“Paralel devlet”iniz batsın!
Yolsuzluk da silahlar da doğrulandı!
Halk nezdinde, devletin temsilcisi siyasi iktidardır. İşçi sınıfı ve emekçi kitlelerin gözünde, baskı, zulüm, yolsuzluk ve yoksulluğun sorumlusu da siyasi iktidardır; hayali yapılar değil. Aykut ÖZER > 8
Burjuva toplumunda, iktidardaki kesimler arasında çıkar çatışmasının en yüksek olduğu zamanlarda, kitlelerin kısmen gerçekleri görme olanağını buluyorlar. Seyfi ADALI > 9
İşçilerin Sesi İşçi sınıfının kurtuluşu kendi eseri olacaktır
Kısmi çalışma kadınların yararına mı?
ISSN: 2147-1568
Şubat 2014 / Sayı 23 Fiyatı: 1.5 TL
Demokrasi işçilerle gelecek
Evden çalışma, part-time işçilik
biçimlerine bir bakalım: Kadınlar evlerinden çıkmadan çalıştıklarında son derece düşük ücret alıyorlar. Bir yandan ev işleri yapılırken elde edilecek kazançla bağımsız bir hayat sürdürmeleri imkansız hale geliyor. Denetimi yapılamayan, dağınık; hakları için bir araya gelme ve mücadele etme ortamına da kadınlar sahip olamıyor. Banu PAKER > 5
Bir halkın sabrı daha ne kadar ölçülebilir ki? Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı
Roboski köyü sabah saat 05.00 sıralarında askerler tarafından basılıp, kuşatma altına alınan evlere girerek aramalar yapıldı. Baskın sonucunda askerler tarafından gözaltına alınmak istenenlerden birisi de Kerem Encü oldu. Kerem Encü Roboski katliamından sağ olarak kurtulabilen canlı tanıklardan birisiydi. N. CEMAL > 11
Cenevre-2: Barış değil kurtlar sofrası Cenevre-2’de Suriye’de barış ve
demokrasi isteyen Suriye halklarının gerçek temsilcileri dışında herkes var. Cenevre’de yer alanlar, Suriye’nin yıkımından, yüz elli bin insanın ölümünden, milyonlarcasının yerinden yurdundan edilmesinden sorumlu olan emperyalistler, onların işbirlikçileri ve taşeron örgütleridir. Mustafa EKER > 12
Devlet içindeki kavgadan demokrasi çıkmaz Yapılması gereken, egemen sınıfların iç kavgalarıyla zayıfladığı koşulları, işçi sınıfının ekonomik ve demokratik taleplerini elde etmek için kullanmak olmalıdır.
Ü
lkede bir devlet krizi yaşanıyor. Devlet kurumları birbiriyle kavgalı olduğu gibi, kendi içlerinde de bölünmüş durumda. Bu durum, siyasi krizin üst düzeye çıkması anlamına geliyor ve ekonomik krizi tetikliyor. Ülkede yaşanan kaos, geleceği belirsiz hale getiriyor. Bu noktada geleceği kazanmak, belirsizlik içinde kaybolmamak isteyen çatışan taraflar, çeşitli adımlar atıyor ve yeni ittifaklar arıyor. Başbakan
beş yıl aradan sonra, ilk kez Avrupa Parlamentosunu ziyaret ederek AB’ye güven vermeye çalışıyor. Önümüzdeki günlerde de, AB’nin kilit ülkesi Almanya’yı ziyaret edecek. Geçmişte askeri bürokrasiye yönelen operasyonlarda tutuklananların serbest bırakılması ve mahkûm olanların yeniden yargılanmasının önü açılıyor. Poyrazköy Davasında tutuklu sanık kalmazken, Balyoz Davasında, bilirkişi, sanıkların mahkûm edilme-
lerinde kullanılan önemli bir kanıtın sahte olduğu yönünde rapor düzenliyor. Bu gelişme, davanın sil-baştan görülmesi ihtimalini ortaya çıkarıyor. Meclise gönderilen bir yasa tasarısıyla, üst düzey komutanların yargılanması Başbakanın iznine bağlanıyor. Anayasa Mahkemesi, Ergenekon davasında müebbet hapis cezasına çarptırılan, Genelkurmay eski başkanı İlker Başbuğ’un, bireysel başvurusunu gündemine alıyor. > Devamı 2. sayfada