LI39

Page 1

24

Kasým - Aralýk 2002 ÞANLI EKÝM DEVRÝMÝ 85. YILINDA DA YOLUMUZA IÞIK TUTUYOR !

Komünist Devrim Hareketi/Leninist Merkez Yayýn Organý Kasým-Aralýk 2002 Sayý: 39 F: 1 Milyon TL

SERMAYE DÝKTATÖRLÜÐÜNÜN SEÇÝM ZAFERÝ OLASI GELÝÞMELER VE DEVRÝMCÝ GÖREVLER undan tam 85 yýl önce, 1917’de dünya B proletaryasý, Paris Komünü’nden sonra bir defa daha gördü ki baðýmsýz siyasetini, politik taleplerini

yaratabilir ve onun etrafýnda örgütlenebilirse kendi iktidarýný, savaþsýz, sýnýrsýz, sýnýfsýz bir dünyayý yaratmasý mümkün hale gelebilirdi. Rus proletaryasý altýnda yaþadýðý baský açlýk ve zorbalýk koþullarýna, ulusal-sýnýfsal zulme daha fazla boyun eðmeyerek, önce Þubat devrimiyle Çarlýk despotizmini yok etti, sonra kendi baðýmsýz siyasetinin taþýyýcýsý Bolþevik parti saflarýnda örgütlenerek þanlý Ekim devrimini yarattý. Savaþ koþullarýnda ekmeðin karneye baðlanmasý üzerine baþlayan ayaklanmalar, çarlýðýn yýkýlmasý ve iþçi sýnýfýnýn öz örgütlenmeleri olan sovyetlerin kurulmasýyla karakterize oldu. Bundan sonra “hukuki” bir hükümet (Kremlin hükümeti) ve fiili bir hükümet (sovyet) ile bir müddet yoluna devam eden rus proletaryasý, kendi ekonomik ve sosyal hayatýný sovyetler yoluyla düzenleyebildiðini, yasalar çýkarýp, üretim yapabildiðini görünce bu ikiliðe son vermeye karar verdi. Proletaryanýn bu

kararlýlýða ulaþma süreci ile onun komünist temsilcisi olan Bolþevik Partisinin Rusya’nýn en güçlü iþçi partisi haline gelmesi parelellik arz eder. Zira sovyetler içersinde örgütlü diðer partiler proletaryanýn iktidarý almak yerine tüm egemenlik haklarýný tamamen burjuvaziye ya da küçük burjuvaziye teslim etmeye çalýþýyorlardý. Ancak kararlý bir militan faaliyet ve düþman karþýsýnda uzlaþmaz bir mücadele hattý izleyen Bolþevik parti, proletaryanýn en önde gelen kesimlerini etkilemeyi baþardý ve onlarla birlikte iktidarý ele geçirerek, devam etmekte olan 1. Emperyalist Paylaþým Savaþýný durdurdu. Bugün Emperyalist savaþý durdurmak isteyenlere bunun tek yolunun kendi egemen sýnýfýna karþý uzlaþmaz bir mücadele vermek olduðunu kanýtlayan Ekim devriminin 85.yýlýný selamlýyoruz. Ve Marksizmin-Leninizmin ýþýðýnda yürümeye devam ediyoruz.

19 ARALIK DÝRENÝÞ SAVAÞININ 2. YILDÖNÜMÜ

Aralýk 2000’ de TC kapitalist diktatörlüðü tüm kýyýcýlýðýný ve kan 1 9 dökme maharetini sergileyerek devrimci

tutsaklarýn hapishanelerdeki örgütlü komün yaþamýna saldýrmýþ, F tipi hücreleri devlet terörü eþliðinde gerçekleþtirdiði katliam sonucunda zorla hayata geçirmiþtir. Onlarca tabur jandarma komandosu, kimyasal bomba ve gazlar kullanarak 8,335 kiþilik burjuva ordusu ile girdiði koðuþlarda devrimci tutsaklarýn direniþiyle karþýlaþan düþman, medyadaki kalem uþaklarýnýn da hizmetiyle, demagojik saldýrýlarýnýn da desteðiyle devrimci-komünist tutsaklarýn ölümüne gerçekleþtirdikleri direniþ savaþýný altetmeye çalýþmýþtýr. Düzen güçlerinin bu topyekün saldýrýsý karþýsýnda, devrimci-komünist tutsaklar kararlý direniþleriyle savunduklarý koðuþlardan iþkence ve zulüm eþliðinde sökülüp atýlmýþ, ancak devrimci örgütlülük ve irade sonucunda; gerek koðuþ barikatlarýnda, gerek F tiplerinde, gerekse

de “ölüm orucunu” bitirme ve zorla tedavi saldýrýlarýnda devrimci mücadele ve direniþ bayraðýný sarsýlmaz bir inanç ve kararlýlýkla dalgalandýrmýþlardýr. Zindan direniþinde teslimiyet dayatmasý karþýsýnda bedenini ölüme yatýran ve ölümsüzleþen 103 devrimci-komünistin anýsý önünde saygýyla eðiliyor; kavgalarýný kavgamýzda yaþatýyoruz. Sýnýf mücadelesinde ve düþman saldýrýlarý karþýsýnda onlarýn ortaya koyduklarý devrimci militan tutumu sahipleniyoruz. Kaybedilen mevzilerin kazanýlmasý ve korunabilmesi de zindandaki mücadelelerin en keskini ve kapsamlýsý olan 19 Aralýk direniþ savaþýnýn derslerini donanmakla, politik kazanýmlarýný sahiplenmekle mümkün olacaktýr. Yaþasýn 19 Aralýk Hapishane Direniþ Savaþý ! Katil Devlet Hesap Verecek ! Devrimci Tutsaklara Özgürlük Savaþan Ýþçilerle Gelecek !

DEVRÝMCÝ ÝRADE TESLÝM ALINAMAZ !

Seçimin Galibi Sermaye Diktatörlüðüdür! 3 Kasým erken genel seçimleri bazý ufak ayrýntýlar dýþýnda TC sermaye diktatörlüðünün ihtiyaç ve hedefleri doðrultusunda sonuçlandý. Geçmiþ seçimlere göre daha çok burjuva ve sol liberal partinin katýldýðý bu erken genel seçimin sonucunda sadece iki burjuva parti parlamentoya girebildi. 41 milyon seçmenden sadece 10 milyon 500 bininin oyunu alabilen AKP tek baþýna hükümet kurabilecek orandan fazla milletvekili çýkardý. Seçim yarýþýnýn birinci partisi AKP’ye oy veren seçmen kadar seçmen ise; öfke, tepki, küskünlük, edilgenlik ve benzeri nedenlerle sandýða gitmedi. Bu önemli durumu bilinçli bir tercih sanmak ve devrimci gruplarýn boykot çaðrýlarýna baðlamak doðru deðildir. Bunu örgütsüz ve öncüsüz kitlelerin bilinçsiz ve kendiliðinden bir tutumu olarak algýlamak gerekir. 6 milyon seçmenin oyunu alabilen CHP ise meclise girmeyi baþarabilen tek muhalefet partisi oldu. Diðer burjuva partiler ve sol liberal partilerin seçim bloðu DEHAP ise %10 ülke barajýna takýldý. DEHAP dýþýnda seçime katýlan sol liberal partiler (ÖDP-SÝP/TKP) ise bu yöndeki hummalý çalýþmalarýna, tüm gayret ve heveslerine raðmen ülke barajýnýn kýyýsýna bile yaklaþamadý. Mustafa Suphi TKP’sini istismar ederek, ideolojik-politik-örgütsel alanlarda sulandýrarak, 80 yýldýr varlýðýný sürdüren adýnýn arkasýna saklanarak tek baþýna seçime katýlan SÝP/TKP ve baðýmsýz adaylarla seçime katýlan melez merkezci akýmlar da kayda deðer bir baþarý elde edemediler. Bunlar seçimlerdeki baþarýsýzlýklarýný “asýl amaçlarýnýn parlamentoya girmek deðil, düzeni teþhir etmek olduðuyla, bunu da yaptýklarýyla” açýkladýlar. Sanki “teþhir”yeterliymiþ gibi, sanki “boykot” ekseninde de düzen teþhir edilemezmiþ gibi... Yürürlükteki anti-demokratik, yasakçý seçim yasasý ve sermaye egemenliðinin seçmeni ortaya çýkan sonuçlar yönünde etkilemesi, yönlendirmesi sonucunda CHP dýþýndaki burjuva ve sol liberal partiler parlamento dýþý muhalefetle yetinmeye mecbur edildiler. Bu durum veya AKP’nin seçimin galibi olmasý bazýlarýna sürpriz gelebilir. Ama devrimci komünistler için bu beklenen bir durumdu. Gerek sermaye diktatörlüðünün ihtiyaçlarý, gerek sýnýf bilincinden ve örgütlenmesinden yoksun kitlelerin seçim öncesinde her türlü burjuva propaganda aracý üzerinden bu ihtiyaçlar doðrultusunda yönlendirilmeleri hakkýnda bir fikri ve gözlemi olan herkes, erken genel seçimlerin sonuçlarýný daha seçim yapýlmadan önce görebiliyordu. Ýki, en fazla üç parti dýþýnda kalan partilerin bu “demokratik seçim oyunu”nda oyun dýþý kalacaðýný biliyordu. Çünkü bütün burjuva odaklar, yazýlý ve görsel medya araçlarý ve araþtýrma þirketleri bu sonuçlarýn çýkmasý ve çýkacaðý doðrultusunda ellerinden geleni fazlasýyla yapmýþtýlar. Zira, bu dönemde burjuva iktisadi-siyasi programýn tekleþmesine raðmen; burjuvaziye hizmet etmekte yarýþan burjuva partilerin sayýsý görülmedik derecede artmýþtý.

Bu çeliþkiyi çözmek, seçmen kitlesini belli partiler ekseninde merkezileþtirmek gerekiyordu. Gereken yapýlmýþtýr. Ýþin asýl vahim ve düþündürücü yaný bu seçim oyununu ve seçmenin yoðun bir burjuva ideolojik, politik propaganda bombardýmanýn etki ve baskýsýyla merkezileþtirilerek düzen partileri üzerinden yeniden düzene baðlama saldýrýsýný boþa çýkarabilecek, ezilen-sömürülen kitlelere devrimci-komünist bir seçenek sunabilecek yetenek ve kapasitede bir politikörgütsel odaðýn olmamasýydý. Bu seçim zemininde de komünist siyaset ve parti yoktu. Öncü komünist güçlerin devrimci birlik, parti-program yani önderlik sorununu hala çözememiþ olmasýndan dolayý, kitleler bu seçime de komünist bir siyaset ve öncüden yoksun gitmiþlerdir. Proletaryaya önderlik etmek, TC sermaye iktidarýný proleter bir devrimle devirmek, iþçi-emekçi sovyetler cumhuriyetine yol açmak için mücadele eden devrimci komünistlerin, 3 Kasýmda yapýlan erken genel seçimden çýkarmasý gereken en önemli ve öncelikli politik-örgütsel ders budur. Seçim öncesinde, kamuoyu yoklamalarý adý altýnda burjuva þirketlerin yaptýðý ve yaptýrdýðý bütün anketlerde AKP birinci, CHP ikinci parti olarak gözüküyordu. Belirsiz olan üçüncü bir partinin barajý aþýp aþamayacaðý, sonuçta iki partili bir koalisyon hükümetinin mi çýkacaðý, yoksa tek partili bir hükümetin mi çýkacaðýydý. Bir de, “yeni dünya düzeni”ndeki ve TC’deki “yeniden yapýlanma” burjuva terör ve paylaþým siyaseti doðrultusunda gerçekleþtirilen iktisadi merkezileþmenin maðduru olan kesimlerin desteklediði ve eski “milli görüþçü” kadrolardan oluþan AKP’nin yeterince ehlileþip ehlileþmediði merak konusuydu. Bu önemli noktayý þansa býrakmamak, finans sermayenin ihtiyaçlarý doðrultusunda güvence altýna almak için; burjuva devlet kurumlarý tarafýndan seçim öncesinde gerekenler bir bir yapýldý. AKP ve genel baþkaný Tayyip hakkýnda, burjuva siyasal ihtiyaçlar doðrultusunda “hukuksal” davalar açýldý. AKP genel baþkanýnýn seçime girmesi ve milletvekili seçilmesi “hukuki gerekçelerle” engellenerek, AKP’ye ve kadrolarýna 28 Þubat kararlarý doðrultusunda

Bu Sayýmýzda Seçim Sonuçlarý, Önümüzdeki Dönem ........ 5 Emperyalizm ve Küreselleþme ..................... 8 Emperyalist Savaþa Karþý Sýnýf Savaþý ...... 13 Marks’tan Lenin’e Komünist Örgütlenme 12 Pörsütülen Kavramlardan ......................... 15 6 Kasým YÖK Pretestosu ............................ 18 Katledilen Bir Yayýnevi Emekçisi .............. 19 1 Aralýk Mitingi Deðerlendirmeleri ..... 20-22 Kavganýn Ýçinden Seçim Faaliyetleri ......... 23


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.