Im04 1

Page 1

l!j~i

Miicadelesi

Emperyalist Sava1a, i1sizlifie Yoksullufia, 1.§kenceye OrtUIU OHAL'e I

II

~m!t ~1r1, '! ~!m~tr11i ~l~t~,~~ ~!!l!tl!!

• Se~imler ve sol • ABO lrak'ta yenilgiye ugrat1lmalld1r - - • ~ Giivencesi: zehirH hediye!- • Pa§abah~e direni§inin ard1ndan



i~indekiler 2

Oylar DEHAP'a!

4

Bu say1dan notlar ...

5

j§9i Miicadelesi'nin giindemi: Yakla§an firtma ve Emek, Ban§ ve Demokrasi Bloku

9

SeQlm Dosyas1 3 Kas1m oncesinde burjuva partileri

17

"Sol" parti CHP eme.k9ilere ne getirecek?

21

Se9imlerde sol ne yapacak?

29

Kadmlar meclise ama ...

Nesibe lbrabim 33

• I~ri Mucadelesi iki Ayhk Politik Dergi

34

Yeni Emine Laval'lar olmasm Yaklapn Sava1 Sava§ TUrkiye'den 1rak olsun, zafer kazanan lrak olsun Ali Debri

40

Ban§ Platforrnu kuruldu

S1n1f Miicadelelerl '41

Eyli:il:-Ekim 2002 Say1: 4

i§ Giivencesi: zehirli hediye

Reyhan 44

Kitap tamt1m1: Bir Direngen Soluk

Sahibi ve Sorumlu Yazti§leri Mtidtirti: ~iar Ri~vanoglu

Adres: Re§atbey Mahallesi, Adliye Arkas1 3. Sokak, No: 22/2 Adana

9akJr

Nesrin Yilcbz 52

Anma: Sinan Kay1§ emek9ilerin miicadelesinde ya§tyor

53

Maden i§9ileri Ankara'ya yUrildil: Ya§asm Gok9esu direni§i !

55

A vrupa Birligi konusunda sola ele§tiriler · · Sungur Savrsn "

Bask1: Ceren Ofset Topkap1 - istanbul

63

Tel: O 212 6131077

64

Ki tap tamtim1: A vrupa Birligi Geni§liyor: · Bedelini j§9iler Odeyecek! - Kemal Olker Marksizm ilstilne dil§ilnceler

MebmetTunm

..


Eyliil路Ekim # 4

1$t;i Miicadelesi

ABD emperyalizminin lrak seferini durdurmak it;in! 1$t;iyi emekt;iyi inleten iMF'ye ve sermayeye kar$1 koymak it;in! F-tipinden, derin devletten, fiili OHAL'den kurtulmak it;in!

Emek, Ban搂 ve Demokrasi Bloku'na kattl!

Ovlar:.路DEHIP'a .! Veter bu komedi! On yrldrr, Demirel'i c;iller'i, Yrlmaz'r Ecevit'i, Erbakan'r Bah9eli'si, Baykal'r Erdogan'r emek9i halkla alay eder gibi, "ben ba!?kayrm" diyor, halkrn oyuna talip oluyor, sonra tornadan 91km1!? gibi aynr politikalan izliyor. lzliyor 90nkO o politikalar ba!?ka yer.de imal ediliyor. Ekonominin ipleri, iMF'nin elinde. Ozal'dan bu yana yirmi yrl oldu; tek bir hOkOmet iMF'nin sozOnOn d1!?1na 91kt1 m1? lster lslamcr , ister milliyet9i, ister liberal olsunlar. Hepsi ozelle!?tirmeci , hepsi "paran kadar egitim ve saglrk" diyor. 18 ayda iki milyon i!?<;inin i!?ini yitirmesi umurlannda degil. Olkenin vannr yogunu, Osmanlr 'nrn DOyun-u Umumiyesi gibi, IMF'nin gozetimi altrnda yabancr ve yerli tefecilerin bor9lann1 odemeye ayrnyorlar. Tayyip Erdogan yoksullann kahramanr gibi dola!?ryor, ama varolan ekonomik programr, IMF'nin programrnr uygulayacagrnr da ilan ediyor. Baykal yanrna iMF'nin haciz memuru Kemal Dervi!?'i almr!? , bir bakryorsunuz halkrn kar!?rsrnda kOkrOyor, bir bakryorsunuz patronlann ziyafet sofralannda sOklOm pOklOm oluyor. Hepsi Sabancrlann, Ko9lann, TOSIAD'rn, bOtOn patronlann temsilcisidir. Onun i<;in IMF'nin sozOnden 91km1yorlar. Dr!? politikanrn ipleri Amerika'nrn elindedir. TOrkiye neden Balkanlara, Kafkaslara , Afganistan'a asker yollar? TOrkiye halkr polis ezasrna kar!?r "burasr TOrkiye, israil degil!" diye bagrrrrken, lsrail 路Filistinli 9ocuklan sogukkanlr bi9imde katlederken, TOrkiye neden lsrail ile askeri anla!?malar imzalar, onu Ortadogu 'daki en yakrn mOttefiki beller? 1991 Korfez sava!?r 'nda Ozal "bir koyup 09 almak"tan soz ederken kOkreyenler nerelerde? $imdi Amerika lrak halkrnrn tepesine bomba yagdrrsrn diye incirlik'i pe!?ke!? 9eken, sava!? haz1rl1g1 yapan, Musul'a KerkOk'e goz koyanlar Ozal 'dan farklr bir!?ey mi yapryor? Sorun Baykal'a, sorun Tayyip Erdogan 'a, sorun otekilere, Amerika'nrn sava!?rna kar!?I ne yapacaklar? TOrkiye'nin sava!?a girmesini engellemek i<;in ne yapacaklar? Sava!? gen9lerimizin kanrnrn dokOlmesine yol a<;acak, soframrzdaki ekmegi daha da k090ltecek, egitime, saglrga aynlmasr gereken kaynaklan silaha akrtacak. Bunlann hepsi sava!? taraftandrr, 90nkO Amerika onlann patronlannrn patronudur!

19

politikanrn ipleri Avrupa Birligi'ndedir. Hepsi Avrupa Birligi'yle yatryor, Avrupa 2


1$~i Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

Birligi ile kalk1yorlar. Avrupa'nin sosyalistleri , insan haklan savunuculan, demokratlan bask1 yapt1k9a, Anayasa'da ve yasalarda makyaj yap1yorlar, sonra "biz de demokratik Olke olduk" diyip halk1n Ozerine i§kenceyle, korucularla, coplarla gidiyorlar. Baharda Anayasa degi§ikligi yapt1lar, gosteri ve yOrOyO§ art1k serbest dediler. 0 zamandan beri ekmegini buyotmek isteyen kamu i§c;:isinin , ana dilini 6grenmek isteyen Kurdun, YOK'O protesto eden 6grencinin, Filistin halk1nin katledilmesini protesto eden sosyalistin ba§indan cop eksik olmad1! TOrkiye sozde AB'ye uyumlu demokrasi haline geldikc;:e, grevler "erteleme" ad1 altinda daha da fazla yasaklanir oldu . Arna Avrupa Birligi'ne uyum diye i§c;:ilerin kazanilm1§ haklanni tirpanlamak ic;:in haz1rlanan I§ Yasas1 Tasans1 sec;:imden hemen sonra gOndeme getirilecek. Sorun onlara , i§c;:ilerin haklanni tirpanlayan bu yasanin kar§1sinda olani var m1? Kar§1 c;:1kamazlar, c;:unkO hepsi, i§ guvencesinin karikatorOnO bile i§<;iye fazla goren TOSIAD'in, TOBB'un , TISK'in patronlannin temsilcisidir. Yeter bu komedi! Onlara mahkum degiliz art1k. l§c;:inin emekc;:inin, i§sizin kadinin, TOrkOn KOrdOn , emeklinin gencin oy verebilecegi bir parti giriyor sec;:ime: DEHAP! TOrkiye'nin sosyalistlerini , i§<;:i haklan ic;:in mOcadele edenleri , emegin dostlanni, dili i9in , haklan ic;:in , onuru ic;:in y1llard1r mOcadele eden Kurtlerle bir araya getiren Emek, Ban§ ve Oemokrasi Bloku , DEHAP'in c;:at1s1 altinda sec;:ime giriyor. • 3 Kas1m 'dan sonra i§sizlige, yoksulluga, 6gretmensiz okullara, SSK hastanesi kuyruklanna boyun egmek istemiyorsak, oyumuzu DEHAP'a vermeliyiz. • 3 Kas1m 'dan sonra c;:ocuklanm1z1 ba§kalannin sava§lannda 61meye gondermek, emperyalist sava§lar dolay1s1yla ekmegimizin kuc;:Olmesini gormek istemiyorsak, oyumuzu DEHAP'a vermeliyiz. • 3 Kas1m 'dan sonra hakk1n1 arayanin coplanmasin1 , i§kencede 61mesini, Ftipi tecritte c;:Orumesini, koyune donen k6yl01erin korucularca 61d0r01mesini, Susurluk katillerinin yeniden cirit atmaya ba§lamas1n1 g6rmek istemiyorsak oyumuzu DEHAP'a vermeliyiz. Sec;:imden sonra mOcadele devam edecek. TOrkiye'yi f1rtinal1 gOnler bekliyor. ·Emek, Ban§ ve Demokrasi Bloku bu mOcadelede bOton ezilenlerin haklanni hep birlikte savunacak bir ara9 olabilir. Bu blokun in§asina omuz vermek, oyumuzu DEHAP'a kullanmak gelecegin mucadelelerinde yalnizl1g1m1za son verecektir. Oyleyse ,

Emek, Ban§ ve Demokrasi Bloku'na kat11a11m, oyumuzu

DEHAP'a verelim! •

l!}fi Miicadelesi 3


Eyliil-Ekim # 4

1$<;i Miicadelesi ~;·

Bu say1dan notlar ... · 11¢ Mllcadelesinin bu say1s1 yakla§llc bir yoksullugun pen9esinde k1vranan kadmlann ayhk bir gecikmeyle okuyucuya ula§1yor. Bu temsilini saglamayacag1, sorunlannm gecikmenin sebebi olan 3 Kas1m erken se9imi, 9oztilmeyecegi ortaya konuyor. tahmin edilecegi gibi elinizdeki saymm Ba§yaz1da da ortaya kondugu gibi yakla§belkemigini olu§turuyor. "3 Kas1m erken se9imi: makta olan Amerika'nm Irak'a saldms1 ve F1rtmadan onceki son doneme9" ba§lllch se9im Tiirkiye'nin bu sava§taki olas1 rolii oniimiiziideki dosyam1zda dart yaz1 yer ahyor. Bunl(:lrdan ilki :·; f1rtmamn ba§hca ayaklanndan birini olu§turuse9ime giderken burjuva partilerinin gene) bir ' yor. Tekrar hatirlatmakta fayda . var; i~fi envanterini 91kanyor. Tiirkiye'ye yakla§makta Miicadelesi bu konuya, ilkinden itibaren her olan f1rtmay1 haber veren ve bunun sebeplerine say1smda yer vererek tehlikenin boyutlanna ve olas1 sonu9lanna ayrmt1lanyla yer veren dikkat 9ekmeye 9ah§tl. Bu say1da da Ali Dehri ba§yaz1m1zda da belirtildigi gibi, Tiirkiye'nin bu konuyu ele ahyor ve daha onceki say1larda girmekte oldugu donemi, burjuvazi i9in en ideal yaymlanan yazilarda ortaya konan gene) geli§im hiikiimetin bile kazas1z belas1z atlatmas1, diizeni dogrultusunun degi§medigini vurguluyor ve bu istikrara kavu§turmas1 miimkiin gortinmiiyor. dogrultu uyannca ortaya 91kan yeni geli§meleri Dosyanm ilk yaz1s1 se9imden sonra boyle ideal degerlendiriyor. Yaz1da aynca, sava§m Kiirt bir hiikiimetin de olu§amayacagm1, dolay1S1yla hareketi iizerindeki olas1 etkileri iizerinde de f1rtmamn daha da agir ya§anacag1m, sebepleriyle duruluyor. ortaya koyuyor. "Sm1f miicadeleleri" ba§hkh dosyada yer Dosyanm ikinci yaz1s1, burjuvazinin, bir tiirlii alan Reyhan <;ak1r'm yaz1SJ i§ Giivencesi'nin giivenemedigi AKP kar§1smda pompalad1g1 yasala§mas1 silrecinde patronlarm koparttlg1 CHP'yi ele ahyor. Burjuva partileri arasmda gilriiltil iizerinde duruyor ve patronlann, i§9ilere CHP'yi ozel olarak one 91karmak istememiz, bu son derece sm1rh haklar tamyan boy le bir yasaya partinin sozde "sol" soyleminin geni§ emek9i bile tahammiil edemediklerini ortaya koyuyor. kitlelerin bilincinde yaratt1g1 yamlsamaya kar§t Dosyanm ikinci yaz1smda ise Nesrin Y1ld1z miicadele etme gerekliliginden kaynaklamyor. Pa§abah9e direni§ini mercek altma ahyor. Bu Yakla§an f1rtmay1 haber vermek ve bunun dosyada bir de Gok9esu Maden i§9ilerinin sorumlusunun burjuvazi ve onun partileri devam eden direni§ini anlatan bir yaz1 bulunuoldugunu tespit etmek sosyalistler arr1smdan yor. elbette yeterli olmaz; i§9i sm1fma ve biitiin ezilen i§fi Mllcadelesinin ge9en say1s1, Tiirkiye'nin kitlelere bir altematif onermek gerekiyor. Se9im siyasi ortammdaki belirleyiciligi nedeniyle oncesinde bu altematif somutla§ml§ bulunuyor. Avrupa Birligi meselesini eksenine almt§tt. Bu Sosyalistlerle Kiirt hareketinin miicadele bir- say1da da Sungur Savran'm yaz1s1, sol i9inde bu ligine dayanan Emek, Ban§ ve Demokrasi meseleye yakla§tmda ortaya 9llcan hatah tutumBloku'nu olu§turan gii9lerin 9at1s1 altmda top- lar1 ele§tiriyor. Ozellikle, Marksistler arasmda, land1g1 DEHAP se9imlere katihyor. Dosyanm anti-emperyalistlikJe milliyet9iligi ozde§le§tiii9iincii yaz1smda se9imlere yakla§1mda sol rerek, kendilerini milliyet9ilerden ayirdedei9inde ortaya 91kan farkh tutumlan inceleniyor bilmek irrin AB'ye kar§J 91kmay1 bir kenara ve Tiirkiye'nin i9inde bulundugu ko§ullarda b1rakan anlayi§larm yanh§hg1 ortaya konuyor. se9imlere, uygun temeller iizerine kurulmu§ bir Son olarak yurtd1§mdan katk1da bulunan blok halinde katilmanm, dolay1s1yla Emek, Ban§ Mehmet Turan'm Server Tanilli'nin "Degi§imin ve Demokrasi Bloku'nun onemi vurgulamyor. Diyalektigi ve Devrim" adh kitabmdaki Se9im dosyasmda son olarak, se9imleri kadmlar Marksizmle ilgili dii§iinceleri ele§tirel bir arr1smdan degerlendiren, se9ime katilacak parti- bi9imde degerlendiriliyor. lerin kadmlarm sorunlanna yakla§1mlanm inceleyen bir yaz1 yer ahyor. Yaz1da, diizen parl§9i Macadelesi tilerinin kadm adaylannm meclise girmesinin 4


Eyliil·Ekim # 4

1$gi Miicadelesi

l§fi Miicadelesi'nin giindemi

Yakla§an f1rt1na ve Emek, Bari§ ve Demokrasi Bloku Tiirkiye'de yakla§an sadece se9imler degil. Tiirkiye Ortadogu'nun geri kalamyla birlikte h1zla bir firtma bolgesine giriyor. Yakla§an Irak sava§1, bununla tam bir yumak haline gelmi§ olan Ktirt sorunu, ekonomik krizin yeni donemdeki olas1 geli§imi, AB ile ili§kilerde ve K1bns'a ili§kin olarak dogmas1 miimkiin gerilimler, Ttirkiye 'yi ba§a 91kilmas1 gti9 dev sorunlarla kar§I kar§iya b1rakacak. i§te tilke tam bu firtma alamna girerken, hakim s1mflarm saglam ve istikrarh bir yonetime her zamankinden daha fazla ihtiyac1 varken, burjuvazinin mutemet politik kadrolarmm ne en ufak bir prestiji, ne de yonetmeye mecali kalm1§ durumda. i§9i sm1f1 ve ezilenler, Emek, Ban§ ve Demokrasi Bloku'yla bir ilk ad1m1 at!lan bir toparlanma ile bu topraklarda siyaset sahnesine bag1ms1z bir gii9 olarak ytikselebildikleri takdirde, gelecek i9in bir umut l§Ig1 dogabilecek demektir. Bu tiir bir atlhm yap1lamazsa, yakm gelecegin toplumun biiyiik 9ogunlugu i9in ag1r sorunlarla dolu olacagm1 soylemek fazla kottimserlik sayilmasa gerek.

emperyalist sava§ kar§1t1 mticadelelerdedir. Daha §imdiden Britanya'da, italya'da, ispanya ve Portekiz'de, hatta ABD'nin dtizinelerle §ehrinde onbinler, yiizbinler sokaga 91karak bu emperyalist sava§a kar§I mticadele vermeye ba§lamt§llf. Tiirkiye'de ise neredeyse bir olti toprag1 var. Britanya'nm i§9ileri ve gen9ligi ytizbinlerle sokaklara doktiliirken, Irak'm yamba§mdaki Ttirkiye'de sava§ kar§1t1 kapah salon toplantilan bile ragbet gormiiyor! Oysa 11fi Mllcadelesi'nde ba§mdan beri ongoriildtigti gibi, ABD'nin Irak sava§I Ttirkiye'yi bir hortum gibi i9ine 9ekiyor. Ttirk devleti ile Barzani arasmdaki gerginlikten sonra, son gtinlerde Kuzey Irak'ta PDK ve YNK'nm anla§mas1 temelinde yeniden 9ah§maya ba§layan parlamento, devletin dorugunda biittin gozlerin lrak'a donmesine yo! as:t1. Eyliil ay1

Yakla§makta olan sava§, Tiirkiye a~1smdan 1991 Ktirfez sava1mdan farkh olacaktu. Tiirkiye ABD ve miittefiklerlne iis vermekle yetinemeyecek, 1u ya da bu bl~imde kara hareklt1 l~lne girecektlr. TUrklye ger~ek blr cephe Ulkesl olmaya dogru h.1zla ilerllyor. Ostelik, esas kayg1s1 bir KUrt devletinln kurulmas1 olduguna gore, Tiirklye'nin sm1rlar1 d11mda Uzerine ugra1acag1 konu, aym .zamanda bir i~ sorununun dev til~eklere ula1mas1 demektir.

11 Eyliil sonras1 kasarga Ortadogu'ya geliyor 11fi Mllcadelesi, Ocak-~ubat 2002 tarihli ilk say1smdan itibaren, ABD'nin 11 Eyltil sonrasmda A vrasya tizerinde hakimiyet tesis etmek amac1yla benimsedigi politika uyannca, en ge9 bir y1l i9inde Irak'a sald1racag1 konusunda bUtUn solu her say1smda uyarmay1 gorev bilmi§ti. BugUn sava§ kap1m1Z1n e§igindedir. Sava§! durdurmak, ba§lad1ktan sonra da emperyalizmi yenilgiye ugratmak as:1smdan anahtar, Filistin intifadas1 ve israil 'in ge9tigimiz Nisan aymdaki mezalimi ile bilenmi§ Arap kitlelerinin ABD politikasma kar§I sokakta gosterecegi direni§ ve emperyalist tilkelerde ve bolgede (bu arada Tiirkiye'de) 5


/~~;

Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

MGK'smdan sonra basmda "yakm sava§ a91klandt! Ttirkiye ba§Int borr;tan kurtaram1yor. hali"nden soz edilmesi, yaptlan toplanttlar, 2002 ytlmm ilk dokuz aymda Hazine 68 milyar komutanlann 2. Ordu bolgesindeki tefti§ gezisi, dolardan fazla di§ borr; servisi yapt1g1 halde, Ktirt parlamentosuna ili§kin ardt arkast Ttirkiye 'nin ir; ve dt§ borcu hala tehlike sinyalgelmeyen uyanlar, TSK'nm daha §imdiden leri veriyor. Irak sava§tnm ba§lamas1yla birlikKuzey Irak'ta gtir; bulundurmas1 ile birle§ti- te, dolann ve faizlerin htzla ytikselecegi , ger;en rildiginde, sava§ ba§Iar ba§lamaz Ttirkiye'nin y1l Dervi§'in btiytik marifetmi§ gibi sunulan de i§in ir;ine girecegini ar;tkr;a gosteriyor. Bu takas i§lemi ile borr;lar bi.iytik olr;tide faize ve sava§, Ttirkiye ar;tsmdan 1991 Korfez sava§tn- dovize endekslendigi ir;in iilkenin borcunun 9tg dan farkh olacakttr. gibi artacag1 ortada. Ttirkiye ABD ve mtitte- Tiirkiye i~in , lrak sava§mdan Sava§tn borsayt, turizmi , fiklerine tis vermekle bag1ms1z olarak ikinci bir Ortadogu'yla ticareti etkileyerek, petrol fiyatyetinemeyecek, §U ya da bu bir;imde kara harekat1 gerginligin saatli bombas1 lanndaki kar;mtlmaz ir;ine girecektir. Ttirkiye diizenli olarak i§liyor. Ge~en ytikseli§ ytiztinden net petrol ithalatr;tst gerr;ek bir cephe tilkesi say1m1zda, "K1br1s: saatli Ttirkiye 'nin odemeler olmaya dogru h1zla ilerliyor. Ostelik, esas bomba" yaz1smda daha ayrmUh dengesini zorlayarak vb ., zaten pamuk kaygtst bir Ktirt devle- olarak anlat1ld1g1 gibi, 12 tinin kurulmast olduguna Arahk Kopenhag zirvesinde ipligine baglt olan gore, Ttirkiye 'nin stmrekonomiyi yeni bir mali lan dt§tnda tizerine Tiirkiye'ye miizakere tarihi r;okti§tin e§igine getireugra§acagt konu, aynt verilmeksizin, K1br1s bilir. Elbette, ABD'nin zamanda bir ir; soru- Cumhuriyeti, yani fiiliyatta ··' sadtk mtittefikini iMF nunun dev olr;eklere yalmz btrakmayacakttr. Rum btilgesi, AB'ye iiye olarak Arna sarsmtt ya§anacakula§mas1 demektir. tir. Ve iMF i§in ir;ine kabul edildigi takdirde, girdigi olr;tide i§t;i S1ra s1ra sorunlar: Tiirkiye ile Yunanistan ve stmfmm ve emekr;ilerin ekonomi, AB, K1bris Tiirkiye ile AB arasmda, durumu daha da Bir tilkenin toprakkottile§ecektir! lanmn yantba§mda bir ko§ullara bagh olarak bir Ttirkiye ir;in, Irak sava§a girmesi, kendi ~at1§maya da dtinii§ebilecek sava§tndan bag1ms1z ba§tna sarsmttlara gebe ag1r bir gerginlik dogacakt1r. · olarak ikinci bir gerginbir durum yarattr. Arna ligin saatli bombast dtizenli olarak i§liyor. Ttirkiye Irak sava§tna kan§ma haztrhgt Ger;en say1mtzda, "Ktbns: saatli bomba" yaparken, aym zamanda, tek ba§lanna ortaya r;tksalar bile toplumda bir sarsmtt yaratabilecek yaz1smda daha aynnt1h olarak anlatildtg1 gibi , ba§ka sorunlarla da bogu§uyor. ~ubat 2001 'de 12 Arahk Kopenhag zirvesinde Tiirkiye 'ye tarihi verilmeksizin, Ktbns ba§layan ekonomik krizin bitmekte oldugu mtizakere Cumhuriyeti, yani fiiliyatta Rum bolgesi, iddiast tam bir safsatadtr. ilk altt aydaki btiytimenin esas olarak ihracat artt§tna baglt oldugu AB 'ye tiye olarak kabul edildigi . takdirde, biliniyor. Dtinya ekonomisinin yeniden reses- Ttirkiye ile Yunanistan ve Ttirkiye ile AB yona yonelmesi, hatta bir depresyon arasmda, ko§ullara bagh olarak bir r;att§maya olastltgmm dogmast bu ttir bir btiytimenin da donti§ebilecek agtr bir gerginlik dogacaktir. dinamigini ortadan kaldmyor. Yatmmlar, ozel- Bombanm tiktaklan gittikr;e daha belirgin likle ozel sekt6r yatmmlan ha!a dti§tiyor. bir;imde duyuluyor. Denkta§ New York Toparlanmanm ba§Iadtgt iddia edilen ytlm ilk gorti§melerine girerken, AB Ktbns't tiyelige altt aymda 700 binden fazla i§t;inin i§ini altrsa Ktbns ' m "ebediyen" boltinecegini yitirdigi <;ah§ma Bakanltgt tarafmdan yeni soylemi§tir. Bu satirlarm yaztld1gt Strada hentiz 6


1$~i Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

sadece taslag1 basma s1zm1§ olan AB ilerleme Raporu 'nun Ti.irkiye 'ye mi.izakere tarihi verilmemesi yoni.inde gerek9eler i9erdigi de as;1ga 91km1§ttr. Elbette, sorun nihai olarak politik di.izeyde, yani Kopenhag zirvesinde s;ozi.ilecektir, ama ilerleme Raporu'nun da hi9bir anlam1 olmad1gm1 iddia etmek ciddi olmaz.Yani, 13 Araltk gi.ini.i ge ldiginde, Ramazan bitmi§ ve belki de lrak sava§I ba§lam1§ken ve Ti.irkiye ekonomisi yine maii bir ~ukU~i.in ld1J iJiylc ya da gers;egiyle k1 vranm akta iken, Ti.irkiye' nin hi.iki.imeti bir de K1bns'm kuzeyini ilhak etme gibi bir politika se9i§iyle yi.izyi.ize gelebilir!

olas1!Jg1 son derecede zay1f. En yi.iksek olas1hk, yalmz ba§ma ya da bir koalisyon temelinde AKP iktidan. Bu partiye ve ba§kamna ne ABD gi.ivenebilir ve giiveniyor, ne 'AB, ne de Ti.irkiye'nin Bat1c1-laik tekelci burjuvazisi ve TSK. ABD ' nin tam Ti.irkiye'de saglam bir mi.ittefike en s;ok ihtiyas; duydugu bir donemde, bir islam i.ilkesine emperyalist saldm konusunda his; de gi.ivenilemeyecek bir hi.iki.imet. iyi vitrinini gostermeye ihtiya9 duydugu bir donemde, daha di.in AB 'ye kaq1 olan bir gelenegin, "degi§tigine" yemin ediyor olsa da giivenilemeyecek bir miras91smm onderliginde bir hi.iki.imet. TSK'nm tam zorlu bir mi.icadeleye hazirland1g1, ko§ullar olu§ursa birden fazla cephede bile sava§mak zorunda kalabilecegi bir donemde, "Iaik cumhuriyet" is;in tehdit olu§turduguna inand1g1 bir partinin iktidan . Tarihin cilvelerinden soz edilir, ama bu kadan pek ender olarak bir araya gelir herhalde! Elbette, bu olas1hga kar§J burjuvazinin bi.iti.in gi.i9leri CHP'yi pompalamaya 9ah§1yor. Elbette, meclise ikiden fazla parti girerse, hakim sm1flar, AKP'yi dt§layan bir koalisyon formi.ili.i i9in yeri gogi.i sarsacakt1r. Arna olas1 koali syon formtilleri de bi.iyi.ik 9eli§kilerle malfildi.ir. AKP ve CHP di§mda meclise girebilen tek parti U zan ' m partisi ol ursa, his; denenmemi§ bu demagogun boyle hassas bir donemde iktidara yi.ikseltilmesi s;ok riskli olur. MHP, Irak sava§t ve K1bns is;in iyi bir adaydir, ekonomi alanmda da idare eder, ama 12 Arahk zirvesine giderken AB 'ye yaranma 9abasma olsa olsa zarar verir. Buna ragmen, oyle gori.ini.iyor ki, AB ' ci "demokratlar" da dahil, burjuvazi, Baykal'm ortag1 olarak, Susurluk faciasmm politik sorumlusu <;iller'e ve/veya fa§ist MHP'ye sanlacaktlr. Gi.i9li.i ve istikrarh bir htiki.imet olas1hg1 o kadar zay1f, yakla§an f1rtma dolay1s1yla boyle bir hi.iki.imete ihtiya9 o kadar fazlad1r ki, bu ihtiyacm kendi yolunu as;mas1, bugi.in gori.ini.irde his; gi.indemde olmayan askeri ya da yan-askeri bir yonetim de dahil, olagantisti.i bir yonetimin gi.indeme gelmesi bile mi.imki.indi.ir. Arna kesin olan bir§ey vardir: Ti.irkiye toplumu oni.imi.izdeki donemi derin sarsmttlar ve gel- . gitlerle ge9irecektir.

Giiejlii ve istikrarh bir hiikiimet olas1hg1 o kadar zay1f, yakla§an f1rtma dolay1s1yla btiyle bir hiikiimete ihtiyaCj o kadar fazlad1r ki, bu ihtiyacm kendi yolunu aCjmas1, bugiin gtiriiniirde hiCj giindemde olmayan askeri ya da yar1-askeri bir ytinetim de dahil, olaganiistii bir ytinetimin giindeme gelmesi bile miimkiindiir. Kaplanm s1rtma kim binecek? Demek ki , bir firtmanm yakla§makta olduguna ku§ku yok. Boyle karmakan§Jk bir donemde, bir i.ilkenin ba§mda hangi hi.iki.imet olsa zorlanird1. Yaklapn 3 Kas1m ses;imleri i§te boyle bir baglama yerle§iyor. Ve bu ses;imlerin muhtemel sonus;lan, varolan gerilimlere yepyeni bir 9eli§ki ekleyerek dururilu belki de ba§a 91k1lamaz hale getiriyor. Yakla§an ses;imler oncesinde gerek burjuva siyaset sahnesinin durumu, gerekse soldaki geli§meler, ileriki sayfalanm1zda ses;im dosyas1 is;inde yer alan yaz1Iarda aynntil1 olarak i§Iendigi is;in burada herhangi bir aynnttya girmek gerekmiyor. Arna ortada bi.iti.in kamuoyu yoklamalannm gosterdigi, bi.iti.in toplumun as;1k9a bildigi 91plak bir gers;ek var: 3 Kas 1m ses;i minin , yakla§an f1rtma i9inde Ti.irkiye hakim sm1fl annm ihtiya9 duyacag1 gi.i9li.i ve istikrarh bir hi.iki.imeti 91karmas1 7


Eyliil-Ekim # 4

l§gi Miicadelesi

lerinin, bu i§birligini se9imin otesinde de silrdilrme iradesini s1k s1k dile getirmesi umutYakla§an f1rtma beraberinde burjuvazi i9in Iandmc1dir. Kilrt hareketinin son donem yonetilmesi 9ok gil9 bir dizi krizi getiriyor, ama yoneli§inin bir dizi konuda sosyalistlerinkinden aym zamanda, i§9i sm1f1, emek9iler ve ezilenler farkh oldugu biliniyor. Blok'un benimsedigi i9in de, bu kitlelerin 91karlan ugrunda politika se9im bildirgesi politikalann uyumlula§tmlyapan hareketler i9in de zorlu gilnlere gebe. mas1 yolunda bir ilk ad1md1r. Yakmla§maya . Sava§, her§eyden once agir bir militarist atmos- kap1y1 arrmi§tir, se9imler i9in yeterlidir, ama gelecegin gorevleri arr1smdan fer i9inde, hem §Ovenizmin yeniden yilkselme- yakm derinle§tirilmesi gerekiyor. Aynca, Blok'un sine, hem de gene! olarak demokratik haklann "iktidar" ama9lad1g1 yolundaki arr1klamalar 9ok ciddi bi9imde k1s1tlanmasma yol arracaktir. AB tehlikelidir. DEHAP ile gerilimler artar ve oylanmn tek ba§ma bir hele hele K1bns'm Bugiin biitiin sosyalistlerin, anti· hlikilmet kurmaya yetilhak1 glindeme gelirse, herkes §Ovenizmin ve milita- emperyalistlerin, ilericilerin yeri meyecegini "iktidar" bildigi halde rizmin 9tlgmhk Blok'un saflar1d11. Oniimiizdeki kavrammm bu kadar s1k dilzeyine ula§acag1 yakm giirev, Emek, Bar11 ve kullamlmas1, Kilrt tart1§ma gotlirmez. hareketinin dilzen partiDaha ozgill olarak, Demokrasi Bloku'nu Ierinden biriyle, Kilrt hareketi ilzerinde giiqlendirmek ve seolmde her muhtemelen CHP ile, agir bir bask1 potanifqinin, her emekqinin, her bir koalisyon hlikilmesiyeli hi9 kil9ilmsentine kat1lmamn hayal meyecek boyutlardadir. ezilenln oyunu DEHAP'a vermesi edilmekte oldugunu Gerek ekonomik krizin l~ln oah1makt11. dil§lindilrliyor. Dervi§'li yeniden derinle§mesi, CHP ile bir koalisyona girmek, Blok'u da, bu gerekse sava§ dolay1s1yla kaynaklarm askeri tavn onaylayan sosyalist partileri de bitirir. bte harcamalara dogru yonlendirilmesi sonucunda yandan, Klirt hareketinin Amerika'nm Irak'a i§9i sm1fmm ve emek9ilerin ya§am ko§ullan saldms1 konusunda daha uzla§maz bir konum daha da ag1rla§acakt1r. Eger hakim sm1flar benimsemesi gerekiyor. Ne var ki onlimilzdeki saglam bir yonetimi parlamenter smirlar i9inde bulamaz ve olaganlistil bir rejime ba§vurma donemin geli§meleri Kilrt hareketini ka9m!lyoluna giderlerse durumun emek9iler ve maz olarak daha sol pozisyonlara itecektir. Bu, ezilenler arr1smdan daha da vahim boyutlar daha mlicadeleci, dilzene daha c_e pheden kar§t 91kan, daha berrak bir programm olu§turulkazanacag1 ortadadir. Tlirkiye i§9i sm1f1 ve emek9iler, son yirmi masmm mlimk.iln olabilecegini dli§ilndtirliyor. Oyleyse, bugiln biltlin sosyalistlerin, antiytl boyunca her btiyilk krizde ve doneme9te emperyalistlerin, ilericilerin yeri Blok 'un oldugu gibi, burjuva politik gil9Ierin hegemonyasmda kald1klan takdirde, yakm gelecek- satland1r. Bu satirlar yaz1hrken, Ba§savc1 hala teki bu geli§melerin bu sm1tlara 9ok agir DEHAP'la ugra§1yordu. DEHAP'm se9imlere sonu9Jar getirmesi ka91mlmazd1r. Bu durumu sokulmamas1, tam bir provokasyon olur ve degi§tirmek i9in sosya.Iistlere ve Kilrt hareke- gelecek gilnlerin milcadelelerinin ne kadar tine bilyilk gorevler dil§tiyor. Emperyalizmin sertle§eceginin anlamh bir gostergesi olacakt1r. Ontimilzdeki yakm gorev, Emek, Bart§ ve ve burjuvazinin dayatt1g1 ko§l.illara bilttin emek9iler ve ezilenler adma kar§t 91kacak bir Demokrasi Bloku ' nu gil9lendirmek ve se9imde mlicadele cephesinin in§as1, onilmilzdeki her i§9inin, her emek9inin, her ezilenin oyunu donemde hayati bir onem ta§1maktad1r. Emek, DEHAP'a vermesi i9in 9ah§makt1r.

Emek, Bar11 ve Demokrasi Blokli'nun biiyiik smav1

Ban§ ve Demokrasi Bloku , §imdilik bir se9im ittifakt olarak kurulmu§ olsa bile bu konuda 9ok onemli bir ilk ad1mdir. Blok ' un bile§en-

l§fi Mf1cadelesi

8


l ; Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

3 Kas1m'ria yap1! ac ak erken s c~iW se~i111k1e iierleyen Ti.irkiye'de bUrJUVa partileri dolay1s1yla AB tartl§mas1 gtindemin arka de son derece beli:siz bir tab lo 9iziyor. ~a§1rt1c1 s1ralanna attlmt~ gibi gortinse de, belirleyici- bir ay1klama ya da giri§im ger9ekle§meden gtin ligini koruyor. Zira ciddi olarak ilk defa May1s ge9miyor. Yine de se9ime kattlacak burjuva aymda Kemal Dervi§ tarafmdan Ttirkiye'nin partilerinin se9im kampanyalanm hangi eksene gtindemine sokulan erken se9im, AB tart1§- oturtacaklan, hangi kosttimle vitrine 91kacakmalannm yaratt1g1 f1rtmanm bir ilrtinti olarak lan az 9ok belli olmu§ durumda. netlik kazand1; tarihini belirlemek ise ashnda bu mesele dolay1s1yla burjuvazinin bagnnda Bat1cl-laik burjuvazi AKP'yi kabul olu§an 9atlakta, AB'ci gti9lerin bast1rmas1yla edecek mi? s1k1§an ve bu durumda bir dizi kar§I atak 28 ~ubat'm bask1s1yla 9atlayan RP-FP geli§tiren MHP'ye dti§tti. Ancak, yakla§an geleneginin "yenilik9i" tirtini.i AKP bugtin eski Kopenhag zirvesinin, hassas ekonomik den- "dava" arkada§lan tarafmdan doneklikle, 28 gelerin, Irak'a saldm olas1hgmm basmc1 altmda ~ubat'm "laik" partileri tarafmdan ise takiyyebulunan Ttirkiye'nin politik ortam1, sonu9lan cilikle su9lamyor, ay1k9a bir tehlike olarak ilan ay1klanan se9im anketlerinde, 99 se9imlerinde ediliyor. Milletvekili aday1 olup olamayacag1 meclise giren partilerin ya hepsinin ya da ve kurucu gene! ba§kanhk gorevini stirdtirtip btiytik boltimtini.in % 10 stirdtiremeyecegi aylarca barajmm altmda gortin- Yakla§an Kopenhag belirsiz kalan Recep mesi, AKP'nin se9imlerzirvesinin , hassas ekonomik Tayyip Erdogan da su9Iaden btiytik farkla birinci malann ba§ hedefi duru91kacag1 iddialan, ktisktin dengelerin, lrak'a sald1r1 munda. Buna kar§1hk milletvekillerinin say1smm olas1hgmm basmc1 altmda Erdogan kendisini bat1c1fazlahg1 gibi nedenlerle bulunan Tiirkiye'nin politik laik burjuvaziye kabul karmakan§lk bir hal ald1. ettirmekte kararh AB f1r.tmas1yla se9ime ortam1 , sonu~lar1 a~1klanan gortintiyor ve kendisine stirtiklenen Ttirkiye'de bu se~im anketlerinde, 99 ele§tirileri genelde kez erken se9imin kendisi stirdi.irdi.igti "bi.iti.in hakim se~imlerinde meclise giren ayn bir f1rtmaya doni.i§tti. ve etkili gti9lerle uyum" Baraj tehdidi altmda bulu- partilerin ya hepsinin ya da politikas1 9er9evesinde nan partiler se9imlere az biiyiik biiliimiiniin 1O cevaphyor. Bu uyum polibir zaman kalmasma ragbarajmm altmda giiriinmesl, tikas1 Refah Partisi donemen se9im kampanyalanm minden kalma "nabza gore uzun bir sure ba§lata- AKP'nin se~imlerden biiyiik §erbet verme", yani her madilar; bunun yerine , farkla birinci ~1kacag1 yerde farkh, gerekirse birse9imleri ertelemek, se9im bi ri y le 9eli§en tutumlar iddlalar1, kiiskiin barajm1 dti§tirmek gibi gialma taktigine dayamyor. ri§imler bu partilerin astl milletvekillerinin say1smm Btittin bu 9eli§kileriyse gtindemini olu§turdu. fazlahg1 gibi nedenlerle ba§anyla uygulanan Boyle bir ortamda genelde uyum politikas1

%

karmakar1§1k bir hal ald1. 9


1~,; Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4

d1§mdaki dillerde yaym yasagmm kalkmas1yla ilgili yasalan zamanmdan once 91karmada birbirleriyle yan§a girdilerse bunun sebebi hisJerinin ve duyarhhklannm aniden degi§mi§ olmas1 degil herhalde ... AKP'nin burjuvazinin has partileri arasma kat1lma hevesinin, Erdogan'm psikolojisinin otesinde koklii s1mfsal nedenlere dayand1g1 yeterince ay1k olduguna gore Sira, burjuvazinin, TSK'nm ve hatta AB ve ABD emperyalizminin AKP'nin yilkseli§inden duydugu tedirginligin sebebinin ne oldugu sorusunu cevaplamaya geliyor. Aslmda cevap sorunun i9inde verilmi§ durumda. AKP'ye duyulan giivensizligin asil sebebi ise yeni kurulmu§ ve lideri de digerlerine gore olduk9a gen9 say!labilecek bu partinin bu kadar l<1Sa zamanda boyle biiyUk bir kitle destegini arkasma alabilmesinde yat1yor. islamc1 burjuvazinin zorla da olsa Bat1c1-laik kanadm yoneli§ini benimsemesi, buna paralel olarak AK Parti'nin de Bat1c1-laik burjuvazinin 91karlanm temsil eden bir siyasi hat benimseyerek kendini kabul ettirmeye 9ah§mas1 bu kanadm kayg1lanm ortadan kald1rm1yor. AKP'nin kadrolannm bilyiik boliimiiniin Milli Gorii§ geleneginden gelenlere dayanmas1 ve bu kadrolann tabanla ili§kilenirken islamc1 kimliklerinden yararland1klann111 dii§iinii lmesi TSK'nm ve burjuvazinin belli ba§h odaklannm giivensizliginin devammm en onemli sebebi . Dolay1s1yla AKP burjuvazinin 91karlanna

gizliyor. Bu yontemin Refah Partisi'nde tutmamasmm sebebi, islamc1 burjuvazinin 91karJanm temsil eden bu partinin o zamanki yoneli§i itibariyle genelde uyum politikasm1 siirdiirmesinin miimkiin olmay1§1 dolay1s1yla bat1c1-laik burjuvazinin gii9leriyle cepheden kar§I kar§tya geli§inin ka91mlmazhg1yd1. AKP i9in durum bugiin farkh. Art1k islamc1 burjuvazi, 28 ~ubat'm basmc1 altmda bat1c1-Jaik burjuvazmm Bat1 sermayesiyle biitiinle§me hedefini benimsemi§, dolay1s1yla bu alandaki ana 9eli§ki ortadan kalkm1§ durumda. Bu tespit Recep Tayyip Erdogan'm donek olup olmad1g1 iizerine yap1Jan biitiin o spekiilasyonlan ve k1smen de olsa, AKP'nin biiyiik kitle desteginin kaynag1m aytklar nitelikte. Bireysel olarak Erdogan'm miras1 ne ol9iide reddettigi, eski ama9lanndan uzakla§tp uzakla§mad1g1 bilinmez; ancak §Uras1 ay1ktir ki kokiine kadar burjuva bir ak1m olan siyasal islam'm temsilcisi olarak yiikselen ve bugiin burjuvazinin tamammm temsilcisi of maya aday olan Erdogan'm bu siyasi donii§iimil burjuva pragmatizminin basit bir ornegidir, o kadar. Eger bu "donmek" ise, bu §erefe sadece Erdogan nail olmam1§, burjuvazinin biitiin partileri ve liderleri benzer yollardan ge9erek bugiinkii durumlanna ula§mt§lard1r. Diin Kiirtlere kar§J yiiriitiilen bask1 ve inkar politikasmm bizzat uygulay1c1s1 olmu§ partiler ve ki§iler bugiin, anadil egitimi, idamm kaldmlmas1, Tiirk9e

10


1$~i Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

tamamen uygun politikalan benimsemi§ de olsa, bu partinin iktidara geldikten sonra, arkasmdaki kitlelerin basmcmm da etkisiyle baz1 sapmalar gosterebilecegi endi§esi agirltk kazaniyor. Oysa burjuvazinin bugiin ihtiyay duydugu iktidarda en ufak bir sapma gormeye tahammUlii yok. Buna ek olarak, ozellikle 11 Eyliil'den sonra geli§en ko§ullarda, iktidarda olmas1 durumunda AKP'nin heniiz tam olarak silemedigi islamct imaj1 nedeniyle, Ti.irkiye'nin

emperyalist ortaklanyla ili§kilerinin olumsuz etkilenmesi.nden korkuluyor. Bu durumda burjuvazi iyin iki seyenek giindeme geliyor: Ya Erdogan ve partisi y1prattlarak kitle destegini "giivenilir" bir parti lehine yitirmesi saglanacak, ya da bu parti geri donii§siiz bir biyimde merkeze yekilecek. Seyim arifesinde bu durum burjuvazi iyinde ciddi bir gorii§ aynltg1111 ortaya ytkanyor. CHP lideri Deniz Baykal gerekirse AKP ile bir koali syoria a\:ik oldugunu soyliiyor. Burjuva medyasmm onemli kalemlerinden Ertugrul Ozkok de son donemde AKP'nin burjuvazi tarafmdan benimsenmesi iyin harcad1g1 yabayla dikkati yekiyor. Oysa ne TSK, ne de emperyalistler aym gorii§te. Bu giiylerin, AKP'nin tek ba§tna ya da herhangi bir koalisyon iyinde dahi iktidarda bulunmas1 fikrine olumlu yakla§mad1klan goriiliiyor. Tayyip Erdogan'm milletvekilligi adayltgt iptal edildikten sonra Hava Kuvvetleri Komutani'nm "~eriatm kestigi pannak ac1maz" diyerek bu geli§meyi kinayeli bir dille onaylamas1 TSK'nm tavn konusunda bir fikir veriyor. 0 pek "demokrat" AB de, Avrupa insan Haklan Mahkemesi'nin Tayyip Erdogan'm yiiziine kap1y1 yarpmas1yla tepkisini ay1kya ortaya koymu§ oluyor.

i,11 lliit:adslesf nin ge~en say1smm ba$yaz1smda da belirtildigi gibi ''troyka ABD'nin, AB'nin ve Tiirkiye burjuvazisinin ortak ~abalara sonucunda olu$turulmu$tU. Ancak ~ok ge~meden bu hareketin gii~lii bir iktidar odag1 olu$turacak destegi arkasma almasmm miimkiin olmad1g1 giiriildii. Bunda, MHP'nin giri$imiyle se~imlerin olduk~a yakm bir tarihte yap1lacagmm ABD'nin, AB'nin ve biiyiik burjuvazinin belirlenmesi ve ismail Cem'in giivenilir partisi: Kemal Dervi§ $artlarm gerektirdigi ad1mlar1 Recep Tayyip Erdogan'm donek mi yoksa takiyyeci mi oldugu burjuva kafalan aylarca atamamas1 da etkili oldu. 11

me§gul etti durdu ama, Kemal Dervi§'in k1sa bir donem iyin de olsa goklere ytkanlan "troyka"y1 bir y1rp1da terk ederek CHP'ye "iltihak" edivermesinin bir doneklik olup olmad1g1 nedense hiy sorgulanmad1. Burjuva medyas1, iMF'nin adam1 olarak iinlenen Kemal Dervi§ iyin "neylerse giizel eyler" yakla§1m1m 1srarla si.irdiirdii, siirdiiriiyor. l~~i Miicadeleslnin geyen say1smm ba§yaz1smda da belirtildigi gibi "troyka" ABD'nin, AB'nin ve Tiirkiye burjuvazisinin ortak yabalan sonucunda olu§tUrulmu§tU. Ancak yok geymeden

11


l§gi Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

bu hareketin gti9lii bir iktidar odag1 olu§turacak destegi arkasma almasmm mtimktin olmad1g1 goriildti. Bunda, MHP'nin giri§imiyle sec;imJerin olduk9a yakm bir tarihte yapilacagmm belirlenmesi ve ismail Cem'in §artlarm gerektirdigi ad1mlan atamamas1 da etkili oldu . Bu durumda Kemal Dervi§ hie; risk almadan rotay1 ba§ka yone 9evirdi, YTP'ye zaten tiye olmam1§ olmas1 dolay1s1yla da sorun fazla biiyiimeden ge9i§tirilmi§ oldu . "Troyka"dan geriyeyse, birka9 giinde bir amblemini degi §tiren, h1zla kazand1g1 gii9lerini aym h1zla olmasa da yitirmeye ba§layan, baraj tela§tna kapilarak 9eli§kili ad1mlar atan bir parti kald1. Yine de YTP'nin tiimden iflas ettigini soylemek dogru olmaz. Olduk9a kan §1k ve belirsizliklerle dolu bu ortamda YTP, bur-

politikasm1 kitleleri de arkasma takarak siirdiirebilecek bir odagm siyasi program1 anlamma geliyordu. Dolay1s1yla sozti edilen birligin asimda solla hi9bir ili§kisi yoktu. Boyle bir siyasi program1 benimseyen 9ok parti bulunsa da as1! mesele burjuvazinin gtivenini kazanacak niteliklere sahip bir odagm olu§turulup olu§turulamayacag1yd1. Bu meseleyi 9ozmek ise burjuvazinin ba§tan beri gtivendigi Kemal Dervi§'in i§iydi. Bu siirec;te Dervi§ "sol"da biiyiik bir birligin saglanmas1 i9in 9ah§1p durdugunu soyliiyordu ancak, merkez sol partilerin yoneticilerinden 9ok, ba§ta TOSiAD ba§kam Tuncay Ozilhan ve TOBB ba§kam Rifat Hisarc1khoglu olmak iizere burjuvazinin biitiin onemli temsilcileriyle gorii§iiyordu. Dervi§'in yeni rotas1 bu j~~azi ic;in bir yedek Y1llardan beri yozla$tlnlarak gorii§meler sonucunda guc; olarak muhafaza , • • ' edilmeye 9ah§Ilacakt1r. uur1uve1l.1 1e1re11111ue111 ~UI\ 1e1r II netlik kazand1. Zira bu parti burju- anlamlarda kullamlabilir hale Kemal Dervi§ vazinin acil CHP'ye kat!lmca "troygelen "sol" kavram1 bu sefer, ka"nm kerametinin ihtiya9lanm kar§ilamak iizere §ekil- Tiirkiye'nin AB ile kimde oldugu Iendirilmi§, program1 biitiinle,mesinin tiniindeki anla§ilm1§ oldu. <;ok da bu dogrultuda hazirge9meden CHP kendi engellerin temizlenme~ini Kemal Janm1§tl. troykasm1 yaratt1. Yeni Dervi§ 'in aynlmasm- garanti altma alacak, IMF'ye troyka Kemal Dervi§, dan sonra sec;im anket- dayall ekonomik program• Deniz Baykal ve Bayram Mera!' den Ierinde geri siralara teklemeden siirdiirecek ve lrak'a olu§uyor. ~imdi bu ii9ii dii§tiigii goriilen YTP'nin baraj1 a§mas1 sald1r1 olas1llgmm giindemde sec;im meydanlarmda zor goriintiyor. _Eger oldugu kO$Ullarda saglam bir di$ birlikte boy gosteriyor. YTP meclise gireBurjuvazinin son politikay1, gerekirse sava$ mezse, ontimtizdeki gozdesi CHP'nin oy donemde gii9lerini politikas1m kitleleri de arkasma potansiyelinin Kemal korumaya 9ah§acak ve takarak siirdiirebilecek bir Dervi§ sayesinde artt1g1 AB 'ci, iMF'ci cephenin goriiliiyor, odagm siyasi program• anlamma neredeyse hi9 iistelik bir unsuru olarak varkimse geliyordu. hgtn1 stirdtirecek. tarafmdan sevilmeyen Y 1llardan beri Baykal'm tilm iticiyozla§tmlarak, burjuvazi tarafmdan 9ok farkh ligine ragmen. Ancak bu artt§tn medyada yananlamlarda kullamlabilir hale gelen "sol" s1tild1g1 kadar olmayabilecegini de dti§iinmek kavram1 bu sefer, Tiirkiye'nin AB ile btittin- gerekiyor. CHP, AKP kar§tStnda pompalamle§mesinin oniindeki engellerin temizlenmesini yor. Zaten CHP'nin se9im soylemi de buna garanti altma alacak, iMF'ye dayah ekonomik dayamyor: "Bizi koalisyonlara mecbur b1rakprogram1 teklemeden siirdiirecek ve Irak'a maym. " Bu soz, AKP'nin tek ba§ma iktidara saldm olas1hgmm giindemde oldugu ko§ullar- gelmesine engel olun anlamma geliyor. da saglam bir di§ politikay1, gerekirse sava§ Fransa'da cumhurba§kanhg1 se9imlerinin

'

12


1$~i Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4

yapild1g1 donemde burjuva medyas1 tarafmdan fa§ist Le Pen'Je bizdeki Siyasal islam arasmda kurulan sac;:ma anoloji bugiln i§e yanyor. Baykal Tilrkiye'nin Chirac'1 olma hevesini ta§tyor.

AB'ci Ecevit milliyet~iligini hatirlad1 99 sec;:imlerinin birinDSP'nin ci partisi oylannm bu sefer %1'in bile altma dil§ebileceginin soylenir hale gelmesi, Tilrkiye'de burjuva partilerinin, siyasi programlannm c;:ekiciligi nedeniyle degil, diger partiler kar§1smdaki "gorilnilmleri" nedeniyle oy toplad1klannm ac;:1k bir gostergesi. 80 sonrasmda, bzal'h ANAP't saymazsak, hic;:bir parti ald1g1 oylan bir sec;:imden digerine ta§1yamad1, hilkilmetler her sec;:imde rotasyona ugrad1. DSP'nin bu duruma dil§mesinde iktidarda oldugu U9 y1l boyunca htiktimetin ANAP ve MHP kanatlan arasmda denge unsuru olarak i§lev gormeye mecbur kalmasmm btiyilk etkisi oldu. Bunun yanmda, tamamen bir lider partisi durumundaki DSP'nin liderinin art1k bu i§levi yerine getiremez hale gelmesi de DSP'yi bitiren etkenler arasmda. Bu durumda sec;:imlerden ciddi bir beklentisi olmayan Ecevit'in "ulusal sol" manevras1 umutsuz .bir ad1m olarak kalmaya mecbur goriiniiyor. Ancak bu ad1mm temelsiz oldugu dil§ilnillmemeli. Son ya§ad1g1 depremle meclisteki grubunun yansmdan c;:ogunu kaybeden DSP'de, ba§ta ~ilkril Sina Gilrel gelmek ilzere geriye kalan unsurlann onemli bir boliimi.iniin milliyetc;:i oldugu biliniyor. Dolay!Slyla Ecevit'in son anda ortaya att1g1 "ulusal sol " soyleminin altmda da bu yat1yor. AB ile ilgili yasalar meclisten gec;:erken AB'ci saflarda yer alan DSP'nin milliyetc;:iligini ilam bu sec;:imlerde hie;: bir i§e yaramayacak ama gittikc;:e yakla§an Ecevit sonras1 donemde ya bu parti dagilarak kadrolannm onemli bir boli.imi.ini.i milliyetc;:i saflara yollayacak ya da bu kadrolar yeni bir milliyetc;:i odak olu§turmak ic;:in kollan s1vayacaklar.

13

Merkez Sag'm durumu "Ki.iresel" sermayeyle bi.iti.inle§me burjuvaziilin ba§ hedefi haline geldigi olc;:i.ide merkez sag ve merkez sol partiler arasmdaki farklar da silinmeye ba§lad1. Dolayis1yla bu kavramlar partilerin konumlanm belirtmede yetersiz hale geldi. Aynca Tiirkiye'yi sec;:ime goti.iren ko§ullarda burjuvazinin yukanda sayd1g1m1z acil ihtiyac;:Janmn belirleyiciligi bu partilerin sec;:im politikalan arasmdaki farklan aynnt1 di.izeyine indirdi. Dolay1s1yla bu partiler arasmdaki rekabette belirleyici olan, burjuvazinin bu acil ihtiyac;:lannm geni§ emekc;:i y1gmlara nastl kendi ihtiyac;:lanymt§ gibi yutturulacag1. Merkez sagm ba§hca iki partisi ANAP ve DYP'nin izledigi politikalar bu tespiti dogruluyor. Bu nedenle bu ikisinin durumunu belirleyecek olan politikalan arasmdaki farkhhklar degil, ozellikle son donemde ald1klan tutumlar olacak. ANAP, hi.iki.imette kald1g1 si.ire boyunca MHP ile c;:eli§kisi sonucunda AB'ye iiyelik hedefini merkezine alan bir politika siirdiirdii. Her tartt§mada c;:ubugu AB yoniine en· faz la bi.iken taraf olmaya ozen gosterdi, bu dogrultuda zaman zaman TSK ile kar§t kar§tya geldi. Mesut Ytlmaz'm burjuvazinin destegini kazanmaya yonelik bu c;:abas1, kitlelerin destegini kazanmay1 ba§aramad1g1 1c;:m ANAP'm di.i§i.i§iinii engellemeye yetmedi . DYP ise muhalefette kald1g1 siirece bir taraftan AB'ci c;:izgiyi si.irdiirse de, diger taraftan milliyetc;:i bir yakla§1m1 on plana c;:1kararak ve ozellikle bcalan'm idam karannm meclise ta§mmasm1 giindeme getirerek hi.iki.imetteki MHP'nin tabanm1 etkilemeye c;:ah§tJ. Bunun dt§tnda tanmda si.ibvansiyonlann kalkmas1 tarh§malannm gi.indemde oldugu malarda buna kar§t c;:1karak geleneksel koyli.i tabanm1 korumaya gayret gosterdi . Anket sonuc;:larmda genelde i.ic;:i.incii s1rada ama kimisinde barajm altmda gori.inen DYP sec;:imJere ATP ve DTP ile yapt1g1 ittifakla girerek oy oranm1 yi.ikseltmeyi amac;:hyor. Bu ittifak bize burjuvazinin gerc;:ek hikayesini anlat1yor. Tansu <;iller'in bir elini AB'ci , sozde demokrat cepheye gi.ic;: katsm diye Amerika'dan getirtilen Mehmet Ali Bayar, diger elini milliyetc;:i demagojiye dayanan AB kar§1thg1 safmda yer


l~t;i Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4 politikas1 nedeniyle, oni.imi.izdeki donemde MHP'nin §OVenist ve militarist politikalann ba§ destek9isi olacag1m ve bu politikalar kar§1smda yi.ikselen muhalefeti ezmeye yonelecegini tahmin etmek zor deg ii. Sonu9 olarak MHP iktidarda da kalsa, muhalefete de ge9se ana yoneli§i degi§meyecek. Dolay1s1yla MHP her iki ko§ulda bu yoneli§i hayata ge9irecek §ekilde hazirhk yap1yor. Ti.irkiye'nin kan§1k ortam1 MHP'nin hi.iki.imette oldugu donemde kaybettigi gi.i9lerini toparlama imkamm tamyor. Bu nedenle fa§izm tehlikesini geri plana atmamak, 1rk91/milliyet9i demagojinin etkili olmasma engel olmak gerekiyor.

ama pek bulunmayan tutuyor. Ti.irke§ Burjuvazinin iki yi.izi.i sanki tek bir vi.icutta birle§iyor.

Gen ~

Parti: Sermayenin "orijinal" partisi

Fa~ist tehlike ge~med i i~~i Miicadeleslnin ge9en say1smda Ti.irk fa§ist hareketinin tarihsel evrimi ve hedefleri i.izerinde ve MHP'nin hi.iki.imetteki uygulamalan nedeniyle kaybettigi destegini yeniden kazanmak i9in nastl bir yol izleyecegi i.izerinde yeterince durulmu§tU. Buna gore oni.imi.izdeki donemde, hi.iki.imette yer almamas1 durumunda MHP, sert bir muhalefet politikasm1 hayata ge9irmeye haz1rlamyor. Meclisten ge9en AB'ye uyum yasalannm hayata ge9irilmesini engelleyecegini as:1k9a ilan eden bu partinin 3 Kas1m'dan sonra olu§acak hi.iki.imette de yer almas1 durumunda ise mevcut tutumunu si.irdi.irecegi biliniyor. MHP ozellikle Aralik'ta yapilacak Kopenhag Zirvesi'ni bekliyor. Eger Kopenhag'da K1bns'm AB'ye i.iyeligi kesinle§ir ve Ti.irkiye i.iyelik i9in mi.izakere tarihi alamazsa MHP i9in TSK ile temas1 artt1rma firsat1 dogacak. Ki.i9i.ik bir ihtimal olmakla beraber, Ti.irkiye mi.izakere tarihini ahr ya da K1bns'm i.iyeligi ertelenirse MHP'nin 1rk91/milliyet9i politikay1 daha geni§ bir alana yayarak si.irdi.irmesi beklenebilir. Bunun yanmda Ti.irkiye'nin i9inde bulundugu sava§ cografyas1 ve devletin Avrasya

Daha erken se9im karan ortada yokken, Cem Uzan'm YDP'yi satm almas1 ve ad1111 degi§tirmesi ile kurulan ve ba§larda ciddiye almmayan Gens: Parti'nin , ozellikle MHP'nin tabanm bir boli.imi.ini.in destegini kazanarak baraj1 a§acag1 soylentisi ortada dola§maya ba§lad1gmdan beri bu parti ciddiye almmas1 gereken bir olgu haline geldi. Bu konuda sadece siyasi degil sosyolojik temelli tart1§malar da yap1lmaya ba§Iand1. Bu yaz1da boyle bir tart1.§ maya girmemiz soz konusu degil. Ancak birka9 noktaya deginmekte fayda var. Kolayca anla§tld1g1 i.izere Cem Uzan'm siyaseti §Oven bir milliyet9iligin ve 9ok gene! bir dini propagandanm sert ve basit soylemlerle ve si.irekli tekrar edilerek ifade edilmesine dayamyor, sozde bir iMF kar§1thg1 vb. ogeler demagojik bir bi9imde kullamhyor. Bilindigi gibi bu esasmda fa§izmin tipik propaganda yontemi, ancak ti.imi.iyle fa§istlere ozgi.i de degil. Di.izen partilerinin ti.imi.i, ko§ullan elverdigince (yi.izleri tuttugu ol9i.ide) bu demagojiye ve apolitikle§tirmeye dayah propaganday1 kulla111yorlar. Yi.izsi.izli.ikte smir tammad1g1 zaten bilinen Cem Uzan sermayesinin gi.ici.ini.in ve medyadaki etkisinin de yard1m1yla 14


l~t;i Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

r----------------------.

.

'

., · •

.

., .-

~~11~1~~~ ~

miicadelesini ezmek ir;in olu§tUrulmu§ fa§izme ozgii orgiitlenmelere sahip. Tabii bunlann ileride de soz konusu olmayacag1m tam bir kesinlikle soylemek miimkiin degil, ancak bu partinin daha r;ok Cem Uzan'm bireysel r;1karlanna dayanarak kuruldugunu ve etkisinin de pek

uzun siirmemesinin muhtemel oldugunu soyleyebiliriz. Ser;im anketlerine temkinli yakla§mak gerektigi ar;1k. Ancak Genr; Parti .__~=-....1 olur da meclise girerse AB kar§1t1 cephede yer a!acag1 kesin olarak soylenemez. Bu parti §imdiki tavnm kolayca bir kenara b1rak1p farkh bir tutum benimseyebilir. Bu durum GP'nin siyasetinin temelsizliginden kaynaklanmaktad1r.

#

Kolayca anla§1ld1g1 iizere Cem Uzan'm siyaseti §Oven bir milliyet~iligin ve ~ok genel bir clini propagandamn sert ve basit siiylemlerle ve siirekli tekrar edilerek ifade edilmesine dayamyor, siizde bir iMF kar§1tllg1 vb. iigeler demagojik bir bi~imde kullamllyor. Bilindigi gibi bu esasmda fa§izmin tipik propaganda yiintemi, ancak tiimiiyle fa§istlere iizgii de degil. Cem Uzan sermayesinin giiciiniin ve medyadaki etkisinin de yard1m1yla bu demagojinin en a§HI bi~imlerini kullanarak gii~ topluyor.

Saadet Partisi eski giinleri ar1yor Siyasal islam'm yukanda bahsettigimiz yoneli§i SP'nin de politikasm1 degi§tirmesine neden oldu. Refah Partisi doneminde AB kar§1t1 olan SP'liler AB yasalannm meclisten ger;mesi ir;in biiyiik r;aba harcadil ar. Ancak SP'nin AKP ile aym rotada olmad1g1, orta ve kii<;iik burjuvazi ir;indeki islamc1 daman tekrar canland1rmaya yonelecegi goriiliiyor. Son donemde Milli Gorii§ soylemini tekrar on plana r;1karmaya ba§layan SP, Erbakan'm milletvekili olamayacag1 karanndan sonra meclise girme umudunu yitirmi§ bulunuyor. Bu nedenle de oniimiizdeki donemi yeniden toparlanma ve eski giiciine kavu§ma donemi olarak goriiyor. israil'in Filistin 'e saldmlanmn §iddetlendigi donemde israil'in politikasma ve hi.ikiimetin buna yakla§1mma kar§I r;1kan, hiikiimetin iMF ile olan ili§kilerini elqtirerek Malezya'da uygulananm benzeri korumac1 bir ekonomi politikasm1 uygulayacag1m iddia eden SP'nin, ABD'nin islam iilkelerini hedef almasmm geni§ emekr;i ve yoksul kesimlerde yaratt1g1 tepkiyi de dini duyarhhklar temelinde koriikleyerek giir;lenmesi miimkiin.

bu demagojinin en a§m bir;imlerini kullanarak gii<; topluyor. Bu demagoji esas olarak, ekonomik kriz siirecinde h1zla y1k1ma ugram1§ , 80'lerden beri sistemli Irk<;1 propagandaya maruz kalmI§ ve apolitikle§tirilmi§ kiit;iik burjuva kitleler arasmda ve i§siz ve yan-proleter genr;Jer arasmda yank1 buluyor. Genr; Parti'nin ozellikle genr;lik ir;inde r;ok ciddi bir destege sahip oldugu soyleniyor. Bu yoniiyle de fa§ist partilerle ortak bir yam var. Ancak ortakltk burada bitiyor. Gen<; Parti ne fa§istlerinki gibi bir tarihsel programa ne.de esas olarak i§t;ilerin

Sonu~ Son donemde yarahlan olumlu havaya ragmen Tiirkiye ekonomisinin heniiz kriz 15


1$~i Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

ko§ullanndan tamamen uzakla§mad1g1, ontimtizdeki ytl, sava§ ihtimali de goz onilne almd1gmda bu alanda 9ok ciddi sorunlann patbiliniyor. Burjuvazi, lak verebilecegi Ttirkiye'nin pamuk ipligine bagh ekonomisini Kemal Dervi§'ten ba§kasma emanet etmek istemiyor. Diger taraftan Ttirkiye'nin Kopenhag'da AB'ye tiyelik i9in milzakere tarihi alamamas1, buna kar§tn K1bns'm tiyelige kabul edilmesi ihtimali burjuvaziyi fazlas1yla tedirgin ediyor. Yakla§an Irak sava§tnda Ttirkiye'ye bi9ilen hassas rol de hesaba katild1gmda burjuvazinin ontimtizdeki donemde gormek istedigi iktidarda en ufak bir sarsmt1ya ya da 9eli§kiye tahammtilti olmad1g1 gortilmektedir. Oysa bugtinden gortinen boyle bir iktidann olu§ma ihtimalinin daha dil§tik oldugudur. Recep Tayyip Erdogan'm saf d1§1 edilmesine ragmen AKP'nin se9imden birinci parti olarak 91kmas1na kesin goztiyle bak1hyor. Bu partinin tek ba§tna iktidan ya da ornegin MHP ile bir koalisyon kurmas1, ontimilzdeki r_.... , ..~ donemin burjuvazi i9in bir kabusa donti§rnesi demek olacaktir. Diger taraftan bu partilerin iktidarda yer almad1g1 ko§ullarda yilriltecekleri muhalefet bile CHP'li bir iktidan son derece gil9 ko§ullarla kar§J kar§1ya b1rakabilir. Bir diger ihtimal olarak Uzerinde durulan AKP-CHP koalisyonu ise yine bir9ok 9eli§ki ve gerilime a91k olacaktir. Dolay1s1yla 3 Kas1m sonras1 donemin ciddi sarsmttlara gebe oldugu anla§ilmaktadir. Bu durumda farkh olas1hklar- ba§armah. Ancak unutulmamah ki DEHAP'm dan soz edilebilir, ancak §Uras1 kesindir ki 3 Kas1m'da meclise girmesi bile tek ba§ma bir oniimi.izdeki donemin sarsmtih karakteri hakim 9ozi.im anlamma gelmemektedir. Yukanda sm1flar i9in daha bask1c1 bir devlet politikasm1 bahsettigimiz olas1 sarsmt1 hakim gii9lerin gerekli kilacaktir. AB'ye uyum yasalanmn 91k- bask1 ve saldmlanm her alana yaymasma mas1yla yarat1lan sozde demokratik hava §im- neden olacakt1r. Oyle ki meclis d1§mda, bu alanlarda ortak mi.icadele, meclis i9indeki ortak diden dagilmaya ba§lad1 bile. 9ok daha onemli ve belirleyici mi.icadeleden Burjuvazi i9in as1l kabus elbette uygulamakta zorland1klan planlarm i§9ilerin, emek9i- hale gelebilir. Dolay1S1y!a bu ittifak seferber lerin, Ki.irtlerin ve ti.im ezilenlerin mi.icadele- edecegi gil9lerle kahc1 ili§kiler geli§tirmeye siyle alt list olmas1 olacaktlr. Bu gti9lerin blogu ozen gostermelidir ve kendini §imdiden uzun olmaya aday DEHAP'm meclise girmesi §imdi- soluklu bir mi.icadeleyi gogtisleyebilecek den engellenmeye 9ah§1hyor. DEHAP'ta bir bi9imde haz1rlamamn yollanm aramahdu. araya gelen gi.i9ler elbette burjuvazinin bu komplolanna kar§l hazirhkh olmah ve geni§ ezilen kitlelerin destegini arkasma almay1

16


1$~i Miicadelesi

11

Eyliil·Ekim # 4

801 parti CHP emek~ilere ne getirecek? 11

Ti.irkiye bir yandan Avrupa Birligi tartt§malan ile hakim sm1flann bagnnda ekonomik ve askeri-stratejik c;:1karlannm c;:eli§kis1 temelinde ortaya c;:1kan c;:atlagm derinle§mesini ya§arken bir yandan da DSP'de ya§anan depremle birlikte burjuva siyasi gi.ic;:ler alanmda yeni odaklann dogu§una sahne oldu. i~fi Miicadelesi'nin.bir onceki say1smda ABD-ABTi.irkiye burjuvazisi ortak yap1m1 olarak nitelenen Cem-Ozkan-Dervi§'in olu§turdugu hareketin , bir iktidar odag1 olacak gi.ici.i arkasmda toplayamayacag1 anla§1hnca, Kemal

Dervi§ "troyka"ya s1rtm1 donerek burjuvazi ic;:in gi.ivenilir bir iktidar odag1 kurma gorevini i.istlendi. Dervi§ bir yandan "merkez solda birlik"in oneminden bahsederken bir yandan da TOSiAD Ba§kam Tuncay Ozilhan ve TOBB Ba§kam Rifat Hisarc1khoglu ile yapt1g1 bir dizi gori.i§me sonucu siyasi tercihini belirleyerek CHP'ye kattld1. Dervi§'in CHP'ye i.iye olmas1 ile sermayenin yeni gozdesi belirginlik kazand1 ve burjuva yaym organlan da yogun bir propagandaya ba§lad1. AKP d1§mdaki diger burjuva parti leri baraj1 a§amayarak meclise girememe kayg1s1 ta§trken CHP'nin bu kadar pompalanmas1 ve kendisini "sol" bir altematif olarak sunmas1, CHP'nin diger burjuva partilerinden ayn bir degerlendirmeye tabi tutulmasm1 gerekli k1hyor. Ote yandan sosyalist soldan zaman zaman CHP'ye ve CHP gelenegine di§ardan destek yapilabilecegi gibi gori.i§lerin ifade ediliyor olmas1 CHP'nin "sol" bir parti olma iddiasm1 ve hakim sm1flann bagrmda olu§an c;:atlagm neresinde oldugunu sorgulamanm oriemini arttmyor. Ashnda bu sorulara netlik getirecek ac;:1klamalar gec;:tigimiz gi.inlerde bir televizyon programma katilan c;:ic;:egi burnunda CHP'li Bayram Meral'den geldi. "Bana DSP'den de DYP'den de teklif geldi ama baz1 baraj sorunlan olabilecegi ic;:in CHP'yi tercih ettim." Yani aralannda oyle bi.iyi.ik bir fark yok! Tabii bu noktada Bayram Meral'in meseleye yakla§1m1 da tart1§Ilabilir ancak §U an ic;:in bu yazmm konusu degil.

Sosyal Demokrasi ve CHP CHP'nin §U an izledigi politikalann degerIendirmesine gec;:meden once ashnda ayn bir yazmm konusu olacak bir noktaya k1saca deginmek CHP ve CHP gelenegine kar§I nasII tav1r almmas1 gerektigini belirlemede yard1mc1 olacakt1r. Avrupa'daki sosyal demokrat partilerle bir k1yaslamaya giderek CHP'nin sosyal demokrat bir parti oldugu sonucuna varmak yukanda da belirtildigi gibi sosyalist hareketin ic;:inden CHP ve CHP geleneginden gelen par-


l~~i Miicadelesi tilere d1§andan destek verilebilecegi hatta zaman zaman ic;:inde c;:ah§ilabilecegi gibi gorti§Ierin dillendirilmesine neden olmu§tur. Oysa Avrupa 'daki sosyal demokrat partilerin en fazla one c;:1kanr olan Alman Sosyal Demokrat partisi bilimsel sosyalizmin kuruculan Marks ve Engels tarafmdan inp edilmi§tir. I. Emperyalist Payla§tm Sava§t 'ndaki ihanetine kadar A vrupa 'daki sosyal demokrat partiler sosyalist hareket ic;:in bir c;:ekim merkezi olmu§tur. Sonraki donemde ise giderek burjuva dtizenden kopmayan ancak sosyolojik olarak i§c;:i tabamm bir olc;:tide muhafaza eden bir noktaya gelmi§lerdir. Bugtin ise arttk i§c;:i s1mf1 reformizmini de geride btrakarak neo-liberal politikalan benimseyen dtipedtiz burjuva partileri olma yolunda htzla ilerlemektedirler. Oysa Ttirkiye'de CHP tarihsel olarak burjuva devletinin kurucu unsurlanm ic;:inde banndtran bir partidir. Kald1 ki hic;:bir doneminde A vrupa' daki sosyal demokrat partilerde oldugu gibi i§c;:iler parti ic;:inde kitlesel bir etkinlik kazanmamt§tlr. Belirli bir i§c;:i tabam olsa bile ve bu tabanm etkisiyle zaman zaman emekc;:ilerin taleplerine taviz verse bile temelde ideolojik ve politik olarak burjuvaziye baglt kalmt§ltr. Ote yandan parti ic;:i demokrasi i§Ietilmemi§, partiden ihrac;:lar vb. yontemlerle muhaliflerin sesi bastmlmt§hr. Ttim bunlara ragmen I 970'lerde CHP, izledigi politikalarla ezilenlerin umuduydu. Bugtin burjuvazinin umudu olarak kar§tmtzda! Sec;:imlerin ardmdan kurulacak htiktimeti bekleyen gorevler ana hatlan ile §imdiden belli. Ekonomi alanmda iMF programlarmm uygulanmas1, AB ile btittinle§me yolunda ortaya c;:1kan engellerin temizlenmesi, olast bir Irak saldmsmda ABD'ye destek. Ttim bu gorevlerin yerine getirilmesi konusunda, dtizen partileri sm1rlan ic;:ine kabul edilme ugruna att1g1 ttim adtmlara ragmen AKP ne burjuvaziye, ne TSK'ya gtiven vermiyor. AKP'nin ktsa zamanda elde ettigi yogun kitle destegi ve ytikseli§i kar§tsmda CHP pompalamyor. Burjuvazinin yeni gozdesinin ontinde duran ttim bu gorevlere ili§kin ald1g1 tavrm degerlendirilmesi CHP ile ilgili sorgulanmast gereken noktalarm aydmJanmasmt saglayacakttr.

Eyliil-Ekim # 4

AB'ci cephenin yeni giicii: CHP Burjuva partilerinin c;:ogunun barajm altmda kalma tela§t ic;:inde sec;:imi erteletme c;:abalan gtindemin tist s1ralanm doldursa da AB tizerine donen tart1§ma burjuva gtic;:Ieri arasmdaki aynmda onemli bir belirleyici olma ozelligini koruyor. Zaten DSP ' de ya§ anan depremin ardmdan ortaya c;:1kan "troyka"ya bic;:ilen en onemli rollerden birisi de AB ile btittinle§menin ontindeki engellerin a§tlmas1 idi. "Troyka"nm burjuvazi ic;:in en gtivenilir att olan Dervi§'li CHP de AB ' yi oncelikli bir hedef olarak niteliyor. Burjuva gtic;:leri arasmda ya§anan kampla§ma ic;:inde CHP de AB 'ci cephe ic;:inde ANAP'la birlikte onemli bir gtic;: olarak yerini almt§ durumda. Ancak ontimtizdeki donemin kO§Ullannda btittinle§me adma K1bns gibi onemli meselelerde c;:ubugu fazlaca btiktip a§m tavizci bir tavnn benimsenmesi CHP'nin TSK ile bir c;:eli§ki ic;:ine girmesine neden olacaktir. TSK'nm bu yondeki endi§elerine ac;:1khk getirmek kayg1s1yla olacak ki CHP, "K1bns'ta KKTC'nin ve K1bns Ttirk halkmm kazan!lm1§ haklannm korunacagm1 " taahhtit ediyor. Tabii siz bunu K1bns'ta Ttirkiye'nin "gtivenlik" ve ekonomik c;:1karIannm korunmas1 olarak okuyabilirsiniz. AB 'ye kar§l tavnm milliyetc;:i bir zemin tizerinden §ekillendirenlerle paralellik ic;:inde, Avrupa ile kurulacak ili§kilerde Ttirkiye ' nin degerlerine ve kimligine sahip c;:1kacaklanm belirtiyorlar. Benzer bir bic;:imde A vrupa Ordusu ile ilgili olarak ontimtizdeki donemde ya§anacak geli§melerde Ttirkiye 'nin hak ve c;:1karlannm korunmasma ozel onem verecekJerini ifade ediyorlar. Demokratikle§me adma Kopenhag kriterlerini ve ekonomik alanda Maastricht Anla§mas1 'nm maddelerini en k1sa stirede gerc;:ekle§tirmeyi amac;:Iad1klanm soyltiyorlar. Aynca Ttirkiye'yi "dogrudan yabanc1 sermaye ic;:in bir c;:ekim merkezi" haline getirmeyi amac;:Iad1klanm belirtiyorlar. K1saca, AB tiyeligini oncelikli bir hedef olarak belirleyerek burjuvazinin bu yondeki c;:1karlanna hizmet edecegi ve tiyeligin ontindeki engellerin temizlenecegi taahhtit ediliyor; bir yandan da tiyelik ya da en azmdan mtizakere tarihi almak ic;:in verilecek tavizlerin sm1r-

18


1,~; Miicadelesi

E liil-Ekim # 4

Dervi§'in program• bir bor~ iidema program1yd1. CHP de kendi iktidarmda bor~lar1 bi~ an once iideyecegini ve Tiirkiye'yi IMF'ye muhta~ olmaktan ~1karacag1m iddia ediyor. Oysa bor~larm iidenmesinin bir tek anlam1 vardrr: i§~i ve emek~ilerin daha da fazla yoksulla1t1r1lmas1. lannm TSK ile 9eli§ecek noktalara ula§mayacag1 belirtilmi§ oluyor. Ancak se9im silrecini "solda birlik"in merkezi olma iddias1yla ba§latan CHP hakim sm1flar i9indeki kampla§mada her iki cepheye de goz k1rparken arada milyonlarca i§9i ve emek9inin 91karlannm ad1m agz1na alm1yor bile.

Dervi§ iMF'den kurtaracakm1§!

lerin bir an once almmas1" olarak gosteriliyor. Dervifin Ekonomiden Sorumlu Dcvlet Bakanhgt gorevini silrdilrdilgil zaman boyunca devleti kil9iiltme yonilnde atmaya 9alt§ttg1 ad1mlar, insana "tedbirler" arasmda kamuda 9alt§an 46 bin i§9inin i§ten 91kanlmasmm yer alacag1m dii§ilndiirilyor. Burjuva partilerinin durumunun degerlendirildigi yaz1da yeni "troyka"nm kerametinin Dervifte oldugu ve §imdi meydanlarda Baykal-Dervi§-Meral il9liisilniln boy gosterdigi yaz1yor. Bir dii§ilniln: CHP se9im\erin ardmdan hilkilmette. Burjuvazi ekonomiyi Dervi§'e emanet etmi§. <;alt§ma ve Sosyal Giivenlik Bakanhg1 'nda da "troyka"nm i§9i at1 Bayram Mera! var ve bu s1rada tilm bu "tedbirler" ahmyor.

Ekonomik krizden 91k1§m yolu etkin ve gil9lti bir iktidar olarak 9iziliyor. Ancak sozil edilen yine sermayenin iktidandtr. Dervi§'in program1 bir bor9 odeme program1yd1. CHP de kendi iktidarmda bor9lan bir an once odeyecegini ve Tilrkiye'yi iMF'ye muhta9 olmaktan 91karacagm1 iddia ediyor. Oysa bor9larm Odenmesinin bir tek anlam1 vard1r: i§9i ve emek9i- CHP'nin glzli gtirevl Erken se9im olsun mu olmasm m1 tartt§lerin daha da fazla yoksulla§tinlmas1. / malanmn ardmaan se9im karan almmca bu kez Dervi§ §imdiki hi.iki.imetin §U an uygulanan de iilke barajmm dii§ilrillmesi, se9im yasasmm ekonomi programma kerhen inand1g1m, onu sahiplenmedigini ve bu yilzden de programm degi§tirilmesi gibi konular ilzerine bir gilrillti.i henilz ba§anyla sonu9Ianmad1gm1 soyltiyor. kopmaya ba§lad1. Tilm bu tartl§malar gilnCHP ise oyle populist politikalarla iMF'ye demin list s1ralarm1 doldururken nispeten geri kar§t 91kmadan ekonominin ger9ekligini anla- s1ralarda bir ba§ka haber daha vardt: Irak'a bir ABD saldms1. Sava§, yarak bu program1 inanarak uygulayacakm1§. yonelik Almanya'daki se9imlerde bile se9menlerin Dervi§'in i§9i ve emek9ilerin kazamlmt§ haklanna goz diken , onlan daha biiyilk bir yoksul- kime oy verecegini belirleyen onemli faktorlerluga mahkum edecek programa inand1gmdan den biriyken hatta bir parti sirf sava§ kar~1tltg1 kimsenin ku§kusu yok zaten. CHP'nin de bu ilzerinden oylanm arttirm1§ken Tilrkiye'de, programa boylesi bir inan9la sanhyor olmas1 <;iller'in "Irak harekat1 s1rasmda ba§bakan hem I milyon ki§iye i§, herkese kaliteli saghk olmak istiyorum" §eklindeki 91k1§m1 sayhizmeti ve sagltk sigortas1 gibi vaatlerin mazsak burjuva partileri olas1 bir harekat samimiyetini hem de CHP'nin "sol" parti olma kar§1smdaki tav1rlanm a91k ve net bir §ekilde soylemeyerek sessiz kahyorlar. Sadece Irak 'm iddiasmt bir kez daha sorgulat1yor. toprak biitilnlilgilnden yana olduklan, kimsenin Ekonomik krizle ba§ etmenin yollanndan s1mrlanm1zda boyle bir saldmy1 istemedigi birisi de "kamuda savurganhg1 onleyici tedbirama ger9ekle§irse de kay1ts1z kalamayacaklan 19


i~gi Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

gibi laflan yinelemekle yetiniyorlar. bte yandan hepsi de biliyor ki seyimlerden sonra kurulacak hiikiimetten emperyalizm ve burjuvazi, iMF programlannm uygulanmas1, AB 'ye iiyeligin oniindeki engellerin kaldmlmas1 gibi konularda kararh ad1mlar atmasmm yanmda Irak'a yonelik bir saldmda ABD'ye destek vermesi, bu dogrultuda saglam bir di§ politika izlemesini de bekliyor. Bu son gorev de digerleri gibi diizenin biitiin siyasi giiylerinin oniinde duruyor. CHP'nin bu tablo kar§Jsmda ald1g1 tav1r diger burjuva partilerinden ne iyerik olarak ne de ifade edili§ biyimi ile farkh degil. Bir taraftan Irak'm toprak biitiinliigiine sayg1h olduklan ifade edilirken diger taraftan Tiirkiye'nin 11 Eyliil sonrasmda diinyada yonlendirici bir duruma girme §ansmm ve sorumlulugunun ortaya y1kt1g1 soyleniyor. Yani ABD ile birlikte Afganistan'dan sonra Irak'm da "yonlendirilmesi"! Hatta bu §ans1 kullanabilecegi sm1rlar da seyim bildirgesinde "Atlantik'ten <;in'e kadar uzanan cografya" olarak yizilmi§. Tiirkiye 'nin yay1lmac1 politikalanyla parallellik halinde di§ siyasetin etkinlik alanlan iyinde de "Tiirkiye'nin tarihi cografyasmda yer alan Balkanlar, Kuzey Afrika, Kafkasya ve Ortadogu"nun yer alacag1 belirtiliyor. Bu · ismail Cem'den sonra Baykal'm da bzal'm di§ politikas101 benimsemesinin bir ifadesidir.

20

Burjuvazi zamam geldiginde §U anda sava§a kar§J oldugunu soyleyen geni§ emekyi kesimleri pe§ine takmak iyin bir yandan Musul-Kerkiik petrollerinden ahnacak payla ekonomik krizden ylkilabilecegi umudunu a§tlayacak bir yandan da yogun bir ideolojik ve politik saldm ile §OVenizmi azgmla§hrarak sava§a girme gerekyesi olarak Kiirt sorununu gosterecektir. CHP de aym politikay1 benimsiyor ve Tiirkiye'nin dt§ diinyada y1karlarmm korunacag1, bolgesinde etkin ve onder bir iilke konumuna gelmesi iyin yaba sarf edilecegi soyleniyor. K1saca CHP de burjuvazinin geri kalan giiyleri gibi Irak'a yonelik bir operasyonda ve gene! olarak bolgede bundan sonraki geli§melerde ABD'nin fedaisi roliiniin devam ettiricisi olacakt1r.

Sonui; Burjuvazinin y1kan yoniindeki tiim taahhiitJerine ragmen hala Koy, Sabanci gibi giiyler CHP'ye temkinli yakla§1yor. Sabanci CHP'yi desteklemeyeceginin sinyallerini verdi. Rahmi Koy ise Mesut Y1lmaz'm Avrupa Birligi konusundaki yabalarmm yok degerli oldugu ve onemsenmesi gerektigi yoniinde ay1klamalar yapt1. Belli ki diger partiler arasmdan giivenilir bir odak olarak s1ynlsa da burjuvaziye tam olarak giiven vermiyor. Burjuvazi iyin tabamndaki baz1 unsurlarm etkisiyle i;ok fazla kontrollerinde tutamayabilecekleri endi§esi yarat1yor. AKP kar§ISmda bu kadar pompalanan CHP de burjuvazi ii;in sorunun tam i;oziimii degil. bzellikle ekonomik krizin derinle§erek devam ettigi ve sava§m ba§lad1g1 ko§ullarda CHP'nin tek ba§ma iktidan bile burjuvazinin krizini i;ozmeye yetmeyecektir. bte yandan CHP'nin ne iMF programlarmm uygulanmas1 ne A vrupa Birligi ile biitiinle§me siireci ne de Irak'a yonelik bir saldm konusunda izledigi politikalar diger burjuva partilerinin izledigi politikalarm biraz olsun "sol"unda degildir. CHP'nin onerdigi politikalar da digerlerininkiler gibi i§t;i ve emek9ilere daha fazla yoksulluk, daha fazla kan getirecektir!


Eyliil·Ekim # 4

1$gi Miicadelesi

Se~imlerde

sol ne yapacak?

3 Kas1m se9imleri, 1983 sonras1 5 yilda bir donemlerden ay1ran bir faaliyetleri ya hii; yokyap!lma 1 ongori.ilen, fakat 3.5-4 yII arayla tur ya da r;ok azd1r. Bu tutum ele§tiriyi bile hak "erken" ger9ekle§en gene! se9im gelenegini etmemektedir. degi§tirmedi. 1999 Nisanmdan 3.5 y!l sonra ikinci grupta, ser;im boykotunu savunanlar "erken" se9im, -ekonomik krizin yanmda- yer ahr. Elbette boykot ko§ullar gerektirdiginde giderek hiikiimet krizine donii§me egilimi -i§r;i sm1f1 hareketinin iktidara yiiriidiigii gosteren burjuva siyasal sisteminin krizinin ko§ullarda Cini.inti ve hlZlm kesmek veya ag1r ka91mlmaz k!ld1g1, ko§ullara uygun tek se9enek bir baskmm soz soyleme olanagm1 ortadan olarak kendisini dayatt1. Ve her zaman oldugu · kaldird1g1 vb. durumlarda- dogru taktik olabilir. Burada soziinii ettigimiz, legal olanaklann, gibi, "sosyalist" solu hamhks1z yakalad1. 1999 Nisan se9imlerinde, nesnel ko§ullarm farkh sei;eneklerin (ideal olmasa da) varoldugu elveri§liligine ragmen, oznel nedenlerle ko§ullarda, sisteme ili§kin yap1sal degerger9ekle§meyen, sosyalist sol ile Kiirt lendirmelere ya da ser;eneklerin elveri§sizligine Hareketi 'nin ittifak1, bu se9imlerde nesnel yon- dayamlarak boykot 9agns1 yapdmas1dir. Bu den miimkiin olan --dolay1s1yla kapsayabile- tiirden bir boykotun, devrimci miicadeleye cegi- giii;lerin tiimiinii i9ermese de anlamh bir hir;bir onemli kazamm saglamad1g1 deneylerle blokla geri;ekle§mi§ oluyor. CHP, YTP, DSP sabittir. Dr;lincli grupta, ser;i m kampanyasma katilgibi kendilerini siyasal yelpazenin solunda tammlayan burjuva siyasal sisteminin has par- madan siyasi parti veya adaylara (partiliti leri, bu say1m1zda yer alan bir ba§ka yazmm bag1ms1z) oy destegi r;agnsmda bulunanlar konusu oldugundan, bu yaz1m1zda diger vardtr. Bu durum, r;abalara ragmen ittifakm sosyalist partiler, gruplar, orgiitler iizerinde gerr;ekle§memi§ olu§unun soz konusu oldugu, ilkelere aykm bir tutum sergilemenin mlimklin duracag1z. olmad1g1 anlay1§mm one 91kt1g1 ve bag1ms1z kampanya ir;in yeterli gliciin bulunmad1g1 Se~imler kar,1smda

sosyalist solun tutumu

Se~imler

nedeniyle kitlelerin siyasete artan ilgisi, se~im dtinemlerinin kitlelere ula~mak i~in ek olanaklar sunmas1, parlamentoda yerel ytinetimde kazamlacak mevzilerin sm1f miicadelesinin ba~ans1 i~in kullamlmas1 olanag1, hi~bir ciddi sosyalist parti ya da tirgiitliiliigiin se~imlere ilgisiz kalmamasm1 gerektirir. Genellikle de olan budur. Ancak, se~imlerle ilgili yine de larkll tutumlar olmu~tur ve olmaktad1r.

Marksistler ser;imleri, kitlelerin siyasal olgunlugunu olr;menin bir arac1 olarak kabul ederler. Elbette, ser;imler nedeniyle kitlelerin siyasete artan ilgisi, ser;im donemlerinin kitlelere ula§mak ii;in ek olanaklar sunmas1, parlamentoda yerel yonetimde kazamlacak mevzilerin s1mf miicadelesinin ba§ans1 ir;in kullamlmas1 olanag1, hir;bir ciddi sosyalist parti ya da orgiitliiliigiin ser;imlere ilgisiz kalmamasm1 gerektirir. Genellikle de olan budur. Ancak, ser;imlerle ilgili yine de farkh tutumlar olmu§tur ve olmaktad1r. Sosyalist solun, ser;imler kar§1smdaki tutumunu altt ayn grupta toplamak miimkiindiir. Bunlardan ilki, giir;siizliigiinii ve ilgisizligini, -i§r;i sm1f1 partisini kurmak gibi- tayin edici onemde gorevleri oldugunu, biitiin faaliyeti buna yogunla§tirmak gerektigini soyleyerek ai;1klayanlardir. Ser;im donemlerini, diger 21


l~t;i Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

ko~ullarda

gerekli olabilir, anlay1§la kar§Ilanabilir. Bunun d1§tnda, hatah bir yakla§1m1 ifade eder. pasif bir izleyicilikle yetinilmesini gerektirir. ' Dordtincti grupta, kampanyayt bag1ms1z adaylarla slirdtirenler yer ahr. Bu durum, 9ok verimli olmasa da aktif bir tutumu yans1tmaktad1r. Ttirkiye 'de bu yo Ila ciddi bir ba§art saglanabilmi~ degildir ve se9imlere partiler arac1hg1yla kat1l111aya k1yasla bi1snk imkandan yoksun bir kampanya silrdilrillrnek zorundadir. Ancak gerekli olanaklarm yoklugu, ittifakm nesnel veya oznel ko§ullanmn elveri§li olmamas1 halinde ba§vurulabi Iir niteliktedir. Be§inci grupta, se9imlere kendi partisiyle tek ba§ma katllanlar gelrnektedir. Elbette, bunun i<;:in soylenecek fazla §ey yoktur. Ancak bugilniln Tilrkiye'sinde oldugu gibi siyasal ko§ullar, se<;:im ittifak1m gerekli k1hyorsa ve bunun nesnel olanag1 varsa, onilndeki oznel engelleri a§mak milmkilnse, sosyalist milcadelenin btitilnilniln 91karlanm one 91kartmak gerekir. Bu anlay1§1 savunmay1p, bunun i<;:in 9aba gostermeyenler bu yonden ele§tirilebilir. Son grupta ise se9imlere ittifak kurarak giren, se9im kampanyasmda ilkelerden ve siyasal tutumundan vazge9rneksizin, bayraklan · kan§tirrnadan gti<;:lerini birle§tirenler yer ahr. 3 Kas1m se9irnlerine haz1rlanan sosyalist sol i<;:inde, yukanda belirttigimiz tilm davram§ bi<;:imlerini gormek mtimktindilr. ilk il<;: grupta yer alanlar a91smdan -istisnai ko§ullara sahip olan ti<;:Uncil grupta yer alanlarm baz1lan d1§ta tutulursa- dogru bir <;:izgi izledikleri soylenemez. Mevcut ko§ullar, tavirs1zhg1 da, boykot taktigini de, pasif oy verme 9agns1m da hakh 91karmamaktad1r. Diger gruplarda yer alanlarla ilgili somut degerlendirmelere -belli ba§h siyasal yap1lar itibariyle- ihtiya<;: vardir.

Bag1ms1z adaylar,tek ba§ma kat1lan TKP ve iP Se9imlere bag1ms1z adaylarla kattlma yolunu tutan gil9ler arasmda hem en onemlisi hem de ozel durumu olan At1hm'd1r. At1hm grubu Emek-Bart§-Demokrasi Bloku'nun olu§umuna ilgisiz kalmamt§, dogal ve makul taleplerle Blok i9inde yer alma isteginde bulun111ll.§tur. Blok'un olu§umu ba§lang1cmda dile 22

getirilen bu talepler, Blok i9inden destek de bulmasma ragmen, Blok ' un baz1 bile§enlerinin kar§t tutumu nedeniyle reddedilmi§tir. Blok'u zayd1atan bu tutumu ortaya koyanlar hatah davram§lan nedeniyle ele§tirilmelidirler. Bu durum Atihm grubunun bag1ms1z adaylar etrafmda bir kampanya yilriltme karan almasm1 getirmi§tir. Adaylannm bulundugu yerde adaylanna oy 9agnsmda bulunacak olan Atthm'm, diger yerlerde burjuva partilerine oy vermeme 9agnsmda bulunmas1 soz konusudur. Yine de At1hm'm Blok ' un hatah tutumuna ragmen, kampanya sonrasmda Blok 'a oy verme 9agnsmda bulunmasmm daha dogru olacag1 inancmday1z. Ses;ime katJ!ma hakkm1 elde eden sosyalist partiler i9erisinde tutumunu ikirciksiz bir bi<;:imde tespit edip, se<;:imlere tek ba§ma kattlacagm1 ilk a91klayan TKP oldu. TKP'nin bir silredir izledigi s;izgi bunun habercisi gibiydi. SiP'in, amblemini koruyarak, adm1 TKP'ye donti§tilrmesi sonrasmda TKP admm one 91kanld1g1 bir faaliyet gosterdigi gorilldil. Bilindigi gibi TKP-TiP birle§mesi sonras mda TBKP olu§turulmu§, TBKP de kendisini feshederek tasfiye edilmi§ti. Yeni TKP, IO EylUl'de 82. kurulu§ yildonilmilnil kutla-

Sosyalistlerle HADEP'in ortak miicadelesini olu$turmak, birle$ik bir siyasal gii~ olu,turarak etkili bir faaliyet yiiriitmek biiyiik iinem ta,1maktad1r. TKP'nin sekter tutumu, bu ihtiyaca giizlerini kapayarak, nesnelyiinden miicadele birligi yaratmas1 miimkiin olan gii~lerin zay1flamasma yol a~arak, belki kendi iiznel ama~larma hizmet etmekte; ancak sol-sosyalist gii~lerin etkili bir siyasal gii~ 01u,turmas1 amacma zarar vermektedir.


1$~i Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4

Enternasyonalizme, ba1ta gelen ilkeleri arasmda yer veren sosyalistlerin, tizellikle, Kiirt ve Tiirk i§Oi ve emekoilerinin miicadele birliginin saglanmas1 konusunda son derece duyarll olmalar1 gereklidir. Bu duyarllhj1 iizellikle Tiirk sosyalistlerinin gtistermesi gerekir. rriasmm gosterdigi gibi, eski TKP'nin sadece ad1m degil ge9mi§ mirasmt da sahiplenmektedir. 3 Kas1m ses;imlerine gidilirken TKP, sosyalistlerin ve HADEP'in ses;im ittifak1 kurma giri§imlerinin d1§mda kalarak, ses;imlere tek ba§tna girecegini as;1klad1. "Paramo Saltanat1 Varsa, Halkm TKP'si Var" slogamyla TKP admm one 91kanld1g1 , sermayeye, emperyalizme, dinsel gericilige kar§I milcadele hedefinin ortaya konuldugu hir kampanya yiiriitmeye ba§lad1. Somut hedefler arasmda iMF program1 ve ABD'nin ba§ta Irak olmak iizere izledigi sald1rgan politika oricelikli yer tutuyor. i§te tam da bu oncelikler nedeniyle, sosyalistlerle HADEP ' in ortak mucadelesini olu§turmak, birle§ik bir siyasal gii9 olu§turarak etkili bir faaliyet yiiriltmek biiyiik onem ta§imaktad!f. TKP'nin sekter tutumu, bu ihtiyaca gozlerini kapayarak, nesnel yonden miicadele birligi yaratmas1 miimkiln olan gil9lerin zay1flamasma yo! as;arak, belki kendi oznel amas;lanna hizmet etmekte; ancak sol-sosyalist gil9lerin etkili bir siyasal gil9 olu§turmas1 amacma zarar vermektedir. Bir diger dikkat s;ekici nokta, TKP ba§kam Aydemir Giiler ' in Diyarbak1r'dan aday olmas1d1r. Enternasyonalizme, ba§ta gelen ilkeleri arasmda yer veren sosyalistlerin, ozellikle, Kilrt ve Tiirk i§9i ve emeks;ilerinin milcadele birliginin saglanmas1 konusunda son derece duyarh olmalan gereklidir. Bu duyarhhg1 ozellikle Tiirk sosyalistlerinin gostermesi gerekir. TKP'nin aykm tutumunun bir ifadesi olan bu ses;i§, Tiirk-Kiirt i§9i ve emek9ilerinin arasmda o!u§mas1 gereken gilven duygusuna, miicadele birliginin saglanmas1 ihtiyacma gozlerini kapatmaktad!f.

23

iP ise, bilinen 91zg1sm1 ses;im oncesinde siirdiirmeye devam ediyor. Miittefiklerini, Kemalist aydmlar, bilrokratlar, burjuvalar, siyasets;iler ve askerler arasmdan arayan, fakat bu kesimin 9ok kii9iik bir bOliimiince ciddiye alman bu parti Biilent Ecevit de dahil oJmak iizere yapt1g1 9agnlara, onerilere oium1u bir cevap alamad1. ~oven 9izgisinin, sm1f i§birligi siyasetmm, methiyeler diizdiigii Genelkurmay'm, 28 ~ubats;Ilann pe§ine takilma politikasmm fazla ahc1s1 91kmad1. Kimse, ash dururken karikatiirilne itibar etmedi. Oy destegi konusunda abart1y1 da kat be kat a§an komik iddialan diki§ tutturmaya yetmedi. iP'nin orduyu esas gii9 kabul eden "antiemperyaiist" miicadele 9izgisi yerli yerinde duruyor. Muhtemelen, 9ok kar§I 91kt1g1 ABD'nin Irak saldmsma TUrkiye'nin Kuzey Irak'1 i§gal yoluyla kat1lmasm1 desteklemeye kadar ilerleyecektir. iP'yi tuttugu yolda yalmz b1rakmak her sosyalistin gorevidir.

Sosyallstlere s1rtm1 donen UDP ODP is;inde 200 I yazmda, ba§ta Sosyalist Eylem Platformu (SEP) olmak Uzere, parti i9i muhalefeti tasfiye ederek sol-liberal yoneli§inin oniindeki engelleri temizleme ihtiya9 ve karannda olan 6zgilrliik9il Sosyalizm Platformu (OSP) yonetici kligi, hedefi dogrultusunda kararh ad1mlar atmaya yoneldi. Ba§lang19ta, 2001 Eyliil 'Unde Erda! inonil onderliginde O!U§tUrulmas1 ongorillen sosyal-demokrat partiyle kuracag1 ili§ki yonilnden elini 9abuk tutmaya 9ah§an OSP yonetici kliginin , bu partinin kurulamay1§1yla eli bogrilnde kald1. Muhalefetin tasfiyesi 2001 sonunda gers;ekle§tiginde, ODP ' nin yakla§1k yiizde klfk1 partinin d1§ma dii§mil§-bul1inuyordu. Sosyal-demokratlarla ili§ki kurarak parla-


l~gi

Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4 fakmm 9atJ partisi DEHAP'm ad1m SHP olarak degi§tirmekten Murat Karayal9m'm ba§kanhga getirilmesine, aday listelerinde ol9iisiiz yer ve s1ra taleplerine kadar her konuda SHP'nin arkasmda yer ald1. EMEP ve SDP'nin ittifaka katilmas1 konusunda, bu partilerin ittifakla HADEP iizerinden ili§kilenmelerine varana kadar ilerleyen, ozellikle SDP'ye dii§manca tutumla belirlenen bir 9izgi izledi. Hatta bu konuda SHP bile daha 1hmh bir davram§ gosterdi. ODP'nin, i§i yoku§a siirmek amac1yla SDP'nin katJ!tmt kabul edilirse, iP ve HAKPAR'a da teklif gotiiriilmelidir tavn bardag1 ta§tran son dam!a o!du. HADEP, EMEP ve SDP'nin DEHAP 9atis1 altmda se9im ittifak1 kurma karan ald1klan ertesi giin aytkland1. Son giri§imler de sonu9 vermeyince ODP kendi ad1yla se9ime girme karan ald1; buna Serna Pi§kinsiit'iin TDP'si dahil oldu. Birka9 giin once ODP'yle ili§kilerinin "pazara kadar olmad1g1n1" soyleyen Murat Karayal9m, kendisine ve SHP'lilere ay1k olan ODP listelerinde yer almayarak, gii9siizliigiiniin ortaya 91kmasm1 engellemeye 9alt§trken, kendi sozlerini de tekzip ediyordu. ODP'nin, sistemin kabul edip yer verdigi bir siyasal parti alma giri§imi, HADEP'le ittifakma bile engel olacak, Ba§bakan yard1mc1s1 s1fat1yla 1994 Nisan krizi sonras1 i§9i sm1f1 ve emek9ilere yonelik burjuvazinin saldmsmm, Kiirtlere kar§t kirli sava§m, faili me9hullerin, koy yakma ve siirgiin politikalannm ortag1 olan Karayal9m'm kuyrugunda politika yapmaya kadar ilerleyecektir. Kendisini sosyalist soldan aytrma, bu politikanm aynlmaz par9as1d1r. ODP'nin hiisranla sonu9lanacag1 §imdiden ortada olan, siyasi siteme entegre olmay1 ama9layan sol-liberal yoneli§i act meyvalanm vermeye ba§lamI§tlr. Tamk oldugumuz se9im ittifak1 siyaseti bunun taze ornegidir. Bu konuda ODP i9inde yer alan muhaliflere ozel bir

menter siyaset sahasmda etkili olmak ve siyaset arenasmda "biiyiik gii9ler"le birlikte olmak amacm1 giiden ODP'nin, sonunda yapabildigi, Murat Karayal9m'm kurdugu SHP'yle yakmltk saglamak olabildi. Erken se9imler oncesinde ODP, mutlaka bir ittifak iyinde yer a!arak se9imlere gitmeyi hedefliyordu. Se9ime kat1lma hakkmt kazanamamt§ olan SHP dt§mda bu ittifakm dogal muhatab1 "Demokratik-Cumhuriyet" 9izgisiyle siyasal yonden yakmla§t1g1 HADEP'ti. 1999 Nisan'mda Dam§ma Meclisi karanna ragmen sudan bahanelerle boyle bir ittifaka engel olan bSP yonetici kligi, §imdi umudunu bu ittifaka baglamt§tt. Ancak yine de sosyal-demokratlarla ortakltk birinci oncelige sahipti. Bu oncelik, Murat Karayal9m ve c1hz SHP'sinin arkasmda duran bir ODP'nin se9im ittifak1 arayt§mda belirleyici yer tuttu. Bu nedenle de, se9im itti24


1$~i

Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

gorev dil§mektedir. ODP'nin yoneli§inin onti kesilmezse c;:ok daha kotti noktalara savrulacag1 ku§kusuzdur.

Emek-Bari§·Demokrasi Bloku j~9i Miicadelesi okurlan, onceki say1m1zda yer alan "sm1f mticadelesini c;:abalarmm merkezine alan ve anti-emperyalist temelde bir enternasyonalizmi savunan btittin siyasi ve sendikal odaklann gtic;:lerini" birle§tirecegi Emegin Kurtulu§u Bloku'nun kurulmas1 gerektigini savunmu§tU. Dergimizin bask1ya girecegi s1rada ahnan erken sec;:im karan boyle bir birligin h1zla kurulmas1 ko§ullanm olu§turup, kurulu§un acil hale gelmesini gerektirdi. Boyle bir blokun ilkeler zemininde h1zla kurulabilmesi, HADEP'le ilkeli bir sec;:im ittifakma gidilmesini de mtimktin ktlabilecekti. Emegin KurtulU§U ttirtinden mticadele birli gini ontine koyan bir blok fikri, ula§abildigi baz1 gtic;:ler tarafmdan olumlu kar§1lamrken, bazilannca ilgisiz kar§tland1, diger bir parti tarafmdan da reddedildi. Hemen sonrasmda, daha once soztinti ettigimiz once SHP ve ODP'yi, sonra da EMEP ve SDP'yi ic;:ine alan sec;:im ittifak1 goril§meleri, DEHAP 9at1s1 altmda HADEP, SDP ve EMEP'in ortak listelerle, ortak bir kampanya ytirilterek sec;:ime girmesi karanna vard1klanm ac;:1klad1klan bir a§amaya gelindi. i§lerin boyle geli§mesi, ekonomik kriz ve iMF programma kar§t mticadele, demokratik haklann savunulmas1 gibi c;:ok gene! bir c;:erc;:evede anla§an bu partilerin, ittifakm siyasal zemini konusunu geli§tirmelerini engelledi ve bu konuyu DEHAP'm sec;:im bildirgesinin haz1rlanmas1 a§amasma erteledi. Boyle olunca da, c;:ok smtrh stirede verilmesi gereken aday listelerinin haztrlanmas1 ve bunun etrafmda ytirtittilen c;:alt§ma ve tartI§malar one 91kt1. Bir bak1ma sec;:im ittifak1, yolu tersinden katetmek zorunda kald1. Oysa, sosyalist solun ve sendikal odaklann birle§ebilecek boltimtintin aynntllandrnlmr§, ybneli§ belirleyen ana eksenleri one 91kartilan bir program (veya bunu saglayacak bir beige) etrafmda bulu§mas1 sec;:im ittifakmm programatik c;:erc;:evesinin belirlenmesini kolayla§ttrabilir, diger ad1mlann (temsil ili§kisi , organlan, adayhklar gibi) daha

25

kolay attlmasm1 saglayabilirdi. Sec;:im ittifakmm farkh bir yol izlemesi, ittifaka kattlma egiliminde olan gtic;:Ierin bir boltimti ac;:1smdan da sorunlar yaratt1. l~9i Miicadelesi'nin, Sosyalist Emek Hareketi Parti Giri§imi ve baz1 sosyalistlerle birlikte olu§tUrdugu, sonraki gtinlerde Sosyalist Mticadele Platformu adm1 alacak olan ve SDP ile temas halinde bulunan Koordinasyon buna omektir. Koordinasyon, olu§an sec;:im ittifakmdan once, katild1gmm herkes tarafmdan sec;:ime


l~gi Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

if. 1.\.:.. ~

r ~

goriilmesinin saglanmas1 ve ser;:ilmesi halinde kendi tutumunun kritik konularda ayn ifade edilmesini gerektirdigi hallerde bunu dile getirmesini saglayacak iki ki§iye aday listelerinde uygun bir yer saglanmasm1, ikincisi, se9im kampanyas1 yiiriitebilmek ir;:in , alt s1ralarda da olsa bulundugu illerin listelerinde adaylanna yer verilmesi, iir;:iinciisii, ser;:im bildirgesinin hazirlanmas1 ve sonraki merkezi ser;:im faaliyetinin yiiriitiilmesi konusunda kendi gorii§ ve duyarhhklanm ifade edebilecegi, faaliyete aktif katk1da bulunmasm1 saglayacak Ser;:im Merkezi Koordinasyonu 'nda temsilci hakk1 tanmmasm1 ve nihayet ser;:im kampanyas1 s1rasmda kattlan biitiin ekipler ir;:in propaganda ozgiirliigiiniin (ortak faaliyetlerde r;:izilen r;:er9eve ir;:inde kalmmas1 kayd1yla) tanmmasm1 talep etti. ilk talep kar§tlanmaz, ikincisi biiyiik olr;:iide kar§tlamrken, iir;:iincii talep bildirge haz1rland1ktan sonra kabul edildi. Son talep iizerinde de mutabakat sagland1. Ozellikle ser;:im bildirgesinin niteligi belirleyici onem kazand1. <;unkii, HADEP'in politikalan ve yoneli§iyle sosyalistlerin politikalan ve yoneli§leri arasmda belirgin bir farkhhk mevcuttur. Tum ezme-ezilme ili§kilerine, somiiriiye ve e§itsizlige kar§t olan sosyalistler, kapitalizmin sefalete ittigi , ezdigi, yoksulla§tird1g1 i§r;:i sm1f1

26

DEHAP'm baraj1ge~erek parlamentoya temsilciler gondermesi, bunlarm i~erisinde sosyalistlerin de yer almas1 elbette onemlidir. Ancak bundan da onemli olan, sosyalistlerin seslerini Kiirt ve Tiirk emekGilerine duyurmalarm1 · saglamalar1; onlar1 miicadeleye kazanabilmeleridir. Kiirt i§Gi ve emekGileri yoniinden Tiirklerin, kendileri iizerindeki bask1ya kar§• G•karak, haklarm1 savunmalar1m ortak miicadele iGinde gormek, kurulmas1 zorunlu giiven duygusunu geli§tirecektir. ve emekr;:ilerin sermayeye kar§t miicadelesini savunmakta, desteklemekte, bunun somutla§t1g1 iMF programmm y1rttlmasm1 gerekli gormektedirler. Yine sosyalistler ABD emperyalizminin diinya halklarma saldmsma, ozellikle Ortadogu ve Irak'1 hedef alan saldm


/~~; Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4 AB 'den beklentilere sahiptir. ABD'yi dogrudan kar§1Sma almamaya 9ah§maktad1r. Biitiin bunlann sonucunda da 1ltmh bir profil vermeye 9ah§maktad1r ve sistem kar§ismda politik savunma halindedir. Bundan dolay1dir ki, sistem kar§I mdaki bu farkh yonelimlerin siirekli bir gerilim dogurmas1 ka9m!lmazdir. Se9im Bildirgesi 'nin hazirlanmas1 bu yiizden i:inem kazanm1§, kar§1hkh tavizler ve uygun ifade bi9imleriyle ortak bir metinde bulu§ma saglanm1§ttr. Dogald1r ki, bu beige ortak bir se9im 9ah§mas1 i9in gerekli olup, bulu§ulan ortakhklan ifade ettigi i9in, tek tek Emek-Ban§-Demokrasi Bloku adm1 alan se9i m ittifakmm istisnas1z her bile§eni i9in eksikler ve yetersizlikler, hatta baz1 k1smi yanh§lar ta§1maktad1r. Ancak Bildirge, her bile§enin, bu siyasal zemin iizerinden faaliyet yiiriitmesini miimkiin k!lan bir siyasal belgedir. Bu belgenin a91klanmas1 ve Merkezi Se9im Koordinasyonu 'nda temsil olanag1 ortak kampanyanm i:iniindeki engelleri ortadan kald1rm1§tir, fakat yukanda i§aret ettigimiz yi:ineIim farkmm ortaya 91karacag1 zorluklar, ortak yiiriiyii§ s1rasmda ka91mlmaz bi9imde kendisini hissettirecek, fakat ele§tiri-ozele§tiri-ikna yi:intemleriyle 9oziim bulunarak a§Ilacakt1r. Blok'un i:iteki sosyalist bile§enlerinin tavn ne olursa olsun Devrimci Marksistler, gerek se9im kampanyas1 s1rasmda, gerekse de se9imler sonrasmda ortaya 91kabilecek ortak siyasal zeminin gerisine dii§me tutumuna kar§1 , dikkatli ve ele§tirel bir tavir almak, ilkesel yi:inden kabul edilemez olanlannm kar§1sma dikilmek zorundadirlar. Emek-Ban§-Demokrasi Bloku ilan edildigi andan itibaren destek olmaya ba§lam1§,bU destegi a91klayan DSiP, Toplumsal Ozgiirliik, Anti-Kapitalist, Ger9ek, Uriin gibi gii9ler se9im faaliyetine kat!lmak iizere Merkezi Se9im Koordinasyonu 'na girmi§Ier ve kampanyaya dahil olmu§lard1r. Ancak i§in oneminin, si:iziin i:iniine ge9tigi bir a§amaya gelinmi§tir.

politikasma kararhhkla kar§I 91kmaktadirlar. AB emperyalizmine, Tiirkiye'nin AB 'ye iiye olmasma ve tiim emperyalistlere kar§I durmaktad1rlar. Politik yi:inden, kapitalist sistemi ve emperyalizmi hedef alan saldm halinde olmalan zorunluluktur. HADEP ise , "Demokratik Cumhuriyet" tezinde i:izetlenen burjuva demokrasinin geni§letilmesi 9izg1sm1 politikalannm merkezine koymu§tur. Bu 9izgiye bagh olarak, parlamentoya girmeye, sistemin gii9lii politik etkiye sahip mihraklanyla diyalog geli§tirebilmek i9in kabul edilebilir bir muhatap olmaya 9ah§maktad1r. AB 'yi savunmaktadir ve

--

27

---


Eyliil·Ekim # 4

l!}gi Miicadelesi

Emek·Bar11·Demokrasi Bloku'nun tinemi Emek-Bart§-Demokrasi Bloku (EBDB), iMF programm1 savunmada bulU§ffiU§, ABD emperyalizminin saldirgan politikasma destek olmada en azmdan kar§1sma ge9memede birle§en burjuva partiieri kar§ISmda, tek onemJi se9enek durumundad1r. Bu yiizden se9imlere iki partinin kat1ld1g1, bunlardan birincisinin iMF partileri ikincisinin ise DEHAP'Ia se9ime kattlan EBDB oldugu iddias1 ger9egin oziine uygundur. Bu yoniiyle de, i§9i sm1f1 ve emek9iler i9in se9ei;iek olma §ansma sahiptir. Blok'un i§<;:i s1mf1 ve emek9ilerin anlamh bir boliimiiniin destegini almas1 bundan sonra ytiriitiilecek faaliyetle yakmdan ilgilidir. bte yandan Blok'un olu§umu Kiirt ve Tiirk emek9iJeri arasmda miicadele birliginin geni§letilmesi a<;:1smdan da son derece onemlidir. Se9im sonrasmda, siiregelen ekonomik kriz ko§ullan, parlamentonun bugiinden goriilebilen §ekillenmesinin derinle§tire- • cegi siyasal kriz ve ABD'nin Irak saldmsma Tiirkiye'nin kat1lmasmm yaratacag1 sonu9Jar ve olu§acak agir bask1 ko§ullan, bi.I ittifakm ortak miicadele zemininde se9im sonrasma ta§mmasm1 da onemli ktlmaktad1r. Goriinen odur ki, -ozellikle son y11larda sarsmttdan hi9 kurtulmayan- Tiirkiye'yi yeni ve biiyiik sarsmttlarla belirlenen bir donem beklemektedir. Bu donemde ko§ullann daha da sola itecegini ongordiigiimiiz Kiirt Hareketiyle bulu§mak, sosyalistler a<;:1smdan 9ok biiyiik onem ta§1yacakt1r. Se9im ittifak1 buna giden yolda kilometre ta§t olabilir. Sosyalistler, Kiirt Hareketiyle ili§kilerinde ilkelerine bagh kahrken sekter olmamah, ortak miicadeleyi geli§tirmek i9in 9aba harcamaltd1rlar. DEHAP'm baraj1 ge9erek parlamentoya temsilciler gondermesi, bunlann i9erisinde sosyalistlerin de yer almas1 elbette onemlidir.

28

Giin, ba1ka bir ama~la siiylenmi1 bile olsa, Marks'm "Gotha · · Program1'mn Ele,tirisi"ni bitirirken stiyledigi gibi "ger~ek hayatta at1lan her ad1m, bir diizine programdan daha · ' iinemlidir" anlay11mm hayata ge~irilecegi giindiir. Biitiin olanak enerji ve birikimimizi bu pratigi olu§turmak il;in kullanmamn giiniidiir. ·

Ancak bundan da onemli olan, sosyalistlerin seslerini Kiirt ve Tiirk emek9ilerine duyurmalanm saglamalan, onlan miicadeleye kazanabilmeleridir. Kiirt i§<;:i ve emek9ileri yoniinden Tiirklerin, kendileri iizerindeki bask1ya kar§I 91karak, haklanm savunmalanm ortak miicadele i9inde gormek, kurulmas1 zorunlu giiven duygusunu geli§tirecektir. Giin, ba§ka bir ama~la si:iylenmi§ bile olsa, Marks'm "Gotha Program1'nm Ele§tirisi"ni bitirirken soyledigi gibi "ger9ek hayatta atlian her ad1m, bir diizine programdan daha i:inemlidir" anlay1§mm hayata ge9irilecegi giindiir. Biitiin olanak enerji ve birikimimizi bu pratigi olu§turmak i9in kullanmanm giiniidiir.


1$~i Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4

Kad1nlar meclise ama ... hakk1 ir;in II. Diinya Sava§t ertesine kadar beklemek zorunda kald1lar. Ttirkiye'de ise 5 Arahk 1934'de kadmlar Tarihte sei;me ve sei;ilme hakk1 ilk defa feodalizmin y1k1lmas1yla birlikte sadece mtilk genel ser;imlere katilma, milletvekili ser;me ve sahibi erkeklere tanman bir vatanda§hk hakk1 ser;ilme hakkm1 kazand1lar. Ttirkiye'de kadmolarak kar§1m1za 91kar. Ttim A vrupa ve Iann siyasal haklannm kazamm1yla ilgili iki Amerika 'y1 sarsan Frans1z ihtilali ertesinde yanh§ tez soz konusudur. Bunlardan ilki kadmmlilk sahibi olmayan erkekler de oy kullanma Jann siyasal haklan ii;in mticadele etmedikleri, hakkm1 elde ettiler. Bunu beyaz irktan bu hakkm onlara tepeden verildigini iddia eder. gelmeyen siyah erkekler izledi ancak kadm- Kadmlann tarihi j§9i M iicadelesi'nin gei;en larm sei;me ve sei;ilme hakkm1 elde ede- say1S1nda da belirttigimiz gibi karanhkta bilmeleri ii;in tiim dtinyada 9ok uzun y1llar kalmt§t1r. Feminist tarih9ilerin 9ah§malan cumhuriyet oncesinde ve sonrasmda kadmlann mticadele vermeleri gerekti. Kadmlann oy hakk1 mticadelesi bireysel bir kendi orgtitlerini kurduklanm ve pek 9ok konubii;imde 1600'1erin ilk yansmda ba§Iar. Oy da oldugu gibi siyasal haklan ii;in de mticadele hakk1 ii;in kadmlann orgtitlii bir mticadele ver- ettiklerini ortaya 91kartmt§lir. Ornegin 1923 'de meleri ise 19. ytizyilda geri;ekle§ti. 1848 'de Nezihe Muhittin ve arkada§lan tarafmdan ABD'li kadmlar oy hakk1 i9in ilk orgtitlti kurulmak istenen Kadmlar Halk Frrkas1'na mticadeleyi ba§lattilar. Bu ilk orgtitlenmeye kadmlann siyasal haklarmm olmad1g1 gereki;eerkekler de katk1da bulunuyordu. Tarih boyun- siyle izin verilmemi§tir. Parti kurmalanna izin ca sei;me ve sei;ilme hakk1 ii;in kurulan kadm verilmeyen bu kadmlar da daha sonra Turk orgiitlerinin en btiytik ortak ozelligi, oy hakkm1 Kadmlar Birligi 'ni kurarak mticadelelerine vatanda§hgm gereklerinden biri olarak nite- devam etmi§lerdir. (Ko9ali, Filiz, Kadmm lendirmeleriydi. Kadmlara sei;me ve sei;ilme Penceresi, 26.11.2002) ikinci hatah tez ise birincinin uzant1s1 hakk1 verilmesi ii;in direnen "sufrajetler" ad1yla an!lan bu kadmlarm miicadelesi toplum olarak devam eder ve Ttirkiye'de kadmlara ii;erisinde hii; ho§ kar§Ilanmad1 ve i;ogunlukla siyasal haklan tepeden verildigi i9in bu hak§iddetle bastmlmaya 9ah§Ild1. Kadmlara oy Ianm kullanmad1klanm iddia eder. Kadm milkullanma hakk1 ilk defa 1893 yilmda Yeni letvekili say1smm az olmas1 bizi dogrudan Zelanda'da verildi. (Gamze, Kadmm kadmlann siyasete ilgisiz olduklan sonucuna Penceresi, 26.08.2002) ABD, Kanada, ingiltere gotiirmeyecegi gibi bu durumun sorumlusu ve diger A vrupa tilkelerinde ise kadmlar oy olarak da kadmlar gorlilemez. Bugtin millet

Nesibe ibrahim

Kadm milletvekili say1smm az olmas1 bizi dogrudan kadmlarm siyasete ilgisiz olduklar1 sonucuna gtitiirmeyecegi gibi bu durumun sorumlusu olarak da kadmlar gtiriitemez. TUrklye'de burjuva partilerinden olu§an bir mecliste vekil olmak tiim i§~iler, emek~iler, yoksullar i~in oldugu gibi · kadmlar i~in de neredeyse imkans1zd1r. 29


1$~i

Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4

kadm aday say1s1 %30 kota oranma epey yakla§ml§ durumda. TKP'nin adaylanndan 162'si kadm ve 18 kadm birinci s1radan aday gosterildi. ODP ' nin ise 161 kadm aday1 var ve ortalama 65 ' i farkh illerden ilk ii9 s1radan aday gosteriliyor. DEHAP ise toplam 102 kadm adaymm 50'sini ilk ii9 s1radan ve se9ilebilir illerden aday gosterdi. Se9im bildirgeleri incelendiginde kadm adaylardan imtina eden partilerin kadmlar i9in hemen hemen hi9bir §ey vaat etmediklerini goriiyoruz. Baraj1 ge9mesi en muhtemel partilerden olan AKP ve CHP'nin se9im bildirgelerinde biri "saghkh nesillerin yeti§tirilmesi ve ailede mutlulugun saglanmas1" sorumlulugundan otiirii; digeri ise 9agda§, modern bir Tiirkiye imaj1 i9in kadm sorununun 9oziilmesi gerektigini savunuyor. Her iki bildirgede de kadmlarm en biiyiik sorunu olan yoksulluga dair hi9bir ifade yok . bzel alanda kadmlara uygulanan bask1 ve §iddete de yer verilmemi§. Tek olumlu geli§me kadmlann durumunu diizeltmeye yonelik uluslararas1 anla§malann kabul edilecegi ibaresinin iki partinin de se9im bildirgesinde yer alm1§ olmas1. Buna kar§1hk DEHAP ve ODP'nin bildirgelerinde aile i9i §iddet, ev i9i emegin somiiriisii, i§giicii piyasasmda cinsiyet temelli aynmc1hk, s1gmma evleri ve medeni kanun gibi kadmlann yak1c1 sorunlanndan bahsediliyor olmas1 soz konusu partiler i9erisindeki

vekili se9ilmek i9in yiiklti miktarda paranm yam ma egitim hatta yiiksek ogrenim olanaklanndan faydalamyor olmak gereklidir. (3 Kas1m se9imlerinde burjuva partilerinin adaylarmdan istedigi ba§vuru iicreti dahi 200 mil yon . ile 2 milyar TL arasmda degi§mekte.) Kadmlara uygun goriilen anne ve e§ kimlikIerinin getirdigi sorumluluklann olmamas1 en iyi ihtimalle ailenin engel olmamas1 gereklidir. Erkek egemen bir dil ve iislupla siyaset yapmay1 kabullenmek §arttir. Tiirkiye'de burjuva partilerinden olu§an bir mecliste vekil olmak tiim i§9iler, emek9iler, yoksullar i9in oldugu gibi kadmlar i9in de neredeyse imkans1zdir. 3 Kas1m 2002 se9imlerinde de kar§1m1za 91kan tablo ge9mi§ y11lardan hi9 farkh degil. Burjuva partilerinin 550 aday i9erisindeki toplam kadm aday .say1s1 ve se9ilme olasd1g1 yiiksek olan ilk ii9 s1radaki toplam kadm say1s1 §U §ekilde ozetlenebilir: AK Parti 27 kadm adaymdan sadece l ki§iyi, ANAP 77 kadm adaydan 14 ki§iyi, CHP 46 kadm adaydan sadece 7'sini, MHP 18 kadm adaymdan sadece 2 tanesini, DYP 41 kadm adaydan 11 tanesini, DSP 30 kadm adaydan 12 tanesini, YTP 52 adaydan 22 t.anesini, SP 6 adaydan 3 tanesini , BBP ise 26 kadm adaymdan 7 tanesini ilk ii9 s1raya yerle~tirmi§ durumda (www .ntvmsnbc.com). Burjuva partileri safmda kadm aday ortalamas1 %8 civannda. Buna kar§il1k sol-sosyalist 9evrelerde ise toplam

30


/~~; Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

kadmlann feminist politikaya olan yakmhklarmm da bir gostergesi. Bu yII 3 Kas1m se9imlerinde "Kadm Koalisyonu Giri§imi" ad1 altmda bir araya gelen KA -DER, Ttirk Kadmlar Birligi, Cumhuriyet Kadmlan Dernegi. <;agda§ Kadm ve Gen9lik Vakf1, Mtilkiyeliler Birligi, Kadmm Sosyal Hayatm1 Ara§tlrma ve inceleme Dernegi, Kadm Dayam§ma Yakf1, KAMER, KADAV, Kadm Haklanm Koruma Demegi, Ttirk Hem§ireler Dernegi, Eveksenli kadmlar, KAZETE, Kadmm insan Haklan, Yeni <;oztimler Vakf1, Marmara Yakf1 insan Haklan Platformu, U9an Stiptirge, Bir grup kadm giri§imci, Bornova Kadmlar Sosyal Ktilttirel Dayam§ma Dernegi, Antalya Kadm Dam§ma

Tiirkiye'de ya§ayan kadmlarm en iinemli sorunlart olan yoksulluk, 1rkej1hk, aile iCji §iddet, s1gmma evleri, lrak'a yiinelik operasyon ile giindeme gelen sava§, Cjah§ma ya§am1 ve siyasal ya§amdaki e§itsizlik, kanunlardaki ayr1mc1hk gibi konulara deginmeyen partilerin v.e kadm sorunundan bihaber kadm adaylarm desteklenmesi iCjin Cjagn yap1lmas1 kadm sorunuyla ilgili giindemlerde erkeklerden farks1z tav1r takmacak vekilleri meclise ta§lr.

31

ve Dayam§ma Merkezi, Yerel Giindem 21 Antalya Kadm Meclisi, Ege Kadm Dayam§ma Vakf1, Dicle Kadm Ktilttir Merkezi, istanbul Barosu Kadm haklan uygulama merkezi, SS Kadm, <;evre, Kiilttir i§letme Kooperatifi gibi kadm orgtitleri kadm milletvekili aday say1sm111 arttlfllmas1 ve kadm adaylann desteklenmesi i9in bir 9ah§ma ytirtitttiler. Kadm Koalisyonu Giri§imi gazetelere verdigi ilanda kadm adaylanm ilk U9 s1raya koymayan partilere oy vermeyeceklerini a<;1klad1. Burjuva partilerinin kadm aday say1smm dti§tik olmas1 tizerine yapilan basm a91klamasmda ise isim vermeyerek baz1 partileri ele§tirip kadmlara kendi bulunduklan ilde ilk U9 s1raya kadm aday koyan partilere oy vermeleri 9agnsmda bulundular. Toplumun ezilen kesimlerinden olan kadmlann stratejik karar mekanizmalan i9erisinde yer almas1 ve siyasal bir ozne olarak varolmalan kadmlann kurtulu§ mticadelesi a91smdan onemli bir degere sahiptir. Ge9tigimiz donem Medeni Kanun degi§ikligi i9in verilen mticadele bir defa daha gostermi§tir ki meclisteki kadm milletvekili say1smm artmas1 ve daha da onemlisi kadm milletvekilleri arasmda kadm sorunuyla ilgili konularda partiler tizeri bir uzla§ma, ortakla§ma saglanmas1 9ok onemlidir. Kadmlara yonelik pozitif aynmc1hk ve kota uygulamalan her alanda oldugu gibi se9imler soz konusu oldugunda da desteklenmelidir. Ote yandan kadm adaylan sadece kadm cinsinden olduklan i9in destekleme yoneli§i tart1§ilmahd1r. Kadmlann birle§tirici, anne ve e§ kimliklerinden ottirii daha ho§gortilti olduklanm ve sosyal politikalann geli§tirilmesini daha fazla onemseyeceklerini savunmak son derece hatah bir bak1§ a91s1dir. Biyolojik determinizm (indirgemecilik) ile ele§tirilebilecek olan bu dti§iince cinsiyet9i bak1§ a91smm ortadan kaldlfllmas1 yerine tersinden devamm1 sag\ayarak kadm kurtu\U§ hareketine faydadan 9ok zarar getirir. Se9imlerde kadm adaylann desteklenmesi son derece olumlu bir tavir iken ister istemez "Hangi kadm adaylar?"


Eyliil·Ekim # 4

1$gi Miicadelesi sorusu da gtindeme gelmektedir. Kadm millet vekili adaylannm tamamma e§it mesafede durma ve adaylarda kadm olmanm d1§mda hi9bir ko§ul aramama tutumu oztinde yukanda ele§tirisini yapttg1m1z biyolojik ) indirgemeci dii§tinceye dayanmaktad1r. Ttirkiye'de ya§ayan kadmlann en onemli sorunlan olan yoksulluk, irk91hk, aile i9i §iddet, s1gmma evleri, Irak'a yonelik operasyon ile gtindeme gelen sava§, 9ah§ma ya§am1 ve siyasal ya§amdaki e§itsizlik, kanunlardaki aynmcil1k gibi konulara deginmeyen partilerin ve kadm sorunundan bihaber kadm adaylann desteklenmesi i9in 9agn yapilmas1 kadm sorunuyla ilgili gtindemlerde erkeklerden farks1z tav1r · takmacak vekilleri meclise ta§1r. Bu anlayi§la devam edildigi takdirde yogun emek harcand1ktan sonra meclisteki kadm say1s1 %30 ' lara ula§sa dahi kadmlann faydasma ad1mlar atilmayabilir. Medeni Kanun 9ah§malan s1rasmda DSP'li kadm milletvekillerinden bazilannm partili erkeklerle ayni tavn gosterdikleri hat1rlanmahd1r. Ag1r bir yoksullugun ya§and1g1, egitim ve saghk olanaklanndan faydalanmanm, degil i§9i sm1f1, orta sm1f i9in dahi gittik9e zorla§t1g1 bir iilkede ya§1yoruz. i§sizligin artt1gi, toplumun btiytik bir kesiminin yoksulluk smmnm altmda ya§ad1g1 bu ko§ullardan etkilenen kesimler i9erisinde kadmlar en ba§ta geliyor. Kadmlann btiytik bir 9ogunlugu mtilkstiz, i§siz ve yoksul! brnegin Ttirkiye'deki Him gayrimenkullerin %92 'si erkeklere aitken sadece %8 'i kadmlara ait. (DiE'den aktaran www.ucansupurge.com) Hal boyleyken iMF ve Dtinya Bankasi politikalanna cepheden kar§I 91kmayan ve toplumun her kesimi i9in yoksullugu ortadan kald1rmay1 programma koymayan partilerin kadm adaylarm1 desteklemek, yoksullugun pen9esinde k1vranan kadmlan temsil etmeyen kadm vekilleri meclise ta§1yacakt1r. Bu kadm vekillerin say1smm artmas1 kadmlann yoksul olan btiytik bir kesimi i9in kurtu!U§U getirmeyecektir.

Ttirkiye'de feminizm bir orta sm1f hareketi olarak dogdu ancak bu dogrultuda geli§ip geli§meyecegi ozellikle kriz ko§ullannda ahnacak tavra bagh. Bu donemlerde mevcut sistemi destekleyip parlemento yoluyla baz1 reformlar Ve rotU§Jar!a yetinmek yerine feminizmin sistemi derinden sarsan, sorgulay1c1, devrimci oztine sahip 91karak ilerlemek tiim kadmlan kapsayan bir kurtulU§U saglayabilir.

32


l!;t;i Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4

Yeni Emine Laval'lar olmas1n! Kadmlar bir yandan her y1l 8 Mart'larda, 25 Kas1m 'larda ezilmi§lerini hayk1rmak, kimlikIerine ve bedenlerine yonelen bask1lara, §iddete dur demek i9in toplamrken diger yandan yeni yaptmmlar yeni baskilarla kar§Ila§1yor. Dtinyanm neresinde kadma yonelik bask1, §iddet yok ki ... Ttirkiye'de bir donem Batman'da gtindeme gelen gen9 kadm intiharlan ya da s1k9a ya§anan tore ve namus cinayetleri en yakm1m1zdaki orneklerden. Ancak ozellikle §eriat htiktimlerinin ge9erli oldugu toplumlarda bu bask1 devlet eliyle de "gtivence" altma almm1§ durumda. Nijerya'da uzun stiren askeri yonetimin U9 yII once son bulmas1 ile birlikte Hiristiyanlann ve Mtisltimanlann ya§ad1g1 bolgeler kendi ozerk yonetimlerini kurdular ve Katsina Eyaleti de bu yeniden yap1lanma dogrultusunda §eriat htiktimleri temelinde bir dtizenlemeye gitti. Eyalet yonetimi, 23 Mart 2002'de evlilik d1§1 9ocuk sahibi oldugu i9in Emine Laval 'm recm edilmesine (ta§lanarak oldiirtilmesine) karar verdi. Ge9tigimiz y!lm Ekim aymda da aym gerek9eyle Safi ye HUseyni 'ye bu ceza verilmi§ ancak ytirtittilen kampanyalar sonucu ceza uygulanmam1§tl. ~imdi de Uluslararas1 Af brgtitti 'ntin cezaya karar verildigi tarihten itibaren ozellikle internet Uzerinden ·yiiriittiigti kampanya sonucu once 19 Eyltil'de cezanm uygulanmayacag1 ay1klanm1§ ancak daha sonra eyalet yonetiminin daha list bir orgam tarafmdan yeni bir uygulama karan ahnmi§tl. Ttim bu stire boyunca devam eden kampanyada tam 1.3 milyon imza toplanm1§ ve Nijerya yonetimi yetkililerine teslim edilmi§ti. Diger yandan bu sene Diinya Giizellik Yan§mas1'nm Nijerya'da yap1lacak olmas1 ve 9e§itli Ulkelerden gelen yan§mac1larm bu konuda hassasiyet gostermeleri meselenin diinya kamuoyunun gilndemine biraz daha ta§mmasm1 saglad1. Uluslararas1 bask!lar sonucu ge9tigimiz gtinlerde Nijerya Dev let Ba§kam bir ay1klama yapmak zorunda kald1 ve boyle bir uygulamay1 ger9ekle§tirmelerinin soz konusu olamaya33

cagm1 soyledi. Safiye HUseyni 'nin cezasmm . uygulanmasm1 engellemek i9in ytiriitiilen kampanyada oldugu gibi Emine Laval'a verilen ceza da geri almd1. Emine Laval da Safiye Hiiseyni de yoksul ailelerden gelen ve 12-14 gibi 9ok kii9Uk ya§larda zorla evlendirilen ve bo§and1ktan sonra da 9ocuklanm tek ba§lanna biiyiitmek zorunda kalan iki kadm. Hukuki bask1lann ve cezalann uygulanmas1 ikisi i9in de engellenmi§ olsa bile toplumsal baskilar ve §iddet devam edecektir. Kald1 ki var olan yasalarm degi§mesi i9in miicadele etmedik9e ve bu yasalann -uygulanmas1m saglayacak- toplumsal ayaklan kurulmad1k9a yeni Safiye'lerin ve Emine'lerin olmamas1 garanti altma almamayacaktir.

Hukuki bask1larm v1 cezalarm uygulanmas1 Emln1 v1 Saflye totn engell1nmif olsa bll1 toplumsal bask1lar ve flddet devam edecektlr. Kald1 kl var olan yasalarm deilflllBSI lcjln miicadele etmedlkoe ve bu yasalar1n -uygulanmas1n1 sailayacak· taplt111198I ayaklatt kurulmad1k9a yenl Saflye'lerln ve Emlne'lerln olmamas1 garantl altma almamayacakt1r.


Eyliil-Ekim # 4

1$gi Miicadelesi

Savel§ Tiirkiye'dell 1rak olsun

Zafer kazanan lrak olsun Ali Dehri 11 Eyltil'den hemen sonra ABD emperyalizmi oncelikli saldm hedeflerini defalarca ar;1klad1. Bunlar arasmda Afganistan'm ardmdan Irak'm geldigi b1ktmrcasma tekrarland1. Yakla§tk on aydtr bi.ittin dtinya Irak'la yat1yor; Irak'la kalk1yor. Onlarca saldm senaryosu, birbiri ardmdan medyada yer ald1. Hatta, "si.irpriz saldm" plan Ian bile ayrmtilanyla ortaya kondu. Di.inya medyas1 tarafmdan 2002 Mart'mdan ba§layan saldm tarihleri belirlendi. Haberlerin pek r;ogu, dezenformasyona dayah yogun emperyalist propaganday1 yonlendiren merkezlerce uydurulmu§tU, k1sacas1 yalandi. Ancak ABD'nin Irak'a saldm kararhhg1 ve haz1rhg1 ir;inde oldugu, bu saldmmn giderek yakla§t1g1 -baz1lan, hatta solun bir boli.imti ciddiye almasa da- soylenenler ir;erisindeki tart1§Ilm.a z gerr;egi olu§turuyordu. Askeri harekat oncesinde, sava§ bir yanda ABD ve Britanya, diger yanda Irak olmak i.izere ekonomi, siyaset, diplomasi, propaganda alanlannda e§itsiz gi.ir;lerle, fakat btiti.in hlZlyla si.irdtiri.ildti, stirdtiri.iltiyor.

lrak'm biiyiik diplomatik manevras1 Eyli.il aymm ilk yansmda ABD Ba§kam Bush;un Birle§mi§ Milletler konu§masmm ardmdan ABD'nin yogun bask1s1 sonrasmda Fransa, Rusya, Suudi Arabistan, Drdtin ve M1s1r gibi, askeri harekata ar;1k destek vermeyen veya daha r;ok olumsuz gorti§ bildiren bir dizi i.ilke yetkilisi, neredeyse e§zamanh olarak, Irak'm Birle§mi§ Milletler'in silah denetyilerini kabul etmesi yontindeki kararma uymas1 gerektigini, yoksa askeri harekata destek vereceklerini veya vermek zorunda kalacaklanm belirtti. Katar daha ileri giderek "ABD'nin i.islerini kullanma talebi olursa bunu tartt§acaklanm" ar;1klad1.

Bu ar;1klamalann yankilan stirerken, Irak once Arap Birligi Gene! Sekreteri Amr Musa arac1ltg1yla Birle§mi§ Milletler ile yeniden gorti§melere ba§Iayacag1m ar;1klad1. Hemen arkasmdan lrak Dt§i§leri Bakam Naci Sabri , BM Gene) Sekreteri Kofi Annan'a yazd1g1 mektupla "Irak'm silah denetr;ilerini §arts1z kabul ettigini" ar;1klad1. Buna neden olarak da, Kofi Annan'm "denetr;ilere izin verilmesinin, Irak'a uygulanan yaptmmlann kaldmlmasm1 da ir;eren geni§ kapsamh r;oztimtin ilk ad1m1 olacag1" ar;1klamasma yer verdi. Annan'm ricasmm, Arap, islam, dost tilkeler ve Arap Birligi Gene! Sekreterliginin ricalannm cevapIand1gm1 bildirdi. lrak'm zamanlama yoni.inden mtikemmel olan diplomatik atag1, Birle§mi§ Milletler'i ve btittin tilkeleri yeniden tav1r almaya yoneltti. ABD ve Britanya bunu oyalama taktigi olarak gorerek, Birle§mi§ Milletler'den yeni bir karar r;1kartarak, "lrak'm yaratt1g1 tehditi" ortadan kaldtrmak ir;in harekete ger;meyi me§rula§tirmaya r;ah§mak yolunu tuttular. Pek r;ok i.ilke ise lrak'm ad1mm1 olumlu kar§Ilarken, yeni bir BM karanna gerek olmad1gm1, daha ihtiyath davranan Fransa, Japonya gibi tilkeler ise Irak'm soylediklerine uymasm1 gormek gerektigini belirttiler. Irak'm birkar; ay ir;inde ni.ikleer bomba yapabilecegi iddias1 da, Uluslararast Atom Enerjisi Ajans1 sozctisti Melissa Fleming tarafmdan yalanlandi.

Saddam'm "giiziiniin iistiinde ka,1 var" ABD ve Britanya sonraki ar;1klamalanyla sar;maltga varan gerekr;eler ileri stirdtiler. Britanya Ba§bakam Tony Blair, Irak'm 45 dakikada kullanabilecegi biyolojik ve kimyasal silahlara sahip oldugunu, uranyum ve baz1 ozel parr;alar bulursa iki y1l ir;inde ni.ikleer silah i.iretebilecegini, elinde tuttugu 20 El Htiseyin

34


Eyliil·Ekim # 4

i$gi Miicadelesi

fiizesi ile israil, Ktbns, Tiirkiye, Umman ve iran-Afgan smmm vurabilecegini iddia etti. Bush ve Blair'in as:1klamalanna Saddam'm diktatOr oldugu ve halkmt ezdigi gerek9esi ilave edilirse, gerek9elerin tamamma yakmt elde edilmi§ olur. iddialann pek 9ogunun dogru olmad1g1, bir k1smmm ise ku§kulu oldugu biliniyor. ABO ve Britanya'nm gerek9eleri tam bir ikiyiizliiliik omegidir. Oiin Pinochet'ten, ~ah R1za'ya bugiin Pervez Mii§erreften, Korfez Emirleri'ne kadar yiizlerce ta9h-ta9s1z diktatoriin, monarkm bir numarah destek9isi ABO olmu§tur, olmaktadtr. Niikleer, kimyasal ve biyolojik silaha sahip pek 9ok gerici rejim ABO ve Britanya'nm ho§goriisiine mazhar olmaktad1r. Filistin halkma kar§I her giin katliam uygulamaya devam eden, BM kararlanm hi9e sayan israil, gerek bu katliammda, gerekse de her tiir silahlanmasm1 arthrmasmda as:1k9a desteklenmektedir. ABO'nin sahip oldugu silahlar yerkiireyi bir ka9 kez yok etmeye yeterlidir. Burjuva tarih9ileri, sava§lann ger9ek nedenlerini gizlemeye 9alt§irken, goriiniir olaylan sava§ nedeni olarak ileri siirmeyi pek severler. Onlara gore, sozgelimi 1. Emperyalist Sava§ Avusturya-Macaristan imparatorlugu Veliahtmm bir S1rp suikast9i tarafmdan oldiiriilmesiyle, aym sava§a Osmanh imparatorlugu'nun kattlmas1 ise Goben ve Bres!au zirhhlannm, Yavuz ve Midilli adlanm alarak Karadeniz'deki Rus limanlanm topa tutmastyla ger9ekle§mi§tir. ABO ve Britanya, saldmlan i9in boyle gerek9elere bile ihtiya9 duymuyor35

Jar. Yakla§an Irak'a saldmnm astl hedefinin, petrol ve dogalgaz kaynaklanm ele ge9irmek, Ortadogu'da Amerika'mn hegemonyasmt saglamak, Irak'm zenginlik kaynaklan, Irak emek9ilerinin aim teri iizerinden -sava§tn yaratt1g1 y1k1m sonrasmda ortaya 91kacak "Irak'm iman" plamyla- emperyalist tekellere tath karlar sunmak, diinyanm ozellikle Ortadogu'nun ezilen halklanna gozdag1 vermek oldugu str degildir. Sava§ politikamn §iddet ara9lanyla siirdiiriilmesidir. Irak saldms1 da ABO ve Britanya'mn emperyalist politikalannm sava§ yoluyla egemen k1lmmasm1 ama9Jamaktad1r. ileri siiriilen gerek9elerin, Saddam'm "goziiniin iizerinde ka§t var" bahanesinden ote bir anlamt yoktur.

Tiirkiye lrak'm neresinde? Ba§hktaki soruya omuz silkerek ge9mek miimkiin degildir. <;iinkii Tiirk Oevleti, Kuzey Irak'm fiilen is:indedir. i9indelik hali tam bir i§gal olu§turmasa da, Tiirk Oevleti onemli 0!9iide denetime yetecek asker, silah, istihbarat personeli, ekipman ve karargaha sahiptir. Ote yandan Irak Tiirkmen Milli Cephesi, Milli Tiirkmen Partisi gibi Tiirkiye'nin orgiitledigi ve yonlendirdigi siyasal gii9ler arac1hg1yla da etkisini artt1rmaya 9alt§ttg1 bilinmektedir. Bamema havaalanmm da Tiirkiye ile ABO'nin ortak denetiminde oldugu ger9ektir. Biitiin bunlann Tiirkiye'nin giivenligi, ve bu giivenligi tehdit eden Kiirt Oevleti kurulmas1 ihtimaline kar§t yap1ld1g1 soylenmektedir. Milli Savunma


1$t;i Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4

Bakam MHP'li Sabahattin <;akmakoglu, ai;:1k9a Musul ve Kerktik'tin Misak-1 Milli sm1rlan i9inde oldugunu, aym bolgenin Ttirkiye'nin ilgi alamnda bulundugunu soylemi§tir. Bu ai;:1klama, devletin hi9bir gorevlisi tarafmdan ele§tirilmedi, yalanlanmadi. dte yandan, Ttirkiye'nin Irak tizerindeki iddialanna dayanak yapt1g1 Ttirkmen temsilciler, gazetelerde, televizyonlarda Ktirt bolgesi btiytikltigtinde bir Ttirkmen

Tiirkiye biilgedeki KADEK gii~lerini ezmek, federasyon bi~iminde de olsa bir Kiirt Devleti'ni engellemek, Saddam sonrasmda Kiirtlerin btilgede ve merkezi iktidarda etkin olmasmm tiniinii kesmek, biilgede ve m~rkezi iktidarda Tiirkm·enler arac1llg1fla etkili bir rol oynamak, lrak ticaretinden, miiteahhitlik hizmetlerinden, miimkiinse petrol gelirinden pay almak ve orta vadede ve gizli de o~a bir tiir garanttir statiisii elde etmek istemektedir.

Bolgesi'ne yer veren haritalarla yer almaktadirlar. Ttirk Devleti'nin ABD'nin Irak saldmsma katilma bi9imi, bolgenin ko§ullanm ve Tilrkiye'nin 91kar hesaplanm dikkate alan bir tarzda ger9ekle§tirilmek durumundadir. Ttirkiye bolgedeki KADEK gti9lerini ezmek,

36

federasyon bi9iminde de olsa bir K.tirt Devleti'ni engellemek, Saddam sonrasmda Ktirtlerin bolgede ve merkezi iktidarda etkin olmasmm ontinti kesmek, bolgede ve merkezi iktidarda Ttirkmenler arac1hg1yla etkili bir rol oynamak, Irak ticaretinden, mtiteahhitlik hizmetlerinden, milmktinse petrol gelirinden pay almak ve orta vadede ve gizli de olsa bir ttir garantor stattisti elde etmek istemektedir. Btittin bunlan, Arap tilkelerini mtimktin oldugunca kar§ISma almadan geri;:ekle§tirmek amacmdad1r. Ttirkiye'nin en onemli kozlanndan birisi Ttirkmenlerdir. Y1llarca Ttirkiye halkmm fark1na varmadan ya§ad1g1 bu insanlar, birden onem kazanmJ§tlr. Sayilan ii;:in 500.000 ile 2.500.000 arasmda degi§en rakamlar verilmektedir (2.500.000 rakammm Ttirkiye tarafmdan verildigi kolayca tahmin edilebilir). Ger9ek ntifusunun Irak ntifusunun %6's1, bolgedeki nilfusunun 1 milyona yakm oldugu tahmin edilebilir. Sava§<;! gti<; ve nitelikleri bulunmayan, Ttirkiye'nin orgtitlemesiyle zay1f bir silahh gtice sahip kilman Ttirkmenler, Ttirk Devleti eliyle 9atI§manm odagma 9ekilmek istenmektedir. Ozellikle Kerktik'te ve Musul'da yogunla§mI§ olu§lan bu iki petrol bolgesinde Ttirkiye'nin so.z sahibi olmas1 ii;:in firsat sayilmaktadir. Diger yandan ntifuslarmm 500.000 civarmda oldugu soylenen, fakat 1 milyona kadar rakamlann da telaffuz edildigi AsuriSuryani varhg1 da soz konusudur. Ttirkiye Ktirt federasyonu tezine kar§I Asn-Suryanileri de yanma 9ekmeye Ktirtlere kar§I bir ttir ittifak ger9ekle§tirmeye 9ah§maktadir. bte yandan, Ttirkiye'nin bir donem once i§birligi yaplig1 Barzani ile ili§kileri gerilmi§, Talabani ile ise yumu§am1§ gortinmektedir. Ttirkiye Habur smir ticaretini engelleyerek Barzani'yi onemli bir gelirden mahrum b1rakm1§, hatta Ak9akale sm1r kap1sm1 yeniden dtizenleyerek, Suri ye' den k1sa bir · transit ge9i§le, Irak ticaret yolunu kayd1rma giri§imini Barzani'nin ve PDK'mn ba§latm1§tir. Kerkilk'tin Ktirt §ehri oldugu, Ktirt §ehirlerinin i§galci Ttirk askerlerine mezar olacag1, KADEK'Je. bir sorunlan olmad1g1 yolundaki ai;:1klamalan gerilimi tirmand1rm1§t1r. Ancak ABD'nin bask1s1yla bu tmnam§m daha ileriye


1$~i Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4 cephe sava§mda ba§a 91k1p onemli ba§anlar saglayabilecegi bir gi.i<;: degildir. Ancak Irak ordusunun dagilmas1 bu durumu degi§tirebilir. Ti.irkiye Ki.irt Devletini onlemek i9in Ki.irt silahh gi.i9lerini kontrol altmda tutmak kendi topraklanna Ki.irt go9i.ini.i engellemek ve ~ADEK'in bolgedeki varhgma son vermek i9in bugi.inden ba§lattig1 i§gali tamamlayacak, onceki boli.imde sozi.ini.i ettigimiz kendi ama9lanna uygun sonu9lar alana kadar askeri

varmas1 engellenmi§ gozi.ikmektedir. TalabaniBarzani yakmla§masmm (ortak a<;:1klama ve federal anayasa taslagmda anla§ma a<;:1klamalan bunun ifadesidir.) Ti.irkiye ile ili§kiIerinde yeni gerilim unsurlan yaratt1g1 tespit edilmelidir.

Sava,m muhtemel seyri ve Tiirkiye'nin rolii Yukanda anlatilanlann bir boli.imi.i l~9i Miicadelesi okurlan i9in yabanc1 degildir. Sava§m seyri ve Ti.irkiye'nin roli.i i9in soyleneceklerin de ana 9izgileriyle l~9i M iicadelesi Ki tap DizisPnin 1. ve 2. sayilannda yer ald1gm1 hat1rlatahm. ABD ve Britanya ve diger muhtelif mi.ittefikleri yoni.inden 9abuk sonu9lu bir sava§ ger9ekle§tirmek istenmektedir. Sava§m uzamas1 halinde asker kayb1, ekonomik kay1plar daha fazla olacak, bunun dogurdugu ho§nutsuzluklar artacak , dahas1 , gerici Arap rejimlerinin bask1s1 altmdaki Arap emek9i kitlelerin basmc1 gerici rejimleri tehlikeye di.i§i.irecektir. Buna ti.im di.inyada ozellikle A vrupa'da etkili sava§ · kar§Itl mi.icadelenin bask1s1m da eklemek gerekecektir. Bu nedenle sava§m bi.iyi.ik bir hava harekat1 ve bunu izleyen, bi.iyi.ik bir kara harekat1yla (ABD ve mlittefiklerinin 250.000, Ki.irtlerin 50.000 askerle katilacag1 tahmin ediliyor) yUrUtUlmesi planlanmaktad1r. KUrtlerin agir silahlara sahip olmay1§lan ve ag1r silahlarla te9hiz edilmelerine Ti.irkiye'nin kar~1 91kacag1 ger9egi, asil kara harekat1111n Gilney'den yaptlmasm1 gerekli kilmaktad1r. Agir bir bombard1. man sonrasmda, bUyilk bir gi.i9le saldirmanm Irak ordusunu 9okertecegi di.i§UnUlmektedir. Kuzey'den ise Irak'taki varhgm1, saldm tarihine kadar gi.i9lendirecek olan Ti.irkiye'nin, ek bir kuvvet ve silah sevkiyle Kuzey Irak'ta kontrol saglamas1, mecbur kalmad1k9a Saddam gi.i9leriyle 9at1§mamas1 beklenmelidir. Ki.irtlerin ise Ti.irkiye'nin kontroli.i altmda kalarak smirh bir saldmyla yetinmesi beklenebilir. Irak ordusu gerek dona01m1 gerekse de orgUtlenmesi yoni.inden Ki.irtlerin

•lfJifllti!!JWlliiMMlillilWtiiil•W

11

11•1!"'9'"1~··

lllilllllllilillMM . . . . . . . . .,,.• • • •~

. . . . . .. .

37


Eyliil·Ekim # 4

1$gi Miicadelesi

bu egilimin diinya varhgm1 koruyacaktir. Emperyalist bir sava1ta, kamuoyuyla birle§erek Irak'm toprak btittinengelleyici bir giicy liigtintin korunmas1 emperyalistlerin yenilgisinden ha line don.ii§mesi temelinde, ozerk Ktirt yana olmak, yani ABD· miimkiin olmamaktadir. ve Ttirkmen (Kerktik Britanya'mn yenilgisini, lrak'm AB iilkelerinden ba§ta ve M usul'u icyeren) bolgelerinin yer ald1g1, zaferini savunmak ilkesel bir Almanya gelmek tizere . askeri harekata katilmamerkezi htiktimette tutumdur. Saddam'm zalim bir ma dtizeyinde tavir Ttirkmenlerin de temsil diktattir oldugu ger~egi , belirten ve diplomatik edildigi, Tiirkiye'ye c;oziim oneren tilkeler acy1k ya da gizli anla§- tarafs1zhg1 veya lrak'a kafll mevcuttur. Fransa ve may la 10-15 yilhk bir emperyalistlerin italya'da geli§me garantor stattisiiniin desteklenmesini hakh ~1karmaz. ABD'ye onay verme Irak, tamnd1g1 Diinya gericiliginin merkezi dogrultusundadir. Tiirkiye'nin hedefidir. Tiirkiye bu alanda, emperyalist iilkelerdir ve sava11 Rusya bir yandan Irak'la ili§kilerini geli§tirirken ABD'nin stratejik mtitemperyalist ama~lar1 i~in (40 milyar dolarhk tefiki olmanm Kiirtlere ticaret anla§mas1 gibi), kar§I tercih nedeni ger~ekle$1ireceklerdir. Bizim diger yandan bu konuyu o lmas1 gercyeginin sava, kar,1smdaki tutumumuzu <;ec;en sava§iyla ilgili rahathgma sahiptir. belirleyecegimiz temel ger~ek pazarhk konusu yapKADEK ise Irak'a maktad1r. <;in'in de yonelik saldmda budur. Amerika'nm onay1yla ABD'ye kar§I agirhk Tiirk Devleti'nin saldmsma maruz kalacag1 koyma niyetinde olmad1g1 anla§Ilmaktad1r. iran gerc;egini kavram1§ goriinmektedir. Bu durum- ve Arap iilkeleri harekata kar§1 olduklannm da "MEDYA Ozerk Bolgeleri" kurmanm ve bu otesine gec;meyen acy1klamalarla yetinmekte, bolgeleri savunmamn geregi iizerinde durmak- ABD'yi kar§Ilanna almak istememektedirler. tad1r. Askeri yonden, ag1r silahlar ve biiytik iran'm s1ranm kendine gelebilecegi ihtimalinhava giicii iistiinliigiine sahip bir giicy kar§1smda den rahats1z oldugu ve ~ii Araplar kozunu mevzii sava§, ya da sm1rh belli bOlgeleri savun- oynamaya 9ah§acag1 tahmin edilebilir. maya kalkmak intihar anlammdad1r. Giicylerin mevcut konumuyla AB D ve Muhtemelen boyle bir durumda bu bolgeler Britanya'nm Irak'a emperyalist saldmsmm yiiriitiilecek gerilla tiirii hareketli sava§ta, geril- onlenmesi mtimktin goriinmemektedir. la bOlgeleri olarak i§lev gorecektir. Agir bir saldm altmda iran ve Tiirkiye sm1rlanndan Sava§ kar§1smda tutum icyeri c;ekilmek de mtimkiin olabilecektir. (iran Emperyalist bir sava§ta, emperyalistlerin yoniinden bunun ko§ullarmm olup olmad1g1 yenilgisinden yana olmak, yani ABDbilinmemektedir. iran'm KADEK kar§1smda Britanya'mn yenilgisini, Irak'm zaferini savunolumsuz tavir alma ihtimali daha ytiksektir.) mak ilkesel bir tutumdur. Saddam'm zalim bir diktator oldugu gerc;egi, tarafs1zhg1 veya Irak'a kar§I emperyalistlerin desteklenmesini hakh 91karmaz. Diinya gericiliginin merkezi emperyalist tilkelerdir ve sava§J emperyalist amac;lan icyin gercyekle§tireceklerdir. Bizim sava§ kar§1smdaki tutumumuzu belirleyecegimiz temel gercyek budur. Dolay1s1yla, sava§ta Irak halkmm yanmda yer alacag1m1Z1 acy1k9a belirtmeliyiz.

lrak Sava§• engellenebilir mi? Irak sava§ma ABD kamuoyunda biiyiik bir varoldugu, ancak bunun zaman icyinde nispeten azald1g1 soylenebilir. Bunun di§mda diinya halklannm kar§J tutumu agirhkhdir, ciddi bir destek soz konusu degildir. Hiikiimetler ac;1smdan, kar§I egilim agirhktadir. ABD ve Britanya'mn etkili olmas1 nedeniyle, d~stegin

38


I i Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4

Dolay1s1yla, ABD-Britanya saldmsma kar§J 91karken, Turkiye'nin Kuzey Irak'1 i§galinin ulusal ama9lara uygun oldugu gerek9esiyle destekleyebilirler. Bugunden mevcut durumu (k1smi kontrol) onaylamakta en azmdan kar§J 91kmamaktad1rlar. Oysa, Kuzey Irak'm i§gali Turkiye'nin sava§a kat1lmasmm ozgiil bi9imi olacaktlr. Bu durum dikkate almd1gmda, sosyalistlerin ger9ek anlamda Tiirkiye'nin sava§a kat1lmasma kar§t 91kma konusunda yalmz kalacaklan tahmin edilebilir. Bu durum sosyalistler uzerindeki bask1y1 daha da yogunla§tJracaktJT. Sava§ dolay1s1yla ilan edilecek sava§ hali durumu daha da ag1rla§tiracak, sava§m sonrasmda da, olaganustii hal, s1k1yonetim gibi ara9larla bask! ko§Ullan bir sure devam ettiriJebiJecektir. Son donemde, Kurt hareketi, sava§m kendisine yonelen yamm daha fazla gormeye ba§lamt§ ve tutumunu buna gore degi§tirmeye yonelmi§ gorunmektedir. Bu durum Kiirt Tiirk Devleti bu sava§ta hem iislerinin Hareketiyle, en azmdan sol kanad1yla veya sol emperyalist ABD-Britanya tarafmdan kullaml- kanad1 iizerinden sosyalistlerin ittifak1 i9in masma onay verecek, hem lojistik destek zemin haz1rlamaktad1T. i9inde bulundugumuz saglayacak, hem de sava§a katild1g1m kabul se9im doneminde Kurt Hareketiyle ili§kiler bu etmeksizin, Kuzey Irak'1 i§gal ederek ABD'nin yonuyle de onemlidir. Geli§meleri ve bunun yanmda yer alacakt1r. Boylece hem ozel hedef- Kurt Hareketi i9indeki yank1sm1 yakmdan izlelerine ula§mak, hem de lrak ordulanmn bir mek ve ittifak olanaklanm ilkeli bir tarzda boliimiinii Kuzey'de tutarak Guney'den gelecek geli§tirmek onem kazanmaktadJT. saldm kar§ismda gu9leri bolmek amacm1 yeSava§m getirecegi agJT bask1 ko§ullanm, rine getirecektir. §imdiden gorerek onlemler almak, kendilerini Bu durum, sosyalistler a91smdan ciddi bir buna gore haz1rlamak, ozellikle orgiitsel yonsonm yaratmaya adaydir. <;unku ABD'nin lrak den ag1r ko§ullara gogus gerecek tarzda kendisaldmsma, kar§t 91kan gii9lerin buyiik lerini diizenlemek, aralarmdaki ve sava§a kar§J boliimiiyle Tiirk Devleti'ne kar§I tav1rs1z ve gu9lerle ili§kilerindeki dayam§may1 etkisiz kalmas1 sonucunu dogurabilecektir. gu9Jendirmek sosyalistlerin oncelikli gorevi Sosyalistler, ABD-Britanya saldmsma kar§I olmahd1r. 91karken, Turkiye'nin topraklanm, uslerini ve Yakla§an sava§ i9in, 2003 y!lmm ilk aylan hava sahasm1 kulland1rmamas1, saldmya lojis- telaffuz edilmektedir. Bu surede hem onlemler tik vb. en ki.i9iik destek vermemesi, Irak'a asker almak, hem de sava§a kaq1 mucadeleyi ortaksevkinin yapJimamas1 ve mevcut askerlerin la§t1rarak geli§tirmek, tarihin onumiize koygeri 9ekilmesini savunmak zorundad1rlar. dugu gorevdir. Bu smavdan entemasyonalist ve Ba§ta Kemalistler olmak uzere, bugun Irak'a devrimci bir tutumla yuz ak1yla 91kabilmek i9in ABD saldmsma kar§I 91kan gii9lerin buyi.ik biiti.in imkanlanm1z1 seferber etmemiz gerekboliimu ise, Tiirkiye'nin Irak ordusuna sald1ran lidir. Onurlu bir yer tutmam1z, bunu ba§armak askeri gi.i0er i9inde dogrudan yer almamasm1 i9in 9aba gosterdigimiz ol9ude mumkiin olayeterli gorebilir ve iislerin kullamlmasma kar§J caktlr. 91kmay1 c1hz bir bi9imde surdurmekle 25.09.2002 yetinebilirler; hatta sessiz kalabilirler.

39


Eyliil·Ekim # 4

/!jgi Miicadelesi

Bari§ Platformu kuruldu

ABD'nin Irak'a saldmnaya haz1rland1g1, bolgesel bir sava§m ba§lamak iizere oldugu bu giinlerde Ban§ Platformu kuruldu. israil' in Filistin 'i i§galinin hemen ertesinde ba§lat1lan giri§im ve c;ah§malarm sonucunda Ban§ Platformu Fabrika, i§c;i Miicadelesi, Devrimci Sosyalist Yon, Sosyalist Emek Hareketi ve Sosyalist Demokrasi Partisi 'nin inisiyatifiyle kuruldu. Platform amacm1, emperyalizmin yayilmac1hk ve sald1rganhgma kar§I miicadele etmek, ozellikle ernperyalizmin bolgernizdeki hegemonyasm1 peki§tirme ve artt1rrna c;abalanna kar§1 bolge halklanmn dayam§ma ve ban§ miicadelesini destekle· mek ve giic;Jendirmek olarak ortaya koyuyor. Sovyetler Birligi 'nin dagtlmas1mn ardmdan kapitalist merkezlerin ilan ettigi, sozde di.lnya ban§m kuracak olan "Yeni Diinya Diizeni" ba§ta bolgemiz olmak iizere diinyanm her yerine daha fazla sava§, silahlanma, yaylimac1 arzular, 9atI§ma, kan, ac;hk ve yoksulluk ta§tdi. Balkanlar, Ortadogu, Kafkasya, Afrika, Asya'nm degi§ik bolgeleri, Latin Amerika bunun sava§la ve kanla bezenmi§ kamtlanm sunuyor. Tiirkiye de bu c;ati§ma bolgelerinin ortasmda ve emperyalist kuvvetlerle birlikte bundan paym1 ahyor. Kapitalizm krize girdikc;e, bundan 91k1§1 karh silah 40

endiistrisinde, diinya kaynaklanna hakim olma, hakimiyetini siirdiirme ve payla§mada, yani ·• sava§ta daha fazla buluyor. Platform, emperyalist kapitalizmin ka9m1lmaz olarak yaratt1g1 bu di.inyaya kar§I ban§ giri§imlerini, bunlann maddi kaynaklar1m ve toplumsal kuvvetlerini gozeterek olu§turmak hedefiyle yola 91k1yor. Platform giri§imi, israil 'in Filistin 'i i§galine kar§I Haziran aymda bir panel diizenlemi§ti. Platform §U anda c;ah§malannm merkezine ABD'nin Irak'a olas1 saldmsma kar§1 miicadeleyi almI§ durumda. Platform bunun i9in Kas1m aymda bOlge halklarmm temsilcilerinin kati!acag1 bir ban§ sempozyumu diizenleme c;ah§malanm yiiriitiiyor.


Eyliil-Ekim # 4

1$gi Miicadelesi

11 Giivencesi: zehirli hediye! Reyhan <;alar i§ Yasas1 On Tasans1'nm i§ Gi.ivencesine ili§kin 13 maddelik boli.imi.i 9 Agustos 2002 tarihinde TBMM olagani.isti.i Gene! Kurul toplant1smda kabul edildi. TiSK, TDSiAD ve TOBB'un ba§tnl 9ektigi patron kli.iplerinin basktlan sonucu meclis gi.indemine bir ti.irli.i gelemeyen ve defalarca i.izerinde oynamalar yaptlan i§ Gi.ivencesi Yasas1'mn kabul edili§i de epeyce sanc1h oldu. Yasanm 91kmasmdan birkas; gi.in once Mesut Ytlmaz'm iradesiyle <;ah§ma ve Sosyal Gi.ivenlik Bakanhg1'ndan istifa ettirilen Ya§ar Okuyan daha sonra ANAP'tan da istifa etti ve bir si.ire sonra MHP'ye kattld1. 200 I ~ubat krizinden sonra ya§anan yo gun i§ten 91karmalann bir sonucu olarak "i§ Gi.ivencesi" talebi i§9i sm1fmda giderek daha fazla kar§1hk buluyordu. Bu donemde sendikalar, konuyla ilgili olarak bilgilendirme toplanttlan ve kapalt salon toplantdan ger9ekle§tirdi. Seyrek de olsa sokaga ta§man eylemlilikler ise sendikalann kararla§tlrd1g1 eylem kurgusu geregi kitlesellikten uzakt1. Sendikalann bu tavnmn en as;1k ornegi olan Gtivenpark'ta sabahlama eylemine katdanlann

41

neredeyse tamam1 sendika bi.irokratlanndan olu§uyordu . Ti.irk-i§, DiSK ve Hak-i§'in mecliste yer alan partilerle Jobi faaliyeti §eklinde yi.iri.itti.igi.i "i§ Gi.ivencesi mi.icadelesi", partilerin ses;im hesaplan ile birle§ince i§ Gi.ivencesi Yasas1'mn meclisten ge9i§inin oni.i as;tlm1§ oldu. i§ Gi.ivencesi Yasa Tasans1'm bir bu9uk ytl Ba§bakanltk'ta bekletmekle as;1k9a oviinen patronlar, tasannm meclis gi.indemine altnmamas1 i9in milletvekillerini ailecek Abant tatillerine 91karmalardan hediye gondermelere kadar ti.irlii ri.i§Vet yontemlerini denerken, i§9i s1mfm1 da i§sizlikle tehdit etmekten ka9mmadtlar. Tasan, 26 Haziran 2001 tarihinde Ti.irk-i§, DiSK, Hak-i§'in ve patron kli.iplerinin i9inde bulundugu platformun ortak karanyla olu§turulan 9 ki§ilik "Bilim Kurulu" tarafmdan 121 maddelik i§ Kanunu On Tasans1 kapsammda eritilerek basma kapah bir §ekilde hazirlanm1§t1. Bu 121 madde arasmdan i§ gi.ivencesine ili§kin 13 maddenin bir tasan olarak ilgili meclis alt komisyonunun gi.indemine almmas1na kar§I 91kan patronlar zaman kaybetmeden kar§I taarruzlanrn yogunla§tird!lar. B19ak kemige dayand1gmda ise patronlann bask1s1,


l~gi Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4

kendi deyi§iyle "i§ Gtivencesi'nde 48 yilhk rtiyay1" hayata ge9irmeye 9ah§t1gm1 iddia eden Ya§ar Okuyan'i bakanhk koltugundan etti ve onun sozde "i§<;i dostu" imajm1 perc;:inledi.

Vasa "i~ Giivencesi"ni ne kadar saghyor? Patronlann "Ekonomi batar!", "Reel sektOr 9oker!" diyerek ate§li bir bi9imde kar§1 91kt1klan ve tizerinde f1rtmalar kopard1klan i§ Gi.ivencesi Yasas1, gerc;:ekte patronlara bi.iytik darbeler indirmi§ veya i§<;i s1mfma koklii kazammlar saglam1§ degil. i§ Gtivencesi Yasas1, i§<;i sm1fmm onemli boltimtini.i kapsamaktan uzak. Yasanm baz1 i§kollanm ic;:ermemesi sebebiyle binlerce basm, orman ve maden i§9isi i§ gtivencesinden yararlanam1yor. 9'dan fazla i§<;inin 9ah§t1g1 i§yerlerinde en az 6 ayhk k1demi olan sendikah i§<;iler ic;:in gec;:erli olmas1 -bu ozelligiyle sendikal faaliyetin ontini.i ac;:sa da- yasanm kapsam101 daha da daralt1yor. Bir yandan da patronIara, kag1t i.izerinde <;e§itli hilelere ba§vurup i§yerini yasanm kapsam1 d1§10da tutma §ans101 veriyor. i§ten 91karmalarla ilgili yeni di.izenlemeler, eski uygulamaya k1yasla patronlann keyfi olarak i§<;i 91karmalannm oni.ine baz1 engeller dikiyor. brnegin, patronlar art1k i§ten atma nedenini "a91k ve kesin" bir bic;:imde ve yaz1h olarak belirtmek durumunda. i§ten 91karmalarda patronlann s1k s1k ba§.vurdugu "verimsizlik" bahanesi one si.iri.ildi.igi.indeyse -sonucr degi§meyecek de olsa- i§c;:inin savunmasmm almmas1 zorunlu. Haks1z yere i§ten 91kanld1gm1 savunan i§<;i, eski uygulamaya gore mahkeme si.irecinde bunu kendisi ispatlamakla yi.iki.imliiydi.i. Fakat yeni yasaya gore, i§ten 91karmanm gec;:erli bir sebebe dayand1g101 ispat yi.iki.imliiliigi.i art1k patrona ait. Yasada "normal hallerde" i§ten 91karmalann s101rlan bu degi§ikliklerle belir-

lenirken ekonomik kriz nedeniyle (bahanesiyle) gerc;:ekle§tirilecek toplu i§ten 91karmalar benimsenmi§ oluyor. i§ Gi.ivencesi Yasas1, i§ten 91karma durumunda mahkeme stirecini k1saltarak, Yarg1tay a§amas1 da dahil olmak tizere tic;: aya indiriyor. Bu tic;: aym sonunda mahkeme i§c;:iyi hak11 bulursa patron i§<;iyi bir ay ic;:inde i§e geri almak zorunda. Patron, bu si.ire ic;:inde i§e ba§latmad1g1 takdirde en az 6 ay, en c;:ok bir y!llik i.icret tutannda tazminat odi.iyor. Yani sadece kag1t i.isti.inde kalan bir '1§e ·geri alma zorunlulugu' soz konusu. Patronun haks1z oldugu kamtlansa bile i§<;iye i§e geri donme hakk1 fi i !en tamnmam1§ oluyor! Yasa bu yontiyle, haks1z i§ten 91karmalarda patronlara baz1 ek mali yiikJer getirmekten oteye gec;:miyor. Tiirkiye'de zar zor meclisten gec;:en i§ Gi.ivencesi, italyan burjuvazisi tarafmdan i§<;i s1mf1na bu senenin ba§mda dayatilmaya c;:ah§dan modelin neredeyse aymst. italya'da yiiri.irltikte olan i§ , .. Yasas1'n10 18. maddesine gore mahkemece hakh bulunan i§c;:iye i§ine geri donme hakk1 net bir §ekilde tammyor. Patronlann tasan halindeki i§ Yasas1'nda bu maddeden kurtulmak istemesi iizerine gec;:tigimiz Mart aymda Roma, italya tarihinin en btiyi.ik kitJe gosterisine sahne oldu. italyan i§c;:i sm1f1, Ti.irkiye'de konfederasyon yonetimlerinin yere goge s1gd1ramad1g1 i§ Gtivencesi Yasas1'm "i§ Gi.ivencesinin sokiip ahnmas1" olarak degerlendirdi ve gec;:mi§ kazammlanm korumak adma gerc;:ekle§tirdikleri iic;: milyon ki§ilik eylemle ve Nisan aymda on iki milyon i§c;:inin kat1ld1g1 gene! grev sonucunda bu saldmy1 geri piiski.irtti.i. Britanya ve Belc;:ika d1§mdaki A vrupa Birligi (AB) i.ilkelerinde de, haks1z yere at!lan i§c;:inin i§e geri donme hakk1 yasal olarak tanmm1§t1r. A vrupa'da zorlu mticadeleler sonucu elde edilen bu kazamm Belc;:ika'da ve

if Kanunu tin Tasar1s1'nm yasalafmas1 durumunda if Giivencesi Yasas1'nda elde edilen haklarm biiyiik k1sm1giistermelik hale gelecektir. Patronlarm if Kanunu tin Tasar1s1'nm if Giivencesi'yle beraber bir biitiin halinde kabul edilmesini istemesinin temelinde de bu yatmaktad1r.

42


l~gi Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

Britanya'da -Margaret Thatcher hi.iki.imeti doneminde- i§i;:i s1mfmm e!inden soki.ilerek almm1§t1r. i§ Gi.ivencesi Yasas1'yla Ti.irkiye i§i;:i sm1fmm durumu, ancak A vrupa i.ilkeleri arasmda kazammlanm yitirmi§ i§i;:i s1mflannm durumuna e§itlenmi§ oluyor. i§i;:i ve emeki;:iler ai;:1smdan smirh bir kazamm niteligi ta§iyan i§ Gi.ivencesi Yasas1 'na, bu haliy le bile patronlann en ufak bir tahammi.ili.i yok! 4fi Miicadeleslnin gei;:en say1smda ele ald1g1m1z i§ Kanunu On Tasans1'mn yasala§mas1 durumunda i§ Gi.ivencesi Yasas1'nda e!de edilen haklann bi.iyi.ik ktsm1 gostermelik hale gelecektir. Patron larm i§ Kanunu On Tasans1'mn i§ Gi.ivencesi'yle beraber bir bi.itiin halinde kabul ed ilmesi ni istemesinin temelinde de bu yatmaktad1r. i§ Gi.ivencesi Yasa Tasans1'nm kanunla§-

mas1 pazarhklannda Ti.irk-i§, DiSK, Hak-i§ ve patronlar, yasamn yi.iri.irli.ige girme tarihi olarak 15 Mart 2003 'te ortakla§mI§tJ. Diger bir deyi§le, patronlann yasa tasansmm 121 maddesinin birden kabul edilmedigi ko§ullarda "300 bin ki§i i§siz kahr", "i§ olmayan yerde i§ gi.ivencesi de olmaz", "i§ ban§t bozulur" diyerek sav urduklan tehditleri hayata gei;:irmeleri ii;:in tanman si.ire 15 Mart 2003'te doluyor! Yani 15 Mart'a kadar yogunla§mas1 muhtemel olan i§ten 91karmalann yo! ai;:t1g1 yeni bir i§i;:i k1y1mma tamk olacag1z.

Patronlara "i§ Giivencesi"nin panzehiri: i§ Kanunu

i§ Kanunu On Tasans1 ise i§i;:i s1mf1 ai;:rsmdan giderek yakla§an onemli bir tehlike olma ozelligini heni.iz yitirmi§ degil. Bu tasannm kabuli.i 2002 y1hm "esneklik y1h" ilan eden patronlar tarafmdan ha!a gi.indemde tutulmaya 9ah§1hyor. ~imdilik erken sei;:im tartt §malannm ve sei;:im hazirhklarmm golgesinde kalan ve i§ Gi.ivencesi Yasas1 ile aym gi.in yi.iri.irli.ige sokulmas1. ongori.ilen tasannm mec liste kabuli.i sei;:i lecek yeni meclise kald1. Sermayenin sozci.ileri i§ Kanunu On Tasans1 ile ilgili olarak si.irekli "AB normlan"na at1fta bulunuyorlar. AB i.ilkelerinde uygulanmaya ba§lanan -Ti.irkiye'de de fiilen uygulanan- esnek i.iretimin yerle§mesini resmile§tirecek olan Giivencesi Yasas1'mn, Kanunu tin tasan, sendikal orgi.itlenmenin ve faaliyetlerin oni.ine bi.iyi.ik engeller dikiTasar1s1'ndan ayr1 olarak mecliste yor. Bir yandan da patronlarm i§i;:ilerin kabul edilmesi bugiin i~in olumlu bir haklanna sald1rma konusunda daha pervas1z davranmalanmn oni.ini.i ai;:1yor. i§ tablo yarat1yor. Ne var ki diger Kanunu On Tasans1, AB'ye i.iyeligin i§i;:i iilkelerde oldugu gibi Tiirkiye'de de, sm1fma smirh haklar getirirken, kat kat i§~ilerin anayasal haklarm1 fazlasmm tll'panlanmas1 anlamma kullanmalar1 bile kararll bir miicadele geldigini bire bir kamthyor. Ti.irk-i§, DiSK ve Hak-i§ yonetici!eri gerektiriyor. Bu ko§ullarda, bugi.ine kadar i§ Gi.ivencesi Yasas1 Giivencesi Yasas1 ile kazamlan k1smi meclisten ge\:sin diye i§ Kanunu On haklar1 savunmak ve yasanm hayata Tasans1'na kar§1 91kmad1klanm one si.irmekteydiler. i§in 9arp1c1 yam ise ge~irilmesini saglamak i~in tasanmn, soz konusu konfederasyon miicadeleyi siirdiirmek iinem yoneticilerinin nzas1yla ve temsiliyetiyle olu§turulan "tarafs1z" Bilim Kurulu'nun kazamyor.

i1

i1

i1

43


l~gi Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

kapah kapilar ardmdan yapt1g1 9ah§malann bir iiriinii olmas1. Dolay1s1yla konfederasyon yoneticileri, bu i§9i dii§mam tasanmn olu§tUrulmasmda "su9 ortag1" konumuna dii§mii§lerdir. Sendika biirokratlan yonetimindeki i§9i konfederasyonlan, Bilim Kurulu'nu tammakla ve bu kurula sendikalan temsilen akademisyenleri gondermekle ya patronlann oyununa geldiler ya da goniillii o!arak bu oyunun bir par9as1 oldular.

So nu~ iMF'yle i§birligi i9inde olacag1m soyleyen partilerden milletvekili aday1 olan, AB yanhs1 bildirilerin altma imza atan ve AB'nin savunusunu yapan sendika biirokratlarmm tasan kar§tSmda alacaklan tavn tahmin. etmek gii9 degil. Sendika yonetimlerinin pazarhklarda tasannm birka9 maddesini geri 9ektirmesi, i§

11

Bir Direngen Soluk

Kanunu On Tasans1yla i§9i s1mfmm kar§1sma 91kan tehlikeyi piiskiirtmeye · yetmez .. Esnek iiretimi resmile§tirerek kazamlmt§ haklann yok edilmesine ve k1dem tazminatlarmm gasp edilmesine sebep olacak olan . i§ Kanunu On Tasans1 tiimden reddedilmelidir. i§ Giivencesi Yasas1'nm, i§ Kanunu b~ Tasans1'ndan ayn olarak mecliste kabul edilmesi bugiin i9in olumlu bir tablo yarattyor. Ne var ki diger iilkelerde oldugu gibi Tiirkiye'de de, i§9ilerin anayasal haklanm kullanmalan bile kararh bir miicadele gerektiriyor. Bu ko§ullard~ i§ Giivencesi Yasas1 ile kazamlan k1smi h~t savunmak ve yasanm hayata ge9irilmesini saglamak i9in miicadeleyi siirdiirmek onem kazamyor. Tiirkiye'de de i§9i sm1f1 kazan!lm1§ haklanm koruma ve yeni haklar i9in miicadele etme yolunda inat91 olmad1g1 siirece elinde kalan kmnt!lan da kaybedecektir.

11

Kapitalizm tarihi boyunca girdigi tiim krizlerde, diinyamn her yanmda faturay1 i§9i ve emek9ilere odetmeye 9ah§t1. Sadece krizlerde degil ekonominin biiyiidiigii, gorece istikrar kazand1g1 donemlerde de emegin somiiriisii durmadan devam etti. i§9i ve emek9ilerin somiirii diizenini degi§tirmek bir yana krizlerde fatufayt odememek, daha az somi.irii)mek iyin bile ellerinde tek bir silah bulunuyordu: Miicadele. Eksen Yaymc1/Jk'tan ytkan "Bir Direngen Soluk" i§9i sm1fmm tUm diinyadaki say1s1z miicadelelerinden birini direni~9i i§9ilerin dilinden aktanyor. Kartal Topselviler'deki bir ayakkab1 fabrikas1 olan Aymasan'da i~ten atilan i§yilerin kararh direni§i bir 9ok yonden i§yi hareketi aytsmdan onemli dersler ta§tyor. i§9ilerin, daha once ba§anh biyimde geryekle§en ama siirdiiriilemeyen sendikala§ma deneyiminden I 07 giinliik "Aymasan Direni§i"nin kazammla sonuylanmasma kadarki siireci ele§tirel biyimde ele altnalan bu dersleri belirgin biyimde one ytkanyor. Bu da miicadelede i§yi s1mfm1 merkeze koyanlar sm1fm sorunlanna aktif bir duyarhhkla yakla§anlar iyin kitab1 bir kat daha degerli yap1yor. "Aymasan Direni§i" ba§ta yasalar olmak iizere tiini ko§ullarm i§9ilerin aleyhine o~dugu, bir yok grev ve direni§in ne yaz1k ki ba§ans1z sonuyland1g1 bir donemde kazammla sonuyland1. "Bir Direngen Soluk" zorluklar kar§1smda y1lm'Ama1:un, sm1f dayam§masmm, inatla orgiitlenmenin, miicadelede rnilitanhgm ve en onemlisi i§9i sm1fmm kendi giiciine gi.iveninin nas1l en zor ko§ullarda bile ba§any1 getirdigini ortaya koyuyor. "Aymasan'da kazand1k, Aymasan'larda kazanacag1z ... " i§9i sm1fma gi.ivenen, deneyimlerden ders 91karan, miicadeleyi esas alan, "Aymasan"lardan hareketle ad1m ad1m mi.icadeleyi yi.ikselten bir anlay1§la mi.imkiin bu.

44


Eyliil-Ekim # 4

l!jt;i Miicadelesi

Pa,abah~e Nesrin Yildiz Tlirkiye'nin ilk cam fabrikas1 Pa§abah9e 6 Agustos'ta kapattld1. ismi, kuruldugu semtle ve lirettigi lirlinlerle ozde§le§en belki de tek fabrikayd1 Pa§abah9e. Pa§abah9e adt semtle ozde§le§ti; 9linkli semt halkmm pliylik bir bollimli Pa§abah9e i§9ileri ve ailelerinden olu§uyordu. Fabrikanm kuruldugu 1935 'ten bugline iki li9 ku§ak cam i§9isi fabrikanm etrafmdaki mahallelerde ya§adtlar. Ba§ka bir deyi§le bu mahalleler bliylik ol9lide onlar tarafmdan kuruldu. Yine semt esnaf1 y1llar boyu Pa§abah9e i§9ilerine dayanarak ayakta kalabildi. Pa§abah9e ~i§e Cam Fabrikas1 sadece bir semti degil aym il9edeki diger iki fabrika -Tekel ve Beykoz Kundura- ile Beykoz il9esindeki hayat1 da §ekillenditdi. Bu li9 fabrikamn i§9ileri 9ogu kez aym mahalleleri payla§tilar. Birlikte ya§ama, birlikte mlicadele ve dayam§ma gelenegini yaratt1. Bu fabrikalardan birindeki grev veya direni§ digerlerini de harekete ge9irdi. Dste1ik sadece i§9ileri de degil ailelerini ve semt halkm1 da. <;ah§ma alanlanyla ya§am alanlarmm i9 i9eligi boylesi bir mlicadele geleneginin olu§masmda onemli rol oynad1. Pa§abah9e ~i§e Cam' m 67 ytlltk tarihinde 40 ytlltk bir sendikal gelenek de var. Bu slire9te uzun siireli grev ve direni§ler ya§anm1§. 1966 'da 84 giin sliren bir grev yaptlmt§. Demirel Hiikiimeti 'nin yasaklad1g1 bu grev, DiSK'in kurulu§unu haztrlayan etkenlerden biri say1ltyor. 1971 y1lmda, s1k1yonetim ko§ullarmda yap1lan, bir grev gozciisiinlin bir grev kmct tarafmdan oldiiriildiigii grev; 1980 ytlmda Kristal-i§ ile Hiir· Cam-if in birlikte yiiriittiikleri 120 glin sliren ve 12 Eyliil darbesiyle bitirilen grev; yine 1991 'de 600 i§9inin i§ten atilmas1yla ba§layan ve 21 giin sonra i§9ilerin geri almmas1yla sonu9lanan grev Pa§abah9e' deki mlicadelenin kilometre ta§lanm olu§turuyorlar. Pa§abah9e i§9ilerinin soil direni§i 22

45

art1k yok! Temmuz sabah1 ba§lad1. 0 sabah i§e giden i§9iler "verimsizlik" gerek9esiyle 15 glinliik licretli izne 91kanld1klanm ogrendiler. ~i§e Cam sozciileri aym glin yaptlan basm a91klamasmda son dort yilda 70 mi1yon dolar zarara ugrad1klanm, bunun her iki y1lda bir Pa§abah9e 0!9eginde bir fabrikaya kar§ihk geldigini, fabrikada i§9i fazlast oldugunu, vardiya sistemi onerdiklerini ama kabul ettiremediklerini, licret1erin 9ok yliksek oldugunu, Fabrikamn Bliylik§ehir Belediyesi 'nin smtrlan i9inde oldugunu bu ylizden te§vik alamad1klanm, aym


Eyliil-Ekim # 4

1$gi Miicadelesi

17 gtinltik yeni bir mticadele stireci ba§lam1§h. Pa§abah9e i§9ileriyle, iki ti9 ku§akt1r kader bir- ligi eden Tekel'in ve Beykoz Kundura'mn i§9ileri ve semt esnaf1 aileleriyle birlikte hemen her geo~ . fabrika ontinde topland tlar. ·Gosterilerle ytirtiyti§lerle Pa§abah9e i§9isinin mi.icadelesine omuz verdiler. Demokratik kitle orgtitlerinden, sol sosyalist parti ve 9evrelerden ki.i9i.imsenmeyecek say1da ziyaret9i fabrikaya akt1. Kitle destegi hatta burjuva basmm direni§e ilgisi son y1llardaki hi9bir grev ve direni§te olmad1g1 kadar yogundu . Bir iki gun fabrikadaki i§9ilere ve gostericilere ses 91karmayan polis, destegin giderek artmas1 i.izerine tutumunu sertle§tirdi. Fabrika ve semt bir polis ordusu tarafmdan ablukaya almd1. Ailelerin, ziyaret9ilerin ve gazetecilerin fabrikaya yakla§mas1 yasakland1. Fabrika ontinden ge9en cadde yaya trafigine kapand1. Bunu g1da ve su ambargosu izledi. Ancak bi.iti.in bu yasak ve ambargolar i§9ilerin yarat1c1ltklan sayesinde delik de§ik oldu. Aileler ve ziyaret9iler i§9ilerin bulduklan yollardan fabrikaya girip 91kmaya devam ettiler. Semt halkma gelince onlar 9ocuguyla, ihtiyanyla her ak§am fabrika ontinde toplanmaya, polisin dag1tma, gozaltma alma tehditlerine pabu9 b!fakrnadan Pa§abah9e i§9ilerini desteklemeye devam ettiler. ilk gtinler i§9ilerin kayg1s1 fmnlan 9ah§t1rmakt1. <;ah§tinlmazsa fmnlar birka9 gtin i9inde kullamlmaz hale gelecekti. i§9iler, gerekli yakih kendi imkanlanyla saglayarak fabrikaya sokmak istediler ama 1zm verilmedi. Milyarlarca liraya malolan fmnlar 1skartaya 91kt1. Fmnlann bu bilin9li tahribi patronlann fabrikay1 kapatma kararhhgmm gostergesiydi . Sonraki gi.inlerde kapatma niyetlerini a9tk a9tk ifade ettiler. Pa§abah9e 'nin kapatilma si.ireci ashnda 1990'larm ilk y1llannda ba§lad1. Ti.im dtinyada i§9i sm1fma kar§I yi.iri.ittilen neo-liberal saldmdan Ti.irkiye i§9i sm1f1, tabii Pa§abah9e i§9ileri de nasibini ald1. Esnek tiretim ad1m ad1m yer-

Bir iki giin fabrikadaki i§~ilere ve gtistericilere ses ~1karmayan polis, destegin giderek artmas1 iizerine tutumunu sertle§tirdi. Fabrika ve semt bir polis ordusu tarafmdan ablukaya almd1.· Ailelerin, ziyaret~ilerin ve gazetecilerin fabrikaya yakla§mas1 yasakland1. Fabrika tiniinden ge~en cadde yaya trafigine kapand1. Bunu g1da ve su ambargosu izledi. nedenle vergilerin, elektrik, su giderlerinin yi.iksek oldugunu vb . iddia ettiler. Benzer a91klamalar direni§ boyunca hemen her gtin tekrarland1. Kendilerinin birer "memur" oldugunu soyleyen ~i§e Cam yoneticileri a91klama tisttine a91klama yaparken ba§ta i§ Bankasi olmak i.izere fabrikanm btiytik ortaklan ortahkta gortinmediler. Btittin a9tklamalar 15 gi.in sonra i.iretimin tamamen durdurulacagm1 , en azmdan niyetin bu oldugunu gosteriyordu. Aslmda bu niyet i§9iler ve sendika tarafmdan uzun si.iredir biliniyordu. 22 Temmuz sabah1 karan ogrenen i§9iler fabrika bah9esini terk etmeyerek direni§e ge9tiler. Aileler haber ahr almaz 9oluk 9ocuk fabrikaya akm ettiler. Dovizler haz1rland1, karton ve mukavvalardan derme 9atma barakalar in§a edildi. Pa§abah9e i§9ileri, aileler ve Beykoz havzas1 i9in yabanc1s1 olmadiklan

46


1$gi Miicadelesi le§tirildi. i§c;:i say1s1 I 989'da 3000'in iizerindeyken 90'h y11larda dii§tii. 2002 h1zla Temmuz'una gelindiginde bu say1 873'e inmi§ti ve on · yildir fabrikaya tek bir i§t;:i dahi ahnmamt§tJ. Hedef bu say1y1 da yansma indirmekti. i§c;:i say1smm dii§iiriilmesine, fabrikadaki baz1 fmnlann hie;: c;:ah§tmlmamasma ragmen gec;:tigimiz 2001 y1hnda

Eyliil-Ekim # 4

~

iiretim %8.1 artmt§tJ. Dolay1s1yla "verimsizlik" iddias1 gerc;:ek dt§td1r. Kaldt ki baz1 fmnlar devre d1§1 b1rakilarak "verim" bilinc;:li olarak dii§iiriilmii§tiir. Son y11Jarda Pa§abahc;:e ve bagh oldugu ~i§e Cam Grubu 'nda esnekle§me yamnda ta§eronla§maya da gidilmi§. ~i§e Cam Grubu'nun ihracat §irketi oldugu halde isvic;:re ve Fransa'ya ihracat bu §irket iizerinden yapilmam1§. ~i§e Cam' m eski gene I miidilrlerinden ~ahap Kocatopc;:u 'nun oglu, kurdugu §irket iizerinden bu ihracat gerc;:ekle§tirmi§. Almanya'ya ihracat yine eski genel miidiirlerden birinin ogluna ait §irket arac1hg1yla yapilm1§. Daha bitmedi. ~i§e Cam' m tir filosu oldugu halde ic;: ve di§ pazarlara ihracat bir ba§ka gene! miidiir Adnan <;aglayan' m oglunun kurdugu §irkete devredilmi§. bzetle; Pa§abahc;:e ve ~i§e Cam Grubu 'na bagh diger fabrikalar (<;ay1rova, Trakya 1 Denizli, Eski§ehir, Mersin) eski genel miidiir ve ailelerinin arpahgr haline getirilmi§. On yilhk uygulamalar; i§t;:i say1smm dii§iiriilmesi, milyonlarca dolara malolan frrmlann c;:uriimeye terk edilmesi, firmanm en onemli iiriinlerinden <;e§m-i biilbiil iiretiminin dort yil once toplulugun Denizli'deki fabrikas1na devredilmesi vb. hep Pa§abahc;:e'yi kapatmaya doniik ad1mlard1r. 1991 'de 600 i§c;:inin i§ten at1lmas1 i§t;:ilerin ve sendikanm sert tepkiJerine neden olmu§, 21 giinliik grev sonunda i§t;:iler geri ahnmr§ll. Ancal< i§ten atma ve fabrikay1 kapatma tehditleri i§t;:ileri ve fabrikada orgiitlii Kristal-i§ Sendikasr 'm tavizler vermeye, geri c;:ekilmeye zorlad1. Nitekim son iki donem toplu sozle§meler, fabrikanm kapatrl-

47

j;llliiii iiiiiii•·····

mamasr adma s1fir zamla imzaland1. Kristal-i§ Sendikasr ~i§e Cam'm Mersin, Trakya ve Eski§ehir' deki fabrikalannda % 15-17 oranmda bir zamla sozle§me imzalam1§tr. Pa§abahc;:e'de daha geri bir mevziye c;:ekilip srfrr zamma raz1 oldu. Bu tavizin verdigi zarar, 6 Agustos'ta fabrika resmen kapatrld1gmda daha net goriildii. i§c;:ilerin kayb1, iicretlerle sm1rh degildi. Aynlan i§t;:iler kidem tazminatlanm ahrken biiyiik kayba ugradrlar. Kristal-ifin bir uzmam Pa§abahc;:e'de i§c;:ilik maliyetlerinin benzer i§yerlerine oranla %30 dii§iik oldugunu belirttikten sonra §Ciyle diyor: "Fabrikanm kapat1lmak istendigi bize


l§t;i Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4

soylenmedi. Biz fabrikantn kapanacagmt bilsek ges;en sozle§me doneminde s1ftr zamma raz1 olmaz, tiyelerimizin k1dem tazminatlannda onemli bir kayba yo! a9mazd1k." Uzman, fabrikanm kapanacagm1 bilmediklerini soyltiyor. Ancak, fabrikamn en azmdan a§amah olarak tasfiyesini yetkililerle mtizakere ettiklerini hatta belli bir anlayt§ birligine ula§tiklanm gosteren a91klamalar var. Direni§in 12. gtintinde Kristal-i§ Sendikast Gene! Ba§kam Mustafa Bags;eci §Oyle bir a91klama yapmt§: "~i§e Cam yetkilileri de 22 Temmuz'a kadar aym yakla§1ma sahipti. Bu modelin aynntilanm konu§maya imkan olmam1§t1r. Son dakikada aylard1r i.izerinde konu§tugumuz s;ozi.im modelinin terk edilmesi ve tiretimin durdurulmas1 9ozi.imti t1kanm1§ttr."

48

"Aylard1r Uzerinde konu§ulan model" Bags;eci 'nin direni§ masmda yapt1g1 a91klamalarda net bir §ekilde tarif ediliyor. Bu a91klamalardan birinde §0yle soyltiyor: "Daha once denenmi§ yontemler var. Ba§ka i§letmelere nakil, te§vikli emeklilik gibi." Sendika yetkilileri "kapatmay1z" soylemlerine ragmen daha direni§in ilk gi.inlerinde yatay ge9i§, te§vikli emeklilik gibi haklar sagland1gmda fabrikanm kapanmasma nza gostereceklerini belli etmi§lerdir. Patronlann bu durumdan cesaret almas1 dogald1r. Direni§ ba§lad1gmda hatta aylar oncesinde sendika geri bir mevziye 9ekilmi§ dolay1s1yla pazarhk gi.ictini.i onemli ol9tide kaybetmi§tir. Kristali§ 'in bagh oldugu Ttirk-i§'in I. Bolge temsilcisi Faruk Btiyi.ikkucak kapatma karan resmen ilan edilmemi§ken "Burada tiretimin durmas1 kabullenildi. Ba§ka s;oztimler anyoruz, i§verenden 9agn bekliyoruz" diyebiliyor. Bu a91klama yap1hrken i§9iler ve aileler fire vermeden direni§i stirdtirtiyor, fabrikay1 kapatt1rmama konusundaki kararhhklanm koruyorlardt. ~i§e Cam'm, resmi karanm a91klamasmdan onceki o gtinlerde kitle destegi azalmak bir yana ba§lang19tan daha gti9ltiydti. Sendikacilar daha ilk gtinden i§9ilerin kararhhgma sahip degillerdi. Fabrikamn bagh oldugu sendika §Ubesiyle sendika merkezini ve Ttirk-i§'i aym kefeye koymak haks1zhk olur. ~ube yoneticileri 17 gtinltik direni§ masmda ozveriyle mticadele ettiler. Kapatma karan gazetelerde a91kland1ktan sonra sendikay1 muhatap kabul etmeyen, yok sayan bu tutum hem §Ube hem de sendika merkezinde tepkiyle kar§1land1. Fabrikay1 terk etmeyerek iki gtin daha direndiler. Sonunda patronlar masaya oturmay1 kabul ettiler. Aslmda ~i§e Cam Grubu patronlan sendikanm yatay ge9i§, te§vikli emeklilik taleplerinin ttimtinti kabul etmi§ti. Sendika,


$gi Miicadelesi

E liil-Ekim # 4

Pa§abahoe dlreni§inden 01kar1lmas1 gereken en tinemli sonuolardan biri §udur: i1oilerin tepkisinin sadece sendika biirokratlarma degil, ne yaz1k ki sendikalara, iirgiitlii miicadeleye diiniik bir yiinii de vard1r. yapilan bu pazarhkla te§vik primlerini 3'er puan daha arttmnay1 da ba§ard1. Sendika a91smdan ciddi bir sorun kalmam1§t1. Ancak i§9ilerin en az yans1 aym dil§ilncede degildi. Faruk Bilyilkkucak i§9ilerin psikolojik olarak durumu kabullendigini soylilyordu ama;

Yenilgiyle sonuolanan grev ve direni§lerde i§.;ilerin bir biiliimiinde benzer duygu e d8Yr8Al§lar ortaya Qlkabilmektedir. l§Qilerin Ve halktn gtiziinde pek itib8rl kalmayan sendikal hareket bir yara daha alm11t1r. V.

proto~ol i~:~lamp fabrikanm kapatilmast 1stend1gmde 400 kadar Pa§abah9e i§9isi sendika kap1sma kadar yilrtiytip baz1lan aglayan §Ube yoneticilerinin §a§km bak1§lan aJtmda §Ubenin tabeiaSJill Ve kaplSIIll soktiller. Bu davram§ 17 gilnlilk Pa§abah9e direni§inden 91kanlmas1 gereken en onemli sonu9lardan birine i§aret etmektedir. i§9ilerin tepkisinin sadece sendika bilrokratlarma degil, ne yaz1k ki sendikalara, orgiltlil milcadeleye donilk bir yonil de vard1r. yenilgiyle sonu9Janan grev ve direni§lerde i§9ilerin bir bolilmilnde benzer ?uygu ve davram§lar ortaya 91kabilmektedir. I§9ilerin ve halkm gozilnde pek itiban kalmaya~ sendikal hareket bir yara daha alm1§t1r. I§9ilerden biri §Ciyle demi§: "Sendika art1k bitti." Burjuvazinin i§9ileri getirmek istedigi nokta tam da bu degil mi? i§9ileri orgtitlil _milcadeleden koparmak, zaten gil9ten dil§en sendikal hareketi giderek yok etmek. Sendikacilar uzla§JCI tutumlanyla sm1ftan tecrit oluyor, bu silreci h1zlandmyorlar. Burjuvazi, i§9i s1mfma kar§I yalmz ekonomik alanda degil, ideolojik alanda da

topyektin bir saldm yilriltilyor. Beykoz'da hedef Pa§abah9e ile smirh degildi. S1rada Tekel ve Beykoz Kundura fabrikalan var. Yani yok edilmek istenen bu havzadaki milcadele gelenegidir. "Verimsizlik" iddialarmm (ki bu iddialar Pa§abah9e 'yle smirh degil diger iki fabrika i9in de soz konusu) hi9bir ger9ekligi yoktur. "Verimsilik" -eger varsa- nedeni uygulanan politikalard1r. 18 yilhk Pa§abah9e i§9isi Yilcel Akdemir oynanan oyunu 9ok gilzel ozetliyor: "Bu fabrika hi9bir zaman zarar etmedi, zarar etmez. Bu fabrika iki tane fmmyla, kmk dokilk makineleriyle 12 fabrikay1 nas1l yaptiysa tekrar cam yapabilecek gtice sahiptir. Ben fabrikanm her k1smmda 9ah§ttm. Bu fabrikanm 35 trilyona yap1hp kibrit 9ak1lmayan fmm var. Ama9lan i§s:ileri sendikas1z hale getirmek, insanlara ekmek yedirmemek, esnek i§9i 9ah§t1rmak. Pa§abah9e'de ~i§e Cam kapat1ld1ktan sonra burada ya§ayanlar go9 etmek zorunda kalacak. Lilks otel yap1lacak." Sermaye dogas1 geregi en karh bolgelere

49


1$~i Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4

kay1yor. Mi.icade1e geleneginin, orgi.itli.ili.igi.in zay1f oldugu ta§ra kentleri metropollere gore daha cazip alanlar haline geldi. Dretim Pa§abahr;e orneginde oldugu gibi Anadolu'daki i§letmelere hatta yurtd1§ma kaydmhyor. Pa§abahr;e kapattld1ktan bir ay sonra ~i§e Cam'm Rusya'daki tesisleri i.iretime ger;ti. Son y1llarda Ti.irkiye'deki irili ufakh binlerce sermayedar, i§r;i Ucretleri ve vergilerin daha di.i§i.ik oldugu Rusya'ya, Dogu Avrupa ve . Orta Asya'daki Ulkelere yatmm yap1yor. Ti.irkiye'deki ki.ir;i.ik r;aph bu sermaye hareketi ti.im di.inyada r;ok daha bi.iyi.ik olr;ekte ya§amyor. Direni§ boyunca "Atati.irk'i.in yadigan Pa§abahr;e kapat1lamaz." §eklinde bir soylem

bolca kullamld1. i§r;iler de bu soylemi -bi.iti.in sakathgma ragmen- benimsediler. Fabrikamn kapat1Imasma samimiyetle kar§I 91kan Kemalist aydmlann en onemli gereki;elerinden biri Pa§abahr;e'nin Atatiirk'i.in emriyle kurulFabrikanm kapanmas1 "Ata mas1yd1. yadigan"na kar§t sayg1s1zltkt1. Kemalist gelenege sahip 91kan burjuva partilerine gelince, iktidardaki DSP'den muhalefetteki CHP'ye hdar bu "Ata yadigan"m 'korumak 19m k11larm1 bile ktplrdatmadilar. i§ Bankas1'mn dolay1s1yla Pa§abahr;e'nin ortaklarmdan biri oldugu halde CHP konuyla zerrece ilgilenmedi. i§r;iler, kar h1rsmm her §eyin oni.ine ger;tigi bir sistemde, boyle "yadigarlann" patronlar ve onlann temsilcileri nezdinde hi9bir deger ta§tmad1gm1 ya§ayarak ogrendiler. Sanayi sermayesine finans, hizmet ve ticaret sermayesinden farkh yakla§an, ona bir ti.ir ilericilik atfeden anlayt§lar Pa§abahr;e direni§iyle yeniden gi.indeme getirildi. iddiaya gore Pa§abahr;e kapand1ktan sonra yerine be§ ytld1zh bir otel yaptlacakt1. Kara ula§tmmm geli§medigi donemde, ula§1m kolayhgt saglamak ii;in pek r;ok fabrika gibi Pa§abahr;e'de deniz kenanna kurulmu§tu. Halii;: k1ytlanndaki; Cibali Ti.iti.in, Feshane, Baktrkoy'de Si.imerbank, Beykoz'da; Tekel ve Beykoz Kundura fabrikalan vb. bu fabrikalann i;ogu ya kapattld1 ya da kapattlmak isteniyor. Deniz k1y1smda bu fabrikalarm arazileri art1k r;ok degerli. Ozel i.iniversiteler ozellikle de turizm §irketleri bu arazileri ele ger;irmek ii;:in can atiyorlar. Cibali Ti.iti.in Fabrikas1 'nm ana binas1 Kadir Has Dniversitesi tarafmdan kullamlmak.tadtr. Galatasaray Oniversitesi Baklfkoy Si.imerbank Fabrikas1'na goz dikmi§ durumda. Bogaz'.m en gi.izel yerlerinden birine kurulmu§ Pa§abahr;e ~i§e Cam Fabrikas1 'na gelirsek buraya yap1labilecek en karh yatmm oteldir. Dolay1S1yla fabrika arazisinin bir turizm §irketine sattlmas1 gi.i9li.i bir olas1hkttr. Bu olas1hk, yani fabrika kapand1ktan sonra yerine otel kurulmas1 yukanda sozi.ini.i ettigimiz tartt§manm bir kere daha yap1lmasma neden oldu. Baz1 solcu ve sosyalistler daha fazla istihdam yaratt1g1, i.iretici oldugu vb. gibi gerekr;elerle sanayi sermayesinin hizmet ve finans sermayesine kar§I savunulmas1 gerek-

. so


1$gi Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4

tigini soyliiyorlar. Sermayeye ve sermaye sis- t1lar. Arna elle tutulur bir r;aba gostermediler. temine bir biitiin olarak kar§I 91kmak yerine Kapatma konusunda tek somut oneri Bayram baz1 aynmlar yaparak sermayenin bir Meral'den geldi. Bu dahiyane(!) oneri §6yleyboliimiiniin "ilerici" oldugu sonucuna vanyor- di: Pa§abahr;e'nin ortaklanndan biri i§ lar. Bazilan farkmda olmadan, bazdan da bi- Bankas1'd1r. Tiirk-i§'e bagh i§r;ilerin maa§Ian linr;Ii olarak sermayenin bir kesiminin daha r;ok bu bankaya yatmlmaktad1r veya i§r;isavunuculugunu yap1yorlar. Kald1 ki biiyiik lerin bu bankada hesaplan vard1r. (maa§lannsermayedarlarm hemen hemen biitiin sektorlere dan arttmp n.1sII biriktirdiklerini bir kenara yatmm yapt1g1, neredeyse her birinin arkasmda b1rak1yoruz.) Eger i§r;iler bu bankayla ili§kileribir veya birkar; bankanm bulundugu giiniitniiz ni keserlerse i§ Bankasi ve Pa§abahr;e'nin ko§ullannda bu aynmm nastl yapilacag1 da patronlan derslerini alacaklard1r. Direni§ boyunca baz1 burjuva partilerinden mer;hul. Omegin ,Si§e Cam fabrikalannm ve daha pek r;ok fabrikanm en biiyiik ortaklann- politikacilar r;e§itli hesaplarla boy gosterdiler, dan i§ Bankasi 'm nereye vaadlerde bulundular. i§ Bankas1'nm dolay1s1yla yerle§tirecegiz? Ekonomik krizle birlikte Pa§abahr;e 'nin de ortakSon olarak, olaganiistii art11 gtisteren lan arasmda bulunan Pa§abahr;e direni§inde sendikalann, siyasi parti i1yeri kapatmalarma ve toplu CHP, bu ozelligi ve r;evrelerin tutumuna i1ten c;1karmalara kar11 i1c;i nedeniyle i§r;iler ar;1smdan fark!I bir konumdayk1saca deginelim. s,1mfmm Pa1abahc;e d1. Arna dertlerini anlatHavzadaki iki fabrika -Tekel ve Beykoz deneyiminden alacag1 tinemli mak ir;in gittikleri bir CHP toplant1smda kendiKundura- d1§rnda i§r;i dersler vardu. Bunlarm en lerini dinleyecek bir destegi o ldukr;a zay1ft1. tinemlileri, i$c;i s1mfmm en muhatap bile bulaNeredeyse tek kitlesel destek, kapanma tehdidi kiic;iik kazammlar1m bile madiiar. Yore halkmdan sonra altmdaki Siimerbank i§r;i- miicadele yoluyla direni§e en ciddi destek lerinden geldi. Kristalsaglayabilecegl ve sendikal sol sosyalist parti ve i§'in orgiitlii oldugu fabr;evrelerden .gel di. rikalarda gerr;ekle§tirilen tinderliklerin i§c;i sm1fmm Solcular, sosyalistler mesai bitiminde i§yerini gerc;ek temsilcilerinin elinde terk etmeme eylemi etkili ziyaretlerle, afi§ ve olmasmm biiyiik tinem bildirilerle, Beykoz olmad1. Eger gerr;ekle§seydi aym i§kolundaki ta11d1g1d1r. halkmm gosterilerine i§ b1rakma eylemi katllmak suretiyle direni§e ciddi bir destek saglard1. miicadeleye omuz verdiler. Ancak; sm1fm ileri 17 giin boyunca ba§ta Bayram Mera!, unsurlanm kucaklayan, sm1f miicadelesine Siileyman <;elebi ve Salim Uslu olmak iizere onderlik eden bir orgiitliiliigiin olmay1§1 bu Emek Platformu 'na bagh sendikalardan pek r;abalan, destek olma noktasmdan ileriye r;ok temsilci Pa§abahr;e i§r;ilerini ziyaret ettiler. ta§1yamad1. Ancak hir;biri konfederasyonlarma bagh i§r;iPa§abahr;e i§r;ilerinin fabrikanm kapat1lleri getirme konusunda r;aba harcamadiiar. masm1 engellemeyi hedefleyen miicadelesi Ziyaretr;iler sendika ve §Ube yoneticileriyle ba§anya ula§amam1§tlr. Ancak bu miicadele, sm1rh kald1. Emek Platformu'nun fabrika ba§anya ula§amasa bile k1smi kazammlarla oniindeki yiiriiyii§ii bile r;ogunlugu devrimci- sonu9lanm1§t1r. Fabrika kapat1lm1§, fakat lerden olu§an yakla§tk 500 ki§ilik bir kitle birr;ok omekte oldugu gibi i§r;iler kap1 oniine tarafmdan gerr;ekle§tirildi. konulamam1§, farkh i§yerlerine nakil, tazminatSendikaciiar ziyaretlerde Pa§abahr;e'nin Iarm yiikseltilmesi gibi k1smi kazammlar kapatilamayacag1 temah sayIStz konu§ma yap- c;aglanm1§t1r. Bu sonucun ahnmasmda tayin

51


l~gi Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

edici olan i§yilerin kararh direni§idir. ikinci onemli etken i§s;i!erle ailelerinin ve semt halkmm dayant§mas1, miicadele birligidir. Os;i.inci.isi.i, Pa§abahs;e i§9ileriyle dayam§mamn, mi.icadelelerine destegin nispeten geni§ emek9i kesimlerince benimsenmesi ve bunun yaratt1g1 · · ·. kamuoyu bask1s1d1r. Nihayet "en koti.i sendikanm sendikas1zltktan 1y1 oldugu" (elbette Kristal-i§'in en koti.i sendikalardan oldugunu soylemiyoruz.) gers;egi, bu mi.icadeleyle bir kez daha ka01tlanm1§hr. Bi.iti.in zaaflarma ragmen, sendikamn varhgt k1smi kazammlarm saglanmasmda rol oynam1§, i§s;ilerin orgiit!i.i dUfU§U patronu tavize zor!ayan, gazete ilanmm etkisiyle dogabilecek k1smi

Sinan Kay1§ emek~ilerin :miicadelesinde ya§1yor Ses;im donemleri geni§ kitlelerin luzla politikle§mesine olanak tamyor. Bu durum sosyalistlere emek9i y1gmlara daha rahat ula§ma imkamm saghyor. Ancak sermayenin gii9leri sol, sosyalist gruplann, partilerin se9im propagandas1yla emek9ilere ula§malanm engellemek i9in her yola ba§Vuruyorlar. Bildiri dag1trrken, afi§ asarken gozaltma almanlar, mitingleri, toplant1lan engellenenler hep sosyalistler oluyorlar. Bask1lar tabii ki bununla smirh kalmiyor. i§te tekstil i§9isi Sinan Kayt§ da 31 Agustos gecesi emek9i semti Okmeydam'nda bir kahvehanede, s1mf karde§lerini, emek9ileri sermaye partilerine kar§l uyarmak, onlanmiicadeleye 9ag1rmak i9in iiye oldugu Ozgiirliik ve Dayam§ma Partisi 'nin se9im bildirisini dag1tirken bu bask1c1 gii9lerin hedefi oldu. Fa§ist gii9lerle ili§kisi oldugu bilinen kahvehane sahibi Ziya Keskin'in silahh saldmsma: ugrayarak hayatm1 kaybetti. Bu olaydan birka9 giin sonra Ziya Keskin'in kahvehanesi bombaland1. ODP'nin, bu bombalama olaymt, devrimci bir grup tarafmdan fa§j~tleri ve gerici gii9leri uyarmak amac1yla ger9ekle§tirilmi§ olmas1 ihtimali bilindi~ halde bir provokasyon olarak nitelemesi ve kmamas1, -eylem bi9imi dogru veya yanh§ bulunsun- gerici gii9ler kar§1smdaki devrimci ve sosyalist dayam§may1 zedeleyen, yanli§ bir tutumdu.

52

s;oziilmeleri engelleyen bir rol oynamt§tlr. Pa§abah9e i§9ilerinin miicadelesi, i§9i sm1f1 mi.icadelesinin, i§s;i ve emeks;ilerin sm1f dayam~masmm onemini, sendikal mi.icadelede onderligin roli.ini.i ve onemini ortaya koyan bir ornek olarak ogretici bir deneyim olu§turmu§tur. Ekonomik krizle birlikte olagani.istii art1§ gosteren i§yeri kapatmalanna ve toplu i§ten 91karmalara kar§J i§yi sm1fmm bu deneyimden alacag1 onemli dersler vard1r. Bunlarm en onemlileri, i§9i sm1fmm en ki.i9iik kazammlanm bile miicadele yoluyla saglayabilecegi ve sendikal onderliklerin i§9i s1mfmm ger9ek temsilcilerinin elinde olmasmm biiyiik onem ta§1d1g1dir. Okmeydan1 halkl s.es;im donemlerinin d1§mda da gorece daha politiktir. Ges;mi§ten beri bir9ok sol siyasi 9evre burada orgiitlenme fmat1 Gerici bulmu§tur. gii9lerin boyle yerle§imlere yakla§1m1 belli. Mafya arac1hg1yla ama biiyiik 9ogunlukla iilkiicii mafya ve bunlarm kontroliindeki liimpen unsurlar arac1hg1yla bu tiir semtlerde uyu§turucu, kumar, hirs1zhk gibi ah§kanhklar yaygmla§tmlmaya, politize olmu§ kitleler yozla§tmlmaya 9ah§1hr. Belli ki Ziya Keskin de Okmeydam'nda boyle bir gorevi iistlenrni§ti. Sinan Kay1§ ve arkada§mm iizerine iki §arjor mermi bo§alt~rak kustugu nefret i§9ilerin, emek9ilerin miicadelesine duydugu nefreti ifade ediyordu aym zamanda. Tarihsel olarak hakl1hg1 kamtlanm1§ bu miicadele kar§ismda ofkeye kaptlanlar, silaha sanlanlar, dii§tiikleri bu yolda yenilmeye mahkumdur. Her saldirdtklarmda sosyalistlerin, devrimcilerin birligi ve dayam§mas1, miicadeleye olan inanc;lan artmaktadrr. Sinan Kay1§ hakh ama9lar ugrunda cesaretle ve ozveriyle s;ah§Irken §ehit oldu. Ams1, bugiin aym amas;larla emeks;i semtlerin~ ko§maya devam eden biittin sosyalist ve devrimci gen91ere omek olsun.


1$gi Miicadelesi

Maden

Eyliil·Ekim # 4

i§~ileri

Ya§as1n

Ankara'ya yiiriidii!

Giik~esu

Tuzlukaya linyit ocagmda sendikal orgiitlenmenin belini k1rmak i9in patronun, 7 Arahk 2001 'de "iicretsiz izin"e 91kartt1g1 Gok9esu i§<;ileri, taleplerini hayk1rmak ve direni§lerini siirdiirdiiklerini bir kez daha duyurmak i9in Ankara'ya yiiriidii. 6 Ekim Pazar giinii Gok9esu' dan ba§layan Senclikal Hale ihlallerini Protesto Yiirtiytl§ii Gerede ve K1Z1lcahamam 'dan ge9erek Ankara' da son buldu. Ankara'mn giri§inde aileleriyle bulu§an 25 i§<;i ve Dev-Maden-Sen yoneticileri taleplerini iletmek i9in Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanhg1 'na gittiler; fakat Bakan i§<;ilerle gorii§medi. Daha sonra Madenci Amt1 oniinde basm a<;1klamas1 ger9ekle§tirdiler ve Tuzlukaya ocagm1 i§letme yetkisine sahip Kuzey Anadolu Madencilik A.~. binas1 oniinde programlanm sona erdirdiler. Ankara yiiriiyii§ii Gok9esu Maden i§<;ilerinin ger9ekle§tirdigi ilk eylem degil. D ireni§<;i i§<;iler 26 Ocak 2002 'de de Gok9esu 'dan Ankara'ya gitmi§; 9 ~ubat 2002 'de ise Gok9esu 'da Senclikastzla§tumaya, 1§sizlige ve Yoksulluga KSI'§l yiiriiyii§ ve miting diizenlemi§lerdi. B ir9ok linyit ocagmm bulundugu Gok9esu havzasmda yakla§tk 2000 i§9i, son derece

Gtik~esu i$~i, son

direni§i!

olumsuz ko§ullarda 9ah§1yor. Yasalarda 7.5 saat olarak belirlenen 9ah§ma siiresi ger9ekte 10 saati a§1yor. i§<;ilerin hayatlannm pamuk ipligine bagh oldugu ocaklarda can giivenligini saglamak adma i§ elbisesi ve koruyucu malzeme almak, ceplerine fazladan girecek her kuru§ bir i§<;inin ya§ammdan daha degerli oldugu i9in, patronlann i§ine gelmiyor. Kulland1klan kazmanm sapm1 bile i§<;iler kendileri almak zorunda. Biitiin bunlann kar§thgmda ise havzadaki maden i§<;ilerine reva goriilen en yiiksek iicret, 250 milyon TL. 'yi ge9miyor. i§<;ilerin bu derece zor ve tehlikeli ko§ullar-· da 9ah§malan, Gok~esu'da sendikal bilincin geli§mesine zemin haz1rlam1§ oldu. Hisselerinin biiyiik boliimii Nurullah Ercan 'a ait olan madencilik §irketlerinin Tiirkiye Komiir i§letmeleri Gene! Miidiirliigii 'nden kiralad1g1 Kayaalt1, <;orak ve <;amhk ocaklarmda 9ah§an 300'ii a§ktn i§<;iden 228'i, §U an direni§te olan Tuzlukaya ocagmda 9ah§an

havzasmda yakla11k 2000 derece olumsuz ko1ullarda ~all11yor. Yasalarda 7.5 saat olarak belirlenen ~all1ma siiresi ger~ekte 1Osaati a11yor. i1~ilerin hayatlarmm pamuk ipligine bagll oldugu ocaklarda can giivenligini saglamak adma i$ elbisesi ve ~oruyucu malzeme almak, ceplerine fazladan girecek her kuru1 bir i$~inin ya1ammdan daha degerli oldugu iGin, patronlarm "ine gelmiyor. Kulland1klar1 kazmamn sapm1 bile i$Giler kendileri almak zorunda. Biitiin bunlarm kar11llgmda ise havzadaki maden i$Gilerine reva gtiriilen en yiiksek iicret, 250 milyon TL. 'yi geGmiyor. 53


l~t;i Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4 i§ bitsin. Bunlara veresiye vermeyin. Ev sahipleriyle konu§un, kira odemeyen i§rileri evden atsmlar" diyerek

niyetini as:1k9a ortaya koyan patronun bu giri§imi ba§artstz oldu. Patronun bu sozleri sarfetmesi iizerine bir ki§i d1§mda herkes toplant1y1 terk etti! Tuzlukaya i§9isinin aylard1r biiyiik bir kararhhkla siirdiirdiigii direni§, neredeyse ge9iminin tamamm1 9evredeki linyit ocaklan iizerine kurmu§ ·olan Gok9esu beldesinin destegini arkasma alabildi. Tiirkiye 9apmda da i§9i sm1f1 yanda§Iannm giindemine oturan Gok9esu .direni§i, Tiirkiye smirJanm a§IP diinyamn bir ucundaki lOO'ii a§ktn i§9iden ise 88'i 2001 yilmm Arjantin'de bile duyuldu! Arjantin'de faaliyet Haziran aymda DiSK'e bagh Dev-Maden- gosteren MST (Sosyalist Emek9i Hareketi) Sen 'e iiye oldular. iiyeleri ge9tigimiz giinlerde ger9ekle§tirilen bir i~9ilerin sendikaya iiye olmas1m, patronun eylemde Tiirk9e pankart as:1p direni§9i Gok9esu sendikadan istifa ettirmeye yonelik 9ah§malan i§9ilerine desteklerini 9ok uzaklardan duyurduizledi. i§9iler buna kar§l kararh bir §ekilde Iar. direnince patron, sendikadan kurtulmanm yoYine de Gok9es u i§9isiyle en bilyiik Junu Kayaalt1, <;orak ve <;amhk ocaklanm ka- dayam§may1 gosterebilecek olanlar, Gok9esu patlp i§9ileri de i§ten atmakta buldu. 11 Haziran havzasmdaki diger ocaklarda 9ah§an 2000'e 2001 'de i§ten at1lan ve bir silre i§siz kalan i§9i- yakm i§9i olacakt1r ku§kusuz. Yoredeki diger lerin bir boliimil Nurullah Ercan'm ocaklarda varolan 9ah§ma ko§ullan, Tuzlukaya Gok9esu'daki diger §irketlerinin i§lettigi ocak- ocagmdakinden farkh degil. Tuzlukaya i§9iJarda, biiyiik bir boliimii ise ba§ka §ehirlerdeki Jerinin §imdiye k1yasla daha iyi ya§am §artlanmaden ocaklannda i§e girdiler. na kavu§mak i9in giri§tikleri sendikala§ma Tuzlukaya oc~nda ise, baskilarla i§9ileri miicadelesi ve sendikas1zla§t1rma saldmlanna sendikadan istifa ettirmeyi ba§aramayan kar§t ba§latt1klan direni§in ba§anya ula§mas1, patron, i§9i haklanm Korumaktan uzak olan esas olarak havzadaki diger i§9ilerden gelecek yasalan hileyle a§1p ekonomik krizi bahane destege ve onlann da miicadeleye katilmasma ederek -biraz da nilfuzunu kullanarak- 7 Arahk baghd1r. 2001 'de Tuzlukaya ocagmda liretime silresiz Tiirkiye'de uzun zamand1r devam eden ara verdi. i§9ileri de "iicretsiz izin"e mahkum ekonomik ve siyasi kriz ko§ullann yaratt1g1 etti. basmca ragmen sm1f miicadelesi §a§1rt1c1 bir Sendikas1zla§t1rma 9abalanna daha sonra da bi9imde, olduk9a geri bir diizeyde bulunuyor. devam eden patron, saldmlanm sendikaya ve Bu ko§ullarda, i§9i hareketinde geli§en en i§9ilere hakaretler yagdirmaya kadar gotiirdii. kii9iik bir miicadele bile es ge9ilmemelidir. Bu sebeple kendisi hakkmda §ikayette bulunan Gok9esu maden i§9ilerinin 10 aydir siirdiirdiigii 14 i§9iyi de tazminatlanm Odemeden i§ten direni§, i9inde bulundugu ko§ullarm zorlugu da 91kard1. Bu s1rada Haziran'da i§ten 91kart1lm1§ dikkate almd1gmda, kii9iimsenmemesi gereken olan i§9ilerin bir k1sm1 Nurullah Ercan hakkm- bir ornektir. Sosyalistler de bu direni§in da as:m1§ olduklan davadan vazge9ti. ba§anya ula§mas1 ve miicadelenin daha ileriye Gok9esu esnaf1yla da bir toplant1 yapan ta§tnmas1 i9in 9aba sarfetmeye devam patron, direni§9i i§9ilere kar§1 yeni bir cephe etmelidir. as:may1 denedi. Toplant1da " ... Ben i§yerinde sendika istemiyorum; siz de yard1mc1 olun bu

54


1$~i Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

Avrupa Birliiii konusunda sola elestiriler :,,

Sungur Savran Yakla§makta olan Avrupa Birligi (AB) Kopenhag zirvesi (12 Araltk 2002), Tiirkiye ' nin AB ile ili§kileri a91smdan bir doniim noktas1 olma istidad1 ta§1yor. May1s aymdan bu yana Tiirkiye politikasmda AB ' nin ve ona uyum tedbirlerinin on planda yer almasm1 a91klayan esas faktor bu. 0 donemde ba§layan ve koalisyonun oteki partileriyle MHP ' yi kar§1 kar§1ya getiren tartI§malann ardmda, Kopenhag saatinin tiktaklanm duymamak miimkiin degil. DSP'nin par9alanmas1 da, aniden gelip giindemin merkezine yerle§en erken seryim de esas olarak bununla ilgili. Elbette bundan dolay1 oniimiizdeki seryim doneminde AB, burjuva partileri arasmda ana tart1§ma konulanndan biri olacak. Ote yandan, Agustos ay1 ba§mda kabul edilen "AB uyum yasalan", Kiirt sorunu a91smdan onemli bir doniim noktas1 olu§turuyor. Gerek idam, gerekse ana di! konusunda kabul edilen yasalar, toplumun 9e§itli kesimleri iizerinde kahc1 izler blrakmaya adayd1r. Biitiin bunlar fikir diinyasmda da onemli ryalkantilara yo! a9t1. Haziran ay1 AB konusunda bir "bildiriler sava§1"na sahne oldu. Once iKV ve oteki sermaye orgiitlerinin onciiliigiinde AB iiyeligine kay1ts1z §arts1z destek veren bir bildiri yaymland1. Bunu, hemen ardmdan, Tiirk-i§ ve bagh sendikalarm yoneticilerinin bir boliimiini.in sol Kemalist ve fa§ist §ahsiyetlerle birlikte imzalad1g1 §Oven milliyetryi, AB kar§1t1 bildiri izledi. Nihayet, sosyalist solun rye§itli partilerini, bir dizi sm1f miicadeleci sendikac1y1 ve kitle orgiiti.i yoneti-cisini ve sosyalist aydmlann bir boli.imi.ini.i bir araya getiren, AB 'ye bir sm1f perspektifiyle ve enternasyonalist temelde kar§J 91kan bir iiryi.inci.i bildiri yaymland1. ("Tiirkiye di.inya halklanyla bi.itiinle§melidir, AB emperyalizmiyle degil!"

55

ba§hkh bu iiryiincii bildirinin metni ve imzacilannm adlan, j§9i Miicadelesi'nin TemmuzAgustos 2002 tarihli 3. say1smda yaymlanmJ§tl.) Aym donemde, partinin parryalanmasmdan sonra ilk biiyiik kongresini yapan ODP'de de bir AB tart1§mas1 ya§and1. Bu hem normaldi, hem de anlamh. ODP'nin boli.inmeden onceki ryogunlugu (o zamanki ad1yla Ozgiirliikryii Sosyalizm platformu), iryinde Kemalizmin ve milliyetryiligin etkilerini de ta§1yan, ama baskm karakteri sol liberal olan bir siyasi ak1m oldugundan dolay1, ashnda ba§mdan itibaren AB'ye ve Ti.irkiye'nin AB iiyeligine hayirhah bakmI§tl. Ne var ki, parti iryindeki muhalefet ak1mlannm kiminin AB 'ye kesin biryimde kar§J 91kmas1, kiminin de ortayolcu bir tavir izlemesi kar§1smda ve, bundan da ote, sosyalizm adma AB 'yi savunmanm, AB iiyeligine a91k9a "evet" demenin kendi sol liberal karakterini biiti.in sol oniinde somut olarak te§hir edecegi korkusuyla, ODP ryogunlugu bunu diipediiz a91klamaktan ka9mm1§t1. Soldaki iki muhalefet ak1mmm parti d1§ma atilmas1yla, ODP ryogunlugu i.izerindeki baskilardan biri kalkmt§ oluyordu . Partinin parryalanmasmdan sonraki ilk kongreye AB tart1§masmm hakim olmas1, AB taraftarhgmm art1k di.iri.istrye ifade edilmesi ihtiyacmm a91k bir gostergesiydi. Ancak , bilindigi gibi, bu gerryekle§medi. Parti iryinde AB kar§1t1 bir azmhgm varltg1 bir yana, ryogunluk ikinci faktOrii (yani solun bi.itiini.i nezdinde te§hir olmanm s1kmt1s1) goz oni.ine almaya devam etmenin ak1lh bir politika olacagma karar verdigi (ve aynca parti iryi dengeleri korumay1 ama9lad1g1) iryin, yine " ne evet, ne hay1r" tliri.i bir muglak karar tasan s1 kabul edildi. Boylece, solun geri kalamm onemsemeyen, partinin sol liberal karakterini ortaya koymaktan ryekinmeyen " kokten Avrupac1" kanadm a91k9a " evet" pozisyonunu savunan karar


l~t;i

Eyliil-Ekim # 4

Miicadelesi

Ezilenlerin Afyonu ba§hkh kitap, AB 'nin tarihtasans1 da reddedilmi§ oldu. Bu iki geli§me, Haziran ay1 ve sonrasmda, sel karakterini ve Ti.irkiye i9in anlamm1 aynnsol liberallerin AB konusunda solun geri t1h argi.imanlar temelinde ortaya koyarken aym kalanma bi.iyi.ik bir taarruza kalk1§masmm zamanda sol liberallerin AB lehinde yaratt1klan vesilesi oldu. Gi.inli.ik basmda, Radikal efsanelere de gerekli cevaplan veriyordu. gazetesinin Pazar eki Radikal jki, sol libera- Ancak, efsaneler inat91d1r. Sol liberaller ise lizmin ki.irsi.isi.i haline getirildi. Sol liberaller kar§itlanmn soylediklerini dinlemek ve onlara burada a91k9a terbiye ol9i.ilerini a§an bir saldir- cevap vermek yerine. kendi yaratt1klan bir ganhkla, AB kar§Itlanna hi.icum ettiler. tak1m hayali degirmenlere sald1rmay1 tercih Bunlardan biri (Ahmet insel) ol9i.iyi.i o kadar etmektedirler. Durum boy le olunca bu iddialara tekrar tekrar yamt verka9Ird1 ki, geriellikle di.izgi.in yazan bir yazar r;T'llt•.t•.•zr.,Hill .• -"»,,JM• .. .. lfll,.RJI"-•t.•&•l•i.•ii•ll•_l'lll•.t•.•b.•t• . D•.•9111 .J'll mek gerekiyor. Sol liberallerin son doneinde Radikal jkj ve Gelecek'te yazd1klan i.izerine kapsamh bir ele§tirimiz, A vrupa' da yaymlanmakta olan sosyalist dergi

oldugu halde, bu konudaki baz1 yazilannda i.islubu, hatta dilbilgisi dag1ld1. Bir keresinde de AB'ye kar§I 91kmanm "budalahk" oldugunu ileri si.irmeye ci.iret etti. bte yandan, ODP i9indeki tart1§ma vesilesiyle, bu partinin gayri resmi yaym orgam konumundaki Gelecek dergisinin Temmuz-

Demokratik Donii§iim'i.in Eyli.il

2002 tarihli 7. say1smda yaymlanm1§ bulunuyor. Bizim burada yaplllMlll••MIMMM•• mak istedigimiz, son donemdeki geli§meler Agustos 2002 say1smkar§ISmda, ozellikle de da da bu konuda bir ''Ti.irkiye dtinya halkozel dosya yaymland1. llltMfMllfWli•tillilfiii•~iiil lanyla bi.iti.inle§meBuradaki yazilardan emperyalidir, AB 9ogu da sol liberal lizmiyle degil!" ba§hkbak1§ a91smm AB konusundaki h bildiriye tepki olarak, sol liberallerefsanelerini tekrar den degil ezilenlerin tekrar ileri si.iri.iyordu. saflanndan ve Hem Radikal hi' de yaymlanan sol liberal yaz!lar, hem de Marksistlerden gelen tepkilerin onemli buldukGelecek'teki yaziiann 9ogunlugu, soldaki AB lanm1Z1 bir degerlendirmeye tiibi tutmak. I tart1§masm1 ge9mi§ten beri oldugu gibi 9arp1tSol liberallerin, AB 'ye kar§I entemasyonamaya devam ediyor. Oyle anla§thyor ki, AB 'ye list temelde tav!f alanlann argi.imanlanm ve Ti.irkiye'nin AB i.iyeligine Marksist bir 9tiri.itme gorevini i.istlenmelerinde §a§Irt1c1 teorik ve politik metod temelinde, yani prole- bir§ey yok. Sonu9 olarak sol liberalizm sosyataryamn 91karlan temelinde ve entemasyonalist list hareketten (en azmdan ideolojik ve politik bir programla kar§t 91kanlar susacak olsalar, sol planda) burjuvazinin safma iltica edenlerin liberaller yalanlanna ve efsanelerine, §a§km ve yaratt1g1 bir ak1md1r. Ti.irkiye'nin bi.iyi.ik burju9eli§ik argi.imanlanna ve terbiye sm1rlanm a§an vazisinin AB ile bi.ittinle§me politikasma kar§I sald1rganhklanna devam edecekler. j§9i 91k1ld1gmda, sol liberallerin seslerini yi.ikseltMiicadelesi Tart1§ma Defterleri dizisinde 2001 melerinde anla§Iimaz bir§ey yoktur. Buna y1h ba§mda yaymlanan A vrupa Birligi: kar§Ihk, burjuvazinin saflannda yer almayan-

llllll•M•••••llllllftMfl•

lfllll'·•urraHMlil

56


/~~; Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

Jann, i§9i sm1f1 ve/veya ezilenlerin saflanndan konu§anlarm AB emperyalizmine cepheden ve a91k bi9imde hayir diyememesi, hatta yer yer AB 'ye hay1r diyenlere cepheden sald1rmas1, 9ok daha dii§iindiiriicii, 9ok daha iizticii bir§ey.

Kiirt hareketinde yamlg1lar Kiirt hareketinden ba§layahm. Bilindigi gibi, Kiirt hareketinin son birka9 ytlhk donemdeki yoneli§i, Tiirkiye'nin AB i.iyeligini stratejik yakla§1mmm neredeyse merkezine yerle§tirmi§ durumda. Kiirt miicadelesinin temsilcileri, hemen her konuda ag1zlanm a9tlklarmda Kopenhag kriterlerinden, Tiirkiye AB iiyeligi i9in 9aba gosterirken uygulanan bir dizi politikanm bununla tutars1zhgmdan vb. soz ediyor. Bu yoneli§in genel bir ele§tirisi, A vrupa Birligi: Ezilenlerin Afyonu kitabmda yaptld1g1 i9in burada bu konu iizerinde aynnt11I olarak duracak degiliz. Burada yalmzca son donem geli§meleriyle ilgili iki noktaya deginmekle yetinecegiz. Bunlardan birincisi, parlamentodan Agustos ba§mda ge9en "AB reformlan" ile ilgili. Neredeyse biiti.in cumhuriyet doneminde siiregiden inkarc1hk politikasmm yenilgisinin tescili ve Kiirtlerin haklannm ilk kez teslim edilmesi anlammda, idam konusundaki degi§iklik de, yaym ve egitim konusunda elde edilen kazammlar da elbette onemlidir. Arna bunu soylemekle yetinmek miimktin degildir. Giinkii burada durursak, hem geli§meleri gerr;ekr;i ve sogukkanh bi9imde degerlendirmemi§, hem de Kiirt hareketi i9inde AB konusunda yamlsamalann daha da fazla yayilmas1 riskini gormezlikten gelmi§ oluruz. Her§eyden once, idam ve anadil konularmdaki olumlu geli§meleri, sadece AB 'nin basmcmm bir iiriinii olarak gormek son derecede yamlt1c1 olur. Eger Kiirtlerin y1llar boyu siiren miicadeleleri olmasayd1, bu konularda basm9 yapmak AB'nin aklmm ko§esinden bile ge9mezdi. ikincisi, idam meselesinin bcalan'm yakalanma tarz1yla, ozellikle ABD'nin bunda oynad1g1 aktif rolle ve ABD ile AB arasmdaki pazarhklarla yakm ili§kisi oldugu biiyiik ol9iide biliniyordu. Yani Tiirkiye'nin giindeminde AB olmasayd1 da, bcalan' m cezas1 9ok biiyiik olas1hkla infaz edilmeyecekti . "Gok bi.iyiik 57

olas1hkla" diyoruz, 9iinki.i, yap1lan anla§ma ne olursa olsun, bu konuda hil.lil. hi9bir §ey kesinle§memi§tir. Bundan sonra gene! politik ortamm nasil geli§ecegine bagh olarak, durum yeniden tersine donebilir. brnegin Irak sava§1 esnasmda ortaya 91kacak geli§meler ya da AB ile ili§kilerin bir 91kmaz yola girmesi, Anayasa Mahkemesi'nin karanm etkileyebilir. Ya da Tiirkiye devleti onbe§ yil boyunca, ya§ananm bir sava§ oldugunu reddettikten sonra bugiin bu idam karannm bir sava§ ya da sava§ tehlikesiyle ilgili olduguna karar verebilir. Ya da biitiin bunlara gerek kalmadan, yasal durumdan bag1ms1z olarak ortaya fiili bir geli§me 91kabilir. Demek ki, sadece bugtine kadarki

AB'nin konjonktiirel nedenlerle Kiirt hareketinin baz1 taleplerine paralel baz1 isteklerde bulunmas1 ile Kiirt hareketinin stizciilerince s1k s1k dile getirilen "Avrupa ulusal sorunu ~tizmii§tiir" gibi bir genelleme arasmda daglar kadar fark oldugunu hat1rlatmak gerekir. AB'nin basmcmdan siyasi ama~lar i~in yararlanmak bir taktik sorundur; AB'nin ulusal ·sorun alanmda miikemmel bir yerde oldugunu soylemek ise ideolojik efsane alanma girer.


Eyliil·Ekim # 4

1$gi Miicadelesi

geli§meler degil, bundan sonraki geli~meler de lanacak" ibaresini kullanmas1yla da kamtlamdogrudan dogruya milcadeleye baghdir. yor.) "Ufuktan" yazannm fikirlerine benzer Son AB reformlanyla tanma oteki haklann fikirler 9ok tart1§Ild1, daha da tart1§Ilacaktir uygulanma tarz1 ise biltiinliyle konjoktiirel elbette. Bizi en 9ok §a§trtan, yazmm sonundaki geli§melere tabi olacaktir. Son donemde gosteri §U ifade oldu: "Neyrni§, 'AB emperyalizmi ile ve ylirliyli§ ozglirlligliniln ya da grev hakkmm degil dlinya halklan ile bulu§ulmah'ym1§, on ba§ma gelenler hat1rlanmca, yasal degi§iklik- y11lardir yam ba§mda varolma sava§I veren lerin kendi ba§ma hi9bir §ey ifade etmedigini karde§ Klirt halkmm en ufak demokratik anlamak kolayla§If. Kald1 ki, zaten bliylik kliltiirel haklanmn verilmesi tart1§malanm dahi ol9Ude AB meselesinden bag1ms1z olarak belir- ' emperyalizmin oyunu ' olarak degerlendirenlenen idam meselesinin d1§mda, Klirtlerin hak- lere sormazlar m1; hal boyleyken hangi ylizle lan, AB 'nin de katk1s1yla, tiimliyle bireysel dlinya halklanyla bulu§acaksm? diye." dlizeye indirgenmi§ ,olmaktad!f. Mlicadele bunBiz boylesine saldmlan bildirinin imzacilan dan sonra Klirtlerin blitiinsel ve kollektif hak- arasmda, Ozgiir Giindem gelenegindeki lan i9in kendi kanallanm kendi a9mak zorun- gazetelere yonetmenlik yapmI§, slirekli olarak kb§e yaz1s1 yazm1§ ya da Kilrt sorunu yilzlinden dadir. Bu baglamda, AB 'nin konjonktiirel neden- hapse di.i§rnli§ en az on-oniki isim saptayabiliHattrlayamad1klanm1za haks1zhk lerle Klirt hareketinin baz1 taleplerine paralel yoruz. baz1 isteklerde bulunmas1 ile Kilrt hareketinin etmemek i9in bu isimleri tek tek saym1yoruz. sozciilerince s1k s1k dile getirilen "A vrupa Ku§ku duyan varsa imzacilar listesini ar;ar ujusal sorunu 9ozmil§tiir" gibi bir genelleme bakar. Arna baz1 9arp1c1 ornekler vermek arasmda daglar kadar fark oldugunu da hatirlat- gerekiyor. Mesela, "hangi yi.izle di.inya halkmak gerekir. AB 'nin basmcmdan siyasi lanyla bulu§acaksm?" sorusunun muhatab1 ama9lar i9in yararlanmak bir taktik sorundur; bildirinin imzac!lanndan olan Mihri Belli AB 'nin ulusal sorun alamnda. mlikemmel bir midir? Mesela, "yam ba§mda varolma sava§1 yerde oldugunu soylemek ise ideolojik efsane veren Klirt halkmm en ufak demokratik alanma girer. Bu satirlarm yazan, 9e§itli kiiltiirel haklannm verilmesi tarti§malanm dahi vesilelerle, Avrupa'da ulusal sorunun ne kadar 'emperyalizmin oyunu' olarak" degerlendiren yak1c1 ve ne kadar 9ok boyutlu oldugunu a91k- Haluk Gerger ya da Atilay Ay9in mi ola? Bu, i§in ge9rni§e ili§kin yam. Bir de lamaya 9ah§rnl§t1r. Burada sadece en glincel konuyu hat1rlatip ge9elim: ispanya 'da gi.ini.imilze bakahm. Bugi.in Emek, Ban§ ve Batasuna'mn ba§ma gelenler, "Avrupa'da Demokrasi Bloku 'nda Ki.irtlerle birlikte boyle §eyler olmaz" tiirlinden efsanelere mi.icadele veren sosyalistlerin hemen hemen kapilanlara uyan olmah! Bakm, 11 Eyllil'le hepsi, bu bildirinin altmda imzas1 olan sosyalist birlikte a91lan yeni donemde daha neler neler partilerden, 9evrelerden ve aydmlardan. olacak Avrupa'da! Bildiriyi imzalayan siyasi ekiplere bir goz Deginilmesi gereken ikinci nokta, "Tilrkiye atahm: EMEP, SOP, SEH Parti Giri§irni, DSiP, dilnya halklanyla blitilnle§rnelidir, AB i§9i Milcadelesi. "Ufuktan" yazari bir hesaplar emperyalizmiyle degil!" ba§hklt bildiriye Kurt m1 lutfen, burada olmayan ba§ka ka9 grup var hareketi ir;inden verilen talihsiz tepki ile ilgi- Blok 'ta?. Bu bir raslantl degildir. Blok'ta lidir. Avrupa'da yaymlanan Ozgiir Politika Kilrtlerin yarunda AB taraftarlan degil, AB gazetesinin 5 Temmuz 2002 tarihli nlishasmm kar§1tlan yer ahyorsa, bunun aylklanmas1 "Ufuktan" ba§ligm1 ta§tyan ba§yazlSI, bu gerekir. Bizim a91klamam1z var! Bu ar;1klama, bildiriyi kulaktan dolma bilgilerle ve burada Ti.irkiye'de AB taraftarhg1 ve AB kar§1thg1 polemige girmeye degmeyecek arglimanlarla arasmdaki aymmm sosyalist hareket ir;inde ele§tiriyor. (Bilgilerin kulaktan dolma oldugu, ta§1d1g1 anlamla ilgili. Biz, AB 'nin basmclillll Ttirkiye hakim I Temmuz'da Cumhuriyet gazetesinde yaymlanm1§ olan bildiri hakkmda, "Ufuktan" suuflannm iktidar sisteminde yarattigi 9atlakyazarmm 5 Temmuz tarihinde haJa "yaym- lardan yararlamlmas1 gerekmedigini soylemi-

58


1$~i

Eyliil·Ekim # 4

Miicadelesi

yoruz. Ta.rtl§ma bu degil. Biz, AB 'nin Tiirkiye solu ve i§~-emek9i kitleleri i9in bir afyon rolii oynadiguu soyliiyoruz. Eger Blok'ta neredeyse sadece AB kar§1t1 sosyalistler yer altyorsa, bunun nedeni, bunlann, sosyalist hareketin AB afyonu ile uyu§mam1§ kanad1 olmas1d1r! Liberal sol, sendikalann ve kitle orgtitlerinin ic;:indeki uyu§uk unsurlar vb. her§eyi AB 'den beklerken, AB kar§1t1 sol btitiin haklann ve kazammlarm ancak mticadele edilirse gerc;:ekle§ecegi, derinle§ecegi ve kahct hale gelecegini kavramt§ttr. Bunlar bu ytizden, bir mticadele cephesi olan Blok'un ic;:indedir. AB taraftan olanlar ise Blok'ta yoktur, c;:tinkti esas gtivendikleri mticadelenin kendisi degil, AB 'nin basmc1dir. Bizim ac;:1klamam1z boy le. "Ufuktan" yazannm bu durumu dti§tinmeye deger bulacagm1 umanz. 5 Temmuz 2002 tarihli "Ufuktan" yaz1smm yazanmn btiytik bir talihsizlikle adres §a§trd1g1 ortada. Biz bu yazmm bir ozele§tirisini gorebilmi§ degiliz. Arna Ktirt hareketinin Blok'ta bildirinin altmda imzas1 olan sosyalist parti ve gruplarla bir arada mticadele ediyor olmas1, . hareketin sozkonusu yaz1daki tavra ve tarza sahip c;:1kmad1g1m pratikte gosteriyor. Bizim ac;:1m1zdan onemli olan budur.

Marksistler AB konusunda berrak m1? Ttirkiye i§c;:i s1mfmm ve ezilenlerinin giindemindeki temel sorunlardan biri olan AB konusunda, ne yaz1k ki Marksistlerin bir boliimiiniin de kafasmm berrak olmad1g1m kabul etmek gerekiyor. Bu a91dan bak1ld1gmda, "Tiirkiye diinya halklanyla biitiinle§melidir, AB emperyalizmiyle degil!" ba§ltkh bildiriye, birc;:ok Marksist parti, grup ve aydmm ve bir o kadar da sendikac1 ve kitle orgtitii yonetic1smm imzalanyla kat!lmt§ olmas1m, havanm bu kadar puslu, ideolojik saldmmn bu kadar giic;:lii oldugu boyle bir donemde btiyiik bir kazamm olarak degerlendirmek gerekiyor. Ne var ki, tam da bu bildiriye verilen baz1 tepkiler ve yap1lan baz1 ele§tiriler, Marksist saflarda da kafalann btitiiniiyle berrak olmad1gm1 ortaya koydugu

ic;:in bunlara k1saca deginmek gerekiyor. Bildirinin ilk taslagmm bazt Marksistlerce §ifahi olarak "bir Saddam bildirisi" diye nitelenmesinin c;:ok fazla Uzerinde durmak gerekmezdi- eger bu talihsiz retorik, ba§ka bir dizi yanlt§la bir araya gelerek, gtintimtizde Marksist saflarda anti-emperyalizmi milliyet9ilikle ozde§le§titen bir egilimin gtic;:lenmekte oldugunun bir belirtisi olmasayd1. Burada hemen

Eger Blok'ta neredeyse sadece AB kar11t1 sosyalistler yer ahyorsa, bunun nedeni, bunlarm, sosyalist hareketin AB afyonu ile uyu1mam11 kanad1 olmas1d1r! Liberal sol, sendikalarm ve kitle iirgiitlerinin i~indeki uyu§uk unsurlar vb. her1eyi AB'den beklerken, AB kar11t1 sol biitiin haklarm ve kazammlarm ancak miicadele edilirse ger~ekle1ecegi, derinle§ecegi ve kahc1 hale gelecegini kavram11t1r.

tartl§mamn yontemi konusunda bir soruna deginmek gerekiyor. Bu yontem sorunu 1nternet' in fikirlerin dola§1m1 ve tarti§ma ac;:1smdan _ ikircikli bir arac;: niteligi ta§!rnasmdan ka:J'. naklamyor. bzel ki§ilere yazilm1§ elektronik postamn, aynen mektup gibi, ozel oldugu ac;:1k.

59


1$~i Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

i§c;i Partisi'nden Attila ilhan'a, kendini solda sayan bir dizi unsur, AB'ye anti-emperyalizm kisvesi altmda milliyetc;i temellerde kar§I c;1kt1g1 ic;in, baz1 Marksistler kendi giirii§lerinin onlarla kar1§mas1 tehlikesine kar§1, bu kez anti· emperyalizmden vazgec;iyorlar. Oysa, bu tav1r, Marksist teori ve politikanm hayati eksenlerinden biri olan anti-emperyalizmin milliyetc;ilere terkedilmesinden ba§ka bir sonuc; dogurmaz. Milliyetc;i olmadan anti· emperyalist olmak miimkiindiir. Bir web sitesinde yaymlanmI§ bir yaz1 da, tam tersine, bir gazete ya da dergide yaymlanmI§ bir yaz1 kadar kamusal. Arna bunlar d1§mda, intemet'te c;:e§itli bic;:imlerde dola§an yazdar kag1t ortammda yaymlanm1§ yazJ!ar gibi kamuya ac;:1klanm1§ fikirlerin aleniyeti ile ozel yaz1§malarm mahremiyeti arasmda belirsiz bir konuma sahip. Dolay1s1yla, burada baz1 fikirlere k1saca deginecegiz, ama bunlann sahipleri konusunda referans vermeyecegiz. Bu fikirlerin sahipleri gelecekte her zaman bunlan yaymlama olanagma sahip olduklanndan bunun kimseye de bir haks1zhk olmad1g1m dii§ilnilyoruz. Bildiri imzaya ac;:Ild1gmda, bir dizi insan bu bildirinin milliyetc;:ilige baz1 tavizler verdigi iddiasma yaslanarak imza vermekten ka9md1. Metnin AB ile biitiinle§meyi savunan ve biitiin argiimamm Tiirk milletinin 91karlanna yasJayan oteki iki biJdiri kar§ISmda kendi sec;:enegini belirtik olarak "biltiin iilkelerin i§c;:i ve ezilenleriyle birlikte, adil, somilriisilz, ezeni ezileni olmayan bir diinya" olarak tammlad1g1, AB taraftarlanmn globalizmine kar§I gerc;:ek bir enternasyonalizmde 1srar ettigi hatirlamnca, bu iddia en hafif deyimle tuhaf goriiniiyor. Baz1lan ic;:in bunun AB 'ye "hayir" demekten

60

kac;:mmanm kendini hemen ele veren bir mazeretinden ba§ka bir§ey olmad1gm1 varsayarsak yamlmay1z. Arna gerc;:ekten Marksist terimlerle dii§iinen ve ona uygun hareket eden unsurlar sozkonusu oldugunda durum farkh . i§in biraz daha derinine gidildiginde, meselenin temelinde anti-emperyalizm ile milliyetc;:iligin ozde§le§tirilmesi oldugu goriiliiyor. En azmdan lie;: Marksist aydm, metne onerdikleri degi§ikliklerde "AB emperyalizmi" kavrammm kaldmlmasm1, yerine "AB kapitalistleri" ya da "kapitalizmi" terimlerinin yerle§tirilmesini onermi§lerdir. (Mesele, bu insanlann sonunda metni imzalay1p imzalamad1klan degil, nas1l dii§iindiikleridir.) Burada, yukanda soziinii ettigimiz yanh§ ozde§ligin 91plak ifadesini goriiyoruz. i§c;:i Partisi 'nden Attila ilhan 'a, kendini solda sayan bir dizi unsur, AB 'ye antiemperyalizm kisvesi altmda milliyetc;:i temellerde kar§I 91kt1g1 ic;:in, baz1 Marksistler kendi gorii§lerinin onlarla kan§mas1 tehlikesine kar§I, bu kez anti-emperyalizmden vazgec;:iyorlar. (Bu tavnn, aslmda daha derin teorik kaynaklan da var, ama buras1 bunlara girmenin yeri degil.) Oysa, bu tavrr, Marksist teori ve politikamn hayati eksenlerinden biri olan antiempecyalizmin milliye~ilere terkedilmesinden bll§ka bir sonu~ dogurmaz. Milliye~i olmadan anti-empecyalist olmak miimkiindiir ve AB metni tam da bOyle bir dogrultuda kurulmu§tlrr. Bu noktada Ertugrul Kiirkc;:ii dostumuzun, Siyasi Gazete'nin ilk say1smdaki yaz1smda yapt1g1 ele§tiriyi de ele almak gerekiyor': 2 Kiirkc;:ii, sozkonusu bildiriyi, iki ac;:1dan ele§tiriyor. Birincisi, oteki bildiriler gibi bunun da "AB ' ye kat1hp katiimamay1 Tiirkiye egemen sm1flarmm ' irade'sinin belirleyecegi bir konu" olarak gordiigiinii iddia ediyor. ikincisi, hakim sm1flar ic;:indeki c;:atlakta ulus devleti muhafaza etmek isteyen kanatla dirsek temasm1 kaybetmemek ("rezonans aramak") ic;:in yanh§ formiilasyonlara ba§vurdugunu ve boylece '"Tiirkiyecilik' ve '§oven' olmayan milliyetc;:ilikle arasmdaki mesafenin kapanmasma da nza gosterme" sonucuna ula§tlgm1 belirtiyor. Kiirkc;:ii 'niin ba§ka hangi formiilasyonlara itiraz ettigini bilemeyiz, ama yaz1smda bu §a§Irt1c1 iddialarm1 dayand1rd1g1 tek somut nokta, bildirinin ba§hgmda Tilrkiye 'den soz edilmesi.


l~gi Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4

Kiirk9ii, "Tiirkiye diinya halklanyla biitiinle§melidir" ciimlecigini "teorik ar;1dan oldugu kadar anlambilim ar;1smdan da kusurlu" olarak niteliyor. Sozkonusu bildirinin imzac1lan arasmda hakim sm1flann milliyetr;i ya da ulus devlet9i kanatlanyla boy le bir "rezonans" arayanlar olabilir. Bu onlan ilgilendirir. (Hakim s1mflann bu kanadt konusundaki niteleme hakkmda Ki.irk9i.i 'niin 9er9evesine kattlm1yoruz, ama bu konuya burada girmeyecegiz. Zaten yaz1smm ba§ka bir yerinde "soziimona AB kar§tt1 MHP ve Genelkurmay"dan soz ederek Ki.irkr;i.i de kendi r;er9evesiyle bir olc;:i.ide c;:eli§iyor.) Arna biz bilclirinin kendisinde boyle bir rezonans arayt§t olmad1gmdan eminiz. Ki.irk9i.i'niin bildirinin ba§hgt konusunda soylediklerinin de bu iddiaya kamt olu§turamayacag1 kamsm-

day1z. Ki.irk9i.i, Ti.irkiye sozci.igi.ini.in ba§hkta ge9mesinden boyle bir sonuca ula§1rken onemli yontem hatalan yap1yor. Birincisi, politik bir bildirinin ba§hgmm teorik ar;1dan kusurlu oldugunu soylemek elbette mi.imkiindi.ir, ama sorunu yanh§ planda ele alma tehlikesini ta§ir. Ki.irk9ii 'ni.in de gayet iyi bildigi gibi, politik bildiriler, teorik ger9eklerin halka i!am icrin yaz!lmaz; halk1 varolan bilincinden kavrayarak sosyalistlerin teorik bak1§lannm i.iri.ini.i olan politik sonu9lara ula§tlrmaya 9ah§1r. Bugi.in Ti.irkiye'de muazzam bir bombard1man altmda ve hi9 de devrimci olmayan bilinciyle halk tart1§may1 nastl alg1hyor? "AB'ye girelim mi, girmeyelim mi?" Buradaki "biz" kim? Ti.irkiye. Oyleyse, halka onuri bilincinin terimleriyle hi tap etmeye ba§lamak gerekiyor. Arna bildiri halkm bilincini oldugu yerde b1rakm1yor. Sosyalistlerin teorik kavray1§lannm i.iri.ini.i olan bir dizi argi.imam iktidan hedefleyen her politik h1zh ve popi.iler bir tarzda s1ralad1ktan sonra, hareket, sadece temsilcisi halka mi.imki.in olan iki se9enek diye sunulan olmaya aday oldugu s1mf(lar) globalist ve milliyet9i yakla§1mlann di§mda bir ba§ka ser;enegin daha mevcut oldugunu soy li.iadma degil, biitiin toplum adma yor. Argi.iman geli§mi§ ve ar;tlm1§lir ve §imdi konu§mak zorundad1r! Biz ozne art1k "Ti.irkiye" degil, "Ti.irkiye'nin i§9ielbette Tiirkiye diyecegiz. leri, emek9ileri, ezilenleri, aydmlan, kadmlan Tiirkiye onlarm degil bizim, yani ve gen9leri"dir. Yani Ti.irkiye'nin gelecekte yapacag1 se9imin biiti.in toplum ar;1smdan aym i§~i sm1fmm ve miittefiklerinin anlama gelmedigi ortaya konularak, sorunun hakimiyetinde olmalld1r da burjuvazi tarafmdan formi.ile edilen (ve halkm bilincinde §imdilik yer etmi§ o lan) bi9imi ndeki ondan. Ama nas1I bir Tiirkiye? yekparelik kmhyor. Daha da oteye gidilerek, Burjuva ulus devleti gibi kendi bu katmanlann 91kan ir;in "sermaye si~mine kabugunu diinyadan daha tinemli kar§I mi.icadeleyi yi.ikseltmek gerekir" deniyor. Yani Ti.irkiye ile dt§ sayan bir Tiirkiye ,......,,..,....,.,......--....,..-.~~~--==~-. di.inya arasmda bir sorun,

degil. Kendi cografyasmda ya§ayan halklarm ve diinyanm geri kalan _iilkelerinin, her ge~en giin geni§leyen bir sosyalist federasyonunun iiyesi bir Tiirkiye.

!~::J:;ffl!:~•Y..".~~~.11 Ti.irl}iye i9inde sm1flar

arasmda bir mi.icadele sorununa doni.i§ti.iri.ili.iyor. Oyleyse, burada ne "Ti.irkiyecilik" (biz dogrusu bu terimi ilk kez Ki.irkr;ii dostumuzun kaleminden okuyoruz), ne de milliyet9iligin nebzesi var! Ba§liktan sonuca dogru gidi§te kullantlan yontem klasik

61


l~gi

Eyliil·Ekim # 4

Miicadelesi

Marksizmin teorik d o g r u I a r 1n a dayanan, ama bildirinin amacma uygun bi9imde politik bir karakter ta§1yan bir yontem. ikincisi, bir tilkenin sosyalist hareketi, o illkenin uluslararas1 ili§kilerine yonelik §iarIanni her zaman ve her yerde ka9mIImaz olarak o illkenin ad1yla formtile etmi§tir. Bunun AB ' ye katihp kat1lmama karanm "egemen s1mflarm 'irade'si"ne buakmakla ilgisi yoktur. Meksika solunun NAFT A 'ya kar§I oldugunu biliyoruz. NAFT A (aynen AB gibi) devletler ya da iilkeler aras1 bir ili§kiye dayanan bir kurulu§. Dolay1s1yla, harekete ge9ecek olan da devlet olacakt1r. "Meksika NAFTA'dan aynlsm" diyen bir sol, bunu Meksika hakim s1mflannm " 'irade'sinin belirleyecegi bir konu olarak degerlendiriyor" (Ktirk9ti) degildir. Bunun i9in mticadele edilmesi gerektigini, bunun i9in mticadele edenlerin (i§9ilerin, koylillerin ve onlann politik gti9lerinin) iktidara ge9tiklerinde Meksika adma NAFTA'dan aynlmas1 gerektigini soylilyor demektir. Biz de Tilrkiye'de aym tilr §iarlan hep atmad1k m1? Ge9mi§te Tilrkiye 'nin NA TO' dan aynlmas1m talep etmiyor muyduk? Bugtin de aym talebi aym §ekilde formtile etmekten ba§ka bir yol var m1? Ama en onemlisi §Udur: iktidan hedefleyen her politik hareket, sadece temsilcisi olmaya aday oldugu sm1f(lar) adma degil, biltiln toplum ad11ia konu~mak zorundadir! Biz elbette Ttirkiye diyecegiz. Tilrkiye onlann degil bizim, i§9i sm1fmm ve mtittefiklerinin yani hakimiyetinde olmalidir da ondan. Arna nas1l bir Ttirkiye? Burjuva ulus devleti gibi kendi kabugunu dilnyadan daha onemli sayan bir Ttirkiye degil. Kendi cografyasmda ya§ayan halklann ve dtinyanm geri kalan tilkelerinin, her ge9en gi.in geni§leyen bir sosyalist fede-

62

rasyonunun tiyesi bir Ttirkiye. Enternasyonalizm budur. Adi tisttinde uluslar_aras1dir. i§te "dtinya halklanyla b ti t ti n I e § m i § " Ttirkiye budur. Yani her biri devlet iktidanm ele ge9irmi§ halklarla btittinle§mi§ bir Ttirkiye kast ediliyor. Ttirkiye'de "milliyet9i" ya da "ulus devlet9i" kanatla "rezonans"a gelmek isteyen, iki §eyi mutlaka yapmak zorundadir: dogas1 geregi "ilerici" oldugu iddia edilen Ttirkiye Cumhuriyeti 'ni birincil politik deger kabul etmek ve Ktirt sorununda bagnazhk. Bunlann ikisi de sozkonusu bildiride yoktur. Ktirk9ti, bu bildirinin imzacilanm, ger9ekten de hakim sm1flann _liberal kanad1 ile ittifak arayan ODP'ye simetrik bi9imde, hakim sm1flann milliyet9i kanad1yla ittifak arar gibi gostermekle onlara btiytik haks1zhk etmi§tir. Her§ey bir yana, sanki bildiri ba§hktan ibaretmi§ gibi ak1I ytirtitmti§ oluyor. Ba§hktan oteye ge9en birinin, bu bildirinin milliyet9ilikle "rezonans" i9inde oldugunu soylemesi milmktin degildir. Nasil soyleyebilir ki? Milliyet9ilikle flort eden bir metinde "biltiln illkelerin i§9i ve ezilenleri ile birlikte adil, somilrilsilz, ezeni ezileni olmayan bir dtinya" merkezi fikir olabilir mi? Kilrk9il, aym zamanda, bildiriyi imzalamamakla da hata etmi§tir. Bir an bildirinin ba§hgmda bir "ozensizlik" oldugu varsay1lsa bile, metnin entemasyonalist yonelimi goz onilne ahnd1gmda, Tilrkiye'deki sahte kutupla§ma 9er9evesinde bu bildirinin Marksistler tarafmdan sahiplenilmesi gerektigi air1ktir.

So nu~ Bu tart1§manm esas anlam1m iyi saptamam1z gerekiyor: Marksist saflarda antiemperyalizm ile milliyet9iligin ozde§le§tirilmesi konusundaki egilim sosyalist harekete


/~~; Miicadelesi

E liil-Ekim # 4

gelecekte <;:ok agir bir fatura <;:1karabilir. Bu bildirinin maceras1 bu egilimin bilincimize <;:Ikmasma vesile olduysa, bu hay1riidir. Bundan sonra bu sorunu hep birlikte ince ince tart1§mahy1z. Burada en onemli sorumluluk, antiemperyalizmi art1k "gi.ini.i ge<;:mi§", "a§Ilm1§" ya da milliyet<;:i bir yakla§Im gibi goren, hatta bir teorik kavram olarak "emperyalizm"in kendisinin art1k gi.ini.ini.i doldurduguna inanan Marksistlere di.i§i.iyor. Bu arkada§lanm1z fikirlerini a<;:1k<;:a soylemeliler ki, ya onlar bizi aydmlatsmlar, ya da biz onlan yamld1klan konusunda ikna edelim.

Kemal Olker'in bro§i.iri.ini.in ba§hg1 bile, AB hakkmda yazilm1§ AB kar§1smda olumlu ya da olumsuz bir tavir geli§tiren bir dizi <;:aiI§madan farkm1 en ba§ta ve net . bir §ekilde ortaya koyuyor. "Avrupa Birligi Geni§liyor: Bedelini i§<;:iler Odeyecek" ... Kemal Olker burjuvazinin milliyet<;:i ya da liberal kantlannm yayd1g1 ideolojik sis bulutunu diyalektik yontemle dag1t1yor. Bunu da elbette ki hem di.i§i.insel hem pratik olarak saflannda yer ald1g1 i§<;:i sm1fmm tarafmdan bakarak yap1yor. Yazar AB yanhs1 burjuva ideologlannm AB 'yi toplumu olu§turan ti.im sm1flar i<;:in kurtulu§ umudu gibi sunma <;:abalanm, A B 'nin geni§leme siirecinde one <;:1kan Dogu A vrupa i.ilkelerinde ya§anan bir dizi ekonomik, sosyal ve siyasal geli§meyi ele ahp bu geli§melerin ozellikle emek<;:i s1mflar i.izerindeki olumsuz etkilerini ortaya koyarak <;:iiri.iti.iyor. bte yandan AB 'in geni§lemesinin yaratt1g1 siyasal etkiler i<;:inde hem AB i.ilkelerinde hem de AB 'ye girmesi soz konusu olan i.ilkelerde yi.ikselen fa§ist tehdide dikkat <;:eken Diker boylece AB 'ye ili§kin sosyalist tutumun ana <;:izgisini de 9izmi§ oluyor. Emperyalist AB 'nin alternatifinin millyet9ilik olmad1gmm ezilenlerin mi.icadelesinde ahnmas1 gereken dogru tutumun ancak saglam bir s1mf perpektifi ile olu§-

Notlar: 1

Sozde sol milliyet9i AB ele§tirisini ve bunun Ti.irkiye i9indcki mi.icadeleler a<;:1smdan politik olarak ne anlama geldigini de ele almayacag1z. Bu konuda i~fi Miicadelesi'nin ge9en say1smdaki §U yaz1ya bakilabilir: Selim Karh, "Fa§istler ve Kemalistler kol kola, aym platformda". 2 " 'Demokrasi'yi kazanmak ... ", Siyasi Gazete, say1 1, Temmuz 2002.

turulmas1 gerektiginin vur~· J \ gulanmas1 konu \\\\ \ 1 \ \ \\\\°i\tt: i.izerindeki yogun \~ ,\\; kafa kan§Ikhklanmn gideri lmesi ac;:1smdan son derece onemli. Hem ulusal hem de uluslararas1 di.izeyde sendikal hareketin i<;:inde yer alan Kemal 01ker'in uluslararas1 sendikal onderliklerin AB politikalanm ele§tirdigi boli.im i.ilkemizdeki s1mf hareketinin A B kar§ISmdaki tutumu ac;:1smdan onemli dersler ta§1yor. B ag1ms1z bi r sm1f politikasmm saldmlar kar§1smda giderek eriyen sendikal hareketin tek ilac1 oldugunu orneklerle bir kez daha kamthyor. Son olarak Kemal Olker'in bro§i.iriini.in en degerli yanma i§aret etmek gerekir. Bu yan AB sorununun i§<;:i ve emek<;:iler ac;:1smdan, durumun ortaya konulmasmm otesinde programatik bir <;:ozi.imi.in onerilmesidir. Bro§i.ir devrimci Marksizmin I§1g1 olmadan sm1f mi.icadelesinin yolunun aydmlanmayacagm1 gosteriyor: Emperyalist AB 'nin y1klimasmdan ve Avrupa 'y1 sosyalist-enternasyonalist bir program temelinde birle§tirmekten ba§ka yol yok.

Kemal Ulker • iitopya Kitapevi Yaymlar1 63


1$~i

Eyliil-Ekim # 4

Miicadelesi

Marks·izrll iistii·ne yeni dii§iinceler Mehmet Thran Yukandaki ba§hk Server Tanilli'nin son yaymlanan kitabmm alt ba§hg1 . Kitabm bi.iyi.ik ba§hgt ise "Degi§imin Diyalektigi ve Devrim" adm1 ta§tyor. "Adam Yaymlan " tarafmdan basilm1~.

Son donemde "ki.ireselle§me" tarlt§malany· la birlikte, Marksizmin de otopsi masasma yatmld1gm1 , bugi.inki.i di.inya ko§ullanna Marksizmin ideolojik olarak yamt vermesi olas1hklannm ara§ttr1ld1gm1 biliyor ve okuyoruz. Di.inya 9apmda "me§hur" olan imparatorluk kitabt bu tartt§manm bir omegidir. Di.inyay1 degi§tirebilmek i9in onu yorumlamak, anlamak ve anlatmak degerli bir r;:abad1r. Bu temelde verilen emege sayg1 duymak gerekiyor. Ne var ki bu olumlu di.i§i.inceden her seferinde olumlu sonur;:lar r;:1km1yor. Orijinal fikirlerle di.inyay1 yorumlamak isteyenlerin r;:ogunlugu kendilerine marksist deseler de, Marksizmin devrimci yamndan kopup gidiyorlar. "Degi§en di.inyay1" Marksizmin revize bi9imleriyle yorumlayarak, devrimci Marksizmin temellerine dinamit koyuyorlar. Server Tanilli'nin kitabt "Ki.ireselle§me"ye kar§t Marksizmin ne kadar r;:are olabilecegini sorguluyor. Yukanda bahsettigimiz egilimden farkh olarak, Marksizmin di.inyamlZl anlama ve degi§tirmede tek dogru di.inya gori.i§i.i oldugunu kabul ediyor. Ancak vard1g1 sonu9larda dogru

ve yanh§ fikirler bir yumak olu§turuyor; bu yumag1 r;:ozmek ir;:in ise kar§t bir kitap yazmak gerekiyor. Kitaptaki dii§tinceleri ozetlemek ve bu di.i§i.incelerde kattlmad1g1m1z yonleri k1saca belirtmek, kitab1 okumak isteyenlere devrimci marksist gozli.igi.i sunmak bu yazmm amac1 olsun. *** Hepimiz biliyoruz: Server Tanilli'nin Ti.irkiyeli aydmlar arasmda 9ok ozel bir yeri var. Yaphgt i.iretken 9ah§malarla "aydm ger;:inen" birr;:ok aydmdan aynliyor. Aynca, en umutsuz donemde Marksizmden yi.iz 9evirmeyenlerden o. Kitabm yazan, gi.ini.imi.izde bi.iyi.ik di.inya gori.i§leri hangileridir? diye soruyor ve i.ir;: di.inya gori.i§ii say1yor: I. Dinsel di.inya gorii~ii (Hiristiyanhk-islam), 2. Bireyci di.inya gorii§ii (Bununla burjuva dtinya gorii§ii anlattlmak isteniyor), 3. Marksist dtinya gori.i§ii . Kapitalizmin iki temel ideoloji (burjuva ve pro Jeter) ar;:1s111dan yorumlanabilecegi di.i§i.ini.ili.irse, dinsel gori.i§leri egemen ideolojiye eklemlenen gorti§ler olarak ele almak daha dogru olur. Yazann dtinya gori.i§i.i tasnifinin fazla bir onemi yok. bnemli olan, yazar bu di.inya gori.i§leri arasmda dtinyay1 dogru yorumlayan gori.i§ olarak Marksizmi gosteriyor. ~i.iphesiz bu bi.iyi.ik bir olumluluktur. Ancak yazar Marksizmi nasil yorumluyor, ona bakmam1z gerekiyor.

Diinyay1 degi§tirebilmek i~in onu yorumlamak, anlamak ve anlatmak degerli bir ~abad1r. Bu ·• temelde verilen emege sayg1 duymak gerekiyor. Ne var ki bu olumlu dii§iinceden her seferinde olumlu sonu~lar ~1km1yor. Orijinal fikirlerle diinyay1 yorumlamak isteyenlerin ~ogunlugu kendilerine· marksist deseler de, Marksizmin devrimci yamndan kopup gidiyorlar. "Degi§en diinyay1 Marksizmin revize bi~imleriyle yorumlayarak, devrimci Marksizmin temellerine dinamit koyuyorlar. 11

64


l~gi

Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4

Komiinizm nedir?

"Sosyalizm, heni.iz komi.inizm degildir. Anlam1 degi§se de devlet, -bi.irokrasisi, bask1 ve hukuk orgi.iti.iyle- yine vardir; ge9mi§in egemen sm1f1 etkisi, giderek mi.icadelesi de si.irmektedir. Farkhhklar (maddi ve fikri emek, koyli.ili.ik ve proletarya, vb.) devam etmektedir. Politik ay1dan "komi.inizm", sm1flar da dahil i§te bu kahntilann, bu uzarttilarm kesin tasfiyesi anlammdadir. Devlet de o a§amada ortadan kalkm1§, a§tlm1§t1r. "2 Server Tani Iii, ge9i§ toplumunun i§9i devletini yanh§ bir di.i§i.inceyle sosyalizm olarak adlandmyor ve sosyalizmi sm1f11 bir toplum olarak tarif ediyor. Bu gori.i§lerin devrimci Marksizm ile ilgisi olmad1g1 gi.in kadar ay1kttr. Sosyalizm ile biirokrasi uyu§maz ve sosyalizmde sm1flar da olmaz. Bu konunun ayrmtis1na girmiyorum, okuyucu isterse ayrmt1h bilgiyi Y1kmtmm Tarihi ve Teorisi adh 9ah§mada bulabilir.3

Server Tanilli komiinizmi §oyle tarif ediyor: "Bu a91dan komiinizmi §6yle tammlamak mi.imki.in: Dretici gi.i9leri, i9erde hi9bir engele takilmadan smirs1z geli§tirmek; sosyal sm1flan a§mak; i.iretici gi.i9lerin eri§tikleri di.izeye denk di.i§ecek bi9imde, i.iretim ili§kilerini, ancak iradenin ve fikrin denetleyebilecegi akli, bilin9Ii bir orgi.itleni§e kaVU§tUrmak! Akli bilgi, si.irecin bi.iti.ini.ine egemen olacagmdan, sosyal 9eli§meleri de 9ozebilecektir sonunda."' Ku§kusuz ki komi.inizmi bir paragraf ile anlatmak zordur. Aynca komiinizmin a§amalanm ortaya koymadan yapilacak her tamm yanh§ anlamalar i9erir. Yazann, komi.inizmin birinci a§amas1 olan sosyalizmden mi, yoksa ikinci a§amasmdan m1 bahsettigi belli degil. <;i.inki.i her ikisi de sm1fs1z toplumdur. Aralannda ekonomik olgunluk dereceleri bak1mmdan, boli.i§i.im a91smdan farklar vard1r. brnegin , i§boli.imi.ine kolece bag1mhhktan tamamiyle kurtulmak, komi.inizmin ikinci a§amasmm aynlmaz ozelligidir. Ozgi.irli.ik ve zorunluluk ili§kisi iki a§amada aym degildir; egilim, zorunlulugun azalmas1, ozgi.irli.igi.in (demokrasinin degil) artmas1 yoni.indedir. K1sacas1, yazann komiinizm tamm1, komi.inizmi anlatam1yor ya da eksikler i9eriyor. Aynca soyut "akli bilgi" ile hangi "sosyal 9eli§melerin" 9ozi.ilecegi anla§1lm1yor. Sonra "akli bilgi" ne demek? Daha onemlisi, yazar, sosyalizmi-komi.inizmi bir diinya projesi olarak kitabm hi9bir tarafmda sunam1yor. Diinya devrimini, tek i.ilkede sosyalizmin imkans1zhgm1 anlam1§ gori.inmi.iyor. Bu nedenle yazar · sosyalizmi tarif ederken -Stalinizmi ele§tirmesine ragmen- Stalinizmin sosyalizm tamm1 i.izerine yapt1g1 tahrifatm etkisinden kendini kurtaram1yor. Sosyalizmi §6yle anlat1yor: 65

ni~in ba$ar1s1z oldu? Solcu aydmlann 9ogunlugunun Marks'1 zarars1z bir filozof, Lenin'i ise vah§i bir diktator olarak gordi.igtini.i biliyoruz. Server Tanilli boyle di.i§i.inmeyenlerden. Lenin'in, Tro9ki'nin hakkm1 yememeye 9ah§1yor ve sosyalizm deneyi y1kmt1smm faturas1m Stalinizme 91kanyor. Stalinizmi tam dogru yorumlamasa da bu nokta kitabm olumlu yoni.i olarak kar§1m1za 91k1yor. Aktarahm: "Ger9ekten, Lenin'in i§9i sm1fma onci.ili.ik etmek i9in kurdugu parti, hi9bir zaman i§9i sm1fmm i.izerine 91km1§, tabamn denetiminden kurtulmu§, fikir ve ele§tiri ozgi.irli.iklerini ortadan kaldirmt§ bir parti degildi. Bol§evikler arasmda dti§i.ince ve ele§tiri ozgi.irltikleri en geni§ bic;:imde kullamhrd1. Lenin, parti toplantilannda s1k s1k ele§tirilir ve azmhkta kald1g1

Sosyalizm deneyi


1,r;i Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

kurulu§una, Bat1'da da 30'lu ytllardan ba§layarak tiniversite r;:evrelerinde s1g1§tp kalmaya ve kimi komtinist partilerin soyleminde -gene! formtiller halinde- donup dogmatikle§meye kadar gider r;:ozi.ilmenin ba§lang1c1. Bir bak1ma, kuramm hareketten kopu§udur bu! Marksizmi gozden ger;:irmek, en ba§ta i§te bu ki.if ve yosunlardan temizlemek anlammdad1r. "5 Yazar, Marksizmi, Stalinci "ki.if ve yosunlardan" temizlemek istiyor. iyi, gi.izel. Bunun tek yolunun ise devrimci Marksizmin kap1s1111 r;:almak oldugunu soyleyelim. Arna kitap bu kaptdan ir;:eri girmedigi ir;:in paradoksal bir;:imde Stalinizmin teorik ktif ve yosunlanm ta§tyor. Server Tanilli'nin bu kitapta soyledigi onemli bir §ey var. Yazar "Marksizme donti§i.i" oneriyor ve s1mf fikrinin ba§ ko§eye konmas1111 istiyor: "Marksizme doni.i§, ozellikle sm1f fikrinin, sol'un siyasal dti§i.incesinin merkezine yeniden otu~ulmas1 anlammdad1r. Marks ve Engels, §Unun -ve pek de dogru olarak- alt1111 r;:izmi§lerdir: Kapitalist dtizende emek ve sermaye r;:eli§mesi ba§ta gelir; onu r;:ozmeden hir;:bir sorun ve r;:eli§me r;:ozi.ilemez."6 Evet, Marksizme ve s1111f fikrine donmek gerekiyor. Ozellikle proleter s1111ftan bahsetmenin ki.ir;:i.imsendigi bir donemde, s1111f dti§i.incesine sanlmak en dogru tutum olur. Yazar ar;:1s111dan tek sorun, doni.ilecek Marksizmin ne bir;:im bir Marksizm oldugudur; devrimci Marksizm mi, yoksa klasik Marksizmin bozulmu§ birr;:ok varyant1 m1?

olurdu r;:ogu kez. Trotsky, Zinoviev, Kamenev, Buharin, Preobrazhensky -degi§ik gorti§leri ytiztinden- Lenin'le birr;:ok kez 9at1§m1§lardir. Trotsky, amlannda, Lenin'in birr;:ok kez, onemli toplantilardan once yamna gelerek, 'Toplant1da §U oneriyi ileri stirecegim, beni destekler misin?' diye sordugunu anlat1r. Boylece, Sovyet Devrimi'nin btiytik miman, Bol§eviklerin tartt§tlmaz 'usta's1 Lenin, toplanttlarda sonuca gtivenemiyordu; r;:tinkti tartt§ma ve ele§tiri ozgtirltigti vard1 ve azmhkta kalabilirdi. Lenin'in 'demokratik merkezcilik' sistemi buydu. Ne var ki, kanh ir;: sava§. Bat1lt tilkelerin mi.idahalesi ve ekonomik ambargo gibi etkenlerle Lenin doneminin sonlanna dogru sarstlmaya ba§layan bu sistem, Stalin'in iktidannda ( 1929-1953) raymdan saptmlarak 'btirokratik merkezcilik'e doni.i§ttirtiltir; giderek parti ve devlet birle§ir, parti yonetimi de halktan kopar. Bu olurken, Marksizm de 'resmi'le§ir , giderek kli§ele§ir, feti§le§ir, yarat1c1hg1111 kaybeder. "4 Server Tanilli, Stalinizmin, Marksizm tizerine yapt1g1 tahribatm nedenlerinin (dtinya devrimi ve tek tilkede sosyalizm sorunu) bilincinde olmasa da sonu9lann111 farkmdad1r. Bu nedenle a§ag1daki degerlendirmeyi de olumlu ve dogru gorebiliriz: "Ancak §Unu da itiraf etmeli: Bi.ittin bu geli§meler ir;:inde Marksizm de -deyim yerindeyse- 'tarihsel bir yeni lgi'ye ugrad1. Arna bu, ilk kez l 980'1i y1llann sonunda ve Berlin Duvan'nm y1k11!§1yla olmu§ degil. Daha onceye, Dogu'da Stalinci 'Marksizm Leninizm'in 66


l~gi Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

Marksizmin yan11,1ar1 nerede?

danm git gide gerileten" si.irekli demokrasi sava§I i:ineriyor. Aktarahm: Server Tanilli Marksizme di:inerken, "Bu mUcadelelerin belli ve tutarh bir sm1fm Marksizmin i:ingi:iri.ilerini ele§tirel gi:izle ele egemenligi adma yap1lmasm1 beklememeli ... Bu almaya ve eksiklerini c;:1karmaya c;:ah§ml§. A§ag1da gi:isterecegimiz gibi, yazar bu konuda sosyal degi§imin bir siyasal tasan boyutlanm kendini epey zorlam1§; hatta yanh§ fikirleri kazanmas1 ise zamanla olacakt1r. Boylece, siyasetle ili§kiyi, bir sm1fm politikas1 dogrulMarksizme katmaya ugra§ml§. tusunda degi l, kapitalist sm1fa kar§ I mi.icadele Server Tanilli diyor ki: "i§c;:i sm1f1 , Marks ve Engels'in si:iyledik- ic;:inde di.i§i.inmeli ; 'demokrasinin kurulmas1'na lerinin tersine, c;:ogunlukta bir s1mf haline da, 'i§c;:i devriminin ilk ad1m1' olarak degil, sergelmedi ve gi:iri.ini.i§e bak1hrsa i:iyle olmayacak mayenin iktidanm git gide gerileten bir si.irekli . geli§me si.irecinin anahtan gi:izi.iyle bakmah."8 da. "7 Server Tanilli bu i:inerdigi reformist projeyi Aksine i§c;:i sm1f1 saflan her gec;:en gi.in Ti.irkiye'ye uygularken "ulusal sanayici ve ihrabi.iyi.iyor ve sm1fm aritmetik olarak say1s1 art1 catc;:Ilan" i§in ic;:ine kat1yor. Eskiden bildigimiz yor. Sanayi proletaryasmm say1smdaki azalma, "milli demokratik devrim" tezlerinin hizmet sekti:iri.inde 9ah§anlannm say1smm yumu§at!lm1§ halini Marksizmin Ti.irkiye'ye art1§1yla tamamlamyor, faz lal a§ 1yor. Tekniginin ilerlemesi kalifiye yeni tip i§c;:ileri uygulam§t olarak bize sunuyor. Yazara gore: bi.iti.in"Gerc;:eklige i§cri sm1fma dahil ediyor. Yazann yamlg1s1, sanayi Yazar, Marksizmi, Stalinci li.igi.ine bakmanm bir son ucudur bu! 'Radikal, proletaryas1 ile ti.im i§c;:i "kiif ve yosunlardan" yenile§tirici ve devrimci' sm1fm1 e§itlemesi. Daha bir hareketin c;:agnsma dogrusu, proletarya temizlemek istiyor. Bunun kulak kabartacak olanlar dendiginde sadece sanayi tek yolunun ise devrimci da, hie;: ku§kusuz ba§ta i§c;:iproletaryasm1 anlamas1. Marksizmin kap1sm1 ler, kent ve ki:iy emekc;:ileri, Yazar, kamu emekc;:ilerinin Galmak oldugunu memurlar ve mi.istahdembi.iyi.ik bi:ili.imi.ini.i, hizmet ler, ulusal sanayici ve ihrasekti:iri.inde c;:ah§anlan, soyleyelim. Ama kitap bu catc;:Ilar, yurtseve rler, beyaz yakahlan i§c;:i olarak kap1dan iGeri girmedigi demokratlar ve aydmsaym1yor. Halbuki , iGin paradoksal biGimde lardtr. "9 Marksizm, i.iretim arac1 Bu gi:iri.i§i.i uzun boylu sahibi olmayan ve ya§amak Stalinizmin teorik kiif ve ele§tirmeye gerek yok. ic;:in emek gi.ic;:lerini satmak yosunlar1m ta$1yor. "Ulusal burjuvazi" ile birzorunda olan ti.im emekc;:ilikte iktidan ele gec;:irme leri i§c;:i sayar. Ozcesi, anlay1§1 da Stalinizmin Marks-Engels degil de, ki.itlU, i§e yaramaz teorik yazann kendisi yamhyor. hazinesine aittir. Gec;:elim.

***

***

Yazanm1z yukarda belirttigimiz yanh§ gi:iri.i§i.i bunun uzant1s1 olan ba§ka bir yanh§la tamamhyor. Art1k i§c;:i stmfmm a§Ilmasmda i:inci.i sm1f kapitalizmin olmad1gm1 si:iyli.iyor. Orada da durmuyor; kapitalizmi, yava§ yava§ demokrasiyi kazanarak ic;:erden fethetmeyi i:ineriyor. iktidan devrimci tarzda ele almay1 modas1 gec;:mi§ olarak kabul edip, ne oldugu belli olmayan "sermayenin ikti-

Uluslararas1 di.izeyde Marksizmi reformist bic;:imde yorumlayanlann, i.izerine titredikleri ortak bir nokta vardrr: iktidan ele gec;: irme bic;:imi. Bu ki§ilerin hepsi devrimden bahsederler. Ancak burjuvazinin tepki sini i.izerlerine c;:ekmemek, Marksizmi kendileri ne uygun yumu§ak duruma getirmek

67


1$~i

Miicadelesi

Eyliil-Ekim # 4 etkilenmi§ gibi konu§uyor: "Bunun gibi, bili§im ve ileti§im devriminin yeni olanaklan, bir aydm onci.iler grubunun ba§InI 9ektigi -§iddete dayanan- bir siyasal devrim anlayt§tnl da yeniden tart1§1hr duruma getirmi§tir, 'Ki§hk Saray'm. zapt1', ne denli sayg1 duyarsak duyahm, sadece bir tarihsel arndir §imdi. ileti§im devrimi , yeni tartI§ma ve fikir ah§veri§i ki.iltiiri.i gibi, yalmz Sovyet modeli degil Blanquist modele dayah devrimlerin yap1s1yla z1tla§1yor: 'Bir Once ve Bir Sonra' (Cennete kavu§ma) fikri, bir kopu§ dii§Uncesi yerine, fikirlerin -git gide ilerleyen bir siire9 i9inde- demokratik fethi, 9ok daha ger9ek9i goriiniiyor art1k; dii§iincelerin kar§Ila§mas1 ise, birbirine zit. iki kamptaki kar§1la§may1, bir tiir sava§ durumunu giderip yok edebilir." 10 Tanilli biitiin yap1tl boyunca Marksi st yakla§1m1 benimsedigini ifade ediyor. Marks'm Manifesto'da: "Komiinistler... hedeflerine ancak tiim mevcut toplumsal ko§ullarm zor yoluyla y1kilmas1 ile ula§Ilabilecegini a91k9a ilan eder" dedigini yazanm1z da biliyordur. Komiini stler "zor"u sevdikleri i9in degil, burjuvazi tarafmdan kendilerine "zor"la kar§I konulacag1 i9in ban§9II devrim hayallerine prim vermezler.

i9in devrimi ban§9Il olarak dii§lerler. "Avrupa komiinizmi"nin y1llar once ortaya att1g1 "iktidan reformlarla ele ge9irme" dii§iincesine "devrim" diyerek devrimden vazge9mediklerini kendilerine ispat ederler. i§in ironik taraf1 bu dii§iinceyi "Marksizmi yenilemek", "Marksizmi geli§tirmek", "Marksizmi somut §artlara uygulamak" olarak vitrinlerler. Marksizme gore, devrimin kendisinin "zor" demek oldugunu, egemenlerin kendi istekleriyle iktidan i§9i sm1fma b1rakmayacagm1 unuturlar. Tarihin zora dayanmayan ban§91l bir devrimi heniiz gormedigini bilmelerine ragmen, bu bo§ dii§iinceyle y1gmlann kafalanrn kan§tmrlar. Sak1z gibi 9ignedikl eri "demokrasi sava§1mm1" bitmeyen bir siire9 olarak iktidan almarnn yerine koy arlar. Hele gi.i ni.imi.izde emperyalistlerin tart1§Ilmaz egemenligine bakarak, ban§91l devrim giilii ile burjuvaziyi sakinle§tireceklerini, y1gmlan iirki.itmeden bu yolla kazanacaklanm samrlar. Yazanm1z onlardan degil, ama onlann dii§iincelerinden

Kiiresellik ve ona kar§I direni§ Server Tanilli kitabmda "kiireselle§me" ve ona kar§I mi.icadele yolunu da inceliyor. Bu konuda da yanh§ ve dogru gorii§ler iy iye ge9iyor; bunlan ay1rmak i9in sayfalarca yazmak gerekiyor. Biz en belirgin gori.i§ler Uzerinde k1saca duracag1z. Birincisi, Server Tanilli 9ok dogru olarak "ki.ireselle§me"yi, emperyalist sermayenin gi.iniimiizde stratejilerini me§rula§ttrmaya hizmet eden bir ideolojik soylem olarak ele ahyor ve bu ideolojinin sonu9lanna kar§I 91k1yor. ikinci si, boyle dogru bir tutumdan sonra, bir9ok Marksi stin yapt1g1 gi'bt "kiireselle§me" ideolojisinin dilini ve baz1 argilmanlanm dogru kabul ederek "kiireselle§me"ye kar§I 91kmaya 9ah§1yor. "Kiireselle§me"yi bir kez ger9ek gibi kabul edip ve onun dilini kullamp tart1§maya ba§larsarnz, tilm iyi niyetinize ragmen bu ide-

68


IJ~i Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

olojiyi gtic;lendirmi§ olursunuz. brnegin sermayenin ta ba§mdan beri olan uluslararas1la§ma egilimine ktireselle§me demek boyle bir tuzaga dti§mek olur. Kapitalizmin kendi ic;indeki btittinle§me stirec;lerini ktireselle§me olarak adlandirmamak gerekiyor. c;unkti bu stirec;ler btittinle§me oldugu kadar, boltinme ve c;eli§kili bir kavgay1 ic;eriyor. i§te Server Tanilli ktireselle§me ye kar§I c;1kmasma ragmen, bu ktireselle§me ideoloJISmm oyununa gel mi§ oluyor. Ktireselle§me yi kabul ettikten sonra, onun zararlanm anlatmak ic;in inandmc1 olmayan nedenler gostermek zorunda kahyor. Yazar §byle diyor: Bununla beraber, ekonominin ktireselle§mesi, onun kar§1hg1 olan bir §eyin, yani 'dtinyamn ekonomikle§mesi' ile gerc;ekle§iyor. Bunun anlam1 da §Udur: Ya§amm btittin gortintimleri ekonomik sorunlara, giderek metala§maya donti§mti§tiir. Bu bic;imiyle ktireselle§me, teknolojik ve ktilttireldir de; ve yerki.iredeki ya§amm bi.iti.ini.ini.i kapsar. Boylece ktireselle§me ... demokrasi, insan haklan, di.inya c;apmda karde§ lik gibi ytice degerlerin piyasamn dtimen suyuna sokulmas1dir. 11

11

11

11

11

11

11

11

11

sm1fsal ac;1dan ele ahr ve burjuvazide diirtistliik aramaz . Ticaretin kendisinin yasal dolandmc1hk oldugunu soyler Marksizm . Yazann en bi.iytik yanh§I ktireselle§me ideolojisinin can daman olan ulus devlet y1k1hyor tezini kabul etmesidir. Bu tezi kabul ettiginizde ktireselle§me ye kar§J c;1k1§1mz anlamm1 yitirir. Gtintimtizde uygulanan neoliberal politikalar sayesinde ulus devletin y1kdmas1 bir yana, i:inemi art1yor. 11

11

11

11

***

11

11

11

11

Server Tanilli'nin ki.ireselle§me ye kar§I onerdigi c;ozi.im de yanh§t1r. Yazar, bize, y1kilan ulusal devlete sahip c;1kmam1z1, ulusa sayg1 duymam1z1 ve yerel e di:inmemizi ·oneriyor. Diyor ki: Sanayi Ulkelerinde, c;ogu insan kabul etmekte gtic;ltik hissetse de, en gi.izel olam, yerel ekonomileri yeniden canlandirmak, en azmdan bir bi:ili.imtiyle kendi kendine yeter hale gelmelerine gayret etmektir. 11

11

11

Dogrudur, izlenecek yo! hentiz iyice tammlanm1§ degil, ama bir §ey pek ac;1kt1r: Yerele di:inti§ kac;milmazd1r. Ya§ayabilir tek c;oztim budur, gtini.imi.izde izlenen yo! ise felakete gi:ittirtiyor. Ac;1kc;a soylemek zorunday1z ki, bu gorti§ler bir Marksistin agzma yak1§m1yor; hatta gerici 111 2

Di.inyanm metala§mas1, ulus-devleti y1k1yor. .. Gerc;ekten, ktireselle§me ulus-devleti y1k1yor.. . Politikanm y1kilmas1 ve ekonomik olanm ic;inde erimesi, herkesin herkese kar§I sava§mI yeniden ba§latacak... Kiireselle§me, c;evreyi tehdit ediyor. Oysa c;evre ticari ah§veri§in d1§mda kalmahd1r... Ktireselle§me, ahlfil<:1 . y1k1yor. i§adam1 ile piyasamn ahliik1 sozde kahyor. Hile ve aldatma kural, dtirtistltik istisnad1r. Kapitalizm her §eyin piyasaya indirilmesidir; h~r §eyin metala§mas1d1r. Herkesin herkese kar§J sava§I, kapitalizmin ilk di:ineminden beri onun rekabet yasas1dir. Btittin bunlarda ki.ireselle§me adma bir yenilik yok. insan haklan, demokrasi, karde§lik gibi laflar, bireyci burjuva toplumun egoizmini ve burjuva egemenligini i:irten laflard1r. Marks daha kendi zamanmda bu gi:iri.i§lerle hesapla§ffil§tl. <;evrenin ticari ah§veri§in di§mda kalmas1, ahliik sorunu, i§adammm di.irtistltigti gibi konulan ele§tirmeye gerek yok. Marksizm, ahliik1

Server Tanilli , "kiireselle§me"yi ele ahyor, onun sonuGlarma kar11 G•k1yor, ama "kiireselle§me" sald1r1sma, ulus devlete sahip G•kan bir proje ile yamt verilmesini savunuyor. Bag1ms1zhkG1-insan haklarma sayg1h ulusal devlet projesinin oziinde milliyetGi bir G•kmaz oldugunu goremiyor. Bir mark· sist olarak "kiireselle§me"ye kar11 diinya devrimini savunmak aklma gelmiyor.

1111

11

11

11

11

69


1$~i Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4 Bag1ms1z1Jkr;:1-insan haklanna sayg1h ulusal devlet projesinin ozi.inde milliyetr;:i bir r;:1kmaz oldugunu goremiyor. Bir marksist olarak "ki.ireselle§me"ye kar§I di.inya devrimini savunmak aklma gelmiyor. Diyecegimiz §U ki, yazanm1zm "Marksizme doni.i§" dedigi §ey devrimci Marksizme donmek degildir. Marksizm ilzerine yeni dil§i.inceler de ortaya koyamam1§tlr. Ortada olan, ydlardir marksologlann, reformist Marksistlerin, Avrupa'mn sosyal-demokratla§an "komi.inistlerinin" oni.imilze si.irdilgil b1ktmc1 tezlerdir. YazanmlZln bir gi.in devrimci Marksizmi kavrayacagma inanmak isteriz. Yazann bir marksist olarak iyi niyetini sorgulayacak degiliz. Aksine onun "somiiriisiiz bir diinya i.itopyas1"na inand1gm1 soyleyebiliriz. Son soz olarak yazann §U sorusunu olumlu gormek ve olumlu da yamtlamak zorunday1z. "bzetle, Marksizmin arkasmdan gittigi iitopya idiyse, bu, miicadelesi binlerce y1I oncesinden ba§lam1§ olan 'daha insanca bir diinya' kurma iitopyas1yd1. Boyle bir di.inya da milmki.indilr. 0 iltopyay1 terk etmek, miicadeleyi terk etmek demektir; bu ise, bir yerde, ya§ama oldugu kadar tarihe de ters dti§mek• anlamma gelmez mi?"JJ

di.i§i.incelere kap1 ar;:1yor. Kapitalizm i.iretici gi.ir;:leri s1mrlan a§maya zorlarken, bizlerin i.iretici gi.ir;:leri sm1rlar ir;:inde esir etmek istememiz tarihin r;:arklannt geriye r;:evirmek demektir. Kapitalizmin uluslararastla§mas1, kendi ir;:inde bilti.inle§irken boltinmesi ve r;:eli§kilerinin artmas1, di.inyay1 objektif olarak sosyalizme yakmla~tmyor. Bu geli~imin oni.indeki engel burjuva egemenligidir. Dilnya burjuvazisi nesnel olarak kendi mezarm1 kaz1yor. Radikal-y1k1c1 oznel etkene duyulan ihtiyar;: art1yor. Burjuvazinin kazd1g1 bu mezara son toprag1 atmak, ulusal r;:err;:evedeki devrimlerini uJusJararas1 oJr;:ekte birJe~tirmi§ i§t;:i Stnlftnm i§idir. Bu i§in ideolojik gi.icil ise, ancak proletarya entemasyonalizmini ve di.inya devrimini savunmakla yarattlabilir.

Notlar: !Server Tanilli, Degi~imin Diyalektigi ve Devrim, Adam Yaymlan, s. 59 2A.g.e., s. 63. JMehmet inanr;: Turan, Y1kmtmm Tarihi ve Teorisi, Etki Yaymlan, izmir. 4A.g.e., s. 65-66. SA.g.e., s. 82. 6A.g.e., s. 83. 7A.g.e., s. 74. BA.g.e., S. 75. 9A.g.e., s. 274. JOA.g.e., S. 111. 11 A.g.e., s. 119-121. t2A.g.e., s. 123-124. J3A.g.e., s. 263.

Sonuc;; Server Tanilli, "kilreselle§me"yi ele alJyor, onun sonur;:lanna kar§I r;:1k1yor, ama "ki.ireselle§me" saldmsma, ulus devlete sahip r;:1kan bir proje ile yantt verilmesini savunuyor. 70


1$~i Miicadelesi

Eyliil·Ekim # 4

4fi Miicadelesi kitap dizisinin ilk olarak yaymlanmakta olan KlZll Elma Kan/J Elma Avrasya'da Yakla~an Felaket ve Tiirkiye kitapy1g1 son derece onemli bir soruna tam zamanmda parmak bas1yor. Bu kitapy1gm onemi sadece dUnya politikasmm temel egilimlerini ve yeli§kilerini bilimsel bir tahlile tabi tutarak TUrkiye'nin iyinde yer ald1g1 bolgenin patlamaya hazir bir barut f1y1s1 haline gelmi§ oldugunu ortaya koymasmda ve TUrkiye'nin hakim sm1flannm bu barut f1y1smm Uzerine ellerinde alev alev yanan bir me§aleyle yUrUmekte olduklanm saptamasmdan gelmiyor. Bu yah§manm en onemli yam "TUrk Sorunu" olarak adlandird1g1 zorlu meseleye entemasyonalist bir programatik ybzUm onermesinden geliyor.

i$~i Miicadelesi Tart1§ma Defterleri 1 • iizne Yaymevi

Bu kitap91gm amac1, 9izgiyi ba§ka bir k1stas ilzerinden 9izmek: sm1f 91karlan. Tilrkiye burjuvazisinin btitiln 9eli§kilere ragmen AB ilyeligine olumlu bakt1g1 a§ag1da gorillecek. Buna kar§1ltk, i§9iler, emek9iler ve gen9ler i9inde maalesef bilyilk bir kafa kan§1khg1 hilkilm silrilyor. Ya AB bir kurtulu§ olarak gorillilyor, ya da yanh§ alg1lanm1§ bir dizi "ulusal 91kar" fikri temelinde, AB'ye kar§I milliyet9i bir gurur ile tavir ahmyor. Bu kitap91k bu tav1rlardan farklt olarak AB emperyalizmine kar§I 91kmanm temeline sm1f 91karlanm yerle§tiriyor ve i§9ilerin, emek9ilerin ve gen9lerin kurtulu§unun ancak ba§ka uluslann i§9i, emek9i ve gen9leriyle ortak bir gelecek kurma yoluyla milmkiln oldugunu ortaya koymaya 9alt§1yor. K1sacas1, ne Batt'dan konu§uyor, ne de Dogu'dan. Bu kitap AB kar§1smda, a§ag1dakilerin dilini konu§uyor, onlann gelecegi i9in bir program oneriyor. Bu kitap AB'nin sahte enternasyonalizminin yerine, i§9i sm1fmm enternasyonalizmini oneriyor.

i$~i Miicadelesi Tart1§ma Defterleri 2 • iitopya Kitapevi Yay. 71




.I

"JJ


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.