4
'<:!'
L il
N
> <( VI
• ...I
I0 0 0 0 0 0 N
I<(
> u..
• C)
• Kitlesel Bir i~si Partisinin in~as1n1n imkanlar1
~adi OZANSU
a:: w
N ~
t-
<(
c
VI
<(
a:
>
0
::iii::
~
a:
:;:)
IXl N
• Kitlesel i~si Partisi Reformist Olmak Zorunda Degildir! Lev TRO~Ki
VI
...I
> <(
'
• DiKKAT! Tiim i~si Sendikalar1 NGO'la~tmlmak isteniyor P.EROL
~
...I
• Nasil Bir Sendika? Nasil Bir TiiM BEL-SEN? Kenan ~ELiK
<(
a: w
zw ~
N
0 0
N
I-
a::
• Diinya Ekonomik Krizi ve Ortadogu'ya Etkileri SWL/Sosyalist i~t;i Birligi (Filistin)
<(
~
•
0\
,.., Lil
• De la Rua ve Cavallo'yu Bitiren Halk Ba~kaldms1
'<:!'
,.n
...,.., 0
z
• Arjantin Ba~kaldms1: Diinya Devriminin Yeni Sahnesi
VI
!:!!
• Stalincilerin "Ayna Korkusu" Mahir HAMDi
l~indekiler MART 2002 • SAYI 25/4
1. Kitlesel Bir i,~i Partisinin in,as1n1n imkanlar1 ~adi OZANSU 2. Kitlesel i,si Partisi Reformist Olmak Zorunda Degildir!
3
14
Lev TRO~KI 3. DiKKAT! Ti.im i,~i Sendikalart NGO'la,tmlmak isteniyor 21
P. EROL
4. Nas1I Bir Sendika? Nas1I Bir TUM BEL-SEN?
28
S. Di.inya Ekonof!lik Krizi ve Ortadogu'ya Etkileri
38
Kenan ~ELiK
SWL/Sosyalist
I~\i
Birligi (Filistin)
6. De la Rua ve Cavallo'yu Bitiren Halk Ba,kaldms1
SS
7. Arjantin Ba,kaldms1: Di.inya Devriminin Yeni Sahnesi
S8
8. Stalincilerin "Ayna Korkusu"
60
Mahir HAMDi
Sahibi: E ng in B odur • Sorumlu Yaz1 i~Ieri Mlidlirli: Harun <;:ckencci Yo ne tim Ycri: Nli zhct Efenc!i Sk. No : 36/5 Ra s impa~a Mah. Kad1koy/istanbul Te l/ fak s: (216) 33 0 95 67 Ba sk1 : Co lorLand
Sosyalizm
Bu Say1, Her ne kadar yaytn, politik faaliyetin asli hir ogesiyse de, ha21 anlarda ortaya ~· 1kan ozel politik durumlar hu asli iigen in ikinci plana ati!mas111a neden olabiliyor. i5te PGBS iki ayd1r bOyle hir durum/a kar51 kar51yayd1. Ancak, Jimdilik Im "ozel durum"un hir o!umsuzlugun de,~ il, tam tersi11e olumlu bir ge!i5meni11 iirii11ii oldu,~u1111 helirtmemiz gerekiyor: PGBS c;evresi gec;111i5te11 beri yakin ili5ki i~·inde bulundu,~11 BiEP (Birlqik iKi Em ek~·i Partisi ) Giri5i111i <;el'resiyle Tiirkiye 'de s1111f miicade/esinde kararli en geni5 iJ<;i s1mf1 kesimlerini kit!esel hir i5~· i s1111f1 partisinde hir araya getirme yolunda a11/a5m1~· bu/u1111yor/ar. Do!ay1S1yla gecikmemizi bu olum/u duruma yormanm diliyoru z. 811 say111111 muhtevas111a gelince; !jadi Ozansii, bu say1daki yaz1s111da, derginin hirinci say1S111da kaleme ald1g1 kitlesel bir i~Ii suuf1 partisinin "gerekliligi" konusunu "imkanlan"na c;evirmeye ~·a liJI)'Or. Tiirkiye'de ve hatta diinyada boyle hir partinin i115as1 dogrultusunda atilmas1 gereken adzmlara ili5kin hiitiin s1111f miicadeleci kesim!erin miidahil olabilecek/eri yaklc1 bir tar11 ~· nwya davet bu. ikinci yaz z, 1930'/u y1/larda ABD'de kit/esel hir iK i s1111f1 partisi onerisi11de b11/u11an Lev Tro~· ki ile siirdiiriilen bir tartlJma. Tror;ki'nin "Toplu Eserleri"ni yayznlayan iin/ii iKi s1111fi tarihc;isi Pierre Broue'nin c;al15111alan sonucu ortaya r;1kartm15 o!dugu hir tart15ma . Tiirkc;ede ilk kez yay1nla111yor ve Fran szzcadan ~· el'rildi. O~·iincii yaz1y1 P111ar Ero! ka/eme a/d1. ig·i s111if1 orgiitlerinin hem diinyada hem Tiirkiye'dc kar51 kar~·1ya kald1klan hiiyiik hir teh!ikeye parmak has1yor: iKi se11dikalan11111 ve orgiitlerinin NGO'/a5t1r1/mas1. Yaz1, ABD'de AFL-CIO, Tiirkiye 'de Tiirk-i5 gi/Ji sendikalann 11/11slararas1 hurjuvazi taraf111dan nasi! yok edi/mck istendigini, diinyada ICFTU ve ETUC, Tiirkiye 'de DiSK, Hak-i5 ve KESK'in nasil i}r;i orgiit1i olmaktan c;1kartllmak istcndi.~ini i5/iyor.
Bir dig er yaz1 sc11dikac1 arkada~·1m1z Kenan (:elik'ten. 0 da, yijneticisi sendika Tiim Bel-Sen'in i ~·inde bu/undu,~u durumu ()zetliyor.
o/di1,~11
Filistin mese/esinin yakici/1g1 g()z iJniinde bulunduruldu,~unda Filistin ve israi/'deki tck de vrimci Marksist orgiit o/an SWL'in Ortado,~rt degerlendirmesi 6nem kaza111yor. A1janti11'deki durum tiim diinya Marksistlcrinin ilgisini ~·e kiyor. Ama Tiirkire so/11111111 stalinci ge lene,~ i A1ja11tin'de/.:i iKi hareketini remsil eden parrilc1111 /Jcmen hepsinin tro<;kist olmas1111 hazmede111cdiginde11, A1ja111i11'dcki geli~·melcri miim/.:iin o/d11 ,~ 1111ca h11 parti!erin kim!iklerini sak/1yaruk sunmaya ~·a/151yor. Bu say1da , bu partilerin son durnm/a ilgili ortak a~· 1klamalam11 bu/acaks1111z. Son o/arak, Mahir Hamdi arkada51m1z, Tank Ali'nin "A.rna Korkus11" ad/i roma111111 ta111t1yo1: Sralinci biirokratik kar51dcl'f'imin k1 s11 hir tarihi bu roman. Yay111 Kuru/11
Kitlesel Bir i,~i •
Partisinin ln~as1n1n • •• lmkanlar1 Uzerine
~adi OZANS0
Uzunca bir si.iredir Ti.irkiyc'de, sermayeden ve onun dcvletindcn bag1ms1z kitlesel bir i§<ri sm1f1 partisinin in§as1nm gerekliliginden soz ediyoruz. Bu onerimize sm1f mi.icadeleci i§<ri kesimlerinden olduk<ra olumlu tepkiler almam1za ragmen, sosyalist soldan, ku§ku, kayg1 ve "ihtiyat" tavsiyesinde bulunan telkinlerle kar§1la§1yoruz. Bu bak1§m altmda yatan nedeni sadece moral bozuklugu veya ya§anan yenilgilerle a<r1klamaya <ral1§manm maddeci bir yakla§1m olmad1g1 kamsmday1111.
i.irkiyc sosyalist solunun (milliyet<ri ve reformcu solu bir kenarda tutuyorum) ya§am alan1 kendiylc s1mrh oldugu i<rin, hep kendine benzeyenlcre bakarak ya da bir ba§ka deyi§le ay111 sosyalist sol "kast"m mekanm1 payla§anlan dikkate alarak davrand1gm1 gorUyoruz. Bu kli<rlik dUnyamn di§mda ne olup bittigine bakmaya cesaret edemeyen sosyalist sol ister istemez, ger<rekten yUzme de bilmedigi i<rin, bogulurum endi§esiyle denize atlamaktan siirekli ka<rmtyor. Hal boyle olunca da, ytllardtr, i§<ri sm1fmm i<rinden sosyalistler <rtkartmaktansa, kendi en yakm <revresindekileri ge<rici bir siire i<rin "sosyalistlqtir-
T
3
Sosyalizm
me"yi daha uygun gori.iyor. Ve dogal olarak orgi.itlenme ya da partile§me 9abalan da bu ge9ici yo! arkada§lannm ge9ici birlikteligi olarak kahyor. Aradan y11lar ve yillar ge9ince bir de bak1hyor ki bir arpa boyu yol almmam1§: Sayilarda belki biraz azalma ya da artl§ var, ama yap1lar esas olarak insan malzemelerini ogi.itme mekanizmalan i§levini yerine getiriyorlar. <;i.inki.i bir araya gelenlerin sosyalizmden sadece moral 91karlan var, maddi degil. i§ moral a§1s1yla goti.iri.ilmeye 9ah§1hnca i§te bu kadar oluyor! Ti.irkiye sosyalist solunun partile§meden anlad1g1 ya kendi grubu i\'.inde devrimcileri bir araya getinnek ya da en fazlas1 ba§ka devrimci gruplarla bir araya gelmek. i§te bu anlay1§m hi.iki.im si.irdi.igi.i bir zeminde de kitlesel bir i§\'.i s1mf1 partisi onerisi saglf kulaklara seslcnmenin otesine gec;:emiyor. Ti.irkiye sosyalist solu "devrimci c;:ekirdek" in§asm1 klasik §emaya uygun olarak fazlas1yla onemsiyor, ama bir ti.irlU bu evreden sm1fm i9inden "9ekirdek" in§a etme evresine Sl\'.rayam1yor. Dolay1s1yla "devrimci 9ekirdek" in§a etme donemi si.iri.ip gidiyor. Ku§kusuz sm1f d1§1 kesimlerden devrimci dev§irmek i§\'.i sm1fmm ic;:inden onci.i 91kartmaktan \'.Ok daha kolay oluyor. Ti.irkiye sosyalist solu hep kolayma ka91yor. Sm1f ir;inden gelen az say1da oncUye de yeterince gi.ivenip sorumluluk vermiyor. Ya da onlan da kendine benzeterek i§r;i s1mf1yla olan s1cak baglannt kopart1yor. Boylelikle az say1da onci.i i§r;i de sosyalist yapilara entegre olduklannda sudan r;1kmt§ baltga doni.iyorlar. TUrkiye sosyalist solu ashnda i§c;:i sm1fma hep ku§kuyla bak1yor. Ve tabii bu durumda da kitlesel bir i§r;i sm1f1 partisi onerisini neredeyse "komUnistligin"den taviz vermek olarak gori.iyor.
Oysa tarihsel ornekler boyle demiyor! DUnya i§9i sm1f1 tarihinin en ciddi kitlesel i§r;i partisi ornegi bilindigi gibi kuruculugunu Engels'in yapt1g1 Alman Sosyal Demokrat Partisidir (SPD). Bu partinin ortaya r;1kmad1g1 ko§ullarda Lenin'in kendisine ornek olarak ald1g1 Kautsky'nin Bag1ms1z Sosyal Dcmokrat Partisinin (USPD) varolu§unu dU§Unmek bile imkans1z hale gelirdi. Keza i9inde hem Bol§eviklerin, hem Mcn§eviklerin yer ald1g1 Rus Sosyal Demokrat i§c;:i Partisi (RSDiP) olmasayd1 gelecegin Bol§evik Partisinin geli§imi de en azmdan c;:ok zorla§ird1 ve kim bilir, bclki de, 1917 Ekim'indc ele ge9mi§ ohm bUyUk tarih sel f1rsat ka9mlabilirdi. Ote yandan , bilindigi gibi, Alman Sosyal Demokrat Partisi, kapita-
4
Kitlesel Bir i~i;i Partisinln in~asmm imkanlan Ozerlne
lizmin yi.ikscli§ donemin heni.iz sona ennek i.izere oldugu bir s1rada in§a edildi. Partinin onderligini ki.ilti.irel yoni.i de dahil olmak i.izere son derece geli§mi§ bir aristokrat i§c;i ku§ag1 i.istlendi. Bu ku§ak, Marx'la Das Kapital'i en ince aynnt1sma kadar tartl§an bir i§c;i ku§ag1yd1. Tam boyle olmasa da benzer bir i§t;i ku§ag1 ingiliz i§c;i Partisinin kurulu§una da onci.ili.ik etti. Rosa Luxemburg'un dedigi gibi SPD aslmda bir anlamda Alman i§t;i s1mf1 hareketinin kendisi ya da orgi.itlcnmi§ haliydi. Gelecektc Avrupa'nm az c;ok kitleselle§mi§ komi.inist partileri de hep bu ortak i§t;i hareketi havuzunun ic;inden serpilip geli§me imkamna kavu§tular. Speki.ilatif sennayenin i.iretici gi.ic;lerin geli§mesini biiyi.ik olc;i.ide durdurdugu ic;inde bulundugumuz c;i.iri.iyen kapitalizm c;agmda kitlesel bir i§c;i s1mf1 partisine en iyi ornek Brezilya i§c;i Partisi (PT) oldu. Nitekim Brezilya, kendisi emperyaEngels'in Alman list kapitalist bir ekonomi olmamakla birlikte, Sosyal Demokrat banndird1g1 gene; ve militan i§c;i s1111f1yla di.inya Partisinin i§t;i sm1f1 mi.icadelesinin i.iri.ini.i en kitlesel i§t;i partisinin bqigi haline geldi.
dogmad1g1
Son y1llarda h1zla reformist bir karakter kazanmaya ba§layan bu parti, i:ini.imi.izdeki Ba§kanhk sec;imlerini kazanacagma neredeyse kesin gi:izi.iyle bakilan i:inderi Lula'nm yi:inetici kligini ala§ag1 edebilecek devrimci bir onderlik yaratabildigi takdirde Latin Amerika'nm bu dev i.ilkesinde gerc;ek bir proleter devrimine pekala i:inci.ili.ik edebilir.
i~c;i smrfl ancak orgutlii oldugu
zaman
i~c;i
smrfldu
ko~ullarda,
Lenin'in kendisine ornek ald1g1 Kaustsky'nin Bag1ms1Z Sosyal Demokrat Partisinin (USPD) varolu~unu
Yukar1da da ifade ettigimiz gibi, i.irctici gi.ic;lerin du~unebilir miyiz? geli§imi diinya i:ilc;eginde durmu§, hatta ki.ic;iik miktarda da olsa gerilemi§ durumdadir. Kapitalizmin ideologlan tarafmdan "ki.ireselle§me" ad1yla vaftiz edilen c;iiri.iyen kapitalizmin bu ycni di:ineminde di.inya c;apmda i§t;ilerin say1s1 belki artm1§tlr, ama i§t;i sm1f111111 say1 s1 dli§mcktedir. Emperyalist sennayenin dlinyanm i§gi.ici.i degeri ac;1smdan en ucuz maliyetli bi:ilgelerine kaymas1, esnek i.iretim, i:izelle§tirme, sendikalarm yok edilmeye 9alt§ilmas1, ta§eronla§tirma, sosyal gi.ivenlik sistemleri-
5
Sosyalizm
nin 9okertilmeye 9ah§tlmas1 , toplu sozle§me di.izeninin y1k1lmas1, 90cuk i§9ilerin istihdam1, hatta C::in Halk Cumhuriycti ve ABD'de mahkumlann 9ok ucuz maliyetlerle neredeyse kale gibi 9ah§tmlmalan ve kitlesel i§<;i orgi.itleri yoneticilerinin bi.iyi.ik kapitalist kurumlarca satm almmaya 9ah§1lmas1 ve bi.iti.in bunlarda da elde edilen onemli "ba§an "lar i§9i sm1fm1 "kendisi i9in sm1f" olmaktan 91kartma mi.icadelesidir. Bu anlam1yla "ki.ireselle§me" aslmda mafya kapitalizminin di.inya i§9i sm1fma kar§I yi.iri.itti.igi.i en vah§i sm1f mi.icadelesidir. Arna "ki.ireselle§me" aym zamanda di.inya i§9i sm1fmm bu barbarca saldmya kar§I yi.iri.itti.igi.i kendi sm1f mi.icadelesinin de ad1d1r. Di.inya i§9i sm1f1, yukanda yok edilmeye 9ah§tld1g1m ifade ettigimiz orgi.itlerini (ba§ta sendikalanm) ve y1llar i9inde cam ve kamyla elde ettigi sosyal kazammlanm gene cam ve kam pahasma sonuna kadar savunmak zorundadir. Kendi ba§lang19 kazammlanm korumasm1 beceremeyen bir sm1fm, kapitalizme kar§I daha bi.iyi.ik kazammlar elde etme §ans1 hi9 olamaz. i§te bu yi.izden de, di.inya i§9ileri, kendilerini bir sm1f haline getirmi§ olan bu kazammlan korumay1 programlarmm ba§Ina yerlqtirmek zorundad1rlar.
Mafya kapitalizmi
i~~i
s1mflm
a~1n
katmanlandum1~tu
Emperyalizmin 9i.iri.iyen evresinin mafya kapitalizmi yarattlg1 a§m katmanla§t1rmalarla bizzat i§9i sm1fm1 kendi i9inde rekabete sokmu§tur. Mafya kapitalizminin bu politikas1 i§r;i sm1fm1 birbirine dii§man etme politikas1d1r. Ku§kusuz ge9mi§te de i§9i sm1f: i9inde 9e§itli katmanla§malar vard1: i§9i aristokrasisi, i§9i bi.irokrasisi gibi. Ancak gi.ini.imiizde, esnek i.iretim vc sermayenin yer degi§tirmesi ile birlikte bu katmanlar hem say1ca artmt§ hem de olaganiisti.i i.icret farkhhklan gi.indeme gelmi§tir. Nitekim gcli§mi§ kapitalist i.ilkelerin sennayedarlan kendi Ulkesinin i§9ilerini, " istedigim i.icretlerle 9ah§mazsamz, i§giici.ini.in r;ok daha ucuz oldugu i.ilkelere ya da bolgelere giderim, o da olmazsa ka9ak stati.ideki go9men i§9ileri r;ah§tmnm" diyerek tehdit etmekte ve bunun kar§thgmda kapitalist i.ilkelerin i§9i s1111fma di.i§man olarak gecikmi§ kapitalist i.ilkelerin i§9i sm1f1111 ya da go9men i§9ileri gostermektedir. Ancak bi.iti.in bu olumsuz sonur;lara bakarak i§r;i sm1f1 eksenli bir mi.icadeleden vaz ge9mek tam da kapitalistlerin hayalini kurduklan durumdur. Bu vazge9i§ mafya kapitalizmine tamamen teslim olmay1 beraberinde getiriyor, 9i.inkii bu kapitalizmi y1kacak bir ba§ka sm1f gene de
6
Kltlesel Bir i~~l Partlslnln in~as1mn imkanlan Ozerine
bulunmamaktad1r. Di.inyamn i§c;:ileri kendi i:irgi.itli.i yapilanm koruyamad1klan takdirdc, i:ini.irni.izdeki di:inemde mafya kapitalizminin kendilerine sundugu kmnhlarla gec;:inmek zorunda kalacaklar ve gidcrek s1mf olmaktan c;:1kacaklard1r. Bu ise barbarhgm bir diger admdan ba§ka bir §CY olmasa gerek.
Ti.irkiye'de kitlesel bir i~~i partisinin in~asmm yollan Daha bnceki yaz!lanm1zda, Ti.irkiye'de kitlesel bir i§c;:i sm1f1 partisinin in§asmm iki yolu oldugundan sbz etmi§tik. Bunlardan biri 1989 Bahar eylernlerinde veya Zonguldak grevinde oldugu gibi ciddi bir kitle yi.ikseli§inin ya§and1g1 ko§ullard1. Gerc;:ekten de bu ti.ir ko§ullann varhgmda, bir devrimci i§c;:i c;:ekirdegi bi:iyle bir partinin in§as1 dogrultusunda harekete gec;:cn "Ki.ireselle~me" sendikal i:inderlikleri devrimci bir programla etkisine alarak bbyle bir partinin kurulu§una aslmda mafya on ayak olabilirdi. Onci.i i§c;:i kadrolanmn yekapitalizminin tersizligi vc deneyimsizligi boyle bir firsatm kullanilamamasma neden oldu. di.inya i~~ sm1fma ikinci durum, ic;:inde bulundugurnuz kO§Ullardir. Bu ko§ullar, kitle hareketinin yi.ikseli§inin si:iz konusu olrnad1g1, buna kar§ihk i§c;:i kitle i:irgi.itlerinin bilhassa vah§i i:izellqtirme saldmlanyla neredcyse ti.imUyle yok edilmeye c;:ah§Ild1g1 durumdur. i§te ic;:inde bulundugumuz bu durumda i§c;:ilerin neden grevlere ve toplu gosterilere ad1m atmad1klan sorusu dogru bir soru degildir. Herkesin bildigi gibi mevcut c;:ah§ma yasalan bzel sekti:ir i§c;:isinin harekete gec;:mesinin bni.inde neredeyse mutlak bir engeldir. Nitekirn bu yasal di.izenlemcler c;:erc;:evesinde en ufak bir eylemde i§c;:inin fabrikanm kap1smm oni.ine konrnas1 ncredeyse kac;:1mlmazd1r.
kar~1
yi.iri.itti.igi.i en vah~i s1mf mi.icadelesidir. Arna bu aym zamanda, i~~ smrfmm da s1mf mi.icadelesidir.
Yedek sanayi ordusunun bu kadar bi.iyi.iyiip serpildigi ko~ullarda ozel sekti:ir i§c;:isinin kendi ba§tna ad1m atmasm1 beklemek ham bir hayaldir. Benzer bir durum Tiirkiye i~c;:i s1mfmm hala en bi.iyi.ik ve vuru · cu kesirnini olu§turan KiT c;:ah§anlan ic;:in de si:iz konusudur. Her nc kadar KiT i§c;:ileri eyleme gec;:mede ozel scktbr c;:ah§anlanndan claha fa z7
Sosyalizm
Ia imkana sahipseier de, Ti.irkiye 'nin Arjantin 'den fark1 i§te burada ortaya 91kmaktad1r. Herkes mevcut kriz ortammda Ti.irkiye i§9i sm1fmm neden Arjantin 'Ii emek9iieri ornek aimad1gm1 sorguiayadursun veya Ti.irkiye'nin neden Arjantin oiup 0Imad1g1 i.izerine ahkam kessin, neden ashnda ti.im 91plakhg1yia ortadad1r: Evet Arjantin i§9i s1mf1 harekete ge9mi§tir, 9i.inki.i Arjantin i§9i sm1fmm artJk kaybedecek hi9bir §eyi kaimamI§tlr. Hepsinden onemlisi Arjantin'de sosyaI gi.ivenlik sistemi ozelle§tiriimi§tir. Ti.irkiye'de ise burjuvazinin bi.iti.in arzusuna ragmen SSK'nm haia ozelle§tirilememi§ 0Imas1, her §eye ragmen sigortahhk gi.ivencesini ta§tyan i§9iierin harekete ge9mesini freniemektedir. Ku§kusuz bµradan 91kart1Imas1 gereken sonu9, i§9i sm1fmm harekete ge9mesi i9in burjuvazinin bu saldmsmm ba§anh k1Immas1 olamaz. Tam tersine, Ti.irkiye i§<;i sm1fma, Arjantin i§<;i s1mfmm durumu ornek gosteriierek, bu kazamm1 ya da bu mevzisini kam ve cam pahasma savunmas1 gerektigi aniatilmah ve bu dogruituda harekete ge9mesi gerektigi belirtiimeiidir. i§te, bu ko§ullar aitmda Ti.irkiye i§<;i sm1fmm mevcut hareketsizligi son derece yamlt1c1 bir gori.ini.im sunuyor. Yukanda kitlesel bir i§9i partisi in§asmm birinci yolunun kitie hareketinin yi.ikseimesi oldugunu soylemi§tik. ~u an i9inde bulundugumuz durumda ise boyie bir yi.ikseli§in gozlemlenmedigi herkesin malumu. i§te boyie bir ortamda yapilmas1 gereken mi.icadeienin politik kanallanmn i.izerine gitmenin gerekiiligidir. Ekonomik mi.icadele kanallannm sonuna kadar tikah oldugu aniarda si.ireci tersinden i§leterek politik ve demokratik mi.icadeleyi on plana 91kartmak gerekir. Daha onceieri, i§9i sm1fmm aslmda tek bir mi.icadelesinin oidugunu, buna da sm1f mi.icadelesi admm verildigini ve sm1f mi.icadelesinin de ekonomik ve politik oiarak ikiye aynlamayacagm1 soylemi§tik. i§te §imdi bu tespitten kaikarak kitlesel bir i§<;i partisinin in§as1 si.irecini politika alanmdan ba§Iayarak ormenin ve demokratik/ekonomik mi.icadeleyi de ancak bOyle kazanmamn mi.imki.in olabilecegini soyli.iyoruz. Bu kalkI§ noktas1 on planda tutuldugunda, gi.ini.imi.iz ko~ullannda, Ti.irkiye'de kitlesel bir i§9i partisinin in§asmm imkanian -belki paradoksal gozi.ikecek ama- 1989 y11Iannda oldugundan daha fazladir.
Sendikalar/sendikac1Lar aynm1 i§9i sm1f1 hareketinin yi.ikseli§ine denk di.i§en bir kitlesel i§<;i partisi in§a si.irecinde motor rol ister istemez mi.icadele etmeye kararh sendikal onderliklere di.i§er. Ancak i9inde bulundugumuz durumda sendikac1la-
8
Kitlesel Bir i~~ Partisinin ln~as1mn imkanlan Ozerine
n harekete ge9irmek mi.imki.in degildir. i§<;i sm1fmm varolan bi.irokratik sendikal onderlikleri yakm geleceklerini dahi goremeyecek bir siyasi miyopluk i9indedirler. Kendi orgi.itsel yaptlarm1 da kurtaracak olan geli§menin ancak bir kitlesel politizasyondan ge9tigini garemiyorlar. Bu bizi, kesinlikle, onderliklerinin ihaneti yi.izi.inden i§<;i orgi.itlerini reddetme noktas ma getirmemelidir. Tam tersine o orgtitler bizim brgi.itlerimizdir ve onlann onderliklerini degi§tirebilmek i9in her zamankinden fazla i9lerinde mticadele ediyor olmam1z gerekir. Bu a91dan baktld1gmda, politik yoneli§i hangi egilimi ta§trsa ta§1sm, ti.im i§<;i s1rnf1 orgi.itlerini burjuva saldmsma kar§t korumam1z bir zorunluluktur.
Kitlesel partinin in~as1 Turk-i~ sendikalanndan ba~layacaktu Ti.irkiye i§<;i sm1fmm vurucu mi.ifrezeleri esas olarak Ti.irk-i§ i9inde yer ahyor. Dike sanayinin kilit sektbrleri gerici Ttirk-i§ yonetiminin elindedir. Dolay1s1yla Ti.irk-i§ sendikalan i9inde ytiri.ittilecek partilqme 9ah§mas1 bu topraklarda kitlesel bir i§<;i sm1f1 partisinin in§as1 si.irecinin vazge9ilemez bir alarndir. Ayrn zamanda i§<;i sm1fm111 politizasyona en a91k kesimlcri de gene mevcut konjonkttirde Ttirk-i§ i§<;ileri arasmda bulunuyor. bntimtizdeki donemde mafya kapitalizminin ana saldm hedefi Ti.irk-i§ sendikaland1r. Diger sendikalar, yani DiSK ve Haki§ son donemlerde i9ine girdikleri NGO'la§ma stireciyle birlikte i§<; i orgtiti.i olma niteliklerini h1zla kaybediyorlar. Ku§kusuz, bu durum, onlann da sermayeyc pe§kC§ 9ekilmesi anlamma gelmez. Gene de kitl esel bir i§<;i partisinin in§asmm ikinci alam bu sendikalar olmak zorundad1r. KESK 'e gelince; i9inde 9ok say1da ilerici insarn banndlfan bu orgtit hentiz bir i§<;i sendikas1 niteligi ta§1mamaktad1r. Ne grev hakk1 vard1r, ne toplu sozlqme yetkisi . Bugtine kadar stiregelen yonetimlerinin izledigi politikalarda radikal bir degi§iklik soz konusu olmad1g1 takdirdc bir i§t; i argi.itti olabilme §ansint yakalayamadan tarih sahncsinden silinme tehlikcsiyle kar§t kar§1yad1r. Arna bu durum da, kitlescl bir sm1f parti si nin in§asmda KESK'i devrc d1§1 tutmay1 kcsinlikle gerektirmedigi gibi, onun ger9ek bir i§<; i brgiHUne dbnii§mcsini saglayacak aracm da gene kit Iese! bir i~9i partisi oldugu ger9egini gozler oni.ine serer. Btiti.in bu soylediklerimizden ilk clde 91kart1lmas1 gercken sonu9 §Udur: Kitlesel i§<;i partisi ilk kadrolanm ve tiyelerini ba§ta Ttirk-i~ olmak tizere orgi.itlti (sendikah) i§t;i kesimlerindcn kazanmak zorundadir.
9
Sosyalizm
i~~i kitle partisinin bir ~ekirdegi olacaktu i§c;;i sm1fmm kitle partisinin bir Jeninist partiden farkmm, sadece i::incii i§r;;ileri degil , mticadele etmeye kararh s1radan ve ortalama i§r;; iyi de kapsamas1 oldugunu daha once belirtmi§tik. Gene daha i::inceki sayilanm1zda, ger;;mi§te Tiirkiye'dc hatm say1hr bir kitlesellik kazamrn§ bir i§r;;i partisi geleneginin yer etmemi§ olmasmm bir dezavantaj, ama aym zamanda avantaja di::inU§ttiriilebilecek bir dezavantaj oldugunu da si::iylemi§tik. Bize bu diyalektik imkam saglayan, diinyanm birc;;ok iilkesinden farklt olarak TUrkiye 'de kendi partilerinden kaynaklanan bir ihanet ya§amam1§ olan bir i§c;i sm1fmm varhgm1 saptamam1zdt. Gerc;ekten de, TUrkiyc i§r;;i s1111f1, Rus, Alman, Frans1z, ita!yan, ispanyol, Yunan , iran vc Endcnozya i§c;i sm1flanndan farklt olarak kendi komUnist veya sosyalist partilerinin ihanetiyle kar§Ila§mam1§ bir i§r;;i sm1f1dtr. Ote yandan kitlesel bir i§c;i sm1f1 partisi, ister istemez, i§c;i sm1fmm her tUrlU egilimine kapilanm ac;1k tutmak zorunda kalacagmdan, gelecekte burjuva ideolojisinin her tUrlii basmcma ac;1k olacakt1r. Bu da, bu partinin ic;inde devrimci bir c;ckirdegin, onu elinden geldigince reformizm alanma sUriiklenmekten alakoymaya c;ah§acak bir devrimci c;ekirdegin varhgm1 gerektirir. Ku§kusuz bu c;ekirdegin varhg1 da kendi ba~ma bir garanti degildir ama, risksiz bir politik atmosfer dU§lemenin de art1k hayal oidugunu gormek gerekir. Kurulacak kitlesel bir i§<;i partisinin gelecekte reformist olup olmayacagmm hcsaplanm bugUnden yapmak miineccimliktir, bunu esas belirleyecek olan sm1f miicadelesinin geli~me dinamikleri ve biraz da devrimci c;ekirdegin kararlt mticadelesidir. Kald1 ki, diinya i§c;i sm1f1 tarihi, aym zamanda, salt oncii kadrolarla kurulrnu§ olan i§c;i partilerinin de reformizme kay1§lannm tarihidir.
Tek bir program BugUnkii k o~ ullarda , yukanda tizctledigimiz ikinci yoldan kurulmas1111 dU§tindiigUmiiz kitlescl i§c;i partisinin program1 ister istemez partinin c;ckirdegini olu~turanlar tarafmdan hazJrlanmak durumundadlf'. Bu Gec;i§ Program1 sistematigindc olu§turalacak devrimci bir programdlf. i§9i s1mf1mn kar§I kar§1ya oldugu nesnel durumu veri olarak kabul eden ve i§9i s1111fm111 sm1f bilincini eylem ic;inde iktidann fethinc kadar uzand1racak bir programcl1r. Basit bir programd1r: i§9i s1mf111111 yiiz yi.i ze kalcl1g1 salclmlan gogi.islemesinc imkan sunacak ve bu yoldan mi.ilk sahiplerini mi.ilksi.izle§tirecek bir i§c;i dcmokrasisini hayata ge9irmck ir;;in cli.inya c;apmda bir i~ c; i Konscyleri Evrcnscl Cumhuriycti reji-
Kltlesel Bir i~~ Partlslnln in~as1mn imkanlan Ozerine
mini yerle§tirmeyi saglayacak bir programd1r. Bu noktada ozetle soylemek istedigimiz, kitlesel i§9i part1smm program1yla devrimci 9ekirdegin ayn ayn programlan olmayacag1dtr. i§9i sm1fmm devrimci 9ekirdegi kitlesel i§9i partisinin i9inde si.irekli olarak bu programm izlenmesi i9in mi.icadele si.irdtirecektir.
Kitlesel i~~i partisinin kadrolanmn misyonu
~ekirdek
Bu a§amada kitlesel bir i§9i partisini in§aya soyunacak 9ekirdek kadroIara olagani.isti.i bir gorev di.i§i.iyor. Yukanda da belirttigimiz gibi, ba§ta orgi.itli.i i§9i 9evrelerinde partinin kurulu§unun propagandas1 dogrultusunda sistematik bir mi.icadele ytiri.itmek gerekiyor. Bu mi.icadele esnasmda mtimki.in oldugunca onci.i i§9iylc temasa ge9mek ve onlann i9inden gelecegin ajitator ve propagandistlerini one 91kartmak gerckiyor. Kitlesel i§9i partisi projesinin klasik bir yapmm ihtiya9 duydugundan 9ok daha fazla ajitatore ihtiya9 duyacag1 kesindir. Partinin programmm yonteminin propagandistlere 9ok iyi aktanlmas1 Iaz1m , ama esas onemli olan ajitatorlerin bu program arac1hg1yla geni§ kitleye nastl seslenecegini bilmesi olacak. Parti program1 kuru ve dolay1s1yla tozlu raflarda kalacak bir metin olmaktan 91k1p, milyonlara seslenen bir talepler manzumesi olmak durumundad1r. Program geni§ i§9i y1gmlanrn harckete gc9irccck tarzda formtilc edilmelidir. Bu evrede i§9i s1mfmdan gelecek tepkilcr son derece onemlidir. TamamlanmI§ bir program soz konusu olmayacagma gore, sm1ftan gelecek olumlu tepkilcrle programm talepleri gerekirsc ycniden ve yeniden formtile edilmeli, zaman i9inde hangi taleplerin daha fazla one 91kanlacag1, hangilerinin geriye 9ekilecegi ince ince hesaplanmahdlf. Dolay1s1yla programm kitlclere iletilmesi ayn1 zamanda ciddi bir pcdagojik 9ah§may1 da gercktirmcktedir.
Kitlesel i~~i partisinin yayrn politikas1 Boyle bir partinin ilk eldc kitlcsel, mcrkezi ve politik bir i§i;:i gazetcsine ihtiyac1 vard1r. Sayfa say1s1 zaman i9indc artacak bir yaym olmahd1r bu. imkanlar oli;:i.istinde, ba§lang1i;:ta haftahk olarak di.i§i.intilmcsi gerekcn boyle bir yaym giderck daha s1k olarak 91kartilabilir. Ancak boyle bir yaymm burjuva dag1t1m aglannm clinc tcrk cdilmcsi tam bir felakcttir. Ti.irkiye'dcki burjuva dag1t1m tckellcrinin politikalan goz oniindc bulunduruldugunda, partinin yaym ll
Sosyalizm
organmm satt§I bizzat partinin sempatizam genc;ler tarafmdan orgil tlenme lidir. Ote yandan bu merkezi yaym kadar onemli, c;ok say1da tek sayfahk yaymlar ba§ta Tiirk-i§ sendikalan i§yerlerinde olmak ilzere 91karttlmaltd1r. i§t;i sm1fmm geni§ kesimlerine hitap eden yaymlar 6zellikle anonim ve imzas1z olmamaltd1r. i§t;ilere, onlann tamdtklan imzalar seslenmelidir. i§t;i sm1fmm gilvenini ba§ka tilrlU kazanmak milmkiln degildir. i§t;i sm1fmm oncilleri kendilerini i§t;i sm1fmdan saklayarak mticadele edemezler. Gene i§t;i sm1fmm kitlesel partisinin teorik bir yaym organma da ku§kusuz ihtiyac1 vard1r. Milyonlarca i§9iyi kucaklayan l 900'IU y1llarm ba§lanndaki Alman Sosyal Demokrat Partisinin 300-400 bin ki§iye ula§an say1s1z i§9i gazetesi varken, teorik yaymmm sadece 3 bin adet sattyor olmas1 bir olc;iidi.ir. Bugi.in Tilrkiye'de teorik dergilerin, politik gazeteler kadar, hatta zaman zaman onlardan daha c;ok sat1yor olmas1 ciddi bir sakathgm ilri.ini.idilr. Bu durumun tilmilyle tersine c;evrilmesi gerekiyor.
Kitlesel i~~ partisinin enternasyonal uzan1m1 i§t;i s1mfmm milcadelesi ulusal bir zemine yaslanmakla birlikte, uluslar aras1 bir dtizlemde, yani dilnya olc;eginde silrmek zorundadtr. Bunun nedeni kapitalizmin bir di.inya ekonomisi yaratm1§ olmas1 ve politika alanmda da dilnya i§<;i sm1fma kar§I evrensel olc;ekte bir milcadele silrdilrmesidir. Tilrkiye 'de in§a edilecek olan burjuvaziden ve onun devletinden bag1ms1z kitlesel bir i§t;i partisi, diinyadaki bag1ms1z kitlesel i§t;i partileri enternasyonalinin bir bile§eni olmahd1r. Dilnya emperyalizminin di.inya i§9i sm1fma kaq1 yilriltti.igil saldmlar dolay1s1yla di.inya i§<;i hareketinin yeniden in§aSt belli ki belirli bir zaman alacaktlf. Bu yeniden in§a, kimsenin onceden tayin edemeyecegi c;e§itli bic;imler alacak, yollar izleyecektir. Bugi.in dilnya c;apmda gozledigimiz, farkh bi9imler altmda, c;e§itli ak1mlar, gruplar, orgiltler ve militanlar cski orgi.itlerinin ya§ad1g1 krizier nedeniyle i§t;i orgiltlcrinin bag1ms1zlig1 milcadclesinde belirli arayi§lara girmi§ bulunuyorlar. Biz kcndi program1m1z1 bu i§t;i orgiltlcrinin hic;birine dayatmayacag1z, ama onlarla birlikte s1mfm bag1ms1zhg1 davasmt ilerletmek ic;in ortak eylem arayi§tnda olacag1z. Hepsiyle kar§1'1kh sayg1ya dayah ozgilr bir tartt§ma yilriltecegiz, sava§a ve somilrilye kar§I ortak mi.icadelc edeccgiz, i§c;i orgtitlerinin bag1ms1zltg1 ic;in bir-
Kltlesel Bir i~~ Partlslnl n ln~asmm imkanlan Ozerlne
likte davranacag1z ve bu yoldan Di.inya i§r;i Konseyleri Cumhuriyetinin yaratilmas1 ir;in seferber olacag1z. Bizim ba§kalanyla birlikte di.inyada olu§turacag1m1z devrimci r;ekirdek ( yani devrimci Entemasyonal ) bir kitlesel di.inya i§r;i partisinin olmazsa olmaz bir bile§eni olacaktu. Arna ku§kusuz bag1ms1z i§r;i partileri entemasyonali bizim program1m1z temelinde in§a edilmek zorunda olmayacakttr. Biz sadece Komi.inist Manifesto'nun §u dUsturuna sadtk kalarak yi.iri.iyecegiz: " Bizim, i§r;i s1mfmm bi.iti.ini.ini.in r;1karlanndan farklt bir r;1kanm1z bulunmamaktadir". i§vi sm1fmm kitlesel di.inya partisi, ancak i§r;i sm1fmm kitlesel bag1ms1z i§rri partilerinin bir araya gelmesinden olu§ur. Devrimci rrekirdegin, yani IV. Entemasyonalin misyonu, kendi programt dogrultusunda bu di.inya partisinin ir;inde yer almak ve bi.iti.ini.i bu programa kazanmak olmahdtr. 15 Mart 2002
13
Sosyalizm
Kitlesel • l~~i Partisi Reformist Olmak Zorunda De§ildir! Tro~ki ile Kitlesel i~~ Partisi Ozerine Tarti~ma
2
<>
Dergimizin bir onceki say1smda Troi;ki ile 1930' lu y1llar ABD'sinde "kitlesel bir i§~i sm1f1 partisi"nin imkanlan lizerine ylirlitlilen bir tart1§may1 yaymlam1§tlk. Bilindigi gibi IV. Entemasyonal'in 1938 "Ge~i§ Program1"na zemin te§kil eden bu tartl§ma, o s1ralar, Tro~ki ile Amerikan Sosyalist i§~i Partisinin yoneticileri arasmda slirdliri.ilmli§ti.i. Amerikan Sosyalist i§~i Partisinin yoneticilerinden Cannon, Shachtman ve Dunne 1920 yilmda Amerikan Komlinist Partisinin kuruculan arasmda ve daha sonraki y1llarda da Uluslararas1 Sol Muhalefet'te yer alm1§ devrimci Marksistlerdi. ABD'de kurmu§ olduklan parti IV. Entcmasyonal 'in iiyesi en bliyiik devrimci i§~i orglittiydli . Daha onceki say1da soz verdigimiz lizere, bu say1m1zda Tro~ki ile Sosyalist i§~i Partisi yoneticileri arasmda slirdliri.ilen ilgin~ tartI§manm bir ba~ka bollimlinii sunuyoruz.
PGB SOSYALiZM
Dunne: i§<;ilerin, patron/arm tiwri s1rlanna ula§malanna ili§kin ge<;i§ talepleri iizerine hir soru sormak istiyorum. Sanmm bu konudaki talepler iizerinde iyi dii§iinmek ve en uygun talepleri ozenle form1~le etmek gerekir, r;iinkii bu konuda daha onceki deneyimlerimizden hat1rlad1g1m kadanyla ciddi gii<;liiklerle kar§Ila§ml§fzk. Sozgelimi, ba21 patronlar, i§<;ilerin ojkesini azaltmak ir;in,"i§letmenin muhasehe defterlerinin ar;llmas1" talebimize uygun olarak de.fterlerini ar;mz§lar ve "i~·te gordiiguniiz gibi para kaybediyoruz!" demeye getirmi§ler, bizse buna kar§1llk hakli olarak, "bizim meselemiz sizin diiriist olup olmamamz de,~il, siz kendi i§lerinizi nastl hallederseniz edin, hizim ar;11111zda11 onemli olan hayat1mz z1 uygun ko§ullarda siirdiirmektir" demi§tik Bu durumda, patron/arm ticari s1rlan11a ula§ma talebimizi11 etkileri 11e olacaktlr diye dii§uniiyorum? Tro.;ki: Evet, kapitalistler bu yola iki durumda ba§ vururlar: Bir, i§letme gen;:ekten kotil durumda oldugunda. iki, i§c;ileri kand1rmak istediklerinde. Arna bence meseleyi daha geni§ bir ac;1dan ele almak lawn. ilk elde, ortada milyonlarca i§siz var. H Uktimet daha fazla odeyemeyecegini soy!Uyor, kapitalistler de daha fazla "fcdakarhkta" bulunamayacaklanm ifade ediyorlar. Biz tilm toplumun muhascbe kay1tlanna ula§mak istiyoruz. Gclirlerin denetimi fabrika komiteleri tarafmdan orglitlenmelidir. i§c;iler §Unu diyeceklerdir: Biz, i§c;i sm1fma adanm1~ muhasebeciler ve istatistikc;iler istiyoruz. Eger bir sanayi dah gen;ektcn iflas ettigini kamtlarsa, o zaman onlara §U cevab1 verecegiz: "Tamam, o takdirde sizi mtilkstizle§tirrneyi oneriyoruz. Sizden daha iyi yonetiriz. Ne den kar etmediniz? Kapitalist toplumun kaosu yl.izl.inden." ~oylc diyecegiz: ticari s1rlar, soml.irl.ictilerin soml.irl.ilenlere, patronlann i§c;ilere kar§l kurduklan bir kumpast1r. Serbcst rekabet doneminde gizliligi kendilerini korumak ic;in istediklerini soyleyip durdular. ~imdiyse birbirlerinden saklachklan strlan yok, art1k yapt1klanm sadcce toplumdan saklamaya c;alt§tyorlar. GUntimtizde ticari s1rlann ac;1klanmas1 talebi, sanayinin yonetimine bir hazirhk plam olarak i§c;i denetimine yonelik bir gcc;i§ talcbidir. Her §ey, yann toplumun efendisi olacak olan i§<;iler tarafmdan denetlenme lidir. Arna Amerikan i§c;ilerini bugiinden iktidarm fethine s;agirmak, onlara yasa dl§l ve hayali gelecektir. Ancak onlara; "Kapitalistler tuttuklan sahte kay1tlarla i§sizlere odeme yapmay1 rcddediyorlar ve gcrc;ek karlanm hem devletten hem i§<;ilerden sakl1yorlar" derseniz, bum1 anlayacaklardir. C::iftc;ilere: "Bankalar sizi dol andmyor. <;ok bliyl.ik karlar elde ediyorlar. Biz size bankalann hesaplanm gorebilmeniz ic;in bir c;iftc;i komitesi kurmamz1 oneriyoruz." derscniz, her c;iftc;i bunu anlayacakttr. "C::iftc;iler sadece kendilerine glivenmek zorundad1rlar, tanm kredi15
Sosya/izm
lerini denetlemek i9in komiteler kurmahd1rlar" derseniz bunu da kolayhkla anlayacaklardlf. Bu, 9ift9ilerin k1yameti koparmaya hazlf olduklan donemlerde ileri slirlilebilecek bir taleptir, dolay1s1yla her Allahm glinli ileri siiriilemez. Arna bu fikri kitlelerin bilincine ve yolda§lanm1zmkine yerle§tirmek kesinlikle zorunludur ve vakit gc9irmeksizin yapilmahd1r. Shachtman: Soylediginizin tersine , iiretimde i§<;i denetimi §iannm i§<;i milisi §ianndan once kullamlabilecegini sanm1yorum. Kapitalist s1mftn muhasebe kayttlanmn a<;1lmas1 §ianntn mevcut duruma daha denk dii§tiigiinii ve popiilerle~'tirilebilecegini dii§iiniiyorum. Diger iki talebe gelince. Evet bunlar ger<;ekten de ge<;i§ talepleridir, ama yakla§makta olan yolun sonunu gosteren ge~·i§ talepleridir ve iktidar miicadelesine haz1r!tg1 ifade ederler. Uzun ya da k1sa o!sun, ge<;i§. izlenmesi gereken hir yolu gerektirir. Bu yolun her evresi kendi taleplerini dayafll·. Bugiin ir;in kapitalistlerin muhasebe kayalanmn incelenmesini ileri siirebiliriz, yann ise iiretimde i§<;i denetimi ve i§<;i milisini. Tro<;ki: Dlinya Ol9eginde bu kadar kritik bir durumda, ABD'deki geli§melerin evrelerini nastl ol9ebiliriz ki? Siz bunun bir son durum degil ba§lang19 oldugunu soyliiyorsunuz. Aradaki mesafe nedir? I 00 mii, 10 mu, 4 mii? Yakla~1k olarak ne? Ge9mi§ §3§aah donemlerinde Sosyal Demokratlar §oyle diyorlardi: "Buglin yamm1zda 10 bin i§<;i var, yann bu say1 100 bin olacak ve daha sonra da l milyon olacak ve i§te o zaman iktidan ele ge9irecegiz." Evrensel gcli§me onlara gore nice! bir birikimdi, 10 bin, I 00 bin, vs. ~imdiyse bamba§ka bir durumla kar§I kar§1yay1z. i9inde bulundugumuz donem, 9okli§ halindeki kapitalizm donemidir, daha §iddetli ve korkun9 krizler donemidir ve sava§ yakla§iyor. Sava§ durumunda i§9iler 9ok h1zh ogrenirler. Bekleyip gormemiz ve daha sonra propaganda yapmam1z gerektigini soyliiyorsamz, oncli degil art91 oluruz. Bana, "Amerikan i§t;ileri on yil ir;:inde iktidan ele ge9irebilirler mi?" diye soracak olursamz, ben de size, "evet, bu tiimiiyle mlimklindlir" diye cevap veririm . C.I.O.nun muazzam geli§mesi kapitalist topJumun temellerinin oyuldugunu gosteriyor. i §<;i milisi ve liretimde i§~i denetimi ayni sorunun iki yonlidlir. i§r;:i bir hesap makinesi degildir. Hesaplan gormek istediginde, mevcut durumu once denetleyerek, daha sonra yoneterek degi§tirmek istiyor demektir. Ku§kusuz, §iarlanm1z1, kitlelerden ald1g1m1z yank1lara gore s1raya koyacag1z Kitlelerden ald1g1m1z tepkiye gore, hangi talepte daha 1srarh olacag1m1Z1 gorecegiz. "Roosevelt, i§sizlere, sava§ sanayi_ini geli§tirerek yard1mc1 olmak istiyor. Oysa, biz emek9iler liretimi yonetiyor olsayd1k, oliiler i9in de-
Tro~ki ile Kitlesel i~i;i Partisi Ozerine Tart1~ma
gil, canlilar i<; in bir ba§ka sa nayi bulabi lird ik" di ycccgi z. Meselc boy le konuldu gunda, bugi_inc kadar politik bir harekct i<; indc yer almam1§ ortalama bir i§<;i i<;in bil e anla§illf hal e gelebilir. Emek<;i kitl elerin devrimci hareketini ki.i<;i.im si.iyoruz. Ki.i<;i.ik bir propaganda Cirgi.iti.iyi.iz ve baz1 duruml arda ht zla ge li ~ en kitl elcrden daha ~ i.iph eci oluvcriyoruz. Lenin 1917'nin ba~lannda , partinin kcndi mcrke z komitesinden on kat daha dcvrimci oldugunu , ama kitl elcrin clc parti ayg1tmdan yliz kez daha tl cv rirnci oldugunu so ylliyordu. ~u an Birlc§ ik Dcv lctlcrde dcvrimci bir durum yok . Arna durgunluk donemlcrinde <;:'Ok dev rimci fikirlcrc sahip yolcla§lar, dcvrim ci durumlarda harck ctin oni.incle gc r<;ek bir frcn vazifcsine soyunabilirler vc boylc bir durum <;ok s1k gcr<;ekl q ir. Dcv rimci bir parti clevrimi o ka clar s1k ve o kadar uzun zaman beklcr ki, onunla ger<;ckten yi.iz yli zc geldi gincle clevrimi ertcleme alt ~ kanl1g1111 cdinmi§ olur. Ca1111011: D o.~ru. i,)·fe mel'l:11t grev da/gas1. V l/.:.eyi hu:pan U}ll,~ l sunyor, sil/.:.eliyor re de lTim ci 17arriyi.fc1ka basrmyor. Bu ge~·i~· progranu111 se ndiku/ara da oncrmek gcrekir mi ? Tro<;ki: Evct, se ndikal arda bu progra1111n propagandas1111 yapan z, onu kitlescl i§<;i partisinin programatik temcli olarak cineriri z. Bu bi zim i<;in bir gc<; i§ program1d1r, ama onl ar i<; in programm kendi sidir. ~imdi soz konusu olan i.iretimdc i§<;i clcnetimidir. Arna bu program ancak bir i ~r,; i koylli hi.ikiimcti taraf1ndan gcr<;ckl q tiril cbilir. Bt"iylc bir hi.iklimet formUli.ini.i kitlelcrc benirn se tmck gerckir.
Cannon: Pcki hu :jian hir g c ~ · i:j progra1111 o/arak n11 ileri siirm c/iyi:: , yoksa Im , prolcrarya diktah)r/ii_qiiniin tak11w ad1 1111dll' ) Tro<;ki: Bize go re, bu , prolctarya cliktatci rli.igi.inc goti.iri.ir. i§<;i ve <; ift<;ilere, "Lewis'i * ba§kan olarak 1111 gc)rmek istiyorsunuz'?" Tamam, bu onun program111a bag l1d1r. Lewi s art1 Green art1 Lafollette e ~ ittir r,; ift<;il crin tcmsilcil cri midir? Bu da programlanna bag lid1r. Biz program1m1 z1 somutla§lmnaya , onu daha kcsin hal e gctirmcyc <; al1 §1yoru z. Bu durumda, i~<;i vc koylLi hi.ik i.imeti, <; ift<;ilcri ycinctcn i~<;i hiiklim cti anlam1na gc lccc ktir. Slwcht111a11: B11 f< m11iilii , rcfom1isr bir kitlcsc/ i~I i p arrisi ijrgii1/e11 111csi ~·a.~n s1111 yapa 111a_\·a cu .~ 11111:: a11 /ay 1 ~· 1.r /u nasi/ ha.~da~· r1rahi/iyo r s111111::? ;\~·1k r;a s1 }111111 ij,qrc11111ck isriyomm: Sc11dikas1 LNPL'ye f)(l ,~/1 re * Joh n L. Lew is ( 1880 - 1 969 ) .B i r k ~i k 1\1 ,1,k n i)~i lc r i Srnd ika s1 lh ~ k a lll. Krizdcn kcnd inc giirc dcrs \' 1kart1111 ~ en sc rt se ndika bli rokratl arn1d,11J. Otu zlu ydla rda, ayakta kalahilm ek i\·i11 kit k scndib cil 1g111 1n (i nciil cii'.iin li yap1 yordu . (( \: v. notu )
17
Sosyalizm
kendisi de Kitlesel i§qi Partisi delegesi olan yolda§lanmr z somut olarak ne yapacaklar? Bu durumda seqimlerde ne tavir alacagrmrz sorusu giindeme gelir ve biz "LaGuardia'yr destekliyoruz!" dnerisinde bulunmu§ oluruz. Bu durum kar§lSll1da yolda§lanmrz somutta nasil davranacaklar ?
Troc;ki: LNPL'ye katilma sorununu tartt§t1g1m1z bir sendikal toplant1da bulundugumuzu varsayahm. Bu toplant1da oncelikle §Unu soylcrim:" Her §eyden once, sendikalann politik bir temelde birle§meleri ilcri bir ad1md1r. Ancak dti§manm oyununa gelmemek ic;in §U iki onlemi oneriyorum: l) Temsilcilerimiz sadece i§c;i ve koyltiler olmahd1r; parlamcntodan sozde mi.ittefiklere kesinlikle bag1mh olmamahy1z; 2) Temsilcilerimiz, kendi program1m1Z1 izlemeliler." Ardmdan, i§sizlik, savunma bUtc;esi vb., tizerine somut planlar sunmahy1z Ye daha sonra da §6yle derim : "Eger beni aday olarak gostermek istiyorsarnz, benim program1m1 biliyorsunuz. Temsilciniz olmam halinde, LNPL'de* de, kitlesel i§c;i Partisinde de bu program dogrultusunda mticadele cdecegim." LNPL, LaGuardia'ya** oy kullanmaya karar verdigindc, ya bu durumu protesto etmek ic;in istifa edecegim ya da gene bu durumu protesto edip, §byle diyerek partide kalacag1m : " LaGuardia ic;in oy kullanamam . Beni vekil tayin edenler buna kar§1." Bu durumda propaganda ic;in c;ok yeni ve bUyUk imkanlar elde etmi§ olacag1z. OrgUttimUztin lagv1 kesinlikle gtindem d1§1d1r. Kendi orgUtUmtize ve basm1m1za sahip oldugumuzu ac;1kc;a ilan ederiz. Bu bir kar§1hkh gtic;ler ili§kisidir. Yolda§ Dunne, hentiz sendikalan Sosyalist i§c;i Partisini desteklemeye c;ag1ramayacag1m1Z1 soyltiyor. Neden? \:tinkU hentiz c;ok zay1f1z. Arna, i§c;ilere, "daha gtic;lti ve etkili olacag1m1z zamarn bekleyin" diyemeyecegimize gore, harekete varolan haliyle mtidahale etmemiz gerekir. Shachtman: Eger bir kitlesel i§~'i partisi iqin bir hareket yoksa, ya da biz boyle bir partinin k11rnlu§111ra kar§r olsaydrk, bu durum progra mrmrzr 11as1! etkilerdi? Bu ha/a bizim geqi§ programrmrz nu olurdu ? $111111 anlayamryornm: Bir yandan reformist bir kitlesel i§qi partisini sa v1111amayaca.~ rmr z r s()y/iiyorsunuz, ama ore yandan ig-ilerin iradesini politik olarak ya11s1tabilme amac1yla boyle bir partiyi savundu* LNPL (Labor's Non Partisan Lcague/Partilcr 01~1 i ~\ iler Birligi) " Partiler D1~1", ABD'd c iki bUylik parti , yan i Cumhu riye t~ilc r l c Demokratl ara liyc olmayan i ~\iler anl aminda kullarnli yordu . ((: ff.
110 111)
•*La Guardia , Cumhuri yc tc; i Partinin si:izde " ilerici" kanad1rnn temsilci si, sec;imlerde Dcm okrat aday Rooscvc\t 'c oy vc ril mcs i c; agri s1 yap1 yordu , New York lkl cdi yc !3a~ kan1. ((:<'I'. 11 0 (/( )
Tro~kt He Kltlesel i~i;i Partisi Ozerine Tart1~ma
.~umuzu ve kitlesel bir iKi partisine y6nelik hareketin ba§1nda olmamtz gerektigini ifade ediyorsunuz? Troc;ki: Reformist bir partiyi savundugumuzu soylcmek sa9ma olur. LNPL'nin yoneticilerine §Unu soyleycbiliriz: " Bu hareketi Demokrat Partinin basit oporti.inist bir uzant1s1 haline getirmek i.izeresiniz." Bu pedagojik bir yakla§Im sorunudur. Reformist bir partinin kurulu§unu talep cttigimiz nas1l ileri si.iri.ilebilir? i§9ilere, iradenizi reformist bir parti arac1hg1yla degil, sadecc devrimci bir parti arac1hg1yla ortaya koyabilirsiniz diyoruz. Stalinciler vc liberaller bu hareketten reformist bir parti 91kartmak istiyorlar. Arna bizim kendi program1m1z var ve bu partiyi devrimci bir parti yapacag1z.
Cannon: Devrimci bir kitlesel i§~'i partisini nastl a~·1klayacaks1111z? Biz, "Sosya/ist i§~·i Partisi tek devrimci partidir ve onun program1 da tek devrimci programdtr" diyoruz. Bu durumda kitlesel i§<;i partisinin de devrimci hir parti oldu,~unu i§<;ilere nasil ar;1klayacag1z? Troc;ki: Kitlesel i§9i partisinin devrimci bir parti oldugunu soylemeyecegim. Arna onun devrimci bir parti olmas1 i9in elimizden gelen her §eyi yapacag1m1Z1 soyleyecegim. Her toplantida §byle diyeccgiz:" Ben Sosyalist i§9i Partisinin bir tcmsilcisiyim. Bu partinin tek devrimci parti oldugunu di.i§i.ini.iyorum. Arna ben sekter degilim. Siz, §imdi bl.iyi.ik bir i§9i partisi kurmaya 9ah§1yorsunuz. Bu konuda size yard1mc1 olacag1m. Bu yi.izden de boyle bir partinin yaratilmas1 i9in incelemeniz amac1yla size bir program sunuyorum. ~u ve §U onerilcrde bulunuyorum." i§te boyle ba§lamr. Bu durumda ileri dogru 9ok bi.iyi.ik bir ad1m at1lm1§ olur. Varolam, ti.im a91khg1yla, kamuflajs1z ve diplomatik olmayan bir tarzda soylemektcn niye ka9mahm ki? Cannon: Bugiine kadar program sorunu hep soyut olarak ele a/111n11§t1. ilk deja bu kadar ar;1k o/arak tasvir etmi§ o/uyorsunuz. Lovestonistler* hep hir kitlese/ iH·i partisi taraftan oldu/ar, ama program/an yoktu ve siirekli zirve itt(fakz arayi§lan ir;indeydiler. Sana oyle geliyor ki, bir progran11m1z o/ur ve ona referans yaparsak ... Troc;ki: Her §eydcn once program vardir ve daha sonra da liberal ve ki.i9i.ik burjuva §ahsiyetlere kar§I sendikalarm egemcnligini garanti altma alan ti.iziikler gerekir. Aksi takdirde, bu, toplumsal bile§imiyle bir i§9i partisi, ama politikas1yla bir burjuva partisi olur. Shachtman: Arna §imdi, sava§lll eli kula,~111da ol11§11yla kitlesel i§('i partisi hir tuzak haline gelebilir. Ve hen ha/a kitlesel hir ig·i par19
Sosyalizm
11s111111 riimiiyle parlame11ter rej(Jrmist hir partiden 11as1! farkl1 olahilecegini a11/ayahi/mi5 degi/im. Troi;ki: Sorunu ~ok soyut olarak ele al1yorsunuz, ~oyle ki: Tabiat1yla, reformist bir parti bi~imine bUrUnebilir vc bu durumda da bizi ihra~ cder! Arna biz harcketin bir par\'.as1 olmu~ oluruz. Lovestonistlere*, Stalinistlere ve benzerlerinc," biz devrimci bir partidcn yanay1z, siz ise onu reformistle§tinnek i\'.in elinizden gc lcni yap1yorsunuz" diyccegiz. Bu arada 1srarla kcndi program11111z1 one sUrmeye devam edeccgiz. i§\'.ilere her zaman, " Kitlesel i~~i partisinc bir program gereklidir, i§te bizimki diyecegi z." Ve gcc;:i§ talepleri program1m1z1 onereccgiz. Sava§ mcsclesine gelince. Onu da yann tart1§acag1z ve size g e\'. i~ program1m1z1 bu durum kar§i smda nastl kullanacag1m1z1 ye niden gostereccgim. 21Mart19
*
··tovesto11i stl•.'r° ' Amc rikan Ko111lini st Partisi es ki yiincticilerindcn Ja y Lovc stonc "un taraft anyd ll ar. Lovcsto11c !92X"dc partidc n ih rar; cdilmi ~ Ko111Uni st Parti (M uhal ck l) vc Ba ~ mrnz i~<;i llir!igi'ni (ILL) kunn u~tu . CIO'nun ball yc11i sc ndikalan vc i>l.clliklc Ot omo bil ScndikaSJ U.t\. W lizcri mk cidd1 ct kisi vard 1. (<' cl'. nor11 )
20
DiKKAT! TUm i,~i Sendikalar1 NGO'la,t1r1lmak • lsteniyor ••• Pmar EROL
ic;indc bulundugumuz c;i.iri.iycn kapitalizm c;agmda scrrnayenin i§<;:i brgi.itlcrinin gcrilctilmesinc ybnelik gcli§kin politikalan var. Bunlan sopa ve havuc; politikalan olarak s1111tlandmrsak; scrmayc sadccc sopa, yani bask1 vc orgiltli.ili.igi.i yok etmeye c;ah§ma politikas1 ile sendikalara ybnelmiyor. Birer i§c;i brgi.iti.i olan vc i§c;i s1111fm111 gene! 91karlan dogrultusunda harekct ctmesi gereken scnd ikalanm1za havuc; da gostcriyor. Onlarla "sosyal diyaloga giriyor". "Sivil toplumun kat1hm1111" saglarken, sendikalan da unutmuyor ve onlan da birer sivil toplum orgi.itU ya da hi.ikiimet d1§1 organizasyon (NGO) olarak muhatap ahyor. ec;tigimiz ony1llarda s.ermayenin scndikalara yc"inelik bu iki farkli politikas1, bir yanda Ingiltere'de Dcmir Leydi Thacher ile digcr yanda isc ispanya'cla Gonzales ile sembolle§tirilcbilir. Dcmir Lcydi sendikalann giiciini.i czmeye yi)nelik sopa politikas1111 tiim katd1g1 ile uygulacl1 ve kazannnlan111, yinc scrmaycnin programm1 uygulayan i§c;i Partili Tony Blair'c miras b1rakt1. Gonzales ise scndikalar ilc diyalog ic;erisindc onlan scrmaye politikalanna onay vercn bir zeminc c;ckmc konusunda ba§anh bir politika izlcdi.
G
Bugiin Di.inya Ticarct Orgiiti.i (OTO), OECD, IMF, Di.inya Bankasi, Birlqmi§ Millctler (BM) gibi bir dizi farkh scrmayc orgiitii ve hlikli-
Sosyalizm
metleri (ba§ta Avrupa Birligi) sendikalarla onemli di.izcyde ili§ki kuruyorlar. Kurulan bu ili§ki bu orgi.itlere birer i§r;i orgi.itU olarak bi.iyi.ik bir saldm anlamma geliyor. Bu ili§ki dolay1m1 ile di.inyadaki ti.im i§r;i orgi.itleri -ba§ta sendikalar olmak i.izere- hi.iki.imet d1§1 organizasyonlara (NGO) doni.i§ti.iri.ilmek isteniyor. Sendikalann bir sm1f orgliti.i olarak i§levlerinin yok edilmesi amar;Iamyor. Bu orgi.itlerin i§r;i sm1fma ili§kin bi.iti.in referanslanm yok etmeleri hedefleniyor. Sendikalar bu ili§ki dolay1m1 ile tek tarafh olarak belirlenen sermayc politikalanna taraf klhmyor. Boylelikle de i.icretlilerin ve bir Ucret kar§1hg1 r;ah§mak zorunda olanlann r;1karlannm savunuculan olmalan ba§lan engellenmi§ oluyor. Sendikalar bir bi.itlin olarak i§r;i sm1fmm r;1karlan01 savunmak yerine sermaye ile diyaSendikamn Jog ve i§birligi ir;erisinde dar anlamda i.iyelebir rinin r;1karlan111 savunan bir r;izgiyc hapsedilmeye r;ah§t11yor. Sendikalardan, i§yerinde s1mf orgi.iti.i patronun ihtiyar;lanna duyarh bir sendikac1olarak hk, gene! politikalarda ise sermaye ile "diyaIog" ir;erisinde olmalan talep ediliyor. Bu ti.ir i~lev inin yok sendikac1hk "i.iretim sendikac1hg1" benzeri edilmesi isimlerlc sermaye sozcUleri tarafmdan ovUli.iyor. Ve bu konuda onemli mesafe ahnm1§ duamat;lamyor. rumda. Arttk sermaye orgi.itlerinin de egitimci Bu orgi.itlerin olarak kat1Jd1g1 sendikal egitimler di.izcnlenmesi s1radan bir uygulama. Sendikal3nn gei~t;i smrfma ne! kurullarmda en ba§ ko§eyi orglitli.i olunan yonelik bi.iti.in i§yerlerindeki patronlann r;elenkleri kaplayareferanslanm biliyor. Mesaj sendikamn "patronlan" ile arasmm iyi oldugu, r;1kacak sorunlan "halledebiyok lecegi" yoni.inde. Sosyal taraflar olarak (i§r;i etmeleri ve sermaye) hi.iki.imetlere ortak oneriler hazirJamp sunuluyor. Sivil inisiyatiflcr kuruluyor hedefleniyor. veya sermaye politikalarma onay alma mercilcri haline gclcn Ekonomik Sosyal Konseylcre dahil olunuyor. Sermaye ile bu "diyalog" zemininde bir bi.iti.in olarak sendikal hareket geriliyor. Sendikalar gitgide dar anlamda i.iyelerinin smirh taleplerini de art1k savunam1yor, hemen her yerde i.iye kaybm1 ve bir geri r;ekilmeyi ya§tyorlar. Uluslararas1 ve ulusal sendikal orgi.itler Uye kaybmm dogal sonucu olarak gclir kaybma ugruyor vc olagan bi.itr;elerinde k1s1tlamalara gidi-
DiKKAT! Tiim i~r;1 Sendikalar NGO'la~tmlmak isteniyor ...
yorlar. Diger bir dizi sebebin yam ma (daralan) kaynaklann daha rasyonel kullanim1 da ulusal ve uluslararas1 ol9ekte sendikalann, federas yonlann birle§melerinin gerek9esi oluyor. Ancak diger yandan, sendikalarm, olagan btit9elerinin d1§mda, dtizenledikleri etkinlikler i9in kulland1klan fonlar soz konusu oluyor. Sendikalarm enstiti.i 9ah§malanndan tutun, toplanhlanna, bir dizi faaliyeti i9in faydaland1g1 fonlar son kertede sermaye tarafmdan sendikalara kullandmlan bir mali kaynag1 olu§turuyor. Bu kaynak aktanm1 sendikalann i.ist di.izey bi.irokrasileri ile ili§ki geli§tirmenin ve politikalan manipi.ile etmenin maddi zeminini olu§turuyor.
Sm1f orgi.iti.i olmaktan Neden YJk10?
~kma
anlam1nda
NGO'la~ma:
Ttim sendikalar sosyolojik olarak i§9i sm1fmm hirer orgi.itti olmakJa birlikte, ku§ahlm1§hk altmda i§levsel olarak i§9i orgi.iti.i olmaktan 91kmalan soz konusu olabiliyor. Bu gidi§at i§9i sm1fmm sermaye ile 91kar ortakhg1 olamayacagmm kabuli.i terk edildiginde ba§hyor. Bugiln sivil toplumun bir par9as1 olarak konumlanmas1 ve "ideolojik sendikac1hktan" veya "sm1f sendikacthgmdan" vazge9mesi istenen sendikalar bu basm9 altmda. Bu basm9 sendikalan birer sm1f brgi.itil olmaktan 91karmak, boyle i§lev gormesini engellemek i9in yap1lan bir bas1rn;:tir. Hi.iki.imet d1§I organizasyonlar (NGO'lar), sermayenin sivil toplum ile geli~tirdigi ve onemli maddi imkan aktanmlarmm soz konusu oldugu ili§kiler sayesinde bugi.in art1k tehlikeli baz1 i§levler de gormektedir. Kimi NGO'lar kamu alanlanm ozel alana doni.i§ti.irmekte kullamlmakta. Sm1flar mi.icadelesinin i9inden ge9tigi farkh gti9 dengelerinde devletlerin, kamunun i.istlendigi kimi i§levler, bugi.in, NGO'Jar tarafmdan yerine getirilmekte. Hatta NGO'lar, 9e§itli durumlarda sermayenin, ozelle§tirmenin ko§ullanm yaratma yolunda, buna kar§I koyan toplumsal orgi.itlenmeleri ve sendikalan y1kmak i9in yi.iri.itti.igi.i bilti.insel 9abanm bir par9as1 olarak i§lcv gorebiliyorlar.
Sermayenin sendikalar
Ki.ireselle~mesinin
zorlamas1 alt1nda
Ki.ireselle§me doneminde, sermaye politikalan, gitgide ti.im yerkilrede uygulanmak i.izere sermaye orgi.itlerinin (dogrudan §irketlcrden, htiki.imetlere uzanan bir yelpazede) toplanttlannda, zirvelerinde (ozel-
Sosyalizm
liklc de OUn ya Ticarct OrgUtU) bag1tlaniyor. i§r;iler vc scndikalar da hakli olarak dikkatlcrini bu zeminlcrc ybnc ltiyorlar. Ancak scndikalarm bu zcminlere katil1111111111 yo lu, ancak siv il top lumun kat1lim1 adt a ltmda, digcr NGO'larla birlikte s1kmtilarn11 elite gct irmektcn ibarct olarak ar;il1yor. Asil toplantilara clegil, sivil toplum ir;in dUzenlencn paralel forumlara kat1l ab iliyorlar. Oiger NGO'larla birlikte bu tiir tcmsili kabul edcrck bile se ndikalar scrmaye sm1f111111 kar§tSma i§r;i s1n1f1 achna 91kmaktan vazger;mi~ oluyorlar. Sendikal ar scrmaycnin bu ulu s lararas1 brgUtlcri tarafmd an sunul an diyal og yolu ilc amlan zem inlcrde ncler kazanabilir? hr;i sm1f1 adma hir;bir §Cy. \: Unkli buralarda i~r;i s1mf111111 91karlann111 savunulabilecegi bir mUzakc rc ortam1 o lam az. Tam tcrsinc bunlar ge ne! olarak emperyalizmin 91karlan dogru ltusunda "scrbest ticaret ve scrbcst piyasa cli.i zc nleme lerinin" dUnya olr;egindc kurumsalla§tmlmas1111n zcminleridir. Uluslararas1 scrmayc 91kanna sonur;lar Uretirler. En so n olarak OTO 4. Bakanlar Toplant1s1 burn1 iyi bir brncktir. Bu toplant1 sonras1nda uluslararas1 sendikal harckct hi r;bir tal e binin kar~ilanmad1g1111 itiraf etmek zorunda kalm1§t1r. Yinc de hala en bi.iyiik i~r;i konfederasyonu tarafmdan (Ounya Hi.ir Scnclikalar Konfedcrasyonu, ICFfU ) di.izenlenen konfcransta OTO Gene! Direktbri.i Mike Moore' u konu§mac1 yapmakta vc Moore burada ticaretin ve piyasan1n scrbestle§tirilmcsinc dayanan ge ne! yakla§1m111111 propagandasm1 yapmak tad1r. i§r;i orgi.itlerinin temsil c ilcrinin sermayc ile sosyal diyaloga davet edilmesi bir ah§kanlik hali nc gelmi§ bulunuyor. Bu hem ulusal di.i zeyde hem ulu slararas1 di.izcydc gerr;e kle§iyor. i§r; i 0rgi.itlerinin tcmsilcilcri bu oyuna ge lmemelidirler. Ti.im bilinr;li i§r;ilcr tUm cliinyada se ndika lan ku§atmaya r;ah§an bu ti.ir "sosyal diyalog " ili§ki si ne kar§t 91kmalid1rlar. Uluslararas1 sendikal harckctin mcrkezi brgi.itlcri isc bugUn, aksine bu zeminl erdc var olmak ve scrmaye org i.itleri ile geli§tirileb ilen her tiirli.i diyalogu geli§tirmek ybni.indc gene! bir tuturn scrgilemekteler. Aralanndaki ni.ian slara kar§ m iki o ncmli o rglit o lan Avrupa Sendikalar Konfederasyonu (ETUC) ve Oi.inya Hi.ir Sendikalar Konfedcrasyonu (ICFfU) bu anlayt§ ~crr;evesinde davra111yor. Bu brgi.itlcrin sermaycnin uluslararas1 yapilannda one si.i rdi.ikl cri ana talcp isc §U : Serbcst ticarctin cHi ze nlendi gi bu ze minlerclc (brnegin OTO'de) tcme l r;al1§ma standartlannm cla di.izcnlenmcsinin yo lunun a9J!mas1. Tck ba§ma uluslararas1 ticaret an!a§malan yapilmas1 ycrin e, bu an la§malara toplumsal bir boyut eklenmesi r;ok cazip olmaz rrn ? i§tC sendikal orgi.itl cri sermaye ilc cntegrasyon si.irccine dahil etmck i~in bu ar-
DiKKAT! Tlim i~~ Sendikalar NGO'la~tmlmak isteniyor...
gi.iman ileri si.iri.ili.iyor. Ve bu si.ire9 de normal bir mi.izakere si.ireci gibi sunulmak isteniyor. Oysa bu tam anlam1yla bir entegrasyon si.irecidir. Sermaye orgi.itleri ile diyalog sayesinde i§9ilcr lehine toplumsal di.izenlemeler yapttrmak, bun Ian ti.im di.inyada baglay1c1 ktlmak; hayal edilen bu . Arna her ad1mda bunun sadece bir hayal oldugu ve "kapitalizmle pazarhk yap!lamayacag1" gori.ili.iyor. Ostelik ti.im bu olumsuz gidi§ata kar§m sendikal harekette, bzellikle Avrupa'da sermaye ile cntegrasyona dayah yakla§tm, ozellikle de merkezi brgi.itlerde egemenligini si.irdi.iri.iyor. i9erisinde, eJbette, bu ybne)ime muhaJefeti , S Ii~~ orgfitlerinin nif miicadeleci unsurlan da i9ersc de Avrupa sendikalan sermaye ile sosyal diyalog 9er9evetemsilcilerinin sini mutlakla§t1rm1§ durumda. Avrupa Sendikasermaye ile sosyal lar Konfederasyonu ETUC Avrupa'da, bzellikdiyaloga davet le de AB 'ye ili§kin olarak att1g1 her ad1m1 ve geli§tirdigi her tutumu eger yapabilirse Avrupa edilmesi, bir sermayesi ile ortakla§t1rmakta. Yine Avrupa all~kanbk haline sendikal hareketinin kendi dt§1yla kurdugu ili§kide ise bu daha da vahim bir boyut alm1§ dugelmi~ bulunuyor. rumda. AB aday1 ol sun, AB ' nin ticaret yapt1g1 i.ilkeler olsun ti.im buralardaki sendikal hareketBu hem ulusal hem ler ilc AB 'nin yapmi§ oldugu anla§malar 9er9euluslararas1 vesinde ili§ki kuruluyor. Balkanlarda Balkan diizeyde istikrar Pakt1 9er9eves inde 9ah§malar si.irdi.iri.iger~ekle~iyor. li.irken, istenilen geli~me olarak "serbest piyasa i§leyi§i" a91k9a dillendiriliyor. AB 'nin ticaret i~~ orgiitlerinin ili§kisinde bulundugu ve arasmda Cotonou antemsilcileri bu la§masm1 yapmt§ oldugu i.ilkelerin sendikal hareketleri ile bu anla§ma 9er9evesinde ili§ki kuoyuna ruluyor.
gelmemelidir.
Bu entegrasyon si.irecini mi.icadeleci gelencgi ile sendikal hareketin tarihindc ozcl bir yeri olan Frans1z CGT konfederasyonunun ge9tigimiz aylarda haz1rlad1g1 bir doki.imandan bile izleyebiliri z. Ancak bncelikle CGT'nin eski bir Gene) Sekreterinin agz111dan, daha onceki sendikal anlayt§tna <lair bir §Cyler aktarahm: "CGT'nin kuruldugu daha ilk gi.inlerdc vc hatta kurulu§undan once iki sendikac11Jk anlay1§1 kar§1 kar§1ya geldi . Biri sava§kanhga, digeri uzla§macil1ga gbti.iri.iyordu. Biri sbmi.iri.icliler ile sbmi.iri.ilenleri kar§t kar§iya getiren temel 91kar aynltgma vc olumlu sonw;Iar elde ctmek
Sosyalizm
i\:in eylem gerekliligine dayamyordu. Digeri birka\: iyile~tirmeyi hedef ahyor, eylemden 9ekiniyordu ve bu uzla§mac1 tutumuyla birka9 taviz elde etmeyi umuyor, bu c;en;evede her§eyden vazgec;meyi ve sisteme uyum gostermeyi bile gaze alabiliyordu . ( ... ) CGT'nin temellerini atanlann ba§lang19taki ve on yil sonra Amiens Kongresinde bilyilk bir gil9le yeniden onaylanan tercihleri sava§kan sendikac1hk anlay1§1 , bag1ms1zhgm1 ktskan99a koruma ve "ilcretli i§9iligin ve patronlugun ortadan kaldmlmas1" ic;in sava§Im verme kararhhg1yd1. Tarihimiz boyunca CGT'nin illkemizde tilm ilcretlilerin yararland1g1 bilyilk ba§anlar kazanmasm1 saglayan i§te bu tayin edici tercih olmu§tur."
Bugiin sivil topluma kahbm ad1 alhnda sendikalara sunulan u1·mkanlar", varbklan tehdit altmda olan sendikal yap1Lara ancak NGO olma "1· mkan1" sunuyor. AFL- cio ve Tii rk-i~' e bile tahammUL
CGT'nin 200 l y1h Arahk aymda Frans1zca, ingilizce ve ispanyolca olarak yaymlad1g1 yeni dokilmanm ba§l1g1 "Kilresel Kamu Malian; CGT Eylemi i9in TartI§ma Ba§hklan". Dokilmanm giri§inde §Unlar ifade ediliyor: "insanhgm temel ihtiya9lanm kar§1layan bir ekonomik ve toplumsal organizasyon talebi dilnya 9apmda yilkseltiliyor, 9ilnkil kapitalist serbest piyasa yasalannm evrensel ol9ekte uygulanmasmm bunu saglamad1g1 gorillilyor. Bu baglamda CGT dokilmamnda "kilresel kamu mallan" kavram1 kullamlarak "insanhgm bir biltiln olarak 91kanna herkesin kullanabilecegi mallar, hizmetler ve haklar olmahd1r" denilmekte ve eklenmekte: "Bu sadece ozel inisiyatifle saglanamaz"
insanhgm tilmil i9in saglanmas1 gereken bu kilresel kamu mallan konusunda farkh aktOrlere ne roller dil§tilgilnil a91klayan dokilman devletlerin sorumluluguna vurgu yap1yor. Gene! hizmetlerin, kamu yetkililerinin temel sorumluedilemiyor. Jugu olarak kalmas1 gerektigini savunuyor. Dokilmanda "Arna §irketlere de sosyal sorumluluklan hatlflatdmah" deniliyor. IMF, DB, DTO, BM gibi kurumlarm finansman ba§ta olmak i.izere sorumluluklan da tarif ediliyor ve bu sorumlulugun bu kurumlarda "bi.iyilk reformlan gerektirdigi" ifade ediliyor. Boylelikle CGT' de egemen egilimin art1k insanhgm tilmil i9in sagJanrnas1m hedefledikleri i9in sermayeyi kar§1 sma degil, yanma ald1g1m gorLlyoruz. Tabii bu yakla§im sendikalann sorumluluguna ili§kin de
DiKKAT! Tiim i~~ Sendlkalar NGO'la~tmlmak istenlyor ...
yeni bir anlay1§1 savunmay1 getiriyor: "Temel sosyal ihtiya9lann kar§ilanmas1 i~in ekonomik ara~lann geli§tirilmesi ise sadece hi.iki.imetlerin, uluslararas1 orgi.itlerin ve §irket yonetimlerinin sorumlulugu degil ( .. .) Bu sendikal hareketin bi.iyi.ik bir sorumlulugu." Sendikal harekette di.inya ol~eginde egemen olan ~izgi, bugi.in "sosyal diyalogdan" "§irketlerin sosyal sorumlulugundan" ve benzerlerinden bahsetmekte ve sm1f 91karlan dogrultusunda sava§1mc1 bir sendikac1hktan uzak durmaktadlf. Son on y1llarda egemen olan bu ti.ir sendikac1hk yeni ku§aklara hem zay1flam1§ sendikal orgi.itli.ili.ikler, hem daha da koti.isi.i, gi.ivencesiz 9ah§ma ko§ullan, daha fazla yoksulluk ve i§sizlik, hem de sendikalara yonelik a§tlmas1 gereken bir gi.iven bunahmmt miras b1rakt1. Bugi.in sivil toplumun kat1hm1 ad1 altmda sendikalara sunulan "imkanlar" ise varhklan tehdit altmda olan sendikal yapilara NGO'la§arak varolabilecekleri bir ba§ka imkan sunuyor. Buda kendi i9erisinde ozel bir tehdidi banndmyor. Yani sorun sadece uzla§mac1 sendikac1hk da degil bugUn . Amerika'da AFL-CIO'nun, TUrkiye'de Ti.irk-i§'in varhgma dahi tahammUI edilemez ve ortadan kaldlfmak istenirken bir yandan da sendikalara, bir i§yi orgUti.i, sendika olarak degil bir NGO olarak muhatap olmanm yollan da a9Iiabiliyor. Sadece AB degil, OECD bile i.ilkedeki 9ah§malannda sendikalara da "dani§1yor". Ti.im sm1f bilin9li i§9iler sendikalan birer sm1f orgi.iti.i olmaktan ~1karacak bu ozel saldmya kar§I uyamk olmak, sendikalan sermayeden bag1ms1z, i§9i sm1fmm mi.icadele orgi.itleri haline getinnek i9in mi.icadele etmek zorundadlf.
Sosyalizm
Nas1I Bir Sendika? Nas1I bir TOM BEL- SEN?
Kenan ~ELiK TUM BEL-SEN MYK Oyesi
Ulkede ya§anan ekonomik kriz ve bunun i§9iler tizerindeki etkilerini ya§ayarak gortiyoruz. Bu yazmm amac1, ayrmt1h bir ekonomik ve siyasal tahlil yapmak degil. Her egilim kendi bulundugu siyasal 9izgiden zaten bu tart1§may1 kendi i9inde si.irdi.iriiyor. Ku§kusuz bu tahliller onemlidir, ancak burada esas anlat1lmak istenen ya§anan ekonomik ve siyasal krizle birlikte sendikalann i9ine girdikleri krizin de daha derinle§tigidir. Bu yaz1, sendikalarm i9inde bulundugu krizi ve bu krizden 91k1§ onerilerini TUM BEL-SEN i9inde si.irdiiri.ilen bir tart1§mayla ba§latmay1 hedefliyor. iki donemdir yi.iri.itmeye 9ah§t1g1m TUM BEL-SEN MYK yoneticiligi masmda ya§ananlar tizerinden yapdan tespitleri i9eriyor. Bu, bir OZELE~TiRi yaz1s1 olarak da degerlendirilmelidir. Fakat bir bi.iti.in olarak sendikal kadrolar da bu ozele§tiriyi yapmahdir. \:i.inkli bu yeni donemin eski ah§kanhklar i.izerinden kar§Ilanmas1 miimki.in degildir.
002 yllmda sm1f mi.icadelesinin en dinamik orgi.iti.i olan KESK ve
2KESK 'e bagh sendikalar gene! kurullar si.irecine giriyorlar. Patronlar di.izeni hemen hemen her yerde saldm ara9lanm kullanarak i§<;:ilerin, emek9ilerin kazan1Jm1§ haklanm budamaya 9ah§1yor. Sendikas1zla§tlfma, i§ten atmalar, esnek 9ah§ma, sosyal gi.ivenlik alanmdaki k1s1tlamalar, 4688 say1li yasa, erken emeklilik alanmdaki k1s1tlamalarla egemenler saldmlanna devam ediyorlar. Bu ko§ullar altmda KESK ve KESK' e baglt sendikalar, bu durgunluk doneminde temel hedef haline gelmi§tir. Saldmlara kar§I bir direni§ hattt olu§turrnak KESK' e ve KESK' e bagh sendikalara da di.i§mektedir. Oni.imi.izdeki kongre ve sonrasmda TOM BEL-SEN' in gelecegini belirlemesi gereken yoneli§, bu saldmlara kar§1 nas1l bir mi.icadele hattmm oriilmesine ili§kin olmahdlf. TOM BEL-SEN'i (Ti.im Belediye ve Yerel Yonetim Hizmetleri Emek9ileri Sendikast) ve on y1h a§an mi.icadele si.irecini gelinen bu a§amada degerlendirdigimizde, bu degerlendirmeyi i.i<;: ana ba§hk altmda yapabiliriz. • Kurulu§ Si.ireci ( 1990-1994) • Orgi.itlenme ve Kurumsalla§ma Sureci (1994-200 I) • Oni.imiizdeki Stire<;: ve Gorevlerimiz
• Kurulu~ Si.ired ( 1990-1994) 1989 ytlmda yapilan yerel se9imlerden SHP'nin ( Sosyal Demokrat Halk91 Parti) zaferle 91kmas1 bu alanda orgiitlii olan sendikam1za onemli bir" avantaj" saglam1§ttr. Bu "avantaj"m yam stra kamu emek9ileri miicadelesinin yi.ikseli§i, i§<;:i - emek9i kesimler i9inde sendikaya duyulan giivenin artmasma, ii ye say1smm da htzla 9ogalmasma yol a<;:ffil§tlr. Bu moral takviye sonucunda iilkenin dart bir yanmda pe§pe§e TOM BEL-SEN §Ubeleri a<;:ilm1§ttr. SHP'li belediyelerde i.iyeler !chine elde edilen kazammlar, i.iye say1s1m elli bine ula§tirmI§ ve TOM BEL SEN Kamu Emek<;:ileri Sendikalan 'nm en onemlilerinden biri haline gelmi§tir. Ozellikle Toplu i§ Sozle§meli ve Grevli bir yasa mi.icadelesinin on plana <;:1kart1ld1g1 si.ire9te TUM BEL-SEN imzalad1g1 sozle§melerle bu talebi bir slogan olmaktan <;:1karm1§, ger<;:ege donU§ti.irrni.i§ti.ir. TOM BEL-SEN bu donemde eylemlere kitlesel kat1hmlar saglanmt§, donemin ana oznelerinden biri olmu§tur.
• Or~i.itlenme ve Kurumsalla~ma Si.ired (19942001) 1994 Yerel Yonetim Se<;:imleri ile birlikte i.ilke bi.iti.ini.inde ya§anan yerel yonetimlerin el degi§tirmesi ( Fazilet Partisi vc daha sonra Refah Partisi'nin yerel yonetimleri almas1 ) ile birlikte TUM BEL-SEN ye-
Sosyalizm
ni bir stirece girrni§tir. Bu donemin en onemli ozelligi belediye emek9ilerinin ilk kez patronlan ( belediye ba§kanlan ) ile kar§I kar§1ya gelmeleridir. Ortaya 91kan bu durum ile birlikte sendikal kadrolarda bir panik ba§lam1§, bu panik 1996 ve 1997 y1llarma kadar stirrnil§ttir. Panigin en onemli gostergesi, elli binlere varan i.iye say1smm h1zla yirrni binlere di.i§mesidir.Bu saldm sonucunda, binlerce sendikah tiye acr1ga ahnmI§, binlercesi stirgtin ve cezalarla sindirilmeye 9ah§1lm1§ttr. Bu donemde sendikamn kurumsalla§amamas1 bilyi.ik bir eksiklik olarak ortaya 91km1§tlr. Bu eksiklik sonucunda, donemin en onemli kazamm1 sendikal kadrolann, orgtitli.i olmanm gtici.ini.i yava§ yava§ hissetmeye ba§lam1§ olmalandir. Aynca, belediye ba§kanlanna kar§1 acrilan binlerce <lava lehimize sonuc;lanm1§, birc;ok belediye ba§kam yapilan suer duyurulan sonucu yarg1lanm1§lardir. Hizla eriyen i.iye say1s1 bir9ok belediyede mi.icadele sonucunda kazamlan haklar ile birlikte, tekrar artmaya ba§lamI§lir. K1sacas1 , TUM BEL-SEN bu donemde (ti.im eksikliklerine ragmen) sendika olmaya ba§lam1§tlr. donemin en onemli eksiklerinden biri olarak da; imzalanan baz1 toplu i§ sbzle§melere sahip 91kilamam1§ olmas1dtr. Toplu i§ sozle§mesi imzalanan i§yerlerinde imzalanan metinlerin, ne anlama geldigi yeterince i9selle§tirilememi§ ve sendika tiyelerini bu konuda harekete gec;irememi§tir. Uyeler imzalanan toplu i§ sbzle§melerin yalmzca mali yonti ile ilgilenmi§ler, diger sosyal haklann kullammr konusunda da istekli davranmami§lardtr. Bu konuda orgi.it, ne yazrk ki bir btiti.in olarak politik hat 9izememi§tir. KESK ve KESK ' e bagh sendikalar bu si.ire~te TOM BEL-SEN' i yalmz b1rakm1§ ve destek sunmam1§lardlf.
1994 yrlmda belediyelerde 9ah§an i§c;iler, yogun bir saldm altmda kalm1§lar; bu saldmlarla birlikte binlerce belediye i§9isi i§ten atilm1§tlr.Ne var ki; ya§anan saldmlar kar§1smda ortak bir direni§ hattJ yarat1lamam1§ herkes "kendi ba§mm" 9aresine bakm1§t1r. Ozelle§tirme saldms1 belediyelerde bu donemde h1zlanm1§ ve bzelle§tirrnenin faturas1 i§9ilere 91kart1lm1§tlr. Y1llardtr savundugumuz ortak orgiitlenme ve ortak miicadelenin btiti.in §artlar1 mevcut iken bu fJrsat kat;lfiim1§tlf. Btiti.in bu ya§ananlar sonucunda TUM BEL-SEN kurumsalla§mas1m tamamlayamamr§tlr. Ozellikle karar alma si.irec;lerinde ya§anan tikamkhk goz oni.ine almd1gmda bu durum daha net olarak gori.ilmektedir. Yap1lan orgtit toplantrlannda bir9ok §Ube ba§kam kendi gori.i§lerini §Ube gori.i§i.i gibi sunmakta, tiyenin gorti§leri §Ube ve genel merkeze yans1mamaktad1r.Boylelikle, Soz Yetki Karar <;ah~anlara slogam hayata gec;irilememi§tir. Bu si.ire~ hala devam etmektedir. {i§yerlerinden ba§layarak §Ube ve gene) merkezin karar alma si.irec;Jerine tiyelerin na-
Nasti Bir Sendlka?
s1l kat1lmas1 gerektigi ve hangi organlann yaratilmas1 ic;:in nelerin yapilmas1 gerektigi yazmm ikinci boli.imi.inde daha geni§ olarak sunulacaktir.) Kongreler gruplann c;:eki§me alanlarma doni.i§mi.i§ ve sendikal politikalar tart1§tmlmam1§, argi.it si.irekli bir gruplarm yan§I ic;:ine sokulmu§tur. Kongreler yalmzca gene! merkez yonetimlerinin payla§1ld1g1 toplant1lar halini alm1§tir. Ti.im bu ya§anan olumsuzluklara ragmen TUM BEL-SEN, i.iyelerinin gozi.inde ri.i§ti.ini.i ispat etmi§tir. Bunun en onemli kamt1 2000 y1h sonu itibanyla i.iye say1smm otuz bini a§masmda gormek mi.imki.indi.ir.
• Onumuzdeki Sure~ ve Gorevlerimiz 4688 say1h Kamu Gorevlileri Sendika Yasasmm c;:1k1§1 ile birlikte kamu emekc;:ileri yeni bir doneme girmi§tir. Bilinmelidir ki, yeni donemin ihtiyac;:lan eski ah§kanhklar ve mi.icadele tarz1 ile gogi.islenemez. Bu donemde ozellikle TOM BEL-SEN de yarat1lacak yontem ve mi.icadele arac;:lan ti.im kamu emekc;:ilerine omek olmahdlf. 8-9-10 Mart 2002 tarihinde yapliacak olan TOM BEL-SEN gene! kurulunda almacak kararlar daha da onemli hale gelmektedir. Bu gene! kurul, sec;:ilecek olan Merkez Yi.iri.itme Kurulu ve diger organlara alacag1 kararlarla yon vermelidir. a) Kamu Emekc;:ileri mi.icadelesinin ba§lad1gll990'h y1llarda hedef olarak ortaya at1lan ORTAK <;ALI,SANLAR YASASI ve ORTAK ORGUTLENME hedefi yeniden gi.indeme getirilmelidir. Ozellikle sermayenin saldms1 kar§1smda sm1fm diger kesimleri ile ortak mi.icadele arac;:larmm yarat1lmas1 gerekmektedir. Ya§anan kriz yalmzca kamu emekc;:ilerini etkilememekte, aym zamanda i§c;:i ve diger emekc;:i kesimlerde krizden nasibini fazlas1yla almaktadlf. ~ubat krizi ile birlikte iki milyonu a§ktn i§<;i i§ten c;:1kart1lm1§, s1flr zam dayatmalan ile kaq1 kar§iya kalm1§lardlf. i§kolumuzda ortak orgi.itlenme imkanlan fazlas1yla mevcuttur. i§ yerlerimizde i§c;:i sendikalan i.iyeleri ile aym §artlarda c;:ah§makta, ya§anan sorunlardan aym oranda etkilenmekte ve sonuc;:Iarma da birlikte katlanmaktay1z.TOM BEL-SEN oni.imi.izdeki si.irec;:te i§yerlerinden ba§layarak, ortak i§c;:i ve kamu emekc;:ilerinin ic;:inde oldugu yap1lanmalann olu§turmay1 oni.ine hedef olarak koymahd1r. i§yerlerinde i§c;:i ve kamu emekc;:ilerinin ic;:inde yer ald1g1 i§yeri meclisleri olu§turmah, bu organlarda i§yerinin sorunlan tart1§1larak, ortak c;:ozi.im onerileri hayata gec;:irilmelidir. b) Daha once i§<;i sendikalannda ya§anan, i.iyenin sendikasma yabancila§ma si.irecinin kamu emekc;:ileri sendikalarmda da ya§anmaya ba§lad1gmm sinyalleri vardlf. Oyenin sendikal si.irece sahip c;:1kabilmc-
Sosyalizm
si i9in karar alma sUrec;:lerinin demokratikle§tirilmesi gerekmektedir. Bu sebeple i§yerinden ba§layan karar alma sUrec;:leri ile ilgili organlar yarat1lmaltd1r. Bu organlar olu§turulurken i§yerindeki bUtUn Uyelerin kat1hmma ay1k olmasma dikkat edilmelidir. Son tUzUk tadilatmda tUzUge konulan iHeri temsilciler kurulu, §Ube temsilciler kurulu ve gene! temsilciler kurullan saglikh i§letildiginde bu sorun bUyiik oranda giderilecektir. i§yeri Temsilciler Kurulu'nun, yalmzca sec;:ilen temsilcilerden olu§mamas1, aym zamanda i§yerinde birimlerden sec;:ilen temsilcilerin de kat1hm1yla olu§turulmas1na dikkat edilmelidir.BUtiin Uyelerin bu toplant1lara kattlma vc soz soyleme haklarmm olmas1 §artt1r. Bu orgam, i§ycri temsilciligini de denetleyen ve hesap soran bir mekanizma olarak algtlamak gerckmektedir. i§yerindeki en onemli karar mekanizmasmm da bu kurul oldugu unutulmamaltdir. Temsilcilik bu kurulun alm1§ oldugu kararlan uygulayan, i§yeri ile §Ube arasmda ili§kiyi kuran bir konumda olmahd1r. BugUne kadar §Ube yonetim kurulu, tek karar mekanizmas1 olarak alg1lanm1§t1r. <;ogu zamanda iki ya da Uc;: yonetici ile orgi.it adma kararlar ahp bu kararlan §Ube gorU§i.i olarak ilgili organlara aktarm1§lard1r. Oysa orgiit i9in onemli kararlann sendikal organlarda ( i§yerlerinden ba§layan ) tart1§tmlarak almmas1, Uyelerin ahnacak kararlara sahip c;:1kmas1 vc sendikaya yabanctla§mamas1 ac;:1smdan onemlidir. ~ube Temsilciler Kurulu, §Ubeye bagli i§yerlcrinden sec;:ilen temsilcilerin kat1hm1yla olu§maktad1r. Bu kurul aym zamanda 9c§itli i§yerlerinde yapnan sorunlann ortakla§mas1 ve c;:ozi.im onerilerinin de birlikte hayata gec;:irilmesi ac;:1smdan onemlidir. Aym zamanda, §Ube yonetim kurulunu si.irekli denetleycn ve sorgulayan bir organ olmak zorundad1r. Genel Temsilciler Kurulu ise; gene] merkczin faaliyetlerini denctleyen ve bir sonraki doncm ic;:in, gene! mcrkezin ve 6rgUtUn oni.ine gorevler koyan; genel kuruldan sonra en onemli dam§ma ve karar orgam olmaltdlf. Orgi.itUn politik yonelimlerini, sorunlanm ve 9ozi.im onerilerini tart1§an ve bu dogrultuda merkez yonetim kuruluna gorevler veren bir organ olarak algilanmahdlf. Gene! Temsilciler Kurulu, ~ube Temsilciler Kurulundan sec;:ilen temsilcilcr, ii temsilcileri, §Ube yonetim kurulu i.iyelerindcn olu§tnaktad1r. Yapilan son tUziik kongresinde, maddelqen bu karar alma organlannm hayata gc9irilmcsi ve sagltklt i§letilebilmesi ic;:in irade koyacak bir giice ihtiyac;: bulunmaktad1r. Bu gi.ir; ise sendikal kadrolarm kendisidir. c) ~ube yonetim kurulu toplanttlan genellikle §Ube binalannda ya-
Nas1l Bir Sendfka?
pilmaktad1r. Bu toplant1lardan iiyelerin veya temsilcilerin haberi olmamakta, alman kararlardan da ancak temsilciliklere bildirilirse iiyelerin haberi olmaktad1r. 1}ube yonetim kurullan iiyelerin katihmma a<;tk olmahd1r. Oyenin, se~dika §Ubesine mesai saatleri i9inde gitmesi miimkiin olmad1gmdan, §Ube yonetim kurulu toplantilan her hafta §Ubeye bagh ayn bir temsilcilikte yap1lmahd1r. 6nceden toplantmm yapilacag1 temsilcilige bildirilmeli, temsilciligin sorunlan giindem yap1lmah ve toplant1ya katilmak isteyen biltiin iiyelere a<;1k olmahdlf. i§yerlerine ait sorunlara ili§kin almacak kararlarda bu toplantilarda 91kacak egilim goz onilnde bulundurulmahd1r. d) Sendikal bilrokrasinin oniine ge9ilmesinin bir arac1 da denetim mekanizmalarmm olu§turulmas1d!f. Sendikanm mali ve karar defterleri incelemek isteyen iiyenin denetimine a<;1k olmahd1r. Ozellikle mali denetim bu konuda one 91kartilmahdlf. Sendika her ay iiyelerine gelir gidcr cetvellerini yollamah ve yaym organmda diizenli olarak bu cetvelleri yaymlamahdlf. ~ube ve gene) merkez denetleme kurullan vitrin olma ozelliklerini terk edip asli i§lev lerini yapmahdlflar. Denetleme kurulu raporlan tiim §Ube ve temsilciliklere yollanmahdlf. e) itke olarak hangi kadrolarm profesyonel olacagm1 yasaya gore degil, genel kurul karan ile profesyonel say1s1 belirlenmelidir. Burada k1stas orgiitiin ihtiyac1 olmahd1r. Bu silre9te profesyonel yoneticilerin maa§lan tiiziik maddesi ile s1mrlandmlmahd1r. Ocretli yoneticilerin maa§lan, yonetici olmadan once ek odemeler dahil ald1klan maa§ kadar olmahd1r. Ocretli yoneticilerin maa§ art1§lan da iiyelere uygulanan zam oranmda ayarlanmahdlf. Profesyonel yoneticilerin ald1klan maa§lar dilzenli olarak isim isim ilyeye a<;1klanmahdlf. t) Herne §ekilde olursa olsun dogal delegelige kar§t <;tktlmahdtr. \:iinkii, dogal delegelik sistemi yoneticiyi i§yerinden kopartmaktad1r. Sendikanm hangi orgam olursa olsun sendikal kadrolar i§yerlerinden se9ilerek gelmelidirler. i§yerinde §Ube delegesi 91kamayanlann gruplarma dayanarak yonetici olmalanmn onilne ge9ilmelidir. g) Bugiin uygulad1g1m1z se9im sistcmi gruplarm ittifakm1 one 91karmakta, bireylerin se9ilmelerini zorla§tlfmaktadir. Bu sistemde, sendika i9inde bulunan azmhk goril§lcrinin temsil edilmesi miimkiin degildir. Listeler d1§mda kalanlann yonetimlerde yer alma hakk1 cngellenmektedir. Bu sc9im sistemi antidemokratiktir. Sendikalarm se<;im sistemleri degi§tirilmelidir. Bu sc9im sisteminin yerine, nisbi temsil yontemi uygulanmah ve herkesin ald1g1 oy oranmda sendikal organlarda tcmsil cdilmesi saglanmahd1r. h) On y1h a§km siiredir sendikalanm1zm ya§ad1g1 en onemli sorun-
33
Sosyalizm
lardan biri de sendikal gruplarm politika yapma tarzland1r. Kamu emek9ileri mticadelesi i9inde siyasal gruplar birer dinamik olmu§lar ve sendikalar, gruplarm enerjileri ile bugtinlere gelmi§tir. Fakat KESK' in olu§um stireci ile birlikte, gruplar kendi politikalanm bu stirecin ontine dayatmaya ba§lam1§lard1r. Genel kurullarda ya§ananlar hala ak11lardad1r. Alman bir9ok eylem karan siyasal gruplann ihtiya9lan tizerinden belirlenmi§, her eylem sonras1 farkh gruplar orgtitti bir tart1§ma i9ine sokmu§lardlf. TUM BEL-SEN' de ya§ananlar da KESK' ten farkh degildir. Sendika yonetimleri gruplann ihtiya9lanna gore belirlenmi§tir. Kongreler stirecinde orgtit anlams1z bir §ekilde gerginlik i9ine sokulmu§tur. Ktirsiiler siyasal gruplann politik arenas1 haline getirilmi§tir. Son §Ube olu§turulmas1 SJrasmda ya§ananlar bir kez daha ortaya 91kartm1§tlf ki; her degerlendirme gruplann ihtiyac1 ilzerinden belirlenmektedir. Gruplarm ihtiya9lan kar§land1gmda ahnan karar "demokratik" olmakta, gruplann ihtiyac1 kar§1lanmad1gmda ise ahnan karar "anti demokratik'', "darbeci" olmakla su9lamlmaktad1r. Genel merkeze gelen fakslar bunun en iyi omegidir. Gruplann olmas1 sendikalar a91smdan bir dinamizm unsurudur. Bu gruplara kimsenin kar§I 91kmas1 mtimktin degildir. Fakat, sendikalarda olu~acak gruplar siyasal ihtiyac;lardan kaynakh degil, sendikal politikalarm ihtiyac;Ian iizerinden olu§mahd1r. Genel kurul ktirstileri bu sendikal politikalann tart1§1ld1g1 yerler haline donii§tiirillmelidir. Kongreler yonetimlerin payla§Ild1g1 yerler olmaktan 91kart1lmah, s1mf politikalarmm tartI~lld1g1 ve alana ili~kin sorunlara c;oziimler iiretildigi hirer tarh§ma kiirsiileri haline donii~tiiriilmelidir. i) Genel merkez gene! kuruluna se9ilen delegeler yalmzca se9ildikleri gene! kurulda oy kullanmakta ve boylelikle gorevleri sona ermektedir.( olagantistti bir gene! kurul ya§anmazsa! ) Oysa orgtittin en tist karar orgam olan Gene! Kurulu delegeleri daha i§levsel hale getirilmelidir. Y1lda bir kez sec;imsiz genel kurullar yapllmahd1r. Tum se9me ve se9ilme kayg1lanndan uzak; delegasyon, sendikamn ge9mi§ bir y1lmm degerlendirilmesini yapmah, gelecek donemin politikalan tartl§Ilarak Merkez Yonetim Kurulu ve orgilttin ontine gorevler koymahdlf. j) Sendika gene! merkez ve §Ube 9ah§anlan kesinlikle sigortah yap1lmah ve kendi. Ozellikle sigortas1z i~c;i c;ah§tlran ~ube veya gene) merkez yoneticileri onur kuruluna sev4t edilerek ceza almahd1r. i~ kollarma bagh sendikalarda orgiitlii olmalan te~vik edilmelidir. Bu bir ilke karar1 olmahd!f.
Nas1l Bfr Sendlka?
• Onumuzdeki donem ve gorevlerimiz 4688 say1h yasanm <;tkt§t ile birlikte sendikalar h1zh bir §ekilde yasaya "uyarlanmaya" ba§lam1§lard1r. Yasanm dayatt1g1 zorunlu liye kay1tlan devam ederken bir yandan da yap1lacak kongrelere haz1rhk slireci ba§lam1§t1r. Bu yeni donemde; a) IMF politikalan dogrultusunda y11lardir yap1lan ozelle§tirmeler sonucunda, kamu mallan ulusl araras1 sermayeye pe~ke§ <;ekilmektedir. Alanlarda "Ozelle~tirmeye Hayir" sloganm1 atmakla birlikte bu konuda hem KESK hem de TOM BEL-SEN fazla duyarh davranmam1§tlr. Bizier ba§ta temizlik hizmetleri olmak lizere, <;e§itli belediye hizmetleri ve diger kamu §irketleri ozelle§tirilirken sessiz kald1k. imzalanan uluslararas1 antla§malar ( MAi, MiGA, GAST) ile birlikte egitim, saghk, su, elektrik, dogalgaz vb. gibi hizmetlerin ozelle§tirilmesine h1z verilecektir. ~imdiden bu saldmlara kar§I haztrhkh olunmah ve belediye <;ah§anlan bu konuda bilirn;Jendirilmelidir. Sm1fm diger kesimleri ile birlikte IMF politikalanna ve ozelle§tirmeye kar§t bir mlicadele hattl ge<;te olsa ba§lat1lmahdtr. b) Meclisin glindeminde olan Yerel Yonetimler Yasa Tasans1 yeni yilda mecliste gorli§lilmeye ba§lanacaktir. Bu yasaya ili§kin acilen bir orglit gorli§li olu§turulmah ve bu dogrultuda <;ah§malara h1z verilmelidir. Saghkh bir mlicadele hattmm olu§turulabilmesi i<;in uzmanlardan ve meslek odalarmm temsilcilerinden bir heyet olu§turulmahdtr. Belediyelerin siyasi partilerin "arpahklan" haline donli§tlirlilmesine kar§t <;1k1lmahdlf. Belediyelerde orglitlli bulunan sendikalarm belediye meclisi ve belediye enclimeninde temsil haklan savunulmah, beJediye harcamalarmm ve belediye ihalelerinin halka a<;1k yap1lmalan dogrultusunda propaganda one <;1kart1lmahdtr. c) Kamu Emek<;ileri mlicadelesinin onlindeki en bliylik tehlikelerden biri de Personel Rejim Yasa Tasans1dir. Daha onceleri glindeme gelen fakat bir §ekilde geri <;ekilen yasa, yeni y11la birlikte meclisin glindemine tekrardan gelecektir. Bu konuda KESK' e bask1 yapilmah, sendika yasasmda oldugu gibi son dakikada laf olsun diye eylem yap1lmasmm oniine ge<;ilmelidir. Soz konusu yasanm tehlikeleri tlim liyelere anlatilmahdtr. <;unkli bu yasa, buglin kamu emek<;ileri diye tarif edilen bir <;ok kesimi birbirinden ay1rmaktadtr. Kamu emekr;isi olanlar bu yasa ile; sozle§meli personel, kamu gorevlisi, devlet memuru ve i§t;i olarak par<;alanacaklard1r. Kamu emek<;ilerini bolmeyi hedefleyen bu yasa tasansma kar§I ortak -;ah~anlar yasas1 ve ortak orgiitlenme politikalan one <;tkartilmahdtr. d) Bilindigi gibi 4688 say1h kamu gorevlileri sendika yasas1, as1l
Sosyalizm
darbeyi TUM BEL-SEN' e vurmu§tur. Yasanm 91k1§I ile birlikte toplu i§ sozle§mesi yap1lmasmm oni.inde engeller vard!f. Bu engellerin ortadan kaldmlmas1 yaratilacak fiili durumlarla olacaktlf. Yasa 91kmadan once bir9ok belediyede " toplu sozle§me" imzalam1§ bir sendika olan TUM-BEL-SEN bundan sonraki si.ire9te de toplu i§ sozle§meleri imzalamaya devam etmelidir. Bu yasaya ragmen toplu sozle§me yap1labilecegini gostermeliyiz. Yasada yer alan bir9ok maddenin Ti.irkiye'nin imzalam1§ oldugu uluslararas1 sozle§melere de aykm oldugundan yola 91karak, yarg1 yolunun da kullamlmas1 unutulmamahdlf. Yasanm toptan ortadan kaldmlmas1, toplu i§ sozle§mesi i9eren bir yasanm olu§tUrulmas1 mi.icadelesi, bir bi.iti.in olarak 9ah§ma hayatm1 di.izenleyen yasalann degi§tirilmesi ile mi.imki.indi.ir. Bu mi.icadele ancak s1mfm diger kesimlerini de kapsayan birle§ik bir miicadele hattmm oriilmesinden ge9mektedir. e) Sendika yasas1 ile birlikte belediye ba§kanlan bizlerin patronu olmaktan 91kart1lm1§tir. Ozli.ik haklanm1zm ve her ti.irli.i parasal konunun toplu gori.i§me ile belirlenmesi ong6ri.ilmi.i§ttir. Oysa belediyeler "ozerk" kurulu§lardlf. Belediyelerin as1l gelirleri toplam1§ olduklan vergilerden olu§maktad!f. Dev let bi.it9esinden almI§ olduklan paylar bu gelirlerin yanmda olduk9a di.i§i.ik kalmaktadlf. Aynca belediyeler kendi bi.it9elerini yapmakta ve bu bi.it9elerini kendi meclislerinde onaylamaktad!f. Sonu9 olarak oni.imi.izdeki donemde TOM BEL-SEN, ozliik haklanm1z dahil her tiirlii parasal konuda muhatab1m1zm belediye ba§kanlan olmas1 gerektigi noktasmda diretmelidir. f) Yerel Hizmet Sen ve Bern Bir-Sen gibi sendikalara kar§I ideolojik bir miicadele ba§latilmahdlf. Ozellikle i§kolumuzda, yasanm 91kmas1 ile birlikte belediye ba§kanlanmn bu sendikalann kendi i§yerlerinde orgi.itlemelerine yonelik ba§latt1klan (kadro ve i.iyelerimize yonelik) saldmlar kamuoyu oni.inde a9tga 91kart1lmahdlf. g) TOM BEL-SEN' in onemli sorunlanndan biri de sendikal kadro ve yoneticilerin egitim eksikligidir. Bu konudaki eksikliklerin giderilmesi i9in, i§yerlerinden ba§lanarak sendikal kadrolann iyi bir egitimden ge9irilmesi gerekmektedir. Oni.imi.izdeki si.ire9te kadrolar neye kar§I ve ne i9in mi.icadele ettiklerini bilmek zorundadlflar. ( Bu egitim si.irecinde sendika yasas1 ba§ta olmak i.izere yerel yonetimler yasas1, personel rejim yasa tasans1, IMF politikalan ve i§9iler i.izerindeki etkiJeri gibi konularda bro§i.irler 91kart1lmal1, 9e§itli illerde i.iyelerinde kat1lacag1 egitim toplantilan yap1lmahdlf.) h) Di.in Balkanlar'da ya§atilanlann bir benzeri, bugi.in 11 Eyli.il saldms1 bahane edilerek Asya ve Ortadogu' da ya§atilmaktadlf. Ozellikle ABO ve ingiltere'nin ba§mt 9ektigi sava§ lobisi Ti.irkiye'ye Orta Do-
Nas1l Bir Sendlka?
gu ve Asya' da jandarma rolii vermeye 9ah§maktadir. Di.inyanm herhangi bir yerinde ya§anacak sava§m faturast emek9ilere ve yoksul halka 91kartllacaktir. Afganistan ve Orta Dogu' da dahil olmak i.izere SAVASA HAVIR slogam bu donemde daha da gi.i9li.i bir §ekilde vurgulanmahdtr. i) Hi.iki.imet eli ile yi.iri.iti.ilen IMF politikalanm, aym zamanda di.inya 9apmda uluslararas1 sermayenin, i§9i sm1f1 ve emek9ilere kar§I yi.iri.itti.igi.i saldmnm bir par9as1 olarak gormek gerekmektedir. Bu sald1nya kar§Ihk i§9i sm1fmm da uluslararas1 orgi.itlenmesi ve dayam§mas1 ka9milmazdtr. <;qitli uluslararas1 sendikalarla kurulan ili§kiler sadece parasal ili§kiler olmaktan 91kart1hp, ger9ek bir sm1f Cirgi.iti.i ili§kileri haline doni.i§ti.iri.ilmelidir. Uluslararas1 ili§kileri Avrupa Birligi fonlann dan alman paralarla yap1lan "egitim" faaliyeti olarak gormek yanh§tlr. Nitekim bu egitim faaliyetleri , aym zamanda sendikalann Avrupa Birligi 'ne uyarlanmas1 si.irecinin bir ayag1dtr. Di.inyanm 9e§itli i.ilkelerindeki sendikalar ile uluslararas1 konularda gori.i§ ah§veri§i yapilmahd1r. Avrupa Birligi si.ireci i§9i ve emek9iler tarafmdan dikkatli takip edilmelidir. Bu donemde uyum yasalan ad1 altmda 91kart1lan Emeklilik Yasas1, Tahkim Yasas1, Ti.iti.in Yasas1, ~eker Yasas1, Bankalar Yasas1 ve h1zla ozelle§tirilen kamu §irketleri gibi uygulamalar sonucunda bu si.irecin i§9i ve emek9iler i9in yoksulluk ve i§sizlik demek oldugu ortaya 91kmaktadir. (Avrupa Birligi i.ilkelerinde de uygulanan ozelle§tirme politikalanna kar§t, Avrupa i§9i s1mf1 da si.irekli eylem halindedir. italya, ingiltere, Almanya, Fransa'nm di§mda en son olarak Yunanistan' da emeklilik ya§tntn artmlmas1 ve baz1 kumu sekttirlerinin ozelle§tirilmelerine kar§t i§9i sendikalan eylem yapmt§lardtr.) Sonu9 olarak Avrupa Birligi'ne Hayir slogam daha gi.ir bir sesle soylenmeli ve bu sloganm ne anlama geldigi i.iyelere iyi anlatilmahdtr. Bu politikalara kar§1hk i§9i sm1fmm Avrupa ve di.inya 9apmda ortak mi.icadele ve dayam§ma organlan yaratilmahdtr. Sermayenin uluslararas1 saldmlarma kar§I i§9i sm1fmm da uluslararas1 orgi.iti.ini.in yaratilmas1 gerekmektedir. Sendikalann ve KESK' in geldigi bu noktada eski ah§kanhklar ile bu si.irecin devam etmesi mi.imki.in degildir. Sendikalar yeni bir orgi.itsel yap1lanmaya girmelidir. Bu gene) kurul si.ire9Icrinden herkesi TOM BEL-SEN'den ba§layarak bu yoneli§i orgi.itlemeye 9agmyorum.
Sosya/izm
Diinya Ekonomik Krizi ve Ortado§u'ya Etkileri: •
Devrimci Bir lmhan SWL/Socialist Workers League (Sosyalist i~~ Birligi) Filistin
Ortadogu sahip oldugu petrolden dolayi dunya kapitalist ekonomisi i~n onemlidir. aliyetini kar§Ilayabilen petrol akI§Inl garantiye almak ABD'nin Ortadogu politikasmm ko§e ta§lanndan biridir. Aralannda Suudi Arabistan, Kuveyt, Umman, Katar, Birle§ik Arap Emirlikleri, ve Bahreyn 'iM bulundugu Korfez Birligi devletleri ve iran ile Irak, tescil edilmi§ olan diinya petrol rezervlerinin %64'iine sahipler. Korfez iilkeleri arasmda en onemlisi, tek ba§ma petrol rezervlerinin %27'sine sahip olan Suudi Arabistan'd1r. ABD ' nin Irak ile iran'1 kontrol etme stratejisi, ne Irak'm ne iran'm, ABD'nin korfez iilkelerinden petrol satm almas1 konusunda bir tehdit olu§turrnamas1 §eklinde tasarland1. Bu iki iilkenin petrol arz1 ABD'nin toplam petrol tiiketiminin yakla§Jk % I O'unu olu§turuyor. bte yandan ABD'nin Avrupa'daki rakipleri ile Japonya, korfez petroli.ine ABD'ye nazaran 9ok daha bag1mh durumdalar: Avrupa'ya giden petroli.in %30'u ile Japonya petrol ithalatinin %80'i korfezden geliyor. ABD, korfez petroli.inii kontrol etmek suretiyle bu iilkeler iizerinde de onemli bir etki kurrnu§ oluyor. Amerika' nm Ortadogu 'daki sava§lanmn unsurlanndan biri de ABD'nin Avrupa ve Japonya ile girdigi c'onomik rekabetle ilgilidir.
M
Bolgedeki cmperyalist hakimiyetin iki temel dayanag1 israil ile M1s1r 'd1r. Bu iki iilke de istikrars1zd1r.
M1su
ABO M1sir'1 i~plere ve yoksul koyliilere bir askeri iis haline getirmektedir.
kar~1
Mart l 979'da israil ile M1sir arasmda bir ban§ anla§mas1 imzalandtgmdan beri, LUbnan'daki 1982 sava§t haztrhklan i9inde olan ABD Mtstr'a maliyeti 36 milyar dolara varan askeri te9hizat ve silah sistemi tedarik etti. T1pk1 israil gibi M1s1r da ABD'den her y1l askeri ve sivil yardtmlar almaktadtr. M1s1r'm ald1g1 2 milyar dolara varan y1lhk yard1mlar ABD'nin di§ Ulkelere verdigi yard1mlarda ikinci s1radadlf. Bu yard1mm 1.3 milyan askeriyeye 700 milyonu ise sivil yard1mlara gidiyor. ABD'nin di§ yard1mlannda birinci slfay1 ise 2.04 milyar dolar savunma, 800 milyon dolar sivil ama9h yard1mla israil almaktadlf. Buna ek olarak Mtsir Pentagon'dan iki askeri sistem daha almi§tlf ki bunlann tahmini maliyeti senede yUz milyon dolarlarla ifade edilebilir. ABD yakm zamanda M1m ordusunun iki taburunu 40 km menzilli MLRS aglf roketlerle tedarik etti. Mtslf'da kurulan Abrams tank fabrikasmda MI-A I tanklanndan bu gUn yUzlerce Uretilmektedir. M1s1r ztrhh bilriklerinde bu tanklardan zaten 555 tane bulunmaktadlf. 2007 ytlmm sonunda M1sir ztrhh birlikleri 750 adet Abrams tankma sahip olacak. Savunma bunu "kritik kitle" olarak tammhyor. M1s1r Hava Kuvvetleri de aym §ekilde semirtilmi§tir. Lockheed Martin F-16, israil Hava Kuvvetleri 'nin oldugu gibi M1S1r Hava Kuvvetleri 'nin de belkemigidir. ABD bu gUne kadar M1s1r'a F-16'lannm en yeni modellerinden 224 adet vermi§tir. M1str ordusu Amerikan ve diger NATO ordulanyla ortak tatbikatlar yapmaktadlf. Bu tatbikatlar M1sJr'a Bat1lt komutanlan i§ ba§mda gorme fJrsatlan veriyor. M1m Donanmasmda yakla§1k 60 gemi, tiim orduda da 450.000 sabit, 600.000 her an sava§a haz1r asker bulunmaktadtr. Bu etkileyici ordu, Filistin direni§ine tek bir asker gondermedi. Bu ordu, MlSlr'da ve bOlgede olas1 bir i§9i s1mf1 ya da yoksul koy!U ayaklanmasmda kullarnlmak Uzere besleniyor. 1991 Korfez Sava§t'ndan beri israil, Ortadogu'daki tek bolgesel gU9 degil. M1s1r da bolgede ABD'nin dt§ politikasmda gittik<;e artan bir oncU rol Ustleniyor. Buda bUyUk miktarlarda paranm M1sir'a akmas1 anlamma geliyor. 1991 'den once M1m dU§Uk Uretim, yUksek enflasyon ve a§m kentle§me gibi sorunlarla kar§t kar§tya olan tipik bir yan somUrge devletiydi. Ancak israil 1991 sava§mda bir rol alamad1gmdan, ABO bolgeyi kontrol etmek i9in alternatif bir Us olarak M1str'1 yaratmanm onemini
Sosyalizm
fark etti. Ancak bunun olduk<;:a masratl1 bir i§ oldugu da bir ger<;:ek. ABO, M1sir'm Irak'taki sava§J desteklemcsi i<;:in bor<;:lannm 7.1 milyannt sildi. U<;: IMF program1 yard1m1yla Kahire cntlasyonu dizginledi, bi.it<;:e a<;:1klan01 kapatt1 ve di§ rezervlcri tUm zamanlann en i.ist seviyesine <;:ekmeyi ba§ard1. Bu, di§ yatmmlara giden tahmini 60 milyar dolar kadar bir M1sir sermayesinin i.ilkeye yatmm patlamas1 §eklinde akmasm1 saglad1. Her ne kadar emperyalizmin talep ettigi, ozelle§tirme ve yeni i§ yasalan gibi yap1sal reformlann hm IMF programlannm on gordi.igi.inden yava§ olduysa da M1s1r'm pazar merkezli ckonomiye yonelik ad1mlan di§ yatmmlan artird1. Bilgi ve Karar Alma Destek Merkezi'ne (IDSC) gore M1m 2001 y1lmm ilk yansmda %6.5 oranmda bir bi.iylime ile yilhk %2.2 gibi bir enflasyon oranma ula§may1 ba§arm1§. 200 l 'in ikinci yansmdan itibaren kapitalist medyas1 tarafmdan <;:izilen pembe M1sir ve israil tablolan, yoneticilerinin panik i<;:inde 'Biz Arjantin olmay1z' deyip durdugu iki lilke tablosuna dondli . Ote yandan M1s1r'da gayri resmi tahminlere gore %20 olarak verilen i§sizlik giderek art1yor. Turizm, M1sirh go<;:men i§<;:ilerin memlekete gonderdikleri paralar, petrol, SUvey§ Kanali gelirleri gibi temel yabanc1 para kaynaklan dlinya ekonomik krizinin etkilerine kar§l son derece hassas gelirler. Burada Suudi Arabistan ekonomisi, digcr korfez lilkelerinin ekonomilerinin sUratini ta yin etmede anahtar rol oynuyor. Suudi Arabistan' m son blit<;:esi petrol fiyatm1 varil ba§ma 16-17 dolar verdi ve gUnde 300,000 varil gibi bir smir koydu. Ulkenin ge<;:en yilki gelirlerinin %77'sini olu§turan petrol gelirinin bu sene %44'e kadar dli§ecegi ongorlilliyor. Tahmini kay1p 12 milyar dolar kadar olacak. Toplam gelir 215 milyar riyalden 157 milyar riyale dli§ecek. Sonu<;:ta liretilen varil say:s1 %50 dli§ecek (ham petrol varil ba§ma 20 dolann altmda). Bu dli§U§ MlSlr'm ge<;:tigimiz senenin ikinci yansmda petrol liretiminde yapffiI§ olabilecegi bir arti§ta elde edebilecegi karlan t1rpanlad1 (omegin Kas1m ay1 Uretimi gi.inde 6,000 varil artarak, 639.333 varile ula§t1). Di§ Ticaret Bakanhg1 petrol gelirlerindeki kay1plan %13 olarak verdi . Yerel satI§lar elbette yabanc1 para ak1§m1 saglam1yor. Petrol sanayiinin performans1 M1sir'1 dolayh olarak etkiliyor. Pek <;:ok M1sirh go<;:men i§<;:i diger korfez lilkelerinde <;:ah§iyor; hi.iki.imetin verdigi say1lara g6re 2 milyon go<;:men i§<;:i bulunuyor. Ge<;:en sene bu i§<;:ilerin memleketlerine gonderdigi net para 3 milyar dolar kadard1. Bu i§<;:ilerin pek <;:ogu dogrudan petrol sanayii tarafmdan i§e alm1yor,
Diinya Ekonomik Krizi ve Ortadogu'ya Etkileri
heme n hcpsi clolayli da olsa bu sanayiinin clinamiklerinin etki si alt111clalar, korfez i.ilkelerinin pek <;ok halk1 gibi. Bu durumda kcsintiden dolay1 kaybolan gelir 2.5 milyar dolann i.istlindc olacaktir. M1s1rh yiineticiler s1mf111a arka <;tkmak daha fazla istikrars1zliga neden oluyor. Ocak 2002'de ABO Ba§kam G.W.Bush M1su"a gidecek 959 milyon dolarl1k ekonomik yard1m1 h1zland1rd1. Si.ivcy§ Kanal1 da petrol sanayiine bagun!Jdir- buradan gc<;en trafik de azald1 (kanal gc<;i§lerinde tarifc gcmi tonajmdan ziyadc kargo i.i zerinden uygulan1r.) 2000 senesinde M1s1r turi zrnden 4.3 milyar dolar kazand1. 199 i se nesinin turizm gelirlcriyle kar§da§tmld1g111da yi.izde40-45'lik bir di.i§i.i§ olclugu gori.i li.iyo r. Yinc Di § Ticaret Bakanl1g1'n111 Kaslln a<;1klamas111a gore turi zm scktbri.inde <;alt§anlardan yi.izdc I O' u i§tcn <;1kanlm1~. Di.inya Bankasi il e IMF'in vesayeti altmda <;alt§an hiiki.imet bu gi.inc kadar say1s1z fabrikay1 kapalt1 ya da ozclle§tirdi . Binlercc ki§i i§ten <;1kanld1, kala nlann i.icrctlcri di.i§iiri.ildi.i. ~imdi i§<; ilcr yeni i~ yasalanyla kar§1 kar~1yalar; yaygm inanca gore bu yas alar cllerinde bulunan ti.im haklan , ozellikle di§ kaynakli ve ozc lle~tirilmi § M1sir ekonomi sinin sembolleriylc beze nmi§ yeni sanayii parklannda, ellerinden alacak. Bu parklarda gi.inde 14 saat <;ah§nrn saati, ayda 80 dolar i.icret, hi<;bir sosyal yard 1m vcrmemc gibi uygulamalar <;ok yaygm. Muhalif partiler, se ndikalar vc hak talep eden gruplardan kurulan bir ad-hoc komite ycni i§ yasa tasan s1m, "M1 s1rl1 i§<;ilcrin katliam1" olarak lanet lcdi . Bir ac; 1klamalarmda Scndikalar Savunma Komitesi bu yasanm " i~vere nlcre bir i§ sozle~mcsine son verme, i§ tariflcrini degi§tirmc. iicret kcsintileri yapma vc i§<;ileri sozle§mcde ge<;en pozisyonlardan ba§ka ycrlere atama konulannda tek yonlii olarak hak verdigini" soy li.iyor. Bu yasayla scndika orgi.itlenmesi, devlct onayh sendikalarla s1111rla111yor; ellcrinden grcv ve toplu sozlqme pazarltg1 yapma haklan al1111yor; herhangi bir meselcde kotii yoneticilcrin duru§lan bile hi.iki.imct yonlendirmesine bag1mli hal e getiriliyor. Buna ragmen i§<; i s1111fmm kararl1hg1 yiikseliyor; bu, sayilan gittik<;e artan grevlcrde gori.ili.iyor.
is rail Bir yan emperyalist yerle$ik somiirgecilik ornegi. Ortadogu 'daki oteki i.ilkelerin aksine israil , ydhk 18,900 dolarhk ki §i ba§ma dii §en milli gelirinin gosterdigi gibi yan so mi.irgcci bir iilkcdir.
Sosyalizm
Art1k bir tanm i.ilkesi de degildir; bu gelirin sadece yi.izde 4'i.ini.i tanm gelirleri olu§turuyor. Global ekonomideki temel i§levi, emperyalistlerin Ortadogu 'yu kontrol etmelerine hizmet eden gi.ivenlik gi.i<;leri saglamaktir. Bu nedenle ABO, l 948'dan bu yana israil'e en az 92 milyar dolar para ak1tm1§tlf. israil'in 2000 senesindeki bi.iyi.ime oram yi.izde 5.9 gibi yi.iksek bir say1yd1. Ancak ey!UI sonunda patlayan Filistin ayaklanmas1 ve Barak hi.iki.imetinin <;dki.i§i.i -yi.iksek teknoloji ile turizm sektdrlerine de bir darbe vurarak- bu h1zil bi.iyi.imeyi bir krize <;evirdi . Ge<;tigimiz ekimden itibaren Amerikan pazarlannda ya§anan c.roki.i§i.i de bu tabloya eklersek, ger;tigimiz y1l Avrupa ve Amerika'y1 vuran global ekonomik durgunluk ile yiiksek teknolojide ya§anan ciddi global kriz ile beraber (ki yi.iksek teknoloji israil'in 2000 senesinde ya§ad1g1 a§m bi.iyi.imenin en temel nedeniydi) israil ekonomisinin bu gi.in batagma sapland1g1 vahim sonuc_;:lann bir resmini elde ederiz. 2001 senesinde israil'in GSMH's1 yi.izde 0.5 di.i§tU; bu 1953 senesinden bu yana ya§ad1g1 en bi.iyi.ik sarsmti. Kuru sayliara indirgendiginde 2001 y1il sonunda israil ekonomisinin durumu §dyle ozetlenebilir: • i§siz say1smm 211.000'i.in altma inecegi ac_;:1kland1ktan sonra 220.000 i§siz. Merkezi istatistik Bi.irosu'nun 16 Ocak'ta verdigi say1ya gore ise 250.000'in i.isti.inde israilli i§siz ve hi.iki.imet gorevlileri bu saymm oni.imi.izdeki sene yava§<;a artmasm1 bekliyorlar. i§sizlik oram Kas1m 2000'deki yi.izde 8.7'den bu gi.inki.i orana, her ay yi.izde 0.2'lik bir arti§la t1rmanm1§; • ihracatta yi.izde 8' lik bir art1§ on gori.ildi.igi.i halde yiizde I l 'lik bir azalma olmu§; • Yine Toptan Yerel Oretim'de yi.izde 5.5'lik bir bi.iyi.ime on gori.ildi.igi.i halde yi.izde 0.7'lik bir azalma olmu§; • Yine GSMH'de yi.izde 4.5'lik bir bi.iyi.ime beklentisinin aksine yi.izde 0.5 'lik bir bi.iyi.ime olmu§. Ancak i§<.ri sm1f1, Filistin'e kar§I kutsal sava§ adma, kendi gelirlerine ve sosyal gi.ivencelerine yap1lan saldmlan kabul etmiyor. Hareketimiz yi.ikseliyor. Gec.rmi§te siyonizm israil'deki ti.im Yahudi yurtta§larm sosyal gi.ivencelerini saglam1§t1. Siyonist refah devleti art1k c_;:ok az insamn hat1rlad1g1 uzak bir gec.rmi§in meselesidir. Bu gi.in Yahudi kapitalistlerin Yahudi i§c_;:ilerini sevdigine inanmak ic_;:in aptal olmak gerekir. Bu nedenle hi.iki.imetin Filistinlilere kar§I sava§a girdigi bu zamanda Yahudi i§t;iler kapitalist sm1fa ve bu sm1fm hiiki.imetine kar§I mi.icadele veriyorlar.
Diinya Ekonomik Krlzi ve Ortadogu'ya Etkilerl
Biz inamyoruz ki Yahudi i§<riler bizim gene! grev ve Filistin direni§ine destek rragnlanm1za kulak veriyorlar. Sadece
~ubat
2002'de
§U
grevler yapild1:
• 30.000 kadar Kupat Halim Clalit Saghk OrgUtli (HMO) i§c;ileri bir tam gUn grev yaptil ar. • Ulusal Sigorta i§9ileri ikinci kez grev yaptt. • Tel Aviv Oniversitesi 'nde asistanlar grev yapt1. • Pi Glilot gaz i§9ileri grev yaptt. • Otsar Haya! Bankasi crah§anlan grev yaptt. OzUr!Ulerin grevi iki ay silrdU. Talepleri asgari ilcretti . Bu gUne kadar ald1klan en iyi Ucret son dort y1lm asgari ilcretlerinin yUzde 80'i kadar oldu . Bu hUkUmetin asJI ekonomik program1 Filistin ayaklanmalanna vermek ve ABD'nin bolgedeki sava§lanna kat1lmak gibi gorUnUyor. kar~1hk
Filistin Ayaklanmas1 Bu gUn al Aksa intifada diyc adlandmlan olay Oslo anla§mas1yla durdurulan 1987 ayaklanmasmm devam1d1r. Barak hUkUmeti Filistinli kitlelerii "ban§9tl yollarla" kaderlerini tayin etme taleplerinden vaz ge9meye zorlamada ba§ans1z olunca yerine Sharon-Peres-Ben Eliezer hUkUmeti ge9ti. Bu yeni hUkUmetse Filistin halkmm kaderini tayin etme hakkm1 ellenden teror yoluyla zorla alma giri§imlerinde bulunuyor. Bu hUkUmetin ama9lanna ula§masmdaki ba§ans1zhg1 da onu bir bolgesel sava§a dogru itiyor.
Filistin Ekonomisi Filistinlilerin israil'deki i§ olanaklarma eri§iminin zorla§mas1 ve israil'in Filistinliler yerine ba§ka yabanc1 i§9iler kullanmas1, Filistinli i§9ileri gUc; durumda b1rakt1 ve onemli bir toplu kayba neden oldu. Durum, Arap petrol devletlerinin gelirlerindeki ani dU§U§lerle daha da kotliye gitti; Filistinliler bu Ulkelerde i§lerinden oldular ve Korfez Sava§t s1rasmda Arafat'm Saddam Hilseyin 'i de steklemesine kar§Ihk olarak smird1§1 edildiler. Petrol devletlerinden Filistinlilere giden dogrudan yardtmlar da aym nedenle kesildi. Filistinli kitleler Oslo anla§masmm i§ olanaklan ve daha iyi gelirler saglayacagma inandmld1lar. Ancak al Aksa intifada'smdan once bile, israilli yetkililerin koydugu hareket k1s1tlamalan ve smtr kapamalarm sonucu olarak 2000 senesinde Filistin kontrolilndeki bolgelerde
Sosyalizm
GSMH, IMF ve Filistin Maliyc Bakamnm on gbrdUgil yilzde 6'hk bir bUyUmc yerine yUzde 7.2'1ik bir dU§U§ gosterdi. 2000 senesinin son <;eyrcginde, intifada'nm ba§lamasmdan sonra, Batt ~eria ve Gazze'deki ekonomik faaliyetler yUzde 51 'lik bir dU§i.i§ gostcrdi, ki bu da 671 milyon dolarl1k bir gelir kayb1 anlamma geliyor. Dahast, son <;eyrektc i§sizligin artmast a§tn ni.ifus artt§tyla da birle§ince, ki§i ba§ma dU§en milli gclirin yi.izde 4. I kadar dU§rnesine nedcn oldu. SUrekli devam eden a§tn i§sizlik, cmck gi.icUniln gittik<;e azalan kat1ltm1yla ve artan bagtmltl1k oranlanyla da birle§incc hayat standartlannm si.irekli di.i§mcsinc ncdcn oldu . israil hUki.imeti, Batt ~eria ile Gazze §eridinin dt§tan ve i<;ten kapattlmast saycsinde, hem i§gal altmdaki topraklar i<;inde hem de i§gal altmdaki topraklarla israil topraklan arasmda insan ve mal akt§JnI kontrol altma alabildi. israil hi.iki.imetinin Batt ~eria ile Gazzc §eridindeki askeri i§galini si.irdi.irdi.igi.i mekanizma olan bu kapatma Filistin'deki hayatt ki§isel ve ulusal di.izeylcrde felce ugratt1. ~u istatistikler de bu durumun bir gostcrgesi (Al Mezan Report, ~ubat 200 I): • ~u anda Bat1 ~cria'da 97, Gazzc §eridindc 32 adct israil askeri noktas1 bulunuyor. Yollarda kurulu noktalarla beraber bunlar toprag1 220 ayn, yal1tik bolgeyc aymyor. •Bu kapatma sonucu i§siz kalan Filistinli say1st: 257.000. • Bat1
~eria
ile Gazze §eridinde ortalama i§sizlik oram: yi.izde 57 .
• israil'de oncedcn <;ah§an Filistinli i§<;ilerin toplam gelir kayb1: Gi.indc 3.6 milyon dolar • Ki§i ba§ma di.i§en gelirin azalma oram: yi.izde 47. • Yoksulluk sm1n altmda ya§ayan Filistinlilerin oram: yi.izde 53. • Kapatmanm 200 I senesinde devam etmcsi halindc tahmini kay1p: 1.7 milyar dolar (Filistin Merkczi istatistik Bi.irosu).
I Agustos 200 I tarihinde verilen a§ag1daki sayilar, i§gal altmdaki topraklardaki israil ordusunun yapt1g1 ytk1mm boyutlan hakkmda bir fikir verebilir: • israil saldmlannda tamamen y1kilan Filistin yerlqim alanlan: Gazze §eridinde 364, Batt ~eria'da 333, toplam 679 bina. • Bombard1mana tutulan toplam bina say1s1: 3.669. • israilli yetkililer tarafmdan y1kilan cv say1s1: 809. • Filistin topraklanndan soki.ilen zeytin agac1 say1s1: 112.900. • Harap edilen ekili Filistin toprag1 toplam yUzol<;UmU: 42.000. • israil ku§atmasmdan sonra kapattlan Filistin okulu say1st: 174.
Dunya Ekonomik Krlzi ve Ortadogu'ya Etkilerl
•Okula gitrnckten rnahrurn kalan Filistinli ogrcnci say1s1: 90.000. • Bornbard1rnana tutulan okul say1s1: 95 . • Su tanklannm fiyat1 ikiye katland1. Kapatrna su tankerlerinin harekctini onli.iyor. israilli yetkililer Bat1 ~eria'ya verilen su rniktanm azalt1p, o suyu israil yerle§irnlerine ve askeri bolgelere aktardilar. Gazze 'de 14 adet tanrn arna\h yeralt1 kuyusu, bir adct i\me ama\h yeralt1 kuyusu ve bq adet sam1\ harap edildi, 500 metreyi a§km sularna kanah y1kild1. • 29 Eyli.il 2000 ile 9 Ocak 2002 tarihleri arasmda Bat1 ~eria ile Gazze §eridinde 911 Filistinli oldi.iri.ildi.i. Bu bilgilerin kaynag1 Palestinian Red Cross Society (gi.inli.ik olarak gi.incellcniyor). • ~u an devarn eden al Aksa intifada'smda Bat1 ~eria ile Gazze §eridindc yaralanan Filistinli say1s1 32.849, ba§ka bir cleyi§le her 1000 ki§iden 9.9'u yaral1. • Ge\cn yila ait verilcrden yara ti.irlerinin analizine bakild1gmda neden oziirli.i oramrnn \Ok yi.iksek oldugu anla§il1yor. 35 ya§m alt1 niifusun yarah olma ihtimali 9ok yi.iksek. 6.()71 yarahdan 226 tancsi 0-11 ya§ aras1- 1297 tanesi 12-17 ya§ aras1 vc 3.535 tanesi 18-34 ya§ aras1na dii§i.iyor. Buna kar§ihk 414 tancsi 35-49 ya§ aras1 ve 599 tancsi 50 ya§ ve i.isti.i gruba giriyor. Buna ek olarak, hem kullamlan silah tliri.i hem de yara alman bi)lge bu yi.iksck ozi.irli.ili.ik oram i\in bi.iyiik potansiyel olu§turuyor. Ti.im yaralilar arasmda 1.418 ki§i genelcle Amerikan yap1rn1 canh -vi.icuda girdigi yerde par\alara aynhp birden 9ok yaraya ncden olan- M-16 kur§unlanyla, 1.936 ki§i ise yakm mesafeden atqlendigindc \Ok bi.iyi.ik hasar verebilen Iastik kaplarnah metal kur§unlarla yaralanmI§. Yaralanmalann yans1 (3.032) kafa dahil govdenin list bolgcsindc ve yakht§tk dortte biri de (1.403) kal9a dahil alt bolgcde gcr9ekle§mi§. Di.inyanm dordiincii biiyiik ordusunun kar§1s111a \lkan Filistinli kitlelerin kahraman!tklanna ragmen, ayaklanmanm ba§ansmm kar§ismda duran en ciddi cngcl dcvrirnci bir onderligin yoklugudur. Ne FKO ne solcu milliyct9ilcr ( Maocu FHKC ve FDHKC ) ne de islarni hareket ayaklanrnay1 zafcre ta§iyamaz. Ancak FKO askeri i§gal ile Oslo anla§rnasmm yaratt1g1 baskilara, a§agdarnalara, toprak gasplanna, ileri diizey i§sizlige ve gene! anlamda scfalctc art1k tahamrniilii kalmayan Filistinli kitlelerin bask1s1 altmda kalrnt§ttr. Dolay1s1yla Yasser Arafat ondcrliginde FKO \apraz atq arasmda kalmt§ tipik bir Bonapartist yonetim haline gelmi§tir: Bir tarafta emperyalistler ve siyonistler, ote yanda Filistinli i§9iler, koyli.iler
Sosyalizm
ve yoksullar. israil tarafmdan, kitleleri bastlfmada i§e yarayabilecegi dti§tincesiyle onaylanan dtizenli Filistin Ulusal idaresinin askeri gti9leri bile yozla§ml§ yonetimi ile israil ordusu tarafmda yer alan ve dovti§en kesimi ile yerle§meciler arasmdaki 9eli§kileri yans1tmaktad1r. Silahl! birlikler arasmdaki bu militanlar, cmbriyonik bir ikili iktidar olarak hareket eden halk komitelerindeki diger ki§ilerlc beraber r;ah§maktalar. israil htiktimeti ile ABD'nin temel §ikayeti Arafat'm bu gtir;leri kontrol etmemesidir; bu gti9ler arasmda Filistin Emniyet Gtir;leri (PSS), Ozel Gtivenlik Gtir;leri (SSF) veal-Aman al,Ri'asah (Ba§kanl!k Korumalan) bulunmaktad1r. PSS, israil ile Filistin Yonetimi (PA)'nin Gazze §eridi ile Eriha bolgesini i9eren Kah ire Sozle§mesinin imzalanmas1yla May1s 1994 'de kuruldu. GSS ise Filistin gtivenlik birimlerinin ve gi.i9lerinin 9ogunun koordinasyonu ve devammdan sorumlu kag1t tizerinde bir §emsiye i:irgtitttir; polisin yam sira istihbarat orgtitlerini de kapsar. Operasyon dtizeyinde on farkh hizmeti koordine eder. Bunlara ek olarak iki hizmet bulunmaktadtr: Ozel Gi.ivenlik Gtir;leri (SSF) ile al-Arnn al-Ri'asah (Ba§kanhk Korumalan). SSF'nin Bat1 ~eria'daki §Cfi Jibil Rajoub, Gazze'deki §Cfi ise Muhammed Dahlan'dlf. israil bir it; sava§ 91karmak amac1yla bask! uygulamaktadlf. ~u anda Arafat'm, Rajoub'un israil ile i§birligi yap1p yerini almak istedigine inand1gma dair soylentiler dola§1yor. Bush yonetimindeki ABD emperyalizmi Clinton yonetimindekinden daha §effaf bir emperyalizm. ABD'nin arka 91kmas1yla Arafat d1§tnda daha kolay i§birligi yapilabilecek ser;enekler arayan Sharon, Arafat' 1 fiili olarak hapsetmi§ bulunuyor. Arafat'm hayat1 §U ana kadar Arafat di§tnda hi9bir scr;encgi ele almam1§ olan Washington'dan gelecek bir emre bagh.
Suriye Emperyalist ekonomik reformlar if
sava~a
yol afar!
Suriye Ba§bakam Ba§ar Esat Temmuz 2000'de s1rtmda 3§lfl ntifus artl§tnl ta§1yan (ytizde 2.7), negatif btiytime oram r;ok ytiksek olan ( 1999 senesinde ytizde -1.7), i§sizlik oram ba§Inl ahp gitmi§ olan (tahmini ytizde 20 civarinda), ticaret dengesi ekside olan, petrol rezervleri yava§ yava§ azalan (2.5 milyar varil) Ortadogu 'nun en yoksul iilkclerinden birini devrald1 (1999 scnesinde GSMH sadecc 1.0 IO dolard1). ABD emperyalizminin nimetlerindcn yararlanmak ir;in Esat yonetimi
Diinya Ekonomik Krlzi ve Ortadogu'ya Etkilerl
ozelle§tirme ve iilkenin kapilanm finans sermayeye a<;ma sozil verdi. Suriye, Baas partisinin 1963 senesinde iktidan ele ge9irip kilit sektOrleri ulusalla§t1rmas1yla beraber kapitalist bir devlettir. Ancak yeni ba§kan bu ekonomiyi, bir diren9le kar§Ila§madan bir "a91k pazar" ekonomisine donil§tiiremiyor, zira kapitalist ekonomi reformlan geleneksel Siinni burjuvazisinin ekonomik gilcilnil artmrken, Esat yonetiminin temel dayanaklan §U gruplar: I. Esat ailesinin de i<;inden 91kt1g1 azmhk Alevi cemaati. ~ii islamm yan dallanndan biri olan Aleviler nilfusun yilzde 12'sini olu§turuyor ve kiy1daki kirsal alanda yerle§mi§ durumdalar. 2. Kamu sekt0ril istihdamma bag1mh i§<;i ve profesyoneller. Yakla§lk 1.2 mil yon Suriyeli askeri ve sivil bilrokraside ve devlet yonetimindeki ckonomik kurumlarda 9ah§1yorlar. 3. Esat yonetimi tarafmdan ger9eklqtirilen toprak reformu onlemIerinden yararlanan ve kredi ve yard1mlar i<;in devlete bag1mh olan koy!Uler. Tanm sektorilnde 9ah§an Suriyelilerin yilzde SO'den fazlas1 devlet yonetimi altmdaki tanm kooperatifleri ve birlikleri ilyesi. Esat ve yonetimin diger Alevi kokenli 9ah§anlan koy kokenli. Suriye, Nasser'in Oliimiinden ve I 967 yenilgisinden sonraki moral 9okilntiisilnden h1zla kurtulup, niifusun burjuva ekonomik reformlanndan kazan9 saglayan kesimlerini harekete ge9iren Sedat'm M1s1r'mdan farkh bir omek. Esat tam tersi kriz durumundaki kapitalizme kar§I direncin yilkselmekte oldugu bir donemde ya§iyor.
Cezayir
Cezayir'deki if sava§ ulusal ekonominin ozelle§tirilmesinin bir sonucudur. Ocak 1992 se9imlerinde islami Kurtulu§ Cephesi (FIS) adaylanmn ilk turu kazanmalanndan ve FLN'nin iktidar ilzerindeki monopo!Unii tehdit etmelerindcn sonra siyasi bir kriz ortaya 91kt1 ve bunun sonucunda da askeri egemenlik altmdaki bir Devlet Giivenlik Paneli iktidan ele ge9irdi . Bu olu§um ise bir Dev let Konseyi 'ni (askeri cunta) iktidara getirdi. Olaganilstii ha! durumu smirs1z uzatild1, yerel yonetimler dag1tild1, FIS yasakland1, askeriye nihai otorite olarak kuruldu ve muhalif ayaklanma ac1mas1z ve vah§i bir i<; sava§ durumuna tirmand1. Askeri hilkilmet, gittik9e artan sivil huzursuzluk ve i<; sava§ fonu oniinde, IMF sponsorlugu altmda, ozelle§tirmelere agirhk veren, tiim fiyatlar i.izerindeki kontro!U kald1ran, gene! yiyecck yard1mlanm kald1-
Sosyalizm
ran bir ekonomik plan ba§latt1. Herne kadar ABD'nin Cezayir 'dcn ithal ettigi petrol miktan az olsa da, Ulkedeki Amerikan yatmml an oze llikle cnerji sekt ori.indc- 3. 7 mil ya r dolan buluyor ve bu miktann 2005 senes inde 5 milyar dol ara c;1kmas1 bekleni yo r. l 997'dcn bcri petrol sektOri.inUn iyi performansma ragmcn, ciddi kuraklikl ar ncdeni ylc tanm i.irctimi azaldt ve sanayii Uretimleri isc, kamu sc ktori.inde dcvarn eden ycniden yapd anma si.irec; lcri nedeniylc gerilcmcye devam ctti . Bu ge li ~ mel e r cmek pi yas as1111 da etkilcdi. Resrni rakaml ara gt"ire i ~s i z l i k orani yi.i zdc 28 gibi yi.iksck bir di.izeyde kald1. FIS sosyal dem agoglar tara fmdan idarc edil cn popi.ilist bir hareketti r. "Zenginden a!I p halka vererck zenginligi yeniden b6li.i§ti.irm ck" ilkcsi FIS programmda goze c;arp1yor. Halbuki Financial Times dergisinde yayml anan bir makalede i§arct cd ildig i gibi , "FIS ' in asla ay nnt1h bir ckonomik prog ram1 olmacl1, " ve "hUkUm et taraf1ndan ba§ latilan ekonomik reforrnl ann gclccegi ac;1 s111dan tam arnen bir bclirsizlik hi.iki.im si.irmcktc." FIS'i yonl endiren ya da dcstekl eyen farkli dU zcyl erin ~o yle bir anali zi bu bul an1khg111 nedenl crini ortaya c;1karabilir. Birinci di.izcydc klic; i.ik olc;ekli i§ sahiplcri ile ze ngin tUcca rlar, dcv lct mcrnurlan ve FLN rnuhalifleri bulunu yor. ikinci katrn andays a kay1rmac1 bir sistemden dolay1 yi.ikselmeleri cngellcncn ya da klilti.ircl cmperyal izmden do lay1 ahlaki bozulmaya kar§1 isyan eden i.ini vc rsitc profcsfal eri, doktorl ar vc av ukatlar bulunu yor. FIS ' i destckl eyc n i.ic; i.inci.i katman ise "hitti st" diyc adlandml an ayl aklar. Bu grup Umitsiz kcntli i§s iz genc; lcrclen, astronomik dU zcye varan i§s izligin (y Uzcle 30) ku rbanlann da n, toplu ms al olarak m arjinall e~ mi § , kolayca hareketc gcc;ebilcn vc "dcmagojiye" ac; 1k kim selc rdcn olu§uyor. Hittist'lerin yukancla s()z cclilen iki grupla, yo nctimden nefret ct mektcn b a~ ka ortak bir yonU yok . Bu nedenle dev rim ci bir parti, hitti st'lcrle, ihtiyac;l anna kar§11Ik verecck, din kar§1t1 polemikl crc girmcktense FJS lidcrlcri ile kitlclcrin ihti yai;:lan arasmdaki ~e li § kil e rc i§aret eden bir sosyal programla ili §ki ye gec;ebilir. Cezayir, sadece 1992'dcn beri sadece c;ogu sivil I 00.000 ki§inin () 1dUgi.i bir ic; sa va§la dcgil , aym zaman da ulusal bir sorunl a da kar§I kar~ 1 y a . isyan c1 Berberilerc kar§I onl eml er alan ordu, gcnerallcrc si vil bir maske i§levi goren Ba§kan Abdi.ilazi z Buteflik a hi.ikUmctini tchdit ediyor. Taban1111 geni § Berberi azmli gmd an alan KU!tlir vc Demokrasi Rali si (RCD), Kabyli a ' nm kuzeydogu bolges indeki ka sabalarda po lisle girdiklcri ~ati§mal a rda di.izinelercc gencin oldlirUlmcsinden sonra hi.i-
Diinya Ekonomlk Kr1zl ve Ortadogu'ya Etkller1
ki.imetten c;ekildi. Berberiler tarihoncesi zamanlardan beri Kuzey Afrika k1yilannda ya§ayan Semitik olmayan bir halk. Cezayir ni.ifusunun yakla§1k i.ic;te birini olu§turan Berberiler Arap dili ve ki.ilti.irtini.in empoze edilmesini ic;erliyorlar. Dolay1s1yla Berberi protestolanyla, halen devam etmekte olan koktendinci ayaklanmalar arasmda dogrudan bir baglantl yok. Bu hareket Berberilerin ulusal haklan ile bir i§c;i ve koyli.i yonetimini kurmak ic;in yi.irtiti.ilecek bir sm1f mi.icadelesini birle§tirecek bir demokratik mi.icadele ic;in bir devrimci liderlige ihtiyac; duyuyor, sadece lafta kalan degil eyleme de gec;en bir liderlige.
Irak ve Petrol Sorunu Irak 1963 senesinden beri Baas partisi Ve 1979 'dan beri de Saddam Hi.iseyin tarafmdan yonetiliyor. Baas emperyalizm ile kitleler arasmda bag1ms1z bir role soyunan bir milliyetc;i kii9iik burjuva partisi. iktidardayken ekonomide kilit sektor\eri ulusalla§tiran tek partili bir Bonapartist yonetim anlayt§tyla c;alt§tt. Irak'ta, Irak, iran, Ti.irkiye ve Rusya arasmda boli.inen Ki.irt halk1 i.izerinde bask1 uygulad1. Irak ekonomisi petrol sekt6riini.in egemenligi altmdadtr; petrol geleneksel olarak ithalat gelirlerinin yakla§1k olarak yi.izde 95 'ini olu§turagelmi§tir. Irak 1980'lerde iran ile sekiz yil siiren bir sava§a girdi. Irak bu sava§ta 100 milyar dolara varan ekonomik kayba ugradt. ABO 1983'den beri Irak'a gizli yardtmlanm si.irdtirdti, ote yandan Suudi Arabistan ve Kuveyt gibi bolgesel mtittefiklerini de taktma uymak ic;in tqvik etti. Irak 1991 senesinde iran sava§t yaralarmt sardtgmda Saddam HUseyin'e Kuveyt'e saldtrma konusunda ye§il t§tk yakan ABD'nin tuzagma dti§ti.i. Irak gi.ic;lerinin bUyUk gtic;lerin askeri ittifaktyla kar§t kar§tya geldigi ABO onderligindeki sava§ ytiz binlerce Irakh'nm oli.imi.ine neden oldu. 1991 sava§mm ardmdan ABO Irak halk1 tizerinde ekonomik k1s1tlamalar dayatt1. lrak'ta yansmdan fazlas1 be§ ya§m altmda c;ocuklar olan 1.5 milyon ki§i, bu k1s1tlamalann dogrudan sonucu olarak oldi.iler. <;ocuklann i.ic;te biri ciddi koti.i beslenme sorunuyla kar§I kar§1ya.
Sava~
Tehlikesi
ABO Ba§kam Bush ABO'nin "terore kar§t sava§" baglam1 ic;indeki niyetlerini Irak, iran ve Kuzey Kore'ye -"§er ekseni" diye adlandtrd1g1 i.ilkeler- saldm olarak dile getirdi. Niyetlerini ger9ekle§tirmek ic;in Bush insanhk tarihinde kurulacak en bi.iytik askeri sistemi onerdi ve I
Sosyalizm
Ekim'de ba§layan mali yilda savunmaya aynlan bUt9enin 48 milyar dolardan 379 milyar dolara artmlmasm1, buna kar~1hk da pek 9ok yerel programa yap1lacak yatmmlann k1s1lmas1m talep etti. Bu, 2007 senesine kadar savunmaya harcanacak paranm y1lda 451 milyar dolar olacag1 anlamma geliyor. Ancak di.inya ekonornik krizinin derinle§mesiyle beraber emperyalist karnptaki gedikler bi.iyi.irnekte ve bu karnp ile Arap yonetirnleri arasmdaki kuklalanndan rnuhalif sesler yi.ikselmektedir. Bush 'un vah§i sava§ gi.idi.isi.iniin fiili ve ko§ulsuz destek9isi Ariel Sharon ve Shimon Peres' dir ve bunlar iran 'm da olaya dahil olmasm1 ve israil 'in de bu sefer sava§a girmesini garantiye almak isternekteler. israil htikiirneti ii9 nedenden dolay1 sava§ istiyor: 1. 1991 Korfez Sava§i'nda oldugu gibi ABD'nin tek giivenebilecegi giiciin israil oldugunu kamtlamak. 2. Sava§I bahane ederek etnik temizlik yapmak. 3. israil i9inden yiikselen sm1f rniicadelesini bastirmak. Oteki emperyalist iilkeler ve onlann Ortadogu 'daki miittefiklerinden boyle bir rnufalefetle kar§1la§an ABD elindeki se9enekleri bir daha gozden ge9irir mi? Bir y1h a§km siiredir ABD'nin Irak ' a kar§I tehditlerini dinlerken hala bir sava§ 91kmam1§ olrnas1 ger9egi, Bush 'un Ortadogu 'da olas1 bir toplumsal devrimden korkarak tereddi.it ettigi anlamma geliyor. Ancak Bush bu sava§I, di.inyanm i9inde bulundugu ekonomik kriz i9inde petrolii kontroliine almak i9in ba§latabilir. Kitlelerin 91kanysa bu sava§I engellernekten ge9iyor; ote yandan bu sava§ eger patlarsa bu sefer 91karlar emperyalizmin askeri olarak alt edilmesi yoniindedir. Bu nedenle, devrimciler emperyalizme kaq1 Irak'la birle§ecek bir cephe talep edecekler. Baas emperyalizmi alt edemeyecegi i9in bu destek siyasi bir destek anlamma gelmez. Bunun i9inse devrimci bir i§yi sm1f1 liderligi gerekli .
Filistin'de Devrimci Parti ~u anda Filistin devrimci partisinin 9ekirdegi sadece israil 'de bulunuyor ve hi9biri Arap olmayan birka9 entellektiielden olu§uyor. SWL, iilkesindeki tiim sol parti ve gruplar1 kar§1sma alan bir program1 temel ahyor.
Reformist Stalinist bir parti olan israil Komiinist Partisi 'ne kar§J olan bizler sadece israil'in yamnda bir mini Filistin devleti §eklindeki emperyalist plana kar§J 91km1yoruz -ki Komiinist Parti buna 9ift elle
Diinya Ekonomlk Kriz! ve Ortadogu'ya Etkllerl
sanlm1§tlf- aym zamanda emperyalistlerle i§birligi yapan siyonistlerle Araplar alt edilmedigi silrece Ortadogu'da §iddetin ortadan kalkmas1m milmkiln gormilyoruz. Yahudi yerle§meci kolonilerin bir ulus oldugu efsanesini de reddediyoruz. Ancak, feci bir deformasyona ugramt§ olmasma ragmen Komi.inist Parti, israil 'deki Filistinli i§9ilerden olu§an geni§ tabamyla Arap ve Yahudilerin tek partisidir. "Koy Ogullan" (Abnaa el Ballad) 9ogunlukla Filistinli kil9i.ik burjuva ve lilmpenlerin yi.iriltti.igi.i bir ki.i9i.ik burjuva radikal sol harekettir. iki a§amah devrim §eklinde ozetlenebilecek bir Maoist program1 vard1r, ger9ekte ise ti.im Filistin'de bir demokratik burjuva devletini desteklemektedir. Bu grup iki devlet program1 i.izerinde harekete ge9mi§ olan Yahudi ki.i9i.ik burjuva grubuyla beraber 9ah§maya niyet etmi§tir. "Koy Ogullan"na muhalif olan SWL, Filistinli kitlelerle Filistinli ve Yahudi i§9i sm1flannm demokratik mi.icadelelerini birle§tirerek bir sosyalist devlet kurma amacmdad1r. Bu nedenle bir Kurucu Meclis'e ihtiyac1 olan ge9i§ donemi program1m1z sadece basit9e bir demokratik devlet degil, bir i§9i , Koyli.i ve Mi.ilteci Hi.iki.imeti talep etmektedir. "Koy Ogullan" yi.iz binlerce Yahudi ve Arap i§9iyi orgi.itleyen Histadruth i9inde 9ah§may1 , gerici oldugu gerek9esiyle kabul etmiyor. Bu teoriyle, M1sir'da devlet tarafmdan kontrol edilen sendikalarda da 9ah§ilmamal1. Bu, onlarm i§9i sm1fm1 orgi.itlemelerini engelleyen sosyal dog alarmm bir yans1mas1dlf. Histadruth liderligi ger9ekten de gerici ve irk91dir. Dahas1 Histadruth sadece geni§ i§9i komitelerini ve kamu sektOri.ini.i orgi.itli.iyor. Halbuki bu i.ilkede geni§ orgi.itsi.iz i§9i kitlelerinin 91karlan i9in sanayii sendikalan kurmak gereklidir. Ancak, Histadruth i9inde devrimci bir onderlik i9in mi.icadele vermeyi kabul etmeyenler hi9bir §ey orgi.itlemeyi ba§aramayacaklar. CWI'nin yerel orgi.iti.i olan "Sosyalist Mi.icadele" (Ma'avak Socialisti) iki sosyalist devlet talep ediyor. Bu program §U sol siyonist kabule dayamyor: Bu i.ilkede israil ve Filistin olmak i.izere her ikisi de kaderini tayin hakkma sahip iki ulus var. SWL ise bunun aksine, ti.im tarihsel Filistin topragmda bir Laik Demokratik Sosyalist Devlet fikrinde mar ediyor. "Sosyalist Mi.icadele" Histadruth ile birlikte 9ah§1yor, ancak yan reformcu fikirler i.izerinden . Histadruth bi.irokrasisinin i§9iler arasmda herhangi bir toplumsal tabam olmayan partisi "Tek Halk"a (Am Ehad) kat1ld1lar (entrizm yaptilar). Aym zamanda, israil'deki Filistinliler arasmda ger9ek bir tabana sahip olan Hadash ile bir cephe olu§turma taktigini, Yahudi i§9ilerin Komi.inist Parti 'yi sevmedikleri argi.imanma dayanarak reddettiler. Bu, KP'ye kar§I yap1lan §bvenist bir
Sosyalizm
ele§tiridir -KP pek 9ok israillinin gozi.inde bir Arap partisidir. Birle§ik Sekretaryanm yerel temsilcisi Michael Varshavasky, Uri Avneri 'nin sol kanat burjuva partisi "Ban§ Bloku"na (Gush Shalom) kat1ld1 (entrizm). Avneri ile pek az orgi.itli.i arkada§lan ve i§9ilere gore (kendisi §U anda Avrupa emperyalizmi tarafmdan finanse edilen bir STK'nm ba§mdadir) i§9i sm1f1 diye bir §ey yoktur, ne Histadruth i9inde ne dt§mda. OncU proletaryay1 orgUtlemek i9in mi.icadele veren bir propaganda grubu olan SWL hazirlad1g1 programla, 9ok ki.i9iik olan boyutuna ragmen, i§9i sm1fmm ve ki.i9i.ik burjuva solunun belli ba§h tiim mi.icadelelerine dahil olmay1 ba§ard1. U9 ayda bir ~1kan bir dergi yaymhyoruz. Her ay binlerce bro§iir dag1t1yoruz. Ki.i9iik burjuva solunun okudugu bir internet gazetesi olan Indymedia'da hemen her gi.in yaymlar yap1yoruz. Birle§ik cephe i9in 9ah§lamalar yapan sol aktivistler arasmda iyi tammyoruz. Ote yandan ozellikle Filistinli militanlar arasmda fazla bi.iyUmeden miicadeleleri fazla etkileyemeyecegimizi de biliyoruz. Cezayir 'deki Lambertist'ler dt§mda bildigimiz kadanyla Ortadogu 'da etkili bir Tro9kist parti yok. Siyonistlerin ve emperyalistlerin alt edilmesi ve bir Ortadogu Sosyalist Federasyonu 'nun kurulmas1 i9in ki bunun ko§e ta§lanndan biri Sosyalist Filistin olacaktIT- bu bolgede Dordiincii Entemasyonalin devrimci birimlerinin kurulmas1 gerekiyor.
Pabloizm ve Arap Devrimi Ortadogu 'da, ozellikle ulusal sorun olan i.ilkelerde (Irak, iran ve Ti.irkiye' de Ktirtler ya da Cezayir'de Berberiler gibi) ba§ka devrimci partiler kurabilmek i~in, milliyet9i ki.i9i.ik burjuva "Arap devrimi" teorisinin reddi onemlidir. Devrim Araplar, Kiirtler, iranhlar, Berberiler ve Yahudiler tarafmdan yapilacaktir. Ti.im bolgede bir Sovyet i§9i sm1f1 Federasyonu kuracaktir. Etnosentrik Arap devrimi teorisi bu yolda bir engeldir. Ortadogu, monar§isi altmdaki tiim uluslann ortak bir idare altmda ya§ad1g1 Rus imparatorlugu'na benzemedigini kabul ediyoruz. Soz ettigimiz devrimi Rus devrimi diye adlandmrken, Rus devriminin Rusya'da yonetici s1mfa kar§t yap1ld1gma i§aret etmeyi ama9hyoruz. Bizim duru§umuz Arap ulusunun birliginc kar§J degildir; ancak bir ulus altmda varhg1m siirdtirdi.igti ama Sosyalist Ortadogu Federasyonu ba§ka uluslar1 da dahil ettigi ve demokratik hedeflerin, di.inya devrimi 9er9evesindeki i§9i sm1f1 hedeflerine gore belirlendigi olr;tide. Bir sosyalist devrimin temel hedefi Arap ulusunu bir araya getirmektir iddiasmda bulunmakla, Arap, iranh, Kiirt, Berberi ve Yahudi i§9ilerin, toplumun diger baskt altmdaki katmanlarla ittifak i9inde bulundugu bir
Dilnya Ekonomlk Kriz1 ve Ortadogu'ya Etklleri
Ortadogu sosyalist devrimi program1 kurmay1 hedeflemek c;ok farkh §eylerdir. o Arap devrimi teorisi ilk defa 1958 Kas1mmda Michel Pablo tarafmdan yi.iri.iti.ilen bir Troc;kist hareket zamanmda ortaya at1lm1§tl. 0 donemde Pablo, Stalinistleri, Sosyal Demokratlan ve ki.ic;i.ik burjuva milliyetc;ilerini bir araya getiriyordu. Bunu yapabilmek ic;ir temel Marksist teorileri gozden gec;irmek zorunda kald1, buna Lenin'in emperyalizm teorisi ile Troc;ki 'nin si.irekli devrim teorisi de dahildi. Arap Devrimi ba§hkh bro§i.iri.inde Pablo Arap i.ilkelerindeki demokratik devrimi "Arap devrimi" olarak adlandirmi§tL. Pablo 'nun duru§U devrimci sosyalistten ziyade tutarh bir demokratm bak1§ ac;1s1dir. Bu proleterya ile koyli.ini.in demokratik diktatorli.igi.i sloganm1 savunan Lenin'in Nisan 1917 oncesi duru§una benzer; sosyalist devrimi ya da Troc;ki ' yi takip eden Lenin'in duru§una degil. Bunu bu gi.in Ekim Devrimi deneyiminden soma diriltmek ic;in sarfedilen herhangi bir c;aba Troc;ki 'nin iddia ettigi gibi politik olarak proletaryanm ki.ic;i.ik burjuva kitleleri arasmda erimesine katk1da bulunur, bOylece de ulusal burjuvazinin hegemonyas1 ic;in en uygun ko§ullan hazirlar, dolay1s1yla da demokratik devrimin c;oki.i§i.ine neden olur.
Filistin' de Boliinmeye
Kar~1
bte yandan Filistin'de iki sosyalist devlet teorisi Emperyalist-Siyonist baskmm bir yans1mas1dir. Sosyalist devrimden soma bile Filistin'in bu §ekilde boli.inmesini talep etmek Filistinli kitlelerin arzusu degildir, zira bu dort milyon Filistinli s1gmmacmm topraklanna geri donme haklanndan feragat etmek anlamma gelir. Bu insanlann arzusu Filistin Sozlqmesi 'nde ifade edilmi§tir: Tek bir Filistin. Devrimden soma olas1 iki devletten soz etmek (CWI'in durU§U budur) yerle§meci kolonicilerin bir ulus oldugunu tammak demektir. Bu sol siyonistlerin duru§udur, devrimcilerin degil. • iki devletli bir c;ozi.im arayan ti.im siyasi ak1mlara kar§I -ki bu ashnda ABO plamdir- Komintern'in ikinci kongresinde yaymlanan yolda§ Lenin'in Ulusal ve Koloniyal Meseleler Uzi.irine Taslak Tezler ic;in On <;ah§ma ba§hkh i.inli.i yaz1smda dile getirilen on bir teze i§aret etmek istiyoruz: "11. Feodal ya da patriarkal ve patriarkal-koyli.i ili§kilerinin egemen oldugu geri kalmI§ devletler ve uluslarla ilgili olarak §U noktalan goz oni.inde bulundurmakta fayda vardir: "Birincisi, ti.im komi.inist partiler bu i.ilkelerdeki demokratik burju-
Sosyalizm
va ozgtirle§me hareketlerine qlik etmelidirler; ve en etkin yard1m1 saglama g6revi en .ba§ta geri kalmt§ ulusun koloniyal ya da finansal olarak bag1mh oldugu tilkenin i§9ilerine dayanmahdir; "ikincisi, geri kalmt§ tilkelerdeki ruhban sm1fa ve diger etkin gerici ve orta9ag unsurlanna kar§t mlicadele geregi; "U9tinctisti, Avrupa vc Amerikan emperyalizmine kar§I ylirtittilen bag1ms1zhk hareketini hanlann, toprak sahiplerinin ve mollalann durumlanm gti9lendirmek amac1yla birlqtiren islam yanhs1 ve benzeri egilimlere kar§t sava§ma geregi. "Dordtinctisti, geri kalm1§ tilkelerde toprak sahiplerine, toprak mi.ilkiyetine ve feodalizmin ttim tezahtirlerine ya da kmnt!lanna kar§t koylti hareketlerine ozel bir destek verme geregi; koylti hareketine, Bat1 Avrupa komtinist proletarya ile Dogu'daki, kolonilerdeki ve gene! olarak ttim geri kalmt§ tilkelerdeki devrimci koylti hareketi arasmda olabilecek en yakm ittifakt kurarak olabilecek en devrimci karakteri verme geregi. Kapitalizm oncesi ili§kilerin egemen oldugu tilkelerde Sovyet sisteminin temel ilkelerini uygulamak i9in her ttir 9abay1 -"i:,;ah§anIarm Sovyeti" vs gibi- sarfetmek ozellikle gereklidir; "Bqincisi, geri kalmt§ tilkelerdeki demokratik burjuva bag1ms1zhk egilimlerine komtinist bir renk verme giri§imlerine kar§t kararh bir mticadele vermc geregi; Komtinist Enternasyonal koloniyal ve geri kalmt§ tilkelerdeki ulusal demokratik burjuva hareketlerini ancak §U ko§ullarda desteklemelidir: Bu tilkelerde gelecegin sadece adda degil fiilde de komtinist olacak proletarya partilerinin unsurlan bir araya getirildigi ve ozel gorevlcri konusunda, yani mensubu olduklan ulusun ii:,;inden i:,;1kan demokratik burjuva hareketlere kar§t mticadele etme gorevi konusunda egitilmeleri. Komlinist Enternasyonal koloniyal ve geri kalm1§ tilkelerde burjuva demokrasisi ile gei:,;ici bir ittifaga girmeli ancak bu hareketlerle kayna§mamahdtr ve istedigi kadar embriyonik formda olsun proletarya hareketinin bag1ms1zhgm1 her ko§ulda savunmahdir; "Altmc1s1, ttim tilkelerde, ama ozellikle gcri kalmt§ tilkclerde, olabildigince geni§ i§i:.;i kitlelerine stirckli olarak emperyalist glii:,;ler tarafmdan uygulanan kandtrmacalar konusunda ai:,;1klama ve if§alar yapma geregi. Bu glii:,;ler siyasi olarak bag1ms1z devletler maskesi altmda kendilerine ekonomik, mali ve askeri olarak tamamen bag1mh devletler kurabilirler. Gtinlimlizlin uluslararas1 ko§ullarmda bag1m!t ve zay1f uluslann, Sovyet cumhuriyetleri ile birle§me dt§tnda bir kurtulu§lan yoktur.
<;eviren: <;ir;ek OZTEK
De La Rua ve Cavallo'yu Bitiren Halk
Ba~kald1ns1
Bunlar1 da Benzerlerini de • Bir Daha lstemiyoruz! 21 Arahk Cumartesi giinii, PO (i§9i Partisi-Tro9kist), Izquierda Unida (Birle§ik Sol-Komiinist Parti ve i§9ilerin Sosyalist Hareketi Partisi- Tro9kist ittifakt) ve diger sol (hepsi Tor9kist) orgiitler ba§ka §ekillerde ve yeni siyasi 9ehrelerle IMF politikasmt siirdiirmeye 9ah§an Yasama Meclisinin toplant1sm1 reddettiklerini ifade etmek i9in Ulusal Kongre binast oniinde toplandtlar. Toplanttya kat1lan sol argiitler halihazlfdaki siyasi duruma ili§kin ortak yorumlanm ve bu durumun iistesinden gelmek i9in yap1Imas1 gereken gorevleri belirten a§ag1daki bildiriyi yaytmladtlar.
rjantin halk1 ve i§9ileri sokaklara inerek De Ia Rua ve Cavallo hiikiimetini dii§iirdiiler. Maa§lann kesilmesiyle, halkm bankadaki paralarmm dondurulmas1yla ve kamu yatmmlannm toptan iflas1yla sonu9lanan bir bunahmla kar§t kar§iya kalmt§ bir halkm biiyiik bir zaferidir bu. De la Rua ile
A
Cavallo, Menem ile Duhalde, Ruckauf, Puerta ile Rodriguez Sai hiikiimetleri toplumsal felaketten ve milyonlarca Arjantinlinin hayattm karartan toplumsal ve ekonomik ke§meke§ten sorumludurlar. Yasama Meclisini kontrol eden partiler de bu felaketten sorumludurlar. Bu partilerde yeni bir hiikiimet kuracak yetki de yok gii9 de yok, Cavallo planmm son a§amasmt hayata ge9irmekten bile acizler. insanlann ba§kaldlfmas1, sokaklara inmesi, yollan kapatmas1, i§yerlerini i§gal etmesi ve iktidar merkezlerine sald1rmas1 i§te buna kar§Idlf. Tam da bu yiizden yeniden s1k1yonetim tohumlan serpilmesini ve
Sosyalizm
mi.icadeleci Arjantin halkma kaq1 kanh zuli.imi.in si.irdi.iri.ilmeye kalk1§Ilmas1m reddediyoruz ve istemiyoruz. Katliamdan sorumlu olanlarm yarg1lanmasm1 ve cezalandmlmasm1 ve bi.iti.in mahkfimlann serbest b1rakilmasm1 istiyoruz. Bankalann ve bi.iyi.ik sermaye gruplannmm Arjantin'i iflas etmi§tir: Bu y1l hasila tarihi rekorlar kird1 ama aym zamanda milyonlarca arr insan var, i.iretici ayg1t bo§ yat1yor ve i§siz kitle hi9 gori.ilmemi§ di.izeye eri§ti. Bir somi.iri.i sisteminin, bir ekonomik, toplumsal ve siyasal kurumun son evresidir bu. Yeter! A§ag1da ad1 ge9en orgi.itler bir 91k1§ yolu oldugunu ilan etmektedirler. Arna bu 91ki§ yolu emperyalizmin, finans kapitalin, gerek ulusal gerekse yabanc1 kapitalist tekellerin hesabma ke§meke§ yaratanlarm i§ine gelmeyecektir. i§te temel mesele budur. Ne dolara bagh ekonomi ne de egemen sektorlerin dayatt1g1 devali.iasyon bizi bu ezeli 9ileden kurtaramaz. Bunlar sadece emegimizin i.iri.inlerine yeni el koyma bi9imlerini farkh uygulama yollandir. Hepsi 9ekip gitmeli. Sadece De la Rua-Cavallo degil Rodriguez Sai'den de ve IMF soygunculanyla anla§ma aray1§ma giren bi.iti.in partiler ve yerel idarelerden de kurtulmahy1z. Bankerler, bi.iyi.ik kapitalistlerin §irketleri, ozelle§tirmeden 91kar saglayan tekeller, devlet fonlannm mirasyedileri .. . bunahmm hesabm1 odemelidir. Bankalar sistemini millile§tirrnek; i§9ilerin maa§lanm ve tasarruflanm, hatta ki.i9i.ik i.ireticilerin ve ti.iccarlann tasarruflanm dondurrna karanna bir son vermek, onlann yerine i.ilkenin 150 milyar dolanm cebine indirmi§ olan bi.iyi.ik h1rs1zlann dev fonlanm dondum1ak §artt1r. Ozelle§tirilen bi.iti.in hizmetler yeniden kamula§tmlmah ve di§ bor9larm odenmesi durdurulmahd1r. Bu temelde bizler ekonomiyi yeniden di.izene sokmahy1z ve felce ugramI§ i.iretimi i§9ilerin 9izdigi ulusal bir plan I§tgmda harekete ge9irmeliyiz. Bunu ger9ekle§tirmek i9in di.i§i.inecek ve brgi.itlenecek mi.icadeleci insanlara ihtiyac1m1z var. Bir meclisin se9ilmesi i9in ya da piquetorolar hareketi, kavgac1 sektorler, sol partiler ve mevcut ekonomik sisteme kar§I mi.icadele eden herkesin kat1labilecegi i.ilke 9apmdaki bir toplant1da, 9ah§an ya da i§siz i§9ilerin bulu§mas1 i9in 9agnda bulunuyoruz. Mevcut iktidann 9i.iri.imi.i§li.igi.ine kar§I yi.ikselecek bir iktidan in§a etmek itrin ka91mlmaz bir ihtiya9t1r bu.
De la Rua ve Cavallo'yu 81t1ren Halk
Ba~kaldms1
bteki Arjantin: Peronistlerin, Alianza'nm, iflas bayrag1 c;ekmi§ sozde ilericilerin degil, ezeli gaspc;1lara el koyacak i§c;ilerin Arjantini. Halk ve i§c;i Hiikiimeti ic;in ileri Peronistlerin ve sistemin diger §U\: ortaklannm hiikiimetine hayir! S1kiyonetime hayir! IMF'ye hayir! DI§ borc;lann odenmesine hayir! Bankalar millile§tirilsin Yard1m fonlan yeniden kurulsun i§c;ilerin miicadelelerine tam destek Demokratik ve merkezi bir planlama ic;in ileri! Halk miicadelesinin tiim tutsaklanna ozgiirliik. Castells ve diger tutuklu i§c;ilere Ozgiirliik. Tutuklu i§c;ilere verilen cezalar kaldmlsm ...
Partido Obrero/PO (i~<;i Partisi) • lzquierda Unida!IU
(Birle~ik
Sol) : PCA (Arjantin Komunist
Partisi) +MST (iKilerin Sosyalist Hareketi Partis1') • Liga Socialista Revolucionaria!LSR (Sosyalist Devrimci Birlik) • Frente Obrero Socialista!FOS (Sosyalist iKi Cephesi)•
Buenos Aires, 22 Aral1k 2001
Sosyalizm
Arjantin Ba,kald1r1s1: Diinya Devriminin Yeni Sahnesi 4. Ente.rnasyonal'i Yeniden in~a Hareketi Koordinasyon Komitesinin A~klamas1 Di.inya kapitalist krizinin sarsmt1s1yla ve on yilhk toplumsal mi.icadelelerin etkisiyle Arjantin halk kitleleri 2001 Arahgmdaki eylemleriyle di.inya sosyalist devriminin geli§mesinde yeni bir perde a\:t1lar. Ulkenin kapitalist ekonomisi harap haldedir; burjuva siyasal sistemi bir bi.iti.in olarak alti.ist olmu§tur ve siyasal iktidar sorunu kendini ortaya koymu§tur. Mi.icadele derinle§mektedir ve egemen sm1fm sozde "ge9ici" 9ozi.imleri ba§ar1s1z olmu§tur. "Fuera De la Rua-Cavallo" ("De la Rua ve Cavallo Defol") diye slogan atmaya ba§layan Arjantin halk1 §imdi "Que se vayan todos!"u ("Hepiniz Defolun") talep ediyor. Bankerlerin 9i.iri.irni.i§ sisterninin ve IMF yardak91lanmn toptan reddi ... Alternatif bir siyasal ve toplumsal iktidar meselesi dosdogru ortaya konuyor. Kitlelerin ba§kald1rmasmda onci.i roli.i oynayan i§9i sm1f1 Arjantin 'i a§ag1dan yukanya yeni toplumsal temeller i.izerinde in§a ederek krizden kurtarabilecek tek toplumsal gi.i9ti.ir. Arjantin 'de proletaryanm onci.i kolu olan Tro9kist parti Partido Obrero, devrimci mi.icadelenin on saflanndadlf. Program1 91k1§ yolunu ay1k9a gostermektedir: • Di§ bor9lar iptal edilsin! • Bankac1hk sistemi rnillile§tirilsin ve yard1m fonlann .yeniden millile§tirilsin ! • i§yerleri i§9i denetimine! • Kapitalistler krizin bedelini odemelidir. i§9ilerin i§ine son veren §irketler millile§tirilsin. Herkese i§! • Her mahallede ve kasabada yiyecek dag1tim1m orgi.itleyecek, hi.iki.imetin ve kapitalistlerin neden oldugu ekonomik ke§meke§e kar§1hk
verecek Halk Meclisleri kurulsun! <;i.iri.imi.i§ ve iflas etmi§ siyasal ve sosyal rejimi toptan ala§ag1 ederek yerine eyaletlerde ve i.ilkede <;:apmda egemen bir Kurucu Meclisi gctirecek ulusal bir emek<;:i halk seferberligi i9in ileri! Kahrolsun kapitalist gasp91Iar hi.iki.imeti ve IMF yardak9tlan ! Halk Meclislerine dayanan bir i§<;:iler hi.iki.imeti i9in ileri ! IMF haydutlan ve Yanki emperyalistler defolun! Latin Amerika'nm sosyal ist birligi i9in ileri ! Arjantin Devriminin ba§lang19 ad1mlan daha §imdiden dev bir sarsmt1 yaratt1; sadece kapitalist di.inya ekonomisinin bunahmm1 degil di.inyanm her yanmdaki i§9i sm1f1 ve mazlum kitlelerini de etkiledi. Amerika ve Avrupa'daki "Seattle ve Cenova halklanndan" Filistin intifadasma, Orta As ya ve Ortadogu 'daki emperyalist barbarl1ga ve saVa§a direnen mazlum halklara, Balkanlardan ve Rusya'dan Latin Amerika ve Afrika'ya kadar somi.iri.ilen ve ezilen herkes, toplumsal ve ulusal ozgi.irli.ik i9in mi.icadele eden herkes bugi.in Arjantin olaylarmm ritmiyle ya§tyor. Di.inya, devrimci Arjantin aynasmdan kendisine baktyor. Bi.iti.in enternasyonal i§<;:i ve halk orgi.itlerine, bi.iti.in ozgi.irli.ik ve sosyal adalet sava§9tlanna, bi.iti.in devrimcilere bir 9agnda bulunuyoruz: Arjantin el9ilikleri oni.inde gosteri yapmak gibi, Arjantinli i§9ilerle s1mf dayam~as1 i9in her yerde eyleml.er di.izenleyin. Birle§in ve di.inya sosyalizmi i9in, emperyalist-kapitalist gi.ildi.iri.iyi.i yerle bir etmek i9in aym yolda mi.icadele edin. <;agnm1z i§<;:i sm1fmm ve sol sm1f mi.icadelesinin bi.iti.in onci.i sava§91lannadlf: ~iMDi sosyalist devrimin zorunlu arac1 olan devrimci Enternasyonal i§<;:ilerini vi.icuda getirmek i9in cesaretle ileri at1lmanm zamamdlf! Dordi.inci.i Entemasyonalin Yeniden Dolays1z in§as1 i9in ileri! Ya§asm Arjantin Devrimci Halk Ba§kaldmst! Di.inya Sosyalist Devrimi i9in ileri!
Dordiincii Enternasyonali Yeniden in~a Hareketi iKi Partisi!Arjantin • Devrimci Marksist Proposta!lnternational Trotskyst Opposition [ITO]fitalya) • EEK!Yunanistan • MiB!Tiirkiye • i§~·i Partisi/Uruguay • ITO IABD • Tro<;kist Muhalefet!Bolivya • "En Defensa de! Marxismo" Kolektijilispanya • Sosyalist i§<;i Birligil israil-Filistin Roma, Kas1m 2001
Sosyalizm
Stalincilerin ''Ayna Korkusu''<*>
Mahir HAMDi
20. yi.izy1h geride buakt1k. Ge\:tigimiz yi.izy1l, devrimler ve kar§I devrimler \:ag1 olarak ya§and1. insanhk tarihi hi\:bir doneminde somi.iri.isi.iz, e§itlik\:i bir toplum hayalinin ger\:ekle§mesine bu kadar yakmla§mam1§t1. 1917 Rusya'smdan ba§layan ve Avrupa'y1 kas1p kavurarak, oradan Uzakdogu'ya, <;in'e kadar uzanan, i§\:i sm1fmm e§itlik ve ozgi.irli.ik mi.icadelesi tarihin ak1§m1 oyle bir degi§tirdi ki, somi.irenler ve egemenler iktidarlanm kaybetmemek i~in kimi zaman "tavizler" verdiler ama, esas olarak ellerine ge\:en her firsatta i§\:i sm1fma ve ezilen halklara en ac1mas1z bask1larla, soykmmlarla, katliamlarla ve sava§larla saldudilar. Yeni yi.izy1lm ba§mda sanki insanhk tarih i yeniden ba§hyor. 20. yi.izy1hn ba§lanndaki iyimser havanm ne kadar da uzagmday1z ...
apitalizmin yayd1g1 bu karamsar havamn etkisine ancak tarihin maddeci yorumunu ozi.imsemi§ olanlar kar§J koyabilirler. Marksizmin en onemli ayaklarmdan biri olan tarihsel maddecilik rehberliginde, tarihi bi.iti.insel ve ger~ek~i olarak okuyabilenler gelecegi kurmada ba§ar!h olabilirler.
K
Marksizme ait bi.iti.in degerlerin yok say1ld1g1 ya da koti.ilendigi gi.ini.imi.izde, ne yaz1k ki bizim "solculanm1zm" da bu y1k1ma kar§1
(*) Tank Ali, Ayna Korkusu, Everest Yaymlan, istanbul, 2000
koyabilecek durumda olmad1klan gori.ili.iyor. <;i.inki.i i9inden 91kt1g1m1z yi.izyila ger9ek9i gozlerle bakmaktan yoksunlar. Rusya'da, Almanya'da, Dogu Avrupa'da, ispanya'da, <;in'de vs. ya§ananlan Stalinci "tek i.ilkede sosyalizm" mant1gmdan ve sm1flar mi.icadelesini "kompJo teoriJeriyJe" a\'.Ikiamaktan bir ad1m bile oteye ge9emiyorJar.( Bir ad1m oteye ge9enler ise, kendilerine rehber olarak devrimci Marksizmi degil, sivil toplumculugu, liberalizmi ald1klan i9in §imdilerde i§9i sm1fma ve onun ideolojisine tepeden bak1yorlar! ) Sonu9ta ise tekrarlanan hep §U bildik nakarat oluyor: "Bitti. Bitti. Bitti! Her §eyiyle sifonu 9ckilmi§ bir i.itopya. bznesi kahraman proletarya onu terk ettikten sonra Marksizm nas1l var olabilir? Helgc'yle sen bunu anlam1yor musunuz? Marksistler lacivcrt okyanustaki kopi.ik zerreciklerinden ba§ka bir §ey degildir." SSCB'de ve diger bi.irokratik i§9i devletlerinde ya§ananlan "sosyalizm" olarak degerlendirenler dogal olarak §imdi "sosyalizm 96kti.i", "Marksizm oldi.i" naralarma 9anak tutuyorlar ya da liberallerin dilinden konu§uyorlar. Sosyalizmde inat eden Stalinciler ise "sosyalizm neden 96kti.i?" sorusuna tutarh bir yamt veremedikleri i9in i§9i sm1fmm gozi.inde hi9bir inandmc1hk ta§1m1yorlar. <;i.inki.i hala Stalinizmle ger9ek9i bir yi.izle§meden ka91yorlar, sorgulam1yorlar ya da sorgulayanuyorlar! 20 yi.izy1lm aynasmdan di.inya devrimi yerine "tek i.ilkede sosyalizmin" kutsall1gma tap1yorlar hala. Stalin donemiyle birlikte ba§layan i§9i devletinin §ekilsizle§mesi, yozla§mas1 ve giderek 9i.iri.iyi.ip kapitalist restorasyona yo! a9mas1m Hru§9ov ya da Gorba9ov gibi asalaklann varhgma baghyorlar. l 925'lerden itibaren ad1m ad1m ilerleyen bi.irokratik kar§l devrimin kald!facmm o me§hur "tek iilkede sosyalizm" teorisi oldugunu goremiyorlar. Bayragmda hala km! y1ld1Z1 ve orak 9ekici utanmazca ta§Imaya devam eden <;in Komi.inist Partisinin kapitalist restorasyonu bi.iti.in di.inya i§9ilerinin gozi.i oni.inde bu simgeleri 9oktan terk etmi§ bulunan Putin Rusya'smdan bile ne kadar daha h1zh ya§ama ge9irmeye 9ah§t1g1m goremiyorlar. Simgeler onlara yetiyor. Ge9mi§te SSCB'nin ismi ve simgeleri onlar i9in yeterliydi , §imdi ise <;in'inkiler! Koca koca i§9i devletlerinin i9eriden 9i.iri.imesi onlan ilgilendirmiyor, 9i.inki.i onlar da aym 9i.iri.imenin
Sosyalizm
pan;as1 olmaya devam ediyorlar, iistelik "<riiriimeye ve koku§IDU§luga kar§1 miicadele ediyoruz" yaftas1 altmda. Ku§kusuz simgeler onemli, ama "tek iilkede sosyalizm" kar§t devrimci teorisi SSCB'de goriildiigii gibi bu simgeleri bile korumaya yetmedi, ne yaztk ki bu gidi§le <;HC'de koruyamayacak. i§te bu yiizden <ragda§ Stalincilerin bu aynaya bakmalan bir zorunluluk. Tank Ali'nin Temmuz 2000'de yay1mlanan romam, i§<ri sm1f1 miicadelecilerinin kendi tarihleriyle yiizle§mclerine bir f1rsat veriyor. Ge<rtigimiz yiizytla ele§tirel ve ozelqtirel bir bakt§m kap1sm1 arahyor. I 900'lerin sonundan l 990'1ann ba§ma dogru gidip gelmelerle 0riilii §iirsel ve dramatik yap1s1yla tarihsel bir i<r hesapla§ma romam. i§<ri s1mfmm geymi§ kazammlannm biiyiik bir boliimiiniin "Yeni Diinya Diizeni"nin y1karlan ugruna ac1mas1zca elinden almd1g1 I 990'lardan "Devrimler <;agma" bir bak1§. Tank Ali, sosyalizmin ve diinya devriminin gelecegini belirleyen yanh§lan , ka<rmlan ftrsatlan anlatirken okuduklanmz bir roman anlat1mmm otcsinde o donemin devrirnci Marksist bir degerlendirmesine donii§iiveriyor. Profesor Meyer, Alman Sosyal Demokrat Partisinde "yiikselmektc" olan oglu Karl'a Marksizmin ve sm1fs1z, somiiriisiiz bir diinyamn hala ge<rerli bir miicadele oldugunu anlatirken, bir yandan da kendi tarihiyle yiizle§iyor. Alman Komiinist Partisinin korkak!tg1 ve 1923 Alman devriminin yenilgisine, "Halk cephesi" politikalanmn Alrnanya'da, Fransa'da, ispanya'da yaratt1g1 y1k1mlara, devrimi yapan Bol§evik Partisinin yozla§tmlmasrna, Stalinci teroriin kurbam olan Bol§eviklerin oldiiriilmesine "tamkhk" eden hayali ama ger<rek<ri kahramanlan konu§turuyor Tank Ali. Yani anlatilan bizzat "bizim" tarihimiz ... "Ayna Korkusu" romanmm en ba§anh yonlerinden birisi de Stalin'in "Rusya'nm gelecegi i<rin" muhalefeti sindirrne operasyonlan ve 1936 duru§malarmda binlerce Bol§evigin katledildigi I 930'lardaki teror ortamm1 ve yaratt1g1 korkuyu yans1tabilmi§ olmas1: " ... ..... .. Umut besleme. Kay. Ortadan kaybol. Berlin ve Moskova'da teror hiikiim siiriiyor. ispanya'y1 bir <rtlgmhk kaplamt§. Her yerde, t1kah, ac1mas1z kalplerin att§t. Soguk Sibirya riizgan her §eyi delip ge<ren merhametsiz gozler...
(Ayna Korkusu, sayfa 181)
Stalincilerln "Ayna Korkusu"
" Lisa Moskova'ya indiginde, eski dostlannm hala ortahkta olup olmad1klanm sorma zamammn geldigine karar vermi§ti. -Ludwig bana senin her dedigine uyma talimatI verdi Freddy, ama ... Livitsky'nin Paris'te oldugunu biliyorum. Levy ile Narin nerede? -Levy oldi.i . Buharin'i, Stalin'in onu oldi.irtecegi konusunda uyarmi§tI. Di§ i.ilkelere yapacag1 ilk ziyaretten sonra bir daha Moskova'ya donmemesini soylemi§ti. Bu kadan bile yeterli oldugu halde Levy daha da ileri gitti. Buharin'e Meksika'ya gitmesini soyledi, fakat Buharin'in 9evresinden biri kendisini ihbar etti. Levy ortadan kayboldu. Sorgulama yapmak gerekmedi. Her §eyi itiraf etti ve b1y1khya lanet okudu. Sanmm 9abucak olmek istiyordu.
De; gece once kur§Una dizildi!
Lisa'nm yi.izi.i sarard1. Misha Levy Olmi.i§ti.i. Viyana'da ilk tam§tiklarmda temiz yi.izli.i bir genc;ti. Ac1mas1zca sildi ya§aran gozlerini. Gozya§lanyla 1slanm1§ bir yi.iz Moskova'da kald1g1 otelde ku§ku uyandlfd1. .. (Ayna Korkusu, sayfa 195) Bizim klasiklerimiz vardlf. i§9i sm1fmm kahramanca mi.icadelesini, en saf, en i9ten anlat1mlarla ya§atan ve her okunu§ta kapitalizme, somi.iri.iye ve her ti.irli.i ezme-ezilme ili§kilerine kar§l i9imizi yeniden ve yeniden ofkeyle dolduran klasiklerimiz. Demir Ok9e gibi, Germinal gibi, Ana gibi. Biz onlarla bi.iyi.idi.ik. "Ayna Korkusu" da bu klasikler dizisinin en son halkasma aday olabilecek bir yap1t, bir tarihsel roman. Tank Ali kar§1m1za bir ayna dikiyor... Bu aynaya bakmaktan korkmaym. \:i.inki.i ancak bu aynaya bakabilenler 21. yi.izy1h devrimler 9agma doni.i§ti.irebilirler...
Sosyalizm