i~indekiler MAAT 2004 • SAYI 25/5
1. Ya i,silerin Kendi Hukumeti, Ya K1yametl ••••••••••••4 PGB Sosyalizm 2. Yeniden Kitlesel i,si Partisi Uzerine ••••••••••••••• 18 ~adi OZANSO
3. Kamu Yonetimi Temel Kanunu Tasar1S1 Neler Getiriyor? 28
Prnar EROL 4. Nas1l Bir Sendika? ETUC ve "Avrupa Anayasas1" •••••• 38
Daniel SHAPIRA 5. Bir Ozelle,tirme ve Yeniden Pay1a,1m Sava,1 Olarak lrak ve Ortado§u ............................... .46
PGB Sosyalizm 6. Turkiye Burjuvazisinin Tarihsel Geli,imi ve Mevcut Durumu Ozerine K1sa Notlar .............. . ........... . 56 ~eref DOGAN
7. AKP Hukumetinin Kapitalist Karakteri •••••••••••••• 78
Cemal TAYLAN
:xtili: Etgin B:xiir ¥ 8xunlu Y az
led Md r : B.n:o..! K vrak
y netim Yeci: N zh?t EEEITli Sc. J\b: 36/5 Pasirrp:i. a Mill. Ya:l k y/ starh!l Tel/Faks: (216) 330 95 67 R.l.sk : Cblod.arrl
Sosya/izm
Yeniden <;1karken, PGB SOSYALiZM'i aradan ge~·e11 iki yildan sonra yeniden yaymlamaya ba§liyoruz . Ku§kusu z bu uzunca gecikmeyi sab1rli old1(qun11 dil§iindi<qiimiiz okurlanmzza izah etmek zornnlulu,q11yla kar§Z kar§1yav1z. Hepi11izi11 bild(~i gibi yakla§zk iki yzl kadar 6nce yeni hir siyasal a~·Il1111a yi)11elme/.:.te oldu,qumuzu ilan etmi§ ve PGB SOSYALiZM ~·e\lresiyle BiEP (Birlqik i§~i Emek~·i Partisi) Giri§imi {'evresinin bir araya geldi,qini d11yurm115t11k. Hedej i'mi:: , .1os_valistleri11 hir araya gelmesine iincelik tammaktansa ({.·iinkii GDP denevimiylc /m111111 nasz/ bir akzntzya kurek ~·ekmek anlam111a geldi_qini 6,qre 11111i~· ti/.:.) 1·am!a11 kadm hirikimiyle dogrudan bir smzf partisi in§as111a giri5111ckti. Ser111aredc11 1·e del'letten ha,qzmszz bir kitlesel i§{'i partisinin (bu ba~-/ang1~· ta kii~·iik hir kitlcsel/ik ta§Zyacak olsa da) in§asma giri§mek ortak hedefimi z olarak SOJJW1111115t1. Anrnk aradan get;en zaman ZG1f111da , BiEP Giri5iminde11 arkada~·lcm11 gc~·111i~' {·i: gilerinde olmad1klam11 , kitlesel bir i§~·i-em e k(,'i partisi i11~·as111da11 .rn dzJa kapa/1 hir yap1 olu§ttmnak istediklerini fark etti,qimiz gi/Ji, /lmgrw11 ko1111.rn11da bile yeniden eski asgarilazami program anlayz§lanna 1ak1/d1k/am11 a11/ad1k.Tahii, hu geli~we bize olduk~·a za111an kaybettirdi. Vstii nc iistliik, at11115 old11,qun1112 ac/1111111 (yani hirlikte i115a11111) akim ka/111as1 uzerine PGB SOSYALiZM i~·inde bir tart15maya yenidcn ha5/ad1k. Bu tarfz§mada klasik "so/cu" reaksiyon u~ · verdi: Ba~·/angz~·ta hep hirlikte karar verdigimi: kitlesel bir i§ ~·i partisi rakri,qi yerine ba__zz arkada5lar yeniden "del'l'i111ci sosyalist" birlik y6neli~·ine geri {'Ckildiler. Ustelik hu kez hirlik , salt hir "Tro(,'kist" hirlik o/111al1vd1! Bu tercihe yiinelen arkada5/ar kendi yol/amu se~·tiler ve PGB SOSYALiiM'den aynldzlar. PCB SOSYAL(ZM (·evresi ise daha iince saptam15 o!du,qu yiineli§te kararl!lz,quu siirdiirdii . "fg·ilerin Kendi Partisi " i{·in mucadele tC1nel taktik hat olarak kald1. iKi s1111jim11 i~ ·inde hul1111d11,q11111uz diinya ve ii:ellikle Tiirkiye ko511/larz11da hirle ~· ik i§~·i cephesi takti.~ini giizetmeksizin ad1m atanwyaca,q111111 hilincinde olan (,'Cvremiz bu toktik do.~rn//11.rnnda ~·a/15nwlan111 aral1ks1 z olarak siirdiirdii. Gelinen noktada. hundan iki yil iincesine oranla u;k dalw 0/11111!11 ad1111lar an/11110· durnmdadzr. Gerek IJ// sayzmzzda, gerekse h1111da11 sonra yayznlanacak olanlarda oluml11 geli~111 c leri ayrzntzlz o!amk izlcme.firsat1111 lmlarnk.11111::. Ote yandan Tt~rkiye'de, sosyalist harekctin y1/lard1r _\·a.yurngeldi,~i par~·a lan11115!1k ve moralsi:lik or:a111znda11 sadece teorik re politik w1y111/arla {'Zkila111arnca,q1111 saptam15 hulundu,qumuzdan PCB SOSYALiZM'i yayznlamakla yc1i11111cvcce,~imizi ifade etmeliyiz. K11~·k11su:. Im tiir dergilerin hi~· de kii ~ · ii111scn111en1esi gereken hir i§levleri vardzr. Bu i~)ev: esas olarak \'(J/"Olan kadrolarzn (ki h1111/or a,qzrlzklz olarak kii(·iik lmrjuva karakterlidir) i(· uy11111111111 sa,qlanwya, teorik 1•e politik peki ~melerini siirdiirmeye . de\'/'imci Mark.1ist dona111111/am11 gii\·!cndirmeye yiine!iktir. Ama yzllor i\·inde ~1111u gidemledik ki, Im kadrolam1 kay11a.~111da hirjin"klzla~·ma 0!111ad1 .~1 11 .iidder~· e, yani pmletaryadan dev,~irilmc dikleri siirece kalzczla!jahilecek hirfiwliyetleri son derece s1111rl1 olmaktadzr. Bu yiizden. "i,y~·i .rn11ji11111 kur111!11J1111u11 ancak iH·i s1111ji11111 kendi eseri olaca.~1" hilincil/{IL'/l lwrekctlc yay111 poli1ikam1:1 hu tiir kadmlarm kazanzlmasz yol1111du se(crha edCL'e,qi:::. Kald1 ki, Im kadrolar kazanild1k~ ·a , teorik ve politik yay11u11 kendisi de her wnw11ki11de11 daha 1 ·azgc~·ilmez hir de,~er ta~'111wya ha5/ayacakt1r. (Jniimiize koyd11,~111mi: her tiir purti in.)·a.1·1, hu ister taktik hir kitlesel i~~·i partisi, ista stratc:jik hir de1·rimci iKi /J(lrtisi olsun, daha en ba§mdan ig'i kadmlam1111 \'arl1,q11w dayannwk :oru11dad1r. Turkiye'de in5asma soyundugumu;; "/)\ iferin Kendi Partisi" yiinc~i-} inc uygun olarak, ktsa vadede 6ncelikle aylzk pcriyor/11 hir "/~'(~'[ KARDESLIG/" hiiltenini devreye sokaca,q1z. Bu bUlten ay-
2
zamanda "ULUSLARARASI iS<;i KARDE!)LiGi" hiilteninin de hir parr;as1 olacak. "iS<;i KARDE!)LiCi" intemer sitesinden de uluslararast iF;i hareketindeki geli§meleri hajialtk o/arak izleme imkamna sahip olacaks1111z. Ote yan dan "iS(.'i KARDE.)LiGi" Tiirkiy e 1•e diinva ig-i s1111f111111 yak1c1 sorwzlanna pDlirik ~·oziiml e r getirehilmek amac1yla hir hro§iir dizisini de en ktsa zamanda devreye sokacaktir. PCB SOSYALiZM'in elinizdeki saylSl11da ilk o/arnk , "Ya i Jr,·i Hiikiim eti , Ya K1ym:net'" ha}ltklt hir program/a kar§tla§acaks1111z. 811 program , PCB SOSYAL!ZM ~·e 1.,.es i11in kendi ir,' inde y iiri.itti(~ i.i o /duk~·a y o,~ 1111 tart1 ~-nwlmda11 sonra ka/e111e a!t111111§ olan ge ~·i§ talepleri sistem ati,~ine uygun hir programdtr. 811, PCB SOSYALiZM ~·evresinin kendi program1d1r. PCB SOSYALiZM. bu progra1111. olast hir kit/esel ig'i partisine tartt ,~m a metni olarak da s1111makta_d1r. Ancak burada herhangi hir dayatma kesi11/ikle soz konusu de,~ ildir. "IK ilerin K e11di Partisi" k11ruc11/an bu programdan ister yarar/a111rlar, ister yarar/anmazlar, bu 011/arl/l bilecekleri /Jir ~·eydir. PCB SOSYALiZM revresi , kitlesel hir ig·i partisinin kurnht)WW 1·e ge /i~· 11u'.1·ine katk1da h11/1111ahil ece,~i11e i11and1 g1hu progran1111 propagandas1n1 yapmc1v1 siirdiirecektir. Dergideki ikinci yaz1. S1111 g11r Sarran'111 " i~·r;i MUCADEL ESi" nin 10 . sa)'L~ mda yay111/anm1§ oh111 w1:1s111a hir ceFap nitcl(~i ta§imakla hir/ikte, esas olarnk deFrimci Marksisr lwrcke rin son 25 yillllda "kirlesel i§r;i parrisi" mese lesine yakhi:j1m1111 irdc/iyor. .)mli O:ansi.i'niin bu yaz1s1 Tiirkiye 'deki riim devrimci Marksisr r;e vrc/eri ilgill' 11dirccc,~inde 11, en az111dan ba§lang1r;ta hu ~· e 1 • re ler aras111da ilgir le izlrn cce.~ in i sa111vorn:: . G~·iin cii ra::1 . P111c11· Lml im::a/1 f f Kam11 Y6netimi Yasa Tasans1 ile ilgili. Yawr, Im tas<n·111111 os/111do s11de1·1' Tiirkiye ile ilgili hir uyg ulama o /mad1 ,~ 1111 1•e IMF ile Diinyu llu1do11 gihi c111pcr rn/is1 k11mmlan11 riim diinyaya hir dayatnws1 oldu.~ 111111 1·c / ; 1u • 11·1 /w::11'/11.rn .> 1AKP hiikiimcti11i11 de Tiirkiye'de 011/arm rcmsilcisi o/t1!'(1k t/(11'1'£11111wkw o /,/11 ,~111111 helirtiyor. /J iiu /ii 1;1 ·ii ."'(/:t Doniel Sh 11f)ir;1 im:o/1 ve Frn nsa'da yay111/a11a11 "La Verire" dagisi;• i1·1: ic1su!::/c1r!!k r u111ln11 } hir ~ ·c 1 ·i ri . "La \lairc" IV Entemasyo1111/'in 11!(' !';, ,.: i 1corik ya1·11 ; r;r:.:un1 . (.'cl'iriyi Piilar Em / "/,a \/erire" 11i11 ingilizcc 1'!Tsn·n1111 o/,n1 '·nu· Trn1!1"dan ya1111 . Ya: 1, '' A1n 11111 A11m·a.1·as1 " ta s/a{!.1 ii:l'rinc 1·c /{('n 1 rml a,~11/ !1c111 de Avrn;){/ 8irli.~ i'11i11 kws1 de \'l'i1111·i ii::iinii 1q '/1ir ccli\'()i'. -\111 " <' .1, 1.1· lt'Jhir cl l i,~ i Im /aslu ,q111 lw:1rla11mo 1111 n kork1 s1111m1 ETUC 111
1
\'i) J/1_'/ i 11 ;i.
!.?q i111 i _rn : 1. hir Orr..i D o~ u de.~ a ln11/i rn {{'s i . f lr:rd /• ir ~ , : / r~ 11 11 111 m iiriinii old11·: 1; ir,·i11 im::as1:: r o 1·u:f:.1(Im : . r ! : !u /)0 ~: 11 .11 .,- ; n; ." I/ , , .:/1{{{ /1; l;n n f'lllfJC'l'_l'ali::lil h1·;11 /J,)/gc nin c::ilcn /1u/k.l11r: ,, , 1su·, /,;11 t'li .'· I ' l•u ·,(;. 1'/11/'(l!'U' 1 .1m· 1111 1>/d11 .~ 111111 sff:.; i!ir or. (.'ii:iimii11 ii11 de i .111·; i.1 ,, me: .\'Crc / 11 /t/11 .0 11 kc:)11r c11t1'/'l/OS\'OllC1 lis1 /Jir erlc111i de gCl'd!i ktldt ~ 1 1 : ~, .:,/r'riror. 1\ li111c1 ru:: 1. Sere/' D o.~ u 11 . n 1 i111:ds1111 tu;1yor. Y<i: :. Tiirk iyc b111jm·a::isini11 son 40-50 y1 //1k saiil'('//i 11i 1111lc1 1twr \'l' Im s.'/llfiu gii11iimii:: Tiirkiye 'sindeki ko111po::i.1yo11111111 s11111110\'o ~ · a l1} 1 y or. Tm11m11 /a11 mow1 0 ~· 1k hir ('aiT§IIW. Derginin son wns1 Ci'l nctl Tarim ; i111:a/1 . AKP hiikiimetinin s1111j:wl rercih lerini dq iji·c cdiror. Sii :d1· c:i/('!:/cnn ( tkc1 rlum11 tcmsil e t ti,~ ini (f'ade eden AKP hiikii111 eti11i11 u.1!:!1clo llii\ i/ du rcrli ;·e 11!11sla mrns1 hiiyiik. patronlar dii :eninin karar/1 /Jir _•;c1 1·1:1 111n1.1 1, n/!111 ~ 11 11 11 if{{(/,, ediror. Bir .1·0111uki sa rtdu \'('11idc11 h11 /11}1110 I 111;111d11yla Yuv111 K11rn/11
3
Sosya/izm
Ya i,~ilerin Kendi Hiikiimeti, Ya K1yametl
PGB Sosyalizm
Kadm, erkek i§<;iler! Kamu emek<;ileri! Gen<;ler! i§sizler! Yoksul <;ift<;iler! Emekliler! Kii<;iik esnaf! Dininden, milliyetinden veya cinsiyetinden dolay1 zulme ugrayanlar! Somiiriilen, horlanan, a§agdanan emek<;iler! 11lardtr bir avu9 yerli ve yabanc1 patronun 91kan i<;in pe§ke§ 9ekilen bUtiin zenginlikler; yani yer alt1 ve yer UstU bUtUn Uretim tesisleri, yani maden ocaklan, yani demir <;elik fabrikalan, yani SUmerbank, yani Petrol Ofisi, yani Slit Endiistrisi kurumu, yani Kara Yollan, yani Demiryollan, yani Hava Yollan, yani Deniz Yollan, yani PTI, yani ormanlar, yani okullar, yani hastaneler ve daha akhmza gelebilecek, biz yoksullann vergileriyle in§a edilmi§ her tiirlii deger, bugiin adma ozelle§tirme denilen soygun ve talan politikalanyla yerli ve yabanc1 bUyiik patron §irketlerine sudan ucuz fiyatlarla sat1hyor. bte yandan, milli bankalar ve TEKEL de, aym §ekilde yerli ve yabanc1 biiyUk finans kurulu§lanna satilmak Uzere .. . Bu sat1§lar ger9ekle§tik9e, her gtin daha fazla kardqimizin i§lerine son veriliyor. 2000-2001 mali 9okU§Unden soma, sanki bu 9okti§Un sorumlusu onlannt§ gibi, yakla§1k 1,5 milyon
Y
4
Ya l~~ller1n Kendi Hiikiimetl, Ya Kiyamet!
r;ah§an sokaga attldt. Heniiz i§lerinden attlmayanlara da siirekli aha altmdan sopa gbsterilerek yiizde "s1fir" zamh toplu sbzle§meleri kabul etmeleri saglamyor. i§ten atilma korkusuyla hareket edemez duruma gelen i§r;i karde§lerimiz 1989-1990 y1llanndan bu yana siirekli olarak daha fazla yoksulla§1yorlar, yeni i§ yasalanyla patronlann keyfine b1rakilm1~ r;ah§ma ko§ullan getirilmek isteniyor; sendikalanm1z yok olma tehlikesiyle kar§I kar§tya kahyor. Bu biiyiik patron saldmlan ile sosyal giivenlik sistemimiz r;okertilmek isteniyor. Biitiin bunlara kar§t; i§r;ilerin iicretleri ilk elde l 989-1990 y1llannm satm alma diizeyine yiikseltilmelidir! i§sizlige kar§t, i§ saatleri k1saltilmah, vardiya sistemi arttmlmah, gen9 i§sizlere boylelikle yeni i§ alanlan ar;1lmahd1r! Dort vardiya, tam istihdam, 35 saat 9ah§ma haftas1! Biit9ede egitime aynlan pay l 980'den bu yana yiizde l 7'lerden yiizde 7'1ere, saghga aynlan pay yiizde 12'1erden yiizde 2'lere indirilmi§ bulunmaktadir. Bu paylar ilk elde en azmdan yeniden 1980 bncesi oranlara yiikseltilmelidir! Ozelle§tirilmi§ biitiin KiT'Jer, derhal ve tazminatstz olarak yeniden devletle§tirilmelidir! Kamu kesiminin biiytik patronlar dtizeninde bir israf ve yolsuzluk yuvast haline gelmi§ olmasmm geni§ balk kesimlerinde yaratt1g1 hakh tereddiit, kamu mtilkiyeti ile ozel miilkiyet arasmda kay1ts1z kalmam1za yol ar;mamahdtr. Kamu miilkiyeti, i§r;ilerin denetiminde gii9lendirilmelidir! 35 milyon r;ah§ana hizmet sunan SSK batmlmamah, tam tersine i§9ilerin yonetiminde giir;lendirilmelidir! Biit9eden aynlan paylarla yeni SSK hastaneleri, dispanserleri, klinikleri ar;1lmahd1r! Birer hus1zhk yuvas1 olan bzel hastanelere ve ozel saghk sigortas1 uygulamalarma son verilmelidir! Egitime aktartlacak ek kaynaklarla daha fazla saghk personeli yeti§tirilmelidir! Ozel egitime ve bzel saghga hay1r! Saghk ve egitim parayla sattlacak mallar degildir! Bedava olmahd1r! Acilen r;ok geni§ bir kamu yatmmlan programma gidilmeli, merkezi bir planlamaya ba§ vurulmahdtr! Yerli ve yabanct mali §irketlerin giiciiniin artmas1 sanayile§menin geli§ecegi anlamma gelmez, onlar, biitiin diinyada oldugu gibi Tiirkiye'de de en ucuz yoldan kar etmeyi dii§iindiiklerinden, sanayi yatmmlan gibi nispeten pahah yollara ba§vurmaktansa, para sermaye ile para kazanma yolunu tercih etmektedirler! Onlann amac1 sanayiyi giir;lendirmek degil, r;okertmektir! Yerli ve yabanc1 ozel mali §irketlerin istihdam ettigi i§r;i say1s1 komiktir: Ttirkiye'nin en biiyiik para babalanndan Sabanct'nm 9ah§ttrd1g1 i§<;i say1s1 en
5
Sosyalizm
fazla 30 bin, K0<;'un ise 60 bin civarmdadlf. Oysa sadece kapatiimak istenen Zonguldak maden i§letmelerinde 9ah§an i§<;:i say1s1 l 990'h y1llarm ba§mda 50 bin dolaymdayd1! Buda gosteriyor ki, Tilrkiye'de ger9ek bir sanayile§me ancak yeniden millile§tirilecek i§<;:i denetimindeki KiT'ler ve yeni KiT'ler ilzerinde yiikselebilir! Bir kumarhane olan borsa kapatilmahdir. TSK' ya bagh OYAK Bank'm tilm belgeleri a<;:1klanmah, Merkez Bankasi ve Ziraat Bankasi di§mda tilm bankalar, yani tilm ozel bankalar kamula§tmlarak, tek bankada toplanmah, bu tek banka arac1hg1yla di§ ticarete devlet tekeli konmahd1r. Bu yapilmad1g1 takdirde halkm <;:ogunlugunun gelirinde milcadeleler ile saglanabilecek bir iyile§me, bankalann biiyiik patronlann elinde kalmas1 halinde uzun sure korunamaz. Biiyiik patronlann §irketlerinin paralanm yurtd1§ma ka9irmalan, devaliiasyon ve hayat pahahhg1 , elde edilen ilcret art1§lanm k1sa siirede eritiverir! Doviz rezervlerinin planh kullammma, doviz kurlannm denetlenmesine ve di§ ticaret iizerinde devlet tekeline dayah bir politikaya ge9ilmelidir! Mali piyasalar denen h1rs1zhk §ebekesinin egemenligine son verilmelidir! Kriz bahanesiyle i§<;:i 91karm1§ i§yerlerinin muhasebe kay1tlan derhal ar;1lmah, ne kadar karda ya da zararda olduklan ortaya dokUlmelidir! Onlann bUtiln spekillasyona dayah karlan ilan edilmelidir! Eger zarardaysalar, kendilerini yonetemiyorlar demektir, o zaman i§<;:i denetiminde kamula§tmlmalan gerekir! Bilyi.ik patron §irketlerini kay1ran ticari sir sistemine son! Yabanc1 sermayeyi te§vik ad1 altmda uluslararas1 §irketlere daha fazla kar edebilmeleri i<;:in her ti.irlii olanak saglanmaktadJr. Uluslararas1 tahkim kabul edilerek bu §irketlerin kazanamad1klanm iddia ettikleri karlar i<;:in dahi tahkime gitme hakk1 tamnmi§tlr. Uluslararas1 tahkim kabul edilemez! Sosyal gi.ivenlik imkanlannm, i§ gilvencesinin, grev ve toplu pazarhk imkanlannm olmad1g1 "serbest ticaret bolgeleri" uygulamalarma derhal son verilmelidir! BUti.in bu tedbirlerin ger9ekle§tirilmesi i<;:in i9 ve di§ borr;Iarm geri bdenmesi derhal durdurulmah ve IMF, Dilnya Bankasi ve DUnya Ticaret brgi.itii ile bi.iti.in baglantilar kesilmelidir! Bu tedbirler ahnmad1g1 taktirde halkm 9ogunlugunun gelirleri iyile§tirilemez, i§sizlik, yoksulluk ve a<;:hkla rni.icadele cdilcrnez! "BUtiin bunlar yap1hrsa memleket ekonomisi krize dil§er, peri~an oluruz" denilecektir. Bu yaland1r! Memleketi bu hale getiren biiyiik
6
Ya i~~lerin Kendi Hiikiimeti, Ya K1yamet!
patronlarm y1llardir uygulad1klan bu politikalann kendisi degil midir? Esas bu politikalar ekonomiyi krize sokmu§tur; bunun bedelini mazlumlar degil bizzat bi.iyi.ik patronlar odemelidir! Kriz bi.iyi.ik patronlarm yonetcmedigini gostermi §tir. 0 zaman birakm i§~iler, emek~iler, ezilenler yonetsin! Hi9 merak etmeyin onlardan 9ok daha iyi yoneteceklerdir!
i~~ler orgiltlil milcadeleye! Ancak biiti.in bunlarm ger9ekle§tirilmesi i9in 9ah§anlann orgi.itlii gi.ici.ine ihtiya9 vardlf. Tiirkiye'nin toplam foal 9ah§an niifusu Diinya <;ah§ma Orgi.iti.i'ne gore 20 milyon civanndadir. Bu, kentlerde ve klfsal kesimde 9ah§an toplam niifustur. Bu niifusun yakla§Ik 15 milyonu sendikas1z ve sigortas1zd1r. Yalmz 3,5 milyonu sigortahdtr. Ve sadece 700 bini hem sendikah, hem sigortahdir! Bu rakamlara esaret ko§ullannda 9ah§tmlan yabanc1 ka9ak i§9ileri ekledigimizde ger9ek tabloyu ortaya koymu§ oluruz. Ti.irkiyc i§9 i sm1fmm bu bi.iyi.ik kitlesi bugi.in hcmen ti.imi.iyle orgi.itsiiz durumdad1r. Patron yanhs1 hiiki.imetlerin yillard1r izlemekte olduklan politikalar i~9i orgiitlerini yok etmek iizere in§a edilmi§tir. 12 Eyli.il DiSK'i bitirmi§tir. ~imdiki yonetimler de Ti.irk-i§'i ortadan kaldlfmay1 hedefle-
mektedirler. Sendikalan, grev ve toplu pazarhk haklan ellerinden alm1111§ i§9ilerin yukanda s1ralad1g1m1z miicadele program mi hayata ge9irmclcri di.i§i.ini.ilemez! Bu ncdcnl c; Yoncticilerinin ti.im eksiklerinc , ti.im yanh§ politikalanna ragmen scndikalanm1z1 sonuna kadar savunmahy1z! Tek bir 9alt§anm bile sendikas1z, sigortas1z 9ah§ttr1lmasma izin vermemeliyiz! Sendikas1z, sigortas1z, grev ve toplu pazarhk hakk1 olmayan ya da bu haklan 9ah§anlanna tammayan bi.iti.in i§yerleri tazminats1z olarak kamula§tmlmahd1r! Boyle bir 9ah§ma yasas1 i9in ileri! "Bu haklan i§9ilere tamd1g1m1z takdirde batanz! " diyen bi.iyi.ik patronlar yalan soyli.iyorlar! Sadece karlan azahr! Karlannm azalmasma tahammi.il edemeyenler bizleri bask1 altmda yonetiyorlar, ne hakla? B1raksmlar biz yonetclim. <;ah§anlann hak la.-in1 di.i zcn lcye n Uluslararas1 <;ah§ma Orgi.iti.ini.in 138 say1lt sozlqmes i hi.iki.imct tarafmdan derhal imzalanmahd1r! Sendikalanm1z dcvlcttcn vc patronlardan tamamen bag1ms1z .olmahdir! Sendikalanm1z ortak bir 9at1 altmda birle§tirilmelidir. Ortak 9c-t!1-
7
Sosyalizm
§anlar yasas1 91kart1lmahdir. Oyeiik ve istifa i9in noter §artl kaldmlmahdir. Her tilr baraj kaldmlmah, sendikalar arasmdaki tUm anla§mazhklar i§yerlerinde sand1k koyularak 9oziilmelidir. Emek Platformu yukanda s1ralad1g1m1z talepler dogrultusunda harekete ge9meli, sendikas1z i§<;ileri ve tanm i§<;ilerini de kapsayan ortak bir iist orgiit haline getirilerek gi.i9lendirilmelidir! Sendikalanm1zm iiye sayilan gitgide azahyor. bte yandan, gene sendikalanm1z, "sosyal diyalog" ad1 altmda patron orgiitleri ve hiikiimetlerle grev ve ozgiir toplu pazarhk g6rii§meleri olmadan masaya oturmak zorunda kalan orgiitlere, yani basit hirer "sivil toplum" orgiitiine donii§ti.iriilmeye 9ah§1hyor. Birer i§<;i orgi.itii olmaktan 91kanlmak isteniyor. Ekonomik ve Sosyal Konsey bunun arac1 olarak dayat1hyor. ESK bir biiyiik patronlar diizenlemesidir, ESK' ya hayir! Sendikalar, i§<;ilerin patronlann saldmlanna kar§t orgiitlii miicadele verdigi i§<;i orgiitleridir Grev ve ozgiir toplu sozle§me hakk1 olmayan sendika, sendika degildir! Grev ve ozgiir toplu sozle§me hakkmm olmad1g1 rejimler de demokratik rejimler degildir! Sendikalar, toplu sozle§me masasma oturup oturmamaya kendileri karar verirler, bu konuda kendilerine bir dayatma yapilamaz. Ancak Tiirkiye'de ve tiim diinyada bir9ok alanda oldugu gibi sendikalar da patronlann ve onlarm hiikiimetlerinin bask1s1 ve ku§atmas1 altmdadirlar. Devlet elini sendikalardan 9eksin! Sendika yoneticilerinin siirekli olarak i§<;i sm1fmdan ve onlarm astl 9ah§ma alam olan i§yerlerinden kopmamalan esas olmahdir. Sendika yonetiminin rotasyona dayah olmas1, yonetime gelecek yeni i§<;ilerin de aym deneyimi ve bilgiyi edinmesini saglayacaktir. i§<;i orgiitlerinin her kademesindeki gorevliler se9imle i§ba§ma gelmeli ve yine iiyeleri tarafmdan geri <;agnlabilmelidir. Btittin yonetici ve i§yeri temsilcileri se9imle i§ba§1na! Sendikalann as1l sahipleri i§<;ilerdir ve sendikalann patronlar ve devletle yapt1g1 ttim gori.i§me ve anla§malar i§<;ilerin denetimine a91lmahdir. Toplu sozle§me g6rii§meleri i§<;ilere a91k ytiri.itiilstin! Sonu<; olarak sendikac1lann btirokrasiye ve patronlara teslim olmalan biz i§9ilerin sendikalanm1zdan vazge9mesi anlamma gelemez. Sendikalan savun ve gti9lendir! Btiti.in i§<;iler sendikalara! i§9i orgi.itleri kendi ekonomik ve politik bag1ms1zhklanm korumak i9in mali a91dan da bag1ms1z olmak zorundadirlar. i§9i orgtitleri ancak kendi i.iyelerinin aidatlar1 ve karde§ i§~i orgtitlerinin destekleriyle ayakta durmahd1rlar. <;e§itli ulusal ve uluslararas1 patron orgi.itlerinin ve vak1flarmm yard1mlarma bel baglamayacaklan gibi, bunlan kesinlikle reddederler! \:tinkti bu mali " yard1mlan" kabullenmek bag1ms1zhgm1 yitirmek anlamma gelir, hi9bir §ekilde kabul edilemez!
8
Ya i~~lerin Kendi Hiikiimetl, Ya K1yamet!
Esnek i.iretim ile r;ah§ma si.ireleri azalm1yor, tam tersine patron lehine kurals1zhk getiriliyor. Esnek i.iretime hayir! Verimliligi art1rma soylemi ile r;ah§anlan birbirleri ile rekabete zorlayan kalite uygulamalanna hayir! <;ocuklarm yeri okullan olmah; r;ah§tmlmalan sur;tur! Yabanc1 kar;ak i§r;iler bizim sm1f karde§lerimizdir; ekmegimizi r;alan di.i§mamm1z degil! Onlann esaret §artlan altmda r;ah§malanna neden olan "kar;akhk" durumlanna son verilmelidir. Kendimiz ir;in elde ettigimiz bi.iti.in r;ah§ma haklanndan onlann da yararlanmasm1 saglamahy1z! Unutmayahm ki bizim birr;ok karde§imiz de Avrupa'da ya da di.inyanm dort bir ko§esinde onlann burada r;ah§tiklan kolelik §artlan altmda 9ah§1p ya§amaktadirlar! Biz di.inyanm dort bir ko§esinde "kar;ak" r;ah§mak zorunda kalan i§r;i kardqlerimizin haklanm nas1l savunuyorsak, burada onlar gibi r;ah§mak zorunda kalan "kar;ak" i§r;ilerle de dayam§ma ir;inde olmahy1z! Mazluma milliyeti ve dini sorulmaz! Irk91 hareketleri patronlar, 91karlan gerektirdiginde, i§r;i hareketinin oni.ini.i kesmek ir;in yi.ikseltirler. Ttirkiye'de de hep bOyle olmu§tur. Bu saldirgan politikalara ancak i§<;ilerin birle§ik mi.icadelesi ile kar§I konulabilir. Bag1ms1z sendikalarda ve i§<;i meclislerinde orgi.itlenen i§9iler oz orgi.itlerini,_ di.inyada somi.irti kalkana kadar korurlar. Ya§aSm i§r;ilerin birlqik, bag1ms1z orgi.itli.i mi.icadelesi! ir;inde ya§ad1g1m1z toplumda kadmlar bask1ya ve §iddete maruz kahyorlar. Gitgide artan i§sizlik, ar;hk ve yokluk ko§ullan kadmlann durumlanm daha da koti.ile§tiriyor. "Yeni Di.inya Dtizeni" adm1 verdikleri di.izende, gitgide daha fazla kadm ve r;ocuk fuhu§ "sanayinin" ir;ine r;ekiliyor. Kadmlar i§r;iler arasma katihyor ama en gi.ivencesiz, di.i§i.ik i.icretli, kotti ko§ullu i§lerde 9ah§1yorlar. Aile ir;erisinde de kadmlar bitmek ti.ikenmek bilmez bir emek harc1yorlar. Kadma yonelik §iddet toplumun en r;irkin yi.izlerinden biri olarak varhgm1 si.irdi.irtiyor. Evde, ozel ya§amda kadmlann ya§ad1g1 sorunlar, onlann ozel sorunlan degildir! Bu sorunlann r;ozi.imi.i gelecege ertelenemez. Bu sorunlann r;ozi.imi.ini.i oni.ine koyan bag1ms1z kadm orgi.itlenmeleri ve hareketleri desteklenmelidir. Kadmlar i§r;i sm1fmm yans1dir; onlann r;oki.i§i.i i§r;i sm1fmm r;oki.i§i.idi.ir; durdurulmahdir! E§deger i§e e§it i.icret! Sendikalar sadece erkek i§r;ilerin orgi.iti.i degildir; kadm i§r;ileri orgi.itlemek ve haklanm kazanmak ir;in ozel bir mi.icadele yi.iri.itmelidir. Kadmlar sendika yonetimlerine ! Evde, parr;a ba§I, gi.indelik r;ah§anlar dahil ti.im r;ah§an kadmlar sendikala§maya, orgi.itlii mi.icadeleye!
9
Sosyalizm
Egitimin ozelle§tirilmesi, yani parali hale getirilmesiyle birlikte, yoksul gen9Iigin egitim hakk1 elinden ahnmaktad:r. Egitim hakkmm yok edilmesi ise, gen9ligi, h1zla uyu~turucu "sanayinin" kollarma atmaktad1r. Uyu§turucu "sanayi", bi.iti.in di.inyada oldugu gibi, Ti.irkiye'de de, hakim s1111flann bir yandan devasa karlar elde etmelerine yol airmakta, Cite yandan gen9Iigi uyu§turucuya bag1mh hale getirerek zaten militarist bask1 altmdaki gen91igin iyice pasifle§mesine neden olmaktadu. Patron hiikiimetleri; i§sizlik, par9a ba§t ve ger,;ici 9ah§ma §artlan altmda, gen9leri i§9i s1111f111111 biittini.inden ayirmaya 9ah§1yorlar. Gen9ler sava§a kar§I ban§ i9in, geleceklerinin i§9i sm1fmm gelecegine bagh olmasmdan dolay1 ortak ve birlikte mi.icadele iirin, 9al1§ma hakk1 i9in, oz varhklanm korumak i9in, egitim hakk1 i9in, gclecek hakk1 i9in, yani tek kelimeyle ya§ama hakk1 iirin orgi.itlti bir mi.icadele vermelidir. Kuruldugu gi.inden itibaren bi.iyi.ik patron §irketlerinin iiniversitelere mi.idahalesinin oniini.i a9an Yi.iksek Ogrenim Kurumu (YOK), bi.iyi.ik patronlarca gorevini tamamlad1 ve §U an yine biiyiik patronlarca devre d1§1 b1rakilmaya 9ah§11Iyor ve ozelle§tirmelere haz1rlamhyor. Oniversitelere devletten kaynak aktanlamayacag1 savunusuyla tiniversitelerin kendi kaynagm1 kendisinin yaratmas1 biiyiik patronlar diizeniyle ili§kisini kurmas1 isteniyor. YOK ve onun yerine ikame edilen ttim i.ist kurullar dag1t1lsm! Patronlann aym saldms1 egitimin diger bir ayag1 olan meslek okullannda da gori.ili.iyor. YOK ve Oniversiteler Aras1 Kurul (OAK), meslek okullannm kamu kurumlan vc piyasalarla ili§kilerine rehberlik ederek bu saldmy1 h1zlanduma 9abas1 i9indedir. Meslek okullannda okuyan stajyer ogrenciler, patronlann §irketlerinde i.icretsiz 9ah§tmhyor. Stajyer ogrencilere en az kesintisiz asgari i.icret! SSK primleri tam olarak yatmlsm! YOK'iin muhta9 olan ogrencilere verdigi burs degil, har9 ve katk1 kredisidir. Bu kredileri alan ogrenciler tiniversiteye bor9Iu olarak gosterilerek hayatlan boyunca beyaz e§ya fiyatlanna endeksli bor9 odeyccekler. Herkese kar§1hks1z burs hakk1! Ogrenciler gerek lise gcreksc i.iniversitelerde bannma, mediko-sosyal hizmetler ve yemckhancden yararlanma haklanm da ancak para kar§1hg1 kullanabiliyorlar. Bi.itlin o grencilcre i.icretsiz yurt, yemekhane ve mediko sosyal hakk1 ! Bi Iirnin i.irctilmcsinde ana merkez olan iiniversitelerde di.inyadaki bilim se l gcli~mcl c ri ki.ir,;i.ik bir azmhk izleyebiliyor. Egitim dili yabanc1 dil kabul cdikrl~ k bilgi bir grup ayncahklmm elinde bulunduruluyor. Bliti.in i.inivc rsitc le rcl'.:: ana dilde egitim yapma zorunlulugu getirilsin ! Bunlann yan1 s1ra yap1lmaya 9ah§tlan yeni degi§ikliklerle kamu 9al1~anl a n i.inivcrsitelerclcn 91kartilarak yerinc yan zamanh, ge9ici, c,:agnl! olarak c;:ah§acak ogretim gt:irevlilerinin almmas1 projeleri kap1-
Ya i~i;ilerln Kendi Hiikiimeti, Ya Kiyamet!
da. Bu projeyle ozel §irket 9ah§anlannm tiniversitelere almmas1 ve bu 9ah§anlar arac1hg1yla derslerde okutulan kitaplara ve bilime dogrudan miidahale etme hakkma sahip olacaklar. Dniversitelerin asil sahipleri tiniversite 9ah§anlan ve ogretim gorevlileridir. Ogretim elemanlan ve 9ah§anlar tarafmdan yonetilen bir Universite! Dniversitelcrin denetimi tiniversitelerin digcr bile§eni olan ogrencilere! bgretim elemanlan sendikalan, 9ah§anlarm sendikalan ve ogrenci orgtitlenmeleri arac1hg1yla kurulacak oz savunma komiteleri i9in ileri! Medya arac1hg1 ile toplumun bilgi ve ileti§im kanallanna btiyUk patronlar hakim oluyor. Medyada reklam gelirleri yasaklanmahdir! Basma ozgUrltik! K1rlarm yoksullan ve emek9ileri a9hk tehlikesiyle stirekli go9e zorlamyor ve i§sizler ordusuna katilmak zorunda kahyorlar. Tanm i§9ileri de i§9i s1mfmm en orgi.itstiz ve agtr ko§ullarda 9ah§an bir par9as1d1r. Tanm i§9ilerine smirs1z brgi.itlcnme ve grev hakk1 ! Uluslararas1 C::ah§ma OrgtitUnUn yoksul koy!U VC 9ift9ilerin orgUtlenmesi sozle§mesinin uygulanmas1rn sonuna kadar savunulmaltdir! Yoksul koyli.ilerin topraklanm i~leme hakkm1 ortadan kald1ran, orgtitlenme haklanm engelleyen ve yercl tanmsal yapilan111 y1kan DUnya Ticaret Orgtitti politikalanna kar§l miicadele edilmelidir. Koyltilerin topraklanm kullanma hakk1 ve dogal 9evrenin korunmas1 sonuna kadar savunulmahd1r. i§9i Htikiimeti btiytik toprak sahiplerinin sendikas1z ve sigortas1z i§9i 9ah§tmnasm1 yasaklamah, uymayanlarm i§letmelerini tazminats1z olarak i§9ilerin denetiminde kamula§tmnahdtr. Toprak agahg1 ve yanc1hg1 yasaklamahd1r. Toprak i§leyenin su kullananmd!f! Tanm kooperatifleri yoksul koyltilerin ozyonetiminde ortak teknoloji ilc tiretim yapilmasm1 saglar. Kooperatif Uyesi yoksul koyliiler, Uyeleri oranmda ti Ike genelinde "koyli.i meclisleri" arac1hg1yla merkczi tanm ve tiretim politikalanna katilmahdlf. Tanm i§9ilerinin, mevsimlik i§9 ilerin, yoksul koyltilerin ger9ek kurtulu§u i§9i devleti yonetimindc merkezi ve demokratik olarak planlanm1§ ekonomidedir. 12 Eyli.il askeri diktatbrli.igi.i ve 28 ~ubat askeri darbesi burjuvazinin i§9i sm1fma kar§I kazand1g1 ciddi zaferlerdir. Bu hareketlcrin amac1 Ttirkiyc i§9i sm1f1 ve emek9ilerinin, sermayenin "ozgtir" harcketini kis1tlayan ekonomik, siyasal, orgtitsel vc ideolojik hak ve mcvzilerini ttrpanlamakt1. Bunda da onemli ol9tide ba§anh oldular. Burjuvazinin siyasal gii9lcri arasmdaki anla§mazhk ne olursa olsun kendi adlarma ger9ekle§tirilen bu rejime yek viicut uyum saglam1§lard1r. Ttirkiyc btiytik patronlannm orgtitti TUSiAD ile TSK arasmdaki 9eli§ki, HUrriyet 1 .
Sosyalizm
gazetesinin Genel Yaym Yonetmeni Ertugrul bzkok ile yine aym gazetenin yazarlanndan Emin \:6la§an arasmdaki 9eli§ki kadard1r. Biitiin farkhhklanna ragmen son tahlilde Tiirkiye kapitalizminin ortak 91karlanm savunmaktad1rlar! TC. devleti dogu§undan bu yana i§9i sm1fmm ve ezilen ulusun orgiitlenmesini hem hukuka hem de zora dayanarak yasaklam1§, 12 Eyliil'den miras kalan yasa ve diizenlemelerle ve 28 ~ubat ortiilii darbesi ile giidiikle§tirilen "parlamenter sistem", bu yasaklan mutlakla§tmnaya 9ah§mI§tlf. i§9i sm1fmm orgiitlenme hakk1 engellenemez! Fa§istler hari9 smus1z orgiitlenme ozgiirliigii! Avrupa Birligi kriterlerini yerine getirmek amac1yla 91kanlan uyum yasalan ya§anan darbelerin golgesinde olu§an parlamentonun ikiyiizliiliigiiniin gostergesidir. AB'ye demokratik uyum yasalan haz1rlamrken i9eride i§9i ~nufmm orgiitlenmesine kar§t baskilar devam etmektedir.12 Eyliil su9lulan kendilerini zaman a§1m1yla kurtaramazlar! Siyasi polisin ve MiT'in biitiin kay1tlan a9Iism! Askeri istihbarat, Bat1 \:ah§ma Grubu vb su9 orgiitleri lagvedilsin! Su9lular mahkemeye! Polisler de birer iicretlidir, polise sendikala§ma hakk1 ! TSK' ya bagh vak1flar ve ticari tiim i§letmelerin belgeleri a91klansm! Askerlik i§9iler ve yoksul koyliiler i9in yasal haklardan yoksun olmak ve angarya 9ah§t1nlmak demektir. Ki§lada dayaga son! Angaryaya hayu, erlere asgari iicret odensin! Erlere sendikala§ma hakk1! Erlere oy kullanma hakki!
Biitiin Halklar Kardeftir! Uluslann kendi kaderini tayin hakk1 sonuna kadar savunulmahdir. Ve kendi yiiriitecegi s1mf miicadelesi yoluyla kendi kaderlerini kendilerinin tayin etmelerine destek olunmahdu. Amerikan emperyalizmi, illegal ozel gii9leriyle, yani ba§ta CiA kanahyla, diinyanm hemen her bolgesinde halklar arasmda dii§manhklara yol ac;arak ortaya 91kan 9at1§malara "insan haklan ve demokrasi" adma miidahale etme firsatm1 yakalayarak katliamlara giri§mektedir. Amerikan emperyalizminin tek hedefi emek9ilerin birligini y1karak halklar iizerinde egemenligini tesis etmektir. Devasa bir askeri y1klm aleti olan NATO lagvedilmelidir. NATO hi9bir §ekilde, milli ve demokratik haklarm ger9ekle§tirilmesine imkan tamyan bir ayg1t olmad1g1 gibi, tam tersine, emperyalizmin talan politikasmm devamhltg1m saglayan bir orgiittiir. Y1llardir diinyanm yiiz milyonlarca i§9i ve koyliisiinii somiirerek, onlan kan, ter ve
Ya i~~lerin Kendi Hiikiimetf, Ya Kiyamet!
gozya§ma bogan gi.ini.imi.izi.in sozde "demokratik" emperyalist i.ilkeleri, §imdilerde "medeniyetin savunulmas1" ad1 altmda, Taliban, Saddam vb. herhangi bir yonetimi bahane ederek y1llarca uygulad1klan vah§i ambargoyu, gen;ekle§tirdikleri kanh bombard1manlan ve saldmy1 hakh gostermeye 9ah§1yorlar! Sanki bi.iti.in bu rejimleri kendileri yaratmam1§larm1§ gibi! Amerikan emperyalizminin, yani petrol ve silah tekellerinin ve tabii uluslararas1 mali §irketlerin hedefi bellidir: Di.inyanm tek ve mutlak efendisi olmak! Avrupa Birligi ise emperyalistler aras1 rekabette bi.iyi.ik gi.ic; olabilmek i9in kurulmaya 9ah§1lan bir birliktir. Zengin kapitalist Avrupa i.ilkelerinin bu birligi geni§lerken, Dogu Avrupa'nm i§c;ileri Avrupah patronlara ucuz i§gi.ici.i olmakta, birligin diger i.ilkelerindeki kazammlar da gerilemektedir. Avrupa Birligi ti.im kapitalist birlikler gibi i§c;i di.i§mamdlf; kurtulu§umuz olarak gosterilemez! Avrupa Birligi'ne hay1r! Ba§ta Amerikan emperyalizminin ve di.inyamn bi.iti.in diger emperyalistlerinin halklan birbirine di.i§man yaparak kendi istediklerini elde etme plamm bozmak ic;in Ti.irk i§c;i ve emekc;ileri hem Ti.irkiye'deki hem Irak'taki Ki.irt halkma ve emekc;ilerine bar1§, dostluk ve karde§lik elini bir an evvel uzatmak zorundadlf. Ancak Ti.irkiye'deki Ki.irtlerin her ti.irli.i demokratik ve milli haklanm sonuna kadar savunmaktlf ki , halklar arasmdaki dayam§may1 gi.ic;lendirir ve emperyalizmin oyunlanm bozar. Ti.irk, Ki.irt, Arap ve Farisi halklar arasmdaki kardqlik ve dayam§ma ancak boyle saglamr. Ti.irk, Ki.irt, Arap ve Farisi i§9i ve emekc;ilerin birligi Ortadogu'da y1llard1r ak1tilan kan ve goz ya§lanna son verebilir. Ya§asm Sosyalist Ortadogu Federasyonu! Biitiin di.inyanm gozi.i oni.inde Filistin halki yok ediliyor ve Siyonist israil devleti me§ru k1lmmak isteniyor. Filistinliler kendi yurtlarmdan ti.imi.iyle si.iri.ilerek bi.iyi.ik israil kurulmaya 9ah§1hyor. Siyonist israil devleti y1k1lmahd1r! Yahudi, Mi.isli.iman, Hlfistiyan, bi.iti.in Filistinliler ortak devlette toplanmah ve Filistin, ortak yurtlan olmahdlf. Ya§asm Sosyalist Ortadogu Federasyonu i.iyesi bag1ms1z, laik Filistin devleti! Ote yandan, her ne bahaneyle olursa Ti.irk Silahh Kuvvetlerinin Kuzey Irak'1 i§gal etmesi Ti.irkiye'nin "milli 91karlanna" uygun degildir. Ti.irkiye'nin 91karlan, Kerki.ik ve Musul petrollerinden pay almaktan da gec;mez! Nasd ki Amerikan halkmm 91karlan, Amerikan petrol §irketlerinin Irak petrollerine el koymasmdan gec;mezse! Ti.irkiye Kuzey Irak'a mi.idahalc ederse ve Amcrika'nm el koydugu Musul ve Kerki.ik pet~ollerinin kmnlllanndan nemalamrsa, bundan 91kar elde edecek olan Ti.irk halk1 degil , olsa olsa Ti.irk bi.iyi.ik patronlan olacaktlf. Bugi.in Ti.irkiye'de, i.ilkeye giri§ maliyeti litresi 400 bin lira olan benzin 1 milyon 700 bin liraya satilmaktadlf. Halk1m1z di.inyanm en pahah benzini-
13
Sosyalizm
ni kullanmaktad1r. Ti.irkiye Irak petrollerinden pay a!lfSa benzin fiyatlanmn di.i§ecegine kim inamr? Y1llard1r Ti.irkiye'de halkm kulland1g1 ti.ip gaz, ya da §imdi dogal gaz, Koy Efendi ve mahdumlannm §irketlerine kar saglamaktan ba§ka ne i§e yanyor? Benzin gibi ti.ip gaza da her gi.in zam gelmiyor mu? Evet zengin azmhgm di§mda yoksul yogunlugun ve i§t;ilerin ortak yikarlan vardir. Bu s:1karlar sonuna kadar savunulmahd1r. Arna bu yIkarlar nedir? Bunlar, her §eyden once bu topraklarda ya§ayan ezilenlerin ve yoksullarm mutlulugu ve refah1dir! Bu y1karlar, yer alt1 ve yer i.isti.i kaynaklan ve onlarm i§letmeleridir; bu ytkarlar; devlet demir yollan, hava yollan ve kara yollandir; bu c;1karlar; Petrol Ofisi, Si.imerbank, PTT, TEKEL, Zonguldak Komi.ir i§letmeleridir; bu y1karlar; SSK, Emekli Sand1g1, Bag-Kur, yani bi.iti.in sosyal gi.ivenlik sistemidir; bu c;1karlar, milli egitim ve saghk sistemleridir; bu c;1karlar; grevli, toplu sozle§meli sendikal orgi.itlenmelerdir. i§te bi.iti.in bu c;1karlann ocagma incir agac1 diken veya dikmeye i;ah§an hi.iki.imetlerin ve Milli Gi.ivenlik Kurulunun "Kuzey Irak'ta milli c;1karlanm1z soz konusudur, orada Ki.irt devleti kurulursa mi.idahale ederiz!" demesinin inandmc1 bir yam nas1l olabilir? Ttirkiye'nin Kuzey lrak'a karde§lik elini uzatacagma, orayt i§gale kalkt§masmm neresi milli c;1kanm1zdir! Bunda olsa olsa Ti.irk halkmm degil, Ti.irk btiyi.ik patronlannm c;1kan vard1r! Bu politika §iddetle reddedilmelidir. "Sozde insani amac;h mi.idahale ve sava§lara ne tek kuru§, ne tek nefer!", "Ya§asm btiti.in halklarm karde§ligi!", "Ya§asm bi.iti.in halklann kendi kaderini tayin hakki!", "Kahrolsun NATO!'', "Kahrolsun Emperyalist Sava§!" Di.inya ve Ti.irkiye si.iratle bir felakete dogru gidiyor. Bu felaketin nedeni di.inya ve Ttirkiye bi.iyi.ik patronlan di.izeni, onlann hi.iki.imetleri, di.inyada ve Ti.irkiye'de tiretim arac;lan tizerindeki ozel miilkiyetiir. Dretim ara~lan tizerindeki ozel mi.ilkiyet yok edilmedikc;e, yani mi.ilk sahipleri di.inyada ve Ti.irkiye'de mi.ilksi.izle§tirilmedikc;c k1yamet engellencmeyeccktir. Bundan onceki ti.im patron hi.iki.imetleri gibi AKP hi.iki.imcti de iktidara gelir gelmcz, "ben i§veren dostu bir hi.iki.imetim!" derni§tir. Yani kendinden onceki bi.iti.in hi.iki.imetler gibi, o da, bi.iyi.ik patronlann hiiki.imcti oldugunu ilan etrni§tir. Kurtulu§ yolunun i§c;ilerin kendi escri olacag1 bilinci yle , i§yilerin kendi hi.iki.imetlerinin kurulmas1 - ic;in mi.icadelc edilmelidir. Ya i§<;ilerin kendi hi.ikiimeti, ya k1yamet! i§<;ilerin Kendi Partisi i<;in ileri!
Ya 1~i;ilerin Kendi Hiikiimeti, Ya Kiyamet!
i,~Ler birle,elim, biitiin diinya yok oluyor! Bugi.in kar§t kar§1ya oldugumuz sorunlar "insanhgm ortak sorunlan" degildir. Bi.iyi.ik sermaye kar ic;in emperyalist devletleri arac1ltg1yla di.inyay1 pazar, i§c;ileri de ekmek parasma Olmeden c;:ah§abilecek birer makine parc;:as1 gibi gori.iyor. Havay1 , suyu, yeralt1 ve yeri.isti.ini.i, biiti.in insanlan ve canltlan yani top yekiln diinyay1 yok olmayla kar§t kar§tya b1rak1yor. Bu gidi§i engellemenin tek yolu patronlann di.izeni olan kapitalizmi, kapitalist devletleri y1krnak, yerine i§c;:i devletlerini kurmaktir. Bunu da ancak bi.iti.in ezilenlere ve sorni.iri.ilenlere onderlik ederek, di.inya i§c;:i s1mf1 gerc;:ekle§tirebilir. Di.inyanm yok olrnasm1 engellemek ic;:in, yapilan tahribata son! Bugi.in bi.iti.in di.inya, emperyalizmin kar h1rs1, azgm sald1Tganltg1 sonucu bi.iti.in olarak yok olrna tehlikesi ile kar§1 kar§tyadlf. Emperyalist i.ilkelerin elindeki ni.ikleer silahlar, denetimsiz sanayile§rne, akarsularm ve denizlerin kirlilik oranlan, ormanlann ve ti.im eko-sistemin tahribi di.inyay1 toptan yok alma tehlikesi ile kar§t kar§iya getiriyor. Ni.ikleer silahlanmaya haylf! BU ti.in ntikleer silahlar yok edilsin! Sanayi tesislerinin havayt, topragt ve suyu kirletrnesine izin verilernez! <;evreyi kirleten fabrikalarda i.iretirn durdurulsun, gerekli onlemler almsm! Sistemli kirlilik yayan fabrikalar i§<;i denetirnindc devletle§tirilsin! Muhtemel bir deprernde y1kilrna ihtimali olan bi.iti.in evler derhal y1k1lmal1, bunlann yerinc saglarn ve gi.ivenilir konutlar devlct ~:1rafmdan in§a edilmelidir! Bugiin bi.iyi.ik patronlann elinde h1zla ekolojik k1yamete yi.iri.iycn bu dtinya, yann bizirn elirnize gec;:tiginde hala ya§anabilir olmaltd1r. i§te bu yi.izden bu talepler dogrultusunda rni.icadeleyi daha bugtinden tSrarla savunrnahy1z. Savunrnahytz ki, c;ocuklarnrnzm da bir gelecegi olabilsin!
Diinyada ve Tiirkiye'de i'~ iktidan tek ~oziimdiir! Gezegenirniz ycni yiizyilda ya uluslararas1 devrirnci bir dalgayla sarsilacak ya da emperyalistlcr aras1 rekabet di.inyay1 ac;:ltk, kitltk, hastahk ve sava~larla yok edecektir. 1917 Ekim devriminin c;ocugu Sovyet devletinin yenilgi si dlinya dcngcsini emperyalist gericiligin lehine degi§tirdi . Zincirlerindcn bo ~ alan patronlar, btiti.in dtinyada i§c;:i s1111f1na ve emekc;:ilcrr: daha korkusuzca saldmyorlar. Kendi topraklanndaki i§c;:i sm1f1111 da, digcr Ulkckrdckileri de politika dt§tna iterek onlan bliyi.ik patronlann kurtlar sofrasma y1llar sonra yeniden atan bi.irokratik 15
Sosyalizm
i§9i devletleri tecriibesinden gerekli dersleri 91kartmahy1z. i§9ilerle patronlann iktidar miicadelesi iki yiizy1h geride biraktl. Bugiin biitiln diinyada egemen olan patronlann diizeni diinyay1 ve insanhg1 yok ediyor. Tiirkiye'de ve diinyada daha fazla ge9 kalmadan milyarlarca i§9i oldugumuzu bilerek, i§sizleri ve diger emek9ileri de kazanarak bu gidi§i durdurabiliriz. Bu azgm ve vah§i diizeni devrimlerle y1kip somiiriisiiz bir diinyay1 kurana kadar i§9i s1mfma durmak yok! Biitiln bir sm1f miicadeleleri tarihi "sm1fs1z toplum ancak diinya 9apmda kurulabilir" ger9egini ogretti biz i§9ilere. "Tek iilkede kurtulu§", devrime ihanet eden biirokrasinin bu milliyet9i §ian, art1k iflas etmi§tir. Kapitalizm bir diinya ekonomisi ve siyaseti yaratm1§hr. Patronlarla i§9iler arasmdaki nihai boy Ol9ii§me de tiim diinya ol9eginde olacaktir. Krizlerle, sava§larla ve devrimlerle kapitalizmin sonunu hazirlayacak emperyalist 9agda ya§1yoruz. Bu siire9 i9inde sadece Amerikan emperyalizminin krizine degil diger emperyalist gii9lerle aralannda ya§anan 9atI§malann ve siirtii§melerin neden oldugu krizlere de tamk olduk. Uzun y1llardan sonra Amerikan politikalar1 kitlelerin sava§ kar§ItI hareketleriyle kar§ila§maya ba§ladI. Arna bu miicadelenin ba§anya ula§abilmesi i9in ba§mI i§9i sm1fmm 9ekmesi gerekir. Bugiin kapitalizmin iistilnliigiine ili§kin ideolojik kampanyanm ses tonu k1silm1§tir. Krizler ekonomik oldugu kadar politiktir de. Yeni diinya diizeni masah pratikte hayata ge9irilememi§tir.
t,~lerin Kendi Partisi i~n! Biitiln bunlann ger9ekle§ebilmesi i9in i§9ilerin kendi partilerini in§a etmeleri bir zorunluluktur. Tiirkiye'de bugiine kadar kurulan ve hi.iki.imetlere katilan biltiln partiler btiyilk patronlarm 91karlan i9in 9ah§m1§ olan patron partileridir. Kendilerini i§9ilerin partisi olarak tammlayan ki.i9ilk partiler de, i§9ilerin partisi olmaktan 9ok, onlar adma hareket edenlerin partisidir. Tilrkiye'de i§9i sm1fmm kendi· partisi hi9bir zaman olmam1§tir. Art1k bunun zamam gelmi§tir, hatta ge9mektedir. Tilrkiye'de bugiin bi.iyiik patronlann azgm saldmlan altmdaki tilm i§9i orgiltleri yukanda siralad1g1m1z i§9i sm1fmm en basit 91karlan temelinde bir araya gelerek kendi partilerini in§a etmelidirler. Bizier, kendi program1m1Z1 dayatmadan boy le bir partinin in§as1 i9in elimizden gelen tilm 9abay1 gosterecegiz. Bizim amac1m1z i§9i sm1fma bu yolda destek olmaktir. Boyle bir parti ilk elde ancak orgiitlil i§9i kesimlerine dayamlarak in§a edilebilir. i§9i sm1fmm birle§ik cephesi anlamma gelebilecek boyle bir partinin in§as1 i9in gorev ba§ma!
Ya t~~lerin Kendi Hiikiimetl, Ya K1yamet!
Diinya if~lerinin ve ezilenlerinin birlefik cephesi i~n! IV. Enternasyonal i~n! Ba§ta ABD'nin biiyiik patron §irketleri olmak iizere, diinyanm biitiin biiyiik patronlan, adma G-8 denilen birliktelikleriyle, diinya i§yi s1mfma kar§I ortak miicadele yiirtitiiyorlar. Gene Diinya Ticaret Orgiitii (OTO) de, IMF de, Diinya Bankasi da onlarm diinyay1 yonetme kurumland1r. Y1llard1r diinya i§yi sm1fmm bu uluslararas1 biiyiik patron orgiitlenmelerine kar§I kendi uluslararas1 orgiitleri yok. Diinya yapmda bu kadar orgiitlii miicadele veren bir giice kar§I diinya i§yi sm1f1 sadece ulusal orgiitleriyle ba§anh bir miicadele yiirtitemez. Biiyiik patronlar nasil diinya 9apmda bir orgiitlenme yiiriitiiyorlarsa, diinya i§9ileri ve ezilenler de diinya 9apmda bir ortak orgiitlenme in§a etmek zorundad1rlar. Bu ortak orgiit, diinyadaki biitiin i§9i miicadelelerini birle§tiren, onlar arasmdaki dayam§may1 ve tecrtibe ah§ veri§ini saglayan bir i§9i ve ezilenler cephesi olmahd1r. Diinya i§t;i sm1fmm ve ezilenlerinin politik (siyasi parti) ve ekonomik (sendikalar) orgiitlerini bir araya getirecek boyle bir cephe, i§t;i sm1fmm kurtulu§ miicadelesi yolunda r;ok biiyiik bir ileri ad1m olacakt1r. i§te IV. Enternasyonal, bOyle bir cephenin i9inde kendi programm1 kesinlikle ona dayatmadan, diiriist ve ay1k bir eylemli tarti§manm iyinde yiikselecektir. Bir diinya devrimci i§t;i partisi olarak IV. Enternasyonal ancak boyle in§a edilebilir!
Ya§asm Diinya i§t;ilerinin ve Ezilenlerinin Birle§ik Cephesi! Ya§asm Uluslararas1 Sosyalist Devrim! Ya§asm IV. Enternasyonal!
17
Sosyalizm
Yeniden Kitlesel i1~i •• Partisi Uzerine (Sungur Savran'a seiitli hatnlatmalar)
~adi OZANSU
Patronsuz Generalsiz Btirokratstz SOSYALiZM dergisinin Temmuz 2001 tarihli 1. say1smdaki "Kitlesel Bir i§9i Partisinin Gerekliligi Dzerine" ve gene aym derginin Mart 2002 tarihli 4. say1smdaki "Kitlesel Bir i§9i Partisinin in§asmm imkanlan" ba§hkh yazilanma ek olarak, bu say1da, aym konuda daha aynntth bir ba§ka yaz1 yazmama derginin Yaym Kurulu olarak karar verdigimizde, i~<;i MUCADELESi dergisinin Ocak- ~ubat 2004 tarihli I 0. say1smda Sungur Savran'm kaleme ald1g1 "Lula'mn bir Y1h : Post-Leninizmin iflas1" ba§hkh yaz1yla kar§tla§ttk. Bu yazmm ba§lang19 ve sonu9 boltimlerine egreti olarak tutturulan tislup ve politik degerlendirmeler, bizi, ister istemez, son yirmibe§ ytlhk tarihimizin bir kez daha gozden ge9irilmesine sevk etti. DolaylSlyla, Yaym Kurulu olarak planlamt§ oldugumuz yaz1dansa, aym yaz1y1 Sungur Savran'm bize sunmu§ oldugu tartt§ma alanmdan yararlanarak §ekillendirmeyi daha uygun bulduk. Bu imkam bize saglad1g1 i9in, gerek i~<;i MUCADELESi dergisine, gerekse Sungur Savran'a te ~ekkiir ederim.
uKitlesel i,~ Partisi" Taktiginin Tiirkiye Seriiveni Sungur Savran §Oyle yaz1yor: " Arna PT (yani Brezilya i§9i Partisi -~O) ttirti partilere devrimci Marksist hareket i9inde boy le bakanlar hi9 de BirSek (IV. Entemasyonal Birle§ik Sekretaryas1- ~0) ile s1mrh degildir.Tlirkiye'de de bu 9eyrek ytizytl i9inde "i§9i kitle partisi" kavramm1 feti§le§tirme yonlinde bir egilim (blittinliyle BirSek ak1mmdan bag1ms1z olarak) iki dalga halinde ortaya 91kti. Birinci dalga, 1986-87 y1llarmda ZEMiN dergisi 9evresinde belirmi§ti. ikinci dalga ise baz1 devrimci Marksistlerin 2001 -2002 y1llarmda Birle§ik i§9i Emek9i Partisi giri§imi i9inde erimeye yonelik tutumuyla belirdi. Brezilya'dan farkh olarak, mticadeleci bir i§yi hareketinin var olmad1g1 ko§ullarda benimsenen bu taktigin her iki durumda da ba§ar1s1z kalmt§ olmas1 i§in ozlinli gozlerden saklamamah. "Yeni tip parti" anlayt§l, devrimci Marksist hareket i9inde 9ok farkh gorli§lerden insanlann kafas1m 9elmeyi bu topraklarda ba§ard1." Hayret, bir paragrafta neredeyse kullamlan climle say1sm1 a§acak kadar yanh§ bilgi! ~imdi bu yanh§ bilgileri Sungur Savran'm 9ok a§ma oldugu tarzda once bir "kategorize" ederek s1ralayahm. Birincisi; bildigimiz kadanyla PT'nin kurulu§undan itibaren bu partinin i9inde li9 ana devrimci Marksist ak1m yer ald1. Bunlar suas1yla Mandelist BirSek, Morenist LiT-CI (Uluslararas1 i§9i Birligi - IV. Entemasyonal) ve Lambertist CCI-IV (Uluslararas1 Komlinist Akim- IV. Entemasyonal) idi. Bunlardan sadece ve sadece BirSek ak1mmm PT tlirli partileri leninist partiyi ikame edecek bir model olarak gordlikleri herkesin malumu. Kald1 ki, onlara bile bu kavram1 "feti§lqtirdikleri" su9lamasmda bulunmak dogru olmasa gerek, 9linkli bu ak1m tam bir "inan9s1zlar" (iyi ya da kotli anlamda) toplulugu. Dolay1s1yla PT ttirli partilerin leninist modelin yerini tutacak birer parti olabilecekleri anlayt§l uluslararas1 devrimci Marksist kampta sadece BirSek ekibinin bir ktsm1 i9in ge9erlidir. ikincisi; Tlirkiye devrimci Marksist hareketine bakttg1m1zda, kitlesel bir i§9i partisi onerisinin ilk kez 1986-87 y1llannda ZEMiN dergisi 9evresince ortaya at1ld1g1 iddias1 dogru degildir. Daha 12 Eyliil askeri diktatorlliglinden once devrimci Marksist i~<::i CEPHESi gazetesinin ~ubat 1980 tarihli say1smda boyle bir parti onerisinin blittin onclilleri ortaya attlmt§, muhtemel bir askeri diktatorliik rejiminin engellenmesi i9in TURK- i~ ve DiSK'in bir araya gelmesi ve politik bir mtidahaleyle Tlirkiye i§9i sm1fma gene! grev 9agnsmda bulunmalan gerektigi ileri sliriilmli§tti. Gene aym gazetenin "Tarihten Yapraklar" sayfasmda Almanya'da 1920 y1h 12 Mart'mda bliylik burjuvazi tarafmdan
Sosyalizm
gen;ekle§tirilmek istenen Kapp darbesinin sag Sosyal Demokrat bir sendikac1 olan Legien'in Alman i§9i sm1fma yaptig1 genel grev 9agns1yla nas1l ezildigi anlat1lm1§t1. 09tinctisti; ZEMiN dergisi Yaym Kurulunun i9inde, §imdilerde her ne kadar reddi miras etmi§ olsa da, o s1ralar sadece tek bir devrimci Marksist'in yer ald1g1 herkes9e bilinir. Sungur Savran'm ZEMiN dergisini devrimci Marksist olarak nitelendirmesini anlayabilmi§ degilim. Dordtinctisti; Sungur Savran kendisi de i9inde yer ald1gmdan 9ok iyi bilir ki, Ttirkiye'de en kapsamh kitlesel i§9i partisi 9agnsm1 1990-91 y1llarmda Patronsuz, Generalsiz, Btirokrats1z SOSYALiZM gazetesi yapmI§ttr. Hatta PGB SOSYALiZM bu 9agnsm1 ge9mi§te oldugundan daha da somutland1rm1§ ve o stralar Zonguldak maden i§9ileri ayaklan masmm ba§mI 9eken Genel Maden-i§ Sendikasmm Genel Ba§kam ~emsi Denizer'e "i§9ilerin Kendi Partisi"nin kurulu§una onciiltik etmesi i9in 9agnda bulunmu§tu. Be§incisi, "yeni tip bir parti" fikriyle "kitlesel bir i§9i partisi" fikirlerinin aslmda aym anlama geldiklerini ileri stirmek samnm son derece zorlama bir yakla§Im. Elmalarla armutlan aym sepete atlp toplamaya kalkmak Sungur Savran'm dti§tince sistematigine hi9 yaki§mtyor,bu olsa olsa kotti bir polemik ytirtitme tarz1. Altmc1s1, "i§9i hareketinin ytikseli§ i9inde olmad1g1 ko§ullarda ortaya at1lan kitlesel i§9i partisi" onerilerinin ba§ans1zhkla sonu9land1gma ili§kin yakla§Im ger9egi ne ol9tide yans1t1yor? Yukanda degindigim gibi ZEMiN dergisi donemi devrimci Marksistleri dogrudan ilgilendirmiyor. PGB SOSYALiZM'in 1990-91 onerisi ise herkesin bildigi gibi stireklilik ta§1mayan yanm kalmt§ bir oneridir. Kald1 ki, bir ttir "ytikseli§" ko§ullannda ortaya at1lm1§ oldugu i9in parantez i9ine almabilir. Geriye bir tek PGB SOSYALiZM'in 2000-2001 y1llarmda ortaya at1lm1§ olan onerisi kahyor ki, bu da, pratikte daha yeni gtindeme gelecek. Dolay1s1yla nasil oluyor da kolayhkla bir "ba§ans1zhk"tan soz edilebiliyor. Kitlesel bir i§9i partisi onerisinin ba§ans1zhgmdan dem vurmak i9in, oncelikle yakla§Ik 15 yil savunulan "Solun Yeniden Ktimelenmesi" anlay1§1mn ba§ans1zhgmdan soz etmek gerekmez mi? Bence bu soru hem Sungur Savran'm hem de bizlerin kendi kendimize sormam1z gereken daha anlamh bir soru degil mi? Eger bir ozele§tiri yaptlmas1 gerekiyorsa - ki biz buna sonuna kadar vanz- i§e bu noktadan ba§lamak daha dogru olmaz m1? Yedincisi, kitlesel bir i§9i partisi fikriyle kafalan ~elinmi§ 9ok say1da (!) Ttirkiyeli devrimci Marksistler, kimlerdir? <;ok merak ediyorum dogrusu.
Yenlden Kltlesel i~~ Partlsl Ozer1ne
Sekizincisi ve sonuncusu, "( . . . ) bir ba§ka kitlesel i§9i partisi feti§le§tirilmesi 2001-2002 y1llannda baz1 devrimci Marksistlerin (PGB SOSYALiZM kastediliyor- ~0) Birle§ik i§9i Emek9i Partisi giri§imi i9inde erimeye yonelik tutumuyla belirdi" §eklindeki yakla§1mm birazdan aynnhh bir bi9imde a91klayacag1m1z afakiligidir.
Brezilya PT'si ya da Kitlesel t,~ Partisi nedir? Trrn;ki'nin 1938-39 y1llannda ABD i§9i s1mf1 i9in onerdigi Kitlesel i§9i Partisi taktiginin 1978-79 y11larmda Brezilya'da somutlanmasmdan ba§ka bir §CY degildir Lula'nm PT'si. Boyle bir taktigi ilk kez Tro9ki gi.indeme getirdigi i9indir ki, Brezilya PT'sinin kurulu§una da bu gelenekleri sayesinde tro9kistler de katilmI§lardir. bte yandan nas1l Rosa Luxemburg ge9tigimiz yiizyilm ba§mdaki Alman Sosyal Demokrat Partisini aslmda Alman i§9i s1mfmm kendisi olarak nitelemi§se, PT de Brezilya i§9i sm1fmm kendisidir. Nitekim Birle§ik i§c;i Sendikas1 olan CUT ile PT birlikte degerlendirildiginde ortaya 91kan aslmda birle§ik i§9i cephesinden ba§ka bir §CY degildir. i§te Tro9ki a91smdan da kitlesel bir i§9i partisi onerisi ashnda bir birle§ik i§9i cephesi taktiginin somutlanmasmm ne bir fazlas1 ne de bir eksigidir. i§te Sungur Savran'm anlayamad1g1 ya da anlamak istemedigi de tam budur. Evet PT, bir "parti olmayan partidir", 9iinkii bir partiden ziyade cephedir. Arna bu ODP'lilerin onerdigi gibi kii9iik ya da orta burjuvalann olu§turdugu bir tip halk cephesi degil, tam tersine bir i§9i cephesidir. 0 yiizden devrimci Marksistler tarafmdan kurulmas1 i:inerilmi§ ve bugiin de desleklenmektedir. ~imdi
Buakallm bir i~~ cephesini, bir ihtilal orgam olan i~~ sovyeti, konseyi ya da ~uralanmn bile devrimci ve reformist donemleri, anlan vardu. S1mf milcadelesinin seyri, temposu ve devrimci partinin mildahalesi bu organ Lan devri mci le~ti re bili r ya da tersi olur.
devrimci Marksistlerin 9ok iyi bilmesi gereken bir hususu bir kez daha belirtmek zorunda kahyorum: Blfakahm bir i§c;i cephesini, bit ihtilal orgam olan i§9i sovyeti , konseyi ya da §Uralannm bile dev rimci ve reformist donemleri, anlan vardlf. Sm1f miicadelesinin seyri, temposu ve devrimci partinin mi.idahalesi bu organlan devrimcile§tirebilir ya da tersi olur: Bu yi.izden, devrimci Marksistler "sovyet" feti§iZmi bile yapmayacaklarma gore, PT tiirii partileri kendi gozlerinde 11a-
Sosyalizm
s1l feti§le§tirebilirler? Arna zaten sorun bu degil. Sorun, daha ba§mdan ya da sonrasmda reformistle§ebilirler gerekc;esiyle bu tiir partilerin kurulu§una leninizm adma kar§1 91kmaktu. Biz, PGB SOSYALiZM olarak, Sungur Savran'm bugiln PT ile ilgili olarak yapt1g1m ileri silrdilgil "ozele§tiri"den y1llar once Lula onderligine giivenmedigimizi belirttik, Reformist ama PT'yi desteklemeye devam ettik. Hatta yukanda degindigim gibi daha fazlasm1 bile yapkarakterde de olsa tlk: Kendisine zerre kadar giivenmedigimiz halbir i~9 cephesinin de rahmetli ~emsi Denizer'e Zonguldak eylemi varllg1 hi~ s1rasmda bir i§t;i partisi kurmas1 onerisinde bulunduk. D1§1m1zdaki sol - ve hakk1m yemeyelim olma mas1 nda n o sualar Sungur Savran - bu taktige kar§t 91kt1 daha onemliydi. ya da burun klvtrdl. Bizse ~emsi Denizer ile Lula arasmda bir fark olmad1gm1 soyledik. <";iinkil Ger~ekten de 90'l1 ylllann ba~mda Lula nas1l 1978 y1llannda Brezilya i§t;i s1mfm1 harekete gec;irmi§ idiyse ~emsi Denizer de Tiirboyle bir parti in~a kiye'nin en geri bilinc;li i§t;i sm1fm1 eyleme sokarak siyasalla§tirm1§tI. 1991 'de Tilrkiye'de boyedilmi~ olsayd1 ve bu partinin le bir parti kurulmad1, ama Denizer TURK-i~ yonetimine, "i§t;iler benim parti kurmam1 istionderligi ~imdi yorlar" tehdidini savurdugunda, bu yolda hareLula gibi 11 ihanet" kete gec;memesi ic;in derhal TORK-i~ Gene! i9nde olsayd1 bile, Sekreterligine getirildi. Burjuvazi ve devlet biTurkiye'de s1mf zim sosyalistlerimizden daha uyamk davranm1§tI! PGB SOSYALiZM ic;in reformist karakterde mucadelesinin de olsa bir i§9i cephesinin varhg1 hi9 olmamaduzeyi ~imdi smdan daha onemliydi. Ger9ekten de 90'h y1llaoldugundan ~ok rm ba§mda boyle bir parti in§a edilmi§ olsayd1 ve bu partinin onderligi §imdi Lula gibi "ihanet" daha ileri bir i9inde olsayd1 bile, Tilrkiye'de sm1f milcadelesinoktada olurdu. nin diizeyi §imdi oldugundan 9ok daha ileri bir noktada olurdu. Neyse biz gene konumuza donelim.
Leninist Parti ile ldtlesel if~ partisi ilifldsi meselesi Yukanda da belirttigimiz gibi ne Brezilya PT'si ve ne de bizim §imdi Tiirkiye i9in onerdigimiz kitlesel i§9i partisi bir leninist parti degildir.Ba§ka bir deyi§le i§9i sm1fmm sadece en deneyimli ve ileri unsurla-
Yenlden K1tlesel i~~ Part1s1 Ozenne
nm bi.inyesinde toplayan bir parti degil, tam tersine hem bu kesimleri, hem dogal i§r;i onderlerini ve hem de kapitalizmin saldmlanndan bunalan s1radan i§r;ileri kucaklamaya r;ah§an bir sm1f cephesi partisidir. Dolay1s1yla bu parti, her zaman yabanc1 sm1flann ideolojik saldmlanna ar;1k ve onlardan kolay etkilenen bir parti olacaktir. Ancak bu durum, onun bir sm1f partisi olma ozelligini ortadan kald1rmayacag1 gibi, ona, diger partilerden farkh bir aidiyet, bir s1mf aidiyeti sunacaktir. Leninist bir parti in§a etme iddiasmda olan her sm1f91 ak1m boy le bir partinin ir;inde yer almak durumundadir. Ortada bir i§r;i cephesi dururken, bunun karakterinin devrimci olmad1gm1 ileri si.iri.ip d1§mda kalmak herhalde leninizmin degil olsa olsa "sol komi.inizm"in i§i olabilir.
Leninist Parti ve devrim Gelelim leninist parti ve devrim meselesine. Tror;ki'nin hayatta oldugu donemde ba§arth bir proleter devrimi olarak sadece Sovyet devrimi vard1. Sovyet partisinin kar§l devrimci bi.irokrasisi di.inyanm pek s;ok i.ilkesindeki devrimci durumlan ya Almanya orneginde oldugu gibi DolaYISlyla Nahuel sol sekter i.ir;i.inci.i yol (fa§izm = sosyal fa§izm) ya da ispanya'da oldugu gibi sm1f i§birlikr;isi Moreno'nun da halk cephesi (burjuva partileri onderligi altmda hi.iki.imetlere katilma) politikalanyla dinamitlidogru tespit ettigi yordu. 2.Di.inya Sava§I sonrasmda ortaya 91kan gibi, amk koskoca bir di.inya devrimci durumu bile staligiiniimiizde nist bi.irokrasinin devrimlerin oni.ine ket koyan devrimleri sonuna politikalanm frenleyemedi. Arna SBKP bi.irokrasinin bi.iti.in bu r;abalanna ragmen Yugoslavya, kadar <;in ve daha sonra Ki.iba devrimleri ba§anya gotiirebilecek olan ula§tl. SBKP'nin ba§mdan itibaren kar§tsmda tek parti modeli yer ald1g1 bu devrimlerin hir;birine leninist bir parti onci.ili.ik etmemi§ti. Daha sonra Nikaragua tro~kist ya da devrimine de etmedi. Tabii ki iran devrimine de tro~kist Leninist etmedi. Sorun, Tro9ki doneminden farkh olarak, modeldir. art1k leninist olmayan partilerin de baz1 proleter devrimlerine onci.ili.ik edebilecekleriydi. Arna bu durum samlabilecegi gibi leninist bir i§r;;i partisinin gerekliligini ortadan kald1rmad1g1 gibi, onu daha da zorunlu k1hyordu. <;i.inki.i leninist parti artlk si.irekli devrim ya da "kesintisiz devrim" anlayi§mdan ayn olarak di.i§i.ini.ilemezdi. Ger9ekten de,yukanda adlanm s1ralad1g1m1z ba§arth devrimlerin onci.i partilerinin hemen
Sosyalizm
hepsi "tek iilkede sosyalizm" sozde kar§I devrimci teorisine bagh kald1klanndan entemasyonalist misyonlanm yerine getiremedikleri gibi "milli komiinizm" iilkiisiine yaslanarak devrimci yiikseli§leri engellemi§lerdir. Nitekim Mao'nun onderligindeki <;in Komiinist Partisi Endonezya devriminin bogulmasma sessiz kalmt§, Castro onderligindeki Kiiba Komiinist Partisi de Latin Amerika devrimci sm1f miicadelelerinin hep uzagmda durmu§, siirekli olarak onlar1 dizginlemeye 9ah§ml§t1r. Dolay1s1yla Nahuel Moreno'nun da dogru tespit ettigi gibi art1k giiniimiizde devrimleri sonuna kadar gotiirebilecek olan tek parti modeli tro9kist ya da tro9kist leninist modeldir. Dolay1s1yla buradan 9Ikartilmas1 gereken sonu9 §Udur: Bir devrimin ba§arih olabilmesi i9in leninist parti modeli §art degildir, ama devrimin siirekliliginin korunabilmesi i9in hem ulusal hem de uluslar aras1 diizlemde leninist-tro9kist partiler ve Entemasyonal zorunludur.
TQrkiye'de Leninist parti nas1l kurulabilir, nereden ge~er? Yakla§tk 22 milyon 9ah§am ve 5,5 milyonluk Leninist bir parti sanayi proletaryasm1 bannd1ran bir iilkedir Tiirkiye. Ve k1sa siireli birinci TiP donemi bir kenaya da devrimci bir ra birak1lacak olursa, herhangi bir i§9i sm1f1 pari~~ partisi, ad1 tisi ya§amamt§ bir proletaryadir soz konusu iizerinde i~~ smrn olan. Leninist bir parti ya da devrimci bir i§9i partisi olmak partisi, ad1 iizerinde i§<;:i sm1f1 partisi olmak zorundadir. Boyle bir partinin birle§ik i§<;:i cephesi zorundadu. Boyle taktikleri uygulanmadan dogabilecegini varsaybir partinin mak tam bir hayalperestliktir. Ogrenciler ve ogretmenlerden olu§an bir yap1yr ya da partiyi lebirle~ik i~~ ninist olarak nitelendirmek komiktir. <;iinkii lecephesi taktikleri ninist parti her zaman bir i§<;:i partisi olmu§tur. uygulanmadan Devrimci bir i§<;:i partisi kurmaya niyetlenenler, dogabilecegini i<;:inden devrimci i§9ileri dev§irebilecekleri 9ok esnek ve geni§ bir zeminin oncelikli olarak varsaymak tam bir daha yarattlmasma katk1da bulunmak zorundadirlar. hayalperestliktir. Bu zemin, yani kitlesel i§<;:i partisi zernini olu§turulamad1g1 miiddet9e Ieninist bir i§<;:i partisini in§a etmek de, mevcut durumda goriildiigii gibi giderek daha da zorla§acaktir. Her §eyden once oncii i§9i kadrosu, yani leninist partiyi olu§turacak oncii i§<;:i kadrosu belli bir sm1f miicadelesi deneyiminden ge9mi§ kadrolardlf. Bunlardan 12 Eyliil oncesinden ka-
Yenfden Kftlesel t~~ Partis! Ozertne
lanlan c;ok az, 89 eylemlerinden geriye kalanlan daha da azdlf. Dolay1s1yla bugilniln ko§ullannda ulusal olc;ekte milcadele edecek bir leninist partinin iskeletini olu§turacak say1da ve nitelikte oncil i§c;i kadrosunun ne yazlk ki bulunmad1gm1 belirtmek durumunday1z. 0 halde yap1lmas1 gereken, en basit sm1f c;1karlan temelinde ve gec;i§ talepleri §eklinde formille edilmi§ bir programla s1mfm ortalama kesimlerini de siyasalla§tlracak bir yoneli§e girmektir. Ba§ta orgiltlii i§c;i kesimlerinden hareket edecek boyle bir yoneli§iA kurulu§una on ayak olacag1 bir i§c;i partisinin kazanacag1 ortalama kadrolardlf ki, ancak gelecegin oncti i§c;i kadrolan haline gelebileceklerdir.
Yapllmas1 gereken, en basit s1mf ~karlan temelinde ve ge~~ talepleri ~eklinde formlile edilmi~ bir programla smrfm ortalama kesimlerini de siyasa Lla~tl raca k bir yoneli~e girmektir.
uSolun Yeniden Kfimelenmesi" anlaYlfl ve ODP yiineli'i yanb,b Bilindigi gibi Sovyetler Birligi'nin parc;alanmasmdan hemen once dtinyada ve Tiirkiye'de sosyalist hareketin yeni bir ktimelenme ic;ine girecegini ve bu ktimelenmeden devrimci Marksist bir alanm dogacag1m ileri silrmti§tilk. ODP'yi boy le bir zemin olarak gormii§tilk. Bu yeniden kilmelenme stirecinde ODP'yi once bir i§c;i-emekc;i partisi haline donti§ttirmeyi ve bu arada·onun ic;inde devrimci Marksist bir kamp yaratmay1 hedeflemi§tik. Eski stalinistlerle troc;kistlerin bir ttir devrimci Marksizm alamnda bir araya gelebilecekleri hayaliydi bu. Bu hayal italya'da "Rifondazione Communista" ile, Almanya'da PDS ile, ispanya'da "izquerda Unida" ile ger~ekle§ti. Tiirkiye'de ise ODP c;atlay1verdi. <;atlamayan diger tic; parti ise bilytik olc;tide Oc;uncti Yol'un izleyicisi haline geldiler. ODP'nin geriye kalam da §imdi bu yolda h1zla ilerliyor. Yani Ttirkiye'de ve dtinyada solun yeniden ktimelenmesinden hay1rh bir durum c;1kmad1. Bunda IV.Entemasyonal Birle§ik Sekretaryas1'nm ku§kusuz btiytik pay1 var. Biz de uzun y1llar tistti ortillii bic;imde bu anlay1§1 savundugumuz ic;in bu konuda s1k1 bir ozele§tiri yapmak zorunday1z. i~<;i MOCADELESi'nin de boyle bir ozele§tiriye ihtiyac1 var. Sorun, Lula'mn genetik degi§iklige ugramasmdan daha vahim.
BiEP Girl,imi i~nde erlme meselesi Sungur Savran, baz1 devrimci Marksistlerin (PGBS kastcdiliyor ~0) 2001-2002 y1llannda Birle§ik i§c;i Emekc;i Partisi giri§imi ic;inde
Sosyalizm
erimeye yonelik bir tutum i9ine girdiklerini iddia ediyor. Dogru soylemiyor, 9tinkti bilmiyor. Arna tuhaftir, bilmedigi konularda susmasm1 9ok iyi bilen Savran, bu konuda susmuyor. Daha dogrusu iki yildIT susarken §imdi konu§uyor. Anla§Ilmaz bir durum. Eger PGBS'nin bu konuda yanh§ yapttgm1 dti§tini.iyor idiyse, en basit devrimci sorumluluk daha o zamandan bir uyany1 gerektirmez miydi? Savran, sanki,"i§te leninizmden aynlanlann ba§ma gelecek olan budur" hakh memnuniyeti i9inde. Oysa, yukar1da da kismen ozetledigim gibi, PGBS ile BiEP giri§iminin birle§mesi Sungur Savran'm sand1gmm tam tersine son derece leninist bir birle§meydi. BiEP giri§iminden arkada§lar dar bir yapt in§a etmek gerektigini, kitlesel bir i§9i partisinin §U an i9in gi.indemde olmamas1 gerektigini ifade ettiler. Biz ise, kitlesel bir i§9i partisi taktiginin izlenmesi gerektigini ileri stirmemize ragmen,oncelikle leninist bir yap1da kendileriyle birlikte olabilecegimizi, daha sonrasma ortak yap1da karar verebilecegimizi ifade ettik. Birlikteligimiz bOyle oldu. Arkada§lar ortak yap1da program ve yoneli§ konulannda azmhkta kalmca aynlmaya karar verdiler. i§te Sungur Savran'm BiEP i9inde erime olarak anlatttg1 durmp budur. i~<;i MUCADELESi'nin dikkatine sunulur.
Sungur Savran 11n ildlemi 6te yandan, Sungur Savran, 25.01.2004 tarihli Gtindem gazetesindeki "Sendikalar Nasil Kurtulur?" ba§hkh yaz1smda Ttirkiye'de 1961 y1hnda kurulan Ttirkiye i§9i Partisi'nin (TiP) 1965 y1lmda yaptlan gene! se9imlerde meclise 15 milletvekili yollama ba§ansm1 gosterdigini belirttikten sonra, gene aym partinin 1967 y1hnda Devrimci i§9i Sendikalar1 Konfederasyonu'nu (DiSK) kurmasm1 overek anlatt1ktan sonra, konumuza fazlas1yla bagh olan §U tespiti yap1yor: "Ytikselen bir kitlesel i§9i hareketi veya sosyalist solda bir 9ekim merkezi . Bugi.intin Ttirkiye'sinde bunlarm ikisi de ufukta gori.inmtiyor. Elbette bir devrimci i§9i partisi yaratmak asli bir gorevdir. Arna o zamana kadar sm1f mticadeleci sendikac1 ve i§9iler ellerini kollanm baglay1p bunu mu bekleyecek? Hayir! Her donem, kendi nesnel ko§ullarma uygun bir taktik yaratmay1 bilmeli. Bugtin esas tart1§1lmas1 gereken bu taktiktir. Bu konuyu da bir sonraki yaz1m1zda i§leyelim" diyor. <;ok gtizel! Peki siz §imdi bu yaz1dan ne sonu9 91kart1yorsunuz? Herhalde §U olsa gerek: Bir taktik olarak TiP'in kurulu§u sm1f mticadelesine 9ok onemli bir katk1 sunmu§tur. i9inde bulundugumuz donemde ytikselen bir kitlesel i§9i hareketi veya solda bir 9ekim merkezi yoktur. Devrimci bir i§9i partisi stratejik hedeftir, ama bugi.inden yanna in§a edilemez. Dolay1s1yla nes-
Yenlden Kltlesel l~~ Partlsf Ozertne
nel koยงullara uygun bir taktik ad1m at1lmah, yani kitlesel bir iยง<;i partisi taktigine yonelinmeli ya da bu taktik tarttยงtlmahdu. Evet Sungur Savran muhtemelen i~<;i MOCADELESi dergisinin 10. say1smda yay1nlanan yaz1smdan sonra bu yaz1y1 kaleme ahyor. Ve tabii Gtindem'in bir hafta sonraki say1smda bu konuyu ai;arak tarttยงmaya devam edemiyor. insan sormadan edemiyor: Bu ne perhiz, bu ne lahana turยงUSU.
Sosyalizm
Kamu YOnetimi Temel Kanunu Tasar1s1 Neler Getiriyor?
Pmar EROL
KP htiktimetinin programmda kamu "reformu"nun onemli bir yeri vard1. AKP tek ba§ma htiktimet olmanm avantajmdan da faydalanarak bu konuda daha h1zh ad1mlar atacagm1 en ba§tan gosterdi. 58. Htiktimet programmda §Unlar ifade ediliyordu:
A
"Merkezi idare reformuna Ba§bakanliktan ba§lanm1§ olup, Ba§bakanhga bagli kurulu§lar, ilgili icrac1 bakanliklara devredilmi§ ve Ba§bakanlik onemli oranda icrac1 bir bakanlik olmaktan <;1karllm1§tlr. Ba§bakan'a yard1mc1 olacak Dev/et Bakanlanmn say1s1 azalt1lm1§ ve boylece Bakanlar Kurulu Ba§bakan dahil 25 Bakandan tqekkul ettirilmi§tir. Hukumetimizin reformist yaplSlm ortaya koyan bu ilk icraatlar, toplumun geni§ kesimlerinde takdir gormu§ ve piyasalarda guvenin olu§Umuna katk1da bulunmu§tur." tl
AKP bugtinlerde kamu "reformu" yontinde esas onemli ad1m1m atve Kamu Yonetimi Teruel Kanunu Tasarism1 parlamentoya sevk etti.
Bu kanun, planlanan diger bir dizi yasal degi§iklikle birlikte 1, devletin i§leyi§inin yeniden tammlanmas1 anlamma geliyor. Kamu "reformu" sadece Turkiye'de ge9erli olan bir donu§um degil. Dunya Bankasi, IMF, OECD gibi uluslararas1 sermaye kurumlar1 bu "reform"un dogrudan mimarlart ve tek tek tilkelerdeki izleyicileri 2• Avrupa Birligi, ise i§9i sm1f1 adma kazammlann en geli§kin oldugu Avrupalt ulus devletlerde bu kazammlan torptileyecek §ekilde idarenin yeniden tammlanmas1 dogrultusunda ozel bir onem ta§1yor. "Kamu reformu", gazetelerde ve televizyonlarda, i§9i sm1f1 i9in ve yoksullar i~in ne getirecegi ile degil, federatif bir yap1lanmaya gottirup goturmeyecegi, uniter devleti ortadan kaldmp kald1rmayacag1 yonunden tartt§tldt. <;unku bu degi§iklik ile merkezi hukumetin ytirtitecegi gorev ve hizmetler tek tek say1ld1ktan sonra, geri kalan ttim hizmetler mahalli idarelerin sorumluluguna btrak1ltyor ve bu ABD gibi federatif devletlerin i§leyi§inde ge9erli bir ilke. Sonu9ta tasany1 savunanlar uniter devleti ortadan kald1rmayacag1m, kar§t 9tkanlar ise kaldtracagm1 savunmaya devam ediyorlar. Temel kanun tasansma yonelen tepkileri yumu§atan bir geli§me Cumhurba§kam Necdet Sezer'in muhalefeti sonrasmda, §imdilik halen milli egitimle ilgili gorev ve hizmetlerin merkezi idare tarafmdan yurtitulecek gorev ve hizmetler arasmda saytlmas1 ve Milli Egitim Bakarihgmm "ta§ra te§kilat1 olmayan bakanhklar" arasmdan 91kanlmas1 oldu. Onceki duzenlemeye gore egitim de, saghk, ula§tlrma, saghk, 9evre, tartm, enerji hizmetleri gibi yerel yonetimlerin sorumluluguna b1rak1larak, sadece mufredat belirleme yetkisi merkezi hukumette btrak1hyordu. Ancak bunun bizim tartt§mam1z i9in pek bir oneminin olmad1gm1 gorecegiz.
'Bu tasan ile birlikte hi.iki.imet tarafmdan taslaklan haz1Tlanan diger yeni yasa tasanlan Bi.it.ye ve Mali Yonetim Yasa Tasans1, Kamu Personel Rejimi Yasa Tasans1, Yerel Yonetim Yasa Tasans1 , BO!gesel Kalkmma Ajanst Yasa Tasans1, Kamu Sermayeli $irketler Yasa Tasans1, idari Usu! Yasa Tasanst ve Sagltk ve Emeklilik Haklanm Kapsayan Sigorla Sistemine ili~kin Yasa Tasanst
~unlar:
'Di.inya Bankasi tarafmdan Ti.irkiye'ye kullandmlm1~ olan PEPSAL I ve PEPSAL II isimli, 2001 ve 2002 tarihli kredileri mali yonetim ve kamu "reformu" yap1sal uyarlama kredileri olmu~tur. Bu "reform "lar IMF kredilerinin ve AB iiyelik kriterlerinin arasmda da yer almaktad1r ve OECD ise di.izenleyici "reform" adt altmda bir dizi iilke ile qirlikte Ti.irkiye'de de kamu "reformu"nun izleyicisidir.
Sosyalizm
Devlet ugereksiz" i'ler yapmaz Kamu reformu olarak adlandmlan bu degi§im 1980'lerden bu yana i;ok yaygm olarak farkh i.ilkelerde uygulandl. Bu "reform" ile devletin rolii yeniden tammlamrken, devletin hizmet sunan birimlerinde ademi merkezile§meye (sorumlulugun ulusal diizeyden yerel di.izeye devrine) ve ticarile§meye gidilmektedir. Ticarile§tirmenin sonucu ise \:e§itli bii;imler ile ozelle§tirme, eskiden devletin sorumlugunda olan hizmetlerin ozel §irketlerin eline gei;mesi ve kar amai;h olarak orgiitlenmesi olmaktadir. "Reform", ulusal idarenin fonksiyonlannm bir bir gozden gei;irilmesini, bunlann hiikiimet sorumlulugunda olmas1 gerekip gerekmediginin, hiikiimetin sorumlulugunda olsa bile ozel sektOriin bu hizmeti daha iyi verip veremeyeceginin sorgulanmasm1 ii;ermektedir. AKP'nin hiikiimet programmda da bu unsur "devlette genel kurumsal gozden gei;irme" ad1 altmda yer almaktadir. Zaten AKP kurmaylan kamuoyunu ("reform lehine") kazanma amai;h soylemlerinin yamnda, konuyu diiriist olarak ortaya koyduklannda, bu "reform" ile onemli oranda bir tasarruf geri;ekle§tirilecegini, iizerine basa basa belirtmektedirler. "Hirbir ulkeden ulusal idarenin fonksiyonlan ingiltere'deki kadar katl bir sorgulamaya tabi tutulmad1. Burada biitun bir ulusal idare, tum fonksiyonlanm a§ag1daki "oncelik serenekleri" testine tabi tutmak ve gerekli olup olmad1g1m, tumuyle kaldmlip kaldmlamayacag1m sorgu/amak zorunda kald1: I. Bu i§in yaplimas1 gerekiyor mu? (eger gerekmiyorsa bu i§ kald1nlma/1). 2. Eger gerekli ise hukumet bu i§ if in sorumlu olmali mi? (eger degilse ozelle§tirme dii§iiniilmeli). 3. Hukumet sorumlu olmali ise bu i§ memurlar tarafmdan mi yap1/mali, yoksa ozel sektor bu i§i daha verimli ve etkin bir §ekilde yapabilir mi? (Bu hizmeti en etkin ve verimli §ekilde kimin verebi/eceginin belirlenmesi irin rekabet olu§turulmalid1r. Karar her zaman if in "para irin en iyi deger" in elde edilmesi temelinde verilecektir ). 4. Eger i§in hukumet irerisinde yap1/mas1 gerekiyorsa organizasyon olmas1 gereken yap1da ve i§e odaklt mi? (ar1k hesap verebilirlik ve delegasyon ilkeleri, verimliligi artzracak teknikler uygu/anmalz .
Kamu Yiinetlml Temel Kanunu Tasansi Neler Getlrtyor?
Eide edilen en onemli sonU<; kamu hizmetlerinin boyutunda biiyuk olrekli bir kiirulme oldu. Bir bakan 1995'te ingiltere kamu hizmetlerinin 1939 oncesi boyutuna kiifiiltiildiigii ile oviinebildi." 3 Kamu Yonetimi Temel Kanunu Tasans1 da kamunun "gereksiz" i§leri ytiriitmemesini gtivence altma ahyor. Tasanmn en ba§mda kamu yonetiminin kurulu§ ve i§leyi§inin temel ilkeleri arasmda §U say1hyor: "Kamu kurum ve kurulu§lan, kanunlarla kendilerine ar1kra gorev olarak verilmeyen ve kurulu~un amac1yla dogrudan ilgili olmayan alanlarda i§letme kuramaz, mal ve hizmet iiretimi yapamaz , bu amarla personel, bina , arar, gerer ve kaynak tahsis edemez." Bu nokta, kanunun daha onceki bir taslagmda, kamu "piyasada rekabet §artlan irinde iiretilen mat ve hizmetleri haksiz rekabet olu§turacak §ekilde iiretemez" §eklinde ifade edilmi§ti. Yeni taslak, i§in oztinti degil, ifadesini degi§tirmi§. i§in ozii ise ~u: devlet ozel sektore gereksiz rekabet yaratacak, ayak bag1 olacak §ekilde hizmet iiretmez! Yani ozel hastanelerin kar§tsmda nitelikli, bedava ya da 9ok ucuz saghk hizmeti sunmaz. Ozel okullann kaq1smda iicretsiz ve nitelikli bir cgitim hizmeti sunmaz. Telefon, su, elektrik, dogal gaz gibi eskiden kamu hizmeti/mah olarak tarif edilen alanlarda yalmzca ozel sektoriin etkin i§leyebilmesini -kar edebilmesini- gtivence altma alacak diizenlemeler yapar. Ontimtizdeki y1llarda "piyasada rekabet §artlan i9inde iiretilen" bu gibi "mal ve hizmetlerin" kanunlarda da, kamu kurumlarma gorev olarak verilen hizmetler olmaktan da 91kanlmasma §ahit olacag1z. Ttirkiye devleti zaten imzalad1g1 uluslararas1 anla§malar ilc bu dtizenlemeleri yapmakla ytikiimlti ktlmmt§ttr. Tlirkiye, Dlinya Ticaret Orgtitti'ntin kurucu tiyesi olan tilkeler arasmda ve bu orgtit biinyesinde ger9ekle§tirilen ticari serbestle§tirme anla§malannm ttimtintin taraf1. Kamu hizmetlerinin devletin sundugu hizmetler olmasma son verilmesi ve sermayeye kar alanlar1 olarak a91lmas1 dogrultusunda bu orgtit btinyesinde imzalanm1§ olan ve halen stirekli alan1 geni~letilen GATS anla§mas1 (Hizmet Ticareti Genel Anla§mas1) biiyiik onem ta§1yor. 1995 y1lmda Ttirkiye'nin taraf oldugu bu anla§ma, sadece ticarile§me·si artlk kamksanmI§ olan mali-bankac1llk hizmetlerini, telekomiinikasyon, turizm, mtihendislik, vb. hizmetleri degil, egitimi ve saghg1 da, su hizmetlerini de piyasaya a91lmas1 gereken 11 hizmet alam arasmda say1yor. Ttirkiye bu anla§ma geregince tiim bu hizmet alanlarm1 yerli yabanc1 ttim sermayeye a9mak ve kendi faaliyeti ile de bu ozel sektor fa-
3
Ulusal idarelerde Modemizasyon, EPSU (Avrupa Kamu Hizmetleri Sendikalan Federasyonu) raporu, 1999
Sosyalizm
aliyetine engel yaratmamakla yiikiimlii ktlmm1§t1. Aksi her uygulama- · s1 ile uluslararas1 tahkim kurullarmda yarg1lanabilecektir.
Kamu "reformu"nun onemli bir unsuru ademi merkezile§tirmedir. Yani ulusal idarenin sorumlulugunda olan kimi alanlar "yerel yonetimlere" devredilmektedir. AKP hiikilmeti tarafmdan yerelle§menin devlette biirokrasiyi azaltacag1, demokratikle§meye yol a9acag1, hizmeti ondan faydalananlara daha yakm birimlerin sorumluluguna devrederek, insanlarm ihtiya9larma daha duyarh bir hizmet sunulmasmm yolunu a9acag1 soylenerek, tasariya destek saglanmaya 9ah§1hyor. '
Tasariya gore yerel yonetimler devrald1klar1 alanlardaki hizmetleri ozel sektore "gordiirebilecek"lerdir. Esasmda ise yereller bunu yapmaya zorunlu kalacaklardir, 9iinkii kendileri bu hizmetleri finanse edecek yeterli kaynak bulamayacaklardir. Avrupa iilkelerinde de boyle olmu§tur: "Hukumetin daha alt kademelerine devir, genellikle (. ..) buna aynlan kaynagm azaltilmasma da yol a<;m1~tzr. Bazen sorumluluk devredilirken kasztll olarak yetersiz finansman aktanlm1~tlr." 4 Bu konuda temel kanun tasar1smdaki madde ise §6yledir: Mali kaynak dagilimi Madde 10- Mahalli idarelere yetki, gorev ve sorumluluklanyla orantil1 gelir kaynaklan saglamr. Mahalli idarelere gene! but<;e vergi gelirleri tahsilatmdan pay aynllr. Pay/arm aynlmasma, dag1t1mma ve bu paylardan yapzlacak kesintilere ili~kin usu! ve esaslar kanunla duzenlenir. Yerellere aynlacak paylann nasil diizenlenecegi bu tasar1da belirsiz olsa da, kamu biitc;elerinde tasarruf yapma niyeti, hem AKP'nin, hem Diinya Bankasi ve IMF'nin ifadelerinde yeterince a91k. Kamu "reformu" ile esas itiban ile bir yandan devletin kamu hizmetleri i9in daha az para harcayarak tasarruf yapmas1, diger yandan da bu hizmetlerin ozel sektore a9ilmas1 hedeflenmektedir. Kamu hizmetlerinin ozel sektore de gordiiriilebilecegine ili§kin tasar1 maddesi §6yledir: Kamu hizmetlerinin gordiiriilmesi Madde 11- Kamu hizmetlerinin daha etkili ve verimli olarak yerine getirilebilmesi amac1yla, merkezi idare ile mahalli idareler, kendileri-
'agy
32
Kamu Yiinetlm1 Temel Kanunu Tasans1 Heier Getlr1yor?
ne ait hizmetlerden kanunlarda ongorijlenleri, ilgileri itibariyle universitelere, kamu kurumu niteligindeki meslek kurulu§lanna, hizmet birliklerine, ozel sektore ve alamnda uzmanla§ml§ sivil top/um orgutlerine gordurebilir. Kamu kurumlannm kimi i§leri gordi.irebilecegine ili§kin 1988 y1hndaki bir degi§iklik ile yard1mc1 hizmetler sm1f1 olarak amlan s1mfta hizmetli ve odacllar eliyle gori.ilen i§lerin ihale edilebilecegi hi.ikmi.i getirilmi§ti. Bu yasal degi§iklik sonrasmda okullardan hastanelere, bakanhklardan belediyelere yemek, temizlik, gi.ivenlik, ta§1ma, vb. i§lerin ta§eronla§masmm yolu a9Ilmt§ttr. Hizmet sm1f1 smrrlamas1 da belirtilmeden, kamunun kendi gorevi olan hizmetleri " ... ozel sektore ... gordi.irebilir" k1lmmas1, her alanda ta§eronla§tirmanm yolunu a9acaktrr. Diger i.ilkelerdeki uygulamalar1 ile de kamu "reformu"nda, kamu hizmetlerine pazar kurallarmm uygulanmas1, katk1 pay1 uygulamalan, hizmetin ta§erona devri, rekabet9i teklif usuli.iniin zorunlu k1hnmas1 gibi yollarla kamu hizmetleri alam gitgide artan bir oranda ozelle§tirilmektedir. Kamu hizmetleri ozel sektore gordiiri.ilerek §irketlere olabildigince kar gi.ivenceli alanlar a91lmaktadrr. Bu durum ingiltere'de yerellerde Yerel Egitim Kurumu (LEA) ad1yla kurulmu§ kurumlara devredilmi§ egitim hizmetlerinde, LEA'lann okul in§aatl, bak1m, onanmmdan sonra §imdi de, egitim emek9ilerinin de devri yoluyla, egitimin biiti.in sorumlulugunu, ihaleye a9arak §irketlere "gordi.irmesi"ne kadar varmt§tlr. DolaylSlyla ozel sektori.in bu reformu i§tahla beklemesi, mali piyasalann reformu iple ~ekmesi dogaldir. Ancak yine ingiltere'de kamuda orgi.itli.i sendikalar ti.im bu hizmetlerin, ozel sektore verilmesi ile kamunun i.irettiginin iizerinde maliyetlere mal oldugunu ve boylelikle vergilerden aktanlan paralann 9ar9ur edildigini, ta§eronla§an i§lerde 9ah§anlarm 9ah§ma kO§Ullannm daha koti.i oldugunu, orgi.itlenmenin zorla§tlgm1 aktarmaktalar. AKP sigortahlarm saghk hizmetlerini ozel saghk kurumlanndan da alabilmeleri yonli.i uygulamalann da onci.ili.igi.ini.i yap1yor. Daha once SSK'nm birka9 ozel dispanser ile anla§mas1 ile denenmi§ ama ya§anan biiyi.ik yagma ile vazge9ilmi§ uygulamalara §imdi i.ilke 9apmda gidilmek isteniyor.
Sosyalizm
Yonetifim: Toplumsal orgiitler ile, elbette en ba1ta bunlann en se~kinleri olan sermaye orgutleri ile birlikte yonetim Kanun tasansmda yer alan bir diger unsur nitelikli yonetim olarak tan1mlanan yoneti§im'dir. Yoneti§im ile kastedilen, tasanmn kendi ifadesi ile §Udur:
Madde 5/f- Kamu hizmetlerine ili§kin temel kararlann almmasmda, ilgili kamu kurumu niteligindeki meslek kurulu§lan ve sivil toplum orgutlerinin goril§ ve onerilerinden yararlanzlzr. Teruel kararlann almmasmda kimin gorti§ ve onerilerinden yararlamld1g1 ise daha bu tasannm olu§turulma stirecinden bile bellidir. Yasa tasar1smm olu§turulma stirecine TiSK §ahsmda sermaye orgtitleri dahil edilirken, 9ah§an kesimin argtitleri olan sendikalar bu stire9ten d1§lanm1§lardir. · Bundan boyle kamu hizmetlerine ili§kin temel kararlann almmasmda izlenecek benzer bir yolun bizi nasil "kamu hizmetlerine" gottirecegi bellidir: ozelle§tirilmi§ "kamu" hizmetleri.
Kamu
~abfanlan
Yine kamu "reformu" ile hazirlanan onemli bir degi§iklik (ayn bir yasa tasansmm da ba§h ba§ma konusu olan) kamu personel rejimi degi§ikligidir. Bu degi§im ile kadrolu kamu 9ah§anmm sozle§meli 9ah§ana donti§tiirtilmesi, performansa dayah ticret uygulamasma ge9ilmesi, ozel sektorde oldugu gibi esnek 9ah§manm getirilmesi ve norm kadro uygulamasmm yaygmla§tinlmas1 soz konusudur. Tasarlanan donti§tim ile, yerel yonetimlere devredilmi§ hizmetlerdeki 9ah§anlar1 ba§ta olmak tizere, kamu 9ah§anlan i9in sozle§meli 9ah§ma esas k1lmmaktadir. Sozle§meli kamu 9ah§am uygulamasma ilk olarak doktorlar ile ba§lanm1§, 17 bin yeni doktor sozle§meli olarak kamuda istihdam edilmi§tir. Diger bir yenilik ise yine kamu 9ah§anlan i9in perfomiansa dayah ticretin getirilmek istenmesidir. Bu temel kanun taslag1 hentiz "performans ol<;utlerinin belirlenecegini memurlann ve diger kamu <;al1§anlannzn pe1formans olc;utlerine gore degerlendirilecegini ve odullendirilecegini" ifade ederek buna ad1m atmaktadir. Ancak 58. htiktimet programmda bu konu daha a91k ifade edilmektedir: "Kamuda yoneticiler ile c;alt§anlar arasznda yap1lacak sozlqmelerle pe1formans yonetimi geli§tirilecek, uzun vadede performansa daya!t ilcret sistemine ge<;ilecek-
Kamu Yiinetlml Temel Kanunu Tasans1 Neler Getlrlyor?
tir." Bu konuda y1llardlf toplu sozle§me ve grev haklan i<;in mticadele eden kamu emek9ilerine bunun yerine amirleri ile yapacaklan bireysel sozle§meler yolu gosterilmektedir. Ttim i§<;i orgtitleri, egitim, saghk dahil devletin sorumlulugunda olagelmi§ ttim alanlardaki hizmetlerin yerli ve uluslararas1 sermayeye kar alanlan olarak a<;ilmas1 politikalanmn ne denli tehlikeli oldugunu gormek durumundadlf. Bu politikalara kar§I koyabilmek i9in i§<;iler, sosyal gtivenlik sistemlerinin yonetimini ele alarak bunlan gti9lendirmeli, egitim ve saghk ba§ta olmak tizere, sosyal hizmetleri ulusal dtizeyde paras1z, e§it, nitelikli sunacak §ekilde dtizenlemelidirler. Saghk, ulusal bir yana, evrensel dtizeyde orgtitlenmesi gereken ve ttim insanlara sunulmas1 gereken bir hizmettir. Saghk hizmeti kar i<;in orgtitlenemez. AIDS, SARS, vb. tum yeni hastahklar kadar, insanhgm halen sadece ihtiya9 duyulan 9ah§malar yap1lmad1g1 i<;in kurtulamad1g1 eski illet hastahklar da, ancak ula§1lan ttim saghk imkanlanmn, kar amac1 gtidtilmeksizin, dtinya ol9eginde seferber edilmesi ile a§ilabilir. Bugtinkti kapitalist sistem bile, Dtinya Saghk Orgtitti arac1hg1 ile kimi kez boylesi 9abalar gostermek zorunda kalsa da, esasen saghk alamm da, ozel hastaneler ve ila9taki patent "haklar1" ile, kar elde edecegi alanlardan biri olarak orgtitlemektedir. Ttirkiye i§<;i s1mf1 bu gidi§i tersine 9evirmeye once kendi tilkesinde kamusal saghk olanaklanm geli§tirmenin yam Slfa, ttim ozel saghk kurumlanm millile§tirerek ba§lamahdlf. Egitimde de izlenmesi gereken yol bunun benzeri olmahdlf. "Herkese e§it, paras1z egitim ve saghk" §ian ile birlikte bu alanlardan sermayenin kovulmas1 ifade edilmeksizin anlamh bir mticadele ytirtittilemez .. Elbette Ttirkiye'nin uluslararas1 sermaye kurumlannm tahakktimtinden kurtulmas1 ve buralarda tistlendigi ytiktimltiltiklerden tek tarafh olarak 9ekilmesi olmaks1zm bunlar yapilamaz. IMF, DB ile btittin ili§kiler kesilmeli, Dtinya Ticaret Orgtitti'nden 91k1lmahdlf.
Emeklilik Emeklilik hakk1 i§<;i sm1fmm en duyarh oldugu konular arasmda olmasma kar§m burjuvazi bu hakka yonelik kapsamh saldmsmda onemli bir yol alm1§ durumda. Ttirkiye i§<;i sm1f1 1999 yazmda "mezarda emekliligi" engellemeyi ba§aramam1§tl. 0 gtin Ttirkiye i§<;i sm1fma patronlar ve onlann sozctileri Avrupa'da daha ytiksek olan emeklilik ya§IOI omek gosteriyordu. Bugtin tum Avrupa tilkelerinde emeklilik ya§I daha da ytikseltilmek isteniyor. Arna emeklilige ili§kin bur-
Sosyalizm
juvazinin dii§manca politikas1 sadece emeklilik ya§m1 yilkseltmekle smirh degil.
"'Bireysel emeklilik" Tiim diinyada sermaye politikalan kamusal emeklilik sistemlerinin ortadan kaldmlmasm1 ve bunun yerine mali piyasalarda ozel sektor tarafmdan degerlendirilen bireysel fonlann ge9irilmesini dayat1yor. Geli§mi§ iilkelerde olu§mU§ ve diger iilkelerde de izlenmi§ olan kamusal emeklilik sistemleri i§9ilerin 9ah§tlklan silre boyunca ilcretlerinden yapllan kesintilerin (ya da i§veren katkl paylanmn) emeklilik fonuna aktanlmas1 ve emeklilige hak kazanan i§9ilere de emeklilik iicretlerinin bu fondan yapilmas1 sistemine dayamyor. Dolay1s1yla i§9i s1mfmm nesilleri arasmdaki bir dayant§maya dayanan ·ve mali temeli 9ok gii9lii sistemler kurulmu§ durumda. Ancak tam da bu sistemler sermayenin uluslararas1 orgiitleri tarafmdan ony1llard1r hedef tahtasma kondu. Bu sistemin yerine getirilmek istenen ozel/bireysel emeklilik fonu sistemi ilk olarak 1981 yllmda Pinochet askeri diktatorlilgii altmda ~ili'de ger9ekle§tirildi. Burada kamusal emeklilik sistemleri biltiinilyle ortadan kaldmlarak ozel emeklilik fonlar1 tek se9enek haline getirildi (askerler ve polisler hari9 tutularak). Daha sonrasmda seksenli ylllar boyunca H9llanda, isvi9re ve ingiltere'de kamusal emeklilik sistemi yerine kismi olarak ozel emeklilik getirildi. 90'larda ise Diinya Bankas1'nm ozel destegi ile Arjantin, Avustralya, Kolombiya, Danimarka ve Peru'da kamusal emeklilik sistemi biitiiniiyle veya klsmen ozel emeklilik fonlan ile yer degi§tirdi. 90'lann sonuna gelindiginde Meksika, Uruguay ve Bolivya gibi Latin Amerika iilkeleri ve Macaristan, Kazakistan ve Polonya gibi eski "sosyalist" rejimler bireysel emeklilik sistemlerini uyarlam1§lard1. Diinya Bankasi bireysel emeklilik fonlannm kurulmas1 ve kamusal emeklilik sistemlerinden vazge9ilmesi gerektigini vaaz ederken §U gorii§leri one siiriiyordu: Geli§mi§ iilkeler kamusal emeklilik sistemlerini kabul ederek hata etmi§lerdir. <;iinkii gitgide ya§lanan nilfus ile . birlikte, 9ah§an ve dolaylSlyla sisteme katk1 saglayanlann sistemden maa§ alanlara oram dii§mekte, bu nedenle de sistem "siirdtiriilemez" olmaktadir. Ya da kesinti oranlanmn 9ok yilkselmesi gerekecektir ki, bu da, toplumsal 9ah§ma yaratacaktlr. Aynca gitgide toplumun artan bir orandaki kesimi bu sistemlerden faydalanir hale gelmekte ve dolay1s1yla toplumun 9ogunlugunun bag1mh oldugu boyle bir sistemden vazge9ilmesi gitgide zorla§maktad1r. Bu nedenlerle geli§mekte olan iilkeler geli§mi§ iilkelerin hatas1m tekrarlamamah ve 9ah§anlarm maa§-
36
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Kamu Yiinetlm1 Temel iJ~unu Tasan51 Neler Getlrlyor?
lanndan yap1lan kesintilere dayah kamusal emeklilik sistemleri in§a etmemelidirler. Dtinya Bankasi, bu sistemlerin yerine ge¥mesini istedigi ozel-bireysel emeklilik fonlanmn ise bir dizi avantajmi §6yle saymaktaydi: Bu fonlar ile gelecekte elde edilecek kazan¥ dogrudan katktlara bagh olacagmdan, i§¥ilerde daha fazla ¥ah§ma ve birikim yapma istegi dogacaktlr. Bu fonlar daha az siyasi risk altmda olacaktu, ozel sektOr bu fonlan devlete gore daha iyi degerlendirecektir. Bireysel fonlar geli§mekte olan tilkelerde sermaye piyasalarmm geli§mesini saglayacak, ulusal birikimi artuacaktu. Dtinya Bankasi bu soylemle bir dizi htiktimete emeklilik sistemlerinde bu yonlti bir degi§imi yaptrrmay1 ba§arIDl§ durumda ve bugtin Avrupa tilkelerinde de ozel emeklilik sistemlerinin devreye sokulmas1 ile yeni yeni ba§anlara (!) imza atmakta. Ttirkiye'de ise bireysel emekliligin dtizenlenmesi AKP htiktimetine kismet oldu ... 15
~ubat
2004
Sosyalizm
Nas1I Bir Sendika? ETUC* ve ''Avrupa Anayasas1''
Daniel SHAPiRA··
Girif iscard d'Estaing'in ba~kanhk ettigi Avrupa Konvansiyonu, 9ah§malanm 10 Temmuz 2003 tarihinde tamamladi. Bu Konvansiyon Avrupa'nm Gelecegi'ni tart1~mak ilzere 2001 y1h Arahk aymda Leaken Avrupa Birligi zirvesinde kurulmu§tU. Farkh organlar - Avrupa "Parlamentosu", Avrupa partileri, demekler, Avrupa Konseyi ve "sivil toplum"- tarafmdan atanan 105 tiyeden olu§an Konvansiyon, 18 ay boyunca bir Avrupa Anayasas1 taslag1 haz1rlamak i9in topland1.
G
Bu taslak, 20-22 Haziran 2003 tarihinde Yunanistan'da (Selanik'te) toplanan Avrupa zirvesinde onayland1. Ekim aymda yap1lacak bir sonraki Avrupa Birligi i.ilkelerinin Hi.iktimetler aras1 Konferansmda tart1§1Jacak1. Avrupa Birligi tilkelerinin devlet ve hi.iktimet ba§kanlan Zirve-
'Avrupa Sendikalar Konfederasyonu "Bu yaz1, IV. Entemasyonal 'in merkezi politik-teorik yaym orgam olan "La Vente"nin ingilizce versiyonu olan "The Truth"un 33. say1smda yaymlanm1~ olup, Pmar Ero! tarafmdan Tlirkc;ele§tirilmi§tir.
smm belirledigi zamanlamaya gore normalde Anayasanm, Haziran 2004'te, Avrupa Parlamentosu sei;imlerinin hemen oncesinde i.ilkeler tarafmdan kabul edilmesi gerekiyor. Kimi i.ilkeler bu konuda bir referandum yapacaklanm ai;1klam1§ durumdalar. Diger baz1 i.ilkeler ise Anayasa i.izerine sadece ulusal parlamentolarmda bir oylama yapmaya niyetliler. Hazrrlanan "Avrupa 6n-Anayasas1" iktidann ulusal alandan AB alamna devrini geri;ekle§tirdigi ii;in ulusal anayasalarda i;ok onemli degi§iklikleri gerektiriyor. Bu Anayasanm ve onun sonui;larmm analizi, emek hareketi ve onun orgi.itleri ii;erisindeki bir tarh§ma konusu. ( ... ) Bu taslak Anayasa, Avrupa uluslarm1 96zme, ti.im kamu hizmetlerini ozelle§tirme ve ulusal 9er9evelerde tarif edilmi§ olan emek haklanm ve demokratik haklan tarti§maya ai;ma yoni.inde bir giri§im. ( ... ) Avrupa Konvansiyonunun kapam§ oturumunda Avrupa hi.iki.imetlerine hitaben bir konu§ma yapan Giscard d'Estaing, diger konularm yam Sira Anayasa taslagma AB'nin para biriminin Euro olarak belirlenmesi gibi kimi yeni maddeleri eklediklerini ai;1klad1. (~u anda 15 AB i.ilkesinden 12 tanesi Euro'yu kabul etmi§ durumda). Diger bir deyi§le, Giscard heni.iz hepsi Euro'yu kabul etmemi§ olan Avrupa hi.iki.imetlerinin ba§kanlanm da atlayarak kararlar vermektedir. Giscard m1 karar ahyor? Giscard konu§masm1 hi.iki.imetlere "Anayasa'da onemli degi §iklikler yaptlmayacag1m umdugunu, r;unku bunun yap1lan r;ah§mamn bir;imini etkileyecegini" soyleyerek bitirdi. Bi9im ile ii;erik yakmdan ili§kilidir: Anayasay1 kabul edebilirsiniz; ama onu degi§ti.-.:::mezsiniz. 2000 y1h Arahk aymda Nice Anla§mas1 imzaland1gmdan bu yana Avrupa Sendikalar Konfederasyonu (ETUC), Temel Haklar ~artmm Anayasaya dahil edilmesi 9agnsm1 yap1yordu. Kudretli lordumuz Giscard bunu kabul etti, ~art §U anda Anayasa taslagmm ikinci boli.imi.ini.i olu§turuyor. ETUC'un Prag'da 26-29 May1s tarihleri arasmda yap1lan 10. Kongresinde, ETUC'un Giscard'm taslagma resmi olarak destek vermesi kararla§tinld1. A§ag1da ETUC'un bu kongresi i.izerine ve ETUC ile Avrupa Anayasas1 ili§kisi iizerine detayh bir rapor sunan Sendikalann bag1ms1zhg1 i~in 500'ler Manifesto'sundan (500 militan Frans1z sendika aktivisti) baz1 boli.imleri aktanyoruz.
'Bu konferansta tart1~1lan taslak Anayasa, oylama maddeleri iizerinde ;:1kan sonucunda Polonya'nm one c;1kan m•1halefeti ile "oldugu gibi" onaylanamam1~ oldu. anla~mazhk
39
Sosyalizm
ETUC'un 10. Kongresi, Prag, 26-29 MaYIS Gfscard ve Delors'un SultaSl Albnda Ger~ekle1en Kongre · Bu kongre ile ilgili en onemli izlenim, kongre oncesindeki haftalar-da ozellikle Pransa, Avusturya ve Almanya ba§ta olmak tizere ttim Avrupa'y1 sarsan grevler ve gosteriler ile kongredeki dort gtinltik tart1§malarm niteligi arasmdaki devasa 9eli§kiydi. Bu 9eli§kinin en iyi a91ga 9Ikt1g1 anlardan biri, Kongre delegasyonunun hemen hemen btittintintin Jacques Delors'1 ayakta alk1§lamas1 oldu. Avrupa Komisyonunun eski ba§kan1 olan, Maastricht Anla§masm1 yapan ve ttim kamu hizmetlerini ozelle§tirmeye a9an Delors sahnedeyken, alk1§lar da en list seviyeye ir1kt1 ... ETUC kongresini en iyi ozetleyen gortintti budur. Bu elbette Avrupa'da esen hareketlerin rtizgannm burada hiir hissedilmedigi anlamma gelmiyor. DGB'den (Alman Sendikalar Pederasyonu) temsilciler "istikrar Pakt1'mn yeniden degerlendirilmesi" iragns1 yapan bir "giri§im onerisi" sundular; bir son dakika giri§imi olan bu oneri oylamada irogunluk saglamasma kar§m, gerekli uirte ikilik 9ogunlugu elde edemedigi iirin kabul edilmedi. Kongrenin geri kalanmda da "Eylem Plan!'' ba§hgm1 ta§tyan ve Kongre'de kabul edilen ana belgede yap1lmak istenen ve Avrupa kurumsal irer9evesi dt§ma, mtitevaz1 de olsa bir ad1m atmak isteyen ttim degi§iklikler reddedildi. Boylelikle Jacques Delors'm irtlgmca alk1§lanmasmm bir tesadtif olmad1g1, aksine ETUC'un dogas1m tam olarak ifade eden bir durum oldugu teyit edilm~§ oldu. Bu Bay Jacques Delors'm, ETUC kongresinden sadece birkair gun once, emeklilik sistemlerini y1kma ama9h Pillon reformuna gontilden destegini air1klam1§ oldugunu da unutmamahy1z. Ona sunulan bu CO§kulu alkt§ bize (Pransa'da) on binlerce militan aktivistin ve i§yinin son haftalarda kendilerine sorduklan sorunun yamtmm da bir k1sm1m sunmuyor mu: Sendika liderleri, ozellikle de Bernard Thiboult2 Pillon planmm geri irekilmesi talebi ile neden bir genel grev iragns1 yapmay1 reddettiler?
2
1995 yilmda ETUC'a ilye olan Frans1z sendika konfederasyonu CGT'nin gene! sekreteri
Kamu Yonetiml Temel Kanunu Tasans1 Neler Getirlyor?
Giscard'1n ETUC'a Te,ekkiirii (Ya da ETUC, Avrupa Anayasas1 taslagm1n yazllmas1 ~ab,malanna nasll katlld1?) 27 May1s Sah gtinti, gelecekteki Avrupa Anayasasmm taslagm1 yazmaktan sorumlu Konvansiyonun ba§kam Giscard, ETUC kongresinde c;ok uzun bir konu§ma yapt1. Giscard'm, btiytik sermaye adma yap1lm1§ konu§masmdan §U bbltimler, ETUC'un Anayasa taslagmm yaz1lmasmda stirece nas1l ttimtiyle dahil oldugunu gozler ontine sermektedir: "Konvansiyon ir;indeki tartl§malarda, sadece Konvansiyona yapt1g1mz r;ok say1da katk1 ile degil, aynca Konvansiyon'daki temsilciniz sayzn Emilio Gabaglio'nun r;alt§mammn ba§lang1czndan bu yana gostermi§ oldugu miikemmel kat1lim ve bagilltk ile de iistlendiginiz ~·alt§ maya miite§ekkir oldugumu ifade etme olanagt bulmu§ oldum. Esastnda, sosyal ortaklar ETUC ve UNICE1 , gene! oturumlarda ve katzldtklan r;alt§ma gruplannda, sosyal ortaklann Birligin mekanizmalanmn nast! asli bir bilqenini olu§turduklanm gostermi§lerdir (. . .) Konvansiyon hiikiimetlerden , Avrupa Parlamentosu iiyelerinden, ulusal parlamentolann iiyelerinden, Avrupa Komisyonunun iiyelerinden, Ekonomik ve Sosyal Komitenin iiyelerinden ve Bolgeler Komitesinin iiyelerinden, son ama r;ok onemli olarak da, sosyal ortaklann temsilcilerini bir araya getirmi§tir -ve bu o siirecin orijinalligini ve zenginligini gostermektedir (. .. ) Konvansiyonun yontemi a~·llma yontemidir ( ... ), sivil topluma ar;llmak; r;ah§mammn kimi oturumlan derneklerin ve orgiitlerin temsilcilerinin Avrupa'dan neler bekledigini dinlemeye ayn lmt§ft ( ... ) ETUC sivil toplum ile baglantr noktalanndan giir;lii bir tanesini temsil etmektedir ve burada onun Konvansiyon ir;inde olu§turulan "sivil top/um baglant1 gurubu" ir;erisinde oynad1g1 onemli ro!U selamltyorum (. . .) Temel Haklar !jartr, Sozle§memizin entegre bir parr;as1m olu§turacaktzr (. . .)Bir diger yenilik Anayasammn bir ba§h,~tntn tek ba§lflG demokratik ya§am ile ilgili olmas1d11: Bu bOliim ozellikle tiim bile§enleri ile sivil top/um ile danz§ma siirer;lerini organize edecektir ve sosyal ortaklar111 roliinii ve ozerk sosyal diyalogun onemini resmi olarak tanrmas1 gerekmektedir (. .. ) Nihayet, bu da sizin oncelikli konulanm zdan biri idi, sosyal ortaklann roliiniin korunmas1 Anayasamn ozellikleri arasznda . Konvansiyon, Anayasamn , bu rohi a~·1kr;a ta111mas1 ve aynca sosyal anla§malar ir;in miizakerelerle ilgili mevcut hi.ikiimler korunarak dam§ma konusunda yeterli hiikiimler getirmesi gerektigini teyit et3
Avrupa i~verenler Konfederasyonu
Sosyalizm
mi§tir (. ..) Size bu yonlii 1;; ahalamuz i~· in, Avrupa/ilar ir;in ve Avrupa ir;in modern, sosyal ve demokratik bir Anayasay1 olgunla§llrmaktaki yard1m1111z i~·in tqekkiir ediyorum!" ETUC'un, Avrupa Anayasasmm taslagmm yazlimasmda gosterdigi i§birliginden otliri.i, kendisine yapilan te§ekki.ire bir bakm hele! Ve Ortak bir §ekilde taslagm1 hazirlad1klan §ey ne? i§9i sm1fmm, i9erisinde mi.icadele yoluyla kazand1g1 ve korumak istedigi sosyal kazammlanm banndird1g1 ti.im bir ulusal 9er9eveyi en u9 noktalarda tartI§maya a9mak konusunda kararh bir Anayasa taslag1. Sonu9ta, ETUC ile i§veren orgi.iti.i, Ortak bir §ekilde, ornegin ozel olarak Gene! <;1karlara Yonelik Hizmetleri savunarak, ti.im kamu hizmetlerinin ozelle§tirilmesi i9in bastiran bir Anayasa taslagm1 haz1rlad1lar.
Temel Haklar $arb neleri i~eriyor? ETUC'un 10. Kongresi "ETUC ve Avrupa Konvansiyonu" ba§hkh bir 9agn bildirisini karar altma ald1. Bu karar ETUC'un gelecekteki Avrupa Anayasasma doni.ik "taleplerini" tammhyor. Bu "taleplerin" ilki §U §ekilde formi.ile edilmi§: "Anayasal Sozle§menin, Temel Hakim· $art1m, yasal olarak baglay1c1 bir §ekilde ir;ermesi karanmn, ar;1k ve kesin bir §ekilde almmas1." Bu "talep" Giscard ile anla§lim1§ olmasmdan a91k~a gori.ini.iyor ki, halihazirda kar§Iianm1§tlf bile. Patronlarm bir yaym1 (Liaisons Sociales Europe) Temel Haklar ~artl'nm gelecektekt "Anayasa"ya dahil edilmesi konusunda §U yorumu yapm1§: "Temel Haklar Sarti Anayasa'mn ikinci bo!Umiinii olu§turacak, bu da bu metni pozitif bir hakka donii§tiirecek ve eger Anayasa'y1 kabul etmek noktasmda yetkili Hiikiimetler aras1 Konferansta da bu tutum siirdiiriiliirse, bu Konvansiyon iiyelerinin hanesindeki temel ba§an olacakttr." ~imdi bu ne demek? Hat1rlarsak bu Temel Haklar ~artl 2000 y1h Arahk aymdaki Nice Avrupa zirvesinde a~1klanm1§tl. Oyleyse nas1l Giscard ba§kanhgmdaki Konvansiyonun "temel ba§ans1" olabilir? Neden boyle? ~artta nelerin yer ald1gma bakmadan once, ETUC'un kendisinin, bu §artla ilgili olarak, olduk~a lehte bir tutumla da olsa, neler soyledigine bakahm. ETUC nedir? isimli Emilio Gabaglio'nun onsoz yazm1§ oldugu bir kitapta bu ~art i.izerine §U notu okuyabiliyoruz: "Sosyal konularda kimi ulusal yasalardaki, Avrupa Konseyinin Sosyal Sartmdaki ve Uluslararas1 <;alt§ma Orgiitiiniin (/LO) kimi sozle§melerinde ~·ok a~· 1k gerilemeler oldu. Boylelikle sosyal giivenlik hakk1 "sosyal giivenlik hizmetlerine ve sosyal hizmetlere ula§abilme hakkma", i§ hakk1 "r;ali§ma hakk1na" ve "bedava istihdam hizmeti alabilme hakkma", ya§ayabilecek bir
l<amu Yonetimi Temel l<anunu Tasans1 Neler Getiriyor?
yer hakk1 ev yard1m1 almaya indirildi .. . <;alz§anlann haklan herhangi bir biqimde garanti olu§turmayan muglak hUkumlere tabi (sendikal haklar, toplu pazarllk, i§qilere dam§zlmasr, sag Irk plan/an, ...) Grev hakk1 dahil edilene kadar Emilio Gabaglio'nun haftalarca mucadele etmesi gerekti. Oysa mallann ve sermayenin serbest dola§imma Giri§ bo/Umunde at1fta bulunuluyor."
Bu pasajm yoruma ihtiyac1 yok. Dolay1s1yla biz Temel Haklar ~ar t1 denilen belgenin tahlilini yaparak devam edelim. Her §eyden once bir eksiklik vardu: Hi9bir yerde bu belgenin mevcut ulusal haklar ve kazammlara sayg1h oldugu belirtilmemektedir. Dolay1s1yla sm1f mticadelesi yoluyla elde edilmi§ kazammlann tizerinde yer alan bir Avrupa ~art1 konumundadtr. • "Garanti edilen haklann kapsam1" ba§hkh 52. madde, §Unu soyleyerek kendisinden once gelen ttim maddelerde yer alanlann niteligini, tehlikeli bir §ekilde belirlemektedir: "smzrlamalar sadece gerekli olmas1 durumunda yapllabilir". 52. maddenin, 2000 y1h Arahk aymda yap1lan ve maddeyi kaleme alm1§ olan Htiktimetler aras1 Konferansm Ba§kanhg1 tarafmdan yap1lan av1klamas1 da, son derece av1kttr: "Mahkemenin iqtihadmda temel haklann kullammma s1mrlamalann, ozellikle piyasamn ortak organizasyonu baglammda, bu s1nrrlamalann , esasen Toplulugun benimsedigi gene! q1karlann ama~·lan ile uyumlu olmas1 ko§ulu ile, empoze edilebilecegi aqzktzr." Dolay1s1yla, az sonra da gorecegimiz gibi, bu ~artm "temel haklar1" her bir Avrupa tilkesinde sm1f mticadelesi ile elde edilmi§ kazammlan yok saymakla kalm1yor, dahas1 Avrupa Komisyonu bu "haklan" herhan-, gi bir anda, sadece kendisinin yorumlama yetkisinde oldugu genel 91karlar adma, smtrlanduma hakkm1 elinde tutuyor. ~imdi
bu ~artm kimi maddelerini ele alahm ve Konferans Ba§kanhg1 tarafmdan yapilml§ av1klamalan da almtilayarak bunlara biraz daha l§tk tutahm: "Madde 2: Ya§am hakk1. Herkesin ya§ama hakk1 vardu: Hiq kimse o/Um cezasma ~·arptmlmayacak veya bu cezaya tabi tutulmayacakt1r."
Bu soylu, ovgtiye deger bir niyet olabilir ama Ba§kanhgm aviklamalan ciddi 9ekinceler oldugunu gosteriyor: "Ya§ama son verme, siralanan §U durumlarda, muhakkak gerekli olandan fazla olmayan guq kullanrm1 sonucunda gerqekle§ir ise bu maddenin ihlali say1lmayacakt1r: (. ..) bir ba§ibozukluk ya da ayaklanmamn ezilmesi amaq/J olarak
Sosyalizm
geli§tirilen yasal eylemde ." Dolay1s1yla oltim cezas1 yasaktlf... eger bir kalabahga ate§ edilerek uygulanm1yorsa! •
"Madde 12: Toplanma ve orgiitlenme ozgiirliigii. Herkes ban§<;il toplanma ozgiirliigiine ve her diizeyde orgiitlenme ozgiirliigiine sahiptir, ozellikle de siyasi, sendikal ve sivil konularda; bu herkesin <;1karlanm korumak i~·in sendika kurma ve sendikaya kat1lma hakk1111 i~·erir." Dolay1s1yla ozgi.ir bir §ekilde sendika kurma hakk1 12. madde ile garanti edilmi§ mi oluyor? Evet... Arna bir kere daha Ba§kanhk tarafmdan empoze edilen kis1tlamalar1 dikkate alacak olursak: "Bu madde silahlz kuvvetlerin mensuplarz, polis veya devletin idaresi tarafmdan, bu haklarzn kullammma uygulanacak yasal k1s1tlamalann empoze edilebilmesini engellemeyecektir:" Bir sendikada ozgi.irce brgi.itlenme hakk1 i.izerinde uygulanacak tek tek k1s1tlamalann yasalhgm1 kim belirliyor? Bu ~art ile, hi.iki.imetler bunu istedikleri gibi yorumlamakta serbesttirler. "Madde 23: Kadmlar ile erkekler aras1nda e§itlik. Kadmlar ile erkekler arasznda e§itlik; istihdam, i§ ve iicret dahil olmak iizere, tum alanlarda saglanmalzdir." Ba§kanhgm a91klamalanm okumasak bunu ovgi.iye deger ve comert bir niyet olarak sayacakken, bu a91klamada diger bir dizi §eyin yam s1ra bu !Tladdenin "Konsey Direktifi 76/207 /EEC"ye dayand1gmm soylenmesi kar§ISmda bundan vazge9iyoruz. 1976 tarihli bu Avrupa Direktifine dayanarak kadmlara ozel kimi avantajlar sorgulanm1§ ve Avrupa Topluluklan Adalet Mahkemesi Fransa'nm kadmlann endi.istride gece 9ah§malan yasagm1 gozden ge9irmesi gerektigi yoni.inde bir karar alm1§tI.
•
"Madde 30: Haks1z i§ten <;zkarma durumunda koruma. Her i§<;inin, Topluluk yasasz ile ulusal yasalar ve pratiklerle uyumlu olarak me§rU o/mayan i§ten ~·zkarma kar§IS/flda korunma hakkz vardzr." Bu madde ictin Ba§kanhgm a91klamalanm okumaya bile gerek yok, 30. maddenin ba§hg1 bile yeterli. Patronlann mevcut kriz ile i§ten 91karmalan hakh oldugunu soylemeleri maddenin ortadan kalkmas1 ictin yeterli olacak. "Koruma"ya gelince, bu en hafif deyimle i9erigi 9ok muglak olan bir koruma. "Madde 31 : Adil ve e§it <;alz§ma ko§ullan" Bu Madde iki boli.ime aynlm1§ ve bunlar dikkatlice incelenmeye deger. "Her i§~·i nin saglzgma, giivenligine ve onuruna saygz gosteren <;alz§ma ko§ullanna hakkz vardu:" ifade o kadar muglak ki ancak Ba§kanhgm a91klamalan bize bir fikir veriyor. Aslmda soyledikleri
Kamu Yiinetlmi Temel Kanunu Tasans1 Neler Getlriyor?
§U: "Bu Madde i§yerinde i§r;ilerin saglzk ve guvenligini iyile§tirmeyi te§Vik edecek onlemler uzerine Direktif 891391/EEC'ye dayanmaktad1r." Bu iinlii 1989 Direktifi, bir dizi iilkede i§le ilgili kazalarla ilgili olarak mevcut tiim kazammlan tartl§maya a<;an direktiftir. brnegin Fransa'da 9 Nisan 1898 tarihli yasa i§te ger9ekle§en kaza i9in i§vereni apriori sorumlu kabul ediyordu. Arna 1989 Avrupa Direktifi §Unu §art ko§uyor: "i§r;iler velveya on/arm temsilcileri (. . .) dengeli bir katlizm yoluyla (. . .) gerekli koruma onlemlerinin ahnmas1m saglamalid1rla1:" A<;1k ki "dengeli kat1hm" i§<;ilerin de bundan boyle giivenliklerinden ortak temelde sorumlu olduklan anlamma geliyor. Dolay1s1yla bir kaza oldugunda, bu onlann da hatas1dlf ve art1k apriori olarak i§verenin sorumlulugu degildir. 31. maddenin ikinci paragrafi ise §Oyle: "Her i§rinin azami r;ah§ma saatlerinin klSltlanmas1 hakk1, giinluk ve haftalzk dinlenme sureleri hakk1 ve senelik iicretli izin hakkz vardzr." Burada sadece ifade son derece muglak degil, aym zamanda Ba§kanhgm belirttigi §U a91klamalar da var: "2. paragraf r;alz§ma suresinin orgiitlenmesinin r;qitli yonleri ile ilgili olan Direktif 931104/EC'ye dayanmaktad1r. " Bu 1993 Direktifinin ise en amlmaya deger yonii giinliik asgari 11 saatlik dinlenme siiresini, boylelikle diger bir deyi§le giinde 13 saat 9ah§tmlabilme olas1hgm1 belirlemi§ olmas1dlf. Ve bir dizi iilkede (Fransa'da Aubry yasas1yla oldugu gibi) hiikiimet bu Avrupa Direktifini daha once i§ kanunlannda mevcut olan k1s1tlamalan tartl§maya a<;mak i9in kullanm1§tlr. Temel Haklar ~arti'nm, 9ocuk emegi, dogum izni ve sosyal gtivenlik gibi bir dizi maddesini daha incelemeye devam edebilirdik. Bu orneklerin hi9birinde, temel haklar denilen §eyler, ony1llarca y1lda verilmi§ sm1f miicadelesi ile kazamlm1§ sosyal kazammlan tartI§maya a<;an Avrupa Direktiflerinin terciimesinden daha fazla bir §ey degildir. Temel Haklar §artmm ger9ek yiizii budur. ~imdi niye daha once and1g1m1z patronlann yaymmm memnuniyetle "Konvansiyon iiyelerinin hanesindeki temel ha.Jan" dan bahsettigini anlayabiliyoruz.
Patronlar
i~in
ba§an; ancak elbette i§<;iler i9in degil. 24 Haziran 2003
Sosyalizm
โ ขโ ข
Bir Ozelle1tirme ve Yeniden Payla11m Sava11 Olarak lrak ve Ortadoยงu PGB Sosyalizm
Emperyalizmin ve kapitalizmin ic;:ine girdigi krizlerden c;:1kma yolunun en i.ist aยงamas1 olan savaยง politikas1, kendine yeni sayfalar ac;:ti: Afganistan ve Irak SavaยงI ile Siyonist israil'in Filistin'i iยงgali. Tarihte ingiltere'nin en bi.iyi.ik emperyalist gi.ic;: oldugu gi.inlerde de Ortadogu i.izerine yap1lan planlar aymyd1. ~imdilerde degiยงen tek ยงey savaยงlarm aktorleri. Emperyalizmin yeni ve baยง aktori.i ABD de sahneye c;:1ktigmdan bu yana emperyalist sistemin ve kendi ozelinde ABD'nin ic;:ine girdigi bunahmlardan kurtulma yontemi yine aym: Savaยงlar. ec;:tigimiz yil Amerika Birleยงik Devletleri'nin ic;:inde bulundugu kriz baz1 rakamlarla da ac;:1ga c;:1k1yor. Amerikan iยงc;:i sm1fmm durumu, di.inya basmmda pek az konu edilse de, gi.in ge9tik9e geriliyor ve yeni di.izenlemelerle ti.im sosyal haklanndan mahrum ediliyor. ABD'de 11 Eyli.il saldmsmdan sonra 700 bin iยงc;:i iยงten atild1. Bush'un ABD yonetiminin baยงma geldigi 200 I yilmdan bu yana ise 2 mil yon iยงc;:i iยงinden oldu. Amerika'nm savaยง politikasmm en ac;:lk sonucu ise I. Korfez savaยงmdan bu yana iยงten ahlan 8 milyon iยงc;:i ! Resmi iยงsizlik oram ise
G
her y1l %6.5 artI§1yla durumu bir kez daha gozler ontine seriliyor. Amerikan yonetimi i§ten 91karmalarla da yetinmiyor. ABD'de 44 milyon ki§i saghk hizmeti alam1yor. Sadece i§9iler degil aym zamanda emekliler de emekli maa§lanm kaybetme ve saghk hizmetlerinden yararlanma imkanlanm kaybetme tehlikesiyle kar§l kar§iya. 600 binden fazla 9elik i§<;isi i§verenleri iflas ettigi gerek9esiyle saghk sigortalanm ve re9eteli ila9 olanaklanm kaybetme a§amasmda. Bir9ok emekli, devletin Tum bu saghk sigortasmdan yararlamyor ama diger i§9ipolitikalann ler bu haktan yararlanamayacak kadar gen9. sonucu, Afganistan Ytizlerce i§9i 9ah§tiklan fabrikalar kapat1Id1g1 i9in 50 ya§mda emekli ediliyor ve ozel sigortasava~ma "evet" ya zorunlu tutuluyor. Ti.im bu politikalann sonudiyen cu, Afganistan sava§ma "evet" diyen AmeriAmerika'mn en ka'nm en btiyi.ik sendikal gi.ici.i AFL-CIO, bu i§buyuk sendikal ten 91karmalarla beraber sava§a kar§I oldugunu ilan etti. Amerikan i§9i sm1fmm bu durumu gucu AFL-CIO, ABD yonetimini olduk9a tedirgin ediyor olsa bu i~ten ~karmalarla gerek ki, dok i§9ileri sava§a kar§l eylem yapt1kberaber sava~a kar~1 lannda, hi.iki.imet sava§m ba§lamasmdan bu yana en bi.iyi.ik saldmsm1 bu eyleme kar§l ger9ekoldugunu le~tirdi. Polisin azgm saldmsma ugrayan bu i§ilan etti. 9ilerin yoneticileri hakkmda 15'er yII hapis isteniyor. Bu saldmda da gori.ildi.igi.i gibi, Amerikan burjuvazisinin i§9i sm1fmm hi9bir eylemine ve hak aray1§ma tahammi.ili.i yok i§9i sm1fmm orgi.itli.i mi.icadelesinin ancak ABD burjuvazisi ile kar§l kar§1ya gelip ona kar§1 bir zafer kazanmadan ba§ariya ula§amayacag1 a<r1k. Amerikan ekonomisinin i9ine girdigi krizin ve bu krizin i§9i s1mf1na 91kartlian faturasmm bir gostergesi olan bu rakamlarm yam s1ra sanayi i§letmelerinin durumuna bakmakta fayda var. 1982-83 bunaltmmdan sonra ilk defa ge9tigimiz y1l btiyi.ik bir dli§i.i§ ya§ayan Amerikan imalat sanayi kapasitesinin sadece %73.8'ini kullamyor. Fakat tiim bu tabloya ragmen Bush yonetimi askeriyeye her zamankinin neredeyse iki katl bir btit9e ay1racaklan111 a<r1klad1. Irak'taki sava§ ABD'ye ayhk 3.9 milyar dolara ma! oluyor.Yonetim krizden kurtulmaya 9ah§1yor, a1t\a sadece burjuvaziyi ho§ tutan 690 milyar dolarhk bir vergi indirimi uygulamas1 gibi bi.itiin tezathklanyla beraber. Bu kriz sayesinde ABD yonetimi egitim ve saghkla ilgili geli§tirilen sosyal programlan bi.it9cdeki kaynak yetersizligi gerek9esiyle engelliyor ve bu krizden 91kmak i<rin i§9i s1mfma Ortadogu'yu i§aret ediyor. Krizden 91kl~ yolu
Sosyalizm
sava§ planlanna baglanm1§ durumda. ~u an her giin basmdan takip ettigimiz Irak sava§I biiyiik planm ilk biiyiik par9alarmdan biri o kadar. ABD uzun y1llard1f siirdiirdiigii sava§ politikasm1 hep yoksul iilkelere sald1rarak uygulad1. Somali, Yemen ve Afganistan bunlara hirer ornek. Arna ABD i9in bolgede kesin sonu9 sadece yoksul iilkelere sald1rarak ahnamayacak elbette. ABD'nin bu sonucu alabilmesinin esas yolu; bOlge politikalannda belirleyici nitelige sahip olan Irak,(zaten saldtrd1) iran, Suriye gibi iilkelere sald1rmasmdan ve gerek bOlge haritasmda gerekse bOlgede uygulanacak yeni politikalarda Amerikan emperyalizminin belirleyici olmasmdan ge9ecek. Sonu9ta, tarihte emperyalistlerin her saldmsmda elde ettiklerine benzer olarak, ABD'de de, bu sava§la "son kullanma tarihi dolmu§" silahlar kullamlacak, yeni teknolojiler kullamlarak iiretilen silahlar pazarda dola§Iffia sokulabilecek, silah sanayindeki teknolojik yatmmlar1 sayesinde ba§ta ileti§im ve otomotiv olmak iizere tiimiiyle elektronik endiistrisinde oncii konuma gelinebilecek, sava§ faturaEmperyalistler ve lan ile ba§ta Japonya ve AB iilkeleri olmak iizekapitalistler aras1 re biitiin iilkelerden pay almabilecek, silah pazanndaki kar oranlan yiikselecek ve boylelikle diinyayi payla~ma emperyalistlerle silah tiiccarlar1 i9ine gireceklekavgas1 en a~k ri krizden kurtanlmt§ olacaklar. bi~miyle Irak'taki Peki tarihin bu en biiyi.ik emperyalist giicii ABD, yakm donemdeki Irak sava§ma neden giri~Letmelerin di ve yeni sava§lara neden haztrlamyor? Bu soihalelerinde ruya verilebilecek iki cevaptan birincisi, Ortadogoriildii. Fransa, gu'daki petrol rezervlerini ele ge9irmek iken, Almanya, Rusya ve ikinci ve ana cevap, bolge gii9lerini, uluslanm, Kanada bu i§9i sm1fm1 ve onlann orgiitliiliiklerini biitiini.iyle par9alamak ve tarihin geri kalan boliimiini~Letmelerin de( !) diinyadaki diger emperyalist gii9lerle rekapayla~1mmdan betten galip 91karak tek emperyalist gii9 olma 18 milyar dolarllk yetkisini garanti altma almak. Bu, emperyalistler ve kapitalistler aras1 diinyay1 payla§ma kavgelir beklerken gas1 en a91k bi9imiyle Irak'taki i§letmelerin ihaABO tarafmdan lelerinde goriildii. Fransa, Almanya, Rusya ve ihalelerin d1~mda Kanada bu i§letmelerin payla§Immdan 18 milbuaklldllar. yar dolarhk gelir beklerken, ABD tarafmdan ihalelerin dt§mda b1rak1ldtlar. Bu sonu9la birlikte Rusya Irak'm kendisine olan 8 milyar dolarhk borcunu silmeyecegini a91klad1 ve rekabetin faturas1m Irak halkma Odetme karanm ald1. Aym rekabet ingiltere ve ABD ili§kisinde de go-
48
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Bir Ozelle~tfrme ve Yenfden Payla~1m Sava~1 Olarak Irak ve Ortadogu
rtildti. Ancak sonuc; ingiltere ac;1smdan vahim oldu. ABO'nin en onemli mtittefiki ingiltere, ABO'nin Avrupa Birligi ile arasmdaki c;elik ticareti rekabetinde Bush'un yanmda olma yolunda ad1m atlp, lrak'taki petrol pa:ym1 arttmnaya c;ah§sa da, lrak'taki petrol rezervlerinin as1l sahibi yine Amerika oldugu ic;in, istedigi pay1 koparamad1. Irak sava§Imn tali gerekc;esi ofan, emperyalistlerin tizerinde planlar yap1p, birbirlerine jestler yapmasma sebep olan petrol payla§Immda, bir ger<;ek tUm <;tplakhg1yla gozler ontinde: ABO on y1l oncesine gore % 18 daha fazla petrol ahyor. Irak sava§tmn sonucu olarak ba§ta Irak petrolleri olmak tizere Ortadogu'nun tUm stratejik kurulu§Iarr ozelle§tiriliyor, t1pk1 Ttirkiye'de Petkim ve Ttipra§'ta oldugu gibi. I. Korfez Sava§mdan bu yana Ortadogu'nun petrol kaynaklan i.izerindeki kavgac dan bu sefer de ABO galip c;1kt1. Petrol i.irtinlerinde %20-30'a kadar beklenen artI§m tamamma yakmmm ba§ta Ortadogu olmak tizere OPEC i.ilkelerinde ger<;ekle§tirilmesi kesinle§ti. Boylece Ortadogu i.ilkelerinin pazardaki %30'luk pay1 da %40'a ytikseldi. Bu durum ABO'nin Irak i§galiyle birlikte gelecekte Ortadogu ve dolay1s1yla di.inya petrol i.iretimindeki denetimini artiracak. ABO bolgede kurdugu bu petrol hakimiyetiyle de yetinmiyor elbette. Hazar Oenizi <;evresindeki i§lenmemi§ petrol kaynaklan da bu plamn bir parc;as1 ve sava§ta onemli bir faktOr. Fakat bu bolge tizerine yaptlan tek plan ABO ve ingiltere'nin plam degil. Suudi petrol §eyhlerinin sava§ta Amerika'nm yanmda yer ahp kaynaklardan alacaklan paylar1 arttmna c;abalannda da gori.ildi.igti gibi bu bolge, Ortadogu'daki sava§larda ti.im taraflan belirliyor. Ancak petrol kaynaklanm Ortadogu'ya saldmnm ana amac1 olarak belirlemek biiti.ini.in parc;alanm eksik b1rakmak anlamma gelir. Petrol ttikenecek bir kaynak ve gelecekte yeni kaynaklarm devreye girmesi btiytik bir olas1hk. ABO de, Irak'ta ihalelerle ~atm ald1g1 kaynaklan bolgedeki ttim tehlike unsurlanyla hesapla§mas1m bitirmeden i§letmemekte kararh. ABO'nin bu yatmm1, gelecekte i§lemeye ba§layacag1 yeni kaynaklara ekonomik yatmm yapmak ic;in kullamlacak ve bu yatmmlann gtivenligi ic;in ise ti.im uluslar, i§<;i s1mf1 ve ti.im birlikler parc;alanmaya <;ah§tlacak. Bir yandan a§iretlere kadar inebilen en ktic;tik parc;alara ay1rma politikas1yla birlikte, daha kolay ve ucuz somi.iri.i alanlanmn yarat1lmas1, diger yandan da ba§ta silah sanayi ve petrol olmak tizere 'bi.iti.in alanlarda ABO egemenliginin saglanmas1. Bu noktada ikinci ve ana sebep olarak nitelendirdigimiz bOlgedeki uluslarm ve i§c;i sm1fmm orgtitlti gtictinii daha btiyi.ik "tehlikelere" yol ac;malanna izin vermeden dag1tmak ve bolge politikalanm bu gtic;lerin degil emperyalist gtic;lerin belirlemesini saglamak konusuna donelim. lrak'ta sava§m bittiginin ilanmdan bir stire sonra yapilan a<;1klamada
Sosyalizm
Irak'taki 200 devlet kurulu§unun ozelle§tirilecegi aytklandi. ozelle§tirmeler htzla ba§lat1larak ihaleler a91k yol suzluklarla sava§a ve Bush yonetimini finanse eden §irketlere verildi. Irak kaynaklan ba§ta petrol kaynaklan olmak tizere hi9 beklenmeden yabanc1 §irketlerin kontroliine ge9irildi, hem de ozelle§tirilen i§letmelerin karlannm tamammm i.ilke dt§ma transferini saglayan yasalarla birlikte. Ttim bu emperyalist politikalarla Irak satthk bir ma! haline geldi ve her zamanki gibi as1l saldm i§9i s1mfma yoneldi. Irak'ta i§sizlik oram %70'e 91kt1. Fakat i§9i sm1fmm i9inde bulundugu bu durum ABO yonetimini oyle rahats1z etmiyor olacak ki, Bush'un yapt1g1 ay1klama soyle: Bir y1l i9inde sadece 350 bin i§9iye istihdam olanag1 saglanacak. Sava§tan sonra faaliyete geIrak i~9leri Genel 9en i§letmelere Irakh i§9iler yerine diger OrtaFederasyonu (IiGF) dogu tilkelerinden gelen/getirilen i§9iler yerle§yonetimi ABO ile tirilecek. Ocretler, Baas yonetimi donemindeki ticretlerin de altma 9ekildi. Gtinltik mesailer 11i~birligine giren 13 saat oldu ve i§9ilerin ttim sosyal haklar1 elleBaas~larla yeniden rinden almd1. i§9ilerin tek orglitli olan sendikalarm politikalan ise yine i§galcilerin politikalan olu~turuldu. ile belirlenir hale geldi. Irak i§9ileri Genel FedeSendikalar ve rasyonu (IiGF) yonetimi ABO ile i§birligine gii~9lerin denetimi ren Baas91larla yeniden olu§turuldu. Sendikalar politikas1 Baas~ ve i§9ilerin denetimi politikas1 Baas91 sendikac1sendikaalann larm eline verildi. Bununla birlikte Irak'taki bu sendikal politikalara muhalefet eden Ti.im Irak eline verildi. i§9i Sendikalan Federasyonu ve Irakh i§sizler Birligi ise ti.im bask!lara ragmen orgi.itleniyor; ancak ge9tigimiz gi.inlerde gene! grev taleplerinin i§9i sm1fmm 91karlanna ters dti§ecegi gerekc;esiyle IiGF yonetimi tarafmdan geri 9evrilmesinde oldugu gibi her yola 91k1§lannda bir gerek9cyle hareketleri engelleniyor. Irakh i§<;i sm1fma kar§I orgtitlenen btitlin bu politikalar lrak i§9i sm1fmm orgi.itlti gtictinti kaybetmesinc, bir i§sizler y1gm1 haline gelmesine sebep oluyor. Hepsinden de ote bu politikalarla, i§9i sm1fmm emperyalizmc kar§I mticadelesinin, ulusal 91karlardan 9ok i§9i sm1fmm 91karlarm1 temel alan orgtitli.i bir mticadelcye donti§mesi engelleniyor. Yine bolgede §U an i§9i sm1fmm durumundan daha belirleyici gori.inen ve tartt§malara sebep olan uluslann durumumm tablosu da en az i§9i sm1fmm durumu kadar kay1plarla dolu . Irak'ta sava§m bittiginin ilanmdan ve Saddam Htiseyin'in yakalanmasmdan sonra da devam eden direni§e ragmen ABO Irak'ta yetkiyi lrakhlara b1rakacagm1 aytkladi.
Bir Ozelle~tlrme ve Yenlden Payla~m Sava~1 Olarak Irak ve Ortadogu
Arna nas1l bir devir teslimden bahsedildigine bir bakahm. Irak eyaletlere aynlacak, her eyalet ir;in se9imler yap1lacak, yeni anayasa halkoyuna sunulacak ve merkezi ser;imler dolayh bir §ekilde gerr;ekle§tirilerek yeni yonetim belirlenecek. Ancak tiim bu planlarm ve ABO'nin ontinde daglar kadar engel var. Halen tiim §iddetiyle devam eden 9at1§malar ve gelecekte de stirmesi muhtemel direni§ler, bu se9imlerin oniinde birer engel. Irak Ger;ici Hiikiimet Konseyinden ise bu konuda farkh sesler yiikseliyor. Barzani ve Talabani'nin Amerika'ya ve Ge9ici Hiikiimet Konseyine sunduklan federasyon onerisi Kerkiik'te biiyiik 9atl§malara sebep oluyor ve bu 9atI§malann devam etmesi de soz konusu. Amerika'nm ve Ge9ici Hi.ikiimet Konseyi'nin biiyiik 9ogunlugu Irak'm on sekiz eyalete boliinerek yonetilmesini, yani her a§irete bir eyaletin dii§ecegi bir diizenlemeyi uygun goriiyor. Bugiin Amerika'nm bi::ilgedeki en onemli miittefiki Kiirtler ve dolay1s1yla Irak'ta bi9imi her ne olursa olsun bir Kiirt Federasyonu kurulacak. Bir9ok bi::ilgeye dagilm1§ olan Kiirt halkmm kurtulu§U, Irak smlflan i¥inde kurulacak bir federasyonla r;ozlilemez. Kiirt halkmm kurtulu§U ancak kendi yiiriiteccgi s1mf miicadelesi yoluyla kendi kaderlerini kendilerinin tayin etmesi ile miimkiin olabilir. Bu miicadele soz konusu olana dek ise Kiirtlerin Irak'ta giindeme getirdikleri bu ad1mlar nihai 9oziime engel degil zemin olarak kullamlacaktir. Ancak bu ittifak uzun siirmeyecek elbette. Olas1 bir iran sava§I patlak verdiginde Amerika'nm bolge politikas1 Kiirtlerin aleyhine geli§ecek ve bugiiniin dii§mam Sunni Baas91lar yannm Amerikan miittefiki haline gelebilecek. Bu politikamn temelleri §imdiden atilmaya ba§land1. Sendikalarda Baas91 yonetimlerin i§ba§Ina ge9irilmesi bir ba§lang19. Irak halkmm 9ogunlugunu olu§turan ~i iler ise bu parr;alanma siirecinde Irak yonetiminde gostermelik temsil edilebilirler ve ancak ~iiler i9indeki iktidar miicadelesinde ABO'nin giivenini saglayabilecek ve iran'a kar§I kullamlabilecek bir onderlik 91kanlabilirse yonetimden pay alabilirler. ~u ana kadar biitiin 9abalara ragmen bunun saglanamam1§ olmas1 koalisyonun yiiziinii tekrar Sunni azmhga donmesine neden oluyor. Irak halkm1 temsil etmeyen Ge9ici Hiikiimet Konseyi "lrakhla§tlrmanm" nas1l yap1lacag1 tartJ§malanm yapadursun, ABO halen bOlgeye 150 bin yeni asker gonderme plamm a91khyor. Bununla da yetinmeyen ABO, kendi askerlerini saldmlara kar§I korumak i9in Kiirt ve ~ii'ler den her biri 700-1000 ki§iden olu§an askeri birlikler olu§turma yolunda. Amerika'mn Irak'1 i§galinin diinyaya kamtlad1g1 bir ger9ek de, Amerika'mn tiim alanlarda ve arttk askeriyede de ozelle§tirmeleri uygulamaya sokmas1 oldu. I. Korfez Sava§mdaki Amerikan askerinin say1s1 bu sava§ta %40 azaltJhrken lrak'ta askeri faaliyetler yiiriiten §irket
Sosyalizm
temsilcisi say1s1 arttl. Bu §irketler ABD ordusunun, yeni kurulmakta olan lrak ordusunun, polisinin ve tiim ABD ozel timlerinin egitimi gorevini i.izerine alan eski Amerikan Generallerinin kurdugu ve i§lettigi silahh ekiplerden olu§an §irketler. Bu uygulamalarla askeri faaliyetler dahi ta§eronla§tmld1, bu ta§eronlar sayesinde Irak i§gal edildi ve sava§larda sava§an taraflarm mi.icadeleleri " vatanseverlik temeline" (Bu Amerikan literatiiri.i Irakhlar ic;in ne anlama geliyorsa!) gore degil, kar oranmm artmlmas1 temeline dayamr hale geldi. Irak sava§t sadece Irak halkma yonelik bir saldm degil, Ortadogu halklarma saldmdir. Gelecekte Ortadogu'yu yeni i§gallerin bekledigi §imdiden me§rula§tinlmaya ba§landi. Irak sava§1mn ABD'de yaratt1g1 tepkiler hafifletildikten sonra s1rada iran , Suriye ve diger Ortadogu i.ilkeleri var. Ve Ti.irkiye hi.iki.imetinin beklentisinin tamamen dt§mda olmasma ragmen Ti.irkiye de bu planm sonuc;lanndan bi.iyi.ik yaralar alacak. Ti.irkiye'nin, ABD'nin Ortadogu'daki esas mi.ittefiki olma c;abalar1, Libya'nm ni.ikleer silahlardan annacag1 kararlanm almas1 emperyalistler ic;in hic;bir belirleyici faktor olmayacak ve yeni i§galler ic;in yeni gerekc;eler bulunacak. Bu gerekc;eler her yeni donemde degi§tirilip h1zla me§rula§tlnlabiliyor. Gec;mi§te Yugoslavya'ya mi.idahaleye insan haklan ihlalleri gerekc;e olarak gosterilirken Ortadogu'ya mi.idahaleye terorist saldmlar sebep gosteriliyor. Ti.irkiye gcrek I. Korfez Sava§mda gerek Afganistan Sava§mda gerekse IL Korfez Sava§mda hep saldirgan politikalanyla on plana c;1kti. Bolgede ikinci bir ileri karakol olmaktan c;1k1p bolgenin yeniden §ekillenmesinc kalllma strateji si, Amcrika'nm Ortadogu'daki en onemli mi.ittefiki olmas1 yerine etkisiz destek talebi kar§1smda ti.imi.iyle anlams1zla§tl. 1 Mart tezkeresini Meclis'ten c;1karamamas1 da bu yeni durumu kabullenmektc zorlanmasmdandi. Ne Genelkurmay'm ne de AKP hilki.imetinin gaze alamad1g1 Irak Sava§mda 40 bin askerle etkin rol kapma hayallerinin suya di.i§mesi sonunda yeni rollerine raz1 olmalarmm i.irilnil olan ikinci tezkere sonucu bolgeden gelen tepkiler ti.imi.iyle pozisyon yitirmeleriyle sonuc;Iandi. Turk devletinin bundan boyle di.inya politikasmdaki pozisyonu saldirgan degil kendini sakman bir c;erc;evede kalacaktir. Irak'ta kurulmas1 neredeyse kesin olan Ki.irt Federasyonunun geli§melerinden oldukc;a tedirgin olan Ti.irkiye, bu edilgin pozisyonunu gi.ic;Iendirebilmek ic; in aym tehdit altmdaki Suriye ve iran'Ja ortak davranarak kendini korumaya c;al!§iyor. Ancak olas1 bir saldmnm merkezinde olan bu iki illke bile ortak hareket etmekten oldukc;a uzak. Bu i§galin bo lgesel sonuc;Janndan en onemlisi, bolge gi.ic; dengelerinde ya§anan sorunlann tekrar su yi.izilne c;1kmas1. Her ne kadar Suri-
,.
Bir Ozelle~tirme ve Yeniden Payla~1m Sava~1 Olarak Irak ve Ortadogu
ye, iran ve Ti.irkiye ge9mi§te Irak'm geleceginde soz sahibi olmama karan almt§ olsa da, bu ii<;: i.ilke Ortadogu'nun bu yi.izyildaki §ekilleni§inde ve dolay1s1yla geleceginde belirleyici i.ilkeler olacak. ABO Suudi Arabistan'dan hi9bir §art bildirmeden kendileriyle terore kar§I giivenlik i§birligi yapmasm1 isterken, Suriye'den de i.ilkesindeki teror orgi.iti.i bi.irolanm kapatmasm1 istedi. ABO'nin bu §artlan kabul edilmedigi taktirde b1rakm Suriye'yi, Suudi Arabistan'1 bile yakm gelecekte ABO'den yana olumlu geli§melerin beklemedigi a<;:1k. Bolgede yi.iri.iti.ilen politika hi<;: degi§medi. Emperyalistler kucaklarmda bi.iyi.itti.ikleri ve daha bi.iyiik "tehlikelere" kar§l kulland1klan gi.i9leri bugiin di.i§man ilan ediyor. Sovyetlere kar§I kullamlan Bin Laden bugi.inlerde en bi.iyi.ik tehdit unsurlanndan biri haline getirildi ve bu gerek9eyle Afganistan'a saldmld1. Amerika'nm ve emperyalistlerin 91kan tek: Oi.inya kaynaklanm ve pazarlanm ellerinde tutmak. Bu emperyalist ilkeye ters di.i§en her politika yine emperyalistler tarafmdan cezalandmhyor. Irak ornegi de aym 91karla 9eli§en bir duruma mi.idahale. 1972 yilmda Irak petroli.i millile§tirildiginEyalet sistemleri de, ABO, Irak'1 teror destek9isi lilkeler listesine stratejisi sadece koyarken ~ah arac1hg1yla Ki.irtleri silahland!fdt, ancak 1975'te, bu kez politika degi§tirerek KiirtIrak'1 degil tum lere silah satmay1 b1rakt1 ve ~ah'1 silahland1rd1. Ortadogu'yu buakm Bu oyun ve bu oyuna uygun ad1mlar tekrar tekfederatif devletlere rar gi.indeme geliyor. Bu politikanm devamt olaayumaY1, rak ABO, Ortadogu'da ve Asya'da Filipinler gibi diger Mi.isli.iman i.ilkelerle ekonomik anla§Ortadogu'da minik malar yaparak bolge ekonomisini belirlemeye devlet9kler ugra§tyor. Ancak b6lgedeki ti.im biiyi.ik tehditler kurmaY1, a~iretlere ABO a<;:tsmdan 96zi.ildi.igi.inde §imdinin mi.ittefiki Ortadogu lilkelerinin tarihteki yerinin ne ile sonu9lanacag1 belirsiz. Emperyalistler bolgeyi ge9mi§ten daha bi.iyiik y1k1mlara hazlflamakta kararh. Irak sava§mm ardmdan dile getirilen eyalet sistemleri stratejisi sadece Irak'1 degil ti.im Ortadogu'yu blfakm federatif devletlere aylfmay1, Ortadogu'da minik devlet9ikler kurmay1, a§iretlere kadar bolmeyi ve i§<;:i s1mfmm gi.ici.inii ti.im Ortadogu'da tamamen par9alamay1 hedeflemektedir.
kadar bolmeyi ve i~9 s1mfmm gucunu tum Ortadogu' da ta ma men pan;alamaY1 hedeflemektedir.
Irak'm i§gali sadece ABO ve baz1 emperyalist gii91erin rekabeti degil, aym zamanda Ortadogu'da Amerika'mn ileri karakolu gorevini iistlenmi§ olan israil'in bolgedeki hakimiyetini gi.i9lendirme operasyonu-
Sosyalizm
dur. israil, Irak'taki ABD ozel timlerini bizzat yeti§tirerek Amerikan ordusunu kara sava§ma hazirlamaktan sorumlu oluyor. israil bir yandan ABD'nin bolgeyi i§galini tamamlamasma yard1m ederken, diger yandan da tarihe bi.iyi.ik bir damga vuran IT. intifada'y1 yenilgiye ugratmak i9in. saldmnm dozunu her ge9en gi.in daha da artmyor. Si.irekli topraklan i§gal edilen ve katledilen Filistinliler, II . intifada i.i9i.inci.i y1lma girerken soluksuz b!fak1lmak isteniyor ve in§a edilen duvar ile de israil'in egemenligi daha fazla tahkim ediliyor. in§a edildik9e batismda kalan her §eyi "israil" taraf1 olarak tammlayan bu duvar sayesinde israil Kudi.is'i.i Bah ~eria'ya dogru bi.iyi.iyor. Yol haritas1yla beraber Filistin i§9i s1mfmm emek gi.ici.ini.i satmak i.izere gittigi ti.im kentlere ula§1m1 engelleniyor. Filistin i§9i sm1fm1 §imdiye dek ucuz emek . gi.ici.i olarak kullanmt§ olsa da arttk gozden 91kartan kapitalist ve emperyalist gi.i9ler, onlar1 oli.imle mi.icadele birliklerine ve koca bir i§sizler ordusuna 9eviriyor. Bu politika ve sonu9lan hi9 §a§1rt1c1 degil. Her gi.in biraz daha yoksulla§an ve emek gi.ici.ini.i satamayacak hale gelen Filistin i§9i sm1f1, 11. intifadanm direni§9ileri olmu§tU. israil ekonomisi i9inde ucuz emek gi.i9leriyle 9ok onemli bir yere sahip olan bu i§9iler orgi.itlenmeye ba§lam1§lard1 ve israil sermayedarlanna ve onlann israil devletindeki sozci.ilerine kar~1 mi.icadele ediyorlard1. Bu orgi.itlenme durdurulmahyd1 ve israil, Filistinli i§9ilere "cezay1" hem onlan i§siz b1rakarak hem de bir9ogunu yakalay1p tutuklayarak verdi. Oslo Anla§mas1 ile l 0 y1l once I. intifaday1 durdurmaya 9ah§an gi.i9ler §imdi de Cenevre Anla§mas1yla II. intifadamn Cini.inti kesmeye 9ah§Iyor. Taraflar1 ne israil hi.iki.imetini ne de Filistin halkm1 temsil eden Cenevre Anla§mas1, yeni §artlarla gori.i§i.ildi.i. Ancak Cenevre anla§masmm temsili bir nitelige sahip olmayI§I en a91k §ekilde kendini toplant1 gi.ini.i gosterdi. Anla§ma i9in yola 91kan Filistinli gori.i§mecilerin yolu binlerce Filistinli tarafmdan kesildi ve protesto edildi. Yine toplantmm ba§lad1g1 saatlerde israil, i§gal politikasmm devam edecegini ve anla§manm ge9ersizligini Ramallah'1 vurarak ispatlad1. Her iki bblgeden de "yeni bir i§gal anla§masma hayir!" sesleri yi.ikseliyor ve Cenevre Anla§mas1 gori.i§melerinin gayri me§rulugu gozler oni.ine seriliyordu. Anla§mamn taraflarca imzalanmasmm ardmdan Filistinli direni§9ilerin sokak protestolar1 h1zland1 ve bi.iti.in taraflar bu anla§mamn vatanlanna ihanet olacagm1 ifade ettiler. israil devletinin duvar politikas1 i.izerine anla§malar imzalamak sorunu 9ozmek degil, olsa olsa toprak ilhak1m si.irdi.irmenin bir arac1 olan politikalan mqru gormek anlamma gelir. Filistin halkmm kurt•JlU§U Siyonist israil devletinin y1k1lmas1, Yahudi, Mi.isli.iman, Hiristiyan bi.iti.in Filistinlilerin ortak devlette toplanmas1 ve
Bir Ozelle~tlrme ve Yenlden Payla~1m Sava~1 Olarak Irak ve Ortadogu
Sosyali st Ortadogu Federasyonu tiyesi bag1ms1z laik Filistin devletinden ger;ecektir. ABD'nin Ortadogu politikas1 bir stireklilik ta§iyor. Tamamlanmam1§ olan I. Korfez Sava§I, II. Korfez Sava§I ile tamamlanmaya r;ah§Ihyor ve ABO bu sava§tan galip r;1ktigmda diger Ortadogu tilkelerini yeni saldmlar, yeni i§galler bekliyor. Bu i§gal ve saldmlan ancak i§gal altmdaki Irak'm kurtu!U§U etrafmdaki birliktelik durdurabilir. israil'in bolgesel hegemonya emellerini ve Amerika'nm egilimlerini sona erdirebilir ve bolge i.ilkelerinin bag1ms1zhklanm saglayabilir. Bu birlik, bi.iti.in Ortadogu i.ilkelerindeki Amerikan askeri varhgm1 sona erdirmeli, emperyalistlerle yapilan ttim ekonomik anla§malan iptal etmelidir. Ancak Turk, Kurt, Arap ve Farisi i§r;i ve emekr;ilerin birligi ile kurulacak Sosyalist Ortadogu Federasyonu Ortadogu'da y1llardlf stiren i§gale son verebilir. I. ve II. Dtinya Sava§lanndan sonra kurulmu§ olan Suudi Arabistan, Ordtin, Kuveyt ve Birle§ik Arap Emirlikleri gibi kukla devletlerin yonetimleri y1kilmah ve bu tilkeler Sosyalist Ortadogu Federasyonu'nun birer Uyes i olmahd!flar. Ttirkiye i§<;i sm1f1 ise bu Amerikan plamnm bir pan;:asmm da Ttirkiye oldugunun bilinciyle hareket etmeli, Uretimden gelen gtictinti orgi.itlemeli ve Ortadogu halklanmn geleceginin kendi gelecegini de belirleyeceginin bilinciyle Ortadogulu i§r;i karde§leriyle birlikte harekete ger;melidir. 15 Ocak 2004
Sosyalizm
Tiirkiye Burjuvazisinin Tarihsel Geli,imi ve Mevcut Durumu •• Uzerine K1sa Notlar
~eref DOGAN
Marksistler i9in politik durum tahlili sonu9ta sm1flann kar§Ihkh duru§lannm ve durumlannm tahlilidir. Bu yolda burjuvazinin durumunun tahlili i§9i sm1fmmki kadar onemli olur ki bu yazmm da amac1 bu tahlile bir katk1 sunmak.
Ekonomide Donemler ithal ikamed Kallanma 27 May1s, sanayi burjuvazisinin burjuvazinin diger kanatlanna darbesiydi . 50'lerde iktidan elinde tutan ticaret burjuvazisi ve ktrsal kesim ittifak1 bu y1llarda artan sanayi birikimiyle gli9lenen sanayi burjuvazisine iktidardan istedigi pay1 vermeyince sonu9 kentin k1ra kar§I darbesi oldu. Bu harnlede bi.iyi.ik burjuvazinin kentli katmanlara (ogrenciler ve i§\:iler) yaslanmas1 ve bunun sonucu olarak 61 anayasas1yla kurulan rejimin daha ozglirli.ik9i.i olmas1 27 May1s darbesinin ilerici oldugu yonlinde yorumlara yol a9P.1I§tlr. Ancak bu "ilericilik" sanayi burjuvazisinin 91karlanyla dogrudan k1s1tliyd1. Demokratikle§me onlemleri (nispi
temsil, Anayasa Mahkemesi, Ytiksek Hakimler Kurulu vs.) koye kar§I kentin sesini ytikseltmek ic;indi. 27 May1s'm programmm daha onemli bir hedefi ise smai ~ermaye birikimini dtizenli bir tempoya kavu§turmaktl ki planlamanm tekrar one c;Ikmas1 (DPT'nin kurulmas1) ve i§<;i haklannm arttmlmas1 bu hedefe yonelik ad1mlardu. Burjuvazinin diger kesimlerine kar§I zafer kesinle§tikten, hatta bu saflar yedege ahmp (AP'nin kurulmas1) eski yedek kentli s1mflar kar§I safa gec;tikten sonra koye kar§I kentin sesini ytikselten kurumlar ayak bag1 haline gelmi§tir ve 12 Mart'la sakatlamp, 12 Eyltil'le yok edilmi§lerdir. ithal ikameci Kalkmm.a politikasmm uyguland1g1 bu donemde kalkmma, yani sermaye birikimi, perspektifi iki ayak tizerinde duruyordu: korumac1 dt§ ticaretle milli burjuvazinin ic; pazarda uluslararas1 rekabetten korunmas1 ve KiT'lerin dti§tik fiyatlandlfffias1yla ozel sektor maliyetlerinin dti§tirtilerek karhhgm arttmlmasi. Boylece ic; pazara yonelik tiretim on plana c;1kanhyor, Sungur Savran 'm deyi§iyle "tek tilkede kapitalizm" uygulanmaya c;ah§thyordu. Maliyet ise c;ah§an sm1flardan kar§Ilamyordu. ithal ikameci kalkmma doneminin verilerine ula§abildigimiz 68-80 donemini incelersek: Bu y1llarda yilhk ortalama GSMH art1§1 enflasyondan anndmlm1§ olarak %5 olmu§tu ve son iki sene de ktic;tilmeyle gec;mi§ti. 68 y1hnda GSMH i~indeki tanm, sanayi ve hizmet sektorlerinin paylan s1rayla %33, %17 ve %50 iken; 78'de bu oranlar %23, %22, %55 olmu§ ve 1980'de de %24, %21 ve %55 degerlerini almI§tI. Tanmm dti§en pay1m sanayi ve hizmet sektorti payla§mI§tI, ancak sanayi ongordtigti atihm1 yapamam1§, tistyap1 hazulanm1§ olsa da altyap1daki etkenler smai sermaye birikimine engel olmu§tU. Bu donemde sanayide tic; sektor one c;1km1§h: otomotiv (en h1zh gelir artt§I ve en ytiksek i§gi.icti verimliligi), petrol (en btiyi.ik gelir ve en h1zh istihdam btiytimesi) ve tekstil (en btiyi.ik istihdam). i~ pazann sunabilecegi talebin k1S1thhg1 tiretim gtic;lerinin geli§mesini bir noktada sm1rlad1. Geli§mesi smuh kalan i.iretim uluslararas1 rekabet ko§ullannda ihracat yapamadi. Bunun sonucunda di§ ticaret ac;1g1 h1zla arttI. 1960'tan 1973'e kadar dalgalanmalarla %69'dan %63'e dti§en ihracatm ithalati kar§dama oram, 1974'te %41 'e ve 1980'de %37'ye dti§tti. Ote yandan KiT'lerin zarara c;ah§tinlmas1 devlet btitc;esinin dengesini bozdu ve KiT' lere yatmmm devamm1 olanaks1z hale getirdi. Bi.itc;e ac;1g1m kapatmak ic;in kredi bulunamad1. K1bns harekat1 sonucunda uygulanan ambargo ve uluslararas1 krizler bunahm1 derinle§tirdi.
Sosyalizm
Kredi saglayabilmek i9in IMF ile anla§maya gidildi. IMF'nin istekleri dogrultusunda haztrlanmt§ bir istikrar program1 olarak 24 Ocak kararlan almdt. Ancak aslmda 24 Ocak kararlan 20 ytlhk ekonomi politikasmm, birikim tarzmm degi§imini temsil ediyordu. Boylelikle ithal ikameci kalkmma donemi bitiyor, ihracata yonelik kalkmma donemi ba§hyordu. Ne var ki artan bunahm ko§ullannda burjuvazi i§9ilerin mi.icadeleyle kazand1klan haklarm1 zaten kar§tlayamazken 24 Ocak kararlarm1 uygulamaya koymak i9in bu haklara kar§t bir saldm ba§latmas1 zordu. Bu yi.izden ancak 12 Eyli.il'i.in zaferi i§9ileri agtr bir yenilgiye ugratarak 24 Ocak programm1 uygulamaya koyabildi.
ihracata Yonelik Kalklnma 24 Ocak kararlanyla ortaya attlan yeni politika dt§ ticarette korumac1hgm kaldmlmasm1, kambiyo rejiminin serbestle§tirilmesini, i9 talebin dti§i.iri.ilmesini, ihracatm tqvik edilmesini, KiT fiyatlarmm arttmlmasm1, KiT yatmmlanmn azalttlmasm1, tanm i.iri.inleri taban fiyatlar1nm ve i.icretlerin dii§ilri.ilmesini ongori.iyordu. Gene! olarak soylenirse, ithal ikameci kalkmmanm yerini ihracata yonelik kalkmma, kontrollii karma ekonominin yerini serbest piyasa ekonomisi alacaktt. 12 Eyli.il serbest piyasa ekonomisine yolu i§9i sm1fm1 ezerek a9tl. Darbe oncesinde si.iren kriz ve darbenin getirdigi zorunlu tahkim sistemi 78-84 arahgmda ger9ek i.icretleri %26,6 dti§i.irdii. ihracata yonelik kalkmma politikas1 9er9evesinde yap1lan devaliiasyonlarla ve daha sonrasmda ihracata yaptlan te§viklerle ihracatm ithalatt kar§tlama oram daha 80 y1lmda %37 iken 81 'de %53'e 91kt1 ve 88'e gelindiginde %81 olmu§tU. Odemeler dengesinde kamu kesimi bor9lanma geregi (KKBG) ortalama olarak makul say1lan bir deger olan GSYiH'nin %4,7'si oldu. 80-88 doneminde enflasyondan anndmlmt§ ytlhk ortalama GSMH artl§t %6 oldu, i§9i sm1fmm ulusal gelirden ald1g1 paym di.i§mil§ oldugunu da hesap edersek sermaye birikiminin bu donemde onceki doneme gore 9ok daha h1zh ger9ekle§tigi soylenebilir. GSMH'nin dag1hm1 ise 1988'de tanm %18, sanayi %25 ve hizmet %57 oldu, onceki doneme gt:ire sanayinin agtrhg1 daha h1zh art1yordu. Serbest piyasa ekonomisine ge9i§ y11lan Tiirkiye 'de kapitalizmin irrasyonelliginin iyice a91ga 91kttg1 y11lar oldu. ihracatm te§vik edilmesi hayali ihracat91hk meslegini tiretti. Faizlerin serbest btrak1lmas1 bankalar arasmda faiz yan§ma yol a9t1 ve mevduatlann degerinin a§tn artmasma neden oldu (80 sonunda 700 milyar TL olan toplam tasarruf mevduat1 82 sonunda 2297 ,2 milyar TL oldu). i9 tale bin k1S1lmas1 dt§ pazara heni.iz yonelememi§ §irketleri zora soktu. Bu §irketlerin sermaye arayt§J serbest mali sistem yasalanmn yeni olmasmm etkisiyle bankerlerin
Tiirldye Burjuvazls1n1n Tarthsel Gel1~m1 ve Mevcut Durumu Ozertne Kisa Notlar
tUremesine yol a<;t1. 83-87 arasmda toplam ozel sektor sabit sermaye yatmm1 konut agtrhkh olarak y1lda %12 artarken, ozel imalat sanayinin sabit sermaye yatmmlan ytlda sadece %2 arttt; d1§a a<;tlan imalat sanayinin yeni ekonomide lokomotif olmas1 gerekirken burjuvazi miiteahhitlik yapmay1 veya parasmt yiiksek faizde dinlendirmeyi tercih ediyordu. Son ne'den agirhkh olarak ttim bu nedenler stiriip giden btiytimenin dti§tik ticretlere ve devlet destegine dayanan yapay bir btiytime oldugunu gosteriyordu. Sonu9ta 1988 yth stagflasyona (hem durgunluk hem de enflasyon) sahne oldu' .
1>11 Sennaye Alamlanyla Kallanma Krizden <;tkt§ yolu olarak 1989'da dt§ sermaye hareketleri serbestle§tirildi ve b6ylece dt§ sermaye aktmlanyla kalkmma donemi ba§lad1. Mali a<;1gm ba§ka bir yolla kapattlmas1, burjuvazi i<;in, mtimktin degildi. 14 y1ldir soylenegelen steak para, yani spektilatif mali sermaye, bu tarihte Ttirkiye'ye ihti§amh giri§ini yaptI. Ekonomik duruma acil mtidahale gereksinimiyle alman bu karar k1sa vadede sorunlan 96zse de mali altyapmm hazirhks1z oldugu bir donemde ger9ekle§ti. 1989-1993 doneminde ytlhk ortalama GSMH artt§I sabit fiyatlarla %6 oldu, aynca i§<;i sm1fmm yeniden ayaga kalkmas1 bu donemde ticretleri y1lda ortalama %10 ytikseltti. 89'da %74 olan ihracatm ithalatt kar§tlama oram 93'e gelindiginde %52'ye dii§mti§tti. Kamu kesimi bor<;lanma geregi GSYiH'nin 1991 'de %10'una, 1993'te %12'sine 91kt1. Hilkilmet bankalann ytiksek faizlerine direnmek i<;in 6 i<; bor<;lanma ihalesini iptal edince Merkez Bankasi 'nm rezervleri bo§ald1. 1993 y1lmda cari i§lemler dengesi (yani dt§ ticaret ve turizm dengelerinin toplam1yla yurtdt§mdaki Turk i§<;ilerin gonderdikleri gibi kar§1hks1z para transferlerinin toplam1) -6,4 milyar dolar oldu, buna kar§Ihk net 8,9_ milyar dolarhk sermaye hareketiyle gene! denge 308 milyon dolar olmu§tu. Krizi sezen mali sermaye 1994 ba§mda tilke dt§ma 91kmca 1994 mali krizi patlak verdi. Krizden <;tkt§ i9in s1cak paray1 geri dondiirme yoluna gidildi ve bunun ad1 5 Nisan Yap1sal Uyum Program1 oldu. 5 Nisan 'da alman onlemlerle cari i§lemler dengesi 2,6 milyar dolara 91kanld1 ancak sene ba§mdaki mali sennayenin ka<;I§t bu senedeki net sermaye hareketini -5, 1 milyar dolar yapmca genel denge 206 mil'Tum bunlar bizim gozumuze ba~ans1zhk olarak gozukebilir ancak burjuvazi i9in tek ge9erli gozliik olan irrasyonel serrnaye birikimi gozliigunden bak1ld1gmda, dolandmc1 bankerlcr ve hayali ihracat9ilar gibi vakalar da dahil, tum donem ba~anhyd1. Donem sonunda krize yakla§trken her burjuva tek tek durumun vahametini kavrayacak zekaya sahipti ancak onlemleri kolektif olarak alacak 91kar birligi yoktu.
Sosyalizm
yon dolar oldu. Ongortilen di.i§i.ik i.icretler ve devali.iasyonun etkisinde ihracat 1994'te %18 artarken, ithalat %21 azaldt. ihracatm ithalatI kar§tlama oram 1994'te %78 'e 91ktt. 5 Nisan'm etkisinde TL degerinin 1/3 'tine indi. Doviz borcu olan bankalar battt veya birle§erek ayakta kalmaya 9ah§h, Merkez Bankasi batan bankalardaki mevduatlara faizleriyle beraber %100 garanti verdi. Faizler ti.im donemlerin en yi.iksegi olan %140'a 91ktt, toptan e§ya enflasyonu % 120 oldu, GSMH %6 di.i§erken, ger9ek i.icretler %36 di.i§ti.i. Krizin faturasm1 i§9iler dort y1lhk mi.icadelelerinin kazammlar1yla Odediler. 81-96 doneminde imalat sanayinde sektorlerin konumlam§ma bakarsak: i§gi.ici.i verimlilik artt§I bak1mmdan ilk sektOrler mobilya, ti.iti.in ve otomotiv oldu. Petrol sektorti toplam gel.ir bak1mmdan birinci sektOr olarak kald1. istihdam say1smda tekstil birinciligini korurken, istihdamm1 en h1zh arttlran sektor giyim oldu. Net verimliligini en h1zh artttran temel kimya oldu. Eski i.i9 bi.iyi.ik sektOrtin yanma mobilya, tiltiln ve temel kimya geldi. 5 Nisan programmm izlendigi 95-97 doneminde y1lhk ortalama GSMH artt§I sabit fiyatlarla %8 oldu. 1994 'te tar1m, sanayi ve hizmet arasmdaki GSMH dag1hm1 s1rayla %15, %27 ve %58 iken 1997'de %13, %28 ve %59 oldu. ihracatm ithalatt kar§tlama oram 1997'de tc.krar %54'e dti§ti.i . Bu donemin sonunda faizleriyle beraber bor9lar ta§mamaz hale geldigi i9in 3 y1lhk yeni bir program ba§lattldt. Programm i9erig'. i9 talebi k1sarak enflasyonu di.i§i.irmek, vergi gelirini arttrrarak ve k<.mu harcamalarm1 k1sarak bi.it9enin faiz dt§I fazla vermesini saglamaktI. 2 Programm kaderini belirleyen daha 9ok dt§ ekonomi ve politika oldu. 97 sonunda ya§anmakta olan Asya krizi ve 98'de patlak veren Rusya krizinin etkileri sonucu programm ilk senesinde GSMH %4 arttI, 99 y1lmda depremlerin etkisiyle %6 azaldt. May1s 1999'da kurulan yeni hilktimet daha kapsamh yeni bir programa ba§lamak istiyordu, ancak Agustos ve Kas1m depremleri ytiztinden yeni program ancak 2000 y1lmda ba§layabildi. Enflasyonu Di.i§tirme Program1 ad1m alan ve tek ama9 olarak bunu hedefleyen programm 2
Bir i§<;i hiikiimetinin boyle bir durumda alabilecegi bon;Iarm iptali, artan oranh gelir vergisi, silahlanma bilt<;esinin k1sttlanmas1 gibi onlemlerin yanma bile yakla§ilmaJ1. Bunun yerine enflasyonu dii§ilrmek i<;in emek<;ilerin ahm gilcil sm1Tland1, "vergiyi tabana yaymak" adma hala uygulamaya konmam1§ olan Mali Milat yasas1 dUzi.:nlendi, bir yandan da herkesin Ustilne aym miktarda binen dolayh vergiler (KDV gibi) arttmld1, kamu harcamalarmm k1SJtlanmas1 adma egitim, saghk biit<;esi k1S1tland1; ozelle§tirme h1zlandmld1.
Tiirldye Burjuvaz1slnln Tarlhsel Gell~ml ve Mevcut Durumu Ozenne K1Sa Notlar
temel yontemi doviz kurunu dogrudan denetim altmda tutmakti. Programm ongordtigti enflasyon, dti§i.ik faizler sonucu ii; pazann canlanmas1 nedeniyle, gerr;ekle§en enflasyonun altmda kald1 ve TL'nin degeri oldugundan yilksek oldu. 2000 y1hnda GSMH %6,3 artt1 ancak yilksek degerli TL doviz kurunun denetim altmda tutulmasm1 pahahla§tmyordu. bte yandan di§ ticaret ar;1g1 art1yordu, 1999'da %65 olan ihracatm ithalatI kar§Ilama oram 2000' de %51 'e di.i§tti. 1999 'da cari i§lemler dengesi -1,4 milyar dolar, genel denge ise 5,2 milyar dolard1; 2000'de bu degerler srrayla -9,8 milyar dolar ve -3,0 milyar dolar oldu. Boylece cari i§lem ar;1g1 rekor bir dtizeye r;1km1§ken, genel denge de 91 'den beri ilk defa ar;1k verdi. Genel dengenin ar;1k vermesi Kas1m aymda mali sermayenin i.ilkeyi terk etmesiyle ilintiliydi. Kas1m aymda patlayan on kriz IMF ile yeni bir anla§mayla saglanan 3,4 milyar dolarla ger;i§tirildi. Ancak krizin temel nedeni olan doviz kurundaki s1kI denetim rezervleri bo§altmaya devam ediyordu, di.izeltici onlem alamayan htiki.imete as1l darbe ~ubat'taki TL satI§ dalgas1yla geldi. Kur r;apas1 parr;aland1, kur i.izerinde en ufak bir kontrole bile takat kalmad1gmdan 22 ~ubat'ta tam kontrolstizli.ige ger;ilerek dalgah kur sistemi ilan edildi. Programs1zhgm hakim oldugu iki bui;uk aydan sonra May1s 2001 'de Gilr;lil Ekonomiye Ger;i§ Program1 ilan edildi. Yeni program enflasyonu di.i§i.irme hedefini ikinci plana attl, onceligi cari ar;1g1 kapatmaya ve ekonomiyi yeniden yap1land1rmaya verdi. Mali sektori.in yeniden yap1landmlmas1 r;err;evesinde Merkez Bankasi Kanunu'nun r;Ikmas1 (Merkez Bankas1'nm "bag1ms1z"la§tlnlmas1), Bankac1hk Kanunu'nun degi§tirilmesi ve Bankac1hk Ost Kurulu'nun kurulmas1 ve kamu maliyesinin di.izenlenmesiyle ilgili olarak yeni bor9lanma kanununun r;1kmas1, ihale sisteminin degi§tirilmesi, tanm desteklerine son verilmesi ongori.iltiyordu. Aynca program ozelle§tirmenin oni.ini.i ar;acak ~eker Kanunu, Dogalgaz Kanunu, Sivil Havac1hk Kanunu, Telekom Kanunu ve Tilttin Kanunu degi§ikliklerini ongori.iyordu. Yeni programm i§leyi§i h1zla ytiri.idti, Ecevit htiktimeti son nefesinde ongori.ilen kanunlarm r;ogunu ger;irdi. 2001 yilmda GSMH %9,4 azalarak 1996 degerine dti§tti, cari i§lemler dengesi 3,6 milyar dolar oldu ancak dt§anya dogru net 14 milyar dolarllk sermaye hareketiyle genel denge a91g1 2000'deki rekor ar;1gm dort katma, 13 milyar dolara 91ktI. 11 Eyli.il olay1 sonucu degi§en ekonomik dengelere uyum saglamak ir;in yeni htiktimet Ocak 2002 - Arahk 2004 arahgmda ytiri.iti.ilecek as-
Sosyalizm
hnda eski programm tazelenmesinden ibaret olan Gi.ic;lendirilmi§ Orta Vadeli Ekonomik Program ' t uygulamaya koydu. Ti.irkiye ekonomisinin son 40 y1lhk seri.iveni ozetle boyle oldu.
Genel Durum Ti.irkiye ' nin 2002 y1h GSMH'si sabit fiyatlarla %7,6 artarak 273 ,5 katrilyon olmu§tur. GSMH'den en bi.iytik pay1 alan sektorler; imalat (%20,4), ticaret (%16,6), ula§tlrma ve haberlqme (% 15,2) ve c;iftc;ilik ve hayvanc1hk (% 11,3) olmu§tur.
!l-910-49 50-99 100-150 151-250 251+ eah§an Say1s1 : - . 0,11-l§letme Oram[%] j94,94 3,09 0,3 0,1 0,08 Tablo 1 <;ah~an Say1sma Gore Dag1hm
Hukuki Durum
Limited- l Anonim Ferdi Mi.ilkiyet ~irket ~irket
l§letme 80,58 Oram[%] L__
13,55 ! I
2,03
Adi Ortakhk
Diger
1,66
2,18
I I
_ _ _.__L___ l Tablo 2 Hukuki Duruma Gore Dag1hm
Gene! olarak i§letmelerin durumuyla ilgili bir fikir edinmek ic;in 1,7 milyon i§letmenin kapsand1g1 DiE'nin 2002 Genel Sanayi ve i§yerleri Say1m1 'nm sonuc;larmt inceleyelim. Yogunla§may1 olc;mek ic;in c;ah§an ki§i say1sma gore dag1hma bakarsak i§letmelerin ezici c;ogunlugu (%94,94) 1-9 ki§inin c;ah§tlg1 ki.ic;i.ik i§letmelerdir. Ferdi mi.ilkiyet §irketleri c;ogunluktadlf (%80,58). Bu verilerle beraber sektorlerin ortalama olc;ek bi.iyi.ikli.igi.ini.in (i§letme ba§ma c;ah§an say1s1) 3,68 olmas1 ki.ic;i.ik i§letmelerin i.ilkedeki agirhgmm ne oldugunu ortaya koymaya yeter. Esnaf odalanmn 4 milyon i.iyesi vard!f. Ekonomide bu say1ca i.isti.inli.igi.in pek bir anlam1 yoktur, bi.iyi.ik i§letmelerin sozi.i gec;er, bunu ilerde gorecegiz ancak politikada bu i§letmeler sahipleri ki.ic;i.ik burjuvazi ve c;ah§anlan, c;ah§ma ko§ullar1 c;ok daha koti.i olmasma ragmen hic;bir orgi.itli.ili.ige sahip olmayan, dahas1 sm1f bilincinde de geri olan proletarya, bi.iyi.ik burjuvazinin pe§ine taktlgt toplumsal destek olur. En yi.iksek olc;ek bi.iyi.ikli.igi.ine sahip madencilik; elektrik, gaz, su dag1t1m ve egitim sektbrlcri say1ca son i.ic; s1ray1 payla§an ve kamunun yi.iksek agirhga sahip oldugu sektorlerdir. Say1ca birinci ve i.ic;i.inci.i s1-
Tiirk1ye Burjuvazisfnfn Tarfhsel GelWmf ve Mevcut Durumu Ozerfne Kisa Notlar
Otel ve
%9,5
3,23
Lokantalar
Digcr
%5,3
G~yrimenkul-%5S[kiralama
~;;J::
I
2,35
°%3,37
3,60
1%5,15
8,3
i
1
-~
. ;~- ::~- 1 :~:~~--- ~:~~
VC .
-
~~~al Hizm, _%0,8- 9,JO ~~urulu§lar
- 1%1,95. ----·--
13,~
·-1%---- - ·-~20,1 I
IMadencilik Elektrik,
7,2 [ ; 8,3 I
-~
r - - - - ·-
1%8,33
%0, 1
G~~%o,C-
44,41
I ;z7
- ------
10,5 I
33,82__ __ %0,9-1
I
Su Dag1t1m Egitim
%0 ,33 13,43
!% 1,21
7 ,6
I
'--------···~--~· ---~----- --- -~-,
Tablo 3 Sektorler -
Faaliyet Serbest Yeri BOlge )§letme r
~I-
--
0,53 -
- ·-
Organize IKi.i9Uk Ii§ Sanayi Sanayi !Merkezi Baig. Sitesi
i§ Ham IDiger
%0,98
i%2,18
- - --
%6,39 %7,98 --- -·- - --
i
i
!
--
l
ro80.~~--__j
Tablo 4 Faaliyet Yerine Gore Dag1hm
rada olan ticaret ve ula§tlrma sektorleriyse en dU§Uk ol9ek bUyUklUgi.inUn gori.ildUgi.i sektorlerdendir. Ticaret ve imalat tUm i§letmelerin say1ca %60,6's m1, 9ah§an say1sma gore de %64,69'unu olu§turmaktadtr. Ticaretin hem say1ca hem de istihdama gore birinci oldugunun alt1 ~i zilmelidir. i§letmenin ya§ ortalamasmm en yiiksek oldugu sektorler kamu agtrhgmm oldugu elektrik, gaz, su dag1l!m ve madencilik sektorle-
Sosyalizm
riyle birlikte gii9lu mali kurulu§lar sektbriidur (Batan bankalann 9ogu yenidir, eski bankalar ise Turkiye kadar eskidir.). i§letmelerin 9ogu ozel olarak tahsis edilmemi§ bolgelerde faaliyet gostermektedir, yogunla§manm daha yuksek oldugu organize sanayi bolgelerinde ve serbest bOlgelerdeki say1 daha du§uktur. illere gore dag1hm1 incelersek: ilk u9 bellidir; istanbul (i§yerlerinin %18,66 's1, istihdamm %27,76's1), Ankara (%7,10, %8,40), izmir (%6,46, %7,33). Bu u9 ii i§yerlerinin %32,22'sini, istihdamm %43,49'unu bannd1rmaktadlf. Takip9i iller ise Bursa (%4,16, %5,00), Antalya (%3,64, %3,19), Kocaeli (%1,86, %2,59), Adana (%2,61 , %2,45) ve Konya 'd1r (%2,99, %2,09). En az i§yeri ve istihdam olan iller Tunceli (%0, 10, %0,06), Ardahan (%0, 11, %0,06), Bayburt (%0, 11, %0,06), Hakkari (%0,12, %0,0~) ve Gtimu§hane'dir (%0,15, %0,09).
lmalat Sektiiriiniin Durumu imalat sektorii diger sektorlere gore daha yogunla§mI§tIT, genel incelemede gordugumuz gibi oli;ek buyukliigu ortalamanm ustundedir. Say1ca dagthmda buyuk i§letmeler 'azmhkta kalsa da i;ah§an say1smda, bunlarm ald1klar1 toplam ucrette ve uretilen toplam katma degerde gittik9e btiytik i§letmelerin ag1rhg1 artmaktadIT. Kabaca somtiriinun bir ol9usu olabilecek ucret I katma deger oram duzgtin bir degi§im gostermemektedir. Bu oranm en du§uk oldugu, yani somuriinun en ytiksek oldugu yer 25-49 ki§ilik i§yerleridir. Bu durumun nedeni bu boyda bir i§let-
<;ah§an Say1ca <;ah§an Say1sma Top. Ucrete Top. Katma Ucret I Say1s1 % Gore% Gore% Degere Gore K.D. %
10-24
32,46 5,17
2,05
2,26
20,13
25-49
30,23 10,57
5,07
5,70
19,80
50-99
15,68 10,77
6,14
6,09
22,45
100-199 10,81 14,96
11,92
12,84
20,66
200-499 7,10
21,33
21,81
24,00
20,23
500-999 2,62
17,73
23,09
17,80
28,88
1000-
19,46
29,94
31 ,32
21 ,27
1,10
Tab lo S imalat Sekt6rii <;ah§an Say1sma Gore Dag1hm (Ttim Kamu ve 1O+ <;ah§anh bzel Sektor), 2000
Tiirldye Burjuvazfslnln Tar1hsel Gell~lml ve Mevcut Durumu Ozenne K1Sa Notlar
menin hem belli bir tiretkenligi saglayabilmesi hem de sendikal orgtitltiltigtin giremedigi kadar kti9tik olmas1 olabilir. Somi.iri.intin en dti§tik oldugu 500-999 ki§ilik i§yerleriyse sendikalann belli ticret art1§lanm saglayabildikleri, buna kar§ihk i§letme btiytikltigi.ini.in bu oranda bir katma deger artl§Inl saglayamad1g1 yerlerdir. i§9ilerin katma degerden ald1g1 ortalama pay sadece %22,26 'dir. ..
I
--
[i§yeri Say1s1 <;ah§an Toplam Ucret iKatma Deger Say1si (milyon TL) (milyon TL) 11.262 1.113.971 3.363.906.357 16.095.063.218
I IToplam
IG1da, i-;ki ve %15,81 tiitiin -%30,31 Dokuma,
%16,13
%16,76
%16,32
%33,27
1%20,76
1%15,67
1
giyim e§yas1 ve deri [Orman liiriinleri ve
~ilya git, kag1t
%3,97
%3,40
%2,37
-
%2,96
nleri ve bas1m Kim yapetrol, I 'komiir, kau-;uk ve plastik iiriinleri
1%9,09
%9,51
I
1%1,33 -
%1,34
%15,92
%31,11
~o2,87
I
Ta§ ve topr. %7,85 day ah sanayi %3,59 Metal ana sanayi 1 - - - - --
I
I
- --
%7,01
%6,89
%7,13
%5,42
%8,09
%5,38
- -- -- --- -
Metal e§Ya, %24,89 makine, ula§1m arac1, ol-;me aleti Diger imalat %1,09
· --
%22,64
--f---.- ·· - ~~
%26,07
%20,05
I I
%0,73~
%0,36
---- -·- --
I
Tablo 6 imalat Sektorleri (Tiim Kamu ve 1O+ <;ah§anh Ozel Sektor}, 1999
Sosyalizm
SektOrleri ekonomideki agirhklanna gore kar§1la§t1rmak i9in katma deger iiretimine bakahm: kimya-petrol, komiir, kau9uk ve plastik iiriinIeri sanayi (%31, 11) metal e§ya, makine, ula§Im arac1, bl<rme aletleri sanayiyle (%20,05) birlikte toplam iiretimin yar1smdan fazlasm1 olu§turmaktadir. Katma deger iiretiminde en dii§iik pay1 olan sektorler ise
i§yeri <;ah§an Say1s1 SayISI %2,58 %12,04
Toplam Ucret Katma Deger
~-;-------+--------<
Top lam
%20,53
%24,91
I
>--~~-+---~~----+---~~~~~-J
G1da, i~ki ve %8,88 %31,05 tiitiin %0,76 %2,93 Dokuma,
%42,98
%29,07
%7,32
%1,50
giyim e§yas1 ve deri Orma_n_ _ _-+-9-o£ 0,-8-9 -+-%-- 2-,2- 0--+%-6-,5-9 ----+%-0-,6-3 iiriinleri ve mobilya Kag1t, kag1t iiriinleri ve bas1m Kimyapetrol, komiir, kau~uk ve lplastik juriinleri Ta§ ve topr. dayah Isanayi
~
%4,44 -%2(41
%2,83 %16,35
%21,50
%54,77
I
%1,24 %2,87
%2,92
%1,01
1
,.
\\t=~~:~· %2,48~3,76 etal e§ya, !%1 ,21 akine, I
%49,22 ·-
%7,47 - %10,35 1
1%3:(75~-1 1 %4,82 1
1
ula§1m arac1t ol~me aleti 1
1
J
I
f~h.-t %o,8C~4,~ J~8,43-
J I
1%2,s2-
Tablo 7 imalat SektOrlerinde Kamu Agirhg1 , 1999
Tiirk1ye Burjuvaz1sfnfn Tar1hsel Geli~mf ve Mevcut Durumu Ozenne Kisa Notlar
diger imalat sanayi (%0,36)) ile orman tirtinleri ve mobilya sanayidir (%1,34). . <;ah§an say1sma gore bakarsak dokuma, giyim e§yas1 ve deri sanayi (%33,27) metal e§ya sanayi ile beraber (%22,64) btiytik imalat sanayi istihdammm yansmdan fazlasma sahiptir. Genel kamu agrrhg1 say1ca c;ok dti§tik (%2,58) olmasma kar§m, c;ah§an say1s1 (%12,04), toplam ticret (%20,53) ve katma degerde (%24,91) gittikc;e artmaktadtr. Yani kamu i§letmelerindeki sermaye yogunla§mas1 ozel i§letmelerdekinin tisttinde oldugu gibi kamu i§letmeleri isnat edilen ttim verimsizlik suc;lamalanna kar§m imalattaki katma deger tiretiminin yakla§tk 1/4'tine sahiptir. Petkim, Ttipra§ gibi dev i§letmelerin bulundugu kimya-petrol sanayinin yanmda TTK madenleriyle kimya-petrol, komtir sanayi kamunun en fazla ag1rhga sahip oldugu sektordtir ~katma degere gore %54,77). Erdemir, Kardemir, isdemir gibi entegre tesislerin bulundugu metal ana sanayinde kamu agrrhg1 %33,?f?'.tir. Ktic;tik imalatta sektartin onemi i§yeri say1s1yla belirlenmektedir. Metal e§ya sanayi ktic;tik imalatm her bak1mdan en btiytik kesimini olu§turmaktadtr. i§c;i say1sma gore metal e§ya sanayini (%28,50) g1da sanayi (%24,49) ve orman tirtinleri sanayi izlemektedir (% 17 ,22). Ktic;tik imalatta i§c;i say1smm yam Slfa i.icretli olmayan c;ah§anlan da kapsayan c;ah§an say1s1 onemlidir (i§veren, ortaklar). Ocretlilerin toplam c;ah§anlara oram %59,72'dir. Katma deger tiretimine gore ise metal e§yay1 (%32,17) g1da (%24,24) ve dokuma (%15,94) sanayileri izlemektedir. Ktic;tik imalattaki i§letme say1s1 ti.im imalattaki i§letme say1smm %94,64 'tinti olu§turmaktadrr ki bu da genel dag1hma yakmdtr. istihdamm toplam imalat istihdamma oram %22,05'dir. Toplam ticret bak1mmdan bu oran %11,58'e, katma deger i.iretimi bak1mmdansa % 10,07'ye dti§mektedir. imalat sektartintin yap1s1 ozet olarak boyledir. Ku§kusuz verilerin topland1g1 zamandan beri ozellikle 2001 krizinin etkisiyle yap1da degi§meler oldugunun hatrrda tutulmas1 gerekir. imalatla ilgili gtincel tiretime bakarsak: 1997 y1h ortalama tiretiminin 100 ahnd1g1 tiretim indeksi 2002-4 doneminde 106,3, 2003-1 'de 101,1, 2003-2'de 110,0 ve 2003-3'de 117,0 olmu§tur. Son olarak iSO'nun Ti.irkiye'nin 500 Btiytik Sanayi Kurulu§U 2002 c;ah§masmm sonuc;lanna bakahm. ilk be§ i§letme Ttipra§, EDA~, Arc;elik, Vestel ve Tofa§ 'ttr. ilk ikinin kamu i§letmeleri olmas1, kalanlann
Sosyalizm 1
<;ah§;-~1.1Toplam Ucret IKatma Deg~e~ Say1s1 (milyon TL) l(milyon TL) -~ !-~8~7~0--~15 .914 527.624 440.466.422 __i_:_802.379.2f1 G1da, ic;ki %14,21 %24,49 %21,04 1%24,39 1%24,24 li§yeri Say1s1
li§c;i 1say1s1
_ am
1
~:::
1
%22,99 %13,20 %17,33 %12,92
%15,94'
H
g•y•m
I
1
ie§yas1 ve
lderi I l !Orman !%25,30 1%17,22 %21,36 ,%1S,42_ ___ iiriinleri I I I l I I ve mo b"I 1 ya Il I
I
i
Kag1t, i%4,21 1%4,71 I kag1t I iiriinleri I ve bas1m Kim ya%2,93 1%5,49 I petrol, komiir, I kauc;uk ve plastik iiriinleri ---- - -- --- %2,98 %4, I f top raga day ah sanayi Eetal.ana %0,66 %1 ,28 sanay1
ra§ve ----
%14,01
!%4,31
%4,79
%5 ,20
%5,87
%5 ,98
I I
1%4,11 I
I
I I I
-1%3,48
I
·I i %3,73
I
I
%0,95
%1,44
I
%1,68
I i
1Metal I je§ya, ,makine, lula§tm Cl,
, ~•ge-r
%25,65 %28,50 % 26,47 %30,43 I
I
me aleti i
- 1% 1,06
~ma~~t
I I
I
I
I I
I
-130.~
%32,17
I I
I
I
i I
I
1%0:95]% l ,o 1 -----4%0,99
_l_ _l
____j
1
_____J
I i _ Tablo 8 Kiii;iik imalat ( 1-9 <;ah §anh i§letmeler), 2000
' Dokuma, giyim e§yas1 ve deri sanayi katma deger oram 1998 verilerine gore hesaplanmi§Ur.
Tiirldye Burjuvazlsinln Tarlhsel Gell~lml ve Mevcut Durumu Ozerlne Kisa Notlar
da ana metal sanayine dayanan i§letmeler olmas1 anlamhdlf. ihracat tutanna gore ilk firmalar Vestel, Tofa§ ve Oyak Renault'dur. Briit katma degere gore ilk i.i9 Ti.ipra§, Petrol Ofisi ve Tekel'dir ki bunlann ikisi kamu i§letmesi, digeri de yeni ozelle§tirilmi§ bir i§letmedir. Donem kanna gore siralamada ise TPAO, EDA~ ve Ti.irkiye ~eker Fabrikalan ba§1 9ekmektedir. Bu listede sadece i.i9 ozel i§letme vardu ki bunlarm biri Petrol Ofisi' dir. Oz sermayeye gore s1ralamada ba§ta yine kamu i§letmeleri vardlf. Ocretli 9ah§an say1smda ise Tekel, Ti.irkiye ~eker Fabrikalan ve Ti.irkiye Komi.ir i§letmeleri ilk i.i9i.i olu§turmaktad1r. Bu veriler, daha yukar1da gosterilen kamu aguhklanyla beraber temel bir olguyu ortaya koymaktadlf: 30'larda ba§lattlan devlet kapitalizmi halen si.irmektedir. Ti.irkiye'nin en bi.iyi.ik i§letmelerinin kamu elinde olmasmm temel nedeni burjuvazidir. Tabi, bugtin bunlan ozelle§tirme tasfiyesinden koruyan i§9i sm1f1dlf ama en ba§ta bu i§letmeler burjuvazinin 91karlan geregi devlet mtilkiyetinde kurulmu§tur. Dev petrokimya ve demir-9elik tesislerinin cumhuriyetin ilk y1llarmdaki 9elimsiz burjuvazi tarafmdan kurulmasmm imkam yoktu ve hala da yeni bir Ti.ipra§, Erdemir kurabilecek sermayedarm oldugu tartt§mahdlf. Bu yi.izden burjuvazi bu i§letmeleri devlet eliyle kurmu§ ve ithal ikameci kalkmma doneminde anlatt1g1m1z gibi 30'lardan ba§layarak bunlarm kendisine saglad1g1 ucuz ara mamullerle sermaye birikimini ger9ekle§tirmi§tir. Bilhassa ana metal sanayiyle metal qya sanayinin kar§1la§tmlmas1 (s1rayla katma deger i.iretiminin %5,38 ve %20,5'i) bu taktigin sonucunu gosterir. Bu taktigin t1kanmas1 sonucu vazge9i§ ancak 1980 'de olmu§ ve ozelle§tirme saldms1 da tam anlam1yla ancak 1987'de ba§lami§tlf ve daha sonraki ti.im ekonomik programlarda ozelle§tirme verili bir kaynak ve degi§tirilmesi di.i§i.ini.ilmeyen bir politika olarak kabul edilmi§tir. Ancak burjuvazinin sozci.ilerinin ara ara seslerinin titreyerek soyledikleri gibi ozelle§tirmeye bu kadar erken ba§layan Ti.irk burjuvazisi hala bu saldmsm1 tamamlayamam1§tlf. bzelle§tirmeye kar§I mticadelede bu durumun nedenleri dikkatle analiz edilmelidir. Saldmmn tam yi.irtimeye ba§layacag1 s1rada ekonomik bunahmm ortaya 91kmas1 ve daha onemlisi 89-93 doneminde i§9i s1mfmm mi.icadeleleri ozelle§tirmenin sakatlanmasma, tek hamlede tamamlanamamasma yol a9mt§tlr. Ancak bu tarihten sonra mi.icadelenin sontimlenmesi bile ozelle§tirmeyi hayata dondi.irememi§tir. Bu yi.izden ba§ka etkenlerin oldugunu kabul etrnek gerekir. Petkim 'in ozelle§tirilememesinde petrol i§9ilerinin mticadelesi etkilidir, ancak AKP'nin Uzanlar'la 91kar 9atI§mas1 da etkilidir. Zira Petrol Ofisi ozelle§tirilmi§tir.
Sosyalizm
Ticaret ve Hizmet Sektiirlerinin Durumu Hizmet sektbriini.in (ticaret de dahil olmak i.izere) GSMH 'den ald1g1 pay 2001 itibariyle %57 ,80 olmu§tur. Genel i.icret I katma deger oram % 14,37, i.icretli i§9i say1smm toplam 9ah§an say1sma oram %63,99'dur. 1999 verilerine gore imalatla bir kar§ila§tlrrna yaparsak: Say1ca ticaret ve hizmetle ugra§an firrnalar imalatla ugra§an firmalarm 5, 18 kat1d1r. imalatm 2, 11 kat! 9ah§an vard!f ancak top lam i.icret imalatm 1,18 kat1d!f. Oretilen katma deger ise imalatm 1,67 katid!f. Sonu9 olarak ticaret ve hizmet i§letmelerinin imalata gore daha ki.i9i.ik Ol9eklidir, i.icret di.izeyi daha di.i§ilkttir, i.icretlilerin katma degerden ald1g1 pay da daha di.i§i.ikti.ir. i§yeri Say1s1
li§~i 1say1s1
<;ah§an Say1s1
Top lam Katma Ocret (mil- Deger (milyar TL) yar TL)
Top lam
1.120.002 !2.286.251 ,3.573.377 9.639.975
Ticaret ve onarim Oteller ve lokantalar Mali Kurulu§lar Gayrimen kul i§Ieri Egitim
%68,21
%52,17
i%57,91
%36,39
%54,28
% 14,38
% 19,54
% 18,46
%14,79
%12,19
%0,75
%7,62
%5 ,03
%25,47
%21,61
%6,69
%6,63
'%6,30
%5,41
%4,83
%0,39
%3,15
%2,06
%2,62
%0,84
Saghk ve Sosyal Hizm. Dig er
%2,87
%5,99
%4,53
%10,84
%4,41
%6,71
%4,90
%5,71
%4,47
-
67.068.755
·-
% 1,84
·-- ~ ·
Tablo 9 Ticaret ve Hizmet SektOrleri, 2001
Sektorlere gore dag1hm1 inceleyelim: ticaret ve onar1m her bak1mdan en bi.iyi.ik aglfhga sahiptir. Katma deger bak1mmdan en yakm sektorler mali kurulu§lar ile oteller ve lokantalar sektOrleridir. i§9i saylSlna gore s1ralamada ticaret ve onanm1 oteller ve lokantalar takip etmektedir, toplam ticrete gore s1ralamada ise ikinci mali kurulu§lard1r. Oteller ve lokantalar bi.iylik istihdama ragmen az katma deger tiretmekte ve az i.icret Odemektedirler, ote yandan mali kurulu§lar di.i§i.ik istihdamla 9ok katma deger i.iretmekte ve bundan goreli olarak yi.iksek bir pay1 ticret olarak verebilmektedirler. Ticaret ve onanm 9ok i§9i 9ah§tlrrnasma
Tiirk1ye Burjuvazfslnln Tarlhsel Gell~lml ve Mevcut Durumu Ozerlne K1Sa Notlar
ve 9ok katma deger i.iretmesine ragmen olduk9a az i.icret vennektedir, i.icret I katma deger oram %9,64'ti.ir. Ocret I katma deger oranmm en yi.iksek oldugu sekt6rler ise ashnda meta ekonomisinin iyine son y1llarda c;ekilmeye c;ah§1lan egitim (%44,83), saghk ve sosyal hizmetler (%35,37) ve diger sektorlerdir (%34,90).
Mali Sektoriin Durumu En son 1998 'de 633 trilyon kar eden mevduat bankalan son i.ic; senedir (1999: -643 trilyon, 2000: -3,5 katrilyon, 2001: -2,5 katrilyon) zarar etmektedir. 2001 ytlmda toplam 152,7 katrilyon olan mevduat bankalan varhklanmn en bi.iyi.ik boli.imi.i bagh (%27 ,30) ve bagh olmayan (% 10, 70) menkul degerlerdir (top lam %38,00). Toplam %72,39 ile vadeli (%12,93) ve vadesiz mevduat (%12,93) yi.iki.imli.ili.ikler ic;inde en bi.iyi.ik boli.imi.i olu§tunnaktad!f. 1999 'da %5,18 olan ozkaynaklann pay1, 2000'de %6,11, 2001 'de %9,59 olmu§tur. Varhklann %22,24 'i.ini.i olu§turan kredilerin en bi.iyi.ik boli.imi.i (%66,59) ise §irketler ve bireysel i§letmelere verilen kredilerdir. Hane halk1 kredileri (ti.iketici kredileri ve kredi kartlan) % 14,55 ile ikinci s1ray1 almaktad!f. ~ubat krizi ile donti§i.i §tipheli hale gelen bu iki kalemin kredilerin %81,14'i.ini.i olu§tunnas1 bankalan zora sokan nedenlerden biridir. Mevduat bankalan yi.iki.imli.ili.iklerinde toplam %72,39 ile en bi.iyi.ik boli.imi.i vadeli (%59,46) ve vadesiz mevduat (%12,93) olu§tunnaktad!f. Bunlarm icrinde doviz mevduatmm agirhkh olmas1 (%53, 12) artan doviz kuruyla bankalann yi.iki.imli.ili.iklerin frrlamasma neden olmu§tur. Kredilerde ters bir oran varken mevduatlarda ticari kurumlann paymm (%5,28), ger9ek ki§i mevduatlannmkinden (%24,67) di.i§i.ik olmas1 ilgim;tir. K1saca kalkmma ve yatmm bankalarm1 inceleyelim: 2001 'de toplam varhklar mevduat bankalanmn yakla§Ik 1/20'sidir. Varhklar i9inde alman krediler %68,29 ile en bi.iyi.ik pay1 almaktadlf. Yi.iki.imli.ili.ikler i9inde de verilen krediler %26,06 ile en bi.iyi.ik boli.imdi.ir. Kredilerden en bi.iyi.ik pay1 alan kesimler ozel sektor (%34,56) ve mali kurulu§lardlf (%26,34). Yurtd1§ma verilen krediler onemli bir boli.imi.i (%21,84) olu§tunnaktad!f. 90'h y1llarda si.iri.ip giden banka batiklan ve Kas1m, ~ubat krizleriyle mali sektor i9inden 91ktlmaz hale gelince May1s 2001 ' de diger yeniden yaptland1nna programlannm yamnda Bankac1hk Sistemi Yeniden
Sosyalizm
Yapllandlfma Program1 da uygulamaya konmu§tur. Program bankalan ti9e ay1rmakta (kamu bankalan, Tasarruf MevduatI Sigorta Fonu'na devredilmi§ bankalar ve ozel bankalar) ve ti9i.i irrin ayn yontemler onermektedir. DPT'ye gore kamu bankalan mali sektortin krizinin temel nedenidir. Talimatlar geregi kamu bankalarmm kars1z i§letmeleri desteklemesi ve bunun sonucu olarak olu§an "gorev zarar1"mn kar§1lanmamas1 kamu bankalarmm arr1klanm piyasadan buldugu ytiksek faizli kredilerle kapatmaya 9ah§masma yol arrm1§tlf, bu da bankanm dengelerini alttist etmi§tir. Kamu bankalannm yeniden yap1landmlmas1 kapsammda gorev zarar1 olu§masma neden olan ytize yakm bakanlar kurulu karar1 kaldmlmt§tlr ve boyle yeni talimatlarm verilmemesi htikme baglanmt§tlr. • Gec;mi§ gorev zararlannm tazmini 9er9evesinde toplam 28,7 katrilyon 9e§itli bi9imlerde kamu bankalarma aktanlm1§tlf. Bu yeniden yap1landirma programmm 9er9evesinde Emlak Bankasi Ziraat Bankasi 'na devredilmi§, kamu bankalarmdaki 61601 9ah§anm yar1s1 i§ten atilm1§tlr. Bu k1y1mlar sonucunda 2000 y1hnda 476 trilyon olan odenmi§ sermaye Eyli.il 2002'de 3,4 katrilyona 91krm§tlf. Nisan 2001 'de 1,3 katrilyon zararda olan bankalar, Eyltil 2002'de 1,17 katrilyon kara ge9mi§tir. Tasarruf Mevduat1 Sigorta Fonu'na son 5 y1lda 20 hattk banka almIDI§tlr. 2002 sonunda bunlarm dokuzu birle§tirilmi§, be§i sat1lm1§, dordti kapatilmt§; fonda sadece Pamukbank ve Baymd1rbank kalmt§hr. Tabi sat1§tan once bu bankalar, batmadan once biraz daha ytizebilmesi i9in, "gtic;lendirilmektedir". Bu "gti9lendirme" i9in finansman Hazine tahvillerinden, Merkez Bankasi avanslanndan ve fonun kredi kaynaklarmdan saglanmaktad1r. Sadece Hazine'nin saglad1g1 tahvillerin tutar1 27,5 katrilyondur. Ba§ka bir yontem de fondaki mevduatlann devlet irr bor9lanma senetleriyle 9ah§an bankalara sat1lmas1dtr. Yap1lan 5 ihaleyle 479 trilyon lira ve 2587 milyon dolarhk mevduat sat1lmt§tlr. Batik bankalarm ytiktintin ttim ulusa, sonu9ta onun en btiytik kitlesi emek9ilere, ytiklenmesi bu yontemlerle yap1lmaktadtr. Programm ozel bankalarda tqhis ettigi problemler sorunlu krediler, doviz arr1g1 ve sermaye yetersizligidir. Sermaye yetersizligini 9ozmek irrin banka hissedarlanndan taahhtit mektuplan ahnarak Agustos 2002'ye kadar yakla§tk 3 katrilyonluk sermaye artl§I saglanmt§hr. Doviz a91gmm 9ozi.imti irrin ise i9 bor9 takas i§lemi yap1larak devlet doviz ac;1gm1 kendine aktarm1§hr. 2001 sonundaki inceleme sonucunda ortalama sermaye yeterlilik oram kabul edilen asgari oran %8' in tisttinde % 14,8 bulunmu§tur. Asgarinin altmda sermaye yeterliligi olan Pamuk-
Tiirklye Burjuvazls!n!n Tarlhsel Gel!~!m! ve Mevcut Durumu Ozenne KJSa Notlar
bank fona devredilmi§, Vaktfbank ile ~ekerbank'a ise kaynak aktanlm1§ ve a\:1klanmt§ sermayeleri di.i§i.iri.ilmti§tiir. Ekonomik ko§ullar ve programm uygulanmas1 sonucu 1999 ' da 81 olan banka say1s1 2002 sonunda 54 'e di.i§mti§ti.ir. ~imdi DPT' nin iddiasma donelim. Kamu bankalanna yapilan finansman toplam 28,7 katrilyondur. Batik bankalara yap1lan finansmandan sadece Hazine tahvilleri ile mevduatlar kar§1ltg1 verilen i\: bor\:lanma senetlerinin toplam tutar1 31 ,7 katrilyondur. Kald1 ki kamu bankalanndaki a91k "gorev zaran" temellidir, yani sonu9ta ba§ka bir i§letmenin tiretkenliginin devam1 i9in harcanmt§ttr. Peki batik ozel bankalardaki a91k neyin finansmanmdan kaynaklanmaktadtr? Kamu bankalan gerici btirokratik yontemlerle yonetilmektedir, bu da onlan iflaslara si.irtiklemektedir; ancak yine de belli bir denetim vardtr, en sonu bilyi.ik yolsuzluklarda sorumlular gorevden almabilmektedir. Ancak ozel bankalar tamamen sermayedarlarm keyifleriyle yonetilmektedir ve dtizeltici eylem ancak banka batt1ktan sonra, ancak millile§tirmeyle (onlar istedikleri kadar fona devretme desin) ya da millile§tirme tehdidiyle yap1labilmektedir. Durum boyleyken kamu bankalan krizin temel nedenidir demek tahrifatt1r.
Mali sektbrle ilgili son olarak "istanbul Yakla§1m1" ad1 verilen geri donmesi §ilpheli hale gelmi§ kredilerin geri <loner hale getirilmesi projesini inceleyelim. 31 Ocak 200 I' de ytirtirlilge konan 4 7 43 say1h kanun bilnyesinde Tilrkiye Bankalar Birligi 'nin yaymlad1g1 Finansal Yeniden Yap1land1rma <;er9eve Anla§mas1 'nm onerdigi yontemler: vadenin uzat1lmas1, krediyi yenilemek, anapara I faiz indirimi, faizden vazge9mek, krediyi alanm alacaklannt devralmak ve kredileri klsmen ya da tamamen i§tiraklere 9evirmek. Ozellikle son yontem mali sermaye i9in karakteristiktir: ilretimle gittik9e daha i9 i9e ge9mek ve i§tirakler sistemiyle bir hiyerar§i ilzerinden ufak hisselerle tilm ekonomiyi kontrol etmek. TBB 'nin onerdigi anla§maya 25 banka, 17 mali kurum, tasfiyesi ba§lam1§ Emlak Bankasi ve TMSF imza atmi§ttr. Temmuz - Arahk 2002 doneminde de 212 firma anla§ma 9er9evesine ahnmt§, ancak bunlann sadece 84 'i.i ile anla§ma bag1tlanm1§, toplam 3, l milyar dolarhk kredi yeniden yaptlandmlm1§tlr. Sonu\:ta ilretimi yi.iri.iten burjuvazi bu i§tirakten ve kontrolden pek memnun degildir. 4
'Aym §ekilde geri ddnmes i §ii pheli hane halk1 kredileri i\ in ise bdyle bir " yakla§1m" ortada yoktur. Kredi kart1 sahipl eri ve tiiketici krcdisi alma hatasma dii§m ii§ emek\ilere " yakia§1m" kara listeler ve hacizler §eklindcdir. Ne de o lsa onlann e linde i§tirak e'dilecek bir ara\ yoktur.
Sosyalizm
Uluslararas1 ili,kiler ihracatm ithalat1 kar§tlama oram doviz kurlanndan dogrudan etkilenmektedir. TL'nin degerli oldugu 2000 y1h ytiksek ithalata ve dt§ ticaret hacmine sahne olmu§tur. Tam tersi durumun hakim oldugu 2001 'de ise kar§tlama oram yine krizin ve devaltiasyonun hakim oldugu 1994 'ten beri en ytiksek degerine ula§IDt§, hacim ise ki.i9i.ilmti§ttir. 2002 ve 2003 'te TL'nin degerlenmesiyle beraber kar§tlama oram ufak miktarda di.i§mi.i§ttir. 2003 'te dt§ ti caret hacmi 1999 'a gore %7 4 artmt§ttr.
Kar§dama Hacim Hacim 1 !Oram (bin dolar) Degi§imi
- 1 %51 ~- 8~~'!:_77.72}____ %-2ij --
2000 12001
1%75,7
E
f003
5
72.?_33?!!_9
-%11 ,~
1%69,9
- l8'7.6TI.886 %20,5
%68,0
~~~347 %33,3
Tablo 10 Dt§ Ticaret
Ocak-Ekim donemlerine gore ihracatm sektorlere dag1hmmda 2002 'de %93,2 olan imalatm pay1 2003'te %93,7'ye 91kmt§tlr, ikinci sektor ise 2002'de %5,4 ve 2003 'te %4,7 ile tar1m ve ormancthktlf. ithalatta imalatm pay1 %81,4 'ten %79 ,5 'e dti§mti§, ikinci sekt6r olan madencilik ve ta§OCak91hgmm pay1 %14,2'den %16,l'e 91km1§tlf. Yine Ocak-Ekim donemlerinde mallara gore dag1hm1 inceleyelim. ihracatta ti.iketim mallarmm pay1 %51,2 'den %50,4 'e, ara mamullerin (hammadde dahil) pay1 %41 ,1 'den %39,6'ya dti§mti§ttir. ithalatta ara mamullerin pay1 %73 ,5 ' te kahrken yatmm mallarmm payt % 15,7'den % 15,4'e di.i§mi.i§ti.ir. Bu verilerden hareketle mamul ihracatmm ve hammadde ithalatmm artmakta oldugunu, krizden toparlanma stirecinde i.iretici gi.i9lerin geli§tigini soyleyebiliriz. Dt§ ticarette geli§mi§ i.ilkeler baskmdlf. ihracatta ilk i.i9 i.ilke Almanya (%16,0), ABO (%8,2) ve ingiltere'ye (%7,7) toplam ihracatm %32'si ger9ekle§tirilmektedir. ithalatta ilk i.i9 i.ilke Almanya (%13,2), italya (%7,9) ve Rusya (%7,6) toplamm %29 'unu olu§turmaktad!f. OECD i.ilkeleri ihracatm %64,8'ini ve ithalatm %63, l 'ini olu§turmaktadlf. Bunlann i9inde AB (%52,0 ve %45,l) one 91kmaktad!f. OECD'de olmayan i.ilkeler i9inde ihracatta Ortadogu i.ilkeleri (% 10,6)
'Ocak-Ekim verileri temel ahnarak y1ll1k tahmin
yap1lm1~11r.
Tiirldye Burjuvaz1s1n1n Tar1hsel Gel1~1m1 ve Mevcut Durumu Ozenne Kisa Notlar
ve ithalatta Avrupa tilkeleri (% 12,6) one 91kmaktadu. Bu gruplann d1~mda Karadeniz Ekonomik i§birligi (ihracatta % 10, 1, ithalatta % 13,2) ve islam Konferans1 Te§kilat1 (% 15,4, % 12,7) onemlidir. 1980 y1hnda dt§ ticaret hacminin GSYiH'ye oram % 17, 1 iken ihracata dayah kalkmma donemiyle beraber h1zla artmt§ ve 1999 y1hnda GSYiH'nin yans1m olu~turur hale gelmi§tir. Krizler ii; pazar1 ki.i9i.ilterek bu si.ireci 9ok daha h1zland1rm1§lard1r. Omegin 1993 'te i.iretilen 348 bin otomobilin sadece 7 bin kadar1 di§ pazara gitmi§tir, 1994 kriziyle beraber iiretim 213 bine dU§IDti§ttir ancak dt§ pazara i.iretim 13 bine 91krm§t1r. Bu dtizeyde seyreden dI§ pazara i.iretim 1999'da depremlerin ii; pazar1 etkilemesiyle 77 bine, 2001 krizindeyse 142 bine f1rlam1§tlr. Aynca belirtelim ki bilhassa bu omek ii;in d1~ pazara satl§I arttiran artan iiretim degil, di.i§en ii; pazara satl§tir. Ti.irkiye burjuvazisi meta ihrac1 dt§mda emperyalist burjuvaziler gibi kendi 9apmda sermaye ihrac1 geri;ekle§tirmektedir. Tabi bu tefecilikten 9ok dogrudan sabit sermaye yatmmlanyla ger9ekle§mektedir. 5,9 milyar dolarhk yabanc1 sermaye yatmm1 Hollanda (%33), Azerbaycan (%25), Ti.irkmenistan (%21), Rusya (%9) ve Balkan i.ilkeleri (%8) arasmda payla~1lm1§tir. Sermaye ihracm1 ger9ekle§tiren sektorlerde ise bankac1hk (%29), imalat (%29), mali hizmetler (% 19) ve ticaret (% 14) onemlidir. 5,9 milyar dolarhk sermaye ihracma kar§m Ti.irkiye'ye yaptlan sermaye ithali olduk9a dti§tik seviyededir. 1999'da 783 milyon dolar olan yabanc1 sermaye giri§i 2000'de 982 milyon dolara 91krn1§t1r. Ancak bu sermaye ti.imi.iyle sabit sermayeye doni.i§memekte, bir k1sm1 mali sermaye olarak kahp zamam geldiginde (Kas1m 2000 gibi) tekrar dt§an 91kmaktad1r.
Sonu~
Verine tal11mamn Degerlendirilmesi
Marksistler ii;in tahlil arai;tir; tahlille belli sonui;lara ula~mz, politikalanm1z1 da bunlara gore belirleriz. Ancak bu 9ah~ma kapsammda ytiri.iti.ilen tahlil dogrusu ortaya 9ok somut sonui;lar koymamI§tir. Bol miktarda ampirik veri vardJr, ancak bunlar1 yorumlamak, biraz da bolluklar1 yi.iztinden, gi.i9 bir i~tir. Bu yi.izden 9ah§mada tahlilden i;ok tespit yap1ld1g1 soylenebilir. Tahlil ii;in bu verilerin i.izerinde bir tartI§ma yi.irtiti.ilmesi gerekmektedir. Ek olarak, burjuvazinin durumu i;ok boyutludur: politik durumu (partileri, programlan, orduyla, i.iniversiteyle ili~kileri), ideolojik durumu (fikir adamlan, di.i§i.ince ak1mlan), sosyal durumu (Ozal zenginle-
路 Sosyalizm
ri, islamc1 zenginler, gayri-mtislim burjuvazi) tahlil edilmelidir. Bu yaz1da ise temelde ekonomik durumla ilgilenilmi~tir. Bu iki neden dolay1s1yla burjuvazinin durumunun tahlilinin bu yaz1yla bitmi~ degil, devam eden bir stire9 oldugu hatirda tutulmahdir.
Kaynak~a <;apraz, i., ve Demircioglu, i. (2003). Tiirkiye' den yurtd1~zna dogrudan sermaye yatmmlan ve Turk yatmmctlan. istanbul: iTO. <;etindamar, D. (2002). TUrkiye ' de g iri~imcilik [Elektronik versiyon]. Ahnd1g1 tarih 29 Agustos 2003, yer http://www.tusiad.org/turkish/rapor/girisimcilik/girisimcilik.pdf DiE. (2002). Gayri safi milli haslla geli~me hm ve sektor pay/an [Elektronik versiyon]. Almd1g1 tarih 21 Agustos 2003, yer http://www.die.gov.tr/lstTablolar/25mh403t.xls DiE. (2003). 2002 Tiirkiye istatistik y1llzg1. istanbul: DiE. DiE D1~ Ticaret istatistikleri $ubesi. (2003). Dz~ ticaret istatistikleri [Elektronik versiyon] . Ahnd1g1 tarih 12 Ocak 2004, yer http://www.die.gov.tr/konularr/disTicaretOl .htm DiE Sanayi istatistikleri $ubesi. (2001). Y1llzk imalat sanayi istatistikleri [Elektronik versiyon]. Almd1g1 tarih 29 Agustos 2003, yer http://www.die.gov. tr/kon ularr/i y_sanayi. htm . DiE Oretim Hesaplar1 $ubesi. (2003). Vc;er aylzk donemler itihariyle gayri safi milli has1la I gayri safi yurti<;i has1la [Elektronik versiyon] . Almd1g1 tarih 12 Ocak 2004, yer http://www.die.gov.tr/konularr/uhdUretimOl.htm. DPT. (2002). Ekonomik ve sosyal gostergeler ( 1950 - 2001) [Elektronik versiyon]. Almd1g1 tarih 2 Ekim 2003, yer http://ekutup.dpt.gov.tr/ekonomi/gosterge/tr/1950-0 I/ Ercan, H. (2000). Sektorel durum analizi: sorunlar ve ~路oz um onerileri (2000 - I) [Elektronik versiyon]. Almd1g1 tarih 29 Agustos 2003, yer http://www.tusiad.org/turkish/rapor/sektor/sektor.pdf istanbul Sanayi Odas1. (2003). Tiirkiye' nin 500 hiiyuk sanayi kurulu~u c;ah~颅 malan. Almd1g1 tarih 17 Ekim 2003, yer http://www.iso.org.tr/html/2002bbf-index.htm Polat, M. (2001 ). Sektorel durum analizi: sorunlar ve c;ozum onerileri (2000 - II ve 200 l - I) [Elektronik versiyon] . Ahnd1g1 tarih.7 Ekim 2003, yer http://www.tusiad.org.tr/raporlar.nsf/d775763bed800367c22568 da003cc l f9/4 l d453d89f673ba3c2256ac3002d l fc4 ?OpenDocument Polat, M. (2002). Sektorel durum analizi : sorunlar ve c;ozum onerileri (2001 - II) [Elektronik versiyon] . Ahnd1g1 tarih 4 Ekim 2003, yer http://www. tus iad .org/turkish/rapor/sek2/sek2. pdf
Tilrktye Burjuvazlstnln Tarlhsel Gelt~tml ve Mevcut Durumu Ozerlne Kisa Notlar
Savran, S. (1992). Tiirkiye'de sinif miicadeleleri cilt / : 1919 - 1980. istanbul: Kardelen Yaymlan. Y1lhk Programlar ve Konjonkttir Degerlendirme Genel Mi.idi.irli.igi.i Mali Piyasalar Dairesi Ba~kanhgt. (2003). Mali piyasa/arda geli~meler 2002 yill!k raporu . istanbul : DPT.
Sosyalizm
AKP Hukumetinin Kapitalist Karakteri
Cemal TAYLAN
i§9iler ve emekr;iler i9in hayat her ger;en gtin daha da zorla§1yor. Ttim dtinyada sbmtirti btiytik patronlann azgmca saldmlan ile devam ediyor. i§9iler, emekr;iler kolelik ko§Ullannda r;ah§tinlmak isteniyor; ytirtitti.ikleri mi.icadeleler sonucu kazand1klan ttim haklar ellerinden h1zla ahmyor. i.im di.inyada bi.iyi.ik patronlar, Sovyet devletinin r;okmesinin ardmdan uluslararas1 dayanagm1 yitirrni§ di.inya i§r;i sm1fma kar§J tozu dumana katan "yeni di.inya di.izeni" taarruzlanm kolayca yiiri.itebiliyorlar. Bu taarruz ile sermayenin serbest dola§1m1 bniindeki ti.im engelleri kald1rrnak ic;in bi.iti.in di.inyada i§r;i di.i§mam r;e§itli politikalar uygulad1lar ve uygulamaya devam ediyorlar. Boylece emperyalist i.ilkeler hem kendi i§9i sm1flarm1 daha fazla somi.irrneye hem de diger i.ilkelerdeki i§r;ileri, emekr;ileri ucuz, orgi.itlenmemi§ i§ gi.ici.i olarak daha kolayhkla kullanmaya ba§lad1lar. Ti.im diinyada uyum yasalan, "reform" paketleri, IMF ve Di.inya Bankasi yard1mlan ile ya bu di.izene ayak direyen i.ilkeleri dize getirrneye 9ah§t1lar ya da kendi istedikleri kadar kolay ayak uyduramayanlar1 h1zlt hareket etmeye zorlad1lar. Ancak §imdi gori.iyoruz ki kendilerini di.inyanm efendisi sanan bi.iyi.ik patronlan "yeni diinya dtizeni" dedikleri politikalar da kurtaramad1, i§ler istedikleri gibi gitmedi. Uzun stiredir de ·vam etmekte olan kriz iyice btiytidii ve emperyalist tilkelerin ekonomilerinde ciddi gerilemeler ya§and1, yani pazar kii-
T
9iildii. Bu durumda yap1lacak tek §CY pazarlan yeniden payla§mak ve somiiriiyii artmnakt1. Diinya jandarmas1 Amerika'nm patronlan da bunu yapu; en 9ok para kazand1klan ve diinya i§9i sm1fm1 en kolay sindirebilecekleri donem olan sava§lar1 ba§latmaya karar verdiler. Elbette biiyiik patronlann kendi aralannda her zaman oldugu gibi 91kar 9at1§malan vard1. Amerika hemen sava§ isterken Avrupa'daki emperyalist iilkeler, Rusya ve <;in sava§a kar§I 91k1yor gibi gortiniiyordu. <;unkii Irak'ta kesilen kanh pastadan herkes payma dti§eni almak istiyordu. Ttirkiye 'de de durum farkh degil; i§<;i sm1fmm durumu her ge9en gtin kottile§iyor. Grevli toplu sozle§meli sendikala§ma hakk1, sigortah olma hakk1, i§ giivencesi, emeklilik hakk1 hepsi teker teker elimizden ahmyor. Ttirkiyeli patronlar da t1pk1 digerleri gibi bunu patron i§birlik9i hiikiimetler yard1m1yla yap1yorlar. Onlar i9in hi9bir §ey degi§miyor; 57. hiiktimet neyse 59. hiikiimet de o. <;unkti hepsi onlann dediklerini yap1yor, i§9ilerin, emek9ilerin istediklerini degil. Zaten istediklerini yeterince uygulayamayanlan da hemen tasfiye ediyorlar. Bu ytizden, Adalet ve Kalkmma Partisi htikiimetinin daha onceki hiiktimetlerden hi9bir fark1 yok. Daha iktidara geldigi ilk gtin "Biz i§veren dostu bir hiikiimet olacag1z" diyen AKP, bunun i9in elinden geleni ardma koymuyor. Adalet ve Kalkmma Partisi, Ecevit ba§kanhgmdaki DSP-MHPANAP koalisyonu olan 57. hiikiimetin fazla "milli" bulunarak tasfiye edilmesinin ardmdan ya§anan siyasi bo§lugun zorunlu k1ld1g1 erken se9imde %35 oy alarak birinci parti oldu ve mecliste %66 'hk 9ogunlugu elde ederek i§ba§ma geldi. AKP, kendi 9ekirdek kadrolanmn yanmda, yoksul ve 9ah§an kesimin Erdogan'1 bir umut olarak gormesi dolay1s1yla onlann oylanyla i§ ba§ma geldi. 57. hiiki.imetin ortaklanndan ANAP'm art1k bir ad1m atacak mecali kalmamt§tI, politikalar1 yiiziinden h1zla destek kaybetmeye devam ediyordu, merkez sagm en gii9lii partisi h1zla eriyor ve son nefesini de kurtanc1 olacag1m sand1g1 AB i9in harc1yordu. MHP ise sermayenin serbest dola§tmma <lair diizenlemelerde zorluk 91kararak bir an evvel AB 'ye girmek isteyen patronlan ugra§tmyor, Ecevit ise olas1 Irak sava§mda rol almakta ayak direyerek sava§ ekonomisinden yararlanmak isteyen patronlara ket vuruyordu . Bu da hi.ikiimetin ipini 9ekti. Kas1m 2002 se9imlerinde, daha once Ti.irkiye'de uzun y1llar hi.iki.imetlerde yer alm1§ olan merkez sag partileri olarak nitelendirilen DYP ve ANAP meclise dahi giremedi. Bir onceki donemde birinci parti olan DSP, ancak % 1,2 oy alabilirken, hi.ikiimetin bir diger ortag1 MHP %8,8 oy oramyla se9imi bi.iyiik bir hezimetle kapatan partiler arasmda yeri-
Sosyalizm
ni ahyordu. CHP ise ordudan ald1g1 destege ragmen ancak %20' lik oy oranma ula§abildi. Sec;imlerde kayda deger diger bir veri ise "Amerika'y1 bile doland1ran bi.iyiik i§adam1", tescilli h1rs1z Cem Uzan 'm partisi Gene; Parti' nin ald1g1 %7' lik oy oram oldu. "Zaten zengin o yi.izden c;almaz" diyen sec;menler yamld1klanm imar Bankasi vurgunu ile bir kez daha gordtiler. Ashnda Uzanlar y1llardir aym sahtekarhklan yap1yorlar ve hi.ikiimetlerle anla§arak i§lerini sorunsuz bir §ekilde yi.iri.iti.iyorlard1. Ancak ne zaman Cem Uzan bir parti kurup kendisi suyun ba§Ina gec;mek istedi ve AKP 'yle rekabet ii;ine girdi , hi.ikiimetin dostlugunu yitirdi . Sec;imden sonra, Yiiksek Sec;im Kurulu, AKP gene! ba§kam R. Tayyip Erdogan'm milletvekili sec;ilmesine izin vermedigi ic;in partinin gene! ba§kam meclise giremedi. Onun yerine, Cumhurba§kam hi.iki.imeti kurma gorevini Erdogan'm belirledigi Abdullah Giil'e verdi . Ardmdan Siirt sec;imleri, hem AKP'nin meclis c;ah§mas1yla hem ordunun oluru ile hem de Irak ' a sald1racag1 o gi.inlerde Tilrkiye'de dediklerini yapacak, kendisine sorun c;1karmayacak bir tek parti iktidanm tercih eden Amerika ' mn isran ile iptal edildi ve Erdogan partisinden Siirt milletvekili oldu. Tabi hemen arkasmdan da ba§bakan. Daha onceki hi.iki.imetin devam1 olan 59. hilki.imeti kurdu ve i§c;i di.i§mam icraatlanna ba§lad1.
AKP hukiimetinin daha onceld hukiimetlerden
hi~bir
farkl yoktur
Hepimizin de hatirlayacag1 gibi, Milli Goril§ Hareketi ic;erisindeki ilk gozle gorilnilr c;atlfdama, Fazilet Partisi kurultaymda Abdullah Gi.il 'tin, Necmettin Erbakan tarafmdan, partinin emanet edildigi Recai Kutan'm kar§ISma gene! ba§kan aday1 olarak c;1kt1g1 donemdi. Bu silrec;te, Erbakanc1lar daha radikal islamc1 bir anlayi§a sahip gibi gorilnilrken, Gi.il ve sm1rh c;evresi daha liberal bir c;izgi oturtmaktayd1. Nitekim AKP ' nin kendisini Ozal'm mirasc;1s1 gibi gosterirken dayand1g1 temel bu liberal c;izgiydi ve ekonomik programm1 bu dogrultuda hazrrlad1. Ozal, Ttirkiye'de i§lerin Amerika'mn istedigi gibi yolunda gitmemesi, sm1f mi.icadelesinin yi.ikselmesi sonucunda gerc;ekle§tirilen 12 Eyli.il darbesi sonrasmda i§ba§ma gelmi§ti. iktidan doneminde i§c;i s1mfma kar§I daha once hic;bir hi.ikilmetin yapmad1g1 saldmlan gerc;ekle§tirmi§ ve Ti.irkiye ' yi Amerika ' nm pe§inden Korfez Sava§t'na silrilklemi§ti. izledigi neo-liberal politikalarla i.ilkeyi tamamen dt§a bag1mh bir i.ilke haline getirmi§ti. Yaptiklanna bak1hrsa Erdogan 'm kendini Ozal'm mirasma aday gostermesi kimseyi §a§irtmamah ashnda.
AKP Hiikiimet1n1n Kap1tal1st Karakter1
AKP se9imden once, DP ve ANAP'm devam1 olmaya aday bir profil 9izdi ve kendini "muhafazakar demokrat" olarak ilan etti . Dag1lan merkez sag1 toparlama gorevini tislenmeye 9abalayan AKP'nin kendinin·devamc1s1 oldugu "adil dtizen" soyleminin yerini Amerikanvari demokrasi soylemleri ald1. Se9imden once sosyal adalet ve yoksulu ezdirmeme soylemleriyle i;ah§an ve emeki;i kesimin onemli destegini arkasma alan AKP, t1pk1 Erbakan'm da yapt1g1 gibi i§ba§ma geldikten sonra ger9ek ytiztinti gostermi§tir. Ne AKP, ne de ba§ka bir isiami yonelimli partinin diger patron partilerinden hi9 bir farki yoktur! AKP kitleler tarafmdan en azmdan yolsuzluklara bula§mam1§ ve temiz bir politika izleyecegi yolunda verdigi izlenim dolay1s1yla bu kadar ytiksek bir oy oramyla meclise ta§md1. Ancak, kendine AK parti diyen AKP'nin gene! ba§kam R. Tayyip Erdogan 'm istanbul Belediye Ba§kam iken kan§t1g1 Akbil yolsuzlugu nedeniyle yargtland1g1 goz ard1 edildi. Birbirinin devamc1s1 olan, aym §eyleri vaat eden ama i§ba§ma gelince bunlann hepsini unutan partilerin birbirinden hi9bir fark1 yok. T1pk1 bundan oncekiler gibi se9ilirsem, i;ah§anm, emek9inin yanmda olacag1m diyen R.Tayyip Erdogan da se9imlerden once (7 Ekim 2002'de) bankalarma el konan patronlar Halis Toprak ve Mehmet Emin Karamehmet'le Boztiytik'te biraraya gelerek bu soztine ne kadar sad1k kald1gm1 gostermi§ oldu . Orada durmad1 tabi, Ecevit htiktimeti doneminde hazirlanan, fakat i§veren kesiminin btiytik bask1s1 sonucu ytirtirltige girmesi 8 ay ertelenen i§ Gtivencesi Yasas1 AKP htiktimeti doneminde i§9i haklanm tirpanlayan. maddeler arttmld1ktan sonra ytirtirltige girdi. Gorelim art1k, ne AKP ne de yerine gei;ecek bir ba§kas1, partiler patronlann partisi oldugu stirece degi§ecek hii;bir §ey yok!
AKP hiikiimeti IMF ve Diinya Bankas1'mn emrindedir AKP htiktimeti, t1pki kendinden once gelen htiktimetler gibi ekonomi politikasm1 IMF'nin dayatt1g1 programlara tam bir bag1mhhk i9erisinde ytirtittti. 200 l krizinden sonra ytirtirltige giren Stand-by anla§masma bagh kald1 ve ekonomi politikalanm IMF'nin telkinleri dogrultusunda devam ettirdi, IMF ne dediyse yapt1. Ba§ka ttirltisti de mtimktin degildi, bunu yalmzca di§a bag1mhkla ai;1klamak mtimktin degil elbette, Ttirk btiytik patronlarmm 91karlar1 da bunu gerektirdigi ii;in IMF ile anla§ma stirtiyor. Oysa AKP bunun patronlarm kar krizi oldugunu bilmezmi§ gibi bu bor9lan odeyelim de dt§a bag1mhhktan kurtulahm yalamyla i§9i sm1f1m kemerlerini son kez s1kmaya, fedakarhga 9agtrd1.
Sosyalizm
Peki IMF'nin istedigi neydi? IMF bor9 verdigi tilkelerden borcun kar§1hgmda yap1sal uyum programlanm uygulamas1m talep ediyor. Bu program Jann temel maddelerini s1ralayabiliriz: (I) Yerel endtistri, bankalar ve finansal hizmetlerdeki yabanc1 sermayeye dontik k1s1tlamalarm kaldmlmas1; yani yabanc1 biiyiik patronlann iilkemize kendi dayatt1g1 ko§ullarda gelmesi ve azami karla 91kmas1, (2) bor9lan odeyebilmek i9in gerekli olan doviz girdisini saglayabilmek i9in ekonominin ihracata yonelik hale getirilmesi; yani kendi kendine yeterliligin tamamen ortadan kaldmlmas1, d1§a bag1mhl1gm artmlmas1, ihrac atla ayakta kalabilen bir ekonominin yarat1lmas1 ve tabi d1§anda ba§layan bir krizin iilkeyi daha da 9abuk etkilemesi, (3) ulusl araras1 rekabete uygun olarak iilkede iicretleri ve iicret art1§larm1 azaltmak, dev letin saghk, egitim ve refaha doniik harcamalanm k1 s1tlamak, (4) giimrlik vergilerini, kotalanm ve ithalattaki tiim k1s1tlamalan kald1rmak, (5) ulusal paranm degerini dli§lirerek ihracatta rekabet glictinli art1rmak, (6) kamu i§letmelerini ozelle§tirerek yabanc1 sermayeye yatmm olanaklan saglamak. Yap1sal uyum programlar1 hemen hemen tlim ekonomik yap1da degi§iklik onermektedir. Bu degi§iklikler uyguland1g1 taktirde, bu, ekonominin Dlinya Bankas1'nm ve IMF'nin kontroli.inde olmas1 anlamma gelir. Bizim iilkemizde de olan budur. Olkemizde IMF'nin etkisi giderek artmaktadJr, ozellikle 1997 ydmdan beri IMF getirdigi program ve yapt1g1 sozle§melerle temel birka9 noktada ISrar etmektedir. Bu noktalar enflasyonu dii§iirmek adma kamudaki maa§lan s1mrlandlfmak, emeklilik ya§mm yiikseltilmesi, tanm destekleme fiyatlannm dli§Uk tutulmas1, ozelle§tirme gelirlerinin artmlmast. IMF'nin ozellqtim1eye dair istegi digerleri ile 9ok ili§kili; 9i.inkti kamu sektori.ini.in agirhkh oldugu bir ekonomide programm diger maddelerini uygulamaya koymas1 9ok zor.
AKP ozelle~tirmeci bir partidir AKP, htikiimet programmda Ti.irk ve yabanc1 patronlann istekleriyle, IMF'nin istekleri ile uyumlu olarak ozelle§tirmeye ayn bir onem verdigini belirtiyor. bzelle§tirmenin temel amac1m, ekonomide serbest piyasanm daha iyi i§lcmes i i9in gerekli ko§ullann olu§umunu saglamak, etkinlik ve vcrimliligi artJrmak olarak a91klayan AKP, piyasa ekonomisinde kanmnun iktisacli roli.i, piyasa mekanizmasmm iyi c;alt~mas1 ic;in gerekli di.izenlcyici vc dcnetleyici mekanizmalan olu~turmaktlf diyor. Pervas1zca '·KiT'lcrin ozellqti rilmesinde kararl1 olan hiiki.imetimiz, ()ze llc~tirmc st.ire<; vc uygulamalannt lnzlandirmaya ybnelik poli-
AKP Hukumetinin Kapitalist Karakteri
tikalanm olu§turacak ve gerekli tedbirleri alacaktir" diye haykmyor i§c;i haklanm savunacag1m vaat ederek iktidara gelen AKP. Yani diyor ki patronlann daha c;ok kazanmas1 ic;in bizim olan KiT'leri satacak bOylece bu sektorlerdeki ozel giri§imlerin paym1 art1racak. Gerc;ekten dediklerini yap1yorlar ve KiT'leri yok pahasma satl§a sunuyorlar. Elbette bununla birlikte KiT'lerde i§c;i c;1karmalar ba§hyor. Bu sene Ozelle§tirme ictaresi Ba§kanhg1'nm kurum ic;i degerlendirme amac1yla yaptig1 bir c;ah§maya gore varhk sati§lanyla ozelle§tirilen Et Bahk Kurumu, Orman Urtinleri Sanayi, SEK ve Stimer Holding'e ait 77 i§letmenin 45'i kapand1. Kurulu§larda c;ah§an i§c;i say1s1 yanya di.i§ti.i. Bir ba§ka omek de i§-Dogan ortakhgmm ald1g1 Petrol Ofisi. bzellqtigi s1rada i.ilkenin en karh §irketlerinden olan Petrol Ofisi 'nde 1725'i sozle§meli toplam 3838 i§c;i c;ah§1yordu. Ancak i§-Dogan'm POA~ '1 almasmm hemen ardmdan bi.iyi.ik bir k1y1m ya§and1. 3 yilda 2826 c;ah§amn i§ine son verildi. Aileleriyle birlikte yakla§1k on bin ki§i ekmeksiz kald1. i§-Dogan POA~ ' taki sendikay1 da yok etti. Petrol Ofisi'nde bi.iytik bOltimti sozle§meli yalmzca 1012 i§c;i kald1. Burada Uzan grubu ic;in bir parantez ac;mak gerektigine inamyorum. Sec;imlerde ald1g1 hi.iki.imeti tedirgin edici oy oramn ardmdan ipi c;ekilen Uzan grubu, imar Bankasi vurgunu ortaya c;1kmadan ve mallanna el konmadan k1sa bir si.ire once Petkim' in ozelle§tirme ihalesine girmi§ ve ihaleyi bedava denebilecek bir fiyata 'kapatmI§tl'. Ancak patlak veren olaylardan sonra Petkim ihalesi iptal edilmi§ti. Buda gostermektedir ki, AKP htiktimeti konu ozelle§tirme olunca t1pk1 kendinden once gelen htiktimetler gibi i§lerini kaybedecek olan halk1 di.i§i.inmeden kaq1sma c;1kan kim olursa olsun ozelle§tirmelere devam edecektir. Bu konuda verilecek omekler ne yazik ki oyle c;ok ki . Bu sadece tilkemizde degil ba§ka tilkelerde de patronlann ba§vurdugu bir yontem. Ancak i.ilkemizde yeni yeni yollar deneniyor. Mesela TEKEL'in daha kolay ozelle§tirilmesi ic;in bzelle§tirme idaresi ak1llara zarar bir yontem buluyor. 11 bin i§c;i bir geceligine i§ten at1lacak sonra geri almacak. Bu yontemle TEKEL'deki 11 bin i§c;inin k1dem ve ihbar tazminatl olan 300 trilyon ahc1 §irket tarafmdan degil devlet tarafmdan yani i§in dogrusu biz c;ah§anlann kesesinden odenecek ve TEKEL'i alan bir yandan kiir elde ederken bir yandan da ahmdan sonra i§c;i 91karmakta zorluk ya§amayacak.
Sosyalizm
Ti.im bunlar olurken i§t;inin hakkm1 savunmaktan bahseden AKP, 2002 y1hnda Bakanlar Kurulu'ndan KiT'lerin Genel Yatmm ve Finansman Program1 ile ilgili bir karar 91kanyor. Kararda: "KiT'lerde, memur, sozle§meli personel ve i§t;i r;1kanlmasma 2003 yilmda da devam edilecek, maa§ ve i.icret odemeleri Hazine veya Ozelle§tirme idaresi Ba§kanhg1 tarafmdan kar§ilanan KiT'lerde, 2003 yilmda hi9bir §ekilde yeni personel istihdam1 yap1lamayacak. KiT'lerde istihdam edilen memur, sozle§meli personel, daimi ve ger;ici i§t;i dahil toplam personel say1smm, 'program hedefleri dogrultusunda azaltilmasma ' devam edilecek." deniyor Kimin program1? Bize krizden 91kmamn program1 olarak yutturulan me§hur program: IMF'nin, patronlarm program1. i§te 3 May1s 2001 tarihinde IMF'ye sunulan niyet mektubundaki ozelle§tirmey le ilgili taahhi.itler: "2001 ylimm kalan klsmmda atilacak ad1mlar, Ti.irk Telekom, TOPRA~, Ti.irk Havayollan, ERDEMiR, TEKEL, ~eker i§letmeleri ve elektrik enerjisi i.iretimi (TEA~) ve elektrik dag1tim1 (TEDA~) §irketleri de dahil olmak i.izere onemli kamu te§ebbi.islerinin r;ogunluk hisselerinin ozelle§tirilmesi ir;in gerekli haz1rhk i§lerinin tamamlanmasma odaklanacakttr." Oysa KiT'lcr bizim mahm1zd1r. Kamu kesiminin bi.iyi.ik patronlar di.izeninde bir israf ve yolsuzluk yuvas1 haline gelmi§ olmas1 bir tereddi.it yaratmamaltd1r. Kamu miilkiyeti ile ozel mi.ilkiyet arasmda kay1ts1z kalamay1z, kamu mi.ilkiyeti sat1§a sunulmak yerine i§t;ilerin denetiminde gi.ir;lendirilmelidir. Hakk1m1z olan paras1z egitim ve saghgm elimizden almmasma izin vermemeliyiz. Kaynaklann i.ir;te birinin savunmaya aynlmas1 yerine KiTler gi.ir;lendirilmelidir.
AKP demokratik bir dfizenden yana degildir! AKP, IMF programmm "kamuda tutumluluk" maddesi dogrultusunda toplu g6ri.i§me gi.ini.i geldiginde kamu emekr;ilerine komik miktarda zamlar onerdi. Bunun i.izerine Kamu-Sen bir si.ire ar;hk grevine gitti, KESK ise 23 Agustos 'ta 2003 'te, Ankara ' da bir mi ting di.izenledi . Ba§bakanm miting hakkmdaki gori.i ~ leri §6yle oldu: "Bu sendika antidemokratik bir eylem ir;indedir. Halk11mzm huzurunu ka91rmak ir;in elinden ne geliyorsa onu yapmaktad1r. Bugiin bu memur sendikas1 milletin yolunu kesiyor. Hukuk ve yasalar ir;erisinde gi.iya hak anyor. Ancak ideolojik ve antidemokratik yollarla miting yapmak istiyor. Boyle demokrasi, boyle ozgi.irli.ik anlay1§1 olur mu? Bunu r;ok r;irkin bulmakta-
AKP Hiikiimettnln Kapltallst Karakterl
y1z." Erdogan'm, ozgi.irltikten ve demokrasiden kamu emekyilerinin, i§yilerin haklanm elde etmek iyin mi.icadele etmesini anlamad1g1, bahsettigi ozgtirltigtin bugtinlerde, bu miting ytiztinden 8 yila kadar hapsi istenen KESK 'Ii 14 sendikacmm ozgtirltigti olmad1g1 kesin. Htiktimet verir gibi gori.intirken haklan l!rpanlamaya devam ediyor·. brnegin, iyi§leri Bakanhg1, AB 'ye uyum kapsammda "Toplantl ve Gosteri Ytirtiyti§leri Kanunu"nun Uygulanmasma Dair Yonetmelik'te degi§iklik yapt1. Yeni yonetmelikte ttizel ki§ilere toplant1 ve gosteri ytirtiyti§ti yapabilmesi yolu ay1hrken valiye veya kaymakama tebligat §artI aranmaks1zm, gosteriyi yasaklay1p iki ay1 geymemek tizere erteleyebilme yetkisi verildi. Oysa AKP htiktimet programmda insan haklanndan, emegi ve i§yi s1mfm1 kollamaktan bahsediyordu; t1pk1 kendinden onceki ttim htiki.imetler gibi. Ti.irkiye'de, i§9iler, emekyiler haklanm aramaya kalkmca, btittin htiktimetlerin onlan engellemek iyin ellerinden geleni yapt1klan gozler oni.inde. Ne AKP ne bir ba§ka patron partisi!
AKP'nin i'~lere, emek~lere en ciddi sald1nlan: i, ve Kamu Reformu Yasalan R. Tayyip Erdogan, seyimden once dillendirdigi, "emekyiyi koruyacag1m" soylemlerinin ne kadar bi.iytik bir yalan oldugunu, ba§bakan olduktan sonra "i§ Gtivencesi Yasas1"m 91kartmak i9in gosterdigi btiytik 9abalarla kamtlad1. Bilindigi gibi bu yasa, Ecevit htiki.imeti doneminde hazirlanm1§ , fakat patronlann "hentiz gerekli onlemleri almad1klan iyin" yapt1klan bask1lar sonucu ytiri.irli.ige girmesi 8 ay ertelenmi§ ve 2003 Haziran 'mda yasala§mI§tl. Daha onemlisi AKP hi.iki.imeti, esnek yah§ma, odi.iny i§9ilik ve ta§eronla§t1rma gibi i§yilerin aleyhine hiiki.imler iyeren yeni i§ Yasas1 ' m, i§yi lehineymi§ gibi gosteren raporlar haz1rlatt1 ve medya arac1hg1yla yasaya ili§kin itirazlann oniine geymeye yah§t1. Sendikalar ise, AKP hi.ikiimetini ele§tirmekle yetinip, orgi.it!U ve geni§ bir eylemlilik iyine girmeksizin si.ireci izlediler. Peki bu i§ yasasmm maddeleri neler iyeriyor? Zaten agir ko§ullarda, ekonomik s1kmt1larla yah§an i§yi sm1fmm kazamlm1§ hangi haklan bu yasayla tirpanlamyor? ilk goze yarpan degi§iklik yasanm i§ giivencesi kapsamm1 daraltmas1, 30 ve i.isti.i say1da i§yi yah§llran i§yerleri iyin geyerli hale getirmesidir. Yani Tiirkiye ' deki i§yerlerinin %90'ma yakim, i§9ilerin %25'i, i§ Gi.ivencesi Yasas1 kapsammm dt§mda kalm1§llr. Aynca bu
Sosyalizm
yasa i§yerlerinin boli.inerek 30'dan az i§9i 9ah§tlnr hale getirilmesinin oni.ini.i ai;maktadtr. Yasanm 7. Maddesiyle patronlar arasmda 'odi.in9 i§ ili§kisi' uygulamas1yla, i§9iler t1pk1 birer alet gibi odi.in9 ah111p verilebileceklerdir. Bu uygulama, odi.irn; alan ve verene i§ saatlerini keyfi di.izenleme hakk1 yanmda, as1l onemlisi herhangi bir mi.icadele, orgi.itlenme veya grev anmda bunlann kmlmas1 i9in patronlarm elinde bu ge9ici sozle§meyi feshetme gibi bulunmaz bir hrsat olacakttr. Yasanm 65. Maddesiyle telafi 9ah§mas1 getirilerek i§9iler i.icretsiz i;ah§tinlabilecek ve 'fazla mesai' ortadan kaldmlacakttr. Telafi 9ah§masmm kapsam1 geni§letilrni§, aynca 'denkle§tirme' ad1 altmda patrona i§9ileri yine i.icretsiz 9ah§t1rma keyfiyeti getirilmi§tir. 66. Madde ise patron a ' gene! ekonomik kriz ve zorlay1c1 sebeplerle' i§9ilere i.icretsiz izin kulland1rmas1 hakk1 ta111maktadtr. Burada gerek9elerin ne kadar 'esnek' oldugu ve kriz ve zorlay1c1 sebeplerin neler oldugu a91k9a patronun keyfine b1rak1lrn1§t1r. Aynca patronlara i§<;ilerin hizmet akitlerini feshederken 'gei;erli bir neden' bildirme zorunlulugu getirmi§tir. Yeni di.izenlemede i§ Yasas1 ge9erli nedenleri iki ana ba§hk altmda toplamt§hr. I. i§9inin yeterliligi veya davra111§lan, 2. i§letmenin, i§yerinin veya i§in gerekleri. Ge9erli nedenin gei;ersizligini ispatlama yi.iki.imli.ili.igi.i i§9iye getirilerek, kaza111lm1§ bu adtm yeni yasayla geri almmi§ttr. 91. Madde ile ise 'i§ ve i§9i bulmaya arac1hk' ba§hg1 altmda ozel istihdam bi.irolan kurularak i§9ilerin ahmp sattlmasmdan ge9inen ayn bir katman yarat1hyor. Yasanm 43. Maddesi ile eskiden gi.inde 7 .5 haftada 45 saat olan i§gi.ini.i si.iresini belirleme imkam patronun keyfine b1rak1hyor. Patron zorunlu nedenlerle, bir i§9iyi gi.inde 11 saat, hi9 bir ek i.icret odemeden haftada 48 saat 9ah§ttrabiliyor. Hatta donem donem i.icret kaq1hgmda 9ah§ma si.iresini 66 saate kadar uzatabiliyor. Yasanm 48. Maddesi'nde yer alan 'hafta tatili' ifadesi ile i.isti.i orti.ili.i bir bi9imde i§9inin hafta sonu tatili hakkl elinden ahmyor. Bu yolla, patron i§9ilerin 'hafta tatili 'nin hangi gi.in olacagm1 kendi keyfine gore belirleyecek, i§9inin hafta sonunu ailesi ile ge9irme olanagm1 dahi elinden alffi!§ olacakttr. Patron isterse tek tek her i§9iye farkh bir gi.in vererek dayam§ma ve politik faaliyeti de ktrrn1§ olacakttr. Kamu "Reformu", diger ad1yla Personel Yasas1, Ozal doneminde yi.iri.irli.ige sokulmaya 9alt§ilan, AKP hi.iki.imetinin Kanun Tasans1 haline getirdigi ve 6 ay i9erisinde yasala§ttnlmas1111 ongordi.igi.i Yerel Yonetimler ve Personel "Rcformu"dur. Bu yasanm gerekliligini hi.iki.imet; merkezi yonetimin verimsizligi, bi.irokrasinin hantalhg1, yolsuzluklann oni.ine ge9ebilme, gider azaltma gibi gerek9elere dayandmyor. IMF ve Di.inya Bankasmm onkO§UI kabul ettigi yasa , bi.itlin kamusal hizmetlerin 'kamu' §emsiyesinden 91karttlarak ozel §irketler eliyle yi.iri.iti.ilmesi-
AKP Hukumetinin Kapitallst Karakteri
ni saglamay1 ama9lamaktad1r. Yani egitimden saghga, ula§imdan karayollanna biittin kamu hizmetleri diizenlenecek ihalelerle tamamen ozel §irketlere devredilecektir. Kamu Personel "Reformu" Yasa tasans1, Diinya Bankasi, IMF, AB gibi sermayenin serbest dola§1m1 ve maksimum karhhk mantlg1yla varolan, kapitalist ko§ullarda hayatm1 idame ettirmekten ba§ka 91ki§ yolu b1raktlmayan i§c_;:i sm1fma indirilmeye 9ah§1lan bUyiik bir darbedir. Yasa sayesinde biitiin kamu kurulu§lannda r;ah§anlar tasfiye edilecek, yerlerine sozle§meli esnek r;ah§tmlan orgiitlenme hakk1 ellerinden ahnmt§ emekc_;:iler ikame edilecektir. Yasanm gec_;:mesiyle ozelle§tirmeler ba§ dondUri.icii bir h1zla artacak ve kamusal alanda burjuvazinin mutlak karhhgmm onUnii ac_;:acakt1r. Belediyelerde yolsuzluklar artacak, belgeler gozden kac_;:acak, usulsUzliikler artacakt1r. Sozlqmelilik siyasi kadrola§may1 had safhaya 91karacak, bir sonraki sec_;:imlere kadar yonetimi clinde tutan elinden gelen en biiyiik vurgunu yapma pe§inde olacakt1r. Bu yasa i§ gi.ivenligini ortadan kald1rmaya, emegi parc_;:alamaya ve r;ah§anlan sendikas1zla§t1rmaya yoneliktir.
Ordu ile AKP arasmdaki gerilim
ger~ek
mi?
Tiirkiye 'de Silahh Kuvvetler 'in siyaset iizerindeki etkisi tartI§ilmaz bir olgudur. Nihayetinde 3 Kas1m ser;imlerinin sonucunda iktidara gelen AKP Hiiki.imetiyle TSK '111n ili§kileri bu gelenegin sabitligini ortaya 91kard1. AKP, DSP-ANAP-MHP koalisyonun par9alanmas1 si.irecinde ortaya 91kan bir partidir. SP'den kopan AKP; demokrasi, AB 'ye uyum , di§ politikada ABO ile miittefikligi siirdi.irme, halkm partisi olma iddialanyla iktidara geldi. Ser;imin onccsindeki ve sonrasmdaki si.irer;lerde Silahh Kuvvetlerle arasmdaki ili§ki ini§li 91k1§h gozi.ikse de aslmda aralarmda sessiz bir anla§ma vard1. Tiirban meselesi hi.ikiimet ve ordu arasmdaki ili§kileri geren bir sorun olarak ortaya atilsa da, ashnda bu iki kurumun i§c_;:i sm1f1 aleyhtan konular ve Irak sava§l konusunda gosterdigi muthi§ i§birligini sarsamamt§llf, sarsamaz da. C::i.inkU y1llard1r siire gelen TSK 'nm soziinden 91kamama kaidcsi ve her hiikiimet ir;in gcr;erli olmu§tur. T1pk1 Ozal 'm da 1983 ser;imlerinden once orduyla arasmda varmI§' gibi goziiken gerginligin sahte oldugu gibi. Sonur;ta, Ozal da ABD'nin istedigi ekonomik ve siyasi politikalarla i§c_;:i s1111f1111 ezerek ve patronlann isteklerini bir bir yerine gctirerek bu gerginligin altmda bir anla§ma ve uyumun yatt1gm1 ka111tlam1§tlf. TSK son y1llarda ozellqtirmc kapsammda bir r;ok sektorde §irketle§iyordu. Oyak Bank finans-kapitalde, Omsan ula§tirma ve lojistikte,
Sosyalizm
Tuka§ g1da sanayiinde ordunun §irketle§tigi kurumlard1. K1sacas1 ki.iresel ve liberal politikalar ordunun yeni tutumuydu 9i.inki.i bi.iyi.ik sermaye pastasmdan alacaklan pay1 arttrmak istiyorlard1. i§te tam bu noktada DSP-MHP-ANAP hi.iki.imeti onlar ivin bi.iyi.ik engel te§kil ediyordu. DSP ve MHP fazla "milli" idi ve uluslararas1 sermaye piyasas1 konusunda tutucuydu. Aynca Ecevit ABO ve ingiltere'nin olas1 Irak mi.idahalesine kar§1yd1. Oysa TSK'nm Irak'taki silah ve in§a ihalelerinden ve Musul ve Kerki.ik petrollerinden pay kapmay1 hedefleyen geni§ planlan vard1. Bu 9er9evede Silahh Kuvvetler, Avrupa Solu ad1 altmda pazar ekonomisi ve ki.ireselle§meci politikalar izleyecegini deklare eden CHP'ye av1k9a destek verdi. AKP ise bu donemde se9imlerden zaferle 91kacagma emin oldugu ivin, Bush hi.iki.imetinden icazet almaya Birle§ik Devletlere gidiyordu. i9erde ise "islamc1 parti olmad1klanm, sektiler bir anlay1§ gi.ideceklerini" her fosatta dile getiriyorlard1. 3 Kas1m se9imleri sonucunda AKP %35 oy oramyla tek ba§ma iktidara geldi . Zaten orduya kar§I temkinli, 1hmh politikalara sahip AKP i9in yap1lacak tek §ey Silahh Kuvvetleri bulunduklan yerden izlemekti. TSK'nm tavn 9ok ge9meden belli oldu. YSK'nm Erdogan'm adayhg1 konusundaki karan olumluydu. Bu kararda tabii ki ordunun etkisi soz konusuydu. Irak'a mi.idahale konusunda AKP hi.iki.imeti ile Silahh Kuvvetler gori.i§ birligi iverisindeydi. AKP de TSK da ABD'nin Ortadogu'daki uzantts1 alma egilimindeydi. Bu sayede emperyalist Amerika'nm bah§edecegi yeni paydan nasiplerini alacaklard1. Ancak Irak'a asker yollanmas1 konusunda meclise gelen "tezkere" reddedilince, AKP, Bush hi.iki.imetinin ve TSK'nrn taleplerine kar§1hk verememi§ oldu. Erdogan 'm: "Meydanlara 91k1p sava§a hayir diyenlerin, i.i9 gi.in sonra av kahnca tutumlanm degi§tirecegini" soylemesi hakim gti9lere kar§1 olan "mahcubiyetinin" 9irkin yans1mas1yd1. Nisan ve May1s aylar1 Ttirk hava sahasm1 kullanan mtittefik u9aklannrn Irak halkrn1 ve §ehirlerini bombalamas1yla ge9ti. Htikiimet ve ordu bu donemde ka9ird1klan "sava§a" yamyorlard1. Sonu9ta Ttirkiye 'de siyasi ve iktisadi egemenlik ordunun, btirokrasinin ve sermaye s1mfmm ellerindedir. Bu odaklann ka:bulti olmadan hi9bir siyasi parti iktidar olamaz. Zaten bunun bilincinde olan AKP bu mercilere kar§l ho§ goriinmede yogun 9aba harcam1§ ve bu 9abalarmm sonucunu almI§llr. TSK Erdogan'm ba§kanhgma ve AKP'nin iktidanna raz1 olmu§tur. Gelinen noktada ise suni gerilimler d1§mda, i§9i sm1-
AKP Hilkilmetlnln Kapltallst Karakterl
fm1 par9alama, somtirti sonucu elde edilen "art1 degeri" payla§mada "tistti kapah" bir uyum i9erisindedirler.
Ne Yapmab? Y1llardan beri hep benzer soylemler ve vaatlerle i§ba§ma gelen ve se9imlerden sonra ise soyledikleri her §eyi, verdikleri ttim sozleri unutan, politikalanyla sadece patronlann azalmakta olan karlanm yeniden artmnalarma olanak saglayan, i§9ileri, emek9ileri, memurlar1, kti9tik esnaf1, yoksul 9ift9iyi ve emeklileri i9inde bulunduklar1 btiytik s1kmt1lardan ekonomik 9oktinttiden kurtarmak i9in hi9bir §ey yapmayan siyasi iktidarlarm ontine nasll ge9ilmeli? Art1k, sadece burjuvazinin 91karlanna hizmet eden htiktimetleri bu i§ten el 9ektirmenin vakti 9oktan gelmi§tir ve ge9mektedir. Bunun i9in her tabakadan i§9iyi ve emek9iyi bir araya toplayacak, geni§ bir kitle orgtitlenmesini saglayabilecek bir partinin in§asmm aciliyeti kendini gosteriyor. Bugtine kadar htiktimetleri kuran partilerin hepsi patron partileridir. Ttirkiye 'de art1k i§9ilerin kendilerine ait bir parti kurulmahdIT. Btiytik patronlarm azgm saldmlar1 altmdaki ttim i§9i orgtitleri i§9i sm1fmm en basit 91karlan temelinde bir araya gelerek kendi partilerini in§a etmelidirler. Bunun i9in ttim i§9iler 'i§9ilerin Kendi Partisi' 9at1s1 altmda orgtitlenmeli ve siyasi ve ekonomik mticadelelerini iKP' de stirdtirmelidirler. Kendilerini sosyalist olarak nitelendiren herkes iKP'nin in§asmda yer almah ve partinin in§asma destek vermelidir. Ba§ta i§9i s1mf1 olmak tizere btittin ezilen, a§ag1lanan ve somtirtilen btittin halk1 burjuvaziye hizmet eden partilerden kurtarmak ancak 'i§9ilerin Kendi Partisi' eliyle ba§anlabilir!
Kahrolsun Burjuvazinin Hizmetkara Patron Partileri! Ya§asm i§c;ilerin Kendi Partisi! Ya§asm Tiirkiye Sosyalist Devrimi!
Sosyalizm
•
58. Hi.ikiimet Program1
•
59. Hi.iklirnet Program1
•
Acil Eylem Program1
•
Adalet ve Kalkmma Partisi Se\:im Bildirgesi
•
Radikal Gazetesi Ar§ivi
•
Hi.irriyet Gazetesi Ar§ivi
•
Evrensel Gazetesi Ar§ivi
•
Yeni
•
Milli Gazete Ar§ivi
•
Ak§am Gazetesi Ar§ivi
•
Tlirk-i§ internet Sitesi http://www.turkis.org.tr
•
TOSiAD internet Sitesi http://www.tusiad.org.tr
•
Sosyalist Barikat Dergisi internet Sitesi http://www.barikat.org
•
i§\:i Mi.icadelesi Dergisi internet Ar§ivi http://www.iscimucadelesi.net
~afak
Gazetesi Ar§ivi
28 Mart Se~mleri
Ozerine
Kas1m 2002 gene! sec;imlerinin i.istiinden 1,5 y1la yakm bir si.ire ge<_;:ti. Tiirkiye'nin siyasal ve ekonomik yonetimiyle ilgili tUm kararlar uluslararas1 sermayenin ve i§birlikc;ilerinin istekleri ve talimatlan dogrultusunda ahmyor. Ba§ta ABO ve AB olmak i.izere ne yap1lmas1 gerektigini soyli.iyorlar, IMF ve Di.inya Bankasi arac1hg1yla ekonomik ya§am1m1z1 yeniden di.izenliyorlar ve ala.:,aklann tahsili ic;in gcrckli di.izenlemeleri yaptmyorlar. T0SiAD, M0SiAD. TiSK, TOBB vb. sermaye orgi.itleri bliti.ir. bu yap1lanlann ac;1kc;a ve ko§ulsuz gccikmeden yapilmasmm takip9isi. Ba§ta K1bns, Ki.irt sorunu, laiklik (§eriat kar§1thg1) ve Ortadogu olmak i.izere temel politik yi:inelimleri ve k1rm1z1 c;izgilerini savunamaz hale gelmi§ TSK ve MGK bu geli§mclere gore gi.ici.ini.i ve pozisyonunu yitirmeden duruma uyum saglamaya c;ah§lyor. Patron partilerinin tamam1 bu talimatlara uyum ic;inde sadece yi:intem ve uygulama farkhhklanm tart1§1yor. Ki.ic;i.ik burjuvazi ve orta s1mflar pastadan kendilerine di.i§ecek pay i9in mi.icadele veriyor. Ki:iyli.ili.ik neredeyse bir btiti.in olarak tasfiye edilmenin C§iginde ve art1k bir partisi bile yok. Ktirtler bir yandan ytizlerini Irak 'a di:inmi.i§ ve oradaki geli§meleri izlerken ba§ta ana dilde egitim olmak iizere ktilttirel ve demokratik haklanm almaya indirdikleri asgari taleplerini her ti.ir ittifakla almaya ve pozisyonlanm korumaya 9ah§1yor. DEHAP!a kar§I ba§lat1lan sald1n ve y1pratma kampanyasmm baskls1yla SHP'ye yana§IP onun listelerinden sec;ime giriyorlar. Ti.irkiye'deki geli§meler dogrultusunda DEHAP art1k bir parti olma i:izelligini kaybederek 9atl i:irgi.itti haline geliyor. Bu se9imde Diyarbak1r'daki ittifaka ragmen bag1ms1z aday 91kmas1 gibi geli§meleri engellemeyi ba§arsa da bu pu~itikalarla gelecegi i:irmesi zor gi:iri.intiyor. Gi.ic; Birligini farkh talepler ve gerek9elerle destekleyen diger sol ve sosyalist gi.ic;lerse, hem programs1zhktan, hem de kendi ba§lanna gi.ic; olamad1klanndan., c;aresizlik i9inde <;lfpmmakta, kendilerine bile anlatamayacaklan bu a<;mazlannm kaq1smda, "§u se9im bitse de, kurtulsak" noktasma gelmi§ dururnclalar. Bag1ms1z adaylarla, muhtar adaylanyla veya her zaman y:1p: :;,_ia n m si.irdi.irerek politikay1 s[irdi.irmcyc i;:ah§an, yerel sei;: im itt i" ',\ 111111 cl! §Inda kalan, bizim de ic;i11de oldugumu / devrimci MarksisL sos yaht hareket, c;evrc ve yapilarda ise neredcy sc kronikle§mi§ bir edilgenlik hakim.
12 Eyliil yenilgisindcn 1989 bahar eylemlcriyle 91kmaya ba§layan i§<;i sm1fmm kazammlan bir btittin olarak solve sosyalist yap1lan giii;:lendirmi§tir. Bu si.irec;te farkh dencmelerle yap1lan gtii;: vc eylem birli-
Sosyalizm
gi 9abalan "Birle§ik i§9i cephesi" hedefiyle ta9landmlamad1gmdan etkisiz oldu. Btirokratik i§9i devletlerinin y1k1lmas1yla ba§layan sermayenin yeni ve ac1mas1z saldms1 kar§1smda temel politikalanm bile savunmaz hale geldi. Emek Platformu siireci de taktik ve stratejik bir plan 91karamaymca i§9iler tiim mevzilerini (sendikalarm1, toplu sozle§meleri, emeklilik, hafta tatili, SSK, Emekli Sand1g1 vb) kaybetmeyle kar§I kar§lya. Biitiin bu geli§meleri sermaye ve devletle i§birligi yapan sendikal biirokrasiyi sus;layarak as;1klayamay1z. T1pk1 bugiin s;aresizlikle SHP ile ittifak yapan CHP vb. ile de yapmaya aday DEHAP '1 sus;Iayarak as;1klayamayacag1m1z gibi. Sosyalistlerin i§9i sm1fmdan ayn ve bag1ms1z 91karlan da olamaz, orgiitleri de. i§s;ilerin ya§amma ve miicadelesine katk1 sunmayan taktik ve yonelimler bizi sm1ftan koparmaktan ba§ka bir i§e yaramaz. Sermayeye kar§t, i§9i s1mf1 yerine kendimizi koymam1z olarak sonus;Ianan her taktik ad1m, hi9bir kahc1 kazamm elde edemeden yenilmeye mahkumdur.
Sermayeye karfl uBirle$ik if~ cephesi!" Biitiin diinyada yap1lan bu biiyiik sermaye saldms1 kar§1smda, ba§ta sendikalanmlZl yeniden fethetmek iizere, grev, toplu sozle§me, sigorta, asgari iicret, ktdem-ihbar tazminat1 ve emeklilik haklarm1 is;ine alan asgari bir programla "Birlqik i§9i cephesi" i9in harekete gec;meliy1z. Bu miicadeleyi ve cepheyi kurabilmenin yolu da i§9ilerin kendi partisini kurmaktan ges;er. Boyle bir i§9i partisi ge9i§ program1 anlay1§1yla donanmah ve uluslann kendi kaderlerini tayin hakkm1 as;1k9a savunarak harekete ges;melidir. 20 milyonluk (i§9i-i§siz) Tiirkiye i§9i sm1fmm birligini saglamak is;in savunma hattm1 as;1k ve net kurmahy1z. Bu da ancak kazan1lacak hedeflerle olanakhdir. Ostelik de bu hat diinya i§s;ilerinin ortak eylemi ve orgiitlenmesi ba§anlmadan kurulamaz. Bu ad1m1 ba§aramad1g1m1z siirece i§9i s1mfmm mi.icadelesinin ilerlemesi safdil bir kendiligindencilikten ve iitopyadan ibaret olur. Bugiin bu i§9i partisini kurma gorevimiz "Birle§ik i§9i cephesi in§as1 anlammdad1r. Bu gorev, biz devrimci Marksistlerin "Devrimci i§s;i Partisi" kurma gorevini ileri bir tarihe atmak anlammda alg1lanmamah, tam tersine bunu kolayla§tiracak bir ad1m olarak goriilmelidir. Ancak i§9i s1mfmm birligi saglanmaya ba§lad1gmda bu gii9 biitiin s1mf partileri ve ulusal hareketlerin programm1, taleplerini ve ittifaklanm yeniden §ekillendirecektir. Bu birlik sendikalar i9inde yeniden yap1lanmanm da olmazsa olmaz1d1r. Bu ad1m1 atabilmi§ olsayd1k bu ses;imlerde sermayeden ve devletten bag1ms1z olan i§9i partisi ile hem i§9ilerden,
28 Mart Se9mlerl Ozerine
i§sizlerden, yoksul koyltilerden, emekr;ilerden oy isteyebilir, ezilen halklann taleplerini ser;im meydanlannda yi.ikseltebilirdik. Bu ser;imleri i§r;ilerin kendi partisinin kurulu§U ir;in bir ad1m olarak degerlendirmeliyiz. Ser;im sonur;lanyla bu ihtiya~ daha fazla ar;1ga r;1kacakt1r. Eski§ehir ornegindeki CHP-SHP ve i§birligindeki giir;lerin DSP adaym1 desteklemesi gibi r;1karc1 ve yagmacilann ilkesiz ittifak1na neden olabilecek giir; birlikleri yerine Pa§abahr;e i§<;ilerinin adayhgm1 destekleyerek sm1fm dayam§mas1 ve birligini miicadele temelinde kuracak ad1mlar atmahy1z. Bu ilke ile EMEP'ten aday olan Pa§abahr;e i§<;ilerini ve kampanyalanm destekleyecegiz. i§r;i sm1fmm eylemli miicadelesine dayanan her i§<;i onderini ser;imlerde aday olmalan halinde destekleyecegiz. Bu tespitleri yaparken amac1m1z, sosyalist giic;:lere ve ulusal harekete kar§I bir ser;im faaliyeti yiiriitmek degildir.Tam tersine tiim sm1f gi.ir;lerine, i§c;:ilerin kendi partisi kurulu§ c;:ah§masmm zorunlulugunu anlatmaktir. Gorev gi.ini.i kurtarmak degil insanhg1 ve evreni kurtarmaktir. Bunu yapabilecek tek giir; i§<;i s1mf1dir ve bunun ir;in de yap1.lmas1 gereken i§r;i sm1fmm oni.indeki engelleri temizleyip sm1f mi.icadelesini yiikseltmektir. Taktik ad1mlar i§r;i mi.icadelesini kurtulu§a gotiirecek devrim yolunda at1lmas1 zorunlu ad1mlardir. Taktik ve stratejiyi kan§tirmada·n s1mf miicadelesi tarihinden i§<;i s1mfmm r;1kard1g1 dersler 1§1gmda r;oziimler i.iretebiliriz. Sm1fm adma degil, bizzat i§c;:ilerin oznesi olacag1 parti ir;in gorev ba§ma!
PGB SOSYALiZM