20
Mayýs 2000 MAYIS'TA DÜÞENLER KAVGAMIZDA YAÞIYORLAR!
"Ölenler dövüþerek öldüler Güneþe gömüldüler!" Dünya devrim ve sýnýf mücadelesi tarihinde Mayýs ayý zaferleriyle, yenilgileriyle ve kavgada düþenleriyle özel bir öneme ve yere sahiptir. Dünya proletaryasýnýn, dünya burjuvazisine karþý giriþtiði iktidar mücadelesinin ilk zaferi, proletarya diktatörlüðünün ilk somut örneði olan Paris Komünü ile 1871 yýlý 18 Mart'ýnda tüm dünyaya, þavaþarak elde ettiði bu eþsiz zaferini müjdelemiþti. Burjuvazi aldýðý yenilginin þokunu atlatýnca, Paris Komünü'nün hata ve zaaflarýndan, savunmacý taktiðinden de faydalanarak, savaþ halinde olduðu Prusya burjuvazisiyle anlaþarak ayný yýlýn 28 Mayýs'ýnda Paris Kömünü'ne kudurmuþçasýna saldýrmýþtý. Parisli Komünarlarýn ve iþçi sýnýfýnýn uzlaþmaz, militan ve ölümüne karþý koyuþu, can pahasýna proletaryanýn tarihteki ilk devleti olan Paris Komünü'nü savunmasý karþýsýnda vahþi bir katliama giriþmiþti. Proletaryanýn 72 günlük ilk devleti 20.000 Parisli iþçi ve Komünar'ýn 28 Mayýs'ta burjuva ordularý tarafýndan katledilmesi sonucunda yenilgiye uðratýlabilmiþti. Devrimciler-komünistler o tarihten sonra iþte bu ihtilalci, düþmanla uzlaþmaktansa ölümüne savaþma geleneðinden etkilenerek, beslenerek yeni baþarýlar ve Ekim Devrimi gibi çok daha büyük zaferler kazandýlar. 1886 yýlýnýn 1 Mayýs'ýnda ABD'li iþçiler sekiz saatlik iþgünü ve sendikalaþma talebiyle burjuvaziye isyan ederek sokaklara dökülünce burjuvazi yine kan döktü. 3 Mayýs'ta yasadýþý greve giden iþçilere saldýran polis dört iþçiyi katleder. Bunun üzerine Chiacago'lu anarþist iþçi önderlerinden August Spies iþçileri silahli direniþe çaðýrýr. 4 Mayýs günü Haymarket Meydaný'nda gerçekleþen mitingi daðýtmak isteyen polisin üzerine bomba atýlmasý üzerine 66 polis yaralanýr, 7'si de ölür. Bu olaydan sonra "Chiacago Sekizleri" olarak anýlan, August Spies'inda içinde bulundðu 8 anarþist iþçi önderi tutuklanýr. Bu tutuklamayý protesto için 5 Mayýs'ta Milwauke'de gösteri yapan iþçilere polis yine ateþ açar, 9 iþçi katledilir, çok sayýda iþçide tutuklanýr. Ciacago Sekizleri bu olaylardan sonra göstermelik bir yargýlama ve delillerle suçlu bulunarak idama mahkum edilirler. 11 Kasým 1887'de August Spies, George Endel, Adolph Fisher, Albert Parsons'un idamý gerçekleþtirilir. Luis Lingg' in ise hapishanede intihar ettiði söylenir. Sýnýf mücadelesinin Türkiye ve Kuzey Kürdistan kesitinde de Mayýs ayý iki düþman sýnýfýn temsilcileri arasýndaki þiddetli çatýþmalara; devrimcilerin, komünistlerin ve iþçilerin katledilmesine sahne olmuþtur. "71'in 31 Mayýs'ýnda Sinan Cemgil, Alpaslan Doðan ve Kadir Manga Nurhak'ta kurþunlanarak; '72 yýlýnýn 6 Mayýs'ýnda Deniz Gezmiþ, Yusuf Aslan ve Hüseyin Ýnan idam edilerek; 1973 yýlýnýn 18 Mayýs' ýnda ise iþkencede düþmana "ser verip, sýr vermeyen" devrimci önder Ýbrahim Kaypakkaya iþkencede düþman tarafýndan katledilmiþlerdir.
'77 yýlý I Mayýs' ýnda 37 iþçi ayný düþman tarafýndan Taksim Meydaný'nda 1 Mayýs eyleminde kurþunlanarak, panzerlerle ezilerek; '89 1 Mayýs' ýnda M.Akif Dalcý, '96 1 Mayýs' ýnda dört devrimci iþçi ayný düþmanýn düzen koruyucularý tarafýndan kurþunlanarak katledildiler. Dünyada ve Türkiye'de düþmanýn Mayýs'ta gerçekleþtirdiði bu katliamlar kapitalist düzenin yanlýzca artý deðer sömürüsüyle deðil, kanla da beslendiðinin unutulmamasý gereken örnekleridir. Daha nice sýnýf kardeþimiz ve yoldaþýmýz bu kavga da dövüþürken yere düþtü. Mayýs'ýn Kýzýl Karanfilleri arasýna karýþtý.Daha nicelerimiz de sürdürdüðümüz kavgamýz da yere düþeceðiz, Kýzýl Karanfillerimizin arasýna karýþacaðýz. Ama ne gam!...Zafer türkülerimiz hiç susmayacak, Kýzýl Bayraðýmýz hiç yere düþmeyecek, kurtuluþ mücadelemiz, iktidar savaþýmýz komünizme kadar sürecek! *** '71 Devrimci hareketi ve öne çýkardýðý, düþman tarafýndan katledilen önder devrimciler Türkiye ve Kuzey Kürdistan'da reformizmden, oportünizmden ve burjuva düzenden örgütsel, pratik ve militan bir kopuþun, baþlangýcýn, devrimci demokrat bir geleneðin müjdecisidirler. Öðrenci hareketiyle baþlayan, TKP, TÝP, MDD oportünizmine, reformizmine tepki zemininde geliþen ve kendi kabuðunu kýrarak, bendini aþarak, gençliðin düzen içi talepleriyle yetinmeyerek, toplumsal sorunlara sahip çýkmanýn, sýnýf mücadelesinde iþçi sýnýfýndan, köylülükten ve ezilenlerden yana saf tutmanýn, iktidara talip olmanýn adýdýr: Denizler, Mahirler, Ýbolar ve '71 Devrimci hareketi. Düþman ordularýnýn kuþatmasý altýda "Buraya dönmeye deðil, ölmeye geldik!" diye haykýranlar, ölümün karþýsýna "Önemli olan çok yaþamak deðildir, yaþadýðýn süre içerisinde fazla þeyler yapabilmektir." Sadeliði ile çýkabilenler Onlar'dý. Onlar insanlýðýn kurtuluþu, mutluluðu için zorunlu olan devrim yolunda savaþmak gerektiðini, gerektiðinde düþmana baþ eðmeden ölüme gidilebileceðinin cisimleþmiþ öncüleri ve bu bakýmdan önderlerimizdir. "...öyle bir devrim ateþi yakacaðýz ki bu ateþ hiç sönmeyecek, söndüremeyecekler." Diyen Sinan Cemgil ve arkadaþlarýnýn Nurhak Daðlarý'nda yaktýðý ateþi, proletarya ve müttefiklerin saflarýna taþýyarak harlandýrmak, Onlara ve kavgamýzda canlarýný seve seve feda edenlere, tüm devrim neferlerine borcumuzdur. "Vaktimiz yok onlarýn matemini tutmaya" Sýnýf savaþýmýnda düþen sýra neferlerinin anýlarýndan, yaþamlarýndan öðrenmemiz gereken ve Onlarý en iyi anmanýn yolu; yeni Denizler, Mahirler, Ýbolar, Sinanlar ve kavgaya iktidar savaþýnda önderlik edecek yegane araç olan enternasyonalist devrimci partiyi yaratmaktýr. En yüce amaçlarýn bile ancak uygun araç, güç ve savaþýmla gerçekleþeceðini bir an bile akýldan çýkarmamaktýr. Bu bilinç ve coþkuyla sýnýf savaþýnda devrim uðruna dövüþürken düþenleri saygýyla anýyor, anýlarý ve yaþamlarý dersimiz , savaþýmlarý yolumuzu aydýnlatan Leninist Iþýðýmýz olsun istiyoruz....
Komünist Devrim Hareketi/Leninist Merkez Yayýn Organý Mayýs 2000 Sayý:13 F:250.000TL
2000 Yýlý 1 Mayýs'ýna Sol Liberaller, Reformistler ve Tasfiyeciler Damga Vurdu!
SARI 1 MAYIS'IN GÖRMEK ÝSTEYENLERE GÖSTERDÝKLERÝ
Dünyanýn dört bir yanýnda iþçi ve emekçi kitleleri alanlarý doldurarak, deðiþik biçim ve içerikteki eylemlerle, gösterilerle 2000 yýlý 1 Mayýs'ýný kutladýlar. Dünya proletaryasýnýn sermaye egemenliði ile hak alma mücadelesinin bir evresinde ortaya çýkan ve sýnýf mücadelesi açýsýndan önemli bir yer tutan 1 Mayýs'a kitlesel bir ilgi ve katýlýmýn olmasý anlamlý ve sevindiricidir. Hatta Türkiye ve Kuzey Kürdistan'a göre sýnýf iliþki ve çeliþkilerinin görece gevþek olduðu bazý kapitalistemperyalist ülkelerde (Almanya, Ýsviçre, Ýngiltere, Filipinler, Guatemala) kitlesel katýlýmýn yaný sýra, militan bir duruþun sergilenmesi, sermaye güçleriyle alanlarda çatýþmaya girilmesi üzerinde hassasiyetle düþünülmesi gereken geliþmelerdir. Bir baþka nokta ise eylemlerin anti-kapitalist, antiemperyalist içerik taþýmasýdýr. 1 Mayýs öncesi Seatle, Davos ve Washington'da gerçekleþtirilen ayný içerikteki kitlesel protesto eylemlerinin coþkusu, öfkesi ve militanlýðý 1 Mayýs alanlarýnda da yanký bulmuþtur. Proletaryanýn enternasyonalist birlik, dayanýþma ve mücadele günü 1 Mayýs'ta iþçi ve emekçiler deðiþik ülkelerde, deðiþik biçimlerde, ama ortak talepler etrafýnda kapitalist-emperyalist sermaye egemenliðine karþý seslerini ve yumruklarýný yükselttiler. SSCB'nýn çözülüþü ve bütünüyle çöküþü ardýndan sermaye egemenliði her yol ve yöntemi harekete geçirerek, iþçi ve emekçilere karþý bir "haçlý savaþý" baþlatmýþ, sýnýf mücadelesinin sonunu ilan etmiþ ve "elveda proletarya", "küreselleþme", "globalizm" gibi safsata kavramlarla sýnýf uzlaþmacýlýðýnýn, teslimiyetin ideolojik, teorik, politik ve psikolojik zeminini döþemeye hýz vermiþti. Her tür-
den liberal ve reformistin bu zemine hevesle kaydýðýný ve koro halinde MarsizmeLeninizme saldýrýya geçmekte gecikmediðini görünce de sermaye egemenliði bayram etmiþ, sevinç çýðlýklarý atmýþtý. 2000 yýlý 1 Mayýs'ý sermaye egemenliðinin sýnýf mücadelesinin bittiðini ilan etmekte ve sevinç çýðlýklarý atmakta acele ettiðini çok açýk biçimde göstermiþtir. Dünyanýn dört bir yanýndan iþçi ve emekçilerin omuz omuza, yürek yüreðe yükselttiði "Kapitalizm Öldürür!", "Ekmek Eþitlik Adalet Yoksa, Barýþta Yok!", "Küresel Saldýrýya Karþý, Küresel Direniþ!" þiarlarý, sýnýf mücadelesinin sürmekte olduðunu, iþçi ve emekçilerin sermayenin kölelik düzenini ve dayattýðý teslimiyeti asla kabullenmeyeceðini ilan eden, ülkeden ülkeye yayýlan isyan çýðlýklarýydý. 2000 yýlý 1 Mayýsý'nda ve öncesinde ortaya çýkan eylem ve gösterilerin görmek isteyenlere gösterdiði en önemli þey; enternasyonalist devrimci önderlik eksikliðidir. Dünya çapýnda yükselmekte olan iþçi-emekçi hareketi ve kendiliðinden tepkisi ne kadar sevindirici ve umut verici ise; bu harekete devrimcilerinkomünistlerin; sol liberaller, reformistler, anarþistler, çevreciler, feministler vb. muhalif gruplar kadar bile müdahale edememesi de o kadar düþündürücü ve üzücüdür. Bu gerçeðin üzerinden atlayarak, "kendiliðindenciliðe tapýnarak" zafer düþleri görmenin kimseye bir faydasý olmayacaðý gibi, sýnýf mücadelesinin ihtiyaçlartýna da yanýt vermeyeceði açýktýr. Geliþen, yayýlan ama muhalifliði aþamayan, devrimci komünist bir önderlik iradesi ve müdahalesi dýþýnda da aþmasý mümkün olmayan kendiliðinden kitle hareketine tapýnmak ve alkýþ tutmak en çok sermaye egemen-