YIL: 3
SAYI: 32
15 fiubat 1999
200.000 TL. (KDV Dahil)
Kazanan› Belli Olan Bir Seçim ve
Devrimci Harekete Kurulan ‘Kapan’ urjuva cephede, her güncel politik analizi geçersiz k›lacak bafldöndürücü politik geliflmeler oluyor. Seçim karar› al›nacak m›, al›nmayacak m›; seçimler iki turlu mu olacak, tek turlu mu olacak; ertelenecek mi, ertelenmeyecek mi; ertelenmeyecekse bile hangi partilerle seçim yap›lacak; seçimler yap›lsa bile her kazanan partiye hükümet olma olana¤› verilecek mi, verilmeyecek mi? Tüm bu sorular› kapsayan politik geliflmeler çok k›sa sürede, bazen birini bazen öbürünü güncellefltirerek gündemdeki yerini al›yor. Burjuvazinin temel politik yönelifli kavranamay›nca da, her politik geliflme karfl›s›nda yap›lan yorum, bir hafta geçmeden geçersiz hale geliyor. Bu kadar çok seçene¤in k›sa sürede gündeme gelmesi, gerçekte s›n›flararas› savafl›ma denk politik kuvvetlerin k›yas›ya
Dünkü konumuyla de¤ilse bile, bugünkü haliyle devrimci parti yaratma iddias›ndaki güçlerin, bu iddialar›n›n arkas›nda durduklar›, bunun hakk›n› verdikleri durumda, devrimci harekette istenilen ölçüde olmasa da, önemli bir özne olaca¤› da aç›kt›r. Bu bir temenni ve iddia de¤il, geçmiflte baz› somut durumlarda kan›tlanm›fl bir gerçektir. En yak›n örne¤i ise, 98 1 May›s’›d›r. Görev, bu gerçe¤in bilinciyle ileriye ç›kmak ve devrimci hareketin tuzaklara düflmesinin önüne geçmektir. kavgas›na ve bu kavgada dengelerin h›zl› de¤iflmesine de¤il, gerçekte burjuvazinin politik düzlemde kesin hakimiyetine iflaret ediyor. Bu hakimiyet çerçevesinde, burjuvazinin kendi iç çat›flmalar›n›n da politik geliflmelerin dalgalanmas›nda özel bir yeri var. Burjuva politikas›ndaki güncel dalgalanmalar ne olursa olsun, gerçekte tüm bu dalgalanmalar, burjuvazinin ortak ç›karlar›na göre flekil-
lenen tek bir programa iflaret ediyor. Emperyalist egemenlik ve hiyerarfli içinde, bir basamak atlama ve altemperyalist bir güç olma. Burjuvazinin de¤iflik kesimlerinin aras›ndaki farkl›l›k, program›n kendisinde de¤il, bu program›n, nas›l bir yöntemle ve hangi dinamiklere dayanarak gerçeklefltirilece¤i üzerinedir. Burjuvazinin egemen güçleri, politik düzlemde orduda somutlaflan MGK, ekonomik düzlemde ise TÜ-
Kürt Hareketiyle Dayan›flma ‹htiyac›n›n Yan›t› da
Devrimci Partiyi Yaratmaktan Geçiyor! Kas›m’da bafllayan ve art›k devrimci hareketin diline “Roma süreci” olarak yerleflen, PKK Genel Baflkan› Abdullah Öcalan’›n ‹talya’da ortaya
ç›k›fl›yla geliflen olaylar, devrimci hareket içerisinde bir ay›raç olarak de¤erlendiriliyor. Burjuvazi taraf›ndan estirilen floven dalga, Kürtlere ve kurumlar›na yönelik sald›r›lar›
Tarih Bilinci ve Yeniden Yap›lanma Kendi muhasebesini ç›karmakta, hakk›n› vermek gerekirse, kuruluflundan bugüne deneyimli olan burjuvazi tarihi bizsiz yazmaya çal›fl›yor. Biz, bu tarihe, iflçi s›n›f›n›n yoksul insanlar,
köylüler ve gelir da¤›l›m›n›n ürünleri, enflasyon kurbanlar› olarak, devrimcilerin ise insanc›l idealistler, genç insan haklar› ve demokrasi savunucular› olarak geçmesine izin
körüklemeyi amaçlarken, tam seçimlerin yaklaflt›¤› flu günlerde de, sald›r› dalgas› HADEP’in kapat›lmas› giriflimiyle sürdürülüyor. Bu flovenist dalgaya, kriz bahanesiyle iflçi s›n›f›n›n bütününün kazan›mlar›n› elinden almaya yönelik sald›r›larla, devrimci hareketi ehlilefltirmeye ve yoketmeye dönük sald›r›lar da efllik ediyor. Devrimci hareketin ise, giderek daha da¤›n›k bir tablo çizdi¤i bu dönem, hem sald›r›lar vesilesiyle dayan›flma ihtiyac›n›n kendisini en çok hissettirdi¤i, hem de yaklaflan 1 May›s’›n provalar›n› oluflturacak olan Mart süreci nedeniyle güçlerin s›nanmas›n›n da zemini olacak oluflundan dolay› güç yo¤unlaflmas›n› gerektiren bir dönem. Á
Devam› 4. Sayfada
S‹AD, bu program›n mevcut parlamenter düzen çerçevesinde gerçeklefltirilemeyece¤inin bilincindedir. Ancak, parlamento d›fl› bir seçene¤in, somutta tümüyle askerilefltirilmifl bir seçene¤in gündeme getirilmesinin ise, bugün için yeterli bir meflruiyet zemini kazanamad›¤›n›n fark›ndad›r. Örne¤in, bir askeri rejimin, yaflamlar›nda ne anlama geldi¤inin fark›nda olan iflçi s›n›f› ve Kürtler’in böyle bir seçene¤e gönüllü bir destek sunmas› olanakl› de¤ildir. Ayn› flekilde, pastadan pay›n› artt›rmaya çal›flan Anadolu sermayesi olarak adland›r›lan, tekel d›fl› ve yeterince tekelleflmemifl burjuva kesimlerin de böyle bir seçene¤e raz› olmas› kolay de¤ildir. Bu toplumsal kesimlere dayanan FP, CHP, HADEP bir askeri rejimin kendi politik varl›klar›n›n sonu olaca¤›n›n fark›ndad›r. Bu partiler, dayand›klar› toplumsal kesimlerin düzene dönük öfkesini frenleyen, onu düzeniçinde tutan partiler oldu¤u ölçüde mevcut egemen güçler taraf›ndan kolayl›kla d›fltalanabilecek güçler de de¤ildir. Uluslararas› koflullar da, aç›ktan parlamentarizmi d›fltalayan bir askeri rejim seçene¤inin yaflam bulmas›n› olanakl› k›lmamaktad›r. Uluslararas› Á
Devam› 2. Sayfada
l DAB-SEN Kongresi s. 5 l ‘Cumartesi Mevzisi’ Ne Durumda? s. 7 l Portre: fiefik Hüsnü s. 8 l fiiarlar›n Dili: ‘Analar›n Öfkesi Katilleri Bo¤acak’ s. 10 l Düzen Solcular›n›n Misyonlar›yla ‹lgili Hat›rlatmalar s. 12 l Romanya s. 16