Islamophobie au travail : ne pas «crier au loup à chaque fois» SOCIETE04
La Turquie, nouvelle oasis des investisseurs étrangers ECONOMIE13
Des intellectuels turcs contre l’interdiction des noms kurdes TURQUIE08
10 - 16 AĞUSTOS 2012 N° 225 Prix : 2 €
WWW.ZAMANFRANCE.FR
Fransız vatandaşı olmak kolaylaşıyor Cumhurbaşkanı François Hollande ile başlayan normalleşme süreci, vatandaşlık yasasının da değişmesinin önünü açtı. Sosyalist hükümet, yabancıları sevindirecek projeyi hayata geçirmek için çalışmalara başladı.
FerHAn KÖSeOĞlU Parİs Fransa’da Nicolas Sarkozy yönetiminin uygulamaları tarihe karışmaya devam ediyor. Cumhurbaşkanı François Hollande’la başlayan normalleşme süreci, vatandaşlık yasasının da değişmesinin önünü açtı. Fransa’nın yeni çişleri Bakanı Manuel İçişleri Valls, Fransız vatandaşlığına geçişlerin kolaylaşacağını açıkladı. Valls yaptığı
-
açıklamada Nicolas Sarkozy döneminin sert politikalarına atıfta bulunarak, vatandaşlığın Fransa için bir kazanım olacağını söyledi. Vatandaşlık sürecinin algısının da değişmesi gerektiğini belirten Valls, bu sürecin bir ayrışma gibi değil, bütünleşme sürecinin bir sonucu olarak algılanması gerektiğinin önemine vurgu yaptı. RGÜnDem 03
11
10
mOTiF, ÇAD’DA rAmAzAn KUmAnYAlArInI DAĞITTI Yılın her döneminde Türkiye’de ve Afrika’da yoksulun ve ihtiyacı olanların yanında olan Motif İnsani Yardım Derneği, bu Ramazan ayında Çad’ın başkenti N’Djamena’da yardım kumanyası dağıttı.
SAmAnYOlU TV YeniDen FreeBOX’DA Fransa’da en çok izlenen Türk kanalı olan Samanyolu TV’nin bir süredir Freebox’da kesintiye uğrayan yayınları izleyiciyle yeniden buluştu.
Harçlığını Arakan için bağışladı
-
Myanmar’da Budist çetelerinin saldırısına uğrayan Arakan Müslümanlarına Fransalı Türklerin yardımları sürüyor. Her yaştan kişi Arakan Müslümanları için seferber olurken, çocuklar da harçlıklarını Arakan’daki Müslümanlara yolluyor. Myanmar’da Budist çetelerinin saldırısına uğrayan Arakan Müslümanlarına yardım eden büyüklerini örnek alan ilköğretim öğrencisi Leyla Bilici, “Biz burda rahat içinde yaşıyoruz. Oradaki insanlar aç.” diyerek tüm harçlığını bağışladı. RTOPlUm 10
ikinci pasaport ihalesi de Fransız şirketin oldu
Güvensiz olduğu gerekçesiyle çipli pasaport ihalesi elinden alınan Fransız Gemalto şirketi, Başbakanlık’ın ‘gizli’ genelgesine rağmen 4 milyon adetlik yeni e-pasaport ihalesini kazanmayı başardı. Firma, tane başına 1,49 Euro ile en düşük teklifi vererek ihalenin galibi oldu. Özellikle izincilerin zor durumda kalmasına neden olan pasaport krizinin baş aktörü Gemalto, tane başına 1,49 Euro ile en düşük teklifi vererek ikinci ihaleyi kazanmayı da başardı. - eKOnOmi 07
17
rAmAzAn’A Ve iBADeTlere Bir ÇOCUK nASIl BAKAr? Çocuğunuzun, torununuzun, yiğeninizin yaptığınız ibadetleri nasıl gördüğünü hiç düşündünüz mü?
03 GÜNDEM
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
François Hollande yönetimindeki sosyalist hükümet, yabancıları sevindirecek projeyi hayata geçirmek için çalışmalara başladı. sarkozy döneminde büyük tartışmalara yol açan Fransız vatandaşlığına geçişi zorlaştıran yasalar yumuşatılacak, dil ve oturum gibi şartlarda değişikliğe gidecek.
NEVZAT CEYLAN
Unutulmayan ramazanlar Fransa’da 2011 yılında bir önceki yıla göre vatandaşlığa geçişlerde yüzde 30 düşüş yaşandı. Bunun en büyük nedenlerinden biri, sarkozy hükümetinin vatandaşlığa geçişi zorlaştıran kararları gösteriliyor.
VATAnDAŞlIK YASASI HOllAnDe ile ‘nOrmAl’e DÖnÜYOr
Fransız vatandaşı
olmak kolaylaşıyor
FerHAn KÖSeOĞlU Parİs Fransa’da Nicolas Sarkozy yönetiminin uygulamaları tarihe karışmaya devam ediyor. Fransa’nın yeni cumhurbaşkanı François Hollande ile başlayan normalleşme süreci, vatandaşlık yasasının da değişmesinin önünü açtı. Fransa’nın yeni İçişleri Bakanı Manuel Valls, Fransız vatandaşlığına geçişlerin kolaylaşacağını açıkladı. Valls yaptığı açıklamada Nicolas Sarkozy döneminin sert politikalarına atıfta bulunarak, vatandaşlığın Fransa için bir kazanım olacağını söyledi. Vatandaşlık sürecinin algısının da değişmesi gerektiğini belirten Valls, bu sürecin bir ayrışma gibi değil, bütünleşme sürecinin bir sonucu olarak algılanması gerektiğinin önemine vurgu yaptı.
-
VATAnDAŞlIĞA GeÇiŞ TeŞViK eDileCeK Yeni yönetim, ilk iş olarak eski İçişleri Bakanı Claude Gueant yönetiminin 16 Haziran 2011 tarihinde Meclis’ten geçirdiği yasayı değiştirmek için kolları sıvadı. Valls bunun için yeni yasama yılını beklerken, hükümetin vatandaşlığa geçmeyi ağır şartlara bağlayan bu yasayı kolaylaştıracağı açıklandı. Sarkozy dönemindeki amacın Fransız vatandaşlığa geçişi en aza indirgemek olduğu belirtilirken, aksine vatandaşlığa geçişin teşvik edileceğine vurgu yapıldı. Gueant yönetimi Fransız vatandaşlığına geçmeyi ağır şartlara bağlamış, vatandaş olmak isteyenlerin Fransız tarihi ve kültürü hakkında çok iyi bilgi sahibi olması zorunlu hale getirmişti. Özellikle vatandaşlık için Fransız değerleriyle uyuşması şartı gerekçe gösterilerek, başvuruda
bulunan birçok Müslümanın vatandaşlık başvurusu reddedilmişti. Gueant yönetimi ayrıca Fransız dilini bilme seviyesini de ilk öğretim son seviyesine yükseltmişti.
“SArKOzY AŞIrI SAĞ POliTiKA izleDi” Konuyla ilgili Zaman France’a açıklamalarda bulunan Türkiye Paris Büyükelçiliği Müsteşarı ve Büyükelçilik Sözcüsü Engin Solakoğlu, hükümetin tutumunun olumlu olduğunu söyledi. Nicolas Sarkozy yönetimindeki yabancılarla ilgili uygulamalara değinen Solakoğlu, Sarkozy’nin son döneminde aşırı sağ politikalar izlediğinin altını çizdi. Şu an Fransa’da Sosyalist bir hükümetin olduğunu hatırlatan Solakoğlu, yabancılara karşı yumuşamanın da beklenen bir durum olduğunu vurguladı. Avrupa’da süregelen krizin ekonomik etkilerinin Fransa’da da görüldüğünü hatırlatan Solakoğlu, hükümetin atacağı adımda bu unsurun sınırlayıcı olabileceğini belirtti. Türkiye Paris Büyükelçiliği Sözcüsü, beklentilerin de çok yükseğe taşınmamasını, kolaylaştırılacak yeni vatandaşlık yasasından Fransa’da oturma hakkı olan, çalışan ve yasal olarak vatandaşlık almaya bir engeli olmayan kişilerin yararlanacağını ifade etti. “FrAnSIz VATAnDAŞI OlUn” Fransa’da yaşayan Türk toplumuna da çağrıda bulunan Engin Solakoğlu, vatandaşlığın önemli bir hak olacağını belirterek, “Bizim bu konudaki tutumumuz net, Fransa hükümetinin sunacağı böyle bir imkandan Türk vatandaşlarının yararlanmasını bekliyoruz.” diye konuştu.
HenÜz KAnUn neTleŞmeDi Avukat Filiz Tınas ise konuyla ilgili yaptığı açıklamasında hükümetin bu konuda atacağı adımların henüz netleşmemesiyle birlikte, önceki döneme göre daha adil bir proje üzerinde çalışıldığına vurgu yaptı. Tınas, hükümetin yabancı öğrencilerle ilgili yasaya ise son şeklini verdiğini hatırlatarak, “Artık yabancı öğrencilerin okul sonrası Fransa’da kalarak çalışması kolaylaştı.” diye konuştu. 2007 yılında iktidarı devralan Nicolas Sarkozy yönetimi, Fransız vatandaşı olmak isteyenlerin bir hayli zorlandığı bir dönemin de kapılarını araladı. İki kez Fransız vatandaşı olmak için başvurduğunu söyleyen Ahmet Er yaşadığı sıkıntıları Zaman France ile paylaştı. “BAnA YAKlAŞIm IrKÇIYDI” 1999 yılında resmi yollarla Fransa’ya geldiğini söyleyen Ahmet Er, 2007 ve 2010’da iki kez Fransız vatandaşlığına başvurduğunu fakat her iki dönemde de başvurusunun reddedildiğini söyledi. Lise eğitimini Fransa’da tamamladığını ve iyi derecede Fransızca bildiğini belirten Er, kendisine karşı tutumun tamamen ırkçı olduğunu söyledi. Er, “13 yıldır Fransa’dayım. Yasalarda vatandaşlığımı engelleyecek hiçbir durumla karşılaşmadım. Fakat Müslüman ve Türk olmam bana karşı takınılan olumsuz tutumun ana nedeni” dedi. Yeni hükümetin girişimlerini de olumlu karşıladığını belirten Er, adaletsizliğin son bulması temennisinde bulundu. Fransa’da 2011 yılında 2010’a göre vatandaşlığa geçme oranı yüzde 30 daha azalırken, 2011 ile 2012 arasında ise bu oran yüzde 40’a kadar yükseldi.
Değerli dostlar, herkesin mutlaka unatamadığı bir Ramazan hatırası vardır. Bu yazıda ben de sizinle böyle bir iftarı paylaşmak istiyorum. Yetmişli yılların başı idi. Zannediyorum Antalya Lisesi son sınıf öğrencisiydim. Yanında okuduğum ağabeyim o yıl askere gittiği için tek başıma kalırken, Ramazan geldi ve oruç tutmaya başladık. Hiç unutmuyorum. Ramazan’ın birinci günü idi ve işe başlamıştım. Yeni yapılan bir binada mutfak ve ıslak zeminlerin fayansını döşeyecektim. Fayans ustası olan ağabeyime amelelik yaparken fayans döşemeyi öğrenmiştim. O gün akşama kadar çalıştım. Cebimde tek kuruş para ve gidecek uygun hiç bir yer yok. Bahar aylarıydı ve iftar yaklaşmıştı. Aslında akşama kadar çalışmıştım. İş sahibinden avans isteyebilirdim. Üstelik ağabeyimin bir arkadaşıydı. Ama delikanlıyız ya! ‘Parası yokmuş’, diye düşünür endişesiyle para isteyemedim. ‘İftara doğru, camiye giderek akşamı cemeatla kılayım. Allah kerim, ondan sonra bakarız’, diye düşündüm ve tarihi Murat Paşa Camii’ne geldim. Büyük bahçesinin içindeki şadırvanda abdest alarak ezanı beklemeye başladım. Az sonra vakit geldi ve ezan okunmaya başladı. Ezan bitince oturduğum banktan kalkarak camiye yöneldim. Yaklaşınca farkettim. Bu esnada imamla birlikte iki üç kişi son cemaat mahalline peynir, zeytin ve sıcak pideden müteşekkil bir sofra kurmuşlar. İmam Mehmet Hafız, ben caminin içine gireceğim zaman “Gel, sen de önce orucunu aç ondan sonra namazımızı kılacağız.” dedi. Böylece orucumu onlarla beraber açarak iftarımı yapmış, açlığımı gidermiştim. Aradan kırk yıldan fazla bir zaman geçmiş olmasına rağmen bu iftarı unutamıyorum. Hatta şu anda bile bütün tazeliğini koruyor.
VAKIFlArIn HiKmeTi Ve HizmeTi Sevgili dostlar. İki hususu dikkatinize sunmak istiyorum. Birincisi, benim o gün kılığıma, kıyafetime, duruşuma bakan biri beş parasız olduğumu aklına getirmezdi. Tam gençliğin başladığı yıllar. Biraz da karakter olarak aç kalmaya razıydım ama kılıksız, perişan gezmeye razı değildim. Üstüme, başıma çok dikkat ederdim. Gerekirse akşam yıkar sabah ütüler giyerdim. Oysa durum aynen böyle idi ve beş param yoktu. Belirtmek lazım. O yıllarda benim gibi evlerinden, ocaklarından uzak yüzlerce, binlerce öğrenci vardı. İkincisi, ecdat yadigârı vakıfların milletimize halen devam eden hizmetleri. Murat Paşa Camii’ni yaptıran Kuyucu Murat Paşa, minaresinden görünen arazinin tamamını camiye vakfetmiş. Adeta uçsuz bucaksız bir arazi. Maalesef daha sonraları bu araziler yağmalandı ama cami hala hizmete devam ediyor. O an için gideceğim hiç bir yer yok iken, oraya sığınmam hep rikkatime dokunur ve her Ramazan hatırlar, oruç tutanların içinde acaba benim gibi kaç kişi var diye düşünürüm. O yiyecekleri kimin aldığını bilmiyorum. Ama siz alanın sevabını düşünün. Fehmi Koru yazdı. 1979’da Şam’da Arapçasını ilerletmek için bulunurken, bir bayram arefesi kaldığı eve kadar bir ihtiyar gelerek ısrarla kendisini Hamidiye Çarşısı’na davet etmiş. Oranın esnafı bir vakıf kurarak Türkiye’den gelen öğrencileri, öksüz kalmasınlar diye arefe günü tepeden tırnağa giydirirlermiş. Bu da muhteşem Osmanlı’ya vefa ve halen devam eden kredi olsa gerek. n.ceylan@zamanfrance.fr
04 GÜNDEM
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Yardıma gitti, 6 bin TL'den oldu Fransa'dan memleketi Şanlıurfa'ya giden gurbetçi Mehmet Çetinkaya’nın, yaralılara yardım etmek isterken 6 bin Türk Lirası değerindeki parası çalındı. Rouen Rumi Kültür Derneği’nce düzenlenen iftar yemeğine çok sayıda davetli katıldı.
Rouen Rumi Derneği’nden iftar programı Osman Usta Rouen Rouen Rumi Kültür Derneği üyeleriyle iftar yemeğinde biraraya geldi. Yemeğe Dernek Başkanı Erkan İnci ve yardımcısı Ahmet Demiray da katıldı. Başkanı Erkan İnci, gönüllülerin yardımlarıyla açılan Rumi Kültür Merkezi’nin büyük hizmetler vereceğini söyledi. Yaz kurslarıyla eğitime başla-
-
dıklarını sözlerine ekleyen İnci, böyle bir merkezin bölge halkı için büyük şans olduğunu dile getirdi. İnci ayrıca Rouen Türk toplumunun böyle bir mekana kavuşmasının gençlerin eğitimi için çok büyük bir şans olduğunu ve derneğin ilerleyen zamanlarda daha çok hizmetlerde bulunmasını ümit ettiğini belirtti.
Parası çalınan Çetinkaya, “Yardıma koştum. Her şeyim çalınmış. İnsanlık ölmüş.” diye konuştu.
-
Tekirdağ'ın Marmara Ereğlisi ilçesinde Bayram Şenses yönetimindeki otomobil, Karayolları Kavşağı'nda Mehmet Katran idaresindeki TIR'la çarpıştı. Kazada otomobil sürücüsü Şenses ile araçta bulunan Zahide Aydın ve Mehmet Emin Oğuz, olay yerinde öldü, Ahmet Kaya ve Gamze Meray ise ağır yaralandı. TIR sürücüsü Katran gözaltına alınırken kaza sonrası ilginç bir olay da yaşandı. Fransa'dan memleketi Şanlıurfa'ya
giden gurbetçi Mehmet Çetinkaya, olayı görünce yol kenarında durarak yaralılara yardım etmek istedi. Ambulansların olay yerine gelmesinin ardından aracına dönen Çetinkaya, otomobilin camının kırık olduğunu, çantasından yüklü miktarda paranın çalındığını fark etti. Çetinkaya, "Memlekete giderken kazayı gördüm, yardıma koştum. Bu sırada otomobilimdeki 6 bin lira nakit para, kimlik ve cep telefonları çalınmış. İnsanlık ölmüş." diye konuştu
Udef Paca üyeleri iftar yemeğinde bir araya gelerek birliktelik mesajı verdi.
Udef Paca üyeleri iftarda bir araya geldi Veysel Yavuz, Turan Sağlam Marsilya Udef Paca İş adamları Derneği, geleneksel Ramazan etkinliklerine bu yıl da devam etti. Udef Paca İş Adamları Derneği, üyelerini iftar yemeğinde biraraya getirdi. Programa Marsilya, Cannes, Nice, Toulon, Avignon ve Ales şehirlerinde yaşayan dernek üyeleri katıldı. Programda başkanlık devir teslimi töreni de yapıldı. Beş yıldır Udef Paca İş Adamları Derneği başkanlığını yapan Hakan Demirci, görevi Cemal Aslan’ a devretti. Demirci
-
konuşmasında, “Kuruluşundan bu zamana kadar sürdürdüğüm başkanlığı yeni seçilen Cemal Aslan kardeşimize devrediyorum. Bu vazifenin hakkını vereceğinden hiç şüphem yok. Kendisine başarılar diliyorum.” ifadelerini kullandı. Yeni başkan Cemal Aslan ise “Bu görevi bana uygun gören üyelerimize teşekkür ediyorum. Görevimi hakkıyla yerine getirmek için elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağım.” dedi. Program Hakan Demirci’ye hediye takdimi ile son buldu.
Lyc a
mob
ile!
Appelez la Turquie depuis votre mobile Cep telefonunuzdan Türkiye’yi arayın
Hayırlı Ramazanlar! Bon Ramadan!
1
ct/min vers les fixes
(1)
Coût de connexion : 0,15€
Appels et SMS
gratuits illimités
Appels nationaux(3)
(2)
/min
Aucun coût de connexion
sur les mobiles
SMS national
SMS international
9 15 10 15 cts
de Lycamobile à Lycamobile
25€
sur les lignes fixes
Appels nationaux(3)
de crédit offert (4)
pour l’achat d’une recharge de 50€ en ligne
cts /min
cts
cts
Recharge Crédit offert(4) pour tout rechargement en ligne
10€ 20€ 30€ 50€
2€ 5€ 10€ 25€
Obtenez votre carte SIM avec 1€ de crédit offert en appelant le 01 77 72 23 22 ou sur notre site internet
www.lycamobile.fr
01 77 72 23 22
(1) Offre et tarifs valables jusqu’au 31/08/2012 sur les lignes fixes de plus de 25 destinations (voir liste complète sur www.lycamobile.fr), avec un coût de connexion de 0,15€. Appels internationaux facturés à la minute. Applicable aux détenteurs d’un numéro français Lycamobile.(2) Offre et tarifs valables jusqu’au 31/08/2012 pour tout appel et SMS de Lycamobile à Lycamobile en France Métropolitaine, sans aucun coût de connexion. Pour bénéficier de l’offre « Appels et SMS gratuits et illimités de Lycamobile à Lycamobile », il suffit de recharger votre carte SIM Lycamobile tous les 7 jours, pour l’achat d’une recharge d’un montant de 5€ ou 10€, ou tous les 15 jours, pour l’achat d’une recharge d’un montant de 20€ ou 30€, ou tous les 30 jours, pour l’achat d’une recharge d’un montant de 50€. Si vous ne rechargez pas votre carte SIM dans ces délais alors l’offre promotionnelle n’est plus applicable. Aussi, pour chaque appel de Lycamobile à Lycamobile en France Métropolitaine hors promotion, c’est-à-dire à partir du 8ème jour suivant le rechargement de votre carte SIM pour l’achat d’une recharge d’un montant de 5€ ou 10€, ou à partir du 16ème jour suivant le rechargement de votre carte SIM pour l’achat d’une recharge d’un montant de 20€ ou 30€, ou à partir du 31ème jour suivant le rechargement de votre carte SIM pour l’achat d’une recharge d’un montant de 50€, seules les 15 premières minutes sont offertes, avec un coût de connexion de 0,15€. Au-delà, le tarif national en vigueur s’applique. Appels nationaux facturés à la seconde. Applicable aux détenteurs d’un numéro français Lycamobile.(3) Offre et tarifs valables jusqu’au 31/08/2012, avec un coût de connexion de 0,15€. Appels nationaux facturés à la seconde. Applicable aux détenteurs d’un numéro français Lycamobile.(4) Offre valable jusqu’au 31/08/2012 pour tout rechargement en ligne sur www.lycamobile.fr. Les recharges achetées d’une valeur nominale de 10€, 20€, 30€ et 50€ donnent respectivement droit à 2€, 5€, 10€ et 25€ de crédit de communication supplémentaire offert. Applicable aux détenteurs d’un numéro français Lycamobile. Visitez www.lycamobile.fr pour connaître nos offres et le détail des tarifs vers l’international. Lycamobile SARL au capital social de 7.500€ – 47, boulevard de Courcelles 75008 Paris – RCS Paris 528 332 505
LM_France_Zaman_(w)300x(h)380mm.indd 1
Appelez le monde pour moins cher
03/08/2012 15:01:58
Akılcılığın sınavında
YORUM06
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Garip Turunç* Batılıların akılcı, doğuluların ise duygusal olduğuna ilişkin kanının fazlaca seslendirilmesi, bir süreden beri biz doğuluları rahatsız ediyor. Modernliğin kaçınılmaz olduğu ortaya çıktığı andan itibaren Osmanlı ve daha sonra Türkiye aydınları bizim de ‘onlar’ kadar akılcı olduğumuzu kanıtlama peşine düştüler. Çünkü modern dünya hem birey düzeyinde, hem de bu bireylerin bir araya geldiği durumlarda akılcı kararların alınmasını mükâfatlandırıyordu. Bizler için bir araya gelmenin en somut hali ise "devlet"ti ve bizler özellikle devletimizin akılcı, dolayısıyla çok akıllı olmasını önemseriz. Ancak Türkiye'de hiç çözülmeyen ve giderek kemikleşen sorunların bu kadar çok olmasından hareketle, devletin yeterli akılcılığa bir türlü sahip olamadığının da farkındayızdır. Alevilerin, gayrimüslimlerin, bizzat Müslümanların ve tabii ki Kürtlerin karşılanamayan vatandaşlık talepleri, devletin paralize olduğunu, sorunları görmemeyi 'siyaset' sandığını, baskı ve otorite uygulamak dışında hiçbir 'çare' düşünemediğini, kısacası aklını kullanamadığını ortaya koyuyor. Öte yandan söz konusu akıl tutulmasını kabullenmek ve açıkça söylemek de bizler için hiç kolay değildir. Çünkü Türkiye'de devlet bir 'ortak akıl' olmanın çok ötesinde, tam da modernist otoriter eğilimlere uygun biçimde bir 'üst akıl'dır. Dolayısıyla ülkemizde bizlere su-
-
nulan ana yemeğin adı "devletçilik"tir. Asıl mesele devletle toplum arasındaki kadim mesafenin nasıl tutulacağı ve nasıl denetleneceğidir. Açık tutulan bu mesafenin ürettiği yapay 'kamusal alanın' kimler tarafından doldurulacağı, oraya girişin kısıtlanması sayesinde üretilen rantın kimler tarafından paylaşılacağı her daim en 'siyasi' meselemiz olmuştur. Devletçiliğin sosları olan milliyetçilik ve laikliğin asıl işlevi ise söz konusu kamusal alana girip orada pay sahibi olacak 'vatandaş'ın niteliğini belirlemekten ibarettir. Diğer bir deyişle milliyetçilik ve laiklik devletin elinde devletçiliği paylaşacağı adamları seçmede kullandığı bir nevi elektir. Anlaşılıyor ki laiklik 'çağdaş yurttaşın' kim olduğunu bize gösteren, insanlarımızı yeterince laik olan olmayan diye ayıran, 'makbul' vatandaşı belirlemede kullanılan bir süzgeç. Dayandığı tanım ise yukarıda zikredilen devletçi zihniyetin laiklik yorumu. Yani bizdeki laiklik, devletin devletçiliğe uygun adam seçmek üzere kullandığı, bize Demokratik, eşitlik hassasiyetine yutturulan lokmaları tatlandıran soslardan biri sadece. sahip yaşamakta olduğumuz bu dünyada kim-
se kendi yorumunun diğerlerinkinden daha ‘doğru’ olduğunu söyleyemez. Dolayısıyla Aleviliğin farklı olan ve farklı olma hakkı olan “meşru bir yorum” olduğunun kabullenilmesi gerekmekte. Bu kadar akılcılık bizim için fazla mı yoksa?
DEVLETİN YORUMU Bugünlerde Meclis'e bir cemevi yapılması isteğini değerlendirmek üzere Diyanet'in görüşü soruluyor ve kurum da doğal olarak basmakalıp yaklaşımını yineliyor. Kısaca, Aleviliğin bir mezhep olmadığı, Sünniliğin içinde telakki edilmesi gerektiği söyleniyor ve buradan hareketle Meclis'teki Alevilerin camide ibadet etmeleri tavsiye edilmiş oluyor. Aşikâr ki, bunu söyleyebilmek inançlı Sünnî Müslümanlara doğru geliyor ama gene aşikâr ki Alevilerin kendilerine doğru gelmiyorsa, kural budur, ben aynı Osmanlı'daki gibi ta baştan Sünniliğe göre bir dirlik-düzen kurmuşum, başka çareniz yok, buna uyacaksınız noktasında ısrar etmek, şu veya bu mezhep ya da dine mensup insanların ibadet yer ve tarzını, genel demokrasi ve özgürlük kurallarına göre değil, başka bir dinin kurallarına göre belirlemek isteyen devletçi bir zihniyet ve yönelimi yansıtıyor. Oysa, devlet, dini, ibadethaneyi tanımlayamaz; haddine düşmez. İbadethane, içinde ibadet edilen yerdir. İsteyen namaz kılar, isteyen semah döner, isterse de kediye tapar. "Bu benim ibadetimdir" dediği an konu kapanmıştır. Biri ona "gerçek Alevilikte bu olmaz, şu olur" diyebilir. Ama devlet diyemez. Devlet, din ve vicdan özgürlüğünün gereğini yapmak ve bu konuda susmak zorundadır. Görünen o ki, ataerkillik bugün hâlâ Türkiye'de gücünü korurken dindar kesim, Osmanlı'da olduğu gibi, diğer din mensuplarına (gayrimüslimlere) 'hoşgörü' gösterebiliyor çünkü onları kendi evren yorumlarına yönelik bir tehdit olarak algılamıyorlar. Devletin zulmünden kaçarak sığındıkları dağların ve ormanların kuytuluğunda ibadetlerini farklı yorumlarla bugüne kadar sürdürmeye çalışanları ise hazmedememek bir yana, onları devlet gücüne yaslanarak ya asimilasyona ya da toplum dışı kalmaya zorluyorlar. Oysa, demokratik, eşitlik hassasiyetine sahip yaşamakta olduğumuz bu dünyada kimse kendi yorumunun diğerlerinkinden daha 'doğru' olduğunu söyleyemez. Dolayısıyla Aleviliğin farklı olan ve farklı olma hakkı olan "meşru bir yorum" olduğunun kabullenilmesi gerekmekte. Bu kadar akılcılık bizim için fazla mı yoksa? Yoksa hâlâ 'akılcılık' adı altında yürüttüğümüz yüzeysel tepkilerle kendimizi mi avutuyoruz? *Bordeaux IV Üniversitesi, İktisadi Bilimler Öğretim Üyesi
07 EKONOMi İkinci pasaport ihalesi de Fransız şirketin oldu 10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Güvensiz olduğu gerekçesiyle çipli pasaport ihalesi elinden alınan Fransız Gemalto şirketi, Başbakanlık'ın 'gizli' genelgesine rağmen 4 milyon adetlik yeni e-pasaport ihalesini kazanmayı başardı. Firma, tane başına 1,49 Euro ile en düşük teklifi vererek ihalenin galibi oldu. AHMET DÖNMEZ ANKARA Fransız bilişim firması Gemalto, Türkiye'nin elektronik pasaport üretimi sürecine damgasını vurdu. Başbakanlık'ın 'gizli' genelgesine rağmen 30 Temmuz'da yapılan 4 milyon adetlik yeni e-pasaport ihalesine bu firma da katıldı. Tane başına 1,49 Euro ile en düşük teklifi vererek ihaleyi kazanmayı da başardı. Firmanın, ilk ihalenin elinden alınmasına yol açan 'kırık çip' yerine bu kez başka bir işletim sistemi ile ihaleye girdiği belirtildi. Genelge engelininse bu firma için 'sözlü' olarak aşıldığı bildirildi. Ocak ayında yapılan 5 milyon adetlik ilk e-pasaport ihalesini kazanan firma, daha sonra çiplerinin kırılmış olduğu ortaya çıkınca Kamu İhale Kurumu (KİK) kararıyla diskalifiye edilmişti. Üstüne bir de Fransa ile yaşanan 'inkâr yasası' krizi sonrası yayımlanan gizli Başbakanlık genelgesi gelince firma tamamen köşeye sıkışmıştı. Ancak, bütün kamu kurumlarına yöne-
-
lik çıkarılan 'Fransız şirketlerine iş vermeyin' genelgesi Gemalto için delinmiş oldu. Başbakanlık Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü tarafından yapılan ihalede 4 firma teklif sundu. Gemalto dışındaki rakamlar şöyle oluştu: Teknoser 1,51 Euro, IRIS 1,55 Euro, Arjowings ise 1,95 Euro. 4 milyon pasaport karşılığında Gemalto'ya toplam 5 milyon 960 bin, yani yaklaşık 6 milyon Euro ödenecek. Firma, elinden alınan ilk ihalede tane başına 1,55 Euro önermişti.
PASAPORT KRİZİNE NEDEN OLMUŞTU Fransız firmasının Türkiye piyasasına hakim olma inadını gösteren bu ihalenin gerekçesi, birinci ihaleye dayanıyor. Sonuçlar KİK tarafından değiştirilmiş ve ihale ikinci sıradaki IRIS'e kalmıştı. Çin firmasıyla 11 Haziran'da sözleşme imzalanmış, ancak firma "11 Eylül'den önce teslimatı yapamam." deyince Türkiye pasaport darboğazına girmişti. Temmuz ve ağustos aylarında yaşanacak
sıkıntıyı aşmak için ihalesiz olarak doğrudan alım usulüyle bin adet e-pasaportun alınması kararlaştırılmıştı. İlk olarak 700 bin adet için firmalara davet yazısı gönderildi. Burada da iki firma karşı karşıya geldi; sadece Gemalto ile IRIS teklif sundu.
FRANSIZ FİRMASI DAHA DÜŞÜK TEKLİF VERDİ Gemalto'nun teklifi 1,85 Euro, IRIS'in teklifi ise 2,66 Euro idi. Ancak Başbakanlık genelgesi gereği Gemalto yerine IRIS'le sözleşme imzalandı. Ardından 480 bin adetlik yeni bir alım yapıldı. Bu kez Başbakanlık'ta bir toplantı yapılarak genelgenin sözlü olarak kaldırılması sağlandı ve Gemalto da teklif sundu. Fransız firması daha düşük teklif verince bu kez hedefe ulaştı. Fakat Gemalto, ilk ihaleyle ilgili KİK kararını Ankara Bölge İdare Mahkemesi'ne götürdüğü için muhtemel bir iptal kararı durumunda yeni bir krizle karşı karşıya gelmek istemeyen Darphane yönetimi, 4 milyon adetlik bu son ihalede karar kıldı.
Üst üste iki çeyrekte negatif büyüme kaydeden Fransız ekonomisi resesyonda.
Fransız ekonomisi tekliyor İspanya ve İtalya'dan sonra Avrupa Birliği'nin temel taşlarından Fransa için de tehlike sinyalleri gelmeye başladı.
-
Uluslararası Para Fonu (IMF) beklentilerine göre Euro Bölgesi ekonomileri bu yıl daralacak. IMF düzelmeyi kriz ülkelerinin aşırı borç yükünden kurtarılması şartına bağlıyor. Merkez Bankası'na göre Gayrı Safi Yurtiçi Hâsıla yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 0,1 oranında azalacak. 2012'nin ikinci üç aylık döneminde de Fransız ekonomisinde yüzde 0,1'lik negatif büyüme beklenmekteydi. Böylece Fransa üst üste iki çeyrekte ekonomik daralma kaydettiği için resesyona girmiş olacak. Fransız ekonomisi son olarak küresel ekonomik krizin sona erdiği 2009 yılında resesyon geçirmişti.
BÜTÇE HEDEFLERİ TUTMAYACAK Bu yılın ilk üç aylık döneminde büyüme hızı sıfıra düşmüştü. Ekonomik daralmada, konjonktür motoru yerine geçen iç talebin hızla düşmesi önemli rol oynamış ve Sosyalist hükümet 2013 yılı için hedeflenen büyüme hızını yüzde 1,7'den, yüzde 1,2'ye düşürmüştü. Ekonomik daralma, Fransa'nın milli bütçesindeki tasarruf hedeflerini tutturmasını da zorlaştırıyor. Fransa'nın ek borçlanma ihtiyacını bu milli gelirin yüzde 4,5'ine, 2013'te ise yüzde üçün altına indirmesi öngörülmekteydi.
Özellikle izincilerin zor durumda kalmasına neden olan pasaport krizinin baş aktörü Gemalto, tane başına 1,49 Euro ikinci ihaleyi de kazandı.
08 GÜNDEM Fransızlar mars’ta hayat olduğuna inanıyor
NASA'nın şimdiye kadar üretilen en kapsamlı robot olan Curiosity'yi Mars'a göndermesi, Fransızları heyecanlandırdı. Le Figaro gazetesinin anketine katılan 14 bin kişinin yüzde 52'si Mars'ta hayat olduğuna inandıklarını ifade etti. Katılımcılardan bazıları ise
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Mars'taki canlı türlerinin zamanla yok olabileceğinden endişe ettiklerini belirtti. NASA'nın Mars'a robot göndermesi Fransa medyasında da geniş yer bulmuş, konuyla ilgili haberlerde Mars'ta yaşanılıp yaşanılamayacağının ortaya çıkacağına vurgu yapılmıştı.
MESUDİYE BEDİR Psikolog Gençlerin iki kültür arasında yaşadığı sorunlar Fransa’da doğmuş gençlerimiz çoğu zaman kendilerinin “Fransız zihniyetine” sahip olduklarını ifade ederler. Bu ifadenin gencin çevresi tarafından tahkir ifadesi olarak kullanıldığı zamanlar da olur. Ergenlik döneminin bitmesiyle, yetişkinliğe geçisin tamamlanmasının ardından gencin ailesinden aldığı kültüre bağlılık derecesi netlik kazanır. Buna içinde yaşadığı toplumun baskın kültürü de eklenince ortaya tanımlanması güç bir durum çıkar. Gençlerimiz evde ve okulda davranışları için temelde iki farklı kültürel referans noktası belirlemek zorunda kalır. Evde, ebeveynin yaşam felsefesi ve doktrinlerinin yanı sıra ailenin sosyal çevresinin kültürel kodlarıyla yaşamaya alışan genç, okul ortamında daha farklı kriterlerle tanışmaktadır. Gence sunulan farklı referanslar onun iki kültür arasında sağlıklı bir süreç geçirmesini zorlaştırır. Bu durum gencimizde 3 katlı (triple) kimlik krizine neden olabilir. Öncelikle ‘ergenlik krizi’ dediğimiz süreç ortaya çıkar. Yani bir nevi gencin kendisiyle yüzleşmesidir ki bu süreçte “Ben kimim?” sorusuna birbiriyle çelişen farklı cevaplar verilir. Diğer yandan ebeveynine karşı bir kriz durumu söz konusu olabilir: Kültürel olarak anne babayı ve aile değerlerini reddetme vs (aileyle yüzleşme). Son olarak da topluma karşı bir kriz süreci baş gösterir, yani çevreyle yüzleşme. Mesela Kuzey Afrika kökenli gençler için kullanılan ‘beur’ ifadesi ve Türkler için kullanılan ‘tête de turc’ gibi sıfatlar gencin kimlik oluşturma sürecinde fevkalade yaralayıcı olabilir. Zira bu bir imaj bulandırmasıdır. İmajı bulandırılan gencin kimlik oluşumu da yara alır. Fransa’da yaşayan Türk toplumu olarak, gençlerimizin iki kültür arasında sıkışıp kalmamaları ve kimlik oluşturma sürecini sağlıklı atlatmaları için anne baba olarak bilinçlenmemiz kaçınılmazdır. Öncelikle genç ile ebeveynin arasında ciddi bir iletişim boşluğu olmamalıdır. Evin dışında, okul ve sosyal hayatı olan genci anlayabilmek, kimlik ve kişilik oluşumunda etkili olabilmek için yaşadığımız ülkenin kültürüne ve sistemine vakıf olmak durumundayız. Çocuğumuzun sağlıklı bir gelişim yasayabilmesi için bulunduğumuz ülkeyi ve kültürünü dikkate almadan sadece kendi değerlerimizi ve yaşam felsefemizi sunmaya çalışmak başarılı sonuçlar vermeyebilir. Yabancı ülkelerde yasayan Türk aileleri haklı olarak çocuklarından kendi örf ve geleneklerini, yaşam biçimlerini, dini inançlarını benimsemelerini ve yaşamalarını ister. Bu süreçte atılacak adım mümkün olduğu kadar Fransız kültürünü, yaşam biçimini yok saymadan, kendi kültürümüzü çocuklarımıza doğru yoldan aktarmaktır. Farklılıkların zenginlik olduğunu öğreterek işe başlayabiliriz. m.bedir@zamanfrance.fr
09EKONOMi
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Bursalı Clio, daha ucuz olacak
eski Cumhurbaşkanı nicolas Sarkozy’nin itirazlarına rağmen büyük ölçüde Türkiye’de üretim kararı alan renault, Bursa’da üreteceği yeni Clio’yu maliyet avantajı sayesinde eskisinden ucuza satacak.
-
Türkiye’de 245 milyon dolarlık yatırım yapan renault, yeni Clio’yu daha ucuz fiyatla piyasaya sürmeye hazırlanıyor.
Fransız üreticinin geçtiğimiz günlerde tanıtımını gerçekleştirdiği ve Paris Fuarı sonrasında Avrupa’da pazara sunacağı yeni Clio’nun Fransa’daki başlangıç fiyatı açıklandı. Buna göre Clio’nun en ucuz donanımlı versiyonu 13 bin 700 Euro’dan satılacak. Bu fiyat şu an satışa sunulan Clio’nun en ucuz versiyonundan 250 Euro daha düşük fiyata karşılık geliyor. Renault’tan yapılan açıklamada, fiyatın Avrupa pazarında yaşanan durgunluk ve bu sınıfta yaşanan yoğun rekabetten dolayı düşük tutulduğunu kaydedildi. Fiyatın düşük olması için uygulanan projeler hakkında bilgi veren yetkililer, araçta kullanılan parçaların Nissan Micra ve Renault Modus’ta da kullanıldığını, bu yüzden maliyetin uygun bir seviyede olduğunu belirtti.
Fransız üretici Renault tarafından yeni kalite atılımının ilk örneği olarak görülen Clio 4 için Oyak Renault fabrikasına 245 milyon dolarlık bir yatırım yapıldı. Yeni Clio’dan Bursa’da yılda 200 bin adet üretilmesi düşünülüyor. Fransa’daki Flins fabrikasında, yeni Clio’nun pahalı üst donanımlı modellerinin üretileceği, ancak ekonomik ve satış adedi yüksek diğer tüm versiyonlarının da Bursa’dan gideceği belirtiliyor.
1300 eUrO AVAnTAJlI Renault, Sarkozy’nin itirazları nedeniyle yaşanan krizin ortasında yaptığı açıklamayla, Bursa’da üretilen Clio’ların Fransa üretimi Clio’dan 1300 Euro daha ucuza mal olduğunu belirtmişti. Renault, özellikle küçük otomobillerde artan fiyat savaşının, Avrupalı markaların kâr marjlarını neredeyse yok ettiğini savunmuştu.
eski cumhurbaşkanı nicolas Sarkozy'nin Fas kralı VI. Muhammed'e danışman olacağı ileri sürüldü.
Sarkozy, Fas Kralı'na danışman oluyor -
Oumma.com sitesinin Fas hükümet kaynaklarına dayandırdığı haberinde, Nicolas Sarkozy'nin Fas Kralı'nın ‘özel' danışmanı olacağı ve birçok dünya başkentinde Fas'ın lobi faaliyetlerini yürüteceği iddia edildi. İnternet sitesi, Sarkozy'nin Fransa'da yaşayan Müslümanlarla arasının iyi olmadığını ve Müslümanlara yönelik birçok yasaya da imza
attığını hatırlatarak, tüm bunlara rağmen Fas'ın Kralı VI. Muhammed'in Sarkozy ile dostluğunu ön plana çıkardığına vurgu yaptı. Sarkozy, Mayıs ayında gerçekleştirilen cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra da tatil için Fas'ın Marakeş şehrini seçmiş, eşi Carla Bruni ile Fas Kralı VI. Muhammed'e ait saraylardan birine yerleşmişti.
TÜrKiYe’Ye 245 milYOn DOlArlIK YATIrIm
10 TOPLUM Harçlığını arakan’a bağışladı -
Myanmar’da Budist çetelerinin saldırısına uğrayan Arakan Müslümanlarına Fransalı Türklerin yardımları sürüyor. Her yaştan kişi Arakan Müslümanları için seferber olurken, çocuklar da biriktirdikleri harçlıkları Arakan’daki Müslümanlara yolluyor.
“OnlAr iÇin ÇOK DUA eTTim” Fransa'nın Creutzwald şehrinde yaşayan ilköğretim öğrencisi Leyla Bilici de harçlığını Arakan’daki Müslümanlara gönderdi. Leyla ailesinden topladığı bağışları Motif İnsani Yardım Derneği’ne Arakanda’ki Müslümanlara ulaştırılması için teslim etti. Leyla, “Oradaki Müslümanlar aç. Biz burda rahat içinde yaşıyoruz. Televizyondan Arakan’daki Müslümanları gördüm. Onlar için çok dua ettim. Bende kendi harçlığımı onlara göndermeye karar verdim.” diye konuştu. Bu arada Fransa’daki Türk kökenli yardım derneklerinin Arakan’a yardımları devam ediyor. Kimse Yok Mu Derneği’nin partnerleri olan Fransa merkezli Motif ve Espoire yardım kuruluşları, Bangladeş-Myanmar sınırındaki mülteci kamplarına gönderdiği binlerce erzak paketinin Müslüman mağdurlara ulaştığını belirtti.
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
myanmar’da Budist çetelerinin saldırısına uğrayan arakan Müslümanlarına yardım eden büyüklerini örnek alan ilköğretim öğrencisi Leyla Bilici, “Biz burda rahat içinde yaşıyoruz. Oradaki insanlar aç.” diyerek harçlığını bağışladı.
Creutzwald şehrinde yaşayan ilköğretim öğrencisi Leyla Bilici, harçlığını arakan’daki Müslümanlar için bağışladı.
Samanyolu Tv yeniden Freebox’da -
Fransa’da en çok izlenen Türk kanalı olan Samanyolu TV’nin bir süredir Freebox’da kesintiye uğrayan yayınları yeniden izleyicisiyle buluştu. Samanyolu Televizyonu yayınlarının tekrar başlamasıyla ilgili olarak açıklama yapan Free yetkilileri, yayınların birkaç aydan beri verilemediğini belirterek, bu yönde kendilerine çok sayıda şikayet telefonu geldiğine dikkat çekti. Açıklamada, Samanyolu ile ilgili sorunun giderildiği ve kanalın yayınlara tekrar başladığı belirtildi. Haziran ayında, Samanyolu Tv’nin Freebox üzerindeki yayınları durmuş, Free yetkilileri bunun teknik bir arızadan kaynaklandığını açıklamıştı.
11 GÜNDEM
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Motif, Çad’daki muhtaçların umut ışığı oldu Yılın her döneminde Türkiye’de ve Afrika’da yoksulun ve ihtiyacı olanların yanında olan Motif İnsani Yardım Derneği, bu Ramazan ayında Çad'ın başkenti N'Djamena'da yardım kumanyası dağıttı. Veysel Yavuz, Yüksel Erdoğan Çad Motif İnsani Yardım Derneği, Çad'ın başkenti N'Djamena'da gıda mamullerinden oluşan Ramazan kumanyaları dağıttı. Pirinç, şeker, salça, makarna ve sıvı yağdan oluşan yardım paketleri başkent N'Djamena'da yerel görevlilerin gözetiminde ihtiyaç sahibi kişilere verildi. Ramazan vesilesiyle dağıtılan gıda paketlerini Kimse Yok Mu Derneği ile ortaklaşa düzenlediği organizasyon ile Afrika’ya ulaştıran Lyon şehrinde bulunan Motif İnsani Yardım Derneği yetkilileri, Çad halkına yönelik bu tür desteklerin devam edeceğini belirtti. Motif Genel Sekreteri Yüksel Erdoğan, İslam'ın yardımlaşmayı emrettiğini dile getirerek dağıtılan yardım malzemelerinin Fransalı Türklerin verdiği destekle sağlanıldığını dile getirdi. Çad’ın başkenti N’djemena’da başlayan dağıtımlar 900 kilometre uzaklıkta bulunan Çad’ın ikinci büyük kenti olan Abeche’de devam etti.
-
MOTİF’İN YARDIMLARI DEVAM EDİYOR Dağıtım organizasyonuna Çad’da bulunan Çad-Türk koleji yetkilileri de katıldı. Motif Derneği ile partnerlik anlaşması imzalayan Kimse Yok Mu derneği adına dağıtımları Motif Derneği koordine etti. Dağıtım organizasyonu çekimleri için gelen Cihan Haber Ajansı görevlisi de dağıtıma katkıda bulundu. Motif Derneği Genel Sekreteri Yüksel Erdoğan, dağıtım organizasyonunda yüzlerce
Motif İnsani Yardım Derneği, Çad’ın başkenti N’Djamena’da ihtiyaç sahiplerine Ramazan kumanyaları dağıttı.
aileye ulaştıklarını, yardımları alan ailelerin yüzlerindeki tebessümün görülmeye değer bir manzara olduğunu ifade etti. Erdoğan, kendileri Fransa’ya döndükten sonra da Türk Koleji yetkilileri tarafından dağıtım faaliyetlerinin devam ettiğini sözlerine ekledi. Çad-Türk Koleji yetkilileri yardım gönde-
ren Motif gönüllülerine her yıl gönderdikleri yardımı katladıkları için teşekkür etti.
ÇADLILAR, FRANSALI TÜRKLERE TEŞEKKÜR ETTİ Zaman France’a konuşan konuşan Çadlılar, Ramazan ayında Fransalı Türkler tarafından kendilerine böyle bir desteğin yapılmış
olmasından çok memnun olduklarını dile getirdi. Gıda paketini alanlardan Hasan Abdurrahman, “Uzatılan bu yardım eli için şükranlarımızı sunuyoruz. Türkiye’yi yanımızda görmek bizi çok memnun etti. İhtiyaç sahibi insanlara yönelik bu tür hayır işlerinin çoğalmasını diliyoruz.” diye konuştu.
Udef Paca ve Motif Uganda’da umut oldu Veysel Yavuz, Turan Sağlam Uganda Ramazan ayında ‘paylaşma’ya en güzel örneği Udef Paca İşadamları Derneği verdi. Üyeleriyle birlikte Uganda’ya yardım paketlerini ulaştıran dernek, ihtiyaç sahiplerini sevindirdi. Marsilya merkezli Udef Paca İşadamları Derneği ve üyeleri bu Ramazan’da da “Kimse yok mu?” diyen ihtiyaç sahiplerine “Biz Varız” dedi. Udef Paca Derneği yöneticileri ve işadamları Afrika’da yokluğun en fazla hissedildiği bölgelerden olan Uganda’da, Ramazan için hazırlanan yardım paketlerini dağıttı. Merkezi Lyon’da bulunan Motif İnsani Yardım Derneği ile ortaklaşa düzenlenen dağıtım organizasyonu başta başkent Kampala olmak üzere ülkenin değişik şehirlerinde devam etti. Dağıtım organizasyonunda yüzlerce muhtaç aileye ulaşılırken Uganda Türk Koleji yet-
-
Yardım kampanyasına katılan işadamları, Uganda’da gördükleri manzaradan çok etkilendiklerini belirtti.
kilileri, yıl boyunca fakir aileleri tespit edilmesinde büyük rol oynadı. “BİZLER ŞÜKÜR FAKİRİYİZ” Yardım kampanyası için Uganda’ya giden işadamları, organizasyondan çok etkilendiklerini dile getirdi. Dağıtıma katılan Udef Paca üyesi işadamlarından Cemalettin Yeşilyurt duygularını “Fransa’da biz ve çocuklarımız her türlü imkânlarla sahibiz. Buradaki insanların içinde bulundukları duruma rağmen şükür içerisinde bulunmaları asıl fakirin bizler olduğunu anlatıyor. Bizler şükür fakiriyiz. Allah’ ın bize verdiği nimetlerin şükrünü yine böyle yardımlar yaparak yerine getirmeliyiz.” sözleriyle anlattı. Diğer yandan Udef Paca’ nın kurduğu iftar çadırları Ramazan ayı boyunca başkent Kampala’ da Türk Koleji aracılığıyla hizmet vermeye devam edecek.
13 GÜNDEM
YORUM
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Ali ÖZTÜRK
Hepimizin eline geçmiştir yardım zarfları ya da birileri “Afrika için yardım topluyoruz.” diye kapınızı çalmıştır. İlk aklımıza gelen gerçekten “Doğru kişilere veriyor muyuz acaba ve yaptığımız yardımlar yerine ulaşıyor mu?” sorusuydu.Tabi ki hiçbirşey tesadüf değil. Gün geldi, Rabbim bu yardım zarflarını benim dağıtmamı nasip etti. En heyecan verici yanı ise yardım zarflarını dağıtmak için bizzat oraya Togo’ya gitme fırsatını bulmuştum. Önce etrafımdan başladım L’Espoir Derneği’nin Togo için düzenlediği yardım zarflarını dağıtmaya başladım. Zarfları dağıttığım kişilere bizzat kendi ellerimle yardım paketlerini dağıtacağımı söylediğimde az da olsa tereddüt etmeden yapacakları yardımları vermelerini sağladığımı düşünüyorum ki, kendilerine ulaşamadığım kişiler Togo’ya gideceğimi daha önce yardım yapanlardan duymuşlar ve yolculuğa son gün kala evimize gelip yardım yapmak istediklerini söylediler. Üstelik gelen üç kişi için tek bir zarfım kalmıştı. Yeni doğan çocukları için akika kurbanları verenlerden tutun da son gün fitrelerini getirenlere kadar büyük bir yarış başlamıştı Togo’ya yardım için. Nihayet 27 Temmuz geldi ve bana bu heyecanlı Togo yolculuğu imkânını teklif eden Mustafa Güler hocamızla yaklaşık 11 saatlik Casablanca ve Cotonou üzerinden Togo yolculuğuna başladık. Hoş sohbetlerle iftar ve sahuru ile maceralı yolculuğumuz sabah 5 gibi sona erdi. Başkent Lome’de bulunan Türk okulundaki (Ecole İnternational Togo – Turquie) ve yurttaki öğretmen ve öğrencilerden oluşan bir grup bizi karşılamaya gelmişti. Okulun 250 öğrencisi var ve bunların içinden tanışma imkanı bulduğumuz bazıları okulda başarılı oldukları için Türkiye’de okuma imkanı bulmuşlar. Henüz bir senedir Türkiye’de olan öğrenciler çok güzel Türkçe konuşuyorlar ve ileride cumhurbaşkanı, mimar ve doktor olmak istiyorlar.
ABİLERİMİZ TOGOLU KARDEŞLERİMİZDEN DUA İSTİYORDU Oradaki abilerin hazırladıkları, dağıtılmak için bizi bekleyen 350 gıda paketini dağıtmak için ilk günden ise başladık. Önce yetim yurduna gidip oradaki çocuklara oyuncak ve birkaç gıda paketi vermek için yola çıktık. Ardından içimizde bize yardım etmek için gelen Türkiye’de okuyan Togolu kardeşlerimizin mahallesinden başladık ve o köy bu köy dolaştık. Gittiğimiz köylerde bizleri çok hoş karşıladılar. Medresede okuyan çocuklar bizlere ilahiler söyleyerek karşılama töreni hazırlamışlardı. Bir yandan paketleri dağıtırken bir konuşmaya kulak misafiri
Togo’da
yardim zamani
oldum. Abilerimizden biri Togolu din kardeşlerimizden dua istiyordu, bunu duyan köyün imamı tekbirler getirerek hep beraber dualar etmeye başladılar. Anlatması çok zor bir atmosfer yaşanıyordu. Allah herkese bu duyguyu yaşatsın.
DAHA FAZLA PAKETLE GELMEMİZİ İSTİYORLARDI Paketlerimizi bitirmiş yurda geri dönmüştük. İftarımızı yapıp teravih namazını kıldıktan sonra yarın dağıtılacak olan 500 adet gıda paketini hazırlamaya başladık. Bir saatlik bir süre içerisinde sistemli bir çalışma sonucu bütün paketleri bitirdik ve yarınki zorlu bir gün için dinlenmeye çekildik. Sabah olduğunda iki araba gıda paketini doldurup listemizdeki köylere yola çıktık. Herşey öyle güzel ayarlanmıştı ki gittiğimiz köylerde herkes buluşma noktasında hazır bekliyordu. İsmi okunan gelip paketini alıp bir kenara çekiliyor ve en sonunda dualarla bizleri uğurluyorlardı. En uç noktadaki köylere kadar ulaşıyor, zor yol şartlarında arabamızın bataklığa batmasına rağmen her engeli aşıyor yine de görevimizi yerine getiriyorduk. Sırtların-
da veya kucaklarında bebeklerle gelen bayanlar paketleri kafalarının üzerinde taşıyor çocuklar ise bir hayli zorlanıyorlardı o ağır paketleri taşımakta ve daha fazla paketlerle gelmemizi istiyorlardı.
OKULLARIMIZ AFRİKA’NIN YENİ NESİLLERİNİ EĞİTMEK İÇİN ÇALIŞIYOR Oradaki açlığı hergün paket dağıtmakla doyuramayacağımızı düşünüyorduk. Bu sebeple ki okullarımız Afrika’nın her ülkesinde oradaki yeni nesilleri eğitip kendi sorunlarına çözüm bulabilen insanlar yetiştirmek için çalışıyorlar. Günümüzü tatlı bir yorgunlukla bitirip iftara yurda dönmüştük. 2 günlük bu koca huzur seyahati bitmişti ve 30 Temmuz gece saat 01.50’deki uçuşumuz için abilerimiz bizi hava alanına bıraktılar. Onların gönüllü olarak orada bulunmalarından dolayı Allah onlardan razı olsun. Herkesin oraya gidip o ortamı görmesini tavsiye ederim. Anlatılmaz yaşanır derler ya, biz iki gün yaşadık onlar hep oradalar. Bu hallerinden de çok memnunlar. Onlar gerçek kahramanlar. Allah oradaki gönüllü hizmet eden ve hayırda yarışan herkesi onun yolunda daim eylesin.
14 MEMLEKET
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Isparta lavantasıyla Fransa’ya rakip oluyor Türkiye'nin en büyük gül üreticisi Isparta, lavantasıyla da marka olma yolunda. Üretimlerine devam eden Kuyucaklılar, lavanta üretiminin merkezi sayılan Fransa’ya rakip olmak üzere.
-
Gülleriyle adını duyuran Isparta, 70’li yıllarda başladığı lavanta üretimi ile kurak toprakları yeniden canlandırıyor. Keçiborlu ilçesindeki, Kuyucak, Kuşcular, Aydoğmuş, Çukurören ve Ardıçlı köylerii lavanta vadisine dönüştü. Isparta’nın Keçiborlu ilçesine bağlı Kuyucak köyünü artık dünya artık Kuyucak köyünü tanıyor. Kuyucak Lavantasının ününü duyan da Türkiye’ye ziyarete geliyor.
70’lerDe FrAnSIzlAr DiKTi Kuyucak’a 1970’li yıllarda Fransız girişimciler gelmiş ve Kuyucak’ta bir arazi kiralamışlar. Arazide
lavanta üretimine başlayan Fransızlar’ın ektiği lavanta bitkisinin tohumları kendiliğinden çevreye yayılıp üretim alanı dışında da yeni lavantalar çıkmaya başlamış. Bunu fark eden köylüler üretimi devam ettirmiş. Sonuçta Kuyucak köyüne ait arazilerinin yüzde 70’i lavanta ile kaplanmış. Lavanta kozmetik endüstrisi dışında ilaç sanayiinde de çok önemli bir hammadde olarak kullanılıyor. Güçlü antiseptik ve sakinleştirici özelliği olan bu hoş kokulu bitkiyle uygulanan lavanta kürü, Hepatit- B ve Hepatit- C hastaları için de destekleyici tıbbın sık başvurduğu yöntemlerden biri olarak biliniyor.
3 bin hektarlık lavanta üretim alanı olan Isparta’da, emekli olan köyüne dönerek üretime destek veriyor.
eKmeKlerini TAriHTen KAzAnIYOrlAr -
Konya'daki 'mobiletçi' gençlerin ise ne özel pistleri var ne de korunaklı kıyafetleri. Gençler, şehir içi yollarda, kamyon ve otomobillerin arasında ölümle dans ediyor.
Konyalı mobilet jokeyleri FOTO rÖPOrTAJ - m. Ali POYrAz Motor sporları denince akla hemen yüksek hız gelir. Çeşitli dallarda yapılan müsabakalarda sporcular can güvenliği için korunaklı malzemelerle donatılır. Yaşanan aksilikler bazen ölüme sebebiyet verse de, giydikleri özel kıyafetler sayesinde sporcular çoğunlukla küçük yaralarla atlatırlar kazaları. Konya'daki 'mobiletçi' gençlerin ise ne özel pistleri var ne de korunaklı kıyafetleri. Gençler, şehir içi yollarda, kamyon ve otomobillerin arasında ölümle dans ediyor. ‘Tutku' olarak değerlendirdikleri mobilet sevdalarını Konya'nın yollarına yazıyorlar. 45 cc olan eski mobiletlerin motorlarını sanayideki ustalar 100 cc'ye çıkarıyor. Normal şartlarda 60 km hız yapan mobiletler, motorlarının güçlenmesiyle 150 km hıza ulaşabiliyor.
-
Polis ekipleri, 150 km hıza ulaşabilen modifiye mobiletleri tarfikten men ediyor.
ArAÇlArInA GÖzÜ GiBi BAKIYOrlAr Mobiletçi gençler alışılmadık biniş taktikleri uyguluyor. Rüzgarı kesmek için motorun üzerine uzanıyorlar. Bir elle direksiyonu, diğer eliyle vitesi kontrol ediyorlar. Yatarak sürdükleri motorlarla akrobatlara taş çıkartıyorlar. İkili olarak yapılan yarışların 'jokey' denilen özel sürücüleri var. Jokeyler motorla adeta bütünleşiyor. Özel tasarımlarla bo-
yanan mobiletler, isteğe göre kromla kaplanarak modifiye ediliyor. Kendi aralarında sınıflandırılan mobiletler 'İspanyol', 'Glardion' gibi isimlerle anılıyor. Hız yapması için strateji geliştiren ustalar, mobiletine göre çift ya da tek silindir motor takıyor. Konyalı mobiletçilerin en büyük korkusu polis ekipleri. Sebebi ise yasal olmayan yarışlarda yakalandıklarında çok sevdikleri mobiletlerine el koyulması.
Aksaray'ın merkeze bağlı Yeşilova kasabasında 1962 yılında kazı çalışmalarının başladığı Acemhöyük, bölge halkına sağladığı istihdamla birlikte belde ekonomisine de katkı sağlıyor. 4 bin yıllık insanlık tarihine ışık tutan Acemhöyük'te çalışan Yeşilovalılar ekmeklerini tarihten kazanıyor. Bölgede 12'si kadın 38 işçi, her sabah saat 05.30'da Acemhöyük'te mesaiye başlıyor ve öğlen saat 13.00 gibi mesaiyi bitiriyor. Asgari ücret ve sigorta karşılığında çalışan Yeşilovalı işçiler, çalışarak para kazanmanın yanı sıra tarihe ışık tutmanın da heyecanını yaşadıklarını dile getirdi. Kimi bayanlar ellerinde küreklerle el arabalarına toprak doldurup çalışırken, kimileri de kazı alanlarında oluşan toprakları el fırçası ile toplayarak temizlik yapıyor. Evin ekonomisine katkı sağlamak ve eşlerine yardımcı olmak için evdeki işlerini bırakarak Acemhöyük'te çalışmaya başlayan kadınlar ise, halinden son derece memnun. Yeşilovalı Sultan Çorapçı, "Ben kazıda çalışmaya bu sene başladım. 15 gündür falan çalışıyorum. Hem aileme katkım olsun diye çalışıyorum hem de evde oturmaktan çok daha iyi. Aynı zamanda sosyal hayatım genişliyor, tarihimizi öğreniyorum ve çocuklarıma daha iyi bilgiler veriyorum. Hem maddi hem manevi çalışmak çok güzel. Sabah 05.30'da burada iş başı yapıyoruz. Öğlen 13.30'da da iş bitiyor. Ondan sonra yemeklerim, işim derken yetiştiriyorum gayet. Sigortam buradan yatıyor. Artık bir sigorta başlangıcım var. İlerde emekli olmam için şarttı bu" diye konuştu.
Acemhöyük'te çalışmaya başlayan kadınlar ev ekonomisine katkı sağlıyorlar.
15 DIS- HABERLER
Yabancı asıllı işsizlerin sayısı artmaya devam ediyor
Hollanda karayoluyla ülkeye girmek isteyenlerin fotoğraflarını çekmeye başladı.
-
Flaman İş Bulma Kurumu verilerine göre bölgede şu an toplam 214 bin 419 işsiz var. Aynı zamanda bölgedeki dört işsizden biri yabancı asıllı. VDAB’den yapılan yazılı açıklamada yabancı asıllı işsizlerin oranı yıl bazında yüzde 7,8’lik bir oranda arttı. Diğer işsizlerin oranınında ise yüzde 0,6’lı azalma kaydedildi. Açıklamada “Yabancı asıllı iş arayanların zayıf iş piyasası pozisyonu, demografik özellikler ve tarihi yüksek göç (oranı) rakamlarda göze çarpıyor.” ifadeleri de dikkat çekti. Anvers, Flaman Brabant ve Limburg gibi yabancı asıllıların yoğun yaşadıkları bölgelerde bir önceki yıla göre işsizlik oranları yüzde 0,9 ila
Hollanda, sınırdan geçenleri kamerayla
TAKİP EDECEK
-
Kaçak göçmen girişlerini kısıtlamak isteyen Hollanda, yeni formüller arıyor. Yeni uygulamaya konulan güvenlik tedbirleri kapsamında ülke sınırlarına yerleştirilen kameralarla ülkeye giriş yapan otomobillerin plakası, modeli, şoförü ve araç içindeki yolcuların fotoğrafları çekilecek ve aralarında kontrol edilmesi gerekenler yeni güvenlik sistemi tarafından denetlenecek. Hollanda'nın Almanya ve Belçika ile olan sınır hattına yerleştirilen kameralar aracılığıyla uyuşturucu kaçakçıları, insan tacirleri ve kaçak göç girişimlerine karşı daha etkili mücadele hedefleniyor. AB genelinde geçerli olan Schengen Anlaşması aslında sınır kontrollerini yasaklıyor. Ancak Hollanda makamları yeni gözetim kameralarıyla fotoğrafı çekilen plakaların kaydedilmeyeceğini vurgulayarak, bu sayede yeni sistemin mevcut mevzuatta herhangi bir değişiklik yapmadan uygulanabileceğini açıkladı.
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Belçika’nın Flaman bölgesinde işsizlik oranı artmaya devam ediyor. Flaman İş Bulma Kurumu’nun (VDaB) sunduğu yeni verilere göre bir önceki yıla nazaran yüzde 1,4’lük bir artış oldu.
3,5’le artış sağlarken Doğu ve Batı Flaman bölgesinde hafif bir düşüş kaydedilmesi göze çarptı. Genel manada yüze 1,4’lük bir artış gözlemlenilen işsizlik oranlarında genç işsizlerin sayılarında yüzde 3,2’lik oranla düşüş görüldü. Devletin gençlerin okul sonrası işsiz olarak kaydolma sürecinde getirdiği düzenlemeler sonucunda genç işsiz sayısında artışın ağustos ayında gözlemlenmesi bekleniyor. İşsizlerin yüzde 59,6’sı bir senden az bir süredir işsizken yüzde 15,8’i bir ila iki yıldır işsiz ve yüzde 24,6’lık bir bölümü ise 2 yıldan fazla bir süredir işsiz olarak kayıtlı.
Anvers, Flaman Brabant ve limburg gibi yabancı asıllıların yoğun yaşadıkları bölgelerde işssizlik arttı.
Taziye Clermont Ferrand’da yaşayan gönüllülerimizden
Seyhan-Zülfiye Çapraz
çiftinin henüz 3 aylık olan minik yavrularının vefatını teessürle öğrenmiş bulunmaktayız Kendisine Allah’ tan rahmet, geride kalanlara sabr-ı cemil niyaz ediyoruz.
mOTiF insani Yardım Derneği
17
Masum ve garip kullarına merhamet buyur Ey bütün cebbar ve gaddarları azametinin dizginleriyle dizginleyip durduran, yüce dinimiz İslam’a ve kemerbeste-i ubudiyetle ona yürekten bağlanmış Müslümanlara kinle, nefretle düşmanlık besleyenleri kudretiyle ihata eden Yüceler Yücesi Rab! Sen’den, sırf Sana inandıkları için, inanan kullarına adavet besleyen insafsız ve yola gelmez kimselerin ağızlarına gem vurmanı, ellerine kelepçe geçirmeni, ayaklarına zincir takmanı istiyoruz.. biz masum ve garip kullarına merhamet buyur da, bize karşı kin ve nefret duygularıyla oturup kalkan hasetçilerin menfur emellerine ulaşmalarına müsaade etme..
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Ramazan'a ve ibadetlere bir çocuk nasıl bakar?
EVDEKİLER HER GECE KaLKIP SPOR YaPIYOR
abz, önce u r o y lı n baş n başta e la a k ben! -Pe . aptım Allah'la ım y z o la y n n a a b tır. dest almya, daha dün runa çıkmak u e z iy ız u y . h k -N llah'ın ve şık olmalı zaman ço A z a O m ! iz m im -Na e giyey nce t adan ö ım elbisemi m ş lu u k b an ta sin. e. -O zam onları giyinc i de giyebilir herhalde uy a n e m m is a u r lb e im yo şık olu ladım takım ıkkınlık sezd v b e n i e k -Pe sesind nemin n a a b a b babaan Süper dır. e c n li e n kta an g YDUM akma kusuzlu UMA KO Bugün okuld rken etrafa b üzün C U Ş A B a . şey DUM, az kıl dürün ALI SOY çok ilginç bir u arada nam sen okul mü uluşuyoK A T R O B P 'la b lum dık. maz Bu na namazını kıl nnem, "Oğ mazda Allah aannem çok ını öğle r bab de na Babaa nemle ekiyormuş. karsın? Biz ." dedi. Süpe em dudaklar n n er ba iz mak g etrafına mı enmemeliy dık. Babaan e epey düşü il la d e g ş d il a n n b e ir şeyle maza yle di- önü rdu. B dime ö mek ruz, başka b n. Neyse na yler söylüyo fikir geldi. n e ydurk n e iç ekt ir şe u be n gece su er bir n bir yalan u ç s r b p u e ü r e g s c ğ lı o a iz m d s e çe akıl . Aklım baann . Daha um. Be rak ses or. Ge Çocuk imse bilmiy , babam, ba Bir yan- kıpırdata lesem diye.. cuma koyd eye r e p ü S ik şu la gülm ne söy a nem rdı. r ım im e B n la r la d r n . A a a le o . p h ç m m a u ıy a ü er dü hk ydu üz y kalk Benim e benim g y old um..." em ka kalı so üldü. H . u günd v e yatıp ç bir şe "Porta uma duma d yledim ann itirip epey g dayanamayorum da çok ilgin ermişler, yer orlardı. Bun üşünmüştüm b sö ıldanıy lıları s lktığım diye d dum. D biraz sesli e namazını a da bu sefer için ka ere küçük ha bir şeyler mır r yapıyorlar mı? d em z ols ma nırım r hepsi y sessiz sessiz m gerçi. Spo ıp spor yapa enden utan e- Sa dı. Babaann aygım sonsu uz!" B d ü apıyor ap verdi. başla üyüklere s y iş dan da da görmüşt sundan uyan rına gittim. pabilirsiniz ir b cev di b a ı u la kadar ım; tıkların san gece uyk itirince yan gündüz de y rada cid n babaannem r. u B ! d a b y ız n u ı e u yıp k Ama in e sporların , sporunuz ederk rsunuz a okun i babaa en bu k, ded gülüyo esine devam me değil, du az mıyım? B u e Neys oktu canım üm. d r N o " gülm kerle uşam üm. azı kılıy rek y ldürd ah bizi Annem namazda te im gibi kon diye düşünd ı, innall nıza ge e herkesi gü , sabah nam A ? ım in istediğ sever vladım ı oğlum elham z kıldim. Y sporu evlad adın m st alıp nama rak -E iye ki Allah'la everim, o da übhanekeyi, e daha çok m y e u N d -N im s yünc z kıla çok s abde eesini ezan s de uyanıp biz de nama ediyo- tekerlemeyi eni öğrendiğ öyledi. Büyü in en eğlenc n le e g iz ş nem. r s y , İ B i . en or eye ti. kkü aannem uyabileceğim yabilirmişim rdon seccad . -Camid aya davet et h bizi çağırıy iklerine teşe b a B kılm verd i! ataynayı ok nları da oku halıya, pa yebiliyorsun a Alla or yan namaz gün beş def eğiliyoruz, y u ş nip o minik a iste lu u la er 'la b ar bir kere, sure öğre maz bitince a ne geliyors h a ll dık. H ünde saygıy A klın ı na . ön er gün lerim v li taraf ua etmek. A onun erkes h süper güç kür edebilirim h tan i d k e Evd an baş enim ona teşek turup ! ! B o m Z a ruz. a A i? ın z k M n a le ağım ALKIL mı ev -Vay c luşmuyorum irim, ben de ldı; iş senin MUDA K mazımı kılac ı yap tamam A k u il a il A b b a D a e ın Z ş r ın A NAM nem ilk na am aynısın Ben niy llah'la konu beni kucağ abilirsin. Ya y, ıl A m ık e s e z z d n a a abaan n ne yapars k kola n n a B o m m e ç a a a b t b n u u a e b y b e . "E a yaBeni u Süper vladım sen d maz uyardı: B izledim a zorlarını d orum! ! Ben de na ı? e u iy ii m n t b o ? is a m e T lı k h da kıla ladım en ben d apma yamazsınız an çok namaz rk imdi y tım. O kıla e! Ben bund birlikte a ne, ben ş iye beni dışla da kalk ik u n n m d a m a a e k -Ban bab üçü i!" ar kom at etm en ben yum k e baktı: enim istirah ilirim k yere yatark h'ım ne kad amazı b m a e p nız! Bo im. n n a n o ll in, b abaa yo- Sonra da alı oldum. A Babaannem tin bir u y kılabilir am gülerek b e kolay gels u n , be ben! a hav areke Bab n siz çocukla ülümseyerek Çok d er çocuğum zdaki her h i hareket e sulta u d b li a ın g a p V aş bir sü bana nam tediğimiz gib siz uğr Babaannem im ! e is iğ . lazım i "Annec bitirinc lduğunu ve ttı. babam i d o e la t Yan ı n is anlam eceğimizi a emek d " y m e . ru edem n tuttu elimde
Çocuğunuzun, torununuzun, yiğeninizin yaptığınız ibadetleri nasıl gördüğünü hiç düşündünüz mü? Sizler namaz kılarken, Kur’an okurken, iftar ya da sahur yaparken acaba o ne düşünüyor?
-
Kadir Gecesi’ni ibadetle geçirin Ramazan ayının hangi gecesinin Kadir Gecesi olduğu belli değil. Peygamberimiz’in tavsiyesi, onu Ramazan ayının son on gününün tek gecelerinde aramak...
18
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
ü n ü g n o n o s n ı ’ n a z a Ram
n a d n ı b a z a m e n n e ceh R
amazan ayı, içinde barındırdığı Kadir gecesiyle, mümin- ayetinde Ramazan ayının son on gecesi üzerine yemin edilere izzet-i ikram olarak sunulmuş huzur ve bağışlanma liyor. Altıntaş’a göre, Yüce Allah bir şeye yeminle başlıyorsa, zamanıdır. Efendimiz (sas), “Ramazan; evveli rahmet, onun değerli ve önemli olduğunu beyan etmiş oluyor. ortası mağfiret ve sonu cehennem ateşinden kurtulma ayıdır.” buyuruyor. Bu mübarek ayın sonuna yaklaşsak EFENDİMİZ, SON ON GÜNE AYRI ÖNEM VERİRDİ da bereketinden faydalanmak için daha on günümüz Peygamber Efendimiz’in kızı Hz. Aişe Validemiz’in rivavar. Bugünlerde af ve mağfiret yet ettiğine göre Peygamberimiz, kapıları sonuna kadar açık... Ramazan ayında diğer aylardan Diyanet İşleri BaşkanBizi terk edip gitmesini daha çok ibadet ederdi. Son on lığı Yüksek Kurulu Üyesi günde ise ibadetlerini biraz daha istemediğimiz günler, Prof. Dr. Ramazan Altınartırır, geceleri ihya eder, ailetaş, Ramazan ayının; evde geceyi ihya etmeleri için su gibi akıp geçiyor. On sini velinin rahmet, ortasının uyandırırdı. Mescid-i Saadet’te mağfiret, sonunun ise ceitikâfa girerdi. Hayır ve hasenat bir aydır hasretle bekhennem azabından kurtuluş alanında daha fazla yoğunlaşırlediğimiz Ramazan ayı- dı. Peygamberimiz’in bu davrazamanı olduğunu hatırlatıyor. Peygamber Efendimiz (sas), Ranın sonlarına yaklaştık. nışı vefatına kadar sürmüş. Her mazan ayının son on gününü; “Müyıl on gün itikâfa girerken, vefat Ramazan, bu ayın Allah ettiği yıl itikâfı 20 gün sürmüş, o min kulların, Ramazan’a hürmet eden, Ramazan’da gayret eden kulların cehenyılki Ramazan ayında Cebrail(as) katındaki değerini, bu nemden azad olma zamanı.” diye tarif Kur’an-ı Kerim’i iki defa arz etediyor. Yani kulların cehennemlik olacak miş, karşılıklı okumuşlardı. ayda yapılan ibadetlegünahları varsa bile, Ramazan bereketinProf. Dr. Ramazan Altıntaş, rin sevaplarının katlade Allah’ın (cc) rahmetiyle bağışlanıp ceRamazanın son günlerini sünnehennemden azad olacakları zaman oldute uygun geçirmek için vakit nanarak geri döneceğini ğu müjdesini veriyor. Prof. Dr. Altıntaş’a mazlarını cemaatle kılmayı tavsigöre, bu mübarek ayı, Allah’ın istediği bilen bir Müslüman için ye ediyor. Diğer gecelerden farklı gibi, bireysel ve sosyal ibadetlerle değerolarak kılınabildiği kadar gece gerçekten hızlı geçiyor. namazı kılınmasının da çok fazilendirip bu ayın hakkını vermiş bir kulun bağışlanmayı ümit etmesi gerekiyor. letli olduğunu vurguluyor. Bir de Neyse ki, on günümüz Efendimiz’in Aişe Validemiz’e buBİZ ORUÇ TUTARIZ, ORUÇ DA BİZİ... daha var. Manen temiz- günlerde sıkça okumasını tavsiye Bakara Sûresi’nin 43. âyetinde orucun ettiği duayı hatırlatıyor: Allahümlenmek için bir fırsat farz olduğundan bahsediliyor. Bu âyet, me inneke afüvvün tuhibbü’l-afve “...umulur ki korunursunuz.” diye bitiyor. niteliğinde bir on gün... fa’fu annî. (Allah’ım! Sen affediciAltıntaş, Arapçada ‘oruç’ kelimesinin tam sin, cömertsin. Affetmeyi seversin. karşılığının ‘tutmak’ olduğunu hatırlatıyor Beni de affet.) ve, “Biz oruç tutarız, oruç bizi tutsun diye. Oruç tutan bir Müslüman, iç ve dış dünyasını kötülüklere ge- GECE NAMAZI çit vermemek için adeta bir zırhla örmüş gibidir.” diyor. Zira Sahabe efendilerimizden İbn Abbas, Hz. Peygamber’in RaHz. Peygamber’den gelen rivayetlerde, inanarak ve karşılığını mazan ayının bütün gün ve gecelerinde olduğu gibi son on da sırf Allah’tan bekleyerek Ramazan ayını namazla, oruçla gününde de bol bol Kur’an okuduğunu, hayır ve hasenat geçiren ve Kadir Gecesi’ni ihya eden bir Müslüman’ın günah- yaptığını, geceleri teheccüd namazı kıldığını rivayet edilarının bağışlanacağı ifade ediliyor. yor. Prof. Dr. Altıntaş’ın anlattığına göre, Hz. Peygamber; Ramazan ayının son on gününün ehemmiyetli olduğuna Kur’an’ın doğum gecesi olan Kadir Gecesi’ni Ramazan’ın dair bir ışık daha var. Kur’an-ı Kerim’de, Fecr Sûresi’nin ikinci son on gününde arayın demiş ve bu ayın 23., 25. ve 27. ge-
19
Kadir Gecesi’ni ibadetle geçirin (2) Ebû Hureyre’den (ra) rivayet edilen bir hadise göre Peygamberimiz, Kadir Gecesi hakkında şöyle buyurmuş: “Kim ki inanarak ve sevabını Allah’tan umarak Kadir Gecesi’ni ibadetle geçirirse geçmiş günahları bağışlanır.”
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
. . . İ T K A V Ş U L U T KUR celeri Mescid-i Nebevi’de ashabına 8 rekatı nafile 3’ü vitr olmak üzere 11 rekât gece namazı kıldırmış. Cemaatle kılınan bu namazlar, sahur vaktine kadar devam etmiş. Altıntaş, bu namazların bizim için de sünnet-i müekkede ve çok faziletli olduğunu ifade ediyor.
İTİKÂFA BİR ODA AYIRABİLİRSİNİZ İtikâfta önemli olan, insanın günlük meşguliyetlerden sıyrılıp maneviyat iklimine girmesidir. İtikâfla Müslüman nefis muhasebesi yapar, Rabb’iyle bağ kurar. Günümüzde dünya meşguliyetleri eskiye nazaran fazla olduğu için itikâf yapmak çok zor gelebiliyor. Prof. Dr. Mehmet Zeki Aydın, bu sünneti ihya etmeye yeniden alışmak için birkaç günlük itikâflar düşünülebileceğini anlatıyor. Bu konuda bazı tavsiyeleri var: Mesela evinizde bir odayı ayırıp adını ‘itikâf odası’ koyabilirsiniz. Bu odada işi olmayan aile bireyleri birkaç saatliğine de olsa itikâfa girebilirler. Hatta durumu uygun olanlar 2 gün, 3 gün veya 10 güne kadar itikâf yapabilirler. NEFİS MUHASEBESİ, İNSANI ADAM EDER Ramazanın son günlerinde ibadete sımsıkı sarılmak gerekiyor. Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, son on günle ilgili tavsiyelerde bulunuyor. “Bu günlerde Kur’an-ı Kerim’i elden düşürmemeliyiz. Günahlarımızın bağışlanması için bol bol dua etmeliyiz. Oruç ibadetinin hakkını vermeli, geceleri teravih, teheccüd ve nafile namazlarla değerlendirmeliyiz. Farz ve vacip olan zekât ve fitrelerimizi vermenin yanında hayır ve hasenat yapmalıyız. İftar sofralarımıza fakiri, fukarayı davet etmeli, çocuklarımıza bu gecelerin önemini yaşayarak öğretmeliyiz. Mümkünse, son on günün bir ya da iki gününü bir camide ya da evimizde itikâfa girerek ibadette yoğunlaşmalıyız.” Altıntaş, nefis muhasebesi yapmanın önemini de vurguluyor. Ömrümüzün bir muhasebesini yapmalı ve hayatımızı ‘helal ve haram’ sınırlarını gözeterek yaşama konusunda kendimize bir istikamet çizmeliyiz. Altıntaş’a göre, nefis muhasebesi, toparlanmak ve değişmek için önemli bir vesile. Bir kimse nefis muhasebesi yapınca Ramazan ayını verimli geçiriyor. Bu da diğer aylarında maneviyatla geçmesini sağlıyor. Altıntaş’a göre iyi bir nefis muhasebesi ve ibadetle geçirilen bir Ramazan ayı, kişide iyi yönde ahlaki değişimi gerçekleştiriyor. Tabiri caizse, iyi bir nefis muhasebesi, insanı adam ediyor. Bu kişinin hayatında muhakkak olumlu değişiklikler gözleniyor. İTİKÂF, MAĞFİRETİN ANAHTARI... İtikâf; Ramazan ayının son on günü itikâf niyeti ile bir
camiye, mescide ya da kadınlar için evde uygun olan bir odaya çekilerek zarurî ihtiyaçlar dışında dışarı çıkmadan inzivaya çekilip zamanını ibadet ve dua ile geçirmektir. İtikâf, kifâî nitelikli bir sünnet-i müekkededir. Hz. Aişe Validemiz’in (ra) anlattığına göre Peygamber Efendimiz (sas) Ramazan’ın son on gününde itikâfa girerlerdi. Bu, aziz ve celil olan Allah’ın kendisini ebedî âleme alıncaya kadar devam etti. Kendinden sonra hanımları da odalarında itikâfa girerlerdi. Emekli imam Mehmet Duman, ömrünü hayır işlerine adamış insanlardan biri. Her sene Ramazan ayında bir mani olmadığı takdirde itikâfa giriyor. Duman, ihlâs ile yapılan bir itikâfın, amellerin en faziletlisi sayıldığını hatırlatıyor. Bu sayede kalpler bir müddet için de olsa dünya işlerinden sıyrılıp Allah ile irtibat içinde oluyor. Duman, konuyla ilgili bir rivayeti anlatıyor: “İslâm büyüklerinden Atâ şöyle der: “İtikâfa giren kimse ihtiyacından dolayı büyük bir zâtın kapısında oturup ‘Hâcetimi yerine getirmedikçe buradan ayrılıp gitmem.’ diye yalvaran bir kimseye benzer. O da Allah’ın bir mâbedine sokulmuş, ‘Beni bağışlayıp mağfiret etmedikçe buradan ayrılıp gitmem.’ demektedir. Kısacası, itikâf sayesinde insanın maneviyatı yükselir, kalbi nurlanır, simasında kulluk nişaneleri parlar, feyizlere mazhar olur.”
KADİR GECESİ SON ON GÜNDE SAKLI Kadir Gecesi, müminlerin en değerli, en bereketli gecesi. Çünkü Rabb’imizin rahmet kapılarını sonuna kadar açtığı, manevî ziyafetin davetlilerine her türlü ihsanda bulunulduğu bin aydan daha hayırlı bir gece. Ebû Hureyre’den (ra) rivayet edilen bir hadise göre Peygamberimiz, Kadir Gecesi hakkında şöyle buyurmuş: “Kim ki inanarak ve sevabını Allah’tan umarak Kadir Gecesi’ni ibadetle geçirirse geçmiş günahları bağışlanır.” Ramazan ayının hangi gecesinin Kadir Gecesi olduğu belli değil. Peygamberimiz’in tavsiyesi, onu Ramazan ayının son on gününün tek gecelerinde aramak... Buna göre Kadir Gecesi Ramazan’ın yirmi bir, yirmi üç, yirmi beş, yirmi yedi ve yirmi dokuzuncu gecelerinden herhangi biri olabilir. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Zeki Aydın, bu gecede uzun uzun dua etmeyi ihmal etmemek gerektiğini hatırlatıyor. Çünkü bu gece Rabb’in kullarına ihsan gecesi... Aydın’a göre, herkesin iyiliğini isteyerek genelden başlayarak özele doğru dua etmemiz gerekir. Yani insanlık, İslam âlemi, Müslümanlar, ülkemiz, yakınlarımız, çevremiz, sevdiklerimiz, dostlarımız, ailemiz ve kendimiz sıralamasıyla dua etmek faziletlidir.
ve
,
,
market ve restorant m羹sterilerimize
degerinde
Bisiklet hediye!
Asya Asya Food Food -- Toptan Toptan G覺da G覺da 168 rue de Paris 93000 Bobigny Tel.: 0033 01 48 40 05 06 Fax: 0033 95 96 42 16 4
www.asyafood.com contact@asyafood.com
21
Peygamberimiz’in ilk kıldırdığı cuma Resulullah (sas) Medine’ye hicret ettiği zaman ilk defa Kuba’da Amr b. Avf oğullarına indi ve orada pazartesi, salı, çarşamba ve perşembe günleri kalıp Kuba Mescidi’nin temelini attı. Sonra cuma günü Medine’ye doğru yola çıktı, Salim b. Avf oğullarına ait bir vadiye geldiğinde cuma namazı vakti girmişti; Resulullah orada hutbe okuyup cumayı kıldırdı ki işte Hz. Peygamber’in ilk kıldırdığı cuma budur.
-
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İdris Şengül, nimetlerden ancak nimetlerin sahibinin emir ve yasakları, öğütleri çerçevesinde faydalanılabileceğini söylüyor. İnsanın nimet karşısındaki konumunun ve sorumluluğunun ne olduğu konusunu, iki temel gerçekten hareketle ele alıp değerlendirmemiz gerekir. Biri nimetin, ihsan ve ikramın asıl sahibi ve yaratıcısı olan Allah Teâlâ’nın ulûhiyetini, yaratıcılığını ve Rabb’lığını ilgilendiren hakikatlerle alakalı gerçeklerdir. Diğeri de; insanın farklı yaratılış özellikleri, istidatları, ilim ve idrak ile alakalı harika donanımı sebebiyle, varlık içinde başka hiçbir yaratığa verilmemiş üstün konumu çerçevesinde uhdesine verilen teklife, emanete, hilafete yani Yüce Allah’a karşı sorumlu oluşuna yakışır en ideal bir tavrın sergilenmesi ve ortaya konmasıyla ilgili hakikatlerdir. Şüphesiz insan Ahsen-i Takvîm’de yaratılmış mümtaz bir varlıktır. Bu farklı konum ve sorumluluğu sebebiyledir ki, yoktan var edilişinden başlayarak sayılamayacak derecede sayısız nimetlerle donatılması karşısında bütün bu nimetlerin sahibini tanıması, bilmesi ve ulûhiyette başka hiçbir varlığı ona eş koşmaması gerekmektedir. Aksi takdirde Kur’ân’ın ifadesiyle insan, insanlığını kaybedecek, aşağıların en aşağısı mertebeye hak kazanacaktır. Tabiatıyla insan için bu düşüş, varlık ve imkân sahası içinde daha büyüğü ve kötüsü olmayan ve olmayacak olan bir düşüş olacaktır.
NİMET KARŞILIĞINDA İNSANDAN NE İSTENİLİYOR? Nimetler karşısında her şeyden önce insandan istenilen şey, nimetin sahibini bilmek, tanımak ve O’na (cc) karşı layık olduğu şekilde samimi kulluk tavrını sergilemektir. Marifetullah merkezli kulluk bilinci içinde gerek fert olarak gerekse toplumlar, milletler olarak insanın yaratılış gayesine uygun bir hayatı gerçekleştirmektir. Söz konusu ideal hayatı gerçekleştirirken de ölçüsü yine nimetlerin sahibi olan, yaratan ve dolayısıyla en iyi bilen Allah’ın en son mesajı Kur’ân-ı Kerîm ve
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
nimetleri vereni bilmeli, O’na (cc) şükretmeliyiz Kur’ân’ı bizzat yaşayan Hz. Peygamber (sas)’in sünnet-i seniyyesi olmalıdır.
VERİLEN NİMETLERİN NE KADAR FARKINDAYIZ? İsa aleyhisselam bir ağacın altında dua eden birini gördü. Dikkatlice baktığında adamın ayakları sakat bir kötürüm olduğunu anladı. İki gözü de görmüyordu. Vücudunda ise bars hastalığı olduğu anlaşılıyordu. Ama adam bütün bunlara rağmen ellerini kaldırmış şöyle dua ediyordu: –Ey nice zenginlere vermediği nimeti bana ikram eden Rabb’im! Sana ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun! HAZRETİ İSA KÖTÜRÜM ADAMA YAKLAŞTI: –Ayağın yürümüyor, gözün görmüyor. Bedenin de sıhhatli görünmüyor. Buna rağmen çoğu zenginlere verilmeyen nimetlerin sana verildiğini düşünmekte, bunun için de büyük bir mutlulukla şükretmektesin. Hangi nimettir nice zenginlere verilmediği halde sana verilen? Kapalı gözleriyle sesin geldiği yana yönelerek dedi ki: – Efendi! Allah bana öyle bir kalp vermiş ki, o kalple O’nu tanıyorum. Öyle de bir dil vermiş ki, o dille de O’na şükrediyorum. Halbuki, dünyanın serveti elinde olan nice zenginler var ki, kalbinde O’nu tanıma sevinci, dilinde de O’na şükretme mutluluğu yoktur. Ama gel gör ki, ayakları topal, gözleri kör, bedeninde hastalıklar bulunan bu kötürüm adama Rabb’im, bu sevgiyi ihsan eylemiş, bu nimetin farkına varma tefekkürünü lütfeylemiş. Bunu düşününce kendimi tutamıyor da: – Nice zenginlere vermediği nimeti bana veren Rabb’ime ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun! diye sevinç duaları etmekten kendimi alamıyorum. İsa aleyhisselam: – Ver şu elini öyle ise! diyerek adamın elinden tutar, görmeyen gözlerinden öper.
Her nefeste büyük rızıklarla nimetleniyoruz. Görmek, duymak, akıl sahibi olmak, hissetmek, yiyip içebilmek, konuşabilmek paha biçilemez nimetlerden. Denizdeki balıkların denizi fark etmemesi gibi pek çok insan, içinde yüzdüğü nimetlerin farkında değil. Bir Müslüman’a yakışan ise sahip olduğu nimetleri fark edip başta bu nimetleri vereni hatırlayarak O’na (cc) şükretmek. Nimetleri birer emanet olarak kabul edip onları titizlikle korumak.
Peygamber’in dudaklarının değdiği gözler açılır. Karşısındakinin İsa aleyhisselam olduğunu görünce heyecanlanan adam: – Sen şu ölüleri dirilten, hastalara şifalar bahşeden mucizelerin sahibi peygamber değil misin? der. – Belli olmuyor mu? deyince: – Gözlerimden belli oluyor da ayaklarımdan henüz belli değil, der. Tebessüm eden Hz. İsa: – Sen hele bir ayağa kalkmayı dene! deyince, silkinen kötürüm adam dimdik ayağa kalkar. Ayakları üzerine dikilebildiğini anlayınca söylediği ilk sözü şu olur: – Ey Allah’ın Nebisi, sendeki bu mucizeler de O’ndan değil mi? Öyle ise izin ver de geç kalmayayım, O’na bir şükredeyim, diyerek başını secdeye koyarak der ki: – Rabb’im! Seni tanıyan bir kalple, şükreden bir dil nimetinin şükrünü yapmaktan acizken, şimdi gören bir çift gözle, yürüyen iki de ayak lütfettin. Artık bilemiyorum nasıl ödeyeceğim bu nimetlerin karşılığını?. Halk, gösterdiği bu mucizelerden dolayı İsa aleyhisselamın elini öpmek ister. Ama Allah’ın Nebisi işaret eder: Benim değil, şu secdedeki kötürüm adamın elini öpün!..
Kimseye hayır dememişti Resulullah insanların en cömertiydi. Bilhassa Ramazan ayında daha da cömertleşirdi. Resulullah ömrü boyunca bir şey isteyen hiçbir kimseye “hayır” dememiştir. Bir defasında, kendisini yalnız dağıtıcı ve veznedar olarak nitelemiş, her şeyi verenin Allah olduğunu söylemiştir. Bazen, Resulullah’ın bir şey satın alıp, satıcıya hediye ettiği olmuştur. Resulullah hiçbir öğün yemeğini yalnız yememiş, daima ashabını davet etmiştir.
22
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
DUAMIZDA EDEP VE SAYGI OLMALI
n a z a i
t m t e a r R e öğ
bir zan'la Rama boyunca, ay meden iç yeme-p kalkmayatı badet ü ya, i evrad n taattera kadar â k z ü e tın hemena haya er alanıyl h lı birta alaka manevi kım nımlar kaza ik, kultt elde ehayatımız . i k u l e gird düzenini çektit Hasrez bir kulluksı i ğim erforman p koyma a ortayya çalıştık.
n e z bi
Rabb’imize karşı el açıp dua ederken, kimin karşısında olduğumuzun şuuru içinde olabildiğine edepli ve saygılı olunmalıdır. Bana şunu ver, beni affet gibi emir kipleri içinde değil de, başımıza gelen her musibetin, sıkıntının kaynağının biz olduğunun bilincinde, samimi bir şekilde el açıp hicap içerisinde halimizi arz etmeliyiz. Rabb’imiz nasıl takdir buyurursa buyursun baştan rıza ve hoşnutluğumuzu ifade etmeliyiz. Bu konuda peygamberlerin yapmış olduğu dualar bize rehberlik etmektedirler. Mesela Hz. Adem (as); “Rabb’imiz! Biz kendimize zulmettik. Eğer merhamet buyurup da kusurlarımızı bağışlamazsan apaçık hüsrana uğrayanlardan oluruz.“ (Araf, 7/23) duasıyla bize bir edep öğretmektedir. Yine Hz. Eyyüp (as) maruz kaldığı musibetler karşısında; “Afiyet ver ve beni bu sıkıntılardan kurtar” demeyi dahi peygamber edebine muhalif saymış; “Ya Rab! Bana ciddi bir zarar dokundu, Sen merhametlilerin en merhametlisisin.” (Enbiya, 21/83) mahiyetindeki iç çekişiyle yetinmiştir.
zu cumu il, göz, u r o kir ve siyle e değ vesile midemiz , hayal, fi duk. Yani en e r d p İMAN ETMEK NE DEMEKTİR? sadec ağız, kal a da tuttu ani şeyler arama , z y f ı h k L i â E a l , ız l m i R â ı z İ s u r m ü e ı M k a m l l E z e m , n D ğ ALİ rga özü dan i, a ukab ccüdü İman kelimesi, inanmak, güven versair o haramlar alıştık. G işitmed günah dü e ru, m ç ı Sahu ravihi, teh ir ibaz m r ı a mek, başkalarının emniyetini temin a r a l m a y n a a b o e tutm lağımız h kalp düny tarı, t azan ayı dır. Bir esile- v k etmek.. ya da emin, güvenilir ve a n z u a ı m , u z a p n adı, k ak durdu oldu. tün R ulluk kam bir okul Rama u sıcak gü arü m . r sağlam olmak manâlarına gelir. b k i a a d z l i b ı u l Ş K in kıy ir k , etten karşı kapa abır eğitim en geçtik. sabrettik. erip e infa i, adeta b p bizim iç kınlaşma b İman, Peygamber Efendimiz’in v y ı g g s d , e .. ya im m ık. t cesin a oruç bir r eğitimin ek istedi ndık. Bizi . Yani ş mevs en bu ka ze Rabb’e cı anlama n (aleyhissalatü vesselâm) yüce t a ü l e ş d ı k a d k m i a d ya Aslın iz bir sab ana su iç ı için day ğüs gerdi am e Bu okul b ma, muht a v Allah’tan getirdiği kat’î olan e d u k m ğ ö i ı ş g ir. ay on ul s Allah k le hep ımız kana kti olmad şı sabırla ı öğretti. nded abır, payla e i y o l t i n rak bilinen hükümlerde i ı e s l y r i n u i a r n y k b ayı mah kuma, s öğretir. n de ca ıktı, iftar v mlara ka katlanma i rler, nsan, bu ip r n e ç e (zarûrat-ı dîniyede) O’nu l i ğ o a r e z e u d n ı l r İ n ş ac Kur’a çok değer k ki, bu ipleridir. lişmiş, me meye ımız direcek du ntılara kar l Rama n hepimiz lerde sıkı i n tasdik etmek, haber verb k o e ı z k y l ı a g e çe a n ıntısın demek o z fkelen n bize sık gibi p a şüphe tin kopm î yönüyle uğun ger u ü k ö a ı diği şeyleri tereddütsüz g s m l d a y e n ak tlu Ra c Şun ünasebe ette, ruh ur ki, kul hayat bo u ı açlığı zluğun n ğretti. Do amaz k S İ R , kabul etmek, bunların D n . l m R p n a r İ u ö s z i k i o u e y i i G ı s B a ti dak miş ğı n ın, b erin ÜZENE suz kalm lığın ve su i anlamay , verdiğim D gerçek ve doğru olduZ arasın amlaştırdı kişaf ettir an bu bağ , “İbadetl 3) ifaI oldu. imden geç i, haM k I n . HAYAT zan, aç-su şayarak aç nların hali a fazla attı evindirdik y sağl munu in k esas ol dimiz’in , Libas, 4 lut i i ğuna kalben inanmak e r ğ e l m i e a u a n ru ri ret Rama , bizzat y ahibi insa imize dah fukarayı s adetlerim bir b et du udur. Anc itekim Efe ır.” (Buha mazan ok , y a i demektir. Vicdanî itiraf i s y k s e e r b b e l i a b tm rde bizler u, ihtiyaç elimizi ce mızla fak amazan i em de ca e e sı da mesidir. N mlı olanıd r. Şimdi R l a e ve kalbî iz’anda bulunn n a n ı ü n t i h R a l a i m g duğu la bu ayd arla, zeka ne girdi: azımızı, namazıyla ettiri olsa dev irmekted alım. e isipl v d m mak demektir. İman, ı a a l v l a z t r m y e ı a ı e r e d a d g du z layıs la, sadak ımız düz ş vakit n . Teravih ğrendik. lisi, a ikati dile üzerinde t k yatım rimizi şuu ğinsanın aklını kullane e k l r t ö ı i e a t a z m l ı ş k i iç fa iftar lluk hay getirdi. B aya çalı durmay ur vesie ö l t bu ha r öğrettiğ mek- eyerek i ı e e ması veya âfâkî (kâinat) r u y y m e h d l l n n K ı a a , e e s u k l ze d m iba p azan vır belirl önce ze ne a ir dü e beraber daha uz nde olan azından i m b y a b ve enfüsî (kendisini) e e R a n l t d İ u n l m : ı le n er ze maat uzurunda ası hükmü kşam na verdik. GETİRD yi öğretti ylere karş mazan’da e iftae c N tefekkür neticesinde İ L e düzen Mukabelel k, P A h d İ v v i e m DİS ru . Ra nem pro ştık. ği şe zin etm . ti Allah’ın, insanın içinde b’imi teheccüd azıyla tanı daha bir ö a, nafile k ş MAZAN disipline n arzu etti ene koydu rum, sahu n bize yei b A e a l R d R n n a i u i r ü t re bi am mazın efs etti, düz n bu d Ramaza min ett li kılm uma, atı ü n a n y yakacağı bir meş’aledir. n t b d i a e e ü b z d a i H c e e g A i 'la atle n tehec evvabin n namazı dü Kur’an ok e, a a mak ızı tanzim yiyip içerk ndı. Yan tmamızı t vakitsiz ' e l u İman hem nurdur, hem r y y m i u u s e n t a i m le K c anım z zaman ama bağl altında tu im vakitl olu tutkılına z beş vaki e, günlük bet etme t a m r e kuvvettir. Evet, hakikî imaa a l n z k i k i o y h r l e d ı m s g ite ld im tir tro rog ğim ep Rabb yerine ge ırlı olma, azan’la e teravi kılmayı, ze h nı elde eden adam, kâinata istedi belli bir p uzu kon i getirdi. N mideyi h hoşlanma b a l z l etleri lunma, sa gibi Ram azan’dan rıyla çme arzum e disiplin içmek ve bb’imizin vesilesiyle d a A meydan okuyabilir ve imaa ' b m i a u na arla me-i r beslenm yler yiyip em de Ra r ve iftar imizdeki l kta b yapmam rımızı Ram eylea a z nın kuvvetine göre, olayların f k n e i v i u a e h k d lıkla ve b kli bazı ş arardır, yrıca sah iz için e ’in işleodu nasip tazyikatından kurtulabilir. İman, dedik iz alışkan ettirmeyi i Rave sa meyi' bir m m i e z ıktır. A i r i ğ üre n e i k i s e a d K d d ye -ı be ınd ğim devam r ney nl m i n s e t i a k k e a t a insanı fizik âlemin dar, statik ve bos ’ e k a r Ş e v r r c ş a i ı u e l m r b r a a K le ail dık. için nra d ece bütün geçiren a arttı. ten kılıfla ukabele ğı bir lerimizi l ı o ğucu sınırlarından kurtarıp onu kendi r a s d n ı d t a k m k a p ak yl ha lışk a yeme laşım dah lar ve ipe eraberce zaman ya n a n. Bö aşmış olar in. i dışındaki âlemlerle bütünleştiren, önünü s h u a b b d a pay li sandık n verip dür eni, azanl an eyles e, her nlük Kur’ ti. z z ü i m aydınlatan bir ışık kaynağıdır. İman, kişis ü b o e s d a d m gü ret rın ne ınd kulla iş bu itirmeden hapsi uduk. Asl rekli olan lığını öğ eçyi topyekün varlığın yegâne sahibi olan ! ok y en g ız ge ışkan Âmîn Allah’a muhatap kılması ve O’na bağlamam kuma al eğitimind mazan lıkları kte. a o ır R b ması itibarıyla, insana huzur ve şeref veren a : S k i e t büyük bir güç kaynağıdır. rebilm
-
23
İman, insanı insan eder İnsanın Allah ile olan bağını koparmaktan ibaret olan inkarcılık, insanın içine girerse o manalı sanat eserleri karanlığa düşer ve okunmaz. Yüce sanatların çoğu gizlenir. Görünenler ise sebeplere, tabiata ve tesadüfe verilir. İman, insanı fizik âleminin dar, statik ve boğucu sınırlarından kurtarıp onu kendi dışındaki âlemlerle bütünleştiren, önünü aydınlatan bir ışık kaynağıdır. İman, kişiyi bütün varlığın tek sahibi Allah’a muhatap kılması ve O’na bağlaması itibarıyla, insana huzur ve şeref veren büyük bir güç merkezidir.
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Dünyada olmak ‘dünyacı’ olmamak
Dünya malı insan içindir; lakin insanın helaki de mal yüzündendir. Sır şuradadır ki ne koyup kaynatırsan içine, pekmezin tabiatı onu kendine benzetir. İş kendi varlığını koruyabilmede. Öte yandan tek damla zehir bir bedeni yok edebilir. Demek ki bünyeden bünyeye fark vardır. M. SAİD TÜRKOĞLU Kendine güvenmiyorsa insan dünya ile sınanmaktan sakınmalı, bunun için dua etmeli. Dünya, gönül ehli insanlar için bile yaman bir sınanma meydanıdır. Bu sırrı anlatan güzel bir hikâye: Sultan Ahmet'le Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri, biri memlekette sultan diğeri gönüller sultanı; lakin birbirlerini de pek severler. Sultan Ahmet, gönülden bağlıdır Hüdayi Hazretleri'ne bir hediye sunmak ister ona. Mürşidi bu hediyeyi kabul ederlerse çok mutlu olacaktır. Sultan, düşündüğü münasip hediyeyi bir gün Hüdayi Hazretleri'ne gönderir ama korkulan olur, hediye kabul edilmez. Bu reddediş, Sultan'a karşı gelmek, onu kırmak mânasına gelmez şüphesiz. Bir prensip meselesi. Allah dostlarının dünya metaına bakışının bir ölçüsü. Sultan Ahmet, iade edilen
değerli hediyeyi bu defa devrin maneviyat büyüklerinden Abdülmecid Sivasi'ye gönderir. Ve hediye kabul edilir. Şimdi izaha muhtaç hayret-feza bir durum ortaya çıkmıştır. Sivasi Hazretleri'ne söylerler: Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri bu hediyeyi kabul etmedi. Cevap gelir: - Hüdayi Hazretleri bir karga değil ki leşi kabul etsin! Şimdi büyük bir istifham doğmuştur. Bu defa Aziz Mahmud Hüdayi Hazret-leri'ne gider, soruya çevirerek ona sorarlar: - Sizin kabul etmediğiniz hediyeyi Şeyh Sivasî kabul etti. Cevap gelir: - Onun açısından bir mahzur yoktur çünkü derya bir miktar çamurla bulanmaz. Ölçüye çok dikkat etmeli. Dünyada olmak ama 'dünyacı' olmamak. Mal, mülk, şöhretin merkezinde olunsa da kalp selametini hep korumak!
“Yemeğin bereketi hem yemekten önce hem de yemekten sonra elleri yıkamaktadır.” (Ebû Dâvûd, Et'ime, 11)
Elleri yıkamak, bereketi artırıyor
-
NAMAZ VAKİTLERİ
Allah Resûlü yemeğe başlamadan önce ellerin yıkanmasını tavsiye ettiği gibi yemeklerden sonra da ellerin tekrar yıkanmasını hatırlatmıştır. Ellerin yıkanmasıyla alâkalı bir rivayet Selmân-ı Fârisî'den (radıyallahu anh) nakledilmektedir. Kendisi şöyle demiştir: "Tevrat'ta yemeğin bereketinin yemekten sonra elleri yıkamak olduğunu okudum. Sonra bu konuyu Resûlullah'a hatırlatarak Tevrat'ta okuduğumu haber verdim. Bunun üzerine Resûlullah 'Yemeğin bereketi hem yemekten önce hem de yemekten sonra elleri yıkamaktadır." (Ebû Dâvûd, Et'ime, 11) buyurdular.
PARİS
İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
BORDEAUX İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
ORLEANS
İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
CAEN
İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
5 01 5 03 5 04 5 06 5 07 5 08 5 10
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
4 56 4 58 4 59 5 01 5 03 5 05 5 07
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
5 06 5 07 5 09 5 10 5 11 5 13 5 14
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
5 11 5 13 5 14 5 16 5 17 5 18 5 20
STRASBOURG İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
ANNECY
İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
LIMOGES
İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
MARSEILLE İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
4 41 4 42 4 43 4 45 4 46 4 47 4 49
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
4 54 4 55 4 57 4 58 4 59 5 00 5 02
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
5 14 5 15 5 16 5 18 5 19 5 20 5 21
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
4 41 4 42 4 44 4 46 4 47 4 49 4 51
LYON
İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
RENNES
İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
LILLE
İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
MACON
İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
5 00 5 01 5 02 5 03 5 05 5 06 5 07
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
5 20 5 21 5 22 5 24 5 25 5 26 5 28
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
4 53 4 55 4 56 4 58 4 59 5 01 5 02
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
4 58 5 00 5 01 5 02 5 03 5 05 5 06
METZ
İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
MULHOUSE İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
VALENCE
İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
BEZIERS
İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
4 45 4 47 4 48 4 50 4 51 4 52 4 54
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
4 33 4 35 4 37 4 39 4 41 4 43 4 45
10.08.2012 11.08.2012 12.08.2012 13.08.2012 14.08.2012 15.08.2012 16.08.2012
4 49 4 51 4 52 4 54 4 56 4 57 4 59
6 31 6 33 6 34 6 36 6 37 6 38 6 40
6 11 6 12 6 13 6 15 6 16 6 17 6 19
6 30 6 31 6 32 6 33 6 35 6 36 6 37
6 15 6 17 6 18 6 20 6 21 6 22 6 24
14 03 14 03 14 03 14 03 14 02 14 02 14 02
13 41 13 41 13 41 13 41 13 41 13 40 13 40
13 53 13 53 13 53 13 53 13 52 13 52 13 52
13 48 13 48 13 47 13 47 13 47 13 47 13 47
18 01 18 00 17 59 17 58 17 58 17 57 17 56
17 39 17 38 17 37 17 37 17 36 17 35 17 34
17 48 17 47 17 46 17 46 17 45 17 44 17 43
17 46 17 45 17 44 17 43 17 42 17 42 17 41
21 22 21 21 21 19 21 17 21 15 21 14 21 12
21 00 20 58 20 57 20 55 20 53 20 51 20 50
21 04 21 03 21 01 21 00 20 58 20 56 20 55
21 08 21 06 21 04 21 03 21 01 20 59 20 57
22 42 22 41 22 39 22 37 22 35 22 34 22 32
22 20 22 18 22 17 22 15 22 13 22 11 22 10
22 24 22 23 22 21 22 20 22 18 22 16 22 15
22 28 22 26 22 24 22 23 22 21 22 19 22 17
11 07 11 06 11 05 11 04 11 03 11 02 11 00
11 09 11 08 11 07 11 06 11 05 11 04 11 03
11 05 11 04 11 03 11 01 11 00 10 59 10 58
11 09 11 08 11 07 11 06 11 05 11 03 11 02
4 45 4 46 4 47 4 49 4 50 4 51 4 53
6 54 6 55 6 56 6 57 6 58 6 59 7 01
6 24 6 25 6 27 6 28 6 29 6 30 6 32
6 50 6 51 6 52 6 54 6 55 6 56 6 58
6 15 6 16 6 17 6 19 6 20 6 21 6 23
14 15 14 15 14 14 14 14 14 14 14 14 14 14
13 48 13 48 13 48 13 47 13 47 13 47 13 47
14 19 14 19 14 19 14 19 14 18 14 18 14 18
13 43 13 43 13 43 13 43 13 42 13 42 13 42
18 08 18 08 18 07 18 06 18 06 18 05 18 04
17 43 17 42 17 41 17 41 17 40 17 39 17 38
18 16 18 16 18 15 18 14 18 13 18 12 18 11
17 40 17 39 17 38 17 38 17 37 17 36 17 35
21 24 21 22 21 21 21 19 21 18 21 16 21 14
20 59 20 58 20 56 20 55 20 53 20 52 20 50
21 36 21 35 21 33 21 31 21 30 21 28 21 26
20 59 20 58 20 56 20 54 20 53 20 51 20 49
23 09 23 06 23 04 23 02 23 00 22 58 22 56
22 19 22 18 22 16 22 15 22 13 22 12 22 10
22 56 22 55 22 53 22 51 22 50 22 48 22 46
22 19 22 18 22 16 22 14 22 13 22 11 22 09
11 02 11 01 10 59 10 58 10 57 10 55 10 54
11 06 11 04 11 03 11 02 11 01 11 00 10 59
11 05 11 04 11 03 11 02 11 00 10 59 10 58
11 08 11 07 11 06 11 05 11 04 11 03 11 01
6 36 6 37 6 39 6 40 6 41 6 43 6 44
6 44 6 45 6 46 6 48 6 49 6 50 6 51
6 23 6 25 6 26 6 28 6 29 6 31 6 32
6 32 6 33 6 34 6 35 6 36 6 37 6 39
14 05 14 05 14 04 14 04 14 04 14 04 14 04
14 07 14 07 14 07 14 07 14 07 14 07 14 06
14 00 14 00 14 00 14 00 13 59 13 59 13 59
13 53 13 53 13 53 13 52 13 52 13 52 13 52
• Detaylı namaz vakitleri için http://www.zaman.com.tr/namaz.do/ • Bulunduğunuz yerin kıblesini öğrenmek için http://www.qiblalocator.com/
18 02 18 01 18 00 17 59 17 58 17 58 17 57
18 02 18 01 18 01 18 00 17 59 17 58 17 58
18 00 17 59 17 58 17 57 17 56 17 55 17 54
17 47 17 46 17 45 17 45 17 44 17 43 17 42
21 22 21 20 21 18 21 16 21 15 21 13 21 11
21 19 21 17 21 16 21 14 21 12 21 11 21 09
21 25 21 23 21 21 21 19 21 17 21 15 21 14
21 02 21 01 20 59 20 57 20 56 20 54 20 53
22 42 22 40 22 38 22 36 22 35 22 33 22 31
22 39 22 37 22 36 22 34 22 32 22 31 22 29
22 45 22 43 22 41 22 39 22 37 22 35 22 34
22 47 22 45 22 43 22 41 22 39 22 36 22 34
11 06 11 05 11 04 11 03 11 01 11 00 10 59
11 04 11 02 11 01 11 00 10 59 10 57 10 56
11 09 11 08 11 07 11 06 11 05 11 04 11 03
11 04 11 03 11 02 11 00 10 59 10 58 10 57
6 41 6 43 6 44 6 46 6 47 6 48 6 50
6 33 6 35 6 36 6 37 6 38 6 39 6 40
6 28 6 30 6 31 6 32 6 33 6 35 6 36
6 42 6 43 6 44 6 45 6 46 6 47 6 49
14 14 14 14 14 14 14 13 14 13 14 13 14 13
13 51 13 51 13 51 13 50 13 50 13 50 13 50
13 53 13 53 13 53 13 53 13 52 13 52 13 52
14 00 13 59 13 59 13 59 13 59 13 59 13 58
18 12 18 11 18 10 18 10 18 09 18 08 18 07
17 43 17 42 17 42 17 41 17 40 17 39 17 39
17 48 17 48 17 47 17 46 17 45 17 45 17 44
17 52 17 51 17 50 17 50 17 49 17 48 17 47
21 34 21 32 21 31 21 29 21 27 21 25 21 23
20 56 20 55 20 53 20 52 20 50 20 49 20 47
21 06 21 04 21 03 21 01 20 59 20 58 20 56
21 05 21 04 21 02 21 01 20 59 20 58 20 56
22 54 22 52 22 51 22 49 22 47 22 45 22 43
22 36 22 35 22 33 22 31 22 29 22 27 22 25
22 26 22 24 22 23 22 21 22 19 22 18 22 16
22 45 22 43 22 42 22 40 22 38 22 35 22 33
11 06 11 05 11 04 11 03 11 02 11 01 11 00
11 02 11 01 11 00 10 58 10 57 10 56 10 54
11 06 11 04 11 03 11 02 11 01 11 00 10 58
11 02 11 00 10 59 10 58 10 56 10 55 10 53
Çengel bulmaca
24 BULMACA Katman Bir tür peksimet
4
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Dayanıklılık
Şahit
Taş silindir
Tabaklamada kullanılan bir madde
İnanç
Bir peygamber
Hücum
Aşırı yemek yiyen
Kökboyası
Bir kürk hayvanı
İçinde bulunulan şartlar, vasat
Güven
Otel girişi, dalan Arı mamulü
Yükseklik Bitkibilim
Sinirli
Üstteki yönetmen
Tekerlekli taşıt
Utanma duygusu Sağlık, esenlik Kuramsal Bir cins peynir
ÇAĞAN IRMAK
Balözü
Söz Meleke
2
Metal Zekâ, kavrayış
Sıkı
Terbiyesiz kimse
İyilik
İkiyüzlülük
Kalıtım
Namazda dizleri tutarak eğilme
Akdeniz’de küçük bir ada
Valide
İnsanlık Motor gücü birimi
Mübarek Boyunbağı
Dağ oyularak açılan yol
Yazıda müzikte el alıştırması yapma Üslup, stil
Bir güçle çalışan düzenek
Kanun
Sema yapan derviş
Karagözde çalınan kaynana zırıltısı
Sarhoş bağırtısı
Ahlak kurallarına bağlılık
Çatı, tavan
Havadar
Kazıklıhumma
Büyükler gibi konuşan kız çocuğu
Dolaylı anlatma
Uyma, boyun eğme
Hitit
Lorentiyum simgesi
Vilayet
Dogma
Deri. cilt
Bir sayı
Cevizin yeşil kabuğu Kaon simgesi Geçmişi anlatan bilim dalı
İnatçı
Bir malı tanıtmak için yapılan şeyler
Lokmanruhu
Ses müziği topluluğu
Refakat
Rehin
Orta resim Eski İstanbul adlarından biri
Giysinin boyun bölümü
Öğüt
Tarikat kurucusu
Yetke
Pulluğun tarlada bıraktığı iz
Zabıt
3
Yeniçerilerin isim kütüğü
1
Lahza Saçmalama
Selenyumun simgesi
Cömert
Yayvan, çukurca yemek kabı
Amerika armudu Kırmızı
Helyumun simgesi
Od
Üzüm suyu
İZMİR SAAT KULESİ
Perdesiz üfleme sazı, boru
8
Son, sonuç Öğütülmüş tahıl
Yoksul
İtalya’nin başkenti
Beddua
Kağan, hükümdar
Bilgiçlik taslayan
Hattatların kâğıt cilası
Gelenek
Evin bir bölümü Alttaki aktris
Anot karşıtı
Şaman rahibi
Demirin simgesi
Sentetik bir kumaş
Asya’da bir nehir
Uydumuz
Yabani hayvan vurma işi
Sonuçsuzluk
Yazı
Tarlayı dinlenmeye bırakma
Lüferin irisi
Yabancı
Adana’da bir ilçe
Avukatlar birliği
Tutamak
Sağ veya sol taraf
Arjantin plakası
Ağrılı kas kasılması
Germanyumun simgesi
Çölün ana maddesi
Yüzyıl (kısa)
Asker yemeği
Elmasın değer ölçüsü
Yurdumuzun Avrupa bölümü
Avrupa’da bir ülke
Çadır vb ile yapılan konak yeri
Tropikal bir meyve
İlkel su taşıtı
İ simgeli element
Gökbilim
Kamara görevlisi
Tutsak
Ad çekme
Yaygın bir yumuşakça
Güzellik
Üflemeli kamış çalgı
Çağlayan
Avrupa’da devlet
Yardım
Geçimlik
Isırgın 10
Kuzey Atlantik Paktı
Gelecek Merhem
Dinlence
Başıboş, işsiz
Haberci
Uzun olmayan
Bilgin Ulusal çorbamız
Boş
Kiloamperin simgesi
Kurşun boru takozu Baryumun simgesi
Duman lekesi
Hayat arkadaşı
Milattan sonra (kısa)
Beyaz
10
9
8
7
6
2
fi‹FRE KEL‹ME
Bağımsız
1
Gözün üzerindeki kıllar
Fikir yazısı
7
Taze
4
Tirsi balığı
ÇOLPAN İLHAN Su baskını
Ağaçlıklı yol
3
9
Kaolin
İspanya’da Bask Örgütü
Kilim, yün yaygı
5
Etap, mertebe
Ot yeme 5
Olumsuzluk öneki
Soyluluk
Kur’an-ı kerimin son suresi
6
Bir güreş oyunu
Ana musluk
4
Mesafe Sık sık küçük kazalar yapan
Azarlama Lityum simgesi
İl yöneticisi
Küçük kusur
Bir Türk müziği çalgısı
2
25 BULMACA
pazar
13 MAYIS 2012 PAZAR
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
bulmaca
ANAGRAM BULMACA
PETEK BULMACA
1. Yeni evlenmiş kadın. 2. Üzülmüş olan. 3. Editör,
yazılmış yazı. 15. Bir mekanizmanın kumanda kolu. 16.
yayımcı. 4. Silinmiş olan. 5. Bir şeyin ön yüzü. 6. Bir
Uyarma. 17. Bir şeyin üzerinde bastırarak el
sebze türü. 7. Ahize. 8. Kısıt, kısıtlılık. 9. “Mehmet …”
gezdirmek. 18. Kuzey Avrupa’da kullanılan, 2000 kg’a
(Valencia’da top oynayan Türk futbolcu). 10. Eylül’de
yakın gemi yüklerine ve büyük miktardaki ticaret mal-
Gel adlı şarkıyı söyleyen sanatçı. 11. Bozma, kırma. 12.
larına değer biçmeye yarayan kütle ölçü birimi. 19.
Bir sebze türü. 13. Serbest. 14. Bir yere asılmak için
Medeni. 20. Üst üste yapılan yatak yerleri.
A
K
Y
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
K
M A
ELGİN
GÜZÜN
ŞİRAN
KİLİS
NALÇA
1
2
3
4
5
11
12
13
14
15
KABAL
ÇALMA
CİHAR
PALTO
YALPA
16
17
18
19
20
6
7
8
9
10
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
KIZAN
BAYMA
NEKİR
HELVA
YELVE
11
12
13
14
15
TAHİR
KOVMA
TALAS
GAYUR
NAZAR
16
17
18
19
20
1. Tutuşturmak. 2. Doğu. 3. Kızartılmak amacıyla hazırlanmış ya da kızartılmış sığır eti parçası. 4. Süsleme. 5. Sadist. 6. Bir tür baharat. 7. Sert şeyleri vurarak ya da ezerek parçalamak. 8. Yabani yonca. 9. Sürülmeden bırakılmış tarla. 10. Güreşte bir oyun. 11. Giresun’un bir ilçesi. 12. Sera. 13. Nitelik. 14. Kum yığını, kumul. 15. Süreç, vetire. 16. Bir tiyatroda en üst balkon. 17. İstavritin küçüğü. 18. Kuşkulu, vesveseli kimse. 19. Çavuşkuşu, hüthüt. 20. Bir deniz teknesinin başka bir tekneye, bir iskeleye ya da bir rıhtıma yanını vererek yanaşması. 21. İçle ilgili. 22. Açma aleti. 23. Cengiz Aytmatov’un bir romanı. 24. Tarımla uğraşan kimse, çiftçi. 25. Yırtıcı bir kuş. 26. Sofrada kullanılan sahan altlığı. 27. Samuray kılıcı. 28. Bir doku türü. 29. Armağan. 30. Japonya’nın eski adı.
Tan›mlara uygun alt› harfli sözcükleri ayn› say›l› dairelerin çevresine yaz›n. Sözcükler saat do€rultusunda ve her sözcü€ün ilk harfli daireden ç›kan okun gösterdi€i kutudan bafllayarak yaz›lacakt›r.
Kareler içindeki befl harfli sözcüklerdeki harflerin yerlerini de€ifltirerek, yukar›daki tan›mlara uygun sözcükleri oluflturun ve çizgilere yaz›n. Buldu€unuz yeni sözcüklerin ilk harflerini s›rayla okudu€unuzda bir söz oluflacakt›r.
A N A H TA R C Ü M L E 1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
SAYI BULMACA 4
2
9
5
5
8
2
7
1
8
9
9
3
6
8
4
1
6
5
8
4
8
1
4
2
4
5
1
5
2
8
4
8
4
9
1
3
2
5
2
3
3
1
9
7
3
6
7
4
5
1
3
4
6
9
3
1
8
2
2
3
4
7
5
7
3
2
6
6
4
7
7
6
4
3
5
7
9
2
5
8
4
3
7
2
5
9
2
9
8
4
2
5
7
9
6
9
5
4
3
2
1
5
8
5
2
1
8
4
8
9
1
7
2
4
3
2
9
1
8
9
2
1
9
3
4
1
6
5
9
3
5
3
4
2
3
9
7
2
3
6
1
7
2
3
6
7
8
9
5
4
8
3
9
6
4
1
6
5
1
5
2
7
9
8
4
2
6
3
8
4
9
9
4
2
9
7
4
1
9
7
3
2
7
5
7
1
6
4
8
3
4
9
7
5
8
3
8
6
1
7
2
9
3
4
6
9
6
2
1
3
5
9
7
2
4
6
1
7
Afla€›daki say›lar› bulmaca karelerinde aray›n ve bulduklar›n›z›n üzerini iflaretleyin. Bakal›m hepsini kaç dakikada bulabileceksiniz?
41727
37248 38459
17
18
19
20
SÖZCÜK BULMACA
1
34326
16
52112
65477
45891
52288
47329
59724
72855
83497
68416
79143
86323
69189
79243
86466
3 HARFLİ BAP CEP KOV LÜP MAŞ VAK
A
M
B
E
R
4 HARFLİ ACEP MAPA OVAL ŞİVE URBA ÜMMİ 5 HARFLİ ABULİ AKKAD AMBER ARİZA ASPUR EPRİK ERDEK ESPAS İLİCE İSTOP MUSAP NOKTA ORGAN PARAF SİPER TETİR TORBA ZANKA 6 HARLİ AKİFER AZİMET EGEMEN OMERTA RAPİDO RUMELİ 7 HARFLİ ANAGRAM ATERİNA EVELEME İDAMELİ İSİMLER OKİNAVA
Soldaki sözcükleri bulmaca karelerine yerlefltireceksiniz. AMBER’i ipucu olarak yerine biz koyduk.
26 BULMACA KARE BULMACA
pazar
1
2
3
4
5
6
7
8
9
Katman
Bir peygamber İçinde bulunulan şartlar, vasat
L
İnanç
A
Hücum
ERDOĞAN ARICA
12 13 14 15 16 17 18 19 20
A
Yükseklik
O
R
T
A
M
Arı mamulü
L
O
B
İ
N
İ
K
Sinirli Tekerlekli taşıt
A
S
A
B
İ
Utanma duygusu Sağlık, esenlik
U
T
Ç
A
Ğ
A
N
I
R
M
A
K
Kuramsal Bir cins peynir
N
A
Z
A
R
İ
K
Balözü
N
E
K
T
A
R
Meleke
K
Kazıklıhumma
L
A
F
Havadar
M
İyilik
N
T
Akdeniz’de küçük bir ada
A
R
Yazıda müzikte el alıştırması yapma
K
R
A
N
A
M
U
S
Büyükler gibi konuşan kız çocuğu
Dolaylı anlatma
A
Y
E
T
Vilayet
E
T
İ
Refakat
E
Ş
L
İ
K
Ses müziği topluluğu
K
T
K
U
L
E
S
İ
Mübarek
Boyunbağı
Kalıtım
İ
N
A
Y
İ
F
İnsanlık Motor gücü birimi
B
E
Hitit
V
A
A
Dogma
E
T
Ş
E
R
Dağ oyularak açılan yol
T İ
T
Geçmişi anlatan bilim dalı
K
A
T
E
R
Eski İstanbul adlarından biri
A
S
İ
T
A
N
E K
Yeniçerilerin isim kütüğü
A
N
Giysinin boyun bölümü
T
Öğüt
Yetke
H
E
Z
E
Y
A
N
O Bir Türk müziği çalgısı
L
İ
E
F
O
Beddua
A
H
Bilgiçlik taslayan Gelenek
U
K
A
L
A
A
K
A
R
Bir güreş oyunu
Kamara görevlisi
S
Tutamak
K
O
F
A
N
Soyluluk Elmasın değer ölçüsü
A
S
A
L
E
T
Yurdumuzun Avrupa bölümü
Ot yeme
R
K
A
M
Çağlayan
K
U
R
A
Ş
A
M
A
Isırgın
Haberci
E
M
Dinlence Uzun olmayan
T
U
L
A
K
Kiloamperin simgesi
A Merhem
Kaolin
Gelecek
Ulusal çorbamız
Tirsi balığı
A
R
I
K
A
L
O
S
İspanya’da Bask Örgütü
E
T
A
E
A
T
E
Ş
Perdesiz üfleme sazı, boru
L
İ
Son, sonuç
A
K
I
B
E
T
Yüzyıl (kısa)
A
Uydumuz Yabancı
A
Sağ veya sol taraf
Y
Y
O
Sonuçsuzluk
Y
A
Asker yemeği
K
Avrupa’da bir ülke
D A Tropikal bir meyve
P
İlkel su taşıtı
O
T
L
A
M
A
P
Gökbilim Tutsak
A
S
T
R
O
N
O
M
E
N
A
Güzellik Yardım
A
N
Üflemeli kamış çalgı
Avrupa’da devlet
Geçimlik
N
E
Y
İ
S
İ
L
İ
K
Kuzey Atlantik Paktı
N
A
T
O
İ
L
Başıboş, işsiz Bilgin
A
Y
L
A
K
Kilim, yün yaygı
T
R
H
A
N
A
Boş Kurşun boru takozu
F
O
S
Su baskını
Duman lekesi Beyaz
İ
S
A
T
T
A
İ
L
A
Y
Gözün üzerindeki kıllar
K
A
Ağaçlıklı yol
E
Milattan sonra (kısa)
B
A
E
N
İ
Fikir yazısı
M
A
K
A
L
E
Ş
Bağımsız
M
Ü
S
T
A
K
İ
L
A
Z
A
R
Z
E
V
R
O
M
H
A
R
Ana musluk
P
A
Yabani hayvan vurma işi
A
V
Kur’an-ı kerimin son suresi
Arjantin plakası
K
O
Z
A
N
R
A
V
A
N
A
A
N
A
N
A
S
Yazı
A
K
İ
Üstteki sanatçı Deva, em
İ Bir yerde oturma
1 2 4 8 3 5 9 7 6
5 2 7 1 9 3 4 6 8
3 7 6 9 1 2 5 8 4
1 8 3 6 4 5 9 7 2
9 5 8 7 4 6 2 3 1
3 1 6 4 2 7 5 8 9 2 7 4 9 5 8 6 1 3
8 3 1 5 7 9 4 6 2 2 4 7 1 6 8 3 5 9
8 9 5 3 1 6 2 4 7
6 9 5 3 2 4 8 1 7
7 3 2 5 6 1 8 9 4
7 6 9 2 5 3 1 4 8
9 5 1 2 8 4 7 3 6
5 1 2 4 8 7 6 9 3
6 4 8 7 3 9 1 2 5
4 8 3 6 9 1 7 2 5
SÖZCÜK AVI Hep böyle sakin şiirler yazmalıyım / Huzur dolu geceden bahsetsin SÖZCÜK MERDİVENİ PARAF - TARAF - TAVAF - KAVAF - KAVAK - KAVUK - KOVUK SARMAL BULMACA İÇE DOĞRU Kas – Aba – Kal – Afat – Nafaka – Layka – Ressam – Lesepase – Lehistan – Amnezi – Ticaret – Se – Hayat – Lakap – Yak – Makam – Elif – Ede – Re – Vesile – Somata DIŞA DOĞRU Ata- Mo – Selis – Evere – Defile – Makam – Kaypak – Altay – Aheste- Raci – Tiz – En – Manat – Si – Helesa – Pes – Elmas –Serak – Yalaka – Fanta – Fal – Aka – Bas - Ak
SUDOKU ÇÖZÜMLER‹ 4 6 9 8 7 2 3 5 1
PETEK BULMACA 1. Yakmak. 2. Maşrık. 3. Rozbif. 4. Bezeme. 5. Elezer. 6. Kakule. 7. Kırmak. 8. Tirfil. 9. Keleme. 10. Elense. 11. Alucra. 12. Camlık. 13. Kalite. 14. Eksibe. 15. Proses. 16. Paradi. 17. Kıraça. 18. Meraki. 19. İbibik. 20. Aborda. 21. Dahili. 22. Açacak. 23. Cemile. 24. Dikici. 25. Atmaca. 26. Nihale. 27. Katana. 28. Epitel. 29. Hediye. 30. Yamato.
ÇOLPAN İLHAN
L
P
Kağan, hükümdar
A
ANAGRAM BULMACA Gün sabahtan belli olur.
İ
A
Hayat arkadaşı
fi‹FRE KEL‹ME
Baryumun simgesi
İ simgeli element
Lityum simgesi
N K
M
Yaygın bir yumuşakça
İtalya’nin başkenti
Adana’da bir ilçe
A
Taze
9
Etap, mertebe
Üzüm suyu
H
Azarlama
Od
T
7
Ad çekme
Çadır vb ile yapılan konak yeri
A
O
K
E
U
8
E
D
Çölün ana maddesi
T
Asya’da bir nehir
7
G
A
N
6
N
K
Demirin simgesi
5
Germanyumun simgesi
Ç
Şaman rahibi
Lüferin irisi
Ağrılı kas kasılması
Pulluğun tarlada bıraktığı iz
İ
U Sentetik bir kumaş
10
R
R
Evin bir bölümü Anot karşıtı
3
A
A
İ R Helyumun simgesi
Hattatların kâğıt cilası
Alttaki aktris
4
N
B
T
P O
Öğütülmüş tahıl
2
Avukatlar birliği
Olumsuzluk öneki
Mesafe
Kaon simgesi
Zabıt
9
A
8
V
Tarikat kurucusu
Cevizin yeşil kabuğu
T
İZMİR SAAT KULESİ
1
S Tarlayı dinlenmeye bırakma
M
5
D
3
Lahza Saçmalama
S
N
E
A
Kırmızı
E
Rehin
S
K
T
U
R
A
K Lokmanruhu
İ
N
L
O
M
İl yöneticisi
E
N
Z
A
N Deri. cilt
A
İ
A
T
Ü
R
Orta resim
K
A Karagözde çalınan kaynana zırıltısı
O
M
A
E
İnatçı
İ
A
Amerika armudu
Y
Y
A
R
E
İ
İ
N
Bir sayı
L
A
T
Sarhoş bağırtısı
R
6
E
İ
1
D
Namazda dizleri tutarak eğilme
4
A Terbiyesiz kimse
İkiyüzlülük
10
Zekâ, kavrayış
Söz
KARE BULMACA SOLDAN SAĞA 1. Erdoğan Arıca – İmrahor. 2. Norm – Lipari – Ati – Rina. 3. Et – Arıza – Alaşa – Masat. 4. Mas – Acala – Ok – Lyon – MA. 5. Kayı – Aya – Soyut – Tan. 6. Hol – Kok – Klimatizm. 7. Karadut – Afi – AA. 8. Uz – Ak – Not. 9. Misil – İdrak. 10. Retina – Palet. 11. Meç – Mal – İda – Asr. 12. Erime – Neva – Pa. 13. Rinit – İle – Maç. 14. İlek – Ti – Zaten. 15. Mikado – Yönetim – El – MR. 16. İm – Bonkör – Daz – Anele. 17. Pik – Arena – Mum – Mide. 18. Aday – Areka – Bilahare. 19. Lepra – Enderun – Nina. 20. Su – Tart – Sit – Kil. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1. Enema – Kum – Mirimiran. 2. Rota – Hazire – İlim. 3. Dr – Skor – Seçenek – Palu. 4. Oma – Alamit – Rikabiye. 5. Ray –Limit – Dok – Pt. 6. Alıcı kuş – Nam – Ton – Ara. 7. Niza – Ot – Galeri – Karar. 8. Apalak – Yöre. 9. Ra – Ay – Öreke. 10. Ira – Ak – Nane. 11. Cilo – Eda. 12. Aksi – Ta – Bek. 13. Aş – Om – İzmir. 14. İtalya – Alpinizm – Ulus. 15. Mi – Yutak – Adela – Amani. 16. Motif – İlaveten. 17. Aran – Zinde – Eleman. 18. His – TM – Orta – Mn – Lirik. 19. Onama – Ata – SPA – Medeni. 20. Ratanya – Karaçor – Al.
Güven
T
Lorentiyum simgesi
Sık sık küçük kazalar yapan
O
Aşırı yemek yiyen
A
A
Yoksul
Otel girişi, dalan
T
K
Küçük kusur
A
Kökboyası
E
S
Ç
20
11
L
E
S
İ
Bir kürk hayvanı
A
Yayvan, çukurca yemek kabı
19
10
O
Ahlak kurallarına bağlılık
A
T
Tabaklamada kullanılan bir madde
R
Cömert
18
9
A
D
Selenyumun simgesi
17
8
B
Valide
Uyma, boyun eğme
16
7
G
Sıkı
Y
15
6
Üstteki yönetmen
M
Bir malı tanıtmak için yapılan şeyler
14
5
Bitkibilim
Metal
Çatı, tavan
Şahit
M
Taş silindir
2
ÇAĞAN IRMAK
M
13
SÖZCÜK AVI Dayanıklılık
T
Bir tür peksimet
Sema yapan derviş
12
4
ÇÖZÜMLER
T
11
3
YUKARIDAN AfiA⁄IYA
Kanun
10
2
1. Kulak yıkama, lavaj aleti – Böbreğin ürettiği katı tanecikler – Osmanlı devletinde 1843’ten sonra askeri ferik rütbesine karşılık olarak sivil yöneticilere verilen unvan. 2. Uçak veya geminin izlediği yol – Osmanlı camilerinin avlusunda yer alan, duvar veya parmaklıkla çevrili küçük mezarlık – Bilim. 3. Doktor (kısa) – Maçın rakamlı durumu – Alternatif – Elâzığ’ın bir ilçesi. 4. Kalça kemiği – Pamuk ipliğini sarmaya yarayan el çıkrığının adı – Sadrazamların ve kimi devlet adamlarının padişaha verdikleri hediye. 5. Demir yolu – Bir şeyin nicelik bakımından erişebileceği miktar – Gemi onarım havuzu – Plâtinin simgesi. 6. Atmaca, doğan, şahin gibi kuşların ortak adı – Şan, şöhret – Bir ağırlık ölçüsü – İri ve bol renkli papağan türü. 7. Çekişme, kavga – Küçük bitki – Resim gibi sanat eserlerinin sergilendiği yer – Kesinleşmiş kesin vargı. 8. Gürbüz kundak çocuğu – Civar, etraf. 9. Radyumun simgesi – Dünyanın uydusu – Yün eğirmekte kullanılan ucu çatallı değnek. 10. Karakter – Temiz, namuslu – Kokulu bir bitki. 11. Güneydoğu Anadolu’da bir dağ – Tavır, davranış. 12. Ters, zıt – Tantalın simgesi – Futbolda bir mevki. 13. Yemek – Kemiklerin yuvarlak ucu – Bir ilimiz. 14. Avrupa’da bir ülke – Dağcılık – Millet. 15. Bir soru takısı – Yemek borusu – Bol renkli bir kelebek türü – Zonguldak yöresi halk oyunu. 16. Kendi başına konuya özellik kazandıran öğelerin her biri – Ek olarak. 17. Tütün kurutma sergisi – Diri, canlı – Bir yerde çalışanlardan her biri. 18. Duygu – Türk Malı (kısa) – Vasat – Manganın simgesi – Duygusal. 19. Tasdik etme – Baba – Sıcak, şifalı sularla tedavi yöntemi – Uygar. 20. Kökü sürgün kesici bir ağaççık – Daha çok Türkmen oymakları arasında rastlanan bir tür kukla oyunu – Bir renk.
Bir güçle çalışan düzenek
13 MAYIS 2012FRANCE PAZAR 10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN
1
SOLDAN SA⁄A 1. Fenerbahçe ve Galatasaray kulüplerinde, Milli takım da top oynamış, çeşitli kulüplerde teknik direktörlük yapmış, bir süre önce vefat eden resimdeki spor adamımız – Padişahın ahırlarına bakan kimse. 2. Önceden belirlenmiş kalıp, düzgü – Yağlanmaya başlayan uskumru balığı – Gelecek, istikbal – Tırpana balığı. 3. Mısır’ın plâka işareti – Aksama, aksaklık – Vahşi binek atı – Bıçak bilemeye yarayan demir. 4. Soğurma, emme – Kimi yörelerde acele, çabuk anlamında kullanılan sözcük – İlkel silâh – Fransa’da bir kent – Fas’ın plâka işareti. 5. Oğuz Türklerinin yirmi dört boyundan biri – Yaprakların düz ve parlak bölümü – Varlığı duyularla algılanamayan, somut karşıtı – Güneş doğmadan önceki alaca karanlık. 6. Sofa – Kömür türü – Dinlenmek ve sağlık kazanmak için gidilen orman, dağ, göl kıyısı gibi yerleri kapsayan turizm etkinliği. 7. Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun ünlü şiiri – Gösteriş, fiyaka – Anadolu Ajansı (kısa). 8. Usta, becerikli – Beyaz – Kısa yazı. 9. Eş, benzer – Evrensel alıcı kan grubu – Anlama yeteneği. 10. Gözün ağ tabakası – Hızlı yüzmek için ayağa geçirilen araç. 11. Kısa kılıç – Büyükbaş hayvanların genel adı - Kaz dağlarının mitolojik adı – Kur’an’da bir sure. 12. Mecazen çok zayıflama – Musikimizde bir makam – Eski dilde ayak. 13. Burun iltihabı – Bir bağlaç – Top oyunu karşılaşması. 14. Yaban incirinin döllenmesinde etkili olan sinek – Saygı duruşlarında verilen boru sesi – Doğrusu, esasen. 15. Japon hükümdarlarına verilen san – İdare – Bir organımız – En gelişmiş röntgen tekniği. 16. Anlamlı işaret, parola – Cömert – Çıplak, kel – Gemilerde türlü işlerde kullanılan demir halka. 17. Dökme demir – Boğa güreşi alanı – Dibine ışık vermeyen aydınlatma aracı – Sindirim organlarımızdan biri. 18. Namzet – İri yapraklı palmiye – Sonradan, daha sonra. 19. Cüzam hastalığı – Büyük sarayların iç bölümü – Kristof Kolomb’un Amerika seferine çıktığı üç gemiden biri. 20. Kenar süsü – Kovma – Doğal ve tarihi özellikleri nedeniyle korunma altına alınmış yer – Geçirimsiz yağlı toprak.
Üslup, stil
3
bulmaca
Eğitim, öğretim sistemi
ALİ ATİK
Z E Bir arazi ölçüsü Mahkeme kararı belgesi
İ Üvey ana Kilometre (kısa)
Zorba hükümdar Muğla’nın bir ilçesi
D
İ
A R L
Ağzı geniş, tek kulplu sürahi Şalvar, don
Patlayıcı bir madde
A M E
T
K A
O N
R
İ
F
G
Genişlik
Kaputbezi
M S
Hitit
A M
E N Ses
K
E N E
Manila keteni denilen palmiye türü
E
I
R
Tasa, üzüntü
E
D
E
T
K
Fayton türü
A N A
Küçük zurna
O
İ
Y
I
Lezzet
T
Yılda birkaç kez açan gül
Y
Anlamlı
R Lâhza
İ
Gam, kaygı
T
M A
T Ü
L
İ
Su
M
K A A N Soru sözü Sır
Akla, gerçeğe aykırı
Yeterlilik
En küçük izci birliği Değişiklik göstermeyen
Oruç yemeği
T
K
K
İ
A R E
Gelişme, gelişim
Encümen Küçük silâhlı birlik
T Etken, faktör
Y
L K
Maksat, amaç
U
A M E R
M A M A L
A N A
A R
Zamklı cilâ
İnce gözenekli perdelik kumaş
S
Köpek
İ
A T
A
Yarım baş ağrısı
Tümör
K Asalak bir hayvan
K Babası ölmüş küçük çocuk
E
Ç
Melez hayvan Bobin
Bir halk oyunu
A
M
R
Tasdik
Süslü çardak
Yerinme
K
İ
T
Bir tür mısır Çocuk sahibi unu yemeği kadın Numara (kısa)
T
A
İ
N
O N U
Haysiyet, şeref
A
İstem dışı yapılan kas hareketi
A M
A N
K M Cüretkâr
T
Anahtar Sıvı yakacak
L
M A Ülkemizin plâkası Birini görmeye gitme
Kazanma, iktisap
A
Başa kakma Selenyumun simgesi
E
Ege’de antik yer
İ
E R
L
Y Derviş selâmı
Tunus’un plâka işareti
Ekşi bir baharat türü
S
E
L
A
At yavrusu
H
E
T
T
“… Cabbar” (aktör)
G. Afrika’nın para birimi Derman, takat
T
N
Hint prensi Bir nota
R
A
Arap alfabesinde bir yazı şekli
R
İ
K A
A
Y
Ş
T
Bir bilim dalı
K
İ
A
Y
Her türlü müzik aleti
S
A
Z
Alttaki sanatçı
Şaşma ünlemi
Açık, yazlık ayakkabı
C
E G Ü L
Tembih sözü
C
A H
K
O
N U K
Kısa pardesü Güzel sesli bir kuş
S
Hazır (yöresel)
İ
A
Bir nota
S
Ç
Siyasi
I
P
D O A
L
E M
İ
L Bir bağlaç
Kâbe yönü
Bir kan grubu Uzaklık anlatır
İ
I
K
B
Plâtinin simgesi
N D A
Longplay (kısa)
L
P
L
E
T
A
R A N D Yumuşak başlı, itaat eden
A
Bir çalgı
A Aç karşıtı
Küçük bitki
U
T
O
T
O
A T
İ
K
Otomobil (kısa)
AYŞEGÜL ATİK
N
I
E
P
B
Ö
T
N
İ
R
O
F
Y
B
L
E
A
S
M
I
S
K
A
L
S
A
T
İ
K
L
P
İ
Y
K
R
A
B
M
O
L
E
L
N
Ş
A
J
İ
İ
S
A
İ
R
L
E
R
G
R
Y
A
V
O
A
A
Z
İ
L
M
A
Y
İ
L
I
S
N
V
R
Y
I
G
K
N
A
A
N
M
E
U
P
E
E
J
H
U
İ
E
D
H
G
O
B
K
O
A
L
C
E
Z
T
U
Ö
R
İ
N
İ
S
T
R
P
G
D
T
A
O
N
L
R
İ
S
U
O
U
G
U
Ö
E
R
C
G
E
G
B
K
K
M
D
E
N
S
B
P
A
E
H
İ
L
E
S
A
İ
R
A
P
S
İ
E
L
T
N
A
S
İ
N
N
M
İ
R
V
E
Ç
Aşağıdaki sözcükleri bulmaca karelerinde arayın ve bulduklarınızın üzerini karalayın. Geride kalan harfler Sabahattin Kudret Aksal’ın dizelerini oluşturacaktır.
T
K
Sodyumun simgesi
A N
M O N T
E N A M
A
G A
E
Yapma, etme
Jimnastik ayakkabısı
U M A K Kur’an’da bir sure Taşıt elektrik deposu
M Y
İ
Meyvede deri ile çekirdek arası
Bilgisiz
A
A
A
T
R
Ata
Ceylân
K
A
A
Misafir
Avını boğarak öldüren iri yılan
İ
Yavrularını sırtında taşıyan, keseli fare
Göz rengi
E N
A
L Su taşkını
E S
F
D
A Z
Sabır
A Ğ
V
Belge
E
İ
K O N U
B
K A Temel, esas
G. Amerika sıradağları
İ
N E
T
A
V
S
O
Kutsal inanç, itikat
A
E
Padişah çadırı Basit şekerlerin genel adı
Kaplumbağanın kabuğu Kaon simgesi
C E
K B
T
M E
S A
Tahta sedir
O R
Gösterişsiz, yalın
Emanet, vedia
Avrupa’da bir ülke
A S M A
L
Gelir
Karagöz oynatılan kahve
K
A K
Müstahkem mevki
U
A
İ
S
Akıl Lenf
B Mevzu
T
E Köylü işbirliği
Kayakta yarışma türü
O
H
ALBİNO
EKSİBE
İSPARİ
NİSYAN
BİLGİN
FORİNT
JORJET
OTOMAN
CEVVAL
GİRGİN
KUSKUS
ÖGLENA
ÇEVRİM
HAYRET
LOMBAR
PRATİK
DÖNGEL
ISKALA
MISKAL
REGAİP
SUPAP
4
27 BULMACA
13 MAYIS 2012 PAZAR
Üstteki sanatçı
pazar
Anahtar
bulmaca
Tümör
Encümen
Köpek
Küçük silâhlı birlik
Yerinme
Deva, em
Sıvı yakacak
Değişiklik göstermeyen
Yarım baş ağrısı
Kayakta yarışma türü
Kaputbezi
Zorba hükümdar
Kazanma, iktisap
Muğla’nın bir ilçesi
Maksat, amaç
Selenyumun simgesi
Gelişme, gelişim Melez hayvan
Tasa, üzüntü
Mahkeme kararı belgesi
Bobin
Su Babası ölmüş küçük çocuk Zamklı cilâ
Üvey ana
Bilgisiz
Yılda birkaç kez açan gül
Jimnastik ayakkabısı Misafir
Bir bağlaç
Gelir
Ata
Sodyumun simgesi
Şalvar, don Anlamlı
Haysiyet, şeref
Lezzet
Ege’de antik yer
Soru sözü
Küçük zurna
Sır
Bir tür mısır Çocuk sahibi unu yemeği kadın Numara (kısa) Meyvede deri ile çekirdek arası
Bir kan grubu
Plâtinin simgesi
Uzaklık anlatır
Yeterlilik
Kısa pardesü
Gösterişsiz, yalın
Güzel sesli bir kuş
Longplay (kısa)
Açık, yazlık ayakkabı “… Cabbar” (aktör) G. Afrika’nın para birimi
Yavrularını sırtında taşıyan, keseli fare
Derman, takat Yumuşak başlı, itaat eden
Göz rengi
Kur’an’da bir sure
At yavrusu
Taşıt elektrik deposu
Aç karşıtı
AYŞEGÜL ATİK
Tunus’un plâka işareti
Hint prensi
Bir çalgı
Şaşma ünlemi
Bir nota
Küçük bitki
Arap alfabesinde bir yazı şekli
Bir bilim dalı
Her türlü müzik aleti
Otomobil (kısa)
Alttaki sanatçı
PUZZLE BULMACA
SUDOKU
SARMAL 4
6
9
7
2
KOLAY
Tasdik
G. Amerika sıradağları
Belge
Ekşi bir baharat türü
İnce gözenekli perdelik kumaş
Hazır (yöresel)
Kutsal inanç, itikat
Emanet, vedia
Yapma, etme Kâbe yönü
Köylü işbirliği
Akla, gerçeğe aykırı
Tembih sözü
Müstahkem mevki
Fayton türü
Cüretkâr
Ceylân
Derviş selâmı
Ağzı geniş, tek kulplu sürahi
Su taşkını
Avını boğarak öldüren iri yılan
Gam, kaygı
Kilometre (kısa)
Siyasi
Temel, esas
Ses
Manila keteni denilen palmiye türü
Sabır
Bir nota
Tahta sedir Başa kakma
Patlayıcı bir madde
Bir arazi ölçüsü
Kaon simgesi
Mevzu
Genişlik
Asalak bir hayvan
Lenf
Lâhza
Süslü çardak
İstem dışı yapılan kas hareketi
Kaplumbağanın kabuğu
Avrupa’da bir ülke
Basit şekerlerin genel adı
Hitit
Birini görmeye gitme
Karagöz oynatılan kahve
Padişah çadırı
Etken, faktör
Ülkemizin plâkası
Akıl
Oruç yemeği
Eğitim, öğretim sistemi
ALİ ATİK
En küçük izci birliği
Bir halk oyunu
Bir yerde oturma
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
3
3
8 6
4
3
9
6
9
E Ş K
I
Y A
1
5
2
1
1
5
2 O T A M A
9
5
8
4 4
2
‹ÇE DO⁄RU
100-98 Cet 97-96 Molibdenin simgesi 95-91 Akıcı söz 90-86 Dört yaşına kadar dişi manda 85-80 Moda gösterisi 79-75 Türk müziğinde bir dizinin işleniş biçimine verilen ad 74-69 Kaygan 68-64 İzmir’deki bir spor kulübü 63-58 Yavaş, ağır 57-54 Geri dönen 53-51 İnce, keskin ses 50-49 Genişlik 48-44 Azeybaycan para birimi 43-42 Silisyumun simgesi 41-36 Ramazan ayında, çocukların maniler eşliğinde kapı kapı dolaşarak para, hediye toplaması 35-33 Hafif, yavaş sesle söylenen 3228 Değerli bir taş 27-23 Dik yerlerden inen buzullarda, derin yarılmalar nedeniyle buz parçalarının koparak aşağıya düşmesi 22-17 Dalkavuk 16-12 Mavimsi yeşil renkli bir tür baştankara 11-9 Bakı 8-6 Ağabey 5-3 En kalın erkek sesi 2-1 Beyaz
4
1
9
4 8
7
3
1
2
5
7
6
3
9
ZOR
8
8
9
‹ki sudoku bulmacam›zdaki her sat›r, her sütun ve 3x3’lük her kutuya, 1’den 9’a kadar rakamlar yerlefltirilecektir. Her sat›r, her sütun ve 3x3’lük kutu bölümlerinde 1’den 9’a kadar say›lar bir kez kullan›lacakt›r.
SÖZCÜK MERD‹VEN‹ Merdivenin ilk basama€›ndaki PARAF sözcü€ününü son basamaktaki KOVUK sözcü€üne ulaflmak için birer harf de€ifltirin
PARAF
EKT‹R N
DIfiA DO⁄RU
6
KOVUK
ÖR
1-3 Adale 4-6 Eski bir Türk güreşi 7-9 Söz, laf 10-13 Afetler 14-19 Geçim parası 20-24 Uzaya gönderilen ilk canlı olan köpeğin türü 25-30 Resim yapan sanatçı 3138 Sınırdan geçiş izni 39-46 Polonya 47-52 Hafıza kaybı 53-59 Türlü ürün, mal vb alım satımı 60-61 Tavlada üç sayısı 62-66 Yaşam 67-71 Takma ad 72-74 Tibet öküzü 75-79 Mevki 80-83 Arapçada ilk harf 84-86 Ağabey 8788 Bir nota 89-94 Sözde neden 95-100 Badem şerbeti
6
5
ÇEM‹fi YEM‹fi YEM‹N YEMEN YEMEK YELEK YEDEK
D U M A Ğ
I
Afla€›daki sözcükleri birer puzzle parças› gibi yerlerine yerlefltireceksiniz. 2 HARFLİ AB AK AT İD LA NO OT OZ Pİ SE SU ŞU TE UŞ YA ZA 3 HARFLİ ALİ ASU ATA EDE FUL İTA İYE MUT NAT OBA PAM POT ROK SES TAT URA UTA YOL 4 HARFLİ AGEL AKIN ALAZ AZIK BAZA BOĞA DAYI GAYE IRIP İCAP
İDİL İMAR KAZA LORİ NALE OLUK OPAL OYUN PAŞA ROZA RÜYA UZAY YEDİ ZADE 5 HARFLİ AFONİ ALOSA ATAMA AYEVİ BARAN DAİMA EPOPE İLETİ İPEKA LİNET OKTAV
OKUMA OTAMA SETİR SONAR SUMAK YAZIN 6 HARFLİ ACAYİP AZAMET DUMAĞI EŞKIYA GLOBAL İPERİT KERATA OTONOM PİYADE SEVİYE TORERO ZEMBİL
f28 spor
erratti Marco V
Thiago S ilva
zzi Lave l e i u Ezeq
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Avrupa kulüpleri bir bir zenginlerin oluyor. Bunun son örneklerinden biri olan ve Qatar Investment Authority adlı grup tarafından satın alınan Paris Saint Germain’in son transferleri Fransa’da büyük tepki gördü.
fından satın alındı. Ticaretteki gücüne futbolun popülaritesini ekleyen bu isimler, geniş kitleler tarafından bilinen isimler haline geldi. Komünizmin iflas edip Sovyetler’in dağılmasıyla Rusya’da çok sayıda yeni yetme ‘oligark’ zenginler türedi. Kamu mallarının özelleştirilmesiyle ortaya çıkan bu zenginlerin en büyük özelliği, Kremlin Sarayı’na yakın isimler olmalarıydı. Kimsenin adını bilmediği bu isimler bir anda ülkenin en zenginleri arasına adını yazdırıp sınıf atlıyordu. Devlete ait şirketleri birer birer satın alan oligarklar, komünizm döneminde devletin kontrolünde olan futbol kulüplerinin de yeni sahipleri oluyordu. Rusya’da oligarklar kulüpleri ‘futbol aşkından’ ziyade sahip oldukları milyonlarca dolarlık kara parayı aklamak için kullanıyorlardı.
! a l z a f a d ı ’ r a Bu Kat EFE YİĞİT “Bu rakamlar etkileyici değil, sadece yakışıksız ve uygunsuz.” Bu sözler, Milan’dan Paris Saint Germain (PSG)’e transfer olan Zlatan İbrahimoviç için Fransa Bütçe Bakanı Jerome Cahuzac tarafından söylendi. 21 milyon Euro bonservis bedeliyle Milan’dan alınan İbrahimoviç’e yıllık ödenecek net 14 milyon Euro, küresel mali krizin ardından bütçe açığının artmasıyla zor günler geçiren Fransa’da adeta gündeme bomba gibi düştü. Tepkiler bitmek tükenmek bilmiyordu. Spor Bakanı Valerie Forneyron ise astronomik transfer için ‘akıl dışı’ ifadesini kullanırken, Hükümet Sözcüsü Najat Vallaud-Belkacem de transferi sert bir şekilde eleştirerek, daha önce seçim kampanyasında verilen sözlere uygun olarak yüksek transfer ücreti alan oyuncuların yine yüksek vergi vermekten kurtulamayacağını söylüyordu. Tepkilerin odağındaki PSG ise sessizliğini koruyarak, transfer sezonunun tam ısınmadığı şu günlerde kasadan çıkan 100 milyon Euro ile Avrupa’da transfere en çok para harcayan kulüp sıralamasında ilk sıraya yerleşiyordu. 2010-11 sezonunda sadece ve sadece 9 milyon Euroluk transfer yapan PSG’nin para muslukları kimin cebinden akıyordu?
-
FUTBOL SPOR OLMAKTAN ÇIKTI Forbes dergisi, Avrupa spor kamuoyu tarafından dikkatle incelenen ‘En değerli 10 kulüp’ listesini yayınladı. Listede herkesin az çok tahmin edeceği kulüpler vardı. Listede bulunan 10 takımdan sadece 4’ünün sahibinin ‘kulübün taraftarı’ olduğu görülürken, diğer 6 takımın sahipleri ‘zengin işadamları’ydı. Listede yer bulan İspanya’dan Real Mad-
rid ve Barcelona, Almanya’dan Bayern Münih ve Schalke 04 ‘taraftarların takımı’ olurken, İtalyan ve İngiliz kulüplerinin sahipleri zenginlerden oluşuyordu. Forbes listesi, futbolun birçok ülke için spor dalı olmaktan çıkıp zenginler için bir yatırım metası olarak algılandığını gösteriyordu. Para musluklarını sonuna kadar açıp kulüp satın alan işadamları başarıya pahalı transferler ve rakiplerin en iyi oyuncularını alarak ulaşınca, rekabet ortamı ortadan kalkıyordu. Zenginlerin futbolu keşfettiği ilk ülke İtalya oldu. İtalyan futbolunun lokomotif kulüpleri olan Milan, Juventus, İnter ve Lazio, zengin aileler tara-
Şampiyonluğu kafaya takan PSG, önümüzdeki sezonlar için Zlatan İbrahimoviç’e 21 milyon Euro, Thiago Silva’ya 42 milyon Euro, Ezequiel Lavezzi’ye 26 milyon Euro ve Marco Verratti’ye 11 milyon Euro bonservis ücreti ödedi.
PREMİER LİGİ DÜNYA ZENGİNLERİNİN Avrupa’nın 1 numaralı ligi olarak kabul edilen İngiltere Premier Lig takımlarının yarıdan fazlası Rus, Malezyalı, ABD’li, Hindistanlı ve Abu Dabi’li işadamları tarafından satın alınmış bulunuyor. Rus milyarder Roman Abramovich’in 2003’te Chelsea’yi satın almasıyla başlayan süreçte Manchester United, Arsenal, Liverpool ve Manchester City gibi ülke futbolunun temel taşı kulüpleri birer birer yabancılara satıldı. İtalya, İngiltere ve Rusya’da kulüp sahibi olan zenginlerin son adresi Fransa oldu. 2022’de Dünya Kupası’na evsahipliği yapacak olan Katar, ülkesinin reklamını en iyi yapmanın yolunu futbol kulübü satın almada buldu. Son şampiyonluğunu 1994’te yaşayan Fransa’nın köklü kulübü Paris Saint Germain (PSG), 31 Mayıs 2011’de Qatar Investment Authority adlı grup tarafından satın alınıyordu. İlk kez bir Fransız kulübü yabancıya satılırken, PSG transfer borsasında gündemi belirliyordu. FRANSA KRİZDEYKEN İBRAHİMOVİÇE ASTRONOMİK ÜCRET ÖDENDİ PSG transfere 106 milyon Euro harcayıp tek hedef olarak lig şampiyonluğunu belirlemesine karşılık transfere sadece 2 milyon Euro harcayan Montpellier mütevazı kadrosuyla ligi şampiyon olarak tamamlıyordu. Takım ruhunun paranın gücüne boyun eğdirmesini hazmedemeyen PSG, önümüzdeki sezonlar için Zlatan İbrahimoviç’e 21 milyon Euro, Thiago Silva’ya 42 milyon Euro, Ezequiel Lavezzi’ye 26 milyon Euro ve Marco Verratti’ye 11 milyon Euro bonservis ücreti ödüyordu. Fransa’yı ayağa kaldıran gelişme bu oyunculara ödenen bonservis ücretinden ziyade Zlatan İbrahimoviç’e ödenecek yıllık ücret oluyordu. Küresel mali krizden dolayı Avrupa’nın tamamına yakını kemer sıkma politikasını tercih ederken, PSG’nin zengin sahipleri ülke politikasıyla adeta alay eder gibi İbrahimoviç’e astronomik ücret ödüyordu. PSG, İtalya ve İngiltere örneklerinde olduğu gibi paranın gücüyle şampiyonluğa ulaşırsa, diğer önde gelen Fransız kulüplerinin de satılmasını tahmin etmek bir kehanet olmayacaktır. Futbol ruhunu kaybedip bir ticari metaya hızla dönerken ‘parayı verenin şampiyon olduğu’ dönemleri yaşamaya çoktan başladık bile.
29 SPOR
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Londra'da ilk madalya Rıza Kayaalp'ten
Devşirmelerimiz başarısız mı? -
Londra Olimpiyat Oyunları'nda ilk madalya güreşten geldi. Son dünya şampiyonu milli sporcumuz Rıza Kayaalp, 120 kiloda Gürcü rakibi Guram Pherselidze'yi 2-0 yenerek bronz madalyanın sahibi oldu.
BÜLENT KARADAŞ LONDRA Londra Olimpiyat Oyunları'nda altın madalya beklediğimiz genç güreşçimiz Rıza Kayaalp, birinci turda Ukraynalı rakibi Orlov'u 2-0 yendi. Çeyrek finalde ise ABD'li Byers'i 2-0 yenen başarılı sporcumuz, yarı finalde ezeli rakibi Kübalı Mijain Nunez Lopez ile dünya şampiyonasının rövanşına çıkan Kayaalp, bu maçı 2-0 kaybetti. Rakibinin finale çıkmasıyla birlikte bronz madalya maçını Gürcü Guram Pherselidze ile yapan Rıza Kayaalp, karşılaşmadan rahat bir şekilde 2-0 galip ayrılarak bronz madalyanın sahibi oldu.
-
Grekoromende mindere çıkan 84 kilo güreşçimiz milli takım kaptanı Nazmi Avluca, ilk turda Polonyalı rakibi Damian Janikowski'ye 2-0 yenildi. 2008 Pekin'in bronz madalyalı ismi Nazmi Avluca, Polonyalı Janikowski karşısında ilk periyodu 1-0 kaybetti. İkinci periyodu da 1-0 kaybeden Avluca, karşılaşmadan 2-0 yenik ayrıldı. Polonyalı güreşçi, yarı final müsabakasında Mısırlı İbrahim Karam'a yenilince Nazmi Avluca'nın madalya şansı kalmadı. 60 kiloda mücadele eden Rahman Bilici ise ilk turda Japon güreşçi Maksumotor'a 2-0 yenilerek madalya şansını yitirdi.
Olimpiyatlarda altın madalya beklediğimiz Rıza Kayaalp, bronz alarak Türkiye'ye ilk madalyasını kazandırdı. Genç güreşçi kariyerinin ilk olimpiyat madalyasını aldı.
2012 Londra Olimpiyatları'nda istenilen sonucun gelmemesinin ardından devşirme oyuncular tartışması başladı. Devşirme sporcuların artmasının takıma faydalı mı yoksa zararlı mı olacağı münakaşaları yeniden gündeme geldi. Olimpiyatlarda halter ve yüzme branşlarında hayal kırıklığı yaşadık. 9'u halter, 6'sı da yüzme branşında ülkemizi temsil eden sporcularımızın hiçbirisi madalya kazanamadı. Ülkemizi masa tenisinde temsil eden Çin asıllı Bora Wang ve Melek Hu da başarısız oldu. Bu durum, milli takımlardaki devşirme sporcuları gündeme getirdi. Ancak kadın basketbol takımımızın ABD asıllı üyesi Kuanitra Hollingsworth takımıyla yoluna devam ediyor. 23 yaşındaki basketbolcu, New York Liberty takımında forma giyiyor. Hollingsworth, ABD Kadın Basketbol Ligi'nin ve kadın milli takımımızın önemli isimlerinden. Atletizm Federasyonu Başkanı Mehmet Terzi de devşirme sporcuları destekleyerek "Türk vatandaşlığına geçen sporcular dalının en iyileri. Sporumuzun önünü kapatmaları imkansız. " diye konuştu.
30 SPOR
10 - 16 AĞUSTOS 2012 ZAMAN FRANCE
Cim Bom bir açıldı, pir açıldı F.Bahçe’nin transflerine cevap cermek isteyen Cim Bom, ‘aslan’ olduğunu hatırladı. Ve transferde bombaları peş peşe patlattı.
-
Cim Bom’da ilk 11’e giremeyecek yıldızların sorun çıkarıp çıkarmayacağı yarışın belirleyici unsuru olacak.
Galatasaray arka arkaya yaptıkları yıldız transferleriyle göz kamaştırdı. G.Saray transferin ilk günlerinde G.Antepspor’dan Dany’yi renklerine bağladı. Sonra Fransa’nın Toulouse takımından Umut Bulut’u kiraladı. Birkaç gün içinde hem Hamit Altıntop’u hem Burak Yılmaz’ı hem de transferi yılan hikâyesine dönen Nordin Amrabat’ı renklerine bağladı. Hamit Altıntop, profesyonelliğin zirvesinde bir oyuncuydu. Bu yüzden transferi zor oldu. Menajeri de G.Saray’ı çok sıkıştırdı. Hamit’in transferiyle yüzü gülen Terim, “Transfer bizim açımızdan kolay geçmedi.” diyecekti. Hamit ise, “Fazla zor olduğunu sanmıyorum. Her şeyi düzgün yaptığımıza inanıyorum.” görüşündeydi. G.Saray’ın ses getiren transferlerinden biri de Burak Yılmaz oldu. Geçen yılın 33 gollü kralının sözleşmesinde 5 milyon Euro’ya serbest kalır maddesi vardı. Ancak Burak yıl içinde çok defa “Avrupa’da oynamak istiyorum. Türkiye’de Trabzonspor’dan başka takımda oynamam” diyen oyuncuydu. Lazio ile görüşmelerde bulundu ancak anlaşamadı. Sonra devreye Rusya’nın Lokomotif Moskova takımı girdi. Burak’ın menajerleri Rus ekibiyle anlaşmamak üzere Moskova’ya gidince, G.Saray yöneticisi Abdurrahim Albayrak da soluğu orada aldı. Oyuncuyu Cim Bom için ikna etti. Geçen yıldan beri Kayserispor’la Faslı oyuncu Amrabat konusunda gerilim yaşayan G.Saray, bu transferde de kesenin ağzını sonuna kadar açarak mutlu sona ulaştı. Türkiye Futbol Federasyonu, Kayserispor’un şikâyeti üzerine ‘sözleşmeli oyuncuyu ayarttığı’ gerek-
çesiyle geçen yıl G.Saray’ı soruşturmaya tabi tutmuştu. Bonservisine 8 milyon Euro verilen Amrabat’ın da en büyük hayaliydi Galatasaray. Juventus’tan kiralanan ve son şampiyonlukta büyük pay sahibi Brezilyalı Felibe Melo’nun takımda kalıp kalmayacağı ise henüz netleşmedi. Fatih Terim, Melo’yu ısrarla istiyor. Melo da G.Saray’ı... Juventus ile pazarlıklar sürüyor. G.Saray’ın transfere son noktayı koymadığına dair Başkan Ünal Aysal’dan ilginç bir açıklama geldi. Aysal, “Son bir yıldız transferi pastanın çileği olacak.” dedi. Sarı-Kırmızılı camia şimdi o çileği bekliyor. Spor otoriteleri bu hâliyle bile G.Saray’ın 2000’de UEFA Şampiyonu olan kadrosundan daha iyi bir kadro kurduğunu düşünüyor. Muslera, Hakan Balta, Ujfalusi, Eboue, Selçuk, Hamit, Elmander, Burak gibi oyuncuların formaları şu an için garanti gibi. Stoperde ikinci isim Dany-Semih ikilisinden biri olacak. Orta sahada Amrabat, Engin’in bir adım önünde. Forvette ise Necati, Milan Baros ile Umut Bulut, Burak ve Elmander’i yedeğe çekmek için mücadele verecek. Melo transfer edilirse Yiğit, Ceyhun, Yekta gibi oyuncular uzun süre forma giymek için bekleyecek. Cim Bom’un şu anki kadrosunda Sercan Yıldırım, Çağlar, Gökhan Zan gibi oyuncuların forma bulmaları çok zor görünüyor. Aydın, Culio, Riera, Sabri’nin de bu kadro yapısında formayı terletmeleri zayıf ama ihtimal dâhilinde. Geçen yıl iyi bir çıkış yakalayan Emre Çolak’ın, Hamit Altıntop’un gölgesinde kalacağı da kesin gibi.
APPLE, İPAD İSMİNE 60 MİLYON DOLAR ÖDEDİ Çin’de uzun süredir hukuk savaşı veren Apple firması, iPad ismini bu ülkede de kullanabilecek. Proview firması 2009 yılına kadar iPad adında bir ürün ürettiği gerekçesiyle Apple’ın bu ismi kullanamayacağını savunuyordu. Apple, yerel bir bilgisayar üreticisi Proview Technology’ye 60 amazan, internet kullanım alışkanlıklarını da milyonİnternet dolar ödemeyi kabul etti ve iki firma arasındaki ihtilaf sona erdi. değiştirdi. trafiği iftar öncesi 15.00-
R
17.00 arasında ve sahurda Ramazan öncesine göre tavan yaptı. TTNET Genel Müdürü Tahsin Yılmaz, Ramazan’da iftar öncesi internete ilginin yüzde 18, sahurda ise yüzde 79 oranında arttığını söyledi.
Kahve çok hamilelik şansı az
İnternet kullanıcısı sahuru bilgisayar başında yapıyor -
esinde aynı zaman dilimine göre yüzde 18’lere ulaşan dikkat
izleme olanağı veren Tivibu Web servisine ilgi yüzde 11,3
kiloları fazla ise kilo vermeleri de şart. Günde iki fincan kahve olabilir, üç fincan tartışmalıdır, 4 fincan kahveye ise kesinlikle hayır diyoruz” şeklinde konuştu. Dr. Kesmodel ayrıca, hamile kalmak isteyen kadınların, kahvenin yanı sıra çay ve kolalı içecekler tüketmekten de sakınması gerektiği uyarısında bulundu.
oranında yükseldi. Ramazan ayından itibaren günlük toplam internet veri kullanımının yüzde 2,8’i Tivibu Web servisi için kullanılıyor. Tivibu Web akşam saatlerinde de en çok yoğun ilgiyi gören TTNET servisi. TTNET Müzik servisi de Ramazan ayında ilginin yükseldiği ikinci servis olarak öne çıkıyor. Dini içerikli müzik dinlemede yüzde 50’ye yakın artış var.”
İşte dünyanın en eski çömleği -
Amerikalı arkeologlar, Çin'de yaptıkları kazılarda dünyanın en eski çömlek parçalarını buldu. Ciangsi eyaletinin Şianrendong Mağarası'nda bulunan parçaların yaklaşık 20 bin yıllık olduğu belirtildi. Çömleğin yemek pişirmek ve mayalı içecekler için kullanıldığı sanılıyor. Toprak kabın sanılandan 10 bin yıl önce kullanıldığını gösteren çömleğin 20 santimetre yüksekliğinde ve 15-25 santimetre çapında olduğu düşünülüyor.
Dünya manzaralı otelde konaklamak 160 bin dolar Orbital Technologies isimli Rus bir şirket, dünya, ay ve yıldızların altında uzay manzaralı odalar için hazırlıklarını tamamlıyor. 2016’da hizmete girecek uzay otelde konaklamak 160 bin dolar. Uzayı, dünyayı, ayı ve gezegenleri seyretme imkânı bulacak uzay turistleri için dünyadan özel Japonya'yı geçen yıl sarsan 9,0 yemek menüsü taşınacak.depremin Soğuk çay, maden büyüklüğündeki ardın-suyu, taze meyve sularının edilebileceği uzayFuji otelde, alkol dan en sonikram 1707'de patlayan yasak. Tuvaletlerde su yerine hava kullanılacak. Dağı'nın tekrar aktif hale gelebi-
‘Fuji Dağı patlar mı?’ endişesi
leceğiPARIS endişesi artıyor. Dağa tır- 07 50 manma sezonunun ay başında STRASBOURG 07 28 açılmasıyla yetkililer, Fuji Dağı'nın tekrarLYON patlayıp patlamayacağına07 43 yönelikMONTREPEILLER araştırmalara başladı. 07 48 Çalışmalar çerçevesinde meyda-08 05 BORDEAUX na gelebilecek üç ayrı depremin 07 31 Fuji'yi MULHOUSE faal hale getirebileceği ihtiANNECYduruluyor. 07 37 mali üzerinde
FRANSA’DA BAYRAM NAMAZI VAKİTLERİ
TTNET Genel Müdürü’nün verdiği bilgiye göre, Ramazan ayında internette en fazla yapılan ilk 3 aktivite video izlemek, internette sörf yapmak ve sosyal ağlara girmek oldu. İnternet trafiğinde sahur saatlerinde artarken, bu artışa en büyük katkı Facebook’tan geliyor. Sahur saatlerinde Facebook’da yüzde 178, Youtube’da yüzde 136, internette sörf yüzde 91, videoda yüzde 84 oranında artış yaşanıyor. Türkiye veri kullanımın yüzde 55’i İstanbul-Ankara-İzmir-Bursa-AntalyaKocaeli illeri üzerinden gerçekleşiyor. En düşük veri kullanımı
Danimarka Arhus Üniver- ma risklerinin arttığını açıkladı. site Hastanesi doktorlarından Ulrik Schioler Kesmodel, 4 SUÇ KAFEİNDE ise Ardahan’da. çekici bir artış yaşanıyor.” dedi. bin kadın deneğin izlenmesi yo- Kahvenin de sigara gibi hamile TTNET Genel Müdürü Tahsin Yılmaz, Ramazan’da iftar öncesi Dini içerikli müzik dinlemede yüzde 50 artış kalma luyla elde edilen sonuçlara göre, artışa internete ilginin yüzde 18, sahurda ise yüzde 79 oranında Ramazanda internet trafiğindeki paralelolasılığını olarak veri olumsuz etkilediğini kaydeden günde kullanımında 3 bardaktan arttığını ifade eden Yımaz, “Ramazandan önceki günlerde da fazla bir artışkahve görüldüğünü aktaran Yılmaz, Dr. Kesmodel, TTNET abonelerinin interneti en yoğun kullandığı zamaniçen dil- kadınların, sahibi olmakta zorlanan içmeyen hafta içi veri kahve kullanımında, Ramazan“Çocuk öncesine göre yüzde Çok kahveve içen kadınların imleri gün içinde 14.00-16.00 akşamları 21.00-23.00 kadınlara arası 7’lik göre, bir artışdoğal yakalandığı bilgisini verdi. Gündüz saatlerinde çiftlerin alması gereken önlemyollardan kalma olasılığının, olarak öne çıkarken,hamile Ramazanla birlikte internet trafiğinin artışın yüzde 10’a çıktığını kaydeden Yılmaz, “TTNET’in lerin başında, sigarayı ve alkohamilebukalma şanslarının yarı içmeyenlere göre yarı yarıya 15.00-17.00 saatleri arasında yoğunlaşıyor. Ramazan önc- sunduğu hizmetlere gösterilen ilgi delüartıyor. TTNET’in bırakmaları TVgerekiyor. Eğer yarıya azaldığını ve düşük yapdaha az olduğu açıklandı.
NANCY RENNES NARBONNE NANTES OYYANAX LIMOGES QUIMPER ORLEANS TOULOUSE STENIENNE ST. DIE SAINT-DIWIER ROUEN REIMS
07 37 08 07 07 52 08 07 07 39 07 57 07 51 07 52 07 58 07 44 07 32 07 40 07 54 07 43