaşı gecesi işlenen bir cinayet... Tarlabaşı’nın arka sokaklarında bulunan bir erkek cesedi. Öldürülmüş erkeklerin en yakışıklısı, belki de en kötüsü. Karanlık sırların ortaya çıkardığı utanç verici bir gerçek. Gururlarının kurbanı olmuş erkekler, onların hayatlarını yaşamak zorunda olan kadınlar. Bu cinayetler yatağında, bu kötülükler bahçesinde, bu insan eti satılan can pazarında masumiyetini korumaya çalışan bir adam. Bir zamanlar İstanbul’un en gözde yeri olan Beyoğlu’nun hazin hikâyesi.

Yazar: Ahmet Ümit Yayınevi: Everest Yayınları Tür: Roman Sayfa: 418

KASIM 2013

Halkının neden terk ettiği bilinmeyen, gizemli karanlık bir kasaba, bu kasabaya atandığı halde gidemeyen bir posta müdürü, yalnızlığın timsali bir istasyon şefi, “Alamancı” bir genç kadın... Ve bütün fantastikliğine karşın son derece gerçekçi gelen bir dünya... Metafor mu? Alegori mi yoksa? Şaşırtıcı ve çok katmanlı olay akışı, kişilerinin zenginliği ve derinliği, zaman zaman bir röportaj keskinliği kazanan masalsı diliyle tam bir Yaşar Kemal romanı.

Yazar: Yaşar Kemal Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları Tür: Roman Sayfa: 76

VE DAĞLAR YANKILANDI Gece vakti, çölü bir el arabasını çekerek geçen bir baba. Arabanın içinde annesiz iki çocuk; iki kardeş; biri kız, biri erkek. Küçük Peri için ağabeyi Abdullah, ağabeyden çok öte. On yaşındaki Abdullah’a sorsanız Peri, her şey demek. Köylerinden Kâbil’e varmak için çıktıkları yolculuğun sonunda aileyi yürek parçalayıcı bir son bekliyor. Fakat aslında bu bir son değil... Kardeşlerin başlarına gelenler -yakın ya da uzak- ilişki kurdukları tüm insanların hayatlarında nesiller boyu yankılanacak... Yazar: Khaled Hosseini Yayınevi: Everest Yayınları Tür: Roman Sayfa: 424

CMY

Trilux Aurinio L120/160 PM Ledli çift başlıklı ameliyat lambası

İleri Teknoloji LED Aydınlatma Sistemleri Üstün teknoloji ile eşsiz özellikler • 15 yılı aşkın lamba ömrü (Günde 8 saat kullanım ile) • 3 kademeli renk ısı ayarı (3800K,4300K,4800K) • IP54 nem ve sıvı yalıtım koruma sınıfı (Püskürtme dezenfektanlar ile uygun kullanım) • LRS Sistemi (Ledlerde oluşacak işik gücü kaybinin elektronik olarak başlangıç seviyesine çıkartılması) • Endoskopi modu (ledler üzerinden) • Laminer akim için min. direnç alanı • Lamba ısısı 1m mesafede max. 325w/m2 • Lamba başlık arka yüzey ısısı max. 27,5°

IP 54 standardı uzun yıllar kullanımda dahi toz ve neme karşı dayanıklılık

Türbülans önleyici dizayn

Lamba minimum sıcaklık artışı

Son teknoloji led aydınlatma

KOMPOZİT GROUP OF COMPANIES Tel: 0216 499 99 18 - 0216 499 99 58 Faks: 0216 499 01 61

HD-SD Medikal özellikli lamba başlığına entegre kamera sistemleri

Harici kol ile kullanılan HD-SD Medikal özellikli elçekli kamera sistemleri

Trilux Aurinio L120/120 PM

Ledli çift başlıklı ameliyat lambası Duvara ve kola entegre medikal HD-SD monitörizasyon kayıt alabilme ve görüntü aktarımı özelliği

Membran tip lamba kolunda kumanda, silinebilir hijyenik özellikli

Ameliyathanelerde genel aydınlatma; tek tip aydınlatma ünitesi ile farklı renklerde alternatiﬂi ortam aydınlatmaları

Dokunmatik uzaktan kumanda silinebilir, hijyenik özellikli, lamba ve kamera kontrolleri

Dokunmatik lamba kolunda kumanda silinebilir, hijyenik özellikli

KOMPOZİT GROUP OF COMPANIES Tel: 0216 499 99 18 - 0216 499 99 58 Faks: 0216 499 01 61